You are on page 1of 152

NSANI

TANIMA SANATI
Alfred Adler
d. 7 ubat 1870, Penzing-Avusturya . 28 Mays 1937,
Aberdeen-skoya

Avusturyal psikiyatr, bireysel psikoloji ekolnn kurucusu.


1895te Viyana Tp Fakltesini bitirdi. Pratisyen hekim olarak alt ilk doktorluk yllarndan balayarak hastay evresiyle ilikileri
ierisinde ele almak gerektiini vurgulad ve bireyle ilgili sorunlara ynelik insancl, btnselci ve organik bir yaklam gelitirdi. 1902de
Sigmund Freud ile tant ve onun rencisi oldu. Ancak, bir sre sonra aralarndaki gr ayrlklar giderek keskinleti ve Adlerin Organ
Eksiklii zerine nceleme adl kitabnn yaymlanmasndan sonra uzlalamaz duruma geldi. 1911de izleyicileriyle birlikte, Freudu aka
eletirerek bireysel psikolojiyi gelitirmeye koyuldu.
1921de Viyanada ilk ocuk rehberlii kliniini kurdu. Ksa sre ierisinde onun ynetiminde 30 klinik daha ald. Toplumsal deerlerin
srdrlmesinde ocuk eitimine ok nem veren Adler, ocuklara salkl bir rehberlik hizmeti verilmesi gerektiini srarla savundu. 1926da
ABDye gitti. 1927de Columbia niversitesinde, 1932de ise New Yorktaki Long Island Tp Okulunda konuk profesr oldu. 1934de
Avusturya hkmetince, lkedeki tm klinikleri kapatld. Alfred Adler, eksiklik duygusu terimini ilk kez ortaya atan psikiyatrdr. Eksiklik
duygusu tayan, duygusal ynden sakatlanm kiileri olgunlua, saduyuya ve toplumda yararl olmaya yneltecek, destekleyici ve esnek bir
psikoterapi yntemi gelitirmitir.
Adlerin almalarna yn veren asl itici g, yaam boyunca toplumsal sorunlar karsnda gsterdii duyarllktr.

Yaptlar:
Studie ber Mindervertigkeit von Organen (1907, Organ Eksiklii zerine nceleme); ber den nervsen Charakter (1912, Nevrotik
Yap zerine); Heilen und Bilden (1914, Tedavi ve Eitim); Praxis und Theorie der Individualpsychologie (1918, Bireysel Psikolojinin
Uygulamas ve Kuram); Menschenkenntnis (1927, nsan Tanmak); Die Technik der Individualpsychologie (1. Blm 1928, 2. Blm
1930, Bireysel Psikolojinin Teknii); Individualpsychologie in der Schule (1929, Okulda Bireysel Psikoloji); Lebenskenntnis (1929, Yaam
Tanmak); Psychotherapie und Erziehung I (1919-1929, Psikoterapi ve Eitim-I); Neurosen (1929, Nevrozlar); Das Problem der
Homosexualitt (1930, Ecinsellik Sorunu); Kindererziehung (1930, ocuk Eitim); Das Leben gestalten (1931, Yaam Biimlendirme);
Psychotherapie und Erziehung II (1930-1932, Psikoterapi ve Eitim-II); Der Sinn der Lebens (1933, Yaama Duygusu); Psychotherapie
und Erziehung III (1933-1937, Psikoterapi ve Eitim-III);

Alfred Adlerin Say Yaynlarndan kan dier yaptlar:


Yaamn Anlam ve Amac (Wozu leben wir? / Ne in Yayoruz?)
Yaama Sanat (Lebenskenntnis)
nsan Tanma Sanat

Alfred Adler

Almanca aslndan eviren:

Kmuran ipal
Say Yaynlar
Psikoloji Dizisi

nsan Tanma Sanat / Alfred Adler


zgn Ad: Menschenkenntnis (1927)

ISBN 978-975-468-017-1
Sertifika No: 10962

Yayn Haklar Say Yaynlar


Bu eserin tm haklar sakldr. Yaynevinden yazl izin alnmakszn ksmen veya tamamen alnt yaplamaz, hibir ekilde kopyalanamaz,
oaltlamaz ve yaymlanamaz.

Yayn Ynetmeni: Asl Kurtsoy Hsm


Almanca Aslndan eviren: Kmuran ipal

Bask: Engin Ofset


Topkap / stanbul Tel.: (0212) 612 05 53

1. Bask: Say Yaynlar, 1985


8. Bask: Say Yaynlar, 2001
9. Bask: Say Yaynlar, 2006
10. Bask: Say Yaynlar, 2008
11. Bask: Say Yaynlar, 2009
12. Bask: Say Yaynlar, 2010

Say Yaynlar
Ankara Cad. 54 / 12 TR-34110 Sirkeci-stanbul
Telefon: (0212) 512 21 58 Faks: (0212) 512 50 80
web: www.sayyayincilik.com
e-posta: say@sayyayincilik.com

Genel Datm: Say Datm Ltd. ti.


Ankara Cad. 54 / 4 TR-31110 Sirkeci-stanbul
Telefon: (0212) 528 17 54 Faks: (0212) 512 50 80
e-posta: dagitim@saykitap.com
online sat: www.saykitap.com
ADLER ZERNE

28 Mays 1937de skoyann niversite kentinde yal, tknaz bir adam, yolda giderken anszn ylp
kald. Az sonra da kalp sektesinden dnyaya yumdu gzlerini. Bireysel psikoloji konusunda bir yaz
kursuna katlmak iin bir araya gelmi ok sayda renci topluluu o gn bouna hocalarn bekledi:
Alfred Adler diye biri yoktu artk, 1930dan beri yaad Amerikada baarlarnn doruunda bulunduu
bir sra, modern derinlik psikolojisinin byk kurucusundan biri saylan Adler, br iki arkadan
geride brakarak dnyadan gp gitmiti; ld zaman 67 yandayd. Adlerden iki buuk yl sonra da
psikanalizin kurucusu Sigmund Freud bu dnyaya veda etti (1938). Adler ve Freudun lmnden sonra
daha uzun sre hayatta kalan C. G. Jung ise, derinlik psikolojisinin byk kurucusunun sonuncusu
olarak 1961de dnyaya gzlerini kapad.
Gerekte bir derinlik psikolou muydu Adler? u sra btn dnyada saylar art gsteren
taraftarlarnn bu konuda bir gr birlii iinde olduklar sylenemez. lgili sorun, Uluslararas Bireysel
Psikoloji Derneinin 1966da Hollandada yaplan kongresinde gndemdeki konularn banda yer
almtr.
nsan olmak, kendini yetersiz hissetmek ve stn bir konumu ele geirmek zere aba harcamak
demektir.
Mutlak bir doru yoktur, ancak bu doruya en yakn bir ey var ki, o da toplumsal yaamdr.
Cinsellik kiisel bir sorun deildir.
Duygular kant nitelii tayamaz.
Nevroz bir fiksiyondur;1 nevrozlu, kendi tokatlarna yanan uzatan kiidir.
1 Hayal, kuruntu. (ev. n.)
Freudun libido, bilinalt, basklama ve kar koyma ya da Jungun arketip, ekstraversiyon [da
yneli] ve introversiyon [ie yneli] kavramlaryla kyasland m, Adlerin yukardaki tipik szleri
bambaka bir dnyadan kaynaklanr gibidir. Ne var ki, aslnda Freudun psikanalizi, Jungun analitik,
Adlerin bireysel ve toplumsal psikolojisi her eye karn ayn ruh ve zeknn rndr. Kurucularnn
dnya grleri her ne kadar bir yelpazenin kanatlar gibi birbirinden ayrlsa da, kurduklar retilerin bir
birlik ve btnlk oluturduunu syleyebiliriz. Sz konusu retiler arasndaki farklar ou kez ksa
formllerle dile getirilmeye allm, rnein Freudun psikanalizinin byk kent insanna, Jungun
analitik psikolojisinin henz doadan kopmam tara sakinleriyle ilkel yaam dzeyindeki kimselere,
lise retmenleri iin bir psikoloji saylan Adler psikolojinin ise orta ve kk kentlerde oturanlara
hitap ettii sylenmitir. Ya da Freudun ocuklarn, Jungun mrnn ikinci yarsnda bulunan krk ya
zerindeki erikinlerin, Adlerin ise genlerin psikolojisini akla kavuturduu, dolaysyla bu
retinin birbirini btnledii ileri srlmtr. Franszlarn Katolik psikanalizcisi Bayan Maryse Choisy
daha da ileri giderek Freud, Jung ve Adler isimlerine arketipik simgeler gzyle bakar, Freudu2 cinsel
igdlerinin, dolaysyla yaam sevincinin bir peygamberi, o grkemli kuun adn tayan Adleri3
saygnlk eilimi ve stnlk abasnn bir yorumcusu grr; Jungu4 ise insanl elinden tutup gerilere,
kolektif bilindnn pnarna gtren biri sayar. Tpk karikatrler gibi bu tr yorumlar da her zaman
tipik bir zellii ierir, ne var ki sz konusu zellii dpedz abartp basite indirgerler. Jung, ruhun bir
simyacs, parapsikolojiye belirli bir eilim gsteren tarih d bir parapsikolog, Freud ise aslnda tm
psikolojik sorunlarn zmn eldekinden daha mkemmel bir fizyolojiden bekleyen bir doa
bilimciydi. Adlere gelince, kuramla ba ho olmayan bir gereki, bir pragmatisyendi; pratisyen bir
hekim, hastalara yardm eli uzatan bir kiiydi. Bilimsellik zerinde o kadar fazla durmayan, pratie
ynelik bir insan sarrafyd, insanlarn yardmcs olmak ve yle de kalmak isteyen biriydi. te bu kitap
da ondaki bu eilimin en gzel kantn oluturmaktadr. Yazmaktan pek holanmaz, slup konusunu fazla
nemsemezdi.
2 Freud, Trkede sevin anlamna gelir. (ev. n.)
3 Adler, Trkede kartal anlamna gelir. (ev. n.)
4 Jung, Trkede gen anlamna gelir. (ev. n.)
Bu kitap, Adlerin 1926da Viyanada verdii bir dizi konferans ieriyor; dinleyicilerden Broser
adnda biri konferanslar stenoyla kaleme alm, kendisinden sonraki kuaklarn eline gemesini
salamtr.
Peki kimdi bu Adler? Yaptlar gnmz Amerikasnda yine byk ilgi gren, Max Schelerin ve
Keyserlingin kendisinden zamanmzn bir dhisi diye sz at, ne var ki Almanca konuulan lkelerde
unutulup gitmi byk kiiler arasnda yer alan bu adam kimdi?
Adler, Macaristan snrlar iindeki Burgonyadan gp Viyanaya gelen ve burada hububat ticaretiyle
uraan kk burjuva bir babann ikinci olu olarak 7 ubat 1870de dnyaya at gzlerini. Drt erkek
ve iki kz kardei vard. Ancak sonradan Avusturya uyruuna gemi, Rus asll ei Bayan Raissa ile
birlikte mezhep deitirip, henz drt ocuunun doumundan nce Protestanl kabul etmiti. Daha drt
yandayken bydnde hekim olacan sylemiti Adler. Erkenden byle bir karara varmas, bir kez
yan banda yatanda len kardeinin zerinde brakt izlenimden, ikincisi hastalkl annesini
iyiletirme arzusundan, ncs bizzat kendisinin de belki raitizmli bir ocuk olmasndan
kaynaklanyordu. Bu durum, kurduu retiyi anlamada Penzig (bugn Viyanann VIII. blgesi)
sokaklarnda geen ocukluundan daha az nem tamamaktayd. Nitekim Adlerin kendisi de insanlar
tanma becerisini salt sokak ocukluundan gelmesine borlu olduunu sonradan ikide bir yineleyip
durmu, bunda da yalnzca bir aka amac gtmemitir. Gen bir gz hekimi olarak Yahudi kk burjuva
mensuplarnn oturduu Prater Caddesinde at muayenehanenin pek kazan salamadn grp
pratisyen hekimlik yapmaya balam, sempatik ve iyi kalpli bir ev hekimini kendisine rnek alp, piknik
vcut yapsna ve zyklothym mizacna uygun bir alma ortaya koyarak herkesin sevgisini kazanmtr.
1897de evlenmi, 1898de ilk kz Valentine dnyaya gelmi, onu 1901de bugn New York Park
Avenuede nl bir nropsikiyatr olarak alan kz Alexandrann, 1905de bugn ayn ekilde New
Yorkda psikiyatristlik yapan olu Kurtun doumu izlemi, 1909da ise kz Nelly domutur. En byk
kz otuzlu yllarda kocasyla annesinin yurduna g etmi, burada yle grlyor ki kar koca bir
temizlik eylemine kurban gitmitir. Viyana tp evrelerinde o zamanlar alay konusu olan Freudu
savunan Adler, Freuddan, kendisini her aramba Bergassedeki evinde toplanan aratrma grubuna
katlmaya aran o efsanevi kart almtr. 1907 ylnda Organlarn Yetersizlii zerine nceleme
adl yaptn yaymlayarak daha sonraki organ diyalekti ya da organ dili retisinin ilk temel tan
koymutur. lgin yapt, cinsel davranlar davurumsal devinimler olarak yorumlayan cinsel jargon
ile birlikte psikosomatik tbbn ilk sistematik taslann hazrlanmasna nayak olmutur.5
5 Freudun organsal hazrlk ve ruhsal atmalarn organik semptomlara isterik dnm kavramyla birlikte. lk psikosomatik deneme
olan Organsal Semptomlarn Psikogenezi ve Psikoterapisi (Berlin 1925), Adlerin o zamanlar rolog olarak alan, olduka parlak
rencisi Rudolf Allers tarafndan karlm, yine Adlerin pek yetenekli bir rencisi saylan Dr. Rudolf Schwarz kitabn hazrlanmasnda pek
byk bir rol oynamtr. Ne var ki, her ikisi de sz konusu kitabn yaymlanmasndan sonra Adlerin, Bireysel Psikoloji Derneinden ayrlm;
marksist Manes Sperber, Otto, Alice Rhle (Gerstel), ayrc zel terminolojisinden Adlerin pek holanmad ve kitaplarnn kamuoyundaki
olumlu yanklarndan tedirginlik duyduu Fritz Knkel ayn yolu izlemitir.
Darwinin o zamanlar egemenliini srdren, beceriklilerin yaayaca, beceriksizlerin ise yok olup
gidecei retisi ile Lombrosonun soysuzlama retisi dikkate alndnda, Adlerin ncelemesinin
adeta devrim nitelii tad anlalacaktr. Sz konusu yapt her iki retiye bir tepki oluturur. Gz
hekimi Adlerin gzlemlerinin odak noktasnda glkszleri okluk kaltsal nitelikteki yetersiz
organlarn zamanla gszlklerini dengelemekle kalmad, hatta ar derecede fonksiyonel bir
kompensasyon [denge] salayabildii ve olaanst denilebilecek ilevsel bir stnle kavuabildii
gr yer almaktayd. Kekeme Demosthenesin byk bir hitabet gcne sahip bir kimse, miyop
Menzelin hatr saylr bir ressam, ayn ekilde miyop Gustav Freytagn alabildiine titiz
betimlemeleriyle n salm bir yazar olmas dorusu tuhaf saylmaz myd? Kendisini yanstan portresinde
a bir bak yok muydu Drerin? El Greco, pek byk bir olaslkla astigmat deil miydi? Bir hayli
mzisyen vard ki, iitme duyularnda bir yetersizlikten ikyetiydi ve gnn birinde kulaklar duymaz
olmutu hepsinin; rnein Beethoven, Smetana ve Clara Schumann bunlar arasndayd. Brucknerin d
kulanda ise bir deformasyon seilmekteydi. Ad geen kiilerde sz konusu organlarn ilevsel
stnlklerini salayan, ad geen yetersizlikler deil miydi? Bylece nasl olup da dhi dediimiz
kiilerin okluk bir dgnnere suprieur grnm sergilediklerine ilikin Lombrosonun ortaya att
eliik soru yantlanyor, ayrca biyolojik bakmdan yetersizlerin hayatta kalaca, tekilerinse yok olup
gidecei sorunu akla kavuturuluyor, bir zaman gerek bir deha kltnn domasna yol am o deha
bilmecesi doabilimsel yoldan akla kavuturuluyordu: Daha nceleri Buffonun, Lessingin ve
Goethenin6 syledikleri gibi belki de deha salt abann bir rnyd, yani bir organn biyolojik
nedenlerden kaynaklanan ilevsel yetersizlii nedeniyle erkenden balayan bir egzersizin, bir altrmann
sonucunda ortaya kmaktayd. Adler, balangta yetersiz organn yetersizliini kendi kendine kompanze
ettii [dengeledii] sonucuna varm ve zamanla beyne genel bir kompensasyon organ gzyle bakmaya
balamsa da, sonralar dncesini deitirerek, kompensasyon, ar kompensasyon ve
dekompensasyon [kompensasyon ilevinin ortadan kalkmas] olaylarnn sz konusu organ tarafndan
gerekletirilmedii ve merkezi sinir sisteminin bunda bir rol oynamad, ad geen olaylarn insann
istemine, ruhsal styapsna bal olduu, biyolojik altyapsyla bir ilgisi bulunmad grne varmtr.
Organ yetersizliini biyoloji asndan ele almaktan yava yava uzaklaan Adler, genellikle bilincine
varlmayan znel yetersizlik duygusuyla durumu aklamaya ynelmitir. Sz konusu yetersizlik, Adlere
gre, okluk nesnel bir varla sahip deildi, bir kuruntu nitelii tamaktayd, ya da solaklkta ve kzl
sallktaki gibi genellikle sosyal bakmdan olumsuz bir deerlendirmenin sonucuydu. Nihayet mitoloji ve
sanat, organsal birtakm kusurlar ieren yaratklarla dolup tamaktayd. Yazg Tanralar, khinler ve
ozanlar krd, Hephaistos ya da Wieland gibi kuyumcu ve tanrlar topallyordu, biimsiz vcut yaps
dolaysyla alay konusu yaplan III. Richard kt bir insan olmaya eilim gsteriyordu.
6 A. Gehlen tarafndan geniletilerek yetersiz varlk olarak insan retisine dntrlen Adler retisinin, bir baka yerde belirttiim gibi,
daha ok nce Goethenin, Hayvanlarn Metamorfozu adl kitabnda aa vurulduuna tank olmaktayz: Bir yaratkta bir stnlk m
gryorsun, nerede bir yetersizlii olduunu aratr, ite o zaman tm yaratklarn anahtarn ele geirirsin... Egon Friedell de insanln uygarlk
tarihini Adler retisiyle yorumlamaya almtr.
Buna gre, yetersizlik duygusu yetersizliin kendisinden daha nemliydi ve her zaman sosyal bir arka
plan vard. nsan yiyip bitiren bu duygu kimilerinde, bu kiilerin ortadan kaldrlmasn amalayan bir
abann gsterilmesine yol ayor, bazlarnda ise toplumd (sosyal) ya da topluma kar (antisosyal) bir
tutumun domasna neden oluyordu: Sosyal adan yararsz bir alanda etkinlik gsterme, gerek ya da
hayali bir stnle ulamak iin hastalk derecesinde bir abann harcanmas, bir sanki, bir fiksiyon.
Son iki szc Adler, H. Vaihingerin o zamanlar moda olan Sanki felsefesinden alarak Asabi
Karakteri (1912) ve daha sonra Nevrozu aklamada kullanmt.
Bir yay, zerine ne kadar kuvvetli bastrlrsa, o kadar yksee frlar, yeter ki basn altnda krlp
kopmasn. Bunun gibi yetersizlik duygusu da bir tek insann ya da bir topluluun zerine ne kadar kuvvetle
bastrrsa, sz konusu kii ya da topluluk o kadar yukar frlamak ister. nsan tek bana yetersizdir, ancak
toplum iinde yaamn srdrebilir. Mutlak bir doru varsa, toplum bu biricik mutlak dorudur.
Yetersizlik duygusu insan toplum dna iter; ne var ki, doutan insanda var olan toplumsallk
duygusunun kalntlar yeniden diriltilip, insan yeniden topluma kazandrlabilir. Toplum dna itilen
insan kt deil, yalnzca cesareti krlm biridir; cesaretlendirildi mi, tekrar toplumun yararl bir yesi
durumuna sokulabilir. Toplumsallk duygusuyla yetersizlik duygusu arasndaki atmadan insann
devinim yasas ortaya kar, nk yaam devinim demektir. Herkes erken ocukluk dneminden
balayarak fiktif (hayali) bir yaam amacna ynelik yaam plann oluturur, bu gizli yaam plan
iinde temel dorultular zerinde btnsel bir varlk olarak devinir, ilerler, kendi yaam amacna
yaklamaya alr. Yaam amac, yaam planyla uyum iindeyse, kiisel yaam slubu toplumun yaam
slubuna uygunluk gsteriyorsa, insan, saptad amaca da ular sonunda.
Bu kuramdan yola koyularak bireysel psikolojinin btn nemli sorunlarn anlayabiliriz. Byle
davranld m saygnlk eilim ve abasnn, insann gvensizlik ve yetersizlik duygusunu yenme
denemesinden, nevrozun ise kendini gvenlik altna alma denemesinin baarszla uramasndan baka
bir ey olmad grlecektir. Ayn ekilde, sz konusu kuramdan kalkarak, kadnn gl bir erkeksi
protesto ile toplumsal kleliine bakaldrmasn, ar korkak anneyi ve byle bir annenin ocuunu
martma konusu yapmasn, aile iinde ilk domu ocuklarn sonradan tahtndan edilmesini ve kardeler
arasndaki savam, kardeler iindeki konumunun, ocuun yaam slubuna damgasn vurmasn,
toplumsal davran biimlerinden sapmalarn gvenini yitirmi benin savunma mekanizmalarndan ve
insann soydalarna kar saldr (agresyon) biimlerinden baka bir ey saylamayacan ve ilgili
savunma mekanizmalaryla agresyon biimlerinin nevroz ve psikozdan kriminozlara ve cinsel
sapklklara, uykusuzluktan intihara kadar uzanabileceini anlama olanan ele geirebiliriz. Hatta kiiyi
intihara gtren melankoli bile bakalarna kar dolaysz bir saldr olup, bu niteliini korur her zaman.
Bylece karlatrmal bireysel psikoloji aslnda karlatrmal bir sosyal psikoloji niteliini
kazanm, ben psikolojisi olmaktan karak Karl Mannheimn istedii ve rnein Talcott Parsonsun
action theorysinde gerekletirmeye alt bir sosyal psikolojiye dnmtr. Adlerin gz nne
serdii yaamn byk sorunu, toplumsal yaamla ilgilidir. David Riesmannn dardan ynetilen
toplumda arad other-centeredness, ruhsal saln temel kouludur. Dolaysyla, bugn Amerikada
ortaya atlan Is Alfred Alive Today?7 sorusu aslnda gereksiz bir sorudur. Ama yine de burada ilgili
soruyu ayrntlara kamadan yantlamaya alacaz.
7 Alfred Adler Bugn Yayor mu? Robert W. Whiten bir yazsnn bal, Contemporary Psychology: A Journal of Review II/1, Ocak
1957.
Adlerin insan konu alan bilimler iin tad nem hl tartma konusudur. Bazlar iin rnein
Leibnizin yannda Christian Wolf gibi ikinci derecede nem tayan biridir. rencilerden bir grup
vardr ki, Adlere asla bir derinlik psikolou gzyle bakmaz; nitekim Adler de kendisinin hibir zaman
byle biri olduunu sylememitir. Baz kimselerse Adlerin rencisi olmamalarna karn, Adleri,
FreudAdlerJung sacayan oluturan psikologlardan biri sayar. Adlerin ilk gerek varoluu psikolog
olduunu sylemek de yanl olmaz, nk ilkin V. E. Frankln varoluu zmlemesi, Adlerin
retisinin tutarl bir uzantsdr; ikincisi, Adlerin ateli bir okuyucusu olan Sartren insan, Adlerin
asabi karakterinin geniletilip bir insan tablosuna dntrlmesinden baka bir ey deildir. Ayrca
yaam bir plan olarak gren (vida es proyecto) Ortega y Gasset de, yalnzca u cmleyi yazmakla bile
Adleri spanyolcaya evirmi saylr: La vida no nos est impuesta, sino propuesta. Adlerin temel
dncelerini ustalkl ve dhice yanstan bu cmlenin anlam yledir: Yaam bize balanmam, bir
ykmllk olarak verilmitir. Ne var ki, Adlerin yaam topluma kar bir sorumluluktur tezinin
Ortegada dikkate alnmadn belirtmeden gememek gerekiyor. Bir ara Maximilian von Rogistere
lmnden sonra retisinden geriye neler kalacan soran Adler, ondan u yant almtr: Hepsi
kalacak, ama sizin adnz tamayacak. Hibir Batl yazar yoktur ki, Adler kadar yamalanm olsun,
diye ekler Rogister szlerine, Ama yine de iyidir byle olmas, nk Freudun ve Jungun retilerinin
insanlarn kafasnda yol at karkl hafifletmeye katkda bulunuyor. Ancak, Rogisterin grnn
bugn az sayda kii tarafndan paylaldn belirtmeliyiz. Ancak, gnmzn hatr saylr Alman
psikolou Wolfgang Metzger de u soruyu yneltmektedir: Gerekte gnmz insannn bana musallat
olan nedir, Freud hastal m, (bununla Freudun cinsel nevrozlar kastedilmektedir!), yoksa Adler
hastal m? (Bununla da ilk kez Adlerin tanmlad saygnlk eilim ve abas anlatlmak
istenmektedir).
Adler, gnmz Amerikasnda, ben psikolojisinin ilk byk ncs olarak kutlanmaktadr. Buna
karlk, Adlerin zamannn ii snfnn maddi durumunu dzeltmekten ok, Amerikallarn self-
importance diye niteledii kolektif aalk kompleksine kar savatn kefeden Henri de Man,
Adlerin retisini temel alarak kendi neo-sosyalizmini kurmaya almtr. Beri yandan, Dale Carnegie
saygnlk eilimi kavramn Adlerden alm, ama Viyanal hekim, psikolog ve pedagog Adler gibi sz
konusu eilimdeki arlk ve aksaklklarla savamak deil, tersine kendi bencil amalar urunda
insanlar smrmek iin bu yola bavurmutur. Adlerin toplumun tek biricik doru olduu postulatnn
bugn Amerikada community ad altnda karmza kmas, oysa bu lkede ok sayda taraftar
bulunan Adler akmnn sz konusu szc social interest diye evirmesi, evrilmesi olanaksz
toplumsallk duygusunu social interest ile karlamas, ileriki yllarda Adlerin daha pek ok deiik
yoruma konu yaplacan ve bu yorumlarn Luis Wayin Adlers Place in Modern Psychology kitabn
alabildiine deiik alardan btnleyeceini gstermektedir. Amerikada Adlerin kitaplarnn srekli
yeni basklar yaplmakla kalmayp sistematizasyon almalar srdrlmekte, Prof. Heinzn ve Rowena
Ansbacherin iki byk yapt gibi antolojiler hazrlanmaktadr.
T. W. Adarnoya gre, Freud psikanalizinin hl geerliini koruduu Almanyada bugn Harvard
niversitesinde profesr Robert W. White gibi bir kimse kp Adlerin Freud zerindeki etkisini
saptamay gze alamamaktadr. Whiten belirttiine gre, Freud 1911de Adlerin gvenlik eilimleri
kavramn kabul etmeye yanamamsa da, ayn kavram 1912de savunma mekanizmalar adyla alp
benimsemitir. te yandan Adlerin, igdnn tersine dnm, Freudda tepkisel oluuma (1908),
Adlerin temel dorultusu Freudda ben-idealine (1914), Adlerin saldr igds Freudda lm
igdsne (1920) dnmtr. Yine White, Adler retisindeki sadelik ve yalnln bu reti iin hem
bir avantaj, hem de bir dezavantaj oluturduunu syler. Sorduu soruya verdii yant ise olumludur:
Adler is very much alive today and we should know our indebtedness to him.8 Adlerin dnceleri
halen gnmz dncesinin akp giden rma iine karm bulunmakta, and have become the
accepted clinical common sense of our time.9 Byle bir cmleye eklenecek ne olabilir.
8 Alfred Adler bugn pekl yayor ve bizim kendisine neler borlu olduumuzu bilmemiz gerekiyor. (ev. n.)
9 amzn klinik saduyusu olarak kabul edilmi bulunmaktadr. (ev. n.)

Oliver Brachfeld
Mnster 1965

NSZ

Bu kitap olabildiince geni bir okuyucu kitlesine bireysel psikolojinin sarslmaz temel ilkelerini ve
bunlarn insan tanmadaki deerini, insanlarla kurulan ilikilerdeki ve kiinin kendi yaamn kurmadaki
nemini aklama amacn gtmektedir. Viyanadaki bir halkevinde, birka yz kiilik bir dinleyici kitlesi
nnde yl boyu verilen konferanslardan doup kan kitabn balca devi, toplum iindeki etkinliimizin
ierdii kusurlar bireylerin hatal davranndan yola koyularak anlamak, bu hatalar gz nne sermek
ve bireylerin toplum yaamna daha iyi uymalarn salamaktr.
Meslek yaamnda olsun, bilimsel almalarda olsun iine dlen hatalar kukusuz zc ve zararl bir
nitelik tayor. Bilimsel aratr ve uralarmza katlan hamarat meslektalarmz, umarm bu kitapta
sunulan saptama ve deneyimleri bundan ncekiler gibi gzden karmayacaklardr.
Burada yardmlarndan tr Dr. Gus Brosere iten teekkrlerimi sunarm. Kendisi byk bir aba
harcayarak konferanslarmn hemen hemen tmn stenoyla zapt etmi, sonradan bunlar tasnif ederek bir
dzene sokmutur. Ancak bu kitabn onun yardmyla kabildiini belirtirsem, abartm saylmam.
Ayrca ben ngilterede ve Amerikada bireysel psikolojiye yeni yandalar kazandrmaya alrken,
dizgi srasnda provalar gzden geirip dzeltileri yapan ve kitabn baslacak duruma gelmesine alan
kzm Dr. Ali Adlere de ayn ekilde teekkr etmek isterim.
S. Hirzel Yaynevi de rnek bir aba gstererek kitabn bir an nce yaymlanmasna alm, ihtiyatl
bir tutumla kamuoyunu nceden kitap iin hazrlamtr. Dolaysyla, bireysel psikoloji onlara kar byk
bir kran duyduumu aa vurmay bor bilir.
Bu kitabn ve ierdii konferanslarn, insanln yoluna k tutacan umarm.

Dr. Alfred Adler


Londra, 24 Kasm 1926
GR

nsann ruhu onun yazgsdr.


Herodot

nsan tanma sanatnn temelleri, fazla bbrlenip gururlanmaya izin verecek gibi deildir. Tersine,
insan gerekten tany, belirli lde bir alakgnllln domasn salar, nk bunun ne etin bir i
olduunu retir bize; yle bir i ki, uygar yaamlarnn bandan beri insanlar stesinden gelebilmek iin
urap durmaktadr. Gelgelelim, imdiye kadar bu iin planl ve sistematik ekilde ele alnd
sylenemez; dolaysyla, insan tanma bilgisiyle donatlm byk insanlara her zaman seyrek
rastlamaktayz. Bunu sylemekle nazik bir noktaya parmak basm oluyoruz. Nedeni u: Kendimizi
nyarglara kaptrmakszn insanlar byle bir bilgiye sahip olup olmadklar asndan yokladk m,
genellikle snav baaramadklarn grrz. Hibirimizin insan tanma konusunda fazla bilgisi yoktur.
Bunun da nedenini, toplumdan soyutlanm bir yaam srmemizde aramak gerekiyor. Hibir dnemde,
insanlarn bugnk kadar soyutlanm bir yaam srd grlmemitir. Hepimiz daha ocukluktan
balayarak, yeterince ilikiler rgs iermeyen bir yaam stleniriz. Ailemiz toplumdan soyutlar bizi.
Ayrca tm yaam biimimiz, hemcinslerimizle aramzda insan tanma sanatn renebilmek iin mutlaka
zorunlu ili dl bir ilikinin kurulmasna frsat vermez. te birbirine bal iki etken size; nk insan
doru drst tanma sanatn kavrayamadmzdan kendi dmzdakilere, yabanc kimseler gzyle
bakarz; bu da onlarla iliki kurmamz nler.
nsan tanma sanatnn gerei gibi stesinden gelemeyiimizin en byk sakncalarndan biri de,
hemcinslerimizle bir- arada yaamay pek beceremememizdir. nsanlarn birbirlerini grmeden birbirleri
nnden geip gitmeleri, ne sylediklerini anlamadan birbirleriyle konumalar, birbirlerinin karsnda
yabanc gibi dikildiklerinden aralarnda bir trl iliki kuramaylar, yalnzca geni bir toplum iinde
deil, pek dar bir aile evresinde bile bunu baaramaylar sk sk zerinde durulan nemli bir noktadr.
ocuklarn anlamayan anne ve babalarn, beri yandan anne ve babalar tarafndan kendilerini
anlalmam gren ocuklarn yaknmalarndan daha sk karlatmz bir baka yaknma gsterilemez.
Oysa toplumsal yaamn temel koullar, insanlar birbirlerini anlamaya alabildiince zorlayc nitelik
tar, nk yan bamzdaki hemcinsimize kar taknacamz tutum ve davran buna baldr. nsan
tanma konusunda daha ok bilgi edinebilsek, bir arada yaamann baz kstekleyici biimleri silinip
giderdi ortadan; nk bunlar gnmzde varln srdryorsa, tek nedeni birbirimizi tanyamamamz,
dolaysyla d grne aldanp birbirimizin iki yzl ve sinsi oyunlarna gelmemizdir.
Bylesine zorlu ve etin bir alanda insan tanma sanat diye bir disiplini kurmaya ynelik abalarn
neden zellikle tp biliminden kaynaklandn, byle bir sanatn ne gibi nkoullara dayanp, ne gibi
devleri stlenmesi gerektiini ve kendisinden neler beklenebileceini bu kitapta anlatmaya alacaz.
En bata nroloji, insan tanma sanatna ivedilikle gereksinim gsteren bir disiplindir. Bir sinir hekimi,
kendisine bavuran hastalarn ruhsal yaamyla ilgili olarak bir an nce bir fikir edinmek zorundadr.
Tbbn bu dalnda hastalarn durumu konusunda ie yarar bir yargya varabilmek, tedaviye ynelik gerekli
nlemleri alp, zorunlu krleri uygulamak ya da salk vermek iin hastann i dnyasnda neler olup
bittiini anlamak arttr. stnkr davranlarn burada yeri yoktur, atlacak yanl bir admn ok
gemeden cezas ekilir, beri yandan doru bir yaklam hemen baaryla dllendirilir. Yani nroloji
dalnda sonucu o saat alnan hayli sk bir snav sz konusudur. Toplumsal yaamda ise, bir insana ilikin
olarak verilecek yarglarda hataya daha ok yer vardr. Geri burada da yaplan hatalara karlk ceza her
defasnda hazrdr; ama sz konusu ceza bazen kendini o kadar ge aa vurur ki, aradaki ilikiyi bundan
byle kavrayamaz, iine dlen bir yanlgnn nasl olup, belki on yllar sonra tehlikeli sonulara yol
aabildiine amakla kalrz. Bylesi durumlar, insan tanma sanatn renmenin ve bu konuda
derinlemenin herkes iin bir zorunluluk, bir dev bilinmesi gerektiini dnp dolap gzlerimizin nne
sermektedir.
nsan tanmaya ynelik aratrmalarmzn, ok gemeden ortaya koymu olduuna gre, gnmzde
sklkla karlalan ruhsal anormallikler, komplikasyonlar ve yetersizlikler, gerekte normal diye
nitelediimiz insanlarn ruh yaamlarna yabanc hibir eyi iermemektedir. Ruhsal anormalliklerde de
normal ruhsal yaamdaki ayn e ve durumlarla karlamaktayz; ne var ki, bunlar daha kaba hatlarla ve
daha belirgin olarak aa vurur kendilerini ve daha kolay tehis edilirler. Bu da bir avantaj salar bize;
ruhsal anormalliklere dayanarak gerekli bilgileri edinir ve anormal ruhsal yaamla normal ruhsal yaam
arasnda karlatrmalara giderek birtakm deneyimler kazanr, nihayet ilgili deneyimlerden yararlanp,
normal durumlar daha iyi kavrayabilecek yetenee kavuuruz. Bu da her meslein insandan istedii
egzersizden fazla bir eyi gerektirmez; ancak, bu alanda kendimizi vererek almamz ve hibir zaman
sabr elden brakmamamz arttr.
Ruhsal anormalliklerin bize rettii ilk ey, insann ruhsal yaamnn oluumunda en gl drt ve
uyarlarn ilk ocukluk andan kaynaklanddr. Hani gerekte pek gzde bytlecek bir keif deildir
bu; nk benzeri gr ve dnceler eitli dnemlerde eitli bilgin ve aratrclar tarafndan
savunulagelmitir. Ancak, bizim, insan tanma sanatnda yeni olan ey, ocukluktaki yaant, izlenim ve
davranlar bireyin daha ilerideki durum ve davranlaryla karlatrarak, ocukluktaki ruhsal yaamla
daha sonraki ruhsal yaam arasnda balayc bir ilikinin varln saptamamzdr. Sz konusu almalar
srasnda ele geirdiimiz ok nemli bir bulgu da udur: Ruhsal yaamdaki olaylara, asla bir
btnl ieren kendi iinde kapal birimler gibi baklamaz; bunlar kavramak istiyorsak, ruhsal
yaamdaki olaylar blnmez bir btnn paralar gibi ele alp insann devinim izgisini, yaam
modelini ve yaam slubunu saptamamz, ocuklukta izlenen yolun gizli amacnn ilerideki yllarda
izlenen yolun gizli amacyla zdeliini kabullenmemiz mutlaka zorunludur. Ksaca, aratrmalarmz u
noktay alacak bir ak seiklikle ortaya koymutur: Bireydeki ruhsal devinim hep ayn kalmakta,
ruhsal olaylarn d grnm, somutluk derecesi, davurum biimi deimesine karn, bu olaylarn
dayand temeller, ama ve dinamizm, ksaca ruhsal yaamn ama dorultusunda devinimini salayan
tm eler deimeden varln srdrmektedir. Diyelim bir hastamz var, karakterinde bir korkaklk
zellii sakl yatyor, gvensizlikle dolup tayor ii, bakalarndan kendini soyutlamaya srekli aba
harcyor; bu durumda, hastann, sz konusu karakter zelliklerini henz , drt yandayken edindiini, ne
var ki bunlarn o yata bir sadelik ve yalnlk tayp daha kolay saptanabildiini kantlayabiliyoruz. Bu
yzdendir ki, almalarmz srdrrken ilk planda dikkatimizi hastann ocukluuna yneltmeyi her
zaman kural edindik. ocukluundan yola koyularak bir insann ilerideki yaamna ilikin birok eyi
kestirebiliyor, bu konuda kimseden bir aklama beklemeksizin pek ok eyi nceden bilebiliyoruz. Bir
insanda grdmz eylere ilk ocukluk yaantlarnn izleri diye bakyoruz. te yandan, ocukluunda
yaanm hangi olaylar anmsadn bir insann azndan iitip, bunlar gerei gibi yorumladk m,
karmzdakinin nasl biri saylaca konusunda bir fikir edinebiliyoruz. lgili konuda bize yardmc olan
bir gerek de, insanlarn ilk yaam yllarnda edindikleri modelden ileride kolay kolay yakay
syramamalardr. Bunu baarabilenler varsa da, saylar fazla deildir. Geri erikinlik dneminde
ruhsal yaam deiik durumlarda deiik biimde aa vurur kendini ve deiik bir izlenim uyandrr;
ama bu, yaam modelinin deitii anlamna gelmez. Ruhsal yaam, erikinlik dneminde de ayn temel
izgi zerinde seyreder ve ister ocukluk, ister yallkta bireyin yaam amacnn ayn kald grlr.
Dikkatimizin arlk noktasn ocukluk yaam zerine kaydrmamzn bir nedeni de ite budur; nk bir
kez unu renmi bulunuyoruz ki, hastalarmzda bir deiiklii amalyorsak, sondan ie koyulup saysz
yaant ve izlenimlerini teker teker gzden geirerek iin stesinden gelemeyiz; yapmamz gereken,
hastalarmzn yaam modellerini ele geirmek ve ilgili modellere dayanarak onlarn nasl kimseler
saylacaklar, dolaysyla sergiledikleri hastalk belirtileri konusunda bilgi edinmektir.
Bu yzden, ocuun ruhsal yaamnn gzlemlenmesi insan tanma sanatmzn belkemiini oluturmu,
imdiye kadar ilk yaam yllarnn incelendii ok sayda alma yaplmtr. Bu alanda henz gerei gibi
ilenip deerlendirilmemi alabildiine zengin bir malzeme elimizin altnda bulunmaktadr; yle ki, sz
konusu malzeme topluluu daha uzun bir sre aratrmalara yetecek dzeyde olup, isteyen bunlara
dayanarak nem tayan yeni ve ilgin bulgulara varabilecektir.
nsan tanma sanat, ayn zamanda hatalardan saknabilmemizi salar, nk salt kendisi iin var olan
bir bilim deildir bu. nsan tanma konusunda rendiklerimiz, bizi kendiliinden eitsel almalarn
iine srklemitir ve yllar var ki ilgili alanda aba harcayp duruyoruz. Beri yandan, eitsel uralar,
insan tanmay nemli bir bilim sayan, sz konusu bilimi yaamay ve renmeyi ama edinen herkes iin
alabildiine zengin bir maden kuyusudur; nk byle bir bilim, kitaptan okuyarak deil, pratikteki
deneyimlerle ele geirilebilir ancak. Nasl ki iyi bir ressam, portresini yapmak istedii kiinin yz
hatlarna ancak o kiinin kendisinde uyandrd duygular yerletirebilirse, ruhsal yaamdaki her olayn
da insan tanma sanatn renecek kii tarafndan yaanmas ve kendi i dnyasna aktarlmas gerekir.
Dolaysyla, insan tanma sanatna, renilmesi iin elde yeterince ara ve gerecin bulunduu, br
sanatlarn yannda yer alp onlardan hi de aa kalmayan ve belirli bir grup insann, yani sanatlarn
byk bir nemle el atp yararland bir sanat gzyle bakmak gerekmektedir. Sz konusu sanat, zellikle
bilgilerimizin zenginlemesini salar, ki bu da en azndan daha dzgn ve daha salkl bir ruhsal geliim
olanann ele geirilmesi demektir.
nsan tanmaya ynelik almalarda sk karlalan bir glk, biz insanlarn bu noktada son derece
alngan davranmamzdr. Az sayda kii vardr ki, ilgili konuda aratrma ve incelemelerde bulunmam
olmalarna bakmakszn, kendilerinden insan tanyan kimseler olarak sz etmesin. Hele insan tanmaya
ynelik bilgilerini zenginletirmek istemenizden ilk anda alnmayacak kimselerin says daha da azdr.
nsan tanma sanatn gerekten renmek isteyenler, insann deerini kendi yaantlarndan ya da baka
kiilerin ruhsal sorunlarn paylamaktan kaynaklanan bir yaklamla sezip kavrayanlardr ancak. Bu da,
almalarmzda belirli bir taktik uygulamamzn gerekliliini ortaya koymaktadr; nk ruhsal yaamn
gzlemleyerek elde ettiimiz bilgileri, bir insann gzlerinin nne kabaca sermek kadar kt bir nazarla
baklp yergi konusu yaplan bir baka ey gsterilemez. Bakalarnn dmanln zerine ekmek
istemeyen kimse, bu konuda dikkatli davranmak zorundadr. Bu bilimle urarken gereken titizlie
aldrmamak ve ondan kt yolda yararlanmak, diyelim bir masada bakalaryla otururken yan
banzdakilerin ruhsal yaam konusunda ne ok ey bildiinizi ya da sezdiinizi kendilerine belli etmek
kadar, insann adn ktye karacak baka bir ey yoktur. Bu retinin temel grlerini yabanc birine
hazr rnler gibi sunmak, yine sakncalar douracak bir davrantr. lgili konuda baz eyler bilenler
bile, byle bir davranla kendilerini hakl olarak incinmi hissedeceklerdir. Dolaysyla, bata
sylediimizi tekrarlayarak diyebiliriz ki, insan tanma sanat, bu sanatla uraanlar alakgnll
olmaya zorlar, kazanlacak bilgilerin zamanndan nce ya da durup dururken kardakilere sunulmasna
izin vermez nk; zaten tersi bir davran, yksekten atmak ve elinden neler geldiini bakalarna
gstermek gibi ocuksu bir kibir ve gururu sergiler. Erikinler iin byle bir davran ok sakncaldr.
Dolaysyla, bizim nerimiz beklemek, kendi kendini snamadan geirmek ve insan tanmaya ynelik
bilgilerle kimsenin ban artmamaktr; byle yaplmamas, oluum evresindeki bu bilim ve izledii
ama konusunda yeni birtakm glkler douracak, bizi bu bilimi renenlerin cokulu olmakla beraber
dncesiz tutumlarndan domu hatalar stlenmek zorunda brakacaktr. Bu yzden dikkat ve ihtiyat
elden brakmamak, u ya da bu kii zerinde bir yargya varrken hi deilse elimizde o kimseye ilikin
derli toplu bir bilginin varlnn gerektiini unutmamak, ancak karmzdakine bir yarar dokunacana
emin olduktan sonra kendisi hakknda bildiklerimizi aa vurmak en iyi yoldur. nk, doru saylsa
bile, bir yargy zamansz ve yersiz olarak kaba biimde dile getirmek, ynla zararl sonucun domasna
yol aar.
Bu konumamz srdrmeden, kukusuz imdiye kadar baz kiilerin kafasnda uyanan bir itirazn
zerinde durmak yerinde olacaktr. Yukarda ileri srdmz sava, yani bir insann yaam izgisinin
deimeden kald gereine birok kimse akl erdiremeyecek, insann hayatta nihayet bir sr deneyim
edindiini ve ilgili deneyimlerin o kimsenin tutum ve davranlarnda deiikliklere yol aacan
dnecektir. Ancak uras unutulmamaldr ki, her deneyim ok eitli deerlendirmelere aktr. yle
iki insan gsterilemez ki, ayn deneyimden ayn yararl sonucu karabilsin. Dolaysyla, deneyimlerinden
bir trl ders alamad grlr insanlarn. Geri baz glklerden nasl saknlabilecei renilir, ilgili
gszlkler karsnda belirli bir tavr taknlr. Ama bir insann devinim izgisinde bir deiiklie yol
amaz, bu. ncelemelerimiz srasnda greceimiz gibi, insanlar edindii deneyimlerden ancak belirli bir
lde yararlanr ve deneyimlerden karlan bu yararl sonularn, daha yakndan bakldnda hep de o
kiinin yaam izgisine uyan, onun yaam modeline gllk kazandran bir nitelik tad grlr. Dilin
kendine zg bir ekilde aa vurduu gibi, her insan kendi deneyimlerini edinir; bununla dilin sylemek
istedii ey, deneyimlerini nasl deerlendirecei konusunda herkesin kendi bana buyruk olduudur.
Gerekten de deneyimlerinden insanlarn nasl birbirinden alabildiine deiik sonular kardn,
gnlk yaamda gzlemler dururuz. rnein birine rastlarz, alkanlk sonucu hep ayn hatay
ilemektedir. Diyelim hatasn grmesini saladk ilgili kiinin; byle bir durum deiik sonulara yol
aacaktr. Sz konusu kii, hatasndan el ekmenin zaman geldii sonucuna varacaktr belki. Ancak
bunun, seyrek karlalan bir durum olduunu sylemeliyiz. Bir bakas ise, bize verecei yantta hatay
hanidir ileyegeldiini, artk ondan vazgeemeyeceini belirtecektir. Bir ncs ise, byle bir hatadan
tr anne ve babasn, ya da genel olarak grd eitimi sulayacak, kimsenin zamannda kendisiyle
ilgilenmediini, mark yetitirildiini ya da kendisine sert davranldn dile getirecek ve hatasnda
diretecektir. Ne var ki, bu sonuncular ilgili davranlaryla salt eletirilmekten kamak istediklerini ortaya
koyacaktr. Byle bir yola bavurarak bir zeletiriden titizlikle ve grnrde hakl olarak yakay
syrmaya bakacaklardr. Kendileri asla bir suu kabullenmeyecek, elde edemedikleri eylerin kabahatini
hep bakalarna ykleyeceklerdir. Hatalarndan kurtulmak iin bizzat pek bir aba harcamadklarn hep
grmezlikten gelecek, stelik byk bir inatla hatalarnda ayak direyecekler, beri yandan hatalarnn
suunu canlar istedike grdkleri kt eitimin zerine ykacaklardr. ok eitli ekillerde
deerlendirilebilecek deneyimlerden deiik sonularn karlabilmesi, bir kimsenin tutumunu niin
deitirmeye yanamadn, neden yaantlarn tutumuna uyacak gibi biimlendirdiini anlamamz
salar. yle grlyor ki, kendini tanmak ve deitirmek, insan iin yaplmas hepsinden zor bir itir.
Bu konuda ie el atmak ve insanlar daha iyi bir ekilde eitmek isteyen kimsenin, insan tanma
sanatnn deneyim ve bulgularna sahip deilse enikonu g durumda kalaca kukusuzdur. Byle biri
belki yzeysel bir alma dna kamayacak ve ayn durumun deiik bir nans kazanmasna bakarak
bir eyleri deitirdiini sanacaktr. Bylesi giriimlerle bir insann ne denli az deitirilebileceini,
devinim izgisinin bir baka seyir izlememesi durumunda szde ba gsteren deiikliin ileride yine
silinip gidecek bir yaldzdan baka bir ey saylamayacan pratik yaamdan alnm rnekler zerinde
kesinlikle grp anlayacaz. Demek oluyor ki, insan deitirmek pek kolay gerekleen bir sre
deildir, bunun iin belirli bir ihtiyat ve sabrn varl, zellikle her trl kiisel byklenmeden el
ekilmesi zorunludur; nk karmzdaki kii bizim byklenmelerimize konu olmakla ykml deildir.
Ayrca, ilgili srecin kardaki kiiye cazip gelecek gibi yneltilmesi arttr; nk bir kimse normalde
severek yedii bir yemei nnden itip uzaklatryorsa, nedeni yemein uygun biimde sunulmamasdr.
nsan tanma sanatnn ayn derecede nemli bir baka yn de toplumsalldr. Birbirlerini daha iyi
anlayan insanlarn birbirleriyle daha iyi geinip birbirlerine daha ok yaklaacaklar kukusuzdur. nk
birbirlerini daha iyi anlamalar sonucunda insanlarn birbirlerini aldatma olana da ortadan kalkacaktr.
Byle bir olanak, toplum iin ok byk bir tehlikeyi ierir. Dolaysyla, hayatn ortasna gtrp
brakacamz alma arkadalarmza sz konusu tehlikeyi gstermemiz gerekmektedir. Bu
arkadalarmz yaamdaki bilind eyi, tm saklayp gizlemeleri, tm kamuflajlar, maskelemeleri,
hile ve hurdalar grp sezme gcn, etkileme konusu yapabilecekleri kiilerin dikkatini bunlarn zerine
ekme ve kendilerine yardm elini uzatma yeteneini kazanmak zorundadr. Bunu da bize ancak bilinli
ekilde uygulayacamz insan tanma sanat salayacaktr.
nsan tanmaya ynelik bilgileri devirmeye ve uygulamaya en ok kimlerin elverili saylaca da yine
ilgin bir sorudur. Bu bilimle salt kuramsal olarak uralamayacan daha nce belirtmitik. Tek bana
kurallarn bilinmesi yeterli deildir, bunlarn yalnzca inceleme konusu olmaktan karlp pratie
aktarlmas ve daha yce bir anlaya konu edilmesi gereklidir; yle ki, insann gz imdiye kadar
edindii deneyimlerin elverdiinden daha ok kesinlik kazansn ve daha derinleri grebilsin. Bizi insan
tanma sanatyla uramaya iten neden de ite budur. Ancak, sz konusu sanat canl klabilmemizin tek
yolu, kuramsal olarak ele geirdiimiz ilkeleri yaam ierisinde snamadan geirmek ve uygulamaktr.
Eitimimiz srasnda bize verilen bilgiler arasnda insan bilgisinin ok az yer almas ve bunlarn
ounlukla doruluktan uzak oluu, bizi yukardaki sorunla kar karya brakmaktadr. Ruhsal yaamnda
ne lde bir geliimi gerekletirecei, okuduklarndan ve yaadklarndan insan tanmada ne lde
yararlanabilecei her ocuun kendisine braklmtr. Ayrca, insan tanma sanat bir gelenekten de
yoksundur. Bu konuda henz bir retinin varlndan sz edilemez. lgili sanat, gnmzdeki durumuyla,
rnein henz simya aamasndaki kimya bilimine benzemektedir.
Gzlerimizi eitimimizin oluturduu karmaa iinde dolatrp, insan tanma sanatn renmeye en
uygun kiileri saptamak istersek, bunlarn hemcinsleriyle ve yaamla u ya da bu ekilde ilikilerini
srdren, henz byle bir ilikiler rgsnden kendilerini koparp almam kimseler olduunu, yani
iyimserlik taan ya da en azndan ktmserliin kendilerini bir tevekkle srklemedii insanlar
saylacan grrz. Ne var ki, insan tanma sanatn kavramak iin sz konusu ilikilerden ayr olarak
ilgili sanat yaamak da gerekmektedir. Bu noktadan kalkarak yle bir sonuca varabiliriz: imdiki krk
dkk eitimimizi dikkate alrsak, gerek anlamyla insan tanma sanatn elde edecek kiiler belirli bir
grup iinden kacaktr; bunlar da piman olmu gnahkrlardr, yani ruhsal yaama ilikin yanlglarn
iinde bulunup sonradan kendilerini kurtarm, ya da en azndan bu yanlglarla burun buruna gelmi
kimselerdir. Ama doallkla daha bakalar, hatalar kendilerine gsterebilen ya da belirgin bir
zdeleme yeteneine sahip olan kiiler de olabilir bunlar. Ne var ki, insan en iyi tanyanlar, sz edilen
yanlglar kendi zerlerinde yaayanlar arasndan kacaktr. Ancak, piman olmu gnahkr kimse
yalnzca gnmzde deil, btn dinlerin geliim dneminde de hepsinden ok el stnde tutulmu, doru
yolda yryen binlerce dier kiiden daha stn grlmtr. Bunun neden byle olduu sorusu karsnda
unu itiraf etmek gerekiyor ki, yaamn glklerinden geerek gelen, harcad abayla bataklktan
kendini kurtaran, tm zorluklar geride brakp yksek bir dzeye ulaan biri, yaamn iyi ve kt yanlarn
herkesten iyi bilir. Bu konuda kimse su dkemez eline, zellikle doru yoldan ayrlmamlar kendisiyle
boy lemez.
nsan ruhunu tanmann kendiliinden srtmza ykledii bir dev daha vardr: Bir insann pratikte
elverisizlii grlen yaam modelini ykmak, hayatn iinde serseri dolamasna yol aan o salksz
perspektifi elinden alarak, bakalaryla bir arada mutlu bir yaam iin ona, daha uygun bir perspektifi
benimsetmeye almak, bir dnme ekonomisini, ya da alakgnll bir syleyile toplumsallk
duygusunun sekin rol oynayaca yeni bir yaam modelini onun eline tututurmaktr. deal bir ruhsal
geliime ulamak gibi bir amacmz yok asla. Ama tek bana kendisine sunacamz yeni perspektifin,
yanlg ve hatalar iinde yaayan biri iin pek byk bir yardm saylaca, nk bylelikle ilgili kiinin,
hangi dorultuda hatalara dtn kesinlikle grp anlayaca kukusuzdur. nsanla ilgili tm olaylar
bir neden ve sonu ilikisine balayan kat deterministleri de bizimki gibi bir bak as pekl memnun
brakacaktr; nk insanda yeni bir gcn, yeni bir etkenin, kendi kendini tanma diye bir olayn, kendi
iinde olup bitenleri kavrayp, bunlarn nerelerden kaynaklandn daha st bir dzeyde anlama yetisinin
gzlerini dnyaya amas durumunda, deterministlik [gerekircilik] bir baka kla brnecek, bir
yaantnn yol aaca sonular eskisinden deiik nitelik tayacaktr. nsan deiecek ve deiik
durumunu hep koruyacaktr.
I. BLM: GENEL BLG
1. NSAN RUHU

Ruhsal Yaamn Tanm ve Dayand Temeller

Yalnzca devingen canl yaratklarda ruhsal bir yaamn varln benimsemekteyiz. Ruh, devinim
zgrlyle alabildiine sk bir iliki iindedir. Belirli bir yere kk salm yaratklarda ruhsal bir
yaamdan pek sz alamaz, zaten ilgili yaratklar iin ruhsal yaamn gerei de yoktur. Belli bir yere kk
salm bir bitkiye duygu ve dnceler yaktrmann korkunluunu dnebiliriz; rnein byle bir
bitkinin ileride karlaaca tatsz bir durumu nceden grp, devinim gcnden yoksunluu nedeniyle
kendini ilgili durumdan saknamamas, ya da kendisinde bir mantn ve zgr istemin yaayp bunlardan
yararlanacak yetenee sahip olamamas, ne dehet verici bir ey saylrd. Bitkideki irade ve akl ksr bir
nesne niteliini koruyacak, hibir ie yaramayacakt. Dolaysyla, bir ruhsal yaamn eksikliinin bitkiyi
hayvandan ne kadar kesin bir biimde ayrdna tank olmakta, devinim ve ruhsal yaam ilikisinde sakl
yatan o pek byk nemi grmekteyiz. Bu da, ruhsal geliimde devinimle ilgili tm ayrntlarn ve yer
deitirmedeki tm glklerin dikkate alnd grn, ruhsal yaamn nceden grp deneyimler
edinecek, bir bellek oluturup yaamn devingen pratiinde ilgili bellekten yararlanacak yeteneklerle
donatld dncesini benimsememize yol amaktadr.
Yani bir kez u noktay saptayabiliriz ki, ruhsal yaamn oluumu devinime baldr ve ruhsal
yeteneklerin geliimi organizmann devinim zgrln gerektirir. nk byle bir zgrlk, uyarc ve
kamlayc rol oynar, ruhsal yaama srekli olarak bir zenginliin ve derinliin kazandrlmasna alr.
Diyelim ki bir kimseyi her trl devinimden alkoyduk; byle bir kimsenin tm ruhsal yaam da
etkinliini yitirecektir. Ancak zgrlktr ki, gl insanlar karr barndan; bask ise insan ldrr,
ykma srkler.

Ruhun levi

Ruhun ilevini bu adan ele alp incelersek grrz ki, doutan bir yetenein geliimiyle kar karya
bulunmaktayz. yle bir yetenek ki, grevi, organizmann durumu bir saldry m, yoksa kendini gven
altna almay m amalyor, buna gre bir saldr, bir savunma ya da korunma mekanizmas
oluturmaktadr. Yani ruhsal yaama, evreyi etkileyerek insan organizmasnn kalcln salayp
geliimini garanti altna alacak saldr ve gvenlik nlemlerinden olumu bir yaplar btn diye
bakabiliriz. Bir kez bu koulu saptadktan sonra, ruhsal organn oluumunda rol oynayan teki koullar
kendiliinden ortaya kar. evreden soyutlanm bir ruh yaam dnlemez; bizim kafamzda
tasarlayabileceimiz bir ruhsal organ, kendisini evreleyen tm nesnelerle balant iindedir, d
dnyadan uyarlar alp, u ya da bu biimde bunlara yantlar verir, evreye kar ya da evreyle
birleerek organizmann gvenliini salamak ve yaamn garanti altna almak iin gerekli g ve
olanaklar barndrr kendisinde.
Bu bakmdan gzmze arpan ilikiler ok eitlilik gsterir. Her eyden nce organizmann
kendisinden, yani insann kendine zglnden, fizik yapsndan, bu yapdaki stn ve kusurlu yanlardan
kaynaklanan ilikilerdir bunlar. Ancak, yukarda saydklarmz dpedz grece kavramlardr. nk
herhangi bir gcn, herhangi bir organn ne zaman stn, ne zaman kusurlu saylaca kesinlikle
saptanamaz. Bunu belirleyecek ey, bireyin o anda iinde bulunduu durumdur. rnein ayak, bilindii
gibi, bir bakma dumura uram elden baka bir ey deildir. Trmanc bir hayvan iin byle bir organ
son derece byk bir dezavantaj oluturmasna karn, yerde devinen insan iin ylesine byk bir
avantajdr ki, hi kimse, ayamn yerinde keke bir elim olsayd, diye bir dilekte bulunamaz. Dorusu,
bireylerin yaamndaki gibi uluslarn yaamnda da grdmz ey, yetersizliklerin asla her zaman
dezavantajlardan oluan bir yk saylmamas gerektiidir; bir yetersizlie dezavantaj gzyle baklp
baklmayacan, ilgili kiinin ya da ulusun iinde yaad durum belirler. Geceyle gndzn deiimi,
gnein egemenlii, atomlarn devingenlii vb. gibi kozmik doa olaylarndan kaynaklanan zorunlukla
ruhsal yaam arasndaki ilikiler de yine alabildiine bir eitlilii ierir. Sz konusu kozmik etkilerle
ruhumuzun kendine zgl arasnda da yine sk bir iliki vardr.

Ruhsal Yaamn Amaca Yneliklii

Ruhsal olaylarda en bata saptayacamz ey, yine bir amaca ynelik bir devinimdir. Dolaysyla, insan
ruhunu duraan bir btnm gibi tasarlamann yanlgdan baka bir ey saylamayacan belirtmeden
geemeyeceiz. nsan ruhunu ancak devingen gler eklinde kafamzda tasarlayabiliriz; kukusuz yle
gler ki, birlik ve btnlk oluturan bir temelden doup, birlik ve btnlk oluturan bir amaca varmaya
alr. Uyum [adaptasyon] olaynda da bu amaca yneliklik aa vurur kendini. erdii devinim ve
dinamizmin ona doru akp gittii bir amatan yoksun bir ruhsal yaam asla tasarlanamaz.
Buradan anlalyor ki, insann ruhsal yaam bir amala belirlenir. Bir kimsenin dnebilmesi,
hissedebilmesi, bir istekte bulunabilmesi, hatta d grebilmesi iin btn bunlarn bir amala
belirlenmesi, bir amaca dayanmas, bir amala snrlandrlmas ve belirli bir yne yneltilmesi gerekir.
Organizmann ve d dnyann gerekleriyle, organizmann bunlara vermesi gereken yantlar arasndaki
ilikiden doallkla ortaya kan bir sonutur bu. nsandaki bedensel ve ruhsal olaylar, yukarda belirtilen
bu temel grlere uygunluk gsterir. Az nce izilmi ereve dnda, belirli bir amaca ynelik olmayan
bir ruhsal geliim dnlemez; byle bir ama da, daha nce anlatlan glerden kendi kendine doup
kar. Ama deiken nitelik tar bazen, kimi zaman da deimeden kalr.
Dolaysyla, ruhsal olaylara ileride karlalacak bir duruma hazrlk gzyle bakabiliriz. yle
anlalyor ki, ruhsal organ ama etkenini dnmeden ele almann olana yoktur. Bireysel psikoloji,
insan ruhundaki olaylarn tmn bir amaca yneliklik iinde grp kavrar.
nsan, bir bakasnn amacn bilir ve dnyay da az buuk tanrsa, ilgili kimsede gzlemleyecei
devinimlerin anlamn da karabilir ve bunlarn sz konusu amaca bir hazrlk nitelii tadn saptar. O
zaman, havadan yere braklacak bir tan hangi yrngeyi izleyecei nasl bilinirse, ilgili kiinin amacna
ulamak iin hangi devinimleri gerekletirecei de yine ylece bilinir. Ne var ki, ruh, doa yasas diye
bir ey tanmaz; nk insann gzne kestirdii ama duraan deildir, deiebilir her zaman. Ama bir
kimse gzne bir ama kestirmise, ruhundaki olaylar ister istemez ortada uyulmas gereken bir doa
yasas varm gibi bir ak izler. Bu da, ruhsal yaamda bir doa yasasnn sz konusu edilemeyecei,
insann bu alanda kendi yasalarn kendilerinin saptad gibi bir anlam ierir. lgili yasalar sonradan
insana doa yasalar gibi grnyorsa, bu bir kuruntudan baka ey deildir; nk sz konusu yasalarn
neden ve sonu ilikisini ieren deimez yasalar olarak belirlenip kantlanmak istenmesinde insann
kendi parma bulunur. rnein resim yapmak isteyen kimse, byle bir amac gz nnde tutan insann
davrann sergiler. Resim yapma eylemi iin gerekli tm admlar sanki ortada bir doa yasas varm
gibi amaz bir tutumla atar, bu kii. Peki ama, byle bir tabloyu yapmas gerekli midir? Demek oluyor ki,
doann devinimleriyle insann ruhsal yaamndaki devinimler arasnda bir ayrm sz konusudur. nsan
iradesinin zgrlne ilikin tartmalar da buradan kaynaklanmaktadr. Sz konusu tartmalarn bugn
varm gibi grnd sonu da, insan iradesinin zgr olmad yolundadr. in dorusu, bir amaca
balanr balanmaz insan iradesinin zgrln yitireceidir. Amacn kendisi ise kozmik, animal ve
toplumsal koullardan doup kt iin, ruhsal yaam deimez yasalara balym gibi bir izlenim
uyanmaktadr. Ama diyelim ki insan toplumla ilikisini yadsyor, koparmaya savayor bu ilikiyi, kendi
dndaki gereklere uymaya yanamyor... Bu durumda ruhsal yaamdaki btn o grnr yasallklar
silinip gidecek, yerini yeni bir yasallk, yeni amatan kaynaklanan bir yasallk alacaktr. Benzer ekilde
hayattan bezip toplumun bir yesi olarak yaamna son vermek isteyen insan iin de toplum yasas
balayc niteliini yitirir. Byle olunca u noktay saptayabiliriz ki, ruhsal yaamda bir devinim, ancak
bir amacn belirlenmesiyle zorunlu olarak kendini gsterecektir.
Bunun tersi yolu izleyerek, bir insann devinimlerinden o insann gzne kestirdii amac belirlemek de
mmkndr. Aslnda tekinden daha da nemlidir bu; nk baz kimseler vardr ki, amalar konusunda
ounlukla, ak seik bir fikirden yoksundur. Gerekten de biz, insan tanma sanatn renirken, her
zaman ikinci yolu izlemeyi yeleriz. Ancak, ruhsal devinimler ok eitli ekilde yorumlanabileceinden,
ilki kadar basit bir yol deildir, bu. Ne var ki ayn insann birden ok devinimini alp bunlar birbirleriyle
karlatrarak baz sonulara varmamz olasdr.
Zaman bakmndan yaamnn deiik iki noktasndaki davranlarn ve davurumlarn bir izgiyle
birletirmeye alarak, bir insan anlama olanana kavuabiliriz. Byle bir yol izlediimizde
karmzdaki insana ilikin tutarl bir izginin ortaya ktn grr, ocukluktaki bir yaam modelini, ok
ileri bir dnemde bazen artc bir ekilde yine karmzda buluruz. Aadaki vaka buna bir rnektir.
Otuz yanda olaanst derecede alkan bir adam, geliiminde karlat kimi glkleri yenerek
nemli baarlar elde etmi, evresinde bir saygnla ulamt. Gnn birinde ok iddetli bir
depresyona yakalanarak hekime bavurmu, alma ve yaamaya kar isteksizlikten yaknmt.
Anlattna gre, nianlanmak zereydi; ama gelecee byk bir gvensizlikle bakyor, iddetli kskanlk
duygular iinde kvranyordu; niann ok gemeden bozulma tehlikesi vard. Bu durumu iin ileri
srd nedenler pek de inandrc saylmazd. Nianlsna kar herhangi bir sulama yneltilecek gibi
deildi. Adamn belirgin olarak iinde duyduu gvensizlik, bir kimseyle tanp kendini o kimse
tarafndan bylenmi hisseden, ama ayn zamanda ilgili kimseye kar saldrgan bir tutum taknan ve
yapt eyi gvensizlikle ykp yok eden kimselerden biri olduu kukusunu uyandryordu. Bu durumda,
daha nce szn ettiimiz izgiyi ekebilmek iin, adamn yaamndan bir dier olay alarak, bunu
imdiki tutum ve davranyla karlatrmaya alalm. Deneyimlerimize dayanarak ilk yaptmz ey,
hastamzn ocukluk izlenimlerine el atmaktr; bu konuda hastann bize anlatacaklarnn nesnel bir eletiri
karsnda tutunamayacan bilir, ama yine de byle bir yolu izlemekten geri durmayz. Hastamzn
ocukluunda ilk anmsad ey uydu: Kendisinden kk bir erkek kardei vard, bir gn annesi ve
kardeiyle bir pazar meydannda bulunuyorlard. Meydan ok kalabalkt, dolaysyla annesi bir ara
kendisini kucana almt. Ama sonradan onu yine yere brakm, kk kardeini kucana almt,
kendisi de mahzun mahzun annesinin yan banda yrmt. Drt yandayd o zaman. Buradan
grlecei gibi, imdiki yaknmasnn temel eleri bu ocukluk ansnda da karmza kmaktadr:
Hastamz kendisinin tercih edilen kii olduundan emin deildir ve ileride bir bakasnn kendisine stn
tutulabilecei dncesine bir trl katlanamamaktadr. Dikkatinin bu nokta zerine ekilmesi hastamz
pek artm, ocukluk ansyla imdiki ikyeti arasndaki ilikiyi hemen kavramtr.
Bir insann devinimlerinin yneldii ama, o insann ocukken d dnyadan ald izlenimlerin etkisi
altnda geliip ortaya kar. Bir insann idealinin, yani amacnn yaamnn henz ilk aylarnda olutuu
grlr; daha bu aylarda dtan kaynaklanan duyumlar sevinle ya da honutsuzlukla yantlar ocuk,
dolaysyla sz konusu duyumlar byle bir idealin geliiminde rol oynar. Daha ilk aylarda, alabildiine
ilkel biimde de olsa, bir dnya grnn ilk izleri kendini aa vurur. Bununla sylemek istediimiz,
ruhsal yaamda saptanan etkenlerin temellerinin henz st ocukluu dneminde atlddr. Sz konusu
temeller, ileride srekli pekitirilip gelitirilir, deiken bir nitelik tar, etkilenmelere ak bulunurlar.
Alabildiine deiik etkiler, yaamn kendisine ynelttii isteklere kar ocuu belirli bir tavr ve tutum
taknarak yant vermeye zorlar.
Dolaysyla, insann karakter zelliklerinin daha st ocukluu dneminde kendini belli ettiini ileri
sren aratrclara hak vermemek elde deildir. Yine ayn nedenle, birok kimse, karakterin doutan
nitelik tadn savunur. Ne var ki, karakterin insana anne ve babasndan kaltm yoluyla getii gr
toplum iin sakncal nitelik tar; nk eitimcileri gvenle ie sarlmaktan alkoyar. lgili grn
sakncal olmasnn bir baka kant da udur: Karakterin insanda henz doutan varlna inananlar, bu
grten ounlukla kendilerini aklatma ve her trl sorumluluktan yakay syrmada yararlanrlar, bunun
da yine eitimin stlendii devlerle badaacak yan yoktur.
Birey tarafndan belirli bir amacn saptanmasnda rol oynayan nemli bir etken de uygarlktr. ocuun
karsna adeta bir duvar gibi dikilir uygarlk ve ocuk dnp dolap bu duvara toslar; ta ki izlenmeye
deer grd, isteklerinin gerekleecei umudunu kendisine veren, gelecek iin kendisine gvence ve
uyum vaat eden bir yol bulabilsin. ocuun ne lde bir gvenlie kavumay arzulad, beri yandan
uygarla teslimiyetinin kendisine ne lde bir gvenlik salayaca ok gemeden aa vurur kendini.
Bu, salt tehlikelere kar bir gvenlik deildir; drt ba mamur bir makinedeki gibi, grevi organizmann
varln srdrmesini daha iyi garantilemek olan bir gvenlik mekanizmas da gelip buna katlr. ocuk
ortadaki ly aacak gibi gvenlik ve igd doyumlar ardnda koarak, varlnn salt srdrlmesi ve
rahat geliimi iin gerekenden daha ok ey isteyerek, ilgili gvenlik mekanizmasn salar. Bylelikle
ruhsal yaam yeni bir devinim etkenine kavuur. Bu da aka byklenme etkenidir. ocuk, tpk bir
erikin gibi bakalarndan daha ok eye kavumay arzular, stn bir konumu ele geirmeye bakar; yle
bir konum ki, ama olarak ta batan beri saptanan gvenlik ve uyumu salayacak, ayrca bunlarn
kaybolmamasna alacaktr. Dolaysyla, ocuun ruhunda bir dalgalanma ba gsterir, ruhsal yaamnda
bir alkant aa vurur kendini ve ileride alkant daha da glenir. rnein kozmik etkiler, bunlara daha
gl bir yant vermeye zorlar ocuu. Ya da dar zamanlarda ruhunu bir korku sarp, kendini devlerin
stesinden gelecek gte grmezse, durumda yeniden birtakm sapmalarla karlalr, stnlk tutkusu
kendini daha belirgin aa vurur.
Bu arada yle olabilir ki, ocuk byk glklerle yz yze gelmekten saknarak, onlardan yakasn
kurtarmak ister ve bu tutum bireysel ama olarak belirlenir. Byleleri, glkleri grnce ya korkuyla
gerilere kaan, ya da kendilerine yneltilen istekleri hi deilse geici bir sre yadsyan insan tipini
oluturur. Bu da, insan ruhunun tepkilerinin asla nihai bir kesinlii iermediini, her zaman geici
yantlar niteliini tayp, asla yzde yz doru saylamayacan ortaya koyar. zellikle, erikinlerdeki
llere vuramayacamz ocuun ruhsal geliiminde, salt geici amalarn sz konusu olacan hibir
zaman gzden uzak tutmamamz gerekmektedir. Her zaman ocukla birlikte ileriye bakmak ve onun ruhsal
geliiminde saptanan glerin onu hangi noktaya kadar gtrebileceini dnmek zorundayz. ocuun
ruhuna girebildik mi, burada karlaacamz etkin gler, ocuun hal ve gelecee kendiliinden kesin
bir uyum salamay az ok kafasna koyduunu bize gsterir; bunun dnda ilgili glerin baka trl
anlalmas dnlemez. Sz konusu amala ilgili olarak ocuun ruhsal durumu eitli dorultulara
ynelebilir. Bunlardan biri iyimserliktir; karsna kan devlerin pekl stesinden gelebileceine
gvenen ocuk, devlerine stesinden gelinebilir gzyle bakan bir kiinin karakter zelliklerini gelitirir.
rnein cesaret, ak yreklilik, gvenilirlik ve alkanlk gibi zellikler oluur ocukta. Bunun kart,
ktmserlik kapsamna giren karakter zellikleridir. devlerinin stesinden gelme yeteneini kendisinde
gremeyen ocuun amacn dnrsek, ruhunun nasl bir grnm tayacan tasarlayabiliriz. Byle bir
ocukta ekingenlik, rkeklik, iine kapanklk, gvensizlik gibi zelliklerle gsz kiilerin kendilerini
savunmada bavurduu dier zelliklere rastlanaca kukusuzdur. ocuun amac eriilebilecek olann
dnda, yaam alannn ok gerilerinde bulunacaktr.
2. RUHSAL YAAMIN TOPLUMSAL ZELL

Bir insann iinde neler olup bittiini anlamak istiyorsak, onun hemcinslerine kar tutumunu gzden
geirmemiz gerekir. nsanlar arasndaki ilikilerin bir blm doa tarafndan belirlenir ve deiime
aktr. Ksmen bunlardan sistemli ilikiler doup kar, ki sz konusu ilikileri en bata uluslarn politik
yaamnda, devletlerin oluumunda ve toplumsal yaamda gzlemleyebiliriz. Bu tr ilikiler gz nnde
tutulmad srece insann ruhsal yaamn anlama olana yoktur.

Mutlak Gereklik

nsann ruhsal yaam, kendi bana can istedii gibi davranacak gc gsteremez, srekli olarak
sadan soldan kp gelen eitli devler karsnda bulur kendini. Btn bu devler, insanlarn toplu
yaam mantna kopmaz biimde baldr; birey zerine aralksz etki yapan ve ancak belirli lde onun
etkisi altna giren temel koullardan biridir bu mantk. nsanlarn bir arada yaama koullarnn bile
saylarndaki okluk nedeniyle kavranlamayacan, ayrca ilgili koullarn belirli bir deiim srecinden
getiini dnrsek, karmzdaki insann ruhsal yaamndaki karanlklar tmyle aydnlatamayacamz
aktr. Bu da yle bir glktr ki, kendi koullarmzn dna ktmz lde byd grlr.
nsan tanma sanatn gelitirirken gz nnde tutulacak temel gereklerden biri burada kendini aa
vurmaktadr: nsan organizmas ve ilevleri snrl nitelik gsterir, dolaysyla bu gezegende yaayan her
toplumun kendine zg kurallarn gz nnde tutmamz gerekmektedir; mutlak gereke ise ancak yanl
ve yanlglarn yava yava yok edilmesiyle kavuabiliriz.
Bu temel gereklerin nemli bir blm Karl Marx ve Friedrich Engelsin tarihi materyalizm
grleriyle saptanmtr. Sz konusu gre gre, bir ulusun ideolojik styaps ile insanlarn dnce ve
davran, o ulusun geimini salamada bavurduu teknoloji biimi, yani ekonomik temel tarafndan
belirlenir.
Tarihi materyalizmle bizim, toplumsal yaamdaki etkin mantk ve mutlak gerek konusundaki
grmz arasnda buraya kadar bir uygunluun varln syleyebiliriz. Ancak tarihin, zellikle bireysel
yaam konusundaki bilgilerimizin, yani bireysel psikolojimizin ortaya koyduuna gre, insan ruhu
ekonomik temellerden kaynaklanacak drtlere hatal yantlar vermekten holanmakta ve bu hatalardan
ancak yava yava kendisini kurtarabilmektedir. Yani mutlak gereke gtren yol ok sayda yanlgdan
gemektedir.

Toplu Yaam Zorunluluu

nsann toplu yaamndan kaynaklanan zorunluluklar, aslnda hava koullarndan kaynaklanan


zorunluluklar gibi (rnein souktan korunma, evler yapp ban sokma) doal bir nitelik tar. Henz
anlalmam biimde de olsa dinin de toplu yaama zorunluundan doduu grlr; dinde kutsanm
toplu yaam biimleri, anlayc ve kavrayc dncenin yerine geerek bireyler arasnda balayc e
rol oynar. Birinci durumda yaam koullar evrensel nitelik tar, ikinci durumda ise sosyal bir kkene
dayanr, insanlarn bir arada yaamalarna ve bunun kendiliinden dourduu kurallara bal tutulur.
Toplu yaamn zorunluluklar, teden beri doallkla ve mutlak gerek kimliiyle varln srdren
insanlar arasndaki ilikileri dzenlemitir. Uygarlk tarihinde toplu halde srdrlmemi hibir yaam
biimi yoktur. nsanlar nerede boy gstermise, hep toplu halde olmutur bu. Nedenini de aklamak zor
deildir. Hayvanlar dnyasnda egemen bir yasa, temel bir kural vardr; buna gre, doada gl
saylmayacak trler bir araya gelerek yeni gler edinir ve kendilerine zg yeni bir biimde da kar
etkinliklerini srdrmeye alr. nsanlarn da bir araya gelmesi byle bir amaca ulamak iindir.
Dolaysyla, insan ruhu da toplu yaamn koullaryla dpedz yorulmutur. Darwinin iaret ettii gibi,
hibir zaman doada tek bana yaayan gsz hayvanlara rastlayamayz. nsann da sz edilen
hayvanlar arasna katlmas gerekmektedir; nk insanolu yalnz yaayabilecek kadar gl saylamaz.
Doa karsnda ancak snrl bir diren gsterir, birok yardmc areye bavurmadan varln
srdremez. Uygarln her trl desteinden yoksun, balta girmemi bir ormanda tek bana yaayacak bir
insann durumunu dnmek, bunu anlamak iin yeterlidir. Byle bir insann evresi, herhangi bir canldan
daha ok tehlikelerle evrilmi olacaktr. Bir kez, bacaklar hzl komaya elverili deildir, gl
hayvanlardaki kas kuvvetinden yoksundur, yaam kavgasnda ayakta kalabilmek iin ne yrtc hayvanlarn
dilerine, ne de onlarn hassas kulaklar ve keskin gzlerine sahiptir. Yaam hakkn bir kez gvence altna
almak ve yok olup gitmekten kurtulmak iin, olaanst bir aba harcamak zorundadr. Beslenme biimi
kendine zgdr, yaam slubu olduka sk korunma nlemlerini gerektirir.
Dolaysyla, insann ancak olumlu koullarda varln srdrebileceinin anlalmayacak yan yoktur.
te bu ortam da kendisine toplu yaam biimi salamtr; byle bir yaam biimi bir zorunluluk olarak
insann karsna km, bylece tek kiinin baaramayaca devlerin bir iblmne bavurularak
stesinden gelinebilmesi mmkn olmutur. Ancak iblmdr ki, insann saldr ve savunma silahlarna,
ksaca yaam kavgasnda ayakta kalabilmek iin gereksindii ve bizim, uygarlk ad altnda topladmz
tm nesnelere sahip olmasn salamtr. Annelerin ocuklarn ne zorluklar altnda dourduunu, bu
bakmdan ne byk abalarn gerektiini, tek kiinin ne denli urarsa urasn ilgili abalarn stesinden
gelemeyeceini, insann zellikle st ocukluu dneminde ne ok hastalk ve rahatszla maruz
kaldn, bu kadarna hayvanlar dnyasnda bile rastlanmayacan dnrsek, insan toplumunun
varlnn gvence altna alnmas iin gsterilmesi gereken olaanst alma konusunda bir fikir
edinebilir, insanlarn bir araya gelerek bir toplum oluturmalarnn zorunluunu kavrayabiliriz.
Gvenlik ve Uyum

imdiye kadar sylediklerimize dayanarak bir noktay saptayabiliriz: Doa asndan bakldnda insan
yetersiz bir yaratktr. Ama yaradlnda var olup, bir kstlanmlk ve gvensizlik duygusu eklinde
bilincine varlan sz konusu yetersizlik, insan iin srekli bir uyar kaynadr, onu yaama uyum
salayabilmek, gerekli nlemleri almak, doada insan olarak elinde bulundurduu konumun
dezavantajlarn gidermek iin bir yol aramaya iter. Bu arayta da uyum ve gvenlii salama yeteneini,
yine ruhsal organn kendisi elinde bulundurur. Balangta bu insanhayvann boynuz, pene ya da di gibi
organlarla donatlarak dman evre karsnda tutunabilecek bir duruma sokulmas, doa iin izlenmesi
ok daha g bir yol olurdu. Gerekten de ruhsal organ hzla yardma koarak, insandaki organik
eksikliklerin giderilmesini salamtr. zellikle srekli yetersizlik duygusunun uyarlarndan yararlanan
insanolu, kendisinde ngr diye bir gc oluturmu, ruhunu bir geliim srecinden geirerek, bizim
bugn dnme, hissetme ve davranma diye bildiimiz yetilerin oluumunu salamtr. Sz konusu
yardmlar konusunda ve uyum abalarnda toplum da nemli rol oynadndan, ruhsal organ, iin bandan
beri toplumsal koullar gz nnde tutmak zorunda kalmtr. Tm ruhsal yetenekler, toplumsal yaamn
damgasn ieren bir temel zerinde geliip ortaya km, insandaki her dncenin ister istemez
toplumun beklentisine yant verecek bir nitelik tamas gerekmitir.
lerleme srecinin bundan sonra nasl bir yol izledii dnlrse, kendi iinde genel geerli nitelik
tayan mantk oluumunun balang evreleriyle karlalr. Genel geerlilik tayan ey mantksaldr
yalnzca. Toplumsal yaamn bir baka rnn de, dilde, insann btn teki canllara kar stn
zelliini oluturan bu mucizevi eserde buluruz. Dil gibi bir olguyu genel geerlilik kavramndan yoksun
tasarlayamayz, bu da onun toplumsal yaamdan kaynaklandn gsterir. Tamamen tek bana yaayan bir
canl iin dilin hi gerei yoktur. nsanlarn bir arada yaamalar durumunda gereklilik kazanr dil, toplu
yaamann rndr ve toplu yaamay srdrenleri birbirine perinleyen bir badr. Dille toplumsal
yaam arasnda byle bir ilikinin varln ortaya koyan gl kant, bakalaryla bir arada yaamalar
engellenmi ya da nlenmi veya byle bir yaam biimine yanamayan kimselerin dil ve dilsel
yeteneklerinin hemen hemen her zaman birtakm kusur ve eksikleri iermesidir. yle grlyor ki, ancak
insanlar aras ilikinin gven altna alnd durumlarda sz konusu dil ba oluturularak insan varlnn
srdrlmesi salanr. Dil, ruhsal yaamn geliimi asndan alabildiine byk nem tar. Mantksal
dnme, ancak bir dilin varlyla mmkndr; dil, kavramlar oluturma olanan salar, bu da bizi
nesneler arasnda ayrmlar yapabilme ve zel mlkiyet kapsamna girmeyip, herkesin mal saylan kavram
ve deyimleri yaratma yeteneiyle donatr. Ayrca, dnme ve hissetme yeteneini anlamamz iin yine
genel geerlilik ilkesinden yola koyulmamz zorunludur. Beri yandan, gzel eylerden haz duymamz da,
yine gzeli ve iyiyi takdir edip duyumsamann herkesin ortak mal olmasn gerektirir. Bylece akl,
mantk, etik ve estetik gibi kavramlarn ancak insanlarn toplu yaamndan kaynaklanabilecei, ayrca
bunlarn bireyler arasnda uygarln yklp gitmesini nleyecek balar oluturduu sonucuna
varmaktayz.
rade dediimiz eyi de tek insann konumundan kalkarak anlayabiliriz ancak. stem, yetersizlik
duygusundan kendini syrp bir yeterlilik duygusuna ulama yolunda ruhta alglanan bir kprtdr. Byle
bir amac gz nnde bulundurup ona erime abasn istemek diye nitelendirmekteyiz. Her isteyi, bir
yetersizlik duygusuyla ilgilidir, insanda bir doyum, bir honutluk, bir yeterlilik salama eilim ve
drtsnn domasna yol aar.
Toplumsallk Duygusu

nsan soyunun varln srdrmesini salam olan eitim, batl inan, totem ve tabu, yasa ve kural gibi
nesneler her eyden nce toplum yaamnn gereklerine yant verecek bir nitelik tar. Dinsel kurumlarda
grdk byle olduunu; beri yandan, ruhsal organn en nemli ilevleri de toplumsal zorunluluklara yant
verecek ekilde dzenlenmitir; ayrca, gerek bireysel, gerek toplumsal yaamdan kaynaklanan
zorunluluklarda da yine ayn durumu saptarz. Adalet dediimiz, insan karakterinin aydnlk yan diye
grdmz ey, anahatlar bakmndan toplu yaamann zorunluluklarna uyulmasdr yalnzca. Ruhsal
organ da yaratan sz konusu zorunluluklardr. Ayrca, gvenilirlik, sadakat, ak yreklilik, gerek
sevgisi vb. zellikler de, aslnda genel geerli toplumsallk ilkesinin yaratt ve ayakta tuttuu
deerlerdir. Hangi karakter iin iyi, hangisi iin kt diyeceimizi de, yine salt toplum asndan
belirleyebiliriz. Bilimsel, politik ya da sanatsal her baar gibi karakteri de byk ve deerli klan, ancak
toplum iin bir nem tamasdr. Tek kiiyi deerlendirirken lt olarak bavurduumuz ideal de, yine
bireyin toplum iin tayaca deeri, topluma yarar gz nnde tutularak saptanr. Bireyi
deerlendirirken, toplum iinde yaayan insann idealinden yola koyuluruz; yle bir insan ki, devlerini
genel geerli bir biimde yapp karr; kendi iinde toplumsallk duygusunu gelitirmi, Furtmllerin
deyimiyle insan toplumunun kurallarna uyacak aamaya gelmitir. lerideki incelemelerimizin ortaya
koyaca gibi, akl banda hi kimse toplumsallk duygusuna srt evirerek, onun yeterince etkinliinden
uzak kalarak byyp geliemez.
3. OCUK ve TOPLUM

Toplum, bir dizi zorunluluu karmza kararak, yaammzn btn kural ve biimlerini, dolaysyla
dnme yetimizin geliimini etkiler. Ayrca toplumsallk, organik bir temele dayanr. Bir kez insann
yapsndaki ift cinsiyetlilikle (hermafrodizm) toplumsallk arasnda birtakm ilikiler vardr. Soyutlanma
deil, ancak toplum iinde yaama, bireyin yaam igdsne yantverir, gven ve yaam kvancyla
donatr onu. ocuun ar bir seyir izleyen geliim srecini gzden geirirsek anlarz ki, insan yaamnn
geliimi ancak koruyucu bir toplumun varlyla mmkn olmutur. te yandan, yaamn gerekleri,
insanlarn birbirinden ayrlmasna deil, aralarnda bir dayanmann domasn salayan bir iblmne
yol amtr. Herkes bir ii bakalaryla dayanma ierisinde yapmak, bakalaryla bir dayanma
ierisinde yaamak zorundadr. Bu da, insann ruhunda ykmllk olarak yer alan birtakm byk
ilikilerden domasna neden olur. Dnyaya gzlerini aan bir ocuun, ruhunda hazr bulduu sz konusu
ykmllklerden bazlarn aada ele alacaz.

St ocuunun Durumu

Byk lde toplumun yardmn gereksinir ocuk; doumundan sonra kendisini bir evre iinde bulur;
ocuktan bir eyler alr, ona bir eyler verir bu evre, ocua birtakm istekler yneltir, ondan gelen
istekleri yerine getirir. ocuk, igdleriyle birtakm glkler karsnda grr kendini, bu glkleri
yenmek onu hayli zahmet ve zntye sokar. ok gemeden ocuk olmasndan kaynaklanan glkleri
kavrar ve bundan kurtulmak iin o ruhsal organ gelitirir; yle bir organ ki, grevi ileriyi grmek ve
ocuun bir srtmeye yol amadan igdlerini doyuma kavuturmasn ve katlanlr bir yaam
srmesini salamaktr. ocuk, evresinde igdlerini kendisinden daha kolay doyuma kavuturan, yani
kendisinden ileri durumda olan insanlarla karlar srekli. Bir kapy aabilmek iin gereken uzun
boyluluun, bir nesneyi yerden alp kaldrabilmek iin bakalarnda grd gcn, buyruk verip verdii
buyruun yerine getirilmesini istemek yetkisiyle insan donatan konumun deerini takdir etmesini renir.
Byme, bakalar kadar, hatta bakalarndan da gl olmaya ynelik bir zlem frtnas ruhunda esmeye
balar. evresindeki erikinlerse, karlarnda kendilerine baml eli ermez, gc yetmez bir nesne
varm gibi davranrlar ocua; ama beri yandan, onun gszl karsnda boyun eerler. Bu durumda,
ocuk iin nasl davranacana ilikin iki seenek sz konusudur: Ya erikinlerdeki gc onlara salayan
are ve yollara bavurarak isteine kavumak, ya da erikinler tarafndan amansz bir istek diye
benimsenip yerine getirilen gszln sergileyerek amaca varmak. nsanlarn duygularnda
gzlemlediimiz bu dallanma ocuklarda dnp dolap karmza karak, tek bana bir tipin oluumuna
yol aar. Baz kimseler bakalarndan takdir grme, gl olma ve gcn kullanma dorultusunda bir
gelime gerekletirirken, bazlar da gszlkleri zerinde birtakm speklasyonlara giriir, bunlar
alabildiine deiik biimlerde sergilerler. ocuklarn duru ve oturularna, davranlarna dikkat
edersek, bazlarnn bu gruba, bazlarnnsa dier gruba gireceklerini grrz. lgili gruplarn bir anlam
kazanmas iin, evreyle ilikilerini anlamak arttr. Ayrca sz konusu tiplerdeki devinimler, genellikle
evreden alnp benimsenmi nitelikler tar. ocuun eitilebilirlii de ite bu yaln koullardan, onun
gszln yenme eilim ve abasndan kaynaklanr; yle bir aba ki, ok sayda yetenein
gelitirilmesi iin bir uyar kayna oluturur.
ocuklarn konumu alabildiine deiiktir birbirinden. Bazlar yle bir evre iinde yaarlar ki,
dmanca izlenimlere kaynaklk eder bu evre, dnyay ocua dmanm gibi gsterir. Dnsel organn
yetersizlii dikkate alnd m, ocuun bylesi izlenimler edinmesinde alacak bir yan yoktur. Bu
durumda eitim ie el atp durumu dzeltmedi mi, ruhsal geliim izgisi yle bir dorultu izleyebilir ki,
ocuk ileride d dnyay kendisine dman gzyle grr. Hele zellikle yetersiz organlara sahip
ocuklardaki gibi bycek glklerle yz yze geldi mi, evrenin kendisine dmanca niyetler besledii
izlenimi ruhunda daha da glenir. Yetersiz organlarla dnyaya gelmi ocuklar, grece yeterli organlarla
dnyaya gelmi ocuklardan deiik biimde alglar evrelerini. Organ yetersizlii, devinim yeteneiyle
ilgili kimi glkler ve tek tek organlarda gzlemlenecek kimi kusurlarla kendini aa vurur; ayrca
organizmann direncinin azlyla da kendini belli eder, ilgili diren azl da ocuun sk sk
hastalanmasna yol aar.
Ama karlalan glkler, ocuun organizmasnn yetersizliinden ileri gelmez her zaman, ocuun
baarmas gereken devlerin etinliinden de kaynaklanabilir; ilgili devler ya anlaysz bir evre
tarafndan ocuun nne karlr, ya da devlerin ocuun nne karlnda gereken dikkat ve zen
gsterilmez; ksaca sz konusu glkler, ocuun yaad evrenin kusurlu niteliiyle ilgilidir, bu
kusurlu nitelik de d dnyadan kaynaklanan bir glk kimliiyle ocuun karsna dikilir. nk
evresine uyum salamak isteyen ocuk, anszn bu uyumu zorlatran engellere arpar. rnein moral
gcn yitirmi psrk bir ortamda byyen ocuklarda byle bir durumla karlarz; evrenin ar
ktmserlii kolaylkla evreden ocua geer.

Glklerin Etkisi

Alabildiine deiik ynlerden gelip, alabildiine deiik nedenlerden kaynaklanarak ocuun karsna
dikilen glkler dikkate alnr ve zellikle ruhunun henz doru drst geliecek zaman bulamad
dnlrse, evrenin yadsnmaz koullaryla hesaplamak zorunda kalan ocuun d etkilere hatal
yantlar verebileceini gz nnde tutmak gerekecektir. Byle bir yn hata topluca gzden geirildi mi,
ruhsal yaamn mr boyu durmadan geliimini srdrd ve daha ileri bir geliim dzeyine ulamak,
daha doru yantlar verebilecek duruma gelmek iin aralksz aba harcad grne kaplmamak elde
deildir. ocuklarn davran ve devinimlerinde zellikle dikkatimizi eken ey, bir olgunlua doru
ilerleyen insann belirli bir durumda verdii yant biimidir. Bu yant, yani bir insann tutum ve davran,
onun ruh yapsna ilikin kimi ipular salar bize. Bu arada gz nnde tutulmas gereken bir nokta, bir
insann, te yandan bir kitlenin davurum biimlerinin kolay kolay belirli bir modele gre
deerlendirilemeyeceidir.
Ruhsal geliimi srasnda ocuun savamak zorunda kald ve hemen hemen her zaman ocukta
toplumsallk duygusunun gayet kusurlu biimde oluumuna yol aan glkleri iki gruba ayrabiliriz.
Bunlardan birincisi, uygarln ierdii bozukluklardan kaynaklanp ocukla ailesinin ekonomik
durumunda kendini aa vuran, tekisi ise organsal yetersizliklerden kaynaklanan glklerdir. Aslnda
tastamam gelimi organlara gre yaratlan bir dnyada yaar ocuk. Kendisini saran uygarlk, tam
anlamyla gelimi gl ve salkl organlar gerektirir. Dolaysyla, nemli organlar birtakm engelleri
ieren ocuk, yaamn zorunluluklarna yant veremez. rnein yrmesini ge renen ya da ksaca
devinim bakmndan glk eken ya da ge konuan ve uzunca bir sre yaam iin gerekli beceriyi
gsteremeyen, nk beyinsel ilevleri uygarlmzn isteklerine yant verecek bir tempoyla geliemeyen
ocuklar bunlar arasnda sayabiliriz. Bilindii zere, bylesi ocuklar srekli saa sola arpan hantal
yaratklardr, bedensel ve ruhsal skntlara aresiz gs gererler. Pek kendileri iin yaratlmam bir
dnyada hi de i ac deildir durumlar. Geliim yetersizliinden kaynaklanan bylesi glkler son
derece sk grlr. Geri zamanla geride bir hasar kalmakszn bir dengenin kurulma olasl
bulunmaktadr. Ne var ki, bazen ektikleri ruhsal skntya ounlukla ekonomik sknt da eklenerek, ilgili
ocuklarn ruhunda sonradan kendini hissettirecek bir tortu brakr. Toplumun mutlaka uyulmas gereken
kurallarna sz konusu ocuklarn pek uymayn anlamak zor deildir. Bylesi ocuklar evrelerinde
akp giden yaama gvensizlikle bakarak, kendilerini toplumdan soyutlamaya ve devlerden kamaya
eilim gsterirler. Yaamn kendilerine dmanln tm younluuyla sezip hisseder ve bu dmanl
abartrlar. Yaamn karanlk yanlarna, aydnlk yanlarndan daha ok ilgi gsterirler. Bazen her iki tarafa
da ar deer verir, dolaysyla mr boyu bir sava durumunda bulunur, bakalarnn dikkatini ar
lde zerlerine ekmek ister, herkesten ok kendilerini dnrler. Yaamn karlarna kard
zorunluluklara uyar deil de glk gzyle baktklarndan, ar bir ihtiyatla savap tm yaantlara
kar ktklarndan, kendileriyle evreleri arasnda derin bir uurumun almasn nleyemez, giderek
realiteden uzaklar, dnp dolap etin durumlarn kucana yuvarlanrlar.
Yaknlarnn ocua gsterecei sevecenlik belirli bir lnn altnda kald zaman da yine benzeri
glklerle karlalr. Byle bir durum, yine ocuun geliimi iin nemli sonular dourabilir. Sevme
igds gelimeden kalr ocukta; dolaysyla, sevgiyi tanmad gibi, ondan nasl yararlanacan
bilemez, bu da davrann etkiler. Sevme igds aile evresinde geliemeyen ocuklarda sz konusu
igdnn sonradan zorla uyandrlmas gibi sakncal bir durumla karlalr. Bylelerini ileride
herhangi bir ak eylemini gerekletirecek gibi eitmek gtr. Ak duygularndan ve ilikilerinden
kamak, sz konusu insanlarn varlklarnn temel elerinden biri durumuna girer. Anne ve babann,
eiticilerin ya da evrenin bavurduu eitsel nlemler sonucu, iinde uyanacak ak duygularn ocuun
yersiz ve gln hissetmesi durumunda da yine ayn sonula karlalr. Seyrek olmayarak sevecenlie
gln bir gzle bakmaya itilir ocuklar. zellikle alay konusu yaplan ocuklarda byle bir duruma sk
sk rastlarz. Sz konusu ocuklar duygularn aa vurmaktan ekinir, bu ekingenlik nedeniyle de
sonradan bir bakasna duyacaklar sevecenlik ve sevgiyi gln bulur, erkeklikle badamaz grr,
kendilerini bakalarna baml klacak ve bakalarnn gznde tadklar deeri azaltacak bir duygu
sayarlar. Daha ocukluklarnda gelecekteki tm ak ilikilerinin nne bir duvar ektikleri grlr.
Genellikle btn ak duygularnn zerinden atlayp geen sert bir eitim, ocuu sevecenlikten uzak
davranlara, kendi iine kapanmaya, ok gemeden ksp ierleyerek, kzp darlarak evresinden
kendisini soyutlamaya zorlar; oysa sz konusu evreye sahip karak ruhsal yaamnn kapsam ierisine
almas, ocuun geliimi asndan byk nem tar. Kendini evreden soyutlayan ocuk, evrede iliki
kurabilecei bir kii bulduu zaman, kurulacak iliki alabildiine gl bir nitelik tayabilir. rnein
birok kimse vardr ki, toplumsal ilikileri tek kiiyle snrl kalm, bakalaryla bir trl iliki
kuramamlardr. Annesinin sevecenliinin kk kardeine yneldiini grerek bundan alnp ksen,
bundan byle eksikliini duyduu scaklk ve yaknl srekli arayp duran olan bunun iin bir rnektir,
sz konusu kiilerin hayatta ne gibi glklerle karlaacan ortaya koyar.
Bask altnda eitilmi insanlarn oluturduu bir gruptur bu. Buna kart dorultuda da birtakm olumsuz
durumlarla karlalr. Eitimleri srasnda ar sevecenlik ve martlmaya konu yaplmalar,
ocuklarda snrsz bir sevecenlik igdsnn olumasna yol aar; dolaysyla, sz konusu ocuklar bir
ya da birden ok kiiye balanarak bir daha onlardan ayrlmak istemezler. martlma ii eitli hatal
davranlarla yle bir dzeye varabilir ki, ocuk kendi gsterecei sevginin, bykleri kimi
ykmllklerle kar karya brakacan gnn birinde sezer. rnein byklerin ocua, Seni
sevdiim iin, falan ya da filan eyi yapmalsn gibi szler sylemesi, ocuun byle bir eyi kolaycack
kefetmesini salar. Bir aile iinde byle bir ban bann oluumu, sk rastlanan bir durumdur. lgili
ocuklar, byklerin kendilerine gsterecei yaknl frsat bilip bundan hemen yararlanmaya bakar,
bakalarnn kendisine balln bykler gibi ayn areye bavurarak pekitirip glendirmek isterler.
ocuun aile evresindeki bir kiiye gsterecei ar sevginin hibir zaman gzden karlmamas
gerekir. Bir insann yazgsnn tek yanl byle bir eitimle olumsuz ynde etkilenecei kukusuzdur. Sz
konusu durum, ocukta eitli belirtilerin ortaya kmasna yol aar. rnein, bir byn sevgisini
yitirmek istemeyen ocuk, akla gelmedik arelere bavurur, kendisine rakip bildii kimseyi, ounlukla
erkek ya da kz kardeini bir sularn bulup aa vurarak ya da onlar byle bir su ilemeye kkrtarak
ya da daha baka bir yol izleyerek byklerin gznden drmeye alr. Olmad, hi deilse anne ve
babasnn dikkatini zerine ekmek iin bask yapar, n plana kmak, bakalarndan daha ok nem
kazanmak iin denemedii yol brakmaz. Bakalarnn daha ok kendisiyle ilgilenmesini salamak
amacyla ya ii tembellik ve yaramazla vurur ya da davranna bir dl olarak bakalarn kendisiyle
ilgilenmeye zorlamak iin uslulukta karar klar. Ksaca ruhunda izlenecek dorultu bir kez saptanmaya
grsn, ocukta yle bir geliim sreci balar ki, amaca varmak iin her ey bir ara durumuna
indirgenebilir. Amacna ulamak iin kt bir yolda geliebilir ocuk ve yine ayn amaca ulamak iin
gayet uslu biri olabilir. Baz ocuklar ar derecede huysuzlua kaarak dikkati zerlerine ekmek
isterken, daha ok ya da daha az kurnaz kimileri ar derecede uslu davranarak ayn amaca varmaya
alr.
Hibir glkle kar karya braklmayan, tuhaf huylarna glmsenip geilen, sz edilmeye deer bir
engele arpmakszn, canlar istedii gibi davranabilen ocuklar, martlm ocuklar arasnda yer alr.
Byleleri, ileride bakalaryla doru drst iliki kuracak gibi hazrlanma frsatn bir trl ele
geiremez; hele iliki kuracaklar kiiler, kendi ocukluklarndan kaynaklanan glkler nedeniyle byle
bir ilikinin kurulmasna yanamadlar m, ocuun bu amaca ynelik giriimleri tmyle baarsz kalr.
Glkleri yenmeye alma frsat kendilerine verilmediinden, gelecekteki yaama yeterince
hazrlanamazlar. Yaadklar bunaltc ortamdan dar kp kendilerini yaam karsnda bulur bulmaz,
hemen her zaman baarszlkla yz yze gelirler. nk ocukluktaki ar sevecen eiticiler gibi, hayatta
kimse abartl bir ykmll stlenmek istemez.
Btn bunlarn ortak sonucu da, ocuun toplumdan az ya da ok soyutlanmasdr. rnein sindirim
organlar pek salkl denilemeyecek ocuklar yeme ime karsnda bir baka trl davranr, dolaysyla
geliimleri bu bakmdan normal ocuklarnkine gre apayr bir dorultu izleyebilir. Organlar yetersiz
ocuklarn kendilerine zg bir yry biimleri vardr; ilgili ocuklar giderek bir soyutlanmann
kucana itilir, evreyle aralarnda pek bir balant bulunmayan, hatta byle bir balantya dpedz srt
eviren kimselere dnrler. Arkadalk edecek kimse bulamaz, yatlarnn oynadklar oyunlardan
kendilerini uzak tutar, oynanan oyunlar kskanlkla uzaktan izler ya da suskun bir soyutlanmlk iinde
srdrdkleri kendi oyunlarna snrlar. Ar bask altnda eitilen, hayli sert bir eitim gren ocuklar
da yine toplumdan soyutlanma tehlikesi bekler. Bunlar da ikide bir, drt bir yandan kp gelen tatsz
yaantlarla karlar, yaam olumlu bir k altnda gremezler. Ya tm glkleri boynu bkk sineye
ekmek zorunda olan kimseler, ya da dman bir evreye saldr iin hep hazrda bekleyen savalar gibi
grrler kendilerini. Yaam ve yaamn karlarna kard devleri pek byk glkler bilirler.
Dolaysyla, byle bir ocuun akl fikri kendi dnyasnn snrlarn korumadadr; bir kayba uramamaya,
evresini srekli bir gvensizlikle gz altnda tutmaya dikkat eder. Ar bir saknmann basks altnda
gelitirecei eilimle byk glk ve tehlikelerin kokusunu nceden almaya alr, dncesizce
davranp herhangi bir yenilgiye uramaktan saknr kendini. Bu ocuklarn hepsinde ortak olan bir dier
karakteristik zellik, ayn zamanda toplumsal duygularnn salkl geliemediini gsteren bir dier
belirti de, bakalarndan ok kendilerini dnmeleridir. Bu da, ilgili ocuklarn geliim izgisini tmyle
gzlerimizin nne serer. Sz konusu ocuklar bydklerinde ktmser bir dnya gr edinir, yanl
yaam modellerinden yakalarn kurtaramadklar srece hayattan bir trl zevk alamazlar.

Toplumsal Bir Varlk Olarak nsan

Bir bireyin kiilii zerinde bilgi edinmek istiyorsak, onu kendi konumu iinde deerlendirmek ve
anlamak gerektiine dikkati ekmeye altk. Konumla da sylemek istediimiz ey, insann evren ve
yakn evresi karsndaki tutumu, etkinlikte bulunma, insan soydalaryla temas ve iliki kurma gibi
srekli karsna kan sorunlarla ilgili olarak taknd tavrdr. Bu noktadan yola koyularak, gerek st
ocuunun, gerek daha sonra ocuun ve erikin insann yaam karsndaki tutumunu alabildiine derin
ve kalc biimde etkileyen faktrn evreden edinilen izlenimler olduunu saptam bulunuyoruz. Daha
st ocukluunun ilk birka ayndan sonra bir ocuun yaam karsndaki tavrn gzlemleyebilmekteyiz.
Byle bir tavr bakmndan ilk birka aydan sonra iki st ocuunu birbirine kartrmak olana yoktur,
nk her biri belirgin bir tipi canlandrr ve bu tip giderek daha bir ak seiklik kazanr, bir kez
izlenmeye balanan dorultu bundan byle elden karlmaz. ocuun ruhsal geliimi, gnden gne daha
ok, toplumun ocua kar davranlarnn damgasn tar, ocukta doutan var olan toplumsallk
duygusunun ilk belirtileri kendini aa vurur, organik kkenli sevgi duygular filizlenip yeerir ruhunda
ve zamanla ylesine ileri bir dzeye ular ki, artk byklerin hep yaknnda olmay ister. ocuun sevgi
duygularna Freudun dedii gibi kendisini deil, bakalarn konu aldn sk sk gzlemleyebiliriz. Sz
konusu duygular deiik nanslar gsterir ve kiiler deitike deiir nitelii. ki yan akn ocuklarda
bu deiiklii dille ilgili davurumlarda da saptayabiliriz. Dayanma ve toplumsallk duygusu bir daha
sklp atlmayacak gibi ocuun ruhsal toprana kk salar ve insan ancak hastalk sonucu ruhsal
yaamn alabildiine tehlikeli yozlama durumlarnda terk eder. Normalde mr boyu ayrlmaz insandan,
eitli nanslar gsterir, kimi snrl bir karakter tar, kimi olumlu koullarda byyp serpilir, salt aile
bireylerine ynelik durumundan syrlarak, bir kavimi, bir ulusu iine alr, tm insanla kucak aar.
Bazen bu snr da ap, hayvanlara, bitkilere ve br cansz nesnelere uzanr, hatta ksaca tm evreni
kapsad grlr.
Bylece, insan tanmaya ynelik abamzda bize yardm dokunacak nemli bir noktay ele geirmi
saylrz. Bu da, insan toplumsal bir yaratk olarak ele alp inceleme zorunluluudur.
4. DI DNYADAN KAYNAKLANAN ZLENMLER

Genel Olarak Dnya Gr

evreye uyum zorunluluundan kaynaklanp, dardan gelen izlenimleri alma yetenei ve ruhsal
mekanizmann her zaman bir ama izleme zellii, bir insann dnya gr ve idealinin henz ok erken
bir dnemde ruhta olutuu dncesini akla yakn gstermektedir. Ne var ki, ilgili dnemde dnya gr
ve ideali henz belli bir biim tamamakta ve kesinlikle saptanamamaktadr; ama onun bizde bir ainalk
duygusu uyandran, bizim anlalabilir grdmz, her zaman yetersizlik duygusuyla kartlk oluturan
bir atmosfer iinde salnp durduunu syleyebiliriz. Ruhsal devinimlerden sz alabilmesi iin, bireyin
belirli bir amaca ynelmesi zorunludur. Bu da, bilindii gibi, bir devinim olanann ya da bir devinim
zgrlnn varln gerektirir. Devinim zgrlyle salanan ruhsal zenginleme kmsenecek gibi
deildir. lk kez yerden kalkp bacaklar zerinde dikilen bir ocuk, yepyeni bir dnyann kapsndan ieri
adm atar, evresinin dmanca bir atmosferle evrilmi olduu duygusuna kaplr. Ayaklar zerinde
durabilmesi, gelecek hesabna gl bir umutla doldurur iini; devinim yolunda harcad abalar,
zellikle yrmeyi renmeye ynelik ilk denemeler, deien byklkte glkler karr karsna, ama
bazen de hibir glk dourmayabilir. Biz byklere ounlukla nemsiz grnen btn bu izlenim ve
olaylar, ocuun ruhsal yaamn, dolaysyla ocukluktaki dnya grnn oluumunu byk lde
etkiler. rnein, devinim konusunda zorluklarla karlaan bir ocuk, hzl devinimlere geni lde
olanak salayan bir ideali benimser. ocua en ok hangi oyunu sevdiini ve ileride ne olmak istediini
sorarak ilgili ideali kolaylkla saptayabiliriz. rnein arabac, bileti vb. yolundaki bir yant, ocuun
snrl devinim zgrlnden kaynaklanan glkleri amak istediini, iindeki yetersizlik duygusunu
silip ataca bir noktaya ulamay amaladn gsterir; ocuun ar aksak bir tempoyla gelimesi ve
geliiminin salkl bir seyir izlememesi, sz konusu istek ve amac hayli glendirecektir. Beri yandan,
yle ocuklara rastlarz ki, gzlerindeki bozukluk nedeniyle dnyay gerei gibi alglayamaz, dolaysyla
onu daha gl ve youn biimde alglamalarna olanak verecek bir ama peinde koarlar. yle
ocuklarla da karlarz ki, iitmelerindeki ar hassaslk nedeniyle, kulaklarna ho gelen belirli
sesleri duymak isterler yalnzca; bu gibi seslere ilgi gsterir, onlar anlayla karlarlar; ksaca, bir
mzik yeteneine sahiptirler.
evre zerinde bir egemenliin kurulmasn salayan organlar arasnda zellikle duyu organlar,
ocuun d dnyayla bir daha zlmeyecek gibi sk ilikiler kurmasna olanak verir. Bir dnya
grnn oluturulmasna katkda bulunan organlardr bunlar. lerinde gz, ba kede yer alr. nsan,
izlenimlerini gzle alglayabildii dnyadan edinir daha ok; gzle alglanabilen dnya, ocuun deneyim
sahibi olabilmesinde temel kaynaktr. Zamanla dnyann grsel bir tablosu doup kar ortaya ve bu
tablo esiz bir nem tar, nk hi deimeyen kalc nesneleri ocua buyur eder. Oysa kulak, burun,
dil ve byk lde deri gibi teki duyu organlarnn emrinde ounlukla geici uyar kaynaklar bulunur.
Baz durumlarda iitme organ tekilerden daha byk bir gle ne kar ve dnyann alglanabilmesine
ynelik ruhsal bir yetinin ocukta oluumunu salar (akustik ruh). lgileri yalnzca devinim zerinde
toplanan insanlara ise seyrek rastlanr. Koku ve tat alma duyularnn tekilerden daha gl olmas, yine
deiik tipte insanlar karr karmza. zellikle koku alma duyular fazla hassas olanlarn durumlar
gnmz uygarlnda pek imrenilecek gibi deildir. te yandan, azmsanmayacak sayda ocukta devinim
organlar nemli rol oynar. Byleleri byk bir devingenlikle gzlerini dnyaya aarak srekli devinim
iinde yaar ve ileride de hep etkinlik peinde koup dururlar; akllar fikirleri, baarlabilmesi kaslarn
devinim durumuna geirilmesini gerektiren ilerdedir hep. Uyurken bile ruhlarndaki devinim drts
etkinliini srdrr, yatakta kendilerini tedirginlik iinde oradan oraya atarlar. Bir trl yerinde rahat
duramayan, srekli paylanp azarlanan ocuklar da bu gruba girer. Genellikle hibir ocuk yoktur ki,
gerek gzleri ve kulaklar, gerek devinim organlaryla yaam karsna karak, edinecei izlenim ve ele
geirecei olanaklardan kendi dnya grn kurmaya almasn. Dolaysyla, bir insan anlamak
istiyorsak, onun yaamla ilikisini en ok hangi organa dayanarak kurduunu bilmemiz gerekir. nk
ilikilerin tm nem tar bu konuda ve dnya grnn oluumunda, dolaysyla ocuun ilerideki
geliiminde rol oynar.

Dnya Grnn Oluumunda Rol Oynayan Etkenler

Bir dnya grnn edinilmesinde ilk planda rol oynayan yeteneklerin ortak zellii, bunlarn
seiminin, ayrca gllk ve etkinlik derecesinin ocuun izledii ama tarafndan belirlenmesidir.
Herkesin yaamn, evrenin, bir olayn vb. salt bir parasn zellikle alglamasnn nedeni de budur.
nsan ancak kendisince benimsenmi amacn istedii eyi, onun istedii dorultuda deerlendirme konusu
yapar. Ruhsal yaamnn bu ynn anlamak iin, insann gizli amac konusunda bir fikir sahibi olmamz
ve insandaki her eyin bu amacn etkisi altnda bulunduunu bilmemiz gerekir.
a) Alglar: Duyular araclyla dardan beyne iletilen izlenim ve uyarlar beyinde bir sinyal oluturur
ve bu sinyalin kimi izleri bellekte kaybolmayarak varln srdrr. lgili izlerden de tasarmlar ve
anlar dnyas doup ortaya kar. Ne var ki, alg yetisi asla bir fotoraf makinesine benzetilemez; alglar
her zaman kiinin kendine zglnden bir eyler ierir. Grlen her eyin algland da sylenemez;
ayn nesneyi gren iki kiiye neler algladklarn sorduk mu; birbirinden bsbtn deiik yantlar alrz.
Yani ocuk, evresinde grdklerinden o andaki kendine zglne u ya da bu bakmdan ayn deni
alglar yalnzca. rnein, grme duyusu gelimi ocuklarn alglar da zellikle grsel niteliktedir ve
insanlarn ounda byle bir durumla karlalr. Beri yandan yleleri de vardr ki, kafalarnda
yaattklar dnyann tablosunu iitsel alglarla donatr. Daha nce belirtildii gibi, alglar geree tpatp
uygunluk gstermez. nsan d dnyadan edindii izlenimleri kendine zglnn dorultusunda
biimlendirmek gibi bir yetenee sahiptir. Ksaca, bir insann neyi nasl alglad, onun kendine
zgln oluturur. Salt fiziksel bir olaydan ok daha fazla bir eydir alg, ruhsal bir ilevdir;
dolaysyla, neyi nasl algladna bakarak bir insann i dnyasyla ilgili ok nemli sonular
karabiliriz.
b) Anlar: Temelleri doumsal nitelik tayan ruhsal organn geliiminin, etkinlik drtsne ve alglara
balln saptamtk. Belirli bir amaca ynelme eilimini kendisinde barndran ruhsal organ,
organizmann devinim zgrlyle sk bir balant iindedir. D dnyayla ilikilerini ruhunda bir araya
toplayan insan bunlara bir eki dzen verir; bir uyum organ olarak alan ruh, bireyin gvenlii
asndan gereken ve onun varln srdrmesini salayan tm yetenekleri gelitirmek zorundadr.
Bu durumda, yaam sorunlarna ruhsal organn verecei bireysel yantlarn kiinin ruhsal geliiminde
kimi izler brakaca, dolaysyla bellek ve yarglama gibi glerin, uyum eiliminin gsterdii
dorultuda alaca aktr. Ancak bellekte birtakm anlarn varldr ki, insann gelecek iin nlemler
alabilmesini salar. Buradan, tm anlarn (bilinsiz) bir son amac ierdii, yle sus pus bizde
yaamayarak, uyar ya da tevik grd sonucunu karabiliriz. Kendi halinde anlar diye bir ey yoktur.
Bir annn nemi konusunda yargya varabilmek iin, o annn temelinde yatan son amac bilmemiz
gerekir. Niin kimi nesneleri anmsadmz, kimilerini anmsayamadmz nemli bir noktadr.
Anmsadmz olaylar, anmsanmalar belirli bir ruhsal dorultunun varln srdrebilmesi asndan
nemli olup, buna elverili nitelik tayanlardr; unuttuklarmz da yine unutulmalar ayn amaca hizmet
eden olaylardr. Ksaca, bellek de bireyin belirli bir amaca, gerei gibi uyum gstermesine dpedz
katkda bulunur. Kalc bir an, isterse bir yanlgdan kaynaklansn ve ocuklukta sk sk grld gibi
tek yanl bir yargy iersin, varlmas dnlen son, amaca yararl nitelik tayorsa, bilin alanndan
kaybolup, insann davran, duyu ve gr biimine dnebilir.

c) Dnce ve Tasarmlar: nsann kendine zgl, dnce ve tasarmlarnda daha ak seik dile
gelir. Tasarmdan anladmz ey, bir algnn kendisine kaynaklk eden nesneden bamsz olarak zihinde
yeniden diriltilmesidir. Byle bir durumda sz konusu alg, salt dncede domas salanm bir
reprodksiyon nitelii kazanmakta, bu da yine ruhsal organn bir yaratclk yeteneiyle donatldn
gstermektedir. Bir kez gereklemi olan ve ruhun yaratc gcnn damgasn tayan bir algnn
yinelenmesi gibi bir olay sz konusu deildir; insann tasarlad bir alg yine onun kendine zglnden
kaynaklanan bir biimi ierir, ona zg bir sanat eseri niteliini tar.
yle tasarmlar vardr ki, normal younluk derecesini hayli aar, tasarm nitelii tamyormu, tasarma
kaynaklk eden uyarc nesne de gerekten ortada bulunuyormu gibi bir gc ierir. Sanr (halsinasyon)
adn verdiimiz sz konusu tasarmlar, sanki dorudan doruya gerek bir nesneden kaynaklanr gibidir.
Sanrlarn doabilmesini salayan koullar da, yukarda anlatlanlarn aynsdr. Sanrlar da ruhsal
organdaki yaratcln rnleridir; insann hedef ve amalarna gre belirli bir biimde kendilerini aa
vururlar. Bir rnekle bunu daha iyi aydnlatmaya alalm:
Gen ve zeki bir kadn, anne ve babasnn muhalefetine bakmayarak evlenir. Anne ve babann bu
evlilikten duyduu honutsuzluk ylesine byktr ki, kzla ailesi arasndaki tm balar kopar. Zamanla
kz, anne ve babasnn kendisine doru davranmad kansna varr. Gelgelelim, birok kez yinelenen
uzlama giriimleri iki tarafn gurur ve inadndan tr sonu vermez. Yapt evlilik, ok saygn bir
aileden gelen kadn tam bir yoksulluun iine srkler. Ne var ki, dikkatle baklmad m, mutsuz bir
evliliin hibir izine rastlanmaz ortada, kadnn akbetinden endie edilmesini gerektirecek bir durum
yoktur; ancak, kadnda bir sredir pek tuhaf kimi belirtiler grlmeye balanmtr.
Evlilie kadar babasnn gzbebeidir kz. Babasyla arasndaki iliki ylesine candan bir nitelik
tamtr ki, sonradan arada bir anlamazln patlak vermesi dikkati ekmeyecek gibi deildir. Evlenme
konusunda baba, kza kar alabildiine kt davranm, babayla kzn aras iyice almtr. Hatta bir
torunlar dnyaya geldiinde bile, anne ve baba yavruyu grmek istememi ve kzlaryla barmaya bir
trl raz edilememitir. Ruhunu byk bir hrs bryen hastamz, anne ve babasnn davrann bir trl
hazmedememi, anlalan hakl olduu bir davada haksz duruma dmek kendisini fena halde zmtr.
Ruh durumunun, tamamen iindeki hrsn egemenlii altnda bulunduunu gz nnde tutmadan
hastamzn davrann anlamamz olanakszdr. Ancak ilgili karakter zelliidir ki, anne ve babasyla
bozumay neden pek hazmedemediini bize aklamaktadr. Hastamzn annesi sert ve drst bir kadnd,
kukusuz deerli zelliklere sahipti, ama kzna kar hogrsz davranmt hep. Beri yandan, hi
deilse dar- dan bakldnda, kendi payesinden bir ey yitirmeksizin kocasnn egemenlii altnda
yaamasn becerebilen biriydi. Hatta sz konusu baarsn belirli bir gururla ikide bir vurguluyor,
bununla vnyordu. Derken ailede, ailenin saygn adnn ileride varisi olacak bir erkek evladn sahneye
k ve kendisine hastamzdan daha ok deer verilmesi, hastamzdaki hrs zellikle kamlayan bir
etken roln oynamt. Yapt evlilikle o zamana kadar tanmad bir skntnn kucana yuvarlanmas,
anne ve babasndan grd hakszla kar hastamzn iindeki hncn giderek bymesine yol amt.
Bir gece henz uyank bir halde yatakta yatyorken, yle bir sanr grmt hastamz. Anszn kap
alm, Meryem Ana yanna yaklap demiti ki: Seni ok sevdiimden, aralk aynn ortasnda
leceini haber vermek iin geldim; ona gre hazrla kendini.
Sanr, hastamz korkutmam, ama yine de kocasn uyandrp olay kendisine anlatmt. Ertesi gn de
hekime duyurulmutu olup bitenler. Hastamz bir sanr grmt. Ama Meryem Anayla gerekten
karlap, sesini iittii zerinde diretiyordu. Dorusu ilk bakta anlalr gibi olmad sylenebilir bu
diretmenin. Ancak elimizdeki anahtara bavurduumuz zaman, durumu aydnlatacak baz bilgiler ele
geirebiliriz. Ortada anne ve babayla srp giden bir dargnlk vardr, hastamz sknt iindedir, hrsl
biridir ve aratrmalarmzn gsterdiine gre, herkesten stn olmak gibi bir eilimi iinde
barndrmaktadr. Bir kimsenin kendi snrlarnn dna kabilmek iin Meryem Anaya yaklamasnn ve
onunla syleide bulunmasnn anlalmayacak yan yoktur. Diyelim Meryem Ana, kendisine yakaranlarda
grld gibi, salt bir hayal erevesi iinde kald, o zaman kimse durumda bir olaanstlk
bulmayacakt. Dolaysyla, bu kadarn hastamz yeterli saymakta, daha gl kantlar gereksinmektedir.
Ruh denilen eyin bu tr oyunlarn stesinden gelebileceine akl erdirebilirsek, durum tm
bilmecemsiliini yitirecektir. Sonuta d gren herkes ayn durumda deil midir? Ortada bir ayrm varsa
bu, hastamzn uyankken de d grebilmesidir. Ayrca gz nnde tutmamz gereken bir nokta da
hastamzn o srada onurunun ayaklar altna alnd duygusunu alabildiine byk bir gle iinde
yaatmakta oluudur. Bu durumda gerekten bir baka annenin hastamza gelmesi dikkatimizi ekiyor; yle
bir anne ki, btn annelerden daha iyi kalpli oluu herkes tarafndan benimsenmektedir. Her iki anne,
birbiriyle bir kartlk ierisindedir. Gerek annesi gelmedii iin, Meryem Ana kalkp hastamza
gelmitir. Sanr, asl annenin sevgisindeki yetersizlie iaret etmektedir. Hastamz, anne ve babasnn
hakszln en iyi biimde kantlayabilecei bir yol aramaktadr besbelli. Araln ortas da pek nemsiz
saylacak bir tarih deildir. nsanlarn yaamnda iten ilikilerin kotarld scaklk ve yaknlk
duygusuna gnllerde her zamankinden daha ok yer verildii, herkesin birbirine armaanlar sunduu bir
zamandr. Bu tarihte uzlama ve barmalar da ok daha kolay gerekleebilmektedir. Dolaysyla, sz
konusu tarihin hastann yaamsal bir sorunuyla ilikili olduunu anlayabilmekteyiz.
Olayda yadrgatc grnen ey, Meryem Anann sevgiyle hastamza yaklamasna, yaknda hastamzn
lecei gibi tatsz bir haberin elik etmesidir. Kadnn, sz konusu haberi kocasna adeta sevinerek
duyurmasnn bir anlam olmas gerekir. leriye ynelik bu haber hastamzn anne ve babasnn kulana da
gitmi, hemen ertesi gn hekimden olay renmilerdir. Bu durumda, z annenin kalkp hastamza
gelmesini salamann bir gl kalmamtr. Ne var ki, birka gn sonra Meryem Ana yine hastamza
grnr ve kendisine ayn szleri syler. Annesiyle karlamasnn nasl getii sorusuna hastamz,
annesinin kendisine hakszlk ettiini bir trl kabullenmedii yantn vermitir. Burada yine eski light-
motifin n plana ktn grmekteyiz; anne zerinde salanmak istenen stnlk amacna henz
ulalamamtr. Derken hastann anne ve babasna durum aklanmaya allm, babayla kz arasnda
salanan bir buluma parlak bir ekilde sonulanm, dokunakl bir sahne yaanmtr. Ama hastamz bu
kadarn yeterli saymamakta, babasnn davrannda teyatral bir hava estiini ileri srmektedir. Hem ne
diye bu kadar zaman babas bekletmitir kendisini! Bakalarn haksz grme, kendisine ise zafer
kazanm gzyle bakma eilimi hl hastamzn iinde yaamaktadr.
imdiye kadar anlattklarmza dayanarak yle diyebiliriz: Sanr, ruhsal gerilimin alabildiine byk
boyutlara ulat, insann amacndan itilip uzaklatrlaca korkusuna kapld durumlarda ortaya
kmaktadr. Sanrlarn eskiden insanlar nemli lde etkiledii, hatta belki imdi bile geri kalm
toplumlarda etkisini srdrd kukusuzdur. Gezginlerin yazlarndan bilindii zere, kimi sanrlar lde
yolculuk edip alk, susuzluk ve yorgunluktan bitkin dm, yolunu izini kaybetmi kimselerin grd
hayalleri iermektedir. Alabildiine byk bir skntnn yol at gerilim, tasarm gcn zorlayp
insann o andaki zor durumdan karak kesinlikle honutluk verici bir duruma gemesini salamaktadr.
Bu durum, bocalamakta olan yorgun kiiyi canlandrmakta, ruhunda yeni birtakm gleri harekete
geirmekte, onu daha gl ya da daha duyarsz duruma sokmakta, zerinde tpk bir iksir, bir uyuturucu
etkisi yapmaktadr.
Bir kez unu belirtelim ki, sanr bizim iin yeni bir olay deildir; benzerlerini daha nce algda,
anmsamada ve tasarmda grm bulunuyoruz, ayrca dler blmnde yine greceiz. Tasarmn
glenmesi ve eletirinin saf d braklmasyla sanrlar kolaylkla oluabilmekte, her zaman da zel
birtakm nedenler bunlarn domasn salamaktadr. Gszlk duygusuna kaplp, bu duyguyu yenmeye
alan bir insann bann dara dmesi ve dardan bir gcn tehdidi altnda kalmas durumunda
sanrlarla karlalmaktadr. Byle skk durumlarda gerginlik son derece byd zaman eletiri
yetisi pek umursanmamakta, Kendine yardm et de, nasl yardm edersen et! ilkesine uyularak ruhsal
organn tm gcyle oluturduu tasarmlar sanrlara dnebilmektedir.
Yanlsama da (illzyon) sanrnn benzeri bir olaydr. Sanrdan ayrld nokta, kendisine yol aan somut
nesnenin d dnyada varldr; ne var ki, bu nesnenin kiiye zg biimde yanl deerlendirmelere konu
yapld grlr; rnein Goethenin Erilknig adl iirinde byledir. Ne var ki, gerek sanrnn, gerek
yanlsamann dayand temel, insann ruhsal bakmdan iinde bulunduu g durumdur. Ruhsal organdaki
yaratc gcn darda kalndnda nasl bir sanr ya da yanlsama oluturabileceini bir baka rnek
zerinde gsterelim:
Saygn bir aileden gelmesine karn, doru drst bir eitimi grmedii iin hayatta pek baar
salayamam bir adam, bir yerde yazc olarak sradan bir i grmektedir. Kendisine bir gelecek ve
saygnlk salama konusundaki tm umudunu yitirmitir. Btn arlyla srtna binen umutsuzlua bir de
evrenin sulamalar katlmakta, zaten iinde yaad byk ruhsal gerilimi daha da arttrmaktadr. Bu
durumda her eyi unutup, durumunu balatacak bir neden ele geirmek zere ikiye verir kendini. Ne var
ki, ksa bir sre sonra hezeyanlarla hastaneye yatrlr. z bakmndan hezeyanlarla sanrlar arasnda bir
benzerlik vardr. Bilindii zere, ikiye bal hezeyanlardaki normal sanr biimi, farelerin ya da birtakm
kara hayvancklarn gze grnmesidir. Bunun yan sra, hastann ii gcyle ilgili dier baz sanrlarla da
karlalabilir. Bizim hastann tedavisini stlenen hekimler, ikinin amansz dman olduklarndan
hastamzn zerinde ok sk bir perhiz uygulam, ikiden vazgeen hastamz bir sre sonra iyileerek
hastaneden km ve yl azna iki koymamtr. Ama derken, bu kez baka yaknmalarla hastaneye
tekrar yatmak zorunda kalmtr. Hastamzn akladna gre, i srasnda o sra toprak ilerinde
almaktadr kendisi karsnda hep bir adam belirerek, pis pis srtp onunla elenir. Adamn
davranna bir defasnda iyice ierler hastamz, elindeki aleti zerine frlatr, karsndaki gerekten bir
insan m, yoksa bir hayal mi, anlamak ister. Ama karsndaki bir insandr; alete hedef olmaktan kendini
kurtarr bu insan. Sonra zerine atlarak hastamz iyice pataklar.
Bu durumda bir hayaletin, bir sanrnn sz edilemez kukusuz, nk karsndakinin dpedz gerek
yumruklar vardr ve olay da aklamak g deildir: Hastamz o zamana kadar sanr grm, ama
tasarlad snamay gerek bir insan zerinde yapmt. Anlaldna gre, ikiden el ekmesine karn,
hastaneden taburcu edildikten sonra ba aa yuvarlanmaya devam etmi, iinden olmu, evinden kap
dar edilmi, toprak ilerinde alarak geimini salamaya koyulmutu; ama gerek kendisinin, gerek
ailesinin pek baya gzyle bakt bir iti bu. Ksaca, hastamzn yaad ruhsal gerilim ortadan
kalkmamt. kiden yakasn kurtarmas kendisine alabildiine byk yarar salamasna karn, elindeki
avuntu kaynaklarndan birini de alp gtrmt. Hasta ancak kendini ikiye vererek ilk mesleinde
alma gcn gsterebilmiti. Hayatta baar salayamamasyla ilgili olarak evdekilerden iittii
sulamalar karsnda beceriksizliini deil, ikiye dknln buna neden olarak ileri srmeyi kendisi
iin daha az zc grmt. Oysa iyiletikten sonra kendisini eskisinden daha az ar ve skc
saylmayacak bir durumla kar karya bulmutu. Hayatta eskisi gibi baar kazanamad m, elinde bunu
balatacak ikiye dknlk gibi bir neden yoktu artk. Byle bir ruhsal bunalmda da yeniden sanrlar
grmeye balamt. Eski durumuyla zdeleerek hl ikiye dkn biri gibi davranm, ikinin tm
yaamn mahvettiini, artk bir dzelmenin sz konusu olamayacan dile getirmek istemiti.
Hastalanrsa, pek saygn olmayan, gzne irkin grnen yeni iinden kurtulmas ve kendi verecei karara
gerek kalmadan byle bir durumun gerekleecei umudunu artk besleyebilirdi iinde. Yukarda sz
edilen hayali, hastaneye yatrlmasn salayacak kadar uzun sre karsnda grp durmasnn nedeni de
ite buydu. ki belas yine yakasna yapmasa, hayatta elde edecei baarnn ok daha byk olacan
artk rahatlkla syleyebilirdi. Bu yoldan kiisellik duygusunu ayakta tutabilmekteydi. Sz konusu duyguyu
hep canl klmak, ikinin hmna uramam olsa byk iler baarabilecei inancn elden karmamak,
iin kendisinden ok daha nemliydi hastamz iin. Bylece bakalarnn kendisinden iyi
saylamayacan, ancak onun yolunda giderilemeyecek bir engelin bulunduunu kendi kendisine
syleyebilme olanana kavumutu. inde yaad durum iin balatc bir bahane arayp dururken,
karsnda srtan adamn hayali bir kurtarc gibi imdadna yetimiti.

Hayal Gc

Ruhsal organn bir baka artistik ilevi de hayal gcyd. Bunun izlerini imdiye kadar ele aldmz
btn olaylarda saptayabiliriz. Sz konusu ilev, ruhun teki ilevlerinden farkl deildir, belirli anlarn
n plana karlmasna, belirli tasarmlarn kurulup atlmasna benzer bir nitelik gsterir. Hayal gcn
oluturan paralardan nemli biri, devinim durumundaki bir organizmann doal bir zorunlulukla
kendisinde bulundurmas gereken ngrdr. Hayal gc de organizmann devingenliine baldr ve
bizzat sz konusu ngrnn belirli bir eklinden baka bir ey deildir. ocuklar ve erikinlerdeki
gndz dleri diye de nitelenen dlemlerin [fantezilerin] tm insann kendine zg bir ngryle
kurmaya alt ve ulamak iin aba harcad gelecee ilikin tasarmlardr.
ocuklarn kurduu dlemleri incelediimiz zaman, bunlarda glln nemli bir e olarak geni
bir yer tuttuunu grrz. Dlemlerin ou, Bir gn byynce gibi szlerle balar. Beri yandan, hl
ileride byyeceklermi gibi yaayan erikinler vardr. G etkeninin kendini belirgin biimde aa
vurmas, ruhsal yaamn ancak ulalmak istenen bir amacn saptanmas durumunda geliebileceini
gstermektedir. Uygarlmzda ise sz konusu ama saygnlk tr. Nesnel amalar sz konusu deildir
asla, nk insanlarn toplumsal yaam srekli bir boy lmenin eliinde gerekleir, bu da insanlarda
bir stnlk isteinin ve yartan zaferle kma zleminin uyanmasna yol aar. Dolaysyla, ocuklarn
dlerinde rastladmz ngr biimleri her zaman gllk tasarmlarndan oluur.
Bu tasarmlarn boyutlar ve dlemlerin kapsam konusunda kurallar saptanamaz, bir baka deyile
ilgili konuda da genelletirme hatasna dmekten saknmak gerekir. Yukarda sylediklerimiz ok sayda
insan iin sz konusudur; ancak baz kiilerde durum deiik olabilir. Hayata dman gzyle bakan
ocuklarn br ocuklardan daha gelimi bir hayal gcne sahip olaca dncesi akla yakn
grnmektedir; byle ocuklarda ngr daha aktif durumdadr. Dolaysyla, hayatta birok kt olayla
karlam gsz ocuklarn hayal gc stn dzeydedir; bylesi ocuklar, d kurup dururlar hep.
Geliimleri ileride yle bir noktaya varr ki, hayal glerinin yardmyla gerek yaamdan kendilerini
syrp almaya bakar, yaamn mahkm edilmesinde hayal glerinden adeta bir ara gibi yararlanrlar.
Ne var ki, dlemlerde, g etkenini saptamamzn yan sra, toplumsallk duygusunun da byk rol
oynadn grrz. ocuk dlemlerinde asla yalnz ocuun gllk zlemi dile gelmez, ayn zamanda
bu gten bakalar da yararlandrlr. ocuun kendine bir kurtarc gzyle bakt, kendini bakalarnn
yardmna koan, insanlara zararl bir canavarn hakkndan gelen biri olarak tasarlad dlemleri buna
rnek verebiliriz. Sk rastlanan bir dlemde de ocuklar kendilerini byten deil, bir baka ailenin
ocuklar olduklarn hayal ederler. Hayli ocuk vardr ki, aslnda bir baka ailenin evlad olduu
dncesinden kolay kolay vazgeemez, gnn birinde gerein gn na kacan ve asl babasnn
(her zaman da yksek mevkide biridir bu) kp gelerek kendisini alp gtreceini dleyip durur. Bunlar
ruhlarnda bir aalk duygusu barndran, birtakm yoksunluklar iinde yaayan, gerektii gibi ilgi
grmeyen ya da evrelerinden grd sevecenlikle yetinmeyen ocuklardr. Kafalarndaki byklk
dleri da kar sergiledikleri davranlarda kendini aa vurur, artk bymler de erikin bir insan
aamasna ycelmiler gibi bir poz taknrlar. Beri yandan, ocuklarda adeta sayrsal [marazi] nitelikte
dlemlerle de karlaabiliriz; rnein bir ocuun sert kasketlerden ya da sigara ularndan ok
holanmas ya da kzlarn bir erkek olmay hayal etmesi bu gibi dlemler arasndadr. Olan ocuklarna
yakacak davranlarda bulunan ya da giysiler giyen kz ocuklar vardr.
Baz ocuklar da vardr, yeteri kadar bir hayal gcyle donatlmadklarndan yaknlr hep. Bu, doru
deildir. Byleleri ya dlemlerini da vurmamakta ya da sz konusu izlenimi uyandrmalarna yol
aacak daha baka nedenler bulunmaktadr; hatta ilgili nedenler kendilerini yle bir davrana
zorlayabilir ki, kafalarnda doabilecek her trl dleme kar cephe alrlar. Bazen byle bir davran
ocua gllk duygusu salayabilir. Geree uyum salamak iin harcanacak youn aba karsnda
kimi ocuklar dleme, erkeklikle badamaz ya da ocuksu bir ey gzyle bakar, onlar yanlarna
yaklatrmak istemezler. Dlemlere srt evirme konusunda o kadar ileri giderler ki, sanki hayal gc
denen eyden hi nasiplerini almamlardr.

Dler (Genel Bilgi)

Yukarda anlatlan gndz dlerinin [daydream] dnda ocukluun ok erken bir dneminde,
gzlemlenen bir baka ruhsal olay vardr ki, byk bir etki gcn ierir. Uykuda grlen dlerdir bunlar.
Genellikle gndz dlerini yaratrken ocuk ruhunun bavurduu yntem, gece dlerinde de karmza
kar. Deneyim sahibi eski psikologlar, dlerinden yola klarak bir insann karakterinin
saptanabileceine dikkati ekmilerdir. Gerekten de d, insanlar her ada alabildiine dndrm
bir konudur. Nasl ki gndz dleri ileriyi grme isteinin eliinde gerekleen olaylarsa, nasl insann
gelecee doru kendine bir yol ama ve alan yolu gvenle izleme ura iinde bulunduu zaman ortaya
kyorsa, uyurken grlen dlerde de durum ayndr. Arada dikkati ekecek bir ayrm varsa, gndz
dlerinin zar zor da olsa anlalabilmesi, gece dlerinde ise bunun seyrek baarlabilmesidir. Bu da
dorusu tuhaf bir zelliktir; ilgili zellik karsnda insan bu tr dlerin gereksizliini dnebilir. unu
belirtelim ki, dlerin temelinde de yine gelecei ele geirmek isteyen, bir sorun karsnda kalp bunun
altndan kalkmaya uraan bir kiinin g sahibi olma zlemi sakl yatar. Dler, ruhsal yaam incelerken
bize nemli ipular salar; bunlarn da neler olduuna ileride deineceiz.

zdeleme

Hep gelecein sorunlaryla yz yze gelmelerinden tr devingen organizmalar iin kanlmaz bir
zorunluluk olan ileriyi grme ilevini yerine getirirken, ruhsal organ, yalnzca gerekteki deil, gelecekte
ba gsterecek bir eyi de hissetme ve sezme gibi bir yetenekten yararlanr. Bunu zdeleme diye
nitelemekteyiz. Sz konusu yetenek, insanlarda alabildiine gelimi durumdadr. Beri yandan ylesine
geni kapsaml bir olaydr ki, ruhsal yaamn her ke bucanda karmza kar. Bu yetenein
oluumunun da koulu, yine ileriyi grme zorunluluudur; nk ileride ba gsterecek bir sorun
karsnda nasl davranacam tasarlamam gerekiyorsa, henz yeterli olgunlua erimemi bir durumdan
doabilecek duygular konusunda da salam bir yargya varma zorunluluu karsnda bulunuyorum
demektir. Ancak dnme, duyulama ve hissetmenin bir araya gelmesiyledir ki, belirli bir davran biimi
geliip kar ortaya; rnein belirli bir nokta vardr ve btn gle bu noktaya varlmaya allacak ya da
byk bir dikkatle ondan kanlacaktr. Bir kimseyle konutuumuz zaman bile bir zdeleme sz
konusudur. Kendimizi konutuumuz kimsenin yerine koyamyorsak, bakalaryla iliki kurmamz
dnlemez. Tiyatroda zdeleme, zel bir sanatsal kla brnr. Bazen insanlarn iinde tuhaf bir
duygunun uyanmas, bir bakasnn bana gelecek bir felaketi nceden sezmeleri de yine zdelemeyle
aklanacak olaylardandr. Son rnekte zdeleme ylesine gldr ki, tehlikeyle karlaacak kimse
kendisi olmamasna karn, insan elinde olmayarak tehlikeyi savmak ister gibi birtakm devinimlerde
bulunur. Bir bardak elimizden dtnde, nasl elimizi hemen geriye ekip aldmz hepimiz biliriz. Sk
sk bowling oyununda gzlemlediimiz bir durum vardr; oyunculardan bazlar bowling toplarnn
devinimine adeta katlmak ister, btn vcutlarna buna uygun bir konum verir, sanki toplarn izleyecei
seyri etkilemeyi amalarlar. Ayrca, bir kimsenin yksek bir apartman katnda cam sildiini ya da bir
konumacnn konumasnn tam orta yerinde duraklamak gibi bir talihsizlie uradn grdmz
zaman iimizde beliren duygular da zdelemenin rnekleri arasnda sayabiliriz. Tiyatroya giden bir
kimse sahnede geenleri kendi iinde hissedecek, oyundaki eitli rolleri kendi iinde oynamadan
duramayacaktr. Ksaca, tm yaantmzla, zdeleme arasnda sk bir ba vardr.
Bu ilevin nereden kaynaklandn, kendini sanki bir bakasym gibi hissetme gcnn nasl bir
kkene dayandn aratrrsak, bunu insanda doutan var olan toplumsallk duygusuyla aklamak
gerektii sonucuna varrz. zdeleme aslnda evrensel bir duygudur; iimizde yaayan, tmyle asla
kendisinden vazgemeyeceimiz, bize kendi bedenimiz dndaki nesnelerle ayn duygular paylama
gcn kazandran tm evrensellikler arasndaki ilikinin bir yansmasdr.
Nasl toplumsallk duygusunun eitli aamalar varsa, zdeleme de eitli aamalar ierir; bu
aamalar da yine ocukluk anda gzlemleyebilmekteyiz. yle ocuklarla karlarz ki, oyuncak
bebeklere sanki canlym gibi davranrlar; baz ocuklar da grrz, bebeklere kar duyduklar btn
ilgi, ilerinde ne olduunu anlamaktan teye gemez. Hatta toplumsal ilgisini insanlardan elip cansz ya
da nemsiz nesnelere yneltmeye zorlayarak, bir insan dpedz ykma srkleyebileceimizi
syleyebiliriz. Kimi ocuklarda karlalan hayvanlara eziyet etme gibi davranlarn tek nedeni,
kendileri dndaki varlklarn duygularyla en ufak bir zdeleme gcnden yoksunluklardr. leride
bylesi ocuklar, bir toplumun yesi olmalarn salayacak geliimleri asndan hi nem tamayan
nesnelere ilgi gsterir, bakalarnn karlarn asla umursamaz, yalnzca kendilerini dnen kiilere
dnrler. Btn bunlar da, zdelemenin asla yeterli dzeyde olmaynn sonucudur. Nihayet
zdeleme yetersizlii kiiyi yle bir duruma srkler ki, toplumsal iblmnde zerine deni yapmaya
bir trl yanamak istemez.

Bir nsann Bir Bakas zerindeki Etkisi: Hipnotizma ve Telkin

Bir insann nasl olup da bir bakasn etkileyebilecei sorusuna bireysel psikolojinin verdii yant,
burada da yine birbiriyle ilikili durumlarn rol oynad yolundadr. Tm yaammz, insanlarn birbirini
karlkl etkileyebilecei varsaymna bal olarak akp gitmektedir. Sz konusu etkileim, baz
koullarda, rnein retmen ve renci, anne baba ve ocuk, kar ve koca arasnda gayet belirgin bir
nitelik tar. Toplumsallk duygusu, insan belirli lde bir bakasnn etkisine ak duruma sokar. Ancak,
etkilenebilirlik derecesini belirleyen bir etken de, etkileyen kiinin, etkilenmesi istenilen kiinin hak ve
karlarn ne lde gvence altna alddr. Kendisine hakszlk edilen bir kiiyi srekli etkileyebilmek
olanakszdr. Bir bakasn etkilemenin en iyi yolu, o kiiyi, hak ve karlarn garanti altna alnm
hissedecei bir ruh durumuna sokmaktr. Bu, zellikle eitim asndan nemli bir noktadr. imdikinden
bir baka eitim eklini nermek, hatta uygulamak mmkndr. Byle bir gr asn gz nnde tutan
bir eitim, insandaki toplumsallk duygusundan yola koyulaca iin etkili olacaktr. Byle bir eitimin
baarsz kalaca bir tek durum vardr ki, o da eitilecek kiilerin toplumun etkisinden kendilerini uzak
tutmay amalayan kimseler olmasdr. Toplumun etkisinden kamak da, insanlarn durup dururken
bavurduu bir davran deildir; nce ilgili kiilerin uzunca bir savam srdrmesi ve bu arada
evreyle ilikilerinin giderek kopmas, dolaysyla toplumsallk duygusunun tamamen karsnda yer
almalar gerekir. Bu tr kimseleri etkilemek g ya da olanakszdr. Her etkileme giriimi byle
kimselerce bir kart giriimle yantlandrlr, dolaysyla komik bir durum kar ortaya (muhalefet ruhu).
Kendilerini evrelerinin basks altnda hisseden ocuklarn eitici kiilerin etkilerini benimseme
bakmndan pek bir yetenek sahibi olamayacaklarn, bu konuda pek bir eilim gstermeyeceklerini
dnebiliriz. Dardan gelecek basknn ocuktaki tm diretmeleri silip gtrdne, dolaysyla
grnrde btn etkilerin ocuk tarafndan benimsenip, onlarn gsterdii dorultuda davranldna tank
olduumuz pek ok vaka vardr. Ne var ki, byle bir uysalln hibir deer tamayp, verimli bir sonu
salamad ok gemeden kendini aa vurur. Bazen sz konusu uysallk o kadar tuhaf bir ekil alr ki,
yaama gcnden yoksun brakr insan (kr krne sz dinleme); adeta ortada biri vardr da hangi
davranlarda bulunmas, hangi admlar atmas gerektii kendisine emredilsin diye bekler durur hep. Bu
tr ocuklar arasndan ileride yle insanlar kar ki, kendilerini otoriteleri altna alan herkesin szn
dinler, hatta emir zerine su ve cinayet bile ileyebilirler; tek bana bu durum, ar derecede itaatin ne
gibi bir tehlikeyi ierdiini ortaya koyar. Byleleri, zellikle haydut etelerinde son derece nemli bir
rol oynar, etenin ba olaylara karmayp bir kenarda kalrken, onlar eylemleri gerekletirme grevini
stlenirler. Bir ete tarafndan ilenen hemen her suta sz konusu kiilerden birinin ilgili eylemi
gerekletirdii grlr. Sz konusu insanlar inanlmayacak lde byk bir itaat sergiler, hatta bu
yoldan hrslarna bir doyum salarlar.
Ama yalnzca normal etkileme durumlarn gz nnde tutarsak diyebiliriz ki, etkilenmeye ve
kendileriyle bir anlama zemininin kurulmasna en elverili kimseler, toplumsallk duygular en az bask
altna alnanlar, en elverisizleri ise ykselme eilimleri ve stnlk zlemleri gayet yksek bir dzeye
ulaanlardr. Bu durumu, her Allahn gn gzlemleyebiliriz. Anne ve babalar kr krne itaatten tr
ocuklarndan alabildiine seyrek dert yanar, oysa ocuklarnn itaaatsizliinden srekli yaknrlar. lgili
ocuklar inceledik mi grrz ki, evrelerini hep ama abas iinde yaarlar, bu arada kk
yaamlarnn normlarn delip karlar dar, nk hatal davranlara konu edilmelerinin sonucunda her
trl eitim giriimlerine kapal duruma gelmilerdir. Dolaysyla, bir kiinin eitilebilirlik derecesi, o
kiinin gllk iin harcayaca abayla ters orantldr. Durum byleyken, bizim aile evresinde
ocuklar zerinde uyguladmz eitim, ocuktaki hrs duygusunu zellikle kamlamaya ve kafasnda
byklk dnceleri uyandrmaya ynelik bir nitelik tar. Bu durum, bir dncesizliin eseri deildir;
byklk eilimini iinde barndran uygarlmz, aileleri sz konusu davrana iter; dolaysyla
uygarlmz gibi aile iin de nemli olan, bireyin son derece byk bir grkem iinde hayatta yerini
almas ve elden geldii kadar bakalarnn nne gemesidir. Hrs ve agzllk duygusunu ocua
alamay amalayan byle bir eitimin ne denli elverisiz nitelik tayacan, byle bir yntemin
uygulanmas durumunda ruhsal geliimin ne gibi glklere arparak amacna ulamadan kalacan, kibir
ve byklenme blmnde yine ele alacaz.
lerindeki mutlak itaat eilimine uyarak, evresinden kendilerine yneltilen istekleri geni lde
karlayan kimseler ne durumda bulunuyorsa, hiptonize edilen denein de durumu ondan farkszdr. Belirli
bir sre bir bakasnn istedii her eyi yapmak gibi bir davran sergilemek, hipnotize edilen denein
durumunu anlamak iin yeterlidir. Hipnotizmann temelinde de ite byle bir olay sakl yatar. Bir kimse
hipnotize edilmeye kar bir eilim tadn syleyebilir ya da buna inanabilir, ama o ruhsal itaat eilimi
yine de bulunmayabilir kendisinde. Beri yandan, yleleri vardr ki, hipnotize olmamak iin direnir,
gelgelelim ruhunda gizliden gizliye bir itaat eilimi yaar. Yani hipnotizmada btn i yalnzca denein
ruhsal tutumuna baldr. Hipnotizmaya inanp inanmamasyla ilgili szleri hibir nem tamaz. Bu
gerein gz nnde tutulmay byk karklklara yol amtr; nk grnrde, hipnotizmada okluk
hipnotize olmaya direnir ama sonunda hipnotizrn isteklerini yapmaya eilimli insanlar buluruz
karmzda. Sz konusu eilimin snrlar insandan insana deiir, dolaysyla hipnotizmadan elde
edilecek sonular da her insanda deiik olacaktr. Ama bir kiinin hipnotize edilebilirlik snr hibir
zaman hipnotizrn iradesine bal deildir, sz konusu snr sadece ve sadece denein ruhsal tutumu
belirler.
Hipnotizmann kendisine gelince, bunu bir uyku durumu olarak gsterebiliriz. Hipnotizmann
bilmecemsi bir yan varsa, sz konusu uykunun kendiliinden ortaya kmayp bir bakas tarafndan
oluturulmas, bir bakasnn istei uyarnca denekte kendini aa vurmasdr. Byle bir istein etkisini
gsterebilmesi iin, onu benimsemeye hazr bir kimseye yneltilmesi zorunludur. Bu konuda belirleyici
rol oynayan, daha nce belirttiimiz gibi, denein kiilik yaps ve o zamana dein izledii geliim
izgisidir. Ancak bir kimsenin bir bakasnn etkisini eletirisiz benimsemeye eilim gstermesi
durumunda, hipnotizma gibi kendine zg bir uyku durumu ortaya kar; yle bir uyku ki, kiideki devinim
gcn normal uykudan daha byk lde saf d brakr ve sonunda hipnotizre denein devinim
merkezlerini harekete geirme olana salar. Hipnoz uykusundan yalnzca bir alacakaranlk durumu kalr
geriye ve bu da, kukusuz hipnotizrn istemesi halinde, denein hipnoz srasnda olup bitenleri sonradan
anmsamasn mmkn klar. Hipnotizmada en ok saf d braklan yetenek, ruhsal organn uygarlmz
asndan alabildiine nemli bir ilevi olan eletiridir. Eletirinin tmyle saf d braklmas,
hipnotizrn adeta uzanm kolu durumuna sokar denei, onu hipnotizr adna alp i gren biri yapar.
Bakalarn etkileme eilimini ilerinde tayan insanlarn ou, etkilemenin her tr gibi hipnotize etme
yeteneklerinin de kendilerine zg bir gten kaynaklandn ileri srer. Bu da telepati ve hipnozla
uraanlar arasnda dehet verici rezaletlere, soysuz davranlara, iren taknlklara yol amtr.
Gerekte bu gibi kiilerin insan onurunu grlmemi derecede ayaklar altna aldn, zararl
etkinliklerinin nne gemek iin her areye bavurmann hakl saylacan belirtmek gerekir. Bununla,
sergiledikleri olaylarn bir aldatmacaya dayandn sylemek istiyor deiliz. nsanolu bakalarnn
boyunduruu altna girmek konusunda, iinde ylesine byk bir eilimi barndryor ki, hipnotizr
pozuyla ortaya kan bir kiinin kurban olabiliyor; bunun da tek nedeni, insanlarn ounun kr krne
itaat etme, otorite karsnda boyun eme, blflere kaplma, istenen yne ekilip gtrlme, eletirisiz
teslimiyet gsterme gibi ruh durumlarn imdiye kadar sk sk yaam olmalardr. Kukusuz yukarda
saylan zellikler, insanlarn toplumsal yaamna hibir dzen getiremedii gibi, boyunduruk altna
girenlerin sonradan ikide bir ayaklanp bakaldrmasna yol amtr. Telepati ve hipnozla uraan hi
kimse yoktur ki, almalarnda anslar uzun sre yaver gitmi olsun. Hepsi de eninde sonunda yle bir
denee toslamtr ki, bu denek tarafndan dpedz bozguna uratlmlardr. Etki glerini denekler
zerinde denemek isteyen birok nl bilim insan byle bir durumla karlamtr. Baz karmak
vakalarda ise denek, dolandrlan dolandrc durumunda karmza kmakta, hipnotizr ksmen
yanlmakta, ksmen onun boyunduruu altna girmektedir. Ne var ki, hipnotizmada rol oynadn
grdmz g asla hipnotizrn kendi gc olmayp, denekteki hipnotizrn boyunduruu altna girme
eiliminden kaynaklanmaktadr. Denek zerine etki yapan sihirli bir g yoktur, btn olup biten
hipnotizrn blf yapma hnerinden baka bir ey deildir. Ama bir kimse her eyi kendisi dnp
tanyor, alaca kararlar bir bakasnn kendisine dikte ettirmesine pek yanamyorsa, kukusuz byle
bir kimse asla hipnotize edilemeyecei gibi, telepati denilen fenomene de asla konu olmayacaktr. nk
gerek hipnotize edilebilirlik, gerek telepati, kr krne itaatten kaynaklanan olaylardr.
Sras gelmiken telkin olayna da deinmek yerinde olacaktr. Telkini anlamann tek yolu, onu szcn
en geni anlamyla izlenimler arasna katmaktr. Pek doal olarak insan dardan yalnzca izlenimler
edinmez, bunlarn etkisinde de kalr. zlenimlerin dardan alnmas pek nemsenmeden geilecek bir
olay deildir, alnan izlenimlerin daha sonra insanda etkilerini srdrd grlr. Sz konusu izlenimler
bir bakasnn bir kiiyi belirli bir eye inandrma, onu bir konuda ikna etme giriimleri ise, bu durumda
bir telkinden sz aabiliriz. Sz konusu izlenimler, bir kimsede ak seik ne kan bir gr
deitirmeye ya da pekitirmeye yneliktir. in g yan, dardan gelen izlenimlere insanlarn deiik
yantlar vermesidir. Telkin yoluyla salanacak etkinin bykl de yine ilgili kiinin zgrlk derecesine
baldr. Bu konuda zellikle dikkati eken iki tip insan vardr. Birinci tiptekiler bakalarnn grne
gereinden ok deer verme eilimi gsterir, yani doru olsun, yanl olsun kendi grlerini pek
nemsemezler. Bakalarnn deerini gzlerinde bytr, dolaysyla onlarn grlerini kolayca
benimserler. Ayk durumda telkin ve hipnoza son derece elverili insanlardr bunlar. kinci gruptakiler ise
dardan gelen her telkini kendilerine yaplm bir aalama gibi grr, yalnzca kendi gr ve
dncelerini doru bilir, bir bakasnn nlerine kardklar grleri horlar, bunlara kaplarn
kaparlar. Her iki gruptakilerin de ruhlarnda bir gszlk duygusu yaar; ikinci gruptakilerde
bakalarndan bir ey alp benimsemeye katlanma gszldr bu. Bu gruba giren kiiler arasnda
ylelerine rastlarz ki, bakalaryla kolay atma durumuna girer ve bir bakasnn telkinine gayet abuk
kaplabilirlermi gibi bir gre kafalarnda yer verirler; ne var ki, ilerinde byle bir gr besleyip
onu glendirmeye almalarnn tek amac, telkine kar kendilerini kapal tutmaktr; dolaysyla,
bylelerinden baka bakmdan da pek hayr kacak gibi deildir.
5. AAILIK DUYGUSU ve SAYGINLIK ABASI

Erken ocukluk Dnemindeki Durum

Bugn artk, doadan vey evlat davran grm ocuklarn yaam ve insanlar karsnda, hayatn haz
ve kvanlarn erken yata tatmaya balam ocuklardan ayr bir tutum takndn biliyoruz. unu bir
temel ilke olarak ne srebiliriz ki, yetersiz organlara sahip ocuklar yaamla kolaycack bir savaa
tutulmakta, bu da onlar toplumsallk duygularn snrlandrmak gibi doru olmayan bir davrana
zorlamaktadr; dolaysyla bu gibilerin rahatlkla benimsedii bir yaam modeli vardr: Kendileriyle ve
evre zerine yapacaklar etkiyle gnden gne daha ok megul olur, bakalarnn karlarn pek
dnmezler. Yetersiz organlarn yol at bu sonu, dtan etkilenmeleri ocuun ar bir yk gibi
zerinde hissetmesi durumunda yine karmza kar ve ocuk sk olarak evreye kar dmanca bir tutum
taknabilir, ocuun yaamndaki bu dnm noktas, henz ok erken bir zamanda aa vurur kendini.
Daha iki yandayken sz geen ocuklar kendilerini bakalar gibi ayn yeteneklerle donatlm,
bakalaryla edeer kimseler gibi hissetmez, baka ocuklarn arasna karmaz, onlarla kimi ortak
giriimlerde bulunmaya pek eilim gstermez, eitli yoksunluklardan kaynaklanan aalk duygusuyla
ilerinde br ocuklardan daha ok beklentilere yer verir, evrelerine eitli istekler yneltmekte hak
sahibi olduklar gibi bir duyguya kaplrlar. Gerekte her ocuun yaam karsnda yetersiz saylaca ve
yaknlarnn nemli ldeki toplumsallk duygusu olmasa hi de ayakta kalamayaca dnlr, beri
yandan ocuun kkl ve aresizlii, bu aresizliin uzun sre kaybolmayarak ocukta hayatla kolay
baa kamayaca gibi bir duygunun uyanmasna yol at gz nnde tutulursa, her ruhsal yaamn
banda az ok bir aalk duygusunun yer aldn kabul etmek gerekecektir. Sz konusu duygu da yle
bir itici g oluturur ki, ocuun, gelecekte kendisine huzur ve gvenlik salayacan umduu bir ama
belirlemesine ve byle bir amaca gtrecek elverili bir yol izlemesine ynelik tm abalar buradan
kaynaklanr.
Organsal yeteneklerle sk skya ilikili bulunan ve sz konusu yeteneklerin de rol oynad bu kendine
zg tutum, ocuun eitilebilirliinin temelini oluturur. Her ne kadar btn ocuklarda bulunursa
bulunsun, ilgili temeli sarsacak zellikle iki etken vardr. Bunlardan biri normalden daha gl, daha
youn ve daha uzun sreli aalk duygusu, tekisiyse ocua yalnzca huzur, gvenlik ve edeerlilik
salamakla kalmayp, ocuun iinde bir gllk eiliminin domasna yol aacak ve onu evresi
zerinde bir stnlk kurmaya yneltecek trden bir amacn varldr. Bu yoldan, sz konusu kimseleri
ileride de her zaman tanyabiliriz. Eitilebilmeleri gtr bylelerinin, nk kendilerini her zaman ihmal
edilmi hisseder, doa tarafndan haklarnn yenildiine ve insanlardan da gereken ilgiyi grmediklerine
hakl ya da haksz inanrlar. Btn bunlar daha bir dikkatle incelediimizde, bazen her trl yanll
ieren arpk bir ruhsal geliimle karlaabileceimizi anlayabiliriz.
Aslnda her ocuk byle bir tehlikenin kucana yuvarlanabilir, nk benzeri bir durumu yaamayan
ocuk yoktur. Erikinlerin oluturduu bir evre iinde dnyaya gzlerini amas, her ocuu kendisini
kk, gsz, eksikliklerle dolu ve yetersiz grmeye iter. Byle bir ruh durumunda da nne karlacak
devleri kendisinden beklendii gibi kolay ve hatasz yapp karabileceine gvenemez. Bir kez, bu
noktada eitimcilerin oklukla yanl davrand grlr. ocuktan gereinden fazla ey istemek, onu
zaten iinde yaayan hilik duygusuyla daha bir yakndan yz yze getirir. Hatta baz ocuklarn pek bir
nem tamadklar ve kklkleri zerine srekli dikkatleri ekilir. Kimi ocuklardan da oyun toplar
gibi yararlanlr, bu ocuklar bir elence arac gibi grlr, byk bir titizlikle kollanp gzetilmesi
gereken bir mlk saylr ya da bkknlk verici bir yk bilinirler. Bazen de btn bu deiik davranlara
toplu olarak rastlanr; byklerin bir elencesi ya da onlarn bir ba belas olduuna ocuun dikkati
ekilir. Bu ekilde ocuklarn iinde uyanacak aalk duygusuna yaammzn baz zellikleri daha bir
gllk kazandrr. lgili zelliklerden biri, ocuklar adam yerine koymamamz, aslnda bir hi
saylacaklarn, bir hak ve hukuka sahip olmadklarn, byklerle hibir zaman yaramayacaklarn
kendilerine tekrarlayp durmamzdr. Bunlar arasnda doru saylacak kimi eyler ylesine tatsz bir
biimde ocuklarn karsna karlr ki, bunlar iiten ocuklarn telaa kaplmalarnda anlalmayacak
bir yan yoktur. Ayrca, bir hayli ocuk vardr ki, ne yapsalar alay konusu edilecekleri korkusunu srekli
ilerinde tarlar. ocuklar alaya almak gibi yakksz bir davran, onlarn geliimi iin son derece
sakncaldr. Alay edilme korkusunun bazen bu ocuklarn yaamlarnn ok ileri bir dnemine kadar
kaybolmayarak srp gittiini grebiliriz. Bu ocuklar byr, erikin insanlar olur, yine de bu korkuyu
zerlerinden syrp atamazlar. Kendilerine doruyu sylemeyerek onlar insan yerine koymamak da,
ocuklar iin ok zararl sonular dourabilir; bylesi bir davran, evrelerinin ve yaamn
ciddiliinden kolaycack kuku duymaya iter onlar. yle durumlarla karlalmtr ki, okula
baladklar ilk gnlerde kimi ocuklar sralarn zerinde oturmu ve okul iini anne ve babalarnn bir
akas olarak grdklerini, dolaysyla hi nemsemediklerini aklamlardr.

Aalk Duygusunun Dengelenmesi, Saygnlk ve stnlk abas

Aalk, gvensizlik ve yetersizlik duygular yaamda bir amacn saptanmasn ve biimlendirilmesini


salar. Daha yaamnn ilk gnlerinde n plana kmak, anne ve babasnn dikkatini zerine ekmek,
onlar buna zorlamak zellii kendini aa vurur ocukta. Bu tr davranlar insandaki saygnla
kavuma eiliminin ilk belirtileridir, aalk duygusunun etkisiyle oluur ve ocuu evresine kar bir
stnlk duygusuyla donatacak bir ama saptamaya iter.
stnlk amacnn belirlenmesinde rol oynayan etkenlerden biri de, toplumsallk duygusunun
boyutlardr. lerindeki toplumsallk duygusunun byklyle stnlk ve gllk eiliminin
bykln birbiriyle karlatrmadka, ne bir ocuk, ne bir erikin konusunda bir yargya varabiliriz.
Ama, normalde o ekilde belirlenir ki, kendisine ulalmas durumunda insana bakalar karsnda bir
stnlk duygusu salayabilsin ya da insann kiilii o denli yce bir aamaya karlabilsin ki, hayat
yaanmaya deer grlsn. Yine ayn ama, duygular tadklar deerlerle donatr, alglar ynetip
etkiler, tasarmlara bir biim verir, tasarmlar oluturan yaratc gce yol gsterir, anlar kotarr, ya da
bir kenara itip uzaklatrr onlar. Duygularn bile mutlak byklkler saylamayacan, tersine onlarn da
ruhsal yaam dolduran amacn etkisi altnda bulunduunu dnr ve ayrca alglarmzn her zaman bir
seilmilik zellii tadn, belirli bir gizli niyete uyarak ortaya ktn, tasarmlarn da mutlak
deerleri iermeyip, sz konusu ama tarafndan etki altnda tutulduunu, te yandan her yaantnn
amacmz gzden yitirmememiz, elverili yann alp dier yanlarn braktmz dikkate alrsak, bu
noktada da her eyin greceli olduu, deimeyen ve salam deerlerin ancak grnrde var olduu
anlalacaktr. Bir kurgu gibi, gerekten yaratc bir gle aslnda var olmayan deimez bir noktaya
sarlr, bu noktay elden brakmayz. Gerekte insann ruhsal yaamnn yetersizliinden kaynaklanan bu
varsaym, bilime ve yaamdaki bir sr deneyime benzer. rnein yerkreyi meridyenlere bleriz; oysa
meridyen dediimiz eyler bir gereklii iermez, ama varsaym olarak byk bir deer tarlar. Ruhsal
kkenli btn kurgularda yaplan ey, duraan bir noktay varsaymaktr; oysa daha yakndan baktmzda
byle bir noktann gerekte bulunmadndan emin olabiliriz. Ne var ki, yaam karmaasnda kendimize
bir yn belirleyebilmek, bir hesap ilemine bavurabilmek iin yaparz bunu. Duygulardan balayarak her
eyi hesap kitaba gelebilen bir alan iine tktrrz; iinde rahatlkla devinebileceimiz bir alandr bu.
nsan ruhunu incelerken duraan bir amacn varsaym, bize ite byle bir yarar salar.
Bylece bireysel psikolojinin tasarmlarndan belirli bir yntemin gelitii grlr: nsan ruhunu,
insanda doutan var olan glerden doup, bireyin belirledii amacn etkisi altnda bir geliim
srecinden geerek o anki niteliini kazanm bir nesne gibi grp anlamak. Ne var ki, edindiimiz
deneyim ve izlenimler bu yntemin bilimin yardmc bir aracn oluturmakla kalmayp temelleri
bakmndan, ruhsal geliimin ksmen bilinli yaanp, ksmen bilinaltnda kalan gerek olaylarla
alabildiine geni lde akt inancmz pekitirmektedir. Dolaysyla, ruhun amaca yneliklii, salt
bizim grmz saylmayp temel bir gerei yanstr.
Gllk eilimine, uygarlmzn bu en gze arpan sakncalarndan birine kar kp bunu nlemede
arptmz bir engel var ki, o da sz konusu eilimin doduu dnemde ocukla anlaabilmenin
zorluudur. Durumu ak seik grebilmemiz ve geliim hatalarn dzeltme amacyla ie el atabilmemiz
ancak ok sonralar mmkn olabilmektedir. Ne var ki, ilgili dnemde ocukla bir arada yaamamz,
ocukta zaten var olan toplumsallk duygusunu doru drst gelitirerek, gllk eiliminin ar g
kazanmasn nlememizi salar. Gllk eilimini nleme konusunda karlalan bir baka zorluk da
ocuklarn kendilerinde yaayan byle bir eilimden aka sz etmemeleri, bunu saklamalar, yaknlk ve
sevgi duygularnn arkasna snarak sz konusu eilimlerini el altndan gerekletirmeye almalardr.
Bakalarnn kendilerini byle bir eilim iinde yakalamalarndan utanla kaar ocuklar. Bir engelle
karlamayp srekli byyen gllk eilimi, ocuun ruhsal yaamnda yozlamalara yol aar; yle ki,
ocuu gvenlik ve gllk salamaya iten ar igdnn etkisiyle cesaret kstahla, itaat korkakla
dnr, sevgi bakalarn boyun emeye, itaate ve teslimiyete zorlamada bavurulan bir hile olup kar
ve btn karakter zellikleri, kurnazlk dolu bir stnlk arzusunu ierir.
ocuk zerinde uygulanacak bilinli bir eitim, onu, yaad gvensizlik duygusunun elinden kurtarmak,
yaam iin beceri, bilgi, stn bir anlay ve bakalarna kar ilgiyle donatmak amacn gder. Nereden
kaynaklanrsa kaynaklansn bu nlemlere, byyp gelien ocuun nnde yeni yollarn almasn, onun
bu yollardan yryerek iindeki gvensizlik ve aalk duygusundan yakasn kurtarabilmesini salamaya
ynelik giriimler gzyle bakmak gerekir. ocuun kendisinde olup bitecekler ise, karakter zelliklerinin
oluumuyla aa vurur kendini ve bu zellikler ocuun ruhunda geen olaylar da yanstr.
Gvensizlik ve aalk duygusunun etkinlik derecesi, en bata ocuun grne baldr. Kukusuz,
aalk duygusunun nesnel dzeyi nem tar ve kendisini ocua aka hissettirir. Ne var ki, ocuun bu
konuda doru drst deerlendirmelere bavurmasn beklemek yanltr; nitekim byklerde de ayn
hatal deerlendirmelerle karlalmaktadr. Bu nedenle, glkler olaanst boyutlar kazanr. Baz
ocuklar vardr, yle karmak koullarda byrler ki, kendilerindeki aalk duygusunun ve
gvensizliin derecesi konusunda yanlgya dmeleri adeta doaldr. Baz ocuklarsa durumunu daha iyi
grp deerlendirebilir. Ama genel olarak her zaman ocuun duygusunu gz nnde tutmak gerekir; her
gn bir dalgalanma gsterir bu duygu; neden sonra u ya da bu biimde bir oturmuluk kazanr ve bir
kendini takdir duygusu niteliiyle ilev grr. Bu z takdir duygusuna gre, ocuun aalk duygusu iin
arad denge esi [kompansasyon] belirlenecek, yani buna gre bir ama saptanabilecektir.
Bir aalk duygusu karsnda ruhun her zaman bu duyguyu ortadan kaldrmaya ynelik bir yant
vermesini salayan ruhsal denge mekanizmasnn bir benzerini de organik yaamn kendisinde buluruz.
Herhangi bir yetersizlik durumunda, yaamsal nem tayan organlarn almalarn alabildiine
arttrarak durumu dengelemeye alt kantlanmtr. rnein bir dolam glnn ba gstermesi
durumunda kalp, artan bir gle almaya koyularak, gereken gc organizmann btnnden ekip
almakta, bymekte ve sonunda normal bir kalpten daha geni boyutlara ulamaktadr. Bunun gibi ruhsal
organ da kkln, gszln, aalk duygusunun basks altnda sz konusu duyguyu denetim altna
almak ve ortadan kaldrmak iin alabildiine youn bir aba harcamaktadr.
Ne var ki, aalk duygusu ok glyse, ocuun ileride pek istedii gibi yaayamayacandan
korkarak normal bir dengelemeyle [kompensasyon] yetinmeyip, ii daha ileriye gtrme ve ar lde
bir dengelemeye bavurma tehlikesi ortaya kabilir. Gllk ve stnlk eilimi olduka arla
vardrlarak hastalk derecesinde bir dzeye karlr. Bu gibi ocuklar, yaamlarndaki normal ilikilerle
yetinmez, ok yksekte saptadklar amalara uygun olarak dikkati eken byk eylemlere giriir. Acele
ve tela iindedirler hep; normal lnn olduka dna taan gl itepilerle, evrelerini
umursamakszn, kendi konumlarn salama almaya bakarlar. Byle davranarak herkesin dikkatini eker,
yaamlarna burunlarn sokup bakalarn tedirgin ederek onlar, kendilerini savunmak zorunda
brakrlar. Onlar herkese kar, herkes de onlara kardr. Ancak, sz konusu davrann tm kt
sonular hemen kendini aa vuracak diye de bir ey sylenemez. Byle bir ocuk dtan normal
grnen bir yolu uzun sre izleyebilir, bu yolda ilk edinecei karakter zellii olan agzll, henz
bakalaryla belirgin bir atma durumuna girmeden uzun sre kendisinde besleyip barndrabilir. Ne var
ki, sz konusu yolda att admlarn hi kimseyi memnun brakmadn her zaman gzlemlemek
mmkndr; kald ki, sahibine gerekten yararl saylabilecek bir sonu salamayan bu admlar,
uygarlmzda pek beenilecek gibi deildir. Byleleleri, ocukluklarnda asla verimli olacak gibi
altrlmayp srekli arla vardrlan agzllkleriyle hep bakalarnn karlarna dikilerek onlarn
rahatn karrlar. Sonradan agzlle baka zellikler de gelip katlr. nsan toplumunun oluturduu
sosyal organizma asndan dmanlk gibi grlecek zelliklerdir bunlar. En bata kendini beenmilik,
byklenme, her ne pahasna olursa olsun bakalarn egemenlik altna alma, ilgili zellikler arasnda yer
alr. Ad geen zelliklerden sonuncusu yle bir ss altnda kendini aa vurabilir ki, sanki onu
tayanlar bakalarndan stn bir dzeye kmak iin kendileri asla bir aba harcamaz, bakalarnn,
bulunduklar dzeyden aa dmeleriyle yetinirler. Bundan byle kendileriyle bakalar arasna bir
uzaklk koyar, bu uzakl korumaya hepsinden ok nem verirler. Ne var ki, yaam karsnda taknlan
byle bir tutum yalnzca evreyi rahatsz etmekle kalmaz, ilgili tutumun sahipleri iin de birtakm tatsz
sonular dourur. Onlar hayatn glge taraflaryla ylesine donatr ki, bu kiiler yaamn doru drst
tadna varamazlar.
evrelerini amak amacyla harcayacaklar byk aba, ocuklar, toplumda yaplmas gereken ortak
devlerle eliki iine srkler. Gllk isteiyle yanp tutuan bylesi ocuklarn ideal bir toplumsal
insanla karlatrlmas, onlarn toplumsallk duygusundan ne denli uzaklatklarn biraz deneyimli
kimselerin az buuk belirlemesini salar.
Bu durumda insan tanyan birinin dikkati, byk bir ihtiyatla da olsa sz konusu kiilerdeki bedensel ve
ruhsal yetersizliklere ynelecek, sz konusu yetersizlikler ruhsal geliimde etin bir srecin geride
brakldn ortaya koyacaktr. Bunu gz nnde tuttuk mu, toplumsallk duygumuzu yeterince
gelitirmisek, karmzdakine hi zarar vermememiz, tersine ona yardm eli uzatmamz gerektiini hibir
zaman aklmzdan karmayz. Diyelim ki karmzdaki kiide bedensel bir kusur saptadk ya da ho
olmayan bir karakter zelliine rastladk, bu sevilmeyen zelliini en son snra dek kendisinde alkoyma
hakkn ona tanr, ilgili konuda hepimizin sulu saylacamz, nk gerekli nlemleri zamannda
almayp, gerekli zen ve dikkati gstermediimizi, dolaysyla toplumsal sefaletin ortaya kna bizim
de katkda bulunduumuzu biliriz. Duruma byle bir adan baktk m, karmzdaki kii iin baz
kolaylklar salayabiliriz. rnein bu tr kimseleri bir sprnt saymaz, insanln soysuzlamasnn bir
rn olarak grmeyiz. Karmzdakini daha zgr bir geliim olanana kavuturacak ve evreyle
ilikisinde kendisine bakalaryla edeer gzyle bakmasn salayacak bir ortam yaratmaya bakarz.
Doutan yetersizlii daha dtan bakldnda kendini aa vuran bir insanla karlamann ounlukla
bizi ne denli duygulandrdn dndk m, toplumsallk duygusunun mutlak gereiyle uyum iinde
yaamak istiyorsak, kendimizi ne denli eitmemiz gerektiini, beri yandan uygarln sz geen kimselere
neler borlu olduunu kestirebiliriz. Yetersiz organlarla dnyaya gelenler, hayat ar bir yk gibi
omuzlarnda hissetmekle tekilerden ayrlr, kolaylkla ktmser bir dnya grnn kucana
yuvarlanrlar. Kendilerinde bir organ yetersizliinin ak seik fark edilmemesine karn, hakl ya da
haksz olarak ilerinde bir aalk duygusunu barndran ocuklarn durumunun da bundan pek geri kalr
yeri yoktur. nk bu tr ocuklarda aalk duygusu zel birtakm koullarn, rnein sk bir eitimin
olumsuz katksyla ylesine gllk kazanr ki, bundan doacak sonu ak seik bir organ yetersizliine
sahip ocuklardakini hi de aratmaz. Byleleri, ocukluklarnn ilk gnlerinde ilerine yerletirilen
dikenden bir trl yakalarn kurtaramaz, ocukluklarnda grdkleri souk davran, evrelerine kar her
trl yaklam giriiminden onlar alkoyar, sonunda sevgisiz bir dnya karsnda bulunduklarna ve bu
dnyayla bir iliki kurmann dnlemeyeceine inanrlar.
Bir rnek verelim: Sanki srtnda bir yk tayormu gibi yrmesiyle dikkati eken bir hastamz,
yreinin grev bilinci ve yapt ilerin nemiyle dolup tatn belirtiyor srekli. Karsyla ilikisi
berbat m berbat. Her iki taraf da tpatp ayn izgi zerinde deviniyor, izginin son noktasnda da birinin
tekisi zerinde elde edecei stnlk duygusu yer alyor. Bu da iki taraf arasnda krlp gcenmelere,
kavga ve grltlere yol ayor; nihayet kar koca arasndaki ba kopuyor ve birbirleriyle artk bir trl
iliki kuramyorlar. Hastamzn toplumsallk duygusunu tmyle yitirmedii, bir blmn hl kendisinde
sakl tuttuu kukusuzdur. Ne var ki, bakalarndan stn kii roln oynama eilimi, karsna, dostlarna
ve evresindeki dier kiilere kar davrann bask altnda tutmaktayd.
Yaamyksyle ilgili olarak bize unlar anlatmt hastamz: On yedi yana kadar fiziksel bakmdan
pek gelimemiti, gerei gibi bymemiti, sesi hl bir ocuun sesini andryordu, sakal kmamt
henz, boyu da ksa m ksayd. Bugn ise kendisi otuz alt yanda. Gze batan hibir yan yok. Dardan
baknca bir erkek olarak grnmnde hibir noksan yok. Doa on yedi yana kadar hastamzdan
esirgediklerini sonradan tmyle buyur edip vermi kendisine. Ne var ki, hastamz sekiz yl gibi bir sre,
geliimindeki bu kesintinin tasasyla kahrolmu, bunun sonradan yine kendiliinden kaybolacak bir belirti
saylacan bilememiti. Btn bu zaman zarfnda bedensel geliiminin gerekli dzeye ulaamayaca ve
tm yaamn ocuk olarak geirecei dncesiyle yiyip bitirmiti kendini. Daha o zamanlar sonradan
yakalanaca hastaln ilk belirtileri kendini aa vurmutu. Kiminle bir araya gelip konusa, ona hep
grnd gibi ocuk saylmayacan anlatma gereksinimini duymutu. Kendisine byk bir adam gibi
bakarak, karsndakinde de byle bir izlenim uyandrmaya alm, tm devinim ve davranlarn n
plana kma istek ve abasnn hizmetine vermiti. Byle bir davran da, bugn kendisinde grlen
belirtilerin ortaya kmasna yol amt. Ayrca sandndan byk saylacan, dolaysyla kendisini
daha ok nemsemesini karsnn da srekli kafasna sokmaya alm, durumu kendisininkinden farksz
olan kars da gerekte sandndan kk saylacana kocasnn dikkatini ekip durmutu. Bylece kar
koca arasnda i ac bir iliki bir trl kurulamam, daha nianllk dneminde ak seik yklma
belirtileri gsteren evlilik yaamlar sonradan iyiden iyiye paralanp dalmt. Ancak, evlilik
dalmakla kalmam, hastamzn zaten hayli hrpalanm zgveni de ar bir darbe yemiti. Bir hekime
bavuran hastamz, hekimden insan tanma sanatn renmi ve o zamana kadar ne gibi hatalar yaptn
anlamaya almt. Szde yetersizlik duygusuna kaplmakla dt yanlg, tm yaam boyunca
yakasn brakmamt.

Ana izgi ve Dnya Gr

Bu konuda aratrmalara giriilmek isteniyorsa, bir ocukluk izlenimini balang noktas yapp ortadaki
duruma kadar bir izgi ekecekmi gibi davranmak, dnya gryle kii arasndaki ilikiyi bu yoldan ele
geirmeye almak yerinde olacaktr. Byle davrandk m, bir insann imdiye kadar izledii ruhsal
izgiyi pek ok durumda baaryla belirlebiliriz. yle bir izgi ki, insann yaam ocukluundan
balayarak bu izgi zerinde belirli bir emaya uygun olarak devinip durur. Baz kimseler belki byle
sylemekle yazg denilen eyi gzel gstermeye altmz, sanki insann yazgsn kendisinin
belirlemesini salayan zgr bir iradeyle donatldn yadsmak istediimiz gibi bir izlenime
kaplacaktr. Byle bir izlenim, son blmyle gerekten de dorudur; nk sz konusu eilimi hakikaten
iimizde tarz. Gerekten etkili olan bir ey varsa, her zaman insann devinim izgisidir; bu izginin
biiminde zamanla kimi deiiklikler gzlemleyebiliriz; ama ierii, dinamizmi, anlam ve amac
ocukluktan balayarak deimeden kalr; ocuun, sonradan yerini daha geni aptaki insan topluluuna
brakacak evresiyle de kukusuz iliki iindedir. Bir insann yaamyksn ocukluunun ta balarna
kadar izleme yntemi hibir zaman elden braklmamaldr; nk daha st ocukluu dnemindeki
izlenimler kiiyi belirli bir amaca yneltir ve onu yaamn sorunlarna belirli yantlar vermeye zorlar. Bu
yantlarda ocuun doarken beraberinde getirdii tm geliim olanaklarndan yararlanlr ve daha st
ocukluu dneminde grd bask, hayata bak tarzn ve dnya grn ilkel biimde etkiler.
Dolaysyla, insanlarn yaam karsndaki tutumu, ilk yaam dneminde pek deiik biimlerde kendini
aa vursa da, ilgili tutumun st ocukluu dneminden bu yana pek deimeden kalmas artc bir ey
saylmaz. Bu yzden, bir insann daha st ocukluunda kolay kolay olumsuz bir dnya gr
edinemeyecei koullar iinde bulunmasna dikkat etmek gerekir. lgili konuda kesin rol oynayan etkenler,
ocuun organizmasnn g ve dayankll, ocuun toplumsal konumu ve eiticilerin zelliidir.
Balangta yantlar otomatik olarak adeta refleks biiminde verilse bile, ok gemeden amaca uygunluk
asndan ocuun tutumunda yle bir deiiklik ba gsterir ki, bundan byle yardm gereksinimi
ocuun mutluluk ve sefaletini belirleyen etkenler olma niteliini yitirir ve ocuk ilgili etkenlerin
basksndan kendi gcyle yakay syracak dzeye gelir. indeki saygnlk eilimiyle ocuk, eiticilerin
basksndan kendisini kurtarmaya alarak onlarn karsnda yer alr. Bu olay, ocuun kendi benini
ele geirdii, yani kendisinden sz amaya ya da ben zamiriyle konumaya balad dneme rastlar. Bu
dnemde ocuk, evreyle deimez bir iliki ierisinde bulunduunu anlar, hi de nesnel saylamayacak
evrenin, kendisini bir tavr taknmaya ve evreyle ilikilerini, dnya grnn dorultusunda arad
rahatln gerektirdii gibi dzenlemeye zorladn bilir.
nsan ruhunun amaca ynelik oluu konusunda imdiye kadar sylediklerimizi bir kez daha dnrsek,
sz konusu devinim izgisinin ayrc bir zellik olarak yok edilmez bir tutarll ierecei kendiliinden
anlalacaktr. Beri yandan, byle bir tutarl izgi, bizim bir insana tutarl bir gzle bakabilmemizi salar.
Bu da, bir insann birbiriyle eliir grnen davranlarda bulunmas durumunda zellikle nem tar.
yle ocuklar vardr ki, okulda aile evrelerindekine dpedz kart bir davran sergiler. Yine yle
insanlara rastlarz ki, karakter zellikleri grnrde alabildiine eliik biimde kendilerini aa vurur,
dolaysyla sz konusu insanlarn gerek karakterleri konusunda bizi yanlgya srklerler. Ayrca, iki
insann davranlar birbirine tam bir benzerlik gsterebilir; ama yine de, biraz alc gzyle bakld m,
ilgili davranlarn temelindeki devinim izgileri birbirine dpedz kart nitelik tayabilir. ki kiinin
ayn eyi yapmas, ayn ey deildir; ama ayn eyi yapmasalar da, yaptklar ayn ey olabilir.
Yani nemli olan, ruhsal olaylar ok anlamllklar dolaysyla tek tek, yani birbirinden soyutlayarak
deil, bunun tam kart bir yol izleyerek birbirleriyle ilikili durumda, tmn ortak bir amaca ynelik
olarak ele alp incelemektir. Bir olay yaamn tm ilikiler rgs iinde insan asndan nasl bir anlam
tayor, btn i bunu saptamadadr. Bir insanda kendini aa vuran her eyin tutarl bir dorultu dna
kamayaca dncesidir ki, onun ruhsal yaamn anlamamz salayacak kaplar bize aralar.
Bir insann dnce ve davranlarnn belirli bir amaca ynelik olduunu, bir amatan kaynaklanp bu
ama dorultusunda bir seyir izleyeceini kavradk m, insan iin en byk hata kaynann ne olduunu da
anlarz; ilgili kaynak da, insann, ele geirecei tm baar ve kazanmlarla kendine zgl arasnda
ilikiler kurmas ve bunlardan bireysel davran modelini, davrannn bu ana dorultusunu pekitirmede
yararlanmasdr. Byle bir ey olabiliyorsa tek nedeni, bireyin tm elde ettiklerini asla snamadan
geirmeyerek bilincinin karanlnda ya da bilinaltnda sakl tutup bunlar ynetmesidir. Ancak insan
tanma sanatdr ki, bu konuya k tutarak olay tmyle saptayp kavramamz ve nihayet onda
deiikliklere gidebilmemizi salar.
Bu noktaya ynelik konumalarmz bir rnekle kapayalm; bu arada btn olaylar imdiye kadar
edindiimiz bireysel psikolojik bilgilerden yararlanarak tek tek ele alp zmlemeye ve aklamaya
alacaz.
Gnn birinde bir kadn, hekime bavurur ve iinden bir trl skp atamad bir honutsuzluk
duygusundan yaknr; bu duygunun nedeni de, kendisine sorarsanz her eitinden bir yn urala tm
gnnn harcanp gitmesidir. Dardan baknca kadnda gzlemleyebileceimiz tek ey, bir acelecilik ve
tela, gzlerini bryen bir tedirginliktir. Bir yere gitmeye kalktnda ya da herhangi bir ie el atmak
istediinde zerine ullanan ar huzursuzluktan dert yanar. evresinden duyup iittiimize baklrsa,
gerek neden, her eyi gznde bytmesi ve yapt ilerin yk altnda neredeyse ylp kalacak
olmasdr. zerimizde brakt ilk izlenime gre, her eyi ar derecede nemseyen biridir kadn; bu da
pek ok insana zg bir durumdur. evresindekilerden biri kadnn hep olay kard gibi ilgin bir
aklamada bulunmutur.
Bir kimsenin zerine den ileri gznde bytme ve fazla nemseme eilimini nem ve arlk
bakmndan yoklayp, byle bir davrann toplum iinde ya da evlilik yaamnda ne anlama geleceini
kafamzda canlandrmaya altk m, onun en gerekli ilerin bile doru drst altndan kalkamadn ileri
srp, daha fazla yk yklenemeyeceini evreye duyurmay amalad izlenimine kaplmaktan kendimizi
alamayz.
Buraya kadar hasta hakknda rendiklerimiz henz yeterli deildir. Onun bize daha baka
aklamalarda bulunmasn salamak zorundayz. Bu gibi almalarda uygun bir incelikle davranmak
arttr; kendine bir paye vermek ve byklk taslamak hastann hemen bir savunma durumuna gemesine
yol aar; dolaysyla tahminler yrterek, ayrca hastann sorular sormasn bekleyerek byle bir
almay yrtmek durumundayz. Diyelim ki hastayla bir sylei olana ele geirildi, o zaman bizim
vakadaki gibi davranyla belki kocas olabilecek bir bakasna daha fazla yk kaldramayacan,
kendisine kollayla ve sevecenlikle davranlmasn istediini anlatmay amalad, acele etmeden ve
ima yollu aklanmaya allr. Derken ihtiyat elden brakmadan biraz daha ileriye gidilip, iin bir
balangc olmas gerektii ve kimi koullarn hastal kamlayc etken rol oynad yine st kapal
belirtilir. Bunun zerine kadn yllar nce kt bir dnem yaadn, ilgili dnemde sevecenlik yz
grmediini dorular. Artk kadnn davrann biraz daha iyi anlarz, kollanp gzetilme isteini
destekleyici bir rol oynar bu davran, yine sevecenlik gereksiniminin umursanmayaca bir dnemin
kp gelmesini nleme isteini aa vurur.
Bu bulgumuz, kadnn bir baka aklamasyla salamla kavuur. Kadn, bir hanm arkadandan sz
aar bize; arkada pek ok bakmdan kendisine kart bir tiptir, mutsuz bir evlilik hayat srmekte ve tam
o srada bu evlilik hayatndan yakay kurtarmak istemektedir. Bir gn hastamz arkadan elinde bir
kitapla grr; kocasna, o gn le yemeini zamannda hazrlayabileceini pek sanmadn syler
arkada ve bu davranyla kocasn yle kzdrr ki, adam sert bir dille karsn eletirmeye koyulur. Bu
olay konusunda hastamz yle der: Durumu biraz dikkatle gzden geirdim mi, benim yntemimin daha
iyi saylaca sonucuna varyorum. Benim, arkadam gibi sulama ve eletirilere konu yaplmam
dnlemez; nk sabahtan akama kadar iten gz atm yok. le yemeini zamannda
hazrlayamadm diye, benim gibi btn gn koturup duran, telatan gz aamayan birine hi kimse bir ey
syleyemez. imdi bu yntemden el mi ekeceiz?
Kadnn ruhunda neler olup bittii grlmektedir! Grece masum bir yoldan stnle kavumaya, her
trl sulamaya kar kendini bak klmaya ve kendisine hep sevecenlikle davranlmasn salamaya
alr hastamz. Bunu da izledii yntemle ele geirdiine gre, ilgili yntemden el ekmesinin
istenmesine pek akl erdiremez. Ancak hastamzn davrannn gerisinde daha baka eyler de sakldr.
Nihayet ayn ekilde bakalar zerinde stnlk salamaya ynelik sevecenlik ars, kadnn kendi
asndan gerei kadar etkili ekilde yaplamamaktadr. Dolaysyla, birbirinden deiik terslikler gelip
kadn bulur. Bakarsn bir eyi kaybeder, ara ara bulamaz, bir hay huydur srp gider evde, ilerin bir
trl altndan kalkamaz, bana arlar girer srekli, rahat bir uyku uyuyamaz, nk tasa iindedir hep,
urap didinmesine hakllk kazandrabilmek iin olaanst bir gzle bakar bu tasaya, onu abarttka
abartr. Bir yere gitmesini gerektiren bir davet bile, etin bir i olup kar gznde; davete ancak byk
hazrlklardan sonra katlabilir. Habbeyi kubbe yapar hep. Dolaysyla, birini dolamak, bir yere
misafirlie gitmek, saatlerce, hatta gnlerce srecek bir hazrl gerektirir. Bir davet durumunda bazen
gelemeyeceini bildirir kar tarafa ya da en azndan ge gider. Toplum yaam, byle bir kiinin
yaamnda belirli snrlar amaz.
Kukusuz iki insann arasndaki evlilik gibi bir ilikide, sevecenlik arsnn zel bir k altnda
gsterdii birok durum vardr. yle olabilir ki, erkek, i gerei bir yere gitmek zorunluluunu duyar, bir
dost evresi vardr da tek bana u ya da bu kimseye gitmesi ya da yesi bulunduu bir dernein
toplantsna katlmas gerekir. Peki byle durumlarda karsn evde tek bana brakmas, onun sevecenlik
isteine aykr dmeyecek midir? lk anda evliliin taraflara, birbirlerini elden geldiince eve balama
hakkn verdiini kabul etmeye eilim gstereceiz belki; bu da pratikte sk karlalan bir durumdur.
Taraflardan birinin bu yolda duyaca istek ne denli sevimli grnrse grnsn, i sahibi biri iin
gerekte altndan kalklamaz bir glk oluturur. Kar taraf ister istemez rahatsz edici durumlar ortaya
kacak, rnein, bizim vakadaki gibi, cmle kapsnn kapanma saatinden sonra kimseyi rahatsz
etmemeye alarak sklm pklm yatana girmeye alan erkek, karsn hl uyank bulup aracak,
karsnn sitem dolu bir edayla kendisini karlamasn sineye ekecektir. Herkesin yeterince bildii
bylesi durumlarn zerinde daha fazla durmann gerei yok. Beri yanda, gzden karlmamas gereken
bir nokta varsa, burada yalnzca kadnn hatalarnn sz konusu olmamas, ayn davran sergileyecek
erkeklerin de sayca kadnlar kadar okluudur. Ancak, bizim iin asl nemlisi, geni ldeki
sevecenlik isteinin bazen bir baka yoldan kendini aa vurabileceidir. Bizim vakada ise byle bir
olayn aadaki seyri izlediini grmekteyiz: Kadn, bir akam ev dnda geirmesi gereken kocasna,
insan arasna pek seyrek ktn, dolaysyla bu kez rahatlkla eve ge dnebileceini aklar. Her ne
kadar bunu akayla kark bir edayla dile getirirse de, szleri pek ciddi bir z iermekte ve imdiye
kadar kadnla ilgili belirlemelerimizle badamaz grnmektedir. Ne var ki, daha bir yakndan
bakldnda, aradaki uygunluk hemen fark edilir. Kadn o kadar aklldr ki, kocasna kar bilinli
olmasa bile fazla sert davranmak istemez. Ayrca, dtan bakld m, her ynden son derece sevimli bir
izlenim brakr insann zerinde. Ele aldmz bu vaka yle iler tutar yeri olmayan bir nitelik tamaz;
zerinde durmamz, salt psikolojik bakmdan ilgimizi ektii iindir. Kadnn kocasna syledii szlerle
gerekte ulamak istedii, yapaca eyin kocasna, tarafndan dikte edilmesidir. Kocasnn eve ge
gelmesine kendisi izin vermitir, dolaysyla kocas eve ge gelebilir, oysa adamn kendiliinden eve ge
gelmesi kadn incitecek, kstrecektir. Yani kadnn szleri gerek durumu kamufle edici bir rol oynar.
Kadn, kocasna ilgili szleri syleyerek kocasnn yapaca davran ona kendisi dikte eden biri
aamasna ykselmekte, kocas ise salt toplum iindeki bir ykmll yerine getirmek iin evden ayrlp
gitmesine karn, kadnn istek ve iradesine bal bir aamaya indirgenmektedir.
indeki ar sevgi isteini, hakknda edindiimiz bu yeni bilgiyle birletirirsek, hemen unu anlarz ki,
bu kadnn tm yaam her zaman barol oynamak, bakalarna kar hep stnl elde tutmak, hibir
sitem ve sulamayla bulunduu konumdan alaa edilmemek, evresinin hep odak noktasnda yer almak
gibi grlmedik derecede gl bir igdyle yourulmutur. Hangi durumda olursa olsun, kadnn
yukarda belirtilen izgi dna kmadn grrz. Diyelim ev ilerinde kendisine yardm eden hizmeti
iten atlp yerine bir bakas alnacaktr; son derece byk bir tedirginlie srklenir kadn;
tedirginliinin de nedeni, yeni hizmeti karsnda belki o zamana kadar alt gibi diktatrce
davranamayaca dncesidir; bu dnce, aka tasalara srkler kadn. Diyelim sokaa kacak oldu,
yine benzeri bir durum sz konusudur. Otoritesi kaytsz artsz gvence altna alnm bir ortamda
yaamak baka, evden kp yabanc bir blgeden ieriye adm atmak, kimsenin kendi iradesine bal
olmad, yoldan geen arabalarn nnden bir kenara kamas gerektii, ksaca kk bir rolle yetinmek
zorunda olduu sokaa kmak bakadr. Demek oluyor ki, ancak bu kadnn evde ele geirmeyi arzulad
olaanst otorite ve g dnld zaman, yaad gerilimin neden ve anlam ele geirilebilecektir.
Sz konusu belirtiler ounlukla o kadar sevimli bir ema iinde kendini aa vurur ki, ilk anda bir
insann bu ekilde kendini kahredip duraca hi akla gelmez. ekilen sknt ve kahr, baz vakalarda ok
daha byk boyutlara ulaabilir. Bizim vakadaki gibi gerilimleri daha geni apta zihinde tasarlamak,
bunu anlamak iin yeterlidir. yle insanlar vardr ki, toplu ulam aralarna binmekten rker, nk
orada kendi szlerinin gemeyeceini bilirler. rkeklik ylesine ileri bir noktaya ulaabilir ki, bundan
byle evden hi ayrlmak istemezler.
Sonradan izledii geliimi dikkate alrsak, bizim vaka, ocukluk izlenimlerinin insann yaamnda hibir
zaman etkisini yitirmediini gstermesi bakmndan olduka retici bir rnektir. Bizim vakadaki kadnn
kendi asndan hakl saylaca yadsnamaz. nk bir kimse grlmedik bir diretile evresinden
yaknlk, scaklk, saygnlk ve sevgi bekleyip kendini buna gre ayarlayp da, tm yaamn buna gre
ynlendirdi mi, isteklerine kavuabilmek iin kendini ar yk altnda eziliyor gstermesi, telal ve
tedirgin bir davran sergilemesi pek fena bir yol saylmaz; bylelikle her trl eletiriden yakasn
kurtarabilecei gibi, durmadan yapaca yumuak uyarlarla evresindekilerin de kendisine yardm
etmesini, ruhsal dengesini bozabilecek her trl davrantan kanmalarn salayabilecektir.
Yaamyksnde biraz daha gerilere gidersek, hastamzn henz okuldayken devlerini yapamad
zaman, alabildiine telaa kapldn ve bu yoldan retmenlerini kendisine pek nazik davranmaya
zorladn reniriz. Ayrca hastamz bu konuda bize u bilgiyi verir: kardeten en bydr;
kendisinden sonra erkek kardei dnyaya gelmi, onu da bir kz karde izlemitir. Erkek kardeiyle bir
trl geinememi, kavga edip durmu, aile iinde onun el stnde tutulduunu grmtr hep. zellikle
kzp ierledii bir ey vardr ki, kardeinin okulda kazand baarlarn evdekiler tarafndan dikkatle
izlenmesidir; oysa balangta iyi bir renci saylacak kendisinin elde ettii baarlar, ylesine bir
ilgisizlikle karlanmtr ki, sonunda bu duruma pek katlanamaz olmu, niin kardeiyle kendi
baarlarnn ayr terazilerde tartldn kt kt dnmeye balamtr.
Bu durumda hastamzn evresindekilerden eit davran grmek istediini, ocukluundan beri gl
bir aalk duygusunu iinde tadn ve bunu dengelemeye altn anlamaktayz. Sz konusu amaca
da okulda iyiyken kt bir renciye dnerek ulamaya alm, okuldan eve kt karneler getirerek
kardeini amay arzulamtr. Anne ve babasnn dikkatini zellikle kendi zerine ekmek gibi ocuksu
bir dnceyle sz konusu yola bavurmutur. Hastamzn bugn akladna gre, o zamanlar gerekten
kt bir renci saylmay ak seik istemitir. Ne var ki, anne ve babas okuldaki baarszlklaryla da
en ufak bir ekilde ilgilenmemitir. Derken hastamz yine ilgin bir davrana bavurmu, okulda tekrar
baarl bir renci aamasna ykselmitir. Ama ite bu srada kk kz kardei, kardelerden en k
sahnede boy gstererek dikkatleri zerine ekmitir. Kz kardei de kendisi gibi okuldan kt karneler,
krk notlar getirmitir eve. Gelgelelim, annesi erkek kardeinin baarlarna nasl ilgi gstermise, kz
kardeinin baarszlklaryla da ayn ekilde ilgilenmi, bu ilgi de tuhaf bir nedenden kaynaklanmtr:
Hastamz normal derslerden kt not alrken kz kardei ahlak dersinden kt not alm, bylelikle
evdekilerin dikkatini kendi zerine ekmeyi ok daha iyi baarmtr; nedeni de, ahlak dersinden kt not
almann teki derslerden alnacak kt notlarla kyaslanamayacak kadar ayr bir toplumsal nem
tamasdr. Bu durum okulca zel birtakm nlemlere bavurulmasna yol aabileceinden anne ve
babay ister istemez ocukla daha ok ilgilenmek zorunda brakr.
Bu durumda, hastamzn eitlik uruna sava geici bir sre iin baarszlkla sonulanm olmaktayd.
Ancak, uras unutulmamaldr ki, byle bir baarszlk ilgili srete asla bir duraklama anlamna
gelmez. nk hastamznki gibi bir duruma katlanabilecek kimse yoktur. Sz konusu durumdan aralksz
yeni duygular fkrp yeni abalar kaynaklanacak ve tm de ilgili kiinin karakterinin alaca biime
katkda bulunacaktr. Hastamzn telann, bakalarnn nnde kendini yk altnda ezilmi ve bunalm
gsterme eiliminin nedenini de artk daha iyi anlamaktayz. Balangta hastamzn sergiledii
davranlar anneyi hedef almtr; anne ve babasn zorlamak, kz kardei gibi kendisine de ayn ilgiyi
gstermelerini salamak, beri yandan kendisine kz kardeinden daha kt davrandklar iin onlar
sulamak istemiti. Hastamzn o zamanki ruh durumunun temel eleri, bugne kadar kaybolmadan
varln srdrmtr.
Hastamzn yaamnda daha da gerilere uzanabiliriz. ocukluunun zellikle kendisini etkilemi bir
yaants olarak akladna gre, yandayken henz ksa sre nce doan erkek kardeine bir ara bir
odun parasyla vurmak istemi, annesinin uyank davranyla olay byk bir kazaya yol almadan
atlatlmtr. Demek oluyor ki, hastamz kendisini ihmal etmelerinin ve kendisine gereken deeri
vermemelerinin salt bir kz olmasndan kaynaklandn son derece ince bir sezgiyle daha ocukken
anlam bulunuyordu. O zamanlar belki binlerce kez keke bir kz olmasaydm szlerinin dilinin ucuna
geldiini anmsyor hastamz. Yani erkek kardeinin dnyaya gelmesiyle scak yuvasn elinden alnm
grd gibi, kardeine erkek olduu iin kendisinden daha ok ilgi gstermelerine ok zlmtr. Sz
konusu eksiklii gidermek iin de zamanla bir yol bulmu, bakalarna kar kendini hep ar yk altnda
gstermitir.
Bir insann devinim izgisinin ruhsal yaamnn ne kadar derinliklerine kk salabileceini u d de
yine aka ortaya koymaktadr. Hastamz dlerinin birinde kocasyla konuur. Ama kocasnda hi de bir
erkek hali yoktur, bir kadna benzer daha ok. lgili ayrnt, tpk bir simge gibi, hastamzn yaant ve
ilikilere yaklamda bavurduu emay ortaya koyar. Dn ierdii anlama gre, hastamz kocasyla
kendisi arasnda amalad eitlie kavumutur. Kocas, bir zaman erkek kardeinin olduunu dnd
gibi, kendisinden stn bir erkek deildir artk, neredeyse bir kadna dnmtr. Kocasyla bundan
byle ayn aamada yer alr. Aslnda ocukken elde etmek iin can atp durduu eyi dnde ele geirir.
Bylece, ruhundaki iki noktay birletirerek bir insann yaam izgisini ve ana dorultusunu saptam
olduk ve kendisi hakknda tutarl bir izlenim edindik; ilgili izlenimi de: Sevimli birtakm arelerden
yararlanarak stn kii roln oynamak isteyen bir kimse karsnda bulunuyoruz cmlesiyle
zetleyebiliriz.
6. YAAMA HAZIRLIK

Bireysel psikolojinin dayand ilkelerden biri yledir: Ruhsal yaamda geen btn olaylar, birey
tarafndan saptanan bir amaca hazrlk nitelii tar. Ruhsal yaamn, buraya kadar anlattmz geliim
srecinin amac, bireyin isteklerinin gerekleecei bir gelecee hazrlk oluturmaktr. Tm insanlara
zg bir durumdur bu; btn insanlar byle bir sreten geer. Eski mitler, destanlar ve sylencelerde de
ayn durum grlr; hepsinde de ileride gerekleecek olan ya da zamannda yaanan ideal bir durumdan
hayranlkla sz alr. Gemite bir cennetin yaandna ilikin olarak btn kavimlerde rastladmz
inanc da yine buraya katmak gerekir. Ayrca, insanln iinde barndrd bu zlemin bir yansmas, her
trl gln altedildii bir gelecek dncesine yer veren btn dinlerde karmza kar. ldkten
sonra insann kavuaca mutluluk, o ezeli yinelenme, ruhun aralksz bir geliim sreci geirecei inanc
da baka trl yorumlanacak gibi deildir. Elimizdeki btn masallar, insanlarn mutlu bir gelecee
kavuma umudunu gnllerinde srekli yaattn kantlamaktadr.

Oyun

ocuklarn yaamnda bir olay vardr ki, gelecee ak seik hazrlk nitelii tar, bu da oyundur. Kimi
anne ve babalar ya da eiticiler gibi oyunlara asla bir kapris rn gzyle bakamayz; bunlar eitimin
yardmc aralar saymak, ocuun ruhunun, hayal gcnn ve becerisinin geliimine katkda bulunan
uyar kaynaklar olarak grmek gerekir. Btn oyunlarda gelecek iin hazrlk zellii aa vurur kendini.
rnein ocuun oyun karsndaki tutumunda, oynayaca oyunun seiminde ve ona verdii nemde bu
durumu gzlemleyebiliriz. Ayrca, oyunda bir ey daha aa vurur kendini; bu da, ocuun evreyle
ilikisinin ne durumda olduu, insan soydalar karsnda nasl bir tutum taknd, ilgili tutumun dosta
m, yoksa dmanca m nitelik tad, tahakkm eiliminin sz konusu tutumda zellikle yer alp
almaddr. Bunun dnda oyun, ocuun yaam karsndaki tavrn da ele verir, ksaca ocuk iin
alabildiine nem tar. lgili gerekleri bulup ortaya karan bilgin, pedagoji profesr Gross olmu,
ocuklarn oyunlarna gelecek iin yaplan hazrlklar gzyle baklmas gerektiini bize reten Prof.
Gross, ayrca hayvanlarn oyunlarnn da ayn amaca ynelik olduunu kantlamtr.
Ancak oyunun ilevi konusunda syleyeceklerimiz bu kadar deildir. Her eyden nce oyunda bir
toplumsallk duygusunun da etkinliini saptarz. Bu toplumsallk duygusu ocukta ylesine byktr ki, ne
olursa olsun oyun oynayarak ilgili duyguya doyum salamaya alr ve oyun oynamaya kar iinde gl
bir eilim duyar. Oyun oynamaktan kaan ocuklarn ruhsal geliimlerinde her zaman bir aksaklk sz
konusudur. Bylesi ocuklar bakalarna pek sokulmak istemez, bakalaryla bir araya geldiler mi,
genellikle oyunbozanlktan baka bir ey yapmazlar. Bunun da balca nedeni, byklk taslama, z
deerini gerei gibi saptayamama, dolaysyla roln doru drst oynayamama korkusudur. Normalde
ocuklardaki toplumsallk duygusunun kapsamn byk bir kesinlikle belirlememizi salayacak tek ey
oyunlardr.
Oyunda pek belirgin gzlemleyeceimiz bir dier etken de stnlk amac olup, ocuun saa sola
emirler yadrmas ve ona buna hkmetmek istemesiyle ele verir kendini. Bakalarndan ne kmaya
alp almadna, egemen biri gibi davranmasn salayacak oyunlara ncelik tanyp tanmadna
bakarak, ocuun byle bir stnlk amacn ruhunda tayp tamadn anlayabiliriz.
ok az oyun vardr ki, yaama hazrlk, toplumsallk duygusu ve hkmetme isteinden oluan bu
etkenin en azndan birini kendi iinde barndrmasn.
Ancak, oyunda rol oynayan bir baka etken daha var ki, o da ocuun oyun sayesinde bir eylemsellik
iinde bulunmasdr. Oyun oynayan ocuk, az ok kendi gleriyle yalnz kalr, baarlarn dier
ocuklarla ilikiyi koruyarak oyun araclyla gerekletirir.
ok sayda oyun vardr ki, ocuun en bata yaratclk zelliini n plana karr. lerindeki
yaratclk eiliminin at koturaca kadar byk bir alan buyur edip ocuklara sunan oyunlar, ileride
seilecek meslek asndan da byk nem tarlar. Diyelim ki, ocukken bebekleri iin giysiler diken
kimilerinin sonradan ayn ii byk insanlar iin yaptklarn o kimselerin yaamyklerinden bilmekteyiz.
Oyun, ocuun ruhsal geliimine ayrlmaz biimde baldr. Adeta mesleki uradr ocuun ve
gerekten bu gzle grlmesi gerekir. Dolaysyla, ocuu oyun oynarken rahatsz etmek, hi de
balanacak bir davran deildir. Oyunla harcanan zamana, hi de boa gitmi bir zaman gzyle
baklmamaldr. Gelecek iin hazrlanma amac dikkate alnrsa, her ocuun daha ocuk yata, ileride
sergileyecei byk insann kimi zelliklerini ierdiini syleyebiliriz. Bu yzden, zerinde bir yargya
varmak istediimiz kimsenin ocukluunu renmemiz, iimizi byk lde kolaylatrr.

Dikkat ve Dalgnlk

Ruhsal organda bulunup, insann alma gcnn n plannda yer alan bir yetenek de dikkattir. Duyu
organlarmzla iimizde ya da dmzdaki bir olay arasnda youn bir iliki kurmaya kalktk m,
ruhumuzda zel bir gerilim duygusu uyanr; yle bir gerilim ki, bedenimizin tmnde kendini aa
vurmayarak, ancak belirli bir alanla, rnein gzle snrl kalr ve ilgili alanda sanki bir eyler
hazrlanyormu duygusuna kaplrz. Bizde bu gerilim duygusunu veren nesnenin devingen organlar
olduunu (gz rneinde gz eksenlerinin belirli bir yne ynelmesi) gerekten de saptayabiliriz.
Dikkatin, ruhsal organmzn ve devinim sistemimizin belirli bir blgesinde bir gerilime yol atn
sylemekle unu da belirtmi oluyoruz ki, ilgili gerilimle daha baka gerilimlerin organizmann ortaya
kmas nlenmektedir. Bunun iin de, dikkatimizi belirli bir eye yneltmeye kalktk m, hemen onu
databilecek etkenleri tmyle bir kenara itmeye alrz. Yani dikkat, ruhsal organn alarma geii,
olaylarla ruhsal organ arasnda tamamen kendine zg bir balantnn kuruluudur, tm gcmz belirli
bir amacn hizmetine vermemizi gerektiren zor bir konumdan ve olaanst bir durumdan
kaynaklanabilecek bir saldr ya da savunma giriimine hazrlk anlamn ierir.
Dikkat yetisi, hasta ya da ruhsal bakmdan yetersiz olmamak kouluyla, her insanda vardr. Ama bir
insanda bu yetinin etkinliine rastlanmad durumlarla da karlalr sk sk. Bunun da nedenleri ok
eitlidir. Bir kez yorgunluk ya da hastalk, sz konusu yetinin geliimini kstlayan etkenlerdir. Ayrca
baz insanlarn dikkatlerindeki yetersizlik, pek dikkat etmek istememelerinden, dikkatlerini yneltecekleri
eyin yaam karsndaki tutumlarna, yani kendi devinim izgilerine uygun dmeyiinden kaynaklanr.
Ama devinim izgileriyle badaan bir ey karsnda dikkat hemen uyanp almaya balar. Beri yandan,
dikkat yetersizlii, kiideki muhalefet eiliminden de ileri gelebilir. ocuklar, muhalefete son derece
byk bir eilim gsterirler. Byle bir eilimi ilerinde tayan ocuklar, dardan kendilerine
yneltilecek her neriyi hayrla yantlandrr, ama, bunu yaparken muhalefet eilimlerini dorudan
sergilemeyebilirler. Muhalefete eilimli ocua retecek nesnelerle ocuun bilinsiz yaam plan ve
izledii ana izgi arasnda bir balantnn kurulmas ve ocuun sz konusu nesnelere bark bir gzle
bakmasnn salanmas, retim yntemine ve eiticilerin becerisine kalm bir itir.
yle insanlar vardr ki, her eyi grp iitir, her olay, her deiiklii alglar. Bazlar da salt grme
duyularyla dnya karsnda yer alr; yine bazlar vardr, ayn ii iitme duyularyla yapar; bu sonuncular
hibir ey grmez, hibir eyin grerek ayrmna varmazlar, nerede gzle grlecek nesneler sz
konusuysa, orada yoktur kendileri. Btn bunlar da yine bir kimsenin belirli bir durumda dikkat
gstermesi beklenirken, byle bir eyle karlalmamasnn nedenleri arasndadr.
Bir kimsede dikkatin uyanmasn salayan en nemli etken, salam bir temele dayanacak ilgidir.
lginin yeri, dikkate gre ruhun ok daha derin bir katmandr. Nerede ilgi varsa, dikkat de doal olarak
orada demektir, eitimden yararlanlarak uyandrlmasna gerek kalmaz. Dikkat, ilgi duyulan bir nesnenin
belirli bir amala ele geirilmesini salayan bir aratr. nsann geliimi hi hatasz gereklemediinden,
dikkatin de hatal yollar izledii grlr, srekli. Bir insann hatal tutumundan, doal olarak ilgisi de
olumsuz ynde etkilenir ve yaama hazrlk bakmndan bir nem iermeyen nesnelere ynelebilir.
rnein ilgisi ar derecede kendi ahsna, zellikle elinde bulundurduu g ve otoriteye ynelik bir
insan, nerede gllk karyla badar bir durum varsa, nerede ele geirilecek bir eyler bulunuyor ya
da iktidar ve gc tehlikeye dyorsa, orada dikkat yetisini altracaktr. Glle kar ilgisinin
yerini bir baka ilgi almad srece, gsterecei dikkat bir trl frenlenemeyecektir. zellikle
ocuklarda aka gzlemleriz bu durumu; saygnlk elde etmek sz konusu olunca hemen dikkatleri
alr; ama ortada kendilerine yarar salayacak bir durumun bulunmad duygusuna kapldlar m,
arabuk snp gider dikkatleri. Bu konuda alabildiine deiik ve ilgin durumlarla karlaabiliriz.
Dikkatin yetersizlii, gerekte insann dikkat gstermesinin beklendii bir konu ya da nesneden uzak
kalmak istemesinden baka bir anlam tamaz. Dikkatin bir nesneden ekilip alnmas, ksaca onun bir
baka nesne zerine yneltilmesiyle salanr. Dolaysyla, bir kimsenin dikkatini belirli bir ey zerine
younlatramadn sylemek doru deildir. Bir eye gerei gibi dikkatini veremeyen bir kimsenin, bir
baka nesne sz konusu olunca ayn iin pekl stesinden gelebildii, her zaman gzlemlediimiz bir
durumdur. Konsantre olma yetersizliinin bir benzerini irade gszl ve enerji yoksunluu
durumlarnda da karmzda buluruz. radesiz ve enerjiden yoksun bir gzle baklan insanlarda beklenen
deil de, bir baka dorultuda elik gibi bir irade ve ayn ekilde byk bir enerjiye rastlarz.
Bylesi kiiler kolay tedavi edilemez. Bunun iin nce sz konusu kimselerin yaam planlar zerindeki
rtnn tmyle aralanmas gerekir. Ama btn vakalarda unu kabul etmek gerekir ki, belirli bir konuda
gzlemlenen eksiklik ve yetersizlik, kiinin bir baka konuya ynelmesinden kaynaklanr.
Dikkatsizlik ya da dalgnlk ok insanda zamanla srekli bir karakter zelliine dnr. kide bir yle
insanlara rastlarz ki, kendilerine belirli bir i verilmitir, ama u ya da bu ekilde yadsrlar bu ii ya da
stnkr yapp karr ve bu davranlaryla bakalar iin bir yk olutururlar. Dikkatsizlik,
karakterlerinin kalc bir zelliine dnmtr, kendilerinden bir ie el atmalar istenir istenmez, sesini
duyurur hemen.

hmal ve Unutkanlk

Gerekli titizlik ve zen gsterilmedii iin insann gvenlik ve salnn tehlikeye dmesi durumunda
normal olarak ihmalden sz ederiz. hmal, bir insann tam anlamyla dikkatsizliini gsteren bir durumdur.
Dikkat yetersizlii, insann hemcinsleri iin gsterdii ilginin yetersizliinden kaynaklanr. hmalden yola
koyularak, rnein ocuklarn oynadklar oyunlarda bakalarn yeterince dnp dnmediklerini
saptayabiliriz. Bu tr ihmaller, insandaki toplumsallk duygusunun derecesini saptamada salam bir lt
oluturur. Toplumsallk duygusu istenildii gibi gelimemi insan, davran cezayla karlanacak bile
olsa, bakalarna kar ilgi gstermekte olduka zahmet eker, oysa toplumsallk duygular gelimi
kimseler byle bir ilgiyi zahmetsizce ilerinde yaratabilir ya da srekli kendilerinde barndrrlar.
Dolaysyla ihmal, toplumsallk duygusunun bir eksikliidir. Ama bu konuda da gereinden fazla bir
hogrszle kaplmann yeri yoktur. nk hibir zaman aratrp incelemeden geemeyeceimiz bir
ey varsa o da, neden bir insann kendisinden beklenen ilgiye sahip olmad sorunudur.
Dikkatin zayflamasndan unutkanlk doar, ayrca nemli nesneleri kaybetme gibi bir durum ortaya
kar. Unutkanlkta da kukusuz byk bir dikkat potansiyeli, yani ilgi vardr, ama tam deildir bu ilgi,
isteksizlikten kaynaklanan bir bulankl ierir ve sz konusu isteksizlik de kaybetmeyi ya da unutmay
balatr, kamlar ya da dourur. rnein ocuklarn kitaplarn kaybetmeleri buna bir rnektir. okluk
okuldaki koullara henz gerei gibi uyum salayamam ocuklardr bunlar. Ayrca, yle ev kadnlar
vardr ki, durmadan anahtarlarn bir yere koyar, koyduklar yeri bulamaz ya da anahtarlarn kaybederler.
Bunlar da, ounlukla ev kadnlna pek snamam kimselerdir.
Unutkan insanlar yle kiilerdir ki, aka bakaldrmaya pek yanamaz, ama unutkan davranlaryla
devlerine kar yeteri kadar ilgi duymadklarn ele verirler.

Bilinalt

imdiye kadar ele alp incelediimiz olaylarda dikkati ekmi olmas gereken bir nokta, ilgili olaylar
yaayanlarn yaadklar olaylar zerinde bir ey syleyememeleridir. Diyelim ki dikkatli bir insan, niin
ok abuk her eyi grebildiini aklayamayacaktr bize. Ksaca, ruhsal organn yle yetileri vardr ki,
bunlar bilin alannda aramak bounadr. Bilinli bir dikkati belirli bir lye kadar alp elde etme
olana varsa da, dikkati uyaran kaynak bilinte deil, ilgide sakl yatmakta, ilgi ise byk blmyle
bilinaltnda bulunmaktadr. Bilinalt tmyle ruhsal organn bir ilevi, ayn zamanda ruhsal hayatta en
gl etkendir. Bir insann devinim izgisini biimlendiren, (bilinsiz) yaam plann oluturan gleri
burada aramak gerekir. Bilinte yalnzca bir yansmas, hatta bazen tersi vardr bunlarn. rnein kendini
beenmi biri, ounlukla ilgili zelliinin hi farkna varmaz, tersine yle davranr ki, sanki
alakgnlll herkesin dikkatine arpmaktadr. Kendini beenmi olmak iin bunu bilmek, bunun
bilincine varmak gerekmez. Hatta byle bir eyi fark etmesinin ilgili kiinin amacna uygun dmediini
syleyebiliriz; nk byle bir eyi fark etmesi durumunda kendini beenmi biri gibi davranamaz.
Kendini beenmi kii bir tiyatro oyuncusunu andrr; gven iinde davrann salayan ey, ou kez
kendini beenmiliini grmeyerek, dikkatini baka bir nesne zerine yneltmesidir. Dolaysyla, btn
olay, byk blmyle karanlkta bir seyir izler. Byle bir kiiyle kendini beenmilik konusunda bir
syleide bulunmak istendi mi, syleinin hi de kolay gereklemedii grlecektir; nk ilgili kimse
arkasn dnecek, rahatsz edilmek istemeyerek soluu kamakta alacaktr. Ancak byle davranmasyla da
bizim grmz pekitirecektir. Yani ileride de kendini beenmi biri roln srdrmek isteyen byle
bir kimse, oyun zerindeki rty aralamak isteyen herkese oyunbozan gzyle bakacak, ona kar kendini
savunmaya alacaktr.
Bu davran biimine gre, insanlar, ilerinde geen olaylarn normal bir insana gre daha ok ya da
daha az bilincine varanlar, yani bilin alanlar daha geni ya da daha dar olanlar diye ikiye ayrabiliriz.
ounlukla bu da, dikkatlerine yaamn kk bir alann konu alanlar ve ok ynl ilikilere sahip olup
dikkatlerini yaamn ve dnyada geen olaylarn byk bir blm zerine yneltenler ayrmyla bir yerde
ayn kapya kar. Kendilerini ezik durumda hissedenlerin yaamn kk bir kesitinden dar
kamayanlar arasnda yer alacan, hayattan biraz yz evirmi kiilerin yaamn sorunlarn, yaama
gerei gibi ayak uyduranlar kadar ak seik gremeyeceini syleyebiliriz. Bylelerinin incelikleri pek
kavrayaca dnlemez, nk ilgileri snrldr, yaamn karlarna kard sorunun ancak kk bir
blmn grebilir, glerini bu yolda harcamaktan katklar iin ilgili sorunu tm boyutlaryla
kavrayamazlar. Hayatn tek tek olaylar bakmndan sklkla gzlemlediimiz bir ey var ki, o da baz
kimselerin yaam konusunda kendilerinde var olan yeteneklerden haberlerinin bulunmay ve ilgili
yetenekleri kmsemeleridir. Ama ayn kiilerin, yanlglar konusunda da yine pek bilgileri yoktur;
kendilerine iyi bir insan gzyle bakar, oysa yaptklar her eyi gerekte bencillikten yaparlar; bazen de
yine ayn kiiler tersi bir davranla kendilerini bencil biri gibi grr, oysa yakndan bakld m
kendileriyle pekl konuulabilecek biri karsnda bulunulduu anlalr. Bir kimsenin kendisi hakknda
ya da bakalarnn onun zerinde ne dnd deil, toplum iindeki genel tutumu nemlidir; bu dnyada
nasl bir ama gtt ve neyin kendisini ilgilendirdii, sz konusu tutum tarafndan belirlenir.
Gerekten de iki tip insan vardr. Birinci tipte, bilinli yaayan, hayatn eitli sorunlar karsnda
nesnel bir tavr taknabilen, gzlerinde mein gzlkler tamayanlar yer alr; teki tipte ise, nyargyla
yaamn ancak kk bir parasn grebilen, her zaman bilinaltndan yneltilip, bilinaltnn kantlaryla
tartan insanlar bulunur. Hani bazen yle olur ki, birlikte yaayan iki insan, ilerinden birinin srekli
muhalefeti yznden srekli glklerle karlar. Sk sk rastlanan bir durumdur bu. Ama daha sk
rastlanan bir durum vardr ki, her iki tarafn da aralksz muhalif roln oynamasdr. Muhalefette bulunan
kendi davrannn farkna varmad gibi, hep dirlik dzenlii savunduuna, bar ve uzlamaya her
eyden ok deer verdiine inanr ve bunun iin birtakm kantlar ne srer. Ne var ki, olgular
sylediklerini her zaman rtr. Muhalefet ruhuna sahip olup da bir arada yaayan iki kiiden birinin
azndan daha bir sz kar kmaz, tekisi hemen saldrya geer, kart bir gr dile getirir. Dtan
baknca belki pek nemsenecek ve dikkati ekecek yan yoktur sylenen szn; ama yakndan bakld
zaman, dmanca ve saval bir ruh durumundan kaynakland anlalr.
Yani pek ok insan kendi iinde yle gler gelitirir ki, ilgili gler gnlk yaamda etkinliini
srdrmesine karn kendileri bunun bilincine varmaz pek. Bilinaltnda yuvalanm gler insanlarn
yaamn etkiler ve zerlerindeki rt kaldrlp ortaya karlmadka ciddi sonular dourabilirler.
Dostoyevski byle bir olay Budala romannda btn psikologlarn hayranln uyandracak ekilde
anlatmtr. Olay udur: Bir kadn bir toplantda romann ba kahraman Prens Mikine, biraz ineleyici
bir tonla dikkatli olmasn, yan bandaki deerli in vazosunu devirip de krmamasn syler. Prens de,
dikkat edeceini belirtir. Gelgelelim, aradan henz birka dakika gemitir ki, vazo yeri boylar, krlp
dklr. Salondakilerden hibiri bunu kazara olmu saymaz, evin hanmnn szlerinden alnan Prensin
karakterinden domu dpedz hesapl ve planl bir eylem gibi grr.
Bir insan zerinde yargya varrken, salt bilinli eylem ve szlerinden sonular karmakla yetinmeyiz.
Onun dnce ve davrannda yer alp kendi gznden kaan kk ayrntlar, pek sk olarak bize ok
daha gvenilir ekilde izleyeceimiz doru yolu gsterir. rnein trnak kemirme ve burun kartrma gibi
dikkati eken kt alkanlklara sahip insanlar, ilgili davranlaryla inat kimseler olduklarn ele
verdiklerini bilmez, nk kendilerinde sz konusu alkanlklara yol aan nedenlerden habersizdirler. Bu
tr irkin davranlarndan tr bir ocuun tekrar tekrar uyarlm olaca, bu alkanlklarndan el
ekememise ocuun dikkafal biri saylaca aktr. Yeter ki baklarmz biraz keskinlik kazansn, bir
insann her hareketinden kimse farkna varmadan en kapsaml sonular karabileceimiz kukusuzdur.
nk bir insann tm varl, ayn zamanda bu kk ayrntlarda sakl yatar.
Vereceimiz iki rnek, aada szn edeceimiz olaylarn bilincine varlmaynn ve varlmak
istemeyiinin ne gibi bir anlam ierdiini bize gsterecektir. Bu anlam da, insan ruhunun bilinci ynetmek,
yani ruhsal devinim asndan gereklilik tayorsa bir eyi bilinli duruma getirmek ya da ilgili ama iin
gerekli grlyorsa bir eyi bilinaltnda tutmak ya da onu bilinsiz duruma sokmak gibi bir yetenekle
donatlm olmasdr.
Birinci vaka gen bir adamla ilgilidir. Ailenin ilk ocuu olan adam, kz kardeiyle beraber bymtr.
On yandayken annesi lm, o gnden sonra ocuklarn eitimini zeki, iyi kalpli ve ahlak asndan toz
kondurulamayacak baba stlenerek, olandaki hrs duygusunu gelitirmeye ve kamlamaya zen
gstermitir. Olan da hep ilk srada yer almaya alm, geliimi kusursuz bir seyir izlemi, gerekten
de ahlak ve bilim bakmndan evresinde hep en n planda yer tutmu, kendisini daha kk yata hayatta
nemli bir rol stlenecek gibi eitip yetitiren babas iin byk bir kvan kayna oluturmutur.
Ne var ki, delikanlnn yaam karsndaki tutumunda ba gsteren kimi tuhaflklar babasn
tasalandrm, babas da bunlar ortadan kaldrmak iin almaya koyulmutur. Kz kardei, inat bir
rakip olarak olann gnn birinde karsna dikilmitir. Geliimi aabeyi gibi kusursuz bir seyir izleyen
kz, gsz bir kiinin silahlaryla zafere ulamak iin aralksz aba gstermi, saygnln aabeyinin
srtndan arttrmaya bakm, kk evde hayli byk bir yeri ele geirmiti. Aabey iin kz kardeiyle
byle bir sava srdrmek dorusu gt. Arkadalar baarl almalar karsnda kendisini el
stnde tutuyor, onu sayyor, onun sznden kmyorlar, gelgelelim kz kardeinin karsnda bakalarna
kar o kadar kolay kazand stnlklerin hibirini elde edemiyordu. Babasnn ok gemeden fark ettii
gibi, olan zellikle ergenlik dnemine ayak basar basmaz toplumsal yaam konusunda tuhaf bir davran
sergilemeye balamt; insan arasna karmyor, tandk kimseler hele yabanclarla bir araya gelmekten
nefret ediyor, kzlarla bir tanma sz konusu oldu mu soluu dpedz kamakta alyordu. Balangta
baba bunda kt bir yan grmemiti; ama sonradan i bym, olann hi evden ayrlmak istemeyecei,
akam saatleri dnda gezmeye bile kmayaca kadar byk boyutlara ulamt. Olan kendisini d
dnyadan ylesine soyutlamt ki, bildik tandk kimseleri selamlamak istediini bile artk hissetmez
olmutu. Okuldaki durumuna ve babasna kar davranna ise her zamanki gibi diyecek yoktu; okuldaki
baarlarndan kuku duyulacak gibi deildi.
daha da byyp, olan hibir yere gitmeye yanamaynca, baba hekime bavurmak zorunda kalmt.
Bir, iki konumadan sonra hekimin saptadna gre, olan kulaklarnn ar derecede kk olduu ve bu
yzden kendisine irkin bir gzle bakld kansndayd. Oysa gerekte byle bir ey asla sz konusu
deildi. Davran iin ne srd kantlarn geerli saylamayaca aklannca, bu kez salarnn ve
dilerinin de irkinliini belirtmiti, ama bunun da yine doru bir yan yoktu. uras aka anlalmt ki,
olann iini, alabildiine bir hrs kaplamt. Olan byle bir hrs iinde barndrdn biliyor ve
nedenini biraz babasnn zerine dmesinde, yksek bir mevkiye ulamas iin kendisini hep almaya
zorlamasnda gryordu. Gelecek iin yapt planlarn banda kendini bilime adamas yer almaktayd.
Ne var ki, buna bal olarak toplumdan kap hemcinslerine srt evirmek gibi bir eilimi iinde
yaatmasa, byle bir plann pek yadrganacak yan yoktu. nsan arasna karmamak iin ileri srd
adeta ocuksu denilebilecek nedenler aklna nasl gelmiti peki? Nedenler gerekten bir doruluk tasa,
delikanlnn belirli bir ihtiyat ve korkuyla insan iine kmasn hakl gsterebilirdi elbette; irkinliin,
irkin kiiyi bazen g durumlara sokaca kukusuzdu.
lerideki aratrmalar u sonuca varlmasn salamt: Delikanlnn gzne kestirdii bir ama vard
ve bu amac alabildiine bir hrsla izlemekteydi. imdiye kadar hep birinci olmutu ve bundan sonra da
yle kalmak istiyordu. lgili amaca ulaabilmesi iin youn dikkat, aba ve benzeri eitli olanaklar vard
elinde. Besbelli sz konusu olanaklar asla pek yeterli saymam, bunlara ek olarak yaamndan gereksiz
grd ne varsa hummal bir ekilde karp atmaya koyulmutu. Kesinlikle bilinli olarak yle
syleyebilirdi kukusuz: Mademki ne kavumak ve kendimi bilimsel almalara adamak istiyorum, her
trl toplumsal yaamdan elimi eteimi ekmem gerekiyor. Ama bunu ne sylemi, ne aklndan geirmi,
toplumdan uzak kalmas iin szde irkinlik gibi ufak bir bahane uydurmutu. Bu pek nemli
saylamayacak neden zerinde durmas, gerekte arzulad eye kavuabilmesi bakmndan bir nem
tamaktayd. Byk bir cokuyla ortaya yanl nedenler srmesi, kantlama iinde arla kamas
yetecek, bu yoldan gizli amacn izleme olanana kavuacakt. Oysa birinci olmak iin toplumsal
yaamdan elini eteini ekmek istediini sylese, gizli amacn herkes o saat grecek ve anlayacakt.
Birinci kii roln oynama dncesine iten ie aina olsa da, ilgili dncenin bilincine vard
sylenemezdi. nk izledii ama iin her eyi gzden karabileceini aklndan geirmemiti. Amac
urunda her eyi feda etmeyi bilinli tasarlam olsa, irkin biri sayldn, dolaysyla toplum iine
kamayacan sylemek hi de kendisine imdiki gveni salayamayacakt. Kald ki birinci olmak,
dolaysyla insanlarla her trl ilikiyi gzden karmak istediini hi saklamadan aa vursa,
evresindekilere kar gln duruma decek, bundan kendisi de rkecekti.
Byle bir dnce, dnlecek gibi deildir. yle dnceler vardr ki, insan hem bakalarndan, hem
de kendisinden gizlemek, karmak ister, dolaysyla ak seik zihninden geiremez. Hastamzn
dncesinin bilinsiz kalmas da hakl olarak bu nedene dayanmaktadr.
Davrann srdrebilmek iin kendi kendisine aklayamad gerek nedenleri byle bir kimseye
aklamaya kalkmak, kukusuz onun btn ruhsal mekanizmasn alt st etmek olur. nk byle bir
durumda kendisinin o zamana kadar engellemek zorunda kald ey gereklemi, yani dnlemeyecek,
dnebilme yeteneinden yoksun, bilinli duruma gelmesi tm niyetini elmeleyecek bir dnce ak
seik bir nitelik kazanr, gn na kar. Bir kimsenin kendisine ayak ba olan dnceleri bir kenara
itip, tutum ve davrann pekitirecek dncelere kaplar amas zerinde biraz dnrsek, bunun tm
insanlara zg bir olay saylacan anlarz. nk insanlarn hepsi genellikle gr ve tutumlarna yarar
dokunacak eyleri dnr. Ksaca bizi yolumuzdan alkoymayacak eyler bilin alannda yer alr, tutum
ve davranmz aklamada bavurduumuz nedenleri zayflatacak eylerse bilinaltn boylar.
rnek olarak vereceimiz ikinci vakada ise gayet yetenekli bir gen sz konusudur. retmen olan
babas btn sertliiyle onu hep birinci olmaya zorlamtr. Hastamz da birincilii hi elden brakmam,
bulunduu hibir yerde stnl bakasna kaptrmamtr. Toplum iinde en sevilen kiilerden biridir ve
baz dostlar da vardr.
Ne var ki, on sekiz yandayken yaamnda byk bir deiiklik ba gsterir, her eyden elini eteini
eker, hibir eyden zevk almaz olur, suratn asar, somurtup durur hep. Bir kimseyle dostluk ilikisi mi
kurdu, bu iliki gz ap kapamadan kopup gider. Davranndan babas dnda kimse memnun deildir;
baba, ocuun kendini soyutlamasna olumlu bir gzle bakar, bylelikle olunun kendini daha sk bir
ekilde okumaya vereceini dnr.
Tedavi srasnda hastamz babasnn kendisine hayat zehir ettiinden dert yanm, zgvenini ve yaama
cesaretini yitirdiinden, bundan byle kendisine, yalnzlk iinde her trl nee ve kvantan yoksun bir
mr srmek kaldndan yaknmt. renim hayatnda elde ettii baarlarn arkas kesilmi,
niversitede snfta kalmt. Anlattna gre, bir gn bir toplantda, ada edebiyat konusunda pek bir
ey bilmedii iin alay konusu yaplm, bu da kendisindeki deiikliin balang noktas olmutu.
Sonradan benzeri durumlar sk sk yinelenmi, bunun zerine giderek kendini soyutlamaya, toplumsal
ilikilerinden el ekmeye koyulmutu. Bu arada tm baarszlndan babasnn sulu saylaca
dncesi kafasna iyice yerlemi, baba ve oul arasndaki iliki gnden gne ktlemiti.
rnek olarak sunduumuz her iki vaka kimi bakmdan birbirine benzerlik gstermektedir. lk vakada kz
kardeinin engellemesi hastay baarszla srklemi, ikinci vakada ise bu rol hastann kendisiyle pek
geinemedii babas oynamtr. Her iki hasta da bizim genellikle kahramanlk ideali diye
nitelendirdiimiz bir ideali benimsemiti. Her ikisi de kahramanlk sarholuundan yle anszn aylm,
kendilerine gelmilerdi ki, her eyden ellerini eteklerini ekseler, Tanrdan baka bir ey
istemeyeceklerdi. Ancak ikinci hastamzn gnn birinde kendi kendine, Bu kahramanlk yaamn bundan
byle srdremeyeceime ve bakalar benden stn saylacana gre, en iyisi, kendimi ekip geriye
almam ve tm yaamm kendime zehir etmem, gibi bir laf ettiine ihtimal vermek, bir yanlgdan baka
bir ey olmazd. Babas kukusuz hakszd davrannda, hastamz kt eitilmiti. Bu kt eitim zerinde
durduu dikkati ekmekteydi. Ama gerekte byle bir dnceyi savunmasnn, durmadan grd
eitimin ktlne yaslanmasnn nedeni, kendini toplumdan soyutlamasna hakl gzyle bakmak
istemesiydi. Bu yoldan elde ettii bir ey varsa, artk herhangi bir baarszla uramamas, bana
gelenlerin suunu babasnn zerine ykabilmesiydi. Bylece onurunun ve saygnlnn bir blmn geri
kazanabilmiti. Ne de olsa parlak bir gemii vard; zafer kousunun yarda kesilmesinin tek nedeni,
babasnn kendisini kt eitmesi ve bylece geliimini baltalam olmasyd.
O da u dncenin bilincine varmaktan kendisini esirgemiti: Hayatn daha bir yaknnda bulunup,
birinci olmay artk pek kolay baaramayacama gre, hayattan elimi eteimi ekmek iin elimden geleni
yapmam gerekiyor. Ne var ki, hi kimse kendi kendine byle bir ey syleyemezdi. Ama yine de byle
bir dnceyi sanki planl bir ekilde gzne kestirmi gibi davranabilir, babasnn eitim konusunda
iledii hatalarla srekli uraarak toplumdan ve yaamn kendisini almaya zorlad kararlardan
kaabilirdi. Bunun iin yapmas gereken, daha baka kantlara bavurmakt. Oysa yukarda sz edilen
dncenin bilincine varmas, gizli amacn gerekletirmesini engelleyecekti, dolaysyla sz konusu
dncenin bilinsiz kalmas gerekiyordu. Nihayet kendi kendisine yeteneksiz biri saylacan
syleyemezdi, nk parlak bir gemii vard. Artk eskisi gibi zaferden zafere koamyorsa bundan
kendisi sulu bulunamazd. Derken davranyla, babasndan grd eitimin ktln kantlayacak bir
frsat geirmiti eline. Yani hem yarg, hem davac, hem de sankt; byle bir konumu imdi elden mi
karacakt? Ne var ki, gzden kard bir ey vard, baba kendisinin istedii, yani elindeki kaldratan
yararland srece suluydu.

Dler

Dlere dayanarak bir insann ruhsal yaam konusunda birtakm sonulara varlabilecei teden beri
ileri srlr. Goethenin ada olan Lichtenberg, bir kimsenin yaratl ve karakterinin o kimsenin sz
ve davranlar deil de, dlerinden yola kldnda ok daha iyi anlalabileceini syler. Bu szlerin
biraz abartl olduu kukusuzdur. Bizim grmze gre, her ruhsal olayn zerine ihtiyatla eilmek ve
sz konusu olay ancak daha baka olaylarla iliki iinde aklamak gerekir; dolaysyla, bir d
yorumunun bize kazandraca bilgiler gerek olaylar tarafndan desteklenmedii srece, dlerinin
yorumundan kalkarak bir insann kiilii konusunda sonular karmamz doru saylmaz.
Dlerin incelenmesinin ok eski bir gemii vardr. Uygarlmzn geliiminde ve onun keltileri
saylan mitlerle destanlarda karlatmz eitli eler, dler zerinde eskiden daha ok durulduu
sansn bizde uyandrmakta, yine eskiden dlere imdikinden ok daha nem verildiini ortaya
koymaktadr. rnein, dlerin eskiden Yunanistanda oynad o pek byk rol anmsayalm: ayrca
Ciceronun salt dler zerine bir kitap kaleme aldn ve Tevratta yine eitli dler anlatlp, bunlarn
son derece zekice yorumlandn, ya da bir d salt anlatlmaya grsn, herkesin dn ieriini hemen
kavradn dnelim. rnein, kutsal kitaplarda Yusufun kardelerine anlatt buday demetleriyle
ilgili d getirelim aklmza. Nibelungen destanndan, yani bambaka bir kltr evresinde domu bir
yapttan, dlerin bir zamanlar kantlayc bir rol oynad sonucunu karabiliriz.
Dlerden insan ruhunu tanmada yararlanacamz ipular ele geirmeye alyorsak, dte doast
glerin parman gren d yorumlarnn izledii dsel dorultudan enikonu uzak bir tutumla bunu
yaptmz sylemek isteriz. Bizim izlediimiz yol, deneyimlerin, deeri kantlanm yoludur yalnzca;
dlerden kardmz sonulara da, ancak bu sonular daha baka alanlarda yapacamz gzlemlerin
dorulamas halinde bavuracaz.
Her eye karn, bugne kadar dlere, gelecei renme bakmndan ayr bir nem verilmesi dikkate
deer bir noktadr. Hatta grdkleri dleri kendilerine klavuz edinecek kadar ileri giden kimselerin
varln belirtmek isteriz. rnein, hastalarmzdan biri tm uralara srt evirerek kendini borsa
oyunlarna vermi ve bu oyunlar oynarken her seferinde grd dlere tam bir uygunluk iinde
davranmtr. Hatta bir dn istedii dorultuda davranmad m, durumun her seferinde aleyhinde
sonulandna ilikin tarihsel denilebilecek bir kant ortaya koymutur.
Burada hastamzn dnde grd eye uyank durumda da srekli dikkatini ynelttiini, normalde
kendisini bir dereceye kadar iyi tand iin dnde kendi kendisine bir ipucu verdiini dnmek akla
yakn grnmektedir. Hastamzn dlerinin etkisiyle bol kazanlara kavutuunu hayli zaman ileri
srebilmesi, ite buradan kaynaklanmaktadr.
Ne var ki, aradan uzunca bir zaman gemi, hastamz bir gn artk dlerine hi kulak asmayacan
aklamtr, nk o zamana kadar kazandklarnn tmn yine borsada elden karmtr. Kukusuz
dsz de gerekleebilecek bir eydir bu ve bizim bir mucizeye inanmamz salayacak yan yoktur.
nk bir ile youn olarak uraan kimse, geceleri de ayn ile uramadan rahat edemez. Kimileri bunu
hi uyumamak, hep sz konusu i zerinde kafa yormakla yapar, kimileri de uyur, ama grdkleri dlerde
soluu hep kurduklar planlarnn kucanda alrlar.
Uyurken dnce dnyamzda pek tuhaf biimlerde olup biten ey, bir nceki gnden bir sonraki gne bir
kprnn kurulmasdr yalnzca. Genellikle bir kimsenin yaam karsndaki tutumunu ve gelecee uzanan
kpry normalde nasl kurmaya alk olduunu bilirsek, dsel kprleri kuruundaki tuhafl da
anlayabilir ve bundan birtakm sonular karabiliriz. Ksaca, dn temelinde kiinin yaam karsndaki
tutumu sakl yatar.
Bir ara gen bir kadnn azndan yle bir d dinlemitim: Kadn, ryasnda kocasnn evlenme
yldnmlerini unuttuunu grm, kendisine sitemler yneltmiti. Bu d tek bana kimi eyler anlatr
bize. Eer bir evlilikte dte sergilenen durum gerekten ba gsterebiliyorsa, o evlilik birtakm sorunlar
ieriyor ve kadn kendini ihmal edilmi hissediyor demektir. Geri kadn evlenme yldnmlerinin
kendisinin de aklndan ktn belirtmitir; ama sz konusu gn sonradan anmsayan yine kendisi olmu,
kocasna da kendisi anmsatmt. Yoksa kocasnn bundan haberi olmayacakt. Dolaysyla, kadn, bir
evlilii oluturan taraflardan daha iyisidir. Bir soru zerine verdii yant, byle bir unutma olaynn
gerekte imdiye dek asla grlmedii yolundadr. Buna gre, dn odak noktasnda gelecek hesabna
duyulan bir korku yer almakta, kadn byle bir durumla gnn birinde karlaabileceinden
tasalanmaktadr. Dolaysyla, dten karabileceimiz bir sonu, gereklikten yoksun bir nedenle
kocasna sulamalar yneltme, belki gnn birinde bulunaca bir davrantan tr kocasna sitemde
bulunma eiliminin kadnn iinde yaamakta olduudur.
Ne var ki, kardmz sonular dorulayp pekitirecek baka kantlar ele geiremediimiz sre,
kesinlikle byledir diye kestirip atamayz. lk ocukluk izlenimleriyle ilgili bir sorumuz zerine, kadn
bize imdiye kadar hi belleinden kmayan bir olay anlatmtr. yandayken, bir gn teyzesi
kendisine tahtadan oyma bir kak armaan etmi, bu da onu sevince bomu. Bir ara bir ay kenarnda
oynarken, kak suya dm ve akntyla srklenip gitmi. Buna gnlerce zlp durmu; o kadar
zlm ki, evresindekilerin dikkatini ekmi durum.
Burada dle iliki kurarak unu belirtebiliriz ki, d grd srada kadn bir zamanlar olduu gibi
elinden bir eyin, yani evliliinin kayp gidebileceinden korkmaya balamt. Ya kocas evlenme
yldnmlerini unutursa!
Bir baka dte ise kocasnn kendisini yksek bir binann merdivenlerinden kardn grmt kadn.
Basamaklar arttka artm, gereinden ok yksee km olabileceklerini dnr dnmez kadnn
ba fena halde dnmeye balam, derken bir korku nbetine yakalanarak olduu yere ylp kalmt.
Yksekte ba dnen insanlar vardr ve byle bir ba dnmesinde de kendini aa vuran ey yksek
yerde bulunmaktan ok, derinlik korkusudur. Sz konusu durum ite bu tr kimselerin uyankken de bana
gelebilir. kinci dle birincisi arasnda bir balant kurulup ierdikleri dnce ve duygu malzemesi bir
araya getirilirse, kadnn ok derinlere dme korkusunu yaayan, yani bir felaketin ba gstermesinden
tasalanan bir kimse saylaca izlenimine kaplmamak elde deildir. Sz konusu felaketin de nasl bir ey
olduunu sezgisel yoldan karabiliriz: Adamn kendisini artk sevmeyecei vb. bir durumdur bu. Adam
u ya da bu nedenle evlilik iin ie yaramaz bir duruma gelir ve evlilik yaamnda birtakm aksaklklara
yol aarsa ne olacaktr? Bunu umutsuzluktan kaynaklanan birtakm eylemler izleyecek, sonunda belki
kadn olduu yere cansz ylp kalacaktr. Ve evde geen bir olay srasnda gerekten benzer bir durum
yaanmtr.
Bylece dn anlamna biraz daha yaklam olduk. Dnce ve duygu dnyasnn d srasnda hangi
malzemeyle kendini aa vurduu, insann sorunlarn dte hangi malzemeyle dile getirdii nemsizdir;
yeter ki ilgili malzemeyle ruhundakilere bir davurum salayabilsin. Bir insann yaam sorunu dte
mecaz yoluyla (fazla yksee kma ki, fazla derine dmeyesin!) ele verir kendini. Burada bir dn
sanatsal reprodksiyonu olan Goethenin Evlenme arksn anmsayalm. Bir valye evine dnp
geldiinde, atosunu bakmsz durumda bulur. Yorgun argn yataa uzanr ve dnde kk kk birtakm
insanlarn yatan altndan kp geldiini grr; gzlerinin nnde cceler bir dn enlii dzenler.
D, tatl bir izlenim brakr valyenin zerinde. Adeta atoya bir hanm gerektii dncesinin
onaylanp dorulanmasn arzulayarak d grm gibidir. Dte kk bir rneine tank olduu tren,
ok gemeden byk apta gerekleir ve valye kendi dn enliini yaar.
Bu d, bizim daha nceden bildiimiz kimi eleri ierir. Herhalde dn gerisinde ozann kendi
evlilik sorunu zerinde kafa yorduu gnlere ilikin bir anmsama yer almaktadr. D grenin, d
glkler nedeniyle yaad durum karsnda nasl bir tutum taknd belli olmakta, ilgili tutum da onun
bir an nce evlenmesini istemektedir. Dte d gren evlilik sorunuyla urayor, ertesi gn de
gerekten evlenmesinin en iyi kar yol olaca kararna varyor.
imdi de 28 yandaki bir adamn dne kulak verelim. Dte bir aa bir yukar inip kan izgi, bir
ate erisi gibi bu insann ruhunu dolduran devinimi gsteriyor. Yukarya, stnle kavumak urunda
harcanan abalarn kaynakland aalk duygusu, dte aka seilmektedir. Adamn azndan unlar
dinliyoruz:
Byk bir kalabalkla bir gezintiye kyorum. Bindiimiz gemi kk bir ey; dolaysyla bir ara
iskelede inip, kentte gecelememiz gerekiyor. Gece olunca geminin batmakta olduu haberini alyoruz;
geziye kanlardan tulumbalarla suyun boaltlp geminin kurtarlmasna yardmc olmas isteniyor. Birden
bagajmn altnda deerli eyalarmn bulunduunu anmsyor, hemen gemiye seirtiyorum; bakyorum ki
herkes tulumbalarn banda. Ama ben bu ie yan iziyor, bagajlarn yerletirildii salonu aryorum. Bir
pencereden srt antam ekip almay baaryorum derken. Srt antamn yannda bir kalemtra gzme
arpyor, pek ho bir ey; alp cebime atyorum. Gemi giderek daha ok sulara gmldnden, orada
rastladm bir baka tandkla geminin gizli bir yerinden denize atlyorum. Hemen dibi boyluyorum.
Dalgakran fazla yksek olduu iin ileri doru yryor, derken derin ve dik bir ukurun kenarna
geliyorum; iine inmem gerekiyor ukurun. Aa doru kaymaya brakyorum kendimi gemiden
ayrldmzdan bu yana arkadam grmedim giderek hzlanyor kaymam, bir yere vurup kafam gzm
patlatmaktan korkuyorum. Sonunda ukurun dibine varyor, tam da bir tandmn nne dyorum.
Kendisini pek de tanmyorum dorusu, yalnzca bir grev srasnda grev ynetim kurulundaki hamaratl
ve nezaketiyle zerimde ho bir izlenim brakm genten biri. Sanki gemidekileri yzst braktm
biliyormu gibi, sulamayla karlyor beni: Sen ne aryorsun burada? diyor. Sonra ukurdan kmaya
alyorum; drt bir yan sarp duvarlarla evrilmi ukurun, duvarlardan aa ipler sarkyor. ok ince
eyler; onlardan yararlanmay gze alamyorum. Trmanp yukar kmaya uratka ikide bir yine
ukurun iinde buluyorum kendimi. En sonunda yukar ktm, ama u anda nasl olduunu
anmsamyorum; bana yle geliyor ki, dn bu blmn kasten grmyor, adeta sabrszlkla zerinden
atlayp geiyorum. Yukarda uurumun kenarnda bir yol gidiyor; uurumdan bir korkulukla ayrlm
yoldan gelip geenleri gryorum, gler yzle beni selamlyorlar.
Yaamnda gerilere doru uzandmz zaman, d grenin be yana kadar ar hastalklardan gz
aamadn, be yandan sonra da sk sk hasta yattn reniyoruz. Salk durumunun bozukluundan
tr anne ve babas zerine titriyor, baka ocuklarla hemen hi bir araya gelemiyor. Beri yandan, ne
zaman bykler arasna karmak istese, ocuklarn her yere burnunu sokmamas gerektiini, byklerin
arasnda ilerinin olmadn syleyen anne ve babas tarafndan itilip uzaklatrlyor. Dolaysyla, daha
kk yata bakalaryla birlikte yaamann gerektirdii davranlardan habersiz yaamaya balyor,
insanlarla arasnda bu davranlarn renilmesini salayacak ilikileri kurulamyor bir trl.
ocukluktaki yaam biiminin dourduu bir baka sonu da d grenin yat olan arkadalarn
geliim asndan bir hayli geriden izlemesi, onlara ayak uyduramamas oluyor. Dolaysyla,
arkadalarnn kendisine hep aptal gzyle bakmasnn ve ok gemeden srekli alay konusu edilmesinin
alacak yan kalmyor. Bu durum da, kendisine arkada arayp bulmaktan onu alkoyuyor.
Sz geen olaylar sonucunda zaten iinde yaayan alabildiine gl aalk duygusu doruk noktasna
ulayor. yi yrekli olmakla birlikte anszn kzp parlayan asker bir babayla gsz ve anlaysz, ama
son derece zorba bir anne tarafndan eitiliyor. Her ne kadar anne ve baba ikide bir iyi niyetlerini
belirtmilerse de, hastamzn grd eitimi hayli sert olarak nitelemek yanl saylmaz. Bu eitimde
aalama nemli rol oynuyor. Hastamzdan, eski bir ocukluk ans olarak bellekte kalm ilgin bir olay
reniyoruz. Henz yandayken annesi yarm saat bezelyeler zerinde diz kp oturtmutu kendisini;
nk onun syledii bir eyi yapmaya yanamamt, nedeni de annesi ok iyi bilmekteydi bu nedeni,
nk syledii eyi niin yapmak istemediini annesine aklamt atl bir adamdan korkmasyd;
dolaysyla annesinin szn dinlememi, ardan almas istenilen bir eyi gidip almaktan kanmt.
Dorusu evdekilerin, hastamz pek sk dvd sylenemezdi. Ama bir kez dvecek oldular m, bunu
kpekler iin kullanlan ok srml bir krbala yapmlar, her seferinde de dayaktan sonra onu af
dilemek ve bu arada niin dayak yediini kendi azyla sylemek zorunda brakmlard. Yapt
edepsizlii ocuk bilmeli, demiti babas hep. Ama bir defasnda hastamz haksz yere dayak yemi,
sonradan ne kabahat ilediini syleyememiti; bunun zerine yeniden sopadan geirilmi, yine bir ey
syleyememi, yine dvlm, sonunda ancak kafasndan bir su uydurup dayaktan kurtulabilmiti.
Grlyor ki, daha erken bir dnemde anne ve babayla ocuk arasnda dmanca bir hava esmeye
balamt. ocuun ruhuna reklenen aalk duygusu ylesine geni boyutlara ulamt ki, ocuk bir
stnlk duygusundan dpedz habersiz yaamt. Gerek evde, gerek okuldaki yaam irili ufakl
utanlarn aralksz u uca ulanarak oluturduu bir zinciri andryordu. En kk bir baar bile ona ok
grlmt. On sekiz yana gelmi, okulda hl kendisiyle glnp elenilen bir kii durumundan
kurtulamamt. Hatta bir defasnda ayn ii retmenlerden biri yapmt; baarsz bir snav kadn
snfta herkesin nnde okumu, arada sert szler syleyerek onunla alay etmiti.
Bu tr olaylar hastamz giderek daha byk bir soyutlamann kucana itmi, sonunda kendisi de
bakalarndan uzak durmak iin elinden geleni yapmaya koyulmutu. Anne ve babasyla arasndaki
mcadele, etkili olmasna karn kendisi iin tehlikeli sonular douracak bir silaha kavumasn
salam, ksacas konumaktan el ekmiti. Bu da, onu evreyle iliki kurmada en nemli aralardan
birinden yoksun brakmt. ok gemeden hi kimseyle konuamaz duruma gelmi, katksz bir yalnzln
kucana yuvarlanmt. Kimse kendisini anlamad iin, anne ve babas bata olmak zere kimseyle
konumaya yanamyor, kimse de artk kendisine bir ey sylemiyordu. evresiyle iliki kurmasn
salamada bavurulan tm giriimler sonu vermemiti. Ama sonradan ak ilikileri kurmaya ynelik tm
giriimleri de baarsz kalm, bu da kendisi iin byk bir znt kayna olmutu.
Hastamzn yaam yirmi sekiz yana kadar bylece srp gitmiti. Ruhunu batan baa kaplayan o
gl aalk duygusunun etkisiyle grlmedik bir hrs, dizginlenemeyen bir saygnlk ve stnlk eilimi
yakasna yapp bir trl koyvermemi, toplumsallk duygusunu grlmedik lde zayflatp azaltmt.
Ne kadar az konuursa, ruhsal yaam o kadar alkantl durum alm, gece ve gndz ii her trnden
zafer ve baar dleriyle dolup tamaya balamt.
Anlattmz btn bu ruhsal olaylarn izledii devinim izgisini ele veren d de ite bu dnemde
grlmt.
Son olarak Ciceronun szn ettii o en nl kehanet dlerinin birine ksaca deinelim:
Gnn birinde yol kenarnda tanmad birinin kendi haline braklm cesedine rastlayarak, bir lye
yarar biimde gmlmesini salayan Ozan Simonides, gnlerden bir gn gemiyle bir yolculua kacak
olur, ama yapt iyilii unutmayan l, geceleyin dne girer, uyarr kendisini, yolculua karsa
geminin batacan ve leceini syler. Bunun zerine Simonides vazgeer yolculuktan ve gemi gerekten
batar, yolcularn hibiri kurtulamaz. Bize kadar ulaan bilgilere gre, grlen dn sonradan
gereklemesi yzyllar boyu insanlar iin byk bir heyecan kayna olmu, onlar derinden etkilemitir.
Bu olay karsndaki dncemizi aa vurmak istersek diyebiliriz ki, bir kez o dnemde pek sk
gemiler batmakta, ikincisi yine o dnemde pek ok insana tasarladklar bir yolculua kmamalar iin
dte uyarlar yneltilmekteydi; ilgili dler arasnda da Simonidesin d sonradan gereklemi, bu
zelliinden tr de d unutulmayarak sonraki kuaklara aktarlmt. Yaradltan gizemli ilikiler
arayp bulmaya eilimli insanlarn, bu tr anlatmlara kar byk bir ilgi duymalarnda anlalmayacak
bir yan yoktur. Ancak biz nesnel bir tutumla davranarak, d u ekilde yorumlayabiliriz: Bizim Ozan
Simonides, can korkusundan yolculua kmak iin pek de hevesli davranmaz. Yolculuk iin karar saati
gelip attnda da, iindeki yolculua kmama eiliminin glenip pekimesini salayacak bir areye
bavurur: Bir zaman yol kenarndan rastlad ly sahneye kararak, yapt iyiliin karln
kendisine detir. Bundan byle yolculua kmamas doaldr. Simonidesin binecei gemi batmasayd,
btn bu olaydan belki de dnyann hi haberi olmayacakt. nk biz, yalnzca bizi tedirginlie
srkleyen, yerle gk arasnda akl ve hayalimizden geirmeyeceimiz kadar ok gizin sakl bulunduu
inancn bize vermeye elverili olaylar duyar, iitiriz. D ve gerein insann ayn tutumunu
yanstmasndan tr, dte rastlanacak kehanet zelliinin akl erdirilemeyecek yan yoktur.
Ancak bizi dndren bir ey varsa, her dn bu kadar kolay anlalamamas, ancak pek az dte bunu
baarabilmemizdir. Grdmz d hemen unutur ya da zerimizde belirli bir izlenim brakmsa,
ardnda sakl yatan anlam karamayz; meer ki, dleri yorumlama tekniini renmi olalm. Kolay
anlalmayan dler iin de yukarda sylediklerimizi tekrarlayarak, dn benzeti [mecaz] ve simge
yoluyla bir insann devinim izgisini yansttn ileri srebiliriz. Bir benzeti bir sorunun zmyle
urayor ve kiiliimiz belirli bir yne doru meylediyorsa, deneyimlerin ortaya koyduu gibi, bir hz
alma gereksinimi duyarz. D de, bir sorunun belirli bir biimde zm iin gereken heyecan
glendirmeye son derece elverilidir. D grenin dle arasnda byle bir ilikinin var olduunu
bilmemesi, durumu deitirmez. Gereken malzeme ve hza kavumas yeter kendisi iin. Bunlar ele
geirdi mi, d, d grenin dnsel etkinliine damgasn vurur, yani d grenin devinim izgisini
belirler. Bir duman gibidir tpk d, atein olduu yeri bize gsterir. Hatta deneyimli biri, dumandan yola
koyularak atete yanan odunun cinsi konusunda kimi sonulara varabilir.
zetlersek diyebiliriz ki, d, d grenin kafasnn bir sorunla megul olduunu, ayrca bu sorun
karsnda ne gibi bir tutum takndn ortaya koyar. Dte d grenin evresine kar tutumunu
etkileyen toplumsallk duygusu ve gllk eilimi gibi iki etken zellikle rol oynar, en azndan bunlarn
dte hafiften izlerini ele geirmek mmkndr.

Yetenek

Bir insann yaradl konusunda sonular karabilme ve yarglar verebilmemizi salayan olaylardan
dnme alanna giren bilme yeteneiyle ilgili bir tanesini gzden uzak tuttuk. Bir insann kendisi
hakknda dndkleri ve sylediklerini pek nemsemedik; bunun da nedeni, herkesin yanlabileceine,
bencil ve ahlaksal vb. eitli kar ve dncelerle bakalarna kar kendi ruhsal tablosunda kimi
dzeltmelere (rtu) bavurabileceine inanmamzd. Ama yine de baz dnsel olaylardan ve bunlarn
dil araclyla davurumundan snrl lde de olsa baz sonular karabiliriz. Bir kimse zerinde bir
yargya varmak istiyorsak, ilgili kimsenin dnce ve konumalarn da inceleme kapsamna almamz
gerekir.
unu belirtelim ki, bir kimsenin genellikle yetenek/eilim szcyle nitelendirilen usavurum yeteneini
saptamada saylamayacak kadar ok gzlem, aratrma ve testlerden yararlanlr. Bunlar zellikle
ocuklarla byklerin zeklarn belirlemeye ynelik testlere benzeyen, yetenek testleri denilen testlerdir.
imdiye kadar bu tr testlerin pek baarl sonular verdii sylenemez; nk alnan sonular,
retmenlerin testsiz saptadklar sonulardan hi de farkl deildir. Sz konusu durum her ne kadar
deneysel psikolojiyle uraanlar tarafndan byk bir honutlukla karlanmsa da, aslnda bunun ortaya
koyduu gerek, yetenek testlerinin bir bakma yararszldr. Ayrca, testlerin uygulanmasna kar aa
vurulan bir kayg da dnme ve usavurum yeteneinin ocuklarn tmnde ayn lde gelimemesi,
zerlerinde uygulanan testlerden kt sonu alnan kimi ocuklarn aradan birka yl geer gemez ok
gzel bir geliim srecini geride brakmalardr. Testlere kar ileri srlen bir baka eletiri de, byk
kentlerden ya da ok ynl bir yaama ak belirli evrelerden gelmi ocuklarn salt egzersiz sonucu
elde edilen hazrcevaplklaryla byk bir yetenee sahipmi izlenimi uyandrmalar ve bu konuda her
trl hazrlktan yoksun dier ocuklar glgede brakmalardr. Genellikle sekiz on yalarndaki burjuva
ocuklarnn emekilerin ocuklarndan daha hazrcevap olduu bilinmektedir. Ne var ki, sz konusu
durum burjuva ocuklarnn daha yetenekli saylacan gstermez; bunun nedenini yalnzca onlarn
gemiinde aramak gerekir.
Bylece, yetenek testlerinden fazla bir ey elde edilmi deildir. Kald ki, Berlin ve Hamburgta alnan
hazin sonular ortadadr; ad geen kentlerde yetenek testinden byk bir baaryla km ocuklarn
dikkati ekecek kadar byk bir blm, ileride kendilerinden beklenen baary gsterememitir. Bu da,
yetenek testiyle ocuun geliim dzeyinin salam bir biimde saptanamayacan kantlamaktadr. Oysa
bireysel psikoloji yntemiyle srdrlen aratrmalardan ilgili konuda ok daha gvenilir sonular
alabilmekteyiz; nk sz konusu aratrmalar ocuun geliim dzeyini belirlemekle kalmayp,
nedenlerini de saptamaya ve gerekirse geliim noksanln giderecek yollar gstermeye almakta,
ayrca ocuun dnme ve usavurum yeteneini ruhsal yaamndan soyutlayarak deil, bu yaamla bir
arada incelemektedir.
7. ERKEK ve KADIN LKS

blm, Kadnlk ve Erkeklik

imdiye kadar sylediklerimizden bir sonu karmak istersek diyebiliriz ki, ruhsal yaamda
egemenliini srdren iki temel ilke vardr; ruhsal olaylar etkileyen bu ilkeler, yaam koullarn
hazrlayp gvence altna alrken, sevgi, i ve toplumdan oluan ana devi yerine getirirken insann
hem toplumsallk duygusunu etkin durumda tutmasn, hem de saygnlk eilimini, gllk ve stnlk
isteini doyuma kavuturmasn salamaktadr.
Nasl bir durum ba gsterirse gstersin ruhsal olaylar deerlendirirken ad geen iki etkenin nicelik ve
nitelik bakmndan birbiriyle ilikisini gz nnde tutmamz, insan ruhunu anlamak istiyorsak bu nicelik
ve nitelik ilikisini hibir zaman bolamamamz gerekiyor. nk ilgili etkenlerin varl bir insann
toplumsal yaam mantna ne lde akl erdirebileceini ve sz konusu mantn bir zorunluluk olarak
karsna karaca iblmne ne lde uyabileceini belirler.
blm, insan toplumunun ayakta kalabilmesi iin mutlaka gerekli bir etkendir. Her bireyin toplumda
belirli bir yeri doldurmas zorunluluunu ierir. Bu zorunlulua uymayan bir kimse toplumsal yaamn,
ksaca insan soyunun varln srdrmesini istemiyor demektir; dolaysyla, toplumun bir yesi olarak
oynad rolden el ekip bir oyunbozana dnr. Byle bir davrann hafif ekillerini densizlik, arszlk,
burnunun dorultusuna gitme diye nitelendirir, ar ekillerine ise yoldan kma ve sua ynelme gibi
adlar veririz. Toplumsal yaamn gereklerinden kendini uzakta tutmak, bunlarla uzlamaya yanamak ilgili
davranlar olumsuz bir zellikle donatr. Bu yzden, bir insann deeri, toplumsal iblmnde zerine
den yeri ne lde doldurduuna baklarak belirlenir. Birey toplumsal yaama evet demekle bakalar
iin nem kazanr ve insan yaamnn ayakta kalmasn salayan zincirin binlerce halkasndan birini
oluturur; halkalarn saysnda grlecek fazlaca bir eksiklik durumunda toplumsal yaam ker. Sahip
olduklar yetenekler, bireyin toplumsal ortak retim sreci iindeki yerlerini belirler. Ne var ki, sz
konusu iblmnde de kimi karklklar ba gstermitir; bunun da nedeni gllk eiliminin, bakalar
zerinde egemenlik arzusunun ve daha baka ynla yanl davrann iblmnde gerekli dzeye
ulalmasn aksatmas ya da engellemesi, insann deerinin saptanmasnda doru saylamayacak ilkelerin
benimsenmesine yol amas ya da bireylerin toplum iindeki yerlerini herhangi bir nedenle gerei gibi
dolduramamasdr. Bazen de karlalan sorunlar kimi bireylerin gllk hrsndan ve agzllnden
domu olup, sz konusu bireyler toplumsal yaamn ve dayanmann bu trlsn kendi bencil karlar
urunda nlemeye almtr. Daha baka baz glkler ise toplumun snfsal dzeninden
kaynaklanmakta, kiisel g ve ekonomik karlar, iblmn etkileyerek daha ok g salayan rahat
yerlerin toplumdaki belirli gruplarn eline gemesini salamakta, teki gruplara ise bu gibi yerlerin
kaplar kapal tutulmaktadr. Sz konusu olaylarda gllk eiliminin oynad byk rol bilirsek,
iblm srecinin neden asla doru drst bir seyir izlemediini anlayabiliriz. Zorbalk dediimiz ey bu
konuya srekli el atm, almay bazlar iin bir ayrcalk, bazlar iinse bir ikence durumuna
sokmutur.
Bylesine salksz bir iblmne yol aan bir neden de, insanlarn iki ayr cinsiyete ait olmalardr.
Daha batan beri insanlardan bir blm, yani kadnlar bedensel zellikleri dolaysyla belirli ilerden
uzak tutulmu, belirli iler de yine bedensel zellikleri bakmndan daha yararl olabilecekleri
dnlerek erkeklere verilmitir. Aslnda bir iblmnn nyarglardan dpedz uzak bir lte
bavurularak yaplmas gerekirdi; savan kzml iinde yay fazla germekten kanan feministler de
bu tr bir iblmnn temelinde yatan mant benimsemilerdir. Kadnl kadnlndan yoksun
brakmak ya da kadnla erkein kendilerine uygun ilerle doal ilikilerini yok etmek gibi bir ama, ilgili
mantn ok uzanda bulunmaktadr.
nsanln geliim srecinde iblm yle bir biim kazanmtr ki, kadn normalde erkein grecei
ilerden bir blmn stlenmekte, bu da erkein sahip olduu gc insanla daha yararl alanlarda
kullanmasn salamaktadr. gc yararlanlmadan braklmad, ruhsal ve bedensel yetenekler kt
yolda kullanlmad srece, byle bir iblm manta aykr olarak nitelenemez.

Bugnk Uygarlkta Erkein stnl

Uygarln gllk eilimi dorultusunda gelimesi ve kendilerine ayrcalklar salamak isteyen baz
bireylerin ve gruplarn abalar sonucu, iblm, zel birtakm yollar izlemek zorunda braklmtr;
yle yollar ki, bugn hl nemini korumakta ve erkee stn deer verilmesinin gnmz uygarlnn
karakteristik bir zelliini oluturmasna yol amaktadr. Gnmz uygarlnda iblm yle bir nitelik
tayor ki, ayrcalkl grup saylan erkeklere zel birtakm haklar tannyor. Erkekler de ellerindeki
ayrcalkl konumdan tr retim srecindeki iblmnde kadnn yerini kendi ama ve karlar
dorultusunda etkileyebiliyor, kadnn iinde yaamas gereken alan belirliyor, kendi holarna giden
yaam biimlerini ele geiriyor, kadn iin sz konusu olacak yaam biimlerini ise yine kendi karlarn
gz nnde tutarak saptayabiliyor.
Bugne kadarki duruma bir gz attk m, erkein kadna stnlk salamak iin aralksz aba
harcadn, dolaysyla erkeklerin sahip olduu ayrcalklardan tr kadnlarda srekli bir
honutsuzluun yaandn grrz. Kadnla erkein ne sk bir bala birbirine bal bulunduu
dnlrse, byle bir gerilimin, bylesine srekli sarsntlarn ruhsal uyumda geni lde bozukluklara
yol amas, sonuta her iki taraf iin de pek tatsz genel bir havann geliip ortaya kmas doaldr.
Tm kurumlarmz, geleneklerimiz, yasalarmz, trelerimiz erkein ayrcalkl durumunun kantlarn
oluturmakta, ilgili duruma uygun bir dorultu izleyip, bu durum tarafndan ayakta tutulmaktadr. Btn bu
saydklarmz, evlerde ocuklarmzn odalarna kadar sokulmakta, ruhlarn mthi etkilemektedir. Her ne
kadar erkek ve kadn ilikisine pek akl erdirebileceini syleyemesek de, ocuklardaki duygu ieriinin
alabildiine derinlik tadn ileri srebiliriz. rnein kzlar gibi giydirilmek istenen bir erkein byle
bir davran fke nbetleriyle karlamas gibi kimi olaylar, erkek ve kadn ilikilerini aratrma konusu
yapmamz iin yeterli bir neden oluturmaktadr. Bu da, bizim bir baka adan yine gllk eilimini
incelememizi gerektiriyor.
indeki saygnlk eilimi belirli bir dereceye ulat m, erkek ocuu ncelikle drt bir yanda gzne
arpan erkek ayrcalklarnn gvenilir yolunu izleyecektir. Gnmzde aile iindeki eitimin gllk
isteini, dolaysyla erkek ayrcalklarna byk deer verme ve bunlar ele geirme eilimini kamlayp
gelitirici nitelik tadna daha nce deinmitik. nk ocuun evde gcn simgesi olarak karsnda
bulduu kii genellikle babadr. Baba, belirli zamanlarda evden bilmecemsi ayrllar ve eve
dnleriyle olann dikkatini daha ok zerine eker. Ksa bir sre sonra babasnn evde herkesten stn
bir rol oynadn, evde onun sznn getiini, gerekli kararlar babasnn aldn ve her eyi onun
ynettiini anlar ocuk. Evde herkesin babasnn direktiflerine boyun ediine, annesinin ikide bir
babasnn adn azna aldna tank olur. Erkekler, ocuun gzne her bakmdan kadnlardan daha gl
ve kudretli grnr. ocuklar vardr, babalarna ylesine nemli kiiler gzyle bakarlar ki, azndan
kan her szn kutsallna inanrlar, ileri srdkleri bir eyin gerekliini kantlamak iin onu
babalarndan iittiklerini sylerler. Babann nfuzunun kendini pek ak seik belli etmedii durumlarda
bile, olanlarn babalarnn stnl izlenimine kapldklar grlr, nk ailenin btn ykn baba
srtnda tayor gibidir; oysa gerekte yalnzca iblm babaya glerini anneden daha iyi deerlendirme
olana salar.
Erkein toplumdaki egemen konumunun tarihsel kkeni konusunda unu belirtelim ki, sz konusu
egemenlik doal bir hak gibi kendini aa vurmu deildir. Erkein egemenliini gvence altna almak
iin ynla yasann karlmasnn gerekmesi bir kez bunu kantlamaktadr. Ayn zamanda sz konusu
yasalarn kantlad bir baka ey de, erkek egemenliinin yasalarla saptanmasndan nce erkek
ayrcalnn pek salam temellere dayanmad baka dnemlerin yaanm olmasdr. Tarihte byle bir
dnemin yaand gerekten de belirlenmitir. Anne hukukunun sznn getii ve hayatta balca rol
kadnn oynad bir dnemdi bu. Anne hukuku, hi deilse kabiledeki btn erkeklerin kendisine kar bir
ykmllk stlendii ocukla ilgili olarak byle bir konumu elinde bulundurmutu. Bugn bile baz
gelenek ve grenekler rnein ocuun her erkee amca demeye altrlmas bunu gsteriyor. Ancak
zorlu bir savamn sonundadr ki, anne hukukundan baba hukukuna geilmitir. Byle bir savamn da
gereklemesi, doann kendisine verdiini ileri srmekten holand ayrcalklara erkein hi de batan
beri sahip olmadn, bunlar ele geirebilmek iin savamak zorunda kaldn ortaya koymaktadr. lgili
savatan erkein zaferle kmas, kadnn boyunduruk altna alnmas anlamn tamtr; sz konusu ama
urunda karlan yasalar, bunun doruluunu inandrc biimde kantlamaktadr.
Demek oluyor ki, erkein toplumdaki egemen durumu hi de doadan kaynaklanmamaktadr. Eldeki baz
bilgilerden anlaldna gre, ancak komu kabilelerle srp giden savalar srasnda byle bir
egemenlie gereksinim duyulmu, ilgili savalarda nemli bir rol stlenen erkek bu rolden yararlanarak
toplumda nderlii eline almtr. Byle bir geliime paralel olarak da zel mlkiyet ve miras hukukunda
baz deiikliklerin gerekletii grlyor; bu deiiklikler, mirasa konabilecei ve zel mlkiyet sahibi
olabilecei ilkelerini getirerek, erkein toplum iinde egemenliinin temelini oluturuyor.
Bu konuda bilgi sahibi olmak iin yeni yetien bir ocuun kitaplar okumas gereksizdir. Yukarda
anlatlanlar hi bilmese de, erkein yasalarca kayrlnn sonularn gnlk yaamda grr, kadn ile
erkek arasnda eitlii salamak isteyen anne ve babalarn, gemiten gnmze aktarlagelmi
ayrcalklardan el ekmeye hazr olmasna karn sezip hisseder bunu. Ev ilerini gren annenin baba gibi
ayn haklarla donatlm biri saylabileceini ocuun kafasna sokmak hayli gtr. Gzlerini dnyaya
at ilk gnden balayarak nereye baksa babasnn egemenliini grmenin bir olan iin ne anlama
geleceini dnelim bir. Olan ocuklar henz doar domaz kz ocuklarndan ok daha byk bir
kvanla karlanr ve prensler gibi bara baslr. Anne ve babalarn, doacak ocuklarnn daha ok
erkek olmasn istedikleri herkes tarafndan bilinen ve pek sk karlalan bir durumdur. Olan ocuu,
bir erkek evlat olarak nasl el stnde tutulduunu her admda grp hisseder. Kendisine sylenen ve
bazen de kendisinin kulak misafiri olduu eitli szlerden erkeklerin toplumdaki rolnn
kadnlarnkinden daha byk nem tad sonucunu karr. Erkeklik ilkesinin stnln ocuun
gzleri nne seren bir baka durum da, evde kadnlarn pek fazla nemsenmeyen ilerde almas ve
nihayet evredeki kadnlarn her zaman erkeklerle eit haklara sahip olduklar kansn hi de ilerinde
tamamasdr. Kadnlar genellikle, yaamda pek deerli bir gzle baklmayan ikinci derecede bir rol
stlenirler. Her evlilikten nce aslnda kadnn erkee sormas gereken ok nemli bir soru vardr:
Uygarln o stn erkeklik ilkesi karsndaki, zellikle aile konusundaki tutumun nedir? Soru,
ounlukla yaam boyu bir karara balanmadan kalr. Bunun da sonucu, bazen kadnn erkekle eit haklara
sahip olmak iin byk bir aba harcamas, bazen de eitli derecelerde bir teslimiyettir. Taraflardan
dieri erkek, yani baba ise ocukluunda erkein kadndan daha byk bir rol stlenmesi gerektii inanc
iinde yetiir, bu inan da kendisini bir ykmllk duygusuyla donatr, yaamn ve toplumun karsna
kard sorunlar her zaman erkek ayrcal dorultusunda zmler.
Bu koullardan kaynaklanan btn durumlar ocuk da ailesiyle birlikte yaar. Bylelikle kadn zerinde
ynla bilgi ve gr edinir, hepsinde de kadn pek parlak denilemeyecek bir yer igal eder. Dolaysyla,
ocuun ruhsal geliimi erkeksi karakter kazanr. Gllk eiliminde varlmaya deer grd ama,
neredeyse tmyle erkeksi zellikler ve tavrlardr. Sz edilen g ilikilerinden bir tr erkeksi erdem
doup kar, erkeksi erdemin kendisi de tmyle byle bir kkene dayanr. Baz karakter zelliklerine
erkeksi, bazlarna da kadns damgas vurulur; oysa byle bir deerlendirmeyi hakl gsterecek temel
gerekler ortada yoktur. Diyelim ki erkeklerle kzlarn ruh durumlarn karlatrdk da, byle bir
snflandrmay dorulayacak kimi ipular ele geirdik, bunlarn doal gerekler saylacan
syleyemeyiz. nk sz konusu ipularn bize kazandran incelemeleri belirli bir ereve dna
kamayan, yaam planlar ve yaamda izleyecekleri ana dorultular tek yanl g yarglaryla
belirlenmi olan insanlar zerinde yaparz. G ilikileri, bu insanlarn ellerine, geliimlerini
gerekletirecekleri alan zorunlu olarak tututurmutur bir kez. Dolaysyla, erkek ve kadnn karakter
zellikleri diye bir ayrma gitmek hakl bir temelden yoksundur. Gerek kadnsal, gerek erkeksel karakter
zelliklerinin de glln gereklerine nasl cevap verebildiini, itaat ve boyun eme gibi kadnsal
arelerden yararlanlarak da bakalarnn nasl egemenlik altna alnabileceini greceiz. Uysal bir
ocukla sz dinlemeyen bir ocuu ele alalm rnein ve her ikisi de gllk eilimiyle donatlm
olsun; bu durumda uysal ocuk, uysallndan salayaca yararlarla sz dinlemeyen ocuktan daha ileri
bir noktaya ulaabilecektir. Bir insann ruhsal yaamn anlamamz sklkla zorlatran bir etken, gllk
amacna ulaabilmek iin insann birbirinden alabildiine deiik karakter zellikleri edinmesidir.
Erkek ocuu byd m, erkekliinin nemi neredeyse bir grev olarak yklenir srtna. indeki hrs,
gllk ve stnlk eilimi tmyle birbirine balanr, adeta erkeklik ykmllyle zdeleir. G
peinde koan ocuklarn ou salt erkekliklerinin bilinciyle yetinmez, ayn zamanda erkek olduklarn,
dolaysyla birtakm ayrcalklara sahip olmalar gerektiini evrelerine gstermek ve kantlamak ister,
bunu da bir yandan bakalarndan hep ne gemeye alp erkeksi karakter zelliklerini abartarak, beri
yandan despot kimseler gibi davranp evrelerindeki kadnlar karsnda stnlklerini sergileyerek
yaparlar, grdkleri direncin bykl orannda da sergileme ii gl bir nitelik tar. Btn bunlar iin
de izledikleri yol ya inatlk, ya lgnca fke nbetlerine kaplmak ya da sinsi bir kurnazla
bavurmaktr.
Bugn insann deeri ayrcalkl erkek idealine gre belirlendiinden, ilgili ltn olan ocuklarnn
da hep karsna karlmasnda ve nihayet bunlarn kendilerini sz konusu lte vurmaya almasnda,
izledikleri yaam yolunun her zaman erkeksi saylp saylmayacan, yeterince bir erkeklie kavuup
kavumadklarn srekli gzlemleyip saptamak istemelerinde alacak yan yoktur. Bugn, erkeksi
denilince insanlarn kafasnda ne tr armlarn uyand bilinmektedir. Her eyden nce katksz bir
bencillik, ak duygusunun doyuma kavuturulmas, ksaca stnle eriip bakalarndan ne gemek
anlamna gelir, ilgili szck; btn bunlar da yreklilik, gurur, kadnlar zerinde her trlsnden zafer
kazanma, mevki, paye ve ad sahibi olma, kadnsal duygulara kar kendini duyarszlatrma gibi szmona
aktif karakter zelliklerinden yararlanarak ele geirmek, yine ilgili szcn anlam kapsam iinde yer
alr. Kiisel stnlk uruna srekli bir boumadr erkeksilik, nk stn olmaya da erkeksi bir gzle
baklr.
Dolaysyla erkek ocuu zamanla yle karakter zellikleri kazanr ki, bunlar iin gerekli modelleri
yalnzca byklerde, zellikle babasnda ele geirir. Nereye baklsa, yapay yoldan retilen bu byklk
hezeyannn izlerini grmek mmkndr. Erkek ocuu, daha erken dnemde yanl bir davran izleyerek
ar lde g ve ayrcala kavumaya itilir. Bunlar kendisi iin erkeklik anlamn tar. Byle bir
erkeklik de, olumsuz koullarda, herkese bilinen kabalk ve zorbala dnr.
Erkek olmann salad ok ynl yararlar, erkek ocuklar iin byk bir ayart kaynadr. Kzlarn da
yaamlarnn ana dorultusu olarak ilerinde erkeksi bir ideal tamalar bizi artmamaldr; kz
ocuklarnda byle bir ideal ya gereklemeden kalan bir zlem, ya davranlarn deerlendirilmesinde
bavurulan bir lt, ya da bir davran biimi olarak aa vurur kendini. lerindeki nne geilmez bir
drtye uyarak, vcut yaps bakmndan daha ok erkek ocuklarna yakacak oyunlar oynamay ve iler
yapmay yeleyen kzlar bu gruba sokabiliriz. Bylesi kzlar, rnein trmanmadk aa brakmaz,
erkeklerin arasnda zaman geirmekten holanr, kadnlarn yapt btn ilere yzkaras olarak bakar,
bunlardan hibirine el srmek istemezler. Genellikle erkekler gibi davranmak haz verir, doyuma
kavuturur onlar. Btn bunlar, uygarlmzda erkekliin kadnla ye tutulduu gereinden yola
koyularak anlayabiliriz. stn bir konumu ele geirmek uruna boumann, stnle kavumak iin
almann geree ve yaamda izlenecek tutuma kadar uzanamayp salt grnle snrl kaldn ak
seik gzlemleyebilmekteyiz.

Kadnn Yetersizliine likin nyarg

Toplumdaki egemen konumuna hakllk kazandrmak iin, ilgili konumun kendisine doa tarafndan
balandn ileri srmesinin yan sra erkein bavurduu bir baka kant da kadnn yetersiz bir yaratk
saylacadr. Kadnn yetersizlii gr o kadar yaygndr ki, sanki btn insanlar byle bir gr
benimsemitir. Buna paralel olarak, erkekte hep bir tedirginlik aa vurur kendini; yle bir tedirginlik ki,
anne hukukuna kar srdrd sava dneminden, kadnn erkek iin gerekten tedirgin edici bir e
oluturduu adan kald sylenebilir. nk tarih ve edebiyat kitaplarnda her an buna ilikin
ipularna rastlamaktayz. rnein bir Romal yazar Mulier est hominis confusio der. Birok ruhaniler
meclisinde kadnn bir ruhu bulunup bulunmad hararetle tartlm, ksaca bir insan saylp
saylmayaca konusunda eitli bilginlerce eitli yazlar kaleme alnmtr. Yzyllar boyunca
etkinliini srdren cad hezeyan ve cadlarn atete yaklmas, bu sorunla ilgili olarak bir zamanlar iine
dlen yanlglar, o mthi bocalamalar ve aknl hazin ekilde belgelemektedir. Kadn, sk sk
btn bela ve musibetlerin nedeni olarak gsterilir. rnein, Tevratta insanlarn cennetten kovulmalarna
yol at anlatlr. Homerosun liadasnda ise bir yn ulusu felaketin kucana bir tek kadnn
srkledii hikye edilir. Her an destan ve masallarnda kadnn ahlaksal yetersizliine, rezilliine,
hainliine, iki yzllne, bir kararda durmayna ve gvenilemeyecek karakterine deinildii grlr.
Hatta Kadnlara zg bir hafifmereplik deyimi yasalarda bile yer almtr. Ve yine kadn, beceriklilii
ve alma yetenei bakmndan aalanmalara konu edilir. Her ulusun anekdotlarnda, ataszlerinde ve
nktelerinde yukardan baklarak yerilir kadn, geimsiz, titiz, ku beyinli ve aptal (sa uzun, akl ksa!)
diye gsterilir. Btn bir zek gc seferber edilerek kadnn yetersizlii kantlanmaya allr. rnein
Strindberg, Moebius, Schopenhauer, Weininger gibi yazarlar, kadn karsnda byle bir tutum sergiler.
stelik bu kiilere azmsanmayacak sayda kadnn da katld grlr; ilgili kadnlar, boyunlarn
bkerek durumu kabullenip kadnn yetersizlii ve onun yaamda ancak ikincil derecede bir rol
stlenebilecei grn paylar. Kadnlara alma hayatnda denen cret de, erkeklere denen
cretten ok daha dk tutulmakta, bu da yine kadnn pek nemsenmediini aa vurmaktadr.
Yetenek testi sonular karlatrlarak, rnein matematik gibi baz derslerde erkeklerin, dil gibi baz
derslerde ise kzlarn daha yetenekli saylaca gerekten saptanmtr. Erkek olarak ileride tutacaklar ie
kendilerini hazrlayacak dersleri erkekler kzlardan daha iyi baarabilmektedir. Ne var ki bu, erkeklerin
kzlardan genellikle daha yetenekli saylacann ancak szde bir kantdr. Kzlarn durumu dikkatle
incelendi mi, kadnlarn erkeklerden daha az yetenekli olduu savnn bir masaldan, gerekmi izlenimini
veren bir uydurmacadan baka nitelik tamad grlecektir.
Kzlar, Tanrnn her gn adm banda ve alabildiine deiik ekillerde olanlardan daha az yetenekli
saylacaklarn, olanlara gre daha hafif, daha nemsiz ilere yatkn olduklarn iitip dururlar.
ocukluundan kaynaklanan bir gszlkle sz konusu yarglara ne lde doru bir gzle bakacan
bilemeyen bir kzn kadnsal yetersizlii kadnlarn deimez yazgs gibi greceini ve sonunda kendi
yeteneksizliine gerekten inanacan anlamak zor deildir. Dolaysyla, daha batan gzleri ylar
kzlarn, kadnn toplumsal konumuna ilikin sorunlarla karlamak istemez pek ya da bunlara gereken
ilgiyi gsteremez, byle bir ilgi besliyorsa onu kaybeder, gelecekteki yaam iin edinmesi gereken i ve
d hazrlktan yoksun kalr.
Buradan anlald zere, kadn yetersizlii iin ileri srlen kantlar ancak szde bir doruluu ierir.
Byle bir yanlgnn da iki nedeni vardr. Birincisi, ou kez tek yanl ve salt bencil dncelere
dayanlarak, insann hl ticari alanda elde edecei baarlara gre deerlendirilmesidir; ticari adan da
hareket edilince, i gcyle ruhsal geliim arasndaki iliki pek incelenip aratrlmaz. Oysa sorunun
gereince zerinde duruldu mu, kadnn erkekten daha az bir i gcne sahip olduu yanlgsnn
domasna pek byk katkda bulunan teki temel neden de ele geirilecektir. ocukluundan balayarak
btn dnyann, kzlara belirli bir nyargy benimsetmeye alt, byle bir nyargnn da kzlarn kendi
deerlerine olan inancn ve kendi zgvenlerini sarsmaktan, doru drst iler becerebilme umutlarn
ykmaktan baka eye yaramad gzden karlr ounlukla. Hayatta kadnlarn nasl ikinci derecede rol
oynamakla ykml klndn gren bir kzn cesaretini yitirip, kendisini bekleyen ilere pek istenildii
gibi el atamayaca, yaamn karsna karaca devlerden korkup soluu kamakta alaca doal,
bunun da kendisini ie yaramaz bir duruma sokaca kukusuzdur. Bir kimsenin karsna geip, ona
genellikle paylalan yanl bir gre kar bir sayg duygusu alamaya alr ve bir baltaya sap olaca
konusundaki tm umudunu ykp cesaretini krarsak, onun ileride bir varlk gsteremediini sezdik mi
yetersizlii konusundaki dncemizde hakl saylacamz syleyemeyiz. Bu durumda btn tersliin
bizim bamzn altndan ktn itiraf etmemiz gerekir. Yani uygarlmzda bir kzn zgvenini ve
cesaretini yitirmemesi kolay deildir. Kald ki, ilgili testlerden alnan dikkate deer bir sonu 14-18
yalar arasndaki kzlarn oluturduu bir grubun, erkekler de dahil btn dier ya gruplarndan stn bir
yetenee sahip olduunu kantlamtr. Aratrmalara gre, sz konusu gruptaki kzlar, kadnn, yani
annenin de serbest meslek sahibi olduu ya da yalnzca annenin byle bir meslekte alt ailelerden
geliyordu. Buradan da anlalmaktayd ki, ilgili kzlar kadnn alma yetersizliine ilikin nyargyla
karlamadklar ya da ok az karlatklar evlerde yetimi, zellikle annelerinin kendi becerisiyle
neler baardn gzleriyle grmlerdi. Dolaysyla, geliimleri ok daha zgr ve bamsz bir yol
izleyebilmi, yukarda sz edilen nyargnn douraca tm engelleme ve tutukluluklardan uzak
kalmlard.
lgili nyargnn temelsizliini gsteren bir baka kant da, edebiyatn, sanatn, tekniin ve tbbn
birbirinden alabildiine deiik dallarnda stn baarlara ulam, erkeklerinkine tmyle edeer
almalar ortaya koyabilmi kadnlarn sayca hi de az olmaydr. Bir yandan, parlak hibir baar
elde edemeyerek ileri derecede bir yetersizlii sergileyen erkeklerin says o kadar kabarktr ki, buradan
kadnlarn yetersizlii iin ileri srlenler kadar ok kant ele geirip, kukusuz ayn haksz davrana
bavurarak erkein yetersizlii nyargsna varabiliriz.
Ciddi sonulara yol aan bir durum da kadnn yetersizlii nyargsnn kavramlarda kendine zg bir
ikili blnmeye yol a, bir yandan erkeksi, deerli, gl, muzaffer; te yandan kadns, uysal, boyun
een, ikinci derecede rol oynayan, gibi szlere yer verilmesidir. Bu dn biimi insanlarn kafasnda
ylesine derinlere kk salm bulunuyor ki, uygarlmzda mkemmel saylan her eye erkeksi gzyle
baklyor, pek deer tamayp yadsnan eylerse kadnlara mal edilmeye allyor. Bilindii zere yle
erkekler vardr ki, kendilerine yaplacak en byk aalama kadns bir karakter tadklarn
sylemektir; oysa kzlar, erkeksilie hi de sakncal gzyle bakmazlar. Kadn anmsatan her eye daima
bir yetersizlik yaftas yaptrlr.
Byle bir nyargy ou kez alabildiine bir ak seiklikle hakl gsteren durumlarn, yakndan
bakldnda engellenmi bir ruhsal geliimin sonularndan baka eyler saylamayaca grlr. Bunlar
sylemekle, her ocuu yetenekli diye nitelendirip elinden olaanst derecede i gelen bir insan
yapabileceimizi ileri srmek istiyor deiliz; ama her ocuu genellikle yeteneksiz denilen bir insana
dntrebileceimizi syleyebiliriz. Ne var ki, biz imdiye kadar asla byle bir yola bavurmadk; ama
baz kimselerin bu iin stesinden geldiini biliyoruz. Gnmzde erkeklerden ok kzlarn byle bir
akbetle karlatn rahatlkla dnebiliriz. almalarmz srasnda, yeteneksiz denilen ocuklar
sk sk grp inceleme frsatn bulduk; bazlarnda gn gelip ylesine byk bir yetenekle karlatk ki,
sanki yeteneksiz ocuklar zamanla yetenekli ocuklara dnmt.

Kadn Rolnden Ka

Erkein n plana kmas kadnn ruhsal geliimini nemli lde aksatm, iinde kadn olarak
stlenmesi gereken role kar neredeyse genel bir honutsuzluun domasna yol amtr. Kendi
konumlar dolaysyla gl bir aalk duygusuna kaplan btn insanlar gibi kadnn da ruhsal yaam
ayn yolu izler, ayn koullar altnda devinir. Buna, kadnn ruhsal geliimini gletirici bir e olarak,
szde doal nitelikteki yetersizlik nyargs gelip katlr. Ama yine de ok sayda kz biraz olsun duruma
kar koyabiliyorsa, bunu karakter yaplarna, zeklarna ve ellerindeki birtakm ayrcalklara borludur;
sz konusu ayrcalklar da, nasl bir hatal admn, hemen peinden baka hatal admlar srkleyip
getireceini ortaya koymaktadr yalnzca. Kollanp gzetilmelerden, lksten ve komplimanlardan oluan
bu ayrcalklar hi deilse kadnn toplumda yelendii gibi bir grnm tamakta, kadna kar byk bir
sayg beslendii izlenimini uyandrmaktadr. Kadn idealize etmelerin de bu konuda rol oynadn
belirtmek isteriz; byle bir yola bavurulmasnn da amac, gerekte erkein karlarna uygun bir kadn
idealini yaratp ortaya koymaktr. Bir ara bir kadnn azndan ok yerinde olan u sz iitmitim:
Kadnn erdemi, erkeklerin gzel bir uydurmasdr.
Kadn rolne kar mcadelede genellikle kadnlar iki tipe ayrabiliriz. Birinci tiptekilere daha nce
deinmitik. Geliimleri aktif ve erkeksi bir dorultu izleyen kimselerdir bunlar. Son derece enerjik ve
haristirler, altn madalya iin savarlar. Erkek kardelerini ve erkek arkadalarn ap gemeye bakar,
daha ok erkekler iin ngrlm uralara ynelir, her trl sporu yaparlar vb. ounlukla sevgi ve
evlilik ilikisi kurmaya yanamazlar. Diyelim byle bir iliki kurulup kt ortaya, karsndakine herhangi
bir ekilde stn olmaya, karsndakine sz geirmeye alarak bunu hemen yine ykmann yolunu
ararlar.
Ev ilerinin her trlsnden alabildiine nefret eder, ilgili duygularn ya dorudan aa vurur, ya
dolayl bir yol izleyip ev ilerine kar asla yetenekli saylmayacaklarn syleyerek yapar, hatta bazen
bunu aka kantlamaya kalkarlar.
Bunlar, erkeksi bir davrana bavurarak yazglarn dzeltmeye alan kimselerdir. Kadn rolne kar
kendilerini savunmalar, varlklarnn temel zelliidir. Bazen bylelerini nitelemek iin erdii deyimi
kullanlr. Gelgelelim, sakat bir gre dayanr bu deyim; nk ou kimse sanr ki, sz konusu kzlarda
doutan erkeksi bir yan, erkeksi bir z vardr da, kendilerini sergiledikleri tutumu taknmaya
zorlamaktadr. Ne var ki, uygarlk tarihinin gsterdiine gre, kadnn bask altnda tutulmas, kadnn
davranna gnmzde getirilen kstlama ve snrlamalar dayanlacak gibi olmayp, insan
bakaldrmaya zorlayacak niteliktedir. Eer kadn erkeksi saylan bir davrana bavuruyorsa, nedeni
dnyada diki tutturabilmesi iin iki olanan varldr ki, bunlardan biri kadnn, tekisi erkein ideal
yoludur. Dolaysyla, kadn rolnden her sap erkeksi, erkek rolnden her sap ister istemez kadns bir
izlenim uyandracaktr. Ne var ki, sz konusu duruma yol aan neden gizemli zlerin kadn ve erkekte rol
oynamas deil, meknsal ve ruhsal bakmdan baka trlsnn dnlemeyeceidir. Dolaysyla,
kzlarn ruhsal geliiminin ne glkler altnda gerekletiini her zaman gz nnde tutmamz gerekir;
yle ki, erkekle eitlii benimsenmedii sre, yaamla, uygarlmzn gerekleriyle ve toplu yaam
biimleriyle eksiksiz bir uzlamay kadndan beklememiz bouna zahmettir.
Bir tr tevekkl ve teslimiyetle yaamlarn srdren ve inanlmayacak derecede byk bir uyum, itaat
ve alakgnlllk sergileyen kadnlar ise, ikinci tipte yer alr. Byle kadnlar her duruma uyum salar,
hangi i olursa el atar, ama ylesine beceriksizlik gsterir ve ylesine dar grl davranrlar ki, hibir
eyi doru drst yapp karamaz, insan iyi niyetlerinden kukuya drrler. Bazen de sinirsel birtakm
bozukluklar gsterir, gszlklerini bu yoldan gerei gibi sergiler, dikkate alnmak istediklerini aa
vururlar. Beri yandan, kendini byle zora komann, bylesine bir despotlua konu olmann nasl bir
sinirsel hastalkla cezalandrldn ve toplumsal yaam iin insann nasl ie yaramaz duruma
sokulduunu ortaya koyarlar. Bu tiptekiler, dnyann en iyi insanlardr; ama toplumun beklentilerine bir
trl yant veremez, evrelerinin honutluunu srekli ellerinde tutamazlar. Boyun emelerinin,
alakgnlllklerinin ve kendi davranlarna getirdikleri kstlamalarn temelinde, ilk tipteki kadnlarda
grdmz ayn bakaldr sakl yatar; yle bir bakaldr ki, ne zevksiz yaam sz azlarndan ak
seik dklr gibidir.
Kadn roln yadsmamalarna karn, yetersiz yaratklar kimliiyle yaamda ikinci derecede bir rol
oynamaya mahkm edildiklerinin kahredici bilincini ilerinde tayan kadnlarsa, bir nc tip oluturur.
Bunlar, kadnn yetersizliine ve ancak erkeklerin elinden iyi iler kabileceine yrekten inanmlardr.
Dolaysyla, kendileri de erkeklerin toplum iindeki ayrcalkl durumunu savunurlar hep. Bylelikle
baarl iler grme yeteneini yalnzca erkekte bulan ve onun toplumda ayrcalkl bir yer igal etmesini
isteyen seslerin oluturduu koroya g katarlar. Kendi gszlk duygularn ylesine belirgin aa
vururlar ki, adeta karlnda evresindekilerce takdir edilmeyi bekler ve desteklenmeyi umar gibidirler.
Ne var ki, bu da teden beri hazrlanan bir bakaldrnn patlak vermesinden baka bir ey deildir;
bakaldr, ounlukla kadnn evliliin devlerini srekli kocasnn zerine ykmas, bunlarn stesinden
ancak bir erkein gelebileceini aka itiraf etmesiyle belli eder kendini.
Eitim gibi yaamn en nemli, ayn zamanda en etin devlerinden birinin, kadnn yetersizlii
nyargsna karn, pek byk blmyle yine kadnlarn eline brakldn dnrsek, bu tipteki
kadnn eitici kimliiyle nasl bir davran sergileyeceine bir gz atmak yerinde olacaktr. Bu arada,
tipler arasnda saptadmz ayrmlar biraz daha geniletebileceiz. Yaam karsndaki erkeksi
tutumuyla ilk tipteki kadnlar, ocuklarn eitirken astklar astk, kestikleri kestik bir davrana
bavuracak, barp aracak, ocuklarn srekli cezalandrp onlar ar bir bask altna almaya
alacak, ocuklar da doal olarak bu baskdan kendilerini kurtarmaya bakacaktr. Byle bir eitimle
olumlu koullarda elde edilecek baar, hayvanlar zerinde uygulanacak bir eitimin salayaca
baardan ileri gemeyecek, en kk bir deer tamayacaktr. Byle bir eitime konu edilen ocuklar,
genellikle annelerine eitici yeteneinden yoksun kimseler gzyle bakarlar. Eitim urunda koparlan o
byk frtna ocuklar olduka olumsuz ynde etkiler, kzlar annelerine yknmek gibi bir tehlikeyle
kar karya brakrken, erkeklerin yreini korkuyla doldurup, gelecekteki yaamlar konusunda
kendilerini tasalara srkler. Byle bir annenin basks altnda yetimi ocuklarn dikkati ekecek kadar
byk bir ounluu, ileride kadn grdler mi yollarn deitirir; sanki kadnlara kar ilerine nefret
duygusu ekilmitir de, onlara kar bundan byle en kk bir gven duymazlar. Bylece erkeklerle
kadnlarn aras alr, iki taraf srekli uzaklar birbirinden, sonunda ak seik bir hastalk tablosu
ortaya kar; gelgelelim byle bir durumda bile erkeklik ve kadnsallk esinin ilgili kiilerde gerei
gibi bir dalm gstermediini ileri srme samalnda bulunacak kiiler vardr.
teki iki tiptekiler de, eiticilik asndan baarsz ve ksr kimselerdir. Kimi kararsz ve kukucu bir
davran sergiler, kendilerindeki zgvenin yetersizliini hemen fark eden ocuklarna szlerini
dinletemez olurlar. Anne, eitsel giriim ve abalarn aralksz tekrarlar, durmadan uyarr ocuklar,
yaptklarn babalarna sylemekle ocuklarn gzlerini korkutur. Ne var ki, ocuklar eitecek bir erkei
arayan davranlaryla eitsel abalarnn olumlu sonuca ulaacana inanmadklarn ele verirler.
Bylece eitim konusunda da gzleri hep geriye ekilmededir; sanki yalnzca erkein elinden i gelecei,
dolaysyla eitim sorununda da mutlaka bir erkein gerektii yolunda kafalarnda yaattklar dnceye
pratikte hakllk kazandrmay kendilerine dev edinmilerdir. Bazlar da hibir eyin hakkndan
gelemeyecekleri duygusuyla herhangi bir eitim iini stlenmekten kaar, byle bir sorumluluu
kocalarnn, mrebbiyelerin ya da daha baka kiilerin zerine ykarlar.
Kadn roln stlenmekten duyulan honutsuzluk, baz yce nedenlerle rnein bir manastra
kapanarak ya da evlilie kaplar kapayan bir ite alarak yaamdan elini eteini eken kzlarda daha
belirgin olarak aa vurur kendini. Byleleri de, kadn rolyle uzlaamadklar iin ilerideki asl
devlerinin gerektirdii hazrlklar yapmaya yanamayan kadnlar arasnda yer alr. Beri yandan, ok
gemeden kendilerine bir i edinmeye bakan kzlarn bu davranlarnn nedeni de, alma hayatnn
salayaca bamszla, bir evliliin kucana yuvarlanmaktan kendilerini rahatlkla koruyacak gzyle
bakmalardr. Evlilie kar taknlan bu tutum da, yine geleneksel kadn rolne kar duyulan nefrette itici
etken olarak karmza kar.
Bir evliliin gerekleip kadnn byle bir rol isteyerek stlendii sanlsa bile, bir evlilik anlamasnn
hi de kadn rolyle uzlamann bir kant saylmayaca sk sk grlr. u anda otuz alt yandaki bir
kadn hastamz buna tipik bir rnek olarak gsterebiliriz. eitli sinirsel yaknmalar vardr hastamzn.
Yal bir adam ve ii zorbalk hrsyla dolup taan bir kadn arasndaki evlilikten domu iki ocuktan
bydr. ncelikle, pek gzel bir kadn saylan annenin, yal bir adamla evlenmesi, byle bir evlilikte
kadn roln stlenmedeki duraksamann da rol oynadn ve koca seimini etkilediini ortaya
koymaktadr. Hastamzdan rendiimize gre, anne baba arasndaki evlilik pek iyi yrmemiti. Evde
kesinlikle annenin sz geiyordu; anne kimsenin gznn yana bakmyor, evdekilere her istediini
yaptryor, yal kocasn her frsatta keye sktryordu. Kocasnn yle bir anlna, bir srann
zerine uzanp dinlenmesine bile katlanamyor, kafasnda piirip kotard ve hibir ekilde inenmesine
izin vermedii bir ilkeye uyarak evi ekip eviriyordu.
Pek yetenekli bir ocuk olan hastamz, babas tarafndan pek martlmt. Annesi ise hibir zaman
kendisinden honut kalmam, hep karsnda yer almt. Hele sonradan bir erkek ocuu dnyaya gelip,
anne ok daha byk bir sevecenlikle ona kucak anca, durum iyiden iyiye katlanlmaz boyutlara
ulamt. Normalde pek kaytsz ve yumuak bir adam saylan, ama kendisi sz konusu oldu mu ok sert
tepki gsterebilen babasndan destek grecei bilinciyle davranan kzn iinde, srp giden kavgalarn
sonunda annesine kar olduka byk bir kin ve nefret duygusu uyanmt. Bu arada hastamzn
saldrlarna hedef almaktan holand bir ey de, annesinin temizlik tutkusuydu; ilgili tutku ylesine
arla vardrlyordu ki, rnein annesi ev ilerine yardm eden kadnn kapnn koluna bile elini
srmesine dayanamyor, hemen kalkp el deen yeri tekrar silerek temizliyordu. Dolaysyla, hastamz
evde st ba kir pas iinde dolaarak her eyi pisletmekten zevk almaya balamt. Ksacas, annesinin
kendisinden beklediklerinin tam tersi zellikler ediniyordu. Bu da, karakter zelliklerinin doutan
insanda var olduu grn rten bir durumdu. Eer hastamz annesini lesiye kzdran zellikler
sergiliyorsa, yalnzca bilinli ya da bilinsiz bir plandan kaynaklanabilirdi, bu. Anneyle kz arasndaki
sava, bugn de hl srp gidiyor; yle bir sava ki, etinlikte eine rastlanacak gibi deil.
Hastamz sekiz yana geldiinde durum aa yukar yleydi: Baba kzn tarafn tutuyor, anne hain ve
sert bir yz ifadesiyle ortada dolap ineleyici sz ve sulamalarn saa sola yneltiyordu; hastamz ise
arsz, hazrcevap ve alabildiine esprili bir tavrla annesinin karsna dikiliyor, onun tm abalarn boa
karyordu. Derken annenin gzbebei saylan ve martlp el stnde tutulan erkek kardein, kalp
kapakklarndaki bir bozukluk nedeniyle annenin daha ok bakm ve ilgisini zerine ekmesi, var olan
durumu daha da ktletirmiti. Bylece, anne ve babann ocuklarna kar gsterdii ilgi, srekli olarak
birbirine zt bir dorultu izlemi, ite hastamz bu koullar altnda bymt.
Sonunda yle olmutu ki, kimsenin pek aklayamad ciddi bir sinirsel hastala yakalanmt
hastamz. Annesini konu alan kt dnceleri bir trl kafasndan kovamyor, dolaysyla kendi kendini
yiyip bitiriyordu. Sz konusu dncelerden sz ap, hibir ey yapacak durumda deildi. Sonunda ani
bir kararla dindarla verdi kendini, ama bu da hi ie yaramad. Bir sre sonra kafasndaki kt
dnceler biraz azald; alnan ilalardan birinin etkili olduu eklinde yorumland durum; ama belki de
anne biraz susturulmu, kendini savunma durumuna itilmiti. Ne var ki, hastalk tmyle kaybolmayarak
biraz kalmt geride, bu da belirgin bir frtna korkusuyla kendini aa vuruyordu. Hastamzn
kuruntusuna gre, frtna korkusu vicdannn rahat saylmayndan kaynaklanmaktayd ve annesine kar
iinde haince dnceler besledii iin, gnn birinde bir felaket gibi bana ullanacakt. Buradan
anlaldna gre, hastamz daha o yata annesine kar duyduu nefret ve kinden bizzat kendisini
kurtarmaya alyordu. Beri yandan hastamzn geliimi seyrini srdrm, sonunda her eye karn gzel
bir gelecek kendisine gz krpar gibi olmutu. Gnn birinde bayan retmenlerinden biri hastamz iin,
bu kz isterse her eyi yapabilir gibi bir sz kullanm, bu da onu pek etkilemiti. Aslnda bylesi szlerin
pek bir nem tad sylenemez, ama hastamz bu szlerden unu anlamt. Bir eyi kafasna
koymayagrsn, onu mutlaka yapar. Bu da, annesiyle yeniden savamak gibi bir hrsn iinde uyanmasna
neden olmutu.
Derken ergenlik dnemine giren hastamz gzel bir kz olup km, evlenecek aa ayak basm ve pek
ok kiiden evlenme nerisi almt. Ne var ki, bir evlenmeye yol aabilecek her trl ilikiyi szleriyle
bir bak gibi kesip atmt. evresinde yal bir adam vard ki, hastamz yalnzca ona kar zel bir
yaknlk duyuyor, onunla evleneceinden korkuyordu hep. Ama bu adamdan da bir sre sonra vazgemi,
yirmi alt yana kadar bir talipten yoksun yaamt. Bu da hastamzn bulunduu evrede olduka dikkat
ekmi, yaamyks bilinmediinden kimse davranna bir anlam verememiti. ocukluundan beri
annesine kar srdrd etin savata hastamz geimsiz ve huysuz birine dnmt. Sava, onun iin
zaferler salayan bir arat. Annesinin davran kendisini kamlayarak hep zafer peinde koan biri
durumuna sokmutu; yle yaman bir az dala kadar holand baka bir ey olamazd. Gurur ve kibri
bylece kendini aa vurma olanana kavuuyordu. Bir rakibin yenilgiye uratlmasn ngren oyunlar
tekilere stn tutmas da, yine erkeksi tavrn belli etmekteydi.
Yirmi alt yanda ok saygn bir erkekle tanm, erkek onun geimsiz ve cadaloz tavrndan ylmayarak
kendisine ciddi bir evlenme nerisinde bulunmutu. Erkein davran pek alakgnll ve otoriteye
boyun eer nitelikteydi. Akrabalarnn byle bir erkekle evlenmesi iin zerine dtklerini gren
hastamz, ona kar byk bir nefret ve soukluk hissettiini, byle bir erkekle yapaca evliliin sonunun
hayrl kmayacan sylemiti. Onun durumunda sz konusu kehanette bulunmak kukusuz g deildi.
ki yllk bir direniten sonra nihayet evlenmeyi kabul etmi, kocas olacak adam bir kle gibi kullanp
ona istedii gibi davranabilecei inanc bu kararnda rol oynamt. Hibir dileini geri evirmemi olan
babasnn bir kopyasn evlenecei adamda bulaca umudu, iten ie yaamt ruhunda.
Ama ok gemeden yanldn anlamt. Daha evlilikten birka gn sonra kocasn aznda pipoyla
odada oturmu, gel keyfim gel gazetesini okurken grmt. Kocas sabahleyin evden kp brosuna
gidiyor, zamannda eve yemee geliyor, yemek henz hazrlanmamsa homurdanp syleniyordu.
Karsndan temizlik sevgi ve titizlik bekliyor, hastamzn aklamasna gre hi aklndan geirmedii tm
de haksz isteklerde bulunuyordu. Kocasyla arasndaki ilikinin, babasyla ilikisini uzaktan yakndan
anmsatacak yan yoktu. Btn umutlar suya dmt. Hastamz adamdan ne kadar ok ey isterse, adam
isteklerini karlamaya o kadar az eilim gsteriyor, adam hastamzn dikkatini ne kadar stlenmesi
gereken kadn rolne ekerse, hastamz bu rol stlenmeye o kadar az istekli davranyordu. Bu arada
kendisinden byle isteklerde bulunmaya hi de hakk olmadn kocasna srekli hatrlatyor, nk
kendisinden holanmadn evlenmeden nce kesinlikle ona sylediini belirtiyordu. Ne var ki, bu
davranndan hi etkilenmeyen kocas, kendisine eitli istekler yneltmekten vazgemiyordu bir trl.
Bunu da ylesine bir amanszlkla yapyordu ki, hastamz giderek geleceini pek karanlk grmeye
balamt. Grev duygusuyla dolup taan drst denilecek adam, bir sarholuk iinde kendinden geerek
hastamzla evlenmi ama hastamz kesinlikle ele geirdiine inanr inanmaz sz konusu sarholuk uup
gitmiti.
Derken, hastamz anne olmu, ama kocasyla aralarndaki uyumsuzlukta yine bir ey deimemiti.
Hastamzn yeni devler stlenmesi gerekiyordu. Var gcyle damadn tarafn tutan annesiyle aras
gnden gne daha ok almt. Evdeki sava hi ara verilmeden ok ar silahlarla srdrldnden,
adamn bazen irkin ve saygsz davranlara bavurmas, bylece kadnn zaman zaman davrannda
haksz saylmamas alacak bir ey deildi. Erkein o trl davranna yol aan neden, hastamzn,
yanna yaklalmaz tutumu, kadnlk rolyle bir trl uzlaamamasyd. Aslnda kafasndan geirdiine
gre kadn roln yle oynayacakt ki, evde hep bir hkmdar gibi dikilecekti, tm isteklerini yerine
getirmek zorunda olan bir klenin yannda yrr gibi kocasyla yaam yolunu yryp gidecekti. Belki o
zaman stlenebilirdi byle bir rol.
Peki imdi ne yapacakt? Boansn, annesinin yanna dnsn de yenilgiye uratldn aklasn myd?
Tek bana ve bamsz yaayamazd, byle bir yaama hazrlkl deildi. Boanmas, gururuna ve kendini
beenmiliine indirilmi bir darbe anlamn tayacakt. Yaam bir ikence gibi gryordu. Bir yanda
kocas her eye kusur bulurken, dier yanda annesi durmadan kendisini topa tutuyor, hep temizlikten ve
dzenden dem vuruyordu.
Sonunda hastamzda da bir temizlik ve dzen merak ba gstermiti. Btn gnn unu bunu ykamak
ve temizlemekle geiriyordu. Annesinin o zamana kadar hep kafasna sokmaya alt tleri sonunda
kavramt sanki. Kzn byle gren anne belki ilkin nazike glmsemi, beri yandan kocas da karsnda
anszn ba gsteren dzenlilik merakndan, onun habire dolaplar boaltp yeniden yerletirmesinden bir
bakma honut olmutu. Ne var ki, arla vardrlabilirdi byle bir davran; nitekim hastamzda da
byle olmutu: Her eyi ylesine ovup temizliyordu ki, evde bir toz zerresi bile barnamyordu. Ortal
temizleyip eki dzene sokarken herkesin rahatn kararak hamaratln aa vuruyor; te yandan
alrken herkes kendisini rahatsz ediyordu. Birisi, ykayp temizledii bir eye el srd m, kalkp
yeniden yapyordu ayn ii; bu, yalnzca onun stesinden gelebilecei bir eydi.
Ykayp temizleme hastalna kadnlarda alabildiine sk rastlanr. Byle davrananlarn tm de
kadnlk roln stlenmeye kar koyanlardr; ilgili davranlaryla kendilerini bir tr mkemmellie
kavumu grr, her gn kendileri gibi sk sk temizlie bavurmayan kadnlara tepeden bakarlar.
Temizlie ynelik btn bu abalarn bilinaltnda yatan nedeni, evin cann cehenneme yollama isteidir.
Beri yandan, hastamzdaki gibi hibir kadnda o kadar pislie rastlanmayacan belirtmek isteriz. nk
hastamzn amac temizlik deil, davrannn evresindekilere verecei rahatszlkt.
Kadnlk rolyle gerek bir uzlamay baaramayp, kendilerine salt byle bir ss veren bir yn kadn
gsterebiliriz. Akladna gre, hibir arkada yoktur hastamzn; kimseyle anlaamayan ve hibir eyi
umursamayan biridir, bu da yine onun durumuna uygun der. Uygarlmzdan en ksa zamanda
bekleyeceimiz bir ey varsa, yaamla daha uygun bir uzlamay mmkn klacak ekilde kzlarmz
eitmenin yollarn bize gstermesidir; nk bugn en olumlu koullarda bile sz konusu uzlama
gerekletirilecek gibi deildir. Gereklikle badamamasna ve akl banda herkes tarafndan
yadsnmasna karn, kadnn yetersizlii gr hl yasalarda ve geleneklerde yer almaktadr. lgili
konuda her zaman gzmz ak tutmak, toplum dzenimizdeki bu hatal tutumun mekanizmasn tmyle
kavrayp ona kar savamak zorundayz. Ne var ki, byle dnmemiz rnein kadna kar hastalk
derecesinde abartlm bir saygdan deil, sz konusu durumlarn toplumsal yaammz yok edecei
dncesinden kaynaklanmaktadr.
Bu arada kadn kk drc eletirilere konu yaparken ou kez ileri srlen bir noktaya deinmek
isteriz, bu da kadnn tehlikeli yadr. Bu dnem, elli ya civarnda baz karakter zelliklerinin daha bir
belirginlik kazanarak n plana kmasndan oluan ruhsal deiikliklerle kendini aa vurur. Sz konusu
deiiklikler sonucu kadn, o zamana kadar glkle elinde tuttuu zaten pek fazla denilemeyecek
saygnl tmyle yitirecei gibi bir dnceye kaplr. O zamana kadar igal ettii konumu ele
geirmesini ve elde tutmasn salayan her eyi, bundan byle arlaan koullar altnda elden
karmamak iin eskisinden daha youn bir aba harcar. Yalanan kimselerin durumu uygarlmzdaki
egemen i ilkesinden tr genel olarak iyi saylmaz; ama yalanan kadnlar iin durum daha da ktdr.
Yalanan kadnlar bekleyen tehlike, tadklar deerin tmyle yadsnmasdr; ancak bu, bir baka
ekilde herkesi bekleyen tehlikedir, nk gnmzde insan yaamna verilen deer zamana bal olarak
deiim gsterir. Aslnda bir insann yaamnn en gl ve dinamik dnemindeki hizmetleri, elden
ayaktan dt zaman yararlanmas iin o insann alacak hanesine yazlmas gerekirdi. Yaland diye bir
insan maddi ve manevi ilikilerden koparp atmak, hele yalanan kadnlarda adeta aalamaya varan bir
davranla byle bir yola bavurmak olacak ey deildir. Byme andaki bir kzn, ileride kendisini de
bekleyen byle bir dnemi ne byk bir korkuyla dndn kukusuz tasarlayabiliriz. Kald ki,
kadnlk denilen eyin elli yandan sonra yitip gidecei sylenemez; bu tarihten sonra da insan onuru eski
grkemiyle varln srdrr ve korunup kollanmas gerekir.
Kadn ve Erkek Cinsiyeti Arasndaki Gerilim

Btn bu olaylarn temelinde, uygarlmzdaki birtakm yanllklar yer almaktadr. Uygarlk denilen
eye bir kez bir nyarg musallat olmasn, drt bir yanda duyurur sesini. Bylece, kadnn yetersizliine
ilikin nyarg ve buna bal olarak erkein kendini beenmilii, her iki cinsiyet arasndaki uyumu
srekli bozarak inanlmayacak bir gerilimin domasna yol aar; ilgili gerilim, zellikle sevgi ilikilerine
nfuz ederek tm mutluluk olanaklarn aralksz tehdit altnda tutar, hatta ok kez yok eder. Tm ak
yaammz zehirleyerek kurutup bir yangn yerine evirir. Uyumlu bir evlilie alabildiine seyrek
rastlaymzn nedeni de yine ayn gerilimdir; ocuklarmzn, evliliin son derece etin ve tehlikeli bir i
saylaca gryle bymeleri yine ayn gerilimden kaynaklanr. Yukarda belirttiimiz nyarglar ve
dnceler, ocuklarn yaam gerekten anlamalarn ou kez engeller. Evlilie salt bir imdat kaps
gzyle bakan bunca kz, evlilii kanlmaz bir ba belas sayan bunca kadn ve erkei dnmek
yeterlidir bunu anlamaya. Kadn ve erkek arasnda sz konusu gerilimin dourduu glkler, gnmzde
ylesine boyutlara ulamtr; bu glkler, kendilerine zorla benimsetilmek istenen role kar kzlarn
ocukluktan beri gsterdii yadsmann iddeti ve tm mantkszlna karn erkeklerdeki ayrcalkl rol
oynama hevesinin gcyle doru orantldr.
Kadnla erkek arasndaki uzlama ve dengenin karakteristik zellii arkadalktr. Kadn ve erkek
arasndaki ilikide kar taraf boyunduruk altna almak, tpk uluslarn yaamndaki gibi katlanlmaz
nitelik tar. Byle bir giriiminin iki taraf iin douraca tatsz durumlar ylesine oktur ki, aslnda
herkesin bu konu zerinde dikkatle durmas gerekir. Sorun, tm bireylerin yaamn ilgilendirecek
boyuttadr. Beri yandan, alabildiine karmak bir yap gsterir; nedeni de, ocuun yaamda izleyecei
tutumu, kar cinsin tutumuyla ztlk oluturacak ekilde belirlemeye zorlanmasdr. Serinkanl bir eitime
bavurularak, ba gsterecek glklerin stesinden gelinebilir kukusuz. Ne var ki, gnmzn tela ve
tedirginlii, deeri gerekten deneyimlerle kantlanm eitim ilkelerinin elde bulunmay, ama
hepsinden ok tm yaammz avucunda tutan rekabet sava evlerde yavrularmzn odalarna kadar
sokulmakta, gelecekte izleyecekleri temel dorultular onlara benimsetmektedir. Baz insanlarn gzn
yldrarak onlar bakalaryla ak ilikileri kurmaktan alkoyan engeller bulunuyorsa, bunun nedeni ister
hileli yoldan, ister bir fatih gibi davranarak erkekliini gstermenin erkek iin bir ykmllk durumuna
getirilmesidir. Byle bir ykmllk de sevgideki doallk ve gvenlik zelliini yok etmektedir. Don
Juan, yeterince erkeklik duygusuyla donatldna inanmayan, srekli fethettii yeni kalplerle bunu kendi
kendisine kantlamak isteyen biridir kukusuz. Erkek ve kadn arasndaki gvensizlik havas her trl
mahremiyet ve itenlii boup atar, bunun sonucunda tm insanlk ac eker, bundan zarar grr. Ar
erkeklik ideali, kar tarafa yneltilen srekli bir istek, bir kkrtma, bitip tkenmez bir huzursuzluk
kayna oluturur; kendini beenmilik, daha ok eye sahip olma ve hayatta ayrcalkl bir yeri ele
geirme gibi sonulardan baka bir ey dourmaz; yle sonular ki toplu yaamann doal koullarna
aykr der hepsi de. Kanmzca, feminizmin imdiye kadar amalad zgrlk ve eitlie kar kmak
iin bir neden yoktur; tersine, bunlarn enerjik biimde desteklenmesi gerekir; nk tm insanln
mutluluu ve yaam kvanc, kadnn kadnlk rolyle uzlamasn salayacak koullarn yaratlmasna,
ayrca erkein, kadnla arasndaki iliki sorununu zmleyecek gce kavumasna baldr.

Durumu Dzeltme Giriimleri


Kadnla erkek arasnda daha salkl bir ilikinin kurulmasna ynelik abalardan en nemlilerinden
biri olarak, retim kurumlarndaki karma eitimi gsterebiliriz. Ancak byle bir eitimin tartma
gtrmez bir nitelik tad sylenemez; karsnda yer alanlar bulunduu gibi, savunucular da vardr. Bu
sonuncularn, karma eitimin temel stnl olarak ileri srd ey, erkek ve kzlarn bylelikle vakit
ge olmadan birbirini tanma frsatna kavuaca, dolaysyla birtakm yanl nyarglarn doacak
zararl sonulara yer almasnn en iyi ekilde nlenebileceidir. Karma eitime cephe alanlarn bu
tutumlar iin ne srd nedene gre, erkekler ve kzlar arasnda okula balama dneminde zaten
alabildiine gl olan kartlk, karma eitimde daha da geni boyutlara ulaacak, nk erkekler kzlar
karsnda bir rkeklie kaplacaklardr. Byle bir rkekliin nedeni de, ilgili dnemde kzlarn ruhsal
geliiminin erkeklerinkinden daha hzl bir seyir izlemesidir; dolaysyla, ayrcalklarnn ykn
omuzlarnda tamas ve kzlardan daha becerikli saylacaklarnn kantlarn sergilemesi istenen
erkeklerde, anszn ayrcalklarnn, gerek karsnda snp giden bir sabun kpnden farksz
saylaca dncesi uyanacaktr. Baz aratrmaclarn szde saptadna gre, karma eitimde erkekler
kzlar karsnda ekingen davranarak zsayglarn yitirmektedir.
Sz konusu gr ve nedenlerin kukusuz doru bir yan yok deildir. Ne var ki, ilgili nedenler ancak
karma eitimin altn madalyay kazanmak iin kzlarla erkekler arasnda bir rekabet sava gibi
anlalmas durumunda geerlilik tayacaktr. retmenlerle renciler tarafndan byle bir gzle
baklacak karma eitimin zararl nitelikler tayaca kukusuzdur. Karma eitime daha salkl bir yoldan
yaklaan, onu kz ve erkeklerin gelecekte ortak devler zerinde srdrecei ortak almalar iin bir
altrma ve hazrlk olarak grerek, byle bir yaklam mesleki uralarna temel yapan retmenler
kmadka, karma eitim denemeleri her zaman baarsz kalmaya mahkmdur. Karma eitimin
karsnda yer alanlarn ise sz konusu baarszlklar, kendi grlerinin doruluuna kant sayacaklar
kukusuzdur.
Bu konuda ayrntlara girmek, bir sanatnn yaratc gcn gerektirecektir. Biz, yalnzca ana noktalara
deinmekle yetineceiz. Daha nce szn ettiimiz tiplerle arada kimi ilikiler bulunduunu
syleyebiliriz; yetersiz organlarla dnyaya gelen ocuklardan sz ederken deindiimiz durumlarn
burada da karmza kt grlecektir. Byme anda olan bir kz da ou kez yetersiz biriymi gibi
davranr; dolaysyla, aalk duygusunun dengelenmesi konusunda sylediklerimizi bu kzlar iin de
tekrarlayabiliriz. Arada bir ayrm varsa, bir kzn byle bir yetersizlik inancna d etkenlerin basksyla
varabileceidir. D etkenler kzlar o kadar gl ekilde byle bir yola iter ki, akl banda
aratrmaclar bile bazen kzlarn yetersizlii nyargsna kaplmaktan kendilerini alamazlar. Bu
nyargnn genel sonucu da, gerek kzlarn, gerek erkeklerin sonunda prestij politikasnn girdabna
srklenmesi ve hakkndan gelemeyecekleri bir rol stlenmeye kalkmasdr ki, byle bir rol masum
yaam aprak bir duruma sokar, karlkl ilikilerdeki doall silip atar; iki taraf da nyarglarla
besleyip her trl mutluluk ansn yok eder.
8. KARDELER

Bir insan zerinde yargya varrken onun iinde yetitii ortam tanmann nemini daha nce sk sk
belirtmitik. Bir ocuun kardeler arasnda igal ettii yer de, kendine zg byle bir ortamdr. Bu
adan bakarak insanlar belirli kategorilere ayrabilir, yeterince deneyim sahibiysek, bir kimsenin
kardelerden en by m, yoksa ailenin tek ocuu mu ya da ocuklardan en k m olduunu
kestirebiliriz.
yle anlalyor ki, en kk ocuun kendine zg bir tip oluturduunu insanlar ok eskiden beri
bilmektedir. Pek ok masal ve sylence, Tevrat ve ncilde anlatlan pek ok kssa byle olduunu
gsteriyor. Bunlarn tmnde de en kk ocuk hep ayn ekilde sahnede boy gsterir, hep ayn ekilde
tanmlanr. Gerekten de en kk karde br kardelerin hepsinden dpedz deiik bir ortamda byr.
Anne ve baba iin tekilerden ayr bir ocuktur. Hepsinin en k olduundan zel bir ilgi ve bakm
grr. Kardelerin en k olduu iin ayn zamanda csse bakmndan en ufaklardr; teki kardeler
bamsz bir yaa ulatklar, byyecekleri kadar byyp erikin insanlar durumuna geldikleri bir
srada, o anne ve babasnn yardmn ok gereksindii bir dnemi yaar. Dolaysyla, ounlukla teki
kardelerin hepsinden daha scak bir atmosfer iinde byr.
Bu durum bir dizi karakter zelliiyle donatr kendisini; sz konusu zellikler yaam karsndaki
tutumunu zel bir biimde etkileyerek, kendine zg bir kiilie kavumasn salar. Ayrca buna gelip
eklenen bir durum daha vardr ki, grnrde bir eliki izlenimi uyandrr. Kendisine bir ey emanet
edilemeyen, elinden bir i geleceine hi ihtimal verilmeyen en kk karde roln hep oynamak, bir
ocuk iin asla imrenilecek bir ey deildir, onu ylesine kamlayp uyarr ki, elinden neler
gelebileceini evresindekilere gstermeyi dener. indeki gllk arzusu daha geni boyutlar kazanr.
Bylece ou zaman, kendisi iin en elverili konumu ele geirmedike rahat etmeyen biri olup kar,
ruhunda herkesi geride brakmak gibi bir eilimi gelitirir.
Yaamda pek sk rastladmz tiplerdir bunlar. En kk kardelerden bir grup vardr ki, kendilerinden
byk kardelerinin nne geer, kardelerinin tmnden daha ok baar salarlar. O kadar parlak
saylamayacak bir baka grupsa, ilerinde ayn eilimi tamasna karn, tam bir aktiflik ve zgvenden
yoksundur, ki bu durum da yine byk kardelerle aradaki ilikiden kaynaklanabilir. Son gruptakiler
kardelerini aamadklarn grnce, kendilerini bekleyen ilerden ylgnlkla kaar, dlek ve dokunsan
alayacak kimselere dnr, zerlerine den devlerden yakalarn syrmak iin hep bir bahane arayp
dururlar. Birinci gruptakilerden daha az hrsl saylacaklar sylenemez; ama hrslar yledir ki,
devlerine yan izmeye iter onlar, yaamn devlerinden uzakta kalarak agzllklerine doyum
salamaya ve becerilerini kantlama tehlikesiyle yz yze gelmekten kanmaya zorlar.
En kk kardein hakszla uram ve iinde bir yetersizlik duygusu tayormu gibi davrand,
bazlarmzn dikkatini ekmitir kukusuz. Kendi incelemelerimizde sz konusu duyguyu en kk
kardelerde her zaman saptam, ruhsal geliimlerindeki byk atlmn ilerindeki tatsz ve tedirgin edici
duygudan kaynaklandn belirtmitik. Dolaysyla, en kk evladn gsz organlarla dnyaya gelmi
bir ocuktan hi fark yoktur. Gsz organlarn varl ille art deildir; nemli olan, bir eyin nesnel
varl, bir kimsede gerek bir organ yetersizliinin varl deil, kiinin bu konuda iinde yaatt
duygudur. Ayrca, bildiimiz bir ey varsa, ocuklukta bir hata ilemenin son derece kolay oluudur. Bu
konuda kendimizi ynla soru karsnda bulur, bir hayli olanan, karlmas gereken bir yn sonucun
bizi beklediini grrz. Eitim devini stlenen kii nasl davranmaldr? rnein byle bir ocuun
kendini beenmiliini kamlamaktan vazgemeyerek, onu izledii yolda daha ok uyarp tevik mi
etmelidir? Bir ocuun hep birinci olmasn istemek, ocua pek fazla ey kazandrmaz; ayrca,
deneyimler de birinci olmann hayatta bata gelen bir nem tamadn gstermektedir. En iyisi, bu
konuda biraz abartya kaarak yle diyebiliriz: Birinciler bize gerekli deildir. Dorusu birincilerle
karlamak gnlmz bulandrr. Tarihe bir gz atar, deneyimlerimizi gzden geirirsek, birincilik
abasnn bize mutluluk getirmeyeceini sylemeden duramayz. Birincilik ilkesi ocuu tek yanl yapar,
her eyden nce toplumun iyi bir bireyi olmaktan alkoyar onu; nk byle bir ilkeyi temel alan eitimin
douraca balca sonu, ocuun yalnz kendini dnmesi, bakalarnn onun nne geip
geemeyeceini srekli merak etmesidir. ocukta kskanlk ve kin duygular uyanacak, ayrca birincilii
hep elde tutamama korkusu gelip buna eklenecektir. En kk karde, durumu dolaysyla zaten daha bata
srat koucusu olmak ve herkesi geride brakp ne gemek eilimini tar; bu eilim btn
davranlarnda ele verir kendini, ruhsal yaamndaki tm ilikiler rgs bilinmedii srece ounlukla
dikkati ekmeyen kk ayrntlar biiminde kendini aa vurur. rnein byleleri hep bir grubun
banda gider, nlerine birinin gelip dikilmesine katlanamazlar. Srat kouculuu, en kk kardelerden
byk ounluunun belirleyici bir zelliidir.
Bazen yozlam olarak karmza kan bu en kk karde tipinin pek saf rneklerini de yine yaamda
bulabiliriz. Aralarnda ounlukla enerjik kimselere rastlanr; izledikleri yolda o denli ileri gitmilerdir
ki, btn bir ailenin kurtarcs durumuna gelmilerdir. Gerilere doru bir gz atar ve Tevrattaki Yusuf
kssasn gzden geirirsek, burada en kk karde tipinin zelliklerinin olaanst bir ustalkla
anlatldna tank oluruz. Her ey ylesine planl ve ak seik dile getirilmitir ki, sanki kssay yazanlar
bugn bizim gbela ele geirmeye altmz bilgilere daha o zamanlar sahiptir. Kukusuz yzyllar
iinde bu konuda deerli bir sr malzeme kaybolup gitmitir. imdi bunlarn yava yava yeniden ele
geirilmeleri gerekmektedir.
En kk kardeler arasnda bir baka tip de, daha nce szn ettiimiz birinci tipten geliip kmtr.
Birinci tipteki srat koucusunun anszn bir engele arptn, engeli aamayacandan korkarak ynn
deitirip dolambal bir yol izlediini dnelim. Cesaretini kaybeden byle bir kk karde akla
gelebilecek en dlek kiilerden biri olup kar. Hep geriye doru ynelir byleleri. Hangi i olursa
gznde bytr, her i iin bir bahane bulur, hibir ie girime yrekliliini gsteremez, tembellik ve
uyuuklukla zamann ldrr. Hayatta ounlukla hibir baar elde edemez, daha batan her trl
rekabeti kap dar eden bir alan gbela ele geirip burada yaamn srdrr. Baarszlklar iin
trl nedenler gsterir; pek gsz bir ocuk olduu, ailesince ihmal edildii ya da martld,
kardeleri tarafndan elmelenip ilerlemesine frsat verilmedii vb. bunlar arasndadr. Gerekten
organsal bir yetersizlikle donatlmlarsa, bylelerinin alnyazs daha da berbat bir nitelie brnr.
Her iki tipten de ounlukla kt insanlar kar. Kukusuz ilk tiptekiler, rekabet nem tad srece
ikinci tiptekilerden daha iyi konumdadr, bakalarnn srtnda dengede tutabilirler kendilerini. Oysa
ikinci tiptekiler, yetersizliklerinin ezici duygusu ve yaamla uyumazlklar nedeniyle mr boyu kahrolup
dururlar.
Kardelerden en by de karakteristik birtakm zellikler gsterir. Her eyden nce ruhsal geliim
asndan mkemmel bir konumu elde bulundurmak gibi bir avantaja sahiptir. Tarihten bildiimize gre,
br kardelerden daha elverili koullarda yaamtr hep. Baz kavimlerde ve halkn baz kesimlerinde
en byk kardein bu ayrcalkl yeri geleneksel nitelik kazanarak varln koruyagelmitir. rnein
kyller arasnda en byk oul, daha ocukluktan balayarak ileride kendisini nasl bir gelecein
beklediini bilir, gnn birinde iftliin kendisine kalacann farkndadr; dolaysyla, zaman gelince
baba evini terk etmeleri gerekecei duygusu iinde byyen teki kardelerden ok daha iyi bir konumu
elinde bulundurduu kamaz gznden. Kyller dnda baka birok ailede de yine en byk oulun
ileride evin efendisi olaca dnlr ve hesaplanr. Byle bir gelenein pek nemsenmedii ailelerde,
rnein kk burjuva ve emeki evrelerinde de en byk oul hi deilse teki kardelerden ok daha
gl ve akll gzyle baklan biridir; aile iinde babann yardmcsdr, br kardelerinin banda
bulunarak onlara gz kulak olur, denetler onlar. Bylece evrenin tm gvenini btn arlyla srekli
omuzlarnda tamann byle bir aabey iin ne anlama geleceini dnebiliriz. Bunun sonucu olarak
yle bir ruh durumu iinde yaayacaktr ki, sz konusu ruh durumu yaklak u dncelerle aa
vuracaktr kendini: Sen, br kardelerinden daha gl ve daha byksn; dolaysyla, hepsinden daha
akll olman gerekiyor.
Byle bir dorultu izleyen bir geliimin seyrinde hibir aksamayla karlalmad m, en byk oul
yle zellikler edinir ki, bunlar kendisini dzenin koruyucusu bir kiinin karakteriyle donatr. Bylelerinin
gznde g denilen ey alabildiine byk nem tar; gerek ellerindeki gc, gerek g kavramn
kendilerine zg yksek bir deerlendirmeye konu yaparlar. Bu gibi kimselerin genellikle tutucu bir
karakter zellii tadklar da gzden kaacak gibi deildir.
kinci doan ocuklarda da yine bir gllk ve stnlk eilimine rastlanr ve bu eilim ayr bir
nansla aa vurur kendini. kinci doan ocuklar herkesten ne gemek iin harl harl alr,
yaamlarn biimlendiren yar havasn davranlarnda da sergiler, nlerinde birinin bulunup stnlk
taslamasn gl bir uyar gibi hissederler. Glerini gelitirip kendilerinden byk kardeleriyle yara
giriecek gibi bir durumla karlatlar m, normal olarak hzla ileriye atlrlar; ellerinde bulundurduklar
gle kendilerini grece salam durumda sanan aabey ve ablalar bir de bakar ki, kk kardeleri
onlar geride brakmakla tehdit etmektedir.
Yakup ve aya kssas bunun iin gzel bir rnektir. Sz konusu kiiler durup dinlenmek bilmez,
gereklerden ok gsterii hedef alan kar durulamayacak bir aba harcarlar. yle olur ki, sonunda ya
amaca eriilerek aabey alr ya da sava baarszlkla biter ve geriye ekilme balar ve ikinci doan
karde soluu bir sinir bozukluunda alr. Ruhundaki hakszla uramlk duygusuyla ikinci doan
kardein durumu, mal mlkten yoksun snflarn varlkl snflara kar duyduu kskanla benzetilebilir.
Bazen ulamak istedikleri amac ok yksekte saptar, dolaysyla mr boyu bunun acsn eker, yaamsal
gerekleri bir dnce, bir hayal ve deersiz bir gsteri uruna ihmal ettiklerinden i uyumlarn
yitirirler.
Tek ocuun da yine kendine zg bir durumu vardr. evresinin eitsel saldrlarna kar bir boy
hedefi oluturur. Anne ve baba iin bir seim olana yoktur adeta, btn eitsel cokularyla tek
ocuklarnn zerine ullanr. ocuk giderek bamszln yitirir, izleyecei yolu bir bakasnn
kendisine gstermesini bekler hep, evresinden srekli destek arar. El stnde tutulup martlr ok kez,
herhangi bir glkle karlamay beklememeye alr; nk ne zaman bir glk ba gsterse hemen
yolundan temizlenmitir. Dikkat ve ilgi her zaman zerinde toplandndan kendini bir ey sanmas, byle
bir duyguya kaplmas iten deildir. G bir konumda bulunur, dolaysyla hatal tutumlar sergilemesi
adeta kanlmazdr. lgili durumlarn nemini ve ne gibi sakncalar sinesinde barndrdn bilen anne
ve baba, baz tehlikeleri kukusuz nleyebilir. Ama yine de i etinliini korur her zaman. ou zaman
anne ve babalarn kendileri, hayat pek etin bulan, son derece sakngan kimselerdir, alabildiine byk
bir dikkat ve ihtiyatla ocuklarn eitmeye alrlar. Byle bir davran ise, ocuk daha byk bir bask
gibi hisseder. Esenlii bakmndan anne ve babasnn duyduu srekli kayg, dnyay kafasnda dman
bir nesne gibi tasarlamaya iter ocuu, kendisi iin bir uyar oluturur. Bylece ocuk, ileride
karlaaca glklerle ilgili bitip tkenmeyen bir korku iinde byr, gelecek hesabna hibir egzersizi,
hibir hazrl yoktur, nk evdekiler ona hep yaamn tatl tarafn gsterirler. Kendi bana hangi ie el
ataym dese glklerle karlar, yaamda ie yaramaz duruma gelir. Bataa saplanp kalr kolaycack.
Bazen bir asalak gibi yaar, bakalarnn alp kazandn yer.
Ayn ya da deiik cinsiyetten birden ok kardein rekabet durumunda yaad eitli kombinasyonlar
dnlebilir. Dolaysyla, tek bir vaka zerinde bir yargya varmak enikonu gtr. Birden ok kz
arasnda tek erkek ocuu zellikle zor durumdadr. Byle bir ailede kzlarn sz geer, erkek ocuu
ou zaman hayli geri plana itilir, hele kardelerden en kyse rahatlkla byle bir durum sz
konusudur; ok gemeden, da kapal bir saf oluturan ablalarnn karsnda bulur kendini. Ruhundaki
saygnlk igds byk engellere arpar. Drt bir yandan urayaca saldrlar karsnda, geri kalm
uygarlmzn erkeklere tand ayrcalklarn bilincine pek varamaz, bocalayp duraksar. rkeklik ve
ylgnl o dereceyi bulabilir ki, bazen erkeksilie kadnslktan gsz bir gzle bakar. Morali ve
zgveni kolaylkla sallantl bir durum alr; bazen bu durum ylesine byk bir drt roln oynar ki,
yapaca olaanst atlmla byk iler becerir. Her iki durum da ayn nedenden kaynaklanr. Bylesi
ocuklarn nerede soluu alaca, kukusuz evrelerindeki koullara baldr. Ama ortak bir zellik hibir
zaman tmyle eksik deildir bu ocuklarda.
ocuun doarken yannda getirdii tm yeteneklerin, iinde yaad koullar tarafndan nasl
biimlendirilip renklendirildiini grmekteyiz. Bylece, zellikle eitim asndan alabildiine sakncal
kaltm retisi tahtndan alaa edilmi olmaktadr. Ancak, kaltsal etkilerin saptanabildii kimi
durumlarla da kukusuz karlalmaktadr. rnein anne ve babasyla her trl ilikinin dnda byyen
bir ocuk, anne ve babasndakilere benzeyen ya da onlardakinin ayn kimi zellikler gsterebilmektedir.
Bu, bizi yadrgatr ilkin. Ne var ki, gsz bir vcut yapsyla dnyaya gelen bir ocuun geliiminde kimi
kusurlara rastlanmasnn doall dnlrse, iimizdeki yadrgama kaybolur, durumu daha iyi anlarz;
organlarnn evreden kaynaklanan zorunluluklar gsleyecek gten yoksunluu, belki ayn ekilde
zayf organlarla dnyaya gelmi baba gibi ocukta da bir gerilimin domasna yol aacaktr. Duruma bu
adan baknca, karakter zelliklerinin kaltsall retisinin pek salam temellere dayand
sylenemez.
Yukardaki aklamadan da anlalaca zere, geliimi srasnda ocuun att hatal admlarn en
tehlikelisi, bakalarndan stn olmaya almas ve kendisine birtakm avantajlar salayacak gl biri
konumunu ele geirmek istemesidir. Uygarlmzda pek de yadrganmayan byle bir eilim bir kez
insann ruhuna yerleti mi, aresiz izlenecek geliim yolu artk belirlenmi saylr. Bunun nne geilmek
istenmesi durumunda, karlalacak glkleri iyice bilmek ve anlamak gerekir. lgili konuda tm
glklerle baa kabilmemizi salayacak tutarl bir yntem varsa, ocukta toplumsallk duygusunun
gelitirilmesidir. Byle bir ey baarlsn yeter ki, btn glkler nemini yitirir. Ne var ki, toplumsallk
duygusunu gelitirebilme frsat zamanmzda hayli seyrek ele geirilebilmekte, dolaysyla sz konusu
glkler nem ve ciddiyetini korumaktadr. Bir kez bunu byle bildik mi, hayatta salt varlklarn
srdrebilmek iin bouan ve yaamn kolay stesinden gelemeyen insanlara rastlamamz bizi artmaz
artk. Byle kiilerin yanl bir geliimin kurban olduunu, geliimleri salkl nitelik tamad iin
yaam karsnda da kusursuz bir tutum taknamadklarn biliriz. Dolaysyla, bir kimse zerinde bir
yargya varrken ok dikkatli davranmal, zellikle ahlaki (bir insann ahlak asndan deeri konusunda)
yarglarda bulunmaya yanamamalyz. Bundan byle, edindiimiz bilgilerden yararlanarak insana bir
baka yoldan yaklamamz gerekmektedir; nk insann i dnyasn artk eskisinden daha iyi tanyacak
durumdayz. Ayrca, ele geirdiimiz bilgiler eitim konusunda da bizim iin nemli bak alar salar,
hata kaynaklarn bilip tanmamz kiiyi etkileme bakmndan bir hayli olanakla donatr bizi. nsan kendi
geliim sreci iinde deerlendirerek ele geireceimiz tabloda onun yalnz gemiini deil, ksmen
gelecekteki yaamn da grebiliriz. Bu da ele aldmz insana gerekten bir dirimsellik kazandrr. nsan
bizim iin salt bir siluet olmaktan kar, kendisi hakknda, uygarlmzda ounlukla rastlanmayan
deiik bir yargya varabilmenin yolunu ele geiririz.
II. BLM: KARAKTER BLGS
9. GENEL BLG

Karakterin Yaps ve Oluumu

Bir karakter zellii denilince, yaamn karsna kard devlerin stesinden gelmeye alan bir
insanda belirli bir ruhsal davurumun n plana kmas anlalr. Buna gre karakter, toplumsal bir
kavramdr. Bir karakter zelliinden sz alabilmesi iin, insann evreyle ilikisinin gz nnde
tutulmas gerekir. rnein Robinsonun nasl bir karakter sahibi olduu hi nem tamaz. Taknlan
ruhsal bir tutumdur karakter, bir insann evre karsnda ald tavrdr, saygnlk eiliminin toplumsallk
duygusuyla balantl olarak amacna ulamak iin izledii temel dorultudur.
nsann btn davrannn bir ama tarafndan belirlendiine ve bu amacn da bakalarndan stn ve
gl olma, bakalarna sz geirme klnda kendini aa vurduuna daha nce deinmitik. Sz konusu
ama insann dnya grn, hal ve gidiini, yaam modelini etkiler, duygu ve dncelerinin
davurumunda yararland davranlar ynetir. Buna gre, karakter zellikleri, insann devinim
izgisinin salt d belirtileridir. Sz konusu belirtiler, bir kimsenin evresi, soydalar, ksaca toplum ve
yaamn sorunlar karsnda nasl bir tutum takndn bize gsterir. Kiiyi saygnla ulatracak
aralardr karakter zellikleri, hepsi bir araya gelerek bir yaam yntemi oluturan becerilerdir.
Karakter zellikleri oklarnn sand gibi doumsal nitelik tamaz, doa tarafndan balanmaz
insana; bir temel dorultuya benzer, bir model gibi insan varlna yuvalanr ve onun fazla dnmeye
gerek kalmadan her durumda tutarl bir kii gibi davranabilmesini salar. Doumsal glere ya da
temellere dayanmayan bu zellikler, birey tarafndan erken bir dnemde olmakla birlikte belirli bir yaam
biimine bal kalabilmek iin sonradan edinilir. Dolaysyla, hibir ocuk doutan tembel deildir; bir
ocuk tembelse, tembellie yaam kolaylatracak, saygnln elden karmak zorunda brakmayacak
uygun bir ara gzyle bakt iin tembeldir. nk insan, tembellik dorultusu zerinde devinmesine
karn, gl bir konumu bir bakma elde bulundurabilir. Doutan kendisinde var olan bir kusur gibi
gsterebilir tembellii, bylece i deerini her trl saldrdan korur. Duruma byle bir adan bakarak
rnein yle bir sonuca varr: Bu kusur bende olmasayd, yeteneklerim parlak bir ekilde gelime
olanana kavuurdu; ama ne yazk ki, byle bir kusurla domuum. nne geilmez bir gllk eilim
ve abas sonucu evresiyle srekli atma durumunda yaayan bir bakas ise, kendisinde byle bir
savam iin zorunlu grd hrs, kskanlk, gvensizlik gibi zellikleri gelitirir. Biz sanrz ki, sz
konusu zellikler insann kiiliiyle kaynamtr; oysa yakndan baktmzda bunlarn sz konusu kiinin
salt devinim dorultusu iin gereklilik tadn, dolaysyla o kii tarafndan sonradan edinilmi
zellikler saylacan grrz. Hepsi de birincil deil, ikincil etkenler olup, kiinin gizli amac
tarafndan ele geirilmitir, dolaysyla teleolojik [erekbilimsel] bir adan baklmas zorunludur. Daha
nceki aklamalarmz anmsarsak, insann yaam ve davran biimiyle bir bak asna kavuabilmesi
iin, ister istemez bir yaamsal amacn saptanm olmas gerekir. Belirli bir amac gzmze kestirmeden
ne bir ey dnebilir, ne bir ey yapabiliriz. Byle bir ama da henz erken bir dnemde ocuun
ruhunda karanlk bir siluet olarak aa vurur kendini, ocuun tm geliiminin ynn belirler. Her
bireyin zel bir birim, bakalarndan deiik kendine zg bir kiilik oluturmasn salayan ynetici ve
yaratc gtr ama; insann tm devinim ve davurumlar bir amaca, ortak bir noktaya yneliktir;
dolaysyla, izledii yolun hangi noktasnda bulunursa bulunsun bir insan her zaman tanr, nasl biri
saylacan syleyebiliriz.
Tm ruhsal olaylarda, zellikle karakter zelliklerinin oluumunda kaltmn nemini dpedz
yadsmamz gerekiyor. lgili konuda kaltmn rol oynad grn destekleyecek hibir ipucu yoktur.
nsan yaamndaki bir olay geriye doru izlersek, kukusuz ilk gne gelip dayanr, her ey insanda sanki
doutan bulunuyormu gibi bir izlenime kaplrz. Btn bir ailede, ulusta ya da rkta ortak karakter
zelliklerine rastlamamzn nedeni, birinin tekinde grd zellikleri benimsemesi, kendinde
bakalarndakine benzer zellikler gelitirmesi, bakalarndan kimi zellikleri alarak kendine mal
etmesidir. yle gerekler, ruhsal zellikler ve bedensel davurum biimleri vardr ki, yaadmz
uygarlk ortamnda byyp yetien insanlar kendilerine yknmeye ayartc nitelik tarlar. rnein
bilme tutkusu bunlar arasndadr; bazen bu tutku, bakma ve seyretme tutkusu klnda aa vurur kendini,
grme organlarnda kimi kusurlar bulunan ocuklarda bir karakter zellii olarak meraka dnebilir ama
zorunlu olarak byle bir karakter zellii geliecektir denemez. zledii temel dorultu istedi mi, ocuk,
bilme tutkusunun etkisiyle yle bir karakter zellii gelitirir ki, btn nesneleri inceler, skp datr ya
da krp atar, bir kitap kurdu olup kar bazen. itme organlar bozuk kimselerin gvensizlik duygusunda
da farkl deildir durum. Uygarlmzda byleleri kendileri iin sz konusu olabilecek tehlikeleri
alabildiine duyarllkla alglamak zorundadr. Ayrca kusurlu kiiler alay edilmek, sakat bir kimse
gzyle baklmak gibi tatsz davranlara konu edilir, bu da onlarda evreye kukuyla bakan bir karakterin
geliimini kamlar. Birok haz ve kvanc yaayamadklarndan, ruhlarnda dmanca duygularn
uyanmas doaldr. Byle kimselerin doutan kukucu bir karaktere sahip olduklar gr, bir temelden
yoksundur. Ayn ey, sua ynelik karakter zelliklerinin insanda doutan bulunduu varsaym iin de
sylenebilir. Bir ailede birden ok sua ynelik kiiye rastlanmas, sz konusu varsayma kant olarak
gsterilir; oysa gerekte gelenekler, yaama bak biimi ve kt rnekler elele vererek sz konusu
sonucu dourmakta, ocuklar hrszla adeta bir yaam olana gibi bakmaya zorlanmaktadr.
Ayn ey zellikle saygnlk eilimi iin de ileri srlebilir. ocuun yaamda karlat glkler,
onun byle bir eilimden yoksun bymesine izin vermez. Sz konusu eilimin kendini aa vuru biimi
deiebilir ve bu eilim, her insanda bir baka grnm kazanabilir. ocuklarn karakter zellikleri
bakmndan ounlukla anne ve babalarna benzedii savna kar unu belirtelim ki, saygnlk peinde
koan bir ocuu, evresinde yaayp ayn ekilde saygnlk peinde koan ve bu saygnl elinde
bulunduran kiiler kendisine eker. Bylece her kuak, atalarndan bir eyler renir ve en kt
zamanlarda, gllk eiliminin douraca en byk zorluklarda bile rendiklerine bal kalr, onlardan
ayrlmaz.
stnlk amac, gizli bir amatr; toplumsallk duygusunun engelleyici etkisinden tr ancak gizlilik
iinde geliir ve her zaman dostluk maskesinin arkasna saklayabilir kendini. Ancak unu belirtelim ki,
insanlar birbirlerini daha iyi tanyabilse, stnlk duygusu byle erelti otu gibi dal budak salp
byyemez. nsanlar gzlerinin daha iyi grebilecei bir aamaya gelse, herkes soydalarnn karakterini
daha ak seik saptayabilse, dost maskesi arkasna saklananlara kar kendisini daha iyi korumakla
kalmayp sz konusu kiilerin almalarn da gletirir, onlarn gizli sakl iini krl bir ura olmaktan
karr. Bu da gllk eilim ve abasnn maskesinin drlmesini olas klar. Dolaysyla, sz konusu
durumlar daha bir derinliine aratrp, elde edilen bilgileri pratikte deerlendirme yoluna gitmek,
zahmete deecektir. nk insan tanma sanatnn fazla bir gemii yoktur. Uygarln hayata doru drst
hazrlanlmay geni lde gletiren aprak koullarnda yayoruz. nsanlar, baklarnda bir
keskinlik salayacak en nemli aralardan yoksundur. Okula gelince, belirli bir bilgi daarcn
ocuklarn nne karmaktan ve onlarn bu daarcktan glerinin yettii ya da canlarnn ektii bilgileri
alp midelerine indirmelerini salamaktan teye gitmemi, ocuklarn ilgilerini gerei gibi uyandrmay
bir trl baaramamtr. Hatta okulda okumak bile halkn byk blm iin gnmzde bir dilekten teye
gemiyor. nsan tanma sanatn renmenin en nemli kouluna imdiye kadar gereken nemin verildii
pek sylenemez. Bir insan zerinde yargya varrken bavurulacak ltleri bizler de sz geen
okullarda edindik; bu okullarda nesneleri iyi ve kt diye snflandrp birbirinden ayrmasn rendik
yalnz, rendiklerimizi denetimden geirme olana bulamadk. Dolaysyla, hayatn iine ayak atarken
bu kusuru da yanmza alp gtrdk ve btn bir mr boyu bu kusuru bizimle dolatrp durduk. nsanlar,
ocukluk yllarnn nyarglarna kutsal yasalarm gibi bydkleri zaman da el atmaktan geri kalmazlar.
Bu aprak uygarlk girdabna nasl srklendiimizi bilmez, nesneleri gerekten tanmamza son derece
zarar dokunacak bak alar edindiimizin farkna varmayz; nk her eyi kiilik duygumuzun
yceltilmesi asndan grr, gcmz arttrmamz salayacak bir tutum taknmaya alrz. Bizim
inceleme yntemimizin ise, enikonu nesnel bir nitelik tadn syleyebiliriz.

Karakter Geliiminde Toplumsallk Duygusunun nemi

Karakterin inasnda gllk eilim ve abasnn yan sra ikinci bir etken olarak toplumsallk duygusu
alabildiine byk rol oynar. Saygnlk eilimi gibi, ocuun ruhunda ilk duygu kprdanlarnn ba
gsterdii bir dnemde evreyle iliki kurma eilimi klnda aa vurur kendini. Toplumsallk
duygusunun oluumunu hazrlayan koullar bir baka yerde grmtk, imdi bunlara yalnz ksaca
deineceiz. Sz konusu duygu, her eyden nce aalk duygusunun ve bu duygudan kaynaklanan
gllk abasnn srekli etkisi altndadr. nsan, aalk duygusunun her tr iin olaanst bir
duyarlla sahiptir. Gerekte ruhsal yaam srecinin balamasnn tek koulu, bir aalk duygusunun
ortaya kmas, ba gsterecek bir huzursuzluun giderilme zorunluluu, huzur ve nee iinde
yaayabilmek iin bir gvenlie ve eksiksizlie kavuulmak istenmesidir. Aalk duygusunu iyi tanmak,
ocua kar izlenecek davranta hangi nlemlere bavurulacan gsterir; bu nlemlerin de banda,
hayat ocua zehir etmemek, yaamn olumsuz tarafna ynelmekten onu esirgemek, yani kendisini elden
geldiince yaamn olumlu taraflaryla yz yze getirmek abas yer alr. Toplumsallk duygusunun
oluumunda rol oynayan dier bir dizi etken vardr ki, ekonomik nitelik tar ve ocuun aslnda zorunlu
saylamayacak birtakm olumsuz koullarda yetimesine yol aar; byk deiiklikler, anlayszlk ve
maddi sknt ocuktan uzak tutulmas gereken zararl etkenlerdir. Bedensel kusurlarn da toplumsallk
duygusunun geliimine nemli katks vardr, normal yaam biiminin byle bir ocuk iin bir anlam
iermemesi, varln srdrebilmesi iin ocua birtakm ayrcalklarn tannmas ve zel birtakm
nlemlere bavurulmas gibi bir sonuca yol aar. Saydklarmzn tmn yapabilsek bile, yine de bu
ocuklarn yaamay etin bir i gibi hissetmelerini nleyemeyiz; bu da, toplumsallk duygusunun ar bir
darbe yemesine yol aar.
Belirli bir kii zerinde bir yargya varabilmemizin tek yolu, toplumsallk duygusunu lt alp, o
kiinin btn tutumunu, dncesini ve davrann buna gre belirlemektir. Duruma byle bir
perspektiften bakma zorunluunun nedeni, bireyin toplumsal tutumunun, yaamsal ilikileri kavrayacak
derinlikte bir duygunun varln gerektirmesidir. Byle bir duygu sayesinde, bakalarna neler borlu
olduumuzu bazen az ya da ok st kapal biimde, bazen de ak seik sezip anlayabiliriz. Yaam
arknn ortasnda yer almamz ve toplu yaamn mantna uygun davranmak zorunda olmamz, insan
zerinde yargya varrken elimizde baz kesin ltlerin varln gerektirir; bu konuda
benimseyebileceimiz tek lt de toplumsallk duygusunun gelimilik derecesidir. Ruhsal bakmdan
toplumsallk duygusuna bamllmz yadsmamz dnlemez. Hibir insan gsterilemez ki, ciddi
olarak kendisinde bir toplumsallk duygusu eksikliini ileri srebilsin. nsan, soydalarna kar
ykmllklerden kurtaracak hibir sz yoktur. Toplumsallk duygusu uyarc bir sesle insana srekli
hatrlatr kendini. Bu demek deildir ki, biz her zaman toplumsallk duygusunun gsterdii dorultuda
davranrz; ancak, sz konusu duyguyu snrlandrmak ya da kaldrp bir kenara atmak, belli bir abann
harcanmasna bakar. Ayrca, toplumsallk duygusunun genel geerli niteliinden tr hi kimse u ya da
bu ekilde sz konusu duyguya kar kendini hakl gstermeden herhangi bir davranta bulunamaz.
Yaamda dnlen ya da yaplan her ey iin, en azndan hafifletici nedenler bulup ne srme zellii de
buradan kaynaklanmaktadr. Bylece yaamann, dnmenin ve davranmann zel bir biimi doup
ortaya kar, yani insan toplumsallk duygusuyla hep bir iliki iinde bulunur, bulunduuna inanr ya da
bakalar zerinde hi deilse byle bir izlenim uyandrmaya alr. Ksacas, szde toplumsallk
duygusu diye bir eyin var olduunu ve bundan bir rt gibi yararlanlp dier eilimlerin kamufle
edilebileceini, bir insan zerinde doru bir yargya varmak istiyorsak sz konusu rty kaldrmamz
gerektiini bu aklamalarmz ortaya koymaktadr. Sz konusu yanltmaca olaslnn varl,
toplumsallk duygusunun boyutlarnn saptanmasn gletiren bir etkendir. Ama ne yaparsnz ki, insan
tanmak pek zordur; dolaysyla, iin bir bilim durumuna getirilmesi gerekmektedir. Bu konuda ne
dolaplarn evrildiini gstermek iin, kendi deneyim daarcmzdan birka vaka sunalm:
Bir gen unlar anlatyor: Bir gn birka arkadala denizde yzerek bir adaya km ve bir sre burada
kalmlar. Derken, arkadalarndan biri bir kayann kenarndan aa eilmi ve anszn dengesini
kaybederek denize yuvarlanm. Bizim delikanl arkadann arkasndan eilip merakla bakm, onun nasl
sulara gmlp gittiini grm. Sonradan zerinde dnnce, olay annda meraktan baka bir ey
hissetmedii dikkatini ekmi. Bu arada unu belirtelim ki, sonunda arkada kurtulup km denizden.
Buraya kadar rendiklerimize bakarak, hastamzn toplumsallk duygusundan byk apta yoksun biri
saylacan syleyebiliriz. Daha sonra kendi azndan hayatnda hi kimseye ktlk yapmadn, hatta
bazen ok iyi anlat kimseler olduunu iitsek de, bu bizi yanltmayacak, toplumsallk duygusunun
yetersizlii konusundaki dncemizi deitirmeyecektir. Kukusuz, bylesine atak bir sav kantlayacak
verilerin elimizde olmas gerekiyor; bunun iin de hastamzn ho denilecek bir gndz dne
[daydream] bavuracaz. Sz konusu dleminde [fantezisinde] bizim delikanl bir ormann gbeinde,
kutu gibi gzel bir evdedir, tm insanlardan soyutlamtr kendini. Ayrca, bu dlemi pek seven gencin,
yapt resimlerde ondan sk sk bir motif gibi yararlandn reniyoruz. Dlemlerin dilinden anlayan
bir kii, daha ncesini biliyorsa, hastamzda toplumsallk duygusunun yetersizliini kolaylkla
saptayacaktr. Biz de duruma ahlaki adan bakmayarak, hastamzdaki kusurlu ruhsal geliimin
toplumsallk duygusunu engellemi olmas gerekecei sonucuna varrsak, kendisine pek hakszlk etmi
saylmayz.

Umarz yalnzca bir anekdot olarak kalm bir baka olay, gerek ve yalanc toplumsallk duygusu
arasndaki ayrm daha ak seik gz nne serer. Bir tramvaya binerken aya kayan yal bir kadn
karlar iine yuvarlanr. Dt yerden kendi gcyle kalkamaz bir trl, yoldan geen onca insandan da
hibiri koup kadna yardm edeyim demez. Neden sonra biri gelip kadn kaldrr yerden. Derken
ileriden bir bakas seirterek yaklar, besbelli o zamana kadar bir yerde gizlenmitir; kadna yardm
elini uzatan kiiyi selamlayarak yle der: Hele kr, sizin gibi bir insan evlad kt; be dakikadr
urackta dikilmi, acaba kimse kadncazn yardmna koacak m diye bekliyorum. lk gelen siz
oldunuz. Buradan aka gryoruz ki, bir kii bbrlenmekte, toplumsallk duygusuna sahip biriymi
gibi davranp sz konusu duyguyu ktye kullanmakta, gerektiinde kendisi kln kprdatmazken
bakalarn yarglamaya kalkmakta, vg ve yergilere bavurmaktadr.
Baz durumlar vardr, ylesine karmak nitelik tar ki, toplumsallk duygusunun boyutlar konusunda
bir karara varmak kolay deildir. Bylesi durumlarda yaplacak ey, sz konusu durumun kkenine
inmektir. Byle davrandk m, rnein savaa artk yar kaybolmu bir gzle bakan, yleyken binlerce
askeri lmn kucana atmaktan geri kalmayan bir bakomutan zerinde yargya varmak bizim iin glk
dourmayacaktr. Sz konusu bakomutan, kukusuz toplumun karn dnerek davrand grn
savunacak, ou kii de ona hak verecektir. Ne var ki, davran iin hangi nedenleri ileri srerse srsn,
biz kendisine toplumun kusursuz bir bireyi gzyle pek bakamayacaz.
lgili durumlarda salkl bir yargya varabilmek iin bize gereken, genel geerli bir bak asdr.
Toplumun yarar, toplumun esenlii de byle bir bak asn oluturur. Bu bak asn benimsedik mi,
sz konusu durumlarda karar vermek bizim iin ancak son derece seyrek olarak glk douracaktr.
Toplumsallk duygusunun boyutlar, bir insann tm yaamsal davurumlarnda aa vurur kendini.
rnein bir kimsenin bir bakasna bak tarz, onunla tokalamas, konumas gibi ou kez tamamen d
belirtilerle kendini belli eder. Bir kiinin karakteri konusunda ou zaman salt duygusal bir izlenime
kaplrz. Bazen dpedz bilinsiz olarak bir insann davranndan birtakm sonular karr, bu konuda o
kadar ileri gideriz ki, tutumumuzu sz konusu sonulara dayanarak belirleriz. Buradaki aklamalarmzla,
bilinaltnda geen bir olay, bilinaltna aktarmaktan ve bylece yanlma korkusuna kaplmakszn bir
yargya varlmasn salamaktan baka bir ey yapmayz. Olayn bilinaltnda gemesi durumunda,
nyarglar bizi ok daha kolay yanltabilir; nk bilinaltn denetleyemez, bilinaltnda dzeltmelerde
bulunamayz.
Bir kez daha unu belirtelim ki, karakter konusunda bir yargya varrken her zaman insan btn olarak
gz nnde tutmamz gerekir; btnden koparp alnan elerin, rnein salt bedensel etkenin, salt
evrenin ya da salt eitimin incelenmesi bunun iin yeterli saylamaz. nsan btn olarak ele alma, bizi
bir karabasandan kurtaracak, esenlie karacaktr. nk bu yoldan ayrlmaz ve onu daha da geniletip
mkemmelletirir, daha derinlemesine bir ztany sayesinde daha yerinde davranabileceimizi bilirsek,
bakalarn, zellikle ocuklarmz olumlu ynde etkileyebilir, yazglarn talihin kr cilvelerinin rn
olmaktan kurtarr, karanlk bir aile ortamndan geldikleri iin mutsuzlukta soluu almalarn ya da mutsuz
yaayp gitmelerini nleyebiliriz. Bunu baarabildik mi, uygarln ileriye doru nemli bir adm atmasn
salar, kendi yazgsn kendisi belirleyecek bir kua yetitirme olanan ele geiririz.

Karakterin Geliim Dorultular

ocuun ruhsal geliimi hangi yn izliyorsa, gelitirdii karakter zellikleri de ayn yne ynelecektir.
Bu da ya dz bir izgi oluturacak ya da birtakm kvrlp bklmeleri ierecektir. Birinci durumda ocuk
dz bir izgi izleyerek amacna ulamaya alacak, dolaysyla saldrgan ve atak bir karakter edinecektir.
Karakter oluumunun balang dneminde saldrganlk zelliinin kimi elerine rastlayacan ama
yaamn zorluklar karsnda bu izginin de kolaylkla bir bklme gstereceini syleyebiliriz.
Zorluklar, bilindii zere, kart glerin gsterdii direncin byklnden kaynaklanr; dolaysyla
ocuk, stnlk amacna dz bir izgi zerinde ulaamaz, aresiz, sz konusu zorluklarn evresini
dolanmas gerekir. Bu dolambal yolu izlerken de yine birtakm yeni karakter zellikleri edinir.
Organlarn geliim yetersizlii, aile ortamndan kaynaklanan engeller vb. gibi daha nce grdmz
dier glkler de ocuun geliimini etkiler. Ayn zamanda amansz bir eitici rolnde boy gsteren
geni evrenin etkileri kmsenecek gibi deildir. nk yaam, eiticilerin istek, dnce ve
duygularna dnr, eiticiler de uygulayacaklar eitimi toplumsal yaam ve toplumda, egemen
uygarlkta badaacak gibi biimlendirip dzenlerler.
Karlalan tm glkler, karakterin dz bir izgi zerinde geliimini tehdit eden bir e oluturur.
Dolaysyla, ocuun gllk amacna ulaabilmek iin izleyecei yolla dz izgiden az ok sapmalar
gsterir. Karakter dz bir izgi zerinde geliiyorsa, ocuun tutumunda hibir bocalama grlmez, ocuk
hep bir dz izgi zerinde bulunur, glklerle dorudan yz yze gelir. kinci tr karakter geliiminde ise,
karmzda bambaka bir ocuk buluruz; byle bir ocuk atein yaktn, hayatta dman glerle
karlalabileceini, dikkatli ve uyank olmak gerektiini artk renmitir. Saygnlk ve gllk
amacna dolambal yollar izleyip kurnazca davranarak ulamaya alr. lerideki geliimi, dz izgiden
sapma derecesine, yaamn gerekleriyle uyum iinde bulunup bulunmamasna baldr. Byle bir ocuk
devlerine dz bir izgi zerinde yaklamaya almayacak, korkak ve ekingen birine dnecek,
bakalarnn gzlerinin iine bakamayacak, doruyu sylemeyecektir. Karmzdaki ocuk tipi deiecek
ama ama yine ayn kalacaktr. ki kii ayn eyi yapmasa bile, yaplan ey birbirinin ayn olabilir.
Her iki dorultudaki geliimin de belirli bir lde olumlu nitelik tadn belirtebiliriz. Hele ocuk
henz ar derecede kat davran biimlerini benimsememise, davrannn temel ilkeleri henz bir
yumuakl ieriyor, dolaysyla hep ayn yolu izlemeyip yeterince giriim gcn elde bulunduruyor,
esnekliini koruyor, bir davran biimi yetersiz kalnca bir bakasna ynelebiliyorsa, bunu rahatlkla
syleyebiliriz.
Toplumsal yaamn gereklerine uyum salanabilmesi, insanlarla ilikilerin dzgn olmasn gerektirir.
Byle bir uyum da, henz evresine kar saval tutum taknmam bir ocua kolaylkla
benimsetilebilir. Aile iindeki savan nlenebilmesinin tek koulu ise, eitim grevini stlenenlerin
kendilerindeki gllk eilimini ocuk zerinde bir bask oluturmayacak ekilde arka plana
itebilmeleridir. Bunun yan sra bir de ocuun geliimine gereken anlay gsterebildiler mi, o zaman
dz izgi zerinde seyreden karakter zelliklerinin arla vardrlmasn nler, cesaretin yozlap
kstahla, bamszln kaba bir bencillie dnmesini engelleyebilirler. Ve yine byle davranmakla
zora bavurularak salanacak otoritenin etkisiyle ocuktaki uyumun klemsi bir itaate dnmesine,
dolaysyla ocuun kendi iine kapanmasna ve ak yrekliliin yol aaca sonulardan korktuu iin
gerei dile getirmekten ekinmesine kar durabilirler. nk eitimde ou zaman bavurulan bask
sakncal bir aratr; pek sk olarak yalanc bir uyuma zorlar ocuu. Zora bavurularak salanan bir itaat,
szde bir itaattir ancak. Btn bu akla gelebilecek glkler ocuu ister dolayl, ister dolaysz yoldan
etkilesin, her zaman genel koullar ocuun ruhuna yansyacak, ona bir biim verecek ve bu arada ocuk
hibir eletiriyle karlamayacaktr; nedeni de, ya ocuun henz byle bir eletiri gcnden yoksunluu,
ya byklerin sz konusu durumlar bilmemesi ya da onlar anlamamasdr.
nsanlar bir baka adan, yani glkler karsnda takndklar tutumu dikkate alarak da snflara
ayrabiliriz. Karakter geliimleri genellikle dz bir izgi izleyen insanlar sz konusu snflamada
iyimserler (optimistler) safnda yer alr. Byleleri hangi glk olursa olsun yreklilikle karsna kar,
karlatklar gl hi de gzlerinde bytmezler. Kendi kendilerine inanlarn yitirmemi ve
yaamda elverili bir konumu bakalarna gre daha kolay ele geirmi kiilerdir bunlar. Kimseden
istedikleri fazla bir ey yoktur; nk kendi deerlerine iyi bir not vermi olup, kendilerini madur
durumda hissetmezler. Dolaysyla, kendilerine gsz ve yetersiz gzyle bakabilmek iin bunlar hep bir
bahane gibi kullanan bakalarndan daha kolay gslerler. Nazik durumlarda hi telaa kaplmaz,
ilenecek hatalarn sonradan yine onarlabilecei kansn hi elden brakmazlar.
Dtan bakldnda da iyimserleri tekilerden ayrt etmek mmkndr. Korkup ylmaz, bakalaryla ak
yrekli ve rahat konuur, ekingenlik ve sklganlk diye bir eyi pek bilmezler. Onlar, bakalarn
kucaklamak iin kollarn am bekleyen kimseler olarak kafamzda canlandrabiliriz. Bakalaryla
zorluk ekmeden iliki kurar, insanlarla kolay dost olur, nk ilerinde kukuya yer vermezler.
Konuurken dilleri dolamaz, gerek duru ve oturular, gerek yryleri bir doallk tar. Ne var ki, bu
tipin katksz rnekleriyle seyrek olarak, neredeyse yalnz ilk ocukluk yllarnda karlarz. Ancak,
rastladmz iyimserler de, iyimserlikleri ve bakalaryla kolay iliki kurmalar bakmndan bizi memnun
brakacak dzeydedir.
Eitim asndan en etin sorunlar karmza karan ktmser tip ise, daha bir deiiktir. ocukluk
yaant ve izlenimleri kendilerinde bir aalk duygusuna yol am, eitli glkler sonucu yaamn
kolay olmad duygusuna kaplm kiilerdir bunlar. evrelerinden grdkleri arpk davranla
beslenmi ktmser dnya grlerinin hain tuzana bir kez yakalanmlardr, gzleri yaamn karanlk ve
olumsuz yanndadr hep. Yaamsal zorluklarn iyimserlerden ok daha fazla bilincinde olup, cesaretlerini
kolaycack yitirirler. leri ou zaman bir gvensizlikle doludur, hep bir destek ararlar kendilerine. Bu,
dtan bakldnda bile genellikle gzlemlenebilecek bir zellikleridir. rnein, ocukluklarnda
annelerinin eteinin dibinden ayrlmam ya da hep annelerini arp durmulardr. Annelerine
ynelttikleri bu ary bazen ileri yalara kadar tekrarlamaktan geri kalmazlar.
Ktmserler, ar derecede ihtiyatl kimselerdir. ounlukla ekingen, korkak, ardan alan, her eyi
dikkatle hesaplayan bir davran sergilerler, nk drt bir yanda kendileri iin tehlike sezerler. Uyku, bir
insann geliim dzeyini gsteren mkemmel bir lttr. Uyku bozukluklar, her zaman ar bir ihtiyatn
ve gvensizliin belirtisidir. Ktmserler, yaamn dmanca davranlarndan kendilerini daha iyi
koruyabilmek iin, adeta uyumayp srekli nbet tutarlar. Bu da, doru drst bir uyku uyumaktan bile
payn alamayan ktmserlerin ne denli az bir yaama sanatna, hayata ve hayatn ilikiler rgsne
ynelik ne denli az bir kavray gcne sahip olduklarn ortaya koyar. Bir de davranlarnda gerekten
hakl saylsalar, gzlerine hi uyku girmemesi gerekirdi. Yaam bylelerinin sand gibi g olsa,
gerekten zararl nitelik tard uyku. Bylesi doal zorunluluklara kar cephe almalaryla bu tiptekilerin
yaam karsndaki gszl ele verir kendini. Ktmserlerde ille de uyku bozukluklarna rastlanacak
diye bir ey yoktur. rnein kapnn iyice kapanp kapanmadna kalkp bakmak, geceleri sk sk eve
giren hrsz dleri grmek vb. daha baka kk belirtiler de olabilir bu. Hatta uyurken vcutlarnn
ald konuma dikkat edilerek bu tiptekileri tanmak mmkndr; ou zaman yataklarnn bir kesinde
kvrlp tortop olur ya da yorgan tmyle balarna ekerler.
Daha deiik bir adan bakarak insanlar saldrgan tipler ve saldrya urayan tipler diye de
ayrabiliriz. Saldrganlk tutumu, her eyden nce geni boyutlu davranlarda aa vurur kendini.
Cesursalar cesaretlerini taknla kadar vardrr, ellerinden bir ey gelen kimseler olduklarn zellikle
vurgulayarak kendilerine ve bakalarna kantlamak isterler. Bu davranlaryla, aslnda onlar avcunda
tutan, derinlere kk salm gvensizlik duygularn ele verirler. Korkaksalar, korkuya kar diren
kazanmaya alrlar. Bazlar da, yumuaklk ve sevecenlik duygularn bask altna almaya urar, nk
bunlar bir gszlk sayarlar. ou zaman kendilerine gl kimseler ss vermeye kalkar, bunu da
ylesine bir ak seiklikle yaparlar ki, dikkati ekmemeleri dnlemez. Saldrgan tiplerde bazen
kabalk ve acmaszlk zelliklerine rastlayabiliriz. Ktmserlie eilim gstermeleri durumunda
evreyle tm ilikileri deiir, nk bakalarnn yaant ve duygularn paylamaz, herkese dmanlk
besler, cephe alrlar. Kendilerine bilerek verdikleri byk deer kimi zaman ok geni boyutlara ular,
gurur, kibir ve kendini beenmilikten kaplarna smazlar. Sanki gerek fatihlermi gibi kurumlarndan
geilmez. Ama btn bu davranlarndaki belirginlik ve bounalk, bakalaryla bir arada yaamalarn
engellemekle kalmaz, kendilerindeki her eyin rk bir temel zerinde ykselen yapay bir bina nitelii
tadn ele verir. Bylece, bir sre devam edecek olan saldrgan tutumlar doup ortaya kar.
Bu gibi insanlar ilerideki geliimlerinde glklerle karlar, nk toplum kendilerini pek ho
karlamaz. Bir kez gze batmalaryla evrelerinde antipati uyandrrlar. Herkesten stn olma abalar
sonucu ok gemeden bakalaryla kapr, zellikle rekabet duygularn kamladklar baka kiilerle bir
atma durumuna girerler. Yaamlar, ard arkas kesilmeyen savamlarn oluturduu bir zincire
dnr. Bir kez adeta o kanlmaz akbetle karlap yenilgiye uradlar m, ounlukla yengi ve
zaferlerin arkas kesilir. Korkuyla geriler, sabr ve sebatlarn yitirir, uradklar kayplardan ancak
glkle kendilerine gelirler. ekildikleri kelerden tekrar meydana karlmalar da zordur artk.
Sorunlarn zmnde uradklar baarszlklardan adamakll etkilenirler. Geliimleri yle bir seyir
izler ki, neredeyse kendilerini hep saldrya uram hisseden tiptekilerin yannda yer alrlar.
Saldrya urayanlar ise, kendilerindeki gszlk duygularn yenmeye alrken saldr yolunu
izlemeyip rkeklik, ihtiyat, tedbir ve korkaklk yoluna sapan kimselerdir. Byle bir tutumun doabilmesi
iin, ilk tiptekilerin yrd yolu ksa bir sre iin de olsa izlemeleri gerekir kukusuz. Saldrya
urayanlar ksa zamanda ylesine ok kt deneyim edinir ve deneyimlerden ylesine ezici sonular
karrlar ki, kolaylkla ka yolunu tutarlar. Bazlar kama giriimlerini kendi kendilerinden gizlemeyi
baarr, bunun iin de katklar yerde sanki kendilerini verimli ve etkin bir alma bekliyormu gibi
davranrlar. Gemie el atar, youn biimde anlar zerine eilir, hayal glerini gelitirirler. Oysa sz
konusu abalarn hizmet ettii tek bir ama vardr, o da kendilerini tehdit eder grdkleri gereklikten
yakalarn syrmaktr. Giriim glerini tmyle yitirmeyen bazlar, kukusuz bu yoldan da kimi baarlar
salayabilir. Ne var ki, sz konusu baarlar, topluma herhangi bir yarar salamaz. Sanat psikolojisiyle
uraanlar, sanatlar arasnda ounlukla bylelerine rastlayacaktr. Bu kiiler gerekten yz evirmi,
hibir engelle karlalmayan hayal leminde ve dnceler diyarnda kendilerine ikinci bir dnya
kurmaya ynelmilerdir. Ne var ki, istisna oluturur byleleri. ounluk baarszlktan yakasn
kurtaramaz, herkesten ve her eyden korkup ekinir, kukuyla dolup taar ileri, bakalarndan salt
dmanca davran beklerler. Ne yazk ki, ou zaman uygarlmz tarafndan bu tutumlarnda
desteklenirler. Giderek insanlarn iyi zelliklerini, yaamn olumlu ve aydnlk yanlarn grmez olurlar.
Bylelerinde sk rastlanan bir karakter zellii de, alabildiine eletirici kimseler olmalar ve keskin
gzleriyle her hatann hemencecik farkna varmalardr. evrelerine yarar dokunacak hibir i ellerinden
kmazken, bakalar zerinde yargla kalkarlar. Salarna sollarna eletiriler yneltmekten asla
kendilerini alamaz, bakalarna ayak uydurmay beceremez, hep oyunbozanlk yaparlar. lerindeki
gvensizlik, bekleyen ve duraksayan bir tutum taknmaya zorlar onlar. Bir devle karlasalar
umutsuzlua kaplr, ne yapacaklarn kestiremez, verecekleri karar adeta ileriki bir tarihe ertelemek
istiyorlarm gibi davranrlar. Ellerini kendilerini savunmak iin ileri uzatm, bazen tehlikeyle gz gze
gelmemek iin yzlerini evirmi kimseler gibi kafamzda canlandrmakla bu tiptekileri de simgesel
yoldan tanmlam oluruz.
Bu insanlarda hi eksikliine rastlanmayan dier karakter zellikleri de pek i ac saylmaz.
Kendilerine gvenemeyenlerin bakalarna da gvenmemek gibi bir eilimi ilerinde barnmalar,
genellikle karlalan bir durumdur. Ne var ki, byle bir tutumu sergileyen kimselerde kskanlk ve
cimrilik gibi karakter zelliklerinin gelimesi kanlmazdr. Yaadklar ounlukla inziva hayat
bakalarn sevindirmeye ve bakalarnn sevinlerine katlmaya istek duymadklar anlamna gelir.
Bakalarnn sevindiini grmek ou zaman zer onlar, byle bir sevinten tr adeta ksp alnr,
incinirler. lerinde tek tk kimseler vardr ki, kendilerini bakalarndan stn ve yce bir durumda
hissetmeyi baarr. Bu da hayatta kolay kolay sarsntya uramayan bir duygudur. Kendilerini bakalarna
kar bir ycelik iinde gsterme zlemi sonucu ruhlarnda yle duygular uyanabilir ki, alabildiine
karmak nitelik tar, ilk bakta dmanca ieriklerini asla ele vermezler.

Eski Psikoloji Ekol

Bilinli belirlenmi bir dorultuya bavurmakszn da insanlar tanmaya alabiliriz. Bunun da


genellikle yolu, ruhsal geliim srecinden bir tek olay ekip almak ve bu olaydan yola koyulup insanlar
tiplere ayrarak bir akla kavuturmaktr. rnein byle davranarak insanlar daha ok dnceli, daha
ok dnp tanabilir ya da daha ok hayallerle oyalanan ve hayatn iine karmaktan holanmayp,
eylemlere yneltilmeleri kolay saylmayanlar ve bir de daha ok etkinlik gsterip daha az dnen ve
hayale daha az yer verenler, hep bir ile oyalanp hayatn dnda kalmak istemeyenler olarak tipe
ayrabiliriz. Sz geen tipler kukusuz vardr hayatta. Ne var ki, byle bir ayrma gidersek,
incelemelerimize bundan byle son vermemiz, bir tiptekilerde hayal, tekilerde eylem gcnn ar
bastn saptamakla yetinmemiz gerekirdi. Ancak, byle bir ayrm her zaman iin yeterli saylamaz.
Bizim aradmz, bir eyin nasl u ya da bu duruma geldii, sz konusu duruma gelmesinin bir
zorunluluk tayp tamad, byle bir eyin nasl nlenebilecei ya da byle bir durum ortaya kmsa,
bu durumda nasl deiiklie gidilebilecei konusunda ak seik bir fikre varmaktr. Dolaysyla,
yzeysel bir bak asndan kalklarak yaplm keyfi snflandrmalarn akl ve manta dayanmas
gereken bir insan tanma sanat iin ie yaramaz nitelik tadn syleyebiliriz. Sz konusu tiplere
hayatta sk sk rastlamamz, bu durumu deitiremez.
Davurumsal davranlarn geliimi daha balang evresinde, yani ilk ocukluk gnlerinde saptamaya
alan bireysel psikolojinin belirlediine gre, sz konusu davranlar tmyle ya toplumsallk
duygusunun ar basmas ya da gllk eilim ve abasnn n plana kmasyla kendine zg biimini
kazanr. Byle bir belirleme, bireysel psikolojinin eline anszn bir anahtar tututurmu, bu anahtar her
insann hayli bir kesinlikle anlalp snflandrlmasna olanak vermi, kukusuz ki bu yaplrken geni bir
alanda almalarn srdren bir psikoloa yaraan dikkat hibir zaman elden braklmamtr. Pek doal
bir koul olarak benimsediimiz byle bir dikkati gsterip ele geirdiimiz ltten yararlanarak, ruhsal
bir olayda toplumsallk duygusu ar basp gllk eilimi ve prestij politikas pek yer almyor mu,
yoksa sz konusu olay dpedz bir hrs nitelii tayor da, kiinin bakalarndan ne ok ileride
bulunduunu kendisine ya da ayn zamanda evresine kantlama amac m gdyor, bunu
saptayabilmekteyiz. Byle bir temel zerinde baz karakter zelliklerini daha ak seik belirleyip, gz
nnde tutabilmemiz, zellikle kiiliin tutarll asndan bunlar anlayarak insanlar etkilememiz
mmkn olmaktadr.

Miza ve salg Bezleri


Psikolojide ruhsal davurumlarla ilgili ok eski bir ayrm da mizalar ayrmdr. Mizatan ne anlamak
gerektiini sylemek kolay deildir. Bir kimsenin dnme, konuma ve davranmadaki abukluu, bu
eylemler iine yerletirdii g, ritim vb. midir miza? Mizalar konusunda psikologlarn aklamalarn
geriye doru izlersek grrz ki, psikoloji ruhsal yaamn incelenip aratrlmasnda ilk adan beri drt
ayr miza saptamaktan teye geememitir. Mizalarn sanguinik, kolerik, melankolik ve flegmatik
olmak zere drde ayrlmas, Yunan uygarlnn ilk dnemlerine rastlar. Sonralar Hipokrat tarafndan da
benimsenen bu snflandrmaya ileride Romallarn da bavurduunu grmekteyiz. Bugn bile ayn
snflandrma, psikolojide nnde saygyla eilinen kutsal bir deer tayor.
Sanguinik [canl] denilince yaam kvancyla donatlm, olaylar gznde pek bytmeyen, nasl derler,
bu konuda tatl canlarn skntya sokmayan, her eyi en gzel ve en tatl yanndan grmeye alan, zc
durumlarda kukusuz zlen ama yklmayan, sevindirici durumlarda kukusuz sevinen ama sevincinden
de app kalmayan biri canlanr kafamzda. Ayrntl bir tanmlama abasnn ortaya koyaca gibi,
sanguinikler byk apta kusurlar iermeyen az ok salkl kiilerdir. Oysa bu zellii dier tipte
gremeyiz. Eski bir ozann benzetisine gre, bir kolerik ayann arpt ta byk bir fkeyle kaldrp
bir kenara atarken, bir sanguinik hi rahatn bozmadan tan zerinden yryp geer. Bireysel
psikoloji diliyle sylemek istersek, kolerik, gllk eilimi alabildiine bir gerginlii ieren,
dolaysyla byk devinimler yapmadan duramayan, geni apta g denemelerinde bulunan ve
dzizgisel, saldrgan bir davranla her eyi ezip gemek isteyen biridir. Eskiden bu mizala safra
arasnda bir iliki kurulmu ve safrav bir mizatan sz almtr. Bugn de safralar kabarp taan
insanlardan sz edildiini iitmekteyiz. Gerekte kolerikler, daha ilk ocukluk dneminde
gzlemlediimiz geni boyutlu devinimlerde bulunan, ilerinde yalnzca bir gllk duygusu tamayp,
ayn zamanda onu davuran ve aka sergileyen kimselerdir.
Melankolikler, bir baka izlenim brakr zerimizde. Daha nce sz edilen benzetide, yaklak ta
grnce o zamana kadar iledii btn gnahlar aklna gelen, kendini hzn verici dncelere kaptran
ve gerisin geri dnp giden biri diye anlatlr. Bireysel psikoloji asndan, bu tiptekiler belirgin olarak
duraksayp bocalayan kimselerdir; karlatklar glklerle baa kacaklar ve ilerleyebilecekleri
konusunda kendilerine gvenleri yoktur, atacaklar admlar byk bir dikkat ve ihtiyatla lp bier, bir
riske girmektense olduklar yerde kalmay ya da geri gitmeyi yelerler. Ksaca, dizginleri daha ok
kukunun elindedir; bakalarndan ok kendilerini dnr, dolaysyla yaamn byk olanaklaryla
balant kuramazlar. ylesine kendi dertlerine dm durumdadrlar ki, gzleri hep gerilere ya da kendi
ilerine evrilmitir.
Flegmatikler ise yaama dpedz yabancdr; izlenim toplar ama topladklar izlenimlerden gerekli
sonular karmazlar; kendilerini bundan byle etkileyen bir ey yoktur; hibir eye ilgi duymaz, herhangi
bir nedenle zel bir aba harcadklar da asla grlmez; ksacas, bunlarn da yaamla aralarndaki
ilikiler kopuktur, yaamn belki de herkesten ok uzanda yer alrlar.
Buna gre, yalnzca sanguinikleri iyi insanlar olarak gsterebiliriz. urasn da belirtelim ki,
saydmz drt mizala yukarda anlatld ekilde saf olarak ancak seyrek karlar, daha ok deiik
miza elerini kendilerinde tayan karma tiplere rastlarz. Bu da, sz konusu miza ayrmn aslnda
deerden drc bir durumdur. Birbirinden deiik mizalar ayn kimsede kendilerini nbetlee aa
vurabilir, rnein balangta kolerik olduu saptanan bir ocuk ileride bir melankolie dnebilir,
hatta belki yaamnn son dneminde bir flegmatik olup kar. Sanguinikler konusunda unu da
syleyelim ki, bunlar ocukluklarnda aalk duygusundan en az etkilenen ve organ yetersizlikleri pek
gstermeyen, ok gl drt ve uyarlara hedef olmayan, dolaysyla rahat geliebilen, hayat sevgiyle
kucaklayp onunla ili dl bir iliki iinde yaayabilen kiilerdir.
Durum byleyken, bilim ortaya atlp insan mizacnn i salg bezlerine balln ileri sryor. Tp,
son zamanlarda, kan bezleri de denilen i salg bezleri konusundaki bilgilere arlk veriyor nk. Tiroid
bezi, hipofiz bezi, bbrek st bezi, paratiroid bezi, erkeklik bezi zellikle sz konusu bezler arasnda yer
almaktadr. Salglarn bir kanalla dar atamayan bezlerdir hepsi, rettikleri salgy dorudan kana
verirler. Genel gre gre, vcuttaki btn organ ve dokular, kanla organizmann her bir hcresine
tanan, uyarc ve zehirden artc etkileri ieren, ksaca metabolizma iin varl mutlaka zorunlu olan
salglarn etkisi altndadr. Endokrin, yani i salg bezlerinin nemi gnmzde btnyle aydnlatlm
saylamaz. Sz konusu bilim dal balang evresindedir, henz tamamen pozitif veriler ortaya
koyamamaktadr. Ama insanlarn karakter ve mizacna kimi aklamalar getirebileceini ileri srerek,
psikolojik bir akm oluturmak gibi bir iddiayla ortaya kt iin, bu konuda da birka sz sylemeden
geemeyeceiz.
lkin, kmsenmeyecek bir kukuyu burada dile getirmekte yarar gryoruz. rnein tiroid bezinin
gerei gibi almad somut bir hastalk vakasn gzden geirdiimiz zaman, alabildiine flegmatik
miza zelliklerini tayan ruhsal davurumlarla da karlatmz kukusuz dorudur. nk imi yz
ifadeleri, ciltlerinin zellikle kaba bir biim almas, sa durumlarnn ktlemesi bir yana, hastalarn
devinimlerinde olaanst bir yavalk ve uyuukluk saptamaktayz. Ruhsal duyarllk hayli zayflamakta,
giriim gc azalmaktadr.
Ne var ki, byle bir hastay, flegmatik miza zellikleri gsteren ama neden olarak tiroid bezinde
patolojik bir bulgu saptanamayan bir kiiyle karlatrrsak, her iki durum arasnda asla bir benzerliin
sz edilemeyeceini, ortada birbirinden bsbtn farkl iki tablonun bulunduunu grrz. Yani unu
belirtebiliriz ki, tiroid bezinin kana aktt salg, bir olaslkla, ruhsal ilevlerin etkinliinde rol
oynamaktadr. Ne var ki, tiroid bezinin kana aktt salgdaki bir bozukluk sonucu flegmatik miza
zelliklerinin doup ktn syleyecek kadar ileri gidemeyiz.
Demek oluyor ki, hastala bal flegmatik miza, yaamda flegmatik diye nitelendirdiimiz mizatan
dpedz ayrlmakta, psikolojik zgemileri bakmndan bu tiptekilerin miza ve karakterleri, patolojik-
flegmatik tiptekilerden tmyle deiik bir grnm iermektedir. Psikolog olarak bizi ilgilendiren bu
flegmatikler asla kararl kiiler deildir. Bu kiilerin ou zaman aa vurduklar alacak derecede seri
ve iddetli tepkiler karsnda armamak elde deildir. Ancak tm yaam boyu flegmatik miza
zelliini kimse koruyamaz. Gzlemleyegeldiimiz bir ey varsa, bu mizacn yapay bir rt, pek duyarl
bir insann kendisiyle d dnya arasna yerletirdii bir gvenlik mekanizmas saylacadr; yle bir
mekanizma ki, belki sz konusu kiiler, byle bir mekanizmay kurmaya kar kendi yaplarndan
kaynaklanan bir eilimi ilerinde tamaktadr. Flegmatik miza, gvenlik asndan alnan bir nlemdir;
yaamn ynelttii sorulara verilen anlaml bir yanttr; dolaysyla, tiroid bezinden ksmen ya da
btnyle yoksun yaayan bir kimsenin yaval, uyuukluu ve yetersizliinden bsbtn farkl nitelik
tar.
Szn ettiimiz bu nemli kukunun zerinden atlayp gememiz dnlemez; hatta ancak tiroid bezleri
gerei gibi almayanlarda flegmatik bir mizacn oluaca kantlansa bile, biz buna u itiraz
yneltmekten yine de geri kalmayacaz: sanld kadar basit deildir; bir yn neden ve amacn, bir
yn organsal ilevin ve d etkinin bir araya gelmesi kiide ilkin organsal bir yetersizlik duygusu
uyandrmakta, byle bir duygu da bireyi birtakm eylemlere srklemektedir. Bu tr eylemlerden biri de,
kendisinde flegmatik bir miza oluturarak yaamn tatsz durumuyla yz yze gelmekten kanma ve
kiilik duygusunu yaralayacak davranlardan kendini kollama giriimidir. Bir baka syleyile,
patolojik-flegmatik tip de daha nce szn ettiimiz tipten bakas deildir. Ne var ki, sz konusu tipte
tiroid bezine bal bir organ yetersizlii ve bunun yol at sonular n planda yer almakta, byle bir
organ yetersizlii ilgili kiiyi yaamda bakalarndan kt bir yer igal etmeye zorlamakta, o da bunu
uyuukluk vb. gibi birtakm ruhsal marifetlere bavurarak dengelemeye almaktadr.
Dier salg anormalliklerini dikkate alp bunlarn at sylenen miza zelliklerini incelemek,
grmze daha bir g kazandracaktr. rnein Basedow hastalarnda olduu gibi, kimi insanlarn
tiroid bezi salgsnda artma grlr. Bedensel bakmdan bu tr hastalarn karakteristik zellii,
kalplerinin daha hzl arpmas, zellikle nabz frekansnn ykselmesi, gzlerin hayli dar frlamas,
tiroid bezinin imesi ve btn organizmann ama en ok ellerin hafif ya da kuvvetli bir biimde srekli
titremesidir. Bunlarn yan sra, hafif ter de grlebilir ve belki pankreas bezinin etkisi sonucu sk sk
sindirim bozukluklaryla karlalr. Bazen bir sinirlilik hali de tabloya eklenerek, hastalar telal, abuk
kzp parlayan bir davran sergiler ve sk sk anksiyete durumlarndan yaknrlar. Hastaln gelimi
evresinde bir Basedow hastasn grp, korkak bir insan anmsamamak elde deildir.
Ama kim bunun psikolojik korku tablosuyla zdeliini ileri srerse yanlr. sz konusu hastalarda
gzlemlenebilen psikolojik durumlar, sylediimiz gibi tela, dnsel ya da bedensel almalara kar
bir eit gszlk, hem organik, hem ruhsal kkenli olabilecek halsizliklerdir. Ne var ki, normal olarak
acelecilik, tela ve korkudan yaknan insanlarla yaplacak bir karlatrma, aradaki byk ayrm ortaya
koyacaktr. Tiroid bezi gereinden fazla alanlarn rnein alkoliklerdeki gibi kronik zehirlenme
belirtileri gsterdiini ileri srebilmemize karn, normalde abuk kzp parlayan, acele ve telala
davranan, kolay korkuya kaplan insanlar karsnda bir baka durumda bulunur, byle kimselerin ruhsal
zgemilerini saptayabiliriz. Yani ortada yalnz birtakm benzerlikler vardr, bir karakter ve mizacn
planl ekilde gelitirilmesi diye bir ey asla sz konusu deildir.
Dier salg bezlerine de biraz deinmekte yarar grmekteyiz. Salg bezlerinin geliimindeki btn bu
deiikliklerin gonadlarla1 kendilerine zg bir ilikisi vardr. (Ayrca bkz. Adler, Organlarn
Yetersizlii zerine Bir nceleme) Bu saptama, gnmzde yaambilimsel aratrmalarn bir ilkesi
durumuna gelmitir; salg bezlerinde grlen tm anormalliklerde gonadlarda da bir bozuklua
rastlanmaktadr. Aradaki iliki ya da her iki yetersizliin bir arada grlmesinin nedeni henz saptanm
deildir. Ama bu bezlerde de, tiroid bezinde olduu gibi, dier ruhsal etkilerin sz edilemez. Bu vakada
da nceden tandmz organsal olarak yetersiz insan tablosundan daha fazla bir ey pek ele
geirememekteyiz. yle bir insan ki, yaamda glkle yolunu izini bulabilmekte, dolaysyla ok sayda
ruhsal beceri ve gvenlik nlemlerine bavurmaktadr.
1 Erbezleri ve yumurtalklar. (ev. n.)
zellikle sanlmtr ki, karakter ve miza, gonadlarn etkisi altndadr. Ancak, geni apta gonad
anormalliklerine genel olarak insanlarda sk rastlanmad dnlrse, sz konusu patolojik durumlara
istisna gzyle baklmas gerekir. Ayrca, dolaysz gonadlarn almasyla aklanacak ruhsal bir
tablonun saptanamamas, byle bir tablonun daha ok gonadlar hasta insann kendine zg konumundan
kaynaklanmas, gonadlarn miza ve karakteri etki altnda tuttuu grnn salam bir psikolojik temel
oluturamayaca aktr. Bu konuda saptanabilen bir ey varsa, canllk ve dirilik iin gereken ve
ocuun evre iindeki konumuna temel oluturan uyarlardan bazlarnn gonadlardan kaynakland ama
ilgili uyarlarn baka organlarca da stlenilebilecei, bunlarn ille de kesin ve ruhsal bir oluuma yol
amasnn gerekmeyeceidir. (Carlyle)
Bir insann deerlendirilmesi son derece nazik ve iten bir dev oluturduundan ve bu konuda
ierisine dlecek bir yanlg lm kalm sorunu nitelii tadndan, ilgilileri uyararak u szleri
sylemekten kendimizi alamayacaz: Bedensel glklerle dnyaya gelen ocuklar, ilgili gszlkleri
dengeleme bakmndan birtakm oyun ve manevralara bavurma konusunda byk bir ayartyla kar
karya kalr, sz konusu ayart da bu ocuklarn kendilerine zg tuhaf bir ruhsal geliim izgisini
izlemesine yol aar. Ancak, stesinden gelinemeyecek bir ayart deildir bu. Nasl durumda olursa olsun
hibir organ yoktur ki, insan belirli bir davranla ykml klabilsin. Organlar en fazla, insan belirli bir
dorultu izlemeye ayartc bir rol oynayabilir. Yukarda deindiimiz salksz grler gnmzde
varln srdrebiliyorsa, tek nedeni bu tr organsal yetersizliklerle dnyaya gelmi ocuklarn ruhsal
geliimlerinde batan beri karlalan glkleri ortadan kaldrmay kimsenin dnmemesi, ocuklarn
birtakm hatalara srklenmesine izin verilmesi, duruma seyirci kalnp kendilerine yardm elinin
uzatlmamas ve arka klmamasdr. Dolaysyla, bireysel psikolojiden kkenini alan pozisyon
psikolojisinin yeni bir dispozisyon psikolojisinin istekleri karsnda yerinden edilmemesini savunmak
zorundayz.

zet

Karakter zelliklerini tek tek ele alp incelemeye gemeden nce, imdiye kadar elde ettiimiz verileri
bir kez daha tekrarlayalm.
Saptadmz nemli noktalardan biri, ruhsal ilikiler rgsnden koparlp alnm bir tek ruhsal olaya
dayanlarak insan tanmak gibi bir ie kalklamayaca idi. Byle bir ama iin, zaman bakmndan
birbirinden elden geldiince uzak en az iki olayn karlatrlp, aralarndaki ortak noktann belirlenmesi
gerekiyordu. Byle bir yolun pratikte ok ie yaradn syleyebiliriz; bir kez bol miktarda izlenimin
derlenmesini ve sonradan deerlendirilip bir younlatrma ileminden geirilerek gvenilir bir yargya
varlmasn mmkn klmaktadr. Bir tek ruhsal olaya dayanarak bir yargya ulamak istendiinde, dier
psikolog ve pedagoglarn karlat ayn glkle karlalacak, hibir yarar salamayan birtakm
beylik davranlara bavurulacaktr. Ama elden geldii kadar ok ipucu toplanp, aralarnda kurulan
ilikilerle bir sistem oluturuldu mu, ilgili sistemdeki kuvvet izgilerinin yardmyla bir insan zerinde
ak seik ve tutarl bir izlenim edinilebilecektir. Byle bir sisteme uyulmas, insann ayann salam bir
topraa basmasn salayacaktr. lgili kimse daha bir yakndan tannd zaman, nceden verilen yargda
kimi deiikliklere bavurulabilecektir kukusuz. Pedagojik her giriimden nce, sz konusu kiiyle ilgili
olarak tamamen ak seik bir fikre varlmas zorunludur.
Ayrca, byle bir sisteme ulaabilmek iin gerekli are ve yollar zerinde durmu, hatta bu amala
rnein bizim kendimizde karlatmz ya da ideal bir insandan beklediimiz ruhsal olaylara
bavurmutuk. Sonra biraz daha ileriye giderek, oluturduumuz sistemin belirli bir eden, yani sosyal
eden ayr dnlemeyeceini belirtmitik. Ruhsal yaamn olaylarna salt bireysel olaylar gzyle
bakmak yeterli deildir, bunlar toplumsal yaamla ilikileri iinde kavramamz gerekmektedir.
Bakalaryla bir arada yaayabilmemiz bakmndan nem tayan bir ilke olarak da unu belirtmitik: Bir
insann karakteri, bizim iin asla ahlaksal bir deerlendirmeye temel yaplamaz, ancak o insann
evresi zerine nasl bir etki yapt ve evresiyle nasl bir iliki iinde bulunduu konusunda
toplumsal nitelikli bir bilgi byle bir temel roln oynayabilir.
Sz konusu dnceleri gelitirirken tm insanlara zg iki olayla karlamtk. Bir tanesi, insanlar
birbirine balayan ve uygarln btn eserlerini yaratan toplumsallk duygusunun drt bir yandaki
varlyd. Ruhsal olaylara uyguladmz ve insanda, etkin toplumsallk duygusunun boyutlarn
belirlememizi salayan bir ltt bu. Bir kiinin toplum iinde nasl bir yer tuttuunu ve kendi insanln
nasl aa vurduunu, buna hangi yoldan bir verimlilik ve dirimsellik kazandrdn bilirsek, o kii
hakknda somut bir izlenim edinebiliriz. En sonunda saptadmz ikinci ey ki, bu da, karakteri
deerlendirmede bavurduumuz bir dier lt idi stnlk eilim ve abasnn toplumsallk duygusu
zerinde hepsinden zararl bir etki yaptyd.
Bu iki ipucuna dayanarak, insanlar arasndaki ayrmn toplumsallk duygusuyla gllk eiliminin
byklk derecesinden kaynaklandn, her iki etkenin karlkl birbirini etkiledii ve ortak almalar
sonucu karakter diye nitelediimiz nesnenin doup ortaya kt sonucuna vardk.
10. SALDIRGAN (AGRESF) TPN KARAKTER ZELLKLER

Kendini Beenmilik (Hrs)

Saygnlk tutkusu, ruhsal yaamda bir gerginliin domasna yol aar; bu gerginlik nedeniyle insan
gllk ve stnlk amacn daha bir aklkla gzne kestirir ve normalden daha youn abalarla sz
konusu amaca ulamaya alr. Sanki tm yaam, byk bir zafer beklentisine dnr. Byle bir insan,
nesnellie srt evirir nk yaamla ilikisini yitirir, kafasn kurcalayan bir tek sorun vardr, o da
bakalar zerinde nasl bir izlenim brakaca ve bakalarnn kendisi hakknda neler dneceidir.
Bunun bir sonucu olarak eylemsel zgrl alabildiine engellenir ve hepsinden sk karlalan bir
karakter zellii, yani kendini beenmilik bylece doup ortaya kar.
Kendini beenmilie ok az miktarda da olsa her insanda rastlanr. nsann kendini beenmiliini
apak sergilemesinin bakalar zerinde istenilen etkiyi yapmayaca dnlerek ilgili zellik, ou
zaman gzelce saklanp gizlenerek eitli klklara brndrlr. nsan belirli lde bir alakgnll
iinde barndrabilir ama yine de kendini beenmi olabilir. Kendini beenmiliinde o kadar ileri
gidebilir ki, ya bakalarnn kendisi hakknda verecei yargy hi nemsemez ya da agzllkle sz
konusu yargnn peine der ve onu kendi lehinde etkilemeye alr.
Kendini beenmilik belirli bir ly at m, son derece tehlikeli nitelik kazanr. nsan, daha ok
grn hedef alan bir sr yararsz eyleme srklemesi, onu daha ok kendini ya da bakalarnn
kendisi hakknda verecei yargy dnr duruma getirmesi bir yana, gerekle ban kolaylkla
kaybolmasna yol aar. nsanlararas ilikilere kar anlay gstermez, her trl ban uzanda yaar,
yaamn kendisinden neler istediini ve kendisinin insan olarak yaama neler vermek zorunda olduunu
unutur. Kendini beenmilik, baka hibir olumsuz zellikte grlmedik ekilde insan zgr geliiminden
alkoyacak gc gsterir; nk kendini beenmi kii herhangi bir davranta bulunurken, acaba iin
sonunda kendisi iin bir kar sz konusu mudur diye dnr hep.
Bazen insanlar, kendini beenmilik ya da kibir szc yerine kulaa daha ho gelen hrs szcn
kullanarak kendilerini biraz temize karmaya alr. Birok insan vardr ki, kendisinin pek hrsl bir kii
olduunu gururla aa vurur. Bazlar da hamaratlk szcne snr. Topluma yarar dokunduu sre,
hamaratla bir itirazmz olamaz. Ne var ki, genellikle ilgili deyimlere bavurulmasnn nedeni,
alabildiine bir kendini beenmilii kamufle etmekten baka bir ey deildir.
Kendini beenmilik, ok gemeden insan oynanan bir oyunun gerek bir oyuncusu olmaktan karp,
bir oyunbozana dntrr. Kendini beenmiler kendini beenmiliklerine doyum salamaktan alkonuldu
mu, hi deilse bakalarna znt vermek, ac ektirmek isterler. Kendilerini beenmilikleri henz
gelimekte olan ocuklarn nazik durumlarda btn prestijlerini seferber ederek kendilerinden gszlere
glerini kantlamaya kalktn sk sk gzlemleriz. Kimi ocuklarn hayvanlara eziyet etmesi de yine
ayn nedenden kaynaklanr. Bu arada artk eskisi gibi atak davranamayan daha baka ocuklar ise, akl
almaz ayrntlara bavurarak kendini beenmiliklerine doyum salamaya bakar, alma turnuvalarnn
yapld byk pistin uzanda, kaprislerinin yaratt bir ikinci savan alannda oyalanarak saygnlk
isteklerini gerekletirmeye aba harcarlar. Yaamn glnden yaknp, hayatta biraz hakszla
uradklarn ileri srenler, bu gibi kimseler arasnda yer alr. Kendilerine sorarsanz, doru drst
eitilmi ya da falanca terslikle karlamam olsalar, herkesten ileri durumda bulunacaklardr. Bu ve
benzeri szlanmalar yineleyip dururlar. Hep bir bahane bulur, yaamn cephe kesimini boylamaktan
yakay syrr, kendilerini beenmilik duygularn bol bol doyuma kavuturacak dler grrler.
Byleleri karsnda dier insanlarn durumu imrenilecek gibi deildir; kendini beenmilerin byk
lde yergilerine hedef olurlar. Kendini beenmi kii, urad baarszlklarn suunu det olduu
zere, kendisi stlenmeyerek bakalarnn zerine ykmaya balar. Hep kendisi hakl, bakalar hakszdr;
oysa yaamda nemli olan hakl ya da haksz saylmak deil, ilerlemek ve bakalarnn ilerlemesine
katkda bulunmaktr. Gelgelelim, kendini beenmilerin azndan iitilen hep yaknma ve zr
dilemelerdir. nsan ruhunun birtakm numara ve oyunlardr bunlar; kendini beenmilik duygusunu ayakta
tutabilmek, stnlk duygusunun yara almadan varln srdrmesini salayp, bir sarsnt geirmesini
nlemek iin bavurulan nlemlerdir.
nsanln byk eserlerinin, hrs denilen ey olmadan yaratlamayaca ileri srlr sk sk. Ama bu,
gerekle ilgisiz bir gr ve yanl bir perspektiften baka bir ey deildir. Kendini beenmilikten
arnm kimse gsterilemeyecei iin, herkeste ilgili zellikten bir para var demektir. Ancak, insann
izleyecei temel dorultuyu belirleyen ve yararl iler yapmas iin onu gerekli glerle donatan, byle
bir zellik deildir kukusuz. Toplum hi hesaba katlmadan, dhice bir iin baarlabilecei
dnlemez. Bunun tek koulu, her zaman toplumla ilikinin srdrlmesi ve toplumu ileriye gtrme
konusunda bir istein duyulmasdr. Yoksa elde edilecek baarya deerli gzyle bakmamz olanakszdr.
Bir baarda kendini beenmilik rol oynarsa, kukusuz salt aksatc ve engelleyici nitelik tar bu rol;
baary olumlu ynde pek etkileyemez.
Bugnk toplumsal dzende insann kendini beenmilikten tmyle yakay syrmas gerekleecek gibi
deildir. Bir kez bunu bilmek yararldr bizim iin; bylelikle uygarlmzn alabildiine gsz bir
yanna parmak basm oluruz. yle bir gszlk ki, bir sr insann mahvolup gitmesine, mr boyu
mutsuzluk iinde yaamasna ve her zaman felakete kaynaklk eden yerlerde oyalanmasna yol aar.
Byleleri olduklarndan daha iyi grnmeyi kendilerine ama edindiklerinden, bakalaryla geinemez,
yaama ayak uyduramazlar. Dolaysyla, bir kimsenin kendisine bitii yksek deeri pek umursamayan
gerekle kolaycack atma durumuna girerler. Kendilerini beenmilikleri, bu gibi kimseleri
bakalarnn alaylarna konu yapmaktan te bir ie yaramaz. nsanln karlat btn aprak
durumlarda, kendini beenmilik duygusuna doyum salamadaki baarszlk en nemli etken roln
oynar. Karmak bir kiilik yaps gsteren birini anlamak istiyorsak, bu kimsede kendini beenmiliin
hangi boyutlara ulatn, bu kimsenin hangi dorultuda devindiini ve ne gibi yollara bavurarak
kendisine doyum salamaya altn aratrmak izlenecek nemli bir yoldur. Sz konusu durumlarda
hep ele geireceimiz bir sonu vardr ki, o da kendini beenmiliin toplumsallk duygusuna nemli
lde sekte vurduudur. Kendini beenmilikle toplumsallk duygusu birbiriyle badamaz hi; nk
kendini beenmilik, toplumsallk ilkesine boyun emeye yanamaz.
Ancak, kendini beenmilii bekleyen kt akbet, yine kendisinden kaynaklanr; nk ilgili zellik,
hibir eyin nnde duramayaca mutlak dorular gibi toplumsal yaamda geliip ortaya kan kart
mantksal nedenlerin tehdidi altnda bulunur. Dolaysyla, henz ok erkenden kendini saklamak, bir baka
kla brnmek, dolambal yollar izlemek zorunda kalr; nitekim ilgili zellii kendisinde barndran
kii de, kendini beenmiliine doyum salamak iin gerekli grd grkem ve zaferi ele geirip
geiremeyecei konusunda kukular iinde kvranr. Kendisi byle dler ve dncelerle oyalanrken,
zaman geip gider. Derken sonuta bir bahane kalr elinde, o da harekete gemesi iin bundan byle
koullarn elverili saylamayacadr. Genellikle yle bir seyir izler durum: Sz konusu kimseler,
yaamda kendilerine hep ayrcalkl bir yer arar, kyda kenarda durur, evrelerinde olup bitenleri
gzlemlemekle yetinirler. Yrekleri kukuyla doludur, insan soydalarna dman gzyle bakar, bir
savunma, bir sava durumu yayormu gibi bir tutum taknrlar. ou zaman kararszlk iinde bocalar,
insana olduka mantkl gelen derin dncelere dalar, bunda da hakl gibi grnrler. Ne var ki,
varlklarnn temel sorununa el atmay unutur, yaamla, toplumla, yklenmeleri gereken devlerle iliki
kurmay ihmal ederler. Yakndan bakldnda bir kendini beenmilik uurumuna yuvarlandklar
anlalr, herkesten stnlk zlemlerini akla gelmedik yollardan da yanstrlar. Davranlarnda,
giyinilerinde, konuma biimlerinde, bakalaryla ilikilerinde bu zlem aa vurur kendini. Ksaca,
nereye bir gz atlsa herkesten ileri gemeye alan ve bu amala bavuraca arelerin seiminde hi
titizlik gstermeyen kendini beenmi bir insanla karlalr. Kendini beenmiliin bu gibi
davurumlar evredekiler zerinde ho bir izlenim brakmadndan ve kendini beenmiler, eer akll
kimselerse, toplumun yasalarn inediklerini ve topluma ters dtklerini ok gemeden fark
ettiklerinden, sz konusu zellikte kimi zaman baz yumuatmalara bavururlar. Dolaysyla, kendini
beenmi kii bazen alabildiine alakgnll bir izlenim uyandrmaya alr, dtan neredeyse sallapati
bir kimse grnm sergiler; bununla amalad tek ey de, kendini beenmi biri saylamayacan
kantlamaktr. Anlatldna gre, bir gn Sokrates, konumak iin krsye kan hrpani klkl birine
yle seslenir: Ey Atinal gen, kendini beenmiliin, stndeki giysinin yrtklarndan ban
karm srtyor.
nsanlar ounlukla kendilerini beenmi kimseler olmadklarna inanrlar. Dikkatlerini d grnmleri
zerinde toplar, kendini beenmilik denilen eyin ok daha ierilerde yuvalandndan habersiz yaarlar.
rnein byle bir kendini beenmilik, kiinin toplulukta hep konumas, susmak nedir bilmemesi, bazen
kendisine konuma frsat verilip verilmediine bakarak bu topluluu deerlendirmek istemesiyle belli
eder kendini. Yine kendini beenmi kimi insan vardr ki, ne kmaya hi yanamaz, kalabalk arasna
hi karmayarak, kendini topluluklardan uzak tutar. Topluluktan byle bir ka da, deiik biimlerde
kendini aa vurur: Ya alnan bir davet geri evrilir ya da bir hayli ricadan sonra kalklp gidilir. Yine
kendini beenmi birok kimse vardr ki, topluluk arasna karmas ancak belirli koullara baldr;
dnyalar ben yarattm havas iinde yanna yaklalmaz bir tavr taknr, bazen bbrlenerek kendisinin
yksek bir kimse olduunu ileri srer. Bazlar da, btn toplantlarda hazr bulunmay bir tutku edinir.
Bu gibi eylere nemsiz ayrntlar gzyle bakmak doru deildir; hepsi de ok derinlerde sakl yatan
nedenlerden kaynaklanr. Gerekte kendini beenmi insan, toplumsal yaam hi umursamayan biridir;
toplumsal yaam ileriye gtrmekten ok engeller, onun geliimini aksatr. Btn bu tipleri tm girdisi
ktsyla eksiksiz anlatabilmek iin byk yazarlarn yaratc gleri gereklidir. Kendini beenmilikte o
yukarlara doru trmanan izgiyi ak seik gzlemleyebiliriz; yle bir izgi ki, bir insann yetersizlik
duygusuyla kendisi iin alabildiine byk bir ama belirlediini ve bakalarndan stn olmaya
altn gsterir. Kendini beenmilii zellikle dikkate arpan bir kimsenin, kendisine fazla bir deer
vermedii ve bu deer vermeyiinin ou zaman kendisinin de ayrmna varmadn dnebiliriz. Ama
kendini beenmiliklerinin bir yetersizlik duygusundan kaynaklandnn bilincinde olan kimseler de
vardr kukusuz. Ancak, bunu bilmek, sz konusu kimseler iin pek nem tamaz, dolaysyla
bilgilerinden gerei gibi yararlanamazlar.
Kendini beenmilik insann ruhsal yaamnn daha erken bir dneminde geliip ortaya kar, hep de
ocuksu bir yan vardr, kendini beenmi kimseler her zaman ocuksu bir grnm sergiler. Byle bir
karakter zelliinin oluumuna yol aan durumlar eitlidir. Bazen doru drst eitilmedii iin
kklnden eziklik duyan bir ocuk, ihmal edildii, evdekilerden gerekli ilgiyi grmedii duygusuna
kaplr. Bazen de ocuklar, sz konusu zellii bir aile gelenei gibi atalarndan devralr. Bu gibi
kimselerin azndan sk sk, anne ve babalarnn da kendilerini bakalarndan ayracak ve bakalar
karsnda kendilerine ayrcalk salayacak byle aristokrat bir zellie sahip olduklarn duyarz.
Ancak, sz konusu kof istein altnda, kendini bakalarna benzemeyip olaanst bir aileden gelen,
mkemmel ama ve duygularla donatlp doutan bir ayrcala hak kazanm, herkesten stn bir kimse
gibi hissetme eiliminden baka bir ey yatmaz. Bir ayrcalk iddiasdr ki, kendisine izleyecei
dorultuyu gsterir, davranlarn ynetir ve davurum biimlerini belirler. Gelgelelim yaam bu tiplerin
geliimini kolaylatrmaya pek elverili nitelik tamadndan ve bu gibileri evreden dman davran
grd ya da alay konusu yapld iin, ilerinden ou ksa sre sonra gzleri korkarak toplumdan elini
eteini eker, mnzevi bir hayat srmeye balar. Kimseye hesap vermek zorunda olmayp kendi drt
duvarlar iinde yaadklar srece, sarholuklarndan bir trl aylp kendine gelemez, hatta tutumlarn
hakl birtakm nedenlere oturtmaya bakarlar. Bu tipler arasnda st dzeyde eitim ve renim grm,
yetenekli insanlar yer alr ou zaman. Beceri ve yeteneklerini terazinin bir kefesine koysalar,
kmsenmeyecek bir arlk oluturacaktr. Ne var ki, kendilerini bir sarholuk havasna kaptrarak bu
durumu ktye kullanrlar. Toplumda aktif rol oynamak iin hayli ar koullar ne srerler. Falan ya da
filan eyi yapm, renmi ya da bilmi olsalard, bakalar falan ya da filan eyi yapsa veya
yapmasayd, bazen de kadnlar ya da erkekler byle olmasayd gibi yerine getirilemeyecek koullardr
bunlar; ne kadar istense de hi biri gerekletirilemez. Bu da gsterir ki, bo bahanelerdir hepsi, ancak
nelerin ihmal edilip elden karldn insana unutturacak bir ikinin hazrlanp kotarlmasna elverili
nitelik tarlar.
Dolaysyla, bu insanlarn ileri hayli dmanca bir duyguyla doludur, bakalarnn aclarn hafife
almaya ve bu aclar zerinden atlayp geme eilimi gsterirler. Nitekim byk insan sarraf La
Rochefoucault, bu tiptekilerle ilgili olarak yle der: Bakalarnn aclarna kolaycack katlanabilirler;
ilerindeki dmanlk, ou zaman sert yergiler biiminde aa vurur kendini. Hibir eyde en ufak iyi
bir yan brakmaz, alay ve sulamalaryla her eye yetiirler; kendilerini srekli hakl karmaya bakar, her
eye lanet okurlar. Oysa bize gre kty bilip tanmak ve mahkm etmek fazla bir nem tamaz; insann
hep kendisine sormas gereken soru, var olan koullarn dzeltilmesine kendisinin nasl bir katkda
bulunduudur. Gelgelelim, kendini beenmi kiiler, yeter ki yapacaklar bir hamleyle evresindekilerin
zerinde bir yere kp otursun ve karalayp ktlemenin asitiyle onlar dalasn, baka ey istemezler.
ounlukla bu konuda sahip olduklar inanlmaz lde zengin deneyimden geni lde yararlanrlar.
Alabildiine ince esprili, alacak derecede hazrcevap kiiler bulunur aralarnda. Her ey gibi, espri ve
hazrcevaplk da ktye kullanlabilir ve byk yergi statlarnda grld gibi, kt bir huy bir sanat
aamasna karlabilir. Bu tiptekilerin bir trl doyamad aalayc ve kmseyici davran, kendini
beenmilik zelliinde sk grlp bizim deerden drme eilimi dediimiz bir olayn davurumudur.
Kendini beenmi kimsenin hangi noktay saldrsna hedef setiini bize gsterir; bu da, bakalarnn
tad deer ve nemdir. Bylece, ilgili kiiler, bakalarn batrarak kendilerine bir stnlk duygusu
salamaya alr. Bir kimsenin deerini benimsemeyi kendileri iin bir aalama sayarlar. Buradan da
yine, sz konusu kiilerin ruhlarnn ok derinliklerinde bir gszlk duygusunun yaad sonucuna
varabiliriz.
Kendisinde sz konusu zelliklere rastlanmayan kimse gsterilemeyeceinden, pekl bu
irdelemelerden yararlanp kendi zerimizde uygulayacamz bir lt ele geirebiliriz. Bin yllk bir
gemie dayanan bir uygarln, iimize serpitirdii nesneleri ksa srede skp atamasak da, krlkle
davranp bir an sonra zararl olduu anlalacak yarglara kendimizi baml klmaktan el ekmemiz ileri
bir adm saylacaktr. Baka trl insanlar olmann ya da evremizde bu gibi insanlar grmenin zlemini
ekiyor deiliz; birbirimize elimizi uzatmak, birbirimizle bir dayanma, bir ibirlii iinde yaamak
benimsediimiz bir yasadr. birliini her zamankinden ok ihtiya duyduumuz gnmzde, kiisel
kendini beenmiliklerin yeri yoktur. zellikle bizimki gibi dnemlerde kendini beenmilii bekleyen
eliki ve atmalar pek sivri ve kaba nitelik tamakta, byle bir tutumdaki insanlar pek kolay
baarszla uramakta, sonunda ya kendileriyle savalarak saf d edilmekte ya da acmalara konu
yaplmaktadr. yle grlyor ki, zellikle iinde yaadmz a, kendini beenmilik iin elverili
nitelikten yoksundur; dolaysyla, hi deilse bir kimsenin kendini beenmiliine toplum iin yararl
alanlarda doyum salamasn mmkn klacak yollarn aranmas gerekiyor.
Kendini beenmiliin ounlukla hangi yollardan etkinliini srdrdn aadaki rnekle
aklamaya alalm.
Birden ok kardein en k olan gen bir kadn, ocukluunun erken bir dneminden balayarak
evdekilerce martlmtr. zellikle annesi, etrafnda pervane olmu, kznn her arzusunu yerine
getirmitir. Bu yzden, vcuta da pek gsz saylan kzn istekleri lsz derecede artmtr. Derken
kz gnn birinde bir ey kefeder, hastaland zaman evresindekiler zerindeki egemenliinin her
zamankinden geni boyutlara ulatn sezer. ok gemeden, hastalk gzne nemli bir servet gibi
grnmeye balar. Normalde insanlarn hastalanmaya kar duyduu honutsuzluu duymaz olur, zaman
zaman kendini iyi hissetmemeye hi de tatsz bir gzle bakmaz. ok srmeden bu konuda ylesine
ustalar ki, istedii zaman hastalanmay baarr ama zellikle kafasna koyduu bir eyi yapmak
istediinde bu yola bavurur. Ama hep de kafasnda gerekletirmek istedii bir ey bulunduundan,
bakalar karsnda her zaman hasta bir durumda yaamaya balar. ocuklarda ve byklerde
hastalanmann bu trne pek sk rastlarz; sz konusu kimseler, sahip olduklar gcn bylelikle artp
bydn hisseder, aile iinde ba kede bir yeri ele geirir, evresindekileri kaytsz artsz
egemenlikleri altna alrlar. Hele bir de zayf yaplysalar, sz konusu durumun gerekleme olasl
alabildiine byr. Kukusuz byle bir yolu izleyenler, daha nce salklar konusunda evresindekilerin
kapld tasa ve endielerin tadn alanlardr. Bu arada, sz konusu kiiler bu durumun gereklemesine
katkda bulunur, rnein yemek yemekte biraz nazl davranrlar. Bununla da kmsenmeyecek baarlara
kavuur, rnein salksz bir grnm sergiler ve evdekileri ahlk konusundaki btn hnerlerini
gstermeye zorlarlar. lerinde bir zlem duygusu geliir, yanlarnda hep biri bulunsun ister, yalnz
braklmaya hi gelemezler. Varmak istedikleri amaca ulamalar da kolaydr, kendilerini hasta
gstermeleri ya da bakaca bir tehlike iinde bulundurduklarn aa vurmalar yeterlidir, bunun da tek
aresi zdeleme yoluyla bir hastaln ya da bir gln kucanda soluu almaktr. nsann byle bir
zdeleme yeteneine ne byk lde sahip olduunu, uykuda grlen dler bize gsterir; dte insan,
sanki belirli bir durum gerekten varm gibi bir izlenime kaplr.
Sz konusu kimseler byle bir hastalk duygusunu ilerinde yaratabilme gcne sahiptir. Hem de bunu
ylesine ustalkla yaparlar ki, uydurmann, dzmeceliin ve kuruntunun asla sz edilemez. Bir durumla
zdelemenin, sanki o durum gerekten varm gibi bir sonu dourduu bilmediimiz bir ey deildir.
rnein bu insanlar mideleri bulanyormu gibi gerekten kusabilir, kendilerini tehdit eden bir tehlike
varm gibi gerekten korkuya kaplabilirler. Bazen bu ii nasl becerdiklerini de ele verdikleri grlr.
rnein hastamzn akladna gre, bazen sanki hemen bir yerine fel inecekmi gibi bir korkuya
kaplr. Kimi insanlar vardr, diyelim baylacaklarn ylesine ayrntl biimde tasarlarlar ki, gerekten
de bayldklar grlr, herhangi bir kuruntudan ya da uydurmadan sz edilemez. Bir kimse bu yoldan
evresindekilerin karsna hastalk belirtileri ya da en azndan sinirsel semptomlarla dikildi mi,
evresindekilerin onun yanndan bir yere ayrlmamas, ona gz kulak olmas gerekir kukusuz; nk
toplumsallk duygusu bunu gerektirir. Dolaysyla, byle bir hasta da amalad gl konumu ele geirir.
Byleleri insann soydalarna geni lde sayg gstermesini isteyen toplum yasasyla elikiye der.
Genellikle soydalarnn mutluluuna katkda bulunmak bir yana, bu mutluluu engellemekten kolay kolay
kendilerini alamaz. Tm glerini, tm kltrlerini ve eitimlerini seferber ederek insan soydalarn
dnmenin stesinden gelebilirler belki, hi deilse evresindeki bir kiiyle ok yakndan
ilgileniyorlarm ssn uyandrabilirler. Ama yine de davranlarnn dayand temel, kendini
sevmekten ve kendini beenmilikten baka bir ey olmayacaktr. Bizim hastamzda da ite byle bir
durum sz konusuydu. Hastamzn kendi aile bireylerine kar aa vurduu ilgi grnrde tm snrlar
ayor, rnein annesi kahvaltsn odasna getirmekte yarm saat gecikmeyegrsn, alabildiine byk bir
meraka kaplyor, kocasn yataktan kaldrp annesinin bana bir ey gelip gelmediine baktrmadan ii
bir trl rahat etmiyordu. Annesini yava yava kahvalty tam zamannda getirmeye altrmt. Bir
iadam olarak mterilerini ve ticari yaamndaki dostlarn dnmesi gereken kocasnn durumu da pek
baka trl saylmazd; eve ne zaman belirlenen saatten biraz ge gelse karsn ylp kalm, korkudan
ter iinde kalm buluyor, kars perian bir halde, o gelinceye kadar nasl alabildiine korkun aclar
iinde kvrandn anlatyordu. Dolaysyla, adam da bu gibi durumlarda dakik olmaktan baka kar yol
grememiti.
Birok kimse byle davranmaktan kadnn bir kar olmadn, sz edilen durumlarn kadn iin
byk zaferler saylamayacan syleyecektir. Ne var ki, ilgili davran btnn ancak kk bir
parasdr, yaamn tm ilikileri asndan bir unutma bak! uyars anlamn tar, kardaki kii
eitilmeye allr bylece. Kadnn ruhu dizginlenemeyecek bir hkmetme hrsyla dolup taar ve bu
hrsn doyuma kavuturulmas bir bakma kendini beenmilik duygusunun da doyuma kavuturulmasdr.
Beri yandan kadnn, istediini elde etmek iin ok aba harcamas gerekecektir; btn bunlar
dnlrse, bu kadn iin sz konusu davrann bir zorunluluk durumuna geldii anlalmaktadr.
Syledikleri mutlaka ve annda yaplmad m, ii bir trl rahat etmez kadnn. Ama ortak bir yaam,
kardaki kiinin belirlenen saatte eve gelmesinden olumaz, daha baka binlerce iliki vardr ki, kadnn
bu emredici tutumuyla dzenlenir; binlerce emir vardr ki, kadnn korku nbetleri kendilerine elik eder.
Kadn o kadar byk bir tasa ve meraka kaplr ki, kardaki kii iin istediini mutlaka yerine
getirmekten baka kar yol yoktur. Buradan grldne gre, tasa ve merak kendini beenmilik
duygusunun doyuma kavuturulmasnda bir ara olarak kullanlmaktadr.
Sz konusu davran ounlukla o dereceyi bulur ki, buna bavuran iin istenilen eyin yaplmas,
yaplan eyin kendisinden daha ok nem tar. Bunu alt yandaki bir kzda aka gzlemleyebiliriz.
Kz ylesine inat biridir ki, aklna ne gelirse yaplmasna alr, gcn evresindekilere gsterip
onlar dize getirmek isteiyle dolup taar ii, bu davrannn neye mal olacana hi aldrmaz. Kzla iyi
geinmek isteyen ama bunu nasl baaracan bilemeyen anne bir defasnda kzna bir srpriz yapmak
ister, onun en sevdii yemei piirerek u szlerle getirip nne koyar: Pek sevdiini bildiim iin, bu
yemei yaptm sana. Ne var ki, kz nefis yemei devirip yere dker, ayaklaryla zerinde tepinirken yle
barr: stemiyorum ite! stemiyorum! Sen getiriyorsun nk, ben kendi istediim yemei yerim. Bir
baka kez, annesi okulda byk teneffs iin kahve mi, st m istediini sorunca, kapda dikilen kz aka
iitilebilir bir sesle yle mrldanr: O st dedi mi kahve ierim ben, o kahve dedi mi st ierim.
indeki niyeti ak seik belli eden bir kzd bu. Ama unutmayalm ki, ou ocuk ayndr da niyetini
aa vurmaz; her ocukta biraz bu kzdaki zellik bulunur, olaanst bir aba ve enerjiyle istediini
evresindekilere yaptrmaya alr, bunun kendisine yarar salamayacan, hatta zarar dokunacan
bile bile byle bir davran sergiler. radelerini zgrce kullanabilecekleri dncesi u ya da bu ekilde
kafalarna sokulmu, byle bir ayrcalkla donatldklar duygusu kendilerine alanm ocuklardr hepsi.
Byle bir dnce ve duygunun ocuklarda uyandrlmasna yol aacak nedenler ise gnmzde hi eksik
deildir. Bunun da sonucu olarak bykler arasnda insan soydalarnn ilerlemesine yardm edecekken,
kendi isteklerini gerekletirmeyen alan kiilere daha sk rastlarz. Baz insanlar kedini
beenmiliklerinde o kadar ileriye gider ki, dnyann en doal ii saylacak, hatta mutluluklarn
belirleyecek bir ey bile olsa, bir bakasnn kendilerine salk verdii bir ii yapacak gc gsteremezler;
her konumada bir itiraz frsat kollar, byle bir an bekleyip dururlar. Kimi insanlarn istemleri kendini
beenmilik sonucu ylesine uyarlp kamlanr ki, evet demek isteseler de yine hayr sz kar
azlarndan.
nsann her istediinin srekli yerine getirilmesi gibi bir durum, aslnda yalnz aile evresinde sz
konusu olabilir, hatta bazen bunun burada bile gerekleemedii grlr. Bakalaryla ilikilerinde
insann zerinde sevimli ve uysal bir izlenim brakan kimseler, ounlukla bu tipler arasnda yer alr. Ne
var ki, bylelerinin bakalaryla dostluk ve ahbapl uzun mrl deildir, ok gemeden sona erer ve
zaten bu dostluun pek de arzu edildii sylenemez. Gelgelelim, yaam insanlar bir araya getirici zellik
tadndan, bazen ilgili kimselerden birini grrz, kalpleri bir yandan fetheder durur, te yandan
fethettii kalpleri yine yzst brakp gider. Hemen hemen her zaman aile evresi iinde kalmak isteyen
kimselerdir, bunlar. te bizim hastada da durum tpk byleydi. Aile evresi dndaki sevimli ve
gleryzl davranyla herkesin sempatisini kazanmt; gelgelelim, ne zaman sokaa ksa ok gemeden
yine kendini gerisin geri eve atyordu. Dardan ailesine dnp gelmesi eitli ekillerde
gereklemekteydi. Diyelim bir toplantya gitti, anszn bana bir ar giriyor, ister istemez evin yolunu
tutuyor, nk toplantda mutlak stnln evdeki kadar gl bir biimde hissedemiyordu. Yani
hastamz o yaamsal kendini beenmilik sorununu ancak ailesi iinde zmleyebiliyorsa, kendisini
gittii yerden aile evresine geri dndrecek, aile evresi dnda rahatn karacak bir eylerin olup
bitmesi gerekiyordu. Sonunda i o dereceye varmt ki, ne zaman yabanc insanlarla bir araya gelse korku
ve heyecan nbetleri geirmeye balamt. Tiyatroya gidemez olmu, ok gemeden de sokaa hi
kamaz duruma gelmiti; nk sokakta bakalarnn kendi iradesine tabi olduu duygusunu yitirmekteydi.
Arad durumlar aile evresinin dnda, yani sokakta ele geirilecek gibi deildi. Bu da, yannda kendi
saray erknndan kiiler olmadan tek bana niin sokaa kmaya yanamadn aklamaktayd.
evresinde srekli kendisiyle ilgilenecek kiiler grmek, sevdii ideal bir durumdu. Aratrmalarmz,
onun bu davran modelinin erken ocukluk dneminden kaynaklandn gstermiti. Hastamz birka
kardein en kyd evde, zayf ve hastalkl bir kzd; kendisine br kardelerden daha bir scaklk ve
sevecenlikle davranlmas gerekmiti. O da byle el stnde tutulmay tm gcyle benimsemi, bir daha
bundan yoksun kalmak istememiti. Byle davranmasnn sonucunda yaamn koullaryla elikiye
dmeyip sz konusu koullar kendisini rahat brakm olsayd, bir kez saptad yoldan belki hi
dnmeyecekti. Bakalarnn itirazna hi izin vermeyecek kadar gl huzursuzluunun ve korku
belirtilerinin gsterdiine gre, kendini beenmilik sorununu zmleyeyim derken yanl bir yola
srklenmiti. Bulunan zm yolu iin iyi denilemezdi, nk toplu yaam koullarna uymak gibi bir
istee yer vermiyordu. Sonunda rahatsz edici belirtiler ii o kadar aztmt ki, hastamz bir hekime
grnmek zorunda kalmt.
Kadnn yllardan beri kurmaya alt yaam plan zerindeki rtnn yava yava aralanmas
gerekmekteydi. Tedaviye kar gsterdii direni bykt; bunun da nedeni, hekime bavurmasna karn
yaamnda iten ie herhangi bir deiiklii istememesiydi. leride de aile evresinde egemenliini
srdrse sokakta korku nbetlerine yakalanmasa gzel bir ey olacakt kendisi iin. Gelgelelim, birini
alp brn brakmak olanakszd; alnacak eyin karlnda bir bedelin denmesi gerekiyordu. Tedavi
srasnda bilinsiz yaam plannn tutsa olduu, ilgili plann avantajlarnn zevkini karmak istedii,
sakncalarndan ise korktuu ak seik anlatld kendisine.
Bu rnek, ileri derecede kendini beenmiliin nasl tm yaam iin bir yk oluturup, insann
ilerlemesini engellediini ve sonunda bir ykma yol atn gayet belirgin olarak gstermektedir.
Kendini beenmiliin yalnzca yararlarna evrilmi gzlerin ortadaki ilikileri gerei gibi
alglamayaca aktr. Bu yzden birok kimse hrsn, daha doru bir deyimle kendini beenmiliin
tmyle deerli bir zellik saylacana iyice inanmtr; nk bu zelliin her zaman bir honutsuzluk
kayna oluturduunu, kendisine rahat ve uyku yz gstermeyeceini fark etmez.
Buna bir baka rnek olarak da u vakay verebiliriz. Yirmi be yandaki bir gen, tam son snavlarna
girip de okulu bitirecei bir srada vazgeer, ekilir bir kenara; nk anszn zerine bir duygu ullanm,
hibir eyle ilgilenmez olmutur. Alabildiine skc ruh durumlar yakasna yapr, kendi kendini
karalayp ktler, yeteneksiz ve mymnt biri olduu dncesini kafasndan bir trl skp atamaz.
ocukluunu anmsayarak anne ve babasna en ar sulamalar yneltir, onlarn anlayszlnn
kendisini doru drst gelimekten alkoyduuna inanr. Byle bir hava iinde yaarken, insanlarn
gerekte bir deer tamadn ve kendisini hi ilgilendirmediini dnr. Sz konusu dnceler,
nihayet kendisini toplumdan soyutlamasna yol aar.
Bu durumda da yine kendini beenmiliin alttan alta itici g roln oynad grlmektedir; ilgili
zellik, kendisini denemeden geirmek zorunda kalmamas iin hastamzn eline eitli bahane ve
mazeretler tututurur. nk tam girecei snavlardan nce kafasna bu eit dnceler en hastamz,
bakalarnn karsna kmaktan ekinmeye balam, ruhunu geni lde bir isteksizlik sarp kendisini
ie yaramaz duruma getirmitir. Ne var ki, btn bunlar onun iin kesin bir nem tamaktayd. nk bir
ey baarp ortaya koyacak gc gsteremediinde kiisellik duygusu esenlie kacakt. Altnda gerilmi
bekleyen bir a hazrda bulunuyordu; darda kaldnda iine atlayverecek, eletirilerden yakasn
kurtaracakt. Hasta olduu, iyz karanlk bir yazg tarafndan ie yaramaz duruma getirildii
dncesiyle avutabilecekti kendini. nsann tehlikeli durumlarla yz yze gelmesine izin vermeyen byle
bir davran da, kendini beenmiliin bir baka trn oluturmaktadr. Beceri ve yetenei zerinde karar
annn arifesinde, ilgili zellik hastamz bir dn yapmaya zorlamaktayd. Halen iinde bulunduu
parlak durumu, urayaca bir yenilgiyle kaybedebileceini dnmekte, yeteneklilii konusunda kuku
duymaktadr. Kendilerini toparlayp bir trl kesin karar veremeyen tm insanlarn gizi de, ite burada
sakl yatyor.
Hastamz da sz konusu kimseler arasnda yer almaktadr. Aslnda hep byle davranan biri sayldn
aratrmalarmz ortaya koymutur. Ne zaman bir karar an yaklasa hep bocalam, dneklik gstermitir.
Daha ok bir insann devinim izgisiyle hal ve gidiini inceleme ve aratrma konusu yapan bizler iin
byle bir davrann ierdii tek bir anlam vardr: Kendi kendini frenlemek ve olduu yerde kalp ileriye
gitmemek.
Hastamz, ailenin en byk ocuu ve tek erkek evladyd; drt kz kardei vard. Aile iinde be
ocuktan yalnzca onun yksek renim grmesi kararlatrlmt. Adeta ailenin gzbebei olup,
kendisinden ok ey beklenmekteydi. Babas olunu hrsl bir kimse gibi yetitirmek iin hibir frsat
karmam, ileride ne byk bir adam olacan kendisine hep tekrarlayp durmutu; dolaysyla,
hastamzn gz ok gemeden bir tek amatan bakasn grmez olmutu: Herkesten ileri gemek. Derken
kendisinden beklenilenleri yapabilecei konusunda bir gvensizlie kaplm, kendini beenmilii onu
geri ekilmeye zorlamt.
Bu durum, hrs ve kendini beenmilik zelliinin geliimi srasnda nasl kendiliinden zarlarn atlp,
ileriye giden yolu yrnmez duruma soktuunu gstermektedir. Kendini beenmilik, toplumsallk
duygusuyla alabildiine byk bir eliki iine srklenmekte, ilgili elikiden insan kurtaracak bir kar
yol bulunamamaktadr. Durum byleyken, kendini beenmi kiilerin, ocukluklarndan balayarak
toplumsallk duygusunda hep bir gedik amaya ve bir kez tuttuklar yolu izlemeye altklarn grrz.
Byleleri, bir kentin plann kendi hayal glerine gre hazrlayp, ellerinde byle bir planla kenti
dolamaya kan ve her eyi o dikkafallklarnn rn planda iaretledikleri yerde bulmaya uraan
insanlara benzer. Elbette aradklarn asla bulamaz ve bunun sorumlusu olarak gerei sularlar. Kendini
beenmi, dikkafal insanlarn yazgs aa yukar byledir. nsan soydalaryla ilikilerinde kendini
beenmilik ilkesini ya zorla ya da hile ve entrikayla geerli klmaya alrlar. Pusuda bekler,
bakalarn haksz karacak ya da hatalarn kantlayacak bir frsat gzlerler hep. Bakalarndan akll ya
da daha iyi insanlar olduklarn gsterebildiklerinde, mutluluk duyarlar. Oysa karsndakiler buna pek
dikkat etmez ama sava arsn yine de kabullenirler; bir sre devam eden sava kendini beenmi
kiilerin ya zaferi ya da yenilgisiyle sonulanr; ne var ki, kendini beenmi kiiler, her iki durumda da
savatan kendi stnlklerinin ve hakllklarnn bilinciyle karlar.
Ucuz oyunlar, numaralardr bunlar. Byle bir yoldan herkes, can istedii eye sahip olduu kuruntusunu
iinde yaatabilir. Ve sonunda, hastamzda grld gibi, anszn bir okulda okumak, bir kitabn
bilgeliine boyun emek ya da gerek becerisinin boyutlarn ortaya karacak bir snav sineye ekmek
zorunluluuyla yz yze gelir ve tm yetersizliklerinin bilincine varrlar. Olaylara baktaki yanl
perspektifin kendilerini ierisine soktuu durumu ar lde nemser ve sanki yaamlarnn tm
mutluluu, tm anlam ve nemi sz konusuymu gibi deerlendirirler her eyi. Kimsenin katlanamayaca
bir gerilimin iine srklenirler.
Ayrca, bakalaryla her karlamalar onlar iin byk ve olaanst bir olay olup kar. Birinin
onlara seslenii, biri tarafndan yneltilen bir sz, yengi ya da yenilgi asndan yorumlanp
deerlendirilir hep. Aralksz bir sava srer gider. Kendini beenmilik, hrs ve byklenme zelliklerini
kendilerine yaam modeli yapan kiilerin nne habire yeni glkler karr bu sava, yaamn gerek
sevinlerinden onlar yoksun brakr. nk ancak koullar benimsendii zaman, yaamn sevinleri ele
geirilebilir. Bu koullar bir kenara iten kimse, kvan ve mutlulua gtren yolu kendi eliyle kendisine
kapatr, bakalar iin memnunluk ve mutluluk kayna olan her eyden ister istemez el eker. Dler ve
hayaller kurarak, bakalarndan yce ve stn olduu duygusunu yaatr iinde; ama bu duygunun hibir
yerde hibir ekilde gerekletiini gremez. Bir ekilde byle bir eyle karlasa bile, saygnln
yadsmaktan zevk duyan yeterince insan bulur karsnda. Bunu nleyecek hibir are yoktur. Kimse bir
kiinin stnln benimsemeye zorlanamaz. Dolaysyla, kendini beenmi kiiye kala kala kendisi
hakknda verecei tmyle kesinlikten uzak ve byklenmeyle dolu yargs kalacaktr. Byle bir kiinin
zaman bulup gerek baarlar elde etmesi ya da insan soydalarnn ilerlemesine yardmc olmas gtr.
lerinde kazanl kacak kimse yoktur bylelerinin. Hepsi de sadan soldan gelecek saldrlara hedef
oluturur, srekli bir tkeniin penesinde kvranrlar. Sanki her zaman da kar bir byklk ve stnlk
sergilemek gibi sebat ve hamaratlk isteyen bir devi stlenmilerdir.
Oysa bir insann deerinin, bakalarnn geliim ve ilerlemesine yardm etmek gibi hakl bir nedenden
kaynaklanmas bir baka durumdur. Byle bir durumda insan deer ve nem peinde komaz, deer ve
nem kendiliinden gelip insan bulur. Bakalar kp ilgili deer ve nemi yadssa bile, bunun bir hkm
olmaz. nsan, btn umudunu kendini beenmiliine balamad iin, sz konusu yadsmalar karsnda
serinkanlln yitirmez. Kesin nem tayan bir ey varsa, insann baklarn kendi ahsna yneltmesi,
kendi kiiliini yceltme yolunda srekli bir aray iinde bulunmasdr. Kendini beenmi kimse, hep
bekleyen ve hep alan biri durumundadr. Gelimi bir toplumsallk duygusunu iinde barndran ve
Bakalarna ne verebilirim? sorusunu soran biri tm kartlyla kendini beenmi kiiyle yan yana
getirildiinde arasnda ne byk bir deer farknn bulunduu hemen anlalacaktr.
Bu da, uluslarn daha binlerce yl nce mthi bir kesinlikle sezdii ve ncilin o bilgelik dolu Vermek
almaktan daha hayrldr sznde dile gelen bak asna gtrr bizi. Alabildiine eski bir insanlk
deneyiminin davurumu saylan bu szn anlam zerinde dndk m grrz ki, burada anlatlmak
istenen ruhsal bir durumdur; vermenin, kollayp gzetmenin, yardm elini uzatmann insann ruhunda
yaratt havadr; bu hava, ruhsal yaamda kendiliinden bir denge ve uyum salar, veren kimsenin
kendiliinden ele geirdii bir Tanr armaandr adeta. Daha ok almaya eilimli kimse ise, ou zaman
dank ve tutarsz biridir; honut olmak nedir bilmez, tam bir mutlulua ulaabilmek iin elindekiler
dnda daha nelere kavumas ve neleri kendisine mal etmesi gerekecei dncesiyle oyalanp durur
hep. Gzlerimi evirip de bakalarnn gereksinimlerine bakaym demez; bakalarnn mutsuzluunu kendi
mutluluu saydndan, bir uzlamann salayaca huzur dncesine kafasnda yer yoktur.
Dikkafallnn yaratt yasalara bakalarnn boyun emesini ister amansz bir tutumla, var olandan
baka bir gkyz ister, bir baka trl dnce ve duygu ister. Ksaca, onda grdmz her ey gibi
honutluk ve alakgnlllk duygusundan uzakl da alabildiine dehet vericidir.
Kendini beenmiliin tamamen dsal ve daha ilkel biimlerini sergileyen kimseler ise, arla
kaarak giyinir, sslenip pslenir, bakalarnn dikkatini zerlerine ekmek ister, bu davranlaryla
gemi alardaki grkemli grnmek, caka satmak isteyen insanlar anmsatrlar. Bugn bile ilkel
kavimlerde ayn durumla karlarz; rnein, ilkel bir insan ok uzun bir ty salarnda tamaktan
dolay gururlanp bbrlenir. Pek ok insan son modaya uygun giyinip kuanmaktan alabildiine haz
duyar. Yanlarnda tadklar portreler ve eitli ziynet eyalar, kimi zaman bavurduklar sert sloganlar,
saval amblemler ve dman korkutacak silahlar, bu insanlarn kendini beenmiliklerini gsteren
belirtilerdir. zellikle erkeklerde grdmz cinsellii artran figr ve dvmeler vb. hoppa ve
hafifmerep bir izlenim brakr zerimizde.
Byle bir manzara karsnda bencil bir abann gsterildii, hayaszlkla da olsa kardakinin
etkilenmek istendii duygusuna kaplrz. nk hayaszca davranmak, baz insanlara bir tr byklk ve
stnlk duygusu salar. Bazlar da sert ve duygusuz, dikbal ya da kendi iine kapank ve souk bir
davran sergilemeleri durumunda byle bir duyguya kavuur. Ne var ki, bu davran da bazen gsteriten
baka bir ey deildir; gerekte byleleri, kabalktan ve hoyrat valyelikten daha ok yufkayreklilie
yakn kiilerdir. zellikle erkek ocuklarnda toplumsalla kar bir tr duyarszlk, dmanca bir tutum
gzlenir. Bakalarnn ac ekecei bir rol seve seve stlenen kendini beenmi insanlarn duygularna
seslenmek, izlenecek en kt yoldur. nk byle davranmak ounlukla onlar daha fazla kamlar,
tutumlarn sertletirmelerine yol aar. Genel olarak byle bir durumda karlalan tablo udur: rnein
anne ve baba, ricayla byle bir kimseye yaklar, zntlerini aa vurur, ilgili kii ise onlarn
aclarndan kendine adeta bir stnlk duygusu salamaya bakar.
Kendini beenmi kiilerin kendilerini maskelemekten holandn daha nce belirtmitik. Kendini
beenmi kimseler, egemenlikleri altna alabilmek iin ou zaman bakalarnn gnllerini kazanp
onlar kendilerine balamak zorundadr. Dolaysyla, bir insann gleryzl, dost ve nazik davranna
bakarak hemen ona balanmaktan saknmal, byle bir grnmn arkasnda bakalarndan ileriye gemek
ve bakalarn egemenlii altna almak iin alan saval ve saldrgan birinin sakl yatabilecei
unutulmamaldr. nk bylelerinin giritii savata ilk adm, kar tarafta gvenlik iinde bulunduu
sansn uyandrmak ve onu ihtiyat elden brakacak duruma getirmektir. Savan bu ilk evresinde, yani bu
dostluk ve gleryzllk dneminde, toplumsallk duygusuyla donatlm biri karsnda bulunulduu
sansna kaplmak iten bile deildir. Ne var ki, birincisini izleyen ikinci perde bize yanldmz
gsterir. ounlukla haklarnda Beni d krklna uratt sz kullanlmadan durulamayan ve iki ruh
tad ne srlen kimselerdir bunlar. Ama gerekte hepsinin de gleryzl bir balangc saval bir
tutumla srdren bir tek ruhlar vardr. Balangtaki yze glp karsndakini tuzaa drme ii o denli
geni boyutlara ular ki, bundan bir ruh avcl doup kabilir ortaya. lgili kiiler ounlukla
alabildiine bir zveri sergiler; tek bana byle davranmak bile onlar iin adeta bir zaferden farkszdr.
Alabildiine saf ve temiz bir insanl ele veren szleri azlarndan eksik etmez, eylemleriyle de szde
bunu kantlamaya alrlar. Gelgelelim, bunu ounlukla ylesine gsteri dkn bir tavrla yaparlar ki,
durum, iin acemisi olmayanlarn hemen dikkatini eker. Bir talyan kriminoloji profesr yle demitir:
Bir insann ideal davran belirli bir ly ap da, iyi kalplilii ve insancll gze batar bir
boyut kazand m, durumdan kuku duymann yeridir. Byle bir gr karsnda da ihtiyat elden
brakmamak gerekir; ancak ilgili grn kuram ve pratikte hakl nedenlere dayand gereine de
gzlerimizi kapatamayz. Goethe de Venedik apigramlarnn birinde buna yakn bir dnceyi yle dile
getirir:
Her hayalperesti armha gerin otuz yanda,
Tanmaya grsn dnyay bir kez, aldatlan aldatan olup kar.
Genellikle bu tipteki insanlar tanmak kolaydr. Yze glen ve yaltaklanan davranlar sevilmez,
tiksindirir bizi; ok gemeden bylelerinden kendimizi saknmaya, kollamaya balarz. Agzl insanlara
dorusu byle bir yola bavurmaktan el ekmelerini salk vermemiz gerekir. Sz konusu yolu izlememek,
daha sade bir areye bavurmak kendilerine daha ok yarar salar.
Ruhsal geliimde karlalan baarszlklarn hangi durumlarda ortaya kacan kitabn Genel
Bilgi blmnde grmtk. Eitimleri glk douran ocuklar, evreleriyle bir sava durumunu
srdrr. Eitim iini stlenenler yaam mantndan kaynaklanan ykmllklerini bilseler de, ayn
mant ocuk iin de balayc klmann olana yoktur. Tek kar yol, bir sava durumunun ba
gstermesini elden geldiince nlemektir; bu da ocua nesne deil, zne gzyle baklarak, ona dier
insanlarla tamamen eit haklara sahip biri, ksaca bir arkada gibi davranarak salanr. Byle yapld m,
ocuklarn bir ezilmilik ve ihmal edilmilik duygusuyla evrelerine kar saval bir tutum taknmas
kolay olmaz pek, bu tutumdan iinde yaadmz uygarlkta ikiyzl hrs geliip ortaya kma olanan
pek bulamaz; yle bir hrs ki, tm dnce, davran ve karakter zelliklerimizde eitli derece ve
miktarlarda yer alr ve her zaman yaam gletiren bir etken roln oynar, bazen de etin sorunlara,
yenilgilere ve kiilik yapsnda ykmlara yol aar.
Hepimizin insan tanmaya ynelik bilgilerimizi ilk planda saladmz kaynaklar saylan masallarn,
kendini beenmilik zelliini ve bunun yol aaca tehlikeli sonular gsteren bir sr rnei iermesi
ok karakteristiktir. Biz burada kendini beenmiliin serbeste geliip serpiliini ve bunun yol at
otomatik k gayet belirgin izgilerle gz nne seren bir masaldan sz aacaz. Andersenin Sirke
Testisi adl masaldr bu. Bir balk avlad bir bal serbest brakr; buna teekkr etmek isteyen
balk da balkya bir dilekte bulunmasn syler. Balknn dilei gerekleir. Ne var ki, balknn bir
kars vardr, gz yukarda olup hibir eyle yetinmez; ilkin kontes, sonra kral, en sonunda da Tanr
olmak isteyerek, balky srekli olarak bala yollayp durur. Kadnn son isteine ierleyen balk da,
balkya artk hibir dilekle kendisine gelmemesini syler.
Agzllk snr diye bir ey tanmaz, byr, geliir srekli. Gerek masalda, gerek yaamda, gerekse
kendini beenmi kiinin cad kazanndan farksz ruhsal yaamnda gllk eiliminin giderek byyp
sonunda bir Tanrsallk idealine dayandn gzlemlemek ilgintir. Sz konusu vakalarn en arlarnda
karlald zere, byle bir kimsenin ya bir Tanr ya da Tanrnn yerini alan biri gibi davrand ya da
sanki bir Tanrym gibi belirli isteklere kaplp, belirli amalar gttn grmek iin ounlukla, uzun
boylu aratrmalara gerek yoktur. Byle bir durum, yani Tanr gibi olma abas, byle birinin kiiliinin
snrlarn ama yolunda iinde tad eilimin en u noktasn oluturur. zellikle gnmzde
alabildiine sk karlatmz bir durumdur bu. Spiritizm ve telepati fenomenleri evresinde younlaan
tm aba ve ilgiler, bize yle insanlarn varln gsterir ki, kendileri iin belirlenmi snrlar bir an
nce amakta sabrszlanr, normal insanlarda rastlanmayan birtakm gleri ellerinde bulundurduklar
kuruntusuna kaplr, zaman ve meknn dna kp rnein lm kiilerin ruhlaryla balant kurmaya
alarak, zaman esini adeta ortadan silip atmaya kalkarlar. i biraz daha derinletirirsek, insanlardan
byk blmnn hi deilse Tanrnn yan bandakendilerine kk bir yer salama eilimini ilerinde
barndrdklarn saptarz. Gnmzde hl uyguladklar eitimle insanlar Tanrya benzer duruma
getirmek idealini gerekletirme amacn gden pek ok akm vardr. Eskiden btn dinsel eitimlerin
paylat bir idealdir bu. Byle bir eitimin salad sonucu ise, dehetle anmsamamak elde deildir.
Dolaysyla, eitim asndan daha salam bir ideali arayp bulmak gerei ortadadr. Ne var ki, sz
edilen eilimin insan ruhuna alabildiine gl bir ekilde kk salm olmasnn alacak yan yoktur.
Psikolojik nedenler bir yana, insanlarn byk bir blmnn insann zne ilikin ilk bilgilerini hemen
hemen Kutsal Kitaptaki szlerden edinmesi ve Kutsal Kitapta Tanrnn kendini model alarak insan
yarattnn yazl olmas bunda byk rol oynamakta, ilgili szler ocuk ruhunda ou zaman tehlikelere
yol aan nemli izler brakmaktadr. ncilin harikulade bir yapt olduu ve gerekli olgunlua eriilince
her zaman hayranlkla okunaca kukusuzdur. Ama okuma iinin ocuklardan balatlmas istendi mi, hi
deilse onlara baz aklamalarda bulunmak, alakgnlllk denilen eyi retmeye almak, onlar
birtakm sihirli glerin varl kuruntusuna kaplmaktan ve szde Tanrya benzer biimde yaratldklar
iin her eyin onlara boyun emesini istemekten onlar alkoymak gerekir.
ocuklarda sk karlalan benzeri bir ideal de, tm isteklerin gerekletii ekmek elden su glden
lkesidir. Kukusuz ocuklar masallarda karlatklar bu gibi hayallerin gerekliine asla ihtimal
vermez. Ne var ki, sihir ve byye kar ne mthi ilgi duyduklar dnlrse, en azndan bu konuda kafa
yormak ve derinlemek gibi bir ayartya kar duramadklar kesindir. Byleme ve by yoluyla
bakalarn etkileme dncesinin insanlar arasnda hayli savunucusu vardr ve bu tr bir dncenin ok
ileri yalara kadar bu gibi kimselerin kafasndan asla kmad grlr. Ancak, kadnn erkek zerinde
yapt byleyici etki konusunda bu dnce ve duygular paylamayan kimse gsterilemez. Bugn de
hl yle insanlara rastlarz ki, sanki cinsel iliki kurduklar erkek ya da kadnn byleyici gcn
zerlerinde hissediyorlarm gibi davranrlar. Bunu dnrken, sz konusu inancn imdikinden ok daha
yaygn olduu bir dnem geliyor aklmza; yle bir dnem ki, kadnlar en sudan nedenlerle byc ya da
cad gzyle yaklma tehlikesiyle kar karya kalm, sz konusu durum bir karabasan gibi tm
Avrupann zerine reklenmi, ksmen kader yolunu izmitir. Bir milyon kadnn, sz konusu hezeyana
kurban gittii hatrlanrsa, asla nemsiz bir hata saylamayacak bu durum, olsa olsa engizisyon
mahkemelerinin ya da bir dnya savann yol at ykmla kyaslanabilir.
Tanr gibi olma abasn gzden geirdiimizde, dinsel gereksinimlerine doyum salayan kiilerin
kendini beenmiliklerinin amacna ulamaktan baka bir eyi umursamadklarn saptarz. rnein,
ruhsal bakmdan yklm biri iin bakalarnn zerinden atlayarak Tanryla balant kurmann ve onunla
bir diyalou srdrmenin ne byk nem tayacan, byle bir kimsenin nasl dindarca eylem ve
yakarlara bavurarak Tanrnn, iradesini kendisi iin gerekli grd yollara kanalize edebileceine
inandn, Tanryla nasl senli benli bir iliki iinde yaadn ve bu yoldan kendisini Tanrya
alabildiine yakn hissettiini dnelim. Bazen sz konusu davranlar gerek dindarlk denilen eye o
denli uzak der ki, zerimizde hastalk belirtileri gibi bir izlenim brakr. rnein, dua okumadan
uyuyamayan, byle yapmasa uzaktaki bir insann bana bir felaket gelebileceine inandn aklayan bir
kimsenin durumu byledir. Byle bir aklamay tersine evirip, Ben bu duay okursam, o zaman bana
bir ey gelmez gibi anlarsak, ilgili aklamann bir vnmeden, bir yksekten atmadan baka bir ey
saylamayacan grrz. Bir kimsede sihirli bir bykle sahip olduu duygusunu kolaycack
uyandracak davranlardr bunlar. rnein, szn ettiimiz kii ettii duayla birinin bana gelecek
felaketi nlemi grr kendini. Ayrca gndz dlerinde de bu gibi kiiler insani llerden hayli
uzaklar. Yaplanlarn tm bo giriimler, nesnelerin gerek zn deitirmeyip yalnzca hayalde bir
deer tayan ve kiiyi gerekle dostluk kurmaktan alkoyan eylemlerdir.
Uygarlmzda kukusuz sihirli bir gce sahip olduu duygusunu insanda uyandran bir nesne vardr ki,
o da paradr. ou kii, para sayesinde her ey elde edilebilir sanr; hrs ve kendini beenmiliin u ya
da bu ekilde parayla ve mal mlkle ilgili olmasnn alacak yan yoktur. Dolaysyla, mal mlk edinmek
iin harcanan, neredeyse bir hastalk belirtisi ya da rksal nedenlerden kaynaklanan bir belirti gzyle
baklacak katksz abay anlayabilmekteyiz. Ne var ki, bu da yine kendini beenmilikten baka bir ey
deildir; kendini beenmilik bir kimsenin hep daha ok eye ulamak, elinde bu byl gten de biraz
bir eyler bulundurmak ve bylece bir stnle kavumak istemesine yol aar. Aslnda yeterince para
sahibi olmasna karn hl para peinde koan gayet varlkl kimselerden biri, yle bir itirafta
bulunmutur: Evet, yle bir g ki, insan dnp dolap kendisine ekiyor. Bu kii durumu anlamt
ama ounluk bunu anlayacak yetenei gsteremez. G sahibi olmak bugn para ve mal mlke ylesine
bal duruma gelmi bulunuyor, zengin olma ve mal mlk edinme abas bazlarna ylesine doal
grnyor ki, para pul peinde koan ou kiiyi nne katp gtren gcn kendini beenmilikten baka
bir ey saylamayaca fark edilmiyor.
Son olarak konunun tm ayrntlarn gzlerimizin nne serecek bir vakadan daha sz aacaz. Bu
vaka, ayn zamanda kendini beenmiliin byk rol oynad bir baka durumu da anlamamz
salayacaktr: ihmal ve bakmszlk. Ortada iki karde vardr; erkek olan k beceriksiz bir ocuk
saylr, abla ise becerikliliiyle n yapmtr. Erkek ocuk ablasyla rekabet durumundadr; sonunda
baar kazanamayacan anlayp, yartan el eker. Daha batan beri evdekilerden gereken ilgiyi
grmemitir. Son durum zerine her ne kadar kendisine yardm eli uzatlr ve dt glklerden
kurtarlmak istenirse de, srtnda hissettii ykte bir hafifleme olmaz, yetersiz sayld yolunda gerek
denilemeyecek bir duyguyla dolup taar ii. nk ocukluktan beri ablasnn glklerle daha kolay baa
kabilecei, kendisinin ise dnyadaki kk iler iin yaratld dncesi kafasna sokulmak
istenmitir. Ablasnn daha elverili konumundan tr kendisinin bir yetersizlikle donatld gibi hi
doru saylmayacak bir sonuca varmtr. zerinde byle bir ykle okula balam, burada her ne
pahasna olursa olsun yeteneksizliini itirafa yanamayan karamsar bir ocuk yaamn srdrmtr.
Zamanla ya ilerlemi ve buna paralel olarak aptal bir ocuk gibi baklmayarak, yetikin bir insan
davran grmek iin duyduu zlem giderek bymtr. Henz on drt yandayken sk sk byklerin
dzenledii toplantlara katlmaya balamtr. Ruhunun derinliklerine kk salan aalk duygusu kendisi
iin srekli bir uyar kayna oluturmu, nasl edip de byk bir beyefendi roln oynayabileceini
durmadan dnp tanmaya balamtr. Gnn birinde de fahielerin arasnda alm soluu, o gn bugn
onlardan bir trl kopamamtr. Byle bir yaam bir sr para harcamasn gerektirdiinden, iindeki
byk adam sevdas da babasndan para istemesine izin vermediinden, frsat bulduka babasnn
kasasndan para almaya koyulmutur. Sz konusu hrszlklar onu asla rahatsz etmemi, kendisini
babasnn kasas zerinde istedii gibi tasarruf yetkisini ele geiren bir byk adam gibi grmtr. Bu,
bir zaman srm, erkek ocuk gnn birinde snfta kalmak gibi ar bir baarszlk tehlikesiyle yz yze
gelmitir. Byle bir durum, yeteneksizliinin bir kantn oluturacaktr, dolaysyla buna asla izin
vermemesi gerekmektedir. Derken yaptklar iin anszn vicdan azab duymaya balar; giderek artan
vicdan azab da kendisini sonunda ylesine rahatsz etmeye balar ki, okuldaki almalara ayak
uyduramaz olur. Durum da dzelir bylece; nk snfta kalr bu durumu artk kendisine ve bakalarna
kar balatabilecek, duyduu vicdan azabnn kendisini penesinde kvrandrdn, yerinde kim olsa
snfta kalacan syleyebilecektir. Ayrca, onu okula ayak uydurmaktan alkoyan bir neden de ileri
derecede dalgnldr. Bu dalgnlk, kendisini durmadan baka eyler dnmeye zorlar. Bylece btn
gn geer, gece olur, o da, yorgun argn, ders almak isteyip alamad bilinciyle gidip yatar
yatana. Oysa gerekte devlerini asla umursamayan biridir. Roln baaryla oynamasna yardm eden
baka durumlar da vardr kukusuz. Sabahleyin erkenden kalkmas gerekir, dolaysyla btn gn uykulu
ve yorgundur; sonunda derslerde dikkatini hi mi hi toplayamaz duruma gelir. Dncesine gre, byle
birinden, ondan daha becerikli ablasyla yarmasn kimse isteyemez. Bunun da nedeni yeteneksiz olmas
deildir; her ey, ikinci plandaki elverisiz birtakm koullardan, rnein yaptklarna piman olmasndan,
kendisine hi rahat yz gstermeyen vicdan azaplarndan kaynaklanmaktadr. Bylece kendisine
yneltilecek tm sulamalara kar silahlanr, drt bir yandan gelecek saldrlara kar kendisini gven
altna alr; kt bir durumla karlamas bundan byle olanakszdr. Snfta kald diyelim; hafifletici
nedenler vardr elinde, hi kimse yetersiz saylacan ileri sremez. Snfn getiini dnelim; bu da
kendisinde varl bir trl kabullenilmek istenmeyen becerisinin bir kantn oluturacaktr.
nsan byle sapa davranlara ayartan kendini beenmiliidir kukusuz. Bu vakadan grlyor ki,
gerekte var olmayan szde bir yeteneksizliin ortaya kmasn nlemek iin, insan hatal davrannda
sefaletin kucana yuvarlanacak kadar ileri gidebilmektedir. Bu da sz konusu kiinin yaamna hrs ve
kendini beenmilii getirip yerletirebilmekte, onu doallndan yoksun brakp, gerek insani hazlar,
yaam kvancn ve mutluluu elinden ekip alabilmektedir. Yakndan bakldnda, btn bunlara sadece
baya bir hatann yol atn grmekteyiz.

Kskanlk

Alabildiine sk rastlanmasyla dikkatimizi zerine eken bir karakter zellii de kskanlktr. Bununla
anlatlmak istenen, yalnzca sevgide deil, tm insani ilikilerde karlalan, zellikle ocukluk
dneminde grlen kskanlktr; sz konusu dnemde bazen kardelerden biri tekinden stn olmak
isteyerek, hrs duygusunun yan sra kskanlk duygusunu gelitirir kendisinde, dmanca ve saval
tutumunu bylece aa vurur. hmal edilmilik duygusundan, hrsn bir baka biimi, yani tm yaam boyu
insann yakasn brakmayan kskanlk zellii doup ortaya kar.
ocuklarda hemen her zaman rastlanr kskanla; hele kk bir kardeleri dnyaya gelip anne ve
babann ilgisini daha ok zerine ekmesi durumunda bu duygu kendini belirgin olarak aa vurur; yle
ki, byk ocuk tahtndan alaa edilmi bir kral gibi grr kendini. Daha nce evreleri scak bir ilgiyle
kuatlm ocuklar, zellikle kskanla kaplr. Bir ocuun bu konuda ne kadar ileriye gidebileceine,
henz sekiz yanda olmasna karn o zamana kadar kskanlktan cinayet ilemi bir kz rnek
gsterebiliriz.
Bu kz, geliim bakmndan biraz geride kalm bir ocuktu. ncelii ve narinlii nedeniyle evde pek ie
koulmamt, dolaysyla hayli rahat bir yaam srmekteydi. Ama alt yandayken bir kz kardei
dnyaya gelince, durum deiti birden. Kz, bambaka bir ocua dnt, gz hep kardeinin
zerindeydi, ii kin ve nefretle dolup taarak kardeini izlemeye koyuldu. Ne yapacan aran anne ve
baba sert bir tutumla ie el atarak, her kt davran iin kendilerine hesap vereceini kzn kafasna
sokmaya altlar. Gnlerden bir gn kyn kysndan akan ayda kk bir kz l bulundu. Ksa bir
sre sonra yine benzeri bir olay ba gsterdi. Sonunda kz yine kk bir ocuu suya itmek zereyken
sust yakaland. br cinayetleri de kendisinin ilediini itiraf etti; bir psikiyatri kliniine yatrlarak
gzetim altnda tutuldu, sonra da bir slahevine yolland.
Kzn kskanl zamanla kendi z kardeinden koparak baka kk kzlara kaym, olanlara kar
dmanca duygular beslemedii dikkati ekmiti. Sanki kz, ldrd kk kzlarda kendi kardeini
grm ve iledii cinayetlerle ihmal edilmesinin cn evdekilerden almak istemiti.
Kardeler deiik cinsiyetlerden ise, kskanlk duygularnn uyanmas daha kolay gereklemektedir.
Bilindii zere uygarlmzda bir kz iin durum hi i ac deildir. Olan ocuklar gnmzde ou
kez el stnde tutulur, kzlardan daha byk bir zen ve sevgi grr, kzlarn sahip olmad daha bir sr
ayrcalkla donatlrlar. Kendilerini sz konusu ayrcalklarn dnda gren kzlar, olanlara gsterilen
yaknlk karsnda kolayca bir honutsuzluk ve hn duygusuna kaplr.
Byle bir durumun kukusuz her zaman iddetli bir dmanla yol amas gerekmez. Bazen yle olur ki,
byk karde kk kardee kar byk bir sevgi besler, kk kardeiyle tpk bir anne gibi ilgilenir; ne
var ki, psikolojik bakmdan ikinci durum mutlaka birincisinden deiiktir denilemez. Bir abla, kk
erkek kardeine kendisini bir anne yerine koyarak davranabiliyorsa, kardeinden stn biri konumunu ele
geirmi saylr, yani kardeine anne rolnde istedii gibi davranabilecektir. Ksaca, kendisi iin tehlikeli
bir durumu yararl bir duruma dntrmenin stesinden gelmitir.
Kardeler arasndaki ilikinin sk grlp, yine kolayca kskanlk duygularnn domasna yol aan bir
baka biimi de, bir tr byk yartr. Evdekilerden gereken ilgiyi grmedii duygusu abla iin bir drt
oluturur ve onu srekli ileriye doru iter; sonunda abla harcad aba ve enerjiyle erkek kardeinin
olduka nne geer. Bu srada doann kendisine kar gsterdii bir kolaylktan da ou zaman yardm
grr; nk kzlar ergenlik anda gerek bedensel, gerek ruhsal bakmdan erkeklerden ok daha hzl
geliir; ne var ki, ergenlik andaki bu farkl durum sonradan kaybolur.
Kskanlk duygusu birbirinden alabildiine deiik biimlerde aa vurabilir kendini. Gvensizlikte,
pusuda beklemede, lp bime ve hakknn yenilmesinden srekli korkmada bu zelliin rol oynad
grlr. Sz konusu biimlerden hangisinin daha ok ne kacan, bireyin toplumsal yaam iin yapt
hazrln boyutlar belirler. Bazen kendi kendini yiyip bitiren bir kskanlktr bu; bazen de kiiyi atlgan
ve enerjik bir davrana srkler. Bazen bir kimseyi kendine balayp zgrln kstlar, onu kendine
bir emir kulu yapmaya ynelik bir eilim ve aba klnda karmza kar. Pek tutulan psikolojik bir
gr, kskanl insanlar aras ilikide yle bir yere oturtur ki, kardaki davrannda baz yasalara
uymak zorunda kalsn. Bir insann bir bakasn rnein ak yasasna uymak zorunda brakmas, onu
belirli snrlar iinde hapsetmeye kalkmas, onun nereye bakacan, nasl davranacan, hatta tmyle
nasl dneceini belirlemek istemesi, onun kendine zg ruhsal devinim izgisini yanstr. Bir bakasn
kk drmek, ona sulamalar yneltmek gibi bir ama iin de yararlanlabilir kskanlktan. Ne var ki,
btn bunlar bir bakasn irade zgrlnden yoksun brakmak, onu kendine balamak iin bavurulan
arelerdir. Sz konusu durum, Dostoyevskinin Netoka Nezvanova adl romannda harikulade bir
ekilde dile getirilir. Romanda, byle bir yola bavurarak yaam boyu karsn bask altnda tutan, onun
zerindeki egemenliini elden brakmayan bir adam anlatlr.
Dolaysyla, kskanl gllk eilim ve abasnn zel bir biimi diye niteleyebiliriz.

Hasetlik (ekemezlik)

Gllk ve stnle kavumak iin alanlar, kendilerinde ou kez hasetlik gibi bir karakter
zelliini barndrr. Kii, varmaya alt ar byklkteki amala arasndaki uzakl, bir aalk
duygusu eklinde alglar. Aradaki bu uzaklk tm arlyla bastrr zerine, varln ylesine avcunun
iine alr ki, sanki saptad amacn ok uzanda bulunmaktadr. Kendini kk grmesi ve kapld
honutsuzluk sonucu ounlukla bitmez tkenmez kyaslamalara giriir, bakalarnn kendisine kar
tutumunu, bakalarnn ele geirdii baarlar hesaplar, hakknn yenildii gibi bir duyguya kaplr. Hatta
kendisi bakalarndan daha ok eye sahip olsa bile byle bir duygudan yakasn kurtaramaz. Hakszla
uramlk duygusunun btn bu davurum biimleri, doyuma kavumam, kamufle edilmi bir kendini
beenmiliin, srekli daha ok eye sahip olmak isteinin, her eyi ele geirme tutkusunun
davurumlardr. Bu kiiler her eyin kendilerinin olmasn arzuladklarn ak seik sylemezler
kukusuz, toplumsallk duygular byle bir eyi akllarna getirmekten onlar alkoyar: Ama sanki her eyi
elde etmek istiyorlarm gibi bir davran sergilerler.
Kendisini srekli bakalaryla karlatrmaktan doan hasetlik duygusunun ilgili kiilerin mutluluk
ansn olumlu ynde etkilemeyecei doaldr. Gelgelelim, iimizdeki toplumsallk duygusu nedeniyle
hasetlik duygusunu ne kadar ho karlamasak, genel olarak bu duyguyu ne kadar sevimsiz bulsak da, u ya
da bu ekilde hasetlik duygusuna kaplmayan pek az kii kar. tiraf edelim ki, hibirimiz hasetlik
duygusundan bak deilizdir. Bir karar zere akp giden yaam seli iinde bu duygu kendini kukusuz
her zaman ak seik belli etmez. Ne var ki, dertten ban alamayan, sknt eken, yeterli para
kazanamayan, gerei gibi beslenip giyinemeyen, doru drst bir sevecenlikten yoksun yaayan, gelecek
konusunda giderek umutsuzlua kaplan, iinde bulunduu g durumdan bir yol bulup kamayan insann,
henz bir uygarln balang dnemini yaayan gnmz insanolunun ahlaki ve dinsel yasaklamalara
karn kendini kskanlk duygusuna kaptrmasnn anlalmayacak yan yoktur. Bunun gibi, hibir varl
olmayan kimselerin kapldklar hasetlik duygusunu da yine doal karlamak zor deildir. Sz konusu
kimselerde byle bir duyguyu doal saymamak iin, bakalarnn ayn durumda hasetlik duygularna
kaplmayacan kantlamak gerekir. Demek istiyoruz ki, gnmz insannn ruhsal tablosunda hasetlik
esini normal karlamak zorundayz. Kstlamalarda arla kald zaman, bu duygunun bireylerde
ya da toplumlarda alevlenmesi nlenemez. ekemezliin, kendini aa vururken brnecei irkin
ekilleri olumlu karlamamz dnlemese bile, urasn ister istemez belirtelim ki, hasetlik ve ou
zaman buna bal olarak grlen kin duygusunu saf d brakacak bir are dorusu henz bulunabilmi
deildir. Toplumumuzda yaayan herkesin bilmesi gereken bir ey, sz konusu duyguyla oynamamak, onu
davet etmemek, bu duyguyu kesinlikle ortaya karacak durumlara yol amaktan yerinde bir davranla
kanmak ya da byle bir duygu ortaya kmsa daha fazla onun zerine gitmemektir. Byle bir duygunun
nne geemese bile, insann en azndan yapabilecei bir ey vardr: Bir bakas zerinde sahip olduu
stnl aka sergilememek, bunun ilgili kimseyi incitebileceini dnmektir.
Sz konusu karakter zellii, bize bireyin toplumla olan kopmaz ilikisini gsterir. Bir kimsenin
toplumdan kendini ekip alarak bakalar zerinde otorite kurmak istemesinin, ilgili kiilerde byle bir
giriimi nlemeye ynelik glerin domasna yol aaca kukusuzdur. Hasetlik, her zaman iin bir
eitlie, insanlarn edeerliliini salama amac gden eylemlerde bulunmaya ve nlemler almaya zorlar
insan. Bylece gerek dnsel, gerek sezgisel yoldan insan topluluunun temel ilkelerinden birini ele
geirmi oluyoruz ki, bu da insan sureti tayan tm yaratklarn eitlii yasasdr; sz konusu yasann,
herhangi bir yerinde bir sarsntya uramas, hemen bir baka yerinde sarsnty dengeleyecek kar
glerin olumasna yol aar.
Hasetliin davurumunu daha mimiklerde, zellikle baklarda kolaylkla ele geirebiliriz. Hasetin
fizyolojik yoldan kendini aa vurabilecei dildeki kimi deyimlerden de anlalmakta, sar ya da soluk
haset sz, ilgili duygunun kan dolammz etkilediini gstermektedir. Organik yoldan hasetin tek
davurumu ise, periferik2 damarlarn bzlmesidir.
2 Organizmann u (kenar) blgelerine ait olan. (ev. n.)
Pedagojik bakmdan hasetlik duygusunu yeryznden kaldramayacamza gre, hi deilse onu
topluma yararl bir biime sokmamz ve ruhsal yaamda pek fazla sarsntya yol amadan verimli bir
nitelik kazanaca bir yola kanalize etmemiz gerekiyor. Hem birey, hem toplum iin syleyebiliriz bunu.
i bireysel adan ele alrsak, hasetlik duygusunu kendilerinde barndran ocuklara zsayglarn
yceltecek alanlar bulmak zorundayz. Uluslarn yaamnda ise izleyebileceimiz hemen hemen tek kar
yol, kendilerini ikinci plana itilmi sayan ve baka uluslarn refah dzeylerinin nasl ykseldiini hasetle
izleyen uluslara bota duran glerini gelitirebilecekleri etkinlik alanlarn gstermek ve bu alanlar
onlara hazrlamaktr. Yakasn mr boyu hasetten kurtaramayan bir insan, toplumsal yaam asndan
ksr biridir. Byleleri hep bakalarnn elinden bir ey kapmak, bakalarnn u ya da bu ekilde hakkn
yemek ve rahatn karmak ister, hep bir bahane bulup baarszlklarnn suunu bakalarna yklerler.
evreleriyle bir atma durumunda yaayanlar, bakalaryla iyi ilikiler kurmaya pek nem vermeyip,
bakalaryla bir arada yaamalarn salayacak hibir hazrl yapma hevesi duymayan oyunbozan bir
insan grnts sergilerler. Kendilerini bakalarnn yerine koyma zahmetine pek katlanamaz, insanlar
hep yanl tanr ve haklarnda verecekleri yanl yarglarla onlar krp incitirler. Davranlar bir
bakasn zntye sokuyormu, hi umursamazlar. Hatta hasetlik duygusuyla yle bir duruma
srklenebilirler ki, en yaknlarnn bile ac ve strabndan zevk duyarlar.

Cimrilik

Hasetlikle yakn bir akrabal bulunan, ounlukla buna bal olarak grlen bir karakter zellii de
cimriliktir. Cimrilik deyince, yalnzca para toplayp biriktirmekten oluan dar anlamda bir cimrilii deil,
genel anlamda bir cimrilii anlyoruz. Byle bir cimriliin de balca davurum biimi, cimri kimsenin
baka birini sevindirmeye bir trl yanamamas, yani topluma ya da toplumun bireylerine kar yaknlk
gstermekte cimrilie kamas, evresine bir duvar rerek kendisine ait szde o deerli hazineleri
gvence altna almak istemesidir. Buradan da, cimriliin bir yandan agzllk ve kendini beenmilik,
te yandan hasetlikle ilikisi kolaycack grlr. Btn bu saydmz karakter zelliklerinin bir insanda
ayn zamanda var olacan sylersek, pek arla kam saylmayz; dolaysyla, sz konusu
zelliklerden birini bir insanda saptayan kimse, ayn insanda sz geen dier karakter zelliklerinin de
varln ileri sryorsa, bunu asla bir kehanet gibi karlamamak gerekir.
Gnmz uygarlnda yaayan herkeste cimrilik zelliine kk apta da olsa rastlanacan
syleyebiliriz. Cimri, ilgili zellii olsa olsa saklayp arla vardrlan bir cmertlikle kamufle
edebilir; byle bir cmertlik de ltfen verilen bir sadakadan, cmertlik jestinden yararlanarak kiisellik
duygusunu bakalarnn srtndan salamlatrp yceltme abasndan baka bir ey deildir. Yaamn
belirli durumlarnda bavurulan cimrilik, hatta bazen deerli bir zellikmi izlenimi uyandrabilir. Bir
kimsenin zaman ve alma gc bakmndan cimrilie kap, byk bir eser meydana getirmesini buna
rnek gsterebiliriz. Gnmzde zamandan yana cimrilie byk deer veren bilimsel ve ahlaki bir gr,
insann zaman ve i gc bakmndan tutumlu (ekonomik) davranmasn ister. Kuramsal olarak kulaa
ho gelir bu. Ne var ki, sz konusu ilke pratie dntrlmek istenildi mi, altnda gllk ve stnlk
amacndan baka bir eyin yatmad hemen grlecektir. Kuramsal yoldan ortaya atlan bu ilke pratikte
yalnzca ktye kullanlmakta, zaman ve i gc bakmndan eli sk davrananlar byle bir tutumun yol
aaca klfeti kendilerinden uzaklatrp bakalarnn zerine ykmaya almaktadr. Oysa biz, topluma
ne lde yarar saladna bakarak byle bir gr deerlendirebiliriz ancak. nsana bir makineymi
gibi davranan amzn teknolojik geliimi, teknikte belki belirli bir lde gerekli saylabilecek ama
toplumsal yaam bakmndan insanlar bir orakla, bir yalnzla srkleyecek, haklarnn
kstlanmasna yol aacak ilkeleri onlara zorla kabul ettirmeye alr. Dolaysyla, biriktirmekten ok
vermeyi yeleyecek gibi davranmak daha iyi bir yoldur. yle bir ilke ki, asla arptlp ktye
kullanlmamas gerekir, zaten kendi soydalarnn kar ve yararn gz nnde tutan kimsenin sz konusu
ilkeyi ktye kullanabilecei dnlemez.

Kin

Saval bir yol izleyen insanlarda sklkla nefret duygusuna da rastlanr. ou zaman henz erken
yalarda grlen bu duygu, bazen hi beklenmedik boyutlara ular. fke nbetlerinde byledir rnein;
ayrca, yumuak ekliyle kin balamalarda da nefret duygusunun ileri derecedeki boyutlaryla
karlarz. Sz konusu duygu, insann tutum ve davrann byk bir kesinlikle belirleyen bir zelliktir.
Bir kimseyi deerlendirirken, insan kiisel ve karakteristik bir zellikle donatan nefret duygusunda onun
nereye kadar gidebileceini bilmemiz bize ok yarar salar.
Nefret duygusu kendisine deiik nesneleri konu alabilir. nsann yapmak zorunda olduu devlere
ynelecei gibi, tek tek kiileri, bal bana bir ulusu, bir snf, kar cinsten kiileri ya da bir rk hedef
alabilir. Ayrca, nefret duygularnn her zaman doru bir izgi izleyip kendini aka ele vermeyecei,
bazen kendisini ok gzel kamufle ederek daha narin bir kisveye brnecei ve rnein eletirici bir
tutum klnda kendini aa vurabilecei unutulmamaldr. Ama sz konusu duygu, salt bir insann
bakalaryla iliki kurmaya yanamamas eklinde de belli edebilir kendini. Bir insann nefret duygusunda
ne denli ileriye gidebilecei sanki bir imek akm gibi apak grlr bazen. Savata, askerlik
hizmetinden bak klnp cepheden gelen korkun kayplar ve dehet verici boazlamalarla ilgili
haberleri byk bir hazla okuduunu anlatan bir hastamzn durumunu buna rnek verebiliriz.
Nefretin yukarda saylan ekillerinden ounun, ilenen sularda etkinliini saptayabiliriz. Ne var ki,
nefret duygusu hafif dereceleriyle toplumda nemli bir rol oynayarak, kardakini hi incitmeyen ve ona
sevimsiz gelmeyen klklarda da kendini aa vurabilir. Bu, nefret duygusunun zellikle en ileri
derecelerinden biri saylan insan dmanl iin de sz konusudur. Hatta yle felsefi akmlar vardr ki,
insan dmanl ve insandan nefret duygusuyla fkr fkr kaynar ii, barbarln ok daha kaba ve
dmanca eylemlerini hi de aratacak gibi deillerdir. nemli kiilerin zyaamyklerinin bir yerinde
bazen bir perde aralanp, bu kiilerdeki nefret duygusunu aka gzlerimizin nne serer. rnein
Grillparzer, insandaki barbarln sanatta kendisine eksiksiz bir davurum saladn sylyorsa, bunu
yalnzca ortadan kaldrlamayacak bir gerein ifadesi gibi anlamayp, sanatsal bir gce kavuabilmek
iin insanla kendini yakn hissetmesi gereken sanatda nefret ve gaddarlk duygularna da
rastlanabilecei eklinde yorumlamamz gerekir.
Nefret, alabildiine dal budak salm bir duygudur. Bu duygu zerinde imdi daha fazla duramyorsak
bunun nedeni, tek tek karakter zelliklerinin insandaki nefret duygusuyla ilikisini saptamamz ok zaman
alaca iindir. zellikle baz mesleklerin belirli bir insan dmanlna yer vermeden yrtlmediini
kolaylkla kantlayabiliriz. Ancak bu demek deildir ki, ilgili meslekler belirli bir dmanlk olmadan
yrtlemez. Tersine, insana kar dmanlk besleyen bir kiinin byle bir meslei, diyelim ki askerlik
mesleini semeye karar verdii an, btnde bavurulacak organizasyon, meslein icras ve ayn
meslekten olan bakalaryla iliki kurma zorunluluu, dmanca duygular o ekle sokabilir ki, her eye
karn bunlar toplum iinde yerlerini alabilir.
Dmanlk duygularnn ok iyi kamufle edilmesini salayan bir davurum ekli de, toplumsallk
duygusunun tm ykmlln bir kenara iterek ihmal sonucu bir insana ya da bir nesneye zarar veren
eylemlerdir. Hukukta bu konuyla ilgili olarak gnmze kadar srdrlen geni apta bir tartma, henz
soruna aklk getirmi deildir. hmale bir cinayet gibi baklamayaca, bir kimsenin bir iek sakssn
en ufak bir sarsntda yoldan geen birinin bana decek kadar pencere pervaznn u ksmna
koymasyla, saksy alp dorudan yolcunun bana atmasnn bir saylamayaca kukusuzdur. Ancak,
ihmalci insanlarn davranlarnn temelinde tpk bir cinayetteki gibi dmanca bir duygunun sakl
yatabileceini, dolaysyla ihmalkrln da bir insan anlamada bizim iin bir ipucu oluturabileceini
gzden uzak tutmamak gerekiyor. Suta kast unsurunun bulunmayn hukukular hafifletici neden grr.
Ne var ki, kastl olmayan dmanca bir davrann kastl haince bir davran aratmayacak bir kin ve
nefreti ierebileceine de kuku yoktur. Her iki durumda da yeterli lde toplumsallk duygusuyla
donatlmam iki insan sz konusudur. ocuklarn oyunlarn izlersek, bazen oyuna katlan ocuklardan
birinin tekileri pek umursamadn her zaman gzlemleyebilir, hakl olarak bu ocuun gerei gibi insan
dostu saylamayaca sonucunu karabiliriz. Ne var ki, kesin bir yargya varmadan, bu yargy pekitirip
dorulayacak daha baka durumlarn da ortaya kmasn beklemek her zaman iin arttr. Diyelim bir
ocuk var ve ne zaman bir oyuna katlsa tatsz bir olaya yol ayor; ite o zaman byle bir ocuun
bakalarna yaknlk duymadn, insan soydalarnn tasa ve sevincini gz nnde tutan biri
saylamayacan kesinlikle syleyebiliriz.
Bu bakmdan ekonomik yaammzn ayr bir dikkatle zerinde durmak yerinde olacaktr. Ekonomik
yaammz, ihmalin dmanca bir davran sayldna inanmak istemez pek. nk byle bir yaamda
insanoluna gsterilmesini o kadar arzu edilmeye deer bulduumuz sayg, genellikle hi dikkate alnmaz.
Ekonomik yaammzda bir sr nlem ve giriim vardr ki, ilgili davranlara bavuran kimsenin nasl
bakalarna hep zarar verdiini ak seik gzler nne serer. Genellikle bu davranlar iin, kastl
nitelik tasalar ve kt bir niyeti ierseler bile, yasalarda herhangi bir ceza ngrlmemitir. Ne var ki,
ortada en az ihmalde grld gibi toplumsallk duygusunun yetersizlii sz konusu olduundan
toplumsal yaammz ekilmez bir durum almakta, nk aslnda iyi niyetli kimseler bile byle bir
ortamda kt niyetlilerden elden geldiince kendilerini korumaktan baka kar yol kalmadna
inanmaktadr. Ancak uras unutulmaktadr ki, insann ahsn koruma giriimi her zaman bir bakasnn
bundan zarar grmesine yol amaktadr. zellikle yaadmz son yllar, bu tr olaylarla ve bunlarn
dourduu sorunlarla bizi sk sk yz yze getirmitir. Sz konusu olaylar zerinde dikkatle durmak yarar
salayacak, bylesi durumlarda iindeki toplumsallk duygusuyla doal sayp yerinde bulduu zorunlu
eylemleri gerekletirmenin birey iin ne denli glk douracan bize gsterecektir. Burada da bireyin
toplum esenliine katkda bulunma devini, gnmzde olduu gibi zorlatrmayp, tersine kolaylatrmak
gerekmektedir. Bazen bu, tamamen kendiliinden gerekleir; nk toplumsal ruh her zaman i bandadr
ve elden geldiince savunur kendini. Ne var ki, psikoloji de ilgili olaylar gzden uzak tutmamak ve bunu
salt ekonomik ilikileri deil, sz konusu ilikilerde rol oynayan ruhsal mekanizmay da anlamak ve
bireyden ya da toplumdan neler beklenebileceini saptamak iin yapmak zorundadr.
hmal, gerek aile iinde, gerek okulda ve gerekse yaamda pek yaygndr. Tm yaam biimlerimizde
onu her zaman karmzda buluruz. nsan soydalarn zerrece umursamayan bir tipin sk sk bir yerde n
plana kt grlr. Elbette cezasz kalmaz byle bir davran; ayrca kimsenin gznn yana
bakmayan bir insann tutumu ou zaman yle bir noktaya gelip dayanr ki, bu kendisi iin de sevindirici
bir ey olmaz. Kimi kez uzun srer bu Tanrnn deirmenleri yava tr diye bir sz vardr
zerinden ylesine uzun zaman geer ki, sz konusu kii aradaki ilikiyi kavrayamaz nk bu ilikinin
farknda deildir, denetleyip izleyemez onu, bu yzden de anlamaz. Szde hak edilmemi bir yazgdan
tr saygsz kiilerin yaknmalarnn nedeni, okluk saygszlklarna o zamana kadar katlanm
kimselerin bir sre sonra iyi niyetli abalarna son verip onlara srt evirmeleridir.
hmalci davranlar kimi zaman hakl bir nedenden kaynaklanr gibi grnse de, daha yakndan
bakldnda bakalarna kar ok byk bir dmanlkla dolup tatklar anlalr. ok hzl gidip de,
yolda birini ezen bir srcnn, bir randevuya yetimesi gerektiini syleyerek kendisini savunmak
istemesi buna bir rnektir. Bylesi davranlarn bize gsterdii tek ey, kendi kiisel kk karlarn
bakalarnn ac ve sevinlerinin ok stnde tutan, dolaysyla davranlarnda bakalar iin doacak
tehlikeleri bir trl gremeyen insanlarn varldr. Kendi karlaryla toplum esenlii arasndaki
kartln byklne baklarak, ilgili kimselerdeki dmanlk duygusunun boyutlar konusunda bir fikre
varabiliriz.
11. SALDIRGAN OLMAYAN TPN KARAKTER ZELLKLER

Bu gruba giren karakter zelliklerinde insann soydalarna kar ynelttii dmanca saldr (agresyon),
ak seik grlebilen dz bir izgi zerinde devinmeyip, dardan bakan birinde dmanca bir
soyutlanmlk izlenimi uyandrr. Sanki btn dmanlk rma bir dirsek yapm, dolambal bir yol
izlemeye koyulmutur. Bylelerini kimseye ktl dokunmayan ama kendisini yaam ve insanlardan
soyutlayan, insanlarla hibir iliki kurmaya yanamayan, yalnzl iinde bakalaryla her trl
ibirliinden kaan biri olarak tanmlayabiliriz. Ne var ki, insanl bekleyen devler byk blmyle
bir ibirliine gidilerek zmlenebilir; topluma aka ve dolaysz saldran, ona zarar verip varln
srdrebilmesi iin gereksindii olanaklardan onu yoksun brakan biri gibi, kendini toplumdan soyutlayan
kimsede de insanlara kar bir dmanlk duygusunun yaandndan kuku duyabiliriz. Burada inceleme
konusu yaplabilecek alabildiine geni bir alan karsnda buluruz kendimizi; ancak, biz dikkati eken
birka karakter zelliini ele almakla yetineceiz. Gzden geireceimiz ilk zellik ise soyutlanmlktr.

Soyutlanmlk

Soyutlanmln eitli trleri vardr. Kendilerini toplumdan soyutlayan insanlar az konuur ya da hi


azlarn amaz, bir kimsenin yzne bakmayarak, karlarndakini ya dinlemez ya da sylediklerine pek
dikkat etmezler. En yalnlar da iinde olmak zere tm ilikilerinde insanlar birbirinden koparp ayran
bir soukluk grlr. Ellerini uzatp biriyle tokalamalarnda, bir ey sylerken seslerinin tonunda, bir
kimseye selam veri ya da verilen bir selam allarnda byle bir soukluk sezilir. Kendileriyle bakalar
arasna bir uzaklk koymaya almakla dikkati ekerler. Btn bu soyutlanm belirtilerinde yine o ok
iyi bildiimiz hrs ve kendini beenmilik zellii aa vurur kendini; ancak, imdi deiik bir kla
brnmtr. lgili zellii kendisinde barndran kii bakalarndan ayr grnmek amacn gder,
bakalarna benzemediini, onlardan kendini soyutlayarak ortaya koymak ister. Ne var ki, byle bir
yoldan sz konusu kiilerin en fazla ele geirecei ey, hayal glerinin bir oyunu sonucu gereklik
tamayan bir ycelik duygusudur yalnzca. Saval dmanlk zelliinin bireyde dtan baknca nasl
masum denilebilecek bir davrana dnt buradan grlmektedir. Kendini soyutlamalara yalnzca
bireylerde deil, topluluklarda da rastlayabiliriz. Kukusuz herkesin tand birok aile vardr ki,
belirleyici zellikleri bakalarna kaplarn kapamak ve kimseyle grp konumamaktr. Daha bir
dikkatle incelendi mi, btn bu ailelerin bakalarna kar ilerinde bir dmanlk duygusu besledii ve
bakalarndan daha stn, daha mkemmel insanlar olduklarna inandklar grlecektir. Kendini
soyutlama eilimi, ayrca toplumun eitli snflarn, eitli dinleri, rklar ve uluslar kapsamna alabilir.
Yabanc bir kentte rnein kentin gezi yerlerine, hatta bazen konutlarn yapm tarzna bakarak toplumun
eitli kesimlerinin nasl birbirinden ayrldn grmek, bize bu konuda ou zaman son derece
aydnlatc bir fikir verebilir. nsanlarn bu ekilde kendilerini soyutlamas, eitli uluslara, eitli din,
mezhep ve snflara ayrlma eilim ve ayartsna kar duramay, uygarlmzda henz kk derinlerde
sakl bir yara olarak varln srdrmektedir. Byle bir kendini soyutlamann salad tek ey insanlarn
birbiriyle savamasdr ki, bu da bir sre sonra dalp zlerek bir hie, modas gemi ve gcn
yitirmi bir gelenee dnr. ounlukla grld gibi, bu yoldan baz kimseler latent [gizli]
kartlklardan yararlanarak ilgili taraflar kkrtp birbiri zerine salmak, bylelikle bakalarn daha
kolay buyruk ve egemenlikleri altna almak, kendini beenmilik duygularna doyum salamak isterler.
Bakalarna dman gzyle bakan snf ya da uluslarn her zaman kendilerine mkemmel bir gzle
bakarak ruhlarnn sekinliini vg konusu yaptklarn ve bakalar hakknda kt eylerden baka
syleyecek sz bulamadklarn grrz. Genellikle insanlarn yalnzca baz liderlerin sylediklerine
kulak vermesi, bunlarn ise kendi dmanca tutumlar nedeniyle ve kendi karlarn dnerek
bakalarndaki dmanlk duygularn krkleyip bytmeye almas, dmanlk duygularnn toplumda
glenmesi tehlikesini yaratr. Ne var ki, Dnya Sava kopup da tatsz birtakm sonulara yol at m,
kimse sorumluluu almaz zerine. Bakalarna dmanlk duygusu besleyenler kendi gvensizlikleri
nedeniyle stnlk ve bamszlk peinde koar, kendileri dndakilerin karlarn ineyerek
amalarn gerekletirmeye alrlar.
Byle bir bireyin yazgsyla tm dnyas kendini soyutlamada sakl yatar. Bu gibi kimselerin ilerlemeye
ve uygarln ileri admlarn desteklemeye elverili bir yanlar yoktur.

Korku

nsann evresine kar taknd dmanca tutumda sklkla korkaklk zelliinin rol oynadn grrz;
bu zellik, ilgili kiinin karakterine ayr bir kimlik kazandrr. Korkaklk, ocukluun ilk gnlerinden,
ounlukla ileri yalara kadar insann yakasn brakmayan, hayat akl almaz lde zehir eden,
bakalaryla iliki kurmasn, dolaysyla huzur iinde bir yaamn ve verimli almalarn gerektirdii
temeli ele geirmesini geni lde aksatan son derece yaygn bir belirtidir. nk korku, yaamn tm
ilikilerine uzatabilir elini. Bir kimse ya d dnyadan ya da kendi i dnyasndan korkar. Korkusundan
tr toplumdan kaaca gibi, ayn ekilde yalnzlktan da korkabilir. Korkak insanlar yine o bildiimiz
gruba girer, yani bakalarndan ok kendilerini dnen, dolaysyla insan soydalarna kar ilerinde
hibir yaknlk duymayan kimselerdir tm. Bir kez yaamn glklerinden soluu kamakta almak gibi
bir tutumu benimsediler mi, korkunun da gelip katlmasyla bu tutum alabildiine derinlik ve gllk
kazanr. Gerekten yle kimseler vardr ki, herhangi bir eylemde bulunmak isteseler, diyelim evden
sokaa ksalar, kendilerine elik eden birinden ayrlsalar, bir greve atansalar ya da bir ak serveni
kendilerine uzaktan gz krpsa, ilerinde uyanacak ilk duygu korkudur. Yaamla ve insan soydalaryla
ilikileri o denli gszdr ki, alageldikleri durumda ba gsterecek bir deiiklik ilerine hemen korku
salar.
Dolaysyla, kiiliklerinin ve alma glerinin geliimi engellenir. Kukusuz o saat korkudan titremeye
balayp tabanlar kaldrmalarna yol aacak bir korku deildir bu. Ne var ki, duyacaklar korku,
admlarn yavalatr, korkmalarn hakl gsterecek eitli neden ve bahaneler bulup ne srerler.
Korkaka davranlarnn yaamlarnda ortaya kan yeni bir durumdan kaynaklandn fark etmezler.
Yukarda anlatlan tabloyu adeta pekitirip dorulayan ilgin bir nokta da, bu gibi kimselerin sk sk
gemii ve lm dnmekten holanmalardr, ki her iki konuda da dnmek ayn sonuca kar.
Gemii dnmek, korkak kiilerin belirli durumlarla karlamaktan kendilerini kurtarmak iin izledii
dikkati ekmeyen, dolaysyla pek yelenen bir yoldur. Her trl eylemden kendilerini uzak tutmak iin
bahane arayan bu gibi kimselerde ounlukla lm ve hastalk korkusuna rastlanr. Bazen sz konusu
kiiler, her eyin bo ve yaamn pek ksa olduunu belirtir ya da ileride insann nelerle karlaacann
bilinemeyeceini sylerler. nsann gerek amacn br dnyada aramas gerektiini, bu dnyadaki
yaamn son derece verimsiz bir abadan, geliim srecinin nemsenmeyecek bir evresinden baka bir
ey saylamayacan ileri sren ve insan br dnya dncesiyle avutmaya alan dinlerde de ayn
durumu saptarz. Hrs ve agzllkleri bir snavdan gemelerine izin vermeyerek birinci tiptekileri
eylem ve giriimlerden alkoyarken, ikinci tiptekilerde bu neden, ulamaya altklar Tanrdr.
Bakalar zerinde ele geirmeye uratklar ayn stnlk ve onlar bir yaam yeteneksizliiyle donatan
ayn hrstr.
En ilk ve ilkel biimiyle korkuya ocuklarda rastlarz; kimi ocuklar ne zaman yalnz braklsa, her
seferinde korku belirtileri gsterir. Ne var ki, yanna gidilmesi ve yalnzlndan kurtarlmasyla ocuun
iindeki zlem, doyuma kavumaz; ocuk, bir bakasnn yannda olmasndan bu kez baka amalar iin
yararlanr. Diyelim annesi onu tekrar yalnz brakp gitti, ak seik korku belirtileri sergileyerek yine
annesini arr; bu davran, annesinin yannda bulunmas ya da bulunmamasyla durumda hibir eyin
deimediini gsterir; ocuun asl istedii, annesini emir kulu gibi kullanp onu bask altnda tutmaktr.
Bu da, genellikle ocuun taknaca tutumu bamszlk yolunda aramasna frsat verilmediini, hatal bir
eitim sonucu baka kiilere snmaya, baka kiilerin yardmlarn aramaya altrldn ortaya koyar.
ocuun korkusunu ne ekilde aa vurduu genellikle bilinmektedir. Geceleri karanlkta braklarak,
d dnyayla ya da yannda grmek istedii kiilerle ilikisi zorlatrld zaman, ortaya kacak
korkunun davurumlar zellikle belirgindir. Byle bir durumda ocuun att lklar, gecenin koparp
paralad ilikinin adeta yeniden kurulmasn salar. lklar zerine evdekilerden biri kalkp yanna
geldi diyelim, yukarda sz edilen sahne normal olarak yeniden tekrarlanr. ocuk daha deiik istekler
ne srer bu kez, n yaklp yannda kalnmasn ve kendisiyle oyunlar oynanmasn vb. arzular.
stekleri yerine getirildi mi, az nceki korkusundan eser kalmaz. Ne var ki, egemen durumu biraz tehlikeye
girsin, korku yeniden ba gsterir ve ocuk sarslan egemenliini yeniden pekitirip salamlatrmaya
bakar.
Erikinlerin yaamnda da bu belirtilere rastlarz. rnein baz insanlar, yalnz balarna evden dar
adm atmaya yanamaz. Sk sk sokakta da rastlarz bylelerine; korkuyla bzlerek evrelerine baknr,
yerlerinden kmldamak istemez ya da azl bir dmandan kaar gibi yolda koar adm yrrler. Hatta
bazen oradan geen birine kendilerini yolun karsna geirmelerini rica ettikleri grlr. Gsz ve hasta
kimseler deillerdir, normalde pek iyi yryebilirler, salk durumlar ou kimseninkinden daha iyi bir
dzeydedir; ne var ki, ufak bir glkle karlatlar m hemen panie kaplrlar. Bazen i o kadar ktye
varr ki, admlarn evden dar atar atmaz yreklerine bir gvensizlik ve korku der. Bu ak alan
korkusunun nedeni, sz konusu kimselerin dmanca bir kovalamacann hedefini oluturduklar gibi bir
duyguyu srekli ilerinde tamalardr. Kendilerine sorarsanz, onlar bakalarndan dpedz ayran bir
ey vardr. Bazen bu nesne tuhaf dncelerle aa vurur kendini. rnein byleleri her an
debileceklerine inanr; bu da, bize kendilerini ok yksekte dikiliyor hissettiklerini gsterir. Demek
oluyor ki, korkudan kaynaklanan hastalk belirtilerinde ve korkunun normal biimlerinde yine kiinin
gllk ve stnlk amac etkinliini srdrmekte, ilgili amala yaamlar bask altna alnan kimselerin
giderek hazin bir akbete doru yaklat grlmektedir. nk birok kimsede korkuya yol aan neden, o
kimsenin yannda bulunup kendisiyle ilgilenecek bir kiiye gereksinim duymasdr. ileri bir noktaya
varp byle biri odasndan dar adm atamaz duruma geldi mi, herkesten duyduu korkunun buyruuna
girmesini ister. Kendisi kimseye gitmez ve kimseyi ziyaret etmezken, kendisine gelmeleri gerektiini zorla
benimsetmeye alr bakalarna; bylelikle kendini, bakalarn egemenlii altnda tutan bir kral gibi
hisseder.
Sz konusu korkudan kurtulmann tek yolu varsa, o da bireyi topluma balayacak bir ban varldr.
Ancak kendilerinin bakalarndan ayr saylamayacann bilincinde olanlardr ki, yaam yolunda
korkusuzca yryebilir.
Buna ilgin bir rnek, 1918 ylnn hareketli gnlerinde gemi bir olaydr. Bir dizi hastam, bana artk
muayenehaneme gelmelerinin olanaksz olduunu aklamt anszn. Nedenini sorduumda, her biri aa
yukar u yant vermiti: Ortalk o kadar kark ki, yolda nasl biriyle karlaacam kim bilebilir.
zerine biraz eli yz dzgn bir giysi geirmeye grsn, kolaycack ba derde girebilir insann...
O gnlerde, insanlardaki honutsuzluk, kukusuz bykt. Ne var ki, zellikle baz kimselerin durumdan
ilgili sonular karmas dikkat ekicidir. Niin bakalarnn deil de, sz konusu kimselerin kafalarnda
byle bir dnce uyanmtr? Bu bir rastland deildir ve nedeni de, sz edilen kimselerin bakalaryla
pek ilikilerinin bulunmay, dolaysyla kendilerini pek gvende grmeyileridir. Oysa toplumdan pek
uzak dmemi kiiler byle bir korkuyu hissetmemi, eskisi gibi ilerinin glerinin peinde koup
durmulardr.
Korkunun daha az nemsenecek gibi olmasa bile, daha masum bir tr de ekingenliktir ve korku
konusunda sylediklerimizi ekingenlik iin de yineleyebiliriz. Kendilerini saran ilikiler rgs ne kadar
yaln bir nitelik tarsa tasn, ekingen ocuklar bakalaryla iliki kurmaktan kanr hep ya da bir
frsatn bulup kurulmu ilikileri koparp atarlar; ilerindeki yetersizlik inanc ve bakalarna
benzemedikleri duygusu, evreleriyle iliki kurmada kendilerini bir isteksizlikle donatr.

rkeklik

Bu karakter zelliini tayanlar, yapmalar gereken bir deve pek etin gzyle bakan ve onun
stesinden gelebilmek iin gereken gc kendilerinde bulamayan kiilerdir. lgili zellik, genellikle ileri
dorultuda, ar devinimler klnda aa vurur kendini; yle ki, kiiyle onun kar karya bulunduu
yaamsal sorun arasndaki uzaklk, ancak ar bir tempoyla azalma gsterir, hatta deimeden kalr bazen.
rkek insanlar, herhangi bir yaamsal sorunun zm zerine eilmeleri beklenirken, anszn bambaka
bir yerde soluu alr, rnein semeyi dndkleri bir meslek iin aslnda hi de elverili
saylamayacaklar kararna varrlar. Sz konusu meslekte kendileri iin akla gelmedik olumsuzluklar
kefeder, bu amala mantklarn alabildiine zorlar, sonunda ilgili meslei benimsenmesi olanaksz
duruma sokarlar. Demek oluyor ki, rkekliin davurum biimleri devinimlerin temposundaki yavalama
dnda, bir devin yerine getirilmeyiinin sorumluluunu bakalarnn zerine ykma amac gden nlem
ve hazrlklardr.
Bireysel psikoloji, bu son derece yaygn durumla ilgili sorunlar kompleksini, araya uzaklk koyma
sorunu diye nitelemitir. Bireysel psikolojinin bu konuda saptad perspektiften bakarak, bir insann
taknd tutum konusunda amaz bir yargya varabilir, yaamn byk sorununun zmyle kii
arasndaki uzakl lebiliriz. Sz konusu olan, toplumsal devlerin zm, benin senle ilikisi,
kiinin kendisiyle bakalar arasndaki ba yaklak doru saylacak gibi kurup kurmad ya da byle bir
ban kurulmasn engelleyip engellemediidir. lk yaamsal sorun meslek sorunu, ikincisi cinsel sorun,
yani sevgi ve evlilik sorunudur. Att yanl admn byklnden, bu sorunun zmyle arasna
koyduu uzaklktan yola koyularak, bir insann kiiliiyle ilgili baz sonulara varabilir, dolaysyla insan
tanma sanatna da baz eyler kazandrabiliriz.
lgili durumlarn temel zellii, genellikle insann kendisiyle stesinden gelmesi gereken devler
arasna az ya da ok bir mesafe koymasdr. Daha yakndan irdelediimizde olayn, bu olumsuzluk dnda
olumlu bir yn de ierdiini grr, yalnzca olumlu yn nedeniyle sz konusu tutumun yelendiini
dnebiliriz. nk bir deve hi hazrlksz el atld m, baarszlk durumunda hafifletici birtakm
nedenler ele geirilir, zgven ve kendini beenmilik duygusu da bundan hi zarar grmez. lgili kiiler
iin durum ok daha gven vericidir; altlarnda bir an gerilmi hazrda bekletildiini bilen ip
cambazlar gibi alr byleleri. Dtler mi, bu yumuak bir d olur, deve hazrlksz el atlp
baarlamadnda kiilik duygular tehlikeye girmez, nk eitli nedenler dolaysyla elden pek fazla
bir ey gelmedii sylenebilir kendi kendine, sz konusu devin zm iin zaten vaktin getii ya da ie
yeterince erken balanamad gibi bahanelere bavurularak, normal koullarda iin parlak bir ekilde
sonulandrlabilecei ileri srlebilir; yani baarszln nedeni kiilik yapsndaki bir yetersizlik deil,
fazla nem tamayan bir durumdur. yle bir durum ki, sorumluluunu ilgili kiinin stlenmesi
dnlemez. Ama diyelim ki el atlan i her eye karn baarld, o zaman baarnn deeri daha da
byr. nk hamarata zerine eilindi mi, u ya da bu devin baaryla zmlenmesine kimse
olaanst bir ey gzyle bakamaz, pek doal bir sonu sayar bunu. Gelgelelim, bir kimse ge ie sarlr,
fazla bir alma yapmaz ya da hi hazrlksz ie koyulur ama yine de devin stesinden gelirse, ki
dnlmeyecek bir ey deildir bu, o zaman tamamen deiik bir durum ortaya kar. Byle bir kimse
adeta iki kat kahraman pozu taknr, nk bakalarnn iki elle grecei ii szde o tek elle yapp
karmtr.
te dolambal yollar izlemenin baz kiilere salayaca avantajlardr bunlar. Byle bir tutum, insann
gerek hrs ve agzlln, gerekse kendini beenmiliini ele verir, hi deilse kendi kendine gsteri
yapmak isteyen biri saylacan ortaya koyar. lgili kiiler alm satmak, bakalarnda rastlanmayan zel
birtakm glere sahip olduklarn evreye gstermek iin byle bir davrana bavururlar.
Buradan kalkarak, nlerindeki zm bekleyen sorunlara hemen el atmak istemeyen, kendi kendilerine
engelleyici birtakm glkler karan ve sorunlarn yanna sokulmay hi dnmeyen ya da bunu
duraksayarak yapan insanlar daha iyi anlayabiliriz. Sorunlarn evresinde izlenen dolambal yolda da
tembellik, umursamazlk ve meslek deitirme gibi yaamn birtakm zellikleri yer alr. Kimi insanlar
vardr, sz konusu tavr dardan baknca duru ve oturularnda da sergilerler; bazen ylesine esnek bir
yryleri vardr ki, her frsatta bir ylan gibi kvrlr, eilip bklrler. Kukusuz bir rastlant deildir
bu; ihtiyatla sylemek gerekirse, hemen hepsi de zmeleri gereken nemli sorunlarn semtine uramak
istemeyen kiilerdir.
Hayattan aldmz bir rnekle imdi bunu daha ak seik gstermeye alalm. Vereceimiz rnek,
halinde byk bir bezginlik okunan, yaamaktan bkm, kafasndan intihar dnceleri geiren bir adamla
ilgilidir. Adam bundan byle hibir eye sevinemez duruma gelmiti, btn hal ve tavr hayat denilen
eyle oktan alp verecei kalmam biri saylacan aa vurmaktayd. Kendisiyle yaplan bir
konumadan anladmza gre, erkek kardeten byyd; hayatta mthi atlmlar sonucu ykselip
hayli stn bir dzeye erimi agzl bir babann oluydu. Babasnn gzbebeiydi adeta; gnn birinde
kendisinin de babas gibi ayn yolu izlemesi planlanmt. Kk yatayken annesi len hastamzn vey
annesiyle aras iyiydi; belki de bunun nedeni, babasnn hastamza byk lde arka kmasyd.
Ailenin ilk ocuu olan hastamz, g ve iddete tapan biriydi, her haliyle despota bir izlenim
uyandryordu. Okulda ksa bir sre snfn bana gemi, okulu bitirince babasnn maazasn
ynetmeye koyulmutu. Yannda alanlara kar sadaka datan bir koruyucu gibi davranyor, azndan
nazik szleri hi eksik etmiyordu; maazadaki iilerin durumu dorusu kt saylmazd; onlara en yksek
creti dyor, kendisinden bir ey rica eden kimseyi eli bo dndrmyordu.
Gelgelelim, 1918 devriminden sonra halinde bir deiiklik ba gstermiti. Yannda alan adamlardan
srekli yaknyor, onlarn uygunsuz davranlarna ne kadar ierlediini durmadan aa vuruyordu.
Szde, iiler daha nce rica ederek kendisinden aldklarn, imdi bir hak gibi ondan istemekteydi.
Hastamzn durumdan duyduu fke ylesine geni boyutlara ulamt ki, maazay kapamay bile
dnmeye balamt.
Buradan anlaldna gre, hastamz stlendii dev asndan amaca varmasna ramak kalmken
gerisin geri ark etmiti. Normalde iyi yrekli bir patrondu. Gelgelelim, gllk durumunda bir
tehlikeyle karlar karlamaz, benden paso demi, dnya grnn yalnzca fabrikann ynetimi deil,
en bata kendisi asndan sakncal nitelik tad, gn na kmt. Bakalarna sz geiren biri
saylacan gstermek gibi bir hrs tamasayd, kendisini rahatsz edecek bir durum sz konusu olmazd.
Ama istei, kiisel gcn sergileyebilmek. Koullarn geliimi ise bunu gletirmi, dolaysyla
mesleinden haz duymamaya balamt. Maazay kapatp bir kenara ekilmeyi dnmesi, yannda
alan adamlarn uygunsuz isteklerine kar bir saldr, bir sulama anlamn tayordu.
Demek oluyor ki, kendini beenmiliiyle ancak belirli bir noktaya kadar ulaabilmiti. Anszn ortaya
kan yeni durumdaki terslik, en bata onu hedef alyordu. Bundan byle, o zamana kadarki ilkelerine
bal kalamayaca anlalmt. Ne var ki, tek ynl bir geliimi geride brakm, dolaysyla artk
ynn deitirip bir baka ilkeyi benimseme olanan yitirmiti. Gllk ve stnl kendisine ama
belledii, dolaysyla kendini beenmilik zelliine ar nem ve arlk kazandrd iin, geliebilme
yeteneinden yoksun kalmt.
Hastamzn yaamnn kalan blmne yle bir gz attk m, toplumsal ilikilerinin pek yeterli
saylamayacan anlarz. Byle bir tutum izleyen kimsenin, yalnzca kendi stnln benimseyen, her
istediini yapan kimseleri evresinde toplayabilecei aktr. Beri yandan, hastamzn sert bir eletirmen
saylacan da belirtmeliyiz. Zekdan yana bir eksii bulunmadndan, frsat dtke ona buna kar
aalayc nitelikte pek isabetli eletiriler yneltmekten geri kalmamt. Bu davran da eini dostunu
kendisinden uzaklatrm, uzun zaman gerek bir dosttan uzak yaam, bakalaryla ilikilerindeki
boluu her trlsnden elencelerle kapatmaya almt.
Ama hastamz, gerek baarszla ak ve evlilik sorununda uramt. Bu konuda daha ok nceden
kendisini bekleyen yazg, nihayet gelip onu bulmutu. Alabildiine derin arkadaa bir iliki
oluturduundan sevginin en az katlanabilecei bir ey varsa, iki taraftan birinin egemenlik tutkusudur.
Gelgelelim, hastamz evlilik yaamnda da egemenlii elinde bulundurmak istemi, evlenecei kadn
seerken ister istemez bu noktay gz nnde tutmutu. Egemenlik ve stnlk hrsyla dolu tipler,
sevdikleri kiiyi gsz olmayan, ele geirilmesi kendilerine bir zafer gibi grnecek kimseler arasndan
seerler. Bylelikle ayn mizata iki kii bir araya gelir; bunlarn bir arada yaamas, alabildiine iddetli
kavga ve didimelerden oluan sonu gelmez bir zincir gibidir. Bizim hastamzn da kendine e olarak
setii kadn byle biriydi, hatta hastamzdan daha ok egemenlik hrsyla doluydu. ki taraf da egemen
bir konumu ele geirmek iin ister istemez alabildiine deiik are ve yollara bavurmutu. Bunun
sonucu olarak gnden gne birbirlerinden uzaklam, ne var ki birbirlerinden tmyle de
ayrlamamlard. Bunun nedeni de, bu tr insanlarn dnp dolap zaferi kazanacaklar umuduna
kaplmas, dolaysyla sava alann kolay kolay terk edememesiydi.
Hastamz, ayrca sz konusu dnemle ilgili bir dn anlatmt bize. Dnde bir kzla konuuyordu;
kz bir hizmetiye benziyor, maazasnda alan muhasebeci kza dikkati ekecek lde benzerlik
gsteriyordu. Hastamz konumasnn bir yerinde (dnde) yle demiti: Ben prens soyundan
geliyorum.
Bu dn hastamzn kafasndaki hangi dnceleri yansttn anlamak g deildir. Bir kez, insanlara
nasl tepeden bakan biri olduunu ele vermektedir d. Herkes hastamzn gzne bir hizmeti gibi
grnmektedir; herkes son derece kltrsz ve deersizdir. zellikle kardaki kii bir kadn ise. Sz
konusu dnemde hastamzn karsyla bir savam iinde bulunduunu anmsarsak, dteki hizmeti
grntsnn ardnda karsnn sakl yattn dnmek pek yersiz saylmaz.
Hastamz, ei grlmedik bir kibirle ok yksekteki bir amac gzne kestirdii iin, kimse onu
anlamaz, kendisi ise herkesten az bu iin stesinden gelir. Kurum ve almna paralel olarak,
bakalarndan giderek uzaklar. Kaslarak, hakl hibir temele dayanmayan bir ycelik iddiasnda
bulunur ama bakalarnda deerli bir yan grmeye yanamaz. Bu yle bir hayat felsefesi ve yle bir
tutumdur ki, ne dostlua, ne sevgiye yer brakr.
Bu gibi sapa davranlar hakl gstermek iin ileri srlen kantlar pek karakteristiktir. ou kez insana
pek doru ve doal gelen nedenlerdir hepsi; ama ortadaki durumdan deil, bir baka yerden alnp
getirilir, yaanlan duruma uygun dmezler. rnein toplum arasna karma gereini hisseden biri
diyelim ki bir meyhanenin mdavimleri arasna karr, burada iki ier, iskambil oynar ve benzeri
eylerle oyalanarak vakit ldrr, bylelikle dost ve tandklar edineceine inanr. Gece ge vakit eve
dner meyhaneden, dolaysyla sabahleyin uykusunu alamaz, bunu da hakl gstermek iin yle der:
nsan arasna kmak gerek... Bu arada devlerini savsaklamasa, yine neyse... Ama toplum arasna
karacam diyerek beklenenden bambaka bir yerde soluu alrsa, davran iin ne kadar doru
nedenler ileri srerse srsn, kukusuz haksz durumdadr. Bir bakas ise, zellikle bir meslek seimi
ncesinde bulunan genlerde grld gibi, anszn politikayla urama hevesini duyar. Kukusuz,
politika kmsenecek bir ura deildir. Ancak, bir kimsenin gerek kendisini, gerek bakalarn aptal
yerine koymasnn, kendisine bir meslek seecek ya da setii meslee hazrlanacakken, politikadan baka
bir eyle uramamasnn savunulacak yan yoktur.
Bu son vakada aka gryoruz ki, bizi doru yoldan saptran, nesnel deneyimlerimiz deil, nesneler
konusundaki kiisel grmz, olaylar teraziye vuru ve deerlendiri tarzmzdr. Bu bakmdan iine
dlen yanlg ve yanlg olaslklar saylamayacak kadar oktur, ba sonu grlemeyen bir zincir gibi
uzayp gider. Byle kimselerin ileri srecei kantlar zerinde durup, yaam planlarn inceleyerek ilgili
yanlglar ele geirmeye almak ve bunlarn nasl ortadan kaldrlacan sz konusu kiilere retmek
zorundayz. Dolaysyla, eitimin bir karakteristik zellii daha belirlenmi olmaktadr. Eitmek, hatalarn
nn kesmek demektir. Ama bunun iin, hatalarn n ayak olduu kusurlu geliimin bir insan iin nasl
trajediye dnebileceini gsteren iliki ve durumlar tanmak gerekir. Nemesisten, yani bir intikam
Tanrasndan sz amakla bu ilikileri ok nceden tanm, en azndan sezmi eski uluslarn
bilgeliinden hayranlmz ve takdir duygumuzu esirgeyemeyiz. Toplumun yararna uygun
davranmayarak kendi gllk klt dorultusunda bir yol izleyen, soydalarnn karlarn bir kenara
iterek ve yenilgiyle karlamaktan srekli korkup titreyerek dolambal yollardan amacna varmaya
alan bir insann bana gelecek ktlklerin nasl doal sonular saylacan, byle bir kusurlu geliim
bize gstermektedir. Sz konusu kiilerde sklkla nevrotik belirtilere de rastlarz. Bunlarn zel bir ama
ve zel bir anlamlar vardr, en bata insan herhangi bir eylemden alkoymay hedef alrlar; nk ilgili
kiiler kendi deneyimlerinden bilir ki, bu uurumun hemen kenarn izleyen yolda attklar her adm
olaanst tehlikeleri ierecektir.
Toplumda kaaklara yer yoktur. Toplum kiide belirli bir uysallk ve uyum yetenei arar, ondan aktif bir
rol oynamasn ve bakalarna yardm eli uzatmasn ister, onun dier insanlardan stn olmak iin baa
gemesini ho karlamaz. Bunun ne kadar doru saylacan ou kii kendi deneyimlerinden ya da
evresindekilerin durumundan bilir. Kukusuz toplumdan kaan biri onu bunu ziyaret eder, herkese nazik
davranr, bakalarn rahatsz etmek istemez. Ne var ki, iinde bakalarna kar bir trl scaklk
duyamaz. nk gllk eilim ve abas onu bundan alkoyar; beri yandan, bakalarndan da ayn
ekilde itenlikli bir davran gremez. ou zaman masada sessiz oturur, hi de neeli bir insan hali
yoktur zerinde, toplulua yapc hibir katkda bulunamaz. Byk topluluklarda konumaktan ok ikili
syleiyi seer. Gze arpmayan konularda bile karakterini aa vurur, rnein hep hakl kmak ister,
herkes iin nemsiz konularda bile bu tutumunu elden brakmaz. Ne gibi kantlara bavurduu onun iin
nemsizdir, onun asl istedii bakalarn haksz karmaktr. Alt yoldan sapt an bilmecemsi
belirtiler gsterir, yorgundur ama niin bilmez, bir telaa kaptrr kendini, bu tela onu hep geride tutar,
uykular haram olur, bir halsizlik hisseder zerinde; ksacas, ynla derdi vardr ama bunlar zerinde
ounlukla doru bir bilgi veremez. Grnrde hasta biridir, hastal da sinirselliktir. Ama gerekte
btn bu belirtiler, dikkati asl konudan baka yana ekmek iin bavurulan kurnazca arelerdir. Bu gibi
arelere el atlmas bir rastlant saylamaz. Byle bir kimsenin, rnein korkudan, gecenin olmas gibi
doal bir olaya kar koymak istemesindeki inatlk dnlrse, dnyevi yaama uyum salayamad
anlalr. nk davrannn temelinde geceyi ortadan kaldrmak isteinden baka bir ey yatmaz. Bunu
aslnda normal yaama uyum salamasnn koulu olarak ne srer. Ne var ki, bylesine yerine
getirilemez bir koulu ne srmekle kt niyetini ele verir. Yani her eye hayr diyen biridir.
Bu gibi nevrotik belirtilerin tmnn, ilgili kiinin karsna kan devden rkmesi, ya onu daha yava
bir tempoyla daha hafif koullarda ele almak ya da ondan dpedz kap kurtulmak iin bir bahane
aramas sonucu olutuunu syleyebiliriz. Byle bir kimse, insanln ayakta kalmasn salayacak
devlerden de kendisini uzak tutmakla hem kendi yakn evresine, hem de, daha geni bir adan
bakldnda, btn insanlara zarar verir. Eer insan tanma konusunda daha ok bilgi sahibi olup,
toplumsal yaamn mantksal ve ikin [immanent] kurallarna kar giriilecek saldryla, bunun sonradan
birey iin douraca hazin akbet arasndaki korkun neden ve sonu ilikisini gzden uzak tutmasaydk,
sz konusu durumlarn kk imdiye kadar dnyadan oktan kaznrd. Ancak, neden ve sonu arasndaki
srenin ounlukla onun olmas ve sklkla duruma bir yn komplikasyonun eklenmesi, genellikle sz
konusu ilikileri daha eksiksiz saptayp bunlardan gereken bilgileri edinmemize ve rendiklerimizi
bakalarna aktarmamza olanak vermemektedir. Ancak btn bir yaam izgisini geriye doru izlemek ve
insann yaamyksn derinliine taramak konusunda harcayacamz ynla aba sonucu aradaki
ilikiyi grebilmekte ve hatann nereden kaynaklandn karabilmekteyiz.

Uyum Yeteneindeki Azalmann Belirtisi Olan Dizginlenmemi gdler

yle insanlar vardr ki, bunlarda belirli davurum biimleri n planda yer alr; ilgili biimlerin
karakteristik zellii de bizde terbiyesizlik duygusunu uyandrmasdr. rnein trnaklarn kemirmekten
bir trl vazgeemeyen, srekli burunlarn kartran, ayrca dizginlenmemi bir tutku izlenimi
uyandracak bir agzllkle yemee saldran kimseler bu insanlar arasnda yer alr. A kurt gibi yemein
zerine atlan, hibir engel tanmadan ve hibir eyden utanp sklmadan iindeki agzll doyurmak
isteyen birini grdk m, byle bir davrann bir anlam olmas gerektiini hemen kavrarz. O ne
ineyitir lokmalar! O ne az aprdat, o ne hprdetitir! Kocaman kocaman lokmalar adeta
inenmeden gvdeye indirilir, bir uuruma yuvarlanp kaybolurlar sanki. Beri yandan, lokmalarn
mideye indiriliindeki abukluk da almayacak gibi deildir. Ama byle bir yemek yeyite dikkatimizi
eken, iin salt biim yn deildir; yemeklerin miktar, nlerin skl da yine ilgintir. Yemek
yerkenki halleri dnda gzmzde canlandramadmz insanlar bulunduunu ileri srersek, abartmaya
kam saylmayz. Bizde terbiyesizlik izlenimi uyandran bir baka tip de, belirgin bir pasakllkla aa
vurur kendini. ok alan insanlarda karlatmz kendini koyvermilikle ya da ar ilerde
alanlarda rastladmz danklkla ilgisi yoktur bunun. Szn ettiimiz kimseler det olduu zere
ar ilerde almaz, hatta ou zaman iin yanna bile sokulmazlar. yleyken d grnmlerindeki
danklk ve pasakllktan asla kurtaramazlar kendilerini. Bu halleri kolay yknlemeyecek bir
yapmackl, bir dzensizlii ve yakkszl ierir. Bylelerinin pek karakteristik bir zellii de,
insann karsna bir baka trl ksalar asla tannmayacak olulardr.
te bu davurum biimleri, terbiyesiz insan d bakmdan karakterize eden zelliklerdir. lgili
zelliklerle, terbiyesiz kimse, pek oyuna katlmay dnmedii ve bakalarndan ayr, ba ekmek
istedii konusunda anlalmas glk dourmayan bir ipucu verir bize. Bu ve dier terbiyesizliklere
kalkan herkes zerimizde insan soydalarnn kendilerini pek ilgilendirmedii izlenimini uyandrr.
Bizleri artan, yakksz davranlar deil, bunlarn kkeninin sklkla ocuklukta bulunuudur. Hibir
ocuk yoktur ki, geliimi dz bir izgi izleyebilsin. Ancak, dikkatimizi daha ok zerine eken durum, baz
kimselerin ocukluklarndaki bu huylarndan ileride bir trl vazgeemeyiidir.
Sz konusu yakksz durumlarn nedenlerini aratrrsak, bu insanlarn kendi soydalarna ve
devlerine kar az ya da ok yadsyc bir tutum takndn grrz. Aslnda yaamdan kendilerini uzak
tutmak isteyen ve bakalaryla ibirliine yanamayan kimselerdir hepsi. Bu da, niin onlarn ahlaki
nlemlerle huylarndan vazgeirilemeyeceini bize aklar. Yaam karsnda yadsyc bir tutum
taknanlar, rnein trnaklarn kemirmekte pek hakldr; nk toplumdan kamak iin bundan daha iyi bir
yol pek dnlemez. Toplumdan uzak kalmak isteyen biri iin, rnein hep kirli bir yaka ya da pejmurde
bir ceketle toplum iinde grnmekten daha uygun ve daha etkili bir are yoktur. Kendisini bakalarnn
dikkati, eletirisi ve rekabetiyle yz yze getirecek bir iin bana gemekten yakay syrmada ya da
sevgi ve evlilikten kamada, bakalarnn karsna bu ekilde kmaktan daha iyi ve daha mkemmel ne
yardm edebilir ona? Byleleri hem rekabet ortamndan uzak kalmaya bakar, hem de kt alkanlklarna
iaret ederek bunun iin gzel bir bahane uydururlar: Byle bir alkanlm olmasayd, neler neler elde
etmezdim; ama yazk ki byle bir alkanlm var!..
Byle bir kt alkanln ilgili kimsenin kendisini kollayp korumasna ne denli elverili nitelik
tadn, evre zerinde egemenlik kurmada bundan nasl yararlandn bir rnekle gsterelim.
Hastamz 22 yanda bir kz olup, yatan slatmaktadr. Kardeler arasnda sondan bir ncekidir.
Gsz bir ocuk olduundan ona zel bir bakm ve ilgi gsteren annesine dikkati ekecek kadar baldr.
te yandan, gerek kt huyu, gerek korku nbetleri ve uykusundan bararak uyanmalaryla annesini gece
gndz yanndan ayrmaz. Annesinin ilgisini br kardelerinden daha ok kazanmasna bir zafer, kendini
beenmilii iin bir iksir gzyle bakar. Hastamzn bir dier karakteristik zellii de okul, arkadalk
ve toplant gibi konularda iliki kurmaktan dpedz kadr. Evden sokaa kmas gerektii zaman
duyduu korku zellikle iddetlidir. Byyp de akamzeri sk sk alveri yapmak gibi bir durumla
karlatnda, evden ayrlmas her defasnda lm gelir kendisine. Her seferinde korkuyla dolup taarak
bitkin halde eve dner, yolda karlat trl tehlikelerle ilgili olarak dehet verici eyler anlatr.
Btn bunlarn, kzn annesinin yannda srekli kalmaya hazrlandn gsteren belirtiler saylaca
ortadadr. Gelgelelim, ailenin maddi durumu bunu salamaya elverili olmadndan gnn birinde kzn
bir i tutmas plan zerinde dnlp tanlmaya balanr. Sonunda hastamz bir ie girmeye raz edilir.
Ne var ki, aradan iki gn gemeden eski huyu nkseder, yeniden yatan slatmaya balar; bu da,
yanlarnda alt kimseleri alabildiine kzdrp, patronlarn onu iten karmalarna yol aar. Sz
konusu belirtinin gerek anlamn sezemeyen anne, sert bir ekilde sulayp paylar kzn. Kz da bunun
zerine canna kymaya kalkarak hastaneyi boylar. Son derece byk bir zntye kaplan anne, yemin
billah ederek, kzna bundan byle yanndan hibir yere ayrlmayacan aklar.
Yatan slatmak, geceden ve yalnz kalmaktan korkmak. Bu belirtinin ve ayrca intihar giriiminin
ayn amaca ynelik olduu anlalmaktadr. lgili belirtiler, dile gelerek bize unlar syler gibidir:
Annemin yanndan bir yere ayrlamam, ya da, Annemin srekli benimle ilgilenmesi gerekiyor.
Bylece kt bir huy, ok derin bir anlam kazanmaktadr. Bir insan salt byle bir kt huya dayanarak
deerlendirebileceimiz ama sz konusu kusurlar gidermek istiyorsak insan btnyle anlamamz
gerektii aktr.
Genel olarak unu syleyebiliriz ki, ocuklarda grlen kt huylar, ou zaman evrenin dikkatini
ekmek, stn bir rol oynamak, gszln ve yeteneksizliini erikinlere gstererek onlar ne
yapacaklarn bilemez duruma sokmak ve bylece gl bir kii olarak ne kp eskisinden elverili bir
konumu ele geirmek amacna yneliktir. ocuklarda sk rastladmz bir dier kt alkanlk da
onlarn, eve gelen konuklarn dikkatini ekmek istemeleri, ou zaman ho denilemeyecek bir ekilde
seslerini duyurmaya almalardr ki, bunun iin de yine ayn eyi syleyebiliriz. Bir konuun salona
ayak atmasyla, baka zaman son derece uslu ocuklarn bazen sanki cin arpm gibi davrand grlr.
ocuk bu ziyarette kendisi de rol oynamak ister, birtakm yollara bavurur amacna u ya da bu ekilde
gerei gibi ulaamadan iin peini brakmaz. Sz konusu ocuklar, bydkleri zaman bu gibi
huysuzluklarnn yardmyla toplumsal yaamn gereklerine hep yan izmeye bakacak ya da birtakm
engellemelere bavuracaklardr. lgili belirtilerin altnda her zaman egemenlik hrs ve kendini
beenmilik tutkusu yatar; ama bunlar insann karsna ylesine tuhaf klklarda karlar ki, okluk
tannmalar olanakszdr.
12. DER KARAKTER ZELLKLER

Neelilik

Bakalarna yardm etme, bakalarnn ilerleme ve gelimesine katkda bulunma, bakalarn sevindirme
konusunda iinde barndrd eilimin boyutlarn saptayarak, bir insandaki toplumsallk duygusu
konusunda kolaylkla bir karara varabileceimizi daha nce belirtmitik. Bakalarn sevindirebilme
yetenei, d grnmleri nedeniyle bu yetenee sahip kimselerin evreden byk bir ilgi grmesini
salar. nsana kolaycack sokulur sz konusu kiiler; hemen o an iimizde uyanan duyguyla kendilerini
bakalarndan daha cana yakn bulur, davranlarnn toplumsallk duygularnn karakteristik bir
davurumu saylacan tamamen sezgisel yoldan anlarz. en akrak kimselerdir byleleri; ne kendileri
her zaman zgn ve tasal yz tar, ne de bakalarn znt ve dertlerinin nesnesi ya da taycs
durumuna sokarlar. Bakalaryla birlikteyken nee samay, yaam gzelletirmeyi ve daha yaanlr
klmay baarabilen insanlardr hepsi. yi bir insan karsnda bulunduumuzu yalnzca o insann
davranlarndan, bize sokulmak istemesinden, bizimle konumasndan, yarar ve karlarmza nem
vermesinden, hatta bu konuda bizden yardmn esirgememesinden sezebileceimiz gibi, bunu
karmzdakinin tmyle d grnmnden, mimiklerinden, duygularndan ve gllerinden de
karabiliriz. Yaman bir psikolog olan Dostoyevski, glne baklarak bir insann uzun boylu psikolojik
aratrlardan ok daha iyi anlalabileceini belirtir. nk hem dosta ve nazik, hem dmanca ve
saldrgan nanslar ierir glme; ikinci durumu, rnein bakalarnn urad felaketlere glmelerde
grrz. Hatta yle insanlara rastlarz ki, glmesini hi beceremezler; insandan insana yle derin bir
iliki kurabilmenin alabildiine uzanda bulunur, bakalarn sevindirme ve bir toplulukta en bir
atmosfer yaratma istek ve eiliminden dpedz yoksun yaarlar. Daha baka, saylar azmsanmayacak
kadar ok insan vardr ki, bakalarn sevindirme yeteneinden hi nasiplerini almadklar gibi, ayak
attklar her yerde evresindekilere hayat zehir etmeye bakarlar hep; sanki tm klar sndrp, drt bir
yan karanla boacaklarm gibi bir edayla ortalkta dolap dururlar. Ya hi glmez ya da istemeye
istemeye bunu yapar, yaamaktan duyduklar yalanc sevinci szmona bylece dile getirirler.
Dolaysyla, zerimizde nee saar bir izlenim uyandrabilen bir yze kar sempati duyacamz aktr;
bylece, sempati ve antipati duygular, anlamamz salayacak bir akla kavumu olmaktadr.
Bu insanlara kart bir tip de bozguncu diye niteleyebileceimiz kimselerden oluur; dnyay hep bir
ikence yeri gibi gstermeye alr, insann aclarn deip dururlar. Giriimlerinde o kadar ileri giderler
ki, bu giriimleri bilinli grmemiz durumunda alabildiine byk bir aknla kaplmamak elde
deildir. Ama nce bunlarn nasl insanlar olduklarn grelim. yle kimseler vardr ki, sanki hep
omuzlarnda mthi bir ykn arln duymak ister, baka trl yaayamazlar. Ne zaman kk bir
glkle karlasalar, bunu gzlerinde alabildiine bytrler; gelecei hep kt grr, ne zaman
evrelerinde sevinli bir olay yaansa hemen uyarc seslerini duyururlar. Karamsarlk iliklerine kadar
ilemitir; yalnzca kendileri deil, bakalar hesabna da duyulan bir karamsarlktr bu. evrelerinde bir
nee belirtisi grmesinler, hemen rahatlar kaar, bakalaryla aralarnda kurduklar tm ilikilere
yaamn olumsuz ynlerini getirip yerletirirler. Yalnzca szle deil, davranlar ve beklentileriyle de
insan soydalarnn nee iinde yaamasn kstekler, geliimine engel olurlar.

Dnme ve Anlatm Biimi

Kimi insanlarn dnme ve dncelerini davurum biimi zerimizde o kadar somut bir izlenim
brakr ki, ister istemez dikkatimizi eker. Sanki dnce ve konumalar dar kalplar iine tklmtr.
Dnp konuurken hep belirli kalplara uyarlar; dolaysyla, onlarn nasl dnp dncelerini aa
vuracaklarn nceden kestirebiliriz. Yzeysel gazete haberlerinde ve kt romanlarda karlalan bir
dile bavururlar. Hesaplamak, gnn gstermek, haner darbesi gibi szleri yineleyip dururlar.
Byle bir konuma tarz da bir insan tanmamza katkda bulunacak zellik tar. nk yle dn
biimleri ve yle deyiler vardr ki, bunlardan konuma srasnda yararlanmamak gerekir ya da
yararlanlmas uygun kamaz. Kt konuma slubunun yavanlk ve sl, bu anlatm biiminde
yanklanp durur ve hatta bazen konuan bile korkutur. Bir konumada durmadan ataszlerine
bavurulmas ya da dnlp sylenilen her eyde bir alntdan yararlanlmas, kardaki kiinin yarg ve
eletirisinin ne kadar az umursandn gsterir. Pek ok insan byle bir konuma tarzndan kendilerini
kurtaramaz ve bylelikle geri kalmlklarn ele verirler.

renci Gibi Davrananlar

Sk sk yle insanlarla karlarz ki, sanki geliimlerinin bir noktasnda duraklamlardr da,
rencilik andan bir trl kamamaktadrlar. Evde, sokakta, bir toplulukta, alma yerlerinde hep
renci davran sergilerler; srekli pusuda bekleyip kulaklarn kabartr, bir ey sylemeye alrlar.
Bir topluluk iinde, bir soru sorulduunda, hemen bir yant bulup vermeye alr, sanki birinden nce
davranmak, kendilerinin de bu konuda bir eyler bildiini ve karsndakilerden iyi bir not almay
beklediklerini gstermek isterler. Belirli yaam koullarnda kendilerini gvende hissetmeleri, renci
davrann sergilemeyecekleri koullarda ise huzursuz olmalar bu kiilerin karakter yapsnda yer alr.
Bu tiptekiler de eitli dzeyde kimselerdir. nsann zerinde pek sempatik denilemeyecek, kuru, souk ve
yanna pek yaklalmaz bir izlenim brakr, bazen de her eyi bilen ya da her eyi belirli kural ve
formllere gre snflandrmaya alan bir allame gibi davranrlar.
lke Adamlar ve Kl Krk Yaranlar

Kendisinde her zaman bir renci hali grlmese de, davran bir renciyi anmsatan insanlardr
bunlar; yaamn btn davurumlarn belirli bir ilke iine tkmaya alr, hangi durumda olursa olsun
bir kez saptadklar ve bundan byle vazgeemeyecekleri bir ilkeye gre davranmak isterler; her ey
doru bildikleri ilkeyi izlemezse kendilerini rahat hissetmeyeceklerine inanmlardr. Ayrca, bu kiiler
ounlukla kl krk yaran kimselerdir. zerimizde alabildiine gvensizlik iinde olduklar izlenimini
brakrlar. Bu gvensizlikten tr de sonsuz bir zenginlie sahip olan yaam birka kural ve forml iine
zorla hapsetmeye alrlar, nk baka trl app kalr ve korkuya kaplrlar. Daha nceden kurallarn
bilmedikleri bir oyunda rol almak istemezler. Bir kurala uyduramadklar durumlardan kamakta alrlar
soluu. evrelerinde kendilerinin hesaba katlmad bir oyunun oynanmasndan alnp gcenirler. Byle
bir yntemle evredekiler zerinde belirli bir otorite salayacaklar aktr. rnein asosyal [toplumd]
titizlik vakalarn buna rnek gsterebiliriz. Beri yandan, ayn kimselerin nne geilmez bir hkmetme
hrsyla ve kendini beenmilikle dolup tat grlr.
alkan kimseler olsalar bile, davranlarnda hep bir kl krk yararlk ve yavanlk sergilerler. ou
zaman sz konusu belirtiler bu insanlarn her trl giriim gcn kstekler, onlar bir ember iine
hapseder, birtakm tuhaf zellikler edinmelerine yol aar. rnein bazlarnda kaldrmn hep kenarnda
yrme ya da kaldrmn belirli talarna basma gibi bir alkanlkla karlalr. Bazlar ise,
altklarndan daha deiik bir yolu izlemeye bir trl raz edilemez. Yaamn byk bir blm, bu
insanlar ilgilendirmez hi. Alkanlklar ounlukla alabildiine byk bir zaman kaybna yol aar;
gerek kendileri, gerek evreleri hesabna bir honutsuzluk davranlarna elik eder. Almadklar yeni
bir durumla karlatklarnda elleri ayaklar tutmaz olur; nk byle bir durum iin hazrlkl deillerdir
ve bir kural, sihirli bir forml olmakszn iin iinden kamayacaklarna inanrlar. Dolaysyla, herhangi
bir deiiklikten elden geldiince kamaya bakarlar. rnein byleleri iin ktan ilkbahara gei bile
birtakm glkler dourur, nk hayli bir zaman k talim edip durmulardr. Havalarn snmasyla
kapal meknlardan darya k, dolaysyla evreyle ilikilerin sklap younluk kazanmas, ilerinde
korku uyandrr, kendilerini pek iyi hissetmezler. lkbahar gelince, keyifsizlikten yaknan kiilere
dnrler. Deien durumlara doru drst uyum salayamadklarndan, giriim gcn pek
gerektirmeyen konumlarda bulunurlar hep. Ne var ki, ancak deimedikleri srece sz konusu konumlarda
kalrlar. Ancak unutulmamaldr ki, onlardaki bu zellikler asla doumsal nitelik tamaz, deimez eyler
olmayp yaam karsnda taknlan yanl tutumlardr. Ama bu zellikler ylesine byk bir gle
ruhlarn ele geirmitir ki, baka bir eye yer brakmazlar; dolaysyla, bunlardan yakay syrmalar pek
dnlecek gibi deildir.

Boyun Eme

Giriim gcn gerektiren konumlara pek elverili saylmayacak bir tip de, ileri bir eit uaklk
duygusuyla dolu insanlardr. Bu insanlar ancak emir kulluu yapabilecekleri yerlerde kendilerini rahat
hissederler. Bir bakasna uaklk yapan kimse iin yalnzca uyulacak yasa ve kurallar vardr. Bu
tiptekiler, byk bir cokuyla bakalarna hizmet edecekleri bir konum ararlar kendilerine. Yaamn
alabildiine deiik durumlarnda bu gibi kimselerle karlar, d grnmlerinden bile onlar
tanyabiliriz. Hafif kambur dururlar, bellerini biraz daha bkmek iin hep hazrda bekler, karsndakinin
szlerine dikkatle kulak verir ama bunu iittikleri zerinde sonradan dnp tanmak iin deil,
sylenilene peki demek ve istenileni yerine getirmek iin yaparlar. Kendilerini boyun eer durumda
gstermeye nem verirler. Sz konusu davranlar bazen inanlmaz boyutlara ular. yle kimseler vardr
ki, bakalarnn emri altna girmeye can atarlar. Bununla, yalnzca bakalarndan stn olmaya
alanlarn ideal kimseler olarak benimsenmesi gerektiini sylemek istemiyoruz. Amacmz, yaamn
devlerinin gerek zmn yalnzca bakalarnn kulu klesi kesilmede grenlerin tutumundaki
olumsuzluu vurgulamaktr.
Alabildiine ok sayda insan iin bakalarnn emri altna girmek, sanki bir yaam yasasdr. Anlatmak
istediimiz kiiler hizmet eden snftan deil, dii cinsiyettendir. Kadnn erkein egemenlii altna
girmesi gerektii hibir yerde yazl olmamasna karn, bu, sanki herkesin kafasna nakedilmi bir
yasadr; gnmzde hl saylamayacak kadar ok sayda kiinin bu yasaya bir dogma gibi sarld
grlr. Kadnn erkein egemenlii altna girmek iin yaratldna inanmlardr bir kez. Byle bir
inann doal sonucu ise, kadnn egemenlii ele geirmeye almasdr. Sz konusu grler insanlar
arasndaki tm ilikileri berbat edip kmasna karn, gnmzde [1924] hl kk kaznmaz bir batl
inan gibi varln srdrmektedir. Hatta kadnlar arasnda bile bu inancn hayli yanda bulunur, adeta
sonsuza dek geerli bir yasa gibi bu duruma boyun eerler. Ancak, imdiye kadar ilgili grlerin
kendisine yarar salad bir kimse gsterilemez. Hatta sk sk, Kadn erkein egemenlii altna
girmeseydi, her ey ok daha iyi olurdu! gibi bu duruma yaknmalar iitilmektedir. Bir bakasnn
egemenlii altna girmeye kolaycack katlanacak hibir insan gsterilememesi bir yana, erkein
egemenlii altna giren bir kadn, aadaki rnekten anlalaca gibi ounlukla kuruyup solar,
bamszln yitirir. Vereceimiz rnek nemli kiilerden birinin karsyla ilgilidir. Kadn, bir ak
evlilii yapmasna karn, yukarda sz edilen dogmaya sk skya bal bulunuyordu ve kocas da yine
ayn dogmaya inanmt. Kadn giderek tam anlamyla makinelemi, gz devden ve hizmetten baka bir
ey grmez olmutu. Bundan byle bamsz hibir duyguya yer vermiyordu gnlnde. Bylesi durumlara
alk olan evrenin, kadnn davrann pek ho karlamad sylenemezdi; ama kadn hesabna bir
avantaj saylmazd, bu. Durum sarpa sarp ilgilileri byk glkler karsnda brakmamsa, nedeni
olayn grece yksek dzeydeki kiiler arasnda gemesiydi. Ne var ki, kadnn erkein buyruu altna
girmesine insanlarn byk bir blmnn doal bir yazg gibi bakt dnlrse, byle bir durumun ne
ok atmaya yol aabilecei anlalr. Kadnn kendi buyruu altna girmesine doal bir gzle bakan bir
erkein, durumdan honutsuzluk duymasna yol aacak neden hibir zaman eksik olmayacaktr, nk
kadnn erkein egemenlii altna girebilecei gerekte dnlemez.
Baz kadnlar itaat ruhunu o kadar geni boyutlu bir ekilde ilerinde tar ki, zellikle aradklar erkek
tipi hkmetme hrsyla dolu ya da kaba ve hoyrat davranl kiilerdir. Ne var ki, doaya aykr bu durum
ksa sre sonra byk bir atmaya dnr. Kimi zaman insanda yle bir izlenim uyanr ki, sanki sz
konusu kimseler, kadnn erkein egemenlii altna girmesini karikatrize etmek ve byle bir eyin
samaln kantlamak istemitir.
Sz konusu g durumdan insanolunu ekip karacak yol ortadadr. Bunun iin erkekle kadnn birlikte
srdrecekleri yaamn, taraflardan hi birinin dierini egemenlii altna almayaca bir arkadalk, bir
ibirlii nitelii tamas gerekir. imdilik byle bir ey ideal gibi grnse de, en azndan elimize bir
lt tututuracak; byle bir lt bir insann uygarlk alannda ne derece ilerlediini ya da ne derece
geride kaldn, ilenen hatalar varsa bunlarn nerelerde aranmas gerektiini belirlememizi
salayacaktr.
Egemenlik altna girme sorunu yalnz kadn ve erkek ilikisinde karmza kmaz. Yalnzca erkein
omzuna, iinden klamayacak glkleri yklemekle kalmaz, uluslarn yaamnda da byk rol oynar.
Btn bir Ortaan ekonomik adan, egemenlik asndan klelik temeline dayand, gnmzde
yaayan insanlardan belki de byk ounluunun kle ailelerden geldii, iki ayr snfn yzyllar boyu
birbiriyle alabildiine keskin bir kartlk iinde yaad, bugn [1924] bile kimi uluslarda kast
durumunun hl btn amanszlyla korunup ayakta tutulduu dnlrse, bir bakasnn egemenlii
altna girme ilkesi ve bunu elde etme abasnn hl insanlarn ruhlarnda varln koruduunu ve belirli
bir tip insan biimlendirecek gc gsterebildiini de anlarz kukusuz. Bilindii gibi, Antikadaki
geerli gre gre almak aalk bir eydi, klelerin ii saylmaktayd, efendinin almak gibi pis
bir ie bulamas uygun dmezdi; ayrca, efendi salt emir veren kimse deil, tm iyi zellikleri kendisine
toplayan biriydi. Egemen snf en sekin insanlardan oluuyordu; nitekim Yunanca aristos szc her
iki anlam da iermekteydi. Aristokrasi, en sekinlerin egemenlii demekti. Ne var ki, kimin aristokrat
saylaca insanlardaki erdem ve stnlkler gzden geirilerek deil, zora bavurularak belirleniyordu.
Byle bir gzden geirme ve snflandrma ilemine olsa olsa kleler, yani efendilere hizmet eden
kimseler arasnda bavurulmaktayd. En sekin kii ise, egemenlik ve otoriteyi elinde bulunduran kiiydi.
nsanlarn kle ve efendi olarak iki ayr kategoriye ayrlmas, bu konudaki grleri gnmze kadar
etkilemiti; ne var ki, insanlar birbirine yaklatrma abalarnn srdrld amzda bu grler her
trl anlam ve nemini yitirmitir. Byk dnr Nietzschenin bile dnyada en iyilerin egemenlii
elinde bulundurmasn, tekilerinse bunlarn egemenlii altna girmesini istediini unutmayalm.
nsanlarn hizmet edenler ve egemenlii elinde bulunduranlar olarak ikiye ayrlaca dncesini
kafalardan skp atmak ve kendimizi tam anlamyla bakalarna eit hissetmek bugn bile kolay deildir.
Bu konuda bizi ar yanlglardan koruyacak bir bak asnn gnmzde elde bulunuuna bile byk bir
ileri adm gzyle baklmas gerekmektedir; nk baz insanlarn iine klelik ruhu ylesine yerlemitir
ki, ne zaman bir kimseye bir hi iin teekkr etme frsatn ele geirseler bundan memnunluk duyar, adeta
yayor olmalarn durmadan balatmaya alrlar. Elbette byle bir davrann onlar hi rahatsz
etmedii sylenemez; ounlukla pek mutsuz hissederler kendilerini.

Kibirlenme ve Byklenme

Baz insanlar vardr ki, daha nce sz edilen tipin kartdr, hep byklenir, barol oynamak isterler.
Yaam bitip tkenmeyen bir sorudur onlar iin: Nasl herkesten stn olabilirim? nsan hayatnda trl
baarszlklarn elik ettii bir roldr bu. Ar dmanca bir saldrganl ve etkinlii iermiyorsa,
belirli boyutlar amamak kouluyla bir dereceye kadar ho grlebilir. Buyruk verecek birine gereksinim
duyulan konumlarda, bir organizasyonun sz konusu olduu durumlarda ilgili kimseler karmza kar
hep. Bu gibi yerlerde ve bylesi koullarda kendiliklerinden ne geer, halkn galeyan halinde bulunduu
alkantl dnemlerde boy gsterirler. zellikle onlarn su yzne kmas doaldr; nk bunun iin
gereken jeste, tavra, tutkuya sahiptirler. Ayrca, gereken hazrl yapm, gerei gibi iin zerinde
dnp tanmlardr. Daha ocukluklarnda evdekileri hep saa sola koturmu, kendilerinin arabac,
kondktr ya da general olarak boy gsteremedikleri hibir oyundan holanmamlardr. Aralarnda ou
zaman ylelerine rastlanr ki, kendilerinin bakalarna deil de, bir bakasnn kendilerine emir vermesi
durumunda hemen i yapamaz olur, verilen bir buyrua uygun davranmalar gerektiinde tela ve heyecana
kaplrlar. Bazlar da vardr, belki daha iyi hazrlanm olmalarna karn nderlik roln oynayacak
aamaya bir trl ykselemezler. Oysa byleleri, normal zamanlarda gerek meslek hayatlarnda, gerek
toplumsal yaamda hep kk bir grup bulup baa geerler. Hep n planda yer alr, hep ileri atlr, byk
laflar ederler. Toplumsal yaamn kurallarna glge drmedikleri srece davranlarna diyecek yoktur.
Elbette bylelerinin gnmzde bile el stnde tutulmas doru saylamaz; nk uurumun kenarnda
dikilen, durumlar kukusuz pek de i ac saylamayacak, topluma pek de iyi uyum saladklar
sylenemeyecek kiilerdir hepsi. Kendilerini alabildiine zora koar, bir trl rahata kavuamaz, genelde
olsun, ayrntlarda olsun her zaman stnlklerini kantlamak isterler.

Belirli Bir Ruh Durumunun nsanlar

Kimi insanlar vardr, yaam ve yaamn devleri karsnda taknacaklar tutum fazlasyla ruhsal
durumlarna baldr; bunlarda da sz konusu zelliin doumsal nitelik tadn ileri sren bir
psikolojinin yine sapa yolda olduunu ileri srebiliriz. Sz konusu kiilerin tm son derece agzl,
dolaysyla duyarl kiilerdir; yaamdan honut olduklar sylenemez, eitli kar yollar ararlar
kendilerine. Duyarllklar ileriye doru uzatlm duyargalardan farkszdr, hayatn eitli durumlarn
nce bununla yoklayp kontrol eder, ancak daha sonra gereken tavr taknrlar. yle insanlar vardr ki,
srekli olarak neeli bir ruh durumu iinde bulunur, yani meydan okuyan ve srarl bir tutumla hayat en
tarafndan yaamaya bakar, sevin ve neeyi yaamn vazgeilmez temeli yapmaya aba harcarlar. Derece
bakmndan burada da yine akla gelebilecek eitli nanslar saptamak mmkndr. Bu insanlardan
bazlar her zaman ocuksu en bir davran sergiler, ocuksu hallerinde kalbe adeta ferahlk veren bir
hava vardr, kendilerini bekleyen devlerden kamaz, oyunsu-sanatsal bir tutumla sz konusu devlere el
atar ve onlarn stesinden gelirler. Gzellik ve cana yaknlk bakmndan kendileriyle boy lecek
baka kimse gsterilemez.
Ne var ki, aralarnda bazlar neeyle dolup taan yaam grlerinde fazla ileriye gider, biraz ciddiye
alnmas gereken durumlara da gle oynaya yaklam salamak isterler; yaamn ciddiliine pek uzak
den ocuksu bir davran sergiler, dolaysyla zerimizde hi de iyi bir izlenim brakmazlar. Bu gibi
kiileri i banda grmek insanda bir kuku, bir gvensizlik uyandrr, nk onlar iin biraz fazla
kolayna kaarak glklerle baa kmak isterler. Bu noktadan hareket edilerek etin devlerden
ounlukla uzakta tutulur byleleri ama zaten kendileri de sklkla bylesi devlere yanamazlar. G bir
devin zerine eilmeleri gerekte seyrek karlalan bir durumdur. Ne var ki, haklarnda sevimli birka
sz sylemeden bu tiplere veda etmeyi yine de doru bulmuyoruz. Dnyada normal olarak karlalan,
saylar alabildiine kabark somurtkanlarla kyaslandnda, yine de bylelerinden sempatimizi
esirgeyemeyiz; hep zgn ve surat ask ortada dolap, karlatklar her eyi kt yanndan ele alan
kimselerden daha kolay kazanabiliriz bylelerini.

ansszlar ve Kargann Yuvadan Attklar

Tutum ve davranlaryla toplumsal yaam gereine ters den bir kimsenin gn gelip bir kar
darbeyle yz yze gelmesi psikolojik bakmdan pek doaldr. Gelgelelim, insanlar ounlukla bundan
ders almaz, balarna gelen felaketi ahslarn hedef alan hak edilmemi bir bela, pelerinden hi
ayrlmayan bir talihsizlik sayarlar. Btn mrlerini ne kadar anssz olduklarn, hibir ii
baaramadklarn, neye ellerini atsalar onun hep ellerinde kaldn dnmekle geirirler. Hatta yleleri
vardr ki, sanki tekin saylmayacak korkun bir g zellikle onlar gzne kestirmi gibi uradklar
yenilgilerle bbrlenme eilimi gsterirler. Bu bak as zerinde biraz dnld m, iin iinde yine
kendini beenmiliin parma olduunu grmek zor deildir. Bu tr kiilerin tm de, sanki atk kal
bir Tanr salt kendileriyle urayormu gibi davranrlar. Diyelim ki frtnal bir havada bir imek akt,
akan imein zellikle kendilerini arayp bulacan dnr, o kadar ev dururken kendi evlerine bir
hrszn girebilecei korkusuyla kahrolur, ksacas ufak bir glkle karlamaya grsnler, hemen
hazrda bekleyen felaket, kaplarn alacakm gibi bir duyguya kaplrlar.
Bu gibi ar davranlara kaabilen bir kii, kendisini mutlaka u ya da bu ekilde olaylarn merkezi
sayyor demektir. Bir insann kendisini durmadan belann bulduu biri gibi gstermesi, zerimizde bazen
pek masum bir izlenim brakr. Oysa gerekte byleleri btn dmanca glerin salt kendileriyle
ilgilendiini, kendilerinden bakasna kulak asmadn syleyerek alabildiine bir kendini beenmilikle
dolup tatklarn ele verir. Daha ocukluklarnda hayat kendilerine haram eden, kendilerini hep
haydutlar, katiller ve dier korkun yaratklar tarafndan izleniyor sanan ve hayaletlerle ruhlarn
kendileriyle ilgilenmekten baka yapacaklar iler olmadna inanan kimselerdir hepsi.
Ruh durumlar ounlukla d grnmlerinde kendini aa vurur. Neesiz ve bezgin bir halleri vardr;
hep biraz kambur yrr, srtlarnda ne byk bir yk tadklarn bakalar fark etsin isterler. mr boyu
ar bir yk omuzlamakla ykml klnm karyatidleri3 anmsatrlar insana. Her eyi ar lde
ciddiye alr, her eyi ktmser bir bakla deerlendirirler. Byle bir ruh durumunda ellerini neye atsalar
ellerinde kalmasnn, yalnzca kendilerine deil, bakalarna da hayat zehir eden kargann yuvadan att
kimseler olmalarnn anlalmayacak bir yan yoktur. Btn bunlarn da nedeni yine kendini beenmilik,
yine bir eit byklenmedir.
3 Yunan mitolojisinde Sparta dolayndaki Artemis tapnann rahibesi. Mimaride, balarnda yaplarn atlarn tayan uzun giysili kadn figr.
(ev. n.)

Dindarlk

Bazlar bazen yaamdan elini ayan ekerek dine snr. Aslnda burada da daha nce yaptklar ii
yaparlar. Szlanr, yaknp durur, ac ve straplaryla srekli olarak Tanrnn ban artr, onu hep kendi
ahslaryla ilgilendirmeye bakarlar. Son derece el stnde tutup tapndklar varln gerekte kendi
hizmetlerine bakmakla ykml olduunu, tm sorumluluklarn zerinde tadn, yapay arelerle,
rnein gayet ateli bir yakar ya da daha baka dinsel bir zveriyle bu varln sevgisini
kazanabileceklerini dnrler ounlukla. Ksacas, sanki Tanr ne yapacan bilmiyormu gibi,
yapmas gereken ey zerine onun dikkatini ekmek isterler. Bylesi bir dindarln alabildiine bir
dinsizlik saylacan dorusu itiraf etmek gerekir; yle ki, diyelim engizisyon dnemi hortlad, en bata
atete yaklacak kiiler bunlardr. Tanr karsnda sergiledikleri davran da bakalar karsndaki
davranlarndan farkl deildir; nitekim bakalar karsnda da hep yaknp mzmzlanr ama ortadaki
durumu dzeltmek iin kllarn kprdataym demezler.
Byle bir tutumun hangi boyutlara ulaabileceini 18 yandaki bir kz hastamz ortaya koyuyor.
Alabildiine kusursuz ve becerikli biridir hastamz; ne var ki pek agzldr, btn dinsel ykmllkleri
titizlikle yerine getirerek bu alanda kendini gstermitir. Gnlerden bir gn kendi kendisine sulamalar
yneltmeye balar, yeterince dindar saylamayacan, dinsel yasalara aykr davrandn ve sk sk gnah
ilediini kafasndan geirir. Nihayet bu davrannda ylesine ileri gider ki, btn gn kendi kendine
veritirip durur; dolaysyla, evresindekiler akli dengesini yitirdiinden ciddi olarak kuku duyarlar;
nk hastamzda toz kondurulacak en kk bir yan bulamazken, onu hep bir keye ekilmi alarken ve
kendi kendine yergiler denirken grrler. Derken rahibin biri ilediini syledii gnahlarn gnah
saylamayacan, dolaysyla zgr olduunu aklar hastamza, zerindeki ykten kendisini kurtarmak
ister. Ertesi gn hastamz sokakta rahibin nnde durur, yksek sesle yzne kar kiliseden ieri ayak
atmaya layk olmadn, nk daha nce kendi zerindeki byk gnah ykn imdi rahibin zerinde
tadn barr.
Hastaln bundan sonraki geliimini izleyecek deiliz. Grlyor ki, hrs denilen ey dinsel alanda da
etkin olabilmekte, kendini beenmilik, kiiyi erdem ve erdemsizlik, temizlik ve pislik, iyilik ve ktlk
konusunda yarg koltuuna oturtabilmektedir.
13. HEYECANLAR

Heyecanlar, karakter zellikleri diye nitelediimiz belirtilerin st dereceleridir. Ruhsal organn zaman
bakmndan snrl devinim biimleri olup, bizce bilinen ya da bilinmeyen bir zorlamann sonucu ani bir
dearj kimliiyle kendilerini aa vurur ve tpk karakter zellikleri gibi belirli bir amaca ynelik nitelik
tarlar. Aklanamayacak bilmecemsi belirtiler deillerdir; grldkleri her yerde bir anlam tarlar,
insann yaam yntemine ve ana yaamsal dorultusuna uygundurlar. Heyecanlar da, salayacaklar
deiiklikle ortadaki durumu ilgili kiinin lehine evirme amacn gderler. Glenmi devinim niteliini
tayan heyecanlara, belirli bir konuda baar iin dier olanaklardan el ekmi ya da ilgili konuda baka
olanaklarn varlna inanmayan ya da bundan byle inanmak istemeyen insanlarda rastlanr.
Anlaldna gre heyecann bir ynn yine bir aalk, bir yetersizlik duygusu oluturmakta ve bu
duygu, kiiyi tm glerini toparlayarak normaldekinden daha geni boyutlu devinimleri gerekletirmeye
zorlamaktadr. Heyecanlanan kii her zamankinden fazla aba harcayarak kendini n plana karmaya ve
zaferi ele geirmeye alr. rnein dmansz bir fke dnlemez, dolaysyla fkenin amac belirli
bir dmana kar kazanlacak zaferdir. Boyutlar bytlm bylesi devinimlerle baarya ulamak,
gnmz uygarlnda hl rabet gren geerli bir yoldur. Byle bir yoldan sz sahibi olma olana
bulunmasayd, insanlarn ok daha az fke ve kzgnlk nbetlerine kapld grlrd.
Demek oluyor ki kendilerini, pek stnlk amalarna ulaacak yetenekte grmeyen, gven duygusundan
yoksun insanlar, ounlukla sz konusu amatan el ekmeyip heyecanlar da yardma ararak daha bir
srarla ilgili amaca yaklamaya alrlar. Byle bir yntemde, aalk duygusu tarafndan krklenen ve
ister istemez kendini heyecanlara kaptran insan ilkel ve vahi kavimlerdeki gibi davranarak, gerek ya da
szde gerek hakkn ele geirmeye, sz sahibi olmaya urar.
Heyecanlar da kiilik yapsyla sk iliki iindedir; hi de baz insanlarda rastlanan karakteristik bir
zellik saylmayp, ou kiide bir bakma dzenli olarak karmza kar. Yeter ki gerekli durum
yaratlabilsin, heyecanlar herkeste gzlemleyebiliriz. lgili durumu da ruhsal organn heyecan hazrl
diye niteleriz. nsanla ok sk bir balant iinde bulunan olaylardr heyecanlar; yle ki, hepimiz bunlar
kafamzda canlandrabiliriz. Bir insan yle yar buuk tanyalm, yaamnda yer alacak heyecanlar,
daha nce bunlarla hi karlamam olsak bile zihnimizde tasarlayabiliriz.
Bedenle ruhun sk bir biimde birbiriyle kaynam olduu dnlrse, ruhsal yaamda byk rol
oynayan heyecanlarn beden zerinde de etkisiz kalmayaca aktr. Heyecanlarn fiziksel davurumlar
yzde kzarma ve sararma, solunum faaliyetinde deiiklik gibi kan damarlar ve solunum organlaryla
ilgili belirtilerdir.
I. Ayrc Heyecanlar

fke
Bir insann gllk eilimini ve egemenlik hrsn adeta simgeleyen bir heyecan varsa, o da fkedir. Bu
ruhsal davurumun amac, fkelenmi kiinin karsna kan her engeli zorla ve arabuk ykmaktr.
imdiye kadar edindiimiz bilgilere dayanarak diyebiliriz ki, fkeli insan normalden daha byk bir g
harcayarak stnlk amacna ulamak isteyen kiidir. Prestij eilimi bazen yozlaarak ylesine byk bir
gllk sarholuuna dnr ki, gllk duygusunu snrlandracak en ufak bir neden karsnda ilgili
kimsenin bir fke nbetine kaplmasn anlamak g deildir. Baz kimseler, belki sk sk denenmi byle
bir yolu izleyerek bir bakas zerinde hepsinden kolay egemenlik kuracana inanr. Sz konusu yolun
izlenmesi kukusuz pek de sekin bir yntem saylamaz; ne var ki, sklkla etkisini gsterir. oumuz
dt g bir durumda bir fke nbetine kaplarak nasl prestijini kurtarabildiini anmsayacaktr.
fkeye kaplmak kimi zaman hakl bir nedene dayanabilir. Ancak, biz burada byle bir fkeden sz
etmiyoruz. Bizim zerinde durmak istediimiz, ak seik ve gl bir ekilde n plana kan fke ve
fkenin bir alkanlk olarak gzlemlendii kiilerdir. yleleri vardr ki, fkeye kaplmay bir yntem
durumuna getirmilerdir amalarna ulaabilmek iin fkeden baka bir yol izlemeyileriyle dikkati
ekerler. Burnu kaf danda olup, son derece alngan kimselerdir hepsi, yan balarnda ya da stlerinde
hi kimsenin bulunmasna katlanamazlar; her zaman bir stnlk duygusuna gereksinim duyar, dolaysyla
bakalarnn kendilerine fazla yaklap yaklamadn, bakalarnca yeteri kadar takdir edilip
edilmediklerini hep pusuda aratrp dururlar. Normal olarak tabloda bir gvensizlik zellii de yer alr;
dolaysyla, byleleri kimseye bel balamak istemezler. Yine ayn insanlarda daha nce snr zellikleri
diye nitelediimiz kimi zelliklere de rastlarz. Bazen son derece agzl byle bir kimse, karsna
kacak ciddi her devden irkilip kamakta alr soluu ve toplumsal yaama glkle uyum salar.
Gelgelelim istedikleri eyi ele geiremediler mi hep ayn ynteme bavurarak ortal kavga grltye
boar, yaknlarn pek byk zntlere sokarlar. rnein bir aynay tutup krar ya da baka deerli
eyalara zarar verirler. Ancak, daha sonra o anda ne yaptklarn bilmedikleri gibi bir bahaneyi ciddi
ciddi ne srmeleri inanlacak gibi deildir. nk evrelerine bir ders vermek amacn gttkleri aktr.
Kapldklar heyecan durumunda hep krp dkecek deerli bir eyaya el atar, asla deersiz nesnelere el
srmezler. Bu da, bize onlarn belirli bir plan uyarnca davrandklarn gsterir.
Dar bir evrede bu yntem kukusuz belirli bir deer tayabilir; ne var ki, bu evreden klr klmaz
yitirir deerini, evreyle kolaycack bir atma durumu ba gsterir.
Sz konusu heyecann d belirtilerine gelince, daha fke szcn iitir iitmez, fkeye kaplm
kimsenin hayali kafamzda canlanr. Bakalarna kar dmanca bir tutum, tm iddeti ve belirginliiyle
n plana kar. Toplumsallk duygusu hemen hemen tmyle geri plana itilir. Gllk istei, sz konusu
heyecann iine girip yuvalanr; yle bir istek ki, dman gzyle baklan kimsenin yok ediliine kadar
gelip dayanabilir. Heyecanlar, bir insann karakterini ak seik ortaya koyar; dolaysyla, ilgili ruhsal
durumlar insan tanma egzersizlerimizi kolayca yapabileceimiz bir alan oluturur. fkeli kimseleri
yaam karsnda dpedz dmanca bir tutum sergileyen kimseler olarak tanmlayabiliriz. Sitemli
davranmay yine elden brakm olmamak iin urasn bir kez daha belirtelim ki, her gllk eilim ve
abasnn temelini bir gszlk ve aalk duygusu oluturur. Elindeki gler bakmndan ii rahat kimse
bylesi takn hareketlere, bylesi zorbalk tayan nlemlere bavurmaz. Aradaki bu ilikinin asla
gzden karlmamas gerekir. zellikle fke nbetinde gszlk duygusu, stnlk amac dorultusunda
gayet belirgin biimde aa vurur kendini. nsann kiilik duygusunu bakalarnn srtndan, bakalarnn
karn hesaba katmadan glendirmeye kalkmas ucuz bir yoldur.
fke nbetinin patlak vermesini alabildiine kolaylatran etkenler arasnda zellikle alkol
sayabiliriz. Baz insanlarda pek az miktarda alnan alkol, ou zaman fke nbeti iin yeterlidir. Bilindii
gibi alkol, uygarln kii nne kard engelleri zayflatc ya da ortadan kaldrc ynde etki yapar.
Alkolle zehirlenen insan, sanki uygarlktan hi nasibini almam biri gibi davranr. Kendisi zerindeki
denetimi yitirir, bakalarn hi umursamaz. nsan soydalarna kar besledii dmanl alkol almad
zamanlar glkle basklayp saklarken, ikili durumda sz konusu duygu sere serpe aa vurur kendini.
Dolaysyla, yaama uyum salayamayan insanlarn kendilerini ikiye vermeleri bir rastlant deildir.
Byleleri ikide avuntu ararlar kendilerine, nce ikiyi, unutmalarn salayacak bir are olarak grr,
beri yandan bunu, erimeyi ok istedikleri kimi eylere eriemeyileri iin bir bahane olarak ne srerler.
ocuklarda fke nbetlerine byklerden ok daha sk rastlarz. ncir ekirdeini doldurmayan bir
neden, sklkla bir ocuu kzdrmaya yeter. Bu da, daha byk apta bir gszlk duygusunu ilerinde
barndran ocuklarda prestij eiliminin daha belirgin nitelik tamasndan kaynaklanr. kide bir kzp
fkelenen bir ocuk, saygnlk peinde kotuunu ve bu arada arpt glklere yenilmez deilse bile
hayli etin gzyle baktn ortaya koyar.
Bazen aalayc szlerin yan sra fke nbetlerinin normal ieriini oluturan fiili saldrganlklar o
dereceyi bulur ki, kzp fkelenenin bizzat kendisine zarar verir. Buradan kalkarak, intihar giriimlerini
de anlayabiliriz. Sz konusu eylemlerin temelinde insann yakn ve uzak evresindekileri zntye sokma,
onlarn kendisine reva grdklerine inanlan ihmalin bylece cn alma istei sakl yatar.

znt
Bir kimsenin bir eyden yoksun braklmas ya da bir kayba uramas ve yoksun brakld ya da
kaybettii eyden tr kolay kolay teselli bulamamas durumunda kendini aa vuran bir duygudur.
znt kiinin bir keder yani bir gszlk duygusunu ortadan kaldrarak kendisine daha iyi bir durum
salama isteinin tohumlarn ierir. Bu bakmdan fke nbetleriyle edeerdir; ne var ki, baka
nedenlerle ortaya kmas bakmndan daha deiik bir grnm tar, bir baka yol izler. Ama her eye
karn ayn stnlk eilimini kendisinde barndrr. fke, bakalarna ynelik olup fkeye kaplan kiiyi
hemen bir ycelmilik duygusuna ulatrma, dmann ise yenilgiye uratma ilevini grrken, zntde
ilkin ruhsal mlkiyet bir snrlandrmaya konu yaplr. Ne var ki, bu snrlandrma ksa sre sonra ister
istemez yine ruhsal mlkiyeti geniletme eylemine brakr yerini, nk zlen kii bir ycelme ve tatmin
duygusuna ulamak iin aba harcamaya koyulur. Bu aba, balangta bir dearj, bir baka biimde
olmakla birlikte yine evreye ynelik bir devinim klnda aa vurur kendini. nk zntye kaplm
kimse aslnda davac rolndedir, evresine cephe alm bir tutum sergiler. Her ne kadar zntnn insan
yaamnda doal bir yeri varsa da, ars evre iin dmanca ve zararl eleri ierir.
zntye kaplan kiinin eriecei stnl, ona evrenin tutumu salar. Bir kimsenin yardmna
komasnn, ona acmasnn, ona bir ey vermesinin, onu destekleyip avutmasnn znt iindeki kimseyi
nasl ferahlattn biliriz. ini boaltma olay alamalar ve yaknp szlanmalar eliinde
gerekleiyorsa, byle bir davranla evreye kar yalnzca bir saldr balatlmaz, ayn zamanda
zntye kaplan kii bir davac, bir yarg, bir eletirmen gibi evresi zerinde bir stnlk duygusuna
kavuur. steme, talep etme zellii ilgili davranta aka kendini belli eder. znt bakalar iin
balayc, kar durulmaz, dolaysyla nnde boyun emek gereken bir etken roln oynar.
Demek oluyor ki, bu duygu da aadan yukarya bir dorultu izler; dengeyi koruma, aresizlik ve
gszlk duygusunu yok etme amac gder.
Ktye Kullanmlar
Heyecanlarn nemi insana iindeki aalk duygusunu yenme ve kiiliine gereken saygnl
kazandrma olanan verdikleri ve bu amala izleyecei yolu ona gsterdikleri anlaldktan sonra gerei
gibi kavranlabilmitir. Dolaysyla, ruhsal yaamda son derece geni lde bavurulur heyecanlara.
Kzp fkelenen ya da kendini ihmal edilmi grerek zlp alayan bir ocuk, diyelim ki bu yntemi
deneme frsatn ele geirdi; bu davran ufak nedenlerle de sergilemek, sz konusu duygulara bavurup
kendisine kimi karlar salamak gibi bir yola kolaycack bavurabilir. Duygularla almak bir
alkanla dnerek, normal grlemeyecek bir biim kazanabilir. Bu gibi ocuklar bydklerinde de
ilgili duygular hep ktye kullanr ve oyun oynarcasna fke, znt ya da teki duygular sergilemek gibi
sakat ve sakncal bir yol izler, bunu da salt amalarna ulaabilmek, kafalarna koyduklar eyi
gerekletirmek iin yaparlar. Sz konusu durumlar adeta dzenli olarak yinelenir, rnein kendisinden
bir ey esirgenen ya da egemenlii bir snrlandrlma tehlikesiyle kar karya bulunan byle bir kii
hemen bu yola bavurur. ou zaman znt o kadar yksek perdeden ve srarla aa vurulur ki, sanki
ne kavuturacaktr kiiyi, dolaysyla dardan biri zerinde tiksindirici bir izlenim brakr. Bazen
zntnn nasl bir yarma konusu yapldn gzlemlemek dorusu ilgintir.
Heyecanlarn eliindeki bedensel belirtiler de yine ktye kullanlabilir. Bilindii gibi baz insanlar
vardr, kapldklar fkenin etkisini sindirim sistemine o kadar ustalkl yanstrlar ki, fke nbeti
srasnda kustuklar grlr. Bylelikle, evrelerine kar besledikleri dmanlk daha bir elle tutulur
ekilde aa vurur kendini. Kusma, kardaki baka kii ya da kiilerin mahkm edilmesi ve aalanmas
anlamn tar. zntye ounlukla yeme imeden kesilme gibi bir durum da elik eder; yle ki, zntye
kaplan kii olduka ktleip elden ayaktan der, gerekten acnacak bir manzara oluturur.
Toplumsallk duygusuyla ilikisi bakmndan znt zellikle dikkatimizi eker. Toplumsallk
duygusuyla zntl kiiye yaklam, sz konusu heyecanda ounlukla bir yumuama salar. Ama yle
insanlar vardr ki, bakalarnn toplumsallk duygusuna ar bir gereksinim duyar, zntl durumlarn
bir trl terk etmek istemezler; nk zntlerine bakalarnn ortak olmas ve bakalarndan grecekleri
yaknlk, kiilik duygularnda bir ycelme salar.
Bizi, dereceleri deiik bir duygu ortakl iine ekip almalarna karn, fke ve znt ayrc
heyecanlardr. nsanlar birletirici bir rol oynamaz, toplumsallk duygusunu yaralayarak insanlar arasnda
bir kartln domasna yol aarlar. zleyecei seyrin ileriki aamasnda balayc bir ilev grrse de,
bu ilev iki tarafn da toplumsallk duygusuyla davranmasnda saptanaca gibi normal yoldan
gereklemez; doru yoldan bir sapma gsterir, evresini yalnzca veren durumuna sokar.

Tiksinti
Ayrclk zelliini, pek geni boyutlarda olmasa bile, tiksinti duygusunda da buluruz. Organik
nitelikteki tiksinti, mide eperinin belirli bir tarzda uyarlmas sonucu ortaya kar. Ne var ki, bir eyi
dar atmak istei ruh iin de sz konusudur. Kendisine elik eden belirtiler de dorular byle olduunu;
tiksinti duyan kii, belirli bir eye srt evirmek istiyormu gibi davranr. Taknd yz ifadesiyle
evresini mahkm eder, tiksinti uyandran durumun aalama yoluyla hesabn grmeye alr. Bazen
ilgili duygunun da bir smr arac olarak kullanld grlr, tatsz bir durumda bulunan kii kendisinde
bir tiksinti duygusu uyandrarak sz konusu durumdan yakay syrabilir rnein. Tiksinti dierlerine gre
istemli yoldan belki ok daha kolay oluturulabilecek bir duygudur. zel bir egzersiz sonucu insan yle
bir duruma gelebilir ki, iinde uyandraca tiksinti duygusundan yararlanarak kendisini glk
ekmeksizin evresinden koparp alr ya da evresine kar bir saldr eylemini gerekletirebilir.
Korku
Korkunun, insanlarn yaamnda son derece byk bir nemi vardr. Yalnzca ayrc bir duygu olmayp,
zntdeki gibi kiiyi kendine zg bir biimde bakalarna balayc rol oynamas, sz konusu duyguya
aprak bir nitelik kazandrr. rnein, korkuya kaplarak kendini belirli bir durumdan kurtaran ocuun
bir baka kiiye yanat grlr. Ne var ki, korkunun mekanizmas evre zerinde dorudan bir
stnln ele geirilmesini salamaz. lkin, ilgili kiinin grnrde urad bir yenilgi durumunu
sergiler. Korkan kii, bir azalma hisseder gcnde. Korkunun birletirici zellii de ite buradan
kaynaklanr; bu zellik, ayn zamanda bir stnlk eilimini iinde barndrr; korkuya kaplan kii,
bulunduu durumdan kaarak bir baka duruma snr, kendisini bu yoldan glendirmeye alr,
tehlikenin yeniden karsna kacak ve onu bu kez alt edebilecek duruma gelmeye bakar.
Korku, organik adan kk ok derinlerde bir olaydr. nsanlarn gnlk hayatlarndaki korkuda, tm
canllarn yaad o ilk korkunun yansd grlr. zellikle insanda bu korkuyu douran neden, onun
doa karsndaki genel gvensizlii ve gszldr. rnein bir ocuun yaamn glklerine ilikin
bilgisi ylesine yetersizdir ki, tek bana aresizlik iinde bulunur, bakalarnn kendisine yardm etmesi
ve ondaki eksiklii gidermesi gerekir. Hayatn kapsndan ieri adm atan ocuklar, d dnyann koullar
seslerini duyurur duyurmaz sezgisel yoldan ilgili glklerin bilincine varr. Tehlike eksik deildir hi;
dolaysyla, gvensizliklerinden syrlma yolunda harcadklar aba baarsz kalan ocuklar ktmser bir
dnya gr edinir, kendilerinde daha ok evrenin yardm ve ilgisini temel alan karakter zellikleri
gelitirirler. Yaamsal devlerle aralarndaki uzaklk gibi, davranlarndaki ihtiyatllk zellii de ayn
ekilde byktr. Bylesi ocuklar gn gelip her eye karn ileri harekette bulunma zorunluluunu
duydular m, geriye ekilme planlarn da kendileriyle birlikte tar, yar kamaya hazr bir konumu hibir
zaman elden brakmazlar; bu arada en sk kapldklar ve en dikkati eken duygu korkudur.
Daha bu duyguyu da vuran devinimlerde ama hepsinden ok ilgili mimiklerde korkuya kar bir
eylemin balatldna tank oluruz. Ne var ki, sz konusu eylem doru-izgisel, yani saldrgan zellik
tamaz. Bylesi belirtiler bazen yozlap bir hastala dnr ve birok durumda ruhsal mekanizmann
iyzn gayet kolaylkla grebilmemizi salar. Bu gibi durumlarda ruhumuzda uyanacak ak seik bir
duyguyla biliriz ki, korkuya kaplm kimsenin eli bir bakasna uzanmakta, onu tutup kendisinden yana
ekmek ve bir daha koyvermemek istemektedir.
Korku duygusunu daha ok irdelersek, karakter zellii olarak korkuyu incelerken vardmz sonular
yeniden karmzda buluruz. Korkuya kaplanlar hayatta kendilerini destekleyecek birini ararlar hep; her
zaman birinin, emirlerine hazr bulunmasn isterler. Gerekte bir egemenlik durumunun kurulmasna
ynelik abadan baka bir ey deildir korkular; sanki bakalar kendilerine salt destek olmak iin
dnyaya gelmi gibi bir davran sergilerler. Biraz daha kurcalarsak, bakalar kendileriyle pek yakndan
ilgilenmesi gerekiyormu gibi, sz konusu kiilerin bir beklenti iinde yaadklarn grrz. Hayatla
doru drst bir balant kuramamalar sonucu bamszlklarn ylesine yitirmilerdir ki, alabildiine
byk bir zlem ve srarla sz konusu ayrcaln peinde koarlar. Bakalarn ne kadar arasalar da, pek
fazla bir toplumsallk duygusuyla donatldklar sylenemez. Yani bir korku durumunun sergilenmesi
kiiye ayrcalkl bir yer salayabilmekte, yaamn zorunluluklarndan syrlarak, bakalarn kendi
hizmetine komasna olanak vermektedir. Nihayet korku, yaamn tm ilikileri iine yuvalanm, evrenin
egemenlik altna alnmasnda etkili bir ara nitelii kazanmtr.

II. Birletirici Heyecanlar


Sevin
Bu duygu da ak seik birletirici rol oynar. Soyutlanmaya kardr. Sevincin bakalarn arayp
bulmak, bakalaryla sarma dola olmak vb. davurum biimlerinde, bakalarna alma, bir hazz
bakalaryla paylama, bakalaryla dayanma gibi bir eilimin sakl yatt grlr. Sevinli insann
tavr da balayc grnm tar, bakalarna bir el uzattr adeta, bakalarna yansyan ve onlar da alp
ycelere karmas amalanan bir scaklktr. nsanlarn bir araya gelmeleri iin gerekli tm eleri ieren
bir duygudur sevin.
Bu duyguda da yukar dorultuda bir izginin varl sezilir; sevinte de karmzda yine honutsuzluk
duygusundan kalkarak stnlk duygusuna ulamak isteyen bir insan buluruz. Sevin, aslnda glklerin
yenilmesine verilecek en doru addr. zgrle kavuturucu bir etki ieren glmeler sevinle el ele
yrr, sevincin adeta son halkasn oluturur, insan kendi kiiliinin emberinden alp dar karr,
bakalarnn sempatisini kazanma abasdr.
Bu duygu da smr arac yaplr bazen ve bu smrnn davurum biimleri insandan insana deiir.
rnein Messinada deprem olduunu renen bir hastam, habere aka sevindiini belli etmi ve
kahkahalarla glmt; durum daha yakndan incelendiinde renilmiti ki, glmesinin nedeni zlmenin
ruhunda douraca klme duygusundan kamakt ve onun kart saylan duyguya snarak zntden
yakasn kurtarmak istemiti. Sevincin sk rastlanan bir smr ekli de, bakalarnn urayaca bir
ktle sevinmektir; yle bir sevin ki, hi yeri yokken aa vurur kendini, toplumsallk duygusunu
ineyip geer ve ona glge drr, ayrc nitelik tar, bakalarndan stn olmak isteyenlerin
amalarna ulamak iin bavurduu bir duygu ilevini grr.

Acmak
Toplumsallk duygusuna verilecek en gzel ad acmadr. Bu duyguya rastladmz kiilerde
toplumsallk duygusunun varlndan kuku duymak gereksizdir. nk sz konusu duygu, bir kimsenin
insan soydalarnn durumuyla ne denli zdeleebildiini gsterir.
Belki sz konusu duygunun kendisinden ok, ktye kullanm yaygn durumdadr. Bir ktye kullanm
eklinde, kii, kendisine gayet gl bir toplumsallk duygusuna sahip biriymi ss verir. Bakalarnn
urad bir felaket durumunda byleleri hep n planda boy gsterir ama gerekte bir ey yapp ettikleri
yoktur, istedikleri yalnzca adlarnn gemesi ve bylece toplum iinde ucuz yoldan ne kavumaktr. Bir
baka ktye kullanm eklinde ise, bakalarnn urayaca felaketlerin gerek bir hazla tad karlmaya
baklr. Bu szde hamarat-hayrsever insanlarn ilk planda dnd ey, yoksul ve sefil insanlar
karsnda kaplacaklar stnlk duygusunun rahatlatc etkisidir. Byleleriyle ilgili olarak byk insan
sarraf La Rochefoucault yle demitir: Bizler, dostlarmzn balarna gelecek ktlklerden bir eit
haz almaya her zaman hazrzdr.
Tiyatro oyunlar arasnda trajedilerden zevk almz da yanl olarak bu nedenle aklanmak istenmi,
byle bir yapt seyrederken insanda kendi durumunun daha iyi saylaca duygusunun uyand
belirtilmitir. Ne var ki, insanlarn ou iin geerli bir aklama deildir bu. nk bir trajedideki
olaylara kar duyduumuz ilgi, kendi kendimizi tanyp kendimize hocalk yapma isteinden kaynaklanr.
Sahnede grdklerimizin salt bir oyun olduu dncesi asla kmaz aklmzdan ve ilgili oyundan yaam
hazrlklarmzda yardm umarz.

Utanmak
Hem ayrc, hem birletirici bir duygudur. Utanma da yine toplumsallk duygusundan kaynaklanr ve bu
zelliiyle insann ruhsal yaamndan sklp atlamaz. Byle bir duygu olmakszn insan toplumu diye
bir eyin dnlemeyecei kesindir. Utanma duygusu, ruhsal alanna mdahale sonucu insann kiiliinin
deerinde bir azalma tehlikesinin ba gsterdii, zellikle herkesin bilincinde olduu eref ve haysiyet
duygusunda bir zayflama belirtisinin grld durumlarda aa vurur kendini. Ayrca, ilgili duygu
alabildiine gl bir ekilde ruhsal alandan bedensel alana srar. Fizyolojik bakmdan olay, periferdeki
damarlarn genileyerek ar bir kanlanmaya yol amasyla kendini belli eder. Bu ar kanlanmay
ounlukla yzde saptarz. Hatta utanan baz kimselerin gslerinin bile kzard grlr.
Utancn insann davranndaki yanss, evreden soyutlanmadr. Utan duyan kii, bir can skntsyla
toplumdan ekip alr kendini; ama byle yap bir ka jestidir daha ok. Yzn baka yana evrilmesi,
gzlerin yere indirilmesi, bu duygudaki ayrc zellii ak seik ortaya koyan ka devinimleridir.
Bu duyguda da yine bir ktye kullanm sz konusudur. yleleri vardr ki, yzleri hemen kzarverir.
Zaten bu kiilerin evreyle ilikilerinde ayrc zellik, normaldekinden daha gldr. Kzarp
bozarmalar, kendilerini toplumdan soyutlamak iin yalnzca bir aratr.
EK

Eitim Konusunda Genel Dnceler

imdiye kadar ancak zaman zaman ylece deindiimiz bir konuya, yani evde, okulda ve hayatn
iindeki eitimin ruhsal organn geliimi zerindeki etkisine ilikin birka sz daha sylemek istiyoruz.
Gnmzde aile ii eitimin ocukta gllk istei ve kendini beenmilik zelliinin geliip
serpilmesine n ayak olduu kukusuzdur. Bunu herkes kendi deneyimlerinden bilecektir. Ne var ki, eitim
asndan aile, yadsnmaz birtakm stnlklere sahiptir; doru eitilmeleri kouluyla ocuklar iin
aileden daha yararl kurum dnlemez. zellikle hastalk durumlarnda ailenin, insan soyunun varln
srdrmesine en elverili kurum olduu grlmektedir. Beri yandan, ailelerin her zaman iyi eiticiler
olduunu, ocuklardaki ruhsal anormallikleri daha ekirdek halindeyken grp tanyacak ve uygun bir
davranla bunlar ortadan kaldracak kadar keskin gzlere sahip olduunu dnebilseydik, ie yarar bir
insan rknn yetitirilmesi iine aile kadar baka hibir kurumun elverili saylamayacan seve seve
itiraf ederdik.
Gelgelelim, ailelerin ne iyi psikolog, ne de iyi pedagog olduklarn ne yazk ki kabul etmek zorundayz.
Bugn aile eitiminde barol oynayan, eitli derecelerde yozlam aile bencilliidir. Byle bir
bencilliin de grnrde hakl olarak amalad ey, isterse bakalarnn karlarna aykr dsn,
ocuklarnn zel bir ilgi grmesi, ocuklarna bakalar tarafndan pek deerli kiiler gibi
davranlmasdr. Bakalarna kar kurumlanp bbrlenebilecekleri ve kendilerine bakalarndan daha
iyi kiiler gzyle bakabilecekleri gibi bir dnceyi ocuklarn kafasna yerletirmekle, aileler eitim
bakmndan en ar hatay ilemektedir. Ayrca buna, baba nderlii ve baba otoritesi dncesinden bir
trl kopamayan ailenin kendi rgtsel yapsndan kaynaklanan olumsuz etki de katlmakta, bylece
talihsiz sonuca alan kap aralanm olmaktadr. erdii toplumsallk duygusu asgari bir dzeyin zerine
kamayan baba otoritesi, ok gemeden ocuklarn ak ya da gizli direnciyle karlamaktadr. Kolay
kolay benimsendii hi grlmeyen bir otoritedir bu. En byk sakncas da, g ve otoriteye sahip
olmann hazzn gz nne sererek ocuklar gce susam, agzl ve kendini beenmi kiiler durumuna
sokmas ve gllk eilimleri iin bir model oluturmasdr. Bunun sonucunda da, ocuklar babalarnn
dzeyine kmay ve bakalarndan saygnlk grmeyi amalamakta, evrelerindeki en gl kii olan
babalar gibi kendileri de dier kiilerden sz dinlerlik ve itaat beklemekte, dolaysyla gerek anne ve
babalarna, gerek evrelerine kar dmanca bir tutum taknmaktadrlar.
Byle olunca, aile ii eitimde ocuun her zaman bir stnlk amac benimsemesi adeta kanlmazdr.
ocuklar kkken byk insan oyunlar oynar, byklerse ok ileri yalara kadar aile iindeki
durumlarn dnp bazen de sz konusu durumu bilinaltndan anmsayarak btn insanla sanki
kendi aileleriymi gibi davranr ama byle davranmalar sonucunda baarszla uradlar m, bundan
byle sevimsiz bulduklar dnyadan ellerini eteklerini ekmeye ve soyutlanm bir yaam srmeye eilim
gsterirler.
te yandan aile, toplumsallk duygusunu gelitirmek iin de elverili bir kurumdur. Ne var ki, gllk
eilimi ve otorite stne sylediklerimiz anmsanrsa, bu iin ancak belirli bir noktaya kadar stesinden
gelinebilmektedir. ocuun yreinde ilk sevecenlik duygular, annesiyle ilikisinde aa vurur kendini.
Anne, ocuk iin alabildiine nemli bir baka insandr, annesine bakarak gvenilir insan soydann ne
olduunu fark eder ocuk; seni tanmay ve alglamay renir. Nietzsche, herkesin kendi sevgili idealini,
annesiyle olan ilikisine dayanarak yarattn syler. nsanlarla ilikilerinde annenin ocua nasl k
tuttuunu, ksaca anneyle ilikilerin ocuun btn ruhsal davurumlar iin nasl bir ereve rol
oynadn hayli zaman nce Pestalozzi ortaya koymutur. Bu iliki, anneye ocukta toplumsallk
duygusunu gelitirme olana verir. Anneyle ocuk arasndaki iliki, bazen ocuklarda belirli sosyal
kusurlar ieren tuhaf kiiliklerin oluumuna yol aar. zellikle karlaacamz kusurlardan biri, annenin
devini yerine getirmeyerek, ocukta toplumsallk duygusunun gelimesine almamasdr. Bu kusur,
kmsenecek gibi deildir ve ynla tatsz sonucun domasna neden olur. ocuk, sanki bir dman
lkede bulunuyormu gibi byr ve geliir. Byle bir ocuu slah etmek isteyen bir kimsenin izleyecei
tek yol vardr, o da yerine getirilmesi ihmal edilmi devi stlenmektir. Ancak bu yoldan ocukta bir
toplumsallk duygusunun oluumu salanabilir. Sklkla ilenen dier temel kusura gelince; o da annenin
devini yapmak istemesi ama ii gereinden sk tutarak bu konuda arya kamasdr. Byle bir
davran, ocuun toplumsallk duygusunu bakalar zerine yanstmasn olanaksz klar. Bu gibi anneler,
ocuktaki toplumsallk duygusunun yalnzca kendisini hedef almasna alr. Yani ocuun gz
annesinden bakasn grmez, annesi dndaki dnya sanki ocuk iin ortadan silinip gider. Byle
ocuklar sosyal bir insan olmann gerektirdii temelden yoksundur.
Anneyle iliki dnda ocuun eitiminde dikkate alnmas gereken daha birok nemli etken vardr.
zellikle rahat bir ocukluk, ocuun bu dnyaya severek ve kolaylkla uyum gstermesini salar.
ocuklardan pek ounun ne gibi glklerle savat, hayatlarnn ilk yllarnda dnyay yaanmaya
deer sevimli bir yer gibi tasarlayabilmelerinin ne denli zorlatrld dnlrse, ilk ocukluk
izlenimlerinin alabildiine byk bir nem tad grlr, nk ocuun ileride izleyecei dorultuyu
bu izlenimler belirler. Ayrca, ne kadar ok ocuun hastalkl doduu, bu dnyada ac ve straptan
baka bir eyle karlamad, dolaysyla ocukluklarn doru drst yaayamad ya da iinde yaam
sevinci uyandracak bir ocukluk geirmedii gz nnde tutulursa, ocuklardan ounun bydnde
yaam ve topluma dost kiiler olamayaca, gerei gibi iek ap geliebilen bir toplumsallk
duygusundan yoksun kalaca aktr. Beri yandan, eitimde ilenen hatalar da bu konuda hayli byk rol
oynar. Sk ve sert bir eitim ocukta yaam sevincinin domasn ve bir toplumsallk duygusunun
gelimesini engelleyecei gibi, en ufak glkleri bile ocuun yolundan temizlemeyi amalayan ve
ocuu ar bir sevecenlikle sarp sarmalayan eitim de yine ayn olumsuz etkiyi gsterir, ocuun ileride
aile dnda hkm srecek iklimin hoyrat havasnda tutunamamasna yol aar.
Ksacas, gnmzdeki aile ii eitim, toplumumuzun arkadalk duygusuyla dolu gerek bir yesinden
beklenecekleri ocua verebilmekten uzaktr. Tersine, ocuun iini ar derecede bir kendini
beenmilik eilimiyle doldurur.
Aile eitiminde yaplan hatalar giderecek ve durumda dzelme salayacak bir kurumun ne olabileceini
sorarsak, dikkatimiz ilkin okul zerinde toplanacaktr. Ne var ki, daha bir yakndan bakld zaman,
okulun da gnmzdeki biimiyle byle bir devin stesinden gelemeyecei grlr. Okullarn bugnk
durumunda, ocuklardaki geliim kusurlarn zamannda kefedip bunlar ortadan kaldrmakla vnecek
bir retmen gstermek zordur. retmenler pek hazrlkl deildir bu konuda. Ayrca, bunu yapacak
frsat ele geirebilecekleri de sylenemez; nk nlerinde bir retim plan vardr, bu planda ngrlen
bilgileri ocuklarn kafasna aktarmakla ykml klnmlardr, ne gibi bir insan malzemesi zerinde
altklarn dnecek zamanlar yoktur. stelik, snflarn gereinden ok kalabalk oluu da, bir
retmenin sz konusu devin altndan kalkabilmesine olanak tanmaz.
Dolaysyla, bizi birbirimize perinleyerek, tutarl bir toplum oluturabilmemizi nleyen aile
eitimindeki bu kusuru giderebilecek bir baka kurum aramak zorundayz. Bazlar byle bir kurum olarak
hayatn kendisini gsterecektir belki. Burada da durum yine sanld gibi deildir. Bir kez imdiye kadar
sylediklerimiz, bazen yle grnmesine karn, gerekte hayatn bir insan deitirmede pek elverili bir
kurum saylamayacan yeterince ortaya koyar. nsann kendini beenmilii ve agzll buna izin
vermez; nk nice sapa yollara srklenmi olursa olsun, bir kimse kt durumunun suunu ya
bakalarnn zerine atacak ya da bunun baka trl olamayaca duygusunu yreinde tayacaktr.
Gemisini bir kayaya bindirip de, i o duruma gelinceye kadar ne gibi hatalar iledii zerinde dnen
kimselere seyrek rastlanr. (Yaantlarn deerlendirilmesi konusundaki aklamalarmz da burada
anmsatmak isteriz.)
Dolaysyla, ilgili konuda yaamdan da pek fazla bir ey beklenemez. Psikolojik bakmdan bunun da
anlalmayacak yan yoktur, nk hayatn kapsndan ieri adm atanlar geliim srecini tamamlam
insanlardr. yle insanlar ki, hepsi de gzlerini belirli bir noktaya yneltmitir ve stnlk amac peinde
koar. Hatta hayat kt bir retmendir insan iin, nk hogr nedir bilmez, bizi nceden uyarmaz, bize
doru yolu gstermez, elinin tersiyle geriye iter bizi ve snfta brakr.
Sorunu tmyle gzden geirdik mi, ocuklardaki eitim kusurunu ortadan kaldracak tek kurumun okul
olabileceini ister istemez sylememiz gerekiyor. Her zaman kt yolda kullanlmasa, byle bir grevin
stesinden gelebilirdi okul. Gelgelelim, imdiye kadar kim okulu eline geirmise, ondan kendini
beenmi ve agzl planlarn gerekletirmede bir ara gibi yararlanmtr. Hep byle giderse, bunun
insan iin hi de yararl sonular dourmayaca aktr. Son zamanlarda baz kimseler okulda eski
otoritenin yeniden kurulmas gerektiini savunmaya balamtr. Ancak, bylesi kimselere, szn ettikleri
otoritenin eskiden okullarda ne gibi olumlu sonular verdiini sormak gerekmektedir. Her zaman insann
bana byk dertler atn, durumun daha elverili saylaca aile iinde bile herkesin
bakaldrmasndan baka sonu salamadn grdmz otorite, okullarda nasl yararl rol
oynayabilir? Hele deerini kendiliinden kabul ettiremeyip, insanlara zorla benimsetilen bir otorite bunu
nasl baarabilir? Diyelim ki, okulda bir otorite vardr; ancak, bunun dpedz benimsenmesi seyrek
karlalan bir durumdur. stelik, okula giden ocuklar, retmenin bir devlet memuru saylacann ak
seik bilincindedir. Zorla kendisine kabul ettirilecek bir otoritenin ocuun ruhsal geliimi bakmndan
zararl sonulara yol amamas olanakszdr. Otorite duygusu, zorlama temeli zerine dayanamaz; tersine,
toplumsallk duygusundan kaynaklanmas gerekir.
Okul, ruhsal geliiminin izledii yolda her ocuun kapsndan ieri adm ataca bir istasyondur;
dolaysyla, olumlu bir ruhsal geliimin gereklerine yant vermek zorundadr. Bu yzden, ancak ruhsal
geliimin gerektirdii koullarla uyum iinde bulunacak bir okula iyi niteliini yaktrabilir, byle bir
okul iin sosyal okul deyimini kullanabiliriz.
SONSZ

Bu kitapta, ruhsal organn insanda doutan var olup, ruhsal ve bedensel bir fonksiyonu ieren bir zden
kaynaklandn, tamamen toplumsal koullara bal gelitiini, yani bir yandan organizmann, dier
yandan toplumun gereksinimlerine yant verecek bir dorultu izlediini, ruhsal organn byle bir ereve
iinde olutuunu ve tutaca yolun byle bir ereve iinde bulunduunu grdk.
Ruhsal geliimin daha sonraki evrelerini de inceleyerek alglama, tasarmlama ve anmsama gcn,
duyma ve dnme yetisini gzden geirdik, en sonunda karakter zellikleriyle duygu ve heyecanlar ele
aldk. Sz konusu btn ruhsal davurumlarn birbiriyle ayrlmaz bir iliki iinde bulunduunu, bir
yandan toplum yasasna bal olduunu, te yandan bireyin gllk ve stnlk eilimiyle kendine zg
bir yola kanalize edilip biimlendirildiini saptadk. nsann stnlk amalarnn toplumsallk
duygusuyla birlikte belirli karakter zelliklerinin oluumuna yol atn, dolaysyla ilgili zelliklerin
doutan gelmediklerini ve ruhsal geliimin bandan balayp insann az ya da ok bilinli olarak gzne
kestirdii amaca kadar adeta belirli bir ilkeye gre sralandklarn grdk.
nsann anlalmasnda bizim iin deerli ke talar oluturan bu gibi karakter zellikleriyle duygu ve
heyecanlarn bir blmn ayrntl biimde ele aldk, bir blmne ise ylece deindik. Son olarak da,
gllk eilimine uygunluk iinde hrs ve kendini beenmiliin her insanda depolanm durumda
olduunu, davurum biimlerinden sz konusu eilimi ve etki mekanizmasn ak seik grebileceimizi
saptadk. zellikle agzlln gelierek pek byk boyutlara varmasnn bireyin salkl biimde
ilerlemesini kstekleyip toplumsallk duygusunu gszletirdiini, hatta tmyle ortadan kaldrdn,
srekli mdahalelerde bulunarak toplum yaamn bozucu etken rol oynadn, te yandan bireyi ve
bireysel abay baarszla srklediini gsterdik.
Bizce, ruhsal geliimin bu yasas yadsnamaz nitelik tamakta ve karanlk duygularn kucana
yuvarlanmak istemeyip, kendi yazgsn kendisi belirlemeye alan herkes iin alabildiine nemli bir
yol gsterici roln oynamaktadr. te bu verilerden yola koyularak, insanbilim alanndaki
almalarmz srdrmekteyiz; yle bir bilim ki, genellikle pek zerinde durulmamasna karn,
toplumun btn kesimleri iin bizce son derece nemli ve varl zorunlu bir ura konusu
oluturmaktadr.

You might also like