You are on page 1of 11

ARATIRMA NOTLARI

Cafer KARADA

ok ynl bir lim portresi: Gazzl

A. Giri

n eiren ve ticaretini yapan bir babann olu olarak 450/1058 tarihinde Tus'ta dnyaya gelen Gazzl'nin tam ad Eb Hmid Muhammed b. Muhammed b. Muhammed b. Ahmed el-Gazzl'dir. Temel eitimini Tus'ta aldktan sonra, nce Crcana ardndan Niabur'a gitti ve orada Nizamiye medresesine devam etti. Medresede onu etkileyen iki nl isim vard: Kelamc Cveyn (. 478/1085) ve suf el-Farmad (. 477/1084). Ancak Gazzl kelamc olan Cveyn'den daha ok etkilendi ve dncesini ve hayatn o istikamette devam ettirdi. Hocas Cveyn'nin lm zerine Alparslan (455/1063-465/1072) ve Melikah'n (465/1072-485/1092) mehur veziri Nizamlmlk'n (. 485/1092) kararghna gitti ve orada alt yl vezirin maviri ve hukuk danman olarak alt. 484/1091 ylnda henz 33 yanda iken dnemin en nemli ilm nvan olan "bamderrislik" nvan ile Badat Nizamiye medresesine tayin olundu. Ancak 485/1092'de nce vezir Nizamlmlk'n ldrlmesi, ardndan Melikah'n lm, blgede yeni iktidar atmalar ve kaos ortamnn olumasna zemin hazrlad. Liyakatsiz devlet adamlarnn elinde kukla durumuna dm ilim adamlar ve onlarn temsil ettii ieriksiz, kuru ve canlln yitirmi zahir ilimler onu tatmin etmez oldu. 488/1095 ylnn Temmuz aynda balayan tereddt ve karamsarlk hali bir buhrana dnt. Medreseden ve tedris hayatndan uzaklat, dinlenmeye, bir nevi uzlete ekildi.1 Munkz'daki ifadelerinden bu dnemin bir psikolojik buhran dnemi deil, hakikat aratrma sreci olduu anlalmaktadr.

B. Hakikat Aray Zahir ilimlerin hemen her dalnda kendisini yetitirmi olan Gazzl'nin arad bunlarn dndayd. Felsefe ve smaillerin temsil ettii Ba1 Gazzl, el-Munkz mined-dall, (Mecmuat resailil-mmil-Gazzl iinde), Beyrut 1416/1996; el-Vst, Tercmetl-Gazzl fit-Tabaktil-aliyye, (nr. Abdlemir el-Asam, Bu blm nairin el-Feylesfl-Gazzl adl kitabna mlhaktr), Beyrut 1981, s. 168-194; W.M. Watt, Gazzlnin babasnn yn eirip satan biri olduu bilgisini doru bulmaz. Bk. Mslman Aydn, (trc. Hanefi zcan), zmir 1989, s. 15-18; . Agah ubuku, Gazzl ve Batnlik, Ankara 1964, s. 7-25; Sabri Orman, "Gazzl'nin Hayat ve Eserleri", slam Aratrmalar Gazzl zel Says, c. 13, sy. 3-4, Ankara 2000, s. 237-244.

215
DVN 2001/1

Cafer KARADA

tnlik onu cezbetmemi, aratrmalar sonucunda tasavvufun tam arad gerek olduunu farketmitir. Bundan sonra Gazzl'nin yapaca ey kendisinde bulunan zahir ilimlerle tasavvufu uzlatrmak, aralarnda bir nevi izdivac tesis etmektir. Her ne kadar Gazzl dier ilimlerle irtibatn kesmi, tasavvufta karar klm ve sufliin slm toplumu ierisinde meruiyyet kazanmasnda ve tasavvufun snn dnce ile badar hale gelmesinde etkin bir ahsiyet olarak grlyorsa da2 kanaatimizce, onu, gerekte Sleyman Uludan dedii gibi, eriat tasavvufa yaklatrma3 misyonunun sahibi olarak grmek gerekir. Bu durumu Gazzalnin hakikat araynn portresi olan el-Munkz mined-dall ile hyau ulumid-dn adl eserleri incelendiinde ak bir ekilde grmek mmkndr. O, her iki eserinde de, zahir ilimlerle itial eden ulema hakknda ikayetlerde bulunmaktadr. Ona gre fkh, kelm gibi bilimlerle uraanlar, ekl tartmalarn, ieriksiz, ruhsuz szlerin, rakibi ilzam etmeye, ayan kaydrmaya ynelik kaba atmalarn ierisinde kaybolmu, toplumun gerek gndeminden ve kendi maneviytlarndan uzaklamlardr. Ortaya koyduklar tartmalar, elde ettikleri sonular kendilerine ve topluma yarar salamad gibi, toplumda kutuplamaya yol aabilecek gelimelere sebebiyet vermitir.4 Sonuta, baz devlet adamlarnn yanl politikalarnn de etkisiyle snn mezhepler arasnda atma ve ekimeler, minberlerden birbirlerine lanet okumaya kadar varan irkinlikler sergilenmitir.5 te bu nedenle Gazzal, zhir kesimi, suf kesime yaklatrarak, onlara yeni bir ierik, anlam ve vizyon kazandrma teebbsne girmitir. Gazzl'nin bu zahir kesime ynelik bu slahat, suflik iin de bir slahatt. Zira o, anlan eletirilere muhatap zahir kesimi reddederken felsef sufliin szde iddialarn ve cezbe arholuunu da knamtr.6 C. Sosyal Yn Gazzlnin bu tavralnn o dnemin toplumsal ve siyasal gelimelerinden bamsz olduu dnlemez. Onun, nl Seluklu veziri Nizaml2 I. Goldziher, Introduction to Islamic Theology and Law, (translated by Andras and Ruth Hamori), New Jersey 1981, s. 160, 162; . Agah ubuku, Gazzal ve phecilik, Ankara 1989, s. 81. 3 Sleyman Uluda, Kueyr Risalesi Giri, s. 55. 4 Gazzl, hyu ulmid-dn, I, 1-3, 74; ayn. mlf., el-Munkz mined-dall, s. 540-541. 5 Hanef olan Seluklu hkmdar Turul Bey, veziri Amdl-Mlk el-Kindernin tevikiyle, afi ve Earlere minberlerden lanet okutmutur. (Bk. Mustafa Cevad, Asrul-mamil-Gazzl, et-Trsl-Arab, sy. 22, Dmak 1406/1986, s. 110). er-Rislenin yazar Kueyrnin olu Ebu Nasr Abdurrahim el-Kueyr (Ear mezhebindendir), Badat Nizamiye Medresesini ziyareti esnasnda Hanbeller aleyhinde konumu, bunun zerine Hanbeliler ayaklanm ve kan olaylarda yirmi kii lmtr. (Bk. Mustafa Cevad, a.g.m. s. 114; W.M. Watt, Mslman Aydn, s. 81; Sabri Orman, Gazzl, stanbul 1986, s. 21. 6 Fazlurrahman, slm, trc. Mehmet Da, Mehmet Aydn, Istanbul 1992, s 200201.

216
DVN 2001/1

ok Ynl Bir lim Portresi: Gazzl / ARATIRMA NOTLARI

mlk tarafndan ortaya konulan, Sultan Melikah ve Badattaki Abbas halifesinin de destekledii snn dnyann birlik ve btnln oluturmak diye nitelendirilebilecek bir siyas projenin7 ierisinde yer ald bir gerektir.8 Bu proje kapsamnda ilmiyye snfna, "snn ilkeleri toplum nezdinde glendirme ve dardan gelebilecek zararl fikirlere kar, dnce dzeyinde savunma mekanizmas oluturma" rolnn verildii grlyor. Yine bu kapsamda snn mezhep ve topluluklar arasndaki fikr ihtilaflarn giderilmesi veya en azndan asgar dzeye indirilmesinin yan sra, Hz. Peygamber devrindeki ruh halin, canlln ve derniliin tekrar din ilimlere ve ilim sahiplerine kazandrlmas hedefleniyordu.9 Gazzlnin bu projede yer almas, dardan bakldnda resm bir grev gibi grlyorsa da, Nizamlmlk ldkten sonra hatta Nizamiye'deki grevinden ayrldktan sonra yapt bilimsel ve toplumsal faaliyetlerle bu projeyi devam ettirmesi, onun bunu benimsediini, ahs meselesi olarak grdn ve bir nevi gnll yrtcs olduunu gstermektedir.10
7 Nizamlmlkn Siyasetnamesi bu projenin belgesidir. Bu eserde nl vezir devletin mal, asker, sosyal ve din alanda yaplanmasnn ne ekilde olacandan, saray protokolne bir ok dzenlemeden bahsetmektedir. (Bk. Nizamlmlk, Siyasetname, (trc. Nurettin Bayburtlugil), stanbul 1981). Gazzlnin devlet iindeki konumunu bilmek asndan C.E. Bosworthun verdii u bilgiler nemlidir: (Byk Seluklu Devletinde) fikir sahasnda Nizamlmlk ve ilahiyat Gazzl gibi bilginlerin gayretleri siyasi seviyede iiliin malubiyetini kesinletirdi ve snn mezhebin direncini kuvvetlendirdi. (Bk. C.E. Bosworth, slm Devletleri Tarihi, trc. E. Meril-M. pirli, stanbul 1980, s. 148). M.G.S. Hodgson ise u tesbitte bulunmaktadr: Nizaml-mlk, bazlar baarsz olan, bazlar beklenmedik ekilde baarya ulaan bir dizi sosyal-politik yeniden yaplanma giriiminde bulundu. Bunlar, brokratik yapnn yeniden inas, tarmn dzenlenmesi, haber alma tekilat (berid) kurulmas ve eitim alannda Nizamiye Medreseleri...dir. (bk. M.G.S. Hodgson, slamn Serveni, (trc. Komisyon, z Yay.), stanbul 1995, s.44-54; ayr. bk. W.M. Watt, Mslman Aydn, s. 17, 43. 8 Temmuz 1085de Cveynnin lm zerine Gazzl, vezirin karargahna gitmi ve ondan sonraki alt yl galiba onun maiyyetinde geirmiti. Onun Badatta mderrislie tayin edilmesinden sorumlu olan kii Nizaml-Mlkt. O, ubat 1094te yeni Halife Mustazhirnin yemin treninde Badattayd ve Halife tarafndan, kendisinden, Btnler aleyhinde tartmaya ait bir eser yazmasnn istenildii kendisince yeter derecede bilinmekteydi. (W.M. Watt, Mslman Aydn, s. 87.) Terken Hatunun eitli bask ve siyas manevralarla kk yata Nasrddin I. Mahmutu tahta karma teebbsne kar Gazzlnin yann sultanla yeterli gelmeyecei eklinde fetva vermesi, onun siyasetle ve sosyal sorunlarla alakasnn bir gstergesidir. (Bk. Osman Turan, Seluklular Tarihi ve Trk-slam Medeniyeti, stanbul 1993, s. 228.) 9 Bk. Suad Hakim, Meknetl-Gazzl minel-ulmis-sufyye, et-TurslArab, sy. 22, Dmak 1406/1986, s. 127-128. 10 Dnyadaki en byk destekisi Nizamlmlkn 485/1092de ldrlmesi, ardndan Melikahn lmesi ve zellikle vezirin ldrlmesindeki entrikalar Gazzlyi devlet ve siyasetten soutmutur. Devlet eliyle yrtlen projenin ruh ve manev tarafnn eksik kalmas da zellikle kendisini rahatsz etmi-

217
DVN 2001/1

Cafer KARADA

Niaburdaki Nizamiye medresesini tamamladktan sonra alt yl Nizamlmlkn kararghnda kalm olmas11 gz nne alndnda bu projenin hazrlayclar arasnda yer aldn sylemek de mmkndr. Denilebilir ki, hyu ulmid-dn ile din ilimlere canllk kazandrmay, Faysalut-tefrika ile ihtilaflar gidermeyi, Tehaftl-felasife ve Fadihul-Btniyye12 ile de zararl fikirleri bertaraf etmeyi hedeflemitir. Projenin temelini "snn itikad" oluturuyordu. Yaplan bu almalar, snn grup ve fertlerin Ehl-i Snnet tikad ortak paydasnda buluturulmas amacn gdyordu.13 Ancak ortada bir problem vard: Bir selef ile kelmcy, suf ile fakhi biraraya getirmek nasl mmkn olacakt? Bu
tir. Bu rahatszln el-Munkzda gzlemlemek mmkndr. Tasavvufa ynelmesi, projeden vaz getii, zhir ilimlere tamamen srt dnd anlamnda deil, projenin ikmali iin tasavvuftan yararlanaca dncesi sebebiyledir. Bir sre yaad uzlet hayatndan sonra ksa sre Niabur Nizamiye medresesinde retim faaliyetinde bulunduktan sonra Tusa yerlemi ve orada eitim ve retim faaliyetini devam ettirmi; telif hayatna ara vermemi, bir ok nemli eser kaleme almtr. Badatta geirdii tecrbe, onu devlet adamlarndan ve siyasetten soutmutur. (Bk. Watt, a.g.e., s. 110-116; Osman Turan, a.g.e., s. 328329; .A. ubuku, a.g.e., s. 80-81; Sabri Orman, a.g.e., s. 47-49.) 11 Vst, a.g.e., s. 169, 179; W.M. Watt, Mslmn Aydn, s. 87; Mustafa arc, Gazzl, slm Ansiklopedisi (DA), stanbul 1996, XIII, 491; M. Said eyh, Gazzl, (M.M. erif (ed.), slm Dncesi Tarihi iinde, trc. Mustafa Armaan), stanbul 1990, II, 206. 12 Bu kitabn yazlmasnda her ne kadar halife el-Muztazhirin talimat -bundan dolay kitabn bir ismi de Muztazhirdir- nemli bir saik ise de, yazl tarihinin, onun hamisi olan Nizamlmlk'n ldrlmesinden (485/1092) yl sonra olmas, bu yazlmada bizzat Gazzl'nin vezire duyduu sevgi ve vefa borcunun yan sra slm toplumuna ynelmi "batn tehlike"nin aydnlatlmas dncesinin byk bir etkisinin olduu da bir gerektir. (Bk. W.M. Watt, Mslman Aydn, s 87; Avni lhan, mam Gazzl ve Fadaihul-Batnyye, mam Gazzl, Batnliin yz adl tercemesinin banda, Ankara 1993, s. X.) 13 Nizamlmlk, Siyasetnamede Padiahn dini ve dinin hkmlerini korumas, alimlere ve din nderlerine hrmet etmesi, nafakalarn temin etmesi gerekliliini vurguladktan sonra (s. 91-94), Haric, Btn ve Mazdeklere kar tedbir alnmas zerinde durur. (Nizamlmlk, Siyasetname, (trc. Nurettin Bayburtlugil), stanbul 1981, s. 257-324). Bunun yan sra, zellikle Gazzlnin hyu ulumid-dn adl eserinin fikr erevesini ve muhtevasn ve bir nevi otabiyogrofisi olan el-Munkz mined-dall adl eserini incelediimizde bu sonuca rahatlkla ulaabiliriz. Nitekim W.M. Watt da benzer tesbitlerde bulunmutur. (Bk. Mslman Aydn, s. 62). Burada belirtmek gerekir ki, Byk Seluklu Devletinin byle bir projeye nayak olmasn tamamen bir mezhep taassubunun sonucu olarak grmemek gerekir. Bu proje zellikle devletin istikrar ve dzenini hedefleyen, bunu bozacak i ve d dmanlara kar bir tedbir niteliindedir. Osman Turann ifadesiyle Seluklular, snn mezhepler arasnda olduu gibi, mutedil iilere kar da bir tefrik siyaseti takip etmiyor; seyyitleri, erifleri, himayesinde bulunduruyor; alevilere hankh ve hatta medreseler ina ediyorlard. (Bk. Osman Turan, a.g.e., s. 317.)

218
DVN 2001/1

ok Ynl Bir lim Portresi: Gazzl / ARATIRMA NOTLARI

duruma Gazzl, temel ilkeleri korumak kaydyla, kiinin eitim dzeyine ve anlayna gre farkllklara cevaz verme yaklamyla el koydu. hyda radda tedric ve itikad derecelerinin tertibi 14 bal onun bu tedric itikad anlaynn tezahrdr. Orada sylediklerinin zeti udur: ocuklar ve halk iin gerekli olan Kuran ve hadislerde geen delilleri bilip ona gre inanmalar ve Kuran ve hadis okuyup ibadetlerini yerine getirmeleridir.15 Eer bir lkede bidatler az, mezhep ihtilaflar fazla deilse, bu lke insanna gereken, ihtiyac miktarnca delilleri ve cedel yntemini bilmesidir. Bidat yaygnlam, halkn ve ocuklarn yanltlma ihtimali belirmi ise, bu durumda er-Risaletl-Kudsiyyede bulunan miktarda bir kelm retilebilir. Zeka dzeyi yksek bir kii itikad pheler ierisine dm ise buna el-ktisad fil-itikddaki kadar bir kelmn retilmesi gerekir.16 Bir baka deyile bu ifadeler u anlama gelir: Her ne kadar Kuran ve snnette ortaya konulan ilkeler mutlak geerli ise de, bu ilkelerin tek bir yorumu veya tek bir ifade biiminin olacann dnlmemesi; zamana, ortama ve kiilerin durumuna gre farkl yaklamlarn doal karlanmas gerekir.17 Bu ifadelerden Gazzl'nin, kiilerin ve toplumun eitim ve anlay dzeyi ile problemlerine gre, kademeli bir renme ve sorumluluk alan oluturma eiliminde olduu aka grlr. Eitim ve anlay bakmndan alt dzeyde bulunan bir kiinin, st dzeyde bulunan ile ayn sorumluluk altna sokulmas uygun olmayaca gibi, problemi olan ile olmayann ayn kefeye konulmas da uygun dmez. Gazzl, bu dzenlemeyi snn kesimin ittifak edebilecei "Kitap ve Snnet" erevesinde yeniden deerlendirmi ve her yorumun belli zaman, mekan ve kiilerin zel durumlarna gre geerli olabilecei dncesini dile getirmitir. Buna gre bir kiinin artlar kelmdan uzak olmasn gerektirebilecei gibi, yakn olmasn da gerektirebilir. Ziraat ve ticaretle megul bir kii14 Gazzl, hyu ulmid-dn, I, 161. 15 A.g.e., I, 162. 16 A.g.e., I, 169. (hyann Tevhid ve Tevekkl Blmnde z, zn z, kabuk, kabuun kabuu eklinde itikadn drt mertebesinin bulunduunu dile getirmesi benzer bir yaklamdr: Birinci mertebe, kiinin Allahn birliini diliyle sylemesi ama kalbinin bundan habersiz olmas. Bu mnafkn itikaddr. kinci mertebe, mslmanlarn tamam gibi dili ile ikrar edip kalbiyle tasdik etmesi. Bu avamn (halkn) itikaddr. nc mertebe, kef yoluyla, var olan her eyin Allahn yaratmasyla olduunu grmesidir. Bu mukarrabin makamdr. Drdnc mertebe ise, Varlk olarak sadece Allah kabul etmektir. Bu sddklarn mahedesi, tasavvuf diliyle tevhidde fenadr. Bk. a.g.e., V, 158). 17 Onun bu yaklam, Seluklu Devletinin hogrl bir ortam oluturmay hedefleyen siyasal yaklam ve amalarna uygun dyordu. (Bk. Osman Turan, a.g.e., s. 317).

219
DVN 2001/1

Cafer KARADA

nin kelm renmekle ykml tutulmas uygun olmayaca gibi, bir takm phelere maruz kalm bulunan bir kimsenin de kelm renmesi engellenemez.18 limleri snflama projesi de bu dncenin rndr.19 Toplum iinde bulunan herkesin ilimlerin tamamn renmesi dnlemeyeceine gre, kimin, hangi ilimden, ne kadar renmesi gerektiinin tesbiti yaplmaldr. Zira kimin neyi ne kadar renmesi gerektiinin bilinmemesi, toplum ierisinde karmaaya, kimi zaman da karlkl sulamaya dnebilir. rnein imann taklid veya tahkik durumu bazen bilginin nicelii ve niteliine gre bazen da elde edildii kaynaa gre deerlendirilmitir. Bir kelamcya gre akl yoldan elde edilen ve kiiden pheyi kaldrp yakn sahibi klan bilgi, tahkik dzeyini ifade ederken, selef dncede olanlara gre ancak naslarn bildirdii bilgi yakn ifade eder ve bu bilgiye sahip olmak tahkik dzeyini gsterir. Bu tavr, hasm gruplardan her birisini, kar tarafn bilgisinin faydasz hatta mezmum (ktlenmi), kendi bilgisinin faydal olduu iddiasna gtrmtr. D. Dern Yn: Tasavvuf Ona gre, tasavvuf akl ve nakl ilimleri ihata eden veya onlarn btnn ihtiva eden ilimdir.20 Dier bir deyile zhir ilimlerin btnn, bir nevi ruhunu oluturmaktadr. Kurann bir zhirinin bir de btnnn bulunduunu21 ifade eden hadislere dayanarak her ne kadar, grnrde tasavvufun Kurann btnndan elde edilen bir ilim olduunu sylyorsa da, bu szn altnda zhir ilimlerin arkaplannda tasavvufun bulunduu/bulunmas gerektii imas vardr. Tasavvuf ile daha nce duyulan ve anlamlar zihinde netlememi olan hususlarn hakikati elde edilir. Bu durumda Gazzl, tasavvufu btn ilimlerin ahlak ve dern boyutu olarak grmektedir, demek daha uygun der. Zira, Gazzlnin ocaktan yetime bir suf olmad, dier bir deyile bir eyhin dizi dibinde tasavvuf terbiyesinden gemedii dikkate alnrsa, bunun doru olduu grlr. Her ne kadar Niaburdaki hocalar iinde Kueyrnin rencisi olan Eb Ali elFarmad bulunuyorsa da, o, bir kelmc olan Cveynden daha ok etkilenmi ve o dorultuda almalar yapmtr.22 Daha sonra tasavvufa ynelmesi bir dnce krizi ve aray neticesinde meydana gelmitir. Nitekim, el-Munkz mined-dall adl eserine baktmzda tasavufa giriinin,
18 Gazzl, hyu ulmid-dn, I, 167; ayr. bk. Necip Taylan, Gazzalnin Dnce Sisteminin Temelleri, stanbul 1989, s. 106-107. 19 Gazzl, er-Risletl-lednniyye, (Mecmuat resilil-mamil-Gazzl iinde) Beyrut 1416/1996, s. 227-229. Bu konuda geni bilgi iin bk. Necip Taylan, a.g.e., s. 30-42. 20 Gazzl, er-Risaletl-lednniye, s. 230. 21 Bk. a.g.e., s. 228. 22 W.M. Watt, Mslman Aydn, s. 100; . Agah ubuku, a.g.e., s. 80; Mustafa arc, a.g.m., XIII, 490-491.

220
DVN 2001/1

ok Ynl Bir lim Portresi: Gazzl / ARATIRMA NOTLARI

bir sufden etkilenerek deil de, bu alanda yazlm eserleri incelemesi sonucunda gerekletiini gryoruz. Bir tekke geleneinden gelmemi ve bir tasavvuf bynn yannda yetimemi olmas bir yana, tasavvuf ierisinde belli bir renginin ve izgisinin varl da tartlr durumdadr. Buna karn tasavvuf da dahil btn slm bilimleri etkilemi olmas tartlmaz bir gerektir. Kald ki, tasavvufa meyletmesi, bata kelm olmak zere dier ilimlerle ilikisini kesmesi anlamna gelmiyordu.23 Bu durumda Gazzlyi salt bir suf olarak grmek yerine mslman entellektel olarak grmek daha isabetli olur.24 E. Entellektel Yn Burada entellektele yklediimiz anlam nemlidir. Dier bir ifade ile, Gazzl hangi anlamda bir entellekteldir? Entelektelle, ne toplum iinde yaygn anlamyla geleneksel olana aykr davranan, burnu byk, hikimseyi ve hibireyi beenmeyen anlamn, ne de kendine fazla gvenen, bir kenara ekilen ve gururundan zevk alan anlamn kastediyoruz.25 Burada kastedilen u iki anlamdr: 1. Zihinsel faaliyet ile youn olarak megul olan ve hakikat bilgisi peinde koan insan. 2. Kendi tarihsel ve toplumsal konumunun bilincinde, iinde yaad toplumun problemlerinin farknda olan, bu zelliklerinden dolay da iinde yaad topluma nclk etme roln stlenmi insan.26 Tarif, iki ayr entellektel tipini deil, entellektelin iki ynn veya iki boyutunu veriyor. Birinci boyutuyla bizatihi kendisi hi bir beklenti ve kar gzetmeksizin, benlik ve ideolojik kayglardan uzak, amatr bir ruhla hakikat peinde koarken ayn zamanda iinde yaad toplumun ve evrenin farknda olan ve onu gzetendir. Bu durumda entellektelin ayrdedici vasf, hi bir ideolojinin ve grubun adam olmayan ve her tr hakszla kar uyank bir bilince sahip kii olmasdr.27 Dier bir deyile entellektelin anlan iki boyutuna birer kelimeyle bilgelik ve sosyallik demek mmkndr. Bilgeliklikle, komplekssizce, bilginin kimliine ve mahalline bakmakszn sadece hakikati gzetebilme cesaret ve zgvenini kendinde bulma halini kastediyoruz. Seyyid Hseyin Nasrn u szleri bunun filozofa ifadesidir: Geleneksel dnyada zellikle de brahim dinlerin hkmettiklerinde ilkeleri konu edinen tr bilme tarz vardr: Felsefe, teoloji, marifet ... ... Her disiplin de geleneksel dnyann entellektel hayatnda
23 W.M. Watt, The Authenticity of the Works Attributed to al-Gazzali, Journal of the Royal Asiatic Society, London 1952, s. 29. 24 Seyyid Hseyin Nasr, Bilgi ve Kutsal, trc. Yusuf Yazar, stanbul 1999, s. 9596. 25 Fernard Schwarz, Kadm Bilgeliin Yeniden Kefi, trc. Aye Meral Aslan, stanbul 1997, s. 19. 26 mer Demir-Mustafa Acar, Sosyal Bilimler Szl, Aydn md. 27 Cemil Meri, Sosyoloji Notlar ve Konferanslar, stanbul 1997, s. 287.

221
DVN 2001/1

Cafer KARADA

rol ve fonksiyon sahibidir. Felsefenin her gerek aklamasnda anmaya deer kelm ve marifet unsurlar bulunduu gibi, belli baz kelm ve marifet retilerinin aklanmas iin de felsefeye ilikin hususlara ihtiya vardr. Her byk filozofun bir dereceye kadar kelmc ve metafiziki ve bu anlamda hikmet sahibi olduu; her byk kelmcnn bir dereceye kadar filozof ve hikmet sahibi olduu; ve her hikmet ehlinin de bn Arab ya da Meister Eckhart rneklerinde olduu gibi, bir dereceye kadar filozof ve kelmc olduu sylenebilir.28 Sosyallik ile de, topluma tepeden deil ierden bakmay, toplumun sorunlarna duyarl, onlara zm retmede kendiliinden hareket eden ve sonucunda bir kar beklemeyen kimseyi kastediyoruz. Bu tecrbeyi yaayarak kazanm olan Edward Said, bu durumu yle dile getirir: Entellektel, statkoyu rahatsz edendir... Grevi insan dncesini ve insanlar aras iletiimi kskac altna alan kiileri ve indirgemeci kategorileri krmaktr... Meselesi, kamuoyunu biimlendiren, onu konformistletiren, iktidardaki bir avu ok bilmie gvenmeyi tevik eden uzmanlar, edost gruplar, profesyoneller ve dzen adamlardr...29 Gazzl'nin hayat szkonusu entellektel tecrbenin bir belgesidir. Hayatnda etkilendii iki insan vardr: Cveyn ve Nizamlmlk. Birincisinden, bilgelik eitimi ikincisinden hem bilgelik hem de sosyallik eitimi alarak, kendi ahs geliimini tamamlam grnmekle birlikte, tatmin olmam, bir eksiklik olduunu fark etmitir. Bu eksiini de tasavvuftan aldklar ile telafi etmitir. Zira o, bir ok eserinde "mstakil akl"a kapal alann varln kabul etmi ve bunu zenle dile getirmitir. Esas hedefi olan "din ilimlerin canlandrlmas" projesini de bu kabul zerine kurmutur. Denilebilir ki, gayretli bir din alimi olan Gazzl'nin btn entellektel almas boyunca ulamak istedii niha hedef de budur.29 Bununla birlikte toplumsal sorunlara da duyarsz kalmam, siyasetten eitime her sorunla ilgilenmitir. Felsefe metinlerini "kutsal metin" haline getirmi olmalarnn yan sra, elit-halk ayrm yapan, kendilerini halkn stnde gren ve dini sadece halka ait bir kurum derecesine indirgeyen filozoflara30 kar Gazzl halkn yannda, filozoflarn karsnda yer almtr ve Tehaft'te de felsefecilerin bu tavrn aka eletirmitir.31

222
DVN 2001/1

Hakl ve hakikatin yannda grd bir devlet adam olan Nizamlmlk'n yannda bulunup, onun projesine katk salarken, haksz ve ikti28 Edward Said, Entellektel, trc. Tuncay Birkan, Istanbul 1995, s. 10, 11, 13. 29 Yaar Aydnl, Gazzlnin lim ve Dnce Dnyas, slam Aratrmalar Dergisi Gazzl zel Says, c. 13, sy. 3-4, Ankara 2000, s. 273, 281. 30 Ahmet Arslan, bni Haldunun Ilim ve Fikir Dnyas, Ankara 1987, s. 330; Sabri Orman, Gazzl, s. 123. 31 Gazzl, Tehaftl-felasife, (nr. Sleyman Dnya), Darul-Mearif, ts. Kahire, s. 73-75.

ok Ynl Bir lim Portresi: Gazzl / ARATIRMA NOTLARI

dar hrsyla her hakk ineyen yaltaklarn para ve mevkiye boan Terken Hatun'a kar gelme32 onur ve cesaretini gsterebilmitir. Burada u genel duruma dikkat ekmek gerek: slm ulemas her ne kadar kendini her tr kayttan bamsz gren entellektelin aksine din kayglarla hareket ediyorlarsa da, hakikatten taviz vermeme zelliklerini normal artlar altnda her zaman korumulardr. Bu ynyle ulemann karl Batdaki rahipler deildir. Cemil Meri'in dedii gibi "Ulema dinin yani ezel ve ebed hakikatlerin emrindedir, rahip ise her zaman hakim snfn temsilcisidir."33 F. Tecdd Yn: hyu Ulmi'd-Dn Yukarda belirttiimiz gibi Gazzlnin temel amac din ilimlere yeni bir canllk kazandrmak (hyu ulumid-dn)tr. Bu dorultuda olmak zere Gazzl, tasavvufu, zahir ilimlerin ahlak arkaplan klmak veya Fazlurrahman'n dedii gibi "iman hakikatlerini yaama ve tasavvufi metodlarla onlar bir denemeye tabi tutmak"34 niyetindeydi. Mant ise bir dnme ve felsefi terimleri anlama yntemi olarak grmtr.35 Ona gre mantkta dinle alakal olumlu veya olumsuz bir ey yoktur. Mantk, kyaslarn yntemi ve brhann artlar gibi konular retir. Bunlar kelamclarn ve dnce erbabnn delile ait zikrettikleri hususlardan olup inkar gerektirecek konulardan da deildir.36 Ancak onun bu abas sonucu sadece tasavvuf deil felsefe de snn dnce dnyasnn iine ekilmi, bilimler arasndaki kaln duvarlar yklm, bilimler aras iletiim ve etkileim hzlanmtr. Artk ne kelm eski kelmdr, ne de tasavvuf eski tasavvuftur. Nitekim ondan sonra gelen ve onun izinde giden ehristn (. 548/1153), Fahreddin er-Raz gibi kelmclarn almalar ile kelm felsef bir hviyete dnrken, bn Arab (. 632/1240) ile de tasavvuf, felsef bir grnt kazanmtr. Gazzl'nin istedii de buydu. Bilim adamnn hakiki anlamda alim olmas, Seyyid Hseyin Nasr'n yukarda geen szlerinde olduu gibi, bir derece dier ilimlerden istifade etmesiyle mmkndr. Zaten Gazzl n32 Kendi nimeti ile yetien pek ok devlet adam ve kumandan tarafna eken Terken Hatun, ahsna bal 12.000 kiilik bir askerden sonra, hazineleri boaltarak ordu mensuplarn, 20.000.000 altn dinar gibi muazzam bir paray datarak, kendisine ve davasna kazanm ve Mahmutun saltanatna ikna etmitir. Kk ya dolaysyla onun sultan olamayacana dair, devrin byk alimi ve mtehidi Gazzl tarafndan verilen bir fetvaya kar Terken Hatun da baka alimlerden mukabil fetva karm ve bylece Melik ahn lmnden alt gn sonra 26. Terin 1092 (22 evval 485)de, kk Mahmudun (henz be yanda) saltanatn ilan etmi ve namna hutbe okutmaya muvaffak olmutur. (Osman Turan, a.g.e., s. 228.) 33 Cemil Meri, a.g.e., s. 289. 34 Fazlurrahman, a.g.e., s. 201. 35 Gazzl, Miyrul-ilm fil-mantk, Beyrut 14010/1990, s. 26-27. 36 Gazzl, el-Munkz mined-dall, s. 544.

223
DVN 2001/1

Cafer KARADA

cesinde de kelam, felsefe ve tasavvufun konular ayn veya en azndan benzerdi. Gazzl bu aynln ve benzerliin gn yzne kmasna ve bilimler aras iletiimin kurulmasyla konu birliine gidilmesine sebep olmutur. Nitekim Gazzlden nce kelm ilminin konusu Allahn zt ve sfatlar iken, felsefenin snn camiada meruiyyet kazanmasyla birlikte, varln her tr, ilgi alanna girmi ve bylelikle kelmn konusu mevcud olmutur.37 Tasavvuf da ayn saiklerin etkisiyle varlk konusuna ynelmitir. Ancak bu birlik grntsne ramen yaklam ve bilgi kayna fark tamemen ortadan kalkmamtr. Zira kelm ilah kanuna uygunluk lsne gre konularn snrlarn belirlerken, felsefe akla uygunluu gzetmitir. Tasavvuf her ne kadar dardan rahat yorum yaplabilen bir alan olarak grlyorsa da, nde gelen snn tasavvuf nderleri dikkate alndnda naslara ballk noktasnda pek tavizkr olmadklar grlr. Tasavvufu, felsefe ve kelmdan ayran temel farkllk, bu disiplinin, naslarn yan sra zellikle "kefe ve ilham"a dier bir deyile "suf tecrbe"ye nem vermesi ve onu bilgi kayna olarak grmesidir. G. Sonu Gazzl, 505/1111 ylnda Tusta hayata gzlerini yumduunda Edward Saidin dedii gibi srgn, marjinal ve amatrd. Srgnd, zira btn dnyev birikimini brakm, nce bir sre amda bir caminin kesinde inziva hayat yaadktan sonra doum yeri olan Tusa dnm ve deyim yerindeyse gnll srgn hayatna balamtr. Marjinaldi, zira kurulu dzeni terk etmi bir kenara, kesine ekilmi, her tr teklife kendisini kapatmtr. Devlet adamlar tarafndan medresede ders verme talepleri bile kimi zaman bizzat kendisinin bile istemesine ramen gereklememitir.38 Devrindeki bir ok kesim kendisini kyasya eletirmitir.39 En ilgin eletiri de dnemin sufilerinden olan Kueyrnin olu Ubeydullah Kueyrden (. 521/1127) gelen eletiridir.40 Mantn slm ilimle37 Abdullatif Harpt, Tenkhul-kelm, stanbul 1330, s. 10; zmirli smail Hakk, a.g.e., s. 6-8; Bekir Topalolu, Kelm lmi Giri, stanbul 1993, s. 50; erafeddin Glck-Sleyman Toprak, Kelm, Konya 1988, s. 6-7; M. Said zervarl, Gazzl, slm Ansiklopedisi (DA), stanbul 1996, XIII, 511. 38 Vst, a.g.e., s. 179. 39 Mehmet Vural, Gazzlde Metedolojik Yaklamlar, slam Aratrmalar Gazzl zel Says, c. 13, sy. 3-4, Ankara 2000, s. 284. 40 Refk el-Acem, el-Mantk indel-Gazzl, Beyrut 1986, s. 320-321. (Refik elAcem, Gazzlyi eletirenler arasnda Kueyryi saymakta ve lm tarihini de 520/1127 olarak vermektedir. Halbuki, Kueyrnin lm tarihi 465/1072dir. Bu durumda onun Kueyr diye bahsettii kii lm tarihi dikkate alndnda Kueyrnin kendisi gibi zahit ve sufi drt olunda biri olan Ubeydullah el-Kueyr olmas muhtemel olmakla birlikte Badatta Hanbeller aleyhine vaaz verip karklk kmasna neden olan el-Mecmu fit-tefsr vettevl adl eserin sahibi bir dier olu Ebun-Nasr Abdurrahim el-Kueyr (. 515/1121) olmas da ihtimal dahilindedir. (Bk. Sleyman Uluda, Kueyr Risalesi Tercmesi, Giri, stanbul 1981, s. 16; ayr. bk. 5. dipnot.)

224
DVN 2001/1

ok Ynl Bir lim Portresi: Gazzl / ARATIRMA NOTLARI

rine idhalinin ardndan felsefenin merulamas dolaysyla Seleflerden ve bn Salah gibi41 hadisilerden; felsefenin bir ksmna rezerv koymas ve felsefecileri tekfir ile itham etmesi nedeniyle bn Rd gibi felsefecilerden gelen eletiriler anlalabilir, ancak, bir ear ve suf olan Kueyrnin yine kendisi gibi ear gelenekten gelen ve tasavvufa meyleden bir ahs eletirmesi manidardr. Amatrdr, zira gnll srgn hayatn kabullenmi, dnyalk beklentisi iinde olmam, kendisine verilen veya teklif edilen nvan ve serveti bir nevi grmezden gelmi, Tusta bir medrese kurmu ve amatr ruhla almtr. Devrinde ve sonrasnda belki en ok tenkit edilen ve hatta iftiraya uram bir ahsiyettir. Grlerinden dolay kitaplar yaklan nadir insanlardandr. Bugn Gazzlnin slm dncesindeki belirleyicilii srmektedir. Onun kelam, tasavvuf ve slm felsefesi ile ilgili verdii malumt hl nemini korumakta ve ilgili alanlarda alma yapan bilim adamlarnca gz nnde bulundurulmaktadr. Bunun yannda o, sadece malumt adam deil, kendisine belli bir kayg ve hedef edinmi, bunlar gerekletirmek iin bir metod ve yaklam gelitirmi ve uygulamasn yapm bir ahsiyettir. Kanaatimizce, o, hem kendi dncesinin hem de slm dncesinin daha iyi anlalmas iin, hedefi, kaygs, metodu, yaklam ve iinde bulunduu ortam gz nnde bulundurularak deerlendirilmelidir.

225
DVN 2001/1

41 bn Salahn felsefe ve mantk eletirileri iin bk. bn Salah, el-Fetv, Diyarbakr ts., s. 35; Refik el-Acem, a.g.e., s. 320-322.

You might also like