You are on page 1of 1

break

 down bozulmak go  out dışarı  çıkmak


break  in bir  yere  zorla  girmek go  through bir  süreçten  vs  geçmek,  yaşamak
break  in kesmek  (konuşma  vs) look  after bakmak,  ilgilenmek
break  into bir  yere  zorla  girmek look  back  on hatırlamak  (geçmiş)
break  out patlak  vermek  (savaş,  hastalık) look  down  on aşağılamak,  küçümsemek
break  through başarmak  (zorluklara  rağmen) look  forward  to 4  gözle  beklemek
break  up ayrılmak look  in uğramak  (kısa  ziyaret)
bring  down devirmek  (hükümet  vs) look  into araştırmak,  incelemek
bring  in yürürlüğe  koymak look  on izlemek  (onlooker!)
bring  up yetiştirmek look  up   aramak,  bakmak  (sözlükte  vs)
bring  up gündeme  getirmek look  up  to hayran  olmak
call  for istemek;  çağrıda  bulunmak make  up oluşturmak
call  in uğramak  (kısa  ziyaret) make  up uydurmak  (yalan  vs)
call  off iptal  etmek  (cancel) make  up  for dengelemek,  telafi  etmek
catch  up  with yetişmek  (biriyle  aynı  seviyeye) pick  up toplamak  (çiçek  vs)
come  across karşılaşmak t pick  up birini  bir  yerden  almak
come  off başarmak,  etkili  olmak e pick  up hastalık  kapmak
come  off bir  ilacı  almayı  bırakmak s pick  up kapmak,  öğrenmek
come  up meydana  gelmek  (beklenmedik) t pull  back geri  çekilmek
come  up  against karşı  karşıya  kalmak  (negatif  bir  şeyle) pull  down yıkmak  (bina  vs)
come  up  with bir  fikirle  orataya  çıkmak put  down kaydetmek,  yazmak
fall  apart ayrılmak,  parçalanmak a put  forward önermek,  öne  sürmek
fall  out tartışmak,  ayrı  düşmek t put  off ertelemek
get  along  with iyi  anlaşmak ö put  on kilo  almak
get  around üstesinden  gelmek  (overcome) l put  out yangın  söndürmek
get  away kaçmak y put  up arttırmak
get  away  with yanına  kar  kalmak e put  up inşa  etmek
get  on  with iyi  anlaşmak s put  up barındırmak
get  out dışarı  çıkmak i put  up  with katlanmak
get  over üstesinden  gelmek set  off yola  çıkmak
get  through bitirmek  (  zor  işi) set  out yola  çıkmak
give  away vermek  (kulanmadıklarını) set  up kurmak
give  in yenilgiyi  kabul  etmek,  teslim  olmak take  after benzemek
give  out dağıtmak,  yaymak take  away alıp  götürmek
give  up bırakmak,  artık  yapmamak take  down not  almak
go  abroad yurt  dışına  gitmek take  off havalanmak
go  along  with kabul  etmek  (yasa  vs) take  off üstünü  çıkarmak
go  along  with katılmak  (kişi,  fikir) take  on üstlenmek  (  görev  vs)
go  bankrupt iflas  etmek take  out yerinden  çıkarmak
go  by geçmek  (yıllar  vs) take  over yönetimi  ele  almak
go  for seçmek take  part katılmak
go  off patlamak  (  silah  vs) take  place meydana  gelmek
go  off bozulmak  (yiyecek  vs  spoil) take  sbd  out birini  dışarı  çıkarmak
go  on devam  etmek take  to sevmeye  başlamak
go  over incelemek,  üzerinden  geçmek take  up başlamak  (  hobi  )
take  up yer  kaplamak

İngilizce  öğrenmek  ile  sınav  geçmek  arasında  fark  vardır.


Materyal  kullanım  hakkı  Test  Atölyesi’ne  aittir.  Yazılı  izin  olmadan  kısmen  ya  da  tamamen  kullanılamaz.

You might also like