You are on page 1of 19
Dryanet ILMI DERG] T.C. DIYANET iSLERi BASKANLIGINA GELi$ SURECINDE OSMANLI DEVLETINDE SEYHU’L-ISLAMLIK MUESSESESi Mehmet Simsir (Ayri Basim) *Sayi:d*Ekim - Kasim - Aralik 2007 a = T.C. DIYANET ISLERI BASKANLIGINA GEL!$ SURECINDE OSMANLI DEVLETINDE SEYHU’L-ISLAMLIK MUESSESES! Mehmet SIMSIR* Ozet: Insanhk tarihi igerisinde en ilkelinden en mukemmeline varincaya kadar butin toplumlatda din ve devlet hep var olagelmistir,/Ancak her toplumda bu iki kurum farkl sckillerde etkilesim igerisinde olmustur, Bazi toplumlarda dinin, bazi toplumlarda ise devletin etkisi daha fazla g6- riilmiistiir, Osman Devletinde de bu iki kurum birbirinden gok etkilenmistir. Din etkisinin agur bastigi bir ortamda kurulmus olan Osmanti’da Seyhu'l-Islimbk, son ana kadar hep séz sahibi sesi cok etkin bir rol oynamis- skimhk miiess: olmustur, Din? otoritenin resmi adi olan Seybu'l ur. Bu agidan onun bilinmesi ve taninmast bilyiik-Onem arz etmektedir, Bu galiymamuzda Sey- bu'-lskamhgin kurulmast, kuru olarak isleyisi ve oynadiii rol dizerinde durulmustur. Anahtar Kelimeler: Seyhu’l-Istam, Osmanti Imparatorlugu, Diyanet Isleri Baskanhiu, Din ve Devlet, Arrival Process of Foundation Sheikh-Islam in Ottoman Empire to the Presidency of Religi- ous Affairs of the Republic of Turkey Abstract: In humanity history, there are always religion and government in all societies from the prin- ciple to the excellent. But in every society, these two foundation are in various interaction. In so- me societies religion and in some societies government have a big effect. In Ottoman Empire, these two foundation imposed from each other. Ottoman was settled down in an environment which has a religious effect too much, And it had a religious government until supreme moment, The formal name of religious government, the Foundation of Sheik-Islam had an effective act part, For this reason, itis too important to learn and identify it. In our this study, we searched the settling of foundation of Sheik-Istam, foundation, its action and its role Key Words: Sheik-Islam, Ottoman Empire, The Presdency of Religous Aff Government. Religion and * Konya Selguklu Vaizi DIYANET ILMI DERGI + CILT: 43 + SAYE 4 Gitig: fnsanin sosyal bir varhk oldugu, varlgim devam ettirebilmesi igin baykalarina ihti- yag duydugu kaginilmaz bir gergektir. Birlikte, bir arada yasayabilmek de belli bir du- zeni ve organizasyonu gerektirmektedir. Bu yiizden insan topluluklariain olugmastyla baslayan seriiven, hep bazi normlar ve organizasyonlar olusturmay: zorunlu kilmustir. Bunlarmn igerisinde gok fark ve degisken de olsa insandan daha ylice ve kuvvetli oldu- Buna inanilan bir yiice varligin otoritesinde olusturulmus bir inang sistemi olarak din; higbir zaman dilimi ve insanlik tarihi igerisinde yerini ve Snemini kaybetmemistir. In- sanlar arasinda organizasyonu, adaleti, giivenligi, egitim ve Ofretimi, kiiltiirel aktarimi salayan devlet yapilart da en ilkelinden en mikemmeline kadar hep var olagelmistir. ‘Ancak kimi zaman bu yapt, bir kabile reisi etrafinda kenetlenme, kimi zaman bir 2iim- renin veya bir tek kimsenin idaresine boyun egme, kimi zaman da demokrasi, cumhu- riyet gibi ilkelerle halkin y6netime dahil olmast seklinde vuku’ bulmustur. Insanhk tarihi, giiniimiize kadar gecirmis oldugu bu evre igerisinde bu iki kurumu (din ve deviet) hep yasatmistir. Guinkil bu, mutlak varhgin yaratuklary igin kimig oldu- gu bir kanun geregidir. Insan fitratinin bir icabidir, Inanglar; esastan ve isledigi motifleri uyarmca devlet yapisinin olusumunda etkili miidahillerdir, Ancak bu iki kurum degisik zaman dilimleri ve topluluklart igerisinde farkh miinasebetlere biiriinmiislerdir. DeZisik inang esaslarinin boyle farklihklar mey- dana getirmesi dogaldir, Ama baz1 durumlarda ise aynt inang sistemi igerisinde de fark- 1 uygulamalar olmustur, Oregin; adaletiyle, yénetimiyle, toplumsal egitligiyle en mi- kemmel bir tarzda kurulmug olan Medine Devleti, bu yapisint Hz. Muhammed (s.2.5.) ve Hulefa-i Rasidin déneminde korumus, idare ve inang esaslari beraberligini sitrdtire- bilmistir. Ancak bu din ve devletin drtiigmesi daha sonra saltanata d6nilgerek, siyasi otoritenin inang esaslarina hakim oldugu bir yaprys ortaya gikarmisuir. Artik bundan sonra saltanat mevkiini iggal eden fertlerin tutum ve sahsiyetlerine paralel bir gekilde ki- mi zaman siyasi otorite, kimi zaman ise din? otorite etkinligini artrmistir. Osmanli devlet yapist da bu ikilem izerinde firtinali bir serilven takip etmistir. Ku- rulugunda bariz bir sekilde g6riilen ulema etkisi, ileriki yillarda yOnetimin aldigt siyasi Kararlar1 tasdik etme mercii haline déniigmtistiir. Konumu geregi halk tizerinde saygin bir yere sahip olan ulemanin tasdik etmig oldugu kararlar tebaa tarafindan memnuniyet- 84 TC. DIYANET ISLERI BASKANLIGINA GEIS SURECINDE OSMANLI DEVLETINDE SEYHU'LASLAMLIK MCESSESESI le karsilanmaktaydi. Bu sebeple yénetim her zaman igin yapacagt uygulamalar, alacagt Snemli kararlar arifesinde ulemanin destegini aramigtir. Siyaseten kat! kararlart, savas ilanlani, hatta padigahlarin hal’ edilmesinde ulemanin fetvalan etkili rol oynamisur. Biz bu cahgmamizda hususen T.C. Diyanet Isleri Baskanligina Gelig Siirecinde Osmanli Devietinde, din-deviet iligkisi ve ynetim yapilanmast konusunda, bir kurum olarak mevcut olan Seyhu’l-Islamhk miiessesesini incelemeye galigacagiz. Konu olarak Sey- hu’L-Islimhgin; ortaya gikigi, geregi, dayanags, isleyisi, teskilaty, gorevleri ve oynadigét rol agisindan gegirmis oldugu evrelerini inceleyecegiz. A) Kavram Olarak Ortaya Gulag. Seyhu’Ltslam kelimesi Arapga bir terkipten olusmaktadir. [slam tarihi boyunca say- gin bir yere sahip olan ilim ve devlet adamlarna bu sekilde degisik unvanlar verilmistir. Bunlardan bazisi; fmadu’l-Islam, tzzu’I-Iskim, Huccetu’l-Istm, Zeynii'l-Iskim vs.dir.! Islam kelimesiyle tegkil edilen bu tabirler Fatimilerde diinyevi iktidar sahipleri igin kullanihirken, Seyhu’l-Islim tabirinin ilk kismt olan “Seyh” kelimesi daima ulemaya ve sufilere has olarak kalmustir.? Horasan'daki Safiflerin ilk reisi olan Ismail b. Abdirrah- man, Hanbelilerin miirgidi olan Abdullah el-Ensari ve Memluklular devrinde taraftarla- 1 tarafindan Ibn Teymiyye bu unvanla sifatlanmislardir.3 H. IV. asirdan itibaren fukaha arasindaki ihtilafl: meseleleri halletmis olan yiiksek alim ve fakihlere alem hale gelmig olan bu tabir 4, Osmanli Devletinde resmi hiiviyet kazanmusr, Islam devletleri tarihi boyunca $eyhu’l-Islim unvanim alantar varsa da, bunlar Osmanli’da oldugu gibi ilmiye sinifimn en yiiksek makamin iggal eden zevat ve mutlak mercii degillerdiS Oysaki Osmanli’da bu makam padisahtan sonra en yiiksek mercii olarak itibar gérmiigtiir. Bu konuyu Hezarfen soyle izah etmistir: “Seyhu'-Is- Jamhk makami sadrazamliktan daha ytiksek degilse de egit hatta daha indiir, Devlet 1 Kramers, “Seyhu -islim”, Iskim Ans., LX1, MEY., 8. 485; Kazici, Ziya, Iskinm Mitesseseleri Tarihi, Kaythan Yay., Ist. 1996, 8.157; Uzungarsilt, 1. Hakkt, Osmanh Devietinde tImiye Teskilat, 2.bsk., TUirk Tarih Kurumu Yay., Ankara, 1984, 5.175, Kramers, a.g.e..s. 485; Kazict, Ziya, a.ge., $.157. 3 Kramers, age. s. 485. Akgiindtiz, Ahmet, Osmanh Kanunnameleri ve Hukuki Tablilleri, Fey Vakfi Yay., Istanbul, 1990, . 1, 8. 225. 5 Uzungarsih, 1. Hakka, a.g.e., 5.174; Yildiz, Hakkt Dursun ve digerleri, Dogustan Giintimiize Bayitk Is- Jam Tarihi, Gag Yay. Ist. 1986, c. XI. s. 422; Akgiindlz, Ahmet, a.g.e., e.L, 8. 224-225. 85 DIYANET ILMI DERGI + CILT: 43 + SAYE: 4 isleri din dizerine bina olunur. Din asil, devlet onun fer’i gibi kurulmustur. Din reisi $ey- hu'llslim’dir ve sadece devlet reisi Vezir-i Azamdhr. Ikisinin reisi dahi padigahtr."6 Bu acidan dzellikle bazi dénemlerde tiim devlet g6revlilerinin en dist smufint teskil et- mislerdir.7 1) Terim olarak tanimt Kurumu, sahsiyet ve gérevlerini gz Gniine alarak degisik tammlar yapiImisir. Bu farkh tantmiarin ortak yénlerini ele alarak gu sekilde 6zetlemek miimkiindiir: “Osmanli'da sorulan 6zel ve yerel mahiyetteki seri ve hukuki meselelere dért ehlistin- net mezhebinden Haneft fikht ifzere fetva veren, ilmiye sinsfinin en yliksek mevkiidir.” Ancak sunu hemen belirtelim ki; Haneft mezhebinin en sahih Kavillerine gore fetva vermeleri bir zorunluluktan kaynaklanmaktadir. Glink Seyhu’l-Islamlarin fetvalart ay- nv zamanda herkesi baglayan bir kaz@i hikiim de ifade etmektedir.* Olaylarda farklt mezheplerin gériglerine gére farkh hiikiimler verilecek olsa bir kargasa ve baska gahts- lar igin deisik sonuglar ve haksiziklar ortaya gikabilirdi, Yoksa bu uygulama bir mez hep taassubundan kaynaklamyor degildi. Zira Osmanhi Devleti igin mezhep degil, hu- kuk tistiinliigti séz.konusu idi, Bunun en giizel ispat: Osmanli’nin biitin mezheplerin Jeri iginde en sahih ve uygulamaya en miisait hukuki goriisti, mezhep ayirimun: g6- zetmeksizin Mecelle’de kanunlagtirmasidir. 2) Bir kurum olarak zuhuru. Bugiinkiiadliye, egitim ve diyanet islerini biinyesinde toplamis olan Seyhu’-Islam- gin? bir kurum olarak ne zaman ortaya gikugi Konusunda kesin bir bilgi yoktur, An- cak Osmanli’nin kurulugundan itibaren dini tarikat ve sufi liderlerin devlet etkileri bilinmektedir, Ayrica dint liderlerin ve bizzat dini inanislarin halk iizerindeki et- kisi ve alinacak kararlar: mesrulastirma iglevi padigahlari her dénemde ulemanin deste- fini aramaya itmistir, Bu agidan baslangict hakkinda kesin bir tarih sdylemek mimktin zerindeki a © Hezarfen, Hiseyin Efendi, Telhisi' -Beyan Kavanin-i Ali Osman, Haz.; Sevimn lgtrel, Turk Tarih Kurumu Yay., Ankara, 1998, .197. Brockelmann, Carl, fslim Milletleri ve Devletleri Tarihi, Ankara, 1964, c. L., 8. 287. $3 Ebw'l-Ula Mardin, “Fetva", M-E.B. [slim Ansiklopedisi, M.E.Basimevi, Istanbul, 1988, ¢. IV., 5. 583. 9 Kiitdkoglu, Mibahat S., 1869"da Faal fstanbul Medreseleri, Istanbul, 1977, 8. 3; Kazier, Ziyt, 8.0 s.17L 86 T.C., DIYANET ISLER! BASKANLIGINA GELI$ SORECINDE OSMANLI DEVLETINDE SEYHU'L-ISLAMLIK MUESSESESI olmamaktadir. Ama isleyis bigimi ve kurumsallasmasi Konusunda degisik gérlisler ile- ri stiriilmiig, model olarak Hiristiyanhk veya Memluklulardaki idare-halife iligkisinden etkilenildigi soylenilmistir. Bu gértisleri tig kisim halinde Kramers ortaya atmistir: i Halife- sinin haiz oldugu mevkii taklit etmek suretiyle boyle bir miiesseseyi kurmus olabilirler. a) Osmanh padisahlar1, Misir’da Memluk Sultanlari yaninda bulunan Abba b) Osmanl ulemasinin bir dint reisin etrafinda teskilatlanmasi, devletin tebaast olan gayr-i miislimlerin baginda bulunan patrikligi taklit etmek suretiyle olmus olabilir. c) Bu milessese, deviette mevcut diinyevi iktidar yaninda, kazai salahiyetlerle teghiz edilmig sufi-dint bir an’anenin neticesi olarak da dogmus olabilir.'0 Seyhu’L-[slamhk kurumunun ortaya gikig ile ilgili olarak birinci ve ikinci teorinin kabulii zor géziikiiyor. Zira birinci teoriye gore halifenin yerine ikame edilen Seyhu'l- Islamhgin, halifelik Osmanl Devletine gegince ortadan kalkmast gerekirdi. Ikincisine gelince, Osmanl: Devletinin pattikligi taklit etmesi mantiksal olarak fetihten sonra ola~ bilir, Seyhu’-Iskimhk kurumu ise, Istanbul’un alimigindan Snce drgiitlendirilmistir. Ne- ticede tigiincti teoriyi kabul etmek daha makul gériinmektedir. Ashnda $eyhu’l-Islamligin dogus ve ortaya ¢ikig sebebini tek bir vak’aya baglamak yerine, tarihi olaylart incelemek ve bu yolla bir neticeye varmak daha dogru olacaktir, Bunun icin de meseleye tarihi olaylar agisindan bakmak gerekecektir. Seyhu'l-Islamhgin kurum olarak ortaya giktigi TI, Murat zamani!!, dini-tasavvufi goriiglerle Osmanh iilkesinin calkalandig: bir dénemdir. Ve yine Sasanilerin destekle- digi Sia hareketi de Osmanli Devletini tehdit etmekteydi.? Bu sebeplerle Batini, Raft- zi ve Si hareketlere kars1, Siinni [skmeihin savunuculugunu yapan Osmanli yéneti- mi, Siinni [slam’1 yaymak ve gtiglendirmek gerei duymus ve bunun igin de Seyhu’l-Is- lamlik kurumunu 6rgiitlemis olabilir.!3 10 Kramers, a.g.e. s.486-487, 11 Hoca Sadettin Efendi, Tacu't-Tevarih, Istanbul, 1279, ¢. 1, s. 315 vd.; Agik Pasazade, Tarih, Istanbul, 1332, s. 96 vd, 12. Dursun, Davut, Yénetim-Din lliskileri Agisindan Osmanh Devletinde Siyaset ve Din, Iyaret Yay., stan- bul, 1992, s. 235, 13. Kaydu, Ekrem,“Osmantt Devletinde Seyhu’I-Islimlk Milessesesinin Ortaya Crkist”, Islami llimler Fa- kiiltesi Dergisi, Say1 Il, 1977, s. 201-205. 87 DIYANET ILMI DERGI « CILT: 43 * SAYE: 4. Ayrica devlet sinirlarinin dahilindeki gayr-i resmi miiftiilerin, dint meseleler hakkin- da kendi diinya gériisleri ve kabiliyetlerine gre ayrt ayrt fetva vermelerinin devlet igin bir tehlike arz ettigini I. Murat sezinlemis ve béyle bir ortamda, ahlaki, ilmi ve dini oto- ritesi biitiin memleketce kabul edilen biiyiik bir alime ihtiyag bulundugunu diistinmiig olabilir, Iste bi Molla Fenari’nin gahsinda adi gegen unvanla bir makam ve miiessese kurulmus oldu, 3) Ik Seyhu’I-Islam in bunlar nazar-1 dikkate alinmis olacak ki, ilk defa bu makama getirilen Kramers’in karst cikmasina ramen! kaynaklarda kabul edilen yaygin kanaat, ilk Seyhu’L-Islam’in Molla Fenati (V.1431) oldugudur.!5 Ik Seyhu goriisten bahsedilir: slim hakkinda tig a) Tasképriiliizade, Muradjea d’Ohson ve Ali Emiri’ye gdre Seyhu’I-Iskmhk miies- sesesi Osmanli Devletinin kurulugundan itibaren Seyh Edebali ile vardi.'6 b) Sitleyman Saadettin, Ahmet Refik, R.C. Repp, Hezarfen Hiiseyin Efendi, Kara- gelebizade Abdiilaziz ve Ata’nin fikrine gore ilk Seyhu’l- ri'dir.!7 lm Molla Semsettin Fena- c) Katip Gelebi’ ye gére Seyhu'l-tslamlik ilk defa [stanbul’da fetva veren miiftiiler- le baslamistir.!8 Ayrica Agik Pagazade, Orhan Gazi’nin imaminin Ishak Fakih oldugundan, Osmanli Devletinin kurulugunda boyle bir makamin oldugunu savunmaktadir.!9 14 Kramers, a.g.e..s. 486 15. Ahmet Refik, “Osmanh Seyhu'I-Islémlan”, med Lutfi, Vak ce. XIV, 8.71 16 Tasképriliizade, es-Sekaiku'n-Numaniyye, Beyrut, 1975, s. 20-21; Ali Emiri, Mesihat-s fslamiyye Tarihgesi, {Imiye Salnamesi, Matbaa-i Amire, Istanbul, 1334, 304-3 17 Ahmed Lutfi, a.ge., ¢. XIV, s.71. 18. Katip Celebi, Takvimu’l-Tevarih, Istanbul, 1146, s.182; Kaydu, Ekrem,“Osmanlt Devletinde Seyhu'lls- lambk Miessesesinin Ortaya Gikss1”. tstami tlimler Fakiltesi Dergisi, 1977, Says Il, s. 201-205; Gakbil- gin, Tayyib, Osmanh Muesseseleri Tepkilat: ve Medeniyet Tarihine Genel Bakis, Istanbul, 1977, s.107. 19 Astk Pasazade, agee.,s. 84. limiye Satnamesi, Mesihat Yay., Istanbul, 1334, s. 322; Ah- iivis Ahmed Lutfi Efendi Tarihi, Haz.; M. Munir Aktepe, T-T.K.Yay., Ankara, 1991, 88 PC DIVANET ISLERI BASKANLIGINA GELI§ SCRECINDE OSMANLI DEVLETINDE SEVHU'LISLAMILIK MGESSESESL Dini bir lider olarak etkisini -degisik dénemlerde farklihk arz eder bir tarzda da ol- sa- gosteren Seyhu'l-Islamlar, Osmanli’da erigtigi dint ve siyasi ehemmiyeti hicbir il- Kede bulamamustir. Fatih dénemindeki kanunnamede ulemanin reisi olarak zikredilme- si bunun en agik géstergesi olmustur.20 Bu mevkii fbn Kemal ve Ebu’s yelli kimselerle zirveye ulagmigtir.2!* 4) Seyhu’L-Islam tayini Suud gibi dira- Fatih Kanunnamesinde Seyhu'L-fslim'tn “Ulemanin Reisi” olarak gisterilmesine ragmen, XVI yy. ortalarina kadar siyasi, idari sistem ve ilmiye teskilatinin hiyerarsik yapis1 igerisinde Divan-1 Hiimayun’un tiyesi olan Kadhaskerlerin yeri Seyhu'l-lslamlar- dan daha tistiindi, Bu makamin 6neminin artmast ve Kadiaskerlik makamunin iistiine sikmast, fbn Kemal ve Ebu's-Suud Efendilerin déneminde olmustur.22 Bunu yevmiye miktarlarindaki degismelerden de anlamak miimktindiir.** Ozellikle Ebu's-Suud Efendi dinemine kadar bu makama gelebilmek iin belli ve tayin edilmis bir kanun yoktu.23 Bu déneme kadar Kadiasker veya Kadiasker malulleri ile miiderrislik yapmig olantardan miinasipleri bu makama getirilmistir. Ebu's-Suud Efendiden itibaren ise, Rumeli Kazaskeri olantar bu makama gelit oldu. Seyhu'l-Islam- larin tayinine birinci derecede sadrazamlar milessir olmuslardir, Onlar kendi anlasabi- lecekleri kimseleri bu makama getirmeye galigmislardir, Ancak bu konuda tek mercii Padigahti. O isterse, hig kimseye damigmadan istedigi gahst bu makama getirebilirdi.24 Seyhu’l-Islim'm kim olaca§t Kararlastinldiktan sonra veziriazam o zat hakkindaki arizayt padisaha takdim ederdi, Seyhu'l-Islim olacak sahis saraya veya icabina gre pa- Sa kapisina davet olunup, sadrazamla beraber saraya giderdi. Eger Seyhu’l-Islam olacak zat dogruca saraya davet olunmussa, veziriazamda saraya davet olunurdu. Ikisi birden 20. Uzungargih, 1 Hakka, a.g.e., 8. 175. 21* Hezarfen, a.ge., s.197, 199; Uzungargih, I. Hakki, a.g.e., s. 173-179. lon Kemal ve Ebu's-Suud Efendiler hakkinda daha genis bilgi igin bkz. Aydemir, Abdullah, Ebu's-Su- ud Efendi, Kalttr Bakanlygt Yay., Ankara, 1989; Bolay Hayri, vd., Seyhu't-Islam Ibn Kemal Sempoz- yumu, T.D.V. Yay. Ankara, 1986, ‘Bu degisiktikleri ve Seyhu’l-Islamlann aldiklan iiereti “Seyhu’I-Islambk Maas” basligt altinda inceledik. 22. Ali Haydar, Diren-Hilkkam Serh-u Mecellet'! Ahkam, Istanbul, 1912, clV., x. 705; Uzuncarsih |. Hakka, ages. 179; Hezarfen, age. Vrk.134/B; Akgiindiiz, Ahmet, ag.e..¢.1, 6.295. 23, Uzungargilt, t. Hakki, a.g.c., s. 177; Akgiindiiz, Ahmet, a.g.e., ¢. Ly s. 225, 24 Uzungargil, L Hakks, a.g.e., s. 189: Kazict, Ziya, a.g.e., s. 167-168, 89 DIYANET ILMI DERGI + CILT: 4: padigah tarafindan kabul olunup, huzura girdiklerinde padigah tig adim ydriiyerek bunla- 11 kargilar ve Seyhu'-Islim namzedi padigahin clini dperek kendisi igin yere serilmis olan ehramin iizerine otururdu. Daha sonra Seyhu'l-[slamlara has olan “Ferv-i Beyza” denilen beyaz cuhaya kapali erkin samur kiirk giydirilir ve miisaade alarak avdet edilir- di. Yeni Seyhu'l-lslam pasa kapisindan avdet ederken binek tagina kadar sadrazam tara- findan tesyii olunup kendisine hediye edilen ata binerek alayla konagiina giderdi.°5 B) Seyhu’l-[slam’in Fetvasi, Fetva Kaynaklan, Fetva $ekli ve Gérevieri Halk tarafindan ibadet, dint miesseseler, ticaret, ilim, kryafet, yiyecek, aile hayat, arazi meseleleri, suglar, sahit, cenaze, gayr-i miislimler vs, gibi din? ve dzel meseleler hakkinda sorulan suallere, $¢yhu’L-Istim'in verdigi cevaplara “ferva” adi verilmekte- dir-26 Kelime olarak “fetva” fakihin verdigi hiktim, sorunlarin géziimii ve agrklamasina iligkin hiikiim veya cevaba denir, “el-fety4, el-fetva, el-fity4, el-fitva gogulu olarak “fe~ tava veya fetavi” kullamir.27 Bu baglamda Seyhu'l-Islim’in birinei derecedeki gbrevi- nin drfi ve ser'i meselelere hiikiim vermek oldugu agikhiga kavugmustur.28 Diger bir g6- revi de yOnetim tarafindan almacak kararlarin hukukiligi, yapilacak savas jlanmmin ceva- 7129 siyaseten katl meselelerinde bunlar megrulastirmast, bazi idarecilerin hal’ edilme- sinde tavsiye ve tegvikte bulunmast gibi konulardir.20 Bu iki gikki hukuk-i umumiye ve hukuk-i hususiye diye adlandirmak miimkiindiir. Bunlant verecegimiz fetva drneklerinde ve Seyhu’L-Islimlarin etkisi bashigs altndaki béliimimtizde daha genis anlatacagr2. 1) Fetvalarin kaynaklan Islam’da fetva isteme ve fetva verme Kur’an’in3! ve onun talimat: ile Hz. Muham- ee 2S Uzungargily |. Hakki, a.ge. s. 189; (ayrica Merasimler igin bkz.; Ahiskali, Recep, Osmanti Devlet Tes- Kilaanda Reisi’I-Kittablik, Tarih ve Tabiat Vakfi, [stanbul, 2001, s. 157, 26 Yildiz, Hak: Dursun ve diferleri, ag.e.,c. XIL, s. 427; Ebu'l-Ula Mardin, “Fetva”, a.g.e... IV, s. 582. 27 hn Manzur, Lisanu’l-Arap, el-Muhit, Beyrut, 1955, s.1051; Bilmen, Omer Nasuhi, Hukuk-u Islamiyye ve Istlahat-s Fikhiyye Kernusu, Bilmen Yay., Istanbul, 1952, ¢.1.,s. 246; Ebu'l-Ula Mardin, “Fetva", a.g.e. ¢.IV., s. $82; Atar, Fahrettin, Isln'da Adliye Teskilatt Ortaya Glass ve Isleyisi, Ankara, 1979, 8.117, 28 Ahmet Akgiindiiz, ag.c.,¢. 1, 8. 225. 29. Findikl: Mehmet Halife, Silahdar Tarihi, Istanbul, 1928, ¢. 8. 157. 30. Mecelle (Mecelle-i Akan Adliye), Komisyon, Sadelestiren; Ali Hikmet Berki,Gtizel Istanbul Matba- asi, Ankara, 1959, md., 1811; Ali Haydar, a.ge., ¢. 1V., 8.713, Uzungarsth, 1. Hakkt, ag... s. 200, 31 Bazi drnekler igin bkz., Bakara 2/189, 215, 219; Nisa 4/176; Maide 5/1, 3, 4 A’raf 7/187; Ahzap 33/63: Ista 17/85 : Taha 20/105-108 vs. 90 T.C, DIYANET ISLER! BASKANLIGINA GELI5 SURECINDE OSMANLI DEVLETINDE $EYHU'L-ISLAMLIK MUESS med (s.a.s.)'in32 uyguladigi bir metot olarak ortaya cikmistir. Hz. Muhammed (s.a.s.)'den sonra sahabe, tabiin ve Islam Alimleri de bu iki kaynag esas almak kaydh ile kendi ilimlerine gore kyyas ve igtihatta bulunmuslardir.33 Daha nce Seyhu'L-Islimlarin Haneff mezhebine gore fetva verdiklerini belirtmistik. Burada verdikleri fetvalarda bagvurduklan kitaplarin isimlerini vermek yeterli olacaktur: Zahiru'r-Rivaye ve Nadiru’r-Rivaye adli kitaplar basta olmak ilzere, El-Muhtar fi Fiirau’l- Hanefiyye Kenzu'd-Dakayik Vikayetii'r-Rivaye fi Mesaili’l-Hidaye Mecmau'l-Bahreyn Miilteka’n-Nahrayn Mubhtasaru’I-Kuduri adh kitaplardir. Fetva sekline gelince; Seyhu’I-Islamlarin fetvalart hususi ve umumi diye ikiye ayrt- lir.34 Herhangi bir gahis ser’ sine miiracaat ederek sualini yazar veya beyan ederdi. Bunun iizerine bu suali fetva emi- i bir husus hakkinda fetva almak isterse fetva-emini daire- ni yazar ve buna “mesele” adi verilirdi. Meseleler 9 parmak uzunlugunda ve 4 parmak eninde bir kagit iizerine kiigiik harflerle talik kirmasi seklinde yazihir, cevap da “vardir” veya “yoktur”, “olur” veya “olmaz”, “megrudur” veya ‘megru degildir”, aizdir” veya “caiz degildir” yeklinde olurdu.35 32. Bazi 6mnekler igin bkz.. Malik b. Enes, e/-Muvatta, Mistr, 1314, . IL, s. 122; Buhari, Ebu Abdillah Mu- hammed b. Ismail, el-Camiu’s-Sahih, Istanbul, 1315, Zebaih, 4, 10; Muslim, Ebu'l-Hiseyin b. el-Hac- ac, el-Camniu's-Sahih, Kahire, 1955-1956, Sayd, 8 vs. (Ayrica baz1 kitaplarda Peygamberin verdigi fet- valar toplu olarak aktaran bélimlere yer verilmistir, Or: el-Cevziyye, Semsuddin Ebi Abdillah Muham- med Ebi Bekr b. Kayyum, [amu'l-Muvakkiin an Rabbi'l-Alemin, Beyrut, trs., ¢. 1V., 226-375). 33. Hz, Ebu Bekir, Hz. Omer, Hz. Osman ve Hz. Ali basta olmak izere birgok sahabenin fetva verdikleri- ni biliyoruz; tbn Kayyum, ['/amu’l-Muvakkiin, c. 1V., 8.118; el-Kettani, et-Teratibu'l-Idariyye, Rabat, 1346, c. 1,5. 56 vd.; Seyh Ahmed Fehmi Muhammed es-Sehristani, el-Mile! ve'n-Nihal, Kahire, 1948, ce. L.s. 35 34. Akgiinditz, Ahmet, a.g. 35. Hezarfe e.1.,§. 225, age., s. 200; Uzungargihy, 1. Hakki, ag.e., s. 200-201 DIYANET ILMI DERGI + CILT: 43 » SAYL: 4 Fetvalarda kullanilan isimler erkekler igin Zeyd, Amr, Bekir, Halit, Velid ve kadin- lar igin Hind, Zeyneb, Hatice, Ummiigiilsiim gibi muhayyel adlar olup, yerine gére Is- lam, Hiristiyan, ecnebi tiiccar ve muharip olanlar igin dért tiirlii kullanilirdi. Bu dért si- niftan her birine gre yukarida zikrettigimiz muhayyel isimler ayrilmistt. Fetvalarm alt- larina Seyhu’l-Islimlarin bizzat imza atmalart lazimdi.36 2) Fetva érnekleri Bu mesele.... hususunda eimme-i hanefiyyeden cevap ne vech iledir ki! Zeyd’in zevcesi Hind’den Zeyd’e ve kizi Zeyneb’e irs ile intikal eden evi kismet et- meden Zeyd mezkar evin hissesini vakf eylese ve mezk@r vakfin sthhatine Bekir hikkiim eylese mezkar vakif sahih ofur mu? El-Cevap; Olmaz, Allahiialem. Ketebehu Ebu’s-Suud el-Fakir.37 ©) Seyhu’l-Islm’in maagt Osmanli din ve devlet teskilat igerisinde Gnemli bir fonksiyonu olan Seyhu'l-Lslam ve miiftiller, ilk basta cok az denecek kadar maag alorlard:. Belki de bu durum bey- tiilmalden paray: muimkiin mertebe kullanmak istemeyislerinden kaynaklamyordu. Daha sonralart deviet dairelerinin genislemesi, islerin coZalmast ve refahin artmast- na paralel olarak, maaslarinda da bir artis gize carpmaktadir.38 Nitekim otuz akce ile goreve baslamiy Molla Fenari’den sonra XVI. asir baslarinda bu makama getirilmig olan Zembilli Ali Cemali Efendi, bu hizmetine mukabil yiiz, medrese vazifesi olmasin- dan dolay: da elli akge yevmiye ahr oldu ki, toplam yiiz elli akce almakta idi, Bununla beraber Fatih, kendi hocasi Molla Giirani Seyhu’L-Islam olunea_fevkalade olarak yal- niz ona giinde iki yiiz akge vermistir.39 Fakat bu uygulama sadece Molla Giirani’ye mahsus kalmistir. XVI. asirda, Seyhu'-Islim maagt tedrici olarak artig kaydetmektedir. Nitekim Ibn Kemal bu vazifeye getirilince, iki yiz akge yevmiye almaya baslamisti. Daha sonra el- 36 Uzungaryih, |. Hakki, a.ge.. s.179. 37 Uzungarsih, 1, age. §. 202. 38. Hezarfen, 8. 192-194, 39 Hezarfen, a.g.e...s. 198; Kazict, Ziya, a.g.e., 5.177; Akgiindilz, Ahmet, a.gee.,c. 1,8. 318-330, 92 TC, DIVANET ISLERI BASKANLIGINA GELI$ SURECINDE OSMANLI DEVLET INDE SEYHU'L-ISLAMLIK MCESSESESI Ii akge eklenerek iki yiiz elli akgeye yiikseltilmisti. Bu durum Ebu’s-Suud Efendi’nin Kanuni Sultan Stileyman’a takdim etmig oldugu irsad-ti Akli’s-Selim adh eserinden sonra, birdenbire iig yilz akgeye cikarildi, Beyazit miiderrisligiyle birlikte yevmiye bes yiiz, akgeye ulasti.49 Bu onlarin Kadiaskerlerle egit seviyeye geldiklerini gostermekte- dir. Birkag yil sonra Ebu’s-Suud’un maagina yiiz akce daha ilave edilerek alti yliz ak- geye yukseltilmistir. Bu artis Bostanizade Mehmet Efendi déneminde de devam etmig ve XVII. asirda Seyhu'l-Islimlar hazineden maas olarak sekiz yliz akce almaya basla- mislardir $l Yokarida belirtilen maaslarma ek olarak Bostanizade Mehmet Efendi ile baslayan “arpahk” alma hususu ortaya giknustir.4? Yine bundan ayn olarak fetva isteyen kimse- den bu hizmet kargihg1 olarak yedi akge resim amr, bunun iki akgesi fetva eminine, kalan beg akgesi de digter memurlara taksim edilmekteydi,43 D) Seyhu’l-Iskim’in Teskilat: Onceleri belli bir mekén! yoktu ve g6reve atandiginda oturdugu ev uygun degilse uygun bir eve tasinirdt, Hatta Ali Cemali Efendi'ye fetvalarint evinin penceresinden ip- le sarkitug1, zembile koyup verdigi igin Zembilli takaby takilmistir.44 I, Mahmud, Ye- nigeri Ocagim kaldirinca, Aga kapisim Seyhu'I-tslamlik haline getirdi, Artik burast “Bab-1 Valay-1 Fetva” diye meghur olmustu.45 Bir kurum haline gelmesi, miiderrislerin ve kadilarm tayinleri g6revi de kendilerine verilmesiyle daireleri genislemis.4® basina Fetva Emini ismi ile daire amiri tayin edilen ve birgok memuru caliguran Fetvahane-i Ali #7 olmustur ki, artik burast zamanla hem Avrupa devletlerinin hem de Islam alemi- nin baz1 miiskiil hukuki mescleler igin miiracaat ettigi akademik bir merkez haline gel- mistir.48 Bu merkez igerisinde bulunan daire ve galisanlarim su sekilde siralayabiliri 40. Topkapr Saray Argivi, Kaywt No: 132'den nakleden Osman Ziimrut, ag, 4 Akgiindilz, Ahmet, a.gee.,c. L, s. 225-226, 42. Hezarfen, a.ge., s. 199. 43 Hezarfen, a.ge., s. 200; Yildiz, Hakki Dursun ve digerleri, a.g.e., c. XII... 428, 44 Taskopriliizade, es-Sckaiku'n-Numaniyye, Beyrut, 1975, s.174 141 45 Ali Haydar. a.ge.,c. IV., s. 715-716, Uzangargih, f. Hakki, a.ge., s, 208, Kazict, Ziya, a.g.e..s. 172. 46 Uzuncargih, 1. Hakka, a.g.e.,s.1 74. 47 Pakalin, Mehmet, Osmanl Tarihi Deyimleri ve Terimleri Sézliigt, Istanbul, 1971, ¢. 1. s. 621. 48 Akgiindiz, Ahmet, a.ge.,c. 1, s. 226. 93 DIYANET ILMI DERGI « CILT: 43 « SAYE 4 Kethiida: Siyasi ve iktisadi iglerinde Seyhu’l-Isl4m’in vekili olan kethiida, onun adi- na hareket ederdi.49 Telhisci: Seyhu'l-Islim’in hikiimet nezdindeki temsilcisi durumundaki memuru olup, hukuk, dint isler ve kanunlara ait muamelelerde hiikiimetle temas ederdi. Seyhu’l- ab’in delaletiy- Islim’in miiderris ve mevail tayinleri bunun vasitasiyla ve Reisu’I-Ki le veziriazama arz olunurdu.50 Fetva Emini: Fetva dairesinin baginda bulunurdu. Fikih yani {s}am hukukunu en iyi bilen bir kimse olurdu. [stenilen fetvanin hiikmiinit bulmakla yiiktimli idi.5! Bu sahsin emrinde galigan miisevvid, mubeyyin, mukabeleci, guhadar, katip, miihiirdar ve miivez- ziler meveuttu. Miihiirdar: $eyhu’l-Iskim’in mahiyetindeki resmi yazilart mihiirleme gérevini par. Bunlar Seyhu’l-Islim’in sirdaglari olduklardan Seyhu’l-Istamlar degistikge onlar- da degigmekte idi 5? Cuhadar: Seyhu’l-Islamhk dairesinin ayak iglerini yapan kisidir. Glintimiiz miistah- dem ayarinda bir gorev yapards.53 Miisevvid: Sorulari miisvette olarak kaleme alirdi. Miibeyyin: Miisevvidin yazdigim temize cekip, makama sunulacak hale getirirdi. Mukabeleci: Temize gekilen yaziy1, miisvettesi ile karsilastirird, Miivezzi: Fetvalari dagitan posta gérevlisiydi. Mektupcu: Seyhu’I-Islam’ mn divan efendisi veya m miyle yazt igleri mildiirii idi. Mesihattan cikan buyruklar, tayin ve rin yazildigi daire bunun emvi altinda idi, Keza Seyhu’l-[slam’m miihrii de bunda bulu- dari ve simdik ifus beraati ile icazetnamele- nurdu.S4* 49 Kramers, 0.2.6.8. 488, 50. Uzungargil, 1. Hakka, a.g.e. s. 198. SI Uzungargih, |. Hakks, a.ge., s. 196. 52. Ziimrit, Osman, Isldm Tarihinde Fetva Kurumu ve Ponksiyonu, Samsun, 1994, 5.147, 53. Ziimrit, Osman, a.ge.. 5.146. 54 Uzungarsity, L. Hakki, a.g.e., s. 198-199. Bu dairelerin ve galisanlana sayitant ve daha fazla bilgi igin bkz.: Ahmet Refik, age, 5 140-152 94 ‘TC DIVANET ISLERI BASKANLIGINA GELI§ SURECINDE OSMANLI DEVLETINDE $EYHU'L- LAMLIK, MOESSESESI E) Seyhu’L-tslamlann Etkisi veya Oynadiklari Rol Din? itkelerin hem halk hem de yénetim tarafindan g6zetildigi Osmanlt toplumunda bu mitessesenin halk ve idare igin ne kadar Snemli yer iggal ettig{ini daha énce belirt- mistik. Bu hali ile Seyhu’L-lslamhk en tist karar merci ve otorite olarak toplum ve dev- let tizerinde biiyiik sz sahibi, hatta padisahin bile iizerinde etkiye sahipti55 Cuinki 56 onun fetvas: herkesi baglamakta i yle ki, yeni gikacak yasa ve tiiziik Seyhu'l-ls Jam’in oluru alinarak ancak yiirtirliige girebiliyordu.S? Halkin her tiirlii idari ve s al olaylara karst dini duygularla gsterecesi reaksiyon- lari kontrol altina almak, onlart yiedanen rahatlatmak, olumsuz girils ve akimlara karst bilinglendirip gtiglendirmek, idareye baglihgi gerceklestirmek gibi islevleri yerine geti- ren Seyhu’I-fslamhk kurumu, diger taraftan da devletin mesruiyetini saglamakta idi. Bu denli kilit nokta da bulunan bir kurumun farkh gekillerde kullanitImaya miisait olmast da dogaldir. Ayrica bu mevkii iggal eden kimselerin de sahsiyetleri bu noktada énemli olmustur. Bizim burada bu konu ile yapabileceSimiz en tarafsiz ve objektif yaklasim, olumlu ve olumsuz yonleriyle olaylart aktararak Ornekler vermek olacaktr. $imdi ula- sabildigimiz birkag Srne¥i aktaralim: Dirayetli kimseler kendilerini kabul ettirir, en sert padisahlan bile etkileri altina alir, onlara dogru yolu géstermek igin en sert sdzleri séylemekten gekinmezler. Mesela; Molla Fenari mahkemede namaza devam etmediginden dolay Yildinm Beyazid’in ga- hitligini reddetmis, bu yiizden Karaman’a gitmis, fakat Yildirim bu kiymetli ilim ada- minin génliinil alarak Bursa’ya geri getirtmistir.58 Bu konuyla alakahi bir baska dmek de Yavuz Sultan Selim’in, hazine-i amire muha- fizlarmdan 150 kiginin katline karar vermesine, Zembilli Ali Cemali Efendi’nin karst gikmast ve cagrilmadigt halde divana girerek béyle bir cezanin adalete aykiri oldugunu sdylemesidir. Bu itiraz sebebiyle Yavuz Sultan Selim, gériisiinden riicu’ etmigtir.5? . Halil/Akgiindiiz, Ahmet, Hukuk Tarihi, Timag Yay., Istanbul, 1988, c. I, s. 159. 56 Uzungarsih, 1, Hakki, a.g.¢., 8. 200; Hey’et/Akgiinditz, Ahmet, Ser‘iye Sicilleri, Tiirk Diinyast Arastir- malan Vakfi, Istanbul, 1988, c. 1., s. 66. 57 Lewis, Raphacela, Osmanlt Tiirkiyesinde Giindelik Hayat, Cev., Mefkure Poroy, Istanbul, 1973, s. 23. 58 Taskipriiliizade, a.g.e., s.19: Adivar, Adnan, Osmanh Tirklerinde flim, 4. Baski, Remzi Kitapevi. Is- tanbul, 1982, s. 17, 59 Taskbprilizade, a.g.e., s. 19; Ali Emii, -$.84 $, 304-320, 95 DIYANET ILMI DERGI « CILT: 43 « SAYE: 4 Diger bir 6rnek dénem de Kanuni Sultan Sileyman dénemidir. Bu dénem de Birgi- vi Mehmet Efendi’nin de etkisiyle Seyhu’I-Iskim fbn Kemal ve Ebu’s-Suud Efendilerin fetvalartyla baz uygulamalara gidilmis olmasidir.60 Osmanhi Devleti, Zembilli Ali Cemali Efendi’nin fetvas: ile Osmanh’ya kars1 ey- Jemlerde bulunan Sah ismail’e yardim ettikleri igin “miilhidlere yardim eden onlardan olur” hikkmii geregince 1516 yilinda Misir Memluklularina karst savas ilan etmistir.6! Diger taraftan sufi tarikatlarla siki bir mitcadeleye girigen Civizade Muhyiddin Meh- met Efendi, tarikatlarm idare dzerindeki etkisi sebebiyle 1542'de gdrevden alinmustur.62 Yine birgok itirazlara ragmen kahve igilmesi ve matbaanin tesis edilmesi cevazt Ebu’s-Suud’un fetvastyla olmustur.63 Bu sahsiyctlerin tersine olmak iizere gdrevlerini kétiiye kullanan gahislarin da varh- &1 bir vakradir. Ornek olarak II. Mehmet’in gu yakarigint verebiliriz: “Diinyada séziine sadik ve haksinas bir kimse bulamadim. Evvela Seyhu'l-[slam Bostan Efendiye iltifat eyledim; dethal bir cahil kardesini Rumeli Kazaskeri etti ve iyi bir e¥itim gérmemig oflunu Selanik kadiligina rica eyledi. Bundan baska pederimin ho- casi Sadettin Efendi’ ye din ve devlet hayirhahu diye riayet eyledim, derhal o da geng bir ofluna Anadolu Kazaskeri ve kiigik oflunu Edirne Kadihgina arz edip mollalar arasin- da beni bed-nam ve inde’I-ahali kendistinii ve evladim riisvay-1 alem eyledi.” 64 Bunun kargisinda padigahlarin igerisinde de gdrevini kétliye kullananlar olmamis de§ildir. Buna da birkag misal verelim: Sultan IL. Osman (1618) bir fetva ile kardeginin katlini tecviz etmesi hususunu red- detmesinden dolay: $eyhu’l-Islim Es'ad Efendi’nin biitiin yetkisini elinden alacak ka- dar ileri gitmistir. Ve yine Sultan IV. Murat, Miiftii Ahizade Hiiseyin Efendi’yi katlet- tirmistir”(1632).65 60 Yurdaydin, Huseyin Gazi, Islém Tarihi Dersleri, A.O.1.F. Yay. Ankara, 1971, s. 108-111. 61 Hammer, Deviet-i Osmaniye Tarihi, Istanbul, 1330, 24. Kitap, s. 251-253, 62. Yurdaydin, Hseyin Gazi, a.g.e.,s. 114. 63. Kramers, a.g.e., s. 487, 64 Uzungargih, t. Hakkt, age... 181, 65 Kramers, age. 8. 487. TC, DIYANET ISLERI BASKANLIGINA GELIS SORECINDE OSMANLI DEVLETINDE SEYHU'LISLAMLIK MOESSESESI Siyasi karigikliklarda da bu kurumun giiciinden istifade ile bu tiir olaylarda énemli rol oynayan Seyhu’l-Islimlar da olmustur. Bunlardan kimisi bizzat kendi g rultusunda bu olaylara karigirken, kimisi de maruz kaldiklar baskilardan dolay bu tiir sleri do; olaylara karigmuslardir, Bu konuya da birkag drnek verelim: 1648 yilinda Sultan [brahim’in tahttan indirilmesi ve yirmi giin sonra éldiiriilmesin- de Seyhu'I-Islim Abdurrahim Efendi'nin rolti bliyttk olmug ve Sultan fbrahim onun fet- vast ile Sldiiriilméistiir.66 Til. Selim’in tahttan alinmast ve cikan kargagada éldiiriilmesinin ardindan padigah olan IV. Mustafa’nin kisa siiren iktidarindan sonra II. Mahmud’un onun katledilmesine karar vermesinde, zamanin Séyhu’l-[slém’1 Salihzade Es’ad Efendi'nin fetvasimin Snemli rolii olmustur.6? F) Seyhu’l-tslamlarin fdam ve Azilleri Seyhu’l-fslamlarn idam ve azl’ edilmeleri konusuna gegmeden dnce genel olarak bu vazifeye gelmeden bu sifatla sifatlanmalart, gérevde kalma siireleri, mikerreren goreve gelmelerini agiklayalim. 1) Bu makama gelmeden bu sifatla sifatlananlar Osmanti devlet teskilatinda herhangi bir kimseye bu unvanin verilebilmesi, 0 kimse- nin mesihat makamina getirilmesi ile miimkiin olmaktadir, Ancak bir gerileme saytlabi- lecek bu makama gelmeden bu payenin verilmesi, iki gahista vuku’ bulmustur. Bunlar- dan birineisi; Abdiilaziz Efendi (1651), ikincisi; Seyyid Fethullah Efendidir (1703 ).68 2) Gorev siiresi Molla Fenarinin tayin tarihi olan 1424 senesinde baslayan bu kurum, 1922 Meh- met Nuri Efendi*ye kadar fasilasiz 498 sene devam etmistir. Ik zamanlarda bu maka- ma gelenler uzun siire bu gérevde kaliyorlard:. Olimleriyle ancak gorevden ayrilmis, oluyorlardi.©? Ancak azl edilebilir hale gelmeleriyle bu siire azalmistir. Oyle ki Ebu’s- Suud gibi 28 sene grevde kalanlardan zamanla 3-4 seneye kadar gérev stireleri azalan- 66 Dursun, Davut. age. s. 243) 67 Dursun, Davut, a.ge., s. 245. 68 Uzungargil, 1. Hakki, age. s. 210-211, 69. Hezarfen, a.ge., s, 192-194, 97 DIYANET ILMI DERGI + CILT: 43 + SAYL: 4 lara dogru bir stire diigmesi s6z Konusu olmustur. Hatta Memikzade Mustafa Efendi gi- bi gérev siiresi 13 saate kadar inmig olanlar mevcuttur.70 3) Seyhu’L-Islamlarn azli Seybu’l-Islamlar ya veziriazamlarla aralarinin iyi olmamasindan veya veziriazamlar aleyhinde padisaha bir sikayette bulunmalarindan yahut bir isyan hadisesinden veyahut ihtiyarliklarindan ve maiyetlerinin islere miidahalesiyle dedi-koduya sebep olmalarindan dolay: az! edilirler, hatta siirgiine génderilebilitlerdi.?! Seyhu'l-{slamlarm azilleri kendi- lerine gavusbasi vasitasiyla bildirilirdi, Bu ilk olarak tasavvuf ehline karst elestirilerde bulunan devrin Seyhu’l-Islim’1 Givizade Muhyiddin Efendi (1539-1542 ) de vuku’ bul- mustur.72 O, Ibn Arabi ve Me\ Bunu duyan Kanuni Sultan Stileyman onw azletmistir.73 Bolevi Mustafa Efendi, Vezir-i jana Celalettin Rumi hakkinda elestirilerde bulunmustu Azam Képriilti Mehmet Pasa ile arasinin agtlmasindan dolay1 azledilmistir.74 4) Mikerreren géreve gelme Seyhu’l-lslamlarin azledilemez olma 6zelligi ortadan kalktiktan sonra, azledilmig olan bir Seyhu’l-Islim'in aymi vazifeye tekrar getirilmesi vaki olmustur. Bu ilk defa Bostani- zade Mehmet Efendi ile olmustur. (Ik megihat 1589-1592, ikinci megihat 1593-1598 ).75 5) Seyhu’l-Islamlarin idams Osmanh kadrosunda bulunan hemen herkese en biiyiik ceza olan idamin verilebildi- &i ve sadrazamlarin bile kendilerini boyle bir cezadan kurtaramadiklart bir gergektir. Hal béyle iken Seyhu’L-Islimlar bu kaidenin diginda tutulmuslardir. Ancak padisahla- rin tahttan indirilmesi ile ilgili komplolara karisan Seyhu’l-Islémlar az] edilip siirgiine gonderildikleri gibi, bu sekilde iftiraya ugrayan baz: Seyhu’l-Islamlar da idam edilmig- lerdir. Bunlar tig kisi olup isimleri sunlardir: 70 i, Mustafa, Tarih-i Naima, Matbaa-i Amire, Istanbul, 1280, ¢.V., 8.150; Kramers, a.g.e., s. 4875 Danigment, {smail Hami, fzahlr Osmanh Tarihi Kronolojisi, istanbul, 1971, ¢. V., 109. 71 Ahmet Cevdet Pasa, Tarih-i Cevdet, Matbaa-i Osmaniye, Dersaadet, trs., ¢, XI, 8.172, 72 Herarfen, ag.e., s. 194; Kramers, a.ge., s. 486. 73 Pecevi, Ibrahim, Tarih-i Pegevi, Istanbul, 1283, c. 1, s. 49; Sileyman, Saadettin, Devhatu l-Mesayih, Haz., Ziya Kazici, Gagn Yay., Istanbul, 1978, s. 19-21 74 Naima, age.,c. IIL, s. 191-196. 75 Hezarfen, age., s. 192-194; Kramers, age., s. 487; Kazic, Ziya, age, s. 166. 98, ‘TC, DIVANET ISLERI BASKANLIGINA GELIS SORECINDE OSMANLI DEVLETINDE SEYH! AMLIK MOESSESES a) Alizade Hiiseyin Efendi (1632-1634); IV. Murad tarafindan dnce Kibnis’a siir- gine génderilmis, daha sonra yolda bogulmak suretiyle Oldurulmistiir.75 b) Hocazade Sehid Mes’ud Efendi (1656); 1V. Mehmet déneminde Sehzade Siiley- man’! tahta gecirmek istemesi sebebiyle idam edilmistir.”7 c) Erzurumlu Seyyid Feyzullah Efendi (1703); Edirne vakaa miigtiir.78 G) Seyhu’l-Islamligin Kaldinimas: sonucunda 6ldiiriil- Osmanh devletinin gerilemesiyle birgok kurumda oldugu gibi Seyhu’l-Islambk ku- rumunda da bir bozulma siireci yaganmistir. Bu bozulmalar; etkisinin azalmasi, gorevi kétiiye kullanma, azi ve idam edilmeleri vs. sekillerinde olmustur. Ayrica Osmanht Devietinin diinyevilesmesi vakiasmin genislemesi nispetinde Seyhu’l-Islamligin devlet iginde ndfuzu azald. Osmanl’daki yenilegme hareketleri XVII. yy. baslarmdan Lale devrine kadar uza- ir. Ozellikle III, Selim (1789-1807) dénemindeki yenilesme hareketleri artik siireklilik kazanms, bir devlet politikasi haline d6ntigmiistiir.79 Bu dénemden sonra din-devlet iligkileri gindeme gelmis ve taruigilmaya baslanmistir. Fransiz ihtilali ile birlikte ortaya gikan laiklik, kilise-devlet ayrihigi gibi kavramlar, Osmanh ilim adamlan ve diplomat- lan tarafindan tartigilr olmustur, Bu durum, laiklik fikrinin III, Selim déneminde dev- let iginde tartigilmaya baslanmis oldugunu gésterir.89 II. Mahmud (1808-1839) devrinde Yenigeri Ocagunin kaldirilmas1 ile askeri alanda- ki islahatlart akabinde idari ve sosyal alandaki islahatlar izledi.8! Tanzimat dénemi ise biiylik bir degigimle giiglenen bat: medeniyetine karsi Osmanli’nin yeniden teskilattan- 76 Naima, age... lil, s, 191-196. 77 Naima, a.g.e., c.V., 8.150: Siileyman, Saadettin, a.ge..s. 48-50. 78 Hezarfen, a.g.c.,s. 192-194; Danigment, |. Hami, a.g.e.,c. IIL. s. 487-489; Yaldiz, Hakks Dursun ve di- Berleri, a.ge.c. XI, s. 425. 79 Berkes, Niyazi, Turkiye'de Cagdaslagma, Dogu-Batt Yay., Istanbul, 1978, s. 87-125; Karal, Enver Zi- ya, Selim IIl'én Hatt: Humayunlan, Nizam-1 Cedid 1789-1807, T-1.K.Yay., Ankara, 1988, ¢.V.. s. 60- 73; Lewis, Bernard, Modem Tirkiye’nin Dogusu, T-1-K.Yay., Ankara, 1988, s. 57-58 80 Lewis, Bernard, a.ge., s. 66-67. 81. Berkes, Niyazi. a.g.e., s.163-206; Lewis, Bernard, a.g.e., s.75-128, 99 DIYANET ILMI DERGI « CILT: 43 + SAYE 4. ma safhasim olusturmustur.82 Bu dénemde toplum ve devlet diizeninde bir takim yeni diizenlemeler de getirilmeye baslanmistir.83 Bu yeniliklerle din? otoritenin vakif gelir- leri ellerinden alinmis, egitim ve adalet alanindaki yeni diizenlemeler sonucunda halk ve éfrenciler tizetindeki etkileri azaltilmisur.84 Mesrutiyet déneminde Ul. Abdiilhamid’in Mithat Paga’ya verdi§i sz ile Kanun-i asi’ yi ilan etmesi ve Geng Osmanlilar Cemiyetinin istiyakh galigmalart yenilikleri da- hha da hizlandirds 85 ‘Tartigmah hale gelen bu makam, din ve devlet isleri ayrigmast bash altinda lehte ve aleyhte gértig belirten birgok kimse tarafindan gerek ilmi meclislerde, gerek basin yayin organlarinda, gerekse de bizzat mebuslar meclisinde tartigmalara neden oldu, Mehmet Akif, Mehmet Serif, Ziya Gokalp, Halim Sabit, Abdullah Azmi Efendi, Ali Th- san, Ahmed Naim, Ahmed Sirani Efendi, Elmalil: Hamdi Yazir, Regit Riza ve daha bir- goklari fikirlerini ortaya koydular.86 Stiray-1 Devletin, Adliye Nezaretine bag yeni ceza ve asliye mahkemelerinin ku- rulmast, Jén-Tiirk hiiktimetinin medreselerin idaresini Maarif Nezaretine tevei etmesi gibi geligmeler bu kurumun Kaldirilmasina adim adim yakl Nihayet 3 Mart 1924°te Tiirkiye Cumhuriyeti Devleti bu kuruma son verdi, Ark din ve devlet arasinda bir etkilesim degil, devletin halk tarafindan inanilan ve yaganan tim din- sildigint géstermekte idi lere aym mesafede bulunmast sireci baslamis oldu. Bu amagla mezkér kurum yerine Bagvekalet’e bag Diyanet Isleri Reisligi ve Evkaf Umum Midirligi kuruldu.8? Boy- lece Osmanht Devletindeki medrese gibi, Seyhu’I-Islimhik kurumu da fiili olarak orta- dan kaldiriimis oldu. 82 Inalcik, Halil, Tanzimat ve Bulgar Meselesi, Ankara, 1943, s, 2. 83. Inalcik, Halil, Osman: Imparatorlugu Toplum ve Ekonomi, Eren Yay., Istanbul, 1993, s. 84 Mardin, Serif, Tirkiye'de Toplum ve Siyaset (Makaleler), Metisim Yay., Istanbul, 1990, e. L., s.182s Shaw, Stanford, Osmanht Imparatorlugu ve Moder Turkiye, E Yay., Istanbul, 1983, ¢. Il. s. 102. 85. Kologlu, Orhan, Avrupa’nin Kiskacinda Abdiithamid, Uletisim Yay., Istanbul, 1998, ¢.ll., s. 30. 86 Bu Tarugma ve gérligler hakkinda daha fazla bilgi igin bkz,; Abdulvahab el Efendi, Nasi! Bir Devlet, I~ ke Yay., Istanbul, 1994; Ali Abdurrazik, fslam’da fktidarin Temelleri, Birlegik Yay., Istanbul, 1995; Ya- kut, Esra, a.g.e,, 5. 193-204. 87 Yiicel, Irfan, “Diyaner Isleri Baskanhgt”, D1.A., Istanbul, 1994, c.1X, s. 455. 100

You might also like