Professional Documents
Culture Documents
SELÇUK ÜNİVERSİTESİ
Hakan ÇALIŞIR
164229002005
Danışman
Konya-2019
İÇİNDEKİLER
İÇİNDEKİLER………………………………………………………………….....ii
Özet …..……………………………………………………………………………..iv
Abstract………..…………………………………………………………………….v
Önsöz………………………………………………………………………………..vi
Kısaltmalar………………………………………………………………………...vii
Tablolar……………………………………………………………………………vii
GİRİŞ………………………………………………………………………………..1
Amaç…………………………………………………………………………….......4
Önem………………………………………………………………………………...4
Sınırlılıklar………………………………………………………………………......4
Tanım………………………………………………………………………………..4
Yöntem………………………………………………………………………………4
I. BÖLÜM
1.2.Çatışma Çeşitleri………………………………………………………………...11
1.3.Çatışma Yönetimi……………………………………………………………….13
II. BÖLÜM
ii
2.3.Çatışmanın Tarafları ya da Aktör Analizi............................................................25
2.5.SWOT Analizi……………………...…………………………………………...32
III. BÖLÜM
MÜZAKERE VE REHABİLİTASYON...............................................................43
3.3.2. Eğitim...................................................................................................57
3.3.3. Rehabilitasyon......................................................................................60
3.4.Tarafların Entegrasyonu.......................................................................................62
3.5.Arabulucuların Rolü.............................................................................................65
IV. BÖLÜM
SONUÇ……………………………………………………………………………..81
KAYNAKÇA………………………………………………………………………84
iii
ÖZET
iv
ABSTRACT
Colombia, one of the most important countries of Latin America, has been
called as conflict country for many years. In the past century, there have been violent
clashes between the Liberals and the Conservatives in the country; the unfair income
distribution in society and the deep differences in the social strata in the use of property
have led to an increase in internal conflicts. The gigantic land properties owned by
certain minority groups who have various interests with governments constituted
oligarchic structures, on the other hand social reflexes and dynamics came into action
and internal revolts began. Many different armed organizations have waged war
against the state and paramilitary forces in order to eliminate these structural problems.
The clashes with the onset of armed struggles gained momentum due to the fact that
the drug traffic that is already heavily present in the country and geographic conditions
that are favorable for guerrillas.
The FARC, the oldest and largest of these armed groups, fought the Colombian
Governments for 52 years and, after many stages, this war ended with the Peace
Agreement. In this study, the dynamics in the state and social structure of Colombia
and the main building blocks of the problem were analyzed within the framework of
conflict theory analysis; and lasting peace capacity was analyzed. The effects of
external factors, ideological engagements, global hegemony and its conjunctural
effects have been put forward in the process from the civil war to the stage of peace.
It was examined how the de-conflict between the parties was ensured by their wrongs
and rights and how the political initiatives were taken by the demand of parties and
actor analysis. The necessary reform steps have been put forward for the peace to be
lasting and the hope for peace for the future of Colombian society. Finally, it was
explored how the Colombian-FARC peace process could be a gain in the conflicts in
other geographies of the world.
v
ÖNSÖZ
vi
Kısaltmalar
Tablolar
vii
GİRİŞ
Çatışma, karşılıklı bir süreç ya da eylem olarak görülmekte, bir tarafın tercihi
diğer tarafın tercihini doğrudan etkilemektedir. Taraflar birbirlerine bağımlı oldukları
için eylemlerinde, değerlerinde, algılarında ve çıkarlarındaki farklılıklar ile birlikte var
olmaları zordur. Dolayısıyla, herhangi bir nedenle –daha çok yanlış algı ya da
tahakküm ihtirasından- birlikte var olamayan bu farklılıklar, çatışma durumunu ortaya
çıkarmaktadır. Birbirleriyle ilişkileri olmayan ya da karşılıklı bağımlılığın olmadığı
durumlarda çatışmanın olması ihtimali daha düşüktür (Akyeşilmen, 2014, s.21). Şiddet
içermediği müddetçe taraflar arasında çatışma anlaşılabilir. Devlet ya da çatışan diğer
taraf şiddete başvurduğunda sorun yumak şeklinde büyüyerek çözüm zorlaşıyor.
Hükümetler ve vatandaşları arasındaki muhtemel çatışmaların şiddetli kriz safhasına
geçmesini niteleyen ‘güvenlik çıkmazı’ da burada devreye giriyor.
2
İlk bakışta FARC sadece geniş bir köylü hareketinin sonucunda ortaya çıkmış
bir gerilla hareketi gibi görünse de esasında yapısal olarak eşit olmayan politik ve
sosyal sistemin çelişkilerinin bir sonucudur. Aynı zamanda FARC liberal ve
muhafazakar hükümetlerin politik muhaliflerini ortadan kaldırma girişimlerine
yönelik oluşan devlet baskısının doğrudan bir sonucudur. Bundan ötürü FARC her iki
politik rejimin derin bir nefretine sebep olmuş, bu durum geçmişte liberal ve
muhafazakar partilerin barış görüşmelerinden sistematik olarak FARC’ı dışlamaları
sonucunu doğurmuştur (Uribe, s.188-189). Bu sonucun çatışmasızlığı geciktiren bir
etki meydana getirdiği söylenebilir.
Tüm şiddet içeren çatışmaların tarihi tecrübelerden yola çıkıldığında bir şekilde
barışa dönüşeceği varsayımından hareket edilebilir. Akademik olarak Barış
Çalışmaları’nın sağlayacağı fayda ise insan ve maddi kayıpların tamamen ortadan
kaldırılmasını ya da asgari düzeyde kalmasını sağlayacak hızlı barış çözümlemesini
ortaya koyabilmek, sahada yapısal çözümlemelerle nihai sonuç alabilmektir.
3
Amaç
Önem
Sınırlılıklar
Tanım
Yöntem
Tez çalışmasında arşiv araştırması, kitap, dergi, makale, süreli yayın, basın
haberleri, mülakat vb. kaynaklar kullanılmıştır. Ayrıca tez konusunun yaşayan bir
4
durumdan teşekkül ediyor oluşu sebebiyle saha verilerinin güncel temini de
sağlanmıştır.
5
I. BÖLÜM
Yeni savaşlar, sivil nüfusa eski devletlerarası savaşlardan daha derin tehditler
sunmaktadır. Geleneksel savaşların üniformalı, örgütlenmiş insanlar tarafından
yapıldığı (ulusal ordular, deniz ve hava güçleri) gerçeği sembolize olmuş, hatta
sivil/askeri ayrımı yeni dönemde birçok şekilde bulanmıştır. ‘Gerilla’ taktiklerinin
yaygın kullanımı ve popüler direnç ya da isyanlara verilen vurgu modern savaş tipine
dağınık bir karakter vermiştir. Özenle hazırlanmış büyük savaşların yerini ardışık
küçük çaplı çatışmalar almış, savaş alanının geleneksel fikri neredeyse gereksiz hale
gelmiştir. Savaş ‘insanlar arası savaş’a dönüşmüştür (Heywood, 2015, s.507).
6
için “ihtiyaç” kavramını “çıkar” kavramından ayrı tutmuş, çıkarların müzakere
edilebileceğini ancak ihtiyaçların pazarlık konusu yapılamayacağını ileri sürmüştür.
Burton; güvenlik, kimlik ve tanınma ihtiyacı gibi bazı temel ihtiyaçlar olduğunu ifade
etmiş, bu ihtiyaçların karşılanması ile uyuşmazlığın kalıcı bir çözüme
kavuşturulabileceğini öne sürmüştür. Dolayısıyla çözüm süreci, ancak çatışan
tarafların temel ihtiyaçlarının tespiti ve bu ihtiyaçların karşılanması ile gerçekleşebilir
tespitinde bulunmuştur.
Diğer taraftan “ilkeli müzakere” teorisi ise çatışan tarafların çözüme yönelik
yürüteceği görüşmelerde kazan-kazan felsefesine dayalı bir yaklaşım sunmuştur.
Konumlar üzerinden sürdürülecek pazarlık sürecinde çözüme dönük atılabilecek
adımlar “taviz verme” şeklinde değerlendirilmektedir. Peter Wallensteen ise çatışma
çözümünü; çatışan tarafların temel anlaşmazlıkları çözen bir anlaşmaya varabildiği,
tarafların birbirinin varlığını kabul ettiği ve karşılıklı tüm saldırıların sona erdiği bir
süreç olarak tanımlamaktadır (Sandıklı, 2012, s.388-391).
7
dönüşmesini önlemiştir. Burada toplumun yapısı ve sosyo-psikolojik faktörlerin
ülkelerin politikalarının şekillenmesine nasıl yansıdığı da önem arz etmektedir
(Giersch, 2008, s.25-26).
8
ve siyasal kararları etkilemek için koyduğu kurallar buna elveriyorlarsa, güç
dengesinin değişmesinin yarattığı bunalım rejim içinde kalır.
1
Bu görüşlerde sınırlı çerçevede muhtelif maddi zararlar kastedilmektedir.
9
eğitimde şiddete yönelik eğilimleri o derece yumuşatmaya çalışır ki her tür şiddet
eyleminin barbarlığa doğru bir gerileme olduğu düşünülür (Sorel, 2013, s.191).
Günümüzde iki devlet ya da devlet ile bir grup arasındaki çatışmada iletişim
kanallarının az da olsa açık olması şiddetin tavan yaptığı durumlarda dahi barış
ümidinin var olduğunu gösteren belirgin bir işarettir. Bundan dolayı bir çatışmada
‘negatif barış’ iletişimin sürdürülmesi ile sağlanabilecektir. Diğer taraftan çatışmaların
başlangıcı, kıvılcımın ilk çıktığı an çatışmanın gidebileceği yer açısından çok
önemlidir. Şiddetin olmadığı dönemde çatışmanın iyi yönetilip yönetilmediği,
10
çatışmanın şiddetli krize evirilip evirilmeyeceği öngörüsü hakkında bize yön
vermektedir (Çalışır, 2016, s.246).
1.2.Çatışma Çeşitleri
Galtung’a göre şiddet kendi içinde bireysel şiddet ve yapısal şiddet olarak ikiye
ayrılmaktadır. Bireysel ya da kişisel şiddet doğrudan şahsa yönelik olmakta, yapısal
şiddet ise dolaylı şekilde kendini göstermektedir. Bireysel şiddetin yokluğu negatif
barış, yapısal şiddetin olmayışı ise pozitif barış ve sosyal adaletle aynı anlama
gelmektedir. Bir toplumda yapısal şiddet varsa sosyal adaletsizlik de vardır (Galtung,
1969, s.183).
Şiddetle ilgili tanımlara bakıldığı zaman, hepsinde bulunan tek ortak noktanın
fiziki güç kullanılması olduğu görülür. Fakat şiddetin yalnız insan vücuduna ve mala
zarar veren saldırı değil, aynı zamanda da fert üzerinde psikolojik tahribat yapan bir
yönü de olduğu hatırlanmalı. Siyasi iktidarın belirleyici niteliği olan zor kullanma
tekeli ile spesifik şiddetin birbirine karıştırılmaması da önemlidir. Esasen, iktidar
meşruluğunda meydana gelecek zayıflama derecesine bağlı olarak şiddet kullanmaya
yönelebilir (Hazır, 2001, s.19-20).
11
bilinçaltından mı kaynaklı bir çatışmadan bahsedildiğini anlamak için iki soruya
bakmak gerekir:
Çatışmanın yoğunluk
Şiddet yoğunluk
Çatışma türü Şiddet seviyesi derecesine göre
derecesi
sınıflandırılması
Politik
1
Uyuşmazlık Şiddet
Az yoğunluk içeren
içermeyen
çatışmalar
Şiddet çatışmalar
2
içermeyen kriz
12
dönüşmesiyle birlikte krizden, kısmi savaş ya da savaştan bahsedilmektedir. Beş savaş
tipinden söz edilmektedir (Universität Hamburg):
E. Diğer savaşlar
Bir çatışma şiddet içerse de Çatışma Çözümü teorileri, prensip olarak optimist
bir düşünceyle barış sözleşmesinin kendi taşıdığı özel koşullarının geliştirilmesiyle
çatışmaların çözülebileceğini ifade etmektedir. Buna karşı Çatışma Yönetimi anlayışı
ise daha şüpheci öncüllerle hareket eder. Bu düşünceye göre çatışmaları kesin olarak
çözmeye yönelik çabalar gerçekçi değildir, çünkü tarafların karşılıklı istekleri
müzakere edilerek bir karara bağlanabilecek gibi değildir. En fazla ulaşılabilecek
hedef yoğun ve fiziki güç kullanımından vazgeçmeye tarafların razı olmasıdır.
1.3.Çatışma Yönetimi
13
Çatışma Yönetimi’nde üç temel ayırımdan söz edilmektedir.
Çatışmayı engellemek için ilk olarak bölgedeki şiddetin sebebini analiz etmek
gerekir. İkincisi, gerilimi düşürme eğilimi içinde olunmalı, ardından mevcut
gerginliğin daha da yayılmasının önüne geçmek gerekir. Son olarak şiddetin daha da
yayılmasına sebep olacak risk faktörlerini şiddet meydana gelmeden ortadan
kaldırmak gerekir. Çatışma yönetimi, mevcut olan şiddet ve zararı sınırlandırmaya, bir
uzlaşma yolu bulmaya, çatışmayı kesin bir şekilde çözmekten ziyade yayılmasına set
vurmaya yöneliktir. Çatışma çözümü, bir çatışmanın derinlemesine sebeplerine
odaklanarak yapısal sorunlar ile ilgilenir. İnsanların tüm davranış ve tutumlarına
konsantre olur (Berghof Foundation). Çatışma analizinde farklı bir tasnif ise 3PF
(J.D.Sandole) olarak da bilinen çatışma çözümü ve çatışmanın üç sütunlu kapsamlı
eşleştirilmesi aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Çatışma Eğilimleri
Global/Çevresel Çatışmayı Yatıştırma
Yönetimi
Çatışmayı Dönüştürme
14
1.4.Çatışma Yönetimi Safhaları
Çatışmayı Yatıştırma
Çatışmayı Çözme
Fisher, Ury ve Patton’a göre, başarılı bir müzakere için bu safhada şunlara
dikkat edilmelidir; insanları sorundan ayrı tutmalı, pozisyon değil, çıkarlara vurgu
yapmalı, iki tarafın kazançlı çıkması için opsiyonlar geliştirilmeli ve objektif kriterlere
vurgu yapılmalıdır. Bu safhada başarılı stratejilerin ve metotların geliştirilmesi için
arabulucu yoğun bir mesai geliştirmeli. Bu aşamada çatışma taraflarının aktörleri bir
araya getirilmeli, yakından birbirlerini tanımalarına yardımcı olunmalıdır.
Çatışmayı Dönüştürme
15
barışa yönelik çalışmalardan oluşmaktadır. Alttan-üste kapasite geliştirme ve yerel
halkı güçlendirmeye yönelik perspektifler ve politikalara dayalıdır. Bu aşamada, barış
sosyal adalete tekabül eder.
Vaka çalışmaları barışı inşa inisiyatifinin teknoloji ile birlikte farklı olanakları
ortaya çıkarabilecek fonksiyonları olabileceğini gösteriyor. Aynı şekilde teknolojik
yenilik süreçleri barış inşa çalışmalarını barış tekniği gelişimi ile uyumlu hale
getiriyor. Diğer taraftan barış teknikleri etik kaygıların artışına da neden oluyor.
Esasında barış tekniği mevcut barış inşasına yeni bir anlayış getirme ya da barış
sürecindeki tarafların angajesini artırmaya yönelik bir model olmamakta, bu
inovasyon süreçleri taraflar arasındaki muhtemel barış platformların oluşmasına katkı
sağlayabilmektedir (Stockholm International Peace Research Institute, 2017).
Özellikle iletişim olanaklarının teknoloji sayesinde gelişmesi arabuluculuk
mekanizmasının devlet ya da kişi düzeyinde son derece faydalı şekilde çalışmasına
imkan verebilir.
16
Walz, savaşların uluslararası ilişkilerin tabiatı gereği kaçınılmaz olduğunu
belirtmiş, egemen devletler topluluğu şeklindeki mevcut sistem devam ettiği sürece bu
gerçeğin değişmeyeceğini yazmıştır. Marksist felsefeden temelini alan yapısalcı
yaklaşıma göre barış, sosyal adalet ve ekonomik eşitliğin sağlanabildiği sınıfsız bir
toplumla gerçekleşebilir. Bu doğrultudaki Merkez-Çevre Teorisi ve Dünya Sistemi
Teorisi kalıcı barışın emperyalizmi besleyen kapitalizmin ortadan kaldırılması ve
kaynakların eşit tahsisi ile mümkün olabileceğini savunmuştur.
Aktör analizi bağlamında bir çatışmada barış için şartların uygun olması önem
arz ederken küresel sosyo-politik iklim koşullarının da bu duruma elverişli olması
elzemdir. 2015 yılında dünyada şiddetin ve şiddetin önlenmesinin maliyeti tüm
zamanların en yüksek seviyesine çıkarak dünya ekonomisinin % 13’üne eş değer bir
rakam olan 14,8 triyon dolara ulaştı.
17
Barışı Koruma (peacekeeping): Çatışmanın durdurulması ve kırılgan olan barış
ortamının korunması süreci ve ateşkes anlaşmasının uygulanmasına yardım edilmesi;
(Çatışma Yönetimi)
18
Tablo 3: Stratejik Hak Temelli Barış Modeli Çerçevesi
19
II. BÖLÜM
20
Bağımsızlığı sonrasında Kolombiya ekonomisi ağırlıklı olarak maden
kaynaklarının ihracatına odaklandı. Dünyada iktisadi krizin yaşanmasından sonra
dünya pazarından bağımsız hareket etme durumunda kalan Kolombiya ekonomisinin
kentleşme ve sanayileşmedeki artış hızında azalma meydana geldi. Bu ekonomik
zorluklara rağmen informel şekilde Kolombiya’da ayrı bir iktisadi refah sektörü
meydana geldi. Dolayısıyla Kolombiya Latin Amerika’da en yüksek gelir
dengesizlikleri ile birlikte aynı zamanda azalan bir yoksulluğun da meydana geldiği
bir ülke konumunu aldı.
2
United Fruit Company ve Standart Oil’in isteği üzerine CIA’nın suikasti düzenlediği iddia
edilmektedir.
21
1930’larda liberaller devleti güçlendirmeye ve üst sınıf tabakalarının etkilerini
sınırlandırmaya yönelik reformları çıkartmayı deneyerek sosyal yapıda köklü
değişiklikleri meydana getirmeyi amaçladılar. Bu durum üst sınıflar tarafından
tepkiyle karşılandı, dolayısıyla reform denemesi başarısızlıkla sonuçlandı. Böylece
politik hayatta ve toplumda kontrol yine üst sınıfta kaldı. 1970 yılında bu üst tabakanın
Kolombiya nüfusunun % 0,7’si olduğu belirtilmektedir.
22
2.2. FARC’ın doğuşunu hazırlayan etkenler
3
FARC’ın açılımı eski ismiyle Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri, yeni adıyla ise Kolombiya
Alternatif Devrimci Gücü olmaktadır.
23
güçlerine karşı düştükten sonra köylü hareketleri büyük kayıp verdi. Sonuçta 1965’de
New York Times, “hükümet birlikleri on üç yıllık El Pato komünist bağımsız
cumhuriyetini ezdi. El Pato’nun düşüşüyle birlikte “bağımsız cumhuriyetler” sadece
bir anı olarak kaldı” yazmıştır. Bu yenilgiler sonucunda Kolombiya Komünist Partisi
böylece gerçek bir gerilla hareketine sahip oldu.
Kolombiya’da silahlı çatışmaların sebebini, son derece köklü olan eşit olmayan
ekonomik ilişkilerde aramak gerekir. Merkezdeki yerleşim yerleri ile Kolombiya’nın
dışındaki kırsal çevrelerde bulunan kısımlar arasındaki fakirlik, işsizlik, rüşvet ve
gelişmişlikte bulunan asimetrik farklılıkların çatışmaların meydana gelmesinde temel
rol oynadığı bilinmektedir (Estrada, 2011, s.192). Dolayısıyla bu koşullar FARC’ın
ortaya çıkışını meşrulaştırıyor, halk tarafında gerilla hareketinin bir karşılığı oluyordu.
Zaten hiçbir gerilla ya da ayaklanma hareketi halka rağmen varlığını sürdüremez.
Toplumsal koşullar gerilla hareketi için elverişli bir zemin oluşturmuştu.
24
problemini ülkenizde ne kadar önemsiyorsunuz?” sorusuna % 82 “çok önemsiyorum”
cevabını vermiştir (Jäger, 2007, s.39).
Bir devlet içerisinde kesin olarak tehdit algılarını yok etme hedefi
doğrultusunda sayısal çoğunluğun siyasal katılımını ortadan kaldırarak ayrıcalıklı
sosyo-ekonomik yapının mevcudiyetini devam ettirme amaçlı ortaya koyulmuş
Ayrıcalıklı Sınıf, Popüler Sınıf, Elit Sınıf şeklindeki tasnif (Stokes, 2005) Kolombiya
örneğine uymaktadır. Kolombiya’da ayrıcalıklı sınıfların iktidar olanaklarından vaz
geçemeyişi şiddetin devam etmesinin önemli sebeplerindendir.
Kolombiya tarihi onlarca çatışma örnekleri ile dolu olmakla birlikte burada
Kolombiya hükümetleri ve FARC arasında yaşanan çatışma analizleri üzerinden
değerlendirmeler sürdürülecektir. Başlangıçta Kolombiya ordusunu, daha sonra da
gerillaları kendileri için tehdit olarak gören toprak sahipleri ile uyuşturucu baronları
tarafından örgütlenen paramiliter güçlerin, FARC’ın tabanını oluşturan tarım kesimine
ve diğer sivil halka karşı kontrolsüz bir şiddet uygulaması, devlet ile gerillalar
arasındaki çatışmayı daha da karmaşıklaştırmaktaydı. Kolombiya’nın güneyindeki
koka ve afyon yetiştirilen alanları kontrol etme arzusu, nüfusun çoğunluğunu oluşturan
çiftçi sınıfı üzerinde hakimiyet kurma iddiasındaki gerillalar ile paramiliterler
arasındaki mücadelede ön plana çıktı.
25
Uyuşturucu ticareti yapması ve kendisini destekleyen koka ve afyon
yöneticilerinden, onları uyuşturucuyla mücadele etmeye çalışan devlet güçlerine karşı
savunmaları karşılığında koruma ücreti almasıyla birlikte FARC, narko-terörist
terimine kaynaklık teşkil etmiştir. Amerikan Savunma Bakanlığının 2006’da
yayınladığı bir rapora göre, dünyadaki kokainin % 50’sinden, ABD’ye giren kokainin
ise % 60’ından fazlasını piyasaya FARC aracılığıyla arz edilmektedir. FARC’ın
uyuşturucu ticaretine katılması nedeniyle mafyanın duruma göre bazen paramiliter
grupları bazen de gerillaları desteklemesi, Kolombiya’daki çatışmanın uyuşturucu
ticareti ile iç içe geçmiş yapısını tahkim etmiştir (Afat, 2010, s.833-834). Burada
toprak sahipleri, uyuşturucu baronları, paramiliterler ve dolayısıyla devlet güçleri ile
uyuşturucu trafiğinden vergi geliri elde eden FARC karşıtlığı başka bir mecrada daha
da belirginleşmiştir.
4
Kolombiya’da 1964 yılında Küba’da eğitim görmüş Kolombiyalı öğrenciler tarafından kurulan
Ulusal Kurtuluş Ordusu adlı gerilla örgütü. (Britannica)
26
siyasal olmaktan öteye vardığı, ekonomik menfaatlerin ideolojik eğilimlerin büyük
oranda yerini aldığı gibi tespitler yapılmaktaydı.
5
Devletler, ‘gerekli gördüklerinde’ şiddet uygulama kararı alırlar. Bu durum kolluk kuvvetleri
tarafından muhtemel tepkilerden çekinildiğinden uygulamaya koyulamaz ve paramiliter güçler
devreye girer. Gerilla halk desteğini kaybetme ve terör örgütü olarak anılma korkusu yaşadığından
27
oluşturuyorsa, aynı devlet oligarşik güçlerle de başa çıkmakta zorlandığından informel
güç odaklarına zemin oluşmuş oluyor. Gerilla kaçırmış olduğu zengin kişilerden fidye
almak istiyor, dolayısıyla bu zenginlerinde kendilerini korumak için ayrı bir silahlı
güce ihtiyaç duyuyor, bu ihtiyaç paramiliterleri ortaya çıkarmıştır. Daha sonra bu
paramiliterlerle devlet işbirliği yapıyor. Esasında paramiliterleri sağ gerilla olarak
algılayabiliriz.
şiddeti uygulama biçiminde daha kaygılı ve hassas davranma durumunda iken paramiliter gruplar
aksine şiddetin dozajını ve dehşetini artırarak korku yayma eğilimi içindedir.
28
benimsedi. Komünistlerin yaklaşık yirmi yıl önceki (1928-1930’lar) köylü
örgütlenmesi pratiği Gaitan’ın ölümünden sonra egemen olan anarşi koşullarında
yararlanmak için çok elverişliydi. Violence döneminde6 komünistlerin rolünü
abartmak hatalı olacaktır, bu dönemde asıl olarak hükümet tarafından kışkırtılan
muhafazakar ve liberal köylüler arasındaki bir iç savaştan bahsedilebilir. Komünistler
sadece destek rolü oynamıştır (Gott, 2009, s.18-21). Bu çatışma ortamlarından kaçmak
isteyenler kırsal kesimlere giderek gerilla tarafından sahiplenildi, devletin de bilgisi
dahilinde taşrada bağımsız cumhuriyetlerin oluşturulmasının zemini hazırlandı.
6
1948-58 arası Kolombiya’da büyük kayıpların yaşandığı politik şiddet dönemi.
29
Ülke içerisindeki devlete olan güvensizliğin maliyeti ekonomik aktivitelerin
şartlarındaki değişkenlikler olarak öne çıkmakta, bu da üretim imkanlarının
daralmasını meydana getirmekte ve dolayısıyla belirsizlik, risk faktörünü öne
çıkarmaktadır. Bu güvensizlik ekonomik sistemdeki negatif etkilere dönüşümü
gösteren temel çıkmazı yönetmektedir (Bejarano, 2003, s.39). Kamusal hayatta
belirgin bir şekilde görülen kaynakların belirli gruplara bölüşümünün insanların temel
ihtiyaçlarını karşılamaya engel olması şiddet temayülünü yüzeye çıkartan en önemli
faktörlerden olmaktadır.
Ülkenin önde gelen emek hakları gruplarından Ulusal Emek Okulu (Escuela
Nacional Sindical) kayıtlarına göre, 1986’dan beri 2500’den fazla sendikacı öldürüldü
ve vakaların % 98’inde katiller herhangi bir cezaya çarptırılamadı. Uluslararası
Sendikalar Konfederasyonu’na göre 2006’da dünya genelinde öldürülen 144
sendikacının yarısından fazlası Kolombiyalıydı (Panitch, Leys, 2009, s.205-206). Bu
veriler şiddetin ülke de ne boyutta olduğunu göstermekle birlikte FARC’ın Kolombiya
hükümetlerinden taleplerinin makul zeminlerini oluşturmakta, gerillanın halk
nezdinde de karşılık bulmasını sağlamaktaydı.
Tarımın küresel sisteme dahil edilmesiyle yaşananlara iyi bir örnekte yine
Güney Amerika’dan olabilir. Büyük bir tarım ülkesi olan Brezilya topraklarının
yüzölçümü Türkiye’nin 8,5 katı olmaktadır. Fakat topraklar bir avuç şirketin ve dev
çiftlik patronlarının elinde bulunuyor. Halk toprağa erişemiyor. Gıda zengini
Brezilya’da yoksulluk zirve yapmaya başlayınca toprağı olmayan insanlar arazilere el
koymaya başladılar. 17 Nisan 1996 tarihinde yok edilen 19 topraksız insanın
mücadelesi o günden bugüne “Dünya Çiftçiler Günü” olarak kutlanıyor (Okur, 2017,
s.82). Kolombiya’da gelinen barış sürecinde halkın haklı talepleri resmi ideoloji
temsilcileri tarafından kabul edildiğinde kalıcı barış ve huzurdan bahsedilebilecektir.
30
Resmi açıklamalar Vietnam’ı bir ‘test örneği’ne yükseltti; mücadelenin
buradaki sonucu fiilen dünya tarihinin gidişatını belirleyecekti. Blair Seaborn Kontrol
Komisyonu’nun Kanadalı üyesi, 1964 yılının Temmuz ayında ABD’nin kaygılarını
Hanoy’a aktarırken, “ABD’nin Kuzey Vietnam’da zafer konusunda ısrarlı olduğu,
çünkü ABD’nin Güneydoğu Asya’daki çatışmayı dünyanın diğer bölgelerindeki
gerilla yıkıcılığıyla genel bir çatışmanın parçası olarak gördüğü uyarısında bulundu
(Chomsky, 2017, s.32). Bu örneği hiç şüpheye mahal vermeyecek şekilde Kolombiya
açısından da değerlendirebiliriz.
FARC’ın yapmış olduğu savaşı çeşitli suç unsuru içeren faaliyetlerle finanse
ettiği belirtilmektedir. 1980 ve 1990’lı yıllarda Orta Amerikan devrimci
mücadelelerinden farklı olarak FARC hiçbir zaman Küba ve Sovyetler Birliğinden
önemli destek almadı. FARC her zaman kendi kendini finanse etti, dolayısıyla
muhtemeldir ki dünyanın en zengin devrimci hareketine dönüştü. Gezegenin en güçlü
uyuşturucu kaçakçılığı örgütlerinden biri olmakla suçlanıyordu. Fidye için adam
kaçırmayı bıraktığından beri FARC (Hükümet ile barış müzakerelerine başlayabilmek
için ön koşul idi) ülke içerisinde gasp faaliyetlerini artırdığı, altın madenciliği de dahil
para toplama işlerinde çeşitlendirme yoluna gittiği ifade edilmektedir (McDermott,
2013, s.3). FARC’ın koka bitkisi tarımı, kokain imalatı ve bunlar üzerinden
31
vergilendirme yaparak kendilerine finans kaynağı oluşturdukları belirtilmektedir
(Arslan, 2015, s.317).
Halkın desteği olmadan hiçbir gerilla gücü uzun soluklu bir mücadele
yürütemez. FARC’ın da halkın desteği olmadan böyle bir silahlı mücadeleyi devletin
tüm güçlerine karşı sürdürebilmesi beklenmemektedir. Halkın desteğinin yanında bir
örgüt olarak ekonomik gelirlerinden kaynaklı ayrıcalıklı durumu, diğer devletlerin
farklı kulvarlardaki destekleri, ülke içerisindeki coğrafi koşulların silahlı
mücadeledeki sağladığı faydalar, ideolojik argümanların kullanımı dolayısıyla ülke
içinden ve dışından gelen destekler, gerillanın oluşumuna yönelik ülke içindeki
koşulların sağladığı makul gerekçeler ve bunların halk tarafında bulduğu karşılık gibi
unsurlar FARC’ın varlık sebebinin güçlü tarafları olmaktadır. Ayrıca gerilla örgütü
kendi şiddet kullanımını devletin şiddetin kullanımı ile karşılaştırarak halk nezdinde
anlaşılırlık kazanma isteği içerisinde de olmaktadır.
32
faaliyetlerini sorgulamaya başladılar. FARC, etnik ya da dinsel ayrımlardan ziyade
kendini gelir ve sınıf farklılıkları söylemi üzerinden inşa etmeye yönelmiştir
(Maddaloni, 2009, s.25). Bu söylemde kırsalda kentlere göre daha olumlu karşılık
bulmuştu.
FARC’ın varlık sebebi Kolombiya halkı tarafından uzun bir süre yeterli
derecede algılanamadı. Özellikle FARC’ın medyayı iyi kullanamadığının etkili olduğu
belirtilmektedir. FARC’ın kendi hikayesini halk nezdinde başarılı gösterme
33
konusunda bir dönem ilerleme kaydedemediği ifade ediliyor. Bu minvalde siber
savaşın yaşandığı internet dünyasında hükümet müdahaleleri sebebiyle kendisini
anlatmasına imkan bulamadığı da söylenebilir (Schuster, 2009, s.399). Bu durumun
yıllar içerisinde değiştiği görülmektedir. Bugün İngilizce ve Almanca dahi dünya
kamuoyuna güncel şekilde açıklama yapabilen bir organizasyondan bahsedilmektedir7
(Kolumbinfo).
Yakın tarihte sol politik grupların ortaya çıkması büyük ölçüde Küba
devriminden kaynaklandı.9 Gerçek şu ki onların çoğu kendi gerilla hareketlerine
başlamak için kırlardaki dengesizliklerden yararlanmak durumundaydılar ve hükümet
bağımsız komünist cumhuriyetleri “temizleme” görevini ABD’nin baskısıyla yapmaya
zorlandı. 1961 yılı boyunca Kolombiya’da hükümet, bağımsız cumhuriyetlere karşı
şiddet kullanacağı tehditlerinde bulunmaya başladı ve 1962’nin başında
Marquetalia’ya karşı saldırı başlattı (Gott, 2009, s.38-39).
7
https://twitter.com/kolumbinfo FARC’ın medyayı iyi kullanamadığı tespiti güncelliğini yitirmiştir.
8
Bir ülkede yaşanan iç çatışmada diğer devletlerin müdahalesi ya da etkisi pejoratif perspektif
çerçevesinde değerlendiriliyor olsa da barış müzakerelerinde etkin arabulucuk ve kalıcı barışın
sağlanmasında ilerdeki bölümlerde de görüleceği üzere etkin faydalarda sağlamaktadır.
9
İdeoloji ihracı, 20.Yüzyılın ikinci yarısında Uluslararası İlişkilerde sık karşılaşılan bir durumdur.
Küba devrimi ve İran devrimi etkisiyle dünyanın başka ülkelerinde yaşananlar buna örnektir.
34
Uluslararası müdahale, yabancı hükümetler için ülkedeki baskıcı diktatör
bahane edilerek farklı amaçlar ve hedefler için o ülkeye girişimde bulunmanın meşru
gösterilmesine, diktatörden kurtulduktan sonraki dönemde de ülkedeki ekonomik
kaynakların kullanılması ve ülkenin askeri üs olarak faydalanılması sonuçlarını
doğurmaktadır. Bir ülkedeki güçlü ve baskıcı bir rejimi yıkacak yeterli askeri
kapasiteye sahip başka bir ülkenin rejim yıkıldıktan sonra kendi isteklerini dayatacak
yeterli güce de sahip olduğu göz önünde bulundurulduğunda hangi hedeflerin
gözetildiği daha açık hale gelmektedir (Dağcı, Bülbül, 2016, s.19). ABD ve
Kolombiya Hükümetleri arasındaki ilişki ise yine benzeri saiklerle fakat politik
aktörlerin iç isyanlar karşısında çaresiz kalmalarından ötürü olduğu belirtilmektedir.
35
Amerika’nın tarihinde ilk emperyal tecrübesi olan İspanya Savaşında bahane
edilen yer Küba’ydı, oysa verilen kayıpların neredeyse tamamı Kübalıydı, savaş
Küba’da geçmekteydi, savaşın galibi Amerikalılardı… Uluslararası ilişkilerde kısa
dönemli ve güç kullanımı sonucunda elde edilmiş kazançlar gündelik yazım
araçlarında başarı hanesine yazılırken, uzun dönemli ve “soft power” odaklı kazançlar
henüz gerçekleşememiş olmasından mütevellit başarısızlık hanesinde sınıflandırılıyor
(Çalışır, 2016, s.252-271). ABD destekli askeri müdahalelerle istenilen sonucun
alınamaması Kolombiya Hükümetini gerilla ile barış masasına zorlayabildi.
36
Yabancı Devletlerin uluslararası örgütlerden yetki almadan bir iç çatışmaya
karışmaları, genellikle uluslararası barış ve güvenliği “olasılık” ya da “edimsel” olarak
tehdit edici nitelikte sayılmaktadır. Böylece “merdivenleşerek” büyüyen çatışma,
uluslararası barış ve güvenliği tehlikeye düşürebileceği için bir “uluslararası ilgi”
yaratmakta ve bir ulusal yetki sorunu olmaktan çıkmaktadır (Karaosmanoğlu, 1981,
s.59). Buna rağmen bir ülke içinde yaşanan çatışmalara dış müdahaleler artarak devam
etmektedir.
37
doğrultusunda pek çok çiftçi arazisini terk etmiş, eziyet görmüş, Venezüella, Ekvator,
Panama ve Brezilya’ya iltica etmiş veya öldürülmüştür.10 Plan Kolombiya devreye
sokulmadan önce FARC o kadar güçlüydü ki ülkenin yaklaşık % 60’ını yönetiyordu,
devlet çok güçsüzdü. O dönem FARC ve hükümet arası yapılan görüşmelerde bir
sonuç alınamamasının sebebi de esasında güç dengesinin olamayışıydı. 2000 yılında
Plan Kolombiya’nın devreye sokulmasıyla FARC’ın gücü ciddi oranda zayıflatıldı.11
Özellikle askeri yardımların bu dönemde yoğunluk kazanması Kolombiya ordusunu
güçlendirdi.
FARC bir örgüt olarak direnişini verdiği günden beri uluslararası tanınırlık elde
etmeye çalıştı. Örgüt harekete geçmeden önce üyelerine Venezüella ve Ekvator’un
güvenli yerlerini Kolombiya’dan korunmayı sağlamak ve devlet içi kapasiteyi daha
kolay kullanmaya imkan tanımak için kullanmaları yönünde telkinlerde bulundu.
Venezüella devlet başkanı Chavez’in Kolombiya Hükümeti ve müttefiki ABD’ye
rağmen FARC’ı meşru bir muharebe kuvveti olduğunu ilan etmesiyle uluslararası
destek ve tanınırlık adına etkili bir durum ortaya çıkmıştır (S.O’Rourke, s.5).
10
2008 yılında Ekvator sınırları içerisinde bir FARC liderinin Kolombiya güçleri tarafından
öldürülmesi diplomatik krize neden olmuştu.
11
Barış görüşmelerinin bir süre sonra önü açılacaktı, çünkü gerilla artık çatışmaların devam
etmesinden fayda beklemeyecekti.
38
sağlanmasında önemli ivmenin nasıl meydana geldiği FARC-EP genel
sekreterlerinden biri olan Ricardo Tellez tarafından şöyle açıklanmıştır:
“Burada soru öncelikle, ‘Savaşın nasıl sona erdiğidir? Bunun nedeni, bir gücün, diğer
güç üstünden askeri olarak üstünlük kuramamasıdır. Bir ‘pat’ durumu vardı. Mümkün
olan tek şey ise, karşılıklı bir diyalog oluşturmaktı. Bu durum karşısında uluslararası
dostlarla birlikte harekete geçtik. Silahlı güçlerimizle de birleşik koordinasyonla
hareket ettik. Çünkü FARC’la diyalog sırasında, hükümet ateşkesi kabul etmedi. Biz
görüşmeleri, bombalar, askeri saldırılar, baskılar altında yaptık ama bu durumda biz
5-6 kez ateşkes ilan ederek, bir anda Kolombiya Hükümetinin elinden politik inisiyatifi
aldık. Böylece hükümetin bizim politikamızı bozmasına, savaşın devamına engel
olduk. Birçok zaman ateşkes ilan ederek, silahsız güçlerle toplantılar yaparak,
uluslararası diplomasiyi kullanarak büyük bir etki yarattık. Bu birçok uluslararası
platformda, parlamentolarda etki yarattı. Avrupa Birliği Parlamentosu, Vatikan,
Başkan Obama, Latin Amerika ülkelerinin hepsi, halkları, medya bütün bunların hepsi
bu sosyal adalet mücadelesinin haberlerini paylaştılar. Bu hükümetin politikasını
değiştirmesini etkiledi. Ne zaman ki hükümet savaşa devam etmek istedi, o zaman biz
politikayı elimize alarak ateşkes ilan ettik. Silahsız güçlerle toplantılar düzenledik,
uluslararası diplomasiyi harekete geçirdik ve savaşmak isteyenin kim olduğunu teşhir
ettik” (Yeğin, 2016).
39
Yine FARC yöneticileri tek taraflı ateşkes ilan etmelerinin sebebini hükümet
yetkililerinin güvenini kazanmak değil, halka FARC’ın gerçekten barış istediğini
göstermek olduğunu açıklamışlardı (The Center for Humanitarian Dialogue, 2017,
s.6).
Barış yapmada dört unsur dikkate alındığında sonuç almak da o derece kolay
olabilir. Politik bağımsızlık, açık sözlülük, süreci gizli yürütme, hızlı hareket etme
(Harland, 2018, s.7). Tarafların politik bağımsızlığı ve gücü, tarafların birbirlerine
karşı dürüst bir şekilde tavır takınarak görüşmeleri yürütüyor olmaları, belirli bir süre
görüşme konu ve takvimlerinin gizli kalması, aralıksız sürecin devam ettirilerek hızlı
sonuç almaya yönelik ateşkes ve barışın gerçekleşebilmesi önemli koşullardandır.
40
Havana Anlaşması altı maddeden oluşmaktadır.
-Ateşkes ve silahlanma
FARC ELN
41
tespit FARC’ın büyük ölçekli rant arayışına girmeden önce de ortaya çıktığı,
dolayısıyla ideolojik yönünün önemli olduğu şeklindeki görüşlerle karşılaştırılabilir.
Diğer bir ifadeyle FARC üyeleri uyuşturucu ticaretine dahil olmadan önce de hayatta
kalmasını bildiler (Villaveces, 2003, s.18). Uzun vade de hedefin ekonomik
çıkarlardan başka bir şey olduğu kabul edilebilir.
42
III. BÖLÜM
MÜZAKERE VE REHABİLİTASYON
Kolombiya’da FARC ve diğer gerilla grupları arasında ile birçok barış girişimi,
müzakere ve anlaşma deneyimleri yaşanmıştır. Dünya’da birçok çatışma alanlarında
da görüldüğü üzere barış yapmak savaşmaktan her zaman daha zor bir süreçtir.
Savaşmanın şartları az ve daha kolay gerçekleşebiliyorken, barış yapmanın koşulları
çok daha zor ve karmaşıktır.
1982 Devlet başkanı seçilen Betancur FARC ile barış görüşmeleri yapabileceğini
belirtti. Bu süreçte devlet af çıkarmış, fakat silahsızlanma süreci başlayamamıştır.
Fakat çıkartılan af ile gerillanın bir kısmının serbest kalması sağlanmıştır. FARC
Yedinci Gerilla Konferansı’nı düzenledi. Bu konferansta örgüt güçlerini artırmak için
stratejik planlarını belirledi.
1984 FARC ateşkes ilan etmeyi ve siyasi parti kurmayı kabul etti.
1985 Union Patriotica adıyla FARC’ın siyasi uzantısı olan birlik kurulmuştur.
1986 Virgilio Barco Vargas başkan seçildi. Yapılan seçimlerde UP, Kongre’den 8
sandalye, Senato’dan 6 sandalye kazanmıştır. Fakat UP’nin siyasal sisteme entegre
olmasından rahatsız olan bazı paramiliter gruplar ve uyuşturucu baronları UP
üyelerine saldırmış ve 3000 UP üyesi öldürülmüştür.
1990 Cesar Gaviria Trujillo başkan seçildi. UP başkan adayı Bernardo Ossa
öldürüldü. FARC yasal politik zeminden uzaklaşarak askeri kapasitesini
güçlendirmeye odaklanmıştır. FARC’ın ideolojik ve politik lideri Jacobo Arenas
ölüyor, FARC’ın tüm liderliğini Manuel Marulanda üstleniyor.
43
1991 Gaviria Hükümeti ile FARC arasında barış görüşmeleri başladı.
1992 Kolombiya Hükümeti ve FARC arasında ilk ülke dışı görüşmeler Venezüella
ve Meksika’da gerçekleştirilmiştir (Serdaroğlu, 2012, s.37). Aynı yıl Gaviria
Hükümeti ile FARC arasında süren barış görüşmeleri başarısızlığa uğramıştır.
1996 FARC Putumayo’daki askeri üsse bir saldırı düzenledi. Bu saldırıda 54 asker
öldürülürken 60’ı esir alındı. Bu dönemde Kolombiya Gizli Komünist Partisi’nin
ortaya koyduğu “Yeni Kolombiya için Bolivarcı Hareket” ilan edildi.
1997 Sağ paramiliter grup olan AUC, FARC ve ELN’ye savaş ilan etti. 1989 yılına
kadar ‘Vatansever Birlik’ten 2’si başkanlık adaylarından da olan toplam 55 kişi
öldürülmüştür. 10 yıl sonra partiden öldürülen kişi sayısı 2000’e ulaşmıştır. Bu ve
başka sebeplerden FARC silah bırakarak siyasete dönmekten vazgeçmiştir (Planta).
1998 Muhafazakar Andres Pastrana Arango’nun başkan seçilmesiyle FARC ile barış
görüşmeleri İsviçre’de tekrar başlar. Başlayan barış görüşmelerinde hükümet
müzakerelere özel sektör, siyasi partiler ve kilise temsilcilerini de dahil etmiştir. Bu
görüşmeler neticesinde diyalog ve müzakere için ulusal masa oluşturulmuştur. Yapılan
müzakereler sonrasında ilk sabit anlaşma imzalanmış ve bu anlaşma müzakerelerin en
somut gündemini oluşturmuştur.
1999 Devlet başkanı Pastrana ve FARC lideri Manuel Marulanda görüşme yapar.
Aynı yıl FARC lideri Manuel Marulanda Velez paramiliter gruplar tarafından suikasta
uğramıştır. Bu suikast girişimi sonrasında FARC barış görüşmelerinin
sonlandırıldığını bildirmiştir. FARC suikasti hükümetin yaptırdığını öne sürer.
Hükümet nezdinde ise; FARC’ın yeniden silahlanmaya çalışması ve kokain hasadını
arttırmaya yönelik girişimleri barış görüşmelerinin sonlanmasının sebepleri olarak
belirtilir. Bu durumların üzerine Başkan Pastrana ‘Kolombiya Planı’nı kamuoyu ile
paylaşmıştır. Bu plana göre uyuşturucu ticareti önlenecek ve güvenlik artırılacak,
sosyal ve ekonomik adalet sağlanacak, hukukun üstünlüğü temin edilecekti.
44
2000 ABD Kongresi Plan Kolombiya için 1,3 milyar ödenmesine karar verdi.
2001 FARC barış görüşmelerine Pastrana ile devam etmek istemekte, hükümet ile
ateşkesin sağlanması üzerine görüşmelere başlanmaktadır.
2002 Bağımsız aday Alvaro Uribe başkan seçilmesiyle gerilla gruplarının üzerine
sert şekilde gideceğinin sözünü vermiştir. Diğer taraftan Caguan’ın silahsızlandırılmış
alan olması konusunda FARC ile anlaşılmış olmasına rağmen silahlı gruplar kendi
kapasitelerini artırmak için bu fırsatı değerlendirerek barış sürecinin bozulmasına
sebebiyet vermişlerdir. Sonuç olarak Pastrana’nın barış görüşmelerinin başarısızlığa
uğradığı açıklanmıştır. Bu dönemde FARC’ın uçak kaçırma olayına dahil olması da
Hükümetin görüşmeleri askıya almasına neden olmuş ve yaşanan çatışmalarda iki
taraftan yüzlerce insan hayatını kaybetmiştir (Die Sternsinger).
2004 Patriota Planı Başkan Uribe tarafından kamuoyuna duyuruldu. Sürekli bir
askeri güvenlikli bölge oluşturulma hedefi açıklandı (Tompkins, Paul, Newton, s.118-
119-271).
2008 Chavez’in arabuluculuğu sonucunda FARC iki önemli rehineyi serbest bırakır.
Chavez, Avrupa hükümetlerini ve ABD’yi sol gerilla gruplarını terörist olarak
tanımaktan vazgeçmeleri için ikna edip bir teklif getirmesine rağmen Başkan Uribe bu
teklifi kabul etmemektedir. Manuel Marulanda kalp krizinden hayatını kaybediyor.
2009 FARC, içinde bir valinin de olduğu altı yüksek profilli esiri serbest bırakıyor.
Bunun üzerine Alvaro Uribe suç faaliyetlerini bırakıp ateşkes ilan ederlerse FARC
gerillaları ile barış görüşmelerine başlayabileceğini belirtiyor.
45
2011 FARC, barış isteğinin bir işareti olarak tek taraflı birçok rehineyi serbest
bırakır.
a) Çatışmaların sonlandırılması,
c) Tarımın kalkındırılması,
2013 Çatışmalardan etkilenen kırsal nüfus için tazmin yoluna gidilmesi, arazilerin
daha adil paylaşımı, tarımsal kalkınmanın desteklenmesi için hedefler koyularak
anlaşmaya varıldı (Paulo, Brühwiller). Aynı yıl FARC’ın tek taraflı ateşkesi sona erdi.
FARC gerillaları 7 askeri öldürüp, 5 tanesini yaraladılar. Yine aynı çatışmalarda
FARC gerillaları öldürüldü (Democratic Progress Institute, 2013, s.30-42).
2014 16 Mayıs tarihinde FARC ile Hükümet arasında imzalanan anlaşmaya göre
FARC, gerilla kontrolündeki yerlerde yasadışı uyuşturucu faaliyetlerinin
durdurulmasına yönelik kesin bir çözüm bulacağının sözünü verdi (Otis, 2014, s.1-2).
FARC kuruluşunun 50. yılını kutladı.
46
2015 Kolombiya Hükümeti ve FARC kara mayınlarının temizlenmesi konusunda
anlaştılar. Başkan Obama, Kolombiya Hükümeti ve FARC’ın barış görüşmelerini
kesintisiz devam ettirmeleri gerektiğini açıkladı. Çatışma ve Çatışma Mağdurları
Tarihsel Komisyonu, 10 Şubat 2015 tarihinde 800 sayfalık bir rapor hazırlamıştır. Bu
komisyon 12 Kolombiyalı tarihçiden oluşmuştur. 6 tarihçi FARC tarafından seçilmiş,
6 kişi Kolombiya hükümeti tarafından seçilmiştir. Bu dönemde Başkan Santos, 23
Mart 2016’ya kadar barış anlaşmasını imzalayacaklarını ve anlaşmaya varılma
tarihinden sonraki 60 gün içinde de FARC’ın silah bırakmayı kabul ettiğini
açıklamıştır (Çınar, Avcı, 2017, s.232-244).
2017 Haziran ayında FARC yarım yüzyılın sonunda silahlı bir grup olma özelliğini
bıraktığını resmen beyan etti (BBC). Yılın başında 6803 FARC savaşçısı BM
Güvenlik Konseyi’nin gözetiminde silahlarını teslim ederek 26 ayrı kamp ya da terhis
bölgesine nakledildi. 180 gün içerisinde bu süreç bitirilmeliydi. Anayasa Mahkemesi
11 Ekim 2017’de Kolombiya Hükümeti ile FARC arasında 24 Kasım 2016 tarihinde
imzalanan barış anlaşmasını anayasal olarak kabul ettiğini açıklayarak anlaşmaya
yasal statü kazandırdı (Amnesty International, Kolumbien 2017/18). FARC’ın ismi
Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri’nden Kolombiya Devrimci Alternatif Gücü
olarak değiştirildi.
2018 Mart sonunda yapılan seçimlerde Ivan Duque, Kolombiya’nın yeni başkanı
seçildi. Yeni başkan barış anlaşması koşullarını olumsuz bulduğunu ve anlaşma
şartlarında değişiklik ihtiyacı olduğunu belirtti. Seçimlerin ardından yapılan
anketlerde halkın % 3’ünden daha azı FARC ile yapılan barış anlaşması ve diğer
gerilla grubu ELN ile olası barış müzakerelerini gündemlerinde önemli bir konu olarak
görüyorlardı.12 Halkın öncelikleri içerisinde sağlık, ekonomi, eğitim politikaları ve
yolsuzlukla mücadele konuları yer alıyordu (Huber, Wochner, 2018).
12
Halkın neredeyse yarısının yapılan seçimlere katılmayışı seçimlerden gelecek beklentilerinin ne
derece düşük olduğunu ve yapısal sorunlara çözüm üretilmesinin gerekliliğini ortaya koymaktadır.
47
3.1.Müzakere Süreci
Barış müzakerelerinde eşit şartlar aranarak ‘kazan kazan’ anlayışı ile hareket
edildiğinde kalıcı çatışmasızlık sağlanabilir. Kalıcı barış, kısa vadeli ve tek taraflı çok
kazanma anlayışından değil taviz verme ile elde edilebilir. Tarihte İtilaf Devletleri’nin
I.Dünya savaşı sonrası Almanya ile yapmış olduğu Versay Barış Antlaşması’nın zor
koşulları Almanya’yı çok zor duruma düşürmüş, bir nevi II. Dünya savaşının zemini
de bu şekilde oluşturulmuştu. Devletlerarası veya bir devlet ile başka bir gerilla grubu
arasında yapılan anlaşmalar, tavizlerin taraflarca verilebiliyor olması ve iki tarafın
büyük ölçüde menfaatlerine olacak şekilde şartların oluşturulması sağlandığında tam
bir uzlaşmadan bahsedilebilir.
13
Benzeri çatışmalarda hükümetler terör örgütleri ile yapacakları görüşmelerde dış müdahalelerden
kaçınmaktadır. Burada ise aksine hükümet istediği halde FARC olumsuz bakmıştır.
48
doğru ilerlemesini ve siyaseten bunun ABD tarafından onaylanmasını istiyordu; en
önemlisi de, Amerikalıların kendilerine “terörist” demekten vazgeçmesiydi. Silahlı
gruplar böyle adlandırılmaktan nefret eder. Amerikalıların beklentilerine uygun
davranması halinde ciddi görüşmelere başlamaya hazırdılar.
FARC ile hükümet arasındaki müzakerelerin bir süre devam etme aşamasında
özellikle vurgulanması gereken hususlardan bir tanesi de silahların hiç susmamasıdır.
Her iki tarafta görüşmeler sürecinde silahlı operasyonlarına devam ettiler. Bu
operasyonlar görüşmeleri olumsuz etkileme potansiyeli barındırsa da süreç bir süre bu
şekilde devam etti.
49
İlk olarak 8 Aralık 2013 tarihinde FARC tek taraflı ateşkes ilan ettiğini
açıkladı. Bu duruma uyup uymadığı tartışmalı olsa da FARC’ın beyanatı bu
şekildeydi. Hatta bu dönemde gerilla neredeyse kaybetmekte oldukları bir bölgeyi geri
dahi kazandılar. Bir taraftan sivil hayata geçiş görüşmeleri sürerken diğer taraftan
kontrolü elinde bulundurmak ve güçlü olduğunu ortaya koymakta taraflar açısından
özellikle önemliydi (Ofteringer). Böyle olduğunda taraflar müzakere masasında daha
güçlü oturacak ve görüşmelerde daha fazla karşı taraftan taviz elde edebilecekti.
Birkaç hafta sonra siyasi müttefiklerinden biri olan Jairo Rojas, FARC
komutanları Manuel Marulanda ve El Mono Jojoy’la cengelde karşılaştı ve üçü birlikte
televizyonda devlet başkanlığı adaylarının tartışmasını izlediler. Sonunda Mono Jojoy,
Pastrana için, “Bu adam karşı karşıya oturmak istediğimi adam olabilirdi” dedi.
Marulanda, Pastrana kendisini görmeye gelebilir mi, diye sordu ve Rojas sorup
öğreneceğini söyledi. Pastrana cevaben kampanya yöneticisi Victor Ricardo’yu FARC
liderleriyle görüşmeye yolladı. Ricardo hayatını tehlikeye atarak cengeldeki küçük bir
piste inen uçakla geldi ve Marulanda’yı görmeye götürüldü.
50
Halk tarafında en yakınlarının dahi gerilla tarafında öldürüldüğünü bilmek bu
duruma mani olmamalı. Tam da bundan dolayı savaş yapmanın barış yapmaya göre
çok daha kolay olduğu söylenir. Gerilla ise kaybedeceği bir şey olmadığını
anladığında, en küçük hayal kırıklığında, pişmanlıkta ve ümidini barıştan yana
yitirdiğinde alışmış olduğu eski düzene dönmekte tereddüt etmeyebilir. Siyasi otorite
halkın ne istediğini de önemseyerek menfaat çerçevesinde adımlarını atacaktır. Bu üç
sacayağı14 üzerine oturmuş ortak çıkar ve istekler asgari çerçevede de olsa
sağlandığında barış süreci ülke içerisinde başarılı bir şekilde sonuçlanabilir.
14
Halk, hükümet ve gerilla.
51
FARC ile Hükümet arasında yapılan iki önemli müzakerenin karşılaştırması
aşağıda gösterilmiştir (Herbolzheimer, 2016, s.3).
Kendilerini toplumun gerçek temsilcileri olarak gören Demokratik karar verici ve halk katılımını
Aktörler
FARC ve Hükümet gerekliliğini anlayan FARC ve Hükümet
Sembolik kaldı. Taraflar halka açık oturumlar Temel olarak sağlandı. Özellikle anlaşma
Halk
düzenledi, fakat halkın katkıları hiçbir şekilde sonrasında dikkate alındı. Direk ve dolaylı
katılımı
değerlendirilip analiz edilmedi katılımlar için farklı formatlar oluşturuldu
Taraflar prosedürel durumların batağına saplandılar ve Taraflar öngördüklerinden daha fazla zaman alsa da
Gelişmeler
önemli gündemleri hiç tartışamadılar gündemlerindeki konuları tartışarak tamamladılar
52
Çatışma sürecinde öncelikli ateşkesin sağlanması, barış sürecine toplumunun
mümkün olduğunca tüm kesimlerinin katılımcı olması, süreci çok uzun bir zamana
yaymaktan ziyade hızlı bir şekilde sonuç alınmak istenmesi Havana sürecinin kritik
noktalarıdır. Oslo ve Havana’da görüşmeler başladığında barış ümitlerinin sınırlı
olduğu belirtilmiş olsa da Caguan sürecine nazaran Havana sürecinde çok daha verimli
bir barış çerçevesi ortaya konmuştur.
3.2.FARC’ın Silahsızlandırılması
15
Birçok barış sürecinin olumsuz bir seyir almasının sebeplerinden bir tanesi de görüşmeler sürerken
hep yeni konuların ajandaya dahil olması ve bundan dolayı bir ilerleme sağlanamamasıdır.
16
Eski Başkan Santos, bir mülakatında barış anlaşması maddelerini referanduma götürdüğünden
pişman olduğunu söyledi. Bu tip hassas anlaşmalarda halk daha duygusal kararlar verme eğiliminde
olduğundan referandum tercih edilmeyebilirdi. Bu konularda sadece meclise anlaşmayı götürmek
yeterli olabilirdi.
53
bırakan savaşçılardan, silahlı çatışmaları durdurmak isteyen hükümete, öte yandan da
silahtan arındırılan bu savaşçıları yaşamlarının içine kabul eden ya da reddeden
toplumun kendisine kadar çeşitli geçiş süreçlerini içermektedir. Birleşmiş Milletlerin
Barışı Koruma Operasyonları Dairesi (UNDPKO)’nun tanımına göre barış süreçleri
bağlamında, silahsızlanma, küçük çapta silah, cephane, patlayıcı, hafif ve ağır
silahların savaşçılardan ve duruma göre sivil nüfustan toplanması, bunların kontrolü
ve ortadan kaldırılmasını içerir (Theidon, s.6). Kolombiya sürecinde de bu adımlar
peyderpey gerçekleşerek yapısal dönüşümler hedeflenmektedir.
54
-Gerillalara karşı askeri kampanya aralıksız sürmeye devam edecek, ulus
sınırları içerisinde hiçbir bölgede bir ateşkes meydana gelmeyecek. Burada iki hedef
amaçlanıyordu. Birincisi, başlatılan diyalog süreci ülkenin güvenliği ile ilgili alınması
gereken tedbirleri sekteye uğratmayacak, ikinci olarak gerillaya silahlı eylemlerini
durdur ön kabul şartını sunmak barış görüşmelerinin belirsiz bir şekilde uzatılmasını
sağlayabilirdi, bu risk önlenmeye çalışıldı.
55
oluşturup yoksulluğa engel olabilirse kalıcı barış mümkün olabilecektir (Suelt Cock,
2006, s.20-21). Şiddeti önlemek için ekonomik, sosyal ve yapısal nitelikte bir
politikanın oluşturulması gerekir.
Bir devlette iç savaş meydana geldiğinde bunu engellemek için hep daha fazla
mali ve politik çaba harcanır, bu da bir maliyet oluşturur. Sonuç itibariyle güçlü bir
ordu oluşturulur. Bu durum sivil direniş, ya da isyancı güçleri durdurmadığı gibi kendi
içinde askeri diktatörlük imkanını doğurur. Bu durumun devam etmesi elitlerin
rahatsız olacağı bir durum değildir. Kendi doğal kaynaklarına müdahale edilmediği
sürece ve şiddet elitleri etkilemeyecek uzak bir bölgede meydana geldiği müddetçe
güçlü bir ordu elitlerin işine gelecektir (Acemoğlu, Ticchi, Vindigni, 2010, s.2).
FARC gibi isyancı gruplar oligarşik elitlerin elinde bulunan imkanların kendilerine ya
56
da köylüye eşit dağılımını talep ettiklerinde silahlı mücadeleyle baskı altına alma
yöntemi denenmiştir.
3.3.2. Eğitim
17
Devletler tarafından halklarına verilen resmi ideoloji çerçevesindeki eğitimler göreceli doğru bir
vatandaş meydana getirmeyi amaçlasa da eğitim formatı içerisinde şiddet içeren çatışma eğilimli
söylemlerin bulunuyor olması o toplumda gelecekte olabilecek siyasal uyumsuzlukların şiddetli
çatışmalara dönüşmesinin de önünü açabilecektir. Hatta birçok devlette verilen milli eğitim, vatan
sevgisi vb. kutsallaştırmaların seviyesinin olağanüstü yüksekliği şovenizmi doğurmakta, bu da
potansiyel toplumsal şiddeti barındırmaktadır. Toplumdaki bu duygusal birikme pejoratif hizipsel
ataklara da açık hale gelindiğine işarettir.
18
2005 Şubat ayında İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün belirlediği rakam 11.000 çocuktur.
57
Bu silahlı örgütler kendi savaşlarında çocukları birer asker haline getirerek
ilkin o çocukları olması gerektiği yerlerden alıkoyduklarından kurban ediyorlardı.
Savaşın çocukları için okul silahlı mücadeleyi öğrenebilecekleri yere dönüşüyordu.
Kolombiya’da 1996 ile 2003 arasında 71 okul bu doğrultuda saldırıya uğradı. Diğer
taraftan çatışma bölgelerinde öğretmenlerin durumu dramatik halde olmaktaydı
(Cuenoud, 2006). Kendilerini kaçırılmadıkları için şanslı gören çocuklar ise
öğretmenlerin ve kendilerinin üzerindeki psikolojik şiddetten dolayı kaliteli eğitim
almaktan uzak bir şekilde yetiştirilerek topluma katılıyorlardı.
19
Proporsiyonel olarak eğitime nazaran alt yapı yatırımlarına ayrılan bütçe az ama daha hızlı
çatışmasızlığa katkıda bulunabilmektedir. Somut ve toplumun faydasına hızlı dokunabilecek
gelişmeler refah seviyesini artırabilmekte, toplumun memnuniyetini sağlamaktadır.
20
Kamu otoritesinin imkanları kullanılarak hangi kesimlerin beslediği, hangi oligarşik unsurları maddi
olanaklarla zenginleştirdiği konuları Kolombiya örneğinde toprak bölüşümüyle gerçekleşmiş, bu
etkenler çatışma sebepleri bağlamında devlet aygıtının rolünü ortaya koymuştur. Bir toplumda
girişimci sınıfa ya da burjuvaziye devlet yetkilileri genelde boyun eğmek zorunda kalır. Fakat
hükümetler devletin imkanlarını daha geniş kitlelere dağıtarak sosyal dengesizliklere yol açmadan
politikalarını yürütmelidirler. Bu zor ilişkinin ne derece dengeli bir biçimde yürütüldüğü ekonomik
performans açısından bir gösterge olduğu gibi toplumsal refah ve adalet içinde olmazsa olmaz bir
unsur olarak karşımızda durmaktadır (Buğra, 1995, s.33-34).
58
Sivil olma ve vatandaşlık öğrenimi; silaha bulaşmış insanların artık önceki
hayatlarına dönerek elde edebilecek bir beklentilerinin olmadığına inanmış olmaları,
diğerleri gibi normal sivil bir vatandaş olarak yaşamlarını sürdürmelerinin anlatılması,
öğretilmesi.
59
özellikleri, coğrafi konumu vb. birçok boyut göz ardı edilmeden değerlendirmeler
yapılmalıdır. Bunları hayata geçirmenin en etkin yöntemi eğitim faaliyetleridir.
Kolombiya’da her on çocuktan biri okula gidemiyor, birçok okul uzun süre
kapalı kalıyor. Diğer taraftan fakirlik çocukları maddi olarak ailelerine destek olmak
zorunda bırakıyor. Bir ankete göre 18 yaş altı evlenenlerin oranı % 23 (Humanium).
Bu durum çatışmayı sürekli olarak besleyen bir hal alıyor. Sosyolojik olarak
çatışmanın koşulları, silahlı birliklere katılımların sebepleri araştırılıp mevcut olumsuz
koşullar ortadan kaldırılmadıkça kalıcı barıştan söz etmek de mümkün olmayacaktır.
Kolombiya belki de ulusal bir eğitim sistemi olmayan dünyadaki tek devlettir.
Okullardaki bölümler içerisinde standartlar bulunmuyor. 1980’lere kadar standart bir
eğitim ve öğretim sistemi ulusal ölçekte mevcuttu. Daha sonra politik sistem ve
aktörlerin etkisiyle farklı uygulamalar devreye alındı. Ulusal bir eğitim sistemi
lağvedilerek merkezi olmayan (desantralize) bir eğitim sistemi oluşturuldu (Filtzinger,
Wahl). Eğitim sisteminin Kolombiya’da ülkedeki çatışma potansiyeli göz önünde
bulundurularak verilmesinin barış toplumu olunmasına önemli faydalar
barındırmaktadır.
3.3.3. Rehabilitasyon
Gerillanın kırsaldan şehir hayatına dönüş yapmış olması kırsal alanlarda olması
gereken alt yapı gelişmelerinin ihmal edilebileceği anlamına gelmemelidir. Özellikle
21
Kamu yetkililerinin bu aşamada hem gerillanın suç unsuru taşıyabilecek olaylardan uzak kalmaları,
hem de topluma rehabilitasyonlarını hızlandırmak amacıyla meslek kazandırma kursları konularında
destek faaliyetleri içerisinde olmaları faydalı sağlayacaktır.
60
Kolombiya örneğinde coğrafi koşulların ve kırsaldaki az gelişmişliğin gerek fiziki
olarak gerek sosyo-psikolojik olarak şiddetli çatışmaları beslediği hatırda tutulmalıdır.
Bu durum hükümet için öncelikli konular içerisinde olmalı. Kırsal sorun müzakere
aşamasındaki en önemli konulardan biriydi. Eşit olmayan arazi mülkiyeti, zorla
yerinden etme ve kırsal az gelişmişlik gibi durumlar Kolombiya’da uzun yıllardır
çözülemeyen problemler içerisindedir (Nussio, 2012, s.59-60). Çatışmasızlık sağlansa
bile tekrardan şiddeti çatışmalara dönülmesine neden olabilecek koşulların titizlikle
gözden geçirilerek doğru tecrübe kullanımı ile gerekli tedbirlerin alınması
sağlanmalıdır.
Birinci hikayedeki FARC üyesi olan Felipe ağır insan hakları ihlalinden
sorumlu değildir. Felipe FARC üyesi, fakat komutanlardan değildir. Ona verilen
emirleri örgütün içinde olduğundan yerine getirmiştir. Eylemlerin sonucunda bir kişi
kaçırıldı ve birkaç gün boyunca rehin tutuldu. Felipe’e göre bu eylemler kendi
mücadelesi için gerekli ve haklı olarak yapılmaktaydı, bu inançla eylemleri
gerçekleştirmişti. Bu eylemlerin tamamını Felipe açıkladı ve silahlarını teslim etti. Bu
eylemlerinden dolayı hapse girmeyecek…
61
1 diyenler aşağıdaki 3 soruya asla olmaz cevabını verirken, 2 diyenler aşağıdaki 3
soruya çok fazla cevabını verdiler.22
3.4.Tarafların Entegrasyonu
Eski savaşçılar ile ilgili tespitler entegrasyonun yönü açısından önemli ipuçları
verir. Yapılan anket çalışmalarında örneğin 112 eski gerillanın % 96’sı barış süreci
hakkında derin şüpheler duymaktadır. Bunun yanında vicdani sebeplerle silaha veda
22
Kolombiya’da halkın ne şekilde kutuplaştığı, uzlaşma zemininin ne kadar kaygan olduğu bu
örneklerden görülebilmektedir. Toplum ümidini barıştan yana tüketmiş gözükmekte, yapılan
referandumdaki katılım oranının düşüklüğü de bu tespiti desteklemektedir. Bugün itibariyle
Kolombiya halkı barışı satın almış durumda, çatışmanın devam etmesinden kimseye bir fayda
gelmeyeceği de bilinmektedir.
23
Barış yapmak; silahları susturmak ve geçmişi tamamen unutmak anlamına gelmemektedir. Barış ve
adalet birbirine muhtaç iki önemli değerdir. Adalet, mağdurlar adına suçluları bağışlamakla değil,
kamu vicdanını sükunete ulaştırabilecek, mağdurların kısas hakkını kullanabildiği, toplumda
çatışmasızlık ve huzuru sağlayacak kararların alınabilmesi ile tesis edilebilir.
62
edenlerle ile başka bir silahlı seçenek ortaya çıkana kadar barış sürecinin içinde
duranlar arasında da bir ayrım yapmak gerekir.
24
İç savaşların yaşandığı yerlerde 4-5 yıl içerisinde siyasi iktidarların değişmesi barış için istikrarlı
iradeyi ortadan kaldırmakta, sil baştan barış görüşmelerinden geriye dönüşlere sebebiyet vermektedir.
Örneğin Santos’un görevi devretmesi çatışmaya dönülmesi sathında önemli risk barındırıyor.
25
Aktörlerin ismi değişiyor, ideolojik öncelikler yerini maddi beklentilere bırakıyor, mafya tipi
örgütlenmeler belirli bir siyasi hedef doğrultusunda kurulmuş ideolojik örgütleri ikame eder hale
geliyor.
63
FARC’ın izole ettiği kırsal alanlarda tabii olarak devletin etkisi fiilen kendini
gösterdi. Devletin bu doldurulan alanlarda ilk etkisi cinayetlerin azalması şeklinde
kendini göstermişti. Demobilizasyon meydana geldiğinde kolluk kuvvetleri
dolayısıyla halkın korunması devletin ulaşabileceği ve post demobilizasyon
sürecindeki şiddeti yönetme safhasında kilit rol oynamaktadır. (Vianna De Azevedo,
2014, s.75). Bu durumun sürdürülebilir olması, kırsalda bulunan halkın toplum ve
devlet aygıtları ile entegre olabilmesi, bu bölgeleri tekrardan silahlı örgütlerin eline
geçmesinin engellenmesi hayati önem taşımaktadır.
Entegrasyon sürecini olumsuz etkileyen bir diğer endişe kaynağı ise paramiliter
grupların ülkenin dört bir yanında aralıksız süren saldırılarıdır (Daşlı, Alıcı, Figueras,
2018, s.43). Bu eski savaşçıların yaşam koşulları iyileştirilmezse ve devletin kolluk
kuvvetleri güvenliklerini sağlayamazsa bu kişiler çaresizlikten tekrardan silaha
başvurabilir.
26
FARC’ın uyuşturucu trafiğine bulaşması, çocuk kaçırma ve gasp olayları Kolombiya’da bilinen bir
durum. Kolombiya İstihbarat Komitesi’ne göre 2003 yılında örgütün toplam gelirlerinin % 45,49
oranı kokainden, % 41,31’i gasptan, % 6,75’i ise çocuk kaçırmadan, kalan gelir ise diğer
faaliyetlerden elde edilmiştir. FARC’ın normal bir uyuşturucu karteli olmadığını belirtmek gerekiyor.
FARC ise buna karşın uyuşturucu trafiğine dahil olmadığı hususunda ısrarcı olmakta, sadece koka
ticaretinden vergi topladığını kabul etmektedir. 1982 Mayıs’ında FARC’ın yedinci konferansında
kendi devrim ordusunun gücünü artırmak için uyuşturucu trafiğinden kendi menfaatine faydalanma
kararı aldığı da iddia ediliyor. FARC’ın hedefi uyuşturucu ticaretinin tüm boyutlarından vergi
toplamak, üretim bölgelerini kontrol etmek ve korumak, kar elde ederek gelirini sağlamlaştırmak
olmaktadır. FARC üyelerine göre uyuşturucu ticareti ile ilgili olmanın tek sebebi devrimi fonlamak
olmaktadır. 1982 yılı sonrası narkotik ticaretine FARC’ın katılması ile organizasyon çok daha
güçlendiği (Madej, Tskhomelidze, 2014, s.6) belirtilmektedir.
64
zorlukların ortaya çıkmasına sebebiyet verebilir.27 Yaklaşık 10.000 gerillanın
demobilize edilerek toplumun içine dahil olması, bu kişilerin yeterli alternatif
imkanlarla yetinmeyip güvenlik problemi oluşturmaları muhtemeldir. Barış yapmanın
ekonomik ve politik maliyeti oldukça yüksektir.
Toplumsal çatışmaların barışa evirilmesinden sonra daha iyi bir yaşam şansı
beklentileri toplumun tüm kesimlerinde artarak büyüyor. Üstelik barış özleminin çok
yüksek olduğu bir ülke olan Kolombiya’da barış yapıldıysa pozitif atmosfer beklentisi
daha da artıyor. Çatışmalar ülkesi Kolombiya’yı tarif etmesi açısından barış aktivisti
Jose Miguel Sokoloff’un “hayatım boyunca ülkemde barışın olduğu bir gün dahi
yaşamadım” sözleri anlamlıdır (Sokoloff, 2014).
3.5.Arabulucuların Rolü
27
FARC uyuşturucu faaliyetlerini bıraktığını bildirse de kamusal ve toplumsal yapılardaki uyuşturucu
problemi ile nasıl mücadele edileceği devlet organlarına yük olarak ortada durmaktadır.
65
3.5.1. Devletlerin Müdahilliği
28
Yeni lider Duque, barış yanlısı olduğunu belirtmiş olsa da kendinden önceki başkan Santos’un
yapmış olduğu müzakere maddelerine karşı çıkmaktadır.
29
Kolombiya’nın önemli komşularından Venezüella ile ilişkilerinin bozulma seyrinin zıddını ABD ile
yakınlaşmasında görülmektedir. ABD, Latin Amerika’daki ideolojik hegemonya mücadelesini
Kolombiya üzerinden sürdürme istediğinde olduğu belirtilmektedir. Bu mücadelede Venezüella bir
sorun olarak durduğundan ABD-Kolombiya dostluğu bu duruma karşı mücadele etmeyi tercih etmiş
gözüküyor.
66
arkasından mı gidecek yoksa apayrı bir strateji mi ortaya koyacak gelecekte belli
olacaktır.
ABD ile ilişkiler açısından 2013 Ocak ve Temmuz aylarında Santos’un isteği
üzerine Jimmy Carter Kolombiya’yı ziyaret etti. Carter’ın ziyaretinde üç amaç
bulunmaktaydı: Santos-FARC barış görüşmelerine dahil olmak, uyuşturucu trafiğini
kontrol etmeyi tartışmak, Amerikalılar Arası İnsan Hakları Komisyonu ve
Mahkemesi’nin katkısını göstermek. Örgüt üyeleri ve Santos arasındaki pazarlık
görüşmelerinden sonra komşu ülkelerle diğer barış süreçlerindeki diplomatik
ilişkilerin normalleşmesinin önemli rol oynayacağı ve halk desteğinin bu sürece katkı
sunacağı ortaya kondu (Gomez Suarez, s.8).
67
askerlerini gönderdiler, farklı askeri birimlere danışmanlık yaparak istihbarat
çalışmaları yürüttüler. İngiltere ve İsrail’in yanı sıra sahip oldukları her şey ile savaşa
dahil oldular. Bizi yenemezlerdi. Neye şahit oluyoruz? Barışa ulaşma çabalarına dahil
oluyorlar, fakat onlar tabiatlarını değiştiremez. Onların emperyalist doğası
bozulmamıştır”. ABD’nin doğasının bu olduğunu söylemekle birlikte Kolombiya’daki
barış çabalarına katkısındaki ‘iyiniyeti’ Irak, Suriye, Afganistan’daki bombardımanlar
devam ederken kabul emiş olmasının bir anlamı oluyor. Dahası onların ve Kolombiya
devletinin Marquetalia’nın bombalarını hata olduğunu itiraf ettiklerine inanıyor (O
Loingsigh).
30
BM Genel Sekreteri ve on ülkenin (Küba, Venezüella, Meksika, Kanada, Norveç, Almanya, İsveç,
İsviçre, Fransa, İspanya) ortak özel temsilci seçmesinde mutabık kalınmıştır. Ayrıca Avrupa
Komisyonu Özel Delegelerinin katılımıyla belirli periyodlarla toplantılar koordine edilerek işbirliği
teşvik edilmiştir.
68
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kolombiya özel danışmanı Jan Egeland,
Pastrana yönetimi sırasında BM’nin müdahalesinin kabul edilmesiyle birlikte
uyumsuzlukları çözmeye çalışsa da pek etkili olunamadı. BM, 1998 yılına
gelindiğinde 2 milyar dolar borçların ödenmesine, 2,2 milyar dolar ise ülke içerisinde
yerinden olmuşlar için özel proje üretilmesine, bölgesel entegrasyon ve
demokratikleşme çabalarına katkı sunmak amacıyla bütçe ayırmıştır (Ocampo, 2004).
69
IV. BÖLÜM
Hayvan türleri arasında büyük oranda birbirleriyle dövüşme oluyorsa da, doğal
ortamda yaşayan türlerde, tür-içi örgütlü gruplar arasında yıkıma yol açan yalnızca
birkaç dövüşme olayı rapor edilmiştir ve bunlardan hiç birinde silah olarak tasarlanmış
aletler kullanılmamıştır. Yırtıcılık içeren ve diğer türleri yemek yoluyla gerçekleşen
“normal” bir beslenme eylemi, tür-içi şiddetle eşdeğer olarak kabul edilemez.
31
Günümüzde ihtiyaçlar hiyerarşisinde öncelik tespiti ilk maddi ihtiyaçlar olarak yapılmakta, bu
durum diğer temel ihtiyaçları örselemektedir. Tatmin olmayan bireyler hep daha fazlasını hırsla talep
ettiğinden “insani” ihtiyacı unutup çıkar odaklı çatışmaları meydana getirmektedirler.
70
çatışmanın devam etmesinden yana olmaları halinde halk nezdindeki itibarlarını
kaybedeceklerinin bilincinde olacaklardır. Halkın desteği olmadan zaten siyasal
iktidar ve hiçbir gerilla hareketi yaşam alanı bulamayacaktır.
Bir barış süreci başarısızlık ile sonuçlanırsa toplumda bir boşluk oluşur ve o
boşluğu çok geçmeden şiddet tekrardan doldurur. Müzakere süreci başladığında işin
anahtar kısmı müzakere sürecini devamlı kılabilmektir. Hiç ara vermeden diyalog
sürdürülmeli. Bu duruma “bisiklet teorisi” de denir. Bisiklet pedalları çevrildikçe ileri
gider. Durduğunuz anda devrilir, düşersiniz ve tekrar harekete geçirmek zor olur
(Powell, 2016, s.250). Görüşmeler taraflar arasında ne kadar zor olursa olsun hiçbir
zaman duraklamasına izin verilmemesi potansiyel şiddetin önündeki en büyük set
olmaktadır.
32
Müzakereler başladığında bir süre görüşmelerin gizli götürülmesi, konuların olgunluk
kazanabilmesi için bir dönem durumun kamuoyunun bilgisine sunulmaması gerekir. Barış
görüşmelerindeki en büyük zorluklardan bir tanesi de gerekli olan gizli görüşmelerden açık
görüşmelere geçişteki güçlükler, halkın bu duruma tepkisi, gelebilecek tepkileri hükümetlerin nasıl
karşılayacağı meselesidir.
71
Barış süreçlerinin ikinci aşamasında, çatışmanın çıkmasına sebep olmuş
faktörlerin belirlenmesi33 ve çatışmanın yeniden başlamasını önleyecek yasal
düzenlemelerin müzakeresi ve kararlaştırılması amaçlanır. Bu aşamanın şeffaf olması
beklenir. Çünkü bu aşamada sürecin siyasi aktörler dışında da tartışılması ve toplumsal
mutabakatın sağlanması hedeflenir34 ki barış sürdürülebilsin. Barış sürecinin son
aşaması yasallaşma ya da normalleşmedir.
Bir çatışmanın sona ermesi için ortak amaç için masaya oturmaya niyetlenmiş
aktörlerin belirli koşullar dayatması, ön koşullar sağlanırsa müzakerelere devam ederiz
şeklinde tavır takınması görüşmeleri sekteye uğratan önemli bir etkendir. Barış
Çalışmalarının çoğu bu minvalde etkileyici olmakla birlikte yapılan ‘müzakereler’
bilimsel değil, bir sanat dalı olmaya devam etmektedir. Bilim; kuralları olan, amprik
eğilimli, neden sonuç ilişkisine dayanan, öngörüye ve net sonuç almaya muhtaç bir
anlayış gerektirirken barış için yapılan çabalar ve çatışmasızlık süreçlerinde bu
33
Bir toplumsal sorunun çözüme kavuşturulması için problemin kaynağına inmek, hangi etkenlerin
sorunlarda etkili olduğunu belirlemek çalışılacak yeri tespit etmek açısından ufuk vermektedir. Diğer
taraftan çatışmanın sebeplerini, tarihsel etkilerini kişiselleştirip intikam duygusuna vardırmak,
toplumun hassas kılcal damarlarına kadar inerek yaraların tekrar açılmasını sağlamak faydadan çok
zarar da getirebilir.
34
Bu kısımda kalıcı barışı sağlayacak düzenlemelerden bahsedilir. Anayasal düzenlemeler öncesi
toplumsal mutabakat ne kadar fazla halk nezdinde yaygınlaştırılıp sosyolojik çerçeve ile
içselleştirilebilirse hukuksal düzenlemelerden sonra daha rahat karşılık bularak uygulama alanı elde
eder.
35
Taraflar olarak sadece sahada çatışan taraflar değil, aynı zamanda dış çevredeki güçler, sınır
komşuları ya da küresel güçlerde kastedilir. Ne kadar fazla aktör çatışmasızlık isterse barış o kadar
uzun ömürlü olur.
72
safhaların aynı şekilde gelişmesi her zaman mümkün olmayabilir. Bu bilinç
doğrultusunda müzakereler yapılırsa sonuç almak daha kolay olacaktır.
36
Toplumda eğitimli kişilerin artmasının çatışma olasılığını azaltan, şiddet koşullarını düşüren bir etki
yapması beklenirken bu kişilerin eğitimlerinin artması kendi statülerinin değişmesine neden olmakta,
bu da belirli sayıdaki insanın hayatına etki ettiğinden toplumun genel refahına bu anlamda bir faydası
pek olmamaktadır.
73
sonuçta gerillanın kendini açık hale getirilmesi ölümlerin meydana gelmesine
sebebiyet verdi. Seçimden sonraki bir yıl içinde 4000’den fazla sol sempatizan ve
kadro öldürüldü. FARC gerillaları kırsaldaki güvenli bölgelere çekildiler ve aynı
hatayı yapmamak için kendi içlerinde and içtiler (Gott, 2009, s.368-369). Sonuçta
silahlı mücadelede devam etme kararı aldılar. Tekrardan silahlı mücadeleye
dönmemiş olsalardı yine çatışma devam edecekti, fakat mücadele demokratik kulvarda
olacaktı. Barış çatışmasızlık değil, şiddetten uzak çatışma alanı değişikliği olmaktadır.
74
bilinmekle birlikte kalıcı barışa katkısı ise zamanla görülecektir. Havana’da
Kolombiya Hükümeti ve FARC arasında barış görüşmeleri sürerken, BM anlaşmanın
imzalanması sürecini yönetmekle meşguldü. Bu doğrultudaki strateji ise tarafların
barış sürecinde birbirlerine olan güvenin artırılması, yeni bir silahlı şiddet olayının
yaşanmasına mani olunması, olası toplumsal çatışma imkanlarını ortadan kaldırmaya
yönelik faaliyetleri sürdürmekti (Segura, Mechoulan, 2017, s.19).
75
bir gelir elde ettiği, vergi sağladığı bilinmekle birlikte bunu dolaylı devlet yetkilileri
desteğinden uzak bir şekilde yapılamayacağı da aktarılmaktadır.
76
Kadınların güçlendirilmesi uzun süreli barışçıl bir topluma ulaşmak için
gereklidir. Bu durum sadece şiddet içeren çatışmaların sona ermesi için değil, yapısal
şiddetin ortadan kalkması, sosyal adalet, insan haklarının temini, ayrımcılığın ortadan
kalkmasının güvence altına alınması için olmazsa olmaz koşuldur (Kutscher, 2016,
s.11). Kamusal hayatta daha fazla kadın olduğunda şiddete mesafe koymak daha kolay
olacaktır.
Barış yapmaktan daha zor olan barış içerisinde yaşayabilmektir. 2009 yılında
Guatemala Hükümeti ile URNG arasında barış anlaşması imzalandı. URNG
parlamenterlerinden Walter Felix, barış anlaşmasının üzerinden uzun yıllar geçtiği
halde barış anlaşmasının negatif taraflarının pozitif taraflarından daha fazla olduğunu
söylüyordu. Çünkü barış anlaşması yapılırken tutulması gereken birçok söz verilmişti.
Özellikle bu verilen sözler barış anlaşmasının temelini teşkil ediyordu. Ancak
anlaşmadan sonra iktidara gelen birçok hükümetin barış anlaşmasında verilen sözlerin
birçoğunu tutmadığı aktarılmaktadır.
77
Kolombiya’da bugün Barış Anlaşması yapılsa dahi hükümet tarafından
paramiliter güçlerin tamamen tasfiye edilemeyişi 37 ve dolayısıyla suikastların devam
etmesi, üstelik sağ kanatın iktidara gelmesi barış sürecini olumsuz etkiliyor. Rezerve
edilen kamp alanlarındaki eski gerillaların hayati güvenliklerinin sağlanamaması da
barış sürecini tehdit eden unsur olarak ortada durmaktadır.
Plebisitte evet çıkma olasılığı % 60’ları gösteriyordu, zaten evet çıkacak diye
insanlar oy kullanmaya gitmedi. % 37 cıvarında katılım oldu. ‘Evet’ kampanyası zaten
geçecek diye rehavete girerken ‘hayır’ kampanyası çok iyi mobilize oldu. Dolayısıyla
hayır çıkması bazı maddelerde revize taleplerini gündeme getirdi, hayır çıkmasından
dolayı FARC buna nispeten daha kolay ikna oldu. ‘Hayır’ çıkmasından sonra Uribe
ekibi ile Santos tarafı görüşmek durumunda kaldı, daha geniş bir konsensüsün önü
açılmış oldu. Daha sonra da bir takım revizelere yapıldı ve parlamento anlaşma
metnini onayladı. Bir daha referanduma götürülmedi.
37
Bazı açıklamalar hükümet paramiliterleri tasfiye etti, hatta paramiliter liderleri Amerika’ya teslim
etti şeklindedir.
38
Santos referandum sonrası röportajlarından bir tanesinde barış anlaşmasını referanduma
götürmekten pişmanım diye açıklama yaptı. Esasında FARC barış anlaşmasını bu şekilde referanduma
götürme taraftarı değildi, FARC’ın istediği daha kapsamlı anayasal mevzuatın geniş çerçevede
referanduma sunulmasıydı. FARC, bir nevi barış için ödün vermenin de gerekli olduğu düşüncesinden
plebisiteye razı olmak durumunda kaldı.
39
FARC sadece 80 bin cıvarında oy alabilmiştir.
78
katılanlar sağ ve sol kesimdeki politik olarak aktif olan unsurlardı.40 Fakat bu sonuç,
halkın tamamının barış istemediği anlamına da gelmemektedir.
40
Sağ kesim barışa karşı çıkan sol kesim ise barışı destekleyen taraftan oluşmaktadır. Böylesine
ideolojik karşıtlıkların körüklediği kutuplaşma zemininde seçimlere girilmiş ve belirtilen oranlar
ortaya çıkmıştır.
41
Metin YEĞİN ile yapılan görüşmelerden bu kısımda faydalanılmıştır.
79
Kolombiya-FARC barış sürecinde etkin bir strateji de görüşmeler devam ettiği
sürece ateşkesin ilan edilmemiş42 olmasıdır. Bu durum sayesinde olası
provokasyonların önüne geçilmiştir. Başka bir barış sürecinde barış müzakereleri ile
birlikte ateşkes ilan edildiğinde herhangi bir taraftan bir suikast sonucu bir kişinin
öldürülmesi bir anda sil baştan işlerin geriye gitmesine sebep oluyordu. Oysa
Kolombiya’da bu riskin önüne geçilmeye çalışılmıştır.
Esasında FARC tek taraflı ateşkesi birkaç kez ilan etti ve bu yolla politik
inisiyatifi ele almayı amaçladı. Nasıl gerilla hareketi silaha başvurarak kendince
önemli bir politik hareket yaptığına inanıyorsa aynı siyasi etkiyi uyandırmak için farklı
bir konjonktürde silahsızlanma yolunu da tercih etmişti.
Ateşkes sağlanana kadar FARC ile görüşmelere devam edilmiş olması halka
karşı hükümeti rahatlatmış oldu. Hükümet halka, ‘biz şiddeti bitirmek istiyoruz, bu
yüzden gerilla ile görüşmekteyiz, bunun için silahlı mücadeleyi de bitirmiş değiliz,
görüşmeler olumlu sonuçlanmazsa aynı şekilde güvenliğimiz için tüm terör
unsurlarıyla mücadele etmeye devam edeceğiz’ deme fırsatını kazanmış oluyordu.
42
Müzakerelerde ateşkes olana kadar çatışmaların devam etmesi, görüşmelerin süresini daha da
önemli hale gelmiştir. Örneğin Santos bir konuşmasında müzakerelerde altı başlık olduğu ve
başlıkların birisi bittikten sonra diğerine geçildiği, bu da müzakerelerin çok zaman almasına neden
olduğunu belirtmiştir. Eski Başkan, bu altı başlığı farklı gruplar oluşturarak aynı zamanda görüşerek
zamandan kazanabilirdik şeklinde pişmanlığını dile getirmiştir.
80
SONUÇ
Barış süreciyle birlikte özellikle kırsaldaki halk ile devlet arasında yeni bir
ilişki ihdas edilmeye çalışılmalı. Devlet yetkililerinin geçmişte yapmış oldukları
hataları tekrarlamadan kırsal bölgelere kamusal hizmetleri götürmesi, devlet
etkinliğini artırarak halk devlet arasındaki olması gereken yakınlığı sağlaması barışa
katkı sunacaktır. Diğer taraftan FARC’ın bırakmış olduğu bölgelerde oluşabilecek
güvenlik açıkları da alınması gereken tedbirlerle kapatılmalıdır. Bu aşamadan sonra
halkın güvenliğinin sorumluluğu kırsal bölgelerde de doğal olarak devletin kolluk
kuvvetlerindedir.
43
Doç. Dr. Mehmet ÖZKAN ile yapılan görüşmelerden bu kısımda faydalanılmıştır.
81
oldukları, çatışmasızlık için ödün vermeye gerçekten hazır olup olmadıkları
görülecektir.
Yine başka bir sorunda FARC tarafında savaşmış ve kendilerini ‘birinci cephe’
olarak adlandıran on farklı gruba bölünmüş, isimlerine ‘Doğu Bloku’da denilen 600
savaşçıdan oluşan bir mafyanın ortaya çıkmış olmasıdır. Diğer tüm eski FARC
üyelerini de dahil ettiğimizde bu grupların sayıları 2500 cıvarına kadar çıkıyor. Daha
barış anlaşması imzalanmadan önce FARC onları muhalif olarak ilan ederek
kendilerinden ayrıştırmıştı. Bu gruplar Kolombiya sınırının Venezüella ve Brezilya
kısmındaki uyuşturucu trafiğini kontrol ederek büyüme sağladılar (InSight Crime,
2018). Kolombiya ordusu ise bu gruplarla mücadele etmeye devam etmektedir (CNN
TÜRK).
Barış yapıldıktan sonra FARC üyelerinden bir kısmı La Paz bölgesinde kurulan
suni gerilla kampları ile eko-turizm örneği olarak turistleri eski gerillalarla
buluşturuyor. Turizmciler bu yeni konsepte “barış turizmi” adını veriyor. Amazon
ormanlarındaki kamp hayatlarını yeniden canlandıran eski FARC gerillaları, geçmişin
savaş üslerini turistik cazibe merkezi haline getirmeye çalışıyorlar (Medyascope).
“İsyankar yaşamın tadı” gibi sloganlarla pazarlanan dağ otelleri, müşterilerine; soğuk
suyla duş almayı, çadırlarda kalmayı ve yemeklerini seyyar ocaklarda kendilerinin
yapmasını vadediyor. Dekor olarak plastik isyancı mankeni ve silahlar kullanılan
82
kampların elden geçirilerek daha cazip hale getirilmesi işi de eski FARC gerillaları
tarafından yapılıyor (Posta). Toplumla kaynaşmayı ve maddi gelir elde etmeyi
sağlayan bu faaliyetler barışa destek olabilir.
83
KAYNAKÇA
ACOSTA, Luis Jaime, About 300 rebels from Colombia’s FARC have not
demobilized, general says, Reuters, https://www.reuters.com/article/us-colombia-
peace/about-300-rebels-from-colombias-farc-have-not-demobilized-general-says-
idUSKBN15K0IV, (18.10.2018)
AKYEŞİLMEN, Nezir, Çatışma Analizi: Hak Temelli Stratejik Barış Modeli, s.58-
65
ANNUAL Report of the United Naitons High Commisioner for Human Rights and
the Office of the High Commissioner and the Secretary-General, 26 Şubat-23 Mart
2018, https://reliefweb.int/report/colombia/annual-report-united-nations-high-
commissioner-human-rights-situation-human-rights-0, (09.12.2018)
84
ARCHILA, Mauricio, (David Graff) Die Zivilgesellschaft muss politischen Druck
ausüben, Jungle World 13, 31 Mart 2016, s.17,
https://www.academia.edu/26076643/Soziale_Bewegungen_im_Rahmen_der_Friede
nsverhandlungen_in_Kolumbien, (07.12.2018)
85
CARLIN, Ryan E. , McCOY, Jennifer, L., SUBOTIC, Jelena, Pitfalls abound in
Colombia-FARC peace talks, Washington Post,
https://www.washingtonpost.com/news/monkey-cage/wp/2014/08/28/pitfalls-
abound-in-colombia-farc-peace-talks/?noredirect=on&utm_term=.593cc8e92448,
(10.09.2018)
COLOMBIA REPORTS, Duque visits demobilized FARC guerrillas three days after
locals denounce far-right death threat, https://colombiareports.com/duque-visits-
demobilized-farc-guerrillas-two-days-after-rights-groups-denounce-far-right-death-
threat/, (08.12.2018)
ÇINAR, Yusuf, AVCI, Yasin, Kolombiya Sorunu: Taraflar, Sebepler, Çözüm Süreci
ve Öneriler, SANDIKLI, Atilla, İSMAYIL, Elnur, Küresel Riskler ve Bölgesel
Krizler, Bilgesam Yayınları, 2017, s. 232-244
86
DAŞLI, Güneş, ALICI, Nisan, FIGUERAS, Julia Poch, Barış ve Toplumsal Cinsiyet:
Kolombiya Barış Süreci, Demokrasi, Barış ve Alternatif Politikalar Araştırma
Merkezi (demos), Temmuz 2018, s.43
DE RIVAZ, Charlie, Colombia’s New President: Will the Peace Deal Survive? ,
RUSI (Royal United Services Institute),
https://rusi.org/colombias_new_president_will_the_peace_deal_survive,
(17.10.2018)
DÖNMEZER, Sulhi, Çağdaş Toplumda Şiddet ve Mafia Suçları, Cogito, YKY, sayı
6-7, Kış-Bahar 1996, s.220
DUFORT, Philippe, The Dual Function of Violence in Civil Wars: The Case of
Colombia, University of Cambridge, 2014, s.208
DUSCHKA, Sarah Miriam, Peace Negotiations between Colombia and the FARC
Obstacles and Future Potential,
http://www.academia.edu/22646290/Peace_negotiations_between_Colombia_and_th
e_FARC_Obstacles_and_Future_Potential, (12.08.2018)
EHRET, Peter, Plan Patriota-Eine Garantie für die Stabilität in Kolumbien? , Ludwig
Maximillian Universität München, s.121
http://www.academia.edu/7219272/Plan_Patriota_Eine_Garantie_f%C3%BCr_die_S
tabilit%C3%A4t_in_Kolumbien , (07.08.2018)
87
ESTRADA, Fernando, The Logic of the Violence in the Civil War: The armed
conflict in Colombia, Perfil de Coyuntura No.17, Universidad de Antioquia, 2011,
s.192
FELBAB-BROWN, Vanda, Working out Justice with the FARC-A fork in the road
toward peace in Colombia, Brookings, https://www.brookings.edu/blog/up-
front/2015/09/24/working-out-justice-with-the-farc-a-fork-in-the-road-toward-peace-
in-colombia/, (19.10.2018
GALTUNG, Johan, Peace by Peaceful Means, Peace and Conflict, Development and
Civilization, 1996, s.73-74.
88
GÖREN, Ayşecan, Kolombiya’nın silah bırakan gerilla örgütü FARC üyeleri, eski
kamplarını turizm merkezine dönüştürdü,
https://medyascope.tv/2018/09/12/kolombiyanin-silah-birakan-gerilla-orgutu-farc-
uyeleri-eski-kamplarini-turizm-merkezine-donusturdu/, (08.12.2018)
GURR, Ted Robert, Why Men Rebel, Princeton University Press, 1970, s.292-293
HARLAND, David, Oslo Forum, The lost art of Peacemaking, The Center for
Humanitarian Dialogue, 2018, s.7
HOBART, Mark, Şiddet ve Susku: Bir Eylem Siyasasına Doğru, Cogito, YKY, Sayı
6-7, Kış-Bahar 1996, s.59
89
Blackwell Publishing, Center for Latin American Studies at the University of Miami,
2012, s.163
https://www.britannica.com/topic/National-Liberation-Army-Colombian-guerrilla-
group, (16.08.2018)
https://twitter.com/kolumbinfo
http://www.askonline.ch/fileadmin/user_upload/documents/Frieden/von_unten/Offen
er_Brief_EDA_Gespraeche_Kolumbien-ELN.pdf, (07.10.2018)
https://www.wilsoncenter.org/sites/default/files/Otis_FARCDrugTrade2014.pdf,
(12.10.2018)
https://www.bbc.com/news/world-latin-america-19390164, (01.09.2018)
https://bianet.org/bianet/siyaset/176380-kolombiya-da-23-haziran-mutabakatinin-
ana-hatlari, (01.09.2018)
https://www.cnnturk.com/dunya/kolombiyada-farcdan-pusu-eylemi, (17.10.2018)
INSIGHT Crime, Ex-FARC Mafia: The New Player in Colombian Organized Crime,
Mart 2018, https://www.insightcrime.org/colombia-organized-crime-news/ex-farc-
mafia-new-player-colombian-organized-crime/, (13.10.2018)
INSTITUTE for Economics and Peace, New Methods to Assess Risk of Conflict and
Violence, http://visionofhumanity.org/app/uploads/2017/09/Risk-
Report_Web_Final.pdf, (22.10.2017)
90
J.D.SANDOLE, DENNIS, Peacebuilding, War and Conflict in the Modern World
KIŞLALI, Ahmet Taner, Siyasal Çatışma ve Uzlaşma, İmge Kitabevi, 1991, s.27-28
KISSINGER, Henry, Amerika’nın Dış Politikaya İhtiyacı Var mı? , Odtü Yayıncılık,
2002, s.72-77
LEECH, Garry, The FARC: The Longest Insurgency, Zed Books, 2011, s.35
91
LONGENECKER, Chris, Colombia in the 1900s: Dual Power and the FARC-EP,
San Francisco University, 2014, s.5
MAIHOLD, Günther, Der Friedensprozess wird viele Wunden wieder aufreißen, Zeit
Online, https://www.zeit.de/politik/ausland/2015-09/kolumbien-friedensvertrag-farc,
(11.09.2018)
MATHIEU, Hans, Abkommen ja, Frieden nein? , Friedrich Ebert Stiftung, Mart
2013, s.5.
McDERMOTT, Jeremy, The FARC, the Peace Process and the Potential
Criminalisation of the Guerrillas, InSight Crime, 2013, s.3
MEDICINE and War, Şiddet Üzerine Bildiri, Cogito, YKY, Sayı 6-7, Kış-Bahar
1996, s.37-39
92
MENSCHENRECHTSKOORDİNATİON Kolumbien, Mordwelle gefährdet
Friedensprozess in Kolumbien, https://www.kolko.net/krieg-und-frieden/mordwelle-
gefaehrdet-friedensprozess-in-kolumbien/, (07.12.2018)
NUSSIO, Enzo, Peace and Violence in Colombia, CSS Analyses in Security Policy,
No: 191, Mayıs 2016, http://www.css.ethz.ch/content/dam/ethz/special-
interest/gess/cis/center-for-securities-studies/pdfs/CSSAnalyse-191-EN.pdf,
(07.12.2018)
OTIS, John, The FARC and Colombia’s IIIegal Drug Trade, Wilson Center, Kasım
2014, s.1-2
93
PAULO, Sao, BRÜHWILLER, Tjerk, Kolumbiens Türe zum Frieden,
https://www.nzz.ch/kolumbien-und-farc-abschluss-der-friedensgespraeche-
ld.112850, (01.09.2018)
PFEIFFER, Silke, Den Kreislauf der Gewalt brechen, International Crisis Group,
Frankfurter Rundschau, https://www.crisisgroup.org/de/latin-america-
caribbean/andes/colombia/den-kreislauf-der-gewalt-brechen, (18.10.2018)
94
S. O’ROURKE, Ross, Insurgency Case Assessment: Revolutionary Armed Forces of
Colombia (FARC), Norwich University, s.5
SIMONSEN C.E. , SPIDLOVE, J.R. , Terrorism Today: The Past, the Players, the
Future, 2000, s.342
STALLONE, Kiran, ZULVER, Julia, In pictures: female FARC fighters daily lives
in a demobilisation camp, https://www.opendemocracy.net/5050/kiran-stallone-julia-
zulver/in-pictures-daily-life-farc-demobilisation, (08.12.2018)
SOKOLOFF, Jose Miguel, How Christmas lights helped Guerrillas put down their
guns, TED Global 2014,
https://www.ted.com/talks/jose_miguel_sokoloff_how_christmas_lights_helped_gue
rrillas_put_down_their_guns, (26.09.2018)
95
SUELT COCK, Vanessa, The Relation between Human Security and Peace in
Colombia, Human Security Perspectives, 2006, Volume 1, Issue 3, 2006, s.20-21
TED,
https://www.ted.com/talks/nicholas_negroponte_takes_olpc_to_colombia?language=
tr
THEUNE, Lukas, Die Straflosigket geht weiter, Kolumbien ist von einem gerechten
Frieden noch weit entfernt,
https://www.academia.edu/26076715/Guerilla_im_Umbruch_Kolumbiens_FARC_-
_Mit_Lenin_zu_Frieden_und_Wohlstand?auto=download, (07.12.2018)
96
VIANNA DE AZEVEDO, Christian, Demobilizing and Reintegrating FARC
Fighters: The Challenges Faced to End The Forever War, Revista Brasileira de
Ciencias Policiais, 2014, s.71
YEĞİN, Metin, Gerilla anlatıyor (3): FARC’ın ‘Dışişleri Bakanı’ndan ‘bize’ mesaj,
29.09.2016, Gazete Duvar,
https://www.gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2016/09/29/57514/, (14.12.2018)
https://www.youtube.com/watch?v=h34FtWl7pjo, (16.10.2018)
97