You are on page 1of 10

Sinan Meydan: Abdulhamit siyasetiyle vatan kurtarmak – Sözcü Gazetesi 12.03.

2020 10'49

Abdulhamit siyasetiyle vatan


kurtarmak
9 Mart 2020 Yazarlar Sinan Meydan

Abdülhamit'in “denge politikası” Batılı ülkelerin Osmanlı'dan ne


istedilerse almalarını sağladığından, Batılı ülkeler “hasta adamın” bu
hasta haliyle
30 yıl daha yaşamasına izin verdiler…

AKP iktidarı, “Siyasal İslam”, “Yeni Osmanlıcılık” derken “Abdülhamit


siyasetiyle” vatan kurtaracağını sanıyor. Ancak görülen o ki, iktidar
mensupları II. Abdülhamit'i hiç tanımıyorlar. Eğer biraz tanımış olsalardı
“Abdülhamit siyasetiyle vatan kurtarmanın mümkün olmadığını”
pekâlâ görebilirlerdi.

HASTA ADAM VE DENGE POLİTİKASI

1876'da II. Abdülhamit padişah olduğunda Osmanlı, siyasal ve ekonomik


bakımdan kuşatılmıştı. Öyle ki devlet 1876'da iflas etmişti. II. Abdülhamit,
Rus tehdidine karşı İngiltere ve Fransa'nın desteğini almak istedi. 1876'da
Anayasayı (Kanuni Esasi) yürürlüğe koyup parlamentoyu açarak Batı
desteğini almak istedi. Ancak 1853-1856 Kırım Savaşı'nda Rusya'ya karşı
Osmanlı'nın yanında yer alan İngiltere ve Fransa, 1877-1878 Osmanlı-Rus
Savaşı'nda Osmanlı'nın yanında yer almadı. Çünkü Osmanlı, artık borçlarını
ödeyemiyordu. Batılı alacaklılar bu duruma tepki duyuyordu. Rus Çarı I.
Nikola'nın ifadesiyle “hasta adamın” (Osmanlı'nın) ölmesi an meselesiydi.

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/sinan-meydan/abdulhamit-siyasetiyle-vatan-kurtarmak-5668032/ Page 1 of 11
Sinan Meydan: Abdulhamit siyasetiyle vatan kurtarmak – Sözcü Gazetesi 12.03.2020 10'49

İşte Abdülhamit'in, “hasta adamı” yaşatmak için uyguladığı politikanın adı


“denge politikası”dır. İngiltere, Fransa, Rusya ve Almanya'yı birbiriyle
dengelemeyi amaçlayan bu politikanın özü bu ülkelere akıl almaz tavizler
verilmesiydi. Örneğin 93 Harbi sonrasında Rusya'ya karşı İngiltere'nin
desteğini almak isteyen Abdülhamit, 1878'de Kıbrıs'ı İngiltere'ye vermişti.
1900'lerde İngiltere'ye karşı Almanya'nın desteğini almak isterken de
Almanya'ya çok geniş demiryolu imtiyazları vermişti.

Abdülhamit'in “denge politikası” Batılı ülkelerin Osmanlı'dan ne istedilerse


almalarını sağladığından, Batılı ülkeler “hasta adamın” bu hasta haliyle 30 yıl
daha yaşamasına izin verdiler.

Abdülhamit'in denge politikası “hasta adamı” iyileştirip ayağa kaldırmadı,


tam tersine hasta adamın hastalığının daha da ilerlemesine neden oldu.

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/sinan-meydan/abdulhamit-siyasetiyle-vatan-kurtarmak-5668032/ Page 2 of 11
Sinan Meydan: Abdulhamit siyasetiyle vatan kurtarmak – Sözcü Gazetesi 12.03.2020 10'49

Padişah II. Abdülhamit

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/sinan-meydan/abdulhamit-siyasetiyle-vatan-kurtarmak-5668032/ Page 3 of 11
Sinan Meydan: Abdulhamit siyasetiyle vatan kurtarmak – Sözcü Gazetesi 12.03.2020 10'49

93 Harbi ve Berlin hezimeti

II. Abdülhamit, 31 Ağustos 1876'da ağabeyi V. Murat'ın yerine 34 yaşında


padişah olduğunda Osmanlı, 2 Temmuz 1876'dan beri Sırbistan ve
Karadağ prenslikleriyle savaş halindeydi. Osmanlı, 1876 ekiminde Sırpları
bozguna uğrattı. Bunun üzerine Rus Çarı, II. Abdülhamit'e bir ültimatom
vererek Osmanlı'yı barışa zorladı. Abdülhamit barışa razı oldu. 11 Aralık
1878'de Batılı büyük devlet temsilcileri İstanbul Konferansı'nı topladılar.
Konferansın sonuna doğru 23 Aralık 1876'da II. Abdülhamit, 101 pare top
atışıyla Kanuni Esasi'yi ilan ederek Batılı devletleri memnun etmeye çalıştı.
Ancak Abdülhamit'in son anda anayasayı ilan etmesi Batılı büyük
devletleri atlatmak için düzenlenmiş bir oyun gibi göründü.

31 Mart 1877'de altı büyük devlet Rusya'nın öncülüğünde Londra'da bir


protokol imzalayıp İstanbul Konferansı'ndaki isteklerini yenilediler. Özetle
Rusya, Osmanlı'dan Rumeli'de ve özellikle Bulgaristan'da ıslahat
yapmasını istiyordu. Osmanlı bu istekleri 12 Nisan 1877'de reddetti. Bunun
üzerine Rusya, 24 Nisan 1877'de Osmanlı'ya savaş ilan etti. Böylece 93
Harbi başladı.

35 yaşındaki tecrübesiz padişah II. Abdülhamit 93 Harbi'ni çok kötü


yönetti. Öncelikle 14 Şubat 1878'de meclisi süresiz kapattı. Tahta çıkışından
(31 Ağustos 1876) Berlin Antlaşması'nın imzalanmasına (13 Temmuz 1878)
kadar, iki yıldan az bir zamanda, 8 sadrazam değiştirdi. Böylece en gerekli
zamanda (savaşın ortasında) Osmanlı'yı ortak akıldan ve siyasi istikrardan
yoksun bıraktı. Tüm kararları kendisi vermeye başladı. Savaşı büyük bir
kıskançlıkla saraydan yönetmeye kalktı. Daha savaşın birinci ayında kendini
“gazi” ilan etti. Komutanlar da ciddi hatalar yaptılar. Sonuçta 93 Harbi,
Osmanlı'nın hezimetiyle noktalandı. Osmanlı orduları Balkan ve Kafkas
https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/sinan-meydan/abdulhamit-siyasetiyle-vatan-kurtarmak-5668032/ Page 4 of 11
Sinan Meydan: Abdulhamit siyasetiyle vatan kurtarmak – Sözcü Gazetesi 12.03.2020 10'49

cephelerinde yenildi. Ruslar, doğuda Erzurum'a, batıda İstanbul'a kadar


geldiler.

3 Mart 1878'de Osmanlı ile Rusya arasında İstanbul Yeşilköy'de


Ayastefanos Antlaşması imzalandı. 29 maddelik bu antlaşmaya göre
Osmanlı, neredeyse Rumeli'nin tamamını kaybediyordu. Özerk
Bulgaristan kurulacaktı. Osmanlı Rusya'ya 1 milyar 400 milyon ruble savaş
tazminatı ödeyecekti.

İngiltere ve Avusturya'nın bu antlaşmaya karşı çıkması üzerine 13 Haziran


1878'de Alman Başbakan Bismarck'ın başkanlığında Osmanlı, İngiltere,
Fransa, Almanya, Rusya, Avusturya ve İtalya'nın katılımıyla Berlin
Konferansı toplandı.

Bu arada Abdülhamit, Berlin Konferansı öncesinde Rusya'ya karşı


İngiltere'nin desteğini almak için 4 Haziran 1878'de Kıbrıs'ı, her yıl 22 bin
936 kese altın ödenmesi karşılığında, “emaneten” İngiltere'ye verdi.
Böylece II. Abdülhamit savaş yapmadan toprak kaybetmiş oldu. Fakat
Kıbrıs'a karşılık İngiltere'den hiçbir destek alamadı.

13 Temmuz 1878'de 64 maddelik Berlin Antlaşması imzalandı. Bu


antlaşmaya göre Bulgaristan ikiye ayrıldı. Kuzeyde Osmanlı'ya bağlı Özerk
Bulgaristan Prensliği kuruldu. Güneyde ise içişlerinde serbest, başında
Hıristiyan bir vali bulunan Doğu Rumeli Vilayeti kuruldu. Romanya,
Sırbistan, Karadağ bağımsız oldu. Bosna Hersek Avusturya'ya bırakıldı.
Niş, Sırbistan'a bırakıldı. Antivari Karadağ'a bırakıldı. Dobruca Romanya'ya
bırakıldı. Basarabya, Kars, Ardahan, Batum Rusya'ya bırakıldı. Kotur İran'a
bırakıldı. Ayrıca Osmanlı Yunanistan'a bir miktar toprak verecek,

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/sinan-meydan/abdulhamit-siyasetiyle-vatan-kurtarmak-5668032/ Page 5 of 11
Sinan Meydan: Abdulhamit siyasetiyle vatan kurtarmak – Sözcü Gazetesi 12.03.2020 10'49

Ermenilerin bulunduğu iller ile Makedonya'da ıslahat yapacak ve Girit'in


özerkliğini geliştirecekti. Bir de Osmanlı, Rusya'ya 802 milyon 500 bin
frank savaş tazminatı ödeyecekti.

Berlin Antlaşması ile Osmanlı, 287 bin 510 kilometrekare toprak kaybetti.
Osmanlı toplam topraklarının beşte ikisi ile toplam nüfusun beşte birini
yitirdi. Berlin Antlaşması her yönüyle bir hezimetti.

II. Abdülhamit'in taviz politikası

Abdülhamit'in dış politikası, “taviz”, “imtiyaz” ve “denge” kavramlarıyla


tanımlanabilir. Abdülhamit, Batılı büyük devletlere “tavizler” ve
“imtiyazlar” vererek bir “denge” kurup devleti ayakta tutmaya çalışıyordu.
Orhan Koloğlu'nun ifadesiyle “Abdülhamit'in ödün vererek savaşı,
dolayısıyla parçalanmayı önlemekten başka bir ilkesi yoktu. ‘Küçük
fedakârlık' dediği ödünler de bazen Doğu Rumeli olabiliyordu. (…)
Yemen'de 1.5 milyon Türk askerinin büyük kısmının yok olmasına göz
yummuştur. Görülebileceği gibi kendisine düşen görev ödünün şekil ve
zamanını saptamaktan başka bir şey değildi.”

Gerçekten de Abdülhamit, Batı'nın nerdeyse her istediğini kabul ediyordu.


Buna toprak istekleri de dâhildi.

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/sinan-meydan/abdulhamit-siyasetiyle-vatan-kurtarmak-5668032/ Page 6 of 11
Sinan Meydan: Abdulhamit siyasetiyle vatan kurtarmak – Sözcü Gazetesi 12.03.2020 10'49

1878 Berlin Antlaşması ile Osmanlı Devleti 287 bin 510 kilometrekare toprak kaybetti.

19 Ağustos 1878'de İngiltere Osmanlı'ya bir nota vererek adliye, zabıta ve


maliyenin düzenlenmesini istedi. Abdülhamit İngiltere'nin istediği
biçimde gerekli düzenlemeleri yaptı.

1878 Berlin Antlaşması'nın 23. Maddesi'ne göre Osmanlı Girit'e yeni


ayrıcalıklar verecekti. II. Abdülhamit 25 Ekim 1878'de Halepa
Sözleşmesi'yle Giritli Rumlara çok geniş ayrıcalıklar tanıdı. Öyle ki bu
sözleşmeyle Girit “özerk” hale geldi.

1878 Berlin Antlaşması'nın 24. Maddesi'ne göre Osmanlı, Yunanistan'a


bir miktar toprak verecekti. Yunanistan, 16-19 Temmuz 1878'de
https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/sinan-meydan/abdulhamit-siyasetiyle-vatan-kurtarmak-5668032/ Page 7 of 11
Sinan Meydan: Abdulhamit siyasetiyle vatan kurtarmak – Sözcü Gazetesi 12.03.2020 10'49

Osmanlı'ya bir nota vererek toprak istedi. Abdülhamit, Yunanistan'la


savaşıp bu savaşı kaybetmediği halde -Berlin Antlaşması'ndan
kaynaklanan- toprak isteklerini kabul ederek 1881'de Teselya ve Narda'yı
Yunanistan'a verdi. Böylece Abdülhamit, Kıbrıs'tan sonra Teselya ve
Narda'yı da savaşmadan vermiş oldu.

1897 Osmanlı- Yunan Savaşı'nı Osmanlı kazandı. Yunanistan bozguna


uğratıldı. Yunan hükümeti düştü. Atina yolu Osmanlı'ya açıldı. Teselya ele
geçirildi. Bunun üzerine Rus Çarı, Abdülhamit'e özel bir mesaj gönderip
savaşı durdurmasını istedi. Abdülhamit, hemen savaşı durdurdu. Batılı
büyük devletler, 4 Aralık 1897 tarihli İstanbul Antlaşması ile Osmanlı'nın
savaşarak ele geçirdiği Teselya'nın Yunanistan'a verilmesini istediler.
Abdülhamit bunu da kabul etti. Böylece 1881'de savaş yapmadan masa
başında kaybettiği Teselya'yı, 1897'de savaşarak geri almasına rağmen,
1897'de yine masa başında kaybetti.

Abdülhamit, 1881'de Tunus'u Fransa'ya, 1882'de de Mısır'ı İngiltere'ye


bıraktı. 1885-1887 arasında Doğu Rumeli'nin fiilen elden çıkmasına seyirci
kaldı. 1889'da Kuveyt'i İngiliz himayesine bıraktı. 1896'da Sudan'ın
İngilizlerce işgalini kabul etti. 1897'de Girit'in özerkliğini kabul etti. 1905'te
Yemen isyancı İmam Yahya'nın eline geçti.

1878 Berlin Antlaşması Osmanlı'ya, Doğu Rumeli'deki Balkan


Geçitlerinde asker bulundurma ve böylece bölgenin güvenliğini sağlama
hakkı veriyordu. Ancak Abdülhamit anlaşmadaki bu haktan faydalanmadı.
Boş bırakılan bu bölge 1885'te Bulgaristan'la birleşti. Hükümet bu nedenle
Bulgaristan'a savaş ilan etmek istedi. Ancak Abdülhamit kabul etmedi.

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/sinan-meydan/abdulhamit-siyasetiyle-vatan-kurtarmak-5668032/ Page 8 of 11
Sinan Meydan: Abdulhamit siyasetiyle vatan kurtarmak – Sözcü Gazetesi 12.03.2020 10'49

1900'de Almanya Abdülhamit'ten Haydarpaşa limanı ve Bağdat


demiryolu imtiyazlarını aldı. Buna karşı Rusya da Abdülhamit'ten bir
imtiyaz koparmak için hemen harekete geçti. Rusya, Abdülhamit'i,
Kafkasya'ya kaçmış olan Ermenilerin yerlerine dönmesiyle tehdit etti.
Bundan korkan Abdülhamit, Anadolu'da Ruslara geniş bir demiryolu
imtiyazı verdi.

Osmanlı 1875'te Lorando ve Tubini adlı iki Fransıza borçlanmıştı. Zaman


içinde faizleriyle birlikte 750 bin altın lirayı bulan bu borç 1901'de Osmanlı
ile Fransa arasında diplomatik krize dönüştü. Fransa önce Osmanlı ile
diplomatik ilişkilerini kesti, sonra Osmanlı'nın borcunu ödemesini istedi.
Sonra da Osmanlı'dan yeni bazı isteklerde bulundu. 5 Kasım 1901'de bir
Fransız donanması Osmanlı'ya ait Midilli Gümrüğü'nü işgal etti. Çaresiz
kalan Abdülhamit, 6 Kasım 1901'de tüm Fransız isteklerini kabul etti.

1903-1908 arasında Makedonya gitgide Osmanlı'nın elinden çıkarak Batılı


büyük devletlerin kontrolüne girdi. Makedonya'da maliye ve jandarmayı
Batılı devletler denetliyorlar ve adliyeye karışıyorlardı. Öyle ki 1905'te altı
Batılı devlet, Makedonya'nın ekonomik işlerini yönetmek için birer “mali
murahhas” tayin ettiler. Osmanlı bu oldubittiyi reddedince Almanya hariç
beş Batılı devletin savaş gemileri Midilli ve Limni adalarını işgal edip
gümrüklere, posta ve telgraf dairlerine el koydular. Bunun üzerine
Abdülhamit Batılı devletlerin mali denetleme komisyonunu kabul etti.

1905'te Yıldız'da Abdülhamit'e bombalı suikast düzenlendi.


Suikastçılardan Belçikalı Edward Joris suçunu itiraf edip idama mahkûm
edildi. Ancak Abdülhamit, Batı'nın baskısıyla suikastçısını affetti, üstüne
üstlük cebine de para koyup Avrupa'ya gönderdi.

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/sinan-meydan/abdulhamit-siyasetiyle-vatan-kurtarmak-5668032/ Page 9 of 11
Sinan Meydan: Abdulhamit siyasetiyle vatan kurtarmak – Sözcü Gazetesi 12.03.2020 10'49

1906'da Hicaz demiryolunu yerli aşiretlere karşı korumak için Kızıldeniz'in


kuzeyinde Akaba'nın karşısındaki Taba'ya bir Osmanlı birliği çıkarıldı. Ancak
Abdülhamit, orasını Mısır'a ait sayan İngiltere'nin ültimatomuna boyun
eğip birliği geri çekti.

Orhan Koloğlu, “Abdülhamit Gerçeği” adlı kitabında II. Abdülhamit'in taviz


politikasını şöyle özetliyor: “Avrupa devletleri Osmanlı'ya bir şey kabul
ettirmek için ordular da göndermiyorlardı. Birkaç savaş gemisinin
Osmanlı sularında görülmesi yeterli oluyordu.” Çünkü Abdülhamit
–tahttan indirilme korkusuyla- donanmayı Haliç'te çürütmüştü.

Sözün özü, Abdülhamit, kimilerinin zannettiği gibi, Batıya meydan okuyan,


Batıya direnen biri değildi. Abdülhamit, “taviz”, “imtiyaz” ve “denge”
politikasıyla Osmanlı'nın parçalanmasını önlemeye çalıştı. Ancak
Abdülhamit'in Batı'ya verdiği büyük tavizler ve imtiyazalar Osmanlı'nın
parçalanmasını önleyemedi. Abdülhamit, bırakın şehirleri, eyaletleri,
ülkeleri kaybetti. 33 yıllık iktidarında 1.5 milyon kilometrekareden fazla
toprak gitti.

Demem o ki, Abdülhamit siyasetiyle, (taviz, imtiyaz, denge) vatan


kurtarılamaz.

Yazarın Diğer Yazıları

Atatürkʼün “Savaşsız Anlaşma” Yöntemi ve Hatay Sorunu 2 Mart 2020

Atatürk'ün Mazlum Milletler Cephesi ve Suriye politikası 24 Şubat 2020

Atatürkʼün Vasiyeti ve İş Bankasıʼndaki CHP Hisseleri 17 Şubat 2020

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/sinan-meydan/abdulhamit-siyasetiyle-vatan-kurtarmak-5668032/ Page 10 of 11

You might also like