You are on page 1of 576

2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
2.HAFTA- TEMEL KAVRAMLAR VE
AKIŞKANLARIN ÖZELLİKLERİ

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı
Akışkanlar Mekaniği: Temelleri ve Uygulamaları, Y.A. Cengel, J.M. Cimbala, McGraw-Hill, 2014
Copyright © The McGraw-Hill Companies, Inc. Permission required for reproduction or display.
Giriş
• Mekanik: fizik biliminin kuvvetlerin etkisindeki durgun ve
hareketli cisimler ile ilgilenen en eski dalıdır.
• Statik: Mekaniğin hareketsiz cisimler ile ilgili dalı.
• Dinamik: Mekaniğin hareketli cisimler ile ilgili dalı.
• Akışkanlar Mekaniği: Akışkanların, durgun (akışkan statiği) ve
hareket halindeki (akışkan dinamiği) davranışları ve yine
akışkanların diğer akışkanlar ve katılar ile oluşturdukları
sınırlardaki etkileşimleri ile ilgilenen bilim dalıdır.
• Akışkanlar Dinamiği: Akışkanlar mekaniği, akışkanın durgun hali
hareket hızının sıfır olduğu özel bir durum olarak değerlendirilip
akışkanlar dinamiği olarak da adlandırılır.

MLZ 3105 2
Giriş
Akışkanlar Mekaniğinin Uygulama Alanları
• Doğal Akışlar ve Meteorolojik Olaylar.
• Gemiler.
• Hava ve Uzay Taşıtları
• Elektrik Santralleri.
• İnsan Vücudu.
• Otomobiller.
• Rüzgar Türbinleri.
• Boru Hatları ve Sıhhi Tesisat

MLZ 3105 3
MOMENTUM TRANSFERİ
• Akışkan hareketi ve bu hareketi ortaya çıkaran kuvvetler
ile ilgilidir.
• Denklemler: 1-Kütlenin korunumu,2- Toplam
momentumun korunumu, 3-Newton’un Hareket
kanunları.
• Momentumu (mV) oluşturan hız, bir dış kuvvet
tarafından akışkan molekülleri üzerine dayatılan hızdır.
Molekülün iç enerjisinden kaynaklanan rastgele
yönlerdeki yerdeğişim hızı momentuma katkıda
bulunmaz. (Sadece momentumun bir bölgeden diğer bir
bölgeye taşınmasına yardımcı olabilir).

MLZ 3105 4
MOMENTUM TRANSFERİ
Akışkanlar
Sıvılar Gazlar

• En önemli fark sıvıların ihmal edilebilecek seviyede


az, gazların ise yüksek oranda sıkıştırılabilmesidir.
Sıkıştırılabilirlik, basıncın değişmesi ile maddenin
hacminde meydana gelen değişimi ifade eder.
• Sıvılarda moleküllerarası çekim kuvvetleri katılara
göre daha zayıftır. Moleküller ortam içinde hareket
eder, bu nedenle belirli bir şekli yoktur. Ancak güçlü
kohezyon kuvvetlerinden dolayı hacimleri sabittir.
MLZ 3105 5
Moleküllerarası Kuvvetler
• Katılarda moleküller birbirlerine çok yakın olduğu için
moleküler çekim kuvveti çok büyüktür, bu nedenle dış
kuvvetlere karşı oldukça fazla direnç gösterirler.
• Eğer dış kuvvet yeterince büyükse moleküler pozisyonu
değiştirebilir fakat moleküller arasında oldukça büyük çekim
kuvveti kalır ve dış kuvvet kalktığında bu çekim kuvveti
molekülleri eski konuma döndürürler. Ancak dış kuvvet
kalktıktan sonra geriye dönmeleri mümkün olmayabilir. Bu
halde katının elastik limiti geçilmiştir ve plastik deformasyon
olmuştur.
• Sıvılarda, moleküler çekim kuvveti sadece sıvı kesin şeklini
aldığında molekülleri bir arada tutacak kuvvete sahiptir. Dış
kuvvet uygulandığında moleküler dış kuvvet kalkana kadar
sürekli yer değiştirirler ve daha sonra eski hallerine
dönemezler.
MLZ 3105 6
AKIŞKANLAR

• Moleküllerarası çekim kuvvetlerinin çok düşük olduğu


gazlarda ise belirli bir hacim yada şekilden söz edilemez.
Daha seyrek yerleşim düzenine sahip moleküller, sıkı
yerleşime sahip moleküller MLZ
üzerine
3105
adsorplanır. 7
Bir sıvıda, molekül grupları bağıl hareket yapabilir, ancak moleküller
arasındaki güçlü çekim kuvvetleri hacim sabit kalır. Sonuç olarak bir sıvı
içerisinde bulunduğu kabın şeklini alır ve geniş bir kabın içerisinde
yerçekiminin etkisiyle serbest yüzey oluşturur.
Bir gaz ise kabın çeperlerine kadar genişler ve sonunda tüm kabı
doldurur . Bunun nedeni gaz molekülleri arasındaki mesafelerin fazla
olması ve bu yüzden aralarındaki çekim kuvvetinin çok zayıf olmasıdır.
Sıvıların aksine üzeri açık bir kaba konulan gazlar serbest yüzey
oluşturamaz.

Sıvıların aksine gazlar serbest yüzey


oluşturmaz ve genişleyerek mevcut
hacmin tamamını doldurur.
MLZ 3105 8
Gaz ve buhar sözcükleri çoğunlukla birbirleri yerine kullanılır.
Gaz: Bir maddenin buhar fazı, genellikle kritik bir sıcaklığın üzerinde
ise gaz olarak adlandırılır.
Buhar: Bu terim genellikle yoğuşma koşullarına çok yakın bir gaz
halini ifade eder.
•Makroskobik veya klasik yaklaşım: Her
bir molekülün davranışının bilinmesine
ihtiyaç yoktur ve bu yaklaşım mühendislik
problemlerinin doğrudan ve kolaylıkla
çözülebilmesine olanak sağlar.
•Mikroskobik veya istatistiksel yaklaşım:
Moleküllerin bir araya gelerek
oluşturdukları büyük molekül gruplarının
davranışını esas alır.
Mikroskobik bir ölçekte bir gazın basıncı gaz
moleküllerinin etkileşimine dayalı olarak
belirlenirken, makroskobik ölçekte bir
manometre ile ölçülebilir. MLZ 3105 9
AKIŞKANLAR
Akışkan nedir ? (Tanım 1- Durgun halde sıfır kayma
gerilmesine*, hareket halinde ise üzerine uygulanan
kuvvetle orantılı şekil değiştirme hızına sahip maddelere
akışkan denir. Tanım 2- Kayma gerilmesi uygulandığında
sürekli olarak deforme olan maddedir) Üzerine
uygulanan kayma gerilmesi ne kadar büyük olursa olsun
şekil değiştirmeyen nesnelere teorik anlamda katı cisim
denir. Gerçek katı cisimlerin çoğunda ise sabit kayma
gerilmesine karşı belirli bir şekil değişimini takiben
deformasyon sona erer.
*Kayma gerilmesi bir yüzeye teğet olan ve birim alana
etkiyen kuvvettir. MLZ 3105 10
AKIŞKANLAR

Akışkanlarda
herhangi bir
kayma gerilmesi
sonucu oluşan
deformasyon
zamanın sürekli
fonksiyonudur

MLZ 3105 11
AKIŞKANLAR

MLZ 3105 12
AKIŞKANLAR

• Akışkanlar denge halinde teğetsel veya kayma


kuvvetlerine karşı koyamazlar. Bütün akışkanların
bir miktar sıkışabilme özelliği vardır ve şekil
değiştirmeye karşı küçük bir direnç gösterirler.
• Akışkanlar mekaniği, akışkanların durgun veya
hareket halindeki davranışını inceleyen uygulamalı
mekanik dalıdır. Akışkanlar mekaniği prensiplerinin
gelişmesinde akışkanların birçok özelliğinin önemli
rolleri olmuştur.

MLZ 3105 13
Boyutlar ve Birimler
• Herhangi bir fiziksel büyüklük boyutları ile ayırt edilebilir.
• Boyutlara verilen büyüklüklere birim denir.
• Kütle m, uzunluk L, zaman t ve sıcaklık T gibi bazı basit boyutlar
birincil ya da temel boyutlar olarak seçilir. Hız V, enerji E ve hacim
V gibi diğer büyüklükler bu ana boyutlar cinsinden ifade edilir ve
ikincil boyutlar ya da türetilmiş boyutlar olarak adlandırılır.
• Metrik (SI) sistem: Çeşitli birimler arasındaki bir ondalık ilişkiye
dayanan basit sistem.
• İngiliz birim sistemi: Buna karşın İngiliz sisteminin belirli sistematik
sayısal bir temeli yoktur. Tam tersine bu sistemdeki çeşitli birimler
arasında karmaşık ve öğrenmeyi zorlaştıran tamamen keyfi bir ilişki
vardır.

MLZ 3105 14
Boyutlar ve Birimler
• MKS Birim Sistemi: Uzunluk birimi olarak metreyi, kütle
birimi olarak kilogramı ve zaman birimi olarak saniyeyi
temel alan birim sistemidir.
• CGS Birim Sistemi: Uzunluk birimi olarak cm, kütle birimi
olarak gram ve zaman birimi olarak saniyeyi temel alan
birim sistemidir.
• SI Birim sistemi: Uluslararası Birim Sistemi ( Système
international d'unités)
• İngiliz Birim Sistemi

MLZ 3105 15
Boyutlar ve Birimler
SI birimsisteminin yanında İngiliz Birim Sistemi (BG)’de
günümüzde kullanılmaktadır. İngiliz Birim Sisteminde
Uzunluk Birimi foot (ft), zaman birimi saniye (s) ve kütle’nin
birimi libre-kütle (pound-mass,lbm)’dir.
1lbm=0.45359kg
1foot=0.3048m

MLZ 3105 16
Boyutlar ve Birimler

MLZ 3105 17
Boyutlar ve Birimler

MLZ 3105 18
Bazı SI ve İngiliz Birimleri

İş = Kuvvet x Yol 1
J = 1 N∙m
1 cal = 4.1868 J SI birim sistemindeki ön ekler bütün
1 Btu = 1.0551 kJ mühendislik dallarında kullanılır.

Kuvvet birimlerinin tanımı.


MLZ 3105 19
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
• Eğer hız akışa dik yönde sabit kalıyorsa, akış üniform
akış olarak adlandırılır. Eğer hız vektörü bütün
koordinatlardan bağımsız olarak tüm akış alanı içinde
sabit yön ve şiddete sahipse akış alanı üniformdur
(İdeal akışkan, içsel sürtünmesi 0 olan akışkanlar
böyle akış profiline sahiptir.

MLZ 3105 20
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
• Sürtünme etkilerinin önemli olduğu akışlar, viskoz akış
olarak adlandırılır. Uygulamada karşılaşılan
akışkanların çoğunda viskoz kuvvetlerin atalet ve
basınç kuvvetlerinin yanında ihmal edilebilecek kadar
küçük kaldığı bölgeler vardır (viskoz olmayan akış).

MLZ 3105 21
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI

Başlangıçta üniform bir


hıza sahip bir akışkanın
düz bir levha üzerinden
geçerken oluşturduğu
viskoz akış bölgeleri.

MLZ 3105 22
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
• Ayrıca akışkanlar akışkanın sınırları belirli bir kanalın
içinden yada yüzeyinden akmaya zorlanmasına göre iç /dış
akış olarak sınıflandırılır. Akım, boru gibi katı bir duvarla
çevrelenmiş bir kanalda oluyorsa, merkezde max.
Duvarlarda sıfır olan bir hız dağılımı meydana gelir
(Poiseuille akımı).

MLZ 3105 23
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
Dış akış: Akışkanın bir levha, tel ya da boru gibi bir yüzeyin
üzerinden herhangi bir sınır olmaksızın akmasıdır.
İç akış: Akışkanın katı yüzeyler ile tamamen sınırlanmış bir
biçimde, örneğin bir boru ya da kanal içerisinden akmasıdır.

• Suyun bir borudan akması


iç akış, havanın bir topun
etrafından akması bir dış
akıştır.
• Kanalın sadece bir kısmını
dolduran serbest yüzeyli
Bir tenis topu etrafındaki dış akış ve
arka tarafta oluşan türbülanslı art izi sıvı akışları açık- kanal akışı
bölgesi. olarak adlandırılır.
MLZ 3105 24
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI

• Kapalı kanallardaki akım, basınç farkı ile yaratılsa


bile duvar etkisi altında, akışkan içinde kayma
gerilimi gradyanı yaratılacaktır. Gerçek akışkanlar
(içsel sürtünmeye sahip) böyle bir hız gradyanına
sahiptir.
• Yoğunluk, akış boyunca her yerde yaklaşık sbt.
kalıyorsa, akış sıkıştırılamaz akış olarak adlandırılır
(sıvılar). Bu yüzden akış sıkıştırılamaz olarak kabul
ediliyorsa akışkanın hacmi hareketi boyunca
değişmez.

MLZ 3105 25
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
Sıkıştırılamaz akış: Akış esnasında tüm akış alanında
yoğunluk yaklaşık olarak sabit kalır (sıvı akışları)
Sıkıştırılabilir akış: Akış esnasında akışkanın yoğunluğu
değişir (örn. yüksek hızlı gaz akışı)
Yüksek hızlı gaz akışlarının görüldüğü roketler, hava
taşıtları ve diğer sistemlerde yapılan incelemelerde)
akış hızı genellikle aşağıda tanımlanan boyutsuz Mach
sayısı ile ifade edilir:
Ma = 1 Sonik akış
Ma < 1 Sesaltı akış
Ma > 1 Sesüstü akış
Ma >> 1 Hipersonik akış MLZ 3105 26
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
• Daimi terimi, belirli bir noktada zaman içerisinde akışkan
özelliklerinde, hızında, sıcaklığında vb. hiçbir değişim
olmadığını ifade eder. Bunun tersi daimi olmayandır.
• Üniform terimi belirli bir bölgede konuma bağlı
değişimin olmadığını ifade eder.
• Periyodik terimi ise akışın düzenli bir şekilde salınım
yaptığı daimi olmayan akış için kullanılır.
• Türbinler, kompresörler, kazanlar, yoğuşturucular ve ısı
değiştiricileri gibi birçok sistem uzun bir süre aynı
koşullarda çalışır ve daimi-akışlı makinalar olarak
sınıflandırılır. MLZ 3105 27
Daimi olmayan bir akışın (a) anlık ve (b) uzun pozlama ile
alınan görüntüleri. MLZ 3105 28
• Bir akış alanı en iyi şekilde hız dağılımı ile
tanımlanır.
• Buna göre eğer akış hızı, temel
boyutlardan sadece birine, her ikisine ya
da her üçüne göre değişiyorsa, akışın
sırasıyla bir-, iki-, ya da üç-boyutlu olduğu Bir otomobil anteni
söylenir. etrafındaki akış, antenin üst ve
• Bununla beraber hızın belirli yönlerdeki alt uçları dışında iki-boyutlu
değişimi diğer yönlerdeki değişimlere kabul edilebilir.
göre daha küçük olabilir ve bunlar
önemsiz bir hata ile ihmal edilebilir.

Dairesel kesitli boruda hız profilinin gelişimi. Borunun giriş bölgesinde akış iki-
boyutludur ve bu yüzden V = V(r, z) olur. Öte yandan hız profili tamamen gelişip önünde değişmez duruma
geldiğinde V = V(r) olur ve akış bir-boyutlu hale gelir.
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI

• Viskoz akışlarda, akışın karakterine bağlı olarak iki


tip akış bölgesi söz konusudur (Laminar ve
Türbülans akış). Laminar akışta, akış yapısı, akış
tabakalarının hareketi ile tanımlanır. Komşu
tabakalar birbirlerine karışmaz ve tek bir çizgi
halinde hareket ederler. Türbülanslı akışta ise, akış
yapısı rastgele üç boyutta hareket eden partiküllerle
tanımlanır. Hız dalgalanmaları nedeniyle tabakalar
arası momentum transferi söz konusudur.

MLZ 3105 30
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI

MLZ 3105 31
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI

(a) kısmında tek bir partikülün bir zaman aralığındaki


düzensiz yol almasını göstermekte, (b) kısmı ise
akışkandaki belirli bir noktadaki hızın yaklaşık ortalama bir
değerle rastgele değiştiğini göstermektedir. Bu ortalama
değere, 𝑉 ̅ 𝑥 sembolüyle verilen anlık ortalama hız denir.
MLZ 3105 32
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
Laminer akış: Akışkanın son derece
düzenli tabakalar halinde aktığı
hareket durumunu ifade eder.
Yüksek viskoziteye sahip
akışkanların düşük hızlı akışları
genelde böyledir.
Türbülanslı akış: Çoğunlukla yüksek
hızlarda görülen düzensiz akışkan
hareketi, akışkan hızındaki
dalgalanmalardan anlaşılır ve
türbülanslı olarak nitelendirilir. Hava
gibi düşük viskoziteli akışkanların
yüksek hızlı akışı böyledir.
Geçiş akışı: Laminer ve
türbülanslı akış rejimleri
MLZ 3105 33
Akışkanların Fiziksel Özellikleri
1. YOĞUNLUK (ρ): Maddenin birim hacmindeki
kütlesidir. Maddeyi oluşturan moleküllerin kütlesine
ve yer değişim düzenine göre aralarında kalan
mesafeye (r) bağlıdır. Katılarda r mesafesi sabittir.
Atomlararası çekim kuvvetleri ile tayin edilir. Bu
nedenle katıların yoğunluğu T ve P ile değişmez.
Sıvıların yoğunluğu ise yapılarına, moleküller arası
VdW kuvvetlerinin özellikle H2 bağlarının varlığına
bağlıdır. Bu nedenle sıvıların yoğunluğu
moleküllerarası boşluk fazla ise sıcaklıktan etkilenir.

MLZ 3105 34
Akışkanların Fiziksel Özellikleri
• Özgül hacim, yoğunluğun tersidir.
• Bazen bir maddenin yoğunluğu , iyi bilinen bir maddenin
yoğunluğuna oranlanarak verilebilir (bağıl yoğunluk).
ρb=ρ/ρsu
• Bir akışkanın özgül ağırlığı, birim hacminin ağırlığıdır. ɣ =
ρ.g ,

• 2. VİSKOZİTE (µ): Akışkanın iç sürtünmesinin bir ölçüsüdür.


Bu sürtünme akışkan tabakası diğer tabakaya göre hareket
ettiğinde ortaya çıkar. Moleküllerarası vdW kuvvetleri,
akım sırasında oluşan normal gerilme ve kayma
gerilmesine son derece duyarlıdır ve akışkanın akmaya
karşı gösterdiği direncin kaynağını oluşturur.
MLZ 3105 35
Akışkanların Fiziksel Özellikleri

MLZ 3105 36
Akışkanların Fiziksel Özellikleri
Örnek 1.1. :Hacmi 0,45 m3 olan bir akışkanın kütlesi
405 kg dır. Bu akışkanın yoğunluğunu, birim hacim
ağırlığını ve bağıl yoğunluğunu bulunuz.

MLZ 3105 37
Akışkanların Fiziksel Özellikleri
Örnek 1.2. : İçerisinde 100 kPa basınç ve 25 C’de hava
bulunan 4x5x6 m boyutlarındaki bir odada havanın
yoğunluğunu, bağıl yoğunluğunu ve kütlesini belirleyiniz.

𝑃 100 𝑘𝑃𝑎
𝜌= = 𝑚3 = 1.17 kg/m3
𝑅𝑇 0.287 𝑘𝑃𝑎. .𝐾 25+273 𝐾
𝑘𝑔
𝜌 1.17 𝑘𝑔/𝑚3
𝜌= = = 0.0017
𝜌𝐻2𝑂 1000 𝑘𝑔/𝑚3
V= 4x5x6= 120 m3
m=ρ.V= 1.17 kg/m3x 120 m3= 140 kg.

MLZ 3105 38
Viskozite: Bir akışkanın akmaya karşı iç direncini veya “akışkanlığını”
temsil eden özeliğine denir.
Sürtünme Kuvveti: Akan bir akışkanın bir cisme akma yönünde
uyguladığı kuvvete denir ve bu kuvvetin büyüklüğü kısmen viskoziteye
bağlıdır.
Bir akışkanın viskozitesi “şekil
değiştirmeye karşı gösterdiği
direncin” miktarına bağlıdır.
Viskozite, farklı akışkan
tabakalarının birbirlerine göre
bağıl harekete zorlanmalarıyla
oluşan iç sürtünme kuvvetinden
kaynaklanır.
Cisme göre hareket
eden bir akışkan cisim
üzerinde bir direnç
kuvveti oluşturur. 39
MLZ 3105 39
VİSKOZİTE
• Viskozite bir akışkanın tüm partikülleri için aynı
derecede etkili olmakla birlikte akış sırasında etkinin
en fazla olduğu bölgeler katı cisim cidarına yakın
bölgelerdir. Eğer akışkanın hiç bir bölgesinde akışkan
özelliklerinde zaman içinde bir değişim olmazsa bu
durumda akış, kararlı akış adını alır. Herhangi bir
akışkan için kararlı akış şartı dµ/dt =0.

MLZ 3105 40
AKIŞKANLAR

MLZ 3105 41
AKIŞKANLAR
• X akıma paralel, y dik yön olarak alınırsa, akışkan
içindeki deformasyon bu yönlerdeki boyut
değişiminin oranı dx/dy olarak tanımlanır. Zamana
bağlı deformasyon (ε= (1/dt).(dx/dy)=
(1/dy).(dx/dt)= dVx/dy), etkiyen kayma gerilimine
dik yönde akışkanın hız değişimine (gradyanına) eş
değerdir.

MLZ 3105 42
AKIŞKANLAR
Bir yüzeyin birim alanına
etkiyen kuvvetin dik bileşenine
normal gerilme, teğetsel
bileşenine de kayma gerilmesi
adı verilir. Durgun akışkanlarda
normal gerilme basınç olarak
adlandırılır. Katı ve sıvı
arasındaki fark, maddelerin
şeklini değiştirmek üzere
uygulanan kayma gerilmesine
yada teğetsel gerilmeye(τ) karşı
gösterdikleri direnç ile anlaşılır.
MLZ 3105 43
AKIŞKANLAR
Sabit halde ve laminar akmada, A alanına sahip levhalar için
kuvvet,

Olup burada Y levhalar arasındaki mesafe ve 𝜼 =µ orantılılık


sabitidir. Tarif edilen şekliyle kuvvet kesmedir ve birim alandaki
kuvvet (F/A) ise kayma gerilmesidir. Sabit halde hız profili
lineer olduğu zaman V/Y ifadesi yerine sabit hız gradyantı,
𝑑𝑣𝑥/𝑑𝑦 , yazılabilir. Herhangi iki ince akışkan tabaka arasındaki
kayma gerilmesi, 𝜏𝑦𝑥 , aşağıdaki denklemle ifade edilebilir.

µ
MLZ 3105 44
AKIŞKANLAR
µ Newtonun Viskozite Kanunu
(1687 Sör Isaac Newton)
Denklemdeki (-) işareti, momentumun alttaki akışkan
tabakasından üstteki tabakaya (+y yönünde) taşındığını ifade eder.
Orantılılık sabiti, viskozite olarak ifade edilir. Bu durumda 𝑑𝑣𝑥/𝑑𝑦
negatif olup 𝜏𝑦𝑥 değeri pozitif olacaktır.
Alttaki levhanın harekete başladığı t = 0 anı ile sabit hale ulaşılan
büyük t zamanı arasındaki periyod, kısa süreli periyod olarak
adlandırılır. Kısa süreli periyod esnasında vx hem zamanın hem de
pozisyonun fonksiyonudur, bu durumda 𝜏𝑦𝑥 için daha genel bir
ifade kullanılmaktadır.

µ MLZ 3105 45
AKIŞKANLAR-VİSKOZİTE
Dinamik (veya mutlak) viskozitenin birimi MKS
sistemine göre kg/m.s=Pa.s (N.s/m2)
olup CGS sisteminde poise (P= g/cm.s) kullanılır. 1
poise = 1 dyn.s/cm2 değerine eşittir. Sentipoise (cP)
birimi de viskozite için en çok kullanılan birimdir ve
0.01 poise değerine eşittir. Bu değer, yaklaşık 20 C’ deki
suyun viskozitesidir (1 cp). 1P = 100 cP
Kinematik viskozite, termal ve kütle difüzyonundakine
benzer şekilde momentum difüzitesinin ölçümünde
temel bir miktardır. CGS sisteminde birimi cm2/saniye
olup stoke olarak isimlendirilir. Sentistoke (0.01 stoke)
terimi de çok kullanılmaktadır.
MLZ 3105 46
VİSKOZİTE

MLZ 3105 47
YÜZEY GERİLİMİ
• Sıvı damlacıkları içleri sıvıyla dolu küçük küresel balon
gibidir. Sıvı yüzeyi ise gerilmiş elastik bir zar benzeri
davranış sergiler. Bu gerilime neden olan çekme kuvveti,
yüzeye paralel olarak etkir ve sıvı moleküllerinin birbirini
çekmelerinden kaynaklanır.
• Bu kuvvetin birim uzunluğu başına büyüklüğü yüzey
gerilimi olarak adlandırılır ve genellikle N/m birimiyle
ifade edilir. Yüzey gerilimi sbt. T ve P’de sıvı yüzeyini
büyütmek için gereken iş miktarıdır.
• Bu etki ayrıca yüzey enerjisi olarak da adlandırılır ve
Nm/m2 birimiyle ifade edilir.

MLZ 3105 48
Sıvı yüzeyinde ve içerisindeki bir
sıvı molekülüne etkiyen çekim
kuvvetleri
Bir sıvı filminin U-şekilli tel ile uzatılması
ve b uzunluğundaki hareket edebilir tele
etkiyen kuvvetler

Yüzey Gerilimi: Sıvının yüzey alanındaki


birim artışı başına yapılan iştir.
MLZ 3105 49
YÜZEY GERİLİMİ
𝐹 𝑁
• Γ yada σ=𝐿 𝑚
, σ𝑠𝑢 = 72 𝑚𝑁/𝑚
𝑚𝑁
• σ𝑐𝑖𝑣𝑎 = 48 𝑚𝑁/𝑚, σ𝑡𝑒𝑓𝑙𝑜𝑛 = 18 𝑚𝑁/𝑚, σç𝑒𝑙𝑖𝑘 = 1560
𝑚
• Islatma, borulardan akımda ve gözenekli ortamda akımda
önemlidir.Boru içinden akan sıvı boru duvarını ıslatmıyorsa,
sıvının hızı duvarın hızına eşit olmaz.

MLZ 3105 50
YÜZEY GERİLİMİ
• Moleküller arasında çekim kuvveti söz konusudur. Aynı tür
moleküller arasındaki çekime “kohezyon”, farklı tür moleküller
arasındaki çekime ise “adezyon” denir. Katılarda kohezyon çok
büyüktür ve katının belirli bir şekli korumasını sağlar. Sıvılarda ise
moleküllerin sıvı hacmi içerisindeki hareketine izin verirken sıvıyı
belirli bir hacim içinde tutar.
• Kohezyon kuvvetleri sıvının bulunduğu ortamdaki davranışını
belirler. Sıvının kohezyon kuvveti bulunduğu kabım adhezyon
kuvvetinden büyükse su bulunduğu kabın çeperine yapışmaz ve
kabı ıslatmaz.

MLZ 3105 51
YÜZEY GERİLİMİ

Sıvı içerisindeki moleküller (A molekülü) sadece kohezyon etkisinde


iken sıvı yüzeyindeki moleküller (B molekülü) hem kohezyon hem de
adezyon etkisindedir. Bu durumda, yüzeydeki molekülleri yukarıya
doğru çekmeye çalışan ve sıvı sıvı yüzey alanının minimum olmasını
sağlayan bir kuvvet oluşacaktır, bu kuvvet “yüzey gerilimi” olarak
adlandırılır. Yüzeydeki moleküllere serbest yüzeye paralel ve dik kuvvet
bileşenleri etki eder ve paralel bileşenler sıvı yüzeyini gergin bir zar gibi
tutar. MLZ 3105 52
YÜZEY GERİLİMİ

MLZ 3105 53
Yarım
damlacığın ve
yarım sabun
kabarcığının
cisim
diyagramları.

42
MLZ 3105 54
TEMAS AÇISI
Sıvılar bazı katıları ıslattığı hâlde bazılarını ıslatmaz.
Örneğin, su camı, seramiği ve metali ıslattığı hâlde,
polietileni ve teflonu ıslatmaz. Temas açısı, sıvıların
ıslatma özelliklerinin belirlenmesinde bir ölçü olarak
kullanılabilir.

MLZ 3105 55
TEMAS AÇISI (Young Denklemi)

γsv = katı-hava arafazındaki yüzey gerilimi (katının yüzey


gerilimi)
γsl = katı-sıvı arafazındaki yüzey gerilimi (adezyon gerilimi)
γlv = sıvı-hava arafazındaki yüzey gerilimi (sıvının yüzey
gerilimi)
MLZ 3105 56
TEMAS AÇISI (Young Denklemi)
Eğer temas açısı 90 dereceden büyükse – hidrofobik (ıslatmaz)
Eğer temas açısı 90 dereceden düşükse – hidrofilik (ıslatır)
Eğer temas açısı 140 dereceden büyükse – süper hidrofobik
Eğer temas açısı 0 dereceye çok yakınsa – süper hidrofilik

MLZ 3105 57
TEMAS AÇISI
Pürüzsüz yüzeyler süper hidrofobik özellik göstermezler. Süper
hidrofobik özellik kazanması için bir yüzeyin mikro-nano
düzeyde pürüzlülüğe ihtiyacı vardır. Lotus bitkisinin yüzeyinin
suya karşı süper hidrofobik yüzey olarak olarak davranmasının
(yaklaşık 147 derece temas açısına sahiptir) sebebi yüzeydeki
mikro pürüzlülüktür. Aynı şekilde süper hidrofilik yüzeyler de
pürüzlülük ile sağlanabilir. Burada önemli olan pürüzlülüğün
derecesi sıklığı şekli ve pürüzler arası mesafedir.

MLZ 3105 58
KILCALLIK-KAPİLERİTE
Yüzey gerilmesiyle ilgili çok karşılaşılan bir olay, kılcal
borularda sıvının yükselmesi veya alçalmasıdır. Ucu açık
küçük bir tüp suya daldırıldığında, tüp içindeki su seviyesi,
tüpün dışındaki su seviyesinden daha yüksek olur.Bu
durumda bir sıvı-gaz–katı ortak yüzeyi vardır. Su molekülleri
ile tüp yüzeyi arasında bir çekim kuvveti (yapışma,adezyon)
vardır ve bu çekim kuvveti su molekülleri arasındaki çekim
kuvvetini (kohezyon) yenebilecek büyüklüktedir ve bunun
sonucu olarak su molekülleri tüpyüzeyine doğru çekilir. Bu
durumda, katı yüzeyi ıslatıyor denir. Yüzeysel gerilmenin
etkisi ile sıvıların atmosfere açık ince borularda yükselmesi
veya alçalması olayına kılcallık(kapilerite) denir.
MLZ 3105 59
KILCALLIK-KAPİLERİTE

MLZ 3105 60
Küçük çaplı bir cam boruda suyun
Kılcallık etkisinden dolayı bir boruda
kılcal yükselmesi ve civanın kılcal
yükselen sıvı sütununa etkiyen
alçalması
kuvvetler

 Kılcal yükselme tüpün yarı çapı ve


akışkanın yoğunluğuyla ters orantılıdır.

MLZ 3105 61
KILCALLIK-KAPİLARİTE
• Civa ya da su sütununun ağırlığı= yüzey gerilme
kuvveti
𝑅.ℎ.𝜌.𝑔
• 𝜎 2𝜋𝑅 𝑐𝑜𝑠𝜃 = 𝜌𝑔 𝜋𝑅2ℎ ,𝜎 =
2𝐶𝑜𝑠𝜃
• Tam ıslanma durumunda 𝑐𝑜𝑠𝜃=1 (𝜃=0)
𝑅.∆𝑃
•𝜎= , ΔP= sıvı sütun hidrostatik basıncı
2

MLZ 3105 62
KILCALLIK-KAPİLARİTE
• Örnek: Kapiler bir boru suya daldırıldığında 20 C’de su 4.96
cm yükseliyor. Aynı kapiler borunun 1 cm’şil yüksekliği civa
ile doldurulduğunda 38.3 mg civa kullanılıyor. Buna göre
suyun 20 C’deki yüzey gerilimini hesaplayınız. ρsu=0.9982
g/cm3, ρciva=13.55 g/cm3.ϴsu-cam=0

𝑚 38.3𝑥10−3 𝑔
V=𝜋𝑟2ℎ = = = 𝑟 = 0.03 𝑐𝑚
𝜌 13.55 𝑔/𝑐𝑚3
𝑐𝑚
𝑟.ℎ.𝜌.𝑔 (0.03 𝑐𝑚)(4.96 𝑐𝑚)(0.9982 𝑔/𝑐𝑚3)(981 𝑠2 )
𝜎= = =72.86 g.cm/s2
2 2

MLZ 3105 63
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
2.HAFTA- TEMEL KAVRAMLAR VE
AKIŞKANLARIN ÖZELLİKLERİ

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı
Akışkanlar Mekaniği: Temelleri ve Uygulamaları, Y.A. Cengel, J.M. Cimbala, McGraw-Hill, 2014
Copyright © The McGraw-Hill Companies, Inc. Permission required for reproduction or display.
Giriş
• Mekanik: fizik biliminin kuvvetlerin etkisindeki durgun ve
hareketli cisimler ile ilgilenen en eski dalıdır.
• Statik: Mekaniğin hareketsiz cisimler ile ilgili dalı.
• Dinamik: Mekaniğin hareketli cisimler ile ilgili dalı.
• Akışkanlar Mekaniği: Akışkanların, durgun (akışkan statiği) ve
hareket halindeki (akışkan dinamiği) davranışları ve yine
akışkanların diğer akışkanlar ve katılar ile oluşturdukları
sınırlardaki etkileşimleri ile ilgilenen bilim dalıdır.
• Akışkanlar Dinamiği: Akışkanlar mekaniği, akışkanın durgun hali
hareket hızının sıfır olduğu özel bir durum olarak değerlendirilip
akışkanlar dinamiği olarak da adlandırılır.

MLZ 3105 2
Giriş
Akışkanlar Mekaniğinin Uygulama Alanları
• Doğal Akışlar ve Meteorolojik Olaylar.
• Gemiler.
• Hava ve Uzay Taşıtları
• Elektrik Santralleri.
• İnsan Vücudu.
• Otomobiller.
• Rüzgar Türbinleri.
• Boru Hatları ve Sıhhi Tesisat

MLZ 3105 3
MOMENTUM TRANSFERİ
• Akışkan hareketi ve bu hareketi ortaya çıkaran kuvvetler
ile ilgilidir.
• Denklemler: 1-Kütlenin korunumu,2- Toplam
momentumun korunumu, 3-Newton’un Hareket
kanunları.
• Momentumu (mV) oluşturan hız, bir dış kuvvet
tarafından akışkan molekülleri üzerine dayatılan hızdır.
Molekülün iç enerjisinden kaynaklanan rastgele
yönlerdeki yerdeğişim hızı momentuma katkıda
bulunmaz. (Sadece momentumun bir bölgeden diğer bir
bölgeye taşınmasına yardımcı olabilir).

MLZ 3105 4
MOMENTUM TRANSFERİ
Akışkanlar
Sıvılar Gazlar

• En önemli fark sıvıların ihmal edilebilecek seviyede


az, gazların ise yüksek oranda sıkıştırılabilmesidir.
Sıkıştırılabilirlik, basıncın değişmesi ile maddenin
hacminde meydana gelen değişimi ifade eder.
• Sıvılarda moleküllerarası çekim kuvvetleri katılara
göre daha zayıftır. Moleküller ortam içinde hareket
eder, bu nedenle belirli bir şekli yoktur. Ancak güçlü
kohezyon kuvvetlerinden dolayı hacimleri sabittir.
MLZ 3105 5
Moleküllerarası Kuvvetler
• Katılarda moleküller birbirlerine çok yakın olduğu için
moleküler çekim kuvveti çok büyüktür, bu nedenle dış
kuvvetlere karşı oldukça fazla direnç gösterirler.
• Eğer dış kuvvet yeterince büyükse moleküler pozisyonu
değiştirebilir fakat moleküller arasında oldukça büyük çekim
kuvveti kalır ve dış kuvvet kalktığında bu çekim kuvveti
molekülleri eski konuma döndürürler. Ancak dış kuvvet
kalktıktan sonra geriye dönmeleri mümkün olmayabilir. Bu
halde katının elastik limiti geçilmiştir ve plastik deformasyon
olmuştur.
• Sıvılarda, moleküler çekim kuvveti sadece sıvı kesin şeklini
aldığında molekülleri bir arada tutacak kuvvete sahiptir. Dış
kuvvet uygulandığında moleküler dış kuvvet kalkana kadar
sürekli yer değiştirirler ve daha sonra eski hallerine
dönemezler.
MLZ 3105 6
AKIŞKANLAR

• Moleküllerarası çekim kuvvetlerinin çok düşük olduğu


gazlarda ise belirli bir hacim yada şekilden söz edilemez.
Daha seyrek yerleşim düzenine sahip moleküller, sıkı
yerleşime sahip moleküller MLZ
üzerine
3105
adsorplanır. 7
Bir sıvıda, molekül grupları bağıl hareket yapabilir, ancak moleküller
arasındaki güçlü çekim kuvvetleri hacim sabit kalır. Sonuç olarak bir sıvı
içerisinde bulunduğu kabın şeklini alır ve geniş bir kabın içerisinde
yerçekiminin etkisiyle serbest yüzey oluşturur.
Bir gaz ise kabın çeperlerine kadar genişler ve sonunda tüm kabı
doldurur . Bunun nedeni gaz molekülleri arasındaki mesafelerin fazla
olması ve bu yüzden aralarındaki çekim kuvvetinin çok zayıf olmasıdır.
Sıvıların aksine üzeri açık bir kaba konulan gazlar serbest yüzey
oluşturamaz.

Sıvıların aksine gazlar serbest yüzey


oluşturmaz ve genişleyerek mevcut
hacmin tamamını doldurur.
MLZ 3105 8
Gaz ve buhar sözcükleri çoğunlukla birbirleri yerine kullanılır.
Gaz: Bir maddenin buhar fazı, genellikle kritik bir sıcaklığın üzerinde
ise gaz olarak adlandırılır.
Buhar: Bu terim genellikle yoğuşma koşullarına çok yakın bir gaz
halini ifade eder.
•Makroskobik veya klasik yaklaşım: Her
bir molekülün davranışının bilinmesine
ihtiyaç yoktur ve bu yaklaşım mühendislik
problemlerinin doğrudan ve kolaylıkla
çözülebilmesine olanak sağlar.
•Mikroskobik veya istatistiksel yaklaşım:
Moleküllerin bir araya gelerek
oluşturdukları büyük molekül gruplarının
davranışını esas alır.
Mikroskobik bir ölçekte bir gazın basıncı gaz
moleküllerinin etkileşimine dayalı olarak
belirlenirken, makroskobik ölçekte bir
manometre ile ölçülebilir. MLZ 3105 9
AKIŞKANLAR
Akışkan nedir ? (Tanım 1- Durgun halde sıfır kayma
gerilmesine*, hareket halinde ise üzerine uygulanan
kuvvetle orantılı şekil değiştirme hızına sahip maddelere
akışkan denir. Tanım 2- Kayma gerilmesi uygulandığında
sürekli olarak deforme olan maddedir) Üzerine
uygulanan kayma gerilmesi ne kadar büyük olursa olsun
şekil değiştirmeyen nesnelere teorik anlamda katı cisim
denir. Gerçek katı cisimlerin çoğunda ise sabit kayma
gerilmesine karşı belirli bir şekil değişimini takiben
deformasyon sona erer.
*Kayma gerilmesi bir yüzeye teğet olan ve birim alana
etkiyen kuvvettir. MLZ 3105 10
AKIŞKANLAR

Akışkanlarda
herhangi bir
kayma gerilmesi
sonucu oluşan
deformasyon
zamanın sürekli
fonksiyonudur

MLZ 3105 11
AKIŞKANLAR

MLZ 3105 12
AKIŞKANLAR

• Akışkanlar denge halinde teğetsel veya kayma


kuvvetlerine karşı koyamazlar. Bütün akışkanların
bir miktar sıkışabilme özelliği vardır ve şekil
değiştirmeye karşı küçük bir direnç gösterirler.
• Akışkanlar mekaniği, akışkanların durgun veya
hareket halindeki davranışını inceleyen uygulamalı
mekanik dalıdır. Akışkanlar mekaniği prensiplerinin
gelişmesinde akışkanların birçok özelliğinin önemli
rolleri olmuştur.

MLZ 3105 13
Boyutlar ve Birimler
• Herhangi bir fiziksel büyüklük boyutları ile ayırt edilebilir.
• Boyutlara verilen büyüklüklere birim denir.
• Kütle m, uzunluk L, zaman t ve sıcaklık T gibi bazı basit boyutlar
birincil ya da temel boyutlar olarak seçilir. Hız V, enerji E ve hacim
V gibi diğer büyüklükler bu ana boyutlar cinsinden ifade edilir ve
ikincil boyutlar ya da türetilmiş boyutlar olarak adlandırılır.
• Metrik (SI) sistem: Çeşitli birimler arasındaki bir ondalık ilişkiye
dayanan basit sistem.
• İngiliz birim sistemi: Buna karşın İngiliz sisteminin belirli sistematik
sayısal bir temeli yoktur. Tam tersine bu sistemdeki çeşitli birimler
arasında karmaşık ve öğrenmeyi zorlaştıran tamamen keyfi bir ilişki
vardır.

MLZ 3105 14
Boyutlar ve Birimler
• MKS Birim Sistemi: Uzunluk birimi olarak metreyi, kütle
birimi olarak kilogramı ve zaman birimi olarak saniyeyi
temel alan birim sistemidir.
• CGS Birim Sistemi: Uzunluk birimi olarak cm, kütle birimi
olarak gram ve zaman birimi olarak saniyeyi temel alan
birim sistemidir.
• SI Birim sistemi: Uluslararası Birim Sistemi ( Système
international d'unités)
• İngiliz Birim Sistemi

MLZ 3105 15
Boyutlar ve Birimler
SI birimsisteminin yanında İngiliz Birim Sistemi (BG)’de
günümüzde kullanılmaktadır. İngiliz Birim Sisteminde
Uzunluk Birimi foot (ft), zaman birimi saniye (s) ve kütle’nin
birimi libre-kütle (pound-mass,lbm)’dir.
1lbm=0.45359kg
1foot=0.3048m

MLZ 3105 16
Boyutlar ve Birimler

MLZ 3105 17
Boyutlar ve Birimler

MLZ 3105 18
Bazı SI ve İngiliz Birimleri

İş = Kuvvet x Yol 1
J = 1 N∙m
1 cal = 4.1868 J SI birim sistemindeki ön ekler bütün
1 Btu = 1.0551 kJ mühendislik dallarında kullanılır.

Kuvvet birimlerinin tanımı.


MLZ 3105 19
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
• Eğer hız akışa dik yönde sabit kalıyorsa, akış üniform
akış olarak adlandırılır. Eğer hız vektörü bütün
koordinatlardan bağımsız olarak tüm akış alanı içinde
sabit yön ve şiddete sahipse akış alanı üniformdur
(İdeal akışkan, içsel sürtünmesi 0 olan akışkanlar
böyle akış profiline sahiptir.

MLZ 3105 20
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
• Sürtünme etkilerinin önemli olduğu akışlar, viskoz akış
olarak adlandırılır. Uygulamada karşılaşılan
akışkanların çoğunda viskoz kuvvetlerin atalet ve
basınç kuvvetlerinin yanında ihmal edilebilecek kadar
küçük kaldığı bölgeler vardır (viskoz olmayan akış).

MLZ 3105 21
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI

Başlangıçta üniform bir


hıza sahip bir akışkanın
düz bir levha üzerinden
geçerken oluşturduğu
viskoz akış bölgeleri.

MLZ 3105 22
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
• Ayrıca akışkanlar akışkanın sınırları belirli bir kanalın
içinden yada yüzeyinden akmaya zorlanmasına göre iç /dış
akış olarak sınıflandırılır. Akım, boru gibi katı bir duvarla
çevrelenmiş bir kanalda oluyorsa, merkezde max.
Duvarlarda sıfır olan bir hız dağılımı meydana gelir
(Poiseuille akımı).

MLZ 3105 23
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
Dış akış: Akışkanın bir levha, tel ya da boru gibi bir yüzeyin
üzerinden herhangi bir sınır olmaksızın akmasıdır.
İç akış: Akışkanın katı yüzeyler ile tamamen sınırlanmış bir
biçimde, örneğin bir boru ya da kanal içerisinden akmasıdır.

• Suyun bir borudan akması


iç akış, havanın bir topun
etrafından akması bir dış
akıştır.
• Kanalın sadece bir kısmını
dolduran serbest yüzeyli
Bir tenis topu etrafındaki dış akış ve
arka tarafta oluşan türbülanslı art izi sıvı akışları açık- kanal akışı
bölgesi. olarak adlandırılır.
MLZ 3105 24
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI

• Kapalı kanallardaki akım, basınç farkı ile yaratılsa


bile duvar etkisi altında, akışkan içinde kayma
gerilimi gradyanı yaratılacaktır. Gerçek akışkanlar
(içsel sürtünmeye sahip) böyle bir hız gradyanına
sahiptir.
• Yoğunluk, akış boyunca her yerde yaklaşık sbt.
kalıyorsa, akış sıkıştırılamaz akış olarak adlandırılır
(sıvılar). Bu yüzden akış sıkıştırılamaz olarak kabul
ediliyorsa akışkanın hacmi hareketi boyunca
değişmez.

MLZ 3105 25
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
Sıkıştırılamaz akış: Akış esnasında tüm akış alanında
yoğunluk yaklaşık olarak sabit kalır (sıvı akışları)
Sıkıştırılabilir akış: Akış esnasında akışkanın yoğunluğu
değişir (örn. yüksek hızlı gaz akışı)
Yüksek hızlı gaz akışlarının görüldüğü roketler, hava
taşıtları ve diğer sistemlerde yapılan incelemelerde)
akış hızı genellikle aşağıda tanımlanan boyutsuz Mach
sayısı ile ifade edilir:
Ma = 1 Sonik akış
Ma < 1 Sesaltı akış
Ma > 1 Sesüstü akış
Ma >> 1 Hipersonik akış MLZ 3105 26
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
• Daimi terimi, belirli bir noktada zaman içerisinde akışkan
özelliklerinde, hızında, sıcaklığında vb. hiçbir değişim
olmadığını ifade eder. Bunun tersi daimi olmayandır.
• Üniform terimi belirli bir bölgede konuma bağlı
değişimin olmadığını ifade eder.
• Periyodik terimi ise akışın düzenli bir şekilde salınım
yaptığı daimi olmayan akış için kullanılır.
• Türbinler, kompresörler, kazanlar, yoğuşturucular ve ısı
değiştiricileri gibi birçok sistem uzun bir süre aynı
koşullarda çalışır ve daimi-akışlı makinalar olarak
sınıflandırılır. MLZ 3105 27
MLZ 3105 28
Daimi olmayan bir akışın (a) anlık ve (b) uzun pozlama ile
alınan görüntüleri. MLZ 3105 29
• Bir akış alanı en iyi şekilde hız dağılımı ile
tanımlanır.
• Buna göre eğer akış hızı, temel
boyutlardan sadece birine, her ikisine ya
da her üçüne göre değişiyorsa, akışın
sırasıyla bir-, iki-, ya da üç-boyutlu olduğu Bir otomobil anteni
söylenir. etrafındaki akış, antenin üst ve
• Bununla beraber hızın belirli yönlerdeki alt uçları dışında iki-boyutlu
değişimi diğer yönlerdeki değişimlere kabul edilebilir.
göre daha küçük olabilir ve bunlar
önemsiz bir hata ile ihmal edilebilir.

Dairesel kesitli boruda hız profilinin gelişimi. Borunun giriş bölgesinde akış iki-
boyutludur ve bu yüzden V = V(r, z) olur. Öte yandan hız profili tamamen gelişip önünde değişmez duruma
geldiğinde V = V(r) olur ve akış bir-boyutlu hale gelir.
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI

• Viskoz akışlarda, akışın karakterine bağlı olarak iki


tip akış bölgesi söz konusudur (Laminar ve
Türbülans akış). Laminar akışta, akış yapısı, akış
tabakalarının hareketi ile tanımlanır. Komşu
tabakalar birbirlerine karışmaz ve tek bir çizgi
halinde hareket ederler. Türbülanslı akışta ise, akış
yapısı rastgele üç boyutta hareket eden partiküllerle
tanımlanır. Hız dalgalanmaları nedeniyle tabakalar
arası momentum transferi söz konusudur.

MLZ 3105 31
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI

MLZ 3105 32
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI

(a) kısmında tek bir partikülün bir zaman aralığındaki


düzensiz yol almasını göstermekte, (b) kısmı ise
akışkandaki belirli bir noktadaki hızın yaklaşık ortalama bir
değerle rastgele değiştiğini göstermektedir. Bu ortalama
değere, 𝑉 ̅ 𝑥 sembolüyle verilen anlık ortalama hız denir.
MLZ 3105 33
AKIŞKANLARIN SINIFLANDIRILMASI
Laminer akış: Akışkanın son derece
düzenli tabakalar halinde aktığı
hareket durumunu ifade eder.
Yüksek viskoziteye sahip
akışkanların düşük hızlı akışları
genelde böyledir.
Türbülanslı akış: Çoğunlukla yüksek
hızlarda görülen düzensiz akışkan
hareketi, akışkan hızındaki
dalgalanmalardan anlaşılır ve
türbülanslı olarak nitelendirilir. Hava
gibi düşük viskoziteli akışkanların
yüksek hızlı akışı böyledir.
Geçiş akışı: Laminer ve
türbülanslı akış rejimleri
MLZ 3105 34
Akışkanların Fiziksel Özellikleri
1. YOĞUNLUK (ρ): Maddenin birim hacmindeki
kütlesidir. Maddeyi oluşturan moleküllerin kütlesine
ve yer değişim düzenine göre aralarında kalan
mesafeye (r) bağlıdır. Katılarda r mesafesi sabittir.
Atomlararası çekim kuvvetleri ile tayin edilir. Bu
nedenle katıların yoğunluğu T ve P ile değişmez.
Sıvıların yoğunluğu ise yapılarına, moleküller arası
VdW kuvvetlerinin özellikle H2 bağlarının varlığına
bağlıdır. Bu nedenle sıvıların yoğunluğu
moleküllerarası boşluk fazla ise sıcaklıktan etkilenir.

MLZ 3105 35
Akışkanların Fiziksel Özellikleri
• Özgül hacim, yoğunluğun tersidir.
• Bazen bir maddenin yoğunluğu , iyi bilinen bir maddenin
yoğunluğuna oranlanarak verilebilir (bağıl yoğunluk).
ρb=ρ/ρsu
• Bir akışkanın özgül ağırlığı, birim hacminin ağırlığıdır. ɣ =
ρ.g ,

• 2. VİSKOZİTE (µ): Akışkanın iç sürtünmesinin bir ölçüsüdür.


Bu sürtünme akışkan tabakası diğer tabakaya göre hareket
ettiğinde ortaya çıkar. Moleküllerarası vdW kuvvetleri,
akım sırasında oluşan normal gerilme ve kayma
gerilmesine son derece duyarlıdır ve akışkanın akmaya
karşı gösterdiği direncin kaynağını oluşturur.
MLZ 3105 36
Akışkanların Fiziksel Özellikleri

MLZ 3105 37
Akışkanların Fiziksel Özellikleri
Örnek 1.1. :Hacmi 0,45 m3 olan bir akışkanın kütlesi
405 kg dır. Bu akışkanın yoğunluğunu, birim hacim
ağırlığını ve bağıl yoğunluğunu bulunuz.

MLZ 3105 38
Akışkanların Fiziksel Özellikleri
Örnek 1.2. : İçerisinde 100 kPa basınç ve 25 C’de hava
bulunan 4x5x6 m boyutlarındaki bir odada havanın
yoğunluğunu, bağıl yoğunluğunu ve kütlesini belirleyiniz.

𝑃 100 𝑘𝑃𝑎
𝜌= = 𝑚3 = 1.17 kg/m3
𝑅𝑇 0.287 𝑘𝑃𝑎. .𝐾 25+273 𝐾
𝑘𝑔
𝜌 1.17 𝑘𝑔/𝑚3
𝜌= = = 0.0017
𝜌𝐻2𝑂 1000 𝑘𝑔/𝑚3
V= 4x5x6= 120 m3
m=ρ.V= 1.17 kg/m3x 120 m3= 140 kg.

MLZ 3105 39
Viskozite: Bir akışkanın akmaya karşı iç direncini veya “akışkanlığını”
temsil eden özeliğine denir.
Sürtünme Kuvveti: Akan bir akışkanın bir cisme akma yönünde
uyguladığı kuvvete denir ve bu kuvvetin büyüklüğü kısmen viskoziteye
bağlıdır.
Bir akışkanın viskozitesi “şekil
değiştirmeye karşı gösterdiği
direncin” miktarına bağlıdır.
Viskozite, farklı akışkan
tabakalarının birbirlerine göre
bağıl harekete zorlanmalarıyla
oluşan iç sürtünme kuvvetinden
kaynaklanır.
Cisme göre hareket
eden bir akışkan cisim
üzerinde bir direnç
kuvveti oluşturur. 40
MLZ 3105 40
VİSKOZİTE
• Viskozite bir akışkanın tüm partikülleri için aynı
derecede etkili olmakla birlikte akış sırasında etkinin
en fazla olduğu bölgeler katı cisim cidarına yakın
bölgelerdir. Eğer akışkanın hiç bir bölgesinde akışkan
özelliklerinde zaman içinde bir değişim olmazsa bu
durumda akış, kararlı akış adını alır. Herhangi bir
akışkan için kararlı akış şartı dµ/dt =0.

MLZ 3105 41
AKIŞKANLAR

MLZ 3105 42
AKIŞKANLAR
• X akıma paralel, y dik yön olarak alınırsa, akışkan
içindeki deformasyon bu yönlerdeki boyut
değişiminin oranı dx/dy olarak tanımlanır. Zamana
bağlı deformasyon (ε= (1/dt).(dx/dy)=
(1/dy).(dx/dt)= dVx/dy), etkiyen kayma gerilimine
dik yönde akışkanın hız değişimine (gradyanına) eş
değerdir.

MLZ 3105 43
AKIŞKANLAR
Bir yüzeyin birim alanına
etkiyen kuvvetin dik bileşenine
normal gerilme, teğetsel
bileşenine de kayma gerilmesi
adı verilir. Durgun akışkanlarda
normal gerilme basınç olarak
adlandırılır. Katı ve sıvı
arasındaki fark, maddelerin
şeklini değiştirmek üzere
uygulanan kayma gerilmesine
yada teğetsel gerilmeye(τ) karşı
gösterdikleri direnç ile anlaşılır.
MLZ 3105 44
AKIŞKANLAR
Sabit halde ve laminar akmada, A alanına sahip levhalar için
kuvvet,

Olup burada Y levhalar arasındaki mesafe ve 𝜼 =µ orantılılık


sabitidir. Tarif edilen şekliyle kuvvet kesmedir ve birim alandaki
kuvvet (F/A) ise kayma gerilmesidir. Sabit halde hız profili
lineer olduğu zaman V/Y ifadesi yerine sabit hız gradyantı,
𝑑𝑣𝑥/𝑑𝑦 , yazılabilir. Herhangi iki ince akışkan tabaka arasındaki
kayma gerilmesi, 𝜏𝑦𝑥 , aşağıdaki denklemle ifade edilebilir.

µ
MLZ 3105 45
AKIŞKANLAR
µ Newtonun Viskozite Kanunu
(1687 Sör Isaac Newton)
Denklemdeki (-) işareti, momentumun alttaki akışkan
tabakasından üstteki tabakaya (+y yönünde) taşındığını ifade eder.
Orantılılık sabiti, viskozite olarak ifade edilir. Bu durumda 𝑑𝑣𝑥/𝑑𝑦
negatif olup 𝜏𝑦𝑥 değeri pozitif olacaktır.
Alttaki levhanın harekete başladığı t = 0 anı ile sabit hale ulaşılan
büyük t zamanı arasındaki periyod, kısa süreli periyod olarak
adlandırılır. Kısa süreli periyod esnasında vx hem zamanın hem de
pozisyonun fonksiyonudur, bu durumda 𝜏𝑦𝑥 için daha genel bir
ifade kullanılmaktadır.

µ MLZ 3105 46
AKIŞKANLAR-VİSKOZİTE
Dinamik (veya mutlak) viskozitenin birimi MKS
sistemine göre kg/m.s=Pa.s (N.s/m2)
olup CGS sisteminde poise (P= g/cm.s) kullanılır. 1
poise = 1 dyn.s/cm2 değerine eşittir. Sentipoise (cP)
birimi de viskozite için en çok kullanılan birimdir ve
0.01 poise değerine eşittir. Bu değer, yaklaşık 20 C’ deki
suyun viskozitesidir (1 cp). 1P = 100 cP
Kinematik viskozite, termal ve kütle difüzyonundakine
benzer şekilde momentum difüzitesinin ölçümünde
temel bir miktardır. CGS sisteminde birimi cm2/saniye
olup stoke olarak isimlendirilir. Sentistoke (0.01 stoke)
terimi de çok kullanılmaktadır.
MLZ 3105 47
VİSKOZİTE

MLZ 3105 48
YÜZEY GERİLİMİ
• Sıvı damlacıkları içleri sıvıyla dolu küçük küresel balon
gibidir. Sıvı yüzeyi ise gerilmiş elastik bir zar benzeri
davranış sergiler. Bu gerilime neden olan çekme kuvveti,
yüzeye paralel olarak etkir ve sıvı moleküllerinin birbirini
çekmelerinden kaynaklanır.
• Bu kuvvetin birim uzunluğu başına büyüklüğü yüzey
gerilimi olarak adlandırılır ve genellikle N/m birimiyle
ifade edilir. Yüzey gerilimi sbt. T ve P’de sıvı yüzeyini
büyütmek için gereken iş miktarıdır.
• Bu etki ayrıca yüzey enerjisi olarak da adlandırılır ve
Nm/m2 birimiyle ifade edilir.

MLZ 3105 49
Sıvı yüzeyinde ve içerisindeki bir
sıvı molekülüne etkiyen çekim
kuvvetleri
Bir sıvı filminin U-şekilli tel ile uzatılması
ve b uzunluğundaki hareket edebilir tele
etkiyen kuvvetler

Yüzey Gerilimi: Sıvının yüzey alanındaki


birim artışı başına yapılan iştir.
MLZ 3105 50
YÜZEY GERİLİMİ
𝐹 𝑁
• Γ yada σ=𝐿 𝑚
, σ𝑠𝑢 = 72 𝑚𝑁/𝑚
𝑚𝑁
• σ𝑐𝑖𝑣𝑎 = 48 𝑚𝑁/𝑚, σ𝑡𝑒𝑓𝑙𝑜𝑛 = 18 𝑚𝑁/𝑚, σç𝑒𝑙𝑖𝑘 = 1560
𝑚
• Islatma, borulardan akımda ve gözenekli ortamda akımda
önemlidir.Boru içinden akan sıvı boru duvarını ıslatmıyorsa,
sıvının hızı duvarın hızına eşit olmaz.

MLZ 3105 51
YÜZEY GERİLİMİ
• Moleküller arasında çekim kuvveti söz konusudur. Aynı tür
moleküller arasındaki çekime “kohezyon”, farklı tür moleküller
arasındaki çekime ise “adezyon” denir. Katılarda kohezyon çok
büyüktür ve katının belirli bir şekli korumasını sağlar. Sıvılarda ise
moleküllerin sıvı hacmi içerisindeki hareketine izin verirken sıvıyı
belirli bir hacim içinde tutar.
• Kohezyon kuvvetleri sıvının bulunduğu ortamdaki davranışını
belirler. Sıvının kohezyon kuvveti bulunduğu kabım adhezyon
kuvvetinden büyükse su bulunduğu kabın çeperine yapışmaz ve
kabı ıslatmaz.

MLZ 3105 52
YÜZEY GERİLİMİ

Sıvı içerisindeki moleküller (A molekülü) sadece kohezyon etkisinde


iken sıvı yüzeyindeki moleküller (B molekülü) hem kohezyon hem de
adezyon etkisindedir. Bu durumda, yüzeydeki molekülleri yukarıya
doğru çekmeye çalışan ve sıvı sıvı yüzey alanının minimum olmasını
sağlayan bir kuvvet oluşacaktır, bu kuvvet “yüzey gerilimi” olarak
adlandırılır. Yüzeydeki moleküllere serbest yüzeye paralel ve dik kuvvet
bileşenleri etki eder ve paralel bileşenler sıvı yüzeyini gergin bir zar gibi
tutar. MLZ 3105 53
YÜZEY GERİLİMİ

MLZ 3105 54
Yarım
damlacığın ve
yarım sabun
kabarcığının
cisim
diyagramları.

42
MLZ 3105 55
TEMAS AÇISI
Sıvılar bazı katıları ıslattığı hâlde bazılarını ıslatmaz.
Örneğin, su camı, seramiği ve metali ıslattığı hâlde,
polietileni ve teflonu ıslatmaz. Temas açısı, sıvıların
ıslatma özelliklerinin belirlenmesinde bir ölçü olarak
kullanılabilir.

MLZ 3105 56
TEMAS AÇISI (Young Denklemi)

γsv = katı-hava arafazındaki yüzey gerilimi (katının yüzey


gerilimi)
γsl = katı-sıvı arafazındaki yüzey gerilimi (adezyon gerilimi)
γlv = sıvı-hava arafazındaki yüzey gerilimi (sıvının yüzey
gerilimi)
MLZ 3105 57
TEMAS AÇISI (Young Denklemi)
Eğer temas açısı 90 dereceden büyükse – hidrofobik (ıslatmaz)
Eğer temas açısı 90 dereceden düşükse – hidrofilik (ıslatır)
Eğer temas açısı 140 dereceden büyükse – süper hidrofobik
Eğer temas açısı 0 dereceye çok yakınsa – süper hidrofilik

MLZ 3105 58
TEMAS AÇISI
Pürüzsüz yüzeyler süper hidrofobik özellik göstermezler. Süper
hidrofobik özellik kazanması için bir yüzeyin mikro-nano
düzeyde pürüzlülüğe ihtiyacı vardır. Lotus bitkisinin yüzeyinin
suya karşı süper hidrofobik yüzey olarak olarak davranmasının
(yaklaşık 147 derece temas açısına sahiptir) sebebi yüzeydeki
mikro pürüzlülüktür. Aynı şekilde süper hidrofilik yüzeyler de
pürüzlülük ile sağlanabilir. Burada önemli olan pürüzlülüğün
derecesi sıklığı şekli ve pürüzler arası mesafedir.

MLZ 3105 59
KILCALLIK-KAPİLERİTE
Yüzey gerilmesiyle ilgili çok karşılaşılan bir olay, kılcal
borularda sıvının yükselmesi veya alçalmasıdır. Ucu açık
küçük bir tüp suya daldırıldığında, tüp içindeki su seviyesi,
tüpün dışındaki su seviyesinden daha yüksek olur.Bu
durumda bir sıvı-gaz–katı ortak yüzeyi vardır. Su molekülleri
ile tüp yüzeyi arasında bir çekim kuvveti (yapışma,adezyon)
vardır ve bu çekim kuvveti su molekülleri arasındaki çekim
kuvvetini (kohezyon) yenebilecek büyüklüktedir ve bunun
sonucu olarak su molekülleri tüpyüzeyine doğru çekilir. Bu
durumda, katı yüzeyi ıslatıyor denir. Yüzeysel gerilmenin
etkisi ile sıvıların atmosfere açık ince borularda yükselmesi
veya alçalması olayına kılcallık(kapilerite) denir.
MLZ 3105 60
KILCALLIK-KAPİLERİTE

MLZ 3105 61
Küçük çaplı bir cam boruda suyun
Kılcallık etkisinden dolayı bir boruda
kılcal yükselmesi ve civanın kılcal
yükselen sıvı sütununa etkiyen
alçalması
kuvvetler

 Kılcal yükselme tüpün yarı çapı ve


akışkanın yoğunluğuyla ters orantılıdır.

MLZ 3105 62
KILCALLIK-KAPİLARİTE
• Civa ya da su sütununun ağırlığı= yüzey gerilme
kuvveti
𝑅.ℎ.𝜌.𝑔
• 𝜎 2𝜋𝑅 𝑐𝑜𝑠𝜃 = 𝜌𝑔 𝜋𝑅2ℎ ,𝜎 =
2𝐶𝑜𝑠𝜃
• Tam ıslanma durumunda 𝑐𝑜𝑠𝜃=1 (𝜃=0)
𝑅.∆𝑃
•𝜎= , ΔP= sıvı sütun hidrostatik basıncı
2

MLZ 3105 63
KILCALLIK-KAPİLARİTE
• Örnek: Kapiler bir boru suya daldırıldığında 20 C’de su 4.96
cm yükseliyor. Aynı kapiler borunun 1 cm’şil yüksekliği civa
ile doldurulduğunda 38.3 mg civa kullanılıyor. Buna göre
suyun 20 C’deki yüzey gerilimini hesaplayınız. ρsu=0.9982
g/cm3, ρciva=13.55 g/cm3.ϴsu-cam=0

𝑚 38.3𝑥10−3 𝑔
V=𝜋𝑟2ℎ = = = 𝑟 = 0.03 𝑐𝑚
𝜌 13.55 𝑔/𝑐𝑚3
𝑐𝑚
𝑟.ℎ.𝜌.𝑔 (0.03 𝑐𝑚)(4.96 𝑐𝑚)(0.9982 𝑔/𝑐𝑚3)(981 𝑠2 )
𝜎= = =72.86 g.cm/s2
2 2

MLZ 3105 64
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
3.HAFTA-AKIŞKANLARIN ÖZELLİKLERİ

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı

Akışkanlar Mekaniği: Temelleri ve Uygulamaları, Y.A. Cengel, J.M. Cimbala, McGraw-Hill, 2014
Copyright © The McGraw-Hill Companies, Inc. Permission required for reproduction or display.
VİSKOZİTE
• x akıma paralel, y dik yön olarak alınırsa akışkan
içindeki deformasyon bu yöndeki boyut değişiminin
oranı dx/dy olarak tanımlanır. Zamana bağlı
deformasyon etkiyen kayma gerilmesine dik yönde
akışkanın hız değişimine eşdeğerdir.
1 ⅆ𝑥 1 ⅆ𝑥 ⅆ𝑣𝑥
•𝛾= = =
𝑑𝑡 ⅆ𝑦 ⅆ𝑦 ⅆ𝑡 ⅆ𝑦

MLZ 3105 2
VİSKOZİTE
• Örnek: 2 paralel levha arasında 0.3175 cm mesafe
bulunmaktadır. Alttaki levha sbt. Ve üstteki levha is
152.4 cm/s hızla hareket etmektedir. Üst levhadaki
kayma gerilmesi 0.024 kg/cm.s2 olduğuna göre
levhalar arasındaki akışkanın viskozitesini bulunuz.
𝑉 152.4 𝑐𝑚/𝑠
• F/A= 0.024 2
kg/cm.s , = = 480 𝑐𝑚-1
𝑦 0.3175 𝑐𝑚
𝑘𝑔
0.024𝑐𝑚.𝑠2 𝑘𝑔
•μ= = 5𝑥10 − 5 .𝑠 = 5 𝑐𝑃
480 1/𝑠 𝑐𝑚

MLZ 3105 3
VİSKOZİTE
• Örnek: Altta sabit bir levha ile üst kısımda 60 cm/sn
hızda hareket eden bir levha arasında 0,16 cm mesafe
bulunmaktadır. Bu iki levha arasından geçen akışkanın
viskozitesi 2 cP olduğuna göre kesme gerilmesini
bulunuz.

MLZ 3105 4
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
• Viskozite, moleküler mekanizma ile momentum
aktarımını simgelediğinden ölçüm yönteminde de
laminar rejim olması ve akmaya karşı direncin sadece
viskoziteden kaynaklanması gerekir.
• 1. Küresel cisimlerin Stoke’s rejiminde hareket etmesi
temeline dayanan düşen bilyalı viskozimetreler

MLZ 3105 5
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
• Düşen bilyalı Viskozimetreler
Cihazın şeffaf bir silindirik tüpü test örneği ile
doldurulduktan sonra içine çelik veya cam bir bilya
konulur. Sistem alt üst edilerek bilyanın iki işaret
arasındaki geçiş zamanı tayin edilir.
μ = K.(ρ1 -ρ2).t
K: Bilyaya ait sabite ρ1: Bilyanın özgül ağırlığı ρ2:
Örneğin özgül ağırlığı t: Bilyanın silindirin iki çizgisi
arasındaki düşme süresi (saniye)

MLZ 3105 6
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
Stokes'e göre r yarıçaplı bir küre bir sıvı içerisinde sabit bir v hızı
(dx/dt) ile düşerken karşılaştığı sürtünme kuvveti; Fd = 6 π μ r v
ifadesiyle verilir. 6 π μ r çarpanına "Stokes katsayısı" veya
"sürtünme katsayısı" adı verilir. Sıvı içerisinde sabit v hızıyla
düşen küre üzerine etkiyen sürtünme kuvveti, kürenin sıvı
içerisindeki ağırlık kuvvetine eşittir. Böylece
mg = 6 π μ r v veya 4/ 3 π r3 (ρ1 - ρ2 ) g = 6 π μ r v
Fd
Fb Fb+Fd= Fg
Fg= 4/ 3 π r3 .ρ. g
2𝑟 2 𝜌𝑡𝑎𝑛𝑒 −𝜌𝑠𝚤𝑣𝚤 .𝑔
V=
9𝜇
Fg V, taneninMLZ
düşme
3105 hızı (terminal velocity) 7
MLZ 3105 8
Stokes’ Kanunu (Kabuller)
• Akışkan sürekli
olmalıdır.
• Akış laminer
olmalıdır.
• Çok büyük ve küçük
boyutlu parçacıklar
için uygulanmaz.
• Parçacık
konsantrasyonu çok
yüksek olamaz.
MLZ 3105 9
Stoke’s Denklemi
• Örnek: 20 C’de yoğunluğu 3.051 g/ml olan 9.16x10-4 cm
yarıçaplı bir küre su içinde 50 cm yükseklikten limit hızla
1614.8 saniyede düşüyor. Suyun yoğunluğunu 0.9982 g/ml
alarak viskozitesini hesaplayınız.
2 𝑔 𝑐𝑚
2.𝑟 2 𝜌1 −𝜌2 𝑔 2. 9.16𝑥10−4 𝑐𝑚 . 3.051−0.998𝑐𝑚3 .(981 𝑠2 )
• 𝜇= = 50 𝑐𝑚 =
9.𝑉 9 (1614.8 𝑠)
0.01212 poise

MLZ 3105 10
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
• 2- Rotasyonel Viskozimetreler(Couette Akımı)
Rotasyonel viskometrelerin en çok kullanılann
tipleri: - çift eksenli silindir (Konsentrik ortak
merkezli silindir) koni-tabla ve dönen il
viskometreleridir.
Çift Eksenli Silindir Viskozimetre
Aralarında küçük bir boşluk bulunan, tek merkezli,
iç içe iki silindirden oluşur. Test edilecek örnek bu
boşluğa doldurulur. Aletin özelliğine göre bu
silindirlerden içteki veya dıştaki belirli bir açıda ve
hızda döndürülür. Silindirlerden birinin dönmesi ile
diğer silindirin yüzeyinde oluşan ve örneğin
viskozitesi ile orantılı olan stres aletin ekranından
okunur.
MLZ 3105 11
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
• 2- Rotasyonel Viskozimetreler (Couette Akımı)
Dönen Silindir Metodu: Viskozite ölçümünde
kullanılan diğer bir alet, döner silindir
viskozimetresidir. Bu aletle, dış silindirde sıvının
dönmesi sağlanır; bu içteki silindire bağlı olan tele bir
tork (burkulma kuvveti) uygulanmasına yol açar. Alet,
viskozitesi bilinen sıvılarla kalibre edilir ve böylece
tork'tan viskozite hesaplanır.

MLZ 3105 12
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
• Tork ölçüm sistemi, rotasyonel dönüş yapmakta
olan spindle ile sbt. numune tablası arasındaki
numunenin sürtünmeye gösterdiği direnci ölçer.
4.𝜋2 𝑅 3 .𝑛.𝐿
• T=F.R= μ ,
L: silindir uzunluğu, l: 2 silindir
𝑙
araasındaki boşuk, n: birim zamandaki dönme
sayısı, R: içteki silindir yarıçapı.

MLZ 3105 13
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
• Örnek: Bir akışkanın viskozitesi 40 cm boyunca iç içe geçmiş 2
silindirden oluşan bir viskozimetre ile ölçülecektir. İçteki
silindirin çapı 12 cm ve 2 silindir arasındaki boşluk 0.15 cm’dir.
İçteki silindir 300 devir/dakika hızla döndürüldüğünde oluşan
tork 1.8 N.m olarak ölçüldüğüne göre akışkanın viskozitesini
belirleyiniz.
𝑇.𝑙 (1.8 𝑁.𝑚)(0.0015 𝑚)
• μ= = 3 300
= 0.158 𝑁. 𝑠/𝑚2
4.𝜋2𝑅3𝑛.𝐿 4.𝜋2. 0.06𝑚 ( 1/𝑠)(0.4 𝑚)
60

MLZ 3105 14
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
Koni-Plaka Metodu:
• Koni ve tabla (plaka) viskometrede, altta sabit bir
tabla,üstte belli açıda dönen bir koni bulunmaktadır.
• Bu tip viskometrede ölçüm yapılacak örnek tablanın
ortasına yerleştirilir.
• Ölçülecek örnek sabit tabla ve dönen koni
arasındaki dar aralıkta kayar.

MLZ 3105 15
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
• Koni-tabla viskometresinde hız gradyanı örneğin
her tarafında sabittir.
• Bu nedenle, çifteksenli viskometrelere göre
üstünlüğü bulunmaktadır.
• Diğer bir üstünlüğü de çok küçük örnek miktarı ile
(0.1-0.2 mL) ölçüm yapılabilmesidir.

MLZ 3105 16
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
• Kapiler Viskometreler:
Laminer rejimde kılcal borulardan akım (Poiseuille
akımı) prensibine dayanır. Kılcal bir tüpte, belirli iki
işaret arasında sıvının yerçekimi etkisi ile akması için
gereken sürenin saptanması ile viskozite hesaplanır.

• Ubbelohde viskozimetresi
• Ostwald viskozimetresi
(Cannon-Fenske)

MLZ 3105 17
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
• Newton akış gösteren sıvı ana gövdeye doldurulur.
• Buradan kapiler içine vakumla sıvı çekilir.
• İşaretli iki nokta arasında yerçekimine karşı inişi
izlenir ve bu süre saptanır.
• Ölçüm prensibi Poiseuille yasası ile açıklanır.
• Bu yasa kapiler bir tüpten sıvının akışını ifade eder:
μ=K.t.ρ
μ= Mutlak viskozite K: Viskozimetre sabiti
t: Sıvının iki nokta arasından geçiş süresi (saniye)
ρ: Sıvının yoğunluğu
MLZ 3105 18
Viskozite Ölçüm Yöntemleri
• Hagen-Poiseulli Denklemi: m/s m3
𝜋.𝐷4 .∆𝑃
Q= , Q=V.A= v/t
128.𝜇.𝐿
Q: hacimsel debi, L: boru uzunluğu, μ: viskozite,
ΔP: borunun iki ucu arasındaki basınç kaybı
D: kapiler tüpün çapı, t: ölçüm zamanı.

MLZ 3105 19
Viskozitenin P ve T ile Değişimi
• Gazların viskozitesi, akış tabakaları
arasında momentum taşınımını sağlayan
moleküler difüzyondan kaynaklanır.
Viskozite düşük ve orta basınç
değerlerinde çok değişmez ancak yüksek
basınç altında yoğunluk bir miktar
artacağından viskozite de bir miktar
yükselir. Gazların viskozitesi sıcaklık
arttıkça artar.
• Sıvılar için, hem dinamik hem kinematik
viskozite pratikte basınçtan bağımsızdır, ve
basınçtaki küçük değişimler çok yüksek m2/s or stoke
basınç durumları hariç göz ardı edilir. 1 stoke = 1 cm2/s

MLZ 3105 20
Viskozitenin Sıcaklık ile Değişimi
Viskozite, sıvılarda moleküller arasındaki
kohezyon kuvvetinden, gazlar da ise
moleküllerinin çarpışmasıyla ortaya çıkar
ve sıcaklıkla büyük değişiklik gösterir.
Bir sıvı için,moleküller yüksek sıcaklıkta
daha fazla enerji taşır ve daha büyük
moleküller arası kohezif kuvvetlere karşı
koyabilirler. Böylece enerji kazanmış
moleküller daha rahat hareket ederler.
Bir gaz için, moleküller arası kuvvetler
ihmal edilebilir ve yüksek sıcaklıktaki gaz
molekülleri rastgele olarak daha yüksek
hızlarda hareket ederler. Bu durum birim
hacimde daha çok molekül çarpışmasına
neden olur ve akışta daha büyük direnç
Sıvıların viskoziteleri sıcaklıkla oluşturur.
azalır, gazlarınki ise artar. MLZ 3105 21
Viskozitenin Sıcaklık ile Değişimi

MLZ 3105 22
Viskozitenin Sıcaklık ile Değişimi
• Gazların viskozitesinin sıcaklıkla değişimi:
T: mutlak sıcaklık, a ve b deneysel olarak
belirlenmiş sabitler.
• Sıvılarda viskozite-sıcaklık ilişkisi:
Sıcaklıkla sıvıların viskozitesi arasındaki ilişki “Arrhenius eşitliği”nin
benzeri olan bir eşitlikle ifade edilir.
μ = AeΔGvis/RT
A: Sıvının molekül ağırlığına ve molar hacmine bağlı sabit
ΔGvis: Aktivasyon enerjisi (Moleküller arasındaki akışı
başlatmak için gerekli), R: Gaz sabiti (1.987 cal / mol)
T: Mutlak sıcaklık (K)
MLZ 3105 23
Viskozitenin Sıcaklık ile Değişimi
• A sabitini tespit etmede kullanılan denklem Eyring
Teorisi denklemi olup aşağıda verilmiştir:

• N0 Avogadro sayısı, V molar hacim ve h Planck sabitidir. Van


der Waals tipi bağ kuvvetlerinin olduğu moleküler sıvılarda,
buharlaşma enerjisinden viskozite aktivasyon enerjisi
yaklaşık olarak tespit edilebilir.

MLZ 3105 24
Sıvı Metallerin Viskozitesi
• Metaller moleküler yapıda
değildir, bu nedenle ne A
sabiti ne de 𝚫Gvis değeri
mevcut denklemlerle tespit
edilemezler. Şekil’ de bazı
metallerin sıcaklığa bağlı
viskozite değişimleri (1/T
değerine karşılık log μ)
verilmiştir. Sıcaklık arttıkça
(x ekseninde 1/T nedeniyle
sola doğru gidildikçe)
viskozite değerleri
düşmektedir. MLZ 3105 25
Sıvı Metallerin Viskozitesi
• Chapman, viskozite – enerji parametresi (ε) – ayrılma mesafesi
(δ) arasında bir ilişki ortaya koymuştur. Enerji parametresi
atomlar arasındaki potansiyel enerjidir. Ayrılma mesafesi ise
atomlararası mesafedir. Sıvı metaller için η* (azalan viskozite),
T* (azalan sıcaklık) ve V* (azalan hacim) arasındaki fonksiyonel
ilişki;

MLZ 3105 26
Sıvı Metallerin Viskozitesi
• Eşitlikteki terimler, δ = sıkı paket bir kristalde 0oK de atomlararası
mesafe (angstrom), ε =belirli metalin enerji parametresi, N0 =
Avogadro sayısı, M = molekül ağırlık, R = gaz sabiti,T = mutlak
sıcaklık (K), κB = Boltzman sabiti, n = birim hacimdeki atom sayısı.
• Saf metallerin viskozite – sıcaklık ilişkisi, bir deneysel parametre
(ε/κB) ile düzeltilir.
• Metallerde ergime sıcaklığı ile (ε/κB) arasındaki ilişki:

MLZ 3105 27
Sıvı Metallerin Viskozitesi

Sıvı metallerin viskoziteleri için düzeltme eğrisi

MLZ 3105 28
Sıvı Metallerin Viskozitesi
• Örnek: 1850oC de sıvı titanyumun viskozitesini hesapkayınız.
Titanyum için ergime sıcaklığı 1800oC, molekül ağırlığı 47.9 g/mol,
yoğunluğu 4.50 g/cm3 ve δ=2.89 Ao
𝜀/𝜅𝐵= 5,2𝑥𝑇𝑒𝑟𝑔 = 5,2𝑥2073 = 10780 𝐾

Grafikten 𝜂∗(𝑉∗)2 = 3,6


değeri tespit edilmiştir.

MLZ 3105 29
Sıvı Metallerin Viskozitesi

MLZ 3105 30
Camların Viskozitesi
• Erimiş camlarla metallerin viskozite davranışları farklıdır.
Silikayı (SiO2) ele alırsak, yapısal birim tetrahedra olup,
sisteme ısı verildikçe Si-O bağları kırılmaya ve bazı birimler
hareketli olmaya başlar. Ergime noktasına ulşaıldığında
bağların belirli kısmı kırılmıştır ve kaymaya bağlı bir akış
sağlanabilir. Ancak tüm bağlar kırılmadığından SiO2
eriyiğinin viskozitesi yüksektir. Sıcaklık yükseldikçe daha çok
bağ kırılır ve μ düşer. Viskozitenin geniş bir aralıkta
değişmesi camların yapısı ile ilgilidir. Relaxation time
(Rahatlama süresi): yapısal birimlerin akış nedeniyle oluşan
kuvvetlerin etkisi altında kendilerini ayarlamaları için geçen
süredir. Su için bu süre 10-12 s iken cam için ~102 s.

MLZ 3105 31
Camların Viskozitesi
𝐸
• Camlarda μ-T ilişkisi: μ(T)= A.exp[ ]
𝑅(𝑇−𝑇𝑜)

MLZ 3105 32
Akışkanların Reolojisi
Viskozite ve kayma gerilimi arasındaki ilişkiye göre,
sıvıların akış özellikleri;
• Newtonian akış
• Newtonian olmayan (Non-Newtonian) akış, olarak
sınıflandırılır.
• Uygulanan kayma gerilmesi ile içinde yaratılan hız
gradyanı arasında doğrusal ilişki bulunan akışkanlar
Newton akışkanı olarak tanımlanır. Su, hava, benzin,
alkol gibi akışkanlar bu sınıfa girer.

MLZ 3105 33
Akışkanların Reolojisi
Newtonian Akış: kayma gerilimi (shear stress) ile kayma
hızı (shear rate) doğru orantılıdır.

MLZ 3105 34
Akışkanların Reolojisi
Non-Newtonian Akış: Kayma gerilimi (F) ile kayma hızı oranı (G)
doğru orantılı değildir. Viskoziteleri kayma hızına bağlı olan
sıvılarda gözlenen akış tipidir. Viskozite ( μ) kayma gerilimine
bağlıdır.
Konsantre heterojen dağılımlar,
Koloidal dağılımlar,
Emülsiyonlar,
Süspansiyonlar (kum,nişasta vs)
Jeller,
Merhemler,
Boya,
Çikolata, ketçap, diş macunu

MLZ 3105 35
Akışkanların Reolojisi
• Reoloji, genellikle Newton yasasına uymayan akışkanların kayma-
gerilmesine karşı davranışının incelenmesi ve modellemesini
kapsar.
• Deformasyonu yaratarak akımı sağlayan gerilme eşik kayma
gerilmesidir. Eşiğin üzerinde bir kayma gerilmesi uygulandığında
akışkan plastik davranış gösterir.

MLZ 3105 36
Plastik Akış
• Plastik davranış gösteren akışkanlarda, akışın başlaması için
belirli bir minimum kayma geriliminin sisteme etki etmesi
gerekir.Kayma gerilimi belirli bir değere ulaştıktan sonra
akış başlar. Floküle partiküllü yoğun süspansiyonlarda da
aynı davranış görülür. Floküle sistemlerde, uygulanan
kayma gerilimi flokülasyon kuvvetini aştıktan sonra akış
görülür. Eşik değerine ulaşınca partiküller arasındaki van
der Waals bağları kopar.
• Bingham akışkanları bu gruba dahildir.

MLZ 3105 37
Pseudoplastik Akış
• Eşik değeri yoktur, reogram doğrusal değildir.
• Kayma gerilimi arttıkça kayma hızı artar.Kayma hızı
arttıkça viskozite azalır.
• Doğal ve sentetik zamklar, kitre zamkı, sodyum aljinat,
metil selüloz, CMC- Na dispersiyonları pseudoplastik
akış gösterir. Polimer çözeltileri ve polimer içeren yarı
katı sistemler pseudoplastik akış gösterir.

MLZ 3105 38
Dilatant Akış
• Kayma hızı arttıkça viskozite artar, düştükçe sistem
sıvılaşır.
• Partiküller durgun halde iken birbirine çok yakındırlar.
Ancak flokül halde değildirler. Partiküller arasında çok
az sıvı bulunur.
• Karıştırma halinde kayma hızı büyüdükçe partiküller
arası boş hacim artar, partiküller kaymaz, sürtünmez,
viskozite artar kayıcı sıvı tabakası azalır ve katı
görünümü oluşur.
• Dilatan akış %50 veya daha yüksek miktarda defloküle
katı partikülleri içeren konsantre dispersiyon ve
süspansiyonlarda görülür.
MLZ 3105 39
Dilatant Akış

MLZ 3105 40
Reolojik Modeller
• Bingham akışkanlarında, kayma gerilmesi-
deformasyon hızı arasındaki ilişkiyi veren bağıntı:

Power Law (Üs kanunu)


n<1 pseudoplastik
n>1 dilatant
Herschel- Bulkley
Modeli

MLZ 3105 41
Tiksotropi-Reopekti
Tiksotropide, viskozite, artan gerilim etkisiyle zaman geçtikçe
azalır. Yani, tiksotropik davranış zamana bağlı pseudoplastik
davranış olarak tanımlanabilir.
Reopeksi, tiksotropinin tersidir. Bazı polietilen glikol içeren
preparatlar reopektik özellik gösterir. Mekanik etki ile viskozite
artar, belli bir süre sonra viskozitede azalma görülür.

MLZ 3105 42
Tiksotropi-Reopekti
• Tiksotropinin ölçümü için, rotasyon esasına dayanan viskozimetre
kullanılır. Ölçüm öncesi bir süre tamamen rejenerasyon için
beklenir.
• Belli zaman aralıklarla sıvının akış eğrisi (çıkış eğrisi) çizilir.
Minimum dönme hızı ile deneye başlanır ve maksimum hıza kadar
çıkılır. Daha sonra dönme hızı giderek azaltılır ve akış eğrisi, (iniş
eğrisi) çizilir. Bu eğrinin altında kalan alan tiksotropinin ölçüsüdür.

MLZ 3105 43
Sıvıların Reolojisi

MLZ 3105 44
Viskoelastisite
• Viskoelastisite terimi, hem katıların elastik hem de
sıvıların viskoz akış davranışını tanımlamaktadır. Kuvvet
uygulanan süre içinde akışkan deforme olur ve kimyasal
bağlardaki gerilme de bağ enerjisi olarak depolanır.
Kuvvet ortadan kalktığında kimyasal bağlar tekrar
minimum enerjili konumuna dönerse akışkan eski halini
alır. Bu duruma viskoelastik özellik adı verilir. Akım
başladıktan sonra kopan bağların eski min. Enerjili
konumlarına dönmesi zamanın fonksiyonu olarak
farklılık gösterebilir.
• Bu tip akışkanlar akmaya karşı direnç gösterebilir ve bu
direnç diğer akışkanlarda bulunmayan normal
kuvvetlerin ortaya çıkmasına neden olur.
MLZ 3105 45
Viskoelastisite
• Akışkan gerilim alanından çıkabilmek için gerilim
yönüne dik yönde gitmeye çalışır. Örneğin yağlı
boya tiksotropik özellik gösterir, fırçanın sürülüş hızı
ile birlikte boyanın viskozitesi azalır. Ancak dik
yönde oluşan normal kuvvetler nedeniyle oluşan
boya filmi kendini çeker ve akmaz.

MLZ 3105 46
Viskoelastisite

MLZ 3105 47
Viskoelastisite
• 1678 yılında Robert Hooke katıların reolojik özelliklerini
modelleme amacıyla yazdığı "Elastisite Teorisi" adlı kitabında
bir yayda oluşan şekil değişimi ile yaya etkiyen gerilme
arasında doğrusal bağıntı olduğunu, yayın ideal elastik
olduğunu göstermiştir. Hooke cismi olarak adlandırılan
sistemde yay tam bir elastik elemandır. Elastik davranışı
simgeleyen bağıntı,
• 𝜎 = 𝐸. 𝜀, 𝜎 = 𝑔𝑒𝑟𝑖𝑙𝑚𝑒, 𝜀: ş𝑒𝑘𝑖𝑙 𝑑𝑒ğ𝑖ş𝑡𝑖𝑟𝑚𝑒

MLZ 3105 48
Viskoelastisite
Isaac Newton ise 1687 yılında "Principia" adlı kitabında sıvıların
kayma gerilmesi altında gecikmeli şekil değişimi gösterdiğini
açıklamış ve tamamıyla viskoz davranış gösteren yağ kutusu ile
modellemiştir. Newton cisminin sabit gerilme altında şekil
değişimi zamanla sürekli olarak artar. Gerilme kaldırılınca
Nevvton cismi aldığı son şekil değişimini korur. Bu viskoz
davranışı simgeleyen bağıntı da, normal gerilme halinde:

MLZ 3105 49
Viskoelastik Modeller
• Maxwell modeli akışkan özelliği üstün cisimleri daha
iyi, Kelvin modeli ise katı cisimleri daha iyi simgeler.
Maxwell modelinin veya simgelediği cismin şekil
değişimi denklemi :

MLZ 3105 50
Viskoelastik Modeller

MLZ 3105 51
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
6.HAFTA

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı

Akışkanlar Mekaniği: Temelleri ve Uygulamaları, Y.A. Cengel, J.M. Cimbala, McGraw-Hill, 2014
Copyright © The McGraw-Hill Companies, Inc. Permission required for reproduction or display.
Mekanik Enerji Dengesi
• Mekanik enerji, ideal türbün gibi mekanik makinalar ile
tamamen ve doğrudan mekanik işe dönüştürülebilen enerji
formudur.
• Kinetik ve potansiyel enerjiler en çok bilinen mekanik enerji
formlarıdır.
• Bununla beraber, ısıl enerji tamamen ve doğrudan işe
dönüştürülemediğinden mekanik enerji değildir.
• Basınç, tek başına bir enerji formu değildir ancak akan bir
akışkanın basıncı mekanik iş (enerji) ile bağdaştırılır.
• Akışkana belirli bir mesafe boyunca etki eden basıç kuvveti
birim kütle başına P/ρ kadarlık iş yapar, buna akış işi denir.

MLZ 3105 2
Mekanik Enerji Dengesi
• P/ρ, (J/kg) birimindedir. Birim kütle için enerji. Akış işini
akan bir akışkanın enerjisinin bir parçası olarak görmek ve
akış enerjisi olarak daha uygundur. Akan bir akışkanın birim
kütle başına mekanik enerjisi:

Akış enerjisi + kinetik enerji + potansiyel enerji

Mekanik enerji değişimi:

• Burada P/ρ akış enerjisi, V2/2 kinetik enerji, gz ise akışkanın


potansiyel enerjisidir.

MLZ 3105 3
Bernoulli Denklemi
• Daimi sıkıştırılamaz akış için:

Aynı akım çizgisi üzerindeki herhangi


iki nokta için Bernoulli denklemi:

Sıkıştırılabilirlik ve sürtünme etkileri ihmal


edildiğinde, bir akışkan parçacığının bir
akım çizgisi boyunca daimi akışı Bir akışkan parçacığına akım
sırasında, kinetik, potansiyel ve akış çizgisi boyunca etkiyen kuvvetler
enerjilerinin toplamı sabit kalır.
MLZ 3105 4
Bernoulli Denklemi (Kabuller)

Bir akış kesiminde akım çizgili yapıyı bozarak


Bernoulli denklemini geçersiz kılan elemanlar ve
sürtünme etkileri
Akış dönümsüz ise, Bernoulli denklemi akım boyunca
herhangi iki nokta arasında (sadece aynı akım çizgisinde
değil) uygulanabilir hale gelir.
MLZ 3105 5
Genel Enerji Denklemi
• Termodinamiğin 1. yasası (enerjinin korunumu ilkesi), bir
proses sırasında enerjinin yoktan var edilemeyeceğini,
sadece form değiştirebileceğini ifade eder. Bir proses
esnasında sistemin enerji değişimi, sistem ile çevresi
arasında net iş ve ısı geçişine eşittir.

Bir proses
esnasında sistemin
enerji değişimi,
sistem ile çevre
arasındaki net iş ve
ısı geçişine eşittir.
MLZ 3105 6
Genel Enerji Denklemi
Sabit miktardaki bir kütlenin enerjisi, ısı geçişi Q ve iş geçişi W
olmak üzere 2 şekilde değişebilir. Birim zamanda yapılan iş güçtür

(𝑊).

MLZ 3105 7
Isı ile Enerji Geçişi
Isı enerjisi: Gizli iç enerji
formlarının sahip oldukları enerji
Isı geçişi: Sıcaklık farkından dolayı,
bir sistemden diğer bir sisteme olan
ısıl enerji geçişidir.
Isı geçişinin yönü her zaman yüksek
sıcaklıktaki cisimden düşük
sıcaklıktaki cisme doğrudur.
Adyabatik proses: Isı geçişinin Sıcaklık farkı ısı geçişini
olmadığı bir prosesdir. meydana getiren etkidir.
Isı geçiş hızı: Birim zamanda ısı Sıcaklık farkı arttıkça, ısı
geçişi geçişinin hızı da artar.
MLZ 3105 8
İş ile Enerji Geçişi
• Bir mesafe boyunca etki eden kuvvet ile meydana gelen
enerji etkileşimine iş denir.
• Hareket halindeki bir piston, dönen bir mil, sistem sınırlan
içerisinden geçen bir elektrik teli, sistem ile çevre arasında bir iş
etkileşiminin olduğunu gösterir.
• Güç: Birim zamanda yapılan iştir.
• Otomobil motorları hidrolik, buhar ve gaz türbinleri iş
üretir; kompresörler, pompalar, fanlar ve karıştırıcılar iş
tüketir.

Wshaft Dönen milden aktarılaniş


Wpressure Kontrol yüzeyi üzerinde basınç kuvvetleri tarafından yapılan iş
Wviscous Kontrol yüzeyi üzerinde viskoz kuvvetlerin normal ve teğetsel
bileşenlerinin yaptığı iş
Wother Elektrik, Manyetik yüzey gerilimi gibi diğer kuvvetlerin yaptıklarıiş
MLZ 3105 9
Mil İşi
Tork T, uygulanan F kuvketiyle moment kolu
r’ın çarpımına eşittir.
Bu kuvvet s mesafesi boyunca etkir

Mil İşi

Mil ile aktarılan güç, birim zamandaki mil işidir.

Mil işi, uygulanan tork ve dönme


Dönen mil ile enerji aktarımı sayısı ile orantılıdır.
MLZ 3105 10
Basınç Kuvvetlerinin Yaptığı İş

(a) Bir piston-silindir


düzeneğindeki sistemin
hareketli sınırına ve (b)
gelişigüzel şekle sahip bir
sistemin diferansiyel yüzey
alanına etkiyen basınç
kuvveti.
MLZ 3105 11
Genel Enerji Denklemi
• Basit sıkıştırılabilir bir sistem için sistem enerjisi, iç enerji,
kinetik ve potansiyel enerjilerden oluşur.

• Akış olan ortamda toplam enerji,


𝑉2 𝑉2
• 𝜃 =P.𝑣 + 𝑢 + +𝑔. 𝑧 =ℎ+ +𝑔. 𝑧 ......(kJ/kg)
2 2
• Tek akımlı, açık sistemler

MLZ 3105 12
Daimi Akışların Enerji Analizi
Daimi akış esnasında bir kontrol hacmine ısı ve iş
geçişleri ile birim zamanda olan net enerji
geçişinin, kütle ile birlikte giren ve çıkan enerji
akışı hızlarının farkına eşit olduğunu belirtir.

tek-akım cihazları

Sadece tek giriş ve tek


çıkışlı bir kontrol
hacmi ve enerji
etkileşimleri.
MLZ 3105 13
İdeal akış (mekanik enerji kaybı yok):

Bir akış sistemindeki


Gerçek akış(mekanik enerji
kaybıyla): mekanik enerji kaybı,
akışın iç enerjisindeki artış
ve bunun sonucu olarak
akışkan sıcaklığındaki bir
yükselme ile sonuçlanır.

MLZ 3105 14
Genel Enerji Denklemi
• Sürtünme etkilerini de içeren genel enerji denklemi yükler
cinsinden aşağıdaki gibi ifade edilir.

• Sistemde akışkan basıncını değiştiren pompa, türbin vs yoksa bu


terimler 0 alınır.
∆𝑃𝐾
• Yük kaybı,hK= , Boruda sürtünmeden kaynaklanan kayıpları
ρ.𝑔
yenmek için akışkanın pompa tarafından çılarılması gereken ilave
yüksekliği temsil eder.
• Basınç kaybını yenmek için gerekli pompa gücü,
• 𝑊ሶ = 𝑉.∆𝑃
ሶ ሶ
𝐾 = 𝑉.𝜌𝑔ℎ𝑘

MLZ 3105 15
Genel Enerji Denklemi

Pompa ve türbin içeren bir akış sistemi için mekanik enerji akış diyagramı. Düşey
boyutlar, eşdeğer akışkan sütunu yüksekliği, yani yükler cinsinden ifade edilen
denklemdeki terime karşılık gelen enerjiyi göstermektedir.
MLZ 3105 16
Genel Enerji Denklemi
Borulama kayıpları ihmal edilebilir olduğunda, mekanik
enerjinin ihmal edilebilir derecede küçük bir miktarının kayıp
olarak ısıl enerjiye dönüşümü söz konusudur hL = emech loss, piping
/g ≅ 0. Ayrıca, pompa, türbin gibi mekanik iş makinelerinin
olmadığında hpump,u= hturbine,e=0 Böylece genel enerji denklemi
aşağıdaki hale indirgenir.

MLZ 3105 17
Kayıplar
hK=toplam kayıp
hK  h f  hm hf=sürtünme kaybı
hm=lokal kayıp

 L  V 2   V2
h f  f    hm  K m  
 D  2g   2g 
K m  Kayıp katsayısı
loss coefficient

Her bir boru segmentinde (boru çapının


sabit kaldığı boru uzunluğu) birden çok
lokal kayıp oluşabilir.
MLZ 3105 18
Sürtünme Kayıpları
• Yüzey sürtünmesi: Düz boru boylarında, boru duvarları ile
akışkan arasında oluşan sürtünmelerde sınır tabaka duvardan
ayrılmaz fakat boru başlangıcındaki mekanik enerjiler toplamı
sürtünme kayıpları nedeniyle azalır. Ortalama hızın değişmediği
hallerde, tüm sürtünme kayıpları basınç düşüşü olarak ortaya
çıkar (Viskoz kuvvetlerden kaynaklanan P düşüşü tersinmez
basınç kaybını temsil eder.)
𝐿 𝜌.𝑉𝑜𝑟𝑡 2
• ∆𝑃f=f. . , f: Darcy sürtünme faktörü
𝐷 2
∆𝑃𝐾 𝐿 𝑉𝑜𝑟𝑡 2
• ∆ℎ𝑓 = = 𝑓. .
𝜌𝑔 𝐷 2𝑔
64
• Dairesel borularda ve laminer akış koşullarında f=
𝑅𝑒

MLZ 3105 19
Sürtünme Kayıpları
• Türbülanslı durumda f=0.316. 𝑅𝑒 −0.25 (Blasius Korrelasyonu)
• Pürüzlü borularda ise, pürüzlülük oranına bağlı olarak f’in
bulunması için en uygun yol Moody diyagramını kullanmaktır.
𝜀
1 2.51
• = −2. 𝑙𝑜𝑔. 𝐷
+ … . ( 𝐶𝑜𝑙𝑒𝑏𝑟𝑜𝑜𝑘 𝐷𝑒𝑛𝑘𝑙𝑒𝑚𝑖)
𝑓 3.7 𝑅𝑒 𝑓

• Çok büyük Re sayılarında (106, 107 gibi) Moody diyagramındaki


sürtünme faktörü eğrileri yaklaşık yatay konuma gelir. Bu
durumda f, Re sayısından bağımsız hale gelir.

MLZ 3105 20
Sürtünme Kayıpları

Hız profili,
R=D/
y u = u f(y)
2
s
x

Viskoz alt tabaka

s   s

(a) Pürüzsüz (b) Geçiş (c) Tamamen pürüzlü


MLZ 3105 21
Sürtünme Kayıpları

MLZ 3105 22
Biçim Sürtünmeleri(Yerel Kayıplar)
• Ani daralma, genişleme, dirsek, vana ve akım ölçen aletlerin
neden olduğu sürtünme kaynaklı kayıplardır. Bu durumda,
akış hızına göre hesaplanan kinetik enerji belirli bir katsayı
(kayıp katsayısı) ile çarpılarak yerel kayıpları verir.

Boru girişi veya çıkışı


Ani genişleme veya daralma
Dirsek veya diğer T bağlantı
parçaları
Tam açık veya kısmi açık
vanalar
MLZ 3105 23
Yerel Kayıplar
 V2
hm  K m  
 2g 
Km = Kayıp katsayısı

MLZ 3105 24
Yerel Kayıplar

α=2 tam gelişmiş, laminer, α=1 tam gelişmiş türbülent.

MLZ 3105 25
Toplam Kayıp

MLZ 3105 26
Genel Enerji Denklemi
• Örnek 1: 0.014 m iç çapındaki borudan 0.1 m/s hızla su
akmaktadır. Boru 3 m uzunluğunda ise boruda sürtünmeden
kaynaklanan basınç kaybı ne olur? μsu=1 cp
𝑘𝑔 𝑚
𝜌.𝐷.𝑉 1000𝑚3 . 0.014 𝑚 .(0.1 𝑠 )
• 𝑅𝑒 = = −3𝑘𝑔 =1400<2300 Laminer
𝜇 10 𝑚 .𝑠
𝐿 𝜌.𝑉𝑜𝑟𝑡 2 64 3𝑚 1
• ∆𝑃f=f. . =( ). . (1000 kg/m3).(0.1 m/s)2
𝐷 2 1400 0.014 𝑚 2
• ∆𝑃f=49 Pa

MLZ 3105 27
Genel Enerji Denklemi
• Örnek 2: 4 °C’deki su 0.305 cm çapında ve 9.14 m
uzunluğundaki yatay borudan daimi olarak 0.914 m/s
ortalama hızla akmaktadır. a) yük kaybını,b) basınç
düşüşünü,c) basınç düşüşünü yenmek için gerekli
pompalama gücünü hesaplayınız. μsu=0.001545 kg/m.s
𝑘𝑔 𝑚
𝜌.𝐷.𝑉 1000𝑚3 . 0.00305 𝑚 .(0.914 𝑠 )
• 𝑅𝑒 = = 𝑘𝑔 =1804<2300 Laminer
𝜇 0.001545 𝑚 .𝑠
𝐿 𝑉𝑜𝑟𝑡 2 64 9.14𝑚 (0.914 m/s)2
• a)∆ℎ𝑓 = 𝑓. . = . . 𝑚 = 4.53 𝑚
𝐷 2𝑔 1804 0.00305 𝑚 2𝑥 9.81
𝑠2

𝐿 𝜌.𝑉𝑜𝑟𝑡 2 64 9.14𝑚 1
• 𝑏) ∆𝑃f=f. . =( ). . (1000 kg/m3)(0.914 m/s)2
𝐷 2 1804 0.00305 𝑚 2
∆𝑃f=44436 Pa.
2
c) 𝑊ሶ = 𝑉.∆𝑃𝐾,
ሶ ሶ (0.914 m/s)(𝜋. 0.00305 𝑚 ) = 6.678𝑥10 − 6 𝑚3/𝑠.
𝑉=
4
𝑊ሶ =(6.678𝑥10 − 6 𝑚3/𝑠)(44436 kg/m.s2)=0.30 W

MLZ 3105 28
Genel Enerji Denklemi
• Örnek 3: Ani daralan kesit içeren bir boruda akan suyun
debisi 0.04 m3/s olup, ani daralan kesitte boru çapı 0.12
m’den 0.06 m’ye düşmektedir (K= 0.4). Boru içi sürtünme
kayıplarını ihmal ederek toplam basınç düşüşünü
hesaplayınız.
𝑉ሶ 0.04 𝑚3/𝑠 𝑚 𝑉ሶ 0.04 𝑚3/𝑠 𝑚
• 𝑉1 = =𝜋 2
= 3.577 , 𝑉2 = =𝜋 2
= 14.147
𝐴1 0.12 𝑚 𝑠 𝐴2 0.06 𝑚 𝑠
4 4

𝑉2
=K.2𝑔

Daralan kısımdaki hız


𝜌(𝑉22 −𝑉12 ) 𝜌.𝐾.𝑉 2
• 𝑃 1 − 𝑃2 = +
2 2
𝑘𝑔 2
1000 𝑘𝑔/𝑚3(14.1472 −3.572 ) 1000𝑚3.(0.4).(14.147)
• 𝑃 1 − 𝑃2 = + = 133707 kPa
2 2

MLZ 3105 29
Genel Enerji Denklemi
• Örnek 4: Sıcaklığı -20 °C olan sıvı amonyak, çapı 5 mm olan
pürüzlü bakır borunun (ε=1.5x10-6m) uzunluğu 30 m olan
bölümünden 0.15 kg/s’lik debi ile akmaktadır. Borudaki sürtünme
kayıplarını karşılamak için gerekli pompalama gücünü bulunuz.
μ=

MLZ 3105 30
Akış Sistemlerinin Momentum
Analizi
Newton’un ilk yasası: Durmakta olan bir cismin hareketsiz kalacağını,
hareket halindeki bir cisim üzerine etkiyen net bir kuvvet yoksa onun
düz bir yörünge üzerinde aynı hızla hareketine devam edeceğini
ifade eder. Dolayısıyla bir cisim eylemsizlik durumunu sürdürmek
eğilimindedir.
Newton’un ikinci yasası: Bir cismin ivmesinin, cisme etkiyen net
kuvvet ile doğru orantılı ve cismin kütlesi ile ters orantılı olduğunu
belirtir.
Newton’un üçüncü yasası: Bir cisim ikinci bir cisme kuvvet
uyguladığında, ikinci cismin de birinci cisme eşit ve ters yönde bir
kuvvet uygulayacağını ifade eder. Bu nedenle, oluşan tepki
kuvvetinin yönü sistem olarak seçilen cisme bağlıdır.
MLZ 3105 31
Momentum Denklemi
• Kütle ve hızın çarpımına eşit olan momentum genellikle
yoğunluk ve hacim cinsinden ifade edilir (𝝆𝒗𝑽) ya da birim
hacimdeki akışkanın momentumu (𝝆𝑽) alınır. Kinetik enerji
ve momentum benzer kavramlardır. Ancak kinetik enerji
skaler olmasına rağmen momentum vektörel bir
büyüklüktür. Momentum transferinde nihai amaç dış
kuvvetler altında akışkanın kazandığı hızın her yerde
eşitlenmesidir. Momentum iki şekilde iletilebilir. Aynı hıza
sahip çok sayıda molekül toplu olarak yer değiştirdiğinde
momentumları da birlikte taşınır (konvektif iletim) ya da
farklı hıza sahip moleküllerin çarpışmasu sonucu iletilebilir
(moleküler iletim).

MLZ 3105 32
Momentumun Korunumu

Doğrusal momentum veya sadece cismin momentumu: Cismin


kütlesi ile hızının çarpımına eşittir.
Newton'un ikinci yasası, akışkanlar mekaniğinde genellikle doğrusal
momentum denklemi olarak bilinir.
Momentumun korunumu prensibi: Bir
sisteme etkiyen net bir kuvvet bulunmuyorsa,
sistemin momentumu da sabit kalır.

Doğrusal momentum,
kütle ile hızın
çarpımıdır ve yönü
hızın yönüyle aynıdır.

MLZ 3105 33
Doğrusal Momentum Denklemi

Newton‘un ikinci yasası; bir sisteme etkiyen dış kuvvetlerin toplamı,


sistemin doğrusal momentumunun birim zamandaki değişimine
(veya değişim hızına) eşittir şeklinde de ifade edilebilir.
Bu ifade, hareketsiz ya da sabit hızla hareket eden bir koordinat
MLZ 3105 34
sistemi için geçerlidir.
Doğrusal Momentum Denklemi

Bu bağıntıda 𝐹Ԧ cisme etkiyen net kuvveti, 𝑎Ԧ ise 𝐹Ԧ kuvvetinin


etkisindeki cismin ivmesini ifade etmektedir. Bir cismin
kütlesi ile hızının çarpımı, cismin doğrusal momentumu ya da
sadece momentumu olarak adlandırılır. 𝑉 hızı ile hareket
eden m kütleli cismin momentumu m𝑉’dir. Bu durumda 2.
yasa, “Bir cismin momentumunun zaman göre değişim hızı,
cisme etkiyen net kuvvete eşittir” şeklinde de ifade edilebilir.

MLZ 3105 35
Doğrusal Momentum Denklemi
• Bir sisteme etkiyen net bir kuvvet bulunmuyorsa sistemin
momentumu da sabit kalır yani korunmuş olur. Bu durum
momentumun korunumu ilkesi olarak bilinir.
• Bu ilkenin, topların birbirleri ile çarpışmalarının; raket, kriket
veya golf sopaları ile toplara vurulmasının; roketlerde,
füzelerde ve silahlarda görülen patlamalar sonucu oluşan
itkilerin analizlerinde çok kullanışlı bir yöntem olduğu
ispatlanmıştır.

MLZ 3105 36
Kontrol Hacmine Etkiyen Kuvvetler
Bir kontrol hacmine etkiyen kuvvetler;
Kontrol hacminin tümüne etkiyen kütle kuvvetleri (yerçekimi,
elektrik ve manyetik alan kuvvetleri gibi) ve
Kontrol yüzeyine etkiyen yüzey kuvvetleridir (basınç kuvvetleri,
viskoz kuvvetler ve temas noktalarındaki tepki kuvvetleri gibi).
Analizde sadece dış kuvvetler hesaba katılır.
Kontrol hacmine etkiyen toplam
kuvvet kütle ve yüzey kuvvetlerinden
oluşur. Kütle kuvveti diferansiyel
hacim elemanı üzerinde, yüzey
kuvveti ise diferansiyel yüzey elemanı
üzerinde gösterilmiştir.

MLZ 3105 37
Kontrol Hacmine Etkiyen Kuvvetler
• Bir kontrol hacmine etkiyen kuvvetler, kontrol hacminin
tümüne etkiyen kütle kuvvetleri (yerçekimi, elektrik alan,
manyetik alan kuvvetleri gibi) ve kontrol yüzeyine etkiyen
yüzey kuvvetlerinden (basınç, viskoz, tepki kuvvetleri gibi)
meydana gelmektedir. KH analizinde belirli bir anda KH’ye
etkiyen tüm kuvvetlerin toplamı aşağıdaki gibi ifade edilebilir.

MLZ 3105 38
Kontrol Hacmine Etkiyen Kuvvetler
• Genel olarak elektrik ve manyetik alan kuvvetleri akışkanlar
mekaniği problemlerinde çok rastlamadığımız kuvvetler
oldukları için kütle kuvvetlerinden çıkarılabilirler. Geriye kalan
kuvvet kütle kuvveti olan ağırlıktır. Diğer yandan, basınç ve
viskoz kuvvetler dışında kalan yüzey kuvvetlerini de (kontrol
yüzeyinin kestiği cıvatalardaki, kablolardaki, destek
elemanlarındaki, çeperlerdeki v.b. kuvvetleri) diğer kuvvetler
olarak isimlendirebiliriz. Bu durumda yukarıdaki ifade daha
açık olan aşağıdaki ifadeye dönüşür.

MLZ 3105 39
Kontrol Hacmine Etkiyen Kuvvetler

Yüzey kuvvetlerinin analizi, hem normal hem de


teğetsel bileşenlerden oluşur.
Normal gerilmeler, basınç (Her zaman yüzeyin
normali doğrultusunda içeri doğru etkir ve viskoz
gerilmelerden oluşur.
Kayma gerilmeleri, tamamen viskoz
gerilmelerden oluşur.
Akışkanın diferansiyel hacim elemanına
etkiyen yerçekimi kuvveti onun ağırlığına
eşittir. Yerçekimi vektörünün aşağı doğru
negatif z- yönünde olması için eksenler
döndürülmüştür.
MLZ 3105 40
Doğrusal Momentum Denklemi
• Akış sistemlerinin çoğu KH kullanılarak analiz edilir.
Newton’un 2. yasası ise bir sistem (kontrol kütlesi) için
yazılmıştır. Bir an için, sınırları kontrol kütlesinin (KK) sınırları
ile çakışan bir kontrol hacmi (KH) olduğunu düşünelim. Bu
durumda KK için elde ettiğimiz doğrusal momentumun
zamana göre değişim hızı ile KH’ninki birbirine eşit olur.

MLZ 3105 41
Doğrusal Momentum Denklemi
Daimi akışta, denklem aşağıdaki gibi yazılabilir.

Üstelik hızı, giriş veya çıkış kesiti boyunca sabit kabul edersek
yani ortalamasını alırsak (üniform hız), onu giriş veya çıkış kesit
alanından bağımsız hale getirmiş oluruz ki böylelikle integral
ifadesi kalkar ve ifade aşağıdaki formuna kavuşur.

MLZ 3105 42
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
7.HAFTA

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı

Akışkanlar Mekaniği: Temelleri ve Uygulamaları, Y.A. Cengel, J.M. Cimbala, McGraw-Hill, 2014
Copyright © The McGraw-Hill Companies, Inc. Permission required for reproduction or display.
Özet: Bernoulli Denklemi
• Daimi sıkıştırılamaz akış için:

Aynı akım çizgisi üzerindeki herhangi


iki nokta için Bernoulli denklemi:

Sıkıştırılabilirlik ve sürtünme etkileri ihmal


edildiğinde, bir akışkan parçacığının bir
akım çizgisi boyunca daimi akışı Bir akışkan parçacığına akım
sırasında, kinetik, potansiyel ve akış çizgisi boyunca etkiyen kuvvetler
enerjilerinin toplamı sabit kalır.
MLZ 3105 2
Özet: Genel Enerji Denklemi
Sabit miktardaki bir kütlenin enerjisi, ısı geçişi Q ve iş geçişi W
olmak üzere 2 şekilde değişebilir. Birim zamanda yapılan iş güçtür

(𝑊).

MLZ 3105 3
Özet: Genel Enerji Denklemi
• Sürtünme etkilerini de içeren genel enerji denklemi yükler
cinsinden aşağıdaki gibi ifade edilir.

• Sistemde akışkan basıncını değiştiren pompa, türbin vs yoksa bu


terimler 0 alınır.
∆𝑃𝐾
• Yük kaybı,hK= , Boruda sürtünmeden kaynaklanan kayıpları
ρ.𝑔
yenmek için akışkanın pompa tarafından çılarılması gereken ilave
yüksekliği temsil eder.
• Basınç kaybını yenmek için gerekli pompa gücü,
• 𝑊ሶ = 𝑉.∆𝑃
ሶ ሶ
𝐾 = 𝑉.𝜌𝑔ℎ𝑘

MLZ 3105 4
Özet: Kayıplar
hK=toplam kayıp
hK  h f  hm hf=sürtünme kaybı
hm=lokal kayıp

 L  V 2   V2
h f  f    hm  K m  
 D  2g   2g 
K m  Kayıp katsayısı
loss coefficient

Her bir boru segmentinde (boru çapının


sabit kaldığı boru uzunluğu) birden çok
lokal kayıp oluşabilir.
MLZ 3105 5
Özet: Doğrusal Momentum
Denklemi

Bu bağıntıda 𝐹Ԧ cisme etkiyen net kuvveti, 𝑎Ԧ ise 𝐹Ԧ kuvvetinin


etkisindeki cismin ivmesini ifade etmektedir. Bir cismin
kütlesi ile hızının çarpımı, cismin doğrusal momentumu ya da
sadece momentumu olarak adlandırılır. 𝑉 hızı ile hareket
eden m kütleli cismin momentumu m𝑉’dir. Bu durumda 2.
yasa, “Bir cismin momentumunun zaman göre değişim hızı,
cisme etkiyen net kuvvete eşittir” şeklinde de ifade edilebilir.

MLZ 3105 6
Kontrol Hacmine Etkiyen Kuvvetler
• Genel olarak elektrik ve manyetik alan kuvvetleri akışkanlar
mekaniği problemlerinde çok rastlamadığımız kuvvetler
oldukları için kütle kuvvetlerinden çıkarılabilirler. Geriye kalan
kuvvet kütle kuvveti olan ağırlıktır. Diğer yandan, basınç ve
viskoz kuvvetler dışında kalan yüzey kuvvetlerini de (kontrol
yüzeyinin kestiği cıvatalardaki, kablolardaki, destek
elemanlarındaki, çeperlerdeki v.b. kuvvetleri) diğer kuvvetler
olarak isimlendirebiliriz. Bu durumda yukarıdaki ifade daha
açık olan aşağıdaki ifadeye dönüşür.

MLZ 3105 7
Özet: Doğrusal Momentum
Denklemi
• Akış sistemlerinin çoğu KH kullanılarak analiz edilir.
Newton’un 2. yasası ise bir sistem (kontrol kütlesi) için
yazılmıştır. Bir an için, sınırları kontrol kütlesinin (KK) sınırları
ile çakışan bir kontrol hacmi (KH) olduğunu düşünelim. Bu
durumda KK için elde ettiğimiz doğrusal momentumun
zamana göre değişim hızı ile KH’ninki birbirine eşit olur.

MLZ 3105 8
Bu Bölümün Amaçları
• Kütle ve momentum korumununa ait diferansiyel
denklemlerin nasıl türetildiğini anlayabilmek.
• Akım fonksiyonu ve basınç alanını
hesaplayabilmek. Ayrıca verilen bir hız alanı için
akım çizgilerini çizebilmek.
• Basit akışlar için hareket denklemlerinin analitik
çözümlerini elde edebilmek.

MLZ 3105 9
Diferansiyel Akış Analizi
• Bu aşamada, akışkan hareketine ait diferansiyel denklemleri,
kütlenin korunumu(süreklilik) ve Newton’un 2. yasasını
temel alarak Navier-Stokes denklemlerini türeteceğiz.
Diferansiyel analiz, akışkan hareketinin diferansiyel
denklemlerinin akış bölgesi olarak adlandırılan bir bölge
boyunca akış alanındaki her noktaya uygulanmasını
gerektirir. Limit durumunda bu çok küçük kontrol
hacimlerinin sayısı sonsuz olacağından, her bir kontrol hacmi
de küçülerek bir noktaya dönüşür ve böylece korunum
denklemi akış içerisinde her bir noktada geçerli olan kısmi
diferansiyel sistemi haline gelir. Bu denklemler
çözüldüğünde tüm akış bölgesi boyunca her bir noktadaki
hız, yoğunluk, basınç vb. hakkında detaylı bilgi elde edilir.

MLZ 3105 10
Diferansiyel Akış Analizi
Örneğin ,çanak anten etrafındaki hava akışının diferansiyel
analizi, akım çizgilerinin şekli, çanak anten etrafındaki detaylı
basınç dağılımı gibi bilgilere ulaşmamızı sağlar. Bunlardan anten
üzerine uygulanan net kuvvet gibi genel özellikler belirlenebilir.

KH analizinde KH içi kara kutu gibi alınır. Diferansiyel analizde detaylar akış bölgesinin
her noktasında çözülür.
MLZ 3105 11
Süreklilik Denklemi
Kontrol hacmi içerisindeki kütlenin
birim zamandaki net değişim hızı,
kontrol hacmine giren ve kontrol
hacminden çıkan kütlesel debilerin
farkına eşittir. Kütlenin korunumu
için bir diferansiyel denklem
oluşturmak üzere kontrol hacminin
dx, dy ve dz boyutlarında sonsuz
küçük bir hacme küçüldüğünü
Diferansiyel korunum denklemini düşünelim. Limit durumunda
türetmek için kontrol hacmini kontrol hacminin tamamı akış
sonsuz küçük boyuta getirdiğimizi alanındaki bir noktaya
düşünürüz. indirgenecektir.
MLZ 3105 12
Vektörel Büyüklükler
( ) Skaler büyüklükler- Sadece değeri var (T, hacim, zaman...)
[ ] Vektörel büyüklükler- Değeri ve bir 1 yönü var ( Kuvvet,
hız, momentum...)
𝐹
{ } Tensör büyüklükler- Değeri ve 2 yönü var (𝜏 = 𝑔𝑖𝑏𝑖)
𝐴

3 boyutlu uzaydaki herhangi bir 𝑉 𝑣𝑒𝑘𝑡ö𝑟ü ix, iy ve iz birim


vektörlerinin doğrusal derlemesi olarak yazılabilir.
𝑉 = 𝑉𝑥. 𝑖𝑥 + 𝑉𝑦. 𝑖𝑦+𝑉𝑧. 𝑖𝑧 ya da
𝑉 = 𝑉1. 𝑖1+ 𝑉2. 𝑖2+𝑉3. 𝑖3

MLZ 3105 13
Koordinat Sistemleri

MLZ 3105 14
Vektörel Büyüklükler
𝜕
• 𝐷𝑒𝑙 𝑜𝑝𝑒𝑟𝑎𝑡ö𝑟ü 𝛻 = 𝑖𝑖 .
𝜕𝑋𝑖
𝜕 𝜕 𝜕
• 𝛻 = 𝑖1 . +𝑖2 . +𝑖3 .
𝜕𝑋1 𝜕𝑋2 𝜕𝑋3
𝜕𝑉𝑖 𝜕𝑉1 𝜕𝑉2 𝜕𝑉3
• 𝛻. 𝑉 = = + +
𝜕𝑥𝑖 𝜕𝑥1 𝜕𝑥2 𝜕𝑥3

• Diverjans Teoremi: Matematiksel olarak vektör alanlarının


x,y,z yönlerinde değişimlerinin toplamıdır. Diverjans skaler
bir niceliktir ve akı yoğunluğu olarak tanımlanır. Bir noktaya
giren ya da bir noktadan çıkan akı miktarını belirtir.

MLZ 3105 15
Süreklilik Denklemi
• Kütlenin korunumu yasası:
• σ𝑔𝑖𝑟𝑒𝑛 𝑚 - σç𝚤𝑘𝑎𝑛 𝑚 =ΔmKH.....(kg)
𝑑𝑚𝐾𝐻
• σ𝑔𝑖𝑟𝑒𝑛 𝑚ሶ - σç𝚤𝑘𝑎𝑛 𝑚ሶ =
𝑑𝑡
𝜕𝜌
σ𝑔𝑖𝑟𝑒𝑛 𝑚ሶ - σç𝚤𝑘𝑎𝑛 𝑚ሶ =‫ ׬‬. dV
𝜕𝑡

Kartezyen koordinatlarda
Vx,Vy,Vz yerine u,ν,w kullandığımızı farz edelim. Kontrol
hacmini temsil eden küpün x yönü boyunca (x+Δx)
kütlesel debi (𝑚=ሶ ρ.V.A) değişimi
𝜕 𝑑𝑥
[𝜌𝑢 + (𝜌. 𝑢) ]𝑑𝑦. 𝑑𝑧
𝜕𝑋 2
MLZ 3105 16
Süreklilik Denklemi

MLZ 3105 17
Süreklilik Denklemi

Sağ yüzün
alanı

KH’nin sağ yüzü


boyunca kütle akış
oranı

MLZ 3105 18
Süreklilik Denklemi

MLZ 3105 19
Süreklilik Denklemi
0 Süreklilik denklemi

Sürekli akış, t=sbt.

Sürekli ve Sıkıştırılamaz
akış, t ve ρ=sbt.

Sonuç olarak diferansiyel formda yazılan toplam kütle denkliğine süreklilik


denklemi adı verilir ve bir yöndeki akımın diğer yönlerden bağımsız olamayacağını
gösterir. Süreklilik denklemini borulardan akıma uygulamak istersek, kartezyen
koordinatlar (x,y,z) yerine silindirik (r, ϴ, z) koordinatlar kullanılır. Aynı denklem
küresel koordinatlar (r,ϴ, Ф) için de yazılabilir.

MLZ 3105 20
Süreklilik Denklemi (Silindirik Krd.)

Silindirik
Koordinatlarda
süreklilik denklemi

MLZ 3105 21
Süreklilik Denklemi (Silindirik Krd.)
• Denklemler silindirik-kutupsal koordinatlarda
yazıldığı için birçok problemin çözülmesi daha
kolaydır.
• Kartezyenden dönüştürmek için en basit yol vektör
biçimini kullanmaktır ve silindirik koordinatlarda
diverjans operatörünü tanımlamaktır.

MLZ 3105 22
Süreklilik Denklemi-Özet
Diferansiyel formda yazılan toplam kütle denkliğine süreklilik
denklemi denir ve bir yöndeki akımın diğer yönlerden bağımsız
olamayacağını belirtir. Denklemi boru içi akıma uygulamak istersek
silindirik koordinatlar kullanılır
(r,ϴ,z).

Sürekli akış, t=sbt.

Sürekli akış, t=sbt.;


sıkıştırılamaz akış,ρ=sbt
MLZ 3105 23
Süreklilik Denklemi-Özet

Kartezyen koodinatlar

Silindirik koordinatlar

MLZ 3105 24
Örnek: Süreklilik Denklemi

MLZ 3105 25
Örnek: Süreklilik Denklemi

MLZ 3105 26
Navier Stokes Denklemleri
• Navier Stokes (NS) Denklemleri non-lineer, ikinci
dereceden kısmi diferansiyel denklemler olup, tam
çözümleri kısıtlıdır. Ancak çoğu durum için bazı
terimler ihmal edilip daha basit denklemler haline
indirgenir. Denklemin basit akış alanları dışında
analitik çözümü elde edilemez. Denklem 4
bilinmeyene (3 hız bileşeni ve basınç) sahip olmakla
birlikte sadece 3 denklemi temsil eder (vektörel
denklem olduğundan 3 bileşeni vardır). Denklemi
çözülebilir hale getirmek için bir denkleme daha
ihtiyaç vardır. Bu 4. denklem süreklilik denklemidir.
MLZ 3105 27
Navier Stokes Denklemleri
• NS denklemleri kullanılarak
1. Bilinen bir hız alanı için (P) basınç alanının
hesaplanması,
2. Bilinen geometri ve sınır şartları için hem hız
hem de basınç alanlarının hesaplanması
yapılabilir.

Navier–Stokes denklemi akışkanlar


mekaniğinin köşe taşıdır.

MLZ 3105 28
Navier Stokes Denklemleri

Çözümler basit bazı akışlar için analitik olarak yapılabilir. Daha karmaşık
akışlar örneğin resimde gösterilen bir tornado tarafından tetiklenen hava
akışının kesin çözümü yoktur.
MLZ 3105 29
Navier Stokes Denklemleri

Diferansiyel akış elemanı


maddesel bir eleman ise, akış
ile birlikte hareket eder ve
böylece Newton’un ikinci
Yasası doğrudan uygulanabilir.
MLZ 3105 30
Navier Stokes Denklemleri
Süreklilik Denklemi
Tensor sistemi Vector sistemi

Momentumun Korunumu
Tensor sistemi Vector sistemi

Tekrarlanan belirteçler j üzerinde toplanır


(x1 = x, x2 = y, x3 = z, U1 = U, U2 = V, U3 = W)
MLZ 3105 31
Navier Stokes Denklemleri

Doğrusal Hacime Yerçekimi Viskoz


momentumun etkiyen kuvveti kuvvetler
zamana bağlı basınç
değişimi kuvveti
𝛻𝜏 = 𝜇. 𝛻 2 .𝑉
𝜕𝑣𝑥
𝜏𝑦𝑥 = −𝜇. (Newton
𝜕𝑦
yasası)

MLZ 3105 32
Navier-Stokes Denklemleri

MLZ 3105 33
Navier-Stokes Denklemleri
(Kartezyen Koordinatlar)
Süreklilik

X-momentumu

Y-momentumu

Z-momentumu

MLZ 3105 34
Navier-Stokes Denklemleri
(Kartezyen Koordinatlar)

MLZ 3105 35
Navier-Stokes Denklemleri

MLZ 3105 36
MLZ 3105 37
Navier-Stokes Denklemleri
NSD ve Süreklilik Denklemi ile Problem Çözme Yöntemi
• İlgili tüm boyutları ve parametreleri tespit ederek
problem ve geometriyi kurun
• Uygun olan tüm kabulleri,yaklaştırımları basitleştirmeleri
ve sınır şartlarını sıralayın
• Diferansiyel denklemleri mümkün olduğunca basitleştirin
• Denklemlerinizi integre edin
• İntegral sabitlerini bulmak için sınır şartlarını uygulayın
• Sonuçlarınızı doğrulayın.

MLZ 3105 38
Örnek:Tam Gelişmiş Couette Akışı
Verilen geometri ve sınır şartı için, hız ve basınç alanları
hesaplanır, ve tabakanın altındaki her bir hareketli ünite için
kayma zorlanması tahmin edilir

Adım 1: Geometri, boyutlar, ve özellikler

MLZ 3105 39
Örnek:Tam Gelişmiş Couette Akışı
Adım 2: Varsayımlar ve Sınır Şartı
Varsayımlar
1. Tabaka x ve y düzlemlerinde sınırsızdır
2. Akış daimidir, /t = 0
3. Paralel akış, V=0
4. Sıkıştırılamaz, Newtonian, laminar, sabit özellikler
5. Basınç değişimi yok (x yönü)
6. 2 boyutlu, W=0, /z = 0
7. Yerçekimi y yönünde etkir,
Sınır şartları
1. Tabaka altında (y=0) : u=0, v=0, w=0
2. Tabaka üstünde (y=h) : u=V, v=0, w=0

MLZ 3105 40
Örnek:Tam Gelişmiş Couette Akışı
Not: bu sayılar bir önceki
Adım 3: Basitleştirme slayttaki varsayımlarla
3 6 ilgilidir

Süreklilik

Bu akışın “tam gelişmiş”


veya akış yönünde değişim olmadığı
anlamına gelir
X-momentumu
2 Cont. 3 6 5 7 Cont. 6

MLZ 3105
41
y
Örnek:Tam Gelişmiş Couette Akışı
y-momentumu

2,3 3 3 3,6 7 3 3 3

ρgy

ρgy
y
z-momentumu
2,6 6 6 6 6 6 6

MLZ 3105 42
Örnek:Tam Gelişmiş Couette Akışı
Tam Gelişmiş Couette Akışı
Adım 4: Integre etmek

X-momentumu
integre integre

y-momentumu
integre

y y

MLZ 3105 43
Örnek:Tam Gelişmiş Couette Akışı
Adım 5: Sınır şartından
y=0, u=0=C1(0) + C2  C2 = 0
y=h, u=V=C1h  C1 = V/h
Bu bize şunu verir

Basınç için, kesin bir sınır şartı yok, bu nedenle C3


keyfi bir sabit olarak kalabilir (NSD ‘de yalnızca P
olarak karşımıza çıkar).
y = 0 ‘da p = p0 (C3 , p0 olarak adlandırıldı)
1. Hidrostatik basınç
y y 2. Basınç akıştan bağımsızdır

MLZ 3105 44
Örnek:Tam Gelişmiş Couette Akışı
Adım 6: Önceden diferansiyel denklemlerde yerine konulan
çözümlerin doğrulanması
Verilen çözüm (u,v,w)=(Vy/h, 0, 0)

Süreklilik doğrulanır
0+0+0=0

X-momentumu doğrulanır

MLZ 3105 45
Örnek:
• Hareketsiz paralel yüzeyler arasında akış sistemine
sahip bir borudaki hız gradyanının bulunması

h
Vx
-h
g gx=gz=0, gy=-g
y

Sınır şartları
x
1. (y=±h) : u=V=0, y= h iken Vx=0,
y=-h iken Vx=0

MLZ 3105 46
Örnek

Adım 2: Basitleştirme

Süreklilik

Bu akışın “tam gelişmiş”


veya akış yönünde değişim olmadığı
anlamına gelir
X-momentumu

𝜕𝑃 𝜕2 𝑈
- +𝜇 2 =0
𝜕𝑋 𝜕𝑦
MLZ 3105 47
Örnek
ρgy

𝜕𝑃
- -𝜌𝑔 = 0
𝜕𝑦
𝑑𝑈 1 𝜕𝑃
= 𝑦 + 𝐶1
𝑑𝑦 𝜇 𝜕𝑥
1 𝜕𝑃
U(y)= 2𝜇 𝜕𝑥 𝑦 2 + 𝐶1. 𝑦 + 𝐶2
1 𝜕𝑃
0=2𝜇 𝜕𝑥 ℎ2 + 𝐶1. ℎ + 𝐶2
1 𝜕𝑃
0=2𝜇 𝜕𝑥 ℎ2 − 𝐶1. ℎ + 𝐶2
1 𝜕𝑃
C2=-2𝜇 𝜕𝑥 ℎ2 , C1=0

1 𝜕𝑃
U(y)= 2𝜇 𝜕𝑥 (𝑦 2 -ℎ2 )

MLZ 3105 48
Navier-Stokes Denklemleri

MLZ 3105 49
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
8.HAFTA

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı

Isı ve Kütle Transferi: Pratik bir Yaklaşım, Y.A. Cengel, 3. Basım, 2012, Güven Yayıncılık
Kullanılarak hazırlanmıştır
ENERJİ TRANSFERİ
• Enerji, belirli bir kütleye ya da kütleden iki mekanizma ile
transfer edilir: Isı ve iş.
• Günlük yaşamımızda iç enerji ifadesi yerine ısı kavramını
kullanırız ve bir kütlenin ısı içeriği hakkında konuşuruz.
Örneğin vücut ısısı, bir vücudun termal (ısıl) enerji içeriği
anlamına gelmektedir. Isı transferi, sıcaklık farklılığı
nedeniyle termal enerjinin taşınımıdır. Termal enerjiyi “ısı”,
termal enerji transferini de “ısı transferi” olarak kabul
edersek, bir proses esnasında transfer edilen ısıyı Q (J) ile,
birim zamanda transfer edilen ısı miktarını (ki buna ısı
transfer hızı denir) 𝑄ሶ (J/s=W) ile simgeleyebiliriz. Ayrıca ısı
transferi doğrultusuna dik birim alan başına ısı transfer hızı,
𝑄ሶ
ısı akısı olarak adlandırılır. 𝑞ሶ = (W/m2)
𝐴

MLZ 3105 2
MÜHENDİSLİK ISI TRANSFERİ
• Isı değiştiricileri, kazanlar, yoğuşturucular, radyatörler,
ısıtıcılar, ocaklar, soğutucular ve güneş kollektörleri gibi ısı
transfer cihazları, öncelikle ısı transfer çözümlemesi esas
alınarak tasarlanır. Uygulamada karşılaşılan ısı transfer
problemleri 2 grupta incelenebilir: 1) ısı transfer hızı
hesaplama ve 2) boyutlandırma problemleri. İlk durumda
belirli bir sıcaklık farkı için var olan bir sistemin ısı transfer
hızının belirlenmesi ile ilgilenilir. Boyutlandırma
probleminde ise tanımlı bir sıcaklık farkı durumunda belirli
bir hızda ısının transfer edilmesi için bir sistemin
boyutlarının belirlenmesi ile ilgilenilir.

MLZ 3105 3
ISI TRANSFERİ
• Örnek: 10 cm çapındaki bir bakır bilya 30 dakika içinde
100°C den 150°C ye ısıtılmaktadır. Bilyanın yoğunluğu 8950
kg/m3 ve ısı kapasitesi (Cp) 0.395 kJ/kg.°C olduğuna göre,
a) bakır bilyaya transfer edilen ısı miktarını b) ısı transfer
hızını bulunuz c) ısı akısını bulunuz.

Sisteme yapılan enerji transferi = Sistemdeki enerji artışı

MLZ 3105 4
ISI TRANSFERİ

MLZ 3105 5
ISI TRANSFERİ
• Bir ortamda ya da ortamlar arasında sıcaklık gradyanı olursa ısı
transferi gerçekleşir. Farklı sıcaklıktaki 2 madde temas ettiğinde
daha sıcak olandan daha soğuk olana ısı akışı olur. Bu durum 3
farklı mekanizma ile gerçekleşebilir:
• a. Kondüksiyon (iletim)- temas yoluyla
• b. Konveksiyon (taşınım)-hareket yoluyla
• c. Radyasyon (ışınım)-elektromanyetik dalgalar yoluyla

MLZ 3105 6
ISI TRANSFERİ

MLZ 3105 7
ISI TRANSFERİ
Isı geçişi ve sıcaklık ilişkili kavramlar olmasına rağmen
nitelikleri farklıdır. Sıcaklık skaler bir büyüklüktür.
Isı geçişi hem büyüklüğe hem de bir yöne sahiptir. Vektörel bir
büyüklüktür.
Eğer bir yüzeydeki ısı geçişi, iç tarafa doğru ise ısı kazancı, dışa
doğru ise ısı kaybı olarak adlandırılır.

ısı geçişi koordinat düzleminin


pozitif yönüne doğru ise pozitif,
negatif koordinat yönüne doğru
ise negatif kabul edilir.

MLZ 3105 8
ISI TRANSFERİ
• Isı geçişinin herhangi bir türü için itici güç sıcaklık
farkıdır.
• Sıcaklık farkı ne kadar büyük olursa ısı geçişi de o kadar
büyük olur.
• Isı transfer problemlerinde bazı kritik bölgelerde yerel
ısı geçiş hızının hesabı için bir ortam boyunca sıcaklık
dağılımının belirlenmesi gerekir.
• Bir ortamdaki bir noktadaki sıcaklığın tanımlanabilmesi
için öncelikle bu noktanın yeri tanımlanmalıdır.

MLZ 3105 9
ISI TRANSFERİ
Üç temel koordinat sistemi mevcuttur.

• Isı geçişi; tekboyutlu, iki boyutlu veya üç boyutlu


olabilir. Genel olarak bir ortamdaki ısı geçişi üç
boyutludur, yani sıcaklık üç ana doğrultuda değişir.
Fakat, bazı problemler iki yada bir boyuta
indirgenebilir. MLZ 3105 10
ISI TRANSFERİ

Sürekli ortam içinde herhangi bir noktada


zamanla değişimin olmadığını gösterir.
Zamana bağlı (geçici) zamanla değişimi ,
zamana bağlılığı ifade eder.

Sürekli durumda:

MLZ 3105 11
ISI TRANSFERİ

MLZ 3105 12
ISI TRANSFERİ
Kondüksiyon (İletim)
Bir maddenin yüksek enerjili parçacıklarından düşük enerjili
olanlara enerji aktarmasıdır. Bir akışkan veya katı gibi sbt. Bir
ortamda bir sıcaklık gradyanı olduğunda bu tür ısı transferi
gerçekleşir. Gazlarda ve sıvılarda iletim, moleküllerin gelişigüzel
hareketleri sırasında çarpışma ve yayılmaları ile, katılarda ise
kafeslerdeki moleküllerin titreşimleri ve serbest elektronlarla
enerji aktarımı sonucu olur.
Bir ortamdaki ısı iletiminin hızı, ortam boyunca sıcaklık farkına,
ortam geometrisine, kalınlığa ve malzeme tipine bağlıdır.

MLZ 3105 13
ISI TRANSFERİ

• Kondüksiyonla ısı iletimi verilen hız denklemi


Fourier Yasası ile ifade edilir. Birim zamanda
transfer edilen enerji miktarını verir.
• Bir ortamda belirli bir doğrultuda (x-doğrultusunda)
iletimle olan ısı transfer hızı, ortam içindeki sıcaklık
farkı ve ısı geçişine dik alan ile doğru orantılı , o
doğrultudaki mesafe ile ters orantılıdır. Bu durum;
Fourier’in ısı iletimi denklemi ile aşağıdaki gibi ifade
edilir.

MLZ 3105 14
ISI TRANSFERİ

Bir düzlem duvardan olan ısı geçişi, ısıl


iletkenlikle, alanla ve sıcaklıkla doğru orantılı,
fakat duvar kalınlığı ile ters orantılıdır.
Herhangi bir x konumundaki sıcaklık T(x),
yukarıdaki denklem kullanılarak
hesaplanabilir.
MLZ 3105 15
ISI TRANSFERİ

MLZ 3105 16
ISI TRANSFERİ
Konveksiyon (Taşınım)
Sıcaklıkları farklı olan bir yüzey ile hareketli bir akışkan arasında
gerçekleşen ısı transfer türüne konveksiyon adı verilir. Konveksiyonla
ısı transferi, iki mekanizma içermektedir. Rasgele moleküler hareket
(difüzyon) nedeniyle gerçekleşen enerji transferine ilave olarak,
enerji ayrıca akışkanın hacimsel hareketi nedeniyle de transfer olur.
Bu akışkan hareketi, çok sayıda molekülün kolektif olarak veya
kümeler halinde hareketi sayesinde gerçekleşir. Bir sıcaklık
gradyentinin olduğu durumda bu tür bir akışkan hareketi, ısı
transferini sağlayacaktır. Kümeler halindeki moleküllerin rasgele
hareketleri kaybolduğu için, toplam ısı transferi, akışkanın hacimsel
hareketi ile moleküllerin rasgele hareketinin birlikte gerçekleşmesi
durumuyla sağlanmaktadır.
MLZ 3105 17
ISI TRANSFERİ
Konveksiyonla ısı transferinde, özellikle iki farklı sıcaklıklara sahip
olduklarında, bir yüzey ile hareket halindeki bir akışkan arasındaki
ısı transferiyle ilgileneceğiz. Isıtılan bir yüzey üzerinde akan bir
akışkanı ele alalım. Yüzeyle akışkanın etkileşimi sonucunda,
yüzeyde akışkan hızının sıfır olduğu bir bölge oluşacaktır. Akışkanın
bu bölgesine hidrodinamik sınır tabakası veya kısaca sınır tabakası
adı verilmektedir. Yüzey ve akışkan sıcaklıkları farklı olduklarında,
sıcaklığın y=0 da Ts den akışkanın dış tarafındaki T∞ değerine kadar
değişen bir akışkan bölgesi olacaktır. Bu bölgeye de termal sınır
tabakası adı verilir ki bu bölge hızın değişimine bağlı olarak küçük
veya büyük bir bölge olabilir. Eğer Ts>T∞ ise, bu durumda
konveksiyonla ısı transferi, yüzeyden akışkanın dış kısmına doğru
gerçekleşecektir.
MLZ 3105 18
ISI TRANSFERİ

Akışkan hızının sıfır olduğu yüzeye yakın bölgede rasgele meloküler hareket
gerçekleşir, burada akışkanın hacimsel hareketi yoktur. Gerçekte akışkanla
yüzey arasındaki arayüzeyde akışkanın hızı sıfırdır ve ısı da sadece bu
mekanizmayla transfer olur. Akma olayı x-yönünde gerçekleştikçe sınır
tabakası büyür.
MLZ 3105 19
ISI TRANSFERİ
• Konveksiyonla ısı
transferi, akmanın
tabiatına bağlı olarak
sınıflandırılabilir.
Akma olayı bir fan, bir
pompa veya
atmosferik rüzgarlar
gibi dış yardımlarla
yapıldığı zaman,
zorlanmış konveksiyon
olarak isimlendirilir.
Eğer herhangi bir dış
kuvvet yoksa doğal
taşınım adını alır.

MLZ 3105 20
ISI TRANSFERİ
• Konveksiyonla ısı transferi, Newton’un Soğuma Kanunu ile
gösterilebilir.
𝑄𝑡𝑎ş𝚤𝑛𝚤𝑚 = ℎ.A.(𝑇𝑠 − 𝑇∞ )............(W)
𝑄′′𝑡𝑎ş𝚤𝑛𝚤𝑚 = ℎ.(𝑇𝑠 − 𝑇∞ )............(W/m2)

• Burada 𝑄′′ konvektiv ısı akışı (W/m2), h parametresi ise


konveksiyon ısı transfer sabitidir (W/m2K). Ts ve T∞ ise
sırasıyla yüzey ve akışkan sıcaklıklarıdır. “h” parametresi
yüzey geometrisinden, akışkanın tabiatından etkilenen sınır
tabakasındaki koşullara bağlıdır. Denklem kullanıldığında, ısı
yüzeyden transfer olduğunda ( Ts > T∞ ) konvektif ısı akışı
pozitif, ısı yüzeye doğru transfer oluyorsa ( Ts < T∞ ) negatif
olacaktır.
MLZ 3105 21
ISI TRANSFERİ

MLZ 3105 22
ISI TRANSFERİ
• Radyasyon (Işınım)
Elektromanyetik dalgalar veya fotonlar yolu ile gerçekleşen ısı
transferidir. Güneş ışınlarının dünyayı ısıtması bu şekilde
gerçekleşir. İletim ve taşınımdan farklı olarak ısı transferi bir aracı
ortam gerektirmez. En hızlı ısı transferi şeklidir ve boşlukta
yavaşlamaz. Termal radyasyon, madde tarafından yayılan
enerjidir. Tüm katı, sıvı ve gazlar (sonlu sıcaklığa sahip tüm
yüzeyler) elektromanyetik dalgalar halinde enerji yayarlar. Işınım,
sıcaklıkla ilişkisi olmayan x-ışınları, gama ışınları, mikrodalga gibi
diğer elektromanyetik ışınım çeşitlerinden farklıdır.

MLZ 3105 23
ISI TRANSFERİ: Işınım

MLZ 3105 24
ISI TRANSFERİ:Işınım
Radyasyon (Işınım)
Bütün maddeler ışınımı farklı seviyelerde yayar, soğurur veya
geçirirler.

Ts sıcaklığına sahip bir yüzeyden birim zamanda yayılabilecek


maksimum ışınım miktarı Stefan-Boltzman Kanunu ile belirlenir.
MLZ 3105 25
ISI TRANSFERİ:Işınım
𝑄ሶ 𝑦𝑎𝑦𝚤𝑙𝑎𝑛 = 𝜀. 𝜎. 𝐴𝑠.𝑇𝑠4 … … … … … … 𝑊
𝜎 (Stefan Boltzman Sabiti)= 5.670x10-8 W/m2.K4

A yüzey alanı, T mutlak sıcaklık, 𝜀 yüzeyin yayıcılığıdır. 0< 𝜀<1


Maksimum hızla ışınım yayan ideal yüzeye, karacisim (𝜀 =1) denir.
Bütün gerçek yüzeylerden yayılan ışınım aynı sıcaklıktaki
karacisim tarafından yayılan ışınımdan azdır. Karacisim tarafından
yayılabilecek maksimum ışınım hızı aşağıdaki formülle hesaplanır.
𝑄ሶ 𝑦𝑎𝑦𝚤𝑙𝑎𝑛 = 𝜎. 𝐴𝑠.𝑇𝑠4 … … … … … … 𝑊

Bir yüzeyin diğer önemli özelliği, yüzeye gelen ışınım enerjisinin


soğurulma oranı olan α soğurganlığıdır (absorptivite). 0<α<1
MLZ 3105 26
ISI TRANSFERİ:Işınım
• Bir karacisim üzerine gelen ışınımın tamamını soğurur. Yani
karacisim, mükemmel bir yayıcı olduğu kadar mükemmel bir
soğurgandır (α=1).
𝑄ሶ soğurulan= α. 𝑄ሶ gelen , 𝑄ሶ yansıyan= (1-α). 𝑄ሶ gelen
Geçirgen olmayan yüzeylere gelen ışınımın yüzey tarafından
soğurulmayan kısmı geri yansıtılır. Genel olarak, bir yüzeyin
yaydığı ışınım ile soğurduğu ışınım arasındaki fark net ışınım ısı
transferidir. Soğrulan ışınım hızı yayılan ışınım hızından
büyüksek yüzey, ışınımla enerji kazanıyor aksi taktirde enerji
kaybediyor demektir.

MLZ 3105 27
ISI TRANSFERİ:Işınım
• Yayıcılığı ε, yüzey alanı As, sıcaklığı Ts olan bir yüzey, Tçevre
termodinamik sıcaklığındaki çok geniş bir yüzeyle tamamen
çevrelenmiş ve aralarında ışınımla etkileşmeyen hava gibi bir
gaz varsa, bu iki yüzey arasındaki net ışınım ısı transfer hızı:
• 𝑄ሶ 𝚤ş𝚤𝑛𝚤𝑚 = 𝜀. 𝜎. 𝐴𝑠.(𝑇𝑠4 - 𝑇ç𝑒𝑣𝑟𝑒
4 )........... (W)

• Radyasyon çevreden bir yüzey üzerine de gerçekleşebilir ya


da güneş gibi bir kaynaktan da gelebilir. Çevreye örnek
olarak alt yüzeyden farklı sıcaklıktaki bir fırının veya odanın
duvarı verilebilir.

MLZ 3105 28
ISI TRANSFERİ:Işınım

MLZ 3105 29
ISI TRANSFERİ: Işınım
• Radyasyon çevreden bir yüzey üzerine doğru olarak da
gerçekleşebilir, güneş gibi özel bir kaynaktan da gelebilir.
Geldiği kaynaklara bakılmaksızın bir yüzeyin birim alanına
doğru olan bu tür bir radyasyon hızı, aydınlanma (G) olarak
isimlendirilir. Bir kısım veya bütün bir aydınlanma, yüzey
tarafından absorbe (soğurma, emme) edilebilir, bunun
sonucunda da malzemedeki termal enerjide artış meydana
gelmektedir. 𝐺𝑎𝑏𝑠 = 𝛼.𝐺
• Çevreye örnek olarak alt yüzeyden farklı sıcaklıktaki bir
fırının veya odanın duvarları olabilir. Böyle bir koşulda
aydınlanma, Tçevre sıcaklığındaki bir karacisimden
gerçekleşen yayınıma eşit olabilir ve bu durumda,
• 𝐺 = 𝜎 𝑇ç𝑒𝑣𝑟𝑒

MLZ 3105 30
ISI TRANSFERİ: Işınım

Radyasyon değişimi. (a) bir yüzeyde, (b) bir yüzeyle geniş çevre
arasında.

MLZ 3105 31
ISI TRANSFERİ: Işınım
• Hava gibi gazla çevrili bir yüzeye ışınım ile ısı transferi,
yüzeyle gaz arasındaki iletime veya taşınıma paralel
olarak gerçekleşir. Bu durumda 2 mekanizmanın etkisi
toplnarak bulunur. Bir yüzeye veya yüzeyden taşınım ve
ışınımla olan toplam ısı transfer hızı:
• 𝑄ሶ = 𝑄ሶ 𝑘𝑜𝑛𝑣𝑒𝑘 + 𝑄ሶ 𝚤ş𝚤𝑛𝚤𝑚
• 𝑄ሶ = ℎ. A.(𝑇𝑠 − 𝑇∞ )+(𝜀. 𝜎. 𝐴𝑠.(𝑇𝑠4 - 𝑇ç𝑒𝑣𝑟𝑒
4
)
• 𝑄ሶ 𝑡𝑜𝑝𝑙𝑎𝑚 = ℎ𝑏𝑖𝑟𝑙𝑒ş𝑖𝑘 . A.(𝑇𝑠 − 𝑇∞ )
• ℎ𝑏𝑖𝑟𝑙𝑒ş𝑖𝑘 =taşınım ve ışınım etkilerini kapsayan ısı transfer
katsayısı.

MLZ 3105 32
ISI TRANSFERİ
• Işınım, genellikle iletim veya doğal taşınım yanında
önemlidir ancak zorlanmış taşınım yanında ihmal edilebilir.

Opak Gaz Vakum


katı

İletim İletim veya Işınım


taşınım
Üç tür ısı transfer mekanizmasının varlığına rağmen, bir
ortamda ikisi eşzamanlı gerçekleşebilir.
MLZ 3105 33
ISI TRANSFERİ
• Isı transferi, yığın akışkan hareketinin olmadığı durgun
akışkanlarda iletim ve belki ışınımla, akan akışkanlarda
ise taşınım ve ışınımla olur. Işınım yoksa bir akışkandan
ısı transferi iletim veya taşınımla olur. Taşınım, birleşik
iletim ve akışkan hareketi olarak; bir akışkan içerisindeki
iletim ise herhangi bir akışkan hareketinin olmadığı özel
bir taşınım durumu olarak düşünülebilir.
• Akışkan içerisinde ısı transferi için ya iletim ya da
taşınım söz konusudur ama ikisi birden olamaz. İletim
ve taşınım maddesel ortamın varlığına ihtiyaç duyduğu
için vakum içinden ısı transferi yalnız ışınımla olur.
MLZ 3105 34
ISI TRANSFERİ
• Örnek 1: İzole edilmemiş ve içinden buhar geçen bir boru,
duvarları ve içerideki havası 25°C olan bir odadan
geçmektedir. Borunun dış çapı 70 mm, iç yüzey sıcaklığı
200°C, borunun emisivitesi 0.8 dir. Yüzey emisyon gücü ve
aydınlanma nedir? Yüzeyden havaya serbest konveksiyonla
ısı transferiyle ilgili sabit 15 W/m2K ise borunun birim
uzunluğunda, yüzeyden gerçekleşen ısı kaybı hızı nedir ?

MLZ 3105 35
ISI TRANSFERİ

MLZ 3105 36
ISI TRANSFERİ
Örnek 2: İçerisinde sıcak kahve bulunan bir termos, havası ve
duvarları aynı sabit sıcaklıkta bulunan bir odada bulunmaktadır.
Farklı kademelerde gerçekleşen ısı transfer türlerini belirtiniz.

MLZ 3105 37
ISI TRANSFERİ

MLZ 3105 38
ISI TRANSFERİ
• Örnek 3: 20 m2’lik bir alana ve 25 cm’lik kalınlığa sahip bir
beton duvar, soğutulan bir odayla dış ortamı birbirinden
ayırmaktadır. Duvarın iç yüzey sıcaklığı 25°C’de sabit
tutulmaktadır. Beton termal iletkenlik katsayısı 1 W/m.K dir.
Kış ve yaz mevsim şartlarındaki en uç noktalar olan -15°C ve
+38°C’lik duvar dış yüzey sıcaklığı için ısı kayıplarını
hesaplayınız.

MLZ 3105 39
ISI TRANSFERİ

MLZ 3105 40
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
9.HAFTA

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı

Isı ve Kütle Transferi: Pratik bir Yaklaşım, Y.A. Cengel, 3. Basım, 2012, Güven Yayıncılık
Kullanılarak hazırlanmıştır
ISI TRANSFERİ
• Bir ortamda ya da ortamlar arasında sıcaklık gradyanı olursa ısı
transferi gerçekleşir. Farklı sıcaklıktaki 2 madde temas ettiğinde
daha sıcak olandan daha soğuk olana ısı akışı olur. Bu durum 3
farklı mekanizma ile gerçekleşebilir:
• a. Kondüksiyon (iletim)- temas yoluyla
• b. Konveksiyon (taşınım)-hareket yoluyla
• c. Radyasyon (ışınım)-elektromanyetik dalgalar yoluyla

MLZ 3105 2
ISI TRANSFERİ

MLZ 3105 3
KONDÜKSİYON
• Bir ortamda belirli bir doğrultuda (mesela x doğrultusu) ısı
transfer hızı, ortam içindeki sıcaklık farkı ve ısı transfer
doğrultusuna dik alan ile doğru, o doğrultudaki uzaklıkta ters
orantılıdır. Bu durum diferansiyel biçimde Fourier ısı iletimi
kanunu ifade edilir:

Isı azalan sıcaklık yönünde iletilir ve


dolayısıyla ısı pozitif x- yönünde
iletildiğinde, sıcaklık gradyanı
negatiftir.
MLZ 3105 4
KONDÜKSİYON
• Isı iletkenlik katsayısı
• Malzemenin ısıyı iletme yeteneğinin bir ölçüsüdür. Bir
malzemenin birim kalınlığından birim alan ve sıcaklık farkı
başına olan ısı transfer hızıdır. En iyi bilinen termal iletkenler
saf metallerdir. Daha sonra alaşımlar gelir.
• Katılar> sıvılar>gazlar.
• Katılarda ısı iletimi, moleküllerin titreşim hareketlerine
neden olan kafes titreşim dalgaları ve katı içinde serbest
elektron akışı ile geçirilen enerjinin toplamı olarak bulunur.
Ancak etkin olan e akışıdır. Yalıtkanlarda ise latis
dalgalanmaları etkindir. Bu nedenle, metalik bağlı
malzemelerin ısıl iletkenliği iyonik ve kovalent bağa sahip
malzemelere göre daha yüksektir.

MLZ 3105 5
KONDÜKSİYON

MLZ 3105 6
Isı İletim Katsayısı
• İzolasyonda kullanılan malzemeler cam yünü, poliüretan,
polistiren köpük, lifli yapıdaki SiO2, hava ve gaz dolgusu,
vakumlanmış boşluk içeren malzemelerdir. Termal iletkenliği
iyi olan malzemelerde sıcaklığın artması ile termal iletkenlik
azalır. Çünkü yüksek elektron yoğunluğunda elektron akışı
zorlaşır.

MLZ 3105 7
Isı İletim Katsayısı

MLZ 3105 8
Termal Difüzivite (𝛼)
• Zamana bağlı ısı iletim çözümlemesinde kullanılan malzeme
özelliğidir. Isı kapasitesi bir malzemenin ısı depolama
kabiliyetidir. Buna karşılık termal difüzivite, bir malzeme
içinden ısının ne kadar hızda difüze olduğunu gösterir.
𝑖𝑙𝑒𝑡𝑖𝑙𝑒𝑛 𝚤𝑠𝚤 𝑘
• 𝛼= = (m2/s)
𝑑𝑒𝑝𝑜𝑙𝑎𝑛𝑎𝑛 𝚤𝑠𝚤 𝜌.𝐶𝑝

Yüksek termal iletkenliğe sahip


malzemenin termal difüzivitesi de
yüksektir. Düşük 𝛼 değeri, ısının
büyük bölümünün malzeme
tarafından absorplandığını
gösterir.
MLZ 3105 9
KONDÜKSİYON
Yüzeyde herhangi bir P noktasındaki ısı
akısı vektörü yüzeye dik olmalıdır ve
bu azalan sıcaklık yönünü
göstermelidir.

Eğer n, P noktasında sabit sıcaklık


yüzeyinin normali ise, bu noktadaki
ısı iletim hızı Fourier kanunu
yardımıyla tanımlanır:
MLZ 3105 10
ISI ÜRETİMİ
• İçerisinde ısı iletilen bir ortam, elektriksel, nükleer
veya kimyasal enerjinin ısı enerjisine
dönüşümünü içerebilir. Isı iletimi
çözümlemesinde bu tür dönüşüm işlemleri ısı
üretimi olarak nitelendirilir.
• Elektrik kablosundan akım geçtiği zaman direnç
telinin sıcaklığı hızla artar ve bunun sonucu olarak
elektrik enerjisi ısıya dönüşür.
• Nükleer reaktörlerin yakıt elemanlarında, nükleer
güç santralleri için bir ısı kaynağı işlevi gören
nükleer fizyon sonucu, büyük miktarda ısı üretir.
• Bir ortamda ısı üretiminin diğer kaynağı, ortamın
her tarafında meydana gelen ekzotermik kimyasal
reaksiyonlardır. MLZ 3105 11
ISI ÜRETİMİ
Isı üretimi hacimsel bir olaydır. Bu nedenle
ısı üretim hızı genellikle W/m3 birimiyle
verilir ve 𝑒ሶ üretim ile gösterilir. Isı üretimi hem
zaman hem de konumla değişebilir. Isı
üretiminin konuma göre değişimi biliniyorsa
V hacimli bir ortamın ısı üretim hızı:

𝐸ሶ ü𝑟𝑒𝑡𝑖𝑚 = 𝑒ሶ üretim. 𝑉

MLZ 3105 12
ISI ÜRETİMİ
• Örnek: 1200 W’lık bir saç kurutma makinesinin direnç telinin
uzunluğu 80 cm ve çapı 0.3 cm’dir. Isı üretimi sonucu telde
birim hacim başına ısı üretim hızını bulunuz ve telin dış
yüzeyindeki ısı akısını belirleyiniz.

𝐸ሶ ü𝑟𝑒𝑡𝑖𝑚 𝐸ሶ ü𝑟𝑒𝑡𝑖𝑚 1200 𝑊


𝑒ሶ üretim = = 𝜋𝐷 2 = 𝜋 0.3 𝑐𝑚 2 = 212 W/cm3
𝑉𝑡𝑒𝑙 𝐿 ( )(80 𝑐𝑚)
4 4

𝐸ሶ ü𝑟𝑒𝑡𝑖𝑚 1200 𝑊

𝑄= = = 15.9 W/cm2
𝐴𝑡𝑒𝑙 𝜋𝐷𝐿

MLZ 3105 13
Tek Boyutlu Isı İletim Denklemi
• Tek camlı bir pencere, bir presli ütünün altındaki metal
plaka, dökme demir bir buhar borusu, silindirik bir nükleer
yakıt elemanı, bir elektrik direnç teli, su verilen veya
temperlenen küresel bir tankın veya küresel metal bir topun
duvarı, bir evin duvarı gibi geniş düzlem bir duvarda ısı
iletimi dikkate alınsın. Bu ve diğer birçok geometride ısı
iletimine tek boyutlu olarak yaklaşılabilir; çünkü bu
geometrideki ısı iletimi bir doğrultuda etkindir ve diğer
yönlerde ihmal edilebilir.
• Bu kısımda kartezyen, silindirik ve küresel koordinatlarda tek
boyutlu ısı iletim denklemleri türetilecektir.

MLZ 3105 14
Geniş Bir Düzlemde Duvarda Isı
İletim Denklemi
Şekilde görülen düzlem bir duvarda Δx kalınlıklı bir ince
eleman dikkate alınsın:

𝑥 ′ 𝑑𝑒𝑘𝑖 𝚤𝑠𝚤 𝑖𝑙𝑒𝑡𝑖𝑚 ℎ𝚤𝑧𝚤 − 𝑥 + ∆𝑥 ′ 𝑑𝑒𝑘𝑖 𝚤𝑠𝚤 𝑖𝑙𝑒𝑡𝑖𝑚 ℎ𝚤𝑧𝚤 + 𝑒𝑙𝑒𝑚𝑎𝑛 𝑖ç𝑖𝑛𝑑𝑒𝑘𝑖 𝚤𝑠𝚤 ü𝑟𝑒𝑡𝑖𝑚 ℎ𝚤𝑧𝚤
= (𝑒𝑙𝑒𝑚𝑎𝑛𝚤𝑛 𝑒𝑛𝑒𝑟𝑗𝑖 𝑖ç𝑒𝑟𝑖ğ𝑖𝑛𝑑𝑒𝑘𝑖 𝑑𝑒ğ𝑖ş𝑖𝑚 ℎ𝚤𝑧𝚤)
MLZ 3105 15
Geniş Bir Düzlemde Duvarda Isı
İletim Denklemi
Her tarafı A.Δx’e bölerek

Limit alınırsa

MLZ 3105 16
Geniş Bir Düzlemde Duvarda Isı
İletim Denklemi

• Bir malzemenin iletkenliği genel olarak T sıcaklığına ve x’e


bağlıdır. Bu nedenle türevin dışına çıkarılamaz. Ortalama
sabit değer alındığında,

MLZ 3105 17
Uzun Bir Silindirde Isı İletim
Denklemi

MLZ 3105 18
Uzun Bir Silindirde Isı İletim
Denklemi
Limit alınırsa

MLZ 3105 19
Bir Kürede Isı İletim Denklemi

MLZ 3105 20
Birleşik Tek Boyutlu Isı Denklemi
Düzlem duvar, silindir ve küre için, tek boyutlu, zamana bağlı ısı
iletim denkleminin her üç koordinat için genel hali;

n =0 düzlem duvar için


n =1 silindir için,
n =2 küre için,
Düzlem duvar durumunda r değişkeni yerine alışılmış şekliyle x
alınır. Bu denklem benzer şekilde, sürekli veya ısı üretimi
olmayan durumlar içinde basitleştirilebilir.
MLZ 3105 21
Tek Boyutlu Isı Denklemi

Isıl iletkenliğin sbt. kabul ederek, işlem süresince tavadaki


sıcaklık değişimini tanımlayan denklem

25 °C Isıl iletkenliğin T ile


doğrusal değiştiğini
300 °C kabul ederek, soğuma
süresince toptaki
sıcaklık değişimini
tanımlayan denklem

MLZ 3105 22
GENEL ISI İLETİM DENKLEMİ
• Isı geçişi uygulamalarında çoğunlukla ısı iletimi tek boyutlu
olarak alınmakta, diğer boyutlardaki ısı iletimleri ihmal
edilmektedir.
• Ancak her zaman durum böyle değildir, diğer doğrultulardaki
ısı geçişinin de göz önüne alınması gerekmektedir.
• Bu durumda ısı geçişi çok boyutlu olarak adlandırılmaktadır.

MLZ 3105 23
GENEL ISI İLETİM DENKLEMİ

MLZ 3105 24
GENEL ISI İLETİM DENKLEMİ

Değişken iletkenlik

Sabit iletkenlik

MLZ 3105 25
GENEL ISI İLETİM DENKLEMİ
Sıcaklık yalnız bir doğrultuda değiştiği zaman, üç boyutlu ısı iletim
denklemi tek boyutlu ısı iletim denklemine indirgenir.

MLZ 3105 26
GENEL ISI İLETİM DENKLEMİ
Silindirik koordinatlarda üç boyutlu ısı iletim denklemi:

Küresel koordinatlarda üç boyutlu ısı iletim denklemi:

MLZ 3105 27
SINIR ŞARTLARI
Bir ortamdaki ısı akısının ve sıcaklık dağılımının ortamı sınırlayan
yüzeylerdeki şartlara bağlıdır ve ısı geçişinin belirlenebilmesi için
yüzeydeki ısıl şartlar tam olarak tarif edilmelidir.
Sınır Şartları: sınırlardaki ısıl şartların matematiksel ifadelerine
denir.
Bir düzlem duvarda herhangi bir noktada ve andaki sıcaklık ısı
iletiminin başlangıcındaki duvar şartına bağlıdır.
Genellikle t =0 anında tanımlı şart ortamın başlangıçtaki sıcaklık
dağılımının matematiksel ifadesidir ve başlangıç şartı olarak
adlandırılır.
Burada f fonksiyonu t=0 anında ortam boyunca sıcaklık dağılımını
gösterir.

MLZ 3105 28
SINIR ŞARTLARI

Bir ısı geçişi problemini


tanımlanması için, her bir Tipik bir diferansiyel denklemin genel
ısı geçişi doğrultusu için çözümü gelişigüzel sabitler ve
iki sınır şartı verilmelidir. dolayısıyla sonsuz sayıda çözüm içerir.
MLZ 3105 29
SINIR ŞARTLARI
1. Tanımlı Sıcaklık Sınır Şartı 2. Tanımlı Isı Akısı Sınır Şartı

MLZ 3105 30
SINIR ŞARTLARI
3. Yalıtımlı Sınır 4. Taşınım Sınır Şartı

MLZ 3105 31
SINIR ŞARTLARI
5. Arayüzey Sınır Şartı

MLZ 3105 32
ISI İLETİMİ
• Örnek 1: Isıl iletkenliği 1.2 W/m°C, yüzey alanı 15 m2 , klınlığı
0.2 m olan geniş bir düzlem duvarı göz önüne alınız. Duvarın
2 yüzeyi sırası ile T1= 120 °C ve T2= 50 °C’de tutulmaktadır.
Duvarın içindeki sıcaklık dağılımı ile x=0.1 m’deki duvar
sıcaklığını hesaplayınız. Sürekli şartlarda ısı iletim hızını
bulunuz.

MLZ 3105 33
ISI İLETİMİ
Örnek 1:

MLZ 3105 34
ISI İLETİMİ
Örnek 1:

MLZ 3105 35
ISI İLETİMİ
• Örnek 2: Uzunluğu 20 m, iç çapı 6 cm, dış çapı 8 cm ve ısıl
iletkenliği 20 W/m°C olan bir buhar borusu göz önüne alınız.
Borunun iç ve dış yüzeyleri sırasıyla T1= 150 °C ve T2= 60 °C
sıcaklıktadır. Sürekli şartlar altında boru içinde sıcaklık
dağılımı için genel bir bağıntı elde ediniz ve boru içindeki ısı
kayıp hızını bulunuz.

MLZ 3105 36
ISI İLETİMİ
Örnek 2:

MLZ 3105 37
ISI İLETİMİ

MLZ 3105 38
ISI İLETİMİ
Örnek 3: İç yarıçapı 8 cm, dış yarıçapı 10 cm ve ısıl iletkenliği 45
W/m°C olan bir küresel tank göz önüne alınız. Küre içinde oluşan
bazı kimyasal reaksiyonlar sonucu tankın iç ve dış yüzeyleri
sırasıyla T1= 200 °C ve T2=80 °C sabit sıcaklıklarında tutulmaktadır.
Sürekli şartlar altında kabuğun içindeki sıcaklık dağılımı için genel
bir bağıntı elde ediniz ve depodan olan ısı kayıp hızını bulunuz.

MLZ 3105 39
ISI İLETİMİ
Örnek 3:

MLZ 3105 40
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
4. HAFTA-5.HAFTA

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı

Akışkanlar Mekaniği: Temelleri ve Uygulamaları, Y.A. Cengel, J.M. Cimbala, McGraw-Hill, 2014
Copyright © The McGraw-Hill Companies, Inc. Permission required for reproduction or display.
BOYUTSUZ SAYILAR
• Isı, kütle transferi ve akışkanlar mekaniğinde bazı temel
denklemler karmaşık olup çoğunun çözümü sayısal
yöntemlerle dahi zordur. Karmaşıklığa yol açan terimler
akım alanının bazı bölgelerindeki fiziksel büyüklükler
korunmak şartıyla ihmal edilirse bir takım basitleştirmeler
ortaya çıkar ve bu denklemler daha kolay çözülebilir.
Diferansiyel denklemlerdeki çeşitli terimlerin oransal
büyüklüklerini belirlemek için boyut analizinden
faydalanılır.

MLZ 3105 2
Momentum Transferi-Boyutsuz
Sayılar
• Reynolds Sayısı (Re): Reynolds sayısı ısı transferi ve
akışkanlar mekaniği için çok önemli bir boyutsuz sayıdır.
Reynold sayısı adını 1842 ile 1912 yılları arasında
yaşamış olan ve bu sayıyı tanımlayan Osborne
Reynolds’tan almıştır.Reynolds sayısı; akışkanın laminer
ve türbülanslı olduğunu tanımlamada kullanılan en
basit boyutsuz sayıdır.
μ
μ

• denklemdeki 𝑽 ̅ ortalama akışkan hızı, D boru çapı ve v


kinematik (hareketle ilgili)viskozitedir

MLZ 3105 3
Momentum Transferi-Boyutsuz
Sayılar
• Sıkıştırılamaz boru içi bir akışta, akış hareketleri Re
ile belirlenir.
Eğer Re<= 2300 ise akış tipi Laminer.
Eğer Re>= 4000 ise akış tipi Türbülans
2300<Re<400 Geçiş Bölgesi
Re, akışkan elemanı üzerine etkiyen atalet
kuvvetlerinin, viskoz kuvvetlere oranıdır. Dairesl
4.𝐴𝑐
olmayan borularda hidrolik çap, Dh kullanılır. 𝐷h=
𝑃
Ac: borunun kesit alanı, P: ıslak çevre uzunluğu,

MLZ 3105 4
Momentum Transferi-Boyutsuz
Sayılar

dairesel olmayan borular

için, hidrolik çap

Dh =4A/P

A = kesitalanı

P = wetted perimeter

MLZ 3105 5
Momentum Transferi-Boyutsuz
Sayılar
Laminar akıştan türbülans akmaya geçilen noktada
kritik Re sayısı (Rekr), borulardaki akma
uygulamalarında yaklaşık olarak 2300’dür. Boru
içerisinde sıkıştırılmayan bir akışta Re sayısı 2300 den
büyük ise türbülanslı akış, küçük ise laminar akış elde
edilir. Ancak bu Reynolds sayısı farklı sistemlerde,
hatta belirli bir sistemdeki yüzey pürüzlülüğü gibi dış
faktörlere bağlı olarak değişebilir.

MLZ 3105 6
Reynolds Sayısı
Şekil laminar ve türbülans akış için,
bir boru çapı boyunca hız
dağılımını göstermektedir. Anlık
ortalama hız, türbülans akış için
çizilmiştir. Türbülans akışa ele
alındığında, genelde anlık ortalama
değerle ilgileniriz, yani aksi
söylenmedikçe anlık ortalama
değer kabul edilecektir. Her iki
akma türünde de akışkan-duvar
arayüzeyinde hız sıfırdır.
Laminar akmada hız profili
paraboliktir. Türbülans akmada eğri
ortada bir miktar düzleşmiştir.
MLZ 3105 7
Reynolds Sayısı
𝜌.𝑉.𝑥
• Düz yüzeyli levha üzeri akışta Re= ≤ 5𝑥105 ise akış
𝜇
laminardır. x: levha uzunluğu, V: ort. Hız.
Örnek 1: 40 m uzunluğunda ve 12.7 mm çapındaki bir borudan
2,81 m/s ortalama hızına sahip bir akışkan yağ iletilmektedir. Bu
akışkanın yoğunluğu 857 kg/m3, viskozitesi ise 32 cP olduğuna
göre gerçekleşecek olan akma olayının laminar mı yoksa
türbülans şeklinde mi gerçekleşeceğini tespit ediniz.

Değer 2300 sayısından düşük olduğuna göre laminar akış gerçekleşecektir.


MLZ 3105 8
Reynolds Sayısı
Örnek 2: 0,24 m çapındaki ve 20 m uzunluğundaki bir
borudan 1,17 kg/m3 yoğunluğunda ve 1.92x10-5 kg/m.s
viskozitesine sahip bir akışkan madde iletilmektedir. Akışkan
maddenin ortalama akma hızı 8,33 m/s olduğuna göre akma
türünü tespit ediniz.

Bu değer 2300 sayısından büyük olduğu için türbülans akış


gerçekleşecektir.

MLZ 3105 9
Sınır Tabaka Kalınlığı
• Bir üniform akıma paralel olarak yerleştirilmiş
pürüzsüz düz plaka üzerindeki laminer ve
türbülanslı sınır tabakalara ait ifadeler aşağıda
verilmektedir.
• Sınır tabaka kalınlığı (δ):
4.91 .𝑥 0.38 .𝑥
• Laminer δ= , Türbülanslı δ=
𝑅𝑒𝑥 (𝑅𝑒𝑥 )1/5

MLZ 3105 10
Sınır Tabaka Kalınlığı
• Örnek: Düz levha üzerinden ort. T ve hızı 27 °C ve 10 m/s
olan hava hareketi söz konusudur. Levha uzunluğu 1 m,
genişliği 0.5 m olduğuna göre, yüzey uzunluğu boyunca 0.2
m aralıklarla hidrodinamik sınır tabak kalınlıklarını tespit
ediniz. ρhava= 1.1614 kg/m3, Cp= 1.007 kJ/kgK, ν=15.89x10-6
m2/s.
• x=0.2 m için,
𝜌.𝑉.𝑥
• Re= , Re=(10 𝑚.𝑠)(0.2𝑚)
= 1.26𝑥105 Laminer
𝜇 15.89𝑥10−6
4.91 .𝑥 4.91 0.2𝑚
• δ= = =2.82x10
-3 m
𝑅𝑒𝑥 𝑅𝑒0.2
• x=0.4m ve x=0.6 için laminer; x=0.8 m için türbülanslı akış
• 0.2m 0.4m 0.6m 0.8m 1m
δ(x).10-3 2.82 3.98 4.88 0.021 0.0256
m MLZ 3105 11
Momentum Transferi-Boyutsuz
Sayılar
• Eğer sıkıştırılabilirlik dikkate alınırsa akım hızının ses
hızına oranını belirten Mach (Ma) boyutsuz sayısı
da yer alır. Adını Avusturyalı fizikçi Ernst Mach'tan
alır. Yüksek hızlı gaz akımlarında önemlidir.
𝑉
• Mach(Ma)= , V= akışkan hızı, C=yerel ses hızı.
𝐶
• Ma<0.3 ise sıkıştırılamaz
• Ma>0.3 ise sıkıştırılabilir akış.
• Ma=1 ise sonik akış, Ma>1 süpersonik akış.
• Durgun havada sbt.hızla uçan uçağın Ma sayısı,
farklı konumlarda farklı değerle alabilir.

MLZ 3105 12
Mach Sayısı

MLZ 3105 13
Deborah Sayısı
𝜃
• Deborah sayısı, De= , ϴ: akışkanın karakteristik
𝑡
zamanı, t: işlem zamanı
• De>1 ise elastik davranış (katı davranışı)
• De<1 ise viskoz davranış (sıvı davranışı)
• De~1 ise viskoelastik davranış

MLZ 3105 14
Deborah Sayısı
• Durağanlaşma süresi çok uzun olsa bile (günler, ya
da yıllar), Deborah sayısı düşükse (1’e oranla),
davranış biçimi bir sıvının davranış biçimiyle
benzeşir.
• Tersi durumu ele alacak olursak; eğer durağanlaşma
süresi çok küçük olursa (milisaniye civarında), söz
konusu davranış biçimi, Deborah sayısının büyük
olduğu hallerde (1’e oranla), katı bir maddeninkine
benzer olacaktır.

MLZ 3105 15
Makro Sistemlerde Kütle-Enerji
Denklikleri
• 1. Kütlenin korunumu
• 2. Momentumun korunumu
• 3. Enerjinin korunumu

• Kütle, Bernoulli, Enerji Denklemleri

MLZ 3105 16
Makro Sistemlerde Kütle-Enerji
Denklikleri
• Tarihsel olarak, korunum yasaları ilk kez kapalı
sistem ya da sadece sistem olarak adlandırılan,
belirli miktardaki bir maddeye uygulanmıştır ve
daha sonra bu sistem uzayda kontrol hacmi olarak
adlandırılan bölgelere genişletilmiştir.
• Bir proses süresince herhangi bir korunumlu
büyüklük denge durumunda olacağından korunum
bağıntılarından denge denklemleri olarak da söz
edilmektedir.

MLZ 3105 17
Kütlenin Korunumu
• Kütlenin korunumu ilkesi doğadaki en temel
ilkelerden biridir. «Madde yoktan var edilemez, var
olan madde yok edilemez» şeklinde ifade edilir.
• Bu yasanın bir akım borusu içinde akmakta olan bir
akışkana mikro ölçekte uygulanması süreklilik
denklemi olarak adlandırılır.
𝑑𝑚𝐾𝐻
• 𝑚ሶ 𝑔𝑖𝑟𝑒𝑛 -𝑚ሶ ç𝚤𝑘𝑎𝑛 =
𝑑𝑡
• mሶ giren ve mሶ çıkan kontrol hacmine giren ve çıkan toplam
𝑑𝑚𝐾𝐻
kütlesel debilerdir. ise KH içindeki kütle miktarının
𝑑𝑡
değişim hızıdır.

MLZ 3105 18
Kütlenin Korunumu
• Kütlenin korunumu: Kütle de enerji gibi korunum özelliğine
sahiptir ve bir proses boyunca ne yaratılabilir ne de yok
edilebilir.
• Kapalı sistem: Proses boyunca sistemin kütlesi sabit kalır.
• Kontrol hacimleri: kontrol hacminin sınırlarından kütle geçişi
olabilir, dolayısıyla biz kontrol hacmine giren ve çıkan kütle
miktarlarım hesaplamalıyız.

Kimyasal reaksiyonlar boyunca bile kütle korunur.

MLZ 3105 19
Kütlenin Korunumu
Kütlesel debi (𝑚ሶ ): Bir en-kesit alanından birim zamanda akan
kütle miktarına kütlesel debi denir. Sembol üzerindeki nokta
değişimin zamana bağlı olarak gerçekleştiğini ifade eder.
Akışkan genellikle borular ya da kanallar boyunca bir kontrol
hacmi içine doğru veya kontrol hacminden akar. Borunun en-
kesit alanındaki küçük bir alan elemanı dAc’ya dik yönde akan
akışkanın kütlesel debisinin değişimi, akan akışkanın yoğunluğu
ρ ve Vn ile gösterilen dAc’ye dik yöndeki hız bileşeni ile
orantılıdır.

MLZ 3105 20
Kütlenin Korunumu
Diferansiyel kütlesel debi

Nokta fonksiyonları için kesin diferansiyel

Yörünge fonksiyonları yaklaşık diferansiyel (ısı,


iş, kütle için)
Bir yüzey için dik hız Vn hızın
yüzeye dik bileşenidir.

MLZ 3105 21
Ortalama hız

Hacimsel debi
Kütlesel debi

Özgül hacim

Hacimsel debi bir en-kesitten


birim zamanda geçen akışkan
MLZ 3105 hacmidir. 22
Bir kontrol hacminin kütle korunumu ilkesi: Δt zaman aralığında kontrol hacmine
giren veya çıkan net kütle geçişi, Δt süresinde kontrol hacmi içerisindeki net kütle
değişimine, (artışa ya da azalmaya) eşittir şeklinde ifade edilir.

Kontrol hacminden
giren ve çıkan toplam
kütlesel debi
kontrol hacmi sınırları
içerisindeki kütle
miktarının değişim hızı

Kütle dengesi herhangi bir prosesin


herhangi bir kontrol hacmine uygulanabilir.

11
MLZ 3105 23
Daimi akış prosesleri için kütle
dengesi
• Bir daimi akış prosesinde, kontrol hacmi içerisindeki
kütle miktarı zamanla değişmez (mCV = sabit).
• Bu durumda, kütlenin korunumu ilkesi gereği kontrol hacmine
giren toplam kütle miktarı, kontrol hacmini terk eden toplam
kütle miktarına eşit olmalıdır.

Tek
akım

Lüleler, yayıcılar, türbinler, kompresörler ve


pompalar gibi mühendislik uygulamalarının
bir çoğunda tek bir akım (tek giriş ve çıkış)
vardır.

MLZ 3105 24
Kütle korunumu bağıntıları, akışkanın sıkıştırılamaz olduğu
durumlarda, genellikle sıvılar için, daha da basitleştirilebilir.
Sıkıştırılamaz
akış

Sıkıştırılamaz akış
(tek akımlı)

Hacmin korumu" ilkesi diye bir şey yoktur.


Ancak sıvıların daimi akışı söz konusu
olduğunda, sıvılar genel olarak sıkıştırılamaz
(sabit yoğunluğa sahip) maddeler
olduğundan, giriş ve çıkıştaki hacimsel
debileri de kütlesel debileri gibi sabittir.
MLZ 3105 25
Kütlenin Korunumu
• Örnek 1: Ağzına fıskiye takılmış bir bahçe, hortumu 37.854 L’ lik bir kovayı
suyla doldurmak için kullanılıyor. Borunun iç çapı 2 cm olup fıskiye/çıkışında çap
0.8 cm'ye düşmektedir. Kovayı suyla doldurmak 50 s aldığına göre; (a)
hortumdan geçen suyun kütlesel ve hacimsel debilerini ve (b) suyun fıskiye
çıkışındaki ortalama hızını belirleyiniz.
• Kabuller: 1 Su sıkıştırılamaz bir maddedir: 2 Hortum içerisindeki akış daimidir: 3
işlem sırasında etrafa su sıçramamaktadır. ρsu: 1000 kg/m3 =1 kg/L
• Analiz (a) 37.854 L suyun 50 s'de aktığını dikkate alarak, suyun hacimsel ve
kütlesel debileri:

• (b) Hortumdan ve fıskiyeden geçen hacimsel debi sabittir.

MLZ 3105 26
Kütlenin Korunumu
• Örnek 2: Çekme tarafının boru açıklığı 50 mm, basma
tarafınınki 32 mm olan bir pompa saatte 6 m3 suyun
basıncını 1 atm’den 3.2 atm’ye arttırmak için kullanılıyor.
Pompaya bağlı giriş ve çıkış borularındaki suyun hızı ne
kadardır?

𝑉1. 𝐴1 = 𝑉2 𝐴2
𝑄 6 𝑚3 4
𝑉1 = = . 2=0.85 m/s
𝐴 3600 𝑠 𝜋. 0.05 𝑚
𝐴1 𝑚 (0.05 𝑚)2
V2=𝑉1. 𝐴 = 0.85 .
𝑠 (0.032 𝑚)2
= 2.08 𝑚/𝑠
2

MLZ 3105 27
Mekanik Enerji Dengesi
• Birçok akışkan sistemi, belirli bir hız, yükseklik farkı ve hacimsel
debide bir akışkanı bir yerden başka bir yere taşımak için
tasarlanır ve bu işlem sırasında sistem bir türbinde mekanik iş
üretebilir veya bir pompada mekanik iş tüketilebilir. Bu sistemler
nükleer, kimyasal ya da ısıl enerjinin mekanik enerjiye
dönüşümünü içermez. Ayrıca sbt. T’de çalışan bu sistemlerde
kayda değer miktarda bir ısı geçişi söz konusu olmaz. Böyle
sistemler sadece mekanik enerjinin formlarını ve mekanik enerji
kaybına yol açan sürtünme etkileri dikkate alınarak analiz
edilebilir.
• Mekanik enerji, ideal türbün gibi mekanik makinalar ile
tamamen ve doğrudan mekanik işe dönüştürülebilen enerji
formudur.
MLZ 3105 28
Mekanik Enerji Dengesi
• Kinetik ve potansiyel enerjiler en çok bilinen
mekanik enerji formlarıdır.
• Bununla beraber, ısıl enerji tamamen ve doğrudan
işe dönüştürülemediğinden mekanik enerji değildir.
• Basınç, tek başına bir enerji formu değildir ancak
akan bir akışkanın basıncı mekanik iş (enerji) ile
bağdaştırılır.
• Akışkana belirli bir mesafe boyunca etki eden basıç
kuvveti birim kütle başına P/ρ kadarlık iş yapar,
buna akış işi denir.
MLZ 3105 29
Mekanik Enerji Dengesi
• P/ρ, (J/kg) birimindedir. Birim kütle için enerji. Akış işini
akan bir akışkanın enerjisinin bir parçası olarak görmek ve
akış enerjisi olarak daha uygundur. Akan bir akışkanın birim
kütle başına mekanik enerjisi:

Akış enerjisi + kinetik enerji + potansiyel enerji

Mekanik enerji değişimi:

• Burada P/ρ akış enerjisi, V2/2 kinetik enerji, gz ise akışkanın


potansiyel enerjisidir.

MLZ 3105 30
Mekanik Enerji Dengesi
• Bir akış esnasında akışkanın basıncı, yoğunluğu, hızı
ve yüksekliği değişmediği sürece mekanik enerjisi
de değişmez.
• Enerji kayıplarının olmadığı hallerde, mekanik enerji
değişimi akışkana verilen (eğer Δemech > 0 ise) veya
akışkandan çekilen (eğer Δemech < 0 ise) mekanik işi
göstermektedir.

MLZ 3105 31
Mekanik Enerji Dengesi

Mekanik enerji, ideal bir jeneratör ile bağlantılı ideal bir hidrolik türbinle gösterilebilir.
Geri dönüşümsüz kayıpların yokluğun en büyük üretilen güç (a) yukarı akım
deposundan aşığı akım deposuna doğru serbest su yüzeyindeki değişim (b) Yukarı
akımdan türbinin aşağı akımına doğru su basıncındaki düşme.
MLZ 3105 32
Mekanik Enerji Dengesi
• Mil işi: Mekanik enerjinin akışkana aktarılması
veya akışkandan çekilmesi genellikle dönen bir mil ile
gerçekleştirilir ve bu yüzden mekanik işten genellikle mil işi
olarak söz edilir.
• Bir pompa veya fan çoğunlukla bir elektrik motordan mil işini
alır ve akışkana mekanik enerji olarak en az kayıpla aktarır.
• Türbin akışkanın mekanik enerjisini mil işine dönüştürür.
Bir makinenin veya prosesin mekanik verimi:

MLZ 3105 33
Mekanik Enerji Dengesi
• Akışkanın mekanik enerjisi ve akışkana verilen ya da
akışkandan çekilen mekanik iş arasındaki dönüşüm oranı
pompa verimi ve türbin verimi olarak adlandırılır.

MLZ 3105 34
Mekanik Enerji Dengesi
Bir fanın mekanik verimi,
havanın fan çıkışındaki kinetik
enerjisinin verilen mekanik
enerjiye oranıdır.

MLZ 3105 35
Mekanik Enerji Dengesi
• Tüm verimler % 0 ile % 100 aralığında tanımlanır.
• Alt sınır değer olan yüzde 0, giren tüm mekanik enerjinin ya
da elektriksel enerjinin ısıl enerjiye dönüştüğü anlamına
gelir ve bu durumda makine bir elektrikli ısıtıcı gibi çalışır.
• Üst sınır değeri yüzde 100 ise, sürtünme ve diğer
tersinmezlikler olmadan tam; bir dönüşümün gerçekleştiğini
ve dolayısıyla mekanik enerjinin ya da elektrik enerjisinin ısıl
enerjiye dönüşümünün olmadığını gösterir.
• Sadece mekanik enerji formlarını ve mil işi dönüşümlerini
içeren sistemler için enerji korunumu

Emech, loss : Mekanik enerjinin ısı enerjisine sürtünme gibi tersinmezliklere bağlı
dönüşümü.
MLZ 3105 36
Mekanik Enerji Dengesi
Akış problemlerinin çoğu enerjinin
sadece mekanik formlarını içerir ve
bu tür problemler mekanik enerji
dengesi kullanılarak çözülebilir.

MLZ 3105 37
Mekanik Enerji Dengesi
• Örnek: Büyük bir göldeki su, şekilde gösterildiği gibi su
derinliğinin 50 m olduğu bir yere bir hidrolik türbin-jeneratör
grubu yerleştirmek suretiyle elektrik üretilmek için
kullanılacaktır. Su, türbine 5000 kg/s'lik kütlesel debi ile
girmektedir. Üretilen elektrik gücü 1862 kW olarak ölçüldüğüne
ve jeneratör yerimi yüzde 95 olduğuna göre türbin jeneratör
grubunun toplam verimini belirleyiniz.

MLZ 3105 38
Mekanik Enerji Dengesi
• Bu durumda, akışkandan türbine aktarılan mekanik enerji ve
toplam verim;

MLZ 3105 39
Bernoulli Denklemi
• Bernoulli denklemi, basınç, hız ve yükseklik arasındaki ilişkiyi
temsil eden yaklaşık bir bağıntıdır ve net sürtünme
kuvvetlerinin ihmal edilebilir olduğu daimi, sıkışıtırılamaz akış
bölgelerinde geçerlidir.
• Denklemin türetilmesinde ana yaklaşım, viskoz etkilerin
atalet, yer çekimi ve basınç etkilerine oranla ihmal edilebilir
derecede küçük olduğudur.
• Bernoulli denklemine göre, sıkıştırılabilirlik ve sürtünme
etkileri ihmal edildiğinde bir akışkan parçacığının bir akım
çizgisi boyunca daimi akışı sırasında kinetik, potansiyel ve akış
enerjilerinin toplamı sabit kalır.

MLZ 3105 40
Bernoulli Denklemi

Bernoulli yaklaşımı genellikle, akış hareketinin basınç ve yer


çekimi kuvvetlerinin birleşik etkileri ile yönlendirildiği, sınır
tabakaları ve art izleri dışında kalan akış bölgelerinde
kullanışlıdır.
MLZ 3105 41
Bernoulli Denklemi
• Daimi sıkıştırılamaz akış için:

Aynı akım çizgisi üzerindeki herhangi


iki nokta için Bernoulli denklemi:

Sıkıştırılabilirlik ve sürtünme etkileri ihmal


edildiğinde, bir akışkan parçacığının bir
akım çizgisi boyunca daimi akışı Bir akışkan parçacığına akım
sırasında, kinetik, potansiyel ve akış çizgisi boyunca etkiyen kuvvetler
enerjilerinin toplamı sabit kalır.
MLZ 3105 42
Bernoulli Denklemi
• Bernoulli denklemi“mekanik enerji dengesi”
olarak ele alınabilir.
• Bernoulli denklemi sürtünmenin ihmal
edildiği daimi, sıkıştırılamaz akış esnasında
mekanik enerjinin farklı formlarının
birbirlerine dönüştüğünü, ancak toplamın
her zaman sabit kaldığını ifade eder.
• Bu tür akışlarda mekanik enerjiyi duyulur ısıl
(iç) enerjiye dönüştüren sürtünme
olmadığından mekanik enerji yitimi yoktur.
Türetilmesinde pek çok sınırlayıcı yaklaşımların yapılmasına rağmen,
Bernoulli denklemi ile birçok uygulamalı akış problemi kabul
edilebilir bir hassasiyetle çözümlenebildiği için, bu denklem
uygulamada yaygın olarak kullanılır.
MLZ 3105 43
Bernoulli Denklemi
Düz bir akım çizgisi boyunca olan
daimi, sıkıştırılamaz akıştaki
basıncın yükseklikle değişimi,
durgun akışkandaki gibidir
(Ancak akış eğrisel bir yörünge
izliyorsa bu durum geçerli değildir).

MLZ 3105 44
Statik, Dinamik ve Durma Basınçları
Bernoulli denklemi, bir akışkan parçacığının bir akım çizgisi
boyunca daimi akışı esnasında akış, kinetik ve potansiyel
enerjilerinin toplamının sabit kaldığını ifade eder. Bu nedenle, akış
esnasında akışkanın kinetik ve potansiyel enerjileri akış enerjisine
dönüşerek (ya da tam tersi) basınç değişimine neden olabilir.
Bernoulli denklemindeki her bir terim yoğunluk ile çarpılırsa;

Statik, dinamik ve hidrostatik basınçların toplamı toplam basınç


olarak adlandırılır. Bu yüzden, Bernoulli denklemi bir akım çizgisi
boyunca toplam basıncın sabit kaldığını belirtir.

MLZ 3105 45
Statik, Dinamik ve Durma Basınçları
P statik basınçtır (dinamik etkileri içermez); akışkanın gerçek
termodinamik basıncını ifade eder ve termodinamik ve özellik
tablolarında kullanılan basınçla aynıdır.
ρV2/2 dinamik basınçtır; hareket halindeki bir akışkan izentropik
olarak durmaya zorlandığında akışkanda meydana gelen basınç
artışım ifade eder.
ρgz hidrostatik basınçtır, değeri seçilen referans seviyesine bağlı
olduğundan tam anlamıyla belirli bir basıncı ifade etmez,
yükseldiğin yani akışkan ağırlığının basınç üzerindeki etkilerini
hesaba katar.
Durma Basıncı: akış içerisindeki bir noktada akışkanı izentropik olarak
durmaya zorlayan basıncı ifade eder.
MLZ 3105 46
Statik, Dinamik ve Durma Basınçları

Bir Pitot-statik tüpünün yakından


çekilen fotoğrafı: Durma basıncı deliği
ile beş çevresel statik basınç deliğinden Piezometre tübü Statik,
ikisi görülmektedir. dinamik ve durma basınçları.
MLZ 3105 47
Statik, Dinamik ve Durma Basınçları

Renklendirilmiş akışkan ile


bir kanadın yukarı akımda
oluşturulan çıkış çizgileri:
akış daimi olduğunda çıkış
çizgileri, akım çizgileri ve
yörünge çizgileriyle
aynıdır. Şekilde durma
akım çizgisi gösterilmiştir.

MLZ 3105 48
Bernoulli Denklemi (Kabuller)
1.Daimi akış: Bernoulli denklemi sadece daimi akışa uygulanabilir.
2.Sürtünmesiz akış:Ne kadarküçükolursaolsunher akışta bir
miktar sürtünme vardır ve sürtünme etkileri ihmal edilebilir veya
edilemez.
3.Mil işinin olmaması: Bernoulli denklemi bir akım çizgisi boyunca
hareket eden akışkan parçacığı üzerine uygulanan kuvvet
dengesinden türetilmiştir. Bu yüzden Bernoulli denklemi pompa,
türbin, fan ya da başka bir makine ya da çark gibi akım çizgilerinin
bozulmasına neden olan ve akışkan parçacıklarıyla enerji
etkileşimine giren makinelerin bulunduğu akış kesimlerinde
uygulanamaz. Göz önüne alınan akış kesiminde bu makinelerin
bulunması durumunda, mil işi giriş çıkışını hesaba katmak için
bunun yerine enerji denklemi kullanılmalıdır.
MLZ 3105 49
Bernoulli Denklemi (Kabuller)
3.Sıkıştırılamaz akış: Bernoulli denkleminin türetilirken yoğunluk
sabit alınır. Bu şart, sıvılarda ve ayrıca Mach sayısı 0.3 'ten küçük
olan gazlarda sağlanır.
5.Isı geçişinin olmaması: Gazın yoğunluğu sıcaklıkla ters orantılıdır
ve bu nedenle Bernoulli denklemi ısıtma ve soğutma kesimleri
gibi önemli oranda sıcaklık değişimlerinin söz konusu olduğu akış
bölgelerinde kullanılmamalıdır.
6. Bir akım çizgisi boyunca akış: Kelimenin tam anlamıyla Bernoulli
denklemi bir akım çizgisi boyunca uygulanabilir ve C sabiti,
genellikle farklı akım çizgileri için farklı değerler alır. Fakat, akış
bölgesinin dönümsüz olduğu ve bu nedenle çevrilirinin oluşmadığı
akış alanlarında C sabitinin değeri tüm akım çizgileri için aynı kalır.

MLZ 3105 50
Bernoulli Denklemi (Kabuller)

Bir akış kesiminde akım çizgili yapıyı bozarak


Bernoulli denklemini geçersiz kılan elemanlar ve
sürtünme etkileri
Akış dönümsüz ise, Bernoulli denklemi akım boyunca
herhangi iki nokta arasında (sadece aynı akım çizgisinde
değil) uygulanabilir hale gelir.
MLZ 3105 51
Bernoulli Denklemi
Mekanik enerji seviyesini, genelde Bernoulli denklemindeki farklı
terimlerin görselleştirilmesini kolaylaştırmak için yükseklikleri
kullanarak grafikle gösteririz. Bu, Bernoulli denklemindeki her bir
terimi g'ye bölmek suretiyle gerçekleştirilir:

P/ρgbasınç yükü; P statik basıncını meydana getiren akışkan sütunu


yüksekliğini temsil eder.
V2/2g hız yükü; akışkanın sürtünmesiz serbest düşmesi sırasında
V hızına ulaşması için gerekli olan yüksekliği temsil eder.
z yükseklik yükü; akışkanın potansiyel enerjisini temsil eder.

MLZ 3105 52
Bernoulli Denklemi
Bernoulli denkleminin bir alternatif
formu da yükler cinsinden ifade
edilir: Bir akım çizgisi boyunca basınç,
hız ve yükseklik yüklerinin toplamı
sabittir.

MLZ 3105 53
Bernoulli Denklemi
Örnek 1: Serbest yüzeyi atmosfere açık
olan bir tank boşaltma musluğundan
itibaren 5 m yüksekliğe dek su ile
doldurulmuştur. Tankın taban kenarında
bulunan musluk açılmakta ve su dışarı
akıtılmaktadır. Çıkıştaki suyun hızını
bulunuz.

𝑚
V2= (2. 9.81 . 5𝑚
𝑠2
P1=P2=Patm, V1<<V2 öyleyse V1=0
V2=9.9 m/s

MLZ 3105 54
Bernoulli Denklemi
Örnek 2: Havaya su fışkırması

MLZ 3105 55
Bernoulli Denklemi
• Örnek 3: Pitot tübüyle hız ölçümü

MLZ 3105 56
Bernoulli Denklemi
• Örnek 4: Yakıt tankından
benzin çekilmesi

MLZ 3105 57
Bernoulli Denklemi
Örnek 5: Bir rüzgar tünelinin çıkışına yerleştirilen büyük fan ile
20˚C sıcaklığında ve 101.3 kPa basıncındaki atmosferik hava içeri
çekiliyor. Tüneldeki hava hızı 80 m/s olduğuna göre tüneldeki
basıncı hesaplayınız.

MLZ 3105 58
Bernoulli Denklemi
Örnek 6: Sıkıştırılabilir Akış için Bernoulli Denklemi
Sıkıştırılabilirlik etkilerini dikkate alarak izotermal hal değişimine
uğrayan bir ideal gazın Bernoulli denklemini türetiniz.
Kabuller: 1) Akış daimidir ve sürtünme etkileri ihmal edilebilir
2) Akışkan bir ideal gazdır, dolayısıyla P=ρ RT bağıntısı
kullanılabilir. 3) izentropik hal değişimi sırasında özgül ısılar
sabittir ve dolayısıyla değişim sırasında P/ρ= sabittir.
Analiz: Sıkıştırılabilirlik etkileri önemli olduğunda ve akış
sıkıştırılamaz olarak kabul edilemediğinde Bernoulli
denklemi aşağıdaki gibidir:
Bernoulli Denklemi

Sıkıştırılabilirlik etkileri yoğunluğu (ρ), basınca bağlı olarak ifade ederek ve


Denklem 1'deki dP/ρ integralini alarak uygun şekilde hesaba katılabilir.
Ancak, bunun için P ve ρ arasında bir bağıntı kurmak gerekir. Bir ideal
gazın izotermal olarak genleşmesi ya da sıkışması durumu için, sıcaklık T=
sabit olmak üzere, ρ = P/RT’ yi denklemde yerine koyarak, Denklem 1
kolayca integre edilebilir:

Bu bağıntıyı Denklem 1'de yerine koyarsak istenen bağıntı


bulunmuş olur. İzotermal hal değişimi

MLZ 3105 60
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
10.HAFTA

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı

Isı ve Kütle Transferi: Pratik bir Yaklaşım, Y.A. Cengel, 3. Basım, 2012, Güven Yayıncılık
Kullanılarak hazırlanmıştır
SÜREKLİ ISI İLETİMİ

Bir düzlem duvardan olan ısı geçişi, ısıl


iletkenlikle, alanla ve sıcaklıkla doğru orantılı,
fakat duvar kalınlığı ile ters orantılıdır.
Herhangi bir x konumundaki sıcaklık T(x),
yukarıdaki denklem kullanılarak hesaplanabilir.
MLZ 3105 2
Isıl Direnç Kavramı
• Bir düzlem duvarda ısı iletimi için:

İletim, duvar duvar


duvar

Bir duvarın iletim direnci: Isı iletimine karşı duvarın ısıl


direncidir.
Bir ortamın ısıl direnci ortamın geometrisine ve ısıl özelliklerine
bağlıdır.
MLZ 3105 3
Isıl Direnç Kavramı
• Ortamın ısıl direnci ortamın geometrisine ve ısıl özelliklerine
bağlıdır. Bu ısı transfer denklemi, aşağıda verilen I elektrik
akışı bağıntısının benzeridir. Re elektrik direnci, V1-V2 ise
direnç üzerindeki gerilim farkıdır.

• Böylelikle bir katmandaki ısı transfer


hızı elektrik akımına, ısıl direnç
elektrik direncine ve sıcaklık farkı
katmandaki gerilim farkına karşılık gelir.

MLZ 3105 4
Isıl Direnç Kavramı
Newton’un Soğuma kanunu

Bir yüzeyin taşınım direnci: Isı


Bir yüzeyde taşınım direncinin taşınımına karşı yüzeyin ısıl
şematik gösterimi direncidir.

MLZ 3105 5
Isıl Direnç Kavramı

MLZ 3105 6
Isıl Direnç Kavramı
• Eğer duvar bir gaz ile çevrili ise ışınım etkisi de önemli olabilir.
Yüzey ile çevresi arasındaki ışınım ısı transfer hızı:
• 𝑄ሶ 𝚤ş𝚤𝑛𝚤𝑚 = 𝜀. 𝜎. 𝐴𝑠.(𝑇𝑠4 - 𝑇ç𝑒𝑣𝑟𝑒
4
)........... (W)

Yüzeyde ışınım direnci: Yüzeyin ışınımla ısı geçişine gösterdiği


dirençtir. Işınım ısı geçiş katsayısı;

MLZ 3105 7
Isıl Direnç Kavramı

hbirleşik=hrad+hkonv

Bir yüzeyde taşınım ve ışınım


dirençlerinin şematik gösterimi

MLZ 3105 8
Isıl Direnç Ağı
duvar

Isıl Ağ

Elektriksel

MLZ 3105 9
Isıl Direnç Ağı
• Yüzeyleri taşınıma açık bir düzlem duvarda ısı geçişi için ısıl
direnç devresi ve elektrik benzeşimi :

Bilinmeyen duvar yüzey sıcaklığı ısıl


direnç kullanılarak hesaplanabilir.
Örneğin ısı geçişi biliniyorsa
aşağıdaki denklem ile T1
hesaplanabilir.

MLZ 3105 10
Çok Katmanlı Düzlem Duvar
Her iki tarafında
taşınım olan iki
katmanlı bir düzlem
duvarda ısı geçişi
için ısıl direnç ağı.

MLZ 3105 11
Çok Katmanlı Düzlem Duvar
T∞1 ve T∞2 sıcaklıkları verilmiş ve 𝑄
hesaplanmış ise yüzey ve ara yüzey
sıcaklıkların bulunuşu:

MLZ 3105 12
Çok Katmanlı Düzlem Duvar
• Örnek 1: Bir fırın duvarı üç katmanlı
olarak imal edilmiştir. Fırının içindeki
hava 870°C olup konveksiyon ısı
iletim katsayısı 110 W/m2.K dir.
Fırının iç kısmında 12 cm kalınlığında
ve 0.6 W/m.K termal iletkenlik
katsayısına sahip bir refrakter tuğla,
ortada 10 cm kalınlığında ve 0.8
W/m.K termal iletkenlik katsayısına
sahip bir ateş tuğlası, en dış kısma ise
termal iletkenliği 49 W/m.K olan 10
mm kalınlığında bir levha
yerleştirilmiştir. Fırın dışındaki hava
30°C olup konveksiyon ısı iletim
katsayısı 15 W/m2.K dir. Fırının iç ve
dış yüzey sıcaklıkları ile katmanlar
arasındaki sıcaklıkları bulunuz. MLZ 3105 13
Çok Katmanlı Düzlem Duvar

MLZ 3105 14
Çok Katmanlı Düzlem Duvar

MLZ 3105 15
Çok Katmanlı Düzlem Duvar
• Örnek 2: Bir fırının kompozit duvarı üç farklı malzemeden (A, B
ve C maddeleri) yapılmıştır. Bu malzemelerden A’nın termal
iletkenliği 20 W/m.K, C’nin termal iletkenliği 50 W/m.K dır. A
malzemesinin kalınlığı 30 cm, B ve C malzemelerinin kalınlıkları
ise 15 cm dir. Fırındaki havanın sıcaklığı 800oC, konveksiyon sabiti
(h) 25 W/m2K, fırın içindeki A malzemesinin yüzey sıcaklığı 600oC
dir. Dış yüzey sıcaklığı ise 20oC dir. B malzemesinin termal
iletkenlik katsayısını bulunuz.

MLZ 3105 16
Çok Katmanlı Düzlem Duvar

MLZ 3105 17
Isıl Temas Direnci
• Çok katmanlı katılarda ısı iletim çözümlemesinde , iki
katmanın arayüzeyinde «mükemmel temas» olduğu, bu
nedenle arayüzeyde sıcaklık düşmesi olmadığı kabul
edilmişti.

Birbirlerine doğru
bastırılan iki katı
levha boyunca,
mükemmel ve
mükemmel
olmayan temas
durumlarında
sıcaklık dağılımı ve
ısı akış hatları MLZ 3105 18
Isıl Temas Direnci
• Şekildeki gibi iki yüzey birbirlerine doğru
bastırıldıklarında iyi malzeme teması sağlanır fakat
girinti çıkıntılarda hava boşlukları kalır ve bir ara
yüzey oluşur.
• Bu ara yüzey havanın düşük iletkenliği sebebiyle bir
yalıtım görevi görür ve ısı geçişine karşı bir miktar
direnç gösterir.
• Birim ara yüzey başına bu direnç; ısıl temas
direnci, Rc olarak adlandırılır.

MLZ 3105 19
Isıl Temas Direnci
Isıl temas direnci, Rc, birim alan başına ısıl temas direncini gösterir
• Yüzey pürüzlülüğüne,
• Malzeme özelliklerine,
• Ara yüzeydeki sıcaklık ve basınç değerine,
• Ara yüzeyde hapsedilen akışkanın tipine bağlıdır.

hc ısıl temas
iletkenliği

MLZ 3105 20
Isıl Temas Direnci
Metalik kaplamaların ısıl temas iletkenlikleri üzerine etkisi

MLZ 3105 21
Isıl Temas Direnci
• İki veya daha fazla katmandan oluşan bir ortamda ısı transfer
çözümlemesini yaparken ilk iş ısıl temas direncinin önemli olup
olmadığının belirlenmesidir. Bu soru, ısıl temas direncinin tipik
değerleri ile katmanların ısıl dirençlerinin büyüklükleri
karşılaştırılarak cevaplanabilir. Örneğin 1 cm kalınlıkta bir
yalıtım malzemesinin birim alan başına ısıl direnci;

• Oysa bu değer, 1 cm kalınlığındaki bakır için;

Hesaplanan bu değerlere bakıldığında metaller gibi iyi iletkenler için


ısıl temas direncinin önemli olduğuna, yalıtım malzemelerinde ise
bu direncin ihmal edilebileceği sonucuna
MLZ 3105 varılabilir. 22
Genelleştirilmiş Isıl Direnç Ağları
• Isıl direnç kavramı ya da elektriksel benzeşim paralel katmanlı
veya birleşik seri-paralel düzen içeren sürekli ısı transfer
problemlerini çözmek için de kullanılabilir.
İki paralel katmanlı, kompozit bir duvar
dikkate alınsın. Toplam ısı transferi her
bir katmandaki ısı transferinin toplamı
olduğundan:

MLZ 3105 23
Genelleştirilmiş Isıl Direnç Ağları
Bu kez seri-paralel çevreden oluşmuş bir sistem incelensin.Bu
kompozit sistemdeki toplam ısı transfer hızı aşağıdaki gibi
tanımlanabilir:

MLZ 3105 24
Genelleştirilmiş Isıl Direnç Ağları
Isıl direnç ağları kullanılarak çok boyutlu karmaşık ısı geçiş
problemleri tek boyutluymuş gibi ele alınır ve genel olarak iki
kabul kullanılır:
(1)x-eksenine dik her düzlem duvar izotermaldir.
(2)x-eksenine paralel olan her düzlem adyabatiktir, yani ısı geçişi
sadece x- doğrultusunda olur.
Isı geçişinin tek doğrultuda baskın olduğu uygulamalarda bu
yaklaşımlar gerçeğe yakın, yeterli sonuçlar verir.

MLZ 3105 25
Silindir ve Kürelerde Isı İletimi
Uygulamada kalınlığı az bir boru sıcaklıkları farklı iki akışkanı ayırır,
bu yüzden sıcaklık gradyeni radyal doğrultuda büyüktür. Eğer içteki
ve dıştaki akışkanların sıcaklıkları değişmiyorsa ısı geçişi sürekli
olur.
Boru üzerinde ısı geçişi sürekli ve tek boyutludur.
Bu durumda borunun sıcaklığı yalnız bir doğrultuya T = T(r)
bağlıdır.
Uygulamada bu duruma uzun silindirik borular ve küresel
tanklar yakındır.

MLZ 3105 26
Silindir ve Kürelerde Isı İletimi

İç ve dış sıcaklıklar T1 ve T2 olan


uzun silindirik boru

Silindirik katmanın ısıl direnci

MLZ 3105 27
Silindir ve Kürelerde Isı İletimi

İç ve dış yüzey sıcaklıkları T1


ve T2 olan küresel katman

Küresel katmanda ısıl direnç

MLZ 3105 28
Silindir ve Kürelerde Isı İletimi

Silindirik tabaka için;

Küresel tabaka için;

İç ve dış taraflarında
taşınıma açık olan silindirik
(veya küresel) kabuklar için
ısıl direnç ağı.
MLZ 3105 29
Çok Katmanlı Silindir ve Küreler

Her iki tarafından


taşınıma açık üç
katmanlı kompozit
silindirde ısı geçişi için
ısıl direnç ağı.

MLZ 3105 30
Çok Katmanlı Silindir ve Küreler
Tek boyutlu sürekli iletimde her
katman boyunca ∆T/R oranı sabit
𝑄 ‘ya eşittir.

Isı geçişi 𝑄 , biliniyorsa birinci ve ikinci


katmanlar arasındaki T2 sıcaklığı
aşağıdaki bağıntılar ile hesaplanabilir.

MLZ 3105 31
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
11.HAFTA

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı

Isı ve Kütle Transferi: Pratik bir Yaklaşım, Y.A. Cengel, 3. Basım, 2012, Güven Yayıncılık
Kullanılarak hazırlanmıştır
Sürekli Isı İletimi: Isıl Dirençler
• Ortamın ısıl direnci ortamın geometrisine ve ısıl özelliklerine
bağlıdır. Bu ısı transfer denklemi, aşağıda verilen I elektrik
akışı bağıntısının benzeridir. Re elektrik direnci, V1-V2 ise
direnç üzerindeki gerilim farkıdır.

• Böylelikle bir katmandaki ısı transfer


hızı elektrik akımına, ısıl direnç
elektrik direncine ve sıcaklık farkı
katmandaki gerilim farkına karşılık gelir.

MLZ 3105 2
Çok Katmanlı Düzlem Duvar
Her iki tarafında
taşınım olan iki
katmanlı bir düzlem
duvarda ısı geçişi
için ısıl direnç ağı.

MLZ 3105 3
Çok Katmanlı Silindir ve Küreler

Her iki tarafından


taşınıma açık üç
katmanlı kompozit
silindirde ısı geçişi için
ısıl direnç ağı.

MLZ 3105 4
Zamana Bağlı Isı İletimi

Isı geçişi çözümlemelerinde, bazı


cisimlerin ısı geçişi işlemi boyunca
iç sıcaklığı üniform kalan bir yığın
gibi davrandığı gözlenir.
Fırına konulmuş bakır bir top,
heryerinde sıcaklıkları eşit
olduğundan, yığık sistem olarak
görülebilir fakat bir et parçası
içindeki sıcaklık üniform değildir.

MLZ 3105 5
Yığık Sistem Çözümlemesi
Bu tür cisimlerin sıcaklığının yalnız zamanın fonksiyonu T(t)
olarak değiştiği kabul edilebilir.
Bu idealleşmeyi kullanan ısı geçiş çözümlemesi yığık sistem
çözümlemesi olarak adlandırılır. Bu çözümleme, belli türde ısı
transfer problemlerini (duyarlılığa fazla zarar vermeden) büyük
ölçüde basitleştirir.
Başlangıçta uniform Ti socaklığında, kütlesi m ve hacmi V, yüzey
alanı As, özgül kütlesi ρ ve özgül ısısı Cp olan bir cisim göz önüne
alalım. Bu cisim t=0 anında sıcaklığı T olan bir ortama
yerleştirilsin ve cisimle çevresi arasında h ısı transfer katsayısı ile
ısı transferi gerçekleşsin:

MLZ 3105 6
dt süresince
dt süresince cisme cismin
olan ısı geçişi enerjisindeki
artış

İntegrali ;
t = 0 ‘da T = Ti
t = t ‘da T = T(t) Yığık sistem
çözümlenmesindeki geometri
ve parametreler

Zaman
sabiti

MLZ 3105 7
Yığık Sistem Çözümlemesi
• Bu denklem herhangi bir t anında, belirli bir T(t) sıcaklığa
erişebilmek için gerekli t zamanını bulma imkanı verir.
• Cismin sıcaklığı T çevre sıcaklığına üstel olarak yaklaşır.
• Cismin sıcaklığı T başlangıçta hızlıca değişir, fakat daha
sonraları iyice yavaşlar. Büyük b değerleri cismin kısa
zamanda çevre sıcaklığına yaklaşacağını gösterir. B üssü ne
kadar büyük olursa sıcaklıktaki azalma o kadar yüksek olur.
B üssü yüzey alanı ile doğru, ancak cismin kütlesi ve özgül
ısısı ile ters orantılıdır.
• Büyük özgül ısıya sahip daha büyük bir kütleyi ısıtmak veya
soğutmak uzun zaman alır.

MLZ 3105 8
Yığık Sistem Çözümlemesi

Farklı zaman sabitleri (b) için sıcaklığın zamanla değişimi


-Zaman ilerledikçe yığık sistemin sıcaklığı çevre sıcaklığına yaklaşır.
MLZ 3105 9
Bir t anında, T(t) sıcaklığı
bilindiğinde cisim ile çevresi
arasındaki taşınım ısı geçiş hızı;

t = 0’dan t anına kadar olan zaman


aralığı üzerinden cisim ile çevre
ortam arasındaki toplam ısı geçişi:

Cisim ile çevresi arasındaki


maksimum ısı geçiş hızı:

Cisim T sıcaklığına
ulaştığında ısı geçiş miktarı
maksimuma ulaşır.

6
MLZ 3105 10
Yığık Sistem Çözümlemesi Ölçütü
Bir katı cisim çevresindeki daha sıcak bir akışkan tarafından
ısıtıldığında, ısı önce cisme taşınır ve daha sonra cisme iletilir. Biot
sayısı, bir cismin ısı iletimine karşı gösterdiği iç direncin, ısı
taşınımına karşı gösterdiği dış dirence oranıdır. Bu durumda küçük
Biot sayısı iletime karşı küçük direnci ve cisim içerisinde küçük
sıcaklık gradyanlarını gösterir.
Yığık sistem çözümlemesinde cismin her tarafında üniform sıcaklık
dağılımı olduğu kabul edilir. Bu durumda cismin ısı iletim direnci
sıfırdır. Bu sebeple Bi=0 olduğunda tam çözüm, Bi>0 ise yaklaşık
çözüm elde edilir. Biot sayısı ne kadar küçük olursa yığık sistem
çözümlemesi de o derece doğru olur.
Yüksek ısıl iletkenlikli küçük cisimler (özellikle ısıyı az ileten hava
gibi bir ortamda) ve hareketsiz iseler yığık sistem çözümlemesi için
uygundur. MLZ 3105 11
Karakteristik
uzunluk

Biot sayısı

Yığık sistem çözümlemesi


uygulanabilirliği

Eğer Bi  0.1, sıcaklığın cisim


içinde konumunun önemsiz olduğu
(Çevre sıcaklık farkları (T −T)
birbirlerinin %5 içerisinde kalır) ve
üniform olduğu kabul edilir.
Cisim yüzeyinde taşınım
Cisim içerisinde iletim

Cisim içerisindeki iletim direnci


7
MLZ 3105 12
Cismin yüzeyindeki taşınım direnci
Yüksek ısıl iletkenlikli ve
düşük taşınım katsayılı
küçük cisimlerin yığık
sistem çözümlemesi
ölçütünü sağlaması
gerekir.

Taşınım katsayısı h yüksek ve k düşük


olduğu zaman, büyük bir katı cismin iç
ve dış bölgeleri arasında büyük sıcaklık
farkı oluşur.

Katı bir cisme olan ısı geçişi ile bir


adaya yolcu trafiği arasında benzerlik
bulunur.
MLZ 3105 13
Yığık Sistem Çözümlemesi
• Örnek 1: Gaz akışının sıcaklığı küresel ölçme ucunun çapı
yaklaşık 1 mm olan bir termokuplla ölçülecektir. Ölçme
ucunun ısı iletkenlik katsayısı 35 W/m.C, yoğunluğu 8500
kg/m3, ısı kapasitesi 320 J/kg.C olup gaz ile arasındaki
taşınım ısı transfer katsayısı 210 W/m2C’dir. Termokuplun
başlangıçtaki sıcaklık farkının %99’unu okuyabilmesi ne
kadar süre alır?

MLZ 3105 14
Yığık Sistem Çözümlemesi
Ti- T başlangıç sıcaklık farkının %99’unu
okuyabilmesi için,
Ti=0 C ve T =100 C ise, T(r)=99 C.

MLZ 3105 15
Yığık Sistem Çözümlemesi
• Örnek 2: Alüminyum bir küre üzerinden geçen havanın taşınım ısı
transfer katsayısı sıcaklık-zaman ilişkisi takip edilerek
hesaplanacaktır. 50 mm çapında ve 300°C olan alüminyum küre
aniden 15°C sıcaklıkta bir akışkanın içerisine bırakılmıştır. Suyun
içine daldırılmasından 817 saniye sonra kürenin merkez sıcaklığı
90°C olarak ölçülmüştür. Aşağıda verilen özelliklere göre taşınım ısı
transfer katsayısını hesaplayınız. (k=231W/mK, ρ=2702 kg/m3,
Cp=1033 J/kg).
• Sistemin toplam kütle yaklaşımına uygun kabul edelim.

• h=38W/m2.K

MLZ 3105 16
Düzlem Duvar, Silindir ve Küre
Zamana Bağlı Isı İletimi (Bi>0.1)
Oldukça küçük ve iletkenliği yüksek cisimlerde
sıcaklık dağılımı ihmal edilebilir düzeydedir. Ancak
geniş duvar, uzun silindir ve kürelerde sıcaklık
zaman ve konuma bağlı olarak hesaplanmalıdır.

Yüzeylerinden taşınıma açık bir düzlem


duvarda Ti >T Durumu için zamana
bağlı sıcaklık grafikleri

İçinde ısı geçişinin


tek boyutlu olduğu
basit geometriler
13
MLZ 3105 17
Tek boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denkleminin boyutsuzlaştırılması
Diferansiyel denklem:

Sınır şartları:

Başlangıç şartı:

Boyutsuz konum değişkeni

Boyutsuz sıcaklık

18
Tek boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denkleminin boyutsuzlaştırılması
Burada süre yerine de Fourier sayısı (Fo) adı verilen 𝝉=𝜶𝒕/𝑳𝟐
boyutsuz süre terimi tanımlanır. Denklemin tamamı boyutsuz
hale getirildiğinde;

Boyutsuz diferansiyel denklem:

Boyutsuz sınır şartları:


MLZ 3105
Boyutsuz başlangıç şartı:

MLZ 3105 19
Boyutsuz sıcaklık

Merkeze olan boyutsuz uzunluk

Boyutsuz ısı geçiş katsayısı, Biot sayısı

Boyutsuz zaman, Fourier sayısı

Boyutsuzlaştırma tek boyutlu ısı iletim


probleminde bağımsız değişken sayısını
8’den 3’e indirir ve sonuçların
sunumunda büyük kolaylıklar sağlar.
MLZ 3105 20
Fourier sayısının önemi
L3 hacimli cismin L uzunluğu
Boyunca iletilen ısının hızı
L3 hacimli cisimde ısı depolama
hızı

• Fourier sayısı, cisim içerisinde


iletilen ısının depolanan ısıya
oranının bir ölçütüdür.
• Büyük Fourier sayısı, ısının
cisim içerisinde daha hızlı
yayıldığını gösterir.
t zamanındaki Fourier
sayısı o zamanda iletilen ısı
miktarının depolanan ısı
miktarına oranıdır.

MLZ 3105 21
Tek boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denkleminin boyutsuzlaştırılması
• Belirtilen diferansiyelin analitik çözümü oldukça detaylıdır ve
zaman alır bu yüzden analitik çözüm tablolar ve grafikler ile
basit denklikler kullanılarak gerçekleştirilir. Uzun sürelerde
yani τ>0.2 olduğunda dif. denklemin ilk terimi çözümde
kullanılır. Tek terim yaklaşımı kullanılarak tek boyutlu zaman
bağlı ısı iletimine ait analitik çözümler: (A1 ve λ sabitleri
sadece Biot sayısı fonk. τ>0.2 olduğunda hata %2’den azdır.

Düzlem duvar

Silindir

Küre
MLZ 3105 22
Tek boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denkleminin boyutsuzlaştırılması

MLZ 3105 23
MLZ 3105 24
(a) Orta düzlem sıcaklığı

Zamana bağlı sıcaklık ve ısı geçişi grafikleri


(Heisler ve Grober) Ti başlangıç sıcaklığına sahip iki
tarafında h taşınım katsayısı ile T sıcaklığına sahip 2L
kalınlıklı bir düzlem duvar için zamana bağlı sıcaklık ve ısı
geçişi grafikleri MLZ 3105 25
(b) Sıcaklık dağılımı

MLZ 3105 26
Cismin çevresi ve kendisi
arasındaki max. Isı transferi

Tek terim çözümleri


kullanılarak farklı
geometrilerdeki ısı transfer
kesirleri

Belirlenen bir zamana kadar olan


toplam ısı geçiş kesri Q/Qmaks
Gröber grafikleri kullanılarak MLZ 3105 27
bulunabilir.
(c) Isı geçişi

MLZ 3105 28
Tek boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denklemi
• Örnek 1: 5 cm çapında küre olarak kabul edilen bir yumurta
başlangıçta homojen ve 5°C sıcaklıkta ve 95°C’deki suyun
içine atılmıştır. Konvektif ısı transfer katsayısı h=1200W/m2K
ise yumurtanın merkezinin 70°C’ye gelmesi için geçmesi
gereken süre nedir?
• Kabuller: Yumurta küre şeklinde r0=2.5 cm. Orta nokta
etrafında ısıl simetri nedeniyle ısı iletimi tek boyutludur. Isıl
özellikler ve ısı transfer katsayısı sabittir. Fo, tek terim
yaklaşık çözümleri uygulanabilecek şekilde 0.2’de büyüktür.

MLZ 3105 29
Tek boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denklemi
• Yumurtanın su içeriği %74’tür. Bu yüzden özellikleri
suyunkilere yaklaştırılarak (5+70)/2=37.5 °C ortalama
sıcaklıkta k= 0.627 W/m.°C ve α=0.151x10-6 m2/s.

Yumurtanin merkezinin
=14.4 dakika 5C’den 70 C’ye kadar
ısıtılabilmesi için gerekli t
MLZ 3105 30
Tek boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denklemi
• Örnek 2: Bir üretim tesisinde başlangıçta 20 °C üniform
sıcaklıkta 4 cm kalınlıklı geniş pirinç plakalar, 500 °C’de
tutulan bir fırının içerisinden geçirilerek ısıtılmaktadır.
Plakalar 7 dakikalık bir zaman dilimi süresince fırında
kalmaktadır. Birleşik taşınım ve ışıma ısı transfer katsayısını
h=120 W/m2.C alarak fırından çıkarıldığında plakanın yüzey
sıcaklığını hesaplayınız. k= 110 W/m.C, ρ=8530 kg/m3, Cp=
380 J/kg.C, α=33.9x10-6 m2/s.

MLZ 3105 31
Tek boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denklemi

Fırından çıkarıldığında
plakanın yüzey sıcaklığı

MLZ 3105 32
Tek boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denklemi
• Örnekte Bi=1/45.8=0.022 <0.1

MLZ 3105 33
Tek boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denklemi
• Örnek 3: 304 paslanmaz çelikten yapılmış 20 cm çaplı
silindirik bir mil 600 C üniform sıcaklıkta bir fırından dışarı
çıkarılmıştır. Mil daha sonra 200 C sıcaklıktaki çevre
ortamında h=80 W/m2.C soğumaya bırakılmıştır. Soğutma
işlemi başladıktan 45 dakika sonra milin ortasının sıcaklığını
bulunuz. Ayrıca bu süre içerisinde milin birim uzunluğu
başına ısı transfer miktarını hesaplayınız.(k=14.9 W/m.°C,
ρ=7900 kg/m3, Cp= 477 J/kg, α=3.95x10-6 m2/s.)

MLZ 3105 34
Tek boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denklemi

MLZ 3105 35
Çok boyutlu zamana bağlı ısı iletimi
denklemi
• Şimdiye dek verilen zamana bağlı grafikler ve analitik
çözümler, düzlem duvar, küre ve silindirdeki tek boyutlu ısı
iletim problemlerinde sıcaklık dağılımını ve ısı transfer
miktarını bulmakta kullanılabilir. Bu grafik ve çözümler
çarpım çözümü olarak bilinen bir bindirme yaklaşımı
kullanılarak 2 boyutlu zamana bağlı ısı iletim problemlerinin
hatta-katının bütün yüzeyleri aynı ısı transfer katsayısı ile
aynı T sıcaklığındaki akışkanla taşınım yapması ve cisim
içinde ısı üretimi olmaması kaydı ile 3 boyutlu problemlerin
çözümünde kullanılabilir.

MLZ 3105 36
Yarı sonsuz katılarda zamana bağlı
ısı iletimi
Yarı-sonsuz katı: Tek bir düzlem yüzeyi
olan ve diğer doğrultularda sonsuza
uzanan idealleştirilmiş cisimdir. Bu
idealleştirilmiş cisim, yüzeydeki ısıl
şartlar sebebiyle yüzeye yakın oluşan
sıcaklık değişimini göstermek için
kullanılır.
Yerküre, yüzeyinin yakınındaki sıcaklık
değişimleri hesaplanırken yarı-sonsuz
cisim olarak düşünülebilir.
Yarı-sonsuz bir cisim Kalın bir duvarda eğer yüzeylerden
birinin yakınındaki bölgede sıcaklık
Isının cisim içinde derinlere nüfuzu için değişimiyle ilgileniliyor ve diğer yüzey
yeterli zaman olmadığı için çoğu cisimler
herhangi bir etkiye uzak ise, bu duvar
kısa zaman diliminde yarı-sonsuz katı
yarı-sonsuz olarak modellenebilir.
olarak modellenir, ısı geçişi hesabına
kalınlık katılmaz. MLZ 3105 37
Yüzeyde Ts sabit sıcaklığı için analitik çözüm

Diferansiyel denklem:

Sınır şartları:
Başlangıç şartı:

Benzerlik değişkeni:

Hata
fonksiyonu

Tamamlayıcı hata
fonksiyonuMLZ 3105 38
Tamamlayıcı hata fonksiyonu

Hata fonksiyonu, değeri 0 ila 1


arasında değişen ve aynen sinüs ve
tanjant gibi standart bir matematiksel
fonksiyondur.

MLZ 3105 39
Yarı sonsuz katılarda zamana bağlı
ısı iletimi

Yüzeyi sabit Ts sıcaklığında


tutulan yarı- sonsuz bir
cisimde zamana bağlı ısı
iletimi için boyutsuz
sıcaklık dağılımı.

MLZ 3105 40
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
12.HAFTA

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı

Isı ve Kütle Transferi: Pratik bir Yaklaşım, Y.A. Cengel, 3. Basım, 2012, Güven Yayıncılık
Kullanılarak hazırlanmıştır
TAŞINIMIN ESASLARI
• Taşınımla ısı transferinde iki mekanizma etkilidir. Rastgele
moleküler hareketten dolayı olan enerji transferiyle birlikte
akışkanın makroskopik hareketine bağlı olarak enerji
transferi gerçekleşir. Akış, bir fan, pompa veya rüzgar gibi
araçlarla sağlandığı zaman zorlanmış konveksiyondan,
yoğunluk farkları ve doğal kuvvetler tarafından sağlandığı
zaman doğal konveksiyondan bahsedilir.

MLZ 3105 2
TAŞINIMIN ESASLARI

Taşınım ile ısı transferi, iletimle aktarılan ısıdan


daha fazladır, çünkü akışkan sıcak ve soğuk
molekülleri bir araya getirerek ısı transferini
arttırır.
Taşınımla ısı aktarım hızı sıcaklık farkına bağlı olup
Newton’un soğuma kanunuyla gösterilir;
𝑄𝑡𝑎ş𝚤𝑛𝚤𝑚= ℎ𝐴(𝑇𝑠− 𝑇∞)

𝑇𝑠 cismin yüzey sıcaklığı, 𝑇∞yüzeyden uzakta


bulunan akışkanın sıcaklığı!

MLZ 3105 3
TAŞINIMIN ESASLARI
Konveksiyonla ısı transferi, Newton’un Soğuma Kanunu ile ifade
edilir.
𝑄𝑡𝑎ş𝚤𝑛𝚤𝑚 = ℎ.A.(𝑇𝑠 − 𝑇∞ )............(W)
𝑄′′𝑡𝑎ş𝚤𝑛𝚤𝑚 = ℎ.(𝑇𝑠 − 𝑇∞ )............(W/m2)

Burada 𝑄′′ konvektiv ısı akışı (W/m2), h parametresi ise


konveksiyon ısı transfer sabitidir (W/m2K). Ts ve T∞ ise sırasıyla
yüzey ve akışkan sıcaklıklarıdır. “h” parametresi yüzey
geometrisinden, akışkanın tabiatından etkilenen sınır
tabakasındaki koşullara bağlıdır. Denklem kullanıldığında, ısı
yüzeyden transfer olduğunda ( Ts > T∞ ) konvektif ısı akışı pozitif,
ısı yüzeye doğru transfer oluyorsa ( Ts < T∞ ) negatif olacaktır.
MLZ 3105 4
Taşınma Yolu ile Isı Transferi

Akışkan hızının sıfıra yakın olduğu yüzeye yakın bölgede rastgele moleküler
hareket gerçekleşir, burada akışkanın hacimsel hareketi yoktur. Gerçekte
akışkanla yüzey arasındaki arayüzeyde akışkanın hızı sıfırdır ve ısı da sadece
bu mekanizmayla transfer olur. Akma olayı x-yönünde gerçekleştikçe sınır
tabakası büyür.
MLZ 3105 5
Zorlanmış Taşınım
Isı transfer katsayısı (h), akış koşullarının laminar veya türbülanslı
olmasına göre farklılık gösterir. Boru içindeki akış koşullarını
tanımlamak üzere aşağıdaki boyutsuz sayılar tanımlanır:
Reynolds Sayısı
um D
Re D 

Burada r akışkanın yoğunluğu, um boru kesit alanında ortalama


akışkan hızı, D boru çapı ve akışkanın viskozitesidir. Re < 2300
laminar akış ve Re > 4000 türbülanslı akış için gösterge kabul
edilir. Bu limitler arasında geçiş bölgesi tanımlanmıştır.

MLZ 3105 6
Laminardan türbülansa geçiş, diğer bazı etkenlerin yanısıra yüzey
geometrisi, yüzey pürüzsüzlüğü, üstakım hızı, yüzey sıcaklığı ve
akışkanın tipine bağlıdır ve en iyi şekilde Reynolds sayısı ile
tanımlanır. Düz bir plakanın ön kenarından itibaren x uzaklıkta
Reynolds sayısı,

Kritik Reynolds sayısı için


genellikle kabul gören değer;

Düz bir plaka için kritik Reynolds sayısının


gerçek değeri yüzey pürüzsüzlüğü,
türbülans düzeyi ve yüzey boyunca basınç
değişimine bağlı olarak 105 ‘ten 3x106
‘ya kadar değişebilir.

MLZ 3105 7
Taşınma Yolu ile Isı Transferi
Direnç kuvveti FD diğer bazı etkenlerin
yanısıra, akışkan özgül kütlesi, üstakım hızı V
ile cismin boyutu, şekli ve konumuna bağlıdır.
Bir cismin direnç özellikleri boyutsuz direnç
katsayısı CD ile gösterilir.
Sürtünme Katsayısı:

Doğrudan w çeper kayma sebep olduğu


direnç bileşeni –sürtünme etkilerinden
kaynaklandığı için- yüzey sürtünme
direnci (veya kısaca sürtünme direnci)
olarak adlandırılır. Doğrudan P basıncının
sebep olduğu direnç bileşeni ise basınç
direnci olarak adlandırılır. MLZ 3105 8
Zorlanmış Taşınım

Isıl sınır tabakası: Bir yüzey


üzerindeki akışın sıcaklığı
önemli düzeyde yüzeye dik
olarak değişmektedir. Yüzeyde
herhangi bir yerde bulunan δ
kalınlığındaki ısıl sınır
tabakasında sıcaklık farkı;
T-Ts=0.99(T∞-Ts) olarak
bulunur.
Taşınma Yolu ile Isı Transferi
Isıl sınır tabaka, yüzeye dik doğrultuda sıcaklık
değişiminin önemli olduğu bölgedir.
Isıl sınır tabaka kalınlığı yüzeyden itibaren T-T-
Ts sıcaklık farkının Ts+0.99(𝑇∞ -Ts)’ye eşit olduğu
uzaklıktır.

MLZ 3105 10
Taşınma Yolu ile Isı Transferi
cp
Prandtl Sayısı (Pr) Pr 
k
Burada cp sabit basınçta özgül ısı ve k ısı iletim katsayısıdır. Prandtl
sayısı momentum ve ısıl dağılımların oranı olarak tanımlanır. Hız ve
ısıl tabakaların birbirine göre kalınlıklarını en iyi Pr verir. Pr=1
olduğu zaman hız ve ısıl sınır tabakalar çakışır. Gazların Pr sayısı
yaklaşık 1 iken sıvı metallerde Pr<<1, yağlar için Pr>>1’dir.
Nusselt Sayısı (Nu) hD
Nu D 
k
Isı transfer katsayısını (h) Nu ile boyutsuzlaştırabiliriz. Nusselt sayısı
yüzeydeki boyutsuz sıcaklık gradyenini gösterir. Laminar akışta Nu
sayısı sabittir, ancak türbülanslı akışta Reynolds sayısı ve Prandtl
sayısının bir fonksiyonu şeklinde ifade edilir.
MLZ 3105 11
Taşınma Yolu ile Isı Transferi
Konvektif ısı transfer katsayısı, Nusselt sayısı kullanılarak
boyutsuz hale getirilir;
ℎ𝐿𝑐
𝑁𝑢= burada k akışkanın iletim katsayısı, Lc ’de
𝑘
karakteristik uzunluktur.

Nusselt sayısını anlamak için L kalınlığında bir akışkan


bulunduğunu ve sıcaklık farkının ΔT=T2-T1 olduğunu düşünelim.
Hareket halindeki akışkan için ısı transferi taşınımla, hareketsiz
haldeyken de iletimle gerçekleşir.
𝑞𝑡𝑎ş𝚤𝑛𝚤𝑚 ℎ𝐿
𝑞𝑡𝑎ş𝚤𝑛𝚤𝑚 = ℎ∆𝑇 𝑞𝑖𝑙𝑒𝑡𝑖𝑚
= = 𝑁𝑢
𝑘
𝑘∆𝑇
𝑞𝑖𝑙𝑒𝑡𝑚 =
𝐿

MLZ 3105 12
Taşınma Yolu ile Isı Transferi
Düz Levha Üzeri Dış Akış:

• Düz bir plaka üzerindeki laminar akışta, bir x konumunda


yerel Nusselt sayısı:

Burada L plakanın uzunluğu, C, m ve n sabit katsayılardır.


Isıl sınır tabakasında sıcaklık farkı Ts ve T∞ arasında
değişmektedir. Akışkanın ısıl özellikler tablolardan okunurken
Tfilm sıcaklığında okuma yapılır.
Tfilm = (Ts+ T∞ )/2

MLZ 3105 13
Düz bir plaka üzerindeki laminar akışta, bir x konumunda yerel
Nusselt sayısı :

Yerel sürtünme ve ısı transfer


katsayıları türbülanslı akışta laminar
akıştakinden daha yüksektir.

Ayrıca akış türbülanslı olduğu zaman


hX en yüksek değerine ulaşır ve daha
sonra şekilde görüldüğü gibi akış
yönünde x -0.2 oranında azalır.
Bu bağıntılar sabit sıcaklıklı yüzeylerin
olduğu durumlar için elde edilmiştir.

MLZ 3105 14
Ortalama Nusselt sayısı

Laminar +
turbulent

Sıvı metaller için

Tüm sıvılar için, Tüm Pr değerlerinde

MLZ 3105 15
Taşınma Yolu ile Isı Transferi
Zorlanmış İç Taşınım
• Boru ve kanallarda sıvı ve gaz akışı ısıtma/soğutma
uygulamalarında ve akışkan dağıtımı ağlarında yaygın olarak
kullanılmaktadır.
• Bu tür uygulamalarda akışkanlar bir akış yüzeyi boyunca bir
pompa ya da fan zoruyla akmaya zorlanır.
• Akışkanların akış teorisi oldukça iyi anlaşılmış olmasına
rağmen, teorik çözümler sadece dairesel kesitli boruda tam
gelişmiş laminar akış gibi belirli basit durumlarda elde
edilebilir.

MLZ 3105 16
Zorlanmış İç Taşınım

MLZ 3105 17
Zorlanmış İç Taşınım
Isıl giriş bölgesi: Üzerinde ısıl sınır tabakasının oluştuğu ve boru
merkezine ulaştığı bölgeye denir.
Isıl giriş uzunluğu: Bahsedilen bölgenin uzunluğuna denir.
Isıl olarak gelişen akış: Isıl giriş bölgesindeki akıştır. Burada hız profili
oluşur.
Isıl olarak tam gelişmiş bölge: Isıl giriş bölgesinin ilerisinde, boyutsuz hız
profilinin değişmeden kaldığı bölgedir.
Tam gelişmiş akış bölgesi: Akışın hidrodinamik ve ısıl olarak tam gelişmiş
olduğu, hız ve boyutsuz sıcaklık profillerinin değişmeden kaldığı bölgedir.

MLZ 3105 18
Zorlanmış İç Taşınım
Giriş uzunlukları

Nusselt sayıları ve dolayısıyla h değerleri giriş bölgesinde çok


daha yüksektir.
•Nusselt sayısı çapın on katından yakın bi bölgede sabit bir
değere ulaşır, dolayısıyla x>10D değeri için akış tam gelişkin
kabul edilebilir.
•Üniform yüzey sıcaklığı ve üniform yüzey ısı akısı şartlarında
Nusselt sayıları tam gelişkin bölgelerde özdeş ve giriş
bölgelerinde yaklaşık olarak özdeştir.
MLZ 3105 19
Zorlanmış İç Taşınım
Sabit yüzey ısıl akısına maruz kalan dairesel bir borudaki tam
gelişkin laminar akış için Nusselt sayısı sabittir. Reynolds ya da
Prandtl sayılarına bağlı değildir.

Sabit yüzey sıcaklığındaki dairesel


bir borudaki tam gelişkin laminar
akış için Nusselt sayısı:

MLZ 3105 20
Zorlanmış İç Taşınım
Nu sayısı ilişkilerinde kullanılan k termal iletkenlik değeri yığık
ortalama akışkan sıcaklığı için hesaplanmalıdır. Laminer akış
için, yüzey pürüzlülüğnün sürtünme faktörü ve ısı transfer
katsayısı üzerindeki etkisi ihmal edilebilir.

Dairesel olmayan borulardaki akış için Nusselt ve Reynolds


sayıları bulunurken hidrolik çap Dh = 4Ac/p esas alınır. Nusselt
sayısı belirliyse, taşınım ısı transferi katsayısı
h =k.Nu/Dh ifadesiyle hesaplanabilir.

MLZ 3105 21
Zorlanmış İç Taşınım
Yüzey sıcaklığı sabit ve boyu L olan bir dairesel boruda ısıl giriş
bölgesi, laminar akış için ortalama Nusselt sayısı:

Ortalama Nusselt sayısı giriş bölgesinde daha büyüktür ve, L


sonsuza gittikçe asimptotik olarak 3,66 tam geliskin değerine
ulasir.
L uzunluğunda sabit sıcaklıklı paralel plakalar arasındaki akışın
ısıl giriş bölgesindeki ortalama Nusselt sayısı:

MLZ 3105 22
Zorlanmış İç Taşınım
Yüzey ve akışkan sıcaklıkları arasındaki fark büyük olduğunda,
viskozitenin sıcaklık ile değişimini hesaba katmak gerekli olabilir:

Yüzey sicakliginda hesaplanan μs hariç bütün özellikler yığık


ortalama akışkan sıcaklığında alınır.

MLZ 3105 23
Zorlanmış İç Taşınım
• Borularda türbülanslı akış:

• Yüksek sıcaklık farkından ötürü özelliklerdeki değişim


büyükse:

Ts değerinde hesaplanan.μs hariç bütün özelliklerTb


değerinde hesaplanır.

MLZ 3105 24
Zorlanmış Taşınım
• Örnek 1: 1610 m rakımlı bir yerde, yerel atmosfer basıncı
83.4 kPa’dır. Bu basınçta ve 30 °C sıcaklıktaki hava, 120 °C
sıcaklıkta ve 2.5m × 8m boyutlarında düz bir plaka üzerinde
6m/s’lik hızla akmaktadır. Eğer hava plakaya, (a) 8 m
uzunluktaki ve (b) 2.5 m uzunluktaki kenara paralel olarak
akıyorsa plakada oluşan ısı transfer hızını bulunuz.

• Düz bir plaka üzerinden zorlanmış akış gerçekleşmektedir. Sürekli rejim şartları
mevcuttur. Düz bir levha üzerinden akış için kritik Reynolds sayısı 5x105 ’dir.
Işınım etkileri ihmal edilmiştir. Hava ideal gaz olup özellikleri sabittir.
MLZ 3105 25
Zorlanmış Taşınım

MLZ 3105 26
Zorlanmış Taşınım

b)

MLZ 3105 27
Zorlanmış Taşınım
Örnek 2: Soğuk bir kış günü boyunca, rüzgâr bir evin 4 m
yüksekliğinde ve 10 m uzunluğundaki duvarına paralel olarak 55
km/h hızla esmektedir. Eğer dışarıdaki havanın sıcaklığı 5 °C ve
duvarın yüzey sıcaklığı 12 °C ise duvardan taşınımla meydana
gelen ısı transfer hızını bulunuz. Eğer rüzgâr hızı iki katına çıkarılsa
idi cevabınız ne olurdu?

MLZ 3105 28
MLZ 3105 29
Zorlanmış Taşınım

MLZ 3105 30
Zorlanmış Taşınım
• Örnek 3: Şekilde görüldüğü gibi bir çatıyı kaplayan paralel
plakalar bir güneş kolektörü, oluşturmaktadır. Ortam havası 10
°C’de V=2 m/s hızla çatı üzerinde akarken plakalar 15 °C’de
tutulmaktadır. (a) Birinci plaka ve (b) üçüncü plakadan taşınımla
olan ısı kayıp hızını bulunuz.

MLZ 3105 31
Zorlanmış Taşınım

MLZ 3105 32
MLZ 3105 33
Zorlanmış Taşınım

MLZ 3105 34
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
13.HAFTA

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı

Isı ve Kütle Transferi: Pratik bir Yaklaşım, Y.A. Cengel, 3. Basım, 2012, Güven Yayıncılık,
Taşınım Olayları (K. Yıldız) Kullanılarak hazırlanmıştır.
KÜTLE TRANSFERİ
• Eğer bir maddenin birim hacim başına miktarı o maddenin
derişimi olarak tanımlanırsa, bir maddenin akışının her
zaman azalan derişim yönünde yani yüksek derişimli
bölgeden düşük derişimli bölgeye doğru olduğu söylenebilir.
Madde yeniden düzenlenme süresince basitçe süzülür ve bu
durumda akış bir yayınım işlemi haline gelir.

MLZ 3105 2
KÜTLE TRANSFERİ
Kütle iletimi, kütle iletim işlemleri olarak bilinen, , gaz
absorpsiyonu, destilasyon, sıvı-sıvı ekstraksiyon, katı-sıvı
ekstraksiyon, adsorpsiyon, kurutma, kristallendirme,
nemlendirme, nem giderme ve membranla ayırma gibi temel
işlemlerin esasını oluşturduğu gibi gaz-sıvı, sıvı-sıvı ve katı-sıvı
işlemlerinin anlaşılmasında da büyük öneme sahiptir.
Bunlardan başka kimyasal reaktör tasarımında ve
fermentasyon gibi birçok biyolojik işlemde de kütle iletimi
bilgisine gereksinim vardır. Kütle transferi uygulamalarına
kimya mühendisliği, biyo-mühendislik, çevre mühendisliği,
gıda mühendisliği, metallurji ve malzeme mühendisliğinde
sıklıkla ihtiyaç duyulmaktadır.
MLZ 3105 3
KÜTLE TRANSFERİ
• Sementasyon İşlemi: Az karbonlu çelik yumuşak ve sünektir,
işlenmesi kolaydır. Çeliğe şekil verdikten sonra sürtünmeye maruz
kalacak yüzeylere sementasyon işlemi uygulayarak yüzeydeki
karbon oranı arttırılır, sonra su verme işlemi ile sertleştirilir.
Sementasyon işleminde az karbonlu çelik, aktif karbon atomları
içeren bir ortamda yüksek sıcaklıkta (800 °C üzerinde) bir süre
ısıtılır. Karbon atomlarının yayınması sonucu yüzeyde ince bir
tabaka yüksek karbonlu yapı oluşur. Bu şekilde semente edilmiş
çeliğe su verme işlemi uygulanırsa yüzeyi sert ve aşınmaya
dayanıklı, içi yumuşak ve tok bir malzeme elde edilir. Örneğin
motorların krank millerinin sürtünen yüzeyleri sementasyon işlemi
ile sertleştirilir ve aşınmaya karşı dayanıklı hale getirilir.

MLZ 3105 4
KÜTLE TRANSFERİ
• Galvanizleme İşlemi: Demirin, özellikle de çelik sac ve
boruların korozyona karşı direncini arttırmak için ergimiş
çinko banyosuna daldırılır. Çinko, yüzeysel yayınma sonucu
demir yüzeyinde ince bir tabaka oluşturur. Bu şekilde elde
edilen galvanizli saclarda ve borulardaki çinko tabakası ana
metali korozyona karşı korumaktadır.

Boruların galvanizleme işlemi


MLZ 3105 5
KÜTLE TRANSFERİ
Lehim İşlemi: Lehimde, dolgu metalinin ergime sıcaklığı,
birleştirilecek ana metalinkinin çok altındadır. Dolgu metalinin
ergime sıcaklığı 400 °C’ nin üzerinde ise sert lehim, altında ise
yumuşak lehim denir. Sert lehimde pirinç ve gümüş alaşımları,
yumuşak lehimde ise kurşun – kalay alaşımları kullanılır. Lehim
metalinin ergime sıcaklığı yükseldikçe yayınım derinliği artar ve
daha mukavemetli bir birleşim sağlanır. Düşük ergime sıcaklığı olan
lehimlerde yayınım düşüktür dolayısıyla mukavemet düşük olur.

MLZ 3105 6
Atomsal Hareketler
Malzemelerde üretim ve uygulama sırasında görülen katılaşma,
çökelme, yeniden kristalleşme, tane büyümesi gibi işlemler büyük
ölçüde atomların kütle içinde hareketlerine bağlıdır.
Termal enerji etkisinde oluşan hareketler iki farklı aşamada
oluşur. Birincisi termal etki ile atomların kendi denge konumları
çevresindeki küçük titreşim hareketleri, ikincisi ise yine aynı etki
ile bir denge konumundan diğerine atlayarak yaptıkları uzak
mesafe hareketleridir. Bu ikinci olaya atomsal yayınım veya
difüzyon denmektedir. Atomsal yayınım sonucu cismin yapısı ve
bu nedenle de özellikleri değişmektedir.

MLZ 3105 7
Atomsal Hareketler
Atomsal yayınım veya
difüzyon denilen olayda
sıcaklık arttıkça atomların
termal titreşimleri artar,
çevresindekilerle bağları
kopar, atomlararası
boşluklardan geçerek yeni
konumuna gelip çevresiyle
yeni bağ yaparlar.

MLZ 3105 8
Atomsal Hareketler
Atomların kütle içindeki yayınımı üç şekilde gerçekleşir. Birincisi,
boş kafes köşesi yayınımı olup nispeten düşük bir enerji
gerektirir. Bir kristal kafesinde varolan boş kafes köşesinin
çevresindeki komşu atomların bu boş köşeye atlama olasılıkları
aynıdır. İkincisi, arayer atomunun kafeste mevcut atomlar
arasından geçerek oluşturduğu harekettir. Buna arayer yayınımı
denir ve oldukça yüksek enerji gerektirir. Halka yayınımı denilen
üçüncü yayınımın meydana gelme olasılığı düşük olmakla
birlikte oluşma ihtimali vardır. Birbirine değerek halka halinde
bulunan atomlar aynı anda ve aynı yönde hareket ederek
birbirlerinin yerini alabilirler. Bu yayınım türü çok büyük enerji
gerektirdiğinden ergime sıcaklıklarına yakın bölgelerde
gerçekleşebilirler.
MLZ 3105 9
Atomsal Yayınım Kuralları
Bir yayınım sistemi genellikle bir ana faz (çözen sistem) ile o fazın
yapısında hareket eden yabancı atomlardan (çözünen sistem)
oluşmaktadır. Nikel kafesinde yayınan bakır atomları bu duruma örnek
verilebilir. Üzeri bakırla kaplanmış bir nikel kristalini ele alalım.
Başlangıçta kaplamada bulunan bütün atomlar bakırdır. Yüksek
sıcaklıkta belirli bir zaman dilimi sonrasında bakır ve nikelin birbiri
içinde difüze olarak) ilerlediği gözlenecektir.

MLZ 3105 10
Atomsal Yayınım Kuralları

MLZ 3105 11
Atomsal Yayınım Kuralları
A atomlarının x mesafesinde değişimi azalan bir eğri şeklinde
olacaktır. Konsantrasyonu “C” ile ifade edersek, konsantrasyon
gradyantı olur.

(Maddenin akış hızı x, akış yönünde derişim gradyanı dC/dx ve


akış yönüne dik doğrultudaki A alanı ile doğru orantılıdır.
Akış hızı α (dik alan) (derişim gradyanı)
𝑑𝐶

Veya 𝑄=-k yayınım A.𝑑𝑥
Derişim akış yönünde azaldığı için dC/dx negatif bir niceliktir.
Hatırlanacağı gibi Fourier ısı iletim kanunu ve Newton’un
viskozite kanunu ile hep aynı biçimdedir.

MLZ 3105 12
Isı ve Kütle Transferi Arasındaki
Benzeşim
• Isı ve kütle transferi mekanizmaları birbirine benzerdir. Isı ve
kütle transferi arasında bazı basit paralellikler kurularak daha
az çaba ile kütle transferinin anlaşılması sağlanabilir.
• Isı transferi için itici güç sıcaklık farkıdır. Kütle transferi için itici
güç derişim farkıdır. Eğer 2 bölge arasında sıcaklık farkı yoksa
ısı transferi de yoktur. Bir ortamın farklı bölgelerinde bir
bileşenin derişimler arasındaki fark yoksa kütle transferi de
olmayacaktır.
• Isı, iletim, taşınım ya da ışınım yolu ile transfer edilebilir.
• Kütle, yalnız iletim (yayınım olarak da adlandırılır) ve taşınımla
transfer edilebilmektedir. Kütle ışınımı diye bir şey yoktur.

MLZ 3105 13
Isı ve Kütle Transferi Arasındaki
Benzeşim
• İletim
Bir x doğrultusunda ısı iletim hızı, Fourier ısı iletim kanunu ile
ifade edilebilir.
𝑑𝑇

𝑄 = −𝑘𝐴
𝑑𝑥
Benzer şekilde durgun bir ortamda x doğrultusunda bir A
kimyasalı bileşenin kütle yayınım hızı, Fick yayınım kanunu ile
ifade edilir.
𝑑𝐶𝐴
𝑚ሶ = −𝐷𝐴𝐵 𝐴
𝑑𝑥
DAB karışımdaki bileşenin yayınım katsayısıdır.

MLZ 3105 14
Isı ve Kütle Transferi Arasındaki
Benzeşim
• Taşınım
Isı taşınımı, hem ısı iletimi (moleküler yayınım) hem de yığın
akışkan hareketi içeren bir ısı transfer mekanizmasıdır. Taşınım
yığın akışkan hareketinin olmadığı limit durumda iletime
indirgenir. Benzer şekilde kütle taşınımı (taşınım kütle
transferi) hareketli bir akışkan ile bir yüzey arasında hem kütle
yayınımı hem de yığın akışkan harekeri içeren bir kütle
transfer mekanizmasıdır. Kütle taşınımında ısıl sınır tabakaya
benzer şekilde derişim sınır tabakası ve Nusselt ile Prandtl
sayılarına benzer yeni boyutsuz sayılar tanımlanır.

MLZ 3105 15
Isı ve Kütle Transferi Arasındaki
Benzeşim
• Taşınım
Dış akışkanlar için ısı taşınım hızı Newton’un soğutma kanunu
ile ifade edilir.
𝑄=ሶ htaşınım A. (𝑇𝑆 - 𝑇∞ )
Benzer şekilde kütle taşınım hızı;
𝑚=ሶ hkütle A. (𝐶𝑆 - 𝐶∞ ) olarak ifade edilebilir. Burada h kütle
transfer katsayısı, A yüzey alan, (𝐶𝑆 - 𝐶∞ ) derişim sınır
tabakası üzerindeki uygun derişim farkıdır.

MLZ 3105 16
Kütle Transferi
Moleküllerin bireysel hareketleriyle gerçekleşen difüzyona
moleküler difüzyon, basit difüzyon veya gelişigüzel difüzyon denir.
Mekanik karıştırma, akışkan akımında türbülans, yoğunluk farkı,
manyetik kuvvet, yüzey gerilim ve elektrik alanı gibi faktörlerle
meydana gelen konveksiyon sonucu oluşan edi akımlarından
dolayı bu tür difüzyona Edi (Eddy) difüzyonu, türbülanslı difüzyon
veya konvektif kütle transferi denir.

MLZ 3105 17
Isı ve Kütle Transferi Arasındaki
Benzeşim
• Üretim: Isı üretimi elektriksel, kimyasal veya nükleer enerji
gibi bazı enerji türlerinin ortamdaki duyulur ısıl enerjiye
dönüşmesi ile ilgilidir. Isı üretimi kendini sıcaklık artışı ile
gösterir. Benzer olarak bazı kütle transferi problemleri ortam
içinde oluşan kimyasal reaksiyonlar içerir ve ortamın her
yerinde bir bileşenin üretimi ile sonuçlanır. Bu sebeple
bileşenin üretimi hacimsel bir olaydır ve bir ortamda üretim
hızı bir noktadan diğerine değişebilir. Ortam içinde meydana
gelen böyle reaksiyonlar homojen reaksiyonlar olarak
adlandırılır ve iç ısı üretiminin benzeridir. Tersine bazı
reaksiyonlar yüzeyde gerçekleşen reaksiyonlar olarak
yüzeyde bir bileşen üretir. Böylesi reaksiyonlar heterojen
reaksiyonlardır ve yüzeyde tanımlı ısı akısının benzeridir.
MLZ 3105 18
Kütle Yayınımı-Birinci Fick Kanunu
Yüzeyden “x” kadar mesafede ve yüzeye paralel A (m2) alanından
“t” (saniye) zamanında “N” adet atomun geçtiğini varsayarsak, bu
durumda Atomsal Yayınım Akısı (J);

Birinci yayınım (difüzyon) kuralına göre atomsal yayınım akısı, o


noktadaki konsantrasyon gradyantı (dC/dx) ile doğru orantılıdır.

Burada D yayınım katsayısı olup birimi m2/sn dir. Yayınımın yönü


dC/dx ‘in işaretinin tersi yönünde olduğu için denkleme eksi işareti
konmuştur.
MLZ 3105 19
Kütle Yayınımı-Birinci Fick Kanunu
A ve B den oluşan iki bileşenli bir sistemde, A bileşeni için y
yönünde bir konsantrasyon derecelenmesi varsa, moleküler
difüzyon ile aktarılan A bileşeninin kütlesel difüzyon akısı jAy;

L kalınlığının ince bir tabakasına A bileşeninin difüzyonunu göz önüne alalım. Tabakadaki A
bileşenin kütlesel fraksiyonu wA ise, kararlı halde konsantrasyon profili wA(y) şeklinde
gerçekleşecektir.

MLZ 3105 20
Kütle Yayınımı-Birinci Fick Kanunu
A bileşeninin kütlesel difüzyon akısı jAy, birim zamanda birim kesit
alandan difüzlenen madde miktarı olarak tanımlanır (kg.A/m2 s). DAB
ise, A bileşeninin B solventi içindeki difüziv hareketliliğinin bir ölçüsü
olan moleküler difüzyon katsayısıdır (m2/s). Bu değer A ve B ye
bağımlı olduğu gibi koşullara (basınç, sıcaklık, derişim) da bağlı olan
gerçek bir fiziksel değerdir. ρ çözeltinin kütlesel yoğunluğu (kg/m3).
Denklemdeki (dwA /dy) terimi kütle aktarımına neden olan
konsantrasyon derecelenmesidir. Karışımda bulunan diğer bileşen B
için de y doğrultusunda bir konsantrasyon derecelenmesi söz konusu
ise benzer şekilde;

MLZ 3105 21
MLZ 3105 22
MLZ 3105 23
Kütle Yayınımı-Birinci Fick Kanunu
D yayınım katsayısı sıcaklığa, yayınım sisteminin türüne ve
yapısına bağlıdır. D’nin sıcaklığa bağlılığı Arhenius denklemiyle
ifade edilmektedir.

Burada D0 (m2/sn) yayınım sabiti, Q aktivasyon enerjisi, R gaz


sabiti ve T mutlak sıcaklıktır.

MLZ 3105 24
Birinci Fick Kanunu

MLZ 3105 25
Birinci Fick Kanunu
Yayınım sabitlerinin yayınım sisteminin türü ve yapısına
bağlılığı aşağıdaki şekilde
açıklanabilir;
1) Küçük atomlar daha kolay yayınır.
2) Belirli bir atom ergime sıcaklığı düşük, dolayısıyla
atomlararası bağı daha zayıf olan ortamda daha kolay yayınır.
3) Atomsal dolgu faktörü düşük ortamlarda yayınım daha az
enerji gerektirir.
4) Düzensiz yapıya sahip ve atom sıklığı tanelere göre daha az
olan tane sınırları boyunca yayınım daha kolay oluşur. Bu
nedenle faz dönüşümleri ve korozyon olayları tane sınırlarında
başlar ve daha hızlı oluşur.
MLZ 3105 26
Birinci Fick Kanunu
• Örnek 1: Aluminyum, silisyum kristalinde yayındırılarak yarı
iletken üretilecektir. Sistemin aktivasyon enerjisi 73 kcal/mol ve
yayınım sabiti 1,55.10-4 m2/sn dir. Hangi sıcaklıkta yayınım
katsayısı 10-14 m2/sn olur?

MLZ 3105 27
Birinci Fick Kanunu
• Örnek 2: Çinko atomları bakır içinde yayınmaktadır.
Yüzeyden x1 derinliğinde 1 m3 de 1025 Zn atomu, x2
derinliğinde 1 m3 de 1023 Zn atomu vardır. x1 ile x2 arasındaki
uzaklık 0,02 mm olup 500°C de x1 den x2 ye doğru oluşan
yayınım akısını bulunuz. 500°C de çinkonun bakır içindeki
yayınım katsayısı 4.10-18 m2/sn dir.

MLZ 3105 28
Birinci Fick Kanunu
• Örnek 3: Bir östenitik çelikte (YMK) nikelin 500 °C de yayınım
katsayısı 10-22 m2/sn, 1000 °C de 10-15 m2/sn olduğuna göre
nikelin yayınım aktivasyon enerjisini bulunuz.

MLZ 3105 29
Zamana Bağlı Kütle Yayınımı
Genelde belirli bir zaman sürecinde gerçekleştirdiğimiz
parçacıkların yayınımı (kütle transferi) ile ilgileniriz. Örneğin bir
çelik parçasının yüzeyi, yüksek sıcaklıkta bulunan bir fırında,
karbon içeren bir malzemeyle sertleştirilir. Fırındaki kısa süreli
zaman periyodunda, karbon molekülleri çelik yüzeyinin içerisine
doğru difüze olur, yani yayınır, fakat çok az bir derinliğe (birkaç
milimetrelik) yayınırlar. Karbon konsantrasyonu yüzeyden içeriye
doğru eksponensiyel (üssel) olarak azalır. Sonuçta yüzeyi sert, iç
kısımları daha yumuşak bir parça elde edilir. Bu tür işlemlerde
kullanılan denklem İkinci Fick Kanunu ile ifade edilir.

𝜕𝐶𝑋 𝜕2 𝐶𝑋
=D.
𝜕𝑡 𝜕𝑥 2
MLZ 3105 30
Zamana Bağlı Kütle Yayınımı
• Aynı işlem değerli taşları boyamada kullanılabilir. Şeffaf
safirin titanyum ve demiroksit tozuna sarılıp yaklaşık 1 ay
2000 °C’de işlem görmesi sonucu, parlak mavi renk alması
gibi. İşlem süresince titanyum ve demir molekülleri safire
0.5mm’den daha az işlerler. Bu nedenle katılarda yayınım
yüksek T’de yüksek yayınım katsayılarının varlığını kullanarak
yayınım süresini uygun düzeyde tutmak için yüksek
sıcaklıklarda yapılır.
• Bu tür yayınım, veya katkılama elektronik parçaların
yapımında kullanılan n-tipi ve p-tipi yarı iletken malzeme
üretiminde de yaygın olarak kullanılmaktadır.

MLZ 3105 31
Zamana Bağlı Kütle Yayınımı
• Durgun bir ortamda zamana bağlı kütle yayınımı çözeltinin
seyreltik olması ve dolayısıyla ortam özgül kütlesinin sabit
olması şartıyla zamana bağlı ısı transferine benzer.

𝐶𝐴 𝑥,𝑡 −𝐶𝐴,𝑖 𝑥
=erfc ( )
𝐶𝐴,𝑠 −𝐶𝐴,𝑖 2 𝐷𝐴𝐵 .𝑡

Burada, CA(i) başlangıçta A’nın konsantrasyonu, CA(s) yüzeyde


A’nın konsantrasyonu, CA(x,t) belirli bir süre sonunda belirli
bir mesafedeki A’nın konsantrasyonu, DAB yayınım katsayısı, x
mesafe, t zamandır. Buradaki “erfc” tamamlayıcı hata
fonksiyonudur.

MLZ 3105 32
Zamana Bağlı Kütle Yayınımı

MLZ 3105 33
Zamana Bağlı Kütle Yayınımı
Denklemde molar fraksiyon, kütle fraksiyonu ve yoğunluk da
kullanılabilmektedir.

erfc

Tek boyutlu zamana bağlı kütle yayınım problemleri şu şartları sağlar:


1. Yayınım katsayısı sabittir o nedenle sabit sıcaklıktaki bir ortam
için geçerlidir.
2. Ortamda yayınan A bileşenini üreten veya tüketen homojen
reaksiyonlar yoktur.
3. Başlangıçta (t=0) A bileşeninin derişimi ortamın her yerinde
sabittir.
MLZ 3105 34
Zamana Bağlı Kütle Yayınımı
• Kütle yayınım işlemlerinde aranan bir nicelik, verilen bir
andaki yayınım derinliğidir. Bu derinlik genellikle nüfuz
derinliği olarak adlandırılır. Derişim profilinin yüzeydeki (x=0)
teğetinin CA=CA,i hattını kestiği x konumu olarak tanımlanır.
• 𝛿𝑦𝑎𝑦𝚤𝑛𝚤𝑚 = 𝜋𝐷𝐴𝐵 𝑡
Nüfuz derinliği, yayınım katsayısının ve zamanın karekökü ile
orantılıdır. Örneğin 1000 C’de bakır içinde çinkonun yayınım
katsayısı 5x10-13 m2/s. Bu durumda bakır içindeki çinkonun 10
saatte nüfuz derinliği ilgili formülden 0.24 mm olarak bulunur.

MLZ 3105 35
Zamana Bağlı Kütle Yayınımı
Örnek 1: Bir çeliğin yüzeyi karbon içeren bir malzeme ile
sertleştirilmektedir. Aşağıdaki şekilden de görüldüğü üzere
çeliğin başlangıçtaki karbon miktarı kütlece %0.15 dir. Karbonun
çelik içerisindeki yayınım katsayısı 4.8x10-10 m2/sn dir. Çeliğin
yüzeyinde karbonun denge konsantrasyonu kütlece %1.2 olup
yüzeyden 0.5 mm derinlikte kütlece %1 karbon oluşması için
fırında tutulması gereken süreyi hesaplayınız.

MLZ 3105 36
Zamana Bağlı Kütle Yayınımı
erfc

erfc

erfc

Hata fonksiyonunda 0,81’in karşılığı yaklaşık olarak 0,17 dir.


(Tablodan okunur)

MLZ 3105 37
Zamana Bağlı Kütle Yayınımı
Örnek 2: Çinkonun demir içinde yayınma sabiti (D0) 60 cm2/sn,
yayınma aktivasyon enerjisi ise 262,6 kJ/mol dür. 900 K ve 1100 K
de demir içerisinde aynı mesafede çinko yayınması sağlayabilmek
için düşük sıcaklıktaki deney süresi, yüksek sıcaklıktaki deney
süresinden kaç kat daha uzundur?

MLZ 3105 38
Zamana Bağlı Kütle Yayınımı

MLZ 3105 39
2020-2021 Güz Dönemi

MLZ 3105
TAŞINMA MEKANİZMALARI
14.HAFTA

Prof.Dr.Aylin M.Deliormanlı

Isı ve Kütle Transferi: Pratik bir Yaklaşım, Y.A. Cengel, 3. Basım, 2012, Güven Yayıncılık,
Kullanılarak hazırlanmıştır.
KÜTLE TRANSFERİ
• Eğer bir maddenin birim hacim başına miktarı o maddenin
derişimi olarak tanımlanırsa, bir maddenin akışının her
zaman azalan derişim yönünde yani yüksek derişimli
bölgeden düşük derişimli bölgeye doğru olduğu söylenebilir.
Madde yeniden düzenlenme süresince basitçe süzülür ve bu
durumda akış bir yayınım işlemi haline gelir.

MLZ 3105 2
Isı ve Kütle Transferi Arasındaki
Benzeşim
• Isı ve kütle transferi mekanizmaları birbirine benzerdir. Isı ve
kütle transferi arasında bazı basit paralellikler kurularak daha
az çaba ile kütle transferinin anlaşılması sağlanabilir.
• Isı transferi için itici güç sıcaklık farkıdır. Kütle transferi için itici
güç derişim farkıdır. Eğer 2 bölge arasında sıcaklık farkı yoksa
ısı transferi de yoktur. Bir ortamın farklı bölgelerinde bir
bileşenin derişimler arasındaki fark yoksa kütle transferi de
olmayacaktır.
• Isı, iletim, taşınım ya da ışınım yolu ile transfer edilebilir.
• Kütle, yalnız iletim (yayınım olarak da adlandırılır) ve taşınımla
transfer edilebilmektedir. Kütle ışınımı diye bir şey yoktur.

MLZ 3105 3
Isı ve Kütle Transferi Arasındaki
Benzeşim
• İletim
Bir x doğrultusunda ısı iletim hızı, Fourier ısı iletim kanunu ile
ifade edilebilir.
𝑑𝑇

𝑄 = −𝑘𝐴
𝑑𝑥
Benzer şekilde durgun bir ortamda x doğrultusunda bir A
kimyasalı bileşenin kütle yayınım hızı, Fick yayınım kanunu ile
ifade edilir.
𝑑𝐶𝐴
𝑚ሶ = −𝐷𝐴𝐵 𝐴
𝑑𝑥
DAB bileşenin yayınım katsayısıdır.

MLZ 3105 4
Sürekli Kütle Yayınımı

Yayınım direnci (s/kg), kalınlığı L ve alanı


A olan bir düzlem duvarın iletim veya
elektrik direncine benzer. Bir düzlem
duvarda kütle yayınım hızının ortalam
özgül kütle, duvar alanı ve derişim farkı
ile doğru, duvar kalınlığı ile ters orantılı
olduğu sonucu çıkar.
MLZ 3105 5
Sürekli Kütle Yayınımı
Isı ve kütle transferi arasındaki benzeşim silindirik ve küresel
geometrilere de uygulanabilir. Reaksiyonun olmadığı silindirik ve
küresel tabalardaki sürekli, tek boyutlu kütle transferi:

MLZ 3105 6
Isı ve Kütle Transferi Arasındaki
Benzeşim
• Taşınım
Isı taşınımı, hem ısı iletimi (moleküler yayınım) hem de yığın
akışkan hareketi içeren bir ısı transfer mekanizmasıdır. Taşınım
yığın akışkan hareketinin olmadığı limit durumda iletime
indirgenir. Benzer şekilde kütle taşınımı (taşınım kütle
transferi) hareketli bir akışkan ile bir yüzey arasında hem kütle
yayınımı hem de yığın akışkan harekeri içeren bir kütle
transfer mekanizmasıdır. Kütle taşınımında ısıl sınır tabakaya
benzer şekilde derişim sınır tabakası ve Nusselt ile Prandtl
sayılarına benzer yeni boyutsuz sayılar tanımlanır.

MLZ 3105 7
Isı ve Kütle Transferi Arasındaki
Benzeşim
• Taşınım
Dış akışkanlar için ısı taşınım hızı Newton’un soğutma kanunu
ile ifade edilir.
𝑄=ሶ htaşınım A. (𝑇𝑆 - 𝑇∞ )
Benzer şekilde kütle taşınım hızı;
𝑚=ሶ hkütle A. (𝐶𝑆 - 𝐶∞ ) olarak ifade edilebilir. Burada h kütle
transfer katsayısı, A yüzey alan, (𝐶𝑆 - 𝐶∞ ) derişim sınır
tabakası üzerindeki uygun derişim farkıdır.

MLZ 3105 8
KÜTLE TAŞINIMI
• Isı taşınımda olduğu gibi yüzey geometrisi, akış rejimi, akış
hızı ve akışkan özellikleri ile yapısının değişimi akışkan akışı
ile ilgili değişkenler nedeni ile kütle taşınımı difüzyona göre
daha komplekstir.
• Sbt. Sıcaklık şartlarında göl gibi bir su kütlesinin serbest
yüzeyi üzerinde hava akışı göz önüne alınsın. Eğer hava
doymamışsa su buharının derişimi havanın doymuş olduğu
su yüzeyindeki bir maksimumdan yüzeyden uzakta serbest
akım değerine kadar değişecektir. Kütle taşınımında içinde
derişim gradyanlarının olduğu akış bölgesi derişim sınır
tabaka olarak tanımlanır.

MLZ 3105 9
KÜTLE TAŞINIMI

Dış akışta yüzeyde belirli


bir yerde bir A bileşeni
için derişim sınır tabaka
kalınlığı (δc)

ρA,s yüzeydeki (akışkan olduğu yüzeye dik y


tarafında ve serbest mesafesi olarak
akımdaki A bileşeninin özgül tanımlanır.
kütleleridir.

MLZ 3105 10
KÜTLE TAŞINIMI
• İç akışta ise hidrodinamik ve ısıl giriş bölgelerine ek olarak
derişim profilinin geliştiği bir derişim giriş bölgesi vardır.
Derişim sınır tabakası, kalınlığı boru merkezine ulaşıncaya ve
sınır tabakalar birleşinceye kadar akış doğrultusunda
gelişmeye devam eder. Boru girişinden birleşmelerin olduğu
yere kadar olan uzunluk Lc, derişim giriş uzunluğu olarak
adlandırılır.

MLZ 3105 11
KÜTLE TAŞINIMI
• Bu bölgenin ilerisinde i ile tanımlanan
bölge tam gelişmiştir
Isı taşınımında hız ve ısıl sınır tabakalarda momentum ve ısı
yayınımının bağıl büyüklükleri Prandtl sayısı ile ifade edlirken,
kütle taşınımında bunun karşılığı olan nicelik boyusuz Schmidt
sayısıdır (Sc).
Momentum yayınımı
Kütle yayınımı

MLZ 3105 12
KÜTLE TAŞINIMI
• Eğer Sc~1 ise yayınımla olan kütle transferi ile momentum
transferi birbiri ile karşılaştırılabilir seviyededir, hız ve
derişim sınır tabakalar çakışır.
• Isıl ve derişim sınır tabakalarında ısı ve kütle yayınımının
bağıl büyüklüklerini göstermek için Lewis sayısı (Le)
kullanılır.
Isıl yayınım
• Lewis sayısı:
Kütle yayınımı

• Laminar akışta hız, ısıl ve derişim sınır tabakaların bağıl


kalınlıkları: (n=1/3)

hız ısıl
hız

ısıl derişim MLZ 3105 derişim 13


KÜTLE TAŞINIMI
• Isı transfer çözümlemesinde ısı transfer katsayısı genellikle
Nusselt sayısı cinsinden ifade edilirken, kütle taşınımında
bunun karşılığı olan nicelik boyutsuz Sherwood Sayısıdır.

• Sherwood sayısı:

• Nu ve Sh sayıları sırasıyla yüzeyde ısı ve


kütle taşınımının etkinliklerini göstermektedir. Bazen ısı ve
kütle transfer katsayıları Stanton sayısı (St) cinsinden ifade
edilebilir. V: dış akışta serbest akım hızı, iç akışta ort. Akışkan
hızı
MLZ 3105 14
KÜTLE TAŞINIMI
Nu ve Sh arasındaki benzeşim doğal taşınım
kütle transferinde de geçerlidir.
Bu durumda, Sh=f(Gr,Sc).
Grashof sayısı (Gr):

Bu formül sıcaklık ve/veya derişim güdümlü


doğal taşınım akışlarına uygulanabilir.

MLZ 3105 15
KÜTLE TAŞINIMI
• Serbest akım şartlarında L uzunluklu bir düz plaka üzerindeki
akış göz önüne alınsın. Kaymama şartı nedeniyle yüzeyde
(y=0) taşınımın yayınıma eşit olduğu dikkate alınarak
yüzeyde sürtünme, ısı ve kütle transferi şartları;

MLZ 3105 16
Kütle Taşınım Bağıntıları
1. Düz bir plaka üzerinde zorlamış akım:

2. Pürüzsüz dairesel borularda tam gelişmiş akış:

MLZ 3105 17
Kütle Taşınım Bağıntıları
• Örnek: Yoğuşma sonucu iç yüzeyi sıvı su tabakasıyla kaplı
D=0.015 m iç çaplı dairesel bir boruyu göz önüne alınız.
Boruyu kurutmak amacıyla 300 K ve 1 atm’de hava 1.2 m/s
ortalama hızla boru içinden akmaya zorlanmaktadır. Tam
gelişmiş akış için boru içindeki kütle transfer katsayısını, ısı
ve kütle transferi arasındaki benzeşimi kullanarak bulunuz.
(ν=1.58x10-5 m2/s, DAB= 2.54x10-5 m2/s)

MLZ 3105 18
Reynolds Benzeşimi (Pr=Sc=1)
• Momentum, ısı ve kütle moleküler yayınım katsayılarının
özdeş olduğu dikkate alalım. Yani, ν=α=DAB ve dolayısıyla
Pr=Sc=Le=1 olsun. Bu durumda, hız, sıcaklık vederişim
profilleri üst üste çakışacaktır ve yüzeyde bu üç eğrinin
eğimleri özdeş olacaktır. Bu durumda;

• Bu bağıntı Reynolds benzeşimi olarak bilinir ve sürtünme, ısı


ve kütle transferi katsayılarından sadece biri bilindiği zaman
diğerlerinin bulunmasına imkan verir.

MLZ 3105 19
Chilton-Colburn Benzeşimi
• Pr=Sc=1
• Reynolds benzeşimi oldukça kullanışlıdır ancak Pr ve Sc
sayılarının daha geniş bir aralığına genişletilmesi istenir. 0.6<
Sc< 3000 aralığı için Chilton-Coulburn benzeşimi (1934)
kullanılır:

MLZ 3105 20
Kütle Taşınım Bağıntıları
• Örnek: Naftalin kaplanmış bir cisim üzerinde 25 °C ve 1 atm’deki
kuru havanın 2 m/s’lik serbest akım hızlı akışını içeren belli bir
deney esnasında 12 g katı naftalinin 15 dk.da süblimleştiği
gözlenmiştir. Cismin yüzey alanı 0.3 m3’tür. Hem cisim hem de hava
çalışma süresince 25 °C’de tutulmaktadır. Naftalinin 25 °C’de buhar
basıncı 11 Pa ve 25 °C’de kütle kayınım katsayısı 0.61x10-5 m2/s’dir.
Aynı geometride aynı akış şartlarında ısı transfer katsayısını
bulunuz. (Benzer geometri ve akış şartlarında naftalin gibi uçucu katıların
kullanıldığı kütle transferi çözümlemesinde ve düşük kütle akısı şartlarında
Chilton-Colburn benzeşimi kullanılabilir)
• Naftalinin molar kütlesi 128.2 kg/mol’dür. Kuru havaya ait özellikler:

MLZ 3105 21
Kütle Taşınım Bağıntıları

Gelen havada naftalin yoktur. O yüzden serbest akım şartlarında naftalinin kütler
kesri sıfırdır.

MLZ 3105 22
Kütle Taşınım Bağıntıları
𝜕𝜌𝐴 𝜕 𝜕 𝜕 𝜕2 𝜌𝐴 𝜕2 𝜌𝐴
• + 𝜕𝑥 (𝜌𝐴 . 𝑉𝑥 )+𝜕𝑦 (𝜌𝐴 . 𝑉𝑦 )+𝜕𝑧 (𝜌𝐴 . 𝑉𝑧 )=DAB ( 𝜕𝑥2 + 𝜕𝑦2
𝜕𝑡
𝜕 2 𝜌𝐴
+ 𝜕𝑧 2 )+ RA
• Sadece x- yönü akış varsa;
𝜕𝜌𝐴 𝜕𝑉𝑥 𝜕𝜌𝐴 𝜕 𝜕𝜌𝐴
• 𝜕𝑡
+ 𝜌𝐴 𝜕𝑥
+ Vx 𝜕𝑥
= 𝜕𝑥
(DAB 𝜕𝑥
)
𝜕𝐶𝐴 𝜕𝑉𝑥 𝜕𝐶 𝜕 𝜕𝐶
• + 𝐶𝐴 𝜕𝑥 + Vx 𝜕𝑥𝐴 = 𝜕𝑥 (DAB 𝜕𝑥𝐴 )
𝜕𝑡
• Sadece difüzyon varsa
𝜕𝐶𝐴 𝜕 𝜕𝐶𝐴
• =𝜕𝑥 (DAB 𝜕𝑥 )…….Fick 2. Yasa
𝜕𝑡
𝜕 𝜕𝐶𝐴
• Sürekli şartlarda 𝜕𝑥 (DAB 𝜕𝑥 ) =0

MLZ 3105 23

You might also like