You are on page 1of 5

Sleep 

(Uyku = Stand By = Suspend = Suspend to RAM) ile işletim sistemi tüm uygulamaları durdurur
(pause) ve sistmein az enerji harcamasını sağlar. Sistem kapanmaz, bu sebeple saniyeler içerisinde
açılarak devam edebilir.

Hibernate (Hazırda beklet = Suspend to Disk), sleep ile aynı mantıktadır. Fakat sistemi tamamiyle
kapatabilmek için RAM'deki bilgileri sabit diskte saklar, yeniden açılması zaman almaktadır.

Hybrid Sleep (Suspend to both) modunda kullanıcı otorumu kapatılır (logout). Sadece işletim sistemi
ve servisleri hazırda bekletilir (hibernate). Windows, 8 ve sonrası sürümlerde "shut down" işlemi ile
"Hybrid Sleep" uygulamaktadır. Gerçek bir sistem kapanması için "yeniden başlat" işlemi yapılmalıdır.
Windows ayalarında "fast startup" (ya da fast boot) isimli bu özellik devre dışı bırakılabilir.

Bazı işletim sistemlerinde "Hybrit Sleep" aynı işlevi yapmamaktadır. Bazı sistemlerde şu yapılıyor:
Sistemdeki tüm uygulamalar durduruluyor (sleep'te olduğu gibi). RAM bellekteki veriler
Hibernate'deki gibi HDD'de saklanıyor. RAM'deki veriler silinmiyor, aynen bırakılıyor. Yani sleep
moduna fazladan RAM'deki veriler HDD'de de saklanmış oluyor. Bu şekilde; makina aksi bir durumda
kapanır ise en kötü ihtimalle hibernate tarzı bir açılış yapıyor. Eğer sistem kapatılmamış ise, sleep gibi
hızlı açılıyor.

Connected Standby (ya da InstantGo) mobil cihazlarda görülen bir yöntemdir, masaüstlerine çok
sonradan gelmiştir. Sleep ile aynı mantıktadır. Tek farkı, ek olarak; isteyen uygulamalar internet ağını
kullanacak kod bloklarını sürekli arka planda çalıştırabilmeleridir.

Özet açılış(boot) süreci

 BIOS süreci (eski süreç)


BIOS ----(HDD)----> MBR ----> Bootloader( BOOTMGR ,NTLR,Grub)----> OS

 UEFI sonrası yeni süreç:


UEFI ----(HDD)----> Bootloader ----> OS

 UEFI sonrası, BIOS uyumlu kurulmuş bir disk üzerinde işletim sistemini başlatma:
UEFI ----(HDD)----> MBR ----> Bootloader ----> OS
NOT

Bios da bitlerle ilgili sıkıntılar giderilemeyince çıkarılmıştır.

Sektör okumada sıkıntı yaşanmış.

Bios saat bilgilerini cmos denilen yerde saklar.

Uyku ve diğer kapanma metodları sonrası boot süreçleri nasıl değişiyor?


Uyku'ya alınan cihazın açılması Firmware'den (aygıt yazılımı) itibaren olmuyor. Sistem hiç kapanmamış
olduğu için direk olarak işletim sistemi devam ediyor.
Hibernate işleminde işletim sistemi normal kapanma metodunu uyguluyor. Açılıştada normal açılma süreci
işleniyor. İşletim sistemleri otomatik olarak son durumunu algılayıp, Hibernate edilmiş ise dosyadan
RAM'e aktarım yapıp devam ediyor. Eğer Hibernate edilmemiş ise; normal olarak açılıyor. Boot sürecinde
bir dğeişiklik söz konusu değil.
MacOS boot işlemi
Apple, EFI'yi ilk kullanan şirketlerden biri. 2005 yılında, Apple Intel işlemcilere geçiş yaptığında klasik
BIOS yerine EFI kullanmayı tercih etmişti. Yıllar sonra, UEFI özellikleri sayesinde tüm PC'lerde UEFI
kullanılmaya başlandı ve bu bir standart haline geldi.

CSM (Compatibility Support Module)(Bios uyumluluk)


UEFI'nin 'BIOS compatibility mode'una verilen özel isim. UEFI devre dışı bırakılamaz. UEFI MBR-tarzı
bölümlü sabit disklerden işletim sistemi açabilir. Bu da UEFI'nin geriye uyumlu çalıştığı anlamına gelir.
Fakat CSM, her UEFI'de olmak zorunda değildir.

BIOS

 Bir aygıt yazılımıdır (firmware).

 BIOS anakartın üstündedir.

 Makina başlatıldığında hangi aygıttan (CD, DVD, HDD, USB gibi) boot edileceğini belirler.

 HDD ile başlatılırsa; HDD'nin ilk sektörünü okur. Burada okuduğu kısmı çalıştırır (execute).
Çalıştırılan bu bölge MBR (Master Boot Record) olarak adlandırılır.

MBR
MBR (Master Boot Record), sabit diskin ilk sektörüdür. İki kısımdan oluşur:
1. Master Boot Code: Çalıştırılabilir (execute) olan kısım.
2. Master Partition Table: HDD için bölümlerin haritası. En çok 4 bölüm tutabilir. Bu sebeple 4
bölümden (birincil bölüm veya primary partition) fazlaya ayırmak gerekirse, diskin "genişletilmiş
bölüm (extensable partititon)" özelliğinden yararlanılır. Genişletilmiş bölüm en fazla 1 adet olabilir.
Fakat altında sınırsız bölüm barındırabilir. Altında olan her bölüme "mantiksal bölüm (logical
partititon)" denir.

Bootloader (önyükleyici)

 MBR tarafindan çalıştırılabilen bir sistemdir. Bu sistem ile isletim sistemleri baslatılir.

 Her işletim sisteminin bootloader dosyalarını bir yerde saklaması gereklidir ki MBR o dizini
okusun ve çalıştırsın.

 Önyükleyici dosyaları Ubuntu'da varsayılan olarak  /boot/grub  dizinndedir. Bu dizinin


Ubuntu'da, başlatılacak işletim sistemi ile aynı bölümde olma şartı yoktur.
Örnegin  /boot/grub  ,  /dev/sda9 'da iken, Ubuntu'nun tüm dosyaları  /dev/sda5 'te olabilir. Eğer
bölümleri ayırırsak, Ubuntu'yu sildiğimizde GRUB sistemi de silinmeyeceği için HDD'de kurulu
diğer işletim sistemleri hala başlatılabilir olacaktır. Fakat Grub, Ubuntu ile aynı disk bölümünde
olursa, Ubuntu bölüm silindiginde (ya da formatlandığında), Grup başlamayacağı için HDD'de
kurulu diğer işletim sistemleri de başlamayacaktır.

 Windows'un önyükleyicisi (bootloader'i) "Windows Boot Manager (BOOTMGR)" olarak


isimlendirilmektedir. Dosyaları; "System Reserved" isimli disk bölümünde durmaktadır.
 Herhangi bir işletim sistemi HDD'ye kurulduğunda, MBR dizini üzerinde değişiklik yapar. Bu
değişiklikler:
1. MBR içine hangi bölümün master boot (active) olduğu yazılır. Yani; hangi bölümdeki
önyükleyicinin (bootloader) başlatılacağının adresidir. (her disk bölümü altında bir bootloader
olabilir, ama sadece 1 tanesi başlayacaktır). İşletim sistemi kurulumunda yeni bir önyükleyici
kurulmayacak ise bu işlemin yapılmasına gerek yoktur.
2. GRUB normal koşullarda MBR alanına kurulur. Fakat MBR alanı çok küçük olduğundan,
Grub kendini 2 parçaya böler. Bir kısmı MBR içinde, ikinci kısmı farklı bir (boot bayrağının
olduğu) disk bölümünde saklanır. 2-stage bootloader kavramı burada ortaya çıkmıştır.
Normal koşullarda MBR'nin içindeki çalıştırıcı (executor), ext4 dosya sistemini okuyamaz.
Ubuntu'da Grub dosyaları ext bölümünde bulunur. MBR'nin Grub'u çalıştırması için ext dosya
sistemini tanıması lazım. İşte bu ext-tanıma kısmı modülü 1'inci stage bootloader kısmı ile
çözülmüş oluyor.

 Windows, her kurulumdan sonra sürekli MBR'yi kendi önyükleyicisine (bootloader)


yönlendirir. Windows'un önyükleyicisi diğer işletim sistemlerini zaten tanımaz. Bu
sebeple her Windows kurulumu sonrası, Linux ve diğer işletim sistemler ile Grub'u tekrar
kurmak gerekmektedir.

fixmbr
Windows'un bir komut satırı uygulaması. Bu komut ile MBR tamamen sıfırdan
değiştirilmektedir.  fixmbr  komutu sonrası Windows kendi önyükleyicisine yönlendirme yapacak
şekilde MBR'yi yeniden yazmaktadır.

ntldr
Windows NT için önyükleyicidir (bootloader). Günümüzde tamamen yeniden tasarlandığı için artık
kullanılmamaktadır. Yeni tasarım Windows Boot Manager (BOOTMGR) üzerinedir. BOOTMGR
başladığında eski bir Windows sürümü seçilirse, BOOTMGR, ntldr'yi başlatmaktadır.

GRUB vs GRUB2
GRUB (GRand Unified Bootloader) önyükleme yazılımı, ikinci sürümde neredeyse sıfırdan tasarlandı.
Bu yüzden çoğu yerde farklı yazılımmış gibi algılanmaktadır. Oysa Grub2, Grub'un güncel sürümüdür.
Grub'un eski sürümüne "GRUB Legacy" adı da verilir. "Grub legacy" sadece BIOS uyumlu
bölümlendirmeleri destekler.

SYSLINUX
NTFS veya FAT32 dosya sistemlerine kurulu Linux dağıtımını başlatmak için gerekli bir önyükleyici
(bootloader) çeşididir.

LILO (LInux LOader)


Bir BIOS uyumlu önyükleyici çeşididir. Daha sonra UEFI'ler için ELILO isminde bir türevi çıkarılmıştır.

OS-Loader
Bootloader yani önyükleyici, ismi gereği genel bir terimdir. MBR'nin içindeki sisteme de, MBR'nin
başlattığı sisteme de aslında bootloader denilebilir. Çünkü sistemi boot/load ediyorlar. Bu sebeple
bazı insanlar, günümüzdeki sistemelere "2 stage bootloader" olarak varsayıyor. 1'inci stage: MBR
önyükleyicisinin çalıştırıcısı (execution). 2'inci stage ise: GRUB, BOOTMGR gibi yazılımların
çalıştırıcısıdır. Dolayısı ile bir makalede; MBR'ye bootloader yazınca, 2'inci aşamaya OS-Loader diyen
kaynaklar olabiliyor.
MBR VS GPT KARŞILAŞTIRMASI
Disk Yönetimi’nde bilgisayarda yeni bir sabit diski ilklendirmek istediğinizde, GUID Bölme Tablosu
(GPT) ve Ana Önyükleme Kaydı (MBR) olarak adlandırılan iki farklı disk stili arasında seçim yapmanız
gerekebilir.
1.Popülerlik
MBR sabit sürücülerdeki bölümleri yönetmek için GPT’den daha önce gösterilen eski bir standarttır.
Bu nedenle, hızlı gelişmelerle ,GPT’den çok daha fazla sayıda kullanıcıya sahiptir.
2.Partition Numarası
MBR, yalnızca en fazla 4 birincil bölüm oluşturmanıza izin vermektedir. Ancak, GPT söz konusu
olduğunda, isterseniz en fazla 128 birincil bölüm oluşturabilirsiniz.
3.İşletim Sistemi Desteği
Genel anlamda,i BIOS sadece MBR’yi destekler, ancak UEFI MBR ve GPT’yi desteklemektedir. MBR
tüm işletim sistemlerinin tüm sürümlerini destekler. Ancak, tam tersine, tüm Windows sistemleri
GPT’ yi desteklemez.
4.Hard Disk Kapasiteleri
Ayrıca, farklı sabit disk kapasiteleri var. MBR, yalnızca 2TB depolama alanına sahiptir. GPT, depolama
kapasitesinde yaklaşık 18EB(ExaByte)’ye kadar desteklemektedir.(GPT de aslında sınır yok Windows
sınır getiriyor)
5.Güvenlik
GPT disklerde başta ve sonra iki adet GPT Header mevcuttur. MBR ve GPT arasında en büyük
farklardan biriside aslında budur. Bu fark GPT disklerde ana header bozulduğu zaman yedek header
sonda olduğundan hızlı bir kurtarmaya olanak sağlıyor. CRC32 ile sorunların tespitini hızlı bir şekilde
sağlamaktadır.

Aygıtımızın MBR mi GPT mi?


Aygıtımızın MBR mi GPT mi olduğunu nasıl anlarız
windows ekranında çalıştır kısmına mmc
devmgmt.msc komutunu yazalım tamam diyelim.
MSR ("Microsoft System Reserved Partition" ya da "Sistem ayrıldı" bölümü)

 Sadece GPT disklerde oluşan bir bölümdür.(MBR de de var)

 ESP'den sonra ve Windows kurulu bölümden önce olmak zorundadır.

 Windows sürümüne göre dosya sistemi biçimi NTFS ya da FAT32 olabilir.

 Boyutu Windows sürümü ve disk boyutuna göre değişebilir.

 bootmgr bu bölümde yüklüdür.


PATA(IDE): Paralel ileri teknoloji eklentisi anlamına gelmektedir. Bu kelime ATA, IDE, ATAPI olarak ta
birçok yerde geçmektedir. Paralel olarak veri iletimine sahiptir. Sahip olunan arabirim CDROM,
DVDROM ve HDD ler içinde aynıdır. 40 ve 80 iletkenli kablo(ribbon kablo) ile anakarta bağlanır.
Jumper ; IDE kablosuna takılmış olan donanımları birbirinden ayırmak için yapılan bir ayardır.
SATA(Serial ATA): Seri olarak veri alışverişine imkan veren PATA’dan sonra çıkartılan bir arabirimdir.
İletişim için ATA komut setini kullanmaktadır. Haberleşme tek yönlü yapıdadır. Seri iletimi yapısından
dolayı kablo iletken sayısı azdır. Band genişliği daha fazla ve kablo boyutları uzun ve incedir.
SSD (Solid State Drive)
Yapısında disk, motor ve okuma yazma kafası bulunmayan elektronik karttan ibaret veri depolama
aracıdır. Verileri SDRAM, DRAM veya Flash hafızalarında tutarlar.
HHD(HYBRID HARD DRIVER)
Fiziksel olarak HDD’ ye benzerler. Hem disk hem de flash hafızaya sahiptirler. Dolayısıyla SSD ve HDD
karışımı melez yapıya sahiptirler. Flash hafıza içeren yüksek boyutta tampon belleğe sahiptirler.
Böylece mekanik sisteme
göre daha hızlı olan flash
yapı kullanılarak disk
erişimlerindeki bekleme
süreleri azaltılır. Böylece
performans (boot gibi)
ve hız artırılmış olur.

You might also like