Professional Documents
Culture Documents
C1 Sinavi Paket 2 A Kitapcigi
C1 Sinavi Paket 2 A Kitapcigi
A KİTAPÇIĞI
ADI SOYADI :………………………………. NOT:………......
OKUMA
1. Aşağıdaki metni şimdiki zamanın hikâyesi (-(I)yordu), gelecek zamanın hikâyesi (-AcAktI), geçmiş
zamanın hikâyesi (-mIştI) ve geçmiş zamanın şartı (-dIysA) ile doldurunuz. (8 puan)
AŞK MEKTUPLARI
Rasim, bir akşam okuldan döndüğünde, kendi ismine gelmiş bir zarf buldu. Zarfın içinde çiçekli bir
kâğıt vardı. Kağıtta şunlar yaz………………………. (1): "Rasim Bey, ben sizi uzaktan seven bir genç kızım.
Çok güzel olduğumu korkmadan söyleyebilirim. En büyük amacım sizin tarafınızdan sevilmek ve sizin
eşiniz olmaktır. Fakat yaşlarımız çok küçük olduğu için zannederim ki birkaç sene beklemek
gerekecek. Şimdilik kendimi size tanıtmayacağım. Mektuplarınızı aşağıdaki adrese gönderiniz. Benim
çok sert bir babam var. Bu nedenle her zaman sokağa çıkmama izin vermiyor. Bununla birlikte belki
bir gün ayaküstü görüşebiliriz. Kendimi şimdiden sevgiliniz ve nişanlınız olarak görüyorum. Evde
yalnızlıktan çok canım sıkılıyor. Mektuplarınız benim için bir mutluluk olacaktır."
Rasim bu mektubu okur okumaz tanımadığı bu kızı deli gibi sevmeye başladı. O gece sinemaya
git……………………, (2) ama vazgeçti, erkenden odasına çekilerek kendisini seven bu genç kıza uzun bir
mektup yazdı ve mektubu posta kutusuna attı. İsminin Bedia olduğunu söyleyen bu genç kız, Rasim'in
mektuplarına düzenli olarak cevap ver…………………. (3) , eğer Rasim mektuplarını bir iki gün
geciktirirse ona çok sinirlen…………………. (4)
"Sizi ne kadar sevdiğini ve sizin mektuplarınızdan başka sevinci olmadığını söyleyen bir zavallı kızın
gözlerini yollarda bırakmak doğru olur mu? Hem mektuplarınızı çok kısa yazıyorsunuz. Bir rica daha:
mektuplarınızı biraz okunaklı yazıyla yazamaz mısınız?"
Genç okullu, akşamları erkenden odasına kapanıyor, sevgilisine kendini beğendirmek için saatlerce
uzun mektuplar yaz…………………. (5). Bedia aynı zamanda meraklı bir kızdı. Bazen şöyle sorular
sor…………………. (6).: "Evlendiğimiz zaman balayımızı geçirmek için acaba İtalya'ya mı gidelim, İsveç'e
mi? Bu iki memleket acaba nasıldır? Halkı nasıl yaşar, ne iş görür? Oralara gitmek için hangi
denizlerden, hangi memleketlerden geçilir?" Yahut da "Sen Abdülhak Hamit Bey’in Eşber adlı kitabını
okudun mu? Nerelerini en çok beğen…………………. (7) yaz da ben de okuyayım..."
Genç okullu, nişanlısına karşı küçük düşmemek için, coğrafya ve edebiyat kitapları karıştırıyor, Onun
istediği bilgiyi toplamak için günlerce çalış…………………. (8). Bedia bir mektubunda ona şöyle kızdı: "
Dün seninle görüşmeye karar ver…………………. (9) . Okul dönüşünde yolunu bekledim. Fakat bir genç
kızın sevgilisi olduğunuzu hatırlamayıp, çok kötü giyin…………………. (10). Üstünüz başınız, ayakkabınız
çamur içindeydi. Çocuk gibi arkadaşlarınızla mı kavga ettiniz acaba? Bunu görünce sizi üzmekten
korkarak yanınıza gelemedim." Rasim fena halde utandı ve üzüldü. O günden sonra daha dikkatli
giyinmeye başladı. Bedia bir kere de onun okuldan çıkar çıkmaz eve gitmemesinden, geceye kadar
sokakta dolaşmasından şikayet et…………… (11) . Acaba kendisi evde onun için ağlarken o, başka
kızların peşinde mi gez…………………. (12) ?
Rasim dünyada Bedia'sından başka hiçbir kızı sevemeyeceğini, gece sokağa çıkmayacağını yeminlerle
yazdı. Bir akşam, Rasim'in annesi Nedime Hanım kocası Ahmet Bey’i üzgün bir şekilde karşıladı,
ağlamaklı bir tavırla: "Ah Bey, başımıza gelenleri sorma. Oğlumuza Bedia isminde bir kız musallat
olmuş. Bugün Rasim'in odasını düzelt……………………. (13) kızın mektuplarını buldum. Evladımızı
kaybediyoruz. İş işten geçmeden bir çare bul." Ahmet Bey de hiç meraklanmamıştı, tersine
gül…………………. (14). Sesini alçaltarak: "Korkma hanım," dedi, "Oğlana aşk mektuplarını yazan kız
benim! Oğlumuz gittikçe yaramazlaşıyordu. Ne okuldaki öğretmenler, ne ben bütün gayretimize
rağmen, o doğru dürüst yazmayı bile öğren…………………. (15). Nihayet düşüne düşüne bu çareyi
buldum. Rasim'in kıza yazdığı mektuplar sayesinde yazmayı mutlaka öğreneceğinden ve bu sene
sınıfını geçeceğinden eminim. Doğrusunu istersen, ben de güzel yazmayı bir zamanlar sana mektup
yaza yaza öğren…………………. (16)."
C1 SINAVI
A KİTAPÇIĞI
2. Metinde aşağıdaki soruları metne göre cevaplayınız. (12 puan)
1. Rasim’e gelen ilk mektupta, mektubu yazan kişi hakkında hangi bilgiler vardı? (2 Tanesini yazınız.)
1.
2.
1.
2.
1.
2.
5. Okuduğunuz metinde koyu harflerle yazılmış olan “İş işten geçmek” deyimi cümlede hangi anlamda
kullanılmıştır?
3. Metne göre aşağıdaki cümleler doğru ise “D”, yanlış ise “Y” yazınız. (5 Puan)
2. Metne göre aşağıdaki cümleler doğru ise “D”, yanlış ise “Y” yazınız. (5 puan)
1. Aşağıdaki bilgilerden hangileri dinlediğiniz metinde yer almaktadır? İşaretleyiniz. (10 Puan)
Var Yok
1. Filmin içeriği ( ) ( )
8. Filmin süresi ( ) ( )
1. Bir tatil acentesine gittiniz ve yeni yapılan Crystal Hotel adında bir otelde balayı için dört ay
önceden rezervasyon yaptınız. Fakat otel görevlileri son gün arayıp “Tadilat var.” diye sizi başka bir
otele yönlendirdiler. Siz de uçak biletleriniz, izin tarihleriniz kesinleştiği için rezervasyonu iptal
edemediniz. Ancak otelden hiç memnun kalmadınız bu nedenle paranızı geri almak istiyorsunuz.
Tatil acentesine bu durum ile aşağıdaki noktalara dikkat ederek bir şikâyet dilekçesi yazınız.
Dilekçe yazım kurallarına uygunluk (tarih, ad, soy ad, saygı sözleri, tarih, adres)
Durumu anlatın
Şikâyetleriniz (Otelden memnun kalmama sebepleriniz)
İstekleriniz
2. 10 yıl sonraki size (kendinize) göndermek üzere aşağıdaki noktalardan da bahsederek bir
mektup yazınız.
İnsanlar zamanın ancak yüzde %60’ına hükmedebiliyorlar, kişinin kontrolü dışındaki olaylar ise
toplam zamanın yüzde kırkını alıyor. Bu nedenle zamanın sadece hükmedilen yüzde atmışlık bölümü
için zaman yönetimi uygulaması yapılabiliyor. Bu oranı %100’e çıkarmak ise mümkün olamıyor.
Zamanını iyi bir şekilde yönetmek isteyen kişinin, yaşama (Ben ne olmak istiyorum? Hangi alanlar
ilgimi çekiyor?...vb.) ve işe (Hangi işlerden zevk alıyorum? Nasıl motive olurum...vb.) ilişkin amaçlarını
belirlemesi gerekiyor.
Milli Prodüktivite Merkezi (MPM) tarafından hazırlanan ''Zamanı Verimli Kullanmak Uygarlığın
Ölçüsüdür'' başlıklı broşürde, zaman yönetimi için başlangıçta uygulanması gereken bazı hususlar
şöyle:
* Zamanın nerelere harcandığı belirlenmelidir. Bir ay süreyle her gün, her yarım saatte bir, yapılmış
olan tüm işleri kaydedin. Bu sıkıcı ancak önemli bir etkinlik, zamanınızın nasıl harcandığı konusunda
önemli ipuçları verecek ve bir sonraki aşamaya sizi hazırlayacaktır.
* Kontrolünüz altındaki % 60’lık zaman dilimini planlayın. Planlamayı mümkünse yıllık, aylık, haftalık
ve günlük olarak, ama mutlaka yazılı olarak yapın. Böylece, kafanızdaki zaman planı unutulmaz,
zihninizin meşguliyeti azaltılır, konsantrasyonunuz artar, tamamlanmayan işler unutulmaz, faaliyet
arşiviniz olur.
* On yıl, bir yıl sonra kendinizi, işinizi, evinizi, ailenizi nasıl ve hangi noktada görmek isteğinizi
belirleyin.
Bir ailesiniz. Piyangodan beş yüz bin lira kazandınız. Ailenizle bu parayı nere yatıracağınız hakkında
konuşuyorsunuz.
DİNLEME METNİ 1
Milli Piyango İdaresi'nin yılbaşı çekilişi için belirlediği 35 milyon lira kısa yoldan zengin olmak
isteyenlerin hayallerini süslüyor. Ne yazık ki daha önce milli piyangodan para kazananlar ise paranın
kendilerine mutluluk getirmediğini belirtiyor.
Milli Piyango'dan 1982 ve 1984 yıllarında 2 kere büyük ikramiye kazanan "piyango tiryakisi" Mustafa
Savgan da, paranın mutluluk getirmediği insanlardan. Piyangodan kazandığı paranın çoğunu, "belki
daha çok kazanırım." diye yine biletlere yatıran Savgan, şuanda iki büyük ikramiye kazanmış bir
ayakkabı boyacısı olarak hayatını sürdürüyor. Yaklaşık 35 yıldır İstanbul Cağaloğlu'nda ayakkabı
boyacılığı yapan Savgan, her iki ikramiyeyi de harcamaktan pişmanlık duymadığını belirterek, "Şu
anda daha çok huzurluyum. Neden huzurluyum, en azından param yok." yorumunu yapıyor.
Piyangoya merakının nasıl başladığını anlatan Savgan, gençliğinde Adana'da çobanlık yaparken, bir
gün Adana'nın "01" numaralı plakasını kendisine hatırlattığı için üzerinde yedi tane "0"olan bir
piyango bileti aldığını söyledi.
Annesiz babasız büyüdüğünü belirten Savgan, "İşsizdim, hiçbir kazancım yoktu bu yüzden şans
oyunlarında şansımı denemeyi düşündüm. Çalışarak çok para kazanılmıyor. Düşündüm taşındım,
‘Şans oyunlarına bir başlayayım.’ dedim." diye konuştu. Savgan bir bilet aldığını, aldığı bilete 10 bin
lira çıktığını, o dönemde öğretmen maaşının 150 lira olduğunu, bu parayla 2 tane ev alınabildiğini
söyledi.
Mustafa Savgan, yılbaşı çekilişi için bilet alacak vatandaşlara da bilet seçmenin püf noktalarını şöyle
anlattı:
" Benim kendime özgü bazı formüllerim var. Biletin üstündeki 3'üncü numara 4 mesela, sonundaki
numara 5 olanı alıyorum. Aradaki numara 7 ise son numara 6 ya da 8 olanını alıyorum. Ben bunları
özellikle seçiyorum. Biletleri inceleyerek alıyorum. Büyük ikramiyeleri kazandığım biletleri de öyle
seçtim. Rastgele çekmiyorum. Büyük ikramiye kazanmanın formülü bu. Her insanın bir formülü vardır.
Bilet, “Beni al.” diyecek. Bir de o bileti seçmem ve biletteki numarayı sevmem gerekiyor. O çok farklı
bir his."
Bu yılbaşı çekilişinde kendisine büyük ikramiye çıkması halinde ne yapacağına ilişkin soruyu Savgan,
şu şekilde yanıtladı:
"Eğer bana bu sene büyük ikramiye çıkarsa, zaten 35 milyon lira büyük para, hepsini harcayamam.
Anasız-babasız garibanlar için 100 tane ev yaptırırım. Hepsine birer tane daire veririm. Sitenin girişine
de 'Talih Kuşu Siteleri' yazdıracağım. Bir de yurt yaptıracağım. Mesela sokakta kalmış, kimsesiz,
yatacak yeri olmayan kişileri bu yurtta barındıracağım. Bir de kafa dengi bir eş istiyorum. 40-45
yaşında olacak, ondan genç olmaz. Ben yaşımı bilmiyorum, ama 70'ten fazlayımdır. Şimdi bir handa
kalıyorum. Ama piyango çıkarsa, kuracağım Milli Piyango Sitesi'nin içinde ben de kendime bahçeli
güzel bir ev yaptıracağım. Ondan sonra çalışmam.”
C1 SINAVI
A KİTAPÇIĞI
DİNLEME METNİ 2
Selvi Boylum Al Yazmalım
Selvi Boylum Al Yazmalım bugüne kadar Türkiye’de çekilmiş en iyi aşk filmidir. 1977 yılında yapılan bu
film, Türk sinema tarihinin en iyi örnekleri arasında gösterilmektedir. Atıf Yılmaz tarafından yönetilen,
başrollerinde Kadir İnanır ve Türkân Şoray'ın oynadığı film çok sayıda festivale katılmış ve birçok ödül
almıştır.
Bu film Kazak yazar Cengiz Aytmatov’un eserinden uyarlanmıştır. Aytmatov bu eserini bir Çin
masalından esinlenerek yazmıştır. Filmin yönetmeni Atıf Yılmaz filmi eserden uyarlarken, sadece
sinema diline çevirmemiş, aynı zamanda da Türkiye şartlarına uygun hale getirmiştir.
Filmin başkarakterleri olan Türkan Şoray ve Kadir İnanır ikilisi Türk sinemasının aşk filmlerinde
birbirlerine en çok yakışan çift olarak görülmektedir. Selvi Boylum Al Yazmalım filmiyle beraber her iki
oyuncu da farklı filmlerde beraber oynamaya devam etmişlerdir.
Filmin konusuna kısaca değinmek gerekirse:
Kamyon şoförü İlyas, İstanbul'dan Asya'nın kaldığı köye gelir. İlyas ve Asya birbirlerine âşık olup
evlenirler. Çocuklarının adını Samet koyarlar. İlyas, kamyoncu olduğu için sık sık yollara çıkar ve Asya,
oğulları Samet'le yalnız kalır. Ancak İlyas’ın işleri iyi gitmez ve Asya’ya bunu açıklamak istemez. İlyas
bunalıma girerek Asya’yı terk eder ve başka bir kadınla yaşamaya başlar. Asya kocasını merak eder ve
kocasının çalıştığı yere giderek bu ilişkiyi öğrenir. Asya, bu acıya dayanamaz ve oğluyla birlikte yollara
düşer. Yolda Cemşit adında bir adamla karşılaşır. Cemşit, Asya ve oğluna sahip çıkar ve artık birlikte
yaşamaya başlarlar. Bir gün İlyas, Asya ve Cemşit’in karşısına çıkar. Asya şimdi büyük aşkı ve kendisine
zor gününde yardım eden Cemşit arasında bir tercih yapmak zorunda kalır. Ve "sevgi emektir" diyerek
aşkı değil kendisine ve çocuğuna emek veren Cemşit'i seçer. Filmin sonunda, Asya’nın İlyas’ı değil,
Cemşit’i tercih etmesi filmin genel akışı düşünüldüğünde beklenmedik bir sonuç olarak karşımıza
çıkmaktadır. Çünkü film izleyicisi genellikle aşkın kazandığı mutlu sonu olan filmleri tercih etmektedir.
Selvi Boylum Al Yazmalım filmi, Türk ulusal ve yerel televizyon kanallarında da her yıl birkaç kez
seyirciyle buluşmaktadır. Film defalarca izlense bile, izleyicilerde aynı duygusal etkiyi yaratmakta ve
birçok izleyiciyi gözyaşına boğmaktadır.