You are on page 1of 90

A)KAPLİNLER

A.1.RİJİT KAPLİNLER
A.1.1.ZARFLI KAPLİNLER
A.1.2.FLANŞLI KAPLİNLER
A.1.3.ALIN DİŞLİ KAPLİNLER
A.1.4.ZARFLI OK KAPLİNİ
RİJİT KAPLİNLERİN DİN. KARAKT.
A.2.ESNEK KAPLİNLER
A.2.1.KİNEMATİK BAĞLI KAPLİNLER
A.2.1.1.OLDHAM KAPLİNİ
A.2.1.2.DİŞLİ KAPLİNLER
A.2.1.3.KARDAN KAPLİNİ
A.2.2.ELASTİK KAPLİNLER
A.2.2.a.LASTİK ELEMANLI ELASTİK KAPLİNLER
A.2.2.a.1.ELASTİK MANŞONLU KAPLİN
A.2.2.a.2.RUPEX KAPLİNİ
A.2.2.a.3.KADO KAPLİNİ
A.2.2.a.4.PERİFLEX KAPLİNİ
A.2.2.b.MADENSEL YAY ELEMANLI KAPLİNLER
A.2.2.b.1.HELİSEL YAYLI KAPLİNLER
A.2.2.b.2.ÇOK TABAKALI YAPRAK YAYLI KAP.
A.2.2.b.3.VOİTH-MAURER KAPLİNİ
A.2.2.b.4.BİBBY KAPLİNİ
A.3.HİDROLİK KAPLİNLER
KAPLİN BÜYÜKLÜĞÜNÜN SEÇİMİ
B)KAVRAMALAR
B.1.MEKANİK KAVRAMALAR
B.1.1.RİJİT KAVRAMALAR
B.1.2.SÜRTÜNMELİ KAVRAMALAR
B.1.2.1.LAMELLİ KAVRAMALAR
B.1.2.2.KONİK KAVRAMALAR
B.2.PNÖMEKANİK KAVRAMALAR
B.3.ELEKTROMEKANİK KAVRAMALAR
B.4.OTOMATİK KAVRAMALAR
B.4.1.SANTRİFÜJ KAVRAMALAR
B.4.2.EMNİYET KAVRAMALARI
B.4.3.TEK YÖNLÜ KAVRAMALAR
İRTİBAT ELEMANLARI

İrtibat elemanlarının görevi motor ile iş makinası


arasındaki irtibatı sağlayarak hareketi iletmektir.
İki’ye ayrılırlar

A)Kaplinler

B)Kavramalar
KAPLİNLER

Kaplinlerde irtibat ,mekanik bağ ile gerçekleştirilir.


Bu nedenle iki mil arasındaki irtibatı sağlamak veya
kesmek,mekanik bağlantı elemanının takılıp
sökülmesiyle yapılır; bu da ancak döndüren mil
dururken mümkündür. Kaplin tiplerini tayin eden esas
unsur mil eksenleri arasındaki düzgünsüzlüktür.
Montaj veya çalışma sırasında meydana gelen bu
düzgünsüzlükler;Açısal, radyal, eksenel ve burulma
açısı şeklinde olabilir.
DÜZGÜNSÜZLÜKLER
1)Rijit kaplinler: Herhangi bir düzgünsüzlüğü karşılamayan
kaplinlerdir.

2)Esnek kaplinler: Herhangi bir düzgünsüzlüğü karşılayan


kaplinlerdir.

• Mafsallı kaplin: Esneklik kinematik bir irtibat yardımıyla


sağlanıyorsa,

• Elastik kaplin:Elastik bir eleman vasıtasıyla sağlandığı


takdirde,

• Hidrolik kaplin:Sıvı koymak suretiyle elde edildiği


takdirde hidrolik kaplin adını alır.
RİJİT KAPLİNLER

Rijit kaplinler mil eksenleri arasındaki


düzgünsüzlükleri karşılamadıklarından bağlantı
yerinde tepki kuvvetleri ve momentler meydana
gelir. Bu nedenle millerin çok titiz bir şekilde
merkezlenmesi gerekir

Alçak devir sayılarında ve nispeten küçük


düzgünsüzlüklerin söz konusu olduğu yerlerde
kullanılabilir.
ZARFLI KAPLİNLER

Bu kaplin eksen boyunca bölünmüş iki yarım


zarftan oluşur. Her iki zarf yarısı mil uçlarına
takıldıktan sonra civatalarla sıkılır. Bunun
sonucunda mil ile kaplinin iç yüzeyi arasında bir
basınç meydana gelir. Aslında bir sıkma geçme
olan bu bağlantıda momentin sürtünme ile iletildiği
kabul edilir. Emniyet önlemi olarak zarf ile mil
arasına uygu kaması konmaktadır. Dökme demir
veya dökme çelikten yapılırlar.
d<25 mm L=5*d D=4*d
d≥25 mm L=(3,5-5)*d D=(2-4)*d

Mkb: Kaplinin ilettiği moment


z1:Mil ucu başına düşen cıvata sayısı
z: 2* z1 Toplam cıvata sayısı
L: Kaplinin milde oturduğu kısmın uzunluğu
Fn1: Cıvata başına düşen normal kuvvet
µ: Sürtünme katsayısı (0,15-0,2)

Fn=p*d*L= z1* Fn1 Fn1≥


Ms= µ*p*π*d*L*
Ms= z1* Fn1* µ*π*
Ms≥Mkb
FLANŞLI KAPLİNLER

Her iki milin ucuna takılan birer flanştan meydana


gelir. Flanşlar millere monte edildikten sonra
civatalarla birbirine bağlanır. Milleri merkezlemek
amacıyla flanşların birine merkezleme faturası
diğerine de bu faturanın gireceği bir yuva yapılır veya
her iki flanş merkezleme faturalı yapılıp flanşlar
arasına merkezleme bileziği konur. Çok ender olarak
mil ile tek parça olarak üretilmiş flanş sistemi kullanılır.
Flanşları birbirine bağlayan civatalar boşluklu veya
boşluksuz olarak takılır.
boşluklu montaj halinde moment iletimi civataların
sıkışmasıyla temas yüzeyleri arasında oluşan
sürtünme ile olur.

Fn1:Her civatanın meydana getirdiği normal kuvvet


z: Cıvata sayısı
d0: Temas yüzeylerinin ortalama çapı

d0=

Ms=µ.z. Fn1.d0\2≥ Mkb Fn1≥


Civataların boşluksuz olarak takıldığı durumda
moment iletimi cıvata gövdeleri üzerinden yapılır.
Mkb=z.F1.d0\2 olup civatalar
F1=

Kuvvetiyle kesilmeye zorlanır.


d0=(D+d1)\2

D: Flanşların dış çapı


d1: merkezleme faturasının çapı
ALIN DİŞLİ(HİRTH) KAPLİN

Birbirine bağlanacak içi delik miller alınlarındaki


üçgen şeklindeki dişler yardımıyla birbirine geçer
ve çözülmemeleri için civatalarla eksenel yönde
gerilirler.
ZARFLI OK KAPLİNİ

SKF firması tarafından geliştirilen OK kaplini bir dış kovan ve


birde iç gömlekten meydana gelir.Gömleğin içi silindirik dışı
ise hafif koniktir.

Dışı silindirik olan kovanın da içi gömleğe uygun şekilde


koniktir. Gömlek mile geçirildikten sonra kovan üzerine
sürülür ve gömlek ile kovan arasına yüksek basınçla yağ
basılır ve kovan eksen yönünde itilerek kavrama sıkıştırılır.
Kovan gömleğin üzerinde tırmanırken gömleği büzer ve mili
sıkmasını sağlar.
ESNEK KAPLİNLER

Esnek kaplinler millerin sapmalarına imkan verir. Bu nedenle bu


kaplinler, rijit kaplinlere göre pratikte daha çok kullanılmaktadır.
Esnekli kinemati Bağ veya elastik elemanla sağlanır.Bu kaplinler,
dinamik davranışları bakımından birbirinden tamamen farklıdır.
Kinematik bağlı kaplinlerin dinamik davranışları, döndüren ile
döndürülen mil eksenleri arasındaki radyal aralığa ve eğilme açısına
bağlıdır. Sistemdeki titreşimleri ve darbeleri söndürmez. Buna karşın
elastik kaplinler, bağlantı elemanının elastikliğine bağlı olarak
sönümlemeye sahip olup darbeleri ve titreşimleri karşılar.
KİNEMATİK BAĞLI KAPLİNLER

Bu kaplinler sistemdeki titreşim ve darbeleri söndürmezler.


3 tip kinematik bağlı kaplin vardır. Bunlar:

a) Oldham kaplini

b) Dişli kaplin

c) Kardan kaplini
OLDHAM KAPLİNİ

Bu kaplin 3 parçadan oluşmaktadır. Millere bağlanan


kaplin flanşlarının alın yüzeylerine çapsal doğrultuda ve
dikdörtgen şeklinde birer girinti, ortada bulunan diskin
her iki alın yüzeyinde çapsal doğrultuda birbirine dik iki
çıkıntı bulunmaktadır. Eksenler arasında radyal ve
eksenel, açısal düzgünsüzlükler karşılanabilir.
Kaplin boyutları D=(3…4).d ve h=0,3.d alınabilir. Bu kaplinler
çelikten yapılırlar. Kaplin parçaları arasında hareket olduğu
için yüzeylerin temizliği önemlidir. Bu kaplinler 100 saatlik
çalışma süresinin sonunda ara diskteki yağlama deliğinden
yağlanırlar. Kaplin imalatçı firmaların kataloglarından seçilir.
Kayma yüzeyleri arasındaki basınç yayılışı şekildeki gibi
alınırsa. F=(p.D.h)/4 L=(D/3)
Mkb=2.F.L=(p.D.h.L)/2=(p.D2.h)/6
p=(6 Mkb)/(D2.h)≤pem
pem=(1,5….2)daN/mm2
(55…..60 HRC’lik yüzeyler)
DİŞLİ KAPLİNLER

Mil uçlarına takılan birer dişli ve bunları irtibat haline getiren


ve iç kısmı dişli olan bir manşondan meydana gelmektedir.
Dişlerin üst ve yan kısımlarına verilen küresel şekil ve dişler
arası bırakılan boşluk sayesinde kaplin , miller arasındaki
eksenel, radyal ve açısal düzgünsüzlükleri karşılayabilir.
Manşon küçük kuvvetler söz konusu ise tek parça halinde
büyük momentlerde ise birbirine cıvata ile bağlanan iki parça
halindedir. Kaplinin dişli kısımları sementasyon, ıslah ve
alaşımlı çeliklerden yapılmaktadır. Dişlerin yüzeyi sertleştirilip,
taşlanır.
KARDAN KAPLİNİ

Mil uçlarına takılan çatal şeklinde iki parça ve genel


olarak haç şeklindeki bir ara elemanından oluşan bu
kaplin çatalların ara elemana bağlanmasıyla eksenleri
birbirine dik iki mafsal meydana getirir.

Kardan kaplini eksenleri arasında büyük eğim açısı


bulunan milleri birbirine bağlamaya imkan verir. Mafsal
yatakları kaymalı veya rulmanlı yatak, özellikle iğneli
yatak, şeklinde olabilir.
Döndüren mil ɷ1 açısal hızı ile dönüyorsa milin açısal
hızı:
ɷ2=(cosα/1-sin2a.cos2θ1). ɷ1
eğim açısı α’ya bağlı olarak değişkendir.

Döndüren milin dönme açısı(Q1) ;Q1=0o ve 180o için


Cos Q1=1 ve ɷ2=( ɷ1/cosα) yani maksimum Q1=90o
ve 270o için
Cos Q1=0 ve ɷ2=cosα.ɷ1 yani minimum değerlerini
alır. Böylece döndürülen milin hızı bir devirde iki defa
maksimum ve iki defa minimum değerden geçer. Buna
bağlı olarak milin mafsallarında meydana gelen kuvvet
ise: F2max=F1/ cosα ; F2min=F1.cosα değerleri arasında
değişecektir.
ELASTİK KAPLİNLER

a)Lastik elemanlı b)Madensel yay elemanlı


elastik kaplinler kaplinler

-Elastik manşonlu kaplin -Helisel yaylı kaplinler


-Rupex kaplini -Bibby kaplini
-Eupex kaplini -Voith-Maurer kaplini
-Cushion kaplini -Çok tabakalı yaprak yaylı
-Periflex kaplini kaplinler
gibi çeşitli tiplere sahiptir. gibi çeşitli tiplere sahiptir.
ELASTİK MANŞONLU KAPLİN

Mil uçlarına takılan flanşlar , flanşlar arasında


irtibat sağlayan lastik manşonlar ve manşonların
takıldığı vidalı pernolardan oluşur. Açısal
düzgünsüzlüğü hemen hemen hiç karşılamazlar.
RUPEX KAPLİNİ

Elastik manşonlu bir kaplindir. Manşonları fıçı


şeklinde olan bu kaplinler

θ≤1,5o-2o lik açısal sapmalara olanak


sağlamaktadırlar.

manşonlu kaplinler küçük momentlerde


kullanılmaktadırlar.
KADO KAPLİNİ

Daha büyük momentlerin iletilmesinde kullanılır.


Bu kaplinde flanşın alın yüzeyine açılan yuvalara
lastik bloklar yerleştirilir. Bu blokların arasına
diğer flanşın yüzeyine tespit edilen pernolar
takılır. Bu kaplinler büyük bir esnekliğe
sahiptirler.
PERİFLEX KAPLİNİ

Bu kaplin iki flanş ve iki flanşa bağlanan U


şeklinde kıvrılmış lastik çemberden meydana
gelmektedir. Büyük geometrik düzgünsüzlükleri
karşılayabilen ve nispeten büyük momentler
ileten bir kaplindir. Bu prensibe uyan çeşitli tipler
geliştirilmiştir.
HELİSEL YAYLI KAPLİNLER
Her iki flanşa ardışık olarak vidalı pernolar
yardımıyla mafsal şeklinde lokmalar tespit
edilmiştir. Lokmalar arasına helisel yaylar
yerleştirilmiştir. Ayrıca kaplinin merkezinde
eksenel kuvvetleri karşılayan küresel bir mafsal
sistemi bulunur. Açısal burulma sapmalarına
imkan veren bir kaplindir.
ÇOK TABAKALI YAPRAK YAYLI KAPLİNLER

Kaplinin iki flanşı arasındaki irtibat yaprak yaylar


tarafından sağlanmaktadır. Bu kaplin darbeyi
çok iyi karşılar.
VOITH-MAURER KAPLİNİ

Flanşlar arasındaki irtibat kıvrılmış ve çepeçevre


yerleştirilmiş yaylarla sağlanır. Yaylar kapalı bir
hacim içindedir ve gresle yağlanmaktadır.
Eksenel ve açısal sapmaları çok iyi karşılayan
bu kaplinin karakteristiği yaklaşık doğrusaldır.
BİBBY KAPLİNİ

Mil uçlarına takılan ve dış çevrelerinde dişler


bulunan iki flanştan ve bu dişlerin etrafında
kıvrılmış olan dikdörtgen kesitli yaylardan
oluşmaktadır. Çalışma şekli çok tabakalı yaylı
kapline benzemektedir.
HİDROLİK KAPLİNLER

Hidrolik kaplinin primer kısmı dönmeye


başlayınca , bunu dolduran sıvı merkezkaç
kuvvetin etkisi altında çevreye ve oradan da
sekonderin(türbinin) kanatlarına fırlatılmaktadır.
Sıvı böylece primer (pompa)’den aldığı enerjiyi
sekondere (türbine) naklederek bunun dönmesini
sağlar.
KAPLİN BÜYÜKLÜĞÜNÜN SEÇİMİ
Pratikte kaplin seçimine etkisi olan işletme
değerlerinin , örneğin yük momenti, kütle atalet momenti
vb. gibi hesapsal olarak belirlenmesi çok zordur. Bu
sebeple imalatçı firmalar kaplinlerin büyüklüklerini
verirken her türlü etkiyi emniyeti ile dikkate alırlar.

Kaplin büyüklükleri yaklaşık olarak kabul edilen bir


kaplin momenti ile elde edilir.
KAVRAMALAR
Kavramalarda irtibat mekanik olabildiği gibi
fiziksel bir olaya da bağlıdır(genellikle sürtünme).
Bu durumda irtibat mil hareket halinde iken de
sağlanabilir. 5 gruba ayrılır:

-mekanik kavramalar

-pnömekanik kavramalar

-elektromekanik kavramalar

-elektromagnetik kavramalar

-otomatik kavramalar
MEKANİK KAVRAMALAR

Rijit kavramalar ve sürtünmeli kavramalar olmak


üzere iki ana sınıfa ayrılır. Çalışma prensipleri
kavrama yarılarından birinin sabit olarak
döndüren mile diğerinin ise eksenel harekete
olanak sağlayacak tarzda döndürülen mile
takılması esasına dayanır.
Mekanik Kavramaların Çalışma Prensibi
RİJİT KAVRAMALAR

Temas yüzeyleri arasında kayma olmadığı için


kavrama anında her iki mil aynı dönüş hızına sahiptir.
Ancak kavrama , döndüren mil dönerken devreye girerse
darbe meydana gelir. Bu kavramalar çeneli(parmaklı)
veya dişli şeklinde olabilir.
Dikdörtgen çeneli kavramalar, döndüren mil
dururken veya her iki yarı kavrama aynı hızda dönerken
devreye girebilirler (Şekil 3 a). Bu kavramalar her iki
yönde moment iletebilirler.
Dişli kavramalarda dişler, yarı kavramalarının
çevresinde (Şekil 3 b) veya alın yüzeylerindedir (Şekil 3
c). Bu kavramalar 300 dev/dak’ya kadar devreye
girebilirler.
SÜRTÜNMELİ KAVRAMALAR

Bir milden diğerine sürtünme yolu ile moment ileten


bir veya birçok sürtünme yüzeyli elemanlardır. Bir milden
diğerine moment iletiminin darbesiz olması ve devreye
herhangi bir hızda basit ve kolay bir şekilde girebilmesi
gibi üstünlükleri taşırlar ve takım tezgahlarında geniş
uygulama alanları bulmalarını sağlamaktadır. Temas
yüzeylerinin şekline göre lamelli, konik, takozlu ve bantlı
olmak üzere 4 çeşittir.
Sürtünmeli kavramaların devreye girmeleri iki
kademede gerçekleşir:

Eksenel kuvvetin etkisi altında sürtünme yüzeyleri


birbirine temas eder ve döndürülen milin hızı
artmaya başlar. İkinci kademede döndürülen milin
hızı döndüren milin hızına erişmeye başlar. Bu
durumda kavrama devreye girmiş olur.
LAMELLİ KAVRAMALAR

Tek lamelli veya çok lamelli olabilirler. Lamellerin


dış çapı (veya iç çapı) çok sayıda girnti çıkıntı
içermektedir. Böylece lameller gövde(veya mil) ile
beraber dönerler ancak eksenel yönde hareket
edebilirler. Sırasıyla dış ve iç lamellerden oluşan
lamel paketi eksenel kuvvet ile sıkıştırıldığında
birbiri ile temas eder ve kavramanın mili ile gövdesi
arasında hareket iletimi gerçekleşir.
KONİK KAVRAMALAR

Temas yüzeyleri koni şeklinde olan bu kavramalarda


devreye girmek, devrede tutmak ve devreden
çıkarmak için gereken eksenel kuvvetler
birbirlerinden farklıdır. Bu kavramalarda (blokaj)
olayının olmaması için α (koni) açısı sürtünme(p)
açısından büyük olmalıdır.
PNÖMEKANİK KAVRAMALAR
Bu kavramaların kumanda sistemi pnömatiktir
ancak irtibat mekanik bir olaya yani sürtünmeye bağlı
olarak gerçekleştirilir. Tüm kumanda sisteminin
pnömatik olduğu tasarımlar prensip olarak 3 tiptir:
Birinci Tip: normal bir diskli kavramadır.
Kavramanın baskı plağı bir pistona bağlıdır.
ikinci tip: bu tipte piston yerine içi boş bilezik
şeklinde bir lastik mevcuttur.lastiğin yan yüzeyine
baskı plağı tespit edilir.
üçüncü tip: içi boş bilezik şeklindeki lastik
,döndüren mil üzerine takılmış olan gövdenin iç
kısmına bağlanmıştır. Sürtünme pabuçları da lastiğin
ELEKTROMEKANİK KAVRAMALAR

Bu kavramalar çok çabuk devreye girme ve


devreden çıkma özelliğine sahiptir. Kavrama
yarıları arasındaki irtibat genellikle sürtünmeye
dayanılarak gerçekleştirilir. Ancak tüm kumanda
sistemi elektromekaniktir. Bilezikli ve bileziksiz
olmak üzere iki gruba ayrılırlar.
OTOMATİK KAVRAMALAR

Bunlar hız ve moment gibi faktörlerin etkisi ile kendi kendine


devreye giren veya devreden çıkan kavramalardır.
SANTRİFÜJ KAVRAMALAR

Bu kavramalar belirli bir devir sayısının

aşılması durumunda devreye girerler.

Bir sonraki slaytta yer alan şekilde gösterilen santrifüj


kavramada , pabuçlar bir ucundan mafsallı olarak
bağlanmıştır. Merkezkaç kuvvetinin etkisi ile
üzerlerinde sürtünme kaplamaları bulunan
pabuçlar tamburun iç yüzeyine dayanırlar.
EMNİYET KAVRAMALARI

Bu kavramaların esas görevi, sistemin hesapta göz


önüne alınan momentten daha büyük bir momenti
iletememesi ,bu şekilde dişli çarkların ve benzeri
elemanların zarar görmesinin önlenmesidir. Prensip
olarak bütün sürtünmeli kavramalar bu görevi
yerine getirebilirler. Buna rağmen pratikte daha
basit ve ucuz olan pimli, ayarlanabilen sürtünmeli
veya rijit kavramalar kullanılmaktadır.
TEK YÖNLÜ KAVRAMALAR
Serbest bilyalı veya makaralı olanları en çok
kullanılan tipleridir. İçteki gövdenin dış yüzeyi ile
dıştaki tamburun dış yüzeyi arasında gittikçe daralan
bir aralık vardır. Bu aralıklara konulan makara veya
bilyalar yay ile iletilen bir pim aracılığı ile daralan
aralığa hafifçe bastırırlar. Döndüren milin açısal
hızı(ɷ1 ) ile döndürülen milin açısal hızı(ɷ2 )
arasındaki ilişkiye bağlı olarak şu durumlar ortaya
çıkar
-ɷ1 ile ɷ2’nin yönleri ters veya ɷ1≥ɷ2 olmak üzere aynı
olması halinde makaralar daralık içine sıkışarak kilitlenmektedir.
Böylece kavrama devreye girip moment iletmeye başlar.

-ɷ1< ɷ2 olmak üzere ɷ1 ve ɷ2’nin yönlerinin aynı olması


halinde makaralar aralığın gittikçe genişleyen kısmında
ilerleyerek döndüren mil ile döndürülen mil arasındaki irtibatı
keserler. Döndürülen mil bir süre daha dönmeye devam eder ,
enerji verilmediğinden hızı düşer ve ɷ1=ɷ2 olunca kavrama
tekrar devreye girer.
KAVRAMALARIN SEÇİMİ

Kavramaların,

Aşırı zorlanma halinde moment iletimini kesmeleri,

Radyal ve eksenel mil kaçıklıklarını dengelemeleri,

Titreşim ve döndürme momenti darbelerini sönümlemeleri beklenir.


İş makinası tarafından istenen moment yük momentidir. M2 (ML) Bu
moment yükleme ve sürtünme sonucu ortaya çıkan tüm momentleri içerir.
İlave olarak kütleleri harekete geçirmek için ivmelendirme momenti
Mm(Ma) gelmektedir. Kalkış sırasında kuvvet makinasının vermesi
gereken moment Man=ML+Ma dir.

Kalkıştan sonra kuvvet makinası sadece M2’yi karşılamak zorundadır.


İvmelendirme momenti, kütle atalet momenti:

Kalkış sırasında hareketli tüm kütlelerin belirli bir süre içinde belirli
bir devir sayısına ivmelendirilmeleri için ivmelendirme momenti
gereklidir.

Ma=MM-ML=Imw/ta

ta- ivmelenme zamanı

Im1: Döndüren milin eksenine indirgenmiş, döndüren sisteme ait


elemanların kütlesel eylemsizlik momenti
Im2: Döndürülen milin eksenine indirgenmiş, döndürülen sisteme ait
elemanların kütlesel eylemsizlik momenti
Im2
M KR  M max
I m 2  I m1

Im2
M KR  (M max  M L )  ML
I m 2  I m1
KAYNAKLAR

-Yard. Doç. Dr. Melih BELEVİ MAKİNA TASARIMI II ders notları


-Prof. Dr. Mustafa AKKURT MAKİNA ELEMANLARI CİLT:1-2
-İNTERNET SİTELERİ

You might also like