Professional Documents
Culture Documents
Engizisyonun G N M Ze Hat Rlatt Klar (#240222) - 208673
Engizisyonun G N M Ze Hat Rlatt Klar (#240222) - 208673
Engizisyonun günümüze
hatırlattıkları
arih, gelece-
Mehmet ESGİN
Yrd. Doç. Dr., Bozok Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
T
ğe ışık tutan
en
kaynaktır.
büyük
Ta-
rihte olan olaylar
yaşanan zaman
dilimine ışık tuta-
Özet rak, aynı hatalara
Engizisyon, Latince “Soruşturma ve Sorgulama” anlamına düşülmesini en-
gelen “Inquısıtion” kelimesinden gelmektedir. Hristiyanlıktan gellerken, müs-
uzaklaşan veya dini esaslara aykırı davranan kimselerin pet davranışların
cezalandırmak için kurulan Katolik kilise mahkemeleri ve adlî olgunlaşmasını
kurumlan için kullanılmış bir terimdir. Engizisyonun görev sağlar. Buna göre
alanı, önceleri vaftiz edilmiş Hristiyanların kilise öğretisine engizisyon, Orta
başkaldıranları yargılamakla sınırlıydı. Daha sonra şeytana Çağ Hristiyanlığı
tapma, zina, cadılık, bilim adamları, Yahudiler veya için tarihe, kendi
Hristiyanlaşmış Yahudiler (Konvertolar) ve kısmen de müntesiplerini ve
Müslümanlar veya Hristiyanlaşmış Müslümanlar başka inananlar
(Moriskolar) bu kapsama alındı. Engizisyon’un yargılama adına, “bağnazlık,
usulü ise şu aşamalardan geçiyordu: Genel yemin, af zamanı, hoşgörüsüzlük”
mahkemeye celp ve sorgulama. Sorgulamada sapkından gibi sıfatlarla geç-
suçunu itiraf etmesi isteniyor, inat ederse işkence tekniğiyle miştir.
itiraf ettiriliyordu. İtiraf sonucu hüküm verme aşamasına
Bunun sebebi
geliniyordu.
Hristiyanlık, ilk üç
Nihayet XIX. yüzyıl ortalarına kadar çalışmalarını sürdüren asrında yasaklı bir
Engizisyon Mahkemeleri önce X. Pius, 1908’de Katolik imanını din olarak varlığı-
korumakla yükümlü “Kutsal Makam”a dönüştürüldü. En nı sürdürmüştür.
nihayet VI. Pavlus, 1965’te bu kurumu, daha demokratik Resmî otoriteler
biçimde yeniden düzenleyerek “İman Kurulu”na dönüştürdü. tarafından en ağır
Sonunda Engizisyon tarihe karışmış oldu. işkence ve şiddet
Anahtar Sözcükler Din, Engizisyon, Sapkın, Kutsal Mekân, olaylarına maruz
Hristiyanlaşmış Müslümanlar, Hristiyanlaşmış Yahudiler kalan Hristiyan-
lar, bu dönemi
“Şehitler Dönemi”
olarak telakki etmekte ve bununla övünmektedir. Ancak M.S. 313 Milano Fer-
manı ile imparatorluğun koruması altına giren ve sonraki süreçte devletin resmî
dini haline gelen Pavlosçu kilise, din konusunda sadece kendisinin belirleyici
olduğu iddiası ile dini kendi tekeline almış ve devletin gücünü arkasına alarak
kendisine muhalif olanları sapkın (heresy) olmakla itham etmiştir. Muhalifle-
kaynakça
Esgin, Mehmet. “Engizisyonun günümüze hatırlattıkları,”
Bozok Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi. 1,1 (2012/1),
ss.91-99.
Mehmet Esgin
rine karşı adeta bir sürek avı başlatan Engizisyon Kurumu, Orta Çağ Hris-
kilise, geçmişte kendisinin şikâyetçi tiyanlığında özel anlam kazanmadan
olduğu baskı ve şiddeti fazlasıyla, üs- önce Klasik Roma’nın bir adli kurumu
telik de kendi dindaşlarına karşı uygu- olarak kullanılıyordu. Roma İmpara-
lamaktan çekinmemiştir. torları, imparatorluğun sonuna doğru
Kilise bu şiddet eylemleri ile tarihe sosyal düzeni sağlamak adına bu adli
damgasını vuracak, bu olaylar yüzyıl- kurumları hızlandırmışlardır. O gün
lar boyu sürecek olan kanlı mezhep Roma’da anti- sosyal görülen bütün
savaşlarına sebep olacaktır. Bu kav- faaliyetler yasaklanmıştı. Bu faaliyet-
gaların sonunda Hristiyanlık; Katolik, lerde bulunanlar cezalandırılmıştır.
Ortodoks ve Protestanlık diye farklı Hristiyanlık dini de, Romanın resmî
mezheplere ayrılacaktır. dini olmadan önce bu yasak faaliyetler
Bugün insanlık diyalog ve hoşgörü içinde sayılmıştır. Hristiyanlığın dı-
ortamında bir araya gelmekte ve bir- şında büyücülük, kutsala küfür, devle-
birlerini anlamaya çalışmaktadırlar. te karşı gelme ve devlet dini dışındaki
Bu barış ortamını engizisyon benzeri dinlere katılmayı sayabiliriz. Bütün
uygulamalarla, insanlık tekrar Yara- bu davranışlarda bulunanlara, çeşitli
tıcıdan ve birbirinden uzaklaşacaktır. işkenceler, devlet işlerinden men, mal-
Böylece insanlık hem Tanrıya hem larını müsadere, tutuklayıp hapse at-
de kendilerine düşman olacaktır. Ta- maktan ateşte yakmaya kadar bir dizi
rih ışığında engizisyonu bir kere daha cezalar uygulanıyordu.02
92 doğru okuyup, aynı hatalara düşülme- Bu yasaklamalar özel fermanlarla
den, dünya barışına katkı sağlaması duyurulup; uymayanlar özel takibe
gerektiğini düşünüyorum. alınıp, yargılanıp cezalandırılmışlar-
Engizisyon kavramı Latincede dır. Bu takibi özel görevliler yapıyor-
“Bezdirici, baskıcı soruşturma ve sor- du. Bunların yaptığı soruşturma ve
gulama” anlamına gelen “Inquısıti- sorgulama “Inquısıtion ’ kelimesiyle
on” kelimesinden gelmektedir. ifade ediliyordu. O gün imparator adı-
Bu terim, XII. y.y. ortalarından iti- na yargılama yapanlar maalesef, Orta
baren özel bir anlam kazanmıştır. Batı Çağ’da kilise, yani papa adına yargı ya-
Avrupa ve Balkanlar’da Katolik kili- pıyordu. Bu yargı usulü Hristiyanlık’a
sesi tarafından organize edilen ve Ka- Roma’dan miras kalmıştır. Bu yetki-
tolik Kilisesi inancının dışında ortaya yi daha da ileri götürüp Tanrı adına
çıkan yeni anlayış ve inançlara karşı yaptıklarını söylediler. Engizisyonun
uygulamaya konulan bir yargılama ve Orta Çağ’da fanatik savunucusu Pa-
cezalandırma işlevini yürütmüştür. roma: “Tanrı, Âdem ile Havva’yı cen-
Bu süreç ona Katolik Kilise Mahkeme- Engizisyon Mahkemeleri, (Basılmamış
lerine ve adli kurumları adına özel bir Doktora Tezi, Konya: 1998),s. 57–58; Kürşat
statü kazandırmıştır.01 Demirci, “Avrupa: Hristiyanlık”, Türkiye
Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, İstanbul:
01. Albert M. Besnard, Katolik Mezhebi, Çeviren: 1991, XI. s.238.
Mehmet Aydın, Din Fenomeni (Konya:
02. R. Fınucane, “Inquısıtion, The“The
Tekin Kitabevi, 1993),s.175; R.Fınucane, Encyclopedia Of Religion,VII, s.251;Albert,
“Inquısıtion, The“The Encyclopedia Of Bayet, Dine Karşı Düşüncenin Tarihi,
Religion, Editör: Mircea Eliade, New- York: Çeviren:Cemal Süreyya,( İstanbul: Varlık
1987,VII. s.251; Mehmet Esgin, Hristiyanlıkta Yayınları, 1970),s.57.
dir. Tanrıya her yerde ibadet yapı- liselerde toplanıyordu. Onlara burada
lır. nasihat ediliyordu. Bunun ardından 15
3-Haç’a tapılmamalı, aksine nefretle ile 30 gün arasında bir zaman tanınıp
bakılmalıdır. Çünkü İsa Mesih’in ölü- suçlarını itiraf etmelerini ve sapkınlık-
mü çarmıhta gerçekleşmiştir. tan vazgeçtiklerini bildirmeleri isteni-
4-Kominyon’da kullanılan ekmek- yordu. Bu aşamadan sonra mahkeme-
şarap İsa Mesih’in öz bedeni ve kanı ye sevk ediliyorlardı.03
değil, sadece onun ölümünün bir sim- 3-Mahkemeye Celp: Af süresinin
gesidir. sonunda suçunu itiraf etmeyen ve iti-
5-Yaşayanların ölüler için yapış ol- rafta inat edenler; yörenin rahipleri
duğu dualar ve Salih amelleri ölülere tarafından engizisyon mahkemeleri-
fayda vermez. ne gelme çağrısı yapılıyordu. Zorluk
gösteren sapkınlara karşı laik otorite-
6-Papaların yaptığı dini ibadetler
lerden yardım isteniyordu. Güvenlik
gereksizdir. Günah çıkarmaları saç-
güçleri ile teslim alınıyorlardı.04
malıktır.
4-Sorgulama ve Deliller: Sapkınlıkla
7-Teslis şirktir. Teslisi inkârı Tanrı-
suçlanan zanlı hakkındaki deliller oku-
nın birliğini kabuldür.
nur ve şahitler dinlenirdi. Sapkınları
8-Ruhban sınıfı evlenmelidir. ihbar eden ve aleyhinde şahitlik ya-
9-Papa da bir insandır, yanılabilir. panlar gizli tutulurdu. Sapkınlara za-
vb.01 man zaman da avukat tutma hakkı da
94 Engizisyon Mahkemeleri, kilisenin tanınmıştır. Fakat zamanla sapkınları
bir yargı kurumu haline geldiğinde ar- savunan avukatlar da sapkın olarak
tık yargılama belli bir usul ve prosedü- mahkemeye çağrılanca bir daha sap-
re göre yapılıyordu. Yargılama sonun- kınları savunacak avukat çıkmamıştır.
da cezalar buna göre veriliyordu. Ayrıca engizisyonda bir ara gözlemci
Bu soruşturma ve yargılama şu aşa- olarak “jüri üyeleri”(bon viri) bulun-
malardan oluşuyordu: durulmuşsa da bu her zaman mümkün
1-Genel Yemin: Engizitörler ve gö- olmamıştır. Olduğu zaman da göste-
revli piskoposlar kendi sorumlu böl- rişten ileri geçmemiştir.05
gelerini gezip şikâyetleri değerlen- 5-Zorlama ve İşkence Safhası: Mah-
diriyorlardı. Sapkınlık zanlılarından kemede hala suçlarını itiraf etmeyen-
yemin alınarak yargılama işlemi başla- ler, mahkemenin kendine münhasır
mış oluyordu02 itiraf ettirme işkence ve ikna odaları-
2-Af Zamanı: Sapkınlık zanlıları ki- na geçiliyordu. Bu itiraf metodu biraz
bizi şaşırtabilir. Şaşırtmamalı. Çünkü
01. G.Barker, O’nun İzinde (M.S. 30 Yılından
işkence de Tanrı adına gerçekleştirili-
Bugüne Dek İsa Mesih’in Toplumunun
Tarihi, (İstanbul: Tarihi, Zafer Matbaası, yordu.
1985), s.89;Ahmet Rıza Bey, Batı’nın Doğu Engizisyonda işkencenin gerekliliği
Politikasının Ahlâken İflası, Çeviren: Ziya inancının kaynağının kendi kutsal ki-
Ebuzziya,(Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları,
, 1988), s.303. 03. GuyTestas, Jean Testas, L’ınquısıtion,(
02. Henri Charles Lea, Histoire De Paris: 1974),s.37.
L’ınquısıtionAuMoyen-Age, I. s.313; Henry 04. Jean Guıraud, L’ınquısıtionMédiévale, s.92.
Maısonneuve, L’ınquısıtion,(Desclée/ 05. Henri Charles Lea, Histoire De
Novalis: 1989),s. 303 L’ınquısıtionAuMoyen-Age, I.s. 311–312.
bir durum oluşturmuştur. Papalık ma- pozitif İlim belki de Allah’ın kudretinin
kamının bozulmasına karşı bazı top- daha iyi anlaşılmasına hizmet edecek
lumsal tepkiler ortaya çıkmaya başlı- ve vicdanlarda inkâr yerine Ulûhiyet’in
yordu. Bu tepkilere en önemli sebep varlığının tohumlarını yerleştirecekti.
olarak kilisenin büyük servet sahibi Durum bunun tersine olmuş ve hala
bir müessese haline gelmesi, buna da devam ediyorsa bunun bir tek sorum-
bağlı olarak kilise makamlarının me- lusu skolâstik düşüncenin gelişme or-
murluklar gibi yüksek bedeller kar- tamı bulduğu, Batı kilisesinin omuzla-
şılığında alınıp satılmaya başlanması rına aittir.03 Bugün dahi Batılı aydınlar
gösteriliyordu.01Bunun neticesinde “ötekiler”diye değerlendirdiği değerleri
zaman- zaman papa ile krallar, arasın- engizisyonvari bakıp kendine düşman
da çatışmalar çıkmasına sebep olmuş- üretmeye çalışmaktadır.
tur. Papa, kralları aforoz ediyor, halkı- Bu durum, dünyada gelişen yakın-
nın önünde küçük düşürücü statüye laşmaya, barışa gölge düşürmektedir-
getirebiliyordu.02Bütün bunlar ruhban ler. Yazı ve görüşleriyle savaş ortamına
ile laik otorite arasında bir uçurum zemin hazırlamaktadırlar
oluşturdu. Bu zaman sürecinde papa- Dün engizisyonun izahını yapa-
lığın çözülmesi; papa-kral çatışmaları- mayıp bugün özür dileyenler; bugün
nın ortaya çıkması, reform hareketleri, “ötekiler”deyip hedef gösterdikleri kit-
aydınlanma döneminin başlaması, ki- lelerle aralarında çıkan olumsuz dav-
lise otoritesinin zayıflamasına sebep ranışlarından dolayı, yarının çocukları
oldu. Buna bağlı olarak Engizisyon başkalarından özür dilemek zorunda
96 Mahkemelerinin çalışmaları da zayıfla- kalmaması için diyalog ve hoşgörü ça-
dı. Çünkü kilisenin zayıflaması, itibar lışmalarına “engizitör” anlayışıy-
kaybetmesi engizitörlerin gücünün la umarız engel olmazlar.
zayıflamasını doğrudan etkiledi. Bu Sonuç olarak tekrar engizisyo-
zayıflamaya bağlı olarak Engizisyon nu, gündeme getiren Papa X.Pius,
Mahkemelerin de bazı olaylara göz yu- Engizisyon’un çalışmalarına da özel
mar hale geldi. Batı Katolik kilisesinin bir önem verip modernizme karşı savaş
içine düştüğü bu taassup ve anlayış- ilan etmiştir. Hemen 17 Aralık 1903’te
sızlık ruhu; Rönesans’ın getirdiği her çıkartılan “RomanisPontificubus” ka-
türlü yeniliğe sırt çevirmekle sonuç- rarnamesiyle piskoposluk sandalyesi
lanmış ve çağlar boyunca amansız düş- için adayların seçilme hakkını Ruha-
manı olduğu ilim harekelinin tamamen niler Meclisine devretmiştir. Kısa bir
kiliseye düşmanca bir tutum içerisine zaman sonra günah çıkartma ve papa-
girmesine karşı neden olmuştur. Eğer lık affının yerine getirilmesi sorumlu-
batı kilisesi, başlangıçtan beri hür dü- luğu bu meclis uhdesine verilmiştir.
şünceye saygılı olmayı bilmiş olsaydı; Bunların ardından 3 Temmuz l907’de
01. H.G.Wells, Kısa Dünya Tarihi, Çeviren: Ziya yayınlanan “Lamentabili” buyrul-
İhsan,( Ankara: Varlık Yayınları, 1969),s.1–5; tusuyla modernist tezleri mahkûm
Alâeddin Şenel, Siyasal Düşünceler Tarihi, etti. Papalık 65 modern görüşü la-
(Ankara:Verso Yayınları, , 1991), s.286;
BertrandRussell, Batı Felsefesi Tarihi, 03. Mehmet Aydın, “Batı ve Doğu Hristiyanlığına
Çeviren: Muammer Sencer, (İstanbul:Say Tarihi Bir Bakış”, Ankara Üniversitesi,
Yayınları,1974),s.241–242. İlahiyat Fakültesi Dergisi, Sayı: XXVII,
02. H.G. Wells,Kısa Dünya Tarihi,s. 116–177. (1985),s.131–132.