You are on page 1of 34

KÜRESELLEŞME VE

EKONOMİK İŞBİRLİKLERİ
Prof. Dr. Semra AYTUĞ
KÜRESELLEŞME VE EKO. İŞBİRLİKLERİ
Bugün gelinen nokta küreselleşen bir kültür, sosyal ve siyasal olarak
bütünleşen ve homojenleşen bir dünyadır.

1980’li yıllardan itibaren dünya ticaretini serbestleştirmek amacıyla ekonomik


alanda yoğun bir çaba harcanmıştır. Küreselleşme olarak adlandırılan bu çaba
finansal alanda sermayenin milliyetini ortadan kaldırarak hareketinin artmasını
sağlamıştır. Diğer yandan da beraberinde getirdiği teknolojik ilerleme, bilgiyi
geliştirme ve kalkınma önemli unsurlar haline getirmiştir.

Küreselleşmenin diğer bir sonucu da bölgeselleşme hareketleridir. Genellikle


coğrafi olarak birbirine yakın olan ve aralarında ekonomik ilişkiler bulunan
ülkeler, mal, hizmet ve sermaye akımlarını serbest hale getirerek verimlilik ve
rekabet güçlerini arttırma ve bir arada barış içinde yaşama amacını
taşımaktadırlar.
KÜRESELLEŞME VE EKO. İŞBİRLİKLERİ
Ülkelerin dış ticaret politikaları, mali politikaları ve
iktisat politikaları da birbirine bağımlı hale gelmiş,
şirketler ve bireyler arası ekonomik ilişkiler daha
sıkılaşmıştır. Bu süreçte devletlerin de ulusal politikayı
belirlemedeki ve ekonomideki rolleri değişmiştir. Artık
devletler küresel düzenin vazgeçilmezi olan piyasa
ekonomisinin boşluklarını doldurmak, ulusal ekonomiyi
uluslararası arenada rekabete hazırlayacak tedbirleri almak
görevini üstlenmişlerdir
KÜRESELLEŞME VE EKO. İŞBİRLİKLERİ
Küreselleşme olarak nitelendirdiğimiz bu serbestleşme
hareketi iki yönde gelişmektedir.


Bunlardan biri “evrensel yaklaşım” olarak ifade
edilebilir;

Diğeri ise genellikle belli bir coğrafi bölgede yerleşik olan


ve birbirleriyle yakın ekonomik ilişkilerde bulunan ülkeler
arasındaki ticaret ve diğer akımların serbestleştirilmesi

amacını güden, “bölgesel iktisadi birleşmeler” yani


ekonomik entegrasyonlardır.
EKONOMİK İŞBİRLİKLERİ
 Dünya Bankası
 Dünya Ticaret Örgütü

 Uluslararası Para Fonu

 Avrupa Konseyi

 Birleşmiş Milletler

 Ekonomik İşbirliği Örgütü

 Afrika, Pasifik ve Karayip Ülkeler Grubu

 OECD

 ASEAN

 Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği

 Karadeniz Ekonomik İşbirliği

 MERCOSUR

 Kuzey Amerika Ülkeleri Serbest Ticaret Antlaşması (NAFTA)

 G8

 G20
DÜNYA BANKASI
II.Dünya Savaşı'nın ardından 1945 yılında Uluslararası Yeniden Yapılanma ve
Kalkınma Bankası (International Bank for Reconstruction and Development) adıyla
kurulmuş, 1947 yılında Birleşmiş Milletler'in özerk uzman kuruluşlarından biri olma
özelliği kazanmıştır.

Günümüzde dünya devletlerinin 188'i Banka üyesidir. Bunlardan 11'i, Banka


sermayesinin %55'ine sahiptir.

Zaman içinde bir grup haline gelerek Dünya Bankası Grubu (World Bank Group)
adını alan kuruluşun bünyesinde beş ana kurum yer almaktadır.

1- Uluslararası Yeniden Yapılanma ve Kalkınma Bankası


2- Uluslararası Kalkınma Birliği
3- Uluslararası Finans Kurumu
4- Çok taraflı Yatırımlar Garanti Ajansı
5- Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıkları Çözüm Merkezi
DÜNYA BANKASI
Uluslararası Yeniden Yapılanma ve Kalkınma Bankası
IBRD 1945 yılında kurulmuş olan ve gelişmekte olan ülkelerin kamu sektörüne kredi
açan bölümdür. Türkiye kuruma 1947 yılında üye olmuştur. Kişi başına GSMH'ye göre
yapılan dört gruplu sınıflandırmada Türkiye 3. grupta yer almakta, böylece 5 yıl geri
ödemesiz 17 yıla kadar vadeli kredi kullanabilmektedir. Türkiye'nin sermaye ve oy
gücü %0,5 düzeyindedir.

Uluslararası Kalkınma Birliği


1960 yılında kurulmuştur. Kişi başına gelir bakımından yoksulluk çizgisinin altında
kalan ülkelere kredi açmaktadır. Bu ülkelere genel olarak sıfır faizli ve 35-40 yıl vadeli
kredi kullandırmaktadır. Türkiye IDA'ya 1960 yılında katılmıştır; toplam sermaye
içindeki payı %0,9'dur ve bu fondan kredi kullanmamaktadır.
DÜNYA BANKASI
Uluslararası Finans Kurumu
1956 yılında kurulmuştur. Bu parça, gelişmekte olan ülkelerde özel sektöre kredi açmak
ve özel sektörün gelişmesini sağlamak ile görevlidir. Türkiye, bu kuruma kurulduğu yıl
katılmıştır ve toplam sermaye içinde %0,6 paya sahiptir.

Çok taraflı Yatırımlar Garanti Ajansı (Multileteral Investment Guarantee Agency)


1985 yılında kurulmuştur. Gelişmekte olan ülkelerde yapılacak yabancı yatırımlara,
ticari olmayan (döviz transfer zorluğu, kamulaştırma, millileştirme, vb.) riskleri
karşılamaya dönük güvenceler sağlamak ile görevli parça olarak tasarlanmıştır. Türkiye
MİGA'ya 1988 yılında katılmıştır. Bu kurum içinde sermaye payı ve oy gücü %0,4
düzeyindedir.

UluslararasıYatırım Anlaşmazlıkları Çözüm Merkezi


1965 yılında kurulmuştur. Merkez, arabuluculuk ve hakemlik davalarına bakan bir
organdır. Tahkim ve Uzlaşma Panellerine ilişkin kurallar geliştirmekte, uzlaştırma
komisyonu olarak iş görmektedir. Türkiye bu kuruma 1987 yılında katılmıştır.
DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ
 Devletlerin iç ticaret yasalarını ve düzenlemelerini nasıl
yapacakları hususunda yasal bir çerçeve ortaya koymaktadır
ve toplu görüşmeler ve müzakereler yoluyla ülkeler arasında
ticari ilişkilerin geliştirildiği bir platformdur.

  1 Ocak 1995'te kurulmuştur.

 ABD, Almanya, Fransa, İngiltere başta olmak üzere 157


ülke üyedir

 WTO bütçesi 83 milyon$’dır ve ülkelerin katkıları ticarette


aldıkları paya göre belirlenmektedir
DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ
WTO, sadece GATT'ın biraz genişletilmiş bir şekli değil, aksine tamamen değişik bir yapıya ve
farklı bir karaktere sahiptir. İkisi arasındaki temel farklılıklar şöyle sıralanabilir;

GATT, herhangi bir kurumsal yapısı olmayan ve kuruluşundaki amacı 1940'ta Uluslararası Ticaret
Örgütü'nü kurmak olan ve bu amaçla çeşitli kuralları içeren çok taraflı bir anlaşmadır,
GATT, geçici olarak kurulmuş ve 40 yıllık bir faaliyetten sonra anlaşmaya taraf olan hükümetler

GATT'ı sürekli bir anlaşmaya çevirmek istemişlerdir. WTO taahhütleri buna karşın sürekli bir
karakter taşımaktadır,
GATT kuralları sadece mal ticaretini kapsarken, WTO mal ticaretinin yanında, hizmetler ticareti ve

ticari nitelikteki fikri mülkiyet haklarını da kapsamaktadır,


GATT anlaşması çok taraflı bir araçken 1980'lerde yeni pek çok anlaşma ilave edilerek, selektif bir

yapıya dönmüştür. WTO'yu oluşturan anlaşmalar ise neredeyse tamamı çok taraflıdır ve taahütler
üyelerin tamamını bağlamaktadır,
WTO, GATT'a göre anlaşmazlıkların çözümünde daha hızlı çalışan, otomatik mekanizmalara

sahiptir.
ULUSLARARASI PARA FONU

 1944 yılında ABD'nin New Hampshire
 eyaletindeki Bretton Woods’da kurulan ve 1947'de fiilen
çalışmaya başlayan milletlerarası ekonomik meselelerle
uğraşan bir teşkilattır.
IMF, küresel para işbirliği, finansal istikrarı sağlamak,

uluslararası ticareti kolaylaştırmak, yüksek istihdam ve


sürdürülebilir ekonomik büyümeyi teşvik ve dünya çapında
yoksulluğu azaltmayı teşvik etmek için çalışan, 188 ülkenin
üye olduğu organizasyondur.
IMF'nin merkezi ABD'de, Washington, DC'de

bulunmaktadır.
ULUSLARARASI PARA FONU
Amaçları:
Milletlerarası ticaretin dengeli şekilde gelişmesini üye

devletlerin tam istihdama ve yüksek büyüme hızına


ulaşmasına imkân hazırlamak;
Ödemeler dengesi güçlüklerinin çözümünde yardımcı

olmak;
Kambiyo istikrarını kurmak ve tek taraflı değer

düşürmelerine mani olmak;


Çok taraflı dış ödemeler sisteminin kurulmasını

sağlamak.
Avrupa Konseyi (İngilizce: Council of
Europe; Fransızca: Conseil de l'Europe)
1949 yılında Avrupa çapında insan hakları,
demokrasi ve hukukun üstünlüğünü
savunmak amacıyla Avrupa çapında
kurulmuş hükümetlerarası bir kuruluştur.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Avrupa
Konseyi'ne bağlıdır. Avrupa Konseyi'ne
Belarus, Kosova ve Vatikan hariç tüm
Avrupa ülkeleri üyedir.
Birleşmiş Milletler Örgütü ya da
kısaca Birleşmiş Milletler (BM),
24 Ekim] 1945'te kurulmuş dünya
barışını, güvenliğini korumak ve
uluslar arasında ekonomik,
toplumsal ve kültürel bir iş birliği
oluşturmak için kurulan
uluslararası bir örgüttür.
Uluslararası İlişkilerde, kuvvet
kullanılmasını ilk olarak evrensel
düzeyde yasaklayan ilk antlaşma
Birleşmiş Milletler Antlaşması'dır.
Örgütün, kurulduğu yıllarda 51
olan üye sayısı şu an itibariyle
üyeliği kaldırılan Vatikan ve
değiştirilen Çin Halk Cumhuriyeti
son katılan üye Güney Sudan dahil
193'e ulaşmıştır. Örgütün yönetimi
New York'ta bulunan genel
merkezinden yürütülür ve üye
ülkelerle her yıl düzenli olarak
yapılan toplantılar yine bu genel
merkezde gerçekleştirilir.
Birleşmiş Milletler fikri ilk olarak,
II. Dünya Savaşı'nın bitiminde
savaşın galibi ülkeler tarafından,
ülkeler arasındaki anlaşmazlığı
ortadan kaldırarak ileride meydana
gelebilecek ve kendi güvenliklerini
tehdit edebilecek bir savaşın önüne
geçebilmek amacıyla ortaya
atılmıştır.
Örgüt yapısının halen bu amacı
koruduğunu BM Güvenlik Konseyi'nin
varlığı ve çalışmalarıyla ortaya koymustur.
Güvenlik Konseyi on beş ülkeden
oluşmakta olup, bu üyelerden beşi daimi
üye statüsündedir ve mutlak veto yetkisine
sahiptir. Bu ülkeler ABD, Rusya, Çin Halk
Cumhuriyeti, Birleşik Krallık ve
Fransa'dır. Güvenlik Konseyinin karar
alabilmesi için 9/15 oranı gerekli olup,
daimi üyelerden herhangi birisinin aksi
yönde oy kullanmaması gereklidir.
Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT)
Türkiye, İran, Pakistan gibi ülkeler
tarafından kurulan ve Sovyetler Birliği'nin
yıkılmasıyla diğer Türk Devletleri'nin de
dahil olduğu ekonomik örgüt. EİT'nin on
üyesi ve bir gözlemci üyesi bulunuyor.
EİT'in üyeleri kültürel ve ekonomik alanda
işbirliğini hedefliyor. 2015 yılına kadar
serbest ticaret bölgesi olmak da hedefler
arasında. Hedeflerinden bir diğer ise
üyeleri arasında platform oluşturmaktır.
Statü ve güç olarak büyümeye devam eden
örgütün üyeleri arasında, 17 Temmuz 2003
tarihinde İslamabad'da ticaret anlaşması
imzalanmıştır.
AKP Ülkeleri ya da Afrika,
Karayip ve Pasifik Ülkeleri, 1975
'te Lomé Sözleşmesi'ni imzâlayan
ülkelerdir. Gerekçesi, Avrupa'nın
hammadde talebini ve denizaşırı
ülkelerdeki ayrıcalıklı durumunu
garanti altına almak istemesi ve
kısmen de eski sömürgeci
zamandan kalma üzerine alması
gerektiğine inandığı sorumluluktu.
Lomé Sözleşmesi, başta 15 Avrupa
ülkesiyle 46 Afrika, Karâyip ve Pasifik
ülkesini kapsar ve büyük bir işbirliği
programını içerir. Temelde gümrük
konusunda verilen ayrıcalıklara
dayanmaktadır. Böylece bir yandan bu
ülkelere Avrupa pazarları açılırken
diğer yandan tarım ve mâdencilik
ürünlerinde fiyatların sâbitleşmesi için
bir fonu öngörüyordu.
AVRUPA BİRLİĞİ

1951 yılında Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu önerisi


geldi. Bu oluşumun temel amacı, başta Fransa ve Batı
Almanya olmak üzere üyeleri arasında kömür ve çelik
endüstrilerinin yönetimini bir araya getirmekti. Bunun
yapılış nedeni, dönemin en önemli
sanayi hammaddeleri olan kömür ve çelikten doğabilecek
herhangi bir uyuşmazlığın önlenmesi ve buna bağlı olarak
iki ülke arasındaki olası bir savaşın engellenmesidir. Bu iş
birliğinin kurucuları yaptıklarını "Avrupa ittifakında ilk
adım" olarak nitelediler. Topluluğun diğer kurucu üyeleri
İtalya, Belçika, Hollanda ve Lüksenburg idi
AVRUPA BİRLİĞİ

1957 yılında iki yeni topluluk daha oluşturuldu: gümrük


birliği işlemlerini sağlayan Avrupa Ekonomik Topluluğu ve nükleer
enerji çalışmaları yürütmek için kurulan Avrupa Atom Enerjisi
Topluluğu (Euratom).

1967 yılına gelindiğinde imzalanan Brüksel Antlaşması ile var olan 3


topluluk Avrupa Toplulukları ya da daha yaygın biçimiyle Avrupa
Topluluğu (AT) adıyla tek bir çatı altında toplandı.

 Şubat 1992 tarihinde Maastricht Antlaşması yürürlüğe sokuldu. Bu


antlaşmada ilk kez Avrupa Birliği terimi kullanıldı.
AVRUPA BİRLİĞİ
Üye Ülkeler:

Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Kıbrıs, Çek Cumhuriyeti,


Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Almanya,
Yunanistan, Macaristan, Hırvatistan, İrlanda, İtalya,
Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Malta, Hollanda,
Polonya, Portekiz, Romanya, Slovakya, Slovenya, İspanya,
İsveç, Birleşik Krallık
OECD
 OECD, 14 Aralık 1960 tarihinde imzalanan Paris
Sözleşmesi'ne dayanılarak, 1961'de kurulmuştur ve savaş
yıkıntıları içindeki Avrupa'nın Marshall
Planı çerçevesinde yeniden yapılandırılması
amacıyla 1948 yılında kurulan Avrupa Ekonomik
İşbirliği Örgütü'nün (OEEC) doğrudan mirasçısıdır.
Üyelerinin büyük bir bölümü AB ve İUT üyeleridir,
çoğunluğu da gözlemci üyelerdir. OECD ülkeleri
sanayileşip zengin olmuş ülkelerdir.
OECD
Amaçları:

 Finansal istikrarın eşzamanlı olarak korunduğu üye ülkelerde ve hem de


özellikle gelişmekte olan ülkelerde halkın yaşam standartının
iyileştirilmesi, sürekli ve dengeli ekonomik gelişim sağlayan politikaya
destek ve yardım, işsizliğin ortadan kaldırılması;
 Ekonomik genişleme politikasının uyandırılması ve sosyo-ekonomik
eşgüdümlü gelişmenin desteklenmesi;
 Uluslararası yükümlülüklere uygun olarak çok taraflı ve ülkeler arasında
ayrım gözetmeyen dünya ticaretinin geliştirilmesine destek verilmesi.
 OECD'ye üye veya bu örgüte üyelik talebinde bulunan ülkeler, sosyo-
politik ve ekonomik yaşamda, aşağıda belirtilen üç ilkeyi vazgeçilmez
değerler olarak benimsemişlerdir:
 Demokrasi;

 İnsan haklarına ve yurttaş özgürlüğüne bağlılık;


OECD
Kurucu Ülkeler

Avusturya*, Belçika*, Kanada*, Danimarka*, Fransa*, Almanya*, Yunanistan,


İzlanda*, İrlanda*, İtalya*, Lüksemburg*, Hollanda*, Norveç*, Portekiz*, İspanya*,
İsveç*, İsviçre*, Türkiye*, Birleşik Krallık*, Amerika Birleşik Devletleri*

Sonradan katılanlar:

Avustralya* (1971), Çek Cumhuriyeti* (1995), Finlandiya (1969), Macaristan*


(1996), Japonya* (1964), Meksika* (1994), Yeni Zelanda* (1973), Polonya* (1996),
Slovakya (2000), Güney Kore* (1996), Şili* (2010), Estonya* (2010), Slovenya*
(2010), İsrail (2010)

* İle gösterilen ülkeler 2005’te Dünya Bankası tarafından yüksek gelirli ülkeler
arasında gösterilmiştir.
ASEAN
 8 Ağustos 1967'de Vietnam Savaşı'ndan kaynaklanan
komünist genişlemeye karşı
olarak Filipinler, Malezya, Tayland, Endonezya ve Singa
pur arasında kurulan uluslararası örgüttür
 2005 yılında örgütün toplam gayri safi yurtiçi
hasılası yaklaşık 884 milyar dolardır. Yılda %4'lük bir
büyüme oranı yakalanmıştır. 2006'da GSYH 1,066
trilyona yükselmiştir.
ASYA PASİFİK EKONOMİK İŞBİRLİĞİ
Büyük Okyanus kıyısındaki 21 ülkenin katıldığı, dünya
ekonomisinin %60'ını temsil eden ve bölgesel ekonomik,
işbirliği, ticaret ve yatırım konularının paylaşıldığı
uluslararası bir örgüttür

APEC'in temel hedefleri 1994'te Endonezya'nın Bogor


kentinde kararlaştırılmıştır. Bogor hedefleri şöyle sıralanır.
Ticaret ve yatırımın serbestleştirilmesi

İktisadi ve ticari faaliyetlerin kolaylaştırılması

Ekonomik ve teknik işbirliği


ASYA PASİFİK EKONOMİK İŞBİRLİĞİ
Üye Ülkeler

Avustralya1989, Brunei1989, Kanada1989,


Endonezya1989, Japonya1989, Malezya1989 ,
Filipinler1989 , Yeni Zelanda1989, Singapur1989, Güney
Kore1989, Tayland1989, ABD1989, Tayvan 1991, Hong
Kong ve Çin 1991, Meksika1993, Papua Yeni Gine1993,
Şili1994, Peru1998, Rusya1998, Vietnam1998
KARADENİZ EKONOMİK İŞBİRLİĞİ

 25 Haziran 1992tarihinde İstanbul'da düzenlenen zirvede


imzalanan anlaşma ile kurulan
ve Karadeniz havzasındaki ülkelerin ekonomik
işbirliğini amaçlayan uluslararası kuruluştur.
KARADENİZ EKONOMİK İŞBİRLİĞİ
Kurucu üyeler

 Arnavutluk, Azerbaycan, Bulgaristan, Ermenistan, Gürcistan, Moldova, Romanya, Rusya, Türkiye, Ukrayna,


Yunanistan

Sonradan katılan üyeler:

Sırbistan

Üyelik başvurusu kabul edilmeyen ülkeler

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi


Karadağ
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Karadağ katılım başvurusu yapmış, ancak Türkiye ve
Yunanistan'ın veto haklarını kullanmaları sonucu reddedilmişlerdir.

Gözlemci ülkeler

 Almanya, Amerika Birleşik Devletleri, Avusturya, Beyaz Rusya, Çek Cumhuriyeti, Fransa, Hırvatistan, İsrail,
İtalya, Mısır, Polonya, Slovakya, Tunus
MERCOSUR (SOUTHERN COMMON
MARKET)
Latin Amerikan entegrasyon çabalarının en başarılılarından biri olarak
ortaya çıkmıştır. Şu an geldiği nokta itibariyle MERCOSUR ortak
pazarı 1 trilyon doları aşan pazar derinliği ve 200 milyonluk nüfusuyla
entegrasyon girişimleri içinde tüm dünyada üçüncü sırada yer
almaktadır. Ayrıca Güney Amerika’da en etkili ortak pazar girişimi
olarak anılmaktadır.

Üye devletler
Brezilya

Arjantin

Uruguay

Paraguay

Venezuela
Rusya gruba daha sonradan dahil olmuş ve bu
ülkeler G8 ülkeleri olarak anılmaya
başlanmıştır. G8 ülkeleri 1975'ten beri yıllık
ekonomi zirveleri düzenlemektedirler. G8
Uluslararası hükümetler formu olup, Kanada,
Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Rusya,
İngiltere ve Amerika dünya ekonomisinin
yaklaşık %65 ini temsil ederler. Grubun
aktiviteleri yıl bazında konferanslar ve politik
araştırmaları içerir. Üye ülkelerin hükümet
başkanlarının yıllık zirve toplantısına katılması
ile doruğuna ulaşır. Her yıl G8 'in üye
devletleri grubun başkanlık görevini üzerine
alır.Başkanlığı elinde bulunduran grubun
gündemini belirler ve o yılki toplantı için ev
sahipliği yapar. 2007 için başkanlık sırası
Almanya'dadır ve 33'üncü G8 toplantısı için
Heiligendamm'da 6-8 Haziran'da ev sahipliği
yapmıştır.
G20 ülkelerini Türkiye, İngiltere, Japonya,
Kanada, Almanya, Fransa, İtalya, Rusya,
Avustralya, Brezilya, Arjantin, Hindistan,
Çin, Endonezya, Meksika,
Suudi Arabistan, Güney Afrika,
Güney Kore, ABD ve Avrupa Birliği
Komisyonu oluşturuyor.
G20'ye üye 19 ülkenin hepsinin milli geliri
dünyada ilk 31'de yer alıyor. Tayvan,
İsviçre, Norveç, İran ve Venezüella,
ekonomik olarak bazı üyelerden daha
büyük olmalarına rağmen G20'de
bulunmuyor. Birçok Avrupa Birliği ülkesi
de, G20'de bağımsız olarak değil sadece
AB Komisyonu olarak temsil ediliyor.

You might also like