Bugün sizlere Satranç kitabından ve arkasında yatanlardan
bahsedeceğim. Kitabın arkasında ne mi yatıyor? Tabii ki Stefan
Zweig ve II. Dünya Savaşı. Salonda Satranç kitabını okuyan kaç kişi var acaba? Okuyan arkadaşlarımız bu bağlantıyı kurabilmiş midirler sizce? Eğer Zweig’ın yaşadıklarını ve II. Dünya Savaşı’nı biliyorlarsa eminim ki kurmuşlardır. Ama eğer kuramadılarsa bugünden sonra okuyanlar da okumayanlar da bu bağı vereceğim küçük ipucular yardımıyla bulup, kurabilirler. Bugün sizlerle güzel bir düşünce yolculuğuna çıkacağız. Benimle gelmek isteyen arkadaşlarımla “Bir kitabı anlamak için neler yapmalıyız? “ sorusuna cevap arayacağız ve döndüğümüzde heybemiz yeni düşüncelerle dolmuş olacak. Bizi kırmayıp buraya kadar geldiğinize göre bu yolculuğa da katılırsınız umarım. Kitabı okumayan arkadaşlar için, okul kütüphanemizde ... tane Satranç kitabı vardır. Program sonrasında mutlaka okumanızı tavsiye ederim. Okuyan arkadaşlarımız da tekrar mahiyetinde okuyabilirler. Satranç kitabı Türkiye de olmak üzere bir çok dünya ülkesinde, Hitler Almanya’sı zamanında olmasa bile Almanya'da büyük bir ilgi görmüştür. Kitap günümüzde de önemini korumakta ve her geçen gün yeni okurlarıyla buluşmaktadır. Zweig Satranç ’ta, okuyucuyu sondan başa sürüklemiş, bu süreçte bizleri daha da meraklandırmış ve ikinci bölümde heyecanımızı arttırarak bizi sona hazırlamıştır. Birinci kısım ikinciye göre daha sakin geçse de olayların akışı bir bütünlük içinde korunmuştur . Kitabın genel yapısından bahsettiğimiz göre şimdi biraz daha derinlere inebiliriz. Her bakımdan edebiyat yazan kişiye, yani yazara, yazar da içinde yaşadığı dünyaya bağımlı bir değişken olduğu için Stefan Zweig’ın II. Dünya Savaşı'ndan nasıl etkilendiğini bir yansıma olarak Dr. B. karakterinde görebiliyoruz. Zweig'ın intihar etmeden önceki son eserinin Satranç olması onun intiharından önce nasıl düşünceler içinde olduğunu anlamamıza yardımcı olur. Kitap her ne kadar satrançla ilgili gibi görünse de alt metninde Zweig'ın şiddetle karşı çıktığı II. Dünya Savaşı yatar. II. Dünya Savaşı Stefan Zweig’ın intiharındaki en önemli sebeplerden biridir. Savaşın başlaması ve ilerlemesiyle kendisine ve edebi kişiliğine olan tehditler artmaya başlar. Adı kara listelere alınır, eserleri toplanıp yakılır, ülkesinden ayrılmak zorunda kalır. Tüm bunların yanında, Yaren arkadaşımızın da bahsettiği üzere Hitlerin acımasızca uyguladığı zulüm ve işkenceler günden güne Zweig'ı karamsarlığa sürükler. Zweig, bir süre sonra savaş karşıtı düşüncelerini daha fazla sürdüremeyerek... tarihinde yaşamına son verir. Satranç altmış dört kare ve otuz iki taştan oluşan bir oyundur. Oyun demek onu basitleştirmez. Oyunlar hayatımızın temelleridir. Her taşın gidebileceği belirli kareler vardır ve rakibin yaptığı her karşı hamlede olasılıklar değişir. Zweig da hayatı bir Satranç tahtası, karakterleri de birer taşa benzetmiştir. Zweig, bize Satranç üzerinden II. Dünya Savaşı’na karşı tutumunu aktarır. Bunu yaparken karakterleri kullanır ki burada onun psikolojik tahlil gücü öne çıkar. Yazarlık dışında psikoloji alanında da çok başarılı biri olan Zweig bu iki yeteneğini birleştirerek karakterleri birer temsilci gibi kullanır. Mirko’ya baktığımızda duygusuz, aklını kullanmayan, sadece para için satranç oynayan kişiliği Hitler ile doğrudan uyuşuyor. Dr.B. karakteri ise özellikle işkenceye maruz bırakılması, artık dayanamaması , bir çıkış yolu araması açısından savaş mağdurları ve Zweig ile benzerlik gösteriyor. Bir karakter üzerinden bu kadar çok şey anlatılabilir mi? Zweig işte bunu başarmıştır. Biz de bugün Satranç, Stefan Zweig ve II. Dünya Savaşı arasında bir bağ kurmaya çalıştık. Umarım biz de bunu başarabilmişizdir. Yolculuğumuz sonunda heybemizde neler var bir de onlara bakalım. Yolculuğumuzda bir kitabı anlamak için ilk önce yazarın hayatını bilmemiz gerektiğini, yazıldığı dönemi bilmemiz gerektiğini öğrendik. Ve tüm bunları birleştirerek kitapta anlatılmak istenen asıl şeye nasıl ulaşabiliriz ondan bahsettik. Tüm bunları araştırarak, tefekkür ederek ve tartışarak yapabiliriz. Bunları bana öğreten ve düşüncelerimi zenginleştiren Bilgen hocama teşekkür ediyorum. Umarım biz de bu programla sizlerin ufkunuzu genişletebilmişizdir. Hepinize geldiğiniz için Bir Şiir Bir Hikaye Kulübü adına teşekkür ediyorum.