Professional Documents
Culture Documents
-8'ı
�
:::§
i Abdullah Yıldız
1
Yusuf'un
••
u_
Gömleği
Abdullah YILDIZ
1954 yılında Adana'nın Kozan ilçesine bağlı Ayşehoca köyün
de doğdu.
İlkokulu köyünde okudu. Adana İmam Hatip Lisesi'ni 1973
yılında bitirdi. Aynı yıl girdiği Konya Selçuk Eğitim Enstitü
sü'nden 1976'da mezun oldu. 1980'den itibaren çeşitli eğitim
kurumlarında toplam 23 yıl öğretmenlik yaptı. 1976-1978 yıl
larında haftalık Yeniden Milli Mücadele dergisinde; 1978-1980
döneminde aylık Pınar dergisinde yazılar yazdı. 1981'de Pınar
Yayınları'nın oluşumunda yer aldı.
1991 yılından bu yana Umran dergisinde, Ocak 2001'den bu
yana da her Salı günü Akit/Vakit gazetesinde yazıyor. 2006'da
bir grup yazar arkadaşı ile birlikte kuruluşuna öncülük ettiği
Namaz Gönüllüleri Platformu'nun halen devam eden Namaz
la Diriliş Programları, bütün Türkiye ve Avrupa'da binlerce
insanın namazla buluşmasına ve namaz bilinci kazanmasına
zemin hazırladı.
Yayımlanmış Eserleri:
Namaz-Bir Tevhid Eylemi, Pınar Yayınları
Tarih Bilinci, Pınar Yayınları
Kur'ôn'ı Anlamaya Giriş- Kur'ôn 'ı Anlamak Farzdır, Pınar Yayınları
28 Şubat-Belgeler, Pınar Yayınları
Meşrutiyetten Cum. İktidar Kavgaları ve Sanal İrtica, Pınar Yayınları
Kur'ôn'ın Hayata Müdahalesi, E d i syon, Umran
21. Yüzyıl ve İslôm'ın İmkônları-Konuşmalar, Edisyon, Umran
Geçmişten Geleceğe Ko(nu)şanlar, AKV
Yusuf'un Üç Gömleği, Pınar Yayınları
Haydi Namaza, P ınar Yayınları
Duô-Söylemden Eyleme, P ınar Yayınları
Yol Haritamız Kur'ôn, P ınar Yayınları
Ramazan'la Dirilmek, E d i syon, P ı nar Yayı nları
Hz. Şuayb-Namaz - Ticaret-Ada let, P ı nar Yayınları
Balyoz ve Kalem, P ınar Yayınları
Kur'ôn'ı Nasıl Okudular, Pınar Yayınları
Kur'ôn'ı Nasıl Anladılar, P ı nar Yayınları
Kur'ôn'ı Nasıl Yaşadılar, P ınar Yayınları
Oruç: Ötelere Seyahat, Pınar Yayınları
40 Hadis 40 Ders, Pınar Yayınları
12 Emir - İsra Suresi lşığmda Kur'an Edebi, Pınar Yayı nları
••
Yusuf'un Uc ,
Gömleği
Abdullah Yıldız
� \'
ta""
11 1
lrıNARi
;-1
pınar yayınları: 201
genç öncüler kitaplığı: 1
yusufun üç gömleği-abdullah yıldız
ısbn 978-975-352-232-8
pınar yayınları
halıcılar cad. kocaoğlu apt. no: 38/1 d:4 fatih-İstanbul
tel: 0212 520 98 90 - 0541 520 98 90
www.pİnaryayİniari.com • bİlgİ@pİnaryayinlari.com
yayınevi sertifika no: 22787
kapak-içdüzen: pınar
baskı - step ajans rek. rnat. tan. ve org. ltd.şti.
cilt:
göztepe mh. bosna cd. no:ll 34200
bağcılar-İstanbul tel: 0212 446 88 46
sertifika no: 12266
.
içindekiler
T a kd i m .......................................................................... 7
Sunuş .................... ............. . . . . . . . . ................................. 13
Y ı l l a r S ü re n Zi n d a n H ayatı
ve M ed rese-i Yus ufiye . . . . . . . .. .. . . . . . . . . . .. . . . . . . . . . . . 73
. . .. . . . . . . .
10
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
PINAR YAYINLARI
11
Sunuş
ve her a lanında bize yol göstermek için son vahiy olan Ku r'an-ı
Kerl m' i n i, son peyga m beri Hz. Mu hammed {s.) a racılığıyla
bizlere i letme k I Cıtfu nda bu lu n du . Ve bu m ü ba rek kita pta,
Hz. Mu hammed (s.)'den önce tarih i n çeşitli za man ve me
ka n larında tevhld m ücadelesi veren peyga m be rlerin kıssa
larına yer vererek bu n l a rı n her b i ri üzerinde u zu n u zu n te
fek k ü r e d ip d ü ş ü n m e m izi, o n l a rd a n sayıs ı z i b retl e r ve
dersler a lmamızı mu rad etti. Biz müslümanla ra düşen görev
ise; farklı za man ve mekan larda insa n l ığ a aynı tevhidi ger
çekliğ i haykır a n bu peyga m berlerin başların dan geçen olay
ları, k avimlerin in onlara gö st erd ikl eri tepk il e ri, bu tepkiler
karşı sın da peyga m ber ler in örnek d u ru şlarını d ikk atl e ince
lemek ve bu ö rn eklikl eri çağımıza. günlük hayatımıza taşı
maktır.
l3
ABDULLAH YILDIZ
lar olan peyga m berler, kimlik ve kişi lik özell i klerinden söy
lem ve eylem biçi mlerine kadar bütü n yönleriyle d ü n ü n i n
s a n l ar ı n a yo l gösterd ik ler i g i b i b ug ü n ü n i n s a n v e
toplu m larına da y o l gösterirler v e ya rı nlara da kılavu zlu k
e d e rl e r. T a ri h i n e n za l i m ve en acı m asız yö netici l e ri n e
( N e m rut'a v e Firavu n'a ) ka rşı d i renen Hz. İ bra h i m v e H z .
Mu sa'nın (onlara selam olsu n ) tavizsiz d i k du ru şları, bugü
nün muvah hid mümin leri için güzel bir örnekli k olu ştu rduğu
gibi, tevhidi daveti n bütün yöntemleri n i u ygu laya ra k putpe
rest kavmi n i n önde gele n leriyle u zu n solu klu bir mücade
leye giren Hz. N Cı h'u n (a.s) kıssası, cinsel sa pıklığın e n u ç
noktasında yaşaya n kavm i n i sa pıklıkta n vazgeçirmeye ça l ı
şa n Hz. L Cıt'u n (a .s) kıssası, ada letsizl i k, vu rgu n, soygu n ve
ta lanı siyasi-eko n o m i k dü zenleri n i n temeli h a l i n e getiren
Medyen ve Eyke halkını Ha kk'a çağı ra n Şu ayb'ın (a .s) kıssası,
HCıd'u n, Salih'in (aleyh imüsselam) kıssa ları, Roma zu lüm dü
zen i ne baş ka ldırı p mağa raya sığı nan A sha b-ı Kehf' i n kıssası
ve di ğe rleri de bu günün dünyasında mümin leri n yolu nu ay
dın lata n güzel örnekl i kler oluştu ru rlar.
Bütün m ü m i n leri n anlamaları ve yaşa maları içi n kolay
laştmlmış bu lu n a n ilahi kita b, yaşa n m ış beşeri tecrü beler
olan peyga mber kıssa ları n ı sık sık hatırlata ra k onlardan gü
n ü müz için pratik dersler çıkarmamızı ve bir a n la mda o kıs
saları bugüne taşıma mızı ister bizden.
"Biz, bu çalışmamızda; insanlık tarihinin en güzel, en ha
yırlı insanfanndan Hz. Qsuf'un (a.s) gOzelliklerle dolu kıssa
sını, bugünün dünyasında yasayan müminler olarak günü
müze taşımaya gayret edeceğiz. Bunu da YusufAlcyhisselam'ın
hayatmın üç önemli aşamasına işaret eden simgesel üç göm-
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
15
Giris ,
18
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
�
18/64 : " İ zlerin i takip ede
rek geriye döndüler." Ka
--1
!
sas, 28/11 : " ( Musa'nın)
kız ka rdeşine; 'onu n i zi n i suf s uresi, gerçekten, Kur'an' ın
tün insa n la rı n orta k a nlayış
ta kip et' dedi ." ) Yi n e bu ,
s eviyes ine h ita p ettiğin i göste
anlamda, izlemeye değer
ren eşs iz b i r örnektir. Çocu k,
bir haber na kletme k, bir
gen ç, yaşlı, kad ı n, e rkek, da
hikaye anlatmak manas ına
vetçi, eğitimci, yönetici, köylü,
gelir ki, T ürkçe ayıtma k ve kentl i, o ku mu ş, o ku ma m ı ş . . .
bazı lehçelerde ayırtma k herkes, Yusuf kıssas ını a n l a r ve
denilir. o n d a n ken d i çapı, ka pas ites i
Kıssa is e; es a s e n izi o ra n ı nd a h i s s e a l ı r. Bu kıssa,
s ü rü l meye d eğer hal ve özelli kle Genç Ö ncüler için ayrı
d a n d ol ayı şehname/er
gibi kaleme alınan, dillerde
dolaşan destan ve hi kayelere de kıssa adı verilir. Bu na Farsça'da
'desta n' veya 'efsane' denilir. A ncak bizi m dil im izde destan
deyimi şöh reti yaygın olmak bakımı nda n, efsane deyimi ina
n ı lmayacak gibi acayipliği bakımı ndan, kıssa da i bretl i özel
liği bakımından ku llanılır. Demek ki, bi r haber veya hikayeni n
kıssa adını alabi l mesi, izlen meye değer ve yazıl maya değer
bir özelliği taşıması na bağl ıdı r. Bu nu n içi ndir ki, edebi yatta
kıssanı n özel bir yeri ve önemi va rdı r. Bir hikayenin di llerde
dolaşaca k bi r desta n veya efsane halini al ması, kai ıcı bi r gü
zelliği i fa de eden bi r olağanüstü lü kl e ilgilidir. G üzellik is e ço k
yaygı n bi r şey ol madığından gerçe kt en de kıs sa denilebiie
cek hi kayeler çok nadi r olu r. Kıssaların gerçeği de, hay aıisi de
va rdır. Şüp he yok ki, en güzel kıssa lar haki ki olanla rdı r: Ya ni ,
19
ABDULLAH YILOIZ
gerçek bir olayın, ka lıcı güzelliğe dela let eden bedi'I n ükte
lerle tasviri ve belagatlı bir ş e ki lde anlatı lmış olanları. Zira
haki ki güzel lik, daima hayallerin ötesindedir. Ve ideal güzel
lik, ancak gerçek güzelliğe bir sembol, bir m isal ol ması bakı
m ı ndan önem taş ır. Bir masu m güzelliğin en mükemmel bir
macerası olan ve ebedi güzelliği n gerçek yüzünü görmüş bir
gözü n, geçici güzelliğin cilvelerine nasıl bir küçümseme ile
baktığın ı a nlatan Yusuf kıssası, gayb aleminden müteş abih
bir sembol ile tecel l iye baş layıp, gitgide gel iş erek mealini
bu l muş bir hakikatin belagatlı bir anlatı m ı ve aynı za manda
Mu hammedi güzelliğin ezeli bir simgesi ve n iş a n ıdır.2
Evet, Yusuf s u resi, insanlı k ta ri h i n i n gel m iş geçmiş e n
güzel i k i insa nı nd a n birinin (YG su f'u n ) hayat hikayesinin d i
ğer güzel i nsana ( Mu ha mmed'e) aktarımıdır. Ra bbim iz, Hz.
usuf'u n (a .s) çocu kluğu ndan gençliğine, zindan hayatından
i ktidar (su lta n ) koltu ğu na, tertemiz ahlakından tevhid'e da
vet üsl u bu n a kadar her alanda en güzel örnek oluşu nu, bir
bütün halinde, o eşsiz belagat ve fesa hat timsa li üslubu yla,
latif ve nezi h an latımı ile Hz. Mu h a mmed'e (s.) h ita ben bize
h i kaye eder.
Ve gerçek şu ki, bu sure nazil olmadan önce, P eygam
berimiz (s.) el bette bu tür bilgilerden habersizdi. Zira O, ken
disine va h iy gel meden önce "i man nedir, Ku r'a n ned i r, bil
m ezd i" (42/52 ) Ve O , bu kıssaya dair h i ç b i r bilg iye s a h i p
d eği ldi. Ne akl ı na gelmiş ti, ne de hayaline; ne iş itmiş ti ne
de düş ü n müştü. Bu kıssa, Ya hu di ve Ku reyş b ilgi nl erini n Pey
ga m berim izi imtihana çekip zor du ru mda bı ra kmak iste me
leri üzerin e, R a bbi m izden bir ICıtu f ve ikra m ol a ra k va h iy
yolu ile ge l m iş o la n gayb ha berle rindendi. Peyga mb erimi-
20
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
21
r
!
-
1
bir yandan Yüsuf'un kıskanç, I
! sevgisiz ve mağrur kardeşlerinin
yalana, hileye, hud'aya, azgınlığa,
ı
taşkınlığa... 1
I
dalmışlıklarını simgelerken, öbür 1
yandan da Yüsuf'un meleksi
masumiyetini, mağduriyeti,
mazlumiyetini simgeler.*
Masum/günahsız Yusuf mağrur
kardeşlerinin gadrine uğradığı
Pe�gamberlik Geleneği:
İbrahim, İshak ve Yaküb'dan
Yüsuf'a (hepsine selam olsun)
Bilge peygam ber Ya kub a ley
Ya ku b ( a .s) basi ret, feraset,
hisselam, "r üyan ı kar deş lerin e
sabır, tevekkül, irade ve ka
a nlatma" talimatı ile, henüz ço
rarlılık sa hibi seçkin, bilge bir
cuk yaştaki oğlu YCısuf'a hayat
peyga m be rd i r. Soyu, İ shak
der sler in in i l k ve en ön emlile
( a .s) vasıta s ıy l a İ br a h i m 'e r in den bir i n i ver iyor d u :
( a .s) daya n m a kta d ı r. O, Hz. Sır saklamak; her bildiğini, her
İ s h a k'ın , Hz. İ s h a k d a Hz. gör d ü ğ ün ü , h er d uyduğun u
İ bra him'in � udur: Hz. İ bra him'in her kesin yan ın da an latmamak...
diğer oğl u İ smail'in ( a.s) so Zira o sırr ın , o bilgi n i n n erelere
yundan ise Hz. M uhammed ve kim l er e kad ar ulaşacağı n ı,
( a .s) dü nyaya gelecektir. Ba in san larda n e g ibi duyg ular ı ha
r e kete geçireceğin i, ne gibi ge
bası İ shak gibi, Hz. akCıb da
l işmeler e yol a çacağın ı bazen
"millet-i İbrahim11 üzere idi;
tah m in etmek bile zor dur.
on u n di n i n e teslim o l m uş,
onun şeriatına, yol una bağl ı
ka lmış idi; çocu kla rın a da bu
dine teslimiyeti m ir as bırakmıştı:
"Kendine yazık eden beyinsizden başka, İbrahim'in mil
letinden kim yüz çevirir? Biz İbrahim'i dünyada seçkin birisi
yaptık, hiç şüphesiz o, ahirette de iyilerden biridir.
Rabbi ona, 'teslim ol!' emrini verince, o 'Ben ôlemlerin
Rabbine teslim oldum.' dedi.
İbrahim, bunu kendi oğullarrna vasiyet etti, Yakub da
26
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
ı---�-
! l Kur'a n- ı Kerl m'de beya n
buyuru l d uğu üzere, Ya k u b
ı
ı ve örnek bir davetçi olara k,
an l ıyoruz ki; YOs uf'un ataları
oğu l la rına sağla m bir tevhidi
olan peygamberler, pek çok
il s eç kin özelli klerine i lav eten gelenek bırakmıştır:
" doğ rulukları" ve " doğ ru s öz "O zaman (Ya'kub), oğul
lülükleri" i le üstün v e s aygın larına; 'Benden sonra neye
bir şöhrete s ahip i di ler. "Lisa n- ı kulluk edeceksiniz?' demişti.
s ıdk" yani " doğ ruluk di li", pey (Onlar da): 'Senin Rabb'in ve
gam berlerin tev hid m ücade atalann İbrahim, İs mail ve
l esin d e etkin bi r s öylem v e İshak'ın Rabb'i olan tekA llah'a
eylem gelişti rmelerinin bi rin
kulluk edeceğiz. Biz O'na tes
cil şartıdır. Hem Allah'tan al
lim o lan/anı' dediler" ( Ba
d ık la rı vahyi gerç ekliği ins an
kara, 2/1 3 3 ) .
lara olduğ u gi bi aktarmala rı
hem de hayatlar ın da as la ya Bu tevhld geleneğin in en
28
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
~
akıbeti ve nihai anlamı a n-
-.
l a m a k d e m e k o l u r. Rüya
ta b i r etm e k de, ya sözü
Tarihin herhangi bir döneminde veya hadiseyi tevil etmek
yaşaya n m ü m i n i n s a n l a r ve manasında b i r a n l ayışt ı r.
özellikle de günümüzün Genç R üyalar kişinin kendi iç dün
Ö ncüleri, hayatla rı n ı n her aşa yasında ki, ke ndi ben l iği n
masında karşılaşmaları m uhte deki gizli şuur algılamala
mel olan sorun la rı, zorlu kla rı, rı n a gö re söy l e n e n b i r
i mtihanları aşmalarında kendi muamma, bir bil mece n i
leri için önemli i puçları olabi teliğinde bir haya l ve ga rip
lecek, onlara kılavuzl u k edecek bir temsil ile meydana ge
örnek t ut u m ve d avra nışları, l i rl e r. P eyga mb e r l e rd e n
gü zel ahlak n u m u ne leri n i işte başkasının rüyası ya da rüya
bu Y usuf kı ssasında bulacaklar tab iri ise, k e s i n b i r b ilgi
d ı r. ifade etmez. Ve ruya n n
ı
asıl tabiri meydana gelen
30
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
32
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
33
Kıskanç/Jk/haset işte böyl edir; kıskanç/hasetçi i nsan, ça
l ışıp çabal aya ra k bell i kaza n ı ml a r el de etmek veya güzel
erdeml e re sa h i p ol mak suretiyl e kendini ka nıtl a m ayı de
ğil de, başkal arın ı çel meleyerek, köstekl eyere k ya da saf
dışı bıra ka ra k, yok edere k öne geçmeyi terci h eder. Zira
birinci yol ona zor, ikincisi ise kol ay görü n ü r. Daha doğ
rusu , şeytan onu böyl e düşün meye yöneltir. A rtık o şey
ta nl aşmış bir insandır. Bu yüzden Yüce Rabbimiz, "kıska n
d ığı za m a n k ıs ka n ç/ ha setç i n i n şerri n d e n . . . fel e kl er i n
R a bbi'ne sığı n ma m ızı" (11 3/5 ) tavsiye buyu ru r.
Bizler de, tıpkı Hz. Osuf gibi, kötü insa n ların, bazen en ya
kı n ı mızda bul unan, akra ba ve kardeşimiz ol a n insanların
kıska nç tavırl a rı il e karşıl aşabil iriz. Hal k a rasında 'a kra ba
n ı n akra baya a krep etmez ettiği n' diye bir söz vardı r. Bir
birlerine sa h i p çıkması gereken akra balar bil e bazen bir
birine köstek ol abil irler. Bu du ru mda, onl a rı n şe rl erinden
All ah'a sığı narak affedici ve bağışl ayıcı ol mak, kötül ü kl e
rine iyil i kl e ceva p ve rmek (41/34-35 ), hatal a rını anl adık
l a rında da ya nl ışl a rı n ı başl a rına ka kmamak gerekir. Yine
tıpkı Hz. Cısuf'u n ya ptığı gibi : "Bugün size bir ayı pl a m a ve
a za rl a m a yoktu r. A ll ah, sizi, mağfiretiyl e bağışl asın. O,
merha met edenlerin en merhametl isidir." {12/92 )
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
ABDULLAH YILOIZ
tan men etti." ( A raf 7/20 ) Ve onl a rı i kna etmek için sa hte
iyi lik nu marası, dostlu k gösterisi ya pmış, onlara : "Elbette
ben size öğüt verenlerdenim." ( A rat 7/2 1) d iye yem i n et
mişti . . .
Bilge peyga m ber Ya kub (a.s), oğu l ları n ı n bu ya lanları n ı
i l k ba kışta a n l a m ıştı . Ü stel i k, ka rdeşleri n i n Yusuf'a 'üvey'
mu a melesi ya ptı kları da, kıskanç tutu m la rı da onu n bil me
d iği bir du ru m deği l d i . YOsuf'u onlara ema net etmek, bir
bakıma 'ku rda ku zu teslim etmek' gibi bir şeydi ... A ma açıkça;
'Size güvenm iyoru m, sizin ona bir kötü lük ya pmanızda n kor
kuyoru m' demesi de uygu n olmazdı. . . Derken, mübarek ağ
zından şu cümleler dökü l d ü :
36
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
38
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
39
ABDULLAH YILDIZ
�o
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
~
h ü km ed e n C e n a b-ı Al l a h
(c.c), ü ç ü n cü g ü n ü n so-
n u nda, M edyen ta rafların-
d a n gel i p M ıs ı r'a gitmekte Sabr-ı cemil timsali çilekeş pey-
o l a n b i r kerva n ı n yol u n u gam be r H z. a kCı b u n h i ç yan ı n
'
41
ABDULLAH YILDIZ
-·-ı
r-
geti rmişti . 1
- ��-·� ,
!
Veh h a b o l a n Allah (c.c},
ce m a l o l a ra k g ü ze l k ı l d ığ ı Yüce Rabbimiz, bu kıssayı Resôl-i
YCısuf'u, böylece kemal özel Ek rem i n e böyle a nlatmakla;
likleriyle de güzel k?lmış, ona "Ey M u h a m med ! Sa na da işte
Çoc u k vaş ında M ıs ı r'a ge len Yusuf, M ısır Aziz i n i n evi nde
son derece iyi şartla rda beslenmiş, büyüm üş, olg u n l u k ça
ğına e rişm işti. Allah'ın l ütfu i!e gerek fizik güze l l iği ge rekse
a h l a k güze l l iği ba k ı m ı n d a n insa n l ı k ta ri h inde eşine rastlan
mayaca k bir mevkide i d i . İ şte ta m bu noktada Rabbi o n u
çeti n b i r s ı n avd a n geçi rmeyi m u ra d eyl e m işti . Delika n l ı l ı k
çağını yaşaya n b i r genç için e n z o r i mti h a n l a rd a n bi ri, belki
de başa rı l ması e n güç ola n ı, cinsel a rzu ve iste kleri ta hrik
edilere k s ı n a n maktı. Hz. Cısuf'u n ka rşı ka rşıya ka l d ığı zina fit
nesi de bu türden bir zorl u sı navd ı :
�9
ABDULLAH YILDIZ
50
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
52
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
�
Böylece; Hz. Osuf'un ikinci göm-
d a n çek i p y ı rttı . leği, sadece o n u n ismetin i ve
Ve kapının yanında iffetini, n a m us ve h aysiyet i n i
k ad ı n ı n e fe n d i- kararlılıkla koruma çabasını sim-
!
26 Yusuf: "O benden
zel b i r örneklik o luşturur.
m u rad a l m a k is-
ted i" dedi. Kadı- l_ !
..J
n ı n a krabası ndan
bir şa h it şöyle şa hitlik ett i : "Eğe r gömleği önden yır-
tılm ışsa kad ı n doğru söylemiştir, bu ise ya lancı lardan-
d ı r."
27 "Yok eğer göm leği a rka d a n yırtı l m ışsa kad ı n ya l a n
söyiem iştir, bu ise doğru söyleyen lerdendir."
28 Efend isi, göm l eğin arka d a n y ı rt ı l m ış o l d uğu n u gö-
rünce dedi ki: "Bu iş, siz kad ı n ların oyu n larından bi-
ridir. Gerçekten de sizin tezgah ınız büyüktür/korkunç-
tur".
53
ABDULLAH YILDIZ
etti. Karısı na da, belki us nin kendisini her a n görüp gö
zetl e d iğ i n i, ya p ı p ettiği h e r
l a n ı r da çi rkefl i kten vaz
şeyde n h e r a n h a be rd a r oldu
geçe r d iye, tasa rlayı p da
ğu n u , h e r kon uştuğu n u işitti
icra etmeyi başa ra ma d ığı
ğini b i l iyord u . Eğer bu fii l helal
o iğrenç niyetinden dolayı
olsa idi, o da zaten kendini kap
A l l a h 'a tevbe ve i stiğfa r
tırmış gitmişti. Fa kat YUsuf'un
etmesini tavsiye etti . . .
h ayası, ta kvası, iffeti, ismeti o
A m a olan o l m uş, m a kad a r yüksek, a hl a kı o kad a r
lum h a b e r M ısır'ın yü ksek nezih/temiz i d i ki, öyle kritik b i r
ta bakası a rasında h ızla ya a n d a bile Rabbinden haya ede
yı l m ıştı. Kocası n a i h a n et bil iyor, O'n u n b u rhan ı n ı görü p
a n l a m ı n a da ge len aşağı hatırlayabiliyor, gözünün önünde
lık pla n ı n ı n ortaya çıkma tuta b iliyo r, O'n u n d eneti m i n i
sından dolayı yüzü bile kı ense kökünde hissedebiliyordu.
za rmaya n, a r etmeyen bu
ABDULLAH YILDIZ
56
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
dan olacak!" Bu, Yusuf içi n çok ciddi bir tehdit a n l a m ı n a ge
l iyord u .
58
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
59
ABDULLAH YILDIZ
60
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
61
ABDULLAH YILDIZ
�
dan yırtı l m ıştı . Ama ne va r
ki, M ısı r'da d ed i kodu ya
Hz. YOsuf'un m a ruz ka l dığı tür yıldıkça yayılm ıştı. Bu de-
d en, b e n ze r b i r tekl ifle, teh-
d i kodu furyasından ra hat
d itle, tezgah la, tuzakla karşı kar
sız olan M ısır Azizi ve diğer
ş ı ya ka l a n m ü m i n e rkek v e
yöneticiler YOsuf'u n d u ru
mümin kadınların, özellikle Genç
Ö ncülerin; "zi n d a n ı zinaya ter munu görüşmek üzere top
62
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
�
hayat ta rz ı n ı ifade e d e n millet v e d i n kavra m l a r ı n ı be l i rle-
�
yen i l ke l e r i n de ya l n ızca .- -· .
.
Allah ta rafı nd a n l bra h i m, !
İ shak, Ya kub gibi -kendisi- ı
Kur'an-ı Kerlm'i n ana hatla rıyla
nin ve m u hata p l a r ı n ı n ta-
ve öz o l a ra k a ktardığı basiret
nıdığı- peyga m be rlere bil
ve feraset sah i b i peygam b e r
d i ri l e n ölçüler o l d uğ u n u Yusuf
açıkça onlara söyledi. aleyhisselamın zindan a rkadaş
Hz. YCısuf'u n Ku r'an'da larına yaptığı bu kısa, öz ve de
yer veri len bu özl ü dave rinlikli konuşma; kon uya giriş
tinden ç ı ka r ı l a b i lecek el ve kendini ta kdim tarzı, h itap
56
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
68
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
Esas itiba riyle, Ara pça bir terim olan 'millet'; ke l i me an
la m ı olara k 'din, şeriat, dinde gidilen yol, tarikat, sünnet, yol'
a n l a m la rına gel i r ve izlenen 'be l l i yol', Allah'ın peyga m ber
ler aracılığıyla gönderdiği 'şeriat' manasına kullanılır: Firuzabacfı,
Kômus'unda 'Millet, şeriat veya d i n demektir' derken; Rağıb
e l-Isfa h a n!, 'Millet, a n l a m ı iti b ariyle din'e benzerse de a ra la
r ı n d a ki fa rk ş u d u r : Millet, a nca k Peyga m ber'e izafe e d i l i r'
der.
Bu meya nda Yusuf s u res i n i n 38. ayeti örnek veri lir: ''Ata
larım İbrahim'in, İshôl<m, Yakub'un milletine uydum." "Millet-i
İbrahim" terkibi Ku r'a n' da yed i kez daha geçer: 2/130, 135;
3/95; 4/125; 6/161; 16/123; 22/78. Anca k, b u ayette geçen
'millet'i n doğru a n laşıl ması için, 'millet' ve 'kavm' kel i mele
ri n i n ya nya n a ve ta ma men fa rklı a n l a m la rda ku l l a n ı l d ığı bir
önceki ayete de ba kmak gerekir: Bu ayette Yusuf (a .s), zin
dan a rkadaşla rı na; '� . . Kuşkusuz ben, Allah'a inanmayan ve
ahiret gerçeğini de tanımayan bir kavm'in millet'ini terket
tim" (12/37) der. Hz. usuf'un terkettiği şey, M ısır halkı n ı mey
dana geti ren etn i k top l u l u k (kavm) değil, onların şirk ve zu
lüm esasına daya l ı a h l a ksız, iffetsiz, ada letsiz yaşa m biçimi
(mille t)d i r.
Demek ki; Hz. Cısuf'un terkettiği mil let/din, M ısı r'da ege
men olan batıl hayat tarzı d ı r ; tabi old uğu millet/din ise ata
ları İ bra h i m, İ shak ve Ya kCıb'un hakka dayalı hayat tarz ı d ı r.
Buna göre millet, 'dinin hayat b u l ması d ı r' denebi l i r. Dahası,
millet; bir toplumun hayatına yön veren ilkeler ve değerler
b ütünüdür. Elmalılı Hamdi Yazır, al lame Şehristanl'nin el-Milel
69
ABDULLAH YILDIZ
ve'n-Nihôl isimli eseri nden şöyle akta rır: 'Millet', 'din ' ve 'şe
riat' haddi zatında aynı şeylerse de kavram olarak her biri
n i n fa rklı yön leri sözkonusudur. İ tikat yön üyle 'din', amel yö
n üyle 'şeriat', icti ma (birlik, toplama) yön üyle de 'millet'
denilir. Fi lva ki, iti kat edilen neyse, esas iti bariyle amel ed ilen
de odur; amel edilen neyse, esas itibariyle icti ma edilen de
odur. Bu bakımdan millet, bir topluluğun çevresinde toplan
dığı ve üzerinde yürüdüğü, bir diğer deyişle ictimai ruhu
nun tabi olduğu, toplumun kendisinin de bağlı bulunduğu
egemen prensipler ve tutmuş olduğu yoldur. H a kkı h a k,
batı l ı batı l, eğrisi eğri, doğrusu doğrudur; şu kadar ki, bat ı l
hüsra na, hak da güzel sonuca götürür. Demek k i , millet, top-
�
lumun kendisi değildir; ona
'cemaat, ümmet, kavm veya
ehl-i millet' denilir.14
Zindan arkadaşla rının daha ilk Ku r'a n, hakk'ı tebliğ ve
b a k ışta fa r k l ı b i r a h la ka, e r temsil eden peyga m berle
deme, bi lgiye sahip olduğu n u rin batı l ' l a m ü cadelesi n
farkettikleri Yusuf aleyhisselam; d e n söz ederken; mücade
onlara, M ısır'da egemen olan
l e n i n esas itiba riyle fa rklı
hevaya dayalı seküler hayat tar
hayat tarzları arasında ya n i
zını terk ettiğin i ve ata ları İ bra
, hak ve batı l milletler a ra
him, İ shak ve YakOb1un hayat
sında cereya n ettiğin i vu r
tarzına tab i olduğu n u söyleye
gular. Zira, itikat ve a m e l
rek, saygı d uydu kları kişil iğin
nihayetinde belli b i r yaşa m
deki farklılığın buradan kaynak
biçimine yani "millet"e dö-
landığının altını çizmiştir. O'nun
hayat tarzın ın, üslubunun, dav ' n üşür; amele ve hayat ta r
70
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
72
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
43 Bir gün h ü kü mdar dedi ki: "Ben rüya mda yed i cılız
i neğin yed i se miz i n eği yed iği n i ve yed i yeşi l başakla
yedi kuru başa k görüyorum. Ey ileri gelen ler! Siz rüya
ta bir edebiliyorsanız ben im bu rüyamın ta birini bana
bildi rin ."
44 Dediler ki: "Rüya dediğin şey karmaka rışı k haya l lerd i r.
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
75
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
78
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
79
3. Bölüm
Yusuf Kokulu Gömlek:
İktidar, istikrar ve istikamet Gömleği
82
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
H ü kümdar, bu tekl ifi derh a l ka bul etti. Öyle ki, tüm ha
zineleri n i n yöneti m ve kontro l ü n ü YCısuf'a bıra ka n h ü kü m
d a r, giderek h e r a l a n d a yön etimi Hz. Cısuf' u n i n isiyatifi n e
devretti. Öyle ki, ü l ke n i n tüm ekonomik, siyasi, aske ri ida
resi Yusuf'a geçti. Rivayet o l u n u r ki, h ü kümdarın ken d i eliyle
taç giydiri p devlet m ü h rü n ü pa rmağı na geçi rd iği Hz. YCısuf
(a .s), son derece sade bir hayat yaşa m ış, uygu l a ma l a rında
ada let ve ha kka n iyetten asla ayrı l m a m ış, yed iden yetm işe
bütü n M ısır halkının sevgisin i kaza n mış, ü l ke bütün üyle onun
sözü nden çıkmaz olm uştur.
Böylece YCısuf a leyh issela m, Ra b b i n i n ken d isine öğret
tiği tevll-i ehadis i l m i sayesinde ve a kl ı n ı, basiretini ku l l a n ı p
Aziz' in ya n ı nda i ken ekonomi, yönetim v e d iğer kon u l a rda
kend isin i yetiştirerek M ısır'da e n önemli ve en belirleyici ma
ka ma kad a r gel m işti. O n u n tertemiz ahlakını ve iffeti n i kir
letmeme ça bası, bir süreliğine zindanda ka l masıyla sonuç
l a n s a d a , n i h ayet i n d e o, y i n e b u g ü ze l a h l a kı, vefa s ı ve
Ra bbinin I Cıtfu ile i kba l merdiven leri n i tırma n d ı .
86
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
88
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
89
ABDULLAH YILDIZ
90
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
92
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
93
ABDULLAH YILDIZ
95
ABDULLAH YILDIZ
96
YUSUF'UN ÜC GÖMLEGİ
.- --
i
G ü n ü m üzde "öncü Kur'ôn nesli" olmaya aday Genç
Öncüler, tıpkı Yusuf a lehisse l a m gibi, e n yak ı n l a rı
başta olmak ü ze re i nsa n ların kusu rlarını affedip ba
ğışlama erdem i n i gösterebilmeli, "kötü lüğe iyilikle
karşılık verme li", i nsan la rı n ıslah olması, h idayet bul
ması için d ua etmeli, onlar için Allah'tan mağfiret d i
lemeyi başara bilmelidirler.
Ö ncü olmak, davetçi olmak, peyga mberlerin miras
çısı olmak için, elbette zora talip olmak ve zor olan
bu erdemleri üzerinde taşımak gerekir.
ı
__
97
Okuma Parçası:
Hz. Muhammed (a.s) YOsuf (a.sJ Rolünde,
EbO Süf�an bin Haris de Kardeşleri Rolünde
l'a : ş ı , , n c:a ı:e zorba i:: i 'C:faı vo n ı n d a yer a lm aya deva m etti.
f i attc1 •,ci d;:ıiıa da : : � ri ı=, ')t:w i.ı (ı, R a s Q ! u ! ı a h ' ı h icveden, İ s l a m 'ı
vaş l a r ı n h e m e n h e ps i n d e ye r a l d ı . O bu ya pt ı k ! a n y l a , adeta
diğer rıüşrik zorba larla yarışıyor, ama yaptıklarının Rasulülla h'ı
daha derinden yara l adığı n ı b i l m iyord u . RasCı l ü l la h d iğer
zorba m üş riklerin ya ptı k l a rı nedeniyle üzü l üyord u, a m a süt
kardeşi ve dostu Ebu Süfyan b. Ha ris' in ya ptıklarına daha
çok üzülüyord u . . .
E b u Süfyan b. Haris, Rasulülla h'a d üşma n l ığın ı v e İ sla m'a
karşıtl ığın ı Mekke'nin feth i n e ya kın b i r ta rihe kad a r deva m
ettirdi. Duru m u n u hiçbir şekilde değiştirmed i . Ve değişi m
s ü reci, H ud eybiye a n laşması n d a n son ra tica ret i ç i n gittiği
Suriye'de d uydukla rıyla başl a d ı . Duydukları ka rşısında hem
şaşırd ı ve hem d e üzüldü. M ed i n e'deki İ s l a m d evleti ve
Rasu l ü l la h'ın peyga m berl iği, ta bu bölgedeki insa n la r tara
fından konuşuluyor ve bazı ları henüz görmediği Rasu l ü l l ah'ı
ya kı n d a n ta n ı m a i steği n i d i l e get i riyo rd u . Ebu Süfya n b.
H a ris, ken d i a ra la rı ndan çıkm ış, üstelik kendisi n i n kuze n i ve
süt ka rdeşi olan ve yı l la rd ı r kendisine her türlü zulmü reva
görd ü kleri Rasul ü l l a h'ın, bu şeki lde başka bölge lerdeki in
sa n l a r ta rafı nd a n mera k ve takd i rle kon uşu l a n bi risi oldu
ğun a nlayınca, d üşünceleri karışmaya başladı. O zamana ka
dar ya ptı kla rıyla hep başka la rı n ı taklit ettiği n i, ya ptığı şeyin
doğru m u ya n lış mı olduğu n u hiç düşün mediğini fa rk etti.
Bunu ' Yaşlılarımız bir yol edinip gittiler, biz de onlara uyduk.
Onlar putlara sığmarak Muhammed'e karşı geldiler, biz de
100
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
102
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGi
h a b a ra s ı n d a "Kur'ôn-ı
·-· -�·--.. ,
Nôtıku ( Konuşan Kur'a n )
ola ra k bilinen H z . A l i ( r.a),
'Ö rnek Kur'a n n esli' olan H z . Kur'an-ı Haklm'de yer alan
Peygam be r ashab ı n ı, her yö
i ki cümleyi al ıyor ve böy
n üyle ö rnek almaları gereken
l ece h ayat ı n i ç i n e d a h i l
günümüz müslümanları, İ slam
ediyord u . E n ya k ı n a k ra
d avetçileri ve Genç Öncüler,
b a l a rı n ı n zu l m ü n e uğra
tıpkı Hz. Ali (r.a) gibi Kur'an'la
yıp yurdundan sürü len Hz.
konuşmalı, Kur'an'la düşünmeli,
Peygamber' in durumunu,
herşeye Kur'an gözlüğüyle bak
kardeşlerinin zulmüne uğ
m a l ı, karşılaştı kları sorun la rı
rayıp sonu nda M ısır'a esir
Kur'a n'd a n a l d ı kl arı ferasetle
satılan fakat sonra M ıs ı r
çözmeye çalışmalıdırlar. O za
S u lta n ı olan H z . Cısuf' u n
man görülecektir ki, ''Yaşayan
d u r u m u n a benzeten H z.
Kur'an" olan Allah RasCılü'nü n
Ali (r.a), Peyga m berimizin
{s.) hayatında can l ı hale gelen
süt ka rdeşi Ebu Süfyan b.
vahiy, bizim hayatımızda da ye- ı;
i i H a ri s ( r. a )'e, ken d is i n i,
_J
n iden ca n lanaca ktır.
1
L --- ___
YCısuf'tan özü r d ileyip ha
tal a r ı n ı ka b u l eden ka r-
deşlerin i n yeri ne koyma
s ı n ı tavsiye ediyo r, o d a bu tavsiyeyi aynen yerine getiri nce,
işte böyle göz yaşa rtıcı bir tablo ortaya çı kıyord u . . .
104
T
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
106
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
- L�
J":' \Jı q:..J
..:...
, -
l. t
� � .J ,
.ı � l;.. ; \;. , �\ � ı..r-:
.:� �.:.:\:' .ii w; )'
�
, �.� y-: ö,_r:
, · �ı .J- 8.iJı <../: ı..Ş-ı )- �\ ı...rf· )· \lı.J- 01
-
. . - '. � 11....,
, _,._.
�WıJ� �lj
"Ey Rabbim! Bana mülk/hükümranlik verdin ve bana
olaylarm/sözlerin/rüyalarm yorumundan bir ilim
öğrettin. Ey göklerin ve yerin yaratıcısı! Dünyada ve
ôhirette benim velim sensin! Benim cammı müslüman
olarak al ve beni salihlerin arasma kat!" {12/101)
ı ---- ---·· - ı
1
1
İ şte, her müslüman ve her Genç Ö ncü, tıpkı Yusuf gibi, bütün
iyil ikleri, güzellikleri, başarı ve mutlu l ukları Allah'tan bilerek
ş ü kretmeli ve h e r fırsatta Yusuf a leyh isse l a m ı n yuka rıdaki
duasını okumalıdır. Bir müminin iman üzere ölmek ve hem bu
dünyada sal i h insanlarla bir arada olmaktan hem de öbür dün
yada sa lih lerle birlikte haşrolmaktan daha güzel bir arzusu, is
teği, d uası olabilir m i ?
108
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
110
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
111 �
-
ABDULLAH YILDIZ
Ve Rabb irn ız, insan i a rı kend i yoluna nasıl çağ ı racağ ı, on
l a ı "1 neıer söylemesi gere ktiği kon usunda Peyga mberimizi
yön le n d i rd i; ona davetin ve tevhid m ücadelesinin yasa ları n ı
bır kez d a ha hatı rlattı ·
112
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
ABDULLAH YILOIZ
lN
Sonuc '
116
YUSUF'UN ÜÇ GÖMLEGİ
117
ABDULLAH YILDIZ
Dipnotlar
118
Mutlaka O
kunması
Gereken Kitap/ar!
.;
fd'"Kaost�n Önce �
Son Çıkış •
f
ı
Aklı
hklara
·l
I ka
l Re ber
f
"
I ®
.. AR �l\.'l \�I
l'l'
.
:
Cözümlü
IJünya
Ahiret
Problemlert .. le iiltt.
Kardeşime
'
� Mektup
I � ' • •
-- ) '
·! /'" ' · ··!·.
,,
Mutlaka Okunması Gereken Kitaplar!
ıld ız
Abdullah Y
- TBai l irnic�ı
Ha y d i
Namaza
•
ı , r, J
Yahud ilik ve
Si yo njznı
Ta rı h ı