Professional Documents
Culture Documents
Likert Tipi Olcek Hazirlama Kilavuzu
Likert Tipi Olcek Hazirlama Kilavuzu
Ata Tezbaşaran
Likert Tipi
Ölçek Hazırlama
LİKERT TİPİ ÖLÇEK HAZIRLAMA KILAVUZU
Kılavuzu
Üçüncü Sürüm
e-kitap
A. Ata TEZBAŞARAN
Likert Tipi
Ölçek Hazırlama
Kılavuzu
Üçüncü Sürüm
e-Kitap
Mersin Üniversitesi
Eğitim Fakültesi
Eğitim Bilimleri Bölümü
Eğitimde Ölçme ve Değerlendirme
Anabilim Dalı
Mersin 2008
LIKERT TİPİ ÖLÇEK HAZIRLAMA KILAVUZU
Üçüncü sürüm: 2008
E-posta:
ata@mersin.edu.tr
Bu kitap, daha önce iki kez Türk Psikologlar Derneği tarafından yayınlanmıştır.
Kaynak gösterilerek yapılacak kısa alıntılar dışında, yazılı izin alınmadan herhangi bir yolla çoğaltılamaz.
© Eserin tüm hakları yazarına aittir.
ISBN: 975-9756-08-5
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
i
A. Ata Tezbaaran
ÖNSÖZ
Yrd. Doç. Dr. Rükzan Eski ve Prof. Dr. Yaşar Baykul, kılavuzun şu andaki
içeriğini bilimsel açıdan irdeleyerek, değerli katkılarda bulundular.
A. Ata Tezbaşaran
14 Eylül 1996, Ankara
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
ii
A. Ata Tezbaaran
KILAVUZ HAKKINDA
A. Ata Tezbaşaran
20.10.1997 Ankara
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
iii
A. Ata Tezbaaran
İÇİNDEKİLER
BÖLÜM I
BÖLÜM II
LIKERT’İN DERECELEME TOPLAMLARI TEKNİĞİ ..............................5
BÖLÜM III
1. LIKERT TİPİ ÖLÇEK GELİŞTİRME .....................................................9
Yapılacak İşler ...............................................................................10
1. Ölçülecek Tutumun (Özeliğin) Tanımlanması ...........................10
1.a.Tutum Kapsamının Belirlenmesi ............................................. 11
1.b. Kapsama Uygun Gözlenebilir İşaretçilerin Belirlenmesi:
Denemelik Tutum İfadeleri ..................................................... 11
BÖLÜM I
TUTUMLARIN ÖLÇÜLMESİ
Görüş anketlerinde genellikle açık uçlu sorular veya belirli sayıda seçeneği
olan maddeler kullanılır. Görüş belirtmeyi gerektiren açık uçlu bir soruya verilecek
cevap belirli değildir ve herhangi bir biçimde sınırlandırılamaz. Cevaplayıcılar
görüşlerini diledikleri biçimde ifade edebilirler. Çoktan seçmeli maddelerde ise
cevaplayıcı belirli sayıdaki seçenek arasından görüşüne uygun düşeni seçip
işaretlemek durumundadır. Açık uçlu soruların daha zengin bilgi sağladığı açıktır.
Çoktan seçmeli maddeler ise büyük gruplara anket uygulamada nesnellik ve
kullanışlılık açısından daha elverişlidir. Bu iki tekniği uzlaştıran yol, küçük ve tem-
sil edici bir örnekleme açık uçlu sorulardan oluşan bir anket uygulayıp, buradan
sağlanan bilgilerle büyük gruplara uygulanacak maddeler için seçenek üretmek-
tir.
rilen temsilci bir davranış örneklemi elde etmek için oldukça pahalı ve zaman alıcı
bir tekniktir. Ayrıca, bazı durumlarda gözlem yapmak da olanaksızdır.
Tek boyutluluk: Bu sayıltı, psikolojik bir ölçekle ölçülen bir özeliğin diğer
özeliklerden bağımsız olarak tek başına tanımlanabileceği ve ölçülebileceği
anlamına gelir. Bir başka deyişle, bir psikolojik özeliğin her bir bireydeki bulunuşluk
derecesinin diğer özeliklerle karıştırılmadan belirlenebileceği anlamına gelir.
Günümüzde çok boyutlu ölçekleme teknikleri de geliştirilmiştir. Ölçülmek istenen
psikolojik yapının kaç boyutlu olduğu bilindiğinde, her boyut kendi başına ölçül-
ebilir. Ayrıca, psikolojik yapıyı çok boyutlu bir uzayda gösterme olanağı da vardır.
Bununla birlikte çok boyutlu ölçeklerin her bir boyutu için tek boyutlu ölçekleme
ilkeleri geçerlidir.
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
4
A. Ata Tezbaaran
Doğrusallık: Bir psikolojik ölçekle ölçülen psikolojik özeliğin tek bir boyutuyla
ilgili ölçülerinin, ağırlık, uzunluk gibi fiziksel bir özeliğin ölçüleri gibi bir doğru
üzerinde gösterilebileceği kabul edilir.
Ölçme araçlarının temel işlevi, belirli sayıda ve belirli tekniklere dayalı olarak
seçilmiş test maddelerine (uyarıcılara) verdikleri cevaplara (gösterdikleri tep-
kilere) göre, bireyin ölçülen özeliği bakımından psikolojik boyut üzerindeki konu-
munu belirlemektir.
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
5
A. Ata Tezbaaran
BÖLÜM II
Likert ölçekleme modeli, diğer modellere oranla sezgilere daha çok dayanır.
Likert tipi ya da “dereceleme toplamları” tekniğine uygun bir ölçekten alınan puan,
genel olarak, kapsamındaki maddelere gösterilen tepkilere verilen ağırlıkların
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
6
A. Ata Tezbaaran
Tekniğin uygulanışında genel olarak izlenen yol, belirli bir durum karşısında bire-
yin nasıl davranış göstereceğinin kendisine yazılı ya da sözlü olarak sorulmasıdır.
Bazen de bireyin davranışının gözleneceği durum deneysel olarak düzenlenebilir.
Genellikle bireye bir soru listesi (anket, envanter, ölçek, test) verilir ve bireyden
listedeki ölçek maddelerine tepkide bulunması (soruları cevaplaması) istenir. Bu
sorularda, bireyden hipotetik olarak ortaya konan durumlarda takınacağı tavrın
veya göstereceği davranışın ne olacağını belirtmesi istenir. Örneğin, bireye
“Bugün seçim yapılsa, oyunuzu hangi partiye verirsiniz?” sorusu sorulur.
BÖLÜM III
Diğer iki sayıltı, toplamlı bir ölçek içinde her maddenin bir araya getirilmesi
süreciyle ilişkilidir. Bunlardan birincisi, madde cevapları doğrultusunun ölçülen
tutumla monotonik bir ilşki içinde olduğu; ikincisi ise ölçek kapsamında bulunan
maddelerin incelenen tutumu ölçtüğü sayıltısıdır. Bir başka deyişle, doğrusal
olarak bir araya getirilen maddeler tek bir ortak faktörle ilişkili olmalıdır. Bu mad-
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
10
A. Ata Tezbaaran
delerin toplamının tek tek maddelerde kapsanan önemli bilginin tümünü içermesi
beklenir. Bu sayıltılar kesin değildir. Değişik amaçlar için bunlara ek sayıltılar
getirilebilir veya bazıları değiştirilebilir.
Yapılacak İşler
Likert tipi ölçek geliştirme yaklaşımında izlenen ardışık işlem adımları
şunlardır:
1. Ölçülecek tutumun (özeliğin) tanımlanması
1.a. Tutum kapsamının belirlenmesi
1.b. Kapsama uygun gözlenebilir işaretçilerin belirlenmesi: Denemelik tutum
ifadeleri
2. Deneme ölçeğinin düzenlenmesi ve deneme uygulaması
2.a. Ölçek materyalinin hazırlanması
2.b. Yönergelerin hazırlanması ve cevaplama düzeni
2.c. Maddelerin ölçek içindeki düzeni
2.d. Ön inceleme
2.e. Deneme uygulaması
3. Deneme ölçeğinden elde edilen verilerin analizi
3.a. Maddelere verilen cevapların puanlanması
3.b. Bireylerin ölçekten aldığı ham puanların hesaplanması
3.c. Ham puan dağılımının özellikleri
3.d. Madde puanları dağılımının özellikleri
3.e. Madde analizi
Korelasyon tekniğine dayalı analiz
Alt-üst grup ortalamaları farkına dayalı analiz
Regresyon tekniğine dayalı analiz
bir tanımdır. Oysa burada sözü edilen tanımlama, ölçülmek istenen özeliğin
kuramsal tanımından yola çıkılarak gözlenebilir ve ölçülebilir bir biçimde işevuruk
olarak tanımlanmasıdır. Ölçülmek istenen tutumun kuramsal tanımı çerçevesinde,
gözlenmek istenen tepkileri uyaracağı düşünülen durumların tasarlanması ve
kullanılan ölçekleme tekniğine uygun olarak ifade edilmesi gerekir. Buradaki
uyarıcı durumlar, belirli bir tutum konusuna ve nesnesine ilişkin, tutumun
göstergesi sayılan ifadelerdir. Likert tipi ölçeklerin maddeleri tutum nesnesiyle /
konusuyla ilişkili olumlu ve olumsuz ifadelerden oluşur.
Likert tipi ölçekler için tutum ifadeleri yazılmasında göz önünde tutulması
gereken temel ölçütler aşağıda sıralanmıştır:
1. Bütün maddeler, arzu edilenlerin / edilmeyenlerin ifadesi olmalı; olgusal
ifadeler olmamalıdır. Tutuma farklı düzeylerde sahip olan bireyler olgusal durum-
lar üzerinde anlaşabilirler. Dolayısıyla, bu tür bir ifade karşısında alınan tepkiler
bireylerin tutumunun bir göstergesi olmaz.
Örneğin, “Milletler Cemiyeti, Japon Ordusunun Mançurya’yı işgal etme-
sini önlemede başarısız olmuştur.” veya “Japonlar, Mançurya’nın diğer ülkelerle
ilişkilerini keserek orada ticari bir tekel oluşturmaya çalışmışlardır.” (Likert, 1932)
ifadelerine hem Japon yanlısı hem de Mançurya yanlısı olan kişiler katılabilir.
Bu söylenenlere katılmaları ya da bunların doğruluğuna inanmaları, kişilerin bu
konudaki tutumlarının bir ölçüsü değildir.
Likert tipi bir ölçekte yer alan maddeye (ifadeye) cevaplayıcıların katılma
ya da katılmama olasılığı, bu ifadenin doğruluk ya da yanlışlığının, mantıksal,
duyuşsal ve eyleme yönelik olarak yargılanabilmesine bağlıdır. Olgusal ifadeler
yerine, arzu edilen / edilmeyen davranış ifade eden maddeler ele alınmalı ve bun-
lar bireyin geçmişteki değil, halihazırdaki tutumlarını ifade etmelidir. Geçmişten
çok halihazırdaki durumun ele alınması gereğinin önemi Thurstone ve Murphy
tarafından da vurgulanmıştır (Edwards, 1957). Böylesi önermeler üretmenin
kolay bir yolu, arzu edilen davranışın geniş zamanda “---meli, ---malı” takıları
kullanılarak ifade edilmesidir.
2. Ölçek maddeleri değişik anlamalara yol açmadan, öz ve sade bir biçimde
ifade edilmelidir. Her maddedeki mesaj, cevaplayıcılar tarafından belirsizlik
ve kararsızlık yaratmadan kolayca anlaşılabilmelidir. Bu nedenle, maddelerin
ifadesinde olabildiğince basit olan ve yaygın kullanılan sözcük dağarcığından
yararlanılmalıdır. İfadelerde belirsizliğe ve anlaşılmazlığa yol açan durumlar-
dan kaçınılmalıdır. Değişik kişiler tarafından değişik biçimlerde anlaşılabilecek
ifadelere yer verilmemelidir.
Bir maddede birden fazla yargı / düşünce / duyuş bulunmamalıdır. Bu gibi
durumlarda cevaplayıcı bunlardan hangisine tepki göstereceği konusunda
güçlüğe düşebilir.
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
13
A. Ata Tezbaaran
Olumsuz Olumlu
maddeler kümesi maddeler kümesi
- +
Kesinlikle Tamamen
kat›lm›yorum kat›l›yorum
Nötr Tepki
Şekil 2: Likert tipi ölçekteki iki madde kümesine aşırı uçta olumlu tutuma sahip bir
bireyin tepkileri
Likert (1932) ölçek maddelerinin beklenen yönde işlemesine engel olan bazı
nedenler göstermiştir:
a) Madde diğerlerinin paylaştığı içerikten farklı bir içeriğe sahip olabilir.
b) Madde bütün cevaplayıcılarda aynı yönde tepki uyandırabilir.
c) Madde değişik şekillerde anlaşılacak şekilde ifade edilmiş olabilir.
d) Madde olgu ifade ediyorsa, tutuma değişik yönde sahip olan bireylerin
çoğunluğu tarafından ya kabul edilebilir ya da reddedilebilir.
Tablo 1: Likert tipi ölçekler için genel amaçlı bir yönerge örneği
AÇIKLAMA
Bu ölçek, ——— ile ilgili tutumları ölçmek amacı ile
hazırlanmıştır. Ölçek sonuçları, bu konudaki tutumları
belirlemek için kullanılacaktır.
Bu ölçekte ——— adet ifade bulunmaktadır.
Cevaplama süresi yaklaşık ——— dakikadır.
Her bir ifadeyi okuduktan sonra, buna ne derecede
katıldığınızı ya da katılmadığınızı size verilen ce-
vap kâğıdına / liste üzerinde ayrılan yere aşağıdaki
örneğe uygun olarak işaretleyiniz.
Bir ifadeyi okuduktan sonra aklınıza ilk geleni
işaretleyiniz. İşaretsiz ifade bırakmayınız.
Size verilen tutum listesi (ve cevap kâğıdı) üzerine
adınızı yazmayınız, kimliğinizi belirtecek herhangi
bir işaret koymayınız.
Düzenlenen ölçek birden çok alt ölçeği içeriyorsa, tüm batarya için hazırlanan
genel yönergenin yanı sıra, her alt ölçeğin baş tarafında alt başlığın ve özel yön-
ergenin bulunması gerekir. Aynı ölçek içinde değişik madde tipleri bulunduğunda,
bir başka deyişle cevaplama yolunu değiştiren bir durum söz konusu olduğunda,
her değişikliğin başında cevaplama yolunu belirten yönerge verilmelidir.
Ölçek maddeleri listesi ile cevap kâğıdının ayrı ayrı ya da birlikte düzenlemesi
konusunda da bir karar verilmiş olmalıdır. Küçük sayıda denek gruplarını içeren
uygulamalarda aynı listenin hem ölçek maddeleri hem de cevaplama listesi
olarak düzenlenmesi (Şekil 3) daha ekonomiktir. Böyle bir düzen, cevaplama
işlemini de kolaylaştırır. Öte yandan, ölçek büyük örneklemlere uygulanacaksa,
Şekil 4: Likert tipi bir ölçek için grafik gösterimle düzenlenmiş cevap kâğıdı örnekleri
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
18
A. Ata Tezbaaran
Likert tipi ölçeklerde tutuma ilişkin olumlu ve olumsuz anlam yüküne sahip
iki küme madde bulunur. Bu iki madde tipi ölçek içinde rasgele bir biçimde
dağıtılmalı, düzenli bir sıra izlememeli ve gruplandırılmamalıdır. Ayrıca, tutum
ölçeğindeki ifadelerin çoğunun veya tümünün olumlu olmasının, cevaplayıcıyı
olumlu cevaplamaya yönlendirici etki yapma olasılığı vardır. Olumsuz ifadeler
için de tersi söz konusudur. Tutum ifadelerinin anlam yükünün cevaplayıcıyı
yönlendirici bir etkide bulunmasının önüne geçmenin bir yolu, ölçekteki olumlu ve
olumsuz ifade sayısını birbirine denk tutmaktır.
Diğer yandan, deneme ölçeği içinde aynı tutum öğesini içeren hem olumlu,
hem olumsuz ifadelerin birlikte bulunması gereksizdir. Çünkü, daha önce olumlu
biçimde yazılmış bir ifadenin daha sonra olumsuz biçimde yeniden ifade edilmesi
aynı içeriğin tekrarlanmasına yol açar. Bu durum, kimi zaman cevaplayıcıları
yanıltır, kimi zaman da cevaplayıcının motivasyonunu düşürücü etki yaratır.
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
19
A. Ata Tezbaaran
2.d. Ön İnceleme
Denemelik tutum ifadeleri (aday ölçek maddeleri), denenmeden önce aşağıda
belirtilen noktalar açısından bir ön incelemeden geçirilmelidir:
* Yazılan ifadelerin tutum kapsamını tümüyle temsil etmesi ve sınanmayan
yanının kalmaması
* Yazılan her bir ifadenin, madde yazımında öngörülen özellikleri taşıması
* Olumlu ve olumsuz ifadelerin sayısının birbirine denk olması
* Deneme ölçeği içinde aynı tutum öğesini içeren hem olumlu hem olum-
suz ifadelerin birlikte bulunmaması
* Bir tutum ifadesi ile diğer bir tutum ifadesi arasında anlamca kesişim,
alt küme - üst küme ilişkilerinin bulunmaması (her bir tutum ifadesi bir
diğerinden anlamca bağımsız olmalıdır)
* Basılı materyalde yazım hatalarının, anlatım bozukluklarının olmaması
* Cevaplayıcılar ve uygulamacılar için hazırlanan yönergelerin açık ve
anlaşılır olması
* Düzenlenen ifade listesi ve cevap kâğıdının okuma ve cevaplamada zor-
luk çıkaran yanlarının olmaması
* Çoğaltılan kopyalarda baskı hatalarının bulunmaması
birisi, örneklemin hedef kitleyi temsil edici olmasıdır. Deneme örneklemi istatistik-
sel gerekleri karşılayacak kadar büyük ve hedef kitleyi temsil edecek çeşitlilikte
seçilmelidir. Örneklem büyüklüğünün dağılım sayıltılarını karşılayacak ölçüde
olması gerekir (Bkz. Akhun, 1991).
Şekil 5: Likert tipi bir ölçekteki olumlu ve olumsuz ifadelerin puan değerleri
Olumlu +
Madde Puan›
Olumsuz —
1 — 1
2 + 3
3 + 5
4 — 5
5 + 4
+
K
Ölçek Puan›
Xi = ∑M ij
j =1
25
20
15
10
0
108 118 128 138 148 158 168 178 188 198 PUAN
Madde analizinden önce, ölçek puanlarına benzer şekilde, her bir madde için,
madde puanları dizilerinin de betimsel istatistikleri elde edilerek incelenebilir.
Tutum ölçekleri açısından, belirli bir tekniğe dayalı olarak hazırlanan, yine
bu tekniğin kendi kurallarına uygun yollarla hazırlanarak sınanan tutum ifadeleri,
ölçülmek istenen tutumla ilişkili olup olmadığı ve tutum boyutu üzerinde değişik
dereceleri birbirinden ayırt edebilme özellikleri bakımından incelenir. Tutumla
ilişkisi güçlü veya ayırt edici olanlar ölçeğe konulmak üzere seçilebilir.
Korelasyonlara dayalı analiz işlemleri için her maddeye ait puan dizisi ile
ölçeğin puan dizisi arasında korelasyon katsayısı hesaplanır. Daha önce de
belirtildiği gibi ölçek puanları madde puanlarının toplamından oluşmaktadır.
Şu halde ölçek puanlarının içinde bütün maddelerin puanları bulunmaktadır.
Bu nedenle maddeye ait puanlar ile ölçek puanları arasındaki korelasyon
hesaplanırken söz konusu maddenin puanları hariç tutularak ölçek puanı yeniden
hesaplanmalıdır. Böylece denemelik ölçekteki madde sayısı kadar da ayrı ayrı
ölçek puanları dizisi hesaplanması gerekir. Herhangi bir maddenin puanları ölçek
puanları dizisinin dışında tutulmadan bu madde puanları dizisi ile ölçek puanları
dizisi arasında hesaplanan korelasyon katsayısı, gerçekte olduğundan yüksek
çıkma eğilimindedir (Horst, 1966). Çünkü, söz konusu madde puanları ölçek
puanlarının içinde olduğundan ortak varyansı artırıcı yönde etki yapar ve bu da
katsayının yükselmesine neden olur. Beş ayrı denemelik ölçek üzerinde yapılan
bir çalışmada, madde puanları çıkarılarak ve çıkarılmadan hesaplanan korelas-
yon katsayılarına dayalı madde seçme işlemleri arasında, maddelerin seçilme
sıraları bakımından önemli bir değişiklik olmadığı da gözlenmiştir (Tezbaşaran,
1996a).
n n
∑ X ∑ Y
n
i=1 i =1
∑ XY − n
i=1
r xy =
n n 2 n n 2
2 2
∑ X − ∑ X / n ∑ Y − ∑ Y / n
i=1 i =1 i =1 i =1
Eşitlik 2: Pearson Momentler Çarpımı Korelasyon Katsayısı
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
31
A. Ata Tezbaaran
Likert’in ölçek tanımında madde puanları dizisi sürekli bir değişken olarak
kabul edildiğinden ve ölçek puanları dizisi de sürekli bir değişken olduğundan,
madde puanları ile ölçek puanları arasındaki korelasyon Pearson Momentler
Çarpımı Korelasyon Katsayısı cinsinden hesaplanmalıdır (Arıcı, 1992; Baykul,
1996). Eşitlik 2’de bu katsayı (rxy) verilmiştir. Eşitliğin sağındaki X madde
puanları dizisini, Y ilgili maddenin puanları hariç tutularak hesaplanan ölçek
puanları dizisini, n ise cevaplayıcı sayısını göstermektedir.
K or el asy on M atr i si
...
...
3.b.2. Alt-Üst Grup Ortalamaları Farkına Dayalı Madde Analizi
Likert ölçekleme tekniği yüksek hızlı bilgisayarların ortaya çıkışından önce
geliştirilmiş olduğundan, özellikle büyük veri kümeleri için korelasyon katsayılarının
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
32
A. Ata Tezbaaran
Nihai ölçeğe iç tutarlık ölçütü ile madde seçme işlemini şöyle özetleyebiliriz:
Denemelik ölçekteki maddeler puanlandıktan sonra, cevaplayıcılar en yüksek
puandan en düşük puana doğru sıralanır. Ölçek puanları dağılımının üst ucundaki
cevaplayıcıların % 27’si üst grup, alt ucundaki % 27’si alt grup olarak belirlenir.
Üst gruptaki cevaplayıcılar, ölçeğin tümüyle ölçülmek istenen tutuma olumlu
yönde sahip olanları, alt gruptaki cevaplayıcılar da olumsuz yönde sahip olanları
gösterir. Her maddeye ait tepki dağılımı için de dağılımın üst ucundaki grubun
ölçülen tutuma olumlu derecede sahip olanları, alt ucundakilerin ise olumsuz
derecede sahip olanları göstermesi beklenir. Eğer bir madde bu iki gruptaki
tepkileri birbirinden ayırt etmiyorsa, tutuma olumlu derecede sahip olanlar ile
olumsuz derecede sahip olanları ayırt edemiyor demektir. Bu durum değişik
nedenlerle ortaya çıkabilir; örneğin üst gruptaki cevaplayıcılar alt gruptakilerden
yeterince yüksek puan alamamış olabilir. Böyle maddelerin nihai ölçeğin dışında
kalması gerekir. Bir madde, ölçülen tutum boyunca birbirinden kesin bir şekilde
ayrılabilen gruplarda özdeş tepkileri uyandırıyorsa, bu madde ölçülmek istenen
tutumun iyi bir göstergesi değildir. Diğer yandan bir madde aşırı uçtaki iki grubu
birbirinden açıkça ayırt edebiliyorsa, bu madde nihai ölçekte bulunması gereken
bir maddedir.
Şekil 11: Ölçek puanları dağılımının alt ve üst uçlarından ölçüt grupların
tanımlanması
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
33
A. Ata Tezbaaran
Alt ve üst grupta bulunan cevaplayıcı sayısı eşit olacağından nü=na=n der-
sek, Eşitlik 3’ü Eşitlik 4 veya Eşitlik 5’teki gibi yeniden yazabiliriz (Edwards, 1957,
s.153).
Xü − Xa
t =
(Sü2 + Sa2 ) / n
Eşitlik 4: Karşılaştırılan gruplarda denek sayısı eşit olduğunda t istatistiği
Xü − Xa
t=
[ ∑ (Xi − Xü ) + ∑ (Xi − X a )2 ] / n(n − 1)
2
Likert tipi bir ölçek geliştirmek için t istatistiğine dayalı olarak madde seçme
işlemlerini bilgisayarda gerçekleştirmek daha da ekonomiktir. Bunun için önce
yeni bir veri dosyası oluşturulur. Daha önce bir işlem tablosu yazılımında veya
istatistiksel paket yazılımla hazırlanmış olan madde - cevaplayıcı matrisinden
yararlanılır. Bu matristeki cevaplayıcılar en yüksek puandan en düşük puana
doğru sıralanmış olmalıdır. Şekil 10’da verilen deneme uygulaması örneğinde
100 cevaplayıcı bulunmaktadır. Bu 100 cevaplayıcıdan en yüksek puan alan
üstteki 27 kişi üst grubu, en düşük puan alandan yukarıya doğru yer alan alt-
taki 27 kişi de alt grubu oluşturacaktır. Önceden hazırlanan madde - cevaplayıcı
matrisini içeren veri dosyası başka bir isimle yeniden kaydedildikten sonra, ortada
kalan gruptaki cevaplayıcılara ait kayıtlar (28. ve 73. cevaplayıcılar dahil arada
kalan cevaplayıcılara ait satırlar) silinir. Böylece veri dosyasında 54 cevaplayıcı
kalır. Kullanılan paket yazılımda, üst grup (ÜG) ve alt grup (AG) olmak üzere
iki kategorisi bulunan yeni bir grup değişkeni (nominal değişken) tanımlanır. Bu
değişkene ait sütunda bulunan satırlara, birinci satırdan başlanarak ilk 27 kişi
için ÜG, ikinci 27 kişi için de AG kategorisi girilir. Bu işlem tamamlandıktan sonra
veriler analize hazır hale gelmiş olur (Şekil 12).
Şekil 12: Bağımsız gruplarda t - test yapmak için hazırlanmış veri dosyası
(Abacus, 1992)
Veriler, t-test için hazırlandıktan sonra, birinci maddeden başlanarak her bir
madde için t istatistiği hesaplatılır. Tablo 6’da, seçilebilecek bir madde örneği
olarak, bir istatistiksel paket yazılımla elde edilen, bağımsız gruplar için iki yönlü
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
35
A. Ata Tezbaaran
t test sonuçları verilmiştir. Tablo 6’nın üst kısmında, üst grup (ÜG) ortalaması ile
alt grup ortalaması (AG) arasındaki fark (Mean Diff), serbestlik derecesi (DF),
t istatistiği (t Value) ve bunun manidarlık düzeyi (P) verilmiştir. Tablonun alt
kısmında ise üst ve alt gruba ilişkin cevaplayıcı sayısı (Count), aritmetik ortalama
(Mean), varyans (Variance), standart kayma (Std. Dev.) ve standart hatalar (Std.
Err) gösterilmiştir.
Her madde için t istatistiği hesaplatıldıktan sonra, üst ve alt grup ortalamaları
birbirinden manidar olarak farklı olan maddeler t istatistiğinin değerine dayalı
olarak sıralanır. Sıralama t değeri en yüksek olandan en düşük olana doğru
yapılır. Bunlar arasından t değeri en yüksek olandan başlanarak istenen sayıda
madde seçilir.
Tablo 6: Bir maddeye ait puan dağılımının alt ve üst gruplarına ait
ortalamalar arasındaki farkın manidarlığına ilişkin t test sonuçları
(Abacus, 1992)
Denemelik ölçekten elde edilen verilere her iki madde analizi tekniğini uygu-
layarak, her maddenin nihai ölçeğe alınıp alınmayacağına karar verilebilir. Daha
önce de belirtildiği gibi, eğer bir madde ayırt edici değilse, diğer maddelerin
oluşturduğu ölçeğe katkıda bulunmuyor demektir ve sonuç olarak da bu madde
dışta tutulmalıdır. Buna benzer şekilde, düşük madde - ölçek korelasyonuna
sahip ve aşırı tutuma sahip grupları ayırt edemeyen maddeler nihai ölçeğin
dışında kalmalıdır.
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
37
A. Ata Tezbaaran
c) BDR Eşitlikleri: Her bir madde için, madde puanları bağımsız değişken,
ölçek puanları da bağımlı değişken olmak üzere basit doğrusal regresyon eşitliği
hesaplanır. Hesaplanan BDR eşitliklerinin (regresyon katsayılarının) manidarlığı
varyans analizi yoluyla sınanır.
Regression Summary
Tablo 7’de seçilebilecek bir maddeye ait regresyon özeti tablosu verilmiştir.
Burada bağımsız değişken madde puanları, bağımlı değişken ise ölçek puanlarıdır.
Bu tabloda analiz kapsamındaki denek sayısı (N), 35. madde puanları ile ölçek
puanları arasındaki korelasyon katsayısı (r), bu korelasyon katsayısının karesi (R
Squared) ve hata varyansı (RMS Residual) gösterilmiştir. Tablo 7’de görüldüğü
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
40
A. Ata Tezbaaran
gibi madde puanları ile ölçek puanları arasındaki korelasyon katsayısı 0.58’dir.
Madde ile ölçek puanları varyansının yaklaşık % 34’ü açıklanabilmektedir.
Tablo 8’de yukarıda regresyon özeti verilmiş olan denemelik ölçekteki 35.
madde puanları ile ölçek puanları arasındaki BDR eşitliğinin manidarlığının
sınanmasına ilişkin varyans analizi (ANOVA) sonuçları gösterilmiştir. Bu tabloda
regresyon eşitliğine (Regression), hata varyansına (Residual) ve toplama (Total)
ait serbestlik derecesi (DF), kareler toplamı (Sum of Squares), ortalama kare
(Mean Square), F değeri (F Value) ve manidarlık düzeyi (P-Value) gösterilmiştir.
Bu tabloda hesaplanan BDR eşitliğinin p < 0.0001 düzeyinde manidar olduğu
görülmektedir.
Tablo 8: Tutum ölçeğinin deneme formundaki 35. madde puanları ile ölçek
puanları arasındaki regresyon eşitliğine ait ANOVA sonuçları
(Abacus, 1992)
ANOVA Table
PUAN vs. m35
DF Sum of Squares Mean Square F-Value P-Value
Regression 1 10236.587 10236.587 50.543 <.0001
Residual 98 19848.163 202.532
Total 99 30084.750
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
41
A. Ata Tezbaaran
Şekil 13’te tutum ölçeğinin deneme formundaki 35. madde puanları ile ölçek
puanlarının iki yönlü dağılımı gösterilmiştir. BDR eşitliği Y=a+bX şeklindedir.
Burada Y, yordanan ölçek puanını; a , regresyon doğrusunun ölçek puanlarını
gösteren y dikey eksenini kestiği noktanın madde puanlarını gösteren x yatay
eksenine olan uzaklığını (kesim noktasını); b, regresyon katsayısını; X, madde
puanını; R2 ise ölçek puanları varyansının hesaplanan BDR eşitliği ile açıklanan
yüzdesini göstermektedir. Şekil 13 ve diğer regresyon grafiklerinde, Y düşey
ekseni ölçek puanlarını göstermektedir. Regresyon grafiklerindeki yatay eksen de
madde puanlarını göstermektedir.
Tutum ölçeğinin deneme formundaki 35. madde puanları ile ölçek puanları
arasında hesaplanan BDR eşitliğinde kesim noktası 136.96, regresyon katsayısı
ise 10.803’tür.
Tutum ölçeğinin deneme formundaki 31. madde nihai ölçek için seçilmeyecek
bir maddeye örnek olarak gösterilebilir. Tablo 9’da bu ölçeğin deneme formundaki
31. madde puanları ile ölçek puanları arasındaki regresyon analizine ilişkin özet
bilgiler verilmiştir.
Tablo 9: Tutum ölçeğinin deneme formundaki 31. maddeye ait regresyon özeti
(Abacus, 1992)
Regression Summary
Tablo 9’da görüldüğü gibi, tutum ölçeğinin deneme formundaki 31. madde
puanları ile ölçek puanları arasındaki korelasyon 0,07’dir ve BDR eşitliği ile ölçek
puanları varyansının 0,005’i açıklanabilmektedir.
Tablo 10’da tutum ölçeğinin deneme formundaki 31. madde puanları ile ölçek
puanları arasındaki BDR eşitliğinin manidarlığının sınanmasına ilişkin varyans
analizi (ANOVA) sonuçları gösterilmiştir. Bu tabloda 31. madde puanları ile ölçek
puanları arasında hesaplanan BDR eşitliğinin manidar olmadığı görülmektedir.
Tablo 10: Tutum ölçeğinin deneme formundaki 31. madde puanları ile ölçek
puanları arasındaki regresyon eşitliğine ait ANOVA sonuçları
(Abacus, 1992)
ANOVA Table
PUAN vs. m31
DF Sum of Squares Mean Square F-Value P-Value
Regression 1 166.790 166.790 .546 .4616
Residual 98 29917.960 305.285
Total 99 30084.750
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
43
A. Ata Tezbaaran
Şekil 14’te tutum ölçeğinin deneme formundaki 31. madde puanları ile ölçek
puanları arasında hesaplanan BDR eşitliği ve buna ilişkin grafik gösterilmiştir. Bu
eşitlikte kesim noktası 150.588, regresyon katsayısı 1.298’dir.
Daha önce de belirtildiği gibi, BDR tekniğine dayalı olarak Likert tipi ölçeklerin
madde analizinde, her madde için hesaplanan regresyon eşitliklerindeki regresyon
katsayısı ve bu eşitliklerin varyans analizi (ANOVA) ile sınanması yoluyla hesap-
lanan F değeri madde seçme ölçütü olarak kullanılabilir. BDR tekniğine dayalı
madde analiziyle seçilecek ve seçilmeyecek maddeler ile bu ölçütler arasındaki
ilişkiler Tablo 11’deki gösterimle özetlenebilir (Tezbaşaran, 1996b).
Standart Puanlar
Likert’in (1932) tanımıyla elde edilmiş olan ölçek puanları, sıralama ölçeği
düzeyindedir. Bu puanlar, bireyleri tutuma sahip oluş dereceleri bakımından
sıraya koymaya elverişlidir. Sıralama ölçeğinden elde edilen ölçülerle sıralar
arasındaki farkın miktarı bilinemez. Çünkü sıralama ölçeğinin eşit birimleri yoktur.
Dolayısıyla bu puanları kullanarak bireyler arasındaki tutum farklılıkları da bildirile-
mez. Puanlar arasındaki farkın miktarının bilinebilmesi için puanların en azından
eşit aralıklı bir ölçekle elde edilmesi gerekir. Ham puanların standartlaştırılması
yoluyla elde bulunan sıralama ölçeği düzeyindeki ölçek puanları dizisi, eşit aralıklı
ölçek düzeyinde bilgi veren puan dizisine dönüştürülebilir.
ORANLI
+ + + +
Var Var
(Ratio Scale) Mutlak Eşit
ARALIKLI
+ + + -
Var Var
(Interval Scale) Tanımlı Eşit
SIRALAMA
+ + - -
Var Var
(Ordinal Scale) Değişir Eşit değil
SINIFLAMA
(Nominal Scale)
Yok Yok + - - -
Tablo 12’de gösterildiği gibi eşit aralıklı bir ölçek tanımlamak için iki yapısal
özelliğin karşılanması gerekir. Bunlardan birincisi keyfi de olsa bir başlangıç
noktasının, ikincisi de birbirine eşit birimlerin tanımlanmasıdır. Ölçek puanları
dağılımının aritmetik ortalaması başlangıç noktası ve dağılımın her bölgesinde
eşit aralıkları gösteren standart kayması da birim olarak ele alındığı zaman
eşit aralıklı bir ölçeğin yapısal gerekleri karşılanmış olur. Böylece bir puan
dağılımının kendi içinde bir bireyin puanı ile diğer bir bireyin puanı arasındaki
farkın miktarı bilinebilir. Bu düşünceden hareketle puan dağılımının biçimini
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
46
A. Ata Tezbaaran
(Xi − X )
zi = Ti = 10zi + 50
Sx
Eşitlik 6: Bir puan dağılımındaki herhangi Eşitlik 7: Bir puan dağılımındaki herhangi
bir bireyin z puanı bir bireyin T puanı
Eşitlik 6’nın incelenmesinden de anlaşılacağı gibi, eğer dağılımdaki bir bireyin
puanı dağılımın aritmetik ortalamasına eşit ise z puanı sıfır olur. Dağılımdaki
aritmetik ortalamadan büyük puanlar sıfırdan büyük, aritmetik ortalamadan küçük
olanlar da sıfırdan küçük ve dolayısıyla işareti eksi olur. Eksi işaretli puanların
yorumlamayı ve iletişimi güçleştirmesinden dolayı, z puanları, ortalaması 50,
standart kayması 10 olan bir dağılıma doğrusal olarak dönüştürülebilir ve T
puanları elde edilebilir (Eşitlik 7). Bu dağılımda, ölçek puanı dağılımın aritmetik
ortalamasına eşit olan bir bireyin standart puanı 50’dir.
AĞIRLIKLI PUANLAR
Buraya kadar sözü edilen standart puan türlerinin dayanağı, ölçekten elde edi-
len puanlardır. Ölçek puanları da madde puanlarının toplamından oluşmaktadır.
Madde puanlarının olduğu gibi toplanmasındaki temel dayanak ise, ölçekteki her
bir maddenin eşit ölçme gücüne sahip olduğu sayıltısıdır. Oysa, madde analizi
işlemleri yapılırken açıkça görüleceği gibi, ölçeğe konulan her bir maddenin
ölçeğin tümüyle ölçülmek istenen tutumu ölçmede aynı katkıyı sağladığı söylene-
mez. Bu nedenle her bir maddenin ölçek puanlarına katkısını dikkate alan bir
ağırlıklı ölçek puanı hesaplanmalıdır. Madde puanları dizisi ile ölçek puanları dizi-
si arasında hesaplanan regresyon katsayısı, madde puanlarını ağırlıklandırmada
da bir katsayı olarak kullanılabilir. Her bir maddeye ait puan ile regresyon
katsayısı çarpılarak ağırlıklı madde puanı elde edilir ve bunlar toplanarak ağırlıklı
ölçek puanları hesaplanmış olur. Daha sonra elde edilen ağırlıklı puanlar, stan-
dart puanlara dönüştürülerek kullanılabilir.
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
47
A. Ata Tezbaaran
Ölçeğin Güvenirliği
Madde analizi birçok sorunun cevabını aramak için yapılır. Deneme ölçeğinde
bulunan bu maddeler, ölçülmesi düşünülen yapıyı vardayacak ilişki içinde midir?
Bir başka deyişle, her bir madde diğerleri ile ne ölçüde ilişkilidir? Hangi maddeler
en iyi ölçümü verebilir? Hangi maddelerden oluşturulacak ölçeğin güvenirliği ve
geçerliği daha yüksek olur?
Bir ölçeğin güvenirlik düzeyini kestirmek için birden çok teknik vardır (Anastasi,
1988). Bunlardan hangisinin izleneceği madde puanlarının doğasına, ölçek
hakkındaki sayıltılara, araştırma koşullarına ve amaçlarına bağlıdır. Likert tipi bir
ölçeğin dayandığı sayıltılarından daha önce söz edilmişti. İstatistiksel sınamaların
da ölçek hakkındaki sayıltı ve tanımlamalarla tutarlı olması gerekir. Böyle bir
ölçekteki bir maddeden elde edilen puan dağılımının sürekli bir değişken olduğu
kabul edilmektedir. Bu durumda Likert tipi bir ölçeğin güvenirliğini kestirmek için,
öncelikle, Cronbach (1951) tarafından geliştirilmiş olan ve kendi adıyla anılan α
katsayısının kullanılması gerekir. Birbiriyle yüksek ilişki gösteren maddelerden
oluşan ölçeklerin a katsayısı yüksek olur. Cronbach α katsayısı, ölçek içinde bulu-
nan maddelerin iç tutarlığının (homojenliğinin) bir ölçüsüdür. Ölçeğin α katsayısı
ne kadar yüksek olursa bu ölçekte bulunan maddelerin o ölçüde birbirleriyle tutarlı
ve aynı özeliğin öğelerini yoklayan maddelerden oluştuğu şeklinde yorumlanır. Bu
noktada küçük bir hatırlatma yapılmalıdır. Likert tipi ölçek geliştirmek isteyenlerin,
bu ölçek tipiyle ilgili olarak yapılmış hatalı güvenirlik hesaplama biçimleri ile
karşılaşma olasılığı vardır. Örneğin Kuder - Richardson 20 (KR 20) güvenirlik
katsayısı, Cronbach α katsayısı ile kuramsal olarak aynı bağlamda bilgi verir. Her
ikisi de maddeler arasındaki tutarlığın, benzeşikliğin ölçüsüdür. Bununla birlikte,
KR 20 güvenirlik katsayısı madde puanları iki kategorili olduğu zaman kullanılır.
Örneğin, ölçeğin maddelerine verilen cevaplar “doğru - yanlış”, “evet - hayır”, “var
- yok”, gibi iki seçenekten birine tepkide bulunmayı gerektiriyorsa, bu durumda “iç
tutarlık” ölçüsünü hesaplamak için KR 20 katsayısının kullanılması gerekir. Madde
puanları dizisinin sürekli bir değişken olduğunun kabul edildiği durumlarda, Likert
tipi ölçeklerde olduğu gibi, Cronbach α katsayısının kullanılması zorunlu olur.
Gerçi, Likert tipi bir ölçeğin maddelerine verilen cevapları ikili bir dağılıma (binary)
çevirip KR 20 hesaplamak da olasıdır. Fakat bu, hem ek bir külfet hem de madde
puanlarında bilgi kaybına yol açılması demektir.
sayıltılardan biri, ölçekte bulunan her bir maddenin ölçülen tutumla monotonik bir
ilişki içinde olduğudur. Bu her bir maddenin aynı tutumu ölçtüğü anlamına gelir.
Bu nedenle Likert tipi ölçeklerde öncelikle iç tutarlığın sınanması gerekir. Bunun
için en uygun yol Cronbach α güvenirlik katsayısının hesaplanmasıdır. Likert
tipi bir ölçekte yeterli sayılabilecek güvenirlik katsayısı olabildiğince 1’e yakın
olmalıdır.
K
∑ S2j K : ölçekteki madde sayısı
K S 2j : j. maddenin madde puanları varyansı
α = 1− j =1 2
K −1 Sx
Sx2 : ölçek puanları varyansı
Eşitlik 8: Cronbach α güvenirlik katsayısı (Cronbach, 1951)
Güvenirlik
K/(K-1)
Likert tipi bir ölçek için Cronbach α güvenirlik katsayısının tanımı Eşitlik 8’de
verilmiştir. Madde - cevaplayıcı matrisinin oluşturulduğu bir işlem tablosunda, bu
eşitlik kullanılarak güvenirlik katsayısı hesaplanabilir. Şekil 15’te, A sütunundan
başlayan ve BH sütununa kadar devam eden, BH sütununda 60. maddenin yer
aldığı madde - cevaplayıcı matrisinin sağ alt köşesi verilmiştir. BI sütununda ise
ölçek puanları hesaplatılmıştır. 100. satırda, örneklemdeki 100. kişinin madde
puanları ile ölçek puanı bulunmaktadır. 102 nolu satırda ise her bir sütunun
(madde ve ölçek puanlarının) varyansı hesaplatılmıştır (Claris, 1991). BK103’te
soru sayısı, BI102’de ölçek puanları varyansı hesaplatılmış, BK105’e aktarılmıştır,
BK106’da A102’den BH102’ye madde varyansları toplatılmış, BK108’de ise güve-
nirlik katsayısı hesaplatılmıştır.
Ölçeğin Geçerliği
Bir ölçekten elde edilen puanların geçerliği, bu puanların kullanım amacı ile
ilişkilidir. Örneğin, bir zekâ testinden elde edilen puanlar bireylerin zekâ düzey-
lerinin ölçüsünü bildirmek amacıyla kullanıldığı zaman, bu puanlar amaca uygun
biçimde kullanılmış olur. Aynı puanlar bireylerin ilgi, görüş, tutum ya da akademik
başarılarının ölçüsünü bildirmek için kullanılırsa bu puanlar geçersizdir. Burada
abartıldığı biçimiyle bir kullanıma rastlanması oldukça zordur. Bununla birlikte,
çeşitli nedenlerle ve farkedilmeden yukarıda sözü edilene benzer durumlarla da
karşılaşılabilir. Yeniden söylemek gerekirse, geçerlik bir ölçme aracı ile ölçülmek
istenen özeliğin ölçülerini, başka özeliklerin ölçüleri ile karıştırmadan elde ede-
bilme derecesidir. Geçerlik ile ilgili temel kavram ve ayrıntılı bilgi için güvenirlik
kısmında bildirilenlere benzer kaynaklara başvurulabilir.
Kapsam Geçerliği
Ölçüt Geçerliği
Bir ölçekle elde edilen puanlar, bu ölçekle ölçülmek istenen özeliğe sahip
olanlarla olmayanları, ölçülen özelik boyutunda, birbirinden ayırt edebilmelidir.
Tutumların ölçülmesi dikkate alındığında, ayırt edilecek gruplar ölçülen tutuma
olumlu yönde yüksek düzeyde sahip olanlarla, olumsuz yönde yüksek düzeyde
sahip olanlardır. Burada önemli olan ölçülen tutum boyutunda aşırı uçta bulunan
bu iki grubu belirlemek için bir ölçüt bulmaktır. Ölçüt bulmada başvurulacak birinci
yol önceden geçerli olduğu bilinen bir ölçek bulmaktır. Geliştirmekte olduğumuz
ölçekten başka bir ölçek bulup, bu ölçekten elde ettiğimiz puanları ölçüt ölçüsü
olarak kullanabiliriz. Bu ölçütlere “dış ölçüt” denir. Ölçüt alınacak ölçeğin seçi-
minde oldukça titiz davranılmalıdır. Çünkü tutumların ortaya çıkış biçimleri tama-
men kültüre özgüdür ve tutumlar öğrenilmiş davranış eğilimleridir (Kağıtçıbaşı,
1976). Bir kültürde geçerli ölçüler veren ölçeğin, diğer bir kültürde bütünüyle
geçerli olmayacağı açıktır. Ayrıca ölçeğin hedef aldığı kültür için geliştirilmiş ve
geçerli olduğu görülmüş bir ölçek varsa bir yenisini geliştirmek ekonomik bir yol
olmayabilir.
Dış ölçütle geçerlik saptamada genellikle izlenen yol, her iki ölçeği aynı
örneklem grubuna uyguladıktan sonra elde edilen iki puan dizisi arasındaki kore-
lasyon katsayısının hesaplanmasıdır. Bu korelasyon katsayısı iki ölçeğin puanları
arasındaki birlikte değişmenin ölçüsüdür. Bu ölçü ne kadar yüksek ise iki ölçek
de o ölçüde birbirine benzer ölçme yapıyor demektir (Korelasyon için bkz. Arıcı,
1992; Baykul, 1996). Bu tür bir geçerlik çalışmasına “uyum geçerliği” (Turgut,
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
52
A. Ata Tezbaaran
Ayırt etmeye dayalı yaklaşım, geçerli olduğu bilinen bir dış ölçüte göre
sınıflanan örneklem grupları için de uygulanabilir. Bir dış ölçüte dayalı olarak
karşıt gruplar tanımlanabilirse, bu grupların birbirinden ölçek puanları ile ayırt edil-
ip edilemediği (grupların ölçek puanları arasındaki farkın anlamlı olup olmadığı)
aynı teknikle sınanabilir.
Yapı Geçerliği
Psikolojik ölçekler için yapı geçerliği birinci derecede önem taşır. Madde ana-
lizi işlemlerinin de temel amacı belirli bir yapıyı diğer yapılarla karıştırmadan ölçe-
bilecek maddeleri seçerek kendi içinde tutarlı bir ölçek oluşturmaktır. Psikolojik
Likert Tipi Ölçek Haz›rlama K›lavuzu
53
A. Ata Tezbaaran
KAYNAKLAR
Ankara.
Ofset.
316.
Enghewood Cliffs.
Edwards, A. L. (1957) Techniques of Attitude Scale Construction. New
Ltd. Şti.
Fourth Ed.
and Company.
College Puplishers.
95.
Sage Publications.
1992-2.
(Baskıda).
Ankara:Saydam Matbaacılık.
Yayınları.