You are on page 1of 178

Lara Adrian - Gece Yarısı Çığlığı

www.CepSitesi.Net
B İR İN C İ B Ö L Ü M

B e m b e y a z b lu z u v c bej kınnap pantolonuyla ortamla k


o ıı d e r c c c alakasız g ö r ü n ü y o r d u . kahverengi saçları

lın d a lg a la r h a lin d e o m u z l a r ı n a dökülüyordu, ormanın

S B i n l i h a v a s ın a r a ğ m e n t e k b i r saç teli b ile havada değildi.


A y a ğ ı n d a k i y ü k s e k t o p u k l u z a r i f ayakkabıları, etrafındaki
y ü r ü y ü ş ç ü l e r i b u r u n l a r ı n d a n s o lu ta n nemli Tem m uz ha-
kaplı patikaya tırmanmasına engel
www.CepSitesi.Net
v a s ın a r a ğ m e n ağ açla rla
o lm a m ıştı.
D i k y o k u ş u n sırtın d a , büyük, yosun kaplı bir kayanın
g ö l g e s i n d e beklerken, yarım düzine turist yanından geçu,
k i m i m a n z a r a n ı n fotoğrafını çekiyordu; onu fark etme­
m i ş l e r d i . G erçi, birçok insan ölüleri göremezdi.
D yla n A le x a n d c r da o n u g örm ek istemezdi.
O n ıkı yaşından beri ölü bir kadınla karşılaşmamıştı.
Yırını sene sonra Ç ek C u m h u riyetin in ortasında bir ta­
nesiyle karşılaşmış olması biraz şaşırtıcıydı. I layaleti gör­
mezden gelm eye çalıştı ama D ylan vc beraberindeki üç ar"
kadaşı patikada tırm anm aya devam ederken, kadının kara
gözlen onu buldu ve üzerine odaklandı.
| to u fS K b ü V » * " " ;. nlıyan d u d a k lın d a n çıkan sta-
"Yakaladım,1* dedi Janet, Dylan* m yağıdaki vadıdm
yükselen kaya sütunlarının göründüğü bir resmini n V -
inişti. "Annen buraya bayılırdı, tatlım Sence de nefes ke­
„ k vükjt. fis'lny'.d^ nlhlt- karalam alar olm adan ço k sici değil nıi?"
D ylan kafasını salladı. "B u gece otel»- döndüğümüzde
,Ut'

et
fotoğrafları e-posta ile ona yollarız.**
mUİ“ ! [ , hir zannn bu tuhaf ölüleri görebilm e y e t e n e G ru b u n u kayanın yanından uzaklaştırdı; fısıldayan,
I ^ munisti I lıçbır zaman bu yeteneğine ne öteki dünyaya ait varlığı geride bırakmak için can atıyordu

N
S B ü ^ n e de bunu kontrol edebilmişti- Bir m ezar- E ğim li tepeden aşağı doğru ince gövdeli çanı ağaçlarının sık
Ç E m.kI, durup hiçbir ,ey görmeyebilir ama bir gü n o ld u ğu yere indiler. K ızılım sı yapraklar vt kozalaklı ağaç­

si.
S e E n d ı s ı n ı göçüp gidenlerden biriyle kar,, karşıya ların iğneleri ayaklarının altındaki nemli yolda ezilmişti. O
: bulabilin Tıpkı şu anda Prag’a bir saat m esafedeki dağlık sabah yağan yağm u ru n ardından bunaltıcı sıcaklık bölgeye

te
bölgede bldıığu gibi. akın eden turistlerin çoğunu uzakta tutmuştu.
Hayale der hep kadındı. Genellikle genç ve dinam ik g ö r v .: İ O rm a n sessiz ve hu zu rlu yd u , tabii ağaçlıkların derin­
rumımlüvdülcr. çaresizlik dolu egzotik, kahverengi g ö z le ­

Si
liklerin e d oğru D y la n ’ın her adım ını tıkıp eden hayalet
riyle şu an ona bakan kadın gibi. gözlerin farkında olm ası hariç.
Baıi duyabiliyor olmalısın. “ P atronun un b izim le gelebilm en için sana izin verm e­
Cümtesme ağır hır İspanyol aksam hakimdi; yalvarıyor
ep www.CepSitesi.Net
sine ço k sevin d im ," diye ekledi arkasındaki kadınlardan
gibiydi.
biri. “ G a ze te d e n e kadar yoğun olduğunu tahmin edebili­
“Hcy.foylaıı. Buraya gel de şıı kayanın yanında hır fo ­
y o ru m , o n ca haber uydurm ak- "
.C
toğrafını çekeyim."
“ I laber u yd u rd u ğu yok, M aric," diye Janet onu hafitçe
^G erçek dünyevi bir ses Dyları’ın dikkatim yıp ran ın ,,
azarladı. “ D y la n ’ın m akalelerinde doğruluk payı olmalı,
kum ttjuım kavisinde duran güzel ölü kadından aldı
w

yoksa onları basamazlar. D oğru değil mi tatlım?


Oj/bn m i,n esi Sharon'.n bir arkada,, olan jan et, sırt çan-
D y la n suratını astı. “ Birinci saytada en az bir uzaylı ta­
^ » t o ğ r a l makinesini çıkardı. Avrupa’da yaz geziş,
w

rafından kaçırılm a ya da şeytanın etkisi altına girme ha­


i T k l ı T İ f,knytl'; b“ <)nu" s°n büyük macerası beri o ld u ğ u d ü şü n ü lü rse, gerçeklerin iyi bir haberin önü ­
w

S te K ü , T T 1*1 nÜkseden b lls c r hastalığı ve ne g eçm esin e izin verm ed iğim izi söyleyebilirim . Eğlence
’ meyttek k ! I',r zayaf düC,,1(UCraPe yÜ2Ündcn X V3İ>^ am açlı haberler yayınlıyoruz, yaptığım ız etkili gazetecilik
« Ü it t J fd n n y le has, j S° " 2amanlarda Sharon
d e ğ i,/ • t - •• m
“A n n e n bir g ü n çok ünlü bir gazeteci olacağını soylu-
™ ..........
Dylan annesi yokken hayatının ne kadar boş oia< ağın.
söyledi.’ düşünm ek bile istemiyordu.
i- § f e ". -.yncn W > -Biliyor m usun, hana N an cy yanına gidip içten ama üzgün bir gıılüımcmeyle
dıyc'ir ,; j c başladığında ilk yazdırın D ylan a baktı. “ Bu geziye onun yerine katılman Sharon

et
" ^ n T İ K r c I ı Şehir dışmd* çirkin hır cina- için çok önem li. O n u n yerine yaşıyorsun, biliyorsun değil
M . İ H u b c r d f H - r l ı y o r s ı ı n . d e ^ l nn utlım ?» mi?"
W t ' t i i Dylan vc onlar, a c a r ı n arasından kuleler “ Biliyorum . Bııııu asla kaçırmazdım."

N
J Z Z d c n başka bir kum taşı yığm.nm yanından yon - Dylan ne gezi arkadaşlarına -ne dc annesine- haber ver­
îcndırdi ^Hatırlıyorum. Faka, hu çok uzun zam an ön cey- m eden ıkı haftalık izin almış olmasının ışıııe mal olaca­

si.
ğını söylem em işti. Bir yandan umursamıyordu. O ucuz
•Nclvaparsan yap. annenin serimle gurur d uydu ğu n u gazetede çalışmaktan hep nefret etmişti. Avrupa’dan doğ­
biliyon, dedi Marie. •Onun hayatına neşe katıyor­ ru düzgün m alzem eyle geri döneceğini söyleyerek patro­

te
nunu ikna etmişti -belki de bir Koca Ayak hikayesi ya da
sun.' " L io s li
Dylaı kafasını salladı, konuşmakta güçlük çekiyordu. Rom anya’da görülen Drakula.

Si
“Teşckkurlcr." A m a hayatını bu tur işlerden kazanan bir adama saçma­
Janet ve Manc. Brooklvıı'dckı evsizler ıncrkezıudc an­ lık satmak kolay değildi. Patronu beklentileri hakkında ol­

ep
nesiyle birlikle çalışmışlardı. Gezi grubıım ın diğer üyesiwww.CepSitesi.Net
dukça açık konuşmuştu: Eğer Dylan bu geziye gidecekse,
biiyük bir haberle geri dönse iyi ederdi, yoksa işe dönm e­
Nanq||ısedcn ben Sharon’ın en yakın arkadaşıydı. K adın­
ların öç\: de son birkaç aydır Dylan’ın ailesi gibi olm uşlar­ sine lü zu m yoktu.
.C
dı. Teselli edici fazladan üç çift kol -annesini kaybederse “OtT, burası çok sıcak.' dedi Janet. beysbol şapkasını
bunageçekten ihtiyacı olacaktı. kısa, gri lülelerinin üzerinden kaldırıp avcunu kaşlarının
Mğblbir.vic, Dçlan bir ihtimalden çok an m eselesi old u - üzerinde gezdirdi. “ Bu gruptaki tek süt çocuğu ben mı­
w

j “nu b<ıyordu. yım , yoksa herkes biraz dinlenm ek istiyor mu?”


“ Ben biraz mola verebilirim ," diye ona katıldı Nancy.
f e : 2a,m' nd,r sadccı: ,kls' vardı. D ylan'ın ço cu k -
w

Sırt çantasını çıkanp uzun bir çanı ağacının altına koy­


« S d ' f t VOk,U’ Vark£n dc bababk VaP<‘A. pek du. M arıe dc onlara katıldı ve patikadan uzaklaşıp sıı şişe­
, ÜyÜk ! rkck ^ * gıtnnşd; hır,
sinden büyük bir yudum aldı.
w

d'fcndaEcsıyU. o h y' llar Ö" CC hizm cte katıl- D ylan hiç yorulmamıştı. Hareket etmek istiyordu. En
^ B ' c k ,çjn gcriy' U^ ,h‘‘ftlar'n' koparmıştı. Parçaları
etkileyici tırmanışlara ve kaya oluşumlarına henüz gelme­
kalmamı. ,, |)jrı Vc annesinden başka kim se
m işlerdi. G ezinin bu kısmına sadece bir gün ayırmışlardı
ve Dylan olabildiğince çok yer görmek istiyordu.
te kutlamalardı.
tl
U. h.r dc önlerindeki volda d u r,., gu zcl ölü kadın mc-
Lütfen...ona yardım et.
IZ « rd ı. W * a b-,k,yordu' fn c r,,s" ,c b^ ‘ ‘ o lit3 k eö-
ncbdırlığ. pd.p geliyordu. Ona yardım etmek mı?
“Kime yardım edeyim?" diye sordu, hayaletin onu du-
Dybn bakışların. kaçırdı, .lanet. M ,n e ve N a n cy yerde yamayacağını biliyordu.
rmus protein barbnnı ve karışık çerezlerin, yıyorlardr. Asla duyamıyorlardı. O nun türüyle iletişim her zaman

et
-ister misin?' dıve soran Janet kuru m eyve, kuruyemiş tek yönlüydü. Diledikleri zaman oraya çıkıyor, diledikle­
| «humlann olduğu plasnk b.r poşet uzam . rim söylüyorlardı -ub ıı söyleyecek bir şcylcn varsa. Sonra,

N
Dylan kalasını salladı. -Yiyem eyecek ve d m Enem eye­ görünür olmayı sürdürmeleri güçleştikçe solup gidiyor­
li kadar sabırsızım. Sakıncası yoksa, sız burada ukılırken lardı.

si.
Ona yardım et.
az etrafa göz amıak istiyorum. H em en dönerim ."
Beyazlı kadın dağ eteğinde transparanlaştı. Dylan ağaç­
"Elbette, atlım . N e de olsa, bacakların bizim kilerden
ların arasından süzülen puslu ışıkan gözlenm koruyup
la genç. Dikkatli ol."

te
onu görm eye çalışn. Biraz endişeyle, yııkan doğru güç­
1"Olurum. Hemen dönerim.
lükle tırmanmaya başladı, arazinin en zorlu yerlerinde sık
I Dylan ölü kadının görüntüsünün gidip geldiği nok-

Si
çam ve kayın ağaçlarının gövdelerinden destek alıyordu.
ftan kaçındı. Düzgün pankadan çıkıp sık ağaçlarla kap­
Hayaletin durduğu bayıra vardığında kadın gitmişti.
lı bayıra daldı. Birkaç dakika o ru m ın sessizliğinin udim
Dylan dikkatle kayanın kenarına doğru yürüdü ve aşağı­

ep
ararak yürüdü. Yükseklere doğru uzanan kum taşı ve
www.CepSitesi.Net
dan göründüğünden daha geniş olduğunu fark cm. Kum
altın antik ve gizemli bir hali vardı. D ylan fotoğraf çek- a ş ı elem entler yüzünden yıpranmış ve o kadar kararmıştı
k için durdu, annesinin hoşuna gid ebilecek bir şeyler ki o ana dek kayadaki derin dikey yarığı fark etmemişti.
.C
lamayı umuyordu. O dar vc ışıksız boşlukun. Dylan bir kez daha hayaletin
y beni. fısıltısını duydu.
lan önce kadını görmedi, sadece hayali sesinin cızır- Kurtar onu.
w

■pnı duydu. Ama sonra gözüne beyaz bir parlaklık takıldı. Etrafına bakındı, doğa ve kayalardan başka bir şey gör­
B 1” " yukarısında, dik kayalıkların birinin yarısındaki ta- m üyordu. Yukarıda kimse yoktu. aArtık onu buraya tek ba­
w

şın kenarında dumyordu. şına getiren ruhani figür de yoktu.


» e n i akıp et. Dylan başını çevirip kayanın açıklığındaki karanlığa
w

■ K o t u fıkır," diye mırıldanan D ylan, dolam baçlı yama- baktı. Elini boşluğa koyunca nemli havayı teninde hisset­
iö z gezdirdi. Eğim sertti, patika gü ven ilm ezd i. Oradan ti.
» z a r a muhtemelen nefes kesici o h a da. Ö tek i T a r a T a n O derin ve karanlık yangın içi sessiz vc sakındı.
I yalet arkadaşına katılmayı pek istem iyordu. M ezar kadar sessiz...

12
. ran avar hikâyelerine inanan bir insan
tür hiyeroglife benziyorlardı: Birbirine dolanan, lulın vc
^ n U r S ‘birinin böyle p i l i bir yerde yaşayabilece- zarıf geometrik motiflerdi.
■ u ' ' ‘ ı ilebilirdi Anucanavarlara ...anm ıyordu, hiçbir
Dylan duvarlardan birine yaklaştı. Tuhaf sanat eserle­
W " nn.ani.st. Arada sırada, ona hiçbir za rın ulnıa-
rinin güzelliği karşısında büyülenmişti. Fenerim sağ tara­

et
,noKi”.nsa.ılar görm ekd.5.nda, Dylan son derece objek-
fa çevirip ayrıntılı dekorasyonun etrafında devam ettiğim
görünce nefesi kesildi. Mağaranın ortasına doğru bir adım
' k m d e k ^ e t e c . bu kayanın içinde ne bulacağını me-

N
attı. Yürüyüş botunun ayakucu toprak zeminde bir şeye
kediyordu- Ölü bir kadının sözüne güvenebilirse, kinim çarptı. H er neydiyse yuvarlanırken boş bir ses çıkardı.
rdııııa ihtiyacı olduğunu düşünüyor olabilirdi ki? Biri Dylan ışığı yere çevirince nefesini tuttu.

si.
fa d a y a ra la n m ış mıydı? Bu dik kayalıkta b in kaybolmuş “O h , lanet olsun!”
L b i lir miydi? Bu bir kafatasıydı. Karanlıkta beyaz kemik parlarken,
i Dylan sırt çantasının dış gözünden k ü çü k bir fener çı- insan kafası boş göz çukurlarıyla ona bakıyordu.

te
iı. Fenen açıklığa doğnı tutunca yarığın etrafında ve Eğer ölü kadının Dylan’dan yardım etmesini istediği
inde belli belirsiz keski izlerinin o ld u ğ u n u fark etti, san- erkek buysa, buraya gelmekte en az yüz yıl kadar geç kal­

Si
lc bin genişletmek için uğraşmıştı. İzlerin in yıpranm ış ol- mıştı.
ığuna bakılırsa. kısa bir süre önce yapılm ış olam azdı. Dylan ışığı karanlığın uzak kısımlarında gezdirdi, nc

ep www.CepSitesi.Net
“Merhaba?” diye karanlığa seslendi. f O r a d a biri var aradığından emin değildi ama dışan çıkamayacak kadar
büyülenm işti. Işık bir başka kemik yığınının üzerinden
geçti. Mağaranın zeminine çok daha fazla ııısan kalıntısı
Sessizlikten başka bir şey yoktu.
.C
saçılmıştı.
I Dylan sın çantasını çıkarıp tek eliyle taşım aya başladı,
Aniden Dylan’ın kollarındaki tüyleri diken diken oldu.
ciğer eliyle ince fenerini tutuyordu. İleri d oğru ilerlediği
Ve o sırada onu gördü.
İ n ğ a zar zor sığıyordu, ondan daha iri ya n biri yana doğ­
w

Karanlığın öteki tarafında büyük, dikdörtgen bir taş


ru ilerlemek zorunda kalabilirdi.
blok vardı. Duvarları kaplayan izlerin aynısı büyük nesne­
I Dar alan kısa bir süre sonra gen işlem eye başladı. Ani-
w

nin oymalı yüzeyinde dc vardı.


K fcn kendisini kalın kayanın içinde b u ld u , fenerinin ışığ1 D ylaıı’m bir yeraltı mezarına baktığını anlaması için
^B\arhık duvarlardan yansıyordu. Burası boş bir nıağaray- yaklaşmasına gerek yoktu. Mezarın üstüne kalın bir taba­
w

■ -uykulannda rahatsız edildikleri için uçuşan tavandaki ka yerleştirilmişti. Kenara doğru itilmiş, sanki son derece
^■rasalar hariç. güçlü eller tarafından hareket ettirilmiş gibi taş mezarın
■ Görünüşe bakılırsa alan insan yapım ıydı. Tavan D ylan 10 hafifçe yanına doğru kaymıştı.
» r ı d a n en az altı metre yüksekteydi. K ü çü k mağaranın Biri -ya da bir şey- burada yatmış mıydı?
» d u v a r ı n a ilginç sem boller boyanm ıştı. Eski, tuhaf bir
DyUn bilmek «orundaydı
ı r aniden terlemeye b u layan p a m ıa k la n y l, fcne. güzel, hâlâ güvenilmezdi, ona pişman olduğunu vc her
şeyi yoluna koymak istediğim söylüyordu
in, !,kıca kavramıştı- Birkaç admı öted en D ylan fenenn,
1 lepsi yalandı.
nczann açıklığına doğnı tuttu.
Eva’nın hayalı Rio’nun deliliğe doğru uzanan yolculu­

et
Boştu. ......... ğunun bir parçasıydı.
Anlam veremediği sebeplerden otu ru , b u n u mezarın
Ö lü eşi rüyalarında ağlıyor, bir sene önce tezgâhladığı
inde toza dönüşmüş çirkin bir ceset bulm aktan daha ür-

N
oyun yüzünden onu affetmesi için yalvarıyordu. Ü zgün­
fltüeti buldu. dü. Hâlâ onu seviyordu vc hep sevecekti.
Tepesinde mağaranın karanlığı seven sakinleri huzur-
O gerçek değildi. Sadece gende bırakmaktan memnu­

si.
zlanmaya başlamıştı. Yarasalar kıpırdandılar, sonra te­
niyet duyacağı geçmişin, alay eden bir hatırasıydı.
lanmışçasına hızla yanından uçup gittiler. D ylan başını
O kadına güvenm ek ona pahalıya mal olmuştu. Depo
p geçmelerine izin verdi, kendisinin de dışarı çıkınası- patlamasında yüzü mahvolmuştu. Vücudu birçok yenn-

te
|m iyi olacağını düşündü. den kırılm ışa, ölüm lü bir adamı öldürebilecek yaraları he­
Mağaranın çıkışını bulmak için d ö n erken bir hışırtı nüz ıyıleşmemışti.

Si
ydu. Bu yarasalardan daha b üyü k bir şeye aitti, boğuk Peki ya zihni...?
• hırıltının ardından mağaradaki taşlardan biri kıpırda- Rıo’nun akıl sağlığı yavaş yavaş bozuluyor, tek başına

www.CepSitesi.Net
ış gibi bir ses geldi. „ „ „ l •ı kaldığı bu Bohem dağ eteğinde zamanla daha da kötüye
ep
w w v v .k ıtn ;\ -
Tann aşkına. Belki dc burada yalnız değildi.
Ensesindeki tüyleri diken diken old u , canavarlara inan­
gidiyordu.
Buna bir son verebilirdi. Soylulardan bin olarak -vam­
.C
dığını kendisine hatırlatmasına fırsat kalm adan kalbı pir genleri taşıyan melez bir insan ırkı- gün ışığına çıkıp
la atmaya başladı. ultraviyole ışınlarının onu yok etmesine izin verebilirdi
Bunu yapmayı düşünmüştü ama mağarayı kapatıp içinde­
^fvlağaranın çıkışını bulabilm ek için etrafı yokladı, nabız
w

« l a n kulaklarında zonkluyordu. G ü m şığına çıktığında ki kanıtları yok etme meselesi vardı.


N e kadar zamandır orada olduğunu bilmiyordu. Gün­
net :Ueseydi. Bayırdan aşağı inerken bacaklarının güç-
ler ve geceler, haftalar ve aylar bir noktada sonsuzluğa dö­
w

• düştüğünü hissetti, sonra öğlen gü n eşin in güvenliğin-


nüşmüştü. Nasıl olduğundan emin değildi. Oraya birlik­
■arkadaşlanna katılmak için koştu!
ten kardeşleriyle vam ıışu. Savaşçılar asırlar önce ka’.aiii.ı
w

gizlenen eski kötülüğü bulup vok etmekle görev iendırıi-


m işlerdi.
le Eva’yı ,wyal ediyordu.

t
Am a çok geç kalmışlardı.
hW e n ona ihanet etm esi yetm ezm iş gd M ezar boştu; kötülük çoktan özgür kalmıştı.
1° L UNb u n d a y k e n zihnini m eşgul ediyordu.
I Dıficrlcn Boston'a geri dönerken, R io m a ğ a ra y , nıft
irle n K -k için gt-r.de kalmaya g ö n ü llü o lm u ş u . ğerlerine daha fazla çekmek isterken burun delikleri ge­
Irlik te gidemezdi' Nereye a.t o ld u ğ u n u bdnuyordu. Keıl. nişledi.
I yolunu bulmaya kararlıydı. belk, de vatan. |spatlya,yj O deliliğinin bir oyunu değildi.
Gerçekti, burada olduğu süre boyunca ilk kez bir insan

et
Uzun zamandır onun kardeşleri gibi olan savaşçılara da mağaranın gizli girişine yaklaşmaya cesaret ediyordu. Ka­
l y i r söylem işti. Ama planlarının hiçb irin i gerçcklcşt.r- dın mağaranın içinde parlak bir ışık dolaştırınca, gizlenmiş
olsa da tam üzerine gelerek geçici bir körlük yaşamasına

N
H*nıiştı. Erteleyip duruyor, kararsızlığın vc akimdan çı.
neden oldu. Mağaranın kum taşı zemininde ayak sesleri­
•madiği günahının ağırlığının ıstırabını çekiyordu.
ni duydu. Mekânın asıl sahibinin geride bıraktığı kemik

si.
Kalbinde, bu mezardan ayrılm ak gibi bir niyetinin ol-
kalıntılarından birine çarpınca aniden nefesini tuttuğunu
inaJığını biliyordu. Ama za yıf bahanelerle kaçınılm az olan
duydu.
şeyi ertelcmışti, yapması gereken şeyi yapabilm esi içm
Rio kaya tabakasının üzerinde kıpırdadı, aşağı atlama­

te
anı ve doğru şartları bekliyordu. A m a bunların hep­
dan önce uzuvlarını hazırladı. 1 lavanın hareketi tavana
si bahaneydi. Sadece saatlerin gü n lere, gü n lerin haftalara asılı olan yarasaları rahatsız etti. Dışarı uçtular arna kadın

Si
dönüşmesine yarıyorlardı. kaldı. Işığını mağaranın içinde biraz daha dolaştırdıktan
Aylar soııra, rutubetli yeri on u n la b irlikte paylaşan ya­ sonra açık mezarın üzerinde durdurdu.
rasalar gibi mağaranın karanlığında gezin iyord u . Artık Rio, mezara yaklaştıkça merakının yerini korkunun al­
ep
avfcnmıyordu, beslenmek gibi bir isteği yo ktu . Öylesine
www.CepSitesi.Net
dığım hissetti. O n u n insani içgüdüleri bile bir zamanlar o
varlığını sürdürüyordu, kendi yarattığı ce h e n n em e düştü­ taş bloğunun içinde uyuyan kötülüğü hissetmişti.
ğünün farkındaydı. Am a burada olmamalıydı.
.C
bıı düşüşten artık sıkılmıştı, Rio daha fazlasını görmesine izin veremezdi. Yukarıda­
pnnıda, mağaranın zem ininden ü ç m etre yüksekteki ki kaya tabakasında hareket ederken hırıldadığını duydu.
w

Kadın da duydu. Ve aniden gerildi. Panik içinde mağara­


şun içinde türıye ve kü çük hır m iktar C -4 vardı. Gizli
nın çıkışını ararken fenerinin ışığı mağaranın duvarların­
rı sonsuza dek m ühürlem ek için yeteriiydi. Rio bu
dan sekti.
w

bunu kullanmayı p lan lıyord u ...içerid en .


Rio uzuvlarına hareket etmeleri için söz geçirene kadar
H u gece bu işe son verecekti.
kadın mağaradan çıktı.
w

^ ■ y u ş ıık hisleri davetsiz misafiri hakkında o n u uyarmak


Gitm işti.
f ! d nn ^kuşundan uyandırdığında, gelen in acı çeken Ç o k fazla şey görmüştü ama yakında öııemı olrmva-
W ")!r hayalet olduğunu d ü şü n m ü ştü . A m a bir insan
caktı.
aJlnı^h teninin m isk ko ku lu sıcaklığına bakılır*3 Karanlık çöker çökmez, mezara, mağaraya ya da Rio ya
■ r ' O ran lıkta gözlerini araladı, kokusunu ci­ dair hiçbir ız kalmayacaktı. 19
e
N
İK İN C İ B Ö L Ü M

si.
G iz li M ezar Esk i B ir Uygarlığın Sırların ı Açığa Çıkarıyor!
D y la n kaşlarım çatıp diz üstü bilgisayarının sil tuşuna

te
bastı. Ü z e r i n d e çalıştığı haber için farklı b ir başlığa -Nati­
onal Geographic te y e r alacak türden bir şeyden ziyade seksi
Si
bir şe y e - ih tiyacı vardı. İk in c i b ir denem eye girişti, gazete
b a y ile rin d e her hafta ön sayfada yer alan en son rehabili­
ep

tasyona giren H o lly wwww.CepSitesi.Net


o o d yıld ız ı haberi kadar dikkat çekici
hır başlık bulm aya çalışıyordu.
Drakula’nın Arka Bahçesinde İnsan Kurban Etm e Törenleri­
.C

ne Ait Kalıntılara Rastlandı!


E v e t bu daha iyiyd i. Ç e k C u m h u r i y e t i , kana susamış
w

K azıklı V oyvoda’nın R o m a n y a 'd a k i ye rin d en birkaç k ilo ­


m etre uzakta o l d u ğ u için D ra k u la kısm ı biraz zorlam aydı
w

am a b u da b ir başlangıç sayılırdı. O y la n otel odasındaki


ya ta ğ ın d a bacakların ı esnetti, bilgisayarını dizlerin in üze­
w

rin d e d e n g e le y ip h ik â y e n in ilk taslağını yazm aya başladı.


İki p a ra g ra f ya zd ık ta n so n ra d u rd u . Sayfa bomboş kala­
na d e k sil tu ş u n a basılı tuttu.
A ra d ığ ı k e lim e le ri b u la m ıy o r d u . D ikkatin i verem ıyor-

21
. n ^ h k . havale.», '«yare, onu ted .rp n
î u S *ı J * ,,a,7 v- w * trlt. ııııı geceyi geçirdikleri küçük kasaba jırin'ın sunduğu ı.
v l l N „ o m l. S l.« ı* neşeli ve ^ «lnwya çul,, Icfon hizmetiyle açtklanaıuayacak biçimde neft sxi/ kalmış
La f i S sonra J » 'c n le y * c c ğ i yani,m gibi geliyordu. Annesiyle sadece yirmi dakika konuşmuştu
K İm p/.M nd e. vc hu..».. .çm sab.rs.rbnd.ftm dan K,h. lak.ıt telefonu kapattıklarında Shamn’m sesinin oldukça

et
bitkin geldiğinden emindi.
* K ? b n daha -Slurcm m ^ r ç e k te n haşaracagma jjj,^ Dylan bilgisayarını kapatıp dar yatağının yanına kovar­

N
Toııı adındaki genç hır kaçağı- sosyal yabama bırakt,. ken titrek bir şekilde nefes verdi. Çalışmak yerme, belki de
lanet. Marıc vc Nancy ile barda bira içip sosisli yemeliydi
»ulan, evsizler merkezi kurucusu B ay Fasso'ya sunm*

si.
İçinden pek sosyalleşmek gelmemişti -doğrusu hâlâ gel­
tcdigı şeni program hakkında bazı tîkırlcrı vardı. Slumn
iniyordu- ama odada tek başına oturdukça, ne kadar yalnız
nunîa yalnız konuşmayı um uyordu, b irço k kez ondanhi.
olduğunun daha çok farkına varıyordu Sessizlik sadece
az hoşlandığını itiraf «1111511 vc bu h iç kim seyi, özellikle

te
tek bir şeyi düşünmesine neden oluyordu; annesi giıtığın-
e kızım şaşırtmamıştı. j de hayatım dolduracak o son ve korkunç sessizliği...
Annesi âşık olmaya her zaman hazır vc hatta hevesliy­
1 )vl.m bunu düşünmek bile istemiyordu.

Si
di. Oylanın romantik hayatı ona tam am en zıttı. Birkaç Bacaklarını yataktan aşağı sarkıtıp ayağa kalktı İçen
ışkısı olmuştu ama hiçbiri anlam lı olm am ış, hiçbirinin hava girmesi için sokağa bakan birinci katın penceresi açık
ep www.CepSitesi.Net
irmesine ızııı vermemişti. A n n esin i^ bir gü n . hiç bek­ 1 buakılnnşt! ama Dvlaıı boğuluvornıuş gibi hissediyordu
lemediği bir anda aradığını bulacağına o ıııı ıkııa etme ça­ t !.uııı kaldırıp derin bir nefes aldı, turistlerin vc kasabalıla­
larına rağmen, sınık yaııı son su zlu k kavram ından şüphe rın gezmelerini izledi.
.C
ıvordu. Lanet olsun, beyazlar içindeki ruhani kadın da oraday­
Sharon kocaman kalbı sık sık d eğersiz erkekler taratın- dı.
ğlın çiğnenen özgür ruhlu bir kadındı vc bu kez de kaderin Arabaların telaşından vc etrafındaki yayalardan hiç et­
w

kilenmeden yolun ortasında duruyordu. Görüntüsü ka­


at UetMzlığı oıııı hayal kırıklığına uğratm ıştı. Yine de gu-
ranlıkta yarı saydamdı, figürü öncekine kıyasla daha az
Bm sem eve ve her şeye rağmen yaşam aya devam ediyor-
belirgindi ve her saniye daha da soluyordu. Ama gözle­
w

dtt. Sığmağın düzenlediği gezi için y cııi bir elbise aldığuıı.


rim Dvlaıva dikmişti. Hayalet bu kez konuşmadı, sadece
höş kesimi ve rengi Bay Fasso’ıııın g ö zlerim andırdığı ıç»!1
Dylan’uı göğsünün sıkışmasına neden olan bir umutsuz­
w

^elbiseyi seçtiğim D ylan’a anlatırken kıkırdıyordu. AnU


lukla ona baktı.
B ,Jn >’ikj$‘Uı ve bekâr yardım severle fazla tlört etmen*- “G it buradan." dıve fısıldadı luvalctc “Benden ne iste-
m
söyleyerek annesiyle şakalaşsa da kalbi kınlıyordu. dığim bilmiyorum vc şu anda seninle uğraşaııum.
■ Sluron lu ı zamanki gibi neşeli davranıyordu aına Dyh** Bir yandan da bundan hiç hoşlanmıyordu. ışı sallantı
W Çok W rıyord u . Sesi. Dylan vc seyahat arkadaşla* 23
t hrlk. dr CV k . T a ra fta n g elen e .y a r e t ç il* , hu ,
^ lm e n .rl.y d . W < <''™ un n ‘ maıı yararı olmamışa. Ö fke çok daha yararlı Bir mueadrle
* ICr' C,|Jn görebilen Hır gazeteciye sahip yöntemiydi. Vc öfkenin işe yaramadığı zamanlarda yrirrlı
miktarda inkârla çözülemeyecek hiçbir şey yoktu
Z *£ £ *■ : - r m*mMn ^
^ i b i r i, kurm ak -çin »rar ederd.. I >ylaıı pencereden uzaklaşıp çıplak ayakların, yıpranmış

et
H öylrb.r5c y a d a o |nuy.K ak.. 1 ytıriiyıış ayakkabılarına soktu. Bilgisayarını kimse yokken
Hir erkeğin d o k t a n gelen bu u.l.af, b.raz da KUvtn i odada bırakmak istemediğinden, ıncc gümüş rengj dı/üs-
tu bilgisayarını om uz çantasına koydu v. cl çantasını -Isy.

N
met yeteneğinden faydalanmasına m n verm işti ve „ mu
Janct vc diğerlerinin yanında gitti Belki de insanlarla biraz
köni olmuşu. Dylan on iki yaşından b en babasın,
vakit geçirip sohbet ctıııck o kadar da kötü olmayabilirdi.

si.
memişti. Kasabadan ve hayatından çekip giderken Bobb,
A lcxan d en n kızına ettiği küfürler ve barız tiksintisi onu»
için ağır bir darbe olmuştu. Akşam olduğunda, ağaçlıkların arasında vc dağ patikala­

te
Bu. D ybn’m hayatındaki cıı acı g ü n olm uştu ama iyi rında dolaşan insanların çoğu gitmişti. Mağaranın dışında
ir ders almıştı: Güvenebileceği ço k az değerli insan vardı, bava tamamen karanlık olduğundan, etrafta Rio'nun kaya­

Si
ayatta kalmak istiyorsa en iyi olanı b ulm alıydı. nın karanlık boşluğunda neden olacağı patlamayı duyabi­
Bu çok işıııc yarayan bir felsefeydi, tek istisna annesıy- lecek lııç kimse yoktu.
ı. Sharon Alcxandcr onun kayası, tek sırdaşı ve gerçekten Elinde ancak mağaranın girişini sonsuza dek mühür­
ep www.CepSitesi.Net
cncbilcceğı tek insandı. D ylan ’ın tü m sırlarını, umutla- lemeye yetecek kadar C -4 vardı, lanet olası dağı yerle bir
nı ve hayallerini biliyordu. T ü m sorunlarını ve korkula­ edecek kadar patlayıcısı yoktu. Nikolaı, birlik alanın emni­
yetim sağlayacak olan Rio’nun yanından ayrılmadan önce
.C
nı da biliyordu...biri hariç. D ylan hâlâ Sharon için cesur
bundan emin olmuştu. Neyse kı bunu halletmişti, çiınkü
İmaya, kanserin nüksetm esinden ne kadar korktuğunu
Rio çatlak beyninin ayrıntıları hatırlayabılcccğme güven­
na belli etmemeye çalışıyordu. I ie n ü z b u korkuyu itiraf
w

miyordu.
mek ya da dile getirerek g ü çlen d irm ek istemiyordu.
bünyedeki küçük kablolardan biriyle uğraşırken sertçe
Lanet olsun,” diye sinirle fısıldadı D ylan , gözyaşbn ;
küfretti. Çoktan bulanıklaşmaya başlayan görüş alanı onu
w

izlerine batmaya başlayınca. iyice siııır ediyordu. Alııı terlediği için tenine yapışan uzun
I Hayatının büyük bir b ölü m ü b oyu n ca uyguladığı çf' saçları gözlerine giriyordu. I lomurdaııarak elini yüzünde
w

£ Wbı kontrolüyle gözyaşlarını bastırdı. D ylan Aicxandtf gezdirdi ve önündeki açık renk patlayıcı maddeye sinirle
lamadı Babasını,, gecenin içinde h ızla kayboluşunu i f baktı.
/cn kalbı kırık, ihanete uğram ış o k ü ç ü k kız o günde® I Bölm elere patlayıcı kapsüller doldurmuş muydu?
Tl a0an»anuştı. I h arlam ıyord u ...
Haşır, kendine acımanın ve üzülmenin ona hiçb*r ** » 25

, ant i]!" diye kendisini azarladı, onur,.
an önce kontrolünü ele alamazsa, kendinden geçctcfcıııı
W " * ™ bı: 5C| ? : B o s' o n 'dakl ° « C biliyordu.
^ İ L l c ü r m m öncesinde o ld u ğ u g .b .- s a a t le r ,,^
Haftalar önce avlanmayı bırakması aptalcavdı. O Soy­
' k,n a zla n d ırıy o rd u .
lulardan biriydi. Güçlü olmak vc yaşamak için insan ka­
‘"v^ -ud.m un yasam*- « in gcrekl, olan kandan

et
nma ihtiyacı vardı. Kan üzüntü ve deliliğin ondan uzak
kaini ısıyla bedeninin uyuşması d u n ım u daha Çokzorhj.
durmasını sağlardı. Ama artık öldürmeden avlanabilece­
ğine inanmıyordu. Buraya, bu büyük ormanlık uçuruma

N
""kendisinden nefret etm enin teşvikiyle, Rio parmı&.
geldiğinden beri birçok kez çok yaklaşmışa.
nl e -4 u n küçük m acunumsu bloklarından birine sokup O birkaç kerede sık sık aç bir şekilde dışarı çıktığında,

si.
neredeyse civardaki kasaba ve köylerde yaşayan insan­
'" c ü z e l. Düzenek olması gerektiği gibi oradaydı. lar tarafından görülecekti. Bir sene önce sağ kurtulduğu
Orava koyup koymadığım hatırlam am asının ya da böl­ Boston'daki patlamadan ben, hiç de kolay unutulmavan

te
melerden binnin ezilmiş gibi g ö rü n m esin in önem i yoktu, bir yüze sahipti.
bu işi daha önce en az bir kez yapm ış olm alıydı. C -4 sto­ Maldecido.

Si
kunu toplayıp mağaranın dar ağzına taşıdı. N ik o ’nun ona Kelim eler uzaklardan bir yerden ona tıslıyordu. Dışa­
söylediği şekilde kum taşının içindeki oyuğa koydu. Sonn rıdan değil, annesinin ülkesinin dilinde geçmişinin derin­
liklerinden geliyordu.
ep
ateşleyiciyi almak içııı mağaraya geri d ö n d ü www.CepSitesi.Net
Manos del diablo.
Lanet olsun!
Comedor de la sangre.
Üzerindeki kablolar karman çorm an d ı.
Motıstruo.
.C
Onları kendisi mi karıştırmıştı? N asıl? Ve ne zaman?
Acılı zihninin pusuna rağmen, ona takılan lakaplan ha­
Alete öfkeyle bakarak. “ Lanet olası şey!’" diye kükredi,
tırlıyordu. Çocukluğunda duyduğu isimler. Şimdi bile ak­
iden sinirden gözleri kararmıştı.
w

imdan çıkmayan isimler.


Başı öylesine dönüyordu kı d izlerin in o n u taşımadığın, Lanetli.
ıssetti. Vücudu kurşundan yap ılm ış gibi sert zcnıincya* Şeytanın elleri.
w

ıştı. Fünyenin bir yerlerde to zu n içine doğru kaydığ111, Kan cınici.


uydu ama uzanamadı. K ollan ç o k ağırdı ve başını kaldı* Canavar.
w

emiyordu, gerçeklikten kop m uş b ir lıaldc bilinci süzülö* Evet, öyleydi, hem de lııç olmadığı kadar. Hayatının
ordu. sanki zihni onu esir alan berbat haldeki b e d e n in i saklanarak, geceleri karanlık ağaçlıklar ve tepelerde bir
hayvan gibi fırsat kollayarak başlamış... ve aynı şekilde bi­
°pup ^çm ak istiyor gibiydi. ^
tecek olması çok ironikci.
(,ÜÇİÜ blr mide bulantısı o n u yere d oğru bastırdı. *
-Tanrılar aşkına." diye fısıldadı, güçsüzce UzandjJ
ate5leyicyi yakalamayı b u r a m a d ı. L ütfen ... ^
“ Burası çok güzel,” dedi Naney ona. “Turist broşürü
vermeme iz»1 vcr- yalan söylemiyormuş; burası gerçekten de cennet."
“Vc çok büyük, sıra dışı bir bölge." diye ekledi Marir
“Sanırını buradaki her şeyi görebilmek için en az bir aya

et
Dylan boşalan bira bardağını m asaya koyar k o y n ^ J ihtiyacımız var. Yarın Prag’a dönecek olmamız çok kötü."
yenisi dnüne getirildi. Bara varıp seyahat a r k a d a ^ “Evet, çok kötü,” dedi Goran, Dylan’a bakarak.

N
buluştuğundan beri üçüncü hırasını içiyord u -l,ar|a “ Peki ya mağaralar?” Fazla belli etmeden hikayesi için
lenen genç adam bu son servisi b ü y ü k bir gülümsem^ detaylar toplamaya çalışıyordu, kasabalıların ana yoldan
sapıp tek başına dağlara tırmanmaya kalkmasından pek

si.
yapmıştı.
-İçkileriniz benden, hanım lar," d ed i ağır aksanıyb, tcn. hoşlanmayacaklarını biliyordu. “ Haritamızda işaretli bir­
kaç mağara gördüm ama daha fazlası olduğunu düşünü­
ha köyde Çekçe ya da Alm anca dışında dil bilen birkaç ka­
yorum. H enüz keşfedilmemiş ya da halka açık olmayan

te
sabalıdan biriydi.
mağaralar?”
“Alı. tanrım! Teşekkür ederiz, G o ra n ,” dedi Janet ve
Genç adam kafasını salladı. “Ah, evet. Muhtemelen

Si
kıkırdayarak boş bardağını teslim edip bal rengi köpüklü
yüzlerce mağara vc birkaç uçurum var. Çoğıı hâlâ belge­
birasını aldı. “Çok iyisin, bize g ü zel kasabandan bahsedip leniyor.”
içki ısmarlıyorsun. Bıınıı yapm ana gerçekten hiç gerek Birasını yudumlayan Janet. “Dylan bugün mağaraların
ok.” epwww.CepSitesi.Net
birinde eski bir taş mezar görmüş." diye masumca ağzın­
“Benim için bir zevk," diye m ırıldandı genç adanı. dan kaçırdı.
Kahverengi dostça bakışları en ç o k D y la n ’m üzerinde Goran kıkırdadı, yüzünde şüpheli bir ifade vardı. “Ne
.C
İdi, seyahat arkadaşlarının hepsi A m erikalı Emekliler gördün?”
itliği üyeliğine uygun olm asalardı b u n u büyük bir ilti* “ N e gördüğüm den emin değilim." Dylan umursamaz­
ca omuzlarını silkti, gerçekten önemli bir şey keşfe etiyse
w

olarak değerlendirebilirdi. D ylan yakışıklı ve çocuk®


niyetini belli etm ek istemiyordu. “İçerisi çok karanlıktı ve
annenden muhtemelen beş on yaş daha büyük olnulıy
sanırım sıcak zihnimin üzerinde oyunlar oynuyordu.
w

1 ama Ç°cuğun ondan hoşlanm asını kendi çıkan Kın


“I langi mağaradaydın?" diye sordu genç adanı. “Belki
Allanmasına engel değildi.
biliyorumdur."
İÇkı içmek ya da bir erkekle birlikte olmakla .
w

“A h, tam olarak nerede olduğunu hatırlamıyorum Ger­


B P ııd cıı değildi Goran'ın çevredeki dağlardan ve S *» I
çekten önem i yok."
entilerden bahsetmesi D ylan 'ın ilgisini ç e k m iş ti-^ “ Hır varlık hissettiğim söyledi,” diye Janet tekrar araya
. böl8cd<; büyüm üştü ve u zu n bir süre DyU"’1" ' ; girdi. “Bu şekilde tarif etmemiş miydin tatlını? Sen nıağa-
’lh bölgeyi araştırmıştı 29
•Yüce Tanrım!" dedi Jaııct hayretle '/..ıvallt j.i.,,,,
kurtuldu nuı?”
k X ” * ” » w k * .
,k masanın öteki taraf.ndak. kö tü hır ,llyetl o| * “Evet, kurtuldu. Büyükbabanı yaratığa karşı sıhh ola­
^ fc la çene» düşük olan yaşl. kadm a balet,. A.m ' rak kullanabileceği bir şey almak için gittiği ahırdan geri
hiçbir işe yaramadı. G oran. D y b n a d oğru „ , lsadj ; döndüğünde Matcj'i yerde tek başına yatarken bulmuş

et
ten lanet tatl.b,r çöpçatan p b . g o z kırptı. Göm leğine bulaşan kan dışında üzerinde hiçbir ız yokmuş
vc saldırıyı lıatırlamıyormuş. Matcj’c saldıran adam ya da
“Biliyor musun, eskiden o dağlarda b ir kötülük old^

N
iblis, büyükbabamın anlattıklarına inanılırsa hır daha gö­
anlatıl,rdı.” dedi sır verircesine alçak ama neşeli bir ^
rülm em iş.”
-Birçokefsane o ağaçlıklarda yaşayan iblisler hakkında,,
Jaııct hayretle in led i “ Neyse ki! Korku filminden hır

si.
sanları uyarır.** sahne gibi, değil ıııı?"
-Bu doğru mu?" diye sordıı je s t yaparak.
N ancy vc Maric korkmuş görünüyordu, anlaşılan ka­
“Ah. elbette. İnsanlara b en zeyen am a hiç de İn sa n lI dınların üçü de Goran'in inanılması güç hikâyesini yut­

te
olmayan korkunç yaratıklar. K ö y lü le r canavarların araşır- muştu -tam anlamıyla salak gibi inanmışlardı. Dylan ise
da yaşadıklarına ikna olm uşlardı.” hâlâ şüpheciliğini koruyordu. Aıııa aklının bir köşesinde,

Si
Dylan bardağını kaldırırken h afifçe kaşlarını çattı. “Ca­ eski insan kalıntılarıyla dolu boş hır dağmezan hikâyesinin,
navarlara inanmam." ilk elden tecrübe edilen bir tür vampir saldırısından daha

ep www.CepSitesi.Net
“Ben de inanm ıyorum , e lb e tte ,” dedi Goran. “Amı cazip olup olmadığını merak ediyordu. Sözde kurbanın ıır
büyükbabam inanıyor. O n d a n ö n cek i büyükbabam v. hatırladıklarıyla ne de fiziksel kanıtlarla herhangi bir şey
yüzlerce sene önce bu b ölged e çiftçilik yapan ailemdek teyit edemezdi gerçi; gazetedeki patronu batıl inançları
.C
erkes inanırdı. O rm anın kenarındaki arazi büyükbabam olan ve muhtem elen göm ıe vctısı bozuk taşralı, yaşlı hır

itti. Birkaç ay önce yaratıklardan birini g ö r d ü ğ ü n ü soy.: adamın arılattıkları üzerine gitmekte lııç tereddüt etmezdi.
N e de olsa, daha önce bundan çok daha azının olduğu ha­
i. Tarla çalışanlarından birine sald ırm ış.”
w

berler yapmışlardı.
“Öyle mi?" Dylan bir türlü g e lm e y e n can alıcı noto*
“Büyükbabanla gördükleri hakkında konuşabilir mi­
ekleyerek barmene baktı.
w

yim?”
/
Büyükbabamın anlattığına göre, hava karardıktan^ “Dylan gazetecidir," dedi yardımsever lanet, açıkla­
aymış. O ve Matej ahıra bazı m alzem eler taşırken- ^ mak zorunda hissetmiş olması kimseyi şaşırtmadı Ncw
w

Kikbaham tarladan tu h af bir ses geld iğin i duymuş- ^ York’ta yaşıyor. 1 liç Ne\vYork’ta bulundun mıı Goraıı?
uğuna bakmaya gitmiş ve M atej’ i yerde bulmuş- “ I îayır, orada hiç bulunmadım anıa bir gün görmeyi
ize
^rine doğru eğilmiş bir adam b o y n u n u ağzı»3
myorımış; boynu kan ıyorm u ş.”
- diye yanıtladı yine D ylan’a b a k a ,* .
misin?’ T » bahşişi karşılayacak kadar Çek kronu çıkaran Dylan parayı
^ a v ı r . pek « y ,nl“ b'r T ' liurum- masaya koydu. “Odada görüşürüz.-
J ,n şevler... sanırım insanların ı U S|n, 7 Bardan sokağın aşağısındaki otele yaptığı fasa -.uruvuş
E ve le r'o ld u ğu n u söyleyeb,liri*.' Barm ene g ü lu ^ J sırasında Dylan bilgisayarının klavyesine dokunmak için

et
Sence b ü y ü tt* » " benimle görü şm ek ister m,?- sabırsızlanıyordu. Odasına gınp bilgisayarını açtı vc hızla
-Üzgünüm ama o öldü. G eçen ay uykusunda felç^ şekillenen hikâyeye ayak uydurmaya çalıştı. Haber geliş­
tikçe Dylan gülümsedi. A nık eski bir mağara mezan vc

N
cırd .v c bir daha u y a n m a d ı.-

-Alı ” Dylan'ın kalbı gerçek bir pişmanlıkla sızbd, ^ tozlu kemiklerle ilgili basit bir haber değil; gerçek, nefes
haber açlığı hemen gen plana d ü ştü . ‘ Kaybın ıçinçc**. alan, hâlâ bu sessiz sakin Avrupa kasabasının ormanla­

si.
rında olabilecek bir kötülüğün, insanın kanını donduran
günüm Goran.
hıkâycsiydi.
Hafifçe başını salladı. “O şanslı bir adamdı. Keşfe |*.
Aradığı kelimeleri bulmuştu.

te
pimiz büyükbabam gibi doksan iki yaşına kadar yaşa.^
A n ık tek ihtiyacı olan iblisin yaşadığı mağaranın birkaç
değil mı?" resmiydi.
“Evet," diyen Dylan, annesinin arkadaşlarının anlar,

Si
dolu bakışlarını üzerinde hissetti. “ K eşke."
Küçük bir grup bara girerken, “Y e n i müşterilerini gel»)
ep www.CepSitesi.Net
di," dedi. “Şimdi gitm eliyim . G e n döndüğümde, bele
bana New York'u anlatırsın D y la n .”
Giderken. Janet'm genç ve sevim li G oran'ı AmerikaV.
.C
vet etmesinin ne kadar harika b ir fikir olduğu hakki'*
düşüncelerim belli etm esine fırsat bırakmadan,
artılı biçimde esner gibi yaptı.
w

Vay canına, sanırım bugün tem iz havaya çoktazhnu'


uz kaldım, gerçekten çok y o rg u n u m . Sanının geceyi
w

en noktalayacağım, yatmadan ö n ce yapm am gerekeni


ç şe> ve göndermem gereken bazı e-postalar var.
w

“Emin misin, tatlını?”


Dylan, Janet’a güçsüzce kafasını salladı. “Evet- O *
gün oldu. Yerinden kalkıp tahta bar sandalyesü^0
ına astığı omuz çantasını aldı. K endi hesabını ve1'
e
Ü ÇÜ N CÜ BÖLÜM

N
si.
D a ğ bö lg esin d e sabahın erken saatleriydi, çoğu turist
g ru b u n u n v e y ü rü y ü ş ç ü le rin dışarıda olmayacağı kadar er-

te
keııdi, Y in e de D yla n ana girişten kaçınıp tek başına ağaç­
lıklara daldı. O r m a n a girdikten kısa bir süre sonra hafif bir
Si
y a ğ m u r başladı, g ö k y ü z ü n d c k ı kurşun rengi bulutlardan
düşen h a fif bir yaz y a ğ m u ru y d u . D yla n adım larını hızlan­
dırıp ö n cek i g ü n seyahat arkadaşlarıyla gittiği dağ patika­
ep

www.CepSitesi.Net
sını bu lm aya çalışırken, y ü rü y ü ş ayakkabıları ayaklarının
altındaki n em li çam iğnelerini hafifçe eziyordu.
.C

Beyazlar için dek i k o y u ren k saçlı kadından iz yoktu


ama D y l a n ’ ın m ağaranın y o lu n u bulması için hayaletlere
ihtiyacı da y o k tu . H afızası ve dam arlarındaki kanın h ız­
w

lanmasıyla y o lu n u b u lu p , d ik ve güvenilm ez eğim de gizli


m ağaranın dışındaki kum taşı çıkıntısına doğru tırmanm a­
w

ya başladı.
B u lu tlu havada, dar açıklık b u g ü n daha da karanlık gö­
w

rünüyordu. K u m taşı etrafa topraksı ve eski bir koku yayı­


yordu. D y la n sırt çantasını indirip, ferm uarlı g ö z l e r i n d e n

35
h,miden küçük fenerin, çıkardı. İnce m etal çarkı çevirip
Mğı mağaranın karanlık primine doğru tuttu. görebiliyordu. M uhtem elen bir berduştu. Bölgenin e v e ­
* İçeri gır. mezarın vc müthiş duvar yazılarının birkaç lerinin bu alana yerleşmesi herhalde sıra dışı olamazdı.
“ Merhaba?" dedi vc ışığı mağaranın tüm yüzeyinde
resmini çek ve buradan defolup git.

et
Korkmuyordu Neden korksun kı? Sadece hır tiır eski dolaştırdı. Birkaç kurukafa vc düzensizce etrafa saçılmış
kem iklerden başka bir şey yoktu. Yaşayan, D ybn ’ın tah­
mezarlıktı ve uzun zaman önce (erk edilm işti. Korkulacak
minlerine göre en azından son bir asırdır yaşayan bir şeye

N
hiçbir şey yoktu, dair hiçbir ız yoktu.
f. Korku filmlerinde her şeyden bihaber aktrisler de kana
N ereye gitmişti? Birkaç metre ötedeki biiyük. açık me­

si.
bulanmadan önce böyle söylem ezler m iydi?
zara kısaca göz attı.
Eh lan içinden kendine kızdı N e de olsa bu gerçek ha-
“ D inle, burada olduğunu biliyorum. Sorun değil. Seni
,ın. Baltası olan bir delinin ya da insan etiyle beslenen ya­
korkutm ak istem edim ,” diye ekledi, her ne b d a r ona gü­

te
şayan bu ölünün bıı mağaranın karanlığında sinsice bek­
ven verm eye çalışması anlamsız olsa da. Adam bir doksan
leme ihtimali G oran'ın büyükbabasının g ö rd ü ğü n ü iddia
boyunda olm alıydı, bir anlık görüşünden bile uzun kol vc

Si
ettiği m iri canavarla yü z yü ze gelm esiyle aynıydı. D i­
bacaklarının oldukça kaslı olduğu dikkatinden bçm am ış-
ğer bir deyişle yok denecek kadar azdı. tı. Ancak mağaranın zeminindeki duruşundan acı ve ça­
Arkasında hafifçe yağm ur yağarken. D ylan kayanın dar
ep
duvarlarının arasından geçip dikkatle mağarada ilerledi,
www.CepSitesi.Net
resizlik içinde olduğu yansıyordu. “Yaralı mısın? Yardıma
ihtiyacın var ini? Adın ne?”
üırktç metreyi geride bıraktıktan sonra, geçit daha yoğun Yanıt yoktu. Ç ıt çıkmıyordu.
.C
bir B ranlığa açıldı. Dylan fenerini mağaranın çapı boyun­ “Dobry Jeti?" diye seslendi, sınırlı Çekçe bilgisiyle ona
ca gezdirdi, duvarlardaki ayrıntılı işaretler ve mağaranın ulaşmaya çalıştı. “Mluvîie ârypkkyi9
tam B rusuıdakı dikdörtgen raş yığını karşısında d ü n k ü ka- j H içbir yanıt alamadı.
w

dar şişkindi. **Spreclıetı zic Deutsche


\fcrde sere serpe yatan adamı neredeyse ü zerin e çıkana I H içbir şey.
w

dek faik etmedi. “Ö z ü r dilerim ama, liseden kalma İspanyolca bilgime


B f c n n m .r başvurup kendim i utandırmamı istemiyorsan elimden
bu kadarı geliyor.” İşığını yukarı doğru çevinp mağaranın
w

H p ı d c n nefesini tııtup geri çekild i, şokıı atlatana kadaf


yüksek duvarlarını gözden geçirdi. “Nedense. İspanvol-
»in ışığı sağa sola sekip d u rd u . Işığı tekrar adamın
cayla pek hır yere varamayacağımızı düşünüyorum. ıc
yere doğru tu ttu ... ve lııçbır şey g örem ed i.
de öyle değil mı?”
adam tam oradaydı. Z ih n in d e d ağın ık kovu b b - :
Yavaşça dönerken. ışık başının üzerindeki bir çıkıntı ı
* ^ ç k n n ı ve tozlu, eski p ü skü siyah kıyafetini Hâli ,
1 V
n ü ç metre tadar yukanda dim dik, kavisli bir kum ^
hin gücüyle söndürmek için çok değerli enerjisini har,a-
kseliyordu. Kimse oraya çıkamazdı.
mışn. Düşünce gücüyle nesneleri etkilemek basit bir Soy­
_ Y oksa çıkabilir m iydi...?
lu yeteneğiydi ama içinde bulunduğu güçsüz durumda,
( Bu düşüncesinin üzerinden çok geçmeden» çıkmuy,
Rio bunu ne kadar sürdürebileceğinden emin değildi.
aydınlatan ince ışık titremeye başladı. Yavaşça güçsüafc#
“Sanırım arkadaş istemiyorsun,” dedi kadın, sağa sola

et
ve sonra tamamen söndü. bakaıı ve nerede olduğunu anlamaya çalışan gözlen ka­
■‘•Lanet olsun,” diye fısıldadı Dylan. Birkaç kez fenere j ranlıkta kocaman açılmıştı. “O lıaldc, şimdi gideceğim, ta­

N
avucunun içiyle vurduktan sonra, lanet olası şeyi deliyc mam mı? Sadece buradan... çıkıp gideceğim.” Gergin bir
dünmüşçesine çalıştırmaya çalıştı. A m erika dan ayrılma­ şekilde inledi. “Tanrım, buranın lanet olası çıkışı nerede?"
dan önce yeni piller takmış olmasına rağmen fener kapan-

si.
Sağa doğru bir adım atıp mağara duvarı boyunca iler­
mışn “Lanet, lanet, lanet." ledi. Çıkıştan uzaklaşıyordu ama Rio ona bunu söylemek
■Tamamen karanlığa göm ülen D ylan h u zu rsu z bir hisse için hiçbir neden göremiyordu. Hareket etmeye ve onu

te
kapıldı. mağaranın derinliklerine doğru yönlendirmeye devam
likandaki bir taştan gelen sürtünm e sesmı duyunca, etti, davetsiz misafiriyle ne yapacağına karar vermeye çalı­
ıdundaki tüm sinirleri gerildi. U zu n bir sessizlik oldu şıyordu. Uyanıp hâlâ hayatta olduğunu vc yalnız olmadı­

Si
ve ardından sert zem ine inen bir ayak sesi duyuldu, yu­ ğım anladığında, içgüdülerine göre hareket etmişti -güç­
karıdaki gölgelerin içinde saklanan her kim se -ya da heı süz bir hayvan gibi gölgelerin güvenliğine çekilmişti.

ep
neyle- artık mağaranın zem inine, yanına inmişti.www.CepSitesi.Net
Ama sonra kadın onunla konuşmaya başlamıştı.
O n u tatlılıkla kandırmışa, bunun ne kadar tehlikeli bir
şey olduğunu bilemezdi. Öfkeli ve yan kaçıktı, bu yete­
.C
rince ölüm cül bir kombinasyondu ama kadının yanında
* rdıç ve ılık yaz yağm uru gibi kokuyordu. A m a bunla- .
olmak ona her ne kadar kırgın olsa da hâlâ erkek olduğunu
nn haricinde, artık yanında olduğu ıçiıı turunçgillerin ko­
hatırlatmıştı.
kusunu andıran ani bir adrenalin vardı. R io karanlık ma- fi
w

Ve iliklerine kadar bir Soyluydu.


ğarlda kadının etrafında daire çizdi, kadın ışıksız ortamda
Rio kadının kokusunu biraz daha içine çekti, yağmurun
sendelerken, Rio onu gayet net bir şekilde görebiliyordu.
ıslattığı solgun tenine dokunmamak için kendisini zor tu­
w

Ayakları onu geriye doğru g ö tiird ii... ancak sırtı taş duvara tuyordu. Açlık içini doldurmuştu, uzun zamandır farkında
dokundu. olmadığı bir açlıktı. Damağından çıkan azı dişlenilin uç­
w

anet olsun.” lan dilinin yumuşak etıııe battı. Topaz reııgı irislerinin az
işitilebilir bir şekilde yu tku n d u, başka bir yol denemek sonra kıpkırmızı amberlere dönüşeceğini bildiğinden, goz
U ^ d ö n d ii ama işe yaramaz feneri parm aklarından kayıp kapaklarını kısık tutmaya özen gösteriyordu, kana du\d».-
m ' ranın zem inine düşünce tekrar küfretti. Rio aleti z*'
3V
38
J». açlık artarken bebekleri ince dikey çizgiler
^■irünüyordu. . *- karıdaki çıkıntıdan inmemiş olmayı diledi. Belki o zaman
H G e n ç ve güzel olması tadına bakma isteğim daha ^ hâlâ onunla konuşuyor olurdu, artan telaşıyla Le.katı ke­
■ d en d in vordu . O tu dokunm ak istiyordu... silmez. ve nefes rıcfcsc kalmazdı.
Elleri kasıldı, sonra yanlarında yum ruklarını sıktı. “ Burada olmamalısın," dedi en sonunda Rio, Uranlıkta

et
sesi boğuk bir hırıltıdan farksızdı.
Manas del diablo.
Birden nefesini tuttu, kulağı yerini saptar saptamaz ar­
Bıı ellerle onu ıııcıtebılirdı. Vampir genlerinin ona ver.
kasına döndü. Geriye çekildi, yine ondan uzaklaştı kır»

N
dıği güç Çok büyüktü ama asıl zararı. R io’nun doğuştan
buna memnun olmalıydı.
' gelen diğer yeteneği verebilirdi. O daklanarak ve küçük bir
“İngilizce biliyorsun,” dedi kız, uzuıı bir sessizliğin ar­

si.
dflcunuşla. anında bir insanın canını alabilirdi. Gücünü
dından. "Ama aksanın... Amerikalı değil misin?”
anlayınca. Rio akıllıca ve sertçe bunu kontrol etm eye baş.
Aksim söylemesi için bir sebep gpremiyordu. “Anlaşı­
fin işti. Depodaki patlamadan beri an ık ö lü m cü l yeteneği-
lan sen Amerikalısın.”

te
ni Öfke ve göz kararmaları kontrol ediyordu ye bu durum “Burası 11e? Burada ne yapıyorsun?”

t
t vermeyeceğine güvenm esini im kânsız kılıyordu, “Artık gitm elisin.” dedi ona. Kelimeler kulağına boğuk

Si
hrlikten ayrılmasının bir nedeni de buydu ve kan ıçııı geliyordu, uzayan azı dişleri yüzünden sözcükler ağzından
avlanmaktan vazgeçm esinin de paça vardı. Soylular besle­ güçlükle çıkıyordu. “Burada güvende değilsin.”
nirken nadiren ııısan Konaklarım öldürürdü; bu cn kötü Uyarısını düşünürken aralarında derin bir sessizlik
vampir türü olan Issızlardan onları ayıran ep www.CepSitesi.Net
tek şeydi. Yol
AW]
oldu. “Seni görmeme izin ver.”
y<Harn bilmeyen kana bağımlı Issızlar çok az kontrol sa­ Karanlıkta onu arayan güzel, çilli surata kaşlarını çatarak
hibiydiler. baktı. Elleriyle onıı bulabilecekmiş gibi uzandı. Ellerinden
.C
R io vahşi ve aç gözlerle korkunç alanında gezinen kadı­ kıl payı kurtuldu.
nı Klorken, ona karşı kontrolünü kaybetm ekten korkması “Kasabada ne söylediklerini biliyor m usunf diye sordu
onu yerinde tutan tek şeydi. meydan okurcasına bir ses tonuyla, “Dağlarda bir iblisin
w

Bu ve kadının ona karşı nazik davranm ış olması. yaşadığını söylüyorlar.”


Kbrkmamıştı; m uhtem elen ne kadar çirkin bir yaratık “Belki de yaşıyordun”
w

olduğunu görmediği içindi. “Beıı iblislere inanmam.”


“ Belki de inanmalısın.” Rio uzayan saçlarının arasından
^ ^İ b) UY,
v a r ı takip etm eyi bırakıp, kü çü k mağaranın ortası*
w

ona baktı, uzun buklelerinin parlayan güzlerini saklaması­


na f r s ™ ^ K) arkasında duruyordu, o kadar yakındı
nı umuyordu. “Gitmelisin. Hemen.
ş kırmızısı saçlarının kıvrılan uçları yırtık gömleğin*
Taşıdığı sırt çantasını yavaşça kaldırıp zırh gibi önünde
ordu. Bu esnek ipek tutamı onu fena halde cezbem tuttu. “ Bu mezar hakkında herhangi bir şey biliyor ırıu-
io ellerini yanlarında tuttu. G ö zlerin i kapattı veyü
41
> Bu bir mezar değil mı? Bir tür eski yeraltı n ı c ^
ban odası m ı’ Peki ya duvarlardaki sem b oller... o**, anı.1 parmaklan çantayı kavrayamadan, bu dışı insan çan­
■ bu ne tür bir eski dil?* ‘ tanın gözlerinden birinden bir şey çıkarıp önüne doğru
Rk> hareketsiz leşti, çıt çıkarm ıyordu. Ö y lece çckıp ^ uzattı.
•cğını sanmıştı ama onu fena halde haksız çıkarm ış “ Pekâlâ, gideceğim. Ben sadece... önce yapmanı gere-

et
girayı bir kez görmüş olması yeterince kötüydü, şımd, ken bir şey var."

de gen dönmüş ve mağaranın gerçeği hakkında çok yakın Rio karanlıkta kaşlarını çam. “Sen ne ya- "

N
nlcrde bulunuyordu. G itm esine izin verem ezdi; yçn H afif bir çıtırtının ardından müthiş bir »şık patlaması
oldu.
(onu kusursuz bir şekilde hatırlarken bun u yapamazdı

si.
Rio kükreyip içgüdüsel bir şekilde geriye çekildi. .Ardı
“Bana elini ver," dedi olabildiğince kibar bir şekilde
ardına daha fazla ışık patlaması oldu.
na buradan nasıl çıkacağını göstereceğim .”
Mantığı onu kör eden şeyin dijital fotoğraf makinesi
<ız yerinden kıpırdamadı, Rio ona itaat etm esini bek*

te
olduğunu söylüyordu ama hır anlık şaşkınlık sırasında za­
içmişti. “ N e zamandır bu dağda yaşıyorsun? Neden
manda geçmişe dönm üştü... Boston'daki depoda, havada
birada saklanıyorsun? N eden seni görm em e izin vermi-
infilak eden bir bombanın altında duruyordu.

Si
_
Ani bir patlama sesi duydıı. kemiklerinin titrediğim ve
ürekli sorular sordu, merakı sorgulam aya dönüşüyor- nefessiz kaldığını hissetti. Yüzünü bir sıcaklık basmıştı, hır
ep
w w w ! www.CepSitesi.Net
dalga gibi etrafını saran yoğıın kül dumanı onu boğuyor­
ırt çantasının fermuarını açtığını duydu, du.
met olsun. Başka bir fener çıkarırsa, sön d ü rm ek için Sıcak şarapnelin vücuduna saplandığını hissetti.
.C
nabileccğı yeterli zillin gücü yoktu -tü m koıısantras* Istırap vericiydi ve tam orada bunu tekrar yaşıyor -his­
u hafızasını silm ek için kullanırken buna yapamaz* sediyordu.
“Hayııur!” diye haykırdı, sesi artık insansı değildi, asit
w

dedi, bu kez dalıa sabırsız bir şekilde. “ Sem in- gibi içinde dolaşan öfkeyle kendi gibi başka bir şeye dö­
eycccğim .” nüşmüştü.
w

J ıc itm e m c k için elinden geleni yapacaktı ama şimdi- Bacakları güçsiizleşti ve yere çöktü, yansıyan ışık ve acı­

deri dik durmak bile onu tüketiyordu. Baygınlık geçirme* masız hatıralarıyla gözleri karardı.
Telaşla yanından geçip giden ayak seslen duydu, du­
w

derjmağarayı havaya uçurm ak için tü m gü cü n ü muhafaö


man, metal ve yanan et kokusunun hayali arasında belli
eiufcrlıydı. Ancak şimdi karşısında aciliyetı olan sorunla
belirsiz ardıç, bal ve yağmur kokusu aldı.
ığra malıydı.
^ Y
. -‘rinden kıpırdamayınca R io ona doğru yaklaştı
H B d ı . Amacı sırt çantasını tutup o n u dışarı çıkarın ^ j
et
D Ö R D Ü N C Ü BÖLÜM

N
si.
O sab ah d ah a so n ra , o n u vc seyahat arkadaşlarım
(için d e n P ra g ’a g ö tü r e c e k o lan tre n e b in d ik lerin d e bile
D y la n 'ın kalb i h âlâ h ız la a tıy o rd u . V ahşi b ir adam gibi ora­

te
da yaşam ası b ira z p sik o p a tç a olsa da m ağarada karşılaştığı
b erd u ş y ü z ü n d e n b u kad ar g e rilm e si ç o k saçm ayd ı. N c de

Si
olsa, o n a za ra r v e r m e m iş ti.
O n u d ışarı a tm a d a n ö n c e m ağaran ın resim lerin i ç e k ­
www.CepSitesi.Net
ep m e y e ç a lış tığ ın d a v e r d iğ i t u h a f te p k id e n anladığı kadarıyla,
D y la n k o r k tu ğ u n d a n d ah a ç o k o n u k o rk u tm a y ı başarm ış­
.C
tı.
D y la n tren k o m p a r tım a n ın d a k i k o ltu ğ u n a yaslandı, b il­
gisayarı k u c a ğ ın d a y d ı. F o to ğ ra fla rı ıkı aleti b ırb in n e b a ğ ­
w

layan in c e siy a h k a b lo a ra cılığ ıy la b ilgisayarın a aktarırken,


d ijital f o t o ğ r a f m a k in e s in d e k i k ü ç ü k re sim le r ekranda b e­
w

lirdi. Ç o ğ ı ı s o n b irk a ç g ü n lü k g e z ile n sırasında çekilm işti


a m a D y la n en ç o k s o n b irk a ç fo to ğ ra fla ilg ile n iy o rd u
w

M a ğ a ra d a ç e k tiğ i k a ra n lık fo to ğ ra fla rd a n b irin e çift tık­


ladı. F o t o ğ r a f g e n iş le y ip d iz ü stü b ilg isa y arın ın k ü ç ü k e k ­
ran ın ı k a p la d ı. D y la n u z u n v e d a ğ ın ık saçlaria ö rtü lü y ü ze

45
ja.K- Donuk, kahverengi dalgalan keskin dn*.

İ
b a k tı

k e m ik le r in in örerine gevşekçe dü$üyordu, sert b jty , Dylan yanında oturan Janct’ın sesini duyuyordu takat
H i c r i ise o ana dek gördüğü en tuhaf am ber to n u n d a ^ mağarada çektiği fotoğrafların geri kalanına gnz gezdirir­
Çeıu-s. demir kadar sertti, fotoğrafı en gellem ek için k * ken onu doğru düzgün dinlediği söylenemezdi Telaşla
C i ı e ı elinin arkasında tanı gızlcycm ed iği dolgun dudak. mekândan kaçmaya çalışırken, taş mezann ve duvardaki

et
H h a n ı c e htrlıyorm uî gibi geriye çekilm işti. işaretlerin düzgün bir resmini çekmeyi başarmıştı lvıcc
» id a m ı daha şeytanı gösterm ek için N e w York'takı ofi- [ göz atına şansı edindiği işaretler daha da etkileyici görü­
nüyordu.

N
H e çok fazla Photoshop kullanm asına gerek olmayacak- 1
Mağara duvarını baştan sona kaplayan birbirine geçmiş
0. ^ nen yeterince korkunç görü nü yord u .
kavisler vc zarif, spiral çizgiler kızıl-kahvercngi mürekkep­

si.
^ » F o to ğ ra fla r nasıl çıkm ış, tatlını?" D y la n 'm yanındaki I
le çizilm işti. Hepsi oldukça tutünstik görünüyordu -daha
K t u k t a oturan Janet beyaz kıvırcık saçlı kafasını ona doğ. :f
önce gördüğü hiçbir şeye benzemiyordu. Mezarın yan
ru eğdi. “Yüce Tannm! Bu da ne böyle?"
tarafını daha fazla sembol ve iç içe geçmiş çizgiler süslü­

te
L p v la ıı om uzlarım silkti, gözlerini fotoğraftan alamıyor-!
yo rd u ... içlerinden bir tanesi Dylan’ın ensesindeki tüylen
du. “Bu sabah mağarada rastladığını kaçık. I len tiz İlahen - diken diken etti.

Si
yok ama gazetedeki bir sonraki haberim in yıld ızı olacak T uhaf şeklin bulunduğu fotoğrafı büyüttü.
N eldüşünüyorsun? Şu surata bir bak ve bana dağlarda do­ Bu da neydi?
laşan vc bir sonraki çaresiz kurbanını bekleyen kan cıd S İ
b ilra h şi görm ediğini söyle."
ep www.CepSitesi.Net
* fJ °
G özyaşı ve yeni ay son derece belirgindi, bir dızı kıv­
rımlı çizgi ve geom etrik desenin arasındaydılar. Dylan
H lr p e r c ıı Jaııct çapraz bulm acasını çö zm ey e geri döndü; şaşkınlıkla bakakaldı, kafası oldukça karışmıştı. Bu işareti
.C
*Bu tür hikâyeler yüzünden kâbus göreceksin ." tanıyordu. Daha önce birçok kez görmüştü. Fotoğraflarda
B jjP ylan ekrandaki bir sonraki resm e tıklarken güldü değil, kendi vücudunda.
B lııin iy o ru m . H iç kâbus g ö rm ü yo ru m . D o ğ ru su , rüya Bıı nasıl olabilirdi?
w

b ik görm üyorum . H e r gece u ykum b om b o ş geçiyor.” D ylan elini ensesine doğru götürdü, gördükleri onu
'Kendini şanslı say/' dedi yaşlı kadın. “ I Icp ço k gerçek- hayrete düşürm üştü. Parmaklan kırmızı bir doğum lekesi
w

Ayalar görürüm . K ü çü k bir kızken , rüyam da yatağımın ' taşıdığını bildiği om uriliğinin üzerindeki yumuşak derinin
^ I n d a şarkı söylem eyi vc dans etm eyi seven , tırnaklan üzerinde dolaştı. Aynen ekranda gördüğüne benziyordu.

w
w

beyaz bir süs köpeği g ö rü rd ü m . D u rm a sı ve uy***


ıa izin vermesi içııı yalvarırdım , am a şarkı söylemek
Sabit ve soğuk bakışlarını mağaranın ağzına diken Rio,
nı ederdi. D ü şü n ebiliyor m u su n ? G e n e llik le cskigfr*
C -4 tıinyesinin düğmesine bastı. Uzaktan kumandalı ci­
melodilerini söylerdi, o n u n en sevdikleriydi. Ben & haz çalıştığı sırada küçük bir bip sesi duyuldu, varını sa-
ri melodilerini se v e rim ..."
47
■ ^ m c ı l m Livanın içindeki plastik P..ıl..vic-| ı n f i l * ^
Pat .nu ınırultıilu vc toktu, karanlık om ıanda gürlcycn h(f Rio saklandığı yerden bir sıçrayışta üzenne atlayana d* k İn
-<ik gürültüsü gibiydi Geçitten yoğun, sar. bir toz bu|ütu s.m o sırada dehşetle çığlık attı. Boş yere çırpınıp durdu
H n d c saçılan kum taşlan, mağaranın giriş duvarları çöküp ! Rio hızlı davranıp genç adamı yere fırlattıktan sonra,
büyük sırt çantasının ağırlığı altında onu hapsetti, insanın
■ vc içindekiler mühürlenirken giderek ufalandılar.
çıplak boynunu ısırıp ağzının sıcak ve taze kanla dolması­

et
■Manzarayı aşağıdan izleyen Rio. içeride kalmış olınas| j
na izin verdi. Beslenme anında etkisini göstermiş, kasları,
gen kuğun düşünüyordu -kalacaktı da ancak kendi zayıflı^
kemikleri ve zihnine yenilenen hır güç göndermişti.

N
ve o gün davetsizce çıkagelen kadın buna engel olmuştu,
Rio, Konaktan ihtiyaç duyduğu kadar içti. Dilini tenine
lava kararırken dağdan aşağı inm ek g ü cü n ü fazlasıyla !
değdirerek yarasım kapattı; elini insanın terli alnına do­
fin iş ti. Yolun büyük bir b ölüm ün ü kararlılığı sayesin,

si.
kundurarak saldırıya dair tüm hatıralarım sildi.
degıdebılmıştı; mağaranın aşağısında yerim alıp patlatıcıyı “Git." dedi ona.
harı kete geçirirken, kendine olan kızgınlığı on u aklı ba- Adam yerden kalktı ve çok geçmeden sarı kafası ve bü­

te
şında ve dinç tutmuştu. yük sırt çantası karanlıkta gözden kayboldu.
» p u m a n ve yıkıntı rüzgârda dağılırken, R io başını eğdi. Rio gökyüzündekı yeni aya baktı, bedeni insanın kanını

Si
Güçlü işitme yetisi ormandaki hareketi fark etti. Bir hay­ özüm serken nabzının güçlü bir şekilde anığını hissetti.
vana değil, bir insana aitti; hızlı, iki ayaklı adım lar karan- j G ücünü toplamaya ihtiyacı vardı, çünkü gece avı henüz
lıkta tek başına düzensizce ilerliyordu, yeni başlamıştı.
ep www.CepSitesi.Net
ı K> >lay bir kurban bulduğunu düşünen R ıo'n ım azı diş­ IC O Rio başını geriye atıp gecenin havasını dişlen ve azı
len luzadı. İçgüdüsel bir şekilde görüşü keskinleşti, alanı dişlerinin arasından ciğerlerine çekti. Soylu duyulan kes­
fan ın , d. için başını çevirirken göz bebekleri kısıldı. kinleşti, gerçek avının kokusunu anyordu. Saatler önce
.C
H şte, güneyindeki bir bayırdan aşağı iniyordu. Sırtındı; bu patikada korkuyla ağaçlık alanı gende bırakmaya çalı­
kamp çantası olan zayıf bir erkek çalıların arasında ilerler­ şıyordu. O ndan korkmalıydı. Alev saçlı güzelin, mağarada
rastladığı sır hakkında, ne dc bu sırada uyandırdığı hayvan
ken. kısa san saçları karanlıkta d en iz feneri gibi parlıyordu 1
w

hakkında lııçbır fikri yoktu.


Rio yürüyüşçünün rahatça kayıp yapraklarla örtülü bir yo* ’
O rm an havasının baskın kokularını dikkatle eleyen Rio
laıaan aşağıdaki patikaya doğru yavaşça koşm asını izledi
w

gülümsedi, nihayet aradığı kokuyu alabilmişti. İçine çektiği


^ B a ç dakika içinde Rio m m d urd u ğu yerden geçecekti. \
kokunun tadım çıkardı. İzinin üzerinden saatler geçmişti
B vlananıayacak kadar yorgundu am a Soylıı tarafı tetikte
w

ve nemli akşam rüzgârında kokusu hızla hafifliyordu, ama


vc h ./irdi; hamle yapma fırsatını b ekliyord u , Rio nerede olsa onu tanırdı.
j' B i<.-rimeliydi, çünkü buna son raddede ihtiyacı vardı O n u bulacaktı.
■ h 'ta n yaklaştı, ağaçların arasından o n u izleyen yırtıcım»1 N e kadar uzağa giderse gitsin.
^ ^ n ıd .ı değildi. Saldırının geleceğin i fark etmemişti* 49
p
b e ş i n c i b o l u m

et
N
T u h a f b a ş la y a n v e g it t ik ç e t u h a f la ş a n b i r g ü n d e , l> y ia n

o gece P r a g ' taki a k ş a m y e m e ğ in d e n s o n r a a ç tığ ı b ilg is a ­

si.
yarında C o l e m a n H o g g d a n g e le n b ir e -p o s ta b u lm a s ın a

şa şırm am a lıyd ı. Ö ğ l e n o t e l e v a r d ı ğ ı n d a h i k â y e s i n i v e d a ğ ­

te
daki m ağarada ç e k t i ğ i b i r k a ç f o t o ğ r a f ı g ö n d e r m i ş t i , b i r k a ç
g ü n son ra e v e d ö n e n e d e k p a t r o n u n d a n h a b e r a l m a y ı b e k ­
Si
le m iy o rd u .
A m a j i d n ’in d ış ın d a k i m a ğ a r a d a b u l d u ğ u ş e y le ilg ile n ­
ep
m i ş t i - h a t t a o k a d a r i www.CepSitesi.Net
l g i l e n m i ş t i kı D y l a n ile b i r l ik t e g id ip

b irk aç f o t o ğ r a f d a h a ç e k m e s i iç in P r a g d a n b ir fo to ğ r a fç ı
.C

bile t u t m u ş t u .
P a tro n u n d a n g e le n m e sa ja g ö z a ta rk e n , "Ş a k a y a p ıy o r
w

o lm a lıs ın .” d i y e h o m u r d a n d ı D y l a n .
“ T o p la n sa n iy i e d e r s i n , t a t lım . T r e n i m i z i k a ç ır m a y ı is ­
w

te m e y iz .” J a n e t y a rısı d o lu b ir k a ç şişe y i p la s tik b ir p o şe te

k o y u p a ğ z ın ı k a p a ttı. “ B a n y o d a k i el lo s y o n u n u is te y e n var
w

n ıı y o k s a b e n a l a b i l i r m i y i m ? A y r ı c a a ç ı l m a m ı ş b ir e l s a b u ­
nu da v a r . . . ”

D y la n o g e c e P r a g ’d a n a y rıla c a k la rı iç in h a z ır la n m a k -
Ol,., üç seyahat ,r k ,d ,5m m sohbetlerine » ı ^ «
| lor ne kad.ır kışkııtuı İ m i likır olsa da işııuirn kımıl
ıcdi. nUk su .111 göze alamayacağı bir şeydi
Lanet olsun. . , . .
"l .met olsun." diye homurdanıp imleci Sil tuşuna dog
No oldu?" diye soran Naııcy. küçük bavulunun ftN
mi götürdü. Beııım ıçııı artık çok geç, hu buluşmayı ijm.iI
,arım çekip ikiz yataklardan birinin üzerine koydu.

et
edemem, belki de etmemeliyim. Vıyaıu’ya bcnsız gıuııek
‘Patronum bu gece Prag’dan ayrılacağımı s ö y le d iğ i
zorundasınız. Burada kalıp haberle ilgilenmeliyim "
bunun bu # *' Prag’dan ayrılacağını anlamına gpldi^

N
t.ırk etmemiş olmalı.
/a da anlamış, ama umursamamıştı. E-postaya görc
Rio insanlarla dolu bir trenle Prag’a vardı İçtiği kan v<

si.
l.ın’ın Ç ek fotoğrafçıyla yarın buluşup Jicfn e dömıics, vücudundaki tüm sınır uçlarında dolaşan otke sayesinde,
gcjrrkiyordıı. işlek istasyonun platformuna indiğinde Soylulara has ıs
M.ırıe yanına gidip bilgisayarına baktı. "1 laberinle ilgili güdüleri tamamen tetikteydi. Anlaşılan, bu sabahki karşı­

te
bir tey laşmalarının ardından avı buraya. Prag’a kaçmıştı. Dağdan
L p vla ıı kafasını salladı. “ Birkaç fotoğraf dalla çeken*!, Jidıı’e kadar kokusunun izini sürcbılmiştı. Oradan sonra,

Si
ilginç olabileceğini düşünüyor. Yarın sabah biriyle buluş zihin gücünü kullanarak ikna ettiği kasabadaki küçük ote­
mamı istiyor. Benim yerim e buluşm ayı çoktan ayarlan» lin sahibi işbirliği yaparak onu Amerikalı kadının vc seya­
bile. hat arkadaşlarının yurtdışı gezilerinin son ayağına doğru
ep www.CepSitesi.Net
aA ııu bir saat içinde tren istasyonunda olm am ız gerek.-
hareket edeceklerini söyledikleri Prag’a yönlendirmişti
yor. dedi Jaııet. Transa giren insan, ayrıca oteldeki kayıp eşyaların bu­
■ Siliyorum ," dedi Dylan ve patronuna cevap yazmayı lunduğu odadan Rio’ya hafif bir trençkot vermeye dc ikna
.C
başladı. olmuştu. M evsim e ııygıııı olmayan açık kahverengi giysi
Seyahat arkadaşlarıyla birlikte o gece trenle Viyana'yı ona iki beden ufak olsa da, üzerindeki pis ve kanlı giysi­
hareket edeceklerini vc bunun A m erika’ya dönm eden ön leri yeterince saklıyordu. Tarzı, görünümü ya da etrafına
w

^■ soıı durakları olduğunu açıkladı. Fotoğrafçıyla buluşa­ yaydığı koku umurunda değildi, yine de ııcubc gösterisin­
den fırlamış gibi halkın içine karışarak gereksiz yere dikkat
caktı, çünkü saat 011 civarında buralarda olmayacaktı
w

Çekmek istemiyordu.
dan mesajı yazmayı bitirdi ama im leci Gönder tuşun*
Kalabalık istasyonda rahat rahat yürürken kamburunu
İpiı hareket ettirince mesajı gönderip göııdernıenuktf
w

çıkararak Rio kaslı gövdesini ve boyunu gizlemeye çalıştı


j ^ 's ı z kaldı. Colem aıı H o g g ’ım gereksizler listesinde^
Kııııse oııa dikkatle bakmıyordu; insanlar bılinçaltlanıı-
1 Ç°htan almıştı. Bu buluşm ayı reddederse -her ı|f
da oııu trenler acı acı bağırıp terminalde kükreıkcıı plaı
ten olursa olsun- işine veda etm ek zorunda kah1-'3* formlarda aylak aylak dolaşan ya ila istasyonun köşele, uıdc
n emindi.
5J
L a n düzinelerce talihsiz evsizden biri olarak g ö r d ^
t,. Ama şimdi bu başarısızlık daha da artmıştı Artık on acB
riı ücn ona a ld ırış etmediler.
|„ı tanık vardı. I lem de fotoğrafları olan bir uııık
■Yüzünün sol tarafındaki yarayı g izlem e k için
Rio istasyonun çıkışına doğru hızla ilerlerken, havayı
D n dağınık saçlarının altında g ö zle n tetikte olan Rl0
dolduran yüzlerce kokuyu ıçiııc çekip acımasız ve kararlı
L k.şa yönelip kadının ve lanet olası fotoğraflarının ,ZlI;
bu konsantrasyonla onları analiz etti.

et
sünneye devam edeceği şehrin kalbine giden yola girdi.
Ardıç vc bal kokusunu alır almaz adımlan durdu
3üçlü aydınlatmalı ve gürültülü istasyonda başı dön.


Başını çevirdi, serbest bırakılan bir av köpeği gibi koku­

N
ve başlamış olsa da öfkesi dikkatini korum asını saj),. yu takıp etti Aradığı kişinin kokusu tazeydi.
y » d u . Yolunu bulup kaybetm em esi için baş dönm esi* Tanrılar aşkına.

si.
anlık hislerine aldırış etm eyip derinlere itti, Peşinde olduğu kadın burada, trcıı istasyoııundaydı.
jö riiş açısını düzeltm eye çalışıp, aniden terminalinot.
tasında tartışmaya başlayan bir grup gen ç erkeğin arasm

te
dar geçti. Rio aralarından geçerken sözlü tartışmaTızık*! “Tek başına kalman sorun olmaz, değil mi, tatlım? Seni
kavgaya dönüştü, cılız çocuklardan bırı cep tclefonuyl bu şekilde geride bırakmak hiç hoşuma gitmiyor."

Si
konuşan ve trenine yetişm eye çalışan iyi giyim li bir 1ilgili “ Bir şey olm az."
turiste çarptı. I İabersiz adam kaşlarını çatarken bu kasıt Hep birlikte Prag'ın merkez tren istasyonunda durur­

www.CepSitesi.Net
çarpışmayı atlatıp yoluna devam etti, aç ö n fe profcsyçtt ken Dylan, Jaııct vc diğer iki kadına çabucak sarıldı. Ge­
kapkaççılara cüzdanını çaldırdığının
ep
farkında bile değile
Hırsızlar ganimetleriyle kalabalığın içine dağıldılar, muh­
cenin bu saatinde bile istasyon çok hareketliydi, art dcco
tarzında bina gezginler, dilenciler vc çok sayıda uyuyan
.C
temelen gecenin sonuna dek aynı num arayı birkaç kc evsiz insanla doluydu.
dalla tekrarlayacaklardı. “Y ı sana bir şey olursa?” diye sordu Jaııct. “Başına hır
B a ş k a bir yerde, başka hır zam anda olsaydı, Rio hadle­ şey gelirse, kaybolursan ya da saldırıya uğrarsan, annen
w

rini bildirmek içııı genç suçluların peşinden giderdi. Anı bizi asla affetmez. Ben de kendimi asla affetmem.

kendi türüyle birlikte yaşayan insanların kara meleği d* "N c w York’ta otuz ıkı senedir yaşamama rağmen he­
nüz ölm edim . Burada tek başıma bir gün geçirebileceğime
w

^Httaıı sıkılmıştı. Birbirlerini kandırm aları ve öldümtf*


enıiııım ."
lcr|artık umurunda değildi. Son zam anlarda u m u rsak
M.ine kaşlarını çattı. “ Peki ya dönüş uçağın?
w

lazla şey yoktu -birlik kardeşliğine ettiği sadakat ye


“Çoktan hallettim. Oteldeyken her şeyi değiştirdim
Ş i hariç.
Iütesi gün Prag’dan ayrılacağım.”
yemine sadık kalarak ço k iyi bir iş ç ık a r ıy o r d u .
“Sem bekleyebiliriz, Dylan." Nancy sırt çantasını om-
"•* güvendikleri halde birkaç ay ö n ce dağdaki xne&*
,nı “ ’hhürlcm eyerek onları hayal kırıklığına ıığr.‘<,,,lî
_ ,,, -K d kı de Viyana'yı boş verip ııçu 5 tarihleri,*
setti- Çocuklar hemen dağıldılar ve Dyl.ıu u/.ımjıöndıulc-
kı canı kapıyı itti.
Ç 3 i t e i a ı * “ ı |' i » * ı » ' Çamdaki yansımada tanıdık hır yüz gördü -kalbının
Dylan kafasını salladı. “ K esinlikle olm az. 1 l K ^
göğsünde sıkışmasına neden olan bir yüz
Eken hiçbirinizden tatilinizin son g ü n ü n ü bana
Arkasında, neredeyse ona dokunacak kadar yakındı olan

et
Kılığı yaparak geçirm enizi istcycm enı. B en y e t i £ t i |
ırı yarı bir adam, tren platformlarından ona doğru hı/la
mim. Hiçbir şey olmayacak. G id in , ben iyiyim .’ yaklaşıyordu. Y ü zü n e düşen koyu renk saçlarının altındaki

N
Emin inisin, tatlım?" diye sordu J a n e t sert gözleri köm ür gibi yanıyordu.
Evet. Viyana’da iyice eğlenin. Birkaç gun son?, Vc ağzı...

si.
Aİıerika’da
An görüşürüz/ 1 kıyarında bundan daha korkunç alaycı bir gülümseme
p ir a z daha endişelenm e ve söylen m en in ardından, görmemişti. Vahşi bir şekilde geriye doğru çekilmiş du­
n nihayet gidiş platform una doğru ilerlediler. Dylandl daklarının ardındaki kusursuz beyaz dişlerini sımsıkı kc-

te
S rla birlikte yürüyüp treııc binerlerken bekledi. Tren-
istasyondan uzaklaşmasını izledi, sonra o gece sevdikleri-
ııetlemiştı, kasları geriye çekilen ıııcc yüzü sert, ölümcül
bir maske lıalıni almıştı.

Si
ved a etmek için gelen insanlarla birlikte d ön ü p gitti. Bu oydu, J id n in dışındaki mağarada bulduğu adam.

»İstasyon çıkışına doğru ilerlerken birinin o n u izledi Peşinden bu kadar yol m u gelmişti? Anlaşılan öyle. O
gün daha önce onu gördüğünde deh olduğunu düşünmüş
izlenimine kapıldı. M uhtem elen Janct’in o n u n için cad
www.CepSitesi.Net
ep
şelJnmcsindcn kaynaklanan paranoyaydı. A m a ym d de.
olabilirdi ama artık bundan emindi. Ona bakış tarzına ba­
kılırsa tam bir psikopat olmalıydı.
6 > v la ıı gergin ya da şaşkın görü n m em eye çalışarak?
Elleriyle oıııı parça parça edecekmiş gibi peşinden gi­
.C
rafin s küçük hır bakış attı -aptal turistler avlanm ayı seve
diyordu.
ınAnlann aradığı şeydi. T ıp kı A m erika’daki gibi top
Dylan çığlık attı; korkusunu gizleyememişti. Çıkıştan
taşıma alanlarının hırsızların asıl hedefleri olduğunu I uzaklaştı, aniden sola sapıp koşmaya başladı, ondan uzak­
w

livordu, çıkışın yanındaki ödem eli telefonların yakın ıl laşmayı um uyordu. Ancak arkasına doğru küçük bir bakış
«akılan vc kalabalığı süzen gen çler dikkatin d en kaçmam»; atınca nabzı daha da hızlı atmaya başladı.
w

% M uhtemelen kapkaççılardı. Bu tür yerlerd e genellik j A h , Tanrım / dıvc mırıldandı, içıııc bir korku düşmüş­
lar halinde çalıştıklarını d u ym u ştu . G ü ven d e olm*' tü.
w

yolunu uzatıp grubun en uzağındaki kapıdan geç***' O olamazdı. Buraya onun için gelmiş olamazdı...
ılı etti. Ama oydu.
İstasyonun güvenlik görevlisinin yanına koşup adamı
nifornıalı bir güvenlik görevlisi, çocukların yanıma
kolundan yakaladı. “ Lütfen yardım edin1 Peşimde bin
onlara kapıyı gösterdiğinde ken d in i old u kça akili* ^ j
s:
I - om zunun üzerinden balap arkasına .şaret c « , I
T a n k renk trençkom ve koyu ren k saçlar, olan ^ kalbine giden sokaklarda yürüdüğü güzel b.r yaz gpceM
B itte n Bana y a r d ım etmelisiniz. S I olmasına rağmen, Dylan birkaç blok ötedeki oteline gide­
bilmek için bir taksi tuttu.
f Onüonnal, Ç ek kakların, çattı ama o n u anlam,, oW
Kcııdi kendine hayal gördüğünü söyleyip duruyordu

et
İ d , çünkü telaşlı hareketini u k ıp ed,p gozlenm kıs,.,,'
-mağaradaki adamın tren istasyonunda onun peşine düş­
I I ,n, taradı. “Nerede?" diye sordu aksanlı b n ln g^
müş olması m üm kün değildi. Yine de taksiden inip hız­
| eY -Bana adam, göster,,,. N eden s,z, ral.ats.z ed,yot?

N
V • —--- lı adımlarla otelinin şık lobisine giderken hâlâ gergindi.
. J .........w
Jİ T “Kim ,»mm, bilm
olduğunu iyorum am a u n , arkam da*
bilm iyorum Odasının dışında durup elektronik kartını bulmaya çalı­
nu gözden kaçıramazsınız; boyu neredeyse iki men.'

si.
şırken bu his daha da arttı.
**1115 omuzlu, yüzüne düşen koyu, pis saçları var...* Nihayet kapıyı açtığında arkasında duyduğu bir ses du­
5 biraz daha güvende hissediyordu, arkasını döndü, d. raksamasına neden oldu. Etrafına bakındı ama hiçbir şey

te
lc yüzleşip tımarhaneye götürülüşıınü izlem eye ha® göremedi. I Iayatı buna bağlıymış gibi kendisini odasına
B * L io s atınca, odanın karanlığında buz gibi bir hava etrafını sar­
3 Ancak orada değildi. D ylan kalabalığa göz gezdim: dı.

Si
otlayan koyunlann arasında bir kurt gibi göze batabilcc , “Seni sersem sadece klima,” dedi kendi kendine ve
an ın varı adamı aradı. Adam dan lııç iz yoktu. İnsani, lamba düğmesine uzanıp ışığı açtı. Kapının tüm blıderini
ep www.CepSitesi.Net
ın bir şekilde yürüyorlardı, herhangi bir karmaşaya dikilitlerken, içinden kendi paranoyasına gülmek geldi.

bir iz yoktu. Loş odanın içinde bir adım attıktan sonra onu gördü.
M Sanki ortadan kaybolm uştu. Mağaradaki kaçık, tren istasyonundaki deli, her nasılsa
.C
I O m ı bulamamasına rağm en, “ Buralarda hır yeşrlenj -kı imkânsızdı- üç metre ötesinde duruyordu.
Mıııalı,’ diye mırıldandı, ne içeri giren, ne de term in fc Şaşkınlıktan Dylan’m ağzı açık kaldı.
çıkan insanlar arasındaydı, 11e de istasyonun evsiz ahi Sonra çığlık attı.
w

lııin arasında. "Tam şuradaydı, ycıııin ederim . Peşimi!


geliyordu.”
w

® Güvenlik görevlisi bakışlarını ona çevirip kibarca <*f


ilürnseyince kendisini tam bir aptal gib i hissetti. "Afrf
w

)k. Şimdi iyi m isiniz?”


Hvet, elbette. Sanırım , iyiy im ,” dedi D ylan a m a tö 't
i hissetmiyordu.
Dikkatle istasyonun ana girişine d o ğ ru ilerledi.
nün açık vc birçok insanın civardaki parkta ve 5^ l 39
a l i in c i b ö l ü m

e
N
K o rk u d o l ı ı i l k s e s o d a y a y a y ı l d ı ğ ı a n d a , R i o e l i y l e k a d ı­
nın a ğ z ı n ı k a p a t t ı . İ n s a n g ö z l e r i n i n o n u t a k ı p e d e m e y e c e ğ i

si.
kadar h ı z l ı h a r e k e t e t t i , a y n ı S o y l u y e t e n e ğ i m i s t a s y o n d a n
o t e le k a d a r b i n d i ğ i ta k s iy i ta k ıp e d e r k e n d e k u lla n m ış tı.

O nd an ö n c e i ç e n g ir d iğ i iç in m u h t e m e le n y a n ın d a n g e ç ­

te
t i ğ i n i h i s s e t m i ş o l m a l ı y d ı - s a d e c e a n ı b i r s o ğ u k l u k o la r a k
Si
a lg ıla m ış o la b ilir d i - a m a ş im d i b ile g ö z le r in in g ö rd ü k le ri­

ne z i h n i n in h ır a n la m v e r m e y e ç a lış tığ ım g ö re b iliy o rd u .


ep
B a şın ı ç e v ir d i, a m a n s ı z e l l e r i n d e n k u r t u l m a y a ç a lış tı
www.CepSitesi.Net
b o ğ a z ı n d a n h ı r ç ı ğ l ı k d a h a k o p t u v e s ı c a k b i r ş e k i ld e a v ­

c ı m a ç a r p t ı , ç a b a s ı f a y d a s ı z d ı . R i o ’ n u n p a r m a k l a r ı se s in i
.C

n e r e d e y s e t a m a m e n b a stırıy o rd u .

S e s s iz o l . ” O n u s ı k ı c a t u t u p ita a t e t m e s i n i belirten bir


w

b a k ı ş a t t ı . “ T e k s e s b i l e ç ı k a r m a y a c a k s ı n , an lıyo r m u su n ?

S c ııı i n c i t m e y e c e ğ i m ."
w

Bu k o n u d a c i d d i o l s a d a - e n a z ı n d a n ş i m d i l i k - k a d ın

h iç d e i k n a o l m u ş g i b i g ö rü n m ü y o rd u . Ş i d d e t l i bir şekilde
w

t i t r i y o r d u , t ü m v ü c u d u k a s k a t ı k e s i l m i ş t i , t i t r e ş e n d a lg a la r

h a lin d e k o r k u s u e tra fın a y a y ılıy o r d u . A v u c u n u n k en a n n -

61
;ocınun o lın «İm. bencldı y c j.l gözler, del, p b ^ J
d i. 1
yor. ı Aldığı l'er kışı vc korku dolu ııclcste burun j Rio üzerinde sürünerek onu vüasduntın ağırlığının al­
jjejlgcnislıyordu. tına hapsetti. O n u sırt üstü çevınp üzerine ycrley.-m ür
. . ,,, söylediklerimi yaparsın, canın yanm ay^ kesik kesik soluyordu. Kıpırdandı, hâlâ var gûcöyfe «o*
H kocaman ve korkulu gözlerinin içine bakarak. Y*^ karşı koyuyordu ama hiçbir yere gidemeyecek ona

et
K z ı n a yaptığı baskıyı azalttı O n a verdiği küçük ö z^ altına hapsetmiş, kollarını kaslı bacaklarıyb yanlarında tu­
^ f a l ı ş ı r k c n dudaklarının nem li sıcaklığı ve kesik n,fft tuyordu.

N
^ u , uıııın ıçmı dağladı. “ Şim di elim i ağzından yekeetfr, Rio nasıl göründüğünü tahmin edebiliyordu. Boş leşi­
R ı olnunı istiyorum . Anladın m ı? ne yakınken, uzun saçlarının yara izlerini kapatabileceği­
ni sanmıyordu. Bu dişi insanın korku dolu bakışlarının,

si.
K v a y ç a güzlerim kırpıştırdı Belli belirsiz bir jduü
yüzünün sol tarafında bulunan alevlerin ve uçan şarapnel
kı ıııı salladı.
parçalarının bıraktığı ize doğru kaydığını gördü Tüm pis­
Pekâlâ.' Rio elini kaldırdı. “ Pekâlâ, ço k güzel."

te
liğinin altında, kırm ızım sı gümüş rengi yara izi daha da
din çığlık atmadı. # , ||
kötü görünüyor olm alıydı. Yan deli bir canavar gibi görü­
ııu ısırdı.
nüyor olm alıydı.

Si
r io elini çeker çekm ez aniden d işlerin i başparmağı ,
Evet, öyle görünüyordu, çünkü bu ta kendısıvdı.
r t parmağının arasına geçirdi. R io küfretti, hissem;
Ve sonra, aniden alana hapsettiği kadının yumuşak
ziyade saldırıvı daha ö n ced en fark edem em ese;
fendi.
ep www.CepSitesi.Net
sıcaklığının farkına vardı. Ü zennde V yakalı vücuduna
oturan kısa kollu bir bluz ve düşük belli yanlan cepli bej
lını ısırdığı kadar çabuk bir şekilde geri çekilip ondı
pantolonu vardı. Tem iz ve taze kokuyordu, son derece ka­
.C
kufculmayı başardı Dylan. K ilitli kapıya d o ğ ru atıldı an
dınsıydı.
birpdım bile ilerleycm edı. Rio o n u arkasından yakala*
Ve çok güzeldi.
ellerini demir bantlar gibi ona dolam ıştı.
Hem de çok.
w

K A h , Tanrım, hayır!" diye bağırdı D y la n ve sertçe dizk- G özlerinin rengini daha önce hiç fark etmemişti, açık
H h üzerine düştü, oldukça hızlı d ü şm ü ştü . sarı benekleri olan canlı, taze bir yeşildi. Şu an ona kuşkuy­
w

m ü z üstü yere serildi. A ni darbenin etkisiyle nefese b la bakan o akıllı vc büyüleyici gözlerini koyu kahverengi
B o ı^ ın ı fark eden Rio, ciğerlerin in acıdığını b iliyo^ I gür kirpikleri çerçeveliyordu. Narin ve çıkık elmacık ke­
w

Yine de vazgeçm em işti. Lanet olsu n , bu dişi insan Ç*V mikleri zarif çenesini vurguluyordu. Hem masum hem de
B e n liy d i akıllı görünm esini sağlayan bir güzelliği vardı ama Rio yu
on hır hamle yaptı, delice karnının ü zerin d e sürünü cn Çok etkileyen inanılmaz gözlerindeki gölgelerdi.
^ ^ k a p l ı yerden kalkıp ondan uzaklaşm aya ça lışa Bu kadın hayal kırıklığı ve acıyı tatmıştı. Belki duncu
V 1 lürü karşısında hiç şansı yoktu.
a
j f Daha önce yaralanmıştı ve şim di R io hayat tccıfl^
■ e yem bir korku ekliyordu. -Fotoğrafları mı istiyorsun? A nlam ıyorum -"

( E n kötüsii de. onu tahrik etm esiyd i. •Anlaman gerekm ez. Sadece onları bana ver Hareket
etmeyince, Rio delici hır bakış attı. “Onları istiyorum 1İr­
IS ad ece onıı bacaklarının arasına zaptetm iş olduj^
men.”

et
bilmek değil, kadın onu ısırdığında k an ın ın bulaştığı '
“ IV-pekâlâ," diye kekeledi ve odanın köşesinde duran
zel dudakları da onu tahrik e d iyo rd u . R io ’ nun tüm erkek
biiyük sırt çantasına doğru gitti. Çantayı karıştırıp kiiçük

N
yan; tetikteydi. T ü m S oylu yanı baştan çıkarıcı dudakU.
dijital kamerayı çıkardı.
nidakı kırınızı iz e ...v e ipcksı b o yn u n d a hızla atan nah*
Hafıza kartını çıkarmak için açmaya kalktığında. Rio.
nJdikkat kesildi.

si.
“Ben hallederim. O n u bana ver,” dedi.
■Onu istiyordu. Titreyen parmaklarıyla fotoğraf makinesini ona uzara.
■Tanrının unuttuğu o m ağarada aylar geçirdikten * “Bunun için m i Prag'a kadar beni takıp ettin? Bu fotoğraf­

te
Ev.ı nın onu birçok açıdan ö ld ü re n ihanetin d en sonra. RjJ lar neden bu kadar önem li? Hem beni nasıl buldun?”
bu kadına bakınca k e n d isin i... hayat d o lıı hissediyordu. Rio sorularına aldırış etmedi. Birkaç dakika sonra bun­

Si
■Gözü dönm üştü ve b ü y ü k ih tim alle basııramadığı bo­ ların hiçbirinin önem i olmayacaktı. Fotoğrafları alacak ve
ğul. hırıltıdan kadın da b u n u anlam ıştı. Görüşünün kes-! olanları hatırlamaması için kadının hafızasını silecekti.
(falcştığını ve göz bebeklerin in ilg iyle küçüldüğünü b j Fotoğraf makinesini açıp içindekilere göz atarken.
ep
ı >, n O www.CepSitesi.Net
lYî İl
setti Sımsıkı kapadığı dudaklarının ardında azı dişleri tiz;-‘ Hepsi bu kadar m ı?” diye sordu. “ Bunları herhangi bir
ma\ : başlarken damağı kaşın ıyordu. alete aktardın m ı?”
“ Hepsi bu." diye yanıtladı henıen. “Hepsi bu kadar, ye­
.C
birden sertleşmişti. E sirin in ü zerin d ek i baskıyı b*
min ederim .”
file tse de bıı gerçeği saklaması m ü m k ü n değildi.
Mağarada çekilen birkaç fotoğrafa baktı; yarı dönüşüm
» L ü t f e n ... yap m a/ dedi kadın vc b ir gözyaşı yanağın'
geçirdiği görülen kendi fotoğraflarına ve Kadim olanın
w

dan ipeksi kızıl saçlarına d oğru s ü zü ld ü . “Aklından ne $


uyku odasının ve insan kanıyla duvarlara boyanan glijlmn
^ w o rs a n , lü tfen ... gitm em e izin ver. İstediğin paraysa»
görüldüğü fotoğraflara. “Bunları kimseye gösterdin mi?
w

^ fe d a ııım orada- ”
Bunun üzerine yutkunup kafasını salladı. Bunun ne
■ Seni ya da paranı istem iyo ru m ,” dedi Rio sertçe. W j
demek olduğunu hâlâ anlamıyorum.”
w

riflİen kalktı, bastırmakta zorlan d ığı iki fiziksel tepkisi |


“Ve anlamayacaksın da," dedi Rio.
zünden kendisine kızdı. “Ayağa kalk. T ek istediğim Ona doğru yürüdü, aralarında sadece üç adım vardı.
ıakinen.” G en çekildi ama sırtı odanın penceresine dayandı Aman
vaşça ayağa kalktı. “ N e y im ? ” ^ huırım! C anım ı yakmayacağını söylemiştin.••
rada yanında olan fo to ğ ra f m akinesi ve Çc “Sakin ol,” dedi. “Yakında bitecek."
^raflar. I tepsine ihtiyacım var.”
-Ah. lanet olsun." B oğazının derinliklerinde işjt]
Açıp grıç düğm esine bastı, bu arada dişi ins.uı yemden
lir boğıık bir inlem e takıldı. “A m an Tanrım , gerçekte
kıpıya doğru koşabileceği Fikrine kapıldı. Yerinden fırla­
beni ö ld ü recek sin ...”
dığında elbette Rio yolun u kesti. Ö zgü rlü ğü hayal etme
“Hayır.” dedi R io vahşice. “A m a sessiz olmana ihfy lırsatı bile olm adan önünde durdu, sırtı sıkı sıkıya kilitli
cim var.”

et
kapıya dönüktü.
O na uzandı. Tek yapm ası g ere k e n elin i alnına dokur, “Laııct olsun,” dedi kadın hayretle, gözlerini kırpıştıra­
durup mağara vc ona dair tü m b ild iklerin i hafızasın^ rak ona baktı. “ Buraya nasıl geldin? O danın öteki uçun­

N
silmekti. daydın? ”
Ama elini ona doğru yaklaştırırken derin bir nefes ak, | “Evet, oradaydım. Am a artık değilim .”

si.
vc ağzından old u ğu yerde d o n u p kalm asına neden olabil,, Rio öne doğru bir adım atarak kapıdan uzaklaşırken,
cek kelim eler dökü ld ü . onıı da geriye gitm eye zorladı. Dişi insan, o yaklaşmayı
“Bilen tek kişi ben d e ğ ilim !” K orkud an kesik kesik s» sürdürdükçe geriye gitm eye devam etti; görünüşe bakılır­

te
İliyordu. Telaşla konuşm aya başladı. “ N e re d e olduğunu £ sa onıın ne olduğundan em in değildi.
bilen insanlar var. N e re d e o ld u ğ u m u ve ne yaptığımı bi­ “O tur,” diye em retti Rio. “ N c kadar çabuk işbirliği ya­

Si
liyorlar. O nedenle, o fotoğraflar sen in ıçiıı her ne anlara; I parsan, o kadar çabuk biter.”
geliyorsa, beni ö ld ü rm ek seni ko ru m ayacak, çünkü onlan Yatağın ucuna oturdu ve bilgisayarını açıp internete

gören tek kişi ben d eğ ilim .” ep www.CepSitesi.Net


bağlanmasını izledi. E-postasını taramaya başladı. Sıradan
kişisel saçmalıklar ve kısa bir süre önce tarihini değiştirdi­
O na yalan söylem işti. O n u kandırdığı için Rio daha çofcl
ği uçak bileti dışında, Rio Gönderilenler klasöründe bir tür
öfkelendi. ' Başka kim sen in b ilm e d iğ in i söylemiştin."
.C
haber organizasyonuna yollanm ış birkaç mesaj buldu -bir­
‘ Ve sen de beni in citm eyeceğin i söylem iştin .”
kaçında fotoğraflar da vardı. Birini açıp hızla içindekilere
“ Tanrım.” O n u n la tartışm anın ya da maksadını savun­
göz gezdirdi.
manın bir yararı yoktu. “ Fotoğrafları kim e
w

g ö s te r d iğ i
“Alı, Tanrım. Şaka yapıyor olmalısın," diye homurdan­
bana söylem elisin. İsim lerini ve n erede olduklarını b il# 11’
dı. O m zu n u n üzerinden ona sert bir bakış attı. “Sen lanet
liyim .”
w

hır gazeteci m isin?”


Suratını astı, fazla cesu rd u . “ N e d e n ? O nların da pe$ırr | Dylan cevap verm eyip, evet cevabının hayır cevabından
den gidesin diye m i?” ^ 1 daha mı çabuk ölü m ü ne neden olacağından emin değilmiş
w

Rio nun zihni k e ş if m od u ııa girdi. Eşyalarına bir bajjj gibi dudağım ısırarak oturdu.
attı ve otelin sandalyesinde asılı o lan o m u z çantasın*^ ^ Rio bilgisayarı bırakıp sıkıntılı bir şekilde yürümeye
etti. Çanta içinde b ir bilgisayar varm ış gibi g ö rü n j haşladı.
Çantanın yanına gidip içindeki ince gü m ü ş rengi d# Dalıa önce durum un kötü olduğunu mu düşünmüştür
bilgisayarı çıkardı.
f>7
l „ , d ı nükleer bir felaketle kar,, k a r e y d i . B ir
■ımcrai makines.. bilgisayar, vc .n tcm et b a ğ a m * ^ Rio gülüm scycbılirdi, ama işler onun açısından çoi km
İ r gazeteci Ne kadar hafıza silm eyi denerse denesi*^ şıktı "Burada hiç hoş olmayan bir durum var. dostum
G idcon’uıı neşesi kaçtı, savaşçı tamamen mesel, v»
v ,m.nacaktı. I
f Hu noktada yardıma ihtiyacı vardı, hem de hemen. odaklandı. "Anlat.”

et
Bilgisayarın başına geçip anında m esajlaşm a progranilIl “Prag’dayım. Yanımda bir gazeteci var -bir dışı Ameri­

4 tı Gizli bir kullanıcı adıyla birliğin B o ston ’daki teknİ kalı. Dağda bazı fotoğraflar çekti, Gideon. Uyku odası vc

N
duvarlardaki gliflerin fotoğraflarını.”
uboratuanna bağlandı. Adres, savaşçıların bilgisayar deha-
“Tanrım. Oraya nasıl girip o fotoğrafları çekti? Vc nc
s[ Gideon tarafından yedi gü n yirm i d ört saat izleniyordu

si.
zaman? O mağara cn son sizin orada olduğunuz Şubat’un
"io onu, yerini ve bağlantıya geçm ek istediğini belirte!.
beri m ühürlü.”
İreli bir mesaj girdi.
Ah. lanet olsun. Bundan kaçışı yoktu. Ona gerçeği söy-
Gideon hemen geri dönüş yaptı. R io ’nıın neye ihtiyacı

te
I lenıck zorundaydı. "Mağara mühürlcnmcmişti. Bazı gc-
-sa, birlik bununla ilgilenecekti. G id e o n detayları vır-
cikmeler o ld ıı... Lanet olası şeyi bugün kapatabildim. Fo­
ıcsinı bekliyordu.

Si
toğraflar çekildikten sonra.”
“Cep telefonun var mı?" diye sordıı sessizce yanındı G ideon küfretti. "Pekâlâ. Hafızasını sildiğini varsayıyo­
turan gazeteciye. Kafasını sallayınca, R io masanın Öze­ rum. peki ya fotoğraflar? Onlar sende mi?”
ep
lindeki telefonu kapıp otelin num arasını ttışladı. “O iwww.CepSitesi.Net
C t ‘Evet bende, ama asıl sorun da bu Gıd. Onları gören
»ıımarası ne? Numara, lanet olası!” tek kışı bu dışı değil. Çoktan çalıştığı gazeteye vc birkaç
Ah, 310, dedi Dylan. "N ed en ? K im i arıyorsun? Ban; kişiye yollamış. Tek başıma bunu halledebilscydım. eder­
.C
eler olduğunu söyleyecek m isin?” dim. Ama ne yazık ki durum daha ciddi dostum.
Hasar kontrolü, dedi Rio ve bir saniye sonra telefon G ideon bir süre sessiz kaldı, hiç şüphesiz Rio nun ber­
almaya başladı. bat ettiği işin sonsuz sonuçlarını hesaplıyordu, yine de
w

Ahizeyi kaldırdı, hattın öteki ucundaki İngiliz aksam* bunları dile getirmeyecek kadar akıllıydı “Öncelikle seni
oradan daha güvenli bir yere almalıyız. O dişiyi dc. Hırının
J duymasına gerek olmadan arayanın G id eo n olduğu*
w

gelip sızı almasını sağlayana kadar onu tutabilir misin?


ılıyordu. "Bozuk bir sinyalden arıyoru m Rio, o y<&*n
“ N a sıl istersen. Bu benim pisliğim, tem izlem ek için ne
abatça konuşabilirsin. N e oldu? Daha da önem lisi, bu*J
gerekiyorsa yapacağımdan emin olabilirsin.
w

«amandır nerelerdeydin? Tanrı aşkına, beş aydır ortala^ Rio beli, belirsiz bir klavye sesi duydu. "Berim den
•o k su n . N e yaz.yor, ne de arıyorsu n ... Yoksa artık t** Andrcas Rcıchcn ile irtibata geçiyorum Birkaç
i v m i y o r musun?"
hb sessizliğin ardından, Gideon Boston dakı diğer ı
Tamdık bir ses duymak çok güzeldi. Şartlar farklı <& konuşmaya başladı. Ç ok geçmeden Rioya döndıı
, „ Rcichcn'ın ta n n a n a götürecek, »ma c lc „Un,nJ

I Ş İ İ .- « G id ^ R io - n » bş« , M *
I ' r T o c n k oyunuym uş gtb. h e m en loj.sttğ, hl|,w

et
* % £ £! ■ - * * * ■ h: r >cy “ Nakil
£i zaman tekrar ararını. 1
Hazır olacağım. 1ley. G id e o n ... teşek k ü r edennt*

N
-Sorun değil- Geri dönm ene sevin d im . R io. Sana i U
e m iz var. dostum. Sensiz buraların tadı y o k ." I

si.
Şu anGıdeon'a cerı d ön m eyeceğim sö ylem en in iy i* ! Y E D İN C İ B Ö LÜ M
«cağını düşünerek. “Berlin’d en h ab er v e ririm ,” dedi
Ölüm le randevusu ertelenm işti am a şu so n durum:

te
ntrolü alnna alır almaz, geri d ö n ü şü olm aksızm -pde Dylaıı sessizce yatağında oturup karanlık yabancının
k ti. bilgisayarı ve fotoğraf makinesine el koymasını, sonra da

Si
eşyalarını karıştırmasını izledi. O na engel olmamak dı­
şında başka bir seçeneği yoktu. En ufak hareketi bile her

www.CepSitesi.Net
defasında dikkatini çekiyordu ve otel odasının kapısına
ep
w w w .k ita
ulaşmaya çalıştığında, hızlı çekimde hareket ermiş gibi yo­
lunu kesmişti. A rtık tekrar kaçmaya teşebbüs edecek gücü
kendisinde bulam ıyordu.
.C
O n u n hakkında ne düşüneceğini bilmiyordu.
'tehlikeli old u ğu kesindi. İsterse ölümcül bile olabilirdi
w

ama şıı an cinayet işlem enin aklındaki ilk şey olduğunu


düşünm üyordu. O n a zarar verm ek isteseydi, şimdiye ka­
dar bunıı çoktan yapardı. Ö rneğin yerde onu altına aldı­
w

ğında olduğu gibi, üzerinde doksan kiloluk kaslı bir erkek


olduğunun ve elinden kurtulma şansının olmadığının ru ­
w

hludaydı. O koca ellerini boğazına dolayıp onu oruıku.


otel odasının zem ininde boğabilirdi.
Am a bunu yapmanuşn.
Diğer pldülerinc p ire de lu rekct etm em işti. O na
söyle. N eden insanların o mağarada ııclcr olduğunu ı-nr-
1ıkııet. pırleıııım dudaklarına odaklanm ası Dylan'ın dil.
„ıcsi seni bu kadar endişelendiriyor?"
JtllK-jön kasnıannşn.
* Ü zerindeyken vü cu d u n u n e r ^ “Ç ok fazla soru soruyorsun."
>kısl sok ani ve yanlış anlaşılması im kânsızdı, yinc dç
O m uzlarını silkti. “Ö z ü r dilerim İşimin hır dezavan­
,u dun bile sürmemişti. 1 Utta tahrik olm ası, onu olduğu
tajı. sanırım."

et
ular kendisini de ürkütmüştü. J ic in d e n Prag’a kadar onii
Adanı uyanrcasına bir bakış attı. “ Bu konu hakkında nc
takıp etmiş olmasına rağmen, anlaşılan görü n d üğü gibi so- kadar .ız şey bilirsen, senin için o kadar iyi olur."

N
ıkkaıılı
ıkkanlı bir psikojj
psikopat ya da tecavüzcü değildi. “ ‘ U ykıı odasını' ini kastediyorsun?" Adanı fark edilir
O halde neydi? şekilde gerildi ama Dylan konuşmaya devam etti. “Öyle

si.
Ç ok hızlı hareket etmişti, hayatım idam e ettiren bırtûı demiştin, değil mi? Arkadaşın G id co n a böyle söyledin. O
kaçık va da sersen olamayacak kadar kusursuz vc çevikti uyku odası denilen yerin vc ‘g l i f fotoğraflarını çektiğim
Haşır, ıkısı de değildi. Kirli ve yırtık pırtık giysiler içinde ıçııı bir tiır felaket olacak.”

te
Olabilirdi, yüzünün bir yanı aııcak tahm in yürütebilecek “Tanrı aşkına." diye tısladı adanı. “Beni dinlememen
şorkunç bir olayda yaralanmıştı, ama tü m b il pisliğin al­ gerekirdi."

Si
ında başka bir şey vardı. “Bu biraz zordu. Rızan olmadan bir yerde tutuluyorsan
Bıı adanı, gerçekte her kimse. ırı yarı ve gü çlü , tehlike» ve öldürüleceğinden son derece eminsen, dikkat etmeye
lı bir şekilde tetikteydi. Dikkatli gözleri ve kulaklarında: meyilli olursun."
ep
içhır şev kaçmıyordu. D uyuları insani olam ayacak kadı: www.CepSitesi.Net
‘‘Ö ldürülm eyeceksin.”
iksek bir frekansta çalışıyor gibiydi. Yarı kaçık olsa bile Soğuk ve ciddi ses tonu ona hiç de güven vermiyordu.
|şı ndi gücünün farkındaymış gibi hareket ediyor ve bun: “Ama bana bunu aklından geçirmişsin gibi geliyor. Tabii
.C
asıl kullanacağını biliyor gibi görü nü yord u . temizlemek* senin için mafya filmi izlemiş insanlardan
Ordudan talan mısın?” diye sordu yü ksek sesle tahini: daha farklı bir anlam taşıyorsa, durum değişir."
Kaşlarını çatıp kafasını salladı.
w

ırutcrek. “Öyleymişsin gibi konuşuyorsun. Vc ö y l e y i


fcb ı hareket ediyorsun. N esin sen, özel kuvvetlerden m»* “O mağarada ne vardı?"
“ U n ut gitsin."
a n : Eski bir asker, belki de. J id n ’in yakınındaki o dağda
w

Unutacak gibi görünmüyordu. Özellikle de bu bılgı-


" yapıyordun?"
vı bu kadar korumaya çalışırken. Dediğimi yap ya da öl.
Adam bilgisayarım ve fotoğraf m akinesini çantasına k®-
w

derecesine korumacı. “ Duvarlardaki o tuhaf semboller ne


0rU Scrt ^,r hakış attı ama cevap verm edi. anlama geliyor? Eski bir dil mi? Bir tiır kod mu? Neden
• »hyor musun, bana — neler ® olduğundan
v ı u u ^ u ı ı u a ı ı biraz
unu*- h ah**
*■— bunu saklamayı bu kadar çok istiyorsun?"
ld11
I ”. ır ç e t e c i y i m ama mantıklı bir insanın Adam yanına o kadar çabuk gelmişti ki. h arek et ctoğını
f " ° toCo8ra*fcr gizli ya da ulusal güvenlikle i lg ^ *
-m isti b ile G ö z le r im k ır p ış tır d ı v c a n id e n ,n
k a r ş ıs ın d a d ik ilir k e n b u lu n c a y a ta k ta p * ^ çalışa- “ U nut gitsin Seninle herhangi bu ver «ıderrgımı
s a n ı y o r s a n , aklını kaçırmış olmalısın.’'

m dinle Oylan A lcsandcr.” dedi adan, ^ -Başka seçeneğin yok."


■nnnın dudaklanııdan çıkış u m samimiyetiyle ^ Ona doğru yürüdü. Dylan onu yenme ya da elinden
ruvordu ‘ Bu bir oyun değil. P irçalan m b irle ş , kaçma şansının olmadığını anladı. Kaçmak için otelin

et
jtn bir bulmaca da değil. İnsanlara a n la tm a n , Kj üçüncü katından aşağı inmesi gcrekıyorken bunu yapa­
ycceğım bir hikâye olduğundan em in o la b ilir ,^ mazdı. Ama çığlık atarak sesim binlerine duyurabilirdi -vc

N
Lite
„.C. ikimize
ikimize de bir iyilik yap ve sem
seni ilgilen
ilgili d im *^ onu otelin lobisine indirdiği anda bunu yapacaktı.
bir konu hakkında sorular sormayı bırak." .Aııcak kaçmaması için onu otelin lobisine indirmcmış-

si.
jmın gözlen gnmsı masaydı, öfkeyle parlryords ti.
Dşda en çok korkutan bu yakıcı ve delici bakışUma 1 lana odasından koridora çıkması »çın kapıyı bile aç­
mamıştı.
-B jü n d iu ya da onu ürkütücü kılan y ü zü n ü n sol tarafe.

te
İnanılmaz bir hız vc güçle onu bileğinden tutup, birkaç
daki berbat yaradan daha da korkutucuydu. .
metre aşağıdaki ara sokağa bakan pencereye doğru götür­
I mağaranın ya da sakladığı sırların WıÜ ilgilendir-
dü. Pencereyi açıp yangın merdivenine çıktı ve onu dışa­

Si
u söylediğinde yanılıyordu. H ikâyeye kişisel k
rıya doğru çekn.
ide ıleı duyuyordu. bunun sebebi b ü y ü k ihtimalle ka­
“N e yapıyorsun?" Gözleri korkudan kocaman olan
ini ilerleteceğine inandığı içindi. ı .,
ep
Llan'ın mağaraya ve duvarlanndaki t u h a f sembolle-
www.CepSitesi.Net
Dylan ayak diredi. “Aklını mı kaçırdın? İkimizin de boynu
kınla- ”
^ J n ilgisi, ensesindeki doğum lekesiyle tıpatıp uyuş? Konuşması bir yana, düşüncesini tamamlamasına bile
.C
^ VC ^Cni ^ bİÇ,rT,,, scm holü görd ü ğü andan itıbare fırsat vermedi.
kişisel bir boyut kazanmıştı. Dylan neler olduğunu anlayamadan, onu pencerenin
H b tuhaî rastlantıyı düşünürken otelin telefonu çalma- dışına çekip om zuna attı. Yangın merdiveninin demirle­
w

Davetsiz misalin telefona cevap verip kısa ve gK* rinin zangırdadığını duydu. Ve sonra inanılmaz -imkânsız-
İl bir -.onıışma yaptı Telefonu kapattı, çantasını omzuP bir şekilde parmaklıkların üzerinden onunla birlikte atla­
w

*"P g'-n kalan eşyalarının bulunduğu sırı çantasını ahtf*P dığında. tüm dünyasının kaydığını hissetti.
^ ^ ^ ^ om odinın üzerindeki el çantasını alıp ona fırla®- Ü ç kat aşağıdaki karanlık kaldırıma indiler

rabamız burada, gitme v a k ti/ dedi adam. Beklediği gibi kemiklerinin kırılmasına neden olacak
w

bir iniş değildi, aksine, ayaklan yerle yumuşak ve neredey­


tabamız derken nc dem ek istiyorsun?”
|mdi yola çıkıyoruz.” se zarif bir şekilde temas etti. Bunun nasıl mümkün ola­
bileceğini anlamaya çalışırken, aniden kendisini -niş yap-
»ı bir korku dalgası sardı, yine de cesur göri
i - . nmnda bcHcyc" bir dağıtım k am yo ö ^ askıda ise aynı özel cephanenin olduğu la­
om zu n d aki
ııkb" vcr" ' ' J ,, kcI, buldu- i k l i , dürbünlü tüfek vardı.
■ k * 451" 1 ! ırill kışıvlc birlikte kanıvom ın l t W Ycrleşkcııin teknik laboratuarının cam duvarının ardın
■ h l ‘ " " T Aklı i ' " ' " U kuramayacak VnU l„ , bile, G ıdcoıı savaşçının üzerine sinen taze olum un
^na
u y a r la n d ı ■ 5crtçc kapatıp onları k ıra n t

et
|,n d ı. adam ag>r kokusunu alabiliyordu. İnsana ait değildi bu koku, çü n­
jPmdü kü S o y lu la r, llom o sapiens kuzenleriyle olabildiğince barış

N
K a m yo n u n motoru çalıştı, tekerleklerin tiz ç , ^ içinde yaşamaya özen gösterirdi. Hayatta kalmak için ın-
A d a n araç yola koyuldu. sanların kanım içerlerdi, bir vam pirin Konak’ını öldürm e­
di nadiren olan bir şeydi. N c de olsa, mantık meseleydi.

si.
Tek besin kaynaklarım azaltmanın ya da bu besin kaynağı­
.yston'da saat neredeyse sabahın b eşiydi ve birliğin ^ na kendilerini ölü m cü l bir tehlike olarak göstermelerinin

te
vaşçıları gece devriycsiııderı d ön ü yord u . İ lıcan, leganve ve onları vampirleri ortadan kaldırmaya teşvik etmenin lıiç
Dante -yerleşkeyc dönm elerini bekleyen eşleri olanlar-bir anlamı yoktu.
Ama vam pir türünün küçük, bölünm üş bir yüzdesi bu

Si
saatpnce dönmüşlerdi. G eçen sene birliğe katılan vcgnıha
müthiş bir katkı sağlayan eski barınak ajanı Sterling Chase mantığı hiç um ursam ıyordu. Issızlar -kana bağımlı hale
dc »adaydı. gelip vahşileşen vc sadece bu bağımlılıklarını beslemek
ep www.CepSitesi.Net
Birliğin geriye kalan iıç üyesi giriş yaparken, Gideon içııı yaşayan vam pirler- kendilerini birliğin ölüm cül ada­

Nıkplai’ın cn arkada kalmasına hiç şaşırm adı. Savaşçıların letinin ellerinde buluyorlardı.

cn genci olmasına rağmen N ık o , G id c o n ’un gördüğü en Birlik ortaçağdan beri Soyluların içindeki bu sorunlu
.C
azınlıkla m ücadele ediyordu, bu görev savaşçıların vampir
acım 12 dövüşçüydü. Adrenalin bağım lısı, azılı bir savaşçı
olan Rus vampir, şafak söküp on u sokaklardan uzak kal­ ırkı içinde acım asız katiller olarak ün salmasına neden ol­
muştu. Sebebi, G id eo n v e kardeşlerinin mükâfatlandırılma
w

maya zorlayana dek geceyi sona erd irm ezd i.


ya da popülarite peşinde olm ası değildi elbette. Yapmaları
^ B s ö z konusu yüksek oktanlı silahlar olduğunda. Nık° l
um bir şeytandı. gereken pis bir işleri vardı ve bunu oldukça ivı yapıvorlar-
w

dı.
gece, altın sarısı saçları ve h u z m avisi gözleri oİJ° jj
( jeri dörıcn üç savaşçıyla laboratuarın dışındaki kori­
w

siyahi,ra bürünmüş savaşçı, kadronun cn yeni iki &


dorda buluşan G ideon. N ikolai'm üzerinde taşıdığı Issız
ve Hrock un arkasında ovalanırken, Gideon f[11
kokusunu alınca burnunu buruşturdu.
^ O y u n c a k la r ın a bürünm üş halde o ld u ğ u n u fark e® j
Anlaşılan bu geceki av iyi geçmiş.*1
|nutl bclmdc, şarjöründe ucu d elik titanyum »’crırJ j N ıko sırıttı. "Ç o k iyi bitti Bcacon Hilİ’d c k ö p e ğ im
rWen olan ağır görünüm lü yarı oto m atik bir ^ 'j
„ bır kadına saldıran ahmağı şe hrin dış,tla ^ , . . s e s s iz lik h a k k ın d a söyledikleri doğru olsa da
kip edip haşladık. "u a n d a y a n d ık la r ı s e s s i z l i ğ i n p e k sürm eyeceğim
Şjiu Issızı dostun, elli beş kilometre takip ettik, h,
ilecek kadar uzun zamandır yaşıyordu. B u sadece fırtına
de L a . " d ive ekledi Brock kahverengi gözlerini d e y j
rt*si s e s s i z l i k t i -
tele "Roveri gazlayıp köşede bekleyebilirdik. Ü ç
Birliğin geçen şubaı ayında dağlık bölgede keşfettiği

et
yağdık herifi yere yapıştırabilirdik ama Jackie J o yn e r^
de hesaba katılınca, ufukta b üyü k bir fırtına o ld u ğ u -
j g^ftpevi tercih etti. nuVtahmin etmek zor değildi. O dağdaki mezarda eski bir

N
1 L ık o kıkırdadı. "Mey. biraz ilginçleştirmek istedim.
kötülük, ŞU an var olan hiçbir vampire benzem eyen bir
Aynı a. o aııa dek gece çok ağır ilerliyordu."
vampir uyumuştu. Ancak şimdi o güçlü ve yabancı yara-

si.
^«Yavaş bir ay oldu." diye karşılık verdi Kade, ses *>»„
tık serbestti vc birliğin en yeni ve önem li görevi terörünü
$ikâ>et etmekten çok gerçeği belirtiyordu.
dünyaya saçmadan önce onu bulup öldürm ekti.
Birliğin. Boston civarındaki şiddetten sorumlu vampın
Soyluların gizli krallığı -ve kendi içinde artan sorunları-

te
öldürdüğü geçen Şubat ayından beri şehir oldukça sessizdi.
bir şekilde tüm bu olaylara dahil olan meraklı bir m uhabir
Artık Marek yoktu vc ölüm ünün ardından savaşçılar on;
tarafından aniden insanlara açıklanırsa, bu iş sandıkların­
hizmet edenleri teker teker bulup avlıyorlardı. Marek'ir.

Si
dan daha zor olacaktı.
insan köleleri sorun değildi -efendileri olmadan köleler
"Bu gece Prag’dan ilginç bir telefon aldıın,” dedi G id e-
hayâtt ı kalamazlardı; nerede olurlarsa olsunlar, onunh
on. “Rio aramıza geri döndü."
ep www.CepSitesi.Net
aymanda nefes almayı bırakarak, aııı anıa son derece doğa!
Nıkolai kumral kaşlarını çattı. “ Ispanya’da değil mi?
görünen sebeplerden ötürü ölürlerdi.
Prag’a 11e zaman dönm üş?”
Öte yandan, Marek’in şahsı Issızları insan emsalleri
Ayrıldığını sanm ıyorum . O rada bir sorunla karşılaş­
.C
kadar yumuşak başlı değillerdi. M arek’in emriyle koru-
mış, Amerikalı bir gazeteciyle. Mağaradan haberi varmış.
malan ya da yardımcıları olarak görevlendirilen ve ba#c
Kadim vampirin uyku odasındaymış. Anlaşılan birkaç fo ­
zorljııan kana bağımlı vampirler, artık kendi bildikleri» toğraf çekmiş.”
w

o k u r la r d ı. Başlarında olmayan M arek, onlara kana susa­


Tüm bunlar ne zaman olm uş?”
mışlıklarım giderecekleri kurbanlar sunamadığından,ls5U
Henüz detayları bilm iyorum . Rio durum u kontrol ai-
w

vampirler doyumsuz yırtıcılar gibi avlanmak için civardık


üna alrnak ^ ln Çalışıyor. O ve kadın şu anda Reıchen’m
H P P°pülasyonunun arasına dağılmışlardı.
böV” yer' tle gidiyorlar. Varınca bize haber verecek,
w

■fcşt.m beri birlik. Boston vc M arek’in batıda iiu & > ece bu potansiyel felaketle nasıl ilgileneceğim ize karar
ŞttU .kuk. IVrb.hın s bölgesindeki son karargâhı aı*# * v erebileceğiz.”
«w ahmağı pijirmijlerdj. N ik o ’nun bu gece öldürdüğü*
ge/d U|let-°1SUn’ Brock nctcsini verip elini kara kaşlarında
«denince on bir İssız ediyordu. • V nıek Rio hâlâ nefes alıyor? Şaşırdığımı söy-
7B K
79
Irjhdiyim. Uzun zamandır kaçak olduğu ,çm, w jt. Nıko ondan haber olup olm adığını sormadan bir h .İr»
i')'” --" " " — v,= H u z u r s a birl| b,|c g cçimıcmişti.
k; „ I, tşiııi bitirmek için en uygun aday olduğunu •Nıko, lanet olsun, dostum ," dedi Broek. “S ıkııı ol."
İri yarı siyahi savaşçı araya girdi, o n u Kadc’ın üzerinden
fc-Belki dc bitimıeliydi. diye araya girdi Kade kıkırdJVj âhc;ıkm\ş gibi görünüyordu, ama G id co n tek bakışıyla ona

et
rak. “Demek istediğim. Chase ve N ıko yla savaş veriyo^ I engel oldu. Nıkoiaı ellerini gevşetm iş olsa da öfkesi hâlâ
BiHiğm saflarında daha fazla kaçığa ihtiyacı var mı?" koridoru dolduruyordu.

N
rN ıkolai engerek gibi savaşçının üzerine atladı. % I •Rio hakkında hiçbir şey bilm iyorsun," dedi K adc'ye
aniden iri yarı adamı boynundan kavrayıp koridorun du. I • o savaşçı ikimizden daha onurludur. B ir daha onun hak­

si.
varma yasladı. Kade’i öldürecekmiş gibi tutarken sinirin. | kında saçma sapan konuştuğunu d uym ak islem iyorum
den neredeyse dumanlar çıkaracaktı. Anladın mı?”
fTann aşkına!” diye tısladı Kade. herkes gibi bu beklen- I Kade hafifçe kafasını salladı. “E v e t Söylediğim gıb,

te
lik tepki karşısında o da şaşırmıştı. “ Sadece şaka yapt. I iadece lanet olas, bır şakaydı. Hakaret etm ek istememiş-'
lum, dostum!” tim.

Si
likolaı hırladı. “Sence gülüyor m uyum ? Sana gülüyor [ rN.kolai uzun bir süre ona baleti, sonra sessizce uzak-
gibi mi görünüyorum?” laştı
Kade’in keskin gümüş reııgı gözleri kıstı, ama ontıkış. t
tartacak başka bir şey söylemedi.
ep www.CepSitesi.Net
o .c o m
“Hakkımda söylediklerin beni ilgilendirir,” diye uludu I
Niku “ama kendi iyiliğini istiyorsan, Rio’ya bulaşma."
.C
Bfeideon bunun, Kade’niıı istemeden N ıkolaia hakaret S
etmiş olmasıyla ilgisinin olmadığını tahmin etti. Mesele, I
w

Niku nun Rio ile olan dostluğuydu. R io’yu yaralı ve kırgi-i f


bırakan patlamadan önce iki savaşçı birbirlerine karde§kf I
kadar yakınlardı. Olayın ardından, R io’nun beslendiği11' |
w

K i enim olan vc iyileşir iyileşmez de yerleşkcnin atıştf' |


sisinde eğitim almak için onu klinikten çıkaran Niko’^ I
w

» o n u n işe yarayamayacak kadar koptuğu ve biri*' I


l ^ v k ı i d ı ğ , ne zaman konuşulsa, onu şiddetle savun^ |
B laı >dı. Rio nun ortalarda olm adığı son beş a> *9* |

81
e
SEK İZİN C İ B Ö L Ü M

N
si.
Prag'dan yola ç .k a n k a m y o n . B e r l i n ’ i n d ia n d a gol k ı ­
yandaki oldukça güvenli m a l i k a n e y e g i r d i ğ i n d e * a l a k s o -

küyordu.

te
S ( a i f ? annak- Andreas R eich en i s i m l i b i r S o y l u v a m p iri ta­
rafından korunuyordu. S iv ild i am a b i r k a ç a y ö n c e dağdaki
Si
mağaranın keşfine yard ım cı o l d u ğ u n d a n b u y a n a b i r l i ğ i n
güvendiği bir dostuydu. R i o g e ç e n Ş u b a t ta o n u n l a a y a k
ep

www.CepSitesi.Net
P İ iisfti tanışmıştı ama kam yonun a r k a s ı n a d o l a ş ı p k a p ı ş ı a ç ­
tığında, Alm an adam onu e s k i b i r a r k a d a ş ı g i b i k a r ş ı l a d ı .
.C

“ Hoş g e l d i n , " d e d i , s o n r a p e m b e l e ş e n g ö k y ü z ü n e e n d i ­
şeli halde b a k tı. “ Z a m a n l a m a n h a r i k a . ”
A d a m ı n ü z e r i n d e kusursuz takım elb isesiyle, yaka d ü ğ ­
w

m eleri a ç ık b e m b e y a z b i r göm lek vard ı. G ü r kestane r e n g i


saçları o m u z l a r ı n a dö kü lü rken , kusursuz dalgalan e t k i l e ­
w

yici v e köşeli hatlarını ortaya çık arıyo rd u . R e i c h e n e r k e k -


k r için kıyafet tasarlayan b ir m oda e v i n i n f o t o ğ r a f ç e k i -
w

ininden Çıkmış gibi görü nü yord u .


K io n u n paspal görü n ü m ü n ü fark e d i n c e k o y u kaşia-
mlun birim hafifçe kaldırdı am a c e n t i l m e n l i ğ i n i korud u
kam yo n *
_ | ndan ı # ncrkcn Rcıchcn başım c ğ e ^
E m -Sorumuz bir yolculuk olm uştur u m a rın , * ” erken. Rio uyuyan csınnı b af,fçC lo n ııld
P dışarı u şirk cn nam%
a l ,

em
‘Hiçbir sorun çıkmadı. Rio çabucak vanıp,rin f.
okl "Alman sınırında durdurulduk ama kamyon, b<(
d f l ib » l^ rf1^ n l^ nç as^ vam pır,crd cn b az.la n n ı V '1 1
pdır."

et
‘ İsledikleri tutar, alırlarsa bakmazlar," dedi Büyük
«„v,.k mail ne partncrlcrını g&mM <*»$»
nnuniyede gülümseyerek K ıo'nun arkasında D jk ° X S ^ n a k 5S l c r i n d c n hıçbıri ortada yo k tu . R c-
olnıasa

N
K a n d c r 'ın yerde yattığı karanlık karavana baktı. yan(j n u h te m d e n Rio vardığında evin sessiz
sessiz ve
ve m- eeraklı
,
rafım doğru kıvrılmış huzur içinde uyuyordu, başın,*, ichen B arın ak-
yoksun olmasın, sağlamak istem ,*«.
E la s ın ı n köşesine koymuştu. "Trans halinde mi?"

si.
takllcn Dylan Alexandcr gıb. b in tarafından tanınm aktan
P^ ıo kafasını salladı. Yola çıktıktan hır saat soma, ardı*
korumak istemesi dc nedenlerden biriydi.
kası kesilmeyen sorulan ve kam yonun sallanmasına dah.
Lanet olası bir gazeteci.

te
l a f dayanamayınca onu transa sokm uştu. O gece besle, Rjo ko|,armdakl a d ın ın neden olabileceği haşan d ü * ü -
| o lm a s ın a rağmen. Iıâla kana ihtiyaç duyan y ü ç ç te jtfŞ ; i nüncc çenesim sıkn. Kalemi -ya da klavyesiyle- A vru p a vc
olüak çalışmıyordu. Diğer problem leri dc cabasıydı.

Si
Amerika'daki yüzlerce barınağı b ü yü k bir teh likeye atabı-
ş saatten fazla süren yolcu lu ğun büyük bir bölürat-

t
lirdi. Vampirlerin insanların arasında yaşadığı kanıtlanır­
ıdc bulantısı ve göz kararmasıyla mücadele edeni
sa, sonucu işkence, zapt etm e vc en n ihayetinde ortadan
ep www.CepSitesi.Net
H a m iş t i -bu, zorla alıkoyduğu kadına yansıtmak isten*-
kaldırma olurdu. M odern insanların gen ellikle u m u rsa ­
dığf bir zayıflıktı. Yolculuğu hafif, zihinsel kaynaklı bir ı>
madığı, çoğunlukla yanlış olan vam pir hikâyeleri dışında.
İn di geçirmesi hareket halinde oldukları sırada kaçnu»
Soylular binlerce yıldır kendisini gizli tutm ayı başarm ıştı
.C
çdymasıııdan daha iyiydi.
Hu kadar uzun zamandır hayatta kalm alarının tek nedeni
■Güzelmiş," dedi Reıcherı, um ursam az bakışlan kadffl buydu.
hakkım vermiyordu. "N eden onu içeri götürmüyorsa
Ama şimdi, kendi dikkatsizliği -za y ıflığ ı- y ü zü n d e n ,
w

Onun için üst katta bir oda hazırlattım . Senin içiıı te


■o bir seferde h e r5eyı m ahvedcbılırdı. B u kadının n ed en
Üçüncü katta, koridordun sonunda sağdaki oda."
val ' T bnayan yaray durdurm ak için ne gerekiyorsa
w

^ Jcıd ıcn . Uio’nun mırıldanarak teşekkür etmesini’ ak . JPip. idleri yoluna sokmalıydı.
fmcdı. “Elbette, istediğin kadar kalabilirsin. Neye^0*
Kc»'5 mer î b0>, antrcdcn za r,f nıalıkâncnin ortasındaki
w

olursa çekinmeden söyle. B u kadar kısa sürede b-


'iliği yaptığı için Ç e k dostum a hizm etinin » ■ İ S Z L ’ T - S * - 0<" M
vermez eşyalarını getiririm .” -
ntalikânoc. —.l : ■ ‘>dasımn kapısını açtı. H e r barınak
man, kamyon şoförüne parasını ödem ek içi*1 c - ■ « içerisi loştu; p c n ^ l c t T M n Z
gü-
, ,*nı engellemek l,ltra" y" lc ' 5'nUr, b u çe v irip b a k tığ ın d a . A n d r c a s R c ı c h e n ,n a ç ık k a -
^ iJ o m k panjurlar takılıydı. Rio. Dy.an'U
B,4‘ T k o rid o r d a d u r d u ğ u n u g ö r d ü . “ O d a y ı ra h a t
onu nl, yatağın üzerine bırak,, h*
pırım ö n i,,ı,dRCı o , -
Rahat. satenle örtülü yatağm üzenndc V.„.,rkcn dedtyam na ^drp sırt vc el çantalarını Alman
tiyle pek tehlikeli görünmüyordu. Masum görüW i ^

et
^ T n aldı. “Bunlar şimdilik yanımda kalacak."
sessizi# neredeyse meleksıydı. yanaklarındaki ve t„ ' JlİJ-Elbet'c Nasıl istersen." Rcichcn. Rıo nıın misafir
burnundaki tek tük çiller dtşmda «eni sü, gibiydi. Z
M a s ı n d a n çıkıp kapıyı kapatmasını bekledi ve antik kristal

N
luzıl saçları ateşten bir hale gibi başınm vc oınuzl^ i, , lokınağının altındaki kilidin anahtarım uzattı. “ Rcn-
etrafına düşmüştü. Rio. pürüzsüz yanağına düşen ^
cerc panjurları merkezi sisteme bağlı vc arkasındaki cam ­
tamlanndan birine dokunmadan edemedi İpeks, ^

si.
lara alarm takılı. Malikânenin sınırları hareket detektörleri
kıyasla, kapkara ve pis görünen nasır tutmuş parmaklı^' vc çitlerle korunuyor. Ama bunlar insanları içeride tutmak
da saç telleri gıcırdadı.
I için değil, dışarıda tutmak ıçiıı geliştirildi. Kadının tehlike­

te
Ona dokunmaya lıakkı yoktu. G ü zel saç tutanımı ^ li olduğunu düşünüyorsan, kapısına bir koruma- ”
inaklarının arasında incelemesinin, büyüleyici y ü n ^ g l c ‘•Hayır,” dedi Rio anahtarı kilitte çevirirken. “ Beni ta­
ğın içinde barındırdığı esnek güce hayret etmesinin 14

Si
n ıy o r olması yeterince kötü. B11 işe ne kadar az kişiyi dahil
mı yoktu.
edersek, o kadar iyi olur. O benim sorum luluğum da. U slu
Yatnğı yere doğru başını eğip, hoş kokusunu ciğerlerim olacağından emin olurum .”
ep www.CepSitesi.Net
çekmesinin anlamı yoktu. Ü zerin d e hareketsizce dur®, • Pekâlâ. Yan odayı senin için hazırlattım. Gardıropta
ken ağzı sulandı, yüzü vc boynunun yan tarafı arasıni yepyeni giysiler var. Tazelenmek istersen, odanın banyosu
sadece birkaç santimetre vardı. A niden ateşli ve artan 01 ve saunası da var.”
.C
ihtiyacın yanı sıra güçlü bir istek duydu. Evet. Rio kafasını salladı. Kam yonun arkasında yaptı-
Tannlar aşkına.
ğı uzun yolculuk yüzünden başı hâlâ zonkluyordu. V ü cu ­
Gerçekten de artık ona karşı tclıdıt oluşturmayacağın du gergin ve huzursuzdu, ama yolculuk ya da inişli çıkışlı
w

mı sanmıştı?
ruh halını bu yüzden suçlayamazdı. Kapalı dudaklarının
Yine yanılmıştı, bilinci yerine gelirken gözlerini kırpış­ ardında dılını uzayan dişlerinin üzerinde gezdirdi.
w

tırdığı sırada yatağının yanında doğruldu. US kulağa harika geliyor," dedi Rcıchcn'a.
Transın etkisi geçiyordu; Rio odadan çıktığında etki*- lercıhen buzgıbi soğuk bir duş.
mamen ortadan kalkacaktı.
w

Biraz daha kıpırdanınca hem en yanından uzaklaştı ^


dişleri uzamıştı, daha fazla kendini ele v e r m e d e n
odadan çıkmalıydı. b fS n m l Z « r n^ ' Y k b ' rl,ktC P n 8 ’dan
düşünüyorsa, Berlin ya da civarında
86
r A n o n a d o ğ r u b i r k a ç a o .n « —
b.r yere vardıklarını Urk etmek her şey, ,çm
^ecdeş-m?" ^ /amandır orada otu rm u ş ben,
kjnşık hır lıale getirmişti. Avrupai şık bir sü„, and|rJhH
bir edada, satenle kaplı geniş b.r yatağın <>r,as,tldj *n|°S Bana ne W » " * b ur^
aîvorsun.
dığında. her şeyi rüyasında görüp görmediğilldcn ^
olamadı. « + * * * * * ■ ,U y im ;

et
Neredeydi? Ve ne zamandır buradaydı? 0» » ^ ; b , * . U yu rken > .n . k a d .n m a k
Tamamen uyanık ve tetikte hissetmesine rağmen, iş­

N
kalın bir pamukla sarılıymış gibi duyuları bulanıktı. ^ , bir hakaret olarak görm esi gerekip gerek-
Belki de hâlâ rüya görüyordu.
« S h » « « •s t n ı * * r ’ * * * “ ■
Belki hâlâ Prag’da bir yerlerdeydi ve lıaurladığ, ^y,

si.
„ Inlde neden gitmeme izin verm iyorsun.
hiçbiri aslında olmamıştı. Dylan kom odinin üzerindi G ü l ü m s e m e s i y l e ağzının sert çızgtsı yum u şad ı. Y ü z ü ­

lambayı yaktı ve yataktan kalkıp lüks odanın öteki tarafa nün sol carafinda şakağından çenesine kadar u zan an yara

te
daki uzun pencerelere doğru gitti. G ü zel perdeler,ve.g^ olmasaydı, çok yakışıklı olabilirdi. Başına gelen kazadan
neşliğm ardında pencereleri kalın bir gölgelik örtüyo^Sl
önce yakışıklı olmalıydı.
Açmak için çekebileceği bir ip ya da onun gibi bir şcyarıi

Si
“İnan bana seni serbest bırakmayı ço k isterim .” dedi.
ama hiçbir şey bulamadı. Panjur cam ın üzerine kilitlenir, 'Ancak ne yazık ki seninle ne yapacağıma tek başım a karar
gibi yerinden kıpırdamıyordu.
veremem."
ep www.CepSitesi.Net
“Panjur elektronik. Buradan açnıaıı m üm kün de# 1 ö D 40 halde kim karar veriyor? D aha ö n c e k o rid ord a ko­
İrkilen Dylan tok ama artık tanıdık olan erkek sesıct nuştuğun adam mı?”
doğru döndü.
Sadece yarı baygındı ama odaya getirild iğin d e, k o n u -
.C
CJydu, odanın öteki ucundaki za rif antika bir sandalyei
şan iki erkeğin sesini duyacak kadar kcn d ın d eyd i -b iri şu
oturuyordu. Karanlık ve aksanlı sesi tanıyordu fakat gölge­ anda gözlerim ona diken adama aitti, d iğeri ise aksanm a
lerin arasından ona bakan adam görm eyi beklediği pis ’/t
akılına bır Alm ana aitti. Etrafındaki antika m obilyalara
w

yırtık pırtık giysilerin içindeki kaçığa hiç benzemiyordu.


Temizlenmişti, üzerinde yeni kıyafetler vardı -kollanın n£ ‘ l,‘ ! b” T " k « * » * « M . perozla-
1 b“ “ m ilyonlarca d o la , d eğ erin d e b „
w

kn irdiği siyah bir gömlek, siyah pantolon ve muhtemele:


Italyan ve pahalı olan siyah mokasen ayakkabılar giymiş
w

Yeni yıkadığı koyu saçları parlıyordu, pis tutamlar hal,c' “Büras, ncrcst b ^ u8° J ÜnCn Pa"JUrlar Vard'
de yüzüne doğru düşm ek yerm e, gözlerinin sıra d»?* ^ rargâhı mı?H Dvi Ul* • **m et casusluk şebekesinin
yoğun topaz rengini ortaya çıkaran espresso rengi dalpk “Bana iv f gü ldü .
geriye doğru taranmıştı.
88
ço k '
. „ lukklnda o b b i ld # ™ * ç o .
Öne doğru eğilip dirseklerini dizlerine koydll
yü­
yu." ^
-1 layır. bana söylemeyecek mısın? Yoksa h.,yir ndün-».
« in in 'Ç '"dck. g ü çlü vü cu d u n » .
değil misin?" lcS
~Nc kadar az şey bilirsen, o kadar iyi Dy|.,n A| ^ vCn. ve 1 ? |I1K.k istiyordu. A dın ı v c ç o k sa-

et
Bunu söylerken dudağının kenarı yukarı doğru kkındadaha f« IO < ?^ sırlırım b ilm ek istiyordu.
oda olduğundan^ ^ bunun m ağıra. haber ya
sonra katasım salladı. “Dylan. Bu nasıl hır kadın isnı^ 1

N
le?" ' • O g S S S î n » y e ğ iy le hiçbir ilgisi olm ad ığın , ...r a f
Dy lan kollarını göğsünün üzerinde birleşi,r,p 0
nm silkti. “Beni suçlama, bununla hiçbir ilgim yok'^ '

si.
gibi s o n , suna aldır,ş etm eyip. -B ılgısayarın -
piler. müzisyen hayranları vc çevrecilerden olUşan *
Jjk, dosyalara vc e-postalarına göz attım, d cd ı. M aga-
bir aileden geliyorum." Karşısındaki adanı a n la ş ıh ^
nnın fotoğraflarını patronun da dahil olm ak ü ze re birkaç

te
anlamamışa. Sanki pop kültürüyle hiç ilgilenmen^,
kişiye gönderdiğini biliyorum." Sakin hır şekilde p a tro n u ­
vaknni harcayacak daha iyi şeyleri olm uş gibiydi. “D ^ S
nun. lanet. Marie, Nancy ve annesinin isim lerim sıraladı.
ismini bana annem verdi. Bob D ylan'ı bilirsin? Ben doğ.

Si
“Ç o k fazla çaba harcamadan onları b u lab ileceğim ize e m i­
duğumda ona çok hayranmış. Erkek kardeşlerim deisi^.
min ama bana onların adreslerini ve nerede çalıştıklarım
lerini müzisyenlerden aldı: M orrison ve Lcnnon."
söylersen, işimiz çok daha çabuk biter."
ep
“Saçma." diye karşılık verdi onu kaçıran kişi.
www.CepSitesi.Net
Unut gitsin." Dylan özel hayatının b ö y le sin c rahat bir
“Daha kötüsü de olabilirdi. N e de olsa, yetmişli yıllan
şekilde deşilmesi fikrinden hiç hoşlanm am ıştı. U y g u n s u z
ortalarından bahsediyoruz. İsmim Clapton ya da Gırt'un-
bir şekilde merakını çekmiş olsa da tanıdığı h iç k im se h a k -
.C
kel de olabilirdi."
jhntbta adama ya da güvenilm ez yandaşlarına b ilg i VCr-
Adanı gülmedi, delici topaz gözlerini ondan ayırmadı
İsimler önemsiz değildir. Ç ocu kken tüm dünyanı belir­
w

ler ve sonsuza dek sürer. İsimlerin bir anlamı olmalı.” Î S '" X Ü


; mde t ? bİr " ‘ade belİrdi' “V erdm bile.'
Dylan ona alaycı hır bakış attı. “ Buıııı ismi Rio olantu allığa kapıldı. Başka b ' Sf * lerini d u y « n ca u m u t -
w

adanı mı söylüyor? Evet. Alman arkadaşının sana öyleb sandalyeden kalktı, iri "_§C>,SOylemcy in cc’ adanı zarifçe
tap ettiğini duydum," diye ekledi gözlerini kısarak. Hjil kaslar vardı. ^ U xrucudun u n her ya n ın d a
anarsan. Dylan dan daha farklı bir isim değil."
w

“Sormadım. Ve benim adım bu değil. Sadece bir fr


m ı."
gÖre^ dcdl’ “sana yiyecek bir

Gcnsı nc?" diye sordu Dylan. gerçekten merak etnff 5ans, edın. ö y le m i? H a v ır
90

91
* ....................
Hafifçe kıkırdadı. “Sana yiyecek bir şeyler ^
Ycnıek ya da yememek senin karamı. ’ 'Ör,
1 Pylaıı yemek fikrini duyar duymaz karnını,, ^
masından nefiet etti. Açlıktan ölm ek söz k o „llsll 0|^ » fi* » * » » * in J,f

et
hu adamdan ya da arkadaşlarından h.çbir şey kab„|
istemiyordu. Ama Çok acıknuşt, ve ona h,r kâse
yulaf lapası getirse bile seve seve m ,deşm e in d ir c c * ^

N
emindi. ..'..J.fi hatekct ‘ . . ı,.,, 1 k t V . kolunda k ıvırd ığ ı
-Sakın bu odadan çıkmayı aklından geçirine," diyc ck ■■* “ .,( ık k ın ,,,,, w alım

si.
ledı. "Kapı dışarıdan kilitli olacak, ayrıca herhangi bû>
- l î i : k a n i i m # . , »p d o ılilı. İlk b , k , SU .
denemeye kalktığın anda arılarım. Ç o k fazla uzaklaşan*
dan seni yakalayacağımı biliyor olmalısın." ' Z Z , i » * " " ı.dakadedni gösıcıanvk « n . yapındık-

te
Dylan zihninin hassas ve hayvani bir içgüdü^Js^J : jjji türden işaretler olduğunu duşundu.
olan köşesinde bunu biliyordu. Bu adam, her kinişe, * İyice baktıktan sonra hiç de öyle olm ad ığına karar v e r-

Si
mamen onun merhamedndeydi. Dylan bundan hiç be*, dı. Ht( de öyle değil-
lanmıyordu ama her neyle karşı karşıya ise. bunun ser Rio’nıın kollarındaki işaretler m ağaranın d u v a rla n n d a -
derece ciddi olduğunun farkındaydı. İçindeki kadın kı ve içindeki mezardaki tuhaf yazılara b en ziyo rd u .
gazeteci yanı da etkilendiğini v c
epwww.CepSitesi.Net
sadece olanlar hakkimi Elini aşağı indirdi; adamın gözlerin deki parıltı b u k o ­
değil, adanı hakkında da daha fazlasını bilm ek ıstcdiğ' nuda onu sorgulamaması için onu u yarıyordu.
inkâr edemiyordu. "Bana ne anlama geldiklerini sö vlc,” dedi Dylan gözle-
.C
Rio hakkında. ‘»un içine bakarak. "Dövm elerin. N e d e n vücudunda dağ-
"Yüzüne ne oldu?" dakı mağarada olan sembollerin aymışım ta şıyo rsu n ’ ”
w

Adam kaşlarını çatarak ona baktı, bakışı tüm sonıln Ada", cevap vemıcdı. Sess.zce, hareket etmeden durdu.
nın içinde onu cn çok sinirlendirenin bu olduğunu söyfc*
M k ıy a fe tle r i:
vordu. Başını hafifçe sola çevirm esi dikkatinden kaçm.*-
w

yarasım gizlemesine yarayan neredeyse bilinçsizce yaptş Ç,°k daha tChlİkcİ1 S ü rü n ü y o rd u .


bir hareketti. Ancak Dylan çoktan yanık izlerini ve pür- " ni cevabını almaya' ^ ° ld u Sl,n u b iliy o r d u
w

lü tenini görmüştü. G örünüşlerine bakılırsa, savaş )$'


larıydı. En önde mücadele eden birinin aldığı ağır-3
yaraları.

“Özür dilerim.” dedi Dylan, ama ona bunu sor^


92
-E lb cn r .I p lc ıa - n r ! " d iy e t a , . » * v c n ii 1^
,
vVıkscltcrc n -N cd cıı o mag»radak.
*L «i?** mezarda ol»„ Mm,

' ^ S ^ n ^ ö t d ü f t ü n şeyin ne olduğunu bilmıyoı

et
- «zatniau
reddetmek anlamına geliyordu. Ve hu Dylan’ı gerçek^
kızdırmıştı.

N
-Yanılıyorum, öyle m i?” U z u n saçlarım kalduıp boy.
nunun hır tarafına attı. “Şuna bır bak ve bana ııc gördüğü,
D O KU ZU N CU BÖLÜM

si.
tıüi bilmediğimi söyle."
Başım eğip ensesini ona d o ğru çevirerek, ona sıra dip
doğum lekesini gösterdi.

te
Bir Soy Eşi.
Sessizlik sonsuzluk kadar u zu n sürm üş gibiydi. *
L t O S l a İ t Tinrılar aşkına, bunu beklem iyordu. D ylan A lexander ın
Sonra en sonundan adamdan boğu k hır küfür d
ensesindeki küçük kırmızı doğum lekesi her şeyi değiş­

Si
du.
tiriyordu. Salıip olduğu gözyaşı vc yeni ay biçim li işaret
“Bıı ne anlama geliyor?" diye sordu Dylan, ona doğra
doğada çok sık rastlanan bir şey değildi ve anlam ı tartışıl­
www.CepSitesi.Net
başını kaldırıp saçlarını serbest bırakırken, - u ^ a a / k i t a u f
Rio cevap vermedi. Sanki yanında hır saniye daha geçir­
mek istemiyormuş gibi geri çekildi.
ep mazdı. O Y)X
Dylan Alcxander bir Soy Eşiydi.
O dişi bir insandı ama hücre fizyolojisi Soylıılarınkiylc
.C
“Söyle bana, Rio. L ü tfe n ... tüm bunlar ııc anlama»?' uyumlu olmasını sağlayan, özel vc son derece sıra dışı kan
liyor?"
özelliklerine ve D N A ’ya salıipıi. O n u n gibi dişilere nadir
ona hakr T " *>,F SÜFC SCSS' Z k h p , koyu kaşlarını çatarak rastlanıyordu ve Rio’nun türii Dylan gibi kadınların varlı­
w

ğından haberdar olduklarında onları ailelerinden biri gibi


da ö ğ r e n e c e 2 ; ’Î r g ,d ' P ^ koruyorlardı.
w

k ır is l , ' ,(‘(' ru^ «»takıp kapıyı kilitledi, tek başına, kalas' Korunmak zorundaydılar. G elecek vam pir nesillerinin
umunu \ Uy‘,l,nın 8c n dönüşü olm ayan hır vöııc doğn1 ini taşıyan Soy Eşleri olmadan. R i o ’ n u n turu devam
d ö lle n

proğuıden emin bir şekilde o n u orada bıraktı. edemezdi. Melez ırklarından doğan tüm çocıı ar '
w

olması Soyluların lanetiydi -vam pirse 1 varlıklar ı e öze


san dişilerinin hücrelerinin birleşm esiyle ortaya çı '3 b
netik hır anormallikti.

*>4 95
im G ene adam kafasını salladı v r ya*
Dylan Aicxandcr gibi kadınların peşlerine sır.lc|,
^ l,,r bak15 3l,p k,barcJ
kurban gibi dönülmemeli veya sokaktan k a ç ı n ı p *
junlanndaKi ya*
dı. aksine onlara itibar edilmesi gerekirdi. Onlara Vl '
davranmalılardı, kafesleri ııc kadar şık olursa olsun ^ bölgedeki barınakların birinden k ö tü bir
riMİ' diye açıkladı Reichen antrede yaln ız kal-
gibi bir yere kapatılmamalı ya da rızaları olmaksız,^

et
l° b C r ^ı" “G ö rü n ü şe bakılırsa, birkaç gece ö n ce bir kaza
yerde tutulmamalılardı.
d,lW; " Saygın hır vatandaş başsız bir halde b u lu n m u ,.
Barınak malikânesinin parlak maun merdivenleri,,^

N
Omîıı ve ailesi için çok üzücü olan b u cinayet, b ir kan k u -
aşağıdaki antreye doğru inerken. *Cristo nı delo," diyc
sek sesle homurdandı Rio. “ Un que dvsastre.” liibündc yaşanmış.
Rio homurdandı, İnç istifim bozm am ıştı. K an k u lü p ­

si.
Evet, bu gerçekten de bir felaketti vc her geçen dalak,
leri, onlarca yıl öııcc barbar bir yeraltı eğlencesi olarak
daha da kötüye gidiyordu. Açlıktan derisi gerilmişti,
görülüp yasa dışı ilan edilm işlerdi ve vam pir n ü fu su n u n
lenmeye ihtiyacı olduğunu gösteren kırmızıya dönük ahc

te
büyük bir bölümü bu karara katılmıştı. Am a ırkın için d e
renginde olan kollarındaki dennagtijlere bakmasına gerek
küçük bir alanda ııısan kurbanların peşine d ü şü ld ü ğ ü , te­
bile yoktu. Şakakları zonklamaya başlamıştı, derhal uzan-
cavüz edildiği, beslenildiği ve vahşi hır o y u n gibi ö ld ü rııl-

Si
rnazsa ya da beslenmezse baygınlık geçireceğinin bir işa­
düğii gizli, davetiyeyle girilen toplantılardan hâlâ hoşlanan
retiydi.
vampirler vardı. İğrenç bir oyundu, çü n kü dışı ya da erk ek
Ama uyuması söz konusu bile olamazdı, elbette bu
ep www.CepSitesi.Net
için avlanması da. Birlik ile iletişim e geçip, onları büyiık
insanların cıı güçliileri bile bir grup kana susam ış vam p irle

ölçüde çuvallamasıyla başlayan durum un yeni boyutlan boy ölçüşemezdi.


Kan kulübündeki cinayet, görünüşe bakılırsa iki S o y lu
hakkında bilgilendirmeliydi.
.C
Merdivenleri ikişer ikişer inerken, barınağın ön kapı* arasındaki bir anlaşmazlık sonucu olm uştu.

sından dışarı ölümcül güneş ışığına çıkabilmeyi diliyordu. Bunu yapan vampiri bulm uşlar m ı?”

Ama bu karışıklığa kendisi sebep olm uştu ve temizler» cızım ?" f? 3İâ T yC tİ ara5t,r*yorlarmış." R eich en b o -
w

işini başka birine bırakamazdı. Nesil- v e Z Cyip m ctti: “Ö lc n ° kadım vam p ir -İlk
Antrenin mermer zem inine vardığında, Andreas lk* dan. her şeyin b îr ÜyC$İ o ld *tgun-
w

ıchcn birinci kattaki çok sayıdaki odalardan birinin ph "ıası son ar , .d^ d°» ü şm cSm dcn endişe duyul-
kapılarını açtı. Yalnız değildi. Yanında kızılımsı sarı sJÇ'hj Rıu burnu, a anl^ ;'ab*,,r Ç o k hassas bir k o n u .”
w

olan gergin görünen bir barınak erkeği vardı. İki erk ek o En Şüphesiz.”
koyu renk kaplamalı çalışma odasından fısıltıyla kon»}-1* y a rg ,iım a y ct,sı fd a k c t
çıktılar. Rcu lıeıı kafasını kaldırınca Rio ile göz göze£l ^
Aı kadaşuu güven verircesine bir şeyle f ı s ı l d a d ı k t a n •‘•°n ta'"uı- ...
V7
I Rctchcn »vaklı devasz masanın ctra-
(jC . n ^ nun hatalarından daha az pişman
miun yü^ym iyine yapılm a p zh .
görüşmeliyim - ded, R cch cn *. ^ dO ı^ r'
A l n ı n d a belirmeye b a ş U y ^ s o g u k tcn sıldl b“ ,nca- odin,n '
hulanmasa başladığın, hissediyordu ama

et
* * , bul»®*> G ü n c î b ju n ı ^ ^ ,. 2 5 ^ 1* * > - ld' ~ lrd,nl ç,21cnm,s * " “ *•
cknn c? cr ^ tcrvm .’ dedi R e-
^ ^ ■ . y d ı . o zaman bır sürehpne d,şan J

N
İlerlerken. 'G ü v e n i, bır dış hana b ag a n -
‘‘ " S Î k b p n baypnhğ, onu yere serm ez*. sekize basıp operatörümüze ulayabilirsin Burçda
kadar kalabilirsin Kimse sen, rahatsız etmez.

si.
-Bır sorun mu var?" diye sordu Rcıchen, e n d i* *

•öeıı iyiyim, aıve nom uraanuı k io Rio başım eğerek teşekkür em . ____ _
Öteki vampir düşüncesini dile gerirm rv* u “Ba5ka bır **** lhdyaCin w ^ U^ 0 m k

te
* * * * * t a * ita . ı i b '. - “ **1 ' ^
» 1 1 İ t a * - Rio'»un U t a . S L , I S r ' ‘ ' ‘Evet,* dedi Rio. “Aslına bakarsan, ona siy ecek b ır şev­

Si
eğının alnnda renklen k o y u la y a n .^ c n n e kavdı £ ler getireceğimi söylemiştim.
am olduğunu ıddıa edebilirdi ama tenindeki bu £ Reichcn gülümsedi. ‘ O halde gidip ona özel bir şev ha­

uu her• M
«1U «fV zaman
U IIO Jİ ele
a v verirdi.
V V IU U J. LLanet olası
H İ llk l U ep
lıd J İ şevler www.CepSitesi.Net
Js- \ JVİ ; 'w t 4^ 7y . lci T
adatayım."
k.Uta.-------
ampirinin ruh halini ortaya seren duygusal\ baromentic
A _ "Teşekkür ederim." dedi Rio. “ Hey. R eıchen. Bilm en
İhıydı -açlıktan tokluğa, öfkeden neşeye, şehvete, nrc gereken bır şey var. Yukarıdaki d iş i...O bir S o y Eşi. Birkaç
.C
unıyctc ve hemen her şeye. dakika öncesine kadar bundan haberim yoktu aına işareti

O sırada. Rio'nun dermagliflcn koyu kırmızı, mor • taşıyor. Ensesinde."


“Ah.“ Alman vampir bır süre bunu düşündü. “ B u nu n
vahin tonları arasında gelip gidiyordu -acı çeknğı ve *
w

ne kadar önemli olduğunu biliyor mu? Ya da g en kalanı­


Idugunun banz bir kanıtıydı.
“Hattı güvenli olan bir telefona ihtiyacım var. &- mız için?*
w

Hayır. Henüz bilmiyor." Rio. RcıchcnTn masasında­


eıchen’a.
ki kablosuz telefonu alıp tuş takımında sekize bastı. Sonra
1lemen. M üm künse.”
birlik yerleşkesine bağlanmak için özel numarayı tuşladı
w

Elbette. Gel, ofisimi kullanabilirsin."


Hiçbir şey bilmiyor. .Ama içimde her şevi ona vakında
Rcichcn yeğeniyle görüştüğü odaya doğm onu okf
^ıklayacağıma dair bır his var."
•esi için Rio'ya işaret etti. İyi döşenm iş geniş Ç*h$nU ^
D halde, hanimeIcndı için bir kokteyl hazıriasam iyi
barınak malikânesinin geri kalanı gibi Eski Duny*
j lfClcnwe- burada daha biıyiik bir sorunum uz var. C.nrıı-
olacak. Sert bir kokteyl." Reichen ç a la n a od*,,,,
kapışma doğru ilerledi. -Yenıcğı hazır olduğunda J ^ ■'-iırsa kadın gazeteci bir S o y Eşi, G id eo n
i lUiv... ^
bakıl»rsaolsun. Ciddi misin?
her venrim. Herhangi bir şeye ihtiyacın olursa, sö yi^ tıü^
yeterli." ^ % -.Mı. Ianel lekesini kendi gözlerim le g ö r d ü m d i y e ya
“Doğum iv...

et
“Tefekkürler."
nıdadı Rio. laboratuarda, yanındaki birine telaşla anlaşıl­
Gideon
Ağır ahşap kapılar kapanır kapanmaz. Rio dıkkatmj U
maz bir şey mırıldandı. Sakın hır şekilde tok sesiyle yanıt
tın öteki ucunda çalan telefona verdi. Yerleşkenin bılg^

N
yar sistemi devreye girince teknik laboratuarın nunuris - veren İlk Nesil, b irliğ in kurucusu vc lideri olan L ocan dan
VI i v -
tuşladı.
başkası olamazdı.

si.
Harika, diye düşündü Rio. G ru b u n en kıdem li savaşçı­
Gideon hemen cevap verdi. “Anlat, dostum."
“Rcichen’ın evindeyim,” dedi Rio. bu gereksiz bir bil- sından haberleri gizlemek gibi bir niyeti olm asa da şim di
giydi, çünkü yerleşkenin sistemi gelen numarayı çoktan ona

te
C it k o n d ik ta b —
tanımış olmalıydı. Ama Rıo’nun kafası çılgıncasına | jy
Rio?’
luyordu. Hâlâ mantıklı düşüncbiliyorken her şeyi aniı:-

Si
malıydı. “Sonınsuz bir yolculuk oldu, kadınla birlikte tek
Rcichen’ın bannağmdayım.” "Pekâlâ. Bekle. Sen, görüntülü gö rü lm e ye ak u ra ca-
“Onu bir yere kapattın mı?”
“Evet," diye yanıtladı Rio. “ Ü st kaı ep www.CepSitesi.Net
” " r İo hoşnutsuzlukla dudaklarını büktü. "B en de o yle
dinleniyor." düşünmüştüm.”
“Güzel. İyi iş, adamım.” Karşısındaki geniş ekran açılınca kafasını kaldırdı. Yan
.C
Bu haksız övgü üzerine dişlerini sıktı. Artan açlığı vc od aya açılan bir pencere gibi ekranda, Boston daki y e rk Ş -

baş dönmesi birleşince aniden nefesini içine çekti. Boğuk kenin laboratuarında oturan G ideon ve Lucan m göri n -
bir küfürle nefesini verdi. tüsü belirdi. Açık mavi gözlüklerinin üzerin d en bakan
w

“Sen iyi misin Rio?" Gideon’un bakışları yoğundu, kırpık, dik sarı saçları her
“Evet.” zamanki gibi deli bir bilim adamını andırıyordu.
w

“Evctmış," dedi Gideon. Vampir sadece teknolojik ko­ Çattığı kara kaşlarının altında, Lucan’ın da bakışları cıd -
nularda deha değildi, üzerine kürekle at pisliği atıldığ10 dıvdi, açık gn gözlerim kısıp birliğin konferans m asasının
w

da esrarengiz bir şekilde kokusunu alabiliyordu- Bir kıt " i ılım saran büyük deri sandalyelerden b irin e yaslandı.
öteden atılsa bile. “ N eler oluyor? Sesin hiç ıy> gclm ^ Kadın barınakta güvende, hiçbir şekilde zarar g ö rm e -
dostum." b ilâJ yC aç,kh,m ya ba*lad> R «o. “Adı D ylan A lcxan d er,
Bıo zonklayan şakaklarını ovuşturdu. “ Benim K,n V>»r dosyalarından anladığım kadarıyla N c w York'ta
100
101
yaşıyor vc çalışıyor. Yirmili yaşların,n voııu,l(|a o|(J ama hala d t ı -
II V J r a k p l a n l a r ı n ı o n a y l a d ı

tahmin ediyorum ama neredeyse ot,,/ 0|IIU , ' ' K r„, b*s>'” ' JİU£ , P konu vardı “Bugün Prag'dan
va- IITUlı i ■
fîcrck,y‘,r E v c d ö n m e s,n ıb ck J e y c n
•Rio." Lucan öne doğru edilip Rio'rıun görüm,u

et
eve yansıdığı ekrana dikkatle baktı. “Ona birazdan d*'* ^ " * * * B’ rdl G İ‘
riz. Neyııı var dostum? Şubat tan ben ortalarda y o ! ^
sakın alınma ama berbat görünüyorsun ." ''"’-Hcyb.ndan bir grup e-p<*u yolla ve birkaç gü n g rcı-

N
Rio kafasını sallayıp elini terden ıslanan saçların,, te r in i, en kısa Z2m2nd2 onları arayacağını yaz.
sinda gezdirdi. “Ben iyiyim. Sadece bu sorunla ı|gj|^ •Ptkı ya m a ğ a r a d a ç e k t i ğ i fotoğraflar?" diye sordu R io.

si.
ortadan kaldırmak istiyorum, anlarsın ya?" Bu somya Lucan cevap verdi. “G ideon kadının fotoğ­
Dylan Alexaııdcr’ı mı, fotoğraflarını mı yoksa onu ; r a fmakinesinin ve bilgisayarının sende old u ğun u söyledi.
dürmesi gereken depo patlamasından b e r i yaşadıklarının F i m d e o fotoğrafların bir kopyası olan herkesin b izim için

te
kastettiğinden emin değildi, ötmem gerekirdi, [^ j{J tehdit oluşturduğunu anlaması gerekiyor. B u riski göze
"11er şey yolunda, Lucan. alamayız. O nedenle, hikâyesini bitirip gönderdiği tüm

Si
Vampir bakışlarını ondan ayırmadan hattın öteki ucun- Fotoğraflın yok ederek bize yardım etm ek zorunda."
dakı görüntüyü değerlendirdi. “Bana yalan söylenilmesin- ‘Ya işbirliği yapmazsa?" Rio onunla konuşm anın nasıl
den hiç hoşlanmam dostum. Birliğin hâlâ saha-BivcMf gideceğini şimdiden tahmin edebiliyordu. " O zam an ne
güvcnemcycccğını bilmeliyim. Bizim W )Jusınr ep www.CepSitesi.Net
yapacağız?"
“Sahip olduğum tek şey birlik Lucan. Bunu biliyor­ -İlenşım içinde olduğu o kişiler, takıp eder ve fotoğraf-
sun."
dn nıak için ne gerekiyorsa yaparız."
.C
Bu doğruydu vc zeki İlk N esil'i tatmin etmiş görünü­
yordu. Eıı azından şimdilik. ZTZ’Tu""'"" * » * . R io .

“Demek orada tuttuğun gazeteci bir Soy Eşi." Lucan


Eşi
w

ıçını çekip güçlü köşeli çenesini ovuşturdu. “Onu da ge­ olarak, haf.zasm, « I u ‘*t,y o rd u - Soy
tirmek zorundasın Rio. Boston’a. Öncesinde ona Soylulu
w

ve bizimle olan dışkısı hakkında bir şeyler açıklaman p**


kcbılır, sonra onu buraya getirirsin. Gideon ulaşım konu ^ l'P n d u , v c tn ^ b 'z c b İ ™ fu la r ın
>uyla ilgilenecek."
w

L>ığer savaşçı çoktan klavyesinde hızla bir şeykf


nuya başlamıştı bile. “Yarın gece özel jetim izin sızı T#
I lavaalanı'ndaıı almasını sağlayabilirim.’'
IU2

103
Rio kafasını salladı. "Ben hallederim I „
“Halledeceğini b i liy o r u m dedi, s ö z l e r ^ *
okunu ne de şüplıc vardı, ona güvenjyord',,dc nc*Hcw
-Evet?" ' ^'o?- ^
“O kurşuni j/jfleri fark etm ediğim j Sar)
Kıstığı gümüş rengi gözleri uzaktan ona oddü ’ d0Stürr>-

et
lendiğinden emin ol. Bu g ece.” * ^dı.

N
ONUNCU BÖ LÜ M

si.
. , . Dvlan geniş yatağın başucuna yakın bir y e r a -

te
c e p telefonunun ışıklı ekranına bakıyordu.
Sinyal aranıyor... Sinyal aranıyor...

Si
Istırap verici bir şekilde ağır çekim de m esaj te k ra rla n ır­
ken , “Haydi ,r diye fısıldadı. “H aydi, çalış, lanet o la s ı!”
ep www.CepSitesi.Net
T\ l \ - W . l z i te l jJ jc D 'l. C Sinyal aranıyor.. .
Sinyal bulunamadı.
“Lanet olsun.”
.C
Onu kaçıran kişiye cep telefonu k o n u su n d a yalan s ö y ­
lemişti. İncecik cep telefonu bunca zam an d ır k a rg o p a n -
tolonunun yan cebindeydi, ancak te le fo n u n u n o lm a sı p e k
w

dc ^mc yaramıyordu.
w

J - Ç m d e ^ t ^ r ' hlzm ctl o r u n lu y d u . D y la n son b ir

hcP hüsran olmuştu' m " " 3™m ,Ş am a “ " “ t


w

* * değerli bataryasm, t ü k l Z T yapt l P


«ün sonra telefonun, ' *!' yah atc ^'kt|ktan b ır-
cu,ü ?|n,bın,s,nı kavbetm' Ve gÜÇ d ö n ü >tü rti-
***■ * ,m di d* b ataıyas, sad ece
,kt kademe gösteriyordu vc babındaki m»,,,,, .
görünmüyordu. v,ıfdu ama ona bakarken bakışlarına durgun v« rırrrdrysr
,|, hır teslimiyet lı.ikıındı Sanki hallı fmrM grr< keıı r.ıt-
Sanki dununu vurgulamak istercesine, kapUnı
M li ~
adıldı vr dışarıdan biri k u s u l kapı tokmağım çeviri bir ışı varmış gibi.
sİ? •Eğer bana zorla bir şey yaptırmayacaksan, neden Kıtıa
Dylan lıciıien cep telefonunu aıkasındaki yas,
yemeğimi getirmiş gibi görünüyorsun?"

et
na sakladı. I üks hapishanesinin kapısı açıhrkcn c C ^ soll
-Seninle konuşmaya geldiril, hepsi bu. Sana açıklamam
indiriyordu.
gereken bazı şeyler var Bilmen gereken şeyler "

N
Rio yiyeceklerle dolu tahtt bir tepsiyle içen gj^j y
Nihayet istediği cevapları alacaktı. "Pekâlâ. Beni bura-
pişmiş ekmek, sarımsak, kızarm ış et kokusu Önünde J
dan ııc um an serbest b.rakacagun söyleyerek bulayabilir-
/uliiyordtı İzgarada pişirilmiş kalın tavuk dilimlen,

si.
sın.
ne edilmiş kırmızıbiber ve soğaıı, peynir ve taze yrşılhkk
-Yakında." dedi. "Yarın g e ı< A m eıık ı ya ıiç u »gı
dolu sandviç gözüne ilişince D ylan ’ııı ağzı sulandı.
"Beni Amerika’ya gen m ı götüreceksin?" bazla um ut
1 larıka görünüyordu.

te
dulu olduğunun farkındaydı, özellikle de senaryoya ı> lıalâ
“Söz verdiğim gibi, işte öğle yem eğin." i-wLOSlQ.ll
dahilken. "Yarın beni bırakacak mısın? I*ve gitm em e ızııı
Umursamazca om uzlarım silkti. “Sana söyledim, buu

Si
mı vereceksin?"
verdiğin luçbır şeyi yem eyeceğim .
Yavaşça yatağın ucundan pencereleri gölgeli duvara
"Nasıl istersen."
doğru yürüdü. Bir om zunu duvara yaslayıp kaslı kollarını
ep www.CepSitesi.Net
Iepsiyı yatağın üzerinde yanına bırakn.V-Dylai» lob |Q> göğsünün üzerinde birleştirdi. U zıııı bir sure hiçbir şey
sandviçe ya da taze çileklerin ve şeftalilerin bulundu^ söylemedi. Dylan'ııı içinden çığlık atmak gelene dek ö y ­
kaseye bakmamaya çalıştı. Tepside ayrıca soda vc iki buçuk lece durdu.
.C
parmak kalınlığında tatlı ve dum an gibi kokan, pahalı İs- ‘‘Biliyor musun, bu sabah Prag’da biriyle buluşmam
kı\ viskisine benzeyen açık sarı bir sıvının olduğu küçû» gerekiyordu Patronumu tanıyan vc m uhtem elen onu
bu kokteyl bardağı vardı. Babasının her gece içtiği‘«M çoktan arayıp beni soran biri Bugün öğlen N e w Yorka
w

benziyordu. l\uşıını vat. b.vdc beni bekleyen insanlar var. Bent sokak-
I ıkör yeıneğe kattığın yatıştırıcıları daha kolay >'’ • tan koparıp kimsenin yokluğum u fark etmeyeceğim bek­
leyemez- "
w

ou indirmem için un yoksa ilacı içkiye mı kattın?


S jiu ilaç vermek gibi bir ınyetım yok. P yB n “Kimse som beklem iyor"
Ih'laıı m kalbı hızla atııuya başladı, sanki beytimin he-
w

^ d u içtendi k. neredeyse ona inanacaktı, "tçki.


'dursa rahatlaman için Sem hiçbir şeye zorlaınay* algılayamadığı ama vücudunun farkında olduğu bü-
I lalı! dedi Dylan, az Öncesine kıyasla lıarckt thr “A b ^ ' v,'k l,ışıyor gibiydi. “ N e ne dedııı sen7"
^! dı gışıklığı lark etmişti, I lâlâ iri yan ve teldik' I' )•' 1 c,“ . aıkadaşların.ı vc çalıştığın yere güvende oldtı-
llw
107
#an anu bır vtlrr onlarla iletişim e K cçc.ncycCcftlI| nlııı.ık için
lU y -Yoksa hır parçası
dı " Çsi^kınlıftU** *-'rk cd in ce» 1 ,CT * ' birkaç d a k ^ ^ gtılay
ı vur»»--/
»>ec<Icrı
senden bır c-ııu ıl aldılar, onlara hır »üre «lal,., ^ ***
d ^ ^ J S î S l n i ' b i t e m c d i . İçgüdüsel b.r şekilde
dolaşacağını söyledin," diye ekledi. ruP*yı»
Dylan bııyuk bir öfke d uydu, a/ önceki farkındı, f>vUnnel^ X S ı » y - - ' 1' c' ineBötlirdü ,
fl"” ‘“ " u k a k afa*"' u llad ı. "B u nadir rastlanan b.r d o -

et
çok daha güçlüydü. “ Patronum la iletişime mi
Kl, ,i n yüz bin. belki de daha az sayıda d r,, b u
nemle de mi?" Işı şu an um urunda değildi ama bu
S ^ ı y o r . BU işareti taşıyan kadınlar -senin p b ı.
annesiyle iletişime g eçti# düşüncesi Dylan'ı ^

N
, £ «<>k b eld ir. B u senin b.r S o y E ,, o ld u ğ u n anla-
kızdırmıştı. Bacaklarım yataktan aşa# indirip a ya ^ ^ J
geliyor. Sen... p b ı kadınların ö z e l- yeten ek leri var.
öfkeden titriyordu. “Seni adı herifi Seni çıkarcı pisj,^

si.
Seni diğer insanlardan ayıran özel yetenekler."
Rio geriye doğru adını atıp yolundan çekildi. “Bu».
“Ne tü r yetenekler?’ diye sordu Dyl.ın, bıı konu şm ayı
rekJiydı Dylan. Söylediğin gibi, soruları olurdu. İnsani
istediğinden etııııı değildi.
s ü rd ü rm ek
senin için endişelenirdi."

te
“Duyu ötesi yetenekler. H erkes farklıdır vc h erkesin
“Ailemden uzak dur. beni anlıyor musun? İ lu i Q $ i â İ t
farklı kapasitesi vardır. Bazıları geleceği ya da geçm işi g ö ­
pacağın umurumda değil ama ailem i bu işe karıştırma!"

Si
rebilir. Bazıları bir nesneye dokunduğunda geçm işin i o k u ­
Lanet herif nasıl da sakin vc düşünceli görünüyordu
yabilir. Bazıları fırtına çıkarabilir ya da etrafındaki canlılara
hem de insanı çıldırtacak kadar. “A ilen güvende Dylan ; ,
hükmedebilir. Bazıları basit bir dokunuşla iyileştirebilir.
ep www.CepSitesi.Net
Sen de öylesin. Yarın gece, seni A m erika'yi; benim Hbiojc i f
Bazıları ise düşünce gücüyle öldürebilir."
mc ait gizli bir yere götüreceğim . Sanırım oraya vardığındi
Bu çok saçma," dedi 1)ylan. “ D ergiler ya da bilim kur-
şimdi duyacağın birçok şeyi anlaman senin için dahakob gu filmler dışında hiç kim senin bu tür yetenekleri y o k -
.C
olacak." tur." 7
I>y,an ona baktı, seçtiği tu h a f kelim elere anlam veremi­ Adanı homurdandı, dudaklarının kenar, kıvrıldı. O n a
yordu: Benim tiinim.
w

lı t ' ” " d.CİİC' t° PaZ bak' ^ " y l a o n u çö zm ey e ça-


“Burada neler oluyor? C id d iy im ... bilmek istiyorum
Ycicncfcn 7 !", ° ZC‘ b‘r yctc,lc^ n “ b u ğ u n a em m im .
l^uict olsun, bu adamın karşısında sesini yitirecekmişg1 7 . " c !)Ybn Alezandcr?"
w

**1 titremeye başlamıştı -ondan özgürlüğünü v'111' Icrını dcv7 ||1'na“ ln '" K j,-,sl1" sall-*y'P um ursam azca g ö z-
mahremiyetini ihlal eden bu yabancının karşısında-
w

* * î * n e söylesin. zayıflığım asla belli c t n . ^ 1’ Ama tüm bu süre içinde o n u her zam an farklı kılan
tek şeyi düşünüyordu: ö lü le r le olan gü ven ilm ez ve açık-
1 " ' , l » Söyk Bana gerçeği söyle." v,„
kuumaz bağlantısını. Ama tarif
"Senin hakkında mı?" diye sordu, kalın, aksan*1' u
du. Bu ettiği şeylere benzerniyor-
tamamcı, farfcl, l,lr 5cydl
İÛB
109
Yoksa değil miydi? , k e ld i, bakışlarıyla hareketlerinii u U p
-Bana açıklamak zorunda değilsin,- dedi ad
T m «■ *« » t
dece diğer kadınlar gibi olmamanın bir sebebi <İu ‘ ^ fdiy°r ' „ lvonını. B u n u n da bir sebebi var.
bil. Belki de dünyaya uyum sağlayam adığa h^ üK & Accîf"tmeden kelimelerini seçm eye çalışırken «daya

et
sundur. Senin gibi kadınların çoğu, insan n ü f ü s j ^
kalanından çok daha hassas. H er şeyi daha farklı ^ dCr' ç ü ! . Y r £ ksuad»n bir erkek d e ğ ilin , Bundan ço k
ve hissediyorsun. Hepsinin bir sebebi var Dylan

N
Bunu nasıl bilebilirdi? Hakkında bu kadar çok^ dll£ l u n daha önce gördüğü erkeklerden daha er­
anlayabilirdi? Dylan söylediklerine inanmak isten ^ î kek* olduğunu itiraf etmeliydi. Ebatları ve g ü cü bile onu

si.
Tarif ettiği şeyin bir parçası olduğuna inanmak istenü^ farklı bir sınıfa koyuyordu. Am a u n ı anlam ıyla b ir erkekti,
du. ama onu herkesten daha iyi anlıyor gibiydi ona bakış tarzından, yüzünde vc vücudunda dolaşan ba-
Şaşkınlıkla ona bakmayı sürdürünce, “Soy Esler» bunu arılayabiliyordu.
kışlarından

te
özel yetenekleri vardır," dedi Rio. “A m a en sıra d ^ v.^ Gözlerini kırpmadan dikkatle ona bakm ayı sürdürdü.
nekleri benim türüm le yeni bir hayat yaratabilmeleridir.* “Ben Soylulardan biriyim Dylan. Sizin d eyim in izle, tam

Si
Tanrı aşkına. Yine aynı şeyi söylem işti -kasıtlı bir seki­ anlamıyla, ben bir vampirim.”
de kendi türünden bahsediyordu. Şim di de seks ve üreme»: Şaşkınlıkla dohı bir saniye boyunca onu yanlış anladığı­
mi kastetmişti?
W w wep
Dylan ona baktı; Prag'daki otelde onu ne kadar çabawww.CepSitesi.Net
nı sandı. Sonra, Rio odaya girdiğinden beri hissettiği tüm
Mta.pl huzursuzluk vc gerginlik üzerinden kalktı.
ve rahat bir şekilde güçlii vc tahrik olm uş bedeninin altını Aman lâıırım! Kahkaha atmasına engel olam adı. N e ­
aldığını hatırladı. Ü zerin e bastırdığı tüm kaslarının sıcai-
.C
redeyse histerik bir şekilde gülüyordu, şaşkınlığı ve neşesi
lığmı anımsamak hiç de zor olm am ıştı ama bunun neden tUm ^ » l i g i n i amuda yo k etmişti. "B ir vam pir. G e rç e k ­
kalp atışlarını hızlandırıp gü çlü kle nefes almasına nede* ten mır Çunku bu. olduğunu d üşü nd üğü m şeylerden çok
w

olduğunu bilmek istem iyordu.


8Cİİy° r' ° rdl,y |a M a n t ı l ı b in . h ü k ü m et
Onu bu tür bir perform ansa m ı hazırlıyorduk Yok* >a da terörist değil, bir vam pirsin!”
farklı olmak, şimdiye dek bilm ediği gizemli bir dıiııp" K,° gülmüyordu.
w

ait olmak gibi şeylerle baştan çıkacağını d ü şü n ece k k j


'zl'yontu. K.ıf,1 ye? " u n bpırdam ad-m d uruyordu. O nu
saf olduğunu mu sanıyordu? ı
w

»UM içir, bckliyoldu. ' " P 6Ölümsemeyen gözlerin e bak-


1lem neden buna inanm alıydı kı? E n s e s in d e k i oku'
doğum lekesi yüzünden mi?
Û Îö r •W arladl D y 'a" “B u - uıan-
Avcunda hâlâ sıcaklığını v c karıncalandığın H'
doğum lekesi. Elini aşağı indirip kollarını etrahn-1 * " la,i", ° '- * M n ı görüyorum . A m a gerçek bu.
no 111
İstediğin buydıı Dylan. Tanıştığımız andan beri i ,ıcdi. Çekilemezdi -yakıcı, neredeyse Inpııotız,- cd- o
şey buydu -gerçek. Artık biliyorsun.” ,sic%
kılnn bakışlarıyla onu olduğu yere çivilem işken bunu v.-
Tanrı aşkına, bu konuda ço k ciddi göhınüy0rdu „ top-lZ
ıu r-
ya burada yaşayan diğer insanlar? Sakın bana bu k,K ^ pjnıazdi-
N efes alıyor muydu? Tanrı yardımcısı olsıın, em in d e ­

et
malikânede başka birinin olm adığını söyleme, çüı^, p " ğildi. H a fif dokunuşunu teninde hissetmeyi bekledi, bunu
dorlarda yürüdüklerini ve fısıltılı konuşmalarını dııvd
ne kadar çok istediğim fark cdıııcc şaşırdı. A m a yavaşça eli­
IVki ya onlar? Onlar da vam pir m i?”

N
ni yan tarafına doğru indirdi.
“Bazıları,” dedi kısık bir sesle. “Erkek olanlar Soylu;
B.ı$ın< kulağına doğru yaklaştırdı. Boğazında sıcaklığını
barınakta yaşayan kadınlar insan. Senin gibi S o y E ^
hissettiği sesi fısıltıdan ibaretti, 'yem eğim ye D ylan B es­

si.
Dylan irkildi. “Böyle söylem eyi bırak. Bu çı|g,n ^
lenmeye ihtiyacın olduğunu bildiğin halde, çu zcl bir ve-
seninle birlikte yolculuk ediyom ıuşuın gibi davranm*, ' > -r

bırak. Hakkımda hiçbir şey bilm iyorsun.”

te
"Yeterince biliyorum ’ Başını eğerek ona baku.^1^
sizce yaptığı hareketi neredeyse hayvansıydı. “Üzerinde!; Rio kapıyı kilitleyip yan taraftaki misafir odasına girdi,

Si
işaret hakkında bilmem gereken tek şey Dylan. Artık bu­ yumruklarını sıktı. Bu tür bir durum un nezaketle ve us­
nun bir parçasısın, ayrılmaz bir parçası. Bundan hoşlannl talıkla üstesinden geldiği bir zaman olm uştu. Aııcak şinıdı
da hoşlanmasak da öylesin."
ep www.CepSitesi.Net
W \ y \ V İZ İ t â l ) f l
“Hoşlanmadım,” dedi, yine gerilm eye baştaîıİışn. m
kendisini bıı rolde hayal etmekte zorlanıyordu. Açık sözlti
vc duygusuzdu. Bütün suçu geçm eyen baş ağrısına ya da
odadan çıkmama izin verm eni istiyorum. Evime, aileme içini kemiren açlığına atamazdı.
işime dönmek istiyorum. O lanet olası mağarayı ve «:u
.C
Dylan Alexandcr’la nasıl baş edeceğini bilm iyordu.
unutmak istiyorum.” Onu ya da inatçı tepkisini nasıl algılaması gerektiğim
Hafifçe kafasını salladı Rio. “Artık bunun için çok bilmiyordu.
Geri dönüşü yok, Dylan. Ü zgü n ü m ."
w

Eva’dan sonra, fiziksel ihtiyacı dışında ilgisini çeken


“Üzgün müsün?” diye tısladı Dylan. “Sana nc o lcu ­ başka bir kadın olmamıştı. Ona çok tuhaf geliyordu, va-
nu söyleyeyim. Sen aklını kaçırmışsın! Birkaç tah ta n * Sanıııı önemli bir parçası olarak hayatın birçok zevkinin
w

sik-” birçok kez tadını çıkarmış bir erkekti.


Adam küçük bir kas hareketiyle, yaslandığı du'jrl" ^ Ama her zaman böyle değildi. Doğum unun karanlık
w

nıııdan ayrılıp hemen önünde belirdi. A r a la r ı n d ı iki-^ Ekenlerini geride bırakıp, anlamlı bir şey yapmak, h.ıvau-
tınıctrc bile yoktu. Yanağına dokunacakmış 1123 11 iyiye götürmek yıllarını alınıştı. I layaünı iyileştirdiğini
pamuklan çok yakındı ama yine de d o k u n m u y o r * ^ w,,,niştı. Gerçekten de her şeye sahip olduğunu sanmıştı.
D>'lan m kalbı gümbür güm bür atıyordu tak-»1 ?
112
Aıtu bir anda her şeyi kaybetmişti -bir
■yaz o
birliği düşmanlarına sattığı, kör cdıci. parlak
Rio, Soy Eşinin ihanetinin on u mahvettiğim
ama bir yanı, bunlarla birlikte gelen duygusa, ' ' ^
karışıklıklardan kurtulduğu için memnundu. '^

et
Ve şimdi de Dylan vardı.
Yan odadaydı ve onun bir kaçık olduğunu dusön^

N
du. Ptk de haksız sayılm azdı. A z önce ona sövu!^
gerçek olduğunu anlayınca ne düşünecekti?

si.
Önemi yoktu.
O N BİRİN Cİ B Ö L Ü M
Yakında her şeyi öğrenecekti. O n a bir seçim hak!
nulacakn ve kendi yolun u seçecekti: Hayatını barınaklar-

te
koruyucu kollarında geçirm ek ya da insmlann anfcırf5£, I
R e ic h e n in o gece onu götürdüğü Berlin gen elevi R io >a
eski hayatına geri d önm ek.
anlatıldığı gibiydi -ve fazlası da vardı. Birkaç sene o n c t fa­

Si
Onun hangisini seçeceğini görecek kadar uzun kjûrrr
hişelik yasallaştırılmıştı. G ü zel, hazır, isteki, ve yetenekli
düşünnıüyordu. Yürüm esi gereken bir yolu vardı vek
kadınlar söz konusu olduğunda. A phrodite isim li seks k u ­
sinir bozucu dolam baçlı bir yoldıı.
ep
Misafir odasının kapısının tıklatılmadıwww.CepSitesi.Net
lübü kesinlikle kaymak tabakaya hitap ediyordu.
Rio, barınak sahibi ve kulübün göz kam aştıran sahibi
ranlık düşünceleri bölündü. Helene’in birlikte oturdukları özel masanın ö n ü n d e, m i­
“Evet?" diye bağırdı, öfkeyle bakarken kapı açıldı^
.C
nicik iç çamaşırları dışında hiçbir şev giym eyen k u lü b ü n
Reichen içeri girdi. en alımlı üç güzeli yavaşça dans ediyorlardı. U z u n , k o y u
“Her şey yolunda m ı?” diye sordu barınak erkeği renk saçları, kusursuz yüzü ve m uhteşem kıvrım larıyla.
w

“Harika.” diye hom urdandı Rio. 1 Iclenc işyerinde çalışan kadınların arasına rahatça u yu m
“N e oldu?” 'ağlayabilirdi. Ama barız seksapelinin altında, kadının cin
Bu gece şehre gidiyorum , bana katılmak gibi b ir ış zekâsı olduğu ve iplerin elinde olm asından b o ş­
w

ğını düşündüm." R io nun renkleri koyulaşan * * * andığı anlaşılıyordu.


nnc anlamlı bir şekilde baktı “ M ekân eski an* 0 Reichen, Hclene e kendisini bırakmış olm aktan m em -
w

güvenli. Orada çalışan kadınlar da öyle. HelclK U1nil3Sr " Ul1 ^°ru011yordu. Rio nun tam karşısında. 1 lelen e'm
lennden birine bir saatini verirsen, tüm sık*nC,*arl Vç. oturan Reichen. püsküllü m inderlere yaslanm ış
b a ğ ın ı garanti ederim .” 11 ayağın, önündeki yuvarlak içki masasına koym uştu.
Rio homurdandı. “ N asıl üye olabilirim?”
İM 115
Kl() tözlennt çiftten .ıvmp ctrat'm.ı lu k u ıd ı. i trafı b u /
I ielcne’in ilginç bir şeyler arayan ellerine olabil^ - ntıhrh çevrili içinde bulundukları loş ışıklı o z e l od.»
^nrhik vermek için bacaklarını açmıştı. [
,cnıcn dı$art(h. Aphroditcin .ın a bölümünde gerçekleş* n
0 sıratla kadın ona odaklanmış gömnüy0r(iu
tksiyvnu MAUlcrccclık bir açıyla görm elerim sağlıyordu
Icfonııvla bana bulaşma der gibi kısık bir s e s lı- ^ 1
Rıonun gorûş alanını her ttırden ve h er kom binasyonda
konuşurken, kırmızı ojeli tırnaklarını p a n to lo n ,,,,^

et
prçcklcpn seks ıktm tclcri doldurdu. P a h a da y a k ın ın d ı
kişinde yukarı vc aşağı doğru harek ettiriyordu. ^
onun kişise) hizmeti için ayrılmış ü ç g ıizcl kadın vardı
Reichen, Rio ile göz göze gelince başıyla az i|eridf.

N
■Çok güzeller, değil mı? istersen, onlara d oku n ab ilir-
dı etraflarında dönerek dans eden vc birbirlerini o Ç ' vv *-"' jy--
üç kadına işaret etti.
in.Reichen p a m u k la onlara ibaret edince. ü ç ta h iş e ka­

si.
"Buyur, dostum biri ya da hepsi. Tercih senııı. Sen:,;,
rt, bir hasun çtluncltkla Rio'nun masasına doğru yak -
lendirmck için buradalar, bu gece seni getireceğimi sö«-.
stılar. Kırlar ellerini kendiler, ve b irb irlen n m üzerinde
diğimde Helene senııı için düşündü.”
.zdınrken çıplak göğüsleri yapay bır sıkılıkla hareket

te
1 lelcııe dişi bır kaplan gibi kulüp işlerini yöiKür^
diyordu, bu gösteriyi daha önce binlerce kez yapm ış o l­
Rio’ya kedi gibi gülümsedi. Telefonda kısa ve ifeûıic®
malıydılar. İçlerinden hırı biraz daha yaklaşıp bacaklaı ınııı

Si
1er verirken. Rciclıen koyu renk saçlarını omzundan çety
r.iKinj yerleşti, esmer kalçaları tonda duyulan m o n o to n
parmak uçlarım hafifçe boynunda gezdirdi.
ms sesi ve boğuk vokallerle aynı ritimde hareket ediyord u .
Tuhaf bır çiftlerdi, çok sık bir arada olsalar daj^eick
ep www.CepSitesi.Net
gelişigüzel bir ilişkileri olduğu konusunda ısrarcıydı.
Cüçük dans rutinine devanı ederken etrafını saran iki ar-
üdaşıonu okşayamaya başladı, cinsel organını örten saten
Soylu erkekleri cinsel olarak da olsa nadiren ölümlük
^arç.ısı Rıo’mın ağzından birkaç santim ötedeydi.
kadına karşı ilgi duyarlardı. İnsanların Soyluların varits­
.C
Rio tuhal bir şekilde ortamdan kopm uş hissediyordu,
in öğrenmeleri riski, genellikle bir vampirin onlarla urnr
istiyor ama şu an ona sunulan hiçbir şevle ilgilen m iyordu .
süre ilişki siırdiüemeyc cesaret edemeyecekleri k.uüı 1
1 kull," " » « niy«leri olduğu sürece o da onlar, k u l-
yüktü. Ve ayrıca, insanın bir İssızın ellerine düşmeyi
w

•anacaktı.
dalu da kötüsü. Soyluların güçlü ama tesat üyclcrn-1
biri tarafından köleye dönüştürülm e ihtimali vardı. tirdi Küri l USı U-n ° Kkl Uutl1,cJu tcle*on görüşm esin i b i-
w

Helene bır Soy F.şi değildi ama Reichen m gü'1


bır dostuydu. N e olduğunu -R iö’nun ve $°y,ubr,'^ ‘
w

kalanının da ne olduklarını- biliyor ve bunu kendi


ded, R eich en .
*«ıs gibi saklıyordu. Reichen’a güvenilir vc 01,1 bakınca, diğer Soylu erkeği te-
mı kumlam,şu. bu Rıo nun yıllar önce bağk,ld,'~'
hakkında iddia edemeyeceği bir şeydi.
U6 117
. (la t1***'1'
„ „ d ü r ü s t» '^ y îc0 caw
bir
Rıonunkurşunı^/i/lcrınedoğru kavdı vc kana0Un
fark etti. ‘ Bu odanın camı dışarıdan içerinin g ö r f l ^
,. m. . „ ..« V d a şn » ^ '« ,n Y
engelliyor, tamamen gizli. C anın ne isterse, kimse h* R‘° :„ " e bundan uza'
olanları bilmeyecek. İstediğin kadar Tul. j la/lr 0jd

et
da. şoförüm sem malikâneye geri götürür.” G ü l ü m ü
yeni yeni uzamaya başlayan azı dişlerinin uçları gö,
güriınöt

N
“Gecikeceğim."
Rio, çiftin özel alanın ortasına yerleştirilmiş asanv*

si.
doğru uzaklaşmasını seyretti. Kapılar kapanm aya ve
sör Helcnc’in binanın en üst katındaki dairesine doğ-
yükselmeye başladığında çoktan tutkulu hır şekilde öpirr

te
meye başlamışlardı. / Kplûbûn Pz* k renüc" b ır karışım a dönüştü.
döndürücü b ir karışır
Bir çift el Rıo nun siyah göm leğinin düğmclerınia^nuı Tunsmden oluşan baş ü ı
vurulan mv,, R
U v gıb.
çekiç Rıo’nun başını
ıo'n u n b aşın .
Yûbeku müzik, cama vunılan çekiç p b

Si
ya başladı.
“Dansımı beğendin m ı?” diye sordu bacaklarının ara - çathnrordu. Bırbinnc kanşan parfüm , içki
na »uiiuııen
sürtünen tutum.
kadın. omı boğuyordu. _
ep www.CepSitesi.Net
Cevap vermedi. Sohbet etm ekle ilgilenm iyorlardı,^ Ayaklannın altındaki zemin d ön m eye aş am ış i.
ı_:ı-ı • . n - . i__ :ı__ 1 - L. M__________ amuv delilik kendisine h
aklan zonkluyor. âk im o lm a zzsa
hâkim sa o n u
o da ilgilenmiyordu. Rio üçlünün güzel ve makyajlı yüzle­
rine baktı G ülüm seyip dudaklarını büzüştürdüler, parın âtına alacak siyah bir dalga gibi yü kseliyord u .
.C
dudaklarını içini gıcıklaması gereken şekillere soktular Duyusal bombardımanın bir kısm ını e n g e lle m e k iç in
arna hiçbirinin onunla göz teması bir saniyeden tazla 'ör­ cüzlerini kapattı. Kısa süren karanlığın ardın d an ça tla k
müyordu. zihninde bir görüntü belirmeye başlad ı...
w

Elbette, diye düşündü içinden kibarca kaçınmalına Vı •' korku fırtınasının ortasında aniden etra fın d a b ir
gülerek. I İıçbırı yaralarına dikkatle bakmak ıstemıyofa * VÜ* dalgalandı.
w

Ona sataşmayı, onunla ilgilenm ek için sak,rs,z*aI1/\ Dylın’ın yüzü.


muş gibi yapmayı sürdürdüler... tıpkı yapmayı ö ğ r ıtı
^ - v : ; i î r bı'eceğt w a r
w

k n şekilde. O n u okşayıp, ne kadar ırı yarı, güçlü %< ka-


' ‘ .uzdu. Ya, ^ pıü ? ° n* o d a k b n m ıştı, g ü z e l v c k o r -
bulduklarını söyleyip durdular. .^
Gördükleri şeyden tiksinm em iş gibi yapabil»»11'1' î f * C n^ on; bakırken güiüm scy ip
dikkatle bakışlarını ondan kaçırıyorlardı. t-md*1 ^ " “ ^ " M fç c o n ız u S ' ^ fengİ ,peksİ S^ h n
Dylan yaraları hakkında ona soru sorduğu"1**1 ’" 1 Rk> M & n ı n h e Z Ur ,ndCn dÜ5tÜ-
* • * hem «n altındaki iki k ırm ız ı d e

, vc voğu n b ir >eluldc m isk
Tanrım, her şey Çok gerçekti. Damakları S en ***"* o vc R eıchcn'.n içen g .r d .k lc r ,k u -
'«zladı
Icnnın ucu sertçe diline oturdu. Açlığı h,2ja . ,V^<
- « » . * ■ » ’” to~
Yarasından akan kanının ardıç ve bal kokusunu ^
udim alabiliyordu. :üb0n f ™malann yan.ndan geçti.
Sıcak teninde sen n y a , * -
Bunun bir hayal olduğun u bu şekilde anladı

et
İ lb a y ı .çınc çektı. sakinlenm ek a m a cıy b
onun tadına hiçbir zaman bakamayacaktı.
-°'nl ‘ fcs a|d. O n u yatıştırmayınca kü fretti
Dylan Alexandcr bir Soy Eşiydi ve bu. onun hr •

N
menin söz konusu bile olamayacağı anlamına geby*- ^ net ^ > rü y o rd “ - r h s c
S kaun « c e duyarlılığından daha fazlası vard ı. O f -
Kanının bir damlası aralarında ancak ölümle bozuhbj

si.
ta , ve errcksınımi yüzünden g ö z b eb ek len k u çu lm u ştu .
cek bir bağ kurardı. Rio daha önce bu yola çıkmış
jonapta geçiren im lerinin am ber ışıltısı hafifçe ayaklan -
onu neredeyse ölüm üne neden olacaktı.
nm altındaki beton zem ine vuruyordu. A d ım la n d u z e n -
Bir daha asla aynı şeyi yapmayacaktı.

te
I f f y neredeyse üstesinden geldiği topallığı y ü rü y ü şü n e
Kucak dansçısı biraz daha yakınlaşmalarının v
ğınc karar verince Rio hırladı. G özlerini açınca kadın E sızıyordu.

Si
Azı dişlen ağzını doldurdu. K ollanndakı Ş ifler e b ak ın ­
lağına çirkin bir şey m ırıldandı, sonra ellerini kalçalara
ca. berbat bir halde olduğunu anladı.
koyup bacaklarını araladı. Dudaklarını yalayıp önündei.
Lanet olsun. İçendeki kadınlardan b irin in d am an n a
çöktü. Pantolonunun ferm uarına uzand
ep www.CepSitesi.Net
dişlerim geçirmeliydi. Saatler önce beslenm iş olm ası gere­
eriten şehvet değil, öfkeydi.
kiyordu ve şimdi durumu knnklcşıyordu.
Başı zonkJuyordu. ağzı kurum uştu.
Başım yere eğip yum ruklarını pan tolonunun ceplerine
.C
Lanet olsun. Burada biraz daha kalırsa kontrolünü
**kan Rio. hızla ve pek de zarif olm ayan b ir şekilde y ü r ü -
bcdecekti.
başladı. O nun gibi gecenin yaratıklarına k o la y ku r-
I lemen buradan çıkm alıydı.
™ olacakcvsizlerin ve gezginlerin o ld u ğu şehrin park­
w

“Ayağa kalk." diye hom urdandı. “Üzerimden çek*--


hepiniz " ta n * " * gltIncy, d ü 5ü ndü. A m a ara sokaklardan
i : , r P'nCJ- punk güriinüm lü bir kad ın ın sokağın
w

Vahşi bir hayvanı kışkırtm ış gibi geriye doğru kas1


İçlerinden bin cesur olm ayı denedi. “ Farklı bir şe> 1 * m,, 8İWÖ- Tugli b,r blru' J yaslan-
,u>^du ken s'g " a s ın .n zehirli d u m an ı ü f-
tıyorsun bebeğim? Sorun değil. Bize neden h o ş U " ^
w

söyle."
Sizin verebileceğini bir şeyi is te m iy o r u m . r pukiuian vc d" n ,ın ' ctc^ ° n u cic
çe ve ayağa kalkarken yüzünün m a h v o la n sol u r a ,,n b^ ^ askttS , n" " eLnWydan ok u y»n b ü y u k göğu s-
**kwz bluzıı kesinliklec!e verirdi. R io ’n u n u
Sürdüklerinden em in oldu.
önce geride bıraktığı •şeyin’ daha da düşük ka|„cl
nı kaldırınca kadının onu izlediğini gördü. ^ ^
"leh bin niehl arbeiten." dedi, sesi sert bir h,r ı
retti, tırnaklarını kemirmeye devam etti -s», ' kn

et
_ „ ' *u ** çalh»,.
yorum.
Rio azimle ona doğru yürüm eye başladı, gölgdcrın
3 İ C - S 5

N
sından çıkan bir hayalet gibiydi.
hllde K t a * görcceg. alçak b.r = - ^ fc,r b l.
Burnundan güldü, sinirlenmeye başlamıştı. “Bu ‘ S » » ’ S Î 5 U * * " T b » b-

si.
lik işim bitti, tamam nıı? Seks yok.” A r'U S'n a d < f U X 'W o te h d id i g ö rd ü ,

“Senden istediğim bu değil.” J l U B u S ^ t a U y r K a d m sattc.s, b.çaklaya-


“Hah,” diye çıkıştı. *‘0 halde, defol- ” boş veremeyecek b a ^ üzerine a t l a d ı .
.akmıs gb. öne çıkınca^ kal m b o yn u n a d e b ­

te
Rio üzerine öylesine hızla atıldı kı çığlık atmaya fim
olmadı. Birkaç metrelik mesafeyi göz açıp kapaymcavâo^ in*., kald.nma varırdı. ^ nabzın, h ıssed eb ı-
kat edip kadım duvara doğrtı çevirdi. Koyu renk saçlarım:

Si
«*■ " h e r atışla
I^rdu, u" birlikte
« t e ssert
e n derisinin
a alnndan d dt kan .
kısa olması boynuna erişimini kolaylaştırdı. 1 lızla harçta
eden Rio dişlerini tenine geçirip damarını buldu.
ep
Kadın önce debelendi, ilk şokun ardından seğirnrç: www.CepSitesi.Net
* ra ama aklı başında değildi. Artık degtl. Kana . o l a n Ç
başladı. Ama buna alışıp acının yerini zevk alınca gevşedi
lığı geçici bır süreliğine dinmişti takat hala için d eki o tk ı
Rio vücudunun çaresizce ihtiyaç duyduğu şeyi hızla içe.
avucundaydı. Zihnindeki, iradesindeki sıkış acım asızd ı, en
.C
Açtığı yarayı yalayıp diliyle mühürledi. İz birbç dakita
çok korktuğu karanlığı getiriyordu.
içinde kaybolacaktı, peki ya az önce olanlara dair hamla­
dıkları r Rio başına doğru uzanıp avucunu gözlerinin üze­ Ataldcrido
w

Motıstnıo.
•' i r ı w ııııy ^
rine koydu.
Son birkaç dakika içinde olanları silmek sadece hu m1 '»»ne o unutulmaya yüz tutmuş geçm işe d oğru k a y d ığ ı­
nı hissetti...
w

yesini aldı, yine de bu süre bir adamın binanın köşesini


ŞuKlctîı hır tınına gibi kııçiık bır çocu kken ona takılan
dönüp unlan orada görmesi için yeterliydi.
“Hey! Was zur Halle isi das?" r»duylu Karanlık ormanı vc toprağa d ö k ü le n kanı
w

İri yarı ve keldi, hiç de m utlu görün m üyordu l ^ kıkyı ’ Annc$inm » b e r in in önünde ö ld ü ru ld u ğ ıı k u -
lekeli bu bar önlüğüne silip ûhışcyc Almanca bir ^
o r ı # vCft ^
bağırdı -kadının yerden fırlamasına neden o an ^ ^ tl ^ a 7 ,n^ ° kcrkcn ,u /unzam anöncc İspanya*d a
emirdi, telaşla kaçarken, adam saldırıp başım1' Vın

122
123
Ulu,■
K ü l bir f * *
dufcunu on» gösterecek kimsesi olm aya, bta,, ^
füc'ımn ıddı.ı ettiği gib i gec en in n / ı ı r m .
korkmuş bir çocuk.
olnus, bunya kadarım ı D ıf r r taraftaki d ik k a tsiz ti
C on tC ilor d e la fliu ıy r . tukıhr«. n hırdc yaptıfr aleniden d ö n e n h e rh a n g i h u s „
Kükreyerek titreyen avının üzerine edilip , tli ^

et
ısırdı. Vahşiydi anı.i a c h i, " " l cı>ı|,n , S S S '-/ll
- * ' , W B 1 1
Tl\, \/>ı.c.v.ı. *"ia açlıktan dc^il, öfkesi ve esk
"tnbiyd, ıî l' forfbrım p :>früııdc b*rlcşfir.p oylocc OtU fM l I M .m M »
ştırııuştı. I anetlenmiş gibiydi, <Vİ-r Kollar*111■u u M turcabııusım vc .ırrık om ı t.ışıyaııu
bir kaıı emici. |jrurak mobilyaları parçalamasını

N
ya„ bataklarına küfretmesini dinledi
\U m o s d el d ia b lo .
Bahası kaç gece eve buna benzer şekilde d o n m u ştu S.ı-

si.
O şeytanın ellen artık kendisinin değildi. Hızla yük». v.Muvaeağı kadar çok Bardan sendeleyerek eve d ö n erd i.
Icn karanlık Rıo’yu içine çekiyordu. Rio artık önüıvdtb ,,Ular sarhoş olurdu kı ditşüp kafasını p.ıtl.ılın.ul.ııı ö n ce
sokağı göremıyordu. M antıcı ve kontrolü beyninden * annesi. Dylan ve ıkı erkek kardeşi onu yatağa taşiııı.ık z o ­

te
layan kablolar gibi kısa devre yapmıştı. D ü ş ü n e ^ runda kalırlardı. Zayıflıklarının onları ele geçirm esine ı/ın
Ama parmaklarının ucunda insanın kam ım ı ! veren adamlara acım.muya başlamıştı, ama Rıo'rum şu an
anı fark etmişti.

Si
çıkardığı seslerin sarhoş ve başıbozuk olmaktan farklı ol-
Karanlık oıııı ağına çekerken bu gece birini o
duğnnu kabul etmeliydi,
nün farkındaydı.
tokün kalkıp sessizce iki oday, bileştiren kapıya doft-
ep
ZW . www.CepSitesi.Net
ran.c
e
İ verd P'yl djYay,nCa' k' Mk
,eme yamgm, ve
k c sik « » " -U -
L VC B H & ner
nrJl1" h" ,1< ,,cy.e
T’»C ugr» u ,:r,v y „ r v ,
uvkusıın^3^3” Kt,Cn büyük b,r gürültü Dylan ı nJua hareket edemediğini neredeyse hayal
1------- * e Jd eLbı t i l e r d i .
.C
uvanık v " Uya,Kİ,rdl- Yatakta doğruldu, artık tanumer
“Merhaba?" deılı kısık bir sesle. Ş c \ ... Rt°* scn m ı-
afiır a İri r lJr ,ftan d d,a & l a scs gelmeye devamrff sin?"
in hıV. *r ^ty İn,cy°rck tökczliyormıış gibiydi, sanlı Sessizlik.
w

ırr bin -yj j a frj>fry- ıstırap içindeydi.


Uzadıkça huzursuzluk veriyordu
tasın bir* * nUndu‘ * bir akşam yemeği ve sırtçafl- 'iy i mısın?”
bu ,! J. ' gIy?l,cr,c Kcrı döndüğünde ona öyle söylem»!*
w

M in i kapının tokmağına koydu ama yerinden oyn ata­


tan f ı Cy^,,,c A km asını belirtmişti. O nu duvarı» »WİJ
madı 1 um gece boyunca olduğu gibi kilitliydi.
uvarı. 1 ? dCtC saniye uzağında olacağı yom1"1 Vardım
... ctuıesı
v.M icsı ıiçm
ç ı t ı birim-
V>1 *'
w

4 a. unu bilmek onu İnç dc rahatlatmanızı. V" ‘{mu eh


Vatağma dün Dylan."
südIi'V * fa* Wcn- ° y h n hir ara d,şar. çıM M * dçakvr hudtıhydı
hırıltılıydı -Rıo’
Rio*m
dı r i ‘T * 1, BlrkaÇ 8aat boyunca yan oda olduk**« ftU|*danılçakvc
r0 m nı •»esi d .ılıa öne e d u yd u -
çok daha farklı geliyordu
1 sabahın dördündeki uyandırma servisine U ,-'r
124
“ Kapıdan uzaklaş,” dedi tu h a f hırıl,, |, u
sesle.
ma ihtiyacım yok." ,r
[>ylan kaşlannı çattı. “Sana inanmıyorum. Sesin hj,
çelm iyor”

et
Tekrar kapının tokm ağını çevirm eyi denedi. Eski S,
aksanıdı; belki biraz asılırsa açabilirdi
“Dylan. Lanet olası kapıdan uzaklaş ”

N
“ N eden?”
“Ç ü n kü bir saniye daha orada durursan, kapıyıben^

si.
O N İK İN C İ B Ö L Ü M
cağın ı”
Sertçe nefesini verdi ve b o ğ u k bir sesle konuşmayı^
ladı. -Kokunu alabiliyorum D ylan ve tadına baknub ıden onU odasında g ö rm eyi b e k le m iy o r d u .

te
• -------------
t,yorum. Seni istiyorum , aklım başımda degıt y c | y ^ . U l ] l ■ d uşundan çıktı v c b a n y o ­
görürsem ellerimi senden uzak tutamanı." Dylan misafir odasının geniş
Itır ouasm**» <
■-
&---- 5 — .

Si
ıme dolabındaki düzgünce katlanm ış lü k s hav-
Dylan yutkundu. Kapının öteki tarafındaki adamta nun çömme
biriyle kumlandı. Saçının n em im b u y u k o lç u d e
korkması gerekirdi. Ve evet, bir yanı dehşete kapılmış luhrdan
aldıktan sonra çantasında kalan son tem iz g iy sile rim g iy d i;
ep
Vampir olduğunu iddia ettiği için değıÇ.Onu kaçırdığı^ ]www.CepSitesi.Net
tuniği ve büzgülü kaprisiyle nasıl olsa e tk ile m e k isted iğ i
ihtişamlı bir kafeste esiri olarak tutmaya kararlı görühij-
bin yoktu. Yalın ayak. ıslak saçları çıplak o m u zla rın a y a p ış ­
ğii için de değil. S öyled iklerin deki... onu istediğinisöykr-
mış bir halde banyonun kapısını açıp odaya gird i.
.C
kenkı dürüstlüğü yü zü n d en dehşete kapılmışa.
Her ne kadar inkâr etm ek istese de bunu bilmekiçimif Ve işte oradaydı.

bir yerlerde Rio’nun ona dokunm asını daha çok isteme­ Rio kapının yanındaki sandalyeye o tu rm u ş çık m a sın ı
w

bekliyordu.
ne neden oldu.
Hiçbir şey söyleyem edi. Ayakları hareket etmeye. Dnu orada görünce Dylan olduğu yerde d u rd u ,
w

kapıdan uzaklaştırmaya başladı. Gerçekliğe dönmeyi um h ıfkf^îT tl^ JlT,m" ^cdi. onu kaçıran kişid en g e le n tu -
yordu, çünkü az ön ce aklından geçirdikleri şadca $ <
r^ o l.u a k tÎc d o n > "C:CVaP o ld u ^u n d a »
w

dışı değil fazlasıyla da aptalcaydı. Yatağına gitti, dı*<^


göğsüne doğru çekip kollarını bacaklarına dolayıp 1 Dylan d d l ^ T " 1 SJna sorm a,n g ere k iyo r sa n ırım ”
İhı gece ona uyku yoktu. "O d u m d a J T * " * b öl,', n,üne d<>fcrl1 y ü r ü d ü . O n u
^ »Isa da bula ' " U'' id a " ,dan kork*»aM «Çin p ek ç o k
*“ <>ncr Van odadayken d u y d u k la -

127
o J ti.il .0 h â li ü ze rin d e y d i. "D ü n arakansonra kahveye ten rengi olacak kadar k r e m a * k b .
nnınf*&Mn * . « gece sana
- o k k ö t ü g e l i y o r d u . nc,
di; um sev d iğ i g i b i tatlı vc sütlüydü.
Adam açıkl>n u yap m ad ı, sad ece loş odanın o te k ,^ -Biliyor m usun, buraya h a p se d ilm iş o lm a m ı h ır k e n a ra
, ın OI1J bakrı. O n a bakarken , h e r şe y . hayal e d ı p ^ ık ır sjk , rehinelerinize n asıl m u am e le e tm e n iz u e rrk n
w
ı ndiı R io a ç ık g ri tişö rtü , siya h pantolonu vc kmuii, bira ' 't irat e tm e liyim ."

et
ok iyi bildiğinizi ıtıral
. M» arkaya d o ğ ru taradığı k o y u saçlarıyla, d in W ğllUÇ yun.
rclııııc değilsin Dylan.
-Sen bu -L
-Hayır, daha doğrusu hır m a h k û m u m . Yoksa s ö y le d i-
“ HM p * b # . **» » .

N
“ sertin n in ü ı ‘alıkonulan' g ib i d ah a kapalı h ır ta n ım
u “ kadar h u zu rsu z görü n m ü yord u 1 lana, sabahın^
ğ in ç ıb ı
ö d e r i n d e n beri o n u d üşü n erek yatağında yatan mı tercih
tercin eder?
s»- . . . J BdUin *•

si.
t la tüm «ece b ebek g ib i uyum uştu sanki. -Sen bunlanıı hiçbiri egı s . -0 halde ne
A d a ş l a r ı n a b u ra d ak i panjurların zamanlaması^ -Harika!' dcd. Dylan sahte b.r heyecanı
zeltmelerini söyleyebilirsin." dedi Dylan, odayıgttm^ unun eve gidebilirim?’ (ird u A r-

te
la aydınlatmaları gerekirken uzaktan kumandalı ptaiuiK Adamın cevap vermesini gerçekten b e e m iy o r
nn örttüğü yüksek pencerelere işaret ederek. "Dun ş» kasınayaslanıp uzun bacaklarını üst üste ko yd u vc

Si
panjurlar kendiliğinden açıldı ama gün doğmadan «e legini dizinin üstüne yerleştirdi. B ugün düşü nce ıy ı. san
tekrar kapandı. İşlevselliği tanı tersi olmalı, değil müh ta onunla ne yapacağını bilm iyor gibiydi. A yrıca o tu g j
arada, güzel manzara, karanlıkta bile. Oradaki lung^ oturup tostunu ısırmaya başladığında dikkatle v ü cu d u n u
www.CepSitesi.Net
ep
Wannscc mi? G runew aldsee ya da Tcufelssce o W y ü d R süzdüğü Dylanin dikkatinden kaçm am ışa.
kadar büyük görünüyor, etraftaki onca ağaca bakılırsa, od* Boynunu da.
Birkaç saat Ö n c e OOtt s o v l c d ı k l c ı u ıı a t u m s a d r . K o k u m
.C
•Ulıyorum Dylaıı ve tadına bakvuık istiyorum. Sent istiyo­
ru m ...
onu izlerken °^ Unnıası m ü m kü n olmayan bahfok Bunu lıayal etmiş olamazdı. Kapının öteki tarafından
w

dışında hiçbir > , ^ taraf,nda hafifçe verdiğine» ona hırıldadığı kelimeler zihninde birçok kez d ön ü p d u r­
O n a kal ! Vcrnicdı. muştu. Ve şu anda olduğu gibi, düşüncelere dalm ış tüm
w

s*ndaki kûcük^11 ^ îl,rn,*5t>* O ylan oturma odasının 'eksiliğiyle ona dikkatle bakarken, Dviaıı nefes almakta
selen bir tahal/11* ^ 3 Ve Zarı* koltuğa doğru yürüdü. Atlanıyordu.
w

bu- tost on.. u . 1° m,C‘ * sos*s l i k a l a r ı, kızarmış patat^" ^hışlaruıı tabağına çevirdi, aniden içine kapandığını
h is setti.
^ A dayan , y° rdu- B ir bardak Portakal suyV’ ^
tinimi* ı nı ^ l**1 ^ sofra takınınım alnıuu ; ■Bma bıkıyorsun," d iye m ırıld an d ı, b u sessiz in ce le m e
unu deli ediyordu.
Kylerc bı : ^ yaz blr P ^ ‘c vardı. Onun iç * * « *
h ^ k e r, kahvcyc 1 ,^ , kûyanıad, Kupaya***
129
128
h ır «ey
“Sadece senin gibi akıllı bır kadının neden böyl
yaptığım merak ediyorum. Sana uygun dcğj|mi * S |
rünuyor.

et
“Bana yeterince uygun," dedi Dylan.
“Hayır. Hiç de uygun d e ğ il. Bilgisayarındaki t! r eördüğünü söyledi- - p y i an ıçını Çekt

N
rin bazılarını okudum -araların d a birkaç eski yaz, ^ '
dı. Çalıştığın o değersiz kâğ ıt parçası için yazılmam,^"
s «^ “ b"-

makaleler.”

si.
sız
Dylan kahvesinden bir yudum aldı, övgüsünden rik- dini-
u
‘Sonra tıc oldm ^ ^ olm uş ve ona
sız olmuştu. “O dosyalar özel. Sabit diskimi şeninmiş
kurcalamandan hiç hoşlanmıyorum."

te
h , i l bu öfkesi «m uş- Yılın Babası değildi
“New York dışındaki bir cinayet davası hakkında tart
lana asla elini kald.mıamış ve onu öldüren de o d cgıln 5.
şey yazmışsın. Bilgisayarında okuduğum yâzılarbiriaçrç.

Si
Gazeteden kovulduktan sonra. D N A kanıtlan çocu ğun
Iık ama çok iyiler Dylan. Ç o k akıllı ve merak uyandıranh:
ölümünü yandaki evde yaşayan adamla ilişkilendirınce
yazarsın. Sandığından daha iyisin.”
“Tanrım,” diye homurdandı Dvlaıı. “O dçsyalanoûi dosya kapandı. Baba masumdu, gazetecilikten uzun bır
olduğunu söyledim.* ep www.CepSitesi.Net
w W w .fc lfa p J a V Is&reayn kalmak istedim."
“Evet, söyledin. Ama merak ediyorum. N e d e n o di - Rio koyu kaşlarını çattı. “Vc sonra Elvis görenler vc
uzaylılar tarafından kaçırılanlarla ilgili haberler yapmaya
bu kadar ilgini çekti?”
.C
başladın."
Dylan kafasını sallayıp kahvaltısından uzakları, b
vcrsitedcıı mezun olduktan sonra bana verilen ilk ışo ^ Dylan omuzlarını silkti. “Evet, riskli bır d uru m d u .”
çiık bır kasabanın kuzeyinde küçük bır çocuk kavt*^ Yl"e«Merini dıkmı5tı. az önceki düşünceli scssızlığıy-
w

tu. Polisin elinde ne bir şüpheli ne de bır ipucu' ** :u'"“ '!.l,Vmdu 0na bu Se^'de bakarken Ikylaıı doğru
babasının işin içinde olabileceğinden şüphelen»!*)0
S İ r yt Ue NedCnSe kendlSlnt W * ve k ı-
w

mimi duyurmak istiyordum, o yüzden adamın geÇ ^ "Dün suvled a!' u lstcn hiç hohlanmıyordu.
araştırmaya başladım. Hiçbir işinde uzun sürt tu
yan eski bır alkolikmiş, şu bildik bitik babalardan ^ . . u h a f s e İ t bUl ,gCCC yUU Ç,luc^ z -" dedi
w

Peki katıl o muydu?” diye sordu Rin ctddi>e I önce, seyahate h azırla,,,,,,,,
“ 1 üm kanıtlar ikinci dereceden olma>»|W
BU ^ h« de •
onun olduğunu sandım. İçimden bır ses onun
ğunu söylüyordu. Ondan hiç h o ş l a n m a m 1'?1111
“ B u ra y ı y a d a g i d e c e ğ i m i z y e r i tanımana i*i
yI7. O y ü z d e n b u g e c e y o la çıkmadan ö n c e seni
trans haline s o k a c a ğ ım .' 1
“Trans m ı? H i p n o t i z e etm ek gibi mi?”

et
“ Saçm alam a. Her n e y se , bu tür şeyler benim üz^n7 * !
yaram az. Ö n e r i g ü c ü n e karşı bağışıklığım var. ann^ ¥ [

N
da p atron um a sorabilirsin.''
fûoöy0^ 0* . i j. crivdi -b u n d an
“Bu farklı. Aynca üzerinde işe yarar. Daha önce

si.
dı.- Dün murtkKtp
“Daha önce yaradı derken?" ı. . -D ö v m e le rin re n g i
cnundı di sordu. D ovnu.
Hafifçe omzunu silkti. “Prag'dan buraya olan yolcuk •Kollarına ne oldu. W

te
ğun ne kadarını hatırlıyorsun?” Jurduk yere değişmez - «afetlere bakarak.
Dylan kaşlannı çattı. Pek bir şey hatıfWıinW^ & 1

Si
Rıo’nun onu kamyonun arkasına attığını ve aracın hare­
kete geçtiğini hatırlıyordu. Ç o k korktuğunu, onu nem* değişir."
götürdüğünü ve onunla ne yapacağını bilmek ıstedıçr. 'Dermagliflcr mi?"
hatırlıyordu. Sonra... hiçbir şey.” W W W . f e l t â u f â ep www.CepSitesi.Net
‘Soyluların tenlerinde doğal olarak bulunan işaretler.

"Uyanık kalmaya çalıştım ama çok yorgundum. ' ok Bihııün oğla geçerler ve kişinin duygusal ve fiziksel d u ­
mınldandı, birkaç saat süren yolculuk hakkında bir y * rumunu gösterirler." Rio tişörtünün kısa k o lu n u yu k arı
.C
hatırlamaya çalışıyor ancak başaramıyordıı. “Buraya pek­ -oğnıitip tenindeki detaylı işareti gösterdi. G ü z e l, k ıv rım -
ken uyuya kaldım. Uyandığım da bu odadaydım... ;l kavisler ve geometrik desenler om uzlarına d o ğ ru çık ıp
Adamın dudaklarının kıvnlışına bakılırsa olduk1 onunun altında kayboluyordu.
w

memnundu. “Ve yine uyuyacaksın, ben uyanmam ı>.c -rtan alalan içm koruyucu b.r kamuflaj
ne kadar. Bu şekilde olmalı Dylan. Ö zür dilerin»
VÜCUtbrı tcPt d cn tır-
w

1 Icr şeyin -onaönceki g ü n a n la ttığ ı v a m p i r .


dan transa girmek ve g iz li y e r l e r e s e y a h a t etmey* ^ * ‘ ■W W ...h c r n c s h d V 0' 1^ gW1' Cn
4«uyor- u az vc ‘»aha süssüz .^ı/lcrlc
w

kadar saçma olduğu hakkında b ir ş e y le r ^


ama aniden ona lıiç kom ik g e lm e d i . M ü m k ü n < o kad ara*
bllmiyordu 4 ^ u h ^ sin<lcn
kadar ciddi görünüyordu.
A n ıd c ıı h e r ş e y o n a g e r ç e k m i ş g ib i g c ln u y * ^
Karşısında oturan, daha önce tanıdığı *ıu*

132
Hafifçe suratını astı. “ Biz yaşayan ölüler dcW
lular bu gezegende binlerce yıl önce var H
melez bir tür. G enetik olarak, biz yarı in s a n ya n 4^ Biohafifçe ka görünm esine n ed en o lan bır
varlığız." hemcehhkefi e»’ bir canavar o ld u rm a ın a n -

et
“D ünyadışı,” diye tekrarladı Dylan u m d u ğ u *^
sakın bir şekilde. “U zaylı olduğunuzu mu sövlüy^ ‘

N
Daha net olmak için soruyorum , vampir uzayİıhr^' ^ S c r i n ^ e d i Dylan z a y ıfb ir tonla, zih n i d u y -
bahsediyorsun? Seni doğru m u anladım? Bahsettiğin!
jukbnnı hâlâ reddediyordu. “T ü m vam p irlerin azı d ış ı

si.
bu mu?”
Rio kafasını salladı. “Ç o k uzun zaman önce bu turda olmaz m ı?"
“Azı dişlerimiz var ama genellikle b elirgin d eğiller. U s t
sekiz yaratık Dünya ya indi. Sayısız kadına tecavüz ede
azı dişlerimiz beslenme isteğine ya da an an d u ygu lara tep ­

te
insanları katlettiler. Eninde sonunda, bu tecavüzlerden^
ki olarak uzar. Fkrm agliflcnım zm tepkisi gibi bu da p sik o ­
zıları uzaylı dölünü barındırıp taşıyabilen kadınlarla dik
O kadınlar bilinen ilk S o y Eşleriydi. Onların rahimler­ lojik bir şey/

Si
O konuşurken Dylan dikkatle ağzını izliy o rd u . D o l ­
de, benim türüm -Soyluların- ilk nesli hayat buldu.
gun vc şehvetli dudaklarının ardında, dişleri d ü z v c b e -
Duyduğu her şey kelim enin tam anlamıyla çılgınlık­
ep
tı ama Rio’nun ses tonundaki içtenliği yanlış anıamî www.CepSitesi.Net
yadı. Vahşilik ıçııı değil, baştan çıkarm ak için m iş gib i
görünüyorlardı. Vc bu durum u daha da tehlikeli k ılıy o r-
mümkün değildi. Söylediklerine yüzde yüz inanıyoflk
Vc son derece ciddi olduğu için, Dylan ona aldırış enir C 'Z Z r T n dUdaklan hcr k3d,nm fnem nuniyetle
.C
mekte zorlanıyordu.
11er neyseler ve nereden geliyorlarsa, te n in d e k i id­
% ^ r cü l ■* « S -
lerin mantığa aykırı bir şey yaptıklarına bizzat tanı ° ^ ‘l İ f b r / ' . ' i k d / Ü I tCn' mİZ W eÖ Zİenm ız
w

da cabasıydı. uDtmtagliflerin bugün ten r e n g i n d e i'< ^■yon,m} glb( sjkm hlrV/ k | d ,y„c c k lc d ' ' O v a d a n b a h -
koyu." 't,nl«Uu nı , U z„ „ sü rc u ltra _
w

“Evet."
» s r r S î C t * - — « *
"Ama dün kırmızı vc altın rcııgiydiler çünkiı .
w

“Çünkü beslenmem gerekiyordu/ dedi,


oyacım vaıdı vc açık bir damardan doğrudan ••
kiyordu." Vjl'>P‘"lrr ! ,f | ClniCk Il,r" " d » y d ıl,r. D . .
Ah Ianrı aşkına. G erçekten de c id d iy d i

1tylaıı ın midesi bulandı. a s a s s i r * ........

134 135
. llıede d o k u n m a m ^ . İ ^ h - y o k t ü .

Düşününce. R » > g ü " ışığında b,r kez bile ^ • ı- o n ı v e m e g - kc k e m ir iy o r d u .

fifrk etti. Dağdaki mağarada g ü n c e n k o r u n ^ s a k la m a s ın , sö y le m işti

& m J * Praga kadar pekinden geldiğinde g e c t,* ^ ^ • v a k t i n i n g e l d i ğ i m s ö y l c d ı g m -

j,cın dentatnaroe A n l ı k t ı . Ö nceki gece a v la n m a


ve hava

et
çer. donup y b<r cndjşc duydu.
ğindc şafaktan önce dönmüştü. ma-’a 3,tDybn an,der' ■ ^ |lan bir kap. vard. ve otekı
Kendinegel Aiexander.

N
Jf iS Li - BU k a r a n a bakarsa, onu içine çeker
Bu adam bir vampir değildi -olamazdı. Burada 1
hakkında daha mantıklı bir açıklama olmalıydı R,0 •
ıruydi?

si.
G e r i d ö n ü ş ü olur muydu. . . ,
sakın ve akJı başındaymış gibi konuşması aklını kaçr*^
O d u n d a ona doğru yaklaşan Rıo'nun b ü y ü ley ici ba­
ğı anlamına gelmiyordu. Tam bir kaçıktı. Öyle olmafafc
Peki ya bu lüks malikânedeki diğer insanlar? Onungfc, lta n a takılıp kalmış bir halde. “H a z.r o ld u ğ u m d a n

te
güneşe alerjisi olan bir uzaylı ırkından geldiklenne inank «nin değilim.” dedi. “Gittiğimiz yer bem en d işelen d in -
hayalperestler mi vardı? L r lO S la .1 1. yor. Orada göreceklerim beni korkutuyor."
Dylan onu kaçıran adamın yakışıklı ve trajik y ü z ü n e ba­

Si
Anıa ya Rio nun söyledikleri doğruysa...?
Tanrı aşkına, az önce duyduklarında doğruluk pa\ı var­ karak onu cesaretlendirmesini -sonunda lıer şeyin yoluna
sa, o halde elinde dünyayı değiştirecek bir haber vardı.Be gireceğine dair ona umut verecek herhangi bir şey söyle­
ep www.CepSitesi.Net
gezegendeki tüm insanlar için gerçeklik kavramınıdtij&â- mesini bekledi.
rcbilirdi. Bunun ne kadar önem li olabileceğini düşünün.: ' >naböyle bir şey söylemedi ancak elini alnına k o y d u -
tüylen ürperdi. pında. dokunuşu hassas ve son derece sıcaktı. H arika bir
.C
“Milyonlarca sorum var," diye mırıldanıp, odanınörck Miti.

tarafında oturan Rio’ya bir bakış atmaya c e s a r e t etti ‘ Uyu.’ dedi


Sandalyesinden kalkarken kafasını salladı. "BuanU^ T d e h,sscdilen ym n u şa k k a d ife gibi
w

bilir Sana özümsemen içııı çok fazla ş e y verdim ■ı- ,Jh


n"«rtmadoladı. Om , b-M,lay,nca R ' ° d iğer k o lu -
vcmıe vaktin gelince çok daha fazlasını d u y a c a k s ın -
du Güderi kapanırken LXl'an b rahi*tlat,rcas" ^ ‘ utuyor-
w

“ Karar vcm ıe vakti m i?” diye sordu kapıya doçn duHii)dü • n- bu gu cc teslim o ld u ğ u n u
fümesini izlerken “ Bir saniye. N e hakkında karar
w

CCgim?" , y i.
, u,7r dair t'
“Soyluların kalıcı bir parçası olmak ya da
dığtıı her şeyi unutup eski hayatına dönmek ara
karar vereceksin." dılu ^
Rionıın ona getirdiği kahvaltıyı yemedi.

13c
ON ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

e
B e r lin 'd e n kalkan k ü ç ü k j e t Boston Logan I l a v a a i a n ı nın

N
kurum sal p i s t i n d e i l e r l e r k e n , b i r l i ğ i n s i y a h S U V l a n n d a n

si.
biri ö z e l b i r h a n g a r ı n i ç i n d e b e k l i y o r d u .
Gulfstream ç i f t m o t o r l u şık je t in için d e D y la n ve

Rio’dan b a ş k a y o l c u y o k t u . J e t v e i n s a n p i l o t l a r ı b i r l i k a d ı ­
n a g e c e

te
g ü n d ü z ç a lış ıy o r la r d ı, a n c a k ik i p i l o t y ü k l ü m a a ş ­
Si
larını k u s u r s u z s a d a k a t v e g i z l i l i k t a l e p e d e t ı ç o k ö z e l v e

çok z e n g i n b i r k u ru lu şta n a l d ı k l a r ı n d a n b a ş k a b i r ş e y b i l ­
miyordu.
ep
www.CepSitesi.Net
R io d e l i k s i z u yk u d a, k e n d in d e n g e ç m iş b ir k a d ın ı

B e rlin 'd e u ç a ğ a b i n d i r i r k e n d e , d o k u z s a a t s o n r a a y n ı ş e ­
.C

kilde B o s t o n ’ d a o n u j e t t e n i n d i r i r k e n d e e n u f a k b i r t e p ­

ki v e r m e y e c e k k a d a r i y i p a r a a l ı y o r l a r d ı . D y l a n o m z u n d a
w

u y u rk e n , s ır t v e o m u z ç a n t a l a r ı n ı o m z u n a a t a n R i o , u ç a ğ ı n

klsa m e r d i v e n l e r i n d e n y e r e i n d i .
w

H a n g a r d a b e k l e y e n R a n g e R o v e r la a r a s ı n d a k i k ı s a m e -
w

ı k ' l CC*e r k c n ’ P a n t c § ° f ö r k o l t u ğ u n d a n i n i p d i r s e ğ i n i

-uz r ^ ° ^ u ‘ Ü z e r in d e 8 e c e d e v r i y e k ı y a f e t l e r i v a r d ı
°H u tişö rtü , k a m u fla j p a n t o l o n u v e a s k e r b o t la r ı-

139
onmalarına dek inen saçları gibi her bin
kolunun altındaki kılıfu yan otomatik siyah hlr ^ y" ‘>rtu s-rke cft./- n o k t a d a n b irm d e » ıu
hır diğennt .sc kalçasında taşıyordu ama Dantc-ni *
almadan dı^rt çıkmadığı tek şey belindeki ucu kıvr,,,^ ..........
um ıım bıçaklarıydı.

et
Birliğin veııi üyelerinden biri de a v tüfeğiyle l)a n tfnır_
yanındaydı. Dövüş kıyafetini giymiş v e silahlannnş ^
Zu

N
eski barınak ajanı Sterling Chase, aracın içind en haf^ barınaklar, seçerse, çok geçm eden a n l a y ı * b .r S o y
kafasını eğerek Rıo’yu selamladı. Chase tüm savaşçılar^ frkr*i ona ihtiyacı olduğuna ve onun eşi olm ası g e re k ti­

si.
sert görünüyordu, jilet gibi kesilmiş a ltın rengi saçllnn, ğ e inandırırdı . Ç ok fa/la adayı olacağı kesindi. Sıra dışı
sıvalı hır bere örtüyordu, ince y ü z ü n d e k i ç e lik mavisi ı*fo. ^izciliği sayesinde hepsinin hedefi olacaktı Ilır g ru p e n ­
leri sert ve sabitti, akıllı bakışları R io ’n ıın hatırladığı kada- telektüel, düzgün konuşan ve genellikle işe yaram az sivilin

te
rıvla birkaç ay öncesine göre biraz daha boştu. Geçen yu onun peşinden koşacağını düşünm ek R ıo 'y u aşırı d e re c e ­
oruya çıkıp birlikten yardım isteyen v c son ra savaşçrfAP
de rahatsız edıvordıı.

Si
onunla nasıl çalışmalarını istediğine dan k e ııd ı kurallara N e yaptığını ya da kiminle yaptığını neden bu kadar
koyan hırslı vc kibirli bürokrattan a rtık e se r yoktu. Banıuk umursadığını bilmiyordu.
Alanı na Dante hoşnutsuz bır şekilde " I la rv a rd " lakabın, Boston’a gen dönmek, dağda u-tiklcyıciyc basıp to n lar­
ep
takmıştı. Chase eski sivil bayatını bırakıp birliğe kralllG www.CepSitesi.Net
ca ağırlıktaki kayaların kendisin, sonsuza d ek orava hapse
tan sonra bile ona yapışıp kalan bir isimdi.
™ ,dn,,c>1 d j,u <ok istemesine neden o lm u ştu
“Tanrım," dedi Daııte ve Rio k o lla r ın d a gevşekçe «-
Buna zamandır ne yapıyordun?- d iye so rd u C h . s e
.C
tan Dylan ile yaklaşırken kocaman g ü lü m s e d i. “Ortaktık
yoktun dostum. Beş ay çok uzun bir ta til. Savaşçı S U V u 3 ÜÎ / T " 5“ Phcs,m ^ P zleyem em İşti.'
arka kapısını a çıp . Rıo’ııutı D ylan'ı ve e ş y a la r ın ı içe n " 1 mı^*n. -SovlcX n ! ^ h'P h p * " yâ'V‘‘ ^ c c c ^ n ı sö yle -
**
w

Uşuınıesıııe yardım ederken güldü. Y e rle ş tik te n 1ahnışnn. uzerinden be b ' r,İk(cn
I Vuıu k a p ıyı k a p a tıp direksiyonun başına geçti- bdjI **nden haber alan ' *** l” r su rc * K « i n c
w

R j o v j baktı. "Eıı azından eve güzel bır hcdıyel'l*1 ' ^ h-‘ K r l " -
döndün ha?” ''aluno| d , „ - j , clt' r o lu y o r? ”
Jü,)k !<,„■ ... ' ld l D a n ie ö n k o ltu ğ a s e n h ,r k t
w

Rio homurdanarak yanında uyuyan Dylan a kı s1


«W.nş e tm e ,'d e d i “h T k,>
bakış attı. “O bu gazeteci. Ve Soy Eşi.” v K'n tüm «ece ^ r e t u ’s ıy h
v >yleymi| Hepim iz d u yd u k G ıdcoıı. Bragdaatu r , * * + & , ' dedi r , '•Mu> ,u ,<*c gram d ı “
1 I .nü dm 1u ptnuzc bahsetti, dedi Dante * S^ " ^ c . İ T ^ ' « k K<|., Rt>rünmu-
d o lu çantayla se m
r
a t a * # * » * 5 ubat 3y' nd,an î 0" ° rada «İd»» a, g,o kaşlannı çatarak birliğin peşinde olduğu dt,„Vad
olası İŞ. yapmak * " b .U ^ dar UZU" * * WS a t ı ğ ı n saklanmasının nc kadar zor o la b ile c e ğ e d ü * £
, nn, değiştiren şey neyd i3 H
dü Neredeyse iki m etrelik, tüysüz ve vücudu baştan aVfcl
"pUrdarda değişiklik olm ad ı,” diye y a „,Ujdl „
^ i ) Icrle kaplı kana susamış bir vampiri fark etmemek
o, koltuğunda oturan savaşçının gozk-rın,n ^ £
eok z o r olurdu. Soylu toplum unun en döküntüleri arasın­

et
İ chase’ın onu s o l l a m a y a hakkı vardı -hcps *
da bile bir Kadım göze çarpardı.
««ulamaya hakkı vardı- ve R io nun kendisin, O B u n c a z a m a n d ı r fark edilm em esinin tek sebebi. Çcfe

N
ıçin süsleyebileceği pek tazla şey, yoktu. Son birkaç jarsalmdakı dağda barındığı uyku odasıydı. B in Kadım
a>ıtl,ğınm onu ele geçirm esine ızm vermişti vc 51mT olanı gizli mezarından serbest bırakmıştı ama birlik bunun
|cn volüm koşmak zorundaydı. “Yapm am gereken fo*

si.
nc zaman ve nasıl old u ğun u ya da kana susamış yaratığın
vardı ve başarısız oldum. H ep si b u ."
uyanışını sağ salim atlatıp atlatm adığını bilm iyordu.
"Bizim de bu taraita p ek başarılı olduğumuz sov'--. Şansı varsa, vahşi h e rif çoktan ölm üştür.

te
mez.' diye araya girdi D antc. “ P rag'ın dışındaki uykte Diğer seçeneği ise. S oylu ya da insan, hiç kim se düşün­
sıra bulduğumuzdan beri. K adim olanın varlığı tnH,rj mek bile istemezdi.

Si
ipucu peşindeyiz ama her şey boş çıktı. Chase banmh- Dante uzun süren sessizliği boğazını tem izleyerek b o z­
ve birimle bir araştırma yap ıyord u fakat o kaynaklardafr- du. “Dinle Rio. Asker kaçağı old u ğ u n son birkaç aydır her
dasız çıkı." ne yaptıysan. Boston'a g e n d ö n m en gü zel. D ö n m en e he­
ep www.CepSitesi.Net
Yolcu koltuğundan C h ase onaylarcasm a kafasını ^ pimiz sevindik."
‘ Mümkün görünmüyor am a eğer K adım vampir orabi Savaşçının gözlen n e bakarken R io kaskatı b ir şekilde
bir yerlerdeyse, aşağılık h e r if g ö ze batmamava çalışrrr- ifasını salladı. D ante’y e ya da başka b irin e d ön ü şü n ü n
.C
dur." geçici olduğunu söylem esinin b ir anlam ı yoktu . B irliğin
Peki ya ortaçağda K adım vam p irle bağlantısı ou:- saflarında en son ihtiyaç d u y d u ğ u şey so ru m lu lu k tu ,
w

man Soy lu ailesir” diye sordu R io. tum?" tC aynasmdan ona baktı. “ H a zır m ısın, d os-
Odoltlar,” dedi Dante kafasını sallayarak.
«km kimseyi bulamadık. Issız olm ayanlar kana susubP
w

' EVCC dedi W o - "F a zla sıyla h a z ın m ."


vuzunden va da başka sebeplerden ötü rü ölmüş. L1- •
ksinden lamse hayana değil."
w

granit duvarlannkll dln 'neUİlk tllürtlsı- kabaca yontulmuş


Linet olsun, diye m ırıldandı R io. ^
r ^ t a h u S T 1* K’ bl yanklland '- Kap,
J nic k»&»m salladı. “E lim izd e sadece bu .. alenen odayı k f U2Un tune1' yaratmak ve dı-
Z * * * * * ve çıkmaz. V azgeçince, d ü ş ü n m ^ . ^ eskıvd, ' kapa‘ n ,ak « p ra k ta n ç ık a n lm ış taş
ıu w optiğim iz samanlıkta iğne aramaktan «*>
142
Ama ortamın ilkelliği burada sona eriyordu. . doku örneği alım ına hazır bir şekilde robotık kollar
Taş. ahşap ve kaba dem ir kilitlerin ardında, s o n ^ ş|\1 vc
lojıyle donatılmış bir laboratuar vardı. Yıllar içindç ^ ^ d i m ola»' son elli sencdir es,r 101311 k' 5'- “ Merhaba
iniş ve paranın sarın alabileceği cn iyi bilim ve robot kbaba.” dedi. K endisi de insanlara kıyasla oldukça
n o lo jis in e sahipti. Tesiste çalışan insanlar, ülkenin en ^ bT d ı -en d ö rt Y ü z y a§ın d a v a r d l- A m k ^ Y^m da
biyolojik enstitülerinden bir araya getirilmişlerdi. Anık T i 'Vınu u m u r s a d ığ ın d a n d e ğ il, zaten bun u n hiç önemi

et
köleydiler, zihinleri ele geçirilm iş ve sadakatleri kesin ola. kru S o y lu la r d a n hırı olarak gen çliğinin en parlak döne-
rak sağlanmıştı. y° deydi. Bunca zam andır K adim olanı gizlilikle vc başa-

N
Her şey bir amaç uğrunaydı. nbbirşekilde kontrolü altında tuttuğu için kendisini tanrı
Dünyada var olan hiçbir şeye benzem eyen o tek varlık gibi hissediyordu.

si.
için. " -Dünün test sonuçlan efendim .
O varlık, koridorun sonundaki d ört s ü r g ü lü elektronik Ona hizmet eden insanlardan biri raporları verdi. O na
çelik kapının arkasında bekliyordu. Şu a n d a bulunduğu ismiyle hitap etm iyorlardı; kim se ism iyle seslenm iyordu.

te
gezegenin çok uzağından gelen u z a y lı b ir y a ra tığ ı tutmak I Gerçekten kim old u ğu n u bilen biri yoktu.
için özel olarak tasarlanmış bir hü cred e b u lu n u y o rd u . Dragos’uıı oğlu olarak d o ğ m u ştu , babası bu yeraltı sı­

Si
O hır Kadimdi -Soy olarak bilin en m e le z ırk ın geriye ğınağındaki ultraviyole hücrede tutulan yaratığın oğluydu.
kalan son ataşıydı. Binlerce yıldır hayattaydı, a ç lık sınırın­ Gizlilik içinde d oğm uş v c yabancılar tarafından yetiştiril­
da tutulduğu haliyle bile bir insan ordusundan ço k dahi mek için gönderilm işti, am acını anlam ası u zu n yıllarını
www.CepSitesi.Net
ep
kuvvetliydi. Açlık onu za yıf düşü rü rken öfkelen d iriyo rd u almıştı.
vc öfke, konu güçlii yaratığı kontrol etm ek o lu n c a her za­ Onu yüceliğe ulaştıran ö d ü lü ellerine alması daha da
uzun sürmüştü.
.C
man önemli hır faktördü.
Beş santimetre aralıklı yüksek ultraviyole ışın taşıyan Test sonuçlarının b u lu n d u ğu dosyayı kapatırken ilgisiz
parmaklıklar, en güçlü çelikten bile daha etkiliydi. Kadim bir şekilde, "İyi dinlendiniz m i?” d iye sordu.
w

"lan onları denemeyecekti; bunu daha önce denemişti vc Yaratık yanıt verm edi, sadece dudaklarını geriye çekip
güneş yanığı yüzünden neredeyse sağ ko lu n u kaybedecek- V*vaşça netes aldı, b ü yü k vc u zu n azı dişlerinin arasından
a tıslayarak çıktı.
w

11 Sakın olması ve gözlerini ultraviyole hapishanesinde


korumak için maske takılmıştı. Ç ıp lak tı çünkü mahremi- ırj3-^1^ ° n SCnc Öncc k ^ n u y ı bırakm ıştı; aklım ka-
yclL‘ «efck aynca uzaylı derisinin her yanım sa*» ^ 'Si için mı, öfkesinden m ı yoksa yen ilgiye uğradığı için
w

^ M üfterindeki cn u fak değişim leri takip etmek ön*-11 ^ nıursadığı da söylen em ezd i. A ralarında
ORiın akrabası olm asına rağm en, K adim olan
Yaratığın boynunda, kollarında vc b a c a k la rın d a gü,lUl! 1 {V * bir araçtı.

144
145
-Şimdi bulıyoruz." dedi esirine. grind eki bm thr g e v ^ p Um
Kket etmesi .ç ın o n u se rb e st b ,r,kt, " y 'r,,Cl sob, h
Bilgisayara hücrenin içinde robotik kollarına ,§c l
lamalarını emreden kodu girdi. Testler acı verici, S!k^ ■Şündi b eslen eccks.n ," d e d , g z r d ty » ,
on unlıçiftleşeceksin." o n > - *S on ra
uzundu... ama hepsi gerekliydi. V ü cu t sıvılar. top|antyJ
doku örneklen alınıyordu. Ş im diye dek, deneyler çok kü’

et
çiik ölçüde başarılı olm uştu. A m a u m u t vaat e d iy o rla r^
bu yeteri ivdi.

N
Son numune alınıp kataloglandığında. Kadim olan
hücresinde yorgun düşm üştü. İleri fizyolojisi prosedürün

si.
verdiği zararı iyileştirmeye çalışırken, kocaman gövdesi
titreyip spazm geçirdi.
“Sadece bir adım kaldı," dedi gardiyanı.

te
Sonuncusu U V ışığı parmaklıkları olan hücresinde ivı-
lcşen vampir için en önem li vc ön celikli olandı. -10:

Si
Daha basit olan başka bir hücrede kısa bir süre Önce
sokaktan kaçırılan, fazlasıyla uyuşturulm uş bir kadın kilitli
tutuluyordu. O da çıplaktı, siyaha boyalı gotik tarzı saçla­
ep
rı boynunun daha net görünm esi için kesilmişti. Gözle­ www.CepSitesi.Net
ri odaklanannyordu, kısa bir süre önce vücuduna verilen
ilaçlar yüzünden göz bebekleri büyüm üştü.
.C
İki köle tarafından hücresinden çıkarılıp laboratuann
ana bölümüne getirilirken, ne çığlık attı ne de mücadele
w

etti. Ayaklarını sürterek adım attıkça kü çük göğüsleri sal­


lanıyordu ve başı om uzlarının üzerin de geriye doğru gi­
derek çenesinin altındaki küçük gözyaşı ve yeni ay biçim'1
w

doğum lekesini gözler önü n e seriyordu. O n u ultraviyo11'


bariyerin öteki tarafına, Kadim olanın hücresinin ortasına
w

taşıyacak otomatik sandalyedeki askılara yerle ştird ik le rin ­

de ayakları cansızca hareket ediyordu.


Sandalye geriye doğru yatıp o n u olacaklara hazırla^ 0
1101 kıpırdatmamıştı, f fü crenin içindeki in erkri"
14*,
O N D Ö R D Ü N C Ü B Ö L Ü M

e
N
T-krır y t r i c f k e d e o l m a k ç o k t u h a f t ı . A m a n e k a d a r m -
Ui!- 0 | y d a R i o i ç i n , b i r l i ğ i n B o s t o n 'm d ı ş ı n d a k i y e r a lt ı

si.
karargâhında k e n d i d a i r e s i n e g i r i ş i n d e n d a h a g e r ç e k d ı ş ı y -

ĞL

te
Yerlcskeve v a r ı r v a r m a z D a n t e v e C h a s e t e k n i k l a b o r a ­
tuara g id ip . R ı o Y u D y l a n ' l a b a ş b a ş a b ı r a k m ı ş l a r d ı . S a v a ş ­
Si
çıların o n a - b i r s e n e ö n c e i h a n e t i y l e E v a ’ r a n o n d a n ç a l d ı ­

ğı- eski h a y a t ı n a ı s ı n m a s ı i ç i n z a m a n t a n ı d ı k l a r ı n ı d ü ş ü n -
ep
www.CepSitesi.Net
v i du. Y e r l e ş e n i n k e n d i n e a i t b ö l ü m ü n d e u z u n z a m a n d ı r

b u lu n m a m ış tı a m a aynen h a n rla d ığ ı g ib i g ö r ü n ü y o r d u
.C

Her şey d e p o p a t l a m a s ı n ı n a r d ı n d a n i y i l e ş m e k i ç i n a y l a r ­

ca ka ld ığı y e r l e ş k e n i n k l i n i ğ i n d e n ç ı k n k t a n s o n r a b ı r a k t ı ğ ı
gibiydi.
w

B ir z a m a n l a r E v a i l e p a y l a ş t ı ğ ı d a i r e z a m a n k a p s ü l ü g j -
w

b h d i. H e r şey. o v e k a r d e ş l e r i n i n I s s ı z v a m p i r l e r i e l e g e -

v ^ ı ^ k için g itt ik le r i y e r a lt ı s ı ğ m a ğ ı n d a ö l ü m c ü l b i r t u z a ğ a
w

^ S ü rü ld ü k le ri o k o r k u n ç g e c e o l d u ğ u g ib i d o n u p k a im ış -

149
den ç e k m e k t e geç kaldı .um neye cüret emğim UfV
Onun Soy K$> »>•'" kad,n örafinclal1 kurulan bir
yö*ön örcbiiiyordu. Y u ıe de ondan kaçmadı, sade. r. ır,
İhaneti ortaya çıkıp Rio onu alenen suçladıktan S()|)r
^ dudaklarından derin bir nefes aldı.
Eva boğazına bıçağı burada dayamıştı. •
Klinikteki yatağının «zerinde kendisini öldür,,,„ ö la^Korkt,yoruın,M diyc fislldadl’ U7un stircd,r »yuduğu
” ° i kıslk vc inceydi. N c transın nc de seyahatin far-
ama Rio varlığını en çok burada hissediyordu. İstcmcyt
içuı >cs ^ R cich cn ’ın evinde old u ğun u sanıyordu, o

et
istemeye duvara asmasına razı old u ğu gösterişli tah|ıxıan
Ml> * tı^ m n ’a vola çıkm adan ön ceki dakikalarda bilinci
gömme dolabın yanına vc gcııiş yatağın karşısına ycr|C). ve R io *■ * . . . .
muştu. "Hem götüreceğin yerden ko rku yo ru m ...

N
tirdiklcri büyük aynalara kadar Eva’m n dokunuşu l,cr yC[.
' " “Geldik bile," dedi R io ona. “A z ö n ce vardık."
deydi.
G ü z le r in d e panik belirdi. “ N e r e d e - "
Rio, Dylaıı’ı şık oturma odasından perdeli Fransız kapı,

si.
•Seni birliğin m erkezine getirdim . B en im yanım da gü-
larııı açıldığı yatık odasına taşıdı. O n u geniş yatağa doğru
götürüp koyu mor yatak takım ının üzerine koyarken cam­ yendesin."
Etrafına bakıp hızla gördüklerini inceledi. "Burada mı

te
daki yansıması gözüne ilişti.
Ona bakan esmer, suratı yaralı yabancıyı görıiıu ç irkil­ y aşıyo rsu n ?"
“Eskiden burada yaşıyordum ." Kalkıp yataktan uzaklaş­
di. Rcichcn’ın ona verdiği pahalı kıyafetlerin içindeyken

Si
hile bir canavara benziyordu -kollarında gevşek bir şekilde tı. “Rahatına bak. 1İcrlıangı bir şeye ihtiyacın olursa, bana

uyuyan ve tamamen onun m erham etine kalmış güzelliği söyle. Senin için hallederim ."
görünce bu düşüncesi daha da pekişti. ep www.CepSitesi.Net
\VAVW . Vl l û l ’“New York’a evim e gitm em e ne dersin ?” dedi D ylan,
O hır canavardı vc bundan sadece Eva’yı sorumlu tu­ yavaş yavaş normale d ö n ü yord u . "Y ı da beni nerede tuttu­
tamazdı. bir hayvan ve katil olarak doğm uştu ve artık dış ğunu ve evime nasıl gideceğim i gösteren bir harita?”
.C
görüntüsü de buna uyuyordu. Rio kollarını göğsünde birleştirdi. "Ş im d ilik burası evin
Onu yatağa bırakıp kabarık yastıklardan birim başının burası Dylan. Soy Eşi old u ğ u n için sana saygıyla davranıla
altına koyarken Dylan kıpırdandı. fak. Yiyecekler ve kon for olacak, ne istersen. Bıı dairelere
w

“Şimdi uyan," dedi hafifçe alnına dokunarak. “Yeterin ^İnlenmeyeceksin ama istesen de kaçm an m ü m k ü n değil.
cc dinlendin Dylan. Artık uyanabilirsin/' son dcrccc güvenli. K ardeşlerim ve ben sana zar.u
w

Transı etk isiz hale getirm ek için alnını okşamasın-1^ adınıC^eCC^*Z im a ^uradan ayrılm aya çalışırsan, koridora
tek yoktu. Parmak uçlarını şeftali tonunda küçük çdk ıı attığında bundan haberim iz olur. K açm aya çalış ır-
w

'dan kadife teninde tutmasına gerek yoktu. Narın Ç<-,H • cnı bulurum D ylaıı.”
dokunm asına g erek y o k t u ... ama karşı koyamamış1^ ^ *crmı in ,r ^ ,rcscss,z kalıp kon uşm asını izled i, söyledik
G ö z le n a ra la n d ı. K oyu kahverengi kirpikleri kal " a »*şundü “ îvı-i ı_ .
VatiriD hrıA. . NO,1ıa baııa n c yapacaksın? B cııi yere
a,««n sarısına d ö n ü k y e ş il g ö z le ri Rio’yu ele geçirdi* * Z|mdan bir ısırık tın alacaksın?”
ISO
m
Bu düşüncenin üzerine Rio beynindeki tüm 1^ oradan çıkması gerektiğim biliyordu Btrk*
itildiğini hissetti. Bunun vahşi bir şey olduğunu ı^-detı u“ * k pransız kapılara vc ardındaki .»tunu
_.ı.ni
jdlUl ’k e n °lS
günü biliyordu, ama ona göre D ylan’, yere yallnp dj
İc hassas tenini delmek tamamen erotikti.
T ü m vücudunun uyarıldığını hissetti. k ı n d a n sesinin geldiğini duyunca durdu Suratını
İpeksi tenini parmak uçlarında hâlâ lıisscdcbiliyorcJlı. ını çevir,P ona baktı. I5,r ara kalkmıştı ve timdi

et
şimdi başka yerleri de onu tanımak istiyordu. Vücudu,* f iş e k le r in in üzerinde dogrulm ıış yataktan ona baV
aniden tepki vermesine sinirlenerek arkasına döndü.

N
“Jıdıı'deyken bir iblis tarafından saldırıya uğrayan^ yl>T»nrı aşkına, b u haldeyken saçları nasıl da hoşça kanş-
adam olduğunu duydum. Yaşlı bir çiftçi buna tanıkolmuj g ö r ü n ü y o r d u . D ylan’.n seksle dolu geçen bır gecenin

si.
iblisin yakındaki bir dağdan beslenm ek için geldiğini söy­ ardından b ö yle görüneceğini hayal etm esi pek uzun sür­
lemiş. İnsan kanı içmek için." memişti. Koyu mor ipek yatağın üzerinde yatıyor olması
Rio öylece durup Dylan konuşurken karşısındaki kapı­ zihnindeki görüntüyü daha erotik yapıyordu.

te
ya baktı. Hangi geceden söz ettiğini biliyordu, günkü^ “Ne?” Sesi boğuk çıktı.
son o gece beslenmesine izin vermişti. Dağıtf*teğindt<! “İsmin,” dedi, sanki neyi kastettiğini bilm esi gereki­

Si
küçük bir çiftlikte fırsat kollarken iki haftadan fazla bir sû­ yormuş gibi. Odanın diğer tarafından ona bakarken başını
redir beslenmemişti. eğdi. “Bana Rio’nun isminin sadece bir bölü m ü olduğu­
Büyük bir açlık çekiyordu v e bu ontı dıkkatsızleştiı- nu söylemiştin, neyin kısaltması olduğunu m erak ettim
ep www.CepSitesi.Net
mişti. Yaşlı bir adam onu suçüstü yakalamıştı -saldırdığını, Rosario’nun mu?”
Rio’nun dişlerini adamın boynuna geçirdiğini görmüştü. “Hayır.”
Düşüncesizce bir davranıştı ve adamın g e lm esi, muhteme­ “O halde n e y in k ıs a ltm a s ı? " H e m e n c e v a p v e r m e y in ­
.C
len Rio’nun kurbanını ölüm üne sebep o lab ilecek kontrol­ ce açık kahverengi k a ş la rın ı s a b ırs ız lık la ç a ttı. S o n b irk a ç
süz bir beslenmeden kurtaran tek şeydi. O gece olabileceğe gündür bana s ö y le d iğ in o n c a ş e y d e n s o n ra , g e rç e k is m in i
şeyden korkup avlanmayı bırakmıştı. söylemenin ne g ib i b ir z a ra rı o la b ilir ? ”
w

“Bu sadece abartıydı, değil m i?” Cevap v e r m e s in i bek­ Doğduğu günden beri ona söylenen şeyleri hatırlayınca
lerken Dylanin sesi alçaldı. “G erçekten böyle bir şey yap a 1 çe suratım astı. 1 liçbiri hoş şeyler değildi. “ N ed en bu
w

madın. Değil mi Rio?” -*1 çok bilmek istiyorsun?”


“ Rahatına bak,” d iy e h o m u rd a n d ı. Dışarı çıkarken & W S,maSallayiP ha6fçe o m zu n u silkti. “Ö n e m li değil.
w

olduğu o1”11'
ustü b ilgisayarın ın vc fo to ğ ra f m a k in e s in in
Gerçektf*SL-CCe.hjkkjnda dâha faz,a §ey bi,nıc*k istiyorum .
çantasını aldı. 'Y a p m a m g e re k e n iş le rim var.” * h,m olduğunu."
çıkmasını ya da başka bir şey s ö y le m e s in i e- CtCnnCC d iy o r s u n ,” dedi Rio. A ğzından belli be-

153
Iırsiz bir küfür çıktı. “İnan bana, D y la n A lcxand cr u a tm a s ın a neden oldu. Dekor harika vc merak
kım da bildiğinden d ah a fa z la s ın ı bilm ek istemezsin'- o d ay* S o Z . y atak takımından duvarlardaki
rcn gj

uya"(1,nCiybo,yaya kadar m ücevher tonları hâkimdi. Yatak


alan ren^ ır ^ v a rın ı D ylan’uı gözlerini acıtacak kadar

et
Rio’nun yanından uzaklaşıp geniş süitten çıkış,n, ,2je olan soyut tablolar kaplıyordu. Diğer bir duvarda
yen Dylan, bu konuda yanıldığını düşündü. Kapıy, ard|'* k a m an iş le m e li bir ayna vard ı... stratejik bir şekilde
dan kapatıp onu loş dairede yalnız bıraktı. lSC ^ a'n ve üzerinde neler oluyorsa onu yansıtması

N
biiyük yatag
Büyük yatağın yan tarafına d ö n d ü . B a c a k la rı sanki i t ­
lerdir kullanılmamış gibi uyuşmuştu. G e c e n in büyük bir ^ Zckîce^ aiyc mırıldanan Dylan gözlerini devirdi ve

si.
bölümünü baygın geçirmiş gibiydi. S ö y le d ik le ri doğruysa odanın diğer tarafındaki çift kanatlı kapıyı fark etti. Kapı­
-Berlin’den aynlıp Amerika’ya v a rd ıla rs a - o halde yaklaşık l ı açıp karsısında B rooklyn’deki stüdyo dairesinden daha
dokuz saatlik bir hafıza kaybı y a ş a m ış d e m e k ti. büyük bir giysi dolabı bulunca ağzı açık kaldı. Tanrını.

te
Bu mümkün olabilir miydi? İçeri girdi, daha fazla aynanın olduğu dikkatinden kaç­
Gerçekten de bunca zamandır o n u tran sta tutmuş ola­ mamıştı -insanın dolabında N eim an M a rcu su n yarısı bu­

Si
bilir iniydi? lunurken neden kendisine her açıdan hayran hayran bak­
Uyanırken parmaklarıyla y ü z ü n ü o k şa d ığ ın ı fark edince masın ki?
şaşırmıştı. Dokunuşu rahatlık v e r ic i, k o ru y u c u ve sıcah Binlerce dolar değerindeki tasarımcı kıyafetlerini ve
ep www.CepSitesi.Net
Ama anlıktı, fark ettiğim anlar a n la m a z e lin i çekm işti.1 ayakkabıları karıştırmak için can atıyordu ama tam o sırada
Ne Rio’dan h erh an g i bir s ıc a k lık , n e d c on a karşı bir şey bir şeyi fark etti: Kıyafetlerin yalnızca dörtte biri erkek kı­
hissetmek istemiyordu fak at o n a b a k ış ın d a heyecan verici yafetiydi. Gerisi bir kadına aitti -ufak tefek ve pahalı zevk­
.C
bir şeyler olduğunu inkâr e d e m e z d i. O n a dokunuşunun leri olan bir kadına.
şüphe götürmez bir şekilde b aştan ç ık a r ıc ı b ir yanı vardı burası Rio’nun evi olabilirdi ama burada yalnız yaşa­
madığı kesindi.
w

Hakkında daha fazla şey b ilm e k is tiy o rd u -bilm eye il"'


yacı vardı. Ne de olsa, esiri olarak o n u e lin d e tutan knet olsun. Evli miydi?
hakkında olabildiğince çok şey ö ğ re n m e k o n u n yan1'1'' b^ n^ dolabından çıkıp kapılarını kapattı, içeri hiç
w

olurdu. Büyük bir haber yapmayı uman bir gazettü c ' uıış olmayı tercih ederdi. D airenin oturm a odasına
tak, en küçük doğrulan bile toplayıp gerçeği kovalat
rcbılıyord ' ^ yer<*° â d ın ın dokunuşu old u ğun u gö-
w

onun göreviydi.
Kmimarn tar/ma biç benzem iyordu ama kaliteli
Ama Dylan’ın cn çok canını sıkan, bir k ad ın olarak0"
c‘ d aldı&ı r * IIC d iy o r d u ki? En iyi m obilyası ikm -
duyduğu ilgiydi. .
I> yC f^ & B ^ c lç c k y a m .
gibi bir adanı hakkında daha fazla şey bih"c
aMyla b,r Kkıİde döşenm iş odaya bakar-
154
ten dm . ovnuh. ceviz ağacından yapthniş btr m haf bır şekilde tamdık eclı\**du
•'*****
nın arkasında gezdirdi. A ltın ™ g ı kadife k ın c p c ^ T Tannni-
pdefkm. kanepenin arkasındaki masada duran " ^ « l ık içim sararken. E M a n ın bakışları masadaki
fotoğraflar görüne ıltşn. kavdı. B u fotoğrat' renkliydi. v * ı on

et
Gördüğü ilk şev Rıo'nun bır fotoğrafıydı. ,\Y ^ nsındc çekilm iş o lm a lıv d ı... vc eski fotoğraftaki
avdınbcog! bır kumsalda park etm iş, üstü açılabilir*^ * * .« rdı Bır S*hır P21* 111111 o m s,n d 2 k l ^ bır kv^mıdc
uzun sıy ih saç U n başının etraftnda uçu-

N
rengi klasik bır Thunderbırd’ün yo lcu koltuğunda
yordu. Siyah ipek bır göm lek ve siyah pantolon gryn^ gûlin^cdu Ç o k m u tlu goru n m o rd u ama Dvtan
arabanın içine olduğu kadar dışına da taşacak şeklide n- ^•u şürkrnndela üzüncüvü gö rd ü -fotoğrafı çeken kıvı

si.
hatça uzanmışa. Bacaklannı rahatça ayım uşa. çıpuk k * bmse. ona odakladığı k o vu kahverengi bakışlanm n
purmaklar bevaz kum un içine batm ışa. Koyu topaz re-~ irtnhklcnnde acı dolu sırlar vardı.

te
bakışları ışıldıyordu ve çekici gülüm sem esi hem tehlike; Arak vuzü tanıdığına em in d i ama R ıo 'n u n m a l ı n d a ­
hem de eğlenceli görünm esine neden o lu v ii> ig jio s [a İtl| ki imkânsız görünen farklı d ön em lere ait totoğratlardan
Çok yakışıklıydı.

Si
İ f ğ lİ .

Dıha doğrusu, yakışıklılık kavranum n yüz bkunec: Bu jitin d ek ı dağda g ö rd ü ğü y ü zd ü . olıı kadın
ötesindeydi yü zü .

ep
Fotoğrafçok eski görün m üvord ıtı YtGÜÜ www.CepSitesi.Net
fe lp fe y i IVıanı Rio'nuıı b u lu n d u ğu m ağaraya götü ren gu zc.
ia vara ın yokuı. o halde yaralanm asının üzerinden yâ hayalet onun karısıydı.
razla zaman geçmiş olamazdı. H er ne olduysa inanı ra:
.C
yakışıklılığını ondan alm ışa ama en kötüsü içinde tışıcğ
öfkeydi. Dvian. Rio nun m utlu old u ğu donemde çcv--
îotoğraıına baktı ve o zamanlardan bu vana ona neler o-
w

duğunu merak etti.


Başka bir totoğraîa baka: bu eskıvdi- Koyu ren*
w

torlanmış, yüksek yakalı, kabarık dantelleri olan Vik**


^ dönemi bir elbise giym iş bir kadının stüdyoda çek-
w

*pva tonlu bır rcsnuvdı. D ylan daha yakından b a k m a k


vâldı, mahcup gülümsemesi olan egzotik ^ 7cbn
üvûkannesı olup olmadığını m erak ediyordu. Obj1 ^
tığı kovu renk gözlen baştan çıkarıcıydı. Zamanı0
rağmen muhteşem ve çekiciydi.
O N B E Ş İN C İ B Ö L Ü M

e
N
Sanki h i ç b u r a d a n g i t m e m i ş t i .
Y e r le ş k e n in t e k n i k l a b o r a t u a r ı n d a d u r a n R i o n u n etrafı

si.
onu d o stça v c g ü v e n l e k a r ş ı l a y a n L u c a n , G ı d e o n v e T e g a n

ile sanlıydı.
En u z u n T e g a n ’ la t o k a l a ş t ı , k u m r a l s a ç l ı , y e m y e ş i l g ö z l ü

te
dirygusuz s a v a ş ç ı n ı n k e n e t l e n e n e l l e r i n d e n i ç i n d e k i s u ç l u ­
Si
luk d u y g u s u n u v c b e l i r s i z l i ğ i n i o k u y a b i l d i ğ i n i b i l i y o r d u .

B u T e g a n ?ın y e t e n e ğ i y d i , t e k b i r d o k u n u ş l a g e r ç e k d u y g u ­
ep
ları o k u y a b i l m e k . www.CepSitesi.Net
B e lirs iz c e k a f a s ı n ı s a l l a d ı . wB t ı t ü r ş e y l e r o l u r d o s t u m .

H e p im iz in z i n c i r l e r i n i ç e k e n ş e y ta n la r ı var. O n e d e n le ,
.C

buradaki k i m s e s e n i y a r g ı l a m a z . A n l a d ı n m ı ? "

fcgan e l i n i b ı r a k ı r k e n R io k a fa sın ı sa lla d ı. D y l a n ’ tn


w

om uz Ç i t a s ı n ı G i d e o n ’ a v e r i r k e n , D a n t e v e C h a s c ı n o
geceki d e v r i y e l c r ı i ç i n s i l a h l a r ı n ı t e m i z l e d i k l e r i l a b o r a t u a -
w

arka ta r a fın a b a k t ı . D a n t e ç e n e s i y l e o n a i ş a r e t e t t i a m a

k o n u s u R io o l u n c a j ü r i n i n h â lâ k a ra rsız o l d u -
w

h rtirccsin c s e r tç e b a k m a k la y e t in d i.

159
-K»dm hakkımızda ne kadar şey biliyor?' div ı kli olup olmaması umurumda değil, dedi l
rinC ’ «ok edip o dağda bulduğu şeye d ur -
LUCan- -Fotogr*1 z
ı-J - j ı
Birliğin kurucusu ve lideri -dokuz yU2 ya§lnda ^ ^ L n .ctm lcn yok ct, yeter.
.,1ıtüt*1 m M Q ltjCOIlt çoktan ıkı alet üzenude d.
Nesil bir vampir- kara kaşlarını kıpırdatarak odadaki}, -Tnııanıdır. um
kese sözünü geçirebilirdi. Rio onu dostu olarak görm^' , konuşturmaya başlam ışa.

et
i dosyaları yo k edebiliriz ama mağarayla ılgı-
du -tüm savaşçılar birbirlerine akraba kadar yakındılar. •
onu hayal kırıklığına uğratmaktan nefret ediyordu. WCnlfeti insanlarla hâlâ işim iz var.’ dedi Rio 'Patronu

N
“Ona sadece temel şeylerden bahsettim,” diye yar)u 11f '"ndc birlikte seyahat ettiği üç kadın vc bir dc annesi
verdi Rio. “Henüz tamamen inandığını sanmıyorum;
Vir. Bu ,,, sına bırakıyorum ," dedi Lucan. “ N asıl yaptığın

si.
Lucan homurdanıp düşünceli bir şekilde kafasını sal-
ladı. "Btı çok zor bir şey. Mağaradaki mezarın ne amaçh umurumda değil. H ikâyeyi reddetm esi için ister onu kul­

orada olduğunu biliyor mu?" lan .ster itibarını yok et ya d a gidip görüştüğü kişileri tek

te
“Pek sayılmaz. Gideon ile telefonda konuşurken oradan tek bul VC hafızalarım sil. Senin seçim in Rio. B u ışı hallet,
uyku odası olarak söz ettiğim i duydu ama bundan bdşh i yapabileceğinden em in im .”

Si
bir şey bilmiyor. Elbette ona açıklamayı planlamıyorum Kafasını salladı. “S öz veriyo ru m Lucan. B u n u hallede­
Lanet olası şevi görmüş olması bile yeterince kötü.” Rio ceğim."
sertçe nefesini verdi. “Ç o k zeki, Lucan. Parçalan birleştir­ İlk Nesil vampirin yü zü n d e old u kça cidd i bir ifade var­
mesinin uzun süreceğini hiç ep www.CepSitesi.Net
3 dı. "Senden şüphem yok. I lıçb ır zam an olm ad ı v c olm a­
"O lıaldc hızlı hareket etm eliyiz. Daha sonra ne kadar n yacak.”
potansiyel detay tem izlem ek zorunda kalırsak, bizim için Lucaa’ın güveni beklenm edikti vc R ıo n u n ne kadar
.C
o kadar iyi olur,” dedi Lucan. D ylan 'ın diz üstü bilgisayarı­ berbat bir halde olursa olsun, boşa harcam ayı d ü şü n m e ­
nı açmış olan G ideon’a baktı. “E-postalanndan gönder# diği bir lütuttu. Yıllar boyunca, birlik v e ona h izm e t eden
fotoğraftanıı bulunduğu bilgisayarlara sızm ak ve dosyalan ^aşçılar unun hayattaki tek am acı o lm u ştu -E v a ’va otan
w

silmek sence ııe kadar zor olabilir?’ Çından bile büyüktü ve bu o n u n içinde sessiz am a teh -
Bilgisayarındaki ve fotoğraf makinesindeki kayırt
b r§,n ll^ y o1 a9 nı§tı. R io bu adam ların hepsine
w

dosyalan silmek kolay. Yarım dakikayı alır.”


veh aar^ mı^ asına bağlıydı, onlarla b irlikte d ö vü şm eye
Peki ya alıcının resim ve m etin dosyalarını'
o * *r,a kirlikte ölm eye ant içm işti. E trafına baktı,
w

Gideon, Bili Gates’in mal varlığını hesaphyorm11* r


nni büdıjL yaıbnnı orlaya koymaktan çe k in m e yecekJe-
suratını buruşturdu. “Gönderi listesindeki tüm
dçakflönü|... \ S(>> cr^ ğinin c id d i vc c e sıır yüzleri onu
•ara sabit disklerini mahvedecek bir top y o l l a m a k oıı * olm aya itti.
^ siırer. Daha incelikli bir şey arıyorsan, on ÜÇ daki
£ tu n ızlc d ı, k a rd eşlerin in h e m fik ir o lm a la rı
16(1
otu kendisini tu h af hissettirm işi. Ubor.ıtuarın ft,ck) ikisi de son yüzyıl içinde doğm uştu vc ıkısı d.
r a f ı n d a k i canı kapının açılmasıyla N ikolaı, Hrock vc
^ ’da birliğe aynı zam anda katılmıştı.

dışarıdaki koridordan içeri girdi. Ü çü de hararetle k0 ' ®°st° n ıjiğ jndc N ik o ’nun yerleşkede olmaması tuhaftı
v a m p i r i dövüşm eyi nc kadar sevdiğini bildiğinden,
şuvor. laboratuara girerken sam im i bir dostluk s e r p ip
^ hâlâ birkaç saat varken devriyesinin yarıda kesilme­

et
(ardı.
“Hey,” dedi N iko ortaya. B u z mavisi gözleri yarını SJ line kıznuş olmalıydı.
niye kadar Rio’ya odaklandıktan sonra, Lucan’a dönüp üç. * Rio eski dostuna herhangi bir şey söylcycm cdcn. N ıko-

N
lünün gece devriyesi hakkında detaylar vermeye banladı iji dikkatim tekrar Lucan’a verdi. “ B u gece bulduğum uz
İssız gençti, ama arkasında bıraktığı ölü birden fazla vam ­
“Bir saat önce nehrin kenarında bir Issızı temizledik %

si.
pire aitmiş gibi görünüyordu. Yarın gccc oraya gen dönüp
ğılık herifi bulduğum uzda bir çöplükte işlediği cinayetten
etrafı kontrol etm ek vc başka bir şeye rastlayıp rastlamaya­
sonra uyuya kalmıştı.**
“Sence Marek’in köpeklerinden biri m iydi?” diye sordu cağımızı görmek istiyorum ."

te
Lucan kafasını salladı. “ Kulağa iyi geliyor.”
Lucan, birlik müdahale edene kadar kendi kardeşim»
Bunu da aradan çıkardıktan sonra N ik o , Kade ve B rock’a
nettiği Issız vampirlerinin ord u su n u kastediyordu. Marck

Si
öldürülmüştü ama ordusundan geriye kalanlar hâlâ yok döndü. “Güneş doğm adan ö n ce k ü ç ü k bir ava çıkm ak için
hâlâ zamanımız var. A ranızda aniden susadığını hisseden
edilmesi gereken mikroplardı.
www.CepSitesi.Net
var mı?"
ep
Nikolai kafasını salladı. “ Bıı h e rif savaşçı değil, sadece
kan ihtiyacını gideren bir bağım lıydı. Kolayca hakkından
geldiğimizi düşünürsek, barınaktan çıkalı sadece birkaç
.
Kadc’nin kurtlarınkini andıran g ö zle n g ü m ü ş gibi par­
ladı. “Kuzey'dc ilginçleşm eye başlayan bir yer var. Kopa­
.C
gece olmalı.” Rus vam pir R io’ nun arkasındaki Dante ve rılmak için olgunlaşmış yeterince tatlı gen çler var.”

Chase’e bakarak sırıttı. “G ü n e y tarafında herhangi bir ha­ Ben varım,” diyen C h ase, laboratuarın çıkışına doğru
jkdeyen eşsiz üç erkeğe katılm ak için D aııte’nin yam nda-
reket var mıydı?”
w

“I liçbir şey yoktu.” diye hom urdandı Chase. ^ sandalyesinden kalktı.

nında ayak işi yapmakla m eşguldük.” s,,ıdaı t rC RİO ^ld,^ cr' m ' z ledı. A m a N ik o la i ekibin arka-
w

Homurdanan N ikolaı, R io’ya doğru baktı. “Uzun ^ sertr , .Or*dor,i adım ını attığında, R io küfredip ardından
^ W bakış attı.
man oldu dostum. Scııi tek parça halinde görmek guze ^ N‘ko. bekle *
w

Rio sözlerinin dostça olduğunu bilecek kadar adar ^ S^\


tanıyordu. Birlikteki tüm vam pirler arasında -hak ets ^ bekle d**' ^U^m an ıl5 K^bi yü rü m ey e devam cn i.
etmese de- Rio’nun kendisini savunmasını bekle var?* ’ ° stUm- Lanet olsun. N ikolaı. Senin neyin
kş» Nikolaı’ydı. N ıko, Rio’nun hiç sahip ohnadığ1 1
eh^ . B r o c k v *iz
1 d u ru P arkalarına bakarken. N ik o
ua
devam «m elen ıçiıı elim salladı. I Iarckct etmeye de . bana yalan söyledin, dostum. İspanya ya gıtrm
ettiler, koridorda köşeyi döııüp gözden kayboldular u""" lU Sana verdiğim C -4 ile ne yapacaktın? Ü zer »m
süren birkaç saniyenin ardından N ikolai nihayet a ^ y*cektl^ jjn c bır eğlence mi düzenleyecektin? Ya da 1x 1
s u z lu ğ u n geri kalanı boyunca kcııdmı o mezara
döndü.
Bembeyaz tünelde Rio’ya bakan yüzü sert ve An|a ^ ^3 i planlıyordun? N e yapacaktın dostum? Nasıl hu

et
mazdı. "Evet. Buradayım. N e istiyorsun?" jüm planlıyordun?"
Rio buna nasıl karşılık v e re c e ğ in i bilm iyordu. I)U) ° Rio cevap vermedi. G erek yoktu. Birlikteki tüm savaş-

N
nıanlık eski dostundan kış s o ğ u ğ u gibi yayılıyordu. “Seni -,1ar arasında onu en iyi tanıyan N ikolai'dı. N e kadar za-
kızdıracak bir şey mi yaptım?" v,f ve k o rk a k olduğunu görm üştü. Ç e k dağına varmadan

si.
Nikolai’m keskin kahkahası parlak mermer duvarlarda önce bile, Rio’nun her şeye bir son verm eye ne kadar ya­
yankılandı. “Canın cehennem e dostum ." kın olduğunu biliyordu.
Dönüp yürümeye başladı. Rio’nun kendine acımasına ıziıı verm eyen, geçen yaz

te
Rio göz açıp kapayınca dek ona yetişti. Savaşçıyı om- onu karanlıktan çıkaran N ikolai olm uştu. N ik o sonraki
zundan yakalayıp onu durm aya zorlayacaktı ama Nifco 3 haftalarda Rio kendine bakamayacak kadar zayıfken onun

Si
daha hızlı davrandı. Arkasına dönüp ön kolunu Rıo'nun yerine avlanmıştı. N ikolai, R io ’ nun hiç salııp olm adığı er­
göğüs kafesine geçirerek onu koridorun duvarına sertçe kek kardeşiydi.
yapıştırdı. “Evet," dedi N ıko. “Söylediğim gibi. C an ın cehenne­
**
ep
i *I
www.CepSitesi.Net
“Olnıck mi istiyorsun adi herif?” N ık o gözlerini kıs­ me"
mıştı, öfkesinin bir sonucu olarak mavi gözleri ambere Kolunu Rıo’nun göğsünden çekip hırıltılı bir küfürle
dönüyordu. “Kendini öldürm ek mi istiyorsun, istediğin geriye çekildi. Rio gidişini izledi. Ç o k ta n dışarı çıkan diğer
.C
bu mu? Sakın sana yardım etm em için bcııi kullanma. An­ başçılara katılmak için hızla ilerleyen N ik o ’nıııı botları
ladın mı?" parlak mermer zemini çiğniyordu.
Rio »un kasları gerilmişti, kavgaya hazırdı, uzun z*- net olsun," diye tıslayan Rio, elini saçlarının arasın­
w

nıandır güvendiği dostuyla karşı karşıya olmasına rağmen, da gezdirdi.


dövüş içgüdüleri canlanıyordu. Am a Nikolai k o n u ş u r u n .
Çat|Şması Boston’a hiç dönmemesi
w

Rio’nun aniden parlayan öfkesi çok küçük bir parçaya dö­


b 10run®ıjn'n bir ***** kanıtıydı -bu l>ylan A lcxandcr isim ­
nüşmüştü. Birdenbire N iko ’nun kızgınlığını anla^‘>“
de Artık bı^ a^ s,n,n fenne bırakması anlamına gelse
w

Çünkü Nikolai, Rıo’nun o dağda hayatını sona erdim11


MuSoy!,, savaisr !^ Um SaÖ aya,n,YordiL B r yabancıydı, cc-
|(,m geride kaldığım biliyordu. Bunu beş ay önce bil*
b,r inikasıydı ^ Jar,ndan ° ,u*an sa£,a” ‘ Ç elik zincirin za yıf
y«rsa bile, art.k bildiği kesindi.
’ B**na Yakn söyledin." dedi N ıko. “Gözümün ‘s1 Sfeıdi b ü r «-»■«
• b'* * i dakika ön ce N ık o onu parçalamak
İM
fyfysınt kaldırıp bakınca, ıstck su n „s.,r,n „, y Jf .
,,m,.nnus jîtbi bâknğı sırada salgıladığ, adrc„a|inin
buldu. kucağmdu d ü z vc d.kdört
j ,o tu r u r k e n
bnnda ronkbdığtn. hissedebiliyordu. Orada d u r'J
vardı- Objeyi kom odinin iizerm e bırakıp d ı A * ı ‘ .Ky
sürüşü bulanıklaşmaya başladı. 1larckct edip y a k la jJ r
smıdayanma koştu. Ç a ld ığ ı
olan baygınlığını geçiştirecek gizi, bir yer b„|,llaZsı ^
dorun mermerine serilmesinin an meselesi olduğunu b! -Duş,” dedi boğuk bir sesle.

et
-Ayakta b.le duram ıyorsun T Yatağa gitmesin
Kyordu. Doğrusu. Lucan ve diğerlerinin laboratuardan n!
cmve Rio minnettarlıkla yatağa yj^tld,. “ D o kt- \ *
kıp yo! kenarında öldürülmüş bir hayvan leşiymiş gibi 011a

N
v„ ı m w b ı Zörüniiyorsun. Burada sana yardım H h
baktıklarını görmek tecrübe etmek istemediği bir şeydi.
B acakların a söz geçiren Rio, büyük bir güçlükle kend, bin var m»’ ’
“Hayır," dedi »ıınltıya. “ D u ş ...”

si.
dairesin e d ö n d ü . İ ç e r i g ir i p k a p ı y ı arkasından kapattı, sın,,
yeteneğim kullanarak suyu açamayacak kadar güç­
S o y
m kapıya v e r d iğ i sıra d a mide bulantısı om ı ele geçirdi.
süzdü ama denemesine gerek yoktu. D ylan çoktan banyoya
"İvı misin?"
koşmuştu. Duşun keskin tıslamasını duydu, sonra acınası

te
Kadın sesi dairede uzak bir yerden geliyordu. Önce u-
bir şekilde yığılıp kaldığı yatağın ayakucuna doğru gelen
mdık değildi; beyni basit fonksiyonları yerine getirmekte î İ l
Dybn’ın halının üzerindeki yu m u şak adımlarını işitti.

Si
zorlanıyordu ve berrak, kristal ses eski vc k ü f kokan anılar­
Ona yaklaştıkça adım larının belli belirsiz yavaşladığı­
la dolu bu yere aitmiş gibi görünm üyordu.
nı fark etti. Aniden nefesini içine çektiğini zar zor duydu.
Kapıdan uzaklaşıp oturm a odasından yatak odasına
doğru ilerledi, kafatası çatlayacakmış gibiydi. ep www.CepSitesi.Net
Z\ t i l j J /cll
Ama sessiz vc merhametli sözcükler dudaklarından d ökü ­

Sıcak su. Karanlık. Sessizlik. Ü çü n e acilen ihtiyacı var­ lürken nefesinin titrediği yadsınam azdı.
“Tann aşkına." Hışıltılı kelim elerinin ardından u zu n bir
dı.
.C
Gömleğini çıkarıp Eva’nın gü lü nç altın rcııgı kadite issizlik oldu. “R io... Tanrım . Başına nasıl bir şey geldi
böyle?"
kanepesine attı. O na ait tüm eşyaları yakıııalıydı. YıUnu
kaltağı da onlarla birlikte ateşe atamayacak olması çok kö­ Kalan tüm gücünü kullanarak Rio gözlerini araladı.
w

tüydü. u üyükbir hataydı. D ylan’ın gözlerinde gördüğü d elı-


Rio, Eva’nın ihanetinin öfkesine tutundu, zayii bir# V ü cu du nu n açıkta kalan sol tarafına
w

mındı ama şu an cimde olan tek şey buydu. Yatak oda>-- patlanr " Şarapnelin parçaladığı ve zar zor kurtulduğu
*‘<,ık Fransız kapılarına ulaşınca içeriden gelen küçük i sine n ^ cv^cr‘n,n neredeyse derisini y ü zd ü ğ ü gövd e-
w

şaşkınlık nidası duydu.


Onun ” Hvi
‘Aman Tanrım! Rio iyi misin?" u m Ç3k sesı y anda ka,dl- “ E^«nın ba-
DyUn. j N ^ î ^ dherh^ b,r ilgisi var nu Rio?"
Ism‘ b ilin deki sisin arasında boş bir koku gib' ^ E vlan m meraklı ve endişeli yü zü n e u y­
kulu bir halde bak.ii keıı. kulaklarında Zonklayan k.u„ | lırııin r'k'-'Vlc P ^ h m a n parlak r a „ , k(lcj,
dönüştü. ,Zi
. irine saçıldı. fıle ü cı ^
sana o m u yaptı Rio? ('.iıııııı K "ır
-B u n u
Dylan'm ÇiA*'k attığını duydu anıa an. ,1
Dylaıı'm komodinin üzerine bıraktığı objeye „/a ^kokusunualdığında nc yaptığm, anlad, '" m"
elini takıp etti. Çerçeveli bir fotoğraftı. BUnun ^ Elim yanağına götürmüştü, parmakların, ,,-l
les Nehri kıyısında hır gece yürüyüşü sırasında çc]^ ' altındaki küçük bir yaradan akan l ...
r iim iıı 1,1

et
göz
fiva’nın fotoğrafı olduğunu anlaması için resmi görmesine Hu yarayı görmek R io 'yu düşüşünden ç e k ,T L
1
gerek yoktu. Eva gülüm süyordu. Eva, ona oıııı ne kmh tadın aşağı hır kova soğuk su dokülnıüv wbl , '

N
Baş
çok sevdiğim söylerken, kendi çıkarları uğruna birliğin incindiğim göm,ek onu hemen kendisine eetird’,
düşmanıyla birlikte arkasından iş çeviriyordu. "Ah Tannm,” d e d , alçak b ir sesle, “ö z ü r d ilerim

si.
Rio aptallığını düşününce hırladı. Kendi körlüğüydü dilerim.’
ellili.
“Seni ilgilendirmez," diye hom urdandı, hâlâ kırgın Ona dokunmak ve ne kadar kötiı yaralandığını görmek
zihninden üzerine yükselen karanlıkta sürükleniyordu. için hamle yaptı ama dehşete kapılm ış kocaman bakışlarla

te
“Onun hakkında hiçbir şey bilm iyorsun.” karşılaştı.
“Beni sana o getirdi. Jıd n 'd eki dağda onu gördüm.^ “Dylan... seni incitm ek istemez- ’

Si
Mantıksız bir şüphe öfkesini ölü m cü l bir boyuta taşıdı “Benden uzak dıır.”
“Onu gördüğünü söyleyerek ne dem ek istiyorsun? Eva'yı Klinı uzattı, ona zarar verm eyeceğini göstermek istiyor­
tanıyor muydun?" ı ., du.
ep www.CepSitesi.Net
Dylan yutkunup hafifçe om zu n u silkti. Fotoğraf ç ^ -; \ ■‘Hayır.” D ylan irkilip şid d etle k a fa sın , sallad ı. "T a n n m
vesini ona doğru tuttu. “O n u g ö rd ü m ... ruhu oradaydı Sakın bana dokunm a.
Dağda seninle birlikteydi.”
.C
Saçmalık,” diye homurdandı. “ Bana o kadından balı-
serme. O öldii ve ait olduğu yerde.”
le h k o r k u v e k a t a k a r ı ş ı k l ı ğ ı y l a o n a o d a k l a n m ı ş t ı .
w

Benden sana yardım etm emi istedi Rio. Beni o buldu Dili uzayan azı d işlerin in u çla rın a dokununca.
Benden seni kurtarmamı- ”
korkusunun nedenini anladı. K a r ş ı s ı n d a d u r u y o r u. ^
Sana biıınm saçmalık olduğunu söyledim !” diye kirt
w

redı Rio. vampir olduğunu sö y lem esin e ra ğ m en , insan b eyn i an


mayı reddetmişti.
Saldırmak üzere olan bir yılan gibi öfkeyle gövdesi"' Ama şim di b görebiliyordu.
w

u n u

, U Utl Aldırdı. Çerçeveyi D ylan’ın ellerinden kaptr11’


G e r ç e ğ i kendi g ö z l e r i y l e g ö r ü y o r d u , g e ç i r d i ğ i t i z ı k s t
6fltesi Çerçeveyi kör edici bir hızla odanın iÇ|,l ‘
Eğişini onu k o r k m u ş b i r d e l i d e n k â b u s t a n f ı r l a m ı ş g 'B ı

mt Yau& nU m karşısındaki büyük aynaya çarp»'111
8 0 'ü n e n b i r y a r a t ığ a d ö n ü ş t ü r m ü ş t ü . O n a d u y d u ğ u a ç l ı k
168
da uzayın azı d ışlen n ı saklaması
• * * * e a s u s a n , .iliğin in am ber .ş.lus, gözlen,* ^
suietı-clıpn
C C b.r şekilde genişleyen g ö z bebeklen n, g ,* .

mcsı mam®* ^ Dş-Un ın yanağının ıpcksı roış,,


Küçük kesiğe • U m n süzülm esini izledi, ma,,.

et
N
si.
O N A L T I N C I B Ö L Ü M

'I

te
*1 I ' i l İ * * * 0* * '
L lü S l^ K n gördüğüne in an m akta zo rla n sa da s ö z c ü ğ ü n dı

Si
dakknmn arasından ç ık tığ ın ı d u y d u .

Birkaç d a k ik a iç in d e R io g ö z le r in in ö n ü n d e değişil

I ^
ept
www.CepSitesi.Net
.k ( u l^ jc î fa^ parlıyordu, h e r za m a n k i to p a z re n k le rin d e n ese
şrçirmişri. Tanık o ld u ğ u d e ğ işim e şa şk ın lık la baktı. İrisle

yeken, m üm kün olam ayacak kad ar in c e le n g ö z b eb ek ieı


.C
imber tommdavdı. Y ü z k e m ik le ri d a h a b e lirg in d i, ince
foçak gibi keskin e lm a cık k e m ik le ri v e taştan o y u lm u ş gıfc
£>rünen köşeli b ir çen esi vardı.
w

Şehvetli dudaklarının ardında ise. R ıo ’n u n fılm îerdcr.


^mı* görünen bir ç ift azı d işi vardı.
w

fa i ^ ‘Pn° riz c e d ici a m b e r g ö z le n o n u iç in e ç e -


dn t ' ânm ^ Id ı. G ü ç s ü z c e y a ta ğ ın k e n a n n a o tu r-
w

. B^ nnm Sen gerçekten d e .. . "

ğmı g i b t ^ ^ ° ^ u'*u m d e d i sadece. “T ıp k ı sana sö y le d i-

^ ^ ^ i ” ' u ru rk tn S6 ™ ? a lin ' kaslı. ç ıp la k g ö ğ s ü y le


1 n §ık d e se n le r ö n k o lla n n d a n om uz-
I—
Untu « üC*ös »astarına dek .Icrl.yv-rdu Tün, ^ nıak zorunda olmadığı »çın rahatlamış p»b»\d»
...nlan İlk tjrk ettiğinde Jrrmayh/ olduğunu sovl^j/ ^ ,U un parlak rengi yavaşça sönmeye vc incelen yo,
mlı-n- kurşuniydi, hiç bu kadar koyu olduklar,,,, Z * yemden yuvarlaklaşmaya başlamıştı Ama drt
nnşt.- Güzel süslen ve k.vr,laı, hatlar, koyu km,u„ ^ ^ kn hâU renkli vv azı dişlen olunu nl olabilecek kadar
w sıvah tonları süslüyordu görünüyordu.

et
"IVv^Ştn11durduramanı." diye ntınldand, kcndıa*^ • «crçekten de... öyle değil m ısın?" diye mırıldan
-Sen bir vampirsin. Vay canına, bunuıı doğnı olduğuna
açıklıma vapnuk zorundaymış gibi hissederek, "Dcfr,/
O nuyorum . Demek istediğim, bu nasıl olabilir
Rio’"

N
öre dökülen kanı hisseden her Soylu .çıtı otomaokodni
gerçekleşir."
Yatakta vaııııu oturdu, aralarında altmış santimetreden
Bakışlarını gözlerinden yavaşça canım kestiği yaıuğu* „ bu mesafe vardı. "Bunu sana açıklamıştım/

si.
doğru indirdi. Sıcak kanın gözyaşı gibi çenesine süzüldü- •Kan içen dünya dışı varlıklar ve uzaylı dostu DNA*ya
ğünü hissem. Rio. D vlan’ı titreten bir dikkatle damlum, ulııp insan kadınlar." dedi mantık dışı hikâyeyi hatırlaya­
düşüşünü scvrettı. Dudaklarını yalayıp yutkundu vc be rak. "Hepsi doğnı m u?"

te
mengene gibi dudaklarını sıkı sıkıya kapattı, “Doğrusu, anladığından bira/ daha karışık anıa evet
‘ Burada kal." dedi, kaşlarını çattı, sesi karanlık vc hük- Sana söylediğini her şev gerçek."

Si
medcrcesineydı. İnanılmaz.
İçgüdüleri Dylan'a kaçmasının akıllıca olacağım soylc- Kesinlikle aklın alamayacağı kadar inanılmazdı

ep www.CepSitesi.Net
se dc korkmayı reddetti. Tuhat olsa da birlikte gpçuüıkkT. jÇıkarcı yanı bövlesınc büyük bir hikâyenin getireceği
son birkaç günün ardından, bu adamı nihayet tamimi; potansiyel un vc servetin heyecanıyla haykırıyordu Ama
başladığını hissem. O n u kaçırmış vc hapsetmişti. P\b diğer yanı -ensesindeki küçük doğum lekesini vc bu tulıat
.C
hâlâ onunla ne yapacağından enıin değildi aıııa onunu;1 vnıı dünyayla olan bağlantısını hatırlayan vanı- Rio ve ya­
tehlike oluşnırduğunu sanm ıyordu. ndığı dünya sadece ona ait bir sırmış gibi bir anda koru­
Az önce tanık olduğu şey kutlama yapmasını gerektiren nan hissetmesine neden olmuştu.
w

bir şev değildi aıııa kalbinde, ondan korkmuyordu. Seni kızdırdığını içui özıır d ilerim / dedi kısık bir ses-
En azından, um olarak korkmuyordu. / * " burada değilken eşyalarını k a n ştım u ııu lıv d ın ı."
w

Duşta su hâlâ akıyordu. S u yu n kapatıldığını dı*'^ *tbccn Cn ^ltaSmi L ‘ld,r,B k°Y u rcn*t kaşlarını çattı Mus-
sonra Rio nemli beyaz bir havluyla geri döndü. Fazb ^ diknı k'* ^üfıir homurdandı. “ Benden özür
'aşmadan havluyu ona uzattı. “Yarana bastır. Kanai|U'
w

akilde b rU,U^ dcKds,n l^Vİan. I kıtali olan bcnıııı. Bu


durdurur." ,|ln,da olnunî* ^ nu'l,udıvd,m * haldeyken kimse va-
Dylan havluyu alıp yanağına bastırdı. Kesiği M ^
^nııdı d a h a ivi
Eeıı Rıo nun ıçmi çekmesi dikkatinden kaçnttdı. *** u ıy» B ürünüyorsun."

172
Kafeini salladı, başı göğsüne doğru düştü. -()n cc buğ-
e lin in ü s t ü n d e d u r a n p a r m a k la r ın a b a k tı,
eninde sonunda diniyor. Sayılmazsam, geçer." Ç teninin üzerindeki e li bembeyazdı. O n a bakar­

Kısa bir sure önce dairesine döndüğünde nc dı,ru da [A fin d e s a f b ir v a h ş ilik v a r d ı. En son n e zaman b ı-
olduğunu anlaması uzun sürmedi. Akl. başında . 1X0 ^ n a ş e fk a d e d o k u n d u ğ u n u m e r a k e tti
güçlükle adını atarken uzuvları zar zer çalış,yordu nn,n< ..« a d o k u n m a s ı n a e n son n c z a m a n i z i n v e r-

et
gırının
tikli düşünemiyordu, titreyen kas ve kemik yığını, ^
lanmamış bir öfkeydi. " ’Î î v l a n , t,n u n c l i f l , n ü s t ü n d c k l ParmakIanm d ü z le ş t ir ip

N
“Sebebi nc Rio?" dm az b o y u t u n u ve g ü c ü n ü i n c e le d i . T e m ç o k sıc a k tı,

Omuzlarını silkti. “U fak şeyler. Hiçbir şey. Asla bile­ b u d a m a d a n d u r m a y a k a r a r lı o l d u ğ u a n d a b ile ç o k fa z la

si.
mem.’* ırficc sahipti-
“Bu öfke, olduğun şcyııı bır parçası mı? Tüm Soylular • B a ş ı n a gelenler yüzünden üzgünüm Rio. Ciddiyim.
bu tür bir ıstırap mı yaşıyor?" Çenesi ö y le s in e se rtçe k a p a n d ı k ı y ü z ü n d e b i r k a sı

te
“Hayır." Ağzının içinde homurdandı. “Bu sorun sade­ seğirdi. D y la n s o ğ u k b e z i y a t a ğ a b ı r a k t ı , d u y u la r ı Rio y a
ce baııa ait. Artık zihnini doğru düzgün çahşnıtydriG^iİ n vr ellerin in k e n e t le n d iğ i y e r d e b i r i k e n e l e k t r i ğ e ö y le s in e

Si
yazdan beri böyle." odaklanmıştı kı h a r e k e t e t t i ğ i n i n f a r k ın d a b i l e d e ğ i l d i .

“Bu bir kaza mıydı?" diye sordu Dylan nazikçe. “Bu Hırıltı v c inleme arası boğuk bir ses çıkardığını duydu.
kaza mı geçirdin?" Bakışları dudaklarına kaydı vc bir an -kü çü k bir saniye-
ep www.CepSitesi.Net
“Bır hataydı." dedi Rio sertçe. “Güvetımcnıeın . onuöpüp öpmeyeceğini nıcrak etti.
bınnc güvendim." G en çekilmesi gerektiğim biliyordu Dylan. Ellerim
Dylan vücudunun aldığı korkunç hasara baktı. Yüzün­ ondan çekmeliydi. Eğilip dudaklarını onunkilere değdirip
.C
de ve boynunda ciddi yaralar vardı ama sol omzu ve kasl değdirmeyeceğini beklerken vc merak ederken -\ok ister-
gövdesinin yarısı cehennem azabını yaşamış gibi görünü­ bn- nefes almadan öylece oturm ak dışında bir şey yap­
yordu. I leııı yaralanmasına sebep olan olayda, hem deiy- malıydı.
w

Icşnıcklc geçirdiği aylar boyunca nc kadar büyük bir *> Dna doğru uzanmasına engel olamadı. B o şu kalan elini
yaşamış olduğunu düşününce kalbı sıkıştı. • U2j*ne götürdü ve aniden onu bir duvar gibi iten soğuk
w

Kaskatı hır şekilde oturuyordu, aralarında hır kol bır hava hissetti.
,CM ohnasıııa rağmen yalnız vc ulaşılmazdı. DyU»J ,u1 ^mrruk*1 aClmanı lstcnı,yorunı." dedi Rio hırıltıdan ibaret.
w

da yalnız görünüyordu. Yalnız v c başıboştu. ^ manki Çc k l l g* bır sesle. İspanyol aksam her za-
Üzgünüm Rio," dedi ve kendisine engel olanıad^11 Cck n L ’ aına ve pek insanı olm ayan hc-
m batağında duraıı elinin üstüne koydu.
haurlatt, Hi* * ° bakk,nda nc ^*dar az şey bildiğini
h nine sıcak kömürler koyulm uş gibi irkildi J,llJ »m elinden çekip y a u k u n kalktı. “Yaran hâlâ
madı.
Umvor. Sana veremeyeceğim türden h,r ilRİyc j(l I ıııüıııkün değildi. Aleti tıırrtnrr \ »dar \rrth mı
lClflCS|, l|i elini*1 ü z e r i n e koyduğu andan ben böylryd»
var." . .
"Hır şevim olmadığına çınınım , diye karşılık \-u
di Dylan. kendisini ona bu şekilde sunduğu ıçin * ^kJanrnn onu kapalı Praıısız kapıların ardımla
g,bi hissediyordu. N em li havluyu alıp yanağına bası,m, • kollarına götürmesine engel olamayacağından

et
“Önemli bir şey yok. İyiyim." tein vatak odasına bakmaya cesaret edemiyor
korktuğu V n* J
K onuşm asının anlamı yoktu, çünkü onu dınlem*),.

N
ğı çok açıktı. Parçalanan aynanın yanından geçip otUrn)J ,USanki Dylan benimle olmayı kabul edermiş gibi, diye
odasına gitmesini izledi. Kablosuz telefonu alıp kısa bir 3C,mas«ca içinden geçirdi.

si.
numara tuşladı. Eline hafifçe dokunması hoş bir jestti, bir annenin du­
“Dante? I ley. I layır, endişelenecek bir şey yok. Ama.. daklarını büken çocuğuna, “Yok bir şey," demesine b en ­
Tess orada mı? Ondan bir ricam var.' ziyordu. Ya da daha da kötüsü, merhametli bir meleğin

te
Tanrı’nın cıı talihsiz hatalarından birine acımasıydı.
, *Liosfai[ Maldecido.

Si
Rio yardımın gelmesini beklediği birkaç dakika boyun­ Manos del diablo.
ca kafese hapsedilmiş bir hayvan gibi odanın ıçıııdc yürü­ Monsınıo.
yüp durdu. Yatak odasından uzakta durup kendisini daire­ Evet, o tüm bu şeylerdi. Vc artık Dylan gerçekten ne
ep www.CepSitesi.Net
sinin girişindeki küçük alana hapsetti. Lanet olası djurden
Ular çirkin olduğunu biliyordu. B oğum lu derisi ya da azı
çıkıp dışarıda beklemeden D ylan’daıı olabildiğince uzaktı dişlerini görünce geri çekilm em işti ama o güçlü biriydi
durmak istiyordu. Ancak dokunuşuna karşılık vereceğini düşünm ek? O n u
.C
Tanrılar aşkına. öpmesine izin verecek kadar mahvolan yüzüne yaklaşaca­
Neredeyse onu öpecekti. ğ ı sanmak?
Hâlâ öpmeyi istiyordu ve bıınu itiraf etmek -lıcr Höylc b ir şey olası değildi. Tânrı'ya şükür kı değildi.
w

rağmen- midesine yum ruk yemekten farksızdı. Dy^n Çünkü bu Rio’yu tiksindiğim görm ekten kurtarıyordu.
Alexandcr’ı öpmek kötii bir durum u felakete d o ih ı^ Un aptalca bir şey yapmasına engel oluyordu.
w

menin garantili bir yoluydu. Ç ü n kü Rio, o ateşli p 17 ^»P'da kesik bir tıkırtı duyuldu.
öperse, bunun orada kalmayacağını biliyordu.
-S«i 1t nI,kIa horın,rda,*ar**k kapıyı açtı.
w

Dudaklarının dudaklarına değdiğim düşünmek hu­


***** En b y r^al f ,iy ° rdu. ° yüzden Tess’le birlikte gelip
marlarında akan kanını hızlandırıyordu. G/j/ler*tut
gösteren renklerle atmaya başladı -koyu kırını**v f lef 5*ktcdurl? n.,StCt!lin‘* Yan,nda m uhteşem Soy Eşiy-
arıu- nın dudakları kendim beğenm iş bir
S‘nsı arasında değişiyorlardı. İsteğinin Öteki kanıt'1"
176
pülünw.»*vr büründü. "İçer, g im .cm .ie ı,ln Hayatların1 dövüşmeye adayaıı Soylu t-rkrklen * .
b,lın,‘ ,|, 0|aıı türden erkekler değillerdi Dahası Dun.
mi'iö dostum?
•Evrt.p R«" ÇİR,n Kcrl P rnı«si »Çin â tla ra çekildi r «man risk almaktan kaç.nmazd.
Pantc’nın eşi her zamankinden daha güzel görünüp
W.| 'U ,' ',rrcde?’ d,yC SOrd“ ^
du Uzun, bal rengi dalgalı saçlarını gevşek bır at kuy,1% « j^ a iu n öteki tarafındaki kapalı kapılara işaret ett,

et
vapnı.ştı ve zeki, deniz yeşili gözler. R ıonun yütfc* mda kendimi komik dunııııa düşürdüm öfkeme
Urken bile yumuşaktı. KaTL««üm ve... lanet olsun, aynayı kırdım. Uçan tam
yenik duştını» . -

N
-Sem görmek güzel.’ dedi Tess, İnç tereddüt ctn *^ ^darından b.r. yanağını kesti
yanına gitti ve ayak parmaklarının üzerinde yükselerek baygınlık geçiriyor m usuıı?" diye sordu Tess kaş­
- H â lâ

si.
ona sarılıp yanağına küçük hır öpücük kondurdu. "Dante larını çatarak “ Baş ağrıları da devan, ediyor mu?"
vç ben son birkaç avdır senin ıçııı çok endişelendik, K,u: O m u zla rın ı silkti, kcııdı sorunları hakkında konıı .nı.d

“Hiç gerek yok." dedi Rio aıııa ilgilerinin ıçmi ısıttığını iste m iy o rd u . "Ben iyiyim . Sadece... onunla ilgilen, olur

te
inkâr edemezdi. # . mu?"
Tess ve Dante geçen sonbahardan ben birİibrbft^L K •İlgilenirini " Tess. Dante’nin elindeki kııçiik sıyalı
ilkyardım çantasını aldı. Rio’nun meraklı bakışı üzerine.

Si
Tess birliğin yerlcşkcsınc sıra dışı iyileştirme vc canlandır­
ma yeteneğiyle gelmişti. Tess’in dokunuşunun ınanılnuz "Çocuk beklediğim için iyileştirm e yeteneğim azaldı. I İa-
bır güeti vardı ama o bile Rıo nun yaralarını lyilesormcyf mılclığın Soy Eşinin enerjisini aldığını anlıyorum. Bebek
yetersizdi. Hem içindeki hcııı dışındaki. ep www.CepSitesi.Net
doğduğunda enerjimi geri kazanmış olurum . O zamana
fakat Tess elinden geleni yapmıştı. bdar. ilaçlara bel bağlamak zorundayım.’ dedi.
Dante hem koruyucu hem de saygılı bır şekilde kolunu Rio omzunun üzerinden yatak odasına baktı. D ylan’ı
.C
Soy Eşme doladı, açık gül rcııgı tışörtıı vc lıakı pantolonu­ üremiyordu aıııa kibar vc ııazık bırıııi görmeye ihtiyacı
nun altında hafifçe şişen karnını Rio ancak o zaman ûA »Iduğunu biliyordu. Yarasını sarıp onunla normal bır ın-
cni. gibi konuşacak biri. G üvende vc güvenebileceği insan­
w

"İlk üç ayı yeni doldurdum ." dedi less. sevgiyi ın arasında olduğuna onu inandıracak b in . Ö zellik le de
Dante’ye dönerek. “ Bin beni şımartmayı hayatının scrgdcdiğı gösteriden sonra.
Tcu.
w

amacı yaptı." D " - * * dccb " B e n o n u n la ilgile n in n i "


Dante kıkırdadı. “M em nun etm eyi amaçlıyor»»*1 ^
blr^ l v j r H>y“ külunda" I,,m ı “G el $•*%•* t w h r hâlj
w

Tebrikler." diye mırıldandı Rio, çılt için gP*Çcklc


sevinmişti. „ . havaya ıhuyacm vjrn ,|s ^ b| s» ™ -

Savaşçı^ ve eşleri için birlik merkezinde bir aik


gelmek alışılmamıştı. Hatta duyulmamış olduğ11 sl
178
O N Y E D İN C İ B Ö L Ü M

e
N
Yatak o d a s ı n ı n k a p ı l a r ı a ç ı l d u - ı ı ı d a . !> yl.ııı yatap.ııı ıı> m ı

si.
da yere ç ö m c l n ı i i j k ı r ı l a n c a m l a r ı t o p l u y o r d u .

"Dvlan?"
Bu b ir k a d ı n s e s i y d i , R i o v e b a ş k a b i r a d ı m l a b i r daks

te
b ö n c e d iğ e r m ia d a k o n u ş a n k a d ın ın sesi l > y l a n k ıt

kaldırınca, o n a b a k a n a ç ı k y e ş i l i ç t e n g ö z l e r i n s ı c a k l ı ğ ı m
im u i
Si
hissetti.
G iiz e l g e n ç k a d ı n g ü l ü m s e d i . “ M e r h a b a . B e n I c s s . "
ep
www.CepSitesi.Net
“M e r h a b a ." D y l a ı ı b i r c a n ı p a r ç a s ı n ı k e n a r a a y ı r d ı k t a n

sonra başka b i r t a n e a l m a k i ç i n e ğ i l d i .
.C

“ R io b e n d e n g e l i p i y i o l u p o l m a d ı ğ ı n a b a k m a m ı is te d i ~
M a y a g ir e n T e s s ’ i n e l i n d e k ü ç ü k s i y a h d e r i b i r ç a n t a v a r
d». “ İvı misin?**
w

p y l a n k a ta s ım s a l l a d ı . “ S a d e c e k ü ç ü k b i r s ı y r ı k . "
Rio k e n d i n i ç o k k ö t ü h i s s e d i y o r . B i r s ü r e d i r .. b a z ı s o -
w

n n v a r. G e ç e n y a z o l a n d e p o p a t l a m a s ı n d a n b e r i . H a ­
yatta o ld u ğ u i ç i n ş a n s l ı . "
w

'İli i»

11 y a n ı k l a n v e ş a r a p n e l i z l e r i n i a ç ı k l ı y o r d u , f i i ı n
diye sordu. R ıo n u n d o ğ u m lc k „ lnı
bu hasara bir patlama m ı sebep o lm u ştu ? Gerçek
henneme gidip gelm işti. l° n d e *. kullandığı tenmı hatırlayarak. 'Onlardan bT ^ "
Tess devam etti. "Patlam adan sonra yaşadım
ması yüzünden arada sırâdi
baygınlık geçiriyor a * ****
-Damc ve ben g e çe n y ıl eşleştik,- dedi Tess -H
mne kanla bağlıyız, b u b izi evlilikten daha de ' k ,* * " '
şiddetli baş ağnlan ve çalkantılı ruh halı cabas, U 'Qç<*

et
lı bırbınmıze bağlıyor. R ıo n u n sana Sovlui " ı ****'
kendi gpzkrinlc gördün , h iç k o la y değil. Sem i n c it i r * 11
ııyadıkian v e nereden g e ld .k lc n - b a h s e t u ğ j ^ ^
temediğine em inim ." e* *■

N
Bunda ona olanlardan sonra, onların ne olduğuna dair hiç­
..................
"Ben iyiyim ." d edi D yla n . yanağındaki çizik ıÇIn cnd
bir «üphen kalmadığına e m in im /
şelenmiyordu. “O n a ö n em i olm adığım söylemeye '

si.
Dylan kalasını salladı, hâlâ b u n lan n gerçek olabileceği­
tim. Artık kanamıyor."
-Bu iy i.' dedi Tess. ilk yard ım çantasını masaya kota, ne inanmıyordu. "Vampirler.
Tess nazikçe güldü. “ Ben de ilk başta böyle düşünm üş­
ken. -R io n u n korktuğu kadar kötü olmadığını görmen»

te
tüm. Ama onları tanım lam ak o kadar kolay değil. Soylular,
sesindim. Telefonda bana i a n f en iğin d e, en az aly dıbjat
mak gerekeceğim d ü şü n m ü ştü m . Biraz annsept Mtfjğaith düşmanlarla dolu karışık bir dünyada yaşayan kanşık bir

Si
ırk. Hayat onlar için ve onları sevenler için ç o k zor olabilir.
daj yeterli olacaktır.' D y la n 'ın kınlan aynanın parçalara,
Birliğe bağlı olan birkaç erkek her gece hayatlarını tehlike­
topladığı yere d oğru yü rü d ü . “ D u r sana yardım edeyim.*
ye atıyor."
Yaklaşırken Dylan, Tess'in avucurn ep www.CepSitesi.Net
‘ Bu bir kaza m ıydı?" diye soruverdi D y la n . “ R io ’yu ya­
üzennde olduğunu fark em . H a m ile y d i
nlayan patlama... korkunç bir tür kaza m ıydı?"
lık olmalıydı ama etrafına ışıltı saçıyordu
Oıcki kadının yüzünde ü zgü n bir ifade belirdi. N e söy­
.C
Ve birkaç aylık bebeğin in o lu ştu rd u ğ u şişkinliğin uk-
oyduğu elinde b ir d o ğ u m lekesi taşıyordu. Dyte leyeceğini bilmiyormuş gibi u zu n bir süre D ylan 'a baktı.

s ın sağ elindeki k ırm ızı g ö zyaşı ve yeni ay işarenD; Sonra hatıtçe kafasını salladı. “ H ayır. B u b ir kaza değildi.
w

asına engel olam adı -D y la n 'ın ensesinde taşıdığı t?- >akm bin ona ihanet etti. Patlama şehirdeki eski bir

aynısıydı. n . a bas^ n sırasında oldu. R io vc birliğin g e n kalanı


^ d ü ş ü r ü ld ü ."
w

Burada mı yaşıyorsun?” d iy e so rd u Dylan. ‘ OnltH*


mı; nın^jfal^bakışlarını yere indirdi ve R ıo ’nun öfkeyle oda­
Bırlı^
sını fetfc D , ,SİVUrunca camı k ın la n Çerçeveye b a k n -
w

Tess kafasını salladı. “D ante ile y a şıy °rUI11'


di^&
savaşçıUnndan biri, yerleşked e yaşayan R*° N dl Bcnklı ÛMopL * l*C ycrdcn abP avucunun içinde çcvır-
©bl ’ if3S> Vt küm sen*! ,n dzcrindckı cam kırıklarını kenara ıra
l>ylan, Tess'in baş ve işaret parmakların»1 ^ hv bakrı * c n $m c y c n ° koyu renk e g z o tik
küçük doğum lekesine işaret etti. “ Sen onüfl
-Eva." diye doğruladı Tess. O R io’nun Soy E şiy*. ^ sana g d d » ' dcdl T ci* bir şekilde *N«
•Ona ihanet mi etti?
^ ^ h u n u gördüm diyebiliriz. Ben. grzl. b.r ma-
"Evet/dcdıTcss. uzun bir duraksamanın ardında
birliğin düşmanlarından biriyle -birliğin lideri Luc^ götürdü. Bilm iyordum ama Rio «.erdeydi fcva ben,
kardeşi olan güçlü bir vam pirle bir anlaşma yaptI * onu k“ rtam,arnl i5Kdl ‘

et
vampinn Lucan’ı öldürmesi için bilgi verecekti, Lucan ^ a n n r n * Tess yavaşça kafasını salladı. “ Rıo'nun bun-
kardeşi kadar Eva da onun ölm esini istiyordu. Ona ıly 1 <hn haben var mı

N
konusunda güvence verilmişti: Rio nun yaşayacağı vt b,r Dvlın ayaldannın dibindeki cam kırıklarına anlamlı bir
daha döviişemeyecck kadar kötü yaralanacağı." bakış attı- 'Evet, biliyor. O n a söylediğim de kendini kay­

si.
-Tanrım.” dedi Dylan. “ İstediğim elde etti mi?" betti."
“Tam olarak değil. Eva’nın verdiği bilgi sonucunda be. T c ss ın özür dılercesmc bir hah vardı “Eva ya .çarşı çok
lık tuzağa düşürüldü ama anlaşma yaptığı vampinn anlat­ öftelı."

te
manın kendi pasına düşen kısmı yerine getirmeye rmec "Anlaşılabilir.” dıve karşılık verdi D ylan ‘ O iyi mı Tess?
voktu. Bomba kullandı. Patlama hepsini öldürcbılırdkafai ;i Demek istediğim, başına gelenlerden sonra R io ., ivı ola­
ironik bir şekilde en büyük darbeyi Rio aldı. Daha sem cak mı?’

Si
Rio, buna sebep olanın Eva olduğunu öğrendi." ‘ Umanm. Hepim iz iyi olm asını u m u yoru z." Tess na-
Dylan konuşamıyordu. B unun -sadece yaralannın fi­ titçe başını eğip ona baktı. “O n d an ko rkm u yorsu n .’
ep www.CepSitesi.Net
Hayır, korkmuyordu. O n u m erak ediyordu ve ona kar­
ziksel acısının değil, bu tür bir ihanetle baş etnıekfzpriE»^^]
da kalmanın duygusal çöküntüsünün onun için nc demet şı niyetinden emin değildi ama ondan kesinlikle korkm u ­
olabileceğini algılamaya çalıştı. yordu. Çılgınlık olsa da kısa bir süre önce bu odadaki hali­
.C
“Onu gördüm.” Dylan, Tess'c baktı ve kaşlarının arım­ ne tanık olduktan sonra bile, D ylan korkm u yordu . Hatta,
daki çizginin derinleştiğini gördü, meraklı bakışlannıh- »ovu düşünmek ona . birçok, — şey yapıyordu ancak hiçbir»
şaşkınlığı belirgindi. Dylan bu kadını sadece birkaç ıhb korkunç değildi. 'S e n c e o n d a n k o rk m a lı m iYim r ___
w

kadir tanıyordu ve düşüncelerini başkalarıyla pavlaşnu- "H ayır,'dedi T e ,s h ,ç tered d in e tm e d e n D c t n e k ts


alışkın değildi, özellikle de o n u diğer insanlardan ^ ediğim, bu senin için kolay o lm a m a lı. K an . aan ış
w

sırrı söz konusu olduğunda. Am a T essın anlayış!'- ge­ uvaşh dgjh peylen ilk duvduğulTlda b en im ıçm W
°lmaraışn."
rinde güvende olduğunu söyleyen bir şey vardı.
w

onun dostu olduğuna inandı. aArada sırada ölüler ^ , Bylan om uzlannı silkn. “ M a g a zın se l b ir gazetede ç a ı
hyor - d ^ doğrusu kadınlar. Hayatta o l m a y a n V y o m m . İnan bana, birçok tu h a f şey d u ydu m . K olay koiav
o lm a m ."
B,rkaç gün önce arkadaşlarımla Prag’ın dışındaki bir -
yürüyüş yaparken Eva bana geldi.” T e s s g ü lü m s e d i a m a D y l a n ’ m g ö z l e r i n e u z u n s u r e b a k -

184
inadı. S ö y le m e d iğ i şeyler hızla kaç.rd.ğ, bak,5İ I jaleleriyle konuşuyordu. “Vc tanrı aşkına, şu
dukça belirgindi. Bu tuhaf bir gazete makalesi de^U °L .Clllg» Jç y in "

gerçekti. ’’ pisi# tC,T,|c0||ar aniden harekete geçip Kadim vampirin


“O mağarada ne vardı, Tess? Bir tür ycralt, mt.ZJ Rob01 nJll vc bacaklarını yakaladı. O n u sıkıca tuttular
duğu kesin. Uyku odası. Rio’nun böyle sÖylcdig,nı j°'' ^ Ş a y a k l a r ı n ı yerden keseceklerdi. Kayışlarla mü-

et
dunı. Ama içeride ne vardı? D ağ yamacında bir J * "‘ " t '« ü ima hiçbir yere gitmeyecekti. Faydasız yere ça-
mi kaldı?" M d u d a k la rın ı geriye çekip tekrar haykırdı. İr. gövdesi

N
Tess bakışlarını kaldırdı ama sadece hafifçe kafası,,lv düstriyel s ın ıf titanyum ve çelikle kontrol altına alınır­
laıııakla yetindi. “Gerçekten bilmek istediğini sannu^ ı n uluması öfke doluydu.

si.
rum.” Son derece yanlış giden çiftleşm e yüzünden hâlâ erek-
“Evet, istiyorum,” diye üsteledi D y l a n . “ O her neyy
Rio’nun beni kaçırmak ve gördüğüm ş e y y ü z ü n d e n beni vtI1 çıkarılan kadının vücuduna açlık duyuyordu.
festen

te
hapsetmek zorunda kalmasına neden o la c a k kadar önçnj. Soy Eşi katledilmişti. Sert tırnaklar vc azı dişleri her ye­
liydi.” ' L io s T a ıth rinde iz bırakmıştı ve Kadım vam pir ondan uzaklaştırmana

Si
Tess’in sessizliği D ylan’ın boğazının korkuyla düğüm­ kadar kadın ölmüştü. İlk değildi. Son elli senedir onu bes­
lenmesine neden oldu. Soy Eşi o mağarada nc olduğunu lemek-vc çiftleştirmek- son derece masraflı vc bıktırıcı bir
biliyordu ve bunu bilmek onu dehşete düşünüyordu. işe dönüşmüştü.
www.CepSitesi.Net
ep
“Tess, anladığım kadarıyla o gizli mezarda bir şey uyu­ Elindeki tüm teknoloji ve paraya rağmen, kısa bir süre
yordu, bana kalırsa uzun bir zamandır orada gizliydi. Nc önce hücresinde deliren m ahkûm u zaptcdecck bir teknik
tiir bir yaratıktı... ya da yaratık m ıydı?” yoktu. Soylular için hamilelik ancak gerçek bir birleşm eyle
.C
Tess doğrulup masanın yanındaki ç ö p ku tu su n a kırıl mümkündü. Ama seks işlemin sadece bir parçasıydı. Vam­
camlan attı. “Şu kesiğine bakmama i z i n v e r. Tem izleyipu pir hayatının Soy Eşi kadının vücudunda kök salması için
kalmaması için üzerini kapatmalıyız.” boşalmanın haricinde, o sırada kan alışverişi olm alıydı.
w

Çocuk ^ hibi olm ak için eşleşen çiftler, yeni


<h tovlT Jaratnia cy*cnı,ndcn zevk alırlardı. Fakat bura-
w

Ultraviyolc hücrenin içindeki Kadim vampir ^ U1^


esarette1-' °* amazc*1, Ortada açlıktan. ıstıraptan vc
nyc atıp ürkütücü bir şekilde kükredi. İri azı dişkn
nus«ykcn ? döncn vahşi. dünya dışı bır varlık söz ko-
w

vampir .(j/f/lcrinın parladığı geniş ve çıplak gÖğ5**111


^hı kayıp|a ^ am vc ölüm oyunuydu. Bııgıinkü
damlıyordu.
leylerdi. ' C§ Cmcnm b,r Palasıyd ı. Ö lüm ler beklenen
diye bağırdı
O lan et o la sı b a ğ la rı s ık ıla ş t ır ,"
h ü cren in dışındaki g ö z le m odasından küçük bir m
W , ı oldu,da^, zamanlar da olm u ştu ve bu n ske
186
187
tahyotdu- BU süreç tçmdc ölen hct.
p r u r c v i d e * * j j a ğ o l a r a k d ı ş a r ı çıkabilmişi.
f o i n e
t e l , k g ü ç l ü y C ’ "
h „ d ö l l e r i
c e l a l d e .
r a h i m l e r i n , n d e r in ip

Bugünkü
Vc rle 5r ir i'm\ kaş L r a ğ m e n K a d ın ı v a m p .rm gardiyan,

et
N
lamsedi- ^ çoktan gelişm eye başlamışa bfc,
° sü ç' V büvüyorlardl'

si.
O N S E K İ Z İ N C İ B Ö L Ü M

te
Rio şafaktan ö n c e k i birkaç saati D a n te ’y le birlikte
Liosh malikânenin arka b a h çesin d e g e çird i, so n ra b ir süre şapel

Si
de yalnız kalmak için y e rle şk e y e in d i. B irliğ in c n ö n em i
vc özel serem onilerini g e rç e k le ştird iğ i k ü ç ü k m abet, o n u t
için hep bir sığınak o lm u ştu . Ş u an hariç. M u m la r ın aydın
ep
W v w ■kitap
www.CepSitesi.Net
lattığı yerde tek g ö reb ild iği E v a ’n m ih a n e tin in anılarıydı.
Onun yüzünden, b ir sen e ö n c e b irliğ in e n asıl ü y e le rin
den birini beyazlara sarıp m ih ra b a k o y m u şla rd ı. C o n la n ’ ıı
.C
geçen yaz bir m etro tü n e lin d ek i ö lü m ü k a sıtsızd ı -yanlı*
zamanda yanlış yerde olm a şan ssızlığı- ama kanı Eva’nıı
cllerındeydi.
w

Rio hâlâ şapelde yanında d u rd u ğ u n u , o n a tu tu n arak ağ­


w

arken bu sırada ihanetini gizled iğin i g ö re b iliy o rd u . Sadece


birlik*1°k k ^ m es* ad ,n a R io 'n ıın -sa k a tla n m a sı p ah asın a-
w

eiü; tn P ^ n ld iğ ım g ö rm e k iç in b irliğ in d ü şm a n la n v la
anlaşma fırsatı ko H u yo rd u .

^‘mdı d!-3" 1SC ^UV<^U; b ,r b k te n asla a y rılm a z d ı.


°nun ailcsi^ı^1*?1^ ,stcm *yordu v c n ered eyse hır asırdır
1 ° an savaK dara biraz olsu n yaran dokuna-l
caka ayrılmayacaktı da. O n u öldürmesi gereken Paıb dc y u k a r ı d a yaşayan insanlar için aynı şey söz ko-
akıl £ # ğ> ve iradesinden etm eseydi, birlikten ayr,|^ HcF zanl3nk‘ ^ lcr,y lc m c^Kul olacaklardı, bu
asla düşünmezdi. ^ bn’m g a z e t e d e k i patronunun hikâyesini yayınlama
-Lanet olsun," diye hom urdanıp şapelden çıkmak ,r ^ 2 cbilcccğı bir gün daha dem ek oluyordu. Lalan ın

et
arkasına döndü. ^ v a h a t ettiği kadınların bulduğu mağara hakkında
Eski hayaletleri ya da ona getirdikleri üzüntüyle o;, ** b ile c e k le r i vc içinde nc olduğuna dair fıkır yunıtc-
S k l e r i bir gün daha. R ıo’nun aptalca hatası yüzünden.

N
da daha fazla oyalanmasına gerek yoktu. Bir aynaya
camdaki bir yansımaya bakmak bile Eva’nın zihninde can- birl#n vc tüm vampir ırkının insanlık tarafından keşfedil­
lanması için ycterliydi. B u n u yapmamak için çabaladı, 0* me riskiyle karşı karşıya olduğu bir gün daha.

si.
bakan şeyi görmenin neden olduğu şok yüzünden deşl. Uzunca bir süre geçirdiği kliniğin kanadında kalan eş­
Eva nm hayamıdan tamamen çıkmasını istediği için. Adını yalarının arasından bol lacivert bir eşofm an altı ve atlet alıp
duymak bile sinir krizi geçirm esi için yeterliydi. giydi. Koridora çıkıp dairesine doğru ilerlerken yeni bir

te
Ne yazık ki Dylan buna tanık olm uştu, j İq ş [^ ^ amacı vardı. Zihni artık daha netti. D ylan m o saçma ma­
Onun iyi olup olm adığını m erak etti. Hamile olduğu ğara haben üzerinde çalışması içııı hazırdı.

Si
ıçm iyileştiren dokunuşundan şim dilik yoksun olsa di Ancak dairesinin kapısını açtığında içerisi karanlıktı
Tess onunla ilgilenirdi. Sadccc oturma odasının köşesinde kü çük bir masa lambası
Buna rağmen Rio m erak ediyordu ep
D av
www.CepSitesi.Net
yanıyordu, sanki gen
ranışlan yü n ­ gelm e ihnnıahne karşı açık bırakıl­
den kendisinden nefret ediyordu. Dylan da muhtemel mış bir gece lambası gibi. K ü çü k ışığa sertçe bakarak içen
aynı şekilde hissediyor olm alıydı. Tabii kı tam bir kaçık girip sessizce kapıyı kapattı.
.C
duğu için 011a acımakla m eşgul değilse. Dylan uyuyordu. D iğer odada yorganın üzerine kıv­
Bir hayalet kadar yalnız vc bağımsız hisseden Rıo.'fr anış bir halde yatağında yattığını görebiliyordu. Yorgun
leşkemn şapelinden çıkıp labirenti andıran k o rid o rla *^ Iduğuna hiç şüphesi yoktu. Son üç gü n onu olu m su z an-
w

geçerek boş kliniğe vardı. Patlamadan sonra a y la r c a | ’ctlalcmiştı. Rio bile kötü etkilenm işti.
olan uyanma odasında hızlı bir duş alıp, sıcaksın1,0 t a l k l a ^ atak °dasına girip D y la n ’ın u zu n vc çıplak
w

rındakı ağnian ve şakaklarındaki z o n k l a m a l a r ı din' men u lni 8urm cz* dairesine geliş amacım tama-
sine ızm verdi. ^ anlaşılanUttU cn n ^c bir bluz ve kareli şort vardı.
Suyu kapatıp kurulanırken, aklına ynıe
w

^kannıştîyaU^ln yanın^a duran seyahat çantasından


Burada kend» nzası olmadan tutulm ak ona ^
yordu. Gitmesine izin vermesi ise hikâyesini 1 11 ^ ^ i ^ ^ Cci«kler söz konusu olduğunda hiç
•rtidau kaldırmak zorunda olduğu anlanun* Sa ^ ^*«ndığ, V ’/rll,W c dc Eva’n ı» giyinip karşısın-
Sıb^h olmuştu. Soylular ıçm ışıkların sö n ü n - ’ ankl vc saicn Çamaşırlarla kesinlikle
m
kıyaslanan»**. A m a D y la n ’a yakışm ıştt... Vc , hakkı olmadığım içinden geçirdi. O nu arzulan.,
u y u r k e n güzel gö rün üyord u.
, h« hakkı yoktu.
| lana fazla güzel görünüyordu. A lllJ a rz u lu y o rd u .
Rio odanın köşesindeki bir sandalyeden ıpek bi Meni de çok. . -•
ahp üstünü örtmek için yatağa doğru gitti. IVırmsü,'^ O u iste m e m e si gerektiğim bilm esine rağmen arzuyla

et
yaz tenine bakına isteği -Özellikle dc kıvrılıp y u k a rı do? * tordu. Rio »pek örtüyü yukarıya doğru çekerken d
çıkan vc göbeğim açıkta bırakan tişörtü düşünüldüğün^ yan,y°, kKivi»».------
ıv rım la rın a değm esinin tamamen rastlantı oldu-
"

N
Icnnm ki'’1
baş edemeyeceği boyuttaydı. u döşündü.
Ifi, Parmaklarını yum uşak saçlarında, yem
Aıııa örtüyle yatağa doğru yaklaşırken Dy|an | , ^ t S,ıkadığ»
ı ğ ı için hâlâ nem li olaıı
olan alev kırm ızısı dalgalarında

si.
kımıldadı, bacaklannı hareket ettirip sırt üstü döndü. Rı0 «zdirmek istememişti. Başparmağıyla yanağının eğimim
orada durmuş uyanıp tepesinde olduğunu görmemesi için vc kulağının altındaki kadife tcııc dokunm a isteğine karsı
dua ediyordu. koyamamışa.

te
Ona bakarken göğsünde bir sızı hissetti.Dylan’ın jizı;. Bakışları, onun sebep olduğu kesiği örten bandaja ka­
rinde hiçbir lıakkı yoktu ama birkaç bin voltluk elcktnk yınca fısıltıyla küfretti.

Si
gibi sahiplenme hissi kanında dolaşıyordu. Ona ait değil­ Lanet olsun. Bu ona verebileceği tek şeydi -acı ve özü r­
di -ve hangi yolu seçerse seçsin ona ait olmayacaktı. İster ler. Vc kendisine bu kadar yaklaşmasına izin verm esinin
Soyluların arasında, ister bir barınakta ya da Rio vc türüşr tek sebebi şu an orada olduğunu bilm em esiydı.
dair hiçbir şey hatırlamadan insanların
ep www.CepSitesi.Net
arasında yaşamak Uykuda olduğundan, tepesinde d ikilen, gizlice ona d o­
istesin, ona ait olmayacaktı. O ndan daha iyisini hak ettiği kunan vc daha ileriye götürm enin nasıl olacağını akimdan
kesindi. geçiren yaratığı görm üyordu. O n u o kadar istiyordu kı azı
.C
Başka bir adam -Soylu ya da insan - 1>ylan gibi bir kadın- dişleri diline batmaya ve şehvetten rengi değişen gözlen
la ilgilenmek için daha uygun olurdu. Yumuşak kıvrımlı amber renkli güçlü bir ışık saçmaya başlamıştı. O Soylu
w

nnı vc ıpcksı tenini keşfetm e ayrıcalığı başka bir erkeği a- ‘darı parlak bir ışıkla onu aydınlatıyor, yükselip alçalan
olacaktı. Boynunun güzel boşluğunda atan narin ııabzn** ^•rkıvnmınıortaya çıkarıyordu.
tadına bakma zevki başka bir adamın olacaktı. AnakİU^f ğ^iJn° ckni ondan çekince kıpırdandı, m u htem elen d c-
w

bir Soylu erkeği Dylan’ın damarlarını yavaş vc kapat,nC<‘-rt.n bak,*lar,n,n »ısındandı. Hem en gözlerini
şekilde delme şerefine sahip olacaktı. ^ ı Hıo c?; t ” '' V° 0dayı ycn,dcn k aran lık gömdü.
w

Onu her türlü tehlikeden koruyup, ö lü m s ü z vtıö»^ ctrncliydi.Çl miadan ondan uzaklaşıp yatak odasını terk
»uıı ka.ru vc gücüyle ona sonsuza dek bağlı kalacağ1
bakası yemin edecekti, o değil. fkcn.
Rio örtüyü elinden geldiğince hafifçe ü zerin e o c °nu bir dokunuşun uyandırdığını sandı

193
vjnaftın' ok*»y»n hassas p ırrn akU ı.yk.ı,„nun ^ HJ^ordu. Kalbı hızla çarptığ, Ve k „ „ ^
d„la>ıığı ıçm varlığını hissedebiliyordu |>yL 1 ■
u I >. S n » " " ' ' i ( * * y i n ' MClUlk" W . I, aminde, merinde kavanoz (,„ |J)Il(j. ^ “ M a kap
J n imden yok ol.,um onu gördüğü güzel rüysd» Uyw. ya/»
masııının bulunduğu yere doğru ilerle,J,
‘‘‘tö zlerin . açm « yatak odasmda karanhktan b1>kj w “Açma "

et
Pylan, R ıon u n sesinin geldığ, yOIlc d o fa , t).
«ey giremedi-
virdi Sağ tarafında. odanın ortasına yok,,, | M'" "
Rıo nun yatak odası.

N
Gözlen karanlığa ahytığj ıçm. kadife kanepen,,” ^ ‘ ' y l ‘
n u «w T fark ed in ce yauku doğruldu, daha onu ffu ,n yan. karanlık gövdesin, seçebiliyordu.

si.
A1 zldTtan sonra burada uykuya daldığı .çm kendisini m- baraklar, mobilyanın narın hatlar.nı yok etnır t, ’ ^
tef hissetti gündüz muydu’ bilmiyordu ve ltı„nun
Y o k s a
“Yatağına gidebilirsin. <Irada uyum ak ,■t, „
« - İ M t e k * ., « ^
da yüz metre karelik dairesinin İnç penceresi olmadığı Kın

te
rncsı mümkün değildi.
bilmesi # . I . tnr ses işitti.
Oda karanlık vc sessizdi ama D ylan yalnız codb^ ftlcjllrT Olduğu yerde durdu, kanepeyle arasında sadece birkaç
j 1. Yine
adıin*vardı. kısa bır
v ...a . le,es Is.r sure
Sviırr (önce geçirdiği
iıif c c e c ir d ıö l sinır
s ın ır knzınc
k u z in e

Si
sanmıyordu.
benzer bır şcyın eşiğinde m ıydı? Yok>a u m olarak atlau-
“Merhaba?”
Yanıt olarak sadece sessizlik vardı. mamış rnıydı?
www.CepSitesi.Net
ep
Oturma odasına doğru bakt, ve açık bır»knği!İigfeM, « C l-)y|an boğazın» temizledi. O n a d oğru bır adım da u
»una cesareti gösterdi. “S en ... şey, herhangi hır ş e y e ... ıh
kapalı olduğunu gördü. B in b,r ara odada olmalıydı. ç S
o her kimse, yatak odasının sandalyelerinden bmndr I tıyacın var mı?”
.C
“Lanet olsun!" Sesi öfkeli olm aktan ziyade çaresiz ge­
^ olan mce önüyle üzerini örtmüştü.
liyordu Hızlı manevralarından birim deneyip kanepeden
10 Vdu bundan emindi.
Bır dakika önce yatağın yanında olan oydu. Tenine do* I fırlayarak duvara doğru gju*. O ndan olabildiğince tızak-
w

hştı. D ylan, lütfen. Yatağa geri don. Benden uzak d u r­


luk hj1^ 011*,,%Sctrnc^ güzeldi, elini çektiğinde ise soğul- malısın."
w

diğer tarafa donup çıplak ayaklarını yere luryd* Bu muhtemelen iyi bır tavsiyeydi. Travma ak beyni ha-
'•fl ve nükleer düzeyde kontrol edilemez bır öfkesi olan
karanI t °^ni hafifçe araladı vc öteki tarafa*3
w

/ J- 'P 'rd c n uzak durmak yapabileceği en akıllıca şey


nnı kılı, ° t,,rma hır fey görebilmek ıçm p*k*
l «*j'ludi Anıa sanki tüm duyulan vc hayatu kalma gii-

uyudun mu?” etnJlî<T ^ n,*>Utl^C gibi D ylan’111 ayaklan hareket


lyc ucvam ediyordu.
°*UP olnudığjrıı sormamıştı; orada olduğ001
‘•Senden korkmuyorum Rio. Beni inciteceğini -Neden o dağ» C'kün?" d,yc smdu Rio, ^
' „ wnı anmu
vorum.
(asına bir « s,c-
Bunu doğrulayacak ya da inkâr edecek bir §cy sö ,c p y la n y u t k u n a r a k k a r a n lık ta yaklaşmasını izledi (>,
di. Dylan nefes alışını duyabiliyordu -keskin vc kesik^ onya gönderen Jd*inin Eva olduğunu söylemek üzer,T

et
luyuşuna nefes almak denilebilirse. Kendisini yaralı, j, ama bu kısmen doğruydu. O n a yolu gösteren Evanin
bir hayvana yaklaşıyormuş gibi hissetti, ona yaklaşma^' h aya letiyd i fakat Dylan, Rio yüzünden mağaraya geri dön-

N
güvenini kazanmasıyla mı yoksa dişleri vc pençelerinin nıüştü.
dma bakmasıyla mı sonuçlanacağını bilmiyordu. İçgüdüleri ona kaçmasını söylerken mağarada kalıp ona
“Birkaç dakika önce benimle birlikte yatak odasında ulaşmaya çalışmasının bir sebebi de Rio’ydu. Şimdi de

si.
dm... değil mı?” Yavaşça ilerledi, sessizliğinden ya da onu onu mecbur bırakan oydu, korkudan olabildiğince hızlı
bir gölge gibi saklayan karanlıktan çekinmiyordu. “Bani bir şekilde ters tarafa doğru koşması gerekirken, ona karşı
dokundun. Elini yüzümde hissettim. Hoşuma gitti Rjn

te
duyduğu arzu yüzünden ayakları yere çakılmıştı.
Durmanı istemedim.*' L îo S U a Tanı karşısındaydı, vam pir gözlerinin ürkütücü ve baş­
Rio pis vc vahşi bir küfür Savurdu. Kafasını aniden kal­ tan çıbncı ışıltısı hariç hâlâ karanlıkta gizleniyordu.

Si
dırdığını görmekten çok hissetti. Duraksadı, sonra gözle­ “Lanet olsun Dylan. N ed en oraya çıktın?” Kollarını sıkı
rini açmış olmalıydı, çünkü karanlık aniden ona bakan i k i «kıya kavradı. O nu hafifçe sarstı, ama asıl titreyen kendi­
parlak korla hölürıdü. ep
W W W .rZİtâDlwww.CepSitesi.Net
l i . Neden? Neden o sen olm ak z o r u n d a y d ık "
“Gözlerin..." diye mırıldandı Dylan. ışığa doğru çeki­
len bir güve gibiydi. » m S S rağ? u n . öpücüğün yak)a5t,ğ |m hll|y ° rd"
Z£Sr "
.C
Birkaç saat önce telaşla dairesine döndüğünde, Rio’nun bâSt,nnCa- bir
^ s a î ; d, 7 ,ne f ^ daBlad' ^ s.cak tutku
gözlerinin topazdan bal rengine dönüştüğünü görmüştü
ilerinde kavbedi cndlsm ı R io’n u n dudakları ve
ama bu... farklıydı. Bu kez bakışlarının yakıcı bir yanıv*r'
w

dı, öfke ya d;ı acıdan farklı bir şeydi. Sanki mümkün olabi­ Vcrc«ğ> seyi alm ayı' Zo I 3ralay‘P ° " U < ,U
hissetti. ' ' or a n * dişlerinin sivri uçlanru
lirmiş gibi daha yoğundu.
w

I>y!an hareket edemiyordu, Rio’nun bakışlarına takıl'P


l>ylan karyı koym ayacaktı. O n u ö p e n R l° m '" ^ .\ r/ ı
kalakalmıştı; vücudunu tepeden tırnağa süzdüğünü h,ss|' ıımona değmesi kadar e ro tik b ir şey b ih n iş o r % ^^
diyordu Bal rengi bakışları içine işlerken kalp atış!-'-" ?ücc sahipti;bunu h issed eb iliyo rd u , h ın k m ış, t ^
w

Icdi,
*d *st bırakılmak ü zereyd i. R io o n u sık ıca tu tu p sc
llıickct etıncyc başladı, 011a doğru yavaş ve y,(tKl (^ ü . Dybn hayatında h iç b u kadar ta h rik o ln u m ış u - ^
Zarafetle ilerliyordu Dnu arkasındaki k atıcp cye d o ğ ru itti, d ü şü şim iı
""ışıtmak için güçlü elleriyle o n u sırtın d an tu n u . C n u u

1V7
u htrhktt «and., vücudunun » fcrl*y ^ ,ey eyled i, ama h ,^ ,lk w jf|)j
U MM*»"- — ^U „ „ „
lu^edıyordu Cinsel organının kalınlı*,,,, Oylan unıam en doğrulup J *' î'k n
du Vücutlarının arasında kocaman vc taş gfc, * rifj dek tunepcite yOkaeldı (W »ler,nın ıçfa , / ! " , ''V4
dlcnnı artında gezdirip. güçlü kadarının katıl,Il4Mnı patsa * *• tonunu*dudaklarınaha/it,r 1
«etmek Kin atletinin altına soktu, d,lennkını andıran grtır bebeklerim onda " " " rfcd ı kc
ofdu iv ,""-*d.*.ndan

et
•Sem görmek istiyorum ,'’ dedi Dylan. Öpücüklerin finin 13
unda nefes nefese. “Sem görm eliyim , Rio,. " bakma D yh n ,’ dedi Rio, boğuk bir «esle -l met
-BınJ 1 1----------- . 1 --------- 1 --------- U . » _ • •

kın vermesini beklemedi. naiıl bana bu kadar yakından bakıp, na-.il bana d<
olsun m -

N
El yordamıyla kanepenin yanındaki lambayı bulup v kuııup
da benden
— —
iğrenm iyorsun?
Yumuşak sarı ışık odayı aydınlattı R io üzerindeydi. bacak- Oylanın kalbı sıkışı». "B en sana bakıyorum Rio. Seni

si.
larının arasında yüzünde anlaşılmaz bir ifadeyle ona bakı- görüyorum SanaS dokunuyorum. .Saru,'* dedi vurgulaya-

yordu ak.
Bal rengi gözleri güçlü bir şekilde parlıyordu Yuz Kat­ *Bu yaralar-"

te
lan keskinleşmişti, ağzı kapalıydı anıa azı dişlerdim j * -Önemin," dtye onun yenne cum leım . tamamladı
cı uzunluğunu ve keskinliğim gızleyem iyordu Omuzları Dybn. Dudaklarına vc damağından çıkan bembeyaz ve

Si
ve kollarındaki dtm uiflıfltn rengârcııkn -bordo, lacivert* inanılmaz azı dişlerine bakıp gülümsedi "D oğrusu, yara-
altın rengi güzel, koyu tonlarda derişiyorlardı. lann sana dair en sıradan şey*CT
W yaralan .. onlan da görmüşt ep www.CepSitesi.Net
Görünür kusurlarından bahsederek yine onu uzaklaş-
rirafakmış gibi dudakları geriye doğru kıvrıld ı ama Dylan
etmek de istemiyordu
Dylan dirseğinin üzerinde doğrulup diğer eliyle oıu ona bu yansı vermedi. Elleriyle yuzunu tutup ona doğru
.C
uzandı. İrkildi, yaralı yanağını saklamak istercesine yü­ yddışu ve acele etmeden, tutkulu bir opucuk verdi
zünü çevirdi. Ama Dylan saklanmasına izin vermeyod* Kincilerini saçlarının arasına sokup opucuğunc karşılık
’tnrlurn inledi
tı. Vmdı değil. Ondan saklanmasına gerek yoktu. lıKf‘
w

u/anıp yavaşça elini çene kemiğine koydu. tylan onu o kadar çok istiyordu kı buna dayanamıyor-
Yapma," dedi Rio, boğuk bir sesle. ^Taım aşkına, hiçbir şey m antıklı değildi -doğru duz-
w

Sorun değil " Yavaşça yüzünü kendisine doğru •.*


** idanu^1^* VC ^or^maaı ^ ın birçok sebebinin olduğu
IbUuılc y jrılı tenim okşadı Vücudundaki yır> uk ^ pbt ^ ^u#ctüt l bu arzu vc yann olm ayacakm ış
mdı. parmaklarını boynunun kenarındın l" l" u*'ırl^ <
w

pa/ıtanru indirip bir zamanlar geri kalanı gıh> Pl‘r“ '' 'T|||,/bfm* î , .^,m vr vermek İstem
Vcnnc*k istem iyordu K olların ı
k.dı.tnı
kıuurıua olan teninde dolaştırdı. "Sana bu şekıldr llt*UVin c • - -
«narına dolayıp onu kendisiyle birlikte kanepeye da»ğ-
dudumda canın yanıyor mu ** " Oncunda h i s s e t t i »~
***»& saçları ıpcksıydı. sıcak dudak-
Ur, onunkileri arıyordu Rio güçlü ama narin el,,,, t ^ *,,ıra olacak olan şeyden korkmay, ı,tr-,„< , d, R, <
n(ln jlıııu aokııp avucunu karnına koydu ve sollra . otomatik tcpldiini geri alamazdı Rû
Icrınc doğru çıkardı. Onu onarken I>y|aıl kıvran,!!^ ı.\ çık * # lut,ar baft,rmi5 br,bl ondan uzaklaştı
pannaklarıyla oynadığı göğü* uçlarını «crtlcştirırkcn^ x iVJ-Özür dilerim." diye fısıldayıp ona doğru uzandı ama
dudaklarında gezdiriyordu. oktan grri çekilm iş ve kanepede ondan olabildiğince
u/aklaşm'şn. Dylan doğruldu, tu h af hır şekilde yoksun

et
•Tinrım," dedi nefes nefese, onun için yanıyordu
Bacaklarının arasına iyice yerleşip dizleriyle bacakl h is s e d iy o r d u . “Ö zü r dilerim Rio. Em in d eğild im ..."

nnı ayırarak sertleşmiş erkekliğini giysilerinin üzerinde, -özür dileme," diye hom urdandı Rio suratını asarak.

N
ona dokundurdu. Vücutlarının sürtünmesiyle neredeyj ••fantaroiktna, lütfen benden ö zü r dilem e. B u benim ha­

doyuma ulaşacaktı Dylan. G iysilerinden kurtulduklarında tamDylan.

si.
hu akıcı ritmi sürdürürse zirveye çıkacağı kesindi. -Hayır," dedi, yanında kalmasını istiyordu. “ Bunu isti­
Dylan ayaklarını kaldırıp bileklerini kalçalarına kenet- yorum Rio."
leyerek kendisini nereye götürm ek istiyorsa razı olduğunu •İstcmcmclisin," dedi Rio. “Yoksa kendim e engel ola­

te
ona gösterdi. Kendini bir erkeğin ayaklarına auııaya alı^k mazdım."
değildi -iyi seks bir yana, en son nc zaman seks yaptı^riı" Elim koyu saçlarında gezdirip yakıcı am ber gözleriyle

Si
bile hatırlamıyordu- ama Rio ile sevişmekten daha fa/la ona baktı. “Bu ikim iz için de korku n ç bir hata olurdu,"
isteyebileceği bır şey olduğunu sanmıyordu. Burada. Vc dedi Rio, uzun bir sessizliğin ardından. “A h. lanet olsun.
Çoktan korkunç hır hata old u bile."
hemen
www.CepSitesi.Net
ep
Kalçalarıyla ona sürtünürken alt dııdağim dişledıjiı)/' Başka bir şey söylem esine ıziıı verm ed en R io d ö n ü p
arasına aldı. Azı dişlerini, vücudunun ağırlığım ve avuçla­ P«ı Dairenin kapısı ardından kapanırken, D ylan tışör-
.ünu ^ n çekip şortunu düzeltti. R ıo n u n o n u
.C
rının altında kasılan kaslarını hissetmek hoşuna gidiyordu b , rükne,
Blini bacaklarının arasına soktu, parmakları ıslak ve sıcak Unn!dT’j u Cnni gö**Üne doBnı Ç e k ip k o lla r ın ı bacak-
tenini buldu... ve Dylan haykırmasına engel o la m a d ı. d<ılıdıktan s o n r a , uzanıp l a n , b a y , s ö n d ü r d ü .
w

“Eve t,” dedi aniden orgazm onu ele g e ç ir ir k e n . Ahh.


Tanrım...Rio..."
Zevkten kendinden geçm işti, doyuma I*1
w

u laşırk en

'•k' sık, tutundu. Vahşi bir şekilde hırıldadığım du> *


öpüşmelerine ara verip dudaklarım boynunda i
w

başladığı I.ırk etti. Boynuna sokulup diliyle bassa**1


dokunurken kollarını ona doladı.
Aniden dişlerini hissedince irkildi.

201
ON D O K U ZU N C U BÖLÜM

et
N
Rio verleşken in p o lig o n u n d a k i h e d e fe 9 m m ’lik hır ta­
banca doğrulttu. Y ılla r c a ta ş ıd ığ ı, d ah a ö n c e o ld u k ça ma ­

si.
haretli olduğu k e n d i sila h ın ı tu tu y o r o lm a sın a rağm en,
silahı ona yabancı g e liy o r d u .

te
Depo patlam asından ö n c e .
Onu dövüşten u z a k la ş tırıp yatağ a m a lık tım ed en , z ih ­

Si
nen ve bedenen g ü ç s ü z d ü ş ü r e n y a ra la rın d a n ö n ce.
Kendisine dair lıc r şeyi s o r g u la m a s ın a n ed en olan
www.CepSitesi.Net
ep Eva’nın ihanetine o lan k ö r lü ğ ü n d e n ö n c e .
1 Icdefe d o ğru silah ım tu ta rk e n R i o ’n u n alııı terled i. T e­
.C
tikteki parmağı titriy o rd u , p o lig o n u n y ir m i m etre ö te sin -
dcki siluetin k ü ç ü k başı v c o m u z la r ın a o d a k la n m a sı içııı
lüm dikkatini v e r m e k z o r u n d a k ald ı.
w

Ama buraya g e lm e s in in asıl a m a c ı d a b u y d u .


w

d i k f o ^ ^ k ^ 3 ° n cc 1 ^yl^ııı'la o la n la rd a n so n ra , R in ’nun
, por dağıtacak bir şe ye ih tiy a c ı v a r d ı. T ü m d ik k a tim
w

rcn a ç lfSaî ^ C5t*rCCCk ^e ^c ' 5 U anc*a k em i


ÖreItırıcyi u m u y o r d u . D y la n 'ı, d a m a rla rın d a
hâla «üçlü vc ilkel bir şekilde zonklayan bjr a • r, hayal kırıklığına uğratmıştı ve bunu biliyordu/
E bunu fazlasıyla ödetmişti. İhaneti ruhunun de
yordu.
Vücudum ın altında hareket ed en yumuşak v dnc işlemişti. Bu dünyada değerli bir yeri neden
derimi hâla hissedebiliyordu. Tutkulu bir şekilde rlIÎİ1 ö <je dahil olm ak üzere, her şeyi sorgulamasına
t$al ett1^
veriyordu. G ü zel vc Ç ir k in ’in çirkinini oynayabil t *

et
onu öptüğünde -yüzüne batağında ve gözle-
de olmasına rağmen o n u kabul etm işti. U ai'
' ^decc dürüstlük gördüğünde- Rio bir anlığına da
Dylan’ı öperken bu fantezid en zevk alıyordu onu
nn eaC,naS1 bir hava ve yer israfı olmadığına inanmıştı.

N
na aldığında bu çekim in karşılıklı olup o lm a d ığ ım ^
Dvlan'ın gözlerine baktığında ve eliyle yaralanın okşadı­
etmişti. Kim se bu kadar iyi b ir oyuncu olamazdı, i - j b
ğı h is s e tt iğ in d e , hayatın gerçekten yaşamaya değer oldu­

si.
zamanlar onu sevdiğini iddia etm işti. İhanetinin derini/
ğunu düşünmüştü.
onun için biiyük bir şok o lm u ştu ama aklının bir köşesi
‘ Ve onun gibi bir kadına verebileceği bir şeyler olabile­
de onunla seçtiği hayattan m utlu olm adığını biliyordu
ceğini düşünecek kadar bencil bir herifti. Bir kadının vc

te
Birliğe katılmasını istem em işti. İyilik yapmak ve faydalı
neredeyse kendisinin hayatını m ahvetm işti; D ylan’m ha­
olmak isteğini hiç anlayam am ıştı. Birçok kez ona neden
onun için yeterince iyi o lm ad ığın ı sormuştu. Neden onu yâtını riske atmayacaktı.

Si
Rio gözlerini kısarak uzaktaki hedefe baktı ve silahını
sevmenin yeterli olm ad ığını. R io ikisin i de istemişti amao
sabit bir şekilde tuttu. Tetiği çekti. Beretta boşalırken si­
bile birliği daha ço k istediğini görebilm işti.
ep
Rio, Eva’yla birlikte şeh rin parkında gezdikleri ve neh­ www.CepSitesi.Net
lahının alışık olduğu tepm esini hissetti vc m erm i fırlayıp
hedefin merkezindeki küçük halkaya isabet etti.
rin üzerindeki kü çü k kö p rü d e o n u n fotoğraflarım çektiği
'Keskin nişancılığını kaybetm ediğini g ö rm ek güzel.
geceyi hâlâ hatırlıyordu. O g e ce birlikten ayrılm asınıve
.C
ona bir bebek verm eyi ne kadar ço k istediğim söylemişti.
Her zamanki gibi tanı on ikiden.”

Yapamayacağı -daha d o ğru su yerin e getirm ek istemeyece­ Rio silahını önündeki rafa koydu. Arkasına d ön d ü ğü n -
dr karşısında Nikolai'ı buldu, geniş sırtını duvara verm işti,
ği türden- taleplerdi.
w

O n a zaman tanım asını sö ylem işti. S a v a ş ç ıla r bölgede­ huyalnız olmadığının farkındaydı; N ik o ve eşi olm ayan
ki Issız aktivitelerini k ü çü k baskınlar y a p a r a k etkisiz hak krke ^ Sava^ ımn lcs*sn» diğer ucunda silahlarını tem iz-
w

getiriyorlardı. 1 Icr şey yo lu n a gird iğin d e, bir aile kurmay ■nuştu * * * >ar,S1 gCZİ]crini yc n »dcn ele aldıklarını d u y­

düşünebilirlerdi.
a n d a av nasıl gıtti?”
w

Geriye bakınca, bu ko n u d a sam im i o ld u ğ u n d a n c!l|


değildi. Eva ona inanmamıştı; o zam an bile bunu ^ ^ UZUIlni Sİ,ktİ* H cr 2amanlci p b \ .n
rinde görebilmişti. Lanet olsun, belki de tam o anda ^ ^>cn ara*a n n da b u zlan kır-
nu kendi çözmeye karar vermişti. 1 diğinızi görü n ce kaçm ayı d ü şü n em e-

»M
Jfoğ,ka'v-‘ , /1’" ‘,ıv■'ll saÖan vc keskin gümüş r<
ck kadar aptal vc P 171' 1 kadmUr m 'ydı?" diyc *>tdu dU ı ri oııa vahşi bir kurt görünüm ü veriyordu. “ Ile.ı ya
\T
ööîir'1 Bu gece barınaktan kaçan o Issıza rastlarsak, işini
Rioj .
Neyse kı Nıko güldü. “S öz konusu kadınlar o) ııv*,111ın için bana söz verdiğini sakın unutma.”
hitırnıcm
raim ve kolay olanların hiçbir mahsuru olamaz do ^
1 Sava§Ç»n,n arkasından gelen Brock, “Adi herifi ilk önce

et
Belki bir dahaki sefere sen de bize takılabilirsin
M ah etmezsem," diye araya girip gülümseyerek koca-
ve kötü birim ayarlayabilirim." İnce yanaklarında ıb l^ '
„un hançerin ucunu ustalıkla Kade'nin çenesine dayadı.
zc belirdi. "Tabii kendi işini bitirmeyi planlan,lyo^,

N
Broek’un kahkahası yum uşaktı ama birliğe Detroit ten
Seni aptal herif." kanlan savaşçının sıra dövüşe geldiğinde Azrail kadar acı­
Ö fk e y le değil, arkadaşı için endişelenen biri gib, j;u.
manı ve hatasız olduğu biliniyordu. Kade'tıin gitmesine

si.
nuşnıııştu. izin verdi ve ikisi silalı odasından çıkıp yerleşkedeki kendi
"I laber veririm," dedi Rio, ancak gözlerim kısarak om
dairelerine doğrıı giderken. Issızı kim in öldüreceği hak­
bakan Nikolai’m savaşçının yukarıda eğlenmekten bahset,

te
kında tartışmaya devam ettiler,
mcdığım anladığını görebiliyordu. tn Tesisin arkasından gelen son kişi Chase oldu. Siyah ti­
Nıko sır verircesine sesini alçalttı. “Kazanntasfı(a>St^
şörtünün önünde sanki bin o n u parçalamak istemiş gibi

Si
veremezsin, anlıyorsun ya? Ç ü n k ü vazgeçmek budur
biiyuk bir yırtık vardı. Başını eğerek R io yu selamladıktan
Evet, sem becerdi, sana affedip unutman gerektiğim söyle­
sonra Nikolai’a döndü. “ Scattle’dan başka bir şey duyar-
miyorum, çünkü düriist olm am gerekirse, yerinde olsam
ep
bunları yapamazdım. Aıııa hâlâ buradasın. O yüzden www.CepSitesi.Net
n . ? ^ a,u haber ver. Bu tür hır cinayetin birim tarafından
HilS neden doğrulanmadığım m erak ediyoru m .”
cehenneme," dedi N ik o sertçe. “ Eva'yı boş ver. Dcjxwı
Olur, dedi Nıko. “ Ben de bunu m erak ediyorum "
patlayan bombayı da boş ver. Ç ü n k ü sen hâlâ buradasın
.C
10 ş ia r ın , çattı. “Scattle’da k.m öld ü ?”
dostum."
Rio güldü ama gerilen boğazından zayıf bir ses çıta
■* bm - “
Önemsendiğini önemsediği için kendisini Ç^k tuh '1' '
w

sediyordu. “Lanet olsım dostum . Ben yokken Op*^1n t N f a , S X R“ r T ,' “ Vİ.-İ >nid™ d,-
izliyordun? Çünkü seni tanıdığını içitı bunun
w

çok dokunaklı olduğunu sö yle y e b ilirim ." ^ tn .- ’ 'lll^ tl Hcynınc kurşun yemiş, yakın nıc-
Niko kahkaha attı. “ Tekrar düşündüm de so)k Nereden?”
w

•m unut Senin de canın cehennem e." _(] ^ f kncllikı ı


Rio güldü, neredeyse hır senedir ilk ke/
lüyordu... si\v
l-s*trak ona b ıktı *-a
Hey, Niko ” fesisin diğer taralından had1 V rı* A n a to m i d e rsi için te-
şckkiirlcr H a r v a r d . İlk N eslin nerede ö l d ü r ü l d ü ğ e ^ kavrayarak- “Ben de bundan hoşlanmadım. Bır haf-
cetmiştim.
inıınj*..... rUlllÜ j iki tane İlk N esil öldürülüyor. Ve ikisi dc infaz
N ık o . R ı o n u n c i d d i b a k ı ş la r ı y la göz göze geldi “Sof- u ‘Ç* *
r ü n ü n k u lla n d ığ ı l i m u z i n i n i n a r k a koltuğunda oturu^ ^ u ı d a n emin değiliz," diye uyardı N iko. “Yapma, ih-
n ıu ş. B a ğ la n tın ı z a v a llı a d a m ın opera ya da baleye b j * ' « 11 düşün. Bin küsur sene yaşarsan, elbette binlerini
lambalarında beklerken T l,m3 C n L im uzininin arka koltuğunda otururken seni

et
b ir ş e y d e n d ö n d ü ğ ü n ü , t r a f i k
n n in o n u b a ş ın d a n v u r u p şoför ne olduğunu anlam^ ir isteyecek ya da kan kulübünde kafanı koparmak
vurma* ı> 7 „
o m d a n k a y b o ld u ğ u n u s ö y le d i . N eden sordun?” i-tcvccck biri elbet çıkar

N
Rio o m u z la r ın ı silkti. “ Belki de bir şey değildir aım 'N-Ve bannaklar ıkı ölü m ü n de gizli kalmasını ister, öyle
B e r lin ’d e y k e n , Andreas Reichen bana kısa süre önce orada diye ekledi Rio.

si.
öldürülen b ir İlk N e sird e n söz etm işti. Ancak onun sonu Chase koyu kaşlarını çattı. “Berlin dc m i sessizliğim
bır k ı n kulübünde olm uş.” koruyor?"
“O gizli kulüpler onlarca sene önce yasaklandı," dedi “Evet. Reichen skandal çıkm asını ön lem ek için sessiz

te
kalacaklarını söyledi. Kendi top luluğunun önde gelenle­
chaS£- *1 : , J
Eski barınak ajanı sinir b ozu cu olmaya kararlı görün­ rinden birinin kan ve ölü insanlarla d olu bir kulüpte indi­

Si
düğünden, “Doğru," dedi Rio alaycı bir şekilde. “O yüz­ rilmiş olması kimseye hoş g ö rü n m e z.”
den artık davetiyeleri görünm ez m ürekkeple yazıyorlar w "Doğru.” dedi Chase. “A m a ıkı ö lü İlk N e sil tüm vam ­
kapıdan geçmek için gizli bir şifreye ihtiyaç duyuluyor." pir ırkı için ciddi bir kayıp. H âlâ hayatta olan tü m nüfusun
www.CepSitesi.Net
“Berlin’deki İlk N esil de aynı şekilde mi öldürülmüş?
ep
arasında birinci nesilden cn fazla yirm i kişi olm alı -Lucan
diye sordu N iko. vcTcgan da dahil. O n lar da yo k old u ğun d a bitm iş olur."
"Hayır, silahla değil. R eichen ’ın kaynaklarına gorc. bu Nikolai kafasını salladı. “ B u d oğru . Ve daha fazlasını
.C
varatamayız.”
sporsever başını kaybetmiş.”
Nıko sessiz bir ıslık çaldı. “ İlk N esil bır v a m p iri öldür­ kionun zihninde tüylerini ürperten b ır d ü şü n ce oluş-
w

mek için en iyi üç yöntem den ikisi. Ü çü n cü seçenek uit u Elimizde bir Kadim, bir S o y Eşi vc yirm i sen elik bir
ravıyolcyc maruz bırakmak, kabul etm ek gerekir kı bu •. kırlık süreci yoksa.”
ayıracak on ya da on beş dakikası olmayan b in için t!1
w

^ rarnsar ifadelerle ona baktı.


olanı.”
"b ^ Saçhnnm aras,n(k gezd ird i. “A lı. lanet
Bu ıkı cinayet bırbirıyle ilgisiz olabilir, dedi Ij1 ^
w

TJmanm ^ ^ ° ^ USUIUI d ü şü n m ü yo rsu n değil m ı?"


konuda içgüdülerine güvenebileceğinden cnıin
ü>'aııdırsaE.v: ^ ll^^0runı^ur’ d edi R io. “A m a Lucan'ı
Yine de uyarı çanları kafasında çalıyordu. ^ a4K »yi olacak."
“Ters giden bir şeyler var." dedi C hase, cn sonun

208
Y İR M İN C İ B Ö L Ü M

e
R io g i t t i k t e n s o n r a y a l n ı z k a l m a k D y l a n ’ ı h u z u r s u z e t ­

N
mişti. A k l ı k a r ı ş ı k , d u y g u l a r ı ç a l k a n t ı l ı y d ı . N c w Y o r k * t a k ı

hayatını d ü ş ü n m e d e n e d e m i y o r d u . E n a z ı n d a n a n n e s i n e

si.
iyi o l d u ğ u n u h a b e r v e r m e l i y d i .

Işığı a ç a n D y l a n , y a t a k o d a s ı n a g i d i p c e p t e l e f o n u n u

te
sakladığı y e r d e n ç ı k a r d ı . B u r a y a g e l d i ğ i n d e n b e r i t e l e f o ­

nunun v a r l ı ğ ı n ı u n u t m u ş t u , e l i n e g e ç e n i l k f ı r s a t t a t e l e f o ­
Si
nunu p a n t o l o n u n u n c e b i n d e n ç ık a rıp R i o ’n u n y a ta ğ ın ın

altına s a k l a m ış t ı.
ep
www.CepSitesi.Net
T elefo n u n u a çtı v e a ç ı l ı r k e n ç ı k a n m ü z i k s e s in i b a s tır -

maya çalıştı. B a t a r y a n ı n h â l â ç a l ı ş ı y o r o l m a s ı b i r m u c i z e y ­
.C

di, kalan b a t a r y a s ü r e s i n i g ö s t e r e n t e k ç u b u ğ u n h i ç y o k t a n

lyi ° * d u ğ u n u d ü ş ü n d ü .
w

f c le f o n u n ı ş ı k l ı e k r a n ı n d a s e s l i m e s a j u y a r ı s ı n ı g ö r d ü
P sanı a a l a n ı n d a y d ı .
w

Çokşükür.
w

^>lra^a n n u m a r a C o l e m a n H o g g u n N c v s
S ^ a t ^a r , n d a n b i r i n e a i t t i . M e s a j ı d i n l e m e k i ç i n

211
m ^ tusnvc Prag'daki fotoğrafçıyla b u lu şm aya , * bir önce arahnnda B ^ cn K Y onu dennden
Ö püşm clen inanılmazdı. R ıon u n vücudunu
rtnânı ö ftclı bir K b k lc söy-lcmcsınc W rm id l ' C*»H
hissetmek yaşadığı cn tutkulu anlardan bınydı.
Dvian sen eleştirisini atlayıp bir sonraki r r * ^
^ -azı dişlerim- boynunun hassas densındc his-
A n n e sn d ı. m esajı ila g ü n önce b ıra km ıştı, onu
V^ T bcın ürkütücü hem dc erotikti. O n u gerçekten ısı-
w ışı vakit g e çirm e sin i d ilem ek için aramıştı Sesi vJ f

et
^ n u > d ,? Vfc ısınrsa. ona ne olacakn?
şeltvordu. sesin in z a y ıflığ ı Oylan ın kalbının vıh sm^
^Odadan hızla çıkmasına bakılırsa, bu soruların cevabını
neden o lu yo rd u . .^leceğinı sanmıyordu. Vc bu yüzden kendisini bu ka­

N
Patronundan bir mesaj daha vardı. Bu kez daha öfe.
dar boş hıssecmcmeliydı.
İndi. Fotoğrafçının ücretim onun maaşından kesccefe
Yapması gereken şey buradan -h er neredeyse- çıkıp gıt-

si.
su n dışında birkaç gün daha kalmaktan bahsettiği dek.
~*kve eski hayatına gen dönm ekti. Ü ç gündür kendisin­
ronik postasını istila olarak kabul ediyordu. Dylan
den haber alamadığı için m u htem elen deliye dönm üş olan
işsizdi. -nesinin yanında olmaktı.

te
“Harika." dıve hom urdanırken bir sonraki mesaıaac-
Sonraki üç arama evsizler bannağındandı, hepsi de dün
*Liosîa|
7t önceki gece yapılmıştı. M esaj yoktu ama aramalann

Si
Henüz işim kaybetm iş olm asını tam olarak idrak eık-
onanda çok fazla zaman olm am ası bir tür acil durum ol­
memıştı ama maaş alamayacak olm asının ansı tasa bir sart
duğunu gösteriyordu.
içinde canını yakacaktı. Daha iyi ve daha büyük bir kabe
bulmadığı sürece. Ö n em li bir şey. C&rçeta
ep www.CepSitesi.Net
Dylan annesinin esinin num arasını atadığı hızlı arama
n^una basu ve telefon çalarken bekledi. Annesinin cep te­
doğrusu azı dişleri olan bir şey. lefonu da cevap verm iyordu. Kalp atışları hızlanan D ylan
Bu düşüncenin zihninde tam am en oluşmasına w5-
.C
konağın numarasını tuşladı. Janet annesinin paralelinden
vermeden. “Hasır," dedi kendi kendine. <*vap verdi.
Bu hikâyeyi şimdi y a y ın la y a m a z d ı. Cevaplardan ny**
Günaydın. Sharon A le x a n d e rin ofisi."
w

torulan varken -düşüncesi bile tu h af olsa da kendisi


‘Janet, merhaba. Ben D ylan."
hikâyenin bir parçası olm uşken- bunu yapamazdı
fcmkıni" öriun. N asılsın?" Soru tu h a f bir şekilde
Vc bir dc Rio vardı.
w

^ !>°tdu, sanki Janet D y lan ’ın iyi bir gün geçir­


insanların arasında başka türlerin de var olduğun* ^
'iğrendiklerini koruması için bir sebebi varsa, o daR* ^ im is in ? " ^ Çoktan b iliyor gibiydi. “ Hasta-
w

f >na ihanet etmek ya da türünü herhangi bir ^


"* k istemiyordu. O nu tanıdıkça bu fikri gcn* ^ DV.'an ,n kalbl s,kji “ “ N d c r oluyor? An-
>(*du. Her nc kadar tehlikeli olsa da onu ''nt-n 'AhTa*1 - U? N e var?"
*1*Janet kısık bir sesle. “ B ilm ed iğini mi
^ w m ıı
„ « u n ’ N m c y ’n in sen. arayacağın, san.yord^ . Ar övlc.” dedi, diğerleri gibi o da bu olasılığı diı
-Benac ,
Dylan’ Eve döndün m ü?" lClc dahi istemiyordu,
NCi r r " d e d i, g ö ğ s ü n d e a ç ıla n . soğuk yara y ü a ü ^ I rdeon'un aniden gelişen toplantıya katılması birkaç
n „n fa r k ın d a d e ğ i l d i . H a y ı r , b e n ... hâli * dan s ü r m e d i . Ü zerinde gri eşofman altı, beyaz
* % uzü ve bağcıklarını bağlamadığı spor ayakkabıhrı-
n X - A n n £ m n e r e d e ja n c t? o iy ,m i? o ,u fc |

et
ı a k l a r ı n a geçirip koşm uş gibi içeri girdi. Bilgisayarının

old! 'r r c _ g e c e k i n e h i r gezisinden sonra kendisin.pek,, ^ndaki te k e r le k li döner sandalyeye geçip birkaç maki-
nedckı programlan çalıştırmaya başladı.

N
J ü u ama dün öğlen burada barınakta yere yığıl-
“Pekâlâ, tüm r a p o r ajanslarına ve Uluslararası Kimlik
’r S İ a n tatlım, durum u iyi değil. O n u hastaneyeg».
Veri Tabanı d a d a h il o l m a k üzere barınak ikamet bankasına

si.
algılayıcılar g ö n d e r iy o r u z ,* ’ d e d i vc yavaşça ekranlarda be­
dÜ“Ah Tannm " D ylan’.n tüm vücudu uyuşmuş, olduğu
liren vc n le ri iz le m e y e k o y u l d u , “ i lahl Bu çok tuhaf. Ö len
, j ,n kalmıştı “Tekrarlam ış m ı?”
iki İlk N e s il’d c n birinin Seattle’daıı olduğunu söylemişti­

te
’^ Î T J U - m **» * niz değil m i?
„ ,„ 5 vJ- ç * * • * * ■ U o s l: Nikolaı kafasını salladı.

Si
“Buraya göre böyle bir şey yok. Seattle’ın sonucu sıfır
-herhangi bir ölüm rapor edilm em iş. Hatta nüfuslarında
Lucan G a b rie lle ’le gü n ü n ortasında yataktan fcaldınl- İlk Nesil olduğuna dair bir kayıt bile yok, gerçi bu pek de
,'S ep
m u d u d c 8>,dl am a uykusunu bölmelermiş www.CepSitesi.Net
duyulmamış bir şey değil. Veri tabanı sadece son otuz kırk
sebebin, duyar duym az, birlik lideri hemen tun. d W senedir var, eksiksiz olduğu söylenem ez. Soyluların en
il M nC„jC-d' rcn^ ^ 'r kot pantolon vc düğnıclcra: ya§h üyelerinden bazılarını katalogladık ama sayılan yirmi
.C
' emcdığı ipek bir göm lek giyip R io, N ikolaı vc Chısc'm cırında olan İlk N esillerin çoğu m ahrem iyetlerini ko­
onu beklediği koridora çıka. ft u k istiyor. Söylenenlere göre birkaçı bir asırdır hiçbir
vjr .G 'dc0n un ^azı kavutları kontrol ennesine ılınvarın»-’
w

jnnığm yakınına yanaşmamış m ünzevilerm iş. Sanm m


cdı Lucan vc cep telefonunu çıkarıp vam pinn 1sene yaşadıktan sonra bir tür özerkliği hak ettiklerini
i • ara^1 ^ s ı k b ir sesle selam verip uykusunu böldûğ-
w

’n h son*'3 . R io v e diğerlerinin ona vo'1 d 2 ° rb r D oğm dc&1 m i Lucan?” ^


obnayjnV^2 ^ÜSUr T3^111^3 olm asına rağm en kayıtlarda
kı 3 | ^ ^*dcon p a y e t i . D ö rd ü birlikte Od*00*
w

leuü fa^arakTı h° murdanarak kargılık verirken g n göz-


dereri mCr^İZt °*an b itn ik laboratuara doğru k o n ^
ruPJ- Keicl •* ^ Sayar m on ,törlennc baktı. “ Peki ya A v-
“Yolda en* ^*UCan ^,sa s° h b e tı bitirip te le fo n u n u U ^ ^ n u ? - ° m ^a^sctt*P İlk N esille ilgili herhangi bir
• b u konuda ya n ılm ış olm an ı u m u y o r u m R*ü
Gıdeotı ışık hızıyla klavyesinde bır şeyler ya?dl vede karşı karşıyaysak. hayatta olan tüm İlk Nesillerin
oyunuymuş gibi güveni, başka bir yazı|IIm ve nerede olduklarını öğrenmeliyiz."
olsun. Hayır, orada da bır şey çıkm ıyor. Böy|Cs, ^ ^ ısım
-BınmdekJİcrın b.z.m burada sahıp olduğumuzdan
ligin ürkütücü olduğunu söylem ek zorundaym, / ***• • j* fazlasını bildiğine em inim ," diye ekledi Chase. “Ora-
Rio ona katılıyordu. “İlk N esil ölüm lerini kim* ö hâlâ bir iki arkadaşım var. Belki binleri bir şeyler bili.
etmiyorsa, şimdiye kadar bildiğim iz ık ı ölüm den ( V x>rdur ya da bilen birim bana yönlendirebilirler."

et
olabilir." ** ÜLucan kafasını salladı. “Evet. O halde kontrol et. Ama
-Bunu öğrenm ek zorundayız," dedi Lucan. onlarla iş yaparken size kartlarınızı saklamanızı söyleme­

N
-Tüm Soylu birim lerinde kaç tane İlk Nesil veritaha. me gerek yok. Ajansta birkaç arkadaşın olabilir fakat birli­
nında kayıtlı Gideon?" ğin orada dostu olmadığı kesin. Ü zerin e alınma Harvard,

si.
Savaşçı hızlı bir araştırma yaptı. “Amerika ve Avrupa inuobannak yalakalarına gü ven m iyoru m .’*
arasında yedi tane. İsim len vc barınak bağlantılannı yan. Lucan, Rio’ya ciddi bir bakış attı. “O rtaya attığın diğer
cıya gönderiyorum." potansiyele gelince, Kadim olanın uyandırıldığını ve yeni

te
Tek sayfalık ısım listesi y a z ıc ıd a n ç ık ın c a , G id eyn arka­ hır İlk Nesil vampir üretilm ek üzere kullanıldığını mı
sına dönüp onu L u can a u z a ttı. Listeye baktı. düşünüyorsun?" Kafasını sallayıp kısık bir sesle küfretti.

Si
çoğu tanıdık geliyor. Listelenm em iş b irk a ç kışı daha tanı­ -Kâbus gibi bır senaryo dostum ama doğru olabilir.”
yorum. Tegan da m uhtem elen b irk a ç k iş i hatırlayacaknr' “Doğruysa," dedi R io, “ yakında bır ipu cu bulabilm e­
Rio vc diğerlerinin bakabilmeleri için listeyi m aşaya kov­ mizi umarım. Aşağılık herifin senelerce gerisinde kalma-
ep www.CepSitesi.Net
du. “Bu listede görem ediğiniz İlk N e s il-Vat mı?r ^ U cl|O İG l nultyc2TKl
Rio ve Chase kafalarını salladılar. Ancak ağzından çıktıktan sonra R io, savaşçılar ve am aç-
“Sergeı Yakut,” diye m ırıldandı N ıko. “ K ü ç ü k k e n onu "n^n çoğu! konuşarak söz ettiğini fark etti. D ü şü n cc-
.C
bir keresinde Sibirya’da görm üştüm . O tanıdığım Hk Ne­ ve <W ı nd,,ilnC blrllkte yer veriyordu. D ahası. Lucan
silden birinci kişiydi, hatta B oston’a gelip Lucan ve Teci­
'ejıhrr.J.rblhscSfl’k ^ dU rm i' 5 yaP‘ P S‘ ra'
w

lle tanışana kadar tekti. Yakut’u n ısmı listede yok.


ve geçer|ThC" • 8PrÇCktCn dc ,ckrar blr bütünün
“Mecbur kalırsan onıı bulabilir misin:'’ diye sordu l ^Urnıştı ,r Uycs,“ ParÇ^»ymış gibi hissetmeye
f an. “ Tabii yıllar önce ölm cdiysc.” ^
w

Nikolai kıkırdadı. “ Sergeı Yakut adı herifin tekidir ^ buf* c l bır hıstı.
*klkı de buraH I *ı-
mcyccek kadar kötüdür. I lâlâ hayatta olduğuna bah* -
^ ve baı, h" ° nun l<‘" blr yer Olabilirdi. Berbat
w

rcrım ve evet yaşıyorsa sanırım on u b u la b ilir im ^^ ^ lır d ı. Ur yj Pr,,l5tl ama belki eski haline gen
“Güzel,** dedi Lucan karamsar bir ifadeyle
1 u,nudü kr
»cy« bır a„ önce halletm ek istiyorum R‘>u»>s,Nl
Çal*JU'ken G id e o n 'u n ycrlcşkeyı
gözlemleyen m onitörlerinden bin alann vermeye k orada mısın? .Annemin oda numarasını de ın u -
Savaşçı kaşlannı çatarak bılgisayanna döndü. ?
•'tkı* l ınct? H i l i h jr a m ıs,n?'
“N e oldu?" diye sordu Lucan. ‘ Ir> telefonunu kulağından uzaklaştırdı Sın ai
pvün eep
“Yerleşkede a k tif bır cep telefonu sinyali alıy0ru

et
lerdcn bınnc ait değil." diye yanıtladıktan sonra R^' •lanet olsun.
bakn. “Senin dairenden geliyor." 10* . K |ctonunu önünde tutup odada %-urumcsc başla-
Dylan. güçlü sinyal alabileceği bır yer arıyordu. Ama

N
“Lanet olsun," Rio öfkeden d e l i y e d ö n d ü , hem * ’ „,W ıı Batarvası henüz bitmemiş olmasına rağ-
whrşc>>'-N
hem de kendisine kızıyordu. “ C e p t e le fo n u n u n olmai. p la n e t olası şey kapanmışa.

si.
ğını söylemişti." ' Nabzı panikle attığı için doğru düzgün düşünerniyor-
Lanet olsun. Dylan ona yalan söylemişti. du-
Doğru düzgün düşünebilseydi. k a d ı n ın sözüne Annesi hastanedeydi.

te
madan önce tepeden tırnağa üzerini a r a r d ı. k Tekrar etmiş...
Elinde cep telefonu olan bir gazeteci. Dairesinde otîır- f \şt yaramayan cep telefon u n u en yakındaki duvara at­

Si
muş gördüğü ve duyduğu her şeyi C N N 'e anlanvor -bur­ mamak için kendisini zor tutuyordu. “ Lanet olası ş e v "
nunun dibinde Soyluları insanlara ifşa ediyor olabilirdi Delive dönmüş bır şekilde tekrar d enem ek ıçm oturm a
edasına gitti.
ep www.CepSitesi.Net
“Çantalarında yanında cep telefonu ^»Jdıiğuna dan-rij-
Ancak dairenin kapısı koridorda g ü çlü bir hruna çıkm ış
bir şey yoktu." diye hom urdandı Rio. za y ıftır mairKt#
duğunu biliyordu. “ Lanet olsu n , üzerini a r a m a lıy d ım abı ardına kadar açılınca ye n n d en sıçradı. R io karşısında
duruyordu.
.C
Gideon kontrol panellerine bir şeyler yazdı. Ta®
Ve çokotkelı görünüyordu.
yaratıp sinyali y o k edebilirim .”
"Yap.” dedi Lucan. Sonra Rto’ya döndü. “ H a lle n il - 'Onu bana ver."
w

gereken birkaç iş var dostum . B un a dairendeki dc dah • Ptflıyan bal rengi gözlen ve uzun azı dişlen onu <or-
"Evet," dedi Rio, Lucan’ın lıaklı olduğunu biliyi ^ tftbl * ^ Azgındı vc annesinin dım ım u kötüye
w

Dylan’ın bir karar vem ıesi gerekiyordu ve bırhğ11’ ^ Kacınl^m|K*1 ^ nu Sörnıesı gerekiyordu.
raşınası gereken başka şeyler olduğundan zanıan J -*° tu*u * yarden kurtulup, onun ıçm ger-
w

önem kazanıyordu. ^ Ncrcd ^ 1° ,İn 5Cy,crc dönm eliydi.


Lucan elini Rio’n u n om zu n a koydu. "Satur»1 ^^untnıaı kaybetmek tı/crcvdı. .-irmen p n t ra-
Alc\andeı la tanışmamın zam anı geldi. ,V ,r h^ ’* «Unnda „ * bakmaydı Om>u çtı]

^ ^ ^ . -Tdcfon, DyUn. O nu bana


ver. He»
218 .
Ancak o zaman yalnız olmadığını fark etti ç r, j-r’ın evi vc aynı kışının ccp telefonu aranmış, bir
(JJBUv • 1 . 1.İ U l n l - l m m K ı r n ı ı ı * . . » . . . . .
ko n d o rd a tank gibi bir adam duruyordu -boyu * Mınhjnttan'dakı blokizmın b ir nxıu
m c;trcvdı. simsiyah
c r c y u ı, « • * * - / — saçları
- ve sakın p
vg öörrüü n iwü ..
n____
üm ^ nü ' 4ı jhjyapılmış. Engellediğimiz arama buydu “ 'lktar"
van kötü hır havası vardı. Rio içen girip DyUn’a İ ^ ' RİO ç e k in m e d e n küfretti. “A z önce bıril «
ühsettin? Ya da g ö r d ü k l e r i n d e n ' mc b,/dcn mi

et
|ocn gende kaldı
-T e le fo n u m a bir şey mi yaptın?" diye sordu. R,0Vcbj ı-
•Hayır
ı *•; _
veni tehdit o n u oldukça korkutmuş olsa da annesi j.n m . Sizin için tehdit oluşturm uyorum - “
jnincucj"

N
. .

endişe d o lu y d u . “Çalışmaması için ne yaptın? Söyle! N< B irm ah kû m a neden gaz odasına gittiğini hatırlatır gibi.
^ 1 ^ fotoğraflar ve patronuna gönderdiğin hikâye
yaptın!” _ | „

si.
“Bana valan söyledin Dylan. ^ d ıv c h a tırla ra t e h lik e li olan.
“Sen de beni kaçırdın!” Aniden yanaklarından süzüla ' -Bu konuda endişelenmenize gerek yok,* dedi Rıo’ya
gözyaşlarından nefret ediyordu. En az alıkoyulmak^ jdımudan. “Gazeteden gelen mesaj mı? .Arayan patro­

te
kanserden ve sığmağı aradığında göğsünde ajgbn.soği» nundu, kovulduğumu söyledi. Daha doğrusu, kaçırılmak-
varadan nefret ettiği kadar. İi meşgul olduğumdan Prag’daki randevum a gitm ediğim

Si
Rio ona doğru y-ürürkcn elim uzattı. Koridordaki adiir, rçmistemsiz bir istifaydı.”
da içeri girmişti. Vampir olduğuna şüphe yoktu -Riogjb “İşını mi kaybettin?” diye sordu Rio onu süzerek.
Sovlu savaşçılardan binydi. G ri gözleri bıçak, gibi içia Dylan omuzlarını silkti. “Ö n e m i yok. B u noktada pat­
işliyordu, bir hayvanın rüzgârda bir y»rhcmfnı tfcototp
e d te rep www.CepSitesi.Net
ronumun ona gönderdiğim fotoğrafları ya da hikâyeyi kul-
almasına benzer bir şekilde Rio’nun tehlikeli oldueucf tanacağuu hiç sanmıyorum.”
ama bıı adamın ondan çok daha güçlü olduğunu hisseni ‘Artık böyle bir endişemiz yo k.” C id d i olan, tepkisini
.C
Genç görünümüne rağmen daha yaşlı olmalıydı Ve dak ölçmekistiyormuş gibi ona bakıyordu. “Şim diye kadar ona
ölümcül. gönderdiğimiz virüs programı ofisindeki tüm bılgisayarla-
Kimi arıyordun?" diye sordu Rio. • “ bit disklerim silmiş olmalı. H afta b oyu n ca bununla
w

n*«ul olacak.”
ünı YCCek^ *ncc te^ onunu avcuna
lisrim, ı ° s,rada b*r enerjinin pannakJarını açmaya ya­ istemiyordu am aColem an Hogg’un
w

karalı MSSCttl- ,NJe kadar denerse denesin p arm ak lar- ^ davan /C^ Ctî Yüzünden çenesinin titrediğini bilm ek.
>anındı l? n m ° rdu' ^*CP telefonu elinden fırlayıp Rk*”- Avm
v U ı
f uruınu 12 da °lsa katlanılır kılıyordu.
V in ı. a — - -
w

Uran VamPinn avucuna uçunca D y la n ’ın i * ; iı*^


a H o vırtls
n , -ofotoğrafları
.■ gönderdiğin
p M R O ^ R herkese
u c rK C se gg o
ö nn dd een
n ll--
' | ^ ^ CCC ^ ‘riann sızdırılm a riskini ortadan
Gazeteden birkaç mesaj ™
var. “ drdi h<^nu«s0?r,>
araiıniıv bile t ^ bdm clcrin i göze alam ayacağım ız
h “Vc birkaç N e w York numarası ortalıku dolaşan birkaç kişi var. B ilerek va
22u
221
u suçlama, yakıcı hır soğukluk ve kısa hır süre önce bu
da bilmeyerek başkalarına aktarabilecekleri bil^)Çf.
1 d aöptüğü yaralı ve hassas adama dair çok az iz vardı
d e n l e b u r i s k i ortadan kaldırm alıyız.” Cr' () »*•
scri b a k ısın ın alanda üşüdüğünü hissetti Dylan. sanki
Oylanın içine buz gibi bir lıis çöktü. “R i^
hır yabancının yüzüne bakıyordu.
neyi kastediyorsunuz?”
k a ld ır m a k la ... Qrt^
-Sen ya da arkadaşlarının hiç kim senin canını yakması-
“Bir s e ç im y a p m a k zorundasınız Bayan Alcxa,1(lcr

et
[U v e r m e y e c e ğ i m . '’ d e d i Dylan, sesinin titrememesini
i z i n

g e c e ya S o y lu la r ın koruması altında bölgedeki barınak


unurak. "Onları öldürm enize izin verm eyeceğim !"
dan b ir in e y e r l e ş t i r i le c e k s i n iz ya da Nevv York'takı evini*
- K i m s e ölmeyecek Dylan." D ü z ve ilgisiz ses tonu gü­

N
g eri d ö n e c e k s in iz .” ven verici olmaktan çok uzaktı. "Ç ektiğin fotoğraflarda
“ E v e g it m e liy i m ,” d e d i , k a r a r v e r i l e c e k h ır durum
gördükleri şeyleri ve Soylu ya da mağaraya dair onlara söy­

si.
tu . R io ’ y a b a k tı, y ü z ü n d e anlaşılmaz b ir ifadeyle ona b*
lediğin lıcr şeyi hafızalarından sileceğiz. Kim seyi incitm e­
k ıy o r d u . “ I l e m e n N e w Y o r k ’a dönm eliyim . Artık sert**
yeceğiz ama söylediğim şeylere dair tüm bildiklerini hafı­
o ld u ğ u m u m u s ö y l ü y o r s u n u z ? ”
zalından silmek zorundayız."

te
İri o la n o n a c e v a p v e r m e d e n s e r t g ri bakışlarını Hioyı
“Ama nasıl? Anlam ıyorum - ’’
çevirdi. “ B u g e c e B a y a n A l c x a n d c r ’ ı N ew York'takı eviıu
“Anlamak zorunda değilsin," dedi R io, kısık hır sesle.

Si
bırak. O n u n l a i lg i le n m e n i i s t i y o r u m ; N ıko ve Kade ileti­
‘Çünkü ben de hiçbir şey hatırlamayacağım. D em ek
ş im e geçtiği d iğ e r le r in i t e m i z l e y e b i l i r . ”
istediğin bu ıııu?”
“ 1 la y ır!" d e d i D y l a n . Karnındaki b u z aniden bit tür
korku buzuluna d önm üştü. “A h , Tanrım! I layır, bunuyr ı ep www.CepSitesi.Net
Uzun bir süre sessizce ona baktı. Taş gibi görünürm i-
n mda, herhangi hır duygun un izine rastlamak için
p a m a z s ın ız ... R io , s ö y le o n a - ”
" K o n u k a p a n m ış tır ,” d e d i s i y a h s a ç lı o la n , dikkatim on; I 8Ürdüğü kc,,d,sm o vcrilcn s ö ™ y crm c
.C
yola çıkarsınız.
d eğ il R io ’y a v e r e r e k . “A la c a k a r a n lık t a Oylan onun 8örcyin c sad* b ir savaşçıydı.
R io c id d iy e tle k a fa s ın ı s a lla d ı, morali lıiç bozulmak ^lrnıak istedim rah1" le" " dC " ' 3 " '1lr CMrdl' 0 n -,d-"' ^>1'
rahatsız edici bir sorundu.
g ib i e n ir i k a b u l e tti. S a n k i b u t ü r bir şeyi daha onu
w

Icrcc k e z y a p m ış g ib iy d i. k a 6 s ‘ m S•, , l •, d , ' “ B u 8 ^ e v i -


“ B u g e c e d e n it ib a r e n , d a h a fa z la h a ta olmasm ^ |
Bl,nu duyduğu
- -u ru ğ u n a sevin m iş -e n azın d an ı.d u lla n nş
w

K ıstığı g ö z le r im im a lı h ır ş e k i ld e ö n c e D y la n a wMirJ
mas»gerekirdi ama R io ’n u n od ad an ç ık ıp k a p ıy u
rar R ıo 'y a çevirdi. “ B ir t a n e b i l e o lm a m a l ı "
^kapatmasını
işetti. izlerken. l>y\.ııı tu h a f b ir ş e k ild e y o k s u n
Ürkütücü arkadaşı gidince, Dylan titreyen*
w

döııdu “Riski ortadan kaldırmakla neyi kastetti


olmayacak mı?"
B ıo te h lik e li b ir ş e k ild e o n a b a k t ı. 1 ) e lu ı ,01
Y İR M İ B İR İN C İ B Ö L Ü M

et
Birkaç sa a t s o n r a y a n ı n a d ö n ü p o n a g i t m e v a k t i g c l d ı -

, 's ö y le d i. R i o , B r o o k l y n ’d e k i e v in in önünde arabayı

N
durdurduğunda, s i y a h b i r S U V u n a r k a k o l t u ğ u n d a u y a -

si.
J n D y la n h i ç b i r ş e y h a t ı r l a m a d ı ğ ı n ı f a r k e d i n c e ş a ş ı n n a -

d, U y k u l u b i r ş e k i l d e d o ğ r u l u r k e n , R i o d i k i z a y n a s ı n d a n

te
onunla g ö z g ö z e g e l d i .
D ylan o n u a z a r l a d ı . “ Y i n e b e n i b a y ı l t t ı n . ”
Si
‘ Son k e z , " d e d i R i o , a l ç a k s e s l e v e ö z ü r d ı l e r c e s ı n e .

M otoru d u r d u r u p şo fö r k a p ısın ı a ç tı. Ö n d e y a ln ız d ı,


ep
onunla b i r l i k t e o l m a s ı g www.CepSitesi.Net
e r e k e n d iğ e r ik i k iş id e n e s e r y o k ­

tu Rio o n u n l a i l g i l e n i r k e n , d i ğ e r l e n d e d i ğ e r ‘ y a r ı m k a l a n
.C

işlerle' i l g i l e n i y o r o l m a l ı y d ı .

A n n e s in i n , R i o ’ n u n iş a r k a d a ş l a r ı y l a k a rş ıla ş tığ ın ı d ü ­
w

şünmek o n u t i t r e t i y o r d u . Z a v a l l ı annesi za ten y e te rin c e

* >lc u Sra 5,y o r d u ; D y l a n bu k a ra n lık v e y e n i g e rç e k liğ in


w

^ ‘ )labllc% ncc u z a k o lm a s ın ı istiy o rd u .

Çabuk a" M a n ia y a k a lk a rs a R i o ’n u n o n u n e k a d a r
w

y 'a y a c a ğ ın ı m e r a k e t t i . Y e t e r i n c e u z a k l a ş a b i l ı r s e .

225
metro istasyonuna koşup hastanenin olduğu - bır havanın hâkim olduğu mav, hole adımın, attı, on
gidebilirdi. Ama Idmi kandırıyordu kı? p io , dnedir »lk kez evine geliyorm uş gibiydi.
Prag'a kadar onun ızını sürm üştü. O n u M a n f o ^ * - D a i r e m ikinci katta." diye mırıldandı ama Rio muhte­
bulmak ocuz saniyeden fazla zam anını almazdı ^ * melen bunu zaten biliyordu. O n u hemen arkasından takıp
Ama annesini görm eliydi. Yatağının yanında .,1 e d i y o r d u , birlikte m erdivenlerden çıkıp koridorun sonun-

olduğundan emin olm ak için yü zü n ü görmeliydi P* jalu küçük dairesine vardılar.

et
İyi olması ıçm dua ediyordu. Kapiy* açtı ve Rio önden girdi, tehlikeli yerlere gır-
“ Bu yolculuk sırasında yanında başkalarının da fj|4 jneye alışkınmış gibi onu arkasında tuttu. N e de olsa bir

N
ğını sanıyordum." dedi D ylan planların bir şekilde değ* savaşçıydı Temkinli hareketlen ve ırı yan vücudu bunu
tığını vc Rıo’nun arkadaşlarının geride kaldığını umari doğrulamıyorsa bile, siyah kargo pantolonunun arkasında
akladığı büyük silahı fazlasıyla kanıtlıyordu. Etrafı kont­

si.
"Seninle gelmesi gereken diğer vam pirlere ne oldu?*
"Onları şehirde bıraktım. B izim le birlikte olmak zo­ rol ederken onu izledi, köşedeki kü çü k yazı masasının üs­
runda değiller. İşlerim bitirdikten sonra bana haber vere­ tündeki bilgisayarın yanında durdu.

te
"Bu makinede olmaması gereken herhangi bir şey bula­
cekler."
"Bır grup masum insanı korkuttuktan sonra mı derr^k><| cak mıyım?" diye sordu bilgisayarı açarken vc m onitörün
açık mavi ışığı onu aydınlattı.

Si
istiyorsun? Vampir dostlarının çalacakları hatıralarla bir­
likte küçük bir kan bağışı almayacaklarını nereden biliyor­ *0 bilgisayar eski. Pek k u llan m ıyoru m .”
‘Bakmamın sakıncası var m ı?" dedi R io, tam olarak
sun?"
"Onların özel bir görevleri var ve bunu yermeep www.CepSitesi.Net
**u sayılmazdı; klasörleri açıp içinde neler old u ğuna bak­
mayı başlamıştı bile. Eski m akaleleri ve yazışm aları dışın-
çekler."
Aynadan ona bakan dum anlı mavi gözlerine baı.o toçbır şey bulamazdı.
.C
“Tıpkı senin gibi, değil m i?"
“ Tıpkı benim gibi." Araçtan indi vc arkaya gidip b^j1 w Î r , t 5'm n ' n,Z m ‘ ^ S° rdU D y l“ n OM

ta yanında duran sırt vc o m u z çantasını aldı. Gel ^ nncc düşmanımız var."


w

Bunun ıçm çok fazla vaktim iz yok. ’ , kendi varan açtı, o n u n yararına
1larcket etmeyince, R io içen uzanıp yanağına1 ^
w

^ ‘ S o n b irk ar^ ıl n c d° ° ,Sa RİO O ra n lığ a aldırm ı-


dokunarak onu şaşırttı. “G el. İçeri geçelim. I *cr *cy
h a k k m d a îç S ? anlatt,kIann Y* * * gör-
na girecek." ^ h U ycrn»n cd * km ,scyc bir şey anlatm ayacağım .
w

Deri koltuktan aşağı inip onunla birlikte bınar ^


«'»■ s S L .
s,na g»dcn taş merdivenlerden çıktı Rio
kardığı anahtarlarını ona verdi. Dylan kapiy1“ >M
” R '« " . . . dönerek. 'C n .
22jh
m ili oln u z N e senin için, ne dc bizim ıçın {)[ |JTÎ hay»»” 1 burada, annemle birlikte. O hep be-
kendim koruyor ama çok fazla tehlike var Vc h nımda oldu, o n u terk edem em . Bunu yapamam
olamayız. Vampir ırkının dışındaki birinin hakkini ***
9 0 mdi- N c d c d alu İ° nra‘"
gı sahibi olması bir felakete yol açabilir. Sakıncal,1^ ^ NC\T R io’ n u n sabit bakışlarım geçiştirirken bir an önce
arada sırada buna izin verilebiliyor. Bazen güven d* * * u| mak ıçm bir yol bulm ası gerektiğini düşündü

et
birkaç insan olabiliyor ama bu çok nadir hır durum T * 0lU-Ben şey-- banyoya gitmeliyim.* diye mırıldandı,
sel fikrimi sorarsan, sonunun iyi olduğunu hiç gorm , -T u v a le tte y k e n bana gözcülük edeceğim düşünmüyor-

Her zaman birinin canı yanar." sundur umarım?

N
“Ben kendi başımın çaresine bakabilirim." Rio hafifçe gözlerim kıstı vc yavaşça kafasını salladı.
Güldü ama neşeli olduğunu söylenemezdi. “Bur,d •Git-Ama çok kalma. .................

si.
şüphem yok. Ama bu farklı D ylan. Sen sıradan bir iman Dvlan banyoya gidip kendisini içeriye kapatmasına izin
değilsin. Sen bir Soy Eşisin ve bu her zaman farklı ota­ verdiğine gerçekum ınanam ıyordu. D aireyi dikkatle g ö z­
ğın anlamına geliyor. Benim türüm den bir erkekle kam d e n geçirmesine rağmen tuvaletin yanında küçük bir pen­

te
aracılığıyla bağ kurup sonsuza d ek yaşayabilirsin. Sonsuü j c e re olduğunu gözünden kaçırm ış olm alıydı.
yakın bir süre, en azından." Aşağıdaki sokağa inen yangın m erdiven ine açılan bir

Si
“Tess vc eşi gibi mi?" pencere.
Rio kafasını salladı. “Evet, onlar gibi. Ama Soylulara Dylan musluğu açıp lavaboya soğuk su akıtırken yap­

www.CepSitesi.Net
mak üzere olduğu şeyin ne kadar çılgınca o ld u ğ u n u d ü ­
ep
dünyasının bir parçası olabilm ek için, ihsanlarla oJan ^ H
lantını tamamen kesmen gerek. O nları geride bırakntfı-/ c
sın."
kündü. Kapının diğer tarafında y ü z
eğitimi almış, ciddi şekilde silahlanm ış b ir vam pir vardı,
kü su r kilolu k, dövü ş
.C
“Bunu yapamam,” dedi D ylan, beyni annesini bırakın; hık hızındaki reflekslerine daha ö n ce tanık olm u ştu , o
fikrini hemen reddetmişti. “ Bir ailem var." ncdtnlc elinden kaçma ihtim ali yo k d en ecek kadar azdı.
“Soylular de senin ailen. Seni aileden b ir i o la ra k görü' 1 • umudu çaktırmadan kaçm aktı, bu da eski pencereyi
w

1er Dylan. Barınaklarda çok iyi bir hayatın o la b ilir.


atandı^ ^ ^durmadan aÇ*P k ö h n e m erdiven ağırlığının
Tüm bunlardan kendisini hariç tutarak bahsetmesi
bt^ük^111^ 30 ÖnCC *n m c s * anlam ına geliyordu .
w

katinden kaçmamıştı. D ylan’ın bir yanı, kendi düny*®*


'«tavonıt CngC^Cn a^ )dırsc» a *k yapm ası gereken m etro
katılmasını teklif ediyor olsaydı, onu geri çevirim n,n t ^ u«u varana kadar koşmaktı.
kadar kolay olup olmayacağını merak ediyordu ^^ ^ ’ t °CUk °>un« ğ ıy d ı.
w

Ne var kı Rio böyle bir te k lif yapmıyordu. P>bn ^ K n e e r e y e k o y u p k i l i d i a ç a r k e n b i l e b u n u n <-

Çimi, kolay olsun ya da olm asın, ona teklif ettiği v ■ k a n ın f a r k ın d a y d ı . S ı k ı l m a s ı n a n e d e n o l a n e s k i '

men aynı olurdu. lt a n ı g e v ş e t m e k i ç i n p e n c e r e y i i y i c e s a r s m a s ı g e r e

228
229
m anlar, ,tja e tm e y re ^ , * * * _ ,
-1 »cıvk vururken çıkan
DSer ona y a la ,, vdyled.* <>n, y, * * * ->•
pvUn jV'* " " '" . A bır şek'ldc birkaç kez öksürdü
I van.ld,*,,,, du,Utln" r. ^
w *ak k * * * * * C otckı odayı dinledi. Hiçbir ş^ <fo.
ptr san** ' a ld ırd ı ve şehrin nemli havası ^ o rd u -krııdı kendmr lu liz^ m , u lc n , J J T * * ‘ »
^nnın önemi olmayacağım söyledi

et
lûne
nc y*»*-»*-
çarp'1 çnu Soylular için kendi dünyasından vaz«- ,
B u n u g erçe k te n vapacak mıydı?
jtu sövkdığı anda hafizutm silmekte tereddüt '7 * ‘
M ecb u rd u .

N
Be** Nr şekikl<* henüz hafızasından kendisin. M|n W
.Annesini görmekten başka hiçbir şeyin önemi şoktu
Ijinr olmadığını fark etmişti
Pvİan merdivenin açık olduğundan emin olmak ^
Vtpmd. gecenin içinde koşarak ondan uzaklaş,, ,rd

si.
dışarı sarkıp baktı .Açıktı Bunu yapabilirdi Denemek?,,
Sah* ohnasma .z.n vercm eyece* an.lar vr b d ^ l
randaydı. Cesaretini toplamak için birkaç kez denn net'ö
aklıktan sonra. Dylan sifonu çekti vc tuvaletteki su gürü), 11 BM
Rio, Dyianin bılpsayanmn başından kalkan kuçuk ha,

te
msü sırasında pencereden dışan çıktı
« fe M d ü . Tahmin c m * ^ boşua, pencere
Telaşla ve beceriksizce yangın merdiveninden aşarini (j
uranlık yaz gecesine açıktı.

Si
meye başladı, birkaç saniye içinde ayaklan kaldınma değ­
di. Yere iner inmez metroya doğru koştu

www.CepSitesi.Net
ep
W W W .fcîtJ _>/f f W D yU„ m k o k lu n u alana d ik
Banyunun lavabosunda akan suya rağmen. Rio kopalı
Sonra peşine duştu
kapının ardında neredeyse sessizce açılan pencereyi tat­
.C
mıştı. Klozetin sesi D vlan’in dikkatle indiği vangın merdi­
veninin metalik gıcırtısını pek gizleyememişti.
Düşündüğü gibi kaçmaya teşebbüs ediyordu.
w

Onunla konuşurken a k lın d a n n e le r geçirdiğim **


müştü, dairesinde onunla b ir lik t e g e ç ir d iğ i lıer santyrj^
w

zündekı çaresizlik dolu ifa d e d a h a d a b e l i r g i n l e ş i p


Bany>va gitme mazeretinden önce ilk hrsatto kas*,w' J'
w

Ihacağını biliyordu
Rio onu durdurabilirdi. Köhne çelik »,cra,vC" lf^
•okağa doğru mdığı şu anda bile onu durdurabıl» ^ ^
nercvT kaçmayı planladığını daha çok merak edncr
kim e
Y İR M İ İ K İ N C İ H O L Ü M

et
N
Dylan h a s t a n e n i n onuncu k a tın d a k i a n n e sin in pen
li o d a s ın ın d ı ş ı n d a d u r u p i ç e r i g i r m e k i ç i n c e s a r e t i m

si.
toplamaya ç a lış t ı. G e c e k a n s e r s e r v i s i ç o k s e s s i z d i , s a d e c e

nöbetteki h e m ş i r e l e r i n f ı s ı l t ı l a r ı v e k a t t a y a n l a r ı n d a k i t e ­

te
kerlekli s e r u m d i r e ğ i n i t u t a r a k k ı s a b i r g e z i y e ç ı k a n hasta­

ların t e r lik le r i n i n s e s l e r i d u y u l u y o r d u .
Si
D ylan a n n e s i n i n ö n ü n d e , b u ac ı v e m ü c a d e l e n i n ç o k

daha fa z la sın ın o l d u ğ u n u d ü ş ü n m e k t e n n e fre t e d iy o rd u .


ep
Hemşirenin s ö y l e d i ğ i nwww.CepSitesi.Net
e g ö r e , d o k t o r la r ın iste d iğ i b iy o p si

birkaç g ü n s o n r a y a p ı l a c a k t ı . S o n u ç p o z i t i f g e l i r s e , d a h a
.C

etkili bir k e m o t e r a p i y e b a ş l a y a c a k k a d a r e r k e n t e ş h i s e t m i ş

olmayı u m u y o r l a r d ı . D y l a n k e n d i s i n i k ö t ü h a b e r e h a z ı r ­

larken, g ö ğ s ü n d e h i s s e t t i ğ i a ğ ı r l ı ğ a r a ğ m e n b i r m u c i z e i ç i n
w

'■ua e d iyord u .
w

^a n ,n c *ak i d e ze n fe k ta n a b a stı, avucuna b ir

I lçks e l d i ^ ^ 1 ^ a m *a t l P e ^ n * o v u ş t u r d u . R a f t a n b i r ç i f t 11-
w

j Saat- i ç i n d n C^ c n n c t a ^ a r ^ e n » s o n b i r k a ç g ü n -h atta

kendi pr ^ CF u n u t ,n u ^ u . K a p ıy ı a ça rk e n
i b ile ri y o k o l m u ş t u , ç ü n k ü h iç b ir şe y rn o n i-

İ 233
« ru n u ba&h bir şekilde yMa&oda y jUn ^ e l i y o r u m - Sl.aro,,-,,, ,ukı>|^
lorlcnr w a|U y< m ım bebe^ m . l l l l n u b i , |y o r ^ > , Vr
mlıI. il.'&îlıil
delildi.
dan dahi öne
,-ok küçük ve kırılgan görünüyordu , ^ -öyle söyleme." D ylan an,ıcsllllI ' ‘ wl
A nnesi s* -
? l k p arm aklarım d u d a k la , * 'k t l - n ,a
..« tu D y la n d a n o n santimetre dalu Vauvd,
“ fek " i lk sjvjsım verdiğinden b en çıkan beyaz ^ oldu#0K'b' bunu da atlatacaks,,,. Iy ,ı * , "D jh »
dik -anlayıy- odada elle tllt,,la^ ' "n Kdî
' Kihıyd,

et
tınserle * * kl21l, duba hoştu. Şımdı ise Shlro„'m Sessizim ...../ -
rj^ıneıı saç ^ ya^ olan altmış dontt, — i bu konuyu uzatmayacaktı, ama her >ty ld ' ,
Annesi i-» -
saçUn kı^> • gösteriyordu. Yeni bir kenıoicrjpi. hayalet gibi kölede dıiMiy()nJu.

N
bırna)— «,b ik ö ,e d f dunJyC^
-Senden
•ndcıı bahsedelim. 7
T üü m yapt.klar.n.
yaptı ve grzdıfc,,, ytr
cn ar ° n > bakır rengi sakarını nuhvedcccfrn,
hrrıjiılatnı^t»» istiyorum ... bana burada y^ k k cıfn cle rg a r
nm gÜr ' r h laı. n U o k s a hır ölke hissen,

si.
düşünen i'Ş çalışarak ya v a n a y»w6» duğnı yum. düğünü
ığiintl arıwt-
anlat
Dylan gözlerini yere çevirdi, doğruyu söyleyen,cH •
* * ^^ haron uyum uyordu. D ylan yaklaşırken yauku
in an annesinin gözlerine S
bakam
a k j™ azdı.
z‘i ' Vc
Ve ona
mu ddoğru
o fe u js öjy |

te
ona ÎjlT zdi Zaten büyük bir kısmı inanılm azdı, özellikle
“A h ... D ylan... selam, tatlını." Sesi zayıftı, hasta oldu-
lai Î T İ « n tehlikeli ve ağzı sıkı hır adama karşı bir şeyler
ğunu ele veren tek — ' şey
* ' / buydu.
— U zanıp I^ylanııı cl
eldivenli
dı \Tn’

Si
hissettiğini itiraf etmesi. Ü stelik o bir vam pirdi. K elim ele­
elini sıkıca tuttu.
ri düşünmek bile çılgıncaydı.
‘Gezin nasıldı canım? N e zatnatı geri döndün?
-Bana üzerinde çalıştığın iblis ininden bahset tatlım.
Linet olsutt. D oğru ya, sözde Avrupa’daki gczisiı ep www.CepSitesi.Net
Bana gönderdiğin fotoğraflar gerçekten ço k ilginçti. I la-
mıştı. Rio ile birlikte geçirdiği son birkaç gün onabi r f\
berin ne zaman yayınlanacak?”
gibi geliyordu. 'Haber yok anne." Dylan kafasını salladı. A n n esin e -ve
.C
“Yeni döndüm,” dedi D ylan. kısm en doğruydu.
diğerlerine- bu hikâyeden bahsettiği ıçın pişm andı. “ S ad e­
Annesinin elini bırakmadan ince hastane yatağının kc-
cebir mağaraymış," dedi onu ikna e tm e y i um arak. “ 1 lıçb ir
oturdu. ılgmç vanı yok."
w

biraz endişelendim. T&


b J n lT " " an'dCn g r i n c e -iHaron şüpheli görünüyordu. "G e rç e k te n m ı? A m a
g iz e m i, y d , N e d e n 'k , U l C ^ ' u y a z d le , n e - P ° s u n fa u * tdduğun mezar, duvarlardaki in an ılm az işaretler. O tıc a
w

'O ? At 01 a r a m j d «n?" neydi? Hır anlamı olm alı."


ne neden o ld ^ 0* ^ ^ an -Annesinin endışclcmnoı-
M uhtem elen bir tür o ld u k ç a esk i ve
w

“i«~u.. U^U *S,n yalan canını daha çok yakıyordu


AU . i y i h is s e t m e d iğ in i{ i°
İmkânım olsa arardım. A lı, a n n e .,
çok üzgünüm.’ S - r - f to'oğrafü k , adanı- -
kendim *** hırı, hepsi bu " TV/l
“Ben iyiyim. Burada olduğun ıçın 1>> lan ağzından çıkan h e r h c -
234
235
ccdcıı nefret ederek yalan söyledi. “ Fotoğraflar
. . . . , ' * " ‘UCip ^
dan dalıa ilginç görünmesine neden oldu. Am, "
Dyb" bir a" ıçm hır hastanenin kanser sCrvislndc" ' >
I logs'nn değersiz gazetesi için bile uygun bir l ı i k j ’*1
j , n yatağım" yatımda oturduğunu unutuverd, - ^
Hatta, gitmeme izin verdi.” yc %
«kısıklı L>yla" Vc “ n dcrc" Onun hep « ~ k
“Ne? Olamaz!*' ^ ilgisiz olduğunu düşünürdüm ama ashnda ç„k

et
Dylan omuzlarını silkti. “Evet, bu doğru. Anh uyU,dıran bir adam.”
değil. Başka bir iş bulurum .” a Mr1 Dylan gülümsedi. “Ondan hoşlanıyorsun.”
“Onun kaybı. Zaten orası için fazla iyiydin. Teselli ob “Evet/ diye itiraf etti annesi. “Tam da gerçek hır centil­

N
caksa, o hikâyede çok iyi iş çıkardığını düşünmüştü m enbulduğum anda... Kim bilir, belki dc benim gerçek
Bay Fasso da öyle düşündü. I kıtta şehirdeki büyük hal* prensimdir? Âşık olmak için çok geç kaldığımı fark ediyo­

si.
ajanslarında tanığı insanlar old u ğu n u söyledi. Eğer ondan rum.”
rica edersem, senin için bir şeyler bulabilir.” Dylan kafasını salladı, bu tür şeyler söylediğini duymak­
Ah, lanet olsun. Endişeleneceği en so n şey bir iş görün­ n e fre t ediyordu. “Asla geç değildir anne, i lâlâ gençsin,
t a n

te
mesiydi. .Az önce duyduğu şeyler b o ğ a z ın ın düğümlen­ vaşayacak uzun senelerin var."
mesine neden oldıı. “A n n e... o n a hikâyeden bahsetmedin, Yattığı yerden D ylana bakarken annesinin gözlerinin

Si
önünde gölgeler belirdi. “Beni lıep gururlandırdın. Bunu
değil mi?”
“Elbette bahsettim. O na fotoğraflarını da gösterdim. biliyorsun, değil mi bebeğim?”
Oziir dilerim, seninle g u ru r d u ym ad an edemiyorum. Ser. Dylan kafasını salladı. boga2i kasılıyordu. “Evet, biliyo­
W W W .www.CepSitesi.Net
benim küçiik yıldızlım ın."
ep k ltc l|d
“Kimlere... Alı, Tanrım, anne, lütfen bana bu konuyu
rum. Sana hep güvendim anne. Sen hayatımda güvenebi­
leceğim tek kişiydin. Hâlâ öylesin. B iz iki silahşoruz, değı
başkalarıyla konuşmadığını s ö y le ... konuştun m u'
.C
Sharon hafifçe eline v u rd u . “ B u kadar utangaç olnu d u lT r ~ ÖnCe birbirle™ s t o k la n ısm
Çok yeteneklisin Dylan ve d ah a b ü yü k, daha can ^
«>inn.mD^n,Sev l . a" la g° 2İCri dolu>'urdu ' "İyi »İman
hikâyeler üzerinde çalışmalısın. B a y Fasso da bana. kau bırakacağım ... yatanda ö le
w

lıyor. Gordon ve ben birkaç gece ön ceki nehir gezisin


A n n e -n
senden bahsettik.” . ^
w

O mağarada gördüklerini d a h a faz la insanın * *


Aylanın karnının kasılmasına neden o ld u ama a ^ ^ yjl^ ' İ y o r u n , 1'' endİ5Cİeniyorum
w

bahsederken annesinin g ö z le rin in ış ıltıs ı dikkatin ^ ^


madı. “Artık Bay Fasso’yla b irb irin iz e ilk isim k r ) 'Cak 8Ö2ya§lnı sildi- “ S lm
^°lııulısln Bıylp", ^ 10 * iyileşm eye o d a k ,. m
hitap ediyorsunuz?*
23t>
“Dylan. Dur ve beni dinle.” Annesi doğruld e|beue - 3-/ -/..m ln v - .
anu yorgun yüz hatlarında D ylan'm ç„k lyı 8^1
ç, bır ifade belirdi. “Kanser nüksetti ve önceltind
K(ü H cn çok daha
J yapmasına köT Hemşire
« m vcrdı. u Yatak,a"
g,t„ k;ıik'p
ktcn e s t
kötü. Biliyorum. Hissedebiliyorum . Ve bunu kab" L s in in yanı.™ Scr' d« nd"- O yumuşak yc|U
dim. Senin dc bunu kabulleneceğini bilmeliyim.” U ^' fc*p artık ışıldamadıklarını -orada olması gereken m üc7
j,ı. ışıltısının olmadığını- görürken kontrolünü kavh. T

et
Dylan kenetlenen ellerine baktı, kendi elleri sarı |«
lc kaplıydı, annesinin elleri ise neredeyse şeffaftı, So^ İtııcsi. güçlü olması çok zordu. >**>-
soluk teninin altındaki kem ikleri vc kasları göriilebiljyj -Buraya gel ele sana sarılayım bebeğim."

N
Dylan eğilip kollarını onun narin omuzlarına dolarken
du.
jnnesinin kırılganlığım göz ardı edem edi. “Seni seviyo-
MN c zamandır bana bakıyorsun bebeğim? Hastalandı,

si.
ğım zamanı kastetmiyorum. Çocukluğundan beri, hepbe. runı anne.”
-Bendeseni seviyorum ." Sharon yastığına yaslanırken
ııim için endişelendin ve benim le ilgilenmek için elinden
içini çekti. ‘Yorgunum tatlım. Şim di dinlenm em gereki­
geleni yaptın.”

te
Dylan kafasını salladı. “ B iz birbirimizi kollardık. Bu yor.”
“Pekâlâ,” dedi Dylan boğuk bır sesle. “Sen uyurken b u ­
hep böyle oldu- ”

Si
Narin parmaklarını çenesine götürüp lıafıfçe kaldırdı rada bekleyeceğim.”
“Scıı benim çocuğum sun. Senin ve kardeşlerin için r a ­ “Hayır, beklemeyeceksin.” Annesi kafasını salladı. “ Bu
dım ama sen bana hep sadık oldun. I Iayatmı benim için rada oturup benim için endişelenm eni istem iyorum . Sen
yaşamamalıydın Dylan. B u
ep www.CepSitesi.Net
ilişkideki yetişkin sen o l ­ bugece, yarın ya da haftaya terk etm eyeceğim -söz veriyo

malıydın. Seninle ilgilenecek birini bulmalıydın. ram. Ama şimdi evine gitm elisin D ylan. Senden istediğin
“Ben kendi başımın çaresine bakarım,” diye mırıldanıl
.C
Dylan, gözyaşları yanaklarından süzülmeye başladığından
ı:y k u y a d a , a r k c n ' c v d ,y e ^
artık pek de ikna cdicı değildi. nurken kelime U ora^a^ birkaç eşyasını d ü şü
w

“Evet, bakabilirsin. Baktın da. Am a hayatta daha


“ b; •» * m » , o ™
sun hak ediyorsun. Yaşamak ve sevmekten korkmam ı- y setckiy0rsa bj, orun* ® m » hissettiği bir yere git
miyonım Dylan. Bana söz verebilir misin? ^
w

Dylan ona cevap verem eden, kapı açıldı vc


. ^ y a u k u n U |l ° rasl « h n a m ışn .
den bin ilaçlarla dolu yeni çantalarla içeri girdi-
w

Sharon? Ağrın nc durumda?" 3hatstfb' b ı r f 'eÖ2İcrıni silerken t " J,kmak 'Çİn arkas'n« dön
“bu ilaç alsam iyi olur," dedi, şimdiye kadar ra
ğım gt2İiyormuş gibi gözlenni Dylan'a çevirdi-

m
tu onu buraya kadar t a k ı p etmişti.
O n u b u lm « « ' ondan kaçm ası gerekirken, bvlJtl^
tçjjüdüscl o K:ıpıy, açıp annesinin odasın,^,
s,nc ona konuşacak halde dcgıldı, kolU,,,,
5,ndagövd
sıcak onunla
esin e ^ ü n d e sessizce afljd r

et
N
si.
Y İR M İ Ü Ç Ü N C Ü B Ö L Ü M

te
Lioslait

Si
Dylan kollarında titreyerek
şaşırdı.
Şehirde izini sü rd ü ğ ü sü re b o y u n c a y e te rin ce öfke
w w w www.CepSitesi.Net
ep
■ k U a p fJ
mişvc şüphelenmişti. T ü m g ü rü ltü d e n v e baktığı h er
de gördüğü kalabalıktan başı z o n k lu y o r d u . Parlak ış
.C
>-üzünden şakakları ağrırken tü m d u y u la r ı o n u lıırpalı
du.

Aıııa uzunca bır sü re orada D ylan*! tu tu p , k o rk ı


w

üzüntüyle sarsılmasını h isse d e rk e n h iç b ir in in ö n e m i y


Cu Acı çekiyordu ve R io o n u k o ru m a iç g ü d ü s ü y le al
w

°l»nuştu. Hu şekilde ü z ü lm e sin i iste m iy o rd u .

vordu n ^ar a§*Una’ 0 n u ^li g ö r m e k te n n e fr e t t


w

ranhasınıS
|lrtlni b u d a k la rın ı ç e n e s in in a ltın d a <
hırıldandı i C^es,nc bastırıp sa k in le şm e si iç in b ir şey
fyordu. ^ harckct,e rd i a m a e lin d e n b u kad arı j
ta b e tm e k te n ç o k korkuyorum ' d r * ^ koyuldu " CK'Un uzun h ır süre h ıçfe
' ° n! î ^ T ın n m . B » . .. P * korkuvonım * ^ ”
-0 ö|ü\or Bu gccc bana böyle söylediT
pvUn. bahsettiğini rahmin ctmesa* * * .£2günüm. dedi Rio yanına yaklaşarak.
D>’Un U,^ u n hasu. kremsi rengıve ^ dokunmak istedi ama teselliye ıhtıyaa olup oU
sokur Yan _ ^Uannda lum ığıı kadmm * * ^ jjöndan - k a b u l edip etmeyeceğinden- emin depkfa.
sısaçhnsU

et
b ir tutam kızıl saçına dokundu, hafif y »
B<^ > U y ü z ü n e doğru uçuşan saç tutamını yakalamış
gözlerini ona çevird i. *Ben, b u n d a j * .

N
l'vrrıru k o n u n ıçın daha kolaydı.
nır müsün?’
-Seni nereye gitmek «tersen oraya gorünm^-f -fcmıpadakı gezide olmamam gerekiyordu. Bu onun

si.
^ ^ U n yU yaşayacağı büyük macerası olacakn takat
v a n ağ m ı okşayıp gözyaşlarının izini sildi -FVv
e lIU
™ pB&±
J
bodaim seyahate çıkacak kadar iyi hissetmediği ıçın onun
istiyorsun?
* 08! ben aldım. Orada olmamam gerekiyordu. O lanet
Üzgün küçük kahkahası nedense la rg m ve boyu ‘E,

te
dia madaraya adımımı atmamış olacaktım Seninle asla
raz yürüyebilir mıyız?’
»•.-sımamış olacaktım.
"Evet. Elbette." Kafasını sallayıp onu I d o s la it l
"\e şımdı geri alabilmeyi diliyorsun." Rio bunu bir soru

Si
akiı. "Haydi buradan çıkalım ."
cönk sormadı, sadece gerçeği dile getırdı.
Sessizce yürüyüp asansörle aşağı indikten sonra. bs&-
"O nun ıçın g e n a la b ilm e y i diliyorum . O yolculuğa çı-
neden dışandakı ılık geceye çıknlar. Onu nerese eöcâf*:-
ğım bilmiyordu. o yüzden s ^ Vc )m ^www.CepSitesi.Net
ep
S ^ n ^ ^ C O W İ* « i| < * "« « eterdim. Ke*ke hasu olmasaydı.- Dylan
tagm çevirip o n a b a t a . ‘Ama seninle tanım am . gen al-
ncdentarluç blok ötede East N e h n kordonuna uzana=l
tuyi istem ezd im ." -
.C
vr - 7 ^ “ Virdl K ö p rü d en geçtiler, suvun Icfrurai Rio m raû k a rş ıs ın d a h a y T e te düştü. Y u m u ş a k çe
türlerken R io im anların ona baknklannı hissem
icn tutup n e fe s im k e s e n , s o l g u n vc güzel yüzüne
kr 11,1 bakıyorlardı ve çoğu D yb n gibi gö»
Vc ora bakış tarzı - s a n k i o n u n i ç i n değerli, ses eb ileceği ır
w

r/ . mk * * Japoğını m erak ediyordu Bu çok iyi te *v «dammış gib i o n a b a k ıy o r d u .


\ >knU r 20 ^Una vcrchıleceği mannkJı bir eroh
u Şehre görevi getirm işti -bu tür getıkrr& Sessiz v e u tr e k b ir n e f e s v e r d i . * 1 1 e r ş e y i b i r s a n i y e .Ç in ­
w

'i* almaya razıyım R i o am a b u h a n ç . S e n h a r i ç .


v* rn* v c n b ir görev ütaıun kötü bir fıkır o ld u ğ u n u d ü şü n m esin e izm - er-
- m u ^ Î r Cn S O n u n d a ^ v a ş l a d , v e d e m ir pam uk***** * 'r^cr‘- Rio başını eğip o n u öptü. A ğ ızla n yavaşça b u lu ştu .
w

h a stı! J U rU p SU ya b a lctl “A n n e m g e ç e n sonbahardı s *


^ sc bırbtrlcnnc değen dudakları o n u b o y le s ın c y a k ıru -
da bir ®ron$11 olduğunu sandı a m a d e ğ ild i H*'J*
- 1 <^uu öpmenin
_1
ve o n u k o lla n n ın arasında tu tm a-
r «ün bile sigara içmemiş olmasına rağmen ık *
Bııntı bu kadar ç o k ıste m c m c liy d i. D y lan>, j gio g ü lü m s e d i. “ H içbir şeyinin sıradan olmadığını y,t
d ü ğ u ın lc için d e b eliren b u ihtiyacı
mi ederim ”
nylait’tn gülüm sem esi ş a ş ım a bir şekilde çekingendi
Parm aklarını ıp ck si saçların ın arasında gezdirirk iboylesinc g ü zel bir isim ne anlama geliyor?”
kendisine d o ğ rıı ç e k ip ö p ü c ü ğ ü y le kendinden ' ««asitçe tercüm e e tm em gerekirse, ‘özgür vc sonsuz

et
.. ..
tiydi- J T , U olan/ d em ek ."
O n d a n uzaklaşm ası uzun sürdü. Ama kafasını kaldı Dylan içim Çektl- “ B u ç o k g ü zel Rio. Tanrım, sana boy-

N
diktan sonra bile yüzünü okşamayı bırakamadı. Onu l |csj,ıc müthiş bir İsını verd iğin e göre annen sana upm ıy

rakam ıyordu. İ lı ”

si.
“A n n e m in işi d e ğ i l d i . B en ç o k kü çü kken öld ü rü ld ü . İs­
Bir gru p g e n ç n e h rin ken arın d aki yürüyüş volimi,
mim daha sonra verild i, ü lk e m d e k i bir barınakta yaşayan
yanlarından g e çti, ü stlerin e b irk aç beden binük gden
Sovlu ailesi tarafından. B en i b u ld u la r ve kendi çocukları
kıyafetler g iy m iş g ü r ü ltü c ü e rk ek çocukları yüksek sesle

te
gibi sah ip len d iler.”
konuşup b irb irle rin i itiy o rla rd ı. R io gözlerini gençlerden
“.Annene n e oldu? A n latm ak istem iyo rsa n anlatm ak zo ­
ayırm adı, çete d e m ir p a rm a k lık la rın yanında durup sırada
değilsin, çok fazla so ru s o rd u ğ u m u n farkın dayım ,”

Si
runda
aşağı tü k ü rü rk e n şü p h e si arttı. Ç o k tehlikeli tiplere benze­
dedi Dylan, özür d ilerccsin e o m u z la rın ı silkerek.
m iyorlardı ama s o r u n ç ık a rm a y a hazır görünüyorlardı.
“Hayır, anlatmamın bir sakıncası y o k ,” d e d i, b u konuda
“ Dem ctrio?” ep www.CepSitesi.Net
W W W . IzİtcllD f
samimi olmasına kendisi b ile şaşırdı.
R io şaşkınlıkla D y la n ’a baktı. uH m m ? ' Geçmişi hakkında k o n u şm a k tan n e fr e t ed erd i. E n ya ­
“Yaklaştım m ı? İsm in i k a s te d iy o ru m ... adın Demctno
kın arkadaşı olarak g ö rd ü ğ ü N ik o la ı d a d ah il o lm a k ü zere,
.C
mu?’ birlikteki kimse k o rk u n ç d etayları b ilm iy o r d u . R ıo ’ n u n
Has'ir.
Rio gü lü m sed i v e ç illi b u r n u n u n ucunu öptü yetiştirildiği Ispanya’daki barınakta tan ıştıkları ve berbat
değil.” • geçmişini bildiği için Eva ile b u k o n u d a k o n u şm a sın a ge-
w

"Pekala. O h a ld e ... A r r ıo m u ? " diye tahmin rek olmamıştı.


yavaşça k o lla rın ın arasından çık arken ay ış»ğtnca dıih a ^°£urnunu, mecbur olduğu ve daha iyisini bilme-
w

lüm sedi. “ O liv e rio ? D e n n y T c rrio ? ” ^*ytUan lnSan^arı öldüren bir sokak çocuğu olarak geçirdi-
“Elcuteno.” d e d i R io .
ÖIU* bir T ar^1etmcyi scÇm^ * Barınağa getirilm eden
w

Gözlerini kocaman açtı. “ E-Ic-o-ne. ^ ona lc^ başına hayatta kalmak için do-
"Tam adım Eleuterio d e la N o c h e Atanacı
( itilm işti *** an naSI' ^lr yaşayabileceği
“Vay canına. Sanırım buna kıyasla D y lalî
kalıyor DVU'' ° na korkuyla ya da tıksm tıylc bakınasım
istem iyordu am a b ır ya n ı ona gerçeği anlatmak istl , gücüyle ö lü m getirebiliyordu.” Hu, homurdanarak
Vücudundaki yaralara bakarken on d an ‘ğ r e n n u y o ^ 11 K ölümcül ellerim havaya kaldırdı. “M
anosdeldiablo."
içindeki o n u m ah ved en yaraları görebilecek h ü / ’ ^ Dvlan bır süre sessizce ona baktı. “ Sen de bu yeteneğe
o la b ilir d i. *** •'
bir anneden oğullarına birçok şey geçer: Saç,

et
“A nnem İspaııya’d a ç o k k ü ç ü k ve kırsal bir köyü„ clc,
lerinde yaşıyorm uş. Issıza d ö n ü şe n bir vampir tarafa^ v c OÖZ renginin yanı sıra ...p sişik yetenekleri. Annem
tetl V°ıda neyin b ü yü d ü ğ ü n ü bilseydi, sanırım ben doğ­
tecavüze uğradığında g e n ç b ir k ızm ış -belki deon altı

N
rudan çok önce beni ö ld ü rm ü ş olurd u. 1 latta bır kere
dayınış.” R io başkaları tarafından duyulm am ak için sesini
alçalttı ama en yakın ların d ak i insanlar -yürüyüş yolunur, denemişti-

si.
Dylan kaşlarını çattı ve yavaşça parm aklıkları tutan eli-
birkaç m etre aşağısında ken d i aralarında eğlenen gençh
onları u m u rsam ıy o rd u b ile. “ Issız ona tecavüz ederken nin üzerine elini koydu. “ N e o ld u ? ”
•Hatırladığım ilk şeylerden b in , diye itiraf etti Rio.
ondan beslenm iş am a a n n e m karşı koym uş. Anlaşılan ono

te
-Soylu çocukları küçük, keskin azı dişleriyle doğarlar. Ana
ısırmış. A ğzın a ve v ü c u d u n a vam p irin kanı yeterince git­
rahminden çıkar çıkm az hayatta kalm ak için kana ihtiyaç
miş. Soy Eşi o ld u ğ u n d a n h a m ilelikle sonuçlanmış.

Si
duyarlar. Ve karanlığa. A n n em tü m bun ları kendi başına
“ Sen.” diye fısıld adı. “A m a n Tanrım , Rio. Onun için ne
anlamış ve katlanmış, b ır şekild e b e b e k lik d ö n e m in i atlat­
kadar korkun ç o lm a lı. A m a en azından sonunda sana sahip
mışım. Benim için gün ışığından k a çın m ak ve beslenm ek
olm ıış.” ep www.CepSitesi.Net
W W W „ k İ t a P f bt
için annemin bileğini ısırm ak son d erece n orm ald i. Sam ­
“ Bcııi rahm inden çıkarıp atm am ış olması bır nıuc
doğurduğu ım beni her beslemek zo ru n d a kald ığın d a ağladığını ilk
dedi, ışıldayan kara n eh re bakarken annesinin
UCUI* ........ hrk ettiğimde dört yaşındaydım . B en d en -o ld u ğ u m şey­
.C
d “a * C<^^es* ^e y s° n u c u n d a ne kadar üzüldüğünü haüHi- den- nefret ediyordu ama sahip o ld u ğ u tek şey b e n d im .”
-I J lem ^>aS*t ^ k ö y ,ü k z ıy d ı.E ğ itim s iz d i, ne gelenek­ Dylan elini okşadı. “ Sen ııı için nasıl o ld u ğ u n u d ü şiiııc-
se ne e hayat m eseleleri hakkında fikri vardı. Ormandaki
^youım bile. İkiniz için d e .”
w

lr n übede tek başına yaşıyorm u ş, ben doğmadan örn?


dum°A°mU2k rmi Sl^kt*' nasıl yaşanır bilmiyor-
a',tS' tarab n d au red d e d ilm iş.”
hılübe nU annem d iyo rd u. Gün ışığını engellemek için
w

‘N ed en ?” şev0”
*A fanosdeldiablo,'" d iy e yanıt
verdi R»o. “Onun nün ha m f gdlkl™
başımın u-k*
s|m sıkı kapalı olduğu bir gün,
uzattK Bileğini tutunca, diğer elim
w

ilerinden k l Uy° r*arm,$-


filerin Öz^r ' ' • S o y £şı işaretim taşıyan
Vddınmdüşnîü^3 .^sset^n î* E lin i öylece tuttu, kafatasıma
^usun 5 pç, yCttnc^^eri olduğunu s ö y l e d i ğ i m i hatırlı^
^l'm-Bçni be \ ^ ^ i laykınp gözlerim i
Ovla , § y^ e n e k lerr
‘a L Sûlhd’ “E v e t.”
‘em in yeten eği karanlıktı. T ek bir dokunuş 'tJ“'
’Vordu S Cyip Eaşmıı eliyle tutarken hıçkırarak ağ-
•i« n m : d u r fısıldadı Ovlan. şok oIm^
dadaşıydı. Vr adanılan da görebil,yordu, tK ITİ
•pokunarek srm öldürm eye n ıı çal »şu?** *
İ ü k o r k u d a n vc beş yaşındaki bedeninin Mn„l<rı
R*> bunu anbdı£ı zm i, nc dcnl, ^ lrd
‘ donup kalmış bir halde olanlan izlerken. v,r,yU
-bcrkotcn çok çuvendıçı kı5ı hayatını sön, '"t* <*** t bır badını dövüyordu.
siltjırtm unu ızlcvrn hu çocuk ‘ D e v * , ctn^ nN ^ * jH d ü le r . kötü şeyler söylediler. Maiâmdo. Monos
mırıldandı -Sebebi her nevM-, cim i çekti ve . ** ^ puta de infifm o. Kanının yere aktığını görün-

et
beden çıktı. O nu ıb gıin boyunca pörnıedım G k" * İ bir şey koptu. Adamlardan birinin üstüne atla-
düetinde, açlıktan ölm ek üzereydim ve çek korkı^ * O k a d ı r öfkeliydim kı acı içinde ölmesini istedim...

N
Bctıı terk ettiğini sanm ışum ." ^ *V yapağım şeyi anlayınca, ikinci adamın peşinden
•O da korkmuş olm alı." dedi Dvlan. Rio sesinde * • Boğazından ısınp kanıyla beslenirken dokunuşum

si.
andığına dair herhangi bir hclırtıvc rastlamadığına sev­ onuvavaşça öldürdü.
di Dv lan ın elin i tutan parmaklan sıcak ve güven Dvlan hiçbir şey söylemeden ona bakıyordu. Hareket-
aydı. Az once ona dokunuşuyla ölüm getırcbılcceğndr ynekarşısında duruyordu.

te
hahserağı eli. "ikin iz de bir başınıza ve valnı* hissem*/ ,1 -Sonuncusu kafasını kaldırınca ne yaptığım ı gördü.
olmalısınız ‘ L lo s ‘ “ Bini anneme söylediği şeyleri söyledi vc sonra daha önce

Si
"Evet.” dedi. “ Sanırım ik im iz de öyle hıssedıvc>rdd bç duymadığım iki kelim e söyledi. Comedor de b sangrt
Her şev bir sene sonra bitti K ö y ü n erkeklerinden hızûı- Simsno Kan emici. Canavar." R io hafifçe güldü. “ O ana
dek ne olduğumu bilm iyordum . Ama anneme saldıran
n annemi görmüş ve anlaşılan o n u n l^ üçılennu'-erjd: Bt^
ep www.CepSitesi.Net
^ ıdamhnn sonuncusunu öldürüp annem in güneşin aydın-
gun btz uvurken kulübem ize geld iler. Ü ç kişiydiler K rf;
m bnp anneme saldırdılar. O n u n hakkındakı sövlennlr: arağı çimenlerin üzerinde ölm esini izlerken, derinlerim e
şemulü bu- şey uyandı. En sonunda farklı olduğum u ve
.C
duvmuş olm alılar, çünkü yapnklan ilk şey onlara dokıau-
•inunne demek olduğunu anladım ."
maması ıçm ellennı bağlam aktı/
Dylan‘in nefesi boğazına takıldı. “Ah. Rio..- Sen sadece bir çocuktun," dedi D ylan kısık bir sesle.
w

‘Nasıl hayatta kaldın?"


“Onu dışarıya sürüklediler. P e ş le r in d e n *t) -
vardım etmeye çalıştım ama gün ışığı çok ^ *r sure aç kaldım. Hayvanlarla beslenmeye çalıştım
w

suztuk gibi gelen birkaç saniye boyunca b e n i kor * , kınsan ^aldından bir hafta sonra ilk kez
an n e m onlara ona ya da oğluna zarar v e r m e m e en •
> ^ ^ m i* '^ 1111 ^ lkUn aklım ı kaybetm iştim , kendi yı-
w

varıyordu" v*ırıtff^ ^m° lUrbtıkaU*âC-^lm i ^^m,' or£^um - ^ ,r başıma oldu-


Rx> ağaçlan hâlâ görebiliyordu ^ Onunda I ** masum insanları öldürdüm . Enin-
şokyüzu m asm aviydi... Gecenin güveniip * ^ ^mianda^k (j f nıi$ck ılırd iın fakat sonra bir m ucize
ft:. sidçce koyu vc donuk tonlarını gördt b Ur anımın izini sürerken ağaçlanıl ara-

248
Vindin büyük bir gölge belirdi B ir , ,d
dun ima O ludar hızlı ve sinsice hareket c d ı^ '* '"1
doğru duzgun takıp edemıyord um. O da avlan **" ^ ”*«
zümc kestirdiğim köylünün peşinden gım vc ^ 'du (' ‘-
olmadığım bir zarafetle adamı yere ındınp. boğj,17" * '

et
tıü yaradan beslenmeye başladı O da benim »b, ^
emiciydi."

N
'N e yaptın R io?”
"Hayretle onu izledim .” dedi, sanki birkaç dakik

si.
olmuş gibi net bir şekilde hatırlıyordu. Y İR M İ D Ö R D Ü N C Ü B Ö L Ü M
*İşı bittiğinde, insan y e rd e n kalkıp sıra dışı hiçbir p
olmamış gibi yürüyüp gitti. Şaşırm ıştım , derin bir

te
aiınca kan emici saklandığım yerde beni gördıL Saldır** Rıo nun damarlarına panik asit g ib i hücum etti.
ğjm yerden çıkmam için bana seslendi, yalnız Silah tekrar ateş aldı, g ecen in sessizliği ikinci kez bö-

Si
öğrendikten sonra beni evin e götürdü. Ev bir barınak: krdû. Kesik silah sesi yakınlardan b ir yerden geliyordu:
Benim gibi birçok taşıyie tanıştım ve Soylu denen bırıri- ooagore ses top ateşinden farksızdı -ani bir saldırının şaş-
tan geldiğimi öğrendim. Annem bana bir ısım yermeyi fcchğj-gürültü duyularını m ah ved iyo r, zih n in i içinde bu­
rek görmediği için, barınaktaki yeni ailem ep www.CepSitesi.Net
c u ğ u yeri ve zamanı yutan b ir sisle dolduruyordu.
verdi." Dyian diye düşündü.
"E lcu tcn o dc la N o c h e A tanacio," dedi Dylan,osöy Onu güvende tutm alıydı.
.C
icrken kelim eler kulağına daha hoş geldi, Yavaşça Onu omuzlarından tu tu p çim en lerin üzerine yatınr-
nun y a ra lı kısm ına k o y d u ğ u eli rahatlık vcncıydi- TaM®. —■ne y a p tığ ın ın farkında d eğild i. K o rku yla haykırması-
R i o . .. b u r a d a b en im le d u ru y o r olm an bile bir mucize
w

VÖCudu>rIa o n u ö n e rk e n duym aktan çok bunu


G özlerine bakarak o n a yaklaştı. Ayak P2T
T
rı^^r -■
-u. onun için k e n d i n i feda e tm e ye hazırdı.
#1'
ü z e r in d e d o ğ r u l u p o n u ö p m e k için çenesini aşa ^ fc*,nımak her şeyden daha önem liydi.
w

ken Rio güçlükle n efes alıyordu. O gece ikisinin n:n bMünrî“^ C 5011 Ç a rp tı klan sırada. Rio zıhnı-
mayı is t e m e d iğ i b ir ihtiyaçla dudakları ikinci n»nuv^U|ü. f ^ n ü h is s e t t i. Geçm iş v e şimdiki zaman ka-
w

O n u sonsuza d ek ö p cb ılird i. ^ . yabal«naşo...


•Aniden İr nA
Am a tam o sırada, y ü rü y ü ş y o l u n u n e •' *c d,& r sav 0 ISIUI ^*nC ^ P 0^ 1 huldu -Lucan. Nıkolaı
silah scsıyic bozuldu. ^ R ^ ^ H H M f d a k ı bir Issız inini basmak için

231
250
hazırlardı. Terk ed ilm iş binanın kirişlerine bık, in le y e r e k

mantarının gö lgelerin in hareket ettiğini görebil '^ Tfiv^r- •• d o^ru d ü z 8ün düşünemiyorum.''
Adı herifin ellerindeki elektronik bır aletin' K m do^ru cgi,m15 olm îl,ydl* <
=ünkü »k»k
tısını gördü. gl,n% ı i,|. J rken n*fcsini yana&mda hlMetti H„,
Niko’nun patlamak üzere olan bir bombar ı-,m R e n k le ri d e ğ işiy o r... parlak bal rengine <te.
tjnct

et
uyarısını dııydu. °^ UP- * ir "
Ah. lanet olsun. « U * A zı d işlerin in diline battığını, öfke vc
^ d ö n ü ştü rü rk e n ten in in tü m vücudunda gerıldığ»-

N
Rio başına v e v ü c u d u n u n h e r y e rin e saplanan
^T^r-hilivordu. Aklı başında olm adığı bu an onun cn
anımsarken haykırdı. A le v aldığını, e tin in yandığım İli l u s s c a c u ı » 1 ...........................

run deliklerinin yanık deri v e saç ko ku su yla dolduğum tehlikeli haliydi. Şeytanın elleri ö n gö rü lem ez ve çok guç-

si.
hissetti. lüydü.
-Daha sakın bir yere g itm e liy iz,” dedi D ylan. O m uzla-
Yüzünde serin eller h is s e tti am a n eyin gerçek nevin
geçmişinden gelen bir kâbus o ld u ğ u n u anlayamayacak ka­ nnın altından onu tuttu.

te
-Bana tutun. Ayağa kalkm ana yardım edeceğim .’'
dar kendinden geçmişti. * jqoj ^
“ Rio?” “Hayır."

Si
Yumuşak sesini duydu ve sakinleştirici ellerini yüzünde "Nc demek hayır?”
‘ Bırak beni," dedi R io b o ğ u k bir sesle.
hissetti.
Dylan o n u azarladı. “ K esin likle o lm a z. M anhattan’ın
www.CepSitesi.Net
Ve birkaç gencin kahkahası ve kıkırdamasından pekdç ep
ortasında bu şekilde yatıp k im sen in seni fark etm em esini
uzakta değildi. Kahkahalara kaldırıma vurulan sporawk-
kabı seslen eşlik ediyordu ve hepsi giderek uzaklaşıyordu ödeyemezsin. Havdı gel. K alk.”
Yapamam... sana d o ku n m ak istem iyo ru m . Sana zarar
.C
“Rio. İyi m isin?”
Bu sesi tanıyordu. Etrafını saran deliliğin arasındanonı 'cırnek istemiyorum D y la n .”
ö halde verme,” dedi D y la n v c o n u ayağa kaldırm a
ulaştı, zihninin karanlığında ona atılan bır c a n k u r t a r a n
PKvini üstlendi.
w

kıtıydı. Ona uzandı, sesinin onu sakinleştirdiğim ^


^ G öorüş
ü
alanını yutan zih n in d eki sis yoğunlaşırken.
“D ylan,” dedi kesik kesik nefes alırken. “Yara a
maküII,|fen^eS*n * sağlaması için ellerini om uzlarına koy-
w

istemiyorum...” . kü„.
“Ben iyiyim. Sadece maytaptı.” Terleyen 3İnlll|^ "Hkadçiç^^ seçcrıe8İ yoktu. B aygın lık geçirm em ek için
^ - ı n m ancak aklı başında olursa güvende
du. “O çocuklar parmaklıkların yanında Pat JtU
w

biliyordu.
ti." *Mi)a yasla ı
tdeccğjjjj *’ Ulct ' dsun*' diye ona emretti. “Sana yar-
He demezsin...
B a y g ın lık n ö b e t l e r in d e n b i r in i n h ız la ya

252
jk jD 1ber tonu kadar dcğrl. R .o n u r. gtizler, lu fau
Dylan, R ıo n un ko lu n u n altına girip bi|Cfc H ^ ,10,05 b * * 1" k° " IUrlCr g' b ' parl,y ° rdu Küçük lul,
nöbetin etkisini atlatabileceği sakin bir yer bu" ^ ^ ‘ yanından arabayla geçen ya da yürüyen birinin bu
şırkcn ağırlığım o lab ild iğin ce yüklendi. O nu neh^ ^ *"*" d p a rla k lığ ı görm em esi ıçın kör olmas, gcrck.rd>
sındakı yürüyüş yo lu n d a n uzaklaştırıp trafiğin ve" ^ J“î*Un eski kapıya ve yıpranm ış kilidine bakn Uio'nun

et
değişimini g ö reb ilecek daha az insanın olduğu te k ^ nce göcüyk ıştkları v c m uslukları açtığını görmüştü.
bir sokağa soktıı. v 111,11 J 'T n le kiliseye izinsiz g ım ıc k ço k da zor olmamalıydı

N
“ İyi m isin?” d iy e so rd u tuğladan yapılmış, arkası hz, tookşu aıı böyle bir şeye kalkışacak halde değildi. Baş»

siyin gölgeli eski b ir kiliseye doğru acele ederken. “Bb î&ünc doğru düştü ve i n c e r e k yana doğru kaykıldı.

si.
daha dayanabilir m isin ?” -Lanet olsun,” diye tısladı D yla n .
Ağır bir şey bulm ak için karanlık alana gö z attı. Bir çö­
Kafasını sallayıp h o m u rd a n d ı, ama her adımı bir önce-
pün kapağını kapalı tutan kırık bir tuğla bloğuyla geri don­
kinden daha cansızdı. “ G ö z le r im ... kararıyor...*

te
da Elindeki ağır tuğlayı kilisen in kapısındaki asma kilide
“Evet, o kadarını tah m in etm iştim ,” dedi. “Sorundeği
vurunca sesi yankılandı ve parlak b ir k ıvılcım oluştu.
Rio. Bir dakika daha dayan, olur m u ?”
Kalın omuzlarını kaldırırken, “ R io ,” diye fısıldadı ısrar­

Si
Bu kez cevap v e rm e d i am a d ik kalmaya ve hareket et­
la. "Rio beni duyuyor m usun ? S e n i içen götürm eliyim .
meye çaba gösterdiğini hissetti. O n a yardım edebilme*
Ayağa kalkabilir m isin?”
için ayık kalm a m ücadelesi veriyord u.
“Ç o k iyi idare e d iy o rsu n .” d e d i. ep www.CepSitesi.Net
Çenesini kaldınp odaklanam ayan. alev çu ku rların ı an-
" N e r e d e y s e geldik.
•iıran açık gözlerine baktı.
O n u binanın arkasındaki karanlığa çekip asma kilitli
"Lanet olsun,” diye h o m u rd an d ı, sonra seçcn ek lcn n ın
neredeyse paslanm ış b ir kapının y a n ın d a k i oyuğa .İ v-
.C
alığım düşünerek suratını astı, b ilin ci yerin d e olm ayan
yönlendirdi. Tuğla duvarı R io ’nun sırtını destekleyen
8Çoeve ait hır yaratığı koru m ak için kiliseye sokm ayı d ü ­
şekilde kullanan D yla n , dikkatle o n u oturur pozisy
şünüyordu.
w

tirdi. H er iki yön e belli etm eden baktı, ara sükaktu^^|


yalardan oldukça g izle n m iş olduklarını görünce r st-sin^r ^ 'Scnm -Çik kapısını itip içerid en h erh an gi bir

Şim dilik güvend eyd iler. atlatıl + & * " * * * dinlcdi- ç « çıkm ıyordu, ne gırış-
w

Bana ne yapm am gerektiğin i söyle Rio- ^un ^mıyoıd nC 3,13 bölümünde tek bir ışık bile
-pck.,.
için neye ihtiyacın var?” .a değ#
w

Cevap vermedi. B elki d e verecek d u r u ^ büiocı- r^,natasımV* « W i ve R io ’yu eşiğin diğer ta-
Dylan koyu saçlarını y ü z ü n d e n itti ve 807 ^ [nc c ^ a«rd, *' n tuttu.
niıı yerinde o ld u ğ u n u gösteren bir işaret lJ^ ır,nı ’ 12 *°Iuk kas ve kemik yığını onunla ış-
göz bebekleri onu hep şaşırtıyordu c

234
birliği yapmaya yanaşm ıyordu. D ylan Qnu ^
pekiştirdikten sonra kapıyı kapattı.
Dolaplarda birkaç mum ve hır kutu kibrit bul
sürmedi. Dylan beyaz m um lan yaktı ve m u n ll^ 1^
koymak için dışarı çıkıp tuğlayı aldı. Mumları ^ ^

et
İmdir şeklindeki deliklerine yerleştirdikten sonrYlT*
kontrol etmeye gitti. 1

N
‘‘Hey." dedi kısık bir sesle ve yerde hareketsizce
bedenine doğru eğildi. Kapalı gözleri göz kapaklanmC

si.
duıda huzursuzdu. Çenesindeki kaslarından biri seğirdi
Y İ R M İ B E Ş İ N C İ B Ö L Ü M

Dylan ona yaklaştıkça hareketsiz duran uzuvlannın bir


eneriyle gerildiğini hissetti.

te
Hafifçe yriizünü okşadı, parmaklarını onu şaşıracı dere­
Onu zihnindeki yoğun sisten neyin çekip çıkardığı­
cede yakışıklı yapan kusursuz yanağında gezdirdi, soıiridı
nı bilmiyordu: Ağzında hissettiği yumuşak dudaklar mı

Si
b ib in i kıran tarafında. Son birkaç gün v e yaşayacağı şeyler
yoksabir saniye sonra ellerinde tuttuğu ince boyun m u...
kimin aklına gelirdi kı? O nu böylesine zor vc inanılma
Onu sıktı, baygınlığının getirdiği şaşkınlıkla, öfkesi öldür­
bir adamla karşılaşacağına ne hazırlayabilirdir j .
ep
Yapması gerektiği gibi kendisini onun hafızasından www.CepSitesi.Net
megüdüsüyle sıktığı narin kadın boynundaki parmak uç-
lânna doğru akıyordu.
bile, onu tamamen unutabilecek m iydi ? Btrakamıyordu.
Bundan şüpheliydi. Z ih n i onu unutmaya zorlansa bik
.C
Gözlen açıktı, ama brşısındakı yüze odaklanamıyordu.
bib in in onu unutabileceğim sanmıyordu. Boğuk bir hırıltı duydu, birbirlerine kenetlenen başpar-
Dylan eğilip dudaklarını aralık duran dudaklarına
^dannda inlemesinin titreşim ini hissetti.
w

kundurdu* , . hızh hiçbiri onu karanlıktan koparamadı.


Rio aniden gözlerim açtı. Boynunu o b ar ^
Ancak yumuşak ellerini yüzünde -yaralarında- hisse-
radı ki Oylan ın haykıracak kadar bile nefes alm'
w

görüşü netlik kazandı.


olmadı. Hylan.
la
w

l^ b ra r A****1Canmi Y ^ Y ^ d u .
*** «alamaz ° nUn i,2crındcn Çekildi, ne yaptığını
Q*todi£ bır yT j U k,ra*‘tl Dehşete düşmüş bir şekilde ta-
c bölgelerin arasına doğru çekildi.

L 257
ijn e t Msurt... biraz daha devam etseydi 0ı.K .o n u n u n ç u k u r u n d a nabzı güçlü ve baltan çık a rıc ı
dûşüncmiyord u tylde atıyordu.
Arkasında birkaç kez hızla soluduğunu duydu ^-Kana ihtiyacın var. değil m ı?" dedi Oylan. saklamayı
la uzaklaşan ayak seslerim duymayı bekledi On z a y ıflığ ın » gözünden k a ç ır m a y a c a k k a d a r

mazdı IVşindcn de gidemezdi. Soyluları ve m a ^ î* * -Reslensen daha iyi olmaz m ı?"


jallıyoı- .

et
serbest kalan sim korumak için hafızasını 'Senden olm az.
bile olsa. .fcayacınvam . neden olmas.n?"

N
K û fc t r i, b aşı h â lâ baygınlığının etkisiyle zonkluyordu.
Şimdi kaçarsa, ondan sonsuza dek kurtulmuş o i*^
•Kanın v ü c u d u n u girerse, aramızda sonsuz bır bağ oluşur.
“Git Dylan. Benden uzaklaş... lütfen.*
Hayana o k lu ğ u n sürece sem hep hissederim -ve sana ya­

si.
Ayağa kalkarken bir hışım duydu. Gözlerini hp^
gitmesine izin vermeye hazırdı. tanhıssedenm.
-\h * dedi Dvlan kısık bir sesle. “ Böyle bir şey olmasını
Gitmesi için dua ediyordu.
temlikle istemeyiz. Kendini terk edilmiş ve yalnız hisset­

te
Aksine, ona doğru yaklaştı. Elim başına koyup yavaşa
t i tercih ettiğin için bu söz konusu olamaz."
saçlarında gezdirince R io irkildi. L LOS 13.
Rio kaşlarını çam. “ Nasıl hissetnğimı bilm iyorsun."

Si
‘G it,’ dedi boğuk bir sesle. “ Tekrar kendimi kaybedip
*Ne zamandır kendinden nefret ediyorsun?** diye sor­
daha kötü bir şey yapmadan git. Tanrı aşkına, az önce seri
du Dylan. kısnğı gözlerinden saçtığı ateşe aldırmadan.
öldürebilirdim.’
ep www.CepSitesi.Net
Yerde yanında diz çökerken hınldaâb'^thUkb&jsi/ ■
*Eva sana ihanet ettikten sonra nu yoksa daha öncesine mı
davanıyor? İspanya da ormandaki kulübede yaşadığın dö­
yüzüne doğru çevirdi. “Gördüğün gibi iyiyim. Beni hru neme mi?"
korkuttun, hepsi bu. Tanrım. R io ... bu sana ne sıklık
.C
Rio hırlayarak ondan uzaklaştı. D en g esiz ve d eliliğin
oluyor?’ sınırında olan tehlikeli b ir y ım c ı gib iyd i.
Kaşlarını çanp kafasını salladı, şu an bunun hakkın^
Bu hayvanın hakkından gelmesi için bır başka nedendi,
w

konuşmak istemiyordu. ^nıden birine zarar vermeden önce. Geleceğin onun için
"Nasıl atlanyorsun?" diye sordu Dylan. Sana'
^ rh k,r $cy sunabileceğini düşünmesine izin vermeden
etmek istiyor- ~ OOCC.
w

“Edemezsin.* jy j- tfD J* 1* düşüncesiz teklifini tekrar gözden geçirme-


Bunu söylerken ne kadar uğraşsa da göz yJyfcfcf
w

zant boynundan alamadı. Onu yaralamam*^1


htyattan ı, *r scnc<^,r hayatı içm mücadele edivor Sen ise
mucızeydi- ama kadifemsi tenini avuçların
•Kanmu^ ,Çİn sablrs,z^ n|y°rsıın .*
yordu. ısısı hâlâ parmak uçlannı karıncalan
Çmcnu izin verirsen ne yapıyor olacağını sanı-

258
yo rsu n ? '
diye sen vc hırçın bir sesle karş.I* • n jio lla n n d a e r id i. R i o ’ n u n e r o n k ö p ü c ü ğ ü y le k e n -
biraz da çaresizdi. "Ben ihtiyacın olan en sün **** geçti- Y a n ıy o r d u . A ltın d a k ıv r a n d ı, o n u k e n d is in e
Beni dışan çekmek için bu tuzağa elim ^ jındcn - e m e r k e n t u t k u h e r y a n ın ı sa rd ı.
kolunu kapmayacağıma söz veremem.” ^ SIr^ R io d a y a n ıy o r d u .
‘ Canımı yakmayacaksın.” ı rinde y a ta r k e n D y l a n c in s e l o r g a n ın ın b a sk ıs ın ı

et
Rio homurdandı, kaba vc hayvani bir ses çıkard . h iss e tn . B a c a k la r ın ın a r a s ın d a y d ı. S o y u n m a k
n m ı y a k m a y a c a ğ ım ı nereden biliyorsun?" 1^ ^ rd ı B oynunu em erk en iç i n e g ir d iğ in i h is s e t m e k

N
“Çünkü sana güveniyorum.” İçin d e y ü k s e l e n ih t iy a ç la m lc d ı v e k a s ık la n n a
Dönüp ona bakmak gibi bir hata yaptı. Gözlen ü?Cn* sürtündü.
Dylan saçlarını bir omzunun üzerine atıp bovn* A h , T a n r ım , i ç i m d e o lm a n ı is t iy o r u m .

si.
devken. - R io ...

ağzına y a k la ş m a dek ona doğru gitti. R,0 solgun te i­ Boğuk b ir ş e k ild e i n le y i p k a s ığ ın ı s e r t ç e o n a d o ğ r u b a s ­

ne b a k u . bakışları narin erinin altında hızla atan nabzım tırdı. Am a b o y n u n u a r a k ö n c e k i k a d a r ıs r a r c ı b ir ş e k ild e

te
değil, daha sa k in b ir t e m p o y l a e m i y o r d u . O y l a n a te şin i
odaklandı.
Kaba bir kütür savurdu. *1 . daha çok h is s e tm e k i s t e r k e n , o ş e t k a t li y d i . D i l i n i ıs ır d ığ ı
Sonra dudaklarını geriye çekip dişlerini boynuna geçır-)S yerin ü zerin d e g e z d i r d i ğ i n i vc k a r ı n c a la n m ı ş g ib i v ü c u ­

Si
dunda bir e le k trik a k ı m ı n ın d o la ş t ığ ın ı lu s s e t t ı. B a ş ın ı k a l­
di.
dırıp dudaklarını t e n in d e n ç e k i n c e D y l a n i n l e d i. “ D u r m a -

d!Şİeri tenun
deIer ep
D y lın in S B
cudu kaskan kesildi. A n , v e keskin bir acm n ardıntte
www.CepSitesi.Net
nı istem iyorum .” d e d i o n a d o ğ r a
Rio ona b a k u
u z a n a r a k . “ D u r m a ."
v c k ıs ık b ir s e s le İ s p a n y o lc a b i r ş e y s ö y le ­
di Kulağa ö fk e li v e b a s it g e li y o r d u .
b m u k bir m u tlu lu k hissetti.
.C
Rio nıın dudakları açtığı yaraya kenetlenip diliyle b- Oylan amber renkli yakıcı gözlerine baktı. “ Şim di sen
nırıın ağzına akm asını sağlarken içini bir sıcaklık kapladı kbenden nefret ediyorsun, öyle m i?'
yü hır ihtiyaçla kanını em erken, azı dişleri tenine bao- Hayır, diye hırladı, azı dişleri m u m ların loş ışığında
pırlıyordu.
w

°r. damarına yapnğı her s e n ve ıslak darbede dili ulcpk^


C surtönme hissi yaratıyordu. rnakT ^ ° * l , n i 1 ah,ndan çekip y ü z ü n e d o k u n d u Rio. Par-
0f derken netesi u z u n v c titrek b ir tisıln şeklini
w

‘Onratl ntn^ür^U narmc^ Saçlarını alnından çekti,


Çıktı. şiird i çenesine vc göğüs kafesine
^’a n a ^l n ^ a n
Dylan boğuk b ir ses çıkardı, o n u yavaşça yere yanrtf^ haşlayınca Dylan nefesini
tüttü S a n M S^ n n İ ° ^ a n u ' ,a
w

teninde ve kemiklerinde hırıltısının titreşimin* bi" ■tirit,,,., CCr ^‘n^e gömleğinin düğmelerini açtı ve
UÇ ü kullarıyla o n u tuttu, tizcrıni sararken AvC MÇÖzdU
'^ k lığ , o n u , sıttı. ^ ^ v ı l d a ü , ^ u,Mnc boyarken. “Çok yumuşaksın.”

2A0
Aşağı doğrıı uıdı v c g ö ğ ü s ucu n u öpüp a^2)n
nc yaptııır »>•*» ^ıguK nır sesle, organını
lığına aldı. A n id en içine saplanan zevkle vücûd* ^ ** j l u n ıslak girişine yönlendirirken başını geriye attı
doğru kalktı, tutkusu akarsu gibi hızla akıyordu ” ^
Rio dudaklarına geri d ö n erk en kot pantolonun
-Ah pyiatt.
vu<udu' , *

Üzcritıe yerleşip o n u yavaşça ıçınc aldı.


mesi ve ferm uarını gevşetip elini iç çamaşırının ıçilTet^ Harika hissediyordu.

et
tu. Rio’nun d ilinde kanının bakirim si tadını hissen/ ^ Rio onu daha önce hiç bilm ediği bir sıcaklıkla doldur-
onu tahrik etm em esi gerekirdi ama ondan beslendi* pylan önce hareket etm eden d u ru p vücutlarının bir-
^

N
-vücudundan b ö ylesin e ilkel v e sam im i bir şekilde f meşinin tadını çıkardı. Yavaş, içim ürperten bir ritimle
rahatlık aldığını- g ö rm ek , bildiği en giiçlü afrodizyaktı buladığında Rio kollanın ona doladı. H am lelerine karşılık
Ve şu an parm aklarıyla yaptığı şey neredeyse eİine gel. verdi erkekliği kalçalarının her hareketiyle daha derinleri­

si.
mesiııe sebep olacaktı. ne ulaşıyordu.
Kendini kaybetm ek ü zereyken haykırdı. “Rio, \^. Dvlan’ın doruğa ulaşması ç o k sürm edi. Başlamadan
fen..." önce bile o yolu yarılam ıştı, tü m sinir uçları heyecan­

te
G öm leğini v c çam aşırım çıkardıktan sonra onun kot la uyanıktı ve serbest bırakılm ayı bekliyord u. Sertçe inip
pantolonunu çıkardı. R io karnı ve ayak bilekleri arasındaki kalktı, orgazmın ilk dalgaları vu ru rk e n R io ’ nun o m u zla­

Si
her noktayı öperken, saten iç çamaşırını yavaşça bacakla­ rına tutundu. Zevkle haykırdı, titriyordu ve m ilyonlarca
parçaya bölünmüş gibiydi.
rından aşağı indirip kenara attı.
ep www.CepSitesi.Net
T üm ihtişam ıyla d izlerin in üzerinde oturdu. "Burap Doyuma ulaşırken R io ’n u n sa h ip len in hırıltısı g ü lü m ­
semesine neden oldu. Kollarını altına geçirip o n u sırt üstü
gel, D ylan.”
Vücudunun gü zelliğ in i keşfetm ek istiyordu ^ yere yatırdı, vücutları hâlâ bir b ü tü n d ü . Sertçe içine girdi.
Temposu hızlı, sert v c ö lçü lü b ir g ü ç le d o lu yd u .
.C
Dylan’a duyd uğu ihtiyaç daha acildi. Ellerinden tutup onu
kucağına aldı. Sert, etten bir m ızrak gibi cinsel orırau ^ Hamle yapmaya devam ed erken D yla n ona tutundu,
cutlarının arasındaydı. G e n iş başı ıslanmıştı, o kad^r A suçlarının altında kasılan ve toplanan kaslarını hissetm e-
w

tan çıkarıcıydı ki D ylan eğilip onu ağzına aldı. ^ tadını çıkardı. M u m lar tavana g ö lg eler d ü şü rü yo rd u ,
“Tannm ,” deyip n efesin i tuttu Rio, dilini aletini Kinc gömülüp doyum a ulaşm asının şiddetiyle haykı-
^ C rd a h a d a P a k l a ş t ı .
w

rinde hissetti. . ^
Kafasını kaldırdığında, R io ’nun bakışları ^"gulan^d^ S,rtlni * * * * * 22 ^ncc onunla yaşadığı
Azı dişleri daha b ü y ü k g ö rü n ü yo rd u vc yüzü ^ Usunda Vc ona olmakla aptallık edeceği
w

Üzerine tırmanıp bacaklarım açarak kalçaları*13 Ayacaktı ° U U^3ran *Ç*ncfekı ses yüzünden neredeyse
° nu ^ Hakların*^ ^ Kin çok
Göğüslerini, omzunu, boynunu vc t u g e ç o ld u ğ u n u k a b u l e t m e liy d i.
Y İR M İ A L T IN C I B O L U M

et
Sö z k o n u s u D y l a n o l d u ğ u n d a d a h a f a z l a h a t a y a p m a k .

N
U J Î k o r k u y o r s a , R i o a z ö n c e d ö n ü ş ü o l m a y a n b ir n o ktayı

g e ç t i ğ i m kabul e tm e liy d i.

si.
Kanım e m m e s i y e t e r i n c e k ö t ü y d ü ; b i r a z o l s u n o n u r u
olan S o y l u e r k e k l e r i a s l a k e n d i ç ı k a r l a r ı i ç i n b i r S o y E k i n ­
den b c s l e n m c z l e r d ı . D y l a n ı n

te k a n ı n ı n d ı n d ı r ı a ta d ı, o n u

saatlerce s ü r e b i l e c e k b i r ı s t ı r a p t a n v c z a y ı f d ü ş e r e k i n s a n la r
Si
vc v a m p ir le r t a r a f ı n d a n k e ş f e d il m e s in e n e d e n o la b ile c e k

bir b a y g ı n l ı k t a n k u r ta r m ış tı... L a n e t o ls u n . D üşünm ek


ep
www.CepSitesi.Net
bile i s t e m e y e c e ğ i k a d a r ç o k a ç ı d a n z a y ı f d ü ş e b i l i r d i .

Am a ih tiyacı o l s u n y a d a o l m a s ı n . D y l a n ’ ın k a n ın ı e m ­
.C

mesi y a n lış tı. O n a k e n d i r ı z a s ı y l a k a n ı n ı v e r m i ş o l s a d a nc

o p tiğ in i b i l m i y o r d u - k e n d i s i n i o n a b a ğ l a m ı ş t ı - p e k i a m a
w

nt M e r h a m e t e ttiğ i y a d a b e lk i d e o n a a c ıd ığ ı için .

O n u geri ç c v i r e m e y e c e k k a d a r z a y ı f o l d u ğ u n u d ü ş ü n ­
w

d ükten n e f r e t e d i y o r d u . O n a s u n d u ğ u ş e y i i s t e m ı ş n - h e p -

ya a rtlk Y a p t ı k l a r ı n ı g e r i a l m a k i ç i n ç o k g e ç t i . B u r a d a
w

& şey g e r i ç e v r i l e m e z d i . B u n u b iliy o r d u , k o lla rın ın


arasında dinlenirken sessizleşmesine bakılırsa b ntıklan yüzü n d en kendisini oıı kat daha a ş a ğ ılık ~
güdüsel olarak o da bunun farkındaydı. de bura^ var
Rio artık kopanlamaz bir bağla ona bağlıyd, Ka da kalamayız.’* dedi Rio, sesinin h ırıltılı çıkmasını
dunda ve hücrelerinde dolaşan D y|an onun bir pa"* ^ ’B“ jeti. “Gitm eliyiz.”
Ölüm ikisinden birini alana dek, gelecekleri o n \ ^ ,StC,,K da k ı p ı d a n d ı , pozisyonlarım daha da tuhaf bir

et
birlerinden ne kadar uzağa götürürse götürsün. r J* l'Tkuııca inledi. İspanyolca bir küfretti.
varlığını ve duygusal halını -onun ruhunu- his%d<xchT - misin?” diye sordu Dylan. Başım kaldırıp ona baktı
ndişcl» bir şekilde kaşlarını çattı. “Yine ağrın mı başla-

N
Kollarında yatarken çıplak omzunun yumuşak kıvrj
^ n d in i nasıl hissediyorsun?”
nı okşayan Rio, bu kadına karşı hissettiği güçlü duv- ı
İ inde büyük bir sıkm anın yükseldiğim hissetti ama

si.
nn aralanııdakı kan bağıyla bir ilgisinin olup olmadığını
h iç b ir söylemedi Rio. Aksine uzanıp yanağım okşadı.
ş e y
merak ediyordu. En başından, o mağaraya girip karanlıktı
■Hepkendinden önce etrafındakılerle mi ilgilenmeye ça­
sesini duyduğu andan beri, aralarında hır bağın geliştiğini

te
hıssctmışn. lışırsın?”
Kaşlarını iyice çattı D ylaıı. “ Kim senin benimle ilgilen­
Dylan’la bu gece sevişmiş olması kanını ıçmeşi kadir
mesine ihtiyacım yok. Uzun zamandır böyle bir şeye ihti­
büyük hır hataydı: A rtık tutkusunun tadını bildiği içinçok

Si
daha fazlasını isteyecekti. O na odaklandı; kesik kesik so­ yaçduvmadım.
"Ne zam andır D yla n ?”
luyordu, sessizdi... üzerinde aralarında geçen büyükhata­
larla hiçbir ilgisi olmayan bir ağırlık vardıW W .www.CepSitesi.Net
ep "Hep."
k l{ â ü I
Bunu söylerken çenesini hafifçe yukarı kaldırınca,
Kendi halinde yas nıtuyordu.
Dyîan ı ııc kadar ihtiyacı olursa olsun inatçı bir şekilde
“Annenin durumu ne kadar kötü?”
.C
Dylan yutkundu, hafifçe kafasını sallarken saçı onun timyardımları geri çeviren çilli, küçük bir kız olarak hayal
w. Bir kadın olarak da pek farkı yoktu. Cüretkâr. Gurur-
göğsüne düştü. “ İy i değil. Giderek zayıflıyor.
sesi giiçsüzleşti. “ Buna daha ne kadar d a y a n a b ile c e ğ in i ^ k Erinmekten çok korkan bir kadın.
w

mıyorum. Dürüst olmam gerekirse, daha ne k.ıdar s'j0 JJ u korkuyu o da çok iyi biliyordu. Çocukluğundan
kal ^ ı j ^ r i i m i i ş t ü . Yalnızdı; neredeyse hayatta
yatağını bilm iyorum .” . . ^
w

“Üzgünüm,“ dedi R io sırtını okşarken, Rû ? " ? * * * * • ^ nıa ° y ,an birçok açıdan ondan
güçsüz sözler söylemekten başka bir şey 9-IllC in,»>^rduÜV^Ü ^ Cn*C^tcn nc kadar giiçlu olduğunu yeni
w

biliyordu. , derin ^
Dylan m üzülmesini istemiyordu ama on Jf3lı- Üir *raerkek^niZ° ldu^unu da*
üzüntû duyduğunu biliyordu. Bunu bilme ^ sı dc i *Çar^e^cn °Eluğundan bahsettiğini hatır-
nnda kan bağı olmasına gerek yoktu. Ve or 1cnn‘ rock yıldızlarından alınışa- ama
babasından hiç bahsetmemişti. Doğrusu, s o l­
daki hastanenin kanser koğuşunda yatan kadı^ ^
n
insanlarla konuşm am a pek aldırmazdı. Çoc uk
ili»*. - -
p>,rüu,,K’
hayali arkadaşlarının olması pek s,r;l cj,
lan»
ailesiydi. Yakında büyük ihtim alle k a y b e d e c e ğ i^ ğındaıı sanırım umursamadılar. Ayrıcı " * * °*
-Uzun zamandır sadece ikiniz mi vardım?*» j ^ i» .vcalar vc sorunlar varkcrı, söylediğim* tV‘,n,/ti<; tün»
kav
Rio. bölümünü duyduklarım sanmıyorum'
bır ^ -w ..*., J a . . ,a birka<i

et
,k l
Kafasını salladı. “ B abam o n ıkı yaşındayken "i(t! s o n r a s ı n a kadar. A yık o ld u ğ u nadir günlerden birin-
«nc
doğrusu bizi cerk etti. Çok geçm ed en boşandılar ve],,^ babanı günlüğüm ü buld u. Arada sırada gördüğüm ölü
^

N
bir daha evlenmedi. İstem ed iğind en değil.” Dylan •kınlardan vc benim le konuştuklarından bahsetm iştim,
ama üzgün bir kahkahaydı. “A n n em hep özgür ruhlu ol bunların neden başıma geldiğini anlamaya çalışıyordum ,
muştur, sürekli yeni birine âşık olu r ve bana aradığı crUj nc anlama geldiğini, anlarsın ya? A ncak o bun u benden bır

si.
bulduğuna dair yemin ederdi. Sanırını âşık olma fıfor* ^,kar sağlama fırsatı olarak g ö rd ü .”
âşık. Şimdi de çalıştığı evsizler sığınağının sahibinden ho^. “Tanrını.” Rio adamdan giderek daha ç o k tiksiniyordu.
lanıyor. Kanser ondan b ö ylesiııc ço k şey götürürken bile “Nasıl çıkar sağlamaktan bahsediyorsun?"

te
hâlâ verebileceği çok fazla sevgisi olması...*’ [o ’s fa İ İ “1lıçbir işte uzun süre tu tu n am ıyo rd u v e her zaman kısa
Sesindeki ani titremeyle m ücadele ederken, Rio par­ yoklan para kazanma peşindeydi. İnsanlardan -sevdikleri­

Si
maklarını Dylan’ın koluna koydu. “ Peki ya baban? Onunl; ni kaybetmiş ve onlarla bir şekilde iletişim kurm ayı ıınıan
neler olduğu hakkında hiç kon u ştu n mu?” insanlardan- gelip benim le g ö rü şm eleri için para alabilir­

www.CepSitesi.Net
ep
Dylan alaycı bir ifade takındı. “ Bcuiyjinleyücck se, oturduğu yerden para kazan abileceğini d ü şü n ü yo rd u .”
ayık olsa bile umurunda olmaz. Ailesi başını belada,
a n c a k Yavaşça kafasını salladı. “ O n a g ö rd ü k le rim in bu şekilde
kurtarırken ya da daha fazla içki ve uyuşturucu almacı gerçekleşmediğini söyledim . Ö lü le ri isted iğim za m a n gö-
.C
yardım ederken onun için değerliydi.” -nuyordum. O nları ne zam an g ö receğ im i b ilm iyo rd u m
“ Berbat biri olm alı," dedi Rio. Dylanın üzüntüsü o» ^karşıma çıktıklarında ise onlarla so h b et ettiğim yoktu,
sinirlendirmişti. “ G itm iş olması çok kötü. O adi ^»jdüğüm ölü kadınlar benimle konuşur, d u ym a m ı iste-
w

karşılaşmayı çok isterdim.” * * * anlatırlardı, hepsi bu. Öteki T a ra f’ ta kim-


“ Neden gittiğini bilm ek ister misin? $bı i : d,khn b3^ n d a sohbet ya da televizyondaki
/'
w

Saçlarını okşarken mum ı ş ığ ın ın parlak . oyunu türünden b .r 5c y olm azd ı- A m a babam


üzerinde dans etmesini izledi. “A n la t m a k ,st^ ^ crj ^ :*nı dinlemedi. B enden y e te n e ğ im i nasıl 'U a ıı ^ ^ ^
“ Senin tabirinle ‘yeteneğim* sebep oldu. ^tıi •îöımcmi istedi ve bövlecc bir şiire sahtekarlık yapma,
w

^kştım.
htri l:az\a sürmedi t v *i — j
bilme yeteneğim." Dylan k o n u ş u r k e n -
blr>sır d o la n d ırm a y a kalktığı ailelerden
dalgm dalgın okşadı, hoş olmayan zamanlar1 üyurusunda bulun d u v e babam d e fo lu p gitti.
Küçüklüğümde, ilkokul ve öncesinde, a»tl
Onu cn son o zaman gördiinı, bir daha on a (aydını yaptırdı. Gitm ek ıçın sabırsızlanıyordu
ıln u d ın ı.' * * * h'<M * ***** vT hcr peyden kurtulmak istiyordu. Bir kez olsun
Yüce Tanrım, diye içinden geçirdi R „, ( baianadı. Arkadaşlarından bazıları Beyrut’a gıttı-
Dylan*ı bu tür bir terk edilişin ne kadar ın d tm iso u î^ ^ anıa emin değilim. Ne yazdı, ne dc aradı. Or-
ğını anlayabiliyordu. ° a 1CCc- Ö" 1^ vb o ld u Hayatı onu her nereye gotürdüyv:. u ırn -

et
*M ri ya erkek kardeşlerin?" diye sordu Rio. “Ara “ t ” ,u tlu d u r. Bunu hak ediyor.’
np baban hakkında bir şeyler yapabilecek kadar büyük £ nIT1_ n üc hak ediyorsun Dylan. Tannm, sen ve annen

N
ğillcr m iydi?" jyyann şimdiye kadar size sunduğundan çok daha fazlası-
•O sırada ikisi dc gitmişti.** Dylan’ın sesi kısıldı, bati­ oı hak ediyorsunuz.”

sının ihanetinden söz ederken olduğundan daha açılıydı Başım kaldırıp yüzünü ona çevirdi, gözleri yaşlıydı.

si.
"Momson trafik kazasında öldüğünde on yedi yaşındıy Rio güzel yüzünü tutup onu kendisine doğnı yaklaştırdı

dini. Ehliyetini o hafta alm ıştı, on altı yaşına yeni girmişti vc dudaklannı hafifçe dudaklarına değdirerek onu öptü.
Dylan kollannı ona dolayıp öylece dururken, ona bir şe­

te
Babam onu kutlama yapmaya götürdü. Morrıc’nın sarhoj
olmasına neden oldu, anlaşılan babam da berbat hjüfodv hide umut verm esinin... o ve çok sevdiği annesine bir
duğundan arabanın anahtarlarını M orric’ye vermiş. Eve parça mutluluk vermesinin belki de bir yolu olabileceğini

Si
gelirken dönüşü kaçırıp telefon direğine çarpmış. Babara düşündü.
beyan travması ve kırık köprücük kemiğiyle kazayı atlat- Aklına Dante’nın eşi Tess vc dokunuşuyla lyileşnrme
tı ama M orrıe... komadan lııç www.CepSitesi.Net
ep -yeteneği geldi. Tess, R io’ya yaralarının iyileşmesi ıçııı yar­
öldü." I dım etmişti ve Rio onun birçok kez dövüş yaralarını ve
Rio boğazında yükselen hırılnya engel olam adı. C)1 onk kemikleri iyileştirdiğine tanık olmuştu.
.C
mek, intikam almak ve kollarındaki kadını korunu dtf Hamile olduğu için yeteneğinin kaybolduğunu soylc-
tüsü vahşice damarlannda dolaşıyordu. "Şu sözde a •* nuin ama eğer bir şans varsa... küçük bir şans bile olsa?
bulup ona gerçek acıyı tattırm alıyını," diye hom • Zihni olasılıkları düşünürken, cep telefonu çalmaya
w

“ Lütfen bana diğer kardeşinin babanı dövdüğünü «J. •Çıkardığı ceketinin cebinden telefonunu alıp açtı.
"H ayır," dedi Dy lan. “ Leıınon. Morrıe dtn ^ır ^ r ^ °*sun- N iko arıyor/' Konuşma tuşuna bastı.
w

yaş büyiiktu ama M orrıe gürültücü vc )nlip b#


Lcn sessiz vc içme kapanıktı. Annemin n has*^” l>yWerdCSİn adanum?"
w

Morric’nın öldüğünü söylediğinde ^ d ^ L r m^ haflf ,5*ğ,nda Ç»P^klığı hanka


den çıktıktan sonra birkaç gün hapiste ka ^Un'lahirVL, rdc^llt1, Mıdtovvn'da. D ylan’layım .”
ğmde yüzündeki ifadeyi h a t ı r l ı y o r u m - . • > ' .
^,r scs|c ^ K*tOWn dasın," diye tekrarladı N ıko
içinde bir şeyin öldüğünü gördüm- E 'd cil Ç Sanırun bu R ovcr’ın neden kaldırım ın

270
cim d i onıı yanında götürürse, sonrasında neler
kenarında
konanım .» olduğunu
*>»v— — ve , o lmwı ^ Sü. W x5
^ıklıyor. Yoksa ikmız bir gösteriye falan mı katılmav l fll^bilirdi?
in d isin d e n çok daha iyisine layık olduğunu bilmesine
rar verdiniz? O kadınla aranda neler oluyor dostum?"
- Ln b ir yanı onu yakınında tutmak istiyordu. Dylan’a
Rio şu anda ona bunu açıklamak istemiyordu. “Bur
F Wlecek ç o k az şeyi vardı ama bu onu, ona dünyayı ver-
her şey yolunda. Sen ve Kade herhangi hır sorunla b*,. verebilecek

et
'trCD i» ----
mryi dilemekten alıkoymuyordu
laştınız m ı?" dedi Niko. “ Sizi bekliyor
'Buraya gelince beni ara.” d<
“Hayır. Dört kişinin de yerim belirledik ve magaravı

N
dair tüm bildiklerini hiç sıkıntı yaşamadan hafızalarından olacağım."
sildik." Kıkırdadı. “ Pekâlâ, çalıştığı gazetenin patronu olan

si.
adı herif o kadar da kolay olm ad ı. Adanı birinci sınıf bir
alçak. Geriye kalan tek kişi kadın ın annesi. E v adresim ve
çalıştığı sığınağı denedik am a iki yerde de bulamadık Ne­

te
rede olduğuna dair bir fikrin va r m ı?" J M 4
“Ah. evet," dedi Rio. “A m a endişelenm ene gerekyoL \

Si
Kontrol altında. O meseleyi b en halledeceğim." I
Hattın diğer ucunda k ü ç ü k bir sessizlik oldu. ‘Pekâlâ.
Sen meseleyi hallederken, Kade ve benim Rover* atlayıp
ep
seni almamızı ister m isin? Güneş doğmadan Boşıpn ayp»)www.CepSitesi.Net
mak istiyorsak zamanımız azalıyor.
“ Evet, beni almanızı istiyorum ” dedi Rio Hastaneni
.C
çaprazındaki yolu tarif etti. “Yirm i dakika sonra goruı

rüz.
w

,ic y. d ostum ?”
“Evet?”
başka
Sad kiri a i a^,,caKlz. yoksa eve dönerken vanımız-
w

Ona veda [ t \ 3 hyafetlerini giymeye başbn»ıc


w

leşkeye o- ,stenıiyordu ama onu beraberinde yet'


hareket d c ^ k r ^ ° n u n aÇi«ndan pek düşünceli h-
^ ^ r a k o r ^ 'k ' c ^Can|nı içerek, sonra da ba$u n '
11 gece k en d i sorunlarına yeterince bııbît f
Y İR M İ Y E D İ N C İ B Ö L Ü M

et
Rio, N i k o l a ı i l e t e l e f o n d a p l a n l a r ı n ı y a p a r k e n D y b n

N
üzerini g i y i n d i . B u g e c e B o s t o n ’ a d ö n e c e k t i . A n l a ş ı l a n , d i ­

si.
ğer s a v a ş ç ıla r o n u a l m a y a g e l i r g e l m e z , y o l a ç ı k a c a k t ı . Y ı r -

mı d a k ik a d e m i ş t i . B u l ı ı ç d e u z u n b i r s ü r e d e ğ i l d i .

Ve i k i s i n i n a r a s ı n d a n e l e r o l a c a ğ ı h a k k ı n d a h i ç b i r ş e y

s ö y le m e m iş t i.! *

te
Si
D y la n ü z ü l m e m e y e ç a l ı ş t ı a m a f a y d a s ı z d ı . B u g e c e a r a ­

larında o l a n ş e y i n o n u n i ç i n d e h ı r ö n e m i o l d u ğ u n a d a ir
ep
bir işa rete i h t i y a c ı v a r dwww.CepSitesi.Net
ı . A n c a k k i l i s e n i n k ü ç ü k o d a s ın d a

cep t e l e f o n u n u k a p a t ı p ü z e r i n i g i y i n i r k e n s e s s i z d i .
.C

“ N a n c y v e d iğ e r le r i iy i m ı ? "

“ k v e t ," d e d i R io , a rk a sın d a n b ir yerden. H epsi iy i

N ık o v e K a d c o n l a r a z a r a r v e r m e d i , h a h z a s ilm e işle m i
w

^ ıs ız d ır."
w

B u i y i ." Y a n e r i m i ş o l a n ik i m u m u n ü ze rin e d o ğ ru

ö | lP o n l a r ı s ö n d ü r d ü . K a ra n lık ta , tü m gece a ra la rın d a


w

* * * » Soru y u o n a s o r m a c e s a r e ti b u ld u . “ P eki şim d i

aca k R i o ? H a f ı z a m ı ı ı e z a m a n s i l e c e k s i n ? *
I la r c k c t c ic iğ im d u y m a d ı a m a a rk a sın d a n R io ’n u n geçmelerine izin verdi ve birlikle ,.j„
y a k la ş ır k e n havadaki değişimi hissetti. güçlü dofrı So n u n cu kata çıtalar,
Icrinı hafifçe omuzlarına koydu. “ Bunu yapmak nvlan e ld iv e n le r in i takıp kapıyı açarken Rio dışarıda
yorum Dylan. Senin iyiliğin için -belki de kendi nnT** Annesi uyuyordu, o yüzden Dylan yatağın yanın
ıçııı de- kendimi senııı hafızandan silmeliyim s a n d a ly e y e oturup sessizce nefes alışını izledi

et
yapmak istemiyorum. Yapabileceğimi sanmıyorum" ^ ^ Ona s ö y l e m e k istediği çok fazla şey vardı -sıra dışı bir
Dylan gözlerini kapattı, hassas sözlerine tutundu b tanıştığı gerçeği dc bunlardan biriydi. Annesine
halde... bundan sonra ne olacak?” •tk o ld u ğu n u söylemek istiyordu. Heyecanlı, endişeli ve

N
Yavaşça onu kendisine doğru çevirdi. Onu tatlılıkla T hastane odasının dışında bekleyen adamla gelecekte onu
tükten sonra alnını onunkine dayadı. “ Bilmiyorum Tek nelerin beklediğine dair çaresiz bir umutla dolu olduğunu

si.
bildiğim sana şimdi veda etmeye hazır olmadığım.*’ söylemek istiyordu.
“Arkadaşların birazdan burada olacak.” Annesinin daha önce tanıdığı hiçbir erkeğe benzeme­
yen. Eleuterio dc la Noche Atanacio adlı erkeğe sırılsıklam

te
“Evet.”
â ş ık olduğunu bilmesini istiyordu.
“Onlarla gitme." * ı • i •
Çenesini aşağı indirip dudaklarını başının üstüne do­ Ama Dylan bunların hiçbirini ona söyleyemedi. Bunlar

Si
kundurdu. “ Mecburum." şimdilik tutması gereken sırlardı. Belki de sonsuza kadar.
Kalbinde, bunu söylemeden önce bile, Dylan gitmek Uzanıp annesinin saçını okşadı, dikkatle ince battaniye­
yi narin çenesinin altına kadar çekti. Annesinin gerçek vc
www.CepSitesi.Net
zorunda olduğunu biliyordu. Onun dünyası birliklerdi.
Soylular arasında ona özel bir yer veren doğum lekesine
ep
kusursuz aşkı yaşamasını ne kadar çok isterdi. Kötü karar­
rağmen, Dylan annesiyle birlikte kalmalıydı. lar almış olması. düşünceli vc kibar bınnı hak ediyorken
Çöksayıda kötü erkeği sevmiş olması haksızlıktı.
.C
Yanağını Rio’nun göğsüne dayadı ve aralıksız atan Ur
atışlarını dinledi. Kollarını ona dolamışken onu bıraUb M. Anne," diye fısıldadı Dylan. “ Bu çok büyük bir
haksızlık.”
leceğinden emin değildi. “ Benim le birlikte hastanesegc1
w

misin? B u gece onu son kez kontrol etmek istiyorum ^ 4ü bnCn vc a£kmaya başladı. Belki dc tüm ha-
“Elbette," dedi Rio, kollarının a ra sın d a n çıkıp «■ o»zv / Unca sa^ achğı gözyaşları bu an içindi vc şinıdı
tu. *dcy ı” 1durclllrması imkânsızdı. Dylan gözlerini sil-
ı çlc ,lıa*u'

w

Boş kilisedeki eğreti s ığ ın a k la r ın d a n çıkıp c devanı ediyordu, lateksle kaplı elinin


neye doğrıı ilerlediler. Ziyaret saati bir süre ^ U k t^ * a rî°h tu . Kalkıp annesinin tekerlekli ya-
w

ama danışmadaki güvenlik görevlisi, kanser * ku^Urkcn k UtUdan blr mCndİI a,nUya O özkn-
den aile üyeleri için ayrıcalık y a p m a y a a l ış ı k g ° CK^ n , n yanındaki masada k u r d e l e l i
u f* r k e t t i. P a k e t e d o ğ r u g i d i n c e ç ik o la t a

276
olduğunu gördü. Kutu açılmamıştı, g ö rü n ü un
* dll),b.li>-ordu. Yirm i y^nda bile ^ -
oldukça pahalıydı. M eraklanan D ylan ipek k ^ .«i»** baktı. ,cycn üzgün
tına sıkıştırılmış beyaz k an ı aldı. c cn,n ık ölü k»w
UCk>nk kıyaf<-*tIcn v c om uzlarından sallanan örgülerine
’^cn Dylan onu bir yerlerden tanıdığını fark ctn. O nu
Sharon a. Çabuk’ dön. Sabilerimle, G.F.
h önce sığmakta görmüştü. K ız annesinin cn sevdikle­

et
ri n biriydi: Tonı. D ylan ’ın annesinin onun için avar-
Dylan baş harfler üzerine biraz düşündükten lldıö & yA m cyen kız. Sharon. T oni’y i sokakta kaybol­

N
paketi gönderenin evsizler sığınağının sahibi Ba\ F** duğunu anlatırken, büyük bir hayal kırıklığım uğramıştı.
olduğunu fark etti. Annesi ona Gordon d e m iş ti Dvhn VViştc. zavallı kayıp ç o cu k karşısındaydı, nihayet ona ula-
gittikten sonra bir ara onu ziyarete gelmiş olmalıydı

si.
N,vordu ama o artık bir ö lü yd ü ve kim senin ona yardım
kantakı mesaj bir patronun çalışanına yollayacağından çok edemeyeceği kadar uzaklara gitm işti.
daha sam im iydi... O halde neden D ylaıı’la iletişim kurm aya çalışıyordu?

te
Tann aşkına, bu da an n esin in felaketle sonuçlanan ark­ Eskiden olsaydı, hayaleti g ö z ardı etm eyi ya da onu gö­
larından biri olm ayabilir m iydi? LLO S rebildiğini inkâr etmeyi deneyebilirdi ama an ık bunu ya-
Dylan annesinin d o ğ ru d ü zg ü n bınnı bulabilmiş olma­ pımazdı. Hayalet onu duyup duyam adığını tekrar sonınca

Si
sı fikrine gülse mi ağlasa mı bilem iyordu. Zengin, yardım­ Dylan kafasını salladı.
sever ve biraz tuhaf bir işadam ı olması dışında. ,Gord<xı Benim için çok’ geç, dedi hareketsiz dudakları, .İma onlar
ep
Fasso hakkında pek bir şe y bilm iyord u. Ama annesîılıfl ç» www.CepSitesi.Net
çindeğil. Sana ihtiyaçları rar.

kekler konusundaki zevkine gelince, Dylan çok daha kö­ Kendi sesinin öteki tarafa hiçbir zam an taşınmadığını
tüleriyle beraber olabileceğini -ve olduğunu- düşündü. bilse de. “Bana neden ihtiyaçları var?” d iye sordu Dylan
.C
bir sesle. “ Bana kimin ihtiyacı var?"
Beni duyamıyor.
BizdenÇokrar... senin kız kardeşlerin.
Dylan odada aniden bir kadın sesi duyunca irkildi
^nç kadın başını eğip çenesinin altını gösterdi. Dün-
Annesinin sesi değildi. . , ,
w

Matta dünyevi bir ses bile değildi; statik yüklü ^ olmayan teninin narın hattında Dylan’ın çok iyi tanı-
•Ç1doğum lekesini taşıyordu.
tark edip arkasını döndüğünde genç bir kadın»*1
w

!?Cn ^,r S°y Eşisin," dedi lıavretlc.


% canına.
' U r 5 ' U 5 t' A
Ona söylemeye çalıyım ama beni duyanuu ı..« •
w

kad°N Şimdiye kadar gördüğü tüm ha-


biliyor musun? pvla»- ^
Hayaletin dudakları k ı p ı r d a m ı y o r d u 3m 3j ı c ( ^ r ^ !*
“*rdaOvi 8 °nÇ vc görünürde sağlıklıydı. O ıı-
^ 1,.n ^5‘dtğı gözyaşı ve vannı ay biçim li doğum
Eşi olm anın getirdiği yeteneği s a y e s i n d e on ı mı boğmuşlardı? *

27H

• , h jvalclı. Bm im «{in dedi. •rin m e z a r ı n d a n serbest bırakmış olma ihtimali gc
Tön” '!riisü bozulmaya başladı. zay.f bir h o lo g ^ an yaratığı çiftleştiriyor, farklı kadınlardan yeni bir
, Savdarolaşıyor. havada elektrik akımı gjb, Wt.
Nesil yarj0y° r olabi,irdİ
1tll“c '.. rtlk fısıltıdan bile zayıftı, Toni’nm görüntü. Tnn s ^ 'na-D ra8os un °& u bu amaî la dünyanın dört
diyordu, «s güçsüzlcşıyordu.
kösesinde Soy Eslerim kullanıyor olabilirdi.

et
SU kaybolur . di* ni duydu ve bu oııuıı içini urpen. b,T- « B iz le rd e n daha fazlasını öldürmesine izin verme
/kıııa D ylan 5 y
dl sjnkı ben de tehlikedeymişim gibi.”
Mıo’nun tüyleri diken diken oldu. “Gördüğünün, yanı

N
**" B izlerd en d ah a fazlasın ı ö l d ü r m e s i n e i z i n v c m ıe ..

duyduğunun bu olduğuna cnim m isin?"


-Evet."

si.
-Göster bana.” Odaya doğru bir adım attı. “ Bunu ken­
Annesinin odasından çıktığında Dylan’ın yüzü kireçgi­
d imgörmeliyim. I lala orada mı?
biydi.
Dylan kafasını salladı. “ H ayır, gitti. Hayaletler sis gibi.

te
“N e oldu? O iyi m i?" diye sordu R io , Dylan’ırı annesi-
nin ölümüne tek başına tanık olduğu düşüncesi yüreğim uzunsüre kalmıyorlar.”
“Ona diğerlerinin nerede olabileceklerini ya da onu ki­

Si
burktu. “Yoksa bir şey mi- "
minöldürdüğünü sordun m u?"
Dylan kafasını salladı. “ Hayır, annem iyi. Uyuyor.Amı
“Ne yazık ki o şekilde olmuyor. O nlar konuşabiliyorlar
başka bir şey oldu... A h , Tanrım , Rio." Sesini alçaltıp onu
koridorda bir köşeye çekti. “Az önce bir Soy Eşininwww.CepSitesi.Net
ama her neredelerse beni duyabildiklerini sanmıyorum.

letinı gördüm."
haj^ ep
Oencdim fakat işe yaramadı." Dylan uzunca bir süre ona
baktı. “Rio, sanırım tüm bu ziyaretlerde -çocukken ya­
“ Nerede?”
.C
ndığım ilk ziyaretten beri- ölen Soy Eşlerinin ruhlarını
“Annemin odasında. Kız b a rın a k ta kalan e vs iz le rd e n ^
soruyorum. Sadece kadınları, sağlıklı olması gereken genç
riydi, kısa bir süre önce ortadan k a y b o la n a kadaranu ^
Çınları gö rm en in hep tuhaf olduğunu düşünmüşümdür.
çok yakındı. Adı Tonı v c o- ” D ylan su su p kollarmı
w

ü,1‘nin çenesinin altındaki doğum lekesini görünce, her


fına doladı. “ Rio, bana öldürüldüğünü v c tc^ °
-zihnimde yerine oturdu. Rio, artık anlıyorum -bunu
söyledi. Onun gibi çok kızın olduğunu söyle i.
w

Eşi lekesini gösterdi vc benden kız kardeşlerim Hcpsı Soy EsiydL*


d*1* ^ ^ ‘ saÇkr»nın arasında gezdirip dişlerinin arasın-
meşine engel olmamı istedi.”
°nlar:»k L*r *cütl,r avurdu. “ Boston’ı arayıp bu konuda
w

Lanet... olsıın. . ( ^1*0^


Dylan öteki taraftan gelen uyarı hk -‘J ^ p rago$un ^ t ; vcrmc,,yın’ "
^başladı* ^ lnC ^>'^an kafasını salladı. Konuş-
R io ’n u n »çinc bir korku y e r l e ş t i . H e m e n a ^ f ınK^,nl
scsi t!triyordu. “ Rio korkuyorum .”
kötü oğlu vc tıp k ı birliğin korktuğu gibi a
281
Onu kendisine dofcru çekti, bunu taraf « n * * ,
« n oldu** k^dar kendisi ıçm de ne demek o ld u ^
,l,vxsrdtı -“K
Korknu-
o r u m a sGüvende
n ..— «olacaksın Ama
-.« » n . m bu
ı. _ _ ^ ^
, ______ r v J — 0
. m „ a Jd a
b . bırakam am D y la n . B e n im le b ır lib e v c r l c ^ .
k ı r ı l - i n u m » « s ı ı » . ! ^ v ı ı I I M C Y r r l „ . - 1

et
kCS û n n .ç a t t ı.‘Ama annem -'
-n ,a da vardım edebilirsem, ederim, dedi, »mkhıçk,

N
f o n d a n gizlemeyerek. 'Am a dnce semn güvende,

si.
^ " ^ S ’nvle ona yalvardı, en sonunda hafifçek i Y İR M İ S E K İZ İN C İ B Ö L Ü M
J ^ l a d ı - lV k â U R .0 . semnle geleceğim.

te
Boston’a dönerken Dylan’ı transa geçirmedi.
Rio.
'L i o s t a i SUVun önünde oturan N ikolai vc Kadc’nın proto­

Si
kolü Kızacak kadar aptal olduğunu una eden yan hakim­
linin rağmen, Dylan’a tüm kalbiyle güveniyordu. B irli­
ğin karargâhının yerini bilmesine izin vererek büyük bır
ep
w w w .k ita p ja www.CepSitesi.Net
kumar oynadığının farkındaydı, onunla 11e kadar süre -ve
nasıl bir şekilde- orada kalacağını bilmese de ona güveni­
yordu.
.C
Hatta güvenmekten de fazlası vardı, onu sevdiğine
emindi.
bu şaşırtıcı itirafı kendisine sakladı, çünkü Dylan’ın an-
w

7 ^ cw York’ta yalnız bıraktığı için ne kadar gergin


J l^unı görebiliyordu. Boston'a yaklaştıkça, kalp atış-
w

^ ln hızlandığını hissediyordu. Arka koltukta sessizce


* £ 7 * gözlerini karanlık pencerelerden hı/la ge-
w

^nind U*ani^ manzaraya dıkımş bir lıalde dinlenirken,


^ona 1 ^ ‘tıde yayılan kararsızlığı hissetmesi
tiradı 1.aracıI,g|yla bağlı olmasına gerek yoktu.
° ln* y ı istem iyordu.
o n a Wan> d u yg u » » " oWuğund»n Ş p h c i y*. Kj,icobır **'ırt * * ,crinin u*,nc ^ ^ k u n
R,o nun 1 ^ nl ırdın sonM, ondan h<ışlandığını b«iyw. ,na vurdu. “ Pekâlâ. Aşağıda görüşürüz dostum/'
ti» PcfC. ° , h o,saydl, hareket eden araçtan atlaV1pNnı ^ucaoVi toplantıya Dylan’ı da getireceğimi söyle
Yd». 'a k o kr m a k t. : hir isteğinin olmayacağım bili
o rk5ır,U 0 vc Nıko şaşkınlıkla Rıo’ya baktılar Rovcr’ın dışında
Nıko. Rovcr'ı yerleşen in kapılı araba y o lü ^ l! Kadc
ıp leşçil ru» alaycı bir şeyler söyleyip Rio aklını kaçır­

et
ken. “ 1ley.'' diye m ırıldandı. -| 1er şeyi yoluna koy“ ^ ,nl«gibi gülmeye ba§laaı.
tamam mı? İ ucan la yapılacak bir toplantıya bir sivil getirmek istı-
vo'sıin; dedi Niko. “Sana emrettiği gibi bu gece hafızası-

N
Dylan ona hafifçe gülümsedi ama gözleri üzıni
•Bana sarıl R io.w ndu [»'ilmeni beklediği hır sivil."
Rio ona sıkıca sarılıp dudaklarına şefkatli bir öpücük -Dylan hu gece bir şey gördü,” dedi Rio. “Sanırım bır-

si.
kondurdu. “ Kötü bir şey olmasına izin vermeyeceğim lıkbunu ondan duymalı.”
Sana söz veriyorum .” Nikolai uzunca bir süre düşündü. Sonra Rio’nun fikri­
nideğiştirmeyeceğini anlayınca, kafasını salladı. Nıko’nun

te
Böyle bir sözıı nasıl tutacağını bilmiyordu ama oıu
bakarken D ylan'ın gözlerindeki umut ışığını goruD(06İ kasvetli mavi gözlerindeki ışılndan, Dylan’ın Rio için ne
yapması gerekirse gereksin bu sözü yenne getirmenin ar­ bdar önemli olduğunu anladığım görebiliyordu. Anlıyor

Si
tık hayatının tek amacı olduğunu anladı. veçarpıkgülümsemesine bakılırsa onaylıyordu da.
S U V birliğin güvenli garajına doğru ilerledi. Rio araba “Lanet olsun dostum. Evet. Ona söylerim ."
hangarın içinde durunca, D ylan’ı bırakmak zorundur ep www.CepSitesi.Net
Nıko ve Kade birlikte yerleşkenin asansörüne giderken.
Rio ve Dylan Rovcr’daıı inip birkaç dakika arkalarından
maktan hiç hoşlanmadı.
“ Evim güzel evim ,” dedi Kadc kapısını açıp dişançı gittiler. Kİ ele asansöre binip yerin yüz elli metre aşağısın-
.C
<Udbirliğin karargâhına indiler.
karken.
Nıkolaı Ön koltuktan R ıo ’ya bir bakış attı. labirenti andıran güvenli koridorlarda yürürken patla­
gidiyoruz. Lucan vc diğerlerine birazdan geleceğim d ın aylar sonra ilk kez ininden çıkıp başıboş, evsiz ve
w

^l^sı?ca ^aşan bir hayvan gibi hissetmemek ona tuhaf


mcmızi ister m isin?”
Rio kafasını salladı. “ Evet, hemen peşinizden s
w

Bana on dakika verin.'* nnCl) için Ûylanüı l^ S*IK sa^,,Pt>vc bunu tek kelim elik özeti;
“Tamamdır.’’ N iko, D ylan’a baktı. D*11c’ j^ı^c- Bu ı
w

gerçekten çok üzgünüm. Bu çok zor olma ^ CçÖ,ic emi ° Ustanc 1K^asında gördüklerini anlatabile­
ceğim hiçbir şey yeterli olmaz, anlıya» ,Tl^ ^ j c ıc^ [‘ nden sordu ona koridorların arasında
“Anlıyorum ,” diye m ırıldandı Dylan- ^°kü anlatamayacaksan, senin yerine ben- "
cdcrmı N ikolai."

2H4
"I layır, sorun değil. Yırdım edebileceğim, da rleşkeye geri getirdiği için geçerli bir sebebi oha iyi
san yardım etmek istiyorum ." 1*ti,,öyor.
olur
Beyaz memıcr koridorda onu durdurdu, kard
onu bekledikleri teknik laboratuarın cam dm..-
Dvlan’ın Rio’nun kibar tavrı karşısında hissettiği hayal

et
uşakta değillerdi. *****
“ Dylan, bu gece bcııinı için yaptığın şey... B«,a^ U in birliği” liderinin ötkcyle bağırmasını duyduğun-
ııı vcm ıcıı. beni orada bırakıp arkana bakmadan gnnıc^ . hissetoS» korkunun yanında bir hiçti. Rio'nun koruma-

N
hakkın varken yanımda kalman... Bu gece aramudaoj, ihbyacı olduğunu düşünmek istemiyordu anu yüz­
her şeyin benim için öııenıı olduğunu bilmem istiyorum lerimle ciddi ifadeler, üzerlerinde dövüş kıyafetleri olan

si.
*bz vampir savaşçının bulunduğu toplantı odasına girer­
B e n ...”
Ona âşık olduğunu söylemek istiyordu ama bu kelime- kendini sırtında hissetmek, dizlerinin titremesine engel
lcri uzuıı bir süredir telaffuz etmemişti -şinıdi olduğupbı olantekşeydi.

te
içtenlikle ve dürüstçe söylemesi bir yana tekrar söyleyebi­ Dylankarşı karşıya olduğu tehlikeyi hızla inceledi; Koyu
leceğine lııç inanmamıştı. İtirafını yapamadı vc tuhafsoU renksaçlı Lucan’ın liderleri olduğu çok açıktı. Bugün daha

Si
sizlik aralarındaki uçurumu daha da genişletti. öncedeRio’yla birlikteydi, onu N cw York'a götürmesini,
“Sana... minnettarım,” dedi, ona bakarken kalbim dol­ annesini, patronunu ve arkadaşlarının hafızlanın silmesini
duran diğer duyguyu dile getirmeye k ıra r vererek. ‘Bu emretmişti.
ep
gece benim ıçııı yaptıklarının karşılığını sana n^ştl www.CepSitesi.Net
ödefp j Altı bilgisayarın ve çok sayıda monitörün bulunduğu
etkileyici komuta merkezinde Lııcan’ın yanında, sarı saç-
bilmiyorum.”
Onu dinlerken D ylaıı'ın g ö z le rin d e k i ışığın bir kısmı lin tepesinde baş kaldırmış gibi dik dik duran bir Soylu
.C
söndü. “Sence bana geri ödemeni ister miyim? •kcğı vurdı. Açık mavi camlı, ince, dikdörtgen güneş göz-
katasım salladı. “Önemi yok’. Bana hiçbir şey borçlu do, üğönün üzerinden Dylan’a baktı. Boyu en az bir doksan
diğerlen gibi zinde ve kaslı bir vücuda sahip olmasına
sin Rio.”
w

Rio başka hır şey söylemeye yeltendi; onun K11^ ^ ^'kn-karşısında toplanmış tüm savaşçılar .ırasında en az
lama geldiğim açıklamaya çalıştığı zayii bir çaba> kutucu görünen oydu.
w

Dylan çoktan yürümeye başlamıştı bile. ıriMn- H erini dl>c Rio onu gruba takduıı etti.
“Lanet olsun.” diye homurdanıp elim saçlar*1' kadar Jıc ııı’dekı mağarada vc Dylan’ın
t^m.* oloğraflar hakkında olanları bildiğinize cnıi-
w

da gezdirdi. jdaLı**0*
Birkaç adım sonra koridorda onayetiştiği sl
gür sesi teknik laboratuarın c.ıın duvarından ^ ^cK'1' ^ lstcdığın,ari111 *î°^ Mlndc birleştirdi. “ Benim asıl bil-
"Onu d a y a n ın d a getiriyor d.ı ne deim • m sana verilen görevi yerine getirme-

*

dığin vc onu tekrar buraya getirdiğin. Soy i?§i 0, , J. ve kardeşlerine lııt.ıp ederken ona ^clkatlr ba k ın a -
o bır sivil Rio. Lanet olası medya bağlantı|arı° . ^ ^ ^ e d e b iliy o rd u .
vil." ' ;mbi'si. -Hepiniz Dybnı’»» o dağdaki gizli mağarayı keşfettiğin,
“Artık değil," diye karşı çıktı Dylan, Rio onu slv unüZ a,na bunun nasıl olduğunu bilmiyorsunuz "
temizledi. “Yolu ona Eva gösterdi.”
zorunda kalmadan kendi adına konuşmaya

et
ya bağlantılarım sona erdi. Sona ermemiş olsayd, b j|^ ‘ R'°()dada h a yret dolu bır mırıldanma duyuldu, hatta açık
br p u an lık bile denebilirdi. Ama hepsinin sesim bastı­
eliğini hiçbir şeyi kasıtlı olarak dış dünyaya aktarmam

N
ma güvenebilirsiniz. Keşke o fotoğrafları hic cckm,".*. ktı Lucan °^ u‘
. • 1 1 r-- . Mn c >nlŞ,0 “Şimdi de bize o hain kaltakla bir tür bağı olduğunu mu
yazıyı lııç yazmamış olsaydım. Sızı tehlikeye attığım IÇII
ylüyorsun? Eva bir sene önce ölmüşken bu nasıl müm­

si.
gerçekten çok üzgünüm.”
Ona inanıyorlarsa bile, hiçbiri bunu belli etmedi. Bir­ künolabilir?”
“Dylan dağda Eva'nııı hayaletini görmüş,” dedi Rio.
liğin geri kalanı, suçluyu değerlendiren bir jiiri gibi otur­
“Dylan’ın özel yeteneği bu, ölüleri görmek vc duymak,

te
dukları geniş konferans masasından ona bakıyordu. Niko
grçona görünmüş ve onu bana, mağaraya getirmiş:
ve Kadc de oradaydı, kel vc omuzlan ulusal futbol (igu^;;
Dylan savaşçıların bu haberi sindirmesini bekledi.
deki cn iri yarı defans oyuncusundan bile daha genişolan

Si
Odada kimsenin Eva’nııı dostu olmadığını görebiliyordu.
siyahı bir savaşçının yanında oturuyorlardı. Ama adam
Rio’ya vc ihanetiyle her birine yaptıkları düşünüldüğünde
tehlikeli görünüyorsa, masada onun tam karşısındaoturan
kişi çok dalıa göz korkutucu görünüyordu. Omuzlanın www.CepSitesi.Net
ep y
bulüç de şaşırtıcı değildi.
“Dylan bu gece başka bir ölü kadın gördü." dedi Rio
varan koyu renk saçları vc kurnaz yeşil gözleriyle, savaşçı
"Dalıa doğrusu, başka bir Soy Eşi. Bu kez. hayalet, an­
her şeyi görmüş geçirmiş gibi görünüyordu.
.C
Gözlerini kısarak dikkatle Dylaıvı iz led i, odadaki diğc- nesininhastane odasında ona göründü. Ö lü kız, ona sanı-

iki erkek gibi -kendini beğenmiş görünen bir savaşçı b>r n,nhepinizin duymak isteyeceği bır şey söylemiş "
^ h ıı a dönüp açıklamaya kendisi devam etmesi için
çift kavisli bıçağı biliyordu, asker görünümlü kısasaçl' ^
w

işaret etti. Ciddi yüzlere bakarak Toni’nin ruhu-


ğerı ise belirgin çenesi ve elmacık kemikleriyle, cid
n° ,la söylediklerini öteki Taraf taıı gelen uyarının işe
^ gömere sampt,. • y^Bılcccğıııi düşünerek kelimesi kelimesine dikkatle
w

^ d ik eli s.ıv ' r U2,anna Dövüş eğitimi dımf nlaraaktardı.


kt-„d,VII„ J j rm ^ ıs ın d a tek b.ı.5ıııa dcğilınif C*
yaların kk°luı’*rnasım bitirirken. “ Tanrım." dedi bıigısa-
w

^estcklıi/ |Vl ^,SScll,rvn h afifbir sarılmaydı.K‘l)° nl1


«ftnp^ d)'nda duraıı savaşçı. Rarmaklarıııı başında gez-
Ona " >Lİkl d c <>d^ , k . t e k d o stu o yd u
■M'vctııyofdı, Dylan bu güveni vü cu d u n u n »ok- duran sarı saçlarını daha çok karıştırdı. “ Rio

2»)
I
geçen gün bana, birinin yeni bir İlk Nesil vanıpj Gideon, “ ts üzcrindcyım," diye yanıtlayıp birkaç
yom» yaratma ihtimalinden bahsetmemiş m iyd in !^ 31" rda aynı anda aramaya başladı.
Rio kafasını salladı vc yüzündeki ciddi ifadc iv ^Tüplanu masasındaki, bir macera filminden fırlamış
tüylerini ürpertti. “ Kadim vampir başarılı bir >cldJd^nö1 u görünen savaşçı konuşmaya başladı. “ Mucize sayılmaz
kuşundan uyandınldıysa, üremediğinden ya da bun° ^ abirimdekıler bu gece bir toplantı yapmayı kabul «ti.

et
lanmadığmdan nasıl emin olabiliriz ki?” Müdür Starkn’a ölü Soy Eşinden gelen haberi iletmemi
«ter m isinizi
Dylan onların konuşmalarını dinlerken, son h

N
Lucan bir süre bu fikri düşündükten sonra hafifçe kafa-
gündür -adımını o mağaraya attığından beri- üzerinde
salladı. “Şim dilik bu gizli kalsın Chase. I ienüz ııc ara­
düşünüp durduğu bulmacanın parçalan zihninde yerine
dığımızdan emin değiliz, ayrıca kalan birkaç İlk NesiVin

si.
oturdu. Kapağı açık olan gizli yeraltı m ezarı. Duvarlarch-
suikast hedefinde olduğunu düşündüğümüzü söyleyerek
kı tuhaf, dünya dışı semboller. Asıl sakini gitmiş olmasını
birimin planlarını yeterince bozmuş olacağız.”
rağmen, karanlık mağaraya sinen kötülük hissi...
Chase ona katılırcasına kafasını salladı.

te
Rio'nun ona dolaylı olarak söylediği gibi mağara bir
Grup kendi arasında konuşmaya başlarken Lucan, Rio
uyku odasıydı.
vc Dylan’la yalnız konuşmak için yanlarına gitti.

Si
Ve içinde uyuyan tehlikeli yaratık şimdi bir yerlerde
“Bizi bilgilendirdiğin için teşekkür ederim.” dedi Lu­
serbestti.
can, Dylan’a. “ Her ne kadar değerli olsa da bu yerleşkc bir
Ürüyordu.
Öldürüyordu. www.CepSitesi.Net
ep sivile uygun bir yer değil.” R io ’ya baktı, gümüşi gözleriyle
onuiyice süzdü. “Ona bir tercih sunuldu ve kararını verdi.
T a n rı aşkına.
Kalmasına izin veremeyeceğimizi biliyorsun. Sivil olarak
Masanın diğer tarafından Nikolai kaşlarını çatarak kalamaz.”
.C
Rıo'ya baktı. “O uzaylı vahşilerden sonuncusunun btbu
Evet." dedi Rio. “ Bunu biliyorum ."
yapma işine geri döndüğü düşünülürse, asıl soru, burnu
Lucan bekledi, Dylan ve Rio'nun arasında bir şeyler
ne kadar zamandır devam ettiği?” ^>
r
w

j^Çtığim hissetmiş olmalıydı. Boğazını temizledi. “Eğer


"Ve kaç Soy Eşiyle,” diye ekledi Lucan c't^ ,^et)V y.n- 'u söylemek istediğin bir şey varsa dostum ...”
gerçekten Soy Eşlenilin alıkoyulup bir yerde tutu
w

da i 0 SCSS*Z^'^ buna cevap verm iş olsa da Dylan farkııı-


»a ve bazı durumlarda öldürüldüklerine dair b«^ ^
^ nt‘Eesinî tuttu. R io’nun ne söylemesini bek­
varsa, bunun nereye gidebileceğini düşümuc
li^,, oîd * *^orc*u: Lucan’ın kuralına meydan okumaya
w

iniyorum. Gideon, barınak kayıtlanın koııtro <


■ ^ ^
duKınürstwlnU mU’ ^cn onun hakkında ne
sene içinde kaybolan Soy Eşleriyle ılgdı b °r
&Ulç ü^insün onu sevdiğini ve onu yanında tut-
olup olmadığına b a k m a k ister inisin? Km mücadele edeceğini m ı’

2% 291
Ama hu tür hır şey söylemedi.
"Puııtc'yle konuşmalıyım,” dedi Rio. “Ve Tes M
O ıu sormanı gereken önemli hır şey var." C^
Lucan gözlerini kısarak söylediklerini değerlendi
“Senden ne beklediğimi biliyorsun Rio. Herhangi bir

et
değişirse, bana haber ver.”
"Elbette," dedi Rio.

N
Lucan dönüp ( îideon’un yanına giderken, Rio Dylan,,,
çenesini kaldırdı. “ Sana annene yardım edeceğime dair m»z

si.
v e r m i ş t i m , ” diye ona hatırlattı. Kafasını sallayınca devanı
Y İR M İ D O K U Z U N C U B O L U M
etti. “ Bunun mümkün olup olmadığını bilmiyorum ama
ikimiz hakkında konuşmadan önce bu sorunun cevaplan­

te
ması gerekiyor. Ailenin yanında olmayı isterken, yanımda
Rio dairesine kısa bir süre sonra döndüğünde oda ses­
kalmanı istcyemcycccğiıni biliyorum . Senderi feyle biö
sizdi. Bir süre önce ona yiyecek hır şeyler getiren vc ona

Si
şey isteyemem.”
arkadaşlık edcıı Soy Eşlerinin kokularını alabiliyordu ama
Dylan göğsünde bir umut hissetti. “Yoksa... seninle
onuboş odalardan yatak odasına götüren Dylan ın ardıç vc
kalmamı mı istiyorsun?” ı .
www.CepSitesi.Net
ep
Yanağım okşayıp saçını kulağınıJı‘iVkiSnÂ'iİtİ.Tanrım.
bal [kokuşuydu. Banyodan duşun sesi geliyordu, b u h a rın
vc sıcak suyun güzel vücudunu sardığını hayal etmesi çok
elbette buıııı çok istiyorum Dylan.”
sürmedi.
Rio başını eğip onu tüm savaşçıların karşısında öptü.
.C
Kısa ama çok tatlıydı. G eri çekildiğinde, Dylan birliğin Aralık kapıya doğru yaklaşınca gerçeğin hayal ettiğin­
dençok daha iyi olduğunu gördü.
gözlerini -her ikisinin de- üzerinde hissetti. Ama
meşine neden olan Rio’nun gözleriydi. Bıtkıı ve şc Dylan çift başlıklı duşun altında duruyordu; clleım ı
w

parlıyorlardı, amber rengi kocaman irisleri ışıldıy«fj* fayansların üzerine koymuş, zarif bir şekilde kavis verdi-
“ Seni daireme götürmeme izin ver ve bit ş<-, Â artına su damlaları düşüyordu. Başını geriye atmıştı.
w

kz " i kapalıydı. Islanınca koyu bir bakır rengini alaıı ateş


Dante ve Tess’le konuşmalıyım, fazla sürmez.
Şampuanı durularken ıslak bir ipek gibi ona
Yuyordu.
w

. sırtından aşağı... bacaklarının arasına.


do*ru ak,y°rdu-
an,u Y-dadı, aniden ağzı kurumuştu. Azı dış-
terinin uzadığını ve bu kadına karşı duyduğu a |,i- cy d e n SA" ' ' ------------------------------------- '» a o rıc ıe y i ı t
dcıı erkekliğinin zonkladığını hissetti. ^ ' yÜ2ii»ı- Dlanl|y °rmu§ ona bakarkcn’ kendinden şü p h e
Onu istiyordu. Islaklığı ve sıcaklığım altında • t l V zordu.
vc daha fazla bekleyebileceğini sanmıyordu. ' lst,yordu Botla»1 v c ç o r a p l a r ı n d a n kurtuldu, sonra tişörtünü, p a n -
Ses çıkarmış olm alıydı, çünkü D ylan aniden . u n u n u v c iç ç a m a ş ı r ı n ı çıkardı. Karşısında ç ı r ı l ç ı p l a k v c

et
° n a m e n e r e k t e o l m u ş b i r halde duruyordu, (Jcrma^lijleri
aşağı indirip ona doğru döndü. Gözlerini açtı, sonrT *'
t u tk u su n 0 g ö s t e r e n renklerle parlıyordu. Ellerini iki y a ­
mm diğer tarafından suyun altında onunla birlikte çı

N
nında y u m r u k y a p t ı ve Dylan’ın ona iyice bakmasına izin
olmasını istemesine neden olan yavaş ve baştan çıkarıcı bir
şekilde ona gülümsedi. dİ j ü r a r a ı ı g ö z l e r i m a ş a ğ ı y a uıdırıp yavaşça üzerinde
e z d ir d i ğ i o i l k b i r k a ç dakika dayanılmazdı.

si.
Ama küçük bir kilisenin karanlık odasında sevişmekle
Ne g ö rd ü ğ ü n ü b iliyo rd u . Lanet olsun, bunu kendisi
sarı ışığın alanda yüz yüze kaçacak h iç b ir yerinin olmadığı
bile g ö r e b i l i y o r d u : G ö vd esi berbat bir haldeydi, derisinin
bir yerde sevişmek farklıydı. Dylan o ı ı ı ı tüm çıplaklığıy­

te
bazı y e r le r i p a r la k ve g e r g in , etin in birkaç kat altında hâlâ
la görecekti - birkaç saat önce karanlıkta seviştikleri sırada
şarapnel p a r ç a l a r ı n ı t a ş ı d ı ğ ı ye rler ise pürüzlüyd ü. Vc daha
görmediği tüm yaralarını görecekti.
aşağıda ise, s o l k a l ç a s ı b o y u n c a u zan an kalın kırm ızı bir

Si
Utancından tavandaki g ö m m e la m b a la rı söndürmek is­
yara izi t a ş ı y o r d u , b u y a r ık n ered eyse bacağının kopmasına
tedi. Yukarı doğru sıkıntılı bir bakış a ttı am a D ylan’ın sesi
neden o la c a k t ı.
düşüncesini böldü. I ., r
•‘R io ... bana kani.”
ep
W W W .k lt a p > www.CepSitesi.Net
D y l a n a r t ı k tü m ç i r k i n l i ğ i m g ö r e b iliy o r d u .

B a k ış la r ın ı k a ç ı r m a s ı n ı b e k l e d i .
Tanrılar aşkına, kısık sesli daveti tü m d ü ş ü n c e le r in i böl­
Y ü z ü n d e o n a a c ıd ığ ın ı g ö s t e r e n b i r ifa d e g ö r m e y i b e k -
mek için yeterliydi... kıyafetlerini çıkarıp ondan istedik1»1
.C
kdi, t i k s i n d i ğ i m g ö r m e k t e n k o r k u y o r d u .
yerine getirmesi hariç.
D y la n , “ R i o , " d i y e b o ğ u k b i r s e s l e m ı r ı l d a n d ı .
Duş kapısının camından onunla göz göze geldi, gv-
^•»vaşça b a şın ı k a l d ı r ı p g ö z l e r i n e b a k t ı . G ö z l e r i n i n r e n -
kapakları ağırlaştı, irisleri amber rengine b ü rü n ü rk e n ,
w

f 1 ^ 'cc k a r a n l ı ğ ı n d a k i b i r o r m a n a b e n z i y o r d u , e t r a f ı n ı g ü r
bebekleri incecik siyah bir çizgi halini aldı.
^ ‘P ik le r in in s a r d ı ğ ı g ö z b e b e k l e r i g e n i ş l e m i ş t i . O n a a c ı -
“Yanımda olmam istiyorum ," d e d i D y la n . B >■
» ^
w

■ fdu, gözlerinde karanlık vc kadınsı bir tutkudan baş-


ondan ayırmadan avucunu düz k a r n ın d a n dolgun ^ b |r^ y yoktu.
lerine doğru çıkardı. “ Buraya g e l .. - e lle rin i ü ^ I!I
w

, * * * b,r rahatlama hissettiği için başını geriye a tı


setmek istiyorum. Tüm vücudumda.
^öızca ^ ailU D ybn ,n Jra ^dığı dudakları vc ah
Yiice... Tanrı. n Jık i^ '
R io’nun çenesi ö ylesin e sert bir şekilde M a Dylan J 11SÜ?Cn aÇ scsim kesti.
$un cam kapısını açtı “ Buraya gel,” diye
ri paramparça olabilirdi. İstediği t e k kadın -h 3^

295
, dudaklannda inanm az derecede çckıc, bir d e d i b o ğ u k b i r s e s le , b o ğ a z ı k a s ılıy o rd u v e b u l
rede' 1 -Hemen buraya gel.
DyUıı'm dudaklarını vücudunda hissetme» i ?
U im > c l l K ^ r i p s ıc a ksuyun altında o n a katıldı. cd.j^Setkatü
* hediyesi -o tatlı, kabullenin öpücüğü- uzun
S ıru a ra k ^ ^ * ^ m ınldanan Dylan, kollarınıona M d»* » .. I t r - n e l ı A i e . » l . J ----1—
ö n c e öldüğünü sandığı çok denn vc unutulmuş bit
-Köyler
dolayıp uzun *-ave
u ısla* öpücük vcm ıck için onu kendi- " " ’,n dokunduğu içmdi. “ Dylan... sen... Tanrım.'sen

et
ıkus»113
'' T-.,n en inanılmaz kadınsın. C id d iy im .
sine doğru <ckt’'
Kollarında ve harika kıvrım larının arasında kendini UrOna k o c a m a n bir gülümsemeyle baktı. “Sıkı dur, çün­
— ■'«-uuın iyi

N
hissediyordu. Rio onu sıkıca tutup parmaklarını ıslak. kühenüz yeni başladım.
lamım arasına geçirdi, boynunda atan nabzını bileği Ö n ü n d e k i fayansların üzerinde diz çöken Dylan. ka­
nın
üzerinde hissedebiliyordu. darını ve kalçalarını öptü, omuzlarından aşağı akan su

si.
“Tadına bakmak istiyorum .” dedi, dudaklarından kopup damlalarını yuttu. Ağzı organına her yaklaştığında erkeklı-
vavaşça boynunu ve omzunu öptii. Aşağıya doğru inmeye çr,daha da sertleşiyordu. Uzanıp onu küçük ve ıslak elleri­

te
devam etti, diliyle göğsündeki kaslı bölümlere tc göğüs ne alınca, kendini kaybedeceğini sandı.
uçlarına indi. “ Çok tatlısın Rio. Seni yiyebilinm.”L lO S L ^ “Nasıl hissediyorsun?" diye sordu Dylan onu tepeden
tırnağa okşarken, gözlerindeki hınzır bakışları ona nasıl

Si
Dudaklarını göğüs kafesine indirip bu sırada küçükısı­
rıklar aldı. Yaralı sol tarafına vardığında öpücükleri önceki hissettiğini çok iyi bildiğini söylüyordu.
kadar oyunbaz değildi. Bu iyi bir şeydi, çünkü böylesine yavaş vc ritmik bır
Rio nefesini tuttu. “Yapına,*’ dedi boğuk bit sestewww.CepSitesi.Net
epPLköbjv> ^ şekilde ona ilgi gösterirken Rio konuşabileceğini sanmı­
■unç ızknne
yaklaştığını d ü şü n ü n ce içini tuhaf bir panik yordu.
Ve sanki bu yeterince iyi değilmiş gibi. Dylan’ın dili de
duygusu sardı. Sorgulam asına ona bakınca, R io utancındır,
.C
o mek istedi. “Sorun d e ğ il. Y ap m ak zorunda d efsin ..: partiye katıldı. D ilini erkekliği üzerinde gezdirip, dudakla­
Burana dokunduğumda canın yanıyor mu?” diye sor­ rını aletinin başının etrafına sardı ve onu ağzına aldı.
du parmaklarını yavaşça ve d ikkatle mahvolan densinin Rio boğıık bir sesle inledi, çünkü elinden ancak bu gc-
w

liyordu. Dilini penisinin altında hissedince ıırperdi. ağzı


uzennde gezdirirken. “Canın yanıyor mu Rio?”
uzcr,nde yukarı ve aşağıya g id ip gelerek omurgasının al-
Hafifçe kafasını sallamayı başardı.
w

C a n ı acımıyordu. Hasarlı sinir uçlarının ve yaraların»! t.Ulda binken baskıyı daha da artırıyordu. B ir an önce o n u

burm azsa...
üzerinden hissettiği kadarıyla harikaydı.
w

Ahh, onun dokunuşunu hissetmek m u h t e ş e m d i. d e hlnltıy,a D y la n ’ı yukarı kaldırdı. “ Sıra ben-


“ Beki ya bu acıtıyor m u?” diye sordu D y la n ve en çirkin Onu VC ^lr dün yaya ait bir sesle.
yanına çok lıa fıf ve şefkatli bir öpücük kondurdu. N# bj,- ^7' a,lslara doğru itip, aynen onun üzerinde uygu-
k ‘ yavaş bir işkenceyle onu öperken Dylan nefesi-
hissediyorsun R io?”

296
1 297
m mm». Dudaklarını boynundan kalp at^|arir
pytan hoş bir gülümsemeyle isteğini yerine getirdi
dilinde hissettiği göğüslerinin arasına mdirdi K
l^ ia çıp fayansların üzerine koydu ve güzel sırtını (ma
pembe g ö ğ ü s uçlarını öptü, sadece dişlerinin
dü. R »° kusursuz tenim okşadı, parmaklarının yu-
nine dokunup aşağıya, kam ının altına ve sonra
NjrUk kalçalanmn arasından içine girmelerine izin verdi
hoş kıvrım ına doğru hareket etti. Çasm,n
Bataklarını aralayıp erkekliği tenine dokunurken nefesini

et
“ Sen de çok tatlısın," dedi ona kaim bir sesle ve
tamamen uzayan azı dişlerim göstererek. Dylan ,n ^ * tunu.
“Seni burada ilk gördüğümde yapmayı istediğim şey

N
kocaman oldu ama korkudan değil. Katasım eğip ^
buydu Dylan."
lannın arasını emmeye başlayınca aniden içini çektAm Evet." diye fısıldadı Dylan, bu şekilde onu okşarken

si.
duydu. “ H in im ; diye m ırıldandı kremsi tenine doğru
diriyordu.
“Çok ama çok tadı." İçine doğru hamle yaptı vc rahminin sıcak duvarlarının
Dudaklarını teninde hisseder hissetmez haykırdı sertliğini tamamen sardığını hissetti. Geri çekildi, hissettiği

te
Dylan. sonra dili hassas katlarının arasında ilerlerken yavaı muhteşem duyguyla ürpcrdı. Bu şekilde uzun süre daya-
vc ihtiraslı bir şekilde inledi. Rio acımasızdı, onakfc}&[u{ nımayacaktı. Dayaııamaması umurunda değildi. Dylan'ın

Si
zevkle bağırmasını istiyordu. Yumuşak kalçalarının arısını sıcaklığının içinde kendini kaybetmeye, sahip olduğu her
gömüldü, saçlarından tutup onu kendisine doğru tumusı şeyle ona teslim olmaya ihtiyacı vardı, çünkü birlikte ge­
hoşuna gitti, doyuma ulaşması için onu okşarken titriyor- çirdikleri sürenin geçici olduğunu biliyordu.
du. " W W W www.CepSitesi.Net
ep
.k lt a g JT 0 burada kalırken. Dylan yakında kendi dünyasına dü­
“Aman Tanrım ," diye fısıldadı Dylan kesik kesiksoluya­ şecekti.
rak. “Ah. R io ... evet..." Rio kollanın D ylan'ın vücuduna doladı, orgazmı onu
.C
Tekrar ismini söyledi, herkesin ona hitap ettiği lakabın geçirirken onu kendisine olabildiğince yakın tuttu,
değil, gerçek ism ini. Dudaklarına y a k ı ş a n ismini, boyuma ulaşırken haykırdı,
onu ele geçirirken ism ini haykırdı, bu Rio nun duya fi
w

bittikten sonra hile, D ylan't yanında tutamayacağını bi-


en güzel şeydi. °°u sıkıca sarmaya devam em.
Rio onu tutmak istedi ama g e r e k s in im i ço ^^
w

Boşalmak üzereydi vc yaşamak için nefes alnıa>*


duyduğu ihtiyaç gibi içinde olmak
w

Kalktı ve ıslak saçlarını yüzünden itti. *


dedi boğuk bir sesle. “ Ellerin i fayansları0
kalçanı dışarı doğru çıkar, buraya geldiğ*01 "
gibi.*

299
O T U Z U N C U B Ö L Ü M

et
N
D yla n , R i o o n u y a u 6 , , l a g ö t ü r d ü ğ ü n d e n h u yana n e
t,dar z a m a n ı n g e ç t i ğ i n d e n e m i n d e ğ i l d i . B ir b i r le r in i h a v ­

si.
luyla k u m l a d ı k t a n s o n r a t e k r a r s e v i ş m i ş l e r d i , sanki h er
anını h a f ı z a l a r ı n a k a z ı m a k i s t i y o r l a r m ı ş g i b i b u k e z daha

yavaştı.

te
H er n e k a d a r b u n u d ü ş ü n m e k i s t e m e s e d e D y l a n , b u ­
Si
rada R io ile d a h a fa z la k a la m a y a c a ğ ın ı b iliy o rd u . N e w

York'ti a k m a k t a o l a n b i r h a y a t ı v a r d ı , ü s t e l i k o n a ih tiya cı
ep
www.CepSitesi.Net
olduğu sıra d a a n n e s i n i n y a n ı n d a o l a m a m a s ı D v l a n ' ı ü z ü -

yordu.
.C

Ama b u ş e k i ld e R i o ’ n u n k o l l a r ı n d a o l m a k h arik ayd ı.

Yanağını ç ı p l a k g ö ğ s ü n e d a y a y a n D y l a n . y u m u ş a k te ­

okşadı ve za rifçe d a l g a l a n a n derrnaglifl e r i n d e n b i r i n i n


w

nini

,2Ini sürdü, işaretleri b u ğ d a y t e n i n d e n b i r t o n d a h a k o y u y -


w

ama d o k u n u rk en k a r ı ş ı k d e s e n l e r e r e n k d o l m a y a baş-
^ ^ r i k o ld u ğ u n u g ö s te r d iğ in i ö ğ r e n d iğ i bir kızarıklık
w

oluştu.

Tahrik o ld u ğ u n u g ö s te r e n b ir başka işaret ise sertçe kar-


‘ na A s t ı r ı y o r d u .

30Î
-Bunu yapmaya devam edersen, bu ym ku
ulayacaksın.” derken Dylan kaim sesinin titr •” ^ Çl^- planlarını gerçekleştirmene engel <>l;ın blr Umm
dm
ğın&hiasetti. c§,mi*y*u. [IlUt»$sJ —
olm ahs,n -

“ Bu yataktan çıkmak istediğimden emin dc«|- Acı kahkahası boğazına takıldı. “Cesa •
için ilk önce erteledim. Sonra baş ağ n la r,m v"k ,>ln,lad,w
kargılık verdi. Ona baktı, R io ’nun gözleri kapah rT’ ^
nmyeniden başladı, o kadar kötüydü k. ,u " y^’nl,kU-

et
ve oldukça yetenekli dudaklarında tatmin oldıf* ' ^
teren bir gülümseme vardı. “ I liç bu kadar mutlu oldıT' sandım” '
“B a y g ın lık la r ın , dün gece nehrin kenarında olduğu gibi

N
mu hatırlamıyorum Rio. Bu şekilde seninle birlikte
rni?
rüya gibi. B ir ara uyanmak zorunda olduğumu biliy0nun
Evet. Çok şiddetli olabiliyorlar. O sıralar beslenmiyor­
ama uyanmak istem iyorum .”

si.
dum, o nedenle açlık durumu daha da eğlenceli hale getir­
Gözlerini açtı v c Dylan k o y u top az bakışlarının sıcak­ di. Bir noktada, zaman kavramım yitirdim. "
lığının tadını çıkardı. “A r a m ız d a o la n la r ... çok beklenme­ "Sonra ben geldim.”

te
dikti Dylan. S e n o dağdaki m a ğ a ra ya a d ım ın ı atana kadar, Gülümsedi. “ Sonra sen geldin.” Elin i kaldırıp avucu­
hayatımın bittiğini sanıyordum. B it tiğ in i biliyordum ,çim- I nu. sonra da bileğindeki nabzının attığı yen öptü. “Çok
kiı hayatımı sona erdirmeye h a z ırd ım . 1Ie m de o gece.

Si
beklenmediktin Dylan. Bana lııç bilmediğim bir mutluluk
“ Rio,” diye fısıldadı, bu düşünce y ü re ğ in i burktu. getirdin.”
“ Birlik gizli mağarayı Şubat ayında keşfettiğinde, Niko­ “Hiç mi? Daha önce... Eva’yla birlikteyken bile mi?”
lai bana bir kutu patlayıcı bıraktı. Hepsi Boston’aep www.CepSitesi.Net
Dylan kendisini onunla kıyaslamaktan nefret ediyordu
fakat ben gericie kaldını. H iç kimsenin bulamaması içuı «na gerçekten de cevabı bilmeyi istiyordu. Rio bir süre
mağaranın ağzını kapatmam gerekiyordu. Kapatacağım* sessiz kalınca, umutsuzluğa kapıldı. “Özür dilerim. Bana
.C
söz vermiş ve N iko ’ya görevimi bitirdikten sonra hır siirc söylemek zorunda değilsin. Bunu senin için tuhat bir hale
ligine Ispanya’ya gideceğimi söylemiştim. 1lafdçt mib getirmek istememiştim.”
ni verdi. “ O dağdan ayrılmaya niyetim yoktu, lekppr kafasını sallayıp kaşlarını çattı. “Eva ihtiraslı vc işvelıy-
w

gereken C-4’ii yerleştirip içeriden patlatmaktı... ^ . ^ S&scl bir kadındı. O n ıı gören lıer erkek -Soylu ya da
“ Kendini oraya mı kapatacaktın?” diye sor ı ^ ^ ^ an- ()I1U isterdi. Beni fark etm iş olm asına şaşırmıştım,
w

dehşetle. “Tanrım, Rio. Bu ölmek için çok 'ız,ın sr! T C§lm ü^lnak1 istediğini söylediğinde ise daha çok
kunç b i r yöntem olurdu.” ckikfcV1' d - k ö z ü n e kestirdiği her şeyde old u ğu gibi peşime
w

Om uzlarını silkti. “ U m u r u m d a değildi- ^ UIIl.‘ E\a katıldıktan sonra aram ıza bir soğukluk girdi.
şamaktansa ölmenin d a h a iy i o la c a ğ ın ı d ü ş 'in ora(jjv- l)v| ^ u*nıj,n^an hoşlanmıyordu.”
“Ama ben mağarayı b u l d u ğ u m d a birkaç b,r ^kan>,1UtlU^CCİ1' duydukları onu hiç de hoş olmayan
nÇhğa itti v c önceden sevdiği kadın hakkında onu

302
konuşmaya zorlayarak btı hisse kendi sebep 0u
pişmanlık duydu. * K* yar*»* •«* * * * “ *eftf h’r * * p J Ü S İ
^ prp* bir « * . om, l«n d „,n . 4 ^ ç rt* ^ ^
-Eva’yla olan felaketten sonra, başka bir kadına * ı
düşünmüyordum. Ama sen. l>yian..." S a ç ın ın b ır^ ^ * % g , jeyden çok. mutlu olman, .vrvonm,.- ^
nı tutup ıpcksı dalgası parmasına dolanırken a ltın im ^ ^ nunkünd, Bk>. “Aılen,n -ann<m,n-«0Ktmm « m
mm ışığı ukıp «ti* " S c n atcî gibisin. Sana dokunduğu'^

et
öoetnli olduğunu biliyorum. Onunla b,rl*ie obnay,
alev alıyorum. Sem öpünce daha fazlasını istiyorum Be- jj^^ını de biliyorum ."
yakıp kül ediyorsun, senden önce hiçbir kadın bani 1**. •Evet" diye fısıldadı Dytan Kollarının arasından ç».

N
lan hissettirmedi vc hissettirmeyecek." cp gözlerine baktı. “Şu anda onu yalnız bırakamam Rio
Doğrulup elleriyle yüzünü tutarak onu öptü. Gen ç«. 3anu... y a p a m a m . "

si.
kıldığindc. onun için ne kadar şey ifade eniğini söyleme, Kafasını salladı. “ Biliyorum . Onun yanında olmaya
sınc engel olamadı. “ Sem seviyorum Rio. Bunu yübdt ır.avion olduğunu anlıyorum Dylan Ama benci! yanım
sesle dile getirmek beni çok korkutuyor ama seviyorum ■mburaya ait olduğuna ikna etmeyi istiyor. Bana kanınla

te
Seni seviyorum." *1 * I |^l*İİi olduğun eşme."
“Ah. Tanrım," diye sertçe fısıldadı Rio. “ Dylan rriiıte aı Kulağa hoş geliyordu. R io’nun damarından beslenme­

Si
şından ben sana aşığım. Beni bu halimle nasıl sevebıki®- sinin nc kadar inanılmaz olduğunu çok net bir çekikle ha-
nı anlam ıyorum ..." ■Hıyordu. Bunu ona karşı hissettiği sevgi kalbinden taşar­
“Bu halinle," dedi Dylan şaşkınlıkla
ep
sallayarak, “bana bakış tarzın, bana d o k u n ü î
www.CepSitesi.Net
kenyine yapmak istiyordu.
W kalamazdı.
sevmem' Sana bunu tekrar sormayacağım Dylan. Ama istediğim
Ona karşı sahip olduğu tüm duygularla onu okştf-
.C
gym bu olduğunu bilmeni istiyorum, her zaman seninle
parmaklannı görmekten asla sıkılmayacağı yakışıklı •İmak."
nün sol tarafındaki pürüzlü yüzeyde gezdirdi. M ü tli kelimelerinin üzerine içini bir mutluluk kapla-
w

Yaralarını anık fark etmiyordu. K o r k u n ç da ob* > ^ 4! hcidersen ..“


dıklannı geri almak mümkün değildi. Sağ ku ru h
SÖrcrsc sürsön’ x n ı bekleyeceğim Dy lan.'
b e n n e m in izlerini yüzünde ve vücudunda hep ^ ^
w

düşen saç tutamını kulağının arkasına ıra. “Yer-


Ama Dylan Rio’va baktığında, cesaretim &c htr yo| (*öndöfcürnüzdc. annene yardım etmek ıçm
j maya çalışacağımı söylediğimi hatırlıyor mu*
w

y(,fdU rrtoO #****


Onurlu olduğunu görüyordu ve ona go
‘Evet-
en güzel adamdı. Atan*»0
“Seni seviyorum. Elcutcrıo de la N o e h e
k a lb im le ."
“ T e s s 'l e bu yüzden konuşmak istedim n r» . ,lcdığı DâIltC Scyahat clmcs'nı W ' almak «stcmT
c p ; Datl^'nit r Ve a n n e n i n nerede yaşadığımızı ve ona „c yapıldığın,
Soy Eşi.
Dylan kafasını salladı. “ G e ç e n gün yanağımı temizle hdmesine iz»1 veremeyiz, o nedenle, eğer istediği buysa,
s ırm a m a v a rd ım e tt i." CyıI tüm işlen' sona erdiğinde hafızasını silmemiz gerekecek

et
Yine de kanserin tamamen tedavi edileceği garantisi yok."
“ Evet. O bır şifacı. Ham ileliğinden ö n c e , T e s s d o k u n u
ş u y la açık yaralan iyileştirebiliyordu. İ ç h a s t a lık la r ı da Ç
-Amab u b i r ş a n s , " dedi Dylan. “ Bu şu anda sahip oldu­

N
leştirebiliyordu. Yerleşkedc koşturup d u r a n k ü ç ü k çirkin ğundan ç o k d a h a fazlası. Bu şans olmadan, muhtemelen
köpek, Tess onu öldüren ç o k s a y ı d a k i r a h a t s ız lığ ı tedavi sadece b i r k a ç a y l ı k ömrü var. Tess ona yardım edebilir-
t?

si.
edebildiği için hayatta. Kanser d e d a h i l D y l a n . Ö n c e Te» sc...
B u m u c iz e muhtemelen annesine birkaç ya da onlar­
ve Dante ile konuşana k a d a r s a n a b u k o n u d a h e r h a n g i bir
şey söylemek istemedim." casene v e r e c e k t i. Altm ış dört yaşında ve sağlıklı bır halde

te
Dylan nefes alm ıyordu. Ş a ş k ı n l ı k l a R i o y a baktı, duy­ olursa, a n n e s i n i n y i r m i beş ya da otuz sene daha yaşaması
duklarına inanabileceğin d e n emin d e ğ i l d i . T e s s h ııs c n hiç d e m a n t ı k dışı olmazdı.
Peki Dylan burada Rio ile birlikte olaıı mutluluğu uğ­

Si
tedavi edebiliyor mu? A m a s a d e c e h a y v a n l a r d a k i kanseri,
değil mi? Demek istediğim, a n n e m e y a r d ı m c ı olabileceği­ runa ne zaman onu terk edecekti?
ni söylemiyorsun değil m i?" Ona b a k t t ve bu soruyu onun çoktan aklından geçirdi­
“Yeteneği hayvanlarla sınırlı değil a m a www.CepSitesi.Net
bir s o r u n V ®ep
ğini g ö r d ii. Ç o k i s t e d i ğ i şeyi ertelemesi anlamına geldiğini
Hamile kaldığından beri, yeteneği a z a l d ı . Annende işe ya­ b iliyor o l m a s ı n a rağmen, D ylan’ın annesine yardım etme­

rayabileceğinden emin değil f a k a t b a n a denemek istediğim ye ist e k liy d i, ç ü n k ü D ylaıı’ın onıı kaybetmeye dayanama­
.C
yacağını b i l i y o r d u .
söyledi- * .. ,
“Rio...”
Dylan cüm lesini tamamlamasına izin vermedi,
onu kör edecek kadar parlak bir umut p a t la m a s ı ^ B e k le r im , ” d e d i c i d d i y e t l e . “S e n h a z ı r olana kadar s e n i
w

E k le y e c e ğ im .”
kendisini R io’ya doğru atıp kollarını o n a doladı.
G ö z le r in i k a p a t ı p ü z e r i n e a k a r ı s e v g i s i n i h i s s e t t i . O n a
T a n r ım ! R io , t e ş e k k ü r e d e r im . " - i Sadece
w

Y ava şç a k o lla r ın d a n k u r t u ld u . “ Bu k e s in deg1 ■e s m ç b e n c i l l i k t e n uzak b ir h e d iy e - u m u t - v e rm e y i

k ü ç ü k b ir o la s ılık v e b u b ile i y i m s e r l i k a n l a m » 1'1 fc 0na S -o k t a p m a s ı n a n e d e n o l d u


w

T e s s 'i ı ı y a r d ı m c ı o l a m a m a i h t i m a l i ç o k y ü k s e . »ilayı * h İS S e t t ® t*im b a ğ lılık la o n u ö p t ü , o n a y a k ın o l-

l > y l a n k a f a s ı n ı s a l l a d ı , b u f i k r i n d ü ş ü k b » 1^ '^ y o r o i u n U m a m , k ü ı ı ° ^ a rı h e r ş e k i l d e i ç i n d e h i s s e t m e y i

ğ u n u a m a a n n e s in i k u r t a r m a k iç in k ü ç ü k c

o l d u ğ u n u k a b u l e t t i. ^ eSs n tc b a h s e t t iğ i b a ğ - e ş le r le p a y la ş ıla n k a n bağı

“B u ra ya , m a lik â n e y e g e t ir ilm e k zo ru m -1

307
306
aklına geldi. Bunu istiyordu. İlkel ve So ylu lu
^ p s u z a k a d a r, d e d i I> y la n ‘ H a y a m ,, b o y u n c a h içb ir
ş e k ild e ona bağlandığını hissetmeliydi. ^ **
bu k a d a r e m i n o lm a m ı ş t ı m ."
-Senin olmak istiyorum ." diye mırıldandı dudak]
^ B elın m ü z e r in e o t u r u p d ı z l c n n .n ü z e n n d e d o ğ ru h ır-
doğru “Şimdi. R io ... Kanın aracılığıyla sana bağbnrm^
_ k e s ik s o l u y o r d u B ile ğ im a ğ z ın a y a k la ştırd ı. Y â-

et
uyorum. Bunun ıçın daha fazla beklemek istemiyorum-" iinbcr b a k ış la r ın ı o n d a n a y ır m a d a n . R jo a zı d işle rin in
Onaylayan kısık hırıltısı beklentiyle heyecanlanma^ k jb n u çlarım t e n in e g e ç ir d i.

N
neden oldu. “ Bu bozulamaz. B ir kez birbirimize bağU* *" Sabit bir hızda kolundan a k m a y a b a ş la y a n k a m . h e r kalp
ğmıızda. geri dönüşü olmaz." ^ıvb birlikte bileğindeki d e li k l e r d e n h ız la d ış a n ak ıyo r-
"Daha iyi.”

si.
Ja
Alt dudağını hafifçe ısırdı vc karşılığında üzerinde yu- 'İ ç . sevgilim.
varlanıp yatakta onu altına alırken azı dişlerinin onu sıyır­ Sıcak sıvıyı dudaklarında hissetti, derin bir nefes alıp
masıyla ödüllendirildi. İrislerinin dumanlı topaz renginde

te
ânnı ısınğmın ü z e r i n e yerleştınrken kanının hoş koku­
amber ışıltıları belirdi. Göz bebekleri jilet kadar lunu aldı.
ve tutkuyla ona odaklanmıştı. Onu öptü ve Dylan dılryk Dili açık damarına ilk kez dokunduğunda elektriğe

Si
uzun azı dişlerinin uçlarına dokundu, boynunu deldiğini benzer bir şey hissetti. Dikkatle kanını ilk kez yuttuğunda,
hissetmek ıçın sabırsızlanıyordu. im vücudunda bir enerji dolaştı. Kollan ve bacaklannın
www.CepSitesi.Net
ep
Ama Rio geri çekilip yum ruklanılın üzerende /; onncalandığını, tuhaf ve güzel bir sıcaklığın el ve ayak
Üzerinde dururken çok güçlü görünüyordu, çok güzel ve cırnaklarına battığını hissetti. Sıcaklık göğsüne, kanuna
erkeksi. "Bunu sana yapmamalıyım," dedi saygılı bir şeb­ * sonra her yanına yayıldı. Yoğunluğundan eriyordu, tut-
.C
e k . “Eğer kanımı içersen Dy lan, sonsuza kadar senin cır rJ ruhunda hızlı ve güçlü bir yangına neden oldu.
parçan olurum ... hayatını bensiz geçirmeye karar Tadı harikaydı.
bile, istesen de istemesen de beni her zaman dam^rUnc Dylan kanını emdi, damarlanndan ona verdiği sıcaklı-
w

da hissedersin. Sana bundan daha îazla özgürlük verme *^°nkJayışıyla kendinden geçti. Gözlcnnı açtığında onu
zü ^ î.^ d ü * ifadesine saf gereksinim ve erkeksi bir
y im " «nR»
w

D y la n tereddütsüzce ona baktı. "Bunu lsnAfö^ ^ ^ Cinsel organı creksıvon halindeydi ve her
Her zaman bir parçam olm an ı istiyorum . Şu * fin d e n daha büyüktü
yoluyla birbirimize bağlansak da b a ğ l a n m a m a k
w

tfalavT U2an<*1’ d e ğ in i emerken onu okşadı. Bacak-


sonsuza kadar seni hatırlayacak." bc ° rU rc^^cr*1^ ederken. Rio başını genye atıp
Hafifçe küfredip kafasını salladı. Bunu ^'•‘«Üeince *US*arı ^hlolar kadar gergindi. Kafasını aşa-
emin mısın? Beni... istediğinden cnıın ıni*,n*
^ S d a n n ı T rCn^* lutk“ ,u bakışlarıyla kavruldu.
*fifçc esnetmesi R io için yeterli o ld u . Sert
388
309
bir darbeyle iyine girdi vc onunla birlikte b lc
tarak vücuduyla onu örttü. ‘ a *r,nı Uz*.
“Artık bcninısin Dylan.”
Sesi boğuktu, kendi sesinden çok farklıydı u
rece seksiydi. Kanını içerken üzerinde gidip S° " dc*
yuma ulaşmak üzereydi. ' ° r u,(io-

et
Bir sonraki kör edici saniyede altında parçalara
nurken. Rio yüzünü boynuna gömüp dişlerini dam

N
geçirdi. ‘ ,,nriJ

O T U Z B İR İN C İ B Ö LÜ M

si.
Ertesi sabah, gideceğim bildiği için O y la n m duş alıp

te
giyinmesini izlemek onun için çok zordu.
'L i o s f a ı t l Ama Rio onu durdurmaya kalkmadı. Peşinden gide­

Si
meyeceği bir yere -kabul etmek istemediği kadar uzun bir
süre onları ayıracak olan gün ışığıyla dolu bir dünyaya gı-
ep www.CepSitesi.Net
dıyordu. Belki de dayanamayacağı kadar uzun bir süre.
w w w ■ k ita p ja r ı
Yatağında paylaştıkları saatler, kanlarını birbirlerine ve-
trek kurdukları bağ, bunun gerçek bir veda olmadığını
.C
- i f nd- omm «Çin yeterli olm alıydı. En azından

dakj ^ cnin asansörüne doğru yürüyüp, birliğin yukarı-


w

Dvlan1°4 ^ cn U2un mesafeyi kat etmek omı öldürse


Asansörd*53* ^ ^ dünyadan ^koyam azdı.
w

dankihnm a ! n^*^er*n<^e iki5*1de durdu. Rio arabaların-


M otorları y a s a l olma-
ansPor araba j. lt a r *a r ,n ı o n a n z a t o .
w

°ko sedan v r,nC^an ^ır‘ ' er,ne, ona gtizcl ve güvenli hır
.. ,rdi UzaktariL°rdU’ ^ n m k ü n olsa ona zırhlı bir tank
'lK sesle lJ,,1aı,dalı kilit tuşuna bastı vc Volvo ku­
f i l i k v e r d i.
310
“1 İc r saat başı beni arayıp iyi olduğunu haber vCr- unct olsun.- d,yc »rtçe küfrc.ü. -Scm ^
R i o . . m a h u r l a r ı vc cep telefonunu eline bırakır^ . '-.nyatağa bağlamadan önce buradan git.“
lefonuna programladığını şifreli numara direkt bin ^
‘ -İlginç 0,abüf*
şıyor. İyi olduğunu bilmek için her saat başı senden 1, h!* ‘ hasonra hatırlat, geri döndüğünde."
almak istiyorum.'" u 7 Kafasını salladı. “Gitm eliyim ."

et
“Araba kullanırken cep telefonuyla konuştuğum ı 'Evet"
ceza almamı mı istiyorsun?" Dylan gülümseyip tek kaş? ‘Seni seviyorum.’ dedi ve yanağına hafif bır öpücük

N
nı kaldırarak ona baktı. “ Belki de gitmeden ünce bana bir kondurdu. “Seni ararım."
GPS çipı takmak istersin?" -Bekliyor olacağım.

si.
“Arabanın zaten G P S ’i var." dedi Rio. neşeli olmasına Rjo orada durmuş arabaya doğru ilerleyişini izlerken,
memnundu, çünkü o kendini lııç de iyi hissetmiyordu. vumnıklarını ceplerinin derinliklerine soktıı. Dylan ara­
“Eğer bir saniye beklersen. Gideon ya da Niko’nun senin baya binip motoru çalıştırdı ve yavaşça aracı park ettiği

te
için de bir şey düşüneceğine emmim." * , . rçrdençıkardı. Ona hafifçe el salladı, pencereyi aşağı indi­
Dylan’m sessiz kahkahası biraz boştu. Uzanıp ensesin­ ripgitmemesi için ona bir kez daha ikna etme fırsatı ver­

Si
deki saçlarına dokundu. “ Senden ayrılmak beni öldürüyor. meyecekkadar akıllıydı.
Seni şimdiden özledim." Hangarın otomatik kapısının düğmesine bastı,
Onu kollarına alıp öptü. “Biliyorum . Bu işi bır şekilde malikânenin etrafını saran ağaçların arasından süzülen
ep
halledeceğiz. Ama yoldayken beni saatte bir araman www.CepSitesi.Net
kbhu- açık pembe gün ışığı yüzünden gözlerini kapatmak zo-
sunda şaka yapmıyordum. Nerede olduğunu ve sağsalım nnıda kaldı. Dylan gün ışığına doğru arabayı sürdü. Rio
'top lambaları arazinin tızun yolunda gözden kaybolana
döndüğünü bilmek istiyorum."
.C
-Beni merak etme." Kafasını sallayıp ona gülümsedi. kk beklemek istedi, ancak ultraviyolc ışınlar gözleri için
Çokfazlaydı.
“Hastaneye varınca sem ararım."
“ Pekâlâ," dedi mantıksız davrandığını biliyordu- Yo kış takımına tekrar bastı ve geniş kapı kapandı.
w

vere endişeleniyordu. Onu yanında tutma isteği cdcşkcyc dönüp asansörden indiğinde. Nikolai her
den ardı ardına zayıf bahaneler üretiyordu. Onu bua^ *■
>Ibo^ln ^U^unc^uİ*u koridordan çıktı. O kadar öfkeliydi
w

geri çekildi ve ellerini bol kot pantolonunun it buu Redeyse vampirin kulaklarından çıkan dumanlan
^biliyordu.
"Pekâlâ. Vardığında beni ara." 3mi tek-
w

Dylan ayak parmaklarının ucunda yükse lif ^rak er °*UYor’ diye sordu soğuk mavi gözlerine ba-
rar öptü. Geri çekilmeye kalktığında. R i° kolla
daha ona dolama isteğine engel olamadı- ,u^r 5tvU ^ecer*^*nı» diye yanıtladı Nıko. pek dc olum-
ferd en bahsetmediği belliydi.

313
"Kim tarafından?”
> 8 unu söyledikten sonra ka,«cr koju, una
-Starkn," diye hırladı. “Anlaşılan bölgenin birimi
gc müdürü bizi sallıyor. Chase ve ben önceki gCCc ^ lobiye g>diP 3Sansorc
Annesinin burada geçireceği son günlerinin olduğunu
buluşup bunların hedeflenmiş ölümler olduğundan ^
; jnmek. Hasta olduğu son günler. Dylan bunun olma-
hclcndiğimizı söylediğimizde, tüm İlk Nesillere duruT

et
,çok istiyordu, on un c u katu asansörden inip annesinin
dan bahsedeceğine dair bize söz verdi. Ve bil bakalım ylp"
ı ıjıûı kanada açılan çift kapıdan geçerken bu düşünceyle
madiği şey ne?” hafiflediğim hissetti.

N
Rio suratını astı. “Yaşayan tüm İlk Nesillere durumu
Vardiyadaki hem şireler hır tur yazıcı anzasıyla uğraşı­
bildirmek."
yorlardı, o nedenle du ru p onlara herhangi bir gelişme ya
“Doğru," dedi N iko. “İlk Nesil bağlantım Sergei Ya­

si.
jj biyopsiyle ılgil» bir haberin olup olmadığını sormadan
kut, ikamet ettiği M ontreal’deki ajanstan hiçbir şey duy­
Yürümeye devam etti. D ylan annesinin odasının dışında
madığını söyledi, tanıdığı diğer İlk Nesiller de hiçbir şey
durdu, el dezenfektanına basmak üzereyken bir hemşire­
duymamış. Üstüne üstlük, bu sabah Denver’darı bir cina­

te
nin dışarı çıktığını gördü. Kadın bir kucak dolusu yansı
yet haberi daha aldık. Y ine İlk Nesillerden birinin ka£^
boş IV serum çantaları taşıyordu. D ylan’ı görünce, hafifçe
kopartılmış Rio Bu iş hızla kötüye gidiyor. Önemli bir

Si
başını eğip üzgün bir şekilde gülümsedi.
şeylerin döndüğü kesin.”
‘Neler o lu yo r?” d iy e so rd u Dylan hemşire koridora çı­
“Starkn'ın bu işte parmağı olabileceğini mi düşünüyor-
kınca.
www.CepSitesi.Net
ep
Nıkolai’ın kurnaz mavi gözleri şüpheli göTÜnû^dı/cl 1
“Ona artık ilaç verm eyeceğiz. Yarım saate kadar taburcu
edilmiş olur."
“Evet, öyle düşünüyorum. İçimden bir ses adi herifin bir
'Taburcu mu?” D ylan şaşkınlıkla kaşlarını çattı. “Ne
pislik çevirdiğini söylüyor."
.C
oldur Biyopsi sonuçları geldi m i?”
Rio başını salladı, Dylan ı özleyerek kendisi adına üz­
Hatifçe kafasını salladı. “ Evet, bu sabah geldi
meye fırsatının olmayacağı vc birliğin işine geri dom
Sestonuna bakılırsa, sonuçlar iyi değildi. Yine de sormak
ceği için sevindi. Kendi işine, kendi dünyasına- ^
w

•-orundaydı, çünkü en kötüsünü düşünmek istemiyordu


Nıko teknik laboratuara doğru ilerlerken, tıp ^
nkığımdan emin değilim. Ona eğer serum ve ilaç ver-
günlerde olduğu gibi Rio kendisini onun yanın
^cckscnız, bu iyileşeceği anlamına mı geliyor?”
w

Pişirenin iladesi bozuldu. “ Henüz onunla konuş-


. . şiirindi
Boston’dan Manhattan*a varması dc.ş ,cvarnıi5°-
w

Dylan öğleden sonra saat bir civarında hasta11'^ , ^ 00* p^n° nm,nun üzemıdc» odaya baktı. Annesi yata-
Park görevlisini beklerken, arabadan R i° ;11 Cfeyc d o ğ r u otururken açık mavi hırkasını gı-

314
-Gordon’un şehirdeki birçok
yiyordu. Üzen umamcn giyinikti vc saçlar,n
Irillcndimıişti.
“Neden annem taburcu ediliyor?"
1taraV,P jc-
&kn
« yardlmcl Olabil,r. bcbcft"t,nJ ' " " ....
birinde bir i , sahibi Hah,, £

I lemşire boğazını temizledi. “ Ben, şey. Benc


nuyu onunla görüşmelisiniz." u °* - A d e d i D yhn. bu kez daha .srarc, bir şchld,- -,
K„ Gordon Fasso ya da başka bir şeyden sözetmek,*

et
Kadın giderken, Dylan alkol bazlı jelle ellerini ov„ tu
rup içeri girdi. ) u' iniyorum- Tek istediğim sen,,, hakkmda konuşmak. An’
laşdan, sonuçlar ,yi değil. O halde neden bugün ubureu
“Anne?"

N
ediliyorsun?"
Yatağında dönüp kocaman bir gülümsemeyle ona baktı
-Çünkü istediğim bu." Içını çekip Dylan’ın yanım yü­
“Alı! Dylan. Seni bu kadar çabuk göreceğimi ummuyor­
rüdü. “Artık burada kalmak istemiyorum. Daha fazla test,

si.
dum bebeğim. Seni dalıa sonra arayacaktım."
âpya da iğne istemiyorum. Yoruldum ve tek istediğim
“ İyi kı gelmişim. Birkaç dakika sonra seni taburcu ede­
rvime gitmek.”
ceklerini duydum."

te
“Doktorlar ne söyledi? Biyopsi sonuçlan hakkında on-
“Evet." diye yanıtladı. “ Evet, zamanı geldi. Artık burada larb konuşabilir m iyiz?"
kalmak istemiyorum.”
•Yapabilecekleri bir şey yok tatlım. Kaçınılmazı kısa bir

Si
Dylan annesinin sesindeki teslimiyetten hoşlan,indi.
süreliğine geciktirmek dışında."
Çok hafif ve kabullenir türdendi.
Dylan fısıltıyla konuştu. “Ya sana seni iyileştirebilecek
S a n k i rahatlamış gibi konuşuyordu.
ep www.CepSitesi.Net
“Hemşiren biyopsi sonuçlarının bu sabah geldiğini
birini tanıdığımı söylersem?"
“Başka tedavi istemiyorum. Bıktım- "
söyledi."
"Bu öyle bir şey olmayacak. Bu bir tür... alternatif iyi-
“ Bu konuda konuşmayalım.” Umursamazca elini al­
.C
^orme biçimi. 1lastaııedc göremeyeceğin bir tedavi. Ke-
layıp, anık açık olan çikolata kutusunun durduğu masa
jindeğil ama tamamen iyileşme şansın var. Bence bu iyi
ya doğru yürüdü. Şekerlemeyi alıp Dylan’a bir
u z a t t ı,

*§»»olabilir anne. Belki de tek...”


tane denemelisin. Çok lezzetliler! Gordon dün £ca *1
w

Soğuk parmaklarını Dylan’ın yanağına koyarken annesi


getirdi, aslına bakarsan sen gittikten birkaç dakikaıs
^S^gülümsedi. “Bunun senin ıçın ne kadar zor uldu-
buradaydı. Keşke biraz daha kalıp onunla tanışabi ^
w

Seninle tanışmak istiyor Dylan. Yeni bir işe ihtişacır ^ 'tyorum bebeğim. Biliyorum . Ama bu karar bana
nı^. Ud° l u bir hayat geçirdim. Artık mııcizc aramıyo-
cağını söylediğimde, seninle çok ilgilendi- ^ ^
w

"Alı, anne. Lütfen,” diye inledi Dylan. ^ | an^ çSj yete-


mağarayla ilgili haberiyle patronuna böbür enı ^ Ç a n ’ın sesi boğuklaştı. "Benim için...
rince kötüydü ama hasta yatağından Dyla|1
sini istemesi çok fazlaydı.
317
I /un S im i) sessizlik boyunca l)y |a„ h0 ,
len hıçkırığı çaresizce tutmaya çalıştı. Kalbi
lü n n ıü ş t ü ama annesinin kararını verdiği,n
Muhtemelen bu kararı çok uznıı bir zaman >,llyordu-
“Pekâlâ." dedi Dylan en sonunda. “ Pekala o hd Y ^ 11'
ne yapmamı istediğim söyle anııe.” C'” na

et
“Beni eve götür. Birlikte öğle yemeği yiyelim Vç
edelim. Şu an bunu her şeyden çok istiyorum.”

N
si.
o t u z İk İ n c İ bölüm

te
Rio o gün öğleden sonraya d ek D yla n ’dan haber almad
L lO :
Cep telefonu cebin d e çalm aya başlad.ğmda, laboratuard

Si
Lucan, Gideon, N ik o v e C h a se ile birlikteydi vc beş, Gc"
radStarkn’ın bariz o y u n u ve birliğin İlk N es,l meselesiyle
tn iyi nasH m ücadele etm esi gerektiği hakkmda konum-
epwww.CepSitesi.Net
'w w w .k it a |
îorhrd,. izinlerini isteyip toplan n d an ayn ld, ve kondorda
^lan m aramasını yanıtladı.
.C
iaırn ar,0İUyf r?, Bu tanl olarak selam vermek sayılmaz-
, budUvr , bS n lr ba»lannuz üzüntüsünü hissetmiş
Küçükt * k S’1’1ona geçmişti. “ İyi misin?"
w

Onunda! rakSan,am" ardlndan>“ Evet. iyiyim . Enin-


’Aıınr ' C ağım sanırını,” dedi.
^ııien nasıl?"
w

Yorgun " ı v i •*
^ Rio., "p.. 1 ^ ai1, onun da sesi yorgıııı geliyordu.
w

Btiınin ı ° ,ll,n ^ kirlikte Q ııecns’tcki cvuı-


, ni(yi rcddrdi. ÎSt‘lnc<^cn ^ b ıırcıı oldu vc artık tedavi
U'^ ^rarlı * **' ^ art1^ Ya§amak istemiyor Rio. Bu
Kısık bir sesle küfretti, Dylan’ın üzüntü tçni çekti “Seni göm1Cyi ^
üzüntüsü gibi hissediyordu. "O na Tess’ten bahs^ ^ nrmcycccSın., biliyorsun Rjo. S<nı
•Denedim ama dinlemedi. Bu beni öldür ***** .. —imrk istiyor musun?" ^ kcn bu Ccr^
gerçekten istediği buysa, o halde gitmesine i» ^ ^ jfcııi durdurmayı dene vc gör - dcdı
zorundayım.” n Urn,dc
üfllund» neşesinin yerine gdd,S,ni hissen,' Z '" , d,fe'
“Mı. sevgilim. N c söyleyeceğimi bilmiyorum." I

et
ıuma sesi geldiğim duydu. "Yolda mısın?" b,r
“Sorun değil. Ben de şu an ne duymak istediğimi bit -Evet. Sığınaktan annemin eşyalın ı almaya
iniyorum." Dylan hafifçe burnunu çekti, ama ha\Tanbk m Hastaneden ayrılırken oradaki arkadaşlarınıar^ık v

N
veren bir cesaretle kendisini tutuyordu. “Günü konuşarak olanlar hakkında onları bılgdcndirdık. Tahmin edeceğin
geçirdik, uzun zamandır yapamadığımız bir şeydi. Giizd- ö z e r e herkes onun ıçm çok üzüldü. Sanırım sı&na&ttba-

si.
dı. Ona senden bahsettim, çok özel bir adamla tanıştığımı I ğ^çılan ve çocuklar onun için özel hır kart hazırlamışlar “
ve onu çok sevdiğimi söyledim. B ir ara seninle tanışmak “Bu hoşuna gidecektir.”
istiyor." "Evet.” dedi Dylan. “Akşam yemeği ıçm yiyecek bir şev­

te
Rio gülümsedi, şu an orada olabilmeyi diledi. “Bunu leralıp anneme gideceğim. Domuz kaburgası, tatlı patates
ayarlayabıleceğıuıızc eminim.” L lO S lc T İ «mısır ekmeği istedi. Ah, yeni bulduğu aşkını kutlamak

Si
“Hastaneden ayrılırken doktoruyla konuştum. Tedavi I çinşampanya da istediğini söyledi."
görmeden annemin sadece birkaç haftasının kıldığım söy­ "Güzel bir gece planlamışa benziyorsunuz."
ledi... belki birkaç ay. Ağrısı için ona ilaç verecekler ama 1 Dylan bir şiire sessizleşti. “Gülümsediğini görmek ger­
kalan zamanının kolay olmayacağı hakkında www.CepSitesi.Net
ep J ekten çok güzel Rio. Gelecek birkaç hatta onun olabildi­
lar" ğinceeğlendiğini görmek istiyorum ."
“Lanet olsun. Dylan. Bu gece oraya gelmemi ister ni ­ Elbette onu anlıyordu. Dylan konuşmayı bitirip aııne-
.C
şin? Güneş neredeyse batmak üzere. Orada o!manii i> un» evine vardığında onu arayacağına söz verirken, Rio
tersen, alacakaranlıkta yola çıkar ve saat on bu gibi şehr ortalan »belki de ayları- Dylan dan nasıl ayrı geçireceğini
vanrım.” . ., tünüyordu. Soylu standartlarına göre uzun bir süre ol-
w

‘ Peki ya birlik? Yapman gereken başka işlerinin •S1 Kesindi ama eşine âşık olan bir erkek için bu süre
ğuna em inim ." cKVİk ^ lu k kadar uzundu.
w

“Sana bun u sorm adım ." D o ğ r u s u , bu gece >ır W ln yanında olmalıydı.


olması gerekiyordu fakat u m u r u n d a d eğildi- Ce 1^ ^ acı olduğunu biliyordu.
w

oııunla birlikte olmak istiyorsa, Lucan d e v r iy o olma* ^ ^ unu kapanığında, Lucan’ı teknik laboratu­
cek başka biriıu b u lm ak zorundaydı. B u g c c a r ın m,n ^ ln<^ ^ururken buldu. Rio ona daha önce
mı istiyor musun Dylan?" sinden ve DylanTn onun için nc ifade etri-
320
321
itsizliğini atlatana kadar b yU .
gitıdcn. onu nc kadar sevdiğinden bahsetmişti L
0,1hatalar ya da aylar sürebi|ir - " ‘n **inda .
şevi anlatmıştı; o ve Dylan’ın kan yoluyla artık bMv'1^
-Bana nc söylemek istıyorsıln?. ’‘
bağlı olduklarından Tess’in iyileştirici yetene» k
g,o ağzının içinden küfretti -0
o n a yaptığı teklife kadar. ' a ^:ındi
Rio, Lucan'ın orada nc zamandır durduğunu bil * -
p *Oıç'n
n ng,‘mek
c sursun. Birlikten , yr,l,Vor^ V ' ^ . ^* £

et
du ama kurnaz gri bakışlarından hattın öteki ucunda^ M«vYork’a gideceğim.” ‘-‘ican. b u
rm hiç de iyi gitmediğim anladığı görülüyordu. ( *

N
“ Dylan nasıl?”
Rio kafasını salladı. “Güçlü. Bunu atlatacak." -Onlan koyabileceğin bir kutu getirdim utlım.- ]ann
“ Peki ya sen dostum?”

si.
dinde bol bir kunıyla Dylan’ın annesinin ofisine gnd,
O da iyi olacağını söylemeye yeltendi ama Lucan’m •G ü z e l ve sağlam, ayrıca kapağı da var.’
bakışları, kelimeler Rio’nun dudaklarından çıkmadan saç­ ■Teşekkürler," dedi Dylan kutuyu karışık masaya ko­

te
malamasını engelledi. varken. "Annem tam bir istıfçi, değil mi?”
“Ona bu gece orada olacağımı söyledim," dedi birliğin lanet güldü. “A lı, tatlım! Onu tanıdığımdan beri o kadın
liderine. “Yanına gitmeliyim L u c a n . E n a z ı n d a n k e n d i M ncbir not. ne kutlama kartı ne de fotoğraf atmıştır. Altın

Si
sağlığım için. Burada kalırsam, dürüst o l m a m g e re k irse işe çjbi her şeyi saklıyor." Yaşlı kadın odaya bakınırken gözleri
yarayacağımdan emin değilim. U z u n z a m a n d ı r b e n i bir alandı. “Sharon’ı çok özleyeceğiz. Kızlarla arası çok iyiydi.
ep www.CepSitesi.Net
bütün olarak tutan tek ş e y o . B u k a d ı n a k i r ş i k o y a m ıy o ­ Buradaki herkes ona bayılırdı. Bay Fasso bile ondan etki­
rum dostum. Artık ona aidim.” lendiki kolay etkilenen biri değildir. Sanırım insanları ona
“Birliktende mi çok?” lekenşey özgür ruhu."
.C
Rio duraksadı, ona sorulan soruyu düşündü. ■
‘Birlik, Dylan sözlerine gülümsedi ama şimdiden annesinden
sen ve kardeşlerim için canımı veririm. Bunu biliyorsun Sfjmişzaman kullanılarak söz edilmesi onun ıçııı çokzor-
“ Evet. Biliyorum .” diye karşılık verdi Lucan. 'Birçok “i. "Kutu için teşekkürler Janet."
w

kez neredeyse verecektin." Ab, önemi yok canım. İşim bitirmem içııı yardım et-
“ Birliğe hizmet ederken canımı vermeye razl' ,nl^ j n'crnı üter misin?”
w

Dylan... B\ı kadın, her şeyden önce bana yaşama ı .n ^ sağ o l. Neredeyse bitti.”
veriyor. Onun yanında olmalıyım Lucan. ^^ ^ r k e n bekledi, sonra ışının başına geri döndü,
Ciddiyetle kafasını salladı. “ Bu gece -
w

böiis •^U1 ne^cr*n önemli nelerin önemsiz olduğunu aıı-


m devriyeye gönderirim. Sen yapm an g e r e k .11^ ^ n ın
F^U Cn sonunda Dylan kâğıtları vc eski fotoğraf-
“ Lucan." R io adamın gözlerinin ıçm< ^ 1 UVUÇ kutuya atmaya başladı.

*22
I otoğrallardan tamların ı bakmak ıçu, cj 1u .
^ n in n c r c d c y K h r lu n d ,^
s, kollarım PJHO’lcriıı kötü s.»^ modellerine *an,,c* haradasınız? * _____
Mm ve kısj v>” g'y»>'* 'kı gcııç kızı,, i,K r ollu|z|'jP ,,kl,° n,,b ı vı w v; u- '
Grup ürkütücü bır s c s s , z |l k |c ^
|jm ı*ıı. bır diğerinde ise »inesi hır dondurma dük""4<l>' tü^rda titreyen mumlar gibiyd,. akt‘* «U ***
tezg&lnn arkasında, yanındaki genç kızın ödül gık,"",'"t 1 , j3rcketsız ağızlardan biri. Onlara yardım « » ,
tuttuğu “Ayın Elem anı* yazısına gülümsüyordu ' "dc

et
^ ^ n lanlfar'
Aııııcsı buraya gelen neredeyse lıcr sorunlu geç ^ Unct olsun, şimdi buna ayıracak vakti Yoktı. u
dinin arkadaşı olmuştu, başarılı olup kızların evlerimi- jcylcuğraşacak ruh halinde değildi. wu,rb,r

N
kaçmalarına neden olan ya da topluma uyum sağlayan,," Ama bır şey onu dürttü, bır şey ona dinlemesini so
dıklarmı düşündüren sorunlarının üstesinden geldiklerini Icdı.

si.
görmek için uğraşmıştı Annesi fark yaratmak için çalış, Bır şeyler yapmalıydı.
ııııştı Ve birçok açıdan emeklerinin karşılığım almıştı, Ruhani seslerden bir diğeri. Onları incitmekten vaz^cçn*.
Dylan gözlerim acıtan gurur gözyaşlarını sildi. Karışık­ mrfe, dedi. Öldiinmye son vermeyecek.

te
lığın arasında bır mendil aradı ama bulamadı. Annesinin I Dylan bır parça kâğıt alıp duyduklarını yazmaya başladı
olisınde oturup akşam çalışanlarının karşısında bcbök gibi Belki Rio vc birlik anlamasına yardımcı olabilirdi.

Si
ağlamak lıiç de istemediği bır şeydi. Yeraltındatar.
"I aııet olsıııı." Arkadaki dolabın çekmecelerinden bi­ Karanlıkta.
rinde bıı kutu kağıt mendil gördüğünü hatırlıyordu. An­ Çiftlik atıyorlar.
www.CepSitesi.Net
nesinin sandalyesini etrafında döndürüp eski halının in e ­ epÖlüyorlar
rinde kaydı vc dolabı karıştırmaya başladı. 01ü Soy Eşleri onunla iletişim kurmaya çalışırken,
Ah. Aradığını bulmuştu.
.C
birbirine karışan fısıltılar arasında acı ve korkuyu
Islak gözlerini vc yüzünü silip arkasına d<>iKİiiğûnd«. duyabiliyordu. I lor biriyle vc hâlâ hayatta ama büyük bır
neredeyse sandalyeden düşecekti. içinde olanlarla da arasında bir bağ olduğunu his-
Orada, annesinin masasının öteki taralında bir ^
w

duruyordu. G e n ç kadına hır başkası k a t ı l d ı , ikisini” ^ ^


m °Wuğunu söyleyin." dedi sessizce başkala­
rüııtülcri bir görü n ü p bır k a y b o lu y o r d u . an­
w

rın vçU^U^,na,nasını umarak. “ Bana bundan daha faz-


daha belirdi v e bir tane daha. En s o n u n d a
k i*
Kı . S*2C yardımcı olamam. Lütfen, duyun
cckı gece annesinin hastane o d a s ı n d a gördügü
*V m ‘2^cn olanların canını yaktığını bana söyle*
w

karşısına çıktı. ^jalıa„ |uy»'


“Ah, Tanrım." Şaşkınlıkla onlara baktı, t^^ barınakg0*
ıUn . .
leılerin farkında olmadan işlerine devanı
lnin söylediğini bilmiyordu, y.ışavanlarla
324
ölüleri ayıran bariyere rağmen Kesinin nasıl j
Birlaç gün önceki nebi, ^ Ç
da bilmiyordu. Ama kelim e anında zihnine i
jd3 oturan fazlardan h,r, az „ llcc “ *>.>c,lylc
B u bir isim d i. '^ d i.
rininarşsmdayd,
Topladıp kutudan bir tomar eski f,
■o nerede?* diye sordu Dylan bir kez daha de
^ g ö z »««naya başlad,. U m u u u z h .fa & '^ .p W
-Bana başka bir şeyler daha söyleyebilir m isin iz?-"'^ '1''

et
ünceh ayalin i gördüğü başka b,r gc,K
Ama grup çoktan soluklaşmaya başlamıştı bile t i -
jiUşO- ,yÜ2üV'ckar-
teker gözden kayboldular. C ckcr -Ah. Tanrını."

N
“Sana bunları verm eyi unutmuşum tatlım." Janet’i, Dylan odadan çıkıp bayanlar tuvaletine d -
pıdan gelen neşeli ses tonu D ylan’ı yerinden sıçrattı"'Ah' midesinin bulandığını hissetti. Rıo’nun on/veH

si.
özür dilerim ! Seni korkutmak istememiştim." rayı aradı vc ona merhaba deme fırsatı bile Z nUma‘
“Önemi yok.*’ D ylan kafasını salladı, hâlâ az önce gör* önceolanları anlattı. Vcrnıcdcn
diiğii şeyin etkisi altındaydı. “ O nlar ne?" •içlerinden biri ism inin Dragos olduğunu söyledi -h ,

te
“ Bay Fasso’nun hafta başında düzenlediği nehir gezi­ ttlışlı bir fısıltıyla. “ Bu sana bir şey ifade ediyor mu’*
sinde çekilen birkaç fotoğraf Annenin bunları isteyece­
[a
Rio’nun ani sessizliği midesindeki soğuldum, b .,„

Si
ğine em inim ." Janet içeri girip renkli fotoğrafları masaya
vinlı. “Evet. Aşağılık h erif Bu ismi biliyorum " ' ^
bıraktı. “O mavi elbisenin içinde harika görünmüyor mu? ■Kim o Rio?”
Masada onunla birlikte oturanlar danışmanlık yaptığı kız­
www.CepSitesi.Net
ep
lardan bazıları. Ah, işte arkada duran da Bay Fasso'.'Zor
“Dragos o mağaradaki uyku odasın, yaratan faş, Oğlu
Midi yutan yaratığı serbest bıraktı. O çok kötü bir, Dylaıı
seçiliyor ama yüzünün yandan görünüşü. Yakışıklı değil 1 ünımak isteyeceğin eıı kötü varlık."
.C
m i?"

AmıesındhakllIrSa sandı^ndan dalıa gençti,


esmden yırm , yaş daha g e n ç olmalıydı -en fazla kırklı
w

bile defiîd SOnün(^a muhtemelen o k.ıcJ.ır yaşlı


w

“FIKr.,m *^*n ^Un^arı annene götürebilir misin caııım-r


tte. D ylan gülümsedi, hissettiği kadar şaşkın gö-
w

in m ed iğ in i umuyordu.
Janet tekrar dışarı çıktıktan sonra Dylan fotoğraflara

d «Wutlc baktı. T ü m d ik itiy le .


“T anrım ."
O T U Z Ü Ç Ü N C Ü B Ö L Ü M

et
O n ık m c ı k a t t a k i d a i r e s i n i n k a p ış, ç a lın d ıfc n d , S h *

N
^ a iH İc r y e m b ir d e m li k ç a y d e m liy o rd u .

si.
-Kapı a ç ı k b e b e ğ im ," d iy e m u t f a k t a n se slen d i *N c
oldu, a n a h t a r ı m m ı u n u t t u n ? ”

“A n a h t a r ı n ı h i ç o l m a d ı . ”

te
A nid en k a i m e r k e k s e s i n i d u y a n S h a r o n y e r i n d e n sıçra-
Si
i . Sesi t a n ı m ı ş t ı a m a k e n d i d a i r e s i n d e d u y m a k - a n s ız ın ve

karanlıktan s o n r a - ş o k e e d i c i y d i .
ep
"M erhaba G o r d o n . U t a n g a ç b i r ş e k i l d e h ır k a s ın ı ç e ­
www.CepSitesi.Net
ktird i; d a h a d ü z g ü n , G o r d o n F a s s o g i b i b i r a d a n u hitap

«Jenbır ş e y g i y m i ş o l m a y ı d i l e d i . " B e n . . . şey, T a n r ım .


.C

Çok b e k l e n m e d i k h ı r s ü r p r i z . "

K üçük v e u t a n ç v e r i c i d e r e c e d e d a ğ ı n ı k d a i r e y e g ö z attı.
w

^ bir z a m a n d a m ı g e l d i m ? ”

Khyır, e l b e t t e d e ğ i l . ” S h a r o n g ü l ü m s e d i a m a g ö l ü r a s c -
w

****** K a rşılık b u l a m a d ı . “ B e n d e ç a y d e m l i y o r d u m . İster


% u ı? *
w

S to rrı^ r ^ S' l n a A k a r s a n ° 5e y i sin d irc m ıv o ru m . B u k c.


* * arna y a v a ş ç a y ü z ü n e y a y ı l a n s ır ıtm a s ı S lıa ro n t
hiç dc rahatlatmadı. “ Hastaneye uğradım Sharon d u a e t m e y e b aş|adl A
, nye d o ğ r u g id iy o r d u a „ u
hemşire taburcu o ld u ğu n u söyledi. Anladı C ^ ı
kızın seni evine getirmiş.” ,n idariyi, j ^ a r U r ı n a ra s ın d a k a l a c a k , , . ***> '**■

-Evet." dedi Sharon, rahatça oturma odasında d, ,ılkapı a5»&dak, sokaktan on ,V,T
U o r f u . T e . ö r g ü lü kap,din
sim izlerken. Saçlarını düzeltti, çok kötü görüm ° ’

et
umuyordu. “ Bana verdiğin çikolatalar çok hoşuma ' QuecnS BU!Van’ndakl g ü r t t C j* ’*■ * nkv
-D yla n d a n n c istiyorsun?" uVdı.
Biliyorsun, bana herhangi bir şey getirmek z o r u ^ f
Gülümsedi, ürkütücü bir şekild e
ğildın.”

N
gören S h a r o n n e r e d e y s e bayılacaktı ^ ° lan
“O nerede?”
Hayır, d iy e iç i n d e n geçirdi şaşkınlıkla
“ Hım m ?"

si.
-K ızına ih t iy a c ım var Sharon. O sıra d|
“ Kızın.” dedi gerginlikle. “ Dylan nerede?”
geleceğin ş e k i lle n d i r i lm e s i n d e yardımı d o k , d 'ı ^ *
B ir an için annelik güdüleri Sharon’a yalan söyleme­ oim g e le c e ğ im e ." ,llr- B ç.
sini, Dylan’ın buralarda olmadığını ve yakın bir zamanda

te
-Aman T a n r ım ... Sen delisin, değil m i> H
dönmeyeceğini söylemesini söyledi. Ama b
Sharon o n d a n u z a k l a ş a , y ü r e ğ , a ğ z ın d a aüyordu. “ N « in
öyle değil m i? [
sen5
t”

Si
Bay Fasso’dan korkması için hiçbir sebebi yoktu. Gor-
Adanı kötü niyetli bir şekilde güldü. “ Ben senin efen-
dott, diye düzeltti ve son zamanlarda olduğu etkileyici be-
dınim Sharon. Henüz bunu bilmiyorsun. Şimdi senin
yefendiy. görmeye çal,şü.
“ Kokusunu alabiliyorum Sharon.
ep www.CepSitesi.Net
bnını akıtacağını ve bana bildiğin her şeyi söyleyeceksin.
Dylan’ı bulmama yardım edeceksin. Seni kölem yapaca­
Bu tuhaf cümle onu şaşırttı. “ Sen... ne dedin?”
ğın vc kızını benim ellenme getireceksin. Sonra o da be­
“ Burada olduğunu biliyorum .” Ona buz gibi bir bakış
.C
nimfahişem olacak.”
attı. “ Nerede ve ne zaman geri dönecek? Bunlar zor soru­
Kocaman. ıslak dışlenni gösterip saldırmak üzere olan
lar değil." biryılan gibi tısladı.
Hakkında çok az şey bildiği bu adama bakarken ili c
w

Sharon, bu adamın -bu korkunç yaratığın- Dylan'a


rınc dek ürperdi. Ona doğru yaklaşırken aklından tek
yapabileceklerinden korkmanın ötesinde, onu neyin ele
kelime geçti... Habis. . — dedıvc
w

içirdiğini bilmiyordu. Tehditlerini gcrçeklcştırcbılece-


“ Sana kızla tanışm ak istediğimi sö y le m iş tim ,
&ndcn bir an bile şüphe etmedi. Bundan bu denli emin
konuşurken gözlerine tuhaf bir şey olmaya baş a^
^uğu için ayaklan onu tel örgülü kapıya doğru götürdü.
w

değişen b u z rengi gözleri, kızgın bir amber rci gıı


J ^ k plastik sürgü kilidi yoklarken Gordon Fasso
d u . “ Beklemekleri sıkıldım Sharon. O kaltağı go |
ü-Tel örgülü kapıyı açtı.
hem de hemen.”
331
330
-N c v a p » * " ' sjn ,y o rs u n S h ” 0n
, , onJ ç.k tı am a adam da o n u takır etti, gem , cmıU2. Orada neler
-H ey. o lUyor> . .
k kapm»> g en işliğin i kaplıyord u. Sharon balkondc vete^ erm i’ " ^
U n * ' v, I k em iğin d e hissetti. Aşağıda komalar çalıyor ve Çocuklardan b.r. kafasın, satlndı -y
^ ^ « S n l u u y l » g ü rlü yo rd u . tl,„dan atlamış. Polisler P ,sllfel t e m u f c ^ ^

et
m°*°r ulaşm ak için b e n i kullanm ana izin venncyece- Uş g ,b i çöktaV, ? ’»’**•*
Korku D y l a n ın karnım,
"C- X d i Sh aro n , n efesi dudaklarından güçlükle çıktı. jnğunu biliyor musunuz?" ,inSbııı»ftt.
§>»'• c ' baknıad ı. G ö z le rim karşısındaki canavarın knr Caddc’dckı y ü k s e k binalardan V»
\h,lanet
“H ayır. 10 8 .

N
3„ „ rm tdı. K ü k re y e re k o n u yakalamaya çalıştı- olsun. D ylan motoru d u rd u n m ^ *"'
giizlcrınden ■. n u n ıy c t h isse tti... ço k geçti.
atladı. C e p t e l e f o n u cim deydi; kaldırım dı b irk 2 e 1^ < U

si.
» jh jr o n ''k e n d is in , parm aklıkların üzerinden aşapdak, Jcki d ört y o l a ğ z ı n ı n yakınındaki kar.51kl.fe» d , * ’ ,
karanlık kaldırım a bıraktı. koşarken, b ir y a n d a n da annesini arıyordu YAUşuk " u
lıbalığı y ard ı ve ayakları kendiliğinden yavaşladı ''

te
B iliyord u .

Annesinin oturduğu binanın bulunduğu so k Jd u n - d 1 N e d e n s e ... a n la m ış t ı.

Si
fik iki blok öncesinden tıkalıydı. Karanlıkta acil durum Annesi ölmüştü.
ışıkları parlıyor ve polisler araçları Quccns Bulvarı üzerin­ Ama o sırada cep telefonu banka alarmı gibi çalm aya
de başka bir yola yönlendiriyorlardı. Dylan’ın «nündeki başladı. Ekrana baktı ve annesinin numarasını gördü.
ep
kamyonetin etrafından görebildiği kadarıyla oldukça yd-j c
www.CepSitesi.Net ‘Anne!" diye bağırdı yanıt verirken.
ğun bir suç mahalline benziyordu. Annesinin oturduğu Hattın öbür ucu sessizdi.
“Anne? Sen m isin?”
.C
binanın etrafına sarı bant çekilm işti.
Dylan hafifçe direksiyona vurdu ve soğuyan yiyecek Omzunda ağır bir cl hissetti. Arkasına döndü ve kendi-
paketine baktı. Geç kalm ıştı. Sığınaktaki olay onu bir saat kısa bir süre önce annesinin ofisinde fotoğrafını gör-
w

geciktirmişti vc annesini her aradığında telesekretere yön­ üğüadamın acımasız gözlerine bakarken buldıı.
lendirilmişti. Muhtem elen dinleniyordu ya da küçük ak­ kenesinin pembe cep telefonu Gordon Fasso’nun clın-
şam yemeği kutlam alarına ne olduğunu düşünüyor olma acs ' Gü,üfnscdi» azı dişlerinin ucu göründü. Sesi an-
w

btlakT te^ onunc^an kendi telefonuna ulaşırken. Dylan


,,ydl‘ ıkn
Tekrar evi aramayı denedi ve yine te le s e k r e te r ç W ttiFln^a V<? avucunun içinde kalın sesinin titreşimini
w

“Lanet o lsu n .” üve»


Hareketliliğin yaşandığı y ö n d e n k a sıla kasıla ‘W * DV,an- Nihayet tanışabildiğimize sevin-
bır grup ç o c u k geliyordu. D yla n p e n c e r e y i açtı

332
O T U Z D Ö RDÜ NCÜ BÖLÜM

et
f o n d a n N e w Y o r k ’ a d o ğ r u y o l a ç ı k m a l a n n d a n b ir

N
u saat s o n r a C o n n c c t ı c u t ’ ü h ı r y e r d e . R i o g B f e ü n u n b u ,

0 bi e l 'e r l e y * r t , l d , P , n ' h i s s e n i . D y l a n ’ ı n e v s i z l e r » f c m ğ m -

si.
d a g & r d ü ğ v in ü s ö y l e d i ğ i ö l ü S o y E k l e r i h a k k ı n d a G i d e o n ’ u n

herhangi b i r ş e y ö ğ r e n i p ö ğ r e n m e d i ğ i n i a n la m a y a ç a lış ,,

te
vordu. C e p t e l e f o n u y l a ç e k i p g ö n d e r d i ğ i fo to ğ ra fla r a b akı-

yorttu v e G i d c o n , s ı ğ ı n a k l a r v e i n s a n n ü f u s u a rasın d a daha


Si
fazla k a s ı p k i ş i l e r i n o l u p o l m a d ı ğ ı n ı a r a ş t ı r ı y o r d u .

R io s a v a ş ç ı n ı n k o n u ştu ğ u n u d u y a b i l i y o r d u a m a k e li ­
ep
www.CepSitesi.Net
meler z i h n i n e u l a ş m ı y o r d u .
K a lb i n e s a p l a n a n a n i s o ğ u k l u ğ u n ü z e r i n i o v u ş t u r a r a k ,
.C

“Ah. l a n e t o l s u n , ’' d i y e i n l e d i .
‘ N e l e r o l u y o r ? ’ d i y e s o r d u G i d c o n . “ Rior* H a l â o r a d a
w

mısın?"

“ E ve t. A m a . . . b i r s o r u n v a r /
w

tyiın.
Ö y la n ’a b i r ş e y olm uştu. Korkusunu h iss e d e b iliy o rd u
w

Vc ü zü n tü sü o n u n e r e d e y s e k ö r e d e c e k t i .
1-84’tc saatte yüz kırk kilometre hızla ileri ■t
-Nc* söyledi?” diye sordu p u, *u ,
dc* iyi değildi. 0,1 ku hjç
eylediğini bilm ek istiyorum.” ,na ^ ’yu Vct
“İçimde kötii bir his var Gidcoıı. 1 lemen Dylan’ Gideon tereddüt etti
malıyım." ‘ n * u,Jv -Lanet olsun, ne söyledi?"
“ Elbette. İşin bitince buraya gel.”

et
- N iko Starkn ın Dylan’ın fotoğraflar^, t
Rio konuşmayı bitirip D y la ıı’ı aradı. Telesekrctc aradığım so ru y o rd u ...” ,n irinde ı*
Her defasında. r ^ 11 •*] langisi?" diye sordu Rio.

N
İçindeki kötü his h e r geçen saniye artıyordu. Tehlike katıldığı yardım gezisinde çekilen DvI
“A n n e s in in
deydi -aniden nabzının hızlanm asından bunu anl„nı evsizler sığmağının kurucusu Gordon Fasso 2 '2 1

si.
ti. onunla olan kan bağı ona ko rku n ç bir şeyin olduğunu söylediği kişi.
söylüyordu. -Bu olamaz,” dedi R io içindeki sesin tam aksını söyle­
Hem de şimdi, ondan en az üç saat uzaktayken. mesine rağmen. “ N ik o ’yu ver.”

te
“ Lanet olsun,” diye hom urdanarak gaza bastı. “Hey, d o stu m ,” dedi N ik o bir saniye sonra. “Sana söy­
Tekrar Gideon’u aradı. * L İ.O s fc lİ lüyorum. Starkn ’ı kendi gözlerim le gördüm. Onu nerede
“Ona ulaşabildin m i?”

Si
görsem tanırım. O fotoğrafta duran adam birimin bölge
“ Hayır.” İçini derin bir ürperti kapladı. “Başı dertte müdürü lanet olası G erard Starkn.”
Gid. B ir yerde ıstırap içinde. Lanet olsun! O n u gözümün Rio ağır ilerleyen bir tın geçip boş yolda gaz pedalını
önünden ayırm am alıydım !” W W W www.CepSitesi.Net
ep
.k İt â p j'Z. köklerken isim asit gibi beynine işledi.
“ Pekâlâ,” dedi Gideon sakinlikle. “Volvo’nun GPS’ini Gerard Starkn.
vc cep telefonunu takip edeceğim. Nerede olduğunu bu­ Ne tür bir isimdi b u böyle?
.C
lacağız Rio.” Gordon Fasso.
Hattın diğer ucundaki klavye tıkırtısını duydu ama Kulağa tuhafgelen bir isim daha.
içindeki korku ıkı aletin dc onu D ylaıı’a yaklaştırma)aca Vc bir de Dragos vardı. O aşağılık herifi unutamazdı.
w

ğını söylüyordu. Ve elbette, Gideon bir saniye sonra kötü Rio onun da bıı işe bir şekilde karıştığından emindi.
haberle döndü. Gordon Fasso ve Gerard Starkn, Dragos’un oğluyla ih-
w

“Arabası Queeııs’tc Jcw cl Caddcsi’nde duruyor '' ^ I, at içinde olabilir m iydi?


telefonu da ondan bir blok ötede. İkisinden di Ah. hayır...
w

sinyali alamıyorum.” . düydu, G ordon Fasso. Dragos’un oğlu,


Rio küfrederken arkadan N i k o l a i uı ^ î,l,^ ırjill vc la ^ o nun zihninde yer değiştirip yeniden sıra-
hoparlörden zar zor işitilebiliyordu. Müdür ^ ^ Sonra, bir kilometre ötesinde uzanan kırmızı stop
Dylan’m çektiği fotoğrafların biri h a k k ın d a a,an k**dar net bir şekilde gördü.
yordu.
3.V
- N ı k o . " dedi donuk bir ifadeyle. “ Go d ^ y ü ce Tanrı.
Pragos'un oğlu*. ° n ^so, I
Rio.
G o r d o n Fasso hır isim değil. Linet olası bir
put beni
Dragos’un oğlu demek.'' anaWanı
A « cın dönen tekerlekler,n ,n
-Mı. lanet olsu n." dedi N ik o . G erard Starkn’m 1 ^Itusu kulaklar,ndj çınlıyordu. Ncrcve

et
rini değiştirirsek d c ... ortaya başka bir anagram
tep çal>5« ama *&/ Apaklarının aras,ndjn J y ""1* * '
Karanlık yabancı." v^yor.
„„ ardında tek görebildiği şey karanlıktı CWl'1'

N
“Dylan onun elind e." R io trafiğin araç park yerine yana Yüzü. A rş. koyd u ğu n d a Gordon Fassonun ona
şıp elini gösterge paneline sertçe vu rd u. “ D ylan, DragoJ^ tokat yüzünden acıyordu. Ç ığ lık atmaya vc kaçmaya
oğlunun elinde N ik o ."

si.
mıştı ama o ve o na eşlik eden ,ri yan koruması, onun Z
Hayattaydı, bıı kadarından e m ıııd i ve akimı kaçırması ûzla güçlü çıkmıştı.
na engel olan tek şe y bu yd u . Fasso bile tek başına karşı koyamayacağı kadar güçKiy-

te
Ama düşmanı onu eline geçirmişti ve Rio onu nereye
dü.
götürdüğünü b ilm iyo rd u . * L io s fa İ tl Ne de olsa o bir insan d eğil vampirdi.
O tobanın tüm g ü n e ye giden şeritlerini kapatan engel

Si
Hatta onun Gordon Fasso olmadığına dair güçlü bir
olmasa bile, N c w Y o rk eyalet sınırına saatlerce uzaktaydı. hissi vardı.
Onu sonsuza d e k kaybed ebilird i. Onu ele geçiren canavar aynı zamanda annesini öldür­
ep www.CepSitesi.Net
u n v tv .k ita p fa M
müştü. Gordon Fasso’nun annesini on ikinci kann balko­
Dylan uyandığında hızla hareket eden bir aracın karanlık nundan atarak ya da onu korkutup aşağı atlamasına sebep
arka koltuğundaydı. Başı zo n k lu y o rd u , duyulan belirsizdi. olarak öldürdüğünü bilmesi içııı annesinin bedcnmı gör­
.C
Bu sisli hissi biliyordu; bir noktada transa sokulmuştu vc mesine ihtiyacı yoktu.
şimdi etkisi geçiyordu. Z ih n in i ö rten kalın psişik pelennin Belki de bunu kendisi için yapmıştı, bu düşünce
ardından. Dylan başka bir g ü c ü n o n a ulaştığını hissetti. Dylan’ın kaybını daha dayanılmaz kılıyordu.
w

Rio. Ama annesinin yasını başka zaman tutabilirdi ve tuta-


Onu damarlarında hissedebiliyordu. Kan bağlamım
aku-§u an tetikte olm alı ve bu korkunç durumdan kur­
w

gücünden olduğu kadar kalbinde de onu laisscdiyordu. umanın bir yolunu bulm alıydı.
Ona güç vermek için Fasso’nun t r a n s ın a r a ğ m e n Rio*ona Çünkü eğer onu kaçıran kışı onu götürmeye niyetli ol-
w

ulaşarak dayanmasını söylüyordu. H a y a t t a kalm asını *


>ere varırsa. Dylan kaçmasının mümkün olmayaca-
lüyordu. 80,1 diyordu .

y °,un onunda onu bekleyen şey acı ve ölümdü.


•Gordon Fasso ismindeki harflerin yeri dcğ>i«nld»i?fric ^
uya çıkmakladır.

338
^ ö z ü r le r i v c y ^ Jrn
Coonrcocuf'ta lyıcc ilerlediği b<r n . * ^ R jo
* * * Un * . *.
ha k « rm e sursun D y U n ı bulnu yan*,,,,, ^ o y u n ia m d ı Beliu bu ^ £
ûrkrtD N e » York u bulamayacağı komd, I t a t f p ,U n ,,, h jy .tı v «
sx*t uy aktıktaydı ve h iii N ew York u olsa hıL. rr- i f T i 'j i'r ^pjafl «H aklaştırm am a ı/,n verem ey* '* *
nerede oiduğunu b ilm esi m üm kün değildi ' faA ftU hert, ^

et
O nu kaybediyordu Era mn sesi zayıf bır radyo ^
O t u u b şu ğ m ıh «sed «ek kadar yakm arm onu * , İOOU yanlış anlaşıJrnaz bır şekilde
rarak kadar uzaka

N
m
■ soğukluk hissetti ve koluna bakine* hayal, d » ^ ^
‘ Lanet olsun * fiJpğim u gördü Zehirli d-A un^und» k u ^ ^
içim parçalayan güçlü bir üzumuyie birlikle, korku r;. * E n nır, ona tekrar ihanet etm esu* u » ^

si.
cvdundikı tüm h ü crelerin e işledi. Yaraianrmşu. kamv*. **?«< *» Ancak arabanın diğer tarafına baknğmfa.
du .. £avdasız btr ödteyie bvTanıyordu. fc^BUiıuım hayaleti a ğ lıy a , » İp m yanaktangtopdanıi,
Şakakiann ın zonklam aya başlam asryb görü* aiarj bu- phyordu

te
bnjkâaşn Kararan gözlen duyulannı köreinfkerç kWyr O » geçm işte rahatça yalan söyleyen dudaktın hm-
L ıo s la itr
çadıyordu «et etmeden. O na kemiz kaybetmedin, dedi- /faü ıdm « mt

Si
Ç m m R ezervi.
“ Hay»," drye bağırıp tum gücüyle gaza basc.
Görüntüsü otrcyıp solarken ona bakn Ona * j & ı
G ö zie n n ı o vuşturup odaki-uımalan vçm zo ria i Lk,-£-

www.CepSitesi.Net
, S i : E v ,'nın söylediği herhangi btr jeye s?rv«ralefc*r

bu şeklide
iti ar. o n u ele geçirm esine izin veremezdi
h a y a J
ep
[>.ian
b n ld ığ u u u ğ r a t a x n â k ^ A V \ k i t a j ^ a i l
“Hayır lanet o lsu n O n a ulaşmalıyım Ah
~u haldeykenbık? Ond^n ç*k iığ jey-er yuzuaiai
Lo dan nefret ediyordu, o lıaid c nasıi otur da şimdi */♦-
-r-enne ınanabı.rceğ jn ı b ır s^nne b il* .öa aklından ac-
.C
dedi boğuk bır sesle ve boğazına b ır hjçfcınk taJoidi *<>--
'-dıyordu3
c^bedemem *
'•-*!k ın , diye ftsıld ad i
P r z r r .e g it
^ ginım usu son kez utrcdıkiera sonra . kayfeoido-
w

Rio statik viskiu sesi duydu ama ilk önce


r^tr'* 'L I I. * d l . Ü ad Parj
(Sm b İ obm __Ln Uv^ uzanan sonsuz yola bakn Tek yar> »j hareken
fcaşmı yolcu koltuğuna doğru çcvm nce k a r a j^ - '
w

|®^U m unc sebep olabilirdi Emin 'Âmak torun-


u ve koyu saçunn £*-<d : Görun u neredeyse ^
r> ^ , karan verm elıvd ı. voksa ona yardım cı ola-
yüzü asia güvenm em esi gcreknğjru b -C-& J *D'
w

^ a 'y ı r/l c , ^
+* ^ua e d e n R > j, c e p teieioou rm a hu.: ara-
H ırlayarak ha.-a.et sanrısına kaiasu:. çrv
> £ , E v a y ı > a d ccc r ü y a : a r ın ın
— _ , ^ stı. “Gideon. Croton Rezervi nin nerede ol-
^ ö l m e l i y i m , nem en -

Ki ,« n m üzerinde uçuşan parmaklarının tıkmış,nı


, -Ncw York'ta.• Westchcstcr County 129. yolda
£ ^ n c s , eski barajın b,rparças,.‘

û Coıınectıcut otobanına sekiz yuz metre kaldığmı

et
n işarete bakn. “Waterburş 'dcn ne kadar uzakta’"
^Ah 1 ban yolunu tercih edersen bir saat sürcbiUr."

N
Gideon duraksadı. ‘N eler oluyor? baraj hakkında içinde
O T U Z BE ŞİN Cİ BÖLÜM

si.
^ S t İ 'S ’b ir şey." d,ye karşılık verdi Rio.
Gıdeon a verdiği bilgi ıçm teşekkür edip aramaya son-
. r , ga basa ve çıkış şeridine geçti. [o s la Rio kontrolünü kaybetmiş gibi arabayı sürüyordu
Undırdıkun sonra,

te
Tüm zihin gücünü Dylan’a ulaşmak için kullanıyor,
onu kurtarmak için yolda olduğunu, onu bulacağını ya da

Si
bu uğurda öleceğini ona söylemeye çalışıyordu.
Yaklaştığını umarak 129. yolda hızla ilerledi. Kanında
Dylan’dan çok uzakta olmadığını hissedebiliyordu. Ara­
w w w www.CepSitesi.Net
ep.k ita p j, larındaki bağ çok yakında onu bulacağını söyleyerek ona
cesaret veriyordu.
Ye sonra-
.C
Yolun karşı tarafından ko yu renk bir sedan hızla gelir­
in , R ıo n u n dam arları bir anda gerildi.
Tanrılar aşkına.
w

Dylan o arabadaydı.
Direksiyonu sertçe çevirerek aracı diğer şeride sokup
w

H’lu engelledi, Dylan için ölümüne savaşmaya hazırdı,


^klaşan sedanın tiz fren sesi duyuldu, tekerlekleri astaltta
w

^ man çıkardı. Araç aniden durdu ve sonra şoldrii -dı-


^ honun başındaki iri yarı adamın görünüşüne bakılırsa
.^ndı- saS tarata doğru ani bir dönüş yaparak karanlık vc
^açlarla sarılı servis yoluna saptı.

343
Rio küfrederek arabanın motorunu v itr,, «
Ricasındaki karanlıktan gcıc,u.
düştü. ahp berine
-Hayır!" diye h a y k ır d ı. A n i
Az ileride sedan, yoldaki geçici bir bar.yerc örüldüğüm, anladı. An,a hâlâ
aniden durdu. Arka koltuktan iki kişi aşağı j,u|, Vc IcâT bayattaydı. H â lâ k a „ , n d j ld sıcald ^ u . T S ı n n v ı "
onu eline geçiren vampir. Adi herif çenesinin alt'.nkb " V° ,|ctlşim kurabiliyordu. ' ric''>fcyU<mut>u

et
lalı dayayıp onu sessiz yolda karanlığa doğru götürdüS'" Acım asızca b a ş ı ç e v r i li n c e D y i an ftn ..
Rio frene basıp şoför koltuğundan indi, sılalıuıı kab2J
runda kaldı. Onu tutan v a m p ir onu kcnd«,',afwT**>-

N
sıııdan çıkarıp onu kaçıran kişinin başına doğru n iş a n aldı" loldınıuda çağlayan su kaynağına doğru V„ h'‘,cd«
Ama onu vuramazdı, D ylan'ı vurma riski ç o k yüksekti Bu Çok geçmeden uzun b ir k ö p r ü y e doğm’S ? ! * '
göze alamayacağı bir riskti.

si.
ö r k c „ i . B ir tarafında k a r a n lık sular, ay tş,&ndl
Zaten bunu düşünebileceği kadar vakti olmadı.
rezerv, kilometrelerce u z a n ı y o r g ib i görünüyordu Ve7
Sedanın direksiyonunda olan iri yarı koruma, arabanın
ğcr t a r a f ın d a i s e a l t m ı ş m e t r e l i k b i r u ç u r u m vardı '

te
etrafında dolaşıp Rio ya ateş etmeye başladı. Omzuna sap­
A şa ğ ıd a k i boşaltma kanalı giderek artan eğim ve tam.«
lanan kurşun sıcak bir acı duymasına neden oldıı.İRio’m l [
uda köpüren nehre saçılmış in k a y a la r ın üzerinden hızb
ateş etmeye devam ediyor ve onu amansız bir ateşle geri

Si
akan su yüzünden bembeyazdı. Dylan köprünün yüksek
çekilmeye zorluyordu.
metal parmaklıklarından aşağı baktı, ö f k e y le akan suda gö­
Rio saldırıya karşılık verdi vc sahip olduğu tüm Soylu rebildiği tek şey ölümdü.
www.CepSitesi.Net
gücüyle sıçradı. İnsanın üzerine atladı, boş bakanep
gözlen- ^ “Dragos.”
m görünce bir köle olduğunu anladı. Rio onu boğazından
Köprünün girişinde Rio’nun sesi karanlığı böldü.
yakalayıp diğer elini aşağılık herifin alnına koydu. I üm “Onu bırak.”
.C
öfkesini parmak uçlarına gönderdi vc o küçük, basit doku­
Dylan’ı ele geçiren vampir onu köprüde durdurdu.
nuşuyla kölenin canını aldı. Onu önüne çevirdi, silah hâlâ çenesindeydi. Boğuk ve
Cesedi yolun ortasında bırakıp Dylan ı bulmak ıs!»
M'tu kahkahasının titreşim ini hissetti.
w

yaya olarak yola çıktı. ^ Onu bırakmak m ı? M iç sanmıyorum. Gel dc onu al ”


10onlara doğru bir adını atınca, silahın soğuk namlu-
w

Dylan onu kaçıran vampirin yanında send eleyerek


Unu tyk n ’ın boynuna daha çok bastırdı. “Silahını ıııdır
riirkcıı silah ın soğuk namlusu çenesinin altındaydı- ^
İVJK>- Yoksa tam burada ölür."
nereye götürdüğünü doğru düzgün göremiyordu ,U1 ^ ,r
w

10afober bakışlarını Öfkeyle ona dikti. “ Sana onu h-


da uzakta olmayan b ir yerden gök gürültüsünü ant
^ ‘ ^ d im b n c to la s ,”
şekilde su akıyordu.
Ntoın 11,1 ^Cr° ^tfak." dedi saldırgan. “ 1İçmen Yoksa
Ve sonra sıkılı sesleri duydu.
1Parçaladığımı mı görmek istersin?"
344 345
Rio. Dytan'a baktı. Çenesi kaskatıydı. kara, d«MdUr,,p k„,mın(,tı
{{erginliği görülebiliyordu. 1 lin in i, bir şekildeki \ ^ İ W » kükreyerek I
yavayça süahını yere bırakıp doğruldu. *PtkAlâ," koprünııı* üzerinde kıdar yi)ll . *ıp , ^ w ■•
dikkatle. "Şim di bu işi bitirelim , sen ve ben OnuV, ^ Pövüiüıı nc zamandır dcv,n, , , "
kanştımıa Dragos. Yoksa sana Gerard Starkn mı <]•*' T bir difteri ölene dek dur„u yı IV,w

et
sim? Belki de Gordon Passo?“ C?m '* İlci v a m p i r d e Uman.cn deft,|lm
Vampir güldü, keyif aldığı belliydi. "Küçük <,yuri(lrıı man* ve amber rcnkl, «özler,

N
sona erdi demek? Sorun değil. E lli yıl kadar geciktir, Çok p ^ n s hır şekilde kurtulup parmaldtfen J *
meşguldüm. Babamın Kadım olanla başladığı şeyi ben bı i, Bin onu ukıp etti ve nihayet henf, h„ V *"

si.
tırcccğım. Birlik onun peşine düşmüş dünyada bir fark mdırdı D ragos «irdeledi, Ufaltma kanattım J C T
yaratıyormuş gibi Issızları avlarken, ben geleceğin tohum­ yüzünden neredeyse dengesini kaybedecekti Sonra hi^h
larını ekiyordum. Çok sayıda tohum. Bugün bana Dragon Rıo’nun gövdesinin ortasına doğru atıldı

te
diyor olabilirsin ama yakında tüm dünya beni efcn^isrola- 1 Bin parmaklımın uzcrınde ayafcm.n kaydığmı htsvntt
1Birdenbire dengesini kaybetti ve düştü.
rak görecek."

Si
Rio hafifçe ilerleyince D ylan’ı tutan vampir silahı on­ “Rio1” Dylan köprünün üzerinde çığlık attı ‘Aman
Tanrım1 H ayır!”
dan çekip Rio’ya doğrulttu Dylan tetiği çekmeye hazır­
Yarmı saniye bile geçmeden I )ragps da aynı hatayı yapu.
lanan vampirin kaslarının kasıldığını hissetti ve bu.unsı
ep
değerlendirdi. Aniden koluna vurdu vcvrn\*YıtJİ a^fahnj
www.CepSitesi.Net
Ama Rio gibi o da kayalara vc hızla akan suya d ürm ed en

önce meyi yapının bir yerine tutunmayı başardı.


arasına doğru gitti.
Kavga köprünün altında sürüyordu, ikisi dc bir elleriy­
.C
Darbenin geldiğim fark etmedi bile.
lekirişlere tutunurken asılı kaldıkları korkunç yükseklikte
Vampir kolunu geri çekip başının yan tarafına yumruk
birbirlerine yumruk atmaya devam ediyorlardı. Vurulduğu
attı. I>yJan sertçe yere düştü.
Ç‘n Rio’nun omzu yanıyordu Ağrısı gözlerinin kararma-
w

“ H ayır!” diye bağırdı Rio.


114,,edcn oluyordu ama bu histen kurtulup tüm öfkesini
Şoke eden bir hız vc çeviklikle havaya sıçra d ı
ve Dylan’ı kaybetme düşüncesinin verdiği korkuyu-
w

saldırısına karşılık verdi, dünya dışı b ir kükrem ^ ^


**1?* un soyunu burada sonlandırma işinde topladı,
güçlü Soylu erkeği birbirlerine çarpıp azılı b ,r $
tyhn m da ona güç verdiğini hissedebiliyordu.
nedendiler.
w

* aklında ve kamadaydı, kalbinde vc ruhıındaydı ona


R io . Dragos’un manyak oğlunun üzerine nJöb
k aşılıyordu. I Icpsını içine çekti, aralarında-
havada mücadele etmeye başladılar, ıkısı de ^ Rio’y11
a r a c ı l ı ğ ı y l a D ylaıı’ın ona verdiği gücü kullanarak
dürm ek ıçm fırsat kolluyordu. Vampir hay

M7
Draços'a tekrar sertçe saldırdı. Birbirlerine VUr
dovuşun öfkesiyle kükremeye devam ettiler. ******* Vt "fe ik a î» suyab^u amatei»
Ta ki yukarıda bir silah sesi duyana dek. O ^ ^ a d ı . - Y a n ı m d a g t r .- e n c W ı n \ > ^ ş ^ w .

U * '* , n l ^ U a y ıp k o lla r ın ı o n a drAadı


İkisi de yukan baktılar. Dylan silahlardan bırn,, dU-
dc tutuyordu. Nam luyu aşağı indirip Dragos’a doğnü Rio-
“ Bu annem ıçın seni adı herif.*’ aü

et
Ateş etti ama Dragos bir Soyluydu ve tahmin ctöğj,ıde
daha hızlıydı. Son anda kenara çekilip parmaklığa daha

N
tutundu. Dylan onu takıp etti, gözünün önünden ayırmT
dı. Tekrar ateş edince, bir elm ı köprünün sunularının ak­

si.
sından sokup ayak bileğini kavradı.
Dylan arkası üstü köprüye sertçe düştü. RJO nefesinin
ciğerlerinden çıktığını duydu vc sonra Dragos’un güçlü

te
bir şekilde kavradığı bacağından onu parmaklığa dognı
çektiğini dehşet içinde izledi. L lO S l& L U

Si
B ir anda R jo parmaklığın üzerinden yukarıdaki yola al­
ladı. Bir eliyle D ylan'ın kolunu diğeriyle silahı tuttu.
"Bırak onu.” diye emretti Dragos’a ve silahı y a m p ir in „
ep
başına doğrulttu. Soylulardan birini öldürmek zordu www.CepSitesi.Net
airji)) c.1j
bey ne .aplanan bir kurşun genelde yeterli olurdu.
“ Bu işin bittiğini mi sanıyorsun savaşçı?” Dragos dişle­
.C
rini göstererek alay etti "Bu sadece başlangıç.
Bunun üzerine Dragos kendini aşağıda köpüren
bıraktı. Boşaltma kanalı onu yuttu, altındaki nehir *upk»
w

ranlık olduğundan görmek mümkün değildi.


Dragos gitmişti.
w

Rio, Dylan a dönüp onu kollarına aldı. Onu sı <a


tu. sıcaklığını yeniden hissedebildiği için çok rahat am
w

Onu öpüp yüzündeki kanı ve p&liğ* «idi. _ ^ ^


“Geçti," diye fısıld ad ı onu tekrar öperek Kopf*

HH
| O T U Z A L T IN C I B Ö LÜ M

e
Rio, D y ta n ’ ı b ir liğ in B o s t o n ’ d a k i y e r l e r i n e .

N
u-

1 o d e k o n u n la b i r l i k t e y a k m a y ı u m d u ğ u e v i n e g e tir d iğ in ­

si.
den b e r i n e r e d e y s e b i r h a f t a g e ç m i ş t i .

O m z u n a a l d ı ğ ı m e r m i y a r a s ı h â lâ i y i l e ş m e k t e y d i M e r ­
mi ç ı k a r ı l d ı k t a n s o n r a T e s s d e r i s i n i n i y i l e ş m e s i n i h ız la n -

te
I s f d ı r f ı i a y a ç a l ı ş m ı ş t ı f a k a t k o r k t u ğ u g ib i k a r n ı n d a b ü y ü y e n
Si
bebek i y i l e ş t i r i c i d o k u n u ş u n u e n g e l l i y o r d u . R i o ’y a yar­

dım e d e c e k d u r u m d a d e ğ i l d i , D y l a n ’ ın a n n e s i n e d e y a rd ı-
(I 311 d o k u n m a z d ı .
ep
www.CepSitesi.Net
f '^ Sharon A lc x a n d e r’m c e n a z e tö ren i ıkı gün önce

Q u e e n s ’ t e y a p ı l m ı ş t ı . T ö r e n d e n ö n c e k i g e c e R i o , D y i a n 'la
.C

birlikte N e w Y o r k * a d ö n m ü ş t ü - b i r l i ğ i n g e n k a la n ı d a S o y

Eşleriyle b i r l i k t e y e n i b i r l e ş e n ç i f t e d e s t e k l e r i m v e r m e k
w

*cin o r a d a y d ı l a r . O g ü n e ş l i y a z g ü n ü n d e annesi to p ra eı

irilirk e n , D y l a n ’ ı n y a n ı n d a o l a m a m a k R i o y u ç o k ü z d u
w

*maTess. G a b r i c l l e , S a v a n n a h v c E l i s c ’ i n o n u n y e r i n e de'«-
^ o ld u k la r ın ı b i l m e k o n u m e m n u n e t m i ş t i ,
w

frylan san k i h e p o r a y a a i t m i ş g i b i a r a la r ın a katılmıştı.


S o y E ş le ri o n a b a y ı l ı y o r l a r d ı v c savaşçılara gelince.

35!
I ucan bile D y la ıı’m kollarını s ı v a y ı p b i r li ğ e y a r d ım < *1, k u rtu lm ayacağ ım ^
yı te k lif etm esinden e t k i l e n m i ş t i . G ü n ü n b ü y ü k b ır fk-slcyic» k a m o n u g ü ç l e n d i r , y o r d u ' " d'"
muini G id eo n ile t e k n i k la b o r a t u a r d a g e ç ir iy o r , ö ld ü k t ^ l^yan § e y s o n s u z s e v g i s i y d i . ' ‘ <>nu U m *m -
sonra ona görün en S o y E ş le r in i t e s p it e t m e k iç in a r a b i ^ R io u z a n ı p O y la n ı n e lin i t u t t u . Gülüm »
kayıtlarım v e b a r ı n a k la r d a n v e r i l e n k a y ı p ila n la r ım a r ^ ' b o ııı d u d a k l a r ı n a g ö t ü r ü p ö p t ü .

et
rıyordu. * O n» seviyordu, artık onunl, b ı ı l , ! ^ T ' U"
Hava kararıyordu, b ir lik y a k ın d a d e v r i y e y e ç ık a c a k tı ondan u z a k t a k a l m a y a d a y a n a m ı y o r d u . H e r
yerleşkede ikam et e d e ı ı h e r k e s R i o ’ n u n d a i r e s i n d e k i gen iş di devriyede ıı dönmesini beklediğini bilmek hemUk«,T

N
yem ek odasında toplanm ıştı. K a d ı n l a r y e m e k l e r i n i verk en hem dc a v u n tu y d u .

savaşçılar birlikle ilgili şeyler h a k k ın d a k o n u ş u p o geceki O v c d i ğ e r s a v a ş ç ı l a r g ö r e v l e r i iç in u y g u n k ıy a fe tle r i

si.
görevlerini planlıyorlardı. N i k o l a i k ı s a b i r s ü r e s o n r a , son g iy m e y e h a z ı r l a n ı r k e n , “ D i k k a t l i o l," d i y e fıs ıld a d ı o n a .
zamanlarda yaşanan ö l ü m l e r i n k a y n a ğ ı n ı b u l m a l a r ı n a yar­ Rio k a f a s ı n ı s a l l a d ı , s o n r a o n u k o l la r ın a a lıp k o c a m a n
dım etm esini u m d u ğ u İ l k N e s i l i l e b u l u ş m a y a g id e c e k t i. bir öpücük v e r d i .

te
Gerard Starkn’a g e l i n c e , b i r k a ç g e c e ö ı ı c c d ü z e n le n e n Herkes d a ğ ılır k e n . “ T a n r ın ı." d e d i N i k o l a i a la y c ı b ir
baskında N e w Y o r k ’ta k i d a ir e s in in b o ş b u l u n m a s ı b irliğ i kahkahayla, “ S i z i k i n i z , k e n d i n i z e b ir o d a b u lu n "

Si
şaşırtmamıştı. A di h e r i f h e r ş e y i y o k e t m i ş , G o r d o n Fas- "O d ayı s e n iş g a l e d iy o r s u n ," d i y e k a r ş ı l ı k v e r d i R io ,
so, bir diğer deyişle D ragosT ııı o ğ l u o l a r a k s ü r d ü ğ ü ik in ci D y la n 'ı b ı r a k m a d a n . “ Y u k a r ı ç ı k m a m ı z a n c l a d ı r z a m a n
hayatına ve nereye kaçm ış
www.CepSitesi.Net
o l a b i l e c e ğ i n e d a i r h i ç b i r ip u cu var?"
bırakmamıştı. Barajın
sonuç alamamışlardı am a R io
ep
e t r a f ı n d a k i a l a n ı a r a m a la r ın d a n da

v e d iğ e r le r i va zgeçm eyecek ­
Niko o m u z l a r ı n ı
rım."
s i l k t i . “ Y a k l a ş ı k y i r m i d a k ik a , s a n ı­

lerdi. Yeterli," dedi


.C
R i o a ç b i r ş e k ild e k a d ın ın a b ak arak .
Hain D ragos’ ıın ektiği to h u m ları d u r d u r m a k iç in b irli­ D y la n güldü, h a t t a b i r a z k ı z a r d ı a m a g ö z l e r i n d e y a d s ı-
ğin hâlâ yapabileceği şeyler vardı ama R i o o n u n l a b irlik te namaz bir ışıltı vardı. N i k o l a i h ı z l a d ı ş a r ı ç ı k ı p k a p ıy ı a rk a ­
oturanların yanınd a olm asından daha iyi
w

b ir ş e y d üşü n e mdan kapatırken. R i o D y l a n ’ m e lin d e n tuttu.


iniyordu. K ardeşlerinin ve onların eşlerinin yüzlü'*,ıc “Sadece yirm i dakika." dedi ciddiyetle kafasını sallaya-
leşine- baktı, tekrar on ların bır parçası olduğu N ereden başlayacağım ı bilm iyorum "
w

vc derin bır m innettarlık hissetti. Sonsuza kad.ıı Dylan yatak odasına d o ğ ru giderken tek kaşını kaldırdı
yanında olacaktı. ^ aVÜ„ <b re d e n başlayacağını bulacağına cmnıım.
w

Ama asıl d öııiip D yla n 'a baktığında, kalbı sna


cun içindeym iş gibi hissetti. q ,iu pv^ ü n ,,n o y irn ıi dakikayı ne k a d a riv i d e ğ e r l e n d i r d i ğ i n e
O n u uçurum un kenarından döndüren o o u Uu^ Şaşırdı.
O gece devriyeden döndükten sonra onu daha da
Sesi öfkeli ya da sen değil. ^
nuya kovuldu. Onunla saatlerce seviştikten sonra d !? ' gerçekten huzurlu ^ ^
uykuya dalarken güçlü kollarıyla onu sardı. Rıo’n ^
taktan ne zaman ayrıldığından emin değildi ama şafak^* jllıp ^ C n ' e r,,n ^ d e n T C 'r *
a n la rla rın d a hissen..
bir saat önce uyanmasına neden olan şey y o k lu ğ u yd u fc,”
-P ir se n e b o y u n c a o n d a n n e fret ettim T -
İm sabahlığını giyip daireden dışarı çıktı, damarlarındaki

et
mna y a p tık la rı y ü z ü n d e n c e h e n n e m d e y a n n T ^ a
uğultu onu kanıyla bağlı olduğu eşine götürdü.
Sıııınm b e n . h a y a n a tu ta n te k şey E vl y j
Yerleşkede ya da yukanda yer alan malikânede değildi

N
nefretti- U z » » b ir s ü r e , h i s s e t t i m te k 5Cy b u y d ^ '
Dışarıda, malikânenin arkasındaki bahçedeydi. Üzerin­ -B iliy o r » » '- ” d e d i D y l a n k ıs ık b ir sesle pirm l ,
de siyah bir eşofman takımı vardı, Rio bakımlı çimenlere gür s a ç lz n n ın a r a s ın d a g e z d ir ip y an ağ m , k ü ç ı s . J

si.
uzanan geniş mermer basamaklarda oturmuş birkaç metre tenba5 .n 1 o k ş a d ı. “A n ı a b e n . o d a ğ d a san agötü ren E vaydi
ötede çimenlerin üzerindeki küçük ateşi izliyordu. Yanın­ Seni ö n e m s iy o r d u R io . T ı ı m h a taların a rağm en seni çok
daki kutuda çerçeveli fotoğraflar vc dairesinin duvarlann- «erdiğini d ü ş ü n ü y o r u m . H a y a n a y k e n sen i başkalanyla

te
dan indirdiği birkaç parlak soyut tablo vardı. * . pıylaşmak istem ediği i ç i n ç o k b ü y ü k hatalar yapn. Ç o k
Dylan ateşe baktı ve alevlerin yavaşça y u t t ı ı ğ ü 1 *- kötü şe yler y a p n a m a ö l ü m ü n d e b a zı şeyleri düzeltebil-

Si
nın bozulan şekillerini gördü. meyi d ile d iğ in i s a n ı y o r u m . ’’
“ Hey," dedi, arkasından yaklaştığını hissetmişti. Dönüp Rio yavaşça ayağa k a lk t ı, y a n ın d a d ik ilirk e n hâlâ onu
ona bakmadı, sadece kolunu yana doğru uzatıp elini tut-, •
www.CepSitesi.Net
tutuyordu. “A rtık o n d a n n e f r e t e d e m iy o r u m , çü n k ü seni
ep
masını bekledi. “ Seni uyandırdıysam öziir dilerim'.”
"Sorun değil.” Dylan parmaklarını onunkilere doladı.
bana o getirdi. Ü ste lik s a d e c e m a ğ a ra d a k i o g ü n değil.
Dragos’un seni kaçırdığı gece E v a a ra b a m d a y d ı.”
“ Uyanmamın önemi yok. Sıcaklığını özledim. D ylaıı kaşlarını çattı. “ O n u g ö r d ü n m ü ? ”
.C
Konuşurken onu kendisine doğru çekti. Kollarını kal ’NcvvYork’un dışın dayd ım . D r a g o s se n i e lin e geçird iy-
çalarına dolayıp öylece durdu, bakışları h â l â ateşin ^zcr^n * zamanında ulaşam ayacağım ı biliyordum. Tannm.
deydi. Dylan yanındaki kutuya baktı, Eva nın ve bir i ^
w

"unu düşününce hissettiğim korku- ” Cüm lesini tamam­


mutlu oldukları döneme ait ikisinin birkaç fotoğrafim gör­ lamadan onu kendisine doğrıı çekti. “Otobanda olabildi-
dü. Kutuda Eva’nın eserleri ve k ıy a fe tle r in d e n bazı s1ncc^llzla derlerken bir mucize için dua ediyordum. Seni
w

vardı. ^ 0|_ ■ tmeV^ceğime dair küçük bir um ut arıyordum, fam o


“ Kısa bir süre önce uyandığımda artık hayatım^ Vanımda bir ses duydum. Kafamı çevirip baktığımda
w

mayan bazı şeyleri elimden çıkarmam gert U- ^îrd ' 1 ^Va* * * * * * bcniınlcydi. Bana Dragos un seni
dım,” dedi Rio. n^ . ,®nı söylcdi. Barajın yerini tarif etti vc ona güven-
^ °di. O n a tekrar güvenebileceğimden emin d e -
354 355
kıldım aıııa sem bulmak için bunun tek unıudun Rio kafasın, salladı “Bunu ık,mi2 Kmvat* .
ğuııu bıli\\*dunı. e'» olmasaydı, sem kaybederdin ^ ^ enun için de yapıyorumdur. Daha önce o lT l
cehennemin ortasında bulacağımı söylese bile, hı d - zT n:Scn.nlc
n * b m k n u ,,,n 8c,d: Bun" « S S î T
nnl sonu, «yende.
meden peşinden giderdim. Bana tekrar ihanet cdı
iyesinde Geçmişe bakmaktan sıkıldım "

et
başka bir tuzağa yönlendirebilirdi takat seni bnUkı ^
5 ı ne olursa olsun giderdim ." '* '* * » * Dylan hatifçe kafasını salladı. "Pekâlâ"
r »o kutuyu alıp ateşe kadar eşlik etmesi için ona baktı,
“Ama sana ihanet etm edi." d e d i D y la n . "S a n a d ö l ­

N
birlikte yürüyüp dalgalanan alevlere sessizce yaklaştılar
sen le d ı."
Rio hafif bir itişle fotoğraflar, sanat eserleri vc kıyafet­
“ Evet. Tanrı ya şükür”

si.
lerle dolu olan kutuyu ateşe attı. Bir anda güçlenen alev
“Ah. Rio " D ylaıı yanağını göğsüne yasladı ve kendi b i­
alacakaranlığa doğru kıvılcım lar vc duman saçtı.
biymiş gibi güçlü bir şekilde çarpan kalbini duydu. Sev­
Düşünceli bir sessizlik içinde Dylan vc Rio bir siıre
gisinin sıcak günışığı gibi içine işlediğini hissetti, ona on

te
ateşin yanmasını izlediler ta kt alevlenil açlığı ve eııcıjısı
katıyla karşılık verdiği bir aşktı. “ Seni çok seviyorum ” qc :( ••
tükenene dek. Geriye duman ve kordan başka bir şev kal­
“ Ben dc seni sevivonım ," dedi Rio ve sonra çenesini
madığında Rio. Dylan*a dönüp onu kollarının arasına aldı

Si
hatifçe kaldırıp ona ıızıın. yavaş ve güzel bir öpücük verdi.
Onu sıkıca tutup kulağına sessiz bir dua mınldandt.
"Seni sonsuza dek seveceğim Dylan. Benim le olursan, ha­
Arkasındaki sönetı ateşten yükselen dununda. Dylan
vanının her gününü -ve gecesini- seni severek içirm ek­
www.CepSitesi.Net
ep ceııiş omuzlarının üzerinden uçuşan küllerin arasında
ten başka bir şev istemem.”
dünyevi olmayan bir kadın siluetinin belirdiğini gördü.
“Elbette, seninle olurum ," dedi Dylan ve parmaklanın
Eva.
.C
yanağına koydu. Yavaşça ve baştan çıkancılıkla gülümsedi.
İkisinin sarılışını izlerken üzgün bir şekilde gülümsedi
“Havacımın her günü ve gecesi... her şekilde seninle ola­
Oylan a hafifçe başını eğdikten sonra yavaşça kavK'ldu.
cağım.” Dvlan gözlerini kapatıp kollarını Rio ya doladı \e ui. u
w

Rio hırıldadı ve bakışlarında amber hır ışıltı bclndı nü göğsünün sıcaklığına gömdü. Kısa bir sııre sonra. sı­
“ Kulağa hoş geliyor.” nın yanağında Yarattığı titreşimi hissetti.
w

"Hoşuna gideceğini düşünmüştüm.” Ona gülümse1 " ‘I lor şekilde seninle olurum* sözünü duşundum do.
bakmaktan asla sıkılmayacağı bir yüzdü, cn çok da ikk>hi *kdi Rio boğazını temizleyerek. “ lam olarak ak».miat, n
w

kesen bir bağlılıkla ona bakmasına bayılıyordu. ^^ geçtiğini açıklamak ister mısın "
Dylan önce Eva’nın eşyalarının bulunduğu Dylan ona bakıp gülıinısedı. kalbi sevgnk <•k ,l
sonra da ateşe baktı. “ B ııııu yapmak zorunda olm- -/>- ‘
Göstermeme nc dersin
b iliyo rsu n , değil m i? Benim içinse gerek yok.

356
G ü J d ii. a/ı d i ş l e r i n i n u ç l a n ç o k t a n g ö r t u u n >
inişti bile. “ I l i ç s o r m a y a c a k s ı n sand ım .” ,C^

e
N
si.
te
Si
ep

www.CepSitesi.Net
.C
w
w
w

You might also like