Professional Documents
Culture Documents
Fizik Sonnnnn
Fizik Sonnnnn
Fizik; madde, enerji ve maddenin karşılıklı nedenlerden kaynaklanabilinir. İki farklı tipte ölçme
fizikçi iki temel yöntem kullanır: teori yapar ve Ölçü aletleri yardımıyla bir özelliğin bilinmeyen
deney yapar. Bu nedenle fizik bilimi denel fizik ve değerini bilinen veya standart aynı cinsten bir
teorik fizik olarak iki ana kola ayrılmıştır. özellik ile karşılaştırmaktır. Örneğin bir cetvel ile
Fizik adı altında okutulan bu ders, ölçümler bir uzunluğun ölçülmesinde olduğu gibi.
mekanik, ısı ve termodinamik konularını Direkt olarak ölçülen bir veya daha çok özellik
Ölçümler kısmında direkt ve endirekt ölçümler Örneğin bir çelik bilyanın d çapı direkt olarak
ve yapılan hatalar incelenerek, verilerin ölçülebilir fakat bu bilyanın hacmi endirekt bir
değerlendirilmesinde fonksiyonlar ile buna bağlı ölçme olarak çapı yardımıyla hesap edilebilir.
z=
olacaktır. Bu denkleme göre her iki tarafın integrali
ln z = ln a – ln b
alınırsa:
ln z = ln f(x,y) olur.
Bu ifadeyi tekrar diferansiyelini alırsak 3- Hesaplanan z özelliği ölçülen bir özelliğin n’inci
d ln z =d ln f(x,y) yazılabilir. üssüne eşit olursa z nin bağıl hatası ölçülen
Bir z fonksiyonu üzerinde yapılan bağıl hatayı özelliğin bağıl hatasının n katı olur.
belirlemek için önce bu fonksiyonun ln ini alırız ve
z=a
sonra bu ln’in her değişkene göre diferansiyelini
ln z = n.ln a
alırız. Diğer bir deyişle bağıl hata şeklinde yazarız.
KÜTLE
Bir cismin içerdiği madde miktarının bir
ölçüsüdür. Her cismin belli bir kütlesi vardır. Bir
cismin sükunet kütlesi evrenin her yerinde aynıdır.
Uluslararası birimi kilogram (kg) dır. Uluslararası
ölçüler bürosunda saklanan iridyumlu platinden
TEMEL KAVRAMLAR VE BİRİM
yapılmış bir silindirin kütlesidir. 1887 yılında kabul
SİSTEMLERİ
edilmiştir. Ekim 1983 de bir metre ; ışığın,
Fiziğin temel kavramları uzunluk kütle ve
boşlukta 1/299792458 saniyede aldığı yoldur.
zamandır.
Işığın hızı da 299792458m/s'dir.
Atom ve çekirdek fiziğinde atomik kütle
birimi çok kullanılır.
1 akb karbon atomunun kütlesinin
’si olup 1,66055.10 g dır.
ZAMAN
Zaman ölçmek için artarda devamlı ve düzgün
olarak tekrarlanan sabit periyotlu olaylardan
yararlanılır.
1967 yılında saniye tekrar tanımlandı 10 -12 saniye
Arzın kendi ekseni etrafında dönmesinden
duyarlılıkla Cs-133 atomunun 9 192 631 770 defa
yararlanarak güneş günü ve sabit bir yıldızın
titreşim yapması için geçen zamandır.
bulunduğumuz meridyen düzleminden aynı yönde
artarda iki geçişi arasındaki zaman olarak ta yıldız
günü tanımlanır. KUVVET
Yalnız arz güneş etrafında da döndüğü için güneş Cisimlerin hareket hallerinde veya
günü yıl boyunca küçük bir değişim gösterir. biçimlerinde değişiklik yapan etkene kuvvet adı
Güneş günlerinin bir yıllık ortalaması ortalama verilir.
güneş günü olup 86400 de biri 1 saniye olarak Ana kilograma Paris’te etkiyen yerçekimi
isimlendirilir. kuvvetine 1kgk denir. Kutuplara doğru gittikçe
1 yıl =366,2422 yıldız günü artar. Kuvvet ölçmek için onun cisimler üzerindeki
=365,2422 güneş günü etkisinden yararlanılır.
Cisimlerin dönme hızı kütle dağılımına bağlıdır. Örneğin spiral bir yayın uzunluğunu x kadar
Gel-git olayları, dağların aşınması, buz dağlarının arttırmak için gereken kuvvet F=kx dir, k yay
ekvatora doğru hareketi nedeniyle zaman birimi sabitidir. Böyle kuvvet ölçerlere dinamometre
saniye değişme tehdidiyle karşı karşıyadır. 400 denir.
milyon yıl önce 1 gün 22 saat 13 dakika idi. Bu C.g.s. birim sisteminde kuvvet 1dyn dir. 1 gr
nedenle kuvartz kristalinin titreşim periyodunun kütleye 1 lik ivme veren kuvvettir.
dış şartlara bağlı olmamasından dolayı kuvartzlı
saatler yapılmıştır. NH molekülünde N atomu H
atomlarının düzlemine dik doğrultuda düzgün bir
titreşim yapmaktadır
VERİLER–FONKSİYONLAR– GRAFİKLER
skaler denir. Bir vektörün büyüklüğü skalerdir. aynı olursa bu iki vektör eşittir denir.
Sıcaklık ve kütle skalerdir. V hızı ve F kuvveti birer şeklinde yazılır. Bir vektörün konumu olması
vektördür. gerekmez; bununla birlikte belirli bir konumda
Bir vektör geometrik olarak, yönlendirilmiş bir tanımlanan nicelik vektörle gösterilebilir. Uzay ve
doğru parçasıyla veya bir okla gösterilir. Doğru zamanda değişik noktalarda tanımlanan bir fiziksel
parçasının belirli bir ölçekle ölçülen uzunluğu niceliği ölçseler bile iki vektör kıyaslanabilir. Çok
vektörün büyüklüğüne eşittir. büyük uzaklıklar dışında uzayı, düz ve öklit olarak
vektörünün toplam paralel kenar alıyoruz.
kuralına göre veya üçgen kuralına göre yapılır.
nin toplamı nin başlangıç noktasının Vektörlerin toplanması
İki vektörün toplamının vektör olduğunu
biliyoruz fakat iki vektörün çarpımında farklılık -
olabilir.
Vektörlerin çarpımını tanımlamak için iki yol
vardır. Biri skalerdir, diğeri vektöreldir. Her iki yol
da çarpmanın dağılma özelliğini sağlar.
'nın ile çarpımı ’nın ile ve ile
vektör toplamı
çarpımının toplamına eşittir.
1. Skaler çarpım
ve nün skaler çarpımı; nın büyüklüğü
çarpı nin büyüklüğü çarpı bunlar, arasındaki
A-B≡ABcos(A,B)
Skaler çarpımın yer değiştirme özelliği vardır.
nin bulunuşu
Vektörlerin çıkarılması
ve yi kurarken her iki vektörü ortak
bir noktaya getiririz.
eşittir.
Kosinüs Teoremi
Sinus Teoremi
olsun.
Her iki yanı kendisi ile çarpalım;
2. Vektörel Çarpım
Vektörel çarpımın sonucu vektördür.
vektörel çarpımı ve yi içine alan düzleme dik
ve büyüklüğü olan bir vektördür.
Birim vektörler
1. Skaler çarpım:
2. Vektörel Çarpım:
Sorular
1. Aralarında 60° lik açı yaparak bir noktaya
etkiyen 6kgk ve 6kgk lik iki kuvvetin bileşkesini
çokgen kuralına göre çiziniz ve analitik metodla
hesaplayınız.
2. Durgun suda gemisinin karaya göre hızı 20km\s
olan kaptan, güney batı yönünde 8km\s akıntısı
bulunan bir denizde batıya doğru gitmek isterse
gemisinin başını hangi yöne çevirmelidir? Bu
durumda geminin karaya göre bileşke hızı ne
olur?
Açıklama: Durgun bir su üzerinde bulunan kayık,
motorla sahile dik doğrultuda (MA) hareket
edebilir. Eğer(MB) oku ile gösterilen yönde su
akıntısı varsa kendi haline bırakılan kayık, (MB)
, ve vektörlerine ait büyüklükler
doğrultusunu alacaktır. Motor ilk haldeki gibi
çalıştırılırsa bu sefer kayık MC doğrultusunu
alarak akıntı ile sürüklenmiş olur. Burada kayık
hem sahile demde nehire göre hareket yapar.
Kayığın sahile göre hareketi (Bileşke hareket),
kayığın nehire göre hareketi ve nehrin sahile göre bir hızla aynı anda doğuya doğru hareket ediyor.
hareketinin bileşkesidir. Bu adamlar birbirlerine göre nasıl hareket
3-A hava alanında kalkan bir uçak kuzeydoğuya yaparlar? Bağıl hızları ne olur?
doğru 500 km uçuyor ve bu arada kuzeybatı
yönünde esmekte olan rüzgar tarafından da 50 km
sürükleniyor. Uçağın hava alanına göre yerini
çizimle ve hesapla bulunuz.
4- Aynı düzlem üzerinde bulunan 5 kuvvet bir 0
noktasına etkimektedir. Bileşke kuvveti grafik
metodla bulunuz.
5- Yatayda sağ yukarı doğru 30 derecelik açı
yapan 50 birimlik vektörü yatay ve düşey
doğrultuda iki bileşene ayırınız.
6-Yatayla sağ yukarı doğru 30 derecelik açı yapan
60 birimlik bir vektörden, yatayla sol yukarı doğru
45 derecelik açı yapan 70 birimlik bir vektörü
STATİK
çıkarınız.
7- Aralarında 60 derecelik açı yaparak bir noktaya Fiziğin cismin dengesi ve hareketinden
etkiyen 25 birim ve 40 birimlik iki vektörün bahseden kısmına ‘Mekanik’ adı verilir. Mekanikde
bileşkesini grafik ve analitik metodla bulunuz. kuvvetler etkisiyle cismin dengesini inceleyen
8-Birbirine dik vektörün bileşkesi 5 birimdir. bölümüne ‘Statik’, hareketini inceleyen kısmına
9- Durgun suda 10km/st hızla gidebilen bir sandal denge incelenir. Dinamik ise Kinematik ve Kinetik
akış hızı 5 km/st olan bir nehri dikine geçmek olarak ikiye ayrılır. Kinematikte cismin kütlesi ve
istiyor. Sandalın başı hangi yöne çevrilmelidir ve cisme etkiyen kuvvetler dikkate alınmaz. Kinetikte
bu taktirde sahile göre hızı ne olur? ise hareketle beraber hareketli cismin kütlesi ve
10- 72km/st hızla giden bir trenden 30m/s lik bir ilk etki eden kuvvetlerde dikkate alınır.
şeklinde yazılır.
Bileşke kuvveti analitik olarak bulabiliriz.
Kosinüs teorem MBC üçgenine uygulanırsa;
d OA sin l sin
Dl F
d OA sin l sin
y2 y1 D D F .OA sin F .d
y y1 .( x xi )
x2 x1 D F .d
Bir kuvvetin bir noktaya göre momenti:
y y
y0 y1 2 1 .( x0 x1 ) Mutlak değeri kuvvet ile moment kolunun
x2 x1
çarpımına eşit bir vektördür. Bu vektöre statik
Doğru denklemi C noktasının koordinatlarını
moment veya döndürme momenti diyoruz.
sağlamalıdır.
Momentler teoremi:
Aynı bir düzlem içinde yer alan kuvvetlerin bu ise
düzlemin bir noktasına göre momentleri toplamı - bileşke kuvvet sıfırdır
bileşke kuvvetin aynı noktaya göre momentine - bileşkenin etki çizgisi AB doğrusudur.
eşittir. ise
kuvvet mutlaka sıfır olmalıdır.
Her iki moment merkezine göre toplam momentler
sıfır ise Sistem dengededir.
Zıt Yönlü Paralel Kuvvetin Bileşkesinin
Bulunması, Kuvvet Çifti:
Verilen F1 kuvvetini kendisine paralel iki
bileşene ayıralım. Bu bileşenler F ve F2 ise
Ertaş(1993)’den değiştirilerek alınmıştır.
D D1 D2 D3
D D D1 D2 D3
D F1d1 F2 d 2 F3d 3
D Di
Ağırlık Merkezi
d1 OK d 2 OL
d d 2 d1 KL
D d1 F d 2 F
D F (d 2 d1 )
D F .d sabit
Bir kuvvet çiftinin momenti moment merkezinin
yerine bağlı değildir.
Paralel Kuvvetler için Denge Koşulları
Aynı düzlemde ve aynı yönde etkiyen F1, F2, Ertaş(1993)’den değiştirilerek alınmıştır.
(m ) i
PROBLEMLER
Genel Hal için Denge Koşulları 1) 10 kg lık bir ağırlık 30 cm uzunluğunda bir iple
O noktasına asılmıştır. Bu ağırlık ip düşey
x i 0 y i 0 D
i 0 doğrultu ile 30o açı yapıncaya kadar bir kuvvet ile
çekiliyor.
ve
a) F’ın değerini
b) ipteki gerilimi hesap ediniz.
Sistem dengededir.
2) Ağırlığı 4000 kg olan homojen bir yol silindirinin
Denge koşulları kesişen ve paralel kuvvetleri de
yarıçapı 45 cm dir. Bu silindiri şekilde görülen
bağlar yalnız momentlerle yola çıkarak
durumdaki 6 cm lik bir engel üzerinden çekmek
için gerekli yatay kuvveti bulunuz.
ise sistemin bir kuvvet çiftine indirgenemeyeceği
3) Bir cismin aynı bir noktasına tesir eden 3,4,5
söylenebilir. Sistemin A dan geçen bir bileşkesi
kg lık kuvvetler aralarında 120 şer derecelik açılar
olabilir
yapıyor.Bu cismi sükunette tutmak için tatbik
edilmesi gereken dördüncü kuvvetin değer ve
ise bileşkenin etki çizgisi AB doğrusu olabilir. doğrultusunu bulunuz.
4) Ağırlığı 200 kg ve çapı 2,8m olan silindir
ise bir bileşke kuvvetin olamayacağını sistemin biçiminde bir varil 0,7 m lik bir engel üzerinden
dengede olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü eğer aşırılacaktır.Bu maksatla varil etrafına bir ip
varsa bileşkenin etki seyri hem AB doğrultusunda sarıyor ve şekilde görüldüğü gibi yatay olarak
hem de BC ve AC doğrultusunda olamaz. çekiliyor.Bu engelin A daki kenarı pürüzlü
Bir kuvvet sisteminde bilinmeyen üç büyüklük olduğuna göre ipteki gerilimi ve A daki karşı etkiyi
varsa böyle sisteme statik bakımından belirli bulunuz.
sistem denir. 5) Üzerine bir halka geçirilmiş olan 15 m
uzunluğundaki bir halatın uçları tavanda sabit iki
noktaya bağlanmıştır. Bu noktalar arasındaki
yatay uzaklık 10 m ve yükseklik farkı 2m dir. 60 kg
ağırlığındaki bir adam bu halkadan asılacak olursa
a) halka halatın neresinde durur?
b)Halatın her iki kısmındaki gerilim kuvveti ne
kadar olur?
6) Uzunluğu 60 cm ve kütlesi 3 kg olan homojen
düzgün bir çubuk üzerine 1,2 ve 4 kg lik kütleler
asılmıştır.1 kg lık kütle çubuğun bir ucunda 4 kg
lık kütle diğer ucunda ve 2 kg lık kütle çubuğun sol
ucundan 10cm uzaktadır. Bu sistemin ağırlık KİNEMATİK (HAREKET BİLGİSİ)
merkezini bulunuz.
7) Şekilde görülen farklı yoğunluklu iki düzlem
Kinetik, mekaniğin hareket olaylarını inceleyen
levhanın ağırlık merkezini bulunuz.
bölümüdür. Sabit kabul edilen bir noktaya veya
sisteme göre bir cismin yerinin zamanla
değişmesine hareket denir.
Uzayda yeri sabit kabul edilen noktaya ve
sisteme referans noktası veya sistemi adı verilir.
Hareketli taneciğin uzayda geçtiği noktaları
birleştiren eğriye yörünge denir.
Hareketler 2 gruba ayrılır.
1-Öteleme hareketi
2-Dönme hareketi
Öteleme hareketi yapan bir cismin bütün
noktaları eşit zaman aralıklarında eşit uzunlukta
yörüngeler çizerler. Dolayısıyla cismin bir
noktasının hareketini bilmekle cismin hareketi de
bilinmiş olur.
Dönme hareketi yapan bir cismin noktaları aynı
merkezli çemberler çizerler. Cismin bir noktasının
hareketi bilinirse diğer noktalarınki de bilinmiş olur.
HIZ
Şekilde bir eğri boyunca hareket eden bir
Hareketli bir maddesel noktanın (tanecik) birim
taneciğin üç farklı konumda hız vektörleri
zamanda gittiği yola o noktanın hızı denir.
verilmiştir. Hızın yalnızca yönü değil büyüklüğü de
Yolu S, zamanı t ve hızı v ile gösterirsek tanıma
değişiyor. Eğri bir doğru çizgi durumuna gelirse
göre;
(teğetle) hızın yönünü tanımlamaktadır.
S Bir eğri boyunca hareket eden bir taneciğin
V hızındaki değişmeyi ortaya koymaya çalışalım.
t
Şekildeki ilk iki noktanın vektörlerini ele alalım.
Bu genel bir ifade değildir. Eşit zaman
Hızdaki değişimi vektörlerle gösterecek olursak;
aralıklarında eşit yolar giden bir tanecik için
geçerlidir. Genel olarak ∆S yolunu gitmek için
geçen zaman ∆t ise ortalama hız;
S
Vort
t
Herhangi bir andaki hız ise; Noktalı vektöre hızdaki değişme
S dS diyoruz. Daha iyi anlamak için yönleri aynı olan iki
V lim ( )
t 0 t dt vektörü dikkate alabiliriz.
yazabiliriz.
Tanecik dış kuvvetlerin etkisi altında soldan
sağa hareket ediyor. Nokta ile belirtilen yer ve
zamanda tüm hareketlerin sıfır olduğunu
düşündüğümüzde, eylemsizlik yasasına göre Hızdaki değişme vektörü başlangıcı ilk
hareket düzgün doğrusal hareket olmalıdır. vektörün sonu ve bitişi ikinci vektörün sonudur.
Kuvvet ile hız arasındaki bağlantıyı saptamak
oldukça ilginçtir. Hız eğri boyunca bütün noktalar
için bilinirse kuvvetin her noktadaki yönü anlaşılır
hale gelir. Doğru çizgi boyunca hareketin
Yönü de teğet dediğimiz doğrunun yönüdür ve açıklanmasındaki ipucu basittir. Hızdaki
çizilen vektör belirli bir andaki hızı gösterir. Hız değişmenin sorumlusu kuvvettir. Kuvvet
vektörünün yönü hızdaki değişmeninkinin aynıdır.
Eğri çizgi için de bu aynıdır. İvme: Hızın birim zamanda değişme miktarıdır.
Çok kısa bir zaman aralığı ile birbirinden
V
ayrılan ve bundan dolayı birbirine çok yakın aort
t
bulunan konumlara karşılık gelen iki an için hız
ivme vektörel bir büyüklüktür ve yönü dV
vektörü çizilmeli birincinin bitim noktasından
vektörünün aynıdır.
ikincininkine çizilen vektör etki yapan kuvvetin
Ani (anlık) ivme:
yönünü gösterir. Ancak iki hız vektörleri çok kısa
V dV
zaman aralığı ile birbirinden ayrılmış olması a lim
t 0 t dt veya
gereklidir. Çok yakın ve çok kısa gibi kavramların
dV d 2 S
kesinlikle belirlenmesi hiç kolay değildir. Newton a 2
dt dt
ve Leibniz bunu başarmaya çalışırken diferansiyel
dV adt
hesabı buldular. t2
S V0t 1 at 2
2
2
V V0 2aS
2
dir.
˂ ise ve
AB AB
S V
r V
ω: açısal hız
Hareketli noktayı merkeze birleştiren doğrunun
zaman biriminde süpürdüğü açıya "açısal hız"
denir. ∆t zaman aralığında süpürülen açı
V2 V
olup açısal hız birimi radyan/s dir. a
r t
d
V2
dt a
r
birim zamandaki tam devir sayısıdır
V .r
(devir/s; 1/s; Hz(hertz)).
2r 2
Tam bir devir süresi T: peryottur. a
r
2
2f
T a 2 .r
S r
V
t t t Δφ=0o ve ; vektörüne dik olacaktır (üçgenin
a x 2 x λ= 0 R=r= 6378388 m.
x=R×sinω×t
x=10×sin × 10 = 10 × sin 10
r= 0.06
ω.t = π/6 =
= -ω² x0 sin W t= . 0,06
t=1/24 ω= 4π
= . . =9600 cm/s²
= 5,4 cm/s
4. x =5 cos (t +π/6) denklemi ile verilen titreşim
hareketinin genliğini ve periyodunu bulunuz. Bu
denklemi sinüs şeklinde yazınız.
x =5 6. Bir futbol topuna vurulduktan 3 sn sonra topun
tekrar yere düştüğü görülüyor. Top maksimum kaç
W= =1 metre yükselmiştir?
t=
T=2π
x = 5 cos (t+π/6) = 5 sin (t + π/6 +π/2)
=5sin (t+ 2π/3)
x=5 cos (w×t +μ)
=11,25 m
W=
7. 1440 km/st hızla yerden 1000m yüksekten Sin2 0 ile 1 aralığında değiştiğine göre X
yatay olarak uçmakta olan bir uçağa bir uçaksavar
bataryası uçak tam düşeyinden geçerken ateş maksimum değerini Sin2 =1 olunca alır. Sin2 =1
S=h = ½ g × t²
x = V0 × t
8. Yatayla α açısı yapacak şekilde yukarı doğru V 0
Bir cisim serbest düşmeye bırakılırsa veya
hızıyla fırlatılan bir cismin atış uzaklığının x =
yukarı yada aşağı doğru atılırsa yapacağı hareket
V0×sin2α / g oldugunu ve buradan maksimum atış
sabit ivmeli bir harekettir. İvme a=g yerçekimi
uzaklığının α =45° iken sağlayacağını gösteriniz.
ivmesi olup daima yermerkezine doğrudur.
h =S = Vo × t ± ½ × g × t²
V = V0± g × t
V² - V02 = 2 . g . h
Hareket yukarı doğru atış ise
V0² - V² = 2.g.h
etkisiyle, bir doğru boyunca yatay sabit hızlı bir
ÖRNEK: Yatayla α açısı yapacak şekilde yukarı hareket yapacaktır. Bu hareketleri aynı anda
doğru V0 hızıyla fırlatılan bir cismin atış uzaklığının yaptığından bir düzlemde eğik atış yapmış
olacaktır. Eğik atış bir bileşik harekettir ve
olduğunu ve buradan maksimum
bileşenlerine ayrılarak incelenebilir.
atış uzaklığının α=450 iken sağlanacağını
gösteriniz.
V y V0 y gt
ÖRNEK: 100 gr. kütlede bir cisim yarıçapı 10 cm.
x V0 x .t V0 cos .t
olan bir daire çevresi üzerinde dakikada 60/π
V sin
V0 y
tucus 2tcikis 2 2 0 devirde düzgün olarak dönüyor. a) T periyodunu
g g
b) cm/s cinsinde V teğet hızını c) W açısal hızını
V sin
x (V0 . cos )(2 0 ) d) a ivmesini bulunuz.
g
2
V a. T = = = π sn
0 .2 sin
g
. cos
sin 2
V . sin 2
2
x 0
g b. V = W × R = .R
, 0 ile 1 aralığında değiştiğine göre x
maximum değerini =1 olunca alır.
=1=sin 90 = . 10 cm/s = 20 cm/s
=90
α= 450
c. W = = = 2 radyan/s
EĞİK ATIŞ
Bir cisim yer yüzeyinden yatayla α açısı
d. a= = W² × R = 4. 10 = 40 cm/ sn²
yapacak şekilde fırlatılırsa hızının düşey
bileşeninin etkisiyle, bir doğru boyunca düşey
sabit ivmeli hareket ile, hızının yatay bileşeninin
ÖRNEK: x = t³ - 3t² + 2t denklemi ile verilen x0 5
doğru hareketin hız ve ivmesini veren denklemleri 2
1
türetiniz. Mesafe, hız ve ivmeler diyagramını T
çiziniz. T 2
Türev alarak;
x 5 cos t 5 sin t
6 6 2
2
5 sin t
3
4 2 24
6
0,06 10 4 2
25.10 25
2. Bir partikül genliği 0,5 cm, peryodu ½ sn olan
bir sinüsoidal hareket yapıyor. Hareketli orta 9600 2 cm / s 2
noktadan itibaren 0,25 cm de iken hızını ve
ivmesini bulunuz.
DİNAMİK
NEWTON KANUNLARI
Madde, kuvvet ve hareket arasındaki ilişkileri
inceleyen mekanik bölümüne dinamik adı verilir.
Dinamiğin temel ilkeleri İngiliz fizikçi Sir İsaac
NEWTON (1642-1727) tarafından ortaya Newton’un 2. kanununa dinamiğin temel ilkesi
konmuştur. veya kanunu denir. Bu kanun birinci kanunu da
kapsar F=0 ise a =0 olacağından dolayı cisim
1.Birinci Kanun (eylemsizlik ilkesi) hızını doğrultu, yön ve şiddet bakımından
Net bir kuvvet etkisinde bulunmayan bir cisim değiştirmez.
hızını değiştirmez. Burada net bir kuvvet etkisinde fps birim sisteminde F= k m a= m a/g c şeklinde
bulunmayan bir cisim durgun halde ise bu halini tanımlanmıştır. gc boyutlu bir sabit olup değeri g c
değiştirmez. Cisim hareket halindeyse hızını = 32,174 ft-lbkütle/lbkuvvet sn2 seçilmiştir.
değiştirmeksizin düzgün doğru hareketine devam [gc]= [m a/F ]= [M L / F T2]= M L F-1T-2
eder yani doğrultu, yön ve mutlak değer olarak boyutundadır. Buna Newton kanunu dönüşüm
hızında değişiklik olmaz. Bütün cisimler yer faktörü denir. Böyle seçilmesinin nedeni deniz
çekiminin ve diğer cisimlerin çekimini altında seviyesinde yerçekimi ivmesinin değeri 32,1742’e
oldukları için bu kanun ideal bir durumu ortaya eşit olmasındandır. Buna göre 1 lb’luk kütleye 1
koyar. Eylemsizlik ilkesi ilk kez 1638 de Galilei lb-kuvvet’lik bir etki yapar. Bir yerden diğerine 0,1-
GALILEO tarafından ifade edilmiştir. 0,2% değişir. Böylece yerçekimi ivmesi için F=m
g/gc= m olur. Çünkü g nin değri de 32,174 dür.
Net bir kuvvet serbest bir cisme sabit bir ivme şöyle tanımlayabiliriz:
orantılıdır. F kuvvetinin etkisiyle cisim a ivmesi 1 dyn, 1 gram kütleye 1 cm/s2’lik ivme veren
F= k m a 1 newton =1kg*1m/s2
yazabiliriz. Burada k seçilen birim sistemine bağlı 1newton, 1 kg kütleye 1 m/s 2 ‘lik ivme veren
Mutlak cgs ve mks birim sistemlerinde k=1 1N =1kgm/s2= 103 g*102 cm/s2
F= m a veya a= dv/dt
olduğundan
F= m dv/dt şeklini alır.
3.Etki Eşittir Tepki İlkesi toplamı, (tekerleğin ve ipliğin kütlelerinden şimdilik
ve bu nedenle daima çift olarak karşımıza çıkar. Sistemi harekete getiren kuvvet, küçük Δm
Bir cisim diğer bir cisme kuvvet uygularsa ikinci kütlesinin Δm g ile gösterdiğimiz ağırlığından
cisim de birinciye aynı büyüklükte fakat zıt yönde ibarettir. Bu durumda dinamiğin temel denklemine
ATWOOD Aleti
Kolayca dönebilen hafif bir makaranın
üzerinden geçirilmiş bir ipliğin iki ucuna birer m
kütlesi asılırsa bu kütlelerin ağırlıkları da birbirine
eşit olacağından sistem dengede kalır.
Kütlelerden birine yapılacak küçük bir Δm ilavesi,
sistemi, tek taraflı ağırlaştıracağından kütleler Atwood Aleti
harekete geçer. Harekete geçen sistemde kütleler
ya geride yada ileride kalmaktadır. Dönemeçte ise alt
yarımız otobüsle birlikte dönerken üst yarımızın
( belkemiği ile eklemli olması sebebiyle ) otobüsün o
andaki hareketine teğet olarak devam etmesinden
dolayı savrulma gerçekleşmektedir. Bu nedenle
Eylemsizlik kuvvetlerine “sanki kuvvet” de
denmektedir.
F’= - m.a bağıntısından görülebileceği gibi eylemsizlik
kuvveti yalnızca ivmeli hareketler sırasında ortaya
çıkar ve ivme ile zıt yönlüdür.
EYLEMSİZLİK KUVVETİ
Dinamiğin temel denklemini:
F – m a =0
Eylemsizlik kuvvetinin doğuşu.
şeklinde de yazabiliriz. F kuvvetinin etkisiyle cisim a
ivmesi kazanmıştır. Yukardaki bağıntının ikinci terimi
Merkezcil ve Merkezkaç Kuvvetler
yerine F’=-ma yazacak olursak bu bağıntı
Düzgün dairesel harekette daima merkeze yönelik
F + F’ =0
bir ivme bulunduğu belirtilmişti. Hareket eden cismin
olur. Buna dinamik denge, F’ kuvvetine de
bir kütlesi olduğuna göre, bu kütlenin merkeze doğru
"eylemsizlik kuvveti" denir. “Bir cisme etkiyen etkin
bir ivme kazanabilmesi için yine merkeze doğru bir
kuvvetlerle eylemsizlik kuvvetlerinin toplamı sıfırdır”
kuvvet etkisinde kalması gerekir. Merkezcil kuvvet
(d’Alembert ilkesi ).
adını verdiğimiz bu kuvvet mevcut olmazsa merkezcil
Duran bir otobüsün harekete geçmesi
ivme de mevcut olamaz ve dönme hareketi
(hızlanması), anında arkaya doğru , düzgün bir hızla
gerçekleştirilemez. Örneğin ipe bağlanarak
hareket etmekte olan otobüsün fren yapması
döndürülen bir taşın dairesel hareket yapması, onu
(yavaşlaması) anında öne doğru ve araç dönemece
iple merkeze doğru çekmekle, yani merkezcil bir
girdiğinde bu dönemecin dışına doğru maruz
kuvvet uygulamakla mümkün olmaktadır. Dönmeyi
kaldığımız gizli kuvvetler eylemsizlik kuvvetinden
sağlayan bu kuvvet ortadan kalkınca, örneğin taşı
başka bir şey değildir. Gerçekte sırasıyla hızlanırken
merkeze bağlayan ip kopunca, taş yörüngeye teğet
otobüsten daha az, yavaşlarken daha fazla yer
olarak fırlar gider. Bir bileyi taşında bıçak bilenirken
değiştirdiğimiz için otobüse göre ya daha geride yada
kıvılcımların taşa teğet çıkması da aynı olayı
ileride kalmamızdandır. İlerde değineceğimiz
gerçekler.
sürtünme kuvvetinden dolayı vücudumuzun koltuğa
değen alt kısmı otobüsle hareket ederken üst kısmı
İp kopmadığı sürece sistem dengede kalarak Dünya üzerinde enlemi φ olan bir yerde bir m
dönme hareketine devam eder. Denge için şart, kütlesinin ağırlığı, dünyanın kendi ekseni etrafında
merkezcil kuvvete zıt yönde ve eşit değerde başka bir dönmesiyle ortaya çıkan merkezkaç kuvvet
kuvvetin etkimesidir ki bu eylemsizlik direncidir. İşte nedeniyle, olduğundan biraz daha az bulunmaktadır.
daima merkezden dışarı doğru yönelmiş olan bu Gerçekten m kütlesine etkiyen F merkezkaç kuvveti,
kuvvete merkezkaç kuvvet veya merkezkaç biri yarıçap doğrultusunda F1, diğeri küreye teğet F2
eylemsizlik direnci adı verilir. Merkezkaç kuvvet, bir gibi iki bileşene ayrılırsa, F1 bileşeninin yer çekimine
cisme dönme hareketi yaptırmak için uygulanan zıt yönde etkiyerek cismin ağırlığını azalttığı ve
merkezcil kuvvete karşı olan bir eylemsizlik dolayısıyla g serbest düşme ivmesini küçülttüğü
kuvvetinden ibarettir. anlaşılır. F2 bileşeni ise cisimlere yatay olarak ve
Merkezcil ivme ekvatora doğru etkimektedir. Bu durumda dünya
a = ω2 r =v2/r üzerindeki bütün cisimler ekvatora doğru
olduğundan, dinamiğin temel denklemine göre, sürüklenmelidirler. Bu kuvvet karalardaki cisimleri
merkezcil kuvvet; yerinden koparacak kadar büyük olmamakla beraber
v2
F m a m r m 2
r
ivmesini 10000 katına erişmek için yarı çapı 20 cm sandığın yerini değiştirmek isteyelim. Elimizle iterek
olan bir santrifüj aletinin dakikada kaç devir yatay doğrultuda küçük bir kuvvet uygularsak sandık
Yerküresine teğet olarak atılan bir merminin hızı da kendiliğinden aynı miktarda artmakta ve hareketi
en az nekadar olmalıdır ki mermi yere düşmeden engellemektedir. Sandığın öbür tarafına geçerek
deneyi tekrarlarsak yine aynı sonuçla karşılaşırız. Bu
kuvvetin aynı zamanda akıllı olduğu da söylenebilir.
Niyetimizi anlıyor ve hemen yön ve şiddet değiştiriyor.
Dışarıdan kuvvet uygulanmasına rağmen sandığın
yatay doğrultudaki hareketini önleyen bu kuvvete
sürtünme kuvveti denir. Uyguladığımız kuvveti daha
da artırırsak belli bir değerde sandık harekete geçer
ve beklenildiği gibi hızlanan bir hareket yapar. Şimdi
kuvveti öyle azaltabiliriz ki sandık ancak hareket
COULOMB’un sürtünme kuvveti ve sürtünme katsayısının
edebilsin. Bu kuvvet ilk harekete geçiren kuvvetten
ölçülmesinde kullanılan düzenek.
daha düşüktür.
O halde duran cisme etkiyen sürtünme kuvveti ve Yatay yüzey ile cismin alt yüzeyi arasındaki
hareket halindeki cisme etkiyen sürtünme kuvveti sürtünme kuvvetini ölçebilmek için masanın
farklıdır. Sürtünme kuvveti daima hareketi önleyici köşesinde sürtünmesiz dönebilen çok hafif bir
yöndedir. Sürtünme kuvveti cisimlerin dış yüzeyi ile makaradan ipi geçirerek bir ucunu cisme diğer ucunu
ilgili ise dış sürtünme, cisimlerin iç yapısıyla ilgili ise iç ağırlıklar bulunan kefeye bağlarız. Kefeye gramlar
sürtünme adını alır. koyarak cisme uygulanan yatay kuvveti artıralım.
Sürtünmeyi Hareket başladığında kefe ve kefedeki gramların
a) statik sürtünme veya tutunma sürtünmesi, toplam ağırlığı statik sürtünme kuvvetine eşittir.
b) kinetik sürtünme veya kayma sürtünmesi ve Hareket ivmeli olarak devam edecektir. Hareketin
c) yuvarlanma sürtünmesi ivmesiz devam etmesi için kefedeki gramların bir
olarak üç grupta inceleyebiliriz. miktarını almak gerekecektir. Bu şartı sağlayan
Yatay bir yüzeyde duran bir cismi ancak harekete gramların ağırlığı kinetik sürtünme kuvvetine eşittir.
geçirmek için üzerinde bulunduğu yüzeye paralel Aynı düzenekle yuvarlanma sürtünmesi de ölçülebilir.
doğrultuda uygulanması gereken minimum kuvvete Dış sürtünme kuvveti, sürtünen yüzeyleri sıkıştıran
statik sürtünme denir. Cismin hareketini küçük fakat normal kuvvetle (dik ) orantılı ve yüzey çiftinin cinsine
ivmesiz bir hızla devam ettirebilmek için sürtünen ve fiziksel durumuna bağlıdır.
yüzeylere paralel doğrultuda uygulanması gereken
kuvvete kinetik sürtünme adı verilir. R, sürtünme kuvveti, N, yüzeyleri birbirine
Dış sürtünme kuvvetleri ilk kez COULOMB sıkıştıran normal kuvvet olarak alırsak
tarafından kullanılan düzenek ile incelenebilir. R= rN
şeklinde ifade edebiliriz. Burada r: sürtünen
yüzeylerin cinsine ve fiziksel durumuna bağlı bir sabit
olup sürtünme katsayısı olarak adlandırılır. Birimsiz
ve boyutsuzdur.
Sürtünme kuvveti sürtünen yüzeylerin büyüklüğüne Örnek: 100 kg lik bir blok yatayla 30⁰ açı yapan bir
bağlı değildir. eğik düzlem üzerine konulmuştur. Eğik düzleme
paralel ve yukarı yönlü bir P kuvveti bu cisme
uygulanmıştır. Statik sürtünme katsayısı 0.20
olduğuna göre
a. Cismin yukarıya doğru harekete geçmesine sebep
olacak P’nin değerini bulunuz.
b. Cismin aşağı doğru hareketini önleyebilecek olan
P’nin değerini bulunuz.
Aynı iki tahta takozun sürtünen yüzeyinin A (1
c. P=40 kg olduğuna görer sürtünme kuvvetinin değer
nolu durum ) ve 2A (2 nolu durum )olduğu durum için
ve yönünü hesap ediniz.
deney. Her iki durum için sürtünme kuvvetlerinin
Cevap:
büyüklüğü aynı bulunur.
a. Blok yukarıya doğru hareket etmek üzereyken
Sürtünme katsayısı eğik düzlemle de ölçülebilir.
sürtünme kuvveti aşağı yönlüdür. Denge şartına göre
Cisim üzerinde bulunduğu düzlemin yatayla yaptığı
F’=Fn =0,2x86,6 =17.32 kg
açı yavaş yavaş artırılırsa belli bir α0 değerinde
hareket başlar. Bu anda cisme etkiyen G=m g ağırlık
kuvvetini şekildeki gibi F ve N bileşenlerine ayırırsak
F=R olacaktır.
N=G cos α0
F=R=G sin α0
Bu değerleri R=rN denkleminde yerine koyarsak
r = tg α0
Statik sürtünme katsayısı bulunur. Cisim hızlanan P=17,32+50=67,32kg
hareket halindeyken eğimi azaltarak hareketi ivmesiz
kılabiliriz. Bu şartı sağlayan açının tanjantı kinetik b. P=F-F’ =50-17,32=32,68KG
sürtünme katsayısıdır.
Sürtünmeli hareket:
F g (sin f cos )
m
a
m m
Sürtünmesiz hareket:
F g sin
m
a
m m
V=a.t
v
t
a
v2 2 a l
2al 2l
t
a a
inişte Örnek: Bir bilyanın yeteri kadar hızlı gitmek şartıyla
V²=2ah =2g (sin45-fcos 45).h 032,7 bir parçası daire şeklinde olan düşey bir yolu
düşmeden döndüğü görülüyor. Sürtünmeler ihmal
edilirse bilyenin düşey daireyi dönebilmesi için h>5/2r
olduğunu gösteriniz.
SÜRTÜNME DÖNEN CİSİMLER
Bir dönemeci dönen otomobili üzerine dışarı yönlü
merkezkaç kuvvet ile düşey ağırlık kuvvetinin etki
ettiğini düşünür, otomobilin virajda devrilmemesi için
bu iki kuvvetin bileşkesinin yola dik olması gerektiğini
söyleriz, o zaman sürtünmeye ihtiyaç yoktur.
tg
m/s =73 km/st
olur. Bu durumda dinamiğin temel denklemi
F-(R + Rh)= m a
şeklinde yazılabilir. Rh aracın hızının karesiyle
orantılı olarak arttığı için belirli bir hızda yukarıdaki
eşitliğin sol tarafı sıfır olacağından araç artık daha
ÖRNEK fazla hızlanmaz bu sınır hızı ile hareketine devam
eder.
EVRENSEL ÇEKİM ve EVRENSEL ÇEKİM
ALANI
Evrensel Çekim Kanunu( Newton)
Kütleleri m1 ve m2, aralarındaki uzaklık r olan iki
Şekildeki aracı göz önüne alalım. Yol doğrusal ve nokta kütle arasındaki kuvvet,bu kütlelerin çarpımı ile
yatay olsun. Bu aracı ileri doğru ivmelendiren kuvvet doğru ve aralarındaki uzaklığın karesi ile ters orantılı
nedir? bir çekim kuvvetidir.Bu kuvvet evrendeki evrendeki bu
Böyle bir probleme dinamiğin temel denklemi nasıl kütle partiküllerini birleştiren doğru boyunca tesir
uygulanabilir? Motor gücü arka tekerlere bağlı olsun. eder.
Aracın kütlesi m dolayısıyla Ağırlığı G=mg olur. G
(1)
ağırlığı tekerlek eksenlerine etkiyen N1 ve N2
bileşenlerine ayrılabilir. Motor arka tekerleri G sabitine evrensel çekim sabiti denir. Değeri
çevirdiğinde, bu tekerlekler sürtünme kuvvetleri
G=6,670. din. ²
yardımıyla yola F’ gibi bir kuvvet uygularlar. Terklerle
yol arasındaki sürtünme katsayısı r ise F’=rN2 dir. =6,670. newton.m²/kg².
Etki tepki ilkesine göre F=-F’=rN2 kuvvetini
G’nin değeri 1796 da H.Cavendish tarafından
uygulayacaktır. Aracı ileri doğru ivmelendiren asıl
burulma terazisi metodu ile belirlenmiştir. Bu
kuvvet budur. Motordan hareket gücü almayan ön
denemesi ile Cavendish’in ‘Arzı tartmış olduğu’
tekerlere, yola paralel arkaya yönelmiş R=- rN1
söylenir. Arzın kütlesi M ise;
Sürtünme kuvveti etkir. Ayrıca araç bir v hızı
kazandığında hareketine zıt yönde ve başlangıçta G. = m.g
hızla daha sonra hızın karesiyle orantılı bir hava
direnci ile karşılaşır. Aracın biçimine, harekete dik Bu denklem arzın merkezinden R uzaklığından
kesit alanına, havanın viskozite katsayısına bağlı bulunan bir m kütlesi üzerine arzın uyguladığı
orantı katsayısı k ise hava direnci R h=kv2 olup hız kuvvetin m.g olduğunu ifade eder.
arttıkça artar. Buna göre aracı ileri doğru
ivmelendiren net kuvvet:
ΔF=F-(R + Rh)
Güneş ve arz gibi M kütleli massif bir cismi çeviren
uzaya çekim alanı ( veya gravitas yönel alan ) adı g=G. olur. (1)
verilir. Bu alan içinde bulunan kütle partikülleri
üzerine (1) denklemi ile ifade edilen çekim kuvvetleri Ayın kütlesinin ve yörüngesinin yarı çapının
uygular.
olduğunu kabul edelim. Buna göre ayın merkezine
Uzayın her noktasında deneme kütlesi üzerine etki
yönlü kuvvet = m¹ × V² / R¹ = m¹× ω²×R¹ olur. ω,
eden kuvvet vektörünün doğrultusunu veren eğrilere
Ayın açısal hızıdır. Dünyanın ay üzerindeki
kuvvet çizgileri denir. Her noktadaki kuvvetin
m M
doğrultusu bu noktadan geçen kuvvet çizgisine ÇekimKuvveti G
R 2
teğettir. Bir tek M kütlesi halinde kuvvet çizgileri,
olduğundan;
M‘nin merkezinden çıkan doğru çizgilerdir.Kuvvet
çizgileri,gravitasyonel kuvvetlerin değerleri hakkında
değil,doğrultuları hakkında bilgi verir.
m M
Gravitayonel kuvvetlerin değerleri, çekim alanı m 2 R G
R 2
şiddeti ile nitelenir.Çekim alanı şiddeti,verilen bir
M
noktadaki bir kütle üzerine etki eden kuvvettir.Yalnız 2 R G
R 2 (2)
M kütlesi için çekim alan şiddeti (1)denklemine göre
(1) Denklemini (2) denklemine bölersek
R= R 2
g
2
R
' 2
R
ÖRNEK: Ayın arzın merkezi etrafında bir dairesel veya
yörünge üzerinde düzgün olarak döndüğünü kabul
R3 2
ederek yeryüzündeki yerçekimi ivmesini bulunuz. g
R2
Arzın yarıçapı =6,4 . cm, Ayın yörüngesinin
gün veriliyor.
CEVAP: Yeryüzünde bir m kütlesinin ağırlığı bu kütle
g= =981 cm/sn²
üzerindeki yerçekim kuvvetine eşit olduğundan;
g.m = G. olur.
GÜÇ:
Birim zamanda yapılan iştir.
P=
dW F ds F ds cos
P= alırsak ;
W F s cos
P= =ML² boyutundadır.
Φ=0° ise ve F sabit ise ; W=F.S
cgs : erg/s
φ =90⁰ ise ; W =0 1erg/s= 1dyn.1cm/s
φ=180⁰ ise ; W=-F.S olur. mks:j/s = watt(W)
1W = 1 J/s =
=ML² boyutundadır.
mkgks =kgm /s
cgs birim sisteminde erg
1erg=1dyn.1cm =1dyncm 1kgm/s = 9,81.
V=0 olduğunda S= - / 2a
Korunum İlkesi
hesaplanır:
(1)
V V0 g t
Bu hız mermi sandığa saplandıktan sonraki hızdır.
ve
Merminin başlangıçtaki hızına V0 diyelim ve
1
h V0t gt 2 momentum değişimi sıfırdır.
2
(1) denkleminde yerine koyar ve düzenlersek: m.V0 = (M 0,045.V0=(10
0,045).1,714
=E
V0=382 m/s
Yani yörüngenin her noktasından cismin toplam
mekanik enerjisi aynıdır. SORU 3: Bir topun kütlesi 4kg dır.Merminin kütlesi
20g dır ve topu 400 m/s hızla terk etmektedir.Topun
SORU 1: Bir adam bir kayıktan sahile atladığında geri tepme hızını;mermi namluyu terk ettiği
kayık sahilden uzaklaşmaya başlar.Bunun sebebi anda,topun ve merminin kinetik enerjisini bulunuz.
nedir? Kayık ve adam başlangıçta sükunette iseler, CEVAP : Momentum değişimi sıfırdır.Yani m1.V1
adam 60 kg ve kayık 100 kg ise ve adam sahile 3 =m2.V2
m/s hızla atlamış ise, kayığın gerilme hızı nedir? 0,02kg. 400m/s=4kg.V
Suyun direnci ihmal edilecektir. a) V =2m/s
b)
CEVAP: Toplam momentum değişimi sıfır olmalıdır
M1.V1 = m2.V2
60x3 =100xV2
V2=1,8 m/s
c)
SORU 2: 1Okg. Kütleli bir kum sandığı hafif ve uzun
bir sicimle asılmıştır. Kütlesi 45 g olan bir mermi
yatay olarak bu sandığa çarpıyor ve orada saplanıp
kalıyor. Sandık,ağırlık merkezi,ilk konumdan itibaren
15 cm yükseliyor.Merminin sandığa çarptığı andaki SORU 4: Bir disk 15 devir/dk hızla düzgün olarak
CEVAP: Çarpma sonrasında sistemin kinetik enerjisi uzağa konan bir cisim tam kayma konumunda
tamamen potansiyel enerjiye dönüşüyor. bulunuyor. Disk ile cisim arasındaki sürtünme
katsayısını bulunuz.
CEVAP: m.ω².r = f.N
(N: normal kuvvet yani mg) toplandığını düşünebiliriz. Asansör yukarı çıkınca
halatın ağırlık merkezi 80/ 2 = 40 m yol almış olur.
W2= 3x 80x40 = 9600 kgm
Toplam iş = W1 + W2 = 9600 + 76000 = 85600 kgm
ω=2π.f
ω= 2π. 1/4 = π/2 raydan/s SORU 7: Bir lokomotif 200 B.G hasıl ediyor ve bir
treni düz bir yolda 60 km/st lik hızla çekebiliyor.
Harekete karşı koyan toplam direnç ( sürtünmeler,
hava direnci ) ne kadardır?
CEVAP:
200 × 75 kgm/s
SORU 5: Bir asansör odasının kütlesi 1000 kg.dır. 60000/ 3600 = 50/ 3 m/s
sürtünme etkileri ihmal edildiğine göre, asansör Sürtünme ve dirençlerin toplamı R ile gösterilsin.
odasının sabit hızla 50 m. Yükseltilmesinde ne kadar Lokomotifin toplam dirence karşı 1 saniyede yaptığı
iş yapılır? iş;
CEVAP: W= F.s = (1000. 9,8) newton . 50 m = 4,90. R × 50/ 3 kgm/s olacaktır.
R × 50/ 3 = 200 × 75 = 900 kgf
joule
1 torr = 1 mmHg
1 atm = 760 mmHg = 760 torr = 76cmHg
Hava Basıncı:
Gaz molekülleri sıcaklıkla orantılı olarak ortalama
bir hıza sahiptirler ve pistona çarparak ona kinetik
basınç uygularlar, Pk . Pistonun dengede kalması için
Pd dış basıncı uygulamak gerekir. Pistondan h cm
aşağıda bir A noktasında basınç
P= Pk + Ps dir.
Şekildeki piston üzerine P0 gibi bir dış basınç
Ps, h yüksekliğindeki gaz sütununun aerostatik
uyguladığımızda A noktasındaki basınç:
basıncıdır ve: Ps = ρ g h dır. ρ gaz çok küçüktür ve
P= P0 + ρ g h olur. İkinci terim sabit olduğu için ( A
noktası için ) dış basınç değişimiyle A noktasındaki
toplam basınca katkısı azdır. Atmosfer için aerostatik
basınç ihmal edilemez.
2- a l
( )
V önceden belirlendiği için P hesaplanabilir.
3-
Eğer P basıncı bu şekilde ölçülebilecek basınçtan
4- da küçük ise karesel eşel ile kullanılır. 2 borusundaki
5- civa düzeyi, 1 borusunun tepesi ile belirlenen düzeye
kadar yükseltilir. 1 borusuna sıkışan gazın basıncı p,
hacmı v ise
P PB Rm g ( B A ) Rm g ( A B )
A
PV=pv yazılabilir.
P=h ve v=ah olacağı için
McLeod Manometresi ve Çalışma İlkeleri:
a
Kaptaki gazın ölçülmek istenen basıncı P olsun. 1 P ( )h 2
ve 2 aynı cam borudan kesilmiş ve dolayısıyla iç
V
bulunur.
çapları eşit kılcal boru parçalarıdır. İkinci kılcal boru, ,
(a/V ) oranı önceden belirli olduğu için P elde
kılcal olaydan kaynaklanacak yanılgıyı önlemek için
edilmiş olur. Balonun V hacmı, kapalı kılcal borunun v
koyulmuştur. Ucu kapalı olan l borusunun bağlı
hacmından milyon kez büyük seçilmiş ise böyle bir
bulunduğu balonun şekilde okla işaretlenen kısma
McLeod manometresi ile 10-7torr’a kadar düşük
kadar iç hacmı V olsun. Civa deposunu yavaş yavaş
basınçlar ölçülebilir. Tabii ki böyle düşük basınçlarda
yukarı kaldırırsak civa solda yükselmeye başlar. Civa
çalışıldığında vanalarda kullanılan yağlar da özel
düzeyi okla işaretli kısımdan geçerken cam balon
olmalıdır.
içine P basıncında ve V hamcında bir miktar gaz
hapsedecektir. Civa seviyesini yükseltmeye devam
ederek 1 kılcal borusunun okla işaretli kısmına
getirelim. P basıncında, V hamcındaki gaz, 1
yerleştirilmiştir. Bu tel çerçeve yüzey gerilim katsayısı
ölçülecek sıvı içine daldırılıp çıkarılırsa ABCD sıvı
zarı meydana gelir. Bu zar mümkün olan en küçük
yüzeyi almak isteyeceğinden AB teli yukarı doğru
harekete geçerek CD ile çakışır. AB telini herhangi bir
konumda dengede tutabilmek için ona yüzey gerilim
kuvvetini dengede tutabilecek bir mg ağırlığı asmak
gerekir. ABCD çerçevesi ile sınırlanmış sıvı
katmanının iki yüzeyli olduğu dikkate alınırsa AB=L
uzunluğuna etkiyen yüzey gerilim kuvveti ile mg
ağırlığı birbirine eşit olmalıdır:
2αL=mg
Buradan yüzey gerilim katsayısını çekersek
m g
2L
bulunur.
A1 v1 t A2 v2 t sabit
A1 v1 A2 v2 sabit
yazabiliriz.
Düzenlenecek olursa
1 1
P1 gh1 v12 P2 gh2 v22
2 2
sonucuna varılır. Bu eşitlik kısaca
1
P gh v 2 sabit
2
şeklinde yazılabilir. Birinci terim dış basınç , ikincisi
idrostatik basınçtır. Bu ikisini statik basınç olarak
nitelersek:
Statik Basınç+Dinamik Basınç = sabit
tarzında belirtebiliriz.
BERNOUILLI denklemi veya kanunu olarak bilinen
Viskozite katsayısının iki komşu tabakadaki hız farkıyla
bu önemli sonucu sözle “Belirli bir kararlı akış
tanımlanması. Ertaş(1993)’den değiştirilerek alınmıştır.
halinde bulunan bir akım borusunun bütün kesitleri
için statik ve dinamik basınçlar toplamı birbirine eşittir η vizkozite katsayısı olup 1 birim uzaklıkta
ve sabittir. birbirine paralel iki sıvı katmanı arasında birim hız
farkı oluşturmak için gereken kuvvete eşittir. Bu
bağıntıya uyan akışkanlar “Newtonsal akışkanlar”dır.
Akışkanın η viskozite katsayısının kendi
yoğunluğuna oranı kinematik viskozite olarak bilinir
(ηk = η/ρ ).
VİSKOZİTE
kinematik viskozite cm2/s=stokes
Gerçek sıvılar ve gazların akışında sürtünme
kuvvetleri ortaya çıkmaktadır. Bu kuvvetleri dış ve iç η dinamik viskozite g/cm.s = poise
sürtünme kuvvetleri olarak ayırabiliriz. Dış sürtünme
kuvvetleri akışkanla akışkanı sınırlayan yüzey
arasında meydana gelir. İç sürtünme kuvvetleri ise
akışkanın molekülleri arasındaki sürtünmeden doğar Suyun poise olarak viskozite katsayısı 0°C’da
ve Bu çeşit sürtünmeye "viskozite" denir. 0,018 iken 20°C’da 0,010 ve 98°C’da 0,003’ e düşer.
Dış sürtünme iç sürtünmeye çok büyüktür ve bu Havanın 20°C ve 99°C daki değerleri sırasıyla
nedenle akışkanı sınırlayan yüzey üzerinde ince bir 1,80*10-4 ve 2,20*10-4 poise’dır.
sıvı tabakası yapışık olarak yüzeyin hızıyla hareket Akışkanların akışını Laminer ve türbülent akış
eder. Bu moleküller komşu moleküllere iç sürtünme olarak iki kısımda inceleyeceğiz.
kuvveti uygulayarak komşu tabakanın da daha düşük
hızda sürüklenmesine neden olur.
1. LAMİNER AKIŞ eksenli iki silindir yüzeyi arasından t saniyede akan
dV= 2 π x dx v. t
yazabiliriz. x yarıçaplı silindir yüzeyi boyunca ilerleyen
bağıntısı bulunmuştur. moleküllerin hızı v ise x+dx yarıçaplı silindir yüzeyi
Burada boyunca ilerleyen moleküllerin hızı v-dv olacaktır.
4
R =8 ηL/πr dv/dx hız gradientini oluşturmak üzere iç sürtünme
büyüklüğünde akış direnci, kuvvetlerine karşı ΔP basınç farkının uyguladığı
Q ( debi ) = kuvvet
F=πx2 ΔP
ise akım şiddeti olarak tanımlarsak POISEUILLE
olup
bağıntısını
v
F S
Q= x
olarak yazabiliriz. Buna göre akım şiddeti borunun iki Bağıntısına göre:
M L T 2 k M L1 T 1 L L T 1
M: 1=α α=1
HAREKETLİ BİR CİSME ETKİYEN L: 1= -α+β+χ
yarıçaplı bir küreyi gerçek bir sıvı içinde sabit bir v bilyanın ağırlığı ve A kaldırma kuvvetidir.
4 V hızı belli bir değeri geçince boya çizgisi
6 R v R3 ( ' ) g
3 dalgalanarak su içinde tamamen dağılır. Bu halde su
Bilyanın yoğunluğu ρ’ sıvınınki ρ ‘dur. kargaşalı bir şekilde akmaktadır. Bu akışa türbülent
2g 2 ' akış ( kargaşalı akış) denir.
R ( )
9v
boyutsuz grubunun değeri
2g 2 '
R ( ) t
9h < 2100 ise akım laminar
> 2100 < 10 000 ise bazen türbülensli,
bazen laminar
> 10 000 ise türbülent akım oluşur.
Sürtünme mekanik enerjinin kaybolması ile
kendini gösterir. Sürtünmenin olduğu akımlarda
olur.
Bu ‘e bir anlam kazandırır.
olunca = 0 dır.
Reynolds deneyinde çapı belli bir cam boru
Yani akımı sağlamak için basınç farkına ihtiyaç
içinden akışkan geçirilmektedir. Bu cam boru içine bir
yoktur.
boya deposundan boya akıtılmaktadır. Akış hızı
Gerçekte 0 dür. Bundan dolayı
düşük değerlerde iken boya çizgisi bozulmadan çıkar
olmalıdır. Yani akımı sağlamak için basınç farkı
bu şekilde akışa laminar akış denir.
gereklidir. Bu bir pompa ile sağlanabilir.
Bernoulli denklemine sürtünme ve pompa ilavesi
için: a kesitine pompa gibi mekanik düzenlerden
alınan enerji eklenir. Akım sırasında kaybolan enerji
çıkarılır, türbin gibi mekanik düzenlere harcanan
enerji çıkarılır. Bu enerji toplamı b kesitindeki basınç
yükü, hız yükü ve seviye yükü toplamına eşitlenir.
Veya pompa gibi mekanik düzenlerden alınan enerji a
kesitine eklenir ve kaybolan enerji b kesitine eklenir.
veya
FM
P= η W*Q
H f L2T 2
Formülü kullanılır. Burada η % olarak pompa LT 2
L L
verimidir. η W [kgk m/kg ] birimindedir. Q ise [kg/s ]
olarak sıvının debisidir. Çarpım sonucunda kg‘lar
birbirini götürür.Geriye kgk m/ s yani güç birimi
kalır . 1 BG=75kgkm/s olduğundan sonuç 75’e
bölünürse BG olarak pompa gücü bulunur. Funning
eşitliğinden bulunan Hf de m yada kgk m/kg olarak a’ yı bilinen kabul edelim, çünkü 4 bilinmeyen ve 3
bernouilli denkleminde yerine konur. denklem var. O zaman birinci denklemden b= -a ,
Birim boru boyu başına sürtünme kayıpları üzerine 3. denklemden c= -a+2 ve
boyut analizi uygularsak ikinci denklemden diğer ikisi yerine konarak d= -a-1
elde edilir.
üssü a olanlar bir grup, üssü sayı olanlar diğer bir
grup halinde toplanacak olursa
→ funning eşitliği
Daire için;
Direnç kuvveti
Boyut Analizi ile bir akışkan (hava gibi ) içinde hızlı
hareket eden cismin üzerine etkiyen direnç kuvvetinin
formüle edimesi nde direnç kuvvetinin havanın
yoğunluğuna, cismin hızına ,cismin harekete dik kesit
alanına ve cismin şekline bağlı olduğunu
düşünürsek:
“k” cismin biçimine bağlı bir katsayı,
“S” tesir kesiti,
“ ” havanın öz kütlesi, VENTURİ
“ ” hız .
1-2 m/sn ise
R=
Yazabiliriz. Her bir değişkenin boyutları:
PİTOT TÜBÜ
B:
debi =