Troy Uzmanlaşma 36.ders

TROY AKADEMİ UZMANLAŞMA SINIFI 36.
DERS
ADMETOS-VULCANUS-POSEIDON-TRANSPLÜTO
VE YILDIZLARIN DANSI 20.03.2024
ADMETOS:
Sevmediğim trans neptünyenlerden biridir. Yılda 0 derece 35
dakika civarında hareket eder. Bunlar hep ağır zaten
biliyorsunuz. Bütün burçları 617 yılda dolanır. Ortalama 51
yılda bir burcu geçer. Satürn doğasında bir yapıdır.
Odaklanma, çiğleşme, hamlanma, form alma yani şekle
girme, döngüsel yoğunlaşmayı anlatır. Madenleri, mineralleri,
hammaddeleri işaret eder.
Admetos' tan korkarım. Evlat olsa sevilmez. Mitinde de
Admetos zaten kendisi için karısını feda eden bir tip.
Satürn familyasındandır enerjisi. Zor bir yapıdır. Tam bir
Satürn efekti değildir ama Satürn karesini düşünün.
Mesela Satürn, Venüs'e kare yapmış, ikili ilişkilerde sorunlar,
engellemeler, para kazanmada problemler yaratıyor ya…
Satürn-Mars karesi gibi düşün. Doğru hareket ettirmiyor,
ürettirmiyor, çoğaltmıyor, hep böyle bir düz tabanlık yaratıyor
gibi; böyle pozisyonlar. Yani bunu bir Satürn'ün karesi gibi
düşünün. Engelliyor ve donduruyor. Direkt engellemek ile alakalıdır.
Haritada, horoskopta hangi eve denk gelmişse o evi duygusuzlaştırır, dondurur,
hissiyatsızlaştırır. Kişiyi de o ev konusunda engeller, daraltır. Evet. Hangi eve denk
gelmişse duygusuzluğa sebebiyet verir. Doğum haritasında kişiye engel olan yapıları ve
dürtüleri anlatır.
Bu karınca sürüsünde, bu kolonide, bu koloni üstünde kompleksli varlıklarız. Bu
kalabalığa bir bakın, şu ülkeye bir bakın, dünyaya bir bakın. Herkeste bir kompleks var.
Toplum içinde var olurken kendimizi bu kompleksler karşısında kısıtlanmış hissettiğimiz
birtakım yönlerimizle baş başa kalırız, görürüz. Yani kendimizi kısıtlıyoruz ki “aman
başımıza bir iş gelmesin, aman bilmem ne olmasın, aman şöyle olmasın, aman böyle
olmasın”. Bir şeyler yapmak isteriz bu karınca sürüsünün içerisinde, ama kendimizi
kısıtlanmış hissederiz. Bir şekilde bu toplum bizi bastırıyor.
Admetos toplumun bizim hangi yönümüzü kısıtladığını, yani kişinin toplum içinde
hangi alanda kendini kısıtlanmış hissettiğini oturttuğu burç ve onun yönetici
gezegeniyle beraber gayet net anlatır. Mesela;
1. evdeki bir Admetos kendini özgür hissetmez.
10. evdeki Admetos işini bu ülkede doğru dürüst yapamaz.
9. evdeki Admetos inancını, yaşam felsefesini, üniversite hayatını yaptırmaz. Yani öyle
bir baskı hissediyorsun.
1
TROY AKADEMİ UZMANLAŞMA SINIFI 36.DERS
Şu anda Admetos nerede? İkizler kaç derecede? 6 derecede mi? 3 derecede. Tamam.
3 derecede→ konuşmak yasak, fikir özgürlüğü yasak, insanlar eğlenemiyor. Dünyaya bir
bakın. Yani iletişim kopmuş. İnsanlar artık konuşmuyor. Kardeş kardeşi kıskanır olmuş.
Anlatabiliyor muyum?
Admetos 2018 Mayıs'ında İkizlere girdi; 2020'de de salgın patladı. Ne yaptı? Çıkamadık
dışarı, eğlenemedik, gezemedik, tozamadık. Admetos İkizlerde yapıyor bunu. Admetos
çakılıp kaldığımız yeri anlatır. Aslında alt psikolojide zihinsel engelleri, düşünüp de
üretemediğin konuları ifade eder. İşin içinde birazcık da adanmışlık da olabilir.
Bulunduğu burç ve yönetici gezegeniyle beraber kendini kandırdığın, gerçek olmayan
alanları gösterir. Admetos'un bulunduğu ev, derece ve yönetici gezegeni çözebildiğinizde
engellerden kurtulursunuz. Ne demek istediğini anladığında.
Admetos'un sembolüne baktığınızda; Biraz dünya vardır, artı
işareti. Madde, madde alemi. Merkür gibi anteni var.
Ama bu sembol içerisinde Dünya, ateş, toprak, hava, suyu
görüyorsunuz. Alttaki haçtır. Şurası (Daire içindeki artı
işaretini; dünya glifini işaret ederek) Dünya zaten.
Merkür, Venüs, Dünya birleşimidir. Yarım Ay da var. Yukarı
anten koymuş.
Artı işaretinde → aşk, para, tutkular, dünya, yeme, içme, üreme, ateş, toprak, hava, su.
Merkür bölümünde → iletişim
Yarım Ay → yukarıyla bağlantıyı anlatır.
Tam bir tekâmül sembolüdür.
Dünyadaki aklınla Venüs'te, Dünya-Venüs-Merkür zihin ve akıl var. Admetos tam bir
dünya planını anlatır aslında. Admetos'un enerjisi kişinin hayatında durup düşünmesi
gereken konuyu anlatır. Özellikle evi ve yönetici gezegeni de iyi analiz edilmelidir.
Hipotetik noktaların yönetici gezegeni çok büyük detaylar verir. O hipotetik
noktanın, evdeki anlamıyla ilgilidir.
Baskı… bu bildiğiniz Satürn aslında. Bu Admetos tam bir dünya planı. Hipotetik
noktasıdır aslında. İşin içinde Venüs var, Merkür var, Ay da var. Yani tekâmül gezegenidir.
“Süper Satürn” diye bakarım aslında buna. Çaktırmadan..küçük alanlarda.. Yani
Satürn kadar güçlü ama bu biraz daha astsubay. Yani Satürn General ise Admetos
astsubay. Ama en az Satürn kadar güçlü bir astsubay.
Ama bir yere kadar hayatına müdahale edebiliyor.
2
Satürn durdurmak, kısıtlamak, dondurmak ise Admetos bunun iki katını yapar. Rütbesi
düşük.
Admetos'un bulunduğu evde Satürn'ün yarattığı komplikasyonun iki katı olarak düşünün.
Yani oradaki baskı ve soğukluğu iki kat olarak düşünün. O evi donduruyor, uzatıyor ve o
evle ilgili opsiyonları veya o evin getirileriyle ilgili konuyu uzatıyor, geç veriyor, zamanını
uzatıyor.
Satürn soğuksa, Admetos buz kesmek demektir. Bir anlamda Admetos'un öldürdüğü de
söylenebilir. Ölüm de verebiliyor bazen, ölüm soğukluğu. Admetos mitolojisinde ölüme
de atıfta bulunur.
Admetos başlangıç ve bitiş hayat çarkı, ölüm sekteye uğrama, duraklama, yoğunlaşma,
odaklanma gibi konuları da anlatır. Dayanıklılık ve istikrar da demektir. Dede Korkut
hikayelerinde Deli Dumrul'un Azrail'le mücadelesi buna en güzel örnektir. Deli
Dumrul'un Azrail'e kafa tutması. Admetos, ‘ben ölmeyeceğim, aslında madde dünyasını
çok seviyorum ve dünyada yaşamaktan kopmak istemiyorum.’ der.
Admetos'un altındaki enerji, Azrail'e karşı gelmek, ona direnmek, kafa tutmak, yani
“dünyaya çakılı” kalmaktır; glifi de zaten onu anlatır.
Mesleki hayatım boyunca çok düşündüm. Yani insana ölüm hissini veren enerji ne
olabilir? Veya insana ölmeyecekmiş hissini veren nedir bu dünyada? Hiç düşündünüz
mü? Ölüm geliyor mu aklınıza? İnsan özellikle gençken...
Admetos gençlik yıllarında pek çalışmıyor. 42 yaşından sonra daha çok çalışıyor sanki.
Bu Uranüs-Uranüs karşıtlığında, 39-40 yaş döngüsünden sonra daha çok hissettiriyor.
Ondan öncesinde pek hissettirmiyor. Sanki o 42 yaştan önce hiç ölmeyecekmiş gibi
hissediyor insan. Özellikle 20 ile 30'lu yaşlarda. İnsana ölmeyecekmiş hissini veren nedir
diye çoğu zaman sormuşumdur kendime. → Ve bence cevap Admetos.
Çünkü sembolünde Dünya, Merkür ve Venüs var. Üçü de beşeriyatla ilgilidir. Dünyaya
çakılıp kalmak, önüme direnmekle alakalıdır. ‘Ben gitmeyeceğim bu dünyadan’ gibi bir
hisse veya haritada bulunduğu ev, belki o evin konuları biraz da körüklüyor; neden
dünyada olmanı direten ve o hissi veren konu.
Soru: Seratonin unutturuyor ölümü bize. O zaman bu seratonini azaltıyor diyebilir miyiz
hocam?
Z.Ö: Evet. Olabilir.
Deli Dumrul’un hikayesi şöyle: Tanrılar Azrail'den, kendisinden illallah ettikleri için Deli
Dumrul'un canını almasını ister. Azrail Deli Dumrul'a gider ama Deli Dumrul’ ben ölmek
istemiyorum, canımı teslim etmek istemiyorum’ der. Azrail bunu Tanrılara iletir. Tanrılar
da Deli Dumrul'un kendisinin yerine ölecek başka birini bulmasını istediklerini Azrail ile
Deli Dumrul’a iletir.
3
(Mitoloji ve Admetos'un hikayesinde de aynı şekilde onun yerine ölecek başka birinin
bulunması konusu vardır) Azrail'den Tanrıların teklifini duyan Deli Dumrul önce annesine
sonra babasına Tanrıların bu teklifini iletir. Ama hiçbiri razı olmaz. “Senin yerine ben niye
öleyim der. Sen bize çok çektirdin, biz ahir ömrümüzde mutlu olmak istiyoruz” derler.
Deli Dumrul karısına tanrıların teklifini söylediğinde, (bu da Admetos’ta da Venüs'tür,
tam anlaşılmıyor ama Venüs enerjisi var) Karısı bunu kabul ediyor. Deli Dumrul Azrail'e
karısının onun yerine ölmeyi kabul ettiğini haber verir. Azrail de tanrılara ‘karısı onun
yerine ölmek istiyor’ der. Tanrılar, Deli Dumrul’un karısının → büyük derin sevgi ve
adanmışlığını o kadar değerli bulmuşlar ki, kadının canını bağışlamışlar ve her ikisine de
belli bir zamanda yaşama izni vermişler.
Bu hikâyenin içerisinde aslında Admetos'a atfedilecek önemli sembolikler vardır.
1- adanmışlık var.
2- ölüme kafa tutma var.
3- hissizleşme, gaddarlık var.
Yani Admetos'un düştüğü evle beraber, bu hikâyenin ana konuları veya verdiği tema
hayatlarımızda birebir etkili oluyor. Donukluk, gaddarlık, fedakârlık...
Admitos'un bulunduğu evde hep insanlardan o konuyla ilgili, o ev konusuyla ilgili
devamlı taviz isteriz, devamlı onlardan fedakârlık yapmalarını isteriz; gariptir.
Bizlerin hayatında sizin için canını verecek, yerinize ölecek kimse var mı? Eşiniz sizin
yerinize ölür mü? Burada erdemlik var Admetos'un veya Deli Dumrul'un karısının yaptığı
erdemlik var.
Admetos'u aşmak için bulunduğu ev ve yönetici gezegeniyle ilgili yapacağınız bir
fedakarlığa girişmeniz gerekir. Deli Dumrul'un hikayesinde delilik, ölüme kafa tutma,
direniş ve bir aşk hikayesi vardır. Aslında bizlerde de Admetos'un bulunduğu ev ve
yönetici gezegeni konusunda inat ettiğimiz, ölüme meydan okuduğumuz, fedakârlık
yaptığımız durumlar da vardır.
Admetos bir ölümdür ve hayatın bitişinin başlangıcını anlatır. Aslında Deli Dumrul'un
hikayesinde ne kadın ne erkek ölüyor. Yunan mitlerinde Ege bölgesinde Teseria
bölgesinde geçen bir hikayedir.
Admetos mitinden de anlaşılacağı üzere ölümle baş başa kalmadır ama öldürmüyor.
Yani Admetos'un böyle bir özelliği var yani öldürür derler ama “öldürmüyor” Admetos'u
öldürmüyor.
Admetos, hipotetik noktalar arasında en sert enerjiye sahip olandır. Vaktin gelmesi
ve ölüm enerjisi ile alakalıdır ama burada ben Admetos'un pek ölüme sebebiyet
verdiğine rastlamadım, onu da söyleyeyim, sonlanma ile ilgilidir. Yani bireyin ölümüyle
ilgili değil, bu bağ kurduklarınızla alakalıdır. 1. dereceden vurmuyor diye düşünüyorum
4
Satürn'ün bütün negatif anlamlarını alt alta yazıp Admetos'u anlamlandırabilmek,

sınıflandırabilmek için kullanabilirsiniz.
Admetos, insanın çözmesi gereken en ilkel çekirdek inanç, en ilkel çekirdek blokajı
anlatır çünkü Satürn blokajdır.
Satürn'ün enerjisini 2 ile çarpmanız gerekir ki Admetos'u anlayabilirsiniz.
Tabii ki olumlu anlamları var hayatınızda bir şeyi temizlemek, sadeleştirmek, izole
etmek, ekonomik anlamda tutumlulukla alakalıdır.
Admetos:
8. evde savurganlık verir,
2. evde cimrilik verir; gariptir.
Beraber çalışma, bir sorunu beraber halletme, bir sorunu iki kişinin halletmesi, imece
Admetos ile alakalıdır. Derin anlayış geliştirme, tefekkür, dayanıklılık, sebat, uzmanlık
Admetos’la alakalıdır.
Negatif anlamda kopukluk, uzaklaşma, ayrılmak, cimrilik, savurganlık verir.
Admetos ters açılarda öngöremezlik verir; olayların gidişatına öngörememeyi verir.
Admetos-Merkür kare ve kavuşumları, Yükselen üzerindeki Admetos, öngörememe,
hayatını tahmin edememe, ne yapacağını bilememeyi verir.
Admetos-Ay kavuşum, kareleri anne ile inanılmaz derecelerde mesafe verir.
Yükselen ve MC'deki Admetos, birçok şeye tek başına katlanmak anlamına gelir.
Yükselen Admetos, hayatta tek kalacaksın anlamı taşır, izole etmekle alakalıdır.
MC Admetos, hayatınız boyunca yalnız çalışırsınız, bir işe gidersin her taraf kalabalıktır
ama sen ikinci katta, eksi ikinci katta, tepende tek lamba yanan bir odada tek başına
çalışırsın. Ya da kendi işini yaparsın.
12.evde → Admetos olan insanlar kendini yalnızlığa iten, en yalnız hisseden, yalnızlığa
çekilen, hep yalnız takılan tiplerdir.
7. evdeki → Admetos eşle mesafe verir, evlilikte soğukluk verebilir. Hangi evde ise
buzdolabı yani, soğuk hava deposu o ev soğuk hava deposu.
8. evde → duygusuz cinsellik verir.
Admetos kış, Apollo yaz'dır bunu unutmayın!

Admetos bir gezegenle birlikte kavuşumda ise gezegene donukluk ve derinlik verir.
5
Ay Admetos duyguların ölümü demektir. Admetos’ta ölümler de oluyor denilir ama ben
daha rastlamadım. Kişinin çakılıp kaldığı, kendini kandırdığı konular, yasaklar, engeller,
dirilişi anlatır. Kişi bu engel olan dürtüleri yenmeyi öğrenmelidir derler.
VULKANUS:
Şimdi geldik Vulkanos'a.
Bu da enteresan bir tip. Karısı aldatır, bilmem ne olur falan. Yılda 0 (sıfır) derece 32
dakika hareket eder. Bu da ağır. Hepsi zaten birbirinden ağır. 663 yılda horoskopu dolanır.
Bir burç'ta 230 yıl kalıyor. Karakter Mars'tır. Koç Burcu'nu anlatır.
(Admetos biraz daha Boğa Burcu'nu anlatır, Boğa burcuyla ilgilidir)
Güç, patlama, faaliyet, enerji patlaması, orantısız denge, zihinsel enerji, mekanik
kabiliyetler.
Vulkanus = aldatılan tip.
Vulkanus aldatılmakla alakalıdır. Vulkanus tetik aldığında aldatılırsınız.
Yeni ay, Dolunay, tutulma... Tetiklediği anda, illaki ikili ilişki olarak bakmayın, ticaret.
Siyasete girmişsindir, oradan kazık yersin. Ticarete girmişsindir, oradan kazık yersin.
Vulcanus'un üzerinde bir tutulma var. Nerede bizim paracıklar varlar.
Mars'a benzer. Aslında tam bir Dallas'tır. Yani bunun miti tam bir Dallas'tır. Vulkanus,
Afrodit'in çirkin kocası.
Vulkanus'un glifi Mars'a benzer zaten.
Venüs, Vulkanus'u Mars'la aldatıyor. Venüs,
Vulkanus'u Ares'le aldatıyor. Vulkanus
öğreniyor, küplere biniyor. Mars gibi kızar,
çıldırır. Vulkanus'un içinde volkan patlar.
Vulkanus, Eris gibi bölücülük çıkarmaz.
Vulkanus ayakta kalmak, yaşadığı haksızlığın
sonunda kişiyi motive ettiği alanı gösterir.
Hayatınızdaki en büyük enayi yerine
konulacağınız yer Vulkanus'un olduğu
evdir yönetici gezegeniyle beraber.
Vulkanus'un olduğu evde enayi yerine konarsın, sövüşlenirsin, haksızlığa uğrarsın,
böyle tependen ateş çıkar ve o haksızlık hayat boyu seni motive eder.
Açıları iyiyse Vulkanus’un, seni o kaybettiğinin 2-3 katı kadar abat eder ve yoluna
devam ettirir.
6
Açılar kötüyse → ( Hoca dakikada Küçük Emrah’ın arabesk “Acıların Çocuğuyum

şarkını dinletiyor ) Hele Vulcanus Güneş'e kareyse yapıyor. Venüs'e kare. Jüpiter’'e
kare. Böyle yapıyor.
Ama açılar iyiyse → Mesela Vulkanus Güneşe 120, Vulkanus güneşe 60, Jüpiter'e 60,
120 vs. onu yaşatır. Ama büyüterek seni oradan çıkar. Onu yaşattıktan sonra ooo
diyorsun.
Şimdi burada böyle bir şey var: Ayakta kalmak yaşadığı haksızlığın sonunda kişiyi
motive ettiği alandır.
Vulkanus'un bulunduğu noktada haksızlığa uğratır ama seni motive eder. Birçoğumuz
ızrabımızla, haksızlığa uğramamızla, ezilmişliğimizle motive olmaz mıyız? Acı motive
eder.
Vulkanus bir anlamda kişiyi tekrar ayağa kaldırmak için vardır. Büyük bir yaşam
mücadelesi verilen noktayı da işaret eder.
Vulkanus'un bulunduğu yer, yaşamla mücadele gücünüzdür. Haksızlığa uğrayabilir,
bozguna uğrayabilir ama yeniden hayata tutunup direnmeye başlarsın ve ayağa
kalkarsın.
Biraz Mars'a benzer ama daha duygusaldır. İçsel motivasyon ile alakalıdır. Motivenin
nereden, yani yaşadığın yenilgi, yaşadığın bozgunların karşısında kendini hangi noktadan
ilgime alıp motive edeceğin ev konularını gösterir.
Karakteri değiştirici hayal kırıklıkları yaşatır. → Örneğin transitten Vulkanus’a güneş kare
karşıtlık yapar. Bir dolunayda yeni ayda tetik alır.
Vulkanus, güneş kare, karşıt, kavuşumlar → büyük hayal kırıklıkları. Yani hayatında
büyük hayal kırıklıkları yaşayacaksın ve tekrar ayağa kalkmaya öğreneceksin. Büyük bir
motivedir. Ay kare, karşıt, Güneş kare, karşıt kavuşum, 150,135’likler… → hayal
kırıklıkları…
Vulkanus Güneş'le 135'likleri → hayal kırıklığını bir kere yaşatır ve onu hayatın boyunca
unutmazsın.
Vulkanus'a tutulmalarda denk geliyorsa büyük inişler çıkışlar yaşatır. Vulkanus'un
bulunduğu ev → hayatta haksızlığa, bozguna uğrayacağınız ve aldatılacağınız yerdir,
garantidir. Bulunduğu ev yönetici gezegeni ve açılarıyla beraber yorumlamak gerekir. Kişi
o noktalardan etki alarak bozguna vuran, haksızlığa uğrar, madara olur. Ama gariptir ki
vulkanus yıkım vermez. Aynı yerden güçlendirir, değişik çalışır, kişiyi yıkılmamak için
destekler verir. Eğer açılar iyiyse kişi çabuk toparlanır, motive olur ve yoluna devam eder.
Aslında Mars'a benzediği için bir anlamda içindeki savaşçıdır.
7
Vulkanus'un mitolojisinde hayatta kalmak için büyük yaşam mücadelesi vermektir.

Horoskopta bulunduğu ev yaşamla mücadele yüzüdür. Bir anlamda yıkımlar ve
haksızlıklar seni motive edecek anlamını taşır.
Bunun bir özelliği var, inanılmaz derecede hırs yaptırıyor.
Yani hırslı olduğunuz konuları bu Vulkanus haritanınıza baktığınızda görürsünüz, ayan
beyan görürsünüz. Bulunduğu evde hırs yaptırır. Çünkü Konjektürel enerji vermesi
gerekiyor, yani seni motive etmesi lazım. Onu da nasıl yapacak? → Hırs yaptırarak ayağa
kaldıracak seni. İncittiği yer → seni motive edecek, hırs yaptıracak. Garantili çalışır.
Haksızlığa, bozguna uğratır. Akabinde hırslandırır ve ayağa kaldırır.
Vulkanus- Mars kareleri… Kadın haritalarında Vulkanus- Pallas, erkek haritalarında da
yine Vulkanus- Pallas kare, karşıtlıkları, 150’likleri, 135’likleri. Bunlar mesela yıkım yer.
Strateji geliştiremez. Ayağa kalkamaz. Ne yapacağını bilemez. Ama hırslıdır. Deli dana
gibi, ama ne yapacağını bilmez.
METİS farklı. METİS hain. Aslında METİS'in mitleri iyidir yani. METİS kötü bir şey değildir
ama METİS... METİS Asteroidi... Şöyle anlatayım:
Vulkanus→ bıçağı tam saplamıyor, vulkanus sarsıyor.
Ama METİS → büyük hainlik yaptırır. Yani hayatınızdaki bütün hainlikler, bütün fitne,
fücurlar, kıskançlıklar hayatına bu gibi tiplerin gireceği yeri gösterir Metis'in olduğu ev.
Vulkanus Güneş karesi → Çok talihsiz bir açıdır. Devamlı hayal kırıklığı.
Vulkanus Güneş 60'lık ve 120'likleri → hayal kırıklığı sonrası inanılmaz güçlenme ve
gücün koruması anlamına gelir.
Bırakın Kassantra, Masantra'yı arkadaşlar. Sürü ana gezegenleri, ana asteroidleri,
hipotetik noktaları adam gibi çalıştırın, öngörü yapın, danışmanlıklar verin de. Yani size
en az 10 yıl yeter bu verdiğim bilgiler.
Witte bunları hep öngörü için kullanmış hipotetik noktaları. Witte'nin seçtiği
kahramanlara bakacaksınız.
Vulkanus direnmektir. Mesela adam saldırıda direnme olur mu? Direnç. Yani o hattı
aşar mıyız? Adam Vulkanus'a bakıyor. Vulkanus'a göre göksel konfigürasyonları
hesaplıyor Birinci Dünya Savaşında.
Hipotetik noktalar daha çok öngörü tabanlı olduğundan ötürü kişisel haritalarda
kullanabilirsiniz ama ülke haritalarında, kişi haritalarında da öngörü amaçlı kullanılabilir.
Wittevyani harita mühendisi.
POSEIDON:
8
Poseidon, Vulkanus civarlarındadır hemen hemen dönüşü. 720 yılda güneşin etrafını
dolanıyor. Bir burçta yaklaşık 60 yıl kalıyor. “Süper Neptün” olarak adlandırılır, balık
burcuna hitap edilmiştir.
Aydınlanma, ışık, ayna, anlayış, hakikat, ruh, felsefe, bilgelik, maneviyatla alakalıdır.
Mitolojide Poseidon, Neptün’dür. Zeus'un kardeşi olarak geçer, Zeus'un abisi olarak
geçer.
Poseidon, Hades, Zeus, bunlar hepsi kardeştir.
Poseidon, Neptün'ün biraz daha ilkeli, tıpkı Zeus'un Jüpiter'le mukayesesi gibi. Poseidon
da Neptün'ün ilkeli olarak anladığını. Aslında bütün hipotetik noktalar, insan pişesindeki
ilkel bilinçaltı psikolojiyi anlatır. Kısaca ilkel psikolojidir, bütün hipotetik noktalar.
Trans neptünyenler dürtüseldir, unutmayın!

Ben hipotetik noktalara tik olarak bakarım, yani tik. Mesela sigara bir tiktir, alkol bir tiktir.
Mesela hızlı konuşmak bir tiktir. Yani trans neptünyenler de böyle, böyle bir tik tonuyla
bakın o, anlaşıldı mı? Yani ana gezegenler gibi karakterize değildir, derin değildir. Alt
psikoloji erkeği, ama biraz böyle hani robotik bilinç, yani robotik yanlarımızı anlatır
Transneptünyenler. Böyle bakacaksınız.
Mesela Admetos yükselende tik verir. Adama böyle geliyorsun, koltuk altlarından
hareket yapıyorsun, ana avrat sövüyor ya, işte bunlar Yükselen Admetos olanlardır. Ay
kare yapmış, Merkür kare yapmış o Admetos yükselene. Böyle tikli tipler vardır, gözü
seğirir vs.
Mesela, Yükselendeki tüm transneptünyenler, hangisi olursa olsun, farklı tikler
durduramadığı dürtüler ortaya çıkarır. Bunu unutmayın!
Mesela yükselendeki Hades, acı çekmeyi sever. Kendini görünmez yapar, devamlı saklar
kendini. Sosyal medyada saçma sapan stalker'lık yapar. Garip garip sahte hesaplarla
dolanır, kendini göstermez. Bunlar hep Hades MC, Hades Güneş, Hades Ay, Hades
Yükselen.
Poseidon, ruh ile alakalıdır, aydınlanma anlamını taşır.
Poseidon 8. ve 12. Evlerde çok etkilidir Yaşamdaki tüm olumsuzlukları olumluya
çevirme yeteneği, parlamak anlamına gelir. Poseidon, kavuşum veya iyi açıda bulunduğu
gezegeni şarj eder. Bulunduğu ev konusunda çıkacak sorunu çok hızlı çözme yeteneği
verir. Kişi bir hareketle sorununu çözer. Kareleri bunun çıkacak sorunun çözümünü ya da
konuyu zorlaştırır, uğraştırır, mücadele ettirir. Ancak mücadelenin sonu başarıdır,
karşılığı verir.
Poseidon aynı zamanda Balık enerjisi olduğundan ötürü ilhamla alakalıdır. Özellikle
12., 9. ve 4. → su evlerinde. Merkür 60'lıkları, 120'likleri, kavuşumları varsa, mesela
9
Poseidon Merkür, 12. ev Ay’a 120 yapmış, bunlar çok ciddi şairler de Beethoven gibi
tipler de görürsünüz, Kafka gibi tipler de görürsünüz veya Ömer Seyfettin gibi adamlarda
görürsünüz. Yaşar Kemal gibi insanlarda görürsünüz. Orhan Pamuk gibi… kuvvetli
yazarlar ve şairler de görürsünüz.
Poseidon, psikolojide bilinçaltının en derinliklerini anlatır. “Süper Neptün” olarak
düşüneceksiniz.
İnsan, haberi olmadığı bilinçaltının reflektörüdür, bunu unutmayın!
Poseidon temasta olduğu kare veya iyi açıları, temasta olduğu o gezegenle bilinçaltını
aktarır. Neptün’ün bir üst oktavı olduğu için bunlar vizyonlar, rüyalar olarak kendini
gösterir.
Poseidon üzerindeki Ay tutulmaları, Poseidon üzerinden Ay geçişleri, garip garip rüyalar,
mesajcı rüyalar gördürür. İyi açı ve iyi yerleşimlerde ruhun derinliklerindeki yaratıcılığı
ortaya çıkarır.
12., 8. ve 4. evlerde özellikle Poseidon, uyumadan önce, uyku haline geçiş öncesi, ara
geçiş, süptil bir alan vardır. Yarı uykulu, yarı uyanık. Uyanıkken mesela dalar gider.
Poseidon- Plüton kavuşumu da bunları yapar. Tam teta değil. Tam tetada zaten bilinç
yok. Yani adamı kessen uyandıramazsın tam teta da. Bu biraz daha garip. Delta seviyesi,
biraz daha deltaya iniyor. Yani nasıl anlatayım? Böyle hani uyudum, yani uykulu mu?
Benim hayatımda bu birkaç defa oldu, çok olmadı. Sizleri bilemem. Böyle tabii yaptığım
çalışmalar haricinde. Yani yaptığım mesela şamanik yolculuklar yapıyordum yıllar
öncesinde. Bazen ihtiyacım olduğu zaman yapıyorum mesajı alabilmek için. Mesajı
merak ediyorum. Veya bazen ben de kayıp hissediyorum. Cuma namazına da giderim,
şamanik yolculuğumu da yaparım her şekilde. Yani, böyle arada bir yer.
Poseidon, insan ruhunun derinlikleri, aydınlanma, spiritüalizm, yaratıcılık ve ciddi
rüyalar gösteren bir alettir. Gerçekten tamamen yaratıcılık. Spiritüalizm ile alakalıdır. 4,
8, 12. evlerde bu müthiş çalışır. Hele de 12. Evde.
TRANSPLÜTO
Transplüto dediğimiz yapı aslında 685 yılda güneş çevresini dolanıyor. Hawkins, Whitney,
Warmuth gibi birçok fizik ve astronomi yazarı veya otoritesi tarafından Plüton ötesindeki
bir sonraki ana gezegen olarak keşfedilmiştir, kabul görmüştür.
Aslında cüce bir yapıdır, Plüton’dan da daha küçüktür. Persephone adı verilen bu
gezegen ekliptikte güya 2 Plüton yörüngesi kadar bir eğim içinde olduğundan tahmini 676
yıllık bir yörüngeye sahip.
Her bir burçta yerine göre 30 ila 90 yıl kalabiliyor ve uzun yolculuğunu Terazi, Boğa, Başak
burçlarında yaptığı için bazı astrologlar tarafından, bu burçların asil üyesi olarak
düşünülür.
10
Travmaların kökenine işaret eder. Travmalarımızın kökeni→ bu travmalar nereden

geliyor?
Transplüto büyük değişim ve transformasyonlara temas eder. Bu anlamda da Plüton’un
bir üst oktavı olarak görünebilir. Transplüto hipotetik nokta değildir. Transplüto, Plüton
ötesindeki bir gezegen, Plüton ötesindeki küçük gök elemanları, Plüton ötesindeki
yapılardan büyük bir asteroid, gezegn olarak tanımlamış ve transplüto olarak
adlandırmışlardır. Gerek astrolojide gerek astronomide aslında şaibeli bir noktadır. Witte
1940’larda 4 büyük asteroidi biliyor. Yani Juno, Ceres, Pallas, Vesta. Hipotetik noktaları
Witte zor bulmuş 1940'larda. Plüton 1930'larda keşfediliyor. Plütocismi bir yapı olan
Transplüton, Witte sonrasında keşfedilmiştir. Plüton bulunduktan sonra keşfedilmiştir.
Yani şöyle 15-20 yıllık bir geçmişi vardıri Transplütonun. Hatta 30 yıllıktır en fazla.
Bazı astrologlar Plüton’la bağlantısından ötürü ölümle bağdaştırmıştır. Ben bunu doğru
bulmuyorum. Hala bunun üzerinde araştırmalar yapılması gereken çok karmik bir
noktadır. Artık gezegen mi dersiniz… Hipotetik nokta değil, onu söyleyeyim. Bu hipotetik
nokta değil. Yani Witte'nin bize bıraktığı bir olay değil bu. Bu asteroid veya gezegen olarak
adlandırılıyor ama şaibeli. Yani ne asteroid denilebiliyor ne gezegen denilebiliyor. Yani
cüce, “warm planet” diye geçer.
Ben şeker hastalığı çok gördüm Yükselende. Mesela 6. evde şeker hastalığı çok
gördüm. Mars'ın yanında şeker hastalığı çok gördüm. Özellikle 12. evde çok gördüm.
Transplüto üzerinden mesela, Venüs ve Jüpiter geçerken özellikle Jüpiter geçerken şeker
ve kalp hastalığına sebebiyet veriyor.
• Plüton, karma ve yeniden doğuşun gezegenidir.

• Hesabı Plüton yapar.
• Yeniden bedenlenip bedenlenmeyeceğinin kararını Plüton verir.
• Kişi dünya deneyiminde dharma ve karma ile ilgili olan akışı ve tamamlayışı
yapamamışsa, Plüton onu öldürür ve ruh tekrar bedenlenir.
• Plüton'dan dünyaya geri dönüyorsun.
Transplüton, →Plüton ötesi bir yapıdır. Plüton ötesi olunca insan “ölümden öte bir şey
ne olabilir” diye sorgular. Diyelim ki karmayı, Plüton’u geçtin. Yani yeniden bedenlenme
döngüsünü durdurdun, Plüton’un ötesine geçtin. Plüton’dan sonra ne var? Bu gezegenin
deneyim alanından çıktın, başka bir boyuta gideceksin. Başka yerlerde evrenin çok farklı
yerlerinde…
Fikir yürütmek gerekirse, uzay yolundaki ışınlama misali, acaba Transplüto varlığı bir
sonraki boyut için şekillendiren bir yapı olabilir mi? Ne dersiniz? Benim düşüncem bu
yönde. Plüton dönüştürüyor, vuruyor, küllerinden yeniden yaratıyor. Tamam, güzel. Ama
karmanın kendisidir Plüton. Yani öldürüyor, yeniden dönüştürüyor. 8.ev Akrep...
11
Plüton’a geldin. Merkür feleğini, Ay feleğini geçtin. Hadi reenkarnasyon döngüsüne

girdin, çıktın. Ay'dan Venüs'e zıpladın. Venüs'ten Mars'a çıktın. 600 yıl yaşadın. 600 yıl
içerisinde 15, 20, 30, 40 kere geldin artık. Neyse. Uranüs'ün Neptün’ü geçtin. Geldin
Plüton’a. Plüton’a geliyorsun, Plüton bakıyor, hesabı yapıyor veya ölüyorsun. Plüton
hesabı yapıyor. Diyor ki olmamış. Yani sen saydamlaşamamışsın. İnsan melek olmak için
dünyadadır. Siz ne zannediyorsunuz? İnsan melek olmak için dünyadadır.
Saydamlaşmamız lazım…
Saydamlaşırsanız, Plüton’u geçersiniz, bu sefer formu değiştirmesi lazım. Başka bir
boyutta var olacaksan veya başka bir alanda tekâmül edeceksen. Transplüto da ışınlama
misali… Battlestar Galactica’ da var ya… Veya Star Wars' da ışınlanıyorsun. →Varlığı bir
sonraki boyut için şekillendiren bir yapı.
Varlık Plüton'dan çıkmış. Transplüto onu bir sonrası için şekillendiriyor. Transplüto bir
sonraki farklı zaman boyutlarında var edebilmesi için forma sokuyor. Mekanlarda
deneyim için, farklı mekanlarda, farklı zaman mekân parametrelerinde yeniden
bedenlenme döngüsüne sokuyor. Üzerinde çok düşündüm. En son bunu bulabildim.
Başka bir şey bulamadım. Garip.
Transplüto bulunduğu evde baskınlık yaratıyor.
Kişisel olarak size şunu söyleyeyim: Ben Transplüto'yu şaibeli gördüğüm için harita
yorumlarında ciddiye almam. Arap noktalarını, 2 nokta hariç ciddiye almam. Koç ve şans
noktasının dışında, Arap noktalarını ciddiye almam. Transplütoyu ciddiye almam.
Hipotetik noktalar evet kesin ve net bilgiler verir ama transplüto belirgin değildir. Bir
astrolog tarafından dikkatlice gözlenip üzerinde istatistiki çalışmalar yapılması gereken
bir yapıdır ki, o kadar uzun kalıyor ki, yani insan ömrünün dışında, insan formunun, insan
bedenlenmesinin, yani insana ait veya insan boyutuna ait olmayan bir yörüngede,
Plüton'un dışında. Bu başka yani. O bir sınır.
Yani Plüton'dan daha büyük bir güç var mı? Plüton, ölüm ve dönüşüm. Ölüm, yeniden
doğum, 8. ev. Daha büyük bir güç var mı? Yok. Transplüto bunun dışında. Ölümden öte
ne var? Öldün, tamam. Yani Plüton’u geçtin. Karma'yı bitirdin. Plüton izin verdi sana.
Daha tamam… Yeniden bedenlenmeyeceksin. Öldün kaldın. Geçtin öteki tarafa. İşte bu.
Biraz Hendrik Cornelius Agrippa okuyun! Adam Plüton’u bilmiyor ama anlatmış. Plüton’u
tanımlayan cümleleri var Agrippa'nın.
Düşünsene M.Ö. 10 binlerde, 8 binlerde, 10 binlerde Sümer Babil’’de, Antik Mısır'da
internet yok, bilgisayar yok, telefon yok, hiçbir şey yok. Var olanlar papirüs, kalem, şarap,
bira, kadın, yıldızlar, çöl, ipek su, altın, gümüş, ot, deve, timsah… İnsan nefsine hitap
eden o kadar kısıtlı şey var ki. İnsan bunları tükettiğinde hele de sağlam bir haritası varsa
tüm zamanını kendine araştırmaya verir. Kafayı kaldırıp yukarıya bakıyor işte. Şimdi
günümüzde nasıl? Kaç tane astronom teleskop alıp da şöyle... Kaç tanesi? İşleri güçleri
12
burç yorumu. İşleri güçleri magazin. Çok nadir bir iki tanesi Türkiye'de gerçekten güzel
kitaplar çıkarmıştır. Öner Bey gibi, Barış Hanım gibi. Güzel kaynaklar. Türk astrolojisinde.
Gufran Abi gibi, Hakan Kırkoğlu gibi. Var. Devrim Yılmazer, Devrim Dölen bunlar, bu
arkadaşlarımız. Hala kullandığımız bilgiler Sümer'den, Babil'den…
Büyük karmik bir nokta ama henüz tam bilemiyoruz yani. Ben onu bilemiyorum. Benim
sadece, benim buradaki transplüto ile ilgili savım bu. Çok ağır bir yapı bilemiyoruz.
Şimdi size bir şey öğretmek istiyorum. Bu öğreteceklerim çok ciddi bir konudur.
Sizlere Hendrik Cornelius Akipa'dan “Grimur”.
Grimur, antik zamanların büyü kitabıdır. Büyü öğretmeyeceğim. Elifas Levi'den
Grimur'lara uzanan bilgilerle, haritalardaki sabit yıldızlarla ilgili birtakım çalışmalardan
bahsetmek istiyorum.
Sümerler' de ilerlersiniz, Sümer mitlerinde ilerlersiniz, Babil'e, Babil mitlerinden
ilerlersiniz Mısır'a, Mısır'a geldiğiniz zaman da Kabala' ya gidersiniz.
Kabala dediğin Yahudi mistisizmidir aslında.
Keldaniler, proto-Yahudidir. Yani İbrani soyundan gelmeyen Musevilerdir. Persler,
Sümerler Babil'i işgal edince, Lübnan ve Ürdün bölgesine kaçıyor. Doğal olarak oradaki
İbranilerle iç içe geçiyorlar ve bu bilgiler İbranilere yani Yahudilere geçiyor.
Her şey enerjidir. Talmud'da yıldızlarla ilgili şöyle bir ifade geçer:
Öğrenci: Her insanın bir gök cismi (mazzal), yani doğumundan ve doğumundan itibaren
onun hamisi olan (Şab. 53b; BK 2b) ve insanın kendisinin bilmediği şeyleri algılayan
belirli bir yıldızı vardır (Meg. 3a; Sanh. 94a). Bu mu hocam?
Z.Ö.: O da geçer. Mesela Kur'an-ı Kerim, kendi kutsal kitabımızda da yıldızlarla ilgili, çok
ciddi, insan hayatıyla ilgili ayetler vardır.
Oradan şöyle bir ibare var: → Benim çok dikkatimi çekmiştir. Çok da etkilemiştir beni.
Diyor ki, “bir kuşun kanadını dahi yöneten bir yıldız vardır” der. Yani bir kelebeğin
kanadını, bir kuşun kanadını dahi bir yıldız yönetir. Aslında bunlar hep enerjidir. Yani o
yıldız dediği aslında enerjilerden bahseder. Melek dediklerimiz şeyler, enerjidir aslında.
Talmud'da da böyle bir bilgi geçer. Öğrencim biraz Mazzal' dan bahsetti.
Gezegen betimlemeleri ve sabit yıldızların ışıkları ki ışık değer-i lümen olarak geçer.
Size sabit yıldızlarla ilgili biraz bilgi aktarmak istiyorum.

Işık birimine lümen denir. Sabit yıldızların lümen değerleri vardır. Sabit yıldızların
kaderileri vardır. Yani kaderileri derken parlaklıkları, yani lümen değerleri vardır.
Bu dersin bu bölümünün adı ‘’Yıldızların Dansı.’’
13
Bu sabit yıldızların lümen değerleri, kadirileri vardır. Okült astrologların yıldızlarla ilgili çok
ileri düzeyde kullandığı bir çalışmayı size aktaracağım.
Bu çalışma tamamen zararsızdır. Ancak bir dilek dilemek, bir şeyi gerçekleştirmek
veya bir şeyden kurtulmak için yapılmaz.
Bu çalışma o sabit yıldızla ilgili muhakemeyi arttırır. Yani sizi, o haritanızdaki sabit
yıldızların, hayatınıza impuls ettiği, yani “sen bir enerjisin”, o doğum haritan da o
enerjinin kartıdır. Nasıl tezahür ediyor, nasıl ışıldıyor? Hayatında 1-0’lar, Matrix’in
kodları nasıl açtığını görüyorsun.
Buradaki çalışma da ışığın frekansını yani o yıldızın evrene yaydığı ışığın, frekansın,
hayatına tezahür ile ilgili muhakemeni arttırıcı, yani farkındalığını arttırıcı…
(Böyle bir şey yapmıyorsun; dilek dile, git oradan para gelsin, aşk gelsin, işte büyü yapalım,
evlenelim, onu oradan ayıralım, bunu buradan kurtaralım, böyle şeyler değil…)
Bu bilgiler “Lucian”lara dayanır. Atlantis. Lucianlardan Anadolu'daki Keldanilere kadar

gelmiştir. İbranilere, oradan işte Kordonyüs, Akripa, Elifas, Levye, oradan da Alesteğir,
Kroli'ye kadar uygulanmış bir teknik aslında bu.
Günümüzde bu kadim bilgileri, Kabalistler ve Yahudiler çok güzel toplamışlar. Yani bu

bilgiler bunlardan çıkma değil, bunlara ait değil. Bunlar toplamış, insanlıktan gizlemişler.
Taaa Atlantis, Lucian’lardan gelen bilgiler bunlar. Taaa insanların en eski döngülerinden
gelen bilgilerdir. Bunlar ne yapıyor? Saklıyor.
Gökyüzündeki her sabit yıldızın lümenik skalası, yani bir renk tasarımı vardır.
Mesela Antares'inki nedir? Turuncu kırmızıdır. Kırmızıya çalar.
Sirius'un rengi nedir? Beyaz.
Rigel mavidir. Altair beyazdır. Procyon beyazdır. Canopus Sarı-beyazdır. Deneb mavidir.
Betelgeuse kırmızıdır. Antares kırmızıdır. Bellatrix koyu mavidir. Spica koyu mavidir.
14
Pollux sarıdır. Arcturus sarıdır. Şöyle güneybatı ufkuna baktığınız zaman Arcturus en erken
o çıkar. Şu anda batmak üzere gerçi de küre değiştirecek.
Gökyüzündeki her sabit yıldızın lümenik skalası vardır, yani bir renk tasarımı vardır.
Astronomi bilimi açısından bu ayrım, yıldızların uzaklığı, barındırdığı elementlerin füzyona

veya reaksiyona girmesi gibi birçok farklı değişkenin bir araya gelmesi sonucu sabit
yıldızlar farklı renkler kazanmıştır. İçerisindeki atomik yapı, içerisindeki hidrojen yapısı,
moleküler yapısıyla ve uzaklığıyla ilgili değişkenlerden mütevellit renkleri değişir bunların.
Her bir yıldızın renk skalası ayrıdır ve o rengin ışıldaması, ışığı yaymasının şiddeti de farklı
bir kuvvettedir.
15
Burada lümen değerlerini görürsünüz.
Mesela Sirius B burada daha renkleri Delta Orionis, Silegel, Deneb, Polaris, Betelgeuse,
Antares.
Robson' un veya Battamius' un Tetrabiblos kitabını eğer varsa elinizde, orada yıldızların,
hemen hemen her yıldızın, keşfedilmiş her yıldızın renklerinden bahsedilir. Tetrabiblos bir
astroloğun olmazsa olmazıdır. Mesela ben size oradan şuradan bir şey göstereyim. Bunun
ikinci cildi çıkmadı. Çok bekledim ama çıkmadı. Pitalomion'un Tetrabiblos’u.
Tetrabiblos’u açtığınızda bütün takım yıldızları grupsal anlamda sınıflandırmıştır. Yani bu

kitabın sizde olmasını isterim. Bu kitabın edinmenizi istiyorum. Mesela Betelgeuse. Orion
takım yıldızındaki yıldızları sıralamış. Bakınız. Bu kitapta yıldızların ismi, Kadirisi, Lümeni
vs. hepsi yazar. (Burada Kitaptan örnek veriliyor.) Katalog ismi Orionis. Kadirisi 3.9 Ekliptik
enlemi 15 derece 23 dakika, 1900'deki pozisyonu 10 derece İkizler, 2000 yılında 11 derece
56 dakika, 2050 yılında 12 derece 38 dakika, doğası Jüpiter-Satürn.
Bu kitap bulunmaz bir nimettir. Tabii biz bunu artık ezbere biliyoruz o da ayrı. Bunları
okuduk, yedik, hatmettik arkadaşlar zamanında. Bu kitabı edinmenizi isterim.
Tetrabiblos; Biblos İncil demektir. “Astrolojin İncil'i” derler bu kitaba.
Bende çok kitap var. Mesela bir tane daha göstereyim size. Bu İngilizce ama. Bu kitap eski
bir kitap. Sevdiğim bir arkadaşım bana bunu hediye etti. Star Names. Webde bunu
buldum. Richard Hinckley Allen yazmış zamanında. Kaçıncı basımı? Böyle kitaplarla
uğraşın arkadaşlar. Abidik gubidik kitaplara para vermeyin. New York'ta basılmış bir kitap,
1963'te ilk basılması. Bu kitapta da yıldız isimlerinin nereden geldiği anlatılır. Yani
yıldızların isimleri nereden gelmiş? Bu anlatılıyor. Mesela, İngilizcesi iyi olan var mı?
Tercüme etsin, ben buradan okuyayım. Beraber tercüme edelim. “Regulus was
conquered by Copernicus not after the celebrated conquest of the Hispanic world” Birinci
Ponic savaşında konsülün kutlamasından önce, Kopernik diyor, bunu Regulus olarak
adlandırmış diyor. 1. Ponic Savaşı varmış. Bu kitap da fena değil. Yani en azından, şimdi
Türkçesi olsa da yıldızların isimlerinin nereden geldiğini de bir öğrenseniz. Yani bu yıldız
isimleri, tamam bazılarını Kopernik adlandırmış ama antik dönemde Mısır'da, Babil'de
veya Araplar bu isimleri neden böyle koymuşlar? Bunun hikayesini anlatan bir kitap bu da.
Şimdi Spectral Class dediğimiz bir de bir yapı vardır. Işıldama sınıfı- Yıldız sınıfı.
16
Mesela bizim güneşimiz G7'dir. Yani sarıdır.
Sarı bir yıldızımız var. Burada yıldızları
spectral class, yani ışıldayış rengi sırasına
göre koyarsınız. Burada da lümenini
görüyorsunuz. Kelvin yani sıcaklık
derecelerini görürsünüz. Burada da altta da
yine sıcaklıkları anlatır. Yine şuradaki
kadirisini burada gösterir. Bunlar kolay kolay
bulamayacağınız görseller aslında.
Sembollerle ilgili... Sembol kataloğu var.

Dersin sonunda gösteririm o şey kitabımda
size. Onu alın okuyun. Bunları ben zamanla
çok okudum.
Günümüzdeki ampulleri düşün. Hani ampule alırken bakıyorsun ya kaç watt veya lümen
değeri yazar. Mesela gün ışığı ampul alıyorsun, arkasında lümenik bir değer yazar. Onun
gibi, farkı yok.
Algımızın tam aksine:
• Mavi renk sıcak ve parlak anlamına gelir yıldızlarda…

• Kırmızı renk soğuk ve sönük, ölmek üzere. Güneşimizle dahil olmak üzere
yıldızların %90'ı main squence dediğimiz -ana sıra seviyesinde bulunmaktadır.
Bu ilk görselde, şurada görmüş olduğunuz yapıda (Bunları niye anlatıyorum? Bilimsel
açıklamaya çalışıyorum, hurafeye kapılmayın diye) Şimdi, burada devler, yani giants
yıldızları göreceksiniz. Beyaz cüceleri göreceksiniz. Aslında ilk görseldi. Burada yok. İlk
başta gösterdiğim daha etkiliydi. Oradan bakarsınız.
Burada örnek veriyorum, Betelgeuse kırmızı, Rigel açık mavi, Spica biraz daha mavi.
Rengini bileceksiniz. Yüzey sıcaklığı, çekim gücü, magnitude deriz biz çekim gücüne,
değerlerine göre yapılan ayrılma, yansıma sınıflandırılması, spektral class yapılır. Biraz
önce anlattığım gibi güneşimiz bizim G2'dir. G2. Burada daha iyi görünüyor bak.
Hertzsprung Russel Diagramı vardır.
17
Astronomi bilmezseniz
astrolojiyi yapamazsınız.
Herzbruck-Russell
diagramıdır.
Bu yıldızlarda cluster
seviyesi diye, parçacık
seviyesi diye bir olay
vardır.
Yıldız renklerini
araştıracaksınız.
Mesela ana gezegenler

ve yükselendekiler… Ana
gezegen ve yükselenler.
Bu işler derindir.
Kafayı kıracaksın, açacaksın doğum haritanı da. Bütün gezegenlerine kavuşum yapmış
yıldızların listesini çıkaracaksın. Bunları bir araştıracaksın. Hoca ne anlatmış ne etmiş
bunun dışında. Astronomi olarak parlaklıklarına bakacaksın. Bir sürü bilgi paylaşıyorum.
Rengine bakacaksın. Ne rengi? Kadirisi ne? Bunları tek tek anlattım size. Hepsinin verdim
bilgisini. Ama yine de boş durmayın. Doldurun kendinizi.
Gökyüzünde görmüş olduğunuz her sabit yıldızın açıklı ve koyulu renk skalası ve
lümen değeri vardır. Yani anlatmak istedim aslında bu.
Bu renk skalasını iyi yansıttığınızda doğum haritasındaki yıldızın negatif etkisi

yumuşar.
Mesela ayın Antares'tedir. Antares'in rengi de kırmızıdır. Şimdi anlatacağım bu çalışma

tamamen ortadan kaldırmaz ama iyileştirme yapar. Garantili bir iyileştirme yapar. Bu
bilgileri kendi araştırmalarım ve Arap ekolleriyle girmiş olduğum birtakım seminerlerde
almış olduğum bilgilerdir.
Bu konunun da derinlikleri var ama bunu bir öğreteyim size. Masterclass'da daha
derinlerini de anlatacağım.
• Horoskopunuzdaki yıldızların cluster seviyelerini iyi bilmelisiniz.

• Gezegenlerin kendi içinde bir hiyerarşisi, bir de gezegenlerin üstünde büyük bir
hiyerarşi vardır.
18
Bu, yıldız âleminin hiyerarşisidir.
Evet, Zuhar ve Talmud'da yıldızların bir melek olduğu anlatılır. Kur'an-ı Kerim'de de
bununla ilgili çok ciddi datalar mevcuttur. Talmud'da keldanilerin yıldızlara yani meleklere
tapmasının sebebini açıklanmıştır. Sapıtmalar vardır. Keldaniler önce her şeyin tek yarısı
üstüne Tanrı, God, Allah artık ne derseniz tapıyorlardı. Bu Sümer mitlerinde Tiamat'ı yenen
Tanrı Marduk olarak geçer, tek tanrı.
Olay şu aslında: İnsan ilk yaratıldığında bu meleklerle insanlar temas içindeydi. Bu

Sümer kayıtları bize bunu gösteriyor. Hatta Kur'an-ı Kerim'de de çok ciddi ipuçları var
bunlarla ilgili. En büyük ipucu Harut ve Marut’un, Sümer zamanında, insan kılığına gelip
dünyaya inmeleri. Demek oluyor ki bu melekler insanlarla bir süre beraber yürümüşler.
Buna izin verilmiş. Ama orada insan gaflete düşüyor ve oradaki enerjiler de, artık melekler
de nasıl bir senaryoysa, film gibi bir nefis oluşuyor, bu nefise yeniliyorlar ve insanların
onlara tapmaları bunların hoşlarına gidiyor. Anlatabiliyor muyum? Yani arıza orada çıkıyor.
Sonradan Allah, Tanrı bunların hepsini yasaklıyor. Bunları yani meleklerin insanlarla olan
kontağını, Diyor ki, evet bu uygulama yanlıştı, hataya yol açtı, bu uygulamaya son
veriyoruz. Ama insanlar hala eski tanrıları dünyaya getirmeye çalışıyorlar. Bugün
Hollywood'un yapmaya çalıştığı şey bu. Mitleri yaratmak tekrar. Çok tanrılı…
Şimdi burada kelden gelen, direkt bu sistemi yöneten kaderin tekamülün en ince
ayrıntısına kadar hizmet eden bir zerrenin, yıldızın, bir sineğin kanadındaki bir meleği dahi
çok iyi biliyorlardı. Bir meleğin en küçük enerjiyi bile yönettiğini biliyorlardı. Aslında
enerjidir.
Keldaniler sonrası her tridasyonda ortaya çıkan mitolojilere bakarsanız hepsi aynıdır. Ve
hepsi tanrılardan bahseder. Bunlar irili ufaklı tanrılardır. Zeus'undan tut Ares'ine kadar.
Bizler asla ve asla tabii ki yıldızlara, gezegenlere tapmıyoruz. Biz alemlerin Rabbine tapıyor
ve iman ediyoruz. En azından kendi adıma konuşuyorum.
Anlatacağım, kökü Keldanilere dayanan uygulamalar, her şeyin her şeye hizmet ettiği bu
sistemde yaratılan enerjiden faydalanmaktır. Aslında bir şeyden faydalanmıyorsun. Yani o
yıldızın enerjisini, o ışığını, lümenini kullanıyorsun ve haritanla hangi gezegende olumsuz
çalışıyorsa, orayla ilgili biraz muhakeme yani farkındalık geliştirmeye sebep veriyor ve
etkisini yumuşatıyor.
Yıldızların gücünü, desteğini egonuz için kullanmamanız gereklidir. Asla egonuz için
kullanmayacaksınız. Bu çalışmaları arınmak, iyiye evrilmek ve muhakemeyi artırmak
niyetiyle yapmalısınız. Yoksa kafanızı, gözünüzü yani... Gerek yok. Gerek yok yani.
Egoyu kaşımayın.
19
İyi niyetle her itana bak, Olumsuz hangi yıldız varsa onu böyle muhakemeni geliştirici,
doğru seçimler. Mesela Antares vardır, fevrisindir. Antares üzerine çalışma yaparsın ama
gidip de yani milletin kafasını kıracak şeyler değil bunlar.
Bir kere güneş ışığı olmayacak. Çünkü güneş olursa yıldızlar ölür. Yani önümüzdeki yıl,
gündüz ve gece haritalarındaki sabit yıldızları farklı konuşacağız. Gündüz
doğduğunda yıldızları görebiliyor musun? Güneş doğar, yıldızlar ölür. Çok derin bir
cümledir. Yıldızlar parlamak ister. Kader parlamak ister. Eğer yıldızlar kaderse kaderi
parlatmalısınız. Eğer yıldızlar kaderse kaderin parlamasına izin vermelisiniz.
Kaderinizi bir parça yumuşatmak için gece ışığı olmayan bir gökyüzünde dua edin ve
çalışmalarınızı yapın.
Gece ışığın olmadığı zaman yeni aydır. Yeni ayda yapacaksınız.
Çalışmanızı kaderin en iyi ışıldadığı yeni ay zamanı yani ay gökyüzünde olmadığını da

yapmalısınız.
Kural; gündüz olmayacak, gece olacak, karanlık olacak ve yeni ay olacak.

Ne kadar karanlık o kadar iyi. Yıldızlar, parıldar. Bir de bulutsuz bir hava. Bulutsuz bir hava
ise 10 numara. Çoğunluğumuz apartman dairelerinde tabii. Çok azımızın müstakil evi var.
Onların da sağına solunda birçok ışık var. Antik üstatlar işte korku filmlerinde olduğu gibi
dağın başında otururlardı yani. Niye insanlar, alimler, veliler, büyük azizler, seyitler, niye
böyle dağ başlarında otururlarmış? Adamlar biliyor ve kaçıyor. İnsan kirliliğinden kaçıyor
adamlar. Dünyanın kirliliğinden kaçıyor.
Onlar diyor ki, bak bunlar Sümer yazıtlarından çıkan beyitler, kaderi anlamak isteyen diyor
Sümer yazıtları, kadere hükmetmek isteyen karanlıklarda yaşamalıdır.
Çünkü bilir ki karanlık olmadan ışığı göremezsiniz.
“Karanlık sen ışığı gör ve ona git diye vardır” → Türkçe meali bu. Yani aslında gece
yapmanın amacı kendi karanlığından temizliğine olan yolculuktur. Kaderine en duru
şekilde kendini teslim etmendir.
Yeni aydan ilk dördüne kadar; son dördünden balzamik faza kadar, yeni aydan, hilal 6’ya
kadar… Yeniaya 6 gün kala, yeniaydan sonraki 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 yani tam yeni ay zamanını
0 (sıfır) kabul edin, 6 gün kala ve yeni aydan 7 gün sonraki bu aralık, toplam 14 gün falan
yapıyor.
Yeni aydan 6 gün önce başlayan ve yeni aydan 6 gün sonrasına kadar devam eden
zaman diliminde çalışma yapılmalıdır.
20
Karanlık bir gece ve ışık olmayacak. Ne kadar karanlıksa o kadar iyi. Ay fazı da tabii ki
önemli. Böyle bir ortamda baktın, yıldız ne? Hocam, benim yıldızım işte… şuradan
skaladan bakın. Durun bakalım şuna bakalım en detaylı bu gösteriyor.
Ö.: Bir işi başlatmak için tarih belirlemede de yeniaydan 6 gün sonrasına bakın
demiştiniz.
Z.Ö: Öğrencim, şimdi o başka bir şey, ben başka bir şeyden bahsediyorum. Yani bir sürü
formül var. Bu işe başlamadan bahsettim o derslerde, bu başka bir şey. Anlatabiliyor
muyum? Yani her antibiyotik her hastalığa iyi gelmiyor.
İLK KURAL:
Şimdi burada yapman gereken “kötü yıldızla uğraşmayacaksınız!” İlk kural budur.
Yani Algol ile uğraşmayacaksınız, Sheat ile uğraşmayacaksınız, Kraliyet yıldızlarından,
Algoldan, Antares'ten uzak duracaksınız!
Yıldız, kişinin hayatındaki tezahürünü kolaylaştırmak veya yavaşlatmak için vardır.
Zinhar, müdahale ya da majikal bir çalışma değildir bu. Sadece inisiyasyon uygulamak
ile alakalıdır.
21
Ben hep iyicil yıldızları üzerinden çalışmanızı isterim. Mesela ben Acrux'la çalıştım,
Princips'le çalıştım, Sirius'la çalıştım, Vega'yla çalıştım, Betelgeuse, Spica, Foreman,
Diadem, Zaniah, Müfrid, Actrus gibi iyicillerle çalıştım, İyicil.
Ö.: Antares neden olmuyor?

Z.Ö.: Antares'le uğraşılır mı? Kraliyet yıldızlarıyla uğraşılır mı? Onlar bu çalışmayla
olacak işler değil. Yani kötücül yıldızlardan uzak durun diyorum. Algol'dan uzak durun
diyorum. Yaratıcıyla aran yoksa şeytani dürtmeyeceksin. Bunlar sıkıntılı işler.
Bu başka bir şey, bugün anlattığım, tamamen zararsızdır. Yani bu bir uygulama, ritüel
falan da değil. O ışığı kullanacaksın. Evinde o renk ışığı yak, yeniayla dolunay
arasında. Ben her zaman iyicil yıldızların enerjisiyle çalışırım. Diyorum ki; iyi
yıldızlarla çalışın, haritanızda var olan iyi yıldızların lümenleriyle, ışık
değerleriyle veya rengiyle çalışın.
Haritanda Vindemiatrix var, niye çalışacaksın ki? Zaten yaşıyorsun! Yani daha beter mi,
rezil et beni diyeceksin? Antares’le çalışıyorsun. Beraber daha beter mi delirt beni
diyeceksin. İyi yıldızı yakalayacaksın, iyi yıldızın var. O iyi yıldızın daha rahat akması için
yapacaksın.
İyicil yıldızların var ve onların şansını arttırmak istiyorsun, onun enerjisini büyütmek
istiyorsun. O sabit yıldızın rengini bulacaksın, o renkle mum alacaksınız, daire
yapıp içinde 2-3 saat geçireceksiniz. Tercihen de uyuyacaksınız. Mum yoksa o renk
yanan ampullerle aynı uygulamayı yapabilirsiniz. Bu çalışma gece olacak,
karanlıkta olacak ve yeni ayda yapılacak. Yatarsın. O renk ışığın içerisinde bunu
uygulayabilirsiniz.
Ama bu dediğim gibi ne bir majidir, büyüdür, odur, budur değil. Bu tamamen
inisiyasyondur, ha yoga yaptın ha bunu yaptın, aynı şey. Ha gittin, tütsü yaktın, Om
Mâni Padme Hum sabaha kadar. Ha o, ha bu. Yattın.
O yıldızın rengi ne mesela? Rigel. Müthiş derecede... Rigel, son derece iyicil bir yıldız.
Spica, son derece iyicil bir yıldız. Efendime söyleyeyim Arcturus, son derece güzel bir
yıldız. Nunki, son derece güzel bir yıldız. Sadalsuud... Böyle yani haritalarında olacak
ama haritanda olacak. Sen şimdi Algol’la, şimdi kendin kaşınıyorsun yani. Kendin
kaşınıyorsun.
Mesela iyicil bir yıldızın vardır haritanda iyicil bir yıldızın vardır. Bir gezegenine
kavuşmuştur. Tamam mı? Şimdi onu mesela daha iyi hale getireceksin. Onun etkisini
azaltmıyor veya yükseltmiyor. Aslında sende olan tıkanıklık veya sende olan düşük
muhakemeyi haritandaki o vibreyle, onu anlayabilecek muhakemeye getiriyor seni. Anla
diye. Sana orada büyü müyü ıvır zıvır yapılmıyor. Bu, bu majikal bir çalışma değil
kesinlikle. Akışı kolaylaştırır, titreşim. Mevleviler niye dönüyor? Niye döner?
22
Vibrasyonu yakalamak için. Sen de şimdi o ışığın ortasına gidiyorsun.

Işık tedavisi diye tedavi vardır.
• Ozon tedavisi diye tedavi vardır ya tıpta.
• Işık, ışıkla tedavi ediliyor insanlar. Işığın lümenleriyle, ışık değerleriyle tedavi
ediliyor insanlar. Tıpta bu var. Yanlış mıyım?
• Renklerle tedavi ediliyor insanlar.
Benim anlattığım bu. Bilimsel olmayan şeyi anlatmam ben. Anlatabiliyor muyum?
Bunları adamlar biliyordu zamanında. Çin tıbbına bakın. Alternatif tıbba bakın. Çin tıbbı,
akupunktura bakın. Dünyanın en eski tedavi şekli, akupunktur. Bunlar biliniyordu → Işık,
vibrasyon, titreşim, akupunktur.
Foremen, şimdi Foremen'e dokunmayacaksın. Şimdi bak Foremen'in anlamını

biliyorsun. Foremen iyi de verir, batırır da. Foremen, geç, orayı elleme. Mesela Salt iyicil
yıldızın var? Ne var? Princeps mı var? Ben mesela Princeps açarım, 3 derece akrep. Ne
olacak? Muhakeme var, o Uranüs’ün vermiş olduğu agresyon, yatıyorum böyle, ışıkları
yakarsın. Mesela bir de yeni yeni ışıklar çıktı biliyorsunuz, uzaktan kumandalı artık. Her
renk olabiliyor. Değil mi? Ne kadar enteresan. Bir ampul alıyorsun, uzaktan kumandayla
50 tane renk üretiyorsun. Al ondan 2-3 tane, yat, uyu. Mum olur, ampul olur.
Procyon güzel bir yıldız yani, şifa yıldızıdır. Yani miras kavgası da çok verdirtir. Yani
sorunlu miras davan varsa Procyon'la çalışma. Procyon, garip bir etkisi vardır mesela.
Procyonu olan var mı aranızda? Ha işte bunlar tarla saban işte tarla, anadan babadan
dağın başında tarla bırakır. Procyon, garip bir etkisi var. Şeydir ama bu, tarladır yani.
Bina yapılacak arsa bırakmaz, tarla verir.
Öğrenci: 27 derece ama benim.

Z.Ö.: Aludra o, Aludra o. Sen zaten sabaha kadar ışık, bir ışık olacak senin yattığın yerde.
Aludra karanlıktan korkma demektir.
Şimdi ben bunları hep öğrettim sizlere. Bunları hep tek tek yazdırdım ben size sabit
yıldızlar dersinde. Öyle hatırlıyorum.
Aludranın rengini bilemiyorum. O yok. Kadirisi var 2.4. Procyon mesela. Yine bir beyaz.
Yani beyaza çalıyor. Soluk sarı. Procyon soluk sarı. Yani ay tutulması güzel bir ay
tutulması.
25 Mart'taki ay tutulması gayet keyifli bir ay tutulması. Yani bunu nasıl
kötücülleştiriyorlar, ben anlamıyorum. Plüton tutulmaya 120 yapmış. Satürn, Uranüs
arasında çok güzel 72'lik var.
23
Öğrenci: Sıkıştırıyor herkesi ev konularında

Z.Ö.: Yok be.
Öğrenci: Dönüşebilen için çok iyicil. Dönüşemeyene sopa!

Z.Ö.: Tabii tabii. Yani çok güzel bir tutulma ya. Neyi var? Yani Zaniah. Beyaz güvercin
yıldızıdır ya. Barış güvercini. Barış güvercini yıldızıdır yani. Zaniah. Ne güzel.
Öğrenci: Köşe demek demiştiniz. Köşeyi döndürür

Z.Ö.: Tabii. Köşeyi döndürür tabii.
Hocanızın da Plüton’unun üzerinde oluyor, 4 orbla.
Öğrenci: MC Dorsum’da hocam

Z.Ö.: MC Dorsum'da işte. Ama bulunduğun yere göre değişir o köşe evler.
Öğrenci: Benim 2 Ekim tam orb Plüton üzerinde

Z.Ö.: Benim de Plüton’umun üzerinde. Yani Güneşe açısı güzelse Plüton'un, Plüton'un
açıları güzelse abat eder. Plüton'un açıları cacıksa...
Tırsmayın. Size çok güzel öngörü dersleri yaptım. Çok büyük şeyler verdim. Trikler
verdim. Niyet, dua. Dua edeceksiniz, yukarıya dua edeceksiniz. Duasız kul, kuru dala
benzer.
Öğrenci: Büyük üçgen var haritamda. Plüton, yükselen ve MC arasında hocam.

Z.Ö.: Evet işte A. itibarını artırır, güçlendirir, prestij sahibi yapar. Tamam mı? İtibarını
artırır.
Öğrenci: Satürn balık transiti genel olarak zor zaten

Z.Ö.: Evet, zor. Satürnlü balık transitinde Geçen gün, iki gün önce mi, dün mü paylaştım?
Satürn-Burç transitlerinde neler yapar? Biraz böyle şaka şamata paylaştım onu basitçe.
Ama direkt böyle, direkt yaşatır.
Her şey yolunda arkadaşlar, endişe etmeyin.
Öğrenci: Satürn balık çok karmik hocam. Herkes çok dikkat etmeli.
Z.Ö.: Evet.
Öğrenci: Benim GAD Dorsum geçen Mars transitinde kombiden su fışkırıyordu
24
Z.Ö.: Bende de yaptı, o Kova yeni ayı? Kombi patladı ya. Tabii bildiğin kombi, infilak etti
yani. Öyle güm diye patlamadı da kombi artık ruhunu teslim etti yani. Ev sahibini aradım,
dedim bu kombi gitti ne yapalım? Ee dedi değiştirelim, tamam. E sen değiştir, nasıl yani
dedim. E sen değiştir, tamam değiştiririm dedim. Keserim. Şeyden kiradan olur derim.
Kiradayım yani arkadaşlar. Mülk insanı bozar. Mülk insanı bozar. Anladınız mı? Bozar.
Bunun çok örneğini görüyoruz. Mülk insanı bozar. Tamam mı? Her zaman denge. Şimdi
ben bilmiyor muyum abi? Mülk insanı bozar. Bozar. Hırs yaptırır, daha çok istetir. Dünya
zevki overdose yaptırır adama. Dünyanın zevkini, Dünya bağımlı bak. Nefs dünyaya
bağımlıdır. Nefs dünyadan aldıkça almak ister. Tıpkı bir bağımlının uyuşturucuyu alması
gibi. İstedikçe daha çok ister. Aldıkça daha çok alır. Sonra bir overdose olur. Tepetaklak
eder. Onun için denge.
Öğrenci: Asıl olay Güneş tutulmasında! Oldukça zorlar dünyayı...
Amerika karışacak. Trump yani Trump. Trump tabii. Yani Amerika'ya, ben söyleyeyim,
Amerika'da işler çok karışır. O Meksika, tabii fırtınalar cabası, doğa olayları fırtınalar
cabası. Amerika'yı savaşa sokabilir Rusya'da, Ukrayna üzerinden. Trump, tabii.
Öğrenci: Chironla tam kavuşum

Z.Ö.: Chiron güzel işte, yani şöyle söyleyeyim, yani işte Güneş 10 ile 10-20 derece
arasında İkizler, Aslan bunlara yarayacak. Yay bunlara yarayacak. Balık, şey Kova
bunlara yarayacak. Bunlara yarayacak.
Öğrenci: Jüpiter İkizlere geçsin

Z.Ö.: Tabii Jüpiter İkizlere de geçince hocanızın tam Güneşin üzerinde Jüpiter İkizler.
Acaba ne yapacak? Bekleyin bakalım yaza ne olacak? Değil mi S.?
Kucak dolusu sevgiler, görüşürüz, iyi geceler.
25

Troy Uzmanlaşma 36.ders

Uploaded by

Document Information

Original Title

Copyright

Available Formats

Share this document

Share or Embed Document

Sharing Options

Did you find this document useful?

Is this content inappropriate?

Copyright:

Available Formats

Troy Uzmanlaşma 36.ders

Uploaded by

Copyright:

Available Formats

TROY AKADEMİ UZMANLAŞMA SINIFI 36.

Satürn'ün bütün negatif anlamlarını alt alta yazıp Admetos'u anlamlandırabilmek,

Admetos kış, Apollo yaz'dır bunu unutmayın!

Açılar kötüyse → ( Hoca dakikada Küçük Emrah’ın arabesk “Acıların Çocuğuyum

Vulkanus'un mitolojisinde hayatta kalmak için büyük yaşam mücadelesi vermektir.

Trans neptünyenler dürtüseldir, unutmayın!

Travmaların kökenine işaret eder. Travmalarımızın kökeni→ bu travmalar nereden

• Plüton, karma ve yeniden doğuşun gezegenidir.

Plüton’a geldin. Merkür feleğini, Ay feleğini geçtin. Hadi reenkarnasyon döngüsüne

Size sabit yıldızlarla ilgili biraz bilgi aktarmak istiyorum.

Bu bilgiler “Lucian”lara dayanır. Atlantis. Lucianlardan Anadolu'daki Keldanilere kadar

Günümüzde bu kadim bilgileri, Kabalistler ve Yahudiler çok güzel toplamışlar. Yani bu

Mesela Antares'inki nedir? Turuncu kırmızıdır. Kırmızıya çalar.

Sirius'un rengi nedir? Beyaz.

Astronomi bilimi açısından bu ayrım, yıldızların uzaklığı, barındırdığı elementlerin füzyona

Burada lümen değerlerini görürsünüz.

Tetrabiblos’u açtığınızda bütün takım yıldızları grupsal anlamda sınıflandırmıştır. Yani bu

Sembollerle ilgili... Sembol kataloğu var.

Algımızın tam aksine:

• Mavi renk sıcak ve parlak anlamına gelir yıldızlarda…

Hertzsprung Russel Diagramı vardır.

Mesela ana gezegenler

Bu renk skalasını iyi yansıttığınızda doğum haritasındaki yıldızın negatif etkisi

Mesela ayın Antares'tedir. Antares'in rengi de kırmızıdır. Şimdi anlatacağım bu çalışma

• Horoskopunuzdaki yıldızların cluster seviyelerini iyi bilmelisiniz.

Bu, yıldız âleminin hiyerarşisidir.

Olay şu aslında: İnsan ilk yaratıldığında bu meleklerle insanlar temas içindeydi. Bu

Gece ışığın olmadığı zaman yeni aydır. Yeni ayda yapacaksınız.

Çalışmanızı kaderin en iyi ışıldadığı yeni ay zamanı yani ay gökyüzünde olmadığını da

Kural; gündüz olmayacak, gece olacak, karanlık olacak ve yeni ay olacak.

Çünkü bilir ki karanlık olmadan ışığı göremezsiniz.

Ö.: Antares neden olmuyor?

Vibrasyonu yakalamak için. Sen de şimdi o ışığın ortasına gidiyorsun.

Foremen, şimdi Foremen'e dokunmayacaksın. Şimdi bak Foremen'in anlamını

Öğrenci: 27 derece ama benim.

Öğrenci: Sıkıştırıyor herkesi ev konularında

Öğrenci: Dönüşebilen için çok iyicil. Dönüşemeyene sopa!

Öğrenci: Köşe demek demiştiniz. Köşeyi döndürür

Hocanızın da Plüton’unun üzerinde oluyor, 4 orbla.

Öğrenci: MC Dorsum’da hocam

Öğrenci: Benim 2 Ekim tam orb Plüton üzerinde

Öğrenci: Büyük üçgen var haritamda. Plüton, yükselen ve MC arasında hocam.

Öğrenci: Satürn balık transiti genel olarak zor zaten

Her şey yolunda arkadaşlar, endişe etmeyin.

Öğrenci: Benim GAD Dorsum geçen Mars transitinde kombiden su fışkırıyordu

Öğrenci: Asıl olay Güneş tutulmasında! Oldukça zorlar dünyayı...

Öğrenci: Chironla tam kavuşum

Öğrenci: Jüpiter İkizlere geçsin

Kucak dolusu sevgiler, görüşürüz, iyi geceler.

You might also like