ATİLLA ORAL

A t a t ü r k 'ü n M e k t u b u
günümüz TÜRKÇESİYLE
 Atatürk'ün Sansürlenen Mektubu •61

T ü r k T a rih i T e tk ik C e m iy e ti Y ü k se k B a ş k a n lığ T n a

[Mektubum uza açı kİamad ır]

Mektubumuzda heyetinizin gözlemine çok şeyler arz olundu­

ğunu zannederim. Bu görüşleri içeren mektup yazılıp zarfa konul­
duktan sonra çok önemli olduğu düşüncemizde bir defa daha be­
liren noktaları dikkatinize sunmayı önemli gördük. Son senelerde
İstanbul'da yayınlanan gazetelerde Roman diye okuduğumuz bazı
tarihi eserler vardır ki, bunlar şüphesiz yüksek heyetinizin gözle­
minden kaçmış değillerdir; Bu roman sayfaları bence gerçek tarih
belgelerinin yorumudur; bu roman sayfalarında görülen şeyler
yaklaşık şöyle açıklanabilir. Arabistan yarımadasının kumsal çc>l-
Ier inden ;^Ikm^3jısnu^abbi^safsatasım
uygar dünyada, bilhassa Türk zengin uygar bölgelerinde bu ilkel
ve cahiliyet devrinin simgesi olan ilkeye dayanarak yapmadıkları
tahrifat kalmamıştır. Bu zihniyetle hareket edenler İslam'dan önce
evrensel Türk uygarlığının bütün belgelerini imha etmekte engel
görmediler.
Yazacağınız İslam tarihinin de bu doğrultuda toplayabileceği­
niz belgelere dayanarak açıklanmasını önemli görürüm.
Kudüs'ün teslim olunması için Patrik'inin koyduğu şart üzerine
Kudüs ön lerin e gelen Halife Ömer'in kölesi ile ortaklaşa ve değişe­
rek bir deveye binerek yol aldığını ve asıl kilise yakınına gelindiği
zam an deveye binm ek sırası köleye geldiğinden ötürü Ömer'in yü­
rüyerek; Arap ırkından başka ve yüksek ırklardan oluşan ordunun
yüksek ve muhteşem huzurunda o ordunun kumandanlarına karşı
 6 2 • Atatürk'ün S ansürlenen Mfktubu

yerden taş alarak atmak suretiyle gösterdiği ç ıp la k ve çıfıt Arapfak»

malumunuzdur. Bunu artık Türk çocuklarına bir erdem gib: okut­
makta ısrar gösteren notlan göz önüne almalısınız.

Bir hırka ve bir hurma hikayesi artık bir insanlık erdemi olarA
gösterilmek felsefesi esas tutularak tarih yazılmam alıdır. B -jn m J
gibi Arap ordularının bir çok esirlerinden bir köle sınıfı . . ud» :
geldiğinden bahsedilirken bu kölelerin Türk çocukları olduğu *_«■
getirilerek hangi taraf için ne anlamda bir övünme nedeni a ra n d ^
araştırılıp incelenmeden Türk tarihi içine konulmamalıdır.

Şüphesiz Türkler için çok kahraman evlatlar, şu ve bu tarzda

Arap halifelerinin sarayının içine hükümetinin teşkilatının ve Arap
adına fetholunan bir çok vilayet ve eyaletlerde bütün zaferleri sağ­
layan kuvvetlerin kalbinin içine girmişlerdir. İlim, sanat ve bilhassa
askerlik ve başkumandanlık mevkilerini elde etmişlerdir ve sonuç­
ta Arap İmparatorluğu unvanını taşıyan bütün memleketlerde bi­
rinci derecede güç ve hakimiyet sahibi olmuşlardır.

En nihayet Muhammed'in Halifesi unvanını taşımak maskara-

lığınd a bu lu nanları em ir ve irad elerin e b o y u n eğdirmişlerdir.
Eğer bunu yapmış olan insanlara köle demek uygunsa herkes
bir şart dahilinde köleliği öğünerek kabul eder. Efendiye, sahibe,
hakime köle demek ve esir, önemsiz, değersiz adamlara efendi de­
mek, tarihin ifade etmemizi emrettiği bir gerçeklik midir?
Tevfik Beyefendi!
Zakir Kadirinin ahmakçasına notlarını düzeltirken bu noktala­
ra dikkat buyurunuz.

Bu münasebetle yüksek heyetinizin başkanı bulunan size hatır­

latırım ki, yeni dünya ufuklarına açacağınız yeni tarih semasında
dikkatli olunuz. Sonradan uydurma bir eser meydana getirerek
ardından pişman olmaktansa hiçbir eser meydana getirememek be­
ceriksizliğini itiraf etmek daha iyidir.

İlim alanında şüpheli olmak, Mısır'ın Camii Ezher'i mezunlarına

 Atatürk’ün Sansürlenen Mektubu • 63

in an m ak tan d aha iyidir.

Camii Ezher varlığı ve prensipleri, mevhum denecek kadar hiç
olan Isa'yı yaratan apotrlar yetiştirmeye ne yazık ki kaynak olama­
mıştır.

Halbuki biz tarih yazarken Apotr değil; bizzat fiiller ve hadise­

ler sahibi aravan adamlarız. Eğer bunları bulamazsak meçhuliveti
ve bu noktada cehaletimizi itiraf etmekten çekinmeyelim. Apotr
yaratmaya kalkışmayalım çocuğum! Bizim mesleğimiz bu değildir.
Biz daima gerçeği arayan ve onu buldukça; ve bulduğumuza inan­
dıkça ifadeye cesaret gösteren adamlar olmalıyız!
Batı'nın, herhangi dilinde yazılmış olursa olsun, gözünüzden
mütalaanızdan geçmiş olması doğal bulunan tarih belgelerine dik­
kat etmiyor musunuz? Yüksek heyetiniz üyeleri içinde bu belgeler­
den görüşünü heyetiniz huzurunda söyleyenler az mıdır? Bu sözler
o yalnız heyetinizin değil, bütün Türk milletinin ilgisini çekmeye
layıktır! Bunu yalnız aranızda değil, bütün Türk milleti önünde be­
lirtiniz! Bu büyük gerçeği b ü tü n in san lığ a tan ıtın ız! K u ru lu ş a m a cı­
nızın büyük hedefi budur zannederim.

Bu yolda yürürken Camii Ezher kaçkınlarından mı yardım di­

leyeceksiniz?
Her şeyd en önce kendinizin dikkatle ve itina ile seçeceğin iz bel­
gelere dayanınız! Bu belgeler üzerinde yapacağınız incelemede her
şeyden ve herkesten önce kendi karar verme yetkinizi ve ince mil­
li süzgecinizi kullanınız! S iz i büyük hedefe ancak bu görüşlerden,
kıskanç olmak ulaştırabilir. Yoksa dünyanın bin bir şarlatanı ve bin
bir milletin tarihşinas yaşayan sokak politikacısının ve bunları yük­
sek ölçekte temsil eden Camii Ezher kaçkınının oyuncağı kılar.

Bana bu kadar çok söz söyleten nedeni açıklayayım:

Camii Ezher kaçkınını bulan sizsiniz. Eseri diye Ankara'dan ay­

rıld ığ ım so n g ü n d e ö n ü m e k o y d u ğ u n u z ö r ü m c e k A ra p y a z ılı pa-
çav rn ları o k u d u ğ u n u z z a m a n derhal itira z ım ı «adelmişÜnı. Bunu
nazarı dikkate alacağınızı vaat etmiştiniz! İncelemenizden geçtikten
 64 • Atatürk’ün Sansürlenen Mektubu

sonra bana verilen yazılar o kadar sersem ve cahil ve Camii Ez her

kaçkını bu adamın mahsulü olduğunu gördüm ki, sizi rencide ede­
cek bir söz söylemeden bu paçavralar üzerinde yeniden çalı^mav i
mecbur oldum. Bu sözlerimi sizi utandırmak için yazmıyorum. Ba
yazılarımı bundan sonraki mesainizde dikkat ve intibah der- i ı~
ması için yazıyorum.

Tarih yazmak tarih yapmak kadar mühimdir! Yazan, yapana s ı ­

dık kalmazsa değişmeyen hakikat, insanlığı şaşırtacak bir mahiyet
alır. Siz buna razı mısınız?

Türkiye'de yüksek başkanlığınızda ilk meydana getirilen Tarih

Cemiyeti büyük dikkat uyanışını kullanarak şimdiye kadar bütün
dünya milletleri içinde kurulmuş benzerlerini aşan bir konum ala­
cağına emin olduğum Türk uygarlığının sevdalılarına hürmet ve
muhabbetlerimi lütfen iletiniz.

G azi M . K em al
16/17.8. 1931
Yalova
(Yalı ova)
ATATÜRK'ÜN M EKTUBU
KEN D İ EL YAZISIYLA
 Atatürk’ün Sansürlenen Mektubu • 73

- f€ -

J J

(l-Ots'Uı b,\ (J-C sl4i ı (jL.x

U ko& k

ItCtjıythÂ. J

y ela, leyeAa«.

/JlM & b L .' A y ~ L y <£*_

> ı CvV /U A rte d C islû A U <•<. L_" t L l t A^

t&U*- ^ "/* ^ 1^jj

k .r w A i l U < A ^ ^ tr u J^

d u Z . İ h jA rMfoACu-j^

tfû/uLIto lt' id*1- «AMâ .

J - * M £ d ,d il ^ ^
74 • Atatürk'ün SANtüRLkNhN Mkktubu

‘ f] ' c l ( ^.w d U A a J î \^
ls\s J 4 ,
>

f\^ oL>yL i A *-

V\
4 a f /
s A ® C J'k ty
J x /l£lıA^ /

ıv U o A ^ 1^
*C^ İ U uN| — ^*-

l«Oxc
fo ltijıfa ^ . it~ U -- 4/ ,

\1İ a ı l l û l o J y ^ • '~ -

/U ^ L v j& y ' b ' L

<LcAf ^ u

d jM -. c^ M M ^ ; ^ 4^
% ı
Üi A sL
 Atatürk’ün Sansürlenen Mektuhi •75

/ - *r-
A

V
/ ( J/O u . f i t- ‘ u t
Jf
ffi J t &<- Cvl'l l ı^y C 'it

tl û l i\ {' f i u c l Ol ^ C^s) £ ^

C is V fi*’- tu(^ /î'Vvt^ /K ^ly{/y\^ V\^ fi ^

ıj^ fi C iı M {, L c v h ı fit^ 4 / L

Vl /// h v i C ' —

fi v v ^ L ^ J i^ 4 S L J l' f' L

Ci e lı Ifis l'C 'L /L 'o Jû /lıA sı y

L ^ & ı^ c {î(A ^ %

k a l k t ı tc /iu 4 , < v ^ ~ *

aıs-ulc^.(
tS A /S ’k jC e*^ 'V € A i >;
KCUtyyfiS-LL "W < ^ t
L- *y t/t/C
' ■fifi
/6 •Atatürk’ün Sansürlenen Mkktü bu

- S s-

tm *
/W U ı£ ^
( j A/+
[°CxAA
uvu^ rC ı-^ j ^ U,<jy

t e u <*y> ' / f± ,S t *< j t i / C l* s

" / -■ _ ................

' l ~' V ı, <■ '^ *~

 Atatürk' ün Sansürlenen Mektubu . 77
usu •

^ İ a L / ^ut 1 /t UÂl JCiLC L1 u *t ^

C~'/

k û ı4 A < l U < fA İl <

^
/ /
^ 2
'
û u * L,
. J & j *t -
Q a/

& l1
/
^
/
/ K , £<- J t
/l ^‘
* ^
'
/ y S^\
y /^ v d j ^ y k j C st/t< & J< ? -u

A ^ ı/ < , 4^ ^ ^ ^ -
' (J r y c ı ,. V,

J ~ L~ f - - ' ^ . .

7 w /j/> C t

(\ A Q ^ v ^ J\ j j ^ C k /4 * s
78 •Atatürk'ün Sansurlenhn M kktuhu

- ifr -

. ’ /v . c o
^ı/«l

- 6c /rf İC i (A/L-Gs ^ ~j

o^- ^ c / ı i t , & ^ l_ y i i C\y'İ C u l. J ( t “

d
r .; c«/ A ^
" . 11 ^ . . / -
£/t l^ U b ^
I •I - « 'î i 'f c J . X , ' ‘" S ?
K -llc ^ \ j(U x fp * M 4 Z ^ ~ 4u ^

‘T î l t H
tj* Q U u < y ^ okü _ (A y ^ L . ,

fo d l 1 / 4 r4 y y t l& ) V)L cd -^ Z /c u
* O . /<

/İ ck/ u \ ^ ^ t

l L Ûa ^ I ~ & r~ v (t^
c
M.
/i
ö f/b
 Atatürk’Ok Sansükj fvfn Mektubu • 79

<TîZv/t_ &cf/y
Jb A s C M < Z jj! ^

n Ctylv 4 I tîls lû /l IC '

h fy * r sLjO £ı &,
}X-t ol(hSiJl €UL<^-- ot^ U^—

l i i l' lA o J /l& u k*. * £ c «•

K - ^C^v. Cc^'—Cc^£ v w .

2 / - t h j. / LiA / b o t h ^ - &

A ^ ^ l/ t K îu <rv_„ t ($.'£-& 2/T— ^

AifMjcifi. , , js .
J
b i/ l t o h /& ^Xd

A û A <Jc (/ b ' £ n '--i

/ 2ci < .^ e ,l u " ~ - ~ l \/c j /t x

\ j^ (L C l & j z ^ a -" - Ltıf^. / s / J iA A

 80 •Atatürk ün Sansürlenen Mektubu

<5T (H ttr )-
üt- U ıS t \f~1 (û -L /

\f e_ tsU & ^ cs/^ C A ^ h is '^ u * ^

U /d / ^
,/Jr
\
İAsVK^~ cc < ? 4/t/**-**'
J /
I U~ S<L&SVvCc /L
V
z f //.
J
t/ e 0\y UO^ CU. _
y t

fUw&%İ s~-*rfo>f&u
-İi/lyC L Vt l\^ i v_ C
o
Cl/ i^cljo / j^ C t/L ^ L ^

M :i ° ~ Jy ı^ Ic c ı^ $ /k \

■ fâ jU /o k , %ıUt^dtv&A. ^ ,:- p ' !

\h U lu (/Vv*^^j(sL ^Cclu Uc^t

Jju ıd v x , si \~t it CcL. '.<;
 Atatürk'ün Sansürlünp.n Mektubu • 81

(s

'f O
u_ L < x ^ . ^ t o ( > .
/ . . y _ ■
(j ~1 u
>^
)/$ si^L u v , İ<Uj t <-<.-0, / ^

^Xv-__ d ^ **- cl*. t

A
ı_ -t ı „ v_
x
' / / A j Cl*~ £
>J-'-- €sf£4-hsı
ı \j U cU ttx
t

/
(/ ■> \S r ^
/£Wo c/<. £&c

/ S JL L h *(iA / * < x

Cİ-ûht ^
Jia . o(ts\
7
4 .
/
hah t y A

*
d?.
'İ İ / y T '^ T
SL&'l £ X u* </<*c

[/(z 'Q /'l'^ & /J > C'i-^ J%Ç

/ j H sv^i V u @b_S\, ^
Atatürk' ün Sansürlenen Mfktübu

21 .
m
 •UaTIRK'ÜNSANSORIENENMEKTUBU•83

/d .
Û*
(rb-OsK__ J / n / S <■' - L £ i u 't<-

Lo\\, . „ .A _

/ x u . <. «, ^ A y/jL y^ £ trc<.1 o / , y<£ /-, '

/■
\/t İ d / [ t ' 1'- t i j /Ja v. 6- r / u L
V

/i- ,c â^ G u.

Cı^-A c_

GiCt- d^Ct' MCı

7
84 •Atatürk'ün Sansürlf.nkn Mkktübu
Atatürk' ün Sansürlenen Mektubu • 85
8 6 • Atatürk ' ün Sansürlenen M ektl bl

(L

lu v K ^
. Ut l,

/t /o A ^ A
Jiu ~k ^‘
(,l.c« d- A
t cc(s\> (
' ' İ m &’l , 7
/
/ h * ci H s d ı h 4& s4A U '
l u lo fı ■ - fc e L < s C '
 Atatürk'ün Sansürlenen Mı k i uhu •87

ıs ^

y f tv A ^Lld tib i
fe'C'-C/t?u- tu
y
9
',sd-/,’a .c L , ~ c il- ü'

j ■£'V~ı/'ı / r^ £?/ £tj

M yA Z^ Al
/ V z

A ] (^CC. CJL' F y ^ ^ ^ &^Cl ^

'c u ^ ^ ^ jv ' fb ^ V ^ j/lt ıA s^ y ^

c -< y y ^ S L (^ . y y û ^ u u ^ ^ ^ y ^ A b^

I u La^ f

^ b t_ f f o ıjîi-
K < ^ c( l itw * 11
^ ^

/^ Ca _ /V W ^ /f' e c / t c ^

Afilijc- A İ^ /<_ ^ A/lsfa^__

88 • Atatürk’ün Sansürlenin Mektubu

/t

/k

Cu A l . ' eo
Kj d u^ y t—
J. / u *

4 -ırk 6yk -

d „ - |/lg ~î«__
Ho^0^ ~---- - .. y ^
k <u â _ ^ 1^ y ^ c-

y ^ &*) fa ji a.

U Oou L
k k k -k — — ' '& A i'te<-z,
s >
<f
K ıA a^^ k
 Atatürk ’ün S ansürlenen M fktubu • 8 9

d . ^<t<ru c>h_ (tu .

ı O
r / /t ^ > e * , . ^
(O r V O, *t^vu-ı/| 0 ^ c<- tc'- C-c^' t

o I-fcJ pO
y 0J\ . O t iUL^~ dCCu-
uC^&ATU « j» 'w

cr 1
 90 •A ta i Ürküş
Sansürlenen Mvktubu

<?ct /,A
JJ t // / /
/ t e l d i tk ■v-6c'L~£uir ' V&s l ,

\ f f i S v i ( C i^ f ^ ' L ' U ^

C' U . y /O •.
y/t coAJ; t/t

A ^vt d d t t d - ' ^ ry^ L _ _

& <A t € - */ “ £ ^ L_ _

d olu c/^ 'u

aa~ ££> ^ — - İ m C

H ^û a - — &Cl ~ t-/ 6-t-u- <, ?v K

ngL^
QgJ£\
 Atatürk’ün Sansürlenen Mektubu •91

„K ı/ QA
\J aShj /3^-t uc^

3
jb / ı , v . , < ^ ly ) y ^'/s 4
^/Vl £»-

/ J Q ^ *ty* O yl ' / C ^ J l/\ *

‘ '■ dyyb
92 • ATATÜKK’nNI SANSÜmrNTN Muktiiku
Atatürk'ün Sansürlenen M ektübu • 93