You are on page 1of 8

İngilizcede Will Kullanımı Nasıldır?

Will İngilizcede üç farklı şekilde kullanılabilir. İnceleyelim;

Ani verilen kararlarda will yapısını kullanabiliriz. Aniden bir şey yapmaya
karar verdiğimizde, bunu belirtirken kullanmamız gereken yapı will yapısıdır. On
the spot decisions dediğimiz konuşma anında karar verme durumlarının ifadesinde
sıklıkla will yapısının kullanıldığını görebilirsiniz.

Örneğin;

Ashley: Did you call those people from the party last night? (Geçen akşamki
partideki insanları aradın mı?)

Alicia: No, I forgot. I will call them in an hour. (Hayır, unuttum. Bir saat
içerisinde arayacağım / ararım.)

Marry: I am exhausted. (Çok yoruldum / yorgunum.)

Brian: Ok. I will make your bed for you to rest. (Tamam. Dinlenmen için yatağını
hazırlarım / hazırlayacağım.)

Your actions really hurt my heart. But I will still listen to you. (Yaptıkların
kalbimi gerçekten çok kırdı. Ama seni yine de dinleyeceğim.)

Gelecek ile ilgili bir tahminde bulunurken will yapısını kullanabiliriz. Eğer
geleceğe dair kesinliği olmayan bir tahminde bulunacaksak, bunun ifadesinde
kullanacağımız yapı will olmalıdır. Eğer konuşulan şey bir olasılıktan daha fazlası
değilse, will ile ifade edilmesinde bir sorun yoktur.

Örneğin;

I guess I will not be able to keep up with the doctor’s appointment with you. I am
really sorry. (Sanırım seninle doktor randevuna yetişemeyeceğim. Gerçekten özür
dilerim.)

He doesn’t prepare himself as well as he should for the talent exam. Therefore, I
think he will not be successful in the exam. (Yetenek sınavına çalışması gerektiği
kadar çalışmıyor. Bu nedenle, sınavda başarılı olamayacak diye düşünüyorum.)

I think after a few years, we will not need to learn languages. (Bence birkaç sene
sonra, dil öğrenmeye ihtiyaç duymayacağız.)

I think environmental pollution will decrease in the near future. (Bence çevre
kirliliği yakın zamanda azalmış olacak.) / Gelecek ile ilgili kesinliği olmayan bir
ihtimalin ifadesinde cümleye genellikle ‘I think..’, ‘I am afraid..’ yapıları ile
başlanır.

Bir teklifte bulunurken ya da söz verirken de will yapısını kullanabiliyoruz.


Birine bir konu ile ilgili bir söz veriyorsak ya da bir şey teklif ediyor isek,
will kalıbını kullanmamız gerekir.

Örneğin;

Will you help me with the project? (Bana projede yardım eder misin?) / Teklif

Will you marry me? (Benimle evlenir misin?) / Teklif

The bag is too heavy, I will carry it for you. (Çanta çok ağır, onu senin için
taşıyacağım.) / Söz
Will Kullanımının Gramer Formülü Nedir?

Gramer formülü cümlelerin yapısını verir. Will yapısının gramer formülünü beraberce
inceleyelim;

Will, ‘Özne + Yardımcı Fiil + Fiil’ formülüne göre oluşturulan cümle kalıplarına
sahiptir. Yani will ile kurulan bir cümlede gramer yapısı şu şekilde olmalıdır,

Özne + will + fiil

Cümle örneklerini inceleyelim;

I will not call her tomorrow. (Onu yarın aramayacağım.) / Olumsuz yapıda bir
cümle. Gelecekte yapılması planlanan bir şey söylenmiş -aramamak- .
She will be sick if she continues to wear clothes like those. (Eğer öyle
kıyafetler giymeye devam ederse, hasta olacak.) / Bu bir koşul cümlesi, ‘eğer öyle
olursa, böyle olur’ denmiş.
Will they come to your birthday party next week? (Onlar, senin gelecek haftaki
doğum gününe gelecekler mi?) / Soru cümlesi, bir şeyin gelecek zamanda yapılıp
yapılmayacağı sorgulanmış.

İngilizcede Will Nasıl Kısaltılır?

İngilizcede will kesme işareti ve sonrasında ‘ll’ eklenerek kısaltılmaktadır.


Özellikle gündelik konuşmalarda Türkçede de kısaltmalara sıklıkla başvuruyoruz.
Yazarken daha hızlı yazmak, konuşurken de daha hızlı konuşmak için bu tür yöntemler
tercih edilebiliyor. İngilizcede de kısaltmalar bu amaç ile kullanılabiliyor.
Ayrıca kısaltmaların görece daha resmi konuşma ve yazışmalarda tercih edilmediği de
biliniyor.

Konu ile ilgili cümle örneklerini inceleyelim;

She will go for a run tomorrow morning. (O, yarın sabah koşmaya gidecek.) /
Burada yapılacak kısaltma: She’ll go for a run tomorrow morning.
I will watch the show that you mentioned this weekend. (Bana bahsettiğin
programı bu hafta sonu izleyeceğim. / Yapılacak kısaltma: I’ll watch the show that
you mentioned this weekend.
They will go to that concert in Berlin next year because there was not any
ticket for the last plane. (Berlin’deki o konsere gelecek sene gidecekler, çünkü
son uçakta da yer kalmamış.) Yapılacak kısaltma: They’ll go to that concert in
Berlin next year because there was not any ticket for the last plane.

İngilizce Will’in Olumsuzu Nedir?

Olumsuz yapıda bir cümle kurmak için, genellikle cümleye olumsuzluk eki
eklenmektedir. Bu ek de genellikle ‘not’ ekidir. Will yapısını cümle içinde
kullandığımızda, olumsuz yapıda bir cümle kurmak istiyorsak, will olumsuzu olarak,
will’in yanına ‘not’ olumsuzluk ekini ekleyerek, ‘will not’ yapısını elde
edebiliriz. Will not yapısının kısaltması da ‘won’t’dur. Won’t yapısına resmi
yazışmalar ve konuşmalarda rastlama ihtimaliniz oldukça azdır. Will not, ‘vil nat’
olarak okunmaktadır. Konu ile ilgili cümle örnekleri aşağıdadır.

Alicia will not / won’t come with us. She says she can not find her keys.
(Alicia bizimle gelmeyecek. Anahtarlarının bulamadığını söylüyor.)
His fiancee will not / won’t be at home before six. (Onun nişanlısı, saat
altıdan önce evde olmayacak.)
I am late for the appointment. I will not / won’t wait for you. Just meet me
there, okay? (Görüşmeye geç kaldım. Seni beklemeyeceğim. Benimle orada buluş /
orada buluşalım, tamam mı?)

Will ile Cümle Örnekleri

Will örnek cümlelerini aşağıda beraberce inceleyelim;

In my opinion, people will consume less organic food in five years. (Bana göre,
insanlar, beş yıl içerisinde daha az organik gıda tüketecek.)
He will miss you in future. (O, gelecekte seni özleyecek.)
I am afraid we will have to reschedule our meeting again. (Korkarım,
toplantımızı yeniden düzenlememiz gerekecek.)
If I win the jackpot, I will buy you a house too. (Eğer büyük ikramiyeyi
kazanırsam sana da bir ev alacağım.)
I think you should not be so confident. He will come to that concert with you.
(Bence kendine bu kadar güvenmemelisin. O senle beraber o konsere gelecek.)
In five years, I will be living in Germany with the person I love. (Beş sene
sonra sevdiğim insan ile beraber Almanya’da yaşıyor olacağım.)
If we do not see that sweet dog that we always see on the road today, I will be
a little sad. (Her zaman yolda gördüğümüz o tatlı köpeği bugün görmezsek, biraz
üzüleceğim.)
Let’s talk about all my troubles tonight. I will not think of any of this
tomorrow. (Bu akşam tüm dertlerimi konuşalım. Yarın bunların hiçbirini
düşünmeyeceğim.)
I will be in training by the end of the month, but I promise I will help you
with your homework. (Ay sonuna kadar eğitimde olacağım ancak söz veriyorum sana
ödevlerinde yardım edeceğim.)

Will ile Soru Cümlesi Örnekleri

Soru cümlelerinde will başa gelmelidir. Will kalıbı ile soru cümlesi örnekleri
aşağıdadır.

Will you evaluate the issue with your girlfriend? (Kız arkadaşın ile konuyu
değerlendirecek misiniz?) / Will ile kurulan cümlelerdeki gramer formülünü
hatırlayacak olursak, özne + will + eylem olarak özetlemiştik. Soru cümlelerinde
will yapısı başa geliyor. Ve formülümüz şu şekilde değişiyor: will + subject + verb
Will Ricky Gervais do one of his great shows again? (Ricky Gervais, o harika
gösterilerinden birini tekrar yapacak mı?)
Will you come with me to the cinema next week? (Gelecek hafta benimle sinemaya
gelecek misin?)
How will you stay silent about this terrible situation? (Bu korkunç durum ile
ilgili olarak nasıl sessiz kalacaksın?)
What will you do first when you meet him? Maybe you want to give him a good
hug. (Onunla karşılaştığında ilk ne yapacaksın? Belki ona iyice bir sarılmak
istersin.)
How often will you call me while studying in Germany? (Almanya’da okurken beni
ne sıklıkla arayacaksın?)
Will you go to the forest for a run in the morning? (Sabah koşmak için ormana
gidecek misin?)
Will you tell me when to call you? Because I really want to call you. (Bana,
seni ne zaman aramam gerektiğini söyleyecek misin? Çünkü seni gerçekten aramak
isterim.)
Will you tell me what happened? Or should I call the police? (Bana neler
olduğunu anlatacak mısınız? Yoksa polis mi çağırayım?)
In which hall will the philosophy meeting you mentioned take place?
(Bahsettiğin felsefe toplantısı hangi salonda yapılacak?)
Will you sing this song with me at my graduation ceremony? (Mezuniyet törenimde
benimle bu şarkıyı söyleyecek misin?)
Won’t ile Cümle Örnekleri

Olumlu yapıda kurulmuş cümleleri olumsuz yapmak için ‘not’ olumsuz eki
kullanılmalıdır. Yukarıda örneğini gördüğünüz olumlu yapıda cümleleri olumsuz
yapıda cümleler olarak yeniden düzenleyelim. Will not / won’t ile cümle örnekleri
aşağıdadır.

In my opinion, people will not / won’t consume less organic food in five years.
(Bana göre, insanlar, beş yıl içerisinde daha az organik gıda tüketmeyecek.)
He will not / won’t miss you in future. (O, gelecekte seni özlemeyecek.)
I am afraid we will have to reschedule our meeting again. (Korkarım,
toplantımızı yeniden düzenlememiz gerekecek.)
If I win the jackpot, I will not / won’t buy you a house too. (Eğer büyük
ikramiyeyi kazanırsam sana da bir ev almayacağım.)
I think you should not be so confident. He will not come to that concert with
you.(Bence kendine bu kadar güvenmemelisin. O senle beraber o konsere gelmeyecek.)
In five years, I will not / won’t be living in Germany with the person I love.
(Beş sene sonra sevdiğim insan ile beraber Almanya’da yaşıyor olmayacağım.)
If we do not see that sweet dog that we always see on the road today, I will
not / won’t be a little sad. (Her zaman yolda gördüğümüz o tatlı köpeği bugün
görmezsek, biraz üzülmeyeceğim.)
Let’s talk about all my troubles tonight. I will not think of any of this
tomorrow. (Bu akşam tüm dertlerimi konuşalım. Yarın bunların hiçbirini
düşünmeyeceğim.)
I will be in training by the end of the month, but I promise I will not / won’t
help you with your homework. (Ay sonuna kadar eğitimde olacağım ancak söz veriyorum
sana ödevlerinde yardım etmeyeceğim.)

Won’t ile Soru Cümlesi Örnekleri

Dilerseniz bir de soru cümlelerini nasıl olumsuz yapacağımıza bir göz atalım. Will
not / won’t ile soru cümlesi örnekleri aşağıdadır.

Won’t you evaluate the issue with your girlfriend? (Kız arkadaşın ile konuyu
değerlendirmeyecek misiniz?) / Will ile kurulan cümlelerdeki gramer formülünü
hatırlayacak olursak, özne + will + eylem olarak özetlemiştik. Olumsuz soru
cümlelerinde will yapısı başa geliyor. Ve formülümüz şu şekilde değişiyor: will not
+ subject + verb
Won’t Ricky Gervais do one of his great shows again? (Ricky Gervais, o harika
gösterilerinden birini tekrar yapmayacak mı?)
Won’t you come with me to the cinema next week? (Gelecek hafta benimle sinemaya
gelmeyecek misin?)
How won’t you stay silent about this terrible situation? (Bu korkunç durum ile
ilgili olarak nasıl sessiz kalmayacaksın?)
What won’t you do first when you meet him? Maybe you want to give him a good
hug. (Onunla karşılaştığında ilk ne yapmayacaksın? Belki ona iyice bir sarılmak
istersin.)
How often will not you call me while studying in Germany? (Almanya’da okurken
beni ne sıklıkla aramayacaksın?)
Won’t you go to the forest for a run in the morning? (Sabah koşmak için ormana
gitmyecek misin?)
Won’t you tell me when to call you? Because I really want to call you. (Bana,
seni ne zaman aramam gerektiğini söylemeyecek misin? Çünkü seni gerçekten aramak
isterim.)
Won’t you tell me what happened? Should I call the police? (Bana neler olduğunu
anlatmayacak mısınız? Polis mi çağırayım?)
In which hall won’t the philosophy meeting you mentioned take place?
(Bahsettiğin felsefe toplantısı hangi salonda yapılmayacak?)
Won’t you sing this song with me at my graduation ceremony? (Mezuniyet
törenimde benimle bu şarkıyı söylemeyecek misin?)

7. Sınıf İngilizce Öğrencileri İçin Will Konusu

7. sınıf İngilizce müfredatına baktığımızda, Dreams yani Rüyalar isimli ünitenin


bir bölümünde, will konusunun bir kullanımının öğretildiğini görüyoruz. ‘Making
Predictions With WILL (WILL ile Tahminde Bulunma)’ başlığı altında konuyu
görebilirsiniz. Öğrencilerin bu seviyede, İngilizce yetkinlik anlamında bu türden
cümleleri kurabiliyor olması oldukça önemli. Making predictions with will, yani
will ile tahminde bulunma konusu, bizim de bu yazıda işlediğimiz bir konu. Konu ile
ilgili detaylı bilgi edinmek için, yazımızı inceleyebilirsiniz.
Will ile İngilizce Egzersiz Soruları

Will konusu ile ilgili hazırladığımız test ile, konuya olan hakimiyetinizi kontrol
edebilirsiniz. Hazırsanız, başlayalım.

1. People will ____ on the streets in the far future.

A) living
B) live
C) are live
D) be live

2. I _____ call her tomorrow afternoon.

A) will
B) am
C) not
D) did

3. Remzi _____ at six next Saturday.

A) will arrives
B) arrives
C) will going arrive
D) will arrive

4. When Tobias arrives we _____ a baby shower.

A) will has
B) have
C) are going to has
D) will have

5. Nobody ______ recognize you in that costume. Please be cool.

A) are going to
B) will
C) won´t
D) isn´t go to

6. I am not sure but It _____ in an hour.

A) rain
B) will rains
C) will going to rain
D) will rain

7. A: This TV show is in Turkish, and I don’t know Turkish. Can you help me?
B: Sure, I _______ it for you.

A) translates
B) won’t translate
C) will translate
D) am translate

8. A: Is it possible for you to give Leyla a present for me?


B: Sure, Probably I _____ her at the party this Friday.

A) will see
B) see
C) saw
D) am seeing

9. Choose the correct sentence.

A) She will calls tomorrow


B) They will do it for me
C) They wills be at the office now
D) Where will she be tomorrow?

10. I will ______ right here until Joshua forgives me.

A) wait
B) waiting
C) waits
D) not waiting
Will İngilizce Egzersiz PDF

Yazıda yer verdiğimiz örnek soruların PDF versiyonuna buradan ulaşabilirsiniz.


Will ile Modal Verbler Arasındaki Benzerlik Nedir?

Modal auxiliary verb, modal verb veya kısaca modal, İngilizce gramer konuları
arasında, cümlelere zaman, gereklilik, ihtimal ve yeterlilik gibi anlamlar katan
yardımcı fiiller anlamında kullanılmaktadır. İngilizcedeki modal verb’ler can,
could, may, might, must shall, should, will ve would olarak özetlenebilir.
Modal’lar; be, do ve have ile beraber auxiliary verb’leri yani yardımcı fiilleri
oluşturur.

Modal kelimesi İngilizce mood (zihnin durumları, duygu) kelimesinden gelmektedir.


Örnekleri beraber inceleyelim:

She can cry really loud. (O çok sesli ağlayabilir.)


I could hear the music. (Müziği duyabiliyorum.)
May I ask a few questions? (Birkaç soru sorabilir miyim?)
She said she might be late. (Gecikebileceğini söyledi.)
You all must show your ID cards. (Hepiniz kimliklerinizi göstermelisiniz.)
They shan’t be gone far. (Uzağa gitmemeliler.)
She should have been careful. (Dikkatli olmalıydı.)
Lilly will regret it when she is older. (Lilly, yaşlandığında buna pişman
olacak.)
The door wouldn’t open. (Kapı açılmıyor.)

Modal verbs dediğimiz yapılar şunlardır:

can, may, must, shall, will, could, might, should, would

Bir şeyin kesin, mümkün veya imkansız olduğuna inanıp inanmadığımızı göstermek için
modals kullanırız:

Alicia’s keys must be in the bag. (Alicia’nın anahtarları çantada olmalı.)


It might snow today. (Bugün kar yağabilir.)
This can not be my leggings. It’s too small. (Bu benim taytım olamaz. Çok
küçük.) gibi.

Modalları ayrıca yetenekler hakkında konuşmak, izin istemek ve talepte bulunmak ve


teklifler yapmak gibi şeyler yapmak için de kullanıyoruz:

She can not sing. (O şarkı söyleyemiyor.)


May I ask a question? (Bir soru sorabilir miyim?)
Could I have some coffee, please? (Kahve alabilir miyim lütfen?)
Would you like some help? (Biraz yardım ister misiniz?)

Will’e gelecek olursak, bu modal, gelecekte gerçekleşecek vaatlerle veya gönüllü


eylemlerle kullanılan bir yardımcı fiildir. “Will”, gelecekle ilgili tahminlerde
bulunmak için de kullanılabilir.
Future Tense için Will Neden Önemlidir?

Türkçede gelecek zaman kipinin karşılığı future tense’tir. Bu zaman kipindeki


cümleler, genellikle -ecek, -acak anlamları vermektedir. Future tense yani gelecek
zaman kipi, henüz olmamış, gelecekte yapılacak olan eylemlerin ifadesinde
kullanılmaktadır. Will yapısı, future simple tense yani gelecek zaman kipinde, tüm
özneler ile beraber kullanılabilen bir yardımcı fiildir. Future tense için
kullanılan temel yardımcı fiil olması bakımından da oldukça önemlidir.
Will ve Going to Bağlantısı Nedir?

Will ile ilgili detaylı konu anlatımına yukarıda yer verdik. Şimdi dilerseniz,
kısaca ‘going to’ kullanım alanlarına da bir göz atalım ve bu iki yapının
arasındaki bağlantıyı inceleyelim.

Türkçe ve İngilizce arasında hem ortak noktalar var hem de bu iki dili birbirinden
ayıran çok ince ayrıntılar bulunuyor. Örnek verecek olursak, will ve going to
kalıplarına bir göz atmamız yeterli olacaktır. Bu iki yapı da, aslında gelecek
zamanın ifadesinde kullanılmaktadır. Fakat eğer ana diliniz İngilizce değilse, bu
ikisi arasındaki farkı öğrenmek belki de sizin için o kadar da kolay olmayacaktır.

İki kalıbın aynı zamanı ifade etmelerine rağmen farklı alanlarda kullanılıyor
olması, dilin ayrıntılarını bilmeyen biri için başlarda zorlayıcı olabilir. Bir
başka deyişle, bu iki yapı da gelecek anlamı veriyor olsa da, farklı durumları
belirtirken kullanılmalıdır. Be going to ifadesi de, tıpkı will ifadesi gibi
gelecek zaman anlamını vermektedir ve -acak, -ecek anlamına karşılık gelmektedir.
Be going to kalıbı, will kalıbına kıyasla daha yakın bir geleceği ifade etmek için
kullanılıyor ve daha güçlü delillere dayanan durumların ifadesinde kullanılıyor.
Gramer yapısına bakacak olursak;

Özne + Be Going To + Fiil

‘I’m going to buy a new house.’ debildiğinde‘Ben yeni bir ev alacağım.’ denildiğini
ve bu ev alma işleminin yakın zamanda gerçekleşeceğini anlarız.

Going to yapısının kullanım yerlerine de bir göz atalım;

Gelecek ile ilgili, daha önceden planlanmış eylemlerde going to kalıbı


kullanılmalıdır. Bir şeyi planladıysak ve yakın zaman olmasına karar verdiysek,
konu ile ilgili cümlede mutlaka going to kalıbını geçirmemiz gerekir.

Going to kalıbının ikinci kullanım yeri ise, bir olayın gerçekleşeceğine dair güçlü
bir kanıtımızın olduğu yerdir. Bir olay yakın zamanda olacaksa ve bunun için güçlü
bir kanıtımız varsa, bunun ifadesinde going to kalıbına yer vermemiz gerekir.

Son olarak, gelecekle ilgili planlarımız ve beklentilerimiz için ‘be going to’
kalıbını kullanabiliriz.
Sonuç olarak, will ve going to kalıpları arasında iki temel fark bulunmaktadır;

1. Bir kesinliği olmadan, geleceğe dair tahmin yürütmelerde kullanılan kalıp


will’dir. Going to kalıbını kullanmamız için ise, güçlü bir delile ihtiyaç duyarız.

2. O anda verdiğimiz anlık kararları kapsayan yapı will’dir. Going to yapısında


ise, daha önceden planlanmış ve yakın bir zamanda gerçekleşmesine karar verdiğimiz
eylemler söz konusudur.

You might also like