You are on page 1of 152

Malzeme Bilgisi

Ders Notları
Kaynaklar
• Yapı malzeme Bilgisi, Ege Üniv. Şahin, A.; Ünal
H.B. İzmir 2005.
1.Bölüm
• 1. Giriş
• Tasarlanan yapının belirli bir amaca hizmet
edebilmesinde en önemli öğe malzemedir. Bu nedenle
yapı malzemelerinin özelliklerinin iyi bilinmesi
gerekmektedir.
• İnsanların gereksindikleri eşyaların yapımında
kullandıkları ve onları işleyerek bir eser ortaya
çıkardıkları her şeye malzeme denir.
• Malzeme bilgisi ise kısaca malzemeyi tanımak şeklinde
tanımlanabilir.
Malzeme

Madensel Madensel olmayan


(metal) (metalin dışındakiler)

Demirsiz metaller Demirli metaller Organik İnorganik

Bakır ve alaşımları Doğal


Fontlar Doğal
Alüminyum ve Yapay Yapay
Çelikler
alaşımları
-Ahşap(ağaç) -Mineraller
-Polimerler -Tuğla
-Petrol -Kil
-Diğer seramikler
-Kağıt
-Doğal gazlar -Tuzlar
-Selüloz -Camlar
-Karbonlu Çimento
Bileşikler
-Reçine
-Kauçuk

Malzemenin Genel bir Sınıflaması


Yapı Malzemeleri
• Kullanış Yeri ve Amacı • Şekil Değişimi • Bünye
• 1- Fiziksel Özelliklerine Göre
• 1- Taşıyıcı (Strüktür) • 1- Elastik Homojen Malzeme (Çelik)
Malzeme (Ahşap Tuğla malzeme (Lastik Heterojen malzeme (Ahşap)
Taş, Beton, Çelik) Kaucuk) İzotrop Malzeme (Çelik),
Anizotrop malzeme (Ahşap)
• 2-Ayrıntı (detay) • 2-Plastik malzeme 2- Kimyasal Özelliklerine göre
malzemesi (kaplama (Kil) Metalik (Kristal) malzeme
ve doğrama) • 3-Elasto-Plastik (demir bakır çinko)
Amorf malzeme (Cam)
• 3- Koruyucu (Yalıtım) Malzeme (çelik) Bileşik malzeme (Çelik Ahşap)
Malzemeleri (Cam Kolloidal malzeme (Katran)
pamuğu, Perlit) Seramik malzeme (Pişmiş kil)
• Yapı malzemeleri laboratuvarlarda test
edilerek kullanıma sunulur. Sahip olması
gereken özellikleri Türk Standartları enstitüsü
(TSE) kalite belgesi ile belgeler.
Bölüm 2
2. Malzemenin genel özellikleri
• Renk ve şekil
• Sertlik
• Sıcaklık
• Tat ve koku
• Ses
• Mekanik özellikler: malzemenin dayanımını
gösteren temel özelliklerdir.

• Malzeme Özellikleri;
• i) Mekanik
• ii) Fiziksel
• iii) Kimyasal
• iv) Termik
• v) Akustik
2.1. Mekanik özellikler
2.1.1. Gerilmeler ve Şekil değiştirme durumları
a) Gerilme ve Emniyet katsayısı
=P/A şeklinde gösterilir.
Kgf/cm2
herhangi bir yapı elamanındaki gerçek gerilme ve ya
emniyet gerilmesi ile o elamanı oluşturan malzemenin
maksimum gerilmesi arasındaki ilişki emniyet katsayısı
(n) terimi ile ifade edilir.
n= maksimum gerilme / Gerçek gerilme
= Maksimum gerilme / Emniyet gerilmesi
Emniyet katsayılarının 1 den büyük olması gerekir.

(s10)
örnek
• Bir köprüde kullanılacak çelik halatın çekmeye
karşı maksimum gerilmesi 3600kgf/cm2,
kullanılacak yükün etkisi altında çıkacak
gerilme 1200 kgf/cm2 olması durumunda
emniyet katsayısı
• n= 3600/1200 = 3 olur… bu da kopmaya karşı
3 kat emniyetli demektir.
2.1.1.2. gerilme şekil değiştirme ilişkileri
• Ao: Başlangıç kesiti,
• Ak: Kopma kesiti

• Lo: kopma esnasındaki boy,


• L: Başlangıçtaki boy
2.1.2. sertlik

• Malzemenin yüzeyinde kalıcı şekil değiştirme


yapmaya karşı gösterdiği dirence denir.
• Malzeme yüzeyine etki eden kalıcı şekil değiştirici
etkenlere karşı dayanıklılığını ifade eder.
• 1. malzemenin orijini hakkında bilgi verir
• 2. malzemenin işlenebilme gibi özellikleri hakkında
bilgi verir. Sertlikle işlenebilme arasında ters ilişki
vardır.
• 3. sertlik deneyleri hasarsız olduğundan malzemeyi
elden çıkarmadan diğer özellikleri deneylerle
belirlenebilir.
Sertlik yöntemleri
• Yüzeyin sert bir cisimle çizilmesi
• Sert bir bilyayı malzeme üzerine atarak
sıçratma
• Sert bir cismi batırarak
2121 malzeme yüzeyini ser bir cisimle çizerek
sertlik ölçme

Mohs serlik skalası


1.Talk  2.Jips  3.Kalsit  4.Florit 
5. Apatit  6.Feldispat  7.Kuvarts 
8. Topaz  9. Koronden  10 Elmas
2122. Ser bilyayı düşürme ve sıçrama ile
sertlik ölçümü
Shore sclerescobu
Malzeme ne kadar sert ise cam tüp içindeki bilya
o kadar yükseğe sıçrar.
Beton çekiçi (Schmidt)
2123. Malzemeye sert bir cisim batırılarak
yapılan sertlik deneyleri
Birinell Sertlik Deneyi;
Belirli bir D çapındaki sertleştirilmiş (BSD=850) çelik bilya, seçilen bir P deney
yüküyle malzeme üzerine düşey doğrultuda belirli bir süre bastırılır. Bilyanın
köresel bir iz bırakması sağlanır. Malzeme üzerindeki izin d çapı mikroskopla
ölçülür . Sonra S küresel izin alanı bulunur. Uygulanan bu yükün alana
bölünmesi sonucu gerilme boyutunda sertlik belirlenir.
BS=B=P/S

𝑠=𝜋 . 𝐷 . 𝑓
S

𝑃 𝑃 𝑃 2.𝑃
𝐵= = = =
𝑆 .𝐷. 𝑓 𝐷− √ 𝐷 −𝑑 .𝐷.(𝐷− √ 𝐷 −𝑑 )
2 2 2 2
.𝐷.
2
Örnek:
10mm çapındaki bir bilya ile brinell deneyi yapılmış 30 kg yükün 3mm çapında
iz açtığı belirlenmiştir. Birinel sertlik sayısının değerini (B) belirleyiniz.

30kg

10
m
m
3mm

=
Vickers sertlik deneyi
• Brinell e benzer, kare kesitli elmas pramit uç
Rockwell sertlik deneyi
• Malzemeye batırıldığında ortaya çıkardığı
derinlik te dikkate alınır.
213. Darbeye Dayanıklılık
• Malzemenin ani yüklenmesi veya darbe
etkisinde kalması statik yüklemeden daha
farklı bir etki yapar.
2131. Charpy Darbe deneyi
Charpy darbe deneyi, büyük ani bir
darbe nedeniyle malzemenin absorbe
ettiği enerjinin miktarını ölçer ve
malzemenin gevrekliğini
değerlendirmede kullanılır.

1. Pandül 2. Destek Kolu 3. Kadran 4. Fren kolu 5. Çevirme kolu


2132. İzod Darbe Deneyi 
Benzer bir darbe deneyi de İzod deneyidir. İzod ve charpy deneyleri arasındaki fark, deney
örneğinin boyutu, örneğin mesnetleniş ve yükleniş şeklidir.
Malzemelerin (özellikle hacim merkezli kübik kristal yapılı cisimler) çentik darbe toklukları
sıcaklıkla değişir. Malzeme yüksek sıcaklıklarda tok iken, düşük sıcaklıklarda gevrek hale gelir.
Normal yumuşak çelik yapıların çentik darbe dayanımını genellikle atmosfer sıcaklığının
altında aniden azalır. 
214. Aşınmaya karşı dayanım
• Aşınma bir malzemeye değen başka cisimler tarafından o
malzemenin yüzeyinden parçacıkların kopmasıdır. Malzemelerde
aşınmaya karşı yüksek dayanım göstermesi istenir.
Malzemede 3 tip aşınma görülür.
1. Adezif aşınma: malzemeyle değer bir cisim arasında kesme dayanımı az olan malzemeden
parçalar kopması
2. Abrozif aşınma: Malzeme ile sürtünen cismin daha sert olması durumunda malzemeyi
kazıması ve ya çizmesi
3. Korozif aşınma: Malzeme ve diğer cisim arasında su yada bir sıvının bulunması durumunda
sıvı ile bu katı cisimler arasında kimyasal reaksiyonlar oluşur. Bunun sonucunda oluşan
maddelerin ayrılmasıyla meydana gelen aşınmadır.
215. Sünme
• Sünme (krip) malzemenin sabit bir gerilme
altında zamanla artan şekil değiştirmesine
denir.
216. Yorulma
• Elastik sınırın altındaki gerilmelerin periyodik
olarak uygulanması sonucunda malzemenin
erken ve gevrek türde kırılmasıdır.
217. İşlenebilme
• Mekanik işlemler sonucunda malzemenin
özelliklerinde bir değişiklik meydana
gelmemesi durumudur.

Betonda Çökme deneyi (Slump deneyi yada Abrams konisi deneyi)


Ve
Vebe deneyleri
en çok uygulanan deneylerdendir
Slump
Vebe deneyi
𝑉2
𝑚= 𝑡
𝑉1

m: vebe derecesi yada zamanı


t: vibrasyon süresi (s)
V1: betonun deney öncesi
hacmi
V2: deney sonrası hacmi

Vebe derecesi ne kadar küçükse


işlenebilme özelliği özelliği o kadar
büyük olmaktadır.
2.2. Fiziksel özellikler
• Birim ağırlık
• Özgül ağırlık
• Porozite
• Kompasite
• Su emme
• Doyma derecesi
• Geçirgenlik
• Kapilarite
221. Birim ağırlık, yoğunluk, özgül ağırlık

• Birim ağırlık (birim hacim ağırlığı) () :


malzeme ağırlığının boşluklar dahil tüm hacme
oranı olup birimi g/cm3 dür.
=P/V
P: ağırlık g
V: hacim cm3
• Özgül ağırlık ():
malzemenin ağırlığının
boşluklar çıktıktan sonraki
hacme oranıdır. Birimi
g/cm3 dür
222. Porozite kompasite
• Porozite: boşluklu malzemede boşluk hacmin
bütün hacme oranıdır.

• Kompasite( Doluluk oranı): boşluklu


malzemede dolu hacmin bütün hacme
oranıdır.

• p+k=1
223. Su emme ve doyma derecesi
• Sa=(P2-P1) / P1
• (Yaş ağırlık – Kuru ağırlık) / kuru ağırlık
• Yada hacim

Doyma derecesi (D)

D= Hacim yüzdesi / P
224. Su geçirimliliği ve kapilarite
• Su geçirimliliği: yapı malzemesinin bir basınç
farkı ile su bir taraftan diğer tarafa geçirme
yeteneği olup, birim malzeme alanından geçen
su miktarı olarak tanımlanır.
• Kapilarite : malzeme üzerinde suyun yüzey
gerilimi ile yukarı doğru hareketidir.
2.3. Kimyasal Özellikler
• Kireç taşı (CaCO3) 900 °C yanınca sönmemiş
kirece (CaO ) dönüşür. Bunun üzerine su ilave
edilince sönmüş kireç (Ca(OH)2) elde edilir.

• Hava kirliliği olan ortamlarda CO2 ve SO3


gazları atmosferde vardır. Bunlar su ile
birleşerek H2CO3 (karbonik asit) ve H2SO4
(sülfirik asit) e dönüşür.
231 Atom bağları
• Malzemenin atom yapıları onların bir çok özelliklerini
etkiler: kimyasal, optik, elektrik, ısı iletkenliği vb.
• İyonik bağ: elektron alan ve veren atomlar vardır, bunların
aralarındaki elektrostatik çekim kuvvetine iyonik bağ denir.
Örnek NaCl.
• Kovelent bağ: atomların elektronları paylaşarak
kullandıkları bağdır. Bu bağda ne kadar fazla elektron
kullanılırsa aradaki bağ o kadar kuvvetli olur. Bunlarda
sertlik yüksek elektrisksel iletkenlik düşüktür. Örneğin
elmas; her C atomu için diğer 4 C atomuyla kovelent bağ
yapar bu nedenle çok serttir.
232 Atomların dizilişi
• Bu diziliş durumuna göre
• 1- Amorf yapılar (düzensiz şekilsiz)
• 2- Moleküler yapılar (atom gruplaşması)
• 3- Kristal yapılar (üç boyutlu atom düzeni)
2.4. Termik özellikler
• Yapılarda başarılı bir çevre denetimi
oluşturabilen malzemeler önemlidir.

• Isı: bir enerji şeklidir. İletilir.


• Sıcaklık: ısının şiddet ve derecesinin bir
göstergesi olup, ısı iletim yeteneğinin nispi bir
ölçüsüdür.
• Yapı elamanlarında kullanılan malzemede
yüksek sıcaklıktaki bir ortamdan düşük
sıcaklıktaki bir ortama doğru ısı geçişi 3 şekilde
olur;
• 1. Kondüksiyon,
• 2. Konveksiyon
• 3. Radyasyon
241. Isı genleşmesi
• Sıcaklığın 1 °C artmasıyla malzemenin birim
boyutunda oluşan artış ise ısı genleşme katsayısı
yada genleşme katsayısı () denir.
• Çelik ……… 12 . 10-6 cm/cm°C
• Mermer ….4
• Tuğla ………9
• Beton ……..10-12
• Ahşap ……. 4
• Cam ………..9.1
242. Isı iletkenliği
d

t2

konveksiyon

kondüksiyon konveksiyon
t1
2.5. Akustik Özellikler
• Ses ile ilgili özelliklerdir
• 1 . Rahatça her yere ses gitmeli ve yankı
yapmamalıdır.
• 2. bir hacimde meydana gelen sesler orada
kalmalı, diğer hacme geçmemelidir.
Bu sorunların çözümü için akustik kullanılır.
251. Sesin malzeme tarafından emilmesi
• Ses dalgası bir malzeme üzerine çarptığında ses şiddeti malzeme
tarafından emilir, bir miktar yansır, bir miktarı da malzeme içine girer.
• Çelik ses emme katsayısı ….. 0.01
• Tuğla …………………………………0.02
• Ahşap…………………………………..0.10
• Hava boşluğu ………………………..1.00
252. Sesin malzeme içinde iletilmesi

• Ses söndürme katsayısı


• Ses yalıtımı
3. Bölüm YAPI MALZEMESİ

• Metaller
• Doğal taşlar
• Toprak
• Ahşap
• Agrega
• Bağlayıcı malzeme
• Harçlar
• Beton
• Polimerler
• Koruma ve yalıtım malzemesi
3.1. Metaller
Faydaları
• Yüksek dayanım
• İnce levhada geçirimsizlik
• Isı ve elektriği iyi iletme
• Kolay işlenebilme
• Hava sıcaklığından bağımsız işlenebilme
• Kaynak perçin ve ile birleşmeleri iyi
Sakıncaları
• Korozyon
• Yüksek maliyet
311. Demir metaller ve alaşımları
• Demir : doğada yaygın bulunur. 82-100 brinell
sertliğindedir.
• Pik demir: %90 Fe %3-5 C bulunan ham
demirdir. Sert ve kırılgandır.
• Dökme demir: font da denir. Beyaz dökme
demir, gri d.d., dövme demir, düktil demir
• Çelik: C oranı düşüktür. İçinde Si Mn vb
bulundurur.
Çelik alaşım işlemleri
• Çeliğin kalitesi S ve P elementleri etkilidir. S
miktarı arttıkça şekillendirmeye dik doğrultuda
süneklik ve darbe dayanımı düşer ve
dolayısıyla sıcaklıkta kırılganlık artar ve kaynak
edilebilme kötüleşir.
• P nin varlığı dayanımı ve sertliği artırıcı,
şekillendirmede sünekliği ve darbe dayanımını
azaltıcı etki yapar.
Çelik alaşım elementleri
Alaşım elementi katılmasındaki amaçlar:
• Sertleşme yeteneği artar
• Sertlik ve dayanım artar
• Mekanik özellikleri iyileşir
• Tokluğu artar
• Aşınma direnci artar
• Korozyon direncini artırmak
• Manyetik özelliklerini iyileştirmek.
C dışında başlıca alaşım elementleri : Ni, Si, Al, Cu, Mn, Cr,
Mo, Co, Ti sıralanbilir.
Çeliğe uygulanan işlemler
• Şekillendirme: dökümle, işlenerek ve akışla
olur..
• Dökümle: erimiş metalin kalıp içine dökülmesi
ile;
• İşlenerek: kütük metalin işlenerek şekil
verilmesi ( mengene gövdesi)
• Akışla : dövme, haddeleme, perçinleme,
ekstrüzyon, presleme, çekme, bükme
Soğuk şekillendirme
• Perçin başının oluşturulması
• Çelik plakanın haddelenmesi
• Boru çekilmesi
• Tel çekilmesi
• Sıkıştırmalı ekstrüzyon
Çeliğe uygulanan ısıl işlemler
(sıcak şekillendirme)

• Tavlama, sertleştirme ve ıslah etme


Tavlama : belirli bir sıcaklığa kadar ısıtılması ve
şekil verildikten sonra yavaş yavaş soğumasıdır.
Yöntemleri: difüzyon, normalizasyon,
yumuşatma, menevişeleme ve ara tavlamadır.
Çeliğin sınıflandırılması
• 1. Kütle çelikleri
• 2. Kalite çelikleri
• 3. Alaşımsız çelikler
• 4. Alaşımlı çelikler
TSE ve AISI standartları s.74
Yapılarda kullanılan çelik malzeme
• Yapı çelikleri St37 ve St52 dir. Ayrıca yüksek
dayanımlı çelikler de üretilmektedirler.
Özellikleri: E= 2 100 000 kgf/cm2
Poisson oranı  = 0.3
Kayma modülü G= 810 000 kgf/cm2
Lineer ısı katsayısı t= 12 . 10-6 dır.

1. Çelik yapılarda kullanılan malzeme


2. Betonarme donatı çubukları
3. Çelik gergi telleri
4. Diğer çelik malzemeler
1.Çelik yapılarda kullanılan malzeme
• Çelik levhalar
• Profil çelikleri
• Lama Çelikleri
• Perçin
• Bulon
• Kaynak
2. Betonarme donatı çubukları
Beton ve çeliğin birlikte kullanılmasının nedenleri
• Betonun çekme dayanımının zayıf olması
• Beton çeliği pastan korur
• Beraber uzar yada kısalırlar
• Sıcaklık değişimlerinde aralarındaki bağlantı
bozulmaz.
Betonarme çelik çubuklarının standardı TS 7081 dir, Nisan 2010 da yenilendi. Eski yönetmelik TS
708/19962 da tanımlı çelikler iptal edildi, yeni
çelikler tanımlandı. TS 500/2000 Madde 3.2 ‘Beton donatısı olarak kullanılacak çelikler TS 708’e
uygun olmalıdır’ demektedir. Dolayısıyla
TS 708/19962 da ve TS 500/2000 çizelge 3.1 de yer alan eski çelikler artık kullanılamazlar.

ÇELİK (TS 708/2010)


Düz
Nervürlü
Profilli

TS 708/2010 da tanımlı betonarme çeliklerin simgeleri:


S 220, S 420, B 420B, B 420C, B 500A, B 500B, B 500C
Çeliklerin sınıflandırılması
Karbon miktarına göre:
•Düşük karbonlu çelikler: Sünektir
•Yüksek karbonlu çelikler: Gevrektir

En küçük akma dayanımına göre:


•En küçük akma dayanımı 220 N/mm2 olan çelik: S 220
•En küçük akma dayanımı 420 N/mm2 olan çelikler: S 420, B 420B, B 420C
•En küçük akma dayanımı 500 N/mm2 olan çelikler: B 500A, B 500B, B 500C

Yüzey özelliğine göre:


•Düz yüzeyli çelik: S 220
•Nervürlü çelikler: S 420, B 420B, B 500C
•Profilli çelik: B 500A
3. Çelik Gergi Telleri
4.Diğer Çekil malzemeler
312. Demirden başka (demirsiz) metaller

• Alüminyum alaşımlar: Çatı cephe tavan kaplaması


• Bakır Alaşımlar : prinç (Zn ile), Bronz (Sn ile)
• Diğer: Çinko, Kalay, kurşun, Teneke
3.2. Doğal Taşlar
• Doğal taş çeşitleri
– Oluşum Şekillerine göre
• Magmatik
• Sedimanter
• Metamorfik
– Elde edilişlerine göre
• Toplama taşlar
• Ocak taşları
– İşleniş şekillerine göre
• Moloz taşlar
• Kaba yonu taşlar
• İnce yonu taşlar
• Kesme taşlar
– Kullanım durumlarına göre
• Yapı taşları
• Kaplama taşları
• Doğal parke taşları
3214. Doğal taşlarda aranan özellikler
• Aşınma : 15cm3 /50cm2
• Darbe : 6 kg/cm2
• Özgül ağırlık : >2.55
• Su emme : %1.8
• Dona dayanım
• Atmosfere dayanım
• Asite dayanım
3.3. Toprak
• Kerpiç
• Toprak betonu
• Boşluklu seramik malzeme
• Boşluksuz seramik malzeme
Kil
• Kil içindeki • Killerde aranan fiziksel ve
malzemeler mekanik özellikler
– Kum – Plastiklik
– Demir – Rötre
– Kalker – Çekme Dayanımı
– Organik madde – Sıcaklıkta erime
– Suda eriyebilir tuzlar
3.3.1. Kerpiç
• Kerpicin kullanılma nedenleri
– Hammaddesi olan kil kolay bulunur
– Üretimi kolay
– İşçilik düşük, ucuz
– Isı ve ses yalıtımı yüksek
– Yangından az zarar görmesi
– Yapı ömrü yeterli
3311. Kerpiç üretimi ve şekilleri
3.3.2. Toprak Betonu
• Avlu duvarı yapında kullanılan pişirilmemiş
toprak malzemedir
3.3.3. Boşluklu seramik malzeme
• Tuğla
• Kiremit
TUĞLA

• Kum içeren killi toprağın su ile karıştırılıp kalıplarda


şekillendirildikten sonra ocaklarda yüksek sıcaklıkta
pişirilmesiyle elde edilen yapı malzemesidir.
• Yapı Malzeme Olarak Kullanılma Nedenleri
– Uygun yerlerde üretim
– Birim ağırlığı düşük, ısı iletimi az, yalıtımlı..
– Boyut ve şekilleri standart, örülmesi kolay
– Taş ve kerpice göre duvar kalınlığı dar
– Paralel örüldüklerinden dayanımı yüksek
Tuğla üretimi
• Karışımın hazırlanması
• Şekil verme
• Kurutma
• Pişirme
Tuğla çeşitleri

• Harman tuğlası
• Fabrika tuğlası
– Normal tuğla
– Modüler tuğla
– Blok tuğla
Tuğla çeşitleri - 2
Tuğla özellikleri
• Boyutlarda standart
• Renk ve şekil olarak iyi görünümlü
• Birbirine vurulduğunda ya da mala ile vurulduğunda metalik ses
• Çakı ucu ile kazınmayacak kadar sert
• Çatlaklar ve farklı renkte damarlaşma olmaması
• Ateşe dayanım
• Delik alanlarının standardı
• Dış duvarlar için olanlarda tuz içermemesi
• Su emdirme ve dondurma deneylerinde başarı
• Az su emmeli
• Basınç dayanımı yeterli olmalı 75kgf/cm2
KİREMİT

• Yapılarda çatı örtüsü olarak kullanılan


pişirilmiş kilden yapılmış toprak
malzemedir.
• Kiremit çeşitleri
– Yerli kiremit
• Alaturka osmanlı kiremiti (55-60 adet 1m2)
– Fabrika kiremiti
• Marsilya kiremiti (15-16 adet 1m2)
• Son yıllarda roma kimeti (13 adet), düz
kiremit, oluklu kiremit (16 ad) ve daha bir
çok çeşidi üretilmektedir.
Kiremidin özellikleri
• Boyutları standart olmalı
• Düzgün görünüşlü
• Malayla vurulduğunda berrak tiz ses çıkarmalı
• Fazla su emmemeli (max%18)
• Dona dayanım
• Kireç ve manyezit az
• Ağırlığı 2-3kg arası olmalı
• Eğilme dayanımı yüksek
3.3.4. Boşluksuz Seramik Malzeme
• Kaplama malzemesi (sırlı)
• Sıhhi tesisat malzemesi
3341. Döşemelerde kullanılan seramik
malzeme
• Karo seramikler
• Gre ve yarı gre karolar
• Mozaik greler
• Plaket kaplamalar
3342. Duvarda kullanılan Seramik Malzeme
• Fayans mozaik
• Porselen mozaik
• Karo fayans
3343. Seramik sıhhi tesisat malzemesi
3.4. AHŞAP
• Ahşap, canlı bir organizma olan ağaçtan elde edilen lifli, heterojen, ve anizotrop bir
dokuya sahip organikesaslı bir yapı malzemesidir.
•        Ahşap, en eski yapı malzemelerinden birisidir. İnsanoğlu ahşabı eski çağlardan beri
barınma ve korunma amaçlı olarak kullanmaktadır. Günümüzde ormanların çeşitli
nedenlerle azalması, yerine yenisinin yetiştirilememesi veya geç yetişmesi ahşabın
değerini artırmıştır. Gelişen teknolojiyle birlikte ahşabın yerine plastik, metal,
alüminyum, beton ve çimento mamulleri kullanılmasına rağmen görünüş, izolasyon ve
istenilen şeklin kolayca verilmesinden dolayı ahşap her zaman tercih edilmektedir.
Ahşap; çatı elamanları, doğrama ve kaplama malzemesi, kalıp ve iskelelerde taşıyıcı ve
dekoratif malzeme olarak kullanılmaktadır. Ayrıca  önceleri köprülerde de taşıyıcı
malzeme olarak kullanılmıştır.  
•       Ahşap dülgerlik, doğrama ve mobilya işlerinde gereklidir. Bugün ahşabın atıkları
olan yonga, talaş ve tozlarından da üretilen yapay yapı malzemeleri vardır. Bunlar
yonga ve lifli levhalar (sunta, kontraplak) ile ahşap talaşlı hafif beton plaklar(heraklit,
kontratabla) olarak sıralanabilir. Ahşabın kesilerek standart boyutlara getirilmiş haline
ise kereste denir.
• AHŞAP MALZEME  HAMMADDESİ VE TÜRLERİ
• Ahşap malzemelerin hammaddesi orman ürünleridir. Yapı mühendisliğinde kullanılan ağaç türleri iğne
yapraklı(yapraklarını dökmeyen-açık tohumlular-Kozalaklı) ve geniş yapraklı (yapraklarını döken-kapalı tohumlular)
ağaçlar olmak üzere iki gruba ayrılmaktadır.
• a) İğne Yapraklı Ağaçlar(Kozalaklı): Uygulamada kullanılan ahşabın %80’i kozalaklı ağaçlardan sağlanmaktadır. iğne
yapraklı ağaçların yaprakları iğne biçimindedir. Odununda iletken doku bulunmayan ağaçlardır. Yumuşak ağaçlar da
denir. İnşaatçılıkta kereste olarak kullanılan ahşaplardır. Genel olarak bu ağaç türleri  Çamlar ve Köknarlar diye iki
gruba ayrılmaktadır. Ayrıca  Sedir, Ladin ve Selviler de kozalaklılara dahil edilebilir. Çamlar;
• 1) Kara Çam; Türkiye’nin hemen hemen her yerinde yetişmektedir. Düzgün elyaflı, reçineli yapıya sahiptir. İstenilen
boyutta ve özellikte bulmak mümkündür. Genellikle doğrama, demiryolu traversi, iskele dikmeleri olarak kullanılır.
• 2) Sarı Çam; Kuzey Doğu Anadolu ve Kayseri’de yaygın olarak bulunmaktadır. Parlak, bol reçineli ve budaklıdır. Yapı
kerestesi olarak kullanılır.
• 3) Kızıl Çam; Genellikle Türkiye’de deniz sahillerinde yetişir. Kerestesi kırmızımsı beyaz renktedir. Yıllık halkaları çok
barizdir. Reçinesi bol olmasına rağmen hafif ve yumuşaktır. Genellikle doğramacılıkta kullanılır. Piyasada tahta, lata,
çıta, kadran, azman, kadran kirişi olarak bulunur.
• 4) Fıstık Çam; Ege Bölgesi ile Akdeniz Bölgesinin kesim noktası ile Trabzon çevresinde yetişir. Yıllık halkaları bariz,
reçinesi boldur. Yumuşak ve hafiftir. Genellikle doğramacılıkta kullanılır. Piyasada diğer çam kereste boyutlarında
bulunurlar.
• 5) Toros Sediri; Genellikle Antalya’dan Kahramanmaraş’a kadar güney sıra dağlarında bulunur. Yıllık halkaları bariz,
öz ışırları parlak ve güzel kokuludur. Sudan daha az etkilenir, hafif, yumuşak ve işlenmesi kolaydır. Genellikle ev
eşyası ve kapı, pencere yapılarak, boyanmadan doğal rengi ile cilalı olarak kullanılabilir. Piyasada kalas ve tomruk
olarak bulunurlar.
• 6) Doğu Ladini; Doğu Karadeniz Bölgesinde yetişir. Gövdesi uzun ve düzgün liflidir. Kolay işlenebilir, çatlamaya
müsaittir. Genellikle kağıt sanayi yanında, ev eşyası ve inşaatçılıkta da kullanılabilirler.
• 7) Köknar; Karadeniz, Güney ve Batı Anadolu’da yetişir. Düzgün lifli, yoğun bir yapıya sahiptir. Yumuşak ağaçların en
sert olanıdır. Mekanik mukavemeti iyidir. Doğrama, çatı ve kalıp yapımında kullanılır. 
• Çamlar reçineli ağaçlar olup dış etkilere dayanıklıdırlar ve dış doğrama işlerinde tercih edilirler.
• Kozalaklılar sınıfına giren KÖKNAR’lara (Dülgercilikte-Marangoz) beyaz çam adı verilir. Reçinasız yumuşak ağaçlar
olup iç doğrama işlerinde, kalıp ve iskele, çatı, ahşap kaplama malzemesidirler. 
• b) Geniş Yapraklı Ağaçlar(yapraklı): Geniş yapraklı ağaçlar, genellikle mobilyacılıkta
kullanılır. Bu ağaçlar, genellikle sık dokulu liflere sahiptirler, inşaatçılıkta da özel kapı
(tarihi bina ve ibadet binalarının kapılarında) yapımında ve parke işlerinde
kullanılırlar. Bunların başında meşe’ler gelir. İşlenmesi zor, sert ve çok dayanıklı bir
malzemedir. Kereste olarak kullanılmaları yaygın değildir. Bundan başka Kayın,
Gürgen, Dişbudak ve Ceviz de yapraklı ağaç türlerindendir. 
• Ahşabın bünyesi ağacın uzunluğuna paralel, uzun boş hücrelerden oluşur. Bu hücreler
ağacın ekseninden radyal olarak dışa doğru gelişir ve LİGNİN adı verilen reçine ile
arada tutulur. Ahşabın kimyasal yapısı selülozdur (C5H10O5.n H2O).
• Ağaç enine ve boyuna gelişmektedir. Ağaçın büyümesi tepe tomurcuğu yardımıyla
boy atma şeklinde görülür.Gövde kalınlaşması ise her evrede yeni bir silindirik
tabakanın bir önceki halkaya eklenmesi ile olur. Ağacın enine kesitinde büyüme
halkaları gözlenebilir. Bu tip büyüme gösteren bitkilere EKSOJEN BİTKİLER denir.
• Bazı ağaçlar ise, eksenel ve boylamasına gelişirler. Buradaki büyüme , büyüme
halkalarının gelişmesi şeklinde değil,  yeni liflerin  eski liflerle iç içe kaynaşması
şeklinde olur. Bunlara da ENDOJEN bitkiler denir. Mısır, şekerkamışı, arpa,buğday gibi
küçük bitkilerle Palmiye,Bambu ağaçları bu türdendir.
•  Zamanla ağaçların eski halkaları canlılıklarını kaybeder. Ağaç kuruyunca su hücre
duvarlarını terk eder. Bunun sonucunda büzülme olayı meydana gelir. Bu nedenle
ağaçlar olgunluk dönemlerinde  kesilmelidir. Ağacın kesilme zamanı öz suyunun
yukarıya doğru yükselmesinden önce olmalıdır. Ekim –Mart ayları dışında uygundur.
• AHŞABIN MİKRO YAPISI
Ahşabın mikroskobik yapısı birbirine bitişik , uzun , içi
boş , çevresi kapalı, çoğu bir yönde dizilmiş hücrelerden
oluşan bir demete benzetilebilir. Böylece ahşabın
doğrusal karakteri oluşur. Ahşap ölü hücrelerden oluşur.
Sadece kambiyum tabakasının oluşturduğu büyümeyi
sağlayan birkaç sıra genç hücre ile dış odundaki
paranşima hücreleri canlıdır. Hücrelerin görevleri; Besi
suyunu iletme, Bitki destekleme, Depolama.

Ağaç gövdesi yatay kesiti.


• AHŞABIN TEKNİK ÖZELLİKLERİ
• Anatomik yapısı, iklim, toprağın durumu,ormanın sıklığı,
güneşlenme, ahşabın kusurları (budaklar, gelişme
kusurları,yarıklar, öz kayması,çift öz) ahşap
hastalıkları(bakteriler, mantarlar, böcekler, kurtlar) gibi
etkenler ahşabın teknik özelliklerini etkilemektedir.

• FİZİKSEL ÖZELLİKLER:
• 1-Nem
• 2-Birim Hacim Ağırlık
• 3-Sıcaklık Genleşmesi
• 4-Isı iletkenliği
• 5-Elektrik iletkenliği
• 6-Dayanıklılık
• 1-Nem: Ağaç hücreleri arasında bol miktarda bulunan su üç ayrı şekilde bulunur.
• a)Yapısal(Bünye )su: Kimyasal yapısında olan sudur. kurutma işlemleri ile değişmez.
• b) Emme suyu (Absorbsiyon su): Selüloz suya karşı çok istekli(Hidrofil) bir madde olup,çok iyi su
emerek ahşabın şişmesine sebep olur. Emme suyu oranı %28-30 dur.
• c) serbest su (Kapiler su): Hücre aralarında ve içlerinde bulunan sudur. Yaş odun ve tahtalardaki
ıslaklık hissi bu suyun fazlalığıdır. Sonuç olarak ahşabın nemi denildiğinde Emme suyu ve Serbest
su akla gelir.
A  A0 Ahşaptaki nem miktarı
% Nem 
A0

ile bulunur. A- Rutubetli ağırlık, A0- kurutulmuş ağırlık

• Ahşabın fiziksel özellikleri nem oranı ile etkilenir. Ahşap kururken hacım kaybına uğrar ve büzülür.
Sertlik ve dayanımı artar ancak enerji tutma kapasitesi azalır. Ahşabın özellikleri %12-15 nem
durumunda belirlenmelidir.
• Örneğin su ile temas eden bir ahşap % 200 yeni kesilmiş iğne yapraklı bir ağaç % 130-60, piyasada
kuru edilen bir ahşap % 25-15 , suni kurutma yoluyla kurutulmuş bir ahşap % 12 rutubetli
durumdadır. Ahşabın bulunduğu ortamın rutubetini alması nedeniyle , tam kuru % 0 halde
bulunması mümkün değildir . Belli bir değerden sonra sabit kalan su miktarı en fazla % 30‘dur.
Bu nedenle ahşabın bünyesine giren su ile selüloz dokusu ve bağları şişmeye , eksilmeyle de
büzülmeye uğrar ve bu nedenle de birtakım çatlaklar meydana gelir. Bu deformasyonlar genellikle
ahşabın en fazla teğet yönünde, geniş yapraklılarda iğne yapraklı türlere göre daha fazla
olmaktadır. Ayrıca rutubet artışı ahşabın mekanik mukavemetini de düşürücü rol oynar.
2- Birim Hacim Ağırlık
Ahşabın BHA’ lığı ve nem birbirine bağlıdır.
%15 neme karşılık gelen birim hacım ağırlığı ağaç
türüne göre 0,1t/m3 ile1,5 t/m3 arasında değişir.
BHA yüksek olan ahşapların mekanik
özellikleri de yüksektir. Ancak bunların işlenmesi
ve çalışılması zordur. Mantar, böcek gibi
hayvanlara karşı dayanıklıdır.
BHA düşük olan ahşapların mekanik
dayanımları düşüktür. İşçilikleri kolaydır.
• 3-Sıcaklık Genleşmesi: Sıcaklıkla hacmi genişleyen ahşap,
soğumayla hacmi azalır.
•  
• 4-Isı iletkenliği: Ahşap hücreli yapısı ve yapının esasını oluşturan
maddenin selüloz olması nedeniyle, ısı bakımından kötü bir
iletkendir. Bölme, kaplama malzemesidir.
•  
• 5- Elektrik İletkenliği: Nem derecesi artımına bağlı olarak iletkenlik
hızla artar. Kuru ahşap alçak gerilimde izolasyon malzemesi olarak
kullanılır.
• 6- Dayanıklılık: Ahşabın dayanıklılığı koruyucu işlemlere bağlı
olmaksızın dış etkenlere dayanmasıdır. Yapılarında ki doğal
antiseptik maddeler nedeniyle kestane, meşe, çam, gürgen
dayanıklıdırlar. Dişbudak, kayın, çınar, kavak söğüt, ıhlamur az
dayanıklıdır.
• Sertlik:Yoğunluk artıkça sertlik artar.Lifler dik doğrultuda sertlik
fazladır.İlkbahar odunu,yaz odunundan;dış odun iç odundan
daha yumuşaktır.Rutubet azaldıkça sertlik artar yine de rutubet
yumuşak ağaçlarda sertliği çoğaltır,sert ağaçlarda azaltır.
•  
• Rengi,parlaklığı:Ağaçların renkleri iç odun ve dış odunda
değişir.Ayrıca bazı ağaçlar kuruduktan sonra da renk
değiştirirler.Renk ağaçtan ağaca hatta ağaç içinde bile değişiklik
gösterebilir. Parlaklık ahşap yüzeyin ışığı yansıtmasına bağlıdır.İç
odun dış odundan;öz kesit diğer kesitlerden daha parlaktır.
•  
• Kokusu:Koku salgı maddelerinin miktarı ile cinsine bağlıdır ve
zamanla azalabilir.Mantarlar da kokuya neden olur.
•  
• AHŞABIN KİMYASAL ÖZELLİKLERİ:
• Hücre duvarının kimyasal bileşiminde;
• Selüloz % 40 –50 Hemiselüloz % 20 -35
• Lignin % 20- Yabancı madde % 0 –5
bulunur.
•  
• Selüloz : Hücre duvarının ana katkı maddesidir. Ahşabın fiziksel
özelliklerinden eğilime ve çekmeye karşı mukavemet veren madde
budur.
• Hemiselülöz: Pentoz ve heksos şekerlerinin kısa polimerileridir.
Hücre duvarını güçlendirir,depo madde görevi yapar,geçit zarlarını
ayarlar. Su emicidir.
• Lignin: Selüloz fibrilleri içinde yer alır.Ahşabın basınca karşı
mukavemetini sağlar.Bir fenol halkasının ana yapısına sahip amorf
bir maddedir.Düşük oranda su emicidir.Rengi kahverengimsi
beyazdır.
• Doğal direnci:
• *Odun dokusu,diğer bitki dokularına göre en dayanıklı olanıdır.
• *Kuru yerde saklanan ahşap çok uzun yıllar dayanır.Ayrıca hayvansal zararlıların
bulunmadığı ortamlarda (su içinde) da çok dayanıklıdır.
• *Ahşapta direncin azalması yüksek oranda rutubete bağlıdır(%26-30) bağlıdır oysa
pamuk %10 rutubette bozulur.
• *Dış odun salgıları(nişasta gibi) organizmaları kendine çeker.
• *İç odun salgıları ise genellikle zehirlidir,organizmaları öldürür.
• *Tanen (kestane,meşe) reçine (çam,köknar,ladin) kreozot (sedir) gibi maddeler
mikroorganizmaları yaşatmaz.
• Çürümeyi önleyici salgılar dış odundan iç oduna geçiş döneminde oluşur.
• Çürümeyi önleyen salgılar genetiktir;türler arasında,türler içinde kalan ahşap çok uzun
yıllar dayanır.Ayrıca hayvansal zararlıların bulunmadığı ortamlarda (su içinde)da amorf
b,,hatta bir tek ağaç bile değişiklik gösterir.
• Dayanıklı ahşap karbonhidrat içermez.
• Ligninleşme enzimlere karşı fiziksel bir engel yaratır.
• Doğru olarak ilaçlanmış ahşap,doğal ahşaptan daha üstündür.
• İç odun dış odundan;yaz odunu ilkbahar odunundan daha dayanıklıdır.
• İç odunu koyu renkli ağaçlar daha dayanıklıdır.
• Dayanıklılık ağacın cinsine göre değişir.
• MEKANİK ÖZELLİKLER
•  
• Ahşap, heterojen ve anizotrop bir malzeme olması nedeniyle mekanik özelliklerini
incelemek zordur. Lifleri yönündeki tüm özellikler, basınç, çekme dayanımları, enine
yöndeki dayanımlarından yüksektir.
• Ahşap su içeriğinin fonksiyonu olarak şişen, büzülen bir malzeme olduğundan mekanik
özellikleri de değişen bir malzemedir.
• Hücre boşluklarındaki su, buna serbest su denir, kesimi izleyen günlerde buharlaşır. Hücre
çeperine yapışmış emme su ise uzun süre ahşap içinde kalır. Kendi haline bırakılan bir
tomruk kozalaklılarda 2 yılda, yapraklılarda 4 yılda ancak kurur.
• Ahşabın liflere dik doğrultuda basınç kuvvetlerine karşı dayanım azdır. Lifler doğrultusunda
ise kesme kuvvetine karşı dayanım azdır.
•  
• Ahşaptan üretilmiş suni ahşap malzemelerin özellikleri ahşabın özelliklerine benzer. Ancak
üretim amaçlarına uygun olarak geliştirilen bu tür homojen ve izotrop malzemeler, doğal
ahşapta görüldüğü gibi lif yönlerine bağlı olarak değişen değerler gösteremezler.
• Elastisite modülleri : çamlarda liflere paralel 10000 N/mm 2, lifler dik 300 N/mm2
• Meşe, kayın liflere paralel 12500 N/mm2, lifler dik 600 N/mm2
• Tabii olarak kurutulmuş %10-15 nemli meşenin yoğunluğu 800 gr/dm 3, çamın 550-600 800
gr/dm3’tür. Liflere paralel durumda 1. sınıf çamın çekme direnci 100-105 kg/cm 3, basınç
direnci 85-100 100-105 kg/cm 3’dır.Değişik hava etkilerinde çabuk yıpranır.Yangına karşı
dayanıksızdır.
• AHŞABIN KUSURLARI:
•  
• Ahşap içerdikleri kusur bakımından I, II, III sınıf ahşaplar gibi
sınıflara ayrılır. Buna göre kusurları şöyle sınıflandırabiliriz. Bu
kusurlardan budak, çekme altında çalışan elamanlarda
mukavemetin düşmesine neden olur.
• 1-Yaş halkaları genişliklerinde farklılıklar.
• 2-Yaş halkalarının merkezden kaçık büyümeleri.
• 3-Reçine cepleri.
• 4-Dal yerlerinin oluşturduğu budaklar.
• 5-Yaş halkaları arasında dairesel çatlaklar
• 6-Boyuna istikametteki çatlaklar.
• 7-Öz odunda radyal çatlaklar.
• 8-Burulmuş lifler.
• 9-Gövdede burulma, kesme eksenine paralel olmayan lifler.
• AHŞAPLARDAKİ BOZULMALAR
•  
• 1-Renk Değişimi; Çoğunlukla mantar etkisiyle meydana gelir. Reçinelerde
yaş halkalarında mavileşme, kayınlarda sarı lekelerin oluşması olarak göze
çarparlar. Aynı zamanda bu lekeli yerler diğer bölgelere göre daha
yumuşak dokuludur.
• 2-Çürüme; Çürümeler genelde mantar etkisiyle ortaya çıkar. Çürüme olan
yerler yumuşar, tozlaşır ve zamanla kovuk haline dönüşür. Bu çürümelere,
genellikle rutubetli, ışıksız ve hava akımının olmadığı yerlerde depolanan
ahşaplarda rastlanır. Bu ortamlar mantarlaşmayı kolaylaştırır. Ahşabın
mekanik ve fiziksel özelliklerini olumsuz yönde etkiler.
• 3-Böcekler; Bazı böcekler odunu yiyerek beslenirler. Bu böceklerin
faaliyeti ile ahşabın içinde bir takım boşluk ve kanalcıklar şeklinde böcek
ve kurt yenikleri oluşur. Kesitin azalması nedeni ile dayanım düşüklüğüne
sebep olan bu gibi oyuklar ahşap için kusur sayılır.
• Ahşabı bu zararlardan korumak için civabiklorür, kreosot, bakırsülfat,
çinloklorür, krom, arsenik, bor veya flor tuzları yada bezir yapı ile
korunmalıdır.
• AHŞABA ZARAR VEREN ETKENLER
•  
• Mantarlar; Tohumları ormanda, ahşabın kesildiği veya kurutulduğu fabrikada fazla
miktarda bulunduğundan yapıya gelen her kerestede yeterli miktarda mantar
bulunmaktadır. Ahşabın çürümesine, renginin bozulmasına, lekelenmesine neden
olurlar. Renk bozulması ve lekelenmeler ahşabın dayanımını etkilemez. Bazı tür
mantarlar ahşabın selüloz veya ligninine hücum ederek ahşabı bozarlar. Ancak
rutubetli havada üremeleri mümkün olduğundan ahşap kuru kaldığı veya
havalandırıldığı sürece mantar üremesi mümkün değildir. Ahşabın nem alması
halinde borucuklar içinde üreyerek çürümesine, yumuşamasına ve mukavemet
kaybına sebep olurlar. Bu nedenle kullanılan ahşap rutubet almayacak şekilde
yapılmalıdır.
• Kurtlar; ahşap içerisine bıraktıkları yumurtalardan çıkan yavrular ahşabı talaş
haline getirir. Açtıkları kanalarda süngerimsi ortam oluştururlar. Kanallar genellikle
dış yüze kadar çıkmadığından varlıkları vurulduğunda çıkardığı sesten anlaşılır. Bazı
zehirli maddeleri bünyeye vermek yararlı sonuçlar sağlar.
• Yangın; Yanıcı olan ahşaba ateşe karşı korumanın iki yolu vardır. Birincisi yüksek
sıcaklıkları ahşaba yaklaştırmamak için üzerine kireçli, alçılı, killi sıvalarla kaplamak,
ikincisi ise üzerini ateş olmayan boyalar ile boyamaktır. Boraks ve alüminyum tuzlu
kimyasal sıvıları ahşaba şırınga ederek yangın dayanıklılığı artırılabilir.
• AHŞABI KORUMA ÇARELERİ:
• Ahşabın korunması yüzeysel veya derinlemesine koruma şeklinde olabilir.
• 1) Besinli Suyun Giderilmesi
• Fırınlarda veya açık havada kurutmak,
• Besin suyunun kısmen de olsa çıkmasını sağlamak için temiz suya sokularak
beklemek,
• Ahşabın kazanlara konulup, buhar gönderilerek buharlanması,
• 2) Yüzeyin Koruyucu Maddelerle Kaplanması
• Yüzeyin hafifçe yakılarak kömürleştirilmesi,
• Eritilmiş zift, asfalt, maden vb. maddeler sürülerek kaplanması,
• Kurutulduktan sonra bezir, neft, vernik, boya sürmek,
• 3) İçerisine Koruyucu Şırınga Edilmesi
• Ağaç gövdesine açılan yarıklara çanaklar ile akıtılarak,
• Kesik ağaç başlarından basınç ile sokularak,
• 4) Diğer Metotlar
• Ağaç eriyiğe daldırılarak, daldırma usulü ile,
• Basınçla ağaca eriyik içirilerek, tam doldurma usulü ile,
• Basınçla önce hava sonra eriyik içirilerek, basınçlı hava ile korunması mümkündür.
• AĞACIN (KERESTENİN) KURUTULMASI: Ağaçlar,
ormanından kesildikten sonra veya kereste
haline getirildikten sonra kurutulmalıdır. Eğer
ağaç kurutulmazsa iki sakıncası vardır. Biri ağacın
çürümesi diğeri ise çalışmasıdır.
• Kurutma işlemi, ağaç bünyesindeki suyu
uzaklaştırma işlemidir. Bu işlem mutlaka
kontrollü yapılmalıdır. Aksi takdirde kerestede
çarpılmalara, bozulmalara, çatlamalara neden
olabilir. Kurutma iki türlü yapılır;
• 1. Tabi Kurutma 2. Suni Kurutma
• 1. Tabii Kurutma; Genellikle iki şekilde yapılır.
• a. Tabii hava şartlarında üstü kapalı alanlarda kurutma
• b. Vantilatörlerle kurutma
• Tabii kurutmanın sakıncaları
• Kurutma süresi uzundur.
• İstenilen rutubet derecesine kadar kurutulamaması.
• Kurutmanın uzun süre olmasından dolayı mantar ve böcek
zararlarına uğraması.
• Kurutmanın uzun süre almasından dolayı sermayenin bağlı
kalması, ticari açıdan ekonomik olmaması .
• Tabii kurutmanın yararları
• Büyük bir tesise ihtiyaç göstermez,
• Ağaç tabii rengini muhafaza eder,
• Kullanım alanında rutubet alışverişi yapmamasından dolayı,
eşyada veya elemanda deformasyon olmaması.
• 2-Suni Kurutma; Suni kurutma, kereste istifi
çevresinden sıcak hava dolaştırılmasıyla
kereste bünyesindeki suyun sıcak hava
yardımıyla uzaklaştırılması işlemidir. Değişik
metotlarla yapılır.
Kurutma odasında kurutma
Kurutma kanalında kurutma
Yüksek frekansla kurutma
Radyasyonla kurutma
Vakumla kurutma
Kimyasal kurutma Bunlardan en yaygın kurutma
Çözücü buharla kurutma metotları, kurutma odası ve kurutma
kanalıdır. Basit ve kullanılabilir olması
yönünden tercih edilmektedir.
• Suni Kurutmanın Faydaları
•  
• Kurutma süresi çok kısadır. Bu nedenle mantar ve
böcek zararlarına uğramaz.
• Kereste istenilen rutubet derecesine kadar
kurutulur.
• Daha kuru kereste elde edilir.
• Suni kurutmanın sakıncaları
• Ayrı bir tesis gerektirir.
• Kerestede renk değişikliği görülebilir.
• Kullanıldığı yerde ortam nemine yakın rutubet
olacaktır. Bu da eşyanın ve elemanın rahat
çalışmasını engelleyecektir.
• AHŞABIN YAPIDAKİ KULLANIM YERİ: Rutubet, toprak ve mikroorganizma etkilerinden fazlasıyla etkilenen doğal ahşap,
diğer yapı malzemelerine oranla daha çok korunmaya ve devamlı bakıma muhtaçtır.
• Suni ahşap malzemelerde de özellikle üretimlerinde plastik esaslı tutkal kullanılmadığı hallerde suda erime söz konusu
olacağı için gerekli korunmanın yapılması ve özellikle birleşim noktalarında sert ağaç veya metal kullanılması yararlıdır.
• Ahşap malzemeler yapıya taşıyıcı, kaplama, doğrama, pano yalıtım ve kalıp elemanları olarak yer almaktadır. Ayrıca
mobilya elemanı olarak da geniş bir uygulama olanı vardır.
• Ahşap Taşıyıcı Elemanlar: Yapıya açıklık geçmek için kullanılan kirişler, kafes kiriş, kutu kesitli veya tutkallı lamine kiriş
elemanları ve kabukları bu guruptadır. Ahşap günümüzde taşıyıcı eleman olarak karkas duvar ve çatı kuruluşunda
geleneksel yapı sistemlerine benzer yöntemlerle uygulanmaktadır. Kullanılan ağaç türleri genellikle çam, köknar, ladin,
kayın, meşe ve kestanedir.
• Ahşap genellikle karkas sistemlerde dikme, köşe dikmesi, taban, payanda, ana kiriş, döşeme kirişi, yavru kiriş, boyunduruk,
çatı sisteminde ise tavan kirişi, asma kiriş, yastık, gergi, göğüsleme, kuşak, yalama, baba, damlalık aşığı, mahya aşığı ve
mertek adlarında ve çeşitli boyutlarda yer almaktadır. Yapıdaki uygulaması geçme, çivi, bulon veya tutkal gibi elemanlar
kullanılarak yapılır.
• Ahşap Kaplama Elemanları: Döşeme, çatı örtüsü, tavan, iç ve dış duvar kaplaması olarak yapıya giren doğal ahşap yanında
günümüzde ince kaplama levhalar, kontrplak, lif ve yonga levhalarda geniş bir kullanım alanı bulmuştur. Kullanılan ağaç
türleri genellikle çam, köknar, kayın, meşe, dişbudak, gürgen, karaağaç ve cevizdir. Doğal ahşap kaplamalar geçmeli,
bindirmeli, yalı baskısı, lambri, parke, mozaik parke gibi çeşitli adlar olmaktadır. Kaplamalar genellikle kör döşemeye ve
kadranlara çakılmak veya şap üzerine yapıştırılmak suretiyle yapıdaki yerine uygulanmaktadır.
• Ahşap Doğrama Elemanları : Pencere ve kapı kuruluşlarında yer alan ahşap günümüzde de geniş bir uygulama alanına
sahiptir. Ahşap pencerelerde, kasa, kanat, kayıt, damlalık gibi, kapılarda da başlık, seren, kayıt ve tabla gibi adlar alan
ahşap parçalar genellikle çıralı çam, köknar, meşe, kayın gibi ağaçlardan, tabla kısmı ise kontrplak, kaplama lif veya yonga
levha gibi ahşap türleri kullanılarak üretilir.
• Ayrıca çıtalı, petek veya kafes dolgu üzerine iki yüzlü kontrplak veya lif levha yapıştırılarak preslenmiş şekline prese kapı adı
verilmektedir. Masif kapı ise ahşap kaplama elemanların yan yana birleştirilmesi ile yapılan bir kapı türüdür. Kapı ve
pencere doğramalarında birleşme, geçme ve kavala ile yapılmaktadır.
•  
• Ahşap Pano Elemanları: Hazır duvar, döşeme ve çatı panoları şeklinde yapıya giren bu tür elemanlarda genellikle suni
ahşap kullanılmaktadır. Dolu, boşluklu ve petek sistem adı bilinen ahşap pano sistemler, yapı fiziği açısından her türlü
gereksinmeyi karşılayan, günümüzün gelişmiş yapı malzemeleridir. Kalite kontrolü, hız ve ekonomi sağlayıcı nitelikleri ile
özellikle konut üretiminde ülkemizde de kullanılması yarar sağlayacak ahşap pano sisteminin çelik, beton veya ahşap
karkas arasında metal kenetler kullanılarak uygulaması yapılmaktadır.
• Yapıda özellikle suni ahşap malzemelerden talaş ve lif levhaların diğer bir kullanılma alanı da ısı ve ses yalıtımlarıdır. Ayrıca
doğal ahşap ülkemizde beton kalıp malzemesi olarak kullanılmaktadır. Doğal ahşap, yapıya merdiven, star gibi elemanlar
olarak girmektedir.
• Ahşapların doğal kusurları: Ahşap henüz dikili iken aşağıdaki nedenlerle kusurlar oluşabilir.
• Arazi yapısı ,Kuraklık, Güneş azlığı, Güçlü hakim rüzgar, Aşırı rüzgar ve don
•  
• Doğal arızaların çoğu uzunlamasına hücrelerin yerel ve ani yön değiştirmesiyle olur. Bunlar;
• Budak :Dalların gövde içindeki oluşumlarıdır. Serttir, liflerin yönünü bozar, ahşabı işletmede zorluk
çıkartır, mukavemetini azaltır. Daha çok gövdenin üst kısımlarında bulunur. Kaynak budaklar ve Düşer
budaklar diye iki türlüdür.
• Ur : Yıl halkalarının gövde dışında oluşmasıdır. Dışarı çıkamayan ağaç sürgünü gövdede oluşan bir
yarayı kapatmak için ağacın dengesiz büyümesi urlara neden olabilir. Urlu bölümün kereste olarak
kullanımı sakıncalıdır.
• Oluklu Gövde :Gövde dairesel olmayıp girintili çıkıntılıdır. Bazı ağaç türlerinin özelliğidir(selvi, porsuk,
kızıl gürgen gibi). Lifler düzdün olmadığından ahşabın çalışması normal değildir çatlama ve eğilme
görülebilir.
• Kaçık Öz: Özün merkezde olmaması halidir. Arazi yapısı, hakim rüzgar, dengesiz güneşlenme ve
ağacın cinsi(iğne yapraklarda çok görülür) kaçık öze neden olabilir.
• Eğri Gövde: Lifler eğri olduğu için çalışması da ona göredir eğri bir gövde ancak eğri bir yapı elemanı
olarak kullanılmalıdır.
• Burulma : Ağacın aşağıdan yukarıya doğru dönerek büyümesinden olur. Hakim rüzgar ve ağacın cinsi
(kızıl çam, ladin, köknar, at kestanesi gibi) burulmaya neden olabilir. Buruk ağacın ahşabı çatlar eğilir.
• Yıl Halkası Düzensizliği: Yıl halkası genişliklerinin hep aynı olması düşünülemez ancak çok büyük
farkların olduğu arakesitlerde çatlamalar ve çalışma farlılıklarından doğacak eğrilmeler ve yüzey
işleme zorlukları söz konusudur.
• Soğanlanma(yapraklanma):Yıl halkaların birbirinden soğan katları gibi ayrılmasıdır. Nedenleri
arasında güneşlenme durumundaki ani değişiklikler,özel bir mantar ve bazı ağaç cinslerinin özelliği
sayılabilir. (kestane ve köknar gibi) bu tür kereste kullanılmamalı.
• Reçine keseleri: Hastalık,böcek mantar tahribine ahşabın tepkisi olabilir. Reçine salgısı boyaya
zararlıdır. Bu salgının az olduğu durumlarda yakılarak giderilebilir. Mukavemet azaltır,kururken
dönme ve çatlama yapar kesme ve rendelemede zorluk çıkarır.
• AHŞABIN ONARIMI: Çeşitli nedenlerle çürümüş,
kırılmış, mukavemetini kaybetmiş parçaları bulunan
ahşap elemanlar, tarihi yapıların restorasyon ilkelerine
göre, hemen kaldırılıp atılamaz. Özellikle süslemeli
parçaların olabildiğince fazla bir kısmı korunmalı ve bu
amaçla da onarılmalıdır.
• Bozulan parçaların kesilip atılarak yeni ahşapla
eklemeler yapılması ve parça değişimi
• Üzerinde fazla ve önemli süsleme olmayan bazı ahşap
yapı öğelerinin çürüyen kısımları kesilip atıldıktan sonra
aynı tür ve elyafta ahşapla eklemeler yapılır. Önce
ahşap elemanın basınca, çekmeye ya da eğilmeye mi
çalıştığı bulunmalı ve ona göre bir ekleme yöntemi
seçilmelidir. Eklemelerde parçaların birbirine çok iyi
alıştırılması gerekir. Bu tür eklemeler eğer kapı, pencere
gibi öğelerde yapılacaksa çok büyük titizlik ister.
• Yapıştırma
• Eklemeler, ahşap kavelalar yanında tutkal kullanılarak
yapıştırılır.
• Tutkallama için ahşabın yüzeyi düzgün olmalı ve birleşen
parçalar birbirine çok iyi uymalıdır.
• Ahşap yüzeyi kirli, tozlu, yağlı olmamalıdır.
• Ek yerlerine sürülen tutkal ahşabın gözeneklerine
girmelidir.
• Genellikle yapıştırılacak her iki parçaya da tutkal
sürülmelidir.
• Sıkıştırma işlemi olmaksızın kusursuz bir yapıştırma
sağlanamaz. Sıkıştırma basıncı, ahşabın liflerini
ezmeyecek kadar olmalıdır. Sıkıştırma homojen olmalı ve
tutkal kuruyuncaya kadar devam etmelidir.
• Yapıştırma lifler doğrultusunda mümkündür. Liflere dik
yapıştırmalar uygun değildir.
• AHŞAP YÜZEYLERİN BOYANMASI: Boyama, ahşabı korumak için kullanılan en
yaygın yöntemdir.
• Boyadan önce ahşap hava kurusu halinde olmalıdır. Kuru bir ahşap üzerindeki
boya hem su emmeyi hem de mantar sporlarının ahşaba girmesini önler.
Ancak ıslak bir ahşap boyanırsa, ahşabın kurumasını engeller ve mantarların
gelişmesine uygun bir ortam hazırlar, üremeyi ve çürümeyi hızlandırır.
• Daha önce mantarlar tarafından enfekte edilmemiş olmalıdır.
• Yüzey koruyucu tabaka ahşabın nefes almasını önlememelidir.
• Yeterli kalınlıkta ve homojenlikte sürülmeleri ve zaman zaman yenilenmeleri
gerekir. Düzenli aralıklarla boyama önemli bir bakım ve koruma işlemidir.
İngiltere ve İskandinavya’daki yapılar, geleneksel olarak her 5 yılda bir boyanır.
• Lateks Boyalar: Bir dış yüzey eskiden yağlı boya ile boyandıysa iyi cins bir yağlı
boya ile tekrar boyanabilir. Lateks yerine yağlı boya tavsiye edilmesinin
nedeni, lateksin yağlı boya üzerine uyum göstermemesidir. Çünkü yağlı boya
zamanla sertleşmeye devam eder. Lateks boya ise kururken daha çok büzülür
ve alttaki boyayı yerinden sökebilir.
• Boya Sökme: Tarihi yapılarda, çok gerekli olmadıkça boya sökümü
yapılmaması uygun olur. Eğer bezir yağlı boya astar olarak sürülmüşse, yüzeye
çok iyi yapışmış olacağından çıkarılmamalıdır. Boya söküleceğinde, mevcut
yöntemler içinde ahşaba en zararlı olanı seçmek gerekir. Ayrıca seçilen
yöntem ahşabı tahrip etmemeli, gerektiğinde boyayı kat kat çıkararak alt
kattaki orijinal boyayı korumalı ve uygulamayı yapan kişilerin sağlına zarar
verilmemelidir.
Boya sökümü üç şekilde yapılabilir:
• 1-Kazıma ve Zımparalama: Sökme işleminde önce bir spatula
veya boya kazıyıcı kullanarak boyanın sökülmesine çalışılır.
Kazıma işleminden sonra zımparalama başlar.
• 2-Isı Yöntemi: Isı uygulayarak boyayı yumuşatan sonra kazıyarak
ve ardından zımparalayarak boya sökülebilir. Eğer boya ahşaba
kadar tümüyle sökülecekse bu yöntemin kullanımı uygundur.
Önerilen aletler; özel elektrikli ütü, elektrikli sıcak hava
tabancası gibi aletler önerilir. Kullanımı sakıncalı olan aletler ise;
primus lambası, bütan gazı, alev lambası gibi.
• 3-Kimyasal Yöntemler: Kimyasal sökücüler sürüp boyayı
yumuşattıktan sonra kazıyıp zımparalayarak uygulanılır. Özellikle
çok ince ve girintili çıkıntılı süslememeler, ısı yöntemiyle tümü
çıkarılamayan bölgeler ısının erişemediği yarık ve çatlaklar, ısı
yüksekliğinden çatlayıp kırılabilecek pencere kayıtları ve
vernikler üzerinde yararlı olur. Önerilen yöntemler; solvent
esaslı sökücüler, kostik sökücüler gibi yöntemler kullanılır.
• Ahşap bir yüzeye nefes alan boya uygulama
yöntemi:Nefes alan boya, çok ince gözenekli bir
boya olup suyu iticidir, ancak ahşabın nefes
almasını (içindeki suyu dışarı atmasını)
engellemez. Herhangi bir nedenle ahşap içine
giren su eğer ahşabın rutubetini mantarların
üreyebileceği bir düzeye çıkarsa mantar tahribatı
başlar. Ayrıca su ile genişleyen ahşap boyayı
çatlatır ve döker.
• Dayanıklılığı 5-7 yıldır. Ayrıca 4 yılda bir, bir kat
sürülmesi önerilmektedir. Yarı opak, tam opak ve
saydam (vernik) tipleri vardır. Su veya solvent
esaslı olabilirler. Solmaz ve elastiktirler.
• Emprenye işlemi, ahşap malzemenin bünyesinde
oluşabilecek çürüme ve böcek tahribatı ile yanma,
deformasyon ve benzerlerini önlemek amacıyla
belirli standartlara göre çeşitli kimyasal
maddelerin nüfus ettirilmesidir.
• Ahşap malzemenin kullanım yeri ve tasarlanan
hizmet türü göz önüne alınarak;
• a) Ağaç türü, b) Emprenye maddesi, c)
Uygulama yöntemi,
• Emdirilmesi gereken miktar, mevcut tablolara göre seçilmelidir.
Emprenye maddeleri, üreticisinin özel teknik şartnamesine ve ilgili
standardına uygun olarak kullanılmalıdır. Bu teknik şartname
kapsamındaki işler için TSE veya TSEK belgesine sahip olması
gereken emprenye maddeleri ile TSEK belgesine sahip olan
tesislerde emprenye edilmiş olması gereken ahşap malzeme,
şantiyede gerekli işaret ve etiketleri tamam olarak
bulundurulmalıdır.
• Taşıyıcı ahşap yapı malzemesi, ahşap kazıklar ve idarece
öngörüldüğü taktirde diğer ahşap malzeme emprenye edilmelidir.
Emprenye edilecek malzeme, mümkün olduğu kadar son kullanım
boyutlarında seçilmiş kesme – biçme – delme işlemleri
tamamlanmış olmalıdır.
• Emprenye edilmiş malzemenin sonradan kesilen, delinen
yerlerine, ilk uygulanan emprenye maddesi ile uyumlu emprenye
maddesi fırça ile sürülmelidir.
• Direk, kazık v.b. malzemenin emprenyesinde kullanılabilen Kreozot
kokusu, yağlı yapısı ve uyguladıktan sonra ağaç malzeme
yüzeyinde akmalar meydana getirildiği için kapalı yaşama
hacimlerinde kesinlikle kullanılmamalıdır.
Lütfen okuyunuz
• http://e-dergi.atauni.edu.tr/ataunizfd/article/viewFile/1025005745/1025005541
• http://kisi.deu.edu.tr//kamile.tosun/17._ahsap.pdf
• http://web.ogm.gov.tr/Haber%20Resimleri/sunular/nicinahsap.ppt 
• http://web.firat.edu.tr/iats/cd/subjects/Civil&Construction/CAC-58.pdf

• Diğer:
• http://kisi.deu.edu.tr//kamile.tosun/
Çizelge 3.38. Bazı ahşap malzemenin ısı iletkenlik katsayıları

Malzeme türü
 (kcal/m. °C. h)
Dik Paralel

Meşe odunu 0.18 0.36


Çam odunu 0.12 0.32
Ladin odunu 0.12 0.22
Kontrplak 0.12
Yonga Levha
(kg/m3): 400 0.12
600 0.17
1000 0.30
Lif Levha
0.10
(kg/m3): 300 0.23
800
3.5.Agregalar

• Çeşitli boyutlarda mineral kökenli, sert taneli


yapı malzemelerine agrega denir.
• Günümüzde yaygın yapı malzemesi olarak
kullanılan betonun %60-80’ini agregalar
oluşturur.
3.5.1. Agregaların Çeşitleri ve Üretimi
• Doğal agregalar: buzul akarsu ve deniz gibi doğal etmenlerin
etkisiyle oluşan agregadır. Eski buzulların sürükleyerek
biriktirdiklerine ocak kumu veya çakılı, akarsuların sürükleyerek
meydana getirdiklerine dere kumu veya çakılı, denizlerin
oluşturduklarına ise deniz kumu veya çakılı denir. Eleme veya
yıkama gibi işlemlerden sonra kullanılır. Bazı durumlarda ince
ve iri agrega karışımı olarak (eleme yapılmadan)
kullanılabilmektedir. Böyle agregalara ise TUVENAN adı verilir.
• Yapay agregalar: doğal iri taşlardan istenilen boyutta ve
kalitede taş kırma makineleri (konkasörler) yardımıyla
parçalanarak üretilen kırmataş (mıcır) ve filler (kırma kum=taş unu, çapı
0.075mm den küçük) olarak isimlendirilen ya da çeşitli işlemler
uygulandıktan sonra (yüksek fırınlardan çıkarılan cürufların su dolu havuzlarda ani olarak
soğutulması, perlite özel fırınlarda ani yüksek sıcaklık uygulaması vb.) elde edilen yüksek fırın

cürufu, pişmiş kil ve perlit gibi agregalardır.


KIRMA
DOĞAL
• Tane boyutları beton agregalarının sınırlarını
belirler. Tane boyutları ise elekler yardımıyla
bulunur. Bir agreganın geçebildiği en küçük
eleğin kenar uzunluğu o tanenin çapı olarak
isimlendirilir.
Elek üst ve alt Malzeme adı
boyutları
70mm-31.5 mm Balast
31.5-4mm İri agrega
16-32 Agrega
8-16 olmayanlar
betonda
4-8 kullanılmaz
4mm-60mikron İnce agrega
60 mikron- 2 mikron Mil (silt)
< 2 mikron Kil
3.5.2. Agreganın yapısı ve etkileşimleri

Agreganın özellikleri
1. Sert dayanıklı ve boşluksuz
2. Aşınmaya ve donmaya dayanımlı
3. Su ile yumuşamamalı, dağılmamalı
4. Tane şekilleri düzgün olmalı
5. Sülfat tuz klorür içermemeli
6. Kil organik madde içermemeli
3.5.3. Agregaların özellikleri
• 3.5.3.1. Fiziksel Özellikler
Porozite ve su ilişkisi
porozite değerinin %10 dan küçük olması, yüksek
dayanımlı betonlarda ise %5 den az
- Agrega porozitesi su emme deneyi yapılarak
belirlenir.
- bir mikrar agrega alınır 24 saat suda bekletilir, çıkarılıp
havlu ile kurulanıp tartılır (P1), etüve konur kurutulur
tekrar tartılır (Po) ve formülle bulunur:
- P= { (P1-Po)/ Po } .  : agrega özgül ağ.
Birim ağırlık, yoğunluk, kompasite
• Birim ağırlık : belirli bir hacmi dolduran
agreganın ağırlığıdır.
• Pa: agreganın ağırlığı kg
• Vt: agreganın boşluklarıyla birlikte toplam hacmi (dm veya cm )
3 3

• Agregalarda birim ağırlık üzerindeki etkili


faktörler: -granülometri- kusurlu malzeme
yüzdesi- yerleştirme şekli- yoğunluk – su içeriği

1.(10p). Agregaların birim


ağırlıkları üzerine etkili
faktörleri sıralayınız.
• Yoğunluk : agreganın gerçek boşluksuz katı
hacmine karşılık gelen ağırlığı olup;
Yoğunluk Agreganın
kg/dm3 ağırlığı kg

Agreganın
boşluksuz katı
hacmi dm3

Agregaların yoğunluğu 2.2 – 2.7 kg/dm3 arasında değişmektedir.


• Kompasite (doluluk veya sıkılık oranı): Birim
hacimdeki agregada tanelerin işgal ettiği
gerçek hacmin toplamını gösterir,
𝑽𝒉 ∆𝒂
𝒌= 𝒗𝒆𝒚𝒂 𝒌=
𝑽𝒕 𝜹𝒂

Kompasite değeri 0.45-0.70 arasında değişir. En fazla doluluk oranı


ise %74 olmakta, yani %26 oranında boşluk kalmaktadır.
Boşlukların doldurulabilmesi için daha küçük çaplı tanelere gerek
vardır. Bunun için farklı çaptaki taneler bir arada kullanılır.
Beton üretiminde kompasitenin fazla olması ?
istenir. Düşük kompasiteli agrega betonda ;
1. Betonun kompasitesini ve dayanımını
düşürür.
2. Fazla miktarda çimento kullanılması
gerekeceğinden beton üretim maliyeti artar
3. Düşük kompasiteli agregada kusurlu tane
yüzdesi fazla olacağından işlenebilme
özelliğini olumsuz etkiler ve bu yüzden
beton dayanımını azaltır.
Donmaya karşı dayanım
• Üretilen betonun donma olayı sonucu
parçalanmasında agrega önemli
• Sodyum sülfat deneyi
– Bu deney sonucu % 12 den fazla kayıp olmaması
gerekir.
3.5.3.2. Mekanik Özellikler

• Basınca dayanım
– 1000 kgf/cm2 den büyük olmalıdır.

• Aşınmaya dayanım
• Bilyalı tambur deneyi uygulanır.

• Çarpmaya dayanım
• Belirli bir ağırlık belirli bir yükseklikten belirli
sayıda agrega üzerine düşürülür. 2014 yılı Vize
sınavı buraya
kadar
3.5.4. Agregaların Granülometri bileşimlerinin
belirlenmesi
• 3.5.4.1. Granülometri Bileşimi
– Boyutları belirli bir limitler arasındaki tanelerin
agrega içinde ne oranda bulunduğunu açıklayan
tanelere ilişkin oranlardır.
– Bu taze beton için önemli bir özelliktir.

NOT: Bir sonraki derste granülometri deneyi yapılacağından her öğrencinin en az


2 kg (bir poşet içinde ) kum çakıl malzemesi getirmesi gerekmektedir. Getirmeyenler
deneye alınamayacak (bir inşaattan temin edilebilir)
Granülometri deneyi
Granülometri eğrileri ;
• Artan bir eğri
• %100 e yakın olması ince %0 a yakın olması
kalın olduğunu gösterir
• Bir birini izleyen iki elek % farkları iki elek
arasında kalan miktarı gösterir. (S.190 madde 4)
• Eğride yatay durum varsa bu arada tane yoktur
denir.
• Standart Fuller parabolüne uygunluk
Ayrıca inceleyiniz;
http://www.akcansa.com.tr/urun-ve-hizmetler/agrega/agregalarin-siniflandirilmasi-ve-ozellikleri
Örnek 1 : Bir agrega yığınından çeyrekleme yöntemine göre alınan 5 kg malzeme üzerinde
elek analizi yapılarak her bir elekte kalan değerler aşağıda verilmiştir.  Bu sonuçlara göre
granülometri hesabı yaparak elekten geçen % değerleri hesaplayınız. Bulunan değerlere
göre granülometri eğrisini çiziniz.

ELEKTE YIĞIŞIMLI % YIĞIŞIMLI %


ELEK ÇAPI KALAN ELEKTE ELEKTE ELEKTEN ELEKTEN
(gr) KALAN (gr) KALAN GEÇEN (gr) GEÇEN

31.5 100 100 2 4900 98


16 1325 1425 29.5 3575 71.5
8 960 2385 47.7 2615 52.3
4 1035 3420 68.4 1580 31.6
2 275 3695 73.9 1305 26.1
1 545 4240 84.8 760 15.2
0.5 245 4485 89.7 515 10.3
0.25 290 4775 95.5 225 4.5
Yığışımlı elekte kalan     Yığışımlı elek altına geçen     % Elekten geçen
100   + 1325 =1425           5000 - 100   = 4900                 (4900x100)/5000 = %98
1425 + 960   =2385           5000 - 1425 = 3575                (3575x100)/5000 = %71,5
2385 + 1035 =3420           5000 - 2385 = 2615                 (2615x100)/5000 = %52,3
3420 + 275   =3695           5000 - 3420 = 1580                 (1580x100)/5000 = %31,6
3695 + 545   =4240           5000 - 3695 = 1305                (1305x100)/5000 = %26,1
4240 + 245   =4485           5000 - 4240 = 760                  (760x100)/5000   = %15,2
4485 + 290   =4775           5000 - 4485 = 515                  (515x100)/5000   = %10,3
                                          5000 - 4775 = 225                   (225x100)/5000   = %4,5
3.5.5. Agregalarda Yabancı Maddelerin
Belirlenmesi
• Çizelge 3.43 agregada organik madde
belirlenmesinde referans renkleri

• Renksiz ve ya çok hafif sarı


• Safran sarı
• Kırmızı
• Kahve rengi ( kullanılmamalı)
3.5.5.2. Kil – Mil miktarı
• Yıkama deneyi
3.6. Bağlayıcılar
• Doğal kalker taşlarının yakılmasıyla ve
pişirilmesiyle üretilen, su eklenmesiyle hamur
haline gelen ve zamanla plastikliğini kaybedip
priz yapma özelliğine sahip bir yapı
malzemesidir.
Bağlayıcı malzemelerde dayanım
• Hidratasyon
• Priz
• Sertleşme
3.6.1. Alçı
• Jipsin pişirilmesi ile elde edilen su ile
karıştırıldığında kısa sürede katılaşan bir
bağlayıcı malzemedir.
3.6.2. Kireç
• Kireç taşının pişirilmesi sonucu elde edilir.

• Kireç çeşitleri ve üretimi …..200


• Kirecin özellikleri ………………202

Kirecin fiziksel özellikleri


verimlilik
işlenebilme
hacim stabilitesi
incelik
3.6.3. Çimento
• Çimento üretimi ………..204
• Çimento çeşitleri ……….206
Çimentolar
• Hidrolik bağlayıcı maddeler olup, su ile
karıştırılıp hamur haline getirildikten sonra
hem havada hem de su içinde yavaş
sertleşerek suni taş haline dönüşürler
• Ana maddesi kalker, kil, alçı taşı, silisli kumdur.
Çimentonun çeşitleri ve kullanım yerleri

A- Portlant çimentosu
en yaygın kullanılan çimento türüdür.
B- Puzolan katkılı çimento
maliyeti düşürmek amacıyla kullanılırlar
Katkı türüne göre çimentolar
• 1. traslı çimentolar
• 2. uçucu küllü çimentolar
• 3. Cürüf çimentoları
• 4. Katkılı çimento
• 5. Puzzolonik çiçmento A
• 6. Puzzolonik çiçmento B
• 7. Kompoze çimento
• 8. « «
• 9. Harç çimentosu
• 10. Sorel çimentosu
• 11. Yüksek alimünli çimento
Çimentoların genel özellikleri
• Çimentoların inceliği
• Çimentoların prizi
– Prize etki eden etmenler
• Sıcaklık
• Karma suyu miktarı
• Çimento bekletilme süresi
• Çimentoların hidratasyon ısısı
• Çimentolarda hacim değişikliği ve rötre
3.7. Harçlar
• Harçların genel özellikleri
yeterli mukavemet
su rutubeti geçirmemesi
boşluksuz olması
iyi yapışması
dış tesirlere karşı dirençli olması
1.Geleneksel harçlar
• Duvar harcı…. Kireç harcı, takviyeli harç, çimento harcı
• Sıva harcı…. Kaba sıva, ince sıva
• Şaplar: suyun sızmasını engellemek için
yapılıyor
Diğer harçlar
• Tamir harçları
• Genleşen harçlar
• Yapıştırma harçları
• Kısa süreli dayanım kazanan harçlar
• Polimer modifiye çimento harçları
• Beton onarım ve Güçlendirilmesinde kulanılan
harçlar
Beton
1 m3 beton bileşimi içine giren teorik malzeme miktarları

MALZEME Ağırlık(kg) Özgül Ağırlığı Hacmi (dm3)


Çimento 519 3,08 168,5
Su 221 1 221
% 70 A1 1156 2,75 420,4
% 30 A2 495,4 2,75 180,1
Hava _ _ 10
Toplam 2391,4 _ 1000

You might also like