Professional Documents
Culture Documents
TOMBAK
YALDIZLI BAKIRDAN SAN’AT ESERLERİ
Bizde Tom bak eşya yapım ı çok eski yüzyıllara çıktığı halde Tom
bak sözcüğünün dilimizde hangi tarihden beri kullanılm ıya başlandı
ğını bilm iyoruz. Sözcüğün Fransızca yolu ile dilimize girdiğini tahm in
edilebilir. Doğudan, H int yoluyla, Malay dilinden yaygınlaşarak gelen
bu sözcük, F ransızca’da büyük L arousse’ların 1923 ve 1966 yıllarındaki
iki ayrı basım ında, esasda b ir olm akla b erab er iki ayrı biçim de tarif
edilm iştir. F ark çinko yüzdesinin 10 ve 20 olarak belirtilm esinde ve
anlam daş olarak gösterilen sözcüklerdendir. Bizde H e l a l i de denil
diği gibi Fransızcada da sim ilior, laiton demi-rouge, vermeil, chrysocale
ve chrysochalque gibi sözcükler kullanılm aktadır.
T om bak’ın bugün anladığımız biçim ine en uygun tarifini N uret
tin R üştü Büngül’ün Eski E serler A nsiklopedisinde buluyoruz. «Bakır
ve pirinçten yapılm ış eşyanın, cıva yaldızı ile (B akır üzerine elle sü
rülen) yaldızlanan çeşidine denir.»
C. E. Arseven’in sanatlarım ız hakkında yazdığı ve bu alanda öncü
lük etm iş olan L’Art Turc (İstanbul 1939) adlı Fransızca eserinde Os
m anlIlarda m aden sanatı bölüm ündeki özet bilgiler arasında tom bak
tan da kısaca söz edildiği görülür; o da aşağı yukarı aynı şekilde bil
gilerin özetidir: «Türkler altın kaplam a b akırdan eşyalar da yapar
lardı. Bu tü r işlere tom bak denir. Tombak, b ak ır eşyayı cıva esaslı
yaldızla kaplam aktır.»
Kimi araştırm acılar cıva yaldızının İslâm lığın ilk çağlarından be
ri İra n ’da belki O rta Doğu’nun başka yerlerinde kullanılm ış olduğunu,
X. yüzyılda E l H em edani, XI. yüzyılda —büyük T ürk bilgini— El-Bi-
runi ve 1300’de E bü’l-K a s ım K aşâni’nin bu yöntem den söz etm iş ya
da tarif etm iş olm alarına dayanarak bildirm ektedir. Ancak bu kapla
m a genellikle güm üş üzerinde, pek nadir olarak da bakır üzerinde ke
m er tokaları, eğer takım ı parçaları gibi kim i şeylerin üzerinde görül
m üştür. T ürkler a t koşum ve eğer takım larını aynı şekilde süslem iş
ler, Anadolu Selçuklularından kalm a, üzerinde kıymetli taşlar bulu
nan altm kaplam a bakır fcir plâka vb. bunun sürekliliğini gösterir.
Kimi yazarlar altın kaplam anın Venediklilerden öğrenildiğini ileri sü r
m üşlerse de başkaları bunu Bizans’ta yaldızlı bakırın bulunuşunun
saptanm asıyla çürütm üşlerdir.
Bu tartışm aları yanıtlıyan b ir AvrupalI yazar «Her ne olursa ol
sun (bulunan eşyalardan da görüleceği üzere) altın kaplam a Osman
lIlarda İslâm dünyasının ilk zam anlarında görülenlerden çok daha
geniş şekilde kullanılm ış olduğu isbat edilmiştir.» divor. Kesin olan
bakıra altın kaplam a b ir Osmanlı geleneği ve tekniğidir.
Tom baktan yapılmış eşyaların b ir listesinin düzenleme denemesi
yapılm ak istenirse müze ve özel kolleksiyonlarda görülen türleri şöy^e
sıralayabiliriz: 1) Cami kandili, 2) Şam dan, 3) Leğen, 4) İbrik, 5) Çe
şitli taslar, 6) M atara, 7) K apaklı m aşrapa, 8) Gülâptan, 9) B uhur
dan vb. gibi günlük kullanım eşyaları. B unlar arasında kum-kum ya
hut Türkçem izde kullanıldığı şekliyle Kum-kuma denilen, yuvarlak ge
niş karınlı ve d ar boyunlu şişe, vazo yada m atara türünün de tom bak
tan yapıldıkları görülür. B unlar çoğunlukla Zemzem suyu ya da m ü
rekkep konm ak için kullanılırdı; bu biçim de gülaptanlar da vardır.
10) K apaklı sahanlar, 11) Tepsiler, 12) Kahve güğümü, 13) Kahve si
tili, 14) Nargile, 15) Vazo, 16) Tuzluk, 17) Fincan zarfı, 18) vb. ve da
ha başka türd e eşyalar da yapılm ıştır. Örneğin 1) Kubbe ve sancrk
alem leri, 2) Çeşme m usluğu, 3) Kapı plâkaları (Süleymaniye cam iin
de ve Topkapı Sarayında görülür.) 4) Ocak, şömine araçları, 5) Miğ
fer, 6) Tören zırhı (F atih ’in ünlü sadrazam ı M ahm ut Paşa’ya ait böy
le b ir zırh M etropolitan Museum Of A rt’ta bulunm aktadır.) 7) Atla
rın alın zırhı, 8) Tom bak hançer, 9) Üzengi, 10) Fener...
Tom bak eşyanın döküm, k ab artm a yöntem leriyle yapıldığı gibi
tornadan geçirme, vb. suretiyle yapıldığı da görülür. Yüzeylerdeki
süslem elerde ise yivli süslem e, oyma, kazıma, delik işi, kafeskâri işle
me,, helezoni yivler vb. Helezoni kıvrım lı süslem eler, başka İslâm ül
kelerinde görülm em iş olup Osm anlIlara m ahsustur. B unların kimileri
Suriye ve Bizans’ta görülm ekle birlikte özellikle yivli süslem eler m in
yatürlerdeki kaplarda dahi görülecek k ad ar gelenekleşmiş ve bu yön
tem pek geniş şekilde kullanılagelm iştir.
Delik işi tekniği ya da kafes halinde süsler, daha çok dini veya as
keri sancak alem lerinde, kubbe alem lerinde göze çarpm aktadır. Bun
la r tü rlü biçim ve kalıplarda yapılm ış olup Memluk ve İran eserlerine
benzem ektedir.
Delik işi tekniği başka tü r eşyalarda da bezek olarak kullanılm ış
tır. Bezemeler ve süslem eler çoğu kez buhurd an larda olduğu gibi bir
işe yaram ak üzere yapılm ıştır.
Y ukarıda saydığımız zırh, miğfer, hançer vb. gibi daha çok savaş
ta kullanılan araçların çoğunlukla çelikten yapılm akla birlikte bazı
ları altın kaplam alı bakır, yani tom baktan bezemeli olarak yapıldık
ları görülür. B unların belki de savaş alanları için olm adıklarından
törenler ve geçitler için kullanıldığı sorunu çıkm aktadır. Yine tom
baktan sancak alem leri de yapılm ıştır. Ancak b u n lar savunm a sebe
biyle yapılm adıkları cihetle tom baktan yapılm ış olm alarında ve savaş
alanlarında da kullanm alarında b ir sakınca olm am aktadır.
Osmanlı m aden sanat eserlerinde dekorasyon ve süslem elerin öte
ki İslâm ülkeleri görülenlerden daha sade olm asını olum suz b ir yan
olm aktan çok bu sanatın en olum lu niteliğini ortaya koyar. Bu du
rum şekilde m ükem m elliğin ve biçim in süse ve dekorasyona üstün
gelmesi olm uştur.
Tom bak ve altın kaplam a bakır eşyanın nerelerde yapıldığı
konusu ile, yapan san atk ârlar hakkında genellikle bilgimiz azdır. Ba
kırcılıkla ü n almış ve belgelere geçmiş eserleriyle yalnız Tokat ve
orada yapılan bazı eşyalar bilinm ektedir. Öte yandan Tom bak eşyanın
en güzelleri ve çeşitleri XVI. ve XVII. yüzyıllarda yapılm akla birlikte
daha sonraki tarihlerde de tü rlü tom bak eşya yapılm ıştır.
9/XI/1982
F.B .