You are on page 1of 36

TC.

PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ

ARKEOLOJİ BÖLÜMÜ

GÜZ DÖNEMİ ANTİK NÜMİZMATİK 1

FİNAL ÖDEVİ

SİKKELERİN ORTAYA ÇIKIŞINDAN KLASİK DÖNEM SONUNA


KADAR SİKKELERİN ÖN VE ARKA YÜZLERİNDEKİ DEĞİŞİM
VE GELİŞİM

Zorbey İlhan

16170028

DANIŞMAN

Prof. Dr. Bahadır Duman


1. SİKKENİN İCADI

1.1 Sikke Nedir?

İnsanlar tarafından kabul gören, mal ve hizmetlerin değerlerini fiyat olarak


ölçen, aynı zamanda ödünç alıp vermek için de kullanılan değişim aracıdır. Bir diğer
tanımı ise sikke, ağırlığı önceden ayarlanmış, kendisini darp edip tedavüle çıkaran ve
üzerinde, istendiğinde tekrar geri almayı taahhüt eden yetkili idarenin ya da devletin
arma veya işaretini taşıyan yuvarlak, ufak metal parçaya sikke denir1.

Eski çağda sikke basım elektron, (altın ve gümüş karışımı alaşım), altın, gümüş,
bronz ve bakır gibi metallerden basılmıştır. Sikkeler sayesinde ait olduğu devletin
ekonomisini, politikasını ve bağımsız olup olmadığı hakkında bilgi sahibi olabiliriz.
Sikkenin ön yüzünde genelde şehrin tanrı ya da tanrıçasının tasviri, arka yüzde ise
kentin sembolü ya da hayvan betimi yer alır. Sikke bir kentin veya devletin
bağımsızlığının işaretidir2.

1.2 Sikkenin İlk Ortaya Çıkışı

Sikke icad edilmeden önce malların değerini belirlemek ve ihraç olan malın
malla değiştirmek için değiş tokuş, takas, trampa veya berter dediğimiz alışveriş
yöntemi zorunlu olarak ortaya çıkmıştır. Değiş tokuş malın malla değiştirilmesi
demektir. Sikkenden önce alış veriş takas sistemi ile olurdu. Bu nedenle malın değeri
tam olarak belirlenemiyor karışıklığa ve anlaşmazlığa sebep oluyordu3.

Sikkenin metal külçelerden farkı, sikkenin ağırlığının birim esasına dayalı belli
bir ağırlık ölçüsünde önceden ayarlanması ve kimliğini gösteren bir işaret ile
damgalanmış olmasıdır. Metal külçelerinin damgalanarak sikke haline gelmesi artık
metal külçelerin tartılmadan el değiştirmesi imkânı sağlamıştı. Çünkü sikke üzerindeki
damga, metal külçenin önceden tartıldığının resmi işaretidir. Metal külçeden sikkeye
geçiş birden olmamıştır, aksine oldukça yavaş ilerleyen bir süreçtir4.

1
Coşkun 2018.
2
Coşkun 2018.
3
Coşkun 2018.
4
Carradice & Price 2001, 16.

2
Ödeme aracı olarak kullanılan sikke, yukarıda belirtilen daha farklı ödeme
araçlarını bir standarda bağlamıştı. Yani sikke, para çeşitliliğine (tahıl ürünleri, aletler,
üçayaklı kazanlar, baltalar, sığır vb.) son verip, standart bir şekilde işlem görmeyi
sağlamıştır5.

Antik kaynaklar ve arkeolojik verilerden sikkenin MÖ 7. yy ’da Lydia Krallığı


topraklarında ilk kez basılıp kullanıldığı anlaşılmaktadır. Sikkenin icadına ilişkin en
erken bilgiler tarihin babası olarak bilinen Herodotos’tan gelmektedir. Halikarnasos’lu
Herodotos eserinde ilk kez altın ve gümüş sikke basan ve kullananların Lydialılar
olduğunu yazmıştır. MS 2. yy ’da yaşamış olan hatip Polluks ise MÖ 6. yy ’da yaşayan
Kolophonlu Ksenophanes’ten alıntı yaparak ilk kez sikkeyi Lydialıların bastığına dair
sözlerini aktarmaktadır. Yazılı kaynakları arkeolojik veriler de desteklemektedir.
Ephesos Artemis Tapınağı kazıları sırasında bulunan çok sayıdaki elektron sikkenin bir
kısmının da Lydia Krallığı’na ait oldukları saptanmıştır. Bilinen en erken sikkeler
Sardes’te değil Ephesos kentindeki Artemis Tapınağı’nda bulunmuştur6.

Sikkenin ortaya çıkması her ne kadar Lidya Krallığı içinde olmuşsa da, ona
kimlik ve kullanım alışkanlığı kazandıran, başka deyişle model oluşturan batı
Anadolu'daki İonya bölgesi kentleri olmuştur. Bu kentlerin bazıları Yunanistan'dan
gelenlerce kolonize edilmişler ve bu yüzden de Grek kültürünün nüfusu altında
gelişmişlerdir. Bu nedenle Arkaik, Klasik ve Helenistik çağlarda, Cebelitarık
Boğazından Kuzey-batı Hindistan'a kadar Akdeniz dünyasında basılan çeşitli sikkeler
''Grek Sikkeleri'' terimi altında ele alınır. Tabi ki bu tanım tam olarak doğru değildir. Bu
denli büyük bir yeryüzü toprağında yaşayan toplumların kendilerine özgü kültürleri ve
yaşam biçimleri vardı. Bastığı sikkeler aynı modele göre olmasına rağmen her şeyden
önce kendi sikkeleriydi. Fakat dünyada nümizmatikler ve diğer ilgili kişiler tasnifi,
katalogların hazırlanması ve alanı biraz daraltmak için Pers, Parth, Kartaca, Fenike,
Nabati gibi Grek olmayan, fakat az ya da çok Grek kültürü etkisi altında kalan
devletlerin sikkelerini de ''Grek Sikkesi'' adı altında ele alır7.

5
Develi 2014, 7.
6
Özdizbay 2015-2018, 14.
7
Dinçkal 1993, 38.

3
1904 – 1905 yıllarında British Museum adına D.G.Hogarth başkanlığında Efes
Artemis Tapınağı’nda yapılan arkeolojik kazılarda çeşitli keramik ve mücevher
parçalarıyla birlikte 93 adet elektron sikke ele geçmiştir. Bu sikkelerin çoğu tapınağın
temelleri altındaki altyapı altında ve çevresinde bulunmuştur. Bunlardan başka Artemis
Tapınağı’nın temelleri arasında sikke öncesi kullanılmış oldukları sanılan ve üzerlerinde
hiçbir işaret bulunmayan gümüş ve elektrondan parçalar ele geçmiştir. Kazılar sırasında
bulunan 93 adet elektron sikkeden 91’i Lydia – Milet, 2’si ise, Phokaia (= Foça) ağırlık
sisteminde basılmıştır8.

J.M.Kraay ve C.Howgego gibi nümizmatlar ise, bu konuda biraz daha ihtiyatlı


davranarak, meselenin sikke ile ilgili en erken arkeolojik tabakadaki Lydia sikkelerinin
çokluğu ve Lydia’nın en eski sikkelerinin basıldığı elektron madeninin Lydia’da fazla
olduğunun düşünülmesi ile ilgili olduğunu söylerler. Sikke ile ilgili en erken arkeolojik
tabakanın Lydia topraklarında değil, bir Hellen kenti olan Ephesos’ta bulunmuş
olmasının da üzerinde önemle durulması gereken bir durum olduğunu belirmektedirler9.

J.Boardmann ise, sikkenin bir Hellen icadı olduğunu ileri sürerek, siyasal gücüne
rağmen Lydia’nın Hellen kültürü etkisi altında olmasını; buna kanıt olarak da,
Lydia’nın başkenti Sard’da bir agoranın bulunmasını gösterir10.

1.2.1 Erken Sikke Yapım Tekniği

Kıbrıs’taki elektronlar, ideal bir köprü oluşturmaktadır. Çünkü Küçük Asya’da


ve özellikle Lydia’da bulunan doğal elektron yataklarının zenginliğinin yanı sıra, bu
madenin kolayca ayarlanabilmesi, doğal olarak yapay üretime yol açmıştır. Ele geçen
döküm tablalarından belli bir fikir edinmemize rağmen bu, yeterli değildir. Sikkelere
şekil verecek delikli tablada, eritilmiş madenden dökülen ham sikkeler, iyi ayarlanmış
olamazlar. Yukarıda gösterilen yöntem daha geç kullanılmış olmalıdır. Erken devirlerde
ise başka bir yöntem kullanılmış olmalıydı. Tek tek tartılan ve eritilen metal kil
çukurlarına dökülmüş ve böylece bu yöntemle ham sikkeye istenilen ağırlık
verilebilmişti (Levha 1-Resim 1).

8
Keleş 2003, 1.
9
Keleş 2003, 2.
10
Keleş 2003, 2.

4
Erken dönem sikkelerinin çoğu oldukça iyi ayarlandıklarından dolayı, (Levha 1-Resim
2'de) gösterildiği gibi bir yöntemle dökülmüş olmalıydı11.

1.2.2 Sikke Basım Tekniği

Erken basım tekniği gelişimine bakıldığında sürecin doğal maden külçesinin


(elektron), normal ağırlığına göre kullanılmasıyla başladığı söylenebilir. Her maden
külçesinin teker teker ve tekrar tartılması gerekmiştir. Daha sonra bu doğal topaklar
eritilip belli bir ağırlığa göre ayarlanmıştır. İnsan eli karıştığı andan itibaren şüpheli
basımları engellemek için sivri bir çivi ile sikke de bir çukurluk oluşturulmuştur. Bu
kontrol vuruşu özel bir yöntem olmuş kral ve soyluların hazinelerinde kullanılmıştır. Bu
vuruş sırasında maden külçesinin kaymasını ya da fırlamasını engellemek için bir altlık
gerekecektir. Demir levha altlıklar bu iş için kullanılmıştır. Bu levhaya ilk önceleri basit
hatlar oyulmuş daha sonra belli tasarımlar kazınmış ve sonunda gerçek anlamda
resimler çizilmeye başlanmıştır. Fakat bu aşamalarda resmin fonunda ağ gibi çizgiler
bulunmaktadır; herhalde bunu geleneğe bağlılıkla açıklamak gerekecektir12.

Sikkelerin basıldığı yer olan darphane antik çağda oldukça basit bir atölye idi.
Makineleşme olmadığı için her şey el ile yapılıyordu. Gerçekte, Avrupa'da ilk darp
makinesinin kullanıldığı 17. yüzyıla değin sikke basma tekniğinde çok az değişiklik
olmuştur. Eskiçağda bir darphanenin içerisinde esas olarak; üzerinde darp işinin
yapıldığı bir örs, sikke pulunu ısıtmaya yarayan bir ocak, bu pulları tartmak için
kullanılan bir tartı, kalıp hazırlamada kullanılan aletler (hakkak kalemi vb.), ısıtılan pulu
örs üzerindeki kalıp üzerine koymak için bir maşa, üst kalıp ıstampası ve çekiç
bulunuyordu13 (Levha 2-Resim 3).

İlk Lydia elektron sikkelerinde önce kontrol amaçlı olarak nitelendirilen ve arka
yüzü oluşturan darp gerçekleştirilir, sonra sikke pulu ters çevrilerek ön yüz damgası
vurulurdu. Sikke aşamasının ilk zamanlarında, sikke darbı sırasında, üzerine çekiçle
vurulan ıstampanın (üst kalıp) sikkenin üzerinde (arka yüzde) bıraktığı çukurluğa incus,
(kare şeklinde olursa quadratum incusum) denir. Daha önce de dediğimiz gibi
ıstampanın alt ucu da bir kalıp olarak hazırlanınca, yani buraya da bir tip kazınınca,

11
Develi 2014, 23.
12
Develi 2014, 24.
13
Tekin 2008, 22.

5
sikkenin arka yüzündeki incusun içinde de bir tip yer almaya başlamıştır. Sikke
basımını dört kişinin gerçekleştirdiğini düşünebiliriz. Bir kişi ocakta ısıtılmış olan pulu
alıp, örs üzerindeki ön yüz kalıbının üzerine yerleştirirken, ikinci kişi arka yüz kalıbının
bulunduğu ıstampayı pulun üzerinde tutuyor, üçüncü kişi çekiçle ıstampaya vuruyor ve
dördüncü kişide basılı sikkeyi kaldırıyordu. Üzerine çekiçle vurulan üst kalıp (arka yüz)
doğal olarak alt kalıba (ön yüz) göre daha çok bozuluyor ve daha sık değiştiriliyordu.
Sertleştirilmiş bronzdan yapılma antik kalıbın dayanıklılığı, günümüz çelik kalıbıyla
kıyaslanamamakla birlikte, antik türde bir ön yüz kalıp kullanılarak yapılan
denemelerde bir kalıptan on beş bin civarında sikke basımı yapılabildiği görülmüştür;
bu sırada iki-üç arka yüz kalıbı (üst kalıp) eskitilmiştir14.

14
Tekin 2008, 24-25

6
2. İLK ELKTRON SİKKELER

2.1 Ephesos Artemis Tapınağı Kazısı

Bugüne kadar erken dönem elektron sikkelere ilişkin en önemli buluntu grubu
British Museum‘un 1904-1905 yıllarında Anadolu'nun Ionia kıyılarındaki Ephesos'ta
gerçekleştirdiği kazılarda ele geçti. Artemis Tapınağı'nın bulunduğu yerde yapılan
kazılarda büyük bir kısmı ufak birimde olmak üzere en az 93 elektron sikke bulundu.
Çoğunun üzerinde ilkel resimler bulunuyordu, fakat bazılarında hiç resim yoktu; bu
sikkelerle birlikte, üzerinde herhangi bir damga bulunmayan yedi gümüş çubuk ele
geçti. Tapınak kazısında en eski yapı kanıtının bulunduğu Merkezi Kaide'de (Central
Basis) mücevher ve diğer el yapımı objelerle birlikte 24 elektron ve 4 gümüş sikke
bulundu. Bu buluntunun yeri, onların, Tanrıça Artemis'e sunulma niyetiyle tapınağın
temeline konmuş adak objeleri olduklarını işaret etmektedir. 90 sikkeden oluşan çömlek
definesi (pot hoard) dâhil tapınak kazısında bulunan diğer sikkelerin tümü genel olarak
Merkezi Kaide'de bulunan sikkelerle benzerlik göstermekte olup gerçekte bir kısmı
Kaide'deki sikkelerle aynı kalıptan basılmışlardı15 (Levha 3- Resim 4).

Ephesos Artemis Tapınağı'nın temelleri arasında ele geçen sikkeler önceleri bazı
nümizmatlarca M.Ö. 700 civarına tarihlendirilmekteydi. Fakat E.S.G. Robinson, bu
sikkeleri yeniden inceleyerek, ilk sikkelerin M.Ö. 640-30 tarihlerinden daha önce
darbedilmiş olamayacaklarını ortaya koymuştur. Bugünde yaygın görüş, ilk sikkelerin
M.Ö. 650-600 tarihleri arasında bir yerde, yani M.Ö. 7. yy. ikinci yarısında basıldığı
şeklindedir. Gerçekte, elektron sikkelerin bulunduğu Artemis Tapınağı'nın tarihini
(M.Ö. yak. 560) bir “terminus ante quem” olarak kabul etsek bile sikkenin icadının bu
tarihten ne kadar önceye gittiğini kesin olarak söylemek zordur16.

2.2 Lydia Krallığı ve Ionia Bölgesi

Ephesos Artemis Tapınağı kazısında ele geçen sikkelerden bir kısmının üzerinde
aslan başı betimi vardır.

15
Carradice & Price 2001, 18-19.
16
Develi 2014, 33.

7
Bunlar M.Ö. 2. binyıl Hitit aslanları, MÖ. 7. yy. Yakın Doğu sanatındaki aslanlar ve
özellikle de Assur aslanları ile yakın benzerlik göstermektedirler. Bu aslan başı betimli
sikkelerden Anadolu'nun batısında oldukça geniş bir alanda ele geçmesi ve aslanın
Lydia krallığının arması olması, bunların Lydia krallarının sikkeleri olduğunu
göstermektedir17.

Sikkelerin bazılarında bir ya da birkaç incus, bazılarında kazıma çizgiler


bulunurken bazıları da üzerine hiç bir tip işlenmeden düz bırakılmıştı. Bir kısım
sikkenin ön yüzlerinde ise aslan başı, aslanpençesi, yatan ve başı geriye dönük aslan, iki
horoz, keçi başı, geyik protomu, at başı, böcek, grifon başı, fok başı, boğa başı ve erkek
insan başı gibi tipler bulunmaktaydı18(Levha 4-Resim 5). Aslan başlı Lydia sikkeleri
daha ziyade bir staterin (14.1 gram) 1/3'ü kadardır. Ayrıca çok sayıda daha ufak birimler
(1/6, 1/2, 1/24, 1/48 ve 1/96) de vardır. 1/96'lık parçalar 0.13 gr. ağırlığındaki minik
birer metal parçalarıydı. Ufak birimlerdeki sikkelerden çok sayıda bulunması, sikkenin
bir kere icat edildikten sonra, günlük yaşamdaki yararlılığının çok hızlı bir şekilde
anlaşıldığını ve alışverişlerde ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir. Aslan başlı ilk Lydia
elektron sikkelerin arka yüzlerinde çukurlar (incus) vardır19 (Levha 4-Resim 6).

Aslan başının yer aldığı bazı sikkelerin üzerinde yazının bulunduğu görülür.
Bunlardan birinin ön yüzünde bir aslan başı ve başın hemen önünde dikine yazılmış
VALVEL lejantı vardır20(Levha 5-Resim 7). Fakat gerçekte karşılıklı iki aslan ve
yazınında aralarında olması gerekiyordu; yani sikke kalıbı iki aslan başı ve aralarında
yazı şeklinde hazırlanmıştı21.

Lydia Krallığı'nın ilk elektron sikkelerinden biraz daha geç tarihlerde (MÖ 7. yy.
sonlarında) Batı Anadolu'daki Yunan kentleri de sikke basmaya başlamışlardı. Ionia
bölgesinin bu erken dönem elektron sikkeleri üzerinde, bir kısmını Ephesos Artemis
Tapınağı buluntularından tanıdığımız çift horoz, keçi başı, Gorgon başı, at, pegasos,
kanatlı boğa, başını geriye çevirmiş yatan aslan, yaban domuzu başı, koç, kartal ve daha
başka tipler de vardır22(Levha 5-Resim8). Ionia bölgesinde ilk elektron sikkelerin

17
Develi 2014, 33.
18
Özdizbay 2015-2018, 54.
19
Tekin 2008, 56.
20
Develi 2014, 34.
21
Tekin 2008, 57.
22
Tekin 2008, 57.

8
gelişiminde dikkati çeken, sikke üzerinde tiplerin çeşitliliğidir. Bu çeşitlilik, bu
sikkelerin hangi kent ya da yetkili idare/kişiye ait olduğunu bulmamızı
güçleştirmektedir23.

Aslanlı sikkeler dışındaki hayvan betimli sikkelerin Batı Anadolu kent


devletlerine özellikle de Ionia bölgesinin erken kentlerine ait olabilecekleri
düşünülmektedir. Çünkü bazı tipler Ionia bölgesi kentlerinin kesin olarak bilinen
tiplerine çok benzemektedir. Mesela fok başı Phokaia; grifon başı Teos veya Phokaia;
yatan ve başı geriye dönük aslan Miletos; geyik Ephesos’a ait sikkeler olmalıdır. Fakat
yine de sikke tiplerindeki çeşitlilik sebebiyle pek çok sikkenin hangi kentlere ya da
kişilere ait olduklarının saptanması zorlaşmaktadır24(Levha 6-Resim 9).

İlk sikkeler hakkında bilinenleri özetleyecek olursak; gerek antik kaynaklar,


gerekse Ephesos Artemis Tapınağı'nda ele geçen elektron sikkeler, sikkenin Lydia
krallığı topraklarında icat edildiğini, ilk sikkelerin krallardan ziyade, tüccar ve
bankerlerce basıldığını, fakat çok geçmeden Lydia krallarının sikkenin darbını ele alıp
resmi bir kimlik kazandırdıklarını söyleyebiliriz. Fakat sikkelerin şahıs darplarından çok
kent darbı olduğunu ileri süren bilim insanları vardır. Onlara göre, sikke tiplerinin
çokluğu yanlış olarak ilk sikkelerin şahıs darpları olduğu imajını vermektedir. Sikke bir
kere icat edildikten sonra, bu uygulama çok geçmeden Lydia krallığının ticari ilişkilerde
bulunduğu batı komşusu olan Ionia kentlerine geçmiş ve buralarda da sikke basımına
başlamıştır. Tekrar etmek gerekir ki, sikkenin icadı MÖ 7. yy. ikinci yarısında
gerçekleşmiştir25.

23
Develi 2014, 35.
24
Özdizbay 2015-2018, 56.
25
Develi 2014, 36.

9
3. YUNANİSTANDA SİKKE BASAN KENT DEVLETLERİ

3.1. Aigina

Hellas’ta ilk sikkeler Aigina adasında gümüşten basılmıştır. MÖ 6. yy’ın


ortalarından itibaren sikke basmaya başlayan kentin ana sikke birimi 12.2 gr
ağırlığındaki staterdir. Aigina ağırlık sisteminin kullanıldığı kentin sikkeleri üzerindeki
betimden dolayı Antik Çağ’da khelonai=kaplumbağalar adıyla anılmıştır. Sikkelerin ön
yüzünde deniz kaplumbağası, arka yüzde ise çapraz hatlarla bölünmüş kare incus yer
almaktadır26 (Levha 6-Resim 10).

3.2 Atina

Yunanistan’ın en ünlü ve önemli antik kenti olan Atina (Athenai) MÖ 6. yy’ın


ortalarından itibaren gümüş sikke basmaya başlamıştır. Atina’nın üzerinde lejand
bulunmayan ve çok çeşitli tiplerde basılan ilk sikkelerine “wappenmünzen” adı verilir.
Almanca bir kelime olan wappenmünzen, “hanedan armalı sikkeler” anlamına
gelmektedir. Sikkelerin ön yüzlerinde bulunan baykuş, triskeles, at protomu, tekerlek,
astragalos, Gorgon başı gibi betimlerin sikkeleri bastıran Atinalı aristokrat ailelerin
aramaları olduğu düşünülmektedir. Arka yüzlerinde incus bulunan bu sikkelerde en çok
rastlanan birim didrahmidir (8.5 gr)27(Levha 7-Resim 11).

Atina’nın asıl sikkelerini glaukes (baykuşlar) adı verilen baykuş betimli seriler
oluşturur. MÖ 6. yy sonlarına doğru basılmaya başlayan bu serilerin ön yüzünde Athena
başı, arka yüzde ise Athena’nın kutsal hayvanı olan baykuş betimi bulunur. Baykuşla
birlikte arka yüzde, Atina’nın yerel zenginliklerinden biri olan zeytinyağı ihracatını
simgeleyen ufak bir zeytin dalı da bulunur. Sikkeler üzerinde kentin adına işaret eden üç
harf kullanılmıştır(). İlk baykuşlu serinin, MÖ yaklaşık 510 civarında Kleisthenes
tarafından Atina’da demokrasinin kurulduğu dönemde basıldığı düşünülmektedir.

26
Özdizbay 2015-2018, 71.
27
Özdizbay 2015-2018, 72.

10
Athena/baykuşlu bu sikke tipi yaklaşık 500 yıl boyunca kent tarafından
kullanılmıştır28(Levha 7-Resim 12).

3.3 Korinthos

Korinthos’un ilk sikkeleri MÖ 6. yy ortalarında basılmıştır. Korinthos sikkeleri


tıpkı Aigina ve Atina’da olduğu gibi üzerindeki tipten dolayı poloi (=taylar) adını
almıştı. Ön yüzde Pegasos (kanatlı at) ve kentin adının ilk harfi vardır. Bu betim,
Bellerophon tarafından Pegasus’un bu kentte evcilleştirilmesini simgelemektedir. Arka
yüzde ise kare incus bulunmaktadır. MÖ 6. Yy sonlarında arka yüzde kare incus’un
içinde Athena başı kullanılmaya başlamıştır29(Levha 8-Resim 13).

28
Özdizbay 2015-2018, 73.
29
Özdizbay 2015-2018, 74.

11
4. SİKKE TİPLERİ

4.1 Konuşan Tip

Sikke betimi sikkeyi basan kentin adını çağrıştırdığında veya aynı anlama
geldiğinde kullanılan bu tipe “konuşan tip” adı verilmektedir. Mesela Pamphylia bölgesi
kentlerinden Side sikkeleri üzerinde nar betimi görülmektedir. Konuşan tipin olduğu
durumlarda, sikkenin üzerinde herhangi bir yazı olmasa dahi sikke tipine bakarak ve o
betimin Yunanca adını söyleyerek sikkeyi basan kente ulaşmak mümkündür. Konuşan
tipe dair örnekleri çoğaltmak mümkündür. Bunlardan bazıları şunlardır30:

Trapezos sikkelerinde masa (trapeza) (Levha 8-Resim 14).

Phokaia sikkelerinde fok (phoke) (Levha 9-Resim 15).

Rodos sikkelerinde gül (rodos/rodon) (Levha 9-Resim 16).

Side sikkelerinde nar ( Levha 10- Resim 17).

30
Özdizbay 2015-2018, 35.

12
5. ARKAİK VE KLASİK DÖNEM SİKKLER

5.1 Mysia

Mysia’nın en erken sikke basan kenti Kyzikos’tur. Propontis’in (Marmara


Denizi) güney kıyısnda yer alan Kyzikos (bugünkü Erdek) MÖ 6. Yüzylın ortalarında
elektron sikke darbına başlamış ve MÖ 4. yy’a değin sürdürmüştür. Antik Çağ’da
Kyzikene staterleri olarak bilinen Kyzikos’un elektron staterlerinin ön yüzünde tanrı ve
tanrıçalar, Gorgon başı, satyr gibi çok çeşitli tipler, arka yüzlerinde ise kare incus
(quadratum incusum) bulunuyordu.Kyzikos sikkelerinin üzerinde lejand bulunmuyordu.
Sikkelerin Kyzikos’a ait oldukları, üzerindeki kentin simgesi olan ton balığı figüründen
anlaşılmaktaydı31 (Levha 10-Resim 18).

Mysia’nın en önemli kentlerinden biri olan Pergamon’un (bugünkü Bergama)


yıldızı asıl olarak Hellenistik Dönem’den itibaren parlamıştır. Pergamon kenti MÖ 5. yy
sonunda bronz ve gümüş sikkeler basmaya başlamıştır. Ön yüzde Apollon başı, arka
yüzde ise boğa başı, yaban domuzu başı gibi tipler kullanılmıştır. Sikkeler üzerinde
kentin adı kısaltılmış formuyla kullanılmıştır32.

5.2 Ionia

Ionia Bölgesi’nde sikke darbı MÖ 7. Yüzyılın son çeyreğinde başlamıştır.


Elektron sikke basan kentler arasında Ephesos, Miletos, Phokaia, Erythrai, Klazomenai,
Khios ve Samos sayılabilir. Bölgenin en önemli ve ünlü kenti kuşkusuz Ephesos’tur.
Arı betimi Ephesos’un bir simgesidir. En erken sikkelerinden Roma İmparatorluk
dönemi sikkelerine değin bu tipin kullanıldığı görülmektedir. MÖ 5. Yy ortalarından
itibaren gümüş tetradrahmilerin ön yüzünde arı, arka yüzünde incus görülmektedir.
Lejand olarak kentin adının ilk iki harfi kullanılmıştır33 (Levha 11-Resim 19).

Miletos kenti MÖ 7.yy sonlarında sikke darbına başlamıştır. En erken elektron


serilerinin ön yüzünde başını geriye çevirmiş aslan, arka yüzünde içinde keçi, fok ve

31
Özdizbay 2015-2018, 109.
32
Özdizbay 2015-2018, 110.
33
Özdizbay 2015-2018, 111.

13
rozet bulunan üç incus yer alır. Başını geriye çevirmiş aslan betimi Miletos sikkelerinde
en sık görülen tiptir. Kentin adeta bir simgesi haline gelen bu tip hem elektron hem
gümüş hem de bronz sikkelerinde kullanılmıştır34 (Levha 11-Resim 20).

Erken dönem sikke basan Ionia kentlerine verilecek bir diğer örnek ise
Klazomenai’dır (Urla). MÖ 6. yy’da bastırdığı elektron sikkelerin ön yüzünde kanatlı
yabandomuzu, arka yüzünde dört parçalı kare incus bulunur35(Levha 12-Resim 21).

MÖ 4. yy Attika sisteminde bastırdığı gümüş tetradrahmilerin ön yüzünde


cepheden Apollon başı, arka yüzde kuğu betimlenmiştir. (Levha 12-Resim 22).

5.3 Karia

Knidos’un ilk gümüş sikke serilerinde ön yüzde aslan protomu arka yüzde ise
kare incus içinde arkaik Aphrodite başı betimlenmiştir. İlk sikkelerini Miletos ağırlık
sisteminde basan Knidos daha sonra Aigina ağırlık sistemini kullanmıştır. Knidos
sikkeleri üzerinde çalışmalar yapan numismat H.A. Cahn kentin sikkelerini kronolojik
olarak altı döneme ayırmıştır. MÖ 4. Yüzyıldan itibaren sikke tiplerinde değişikliğe
gidilmiş Aphrodite başı ön yüze geçmiştir. Aslan betimi arka yüzde kullanılmaya
devam etmiştir. Sikkeler üzerinde kentin adı KNI şeklinde geçmektedir36 (Levha 13-
Resim 23-24).

Karia’nın en ünlü kenti Halikarnassos’tur (Bodrum). Dorlar tarafından kurulan


kent, MÖ 5. yy’da kısa bir dönem gümüş sikke basmıştır. MÖ 4. yy’dan itibaren
bastırdığı gümüş ve bronz sikkelerinde ön yüzde Apollon başı arka yüzde kare incus
içinde kartal veya ön yüzde pegasos protomu arka yüzde kare incus içinde keçi protomu
gibi tipler kullanılmıştır. Kentin adı  şeklinde kısaltılmıştır37(Levha 14-Resim 25).

34
Özdizbay 2015-2018, 112.
35
Özdizbay 2015-2018, 114.
36
Develi 2014, 68.
37
Özdizbay 2015-2018, 129.

14
5.4 Pamphylia

Pamphylia’nın en eski kentlerinden biri olan Aspendos ilk sikkelerini MÖ 5.


Yüzyılın ikinci çeyreğinde basmıştır. Bu sikkelerin ön yüzünde bir elinde kılıç veya
mızrak diğer elinde yuvarlak kalkan tutan çıplak bir savaşçı (hoplit) betimi, arka yüzde
ise quadratum incusum içinde insan bacakları şeklinde triskeles vardır. Bazı serilerde
triskeles bir aslan ile birlikte betimlenmiştir38 (Levha 14-Resim 26).

MÖ 5. yy’ın sonlarında basılmaya başlayan yarım staterlerin kentin efsanevi


kurucusu Mopsos betimlenmiştir. Ön yüzde elinde mızrakla atın üzerinde Mopsos, arka
yüzde ise bir yaban domuzu betimlenmiştir. Aspendos’un ünlü güreşçi tipli sikkeleri
MÖ 5.yy’ın sonundan MÖ 3. yy sonuna kadar basılmıştır. Erken sikkeler üzerinde
görülen triskeles, artrık arka yüzde yan tip olarak görülmektedir. Kentin adı veya
ethnikonu ise yerel dille yazılmıştır39. (Levha 15-Resim 27-28).

5.5 Paphlagonia

Bu bölgedeki Sinope kentinin MÖ 5. yy’da gümüş sikke bastırdığı


bilinmektedir. Sinope’nin gümüş sikkelerinin ön yüzünde kartal başı ve altta yunus,
arka yüzde ise quadratum incusum vardır. Perikles’in seferi ve burada Atina kolonisi
oluşturulmasından sonra sikke tipinde değişikliğe gidilmiştir. Ön yüzde Nymphe
Sinope’nin başı, arka yüzde yunus üzerinde deniz kartalı görülmektedir. Kentin adı
 şeklinde kısaltılmıştır40 (Levha 16- Resim 29-30).

38
Özdizbay 2015-2018, 134.
39
Özdizbay 2015-2018, 135.
40
Özdizbay 2015-2018, 153.

15
6. PERS SİKKELERİ

MÖ 547-546 yılında Lydia Krallığı’nın başkenti Sardeis’i ele geçiren Persler


sikke basımıyla bu sayede tanışmışlardır. Lydia Kralı Kroisos kendisi için altın ve
gümüş sikkeler bastırıyordu. Bu sikkelerin üretimi I. Dareios’un okçu kral tasvirlerinin
bulunduğu ve altın olanlarının dareikos, gümüş olanlarının ise siglos olarak
isimlendirildiği yeni tip kralî sikkelerin basımına kadar devam etmiştir41.

I. Dareios Zamanında Perslerin kendilerine özgü tipleriyle sikkeleri basılmıştır.


Uzun yıllar değişikliğe uğramadan kullanılacak olan Pers sikke tipi ok atan bir figürdür
(toksotes). Bu figürün başındaki taçtan (orthe/kidaris) dolayı Pers büyük kralı olduğu
anlaşılmıştır. Pers sikkeleri kralın tipine göre kronolojik olarak tasnif edilmiştir.
Sikkelerin arka yüzünde dikdörtgen incus vardır. Birinci tip sadece gümüş sikkelerde,
diğer tipler hem gümüş hem altın sikkelerde kullanılmıştır42.

Pers dareikos ve siglosları ön yüzde görülen kral betimlerine göre dört gruba
ayrılmaktadır43:

1) Kral sol eli ile yay, sağ eli ile iki ok tutar, yarım figürdür (Levha 17-Resim 31).

2) Kral ok atar pozisyondadır (Levha 17-Resim 32).

3) Kral sol eli ile yay, sağ eli ile mızrak tutar (Levha 18-Resim 33).

4) Kral sol eli ile yay, sağ eli ile kama (hançer) tutar (Levha 18-Resim 34).

41
Kılıç 2012, 240.
42
Özdizbay 2015-2018, 170.
43
Kılıç 2012, 241.

16
KAYNAKÇA

Modern Kaynaklar

Bursalı 2015 A. Bursalı, “Atina’daki Partheon’un Çatı Katında Milyonlarca


Sikke Saklanıyordu”, Arkeofili, İstanbul, 2015.

Carra-Price 2001 I. Carridice, M. Price, Hellen Dünyasında Sikke, Çev. Oğuz


Tekin, İstanbul, 2001.

Coşkun 2018 H. Coşkun, “Sikkenin İcadı, Gelişimi ve Günümüz”, Arkeopolis,


Denizli, 2018.

Develi Ö. Develi, “Antik Çağda Sikke ve Sikke Bilimleri”, Ege


Üniversitesi, İzmir, 2014.

Dinçkal 1993 F. Dinçkal, “Anaerkil Toplumlar, Tanrı Anlayışı ve Etkileri”,


Kültürel Yapılanma Grubu, İstanbul, 1993.

Hasdağlı 2018 İ. Hasdağlı, “Klazomenai Parasemonu Taşıyan Seramik


Buluntular Işığında 4. Yüzyılda Klazomenai ve Leukai İlişkisi”,
Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, c. 8, s. 16,
Edirne, 2018, 1-20.

Keleş 2003 V. Keleş, “Prof. Dr. Vedat Keleş Ders Notları”, Ondokuz
Mayıs Üniversitesi, Samsun, 2003.

17
Kılıç 2012 S.Ö. Kılıç, “Pers Hâkimiyeti Altında Batı Anadolu’da Sikke
Basımı”, Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Dergisi, c. 15, s. 27, Balıkesir, 2012, 239-246.

Özdizbay 2015-2018 A.E. Özdizbay “Antik Numismatik” İstanbul Üniversitesi Açık


ve Uzaktan Eğitim Fakultesi, İstanbul, 2015-2018.

Tekin 2008 O. Tekin “Antik Nümismatik ve Anadolu (Arkaik ve Klasik


Çağlar), İstanbul, 2008.

İnternet Kaynakları

http://traveltoeat.com/the-first-coins-british-museum-london/ (16.01.2021).

https://www.acsearch.info/search.html?id=997177 (17.01.2021).

http://www.romancoins.info/Greece1.HTML#electron (17.01.2021).

https://www.britishmuseum.org/explore/themes/money/the_origins_of_coinage.aspx
(18.01.2021)

https://antikparalar.blogspot.com/2015/04/yunan-sikkeleri-asya-ve-afrika.html
(18.01.2021).

http://zevkerbabi.blogspot.com/2010/08/eron-sikkeleri.html (21.01.2021).

http://www.arkeolojidunyasi.com/antik_kentler/knidos_III.html (22.01.2021).

https://definevadisi.com/konu/belkis-aspendos-spendos-bolgesi-antik-sikkeler-2.407/
(22.01.2021).

https://www.coinarchives.com/a/results.php?results=100&search=Aspendos
(22.01.2021).

https://www.coinarchives.com/a/openlink.php?l (22.01.2021).

18
LEVHALAR

Levha 1

Resim 1: Döküm Tablası Çizimi.

Resim 2: Sikke döküm tekniği çizimi.

19
Levha 2

Resim 3: Sikke basım tekniği düzenini gösteren çizim.

20
Levha 3

Resim 444: Ephesos Artemis Tapınağı kazısından ele geçen bazı sikkeler.

44
http://traveltoeat.com/the-first-coins-british-museum-london/ (16.01.2021).

21
Levha 4

Resim 5: Elektron sikke. Ön yüz: Kazıma. Arka yüz: Kare incus.

Resim 645: İlk Lydia elektron sikkesi. M.Ö. 650-600 yıllarına tarihlenir. Ön yüz: Sağa
bakan aslan başı. Arka yüz: Kare incus.

45
Develi 2014, 34.

22
Levha 5

Resim 746: Lydia Sikkesi. Elektron Trite. Alyattes II dönemine tarihlenir. Ön yüz: Sola
bakan aslan başı önünde "VALVEL" yazısı. Arka Yüz: Kare incus.

Resim 847: Gümüş Lydia Sikkesi. Kroisos Dönemi. MÖ 560. Ön yüz: Karşılıklı aslan
ve boğa betimlemesi. Arka Yüz: Kare incus.

46
https://www.acsearch.info/search.html?id=997177 (17.01.2021).
47
http://www.romancoins.info/Greece1.HTML#electron (17.01.2021).

23
Levha 6

Resim 948: Fok betimli elektron sikke. Phokaia’ya ait olmalı.

Resim 1049: Aigina stateri. Gümüş. MÖ 500. Ön Yüz: Kentin sembolü olan deniz
kaplumbağası figürü betimlenmiş. Arka yüz: Kare incus.

48
https://www.britishmuseum.org/explore/themes/money/the_origins_of_coinage.aspx (18.01.2021)
49
https://www.britishmuseum.org/explore/themes/money/the_origins_of_coinage.aspx (18.01.2021)

24
Levha 7

Resim 1150: Atina Didrahmi. Gümüş. MÖ 520. Ön yüz: Gorgon yüzü betimlenmiştir.
Arka yüz: Kare incus.

Resim 1251: Atina AR Tetradrahmi. MÖ 5.yy 2. yarısı. Ön yüz: Miğferli, yüzü sağa
dönük Athena başı. Arka yüz: Sağa dönük ayakta duran, başını sağa çevirmiş baykuş ve
arkasında zeytin dalı betimi.

50
Özdizbay 2015-2018, 72.
51
Bursalı 2015, 1.

25
Levha 8

Resim 1352: Korinthos, AR Stater. Yaklaşık MÖ 345-307. Ön yüz: Sola doğru uçan
Pegasus, altında “koppa”. Arka yüz: Sola bakan miğferli Athena başı, boynun altında A
ve P harfleri.

Resim 1453: Trapezos sikkesinde masa betimi.

52
http://www.romancoins.info/Greece1.HTML#electron (17.01.2021).
53
Özdizbay 2015-2018, 35.

26
Levha 9

Resim 1554: Phokaia. Elektron Hekta. MÖ 520-500. Üç fok sola doğru bir daire
oluşturur biçimde yüzmektedir.

Resim 1655: Rodos sikkesi. Didrachmi. MÖ 304. Ön yüz: Helios başı 3/4 profilden
betimlenmiş. Arka yüz: Rodos’a özgü gül (rodon), üzerinde “POΔION” yazıtı yer alır.

54
Develi 2014, 13.
55
https://antikparalar.blogspot.com/2015/04/yunan-sikkeleri-asya-ve-afrika.html (18.01.2021).

27
Levha 10

Resim 1756: Side. AR Stater. MÖ 490-400. Side’nin sembolü olan nar betimlenmiştir.

Resim 18: Kysikos. Elktron. MÖ 500-450.Ön yüz: Sola doğru dönük domuz ve altında
ton balığı. Arka yüz: Kare incus.

56
Develi 2014, 13.

28
Levha 11

Resim 1957: Ephesos gümüş. MÖ 390-325. Ön yüz: Arı figürü yer alır. Arka yüz: Dört
ayrı kare incus.

Resim 2058: Miletos. Elektron. MÖ 7.yy sonu. Ön yüz: Başını geriye çevirmiş aslan.
Arka yüz: Fok ve rozet bulunan üç incus yer alır.

57
http://zevkerbabi.blogspot.com/2010/08/eron-sikkeleri.html (21.01.2021).
58
Özdizbay 2015-2018, 112.

29
Levha 12

Resim 21: Klazomenai. MÖ 6. yy. Ön yüz: Sağa doğru dönük kanatlı yaban domuzu
betimlenmiştir. Arka yüz: Kare incus.

Resim 2259: Klazomenai 4. yy gümüş sikkesi. Ön yüz: Cephenden Apollon başı. Arka
yüz: Kuğu betimlemesi yer alır.

59
Hasdağlı 2018, 8.

30
Levha 13

Resim 2360: Knidos. MÖ 530-500. Ön yüz: Sağa dönük aslan protomu. Arka yüz: Kare
incus içinde sağa dönük arkaik Aphrodite başı betimlenmiştir.

Resim 2461: Knidos. MÖ 350-330. Ön yüz: Nokta bordürler içinde sağa dönük
Aphrodite başı. Arka yüz: Sağa dönük aslan protomu betimlenmiştir.

60
http://www.arkeolojidunyasi.com/antik_kentler/knidos_III.html (22.01.2021).
61
Özdizbay 2015-2018, 129.

31
Levha 14

Resim 2562: Halikarnassos. Gümüş. MÖ yaklaşık 350. Ön yüz: Apollon başı. Arka yüz:
Kare incus içinde kartal betimlenmiştir.

Resim 2663: Aspendos. Gümüş. MÖ 465-430. Ön yüz: Bir elinde mızrak diğer elinde
yuvarlak kalkan tutan çıplak bir savaşçı (hoplit) betimi. Arka yüz: Kare incus içinde
insan bacakları şeklinde triskeles betimlenmiştir.

62
Özdizbay 2015-2018, 129.
63
https://definevadisi.com/konu/belkis-aspendos-spendos-bolgesi-antik-sikkeler-2.407/ (22.01.2021).

32
Levha 15

Resim 2764: Aspendos. Gümüş. MÖ 420-360. Ön yüz: Elinde mızrak atın üzerinde
Mopsos. Arka yüz: Sola doğru koşan bir yaban domuzu betimlenmiştir. Yaban
domuzunun böğrüne mızrak saplı ve yaralı yerden kan damlamaktadır. Mopsos’un
yaban domuzu avı sahnesi sikkenin ön ve arka yüzünde betimlenmiştir.

Resim 2865: Aspendos. Gümüş. MÖ 370-333. Ön yüz: Karşılıklı güreşen iki güreşçi.
Arka yüz: Sapan atan bir figür vardır. Erken sikkeler üzerinde görülen trikeles, artık
arka yüzde yan tip olarak görülmektedir.

64
Özdizbay 2015-2018, 134.
65
https://www.coinarchives.com/a/results.php?results=100&search=Aspendos (22.01.2021).

33
Levha 16

Resim 2966: Sinope. Gümüş. MÖ 425-410. Ön yüz: Kartal başı. Arka yüz: Kare incus.

Resim 3067: Sinope. Gümüş. MÖ 410-350. Ön yüz: Sola doğru dönük Nymphe
Sinope’nin başı. Arka yüz: yunus üzerinde deniz kartalı görülmektedir. Yunusun altına
kentin adı “” şeklinde kısaltılmıştır.

66
https://www.coinarchives.com/a/results.php?search=sinope&s=0&upcoming=0&results=100
(22.01.2021).
67
https://www.coinarchives.com/a/results.php?search=sinope&s=0&upcoming=0&results=100
(22.01.2021).

34
Levha 17

Resim 3168: Büyük Pers Kralı I. Dareios. Gümüş. MÖ 500. Pers kralı yarı beline kadar
betimlenmiştir. Bir elinde yay diğer elinde birkaç ok tutmaktadır. Arka yüz: Kare incus.

Resim 3269: Pers kralı tam figür olarak betimlenmiş. Sağa doğru. Ok atar pozisyonda
betimlenmiştir. Altın. MÖ 505-480.

68
https://www.coinarchives.com/a/openlink.php?l (22.01.2021).
69
www.coinarchives.com/a/results.php?search=I+Darius&s=0&upcoming=0&results=100 (22.01.2021).

35
Levha 18

Resim 3370: Ön yüz: Pers Kralı sağa doğru diz koşusu yapar şekilde. Bir elinde yay
diğer elinde mızrak tutarken betimlenmiştir. Arka yüz: Kare incus. Altın. MÖ 485-420.

Resim 3471: Gümüş MÖ 420-375. Pers Kralı tam figür olarak betimlenmiş. Bir elinde
yay diğer elinde hançer ile sağa doğru diz koşusu yapar şekilde betimlenmiştir. Arka
yüz: Kare incus.

70
www.coinarchives.com/a/results.php?search=I+Darius&s=0&upcoming=0&results=100 (22.01.2021).
71
Kılıç 2012, 242.

36

You might also like