Professional Documents
Culture Documents
Yiğit Sertdemir - Toplu Oyunları I
Yiğit Sertdemir - Toplu Oyunları I
ISBN 975-7468-94-0
Aileme...
YİĞİT SERTDEMİR
TOPLU OYUNLARI 1
BEKLEME SALONU
Bir Perde
O. B. E. B.
[Ortak Bölenlerin En Büyüğü]
İki Perde
4
İÇİNDEKİLER
Bekleme Salonu,... 5
BEKLEME SALONU
Bir Perde
6 Bekleme Salonu
KİŞİLER
GRİLİ ADAM
KADIN
SİYAHLI ADAM
İlk oynanış:
23 Eylül 2003 / 'Altıdan Sonra Tiyatro' /Maya Sahnesi-İstanbul
Görev alanlar:
Yöneten: Gülhan Kadim
Dekor ve Kostüm: Esra Kudde
Grili Adam: Onur Tuna
Siyahlı Adam: Yiğit Sertdemir
Kadın: Sevi Orakoğlu / Selin Girit
(Sessizlik)
KADIN Nasıl olacak acaba?
GRİLİ ADAM Herhalde, diğerleri gibi...
KADIN Öyle mi?
GRİLİ ADAM Evet. Yalnız biraz daha zor...
KADIN Tabii, değil mi?
(Sessizlik)
KADIN Gidip baksam mı7
GRİLİ ADAM Siz bilirsiniz.
KADIN Beklemekten sıkıldım.
GRİLİ ADAM Haklısınız.
KADIN (Kalkarken) Lavaboya gidiyormuş gibi yaparım.
(Siyahlı Adam'la karşılaşır. Siyahlı Adam önce davranıp çık
ması için kapıyı açmaya kalkar.)
SİYAHLI ADAM Buyurun güzel bayan.
(Kapı açılmaz. Zorlar yine açılmaz.)
KADIN (Gülümseyerek) Bunu neye bağlasak acaba? Dersini
zi iyi çalışmamanıza mı, yoksa özel rahatsızlığınıza mı?
SİYAHLI ADAM Sıkışmış.
KADIN İzin verir misiniz? (O da dener, başaramaz.) Sıkışmış.
SİYAHLI ADAM Dâhiyane.
KADIN Ne yapacağız?
GRİLİ ADAM Sıkıştığına emin misiniz? Yanlışlıkla kilitlen
miş olmasın?
SİYAHLI ADAM Evet?
KADIN Bilmem... yani... Neden kilitlensin ki? Sıkışmıştır
herhalde.
GRİLİ ADAM O zaman bekleyelim. Nasıl olsa gelip açarlar.
KADIN Değil mi? Hay Allah. Bendeki şansa bakın. Önce
asansör, sonra da bu...
GRİLİ ADAM Böyle aksilikler her zaman olur.
KADIN Yine de... yani... saatlerdir binadan dışarı çıkmadım.
Bir de üstüne iki kez kilitli kalmak... yani... ister iste
mez... Neyse... Bekleyelim... (Su içer)
12 Bekleme Salonu
SİYAHLI ADAM Yok, yok, yok... Allah kahretsin. Bir şey ol
malı. Bir işaret. (Vazoyu devirip kalkar) Buralarda. Mutla
ka. (Kadın vazoyu kaldırmaya gider) Bir şey olmalı. Bir şe
kil. Bir yazı. Bir isim.
KADIN (Vazonun altından okur) Filifu.
SİYAHLI ADAM Ne?
KADIN Filifu. Bunu yapan şirketin adı. İşte.
GRİLİ ADAM (Yüzü düşmüş) Filifu mu?
KADIN Evet.
GRİLİ ADAM (Belli belirsiz bir sesle) Garip...
SİYAHLI ADAM Ne?
GRİLİ ADAM Hiç. Ben... (Gerisini getiremez)
KADIN Ne oluyor?
GRİLİ ADAM Bir saniye. Biraz... biraz düşünmem lazım.
SİYAHLI ADAM Anlamıyorum.
GRİLİ ADAM Ben de... Ama... yok canım...
SİYAHLI ADAM Ne olduğunu söylemeyecek misin?
GRİLİ ADAM Bakın... belki... ben abartıyorum ama...
KADIN Eee?
GRİLİ ADAM Eğer sandığım şeyse, durum beklediğimiz
den biraz daha karışık demektir.
KADIN Nasıl yani?
SİYAHLI ADAM Filifu mu her neyse, onun bir anlamı mı var?
GRİLİ ADAM Evet... Yani... en azından... kardeşim için...
(Sessizlik. Siyahlı Adam'la Kadın bakışır.)
KADIN Kardeşin mi?
GRİLİ ADAM Evet. Filifu... kız kardeşimin... en sevdiği be
beğinin adı...
(Sessizlik)
GRİLİ ADAM Komik geliyor... farkındayım. Ben de anlama
dım ama... yani... bu isimde kaç şey vardır? Bu nasıl rast
lantı olabilir? Hem bunu nereden bilebilirler?
(Sessizlik)
SİYAHLI ADAM (Ağır ağır ve idrak ederek) Eğer gerçekten
Bekleme Salonu 21
dediğin gibiyse, ipuçları bizimle ilgili demektir.
GRİLİ ADAM Evet.
(Sessizlik)
KADIN Siz ne dediğinizin farkında mısınız? Ne yani? Şim
di, anahtarı bulabilmek için kendi hayatımızla ilgili şey
lerin peşine mi düşeceğiz? Yo, yo... Bu çok fazla. Ben bu
kadarını kaldıramam.
(Kapıya yönelir)
SİYAHLI ADAM Otur yerine!
KADIN (Bağırır) Bana emredip durma!
SİYAHLI ADAM (Bağırır) Gitmek istiyorsan git! Kır kapıyı!
Vazgeç!
KADIN (Hırıltı) Korkuyorum...
SİYAHLI ADAM Başladık. Bitecek. (Kadın'la uzunca bir bakış
ma. Yumuşak.) Kaybeden olmazsa kazanmanın ne kıyme
ti var değil mi? En azından burada kal da zevk almamızı
sağla. Otur yerine. Haydi. (Kadın oturur. Grili Adam'a)
Anlat.
GRİLİ ADAM Neyi?
SİYAHLI ADAM Kardeşini. Anlaşılan sıradaki ipucu o.
GRİLİ ADAM Hayır.
SİYAHLI ADAM Nedenmiş o? Başla bir yerden. Kaç yaşın
da mesela?
GRİLİ ADAM Olmaz.
SİYAHLI ADAM (Gerginliği giderek artar) Olur. Anlat haydi.
Nasıl bir kız? Okulda başarılı mı? Erkek arkadaşı var mı?
Ne bileyim ben, anlat işte!
GRİLİ ADAM Boşuna uğraşıyorsun.
KADIN Neden zorluyorsun? Az önce söylediklerini unut
tun mu? Yardım yok! Yoksa şimdi işine mi gelmiyor?
SİYAHLI ADAM Sen karışma! (Grili Adam'a bakar) Tamam.
GRİLİ ADAM Ne?
SİYAHLI ADAM Tamam. Pekâlâ. Evet. Kabul. Anlat haydi.
KADIN Ne diyorsun sen?
22 Bekleme Salonu
için.
(Sessizlik)
SİYAHLI ADAM Kendini... cezalandırmak... için...
GRİLİ ADAM Buradan nereye varılır ki?
(Sessizlik. Siyahlı Adam düşünmekte)
SİYAHLI ADAM Bunun bir şeylerle bağlantısı olması lazım.
GRİLİ ADAM Neden olsun canım. Son ipucu demedik mi?
SİYAHLI ADAM Hayır. (Bir şey yakalamıştır) Baştan... En
baştan... Şimdiye kadarki ipuçları ne? (Odanın içinde dola
şıp vurgulayarak) Önce masal. Sonra şu çiçek. Filifu. Ora
dan kardeşine, yani sana geçtik. Satranç tahtası. Zemin.
Kutular. Oradan elektrik kutusuna. Yangın. Ardından
bana. Mum. Tablo. Şimdi sırada... (Her ikisi de Kadın'a dö
ner) üçüncü kişi var.
(Gergin bir sessizlik)
KADIN Ne?
(Sessizlik tırmanır. Siyahlı Adam kazanmaya kararlı, yıkıma
gider)
SİYAHLI ADAM Düşün.
KADIN Hayır.
SİYAHLI ADAM Düşün!
KADIN Sıkıldım artık. (Kalkmaya çalışırken Siyahlı Adam’ın
darbesiyle koltuğa düşer)
SİYAHLI ADAM Otur yerine!
GRİLİ ADAM Sakın ol!
SİYAHLI ADAM Anlat şimdi.
KADIN Neyi?
SİYAHLI ADAM Son ipucu. Dikkatli düşün.
KADIN Rahat bırak beni.
SİYAHLI ADAM (Kadın'ın üzerine eğilmiş) Bana bak. Anah
tarı bulmam sana bağlı. Beni zorlama.
KADIN İzleniyoruz. Aynı hatayı yapma.
SİYAHLI ADAM Umurumda değil. Çabuk ol. Çok az zama
nım kaldı.
Bekleme Salonu 31
KADIN Artık tek başınasın. Unuttun mu? Kaybedeceksin.
SİYAHLI ADAM Hayır.
KADIN Evet.
SİYAHLI ADAM Hayır!
KADIN Evet!
(Siyahlı Adam Kadın'ı hızlı sorularla sıkıştırır)
SİYAHLI ADAM Söyle! Bu resmin seninle ne ilgisi var?
KADIN Bilmiyorum.
SİYAHLI ADAM Gece yarısı başına bir şey mi geldi?
KADIN Hayır.
SİYAHLI ADAM Gizlice evden mi kaçtın?
KADIN Hayır.
SİYAHLI ADAM Orospuluk mu yaptın?
KADIN Yapma!
SİYAHLI ADAM Hiç tanımadığın erkeklere kendini mi sat
tın?
KADIN Ne olur...
(Siyahlı Adam Kadın’ın üzerine çullanır)
SİYAHLI ADAM Yoksa başka bir şey mi? Söyle!
KADIN Ben...
GRİLİ ADAM (Siyahlı Adam'ı tutmaya çalışır) Yapma...
SİYAHLI ADAM Çek elini! Başka bir şeyle mi ilgisi var?
KADIN Bilmiyorum!
SİYAHLI ADAM Anlat!
KADIN Canım acıyor...
SİYAHLI ADAM Ne saklıyorsun!
KADIN Bırak...
SİYAHLI ADAM Ne?
KADIN Hiçbir şey...
SİYAHLI ADAM (Kadını tokatlamaya haşlar) Konuş!
KADIN (Grili Adam’a) Yardım et!
GRİLİ ADAM Bırak artık...
SİYAHLI ADAM Karışma! Ben kazanacağım!
(Kalkıp Grili Adam'ı savurur, Grili Adam arka duvarın kö
32 Bekleme Salonu
nizi isterim.
SİYAHLI ADAM Öyleyse sen...
GRİLİ ADAM Evet. Görüşmeyi yapacağınız kişi bendim.
(Sessizlik)
KADIN Olamaz...
GRİLİ ADAM Şirket politikası. Eskimiş yöntemleri bir kena
ra bırakıp yepyeni uygulamalarla alıyoruz insanları işe.
Bu katıldığınız da uygulamanın küçük bir parçası. Bir çe
şit... mülakat.
SİYAHLI ADAM Anlamıyorum...
GRİLİ ADAM Basit. Dördüncü aşamadan sonra, ikinizin
ilişkisi olduğunu saptadık. Bu, elbetteki zor olmadı bi
zim için. Sizi reddetmeyi başta düşünsek de, her sınav
dan, diğer adayları açık bir farkla geçerek, en yüksek pu
anı alan sizi (Siyahlı Adam'a) kaybetmek istemedik.
KADIN İyi ama... Ben?
GRİLİ ADAM Siz zaten beşinci aşamada elenmiştiniz. An
cak beyefendiyi sınamamız için size ihtiyacımız vardı.
(Su doldurduğu bardağı Kadın'a uzatarak) Su? O yüzden si
zi de bu aşamaya kadar getirdik ve...
SİYAHLI ADAM İkimizi de aynı oyuna soktunuz.
GRİLİ ADAM Baştan belli olan birkaç şey vardı. Mesela
asansörde kalmamız. Tek yapmamız gereken ikinizin de
birbirinizden vazgeçmenizi sağlamaktı. Böylece gerçek
yüzünüzü çok daha net görecektik. Bu yüzden de...
KADIN İkimize de ortaklık teklif ettiniz.
GRİLİ ADAM Evet.
SİYAHLI ADAM Peki bu odada olanlar. Bizim hakkımızda
bu kadar çok şeyi...
GRİLİ ADAM Hiçbirini bilmiyorduk. Odaya bıraktığımız sa
dece bir masal kitabıydı. O da üçümüzün durumuna uy
duğu için. Sonra da baş başa kalabilmemiz için kapıyı ki
litlediler dışarıdan, o kadar. Gerisi sizin yaratıcılığınız...
SİYAHLI ADAM Nasıl? Yani... bütün bu ipuçları... mum,
Bekleme Salonu 37
tablo, yangın...
GRİLİ ADAM Hiçbirini biz belirlemedik. Her şey sizin yön
lendirmeleriniz doğrultusunda gelişti. Bu kadarını ben
bile beklemiyordum.
KADIN Ama... ya kardeşinizin...
GRİLİ ADAM Beğendiniz mi? Tek yaptığım sizin oyununu
za biraz renk katmak, size biraz yardımcı olmaktı.
SİYAHLI ADAM Bu yaptıklarınız... Bunlar... Ne gerek var
dı... Anlamıyorum. Sonuçta ne oldu?
GRİLİ ADAM Tanıştık. Zaten mülakatların amacı da bu de
ğil midir? Biz şirket olarak, insanların görüşme sırasında
kendilerini farklı tanıtmalarını izlemektense, onlara ger
çek kimliklerini ortaya koyacakları alanlar sağlamayı
doğru bulduk. Böylesi daha sağlıklı değil mi?
SİYAHLI ADAM Anlamıyorum... Bir insanı yok etmeye ça
lışarak... Hem ipuçları.. Nasıl rastlantı olur?
GRİLİ ADAM Algıda seçicilik diye bir şeyi hiç duymadınız
mı? Her insan kendini ilgilendiren yönüyle algılar haya
tı. Mesela siz! Yani, aynı olaydan, iki ayrı insan, iki farklı
yönden etkilenebiliyor. Tüm bu olanlardan şu sonuca va
rıyoruz ki, siz belki de sadece 'özel rahatsızlığınız'dan
ötürü hiç kimsenin umursamadığı bir şeye tepki gösteri
yorsunuz. Sizce bu haksızlık değil mi?
(Sessizlik)
KADIN Artık gitmek istiyorum. Açın kapıyı.
(Grili Adam gülümser. Gidip çok sakin bir şekilde kapıyı
açar. Diğerleri şaşkın. Sessizlik)
SİYAHLI ADAM Bu... nasıl olabilir... kilitliydi kapı... tör
püyle açmaya çalıştık... hatta ben... (Anlar)
GRİLİ ADAM Parmağınız için üzgünüm. Elimdeki anahta
rı görmemeniz gerekiyordu.
KADIN Ama kapı o andan beri açıksa...
GRİLİ ADAM İpuçlarına kendinizi öylesine kaptırdınız ki,
kapıya bir daha bakmak aklınıza gelmedi...
38 Bekleme Salonu
SON
39
YİĞİT SERTDEMİR
O. B. E. B.
(Ortak Bölenlerin En Büyüğü)
İki Perde
40 O.B.E.B.
KİŞİLER
(Sahneye giriş sırasıyla)
YARDIMCI (AA.)
DOKTOR (K.M.)
C.T.
A.D.
M.E.
P.A.
İlk oynanış:
Görev alanlar:
Yöneten: Yiğit Sertdemir
Dekor ve Kostüm: Esra Kudde
Müzik ve Efekt: Erhan Yürük
A.A.: Erkan Kortan
K.M.: Yiğit Sertdemir
C.T.: Seda Özen Yürük
A.D.: Aslı Can Kortan
M.E.: Gülhan Kadim
P.A: Ebru Gözdaşoğlu
I. PERDE
de onu alıyorum.
TEYPTEN C.T. Beliniz bölünecek neredeyse, öyle iki kanat!
TEYPTEN DOKTOR Yok, yok buldum zaten. Evet. E hani,
oturmamışsınız ya?
ne kadar bir inek de olsa, içinde iflah olmaz bir öküz yat
tığım bu belgesel sayesinde fark etsin. İşte size öküz de
memin nedeni buydu. Yanlış anlaşıldığım için üzgünüm.
Ama ne olursa olsun, bana kızsanız da ben aynı gerçeği
haykıracağım. Kadınların lideri sizsiniz. Bu gidişe dur de
mek sizin elinizde! Kabul edin artık. Siz bir öküzsünüz!
(Sessizlik)
C.T. Doktor...
DOKTOR Evet?
C.T. Öküzüm ben.
DOKTOR Kesinlikle!
C.T. Evet öküzüm.
DOKTOR Ben de bunu diyorum ya.
C.T. Sizi yanlış anladığım için bağışlayın. Öyle birden öküz
deyince anlamadım tabii...
DOKTOR Rica ederim efendim. Yeter ki siz öküzümüz olun.
C.T. Evet olacağım.
DOKTOR Harika!
C.T. İş dünyasının ilk kadın öküzü ben olacağım doktor!
DOKTOR Ama...
C.T. Ya da siyaset dünyasının...
DOKTOR Evet!
C.T. Ya da aydınlar dünyasının...
DOKTOR Hayır!
C.T. Ay, bilmiyorum doktor. Bir öküz dediniz, beynim bu
ruştu.
DOKTOR Liderlik...
C.T. Baskı yapmayın canım, zorla güzellik kime ne?
DOKTOR Yine de benim...
(Uzaklardan bir patlama sesi)
DOKTOR Etti üç!
C.T. Ay yine patladı bir yerler!
DOKTOR Sakin olun, uzaktan geldi.
C.T. Ne malum canım buraya da sıçramayacağı?
O.B.E.B. 55
DOKTOR Yangın mı efendim bu?
C.T. Anlamam ben, duramam daha fazla. (Yardımcıya) Ay
iyi ki duymadın. Bomba, bomba.
DOKTOR Otursaydınız, daha bitirmemiştik.
C.T. Ay doktor, ne kadar duygusuzsunuz! Kardeş kardeşi
vuruyor orada, sizin dediğinize görün!
[DOKTOR Canım onlar kardeş kardeşe vuruşuyorlar, bize
ne? Oturun siz.
C.T. Oturamam efendim. Bir dahaki sefere devam ederiz.
Cuma değil mi?
DOKTOR Evet Cuma ama...
C.T. Birde?
DOKTOR Evet ama...
C.T. Tamam o zaman Cuma karşılaşırız artık. Kalın hoşcuk
lan! (Yardımcı'ya) Boşveeer...
DOKTOR (Yardımcı'ya) Dur!
(Yardımcı teybe basar. Işık değişir. C.T. kaybolur.)
Bandı çıkarabilirsin, bitti. (Yardımcı, bandı çıkarır) Bomba
tam da patlayacak zamanı bulmuş. Bir on dakikam daha
olsaydı, birkaç çağrışımla halledecektim işi. Bahtsızlık iş
te. Sen yine de oraya, büyük bir aşama kat ettiğimizi ya
zabilirsin. En azından kafasına düşürdüm liderlik fikrini.
Bugün hallederiz artık. Evet. Geçelim. Başka bir tane tak
bakalım. (Yardımcı, bantlardan birini seçer) Kim o? (Yardım
cı A.D.’yi taklit eder) Haa... A.D. (Doktor tahtaya yazar) Aaa
Dee... Salı günü değil mi? (Yardımcı kafa sallar) Ha, senin
gelmediğin gün! (Yardımcı kafa sallar) Yazık sana ya, bak
hatırladım yine. Neyse canım, şimdi iyisin değil mi ar
tık? (Yardımcı, 'Eh işte,' der gibi bir hareket yapar) İyisin iyi.
Kör olmak da vardı değil mi? (Doktor güler, Yardımcı ka
yıtsız) C.T. dedi ya... ben onu... Evet. Neyse. Keşke gele-
bilseydin, çok şey kaçırdın. Bu haftanın en verimli görüş-
mesiydi. Başlat!
56 O.B.E.B.
tırlıyorsanız tabii...
A.D. Kelime kelime aklımda Doktor bey. Hafızam iyidir bi
liyorsunuz. O yüzden çok geniş repertuarım. Ezbere
okuyabiliyorum bir sürü şarkıyı.
DOKTOR Ne güzel. Bakın aklıma ne geldi. Madem söyle
diklerini hatırlıyorsunuz, anlatmayın, ama sizden rica
edeceğim şeyi yapın.
A.D. Nedir o Doktor bey?
DOKTOR (Boş bir sandalyeyi A.D.'nin karşısına koyar) Şim
di bu sandalyede nişanlınızın oturduğunu farz edin. Siz
den istediğim, nişanlınızla yaptığınız konuşmayı canlan
dırmanız.
A.D. Nasıl yani? O da buradaymış gibi öyle mi?
DOKTOR Evet.
A.D. Öyle boşluğa, nişanlım var gibi mi konuşacağım? Ben
böyle bir yöntemi öğrendiğimi hiç hatırlamıyorum ama
Doktor bey?
DOKTOR Bu yurt dışında oldukça yaygın bir yöntem. Rol
değiştirme diyorlar.
A.D. Anlıyorum... Siz daha iyi bilirsiniz tabii... Peki... Ay he
yecanlandım birden. Şimdi karşımda o var öyle mi?
DOKTOR Evet.
A.D. Ay yerim onu ben! Ah, pardon Doktor bey... Bastırıl
mış duygularım su yüzüne çıktı birden.
DOKTOR Çıksın efendim çıksın. Evet. Hazır olunca başla
yın. Ben bekliyorum.
A.D. Tamam.
(On saniye kadar sessizlik)
DOKTOR Hazır mısınız?
A.D. E, başladım ya Doktor bey. Şimdi o konuşuyor, dinli
yorum ben.
DOKTOR Ha, anladım. Peki, devam edin.
A.D. (Sessizlik) Olur.
DOKTOR Ne dedi?
O.B.E.B. 63
A.D. Çay içer misin diye sordu.
DOKTOR Peki, devam.
A.D. (Sessizlik) Ne?
DOKTOR Ne oldu?
A.D. Bir şey söyledi, anlamadım da onu sordum.
DOKTOR Tamam. Bu böyle olmayacak. Değiştirelim şimdi.
A.D. Ama daha bitirmemişti Doktor bey.
DOKTOR Olsun. Şimdi başka bir şey yapacağız.
A.D. Ne yapacağız Doktor bey?
DOKTOR Siz nişanlınızın yerine geçeceksiniz.
A.D. Nasıl yani? Kendimle mi konuşacağım?
DOKTOR Evet.
A.D. Ay, ama ben bir tuhaf olurum doktor öyle kendime ba
karak. Sonsuzluğa akmasın sonra zihnim?
DOKTOR Hiçbir yere akmaz, merak etmeyin, ben yanınız
dayım.
A.D. Hem niye bir erkeğin yerine geçiyorum? Yoksa bende
elektral bir saplantı olduğunu falan mı sezdiniz? Nişan
lımda babamı mı arayacağım şimdi?
DOKTOR Babanızın nişanlınızda ne işi var? Güvenin canım
bana. Bu çalışmanın en önemli kısımlarından biri.
A.D. Hayır, güveniyorum tabii de, yadırgadım birden. Ney
se, peki. Nasıl olacak şimdi?
DOKTOR (Sandalyeyi gösterir) Buraya geçeceksiniz. Nişanlı
nızın ağzından, kendinizle konuşacaksınız. Bu kadar!
A.D. Yani, baştan söyleyeyim, oyunculukta, şarkı söyler-
kenki kadar başarılı olduğumu sanmıyorum.
DOKTOR Ben de... diyorum ki... önemli olan onun gibi dü
şünüp onun gibi davranabilmeniz. Oyunculuğunuz
önemli değil.
A.D. Madem öyle diyorsunuz. Peki...
(Kalkıp boş sandalyeye oturur)
DOKTOR Hazır olunca başlayın...
A.D. (Sessizlik) Nnn... eee... Sesimi açayım da... Evet. Başlı-
64 O.B.E.B
dan...
A.D. Ay, evet... Ama... çok da yoruldum ben Doktor bey...
DOKTOR Eh, kolay değil tabii...
A.D. İzin verir misiniz, gidip biraz kafamı toplayayım.
DOKTOR Tabii... Bugünlük bu kadar yeter zaten... Cuma
günü görüşürüz. Birde.
A.D. Tamam Doktor bey. Ay nasıl da böyle bir garip oldum...
DOKTOR Bilimin mucizeleri...
A.D. Neyse gideyim ben artık, başıma bir şey gelmese bari.
Patladı ya, yine karışmıştır ortalık.
DOKTOR Merak etmeyin. Size verdiğimiz kimliği gösterin,
hiçbir şey olmaz.
A.D. Tamam Doktor bey. Sağ olun. Çok iyisiniz.
DOKTOR Rica ederim. Güle güle.
A.D. Hoşça kalın. Ay, harikasınız. Bana göre tabii...
DOKTOR Öyleyim, öyleyim tabii... (Yardımcı'ya) Dur! (Yar
dımcı teybe basar) Çıkarabilirsin bandı, bitti.
(Yardımcı bandı çıkarır, ışık değişir, A.D. kaybolur)
Oraya son notumuzu da ekle: A.D. erkeklerden nefret et
meye başladı. Şarkıcılıktan vaz geçmek üzere. Bugün son
vurucu darbeyi de indirdik mi tamam. Acıları mayalan
maya başlar bir düş kırıklığının umarsızlığında... (Yar
dımcı bakar boş boş) Sonuncuyu yazma tabii. Hayır duy
muyorsun, bütün rahatlatıcı mizahım boşa gidiyor. (Yar
dımcı boş boş bakmaya devam eder) Neyse, tak bakalım bir
tane daha. Zamanımız azalıyor, oyalanmayalım. (Yardım
cı bantlardan birini seçer) Kim o? (Yardımcı M.E.'yi taklit
eder) O kim be? (Yardımcı Nazi selamı verir) Haa... M.E.!
Ne güzel anlattın öyle!
(Tahtaya yazar) Mee Eee...
Perşembe günü tabii, yani dün... (Yardımcı kafasıyla onay
lar) Tekli seansları bununla bitirmek ne şans! Öyle din
gin, aşk dolu... Senin de hoşuna gidiyor değil mi? (Yar-
O.B.E.B. 69
dımcı, 'Ne alakası var kardeşim,' der gibi bir hareket yapar)
Haydi, haydi yutmam ben! O sana yanaştıkça, gözlerin
parlıyordu, kaçar mı benden? Evlensenize siz. Sessis
sesiz çocuklarınız olur hem... O gün sayemde az mı...
(Yardımcı, 'Ama doktorcum, siz de biraz fazla uzatmadınız mı,
lütfen yani, açıkçası rahatsız olmaya başladım ben keselim bu
sohbeti,' der gibi bir hareket yapar. Doktor bunun tamamını
anlar)
Aman, iyi. Sustum. Başlat!
(Yardımcı bandı takıp teybe basar)
TEYPTEN M.E. Ne oluyor orada sayın Doktor?
TEYPTEN DOKTOR Ee, kalemimi düşürdüm de onu arıyo
rum.
TEYPTEN M.E. Her hafta düşüyor o kalem. Dikkat edin,
bel kırılınca insan ölür.
TEYPTEN DOKTOR Yok yok, buldum zaten. Evet. Nerede
siniz?
TEYPTEN M.E. Buradayım?
TEYPTEN DOKTOR E hani?
(Işık açılır görünürde kimse yoktur. Dışarıdan sesi gelir
M.E.’nin, anlarız ki kapının ardındadır kendisi)
M.E. Burdayım sayın Doktor.
DOKTOR Ben niye görmüyorum?
M.E. (Kafasını uzatarak) Şimdi?
DOKTOR Evet, böyle daha iyi. Ne yapıyorsunuz orada?
M.E. Bekliyorum.
DOKTOR Neyi?
M.E. Daha bir dakika var.
DOKTOR Ha şu mesele. Girin canım, önemli değil o kadar.
M.E. Olmaz. Kurallara uyalım.
DOKTOR Ee, böyle duracak mıyız şimdi?
M.E. Duracağız.
DOKTOR Bir dakika erken geldiniz diye.
M.E. Bekleyeceğiz.
70 O.B.E.B.
DOKTOR Öyleyim!
P.A. Mesela karşısındayım şimdi onun ve şöyle diyorum:
Bak O.B.E.B.!
DOKTOR Bakar mısınız?
P.A. Beni kullandığın diyorum, yetti artık.
DOKTOR Bırak artık beni diyorum...
P.A. Kirlendiğimi hissediyorum diyorum...
DOKTOR Siz ne aşağılık birisiniz diyorum...
P.A. Beter ol diyorum...
DOKTOR Adınız batsın diyorum...
P.A. Geber diyorum!
DOKTOR Tez zamanda toprağa karışasın, zulmün kendine
dönsün, cayır cayır yanasın diyorum! (Yaptığının farkına
varır) Ben ne diyorum? Ne oluyor yahu?
P.A. Eşleme yapıyoruz. Düşünce sesi falan...
DOKTOR Nasıl değiştik birden?
P.A. Sayende. Ama iyi yoldayız, ilerleme kat ettiğimizi gö
rüyorum!
DOKTOR Ben... (Yardımcı’ya) Dur! (Yardımcı teybe basar)
Unutturma bundan önceki kısım sileceğiz. (Yardımcı,
‘Nasıl yaparız,' der gibi bir hareket yapar) Bakma suratıma
öyle. Sileceğiz dediysem, sileceğiz! Duyarlarsa öldürür
ler beni. Aşağılık kadın! Güya benden zeki olduğunu
gösterecek! Allahtan ondan kat be kat zekiyim de, hemen
toparlayabildim arkasından. Bas teybe. Devam! (Yardım
cı teybe basar) Ben... beni şaşırttığınızı itiraf etmeliyim.
P.A. Beni hor görmekle hata ediyorsun demiştim.
DOKTOR Kabul ediyorum yenildim. Yeteneğinizle yendi
niz beni. Bu çok açık.
P.A. Hangi yeteneğimle?
DOKTOR Oyunculuk yeteneğinizle! Nasıl yani, bilinçli de
ğil miydiniz?
P.A. Elbette bilinçliydim. Ben, sen miyim? Ne oynadım ben
peki? Seni sınamak için soruyorum, yanlış olmasın...
O.B.E.B. 91
II. PERDE
nunda?
DOKTOR Hayır canım. Protagonist, 'başoyuncu' demek.
M.E. Öyle diyelim o zaman, niye ist'leştiriyoruz hemen?
P.A. Ne o, rahatsız mı etti, tavuk?
M.E. Seni aşar diye diyorum, tavşan!
A.D. Terapöt bey, bunlar yine başladı!
C.T. (Yardımcı'ya) Topla kendini!
DOKTOR Ama siz hiç dinlemiyorsunuz!
A.D. Terapöt bey haklı.
M.E. Hem beyefendiye ne bu ilgi?
P.A. Kıskanç tavuk.
A.D. Sıfat koydu, sıfat koydu! Kaybettin, çık!
DOKTOR (A.D.’ye) Ne diyorsunuz?
A.D. Ay, pardon ben birden, çok oyun dediniz ya, aklım baş
ka bir yere kaydı. Odaklanırım hemen, kaygılanmayın.
DOKTOR Peki. (C.T.'ye) Dinliyorsunuz değil mi?
C.T. (Yardımcı'yı kastederek) Konuşmuyor ki adamcağız.
DOKTOR Beni diyorum beni, dinleyin diyorum.
C.T. Öyle yapsanıza açıklamanızı. Aa kızdım bak! Verdim
kulağımı, buyurun.
A.D. Yardımcısına verseydiniz keşke. (Güler) Uzun zaman
dır yapmamıştım da. Bir rahatlayayım dedim...
M.E. Rahatlama.
DOKTOR Devam edeyim mi?
C.T. Edin teparet, hem dinle diyorsunuz, hem soru işareti
yapıyorsunuz, olmaz ki!
DOKTOR Haklısınız. Hepimiz anladık değil mi, ne anlama
geldiğini? (Kadınlar, kafa sallar) Güzel. Şimdi gelelim, ne
den böyle göründüğünüze! Yaptığımız tekli seansların
ışığında gördük ki, aslında hedefleriniz farklı. Bu hedef
lere ulaştığınızda da başarılı olabilirsiniz elbette. Ama,
içinizdeki o kadını keşfettiğiniz zaman; ulaşacağınız
noktayı, sahip olacağınız gücü düşünün! O yüzden, ken
dinizi gerçekten tanıyabilmeniz, bir kadın olarak kendi
nizi doğru yerde var edebilmeniz adına, şimdiki biçimi
nizi verdik size.
(Herkes üstüne başına bakar)
P.A. Benim içimdeki kadın bu mu şimdi?
DOKTOR Bilmem, bu mu?
P.A. Ne ilgisi var sekter terapöt?
A.D. Bence yakıştı...
DOKTOR Hemen reddetmeyin. Bunu, bir deneme olarak
kabul edin. Birazdan yapacağımız çalışmalarda, hep bu
biçimin size yüklediği rol üzerinden hareket edin. Eğer,
bu roller, gerçekten sizin için doğru rollerse, mesele yok!
Yok, baktık ki, bu rollere bir türlü ısınamadınız, bu rolle
re uygun davranamıyorsunuz, o zaman da anlarız ki, ha
talı bir biçim seçmişiz sizin için. Yani bu konuda açığım.
Sizi yönlendirdiğimi sanmayın sakın. Evet. Eğer herhan
gi bir sorunuz yoksa, psikodramanın ilk aşaması olan
'ısınma' ile başlayalım.
A.D. Başlayalım, başlayalım. Ben birkaç hareket biliyorum,
isterseniz yaptırabilirim sekter bey. Aman terapöt bey iş
te, kafam karıştı.
P.A. Yaptırmasın.
DOKTOR Öyle bir ısınma değil efendim. Biraz sohbet edip
hem çalışmaya, hem de birbirimize ısınacağız.
A.D. Nelerden konuşacağız?
DOKTOR Herhangi bir konu olabilir. Aklına bir şey gelen
başlasın.
M.E. (Uzun süren bir sessizliğin ardından) Sıcak.
DOKTOR Efendim?
M.E. Sıcak diyorum.
DOKTOR Evet. O zaman... bunun üzerine konuşalım bi
raz.
P.A. Bunun nesini konuşalım. Sıcak, sıcaktır işte.
DOKTOR Öyle demeyin. Mesela... sıcak, size neyi çağrıştı
rıyor? Düşünün biraz.
ıı8 O.BE.B.
M.E. Ben!
A.D. Ama ben girecektim...
(Üçü itişirken, C.T. sıyrılır aradan)
C.T. Hayırlı işler.
DOKTOR Hoş geldiniz, buyurun.
C.T. Açıksınız değil mi?
DOKTOR Tabii, tabii...
C.T. Geleyim o zaman. (Dükkândan içeri giriyormuş gibi ya
par) Yeni açılış yaptınız herhalde burayı.
DOKTOR Evet. Buyurun ne bakıyordunuz, yardımcı olma
ya çalışayım.
C.T. Ben, özel bir şeyler bakınıyorum öyle.
DOKTOR Özel derken?
C.T. Şey gibi... Mesel olarak; arzuluyorum ki, ağzımdan
laflar döküldüğü zaman, insanlar hayran baksınlar. Böy-
lesi bir mizaç bulunur mu acaba sizde?
DOKTOR Ee, evet, olması lazım.
C.T. Aman, iyi bari.
DOKTOR Yalnız, bu size biraz pahalıya patlar.
M.E. Kazıkçı bu dükkân.
DOKTOR Evet, istiyor musunuz yine de?
C.T. Ne ödeme yapmamı arz ediyorsunuz?
DOKTOR Bir düşünelim... Bunun karşılığında bana, kul
landığınız deyimleri vermeniz lazım.
C.T. Yanımda o kadar yok ama.
DOKTOR Sizin teklifiniz ne?
C.T. Ben diyorum ki, deyimlerim bende dursun, size 'ta
nım'larımı uzatayım. Nasıl?
P.A. Sıkı pazarlık yapıyor.
A.D. Şşş...
DOKTOR Bu işlerden anlıyorsunuz bayağı...
C.T. Eh, o kadar sene boşuna ekonomik okumadım.
DOKTOR Madem öyle, tanımlarınızı alalım. Ama yanında
ani parlamalarınızı da vermeniz lazım.
OB.F.B 123
demiştim ama...
DOKTOR Yine de aradığınız bir şey olmalı muhakkak.
M.E. Peki o zaman. Sizde, eşitlik bulunur mu?
DOKTOR Kalmadı.
M.E. Anladım. Adalet?
DOKTOR Gelecek dediler, bekliyoruz.
M.E. E, sizde de hiçbir şey yok canım. Özgürlük?
DOKTOR Olsa dükkân sizin!
M.E. E, ne alacağım ben o zaman buradan?
P.A. Yardımcısını al, ileride de kullanırsın. Hem paket yap
sınlar da, evde ye.
M.E. Şu dükkânın önündeki serserileri kovar mısın tezgâh
tar dost?
DOKTOR Sessiz olalım lütfen! Kendinize bir şeyler alabilir
siniz ancak.
M.E. Ha, öyle desenize baştan. O zaman... ben şey ala
yım... Eee...
P.A. Peh! Çeşitleri bilmiyor ki, ne alacağına karar versin! Bu
rol olmadı sende. Yapay durdu, yapay!
DOKTOR Karışmayın ama, yeter...
P.A. Beceremeyecek canım! Bırak bence, evlen kurtul!
M.E. (P.A.'ya) Karışmasana!
P.A. (M.E.'ye) Bir süre benle yaşasaydın öğrenirdin. Ne bi
çim oyunculuk bu?
M.E. (P.A.'ya) Öyle mi? Sen görürsün. (Doktor'a) Buldum ne
istediğimi tezgâhtar dost.
DOKTOR Ne istiyorsunuz?
M.E. Tutarsız olmak istiyorum.
DOKTOR Nasıl yani?
M.E. Tutarsız olmak istiyorum tezgâhtar dost. İki kitap oku
dum diye, her şeyi bildiğimi sanmak istiyorum. İleride
dönebileceğimi hesaba katıp kenara para koyabilmek isti
yorum. Özgürlüğü savunuyorum diyerek, kıllarımı öz
gür bırakabilmek istiyorum. Dava için öğrenmem gere-
O.B.E.B 125
ken hiçbir şeyi öğrenmeden, atıp tutabilmek istiyorum.
Sisteme karşı durmak değil, sisteme karşı duranlardan ol
mak istiyorum tezgâhtar dost! Yani, (P.A.'yı göstererek) şu
karı bu biçime girmeden önce neyse, o olmak istiyorum!
(Kendini kaybetmiş bir şekilde bocalayıp boştaki beşinci san
dalyeye oturur)
A.D. (Sessizliğin ardından) İlişmeyin, katharsis oldu.
C.T. Ne oldu?
A.D. Coştu, arındı.
P.A. Beni mi gösterdi o, parmağıyla?
A.D. Yok, yok. Hayal. Paket gibi...
P.A. Haa...
DOKTOR İyi misiniz?
M.E. Ay, bilmiyorum ki. Bir sinir taştı sanki. Ne dedim ben?
DOKTOR Hangi birini söylesem? Genel olarak; uzatılmış,
demogojik ve ironik bir eleştiri diyebiliriz.
C.T. Neymiş?
A.D. Sömürdü diyor işte...
DOKTOR Şimdi, sizin saydıklarınızı vermeye kalksak,
dükkânda bir şey kalmayacak. O yüzden, ben müessese-
mizin bir hediyesi olarak, size sabır vermek istiyorum.
Olur mu?
M.E. Karşılığında bir şey istemiyor musunuz?
DOKTOR Siz farkında olmasanız da, karşılığını peşinen
ödediniz zaten. Yardımcım, sar bakalım hanımefendinin
sabrını bir pakete.
(Yardımcı, 'Asıl bana lazım sabır,' der gibi sarar boşluğu)
M.E. Teşekkür ederim.
DOKTOR Rica ederiz, önemli olan müşteri memnuniyeti.
(Yardımcı'dan sözde paketi alıp M.E.'ye verir) Buyurun.
M.E. Sağ olun. (Yardımcı'ya) Size de çok teşekkür ederim.
Çok zarif bir paket olmuş.
A.D. Hah, kendine geldi anlaşılan.
DOKTOR Güle güle efendim. Yine bekleriz.
M.E. (Yardımcı'ya bakarak) Geleceğim...
DOKTOR Gidin ki gelebilesiniz. (M.E. dükkândan çıkar) Sı
radaki!
P.A. (Hemen fırlayıp girer dükkâna) Selamlar.
DOKTOR Selamlar oldu mu şimdi? Yakıştı mı biçiminize,
oyunculuğunuza?
P.A. Ne diyeyim?
DOKTOR Selam deyin sadece. A'yı da uzatın biraz.
P.A. Selaaam.
DOKTOR Oldu şimdi. Selam. Buyurun. Aradığınız bir şey
var mı?
P.A. Ee, şimdi, tezgâhtar dost, ben...
DOKTOR Ne dostu? Ama olmadı ki böyle. Yok, siz oyun
culuğu beceremeyeceksiniz galiba.
P.A. Niye beceremeyeyim canım? Ağız alışkanlığı işte.
DOKTOR Alıştırmayın ağzınızı. Bakın, (M.E.'yi göstererek)
hanımefendi ne kadar ustaca oynadı rolünü.
M.E. Örnek al beni, örnek.
P.A. (M.E.'ye) Sus sen, zaten anlamadım demin bana mı de
din, ne dedin! (Doktor’a) Tamam, giriyorum role.
DOKTOR E, hadi o zaman dükkâna da baştan girin.
P.A. Peki. (Çıkar, tekrar girer) Selaaam!
DOKTOR Selam. Hoş geldiniz.
P.A. Hoş bulduk. Buralarda dolanıyordum, vitrininizi gö
rünce, aa dedim, içeride enteresan bir şey vardır belki.
Attım kendimi buraya böyle. (Rolden çıkarak) Oluyor mu?
DOKTOR Gayet güzel. İyi yapmışsınız. Buyurun. Aradığı
nız bir şey var mı?
P.A. Olmaz mı? Şey arıyorum... eee...
M.E. Ezberi zayıf.
P.A. (M.E.'ye) Sus be, karıştırma kafamı! (Doktor'a) Şey arı
yorum. Şeyim olsun istiyorum hatta... kendimi satabil
me yeteneği! Hah buldum!
M.E. O yetenek var zaten sende.
O.B.E.B 12"
A.D. Ne dedi o?
P.A. Ne istiyorsunuz benden?
DOKTOR Samimiyetinizi.
P.A. Ama ne ilgisi...
DOKTOR Tartışmak yok. Madem bu yolu seçiyorsunuz, sa
mimiyetinizden vazgeçeceksiniz. Artık işiniz yalan söy
lemek. En önemlisi, yalanlarınıza başkalarını inandır
mak. Artık oynayacaksınız. Gerçek bitti. Artık insan de
ğilsiniz. Artık, insanın ne olduğunu gösteren bir makine
siniz. Kendinizi programlayacaksınız, insan önüne çıka
caksınız. Artık siz yoksunuz. Sadece bir görüntüsünüz.
Artık, prodüksiyonun malısınız. Artık siz, sizin olmadı
ğınız tek yerdesiniz. İnsanların... beyninde...
A.D. (Sessizliğin ardından) Terapötde de hafif bir katharsis
durumu seziliyor sanki.
C.T. Coştu, arındı.
M.E. Terapöt dost, sen ne yaptın öyle?
DOKTOR Ben?.. Yabancılaştırma!
C.T. Niye yapıyorsun böyle şeyler, sayın Tırıpıt? Nasıl şey
o yabancılaştırma?
DOKTOR Şimdi... hani... sanki... mış gibi davranıp... hop
çıkıyorum rolden... siz ne oluyorsunuz? Aa, yabancılaş
tım! Değil mi? Ne işe yarıyor bu? Dışarıdan bakıyorsu
nuz olaya! Olmayanı görüp, diyorsunuz ki, aa ben olanı
arayayım.
P.A. Anladım ben.
DOKTOR Bakın. İşe yarıyor bazen.
P.A. Yani, şunu demeye çalışıyorsunuz değil mi: Aslında
demin söylediklerim olacak şey değil. Neme lazım sizin
de aklınıza gelir falan, siz kendinizi çok kaptırmadan,
ben dışarıya alayım sizi ki, olayın saçmalığını görün.
DOKTOR Çok iyi anlamışsınız.
P.A. Yani, öyle kötü bir şey de değil bu yıldız olma durumu
falan?
O.B.E.B. 29
DOKTOR Elbette. Ama samimiyetinizden yine de vazgeçe
ceksiniz. Çünkü, sizi hür iradenize bakmadan, kullan
maya kalkabilirler.
P.A. Ben istemeden, kimse beni kullanamaz!
DOKTOR O zaman ne yapıyoruz?
P.A. Veriyorum samimiyetimi!
DOKTOR Bravo! Çok iyi bir seçim yaptınız. Yardımcım, he
men paketleyelim hanımefendinin fütursuzluğunu.
(Yardımcı, 'Allah belanı versin,' der gibi el hareketleriyle pa
ketler boşluğu)
A.D. Bugün de satışları bayağı iyi.
M.E. Sürümden kazanıyor.
DOKTOR Buyurun. Güle güle kullanın.
P.A. Teşekkür ederim!
DOKTOR Güle güle! (P.A. çıkar) Sıradaki!
A.D. Bende, bende! Nnn ıııı!!! (Dükkâna girer) İyi günler
tezgâhtar! İçim bu ismi sayıklar! Büyün varsa tutma, hiç
saklama elinde! Avuç aç bana, gel paylaşalım seninle!
DOKTOR Bu neydi şimdi?
A.D. Dışarıda çok bekledim ya, giriş monologu yazayım
dedim kendime. Nasıl?
DOKTOR Lirik.
A.D. Tam istediğim gibi.
DOKTOR İyi. Nasıl yardımcı olabilirim size?
A.D. Dışarıda düşündüm hep, nedir gelmeme sebep, keş
fettim sonra sebebi, işte karşınızdayım, eli boş gönder
meyin beni!
DOKTOR Siz ki müşterisiniz, daha çok konuştunuz ben
den; hep lirik mi gidecek böyle, yoksa keseceğim çalış
mayı erkenden!
A.D. Kesmeyin terapöt. Ben sanat adına böyle lirik falan...
DOKTOR Ama anlaşmamız güçleşiyor. Devirmeyelim cüm
leleri, olur mu?
A.D. Peki, siz bilirsiniz. Baştan alayım mı?
130 O.B.E.B.
DOKTOR Eyvah!
A.D. (C.T.'ye paketi verir gibi) Tut şunu! (M.E. ve P.A.'ya) Ge
lin bakayım buraya!
P.A. Ne oluyor be?
M.E. Kuş delirdi!
A.D. İki manik bir araya geldiniz, beni alaya mı alacaksı
nız?!. (Yakalar M.E. ve P.A.‘yı)
DOKTOR Yapmayın!
A.D. Nemfomanyak karılar sizi!
P.A. Bırak!
M.E. Bıraksana yahu!
C.T. (Yardımcı'ya) Bir de duyduğunu düşün!
A.D. Aşırttınız sabrımı! Had bilmez, kendini bilmez, yol bil
mez, izan bilmez kadınlar! Ne yaptım ben size, duyarsız
ikili?!.
DOKTOR Yahu bıraksanıza şunları...
M.E. Kurtarsanıza be!
P.A. Boğuluyorum yahu!
C.T. (Yardımcı'ya) Neler diyorlar neler!
A.D. Katatonik tavşan! Hebefrenik tavuk! Yaşama sevinci
me ne kastınız var be?..
P.A. İmdat!
M.E. Kurtarın!
DOKTOR (İnanılmaz bir çığlıkla ve hızla sıralar cümleleri) Ye-
teeeeeeerrrr!!!! Delirttiniz beni be! İki dakika durun, din
lenin, bir kavga etmeyin yahu! Susun dedim, oturun de
dim, konuşmayın dedim, dinlemediniz. Ne bu be! Car
car car, mahvettiniz beni! Bokunu çıkardınız yahu!
(Söylediğinin farkına varır. Diğerleri o düğüm olmuş halle
riyle ona bakmakta. Sessizliğin ardından konuşur)
Şimdi... bok derken... Ne yaptım şimdi ben? Yabancılaş
tırma! Bok dedim, ne oldunuz? Aa, yabancılaştım. Ken
dinizi bir dışarıdan görün diye yani. Bir bakın şimdi ken
dinize, ne haldesiniz. Bakın, bakın!
134 O.B.E.B
A.D. Yediyüzmüş.
P.A. Ben niye daha ucuz oluyorum?
M.E. Senin piyasan böyle.
DOKTOR Sağa doğru çok keskin bir viraj var!
(C.T. sola, diğerleri sağa döner)
A.D. Sarmısak, sarmısak! Niye soğan yapıyorsun?
C.T. Hep karıştırırım ben onları.
A.D. Aa, ama böyle olmaz ki canım!
DOKTOR Dur! (Fren yapılmış gibi dururlar) Kestiniz ama!
A.D. Soğan yapıyor bu!
C.T. Karıştırdım...
DOKTOR Bakın, kesmeyin ikide birde! Bu son olsun tamam
mı?
KADINLAR Tamam!
DOKTOR Peki. Haydi, toparlanın. (Herkes toparlanır) Başla!
(Sağa doğru hızla döner gibi hareket ederler)
M.E. Hızlan şoför dost hızlan, az kaldı atlattık arkadakileri.
P.A. Bir yerde dursak, benim şeyim geldi...
A.D. Tut canım biraz, az kaldı...
DOKTOR Önünüzde tümsek var!
(Hepsi zıplar)
C.T. Ay, kafamı vurdum!
A.D. Öpeyim geçsin mi?
C.T. Olur mu ki?
A.D. Saçmalama canım, aa! Bu ne biçim rehinelik anlama
dım ben!
P.A. Çok kötü sıkıştım..
A.D. Ay çocuk gibisiniz!
M.E. Sessiz olun arkada. Yoksa yaşatmam ikinizi de!
A.D. Bak, abla kızdı!
DOKTOR Karşınızda malum kuvvetin arabası var!
M.E. Şoför dost hemen soldaki yola sap!
(Tabii Yardımcı ile göz gözeyken söylüyor bunları. Hepsi, so
la kıvrılır. C.T. sağa dönecekken, A.D. onu sola çevirir)
O.B.E.B. 41
P.A. Amma bozuk yol!
(Hepsi toprak yolda gider gibi sarsılır)
C.T. Beni yol tuttu galiba, midem kalktı.
A.D. Şurayı da bir asfaltlayamadılar gitti!
M.E. Olsun, kestirme burası.
DOKTOR Dağ yoluna girdiniz, tırmanıyorsunuz.
(Hepsi tırmanırmış gibi geri atar bedenini)
C.T. Çok dik! (Daha da geri atarlar bedenlerini, bu eğlenceli ge
lir C.T. ye) Daha da dikleşti! (Daha da atarlar bedenlerini ge
ri) Daha da dikleşti!
(Daha da atarlar bedenlerini geri, neredeyse geriye düşecek
lerken)
M.E. Neyse ki düzlüğe çıktık! (Hepsi birden düzeltirler beden
lerini) Malum kuvvet var mı arkada, bak bakayım aydın
dost!
A.D. (Başını arkaya çevirip camı siler gibi yapar) Yok, arkası te
miz.
M.E. İyi bari.
DOKTOR Kulübe karşınızda!
M.E. Hah, geldik sonunda. Dur şoför dost. (Yardımcı fren ya
par, hepsi durur) Haydi inin bakalım. Aydın dost, dikkat et
kaçmasın ikisi!
(Arabadan iniyormuş gibi yaparlar)
A.D. İnin bakalım.
P.A. Ay, ne izbe bir yer böyle!
C.T. Şömine var mı bari?
M.E. Kesin söylenmeyi! Haydi kulübeye girelim. Şoför
dost, sen de gel bizimle! (Hepsi, arabanın etrafında dönerek
sözde kulübenin kapısına gelirler) İşte kulübenin kapısı!
Anahtar sende miydi, aydın dost?
A.D. (Bir süredir kollarından tuttuğu P.A. ve C.T.'yi bırakma
dan) Çıkmadan sana verdim ya? Yine mi kaybettin?
M.E. Yok, bendedir o zaman. (Ceplerini yoklar) Hah, buldum.
Astara kaçmış. (Kapıyı açar gibi yapar) Girin bakalım.
i4z O.B.E.B.
ralar çok ses getirmişti, ama ipin ucunu kaçırdığı için ya
saklattık. Şu sıralar pek sesi çıkmıyor, bir gazetede köşe
yazarlığı yapıyor yine. Bak bu sefer çok ipucu vermedim.
TEYPTEN YAZAR Ben yine de anladım sanırım.
TEYPTEN O.B.E.B. Sen de az değilsin ha! Devam!
(Işık değişir, sahne canlanır)
A.D. Ölüm arındırıyor insanı. Tıpkı...
M.E. Başlama yine...
DOKTOR Ay, delireceğim ..
YARDIMCI Çıldıracağım ben...
P.A. (C.T.'ye) Sen neye daldın öyle?
(Bu arada öne Yardımcının olduğu üçlü gelmiştir)
C.T. Hah! Çöp kamyonu!
TEYPTEN O.B.E.B. Dur!
(Sahnedekiler donar, ışık değişir, küçük bir ışık C.T.'nin yüzü
ne vurmaktadır)
Bu çöp kamyonu deyip duran C.T., nam-ı diğer öküz; he
men akademik kariyer yapmaya başladı. Bir partiyle de
ilişkiye girdi tabii... Siyasi hayatta giderek yükseldi. Son
ra partisinin kurultayında, onu liderleri yaptılar. Kadın
diye herkes onu seçti tabii ... Birkaç sene öküzlük etti. Yol
suzlukları ortaya çıkınca, yeniden ineklerin arasında dön
dü. .. Diğerlerini anladığına göre, bunu haydi haydi anla-
mışsındır.
TEYPTEN YAZAR Bu en kolayıydı.
TEYPTEN O.B.E.B. Peki! Devam!
(Işık değişir. Doktor, A.D'nin belindeki tabancayı kapar)
DOKTOR Yeter! Yürüyün çıkıyoruz! Bırakın onu da! (P.A.
ve C.T. bırakır Yardımcı'yı) Tut şunları kollarından, gidiyo
ruz. Bunlara bir şey olursa, mahvederler beni. Bırakaca
ğım bu işi, yeter! Haydi yürüyün!
(Önüne katar herkesi, çıkarlarken)
O.B.E.B. 153
P.A. Başka yerde devam edeceğiz galiba!
C.T. Değişiklik olur hem, ne güzel!
YARDIMCI Yürüyün haydi!
M.E. Şu kuvvet dostla, şoför dostun işbirliği dikkatini çek
ti mi?
A.D. Satmış bizi...
M.E. Hiç aklına gelir miydi?
A.D. Böyle şeyler oluyor demek ki!
TEYPTEN O.B.E.B. Dur!
(Işık tamamen kapanır. Bundan sonra, teypten gelen konuş
malar, karanlıkta ve fondaki müzik eşliğinde yükselecektir)
SON
155
YİĞİT SERTDEMİR,
"O.B.E.B. " ve "BEKLEME SALONU"
YİĞİT SERTDEMİR
1979 İzmir'de doğdu.
1995 Fen Lisesi'ni bitirerek, ITÜ'de Makine Mühendisliği eğitimi
almak üzere İstanbul'a geldi.
1996 İTÜ Güzel Sanatlar Bölümü Tiyatro Topluluğu'nda
amatör olarak tiyatroyla ilgilenmeye başladı.
1998 İlk çalışması olan Yumuşak Ge adlı oyunu yazdı.
1999 Altıdan Sonra Tiyatro'nun kurucuları arasında yer aldı.
Sadri Alışık Tiy.'nda, ilk kez profesyonel olarak sahneye çıktı.
2002 İTÜ'den kaydını alıp Yeditepe Üniversitesi Tiyatro
Bölümü'nde burslu olarak okumaya başladı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları'na yevmiyeli
oyuncu olarak girdi.
2003 Tema ve konusu Altıdan Sonra Tiyatro üyeleri tarafından
belirlenen Bekleme Salonu adlı oyunu yazdı. Bu oyun, "Gece
Tiyatrosu" başlığı altında sahnelendi.
2004 Bekleme Salonu adlı oyunuyla, 4. Lion Selim Naşit Özcan
Tiyatro Ödülleri’nde, 'Tiyatroya Bir Ömür' başlığı altında
verilen 'Genç Oyun Yazarı Onur Ödülü'nü aldı.
Aynı oyunla, Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu ve Yılın En
Başarılı Yerli Tiyatro Eseri dalında aday oldu.
O.B.E.B. (Ortak Bölenlerin En Büyüğü) adlı oyunu yazdı ve
Altıdan Sonra Tiyatro'da yönetti.
2005 O.B.E.B. adlı oyunla, 5. Lions Tiyatro Ödülleri'nde,'Yılın
Başarılı Oyun Yazarı' ödülünü aldı.
O.B.E.B. adlı oyunla Tiyatro Tiyatro Dergisi tarafından
düzenlenen Tiyatro Ödülleri'nde, Yılın Yerli Oyun Yazarı
dalında aday oldu.
Katilcilik adlı oyunu yazdı.
Halen İBBŞT'nda oyuncu, Altıdan Sonra Tiyatro'da oyun
cu, yazar ve yönetmen olarak çalışmaktadır.
Oynadığı oyunlardan bazıları:
Sıradan Bir Gün (Sadri Alışık Tiyatrosu/1999),
Satıcının Ölümü (Altıdan Sonra Tiyatro/2000-2001),
Ver Elini Yeni Dünya (Altıdan Sonra Tiyatro/2002),
Gelin İle Kaynana (İBŞT/2002-2003),
Suç ve Ceza (İBŞT/2002),
Hakimiyet-i Milliye Aşevi (İBŞT / 2003-2004),
Can Ateşinde Kanatlar (İBŞT / 2004-2005).
Genç yazar Yiğit Sertdemir'in
ustaca kurgulanmış, özgün anlatım ve fikirlerin peşinden koşan,
yalın, içten ve çarpıcı iki oyunu.
Bekleme Salonu, aynı amaçla geldikleri bekleme salonunda,
karşılarına çıkan küçük(!) bir engel sonucu
beklemekten vazgeçen üç kişinin,
masal, bilmece ve şiddetle örülü çekişmesini anlatıyor.
O.B.E.B. (Ortak Bölenlerin En Büyüğü), 1970’li yıl arda
bir psikolog ve yardımcısı tarafından,
birbirinden farklı dört kadının psikodrama yöntemiyle
'merkezce' belirlenen hedeflere dönüştürülmesini anlatan,
yakın geçmişimize dair
bir kara mizah örneği.
ISBN 975746894-0