GET FİİLİ KULLANIMLARI

SAHİPLİK / SATIN ALMAK

- What did you get for your birthday ? ( Doğum gününde ne (hediye) aldın ? )

- I am thinking about getting a new car soon. ( Yakında yeni bir araba almayı
düşünüyorum. )

- I got some new things for my house. ( Evim için yeni şeyler aldım . )

HASTA OLMAK /HASTALIĞI OLMAK

- I’ve got a cold. ( Soğuk aldım. )

- He gets sick very often. ( O sıkça hasta olur. )

- I’ve got a headache today. ( Bugün baş ağrım var / başım ağrıyor )

BİRİSİ İÇİN BİR ŞEYİ GETİRMEK / İSTEK -RİCA

- Could you get me a tea ? ( Bana bir çay alır mısın - getirebilir misin ? )

- Could you get me the remote ?( Bana kumandayı (televizyonun

kumandasını )getirebilir misin ?
 - If you have time, get me some bananas on your way home .
( Zamanın varsa / olursa , eve gelirken bana biraz muz al )

- Get some breakfast and then we’ll go ( Biraz kahvaltı yap, sonra gideceğiz
/gideriz )

Duymak / Anlamak

- I don’t get what you mean . Could you explain that again ?
( Ne demek istediğini anlamıyorum. Bana tekrar anlatır mısın ? )

- I didn’t quite get that – could you speak up?

( Tam duymuyorum. Biraz sesli olabilir misin ? / yüksek sesle konuşabilir
misin ? )

Dönüşmek / Değişmek / Olmak

- It’s getting dark. ( Hava kararıyor )

- It’s getting hot out there. ( Orada hava ısınıyor )

- My tea’s getting cold. I will drink it now

 Hareket

- Get your hands out of your pockets.

( Ellerini ceplerinden çıkar )

- Let’s get outside. It’s beautiful out there.

( Hadi dışarı çıkalım. Dışarısı güzel )

Bir ulaşım aracından çıkarken

- Let’s get off here. ( Hadi burada inelim )

- Get off at the next stop ( Sonraki durakta in )

Bir yere varmak

- When is Davut going to get here?
( Davut buraya ne zaman gelecek /varacak ? )

- Come on, let’s get going, we’ll get there really late otherwise.
( Hadi yola çıkalım , yoksa oraya çok geç varacağız. )

- I hope my package gets here today.

( Umarım paketim bugün gelir / varır )
 Ettirgen ( Causitives )

- I got my hair cut yesterday. ( Dün saçımı kestirdim. )

- Did you get your car fixed today ? ( Bugün arabanı tamir ettirdin mi ? )
To get something fixed – tamir ettirmek

Kombinasyonlu kullanımı
- They got married last year. ( Geçen sene evlendiler )
To get married – evlenmek

- I am getting ready ! ( Hazırlanıyorum )

- Get ready ! ( Hazırlan )

- Get some sleep ! ( Biraz uyu )

- Get some rest ! ( Biraz dinlen )

- Get into trouble - Başını belaya sokmak / Başı belaya girmek

- If you get into any trouble , call me straight away!

( Eğer yarın başın belaya girerse , direk beni ara ! )