You are on page 1of 179

T.C.

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ
MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ
MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ

MALZEME BİLGİSİ II
SUNUMLAR
Hazırlayan
Doç. Dr. Durmuş ODABAŞ

2022-KAYSERİ
BÖLÜM 14
POLIMER YAPıLAR
Polimer Moleküllerinin Kimyası
Hidrokarbon Molekülleri Molekül Ağırlığı
-Polimer Molekülleri Molekül Şekli
Molekül Yapısı
Molekül Dizilişi
Termoplastik ve Termoset Polimerler
Kopolimerler
Polimerlerin Kristal Yapısı
Polimer Kristalleri
Polimerlerdeki Kusurlar
Polimer Malzemelerde Yayınma
POLİMERLERİN SINIFLANDIRILMASI

1.Molekül ağırlıklarına göre (oligomer, makromolekül)


2.Doğada bulunup, bulunmamasına göre (doğal, yapay)
3.Organik ya da anorganik olmalarına göre
4.Isıya karşı gösterdikleri davranışa göre
5.Zincirin kimyasal ve fiziksel yapısına göre (düz, dallanmış, çapraz
bağlı, kristal, amorf polimerler)
6.Zincir yapısına göre (homopolimer, kopolimer)
7.Sentezlenme şekillerine göre (kondenzasyon, katılma)
Doğada bulunup, bulunmamasına göre sınıflandırma
1.Doğal plastik malzemeler
-Ahşap, deri, mantar ve bitki lifleri

2.Sentetik plastikler
-Polimerler

Polimerlerin Kimyasal Yapılarına Göre Sınıflandırılması


1.Organik Polimerler
2.İnorganik Polimerler

Organik polimerlerde başta karbon olmak üzere hidrojen, oksijen, azot ve halojen
atomları bulunur.

Ana zincirinde C atomu bulunmayan (yan grup olabilir) polimerlere inorganik


polimerler denir.
Polimerlerin Bileşiklerinin Kaynağına Göre Sınıflandırılması
Proteinler
Sentetik Polimerler
Kopolimer Çeşitleri
Kopolimer: İki farlı monomerin birleşmesinden oluşun polimere denir.
Polimerlerin Zincir Şekline Göre Sınıflandırılması
1.Düz zincirli (lineer) Polimer
2.Dallı Polimerler
3.Çapraz Bağlı Polimer
4.Network Polimerler
Polymer zincirleri lineer ve dallı şeklinde oluşurlar
Polymer zincirleri çapraz bağlı ve network şeklinde oluşurlar
Dallı Yapıda Polimerler
Düz zincirli (lineer) Yapıda Polimerler
Çapraz Bağlı Yapıda Polimerler
Network Yapıda Polimerler
Plastik kelimesi sıfat olarak:
Kalıcı şekil değiştirebilen cisim anlamına gelir.

Plastik malzeme : İçerisinde büyük molekül ağırlığına sahip temel


bileşikleriyle çeşitli maddeler bulunan, işlendikten sonra bazı hallerde
katı ve sert, bazı hallerde ise çok kolay şekil verilebilecek kadar
yumuşak olan malzemeye denir.

Plastikler gerçekte büyük moleküllerden oluşan polimerlerdir.


Bu tür malzemelere endüstride plastikler denmesinin nedeni:
Üretimlerinin belirli bir aşamasında plastik kıvamda almaları
ve bir kalıba basınçla enjekte edilerek şekil verilebilmeleridir.
Periyodik tabloda polimer malzemeleri oluşturan elementler.
Hayvan ve bitkilerden elde edilen
ağaç, kauçuk, pamuk, yün, deri ve ipek doğal polimerlerdir.

Protein, enzim, nişasta ve selüloz gibi diğer doğal polimerlerdir.

Modern bilim
bu malzemelerin moleküler yapılarının belirlenmesini ve
bu sayede mevcut moleküllerden çok sayıda
yeni polimerlerin sentezlenerek gelişmesini sağlar.
Günümüzde pek çok plastik,
kauçuk ve elyaf,
polimer senteziyle elde edilir.

Sentetik polimerler ucuz üretilebilir.


Özellikleri doğal emsallerine göre önemli üstünlüklere sahiptir.

Polimer malzemeler daha ucuz ve benzer özellikleri sağlar.


Bazı uygulamalarda metal ve ahşap yerini plastiğe bırakmıştır.

Polimerlerin özellikleri de yapısal bileşenlerine sıkı sıkıya bağlıdır.


HİDROKARBON MOLEKÜLLERİ

Polimerlerin çoğu organik kaynaklıdır.


Organik malzeme H ve C’den oluşur.
Bir hidrokarbondur.

Molekülleri arasındaki bağ kovalenttir.

Her karbon atomu 4 elektrona sahiptir.


Her hidrojen atomu 1 elektrona sahiptir.
Metan (CH4) molekülünde kovalent bağı

Karbon atomu dört sahiptir.

Hidrojen atomu bir valans


elektrona sahiptir.

Karbon atomu
her bir hidrojen atomuyla
bir elektronunu ortaklaşa kullanır.

Hidrojen atomu helyumuna benzer.

Karbon atomu ortak 4 valans elektronla


8 elektron sayısına ulaşır.

Neonuna benzer.
Her biri tek kovalent bağa sahip hidrokarbona doymuş hidrokarbon denir.
Mevcut bağlarından biri kopmadan yeni bir atom bağlanamaz.
Etan

Fakat çekme kuvveti daha fazla olur.


Atomlar birbirlerine daha fazla yaklaşırlar.

C2H4 etilen iki karbon atomu çift


bağla bağlanır.

Her biri de birer bağa sahip iki


adet hidrojen atomuna bağlanır.
Metan , etan , propan ve bütan parafin grubudur.
Basit hidrokarbonlardır.
Zincirimsi parafin molekülüne sahiptir.
Her bir molekül arasındaki kovalent tip bağlar kuvvetlidir.
Hidrojen ve van der Waals tipi bağlar zayıftır.

Bu hidrokarbonlar düşük ergime ve kaynama noktasına sahiptir.


Kaynama noktası sıcaklığı artan molekül ağırlığıyla birlikte yükselir
İki bağlı etilen

İki ve üç kovalent bağa sahip moleküller


doymamış olarak isimlendirilir.

Her bir karbon atomunun maksimum bağ sayısı


(dört) sağlanmaz.

Başka bir atom veya atom grubu bağı tamamlar.

Üç bağlı asetilen
İzobütan molekülü

Normal bütanın yapısı

Aynı kimyasal bileşime sahip hidokarbonların


farklı atomik dizilişe sahip olması durumuna izomer adı verilir.

Bütanın iki izomeri vardır;


Bazı hidrokarbonların fiziksel özellikleri izomer durumlarına bağlıdır.

Normal bütanın ergime sıcaklığı: -0,5 oC


izobütan’ın ergime sıcaklığı: 12,3°C.

Çoğu polimerik yapıda çok sayıda organik grup vardır.


R ve R’, CH3, C2H5 ve C6H5 organik grubu temsil etmektedir

CH3 : metil
C2H5 :etil ve
C6H5 :fenil
POLİMER MOLEKÜLLERİ

Polimer molekülleri hidrokarbon moleküllerine kıyasla son derece


makro molekül büyük boyuttadır.

Bu yüzden genellikle makro molekül olarak da isimlendirilirler.

Her molekülün içindeki atomlar birbirine kovalent bağlarla bağlanır


Polimerler: Karbonun metal olmayan elementler (H, O, Cl, N) ile
meydana getirdiği büyük moleküllü organik bileşiklerdir.

Monomer :Yunanca tek


Mero: birim parça
Polimer : Monomer birimlerinden oluşan uzun molekül zincirlerine denir.
Poly : Yunanca çok
Polymer olabilmesi için en az 5’ten fazla merin biraraya gelmesi gerekir.

Bu bazen yüzlerce, bazen de binlerce mer bir araya gelip bir tek zincir şeklinde bulunabilir.

Polietilen
Polimerin kelime anlamı :Çok parçalı

Bir polimer malzeme : Kimyasal olarak birbirine bağlı birçok parça


veya birimi içeren bir katı olarak veya birbirine bağlanarak bir katı
meydana getiren parçalar veya birimler olarak düşünülebilir.

Polimer malzemeler : Karbonun H, O, OH, Cl gibi element veya


iyonlarla kovalent bağlar yaparak oluşturduğu molekül zincirlerinin
Van der Waals bağları ile bir arada bulunması ile oluşan malzeme
grubuna verilen isimdir
Polimer: Çok sayıda atomun (monomer) birbirine bağlanarak
oluşturdukları çok büyük moleküllere denir
Etilen : Bir monomer
polietilen : Bir polimerdir
Polimer – Adlandırma
Polimerlerin adlandırılması genellikle makromoleküldeki tekrarlanan
monomerlerin adının başına “poli” sözcüğü ilave etmekle olur

propilen => polipropilen,


etilen => polietilen,
stiren => polistiren,
vinilklorür => polivinilklorür... gibi.

Polimerde tekrarlanan birimler aynı monomerden oluşursa böyle


polimerlere Homopolimer denir
Monomerler ve Polimerler
Zincir içinde kovalent bağ Zincirler arasında van der
Waals bağ
Polimerlerin omurgasını karbon atomlarının birbirine bağlanmasıyla
meydana gelen zincir yapıları oluşturur.

Çoğunlukla her bir karbon atomu, her iki yanından da tek bağla komşu
karbon atomuna bağlıdır ve iki boyutlu olarak şu şekilde gösterilir

Her karbon atomu için kalan iki valans elektronu, zincire komşu
atomlara yandan bağlanabilir.

Doğal olarak, zincirde ve yanda çift bağın bulunması da mümkündür


Uzun moleküller “tekrarlayan birim” adı verilen ve birbiri ardına
tekrarlanarak zincir yapısını oluşturan elementlerden oluşur.

Monomer, polimerin sentezlendiği birim moleküle verilen addır.

Burada tekrarlayan birim ve monomer birbirinden farklıdır.

Ancak bazen monomer veya birim monomer doğru karşılığı olan,


tekrarlayan birim teriminin yerine kullanılabilir
Bir tekrarlayan birime mer adı verilir.

Mer Yunanca “parça” anlamına gelen meros kelimesinden gelir.

Polimer kelimesi de “çok parçalı” anlamına gelir.


POLİMER MOLEKÜLLERİNİN KİMYASI

Etilenin molekül yapısı :


Etilen bir hidrokarbondur.

Sıcaklık ve basınç şartlarına bağlı


olarak gaz halinde bulunur.
Etilen ortamda reaksiyona girerse katı
bir polimer malzeme olan polietilene
(PE) dönüşür.

Bu reaksiyon,
bir katalizör (başlatıcı) (R.) bileşen ve
etilen monomerinin reaksiyonuna bağlı
olarak oluşan bir aktif merkezle başlar
Bu aktif büyüyen zincir molekülüne sırayla eklenen monomerlerle
polimer zinciri oluşur.

Aktif taraf veya paylaşılmayan elektron (. ile gösterilir) her bir


monomerin ucuna zincir oluşturacak şekilde bağlanır.
Birçok etilen monomer biriminin ilavesi
Polietilenin tekrarlayan birimi ve zincir yapısı sonucunda polietilen molekülü oluşur.

Böyle bir molekülün bir kısmı ve polietilenin


tekrarlayan birimi Şekila ‘da gösterilir.

Polietilenin zigzaglı omurga yapısını gösteren molekülün perspektif görünümü


Bu polietilen zincir yapısı ayrıca şu şekilde de gösterilebilir:

Tekrarlayan birimler parantez içine alınır.


Kaç defa tekrarladığı n alt indisiyle belirtilir.
Polietilenin zigzaglı omurga yapısını gösteren molekülün perspektif görünümü

Tek bağlı karbon atomları arasındaki açının 180o değil, 109° olması
nedeniyle, Şekila’daki gösterim tam olarak doğru değildir.

Daha doğru 3-boyutlu gösterimi, karbon atomlarının zigzaglı bir şekilde


sıralandıkları (Şekilb) ve C-C bağ uzunluğunun 0,54 nm’dir.
Bundan sonraki kısımlarda polimer
moleküllennin gösteriminde,
daha basit olması nedeniyle Şekil 14a’daki
gibi lineer zincir modeli kullanılacaktır
Doğal olarak polimer yapılarında diğer
kimyasallar da bulunur.

Tetrafloretilen monomeri CF2=CF2


politetraftoretilen (PTFE) oluşturur.

Politetrafloretilen (ticari adı Teflon’dur) florokarbon grubuna aittir.


Vinil klorür monomeri (CH2=CHCl) ise bir H atomunun yerine Cl atomunun
geldiği, etilenin bir değişik türüdür.

Polimerizasyon :

Bir diğer yaygın polimer poli(vinil klorür) (PVC)’dir.


Bazı polimerler aşağıda gibi genel bir şekilde gösterilebilir:

R :herhangi bir atom veya bir organik grub

Örnek: Polietilen’de H,
Poli(vinil klorür) de Cl

CH3 (metil), C2H5 (etil) ve C6H5 (fenil) gibi .


Tekrarlayan birim ve zincir yapılar

Politetrafloretilen Poli(vinil klorür

Polipropilen

R, CH3 grubunu temsil ediyorsa, polimer polıpropilendir (PP).


Naylon , polyester ve
polikarbonat gibi yaygın olarak
bilinen; ancak kısmen karmaşık
olan polimerlerin tekrarlayan
birimleri listelenmiştir.
Burada M1, belirli bir boyut aralığındaki ortalama molekül ağırlığını,
w, ise aynı boyut aralığındaki moleküllerin ağırlık oranlarını
göstermektedir.

Sayıca ortalama molekül ağırlığı ve kütlece ortalama molekül ağırlığı


ile ilgili sayısal hesaplamalar Örnek Problem 14.1 ‘de
yapılacaktır.

Bu ortalama molekül ağırlıklanyla ilgili tipik bir molekül ağırlığı


dağılımı Şekil 14.4’te gösterilmiştir
Tüm zincir boyunca tekrarlayan birimleri aynı ise bu tür
polimerlere homopolimer adı verilir.

Eğer zinciri oluşturan tekrarlayan birimi iki veya daha fazla ise
kopolimer adını alır.
Buraya kadar açıklanan monomerler, etilende olduğu gibi aktif bağa
sahip ve diğer iki kovalent bağı ile iki-boyutlu zincir yapısını oluşturan
molekül yapısındaydı.

Bu tür monomerlere bifonksiyonel adı verilir.


Genel anlamıyla fonksiyonellik, monomerin ya pabileceği bağ sayısıdır.

Fenol formaldehit monomerler


üç tane aktif bağıyla üç-boyutlu ağ yapısına sahip trifonksiyoneldir
MOLEKÜL AĞIRLIĞI Bir polimer molekülüne ait tahmini
Bir polimer molekülüne ait tahmini ağırlık oranına göre boyut dağılımı
sayıya göre boyut dağılımı
Zincir yapısı çok uzun olan polimerlerin
son derece büyük molekül ağırlıklarına sahip olduğu gözlenir.

Polimerizasyon reaksiyonu sırasında tüm zincirler aynı uzunlukta büyümez.


Zincir uzunlukları ve molekül ağırlıkları bir dağılım gösterir.

Viskozite veya ozmotik basınç gibi bir fiziksel özelliği ölçülür.


Ortalama bir molekül ağırlığı belirlenir.
Bir polimer molekülüne ait tahmini
sayıya göre boyut dağılımı Sayıca ortalama molekül ağırlığı, Mn
zincirlerin çeşitli uzunluklara bölünmesi
ve her boyut aralığındaki zincir oranının
belirlenmesiyle elde edilir.

Sayıca ortalama molekül ağırlığı :

Mi :i boyut aralığındaki ortalama molekül ağırlığı

xi: ilgili aralıktaki zincirlerin toplam sayılarının oranı


Bir polimer molekülüne ait tahmini
ağırlık oranına göre boyut dağılımı

Ağırlık ortalamalı molekül ağırlığı, Mw,


değişik boyut aralıkları içindeki
moleküllerin ağırlık oranlarına bağlı olur.

Ağırlık ortalamalı molekül ağırlığı

Mi: belirli bir boyut aralığındaki ortalama molekül


ağırlığı,
w: aynı boyut aralığındaki moleküllerin ağırlık oranları
Tipik bir polimer için molekül ağırlığı dağılımı

Bu ortalama molekül
ağırlıklarıyla ilgili tipik bir
molekül ağırlığı dağılımı
Şekilde gösterilmiştir
Polimerin ortalama zincir uzunluğunu ifade eden bir tanım
bir zincirdeki ortalama tekrarlayan
birim sayısını gösteren polimerizasyon derecesidir (PD).

PD sayıca derecesi :

m: tekrarlayan birim molekül ağırlığıdır.


ÖRNEK PROBLEM: Ortalama Molekül Ağırlığı ve Polimerizasyon
Derecesinin Hesaplanması

Poli (vinil klorür) için Şekilde verilen molekül ağırlığı dağılımının


kabul edildiği bir durumda, bu malzeme için
A.Sayıca ortalama molekül ağırlığını hesaplayınız
B.Polimerizasyon derecesini hesaplayınız
C.Ağırlık ortalamalı molekül ağırlığını hesaplayınız
SORU 1: Şekillerde Poli (vinil klorür) için molekül ağırlığı dağılımı
verilmiştir. Bu kabul için
A.Sayıca ortalama molekül ağırlığını, hesaplayınız
B.Polimerizasyon derecesini hesaplayınız
C.Ağırlık ortalamalı molekül ağırlığını hesaplayınız
Bir polimer molekülüne ait tahmini
sayıya göre boyut dağılımı Bir polimer molekülüne ait tahmini
ağırlık oranına göre boyut dağılımı
A.Sayıca ortalama molekül ağırlığını hesaplayınız

Sayıca ortalama molekül ağırlığı : Bu hesaplama için gerekli veriler şekila’dan alınır.
Tablo 14.4a hazırlanır.

xiMi çarpımlarının toplamı (sağ taraftaki kolondan)


sayıca ortalama molekül ağırlığını verir.

Sayıca ortalama molekül ağırlığını 21,150


g/mol’dür.

Mi :i boyut aralığındaki ortalama molekül ağırlığı


xi: ilgili aralıktaki zincirlerin toplam sayılarının oranı
B.Polimerizasyon derecesini hesaplayınız
B.Polimerizasyon derecesini hesaplayınız

C, H ve Cl’un atom ağırlıkları sırasıyla 12,01; 1,01 ve 35,45 g/mol

m: tekrarlayan birim molekül ağırlığıdır.

PD sayıca derecesi :

Polimerizasyon derecesini hesaplamak için öncelikle


tekrarlayan birim molekül ağırlığını hesaplamak gerekiyor.
C.Ağırlık ortalamalı molekül ağırlığını hesaplayınız

Ağırlık ortalamalı molekül ağırlığı

Bir polimer molekülüne ait tahmini


ağırlık oranına göre boyut dağılımı
Mi: belirli bir boyut aralığındaki ortalama molekül ağırlığı,
w: aynı boyut aralığındaki moleküllerin ağırlık oranları
Molekül zinciri uzunluğu polimerin birçok özelliğini etkiler.

Ergime veya yumuşama sıcaklığı artan molekül ağırlığı ile artar


(M değeri 100 000 g/mol’e kadar çıkar).

Oda sıcaklığında çok kısa zincir uzunluğuna sahip polimerler


(molekül ağırlığı 100 g/mol mertebesindedir)
genellikle sıvı halde bulunurlar.

Molekül ağırlığı ortalama 1000 g/mol olduğunda,


polimer malzeme mumsu ve yumuşak reçine halindedir.
Katı polimerler (yüksek polimer )
genellikle 10 000 ile bir kaç milyon g/mol molekül ağırlığındadır.

Aynı polimerin farklı molekül ağırlıklarında


tamamen farklı özelliklere sahip olabileceği anlaşılır.

Molekül ağırlığından etkilenen diğer özellikler:


1.Elastiklik modülü
2.Dayanım
MOLEKÜL ŞEKLİ
Polietilenin zigzaglı omurga yapısını gösteren molekülün perspektif görünümü

Polimer moleküllerinin
omurga yapısı zigzag şeklindedir.

Fakat ihmal edilir.

Lineer zincir yapısı şeklinde gösterilir.


Polietilenin tekrarlayan birimi ve zincir yapısı
Bir zincire ait bağlar,
3-boyutta dönme ve eğilme kabiliyetine
sahiptir.
Omurga yapısındaki karbon atomlarının (gri daireler) yerleşimine göre polimer
zincirlerinin nasıl şekillendiğinin şematik gösterimi.

Atom kesikli çizgili dairenin,


herhangi bir yerinde olabilir. Omurgadaki atomların yerleşimine göre düz
ve burkulmuş zincir parçaları oluşur.
Diğer iki atomla 109° yapacak
şekilde bağlanır.
Şekildeki atom zincirinde üçüncü karbon atomu
Arka arkaya gelen atomlar Şekildeki gibi,
dönme konisinin herhangi bir noktasına
yerleşebilir.
yerleşirse düzgün bir zincir parçası
meydana gelir.
Diğer iki atomla 109° yapacak şekilde yerleşir.

Şekilde görüldüğü gibi zincirdeki atomların


dönmesiyle zincirde eğilme ve burkulmalar oluşur.
Zincir bağlarının dönmesiyle oluşan çok sayıda kıvrılma ve
sarılma meydana gelmiş bir polimer zinciri

Birçok atomdan oluşan bir tek zincir molekülü,


Şekilde gösterildiği gibi,
bir çok eğilme, burkulma ve kıvrılmaların
birleşiminden oluşur.

Zincirin bir uçtan bir uca uzunluğu r,


toplam zincir boyundan çok daha kısadır
Polimerler
her biri eğilmiş, dolaşmış ve kıvrılmış
çok sayıda molekül zincirinden oluşur.

Bu, yoğun bir şekilde komşu molekül zincirlerin


birbirine dolanması ve sarılması nedeniyle,
düğümlenmiş misina görüntüsüne yol açar.

Bu gelişi güzel sarılma ve moleküllerin


düğümlenmesi, kauçuk malzemelerde elde edilen
büyük elastik uzamalarda olduğu gibi,
polimerlere ait pek çok önemli özelliğin kaynağıdır
Polimerlerin bazı mekanik ve ısıl özellikleri,
zincir bölümlerinin uygulanan gerilme veya ısıl titreşimlere vereceği tepki
olarak ortaya çıkacak dönme miktarının bir fonksiyonudur.

Dönme esnekliği, tekrarlayan birim yapısı ve kimyasına bağlıdır.

Çift bağa sahip (C = C) zincir bölümleri dönmeye karşı rijit bölgelerdir.

Büyük yan gruplar atomların dönmelerini engeller.


Fenil yan grubuna sahip polistiren molekülleri,
dönmeye karşı polietilen zincirlerinden daha dirençlidir.
MOLEKÜL YAPISI

Polimerlerin fiziksel özellikleri


1.Molekül ağırlığı ve şekline
2.aynı zamanda molekül zincirlerinin yapısına da bağlıdır.

Modern polimer sentezi teknikleri


pek çok yapısal değişikliği kontrol edebilmeye imkan sağlar.
Molekül yapılarının şematik gösterimi.

Daireler
her bir tekrarlayan birimi
çapraz bağlı molekül yapısı gösterir
Lineer, molekül yapısı

Ağ yapısmdaki (3-boyutlu) molekül yapısı


Çapraz bağlı molekül yapısı
Lineer Polimer Lineer polimerler
tekrarlayan birimlerin uç uca eklenerek
zincir yapısını oluşturduğu polimerlerdir.

Bu uzun zincirler esnek ve bir grup çubuk


makarna gibi düşünülebilir.

Her bir daire tekrarlayan bir birimi


gösterir.

Lineer zincir yapısındaki polimerlerin zincirleri arasında yoğun miktarda van der
Waals ve hidrojen bağı mevcuttur.

Lineer zincir yapısına sahip bilinen polimerlerden bazıları şunlardır: polietilen,


poli(vinil klorür), polistiren, poli(metil metakrilat), naylon ve florokarbonlar
Dallanmış Polimerler

Polimerler Şekilde gösterildiği gibi,


zincire yandan bağlanmış dallanmalarla
sentezlenebilir

Bunlara şekliyle de uyumlu olarak


dallanmış polimerler adı verilir.

Dallar, ana zincir molekülünün parçası


olarak düşünülür ve polimer sentezi
sırasında oluşan yan reaksiyonlar sonucu
oluşabilir.
Dallanmış Polimerler

Yan dalların oluşmasıyla


Zincirlerin paketlenme verimliliği ve
polimerin yoğunluğu düşer.

Lineer yapıdaki polimerlerde de


dallanma görülebilir.

Yüksek yoğunluklu polietilen (HDPE)


tamamen lineer zincirlerden oluşur.

Düşük yoğunluklu polietilen (LDPE)


kısa yan dallar içerir
Çapraz Bağlı Polimerler

Çapraz bağlı polimerlerde,


komşu lineer zincirler Şekilde
gösterildiği gibi
birbirine değişik yönlerde kovalent
bağla bağlanırlar.

Çapraz bağlanma sentezleme


sırasında veya geri dönüşsüz
kimyasal reaksiyon ile elde edilir.
Genellikle bu çapraz bağlanma, zincirlere
kovalent bağla bağlanacak atom veya molekül ilavesiyle sağlanır.

Birçok elastik kauçuk, vulkanizasyon denilen işlemle çapraz bağlı hale getirilir.
Ağ Yapılı Polimerler

Çok fonksiyonlu monomerler,


üç boyutlu ağ yapacak şekilde
üç veya dört aktif kovalent
bağa sahiptir.

Buna ağ yapılı polimerler adı verilir.

Yoğun şekilde çapraz bağa sahip polimerlere de ağ yapılı polimer adı verilir.

Bu gruba ait epoksi, poliüretan ve fenol-formaldehit gibi malzemeler


kendilerine özgü mekanik ve ısıl özelliklere sahiptir
Genellikle polimerler yalnız bir tür polimere ait özelliklerden ibaret
değildir.

Örneğin, genellikle lineer yapıdaki polimerlerde az da olsa dallanma ve


çapraz bağ yapısı bulunabilmektedir.
MOLEKÜL DİZİLİŞİ
Polimerlerden
ana zincire birden fazla yan atom veya atom grubuyla bağlı olanlar,
yan grubun yerleşimindeki
düzen ve simetri
polimer özelliklerini önemli ölçüde etkiler.

Aşağıdaki tekrarlayan birim göz önüne alınır:

R hidrojenden farklı bir atom veya yan grubu gösterir

örnek: Cl, CH3).


Tekrarlayan R grubu, C atomlarına takip eden
şekilde aşağıdaki gibi bağlanır.

Bu yerleşim başta-sonda (head-to-tail)


yapısı olarak isimlendirilir.

Birçok polimer başta-sonda dizilişine sahiptir;

R grubu birbirine komşu zincir atomlarında


oluşursa yan yana (head-to-head) adını alır

Genellikle yan yana dizilişe sahip R grupları


arasında kutupsal itme söz konusudur
Stereoizomer Stereoizomer, atomların aynı
sırayla (başta-sonda) bağlandığı,
ancak uzayda farklı şekilde
yerleştiği durumu ifade eder.

Bir stereoizomerde
tüm R grupları zincirin aynı
tarafında şekilde yer alır:

Bu durum izotaktik yapı adını alır.


Bu durum izotaktik yapı adını alır.

Zincirdeki karbon atomları


zigzaglı yerleşir.

Yapısal geometrinin üç boyutlu


gösterimi konunun anlaşılması
açısından önemlidir.

Dolu ok şeklindeki bağlar sayfa düzleminden dışarı doğru olan bağları,

Kesikli çizgi şeklindeki bağlar sayfa düzleminin iz düşümünde yer alan


bağları gösterir.
Sindiotaktik yapı

Sindiotaktik yapıda,
R grupları zincirin her iki yanında
yer alır.

Ataktik yapı

Rastgele yerleşim durumunda ataktik


yapı adını alır.

Gelişigüzel yerleşim durumunda ataktik yapı adını alır.


Ataktik yapı ise iki boyutlu ve lineer şekilde gösterilebilir:
Bir stereoizomerden diğerine dönüşüm (örneğin izotaktikten
sindiotaktike) sadece basit bir zincir bağının dönmesiyle gerçekleşmez.

Önce katılaşması, sonra uygun dönme ile yeniden şekillenmesi gereklidir.

Gerçekte, polimer malzemeler yukarıda sözü edilen yapılardan sadece


birini içermez.

Ve oluşan baskın yapı polimerin sentezlenme yöntemine bağlıdır.


Geometrik İzomerlik

Diğer önemli zincir yapıları veya geometrik izomerler, zincirdeki çift bağa
sahip karbon atomlarından oluşan tekrarlayan birimler arasında oluşur.

Çift bağı paylaşan karbon atomlarına, bir yan grup, zincirin aynı tarafinda veya
karşı tarafindan bağlanabilir.
İzoprene ait tekrarlayan birim

CH3 ve H atomu, çift bağın aynı tarafinda yerleşir.


Bu cis (yöndeş) yapısı adını alır.
cis-izopren bir doğal kauçuktur.

CH3 ve H atomu, çift bağın zıt taraflarında yerleşir.


Buna trans yapısı denir.
Trans-poliizopren, bazen sumatra yapıştırıcısı da denir.

Atom dizilişindeki farklılığından dolayı, doğal kauçuktan farklıdır.

Çift bağ son derece rijit olur.


cis-trans veya trans-cis dönüşümü kolay gerçekleşmez

Alternatif bir izomer


Polimer molekülleri
boyut, şekil ve yapılarına göre tanımlanır.

Molekül boyutu
molekül ağırlığına veya polimerizasyon derecesine göre göre belirlenir.

Molekül şekli,
zincirin bükülme, dolaşma ve eğilme miktarına bağlıdır.
Molekül şekli,
zincirin bükülme, dolaşma ve eğilme miktarına bağlıdır.

Molekül yapısı
birim yapıların birbirine nasıl bağlandığına göre belirlenir.

Bunlar; lineer, dallanmış çapraz bağlı


ve ağ yapısına ilave olarak
bazı izomerik yapılar (izotaktik, sindiotaktik, ataktik, cis ve trans) da
olabilir.
Bu moleküler karakteristikler için
Şekil 14.8’de türe göre yapılan sınıflandırma çizelgesi verilir.

Bazı yapısal elementler birbirinden tamamen bağımsız değildir,

Bu nedenle, yapıyı oluşturan birden fazla molekül yapısının


belirtilmesi gerekir.

Örneğin, bir lineer polimer aynı zamanda izotaktik olabilir


Polimer moleküllerinin özelliklerine
göre sınıflandınlması
Termoplastik ve Termoset
Polimerler
Kopolimerler
Polimerlerin Kristal Yapısı
Polimer Kristalleri
Polimerlerdeki Kusurlar
Polimer Malzemelerde Yayınma
TERMOPLASTİK VE TERMOSET POLİMERLER
Polimerin yüksek sıcaklıklardaki mekanik davranışı,
polimerin baskın olan moleküler yapısına bağlıdır.

Bu nedenle, polimerlerin bir başka sınıflandırması da artan


sıcaklıklardaki davranışlarına göre yapılır.

İki ana grubu oluşturur.


1.Termoplastikler (termoplastik polimerler)
2.Termosetler (termoset polimerler)
Termoplastiğin yapısı Termosetplastiğin yapısı

A.Primer bağlar B.Segonder bağlar


-İyonik bağlar -Hidrojen bağları
-Kovalent bağlar -wan der WALS bağları
-Metalik bağlar
Termoplastikler
1.Isıtıldığında yumuşar,
2.Isıtılmaya devam edilirse sıvılaşır ve soğutulduğunda sertleşir.
Yani süreç tamamen geri dönüşlü ve tekrar edilebilirdir.

3.Moleküler seviyede, sıcaklık yükseldikçe, ikincil bağlar, artan molekül


hareketleriyle azalır
Uygulanan gerilmenin etkisiyle komşu moleküller arasında hareket
başlar.

4.Geri dönüşsüz bozulma, erimiş polimerin çok yüksek sıcaklıklara


çıkarılmasıyla oluşur.
Termoplastik şekillerin çoğu kısmen yumuşaktır.
Çoğu lineer polimerler ve esnek zincir yapısına sahiptir.
Dallanmış yapılı polimerlerdir.

Genellikle ısı ve basıncın aynı anda uygulandığı yöntemlerle üretilir.

Yaygın olarak bilinen termoplastik örnekleri;


polietilen, polistiren, poli(etil terefitalat) ve poli(vinilklorür).
Termoset polimerler
1.Ağ yapısına sahip polimerlerdir,
2.Şekillendirme sırasında kalıcı olarak sertleşir ve

3.Isıtıldıklarında yumuşamazlar.
Ağ polimerlerde komşu zincirler birbirlerine kovalent çapraz bağla
bağlanırlar.

Isıl işlemler sırasında bu bağlar zincirleri birbirine sabitler.


Yüksek sıcaklıkta moleküllerin titreşimine ve dönüşüne izin vermez.

Bu nedenle, ısıtıldıklarında yumuşamazlar.


Tekrarlayan birimler arasında yoğun,
genellikle % 10’la %50 arasında çapraz bağlanma meydana gelir.

Çok yüksek sıcaklıklarda bu bağlar zarar görür ve bozulma meydana gelir.

Termosetler genellikle termoplastiklere göre


Daha sert ve dayanıklı,
Daha iyi boyutsal kararlılığa sahip malzemelerdir.

Vulkanize kauçuk, epoksi, fenolik ve bazı polyester reçineleri gibi


çapraz bağlı ve ağ yapısındaki polimerlerin çoğu termosettir.
KOPOLİMERLER
Polimer kimyacılar ve polimer bilimciler,
homopolimerlerden daha iyi özelliklere sahip,
kolayca ve ucuz olacak sentezlenip üretilebilecek,
yeni malzemeleri araştırmaktadır.

Bu malzemelerden bir grubu kopolimerlerdir.


Kopolimerin şematik gösterimleri.

Şekilde gösterilen iki tekrarlayan


birime sahip bir kopolimer göz önüne
alalım.

Polimerizasyon işlemine ve tekrarlayan


birim türlerinin oranına bağlı
olarak polimer zincirinin çok sayıda
değişik sıralanma ihtimali vardır.

(a) Rastgele
(b) değişken,
(c) blok ve
(d) Aşılı kopolimer

İki farklı tekrarlaya birim kırmızı ve mavi


renkli dairelerle gösterilir
Rastgele kopolimer

Değişken kopolimer
Blok kopolimer

Aşılı kopolimer
Sentetik kauçuk, Tablo 14.5 ‘te gösterilen kauçuklardan
bazılarından meydana gelen tekrarlayan birimlere sahiptir.

Stiren-bütadiyen kauçuk (SBR),


otomobil lastiklerinin üretiminde kullanılan
yaygın bir rastgele-kopolimerdir.

Nitril kauçuk (NBR)


akrilonitril ve bütadiyenin birlikteliğinden oluşan
bir başka rastgele-kopolimerdir.
Benzin hortumlarının yapıldığı NBR, yüksek esnekliğinin yanında
organik çözücülerin içinde şişmeye karşı da dayanıklıdır.

Darbeye dayanıklı polistiren, stiren ve bütadiyenin değişken


bloklarından oluşan bir blok-kopolimerdir.

Lastiksi izopren bloklarının malzeme boyunca çatlak ilerlemesini


yavaşlattığı bilinir.
POLİMERLERİN KRİSTAL YAPISI
Polimer malzemelerde kristal faz bulunabilir.
Polimerlerin özellikleri moleküllere bağlıdır
Atomsal yerleşimleri daha da karmaşıktır.
Polietilenin birim hücresindeki
zincir moleküllerinin yerleşimi

Polietilen
ortorombik birim hücre ve
molekül yapısına sahiptir.
Polimerlerdeki kristal yapı
molekül zincirlerinin atomik bir düzen oluşturacak şekilde
düzenli paketlenmesi olarak düşünülebilir.

Kristal yapılarkarmaşık olan birim hücrelerine göre tanımlanır.


Polietilen ortorombik birim hücre ve molekül yapısına sahiptir.

Doğal olarak zincir molekülleri birim hücrenin ötesinde de devam eder.


Küçük molekül yapısına sahip su, metan gibi maddeler
genelde ya tamamen kristal (katı halde)
ya da tamamen amorf (sıvı halde) halde bulunur.

Polimer moleküllerde
molekül boyutları ve genellikle de karmaşık yapılarından dolayı,
kristal yapılar ana yapıyı oluşturan amorf içinde dağılmış
kısmi kristal (yarı kristal) halinde bulunur.
Herhangi bir zincir yapı düzensizliği
veya yanlış yönlenmesi gibi etkiler
amorf bölgelerin oluşumunu tetikler.

Bu tür düzensizlikler,
moleküllerdeki yoğun bükülme, sarılma
ve kıvrılma nedeniyle sıkça meydana gelir

Ve moleküllerin düzenli paketlenmesini engeller.


Kristalleşme derecesi, tamamen amorf yapı ile
neredeyse tamamı kristal (% 95‘e kadar) olan
yapılar arasında bir değer alır.

Metallerde hemen hemen tüm yapılar kristal,


seramiklerde ise tamamen kristal veya tamamen amorftur.

Yarı kristal polimerler için iki fazlı metallerle benzerlik kurulabilir


Kristal polimerlerin yoğunluğu
aynı molekül ağırlığındaki malzemenin amorf durumuna göre,
zincirlerin daha sıkı paketlenmesinden dolayı daha yüksektir.

Kristalleşme derecesi hassas bir yoğunluk ölçümü yoluyla hesaplanir.

ρs: yüzde kristal oranı hesaplanmak istenen polimerin yoğunluğu,


ρa:tam amorf polimerin yoğunluğu,
ρc : kusursuz kristal polimerin yoğunluğu

ρa ve ρc değerleri diğer deneysel yöntemlerle ölçülebilir.


Kristalleşme derecesi,
1.Zincir yapısına bağlıdır.
2.Polimerin katılaşma sırasındaki soğuma hızına da bağlıdır.

Viskoz sıvı halde yoğun


ve rastgele biçimde birbirine sarılmış olan zincirler
soğuma sırasında kristalleşirken
düzenli bir yapı oluşturmaları gerekir.

Kristalleşme için gerekli düzene sahip olabilmeleri için


yönlenme ve hareket için yeterli sürenin tanınması gereklidir
Molekül kimyası da zincir yapısı kadar polimerin kristalleşmesi üzerinde
etkilidir.

Poliizopren’de olduğu gibi, karmaşık tekrarlanan kimyasal birimlere sahip


polimerler kristalleşmeye elverişli değildir.

Diğer yandan çok basit birimlere sahip olan


polietilen, politetraftoretilen gibi polimerlerde kristalleşme,
çok yüksek soğuma hızlarında bile kolay kolay engellenemez.
Lineer zincir yapılı polimerlerde
zincir yerleşimini engelleyen çok az engel bulunduğu için,
kristalleşme daha kolay gerçekleşir.

Herhangi bir yan dallanma varsa polimer yüksek oranda kristalleşemez.


Hatta eğer dallanma çok fazla ise hiç bir kristalleşme izine rastlanamaz.
Pek çok çapraz bağlı ve ağ yapısındaki polimerler ise
neredeyse tamamen amorftur.

Bunun nedeni,
güçlü çapraz bağların
zincirlerin yönlenmesini ve yeniden düzenlenmesini engellemesidir.

Çapraz bağa sahip sadece birkaç polimer kısmen kristal yapıdadır.


Stereoizomerlik durumuna göre,
ataktik polimerlerin kristalleşmesi zordur.

Sindiotaktik ve izotaktik polimerlerde kristalleşme


yan grupların geometrik düzenliliği komşu
zincirlerin birlikte uyumlu hareket etmesine
yardımcı olması nedeniyle, çok daha kolaydır.

Ayrıca hacimli ve büyük yan gruplar kristalleşmeye daha az eğilimlidir


Kopolimerlerde ise genel olarak
daha fazla düzensiz ve rastgele tekrarlayan birim yapısı
amorf yapıya eğilimi artırır.

Değişken ve blok-kopolimerlerde kristalleşme eğilimi daha fazladır.

Rastgele ve aşılı-kopolimerler genelde amorftur.


Polimerin fiziksel özellikleri kristalleşmeden belirli bir ölçüde etkilenir.

Kristal polimerler, genellikle


1.Daha dayanıklı
2.Isı karşısında yumuşamaya
3.Kimyasal çözünmeye daha dirençlidir.
POLİMER KRİSTALLERİ

Yarı kristal yapılı polimerler, rastgele yönlenmiş moleküllerden oluşan


amorf bölgeler içerisinde dağılmış ve her biri hassas bir şekilde
hizalanmış küçük kristal bölgelerden (kristalit) oluşur.

Kristal bölgeler, seyreltilmiş çözelti içinde hazırlanan


tek kristal polimerlerin incelenmesi ile ayırt edilebilir.

Bu kristaller yaklaşık
10-20 nm kalınlık
ve 10 µm uzunlukta,
ince levha (veya lamel) şeklinde düzgün yapılardır.
Polietilen kristalinin elektron mikroskobu mikroyapı
fotoğrafı. X 20 000

Bu levhalar genellikle, Şekildeki bir tek


kristal polietilenin elektron mikroskobu
fotoğrafinda gösterildiği gibi çok
katmanlı yapıları oluşturur.

Molekül zincirleri her bir levha içinde


öne ve arkaya kendi üzerine kıvrılır
(katlanır).

Bu kıvrılma yüzeylerde meydana gelir


Levha şeklindeki bir polimer Şekilde gösterilen bu yapıya kıvrılmış-
kristaline ait kıvrılmış zincir yapısı
zincir modeli adı verilir.

Her bir kristal


çok sayıda molekülden meydana gelir.

Ortalama zincir uzunluğu,


tabaka kalınlığından çok daha fazladır.
Eriyikten kristalleştirilen pek çok polimer,
yarı kristal ve küresel yapıya sahiptir.

Her bir oluşum kabaca küre şeklinde büyür.

Doğal kauçuktaki örneği, bu bölümün başlangıç sayfasında (d) fotoğrafindaki


geçirimli elektron mikrografında (TEM) gösterilmiştir.

Bu küresel şekilli kristal polimer yapı, merkezdeki tek bir çekirdeklenme


bölgesinden dışa doğru yayılan, yaklaşık 10 nm kalınlığında, kurdele gibi kıv
rılmış zincir kristal (lamelleri) yapıların karışımıdır.

Bu elektron mikroskobu fotoğrafında lameller ince beyaz çizgiler olarak


görülmektedir.
Bir küresel kristal polimerin

Detaylı yapısı Şekilde verilmiştir.

Burada kıvrılmış zincir yapısındaki kristal


lameller amorf bölgelerle ayrılmıştır.

Bağlayıcı zincir moleküller birbirinden


amorf bölgelerle ayrılan komşu lameller
arasında bağ gibi davranır
Küresel kristal polimer
yapının kristalleşmesinin tamamlanmasına yakın,
komşuların uzantıları büyümeyi engellemesi nedeniyle,
hemen hemen düzlemsel sınırlar oluşur;

Böylece önceden oluşan küresel yapı büyük ölçüde korunmuş olur.


Bir polietilen
küresel kristal polimerin Şekilde gösterilen polietilene ait
TEM fotoğrafı fotoğrafta sözü edilen sınırlar net bir
şekilde seçilebilir.

Her bir küresel kristal polimer içindeki


tipik malta haçı deseni de
görülebilmektedir.

Küresel yapıdaki bantlar (veya halkalar),


lamel yapıdaki kristallerin merkezden
dışa doğru, kurdele gibi uzarken
dönmesinden kaynaklanır.
çapraz polarize ışık kullanılarak
detaylı yapısının şematik gösterimi.

Komşular arasında doğrusal sınırlar


oluşmuş ve her birisinde malta haçı
deseni görünümü
Polimerlerdeki bu küresel oluşum, kristal yapıdaki
metal ve seramiklerdeki taneler olarak düşünülebilir.

Bu oluşumların her biri gerçekte


birçok farklı lamel yapıdaki kristaller ve
bir miktar amorf bölgeden meydana gelir.

Polietilen, polipropilen, poli(vinil klorür),


politetrafloretilen ve naylon, eriyikten kristalleştirilirler.

Küresel yapıya sahip olan malzeme örnekleridir.


POLİMERLERDEKİ KUSURLAR

Polimer kristalitlerdeki kusurlar


Noktasal kusur/hata kavramı,
polimerin kristal halinin doğası ve
zincirimsi makro molekül yapısının
bir sonucu olarak metal ve seramiklerden farklıdır.

Kristal polimerlerdeki noktasal kusurlar,


metallerdekine benzer olarak,
atomsal boşluk ve ara yer atom veya iyonundan meydana gelir.

Zincir uçları,
kimyasal olarak normal zinciri oluşturan birimlerden
farklı olduğu için, kusurlu bölge olarak kabul edilir.
Zincir uçlarının atomsal boşluk hatası olduğu düşünülebilir .

Ancak kristal yapıdan doğan,


polimer zinciri veya zincir parçalarındaki
dallanmalar da ilave hatalara neden olur.
Bir küresel kristal polimerin

Bir zincir parçası polimer kristalini terk eder.

Veya başka bir noktadan tekrar içine girer,


Bir döngü oluşturabilir

Ya da ikinci bir kristale bağlayıcı molekül


zinciri gibi girer
Polimer kristallerinde vida dislokasyonları da oluşabilir

Empürite atomları/iyonları veya atom/iyon grupları, arayer kusuru olarak


ana zincir yapısında veya kısa yan dallanmalardaki molekül yapısında yer alabilirler.
Kıvrılmış zincir tabakalarının yüzeyleri ve
iki komşu kristal bölge arasındaki sınır,
ara yüzey hatası olarak kabul edilir.
POLİMER MALZEMELERDE YAYINMA
Genellikle polimer yapısındaki zincir atomlarının yayınmasından çok,
küçük yabancı moleküllerin (O2, H20, CO2, CH4)
moleküler zincirler arasındaki yayınmasıdır.

Bir polimerin geçirgenliği veya absorbsiyon özelliği,


malzemedeki yabancı maddelerin yayınma derecesine bağlıdır.

Bu yabancı maddelerin içine işlemesi (nüfuz etmesi),


polimer moleküllerinin şişmesine
veya kimyasal reaksiyona girmesine neden olur.

Genellikle de malzemenin
mekanik ve fiziksel özelliklerinin kötüleşmesiyle sonuçlanır
Amorf bölgeler yayınmaya daha “açık” olduğu için,
buradaki yayınma hızı kristal bölgelere göre daha yüksektir.

Bu yayınma mekanizması, metallerdeki arayer yayınmasına benzer.

Polimerlerde yayınma hareketi


polimer zincirleri arasındaki küçük boşluklarda,
açık bir amorf bölgeden komşu açık bir bölgeye doğru gerçekleşir
Yabancı molekül boyutu da yayınma hızını etkilemektedir.
Küçük moleküller büyüklere göre daha hızlı yayınır.

Yayınma hızı ayrıca


yabancı molekülün polimerle reaksiyon girme eğilimine göre değişir.

Reaksiyon girme eğilimi yok ise yayınma daha hızlı gerçekleşir.


Bir polimer membrandaki (geçirgen zar) yayınmanın, ilk safhası
moleküler tanelerin membran malzemesi içinde çözünmesidir.

Bu çözünme zamana bağlı bir işlem olur.


Eğer yayınma hızından yavaşsa, toplam yayınma hızını sınırlar.

Polimerlerin membran için kararlı haldeki yayınma özellikleri,


genellikle “geçirgenlik katsayısı” (FM ile gösterilir) ile tanımlanır.

Fick’in birinci kanunu buraya uyarlanır.


J: gazın membran içinden yayınma akısı [(cm3 STP)/(cm2.s)
PM: geçirgenlik katsayısı
∆x: membran kalınlığı
∆P: membrandan geçen gazın basınç farkı.

Camsı olmayan polimerlerde küçük moleküllerin geçirgenlik katsayısı,


yayınma katsayısı(D) ve polimerde yayınan tanelerin çözünürlüğünün (S)
çarpımıyla hesaplanir,

Geçirgenlik katsayısı:

C: polimerden yayınan maddenin bileşimi [cm3 STP)/cm3 ]


P: kısmi basıncı (Pa biriminde) göste.
STP: standart sıcaklık ve basınçtaki gazın hacmi [273 K (0°C) ve 101,3 kPa (1 atm)].

S’in birimi :[cm3 STP)/Pa.cm3]


D’nin birimi: cm2/s,
S Geçirgenlik katsayısının birimi : (cm3 STP)(cm)/(cm2.s.Pa)
Tablo 14.6, bazı polimerlerin oksijen, azot, karbon dioksit ve su buharı geçirgenlik
katsayılar verilmiştir.
J: gazın membran içinden yayınma akısı [(cm3 STP)/(cm2.s)
PM: geçirgenlik katsayısı
∆x: membran kalınlığı
∆P: membrandan geçen gazın basınç farkı.

Geçirgenlik katsayısı:

Çözünürlük katsayısı

C: polimerden yayınan maddenin bileşimi [cm3 STP)/cm3 ]


P: kısmi basıncı (Pa biriminde) göste.
STP: standart sıcaklık ve basınçtaki gazın hacmi [273 K (0°C) ve 101,3 kPa (1 atm)].

S’in birimi :[cm3 STP)/Pa.cm3]


D’nin birimi: cm2/s,
S katsayısının birimi : (cm3 STP)(cm)/(cm2.s.Pa)
Gerçirgenlik katsayısının birimi alışılmadık bir birimdir.

Gaz fazındaki moleküllerin yayınması sırasında


çözünürlük aşağıdaki şekilde bulunur:

Çözünürlük katsayısı

C: polimerden yayınan maddenin bileşimi [cm3 STP)/cm3 ]


P: kısmi basıncı (Pa biriminde) göste.
STP: standart sıcaklık ve basınçtaki gazın hacmi [273 K (0°C) ve 101,3 kPa (1 atm)].

S’in birimi :[cm3 STP)/Pa.cm3]


D’nin birimi: cm2/s,
S Geçirgenlik katsayısının birimi : (cm3 STP)(cm)/(cm2.s.Pa)
Bazı uygulamalarda, örneğin yiyecek ve içecek paketlemesinde, otomobil
lastikleri ve iç lastiklerinde, polimer malzemelerin düşük geçirgenlik hızına
sahip olması istenir.

Polimer membranlar genellikle, bir kimyasalın bir diğerinden (veya


diğerlerinden) ayrıştırılmasında olduğu gibi filtre olarak kullanılır (örneğin
suyun tuzdan arındırılması).

Bu gibi durumda, filtre edilen malzemenin geçme hızı


diğer madde(ler)e göre belirgin derecede daha yüksektir.

You might also like