You are on page 1of 5

Arda Wiraf Namag ve Hz.Resulullah’ın (sav) Miracı.

1. Tanıtım

Zerdüştlüğün İslam üzerinde doğrudan etkisini ileri süren ilk müsteşrik


Goldziher’dir. [1] Çalışması popüler olmuştur ki İngilizce’ye de çevrilmiştir [2] ve
kendinden sonraki İslam’ın Zerdüştlük’ten etkilendiği konusunda gelişen
argümanların temelini oluşturmuştur. Sözde Zerdüşt etkilerinden biri de
Hz.Muhammed’in, (sav) Kur’an-ı Kerîm’de kısaca ve Hadis edebiyatında
tafsilatlarıyla geçen Mirac hadisesidir.

Bu olay ve detaylarının Arda Viraf Namag adlı meşhur İranlı eserden alındığı
iddia edilmiştir. [3]

Beklendiği gibi Hristiyan misyonerler bundan da geri kalmadılar ve


çoğunlupun fikrine erkenden atladılar. Tisdall da Arda Viraf Namag’ın,
Hz.Muhammed’in (sav) Miraç olayının, Cennet-Cehennem sakinlerinin
durumuna şahitliğinin kaynağı olduğuna dair benzer argümanlar ileri sürdü.

Arda Viraf Namag’da bahsi geçen Cehennem üzerine kurulu Çinvad


köprüsünün, Hadis edebiyatındaki Cehennem üzerine kurulu Sırat köprüsüne
olan benzerliği kıyasladı. Tisdall, Arda Viraf Namag’ın Hicret’ten 400 yıl önce
yazıldığını bile ileri sürmüştü.[4]

Titiz bir araştırmacılığa girişmek yerine, Ibn Warraq adlı misyoner de


Tisdall’ın argümanlarını kaldırıp genişletmekle kendini tatmin etmişti.
İddialarına göre:

Cennete yükselme (veya Arapça Mirac) Müslüman çağdan yüz yıllarca önce yazılmış Arta (veya Artay) Viraf diye
çağrılan Pehlevi metniyle karşılaştırılabilir.. [5]

Yine benzer şekilde Tisdall’ı alıntılayan Steven Masood şöyle der:

...(Hz.)Muhammed’in (sav) Cennet’e yükselişi, Cennet ve Cehennem’i geçerek ziyaretleri, (Hz.)Muhammed'in


(sav) çağından yaklaşık dört yüzyıl öncesine ait Zerdüşt masallarında bulunabilir. [6]

Bu iddialara ek ve değişik bir yaklaşım da Hindu müsteşrik Anis Shorrosh’tan


gelir:

Peygamberin Miracından bahsettikten sonra orijinal kaynak hakkında şöyle


der:

“Orijinal Hindu kaynağı Arta Viraf Namak’tır.” [9]

Gerçekten bu iddia gerçekten de en orijinalidir. Zira Arda Viraf Namag’ın bir


Hindu kaynağı olduğu gerçekten uzak bir yaklaşımdır.
Demek ki Arda Viraf Namag’ın İslâm sonrası redakte edilmiş ve İslâmî Miraç
anlatımlarından bir eser olduğunu göstermek bu iddiaları çürütmek için
yetecektir.

2. Arda Viraf Namag’ın Tarihlendirilmesi

Mirac anlatımlarına kaynak olarak ileri sürmeden önce bu eserlerin metinsel


sağlamlığı ve tarihlendirmelerini görmek iyi bir fikir olacaktır. Metinsel
kaynağın niteliği hakkında araştırma yapmadan varılacak sonuçlar he zaman
yanıltıcı olacaktır. Yahudi edebiyatı eserleri gibi Zerdüşt metinlerinin de bir
çok düzenlemeden geçtiği ve İslam'ın ortaya çıkışından birkaç yüz yıl sonra
nihaî olarak yeniden düzenlendiği bilinmektedir.

Arda Viraf Namag’da bashedilen iki tarihî şahıs vardır: Ünlü Dastur Âdurbâd î
Mâraspandan,[10] ve Shapur II’nin nâzırı (MS.309-379) ve I. Hüsrev (MS. 531-
579) zamanında ünlü Môbad olan Weh-sâpûr.[11] [12] Arda Viraf Namag’ın Viraf’ın
da Weh-sâpûr olarak çağrıldığını söylemesi ilginçtir:

....üçünden birinin adı Viraf’tır, öyle ki bazıları onu Weh-sâpûr diye çağırır. [13]

Arda Viraf Namag’ın yazar(lar)ı bu iki tarihi şahsı tanımakta mıydılar?


Tercüman Vahman’a göre Arda Viraf Namag’ın yazar(lar)ı:

.... onların ne zaman yaşadığına dair bir bilgiye sahip değildir. [14]

Bu hikâyenin MS. 579 tarihlerinden sonra ortaya çıktığı anlamına gelmektedir.

Arda Viraf Namag’ın tarihlendirilmesi içinde bahsedilen iki tarihsel kişilik


yüzünden tartışmalıdır. Walter Belardi, kitabın yazılış tarihi için Sasani
devletinin kuruluşundan önce, M.S. III. y.y.’ı verir. [15] Onun iddiası, Âdurbâd î
Mâraspandan ve Weh-sâpûr'un belki de daha sonradan bir redaktörün
eklemesi olduğudur.[16] Sonrasında ise daha uç bir iddiayla Birinci bölüm, 1-20
kısmının sonrada uydurma olduğunu söyler. [17]

----------------------------------------------------------------------------------------------------

Son redaksiyondan daha önemli olan "ilk redaksiyon" ise (redaksiyon


eleştirisinde durum tam tersidir!), Vargo "ilk redaksiyonun" gerçekte ne
içerdiğini gösterememiştir Belli ki, sahip olmadığı şeyi gösteremez de.

Gignoux, Arda Viraf Namag da dahil olmak üzere Zerdüşt yazılarıyla ilgili
edebiyat eleştirmenlerinin karşılaştığı sorunlar hakkında şunları söylüyor.

Pehlevi literatürünün tamamının, kabaca Müslüman fetihinden sonra, geç yazıldığı ve bununla birlikte,
Sasani'den ve hatta Sasani öncesi zamanlardan bize son derece eski gelenekleri aktardığı bilinmektedir....
Şunu da belirtmek gerekir ki İran edebiyatının metinleri hiçbir zaman dokunulmaz, değişmeyen metinler olarak
görülmedi..

Pehlevi edebiyatı için bir metnin aktarımının özellikle önemli bir örneği, Arday Viraz'ın kitabıdır.... Bayan
Boyce'nin de belirttiği gibi, daha önce alıntılanan çalışmada, bu kitap birçok yeniden elden geçirildi ve son
taslakta Giriş, Müslüman fetihinden sonra yazılmıştır. Ancak, Mazdaizm'in İslam'ın saldırılarına karşı
desteklenmesi gerektiği bir zamanda, metnin dini bir propaganda amacıyla uyarlanması, onun en son metin gibi
görünmesine müsaade etmiyor. İyi karakterize edilmiş "Persizmlerin" varlığı ile kurtarıcı olan bazı dilsel
gerçekler, metnin hala 10. veya 11. yüzyıllarda yeniden ele alınmış gibi göründüğünü ve metnin son taslağının
bize korunduğunu kanıtlıyor - şu ana kadar: görüldüğü gibi, kişi son taslak hakkında konuşabilir – bu da son
derece geç olabilecektir. [19]

Benzer şekilde Encyclopaedia Iranica şöyle der:

Arda Wiraz-namag, birçok Zerdüşt eserinde olduğu gibi, art arda redaksiyonlardan geçti. Erken Fars edebiyatının
karakteristiği olduğu bilinen Farsçılığa sıkça rastlanan metinlerde de görülebileceği gibi, kesin şeklini MS 9-10.
yyda almıştır.. [20]

Başka bir deyişle, Arda Viraf Namag, MS 9-10. yüzyıllarda İslam'ın gelişinden
sonra son şeklini almadan önce birçok redaksiyona tabi tutulmuştur. Mary
Boyce benzer şeyler söyler:

Günümüze ulaşan biçimiyle, basit, doğrudan bir üslupla yazılmış nesir bir eserdir; ve bir giriş bölümü Arap
fethinden sonraki bir tarihi gösterir. Bu geç redaksiyon Pars'ta yapılmıştır ve muhtemelen bu coğrafyanın 9./10.
yüzyıl edebi ürünlerinden biridir. [21]

Arda Viraf Namag'ın çevirmeni Fereydun Vahman da şunları söylemektedir:

"Giriş bölümü Arap fethinden sonraki bir tarihi belirtir ve görünüşe göre Fars dilinde yazılmıştır. Muhtemelen
bölgenin 9. /10. yüzyıl edebi ürünlerinden biridir. Dilbilimsel bir analiz bu görüşü destekler." [22]

Gignoux, Arda Viraf Namag hakkında edebi bir çalışma yaptı ve Arda Viraf
Namag'ın MS 10. veya 11. yüzyılda nihai biçimine ulaştığı sonucuna vardı. [23]
Bununla birlikte, bilim adamları arasındaki genel fikir birliği, Arda Viraf
Namag'ın MS 9-11. yüzyıllar arasında son şeklini aldığı yönündedir.
Dolayısıyla Arda Viraf Namag'ın terminus ad quem'i MS 9-11. yüzyıllar
arasındadır.

Bu eserle tarihlenen bilginlerin şunları söylediğini görmek şaşırtıcı değildir:

.... ne zaman yazdılığı bilinmiyor [24]

Vahman, bu hikayenin Pers İmparatorluğu'nun gerilemesi sırasında veya giriş


bölümünde önerildiği gibi çöküşünden sonra ortaya çıkmış olabileceğine
inanmaktadır.[25] Bu, İslam'ın ortaya çıktığı dönemdir ve Pers
İmparatorluğu'nun sonunu getiren İslam'ın yükselişi olmuştur. Bu nedenle,
eğer Vargo, Arda Viraf Namag'ın ilk redaksiyonu ile ilgileniyorsa, bunun
bilinmediği ve İslam'ın yükselişi sırasında daha olası olduğu gerçeğiyle
yaşamak zorundadır.

Ek: Arda Viraf Namag El Yazmaları

Arda Viraf Namag'ın M.S.14. yüzyıldan öncesine ait bir el yazması günümüze
ulaşmamıştır. [26] Sadece çeşitli kritik baskıları yapmak için kullanılan üç önemli
el yazmasından bahsediyoruz. Arda Viraf Namag'ın günümüze ulaşan el
yazmaları aşağıdadır.

MS. K20: Tarihsiz bir nüshadır ve tam metni vardır. Bununla birlikte,
düzensiz bir sırayla M.S.1321, 1351 ve 1331'e tarihlenen üç kolofonu vardır.
Kopenhag Kraliyet Kütüphanesi'ndedir. Bu el yazmasının M.S. 14. yüzyılın
ikinci yarısına ait olduğuna inanılmaktadır.

MS. H6: Bu el yazması Münih'teki Die Bayerische Staatsbibliothek'te


saklanmaktadır. Bu kopyanın tarihi M.S.1397'dir. Katip, baskısını yapmak için
M.S.1249 tarihli başka bir nüshayı kullanan Râm'ın Pesotan oğludur.

MS. K26: Tarihsiz bir Kopenhag yazmasıdır. Bu el yazması, hem K20 hem
de H6'da eksik olan bazı ifadeleri sağlar ve sonuç olarak ikisinden de
kopyalanmamıştır. Bu el yazmasının ~M.S.1371'den veya H6 ile neredeyse
çağdaş olduğuna inanılmaktadır.

Kaynaklar:

[1] I. Goldziher, "Islamisme et Parsisme", Revue De L'Histoire Des Religions, 1901, Volume
XLIII, sf. 1-29.

[2] G. K. Nariman (ed.), Persia & Parsis, 1925, Part I, Iran League: Bombay. sf. 39-68 and a
note on sf. 69-74.

[3] L. H. Gray, "Zoroastrian Elements In Muhammadan Eschatology", Le Muséon, 1902,


Volume III, sf. 153-184.

[4] Rev. W. St. Clair Tisdall, The Original Sources Of The Qur'an, 1905, Society For The
Promotion Of Christian Knowledge: London, s. 226.

[5] Ibn Warraq, Why I Am Not A Muslim, 1995, Prometheus Books: Amherst, NY, s. 46.

[6] S. Masood, The Bible And The Qur'an: A Question Of Integrity, 2001, OM Publication:
Carlisle, UK, p. 144.

[7] `Abdallah `Abd al-Fadi, Is The Qur'an Infallible?, 1995, Light of Life: Villach (Austria),
sf. 318-319.

[8] N. L. Geisler & A. Saleeb, Answering Islam: The Crescent In The Light Of The Cross,
1993, Baker Books: Grand Rapids (MI), s. 309;

[9] Dr. A. A. Shorrosh, Islam Revealed: A Christian Arab's View Of Islam, 1988, Thomas
Nelson Publishers: Nashville, s. 159.

[10] F. Vahman, Arda Wiraz Namag: The Iranian 'Divina Commendia', 1986, The Curzon
Press: London, s. 191

[11] age.., s. 192.


[12] age.., s. 11.

[13] age.., s. 192.

[14] age.., s. 11.

[15] W. Belardi, The Pahlavi Book Of Righteous Viraz, 1979 [Biblioteca di ricerche
linguistiche e filologiche 10], University Department of Linguistics: Rome, sf. 121-122.

[16] As for the mention of Âdurbâd î Mâraspandan, Belardi says that the sentence No. 16
containing this name is interpolated because "the continuity of the sense is broken between
No. 15 and No. 17-18" [age.., p. 32].

[17] age.., s. 123. For Vahman's views see, F. Vahman, Arda Wiraz Namag: The Iranian
'Divina Commendia', op cit., p. 11.

[18] D. S. Flattery and M. Schwartz, Haoma And Harmaline: The Botanical Identity Of The
Indo-Iranian Sacred Hallucinogen "Soma" And Its Legacy In Religion, Language, And
Middle Eastern Folklore, 1989 [Near Eastern Studies 21], University of California Press:
Berkeley and Los Angles, s. 16.

[19] P. Gignoux, "Notes Sur La Redaction De L'Arday Viraz Namag: L'Emploi De Hamê Et
De Bê", Zeitschrift Der Deutschen Morgenländischen Gesellschaft, 1969, Supplementa I, Teil
3, sf. 998-999. We reproduce the article in French below.

[20] "Arda Wiraz", Encyclopaedia Iranica, 1987, Volume II, Routledge & Kegan Paul:
London & New York, s. 357.

[21] M. Boyce, "Middle Persian Literature", Handbuch Der Orientalistik, 1968, Band VIII,
Iranistik: Zweitter Abschnitt, E. J. Brill: Leiden/Köln, p. 48. In the footnote 3. she says that it
has been "maintained" that Arda Wiraz Namag influenced the Islamic tradition of Mi`raj even
though she asserts that final redaction of Arda Wiraz Namag is late and long after the advent
of Islam!; Also see M. Boyce (ed.), Textual Sources For The Study Of Zoroastrianism, 1984,
Manchester University Press: Manchester, s. 84.

[22] F. Vahman, Arda Wiraz Namag: The Iranian 'Divina Commendia', op cit., s. 11.

[23] P. Gignoux, "Notes Sur La Redaction De L'Arday Viraz Namag: L'Emploi De Hamê Et
De Bê", Zeitschrift Der Deutschen Morgenländischen Gesellschaft, Op. Cit., p. 1004. His
conclusions in French are reproduced below.

Au demeurant, ce qui a été montré de l'usage de la particule hamê et du préverbe bê, nous
semble suffisant pour pouvoir affirmer que l'ouvrage pehlevi sur l'enfer et le paradis a subi un
remaniement vers le 10è ou 11è siècle, si ce n'est pas là la date de sa rédaction définitive, mais
cela, pour être démontré, devrait l'être à l'aide d'autres critères.

[24] M. Boyce, "Middle Persian Literature", Handbuch Der Orientalistik, op cit., s. 48.

[25] F. Vahman, Arda Wiraz Namag: The Iranian 'Divina Commendia', op cit., s. 11.

[26] age., op cit., s. 10.

You might also like