You are on page 1of 25

FINDIK BAKTERİYEL YANIKLIĞI

(Xanthomonas arboricola pv.


corylina)
Etmen
Xanthomonas arboricola pv.
corylina 0.5-0.7x1.1-3.8 µm
boyutlarında gram negatif bir
bakteridir.
Belirtiler
Hastalık belirtileri tomurcuk, yaprak, dal, gövde ve
bazan da zuruf ve meyvede görülmektedir. Yaprak
ve çiçek tomurcukları çok hassastır. Önce en dıştaki
tomurcuk pulları enfekte olur, sonra bakteri
tomurcuğun içine geçer. Enfekteli tomurcuklar ya
ölür ya da kısmen zarar görür. Enfekteli
tomurcuklar yazın kısmen veya tamamen açılabilir,
ancak gelişen sürgünler enfektelidirler.
Yapraklar üzerinde yuvarlak veya düzensiz şekilli
1-2 mm çapında önceleri mat, sarımsı yeşil renkte
sonra kırmızımsı kahverengine dönüşebilen lekeler
oluşur.
Sürgünler ve dallarda boyuna çatlaklarla
beraber kanserler oluşabilir. Bu belirtileri
görmek zordur. Ancak, yakından
incelenirse, kabuğun hafifçe çökük ve
kırmızımsı mor bir renkte olduğu ve bu
bölgelerdeki kabuk kaldırıldığında, altındaki
dokunun kırmızımsı kahverengi bir renk
aldığı görülebilir. Yapraklar bu dallar
üzerinde kıvrılarak kurur ve asılı kalır. Eğer
kanserler genç ağaçlarda gövdeyi kuşatırsa,
ağaçların ölümüne sebep olabilir.
Zuruflar üzerinde 1-2 mm çapında koyu
kahverengi veya siyah renkte küçük lekeler
görülür. Bu lekeler yuvarlak veya farklı
şekillerde olabilir. Lekeler ilk başlarda
yüzeyseldir, daha sonra çökük bir hal alır.
Meyve kabuğu üzerinde oluşan lekeler 1.2
mm çapında yüzeysel, yuvarlak ve
kahverengidir.
Bu hastalık yüzünden tomurcuklar,
sürgünler, dallar ve hatta ocakları
kuruyabilmekte ve ekonomik kayıplar ortaya
çıkmaktadır.
Hastalık Döngüsü
Etmen bakteri bitkiye yaralar ve
yapraklardaki stomalardan enfeksiyon
yapar, kanserlerde ve enfekteli
tomurcuklarda kışlar. Bakteri
enfekteli üretim materyali, yağmur,
rüzgar ve budama aletleri ile
yayılmaktadır.
Mücadele
• Kültürel önlemler 
• Fındık bahçeleri tesis edilecek yerlerde toprak normal derinlikte ve
bitki besin maddelerince zengin olmalıdır.
• Taban suyu yüksek ve su tutan toprakların bulunduğu yerlerde bahçe
tesis edilmemelidir.
• Gübreleme ve toprak işlemesi zamanında ve tekniğine uygun
yapılmalıdır.
• Bahçe tesis edilirken sağlıklı fidanlar seçilmeli ve sonbaharda dikimi
yapılmalıdır.
• Enfekteli dallar kesilip imha edilmelidir.
• Budama sırasında bir ocaktan diğerine geçerken budama aletleri sık
sık %3’lük lizol eriyiği veya %10’luk sodyum hipoklorite (çamaşır
suyu) batırılarak dezenfekte edilmelidir.
• Hastalıklı bahçelerde budama, bakterinin aktif olmadığı yaz ve kış
aylarında yapılmalıdır.
• Budama artıkları bahçeden uzaklaştırılıp imha edilmelidir.
• Kimyasal Mücadele
• 1.  ilaçlama:  Hasattan sonra sonbahar
yağışları başlamadan önce ağustos sonu veya
eylül başında,
• 2.  ilaçlama: Sonbahar sonlarında yaprakların
%75’inin döküldüğü bir devrede,
• 3.  ilaçlama: İlkbaharda yaprak tomurcukları
patlamaya başladığı bir devrede yapılır.
 İlaçlamalarda %1’lik bordo bulamacı
kullanılmaktadır.
ELMA MOZAİK VİRUS HASTALIĞI
Etmen
Hastalık etmeni olan Apple
mosaic virus (ApMV) (Elma
mozaik virusu) Bromoviridae
familyasından Ilarvirus cinsine ait bir
virus olup tek sarmal RNA’dan
(ssRNA) ibaret 3 parçalı genomlu
25-29 nm çapında yuvarlak şekilli bir
virustur.
• Belirtiler
ApMV en yaygın elma virusudur. Elma
yapraklarında soluk sarı renkli damar
bantlaşması veya krem renginde
beneklenmeler (mozaik) veya halkalı
lekeler görülür. Belirtiler en belirgin olarak
ilkbaharda ve yaz başlarında
görülmektedir. Yazın yüksek sıcaklıklarda
gelişen yapraklarda genellikle belirti yoktur.
Elma çeşitlerinden Golden Delicious ve
Jonathan virusa çok hassastırlar. Virustan
kaynaklanan verim kaybı %0-50 arasında
olmaktadır.
Erik, badem ve şeftalilerde
yapraklarda bant şeklinde
lekeler görülür. Etmen gül,
böğürtlen, ahududu, kestane ve
fındıklarda da benzer belirtilere
yol açar. Virus doğada tohumla
yayılmamakta, muhtemelen
polenle taşınmaktadır.
Hastalık etmeni virüs ülkemiz fındık üretim
alanlarında vejetatif üretim materyali ile
dağılmaktadır. Fındık yapraklarında klorotik
halkalı leke, çizgi, bant ve meşe yaprağı
formu hastalığın en tipik belirtisidir. Bazen bu
belirtilere ek olarak yapraklarda genel bir
sararma da görülebilir. Hastalıklı genç fındık
bitkilerinde gelişmede hafif bir zayıflık
gözlenir ve oluşan meyve sayısında ve
dolayısıyla verimde sağlıklılara göre büyük bir
azalma söz konusudur ancak meyve
büyüklüğü ve kalitesinde bir değişme
olmamaktadır.
• Mücadelesi
Yeni kurulacak bahçeler sağlıklı üretim
materyalleri ile kurulmalıdır.
Fidanlıklar ve bahçe her yıl kontrol
edilmelidir.
Hastalıklı ağaçlardan üretim materyali
alınmamalıdır.
Bulaşmaların önlenmesi için kültürel
işlemler sırasında kullanılan her türlü alet ve
ekipman %3'lük sodyum hipoklorid veya
%2'lik sodyum hidroksit + %2'lik formalin
solüsyonları ile dezenfekte edilmelidir.
ELMA KLOROTİK YAPRAK LEKE VİRUS
HASTALIĞI
Etmen

Hastalık etmeni Apple chlorotic leaf


spot virus (ACLSV) (Elma klorotik yaprak
leke virusu) Betaflexiviridae familyasından
Trichovirus cinsine ait bir virus olup tek
sarmal RNA’dan (ssRNA) ibaret, tek parçalı
genomlu, 720-740 uzunluğunda, 12 nm
çapında ipliğimsi partiküllü bir virüstür.
Belirtiler
Tüm Rosaceae familyası bitkileri
(sert ve yumuşak çekirdekliler)
virusun konukçusudur. Etmen özellikle
elma, armut, ayva, kiraz, vişne, kayısı,
erik, şeftali, leylak ve meşelerde
bulunmaktadır.
Virus, bir çok ticari elma çeşidinde
çoğunlukla latent olarak taşınır;
dolayısıyla bitkide virus olmasına
rağmen herhangi bir belirti görülmez.
ACLSV’ye karşı duyarlı olan Malus
sylvestris cv. R12740-7A (Rus
elması) M. pumila üzerine
aşılandığında, klorotik yaprak lekesi,
yapraklarda kaplaşma ve küçük
kalmış bitkiler gözlenir. Bu belirtiler
hastalık etmenin en tipik belirtileridir
ve teşhis amaçlı da kullanılmaktadır.
Armutlarda da etmen latent olarak
taşınmakla birlikte bazı çeşitlerde
yapraklarda beneklenme ve halka
şeklinde lekeler görülür.
Ayvalarda ACLSV tipik
cüceleşmeye sebep olmaktadır. Bazı
hassas çeşitler bulunmasına rağmen
genellikle şeftalilerde de etmen
latent olarak bulunmaktadır. Hassas
şeftali çeşitlerinde yapraklarda koyu
yeşil çökük benekler ve anaç olarak
bazı çeşitlerin kullanılma
durumunda da aşı uyuşmazlıkları
görülebilmektedir.
ACLSV eriklerde özellikle de mavi çeşitlerde
meyvelerde derin çizgiler ve
deformasyonlar şeklinde sharka benzeri
belirtilere, kayısılarda ise yine eriklerdeki
gibi sharka benzeri belirtilere, meyve
etinde kahverengileşme, çekirdeklerde
çatlama ve aşı uyuşmazlığı şeklinde
belirtilere sebep olmaktadır. Virus kiraz ve
vişnelerde de meyveler üzerinde nekrozlar
yapmaktadır. Hastalığın erik ve
kayısılardaki belirtilerine pseudopox,
viruela ve butteratura adı verilmektedir.
• Mücadele
• Virüsten ari üretim materyali kullanılmalıdır.
• Dayanıklı çeşitlerin kullanımı tercih edilmelidir.
• Fidanlıklar her vejetasyon döneminde kontrol
edilerek, hastalık belirtileri gösteren fidanlar
hemen sökülüp yok edilmelidir.
• Kültürel işlemler sırasında kullanılacak her
türlü alet ve ekipman dezenfekte
edilmelidir.
• Hastalıklı ağaçlardan aşı gözü alınmamalıdır.
ZEYTİN DAL KANSERİ
Psudomonas savastanoi pv. savastanoi

ETMEN
Psudomonas savastanoi pv. savastanoi
gram negatif, 0,4-0,8 x 1-3 µm boyutlarında,
aerobik, tek kutuptan birden dörde kadar olan
sayıda kamçılı (monotrik veya löfotrik) bir
bakteridir.
BELİRTİLERİ VE EPİDEMİYOLOJİSİ
Etmen ağaçtan ağaca kısa mesafelerde
yağmur sıçratmasıyla yayılır. Hastalığın en
tipik belirtisi olan gallere yaprak yara
izlerinden kaynaklanan enfeksiyondan dolayı
en çok yaprak tomurcuklarının olduğu noktada
rastlanır. Bununla birlikte etmen budama
yaraları, don yaraları, sopa ile hasat yaraları
gibi yara yerlerinden de enfeksiyon yapar.
Galler etmenin salgıladığı hormonlardan
(indolasetikasit, IAA) kaynaklanan aşırı hücre
çoğalması ve gelişmesi yüzünden olur.
Galler tipik olarak en çok dal ve
sürgünlerde görülmekle birlikte
yapraklar ve meyvelerde de görülebilir.
Galler başlangıçta küçük, birkaç
milimetre çapında ve soluk yeşil
renktedir. Zaman geçtikçe galler birkaç
santimetreye kadar büyür ve renkleri de
yeşilimsi kahverengi veya kahverengi
olur. Yaşlandıkça Galler çatlar, kısmen
nekrotikleşir, çürür ve oluştuktan 6-8 ay
sonra da ölürler.
Nemli ve yağışlı koşullarda gal
yüzeyinden bakteriyel akıntı görülür.
Galli dal ve sürgünler ölürler,
dolayısıyla verim düşer. Verim
azalmasıyla birlikte zeytin meyveleri
küçülür ve kaliteleri düşer. Etmen
hem gal dokusunda ve hem de
sürgün, yaprak ve meyvelerin
üzerinde epifitik olarak yaşar.
Mücadele Yöntemleri
Kültürel Önlemler
• Zeytin dikimine elverişli olmayan, özellikle sık sık
don olaylarının meydana geldiği yerlerde zeytin
dikiminden vazgeçilmelidir.
• Fazla su tutan, tabanı killi topraklara zeytin
dikiminden kaçınılmalı, eğer dikim yapılmışsa drenaj
kanalları açılmalıdır.
Bahçe tesisinde sağlıklı fidanlar ve aşı kalemleri
kullanılmalıdır
• Kanserli ağaçların budama işlemleri nemli ve yağışlı
günlerde yapılmamalı, aletler sık sık %3’lük lizol
eriyiği veya %10’luk sodyum hipoklorite
batırılmalıdır.
Ağaçlara gereğinden fazla azotlu gübre
verilmemeli, bunun yerine kompoze gübre
verilmelidir.
• Zeytin ağaçlarında sırıkla hasat yapmaktan
vazgeçilmeli veya dalları zedelemeyecek
şekilde önlemler alınmalıdır.
• Budama artıkları hemen yakılmalıdır. •
Budama yerlerine önce %5’lik göztaşı eriyiği,
kuruduktan sonra da aşı macunu
sürülmelidir.
Kimyasal Mücadele
Ege ve Akdeniz Bölgelerinde kanserle bulaşık
zeytinlikler iki yıl budama yapmaksızın yılda 4
defa ilaçlanır. İlkbahar ilaçlamasında %1’lik,
diğer ilaçlamalarda %2’lik Bordo bulamacı
kullanılır. İki yılın sonunda temmuz-ağustos
aylarında budama yapılır.
Karadeniz Bölgesinde ise 2. ilaçlama
(şubatta) yapılmaz, ancak dolu ve don zararı
olursa şubat ilaçlaması yapılır. Diğer üç
devredeki ilaçlamalar aynı dönemlerde
uygulanır.

You might also like