Birinci Jasim
Bir kiltdr devrimi
29 agustos 1966'da, modern Islameihgin énde gelen dti-
ginurlerinden Seyyid Kutup, Misirda Nasir zamanmda as\-
hr, Bu olay uluslararasi basinin sadece i¢ sayfalarmda ele
alr ve ¢abucak unutulur. Sadece thvam Maslim'in (Misli-
man Kardesler Teskilati) eski yeleri ve sempatizanlan ara-
sinda protestolara neden olur: on ils yil once dagimis olan
ve gazetelerin yaziisleriyle elgiliklerde tarihe kangmus oldugu
ddgindlen bir érgitttir bu. Oysa bu infaz, o sada hakim
olan (Arap dtinyasinda ve bunun sosyalist versiyonunda Na~
sirin vitcut verdigi) miliyetcilikle Kutup'un ortaya gikardgt
islamabk arasindaki kopmay: radikallestirecektir. Bur iz~
Jeyen on yiln sonunda iki ideoloji arasindaki gtig dengesi alt
‘ist olacak, tslameihik da harekete gecirict yeni bir dtopya
hhaline gelecektir. Cosiulu veya miitevekdail bircok kisi, Miis-
Iman diinyanmn gelecekteki evrimini bu ditopyayla gercek-
lestirecegine inanacaktr. Kutup'un katlasr, diger iki baiytikk
cehre olan Pakistan Mevdudi (1903-1979) ve Iranh
Humeyniyle (1902-1989) birlikte temel bir rol oynayacaktur.
Diistinceleri temas halinde olan Mevdudi ve Kutup, etlcileri-
ni Oncelikle Stinni diinyasinda gésterirler; oysa ideolojisi
bagka bir sicilde geligen Humeyni, ilkin Sil Islami gergeve-
sinde ig gérdr. Her ticd de Islam'n esas olarak siyasi yond
néi éne cikartmakta ve islami bir devlet kurma cagrismda
bulunmaktadir. Bu anlamda, 1960 yillarda hakim olan20 otiues Keren
dinden bagimsiz milliyeteililc kadar, siyast miicadeleyi mut-
Jak bir éncelik haline getirmeyen geleneksel islam anlayisla-
nna da karst cikarlar. Ama dig farkh duyarhh temsil etmek-
tedirler: Kutup, kurulu diizenden radikal bir kopmay: salk
verir ve hem dgrenci, hem de yoksul gengligi kendi yanma
gekmeyi baganr; ama orta sumflarla din adamlarmmn ¢ogu
onun fikirlerine uzak kar. Islam devletinin kurulugunun
kademe kademe yapilmasi gerektigini diisiinen Mevdudi, or-
ta siniflann bir béhimiind cezbeder ama Pakistan hallam
kkitle halinde ikna etmeyi bagaramaz. Humeyniye gelince,
hem ezilenleri, hem orta sinflan, hem radikal aydinlany, hem
din adamlarm birlestirmeyi baganr. islam devriminin sade-
ce lran‘da zafere ulagmig olmasim da lasmen bu agiklar.
flerkt sayfalarda, énce, caidas Islameihgin bu tic ideolo-
Sunun her birinin, ancak on yil sonra toplum icinde somut
olarak ortaya cikacak bir hareketin entelekttiel hazarik saf-
hast sirasinda, 1960'h yillarmn siyasi ve dini cevreleri naza~
nnda nasil tar aldiklanm inceleyecegiz. O sirada revacta
olan milliyetei ideolojilerin clestirisini nasil yGrdttiklerini
gérecegiz. Sonra, kendilerini ona gére tanmlamalan gere-
ken dénemin genel islami baglamm gézcen gecirecegiz: hem
din adamlannin veya ulemanm seckin islam hem de tari-
katlardald halk tslami nazaninda. Gergektten de islamei ide-
oloji bir boslukta ortaya cikmamustir; tilkelere ve durumlara
gre degisen basanlarla, celisiali bir bigimde, baz unsurlan
yeniden ele alchg}, bazilarim azdirdhgh, kimilerini bralktigi bir
gelenegin icine kaydolmustur.
islamaibk, topluma ve siyasete yatinm yapmadan ewvel,
éncelikle en genig anlanuyla kcilttir alaninda savas vermis-
tir, Bu savas, birinin yerine bir bagka ciinya gordigi, bir an-
Jam ortakdg: koymak i¢in milliyeteilige karst yratalmastir.
Bu islamer kaltir devrimi, 1960 yillann sonlarmnda pek il-
gi gésterimeyen lasith sayida militan ve entelektiiel gruplar
aracihtyla yerine getirilmistir, Ama bu devrim, on yil sonra
toplumiarda vuku bulacak baydlk travmalann bazilanm
kendi taranda énceden gérmeyi ve bu olaylara cevaplar bul-
mayt bilmistir.
197011 yillann basina kadar Mustiiman dilkelerin gogun-
da milliyetgilik kaltara hdlsiim sirmdstar, Bu kiltir, Avra-
euuar z
pa sOmirgeciligine kars. basanyla miicadele vermig olan,
lke topraklarma el konulmasina engel olan (1920'H yillar-
dan itibaren Tiirkiye'de Atatiirk gibi), ya da tilkelerini bagim-
sizhga kavusturan (Ikinet Dinya Savasrndan sonra otek iil-
kelerin cogu) yerli seckinler tarafindan gelistirilmistir.
Arap, Turk, iranh, Pakistanh, Malaysiah, Endonezyah ve
diger ilkelerden milliyetciler, {slamiyet'in tarihi diinyasim
(darilislam), basm, kitap ve radyo haber iletisimindeki mo-
dem yazi dilinin kullanum ve yayginlasmast tizerine kurulu
belirgin anlam topluluklanna bélmiislerdi.! Bu dili alms,
Avrupa dillerinden gevrilen ya da uyarlanan ullailerin hiz-
metine sokmus, béylelikle de Aydinlanma kultirtinden ¢1-
kan 6zgiirhik ve esitlik kavramlanm sémiirgeciye ya da em-
peryaliste karsi cevirmislerdi. "Utusal dil” ieinde gerceklesti-
rilen ve onu oldugu gibi yaratan ézgirlesme tasansi, gele-
neksel olarak yazih bilgi dili tizerinde kesin yetkilerini leul-
lanmig ve bu dili toplum degerlerinin Kcutsal ifadesinin vek-
t6ri haline getirmis din adamlanm ve ulemayi sarsma im-
kant vermisti milliyetcilere.
Milliyete! aydinlar ise genel olarak {slam dtinyasinda agal-
mis Avrupa tarzi okullarda okumug kimselerdi. Ustetik ais-
tuin niteliklerine ragmen, resmi dili metropoliin dill olan s6-
murge iktidannin denetimindekd orta ve yukkan mevkilere ge-
Jlemfyorlarch. Siyasi bagumsizhk yolundaki mticadelelerinin
bir hedefi de, yerel modern yaz dilini, bagimsuz deviet vatan-
daslarmn yeni kimlikleri bu dilin kullanimyla kendini g6s-
tersin diye, resmi ulusal dil olarak kabul ettirmekti, Iktidar-
daki milliyetgi seckinler, yaziy1 laiklestirdikten sonra, kendi
kavrachklan gekliyle ulus, devlet ve moderntik degerlerini ifa-
de etmek i¢in kendilerine mal etmislerdi. Yillarn gegmesiyle
bu modem yam dili, medya ve kitaplar dizerinde yarittakle-
ri genellikle cok kati sansiir nedeniyle otoriter yoneticilerin
toplum izerindeki tahakkiimlerinin siyast propagandasi ve
megrulastinmmda kullanilan bir arag haline gelmisti.
Seyyid Kutup ve Mevdudi de tam o sirada isin icine girdi-
Jer. Yazih Grinleriyle bu kez de onlar o dill ele gecirdiler ve
bu dili, artilc ulus temeli dizerine kurulu olmayan, islam’a
-en azindan, kiltirel, toplumsal ve siyasi kimligin lastast
olarak dinsel baghhgin yeniden etkinlestirilmest tizerineas clues weren
kxurulu kendi degerlerinin tagyicist haline getirdiler.
Bu lniltirel carpismada acilan ill cephe, tarih ve zaman
cephesi oldu. Yeni devietlerin ilan edilmesinden sonra, mil-
liyetciler artik, gecmisten kékiti ve kararh bir kopus yapa-
rak, aktdrd olacaklan bir tarih kurmak istemislerdi. Tarki-
ye ark Osmanh Imparatorlugu degildi, Arap devietleri artuk
Avrupa sémirgeleri degildi, Pakistan Hindistan'dan aynil-
must: yeni bir ¢ag bashyordu. Seyyid Kutup? ve ayanndaki-
ler iginse aksine, bagimsiziklarndan beri Miskiman dlke-
lerin modern tarihi herhangl bir sekilde bir 6rnek olusturma
degerinden yoksundur. Hatta Kuran'dan gelen, yedinei yi
yiln baginda Hz, Muhammed'in Islam vahyini almasmdan
nce Araplar'n icinde yasadigi “cehalet” haline igaret eden
cahiliye teriminin damgasim yiyerek deger kaybina bile ug-
rar. Milliyetgilik cag. Mastimanian, Kutup’a gore, tupka ilkel
cahiliye dénemindeki Arap putperestleri gibi, Islamiyet'ten
habersizdir. Nasil putperestler taslara taptysa, Kutup'un
sa@daslan da, ulus, parti, sosyalizm vb. gibi simgesel ilahla-
ra tapmaltaydh, Milliyetcilerin tarihi kurma iddialanm boy-
le inkar edip, onlan vahiy 6ncesi karanhiktara atan Kutup'un
yap tam da bir kiltdr devrimidir. 1960'h yillarda, sonra-
dan Misliman dinyann coksatan kitaplarmdan olan en
énemli eserlerini (Fi Zilal-i Kuran [Kuran'n Gélgesindel
admndaki Kuran tefsiri ve islamci hareketin “Ne Yapmali?’s1
olan Yoldaki Isaretler) yazdigi sirada Kutup, nasil Hz. Mu-
hammed ve nesli, yiktiklan Arap putperestliginin harabeleri
‘zerinde dimmeti kurmugsalar, milliyeteiligin ylantilan tize-
rinde fslami bir anlam cemaatini caidas diinyada inga ede-
bilecek “yeni bir Kuran nesli“nin ortaya cikmasin. temenni
eder,
Kutup, dimitlerin{ bir “neslin” sirtna ytikleyerek, tam da
yasadigi cagin icinden konugmalktacir: sémtirgecilerin gidi-
sinin ertesinde meydana gelen yeni biyiik toplumsal dagi-
hmdan ve sémirge artiklarnin paylasimndan artik istifade
edemeyecek olanlara, bagimsiziktan sonra dogmug gengle-
re hitap etmektedir. Onlan ikna edebilmest icin, kendisini,
bir yandan onlann yetistirildikleri dilde iface etmesi ve diger
yandan bu dill altiist etmesi gerellidir. Ulemanm gelenege
yonelik atilarla dolu ve gerhlerle ytiktti karmagik belagatin-
ctwar 2
den uzak, sade ve stisstiz bir islami yaz1 bicimi baglatr. On-
lar Islamiyet'in degerlerini, uzaktaki bir hakikatin dile getiril-
mesine dagii arkaik bir slupla ifade ederken, Kutup mo-
dem yazi dili denen o siyastiletisim aracim ele gecirerek bu-
nu bir vaaz aract haline getirir ve okurlannm menziline girer.
Bir dilkd olarak milliyetciligi degersizlestirme amacyyla,
Mevdudi'nin icat ettigi bir kavram ¢iftini kullanur: "hakimi-
yet” ve “ubudiyet”.* islamiyet ile Islamiyet-digimmn, Hayir ile
Serr'in, Hak ile Batilin farkdhlagma kastasi tam da bu nok-
tada kurar. Islam’da tek hakimiyet Allahincir ve insanlar
sadece O'na taparlar. Yegéne adil yénetici, Allah’m vahyine
uygun olarak hdkkamet edendir. Buna karsihk, hékimiyet
bir dlahm (ulus, parti, ordu, halk, vb) elinde oldugunda ve
bu ilah kalabahigin “tapynma” nesnesi haline geldiginde (oto-
riter rejimlerin propagandalanmn essiz bir bigimde sahnele-
digi), hiktim stiren serr dir, batil'dtr - yani Istam'm karsit o-
landhr, cahiliye'dir.
Bu alal ydrditme tarainin kuweti -ve 19701 yillarin gene-
ligine olaganiista cekici gelmesi- onlann muhayyilesinde
kokld bir kopus yaratmasindan kaynaklanmaktadir: Kutup,
arik otoriter bir iktidar sistemine déniignmiig olan eski titop-
yayi, nasil Hz, Muhammed putlan kirdiysa éyle paramparca
eder ve bunun yerine Islamiyet'in dtopyasim koyar. Bunu
tammlamaya, programim cikarmaya hic gerek yoktur, giin-
kd fslamiyet zaten vuku bulmustur: Peygamber'in ve ensa-
nnin baslangictaki tecriibesine bagvurmak ve buradan il-
ham almak yeterlidir. Bu alal ytirtitme tarzanm zayuthgi, 0
tecriibe sirasinda neler oldugu konusunda yoruma tanidigt
serbestlikten ve o tecribeyi XX. yiizyilda yeniden tiretme bi
ciminden kaynaklanir. Kutup, bu nokta haklandaki diigtin-
cesini belirginlestiremeden dimiisttir ve ondan yetki alarak
konuganiar, islame1 hareketin biitdind igin sonunda dokun-
calt olacak bir kansikhik yaratan alacah bulacal bir biittin
(batiin topluma dinsiz muamelest yapan meczup sekterler-
den, dinsizli@i sadece yerlesik iktidarlara miistahak goren
militanlara) olusturacakdarchr.
Battin Islam dényasinda Siinni islamaihgin hazrlamsma
asik tutmak icin, ézellikle Mistr’daki kendi tecriibesi tarafin-
dan belilenmig olmasma ragmen, Kutup'un katlast merke-