Professional Documents
Culture Documents
HAFTA
Kimyanın Temel Kavramları ve
Yasaları
Ders Sorumlusu: Dr. Öğr. Üyesi Gökhan AÇIK
Kimyanın Bilim Olma Süreci
Astronomi, mekanik, fizik bilimlerinin bilim olarak
kabul edilmesi 17. yüzyılda olmuştur.
Kimyanın pratik geçmişi bu bilimlerden çok daha
geriye dayanmasına rağmen bilim olarak kabul
edilmesi 18. yüzyılın sonunu bulmuştur. Bunun iki
sebebi vardır;
• Katı bir cisimde cismi oluşturan moleküllerin hareketi çok azdır, moleküllerin
ortalama kinetik enerjisi herhangi bir yöntemle (örneğin ısıtarak)
arttırıldığında cisim ilk önce sıvıya, sonra da gaza dönüşür. Gaz fazında
elektronlar gayet hızlı hareket ederler. Eğer gaz halinden sonra da ısı
verilmeye devam edilirse iyonlaşma başlayabilir, bir elektron çekirdek
çekiminden kurtulur ve serbest bir elektron uzayı meydana getirerek
maddeye yeni bir şekil kazandırır. Atom bir elektronu eksilmiş ve net bir
pozitif yüke sahip olmuş olacaktır. Yeterince ısıtılmış gaz içinde iyonlaşma
defalarca tekrarlanır ve serbest elektron ve iyon bulutları oluşmaya başlar.
Fakat bazı atomlar nötr kalmaya devam eder. Oluşan bu iyon, elektron ve
nötr atom karışımı, plazma olarak adlandırılır.
2. KİMYANIN TEMEL KAVRAMLARI
MADDE VE MADDENİN HALLERİ
Sıradan kimyasal işlemler ile kendinden farklı iki veya daha fazla sayıda maddeye ayrılamayan saf maddelere
"element" denir.
Örneğin, demir, çinko, ve azot birer elementtirler. Demir atomu, çinko atomu ve azot atomu ise, bu elementlere ait
en küçük birimlerdir.
Elementlerin özelliklerini taşıyan en küçük birimlerine "atom" adı verilir.
İki veya daha fazla sayıda atom kimyasal yollar ile bir araya geldiğinde "molekül" denen birimler oluşur. Moleküller
özdeş veya farklı atomların bağlanmaları ile oluşabilir.
MADDENİN BİLEŞİMİ VE SINIFLARA AYRILMASI
İki veya daha fazla elementin belirli ağırlık oranları dahilinde kimyasal
bağlar ile oluşturdukları saf maddelere "bileşikler" denir. Bileşikler
kendilerini oluşturan elementlerden tümüyle farklı özellikler gösterirler.
Örneğin, su ile şiddetli reaksiyon veren katı bir element olan sodyum (Na) ile gaz halinde bulunan klor elementinin
oluşmasıyla meydana gelen sofra tuzu sodyum klorür (NaCl) bildiğimiz gibi kendini oluşturan sodyum (Na) ve klor
(Cl) elementlerinden tümüyle farklı özelliktedir.
Elementler ve bileşikler saf maddeler olduğu halde karışımlar saf değildirler.
MADDENİN BİLEŞİMİ VE SINIFLARA AYRILMASI
Kimyasal denklemlerde hangi maddelerin reaktant hangilerinin ürün olduğunu denklemdeki okun yönüne
bakarak anlayabiliriz.
Belli miktarda karbon dioksit (CO2), su (H2 O) ve ısı elde edebilmek için belli miktarda bütan gazının olması gerekir.
Bütan gazının bitmesi durumunda elimizde yeteri kadar oksijen olmasına karşılık reaksiyon gerçekleşemez.
Kimyasal denklemde en önemli özelliklerden birisi de, reaksiyona giren maddelerdeki atomların sayısının reaksiyon
sonucu meydana gelen ürünlerdeki atomların sayısına eşit olmasıdır.
Kimyada tanımının bilinmesi gereken bazı kavramlar
Anyon ve katyon: Pozitif (+) elektrik yüklü iyonlara katyon, negatif (–) elektrik yüklü iyonlara anyon denir.
İyon: Bir veya daha çok elektron kazanmış ya da yitirmiş bir atomdan (veya bir atom grubundan) oluşmuş elektrik yüklü parçacıktır.
Atomlar kararsız yapılarından kurtulmak ve kararlı hale gelebilmek için elektron alırlar ya da kaybederler.
Kimyada tanımının bilinmesi gereken bazı kavramlar
Asit: Suda çözündüğünde ortama hidrojen iyonları (H+) ya da hidronyum iyonları (H3O+) verebilen
maddelerdir.
Baz: Suda iyonlaştıklarında hidroksit (OH−) iyonu derişimini arttıran maddelere baz denir
pH: Bir çözeltinin asitlik veya bazlık derecesini tarif eden ölçü birimidir. Açılımı "Power of Hydrogen"'dir.
Kimyada tanımının bilinmesi gereken bazı kavramlar
Mol sayısı : 6,02 x 1023 (Avagadro sayısı) adet tanecik, atom veya molekül anlamına gelmektedir.
"Eğer bir element bir başka element ile birden fazla bileşik
oluşturabiliyorsa elementlerden birinin sabit miktarı ile
diğer elementin değişen miktarları arasında basit ve tam
sayılarla ifade edilebilen bir oran vardır."
a) Kimyasal bir tepkimeye giren gazlarla, tepkimede oluşan gaz halindeki ürünlerin aynı
koşullarda (aynı sıcaklık ve basınç) hacimleri arasında sabit bir oran vardır.
Örn; H2(g) + Cl2(g) = 2HCl(g) tepkimesine göre, 1 mol H2 1 mol Cl2 ile birleşerek 2 mol
HCl oluşturur. Hacimler mol sayıları ile doğru orantılı olduğundan, aynı olayı anlatmak
için “1 hacim H2 gazı, 1 hacim Cl2 gazı ile birleşerek eşit koşullarda 2 hacim HCl gazı
oluşturur.” İfadesi de kullanılabilir.
Aynı şekilde, N2(g) + 3H2(g) = 2NH3(g) tepkimesine göre 1 hacim azot gazı 3 hacim
hidrojen gazı ile birleşerek eşit koşullarda 2 hacim NH3 gazını oluşturur diyebiliriz.