You are on page 1of 321

Kum1z1 Kedi Yaymevi: 198

<;agda� Dilnya Edebiyab: 17

Ozgiln ad1: A jangnda de pedra

Yitik Adanm (}ykilsU


Jose Saramago
<;eviren: Dost Karpe

©Jose Sar amago and Editorial Caminho, SA, Lisboa, 1986


by arrangement with Literarische Agentur Mertin lnh. Nicole Witt e. K.,
Frankfurt am Main, Germany
Bu kitabm Turk\e yaym hakk1 A kca h Telif Haklan Ajans1 araohg1yla almm1�hr.
© Kirrmz1 Kedi Yaymevi, 2012

Yaym Yiinetmeni: ilknur Llzdemir


Son Okuma: Serra Tilziin
Kapak Tasanm1 ve Gr afik: Ye�im Ercan Aydm

Taruhm i1;in yap1lacak lusa ahnnlar d1�mda, yaymorun yaz1h izrti


almmaks1zm, hi�bir �kilde kopyalanamaz, elektronik veya mekartik yolla
1;ogalblamaz, yay1mlanamaz ve dag1t1lamaz.

Bu kitabm ilk bask1s1 1999 y1l mda yapilnu�br.


Kirm1z1 Kedi'de Birinci Bas1m: Mart 2013, istanbul
ikinci Bas1m: Arahk 2013, istanbul
O\Qncii Bas1m: Mayis 2015, istanbul
ISBN: 978-605-4764-17-4
K1rm1z1 Kedi Sertifika No: 13252

Baslu: Pasifik Ofset


Cihangir Mah. Giivercin Cad. Baha i� Merkezi B Blok
Haramide,-e-Avolar iSTANBUL T: 0212 412 17 77
Pasifik Ofset Sertifika No : 12027

Kum1z1 Kedi Yaymevi


kirmizikedi@kirmizikedikitap.com /www.kirmizikedikitap.com
www.facebook.com/kirmizikedikitap I twitter.com/ krmzkedikitap
kinnizikediedebiyat.blogspot.com.tr
Omer Avni M. Emektar S. No: 18 Giimil�suyu 34427 iSTA NBUL
T: 0212 244 89 82 F: 0212 244 09 48
Jose Saramago

YiTiK ADANIN

0YK0S0

�eviren: Dost Karpe

ROMAN


Her gelecek hayret vericidir.
ALEJO CARPENTIER
Joana Carda karaaga._ dahyla toprag1 kaz1ymca Cerbere'nin
bi.iti.in kopekleri havlamaya ba�lay1p yore sakinlerini deh�ete
di.i�i.irdi.i, ._i.inki.i ._ok eski zamanlardan beri, hep sessiz olan bu
kopeklerin havlamaya ba�lamasmm, evrenin sonuna yakla�1l­
d1gmm i�areti olacagma inarulmaktayd1. Kimse bu kokleri de­
rin hurafenin ya da mutlak inanan nereden kaynakland1g1m
ammsayam1yor arhk, her ne kadar Frans1z bi.iyi.ikannelerinin s1k
s1k anlathklan, mitolojik eski Yunan ._aglarmda, burada, Dogu
Pireneler'deki Cerbere yoresinde i.i._ kafah ve Cerberus isminde­
ki kopegin efendisi kay1k._1 Charon tarafmdan ._agnhnca havla­
d1gmm yeni eklemelerle degi�tirilerek anlatilan efsanesinin bir
benzeri olsa da. Bu efsanevi, uluyan kopegin yozla�m1� tek kafah
zi.irriyetinin o tarihsel olarak kamtlanm1� suskunlugunu edinme­
den once mutlaka ge .. inni� oldugu organik degi�imler hakkmda
da ayrn �ekilde bilgisiziz. Ancak bu, hemen herkes, ozellikle de
eski ku�aklar tarafmdan bilinen bir doktrin noktas1d1r, ingiliz di­
linde yaz1lan ve telaffuz edilen �ekliyle kopek Cerberus cehen­
nemin kap1lanm hi..bir ruh ka..maya kalkl�maya cesaret etmesin
diye oyle azgmhkla korudu ki daha sonra olmekte olan tannlar
son bir merhamet edimiyle kopekleri sonsuza dek susturdu, bel­
ki de sessizliklerinin cehennemin amsm1 silebilecegini umarak.
Arna modern ._agm da bize a._1k._a gosterdigi gibi sonsuz sonsuza
dek si.irmediginden birka._ gi.in once diyelim, Cerbere'den yi.izler­
ce kilometre otede, Portekiz'deki ismini az sonra ammsayacag1-
m1z bir yerde, Joana Carda adh bir kadmm toprag1 bir karaaga._
dahyla kazmas1 ti.im kopeklerin, size daha once hi._ havlamam1�
8

olduklanru ammsatmak istedigim ki:ipeklerin, uluyarak sokakla­


ra di:iklilmelerine yetti. Joana Carda'ya topragt bir karaagai; da­
hyla kaztmamn, olgun bir kadmdan i;ok a�tk bir gence yakl�an bu
hareketi yapmamn nerden aklma geldigi, bi:iylesine anlamstz, ve
unutmaym ki en tehlikeli eylemler bunlardtr, bir eylemin sonui;­
larmt dil�ilnlip dli�ilnmedigi sorulsa belki de �i:iyle yamt verirdi,
Bana ne oldu bilmiyorum, dal yerde duruyordu, onu ahp bir i;izgi
i;izdim. Onun bliylilli bir asa olabilecegi hii; aklma gelmemi�ti.
Bliyiilli bir asa olamayacak kadar bliyilk gi:irlinilyordu ve bilylili.i
asalann parlak altmdan yap1ld1g1, tepesinde de bir kristalin bu­
lundugu si:iylenir hep. Bir karaagai; dah oldugunu biliyor muy­
dun, Agai;lar hakkmda i;ok az �ey bilirim, bana daha sonra o kara­
agai; tilrliniln fmdtk agaayla aym oldugu, botanikte ulmus olarak
adlandmld1g1, ikisinin de, isimleri degi�tirilse bile, dogailstli gili;­
lere sahip olmad1klan si:iylendi, ama bu durumda bir kibrit i;i:ipli
de aym etkiyi yarahrdt, bundan eminim. Niye bi:iyle dii�ilnliyor­
sun, Olmast gereken olmahdtr, bu i;ok glii;lil ve kar�t konulamaz
bir yasadtr, bunun ya�hlar tarahndan binlerce kez si:iylendigini
i�ittim, Kadere inamr m1sm, Olmast gerekene inanmm.
Paris'tekiler ki:ipeklerini beslemekte olduklan saatte bir k�pek
kullibesinden telefon ediyor gibi gi:irlinen maire'nin i;agnlanna
kattla kattla glilmi.i�ler ve D eu xiem e B u r ea u'dan iki tecriibeli ve­
terinerin bu s1ra d1�1 fenomeni ara�ttrmak ve bir raporla bir ey­
lem plaru sunmak gibi i:izel bir gi:irevle gilneye gi:inderilmeleri­
ne ancak o bi:ilgede dogup bilylimli� olan ve bu yilzden de yerel
efsaneleri ve masallan bilen bir milletvekilinin israrh yakan�lan
sonucunda razt olmu�lard1. Bu arada umutsuzluga dil�ilp sag1r­
la�mak ilzere olan sakinler, bir cehennem i;ukuruna di:inil�en o
ho� yerin sokaklanna ve meydanlanna dilzinelerce zehirli etli bi:i­
rekle, son derece basit ve etkisi her i;agda ve enlemde kamtlanmi�
olan bir yi:intemi uygulamak i.izere dag1lm1�lard1. Geri;i yalmz­
ca bir ki:ipek i:ildli, ama sag kalan digerleri bu dersi unutmad1-
lar ve inildeyerek, havlayarak ve uluyarak kisa stirede i;evredeki
9

tarlalara yay1hp orada, anla�drnaz bir �ekilde, birkai; dakika ii;in­


de sustular. Veterinerler en sonunda 9kageldiklerinde, sahibesi
ah�veri�e i;1ktigmda ona e�lik eden ve ya�h oldugundan gline�in
albnda huzurla uzanrnay1 seven o halinden rnernnun hayvandan
i;ok farkh olan buz gibi, �i�rni�, zavalh Medor'un yarnna gi:itli­
rilldliler. Ancak adalet bu dlinyay1 henliz tarnarnen terk etrnerni�
oldugundan Tann, �iirsel bir �ekilde, Medor'un sevgili sahibesi­
nin pi�irdigi etli bi:irek yilzilnden i:ilrnesi gerektigine karar verdi,
ki kadnun bi:iregi d1�anya rnahalledeki kendi bahi;esinden hii;
i;1krnayan bir di�i ki:ipek ii;in b1rakrn1� oldugunu da eklerneliyiz.
Veterinerlerden daha ya�h olarn bu zavalh le�le ylizle�tirilince,
Otopsi yapahrn, i:inerisinde bulundu, ki bu anlarns1zd1, i;ilnkil
Cerbere'nin her sakini earn isterse i:illirn sebebinin ne oldugu
konusunda tarnkhk edebilirdi. Arna Fakillte'nin geri;ek niyeti, o
gizli servisin jargonuyla konu�ursak, i:illirniln �irndi belirgin olan
suskunluguyla sonsuza dek silrmil� gibi gi:irilnen sessizligi ara­
smda sonunda birkai; saatligine diger ki:ipekler gibi konu�abil­
rnenin tadnu 9karrn1� olan bir hayvamn ses tellerini gizlice in­
celernekti. �abalan bo�unayd1, Medor'un ses telleri bile yoktu.
Veterinerler �a�kina di:inrnil�tli, arna resrni ve rnakul fikrini dile
getiren maire, Bu �a�irtm bir �ey degil, Cerbere'nin ki:ipekleri as1r­
lard1r havlarn1yor ve bu ylizden ses telleri yok oldu, dedi. Arna
bu dururnun niye ans1zm degi�tigini bilerniyorurn, veteriner de­
gilirn, ancak s1kint1lanrn1z sona erdi, chiens ortadan kayboldu, her
neredeyseler sesleri duyulrnuyor. Kesilrni�, bii;ilrni� ve i:izensizce
yeniden dikilrni� olan Medor gi:izya�lan ii;indeki sahibesine can­
h bir serzeni� olarak, ne de olsa serzeni�ler i:illirnden sonra bile
canhd1r, teslirn edildi. Paris'e kalkan bir ui;aga yeti�rnek lizere
havaalamna giden veterinerler yolda raporlannda o tuhaf kay1p
ses telleri olaymdan bahsetrnernek hususunda anla�t!lar. Ve bu
dururnun kesinligi aym gece Cerberus, bir agai; boyundaki ve iii;
kafah, ama dilsiz, devasa bir hayvan ortahkta sinsice gezinrneye
ba�lad1gmda karutland1.
10

A�ag1 yukan ayru sua\arda, Joana Carda'run karaagai; dahyla


toprag1 kaz1rnasmdan belki once, be\ki sonra, a�arniistii olrnak
iizereyken, dalgalarm sesi giii;liikle i�itilebiliyorken ve sebepsiz
bir ii; i;eki� gibi k1sa ve bogukken, bir adarn sahilde geziniyordu
ve daha sonra isrninin Joaquirn Sassa oldugunu soyleyecek o\an
bu adarn kuru kurnlar\a 1s\ak kurnlan birbirinden ay1ran dalga
i;izgisinin yukansmda yiiriirken arada suada egilip bir kabuk, bir
yengei; k1skac1, bir yosun tutarn1 ahyordu e\ine, biz de s1ks1k bo�
saatlerirnizde boyle oyalanmz ve oradan gei;rnekte olan bu yalmz
adarn da aym �eyi yaprnaktayd1. Bulduklanm koyabilecegi cep­
\eri ya da torbas1 olrnad1gmdan elleri doldugunda olii kalmtilan
denize geri b1rak1yordu, deniz kendisine ait olanlara sahip olsun,
toprak toprakla birlikte kalsm. Arna her kaidenin bir istisnas1 var­
d1r ve Joaquirn Sassa ilerisinde, dalgalann eri�erneyecekleri bir
yerde durmakta olan bir ta� gordii, ta� bir disk gibi biiyiik, agir
ve �ekilsizdi, digerleri gibi, ba�parrnakla i�aretparrnag1 arasma
rahati;a konulabilen diger ta�lar gibi hafif ve yuvarlak olrnu:;; olsa
Joaquirn Sassa onu suyun yi.izeyine firlatir, seki�lerini ve h1z1 tii­
kenince en sonunda bat1�1ru izlerken yeteneginden dolay1 i;ocuk­
i;a bir tatrnin duyard1, kaderi belirlenrni� gibi goriinen bir ta�, gii­
ne�in altmda kururnu�, yalmzca yagrnurla nernlendirilrni� ve en
sonunda da bir rnilyon y1l boyunca, bu deniz buharla�ana ya da
geri i;ekilip ta�1 tekrar bir rnilyon y1l boyunca, bir ba�ka Joaquirn
Sassa'run bu sahile gelip aym hareketi ne yaptlguu bilrneden tek­
rarlarnasma yetecek bir siire boyunca kalrnak iizere tekrar top­
ragm iistiinde b1rakana dek kalrnak iizere karanhk derinliklere
batrn1:;; bir ta�, hii; kimse de ben bunu yapmam demesin, i;iinkii
hii;bir ta� giivencede ve dayamkh degildir.
Giiney sahillerinde, bu 1hk saatte, birileri son bir kez y1kamyor,
yiiziiyor, top oynuyor, dalgalann altma dahyor ya da bir havlunun
iistiinde gev�iyor, ya da teninde a�arn riizgarmm ilk hafif esintile­
rini hissediyor, ya da k1sa stireligine denize yerle�rneye hazirlanan
giine� tarafmdan son bir kez o�anrnak iizere pozisyon degi�tiriyor,
11

anlann en uzunu bu, c;iinkii giine�e bakanz ve giine� de kendisine


balalmasma goz yumar. Arna burada, Joaquim Sassa'mn kollanm
�imdiden yormaya ba�layacak kadar ag1r bir ta�1 ta�1d1g1 bu kuzey
sahilinde riizgiir dondurucu, giine� neredeyse yanya kadar bath ve
denizin iistiinde w;:an tek bir marh bile goriilmiiyor. Joaquim Sassa
ta�1 firlath, birkai; ar�m oteye, bulundugu yerden pek de uzak ol­
mayan bir yere dii�mesini bekleyerek, hepimiz kendi giiciimiizii
bilmek zorunday1z, etrafta bu hiisranh disk a tmsmm i;abalanyla
dalga gei;ecek taruklar bile yoktu, kendisine giilmeye haz1rlanan
oydu, ama i�ler bekledigi �ekilde geli�medi, kara ve agir ta� havaya
yiikseldi, indi, su yiizeyine i;arpt1, i;arpmamn �iddetiyle tekrar yiik­
seldi, biiyiik bir ui;u� ya da s1i;rayi�la, ve tekrar indi, ve tekrar yiik­
seldi ve sonunda uzaklarda bir yerde bath, gordiigiimiiz o beyazhk
yalmzca kmlan bir dalgamn kopiigii degilse tabii. Hayretler ii;in­
deki Joaquim Sassa bunun nas1l olabildigini dii�iindii. Boylesine
zay1f olan ben boylesine ag1r bir ta�1 nasil �imdiden kararmakta
olan o denizde o kadar uzaga hrlatabildim, iistelik etrafta, iyi i�
ba�ardm Joaquim Sassa, senin Guinness Rekor/ar Kitab z na girmen
'

ii;in tamkhk yapacag1m, diyecek birileri de yok, boyle bir ba�an goz
ard1 edilemez, ne kotii �ans, insanlara az once olan �yi anlatsam
bana yalanc1 derler. Ai;1k denizden son derece yiiksek bir dalga gel­
di, kopiirerek ve giirleyerek, en sonunda denizin ii;ine dii�en ta�
tarafmdan yarahlm1�h, bu i;ocuklugunda irmaklan olan herkesin
o irmaklardan ogrendigi bir �eydir, suya atilan ta�larm yol ai;t1g1
e�eksenli dalgalanma. Joaquim Sassa sahil boyunca ko�tu ve dalga
kumlarda yay1ld1, kabuklan, yengei; klskai;lanm, ye�il bir suyosu­
nunu, ama aym zamanda ba�ka tiirleri de, korfez otunu, mercan­
lan, kosele gibi sert deniz yosunlanm ve ba�parmakla i�retpar­
mag1 arasma rahati;a konulabilecek kiii;iik bir ta�1 da siiriikleyerek.
Giine�i gormeyeli kai; yil olmu�tur kim bilir.

Yazmak son derece zordur, i;ok biiyiik bir sorumluluktur, yal­


mzca olaylan kronolojik bir sirayla, once �u oldu, soma bu diye
12

yerle�tinneyi ya da dogru etkiyi yaratmay1 ba�armaruz i9n daha


uygun oldugu karusmdaysaruz, buguniin olay1ru diinkii hadise­
nin arkasma yerle�tirmeyi ya da daha az riskli olmayan cambaz­
hklan denemeyi, gec;mi�i yeniymi�c;esine, �imdiki zamaru da ba�1
sonu olmadan siiregelen bir i�leyi� olarak ele almay1 du�iinme­
niz yeterlidir, ama yazarlar ne kadar c;abalarsa c;abalasmlar asla
ba�aramayacaklan, biiyiik ustahk gerektiren bir �ey vardu ki o
da ayru anda olmu� olan ik.i olay1 ayru zaman k.ipi ic;inde yaz1-
ya dokmektir. Baz1lan bu giic;liigiin sayfay1 yan yana ikj stituna
ayumakla a�Iiabilecegine inamr, ama bu strateji naiftir, c;iinkii biri
once, digeri sonra yazilm1�tlr, okurun once bunu, sonra digerini
okuyacag1ru ya da tam tersinin olacag1ru hic;bir zaman unutma­
mahy1z. Bu i�ten en az zararla kurtulanlar opera �ark.Iciland1r,
her birinin hepsi de farkh sozler soyleyen tenorlar, baslar, sop­
ranolar ve baritonlar arasmda okuyacak kendi uc;, dort, be�, alh
bolumleri vard1r, mesela kinik alay eder, saf k1z yalvanr, yigit
a�1k k1zm yard1mma ko�makta gecikir, operaya gidenleri ilgilen­
diren miiziktir, ama okur boyle degildir, her �eyin ac;1klanmasm1
ister, hece hece ve art arda, hpk1 burada gosterildigi gibi. i�te bu
yiizden once Joaquim Sassa'dan bahsettikten sonra ancak �imdi
Pedro Orce'den bahsedilecektir, oysa aslmda Joaquim ta�1 deni­
ze atarken Pedro ayru anda sandalyesinden kalkm1�hr, saatlere
gore arada bir saatlik bir fark olmasma kar�m, c;Unkii ikincisi
ispanya'da, ilkiyse Portekiz'dedir.
Her sonucun bir sebebinin oldugu herkesc;e bilirtlr ve bu ev­
rensel bir gerc;ektir, ancak baz1 yarg1 ya da basit tarumlama ha­
talarmda bulunmaktan sak.Irulmas1 olanaks1zd1r, c;unkii biz bir
sonucun �u sebepten dolay1 gerc;ekle9tigini du�unebiliriz, oysa
sahip oldugumuz tum kavray1�m ya da sahip oldugumuzu du­
�iindiigiimiiz tum bilginin otesindeki bir ba�ka sebepten dolay1
gerc;ekle�mi�tir aslmda. Omegin, Cerbere'deki kopekler havla­
d1ysa bunun sebebinin Joana Carda'run bir karaagac; dahyla top­
rag1 kaz1mas1 oldugu yolunda karutlar var gibi goriiniiyor, oysa
13

ancak son derece saf bir i;ocuk, eger herhangi bir i;ocuk safhgm
altm donemlerinden sonra sag kalabilmi�se, ya da masum bir i;o­
cuk, eger masumlugun kutsal ad1 boyle yok yere kullamlabilirse,
yahuzca ellerini kapaymca ii;lerindeki gi.ine� 1�1g11u k1stlrd1gma
inanabilecek yetideki bir i;ocuk psikolojik oldugu kadar tarihsel
sebeplerden dolay1 asla havlamarm� olan kopeklerin havlayabi­
lecegine inanabilir. Bu on binlerce irili ufakh koyde, kasabada ve
�ehirde hem kopeklerin havlamasma, hem de daha sonra olanla­
ra kendilerinin yol ai;agma yemin edebilecek bir slirli insan var,
bir kap1y1 serti;e i;arptlklan ya da bmaklamu kird1klan ya da bir
meyve kopard1klan ya da perdeyi ai;t1klan ya da bir sigara yak­
t1klan ya da oldi.ikleri ii;in, ya da, ki bunlar aym insanlar degil,
dogduklan ii;in, oli.imle ve dogumla ilgili bu hipotezlerin makul
bulunmas1 daha gi.ii; olurdu, ne de olsa onlan one slirmek zo­
runda kalacak olanlar bizler olurduk, i;linkli hii;bir i;ocuk anas1-
mn rahminden konu�arak i;1kmaz, nasil kimse topragm rahmine
girdikten sonra arbk konu�mazsa. Ve herhangi birimizin hem az
once bahsettigimiz, hem de di.inyanm i�leyi�ine ki�isel katk1m1z
olan ti.im olaylarm sebebi oldugu yarg1sma varmak ii;in pek i;ok
gereki;esi bulundugunu eklememe gerek yok ve art1k insanlar ve
yalmzca onlarm yol ai;abildigi etkiler olmad1gmda durumun na­
sd olacag11u bilmeyi geri;ekten i;ok isterdim, boylesine bir devasa­
hg1 hii; di.i�i.inmemek en iyisi, i;i.inkli insanm ba�1m dondlirmeye
yetiyor, �imdi, baz1 klii;i.ik hayvanlarm, baz1 boceklerin varhklan­
m slirdlirebilmesi hala di.inyalarm var olmas1 ii;in yeterli, karmca­
lann ve agustosboceklerinin mesela, onlar perdeleri i;ekmey�cek­
ler, aynada kendilerine bakmayacaklar ve sonui;ta ne onemi var
ki, var olan tek yiice geri;ek dlinyanm olemeyecegi.
Cesareti olsa Pedro Orce yerin sars1lmasma sandalyesinden
kalkarken ayaklamun yere vurmasmm neden oldugunu soyler­
di, olduki;a bliylik bir haddini bilmezlik onunki, bizimki degilse
eger, i;i.inkli ne de olsa klii;lik bir �lipheyi dile getiriyoruz, eger
herkes dlinyada en az bir i�aret birak1yorsa bu Pedro Orce'ninki
14

olabilir ve bu yilzden, Ayaklanm1 yere bashm ve yer sarsild1,


ac;1klamasmda bulunmu�tur. Sua d1�1 bir sarsmttyd1 bu, oyle sua
d1�1yd1 ki gorilnil�e gore kimse onu fark etmemi�ti ve �imdi, iki
dakika sonra bile, plajdaki dalga geri c;ekilmeye ba�larken ve
Joaquim Sassa kendi kendine, insanlara anlatsam bana yalanc1
derler, derken toprak hpk1 c;alman bir akorun arhk duyulma­
masma kar�m titre�meyi silrdiirmesi gibi titre�iyor, Pedro Orce
bunu tabanlarmda hissedebiliyor, eczaneden sokaga i;ikarken de
hissetmeyi siirdilriiyor ve oradaki kimse bir �ey fark etmiyor, bu
hpki insanm bir y1!d1Z1 izleyip, Ne ho� bir 1�1k, ne gilzel bir y1l­
d1z, demesi gibi bir �ey, yild1zm cilmlenin ortasmda sondilgilnil
bi\meden, ve c;ocuklanmz ve torunlanruz da bu sozcilkleri yine­
lemeyi silrdiirecekler, zavalhlar, olil olan �eyden bahsedip onun
canh oldugunu soyliiyorlar, bu aldatmacaya yalruzca astrono­
mi biliminde rastlanm1yor. Burada kesinlikle tam tersi oluyor,
herkes yerin sars1lmad1gma yemin edebilirdi ve yalmzca Pedro
Orce sars1ld1g1ru soylerdi, agz1ru s1ki tutmas1 ya da deh�ete ka­
p1hp kac;mamas1 iyi olmu�, aynca duvarlar titremiyor, tavandan
sarkan lambalar bir c;ekiil ipi kadar dilz ve genellikle ilk alarm1
veren kafese kapahlm1� kiic;ilk ku�lar ba�lanru bir kanatlamun
altma sokmu� tiineklerinde huzur ic;inde uyukluyor, sismografm
ignesi milimetrik grafik kag1d1 ilzerinde dilz bir yatay c;izgi c;izdi
ve c;izmeyi de silrdilriiyor.
Ertesi sabah adamm teki c;ahlarla dolu c;amurlu otlaklarla kap­
h i�lenmemi� bir ovadan gec;iyordu, yilksek agac;larm, kavaklann
ve di�budaklarm ve Afrika kokulu 1lgm kilmelerinin arasmdaki
yollarda ve patikalarda ilerliyordu, bu adam daha tenha bir yer
veya daha ulvi bir gokyilzil sec;emezdi ve tepesinde bir s1g1mk
silrilsil inarulmaz bir �amata kopartarak onu izliyordu, oyle ka­
labahktt ki silrii, kara bir bulut olu�turuyordu, bir f1rtmarun ha­
,
bercisiymi�c;esine. Adam ne zaman dursa s1g1Cc1klar havada da­
ire c;izmeye ba�hyor ya da gilrilltiiyle bir agaca dogru silzillilp
dallarm arasmda gozden kayboluyordu, tilm yapraklar sallanana
15

ve ortahkta, sanki agaan ic;inde amans1z bir mucadele veriliyor­


mu�c;asma, kulaklan hrmalayan, tiz sesler yankilanana dek. Jose
Anaic;o, c;ilnkii ismi buydu, tekrar yurumeye ba�lad1 ve s1girc1k­
lar bir anda havaland1, hep birden, vruuuuuuuuuu. Bu adam1 ta­
mm1yor olsak ve tahminde bulunmaya ba�lasak, mesleginin ku�
yakalamak oldugunu ya da, bir y1lan gibi, buyiileme ve cezbetme
yetisine sahip bulundugunu dil�ilnebilirdik, oysa Jose Anaic;o da
bu kanath cilmbii�iln sebebi konusunda bizim kadar �a�kin du­
rumda. Bu yarat1klar benden ne talep ediyor olabilir, bu modas1
gec;mi� ifade sizi �a�1rtmasm, c;ilnkil insan baz1 gilnler siradan
stizcilkler kullanmak istemez.
Adam dogudan bahya dogru gidiyordu, c;ilnkil yegledigi yol
buydu, ama bilyiik bir su haznesinin kenarmdan gec;mek zorun­
da kald1gmdan kivnlan yolu takip ederek gilneye dtinmu� ve iler­
lemeyi silrdurmil�til. Sabahm gee; vakitlerinde hava iyice 1s1mr,
ama ayru zamanda taze, ferahlat1C1 bir esinti de vardir, ne yaz1k
ki insan onu cebine koyup 1s1 iyice artt1gmda kullanamaz. Jose
Anaic;o yiirilrken bu dil�ilnceleri, sanki ona ait degillermi�c;esi­
ne, kafasmda belirsizce ve istemsizce evirip c;eviriyordu ki birden
s1g1mkJarm gerisinde kalm1� olduklanm, yolun k1vnld1g1 yerde
kanat c;1rphklanru, su haznesinin k1y1s1 boyunca uc;tuklanru fark
etti, davraru�lan oldukc;a s1ra d1�1yd1, ama sonuc;ta giden gider,
kalan saglar bizimdir, ho�c;a kalm kuc;uk ku�lar. Jose Anaic;o �im­
di gtiliin etrahru tamamen dola�m1�h, neredeyse yanm saat alan
s1kinhh bir yolculuk, dikenlerin ve 1sirgan otlarmm arasmda, ve
daha tinceki yoluna geri dtindil, geldigi ytine, dogudan bat1ya,
t1pk1 gilne� gibi, ve ans1zm vruuuu , s1girc1klar yeniden belirdi,
sakland1k1an yerden c;1karak. Dogrusu ac;1k1anamaz bir �eydi bu.
Eger bir s1g1rcik surilsii bir adama sabah gezintisinde e�lik edi­
yorsa, sahibine sad1k bir ktipek gibi, ve bir su haznesinin etrafm­
dan dola�masm1 bekleyip sonra onu daha tinceki gibi takip edi­
yorsa ki�i onlardan kendilerini bunu yapmaya ytinelten durtu­
leri ac;1klamalanru ya da bir daha gtizden gec;irmelerini istemez,
16

ku�lar sebeplerle degil ii;:gi1diilerle hareket eder, genellikle belir­


sizce ve istemsizce, sanki bizim bir pari;:am1z degillermi�i;:esine,
ii;:gildillerden bahsettik, ama ayru zamanda sebeplerden ve dilr­
tiilerden de. Bu yilzden Jos� Anaii;:o'ya kim oldugunu ya da gei;:i­
mini hangi yoldan kazand1g1ru sormayahm, nereden gelip nereye
gittigini de, onun hakkmda ogrenebilecegimiz her �eyi yalmzca
ondan ogrenebiliriz ve bu tarum, bu veri taslag1 Joana Carda ve
karaagai;: dab, Joaquim Sassa ve denize hrlathg1 ta�, Pedro Orce
ve kalkt1g1 sandalye ii;:in de gei;:erli olmak zorunda, hayat insan­
Iar dogdugunda ba�lamaz, oyle olsa her giln kazarulm1� bir giln
olurdu, hayat i;:ok daha sonra ve genellikle de i;:ok gei;: ba�lar, ba�­
Iar ba�lamaz biten hayatlardansa hii;: bahsetmeyelim, ki bir �airi
�unu soylemeye itmi�lerdir, Ah, olma ihtimali olanlarm tarihini
kim yazacak.
Ve �imdi Maria Guavaira adh bu kadm, ne tuhaf isim, evinin
tavan arasma i;:1kip eski bir i;:orap, gei;:mi�te paray1 banka kasalan
kadar gilvenli bir �ekilde saklamak ii;:in kullamlan tilrden, sem­
bolik birikimler, nedensiz tasarruflar, geri;:ekten eski moda bir i;:o­
rap bulmu� olan bu kadm, i;:orabm ii;:inin bo� oldugunu goriince
kendini oyalamak ii;:in onu sokmeye ba�lad1, ne de olsa elleriyle
yapacag1 ba�ka hii;:bir �ey yoktu. Bir saat gei;:ti, sonra bir saat daha
ve bir saat daha ve uzun mavi yiln iplik ha!a i;:ozillilyor, ama i;:o­
rap kili;:illilyormu� gibi gorilnmilyor, daha once bahsedilen dort
muamma yeterli degildi, bu da bize en azmdan bu seferligine
ii;:eriklerin ii;:erenden bilyilk olabildigini gosteriyor. Deniz dalga­
larmm sesi bu sessiz eve ula�m1yor, gei;:en ku�larm gO!gesi pence­
reyi karartm1yor, etrafta kopekler olmah ama havlanuyorlar, yer
sarsilm1�sa bile arhk sarsilm1yor. ipligi i;:ozen kadmm ayaklanrun
· dibinde giderek bilyilyen bir dag var. Maria Guavaira'nm ad1
Ariadne degil, bu iplik sayesinde labirentten i;:1kmayacag1z, belki
de en sonunda kendimizi kaybetmeyi ba�armam1za yard1mc1 ola­
cak. Bu ipligin ucu nerede.
ilk i;atlak rtizgarlarm masas1 kadar diizgtin, btiyiik bir dogal
ta� pari;asmda belirdi, Pireneler'in dogu ucunda denize dogru
yava�i;a ali;alan ve �imdi Cerbere'nin kotti talihli kopeklerinin
ba�1bo� gezindikleri Alberes Daglan'ndaki bu yerde, bu ne za­
man, ne de yer ai;1smdan uygunsuz bir ima degil, i;tinkti btitiin
bunlar, goriinii�lerine kar�m, birbirleriyle baglanhh. Daha once
de belirtildigi gibi arhk sahipleri tarafmdan beslenmeyen ve bu­
nun sonucunda da �a�kin bir tav�arn yakalamak ii;in ko�ullarm
zorlamas1yla bilim;alh hafizalarmdaki avc1 atalamun becerilerini
arnmsamak durumda kalan bu kopeklerden biri, Ate�li, ttirlintin
son derece keskin i�itme duyusunun sayesinde, ta�m i;atlad1g1m
i�itmi� olmah ve bu kopek, her ne kadar koklayam1yor olsa da,
ta�a yakla�h, burun deliklerini geni�leterek, korkudan oldugu
kadar meraktan da ttiyleri diken diken. Son derece dtizgtin olan
i;a tlak, bakana bir kur�unkalemin sivri ucuyla i;izilen bir i;izgiyi
ammsahrd1, bir daha sert topraga ya da gev�ek, yumu�ak kuma,
ya da i;amura i;izilen bir i;izgiden tamamen farkh gortintirdti, za­
mammlZI boyle gtindtiz dti�leriyle harcamay1 sei;seydik. Ancak,
kopek yakla�1rken i;atlak btiytidti, derinle�ti ve yay1lmaya ba�la­
y1p ta�1 once kenarlarma dogru, sonra da tamamen boylamasma
yarmaya ba�lad1, bir elin girebilecegi bir bo�luk ai;Iim1�h, ii;ine bir
kol tamamen s1gabilirdi, etrafta bu fenomenle ba�a i;1kabilecek
kadar cesur bir insan olsayd1. Ate�li etrafta doland1, huzursuzca,
ama kai;amayarak, ne kafas1, ne de kuyrugu gortilebilen bu yila­
nm i;ekimine kapilarak ve bir anda kayboldu, hangi tarafta kala­
cagm1 bilemeden, Fransa'da m1yd1, �imdi kendini buldugu yerde
18

mi, yoksa yalmzca iic; kan� uzakta olan ispanya'da mi. Arna bu
kopek, Tann'ya �iikiir, durumlara adapte olan yaratiklardan biri
degil, bunun kamh da bir s1c;ray1�ta uc;urumu a�m1� olmas1, eger
bu ifadedeki bariz abarhy1 bag1�larsamz, ve bu tarafa gei.;mesi,
cehennemi bolgeleri yegledi, bir kopegin ruhunu hangi ozlemle­
rin etkiledigini asla bilemeyecegiz, hangi di.i�lerin, hangi ba�tan
i;1kanlmalarm.
ikinci, ama diinyaya gore birinci i.;atlak olduki.;a uzak bir me­
safede, Biscay Korfezi dogrultusunda, Roncevalles adh bir yerin
yakmmda belirdi, ki buras1 ne yaz1k ki Charlemagne ve On iki
�ovalyesi'nin tarihinde i.;ok iinliidiir, Roland'm Oliphant'1 ot­
tiirerek oldiigii, Angelica'run ya da Durendal'm yard1mma gel­
medikleri yerdir. Orada Fransa'dan ba�layan irati Nehri kuzey­
dogu �eridi boyunca Sierra Abodi'nin etekJerine inerek akar ve
ispanyol Errosu'na iner, ki o da Arag6n'un bir ayag1d1r ve o da
Ebro' nun bir koludur ve en sonunda tiim sulanru Akdeniz'e bo­
�alt1r. Vadinin dibinde, irati'nin k1y1smda Orbaiceta admda bir
�ehir vard1r ve nehrin yukansmda bir baraj ya da oralarda verilen
ad1yla bir su bendi yer almaktad1r.
Burada anlatilanlarm ya da anlatilacak olanlarm gerc;ekler,
yalmzca gerc;ekler olduklanm ac;1klamanm zamaru geldi, bunu
siz de herhangi bir haritaya bakarak dogrulayabilirsiniz, ancak
haritanm i.;ok onemsiz goriinebilecek birtak1m aynnhlan ic;er­
mesi ko�uluyla, c;iinkii bu haritalann meziyetidir, smirh bir yer
ic;inde neler yap1labilecegini gosterirler, orada her �eyin olabi­
lecegini onceden goriirler. Ve olur da. Kaderin asasmdan zaten
bahsettik, bir ta�m, en uc;taki gelgit c;izgisinde bile olsa, sonunda
denize dii�ebilecegini ya da tekrar sahile donebilecegini de karut­
lad1k, �imdi s1ra Orbaiceta'ya, barajm uzun y1llar once kurulma­
smdan sonra yapilan kutlamalarm ardmdan si.ikunetin yeniden
saglanm1� oldugu yere, Navarre ilindeki, daglarm arasmda pasif
bir halde bulunan ve �imdi bir kez daha karga�aya si.iriiklenen
�ehre geldi. Orbaiceta birkac; giin boyunca dunyarun degilse bile
19

Avrupa'rnn sinir merkezi oldu, hi.iki.imet bakanlan, politikacilar,


sivil ve askeri idareciler, jeologlar ve cografyac1lar, muhabirler ve
mineraloglar, fotografc;Ilar, film ve televizyon ekipleri, her tiir­
den miihendisler, mi.ifetti�ler ve turistler tarafmdan i�gal edildi.
Ancak Orbaiceta'run i.ini.i fazla uzun si.irmeyecek, yalruzca kisa­
c1k birkac; gi.in, Malherbe'nin giillerinin ya�am siirelerinden c;ok
uzun degil, hem verimsiz topraklarda biten bu gi.iller nasil ya�a­
yabilirlerdi ki, ama �imdi Orbaiceta'dan bahsediyoruz, ba�ka bir
�eyden degil, ba�ka bir yerde daha dikkat c;ekici bir olay olana
dek, ki dikkat c;ekici olaylar soz konusu oldugunda durum genel­
likle boyledir.
Nehirlerin tarihinde daha once hie; boyle bir �ey olmad1, bitip
ti.ikenmeden akan suyun ans1zm durmas1, bir anda kapahlan bir
musluk gibi, ornegin, biri bir ki.ivette ellerini y1kamaktad1r, hka­
c1 c;eker, muslugu kapahr, su ak1p gider, kaybolur, emaye kiivet­
te kalansa kisa siirede buharla�acakhr. Daha uygun bir deyi�le,
irati'nin sulan sahilde gozden kaybolan dalgalar gibi geri c;ekildi,
nehir yatag1ru ac;1ga r;1kard1, yalmzca c;akilta�lan, kum, c;amur, s1c;­
ray1p oli.irken soluk almaya c;ah�an bahklar, sonra ani sessizlik.
Bu inamlmaz olay gerc;ekle�tiginde mi.ihendisler orada degil­
di, ama anormal bir �eyin oldugunu fark ettiler, gozlem panel­
lerindeki kadranlar nehrin bi.iyi.ik su ki.ivetini beslemeyi kesmi�
oldugunu gosteriyordu. Oc; mi.ihendis bu �a�1rhc1 geli�meyi ince­
lemek iizere bir cipe binip yola c;1kh, su bendinin k1y1smdan do­
landilar, farkh olas1 hipotezleri gozden gec;irdiler, bunu yapmak
ic;in bol bol zamanlan vard1, r;iinki.i neredeyse be� kilometre yol
kat ettiler ve bu hipotezlerden biri dagdaki bir c;oki.i�i.in ya da
toprak kaymasmm irmagm yolunu degi�tirmi� olabilecegiydi, bir
ba�kas1ysa bunun Frans1zlann i�i olabilecegiydi, tipik Galiciah
hainligi, akarsularm ve hidroelektrik santrallerinin kullammla­
n konusunda yapilan ikili anla�may1 goz ard1 ederek, bir ba�ka
hipotezse, ki en radikal olamyd1, kaynagm, pmar ba�mm, mem­
bamn kuruduguydu, var gibi goriinen ama aslmda var olmayan
20

o bitimsizligin. Bu noktada gorii�ler aynhyordu. Miihendislerden


biri, sessiz bir adam, dii�iinceli bir tip ve Orbaiceta'da ya�amak­
tan ho�lanan biri, onu uzak bir yere gondermelerinden endi�ele­
niyordu, digerleri sevini;le ellerini ovu�turdu, belki de Tagus'daki
barajlardan birine tayin edilebilirlerdi, ya da Madrid'e ve Gran
Via'ya yakm bir yere. Bu ki�isel endi�eler iizerinde tarh�arak
bendin ote ucuna vard1lar ve orada kuru bir hendek buldular,
ama nehir filan yoktu, yalmzca halii yumu�ak topraktan s1zan
ince bir su akmhs1, oyuncak bir su tekerlegini bile dondiirecek
giicii olmayan i;amurlu bir girdap. Nehir hangi cehenneme git­
mi� olabilir, dedi cipin siiriiciisii ve daha dobra ve ai;1k bir �ekil­
de konu�amazd1. �a�lan, hayretler ii;inde, huzursuz ve endi�eli
olan miihendisl�r bir kez daha aralarmda daha once bahsedilen
hipotezleri tarh�maya ba�ladilar ve bu tartI�madan hii;bir �y
elde edemeyeceklerini anlad1klarmda baraja biti�ik olan ofislere
geri dondiiler, sonra da yollarma devam edip nehrin gizemli yok
olu�undan «;oktan haberdar edilmi� olan yetkililerin kendilerini
beklemekte oldugu Orbaiceta'ya gittiler. Kar�1hkh sw;lamalar,
inanmazhk nidalan oldu, Pamplona'ya ve Madrid'e telefonlar
edildi ve bu yorucu tarh�malarm nihai sonucu son derece basit
bir emirle ifade edildi, ki bu emir de birbirini izleyen ve tamam­
layan iii; safhaya aynlm1�h, nehir yatagm1 yukanya dogru takip
edin, sorunun ne oldugunu anlaym ve Frans1zlara hii;bir �ey soy­
lemeyin.
Ertesi sabah giindogumundan once, sefer heyeti sm1ra dogru
yola i;1kh, kurumu� nehri takip ederek ya da onu gozden kai;1r­
mayarak, ve miihendisler oraya vard1klannda art1k irati diye bir
nehrin var olmayacag1ru anladilar. Sular iii; metreden geni� ola­
mayacak bir i;atlak arac1hg1yla topragm ii;ine, kiit;Uk bir Niagara
gibi giirleyerek akiyordu. Kar�1 tarafta Frans1zlar toplanmaya
ba�lam1�lard1 bile, kurnaz ve Kartezyen kom�ularmm bu feno­
meni fark etmeyeceklerini dii�iinmek son derece biiyiik bir safhk
olurdu, ama en azmdan bu taraftaki ispanyollar kadar �a�km ve
21

afallam1� goriiniiyorlard1, cehalet konusunda hepsi karde�ti. iki


taraf konu�maya ba�lad1, ama bu konu�ma ne geni� kapsamh, ne
de faydahyd1, hakhhg1 karutlanm1� tela�tan, ispanyollarm ortaya
siirdiigii yeni deneysel hipotezlerden pek fazlas1 degildi, k1sacas1
yonelecek bir hedef bulamayan gene! bir huzursuzluk atmosfe­
riydi, Frans1zlar k1sa sure sonra giiliimsiiyorlard1, ne de olsa sm1-
ra dek 1rmagm sahibi olmay1 siirdiiriiyorlard1, haritalanru degi�­
tirmeleri gerekmeyecekti.
0 giin ogleden sonra, her iki iilkenin helikopterleri bO!genin
iistiinde ur;tu, fotograflar <;ekti, gozlemciler <;1kr1klarm yard1-
m1yla <;atlagm iistiine indirilip havada as1h tutuldular, bakt1lar
ve hi<;bir �ey goremediler, yalmzca o geni� ve a<;1k, kara delik ve
suyun kivnm1yla parlayan yiizeyi. i�e yarar bir ilerleme kaydet­
mek i<;in ispanyol tarafmdaki Orbaiceta'mn ve Frans1z tarafmda­
ki Larrau'nun belediye yetkilileri, nehrin yakmmda bu gorii�me
i<;in kurulmu� olan ve iistiinde ii<; bayragm, Navarre'ninkinin
yarn sua ulusal iki renkli ve ii<; renkli bayraklarm dalgaland1g1
bir <;aduda bulu�tular, hi<; �iiphesiz diinyada benzeri olmayan
dogal bir fenomenin turistik potansiyelini ve bunun kaqahkh <;1-
karlan dogrultusunda nas1l kullamlacagm1 incelemek amac1yla.
Toplanhdakiler ellerindeki analiz metotlanmn yetersizligini ve
hi<; �iiphesiz ge<;iciligini ele ald1ktan sonra her iki tarafm yiikiim­
liiliiklerini ve haklanm tammlayan herhangi bir beige diizen­
lemeyi ba�aramadilar, bu yiizden ortak bir komisyon se<;ildi ve
yeni bir resmi toplanhmn giindemini olabildigince kisa siirede
belirlemekle yiikiimlendirildi. Ancak son dakikada, ula�t1klan
goreceli oybirligini bozacak rahats1z edici bir faktor belirdi, bu
da Madrid'deki ve Paris'teki, sm1r tart1�malanm <;oziime ula�­
tumakla yiikiimlii kalm komisyonun her iki iilke temsilcileri­
nin neredeyse aym anda yapt1g1 miidahalelerdi. Bu baylar ciddi
�iiphelerini dile getirdiler. Her �eyden once <;ukurun nerede ai;il­
d1gma bakahm, ispanya tarafma m1 daha yakm, Fransa tarafma
m1. Bu onemsiz bir ayrmtt gibi goriiniiyordu, ama temel noktalar
22

ac;1kland1gmda durumun hassasiyeti ortaya c;1kt1. Artik irati'nin


yalmzca Fransa'ya ait oldugu, A�ag1 Pireneler'deki bolge yetkili­
lerinin yetki sahasmda bulundugu ac;1kc;a tarh�ilmaz bir gerc;ekti,
ama eger c;atlak tamamen ispanyollann tarafmda, Navarre ilin­
deyse, uzla�maya vanlmas1 ic;in gorii �melerin slirdurtilmesi ge­
rekecekti, c;ilnkii ne de olsa her iki tilke de bir anlamda e�it paya
sahip durumda olacaklard1. Ote yandan eger c;atlak aym zaman­
da Frans1zlarm tarafmdaysa bu durumda mesele yalmzca onlara
aitti, meselenin ana kaynaklan olan nehir ve yank da oyle. Bu
yeni durumla kar�1 kar�1ya kalan iki taraf yetkilileri zihinlerinde­
ki §artlan gizleyerek bu can ahc1 soruna bir <;ozilm bulunana dek
aralarmdaki baglantiy1 slirdiirme konusunda anla�tilar. Her iki
tarafm D1�i�leri Bakanhklan titizlikle haz1rlanm1� ortak bir bildi­
riyle az once bahsedilmi� olan sm1r meseleleriyle ilgilenen kahc1
komisyonun sahasma giren acil konu�malan yapmak niyetinde
olduklanm ve, beklenilecegi gibi, jeodezi uzmanlarmdan tavsiye
alacaklanm ac;1kladilar.
Tiim diinyadan jeologlarm olay mahalline akm etmeleri de
yakla�tk bu s1ralarda oldu. Orbaiceta ve Larrau arasmda zaten
oldukc;a fazla say1da yabanc1 jeolog vard1. Arna �imdi buramn
ve diger illkelerin tilm bilginleri akm akm gelmeye ba�lam1�h,
toprak kaymalarmm ve dogal felaketlerin, duzensiz katmanla­
nn ve kaya parc;alarmm inceleyicileri, bir ellerinde ufak bir c;e­
ki<; ta�1y1p onunla ta�a benzeyen her �eye vuruyordu. Michelle
adh �akac1 bir Frans1z muhabir ciddi bir adam olan ve Madrid'e
c;oktan c;atlagm ke-sin-lik-le ispanyollara, daha dogrusu cografi
ve ulusal terimlerle konu�mak gerekirse Navarrelilere ait oldu­
gunu bildirmi� olan arkada�1 Miguel'e, Niye sizde kalmasm ki,
demi�ti, kiistah Frans1z, eger bu c;atlak size bu kadar haz veri­
yorsa ve ona gerc;ekten bu kadar ihtiyacuuz varsa, ne de olsa
bizim yalmzca Cirque de Gavamie'de bile dort yilz yirmi met­
relik bir c;aglayamm1z var, ters c;evrilmi� artezyen kuyularma ih­
tiyac1m1z yok. Miguel Pireneler'in ispanyol tarafmda da pek c;ok
23

�aglayanm bulundugunu ve bunlardan baz1lanrun ger�ekten �ok


giizel ve yiiksek olduklanm soyleyerek kar�1hk verebilirdi, ama
buradaki mesele ba�kayd1, gage a�1k bir �aglayan gizemli degildir,
hep ayru goriiniir, herkesin goziiniin oniindedir, oysa irati'deki
�aglayanda �atlagm ba�lad1g1 yeri gorebiliyorsunuz, ama nerede
bittigini kimse bilmiyor, tlpki ya�am gibi. Ancak hiilii sorulmam1�
olan o gerekli soruyu bir ba�ka muhabir, dahas1 oradan ge�mekte
olan bir Galiciah, Galiciahlar soz konusuyken genellikle oldugu
gibi, dile getirdi. Bu su nereye gidiyor. Bu soru her iki kamptaki
jeologlarm bilimsel tartl�malara dald1klan bir zamanda soruldu,
ve �ekingen bir �ocugunki gibi, :;;imdi onu kaydetmekte olan ki:;; i
tarafmdan gii� bela duyuldu. Galicia :;;ivesine sahipti ve bu yiiz­
den ketum ve ihtiyathyd1 ve Galicia vecdiyle Kastil abartmac1h­
gmda bogulmu:;;tu, ama sonra ba:;;kalan gelip aym soruyu yine­
ledi, bunu ilk kendilerinin dii:;;iindiigiinii gururla iddia ederek,
ama ne de olsa kimse kii�iik iilkelere kulak asmaz, bu bir zuliim
dii:;; kiinliigii degil, tarihsel bir ger�ektir. Bilginler arasmdaki tar­
ti:;; ma bu bilim dalma yabanc1 olanlar i�in neredeyse anla?1lmaz
bir noktaya gelmi:;;ti, buna kar:;;m tart1:;;malarmdan iki temel teori
ortaya �1kt1, monoglasiyologlann ve poliglasiyologlarm teorile­
ri, her ikisi de kat1yd1 ve kisa siirede z1tla:;; maya ba:;;ladilar, t1pk1
�eki:;;en iki din, monoteizmle politeizm gibi. Baz1 ifadeler kulaga
ilgin� bile geliyordu, deformasyonlardan, ya tektonik bir yiik­
selmeden, ya da izotonik bir erozyon dengelenmesinden kay­
naklanan deformasyonlardan bahseden bir teori vard1 mesela.
Siradaglan inceledigimizde �ok ya:;;h olmad1gm1 gormemiz de
bunu destekliyor, diyorlard1, jeolojik a�1dan tabii. Biitiin bunlann
muhtemelen �atlakla bir ilintisi vard1. Ne de olsa bir dagm, boyle
bir �ekimin ve giiciin oyununa maruz kald1gmda giiniin birin­
de yanlmak, ikiye aynlmak, �okmek ya da, bu defasmda oldu­
gu gibi, �atlay1vermek durumunda kalmas1 :;;a :;;Irtlc1 degildir. Bu
durum Alberes Daglan'nda hareketsizce yatmakta olan o biiyiik
ta:;; par�as1 i�in ge�erli degildi, ama jeologlar onu gormemi:;;lerdi,
ta� pan;as1 uzal<lardayd1, 1ss1z bir noktadayd1, kimse ona yakla�­
mam1�h, Ate�li, tav�am kovalam1� ve geri donmemi�ti.
iki giin sonra sm1r komisyonu olay yerini incelemeye ba�lad1,
teodolitleriyle 01-;iimlerde bulundular, i;izelgelerini incelediler,
aletleriyle hesaplamalar yaptilar ve bi.itiin bu verileri havadan
<;ekilen fotograflarla kar�1la�tlrdilar, Frans1zlar biraz ki.iskiindi.i
<;iinkii arhk i;atlagm ispanyollara ait olduguna �iiphe yoktu, mu­
habir Miguel'in ilk olarak iddia etmi� oldugu gibi, sonra ans1zm
bir ba�ka <;atlagm haberi geldi. Artik sessiz sakin Orbaiceta'dan
ya da ak1�1 yanda kesilmi� olan irati'den, sic transit gloria mun di ve
Navarre'den bahsedilmiyordu. Aralarmda kadmlarm da bulun­
dugu muhabirler Dogu Pireneler'e akm ettiler, ki oras1 en onemli
bO!geydi ve neyse ki kusursuz ula�1m imkiinlanyla donahlm1�h,
oyle i;ok say1da ve mi.ikemmeldiler ki birka<; saat i<;inde onem­
li herkes orada toplanm1�h, insanlar Toulouse ve Barselona gibi
uzak yerlerden bile gelmi�lerdi. Otobanlarda y1gilmalar olmu�tu
ve smmn her iki tarafmdaki polisler trafigin ak.i�1ru yonlendir­
mek it;in duruma mi.idahale ettiklerinde art1k <;ok ge<;ti, arabalar
kilometreler boyunca uzamyordu, mekanik kaos, kisa sure sonra
sert tedbirler almak �art oldu, otomobil yolunun diger �eridinde­
ki herkes geri dondi.iri.ilmeliydi, ki bu da yolu engellerle kapat­
mak anlamma geliyordu, yolun iki yarurun hareketsiz arabalarla
kaplanmas1, bir cehennem, Yunanhlarm cehennemin bu bO!gede
bulundugunu soylemek i<;in gei;erli sebepleri vard1. Krizle ba�a
<;1kmakta ozellil<le helikopterler faydah oldu, hemen her yere ine­
bilen ve inmek olanaks1z oldugunda sinek ku�unu tal<lit eden o
ui;an aletler ya da hava gemileri, <;i<;ege neredeyse dokunana dek
yakla�an, yolcularm merdivene ihtiyac1 yok, kii<;iik bir s1i;ray1�
yeterli, hepsi bir anda ta<;yapraklara giriyorlar, ip<;iklerin ve pis­
tillerin arasma, kokuyu i<;lerine i;ekerek, <;ogunlul<la neft ve ko­
miirle�mi� et kokusunu. Ba�lan egik, gidiyorlar, ne olup bittigini
ogrenmenin sab1rs1zhg1yla, baz1lan dogrudan irati'den gelmi�ler,
yap1sal jeoloji konusunda zaten deneyimliler, ama bu gibi bir
25

durumla ba�a c;1kabilecek bilgiye sahip degiller.


�atlak yolu kesiyor, tiim park sahas1ru, ve ilerliyor, her iki ta­
rafta incelerek, vadiye dogru ilerleyip orada gi:izden kayboluyor,
k.Jvnla k.Jvnla dagm eteklerinden yukan c;1k.Jyor, ta ki c;ahlann
arasmda tamamen yok olana dek. Suurm tam iistiinde duruyo­
ruz, gerc;ek s1runn, iki polis giiciiniin karakollanrun arasmdaki
bu isimsiz taraftaki aynm c;izgisinde, aduana ve douane, la bandera
ve le drapeau. Giivenli bir mesafede, ne de olsa c;atlagm kenarlan
c;i:ikerse bir toprak kaymas1 olmas1 ihtimali gi:iz ard1 edilemez, tek­
nisyenler anlamdan ya da amac;tan yoksun laflar edip duruyor,
bu ses karma�asma diyalog denemez, iistiine iistliik birbirlerini
daha iyi duyabilmek ic;in hoparli:irler kullaruyorlar, bu arada c;a­
dirlardaki uzmanlar da telefonla konu�uyor, bir kendi aralarmda,
bir Madrid ve Paris'le. Muhabirler yere iner inmez neler olup bit­
tigini i:igrenmek ic;in dagild1, ve hepsi de ayru i:iykiiyii i�itti, baz1
abarhlm1� varyasyonlarla, ki bunlan kendi hayal giic;leriyle daha
da zenginle�tireceklerdi, ama sade bir dille, bu olay1 ilk bildiren
ki�i karanhk c;i:ikerken arabas1run ans1zm, sanki tekerlekler yolun
ortasmdaki bir i;ukurun iistiinden gec;mi�c;esine sarsild1g1m his­
seden bir siiriiciiydii ve ne oldugunu anlamak ic;in c;1k1p bakm1�h,
belki yolun yeniden asfaltland1gm1 ve bir uyan levhas1 konulma­
smm unutuldugunu dii�iinerek. Bu a�amada c;atlagm geni�ligi
yanm kan�h ve uzunlugu da en c;ok di:irt metreydi. Portekizli
olan ve kans1, kaymbiraderi ve kaymvalidesiyle seyahat eden
Sousa ismindeki bu adam arabasma geri di:indii ve onlara �i:iy­
le dedi, Anla�1lan Portekiz'e vard1k bile, inarulmaz bir �ey, yolda
koca bir c;ukur var, lastik.leri patlatmam1� ya da dingili k.Jrmam1�
olmas1 bir mucize. Yolun ortasmdaki ne bir c;ukurdu, ne de ko­
cayd1, ama yazd1g1m1z �ekliyle si:izciik.lerin gerc;ek bir avantaj1
var, abarhlm1� olduklan ic;in k.Jsa siirede korkulan dindiriyor ve
sinirleri yah�hnyorlar, neden, c;iinkii kusursuzca dramatize edi­
yorlar. Kans1 adamm si:iylediklerine pek kulak asmadan kar�1hk
verdi, Gidip bir baksan iyi olur, adam bu tavsiyeye uymaya karar
26

verdi, gen;i kadmm niyeti bu degildi, kadmm sozleri bir emirden


c;ok bir hayret nidas1yd1, c;ogunlukla bir kar§1hk yerine gec;en o
nidalardan, bir adam tekrar arabadan c;1kh ve lastikleri kontrol et­
meye gitti, neyse ki gozle gori.iliir bir hasar yoktu. Sonraki birkac;
gun ir;inde memleketi Portekiz'de bir kahraman olacak, radyo
ve televizyonda kendisiyle roportajlar yap1lacak, basma ac;1kla­
malarda bul unacak. Onu ilk goren sizdiniz Senhor Sousa, bize o
korkunc; ana ili§kin izlenimlerinizi anlatm. Oykiisiini.i say1s1z kez
yineleyecek ve olaylarm kendi abarhlm1§ versiyonunu o enfes bir
hazla titrerken dinleyicinin iirpermesini saglamak ic;in sordugu
huzursuzluk verici, retorik bir soruyla bi tirecek hep. Bir dii§ii­
niin, eger i;ukur daha biiyi.ik olsayd1, §imdi oldugunu soyledikle­
ri gibi, ic;ine di.i§ecektik, Tann bilir ne kadar a§ag1ya, Galiciah da
ammsayacag1ruz gibi, Bu su nereye gidiyor, diye sorarken az c;ok
aym �eyi dii§i.inmii� olmah.
Ne kadar a�ag1ya, i§te can aha soru. ilk pratik ad1m zaran
saptamak, derinligi olc;mek ve sonra yang1 doldurmak ic;in gerek­
li tedbirler iizerinde c;ah§mak, on Ian saptay1p uygulamak olurdu,
hic;bir sozciik bu kadar yerinde olamazd1, ne de olsa, insan biri­
nin bunu gi.iniin birinde yer ne zaman c;atlay1p ac;ilsa kullarnla­
bilmesi ic;in dii§iiniip bulmu§ ya da icat e tmi� olduguna inanma
diirtiisiinii ya§1yor. Ara§hrma tamamland!gmda kay1tlara yirmi
metreden biraz uzun bir mesafe gec;irildi, onemsizdi, modern
miihendisligin kamu c;ah§malanm gerc;ek.le§tirme konusunda
sahip oldugu kaynaklar goz oniine almd1gmda. 1spanya'dan ve
Fransa'dan, yakmlardan ve uzaklardan betonyerler getirtildi,
e§zamanh hareketleriyle diinyarun uzaydaki halini arumsatan o
ilginc; makineler, donii§iinii, ta§1masm1, o noktaya vard1klarm­
da dogru etkiyi yaratmak ir;in sert ta�larla ve c;abuk kahla�an
c;imentoyla kan§hnlm1§ beton harc1m doktiiler, sel gibi. Haya!
giicii geni§ bir uzman mengeneler kullanmalan, bir zamanlar
i nsan yaralanru iyile§tirmekte kullamlan o eski yontemi uygu­
lamalan gerektigini, c;elikten yapilma dev mengeneleri yangm
27

kenarlarma yerle�tirmenin yang1 kapatma i�ini hem kolayla�­


t1racag1ru, hem de h1zland1racagm1 one siirdiigiinde doldurma
operasyonu ba�lam1�h bile. Oneri bu acil durumla ilgilenen iki­
li komisyon tarafmdan kabul edildi, ispanyol ve Frans1z maden
bilimcileri hemen gerekli testleri yapmaya, materyalin ala�1m1m,
kalmhg1ru ve profilini gozden gei;irmeye, topragm ii;ine sokula­
cak sivri ui;l u demirle topraga girecegi mesafe arasmdaki il i�kiyi
incelemeye, k1sacas1 uzmanlar ii;in yarahlm1� olan ve burada bi­
raz iistiinkorii bahsedilen teknik aynntilarla ilgilenmeye ba�la­
dilar. Yank ii;indeki derinlil<lere dokiilen ta�larm ve gri yap1�kan
i;amurun ak.mhsm1 sanki irati Nehri'ymi�i;esine yuttu, topragm
ii;inden derin yankilarm geldigi i�itilebiliyordu, a�ag1da devasa
bir bo�lugun oldugundan bile �iiphelenildi, bir magara, bir ti.ir
doymak bilmez gomi.ik vadi, eger durum buysa devam etmenin
anlam1 yok, bo�lugun iistilne bir koprii in�a ediverirsiniz, muh­
temelen en kolay ve ekonomik i;oziim bu, ve italyanlan getirtirsi­
niz, koprii in�asmda biiyiik tecriibeye sahiptirler. Arna Tann bilir
kai; ton ve metrekilp dokiildiikten sonra derinlik once on yedi
metre olarak oli;iildii, sonra on be�, sonra on iki, betonun seviyesi
yiikseldi, sava� kazarulm1�h. Teknisyenler, i�i;iler ve polisler ku­
cakla�t1, bayraklar salland1, televizyon spikerleri son geli�meleri
heyecanla, kendi yorumlanyla aktard1, bu devasa i;abay1 overek,
bu ortak zaferi, eyleme donii�en bu uluslararas1 dayam�may1.
Portekiz'den, o kili;iik iilkeden bile on betonyerlik bir konvoy
yola i;1km1�t1, onlerinde uzun bir yo! vard1, bin be� yilz kilomet­
reden fazla, olagand1�1 bir ba�an, ta�1d1klan beton ham gerekl i
olmayacak, ama tarih bu sembolik jesti ammsayacak.
Bo�luk sonunda dolduruldugunda gene! heyecan i;ilgmca bir
sevince donii�til, sanki bu bir Yeni Y!l Arifesi'ymi�i;esine, havai
fi�el<ler ahld1 ve Sao Silvestre'de boga giire�leri yap1ld1. Hava,
yollar a\lld1ktan sonra bile o noktadan aynlmayan siiri.iciilerin
kornalarmm sesleriyle titre�iyordu, kamyonlar avertisseurla­
nyla ve bocinalanyla boguk boguk haykir1yor ve helikop terler
28

havada gururla as1h duruyordu, ilahi olmaktan muhtemelen t;ok


uzak giit;lerledonablm1� melekler gibiydiler. Fotograf makineleri
durmaks1zm t;ah�1yordu, televizyon ekipleri korkulanru yenerek
yakla�h ve orada, arhk var olmayan yangm yanmda biiyiik ve
sert beton tabakalanru filme t;ektiler, insanoglunun dogarun kap­
rislerine kar�1 kazand1g1 zaferin kamhru. Ve boylece olay yerin­
den uzakta olan seyirci ler, evlerinin konforunda ve gilvenliginde
Coll de Pertus'daki Frans1z-ispanyol s1runndan dogrudan iletilen
gorilntii leri gorebildiler, gilldiller ve el c;irphlar ve olay1 sanki ba­
�ansmdan kendileri sorumluymu�t;asma kutlad!lar, i�te bu hal­
deydiler, hala nemli olan betonun, o devasa ki.itlenin sanki alttan
emiliyormu�t;asma, yava�t;a ama at;ikt;a, ta ki kapanan o yank bir
kez daha belirene dek, hareket etmeye ve alt;almaya ba�lamas1ru
kendi gozlerine inanamayarak izlemeden once. C::a tlak geni�le­
memi�ti ve bu tek bir anlama gelebilirdi, t;ukurun derinligi arhk
daha onceki gibi yirmi metre degildi, t;ok daha fazlayd1, ne ka­
dar derin oldugunu yalruz Tann bilir. i�t;iler deh�etle geri t;ekil­
di, ama kameramanlar iliklerine i�lemi� olan profesyonel gorev
bilinciyle kameralanru t;ah�brmay1 silrdilrdiller, ti treyen ellerle
elbette, �imdi biltiln dilnya suratlarm i fadelerinin degi�tigini, o
vah�i panigi gorebiliyor, t;1ghklan duyabiliyordu, deh�et t;1ghkla­
nm, gene! bir izdiham ya�aruyordu, park sahas1 saniyeler it;inde
bo�alm1�h, betonyerler terk edilmi�ti, baz1lan ha!a t;ah�1yordu, ilt;
dakika once gerekliligini yitirmi� ve �imdi oldukt;a faydas1z olan
beton harc1yla dolu demir fit;ilar donmeyi silrdilrilyordu.
ilk kez bir korku dalgas1 Yanmada'ya ve Avrupa'run o bol­
gesine yay!ld1. Oradan t;ok uzakta olmayan Cerbere' de sokak­
larda h pk1 kendilerinden onceki kopekleri gibi it;gildilsel olarak
ko�makta olan insanlar birbirlerine, B u yaz1hyd1, havlad1klan
zaman dilnyanm sonu gelecekti, d iyorlard1, ama ashnda durum
tam olarak boyle degildi, b u asla yaz1lmam1�h, ama bilyilk anlar
biiyiik sozleri gerektirir ve bu i fadenin, Bu yaz1hyd1, sozilniln ne­
den kehanetleri kaydeden elki taplarmda s1k s1k goze t;arpbg1ru
29

ac;1klamak zor. Cerbere'nin deh�ete kap1lm1� sakinleri diger her­


kesinkinden daha hakh bir sebeple kasabay1 terk etmeye ba�lad1,
topluca daha saglam topraklara gar; ettiler, oralarda diinyamn
dogaiistil sonundan korunabilecek.lerini umarak. Banyuls-sur­
Mer' de, Port Vendres ve Collioure' da ve k1y1 �eridindeki irili
ufakh diger kasabalarda tek bir canh kalmam1�tl. Oliilerse, za­
ten Olmii� olduklanndan oralarda b1rakilm1�lard1, onlan insanh­
gm geri kalamndan ayiran o inatr;1 kay1ts1zhklanm koruyorlard1,
eger birileri bunun aksini iddia etmi�se ya da mesela Fernando
Pessoa'mn Ricardo Reis'i ziyaret ettigini soylemi�se ve bunlardan
biri olii, digeri de canhysa, bu yalmzca onlann budalaca hayal
giiciiniin bir iiri.iniidiir o kadar. Arna Coll ioure' daki bu olii adam­
lardan biri c;ok hafifc;e k1m1ldad1, sank.i tereddiit edercesine, git­
sem mi, gitmesem mi dercesine, ama asla Fransa'ya degil, nereye
gidecegini yalruzca o biliyordu ve belki bir gi.in biz de bilecegiz.
Ertesi giin basm1, televizyonu ve radyoyu me�gul eden binler­
ce haberin, gorii�iin, yorumun ve yuvarlak masa toplant1larmm
arasmda, Ortodoks bir deprembilimcinin kisa beyanatl neredeyse
kimse tarafmdan fark edilmedi. Gerc;ekten bilmek istedigim ne­
den bii ti.in bunlar olup biterken yerin birazc1k olsun sarsilmad1g1,
modem akimdan pragmatik ve esnek bir ba�ka deprembilimci
yamtlad1, Her �ey sonunda ac;1khga kavu�acaktlr. $imdi, giiney
ispanya'mn bir koyiindeki bir adam bu zit gorli�leri dinledik­
ten sonra evinden aynld1 ve Granada kentine gitmek iizere yola
koyuldu, televizyonculara bir haftadan daha uzun bir siire once
bir yer sarsmtlsnu hissetmi� oldugunu, ama kimsenin kendisine
inanmayacagmdan korktugundan bunu daha once ac;1klamad1g1-
ru ve i�te �imdi kar�1larmda durdugunu, boylece insanlarm basit
bir adamm diinyadaki deprembilimcilerin tiimiinden daha du­
yarh oldugunu gorebileceklerini bildirmek ic;in. Bir muhabir �ans
eseri adamm soylediklerine kulak verdi, ya yiirekten hissettigi
bir sempatiden, ya da bu t uhaf durum kar�1smda meraklanm1�
oldugundan ve bu son atlatma haber dort satirla ozetlendi ve
30

her ne kadar fotograf yay1mlanmam1� olsa da haber o gece tele­


vizyonda verildi, tedbirli bir guliimsemeyle. Ertesi gun Portekiz
televizyonu, kendilerine ozgu herhangi bir haberden yoksun ol­
duklarmdan, adamm oykusiinii ele ahp onu psi�ik fenomenler
konusunda uzman ve soyledigi tek onemli cumleye bakdd1gm­
da, bu ti.irden tum durumlarda oldugu gibi, her �ey ki�inin ken­
di sagduyusuna baghdu, konu hakkmda bilinenler d1�mda yeni
hii;bir �ey soyleyemedigi anla�!lan biriyle roportaj yaparak zen­
ginle�tirdiler.
Burada sebepler ve sonui;lar hakkmda i;ok �ey soylendi, ger­
i;ekler biiyuk bir dikkatle degerlendirildi, manhkla i lerleyin, sag­
duyumuzla korunun ve yarg!lan bir ko�ede bekletin, i;unku di�i
bir domuzun kulagmdan ipek bir para kesesi yap!lamayacagm1
arhk herkes ai;1ki;a anlam1� olmah. Bu yiizden ba�tan beri ima
edilen i;;eyden, Joana Carda tarafmdan bir karaaga<; dahyla yere
i;izilmi� olan i;izginin Pireneler'in i;atlay1p ai;!lmasmm dogrudan
sebebi oldugundan �uphe duymarruz olduki;a dogal ve hakh
bir tavu. Arna tamamen dogru olan diger olay da yadsmamaz,
Joaquim Sassa ismini ak�am haberlerinde duyduktan ve soyle­
diklerini dinledikten sonra Pedro Orce'yi aramaya ba�lad1.
�efkatli bir anne olan Avrupa, bah ucundaki topraklarmda
ya�anan talihsizlikten ilzilntii duymu�tu. Tum Pirene siradaglan
boyunca granitler i;atlay1p yanld1, i;atlaklar i;ogald1, ba�ka yollar
bi:ililndil, ba�ka irmaklar ve seller yerin ii;ine ak1p gi:izden kay­
boldu. Havadan bakrld1gmda siyah, hareketli bir i;izginin, karm
kayd1g1 ve kili;ilk bir i;1gm ince gilrilltilsilyle gi:izden kayboldugu
karh zirvelerde ans1zm, tozdan bir iz gibi belirdigi gi:irillilyordu.
Helikopterler durmaks1zm gelip gidiyor, i�e yarayabilecek her
tilrden bilirki�i ve uzmanlan ta�1yarak, i;ah�ma sahalan �u anda
kendileri ii;in ula�Ilmaz olan jeologlarla, yerin sarsilmamakta 1s­
rar etmesi ve en kili;ilk bir sarsmtmm, hatta bir titremenin bile
hissedilmemesi yilzilnden �a�kina di:inmil� olan deprembilim­
cilerle ve herhangi bir duman ya da ate� belirtisi sergilemeyen
berrak gi:ikyilzilne, bir agustos gi:igilniln kusursuz, mavi bala�ma
kar�m gizli umutlar besleyen volkanbilimcilerle kaynayan do­
ruklan ve vadileri gi:izlemliyorlard1. Duman belirtisi yalmzca bir
kar�Ila�hrmayd1 ve kar�J!a�hrmalan asla si:izcilk anlamlanyla ele
almamahy1z, onlara ihtiyatla yakla�may1 i:igrenmedigimiz silre­
ce. insan gilcil gi:irii nil�te hii;bir �ekilde ac1 i;ekmeyen ve yalmzca,
geri;i biz kimiz ki bilecegiz, olgunla�hg1 ve zamam geldigi ii;in bir
nar gibi i;atlamakta olan bir dag silsilesi ii;in hii;bir �ey yapamaz­
d1. Pedro Orce' nin televizyondaki konu�masmdan yalmzca kirk
sekiz saat sonra bile arhk Atlantik' ten Akdeniz'e dek herhangi
bir noktada smm yilrilyerek ya da herhangi bir kara araayla gei;­
mek milmkiln degildi. Ve ali;ak kiy1 �eritlerinde denizler, her biri
kendi tarafmdan ilerleyerek yeni kanallan, giderek derinle�en ve
32

duvarlan dimdik, gizemli, bilinmeyen gomiik vadileri, eski ve


yeni katmanlan, senklinleri, kilden arakatktlan, konglomerala­
n, yumu�ak kirei;ta�mm ve kumta�mm geni�, kat1 tabakalanru,
�ist yataklanru, kara, silisli kayalan, granitleri ve yazarm bilgi ve
zaman noksanhg1 yiiziinden burada sayamayacag1m1z tiim di­
ger �eyleri ai;1ga vuran diizgiin yanklan doldurmaya ba�laddar.
$imdi, Bu su nereye gidiyor, diye soran o Galiciah'ya ne yarut ve­
rilmesi gerektigini biliyoruz. Denize dokiiliiyor, demeliydik ona,
en ince yagmura, toza, bir i;aglayana donii�iiyor, ne kadar yiik­
sekten dii�tiigiine ve m iktarma bagh olarak, haytr, hayir, irati' den
bahsetmiyoruz, o biraz uzakta, ama her �eyin oniinde sonunda
doga yasalanna uyacagmdan emin olabilirsiniz, t:Jpkl su damla­
c1klan gibi, hatta bir gokku�ag1 bile, giine� o koyu derinliklerine
ula�may1 ba�ard1gmda bu yasalara uyarlar.
Strurm her iki tarafmdaki, yiiz kilometre boyunca uzanan
dar bir �eritteki insanlar evlerini terk edip ii; bolgelerin goreceli
giivenligine s1gmd1lar, ama Andorra'run durumu daha karma­
�1kt1, oray1 bag1�lanamaz bir �ekilde unuttuk, kii<;ilk iilkelerin
de hep ba�ma gelen budur za ten, ki kolayhkla biiyiiyebilirlerdi.
Ba�lang1i;ta i;atlaklarm ne gibi bir sonuca yol ai;acagi konusunda
biiyiik bir belirsizlik vard1, i;iinkii her iki tarafta da onlardan bu­
lunmaktayd1 ve ayru zamanda da bolge halklarmdan bir k1sm1
ispanyol, digerleri Franstz ve kalanlan da Andorrah'yd1, her biri
topraklarma baghyd1 veya o anda dogru ya da <;ikarlarma en uy­
gun goriinen �eylerin etkisi altmdayddar, bu ailelerin dagtlma­
s1 ve diger ili�kilerin sona ermesi anlamma gelse bile. Sonunda
ilerleyen i;atlak hatt1 son kez olmak iizere Frans1z s1rurmda dur­
du, binlerce Frans1z hava yoluyla bO!geden uzakla�tmldt, Mitre
d'Eveque ismi verilen muhte�em bir kurtarma operasyonuyla,
bu isim Urge! Piskoposu tarafmdan biiyiik bir ho�nutsuzlukla
kar�tlandt, i;iinkii ona istemeden kaynakhk etmi�ti, ama bu du­
rum gelecekte o prensligin tek metbusu olacag1ru anlad1g1 zaman
duydugu hazzt azaltmadt, ispanyol topraklan tarafmdan i;ok az
33

bir �ekilde sanlan prenslik denizin dibini boylamazsa tabii. Yore


halkmm bOlgeden uzakla�tmlmasmdan dolay1 c;Ole donii�mii�
olan bu yerde yalruzca dudaklarmda bir duayla dola�an, tepe­
lerindeki herhangi bir jeolojik dengesizlikte hemen personeli al­
maya haz1r olan helikopterlerin siirekli gozetim altmda tu ttugu
miifrezeler kal m1�h, bir de, tahmin edebileceginiz gibi, genelde
tek ba�ma gezen o kac;m1lmaz yagmacilar, ne de olsa felaketler
y1lanlan yuvalarmdan da yumurtalarmdan da c;1kanr hep ve bu
kez onlar da, hpk1 onlan ac1madan ya da pi�manhk duymadan
vuran askerler gibi, dudaklannda bir duayla dola�1yorlard1, bagh
olduklan inanca uygun dualarla, her canhmn tanns1 tarafmdan
sevilmeye ve korunmaya hakk.I vardir, soygunculara ho�gorii
gos termek ve onlan savunmak gerekirse, evlerini terk etmi� olan­
lann orada ya�ay1p oranm tadm1 c;1karmaya haklan olmad1g1 da
savunulabilir, aynca �u atasoziiniin hakh olarak soyledigi gibi,
Biitiin ku�lar m1s1r yer, yalruzca serc;eler bedelini oder, gene! il­
keyle bu ozel durum arasmda bir baglanh olup olmad1gma her
biriniz karar versin.
$u an bu gerc;ek oykiiniin bir operanm librettosu olmay1�m­
dan duydugu muz esefi i fade etmek ic;in uygun zaman olabilir,
c;iinkii eger olsayd1 benzeri daha once hic; dinlenmemi� bir top­
luluk sergilerdik, yirmi ses her tmmm Jirik ve dramatik sopra­
nolanm te�kil ederdi, teker teker ya da koro halinde, suayla ya
da ayru anda, boliimlerini titreyerek okurlard1, yani ispanyol ve
Portekiz hiikiimetlerinin ortak toplantilanm, elektrikli ula�1m
sisteminin tamamen feke ugramasnu, Avrupa Toplulugu'nun
bildirisini, Kuzey A tlantik Pakh Organizasyonu'nun dayatma­
sm1, panik ic;indeki turis tlerin kac;1i;nm, yollardaki trafik t1kamk­
hguu, Joaquim Sassa'yla Jose Anaic;o'nun gorii�mesini, Pedro
Orce'yle yaphklan konu�may1, i spanya' daki bogalarm asabiyeti­
ni, Portekiz'deki atlann huzursuzlugunu, Akdeniz sahillerindeki
endi�eyi, dalgalarm verdigi rahats1zhg1, zenginlerin ve servetleri­
nin uc;u�unu, klsacas1 sahnede hic; �ark1c1 kalmayacak. Merakh ve
34

�lipheci olanlar biltlin bu ciddi geli�melere neyin yol ac;tigm1 bil­


mek isteyecekler, sanki Pireneler'in boli.irunesi ve nehirlerin c;ag­
Iayanlara ve dalgalara donii�iip milyonlarca y1lhk bir geri c;ekil­
me silrecinden sonra karada kilometrelerce ilerlemeleri gibi basit
olaylar onlar ic;in yeterli degilmi�c;esine. Bu noktada insarun eli
duraks1yor, yukandak.ileri takip etmek i.izere olan sozci.ikleri, her
�eyi kac;1rulmaz bir �ekilde tehlikeye atacak olan sozci.ikleri nas1l
makul bir �ek.ilde yazabilir diye, ozellikle kac;1rulmaz, i;iinki.i ger­
c;egi fanteziden ay1rmak, ya�amda boyle bir �ey gerc;ekten mi.im­
ki.in olsayd1 bile, giderek zorla�1yor. Gerc;ek �u ki, gizem ic;inde b1-
rakilm1� olam bitirelim, onlan muhtemelen yalruzca sozci.iklerle
donli�tliriilebilecek olan sozci.iklerle doni.i�ti.irmeye c;abalayarak,
iber Yanmadasi'run tek bir parc;a halinde tamamen kopup gitti­

gini, ardmda tam on metrelik bir bo�luk b1rakt1gm1 soylemenin


vakti geldi, sonunda geldi, kim inamr ki buna, Pireneler sanki
i.istlerine goriinmez bir balta inip derin c;atlaklara dalarak ta�1
ve toprag1 denize dokmli�c;esine tepeden dibe dek ikiye aynld1.
�imdi i rati'nin bin metre a�ag1dan akt1g1ru, sonsuzlugun i<;ine
dii�tilgi.ini.i gorebiliyoruz kesinlikle, irati kendini rlizgara ve gli­
ne�e ac;1yor, kristal bir yelpaze y a da bir cennet ku�unun kuyrugu,
uc;urumun listilnde uzanan ilk gokku�ag1, 1slak kanatlarla hava­
da gezinen, yedi renkle bezeli bir dogarun ilk yi.ikseklik korkusu.
Ve Visaurin'i, Monte Perdido'yu, Perdiguere'nin ve Estatlarm do­
ruklanru da gonneliyiz, insarun bakmaya dayanamad1g1 iki bin
metrelik, ii<; bin metrelik dik yamac;lar, nereye indiklerini goremi­
yorsunuz bile, uzaklardaki sisli hava yi.izi.inden ve sonra uc;urum
geni�lerken yeni bulutlar belirecek, kaderin varolu�u kadar kesin
bir �ey bu.
Zaman gec;ip gider, arular solar, art1k bir zamanlar son dere­
ce berrak ve a<;1k<;a tammlanm1� olan gerc;egi ve gerc;ekleri pek
alg1Iayamaz oluruz ve o zaman, hepimizin ihtirasla gerc;eklerin
kesinligi olarak adland1rd1g1m1z �eye uymak istedigimizden, o
doneme ili�kin kamtlara ba�vururuz, c;�itli belgelere, gazetelere,
35

filmlere, video kay1tlanna, tarihsel kay1tlara, ozel giinliiklere, par­


�omenlere, ozellikle de iistiindeki yazilar silinip yerine yenileri
yaz1lm1� olanlara, kurtulanlan sorguya c;ekeriz, kar��hkh bir iyi
niyetle, hatta ihtiyarm tekinin c;ocukken gordiigiinii ya da duydu­
gunu iddia ettigi �eylere bile inanmay1 ba�annz, ikna edici kesin­
liklerin yoklugunda ki�i rol yapmak zorundad1r, ama goriinii�e
bak1hrsa �u tarh�mas1z bir gerc;ek ki elektrik kablolan kopana dek
Yanmada' da gerc;ek bir korku ya�anmad1, bu nun tam tersi soy­
lenmi� olsa da, biraz panik vard1 tabii, ama bamba�ka tiirden bir
duygu olan korku yoktu. Coll de Pertus'taki o dramatik sahnele­
rin, Kazamyoruz, Kazamyoruz, diye hayk1rmakta olan insanlann
gozii oniinde yok olan betonun net bir goriintiisiinii korumak­
ta olan pek c;ok ki�i vard1r elbette, ama bu olay yalmzca orada
bulunmu� olanlarda etki yarath, digerleri uzaktan bakm1�lard1,
evlerinde kiic;iik sahnelerinin, televizyonlarmm, o kiii;iik camdan
dikdortgenin, bir goriintiiniin oncekini iz b1rakmadan sildigi, her
�eyin, duygularm bile kiii;iiltiiHip sunuldugu o mucizeler avlu­
sunun oniinde otururken. Ve o duyarh izleyiciler, ne de olsa ha!a
varlar, en kiii;iik vesilede gozya�1 doken ve bogazlanndaki yum­
ruyu gizleyen o izleyiciler arhk dayanamad1klarmda, Afrika'daki
ai;hkla ve benzeri felaketlerle yiizle�tirildiklerinde genellikle
yaptiklan �eyi yaphlar, baki�lanm ba�ka yone i;evirdiler. Aynca
Yanmada'nm o engin topraklannda, gazetelerin gelmedigi ve
televizyon sinyallerinin zay1f oldugu kirlarm merkezinde olup
bitenleri gormeyen ya da onlar hakkinda yalmzca anlamlannm
yans1m hazmedebildikleri sozciikler sayesinde belli belirsiz bir
fikre sahip olan milyonlarca, evet, milyonlarca insan vard1, hatta
bu fikre bile sahip olmayan, sozciikler oyle giivenilmezdi ki baz1
insanlann bildiklerini dii�iindiikleri �eyle digerlerinin bilmedik­
lerini dii�iindiikleri �eyler arasmda pek fark yoktu.
Arna Yanmada'daki tlim 1�1klar aym anda sondiigiinde, bu
kesintiye daha sonra ispanyolcada apag6n, ha!a sozciikler icat
eden bir Portekiz koyiindeyse negrum denecekti, be� yiiz seksen
36

bir kilometrekarelik toprak yeryiiziinde goriinmez oldugunda,


i�te o zaman arhk kimsenin �iiphesi kalmad1, her �yin sonu ge­
liyordu. B ii tiln b u elektrik kesintisinin on be� dakikadan fazla
siirmemesi iyi oldu, acil durum baglanhlan devreye girip yerel
enerji kaynaklanm harekete gec;irdiler, ki senenin bu vaktinde
pek giic;lii degillerdi, yazm en s1cak zamamyd1, agustosun ortas1,
kuru, dii�iik seviyeli su hazneleri, giic; istasyonlanrun azhg1 ve
bu Janet olas1 niikleer tesisatlar, ama ya�anan karga�a gerc;ekten
Yanmada'ya ozgiiydii, serbest kalm1� �eytanlar, soguk korku, h­
marhane kac;kmlan, bir deprem bile gene) morali daha kotii et­
ki leyemezdi. Vaki t gece, gecenin ba�lang1c1, hemen herkes evi­
ne c;ekilmi�, oturmu� televizyon izliyor, kadmlar m u tfaklarmda
yemek hazirhyor, son derece sabirh bir baba, biraz karars1z bir
�ekilde, bir aritmetik probleminin c;oziilmesine yard1m ediyor,
insanlar genelde fazla mutlu degil gibi, ama az sonra bu deh�etin
ne anlama geldigi ac;1ga c;1kiyor, bu zifiri karanhgm, iber'in iistii­
ne dii�en bu miirekkep lekesinin. I�1g1 alma, ah Tanr1m, b1rak geri
donsiin, sana soz veriyorum ki olene dek ba�ka bir �ey istemeye­
cegim, tovbekar giinahkarlann soyledigi bu, ama onlar da hep
abarhr. Vadide ya�ayanlar kendilerini kapah bir kuyuda gibi his­
setti, daha yiikseklerde ya�ayanlar zirvelere hrmamp etrafa bakh
ve fersahlar boyu hie; 1�1k g6remediler, sanki diinya yoriingesini
degi�tirmi�ti ve �imdi uzayda ilerliyordu, giine�siz bir �ekilde.
Evlerde titrek eller mumlan yakh, acil durumlar ic;in saklad1klan
fenerleri, parafin lambalanm, ama buna benzer bir durum ic;in
degil, giimii� �amdanlar, bronzlar yalmzca siis olarak kullaruh­
yordu, pirinc; �amdanlar, uzun siiredir unutulmu� gaz lambalan,
karanhg1 gOlgelerle dolduran ve insanm �a�kin suratlan suyun
iistiindeki yans1malar kadar c;arp1k bir �ekilde ve anhk olarak
gormesini saglayan lo� 1�1klar. Hayk1ran bir siirii kadm vard1, tit­
reyen bir siirii erkek, c;ocuklara gelince, tek soyleyebilecegimiz
avazlan c;1khg1 kadar aglamakta olduklanyd1. Deyim yerindey­
se on be� yiizy1I gibi gelen on be� dakikadan sonra, gerc;i kimse
37

birincisini ikincisiyle kar�1la� hrabilecek kadar uzun ya�amanu�­


ttr ya, elektrik giicii geri geldi, azar azar, kesintili olarak, her yer­
deki am puller as1k suratlarla bakan uykulu, her an tekrar uyuma­
ya haz1r gozleri andmyordu, ta ki sonunda 1�1ga katlanabilene ve
onu tutana dek.
Yanm saat sonra radyo ve televizyon istasyonlan baglantty1
yeniden saglay1p kesinti hakkmda bilgi verdi ve boylece Fransa
ve ispanya arasmdaki tiim yiiksek voltajh kablolarm koptugu­
nu, baz1 direklerin de devrildigini ogrendik, bag1�lanmaz bir
ihmalkiirhktan dolay1 akim1 kesmek hii;bir miihendisin aklma gel­
memi�ti i;iinkii kablolan kesmek olanaks1zd1. Neyse ki kopan kab­
lolarm yo! ac;hg1 havai fi�ek gosterisi kimsenin canma ma! olmad1,
biiyiik bir bencillikle konu�ursak, c;iinkii her ne kadar hic;bir insa­
nm Olmedigi dogruysa da en azmdan bir kurt piiskiiren ate�ler­
den kurtulamad1 ve dumam tiiten bir kiil y1gmma donii�tii. Arna
kablolann kopmas1 kesintinin nedeninin yalmzca yansm1 te�kil
ediyordu, ac;1klamarun diger yans1ysa, bilerek karma�1k bir �e­
kilde i fade edilmi� olmasma kar�m, kisa siirede ac;1khga kavu�tu,
herkes kom�usuna durumu ac;1khyordu, itiraf etmek istemedikleri
�ey �u ki sorun yalmzca yerdeki c;atlaklar degil, yoksa kablolar
kopmazd1. 0 halde soyle bana kom�u, sence ne oldu, Beyazd1r
ve tavuklar tarafmdan yap1hr, ama bu kez yamt yumurta degildi,
kablolar koptu i;iinkii gerilmi�lerdi, c;iinkii toprak ikiye aynlm1�h,
Tann'nm beni yarathg1 nas1! dogruysa bu da dogru, oyle mi di­
yorsun, Evet, evet, bekle ve gar, oniinde sonunda baklay1 ag1zla­
rmdan c;1karacaklar. Ve 9kard1lar da, ama ancak ertesi giin, ortada
c;ok fazla soylenti dola�hgt ve bir tanesinin daha dogru olsa bile,
karga�ay1 arhrmasmm olanakstz oldugu vakitte, ama her �eyi ta­
mamen ve net bir �ekilde ac;1klamad1lar, yalmzca tam olarak �u
kelimeleri kulland1lar, Pirene s1radaglanndaki cografi bir degi�im
arahks1z bir kopu�a, fiziksel siireklilikteki bir parc;alanmaya yo!
ac;m1�h ve o an ic;in Fransa'yla Yanmada arasmdaki tum karayo­
lu baglantilan kesilmi�ti, yetkililer durumu dikkatle izliyorlard1,
38

hava baglanhlan kuruluyordu, ti..im havaalanlan a<;ikh ve tam ka­


pasiteyle c;ah�ayorlard1 ve ertesi gi..in gi..in li..ik w;u�larm say1s1 m uh­
temelen il<iye katlanacakh.
Onlara c;ok da ihtiya'l vard1. iber Yanmadas1'nm Avrupa'dan
tamamen kopup aynld1g1 a<;ikfla ve tarh�mas1z bir �ekilde anla­
�ild1gmda, insanlar, Ya nmada kopup g i tti, demeye ba�lad1klarm­
da, yilz binlerce turist, fli..inkil bunun turist sezonunun en canh
donemi oldugunu biliyoruz, otellerinden, pousadalanndan, para­
dorelerindcn, pansiyonlarmdan, evlerinden, odalarmdan, kamp
alanlanndan, flad1rlarmdan ve ki..ifli..ik karavanlarmdan kiralanm
odemeden aynld1, yollarda inamlmaz bir trafik s!l<.1�1khgma yo!
aflhlar, arabalar her tarafta terk edildiginde bu s1k1�1khk daha
da kotille� ti, bu hale gelinmesi biraz zaman ald1 ama sonra or­
tahk birden cehenneme dondi.i, insanlar genellikle durumlarmm
ciddiyetini kavray1p kabullenmekte ag1r davramrlar, ornegin
Fransa'yla kara baglant1s1 kesildiginde araba sahibi olmanm ne
kadar gereksiz oldugunu kavramaktalar. Havaalanlarmm flevre­
sine, bir sel gibi, her boyuttan, modelden, tiirden ve renkten ara­
balar y1gilm1�h, yollan hklyor ve yakla�ilmasm1 engelliyorlard1,
toplu halde durup yerel halkln ya�am1ru tamamen sekteye ug­
rahyorlard1. Bir elektrik kesintisi, apag611 ya da 11egrum ya�am1�
olmanm verdigi korkuyu i.izerlerinden a tm1� olan i spanyollar ve
Portekizliler ya�anan panige bak1yor ve bun u absurd buluyorlar­
d1, ne de olsa can kayb1 olmam1�h, Ah bu yabancilar, rutinleri bo­
zulur bozulmaz kontrollerini kaybediyorlar, bilim ve teknolojide
boylesine ileride olmalanrun bedeli bu, ve bu Janetleyici hi.ikilm­
de bulunduktan sonra kendilerine ve arzulanna en uygun olaru
seflmek i..izere terk edilmi� arabalarm yanma gidiyorlard1.
Havaalanlannda, havayolu �irketlerinin masalan tela�h y1-
gmlarm saldmsma ugram1�h, el kol hareketlerinin ve bagn�ma­
lann g1rla gittigi bir Babil, bir bilet i'lin benzeri gorillmemii;; ril�­
vetler teklif ediliyor ve kabul ediliyordu, insanlar her �eyi ahp
sahyorlard1, miicevherleri, fotograf makinelerini, giysileri, �imdi
39

uluorta satilan uyu�turuculan, Arabam d1�anda duruyor, i�te


anahtarlan ve belgeleri, eger bana Briiksel'e bir koltuk ayarlaya­
mazsan istanbul'a da gidebilirim, hatta cehenneme bile gidebili­
rim, bu turist kafas1 kan�1k olanlardan biriydi, agai;lara bakmak­
tan ormaru gi:iremiyordu. A�m yi.iklenen, �i�mi� hahzalan iyice
dolmu� olan bilgisayarlar tekliyor, hatalar katlanarak art1yordu,
ta ki sonunda t i.i m sistem i;i:ikene dek. Art1k bilet filan sahlm1yor­
du, insanlar ui;aklara dolu�uyorlard1, bilyiik bir vah�ilikle, once
erkekler, i;ilnki.i onlar daha gi.ii;li.iydi.i, sonra narin kadmlar ve
masum i;ocuklar, biri;ok kadm ve i;ocuk havaalam kap1s1yla bini�
merdivenleri arasmda ezilip kald1, bunlar ilk i:ilenlerdi, ikinci ve
ili;i.inci.i i:ilii grubundan sonra birinin aklma ui;aklara zorla bin­
mek gibi trajik bir fikir geldi, bir tabanca i;1kard1 ve polisin hilcu­
muna ugray1p yere yatmld1. Kalabahkta ba�ka tabancalar belirdi
ve kullamld1, felaketin hangi havaalarunda ya�and1gnu si:iyleme­
nin pek anlam1 yok, bu tiksindirici olay ba�ka pek i;ok yerde de
ya�and1, ama daha az ciddi sonui;larla, i;ilnki.i o havaalamnda on
sekiz ki�i i:ildi.i.
Ans1zm biri limanlar vas1tas1yla da kurtulunabilecegini amm­
sad1, bu kurtulu� ii;in bir ba�ka ko�u�turmaya yol ai;h. Kai;aklar
geri di:indi.i, bir kez daha terk edilmi� arabalanm aramaya ba�lad1-
lar, bazen buldular, bazen de bulamad1lar, ama anahtarlan yoksa
ya da kullamlamaz durumdaysalar bunun ne i:inemi vard1, insan
k1sa silrede ikiyle ikiyi toplayabiliyordu, bilmeyen herkes hemen
i:igreniverdi, Portekiz ve ispanya araba h1rs1zlan ii;in yeryi.izi.inde­
ki cennete di:inil�til. Limanlara vard1klarmda kendilerini ta�1yacak
ki.ii;i.ik bir sandal ya da kano, veya daha da iyisi bir bahki;1 teknesi,
bir ri:imorki:ir, bir kik, bir yelkenli aramaya ba�ladilar ve bi:iylece
ellerinde avui;larmda son kalanlan da bu. lanetli topraklarda b1-
rakhlar, giydikleri giysiler d1�mda pek az �eyle gittiler, burunlan­
m silebilecekleri pis bir mendille, degersiz ve gazs1z bir i;akmakla,
kimsenin asla begenmemi� oldugu bir kravatla, ba�kalanmn ba�­
l a rma gelen felaketlerden bi:iylesine rezilce faydalanmam1z dogru
40

degil, k1y1 �eridinden gelip kazazedeleri soyup sogana i;eviren e�­


k1yalar gibiydik. Zavalhlar gidebildikleri her yerde, gotiiri.ildi.ik­
leri her yerde indiler ve baz1lan ibiza'ya, Mayorka ve Minorca'ya,
Formentera'ya ya da Cabrera ve Conejera Adalan'na b1rak1ld1lar,
kaderin ellerine teslim edildiler, bahts1z yarat1klar �eytan ve de­
rin mavi deniz arasmda mahsur kald1lar, �imdiye dek adalarm
hareket ettigine ili�kin bir kamt yok, ama yarmm ne getirecegini
kim bilebilir, neler sonsuza dek kaskatI duracakm1� gibi gorlini.i­
yordu, ama bakm neler oldu. Algarve'den ve i spanya sahilinden
kac;an binlerce goc;men Fas'a gitti, ispanya sahilinden kai;anlar
Palos Burnu'nun a�ag1smdan gelenlerdi, Burnun yukansmdakiler
mi.imki.inse dogrudan Avrupa'ya gotilriilmeyi yegliyor ve soru­
yorlard1, Beni Avrupa'ya kac;a goti.iriirsi.in, o zaman ikinci kaptan
tek ka�1m kaldmr, dudaklanm biizer, goc;meni ba�tan a�ag1 sii­
zerek mali durumunu incelerdi, Biliyorsun, Avrupa buradan c;ok
uzakta, diinyanm obiir ucunda, tartl�mak faydas1zd1. Ne biiyilk
bir abarb, arada yalmzca on metrelik su vard1, bir Hollandah uka­
lahk yap1p bunu dile getirme ciiretini gosterdiginde ve bir isvec;li
onu desteklediginde kendilerine zalimce �oyle dendi, Ya, demek
yalmzca on metre var oyle mi, madem oyle niye yiizmiiyorsunuz,
boylece ozilr dilemeye ve iki misli para odemeye zorland1lar. Bu
ah�veri� c;e�itli iilkelerin bir araya gelip v atanda�lanrun topluca
ta�mmas1 ic;in kar�1hkh seferler diizenlemeyi kabul etmelerine
dek altm gilnlerini ya�ad1, ama bu insanol uygulamanm b �lama­
smdan sonra bile baz1 denizciler ve bahkc;ilar servet kazanmay1
siirdilrdil, biitiin yolcularm aralarmm yasalarla iyi olmad1g1 unu­
tulmamah, yasalarla aras1 koti.i olanlar biiyilk meblaglar odemeye
haz1rd1, zaten ba�ka sei;enekleri de yoktu, i;i.inkil Portekiz'in ve
ispanya'iun deniz kuvvetleri k1yilarda biiyi.ik bir dikkatle, alarm
durumunda ve diger gi.ii;lerin donarunalarmm ihtiyath gozetimi
alhnda devriye geziyorlard1.
Ote yandan baz1 turistler gitmemeye karar verdi, jeolojik kml­
may1 felegin geri dondilri.ilmez bir hareketi olarak kabullendi ler,
41

kaderin zorba b i r i�areti olarak gordtiler v e ailelerine yaz1p ar­


hk onlan dti�ilnmediklerini, diinyalarmm ve ya�am tarzlarmm
degi�tigini soylediler, en azmdan biraz dti�iinceli davrandilar,
olanlarm sorumlusu onlar degildi, temelde i;ok az irade giiciine
sahiptiler, kolay kolay karar veremeyen, her �eyi yarm ii;in, yarm
ii;in terk eden insanlard1, ama bu dii�leri ve tutkulan olmad1g1
anlamma gelmiyor, iiziicil olan onlan geri;ekle�tirmeden ya da
kiii;iik bir k1srruru bile nasil geri;ekle�tirebileceklerini bilmeden
olmeleri. Digerleri sessizligi tercih ettiler, ortadan kayboluverdi­
ler, unuttular ve unutulmalanna izin verdiler, �imdi, bu insanla­
rm ya�amlarmdan herhangi biri bir romana donii�tiiriilebil irdi,
i�lerin nasd sonui;land1g1run oykiisiine, anlahlacak i;ok az �ey
varsa veya hii;bir �ey yoksa bile iki insamn ya�am1 ayru degildir.
Arna omuzlarmda kurtulamad1klan agir yiikler ta�1yan in­
sanlar vard1r, bu yilkler oyle agirdir ki iilkede i�ler kotiiye git­
meye ba�lad1g1 zaman sormaya ba�lanz, Hey sizler, b u konuda
ne yapacaks1mz, daha ne bekliyorsunuz, diye, bu sabirs1z i;1k1�­
malar bir anlamda olduki;a haks1zcadir aslmda, zavalhlar, onlar
da kaderlerinden kurtulamaz, en iyi olas1hkla Ba�kanlarma gidip
istifa edebilirler, ama bir kriz esnasmda bunu yapamazlar, i;iin­
kii o zaman onursuz say1hrlar, tarih boyle bir zamanda, yani her
�eyin tepetaklak oldugu bir zamanda boyle bir karar veren kamu
ya�ammdan birini olduki;a sert �ekilde yarg1lar. Smmn her iki
tarafmda, Portekiz'de ve i spanya'da hiikiimetler rahatlat1c1 ai;1k­
lamalar yapmaya ba�lad1, bize bu durumun biiyiik bir endi�eye
kap1lmak ii;in yeterli sebep te�kil etmedigi ve insanlarla mallan­
m korumak ii;in tilm gerekli ad1mlarm a hld1g1 konusunda resmi
giivence verdiler, tuhaf bir yorumdu bu, sonunda hiikiimetlerin
ba�mdakiler televizyona i;1kt1 ve sonra, huzursuz zihinleri yah�­
t1rmak ii;in Krallan oradaki, Ba�kamm1z da buradaki televizyo­
na i;1kh, Dostlar, Roma/1/ar, vatanda�lar, bana kulak verin, dediler ve
meydanlarmda toplanm1� olan Portekizliler ve i spanyollar tek bir
sesle kar�1hk verdiler, Elbette, elbette, sozcuk/er, sozciik/er, yalruzca
42

sozcukler. Kamuoyunun saldirganhg1yla kar�1 kar�1ya kalm1� olan


iki i.ilke ba�bakanlan gizli bir yerde bulu�tular, once tek ba�lanna,
sonra hiiki.imetlerinin milletvekillerinin e�liginde. iki gi.in boyun­
ca birlikte ve ayn ayn olmak iizere yorucu konu�malar yaphktan
sonra en sonunda, krizle ba�a i;1k1labilmesi amac1yla, ana hedefi
iki tarafm hem insani, hem de teknik kaynaklarmm toplanabil­
mesi ii;in her iki iilkede yap1lacak sivil savunma operasyonlanm
koordine etmek ve Yanmada'y1 Avrupa'dan on metre uzakla�hr­
m1� olan bu cografi meydan okumaya kar�1hk vermek ii;in her
i;areye ba�vurmak olan ortak bir komite kurmaya . karar verdi­
ler, i�ler daha kotiiye gitmezse, diye koridorlarda hs1lda�1yordu
insanlar, bu mesele i;ok vahim olmayacak, hatta Yunanhlara bir
darbe indirilecegini bile soyleyebiliriz, diinyaca i.inlii Corinth
Kanah'ndan bile biiyiik bir kanal. Arna durum boyle olsa bile
Avrupa'yla olan ileti�im sonmumuzun, ki gei;tigimiz senelerde
iyice karma�1kla�m1�h, iyice artacag1 geri;egini goz ardt edeme­
yiz. Madem oyle, kopriiler in�a edelim, Beni endi�elendiren �ey
kanahn gemilerin, ozellikle de petrol tankerlerinin gei;ebilecegi
kadar geni�lemesi, bu iber limanlanna bi.iyi.ik bir d arbe indirir ve
aym derecede onemli sonui;lara yol ai;ar, mutatis mutandis elbette,
hpk1 Silvey� Kanah'nm ai;dmas1 sonucunda ortaya i;1kanlar gibi,
bir ba�ka deyi�le, Kuzey ve Gi.iney A vrupa dogrudan temasa ge­
i;ebilecek ve Burun rotasm1 izlemekten kurtulacaklar. Ve sonunda
gelip gei;en gemileri izlemeye ba�layacag1z, dedi bir Portekizli,
digerleri yeni kanaldan gei;ecek olan gemileri kastettigini sand1,
ama biz Portekizliler onun kastettigi gemilerin tamamen farkh
oldugunu kesinlikle biliyoruz, onlarm ta�1d1g1 yiikler golgeler,
ozlemler, hiisranlar, aldam�lar ve yarnlsamalar, ambarlan bun­
larla tlka basa dolu, Denize biri dii�ti.i, di ye bag1rd1lar, ama kimse
adamm yard1mma gitmedi.
Toplantllan s1rasmda, one eden kararla�tlnld1g1 gibi, A vrupa
Toplulugu ciddi bir bildiri yay1mlad1 ve iber i.ilkelerinin bah­
ya dogru kaymalanrun yi.iri.irlilkte olan anla�malan tehlikeye
43

atmayacag1ru ai;1k1ad1, aradaki m esafenin ingiltere'yi K1ta'dan,


izlanda'y1 Avrupa'yla pek az ortak noktas1 olan Gronland'dan
ay1ran mesafeyle kar:;nla�hnld1gmda minimal olmas1, yalrnzca
birka<; metreden fazla olmamas1 bu durumu daha da giii;lendiri­
yordu. Hedefleri ai;1k olan bu bildiri komisyon iiyeleri arasmda­
ki ate�li bir tarh�manm sonucunda ortaya i;1km1�h, bu tarb�ma
s1rasmda baz1 iiye iilkeler neredeyse belirgin bir ayn durma tu­
tumu sergilemi�lerdi, tutu m lanru net olarak tammlamakta kul­
lamlabilecek bir s1fat yok, hatta eger iber Yanmadas1'na gitmeye
karar vermi�se buna izin verilmesinin gerektigini onerecek, asil
ha tarnn ba�ta, onun kah lmasma izin verirken yapild1guu soyle­
yecek kadar ileri gitmi�lerdi. Dogal olarak bu �aka mahiyetinde
soylenmi�ti, insanlar bu s1k.mhh uluslararas1 toplanhlarda da
kendilerini eglendirmek zorundad1rlar, i�, i�. i� d1�mda da bir
�eyler olma hdir, ama Portekiz ve ispanyol iiyeler Toplulugun ru­
huna tamamen aykm olan bu a<;iki;a ki�k1rhc1 konu�maya �iddet­
le i tiraz etti, her biri kendi dilinde o i;ok bilinen iber atasoziinii
yineledi, Ba�m soo�hgmda yanmda olanlar geri;ek dostlarmd1r.
Kuzey Atlantik Pakh Organizasyonu'ndan da Atlantik dayaru�­
masma ili�kin bir bildiri istendi, ama gelen yamt, olumsuz olma­
sa da, yay1mlanamayacak bir i fadeyle ozetlenebilir, Bekleyin ve go­
run, sozciikler, i.istelik ti.im geri;egi de ii;ermiyorlard1, Beja, Rota,
Cebelitank, El Forro), Torrej6n de Ardoz, Cartagena ve San Turjo
de Valenzuela'daki ve daha kii i;i.ik diger tesislerdeki ti.im i.islerin
onlem mahiyetinde alarm durumuna gei;irildigi goz oni.ine alm­
d1gmda.
Sonra iber Yanmadas1 biraz daha ilerledi, bir metre, iki metre,
yalmzca giici.inii smamak ii;:in. i tfaiyecilerin i;:atlayan ve y1kilma
tehlikesi gosteren duvarlara baglad1klan gibi bir taraftan diger
tarafa uzablm1� olan ve �imdi kamt te�kil eden halatlar s1radan
sicirnler gibi kopuverdi ler, daha saglam olan bir kisrn1ysa bag­
land1klan agai;lan ve direkleri yerinden soktii. Sonra bir dur­
gunluk oldu, havada biiyiik bir ri.izgar dalgasmm h1zla gei;tigi
44

hissedilebiliyordu, uyanan birinin ilk derin solugu gibi, sonra �e­


hirlerle, koylerle, nehirlerle, ormanlarla, fabrikalarla, yaban .;a­
hlanyla, i�lenmi� tarlalarla, bu tarlalarda ya�ayan insanlarla ve
<;iftlik hayvanlanyla kaph ta� ve toprak kiitlesi hareket etmeye
ba�lad1, limandan aynlan ve bir kez daha bilinmeyen bir denize
a<;1lan bir gemi olarak.
Bu zeytin agac1 cordovildir, ya da cordovesa, ya da cordovia, ne
fark eder, c;iinkil bu lie; isim Portekiz topraklarmda aym anlamda
kullamlmaktad1r, m eyvesi, boyutu ve giizelligi yiiziinden, bura­
da zeytinlerin kralic;esi olarak adlandmhr, ama Cordoba zeytini
olarak degil, her ne kadar Cordoba'ya ilerideki s1rurdan daha ya­
km olsak da. Bunlar gereksiz kilc;iik ayrmtilar gibi goriinilyor, ho�
ama bo� laflar, tmlayan melodilerin kanatlanru dil�leyen basit bir
ilahiyi siisleyen hileler, zeytin agacmm altmda oturan ilc; adam­
dan, Pedro Orce'den, Joaquim Sassa' dan ve Jose Anaic;o' dan, on­
lan burada bir araya getirmi� olmas1 gereken �a�irhc1 olaylardan
ya da bilinc;li manipillasyonlardan bahsetmek c;ok daha onemliy­
ken. Arna zeytin agacma cordovil demek en azmdan bize i ncil ya­
zarlarmm mesela i sa'run incir agac1ru lanetledigini yazarken ne
kadar ba�tan savma davranm1� olduklanm gostermeye yarayabi­
lir, bu bilgi bizim ic;in yeterli olmahyd1 ama degil, hayir efendim,
ne de olsa aradan yirmi yiizyil gec;ti ve biz hala lanetlenen agacm
beyaz incir mi, siyah incir mi iirettigini, baharda m1, sonbaharda
m1 meyve verdigini, bu meyvelerin tam olarak hangi cins oldu­
gunu bilmiyoruz, gerc;i H1ristiyan biliminin b u ihmalkarhktan
dolay1 zarar gorecegi de yok ya, ama tarihsel gerc;ek kesinlikle
zarar goriiyor. Her neyse, zeytin agac1 cordovildir ve altmda ilc;
adam oturuyor. Bu tepelerin ardmda ve buradan gorillmeyen bir
yerde Pedro Orce'nin bir zamanlar ya�am1� oldugu bir koy var ve
tuhaf bir rastlant1 eseri, onlarm ilki, eger bu birinci rastlan t1ysa,
hem O, hem de koy aym ismi ta�1yor, oykilniin gerc;egi andm�lnl
olumlu ya da olumsuz yonde etkilemeyecek bir veri bu, birinin
46

isminin Metcall ya da Merryweather olmast onun bir kasap ya


da meteorolog olmasuu gerektirmiyor. Daha once de soylemi�
oldugumuz gibi bunlar rastlantt ve manipi.ilasyonlardtr, ama iyi
niyetle yapdm1�lard1r.
Yerde oturuyorlar, ortalarmdan herhalde pilleri zay1f olan bir
radyonun boguk sesi geliyor ve spiker �u ac;1klamay1 yap1yor,
Son olc;limlere gore Yanmada'nm aynlma hlZI saatte yedi yi.iz
elli metre, gi.inde on sekiz kilometre civarmda sabitle�ti, bu pek
bliyii k bir h1z gibi gori.inmeyebilir, ama eger dik.katle hesaplar­
sak bu Avrupa'dan dakikada on iki buc;uk metre uzakla�hg1m1z
anlamma gelir ve her ne kadar panige ve umutsuzluga kap1lma­
mam1z gerekse de durum gerc;ekten endi�e vericidir. Ve saniyede
yalruzca iki ki.isur santimetreden bahsettigimizi soyleseydiniz
daha da endi�e verici olurdu, dedi zihinsel hesaplamalarda luzh
olan, ama rakamlan ondahklara ve yi.izdeliklere dek indirgeye­
meyen Jose Anaic;o, Joaquim Sassa ondan sessiz olmasm1 istedi,
spikeri dinlemek istiyordu ve buna da degdi, Ald1g1m1z son ha­
berlere gore La Linea ve Cebelitank arasmda biiyi.ik bir c;atlak be­
lirdi, bu ylizden, �imdiye kadar c;atlaklann yo! ac;tig1 kac;m1lmaz
sonuc;lar goz oni.ine almdtgmda, El Peiion'un izole edilmi� bir �e­
kilde denizin ortasmda kalakalmasmdan endi�e ediliyor, eger bu
durum gerc;ekle�irse ingilizleri suc;Iamak anlams1z olur, sw;lan­
mast gereken bizleriz, evet, i spanya atalanrun bu kutsal topragmt
zamanmda yeterince geli�tirmemekten dolay1 suc;ludur, artik c;ok
gee;, El Peflon bizi terk ediyor. Bu adam sozciikleri bir sanatc;1 gibi
kullarnyor, dedi Pedro Orce, ama spiker ses tonunu degi�tirmi�,
duygulamu bashrm1�h bile. i ngiltere' de Ba�bakanhk Ofisi bir bil­
diri yay1mlad1 ve Majesteleri hiiki.imetinin Cebelitank'taki hakla­
nm tekrar tasdik etti, bildiriden almh yap1yoruz, El Pe1lon'un ya
da Kaya' nm ispanya'dan aynlm1� olmas1 inkar edilemez bir ger­
c;ektir ve bu gerc;ek �imdi bu haklan dogrulamaktir, bu yi.izden
biraz sorunlu da olsa nihai bir egemenlik transferi yolundaki tiim
kar�1hk11 goril�meler tek tarafh olarak ve ac;1k bir �ekilde ask1ya
47

almd1, ingiliz imparatorlugunun sona erecegini gosteren hi"bir


belirti yok ha la, di ye alayc1 alayc1 soylendi Jos� Anai"o. Majesteleri
hilklimetindeki muhalefet yanhlan Avam Kamaras1'nda bir bil­
diri okuyarak adarun gelecekteki kuzey bolgesini, "evresindeki
sarp kayalan �imdi geni�leyen Atlantik'in ortasmda gururla izole
edilmi� olan, ingiltere'nin kahc1 gilcilniln simgesi olacak saldm­
lamaz bir kaleye donil�rurmek i"in acilen askeri gil"ler gonde­
rilmesi gerektigini savundular. Delirmi� bunlar, diye mmldan­
d1 Pedro Orce, onilnde yilkselen Sierra de Sagra'y1 incelerken.
Herhangi bir hak iddiasmm politik etkilerini hafifletmek iste­
yen hliklimetse Cebelitank'm yeni jeostratejik konumlan i"inde
Majesteleri'nin tacmdaki milcevherlerden biri olarak kalmay1
si.irdilrecegi yarutm1 verdi, hpk.J Magna Carta gibi herkesi tatmin
etmek gibi muhte�em bir ozelligi olan bir formilldi.i bu, bu iro­
nik yarg1 spiker tarafmdan dile getirilmi�ti, son olarak da �unlan
soyledi, O ngorillemeyen geli�meler olmazsa bir saat sonra yeni
haberlerle kar�1ruzda olacag1z. Bir s1g1mk silri.isil \Iplak bir dagm
listUnden esen bir kas1rga gibi U\up gitti, vruuuuuuuu1w, Bunlar
senin mi, di ye sordu Joaquim Sassa ve Jose Anai\o donmeden ya­
mt verdi, Evet benim, bu konuda soz sahibi olan biri varsa oydu,
\linki.i Ribatejo'nun ye�il tarlalarmdaki o ilk glinden beri birbir­
lerinden yalruzca yemek yemek ve uyumak i\in aynlm1�lard1, bir
insan solucanlarla ve yere sa"Iim1� arpa taneleriyle beslenemez
ve bir ku� da aga\ tepelerinde, \ar�afs1z uyur. Silril havada geni�
bir daire \izdi, kanat \Irparak, kanatlarim titre�tirerck, havay1 ve
gilne� 1�1g1ru i\en gagalanyla, yilkseklerde kilmelenmi� birka\
beyaz bulut bo�lukta kalyonlar gibi ilerliyor, insanlar, digerlc­
riyle birlikte bu farkh �eylere bak1yor ve her zamanki gibi onlar1
ger\ekten anlam1yorlar.
Boylesine farkh yerlerden gelmi� olan Pedro Orce, Joaquim
Sassa ve Jose Anai\o oturup birlikte transistorlu bir radyoyu din­
lemek i\in bir araya gelmemi�lerdi elbette. Ne de olsa son ii \ da­
kikad1r Pedro Orce'nin �u tepelerin ardmdaki koyde oturdugunu
48

biliyoruz, Joaquim Sassa'mn Kuzey Portekiz sahillerinden gel­


digini zalen ba�mdan beri biliyorduk ve Jose Anaic;o da, �imdi
kesinlikle biliyoruz ki s1g1rc1klarla ka�da�hgmda Ribatejo'nun
tarlalarmda geziniyordu ve manzaranm aynnhlanna yeterince
dikka t etmi� olsak bunu zaten tahmin etmemiz gerekirdi. $imdi
bil medigimiz �eyse bu ii<; adamm nasi l birbirleriyle bulu�tugu ve
beyaz topraga tutunan bu nadide ve giir ciice agac;larm arasmda
tek ba�ma duran bir zeytin agacmm altma nic;in gizlendikleri, gii­
ne� tiim ova tarafmdan yans1t1h yor, hava titre�iyor, bu Endiiliis'iin
s1cag1 ve her ne kadar etrafim1z daglarla c;evrili olsa da ans1zm bu
maddesel �eylerin farkma vanyoruz, gerc;ek dlinyaya girdik, ya
da o zorla bizim dlinyam1za girdi.
insan durup dii�iiniince �eylerin ve insanlarm ba�lang1cmm
olmad1gm1 anhyor, bir gun once ba�layan her �eyin ba�lang1a
daha onceye dayanmakta, mesela bu kag1dm, bu omegi yak1ru­
m1zda oldugu ic;in veriyorum, tarihinin gerc;ek ve eksiksiz olabil­
mesi i<;in dunyarnn kokenlerine dek uzanmas1 gerekmekte, bu­
rada bilerek c;ogul kulland1m, bu yapilab i lse bile o ilk kokenlerin
de yalrnzca ge<;i� donemleri, kayma rampalan olup o lmad1klanm
sorabi liriz, zavalh kafam1z, ne biiyiik zorlanmalara maruz kah­
yor, yine de takdire �ayan bir kafa, her tiirden sebepten dolay1
delirebilir, bu sebebin d1�mda.
0 halde ba�lang1c; yok, ama Joaquim Sassa'nm kendini buldu­
gu noktadan aynld1g1 bir an vard1, Kuzey Portekiz'deki bir kum­
saldan, belki Afife'den, gizemli ta�larla dolu o kumsaldan, veya
daha da iyisi A-Ver-o-Mar' dan, ki anlam1 Denizmanzaras1'd1r,
�airier ve romanc1lar bir kumsala verilebi lecek en kusursuz ismi
bulmaya c;ah�salar daha iyi bir �ey icat edemezlerdi. Pedro Orce
admda bir ispanyol'un yer sarsmtilan yokken topragm titredi­
gini hissedebildigini i�itmi� olan Joaquim Sassa oradan gelmi�ti,
bu denize sahip olmad1g1 bir giii;le bir ta� firlatm1� olan birinin
dogal merak1d1r, hatta bu kez her zamankinden de gii<;liiydii
i;iinkii Yanmada kendisini Avrupa'dan herhangi bir �ok ya da ac1
49

ya�amadan ayirm1�h, sessizce dti�en bir sai; teli gibi, bir ba�ka
deyi�le Tann istedigi ii;in. KU!tistiir Citroen Deux Chevaux'suyla
yola i;1kh, ailesine veda etmedi, i;tinkti ne yaz1k ki ailesi yok, i;ah�­
hg1 ofisin miidiiriine de herhangi bir ai;1klamada bulunmad1. Bu
tatil zamarud1r, caruruzm istedigi zaman gelip gidebilirsiniz, hat­
ta s1rurda pasaportunuzu bile gi:irmek istemezler, yalruzca kimlik
karhmz1 gi:isterirsiniz ve Yanmada sizindir. Yarundaki koltukta
bir transistorlu radyo ta�1yor, dikkatini miizik dinleyerek dag1-
hyor, i;enebaz spikerleri dinleyerek, akustik bir be�ik gibi tath ve
yah�hnc1, ans1zm rahats1z edici, bu normal zamanlardayd1, �imdi
hava hummah sozdiklerle titre�iyor, Pireneler'den gelen haberler,
hicret, K1Z1l Deniz'in gei;ili�i, Napolyon'un geri i;ekili�i. Burada,
ii; bi:ilgenin yollannda trafik i;ok az, Algarve' dekine kiyasla hii;bir
�ey, biitiin o hummah faaliyet ve hengame, ya da Lizbon'dakine
ve kuzeye ve gilneye giden otobanlardakine, Portela Havaalaru
�imdi ku�ahlm1� bir kaleye benziyor, bir karmca istilas1, bir m1k­
nahs tarafmdan i;ekilen demir tozlan. Joaquim Sassa La Beira'mn
gi:ilgeli dar sokaklarmda huzurla geziniyor, ispanya topraklann­
daki, Granada ilindeki, televizyona i;1k1p konu�mu� olan daha
i:ince bahsettigimiz adamm ya�ad1g1 Orce adh bir ki:iye dogru
ilerliyor. Oraya bana olanlarla yerin ayaklarmm altmda sars1ld1-
gm1 hissedebilen o adam arasmda bir baglanh olup olmad1gm1
anlamak ii;in gidiyorum, bir kez hayal kurmaya ba�larsamz ikiyle
ikiyi toplamaya ba�lars1ruz, i;ogunlukla yamhrsm1z, bazen hedefi
on ikiden vurursunuz, denize hrlatilan bir ta�, sars1lan toprak,
yanhp ikiye aynlm1� olan bir s1radag. Joaquim Sassa da daglarm
arasmda seyahat ediyor, her ne kadar o Titanlarla kar�ila�tmla­
masalar da, ama ans1zm kendisini huzursuz hissediyor. Ya aym
�ey burada da olursa, ya A Estrela i;atlamaya ba�larsa, Mondego
yerin dibine bahp geride kendilerini yans1tacak bir aynadan
mahrum kalan sonbahar kavaklanm b1rak1rsa, dii�iinceleri �iirsel
olmu�tu, tehlike gei;mi�ti.
0 anda miizik durdu, spiker haberleri okumaya ba�lad1,
50

yeni bir haber yoktu, tek ilgim; haber, ne kadar goreceli olsa da,
Londra'dan geliyordu, Ba�bakan i ber Yanmadas1'ru Avrupa'dan
ay1ran me safe ne kadar olursa olsun i ngiltere'nin Gibralta iizerin­
deki hakimiyetinin tarh�tlamayacagmt net bir dille ifade etmek
ii;in Avam Kamarast'na gitmi�ti, muhalefet lideri de tarihimizde­
ki bu biiyiik anda bakanlanm1zm ve partinin en sad1k i�birligin­
de bulunacaklanm resmi olarak garanti etmi�ti, ama sonra ciddi
konu�masma ironik ogeler kath ve bu tiim sayg1deger milletve­
killerinin giilmesine sebep oldu. Ba�bakan �imdi tarh�mas1z bir
�ekilde bir ada olan, geri;i kesinlikle bizimki kadar sag lam degildi
ya, iber'den bir Yanmada olarak bahsetmekle ciddi bir hata yap­
m1�h. Parlamento i.iyeleri bu kapam� konu�mas1yla ne�elendiler
ve rakipleriyle birbirlerine kay1ts1zca smthlar, �u kesin bir ger­
i;ek ki i� politikacilan birle�tirmeye gelince ulusal i;1karlar gibisi
yoktur. Joaquim Sassa da smth, Ne komedi ama, soma ans1zm
solugunu tuttu, spiker kendi isminden bahsetmi�ti, iilkede bir
yerlerde seyahat etrnekte olan Senhor Joaquim Sassa'mn, tekrar
ediyoruz, Senhor Joaquim Sassa'mn kendisinden Pireneler'deki
jeolojik kmlmamn sebeplerine ili�kin ara�brmalarda yetkilile­
re yard1mc1 olmas1 it;in acilen en yakmdaki kamu yoneticisine
gi tmesi rica ediliyordu, i;iinki.i uzmanlar bahsi gei;en Joaquim
Sassa'mn kendilerine ulusal i;1karlar dogrultusunda bilgiler ve­
rebileceginden emin bulunmaktad1rlar, i;agnm1z1 yineliyoruz,
Senhor Joaquim Sassa'run, ama Senhor Joaquim Sassa dinlemi­
yordu, kendine gelmek, sogukkanhhgm1 yeniden kazanmak ii;in
arabay1 durdurmak zorunda kalm1�h, elleri bu �ekilde t itredigi
si.irece araba kullanmas1 bile olanaks1zd1, kulaklan sanki deniz
kabuklan dayanm1�i;asma ugulduyordu, Ulu Tannm, ta�t nas1l
ogrendiler, kumsalda kimsecikler yoktu, en azmdan gorebildigim
kadanyla, kimseye de bir �ey soylemedim, t;Unki.i bana yalanc1
derlerdi, ama birileri bir yerlerden beni izlemi� olmah, her ne ka­
dar denize ta� atan biriyle genellikle kimse ilgilenrnese de, yine
de beni hemen gormii�ler, kotii �ans, ve soma ne olur bil iyorsun,
51

biri bir ba�kasma soyler ve gordi.igilni.i sand1g1 ama gormil� ola­


mayacag1 �eyler de ekler, bu oykil yetkililerin kulaklarma ula�­
t1gmda ta� benim boyut!anma ula�m1� olmah, en azmdan, peki
ben ne yapacag1m �imdi. <;:agnya yamt venneyecekti, herhangi
bir kamusal ya da askeri yoneticiye gitmeyecekti, ne absurd bir
diyalog olurdu dii�ilnsenize, kapah kap1lar ardmda, kay1t ciha­
z1 i;ah�Irken, Senhor Joaquim Sassa, denize bir ta� firlathmz m1,
F1rlathm, Sizce ag1rhg1 ne kadard1, Bilmiyorum, belki iki ya da
ii«; kilo, Ya da daha fazla, Evet, daha fazla olabilir, i�te birkai; ta�,
onlan tutmay1 deneyin ve bana hangisinin ag1rhgmm firlatm1�
oldugunuz ta�mkine en yakm oldugunu soyleyin, i�te bu, Oli;elim
bakahm, i�te boyle, �imdi, l iltfen ag1rhg1 kendi gozlerinizle kont­
rol edin, Bu kadar agir olabilecegini hi«; dii�iinmemi�tim, be� kilo
alh yiiz gram, $imdi soyleyin bana, daha once boyle bir deneyim
ya�adnuz m1, Asia, Emin misiniz, Kesinlikle, Herhangi bir zihin­
sel ya da sinirsel rahats1zhg11uz, sara, uyurgezerlik gibi sorunla­
nmz, herhangi bir �ekilde transa gei;me gibi bir durumunuz yok
degil mi, Hayir efendim, daha sonra bir elektroansefalogramm!ZI
alacag1z, �imdilik �uradaki makinede giici.iniizii smaym, Nedir
bu, Bir dinamometre, olabildigince bastmn, Daha fazla yapama­
yacag1m, Hepsi bu mu, Kollanm hii;bir zaman i;ok giii;li.i degildi,
Senhor Joaquim Sassa, o ta�1 firlatm1� olmamz olanaks1z, Sizinle
aym fikirde olma egilimindeyim, ama firlathm, Bunu yaptigm1z1
biliyoruz, gorgii tamklan var, son derece giivenilir insanlar, bu
yi.izden bize bunu nas1! ba�ard1g11uz1 anlatmahs1mz, Soyledigim
gibi, ta�1 gordiigiimde kumsalda yiiri.iyordum, sonra onu yerden
ahp firlathm, Bu olanaks1z, $ahitler bunu dogruluyor, Evet, ama
�ahitler bunu yapacak giici.i nereden buldugunuzu soyleyemez,
bunu bize yalmzca siz soyleyebilirsiniz, Size bilmedigimi soyle­
dim, Durum, Senhor Sassa, i;ok ciddi, hatta son derece ciddi ol­
dugunu soyleyebilirim, Pireneler'deki kmlmalar dogal sebepler­
le ac;1klanam1yor, yoksa gezegensel bir felaketin ii;inde bulurduk
kendimizi, bu kamh temel alarak son gi.inlerde ya�anan s1ra d1�1
52

olaylan incelemeye ba�lad1k ve sizinki de bunlardan biri, Denize


bir ta� hrlatmak bir k1tanm i;atlamasma yol ai;m1� olamaz her­
halde, Bo� felsefi konu�malarla zaman harcamaya niyetim yok,
ama yirmi milyon yd once bir agai;tan inmi� olan bir maymunla
bir atom bombasmin yapdmas1 arasmda bir ili�ki, goriiyor mu­
sunuz, i li�ki o yirmi milyon y1ld1r kesinlikle, iyi bir yamt, ama
diyelim ki bir sebep, ki bizim durumumuzda bir ta�m denize &r­
lahlmas1d1r ve bir sonui;la, Yanmada'run Avrupa'dan aynlmas1
gibi bir sonui;la, arasmdaki zamam saatlere indirgemek miimkiin
olabilir, bir ba�ka deyi�le, diyelim ki normal ko�ullarda denize
hrlatilm1§ olan o ta� giini.imi.izden ancak yirmi milyon yil sonra
bir sonui; doguracakt1, ama ba�ka ko�ullar alhnda, tam da �imdi
incelemekte oldugumuz fenomenin ko�ullan altmda, sonui; bir­
kai; saat ya da gun sonra goriilmektedir, Bu tamamen bir varsa­
y1m, sebep bamba�ka bir �ey de olabilir, Veya ikisinin tesadiifi bir
birle�imi, 0 zaman diger sua d1�1 olaylarm incelenmesi gerekirdi,
Biz de bunu yap1yoruz zaten, i spanyollar da oyle, onlar da yerin
sars1ld1g1m hissedebilen adam1 inceliyorlar, bu yontemi benimse­
d iginize gore, s1ra d1�1 olaylan inceledikten sonra s1radan olaylan
incelemek zorunda kalacaksnuz, Hangi olaylan, Si.radan olaylan,
Siradan demekle neyi kastediyorsunuz, S1radan s1ra d1�1run tersi­
dir, onun z1dd1du, Gerekirse sua d1�1 olaylardan s1radan olaylara
da gei;eriz, ama sebebi bulmahy1z, i ncelemeniz gereken olduki;a
i;ok �ey var, Bir yerden ba�hyoruz, bana o gii cii nereden buldu­
gunuzu soyleyin. Joaquim Sassa yarut vermedi, hayal giiciinii
susturdu, diyalog ayru i;izgide doniip durma tehdidinde bulun­
dugu ii;in bu daha da gerekliydi, �imdi tekrarlamas1 gerekecekti,
Bilmiyorum, diye ve gerisi de onceki gibi olacakh, birtakim kii­
i;iik varyasyonlarla, her l?eyden ote resmi olacakh, yine de i�te
tam bu noktada dikkatli olmas1 gerekecekti, i;iinkii bildigimiz
gibi formun arac1hg1yla oze, paketin arac1hg1yla ii;indekine, sesin
arac1hg1yla sozi.in anlamma vanhr.
Deux Chevaux'yu harekete gei;irdi, yiiri.itmeye ba�lad1, bir
53

araba it;in bi::i yle bir �ey si::i ylenebilirse, dii�linmek it;in zaman isti­
yordu, bu meseleyi ciddi olarak di.i�i.inmeye ihtiyac1 vard1. Suura
dogru ilerleyen s1radan bir yolcu degildi arhk, i::izel niteliklerden
ya da onemden yoksun basit biri degildi, arhk degildi, �u anda
bi.iyiik olas1hkla iisti.inde fotograh ve iri, kimuz1 harflerle yaz1l­
m1� bir Araruyor yaz1s1 bulunan afi�ler bas1yorlard1, bir insan av1.
Dikiz aynasma bakh ve bir polis devriye arabas1 gordli, oyle luzh
ilerliyordu ki sanki arka pencereden girmek i.izereydi, Bana ye­
ti�tiler, dedi, h1zland1 ama sonra hemen yava�lad1, arabay1 dur­
durmadan, blitiin bunlar olduk.;a gereksizdi, devriye arabas1 ya­
nmdan �im�ek gibi get;ip gitti, acil bir durum olmahyd1, ona bak­
mam1�lard1 bile, a�m luz yapan o polisler bu arabay1 kimin kul­
land1gm1 bir bilselerdi, aslmda yolda bir si.iri.i Deux Chevaux var,
bu matematiksel bir .;eli�ki gibi gorlinebilir, ama degil. Joaquim
Sassa dikiz aynasma bir baki� daha hrlath, bu kez kendisine bak­
mak it;in, gi::izlerindeki rahatlamay1 gormek it;in, ayna ba!?ka pek
bir �eyi yans1tm1yordu, ylizlinlin ufak bir kism1ru, ki bu yi.izi.in
kime ait oldugunu anlamay1 gi.it;le�tirir, Joaquim Sassa'ya ait el­
bette, bildigimiz gibi, ama Joaquim Sassa kim, hala gent; olan bir
adam, otuzlarmda, kirkma otuzundan daha yakm, o glin ka.;m1l­
maz bir �ekilde yakla�1yor, ka�lar1 siyah, gi::izleri Portekizlilerin
.;ogununki gibi kahverengi, burnu sivri, yi.iz hatlan gert;ekten ol­
duk.;a s1radan, bize dogru di::indi.iglinde hakkmda daha .;ok �ey
ogrenecegiz. �u an it;in, di ye dii�Undil kendi kendine, Bu yalruzca
radyodan yap1lan bir anons, i�ler as1l s1rurda koti.ile�ecek, sanki
durumum yeterince koti.i degilmi� gibi soyad1m olan Sassa da ne
yaz1k ki ta� anlamma geliyor, oysa benim �u anda herhangi bir
Sousa olmam gerekiyor, hpk1 Coll de Petruslu �u digeri gibi, bir
glin boyle bir sozci.igiln var olup olmad1gm1 anlamak it;in si::i zlilge
bakti, Sassa'mn, Sousa' nm degil ve onun Nubia'daki dev bir aga­
cm ad1 oldugunu ke�fetti, ho� bir isim, bir kadmm ismi, Nubia,
Sudan yakmlarmda, Bah Afrika'da, atlasta sayfa doksan lit;te,
Peki bu gece nerede yatacag1m, bir otelde degil elbette, otellerde
54

rad yo hep ai;1ktir, bu saatte herhalde Portekiz' deki her otel tek
gecelik bir oda arayan ki�ilerin yolunu gtizli.iyordur, zulmedilen­
lerin s1gmag1, sahneyi kafanda canland1rabilirsin, $imdi bir baka­
hm, evel bay1m, elimizde miikemmel bir bo� oda var, ikinci katta,
iki yi.iz bir numara, Pimenta, Senhor Sassa'ya odasm1 gtisteriver
ve Sassa hala giysilerini i;1karmam1� bir halde yatagmda uzamr
uzanmaz olduki;a heyecanh ve sinirli olan otel miidi.irli telefona
sanhr, Adam burada, i;abuk gelin.
Deux Chevaux'yu yolun kenarma park etti, bacaklamu can­
land1rmak ve zihnini ai;mak ii;in arabadan i;1kh, oysa zihni ona
iyi tavsiyeler vermek yerine �i.iphe uyandmc1 bir tineride bulun­
du, Gece ya�ammm hareketli oldugu daha bi.iyi.ik bir �ehirde kal,
bir genelev ara, geceyi fahi�elerden biri yle gei;ir, para tidedigin
si.irece kimligine bakmak istemeyeceklerinden emin olabilirsin,
ve kaygilarm yi.iziinden ii;inden tenine haz vermek gelmezse,
en azmdan iyi bir uyku i;ekebilirsin ve bir otele vereceginden de
daha az para tidemi� olursun, c;:ok sai;ma, dedi Joaquim Sassa,
bu tineriye yarut olarak, i;tizi.im arabada yatmak, 1ss1z bir yolda.
Arna ya avareler, serseriler ya da i;ingeneler i;1kagelirse, sana sal­
d1rabilir ve seni soyabilir, hatta tildi.irebilirler, Buralar olduki;a sa­
kindir, Arna ya kundaki;nun ya da delinin teki i;am ormanlanm
yakmaya karar verirse, bugi.inlerde ortahkta bu tip Jerden i;ok var,
kendini alevler arasmda bulursun, yanarak tili.irslin, tili.imlerin en
ktiti.isi.i de buymu�, duydugum kadanyla, Engizisyon zamamn­
daki �ehitleri di.i�i.in. c;:ok sai;ma, di ye yineledi Joaquim Sassa, ka­
ranm1 verdim, arabada yatacag1m, ve di.i�i.ince bastmld1, insamn
iradesi gi.ii;Hiyse kolay bir �eydir bu. Vakit hala erkendi, bu do­
lambai;h yollarda kirk-elli kilometre daha ilerleyebilirdi, Tomar
ya da Santarem yakmlarmda konaklayacakh, i�lenmi� tarlalara
uzanan, i.isti.inde eskiden tiki.iz arabalan, �imdiyse trakttirler ta­
rafmdan ai;1lan derin i;izgiler bulunan o toprak yollardan birinde,
geceleri kimse gei;mez, Deux Chevaux bu civarda herhangi bir
yere gizlenebilir, ai;1k havada bile yatabilirim, gece tiyle s1cak ki,
55

zihni bu fikre tepki gosterrnedi, onaylarnad1g1 ac;1kh.


Ne Tornar'da durdu ne de Santarern'e ula�h, Tagus'un kiy1sm­
daki bir kasabada isrnini verrneden yernek yedi, kasaba sakinleri
dogalan geregi rnerakhdir, arna gordiikleri ilk yolcuya durup du­
rurken, Sayle bakahrn, senin adm ne, diyecek kadar degil, arna
burada oyalansa, c;ok kisa bir zarnan sonra gec;rni�i ve gelecege
ili�kin planlan iizerine sorular sorrnaya ba�layacaklard1 rnutlaka.
Televizyon ac;1kh, Joaquirn Sassa ak�arn yernegini yerken sualh
ya�arnma ili�kin bir filrnin sonunu izledi, filrnde bir alay kiic;iik
bahk siiriisii, dalgalanan kedibahklan ve kivnlan y1lanbahklan
ve eski bir c;apa vard1, sonra reklarnlar ba�ladt, baztlarmm c;arp1-
c1, h1zh kurgulan vardt, digerleriyse deneyirnler sonucu yap1lan
�ehvetli bir hareket gibi kasten yava� c;ekilrni�lerdi, bag1ran c;o­
cuklarm sesleri vardt, yeti�kinlerin giivensiz ve kadmlarm biraz
boguk sesleri, turn erkek.Jer baritondu ve sesleri erkeksiydi, evin
arkasmda sulu yerneklerle ve artiklarla �i�rnanlahlrnt� bir dornuz
hmld1yordu. En sonunda haberler ba�lad1 ve Joaquirn Sassa titre­
di. Fotografnu gosterirlerse hie; �ans1 yoktu. <;:agn okundu, arna
fotograf gosterilrnedi, ne de olsa bir suc;lunun pe�inde degillerdi,
yalmzca, nazik bir 1srarla, bulundugu yeri bildirrnesini ve ulu­
sunun her �eyden onernli olan c;1karlarma hizrnet etrnesini rica
ediyorlard1, vatanda� stfahru hak eden hie; kirnse ifade verrnek
ic;in yetkililerin kar�tsma c;1krnak gibi basit bir vazifeyi yerine
getirrnekten kac;marnazdt. Yernek yiyen lie; ki�i daha vardt, ya�h
bir c;ift, ve ba�ka bir rnasada, o her zarnan rastlanan, tek ba�ma
oturan ve hakkmda hep, Gezgin bir sahct olrnah, denilen adam­
lardan biri.
Pireneler'den gelen ilk haberi duyduklarmda konu�rnalar ke­
sildi, dornuz hmldanrnay1 siirdiirdii arna kirnse ona kulak asrna­
dt ve bi.iti.in bunlar bir an ic;inde olup bitti, han sahibi sesi ac;rnak
ic;in bir sandalyenin iistiine c;1kti, rnasalara servis yapan kiz goz­
lerini falta�t gibi ac;1p kalakald1, rnii�teriler c;atal b1c;aklanm ozen­
le tabaklarmm kenarlarma b1rakti, bunlara �a�rnarnak gerekiyor,
56

televizyonda bir helikopterden kamerayla c;ekilen bir b�ka heli­


kopter gosteriliyordu, ikisi de o korkulan kanala giriyorlard1 ve
yiikselen duvarlar gosteriliyordu, oyle yi.iksektiler ki tepedeki
gokyiizi.inlin c;ok az bir k.Jsmt gori.ilebiliyordu, incecik bir mavi
c;izgi, Ulu Tannm, insanm ba�tm dondi.irii y or, dedi k.Jz ve han sa­
hibi tarafmdan payland1, Sessiz ol, �imdi son derece gi.ic;Hi pro­
jektorler kara c;ukuru gosteriyorlard1, Yunanhlara da cehennemin
giri�i boyle gorlinmli� olmah, ama Cerberus'un havlayacag1 yer­
de bir domuz hmld1yor, mitolojiler eskisi gibi degil. Bu dramatik
goriintiiler, dedi spiker, ya�amlann riske ahld1g1 son derece gi.ic;
ko�ullar altmda c;ekildi, ses k.Js1kla�tl, bogukla�h, iki helikopter
kendilerini dort helikoptere doni.i�ti.irdi.i, hayaletlerin hayaletleri,
Kahrolas1 anten, diye mmldand1 miiessese sahibi.
Ses ve gorlinti.i diizglin ve anla�1hr bir ha! ald1gmda heli­
kopterler kaybolmu�tu ve spiker �imdi geni� kitlelere yap1lan
o eski c;agny1 yineliyordu, Tuhaf olaylar veya ac;1klanamayan
fenomenler hakk.Jnda bilgisi olan ve bunlann �i.iphe uyandmc1
olduklarma inanan herkesin hemen en yakm yetkiliye ba�vur­
mas1 istenmektedir. Dogrudan kendisine yoneltilmi� bu sozlerin
tahrikine kapdan gene; kiz yore halk.Jnm be� ayaklt dogmu� bir
yavru kec;iden bahsetmi� oldugunu ammsad1, ayaklann dordi.i
siyah, biri beyazd1, ama han sahibi ona sert bir kar�1hk verdi, Bu
aylar onceydi salak, be� ayakl1 yavru kec;iler ve iki ba�h civciv­
ler s1radan �eyler, asd tuhaf olan �u ogretmenin s1g1rc1klan, N e
s1g1rc1g1, n e ogretmeni, diye sordu Joaquim Sassa, Kasabarun og­
retmeni, ad1 Jos� Anaic;o, son glinlerde pe�ine bir s1g1rc1k siirlisli
tak.Jld1, nereye gitse pe�inden geliyorlar, saydan iki yi.izi.i bulu­
yor, Daha fazla bile olabilir, d i ye onu di.izeltti gezgin satlc1, onIan
daha bu sabah, buraya gelirken gordi.im, okulun tepesinde do­
ni.ip duruyorlard1 ve kanatlanm c;1rparken, act ac1 oterken c;1kar­
d1klan gliriiltii inamlmazd1. Bu noktada ya�h adam lafa kan�h,
Sanmm Belediye Ba�kam'na s1girctklardan bahsetmeliyiz, Zaten
biliyor, dedi han sahibi, Biliyor, ama olaylar arasmda baglanh
57

kurmuyor, k1i;1ru dirseginden ay1ramaz, kaba konu�tuysam ba­


g1�laym, Peki ne yapmahy1z o halde, Yann sabah gidip onunla
konu�ahm, hem televizyonda isminin okunmas1 yore ii;in iyi
olur, ticaretimiz ve endiistrimiz geli�ir, Arna bunu bir sir olarak
saklayahm, aram1zda kalsm, kimseye soylemeyelim, Peki bu og­
retmen nerede oturuyor, diye sordu Joaquim Sassa, sanki soru­
sunun yarutiyla pek ilgilenmiyormu�i;asma, boylece kafas1 ba�ka
yerde olan han sahibi geni; k1zm, Okulun yarundaki ogretmen
evinde kahyor, geceleri penceresinde hep 1�1k vard1r, deyiverme­
sini engelleyemedi, k1zm sesi kederli gibiydi. Tepesi atan han sa­
hibi zavalh klZI azarlad1, Kapa i;eneni, embesil, en iyisi git de bak,
domuzun karru ar; m1, daha ahmaki;a bir emir dli�lintilemezdi,
r;iinkii domuzlar bu saatte yemek yemez, genellikle uyur, belki
de han sahibinin ofkeyle r;1k1�mas11un sebebi endi�eli olmas1yd1,
i;iinkli burada, civardaki ah1rlarda ve r;ay1rlarda da kisraklar ki�­
niyor ve kafalanru salhyorlar, sinirliler, huzursuzlar ve sabirs1z-
1Iklan yiiziinden toprag1 kaz1yor, samanlan di�liyorlar. Kalfaya
gore bunlarm sebebi ay olmahyd1.
J oaquim Sassa ak�am yemeginin parasm1 odedi, ii;eridekilere
veda etti, k1za kendisine verdigi bilginin kar�1hg1 olarak yiikliice
bir bah�i� birakh, han sahibi onu cebine atabilirdi, ar;gozltiliikten
.;ok klisklinliik yiiziinden, insanlarm eli ar;1klig1 ne kadar iyi ol­
Juklanyla dogru orantihdir, tutulmalardan ve kar�1thklardan da
ay1u �ekilde etkilenir, genellikle sabit degildir, hpki azarlanm1� ve
bir anda d1�an gonderilmi� olan, ar; olmayan, almm, gozlerinin
.iras1m ka�1yan bir domuzu bo�u bo�una doyurmaya i;abalayan
bu k1zm durumunda oldugu gibi. Ho� bir ak�am, Deux Chevaux
.;mar agar;lannm altinda dinleniyor, tekerleklerini i;e�meden ava­
re avare akan suyla serinletiyor ve Joaquim Sassa buna izin ve­
riyor, okulu ve aydmhk pencereyi aramak ii;in yiiriiyerek yola
koyuluyor, insanlar sirlamu saklamak istediklerini soyleseler bile
bunu yapamazlar, ani bir r;1ghk onlan ele verir, ans1zm yumu�a­
van bir sesli harf onlan ai;1ga vurur, insan sesi ve insan dogas1
58

uzerine deneyimli herhangi bir gozlemci handaki kmn a§tk oldu­


gunu hemen anlardt. Bu kasaba buyuk bir koyden ba§ka bir §ey
degil, yanm saatten ktsa bir sure ii;inde biltun evlerin onunden
yuriiyerek gei;ebilirsiniz, ama Joaquim Sassa'run i;ok yurumesi
gerekmeyecek, yamndan gei;en ku.,Uk bir oglan i;ocuguna oku­
lun nerede oldugunu soruyor, bu konuda daha bilgili bir rehber
de bulamazd1 dogrusu, �uradaki sokaga sapm, meydana i;1kmca
bir kilise goreceksiniz, oradan sola sapm, sorua saga sap1p dum­
duz gidin, yolunuzu §a§1rmamz imkans1z, okulu hemen gorecek­
siniz, Peki ogretmen orada m1 ya§1yor, Evet efendim, orada ya§I­
yor, penceresinde bir I§Ik goreceksiniz, ama bu sozlerde bir sevgi
belirtisi yoktu, i;ocuk muhtemelen kotu bir ogrenci ve okul onun
arafa ili§kin ilk deneyimi, ama sesi ans1zm ne§eyle doluyor, i;o­
cuklar asla kin tutmaz, bu onlan temize i;1karan bir ozelliktir, Ve
s1girc1klar hep orada, w s1g1rc1klar hep otuyor, aa aCI, eger i;ocuk
okula bir sure daha devam ederse cumlelerini aym sozcukleri bir­
birine boylesine yakm yerlerde kullanmadan kurmay1 ogrenecek.
Gogun yans1 hala aydmhk, diger yans1ysa henuz tamamen
kararmad1, gokyuzu sanki §afak sokmek uzereymi§t;esine ma vi.
Arna evlerin it;lerinde I§Iklar yak1ld1 bile, bezgin insanlann hafif
sesleri i§itilebiliyor, bir be§ikten usulca gelen h1i;kmklar, insanla­
rm farkmdahklan geri;ekten oyle az ki, onlan bir salm ustunde
denize sahveriyorsunuz ve sanki sonsuza dek karadaymi§t;asma
hayatlanm ya§amay1 surduruyorlar, sazlardan yapilma kui;uk bir
sepetin ii;inde Nil'in a§ag1 ktsmma inen, kelebek.Jerle oynayan,
i;ok kutsal oldugu ii;in timsahlarm bile kendisine zarar verme­
digi Musa gibi i;ocuksu sesler i;1kanyorlar. Okul dar bir sokagm
sonunda, duvarlarla i;evrili bir halde duruyor, Joaquim Sassa,
uyanlmamI§ olsa, onun hpk1 digerleri gibi bir bina oldugunu sa­
nabilirdi, hepsi geceleri kasvetli gorunur, gunduzleriyse bazilan
hala kasvetlidir, bu arada karanhk i;okmeye ba§lad1, ama sokak
lambalannm yanmasma ha!a biraz zaman var.
Handaki ktzla ve duygulanm kendisine saklayan kui;i.ik
59

�ocul<la �eli�meyen bir 1�1k var okul penceresinde ve Joaquim


Sassa gidip pencere camma vurdu, ne de olsa s1girc1klar �ok da
fazla g iirii l tii yapm1yor, gece �okerken o her zamanki lurgiirleri
ve dost�a dala�lanyla yava� yava� dallara tilnemeye ba�hyorlar,
ancak tii n edikleri incir agaanm iri yapraklan arasmda sakinle�­
meleri uzun silrmeyecek, goriinmezler, miirekkebimsi karanhgm
ortasmda kapkaralar, ama daha sonra ay yilkselecek, o zaman
bazilan beyaz parmal<larm dokunu�lanyla uyanacak ve sonra
tekrar uykuya dalacal<lar, ne kadar uzaga yolculuk etmek zorun­
da oldul<lanru bilmiyorlar. Evin i�inden bir ses geldi, Kim o, ve
Joaquim Sassa yarutlad1, Liitfen a�m, biitiin resmi taru�malarm
yerine ge�en bi.iyi.ilii sozciikler, di! bunlarla ve ba�ka ila�uba
muammalarla doludur. Pencere a�1ld1, bu evde kimin ya�ad1g1-
m gormek kolay degil, boyle 1�1gm kar�1smdayken, ama Joaquim
Sassa'mn yi.izi.ini.in kusursuz bir netlikle goriilebilmesi bunu tela­
fi ediyor, yi.iz hatlanrun bir lasmm1 daha once tasvir etmi�tik, geri
kalanlan da onlara uyuyor, koyu kahverengi sa�lar, piiriizsiiz, �6-
kiik yanaklar, olduk�a s1radan bir burun, yalmzca konu�tugunda
dolgunla�an dudal<lar, Sizi bu saatte rahats1z ettigim i�in bag1�­
laym, Ge� bir saat degil, dedi ogretmen, ama sesini yiikseltmek
zorunda kalm1�b, �iinkii rahats1z edilmi� olan s1g1rc1klar hep bir
ag1zdan protesto ve alarm \lghklan atmaya ba�lam1�tI, Ashnda
sizinle onlar hakkmda konuilmak istiyordum, Onlar m1, kimler,
S1g1rc1klar, Ha, Ve denize li.rlathg1m, gilciimiln yetebileceginden
�ok daha ag1r bir ta� haklanda, isminiz nedir, Joaquim Sassa,
Radyoda ve televizyonda bahsedip durduklan siz misiniz, Evet,
o benim, i�eri buyrun.
Ta�lar ve s1g1rc1klar hakkmda konu�tular, �imdi de verilmi�
kararlar hakkmda konu�uyorlar. Evin arkasmdaki avludalar, Jose
Anaii;o kapmm oniindeki basamakta oturuyor, Joaquim Sassa
ise, misafir oldugundan bir sandalyede, Jose Anaii;o'nun sirh 1�1-
gm geldigi mutfaga doni.ik oldugundan hala nas1I goriindi.igi.ini.i
bilmiyoruz, bu adam kendisini gizliyormu� gibi goriini.iyor, ama
durum bu degil, ne i;ok kez kendimizi oldugumuz gibi goster­
dik, oysa hii; ugra�masak da olurdu, fark edecek kimse yoktu.
Jose Anaii;o bardaklarma biraz daha beyaz �arap doldurdu, �ara­
b1 oda s1cakhgmda ii;iyorlar, uzmanlara gore de boyle ii;ilmeli, o
manas1z i;agda� modaya uyup soguk ii;mek yerine, zaten burada
bunu yapmak da olanaks1z i;iinkii ogretmenin evinde buzdolab1
yok. Bana bu kadan yeter, dedi Joaquim Sassa, alq;am yemegin­
de ii;tigim kirm1z1 �araptan sonra limitimi a�hm zaten. Yolculuga
ii;elim, diye kar�1hk verdi Jose Anaii;o ve giili.imsedi, bembeyaz
di�lerini sergileyerek, dikkat i;ekici bir ayrmtt bu. Pedro Orce'yi
aramak manttkh, i;i.inki.i hala izindeyim ve hii;bir yiikiimliili.i­
glim yok. Ben de izindeyim, listelik i;ok daha uzun bir si.ire ii;in,
Ekimin ba�ma, okul ai;1lana dek, Ben tek ba�may1m, Ben de oyle,
Niyetim buraya gelip sizi bana e�lik etmeniz ii;in ikna etmek de­
gildi, sizi tarum1yordum bile, Beni yaruruzda goti.irmenizi isteyen
benim, eger arabaruzda yer varsa, ama kabul ettiniz bile ve arttk
sozi.iniizden donemezsiniz. G i ttiginizi fark ettiklerinde i;1kacak
karga�ay1 di.i�i.ini.in, bi.iyi.ik olas1hkla hemen polisi arayacaklar,
sizin i;oktan olmil� oldugunuzu di.i�ilnecekler, topragm altmda
oldugunuzu, bir agai; dalmda salland1g1ruz1 ya da nehrin dibinde
61

yathgm1z1, tabii ki benden �iiphelenecel<ler, nereden geldigi bi­


linmeyen, inarulmaz bir giice sahip, sorular sorup sonra ortadan
kaybolan yabanodan, her �ey kay1tlarda yaz1h, Belediye binas1-
nm kap1sma beklenmedik bir sebepten dolay1 Lizbon'a g itmek
zorunda kald1g1m1 ai;1l<layan bir not b1rakacag1m, umanm kimse­
nin aklma istasyona gidip beni bilet ahrken goren olup olmad1g1-
m sormak gelmez.
Dakikalar boyu sessiz kald1lar, sorua Jos� Anaii;o ayaga kalkh,
�arabmm geri kalamm ii;erken incir agacma dogru birkai; ad1m
ath, s1girc1klar c;ighklar atmay1 si.irdiirdi.i ve huzursuzca klp1rdan­
maya ba�lad1lar, adamlarm konu�malan baz1lanm uyandirm1�h,
d igerleriyse belki de yi.iksek sesle dii� gori.iyorlard1, ti.irlerine ait o
korkuni; di.i�i.i, yapayalruz, yonlerini kaybetmi� ve si.iri.iden aynl­
m1� bir �ekilde ui;tuklanm hissettil<leri, kanatlannm i;irp1�larma
sanki sudan yapilnu�i;asma kar�1 koyan, hareketlerini gi.ii;le�tiren
bir atmosferin ii;inde, aym �eyi dii� gori.irken iradeleri ko�malan­
m soyleyen ama bunu yapamayan insanlar da hisseder. �afaktan
bir saat once yola i;1kacag1z, dedi Jose Anaii;o, �imdi biraz uyu­
mahy1z, Joaquim Sassa sandalyesinden kalkti. Arabada uyuyup
�afaktan once sizi almaya gelirim, Niye burada yatm1yorsunuz,
yalruzca bir yatag1m var ama geni�tir, ikimize de rahat rahat ye­
ter. Berrak bir geceydi, gokyiizii birbirine goriinmez bir �ekilde
as1hym1� izlenimini verecek kadar yakm duran yt!d1zlarla doluy­
du, cam tozlan, kar beyaz1 bir pei;e, biiyi.ik taklmyt!d1zlar drama­
tik bir �ekilde parhyordu, Sabah Ytld1z1, Bi.iyi.ik ve Ki.ii;iikayilar,
Si.ireyya, ince kristallerden olu�ma ho� bir 1�1k yagmuru ba�la­
n yukan doni.ik olan iki adamm yiizlerine di.i�i.iyor, sai;larma
tak1hyordu, bu fenomen ilk kez olmuyordu, ama ans1zm gece­
nin ti.im mmlhs1 sustu, agai;larm i.isti.inde aym ilk 1�1g1 belirdi,
�imdi y1ld1zlar sonmeliydi. Sonra Joaquim Sassa konu�tu, Bana
odi.ini; bir battaniye verebilirseniz boyle bir gecede incir agacmm
altmda bile uyuyabilirim, Size e�lik edecegim. Yataklan ii;in ye­
terince saman toplay1p yere yayd1lar, s1g1rlar ii;in yapild1g1 gibi,
62

battaniyelerini serdiler, yansmm ustiine yatxp diger yans1yla


iizerlerini orttiiler. Dallann arasmdan gOlgeli �ekillerini izleyen
s1gtraklar, Bu da kim acaba, diye sordular, Agacm alhndaki, dal­
larm arasmdaki herkes uyamk ve boyle bir ay varken uyumak
i;ok zor olacak. Ay h1zla yukseliyor, incir agacmm ktsa ve gurbuz
tepesini siyah beyaz bir labirenle donii�tiirilyor ve Jost! Anaii;o,
Bu gOlgeler eskiden olduklan gibi degil, diyor, Yanmada c;ok az
hareket etti, birkai; metre, bu kadar fazla etkisi olamaz, diyor
kastedileni anlam1� olmaktan dolay1 ho�nutluk duyan Joaquim
Sassa, Hareket etti ya, bu tiim gOlgelerin degi�mesine yetti, orada
aym bu saatte ilk kez dokundugu dallar var. Birkai; dakika gei;ti,
s1g1rc1klar sakinle�meye ba�lad1 ve Jose Anaic;o sonunda uyku­
nun yanda kestigi, her sozciigun bir sonrakini bekledigi ya da
arad1g1 bir sesle mmldand1, <;:ok eskiden, Kusursuz Kral olarak
bilinen ve kammca ayru zamanda da mukemmel bir espri kabi­
liyetine sahip olan Krahm1z Dom Joao soylulardan birine hayali
bir aday1 hediyeetmi�ti, boyle bir �eyin olabilecegi ba�ka bir iilke
biliyor musunuz, Peki ya soylu, soylu ne yaph, Onu aramaya i;1k­
h, �imdi bilmek istedigim �ey insanm hayali bir aday1 nas1l bu­
labilecegi, Bu size anlatamayacagtm bir �y, ama diger aday1, es­
kiden bir Yanmada olan i ber'i ilgini; buluyorum, hayali adamlar
bulmak ic;in denize ai;1ld1 sanki. <;:ok iyi ifade ettiniz, daha �iirsel
olamazd1. Sizi temin ederim ki ya�am1m boyunca tek bir dize bile
yazm1� degilim, Bunu dert etmeyin, herkes �air olsayd1 kimse
�iir yazmazd1. Bu da ho� bir sozdu, Sarunm ii;kiyi biraz fazla ka­
i;1rd1k, Kahhyorum. Sessizlik, dinginlik, sonsuz ahenk, Joaquim
Sassa sanki du� goriiyormu�c;asma mmldand1, S1g1rc1klar yann
ne yapacak, burada m1 kalacaklar yoksa bize e�lik mi edecekler,
Yola i;1khgmuzda anlanz, hep ayru �ey, dedi Jost! Anaii;o, ay incir
agac1run dallan arasmda kayboldu, tum geceyi i;1k1� yolunu bul­
makla gei;irecek.
Joaquim Sassa meydandaki i;mar agai;larmm alhna, i;e�me­
nin yanma park etmi� oldugu Deux Chevaux'suna gitmek tizere
63

saman yatagmdan kalkhgmda ortahk ha!a karanhkh. Erken kal­


kan biri tarafmdan birlikte goriilmemek ic;in, ki c;iftc;ilerin c;ogu
erken kalkar, koyiin hemen d1�mda, son evlerin biraz uzagmda
bulu�maya karar vermi�lerdi. Jose Anaic;o anayoldan sap1p dar
yollarda ilerleyecek, kestirmelerden gidecek, kimseye goriin­
memeye c;ah�acakh, ancak Joaquim Sassa ihtiyath davranarak
anayolu kullanacakh, o ne borc;lar, ne de korku yiiziinden yol­
Iara dii�mii� olan yolculardan biri, taze sabah havas1run tad1ru
c;1karmak ve giinii olabildigince degerlendirmek ic;in erkenden
yola c;1kar, erkenden kalk1p yollara dii�en turistler de boyledir,
yiirekleri dertli ve huzursuzdur, ya�amm kac;m1lmaz klsahguu
kabullenemezler, gee; yahp erken kalkmak insaru saghkh yap­
maz, ama ya�am1 uzahr. Deux Chevaux'nun sessiz bir motoru
var, mar�1 ipek gibi yumu�ak, yalruzca uyuyamam1� olan koylii­
Ier bir �eyler duydu, en sonunda uykuya dalrnJ� ve dii� gormekte
olduklanm sand1lar, �afagm dinginliginde yalmzca bir tulum­
banm uzaklardan gelen tekdiize sesi i�itiliyordu. Joaquim Sassa
koyden c;1kh, once ilk, ardmdan ikinci donemeci gec;ti, soma da
Deux Chevaux'yu durdurup bekledi.
Zeytinligin giimii�i derinliklerindeki agac; govdeleri goriin­
meye ba�lad1, havada �imdiden hafif bir nem, belli belirsiz bir
esinti vard1, sanki sabah bulutlu sularla dolu bir kuyudan c;1k1-
yordu, �imdi bir ku� �ak1maya ba�lam1�h, yo ks a kulaklan m1 onu
aldatiyordu, c;iinkii boyle erken bir saatte tarlaku�lan bile otmez.
Zaman gec;ti ve Joaquim Sassa kendi kendine mmldanmaya ba�­
Iad1, Belki de bu meseleyi oturup bir daha dii�iindii ve gelmemeye
karar verdi, ama bana boyle bir �ey yapacak biri gibi de goriinme­
di pek, veya belki de planlad1gmdan c;ok daha dolambac;h yollara
saph, evet, durumun ac;1klamas1 bu olmah, hem agir bir valiz ta­
�1yor, bu goz ard1 ettigim bir �ey, onu ben arabaya ta�1yabilirdim.
Soma zeytin agac;laruun arasmdan deli gibi, durmaks1zm kanat
c;irp1p keskin c;1ghklar atan s1g1mklarla c;evrili olan Jose Anaic;o
c;1kti, iki yiizden bahseden her kirridiyse say1 saymay1 bilmiyor,
64

bu daha i;ok iri, siyah anlardan olu�an bir ki.irneyi arurnsat1yor


bana, arna Joaquirn Sassa'run Hitchcock' un o klasikle�rni� filrnin­
deki ku�lan di.i�iindi.igii ai;1ktt, ancak onlar kotil niyetli katillerdi.
Jose Anaii;o kanath yarattklardan olu�an i;elengiyle arabaya yak­
la�tt, giiliirnseyerek geliyor ve bu Joaquirn Sassa'dan daha geni;
goriinrnesine yo! ai;1yor, ne de olsa herkesin bildigi gibi ciddi bir
ifade insam daha ya�h gosterir, di�leri bernbeyaz, bunu diin gece
ke�fetrni�tik zaten ve her ne kadar yiiz hatlannm ayn ayn ele
ahndtklannda i;arplCI bir ozellikleri yoksa da, 0 r;okiik yanaklar­
da belirgin bir uyurn var, aynca kirnse yak1�1k11 olrnak zorunda
degildir. Valizini arabaya koydu, Joaquirn Sassa'mn yamna otur­
du ve kap1y1 kaparnadan once d1�an, s1gtrc1klara bakt1, Gidelirn,
ne yapacaklanm rnerak ediyordurn, �irndi siz de gorebilirsiniz,
Elirnizde bir tiifek olsa iki ahrnhk kur�un sai;rnas1yla hepsini te­
rnizleyebilirdik, A VCI rn1sm1z, Hay1r, yalmzca ba�kalarmm soy­
lediklerini tekrarhyorurn, Ti.ifegirniz yok, Seiki ba�ka bir r;ozi.irn
bulabiliriz, Deux Chevaux'yu i;ah�tiracag1rn ve stgtraklar geride
kalacak, kanatlan k1sadtr ve pek dayamk11 da say!lrnazlar, Dene.
Deux Chevaux vites degi�tirdi, uzun ve di.iz bir yolda h1zland1
ve arazinin di.izliigiinden yararlanarak, k1sa siirede s1g1raklan
geride buaktt. Sabah 1�1gma kontrast ir;indeki donuk ve parlak
pernbeler kan�rnaya ba�ladt, gokten di.i�rni.i� olan renkJer, hava
rnavile�ti, yineliyoruz, hava, gokyi.izii degil, di.in a�arn da be­
lirttigirniz gibi bu saatler neredeyse birbirinin aymd1r, biri gi.inii
ba�lahr, digeriyse sona erdirir. Joaquirn Sassa farlanru sondi.irdi.i,
h1Z1m azalttt, Deux Chevaux'nun boyle atilgan giri�irnlere uygun
olrnad1gm1 biliyordu, kaliteli degildi, aynca pek yeni de say!lrnaz
ve rnotorun uysalhg1 rnetin bir feragattan ba�ka bir �ey degil,
Gi.izel, boylece s1gtrc1klardan kurtulduk, bunlar Jose Anair;o'nun
sozleriydi arna sesinde bir pi�rnanhk tm1s1 da vard1.
iki saat sonra, Alentejo ilinde bir �eyler ah�hrrnak ii;in dur­
dular, siitlii kahve, tari;mh pandispanyalar, sonra arabaya geri
dondiiler, aym kayg1lar i.istiine konu�arak, Olabilecek en koti.i
65

�ey i spanya'dan siiriilrnern degil, beni burada tutrnalan daha


da kotii olur, Herhangi bir �eyle sw;lanrnt� degilsin, Bir bahane
uydurup sorgularna i-;in beni ahkoyabilirler. Caruru s1kma, stru­
ra varrnadan once kar�t tarafa ge-;rnenin bir yolunu buluruz, ko­
nu�rnalan boyleydi, ki oykiiyii kavray1�1rn1za hi-;bir katktst yok,
belki de Joaquirn Sassa'yla Jose Anai-;o'nun -;oktan sarnirniyet
kurrnu� o\duklanru gostermek i-;in buraya konuldular yalruzca,
buna yolculuklan s1rasmda karar verrni� olrnahlar. !;iu resrniyeti
bir kenara btrakahrn, dedi biri, digeri de, Tarn ayru teklifte bulun­
rnak iizereydirn, diye kar�thk verdi. Joaquirn Sassa tarn arabamn
kap1s1m a-;rnak iizereydi ki s1g1rc1klar tekrar belirdi, havada do­
niip duran biiyiik bir an kiirnesini her zarnankinden de -;ok an­
dtran ve kulaklan sagir edici bir giiriiltii -;1karan o devasa bulut,
k1zgm olduklan goriilebiliyordu, yerdeki insanlar durup yuka­
n bakh ve gogii i�aret ettiler, Hayat1rnda bu kadar -;ok ku�u bir
arada gorrnedirn, dedi biri, bu ve buna benzer pek -;ok deneyi­
rni ya�arnt� olabilecek kadar ya�h goriiniiyordu, Sayilan binden
fazla, diye ekledi, hakh da, bu defa en azmdan bin iki yuz elli
ku� toplanmt�h, Sonunda bizi yakaladilar, dedi Joaquirn Sassa,
btrakahrn kendilerini tiiketsinler. boylece onlardan sonsuza dek
kurtuluruz. Jose Anai-;o havada gururla biiyuk bir daire -;izrnekte
olan s1g1rc1klan izledi, gozlerini onlara dikip oylece k1rnt!darna­
dan durdu, Yava� gidelirn, dedi, �irndiden sonra yava� gidecegiz,
Niye, Bilrn iyorurn, i-;irne dogdu, bu ku�lar bir sebepten dolay1
bizi rahat b1rakrnayacaklar, Hakh olabilirsin, rnadern oyle bana
bir iyilik yap ve arabay1 yava� sur, bakahrn ne olacak.
Alentejo'yu ge-;erken yapt1klan, giine�in o kavurucu s1cagm­
da, rnaviden -;ok beyaz renkte olan bir gogiin altmda, parlak amz­
larm arasmda, agustosb6ceklerinin durrnak bilrnez c1vilhlarmm
e�liginde, bo� topraklarda arada s1rada p1rnallan ve ta�mrnay1
bekleyen sarnan destelerini gordiikleri o yolculuk ba�h ba�1na bir
oyku olurdu, hatta belki de daha onceki bir rornamrnda anlattl­
g1rn oykuden bile daha ozenle yaz1lrn1� bir oyku olurdu. Bu yo Ida
66

kilornetrelerce kirnselere rastlanrnad1g1 dogrudur, arna ekinler bi­


i;ildi ve dovi.ildii ve bunlarm yapilrnas1 ii;in erkeklere ve kadmlara
ihtiyai; vard1, arna bu kez her ikisi hakkmda da hii;bir �y ogrene­
rneyecegiz, bizi uyaran �u atasozi.i ne kadar dogru, Tavuklanmz1
yurnurtadan i;1kmadan sayrnaym. S1cak can s1k1c1, bogucu, arna
Deux Chevaux'nun acelesi yok, golgeli yerlerde durrnaktan i;ok
ho�lamyor, sonra Jose Anaii;o ve Joaquirn Sassa arabadan inip
ufku tanyorlar, gerektigi kadar bekJiyorlar, sonunda i;1kageliyor,
gokyiiziindeki o tek bulut, s1g1rc1klar di.iz ui;rnay1 bilseler bu du­
raklarnalara gerek kalrnayacak, arna say1lan i;ok fazla oldugun­
dan ve hepsi de birbirinden farkh egilirnler ta�1d1gmdan, bir siiri.i
bi.itilnlligi.ine sahip olrnalarma kar�m dag1lrnalar ve oyalanrnalar
kai;m1lrnaz oluyor, baz1lan dinlenrneyi, digerleriyse su ii;rneyi ya
da bogi.irtlenleri didiklerneyi tercih ediyor ve arzulan ortak bir
noktada birle�ene dek si.irii dag1lrnay1, rotalan da bozulrnay1 si.ir­
di.irecek. Yolda kar�1larma i;aylaklann yam s1ra yalmz avcilar ve
si.iriini.inkinden daha ki.ii;i.ik topluluklar halinde dola�an ti.irler,
s1g1rc1k ailesinin diger i.iyeleri de i;1kt1, arna si.iri.iye kalilrn1yorlar,
belki siyah degil benekli olduklanndan, ya da ya�arnda farkh bir
kadere sahip bulunduklanndan. Jo� Anaii;o ve Joaquirn Sassa
arabaya biniyor, Deux Chevaux tekrar yoluna koyuluyor ve boy­
lece, durup ilerleyerek, ilerleyip durarak smira vanyorlar. Sonra
Joaquirn Sassa, �irndi bakahrn gei;rnerne izin verecekler mi, sen
pe�irnden gel. belki s1g1mklann faydas1 dokunur, diyor.
Tipk1 perilerden, bi.iyi.ilerden ve �ovalyelerden bahseden o
rnasallardaki ya da daha az degerli olrnayan, rnasal agacmm co­
rnertliginin ya da tannlarm ya da benzer yi.ice varhklann saye­
sinde s1ra d1�1 her �eyin olabildigi o Horner tarz1 rnacera oyki.ile­
rindeki gibi, tuhaf bir �ekilde, Joaquirn Sassa ve Jose Anaii;o polis
binaJarmm, teknik tabirJe Slnlf karakoJunun oni.inde durduJar Ve
kirnliklerini gosterirken Tann bilir ne kadar sinirliydiler, bir an
sonraysa s1g1rc1klar ans1zm bashran bir yagmur ya da kar�1 ko­
nulrnaz bir horturn gibi, siyah bir meteor gibi, i;akan �irn�eklere
67

doni.i�rni.i� bedenleriyle gokten iniverdi, ttslayarak, keskin i;1g­


hklar atarak ve ali;ak i;ahlann i.istiinde dort bir yana dag1ld1lar,
zaptedilerneyen bir kas1rgadan farks1zdtlar, deh�ete kap1lan po­
lisler ellerini kollanru savurdu, binalara s1gmrnak ii;in ko�tular,
Joaquirn Sassa eline gei;en fusatm bilincine vard1, arabasmdan
indi ve polisin elinden di.i�i.irrni.i� oldugu belgeleri geri ald1, gi.irn­
riik kurallamun bu ihlalini gorecek kirnse yoktu, her �ey olup bit­
rni�ti bile, suurlarm pek i;ok �ekilde a�tld1g1 olrnu�tur, arna asla
bu �ekilde degil. H itchcock koltugundan alkt�hyor, ti.in:in ustas1
olan birinin alkt�lanyla. Bu yonternin kusursuzlugu k1sa si.irede
karutland1, i spanyol polisinin, t1pk1 Portekiz polisi gibi, ku�larm
ve siyah s1g1mklann kehanetlerini olduki;a ciddiye ald1g1 orta­
ya i;1ktt. Yolcular smm hii;bir gi.ii;li.ikle kar�1la�rnadan gei;ti, arna
di.izinelerce ku� orada kald1, i;i.inki.i smmn otesindeki gi.irnri.ik
kap1smda dolu bir i;ifte vard1, kor bir adarn bile hedefi vurrnay1
ba�arabilirdi, insamn tek yaprnas1 gereken havaya ate� etrnekti ve
bu gereksiz bir katliarnd1, i;i.inkli bildigirniz gibi i spanya'da kirn­
se Joaquirn Sassa'y1 ararn1yor. Endi.ili.isli.i rnuhaf1zlann bu �ekil­
de hareket edecekleri de �i.ipheli, i;i.inki.i s1g1mklar Portekizliydi,
Ribatejo'nun topraklannda dogup biiyi.irnil� ve olrnek ii;in bu
kadar uzaklara gelrni�lerdi, bu zalirn rnuhaf1zlann en azmdan
Alentejo'daki rneslekta�lanru bu k1zarrn1� s1gtrc1k ziyafetine da­
vet etrne niyetinde olup karmlarmt hazrn1 kolayla�ttran �en ve
dostane bir hava ii;inde doyuracaklanru urnahrn.
Yolcular tepelerindeki ku�lann g6lgesinde Granada'ya ve onu
i;evreleyen bolgeye dogru yola i;1krn1�lard1 ki bir yo! aynrnmda
yard1rna ihtiyai; duydular, i;iinkii kulland1klan haritada Orce ka­
sabas1 yer alrn1yordu, topografyay1 i;izenler nC! kadar di.i�i.incesiz­
ce davranrnt�lar, kahb1rn1 basanrn ki kendi dogduklan yeri hari­
tada gosterrneyi unutrnarn1�lard1r, gelecekte insanm bir haritada
dogdugu yeri aray1p yalruzca bo� bir yer gorrnesinin ne kadar
gi.icendirici oldugunu arurnsarnahlar, bu ki�isel ve ulusal kirn­
liklerin saptanrnas1 i;abalanmn kar�1sma bilyilk engeller i;1kard1.
68

Yolda Seat arabalarm ve Pegaso karnyonlarm yarundan gec;iyor­


lar, plakalan hernen tamnrnalanm saghyor, Deux Chevaux'nun
ardmda b1rakttg1 koyler gi.ineyin bir ozelligi oldugu soylenen 0
uykulu havaya sahipler, buradaki insanlar kuzeyli kabileler tara­
fmdan rniskin olrnakla sw;lamyor, hic;bir zarnan tepelerinde k1z­
gm gi.ine�le c;ah�rnak zorunda kalrnarn1� insanlarm yaptlg1, 1rksal
bir ki.ic;i.irnserne ic;eren bo� ve ki.istah degerlendirrneler bunlar.
Arna di.inyalarm birbirinden farkh olduklan dogru, herkes Mars
sakinlerinin ten renklerinin ye�il oldugunu bilir, burada, di.inya­
daysa tenler ye�il d1�mdaki her renktir.

Kuzeyde ya�ayan birinden �irndi duyrnak i.izere oldugurnuz


�eyi asla duyarnazd1k, egcr �uradaki, bir e�egin i.isti.inde oturan
ve gei;ip gitrnekte olan adarna iber Yanrnadas1'mn Avrupa'dan
koprnas1 gibi s1ra d1�1 bir olay hakk.mda ne di.i�i.indi.igi.ini.i sorsak
e�egin dizginlerini c;eker, <;:ii�, ve dili dolanrnadan, Bu bir �aka,
der. Roque Lozano gori.ini.i�lere bakarak yarg1da bulunur, anla­
mas1 kolay olan kendi yargilanna sahip olrnasma yard1rn ettiler,
�u tarlalara, gokyi.izi.ini.in sakinligine, kayalarm uyurnuna, dog­
duklarmdan, ya da en azmdan biz dogdugurnuzdan beri degi�­
rneyen Morena ve Aracena Daglan'nm pastoral dinginligine bir
bakm he le, Arna televizyon ti.irn di.inyaya Pireneler'in nas1l bir ka­
vun gibi yanld1gm1 gosterdi, tarh�rn1� olmak ic;in �oyle diyelirn,
rustikzihinlerin kavrayabilecegi bir rnetafor kullanarak, Ben tele­
vizyona gi.ivenrniyorurn, olanlan topragm yiyip yutacag1 gozle­
rirnle gorrneliyirn, Onlara gi.ivenrniyorurn, diye yaruthyor Roque
Lozano e�ekten inrneden. Ne yapacak.sm peki, Yoklugurnda i�­
lerirni ailern halledecek, bense olanlarm gerc;ek olup olrnad1g1-
ru gorrnek ii;in yola c;1khrn, Topragm yiyip yutacag1 gozlerinle,
Topragm heni.iz yiyip yutrnad1g1 gozlerirnle, peki oraya bir e�ek
sirhnda rn1 varrnay1 urnuyorsun, Ag1rhg1rn1 ta�1yarnaz hale geldi­
ginde ikirniz de yiiri.iyecegiz, E�egin hangi isrne kar�1hk veriyor,
Bir e�ek hic;bir �eye kar�1hk verrnez, sahibi tarafmdan <;agnhr,
69

E�egini nas1I -;agmyorsun o halde, Platero diye, yola ikirniz -;1k­


hk, Platero'yla ben, Bize Orce'nin nerede oldugunu soyleyebilir
rnisin, Hay1r bay1rn, bilrniyorurn, Granada'dan biraz daha uzakta
olrnas1 gerek, Ha, bu dururnda biraz daha gitrneniz gerekiyor, siz
Portekizli beyefendilere veda etrneliyirn, -;iinkii benirn yolurn -;ok
daha uzun ve bir e�egin s1rhnday1rn, Oraya vard1gmda biiyiik
olas1hkla Avrupa'y1 gorerneyeceksin, Eger gorernezsern, Avrupa
diye bir yer hi-; var olrnanu� dernektir, Roque Lozano olduk-;a
hakh, -;iinkii �eylerin var olrnalan i-;in iki ternel ko�ul gereklidir,
insan onlan gorrneli ve onlara bir isirn verrnelidir.
Joaquirn Sassa'yla Jose Anai-;o geceyi Aracena'da ge-;irdi,
Krahrn1z D -;iincii Dorn Afonso'nun �ehri Magriplilerden ald1gm­
da yaphg1 gibi, arna o giine� olduk-;a k1sa bir siire parlarru�t1, -;iin­
kii onlar Karanhk �aglard1. S1girc1klar civardaki -;e�itli aga-;lara
dag1ld1, -;iinki.i -;ok kalabahk olduklarmdan siirii halinde kalrna­
y1 siirdiirerniyorlard1, bunu isternelerine kar�m. Otelde, her biri
�irndiden kendi yatagma uzanrn1� olan Jose Anai-;o ve Joaquirn
Sassa televizyonda gordiikleri tehditkar goriintliler ve sozler
iizerine konu�uyorlar, Venedik tehlikede, ve bu dogru gibi go­
riiniiyor, St. Mark Meydan1'm sularm normal yiikseklikte olrna­
d1klan bir zarnanda sel bash, Bazilika'mn rniistakil -;an kulesini
ve on cephesini her ayrmhs1yla yans1tan diizgiin, s1v1 bir yiizey,
iber Yanrnadas1 giderek uzakla�irken, dedi spiker ciddi, 61-;iilii
bir ses tonuyla, gelgitler iizerindeki zararh etkilerin gi.i-;lenece­
gi �iiphesiz, tiirn Akdeniz havzasmda, rnedeniyetin be�iginde
olduk-;a ciddi geli�rnelerin ya�anrnas1 bekleniyor, Venedik'i kur­
tarrnahy1z, bu iiretilen hidrojen bornbalanrun, niikleer denizal­
hlarm bir tane eksik yap1lrnas1 anlarnma gelse bile, eger -;ok ge-;
kahnrnad1ysa. Joaquirn Sassa da, Roque Lozano gibi, Adriyatik'in
j ncisi'ni gorrnerni�ti, arna Jose Anai-;o oranm var oldugu konu­
sunda giivence verebilirdi, oraya ad1m ya da soyad1m verrnerni�­
ti ger-;i, arna onu kendi ya�ayan gozleriyle gorrnii�tii, ona kendi
ya�ayan elleriyle dokunrnu�tu, Venedik'in yitirilrnesi ne biiyiik
70

bir trajedi olur, bu act sozler Joaquirn Sassa'y1 kanallardaki azgm


sulardan, giirleyen akmttlardan, saraylann giri� katlanna teca­
viiz eden dalgalardan daha i;ok etkilerni�ti, sel bask.nuna ugra­
rn1� nhttrnlardan, bir �ehrin tarnarnen batt�tm gom1enin b1rakttg1
korkuni; izlenirnden, benzersiz bir Atlantis, batrnt� bir katedral,
gozleri suyla koreltilrni� Magripliler deniz yosunlan ve rnidye­
ler rnekanizrnay1 felce ugratana dek, i;ana bronz i;ekii;leriyle vur­
rnay1 siirdiiri.iyorlar, s1v1 yankilar, Bazilika'mn i sa Pantokrator'i.i
nihayet Jiipiter'in ash olan deniz tannlanyla teolojik tartt�rnala­
ra giriyor, Rornahlann Neptiin'iiyle, Yunanhlann Poseidon'uyla
ve ii;inden i;1k1p geldikleri denize kasten geri dondi.iri.ilrnii� olan
Veniis ve Arnfitrit ile. Yalmzca Huistiyanlann tannsmm ka­
ns1 yok. Belki de sui;lu benirn, diye rnmldand1 Joaquirn Sassa,
Kendini her �eyin suc;lusu oldugunu di.i�i.inecek kadar onern­
serne, Venedik'ten bahsediyorurn, Venedik'in yitirilrnesinden,
Eger Vcnedik yitirilirse bunun sui;lusu herkes olacakttr, gei;rni�
ku�aklar da, �ehrin dururnu bir siiredir ihrnaller ve spekiilasyon­
lar yi.iziinden kotiiye gidiyordu zaten, Ben bu sebeplerden bah­
setrniyorurn, onlar tiirn diinyanrn yok olrnasma yol ai;1yor, ben
yapttg1rn �eyden bahsediyorurn, denize bir ta� fulatttrn ve baz1
insanlar bunun Yanrnada'mn Avrupa' dan kopup aynlrnasma yo!
ai;ttgma inamyor. Bir gi.in oglun olursa sen dogdugun ii;in olecek,
kirnse bu giinah1m bag1�larnayacak, ya pan ve oren eller bozan ve
i;ozen ellerle aym, dogru yanh�a yol ai;ar, yanh� dogruyu iiretir,
Aci i;eken bir adarn ii;in yetersiz bir teselli, Teselli yoktur kederli
dosturn, insan teselli edilerneyecek bir yaratiktu.
Belki de bu fikri dile getirrni� olan Joaquirn Sassa hakhdu,
belki de insan teselli edilerneyecek ve teselli edilrneyi isterneyen
bir yaratiktu, arna ta�1d1klan tek anlarn her at;tdan bak1ld1gmda
anlarns1z goriinrneleri olan baz1 insan davram�lan insarun gi.i­
niin birinde gelip insamn ornzunda aglayacag1 urnudunu uyan­
dmyor, rnuhternelen i;ok gei; kalmd1gmda, arhk ba�ka hii;bir
�ey ii;in zarnan kalrnad1gmda. Televizyon spikeri haberlerde bu
71

davram�lann birinden bahsetti ve yarm gazeteler tarih<;ilerin,


ele�tirrnenlerin ve �airlerin yaphklan ayrmtlh a<;1klarnalarla bunu
daha derinlernesine tarh�acaklar, bu davrarn� bir grup i spanyol
vatanda�mm ve edebiyat1;1smm gece vakti gizlice Fransa'ya,
Collioure yakmlanndaki bir kurnsala, bayku�lan ya da hayaletle­
ri ayakland1rrnaktan korkrnadan inip �air Antonio Machado' nun
yiizy1llardir yatrnakta oldugu rnezarhga girrneleriydi . Orada bir
gece �ahini tarafmdan uyanlan ve bu rnezar soygunculannm pe­
�ine dii�en, arna onlan yakalayarnayan jandarrnalarla <;atl�rnaya
girrni�lerdi, �airin kalmtllanm ta�1yan torba kurnsalda beklernek­
te olan ve rnotorlan usulca i;ah�an bir rnotorbota firlatilrn1�tl ve
be� dakika sonra korsan gernisi k1y1dan uzakla�rn1�tl, jandarrna­
lar kurnsaldan havaya ate� etti, yalmzca duydul<lan rahats1zhg1
ifade etrnek i<;in, o �iirsel kerniklere dii�kiin olduklarmdan degil.
Collioure maire'si France-presse'in kendisiyle yaptig1 bir ropor­
tajda bu ba� a nh giri�irni kotiilerneye i;ah�tJ, hatta aradan gec;en
bunca zarnandan sonra o kerniklerin Antonio Machado'ya ait
olduklarmdan kirnsenin ernin olarnayacagm1 ima edecek kadar
ileri gitti, aradan ka<; sene ge<;rni� oldugunu ara�tlrrnak da gerek­
sizdi, kerniklerin �aire ait olrnalan i<;in pek de rniirnkiin goriin­
rneyen idari bir hatanm yap1lrn1� olrnas1 gerekiyordu, �airlerin
kerniklerine genellikle biiyiik bir sayg1 gosterilrnesine kar�m.
Son derece deneyirnli ve �iiphecilikten bir Frans1z'1 andirrna­
yacak kadar uzak olan bir gazeteci kendi kamsma gore kutsal
ernanetler kiiltiiniin yalruzca uygun bir nesneyi gereksindigini,
otantikligin onernsiz oldugunu ve insanlarm yalmzca kii<;iik bir
benzerligi yeterli bulduklanm ai;1klad1, eskiden halkm inancmm
i<;indeki bir degerli kutsal ernanetler koleksiyonuyla, Efendirniz
tarafmdan Son Yernek'te kullamlan Kadeh'le, c;ocukken giydigi
gornlekle, Meryern Anarn1zm siitiinden darnlalarla, san sai;lann­
dan buklelerle ve kulland1g1 tarakla, aynca Kutsal Hac;'m baz1
parc;alanyla, Kutsal Masurnlar'dan birine ait olan ne oldugu
belirsiz bir nesneyle, Yehuda'run kar�1hgmda kendisini sattig1,
72

gen;i bu onun sui;u degildi, o otuz glimii� sikkenin ikisiyle ve


son olarak Aziz Christopher' a ait, do rt parmak boyunda ve uc;
parmak eninde, hie; �iiphesiz oldukc;a iri olan, ama yalmzca o
azizin devasa boyutlarmdan habersiz olanlan �a�1rtacak bir di�-
. le giic;lendirildigi Valencia Katedrali'ni bir dii�iinlin. i spanyollar
�imdi �airlerini nereye gomecekler, diye sordu, Machado'yu hie;
okumam1� olan Joaquim Sassa ve Jose Anaic;o yamtlad1, Eger ya­
�amm ini� c;1k1�larma ve talihin degi�imlerine kar�m her �eyin
kendine ait bir yeri varsa ve her yer ona ait olan �ey iizerinde
hak iddia ediyorsa, bugiin Antonio Machado'dan geriye kalanlar
Soria'daki tarlalara gomiilmelidir, Kastilyahlarm encina dedikle­
ri bir p1rnahn altma, hac; ya da mezar ta�1 olmadan, topraktaki,
uzanm1� bir cesede benzemesi bile gerekmeyen ham bir ti.imsek
yeterli, zaman ic;inde toprak topraga donecek ve her �ey e�it ola­
cakt1r. Peki ya biz Portekizliler, Fransa'ya gidip hangi �airi ara­
mahy1z, orada kalm1� olan bir �airimiz varsa tabii, Bildigim kada­
nyla orada yalmzca Mario de Sa Carneiro kald1, ama onu aramak
anlams1z, c;linkii her �eyden once geri donmek istemezdi, ikinci
olarak Paris'in mezarhklan iyi korunur, iic;iincii olaraksa oleli c;ok
oldugundan bir ba�kent yonetimi kusal bir �ehrin yaptig1 hataya,
ki Akdeniz �ehri olmak gibi bir mazereti de vard1, dii�mez, Hem
aynca, onu bir mezarhktan c;1kanp digerine gommenin ne anla­
m1 var ki, �imdi Portekiz'de oliileri gomiilmelerine izin verilme­
yen topraklara ya da ac;1k havada gommek yasakland1gma gore.
Onu Parque Eduardo VII' deki zeytin agac;lanndan birinin alt ma
gomsek kemikleri bile huzur ic;inde yatmazd1, Parque Eduardo
VII' de zeytin agac1 kald1 m1, Bu iyi bir soru, ama sana bir yamt
veremem, �imdi biraz uyuyahm, c;iinkii yarm Pedro Orce'yi, ye­
rin sars1ld1gm1 hissedebilen adam1 aramahy1z. I�1g1 kapadilar,
ac;1k gozlerinin kapanmasm1 bekleyerek oylece uzand1lar, ama
uykulan gelmeden once Joaquim bir soru daha sordu, Peki ya
Venedik, orada neler olacak, i nan bana, bu diinyadaki zor i�le­
rin en kolay1 Venedik'i kurtarmak olurdu, tek yapmalan gereken
73

goli.i kapay1p adalan birle�tirmek, boylece deniz ic;erilere oyle


kolayca giremez, i talyanlar bu i�i kendi ba�larma halledemeye­
ceklerse Hollandahlan c;ag1rsmlar, onlar Venedik'i goz ac;1p ka­
paymcaya dek kurutabilirler, Yard1mc1 olmahy1z, bazt sorumlu­
luklanmtz var, Biz arhk Avrupah degiliz, �ey, belki bu tamamen
dogru say1lmaz, �u anda hala karasulan ic;indesiniz, diye soze
kan�h bilinmeyen bir ses.
Sabah odeme yaparken miidiir endi�elerinden bahsetmeye
ba�lad1, otel turist mevsiminin en hareketli doneminde bombo�­
tu, ne yaz1k, kendi meselelerini dii�iinmeye dalmt� olan Joaquim
Sassa'yla Jose Anaic;o otelde c;ok az ki�inin kald1gm1 fark etme­
mi�lerdi bile. Ve magarac1klar, kimse magarac1klan gormeye gel­
miyor, diye yineledi mlidiir korkuyla, c;i.inki.i kimsenin magara­
c1klan gormeye gelmemesi felaketlerin en bi.iyi.igi.iydi.i. Sokakta
biiyiik bir heyecan vard1, Aracenah <;ocuklar hie; bu kadar s1gir­
c1g1 bir arada gormemi�lerdi, ku�lan izlemek i<;in k1rlara gittikle­
rinde bile, ama bu yeniligin verdigi haz uzun siirmedi, Portekiz
mah Deux Chevaux Sevilla yoni.inde hareket eder etmez s1g1rc1k­
lar sanki tiim siiri.i tek bir ku�mu�<;asma havaland1, gokyi.izi.inde
veda edercesine ya da yollanm tayin etmeye c;ah�1rcasma iki tur
athktan sonra Tapmak �ovalyeleri'nin �atosunun ardmda gozden
kayboldular. Sabah gogi.i berrak, gokyi.izi.ine parmaklanmzla do­
kunabilirsiniz ve hava bugi.in diinkiinden daha az steak olmay1
vaat ediyor, ama yol uzun. Burayla Granada aras1 i.ic; yi.iz kilo­
metreden fazla, sonra da Orce'yi aramam1z gerekecek, umanm
ba�anh olur ve o adam1 buluruz, bunlar Jose Anaic;o'nun sozle­
riydi, o adam1 bulamama olas1hg1 ancak �imdi ak1llanna gelmi�­
ti, Peki onunla tam�1rsak ne soyleyecegiz, �imdi �i.ipheci olma
s1ras1 Joaquim Sassa'dayd1. Birden, bir ba�ka gi.ini.in i�1gmdan ya
da gecenin �eytani ogiidi.inden dolay1, bi.iti.in bu olanlan absi.ird
buldu, bir k1ta yalmzca adamm teki bir ta�1, gi.ici.ini.i a�an bir ta�1
denize hrlattig1 i<;in ikiye aynlm1� olabilir miydi, yine de bir ta�m
denize f1rlatild1g1 ve k1tanm ikiye aynld1g1 �i.iphe goti.irmezdi ve
74

bir ispanyol yerin sarstld1g1m hissedebildigine yernin ediyor ve


bir i;tlgm ku§lar siiri.isii Portekizli bir ogretrneni gittigi her yerde
izliyor ve bu Yanrnada'da ba§ka nelerin oldugunu ya da olrnak
i.izere oldugunu kirn bilebilir ki, Senin ta§mdan ve benirn s1g1r­
c1klanrndan bahsedelirn, o da sars!lrn1§ ya da hiilii sarstlrnakta
olan yeryiizi.inden bahsedecektir, Ya sonra, Soma, eger gorecek,
deneyirnlenecek ve ogrenilecek ba§ka bir §ey yoksa evlerirnize
geri donecegiz, sen i§ine, ben okulurna, biiti.in bunlar bir dii§ten
ibaretmi§ gibi yapacag1z, bu arada bana hala i§inin ne oldugu­
nu soylernedin, Ben bir ofiste i;ah§1yorurn, Ben de bir ofiste i;ah­
§lyorurn, ben bir ogretrnenim. i kisi de gi.ildi.iler ve hep ihtiyath
olan Deux Chevaux ibresiyle benzinlerinin azald1g1m belirtti.
Depoyu onlerine i;1kan ilk benzin istasyonunda doldurdular, arna
yanrn saatten fazla beklerneleri gerekti, ta§1t kuyrugu sanki her­
kes depolamu doldurrnamn tela§ma dii§rni.i§i;esine yol boyunca
uzamyordu. Yola geri dondi.iler, Joaquirn Sassa §irndi geri;ekten
endi§eliydi, Benzin s1kmhs1 var, dedi, k1sa si.ire soma pornpala­
n kapayacaklar, o zarnan ne olacak, Buna haz1rhkh olrnahyd1k,

petrol duyarh bir rnaddedir, dengesizdir, bir krizin ilk gostergesi


odur, birkai; sene once buraya petrol giri§i yasaklanrn1§h, bunu
hat1rlay1p hat1rlarnad1g1m, hatta boyle bir §eyden haberin olup
olrnad1g11u bilrniyorurn, tarn bir kaos ya§anrnl§h, Orce'ye asla
ula§arnayacag1rn1z1 di.i§iinrneye ba§hyorurn, Pesirnist olrna, Ben
dogu§tan pesirnistirn.
Sevilla'y1 durrnadan gei;tiler, arna s1g1.tc1klar ilk kez gordiik­
leri Giralda'ya hayran hayran bakmak ii;in birkai; dakika oya­
land1. Saytlan yalmzca yanrn diizine olsayd1 i nani; Heykeli ii;in
kara rneleklerden bir tai; olu§turabilirlerdi, arna binlerce olduk­
larmdan bir i;1g gibi indiklerinde heykeli kaplad1lar ve onu i nani;
Heykeli oldugu kadar �iiphe sernboli.i olarak da gori.ilebilecek ta­
mrnlanarnaz bir figi.ire donii§tiirdiiler. Bu rnetarnorfoz k1sa siirdii,
Jose Anaii;o bu sokaklar labirentinde h1z yaprnaya ba§lad1 bile,
onu takip edelirn, kanath ti.ir. Deux Chevaux yolda her f1rsatta
75

susuzlugunu giderdi, baz1 benzin istasyonlannda Benzin Kalmadi


yazilan asihydi, ama pompacilar Mai!ana dediler, bunlar olduk._a
optimisttirler veya belki de hayah katlamhr kilmayi ogrenmi�ler­
dir o kadar. Arna sigirciklar susuzluk ._ekmedi, Tann'ya �iikiir,
._unkii Tamimiz ku�lan insanlardan ._ok daha fazla dii�iiniir, ci­
varda Guadalquivir' in akarsulan var, goller, su hazneleri, o minik
gagalann bir milyon y ilda i._ebileceginden fazla su. Granada'ya
vard1klannda vakit ikindi olmu�tu bile, Deux Chevaux soluk
solugaydi, harcad1gi ._abalardan dolay1 titremekteydi, bu arada
Joaquim Sassa'yla Jose Anai._o Orce'yi aramaya ba�Iami�lardi,
sanki miihiirlii emirler ta�iyorlard1 ve onlan a._mamn vakti gel­
mi�ti, �imdi bizi nasil bir kaderin bekledigini ogrenecegiz.
Turist biirosunda bir gorevli onlara Portekizli arkeologlar m1
yoksa antropologlar m1 olduklanru sordu, Portekizli olduklan
hemen anla�1hyordu, ama niye antropolog ya da arkeolog olduk­
lan dii�iinlilmii�tii, �iinkii Orce'yi yalmzca bunlar ziyaret eder,
birka._ sene once Venta Micena yakmlarmda bir ke�if yap1ld1,
Avrupa'daki en eski adamm kemikleri bulundu, Bir iskelet mi,
diye sordu Jose Anai._o, Yalmzca bir kafatas1, ama ._ok eski, ya�1
bir milyon u._ yiiz ya da dort yiiz bin y1l civarmda, Peki bir adama
ait oldugundan eminler mi, diye ihtiyatla sordu Joaquim Sassa,
Maria Dolores bunu bilgi ..._e bir giiliimsemeyle yamtlad1, Ne
zaman eski insan kemikleri bulunsa bunlar hep erkeklere aittir,
Cro-Magnon Adami, Neanderthal Adami, Swanscombe Adami,
Pekin Adami, Heidelberg Adami, Java Adami, o zamanlar ka­
dmlar yoktu, Havva heniiz yarahlmam1�tl, o ancak daha sonra
yarat1ld1, Alayc1 davramyorsunuz, Hayir, ben bir antropolog
olarak egitilmi� ve sava�._1 feminist egilimlere sahip biriyim, Biz
de muhabiriz ve Pedro Orce adh biriyle, yerin sarsild1gm1 hisset­
mi� olan adamla roportaj yapmak istiyoruz. Bu haber Portekiz'e
nas1l ula�ti, Portekiz'e her �ey ula�1r ve biz de her yere ula�mz,
diyalogun bu kismi yalmzca biiyiikolas1hkla ._ocuklarla ba�a ._1k­
maya ah�km oldugundan i;ok haz1rcevap olan Jose Anaii;o'yla
76

stirdiiriilrnii�tii. Joaquirn Sassa uzakla�1p Lions Avlusu'nun,


Generalife Bahc;eleri'nin, Katolik Krallann rnezar heykellerinin
fotografh posterlerini incelerneye ba�larn1�tl, bu nu yaparken ken­
disine fotograflan gordiikten sonra bu yerleri ziyaret etrnesine
gerek olup olrnad1gm1 sorrnaya ba�larn1�1!. Gerc;ekligin algilam­
�1yla ilgili bu dti�iincelere dahnca sohbeti takip edernerneye ba�­
lad1, Jose Anaic;o Maria Dolores' in boylesine ytirekten kahkahalar
atrnasma yol ac;acak ne soylerni� olabilirdi, Doloresler isirnlerini
Lola'ya donti�tiirrnerni� olsalar bu kahkahalann her biri bir skan­
dala yol ac;abilirdi. Dolores arlik en ufak bir feminist sald1rganhk
belirtisi sergilerniyordu, belki de bu Ribajeto Adami bir altc;ene­
den, bir az1di�inden ve bir kafatasmdan c;ok daha fazlas1 oldugu
ve ya�ad1g1rn1z bu c;agda kadmlarm da var olduklanna ili�kin
pek c;ok kamt bulundugu ii;in. Bir antropolog olarak i� bularna­
d1gmdan turizrn sektoriinde c;ah�an Maria Dolores Jose Anaic;o
ic;in haritanm iistiine eksik yolu c;iziyor, Orce Koy ii' niin yerini bir
noktayla, Venta Micena'nmkini onun hernen yamndaki bir ba�ka
noktayla belirtiyor, �irndi yolcular tekrar yola koyulabilir, dort
yol agzmdaki kadm biiyticii onlara yolu gosterdi, Bir ay c;oliine
benzer, arna gozlerinden onlara kalilarnad1g1, Portekizli rnuha­
birlere becerilerini sergileyernedigi ii;in iiziintti duydugu anla­
�1labiliyor, ozellikle de posterlere bakrnak ii;in uzakla�rn1� o\an
o daha keturn rnuhabire, ya�arn bize goriinti�lere gore yarg1da
bulunrnarnay1 ne s1k ogretir, alc;akgontillii biri olrnasma kar�m
Joaquirn Sassa �irndi bu yamlg1ya dii�tii, Burada kalsak o bayan
antropologla rnercirnegi bnna verirdin, bu kaba ifadesini bag1�­
layahrn, erkekler kendi aralannda boyle kaba sozler kullamr, ve
haddini bilrneyen, arna kendisi de yamlg1ya di.i�rnti� olan Jose
Anaic;o yamtlad1, Kirn bilir.
Bu diinyamn bir yanh�hklar kornedyas1 oldugunu yinele­
rnekten b1krnayacag1z. Bu ozdeyi�in bir kamt1 da Orce Adami
isrninin tarn olarak Orce' de degil, c;evirisi banal ticaretin sirngesi
Sall� olan Venta isrni olrnasa paleontoloji ic;in iyi bir isirn te�kil
77

edecek olan Venta Micena' da bulunan baz1 eski kemiklere veril­


mesi. Sozciiklerin yazg1s1 gen;ekten tuhaf. Eger Micena bir er­
kegin ismi olmadan once bir kadma ait degildiyse, hpki ismini
Portekiz'deki Golega'ya veren o ilnh1 Galiciah kadm gibi, belki
de i;ilgm Atridae' den kac;an Mikeneli baz1 Yunanhlar bu uzak bol­
geye geldiler ve yurtlanrun ismini tekrar kullarunak istediklerin­
den Cerbere'den c;ok daha uzakta olan ve �imdi denizde giderek
daha da uzakla�an, cehennemin kalbindeki bu yeri sec;tiler. Buna
inanmay1 istediginiz kadar guc; bulsaruz da.
i:b !is'in oturdugu ilk b6lge buras1yd1, toprag1 kavuran ve kiil­
leri ezen toynaklar ona aitti, korkuyla titrerni� olan ve bugiin bile
ti trerneyi slirdi.iren daglann arasmdaki, i ncil'de yazd1g1 gibi, i sa
bile !;ieytan'm hilcleri konusunda deneyirnli olrnasa rnutlak i;olde
bu aym Ib lis tarafmdan ba�tan i;1kanlrnaya raz1 olurdu. Joaquirn
Sassa ve Jose Anaii;o dii�i.ini.iyorlar, neyi dii�iiniiyorlar, yoreyi,
arna bu ho� di.inya ba�ka di.inyalara, ba�ka dillere ait, burada go­
riilen �eyleri bir yore olarak adlandirarnazsm1z, onu cehennerni
bir b6lge olarak adlandird1k, arna bundan tarnarnen ernin de de­
giliz, i;iinkii lanetlenrni� topraklarda hernen her zarnan ya�arn­
lanm si.i rdi.irrnek ii;in onlan oldiirrneleri gereken zarnan gelene
dek hayvanlarla birlikte, hastahklann ve felaketlerin arasmda ya­
�ayan erkek ve kadmlara rastlamr, buras1 Granada'y1 hii; ziyaret
etrnerni� olan �airin dizelerinde bahsettigi o siirgiin diyan olrnah.
Bunlar Orce'nin topraklan, ne 4'0k Magripli ve Hiristiyan kam ii;­
rni� olrnahlar, Karanhk \:aglarda da, arna niye i;ok uzun zarnan
once olrni.i� olanlardan bahsedelirn ki, eger bunlar ken di kendile­
ri tarafmdan gorniilrni.i� olan, olii topraklarsa.
Orce'de yolcular Pedro Orce'yle, ya�1 i.izerinde dii�iinseler
bulunacaklan tahrninden daha ya�h olan o eczac1yla taru�tilar.
Pedro Orce televizyona i;1krnad1, bu yiizden yiiz hatlan ve gi:iv­
desi ince olan, ti.irn hilelerden kai;man rnakul anlay1�ma sahip ol­
rnasa laboratuvanrun gizliliginde rengini sa<; boyalanyla istedigi
kadar ai;1p koyula�hrabilecegi, 4'iinki.i bi:iyle tuhaf kirnyevi terkip­
leri yaprnakta ustad1r, neredeyse tarnarnen bernbeyaz sai;lara sa­
hip, altrn1�lannda bir adarn oldugunu bilernezdik. Joaquim Sassa
79

ve Jose Anaii;:o eczaneye girdiklerinde o kapsiilleri kinin tozuyla,


modern rei;:etelerin giii;:lii b ile�kelerinden sak.nurken bir yandan
da rahats1zhk verici tatlarm psikolojik etkilerini kurnazca koru­
yan, sanki biiyii yapilm1�i;:asma hemen sonui;: almmasma yol ai;:an
o eski tarz ilai;:la dold urmakl a me�guldti. i nsamn Venta Micena'ya
ula�mak ii;:in ii;:inden gei;:mek zorunda oldugu Orce' de, �imdi ka­
zilarm ve ke�iflerin yarathg1 heyecan dinmi� oldugundan, yol­
culara pek rastlanm1yor, kasabarun en eski atasmm kafatasnun
nerede bulundugunu bile bilmiyoruz, mtizenin birinde etiketli
bir camekam bekliyor, normalde kasabadan gei;:en yolcular aspi­
rin ve hazm1 kolayla�bran ya da ishali tedavi eden ilai;:lar ahrlar,
kasaba sakinlerine gelince, onlar muhtemelen ilk hastahklarmda
oltir, bu ytizden eczacmm zengin olma olas1hg1 pek azd1r. Pedro
Orce kapsiilleri kapama i�ini bitirdi, hpk.t bir sihirbazhk numa­
ras1 yapar gibi, kapsiiltin kapanmasma yarayacak kls1mlar nem­
lendirildikten sona iki pirini;: levha birbirine bastmhr, sonra ai;:1hr,
boylece rei;:ete haz1rlanm1� olur, on ikinci ve son kapsiilti haz1rla­
d1ktan sonra onlara sorar, Size nasd yard1mc1 olabilirim baylar,
Biz Portekizliyiz, gereksiz bir ai;:1klama, nereli olduklanm anla­
mak ii;:in konu�malanm dinlemek yeterli, ama ne de olsa nii;:in
geldigimizi anlatmadan once nereden geldigimizi soylememiz
olduki;:a dogal, ozellikle de boyle onemli durumlarda, yiizlerce
kilometreyi �u soruyu, her ne kadar boyle dramatik sozctikler
kullanmam1z �art degilse de, sormak ii;:in gelmi�sek, Pedro Orce,
Sevilla ve Granada'daki tum sismograflar ya�ammda goriip go­
recegin en dtizgtin i;:izgiyi i;:izerlerken yerin sarsdd1gm1 hissetmi�
olduguna �erefin ve topraktan i;:1kanlm1� kemikler tistline yemin
eder misin, Pedro Orce elini kaldmp adil ve dtirtist bir adamm
sadeligiyle, Ederim, dedi, Ozel bir konu�ma yapmak istiyoruz,
diye ekledi Joaquim Sassa, nereli olduklanm ai;:1ga vurduktan
sonra ve hemen orac1kta, eczanede ba�ka mii�teri olmad1gm­
dan, ona ki�isel ve kolektif deneyimlerinden bahsettiler, ta�tan,
s1girc1klardan, smm gei;:i�lerinden, ona ta�1 gosteremezlerdi, ama
80

s1g1rc1klan gormesi ic;in ba�1ru kap1dan uzahp bakmas1 yeterliy­


di, orada, ya bu meydanda ya da bir sonrakinde, o kac;mdmaz
ku� siiriisi.i vard1, bi.iii.in kasaba sakinleri ba�lanru goge kald1rm1�
bu stra d1�1 gori.intiiye hayretle bak1yorlard1, �imdi ku�lar goz­
den kayboldu, Araplarm in�a ettigi Yedi Kuleli �ato'ya kondular.
Burada konu�masak daha iyi, dedi Pedro Orce, arabaya binin ve
kasabanm d1�ma t;ikm, Hangi yone, Di.imdi.iz gidin, Maria yoni.i­
ne, son evleri geride b1rakhktan sonra i.it; kilometre ilerleyin, bir
zeytin agacmm yanmda kiit;i.ik bir kopri.i goreceksiniz, orada beni
bekleyin, k1sa si.ire sonra size kahlacag1m, Joaquim Sassa kendi
ya�ammdan bir sahneyi, son evlerin ilerisinde Jose Anaii;o'yu
bekledigi o sabah1 yeniden ya�amak iizere oldugu izlenimine ka­
pild1.
Yerde oturuyorlar, bir Cordoba zeytini agac1run altmda, popi.i­
ler bir dortli.ige gore bu agai; yag1 sararhr, sanki zeytinyag1 zaten
san degilmi� gibi, yalruz bazen hafift;e ye�il olanma da rastlarur,
ve Jose Anaii;o'nun ilk soyledigi sozler, ki kendisini tutamam1�h,
�uydu, Buras1 insana Tann korkusu vermek it;in yeterli, ve Pedro
Orce yarutlad1, dogdugum yer olan Venta Micena c;ok daha ko­
ti.idiir, hem gori.inii�te soyledigi �y, hem de tam tersi anlamma
gelen t;ift anlamh bir sozdi.i bu, yorumu okunma �eklinden i;ok
okuyana bagh, gert;i ikincisi tamamen birincisine baghd1r ya, bu
da okunan �eyi kimin okudugunu ve okunan �eyin onu okuyan
ki�i iistiindeki etkisinin ne oldugunu bilmemizin neden bu ka­
dar gi.ic; oldugunu ai;1klamaktad1r, umahm ki bu kez Pedro Orce
o yerin i.istiindeki lanetin kendisinin orada dogmu� olmasmdan
kaynakland1gm1 di.i�i.inmesin. Sonra, tarb�malan derinle�tiki;e,
disk f1rlahc1s1, ku� yakalay1c1s1 ve deprembilimci olarak ya�ad1k­
lan deneyimleri kar�1la�hrmaya ba�lad1lar ve gen;ekle�en ve ger­
i;ekle�meyi siirdiiren tlim olaylarm bir �ekilde baglanhh oldugu
sonucuna vard1lar, ozellikle de Pedro Orce yerin ha!§ sars1lmak­
ta oldugunda !Sfar ettigi it;in, �u anda bile hissedebiliyorum, ne
demek istedigini onlara gostermek it;in elini uzattl. Jose Anaii;o
81

ve Joaquim Sassa havada tuttugu eline merakla dokundular ve


hissedebiliyorlard1, ah evet, kesinlikle hissedebiliyorlard1, o tit­
re�imi, o vibrasyonu, o v1Z1lhy1, ve her ne kadar �ilpheci biri in­
sanlarm belli bir ya�tan sonra titremeye ba�lamalamun normal
oldugunu soyleyecek olsa da, Pedro Orce o kadar da ya�h degil
ve titremeyle titre�im farkh �eyler, sozlilkler ne derlerse desin.
Uzaktan bakan biri bu ili; adamm �imdi ortak bir amai; yo­
lunda ant ii;tiklerini dil�ilnilrdii, kesin olan �eyse yalmzca el s1-
k1�tJklan, o kadar. Civardaki ta�lar s1cakl1g1 artJrd1, beyaz toprak
goz kama�tmyor, gokyilzil s1cak hava ilfleyen ai;1k bir fmn, bu
Cordoba zeytini agacmm altmdaki golgede bile. $imdilik zeytin­
ler belirmedi, �u an ii;in obur s1g1mklardan korkmalarma gerek
yok, ama Arahk gelince oyle bir yagmaya tamk olacaksm1z ki,
ama yalruzca tek bir zeytin agac1 oldugundan s1g1rc1klarm bu bol­
geye dadanmalan pek olas1 gorilnmilyor. Joaquim Sassa radyoyu
ai;t1, i;ilnkil ans1zm ili;i.iniln de soyleyecek ba�ka �eyleri kalma­
m1�h, bu �a�1rhc1 say1lmaz, ne de olsa birbirlerini uzun silredir ta­
mm1yorlar, spikerin hem parazitten, hem de pillerin bitmek ilzere
olmasmdan dolay1 bogukla�an sesi duyulabiliyor, Son oli;i.imlere
gore Yanmada'nm uzakla�ma hlZI saatte yedi yilz elli metrede
sabitle�ti, ili; adam haberleri dinlemeye ba�lad1, ald1g1m1z son ha­
berlere gore La Lfnea ile Cebelitank arasmda dev bir yank belir­
di, ses konu�up duruyordu, beklenmedik bir geli�me olmazsa bir
saat sonraki haber billteninde size daha fazla bilgi verecegiz, tam
bu anda s1g1rc1klar hep birden havaland1, vruuuuuuuuu, Joaquim
Sassa sordu, Seninkiler mi, Jose Anaii;o yam tlarken ba�1m kald1-
np bakmaya bile gerek duymad1, Benimkiler, onlan tammakta
gili;lilk i;ekmiyor, onlan iyi tamyor, Sherlock Holmes mutlaka,
<;:ok basit, sevgili Watson, buralarda benzer bir ba�ka si.iri.i yok,
derdi, ve hakh da, i;ilnkil cehennemde pek az ku� vard1r, orada
gelenekler uyarmca yalmzca gece ku�lan bulunur.
Pedro Orce si.iri.iniln ui;u�unu hafif bir merakla izliyor, son­
ra gozleri mavi gokyilzilyle ve beyaz bulutlarla aydmlamyor ve,
82

kendini daha fazla tutarnay1p �u oneride bulunuyor, Niye k1y1ya


inip o kayamn gei;i�ini izlerniyoruz. Bu absurd, anlarns1z gelebi­
lir, arna oyle degil, trenle yolculuk ederken bile topraga sdu s1k1ya
kok salrn1� olan agai;larm gei;ip gittigini samnz, �u andaysa tren\e
yolcu\uk etrniyoruz, denizde dizginsizce ilerlernekte olan ta�tan
bir sahn iistiinde, daha yava� bir �eki\de ilerliyoruz, tek fark kau
ve s1v1 cisirnler arasmdaki. C:: ogunlukla ya�arn1rn1z1 degi�tirrnek
ii;in bir ya�arn boyu zarnana ihtiyai; duyanz, epey dii�iiniiriiz,
durum degerlendirrne\eri yapar ve boca\anz, sonra ba�lang1ca
doneriz, boyuna dii�i.ini.ip dururuz, zarnamn raylarmda daire­
sel bir hareketle ilerleriz, t1pki daha fazlasma giici.i o\rnayan toz
bu\utlan, 6\ii yaprak\ar, rnolozlar gibi, bir kas1rgalar i.i\kesinde
yai;; asak daha iyi olurdu. Diger zarnanlardaysa gereken tek �ey
bir sozdiir, Gidip o kayanm gei;i�ini izleyelirn, ve rnacera hevesiy­
le ayaga ka\kar\ar, kavurucu s1cag-t bile hissetrnezler, ozgiirliik­
leri verilrnii;; i;ocuk\ar gibi, bay1rdan ai;;a g1 ko�arak inerler, Deux
Chevaux kaynayan bir kazan gibidir, iii; adarn birkai; saniyede ter
ii;inde kahr, arna duyduklan rahats1zhga pek a\dirrnazlar, i;iinkii
insan\ar Yeni Di.inya'y1 ke�fetrnek ii;in bu giiney b6\gelerinden,
bu toprak\ardan yola i;1khlar, ha�in ve azgmd1lar, zirhlanrun ii;in­
de dornuz gibi terliyor\ard1, ba�larmda i;elik rnigfer\erle, e\\erin­
de ktlu;lar\a, yalmzca ti.iylere ve sava� boyalanna bi.iriinrnii� o\an
i;1plak K1z1\derililerle savai;;rn ak ii;in, bir idil irngesi.
Geri donerken koyden gei;rnediler, i;iinkii insanlar Pedro
Orce' yi iki yabanc1yla aym arabada gorseler ya kai;mld1gmdan,
ya da iii;iiniin bir kurnpas i;evirrnekte o\duklarmdan �iiphelenip
polisi ararnak isteyeceklerdi, arna Orce'nin eski askerlerinden biri
�oyle diyecekti, U\usa\ Muhafizlar'1 burada isterniyoruz. Farkh
yollardan, s1radan haritalarda gosterilrneyen yollardan iler\edi­
ler, bu yeni ke�iflerin yol k1lavuzunu i;1karrnak ii;in, i;iinkii onun
bir sibe\den i;ok bir sfenks oldugu ortaya i;1krn1�h, i;iinki.i birin­
cisi as\a bir dort yol agzmda gorii\rnerni�tir, her ne kadar her
ikisi de Yanrnada\ara ait o\sa\ar da. Pedro Orce, Size once Venta
83

Micena'y1, dogdugum yeri gostermeliyim, dedi, bunu sanki ken­


di kendisiyle alay edercesine ya da ac1 veren bir noktaya dokun­
mu�.;:asma soylemi�ti. Fuente Nueva admdaki, harabeye donrnil�
bir koyden ge.;:tiler, burada bir pmar vard1ysa bile kuruyup yok
olmu�, ve Pedro Orce yolun ilerisindeki geni� bir virajda hayk1r­
d1, i �te orada.
i yice bak1yorlar ve oyle az �ey goriiyorlar ki kaybolmu� olma­
s1 gereken ve arhk bulunamayan �eyi aramaya ba�hyorlar. Orada
m1, diye soruyor Jose Anai.;:o, �iipheye dii�mekte hakh, .;:iinkii
goriinilrde yalmzca oraya buraya sa.;:Iim1�, topragm rengiyle bii­
tiinle�en birka.;: ev, bir kilise kulesi ve burada, yolun kenarmda
bir ha.; ve beyaz duvarlanyla bir mezarhk var. Bolge volkanik
gilne�in altmda ta�la�mt� ve tozla kaplanm1� bir deniz gibi uzaru­
yor, eger buras1 bir mil yon dort yilz y1l once de boyle idiyse, Orce
Adami' run susuzluktan oldilgiinii dogrulamak i.;:in bir paleonto­
log olmaya gerek yok, dilnya o zamanlar gen.;:ti, �urada akmakta
olan dere geni� ve comert bir 1rmakh herhalde, biiyiik aga.;:lar,
insan boyunu a�an .;:imenler vard1 ve biitlin bunlar cehennemin
buraya yerle�mesinden onceydi. Uygun, yagmurlu mevsimde bu
kira.;: topraklar biraz ye�illenecek, �u anda al.;:ak kesimler bi.iyilk
.;:abalarla si.iri.iliiyor, bi tkiler kuruyup olilyor, sonra da canlamp
serpiliyor, .;:emberlerin kendilerini nasil yineleyip durduklamu
halii ogrenemeyense insanoglu, insanoglu yalmzca bir kez ya�l­
yor, bir daha asla. Pedro Orce bir el hareketiyle kavrulmu� koyii
i�aret ediyor. Dogdugum ev arhk yok, sonra sola i�aret ediyor,
i.istleri diiz olan tepelere, $uras1 Orce Adam1'nm kemiklerinin
ke�fedildigi Cueva de los Rosales. Joaquim Sassa ve Jose Anai.;:o
bu mor manzaraya baktilar, bir milyon yil once buras1 erkekler
ve kadmlarla, kader, felaket iiretmi� erkekler ve kadmlarla do­
l uydu, bir milyon dort yiiz bin yil sonra birileri bu sefil mezar­
hga gelip kaz1 yapacaklar ve zaten bir Orce Adami oldugundan
belki de yeni bulunan kafatas1 dogal sahibine geri dondiiriililp
Venta Micena Adarru olarak adlandmlacak. Kimse ge.;:miyor,
B4

hii;bir kopegin havlamas1 i�itilmiyor, s1g1mklar ortadan kaybol­


du, Joaquim Sassa duydugu huzursuzlugu bashrmaya bo�una
i;abalarken bir ilrpertinin tum belkemigi boyunca, yukan dogru
yayild1gm1 hissediyor ve Jose Anaii;o soruyor, $u dagm ismi ne,
Sierra de Sagra, Ya �uradakinin, sag1m1zdakinin, Sierra de Maria,
Orce Adami olilrken son olarak bunlan gormii� olmah, Orceli
diger adamlarla, geride kafatas1 b1rakmam1� olan adamlarla ko­
nu�urken onu nasil adlandmyordu acaba, diye sordu Joaquim
Sassa, 0 zamanlar isim diye bir �ey yoktu, dedi Jose Anaii;o, Bir
�eyi adland1rmadan ona nas1l bakabilirsin, i smin dogmasm1 bek­
lcmen gcrekir. Oi; adam orada durup oylece bakt1, soyleyecek
ba�ka bir �eyleri yoktu, gei;mi�i o rahats1z huzuruyla ba� ba�a
b1 rakmanm zamam gehni�ti.
Pedro Orce yolculuklanm ne�elendirmek ii;in ba�mdan gei;en
maceralarm oyklisilnli daha ayrmhh olarak yineledi, biliminsan­
lan onu yetkililerin huzurunda bir sismografa baglamaya karar
vermi�Jerdi, umutsuzca ama faydah bir giri�imdi bu, i;linkil o za­
man geri;egi soyleyip soylemedigini anlayabileceklerdi, kadranm
ignesi hemen bir yer sarsmt1s1 kaydetti, kobay makineden aynhr
aynlmaz da i;izgi tekrar diizle�ti. Ai;1klanamayan ai;1kland1, diye
bildirdi izlemekte olan Granada Belediye Ba�kam, ama uzman­
lardan biri onu dilzeltti, Ai;1klanamayanm biraz daha bekleme­
si gerekecek, bu ifade tam olarak bilimsel degildi ama herkes ne
demek istedigini anlad1 ve ona katild1. Pedro Orce'yi evine gon­
derdiler, ona bilimin ve yetkililerin elinin altmda bulunmasm1
tembih ederek ve duyu otesi algilama gi.ii;lerinden kimseye bah­
setmemesi talimatuu vererek, Frans1z veterinerlerin Cerbere'nin
kopeklerinin ses tellerinin gizemli bir �ekilde yok olmas1 konu­
sunda verdikleri karardan pek de farkh degildi bu.
Deux Chevaux en sonunda gilney yi:ini.inde ilerlemeye ba�­
Jad1, araba �imdiden trafikli yollarda ilerliyor, buralarda akarya­
k1t, petrol, mazot s1kmhs1 yok gibi gi:irilniiyor, ama araba enerjik
h1zm1 azar azar yava�Jatmaya zorlamyor, i:inlerinde salyangoz
85

luz1yla ilerleyen sonsuz bir trafik kuyrugu var, ba�ka arabalar,


yilk ta�1yan kamyon ve otobilsler, motosikletler, bisikletler, mo­
pedler, skuterler, at arabalan, e�ege binmi� insanlar, ama ara­
lannda Roque Lozano yok, ve yayalar, bir silrii yaya, baz1lan
otostop i;ekiyor, digerleriyse sanki kefaret odiiyormu�i;asma ya
da bir dli�il geri;ekle�tiriyormu�i;asma, ikincisi daha biiylik bir
olas1hk, tlim nakil vas1talanna kar�1 bilyilk bir horgori.i sergili­
yorlar, onlara nereye gittiklerini sormarun faydas1 yok, ayru dli­
�linceyi payla�mak ve Cebelitank'm uzaktan salma salma gei;ip
gidi�ini izlemeyi istemek ii;in adnuzm Pedro Orce olmasma ge­
rek yok, i spanyol olmaruz yeterli ve buras1 i spanyol kaymyor.
Cordoba' dan, Linares' ten, J aen' den, Guadix'ten, biitiin biiyiik �e­
hirlerden, ama aynca H iguera da Arjona' dan, El Toc6n' dan, Bular
Bajo'dan, Alamedilla'dan, Jesus de! Monte'den, Almacegas'tan
geliyorlar, gorlinli�e bak1hrsa her bolgeden delege heyetleri gon­
derilmi�, bu insanlar son derece sab1rh davrand1, bin yedi yiiz
dort senesinden beri, bir dii�iiniin, eger Cebelitank bize, bu sula­
rm pari;as1 olmu� bizlere ait olmayacaksa, niye i ngilizlerin eline
gei;sin ki. i nsan nehri oyle geni�ledi ki trafik polisi mlimklin olan
her yerde gliney dogrultusunda ii«;ilndi bir �erit ai;mak zorunda
kald1, i;ok az ta�1t kuzeye dogru ilerliyor, yalmzca hastahk ya da
oliim gibi acil durumlarda ve boyle zamanlarda bile onlara gii­
vensizlikle bak1hyor, i ngiliz dostu olduklarmdan �iipheleniliyor,
belki de bu jeolojik ve stratejik aynhgm ac1s1m uzak bir yerlere
gommek istiyorlar.
Arna i;ogu insan ii;in bu i;ok sevini;li bir giln, en azmdan res­
mi olan kadar kutsal bir hafta ve i sa'run, Triana ve Macarena
Bakireleri'nin heykellerini ta�1yan kamyonlar, enstriimanlan gii­
ne�in altmda panldayan bandolar ve e�eklerin s1rhnda i;1ra de­
metleri ve havan toplan goriilebiliyor, eger birisi yakmlannda
kibrit i;aksa Clavileii.o gibi atmosferin ve ate�in ikinci ve iii;i.incii
bolgelerine ui;arlard1, orada da Sancho Panza'nm sakahru yakar­
lard1, safhg1 yiiziinden bir kez daha kandmlmaya izin verirse
86

tabii. Gem; k1zlar en iyi giysileri ic;indeler, ba�ortiileri ve �allan


var, ya�lilarsa daha fazla yiiriiyernediklerinde genc;ler tarafm­
dan s1rtlannda ta�uuyorlar, sen ogulsun, baba olacaksm, ektigini
bic;eceksin, bir arac; durana dek, herhangi bir arac;, ve yolculuk
devarn ediyor, bitkin uzuvlan rahathyor, herkes k1y1ya, kurnsal­
lara dogru ilerliyor, denizi goren bir yiikselti bulabilirlerse daha
da iyi olur, oyle bir yerde 0 lanet olas1 kayay1 rahatc;a gorrnele­
ri kesinle�ir, kara gori.inrnedigi ic;in �a�kma donrni.i� olan rnay­
rnunlarm c;1ghklanmn buradan duyularnarnast ne yaz1k. Deniz
yakla�trken trafik iyice s1k1�1yor, bazilan �irndiden arac;lanm terk
edip yi.iri.iyor ya da at arabalanyla veya e�eklerle seyahat eden­
lere kendilerini de yanlarma alrnalan ic;in yalvanyorlar, e�ekle
seyahat edenler bu doga yarahklanm terk edernez, onlara bak­
rnak, su verrnek, burunlanmn altma sarnan ve tezek dolu sepet­
ler koymak zorundalar, polis bile dururnun farkmda, hepsi k1r
insanlan, bu yi.izden ernirler kamyonlarla arabalann yolun kena­
rma b1rak1lrnas1 dogrultusunda, hayvanlar gec;ebilir, rnotosiklet­
lere, bisikletlere, skuderlere ve rnopedlere de izin var, rnopedler
kti<;uk olduk\anndan trafikte rahatc;a rnanevra yapabiliyorlar.
Yuri.irnekte olan bandolar ilk paso doble provalanm yap1yor, a�1-
n hevesli bir havai fi�ek sahc1s1 veya a te�li bir yurtsever giii;lli
bir fi�egi vaktinden once tutu�turuyor ve fi�el<lerini bo�a harca­
rnaya haz1r olrnayan arkada�lanm sinirlendiri yor. Deux Chevaux
da durdu, yoldaki tek Portekiz arabas1 oydu, yani Portekiz pla­
kah tek araba, Cebelitank'm sahna salma gec;i�ini izlernek Deux
Chevaux'nun hic;bir �ekilde ilgisini i;ekrniyor, onun tarihsel kede­
rinin isrni Olivem.;a ve bu yo\ oraya i;1krrnyor. ;;irndiden kaybol­
rnu� olan insanlan gorebiliyorsunuz, kadmlar kocalarma, i;ocuk­
lar ebeveynlerine sesleniyor, arna hepsi de oniinde sonunda tek­
rar bir araya gelecekleri ii;in �ansh, bu giiliinecek bir giin degilse
aglanacak bir giin de degil, Tann'run ve ondan sonra gelen as1k
surath Oglu'nun iradesiyle. Sagi solu koklayan kopekler de var,
birbirleriyle kavga etrnedikleri zarnan pek az1 havhyor, hic;biri
87

Cerbereli degil. Ve sahipleri ortahkta gozilkmeyen iki e�ek belir­


diginde Pedro Orce, Joaquim Sassa ve Jose Anaic;o onlan s1rayla
kullanmak gibi akils1zca bir karar veriyorlar, biri yilrilrken diger
ikisi e�eklere binecek, ama keyifleri kisa silrilyor, e�ekler kuzeye
giden ve Cebelitank'la zerrece ilgilenmeyen bir grup <;ingene'ye
aitti ve Pedro Orce i spanya'nm en eski ve saygm sillalelerinden
birine mensup olmasa orac1kta Portekiz kam dokiilecekti .
Kamp k1y1 boyunca millerce uzanmakta, neredeyse ufak bir
koye benziyor, binlerce, binlerce insan denize bak1yor, bazilan
giic; bela c;atilara ve uzun agac;lara tlrmanm1�lar, bu kadar yolu
gelmek istemeyip geride, Sierra Contraviesa'nm tepelerinde
veya Sierra Nevada' run yamac;larmda, ellerinde eski ve yeni usul
dilrbiinlerle d uran diger binlerce ki�idense hie; bahsetmeyelim,
biz yalmzca daha miltevaz1 insanlarla ilgileniyoruz, nesnele­
ri tarumak ic;in onlara dokunmak zorunda olanlarla, c;ok yak­
la�mayacaklar, ama ellerinden geldigi kadanm yap1yorlar. Jose
Anaic;o, Joaquim Sassa ve Pedro Orce onlarla birlikte geldi, Pedro
Orce'nin hevesinin ve digerlerinin sergiledigi iyi niyetli dostlu­
gun dilrtiisiiyle, �imdi bir kayaya oturmu� denize bak.iyorlar,
a�am olmak ilzere ve pesimist oldugunu kabul eden Joaquim
Sassa, Eger Cebelitank gece vakti gec;erse yokulugu bo�u bo�una
yapm1� olacag1z, dedi. En azmdan 1�1klanm gorebilecegiz, diye
kar�1 c;1kh Pedro Orce, hatta kayanm 1�II 1�II bir gcmi gibi hareket
edi�ini izlemek daha da ho� olabilir, o zaman c;ubuklu fi�eklerle,
gilmil� yagmurlarla, c;aglayanlarla veya burada her ne isim ve­
riliyorsa onlarla bir havai fi�ek gosterisi yapmak ic;in gerc;ek bir
bahane gec;er elimize, kaya uzaklarda yava�c;a, bir daha asla go­
riinmemek iizere gozden kaybolurken, gecenin karanhgma ka­
n�1Tken, ho�c;a kal, ho�c;a kal diyebiliriz. Arna Jose Anaic;o kuca­
gmda haritay1 ac;m1�h ve elinde kag1t kalemle hesaplar yaph, ke­
sinlikle emin olmak ic;in onlan birer birer yineledi, olc;egi bir kez
daha kontrol etti, rakamlan iki�er kez kontrol etti ve sonunda,
Arkada�lar, dedi, Cebelitank'm buraya varmas1 yakla�1k on giln
88

alacak, �a�iran arkada�lan buna inanmadilar, sonra onlara he­


saplamalanm gosterdi, sertifikah bir ogretmen olarak otoritesini
kullanmasma bile gerek kalmam1�h, bu tilrden bilgileri neyse ki
en basit zihinler bile kavrayabilir, Eger Yanmada, veya ada, ya da
her neyse, saatte yedi yilz elli metre luzla ilerliyorsa, her giln on
sekiz kilometre yol kat edecegini dii�ilnebiliriz, tamam, Algeciras
Korfezi'yle durdugumuz yer arasmda dilz bir i;izgi i;izersek bu
yakla�1k iki yiiz kilometre eder, �imdi hesaplaym, zor bir �ey de­
gil. Bu yadsmamaz kamtla kar�1 kar�1ya kalan Pedro Orce yenil­
giyi kabul ederek boynunu egdi, Ve biltiln bu insanlarla birlikte
buraya zafer giiniimilziin geldigini, bugiln $eytan Kayas1'yla
alay edebilecegimizi dil�ilnerek ko�a ko�a geldik, $imdiyse on
giln beklememiz gerekecek, hii;bir ate� uzun siire yanmaz. Peki
k1y1 yollarmdan ilerleyip onu yan yolda yakalasak, diye onerdi
Joaquim Sassa, Hay1r, hay1r, buna degmez, diye kar�1hk verdi
Pedro Orce, boyle �eyler dogru anda, insarun hevesi sonmeden
yapilmahd1r, kaya �u anda gozlerimizin oniinden gei;iyor olma­
hyd1, biz hata heyecanhyken, uygun ruh halindeydik ama arhk
degiliz, Ne yapacag1z oyleyse, diye sordu Jose Anaii;o, Gidelim,
Kalmak istemiyor musun, Dii�iin yok olup gittikten sonra arhk
onu ya�ayamazsm, Bu durumda yarm yola i;1kahm, �ok erken,
Okuluma donmeliyim, Ve ben de ofisime, Ve ben de eczaneme
geri donebilirim her zaman.
Deux Chevaux'yu aramak ii;in geri dondiller, ama onlar ara­
bay1 ararken ve bulmakta biraz gili;Hik i;ekerken, bu oykilde ne
konu�ma, ne de sei;me �ansma sahip olmu�, hatta sahnenin arka­
smda k1sa bir siire ii;in bile gozilkmemi� olan binlerce insandan
bahsetmenin tam zamarn, onlar ki son on giln ve gece boyunca
-
yerlerinden k1m1ldamad1, y anlarmda getirdikleri yiyecekleri ye­
diler, sonra bunlar ikinci giinde bitince gidip civarda ne bulabi­
lirlerse aldilar ve ai;1k havada pi�irdiler, bir ba�ka i;aga ait gibi
goriinen bliyilk �enlik ate�lerinde, paralan bitenler bile ai; kal­
mad1, nerede bir ki�i ii;in yiyecek varsa orada herkes ii;in yiyecek
89

vard1, yeniden canlanan bir karde:?ligin taduu i;1kanyoruz, boyle


bir l?eyin insanlar tarahnda� ba1?anlmas1 ya da tekrar ya1?anmas1
mtimkiinse eger. Pedro Orce, Jose Anaii;o ve Joaquim Sassa ve o
takdire l?ayan karde:?ligi deneyimlemek tizere degiller, s1rtlanru
denize dondiiler ve :?imdi halii a1?ag1 inmekte olan stirtiyle insan
tarafmdan :?iipheyle bakilma s1ras1 onlarda.
Bu arada karanhk i;oktti, ilk 11?1klar yand1. Gidelim, dedi Jose
Anaii;o. Pedro Orce suskundu, arka koltukta oturuyordu, iizgiin
goriintiyordu, gozleri kapahyd1, Ya :?imdi olmah, ya da asla, o
Portekiz nakaratlm arnmsamak ii;in asla bundan daha iyi bir fir­
sat bulamay1z, Nereye gidiyorsun, Partiye gidiyorum, Nereden
geliyorsun, Partiden geliyorum, tinlemlerin ve aralarm yard1m1
olmadan bile ilk yarnttaki nei?e dolu beklentiyle ikincideki hayal
kmkhg1yla dolu bezginlik rahathkla gorlilebiliyor, birbirlerine
yalmzca iizerine yazild1klan sayfada benziyorlar. Tum yolculuk
boyunca yalmzca dort sozciik soylendi, Benimle aki?am yemegi
vemelisiniz, bunu soyleyen Pedro Orce'ydi, konuksever olma
zorunlulugunu hissetmi:?ti. Jose Anaii;o'yla Joaquim Sassa'ysa
herhangi bir kar1?1hk verme gereksinimini hissetmediler, sessiz
kalmakla kabahk etmil? olduklanm dii:?i.inenler i;1kabilir, ama bu
ki:?iler insan dogas1 hakkmda i;ok az l?ey biliyorlar, daha i;ok l?ey
bilenlerse bu iii; adamm yak.in arkadai? olduklanm onaylard1.
Orce'ye gece yans1 vardilar. Yollar bu saatte hirer gOlge ve ses­
sizlik i;ollidiir, Deux Chevaux eczanenin ontinde btrakilabilir ve
1.mu dinlendirmeleri de fena bir l?ey degil, araba yarm iii; adam1
ta1?1yarak tekrar yola koyulacak, ii;eride, masada oturup sade bir
vemegin, i;iinkti Pedro Orce yalmz ya1?1yor ve daha i;ok ozen ge­
rektiren bir yemek haz1rlamaya vakit bulamad1, tad1m i;1kanrlar­
ken karar vermeleri gereken bir konu bu. Tclevizyonu ai;1yorlar,
haberler saat ba1?1 veriliyor ve yalmzca ispanya'dan kopmakla
kalmay1p ondan :?imdiden epeyce uzaklal?mll? olan Cebelitank'1
goriiyorlar, okyanusun ortasmda b1rakilm11? bir ada gibi, do­
nii1?mii1?, zavalh l?ey, bir zirveye, i?eker kellesi i?eklinde bir daga
90

ya da bir resife, kullamm d1�1 kalm1� bin topuyla. Kuzey tarafmda


yeni barbakanlar a-;makta 1srar etseler bile, belki imparatorlugun
gururunu o�amak i-;in, paralanm denize atm1� olacaklar, hem
ger-;ekten, hem de mecazi anlamda. 0 goriintiilerin bir etki ya­
ratt1klan �liphesizdi, ama bu Yanmada'yla Fransa arasmda gide­
rek geni�lemektc olan kanalm bir dizi uydu fotografmm yarathg1
�oka k1yasla hi-;bir �eydi, insanoglunun gilcilnil a�an bu bliylik
felaketin gorlintilsii kar�1smda insarun kam donuyor, tliyleri <li­
ken diken oluyordu, -;ilnkii o arhk bir kanal degil, ilzerinde ilk
defa gemilerin gezindigi bir a-;1k denizdi. Uzakla�ma gozle go­
rlilemiyordu elbette, saatte yedi yilz elli metrelik bir h1z bu yilk­
seklikte -;1plak goz tarafmdan algilanamaz, ama bakanlara sanki
o bilyilk kaya par-;as1 kafalarmm i-;inde hareket ediyormu� gibi
geliyordu, duyarh insanlar neredeyse bay1hyorlard1, digerleriyse
ba� donmesinden �ikayet ettiler. Ve yorulmak bilmeyen helikop­
terlerden -;ekilen fotograflar da vard1, dev Pireneler yanlamasma
kesilmi�, kil-;iik bir karmca siirilsil gilneye dogru ilerliyor, ani bir
gor; gibi, suf Cebelitank'm sularda siirilkleni�ini izlemek i-;in, op­
tik bir yamlsama, -;ilnkii akmtiyla slirilklenen bizleriz ve aynca
bir glinlilge yaz1lmaya lay1k, renkli bir ayrmhy1 da ekleyebiliriz,
binlerce s1g1rc1ktan olu�an bir ku� silrlisli, insamn goril� alamm
kaplayan bir bulut gibi, gogil kararhyor. Ku�lar bile kalabahgm
heyecanma kar�1hk veriyor, spikerin kulland1g1 fiil buydu, kar�1-
hk vermek, oysa doga tarihinden biliyoruz ki ku�lar herhangi bir
yere ya kendi sebeplerinden dolay1 ya da buna ihtiya-; duydukla­
n i-;in gider, size ya da bana yard1m etmezler, en fazla Jose'ye yar­
d1m ederler, ki o da vefas1zca itiraf ediyor, Onlan unutmu�tum.
Portekiz'in Atlantik k.iy1smdan -;ekilmi� fotograflanm da
gosterdiler, dalgalar kayalara -;arp1yor ya da kumlarm ilstiinde
girdap gibi hareket ediyordu ve bir silril insan utka bak.iyordu,
yilzlerinde yilzy1llardu bilinmeyenle yilzle�meye haz1rlanm1�
ve onun gelmeyeceginden ya da gilndelik ya�amm s1radan,
banal deneyimlerinden farkh olmayacagmdan korkan birinin
91

ifadesiyle. 11?te oradalar, Unamuno'nun onlan tasvir ettigi gibi,


yag1z yilzilnil avw;larmm arasma alarak, Gozlerinizi yalmz giine$in
engin denizde battzg1 yere dikin, bat1da denizi gorebilen herkes aym
l?eyi yapsm, bu irk yag1z, ba:?ka hii;bir fark yok ve denizlerde gez­
di. 1spanyol spikeri lirik, esrik bir i?ekilde, yilksek sesle i?U nutku
i;ekiyor, Portekiz'e bakm, tlim altm renkli kumsallarma, eskiden
Avrupa'nm pruvas1yd1 ama arhk degil, <;ilnkil Atlantik dalgala­
rmda ilerlemek ii;in bir kez daha Avrupa nhtimmdan aynld1k,
bize hangi amiral yol gosterecek, bizi hangi lirnan beklemekte,
son gorlintilde denize bir i;akilta1?1 atan, egitim gerektirmeyen
sektirme sanatm1 uygulamakta olan geni; bir delikanh vard1,
ve Joaquim Sassa, Onda geni;ligin gilcil var, ta:? daha ileri ahla­
mazd1, dedi, ama Yanmada, ya da her neyse, yaz mevsimindeki
normal halinden i;ok farkh olan derin denizin listlinde daha da
bliyilk bir i?evkle ilerliyormui? gibi gorilnilyordu. Spiker haberle­
rin sonunda sanki i;ok onemli bulmuyormul?i;asma i?U bilgiyi ver­
di, Pek i;ok ki:?i evlerini terk ediyor, ilstelik yalmzca EndilHis'te
degil, orada bunun olma sebebini biliyoruz ve, i;ogunun denize
dogru ilerlediklerini goz onlinde bulundurursak, dogal bir mera­
km dilrtlisil altmda olduklan dil:?linlililyor, her ne olursa olsun
izleyicilerimizi sahilde goriilecek hii;bir l?ey olmad1g1 konusunda
temin edebiliriz, az once dogrulad1gmuz gibi, denize bakan bli­
tiln o Portekizliler hii;bir l?ey goremedi ve biz onlar gibi olmak
istemeyiz. Sonra Pedro Orce, Eger beni yammza alabilirseniz si­
zinle gelmek istiyorum, dedi.
Joaquim Sassa ve Jose Anaii;o suskun kald1, boyle akh ba:?mda
bir i spanyol'un nii;in Portekiz'in yorelerini ve kumsallanm ziya­
ret etmek istedigini anlayam1yorlard1. Bu soru dile getirilmeye
degerdi ve sormak Deux Chevaux'nun sahibi olarak Joaquim
Sassa'ya dil:?ilyordu, ve Pedro Orce yarutlad1, Burada kalmak is­
temiyorum, yer ayaklanmm altmda silrekli sars1hyor ve insanlar
bana hayal kurdugumu soylilyorlar, Portekiz'de de yerin sars1l­
d1gm1 hissedebilirsin ve oradaki insanlar da bilyilk olas1hkla aym
92

�eyi si:iyleyecekler, dedi Jose Anai<;o ona, hem bizi bekleyen i�le­
rimiz var. Size ylik olmam, yalmzca beni yammza aim ve daha
once hit; gitmedigim Lizbon'a gi:itlirlin, buraya bir g i.in geri di:i­
nerim, Peki ya ailen ve eczanen ne olacak, Ailemin olmad1g1m
artlk fark etmi� o\mahs1mz, ben ailemin son i.iyesiyim, eczane de
sorun olmaz, yard1mc1m i�leri hal leder. Si:iylenecek ba�ka bir �ey,
ba�ka bir reddl'tme gereki;esi yoktu, Bizimle gelmenden mem­
nunluk duyanz, dedi Joaquim Sassa, Olabilecek en ki:itli �ey seni
smuda ahkoymalandu, diye ona ammsattl Jose Anai<;o, Onlara
i spanya'y1 gezdigimi, bu ylizden arand1g1mdan haberim olmad1-
gm1 ve kendimi sivil valiye tamtmak iizere oldugumu si:iyleyece­
gim, ama herhangi bir a<;1klamaya gerek kalacagm1 sanm1yorum,
gelenlerden <;ok gidenlerle ilgileniyorlard1r mu tlaka, Ba�ka bir
sm1r kap1smdan girelim, s1g1mklar it;in endi�eleniyorum da, diye
ammsath Jose Anai<;o ve bunu si:iyledikten sonra masaya tiim
i ber Yanmadas1'nm bir haritasm1 yayd1, her �eyin topraga bagh
oldugu ve Pireneler'in kemikle�mi� nasmnm daha ileri gitme yo­
lundaki tiim durtiileri bashrd1g1 bir zamanda <;izilmi� renkli bir
haritayd1 bu, lit; adam di.inyanm bu k1smm1 temsil eden duz ala­
na sanki onu tamyamam1�i;asma, sessizce baktl, Strada eskiden
Yanmada'nm bir i:iki.iz derisi �eklinde oldugunu si:iylerdi, Pedro
Orce bu si:izciikleri i<;tenlikle mmldand1 ve Joaquim Sassa'yla
Jose Anait;o'nun tliyleri gecenin s1cagma kar�m di ken di ken oldu,
sanki kar�1lanna birdenbire Avrupa k1tasm1 zamanm sonuna dek
kanamay1 slirdi.irecek bir ba�ka le�le ag1rla�hrmak ii;in kurban
edil mek ve derisi yiiziilmek ilzere olan Tepegi:iz canavan <;1km1!?­
<;asma.
At;1k harita iki i.ilkeyi gi:isteriyordu, di�li ve bagh Portekiz'i,
gi.ineye dogru kaydmlm1� ispanya'y1 ve yi:ireleri, illeri, bi:ilgeleri,
bi.iyi.ik �ehirlerin moloz y1gmlanm, kasabalann ve ki:iylerin toz­
lanm, ama ti.imi.ini.i degil, <;i.inki.i toz genellikle i;1plak gi:izle gi:i­
ri.ilmez, Venta Micena yalrnzca i:irneklerden biriydi. Elleri kag1d1
di.izle�tirip ok�ad1, Alentejo'yu ge<;ip kuzeye dogru ilerlediler,
93

sanki bir insan yiiziinu o�uyormu�i;asma, soldan saga dogru,


saat yonunde, zamamn yonilnde, onlerinde Beiralar, Ribatejo
vard1, soma da Tras-os-Montes ve Minho, Galicia, Asturias,
Bask Yoresi ve Navarre, Castile ve Le6n, Arag6n ve Katalonya,
Valencia, Estremadura, i spanyol ve Portekiz, kendimizi hala ii;in­
de buldugumuz Endiilus, Algarve, sonraJose Anaii;o parmag1yla
Guadiana' nm agz1ru gosterdi ve, Buradan girelim, dedi.
Rosal de Ia Frontera'daki yayhm ate�inin ac1 hahras1 s1g1rc1k­
Iarm bu kcz tedbirli davranmalarma yo! ai;m1�h, kuzeye dogru
geni� bir daire i;izdiler ve ge<; in�a edilmi� olan kopri.ini.in i.ic; ki­
lometre kadar otesine, havanm temiz ve hava ak1mmm serbest
oldugu yere gec;tiler. Portekiz tarafmdaki polisler i.ic; yolcudan
birinin isminin Joaquim Sassa olmasma hii; �a�irmad1, yetkilileri
endi�elendiren c;ok daha ciddi meselelerin oldugu ac;ikh ve bun­
Iann ne olduklan a�ag1daki diyalog sayesinde k1sa surede anla­
�1ld1, Siz beyefendiler nereye gidiyorsunuz, diye sordu muhafiz,
Lizbon' a, diye yamtlad1 direksiyonun ba�mdaki Jose Anaii;o, son­
ra da o sordu, Niye sordunuz Memur Bey, Otobanda polis bari­
katlarma rastlayacaksm1z, size verilebilecek tum talimatlara harfi
harfine uyun, ne olursa olsun zorla gec;meye ya da bir numara
c;evirmeye kalki�maym, yoksa ba�1mz derde girer, Bir felaket mi
oldu, Felaketten neyi kastettiginize bagh, Sakm bize Algarve'nin
de kopup gitmekte oldugunu soylemeyin, bu onunde sonun­
da olacakt!, kendilerini hep ayn bir kralhk olarak gormu�lerdi,
Hay1r, ba�ka bir sorun var ve daha da ciddi, insanlar otelleri i�gal
etmeye c;ah�1yor, ortahkta turist olmad1gma gore kendilerine ba­
rmacak yerler verilmesi gerektigini iddia ediyorlar, Bu konuda
hic;bir �ey duymad1k, i�gal ne zaman ba�lad1, Dun gece, Vay cam­
na, dedi Jose Anaic;o, Frans1z olsa c;a a/ors derdi, herkesin hayreti­
ni ifade etme �ekli farkhd1r, Pedro' nun Caramba diye gurlemesini
bir dinleyin hele, Joaquim Sassa'run Vay caruna's1run yank1sm1y­
sa gui; bela i�itebilirsiniz.
Polis onlara ilerlemeleri talimatm1 verdi. Onlan ikinci kez
95

uyard1, Polis barikatlarma dikkat edin, boylece Deux Chevaux yol­


cular bu sira d1�1 olay1 tarh�1rken Vila Real de Santo Ant6nio'dan
ge-;ebildi, Cidden, kim inarurd1 ki buna, iki -;e�it Portekizli vardir,
ufku umutsuzca gozlemek i-;in kumsallara gidip kum tepecikleri­
ne -;1kanlar ve polis, Cumhuriyet Muhaf1zlan ve hatta, gortinti�e
bak1hrsa, ordu tarafmdan savunulan o kaleye donii�mti� otellere
cesurca saldiranlar, �imdiden yaralananlar oldu, bu kendilerine
biraz bilgi toplamak i-;in durmaya karar verdikleri bir kafede
soylendi. Albufeira'daki, Praia da Rocha'daki ve Lagos'taki ii-;
otelde durumun ciddi oldugunu da orada ogrendiler, durum
kritik, dtizenin gu-;leri isyanc1larm sorun -;1kard1klan, kap1lan ve
pencereleri barikatlarla kapay1p tiim giri� yollanm t1kad1klan bi­
nalan sarmak tizereler, ku�at1lm1� Magripliler gibiler, tum ogreti­
leri reddeden, ne tath sozlere ne de tehditlere kulak asan kafirler,
beyaz bayragm arkasmdan gozya�1 gazmm gelecegini biliyorlar,
bu yuzden mtizakerede bulunmay1 reddediyor ve teslim ol -;ag­
nlanru duymazdan geliyorlar. Pedro Orce sars1lm1�tl, Caramba
diye f1silday1p duruyordu ve yiiz ifadesinde yurtseverce bir lm­
gmhgm, ispanyollarm inisiyatifi ele alamam1� olmalarmdan do­
lay1 duydugu derin bir esefin izleri se-;ilebiliyordu.
i lk polis barikatmda kendilerinden doniip Castro Marim yo­
ntinde ilerlemeleri istendi, ama Jose Anai-;o Silves'te acilen hallet­
mesi gereken onemli bir i�i oldugunu soyleyerek itiraz etti, Silves
demesinin sebebi �iipheleri bastlrmaktJ, Yine de k1r yollarmdan
�itmeniz gerek ve yogun trafikli yollardan da olabildigince uzak
durun, eger kan�1khklardan sakmmak istiyorsamz, diye ona tav­
siye verdi, ii-; yolcunun zarars1z goriinii�ii ve Deux Chevaux'nun
bi tkin saygmhg1 kaq;1smda tatmin olan gorevli subay, Arna
Memur Bey, boyle bir durumda, iilke ba�1bo�lugun pen-;esindey­
ken, ve bu ifade daha yerinde olamazd1, biz oturmu� i�gal edilen
birka-; otel i-;in endi�eleniyoruz, bu gene! bir seferberligi hakh
�osterecek bir devrim degil ki, kitleler bazen sabirs1zdir, hepsi
bu, bu pek diplomatik olmayan yorum Joaquim Sassa'dan geldi.
96

Neyse k.i tegmen soziinden donecek bir adam degil eski gelenek­
lere bagh bir askerdi, yoksa gen;ekten Castro Marim'den ge.;mek
zorunda kalacaklardt. Yine de Joaquim Sassa'nm bu haddini bil­
mezligine uygun bir kar�thk verildi, Ordu buraya verilen emirleri
uygulamak ic;in geldi, peki ya biz rahats1z k1�lalanm1z1 terk edip
Sheraton'u ya da Ritz'i i�gal etseydik, buna ne derdiniz, subay bir
sivile ac;1klama yapmaya tenezziil ettigine gore gerc;ekten bo� bu­
lunmu� olmahydt. Kesinlikle hakhsmtz yiizba�t, arkada�1m boyle
dii�iinmeden konu�ur i�te, ona hep boyle yapmamas1 gerektigini
soylerim, Dli�iinse iyi olur, c;iinkii yeterince biiyiimii�, diye sertc;e
kar�thk verdi subay. Ani bir el hareketiyle onlara ilerlemelerini
i�aret etti, Joaquim Sassa'nm ne soyledigini duymadt, iyi de oldu,
yoksa kendilerini demir parmakhklann arkasmda bulabilirlerd i.
0 kadar yard1msever olmayan Cumhuriyet Muhahzlan tara­
fmdan korunan diger barikatlarda epey ahkondular, bazen ana­
yola donmeden once bozuk yollara sapmak zorunda b1rak1ld1-
lar. Joaquim Sassa ofkeliydi ve bu ofkesi yersiz degildi, iki kez
azarlanm1�tt, tegmenin kabaday1hk yapmasm1 kabul edebilirim.
ama senin dii�iinmeden konu�tugumu soylemeye hakkm yoktu.
Affedersin. konu�mamn gerginle�mesini onlemeye c;ah�tyordum
o kadar, adamla konu�u rken alayctydm ve bu bir hataydt, yetkili­
lere kar�t asla alayc1 davranmamahsm, ya bunun farkma varmaz­
lar, ki o z<1man anlamstzdtr, ya da iarkma vanrlar ve bu da duru­
mu kotiile�tirir. Pedro Orce onlardan ne hakkmda tartt�ttklanm
yava� yava� ac;1klamalarm1 istedi ve kac;1mlmaz ses tonu degi�im­
leri, yinelemeler konunun onemsizligini ac;1ga vurdu, Pedro Orce
her �eyi anlaymca her �y anla�1lm1�tt.
Jose Anaic;o Boliqueime'deki bombo� bir yolun sapagmda
ufak bir hendekten faydalandt ve Deux Chevaux'yu hie; uyan­
da bulunmakstzm bo� bir tarlaya siirdii, Nereye gidiyorsun, diye
seslendi Joaquim Sassa, 1 taatkar kiic;iik c;ocuklar gibi yolda ilerle­
meyi siirdiiriirsek o otellerden hic;birine asla yakla�amayacagtz,
oysa oralarda neler olup bittigini gormek istiyoruz, eee, istiyor
97

muyuz istemiyor muyuz, Jose Anaic;o sert kar�1hklanru sarsmh­


lar arasmda veriyordu, araba tekerlek izlerinin iistiinde c;ilgmca
z1plarken saga sol a donen direksiyonla bogu�urken. Arka koltuk­
ta oturan Pedro Orce bir saga bir sola insafs1zca ve ac1mas1zca
iirlatihyordu ve kahkahalar atan Joaquim Sassa iki bi.ikli.im olur­
ken kar�1hk veriyordu, Bu gerc;ekten <;ok komik, bu gerc;ekten c;ok
komik. Neyse ki iic; yiiz metre ileride, incir agac;lanrnn arasmda,
y1k1k harc;s1z ya da zamanla harc1 dokiilmi.i� bir duvann ardm­
da gizli bir yol buldular. Operasyon sahasmda olduklan soyle­
nebilirdi. Her tedbiri alarak Albufeira'ya yakla�maya ba�lad1lar,
rni.imki.in oldugunca diiz arazide ilerlemeyi tercih ettiler, en ko­
ti.isii hem yol ac;1C1, hem de onci.i olarak yeterli donarnma sahip
bulunmayan Deux Chevaux'nun kald1rd1g1 toz bulutlan, ama
polisler �imdi geride kald1, dort yo\ ag1zlamu koruyorlar, �im­
diki ileti�im terminolojisiyle anayol kav�aklanrn, aynca diizenin
�i.ic;lerinin etki alaru harup agac;lan kadar otelleri de bol olan,
t:ioyle bir kar�1la�hrma yap1labilirse tabii, bir iii stratejik olarak
kapsayabilecek kadar bi.iyi.ik degil. Ashna bak1hrsa bir sonraki
durag1 Lizbon �ehri olan ki�ilerin y1k1mm hiikiim siirdiigii bu
bolgede yolculuk etme riskine girmelerine gerek yok, ama bilgi­
inizi dogrulamaktan da zarar gelmez, insan oyki.ilerin anlahhr­
ken nas1\ abartild1gma s1k s1k tamk olur, arada s1rada tek tiik tu­
haf olaya rastlanabilir, ama sonunda polis barikatlanmn yalmzca
bizi engelleyici tedbirin �ifadan daha iyi oldugu yolunda uyaran
o bilgece ozdeyi�in eyleme gec;irilmi� hali oldugu ortaya c;1kabi­
lir. Arna �imdiden s1zmalar goriiliiyordu. Seyrek agac;larm ara­
smdan, k1rm1Z1 topragm i.istiinde hevesle yi.iriiyen, omuzlarmda
torbalar, bavullar ve c;1kmlar ta�1yan adamlar ve kadmlar c;1k1yor­
du, kollannda CJhz c;ocuklanyla, niyetleri bir otelde kendilerine
l:iir yer kapmakh, az say1da e�yalanrn ve ailenin en yakm i.iyele­
rini de bunu garantilemek ic;in getirmi�lerdi, kanlanrn, c;ocukla­
nrn, bir yer kapt1ktan sonra, her �ey yolunda giderse, geri kalan
,1krabalanrn c;ag1rtacakJar ve diger e�yalarm yoklugunda yatag1,
98

sand1g1 ve masay1 getirtecekler, goriinu�e gore otellerde bol bol


yatak ve masa bulundugunu kimse akhna getirmiyor, gen;i i;ok
fazla sand1k bulunmaz, ama aym i�i goren gard1roplar vard1r.
Albufeira kaptlannda sonucu belirleyecek sava�m haz1rhklan
yap1lmaktayd1. Yolcular Deux Chevaux'yu bir golgenin dingin­
liginde park edip geride b1rakm1�lard1, boyle bir durumda onun
yard1mma giivenilemez, bir araba mekanik bir varhktir, duy­
gulan yoktur, onu nereye si.irerseniz gider, park edildigi yerde
durur, Yanmada'mn denizde ilerliyor olmas1 onu hii;bir �ekilde
ilgilendirmez, Yanmada'mn yerinin degi�mesi mesafeleri k1salt­
mayacilktlr. Sava�tan once �evk verici bir konu�ma yap1ld1, eski
sava�larda s1k s1k yap1ld1g1 �ekilde, askerlere yonelik meydan
okuyucu ve tembihkiir sozlerle, Ku tsal Bakire'ye ya da koruyucu
azizleri St. James'e edilen dualarla, ba�lang1i;ta sozler kulaga hep
ho� gelir, sonui;sa her zaman bir felakettir, Albufeira'da, i�galci
halkm liderinin gi.iriiltiilii soylevi hii;bir i�e yaramad1, oysa ne
gi.izel soylev i;ekmi�ti, Muhafizlar, askerler, dostlar, kulaklanm­
z1 ai;m ve dikkatinizi bana verin, siz, ve bunu sakin unutmaym,
siz bizim gibi insanlarm evlatlansm1z, evler in�a eden ama evsiz
kalmay1 siirdi.iren, atelier diken ama ii;lerinde kalacak paray1 asla
kazanamayan insanlarm evlatlans1mz, buraya kanlanm1z ve i;o­
cuklanm1zla geldigimize dikkat edin, ama ay1 istemek ii;in degil,
yalmzca ba�lilnm1z1 sokacak daha iyi ve gi.ivenli bir i;ati bulmak
ii; in geldik, insan olarak hak ettigimiz ozel ya�ama ve sayg1ya sa­
hip bir �ekilde uyuyabilecegimiz odalar ii;in geldik, biz ne hayva­
mz ne de makine, bizim duygulanm1z var, �imdi, �uradaki atelier
bombo�, yi.izlerce, binlerce odalan var, turistler ii;in yap1lm1�lar­
d1, �imdi turistler gitti ve geri donmeyecekler, onlar buradayken
biz bu sefil varolu�a raz1 olduk, �imdi size yalvanyoruz, ii;eri
girmemize izin verin, terk ettigimiz evlere odedigimiz kiralann
aymsm1 odeyecegiz, daha fazlasm1 istemek haks1zhk olur, kutsal
ve yi.ice olan her �ey adma yemin ediyoruz ki her �eyin temiz
ve di.izenli olmasma hep ozen gosterecegiz, i;i.inki.i i� temizlige
99

geldiginde bizimkilerle boy oli;ii�ebilecek kadm anasmm kar­


nmdan dogmarru�br, ne diyeceginizi biliyorum ve hakl.Js1ruz da,
i;ocuklarmuz var ve pis i;ocuklar ortahg1 kirletir, ama bizimkiler
k1sa zamanda y 1kanacaklar, onlara i;ekidilzen verecegiz, bu sorun
degii, bize her odada y1kanma olanaklanmn bulundugu soylen­
di, du� ve banyo, s1cak ve soguk su sei;enekleri varm1�, bu temiz
kalmay1 kolayla�bnr herhalde, eger i;ocuklanm1zdan herhangi
biri kotii ah�kanhklar edinmi� ve saghkh ya�ama huyunu edin­
memi�se, size soz veriyorum ki bu i;ocuklar diinyanm en temiz
i;ocuklan olacak, insarun tek ihtiyai; duydugu �ey zamand1r, ge­
risi yamlsamadan ba�ka bir �ey degildir, asilerin liderinin ans1zm
filozof roliine biiriinmesi kimsenin beklemedigi bir �eydi.
Askerlerin geri;ekten insanlarm evlatlan olduklan yiizlerin­
den apai;1k anla�1hyor ve bunu dogrulamak ii;in kimliklerine bak­
mak yeterli, ama binba�Ilan ya miitevaz1 i;ocuk terbiyesini askeri
akademinin banklarmda b1rakm1� ya da Algarve'deki otellerin
kendileri ii;in in�a edildigi o iist sm1flarm mensubu olarak dog­
mu� biri. Verdigi yaruttan hangisinin dogru oldugunu anlamak
giif;tii, Geri i;ekilin yoksa suratlarmlZI dag1tmm sizin, i;iinkii bu
kaba di! yahuzca alt snuflara ozgii degildir. Askerler kalabahkta
sevgili anne babalarmm imgelerini gordiiler, ama vazifenin i;ag­
ns1 daha giii;liidiir, Sen goziimiin nurusun, der anne, elini kendi­
sine vurmak ii;in kald1ran ogluna. Arna asilerin sivil lideri ofkeyle
seslendi, hiddetten deliye doniince yakan�lannm yerini kiifiirler
alm1�t1, Size siit veren memeyi bile tammayan i;izme yalay1c1lar
soyu sizi, a�m bir �iirsel serbestlik, geri;ek bir anlamdan ya da
hedeften yoksun bir sui;lama, i;iinkii boyle bir �eyi hii;bir ogul ya
da k1z ammsamaz, her ne kadar pek i;ok otorite bilini;alt1m1zm
derinliklerinde bu ve bunun gibi korkutucu arulan gizlice koru­
may1 siirdiirdiigiimiizii ve tiim ya�am1m1zm bunlardan ve diger
korkulardan olu�tugunu tasdik etmeye haz1r olsa da.
Binba�1 <;:izme yalamakla su<;:lanmaktan ho�lanmam1�tl ve o
da ofkeden kendisini kaybederek hayk1rd1, Hiicum, aym anda
JOO

i�galcilerin fanatik lideri de haykud1, Haklaym §unlan, yurtse­


verler, ve hepsi hep birlikte one ahld1lar, yumruk yumruga do­
vii�tiiler ve korkurn; bir <;ah�ma oldu. Joaquim Sassa, Pedro Orce
ve Jose Anai<;o oraya tam bu anda geldi, merakh ama masum­
dular, ve dosdogru tehlikenin i<;ine yiiriidiiler, <;iinkii i�ler bir
kez kontrolden <;1kmca askerler eylemcilerle izleyiciler arasmda
fark gozetmemeye ba�lam1§h ve bir eve ihtiya<;lan olmayan bu
ii<; arkada�m ans1zm bir ev i<;in kavga etmek zorunda kald1kla­
n soylenebilir. Pedro Orce ilerlemi� ya�ma kar�m sanki buras1
vatan toprag1ym1� gibi dovii�tii, digerleri de ellerinden geleni
yaph, belki biraz daha az1m, ban�<;1l bir irka mensup olduklann­
dan. i nsanlar yaraland1 ve bunlar ya siiriinerek ya da ba�kalan
tarafmdan ta�marak yolun kenarma <;eki ldiler, kadmlar gozya�­
lanna bogulup dii�mam lanetledi, <;ocuklar sava� arabalarmm
giivcnliginde birak1lm1�, ne de olsa boyle bir sava� ancak bir or­
ta<;ag sava�1 olarak tammlanabilir ve o <;agm sozciikleriyle tasvir
edilebilir. Davut adh bir gencin uzaktan f1rlatt1g1 bir ta� Binba�1
Goliath'1 yere serdi, <;enesindeki derin bir yaradan kanlar bo�an­
d1, <;elik migferi koruma saglamam1�h, askerlerin tulga siperlik­
leri ve burunluklar kullanmaktan vazge<;melerinin sonu buydu,
en kotiisiiyse asilerin hiicumun karma�as1 i<;inde i<;giidiisel ama
zekice bir taktik hareketiyle askerlerin yamndan ko�arak ge<;ip
saflarma her yonden dalmalan, sonra da yollara ve dar sokakla­
ra hemen dagilarak i�gal edilmi� oteli ku�atan askerlerin yenilen
taburun yard1mma ko�malanm engellemeleriydi, kimse orta<;ag­
daki Frans1z <;ift<;i ayaklanmasmdan beri boyle bir a�ag1lanmamn
ya�and1gm1 ammsam1yordu. Bir otelci, belki zihinsel bir rahats1z­
hg1 oldugundan ya da ans1zm halk.m davas1m benimsediginden
otelinin tiim kapilanm a<;t1, Girin, girin, otelim bo§ kalacagma siz
gelin bari.
Bu beklenmedik teslimiyetten sonra Pedro Orce, Jos� Anai<;o
ve Joaquim Sassa kendilerini ans1zm, pek bir miicadele verme­
den, bir odada oturuyor ha Ide buldular, oday1 iki giin sonra fel<;
101

olmu� bir nineye ve tedavi edilmesi gereken akrabalara sahip olan


ve ona kendilerinden fazla ihtiya._ duyan bir aileye verdiler. 0
e�i benzeri gi:iri.ilmemi� karga�a s1rasmda bazt kocalar kanlanru,
bazt ._ocuklarsa ebeveynlerini kaybetmi�ti, ama kimsenin asla uy­
durmayacagt ve bi:iylece kendi i._inde bu i:iykilniln ikna edici ger­
._ekligini karutlayan travmatik aynhklann sonucunda dag1lm1�
haldeyken bile ayru dinamizmin dilrtilsi.iyle hareket eden aileler,
farkh otellerin odalarmda kahyorlardt, ._ilnkil herkesin ayru ._ah
altmda oturmas1 gerektigini si:iyleyenleri aym ._ah altmda birle�­
tirmenin son derece gil._ oldugu kamtlanmt�h ve onlar genellikle
sonunda levhasmda en fazla y1ld1z bulunan otele kapag1 ahyor­
lard1. Polis komiserleri, ordu komutanlan ve muhafiz yilzba�1lan
Lizbon'dan destek gi.i.. leri, z1rhh arabalar ve talimatlar istiyordu,
nereden yard1m isteyecegini bilemeyen hiikilmetse emirler verip
sonra geri ahyor, tehditler yagdmyor, yakan�larda bulunuyordu,
aslmda i.i._ bakanm �imdiden istifa ettigine inamhyordu. Bu arada
Albufeira'nm ._i:ili.inden ve sokaklarmdan bak.Jld1gmda otel pen­
cerelerindeki, kahvalh masah ve a._11tr kapamr sandalyeli o ho�,
geni� teraslardaki halinden pek memnun aileler gi:irillebiliyordu,
Baba ilk ._ivileri ._ak1p bir ._ama�tr ipini as1yordu, kendi kendine
�ark1 si:iyleyen Anne'yse i._eride banyoda ._ama�trlan y1kamaya
ba�lam1�h bile. Ve yiizme havuzlan yi.izi.icillerle ve dalg1..larla
doluydu, kimsenin aklma ._ocuklara mavi suya dalmadan once
du� almalan gerektigini si:iylemek gelmemi�ti, kenar mahalleleri­
ni terk etmi� olan bu insanlarm ah�kanhklanm degi�tirmek kolay
olmayacak.
Ki:itil i:irnek her zaman iyi tavsiyeden daha ba�anh olmu� ve
daha ._ok sonu._ getirmi�tir, ve ki:iti.i i:irnegin hangi h1zh vas1talarla
iletildigini k.im bilebilir, ._Gnkil bu popi.iler i�gal hareketi birka._
saat i�inde smm sI<;rayarak a�1p i spanya'ya yay1lm1�h, otellerin
�ehirleri andtrd1g1 ve G._i.ini.in bir megalopol kurmaya yeterli ol­
dugu Marbella ve Torremolinos'ta durumun nastl oldugunu ha­
yal edebilirsiniz. Bu endi�e verici haberleri alan Avrupa, Anar�i,
102

Sosyal Kaos, Ozel Millkiyetin i �gali, diye haykirmaya ba�lad1


ve kamuoyu kanaati olu�turmakta etkili bir Franstz gazetesi on
sayfasma kahn harflerle kehanetsel bir ba�hk att1. i nsan Dogasm1
Degi�tiremezsiniz. Bu sozcilkler, her ne kadar ozgiin olmasalar
da, Avrupahlarm yiiregini titretti, eski iber Yanmadas1'ndan her
bahsedi�lerinde omuz silkip birbirlerine �oyle diyorlardt, Ne ya­
pabilirsin ki, bovleler i�te, insan dogasmt degi�tiremezsiniz, bu
sw;lay1c1 koronun tek istisnast Napoli'de yay1mlanan miltevazt
ama Makyavelist bir gazeteden geldi, Portekiz'de ve i spanya'da
Konut Sorunu <;:oziildii.
o., arkada�m Albufeira'daki son giinlerinde ozel bir timin
destekledigi isyan polisi otellerden birini zor kullanarak bo�alt­
maya .,ah�h, ama sonuna kadar direnmeye kararh olan yeni ge­
lenlerlc boyle sozde kurtarmlarm genellikle yol a.,ttklan y1k1m­
dan korkan otel sahiplerinin ortak ve tutarh direni�leri operas­
yonlarm askiya ahnmasma, zamamn ve vaatlerin direni�'>ilerin
kararhhgmt zay1flatmas1 sonucunda dogabilecek yeni bir hrsata
dek ertelenmesinc yol a.,tt. Pedro Orce, Joaquim Sassa ve Jose
Anai'>o Lizbon'a dogru tekrar yola '>•khlannda i�gal edilen bina­
larda demokratik se.,imler yoluyla konut komiteleri kurulmu�tu
bile, bunlarm da temizlik ve bina bakimt, mu tfak ve '>ama�1rha­
ne, eglence ve dinlenme, jimnastik ve spor gibi, bir toplulugun
sorunsuz ve verimli bir �ekilde i�leyi� gostermesi i'>in gerekli her
�eyden sorumlu alt komiteleri vardt. i �galciler dii�uniilebilecek
her renkteki bayrak ve flamalan bulduklan ge'>ici bayrak direk­
lerine '>ektiler, ellerine ge.,en her �eyi kullandtlar, yabanc1 iilkele­
rin, spor kuluplerinin, '>e�itli derneklerin bayraklanm, bunlar en
tepeye '>ekilen vatanlarmm semboliiniin himayesi altmdayd1lar,
pencerelerden bu siislemeleri takdire �ayan bir �ekilde taklit eden
'>ar�aflar bile sark1 yordu.
Ancak muhalif ve koordinasyonlu bir birlik olu�umu ka'>t­
mlmaz bir �ekilde kar�tthga, kis1tlamaya ya da fark.J11tga i�aret
eder ve bu duruma uygun olarak ele ahmrsa bize baz!lan i'>in iyi
103

olan :;;eylerin tam da digerlerinin zararma olan :;;eyler olduklanru


ammsahr, bu otellerin vah:;; i ce i:;;g al edilmesi zenginleri ve gfo;­
lilleri ba:;; tan beri pem;esinde tutan huzursuzluk konusunda bar­
dag1 ta:;;1ran son damla oldu. Yanmada'nm batmasmdan ve daha
fazla can ve ma) kaybmm olmasmdan korkan pek -;ogu turistlerin
go-;ilyle birlikte hemen ka-;1p gitmi:;;lerdi, ki bu elbette bahsedi­
len insanlarm kendi illkelerinde birer yabanc1 olduklan anlamma
gelmiyor, her ne kadar insanlarm dogal ve idari a-;Ilardan kendi­
lerine ait bir lilkeye sahip olma derecelerinin farkhhk gosterdigi
tarihin bize tekrar tekrar kamtlad1g1 bir ger-;ek olsa da.
�imdi, sosyal zorbahklar gene), o onemsiz Napoli gazetesinin
yersiz tavnm bir kenara b1rakirsak genelden -;ok evrensel, olarak
lanetlenirken, ikinci bir go-; ba:;;lad1, dev bir go-;, oyle ki insanm
Avrupa'nm ald1g1 ti.im o yaralarm iyile:;;meyecegi, Yanmada'mn
fiziksel yap1s1run tam, buna kim inamrd1 ki, en gil-;lli gorilndil­
gil yerde yanld1g1 artlk herkes tarafmdan anla:;;Ild1gmda bunun
dikkatle planland1guu dli:;;linmekte hakh olduguna inanas1 ge­
liyor. Kabank banka hesaplan ans1zm minimuma indi, geride
onemsiz bir meblag kald1, Portekiz'de yakla:;;1 k be:;; yilz escudo,
ispanya'da yakla:;;1 k be:;; yilz peseta veya belki biraz daha fazlas1,
hesaplar silinip silpilrlililyordu, cari hesaplar silinip silpilrillil­
yordu, mevduat hesaplan biraz faiz kayb1yla kapat1hyordu ve
her :;;ey, biltiln hepsi, altm, gilmli:;;, degerli ta:;;lar, milcevherler,
sanat eserleri, bonolar, her :;;ey denizin ilstilnde esen gelmi:;; ge-;­
mi:;; en kuvvetli rlizgarla birlikte u-;up gidiyordu, pusulanm otuz
iki yonlinde, geri kalanlarsa gilniln birinde, zaman ve sab1r sa­
yesinde yitirdiklerini yeniden kazanmay1 uman ka-;aklarm :;;ahsi
mallan. Bu bliyilk nakillerin yirmi dort saat i-;inde ger-;ekle:;;tirile­
meyecegi a-;1kt1, ama bu iki iber illkesinin sosyal fizyonomisinin
tepeden hrnaga, sagdan sola radikal bir donil:;; ilm ya:;;amas1 i-;in
bir hafta yetmi:;;t i. Ger-;eklerden ve dilrtillerden habersiz, yapay
gorilnilmlerle kendini kand1rabilecek bir gozlemci Portekizlilerin
ve ispanyollann bir anda yoksulla:;;t ig1 sonucuna vanrd1, oysa
104

ashnda olan tek �ey zenginlerin gitmesiydi o kadar, ve onlar ol­


maymca istatistikler klsa siirede dramatik bir ini�e ge<;mi�ti.
Sadece ge<;en bulutlarm oldugu yerde, tiim Olimpos tann­
lanm ve tann<;alanm gorebilen ya da �im�ekler <;aktiran Ji..i p iter
gozlerinin oniinde dururken ondan atmosferik buhar olarak bah­
seden gozlemcilere yalmzca insanm zihinsel <;abastm azaltmak
i<;in sebep ve sonu<; diye iki kutba ay1rd1g1 olaylardan bahsetme­
nin yetmeyecegini, daha <;ok bu ikisi arasmda mu tlaka var olan
�eyi ele almamn gerektigini i�aret etmekten asla b1kmayacag1m,
bunu dogru s1ralamayla heceleyelim, zaman, mekan, dlirtii, ara<;,
ki�i, eylem, tarz, <;linkii her �eyi ince eleyip stk dokumazsak ilk
sundugumuz gorli�te vahim bir hata yapmamtz ka<;tmlmazdtr.
i nsanm zeki bir varhk oldugu �liphesizdir, ama olmak istedigi
kadar zeki degildir ve bu hep ki�inin kendinde ba�lamast ge­
reken ah;akgoniilli.iliigi.in kamti ve itirahdtr, hani bunu as\mda
sevgi ve iyi niyet i<;in soylerler ya, siz bizi kmamadan once biz
hemen ekleyelim.
Lizbon'a gece i;okerken, yumui?ak I1?1gm ruhlan tath bir pi:?­
manhkla doldurdugu o saatte vardilar, insan :?imdi o takdire
l?ayan duyum ve izlenim uzmanmm manzaranm bir ruh hali ol­
dugunu soylerken ne kadar hakh oldugunu gori.iyor, bize soyle­
yemedigi l?eyse di.inyarun, i ..inde heni.iz ki.ii;i.ik, ki.ii;i.ik olmas1run
yam sira da i?ai?km bir ruhu olan Pithecanthropus'tan ba:?ka hii;bir
l?eyin olmad1g1 zamanlarda nas1l gori.indi.igi.i. Binlerce yd sonra
ve geli:?meler sayesinde Pedro Orce art1k i?ehrin gori.ini.irdeki me­
lankolisinde kendi mahrem kederinin sad1k imgesini ayirt ede­
biliyordu. Dogdugu ve bi.iyi.idi.igi.i o konuksevmez bolgede ken­
disini aramaya gelmil? olan Portekizlilerin arkada:?hgma giderek
ah1?mI1?h, k1sa si.ire sonra aynhp her biri kendi yollarma gitmek
zorunda kalacaklard1, aileler bile gerekliligin erozyonuna kari?I
koyamaz, durum boyleyken basit arkada:?lar, yakm zamanm bag­
bozumunun ve narin koklerinin dostlan ne yapabilir ki.
Deux Chevaux kopri.iyi.i ag1r ag1r, izin verilen en di.i:?i.ik h1zla
gei;ti, i spanyol'a kararun ve denizin gtizelligini, aynca irmagm
iki yakas1ru birbirine baglayan o etkileyici mi.ihendislik eserini
takdir etmesi ii;in yeterli zaman tammak ii;in, bu yap1, ci.imleden
bahsediyoruz, dolambai;h yoldan ifade edilmi:?tir, burada koprti
sozctigilntin, bir dilbilgisi hatasma mahal vermemek ii;in, 1tnap­
salca ya da gereksizce yinelenmesini onlemek adma kullanilm11?­
hr. �e:?itli sanat dallarmda ve yaz1 sanatmm kusursuzlugunda iki
nokta arasmdaki en k1sa mesafe, birbirlerine yakm olsalar bile,
di.iz bir i;izgi olmam11?tlr, olmayacaktrr, degildir, asla, asla, bunu
ti.im :?iiphelere gi.i .. li.i ve kesin bir yamt vermek ve onlan sonsuza
106

dek susturmak ii;in vurguluyoruz. Yolcular kendilerini bu �ehrin


harikalanna oyle kaphrm1�lar ve bu muazzam eser kar�1smda
oyle heyecanlanm1�lard1 ki s1g1rc1klarm anstzm korkuya kapil­
d1klanm bile farketmediler. Yi.ikseklik yilzilnden sarho�a donen,
gogi.i ta�1mak ii;in sularm ii;inden i;1k1p yilkselen devasa siltunlan
tehlikeli bir �ekilde s1y1ran, bir yanlannda pencere camlan alev
alev yanan �ehir, onlerinde deniz ve gi.ine� ve altlarmda killle­
rin altmda yanmakta olan miskin bir lav 1rmag1 gibi akan bilyilk
nehir bulunan ku�lar kanatlanm h1zh h1zh i;trparak ans1zm yon
degi�tirdi ve sanki dilnya kopri.iniln etrafmda doni.iyormu� gibi
oldu, kuzey once gi.ineye, sonra da doguya donil�ti.i, gilney once
batiya sonra da kuzeye, biz de gilniln birinde boyle ya da daha
da fazla hareket etmeye zorland1g1m1zda kendimizi nerede bu­
lacag1z. Daha once de soyledigimiz gibi, insanlar boyle �eyleri
gordilklerinde bile onlan anlayamaz, bu sefer de anlayamadilar.
Pedro Orce, Ho� bir �ehir, diye mmldand1gmda koprilniln
ortasma gelmi�lerdi, boyle dosti;a sozler kar�t hk gerektirmezler,
belki ali;akgonillli.i bir, Evet, degil mi, d1�mda. Pedro Orce'yi bir
otele yerle�tirmek ve yolculuklannn devam etmek ii;in hata za­
manlan vard1, en azmdan Jose Anaii;o'nun ya�ad1g1 ve Joaquim
Sassa'nm da istese incir agacmm altmda b i r gece daha gei;irebi­
lecegi Ribatejo kasabasma dek gidebilirlerdi, ama konuklarmdan
aynlmak kabahk olurdu, boylece iki Portekizli orada birkai; gi.in
kalmak hususunda hemfikir oldu, bu i spanyol'un �ehri tammas1
ve Orce'ye dondilkten sonra, Gormemek o gilzel Lizbon �ehrini
ya�ayamamakhr ho� bir �eyi, diye masumca ovilnen o eski ozde­
yi�i benimsemesi ii;in yeterli bir zamand1, Tann'ya bizi hayrmdan
mahrum b1rakmadan kafiyeler verdigi ii;in �i.iki.irler olsun.
Joaquim Sassa'yla Jose Anaii;o para s1kmhs1 i;ekmiyorlar, tilm
paralanm smmn iki tarafmda yaphklan gezintiler ii;in yanla­
rma ald1lar ve bildigimiz gibi hata tutumlu davranabiliyorlar,
bir keresinde ay 1�1g1 altmda uyudular, bir ba�ka seferde gece­
yi Endillilsli.i bir eczacmm evinde gei;irdiler ve, Algarve'de,
107

anaq;iyi ve karga�ay1 firsat bilerek, bir otelde para odemeden kal­


dilar. <;:oktan varm1� oldugumuz Lizbon'da atelier yahuzca �eh­
rin d1� kesimlerinde ku�ahhp i�gal edilmi� durumda, daha mer­
kezi otellerse iki caydmc1 etken tarafmdan korunuyor, birincisi
burasnun ba�kent olmasmdan dolay1 en bliylik kanun ve dtizen
gli<;lerinin, ya da baskmm, burada yer almas1, ikincisiyse kendisi­
ni izlemekte olan kom�usu tarafmdan, ya da tam tersi, yarg1lan­
makta oldugunu hissedince genellikle huzursuz olup geri i;eki­
len �ehir insanma ozgii 0 s1k1Jganhk, SU damJasmdaki tek hiicreJi
hayvanlar elbette ki goz mercegin i ve geriden izlemekte olan ve
kendilerini rahats1z eden goz(i rahats1z ederler. Mli�teri s1kint1-
smdan dolay1 civardaki otellerin hemen hepsi tadilat sebebiyle
kapanm1�t1, bu bahaneleriydi, ama baz1lan faaliyette bulunmay1
slirdlirdii, sezon sonu tarifeleri ve ozel indirimler uygulayarak,
oyle ki sonunda baz1 biiyiik aileler inarulmaz kiralar odedikleri
evlerinden ta�1mp Meridien'e ya da benzeri bir otele yerle�meyi
ciddi olarak dti�linmeye ba�lad1lar. Oi; yolcunun hedefleri boyle
dramatik bir konum degi�imine kadar yiikselmedi, bu yiizden de
Rua do Alecrim'in a�ag1smdaki, sol taraftaki miitevaz1 bir oteli
sei;tiler, otelin ismi bu oyklide hii;bir onem ta�1m1yor, bir kez soy­
lenmesi yeterliydi ve hatta belki gerekli bile degildi.
S1g1rc1klar s1girc1klard1r ve bu isim ui;an ve zevzek, bir ba�ka
deyi�le davram�lan iizerine pek dti�iinmeyen, burasmm ve �im­
dinin otesindeki herhangi bir �eyi onceden gorme ya da hayal
etme yetisinden yoksun insanlar ii;in de kullamhr, bu nitelikler
comert davranmalanm, hatta kendi ya�amlanm feda etmelerini
engellemez, sm1rdaki vakada gormii� oldugumuz gibi, orada pek
i;ok narin ve minik beden oltip dii�mii�, kanlanm ba�kalan ii;in
dokmii�lerdi, unutmaym ki ku�lardan bahsediyoruz, insanlar­
dan degiL Arna ui;anhk ve zevzeklik salaki;a gidip bir otel dam1-
na konan, kalabahgm ve polisin ya da ku�bil imcilerin ve klii;tik
k1zarm1� ku�lardan yap1lan lezzetli yemeklerden ho�lanan bogaz
dii�kiinlerinin dikkatini i;eken, boylece de vicdanlan kesinlikle
108

rahat olmasma kaq;m yetkililerin naho� dikkatlerinin hedefi ol­


mu� o i.i<; adamm varhg1m ele veren o binlerce ku� i<;in soylene­
bileceklerin en az1dir. <;:i.inki.i yolcular bil mese de Portekiz bas1m,
genellikle sira d1�1 olaylann haberlerinin yay1mland1g1 sayfada
s1g1rc1klann sm1rda haz1rhks1z yakalanan muhahzlann i.isti.ine
saldird1klanm bildirmi� ve tahmin edi lecegi gibi, ger<;i pek ori­
jinal bir �ey degildi ama, Hi tchcock'un yaptig1 ku�larla ilgili ve
daha once bahsettigimiz o filmi akla getirmi�ti. Gazeteler, radyo
ve televizyon Cais do Sodre'deki tuhaf olaylan hemen haber ko­
nusu yapm1� ve muhabirleri, fotograf<;ilan ve video teknisyen­
lerini olay yerine gondcrmi�lerdi, ki bunlann Lizbon'un folklo­
runu zenginle�ti rmek d1�mda hi<;bir etkisi olmayabilirdi, eger
bir muhabirin metodik ve, niye soylemeyelim ki, bilimsel zihni
d1�andaki, <;at1daki s1g1mklarla oteldeki ya yerle�meye gel mi� ya
da seyahat esnasmda ugram1� mi.i�terilerin arasmda bir baglant1
olma olasil1g1 i.izerinde di.i�i.inmesine yol a<;masayd1. Tepelerinde
kelirnenin tam anlam1yla doni.ip durmakta olan tehlikenin far­
kmda olmayan ve her biri kendi odalannda bulunan Joaquim
Sassa, Jose Anai<;o ve Pedro Orce ta�1d1klan kil<;ilk valizleri a<;tl­
lar, birka<; dakika sonra alq;am yemegi vaktine dek �ehirde ufak
bir gezintiye <;1kmaya karar verip sokaga ineceklerdi. $imdi, tam
bu sirada kurnaz muhabir mi.i�teri listesine bak1yor, oraya kay­
dedilmi� isimleri inceliyor ve ans1zm bu isimlerden ikisi hahza­
smm <;arklanm harekete ge<;iriyor, Joaquim Sassa, Pedro Orce,
bu isimler gozi.inden ka<;sayd1 dogru dilri.ist bir muhabir say1la­
mazd1, aym �eyi bir ba�ka isimle, Ricardo Reis'le de ya�ayabilir­
di, ama bu isim y1llarca, y1llarca once kaydedildigi kitap tavan
arasmdaki ar�ivlerde, tozla kaplanm1� bir halde, asla giln 1�1gma
<;1kmayabilecek bir sayfada duruyor ve <;1karsa da muhtemelen
okunamaz bir durumda olacak, <;ilnki.i yaz1 solukla�acak, hatta
belki bi.iti.in sayfa, zamamn etkilerinden biri de budur, her �eyi
siler. Gilni.imi.ize dek avc1hk sanatmda bir ta�la iki ku� vurmak­
tan daha bi.iyi.ik bir ba�an gosterilmemi�tir, �imdiden sonraysa
109

avcmm yeteneginin smm ikiden iii;:e yilkselecek, bu tilm ozdeyi�


kitaplarmm degi�tirilmesi anlamma gelecek, bu yilzden siz ikiyi
iii; diye okuyun, belki burada da durmayacag1z.
Resepsiyona i;:agnlan, sonra da salonda, geri;:egin biiyilk ay­
nasmm kar�1sma oturtulan Joaquim Sassa ve Pedro Orce'nin
gazeteci tarafmdan s1k1�hnlmca kendilerinin s1rayla denize ta�1
firlatan adamla canh sismograf olduklarm1 itiraf etmekten ba�ka
i;areleri kalmad1. Arna s1g1rc1klar da vard1, gozlem giicil yiiksek
gazeteci bu kadar i;:ok s1g1rc1gm bir araya gelmesinin bir rastlanh
olamayacag1ru belirtti, bunun ilzerine, dostlarma ve geri;:ege sa­
d1k olan Jose Anaii;:o bir ai;:1klama yapt1, S1g1rc1klar bana e�lik edi­
yor. Joaquim Sassa'ya sorulan sorularm hemen hepsi kendisiyle
sivil vali arasmdaki hayali diyaloga ili�kindi, bu da burada niye
yinelenmediklerini ai;:1khyor, ama kendi illkesindeyken bir kahin
olmam1� olan Pedro Orce ya�ammdaki gilncel olaylardan uzun
uzad1ya bahsetti, Evet bay1m, yerin sarsdd1gm1 hissedebiliyordu,
derin ve yogun bir �kilde, sanki kemikleri titriyormu�i;:asma ve
Granada'da, Sevilla'da ve Madrid' de duygularmm ve zekasmm,
duyusal tepkilerinin ve hareketlerinin oli;:illdiigil pek i;:ok testten
gei;:irilmi�ti ve i�te �imdi buradayd1, Portekiz yetkilileri gerekli
goriirse benzer ya da farkh testlerden gei;:meye haz1rd1. Bu ara­
da karanhk basm1�h, bu sorgulamadan sorumlu olan s1g1rc1klar
dag1hp civardaki bahi;:elerin agai;:larma tilnemi�lerdi, sorulanm
tliketmi� ve meraklanm gidermi� olan muhabirler fotograf ma­
kinelerini ve fla�lanm ahp gitmi�ti, ama bu otelin tekrar huzurlu
bir yere donii�mesine yol ai;:mad1, garsonlar ve kap1cdar resepsi­
yon masasma gelip salona bakarak bu hilkat garibelerini gormek
ii;:in bahaneler uydurdular.
Bu bitmek bilmeyen hengameden bitkin dti�en iii; arkada�
d1�an i;:1kmay1p otelde yemeye karar verdi. Pedro Orce kendisini
kaptmp bu kadar i;:ok konu�mu� olmasmm doguracag1 sonui;:lar
konusunda endi�eliydi, ispan ya' dakiler bana durumum hakkmda
hii;:bir �ey soylemememi defalarca tembih etmi�lerdi, �imdi bunu
110

ogrenince hii; ho�lanmayacaklar, ama belki burada birkai; gi.in


kahrsam beni unuturlar. Jose Anaii;o �upheliydi, Yann tiykiimuz
blitun gazetelerde i;1kacak, hatta bu a�am televizyonda bile ve­
rebilirler ve radyodaki o spikerler de i;enelerini kapah tutmaya­
caklar, onlar asla yorulmaz, Joaquim Sassa serti;e ka�1hk verdi,
Oyle olsa bile i.ii;iimi.iz arasmda durumu en iyi olan sensin, s1gir­
c1klann seni takip etmelerinden sorumlu olmad1g1m stiyleyebi­
lirsin, onlara ne 1shk i;ahyorsun ne de yiyecek veriyorsun, bizim
durumumuzsa i;ok ktitii, insanlar Pedro Orce'ye bir kai;1km1� gibi
bak1yor, Portekizli biliminsanlan kobay farelerini kaybetmek iste­
mcyeceklcr ve bu ta� hikayesi yi.izi.inden pe�i mi b1rakmayacaklar,
Sizin arabamz var, diye onlara ammsath Pedro Orce, �afakta, hatta
bu gecc yola i;1kabilirsiniz, ben kahyorum, bana nereye gittiginizi
sorarlarsa bilmiyorum derim, Arhk i;ok gei;, ben televizyonda gti­
riinur gtiri.inmez oturdugum kasabadan biri s1rf beni tamd1g1m,
benim oramn tigretmeni oldugumu ve bir siiredir benden �i.iphe­
lendiklerini stiylemek ii;in arayacakhr, baz1 insanlar �ohrete ai;tir,
Jose Anaii;o'nun stiyleyecegi buydu ve �unu da ekledi, Bir arada
olmam1z daha iyi, i;ok az �ey soyleriz ve k1sa sure sonra b1karlar.
Tahmin edilecegi gibi televizyondaki ana haber bi.ilteninin
tinemli bir k1sm1 onlara aynlm1�h, ui;an s1g1rc1klan, otelin tin cep­
hesini, yanh� oldugunu, k1sa sure sonra ai;1khga kavu�acag1 gibi,
bildigimiz ai;1klamalarda bulunan otel mudi.irunu, Boyle olaylar
otelin tarihinde ilk kez ya�amyor, \'e sorulan yamtlayan i.ii; �a�1r­
tlC1 adam1, Pedro, Jose ve Joaquim' i gosterdiler.
Gi.ivenilir bir bilirki�inin desteginin gerekli gori.ildi.igi.i zaman­
larda hep oldugu gibi stiidyoda bir eksper vard1, bu kez modem
psikodinamik okulundan, maddenin ozi.ine ili�kin diger teorile­
rin yam s1ra �arlatanlarla kar�1 kar�1ya olma olas1hgmm da her
zaman bulundugunu ai;1klayan bir uzman. Boyle kriz dummla­
nnda, diye ai;1klad1, saf kitleleri kand1rmak ii;in oyki.iler anlatan,
hedefi genellikle siyasi statlikoyu bozmak ya da uzun vadeli gi.ii;
elde etme planlarma katk1da bulunmak olan baz1 sahtekarlar
111

mutlaka ortaya i;:1kar. i nsanlar ona inamrsa I§Im1z biter, dedi


Joaquim Sassa, Peki ya s1g1rc1klar, s1g1rc1klar konusunda ne di.i­
§i.ini.iyorsunuz, diye sordu spiker, Bu geri;:ekten hayret verici bir
muamma, ya ku§larm takip ettigi ki§i onlan kar§I konulmaz bir
§ekilde i;:eken bir yem ta§1yor ya da kolektif bir hipnoz soz ko­
nusu, Ku§lan hipnotize etmek kolay olmasa gerek, Tam tersine,
tavuk basit bir tebe§ir pari;:as1yla hipnotize edilebilir, bunu bir i;:o­
cuk bile yapabilir, Arna burada binlerce ku§ soz konusu, hipno­
tize edilmi§ olsalar nasil ui;:abilirlerdi, Sliri.ini.in, onun bir pari;:as1
olan her ku� ii;:in, zaten hipnotize edici bir etken, hem etken hem
de sonui;: olduguna dikkat edin, Size baz1 izleyicilerimizin boyle
teknik bir jargonu anlamakta zorlanacaklanm ammsatmama izin
verin, Peki, daha basit bir dille anlatay1m, bence tlim grup ken­
disini homojen bir hipnoza tabi tutma egilimi gosteriyor, Bunun
daha kolay anla§Ilacagmdan §i.ipheliyim, ama yine de size sti.id­
yoya geldiginiz ii;:in te§ekkilr ederim, geli§melerden sonra bu
meseleyi bir kez daha, daha derinlemesine tarh§ma firsatlm1z
olacak, Emrinizdeyim, diye smttl eksper. Eglenmeyen tek ki§i,
Bu herif budalanm teki, diye mmldanan Joaquim Sassa'yd1, Oyle
gorilndi.igi.i kesin, ama budalalara bile kulak verilmesi gereken
zamanlar vard1r, diye kar§ihk verdi Jose Anaii;:o ve Pedro Orce de
itiraf etti, Soylediklerinin tek kelimesini anlamad1m, Portekiz dili
kar§ISmda ilk kez boyle bocahyordu, onun bu soyledigini keli­
me anlam1yla ele ahrsak, o eski Portekiz sava§i;:ilan, aym illkeden
geldiklerine inandmld1g1m1z Viriato ve Nuno Alvares Pereira
arasmda ne muhte§em bir konu§ma gei;:mi§ olmah. Otel salonun­
da bu ciddi meseleler tart1§1hrken mi.idilr ozel ofisinde kendisine
bir teklifte bulunmak ii;:in gelmi§ olan civardaki restoran sahiple­
rinden olu§ma bir delege toplulugunu ag1rhyordu. �ahya aglar
yerle§tirmemiz ii;:in bizden ne kadar istersin, s1girc1klar onilnde
sonunda geri gelip oraya konacaklar, herkesin ula§abildigi agai;:­
lara ag yerle§tirmek istemiyoruz, bu ba§ka adamlarm kanlanm
hamile birakmak gibi bir §ey olurdu, bunlar nesnelerle ilgili tek
112

mahrcmligin hic;:bir mahremlige sahip olmamalan olduguna ina­


nan ti.irden insanlar, mi.idi.ir bocahyor, c;:atmm kircmitlerine zarar
gelmesinden korkuyor, ama en sonunda kabul ediyor, bir meblag
i:ineriyor, digerleri, Bu c;:ok fazla, deyip pazarhga ba�hyor.
Ertesi sabahm erken saatlerinde as1k surath, �1k ve son dere­
ce rcsmi konu�an adamlardan olu�an bir ba�ka delcge toplulugu
c;:1kagelip Joaquim Sassa'yla Pedro Orce'yc kendileriyle birlik­
te gelme nczaketini gi:isterip gi:istermeyeceklerini sordu, hi.iki.i­
metin cmirlcriyle harcket ediyorlard1, resmi gi:irevliler arasmda
Pedro Orce'ye selam veren, ama bunu yalmzca i:ifkeli bir vatan­
sevcrl ikten kaynaklanabilecck apac;:1k bir nefretle yapan i spanyol
Elc;:iligi'nden bir mi.iste�ar da vard1. K1sa ve son derece dolays1z
bir soru�turma yapmak istediklerini ac;:1klad1lar, Yanmada'mn
gi:iri inii� gore telafi edilemez bir �ekilde, si.irckli uzakla�mas1-
na, bir ba�ka deyi�le i:ili.imci.il kopu�una ili�kin evraklann bu­
lundugu dosyay1 biraz daha kabartacak rutin bir ara�t1rma. Jose
Anaic;:o'yu gi:irmezden geldiler, herhalde yalmzca Hamelin'in
Alaca Kavalci's1yla cilc;:i.ilebilecek c;:ekim ve bi.iyi.ileme gi.ic;:lerinc
sahip oldugu konusunda �i.iphe duyduklanndan, aynca s1girc1k­
lar da ortahkta gi:iri.inmi.iyor, hep birlikte ileri geri uc;:uyor, �ehri
tamyorlar, c;:atiya haince kurulmu� olan ag tuzaklar1rida yalmzca
di:irt avare gi.ivercin yahyor, bir ba�ka yazg1y1 bekleyerek, ama
kader onlann ya�amla nmn ba�ka bir �ekilde sona ermesini bu­
yurdu, Ne yazg1s1, diye soruyor ironik bir ses ve araya giren bu
beklenmedik ses sayesinde bize i:igretilenin aksine birden fazla
yazg1 oldugunu i:igreniyoruz, fado'da ve folk mi.iziginde, Kimse
yazg1smdan kurtulamaz, bir ba�ka insamn yazg1s1ru ya�amam1z
her zaman mi.imki.indi.ir, gi.ivercinlerin ba�ma gelen de buydu,
onlar s1g1rc1klann yazg1s1m ya�ad1.
Jose Anaic;:o otelde sessizce oturup arkada�lanmn di:ini.i�i.i­
ni.i bekledi, birkac;: gazete istedi, ti.im ri:iportajlar ilk sayfada ve­
rilmi�ti, c;:arp1c1 fotograflar ve dramatik man�etlerle birlikte,
Muammalar Bilimi $a�kina �evirdi, Zihnin Bilinmeyen Gi.ic;:leri,
113

Oi; Tehlikeli Adam, Bragani;a Oteli'nin Gizemi, biz isim verme­


mek ii;in o kadar i:izen gi:isterirken hain bir gazeteci onu yay1mlat­
h, i spanyol Ulkesine i ade Edilecek mi, soru i�areti, Eski ve ho� bir
i;amura battik, bu bir man�et degil Jose Anaii;o'nun di.i�iinceleri.
Saatler gei;ti, ogle yemegi vakti gelmi�ti, Joaquim Sassa'yla Pedro
Orce'den ne bir haber ne de bir mesaj vard1, tutukland1lar m1,
hapse mi atildilar, insan bu kadar i;ok �eye endi�elenince i�tahm1
kaybediyor, Onlan nereye gi:iti.irdi.iklerini bile bilmiyorum, aptal­
hk e ttim, sormahyd1m, neler si:iyli.iyorum, onlarla gitmeliydim,
onlan tek ba�lanna b1rakmamahyd1m, sakin ol, gitmek istesem
bile herhalde izin vermezlerdi, ama insan nasII emin olabilir ki,
bu i�in d1�mda kalmaktan olduki;a memnundum, korkakhk bir
ahtapottan daha ki:iti.idi.ir, ahtapot kollanm hem kavu�turup hem
ai;abilir, korkakhksa onlan yalmzca kavu�turabilir, bu keskin
si:izlerden Jose Anaii;o'nun kendisinden ne kadar rahats1zhk duy­
dugu anla�1hyor, ama bu i;eli�kili di.irtii lerden ve dii�i.incelerden
hangilerinin samimi oldugunu kim bilebilir ki, en iyisi bekleyip,
insanogluna ili�kin ti.im meselelerde oldugu gibi, ne yapacagm1
gi:irmek. Once miidi.ire gidip herhangi bir ai;1klama duyup duy­
mad1gm1 sordu, bir adres, bir isim, ama otel mi.idi.iri.i, Hii;bir �ey
bay1m, beyefendilerden hii;birini tamm1yordum, onlan ilk kez
gi:irmii�tiim, diye yamtlad1, ki bu i spanyol'la iki Portekizli ii;in
de gei;erliydi, ans1zm Jose Anaii;o'nun aklmda parlak bir fikir
belirdi, zamam da gelmi�ti. i spanyol Eli;iligi'ne gidecckti, Eli;ilik
mutlaka biliyordu, sonra aklma bir ba�ka par lak fikir daha gel di,
asla teker teker gelmezler zaten, basm, elbette, tek yapmas1 gere­
ken o gazetelerden birine ba�vurmakh ve birkai; saat ii;inde bas1-
nm ti.im hafiyeleri, isimleri ister Argos olsun, ister Holmes, ister
Uipen, kay1p adamlarm pe�ine dii�eceklerdi, ihtiya<; bulu�lann
anas1d1r, bu durumda babas1 da tedbir, ama her zaman ii;in degil.
Jose Anaii;o hi<; zaman kaybetmeden odasma i;1kt1, ayakkab1-
lanm degi�tirmek, di�lerini hri;alamak istiyordu, bi:iyle diinyevi
�eyler azimli bir ruh ii;in uygunsuz degildir, mesela Othello'yu
ll4

ele alahm, soguk alm1�h ve Desdemona'y1 oldtirmeden once ne


yaptig1m bilmeden salaki;a burnunu sildi, Desdemona da karan­
hk onsezilerine kar�m kap1sm1 kilitlememi�ti, <;tinkti bir kadm
kocas1m asla reddetmez, kendisini bogmak tizere oldugunu bilse
bile, hem aynca Desdemona odamn yalmzca ti<; duvan oldugu­
nun da i;ok iyi farkmdayd1, �imdi �u andaki dramda Jose Anaii;o
di�lerini firt;alay1p agzm1 i;alkalarken birinin kap1ya vurdugunu
i�itiyor, Kim o, diye soruyor, her ne kadar sesi kendi sesine ben­
zemese de mutlu bir beklentiyle ytiklii, Joaguim Sassa, Biz geldik,
diye yamtlamak iizere, ama bu yamlsama k.isa siirdii, Girebilir
miyim, gelen yalmzca kadm hizmet<;iydi, Bir saniye, agzm1 i;al­
kalamay1 bitirdi, ellerini ve agz1m sildi, kurulad1, sonra da kap1y1
a.;maya gitti. Hizmet<;i oyle bireysel niteliklere ve oyle ozel bir
role sahip s1radan bir otel gorevlisi ki, Jos� Anai<;o ve arkada�­
lanmn varhklanyla ya�am1mn yalmzca �u amnda ve yalmzca
basit bir mesaj1 iletmeye yetecek kadar bir si.ire ii;i n temasa ge­
<;ecek, hem �imdiki zamanda hem de gelecekte, bu tiyatroda ve
ya�amda s1k s1k olur, birinin yalmzca �unu soylemek ii;in kap1-
m1Z1 i;almasma ihtiya<; duyanz, A�ag1da sizi arayan bir bayan var
efendim. Jose Anaii;o �a�1m ve bunu belli eder:. Beni arayan m1,
hizmet<;i �u eklemeyi yapmay1 gerekli bulur, Bayan i.ii;i.iniizle de
konu�mak istedi, ama digerleri burada olmad1gmdan, Muhabir
olmah, di ye dii�i.indi.i Jose Anaii;o kendi kendine, kar�1hk verme­
den once, Hemen inecegim. Hizmet<;i ya�amdan i;ekilen biri gibi
i;ekildi, ona artik ihtiyac1m1z olmayacak, onu ammsamak, hatta
kay1ts1zhkla ammsamak i<;in bile hii;bir nedenimiz yok. Geldi,
kap1y1 i;ald1, mesaj1 iletti, ki mesaj tuhaf bir sebep yi.izi.inden te­
lefonla iletilmemi�ti, belki de ya�am zaman zaman bu dramatik
duyguyu i�lemekten ho�laruyor, telefon i;alarsa kendi kendimize,
Kim olabilir, diye dii:;;i.ini.iri.iz, ve di.i�i.incelerimizi, Kim o, diyerek
dile getiririz, Hizmet<;i oldugunu zaten biliyorduk, ama sorunun
yalmzca yans1 yamtlanm1�tI, hatta belki de bu kadan bile yamt­
lanmam1�t1, Jose Anai<;o da merdivenlerden inerken bu yi.izden
115

dil�ilnceli zaten. Kim olabilir, bir muhabir olabilecegi yolundaki


�ilphesini unuttu, baz1 dil�ilncelerimiz boyledir, tek i�levleri bize
dil�ilnce ii;in i;ok daha fazla besin verebilecek diger dil�ilncelerin
yerini almakhr, beklentiler yilzilnden.
Otel oyle sessiz ki, huzursuz faaliyetlerden yoksun, ama henilz
bak1ms1zhk yilzilnden ya�lanmam1� bo� bir ev gibi, hata ad1mla­
nn ve seslerin yank1lan duyuluyor, bir h1i;kmk, ilst sahanhkta
oyalanan fis1lhh bir veda. Mildilr ayakta, tezgahm arkasmda me­
sajlar, mektuplar ve faturalar ii;in gozleri olan anahtar askihg1 as1h
duruyor, yapacak fazla i� olmad1gmda bile kendisini me�gul eden
tilrden bir adam. Jose Anaii;o tam gei;ip gidecekken mildilr salona
bakip ba�1ru salhyor ve Jose Anaii;o ba�1m sallay1p onaylayarak
kar�1hk veriyor, Biliyorum, demek istiyor, ilkiyse daha uzun bir
�ekilde, Sizi bekleyen bir hammefendi var, demek istemi�ti. Jose
Anaii;o salonun giri�inde d uraks1yor, geni; bir kadm gorilyor, ba­
sit bir k1z, sadece o olabilir, burada ba�ka kimse yok, pencerelerin
oniindeki perdelerin golgelerinin arasmda otursa bile ho� gorii­
nilyor, hatta gilzel, ilstiinde mavi bir pantolon ve ona uyan, yal­
mzca i;ivit mavisi olarak tammlanabilecek renkte bir ceket var, bir
gazeteci olabilir de, olmayabilir de, ama oturdugu yerin yanmda­
ki sandalyede kili;ilk bir valiz ve kucagmda ne bilyilk ne de kili;iik
sayilabilecek, birle bir buc;uk metre aras1 uzunlukta bir degnek var,
ctki rahats1zhk verici, boyle giyinen bir kadm �ehirde elinde bir
degnek ta�1yarak dola�maz, Bir muhabir olamaz, diye dil�ilndil
Jose Anaii;o kendi kendine, en azmdan ortahkta o meslege ozgil
olan defter, tlikenmezkalem, kay1t cihaz1 gibi arai;lar goriinmilyor.
Kadm ayaga kalkti ve bu beklenmedik bir hareketti, i;iinkil
gorgil ve nezaket kurallarma gore bir hammefendi bir centil­
men yakla�1p ona selam vermeden ayaga kalkmamah, elini ya
da yanagm1 uzatmamahd1r ve hammefendinin gillilmseyi�i kar­
�1smdakine duydugu gilvene, aralarmdaki yakinhk derecesine
ve kendi mizacma gore kibar, imah, milsamahah ya da sergile­
yici olacakhr. Bu hareket, veya belki de hareketten i;ok dort ad1m
116

otede bir kadmm durmu� bekliyor olu�u, ya da biri ilk hareketi


yapana dek zamanm donmu� olmas1 gen;eginin ans1zm bilincine
vanh�1, aynamn bir tamk oldugu dogrudur, ama daha onceki bir
amn ta111g1d1r, aynada Jose Anaii;o ve kadm hala iki yabanc1lar, bu
tarafta ise degiller, i;i.inki.i birbirlerini tammak i.izereler, �imdiden
tamyorlar. Bu hareket, daha once bi.iti.i ni.iyle tasvir edilemeyen bu
hareket, ah�ap do�emenin bir gi.iverte gibi sars1lmasma yol ai;ti,
yava� ve geni� dalgalann ortasmdaki bir gemidelermi�i;esine
titremesine, Pedro Orce'nin bahsettigi o bildik sarsi lmalarla ka­
n�tmlmamas1 gereken bir izlenim bu, Jose Anai«;o'nun kemikleri
titremiyor, ama ti.im bedeni fiziksel ve maddesel olarak ah�kan­
hktan ve rahathktan dolay1 boyle adlandmlan Yanmada'mn ger­
«;ekten ve sahiden denizde yi.izi.ip uzakla�makta oldugunu hisset­
ti, daha once bunu yalmzca d1�sal gozlemler yoluyla biliyordu,
�imdiyse sahiden hissedebiliyor. Ve boylece, bu kadm yi.izi.inden,
eger geldigi saat yi.izi.inden degilse, «;i.inki.i her �eyden onem­
li olan �ey olaylann oldugu saattir, Jose Anai«;o yalmzca «;1lgm
ku�lann goni.ilsi.iz cezbedicisi olmaktan «;1kh. Kadma yakla�1yor
ve aym yonde ba�lat1lan bu hareket, «;aresizce ya da dirern;sizce,
Bragani;a Oteli'nin tam �u anda gemi aslam ve on i.ist gi.ivertesi
oldugu o sal gori.inti.isi.ini.i i ten harekete eklenecek, bu terimlerin
goze i;arpan uygunsuzluklanm bag1�laym. <;ok �ey mi istiyorum.
Arkada�lanm burada degiller, diye a«;1khyor Jose Anai«;o, Bu
sabah baz1 biliminsanlan gelip onlan sorguya «;ekmek i«;in goti.ir­
di.i. Gecikmeleri beni endi�elendirmeye ba�lad1, aslmda tam d1�a­
n «;1k1p onlan aramaya hazirlamyordum, Jose Anaii;o sorunun ne
oldugunu soylemek ii;in bu sozci.ikleri kullanmasma gerek olma­
d1gmm bilincinde, ama kendisini durduram1yor. Kadm kar�1hk
veriyor ve sesi ho�, ali;ak ama net. Soylemem gereken �ey i.i«;i.ini.iz
kadar birinize de soylenebilir, aslmda bu her �eyi daha net a«;1k­
lamam1 kolayla�hrabilir. Gozleri yeni bir gogi.in renginde, Yeni
bir gok nedir, rengi ne olabilir, bu fikri de nereden bulup i;1kar­
d1m, diye kendi kendine di.i�i.ini.iyor Jose Anai«;o, yi.iksek sesle,
117

Li.itfen oturun, ayakta durmaya gerek yok, derken. Kadm oturdu,


o da oturdu, isminiz Jose Anai<;o mu, Benim ad1m Joana Carda,
Tam�hg1m1za <;ok sevindim. El sda�madilar, �imdi otunnu� ol­
duklarmdan bu <;ok salak<;a gelecekti, hem el s1k1�mak i<;in ikisi
de sandalyelerinde i:ine egilmek zorunda kalacaklard1, bu daha
da salak<;ayd1, ya da yalruzca Jose Anai<;o'nun egilmesi gereke­
cekti ve bu salakhg1 yan yanya azaltacakh, eger yan salakhk tam
salakhkla ayru �ey degilse. Kadm ger<;ekten <;ok ho� ve neredeyse
siyah olan sao;lan gi:izleriyle <;ah�m1yor, yeni bir gi.indi.iz gi:igi.iniin
rengiyle yeni bir gece gi:igi.ini.in rengi, birlikte <;ok ho� duruyor­
lar, Sizin i<;in ne yapabilirim, mahrem di.i�i.inceleri bu nazik soru­
ya di:ini.i�ti.iri.ilmi.i�tii. Burada konu�mamn gi.ivenli oldugundan
emin degilim, diye mmldand1 Joana Carda, Yalruz1z, bizi kim­
se duyamaz, Arna insanlar izliyor, baksamza. Tuhaf bir �ekilde
vi.iri.iyen mi.idi.ir salonun giri�inin i:ini.inden ge<;ti, sonra bir kez
daha ge<;ti, dalgm gi:iri.ini.iyordu, sanki bir i:incekinin faydas1z
nldugunu anlad1gmdan yepyeni bir vazife icat etmi�<;esine. Jose
Anai<;o ona ate� sao;an gi:izlerle bakh, ama bo�unayd1, sesini al­
o;alth, sohbetlerinin daha da �i.iphe uyandmc1 bir hal almasma yo!
ao;arak, Sizi odama davet edemem, bunun dikkat <;ekecek olma­
s1 bir yana, mi.i�terilerin odalannda misafir ag1rlamalan hemen
her zaman yasakhr. Bu beni rahats1z etmez, bana sald1rmak gibi
bir niyeti olmad1g1 ao;1k<;a gi:iri.ilen birinin yamnda kendimi hu-
1.ursuz hissetmem, Aslmda bi:iyle bir �ey akhmdan bile ge<;medi,
ozellikle de siz bir silah ta�1yorken. ikisi de gi.ili.imsedi, ama gi.i­
li.imsemelerinde zorlama bir �ey vard1, bir yasak, ani bir huzur­
suzluk, yalmzca i.i<; dakikad1r tam�1yor olduklan ve birbirlerinin
sadece isimlerini bildikleri gi:iz i:ini.ine almd1gmda sohbetleri fazla
i<;tenle�mi�ti. Acil bir durumda degnek i�e yarayabilir, dedi Joana
Carda, ama onu ta�1ma nedenim bu degii, aslma bakarsaruz deg­
nek beni ta�1yor. Bu son derece beklenmedik if�a havay1 temizle­
di, basmc1 dengeledi, hem atmosfer, hem de kan basmcm1. Joana
Carda karaaga<; dahm kucagma koydu, Jose Anai<;o'nun yaruhm
118

bekledi, Jos� Anaii;o en sonunda konu�tu, En iyisi d1�an i;1kahm,


sokakta, bir kafcde ya da isterseniz bir parkta sohbet edebiliriz.
Joana Carda valizine uzand1, Jose Anaii;o valizi ondan ald1, Bunu
odama b1rakabiliriz, degnegi de, Degnek benimle kalacak, valiz
de, buraya geri donmemek daha iyi olabilir. NasII isterseniz, va­
lizinizin u�ak olmas1 i;ok kot(i, yoksa degnegi ii;ine koyabilirdi­
niz, Her �ey ba�ka bir �eye uyacak �eki lde yarat1lmam1�tir, diye
kar�1hk verdi Joana Carda, biraz a�ikar, ama yine de anlamh bir
ai;1klama yaparak.
c;:1karlarken Jose Anaii;o mudi.ire, Arkada�lanm gelirse az son­
ra donecegimi soyleyin, dedi. Tabii efendim, ben hallederim, diye
kar�il1k verdi adam, gozlerini Joana Carda'dan ay1rmadan, ama
gozlerinde �ehvet yoktu, yalmzca ttim otel mudurlerinde gortilen
o bdirsiz �uphe vard1. Merdivenden indiler, en al tta, hrabzamn
sonunda bronz bir siis heykeli vard1, bir operadaki bir �ovalyeden
ya da �ovalye adaymdan esinlenerek yap1lm1�t1, i�te parlak lamba
karpuzuyla ttim buylik Portekiz ya da Galicia burunlannda, Sao
Vicente'de, Espichel' de, Roca'da ya da Finisterre'de veya daha az
onemli olan ama yine de dalgalan durdurmak ii;in digerleri kadar
ugra� veren, digerlerinde ho� duracak bir insan modeli, ama bu �o­
valyenin yazg1s1 goz ard1 edilecek, belki bir zamanlar birileri onu
yakmdan inceledi, ama Joana Carda ya da Jose Anaii;o degil, hi<;
�liphesiz zihinleri daha bliylik meselelerle me�gul oldugundan,
geri;i sorulsa muhtemelen bunlann ne oldugunu soyleyemezler. 0
serin atmosferli ve dunyevi, yan golgeli oteldeki hi<; kimse d1�ans1-
nm ne kadar s1cak oldugunu hayal edemez. Hatirlarsamz Agustos
aymday1z, Yanmada'mn yalmzca yi.iz elli kilometre yer degi�tir­
mi� olmas1 iklimi degi�tirmedi, i spanya Ulusal Radyosu'nun bil­
dirdigi gibi h1zm sabit kald1g1m varsay1yoruz tabii, aradan yal­
mzca be� glin gei;ti ve �imdiden bir sene gibi geliyor. Jose Anaii;o
beklenildigi gibi, Bu s1cakta insamn bir elinde valiz, bir elinde deg­
nekle dola�mas1 pek eglenceli bir �ey degi\, k1sa si.irede yoruluruz,
en iyisi bir kafeye gidip soguk bir �eyler ii;elim, dedi, Daha da iyisi
119

bir parka g i dip sessiz, gi:ilgeli bir ki:i�e bulahm, Yakmlarda bir park
var, Pra._a de Dom Luis'te, biliyor musunuz, Lizbonlu degilim,
ama biliyorum, Ah, Lizbonlu degilsiniz, diye yineledi Jose Anai._o
bo� bo�. Rua do Alecrim'den indiler, Jose Anai._o valizi ve degnegi
ta�1yordu, sokaktaki insanlar o valizi ta�1masa ya da Joana Carda
degnegi ta�1sa haklannda pek iyi �eyler di.i�i.inmezlerdi, ._ilnkil he­
pimiz amans1z i�gi.izarlanz, elimize ftrsat ge..ti mi sebepsiz yere
hain oluruz. Jose Anai"o'nun �a�kmhk ._tghgma tepki veren Joana
Carda ona basit._e o gun trenle geldigini ve dogrudan otele gittigi­
ni si:iyledi, gerisiniyse i:igrenmek ilzereyiz.
Oturuyorlar, neyse ki aga._Jann gi:ilgesinde, ve Jose Anai._o
sordu, Seni Lizbon'a getiren ne i:iyleyse, niye bizi aramaya gel­
din, ve Joana Carda ona anlath, �ilnkil senin ve arkada�lamun
olup bitenlerle ilginiz oldugu dogru olmah, Kime olup bitenlerle,
Neden bahsettigimi ._ok iyi biliyorsun, Yanmada, Pireneler'in ya­
nlmas1, e�i benzeri gi:iri.ilmemi� bu yolculuk. Bazen ben de aym
�eyi dii�ilnilyorum, su._Junun biz oldugumuzu, diger zamanlar­
daysa hepimizin delirmi� oldugumuzu dil�ilnilyorum, Bir yild1-
zm etrafmda di:inilp duran, bir dakikada geceyi, bir sonrakinde
gi.indilzil, birinde s1cag1, digerinde sogugu ya�ayan bir gezegen
ve bizim verdiklerimiz dt�mda isimleri olmayan devasa �eylerin
bulundugu neredeyse bo� bir uzay ve kimsenin kavrayamad1g1
bir zaman, biltiln bunlar da de lice olmah, Astronom musun, diye
ona sordu Jose Anai._o, ans1zm Maria Dolores'i, Granada'daki
antropologu arumsayarak, Ne bir astronomum, ne de bir budala­
y1m, Kabahg1m1 bag1�la, hepimiz sinirliyiz, si:izcilkler si:iylenmek
istenenleri ifade etmiyor, ya ._ok fazla konu�uyoruz ya da ._ok az,
liltfen beni bag1�la, Bag1�landm, S1g1mklar d1�mda ba�1ma hi .. bir
�ey gelmedigi i._in sana ._ok ku�kucu biri olarak gi:irilni.iyor olma­
hy1m, ger._i, Ger._i, Az once, otelde, seni salonda gi:irilnce kendimi
sanki ilk kez denizde, bir gemideymi� gibi hissettim, Ben de seni
sanki uzak bir yerden geliyormu�sun gibi gi:irdilm, Oysa yalruzca
a._ di:irt ad1m uzaktaydm.
120

Ufkun her ycrinde bcliren s1girc1klar ans1zm parktaki agac;lara


kondu. insanlar civardaki sokaklardan ko�arak, yukan bakarak,
i�aret ederek geldiler, Yine dtindiiler, Jos� Anaic;o sabirs1zca ic;
gec;irdi, ve en kotiisti, i;cvrcmizde blitlin bu insanlar varkcn ko­
nu�amay1z. Tam bu anda s1girc1klar hep birden havaland1, park1
h1zla kanat c;irparak gec;ti, siyah bir bulut, insanlar bagn�1yordu,
baz1lan rahats1z olduklanndan, baz1lan heyecanla, digcrleri de
korkuyla, Joana C:irda ve Jose Anaic;o olup bitenleri kavrayama­
dan baklll<ir, sonra dev stirli klic;lillip bir kamaya, bir kanada, bir
oka dtini.i�tii vc s1g1mklar havada c;abucak iic; kez tur athktan
sonra giinl'y ycinunde, mnag1 a�arak ufukta gozden kayboldular.
Mcrakh vc korkmu� izleyiciler orada toplamp �a�kmhk ve hayal
kl l'lkhg1 c;1ghklan atti, park birkac; dakika ii;inde bombo� kald1,
s1cak gcri dtindii, bankta bir erkek ve bir kadm yapayalmz otu­
ruyordu, bir karaagac; dallan ve bir valizleri vard1. Jose Anaic;o,
Tekrar geri dcineceklerini sanm1yorum, dedi ve Joana Carda kar­
�1hk vcrdi, Sana ba�1ma geleni anlatay1m.
Anlahlan gen;eklerin vahimligi kesinlik kazarnnca Joana
Carda'mn ._ahsma serilen aglann s1g1rc1klan bo�u bo�una bekle­
digi o iinlii otelde kalmas1run tedbirsizlik olacag1 anla:;nlm1�h. Bu
onun a._1smdan ak1lhca bir karard1 ve en azmdan bir ta�la iki ku�
vurmaya ili�kin o atasi:izi.inde ba�ka degi�iklikler yap1lmas1m ge­
reksiz k1ld1, bir ba�ka deyi�le i:inemsiz metafizik kavgalarda usta
olan bu kadmm o._ �ilphelinin dii�tilgii tuzaga dii�mesini engel­
ledi, �imdiden su .. lu olduklanna karar verilmemi�se tabii. Yaz1h
olanlan daha az barok bir dile ._eviren ve daha dolays1z bir sen­
taks kullanan Joana Carda yolun yukansmdaki, Chiado' nun tam
merkezindeki Borges Oteli'ne yerle�ti, valizi ve karaaga._ dahyla,
ki bu dal ne yaz1k ki ne bir teleskop gibi i._ i._e ge..irilebildiginden,
ne de kolayca kivnhp valize konabildiginden insanlar o ge..erken
hayretle bak1yorlar ve masadaki resepsiyonist, merakm1 gizlemek
i._in �aka yaparak, ama kabala�madan, degnek olmayan bilyiilil
asalara ili�kin ihtiyath bir gi:indermede bulunuyor, Joana Carda
-.essizlikle kar�1hk veriyor, ne de olsa mii�terilerin odalanna bir
p1rnal dahrn sokmalanm engelleyen bir yasa yok, uzunlugu iki
metre bile olmayan, asansi:ire rahat._a s1gabilen ve bir ki:i�eye kon­
dugunda kimsenin dikkatini ._ekmeyen kii..iik, ince bir degnegi.
Jose Anai"o'yla Joana Carda sohbetlerini gilnbat1mma dek
slirdiirdii, di.i�linebiliyor musunuz, meseleyi olas1 her a._1dan ele
ald1lar ve hep ayru sonuca vard1lar, biltiin bu olanlar son dere­
ce s1ra d1�1 oldugundan, sanki arhk olaylar bir zamanlar normal
kabul edilen �eyin yerini alm1� yeni bir normallik durumuna
�ore olup bitiyordu, ama herhangi bir ihti!aca, �oka ya da renk
1 22

degi�imine yo! ac;madan, ki ac;sa bile b u hic;bir �eyi ac;1klamaz­


d1. Hata tamamen bizde, drama ve trajediye, yi.ice ve dramatik
olana bay1hyoruz, mesela bir dogum sahnesi kar�1smda hayrete
di.i�iiyoruz, biitiin o inlemelerin ve s1zlanmalarm ve haykm�la­
rm, bcdenin bir ba�ka bedeni d1�an c;1karmak ic;in o\gun bir incir
gibi a.;1\masmm hayret verici oldugu kesin, ama alg1layamad1g1-
m1z �eylerden daha hayret verici degi\, kadmm ic;indcki o yak1c1
bo�almadan, o oliimciil maratondan ve bir insamn kendi kendi­
sini siir(inccmeyle olu�turmasmdan, ac;1kc;a biraz yard1m alarak,
o kim olacak, daha ileri gitmeyelim, bunu yazan ki�i, o zaman
ba�ma gelenlerden kac;1mlmaz bir �ekilde habersiz, ve diiriist ola­
hm, o ki�inin �imdi ba�ma gelenler hakkmda da dogru diiriist bir
fikri yok. Joana Carda daha fazla bir �ey ne biliyor ne de soyle­
ycbilir, Degnck ycrde duruyordu, onunla bir c;izgi c;izdim, cger
biitiin bunlar yaphg1m �ey yiiziinden oluyorsa, ben kimim ki
buna ycmin edeyim, gidip kendi gozlerinle gormelisin. Konu�up
tarh�may1 siirdiirdiiler ve aynld1klannda karanhk c;okiiyordu,
Joana Carda yolun yukansmdaki Borges Oteli'ne, Jose Anaic;o
ise daha a�ag1daki Braganc;a Oteli'ne gitti ve pi�manhk duyuyor­
du, dostlanmn ba�ma ne geldigini c;abalay1p ogrenecek cesarete
sahip degildi, nankor adam, bir kadmm c;ikagelip ona bir masa\
anlatmas1 biitiin bir ogleden sonray1 onu dinleyerek gec;irmesi
ic;in yeterliydi, Gidip kendi gozlerinle gormen gerek, diye tek­
rar\ad1, ciimleyi hafifc;e degi�tirerek, belki iyice ikna o\mak ic;in,
ki�inin soylediklerini farkh bir �ekilde yinelemesi c;ogunlukla tek
c;oziimdiir. Jose Anaic;o otelinin giri�inde goz\erini yukan kald1-
nyor, s1g1mklardan hic;bir iz yok, hafif bir ok�ama gibi usulca
uc;up gec;iveren kanath golge, sivrisinekleri ve gece kelebeklerini
kovalayan bir yarasaya ait. Tirabzandaki kiic;iik soylunun lam­
bas1 yanm1�, o mii�terileri kar�1lamak ic;in orada bulunuyor, ama
Jose Anaic;o ona bezgin bir bak1� bile hrlatm1yor, Pedro Orce'yle
Joaquim Sassa donmemi�lerse kotii bir gece gcc;irecegi kesin.
Donmii�ler. Otel salonunda, Joana Carda'yla Jose Anaic;o'nun
123

oturdugu sandalyelere oturmu� bekliyorlar, rastlanhlara inanma­


yan insanlarm var oldugunu di.i�iini.iyorum da, insan diinyada
si.irekli rastlant1lar ke�federken ve rastlanttlann bu di.inyarun te­
mel manhg1 olup olmad1gmdan �i.iphelenmeye ba�larken. Jose
Anaii;o salonun kap1smda duruyor, sanki her �ey yinelenecek
gibi, ama hay1r, heni.iz degil, ah�ap do�eme hii; k1mildamadan
duruyor, dort ad1mhk mesafe dort ad1mhk bir mesafeden daha
fazlas1 degil, y1ld.Jzlararas1 bir bo�luk yok, ya�am ya da oliim s1i;­
rayi�1 yok, ayaklar kendi kendilerine hareket etti, sonra dudaklar
beklenilen �eyleri soyledi, Bizi aramaya m1 i;1km1�hn, diye sordu
Joaquim Sassa, ama Jos� Anaii;o boyle basit bir soruya basit bir
yamt veremez. Evet ya da Hayir, her iki yamt da dogru olacakh,
her ikisi de yanh� olacakh, ai;1klamak ii;in uzun bir zamana ihtiyai;
duyacaktt, bu yi.izden digeri kadar manhkh ve dogal bir sorny­
la yarutlad1, Siz ikiniz bi.itiin giin neredeydiniz. Pedro Orce'nin
yorgun oldugu gori.ilebiliyor, buna �a�mamak gerek, y11Iar, insan­
lar aksi yonde ne soylerse soylesin, etkisini gosteriyor, ama geni;
ve dim; bir adam bile doktorlarm elinden gei;tikten sonra i;ok­
mii� olarak donerdi, birbirini takip eden muayeneler, analizler,
X-1�mlan, tendonlara ki.i\ii k i;ekii;lerle vurulmas1, soru listeleri,
i�itme testleri, goz testleri, elektroansefalogramlar, gozkapaklan­
nm kur�un gibi ag1rla�masma �a�mamah, Yatmahy1m, diyor, bu
Portekizli uzmanlar neredeyse i�imi bitiriyorlard1. Hemen ora­
c1kta Pedro Orce'nin odasma i;ekilip alq;am yemegi vaktine dek
orada kalmasma karar verildi, sonra da a�ag1 inip i�tahs1zhgma
ragmen et suyu ii;ebilir, tavuk gogsii yiyebilirdi, midesi sanki
X-1�1ru lapas1yla doluydu, Arna midene X-1�1111 gondermediler,
diye ona ammsattt joaquim Sassa, Bu dogru, ama yine de kcndi­
mi boyle hissediyorum, diye yamtlad1 Pedro Orce, kurumu� bir
gi.il kadar solgun bir giili.imsemeyle. iyice dinlen, di ye onerdi Jose
Anaii;o, Joaquim'le ben yakmlardaki bir restoranda kam1m1z1
doyurup konu�uruz, geri dondi.igi.imiizde de kapm1 i;ahp kendi­
ni nasil hissettigine bakanz, Kap1y1 i;almaym, herhalde uyuyor
124

olurum, �imdi tek istedigim rahats1z edilmeden yann sabaha ka­


dar uyumak, sonra ayaklanm si.iri.iyerek gitti. Zavalh adam, onu
ne biiyi.ik bir belamn i<;ine soktuk, bu nu soyleyen Jose Anai<;o'ydu,
Bani! ard1 arkas1 kesilmeyen ahret sorulanyla i�kence edip duru­
yorlar, ilma ona yaptiklarmm yanmda bu hi<; kahr, sana bunun
bana neyi ammsatt1gm1 soyleyeyim mi, y1llar once okudugum bir
oykiiyii, ismi $<1rlatanlann insafma Kalm1�, Rodrigues M i gucis'in
oykiisiinden mi bahsediyorsun, Evet, ondan.
D1�an <;1kmca Deux Chevau x'yla uzun bir gezintiye <;1kmaya
karar verdiler, ak�am yemeginden once epey vakitleri vard1 ve
rahilt<;a sohbet edebilirlerdi. insanlar �a�kma donmi.i� duru mda,
di ye soze ba�lad1 Joaquim Sassa, ve bize boy le dort elle sanlmala­
rmm sebebi ellerinde ba�ka hi<;bir �eyin olmamas1, daha dogrusu,
�imdi ellerinde neredeyse <;ok fazla �ey olmaya ba�lad1, muhteme­
len diinkii televizyon haberleri ve bugi.in basmda <;1kan haberler
yi.izi.inden, ak�am gazetesindeki man�etleri gordi.in mii, insanlar
<1k11lan111 ka<;irmaya ba�hyor, her yerden buraya gelip yerin sar­
sild1gm1 hissettiklerini, 1rmaga <;ak1lta�lan att1klanm ve sudan bir
hurinin <;1kt1gm1 ve muhabbetku�larmm tuhaf sesler <;1kard1gm1
iddia ediyorlar, Hep aym �ey, haber haberi yaratlr, ama biz kendi
muhabbetku�lanm1z1 bir daha goremeyecegiz herhalde, N iye, ne
oldu ki, Samnm gittiler, Oylece gidiverdiler demek, bi.iti.in hafta
boyunca pe�inden aynlmad1ktan sonra, Oyle goriini.iyor, Onlan
gordi.in mi.i, Evet, onlan gordiim, 1rmag1 ge<;ip gi.iney yoniinde
uzakla�tilar ve geri donmediler, Gittiklerini nereden anladm,
odamn penceresinin oni.inde mi duruyordun, Hay1r, yilkmlarda­
ki bir parktayd1m, Orada olacagma bizi bulmaya <;ah�abilirdin,
Ashnda oyle yapacaktlm, ilma sonra parka girdim ve orada kill­
d1m, Temiz hava almak i<;in, Bir kadmla konu�tum, Vay be, sen
ne iyi arkada�m1�sm boyle, biz <;:arm1h'm ac1lanm <;ekelim, sense
Granada'daki arkeologla i�i pi�irememi� oldugundan kaybetti­
gin zamam telafi etmeye c;ah�, 0 arkeolog degildi, antropolog­
du, Ne fark eder, Bu seferki bir astronom, $aka yap1yorsun, A<;1k
125

konu�mak gerekirse ne i� yaphgm1 bilmiyorum, bu astronomluk


meselesi ona si:iyledigim bir �eyden i;:1kh, Tamam, bu senin mese­
len ve benim diger insanlarm hayatlarma kan�mak ii;:in bir sebe­
bim yok, Kesinlikle var, bana anlatt1klan ikimizi de ilgilendiriyor,
Bana ne si:iyleyecegini biliyorum, o da i;:ak!lta�lan ahyor, Hay1r,
0 zaman yerin sars!ld1g1m hissedebiliyor, Ha!a bulamadm,
Kanaryas1 renk degi�tirdi, Alayc1 olmaya ba�larsan asla bulama­
yacaksm, Affedersin, dogruyu si:iylemek gerekirse i;:ok sinirliyim,
gelip bizi arama zahmetine katlanmad1gm1 unutam1yorum, Sana
niyetimin bu oldugunu si:iyledim, ama sonra tam i;:1kmaya haz1r­
lamrken bu kadm i;:1kageldi, i spanyol Eli;:iligi'nden bilgi almaya
i;:ah�acakhm, soma o belirip bana bir i:iykii anlath, bir elinde bir
degnek, digerinde bir valiz ta�1yarak geldi, ma vi pantolon ve ona
uyan bir ceket giyiyordu, siyah sai;:lan ve bembeyaz bir teni var­
d1, gi:izleri tuhafh, tarif etmek zor, Bunlar Yanmada'mn tarihiyle
ilgili ilgirn; ayrmhlar, herhalde �imdi bana onun gilzel bir kadm
oldugunu si:iyleyeceksin, Evet, i:iyle, Geni;:, Evet, geni;: gi:iriiniiyor,
bir k1z sayilmasa da. Konu�ma �ekline bak1hrsa abay1 yakm1�sm,
Bunu si:iylemek abarh olur, ama otel salonunun di:i�emesinin sar­
s!ld1gm1 hissedebildigim dogru, Bu i�in bi:iyle tasvir edildigini
ilk kez duyuyorum, Kes �unu, Arna ii;:mi�sen ve hat1rlam1yorsan
o ba�ka, Kes �unu dedim sana, Tamam, kesecegim, ama Bayan
ruhaf Gi:izler ne istiyordu ve o degnek nas!l bir �eydi, Bir karaa­
gai;: dahyd1, Agai;lar hakkmda i;:ok az bilgim var, bir karaagai;: dah
nedir, Karaagai;: ulmusun yaygm kar�1hg1d1r, konuyu bir anhgma
dag1tmama izin verirsen soru sormakta i;:ok becerikli oldugunu
soylemek istiyorum. Joaquim Sassa giildii, Ba;ilmm etini yiyen o
7.eki adamlardan bir �eyler i:igrenmi� olmahy1m, affedersin, liitfen
bana kaduu anlatmay1 siirdiir, Tuhaf Gi:izler d1�mda bir ismi var
m1, Adi Joana Carda, $imdi tam�tmld1gma gore meselenin i:iziine
inelim, Diyelim ki yolda bir degnek buldun ve dalgm bir anmda
ya da herhangi bilini;:li bir amaca sahip olmadan yere bir i;:izgi
�izdin, <;:ocukken bunu s1k s1k yapard1m, Peki ne olurdu, Hii;bir
12b

�ey, ne yaz1k ki asla hic;bir �ey olmazd1, �imdi diyelim ki bi.iyL.ilii


bir etki ya da benzer bir sebep yi.iziinden bu c;izgi Pireneler'de bir
c;atlak olu�masma yol ac;ti ve Pireneler ba�tan a�ag1 yanld1 ve iber
Yanmadas1 denizde yi.izi.ip uzakla�maya ba�lad1, Senin Joana ka­
c;1gm teki, Ba�ka kac;1k Joanalar da oldu, ama bu seferki Lizbon'a
yere bir c;izgi i;izdigi ic;in Yanmada'mn Avrupa'dan koptugunu
soylemeye gelmedi, Tann'ya �iikiir, di.inyada hala biraz olsun
sagduyu var. Onun soyledigi �ey c;izdigi c;izginin silinemedigi, ne
ri.izg5rla, ne iisti.ine su dokerek, ne kazmarak, ne si.ipi.iriilerek, ne
de i.isti.inde tepinilerek silinebiliyor, Sac;ma, Senin tum zamanla­
rm en bi.iyi.ik giille at1c1s1 olman kadar sac;ma, alt! kiloyu hile yap­
madan be� yi.iz metre oteye hrlatmak, bi.iyiik Herki.il bile, yantan­
n olmasma kar�m, rekorunu kiramazd1, Bana topraga c;izilmi�,
topraga demi�tin degil mi, bir c;izginin ri.izgara, suya ve bir sii­
pi.irgeye kar�I koyabildigini mi soylliyorsun, Ve toprag1 kaz1san
bile c;izginin tekrar belirdigini, Bu olanaks1z, Hie; orijinal degilsin,
ben de aym sozci.igii kullanm1�tim ve Kiic;iik Joana Tuhaf Cozier
yalmzca �u yamt1 verdi, Gidip Kendi Gozlerinle Gormelisin ya da
Gidip Kendi Gozlerinle Garmen Gerek, tam olarak ne soyledigi­
ni ammsam1yorum. Joaquim Sassa sustu, bu noktada Kmk Hae;
anlamma gelen Cruz Quebrada'dan gec;iyorlard1. �imdi son de­
rece zarars1z olan bu sozciikler nas1l bir dini sayg1s1zhg1 gizliyor
olabilir, Jose Anaic;o, Biiti.in bunlar absurd olurdu, eger gerc;ekten
oluyor olmasalard1, dedi, bunun iizerine Joaquim Sassa sordu,
Arna gerc;ekten oluyorlar m1.
Hala biraz giin 1�1g1 vard1, fazla degil, denizi ufka dek hayal
meyal gormeye ancak yetecek kadar, Caxias'a inilen bu doruk­
ta bu engin sularm boyutlan hakkmda bir hi.ikme varabilirsiniz,
belki de Jose Anaic;o bu yiizden mmldand1, Farkh, ve neden
bahsettigi konusunda hic;bir fikri olmayan Joaquim Sassa sordu,
Farkh olan ne, Su, su farkh, ya�am kendisini boy le donii�tiiriiyor,
o degi�ti ve biz farkma bile varmad1k, dingindik ve degi�medi­
gimizi sand1k, bir illiizyon, saf bir yamlsama, ya�amla birlikte
127

ilerliyorduk. Deniz yolun korkulugunu bi.iyi.ik bir gi.ii;le kami;1-


lay1p duruyordu ve buna �a�mamak gerek, i;i.inki.i bu dalgalar da
farkh, arada s1rada gei;ip giden ufak gemiler d1�mda taruk ol­
madan ozgi.irce hareket etmeye ah�1klar, okyanusu yaran bu
Ejderha tarafmdan izlenmeye ah�1k degiller. Jose Anaii;o, Biraz
ileride, Pai;o de Arcos'ta yiyelim, diye onerdi, sonra o tele doni.ip
Pedro'nun nas1l olduguna bakabiliriz, Zavalh, onu az kalsm 61-
di.iri.iyorlard1. Deux Chevaux'yu bir ara sokaga park edip bir res­
toran aramaya ba�lad1lar, ama ii;eri girmeden once J oaquim Sassa
�oyle dedi, o sorgulamalar s1rasmda hi<; akhm1za gelmeyen bir
�ey i�ittim, yalruzca bir sozci.ikti.i ama yeterliydi, onu agzmdan
kai;iran ki�i dinlemedigimi di.i�i.inmi.i� olabilir. Sen neden bahse­
diyorsun, $imdiye dek, Yanmada, Yanmada degil, Peki ona ne
demeliyiz, koptu ve otuz altmc1yla kirk i.ii;i.inci.i enlemler arasm­
da di.imdi.iz bir i;izgide ilerliyor, Ne olmu� yani, Pek i;ok konuda
iyi bir ogretmen olabilirsin, ama cografyan zay1f, Anlam1yorum,
Asor Adalan'mn otuz yedinciyle k.irkmc1 enlemler arasmda bu­
lunduklanm ammsarsan hemen anlayacaksm, Hay aksi �eytan,
Evet $eytan'1 i;ag1r, $eytan'1 i;agir, Yanmada Adalar'a i;arpmak
i.izere, Kesinlikle, Bu tarihin en bi.iyi.ik felaketi olacak, Belki, belki
de olmayacak ve senin de az once soyledigin gibi, Bi.iti.in bunlar
absi.ird olurdu, eger oluyor olmasalard1, �imdi gidip yemek yi­
yelim.
Bir yer buldular, oturup sipari� verdiler, Joaquim Sassa ai;hk­
tan olliyordu, ho�gori.i dilenen bir gi.ili.imsemeyle ekmege, tere­
yagma, zeytinlere, �araba saldird1, Bu oli.ime mahkOm edilmi�
bir adamm son yemegi, ve birkai; dakika sonra sordu, Peki bu
biiyi.ili.i asah hammefendi �u anda nerede, Chiado'daki Borges
Oteli'nde kahyor, Ah, Lizbon'da ya�ad1g1m sanm1�t1m, Hayir,
Lizbon' da ya�am1yor, bana en azmdan bu kadanm soyleyecek
kadar gi.ivendi, nereden geldiginiyse soylemedi, ben de sorma­
d1m, herhalde ona oraya kadar e�lik edecegimizi dii�i.indi.igi.im­
den, Ne yapmak ii;in, Yerdeki i;izgiyi incelemek ii;in, Demek
1 28

senin de �i.iphelerin var, �ijphe duydugumu sanm1yorum, ama


c;izgiyi kendi gozlerimle gormek, ona kendi ellerimle dokunmak
istiyorum, E�ek Platero'nun yanmdaki adam gibisin, hani Sierra
Morena'yla Sierra Aracena'mn arasmda kar�1la�m1�hk, Eger
gerc;egi soyli.iyorsa hedefine vard1gmda sudan ba�ka hic;bir �ey
bulamayan Roque Lozano'dan daha fazlastm gorecegiz, Admm
Roque Lozano oldugunu nereden bil iyorsun, ona admt sordugu­
muzu ammsam1yorum, e�egininkini sorduk, evet, ama onunkini
sormadtk. Rliyamda gormi.i� olmahy1m, Peki ya Pedro, bizimle
gelmek isteyecek mi, Yerin ayaklarmm altmda sars1ld1g1111 hisse­
den bir adamm arkada�lara ihtiyact vardtr, T1pk1 ah�ap do�eme­
nin sars1ld1g1111 hisseden adam gibi, Ban�, Zavalh Deux Chevaux
bu kadar insam ta�1yamayacak kadar ki.ic;i.ik gelmeye ba�ladt, ba­
vullanyla dort insan, bunlar sadece strt c;antalan olsalar da, hem
araba da eski, zavalh, Kimse son gi.ini.inden sonra ya�amay1 uma­
maz, Sen bir kahinsin, Bunu fark etmenin zamam gelmi�ti, Sanki
yolculuklanmtz sona ermi� gibiydi, hepimiz evlerimize, normal
varolu�lanm1za donecektik, 0 glinlere sirt c;evirelim ve ne olaca­
gm1 gorelim. Yanmada Asor Adalan'na c;arpmad1g1 slirece, Eger
bizi bekleyen son buysa ya�amlanmtz garanti altmda demektir.
Yemeklerini bitirdiler, acele etmeden yola koyuldular, Deux
Chevaux agir agir ilerliyordu, yolda c;ok az trafik vard1, herhalde
petrol s1kmhs1 ylizlinden, az benzin yakan bir arabaya sahip ol­
duklan ic;in �anshyd1lar, Arna yine de herhangi bir yerde durma
riskimiz var, o zaman yolculugumuz gerc;ekten sona erer, dedi
Joaquim Sassa, sonra birden ammsay1p sordu, Neden s1girc1kla­
r111 herhalde gitmi� olduklanm soyledin, Elvedayla ho�c;a kal ara­
smdaki farkt herkes ay1rt edebilir, benim gordi.igi.im kesinlikle bir
elvedayd1, ama bunu ac;1klayam1yorum, yine de bir rastlantt var,
s1g1rciklar Joana belirdigi anda gitti, Joana, i s mi bu, Bayan, kadm,
ktz diyebilirdin, erkek c;ekingenligi kar�t cinsten boyle bahseder,
isimlerini telaffuz etmek fazla yakmla�mak gibi gori.indi.igi.inde,
Benim bilgeligim seninkine k1yasla olgunluktan uzak, ama senin
129

de �imdi gordiigiin gibi ismini olduki;a dogal bir �ekilde telaf­


fuz ettim, bu da ii;sel benligimin bu meseleyle hii;bir ili�kisinin
olmad1gm1 karnthyor, Ozi.inde gori.indi.igiinden daha hilekar de­
gilsen tabii, dii�iindiiklerinin ya da hissettiklerinin tam olarak
kamtlamaya i;ah�hgm �eyler oldugunu dii�iinmem ii;in geri;ek­
te dii�iindi.iklerinin ve hissettiklerinin tersini kamtlamaya i;ah�­
m1yorsan, ne demek istedigimi net bir �ekilde anlatabildim mi
bilmiyorum, Anlatamadm, ama onemi yok, belirsizlik nettir, net­
lik belirsizdir ve biri hislerini ve dii�i.incelerini dogru ve kesin
bir �ekilde dile getirebildigini soylerse ona inanma sakin, bunu
yapmak istemediginden degil, yapamayacag1 ii;in, i nsanlar niye
bu kadar i;ok konu�uyor o halde, <;:i.inkii tek yapabildigimiz bu,
konu�mak, belki konu�mak bile degil, her �ey bir deneme yaml­
madan ibaret, S1g1mklar gitti, Joana geldi, bir refakat formu gitti,
bir ba�kas1 onun yerini ald1, kendini �ansh saymahsm, Bunu go­
recegiz.
Otelde Pedro Orce'nin i�kence arkada�1 Joaquim Sassa'ya b1-
rakttg1 bir mesa j vardt, Beni rahats1z etmeyin, Joana Carda'dan da
bir mesaj vard1, bu sefer telefonla ve Jose Anaii;o'ya b1rak1lm1�h,
Demek hepsi dogru, bunu di.i�lememi�ti. Joaquim Sassa'mn Jose
Anaii;o'nun omzunun i.isti.inden gelen sesi onunla dalga gei;iyor­
du sanki, Bayan Tuhaf Cozier seni geri;ek oldugu konusunda te­
min ediyor, bu yi.izden bu gece zamamm onun dii�i.ini.i kurmakla
harcama. Yukanya, odalanna i;1kt1lar, Jose Anaii;o, Yann, dedi,
sabah ilk i� onu aray1p kendisine e�lik edecegimizi soyleyecegim,
eger bu onun ii;in sorun olmazsa, Anla�trk, soylediklerime de pek
kulak asma, i;i.inki.i herhalde tahmin etmi� oldugun gibi k1skan­
d1m. Yalmzca varm1� gibi goriinen bir �eyi k1skanmak bo�una
i;aba sarf etmektir. Bilgeligim bana her �eyin yalmzca varm1� gibi
gori.indiigi.ini.i, hii;bir �eyin var olmad1gm1 soyli.iyor gizlice, bu­
nunla yetinmeliyiz. iyi geceler kahin, iyi ri.iyalar yolda�.
i nsanlar olan bitenin farkmda degildi, hatta �iiphelenmiyor­
lard1 bile, hi.iki.imetler ve bilimsel kurulu�lar Yanmada'y1 de­
nizde gizemli bir 1srar ve tutarhhkla ilerleten o belirsiz hareketi
boylesine bi.iyiik bir gizlilikle inceliyorlard1. Pireneler'in nasil ve
neden yanlm1� oldugunu ke�fetmek arhk soz konusu degildi,
onlan eski haline geti rmekten giinler once umudu kesm i�lerdi.
Toplanan geni� verilere kaq;m bilgisayarlar soguk bir tav1rla yeni
bilgiler talep ediyor ya da manhks1z sonuc;lara vanyordu, mese­
la i.inlli Massachusetts Teknoloji Enstiti.isii'ndeki programc1larm
ylizleri, bilgisayarlan, Gi.ine�te fazla kalmaktan gibi kesin bir
yarg1da bulunduklannda utanc;tan k.Jzarm1�h, inanabiliyor mu­
sunuz. Portekiz'de, belki bugi.in bile giindelik konu�ma tarzm1
baz1 eski ozdeyi�lerden temizlemenin giic;liigiinden dolay1, vara­
bildigimiz en yakm yarg1 �uydu, Testi kuyuya oyle c;ok iniyor ki
bu yiizden kulpu en sonunda orada kahyor, yalmzca insanlann
kafas1111 kan�hrmaya yarayan bir metafordu bu, c;iinkii kimsenin
testilerle ya da kuyularla ya da kulplarla i�i yoktu, ama ic;indeki,
dogasmdan dolay1, s1khga bagh olarak, insamn nerede bitebile­
cegini asla bilmedigi bir yinelenme faktori.ini.in ya da ilkesinin
fark.Jna varmak giic; degiL Her �ey bu fenomenin olu� siiresine
bagh, bu hareketlerin toplam etkilerine, Aym yere damlayan su
en sert kayay1 bile deler gibi bir �ey, ki bu da tuhaf bir �ekilde
hic;bir bilgisayarm varmamt� oldugu bir sonuc;tur, iyi ki de var­
mam1�, c;i.inkii bu ikisi arasmda bi.iyi.ik benzerlikler var, ilkinde
kuyuda bi.iyi.ik miktarda su var, ikincisinde de su var, ama bu kez
damla dam la, rahatc;a damhyor ve zaman da var, o ortak unsur.
131

Bunlar sonsuza dek tartJ�may1 siirdiirebilecegimiz popiiler


felsefeler, ama biliminsanlanrun, jeologlarm ya da okyanusbi­
limcilerin pek ilgisini i;ekmez. Basit ruhlar it;in bu mesele temel
bir soru bit;iminde bile ele almabilir, ki dahiyaneligi bize di�le­
rini topraga gei;irmekte olan i rati Nehri'nin k�1smda durup,
ammsarsaruz, Bu su nereye gidiyor, diye sormu� olan Galiciahy1
ammsahr, bunu bilmek istemi�ti, �imdi biz soruyu daha farkl1 bir
�ekilde soracag1z. Bu suyun altmda neler oluyor. Burada, d1�a­
nda, ayaklanm1z yere saglamca basarken ufka baktJg1m1zda ya
da gozlemlerin yorulmak nedir bilmeden siirdiiriildiigii havadan
bakild1gmda Yanmada, fiile dikkat edin, suda yiizen bir toprak
pari;as1 gibi goriiniiyor. Arna suda yiizemeyecegi ai;1k. <;:unkii yii­
zebilmesi ii;in dipten kopmu� olmas1 gerekiyordu ki bu durumda
kai;m1lmaz olarak aym di be bu kez ufalanm1� bir halde geri done­
cekti, t;iinkii belirleyici ko�ullar ii;inde gerekli miktardaki giiciin
daha biiyiik bir sapmaya ya da zarara yol ac;madan tatbik edilebi­
lecegini varsaysak bile, suyun a�mdmc1 giicii ve deniz akmtJlan
yiizen platformun kalmhgm1 giderek azaltmaya ba�layacak, ve
sonunda yuzey tabakas1 tamamen u falanacaktJ. Bu yiizden, bir
deme i�lemi sonucunda, Yanmada'mn bilinmeyen bir derinlikte,
-.anki yatay olarak iki tabakaya aynlm1�i;asma kaymakta oldu­
gu, alttakinin topragm derin kabugunu te�kil ettigi, iisttekinin­
se, ai;1klad1g1m1z gibi, denizin karanhgmda, i;amur bulutlarmm
ve iirken bahklann arasmda yava�i;a kayd1g1 sonucuna varmak
durumunday1z, arus1 insana iizilntii veren Ui;an Hollandah da
okyanusun bir yerlerindeki derinliklerde boyle ilerlemi� olmah.
Bu fikir merak uyandmc1 ve gizemli, biraz daha hayal giiciiyle
Deniz/er Altmda Yirmi Bin Fersa/1' m en giizel boliimiinii te�kil ede­
bilir. Ancak bir ba�ka c;agda ya�1yoruz, bilim i;ok daha kesin ve
Ya nmada'mn deniz yatagnun iistiinde hareket etmesinin sebebi
anla�1lamam1� oldugundan birileri a�ag1 inip o fenomeni kendi
gozleriyle gormeli, bu bilyiik ta� y1gmmm siiriikleni�ini filme
c;ekmeli, belki de balinamn o ince ve keskin i;1ghklan, o s1kmh
132

verecek kadar uzun kmk kaydedilmeli. C:: iinkii bu derin su dal­


gu;lanmn zamam.
Herke sin bildigi gibi nefeslerini tutan dalgu;lar c;ok derine da­
lamaz ya da su altmda fazla kalamazlar. inci, siinger ya da mcrcan
avc1lan elli metrcye iner, en iyileri yetmi� metreye ve �u altmda
iic; dort dakika kalabilirler, bu bir egitim ve gereklilik meselesi ­
dir. Burada derinlikler farkh ve sular daha soguk, beden herkesi,
erkekleri ve kadmlan san c;izgili ve noktah siyah Tritonlara do­
nii�tiiren o lastik dalg1c; giysilcri tarafmdan korunurken bile. Bu
yiizden insan dah� aletlerini kullanmahd1r, basmc;h hava dolu si­
lindirle ve son tcknikler ve tec;hizatlarla ki�i, binbir tedbir alarak,
iki-iic; yiiz ml'trelik derinliklere ula�abilir. i nsanm daha derine
inerek �ans1m zorlamak yerine fotograf makineleri ve televizyon
kameralanyla, scnsorlarla, dokunsal ve ultrasonik sondaj cihaz­
lanyla, bu i� ic;in gerekli her tiirlii aletle donahlm1� insans1z ma­
kinell'r kullanmas1 daha iyi.
Kuzey, giiney ve bat1 sahillerinde, gozlem sonuc;lanmn kar�1-
la�tmlmas1 ic;in aym saatte operasyonlar ba�lahld1, tedbirli dav­
ramlarak bunlarm Kuzey Atlantik Pakh Organizasyonu'nun egi­
tim program1 dahili ndeki deniz manevralan olduklan ac;1kland1,
boylece bu ara�hrmalann yap1ld1gmm ac;1klanmas1yla yeni bir
panigin ba�lamas1 engellendi, c;iinkii �imdiye dek Yanmada'nm
milyonlarca y1ld1r tabam iistiinde kaymakta olabilecegi ac;1klana­
maz bir �ekilde kimsenin aklma gelmemi�ti. Uzmanlarm derin
bir yatay kesik fikrini destekleyen bu aym hipotezden kac;m1l­
maz bir �ekilde kaynaklanan ve korku tucu basitlikteki bir ba�ka
soruyla, Yanmada'nm yoluna derin bir uc;urum c;1karsa, boylece
iizerinde kayabilecegi bir yiizey kalmazsa ne olacag1 sorusuyla
ozetlenebilecek bir ba�ka huzursuzluk verici dii�iinceyi ele al­
mak iizere olduklanm ai;1klamanm zamam geldi. Olaylann daha
iyi anla�ilabilmesinde her zaman yard1mc1 olan deneyimden, bu
kez yiiziiciiliik deneyimlerimizden yola i;1karak, yiizmeyi c;ok
iyi bilmeyen birinin denizdeyken yeraltmdan c;ekilince hissettigi
133

panigi ve endi�eyi hahrlar5ak bunun ne anlama geldigini ku5ur-


5UZ bir �ekilde anlayacag1z. Yanmada denge5ini kaybeder5e ya
da yeraltmdan ._ekilir5e ka .. 1rulmaz olarak batacakt1r, dibe ine­
cektir, 5oluk5uz kahp bogulacakhr, yiizy1llarca 5efil bir �ekilde
ya�ad1ktan 5orua Atlanti5'in kaderine mahkO.m olacag1m1z kimin
aklma gelirdi.
Giiniin birinde denizalh ya�am1yla ilgilenen herke5e if�a edi­
lecek olan ve �u anda biiyiik bir gizlilik i._inde tutulan, gemilerin
5eyir defterlerinde, gizli raporlarda ve ._e�itli kay1tlarda, bazen
�ifreli olarak bulunan ayrmhlara hi._ ginneyelim. Tek 5oyleyece­
gimiz k1ta5aJ platformun aynnhh bir �ekilde incelenip hi..bir 50-
nu._ almamad1g1. Yeni bir ._atlak bulunmadt, mikrofonlar anormal
g1cirhiar alg1lamad1. Bu ilk hipotez ba�an51z olunca u._urumlan
incelemeye ba�lad1lar. Vin._Jer biiyiik ba5m._Jara dayanabilecek
�ekilde ve 5e55iz 5ularm derinliklerini taray1p ara�hrmak i._in
yapdm1� aletleri indirdi, ama hi.. bir �ey bulunamad1. Fran51zlar
tarafmdan in�a edilmi� ve onlara ait olan Archimedes adh miikem­
mel bir denizalh mak5imum ._evre5el derinliklere indi, once efa­
tik, 5orua pelajik, 5onra da batipelajik bolgeye, lambalar, la5ka._­
lar, barometreler kulland1, ._e�itli 5e5 cihazlanyla, panoramik 50-
nanyla 5ualh ufkunu tarad1, ama biitiin bunlar bo�unayd1. Geni�
5ualh 5ahalan, dik kayahl<lar, yarlar tiim o ka5vetli gorkemleriyle,
bozulmam1� giizellil<leriyle gozler oniine 5erildi, cihazlar yiik5e­
len ve aJ._aJan alanhlan ._1hrhlarla ve yamp 50nen 1�1klarla 5ilrekli
kaydetti, bahklarm, 5ardalye 5ilriilerinin, barlam kolonilerinin,
orkino5 ve palamut miifrezelerinin, u5kumru filotillalannm, k1-
h.. bahg1 donanmalarmm fotograflanm ._ektiler ve eger Archimedes
karmnda gerekli reatkiflerle, eriyiklerle ve diger kimya5aJ otebe­
rilerle donahlm1� bir laboratuvar banndmyor5a, o zaman okya­
nu5un 5ulannda ._ozelti halinde bulunan dogal elementleri 5apta­
yabilecekti, yani yiizdiikleri denizde ne kadar ._ok �ey bulundugu
hakkmda hi .. bir fikre 5ahip olmayan kitlelerin kiiltiirlerini arhr­
mak i._in nicelikleri a._15mdan ._oktan aza gore 5ll"alar5ak kloru,
134

sodyumu, magnezyumu, ki..i kiirdi..i , kalsiyumu, potasyumu, bro­


miirii, karbonu, stronsiyumu, boronu, silisi, fluoru, argonu, nit­
rojcni, fosforu, iyodu, baryumu, demiri, i;inkoyu, aliiminyumu,
kur�unu, kalay1, arsenigi, bakm, uranyumu, nikcli, manganezi,
titanyumu, gi..i mii�ii, tungsteni, altm1, ne zenginlik, ulu Tannm,
toprak iisti..i nde ne i;ok �eyden yoksunuz, takip edemed igimiz
tek �ey sonui;ta hcrkcsin gorcbilecegi bir �ekilde var olan o fc­
nomcni ai;1klayacak o i;atlak. Kuzey Amerika'nm en saygm uz­
manlarmdan biri hidrografik geminin giivertesinde, riizgarm
vc ufkun oniindc umutsuzluga kap1larak, Burada Yanmada'mn
harckct cdiyor olmasmm mii mkiin olamayacagm1 ai;1khyorum,
dcdi, bunun iizerinc i;ok daha az bilgili, ama tarihsel vc bilim­
scl orneklcrlc donanm1� olan i talyan bir uzman usulca, ama her
�eyi duyan o ilahi varhgm duyamayacag1 kadar usulca olmayan
bir �ekilde mmldand1, Eppur si muove. Elleri bo�, derileri tuzdan
i;atlam1�, a�agilanm1� ve sinirleri bozulmu� olan hiikiimet yet­
kilileri basiti;e Birle�mi� Milletler'in himayesinde, Yanmada'nm
harcketi sonucunda bahk tiirlerinin ya�am alanlannda meydana
gelen degi�iklikleri incelemi� olduklanru a<;1klad1lar. Dag fare
dogurmam1�, okyanus kiii;iik bir sardalye dogurmu�tu. Yolcular
bu haberi Lizbon'dan aynhrken duydu ama onemli oldugunu
dii�iinmedi, Yanmada'mn kopu�una, ki o da pek onemli bir �ey
gibi gelmiyordu, ili�kin haberlerden biri olarak gordiiler. insan
her �eye ah�abilir, uluslar bunu daha da i;abuk ve kolay yapar,
sonui;ta sanki devasa bir gemide yolculuk ediyor gibiyiz, oyle
biiyiik bir gemi ki ki�i pruvas1m ya da pupas1m gormeden tiim
ya�amm1 ii;indc gei;irebilir, Yanmada hala Avrupa'ya baghyken
bir gemi degildi ve ii;inde yine de dogduklari illkeden ba�ka hii;­
bir yeri gormemi� olan insanlar vard1, o halde soyleyin bana ara­
da ne fark var. �imdi goriinii�e bakihrsa Joaquim Sassa ve Pedro
Orce biliminsanlannm saplanhh sorgulamalarmdan en sonunda
kurtulmu� olduklanna ve artik yetkililerden korkmalan ii;in bir
sebep kalmad1gma gore, evlerine geri donebilirler, Jose Anaii;o
135

da i:iyle, c;iinki.i s1g1mklar beklenmedik bir �ekilde ona olan il­


gilerini kaybetti, ama bu kadmm ortaya c;1kmas1 her �eyi ba�a
di:indi.irdi.i, bu kadmlarm gene! bir i:izelligidir, her ne kadar her
zaman bu kadar uc; noktada olmasa da. Di:irdi.i Joana Carda'yla
Jose Anaic;o'nun bir i:inceki giin gittigi parkta bulu�up olgulan
bir kez daha gi:izden gec;irdikten sonra kendilerini yerdeki c;izgiye
ula�hracak yolculuga birlikte c;1kmaya karar verdiler, hepimizin
ya�am1m1zda c;izmek zorunda kalm1� oldugumuz o c;izgilerden
birine, ama bunun kendine i:izgii i:izellikleri var, aramun ve ta­
rugm si:iylediklerine bak1hrsa, ki ikisi tesadiifen ayru ki�i, Joana
Carda hala yerin, hatta en yak1rundaki �ehrin ismini vermemi�,
yalruzca gene! yi:inii belirtmi�ti. Otoyolda kuzeye gidecegiz, son­
ra size oraya nas1l ula�acag1rruz1 gi:isterecegim.
Pedro Orce Jose Anaic;o'yu usulca bir kenara c;ekip bi:iyle bir
maceraya ahlmanm, eli degnekli tuhaf bir kadnun kaprislerine
ki:irlemesine boyun egmenin iyi bir fikir olup olmad1gm1 sordu,
ya bu bir tuzaksa, onlan kac;irmak ic;in kurulmu� bir kumpassa,
kurnazca bir hileyse, Kim tarafmdan yap1lm1� olabilir ki, diye
sordu Jose Anaic;o, Bunu bilemem, belki de bizi filmlerde gi:irdi.i­
giin tiirden, Frankenstein gibi deli bir biliminsanmm laboratuva­
rma gi:itiirmek istediler, diye yarutlad1 Pedro Orce gi.iliimseyerek,
insanlarm Endiili.isliilerin hayal giiciinden bahsedip durmalan­
na �a�mamah, kaynamaya ba�lamalan ic;in fazla su gerekmiyor,
dedi Jose Anaic;o, Bunun sebebi suyun degil, ate�in fazla olmas1,
diye yamtlad1 Pedro Orce, Bo� ver, diye konu�may1 sona erdirdi
Jose Anaic;o, olmas1 gereken olur, ve benzer bir tartl�ma ba�latm1�
olan digerlerine katild1lar, Nas1l oldu bilmiyorum, degnek yerde
duruyordu, onu ahp bir c;izgi c;izdim, Biiyiilii bir asa olabilecegi
hie; aklma geldi mi, Biiyiilii bir asa olamayacak kadar biiyiik gi:i­
riiniiyordu, hem bana onlarm hep parlak altm ve kristalden ya­
p1ld1g1, tepelerinde bir y1ld1z bulundugu si:iylendi, Bir karaagac;
dah oldugunu biliyor muydun, Agac;lar hakkmda pek az bilgim
var, ama benim durumumda eminim ki bir kibrit c;i:ipii de aym
136

etkiyi yaratacakti, Neden boyle diyorsun, Olmas1 gereken olma­


hd1r ve bunun ag1rhgma kar�1 koyamazsm, Kadere inamr m1sm,
Olmas1 gerekene inanmm, 0 halde sen de hpk1 Jose Anai«;o gi­
bisin, dedi Pedro Orce, o da kadere inamyor. Hafif bir riizgarm
oyuncu bir havayla estigi o sabah s1cak bir giin vaadinde bulun­
muyordu pek, Gidelim mi, diye sordu Jose Anaic;o, Gidclim, de­
diler hep bir ag1zdan, onlan aramaya gel mi� olan Joana Carda da.
Ya�am onemsiz goriinen kiic;iik olaylarla doludur, digcrle­
riyse bclli bir anda tiim dikkatimizi iizerlerine c;ekmi�tir, onlan
daha sonra, dogurduklan sonuc;larm 1�1gmda degerlendirdigi­
mizde, bu ikincilerin amlan solmu�ken birincilerinkinin belirle­
yici bir nitelik kazanm1r? olduklanm ya da en azmdan birbirini
takip eden ve anlamh bir dizi olaym zincirindcki birer halkaya
donii�tiiklerini goriiriiz, bcklcnen ornegi vermek gerekirse, va­
lizler h1zla indirilip yiiklenmeyecek, oysa goriinii�te beklenenin
bu olmas1 gerekir, c;iinkii dort yolcunun valizleri Deux Chevaux
gibi ki ic;iik bir arabaya hk1�tmlmak zorunda. Bu gi.ic; i�lem her­
kcsin dikkatini iistiinde topluyor, her biri bir oneride ya da tek­
l i fte bulunuyor, yard1m etmeye c;ah�1yor, ama bi.i tlin bu karga�a­
nm ic;inde gizli olan, arabamn etrafmdaki dort ki�inin tesadiifi
bir grup te�kil edip etmeyeceklerini bile belirleyebilecek temel
soru Joana Carda'nm hangi tarafta yolculuk edecegi. Joaguim
Sassa'nm Deux Chevaux'yu kullanmas1 dogru gibi gori.i niiyor,
bir yolculugun ba�lang1cmda bir araba mutlaka sahibi tarafmdan
kullamlmah, bu prestije, ayncahga ve bir mi.ilkiyet duygusuna
i�aret eden tarll�mas1z bir gerc;ek. Dogru zamandaki alternatif si.i­
riiciiyse Jose Anaic;o olacak, c;iinkii Pedro Orce ya�mdan c;ok ka­
z1lann yap1ld1g1 bir yerde ya�am1� ve i�i dolay1s1yla bir tezgiihm
arkasmda durmak durumundaki biri olarak daha once hic;bir
direksiyonun ya da vitesin karma�1k mekanigiyle ha�1r ne�ir ol­
mad1 ve Joana Carda'ya araba kullamp kullanmad1gm1 sormak
ic;in heni.iz oldukc;a erken. Bu ayrmt1larm 1�1gmda, bu ikisinin
arka koltukta seyahat etmeleri ve siiri.ici.iyle yard1mc1 si.iriiciini.in
137

onde oturmalan manhkh gori.ini.iyor. Arna Pedro Orce ispanyol,


Joana Carda Portekizli, ikisi de birbirinin dilini bilmiyor, aynca
heni.iz yeni tarn�hlar, daha sonra birbirlerini tamd1l<lannda du­
rum farkh olacak. Si.iri.ici.ini.in yarnndaki koltuk, her ne kadar
bah! inarn;:h ki�iler tarafmdan oli.i adamm koltugu olarak bilinse
ve bu istatistil<ler tarafmdan dogrulansa da, genellikle bir onur
mevkii olarak kabul edilir ve bu yi.izden Joana Carda'ya teklif
cdilmelidir, boylece Joaquim Sassa'nm yamnda oturacak, diger
iki adam da arkada olacal<lar, onlarm da birlikte bu kadar ._ok
�ey ya�ad1ktan sonra birbirlerini anlamakta gi.i..li.ik ._ekmemeleri
gerekir. Arna karaaga._ dah on tarafa s1gmayacak kadar bi.iyi.ik ve
Joana Carda ondan ne olursa olsun aynlmayacag1m a._1k._a be­
lirtti. Bu yi.izden, ba�ka bir se..enek olmad1gmdan Pedro Orce iki
a._1klanabilir sebepten dolay1 one oturacak, birincisi daha once de
soyledigimiz gibi on koltugun bir onur mevkii olmas1, ikincisiyse
Pedro Orce'nin oradaki en ya�h, oli.ime, kara bir mizahla tarum­
lad1g1m1z gibi ya�amm dogal yasasma en yakm ki�i olmas1. Arna
yi.iri.iti.ilen bu ikili manhgm otesinde onemli olan Joana Carda'yla
Jose Anai"o'nun birlikte arka koltukta yolculuk etmek istemeleri
ve el kol hareketleriyle, duraksamalarla ve dalgmhk taklitleriy­
le bu istel<lerini ger ..ekle�tirmeyi ba�ard1lar. Oturahm oyleyse ve
yola ._1kahm.
Yolculuk olays1z ge..ti, elemek i.izere olduklan on dakikanm
ya da on saatin i._inde dikkate deger hi .. bir �eyin olup bitmedigini
di.i�i.inen aceleci romanc1lar hep boyle soylerler. Kesin konu�mak
gerekirse, �oyle soylemek ._ok daha dogru ve di.iri.ist._e olurdu,
Si.ireleri ve uzunluklan ne olursa olsun ti.im yolculuklarda oldu­
gu gibi bin tane olay, sozci.ik ve di.i�i.ince vard1, bini on bin de
yapabilirsiniz, ama anlah uzuyor, bu yi.izden kendime k.isaltma
yapma iznini veriyorum, iki yi.iz kilometreyi i.i._ ci.imlede kat
cdiyorum, arabadaki dort insanm sessizlik i._inde, herhangi bir
di.i�i.inceden ya da hareketten yoksun bir �ekilde yolculuk ettik­
lerini di.i�i.inerek, yolculugun sonunda anlatacal<lan hi .. bir �ey
138

olmayacakm1� gibi yaparak. brnegin bizim durumumuzda Joana


Carda'nm biraz dinlenmek isteyen Joaquim Sassa'dan direksiyo­
nu devralan Jose Anaic;o'nun yanma son derece dogal bir �ekilde
oturmasmdan ve karaagac; dahm siiri.iciiyi.i rahats1z etmeden ya
da gorii� alamm kapamadan on tarafa sllo�hrmay1, nasil yaphgm1
Tann bilir, ba�armasmdan bir anlam c;1karmamam1z olanaks1z. Ve
Jose Anaic;o arka koltuga geri doniince Joana Carda' nm da onun­
la birlikte gittigini soylemeye gerek yok, boylece Jose neredeyse
Joana da oradayd1, her ne kadar heniiz hic;biri bunun sebebini ya
da amac1111 ac;1klayamasa veya bilip de soyleyemese de, her anm
kendine tizgii bir tad1 vardir ve bu anm tad1 henuz yok olmad1.
Yollarda tek ti.ik terk edilmi� arabalar vard1 ve gordi.ikleri bu
arabalardan her birinin baz1 parc;alan eksikti, direksiyonlan, far­
lan, dikiz aynalan, on camlan, bir kapilan, bazen de ti.im kapilan,
koltuklan sokiiliip ahnm1�h, hatta baz1 arabalar etsiz yengec;ler
gibi birer kabuga donii�mu�tli. Arna petrol s1kmt1s1 yiiziinden
trafik yogun degildi ve gec;ip giden bir arabayla bir sonraki ara­
smda uzun bo�luklar vard1. insanm goziine baz1 tutars1zhklar
da c;arp1yordu, mesela otoyoldaki bir e�ek tarafmdan c;ekilen iki
tekerlekli bir araba ya da son h1zla giderken bile trafik tabela­
lanmn gerc;ekligin dramatik anlamma kay1ts1z kalarak budala­
ca belirtmeyi siirdurdiikleri minimum h1z smmnm c;ok altmda
kalan bir grup bisikletc;i. Yuriiyen insanlar da vard1, genellikle
sirt c;antalanyla ya da kirsal geleneklere uyarak tepeden gev�ekc;e
birbirine baglanm1� ve heybe gibi omza ahlm1� ikj torbayla, ka­
dmlarsa ba�lanmn iistiinde ta�1d1klan sepetlerle yiiruyordu. Pek
c;ok ki�i yalmz yolculuk ediyordu, ama aileler de vard1, goriinii�e
gore blitiin iiyelerinin bir arada yola c;1kt1g1, yal?hlanm, genc;lerini
ve bebeklerini kucaklarmda ta�1yan aileler. Deux Chevaux daha
ileride otoyoldan aynlmak zorunda kald1gmda yayalann say1s1
yalmzca yolun goreceli onemiyle orantih bir �ekilde azalm1�h.
Joaquim Sassa i.ic; kez insanlara nereye gittiklerini sormaya c;a­
h�t1 ve hepsi de aym yamh verdi, Dunyay1 gormeye gidiyoruz.
139

Di.inyarnn, daha kesin konu�mak gerekirse �u andaki di.inyarun


daha i:incekinden i;ok daha kiii;iik oldugunu anlam1� olmahyd1-
lar. Belki tam da bu yiizden tamanurn gi:irme hayalleri i;ok daha
geri;eki;i bir nitelige biiri.inmi.i�ti.i, ve Jose Anaii;o, Arna ya eviniz
ve i�iniz, dediginde sakince yarnthyorlard1, Evimiz bizi bekliyor
olacak, i�i de her zaman bulabiliriz, bunlar gei;mi�in i:incelikleri
ve gelecegi engellemelerine izin verilmemeli. Ve belki insanlann
ona ayru soruyu yi:ineltmemeleri iyi oldu, belki i;ok ihtiyath, bel­
ki de kendi meseleleriyle fazla me�gul olduklan ii;in, yoksa �u
ai;1klamay1 yapmak durumunda kalacaklard1, Bu kadma bu deg­
nekle yere i;izdigi i;izgiyi incelemek ii;in e�lik ediyoruz, ve i�lerin
konusu ai;1ld1gmda, ki:iti.i bir izlenim yaratacaklard1, belki Pedro
Orce itiraf edecekti, Hastalanm1 kendi ba�larmm i;aresine bakma­
ya b1rakttm, ve Joaquim Sassa tarh�acakh, $unu kabul edelim,
ortahk ofis katibinden gei;ilmiyor, yoklugum hissedilmeyecek,
aynca hak ettigim bir tatilin tadm1 i;1kanyorum, ve Jose Anaii;o,
Ben de ayru durumday1m, �imdi okuluma geri di:insem hii; i:ig­
renci bulamam, ekime kadar bo� vaktim var, ve Joana Carda, Size
kendim hakkmda hii;bir �ey si:iylemem, birlikte yolculuk ettigim
bu adamlara hii;bir �ey si:iylemediysem yabancdara gi.ivenmem
ii;in hii;bir sebep yok, diyecekti.
Pombal kasabasnu gei;tiklerinde Joana Carda onlara, Hemen
ileride Soure'ye giden bir yo! var, onu takip etmemiz gerekiyor,
dedi, Lizbon verdigi ilk belirli dogrultu oldugundan �imdiye dek
kendilerini sanki sisin ii;inde yolculuk ediyormu� ya da, bu i:izel
durumu genel ko�ullara uydurursak, eski ve usta denizcilermi�
gibi hissetmi�lerdi, Denizde siiriikleniyoruz, bizi nereye gi:itiire­
cek acaba. K1sa si.ire sonra anlayacaklard1. Soure'de durmadilar,
birbirini kesen, iki iii; kola aynlan ve bazen de daireler i;iziyor­
mu� gibi gi:iri.inen dar yollardan gei;ip sonunda giri�indeki tabe­
lada Ereira yazan bir ki:iye vardilar ve Joana Carda, i�te buras1,
diye bildirdi.
0 s1rada Deux Chevaux'yu kullanmakta olan ve �a�iran Jose
140

Anaii;o frcne serti;e bash, sanki o i;izgi yolun ortasmdaym1� vc


onun i.istiindcn gei;mck iizereymi�i;esine, Joana Carda'mn yok
cdilcmez oldugunu soyledigi bu �a�irtic1 kamti ortadan kald1rma
tehlikcsi bulundugundan degil, rutinlcri elimizdcn giivenlc vc
onu, ve tabii olabildigince elimizi de, muhafaza etme, gi.ii;lendir­
mc vc uzatma d1�mda hii;bir sorumluluk duygusuna sahip olma­
dan gei;irirken kopan bir ip gibi bozulunca en ku�kucu insanlarm
bile i.istiine i;oken o kutsal deh�et yiizi.inden. Joaquim Sassa d1�a­
n bakh, cvleri, i;atilarm tcpesindeki agai;lan, tarlalan gordi.i, ba­
takhklar vc i;cltik tarlalan da gori.ilmekte, bu ho� Mondego'dur,
i;orak kayahklardan daha iyidir. Pedro Orce'nin dii�iindiigi.i bu
olsayd1 o zaman Don Quijotc'nin kederli yi.izi.i ka<;milmaz ola­
rak oykiiye girecckti, Sierra Morena'nm doruklannm arasmda
bir deli gibi i;mlc;1plak z1plamaya ba�lad1gmda sahip oldugu ve
gostcrdigi o yiiz, bunun gibi gezgin �ovalyelik maceralanyla bir
benzcrlik kurmak absi.ird olurdu, bu yi.izden Pedro Orce, araba­
dan i;1k1p yere bastiktan sonra, yalmzca yerin hala sars1lmakta
oldugunu soyledi. Jose Anaii;o Deux Chevaux'nun etrafmdan do­
land1, kusursuz bir centilmen oldugundan diger taraftaki kap1y1
ai;maya gitti, Joaquim Sassa'nm alayc1, kii<;iimseyici giiliimseme­
sini gormczden geldi ve Joana Carda'dan karaaga<; dal1111 ald1k­
tan sonra onun <;1krnasma yard1m etmek i<;in elini uzath, Joana
Carda ona elini verdi, destck ii;in gerekenden daha uzun siire el
ele tutu�tular, ama bu ilk el ele tutu�malan degildi, o ana dek
ilk ve tck kez arka koltukta yapm1�lard1 bunu, bir di.irti.iyle, ama
o zaman hii;bir �ey soylememi�lerdi ve �imdi de soylemediler,
digerinin soyledigini e�it gii<;le sarmalayabilecek yiiksek ya da
ali;ak bir ton kullanmad1lar.
Bu geri;ekten de ac;1klamalann saati, ama Joaquim Sassa'nm
sorulan ba�ka ac;1klamalar talep ediyor, tlpk.i bo� bir sayfadan
ba�ka bir �ey bulamayacag1 �iiphesiyle miihiirlii emir belgesini
ac;an gemi kaptam gibi, $imdi nereye gidiyoruz, $imdi �u yoldan
gidecegiz, diye yamtladt Joana Carda, ve yolda size oykiimiin
141

geri kalamm anlatacag1m, buraya geli�imizle bir ilgisi oldugun­


dan degil, ama bunca yolu birlikte geldikten sonra ha!a yabanc1y­
rru�1z gibi davrarunarun anlam1 yok, Bize daha once de anlatabi­
lirdin, Lizbon' dayken ya da yolcul u k sirasmda, dedi Jose Anaii;o,
Niye, benimle ya tek bir si:izle ikna oldugunuz ii;in gelecektiniz
ya da ikna edilmeniz ii;in bir silrii stiz gerekecekti ve o zaman
da pek faydas1 olmayacakh, Sana inanmam1zm tidiilii olarak,
Odiiliiniiziin ne olacagma ve ne zaman verilecegine ben karar
veririm, Jose Anaii;o yamt vermekten kai;md1, zamamm bekledi,
uzaklardaki bir dizi kavak agacma bakmaya ba�lad1, ama Joana
Carda Joaquim Sassa'mn mmldand1gm1 i�itti, Ne k1z ama, Joana
Carda giiliimsedi, Ben k1z filan degilim, sand1g1ruz gibi bir har­
pi de degilim, Seni bir harpi olarak gormiiyorum, Buyurgan, dik
kafah, �1mank, yapmac1k, Ulu Tannm, ne liste ama, niye gizemli
deyip orada birakrn1yorsun, <:'.iinkii bir gizem var ve gtirmeden
inanmayan kimseyi buraya getirmezdim, kimsenin inanmad1g1
sizleri bile, $imdi bize inanmaya ba�hyorlar, Arna ben daha �ans­
hyd1m, tek bir stiziim yetti, $imdi daha fazlasma ihtiyai; duyma­
yacag1m1Z1 umahm, Bu diyalog Pedro Orce'nin anlamakta zorluk
i;ekmesi ve konu�madan kendi hatas1 yiizilnden soyutlanan Jose
Anaii;o'nun ai;1ki;a sabirs1zlanmas1 yiizunden tamamen Joana
Carda'yla Joaquim Sassa arasmda gei;mi�ti. Arna bu tuhaf du­
rumun, durumlara hep damgasm1 vuran o farkhhklarla birlikte,
Granada' dakini nas!I basiti;e yineledigine dikkat edin, hani Maria
Dolores bir Portekizliyle konu�mu�tu ama digeriyle konu�may1
tercih ederdi, ancak bu tizel durumda her �eyi ai;1klamaya zaman
olacak, geri;ekten susuzluk i;eken adam susuzlugunu dindirecek.
$imdi dar bir patikada yiiriiyorlar, Pedro Orce digerlerini ta­
kip etmek zorunda kahyor, meseleyi ona daha sonra ai;1klayacak­
lar, eger bu i spanyol bu Portekizlilerin gelecekleriyle geri;ekten
ilgileniyorsa. Burada, Ereira'da ya�am1yorum, diye stize ba�hyor
Joana Carda, evim Coimbra'dayd1, yalruzca bir ayd1r, kocamdan
aynld1g1mdan beri buraday1m, niye mi aynld1k, sebepleri bog
142

verin, bazen bir sebep yeterlidir, diger zamanlardaysa hepsini bir


araya getirmek bile yetmez, eger kendi ya�amlanmz size bunu
ogretmediyse, zavalhc1klar, ki yineliyorum, ya�amlanmz, ya�a­
mm1z degil, i;tinkii hepimizin pek i;ok ya�am1 vard1r ve neyse ki

birbirlerini oldtirtirler, yoksa sag kalamazd1k. Geni� bir hendegin


tisttinden s1i;nyor, erkekler onu takip ediyor ve grup tekrar bir
araya geldiginde, �imdi sulu, yumu�ak, kumlu arazide ytirtirler­
ken, Joana Carda konu�may1 siirdiirtiyor, Akrabalanmm yanmda
kahyorum, dii�iinmek ii;in zaman istedim, ama s1radan bir �ekil­
dL' kendimi sorgulamak ii;in degil, dogru mu yapt1m, yanh� m1
yapt1m diye sormilkii;in degil, olan olmu� bir kere, ya�am hakkm­
da dii�iinmek ii;in zaman istedim, amao nedir, ya�amdaki ama­
nm nedir di ye, eve!, bir sonuca vard1m, olas1 tek sonuca, ya�am1
anlam1yorum, i�te o kadar. Jose Anaii;o'yla Joaquim Sassa'mn
yiizlerinde �a�kmhk ifadesi var, elinde bir degnekle �ehre gelip
toprakla ilgili olanaks1z �eyler yapt1g1m bildiren bu kadm �imdi
burada, Mondego'nun tarlalannda bir filozofa donii�tii, olum­
suzlayan tiirden bir filozofa, tistelik hay1r dedikten sonra evet
diyen, sonra da evet demi� oldugu ii;in hay1r diyen tUrden ozel
bir kategoriye dahil olmas1 i�leri daha da karma�1kla�tmyor. Jose
Anaii;o, bir ogretmen olarak egitilmi� oldugu ii;in, bu i;eli�kileri
anlamaya daha yatkm, ama bu Joaquim Sassa ii;in gei;erli degil, o
bunlan yalmzca seziyor ve bu yiizden daha da �a�irt1c1 buluyor.
Joana Carda konu�may1 stirdlirtiyor, durdu i;iinkii onlara goster­
mek istedigi noktaya yakla�t1lar, hala onlara anlatacak bir �eyleri
var, diger �eylerin beklemesi gerekecek, Lizbon'a, gormek ii; in bu
kadar i;ok sab1rs1zland1gnuz o tuhaf olaylardan dolay1 gitmedim,
sizi diinyadaki herhangi bir belirli mant1ktan soyutlanm1� ki�iler
olarak gordi.igi.im ii;in gittim ve kendim hakkmda da tam olarak
aym �eyi hissediyorum, bunca yolu benimle birlikte gelmesey­
diniz derin bir hayal kmkl1g1 ya�ard1m, ama geldiniz, belki bir
�eylerin hala anlam1 vard1r ya da tiim, anlam1m yitirdikten sonra
tekrar anlam kazanacakt1r, �imdi benimle gelin.
143

Nehirden uzaktaki bir ai;1khga, hii; bak1m gormemi� gibi go­


rilnen di�budak agai;lanyla i;evrili bir i;embere vanyorlar, boyle
yerler samld1gmdan daha azdir, ii;ine ad1m ahlmca zaman durur
sanki, sessizlik farkh gorilnilr, yilzilnilzde ve ellerinizde gezinen
esintiyi hissedebilirsiniz, hayir, hay1r biiyilcilliikten ve sihirbaz­
hktan bahsetmiyoruz, buras1 cadilarm toplanh yeri ya da obilr
dilnyaya ai;1lan bir kap1 degil, bu yalmzca bir .;ember �eklinde
duran bu agai;larm ve zamamn ba�langmndan beri ayak bas1l­
mam1� gibi gorilnen topragm yarathg1 bir izlenim, kum basiti;e
gelip onu yumu�ath, humusun altmdaki toprak ag1r, bu agai;lan
bu �ekilde <liken her kimse tamamen sui;lu. Joana Carda' run on­
Iara anlatacak ba�ka bir �eyi yok. Dil�ilnmek ii;in buraya gelir­
dim, dilnyada buradan daha huzurlu bir yer olamaz, evet aym
zamanda huzursuzluk da verici, bana bunu soylemenize gerek
yok, ama buraya gelmeseniz bunu anlayamazdm1z, bir giln, tam
iki hafta once, �uradaki agacm altma oturmak ii;in ai;1khkta yil­
rilrken bu degnegi yerde buldum, onu ilk kez gorilyordum, bir
onceki giln de buradayd1m ve o zaman yoktu, sanki biri onu bile­
rek b1rakm1�h, ama ayak izleri goriinmilyordu, gorebildikleriniz
bana ait ya da buradan i;ok, i;ok uzun zaman once gei;mi� olan
insanlar tarahndan b1rakJld1. Ai;1khgm kenarmda duruyorlar ve
Joana Carda onlan biraz daha orada tutuyor ve �unlar son sozleri,
Degnegi yerden ald1m, tahta canh gibiydi, sanki kesildigi agacm
tamam1ym1�i;asma, veya �imdi ammsarken boyle hissediyomm,
ve o anda, bir yeti�kinden i;ok bir i;ocuga uygun bir hareketle,
beni Coimbra'dan ve birlikte ya�ad1g1m adamdan sonsuza dek
ayiran bir i;izgi i;izdim, di.inyay1 ikiye ayiran bir i;izgi, buradan
gorebildiginiz gibi.
Ai;1kl1gm ortasma dogru ilerliyorlar, yakla�1yorlar, i;izgi ora­
da, sanki yeni i;izilmi�i;esine, toprak iki tarafma y1g1lm1�, dip ta­
bakas1 gilne�in s1cakhgma kar�m hala nemli. Suskun kahyorlar,
erkekler soyleyecek soz bularruyor, Joana Carda'mn soyleyecek
ba�ka bir �eyi yok, bu o harikulade oykilsilnil gillilni;le�tirecek
1 44

ciiretkar b i r hareket yapmanm tam zamam. Joana Carda topra­


g1 bir ayag1yla, bir diizec; kullamyormu�c;asma diizelti yor, sanki
dinsel bir �eye sayg1s1zhk ediyormu�c;asma iistiine bas1p eziyor.
Bir an sonra, herkes �a�kmhkla bakarken, c;izgi yeniden beliriyor,
tamamen daha onceki �ekl ini ahyor, o kiic;iik toprak parc;ac1klan,
kum tanecikleri daha onceki �ekillerini ve formlanm ahyor, daha
once bulunduklan yere geri doniiyorlar ve c;izgi yeniden bcliri­
yor. Si linmi� olan kis1mla geri kalam arasmda, bir tarafla diger
taraf arasmda, birinci ya da ikinci aynmdan hic;bir iz goriinmii­
yor. Sini rleri gerilmi� olan Joana Carda tiz bir sesle, Tiim i;izgiyi
sildim, dcdi, i.istiine su dokti.i m, ama tekrar belirip duruyor, ister­
seniz siz de dcncyin, iisti.ine ta�lar bile koydum ve onlan kaldir­
d1g1rnda hala oradayd1, ikna olmaya ihtiyacm1z varsa niye siz de
dcnemiyorsunuz. Joaguim Sassa egildi, parmaklanm yumu�ak
topraga gomdii, bir avuc; toprak ald1, uzaga fir lath ve c;izgi ken­
dini hemen tekrar olu�turdu. Sonra sira Jose Anaic;o'dayd1, ama o
Joanna Carda'dan degnegini kendisine odiinc; vermesini rica etti,
ardmdan da var olan c;izginin yamna bir ba�ka c;izgi daha c;izip
sonra sildi. �izgi geri gelmedi. �imdi sen de aym �eyi yap, dedi
Jose Anaic;o Joana Carda'ya. Degnegin ucu topraga bath, topra­
gm ic;inde siiriiklendi, geni� bir yara ac;t1 ve bu yara iistiine bas­
hklannda kapand1 ve tekrar belirmedi. Jose Anaic;o bunun deg­
nekle ya da ki�iyle bir ilgisi yok, an, onemli olan an, dedi. Sonra
Joaquim Sassa yapllmas1 gerekeni yaph, yerden Joana Carda ta­
rafmdan kullamlm1� olan, denize hrlathg1 ta�la benzer agHhga
ve goriinii�e sahip ta�lardan birini kald1rd1 ve tiim giiciinii topla­
yarak elinden geldigince uzaga firlath, ta� beklenen yere di.i�tii,
birkac; ad1m oteye, insan giicii en fazla bu kadanm ba�arabilir.
Pedro Orce bu smamalan ve deneyleri i�tirak etme istegi duy­
madan izlemi�ti, muhtemelen yer ayagmm altmda sars1lmay1
sii rdiirdiigiinden yeterince tatmin oldugu ic;in. Karaagac; dahm
Joana Carda'mn elinden ald1 ve, Onu kirabilirsin, hrlahp atabilir­
sin, yakabilirsin, arhk i�e yaramaz, degnegin, Joaguim Sassa'nm
145

ta�1, Jose Anaic;o'nun s1g1rc1klan, bunlar yalruzca bir zamanlar


faydah olmu� olan erkekler ve kadmlar gibi, Jose Anaic;o hakh,
onemli olan an, biz yalruzca ana hizmet ediyoruz, dedi, B u dogru
olabilir, diye kar�1hk verdi Joana Carda, ama bu degnek sonsuza
dek benimle birlikte kalacak, anlar bizi gelmeden once uyarm1-
yor. Agac;lann arasmda, oteki tarafta bir kopek belirdi. Onlara
uzun uzun baktJ, sonra ac;1kl1g1 gec;ti, iri ve giic;lli bir hayvand1, sa­
nmhrak kahverengi postu ans1zm Ustlinde parlayan glin 1�1g1yla
sanki alev alev yamyormu� gibi goriindii. Korkan Joaquim Sassa
kopege bir ta� & rlatt1, eline gec;en ilk ta�1, Kopekleri sevmem, ama
1skalad1. Kopek durdu, hie; istifini bozmam1�t1, tehditkar degil­
di, yalmzca bakmak ic;in durmu�tu, havlam1yordu bile. Agac;lara
ula�mca ba�1ru c;evirdi, uzaktan bak1lmca c;ok daha biiyiik gori.i­
niiyordu, sonra yava�c;a uzakla�h ve gozden kayboldu. Joaquim
Sassa gerilimi azalhnak ic;in espri yapmaya c;ah�tI, Joana Carda
degnegini atmasa iyi olur, buralarda boyle iri hayvanlar varsa i�e
yarayabilir.
Ayru yoldan geri dondiiler, �imdi halletmeleri gereken birta­
k1m pratik meseleler vard1, ornegin �imdi Lizbon'a geri donmek
ic;in vakit c;ok gee; olduguna gore, erkekler geceyi nerede gec;i­
receklerdi. Arna vakit c;ok gee; degil, dedi Joaquim Sassa, acele
etmesek bile Lizbon'a a�am yemegi vaktine kadar donebiliriz.
Bence en iyisi burada, Figueira da Foz'da veya Coimbra'da kal­
mam1z, yarm buraya geri donebiliriz, Joana'nm bir �eylere ihti­
yac1 olabilir, dedi Jose Anaic;o ve sesinde derin bir kayg1 vard1.
Sen nas1l istersen, dedi Joaquim Sassa gliliimseyerek ve ciimlenin
geri kalaru bir bak1�la iletildi, Ne hissettigini c;ok iyi biliyorum, bu
ak�am dii�iinmek ic;in biraz zamanmm olmasm1 istiyorsun, yann
ne soyleyecegine karar vermek istiyorsun, baz1 anlar uyarmadan
gelir. Pedro Orce ve Joaquim Sassa �imdi onden gidiyor, ogle son­
ras1 oyle huzurlu ki insan herhangi bir ki�iye yonelmeyen duygu­
larla doluyor, yalruzca 1�1ga, donuk gokyiiziine, hareketsiz agac;­
lara, varhg1 goriilmeden once sezilen, usulca akan nehre, ku�lann
146

yava�c;a kat ettigi diiz bir aynaya. Jose Anaic;o Joana Carda' nm eli­
ni tutuyor ve �oyle diyor, <;:izginin bu tarafmday1z, ama ne kadar
zaman ic;in, Joana Carda yamthyor, K1sa zamanda ogrenecegiz.
Arabaya yakla�1 rken kopegi gordi.iler. Joaquim Sassa yine eli­
ne bir ta� ald1, ama hrlatmamaya karar verdi. Hayvan, tehditkar
goriinii�i.ine kar�m, yerinden k1m1ldamad1. Pedro Orce yamna
gitti, bir ban� jesti olarak elini uzattl, sanki onu o�amak iizerey­
mi�c;esine. Kopek kay1ts1z kalmay1 siirdlirdi.i, ba�1 yukan kalk1k­
tl. Agzmdan c;ignenmi�, mavi bir yi.in iplik gev�ekc;e sark1yord u.
Pedro Orce sirtlrn ok�ad1, sonra arkada�larmm yanma g i t t i . Bazi
anlar gelmeden once uy<mr, kopegin patilerinin altmdaki yer sar­
s1hyor.
i nsanlar i:inerir, ki:ipekler yi:inetir, bu en yeni i:izdeyi� eskisi ka­

dar ge.;erli, en son analizde karar verenin ismini koymahy1z, t;tin­


ki.i kararlar her zaman Tann tarafmdan verilmez, gene! inaru�m
aksine. Orada birbirlerinden aynld1lar, erkekler en yakmdaki yer
olan Figueira da Foz'a dogru yolu t;tkh, kadmsa konuksever ak­
rabalamun evine di:indi.i, ama Deux Chevaux hareket etmeye ba�­
lad1gmda hepsi ki:ipegin Joana Carda'rnn i:intinde durup ge.;me­
sini engelledigini gi:irerek hayretler it;inde kald1. Havlam1yordu,
di�lerini gi:istermiyordu, Joana Carda'mn degnekle yaphg1 hare­
ketin hit;bir etkisi olmad1, ne de olsa sonU1;ta yalruzca bir hareket­
ti. Arabay1 kullanan Jose Anai.;o sevgilisinin tehlikede olabilece­
gini dti�tindi.i ve bir kez daha gezgin bir �i:ivalye gibi davrana­
rak arabay1 ans1zm durdurdu, d1�an ftrlad1 ve yardtmma ko�tu,
dramatik ama etkisiz bir eylemdi bu, k1sa si.irede onun da fark1-
na varacag1 gibi, t;tinki.i ki:ipek yalmzca yolda yattyordu. Pedro
Orce yakla�h, Joaquim Sassa da, bu ikincisi duydugu antipatiyi
bi r kay1ts1zhk edas1yla gizliyordu, Bu hayvan ne istiyor, diye sor­
du, ama kimse ona bir yarnt veremedi, ki:ipek bile. Pedro Orce,
daha once yaphg1 gibi, hayvarnn yanma gitti ve elini koca kafas1-
nm tisti.ine koydu. Ki:ipek o�ay1�1 kar�1smda i:izlemli bir edayla
gi:izlerini kapad1, bi:iyle bir s1fat burada uygun dti�tiyorsa eger,
ki:ipeklerden bahsediyoruz, duygulanyla hareket eden duyarh
insanlardan degil, ve sonra ayaga kalkh, onlara teker teker baktI,
anlamalan it;in yeterince zaman tarud1 ve sonra ytirtimeye ba�la­
d1. On metre kadar ytiri.idti, durdu, bekledi.
$imdi, �u tecrtibeyle sabittir, filmier ve a�k romanlan bi:iyle
148

sahnelerle doludur, ornegin Lassie bu teknigi kusursuzca ogren­


mi�tir, �u tecri.ibeyle sabittir ki bir kopek kendisini izlememizi
istediginde her zaman boyle davramr. Bu sefer kopegin Joana
Carda'mn gcc;mesini erkekleri arabadan inmek zorunda b1rak­
mak ic;in engel ledigi ac;1kh ve �imdi, birlikle olduklarmdan, onla­
ra kopek ic;gi.id lilerinin izlemeleri gerektigini soyledigi yolu gos­
tcriyor c;i.inki.i, bu yinelcmeleri mazur gori.in ama, onlann bu yolu
birlikte izlcmelerini istiyor. Bunu kavramak ic;in insan zekasma
sahip olmamz gerekmez, eger siradan, basit bir kopck tarafmdan
anlattlabi liyorsa. Arna ins anlar, stk s1k kandmld1klanndan, her
�eyi smamadan gec;irmeyi ogrenmi�lerdir, temelde yinelemeler
vas1tas1yla, ki bu tiim yontemlerin en kolay1d1r ve bu durumda
oldugu gibi vasat bir ki.ilti.ir di.izeyine ula�ttklarmda birincisine
bcnzeyen ikinci bir deneyim onlan tatmin etmez, temel gerc;ek­
leri dcgi�tirmeyen ki.ic;i.ik varyasyonlar eklerler, ornegin Jose
Anaic;o ve Joana Carda arabaya binerken Pedro Orce ve Joaquim
Sassa olduklan yerde kald1, �imdi kopegin ne yapt1gm1 gorece­
giz. Diyelim ki yapmak zorunda oldugu �eyi yaph. Bir arabay1
oni.ini.i kcsmedikc;e durdu ramayacagm1, ama bunun da mutlak
oli.im anlamma geldigini ve hic;bir si.iri.ici.ini.in hayvan dostlanm1-
z1 durup son anlanm izleyecek ya da acmas1 le�ini yo! kenarmda­
ki bir c;ukura atacak kadar c;ok sevmedigini c;ok iyi bilen kopek,
Joaguim Sassa'yla Pedro Orce'nin gec;mesini engelledi, t1pk1 daha
once Joana Carda'y1 engellemi� oldugu gibi . O c;i.inci.i ve sonucu
belirleyen kamt dordi.i de arabaya bindiklerinde geldi, araba ha­
reket etmeye ba�ladt ve Deux Chevaux dogru yone bak1yor oldu­
gundan kopek oni.ine gec;ti, bu kez gidi�ini engellemek ic;in degil,
yo! gostermek ic;in. Bi.Hi.in bu manevralar merakh izleyicilerin
bak1�larmdan uzakta gerc;ekle�ti c;i.inki.i bu anlatmm ba�mdan
beri birtak1m onemli olaylar genelde oldugu gibi kasabalarm vc
kentlerin ic;inde degil, mutlaka onlara girildigi ya da onlardan c;1-
k1ld1g1 s1ralarda gerc;ekle�ti. Bu durumun ac;iklanmas1 gerekiyor
�i.iphesiz, ama ne yaz1k ki bunu biz yapamay1z.
149

Jose Anail;o arabay1 durdurdu, kopek durdu ve saga sola bak­


h ve Joana Carda, Takip etmemizi istiyor, dedi. Kopegin ai;1k11g1
gei;tigi anda kolayca anla�ilmas1 gereken bir �eyi kavramalan ol­
duki;a uzun siirmu�tii, diyelim ki b u seferki ciddi bir uyanyd1,
ama insanlar boy le belirtilere her zaman dikkat etmezler. Ve arhk
�uphe etmek ii;in bir sebep kalmad1gmda bile hala uyany1 goz
ard1 etmekte 1srar ederler, hpk1 �unu sorarken Joaquim Sassa'mn
yaphg1 gibi, Onu niye takip edecekmi�iz, dort yeti�kinin boynun­
da, listlinde beni kurtann yaz1h bir not bulunmayan ya da kimli­
gini belirten bir tasma bile olmayan ba�1bo� bir kopegin pe�inden
gitmesi i;ok giillini; bir �y, mesela �oyle bir �ey yok, Benim ad1m
K1lavuz, eger beni bulursaruz sahiplerime, filanca adreste oturan
Bay ve Bayan Fe�mekan'a geri goturlin, Bo�una kendini yorma,
dedi Jose Anaii;o ona, bu olay olup biten ve tamamen anlams1z
gorunen biitiin o diger olaylar kadar absi.ird, Bana gore i;ok an­
lamh degil, Olup bitenlerin anlams1zhg1 sizi kayg1land1rmasm,
dedi Pedro Orce, bir yokuluk ancak onu tamamlarsamz anlam­
hd1r ve biz �imdi henuz yansmday1z, ya da belki de daha en ba­
�mday1z, kim bilir, dtinyadaki yokulugunuz sona ermeden size
anlamm1 soyleyemem, i yi de o gun gelene kadar ne yapacag1z.
Bir sessizlik oldu. I�1k soldu, gun bi tiyordu, agai;lann arasmda
golgeler b1rakarak, ku�lann otu�i.i �imdiden degi�mi�ti. Kopek
gidip arabamn on(ine, ui; ad1m oteye uzand1, ba�1m uzathg1 on
patilerinin ustune koyup sab1rla bekledi. Sonra Joana Carda, Ben
kopegin bizi goturecegi her yere gitmeye hazmm, dedi, Bunun
ii;in gelip gelmedigini hedefimize vard1g1m1zda gorecegiz. Jose
Anaii;o derin bir nefes ald1, i<; i;ekmiyordu, her ne kadar insan­
lar bazen rahatlad1klan zaman da ii; i;ekseler de. Ben de oyle,
dedi yalmzca. Bana da glivenebilirsiniz, diye ekledi Pedro Orce,
Madem hepiniz hemfikirsiniz, oyunbozanhk yap1p rehberinizin
pe�inden gitmenize mani olmayacag1m, birlikte gidecegiz, tatili­
mi elimden geldigince degerlendireyim bari, diye son sozli soy­
ledi Joaquim Sassa.
150

Bir karara varmak evet ya da hayir demektir, dudaklardan


i;1kan hafif bir soluktur, gi.i<;liikler daha sonra, ki�i bu karanm pra­
tige gei;irdigindc ba�lar, zamanla ve sab1rla kazamlan insani dc­
neyimlerden ogrendigimiz kadanyla, i;ok az umutla ve daha da
az degi�iklikle. Kopegi izleyecegiz, evet efendim, ama ki�i bunu
nas1l yapacagm1 bilmelidir, k1lavuzumuz da ai;1klama yapam1yor,
arabamn ii;inde yolculuk edemez, bize sola, sonra saga donme­
mizi, i.i<;iincii trafik ·�·klarma dek diimdiiz gitmcmizi soyleyemez
vc bu gcri;ek bir cngel te�kil cdiyor, bu boyutlardaki bir hayvan
tum koltuklann zatcn dolu oldugu bir arabaya nas1l s1gabilir, va­
lizlcrden ve karaaga<; dahndan hi<; bahsetmeyelim bile, gen;i ka­
raaga<; dah Joana Carda'yla Jose Anaii;o yan yana oturduklarmda
hcmen hcmen hi<; d i kkat i;ekmiyor. Bu arada Joana Carda'dan
bahsetmi�ken, e�yalanm hala yanma almad1, dahas1, oda bulma
meselesini halletmeden once kuzenlerine ani aynh�mm sebebini
ai;1klamas1 gerekiyor, ama i.i<; adam, Deux Chevaux ve bir kopek
kap1 e�iginde ans1zm beliremez, onlarla gidiyorum demek ma­
sumca geri;egi soylemek olurdu, ama kocasmdan yeni aynlm1�
bir kadmm davram�lanm biraz ai;1klamas1 gerekir elbette, ozel­
likle de Ereira gibi kiii;i.ik bir yerde, basil bir koy, ba�kentlerde ve
bi.iyi.ik �ehirlerde bo�anmalar kotii kar�1lanmaz ve o zaman bile
Tann bilir ne biiyiik bedensel ve ruhsal yaralarla ve smanmalarla
ya�amr.
Giine� bath bile, gece neredeyse buraya varacak, bu bilinme­
yene dogru bir yolculuga i;1kmak ii;in uygun bir saat degildi ve
Joana Carda'nm hii;bir uyanda bulunmadan ortadan kaybolmas1
da dogru olmazd1, akrabalanna bir i�ini halletmek ii;in Lizbon'a
gitmesi gerektigini ve trenle gidip gelecegini soyledi. Bunlar top­
lumsal yasalar ve aile baglan yiiziinden ya�ad1g1m1z gii<;liikler
ve komplikasyonlard1r. Pedro Orce arabadan <;1kar i;1kmaz ko­
pek ayaga kalkti ve yakla�mas1m izledi ve orada, alacakaranhkta
bir konu�ma yaptilar, en azmdan bunu boyle tammhyoruz, b u
kopegin havlama yetisinden bile yoksun oldugunu bilmemize
151

kar�m. Diyaloglan sona erdiginde Pedro Orce arabaya geri di:in­


dil ve onlara, Sarnnm Joana Orce �imdi eve di:inebilir, dedi, ki:ipek
bizimle kahyor, geceyi nerede ge«;irecegimizi, yann nastl ve ne­
rede bulu�acag1m1z1 kararla�bnn. Kimse verilen bu gilvenceden
�ilphe du ymadt, Joaquim Sassa haritay1 a«;tt ve ti<; saniye i«;inde
geceyi miitevazt bir pansiyon olan Montemor-o-Velho'da ge«;ir­
meye karar verdiler. Ya bir pansiyon bulamazsak, diye sordu
Joaquim Sassa, Figueira'ya gideriz, diye yamtlad1 Jose A nai«;o,
ashnda i�i �ansa birakmay1p geceyi Figueira' da ge«;irmemiz daha
iyi olur, yann otobiisle gelirsin, biz de seni gazinonun yarundaki
park yerinde bekleriz, bu talimatlann Joana Carda'ya verildigini
si:iylemeye gerek yok, o da bunlan veren ki�inin yeterliligini sor­
gulamadan kabul etti. Joana, Yann gi:iril�ilrilz, dedi, ve son anda,
bir ayag1 yere basm1�ken, di:inilp Jose Anai«;o'yu dudaklarmdan
i:iptil, bu yanaga ya da agzm kenarma kondurulan minik bir i:ipil­
ci.ik degildi, bunlar iki �im�ekti, biri h1z, digeri «;arpmayd1, ama
ikincisinin etkisi uzun sure devam etti, eger dudaklarmm o ilahi
temas1 uzun silrse bu olmayacakh. Ereira'daki kuzenleri �i:iyle
diyeceklerdi, Burada ya�anan skandallan hayal bile edemezsin,
0 bir siirtilkten ba�ka bir �ey degil, biz de biltiln su«;un kocasm­
da olduguna inanm1�ttk, adam bir aziz kadar sabirh olmah, daha
di.in taru�hgm bir adam1 i:ipmeye ba�ladm, bir kadm olarak ilk
hareketin ondan gelmesini bile beklemedin, oysa sonu«;ta kendi­
ne olan saygmt dil�ilnmen gerekir, hem ilstelik aym gun i«;inde
gelip gittigini si:iyledin ama geceyi Lizbon'da, evinden uzakta
ge«;irdin, insanlar ne dii�ilnilr, ama herkes uyurken evin hamm1
yataktan kalk1p neler oldugunu sormak i«;in Joana'mn odasma
girdiginde Joana ona ger«;ekten bilmedigini si:iyli.iyor, ve bu dog­
ru, Yaphg1m �eyi neden yaphm, diye sordu kendi kendine Joana
Carda, aga«;lann altmdaki derin gi:ilgelerin arasma «;ekili rken, el­
leri bo�tu bu yilzden onlan duygulanru bashrmaya «;ah�an biri
gibi kaldmp dudaklanna gi:itilrebiliyordu. Valizi e�yalanrun geri
kalam i<;in yer ayirmak ilzere arabada birak1lm1�h, karaaga«; dah
1 52

emin ellerdeydi, iic; adam ve bir ktipek tarafmdan korunuyordu,


bu sonuncusu Pedro Orce tarafmdan c;agnhnca arabaya girdi ve
Joana Carda'mn koltuguna oturdu, Figueira da Foz'da herkes
c;oktan uykuya dal nu�ken Ereira'daki bir evde iki kadm gece ya­
ns1 hala konu�uyor olacaklard1, Seninle gelmeyi ne c;ok isterdim,
diye itiraf etti Joana' nm kuzeni, hie; de mutlu bir evliligi yoktu.
Ertesi sabah gokyiizii kapahyd1, insan havaya giivenemez,
diin cennetin habercisi gibiydi, aydmhk ve ho�tu, agac;larm dal­
lan usu! usu! sillla myordu, Mondego g ogiin yiizeyi kadar diizdii,
buradaki kimse aym nehri alc;ak bulutlarm altmda dii�iinemezdi,
denize su damlac1klan s1c;ratirken de, ama ya�hlar omuz silki­
yor, Bir agus tos, h;m ilk giinii, diyorlar, o giiniin neredeyse bir
ay gee; gclmesi biiyiik bir �ans, Joana Carda erkenden geldi ama
Jose Anaic;o onu arabada beklemeye ba�lam1�h bile, bu diger iki
adam tarafmdan ayarlanm1�t1, boylece hep beraber yola c;1k1lma­
dan once, hangi yone dogru gidilecegini hala bilmi yoruz, a�1klar
yalmz kahp sohbet edebilirlerdi. Kopek geceyi arabanm ic;inde
gec;irmi�ti, ama �imdi Pedro Orce ve Joaquim Sassa'yla sahilde
ketumca geziniyor, ba�1m varhgm1 �imd iden digerlerininkine
yegledigi i spanyol'un bacagma siirtiiyordu.
Deux Chevaux park yerinde, daha biiyiik arac;lann arasmda
onemsiz gortiniiyordu, bu ilk nokta, dahas1, zaten ac;1klanm1�
oldugu gibi, bu vah�i bir sabahh, ortahkta kimseler yoktu, ve
bu da ikinci nokta, bu yiizden Jose Anaic;o'yla Joana Carda'nm
sanki koca bir yil boyunca ayn kalm1� ve biitiin bu siire boyun­
ca ozlem c;ekmi�c;esine birbirlerinin kollanna ahlmalan gayet
dogal. Tutkuyla ve �ehvetle opii�ttiler, bu tek bir �im�ek degildi,
pe� pe�e gelen �im�eklerdi, daha az konu�tular, opii?iirken ko­
nu�mak giic;tiir, ama birkac; dakika sonra en sonunda birbirlerini
duyabilmeye ba�ladilar, Senden ho�lamyorum, sanmm sana a�1k
old um, dedi Jose Anaic;o ti.im ic;tenligiyle, Ben de senden ho�lam­
yorum ve sanm m ben de sana a�1k oldum, diin seni bu yiizden
optiim, hayir, hayu, demek istedigim seni sevdigi m i hissetmescm
153

i:ipmezdim, ama seni i;ok daha fazla sevebilirim, Hakk.Jmda hii;­


bir :,;ey bilmiyorsun, Eger insarun bir ba:,;kasmdan ho:,;Ianmas1 ii;in
onu tammas1 gerekseydi, bu bir i:imilr ahrd1, iki insarun birbirini
tamyabilecegine inanm1yor musun, Ya sen, Soruyu soran benim,
O nce bana tammakla neyi kastettigini si:iylemelisin, Yammda
si:izlilk yok, Boyle bir durumda si:izlilge ba:,;vurmak insanm zaten
bildigi bir :,;eyi ke:,;fetmesi olur yalmzca, Si:izlilkler sadece herkese
faydah olmas1 muhtemel bilgileri ii;erir, Sorumu tekrarlamahy1m,
tammakla neyi kastediyorsun, Emin degilim, Arna yine de seve­
bilirsin, Seni sevebilirim, Seni sevebilirim, Beni tarnmadan, Oyle
gi:irilm1yor, Anaii;o soyad1m nereden aldm, Dedelerimden biri­
nin ismi Inacio'ydu, ama ki:iydekiler ismini yanh:,; anlad1lar, ona
Anaii;o demeye ba:,;lad1lar, bir silre sonra Anaii;o ailenin soyad1
oldu, ya sen, senin soyadm niye Carda, �ok eskiden soyad1m1z
Cardo'ydu, devedikeni anlamma da gelir, ama sonra ninelerim­
den biri kocas1ru kaybetti ve kendisini bakmak zorunda oldugu
bir ailenin ba:,;mda buldu, insanlar ona Carda demeye ba:,;lad1 lar,
i;ilnkil bu soyadmm di:,;ile:,;tirilmi:,; halini hak ediyordu, Senin yi.in
tarayarak ge\inen bi r Carda 1 ola bilecegini d il:,;ilnm il:,;ti.im, olabi lir­
dim, ve bir :,;ey daha, bir keresinde si:izli.ige bakhm ve bunun aym
zamanda hayvanlarm derilerini yi.izmekte kullamlan bir i:,;kence
makinesinin ad1 oldugunu gi:irdilm, zavalh :,;ehitler, derileri yil­
zi.iliiyor, yak1hyorlar, kafalan kesiliyor ve ti.iyleri yolunuyor, Beni
bekleyen son da bu mu, Eger tekrar Carda adm1 kullanmaya ba:,;­
lasam bu durumunu iyile:,;tirmezdi, Beni yine de igneler miydin,
Hayir, ben ta:,;1d1g1m isim degilim, Kimsin i:iyleyse, Ben benim,
Jose Anaii;o elini uzatt1, onun yanagnu ok:,;ad1, m mldand1, Sen, o
da aym :,;eyi yaph, hsildayarak tekrarlad1, Sen, ve gi:izleri ya:,;larla
doldu, muhtemelen hala ki:itil gei;mi:,;inin bilincinde oldugu ii;in,
�imdi, beklenilecegi gibi, Jose Anaii;o'nun gei;mi:,;ini i:igrenmek is­
teyecek, Evli misin, i;ocugun var m1, ne i:,; yap1yorsun, Evliydim,

I (Port.) Carda: Taraym. (�.n.)


154

i;ocugum yok, ogretmenim. Joana Carda derin bir soluk ald1, yok­
sa bu bir rahatlama belirtisi miydi, soma glilii mseyerek konu�tu,
Digerlerini i;agirsak iyi olur, zavalhlar, soguktan donuyorlar, Jose
Anaii;o, Joaquim'e ilk kar�1la�mam1zdan bahsettigimde, dedi,
gozlerinin rengini tasvir etmeye i;ah�hm, ama yapamad1m, ona
yeni bir gogi.in rcnginde olduklanm, tasvir etmenin gi.ii; oldugu­
nu soyledim, ve bu lafa takh ve seni boyle adland1rmaya ba�lad1,
Nas1I, Bayan Tuhaf Gozler diye, bunu senin yanmda soylemeye
cesaret edemez elbette. Bu isme tap1yorum, Sana tap1yorum, �im­
di digerlerini i;ag1rsak iyi olur.
Bir kol salland1, uzaklarda ba�ka bir kol sallanarak kar�1 hk
verdi, Pedro Orce'yle Joaquim Sassa aralannda o iri, uysal ki:i­
pekle kumlann ilst(inde ag1r ag1r yiiri.iyerek geldi. El sallama tar­
zma bak1hrsa, dedi Joaquim Sassa, gi:iri.i�meleri iyi gei;mi�, ya�am
deneyimi olan herkes bu sozcilklerdeki bastmlm1� melankoliyi
rahati;a algilayabilirdi, k1skani;hkla ya da daha kibarca bir sozcil­
gti yeglerseniz kiisktinliikle bezenmi� soylu bu duyguyu. Sen de
mi kiza a�1ksm, diye sordu Pedro Orce sempatiyle, Hayir, hayir,
ondan degil, geri;i olabi lirdim, benim sorunum kimi sevecegimi
ve insanm sevmeyi nasil siirdiirdiigiini..i bilememem. Pedro Orce
boy le olumsuz bir lafa ne yamt verecegini bilemedi. Arabaya bin­
diler, iyi giinler, seni gormek ne giizel, ho� geldin, bu macera bizi
nereye gotii recek, iyi niyetle soylenmi� basmakahp laflar, sonun­
cusu yanh� bir soruydu, dogrusu �oyle sormak olurdu, B u kopek
bizi nereye gotiirecek. Jose Anaii;o motoru i;ah�hrd1, direksiyo­
nun ba�mda olduguna gore orada kalabilirdi, arabay1 park yeri­
nin d1�ma i;1kard1, �imdi ne yapay1m, saga m1 doneyim sola m1,
tereddiit ediyormu� gibi yapt1, zaman kazanmak it;in, kopek 360
derece doni.ip kontrollii ama h1zh, mekanik gibi goriinecek kadar
diizenli ad1mlarla kuzey yoniinde ilerlemeye ba�lad1. Agzm dan
sarkan mavi iplikle.
Bu �imdiden uzaklarda kalm1� olan Avrupa'mn, en son kay­
dedilmi� oli;i.imlere gore, yakla�1k iki yiiz kilometre kadar yer
155

degi�tirmi� ve kendi kimligini ciddi bir tehlikeye sokan psikolo­


jik ve sosyal bir karma�ayla tepeden hrnaga sarsild1g1, belirleyici
anda kendi temellerinden, yi.izydlar boyu verilen bi.iyi.ik emekler
sonucunda olu�turulmu� o bireysel milliyetlerden mahrum bira­
kild1g1 unutulmaz bir gi.indi.i. i nsan en tepedeki liderlerden sira­
dan vatanda�lara dek Avrupahlann bah w;ta herhangi bir smmn
bulunmay1�ma k1sa zamanda ah;;hklanndan �i.ipheleniyor, dile
getirilmeyen bir rahatlama duygusuyla, halka gi.incelligi sunmak
ic;in h1zla dag1hhru;; yeni haritalar hala biraz cesaret kmkhgma
yol ac;t1ysa bu yalruzca estetik sebepler yi.izi.inden olmu;; olabi­
lir, insanlann Milo Veniisii'niin kolsuz oldugunu gordilklerinde
mutlaka deneyim\edikleri ve hala deneyimlemekte olduklan o
tammlanamaz huzursuzluk izlenimi yiizilnden, c;ilnkil heykelin
bulundugu adanm ismi budur, Demek Milo heykelhra;;m ad1 de­
gil, Hay1r efendim, Milo o zavalh yarahgm ke;;fedildigi adadir, o
Lazarus gibi derinlerden c;1k1p geldi, ama kollarmm yeniden c;1k­
masm1 saglayacak bir mucize gerc;ekle;;medi.
Yilzy11lar gec;tikc;e, eger gec;erse, Avrupa gilc;lil oldugu ve
denizleri gezdigi gilnleri arumsamaz olacak, tipki bizim artik
Venils'i.i kollu hayal edemememiz gibi, insanm Akdeniz'e yilk­
-;ek dalgalarla sald1ran hastahklan ve felaketleri, deniz kenarm­
daki k1y1 ;;ehirlerinin yok olu;;unu, eskiden merdivenleri kumsala
inen ve ;;imdi ne merdivene, ne de kumsala sahip bulunan otelle­
ri goz ard1 edemeyecegi ortada, ve Venedik, Venedik bir batakhg1
Jndmyor, tehdit altmdaki bir bina y1gm1, turist ak1ru sona erdi
dostlar, ama Hollandahlar h1zh c;ah;;Jrsa dogeler ;;ehri, italya'nm
Aveiro'su birkac; ay sonra kapilanm ilzilntil ic;indeki kamuya tek­
rar ac;abilecek, c;ok daha geli�kin bir �ekilde, artlk o y1k1c1 sellerin
tehdidi a\tmda bulunmayacak, c;ilnkil dengeleyici savak vanas1,
kilit, basmc; ve emme pompas1 sistemleri sabit bir su seviyesini
�arantileyecek, �imdi ;;ehrin temellerini gilc;lendirme sorumlu­
l ugunu ilstlenmek i talya'run i;;i, yoksa Venedik trajik bir sona
ugray1p c;amura gomiilecek, i�in en gilc; k1smmm yap1lmakta
1 56

oldugunu soylememe izin verin, yalmzca i�aretparmagmm narin


ucuyla Haarlem �ehrinin sel ve tufanlar yiiziinden yeryiiziinden
silinmesini engellemi� olan o cesur delikanhnm torunlarma te­
�ekkiir edelim.
Venedik'in restore edilmesinden sonra Avrupa'nm geri kalam
ii;in de bir i;oziim bulunacak. Bu biiyi.ileyici bolge defalarca sel
ve sava�, deprem ve yangm felaketlerini ya�ad1, her seforinde
de tozlann ve kiillerin arasmdan tekrar yiiksel di, ac1y1 tath va­
rnlu�a, barbarca tutkuyu medeniyete, bir golf kursuna ve yuz­
me havuzuna, marinada yiizen bir yata ve nht1mdaki bir kupC'
otomobile doni.i�tiirerek, insanoglu tiim yarat1klar ii;inde en iyi
adapte olabilendir, 6zelli kle de soz konusu olan diinyada hare­
ket etmekse. Her ne kadar bunu soylemek pek kibarca olmasa
da, baz1 Av rupahlar ii;in kendilerini o �a�irhc1 Bah ul uslanndan
kurtulmu�, �imdi asla gitmemeleri gereken okyanusun ortasmda
gezi nir ha Ide bulmak kendi ii;inde bir ilerlemeydi, ilerideki daha
mutlu zamanlarm vaadiydi, benzer �eyler bir arada olacakh,
Avrupa'nm ne oldugunu en sonunda anlamaya ba�lad1k, geride
hala baz1 yapay pari;alar kalm1� olsa bile bunlar da er gee; orta­
ya i;1kacak. En sonunda tek bir ulusa indirgenecegimiz iizerine
bahse girelim, Avrupa ruhunun ozii niin ozi.i, basit ve kusursuz
yiiceltme, Avrupa, yani i svic;re.
Ancak boyle Avrupahlar varsa ba�kalan da var. Huzursuzlar
soyu, �eytanm mayas1, ama o kadar kolay sondiiri.ilemez, yine
de pek c;ok kahin c;enelerini kehanetlerle yorabilir. Tre nin gec;ip
gidi�ini izleyip asla yapmayacag1 yolculugun 6zlemini i;eken
odur, gokyiiziinde ne zaman bir ku� gorse b i r kartal gibi uc;ma
diirtiisiinii hisscden odur, bir geminin u fukta kayboldugunu
goriince yii rekten ti trek bir ah c;eken odur, vecit ic;indeyken bu­
nun sebebinin digerlerinin c;ok yakm olmas1 oldugunu dii�iin­
m ii�tii, ama c;ok uzakta olmalan oldugunu anlad1. B u yi.izden
o skandal yaratan sozciikleri, Nous nussi, nous sommes iberiq11es'i
ilk kez yazmaya cesaret eden o konformist olmayan ve huzursuz
157

adarnlardan biriydi, bunlan duvann bir ko�esine yazd1, i.irkek._e,


arzusunu henilz ifade ederneyen arna arhk gizlemeye de daya­
namayan biri gibi. Gorebildiginiz gibi Frans1zca yazilrn1� oldu­
gundan onun Fransa'da oldugunu dii�iinebilirsiniz, tek soyle­
yebilecegirn �udur, Herkes istedigi gibi di.i�i.insiln, BeJ._ika'da ya
da Li.iksernburg'da da olabilirdi. Bu a._1h� beyanah h1zla yay1ld1,
bi.iyiik binalann on cephelerinde, kopri.ilerde ve viyadilklerde be­
lirdi, Avrupa'mn soylu rnuhafazakarlan ka�1 ..1kh, Bu anar�istler
deli, hep ayru �y, anar�istler her �ey i._in su._Jamr.
Arna bu soz smirlan a�h ve onlan a�hktan sonra aym sozcilk­
lerin diger i.ilkelerde de belirrni� oldugu ortaya ._1kh, Alrnancada
Auch wir sind iberisclt1, i ngilizcede We are Iberians too, i talyancada
Ancl1e noi siamo iberici, ve ans1zm bir bornba fitili gibi alev ald1,
her yerde kirrn1z1, siyah, rnavi, ye�il, san ve rnor renkli harfler­
le alev alev belirdi, sondi.iri.ilernez gibi gorilnen bir yangmd1,
Felernenk .. ede ve Flarnancada Wij zijn ook lberii!rs, isve..._ede
Vi ocksa iiro iberiska, Fincede Me myoskin o/emme iberialaisia,
Norve .. ._ede Vi ogsd er iberer, Dancada Ogsa vi er iberiske, Yunancada
Eimaste iberni ki emeis, Kuzey Hollandacada Ek Wv Binne lbeariers,
ve aynca, ya pay bir keturnlukla da olsa, Leh..ede My tez jestes my
iberyjczykami, Bulgarcada Nie sacltto sme iberyetzi, Macarcada Mi is
iberek vagi1unk, Rus .. ada Mi toje iberitsi, Rornencede Si noi sintem
iberici, Slovak ..ada Ai my sme ibereamia. Arna doruk noktas1, en
buhranh nokta, en bilyilk debdebe, rnuhternelen tekrar kullan­
mayacag1m1z nadir bir ifade, ayru soz Latince olarak, Nos quoque
iberi sumus, Vatikan'm duvarlarmda, Basilika'mn mi.ibarek du­
var resimlerinde ve siltunlannda, Michelangelo'nun Pieta'suun
.iyakhgmda, kubbenin i._inde, St. Peter ' s Meydam'nm kutsal top­
ragmda gok rnavisi dev harflerle belirdiginde ya�and1, kutsal bir
i fade gibi gorkernli ._ogulla, yeni ._agm Me11e, mene, tekel uplmrsin'i,
ve dairesinin penceresinden bakan Papa kahks1z bir deh�etle

I Biz de iberliyiz. (�.n.)


158

istavroz <;1kard1, havaya bo�u bo�una bir hac; <;izdi, <;iinkii bu yaz1-
nm kalacag1 kesindi, on kilise cemaati bile bu sozctikleri silmeye
yetmeyecekti, c;elik pamuguyla, beyazlahc1larla, stingerta�lanyla,
raspalarla, boya sil icilerle silahlanm1� olsalar bile ve bir sonraki
Vatikan Konseyi toplant1sma dek yapacak c;ok i�leri olacak.
Avrupa her gec;en giin bu sloganlarla daha fazla kapland 1.
Muhtemelen bir idealistin beyhude bir hareketi olarak ba�layan
�ey giderek btiytiyi.ip bir feryada, bir protestoya ve kamu gosteri­
sine donii�tii. Ba�lang1c;ta bu tezahiirler horgori.iyle kar�ilanm1�,
sozlerle alay edilmi�ti. Arna yetkililerin aym �ekilde pek c;ok olay1
ya�amakta olan d1� mihraklan sorumlu tutamayacaklan bu gidi­
�attan endi�e duymalan uzun stirmedi ve bu faktor en azmdan
onlan ak1llarmdaki yabanc1 giiciln ismini koymak ve ara�hrma
yapmak zahmetinden kurtard1. Dtizen bozucularm sokakla­
ra yaka uc;larmda ya da daha ciiretkar bir �ekilde onlerinde ya
da arkalannda, bacaklarmda, vi.icutlarmm her yerinde ve ii zer­
lerine akla gelebilecek her d ilde, hatta yoresel �ivelerde, c;e�itli
argolarla, en sonunda da Esperanto diliyle, ama bunu anlamak
zordu, yazilar yazilm1� c;1kartmalar yap1�tirmalan moda olmu�tu.
Avrupa hiikilmetlerinin kar�1 saldm stratejileri televizyonda mii­
naka�alar ve yuvarlak masa tarh�malan dtizenlemekti, temelde
Yanmada'ya turist olarak gitmi� ve korkulanm hala iistlerinden
atamam1�, zavalhc1klar, insanlarm yerine kopu� tamamland1gm­
da ve geri dondtiri.ilemez bir hal ald1gmda oradan kac;m1� olan
sozde yerlilerle, yani yak.in gelenek ve ktiltiir, miilk ve giic; bagla­
rma kar�m bu cografi c;1lgmhga sirtlanm doniip K1ta'nm fiziksel
stabilitesini yegleyen insanlarm kahhmlanyla. Bu ki�iler derin
bir kayg1yla ve gerc;eklerin bilgisiyle i ber'deki durumun kara
bir tablosunu c;izdiler, Avrupa'mn kimligini aptalca riske atmak
iizere olan o huzursuz ruhlara tavsiyeler verdiler ve tarh�madaki
katJhmlanm belirleyici bir dimleyle, sunucunun gozlerinin ic;ine
bak1p mutlak bir ic;tenlik havas1 takmarak noktalad1lar, Beni or­
nek aim, Avrupa'y1 sec;in.
159

Sonw; i;ok veri mli degildi, Yanmadah tarafs1zlarm aynmc1h­


gm kurbarn olduklanm ve eger tarafs1zhk ve demokratik i;ogul­
culuk bo� laflar degillerse gorii�lerini, eger varsa, ifade etmek ii;in
televizyona i;agnlmalan gerektigini soyleyerek protestolarda bu­
lunmalanru saymazsak. Anla�1labilir bir onlem. Manhga i li�kin
her tartl�manm mutlaka davet ettigi sebeplerle silahlanm1� olan
bu geni;ler, en muazzam i�leri temelde hep onlar yaptiklarmdan,
protestolanru i;ok daha inandmc1 bir �ekilde yapabilirlerdi, s1ruf­
ta ya da sokakta, ve tabii ki evde. Sebeplerle silahlanm1� olan bu
geni;lerin, insanlarm zamarun ba�mdan beri sahip oldugu karnla­
rm tam tersine, dogrudan eylemi sei;meyecekleri, zekalamun ya­
tI�bnc1 etkisinin baskm i;1kacag1 tarb�1labilir mi. Bu mesele tart1-
�1labilir, ama buna degmez, i;iinkii bu arada televizyon stiidyolan
ta�larnyor, televizyon satan diikkanlar, Arna sui;lu ben degilim ki,
diye umutsuzca haykuan sahiplerinin gozleri oniinde yagmala­
ruyordu, goreceli mas umiyetleri i�lerine yaram1yordu, lambalar
kestane fi�egi gibi pathyordu, karton kutular sokaklarda y1g1hp
ate�e veriliyor, kiile donii�iiyordu. Polis gelip sald!fd1, asiler da­
g1ld1 ve bu giii; smamas1 son haftadan bugune dek devam etti, bir
kopek tarahndan yonlendirilen yolculanm1zm, ui; adamm ve on­
lardan birinin sevgilisinin, ya da sevgilisi olmadan sevgilisi olan
bir kadmm, yiiregin meseleleri ve entrikalan hakkmda biraz de­
neyimi olan herkes bu karma�1k durumu anlayacaktlr, Figueira
da Foz'dan aynldtklan giine dek. Bu ki�iler kuzeye dogru iler­
lerken ve Joaquim Sassa, Oporto'dan gei;ersek benim evimde ka­
labiliriz, diye bir oneride bulunmu�ken tum Kita'da milyonlarca
geni; sokaga dokiildii, sebeplerle degil sopalarla, bisiklet zincir­
leriyle, demir kancalarla, b1i;aklarla, t1glarla, makaslarla silah­
lanm1� olarak, hem ofkeden, hem de hiisrandan ve olacaklarm
kederinden deliye donmu�i;esine haykmyorl ar, Biz de iberliyiz,
diikkan sahiplerinin, Arna sui;lu biz degiliz ki, diye baglfmalan­
na yol ai;an umutsuzlugun ayrus1yla.
Guni.imiizden giinler, haftalar sonra, sinirler yatI�t1gmda
160

psikologlar ve sosyologlar bu gem;lerin ashnda iberli olmak is­


temediklerini, yaphklanmn, ko�ullann sundugu bir bahanedcn
faydalanmamn, ya�am kadar uzun si.iren ama genellikle insa­
nm gern;; l iginde bir duygu ya da �iddet patlamas1yla, ikisinden
biriyle, ifade edilen o bastmlamaz dii�ii ifade etmek oldugunu
kamtlamaya .;ah�tilar. Bu arada sokaklarda ve meydanlarda
sava�lar yap1hyordu, yi.izlerce ki�i yaraland1, pek .;ok ki�i oldi.i,
ger.;i yetkililer ciddi boyutlardaki insan kay1planm kafa kan�tmc1
VC .;eli�kili a.;1klamalarla ortbas etmeye .;ah�ll, Agustos Anneleri
ogullanndan ka.;mm ortadan kayboldugundan tam olarak hi.;bir
zaman em in olamad1, organize olmay1 bilmemeleri gibi basil bir
sebcpten dolay1, baz1lan hep toplum d1�mda kahr, kederlerine
saplamp kalm1� bir halde ya da bir ba�ka ogul dogurma yolunda­
ki .;abalan i.;inde erkekliklerini yiicel terek, ki bu annelerin niye
hep kaybcttiklerini a.;1khyor. Goz ya�arhc1 gaz, su giilleleri, deg­
nekler, kalkanlar ve tulga siperlikleri, kaldmmlardan sokiilmi.i�
ta�lar, yo! engellerinden temin edilmi� .;apraz demirler, park par­
makhklanmn sivri u.;lu demir .;ubuklan, bunlar her iki tarafm da
kulland1g1 silahlardan yalmzca bir k1sm1, bu arada daha ac1 verici
yeni ikna yontemleri farkh polis gi.i.;leri tarafmdan denenmek­
te, sava�lar felaketler gibidir, asla tek tek gelmezler, ilki deneme
i.;indir, ikincisi performans1 arthrmak, i.i.;iinciisiiyse zaferi ga­
rantilemek i.;in, her biri de, saymaya nereden ba�lad1g1mza gore,
i.i.;iincii, ikinci ve birincidir. Bir iiretim hatas1 yiizi.inden .;elikten
daha oli.imci.il bir etki yapan lastik bir mermi tarafmdan vurulan
yakl�1kh bir Hollandah gencin son sozleri ha hzalara kazmd1, ama
bu olay k1sa siirede bir efsaneye donii�ecek ve her i.ilke o gencin
kendi vatanda�lan oldugunu iddia edecek, o son sozlerle .;eli�ki­
ye di.i�erek, anlamlanndan .;ok giizel, romantik, inam lmayacak
kadar gen.;lik dolu olduklan ve iilkeler boyle sozlere bayild1klan
i .; in, ozellikle de boyle kay1p bir davaya ili�kin olduklannda, En
sonunda i berliyim, ve bunu soyledikten sonra can verdi. B u gen.;
ne istedigini biliyordu ya da bildigini saruyordu, ki daha iyi bir
161

�eyin yoklugunda bu da ayru derecede iyidir, o kimi sevmesi ge­


rektigini bilmeyen Joaquim Sassa'ya benzemiyordu, ama o hala
hayatta, belki dogru a ru kollarsa onu n da giinii gelebilir.
Giin ak�ama doniiyor, ak�am geceye donecek, denize nere­
deyse teget gei;en bu dolambai;h yolda, kilavuz kopek sabit bir
luzla tms gidiyor, ama o kesinlikle bir yan� kopegi degil, Deux
Chev aux bile, bir dokiintii olmasma kar�m, olduki;a yakm bir za­
manda karutland1g1 gibi ondan luzh gidebilir. Ve bu luz da ona
hit; uygun degil, Joaquim Sassa direksiyonun ba�mda ve huzur­
suz, motor bozulacaksa arabarun kendi ellerinde olmas1 daha iyi.
Pilleri yenilenmi� olan radyo Avrupa'daki felaketleri bildiriyor
ve yetkili kaynaklann bu duruma son verilmesi it;in Portekiz ve
i spanyol hiikiimetlerine uluslararas1 bask1 yap1lacag1ru dogru­

lad1klarmdan bahsediyor, sanki bu arzulanan hedefe ul a�mak


onlann elindeymi� gibi, sanki denizde ba�1bo� gezinen bir yan­
maday1 kontrol etmek Deux Chevaux'yu kullanmakla ayru �ey­
mi� gibi. Bu itirazlar �iddetle reddediliyor, i spanyollar erkeksi
bir gururla ve Portekizliler kadms1 bir kurumla yap1yorlar bunu,
her iki cinsiyeti de a�agilamadan ya da yiiceltmeden, kar�1hkh
bir anla�ma sonucunda ba�bakanlanmn o gece konu�acaklanm,
her biri kendi iilkesine seslenecek elbette, ai;1khyorlar. Genellikle
diinya meselelerine kan�maya, bunun kendilerine i;1kar saglaya­
cagm1 sezdiklerinde, i;ok hevesli olan Beyaz Saray'm ihtiyath tav­
nysa �a�kmhga yo! ai;1yor, ancak bazdan Kuzey Amerikahlann
liiitiin bunlann nerede sona erecegini, kelimenin tam anlam1yla,
gormeden yorumda bulunamayacaklanm soyliiyorlar. B u arada
Birle�ik Devletler'den benzin yard1m1 geliyor, biraz diizensiz bir
�ekilde, oras1 oyle, ama iicra bolgelerde hala arnda sirada petrol
pompalanyla kar�1la�manm miimkiin olmasmdan dolay1 minnet
duymahy1z. Kuzey Amerikahlar olmasa bu yolculann yayan se­
yahat etmeleri gerekecekti, eger kopegi izlemekte kararhlarsa.
Ogleyemegi ii; in birrestoranda durduklarmda hayvan d1�anda
b1 rakilmay1 kabullendi, insan arkada�lannm beslenmeye ihtiyai;
162

duyduklamu anlam1� olmahyd1. Yemeklerini bitirince Pedro Orce


digerlerinden onced1�an i;1kh, elinde arhklarla, ama kopek yemeyi
reddetti ve sonra sebebi anla�ild1, tuylerinde ve agz1mn i;evresin­
de kan izleri vard1. Kopek avlanm1�, dedi Jose Anaii;o, Arna agzm­
da hala o mavi i p l i k var, dedi Joana Carda, oncekinden i;ok daha
ilgini; bir gozlemdi bu, ne de olsa kopegimiz, eger onu bu �ekilde
du�u neceksek, neredeyse iki haftadir ba�1bo� bir hayat ya�1yor
ve ta Pireneler'den buraya dek tum Yan mada'y1 yuruyerek gei;ti
ve kim bilir ba�ka nereleri gezdi ve yamnda kab1m duzenli ola­
rak suyla dolduracak ya da onu bir kemikle avutacak birileri ola­
mazd1. Mavi iplige gelince, onu yere birak1p tekrar alabilir, ni�an
almak ii;in nefesini tutan ve sonra tekrar dogalhkla soluk alan bir
avc1 gibi. Sonui;ta iyi kalpli bir adam olan Joaquim Sassa, Sevgili
m inik ktipek, eger bi7..e de kendirie bakllgm kadar iyi bakabilir­
sen, kopeksi becerilerin bizi i;ok iyi koruyacak demektir, dedi.
Kopek ba�1m sallad1, yorumlamay1 ogrenmedigimiz bir hareket
bu. Yol un a�ag1sma gitti ve arkasma bakmadan tekrar yurume­
ye ba�lad1. Ogleden sonra sabahtan daha guzel, gun 1�1g1 var ve
bu �eytan gibi kopek ya da �eytamn kopegi yorulmak bilmeden
tms gi tmeye devam ediyor, egik ba�1yla, one uzanm1� burnuyla,
duz kuyrugu ve sanmhrak kahverengi postuyla. Cinsi ne olabilir,
diye sordu Jose Anaii;o, Kuyrugu olmasa setterle i;oban kopegi
kirmas1 olabilirdi, diye gozlemde bulundu Joaquim Sassa ho�­
nutlukla ve Joana Carda, belki bir �ey demi� olmak ii;in, sordu,
Ona ne isim verecegiz, bu isim meselesi er ya da gei;, kai;1mlmaz
bir �ekilde i;1kar kar�1m1za.
Ba�bakan Portekizlilere �tiyle hitap etti, Portekiz vatanda�lan,
lilkemiz gec;tigimiz giinlerde ve tizellikle son yirmi dtirt saatte bil­
digimiz gibi kamusal diizenin ciddi bir �ekilde sekteye ugrad1g1
Avrupa Ulkelerinin hemen hepsinden gelen, abartma tehlikesine
dli�meden kabul edilemez olarak nitelendirebilecegim bask:ilara
maruz kald1, gerc;i bu durumun sorumlusu onlar degil, kalabahk
gtistericiler Yanmada lilkelerine ve halklarma verdikleri destegi
sergilemek ic;in biiyiik bir �evkle sokaklara dtiklildii. Bu geli�me­
ler arhk ait olmad1g1m1z Avrupa'nm hiikiimetleri arasmdaki tar­
h�malann ciddi c;eli�kisini ac;1ga vurdu. Bu biiylik sosyal ve kUl­
tiirel geli�melerle kar�1 kar�1ya kalan bu Ulkeler kendimizi ic;inde
buldugumuz bu tarihi macerada daha mutlu bir gelecegin vaadi­
ni ya da, tizetlersek, insanhg1 yeniden canland1rmanm umudunu
gtiriiyorlar. Ve �imdi b u hiikiimetlerbizi, tern el insaniliklerinin ve
Avrupa kiiltiiriine ili�kin bilinc;lerinin karnh olarak desteklemek
yerine kendi ic; sorunlarmm sorumlusu olarak gtirmeyi yegledi­
ler ve absurd bir �ekilde Yanmada'mn okyanustaki ba�1bo� ge­
zintisini durdurmam1z1 talep ettiler, oysa bunu ilerleme �eklinde
tammlamak c;ok daha dogru olurdu. Gec;en her saatte �u anda
Avru pa'rnn bah k:iy1lan olan btilgelerden yedi y(iz elli metre daha
uzakla�hg1m1z1 herkes bildiginden tav1rlan daha da esef verici
bir hal ahyor ve gec;mi�te kendileriyle birlikte olmam1z ic;in hic;bir
arzu belirtisi sergilememi� olan bu Avrupa hiik(imetleri �imdi bizi
gerc;ekte istemedikleri ve dahas1, giiciimiiziin titesinde oldugunu
bildikleri bir �eyi yapmaya zorlamaya c;ah�1yorlar. Bir tarih ve
ki.iltiir mekam oldugu su gtitlirmeyen Avrupa bu zor zamanlarda
1 1>4

sagduyudan yoksun oldugunu ortaya koydu. Gi.i�IU.lerin v e hak­


hlann huzurunu korumakla gorevlendirilmi� yasal ve kurumsal
hiikumet olarak di.inyaya yalmzca ulusal c;1karlanm1z dogrultu­
sunda kendi kendimiz ve, daha geni� bir baglamda, Yanmada
halklan ve i.ilkeleri tarafmdan id are edi lecegi mizi ilan ederek her
ti.irden ve herhangi bir cepheden gelen bask1lan ve mudahaleleri
red detmek bize di.i�i.iyor ve Portekiz ve ispanyol hi.ikiimetlerinin
Pi reneler'in tarihi bir �ekilde yanh�mdan sonra ba�lam1� olan
nlaylan mutlu bir sona ula�hrmak ic;in almmas1 gerekli tedbirler
iizerinde incelemelerde ve tarh�malarda bulunmak i.izere �imdi
birlikte c;ah�maya ba�lam1� olduklanm ve birlikte c;ah�may1 da
si.ird i.i receklerini burada biiyi.ik bir ciddiyet ve inanc;la dogru­
luyorum. Amerika Birle�ik Devletleri'nin humanist ruhunu ve
politik gerc;ekc;i l igini de takdir etmemiz gerekiyor, bu i.ilke saye­
sinde makul miktarda petrol ve yiyecek elde edebildik, ki bunla­
n daha once, Komi.inist i li�kiler c;erc;evesinde, Avrupa'dan i thal
ediyorduk. Normal ko�ullarda bu ti.ir meseleler elbette ki yetkin
diplomatik kanallar vas1tas1yla halledilirdi, ancak yonettigim hi.i­
ki.imet boyle ciddi bir durumda gerc;eklerin halka gecikmeden
ac;1klanmas1 ve boylece Portekizlilerin vakanna duydugu gi.iveni
i fade etmesi gerektigine karar verdi, ki Portekizliler hpk1 diger
tarihi olaylarda oldugu gibi bu kez de yasal temsilcilerinin ve va­
tanlarmm kutsal simgesi etrafmda toplamp di.inyaya, bu ulusun
tarihindeki son derece gi.ic; ve hassas bir anda, birle�ik ve kararh
bir halkm imgesini sunacaklardir, Ya�asm Portekiz.
Dort yolcu bu konu�may1 duyduklannda Oporto'nun etekle­
rine varm1�lard1 bile, bir kafeye ugray1p hafif bir �eyler at1�hrm1�­
lard1 ve orada televizyonda kitlesel gosterilerle polis saldmlanm
izleyecek kadar oyaland1lar, ustlerinde kendi dillerinde yaz1lm1�
o etkileyici ci.imlenin okunabildigi pankartlar ve bayraklar ta�1-
yan o soylu genc;lerin gori.inti.isi.i u rpermelerine yo! ac;h. N i ye,
diye sordu Pedro Orce, bizimle bu kadar c;ok ilgileniyorlar ki, ve
Jose Anaic;o Ba�bakan'm hislerini bil inc;sizce, ama daha dogrudan
165

yineleyerek kar�1hk verdi, Yalmzca kendilerini dii�iiniiyorlar, ve


dii�iincelerini herhalde daha iyi ifade edemezdi. Yemeklerini bi­
tirip aynld1lar, ki:ipek bu kez Pedro Orce'nin kendisine getirdigi
arhklan kabul etti ve Joaquim Sassa Deux Chevaux'yu harekete
get;irdikten sonra, bu kez daha yava� t;iinkii i:inlerindeki kilavuz
giit;li.ikle set;ilebiliyordu, Ki:ipriiyii get;meden once ki:ipegi araba­
ya girmeye ikna etmeyi deneyelim, dedi, Joana'yla Jose'nin ku­
caklarmda gidebilir, t;iinki.i �ehirde �imdiye kadarki gibi gezine­
meyiz, hem ki:ipek de gece vakti yolculuk etmek istemeyecektir.
Bu tahmin dogru t;ikh ve Joaquim Sassa'mn dilegi gert;ekle�ti,
ki:ipek kendisinden ne beklendigini anlar anlamaz arabaya girdi,
agir ag1r ve di.i�iinceli bir edayla, arka koltuktaki yolcularm ku­
caklarma yerle�ti, ba�nu Joana Carda'mn i:inkoluna dayad1, ama
uyumad1, at;1k gi:izlerle seyahat etti, �ehrin 1�1klan iistlerinde san­
ki siyah kristallermi�t;esine dans ediyordu. Benim evimde kala­
hm, diye i:inerdi Joaquim Sassa, Geni� bir yatag1m ve at;1ld1gmda
it;inde t;ok �i�man olmayan iki ki�inin uyuyabilecegi bir kanepem
var. Birimizin, tit; adamdan bahsediyordu, bir sandalyede uyu­
mas1 gerekecek, ama bu sorun degil, oras1 benim evim oldugun­
dan sandalyeyi kullamr ya da geceyi civardaki bir pansiyonda
get;iririm. Digerleri yam t vermedi, sayg1h sessizlikleri bunu ka­
bul ettiklerini ya da belki bu hassas meseleyi ihtiyatla daha sonra
halletmeyi tercih ettiklerini gi:isteriyordu, ortam bir anda geril­
mi�ti, sanki neredeyse Joaquim Sassa bunu bilerek yapm1�t;asma
tuhaf bir utant; duygusu vard1 ve o da yalmzca kendini eglendir­
mek it;in bi:iyle bir �eyi rahathkla yapabilecek biriydi. Arna birkat;
dakika sonra Joana Carda konu�tu, Biz ikimiz birlikte kahyoruz.
Gert;ekten, kadmlann bu konularda giri�imci olmaya ba�lad1klan
bir diinya nas1l bir yer haline geliyor, get;mi�te kurallar vard1, in­
san hep ba�lang1t;tan ba�lard1, erkegin yi:inelttigi birkat; s1cak, ce­
saretlendirici bak1�, kadmm gi:izlerini hafift;e indiri�i, gi:izkapak­
lanmn altmdan kat;amak bir bak1� hrlah�1 ve sonra, ellerin o ilk
dokunu�una dek kur siireci yava�t;a ilerlerdi, mektuplar olurdu,
166

a�1klann giicenmeleri, ban�malar, mendillerin sallam�1, ihtiyath


oksiiriikler, sonw; do gal olarak hep aymyd1, haspa yatakta s1rtiis­
tii yatar, aygir iistiine 9kard1, evlenmi� olsalar da olmasalar da,
ama asla bu rezalet ya�anmazd1, ya�h bir adamm yanmda boyle
sayg1s1zhk edilmezdi ve eger Endiiliis kadmlannm s1cakkanh ol­
dugunu dii�iinenler varsa bu Porteki zli kadma bir baksmlar, hic;­
bir kadm Pedro Orce'nin yamnda, Biz ikimiz birlikte kahyoruz,
demeye cesaret edemedi. Arna zaman degi�ti ve iyiye dogru da
degil, Joaquim Sassa onlara tak1lmaya c;ah�II, sohbet tats1zla�m1�­
t1, eger Pedro Orce yanh� anlamad1ysa, belki de Kastilya dilinde
bu sozciikler bir araya gelince Portekizcedekiyle aym anlam1 ta­
�1m1yorlar. Jose Anaic;o agz1m ac;mad1, ne diyebilirdi ki, a�1k rolii­
nii oynasa giiliinc; olurdu, u tamp tepki gosterse daha da giiliinc;
olurdu, en iyisi c;enesini kapah tutmakh, bu uzla�mac1 sozciikleri
yalmzca Joana Carda'nm soyleyebi lecegini fark etmek guc; degil,
Jose Anaic;o ona dam�madan bunlan soylemi� olsa ne kotii bir
izlenim uyandmrd1 bir dii�iinun, hatta ona kabul edip etmedi­
gini sormu� olsa bile yalmzca bir kadmm takmabilecegi tav1rlar
vard1r, ko�ullara ve ana gore, evet i�te bu, an, �a�kinhk ve felaket­
le sonuc;lanacak diger ikisinin arasmda hassasc;a konumlanm1� o
saniye. Joana Carda ve Jose Anaic;l' kenetlenmi� ellerini kopegin
sirtma koymu�lar, Joaquim Sassa a�1klara dikiz aynasmdan kac;a­
mak bak1�lar hrlatiyor, giiliimsiiyorlar, sonuc;ta �aka iyi kar�1lan­
d1. Bu Joana c;ok es ash bir k1z ve Joaquim Sassa tekrar bir kiskanc;­
hk hissine kap1hyor, ama suc;un kendisinde oldugunu, c;iinkii
kimi sevmesi gerektigine asla karar veremedigini kabulleniyor.
Ev bir saray degil, kiic;iik bir yatak odas1 ve ic;inde ac;1la­
bilen bir kanepe bulunan daha da kiic;iik bir oturma odas1, bir
mu tfag1, bir banyosu var, yalmz ya�ayan birine uygun bir yer
oldugu ac;1k, ama Joaquim Sassa kendisini �ansh say1yor ve en
azmdan dayah do�eli bir odadan digerine gec;ip durmas1 gerek­
miyor. Kiler bo�, ama ac;hklanru buraya gelmeden onceki son
ugrak yerlerinde gidermi�lerdi. Son haberleri almak um uduyla
167

televizyonu ac;1yorlar, �imdilik Avrupa elc;iliklerinden bir tep­


ki gelmedi, ama Ba�bakan onlara durumu arumsatmak ic;in bir
kez daha televizyona c;ikl::! ve gece haberlerinde, Portekiz vatan­
da�lan, dedi, gerisini zaten duymu�tuk. Yataklarma c;ekilmeden
once bir sava� konseyi olu�turuyorlar, kararlar almak zorunda
olduklarmdan degil, bu i� Pedro Orce'nin ayaklarmm dibinde
kestirmekte olan ki:ipege birakilm1� durumda, yalmzca sirayla
tahminlerini si:iylilyorlar, Belki de yolculugumuz burada sona
eriyor, diyor Joaquim Sassa umutla, Veya daha kuzeyde, diyor
Jose A naic;o, ba�ka bir �ey dil�il nerek, Bence daha kuzeyde sona
erecek, diye ekliyor, ayru �eyi di.i�i.inmekte olan Joana Carda, ama
Pedro Orce onlara �unu si:iylerken hakh, Bunu yalmzca ki:ipek bi­
liyor, sonra da esneyip, Uykum geldi, diyor.
$imdi kimin kiminle yatacag1 konusunda bir belirsizlik yok­
tu, Joaquim Sassa Pedro Orce'nin yard1m1yla kanepeyi ac;h, Joana
Carda usu lea odadan c;1kh ve Jose Anaic;o birkac; dakika daha oya­
land1, utanm1�h, sanki bi.iti.in bu olanlarm kendisiyle hic;bir ilgisi
yoktu, ama kalbi gi:igsi.inde davul gibi c;arp1yor, tilm binanm te­
mellerinden sarsilmasma yo! ac;1yordu, gerc;i bu sarsmh digerin­
den c;ok farkli, sonunda, i yi geceler, yarm gi:iri.i�i.irilz, deyip oda­
sma c;ekildi. Si:izci.iklerin baz1 anlann ihti�am1yla asla uyu�mad1g1
kesin. Oda biti�ikteydi, pencere neredeyse ta van yilksekligindey­
di, gun 1�1gmdan daha c;ok faydalanmanm bir yolu, ve perdesi
bile yoktu, bu gi:iriini.i�teki i:izel ya�am noksanhg1 anla�1labilir bir
�ey, ev yalmzca tek ki�i ic;in, ve Joaquim Sassa sap1kc;a zevklere
sahip olsayd1 bile kendi kendini ri:intgenleyemezdi, gerc;i arada
s1rada kendimizi ri:intgenleyebilsek bunun son derece ilginc; ve
aydmlahc1 olacaguu da eklemek gerek, her ne kadar gi:irdi.ikle­
rimizden pek ho�lanmayabi lecek olsak da. Bu ihtar si:izleriyle
Joaquim Sassa'yla Pedro Orce'nin bi:iylesine bayag1 ve c;ocuksu
oyunlar oynamay1 di.i�i.indtiklerini ima etmeye c;ah�m1yoruz,
ama o pencere, �imdi yalmzca bir pencere gi:ilgesi, odanm ka­
ranhgmda gilc; bela gi:iriililyor, huzursuz edici, kam donduruyor,
168

sanki buras1 tek bir odaym1�r;asma, bir yatakhane, rahats1z edc­


cek kadar kan�1k, ve s1rtiistii yatan Joaquim Sassa dii�iinmemeyi
yegledi ve bir sessizlik havas1 olu�turup daha iyi duyabilmek i<;in
ba�m1 yashktan kald1rd1, agz1 kupkuruydu ama kalk1p su i<;mek
i<;in mu tfaga gitmek ve yolda f1s1 lda�malara kulak kabartmak
diirtiisiine metanetle kar�1 koydu. Pedro Orce'ye gelince, oyle
bitkin dii�mii�tii ki hemen uyuyuverdi, duvara sirttm donmii�­
tii, bir kolu altmdaki, yerde yatmakta olan kopegin sirtmdayd1,
ti trcmeleri birbirlerininkiyle aym, muhtemelen uykulan da oyle.
Yatak odasmdan hi<; ses gelmiyor, <;ok usulca soylenmi� bir soz­
ciik bile, bir ii; <;eki�i, bastmlm1� bir inilti bile, Ne sessizlik, diye
kendi kcndine diigiiniiyor Joa quim Sassa ve bu nu tuhaf bul uyor,
ama ashnda nc kadar tuhaf oldugunu ne hay al edebiliyor, ne de
bundan �iiphelenmesi ya da bu nu bilmesi olas1, r;iinkii boyle �ey­
ler genellikle onlan ya�ayanlann sun olarak kahr, Jose Anai<;o
Joana Carda'mn i<;ine girdi ve Joana Carda onu ba�ka hi<;bir ha­
reket yapmadan i<;ine ald1, Jose Anai<;o sertti, Joana Carda yumu­
�ac1ktt ve oylece durdular, kenetlenmi� parmaklanyla, sessizlikte
opiiciikleri emen dudaklanyla, gii<;lii bir dalga bedenlerinin en
i<;teki damarlanm sarsarken, sessizce, son ti tre�ime dek, alg1la­
nabilir son damlaya dek, bu sahneyi ketumlukla tasvir edelim
ki kimse <;iftle�me sahnelerini bayag1ca anlatmakla su<;layama­
sm bizi, neyse ki arttk kullamlmayan <;irkin bir sozciik bu. Yann,
Joaquim Sassa uyand1gmda, o ikisinin sabirla beklediklerini dii­
�iinecek, Tann bilir neyin pahasma, eger Tann tenin bu yiiceligini
biliyorsa tabii, yan odadakiler uyuyana dek beklediklerini, ken­
disini kandmyor, <;iinkii o tam uyumak iizereyken Joana Carda
Jose Anai<;o'yu bir kez daha i<;ine ahyor, bu kez daha oncek i gibi
sessiz olmayacaklar, baz1 ba�anlar yinelenemez, Art1k uyumu�
olmahlar, di ye fis1ldad1 biri, en sonunda kendilerini tutkulu a�ka
birakabilirlerdi, sab1rlan odiillendirilmi�ti.
i lk uyanan Pedro Orce oldu, sabahm klil rengi parmag1 pence­

redeki dar bir yanktan kurumu� du daklarma dokundu, o zaman


169

bir kadmm kendisini opmekte oldugunu di.i�ledi, ah di.i�i.in si.ir­


mesi i._in ne ._ok ._abalad1, ama gozleri a._1Jd1 ve agz1 kupkuruydu,
hi .. bir ag1z kendisininkine lliki.iriigi.in ger .. egini ya da bereketli
nemini ak1tmam1�b. Kopek ba�1ru kaldird1, ayakland1 ve golge­
lerle kaph odada Pedro Orce'ye bakh, gozlerindeki panltmm ne­
reden geldigini anlamak imkans1zd1. Pedro Orce hayvaru olq;ad1
ve o da yalmzca bir tek kez, kemikli elini yalayarak kar�1hk verdi.
Sesten uyanan Joaquim Sassa once nerede oldugunu anlayamad1,
oysa kendi evindeydi, belki de kendini ._ok ender kulland1g1 bir
yatakta bulmak ve odada ba�ka birinin daha olmas1 tuhafma git­
mi�tir. Gogsi.inde kopegin ba�1yla sirti.isti.i uzanmakta olan Pedro
Orce, Bir gi.in daha ba�hyor, dedi, neler olacak dersin, ve Joaquim
Sassa, Belki uyku sersemidir, diye di.i�i.indi.i, bu ender rastlanan
bir durum degil, insanlar uyuyorlar ve bu kendi ba�ma bir �ey­
leri degi�tiriyor, daha onceki gibiyiz ama kendimizi tarnyam1yo­
ruz. Kopek kalkti, iriydi, ag1rd1, ve kapah kap1ya dogru yi.iri.idi.i.
Belirsi z h atlan, golgeli formu, gozlerindeki panlh se._iJebiliyordu,
Kopek bizi bekliyor, dedi Joaquim Sassa, onu ._ag1rsan iyi olur,
kalkmak i._in hala ._ok erken. Kopek Pedro Orce ._agmnca geldi,
i taatkarca yere uzand1, adamlar �imdi hsiltiyla konu�uyorlard1,
Joaquim Sassa, Bankadaki ti.im param1 ._ekecegim, diyordu, fazla
degil ama biraz da bon; alabilirim, Peki paran bitince ne olacak,
Belki ki.ii;i.ik maceram1z paradan once biter, Bizi ncyin bekledigini
kim bilebilir ki, Sag kalmamn bir yolunu bulacag1z, hatta gerekir­
se ._alanz, dedi Joaquim Sassa gi.ili.imseyerek. Arna belki boyle ui;
noktadaki ._arelere ba�vurmalan gerekmeyecek, Jose Anai._o da
buradaki, Oporto' daki bankaya gidip hesabmdan para ._ekecek,
Pedro Orce bi.iti.in pesetalanm yamnda getirdi ve Joana Carda'ya
gelince, onun mali durumu hakkmda hi ..bir bilgimiz yok, ama
sadakalarla ya da bir erkegin himayesi altmda ya�ayan bir kadma
benzemiyor. Dordi.ini.in i� bulacaklan �i.ipheli, eger i� devamhh­
g1, tutarhhg1, normal ikamet stati.isi.ini.i gerektiriyorsa, ne de olsa
onlarm �imdiki kaderi yalruzca kendi kaderi hakkmda bir �eyler
170

bildigini umabilecegimiz bir kopegin pe�inden gi tmek, ama bu


hayvanlarm konu�abildigi bir <;ag degil ve bu yiizden nereye git­
mek istediklerini soyleyemezler, ses telleri olsa bile.
Yandaki odada bitkin a�1klar birbirlerinin kollan arasmda
uyuyorlard1, saf bir haz, ama ne yaz1k ki beklenecegi gibi k1sa
slirmii�tii, ne de olsa insamn bedeni bu bedendir ve digeri de­
gildir, bir bedenin bir ba�I ve sonu vard1r, tenle ba�lay1p tenle
biter, i<;indekiler ona aittir, ama beden dinlenmeye, bag1ms1zh­
ga, otonom fonksiyonlarda bulunmaya gereksinim du yar, bir­
birlerinin kollan arasmda uyumalan herhangi birinin uykusu
tarafmdan bozu labilecek bir uyumu gerektirir, biri kolunda bir
krampla uyanabilir veya kaburgalarma bir dirsek dayand1g1 i<;in,
bu durumda da elimizden geldigince �efkatli bir sesle, Camm, bi­
raz yana kaysana, deriz. Joana Carda ve Jose Anai<;o bitkinlikten
uyuyakaldilar, <;iinkii gece boyunca ii<; kez cinsel ili�kiye girdiler,
a�k ili�kileri heniiz yeni ba�lad1, bu yiizden bedeni altm bilgeli­
giyle istedigi �eylerden asla mahrum b1rakmama kurahna sayg1
gosteri yorlar. Joaquim Sassa ve Pedro Orce olabildigince az ses
<;1kararak kopekle birlikte d1�an <;1ktilar, kahvalt1hk b i r �eyler ara­
maya gittiler, Joaquina Sassa bundan pequeno almoi;o diye bahse­
diyor, Frans1zlarm petit dejeimer' i gibi, Pedro Orce de i spanyolca
desay1mo diyor, ama ortak a<;hklan dilsel farkl1hklan <;ozecek.
Geri dondiiklerinde Joana Carda ve Jose Anai<;o yataktan kalkm1�
olacaklar, banyodan gelen seslerini i�itebiliyoruz, du� yap1yorlar,
mutlu bir <;ift ve olduk<;a iyi iki yiiriiyiicii, <;linkii <;ok k1sa bir za­
manda biiyiik bir mesafe kat ettiler.
Tekrar yola koyulma vakti geldiginde dordii kopege emir
bekleyen v e hem bu emirlerin gi..i v enilirligindcn, hem de on Iara
uymanm akilhca oldugundan �i.iphe eden insanlarm �a�km hava­
s1yla bak1yorlar. Kopegin geldigimizde yaphg1 gibi Oporto'dan
<;1kmak i<;in bize giivenecegini u mahm, dedi Joaquim Sassa ve di­
gerleri bunu soylemesinin sebebini anlad1lar, kopek Sad1k'm, i<;­
giidiilerine sad1k kalarak kuzeye gitmeye ba�lad1gm1 ve kuzeyin
171

gidilerneyecek bir yi:in oldugu ._1krnaz sokaklara girdigini dil�il­


niin, polisle sonsuz sorunlar ya�arurd1, kazalar, trafik s1k1�1khkla­
n olurdu, Oporto' daki herkes eglenceyi izlernek i._in gelirdi. Arna
bu ki:ipek ya�h ve �iipheli bir ._oban ki:ipegi ya da soyu sopu belir­
siz bir hayvan degil, soyagacmm ki:ikleri cehennernde yer ahyor,
ki oras1 bildigirniz gibi tilrn bilginin i:iniinde sonunda gittigi yer­
dir, eski bilgiler �irndiden orada, gi.inilrnilziln ve gelecegin bil­
gileri de ayru yolu izleyecek. Bu yilzden, ve belki ayru zarnanda
Pedro Orce yine o ki:ipegin kulagma hala ne olduklanm ._1kara­
rnad1g1rn1z si:izler hs1ldarna nurnaras1 yaphgmda, ki:ipek bu sanki
dilnyarun en dogal �eyiyrni�._esine, sanki tilrn ya�arn1 boyunca
bu �ekilde seyahat etrni�._esine arabaya biniyor. Arna bakm, bu
kez ba�1ru Joana Carda'run i:inkoluna yaslarnad1, bu kez dikkat
kesilrni� bir halde dik duruyor, Joaquirn Sassa Deux Chevaux'yu
yoldaki di:inerne._Jerden ve virajlardan ge.. irirken, her yi:inde, ora­
da durup izleyen biri �i:iyle dil�ilnilrdil, Gilneye gidiyorlar, arna
az soma fikrini degi�tirirdi, Doguya gidiyorlar, ve bunlar ternel
ya da anayi:inler, arna pusuladaki tilrn yi:inlerden bahsetseydik
Oporto'dan veya bu karrna�amn i._inden asla ._1karnazd1k.
Bu ki:ipekle bu yolcular arasmda bir anla�rna var, ak1l sahibi
di:irt varhk hayvans1 i._gildil tarafmdan yi:inlendirilrneyi kabul
ediyor, eger kuzeydeki bir rn1knahs tarafmdan ya da ki:ipegin b1-
rakrnad1g1 o rnavi ipligin bir benzerinin diger ucundan ._ekilrni­
yorlarsa. $ehirden aynhyorlar, insan yolun virajlara kar�m dogru
yi:inde uzand1g1ru biliyor, ki:ipek arabadan d1�an ._1krnak istedigi­
nin i�aretlerini veriyor, kap1y1 a._1yorlar ve d1�an hrhyor, bir gece­
lik dinlenrneden ve evde hka basa beslendikten soma capcanh bir
halde. Ki:ipek tms gidiyor, Deux Chevaux ona ne�eyle e�lik edi­
yor, dizgini ._ekrne gereksinirnini hissetrniyor. Yo! arhk denizin
kenarmdan ge.. rniyor, karamn i._ bi:ilgelerine giriyor, bu yilzden
Joaquirn Sassa'mn hayatirun bir amnda Sarnson'dan gil._Ji.i oldu­
gu o sahili gi:irerneyecegiz. Joaquirn Sassa, Ki:ipegin k1y1 �eridini
izlernerneye karar verrnesi ne ki:itil, diyor, size o ta� rnaceras1m
172

ya�ad1g1m yeri gosterebilirdim, i ncil'de bahsedilen Samson bile


yaphg1m �eyi yapamazd1, ama ah;akgoni.illtil i.ikten dolay1 daha
fazla konu:,;muyor. Joana Carda'mn Ereira'mn tarlalarmda yap­
tig1 daha da bi.iyiik bir �eydi ve h a l a da oyle, Pedro Orce'nin his­
settigi sarsmtllarsa daha da gizemli, ve eger buradaki, yeryiizi.in­
deki kilavuzumuz cehennemden i;1kip gelmi:,; bir kopekse, Jose
Anaii;o'ya i;ok uzun si.ire e:,;lik etmi:,; ve onu ancak tekrar u<;ma
zamam geldiginde terk etmi� olan o bi nlerce s1g1mga ne demeli.
Yo! yiikseliyor, alc;ahyor, soma tekrar yi.ikselmeye ba�hyor ve
yiikselmeyi siirdi.iriiyor, ve ali;ald1gmda bu yalmzca k.Jsa bir ara­
dan ibaret oluyor, bu daglar o kadar da yi.iksek degil, ama Deux
Chevaux'nun kalbini etkiliyor, onun yoku:,;larda, kopek rahati;a
ilerlerken durup soluk almaya i;abalamasma yo! ai;1yorlar. Yo!
kcnanndaki bir snackbar'da ogle yemegi ii;in durdular, kopek
bir kcz daha kendi yemegini bulmak ic;in ortadan kayboldu vc
gcri dondi.igiinde agzmda kan vard1, ama bunun sebebini za­
ten bili yoruz, burada gizem yok, eger kab1m dolduracak kimse
yoksa bir kopck bulabildikleriyle idare etmek zorundad1r. Tekrar
yola koyuldular, kuzey yoni.inde ilerlemeyi si.irdiirdi.iler, bir ara
J ose Anaii;o Pedro Orce'yle �akala�h, Boyle gidersek kendimizi
l spanya'da, senin i.i l kende bulacag1z. Benim vatamm Endij]i.is,

i.ilke ve vatan aym �eydir, HayH degildir, i.ilkemizi tammayabi­


liriz, ama vatamm1z1 hep tanmz, Hie; Galicia'ya gittin mi, Hay1r,
Galicia'ya hi<; gitmedim, Galicia ba�kalanmn vatam.
Oraya gidip gitmeyeceklerini gorecegiz, c;i.i nkii geceyi
Portekiz'de gei;irecekler. Jose Anaic;o'yla Joana Carda otele ka­
y1tlanm kan koca olarak yaptird1, Pedro Orce'yle Joaquim
Sassa tasarruf yapmak ii;in aym oday1 payla:,;t1 ve kopek Deux
Chevaux'yla birlikte uyumak zorunda kald1, o iri hayvan otel
sahibesini korku tmu:,;tu, Otelimde boyle bir canavar istemiyo­
rum, d1:,;anda, kopeklerin ait oldugu yerde uyuyabilir, iht iyac1m
olan en son :,;ey buray1 pirelerin istila etmesi, Kopekte pire yok,
di ye bo:,;una itiraz etti Joana Carda, i;i.inki.i asil mesele bu degildi.
173

Gecenin ortasmda Pedro Orce on kapmm kilitli olmad1guu uma­


rak yataktan kalkh ve ger-;ekten de degildi, bi:iylece arabaya binip
ki:ipegi kollarmm arasma alarak birka-; saat orada uyudu, insa­
nm sevecek kimsesi yoksa, bu durumda dogarnn a�ikar engelleri
yi.izi.inden, dostluk ondan sonraki en iyi �eydir. Pedro Orce'ye,
arabaya binerken sanki ki:ipek inliyormu� gibi geldi, ama bu bir
hali.isinasyon olmahyd1, k i bir �eyi ger-;ekten istedigimizde s1k
s1k ya�ad1g1m1z bir �eydir, bilge bedenimiz bize acir, i-;inde ar­
zulanm1zm tatminini taklit eder, di.i� gi:irmenin anlam1 budur, ne
diyorsunuz, Eger bi:iyle olmasayd1 bu katlarulmaz hayata nas1l
dayanabilirdik si:iyleyin, d iyor, zaman zaman lafa kan�an o bilin­
meyen ses.
Pedro Orce yatak odasma di:indi.igi.inde ki:ipek onu izledi,
ama i-;eri girmemesi si:iylendiginde kapuun e�igine uzarup orada
kald1. Otel sahibesinin, ufak tefek giindelik i�lerini yapmak i-;in
gi.ini.in ilk 1�1klanyla birlikte geldiginde, kepenkleri �afagm taze­
ligine a-;t1gmda ve ans1zm oradaki, paspasm i.isti.indeki Nemea
aslam az1di�lerini gi:istererek ayaga hrlad1gmda hissettigi deh�et
ve kopard1g1 feryat kelimelerle anlatilamaz, oysa bu yalmzca ye­
terince uyumam1� olan bir ki:ipegin esnemesiydi, ama bi:iyle iri
di�leri ve kamyormu� gibi gi:iri.inecek kadar kirm1z1 bir dili ser­
giliyorsa bir esneme bile ihtiyatla ele ahnmahdir. Oyle bir pahr­
h koptu ki mi.i�terilerin gidi�i sakin bir aynh�tan -;ok bir kovul­
may1 andmyordu, Deux Chevaux uzakla�m1�h bile, neredeyse
ki:i�eyi di:ini.iyordu, ve otel sahibesi ha!a kap1 e�iginde durmu�
sessiz hayvana bagmyordu, -;i.inki.i hayvanlarm en ki:iti.isi.i bun­
lardir, Havlayan ki:ipek 1sirmaz, diyen o i:izdeyi� dogruysa eger,
bu ki:ipegin heni.iz 1sirmad1g1 dogru, ama eger o -;enelerin gi.ici.i
sessizligiyle dogru orantihysa Tann bizi bu hayvandan koru­
sun. Yokular yola koyulduktan sonra bu olaya gi.ilmeye ba�hyor,
Joana Carda'ysa kadms1 agirba�hhg1yla bunu komik bulmad1, 0
kadmm yerinde olsam ben de deh�ete kap1hrd1m, sizin de ken­
dinizi kahraman gibi gi:irmenize ya da daha ki:iti.isi.i cesaretinizi
1 74

sergilemeye mecbur hissetmenize gerek yok, sozleri derin bir etki


yarath, her erkek sessizce kendi korkakhgtm dfo,;iindii, en ilgin­
ciyse Jose Anaic;o'nun korkusunu ilk ftrsat t a j oana Carda'ya itiraf
etmeye kararvermesiydi, c;unku gerc;ek a�k i nsanm sevgilisinden
hic;bir �eyi gizlememesi demektir, en kotiisu daha sonra, a�k bitti­
ginde ya�amr, s1rlarm1 ac;m1� olan a�1k konu�tuguna pi�man olur,
sevgilisiyse bunlan kullamr, ili�kilerinde boyle bir �eyin olmasm1
engellemek Joana Carda'yla Jose Anaii;o'ya kalmt�.

Smtr uzakta degil. K1lavuzlarmm izcilik becerilerine ah�mt�


olan yolcular Sad1k'm ya da Ktlavuz'un, ona oniinde sonunda bir
isim verilmesi gerekecek, hie; duraksamadan ya da dii�iinmeden
h1z\a ilerledigini fark etmediler ve burasmm yalmzca bir yo! ay­
rnrn degil bir dort yo! agz1 olmast i�leri daha da c;etrefille�tiriyor.
Bu kurnaz hayvan kuzeyden gi.ineye giderken aym yolu izlediyse
bile, ki bundan emin olamaytz, bu tecriibe pek i�e yaramayacak,
neyse ki farkmda oldugumuz gibi her �eyin bagh oldugu bakt�
ac;tsmdaki farkt di.i�i.iniirsek. i nsanlarm mucizevi ve harik ulade
�eylerin yanmda ya�adtklan bir gerc;ek, ama bu mucizelerin ya­
nstm bile derinlemesine goremiyorlar, kend ilerini bild ikleri yan
hakkmda hemen her zaman kandmyorlar, bunun sebebiyse tUm
giic;leriyle, hpk1 yiice Tannmtz gibi, bu diinyarun ve diger diin­
yalann kendi suretlerinden yarat1lmasm1 istemeleri, on Ian kimin
yarathg1ysa pek onemli degil. Bu kopek ic;gudiileriyle yonlendi­
rili yor, ama ic;giidUleri neyin ya da kimin yonlendirdigini bilemi­
yoruz ve eger burada anlahlan tuhaf olayt ac;tklamaya ba�laya­
bili rsek, boyle bir ac;iklama muhtemelen yalmzca bir ac;1klamaya
benzemekten oteye gidemeyecektir, veya bu ac;tklamadan bir
ac;tklama, sonra bir tane daha c;1karabiliriz, ta ki sonunda ac;tkla­
nacak hii;bir �ey kalmayana, her �eyin temel kaynag1 ai;1k\anm1�
olana dek, herhalde bu nun otesinde kaostan ba�ka bir �ey yoktur,
ama biz evrenin yap1smdan bahsetmiyoruz, bunun hakk.mda bil­
gimiz var, biz yalmzca kopeklerden bahsediyoruz.
175

Ve insanlardan. Bir kopegin pe�inden giden ve hemen ileride­


ki sm1ra dogru i lerleyen bu insanlardan. Giinbatimmda Portekiz
topraklarmdan aynlmak i.izereler ve ans1zm, belki de yakla�an
alacakaranhk yi.izi.inden, kopegin ortadan kayboldugunu fark
ediyorlar ve birden kendilerini ormanda kaybolmu� i;ocuklar
gibi hissediyorlar, Ne yapacag1z �imdi, Joaquim Sassa kopek­
lerin sadakatine kar�1 duydugu horgori.iyi.i ifade etme firsatm1
ka1;1rm1yor, ama Pedro Orce'nin ya�am tecri.ibesi tarafmdan te­
mellendirilmi� sakin yarg1s1 baskm 1;1kt1. Kopek 1rmag1 yi.izerek
gei;mi� ve diger yakada bizi bekliyor olmah, eger bu insanlar, Jos�
Anaii;o'yla Joaquim Sassa'dan bahsediyoruz, varolu�la simyay1
bir arada tutan halkalara ve baglara geri;ekten dikkat etselerdi
bunun hemen farkma vanrlard1, i;iinki.i kopegin gi.idi.ileri bin s1-
g1mgmkiyle ayru olabil ir, eger Sadik kuzeyden geldiyse ve bura­
dan gei;tiyse, belki bu deneyimi yinelemek istemeyebilir, tasmas1
ve ag1zhg1 olmad1gmdan kuduz oldugundan �iiphelenilebilir ve
hatta kur�unlanabilir.
Giimriik memurlan belgelerini dalgm dalgm kontrol ettiler,
el sallay1p gei;melerini i�aret ettiler, bu gorevlilerin i�lerinin ba�­
larmdan a�km olmad1g1 a1;1k, gormi.i� oldugumuz gibi insanlar
epey seyahat ediyor, ama �u anda bu daha i;ok sm1rlar dahilinde
geri;ekle�iyor, geni� bir anlamda vatanlarmdan uzakla�maktan
korkuyor gibiler, yani yurtlarmdan, s1loC1 ya�amlanm ya�ad1kla­
n aile evlerini terk etmi� olsalar bile. Minho'nun diger yakasm­
da da ayru s1kic1hk var, insan yanlarmda ba�ka bir ku�aktan bir
i spanyolla 1;1kagelen bu Portekizlileri izleyenlerde yalruzca kay1t­
s1z bir merak panltis1 alg1hyor, bu her iki yakaya gidip gelenlerin
i;ok daha fazla oldugu bir donem olsayd1 varhklan fark edilme­
yecekti bile. Joaquirn Sassa Deux Chevaux'yu bir kilometre siir­
di.ikten sonra yolun kenarma i;ekip durduruyor, Burada bekle­
yelim, eger kopek Pedro Orce'nin iddia ettigi gibi ne yapt1gm1
biliyorsa bizi aramaya gelecektir. Sab1rs1zlanacak zamanlan bile
olmad1. Kopek on dakika sonra arabanm oni.inde beliriyor, postu
176

ha!a 1slak. Pedro Orce hakhyd1 ve bu kadar �iipheci olmasak neh­


rin k1y1smda bekleyip kopegin kar�1 yakaya o kahramanca ge<;i­
�ini izleyebilirdik ve bu biiyiik bir zevkle tasvir edilebilirdi, tek
farklan iistlerindeki iiniformalar olan muhafizlarm bulundugu
sm1rlann bu s1radan ge<;ili�i yerine, i lerleyin, Ge<;ebilirsiniz, bu
olay1 ozetliyordu, o merak panlhs1 bile anlat1y1 zenginle�tirmek
i<;in kat edilmi� zay1f bir bulu�tan ba�ka bir �ey degil di.
$imdi yolculugun geri kalamm zenginle�tirmek i<;in daha ba�­
ka ve daha iyi katlar bulmanm tam zamam, arada iki giin ve iki
gece var, geceler koy pansiyonlannda, giinlerse bir zamanlar ku­
zeye giden eski yollarda ge<;ti, hep kuzeye, Galicia ve sis iilkesine,
sonbaharm geli�ini bildiren hafif saganaklarla, insamn ii;inden
yalmzca bu kadarm1 soylemek geliyor ve bir icada da gerek yok.
Gerisi Joana Carda'yla Jose Anai<;o'nun gece sevi�melerinden,
Joaguim Sassa'mn kesintili uykusuzlugundan, Pedro Orce' nin
kopegin sirtmda duran el inden, <;iinkii burada kopegin geceyi
yatak odalarmda ge<;irmesine izin veriliyordu, ibaret. Ve yolda­
ki giinler, hep geriye gidiyor gibi goriinen bir ufka dogru iler­
leyi�. Joaguim Sassa ikinci kez bunun tam bir delilik oldugunu
soyledi, sebebini bilmeden aptal bir kopegin pe�inden diinyanm
obiir ucuna gitmenin, Pedro Orce buna hemen, ofkesini ele vere­
rek kar�1hk verdi, Di.inyamn obiir ucuna g i ttigimiz soylenemez,
<;iinkii daha once denize ula�mz. Kopegin yorulmaya ba�lad1g1
ai;1k<;a goriiliiyor, ba�1 sark1yor, kuyrugu yerde ve patilerinin yu­
mu�ak k1s1mlan, sert derilerine kar�m, topraga ve ta�lara o kadar
siirtiindiikten sonra arhk ac1maya ba�lam1� olmah, Pedro Orce
o gece onlan inceleyecek ve kanayan yaralar bu lacak, Joaguim
Sassa'ya boyle <;1k1�masma �a�mamah, ki o bak1p sanki kendisini
bag1�latmak istercesine �oyle di yor, Hidrojen peroksitle kompres
yapmak iyi gelir, bu biiyiikannenize yumurta emmeyi ogretmek
gibi bir �ey, Pedro Orce eczac1hgm tiim becerileriyle ha�ir ne�ir,
Joaguim Sassa'mn tavsiyesine ihtiyac1 yok. Yine de bu uzla�mac1
tavir tekrar huzurun saglanmas1 i<;in yeterliydi.
177

Kopek Santiago de Compostela bolgesinde kuzeydoguya


dogru ilerlemeye ba�lad1. Hedefine yakla�1yor olmahyd1, bu ye­
niden kazand1g1 �evkten anla�1labiliyordu, ba�1ru havada tutu�
�ekli nden, dimdik olmu� kuyrugundan. Joaquim Sassa kopegin
gerisinde kalmamak il;in Deux Chevaux'yu biraz h1zlandumak
zorunda kald1 ve oyle yakla�t1lar ki hayvana neredeyse degecek­
lerdi. Joana Carda, Bakm, mavi iplige bakm, diye haykird1. Hepsi
dondiiler. Bu iplik farkhyd1. Onceki oyle kirlenmi�ti ki, mavi mi
siyah m1 oldugu anla�1lm1yordu, ama bu masmaviydi ve gogiin
ya da denizin mavisine de hie; benzemiyordu, onu kim boyay1p
diizle�tirmi� olabilirdi, kim y1kam1� ve, eger aym ipl ikse, kopegin
agzma koyup, Haydi git, demi� olabilirdi. Yol darald1, neredeyse
tepelerin eteklerindeki bir patikaya donii �tii. Giine� hala bura­
dan gori.ilemeyen denizde bahnak iizere, doga insani ko�ullara
uyan manzaralar yaratmakta usta, gokyiizii bu sabah ve ti.i m ogle
sonras1 boyunca Galicia'y1 c;iselemeleriyle 1sla t1rken kapah ve ic;
karart1c1yd1, �imdiyse ortahk bak1rs1 bir 1�1kla y1karnyor, kopek
bir miicevher gibi parhyor, altm bir hayvan gibi. Deux Chevaux
bile �imdi daha iyi gori.iniiyor ve ic;indeki yolcular ans1zm donii­
�iiyor, 1�1k i.istlerine di.i�iiyor ve azizler kuyruguna giren ki�iler
gibi ilerl iyor. Jose Anaic;o Joana Carda'y1 inceliyor ve bu gi.izel lik
kar�1smda i.irperiyor, Joaquim Sassa kendi parlayan gozlerini in­
celemek ic;in dikiz aynas1ru indiriyor ve Pedro Orce buru�uk elle­
rine bak1yor, ama arhk buru�uk degiller, hay1r, simya tarafmdan
yenilendiler, oliimsiiz oldular, bedenin geri kalam olmek zorun­
da olsa bile.
Kopek ans1zm duruyor. Gi.ine� daglarm zirvesiyle aym sevi­
yede, diger taraftaki deniz goriilebiliyor. Yol kivnlarak a�ag1 ini­
yor, a�ag1da iki tepe onu kesiyor gibi goriiniiyor, ama bu uzak
mesafeden bakmamn yol ac;t1g1 optik bir yamlsama. Onlerinde,
baymn yansmda, biiyi.ik bir ev var, ihmal edilmi�lik havas1 ta­
�1yan sade bir bina, i;ok eski, c;evredeki tarlalarm i�lendiklerini
gosteren belirtilere kar�m. Evin bir k1sm1 �imdiden golgelendi,
178

1�1k soluyor, tiim diinya devinimsizlige ve yalmzhga gomi.ilii gibi


goriini.iyor. Joaquim Sassa arabay1 durduruyor. Hepsi iniyorlar.
Sessizligin son bir yank1 gibi titre�tigi i�itilebiliyor, belki de bu
yalmzca kayalara vuran dalgalarm uzaklardan gelen sesi, en iyi
ai;1klama hep budur, dalgalann sonsuz ams1 deniz kabuklannm
i<;inde bile yank1lamr, ancak durum boyle degil, burada duyula­
bilen �ey sessizlik, kimse bunu deneyimlemeden olmemeli, onu
i�ittiniz mi, �imdi gidebilirsiniz, nas1l bir �ey oldugunu bili yor­
sunuz. Arna bu dordii ii;in o vakit heniiz gelmedi. Hedeflerinin o
ev oldugunu biliyorlar, bir heykel gibi dilsiz, beklemekte olan bu
harika kopek onlan buraya getirdi. Jose Anaii;o Joana Carda' mn
yamnda duruyor, ama ona dokunmuyor, ona dokunmamas1 ge­
rektigini biliyor, bunu Joana Carda da biliyor, bunlar a�km bile
kendi onemsizligini kabullenmesi gerektigi anlar, hislerin en yii­
cesini, ba�ka durumlarda neredeyse her �ey olabilecek o hissi ne­
redeyse hi<;lige indirgedigimiz i<;in bizi bag1�laym. Arabadan en
son Pedro Orce iniyor, yere bas1yor ve yerin korkun<; bir gii<;le
sarsild1gm1 hissediyor, burada her sismograf ignesi kmhrd1 ve bu
tepeler Citedeki denizdeki birbirinin i.isttinde kabaran dalgalarm
hareketiyle t itre�iyor gibi goriini.iyor, bu ta�tan sal tarafmdan iti­
len, kendilerini ona yararak ilerled igimiz o gi.ii;lii akmtilann cezi­
riyle hrlatan o dalgalann.
Gi.ine� kayboldu. Sonra mavi iplik havada titre�ti, oyle say­
damd1 ki neredeyse gori.inmezdi, bir destek arad1, elleri ve yiiz­
leri olq;ad1, Joaquim Sassa onu tuttu, bu bir rastlanh m1yd1 yoksa
yazg1 m1, bu hipotezleri bir kenara birakahm, her ne kadar ikisine
de inanmamak ir;in birkar; sebebimiz olsa da, peki Joaquim Sassa
�imdi ne yapacak, arabada seyahat edemez, bir eliyle ipligi d1-
�anda tutup ona e�lik ederken, i;i.inki.i riizgarm kontroli.i altmda
olan bir iplik yolu ta kip etmek zorunda degildir, Bununla ne yap­
mahy1m, diye sordu, ama digerleri ona bir yamt veremezlerdi,
oysa kopek verebilirdi, yoldan aynld1 ve hafif bay1rdan inmeye
ba�lad1, Joaquim Sassa onu takip etti, havaya kalkm1� eli mavi
179

ipligi sanki ba�mm i.isti.indeki bir ku�un kanatlanru ya da gog­


si.ini.i o]<;;a rm1�-rasma takip ediyordu. Jos� Anai-ro, Joana Carda
ve Pedro Orce'yle birlikte arabaya geri dondi.i, onu -rah�brd1 ve,
Joaquim Sassa' dan gozi.ini.i ay1rmadan, yolu yava�-ra inmeye ba�­
lad1, ondan once vannak istemiyordu, ya da sonra, olaylarm po­
tansiyel uyumlan dengelerine ve ne zaman olduklanna baghdir,
-rok ge-r de degil, -rok erken de, bu da kusursuzluga ula�marnn
bizim i-rin neden bu kadar gi.i-r oldugunu a-.iklar.
Evin oni.indeki meydanda durduklannda Joaquim Sassa ara­
hk duran kap1dan on arum otedeydi. Kopek neredeyse insans1 bir
sesle i-r ge-rirdi ve yere uzand1, boynunu patilerinin i.isti.ine koya­
rak. i pligi pen-releriyle agzmdan -r1kard1 ve sallay1p yere birakh.
Evin karanhk olan i-r k.Jsmmdan bir kadm -r1kt1. Elinde bir iplik
vard1, Joaquim Sassa'run halii tutmakta oldugu ipligin ayms1yd1
bu. On kapmm son merdivenini indi ve, i-reri gelin, dedi, yorgun
olmahsm1z. ii k hareket eden Joaquim Sassa'yd1, ma vi ipligin ken­
di tarafmdaki ucunu bilegine baglam1�h.
Bir giin, diye anlatt1 onlara Maria Guavaira, yakla�1k bu saat­
te vc bcnzcr bir giinde ki:ipek i;1kageldi, sanki uzaklardan gelmi�
gibiydi, postu kirliydi, patileri kamyordu, gelip kafas1yla kap1y1
i;ald1 ve kap1ya dcgnekleriyle vurup, Zavalh bir adama sadaka
verin, hay1rsevcr bayan, diyen o gezgin dilencilerden biri oldu­
gunu dii�ii ncrek ai;maya gittigimde bir de baktlm ki kar�1 mda bu
kopek duruyor, sanki diinyanm i:ibiir ucundan ko�up gelmi�i;c­
sine soluk solugayd1 ve patilerinin altmdaki toprakta kan izleri
vard1, en �a�irtlc1 olamysa korkmamamd1, oysa korkmak ii;in her
tiirlii sebep vard1, bu ki:ipegin ne kadar zarars1z oldugunu bil­
meycn herkes kar�1smda hayvanlarm en vah�isinin durdugunu
dii�iiniirdii, zavalh yaratlk, beni gi:iriir gi:irmez hemen yere yatti,
sanki dinlenmeye kalkmadan once bana ula�may1 beklemi�i;esi­
ne ve sanki aghyormu� gibiydi, konu�maya i;ah�1yor ama ba�a­
ram1yormu� gibiydi ve burada oldugu tum zaman boyunca bu
kopegin havlad1gm1 hii; duymad1m. Alt1 giindilr bizimle birliktc
ve bir kez bile havlamad1, dedi Joana Carda, Onu ii;eri ald1m, te­
mizledim, ona baktim, ba�1bo� bir hayvan degil, postuna bak1lm­
ca bu anla�i11yor, belli ki sahipleri onu iyi beslemi�, ona sevgi ve
�efkat gi:istermi�ler, aradaki fark.J gi:irmek isterseniz onu Galicia
kopekleriyle kar�ila�t1rmarnz yeterli, onlar ai; dogar ve ya�am­
lanm her �eyden mahrum b1rak1larak, di:ivillerek ve ta�lanarak
gei;irdikten sonra ai;hktan i:ililrler, Galicia ki:ipekleri bu yiizden
kuyruldanm kald1ramaz, fark edilmemek u muduyla bacaklan­
nm arasma s1k1�tmrlar, intikamlanm firsat bulunca 1s1rarak ahr­
lar. Bu ki:ipek 1s1rm1yor, diye onlara gilvence verdi Pedro Orce,
181

Nereden geldiginiyse herhalde asla ogrenemeyecegiz, dedi Jose


Ana it;o, belki bu i;ok da onemli degildir, beni asd �a�irtan bizi
buraya getirmek ii;in aramaya i;1km1� olmas1, insan sebebini me­
rak ediyor. Bilmiyorum, tek bildigim gi.ini.in birinde agzmda bir
iplikle yola i;1kt1g1, bana sanki, Ben donene dek k1p1rdama, de­
dikten sonra, ve az once indigi tepeye i;1k1p gozden kayboldugu,
Bu iplik de neyin nesi, diye sordu Joaquim Sassa, kendisini halii
Maria Guavaira'ya baglamakta olan elyafm ucunu once bilegine
dolay1p sonra i;ozerken. Ke�ke bilseydim, diye yamtlad1 Maria
Guavaira, kendi ucunu parmaklarmm arasmda bir gitar teli gibi
gererek, her ikisi de birbirlerine baglanm1� olduklamun farkm­
da degil gibi goriini.iyorlard1, ama orada durup bakmakta olan
digerleri farkmdayd1, dii�i.incelerini kendilerine saklad1lar, ama
bunlarm ne oldugunu tahmin etmek gi.ii; degil. �i.inki.i tek yap­
t1g1m eski bir i;orab1 sokmekti, insanlarm ii;ine para koyduklan
o i;oraplardan birini, ama sokti.igi.im i;oraptan yalmzca bir avui;
iplik i;1kmas1 gerekirdi, oysa buradaki yi.in yalruzca yi.iz, belki bin
koyunun k1rp1lmas1yla elde edilebilir, boyle bir �ey nas1l ai;1kla­
nabilir ki. Iki bin s1g1rc1k beni gi.inlerce 1srarla takip etti, dedi Jose
Anaii;o, Denize neredeyse benim kadar ag1r bir ta� firlatt1m ve
i;ok uzaklara gitti, diye ekledi Joaquim Sassa, abarttlgmm farkm­
da olarak ve Pedro Orce de basi ti;e, Yer titriyor, dedi ve titredi.
Maria Guavaira ayaga kalktJ, bir kap1y1 ai;t1 ve, Bakm, dedi,
Joaquim Sassa yarunda duruyordu, ama onu i;eken iplik degil­
di ve gordiikleri mavi bir buluttu, koyula�an ve ortas1 neredeyse
siyah olan bir bulut, Bu kap1y1 ai;1k b1rakJrsam iplik ui;lan hep
d1�an i;1k1yor, t1pk1 yola i;1kan ve seni buraya getiren o iplik ucu
gibi, dedi Maria Guavaira Joaquim Sassa'ya ve ii;inde topland1k­
lan mutfak �imdi ikisi d1�mda bombo�tu, mavi bir iplik ve soluk
ahyor gibi goriinen o mavi bulut tarafmdan birle�tirilmi�lerdi,
i.isti.inde et pari;alanyla i;e�ni kat1lm1�, Galicia i;orbalan kadar ag1r
olmayan bir I ahana i;orbasmm kaynamakta oldugu bir ocaktaki
tahtalarm i;1tudad1klan i�itiliyordu.
182

Joaquim Sassa'yla Maria Guavaira boy le uzun sure bagh kal­


mamahlar, yoksa bu birliktelik �i.ipheli gortinmeye ba�layacak,
bu yi.izden Maria Guavaira ipligi sanyor ve Joaquim Sassa'nm
bilegine ula�hgmda ipi oraya bir kez daha doluyor, sanki onu
kendisine gori.inmez bir !?ekilde bir kez daha baglarcasma ve son­
ra ki.i<;i.ik ytin yumagm1 gogsi.ine bastmyor, bu hareketin anlam1
konusunda yalmzca bir budala �i.ipheye di.i�erdi ve eger Joaq uim
Sassa �i.ipheye di.i�mese daha da bi.iyi.ik bir budala olurdu. Jose
Anai<;o ocakta yanan a te�ten uzakla�1yor, Sa<;ma gelebilir ama
bize olanlarla i spanya ve Portekiz'in Avrupa'dan ayr1lmas1 ara­
smda bir baglant1 oldugu sonucuna vard1k, bundan haberin var­
dir herhalde, Evet, ama buralarda kimsenin i.izerinde dti�i.inme­
digi bir �ey bu, daglari a�tp sahile indigimizde deniz hep aym.
Televizyonda gosterildi, Tclevizyonum yok, Radyo haberlerinde
verildi, Haberler sozci.iklerden ba�ka bir �ey degildir ve sozciikle­
rin de haber olup olmadtklarmdan asla emin olamazsm.
Bu ku�kucu sozden sonra dakikalarca kimse konu�mad1.
Maria Guavaira raftan birka<; kase ald1 ve <;orbay1 bir kepi;eyle
payla�tird1, sondan bir oncekini Joaquim Sassa'ya, sonuncusunu
da kendisine ayird1, bir an ii;in herkes ona i;orba kalmayacagtm
dti�i.indti, ama hay1r, herkese yetecek kadar vard1, boylece Maria
Guavaira'nm Joaquim Sassa'nm i;orbastm bitirmesini beklemesi­
ne gerek kalmad1. Sonra Joaquim Sassa ona tek ba�ma ya�ay1p
ya�amad1g1m sordu, <;i.inkti heni.izevde ba�ka kimseyi gormemi�­
lerdi, Maria Guavaira ona ti<; ydd1r dul oldugunu ve tarlalarda pa­
rah 1rgatlar i;ah�tlrd1g1m ai;1klad1, Deniz ve daglann arasmday1m,
i;ocugum ya da ailem yok, agabeylerim Atjantin'e go<; etti, babam
oldi.i, akil hastas1 olan anncm La Cruna'daki bir t lmarhanede, bu
dtinyada benim kadar yalmz fazla kadm yoktur herhalde, Tekrar
evlenebilirdin, dedi Joana Carda, ama konu�tuguna hemen pi�­
man oldu, boyle bir �eyi soylemeye hakk.i yoktu, kendisi daha
birkai; gun once evliligini y1km1�b ve �imdiden ba�ka bir adamla
birlikteydi, Tiikenmi�tim ve benim ya�1mdaki bir kadm tekrar
183

evlenirse bu toprag1 oldugu ic;indir, erkekler ic;in toprakla evlen­


mek baz1 kadmlarla evlenmekten daha caziptir, Hala genc;sin,
Bir zamanlar genc;tim ama o zamanlan arhk arumsayam1yorum,
bunlan soyledikten sonra ocagm iistline egildi, boylece alevler
yiiziinii aydmlatb, ba�1ru kaldmp Joaquim Sassa'ya bakh, sanki,
i�te ben buyum, bana iyi bak, elimde tuttugum bir ipligin ucuna
bagh olarak kap1mm e�iginde belirdin, istesem seni yataga atabi­
lirdim ve eminim ki gelirdin, ama asla giizel olmayacag1m, sen
beni gelmi� gec;mi� en arzularur kadma donii�ti.iremezsen eger,
bunu yalruzca bir erkek yapabilir ve yapar da, ama ne yaz1k ki
sonsuza dek siirmez.
Joaquim Sassa onu ate�in diger tarafmdan inceledi ve dans
eden alevlerin yiiz ifadesini siirekli degi�tirdigini gordii, bir an
yanaklanru c;okiik gosteriyor, sonra golgeleri diizle�tiriyorlard1,
ama koyu gozlerindeki panlh degi�miyordu, belki de orada as1h
kalm1� bir gozya�1 saf 1�1ktan bir zara donii�mii�tii. Giizel degil,
diye dii�iindii, <;irkin de degil, elleri kaba ve y1pranm1�, benim­
kilere hie; benzemiyor, iicretli izne c;1km1� bir ofis katibinin elle­
rine, bu arada yarm, eger yarnlm1yorsam, aym son giinii, obiir
gun i �ba�1 yapmam gerekiyor, ama hayir, bunu nasil yapabilirim,
Jose'yle Joana'y1, Pedro'yla Kopegi nasil terk edebil irim, benimle
gelmeyi istemek ic;in bir sebepleri yok ve eger Deux Chevaux'yu
ahrsam evlerine geri donmeleri c;ok zor olacak, ama herhalde geri
donmek istemiyorlardir, diinyada �u anda gerc;ek olan tek �ey bu­
rada birlikte olu�umuz, Joana Carda'yla Jose Anaic;o'nun hsilda�­
malan, belki kendi hayatlanndan, belki de birbirlerininkinden
bahsetmeleri, Pedro Orce'nin elinin Kilavuz'un s1rtmda durma­
s1, hie; �iiphesiz ba�ka kimsenin hissedemeyecegi t itremeleri ve
sars1lmalan Olc;erek, benimse bir bak1� tarzmdan c;ok gozlerini
sergileme tarz1 olan bir bak1� tarzma sahip Maria Guavaira'y1
incelemeyi siirdiirmem, siyahlara biirlinmii�, zamanm avuttugu
ama orf ve adetlerin siyahlar giymeye zorlad1g1 bir dul, neyse ki
gozleri parhyor ve bu eve ait degilmi� gibi goriinen o mavi bulut
IS4

da var, sac;lan, esmer ve yuvarlak bir c;enesi, dolgun dudaklan


var ve di�leri, on Ian bir saniye once bir anhgma gordi.im, beyaz,
Tann'ya �i.iki.ir, aslmda bu kadm gi.izel ve ben farkma bile var­
mad1m, ona baghyd1m ve farkma varmad1m, eve mi donecegime
yoksa burada m1 kalacag1ma karar vermeliyim, i� birkac; gi.in gei;
gi tsem bile sonm olmaz, Yanmada'da ya�anan bi.itlin bu karga�a­
da i�e birkac; gi.in gee; giden c;ah�anlara kim dikkat edecek, ula�1m
imkam bulamad1g1m1 soyleyebilirim. Maria Guavaira bir an s1-
radan, bir sonraki ansa oldukc;a gi.izel gori.ini.iyordu ve �imdi ya­
nmda durmakta olan Joaquim Sassa �oyle di.i�i.indi.i, Joana Carda
korkunc; gori.ini.iyor, benim kiz1m c;ok daha gi.izel Senhor Josl'
Anaic;o, senin yapmac1k �ehir hammm1 esintinin daglarm otesinC'
ta�1d1g1 tuzlu havamn tadmda oldugu belli olan ve �u siyah giy­
sinin altmdaki bedeni herhalde bembeyaz olan bu vah�i yarahkla
nas1l k1yaslayabilirsin, ke�ke tadma bakabilseydim, Pedro Orce,
sana bir �ey soyleyecegim, Bana ne soyleyeceksin, $imdi kimi
sevmem gerektigini bildigimi, Tebrikler, bunu b i lmesi c;ok daha
uzun zaman alan ya da asla ogrenemeyen insanlar var, Boyle biri­
ni tamyor musun, Mesela ben, ve Pedro Orce bu yamb verdikten
sonra yi.iksek sesle, Kopegi gezdirmeye c;1k1yorum, dedi.
Karanhk heni.iz c;okmedi, ama hava soguk. Denizi saklayan
daglarm yoni.inde ilerideki bayira dogru k.ivnla k1vnla uzanan
ve gev�ek bir iplik gibi saga sola donerek gozden kaybolan bir
yo! var. Vadi az sonra karanhga gomi.ilecek, hpk1 karartma gece­
sinde oldugu gibi, gerc;i Maria Guavaira'nm ya�ad1g1 vadide her
gece karartma oldugunu soylemek daha dogru olui; bu yi.izden
medeni ve kliltlirlli Avrupa'nm elektrik kablolarmm kopmasma
gerek yoktu. Pedro Orce evden c;1k1yor c;Unki.i orada kendisine ih­
tiyac; yok. Arkasma bakmadan yi.irliyor, once glidi elverdiginc£'
c;abuk, sonra yorulmaya ba�laymca yava�hyor. Daglarm olu�tur­
dugu bi.iyi.ik duvarlarm arasmdaki bu sessizlikte kendisini hie;
huzursuz hissetmiyor, o c;olde dogup bi.iyi.imli� bir adam, toz­
dan ve ta�lardan ibaret bir arazide, insanm bir at kafatas1m, ha!a
185

nalh olan bir toynag1 buldugunda �a�irmad1g1 bir yerde, Mah�erin


Dort Athsi'mn bile orada sag kalamayacagnu soyleyenler var,
muharebe ab sava�ta oldii, enfeksiyonlu at enfeksiyondan oldil,
ac; at ac;hktan oldii, olilm her �yin mutlak varolu� nedenidir ve
onlarm �a�maz sonudur, bizi yarultan kendimizi ic;inde buldugu­
muz bu ya�am <;izgisidir, bir isim vermek zorunda oldugumuz
ic;in gelecek dedigimiz �eye dogru ilerliyor, oradan silrekli yeni
varhklar topluyoruz ve gec;mi�ten c;1k1p gelmesinler diye olii diye
bahsetmek durumunda kald1g1m1z eski varhklan da silrekli geri­
de birak1yoruz.
Pedro Orce'nin kalbi �imdiden ya�lanmaya ve y1pranmaya
ba�lad1. Art1k daha s1k ve daha uzun siire dinlenmesi gerekiyor,
ama vazgec;miyor, kopegin varhg1 onu avu tuyor. Birbirleriyle
i�aretle�iyorlar, i;ozii lmese bile yeterli olan bir ileti�im kodu gibi,
c;ilnkii var olma gerc;egi tek ba�ma yeterlidir, hayvan sirtiru ada­
mm baldmna siirter, adamm eli hayvanm kulagmm ic;indeki
yumu�ak deriyi oJ<;;ar, diinya ayak, soluma, siirtilnme sesleriyle
dolu ve �imdi denizin dagm zirvesinin arkasmdan gelen boguk
sesi ac;1kc;a duyulabiliyor, giderek yiikseliyor, yilkseliyor, netle�i­
yor, netle�iyor ve sonra o engin yiizey insanm gozlerinin onilnde
uzamveriyor, ay 1�1gmdan yoksun ve ic;inde yalmzca birka<; y1l­
d1z bulunan gece gogilniin altmda hafifc;e panld1yor ve a�ag1da
kopilklerin ba� dondilriicil beyazhg1, geceyle olilmii ayiran can­
h c;izgi gibi, siirekli dag1hp kendini tekrar yeniliyor. Dalgalarm
kamc;1lad1g1 kayalar daha siyah, sanki oradaki ta�larm yogunlu­
gu daha fazlaym1�c;asma ya da zamanm ba�lang1cmdan beri su­
larla y1kanm1�c;asma. Riizgar denizden geliyor, k1smen dogal �e­
kilde esiyor, k1smense gilc;lilkle hissedilebiliyor, bu Yanmada'nm
denizde yer degi�tirmesi yiizilnden olmah, bir esintiden fazlas1
degil, hepimizin c;ok iyi bildigi gibi, ama yine de dilnya diinya
olah beri boyle tayfun gorillmedi.
Pedro Orce okyanusun boyutunu olc;til ve o anda kiic;iik bul­
du, c;iinkil derin bir nefes almca cigerleri oyle geni�ledi ki tiim
186

o sular ii;eri akabilir ve yine de ta�tan �ahmerdanlanyla dalgalan


yaran o sahn s1gacag1 kadar yer kalabilirdi. Pedro insan mt ba­
hk mt oldugunu bilmiyordu. A�ag1ya, deniz k1y1sma indi, kopek
yeri koklay1p gidecekleri yolu sei;mek i.izere onden gitmi�ti ve
Pedro Orce'nin bu ihtiyath ve kurnaz rehbere i;ok ihtiyac1 vard1
i;i.inki.i gi.in 1�1g1 olmadan tek ba�ma bu ta�tan labirentin giri�ini
ya da 9k1�1m bulamazd1. En sonunda denize inen bi.iyiik kaya
tabakalarma ula�hlar, orada dalgalarm gi.iriiltlisli kulaklan sagir
cdici boyutta. $imdi ay belirse insan bu kapkara gogi.in ve denizin
haykm�larmm altmda hazdan olebilir, ac1dan, korkudan ve yal­
mzhktan oldi.igi.inii sanarak. Pedro Orce arhk ii�limliyordu. Gece
giderek berrakla�h, ba�ka y1ld1zlar belirdi ve bir an ii;in gitmi�
olan kopek ko�arak geri dondi.i, sahibinin pantolonunu i;eki�tir­
mek ii;in egitilmemi�ti, ama onu isteklerini kusursuzca ifade ede­
bildigini bilecek kadar iyi tamyoruz ve �imdi Pedro Orce' nin ona
ke�fini gormek ii;in e�lik etmesi gerekiyor, sahile vurmu� bir ha­
zine sand1g1, Atlantis' ten bir kalmtt, Ui;an Hollandalmm enkaz1,
saplanhh bir am, oraya vard1gmda orada yalmzca ta�lar oldugu­
nu gordi.i, ama bu kopek kolay kolay aldanmad1gma gore orada
sir a d1�1 bir �eyler olmahyd1, i�te o zaman onun i.isti.inde durmak­
ta oldugunu fark etti, kabaca bir gemi �ekl inde olan dev bir ta�m,
ve bir tane daha vard1, bir gemi diregi gibi uzun ve dar, ve bir
tane daha, bu di.imen yekesi olmahyd1, ancak kmlm1�h. Soluk 1�1 -
gm kend isini yamlthgm1 di.i�linerek ta�larm etrafmda yi.iri.imeye,
dokunup incelemeye ba�lad1 ve art1k �i.iphesi kalmam1�h, yilksek
ve sivri olan buras1 pruva, dliz olan digeri pupa, gemi diregi ko­
nusunda yamlmaya imkan yok ve dlimen yekesi ancak bir dev
ii;in yap1lm1� olabilir, burada duran kesinlikle ta�tan bir gemi.
Cografi bir fenomen. Pedro Orce' nin bu ke�fi kendi kendisine
ai;1klayabilecek kadar k imya bilgisi var, eski bir tahta gemi dal­
galar tarafmdan buraya silri.iklenmi� y a da gemiciler tarafmdan
terk edilmi�ti, bu kayalarm listilnde i;aglar boyu kalm1�h, son­
ra ilzeri toprakla kaplanm1�h, organik materyalleri ta�la�m1�ti,
187

toprak bir kez daha geri i;ekilmi�ti, bugune dek, ruzgarm, yag­
murun ve sogukla s1cagm erozyonunun sivri kenarlan torpiile­
mesi ve ta�lan ufaltrnas1 it,;in binlerce y1lm get,;mesi gerekecek, so­
nunda bir gun bir ta� digerinden ayirt edilemeyecek. Pedro Orce
geminin tam ic;inde oturdu, oturdugu yerden yalruzca gokyuzu­
nu ve engin denizi gorebiliyor, bu gemi birazc1k sallansa denizde
ilerledigini hayal edebilirdi ve sonra, ki bu size hayal gucunun
neler yapabildigini gosteriyor, absurd bir �ekilde bu ta�la�m1�
geminin geri;ekten denizde ilerledigini ve Yanmada'y1 i;ektigini
du�unmeye ba�lad1, insan hayal gucunun bu ui;u�lanna guve­
nemez, bunun olanaks1z olmad1g1 ai;1k, daha tuhaf �eyler goriil­
du, ama geminin pupas1 ironik bir �ekilde denize bak1yor, dogru
durust hit;bir gemi ters gitmez. Pedro Orce ayaga kalkt1, �imdi
u�uyor ve kopek ali;ak duvarm ustiine s1i;rad1, Eve gitmemizin
zamaru geldi Sahip, gecenin bu vaktinde d1�anda kalmak it;in i;ok
ya�hsm, eger bunu geni;ken yapmad1ysan art1k <;ok gei;.
Daglarm zirvesine vard1klarmda Pedro Orce gui;Iukle yuru­
yebiliyordu ve az once tum okyanusu yutabi lecek olan zavalh
cigerleri �imdi delinmi� bir koruk gibi sesler i;1kanyordu, keskin
hava burun deliklerini yak1yor, bogazm1 kavuruyordu, bu dag
yollan ya�lanmaya ba�lam1� bir eczac1ya gore degil. Bir kaya­
nm ustiine c;oktu, dinlenmesi gerekiyordu, dirseklerini dizlerine
dayad1, ba�1m avui;Iamun arasma ald1, aim terden parhyordu,
ruzgar sai;lanru ui;u�turuyordu, fiziksel bir harabeydi, bitkin ve
kederliydi, ne yaz1k ki bir insam geni;Iiginin baharmda ta�la�tmp
sonsuza dek kalacak bir heykele donu�turmenin yolunu henuz
kimse bulamad1. $imdi daha rahat nefes ahyordu, hava yumu�a­
m1�h, soluk ahrken arhk hmltilar i;1karm1yordu. Beklemekte olan
kopek bu degi�ikliklerin farkma varmca gerindi, dogrulacakm1�
gibi yaph. Pedro Orce ba�1m kaldird1, a�ag1ya, vadiye, eve bak­
h. O stunde bir 1�1\t1 vard1 sanki, yay1lan bir nur, panl t1s1z bir tiir
1�1k, eger Him digerleri gibi yalruzca sozcuklerle olu�turulabilen
bu ifade yalmzca tek bir �ekilde anla�1hrsa. Pedro Orce ans1zm
- . - - ----- -�------ - - - - - - - - - -------

l lrn•d el.. 1 11 ....u.ill\' 1 ,m 1m.,,uJ i . l..l•nd isini tal.. a tsi7. li 1ra l...m o ni>lil'l ­
l1•rdl•n i\nce gl'l1�lermi h.1li.·r veren o t u h a t d uvumlan .:11;1 l..l amava
(.1h �ird 1 . h.wanm i:,oriinml'7 rarli l.. iillC'rmm l i t n.•v•�· nl.1 lii l i rd i liu
<'nerpnm u7,1 l.. l arda l.. i li ir .. 1ca l.. h l.. �1li i vay1h�1. ul,1�aliilecq�1 nnl..
lanm h<'ffil'n Oh"·indl'l.. i rarlal.. �ua l a rm l..mlmas1. liu �l'Cl' �<'r\l'l.. ­
ll'll m uci;oelerlt• dolu. 1 r l i k \'l' m a \' i viin liulutu . .. ah1ldeki i... .w ala
ra \'l l rmu� nlan ta�t a n �l' m i \'l' � i m d i d i' 1ang1r 1.m�ir l i t n•mi·l.. t .
Pian, ya d ,1 liu r ,1d,m lial.. m ca lii 7l' oyJe gell'n, liu l'\'. ( , i'iriin l \ i l i t
rP�l 1 . h .1 1 1 .i r l.. a yn.1�1 1 . �rr i yl' (Pk i l i p nerl'devsi.• �i\ri..i nml'.r li i r no!..
1 .1 v a di\nii�ti i, <.11nra l/:l'ri diind i..i . hafi fi;e titn•\·l'rek Pedro Orn· li ir
an i.,;m liu d 1 � Pr i;i\ ldl' tPrk Pd 1 l m 1 :. n l m a k l a n korktu . ama k1>rku ... 11
ge.,;1 1 . a�ag1da, nr,1da M a n a ( , 11.n·a i ra ' v l a loaqu i m S.lss a ' n m li i r ­
l i k h• P l d u k l.mm a n l ,1yacal.. k a d a r ,-akli o l m u � t u . 1 a m a n i;ok d e ­
g i � t i . hu�li n l l•rdl' li ir l'rkPk li 1 r k a d 1 n 1 11:r'lrtir IZOnTil'7 mercimeg1
fmn.1 \·eri yor. liu kat>a, koyliice \'e modac.1 �� ' � kaq•1 l a � t 1rm.w1
liag1�laym. l'l'drn Orce yamai;tan a � )'.: 1 1 11 m l' k u;in a\·a�a kalkm1�­
ti, ama tl•krar nlurdu \'l' '>a liirla bekled i . � k t a n tilrt•\·erek. l'\' i n
tel.. r ar kendi yu\'a im�esine doni..i � m� 1 n ; orada n i h a i a te�tl'n
lia�ka ate� olm ayacakti. ncakta hala �-anan �er t>urada �l'reg i n ­
d e n f azla oyalamr-a t>li,·iik ola"1hlda all";om venne � a l ni7Ca kii lier
liu lac,1k.
Maria Guavaira saba}un ilk 1�1klanyla uyand1. Odasmda, yata­
gmdayd1 ve yarunda bir adam uyuyordu. Adamm derin soluklar
ald1g1ru duyabiliyordu, sanki i liklerinden gili; i;ekip canlaruyor­
mu�i;asma ve yan bilini;li bir halde kendi soluklanrun da onunki­
lere e�lik etmesini istedi. Kendisini i;1plak hissetmesine yo! ai;an,
gogilslerinin farkh ritmiydi. Ellerini bedeninde gezdirdi, kali;ala­
rmdan kas1klarma, sonra gobeginden gogiislerine i;1kt1 ve birden
orgazm1 ii;inde bir gilne� gibi patlad1gmda atm1� oldugu �a�kmhk
dolu i;1ghg1 ammsad1. $imdi tamamen uyamkt1, ayru i;1ghg1 tek­
rar atmamak ii;in parmaklanru 1s1rd1, ama o boguk sesle birlikte o
duyumlan tekrar ya�amak, onlan sonsuza dek ele gei;irmek iste­
di, veya belki de �ehvetini yeniden uyand1rm1�h, ya da pi�man­
hg1ru, �u bildik cilmleyi soyleten o ac1y1, $imdi bana ne olacak,
dil�ilnceler diger dil�ilncelerden soyutlanamazlar, izlenimler di­
ger izlenimler tarafmdan lekelenmemi� degillerdir, bu kadm lm­
sal bir kesimde ya�1yor, medeniyetin a�k sanatlarmdan uzakta ve
Maria Guavaira'run tarlalarmda i;ah�an iki adam her an kap1da
bel irebilir, onlara ne diyecek, evi yabanc1larla dolu, gorilnil�leri
degi�tirmek ii;in gun 1�1g1 gibisi yoktur. Arna yarunda uyuyan bu
adam denize bir ta� firlattl ve Joana Carda yeri ikiye ay1rd1 ve Jose
Anaii;o s1g1rc1klarm krah oldu ve Pedro Orce yerin ayaklarmm al­
Lmda sars1lmasma yo! ai;abiliyor ve kopek bu insanlan bir araya
getirmek ii;in kim bilir nereden geldi, Ve beni sana digerlerinden
daha fazla yakmla�hrd1, ipligi i;ektim ve sen kap1ma geldin, ya­
tag1ma, bedenimin ii;ine bile girdin, ruhumun ii;ine bile, i;ilnkil
o i;1ghk yalruzca oradan gelmi� olabilir. Gozlerini dakikalarca
190

kapah tuttu, onlan yeniden a�tigmda Joaquim Sassa'mn uyan­


m1� oldugunu gordii, sert bedenini hissedebiliyordu ve �ehvetlc
h1�kirarak kendisini ona a�h, <;'1ghk atmad1 ama giiliimseyerek
aglad1 ve gi.in agard1. Soyledikleri sozciikleri patavats1zca a.;1ga
vurmamn anlam1 yok, insanlar kendi fikirlerini olu�turmaya, ha­
yal etmeye �ah�sml ar, ba�armalan pek miimkiin degil, a�km dili
smirh goriinse de.
Maria Guavaira kalkti ve bedeni Joaquim Sassa'nm dli�ledigi
kadar beyazd1, ona, Bu matem giysilerini giymek istemiyorum,
dedi, ama �imdi giyecek ba�ka bir �ey arayacak zamamm da
yok, i��iler her an gelebilir. Giyindi, yataga geri dondii, Joaquim
Sassa'nm yiizlini.i elleriyle kapad1 ve onu optii, sonra yatak oda­
smdan aceleyle �1kt1. Joaquim Sassa yatakta dondi.i, gozlerini
kapad1, tekrar uyuyacak. Yanaklarmdan birinde bir gozya�1 var,
Maria Guavaira'ya ya da ona ait olabilir, �iinkii erkekler de aglar,
bu utamlacak bir �ey degildir ve onlara yalmzca fayda saglaya­
bilir.
Bu Joana Carda'yla Jose Anai�o'nun geceyi ge�irdikleri oda.
Kap1s1 kapah, hala uyuyorlar. Diger kap1 arahk, kopek Maria
Guavaira'ya bakmak i�in geliyor, sonra tekrar i�eri girip uzam­
yor, maceralarmdan ve ke�iflerinden sonra di nlenmekte, uyu­
makta olan Pedro Orce'nin ba�mda nobet tutarak. i nsan havadan
bugiini.in s1cak olacagm1 anlayabiliyor. Denizden bulu tlar geliyor
ve riizgardan daha h1zh hareket ediyor gibi goriiniiyorlar. Deux
Chevaux'nun yarunda iki adam var, �ah�mak i�in gelmi� olan
parah irgatlar, siirekli �ift�ilikten �ok az kazand1gmdan �ikayet
eden dulun en sonunda bir araba alm1� oldugu iizerine konu�u­
yorlar aralarmda, Bu kadmlar kocalarmdan kurtulunca hayat­
lanm �ok iyi ya�arlar, bu alayc1 soz daha ya�h olanmdan geldi.
Maria Guavaira onlan �agmyor ve ate�i yak1p kahve yapmakla
ugra�irken onlara yollanm kaybeden birka� yolcuya kap1lan­
m a�tig1m soyliiyor, zavalhc1klar, Burada tek ba�ma gi.ivencede
degilsin, dedi irgatlardan daha gen� olam, ama endi�eyle dolu
191

bu soz daha once farkh niyetlerle soylenmi� olanlarm bir ba�ka


varyasyonu yalruzca, Tekrar evlenmelisin, eve bakacak bir er­
kege ihtiyacm var, Kesinlikle abartm1yorum, benden iyisini bu­
lamazsm, i� i;ah�maya ve geri kalan her �eye gelince, inan bana
senden ho�land1guru soylerken samimiyim, Bir gun bu kap1dan
girdigimi goreceksin ve burada kalacag1m. Beni t;ddirhyorsun,
erkeklerin odundan yap1ld1klanm ve duygulan olmad1g1m sam­
yorsun, bunun lizerine Maria Guavaira onu tehdit ediyor, Biraz
daha yakla�irsan neden yap1ld1g1ru anlayacag1m i;unkli suratma
bir kor yap1�hracag1m, daha gem; olan adamm ai;1h� cilmlesini
degi�tirmekten ba�ka i;aresi kalmam1�tl, Burada ya�ay1p sana
bakacak bir erkege ihtiyacm var, ama bu �el<llde konu�mak bile
istedigini elde etmesini saglayamad1.
Irgatlar tarlalara gidiyor ve Maria Guavaira yatak odasma
donilyor. Joaguim Sassa uyuyor. Onu uyandirmamak ii;in usul­
ca giysi sand1gm1 ai;iyor ve yas tutmaya ba�lamadan once giydi­
gi ai;1k renkli giysileri i;1kartmaya ba�hyor, pembe tonlan, ye�il,
mavi, beyaz ve kirm1z1, turuncu ya da leylak rengi ve kadmlarm
�evdigi diger renk.ler, geri;i ne bu bir sahne gard1robuydu ne de o
zengin bir toprak sahibesiydi, ama herkesin bildigi gibi iki elbise
cumbil�lil bir hava yaratmak ii;in yeterlidir ve iki etekle iki bluz
bir gokku�ag1 yarahr. Elbiseler naftalin ve eskilik kokuyor, Maria
Guavaira kimyevi maddelerin miyasmas1 ve o kokunun gline�
tarafmdan buharla�tmlmas1 ii;in elbiseleri d1�an asacak, tam kol­
lan bir renk dimbil�line gomlilmil� halde a�ag1 i necekken Joana
Carda'yla i;arp1�1yor, o da erkegini i;ar�aflann arasmda uyur hal­
de birakm1� ve ne olup bittigini gorilr gormez hemen yard1m
teklifinde bulunuyor. i!<lsi elbiseleri asarken giililyorlar, rilzgar
sai;lanm savuruyor, elbiseler keskin sesler i;1kanp bayrak gibi
dalgalamyor, insarun, Ya�asm ozgilrlilk, diye bag1ras1 geliyor.
Yemek haz1rlamak ii;in tekrar mutfaga dondliler, mutfak yeni
yapilm1� kahve kokuyordu, slit vard1, ekmek artlk taze degil­
di ama hala yenilebilirdi, biraz ka�arpeyniri ve rei;el de vard1,
192

bu i�tah a.;1c1 kokular erkekleri uyandird1, once Jose Anai.;o gi:i­


riindti, sonra Joaquim Sassa, daha sonra gelen bir insan degil
bir kopekti, kap1 e�iginde belirdi, uzun uzun bakh, sonra gitti.
Sahibini .;agirmaya gitti, dedi Maria Guavaira, ki aslmda teorik
olarak onun kopegin sahibi olmaya daha fazla hakk1 vard1, ama
bu hakkmdan vazge.;ti bile. En sonunda Pedro Orce de geldi,
Gtinaydm dedi ve sessizce oturdu, diger dort ki�inin ya .;iftler
olarak ya da hep birlikte sergiledikleri o hala ka.;amak olan sevgi
gosteri lerini gozlerken ytiz(inde hafif bir ki.iski.inltik i fadesi beli­
riyor. Ho�nu tluk dtinyasmm da kendine ozgi.i bir gi.ine�i vard1r.
Pedro Orce'nin kliskli nlligi.i koti.i bir �ey olarak gortileb ilir.
.;i.i nkti ya�h bir adam oldugunu biliyor, ama eger bunu hala ka­
bul lenememi�se ona anlay1� gostermeliyiz. Jose Anai.;o onu soh­
bete dahil etmeye .;ah�h, gece gezintisinden ho�nut kahp kalma­
d1gm1, kopegin iyi bir arkada� olup olmad1gm1 sordu ve .;oktan
yumu�am1� olan Pedro Orce kendisine sunulan bu ban� dah i.;in
i.;ten i.;e minnettarhk duydu, bir hm.; duygusunun o mahrumi­
yet hissini daha da karma�1kla�ttrmasmdan once, tam zamanmda
uzattlm1�tt bu dal, Denize kadar ytirtidtim, dedi ve bu btiyiik bir
�a�kmhga yol a.;tt, e n .;ok da denizin bulundugu yeri ve oraya
gitmenin ne kadar gti.; oldugunu .;ok iyi bilen Maria Gu avaira �a­
wd1. Arna kopegi yammda gottirmeseydim ba�aramazd1m, diye
a.;1klad1 Pedro Orce ve ans1zm ta�tan gemiyi ammsad1, huzursuz
oldu, bi rka.; saniye i.;in onu bir dti�te mi gordtigune, somut ve
ger.;ek bir �ekilde var olup olmad1gma karar veremedi, Eger di.i�
gormediysem, eger o bir dti�teki bir gori.int(i degildiyse, o zaman
var, tam �u anda orada duruyor, ben oturmu� kahve i.;iyorum
ve gemi orada, onu yalruzca birka.; y1ld1zm zay1f 1�1guun altmda
gorm(i� olmasma kar�m, hayal gticil bu kadar gu.;ltidtir i�te, �im­
di onu zihninde giin 1�1gmda ve mavi gogun altmda dururken
canlandirabiliyordu, ta�la�m1� geminin altmdaki siyah kayay1.
Bir gemi buldum, dedi ve yamlm1� olabilecegini di.i�i.inmeden
teorisini anla tt1, bazen dogru terimleri kullanmadan o kimyasal
193

siireci ac;1klad1, ama stizciikler giderek yetersiz kalmaya ba�lad1,


Maria Guavaira'mn tasvip etmeyen bak1�lan kar�1smda rahats1z
olmu�tu ve stiziinii ba�ka bir ihtiyath teoriyle, savunmaya gec;e­
rek baglad1, Tabi i erozyonun s1ra d1�1 bir etkisi sonucu olu�mu�
da olabilir.
Joana Carda gidip gtirmek istedigini stiyledi, Jose Anaic;o'yla
Joaquim Sassa bunu hemen kabul etti, yalmzca Maria Guavaira
susuyordu, o ve Pedro Orce birbirlerine baktJlar. Digerleri de gi­
derek sustu, son stiziin hala stiylenmedigini fark etmi�lerdi, eger
herhangi bir �ey ic;in stiylenecek bir son stiz varsa, ki bu da �eyler
hakkmda her �ey stiylendikten sonra stiylenecek ne kalacag1 gibi
kritik bir sorunun ortaya atilmasma yo! ac;1yor. Maria Guavaira
sanki bir stiz verecekmi�c;esine Joaquim Sassa'nm elini t uth.1,
Onun ta�tan bir gemi oldugunu stiyledin, Evet, zamanla ta�a dti­
nii�mii�, belki katila�ma sonucunda, ama belki de bu �ekli almas1
yalmzca bir rastlanhdir ve buna riizgar ve diger atmosferik etki­
ler yo! ac;m1�br, mesela yagmur, hatta deniz, ne de olsa zaten bir
zamanlar deniz seviyesi daha yiiksek olmahyd1, 0 zaten ta�tan
yapilm1� olan bir gemi, uzaklardan gelen bir gemi ve ic;indeki­
ler karaya indikten sonra orada kald1. ic;indekiler mi, diye sordu
Jose Anaic;o, Ya da ic;indeki, bundan emin olamam, Peki nas1l bu
kadar kesin konu�abiliyorsun, diye alayc1 bir tav1rla sordu Pedro
Orce, Eskiler atalarmm onlara baz1 azizlerin ta�tan bir gemiyle
bu kumsala indiklerini stiyledigini anlahrlard1, onlara da kendi
atalan stiylemi�, bu azizler diinyanm diger ucundaki c;tillerden
gelmi�, geldiklerinde bir k1sm1 sag, bir k1sm1ysa tiliiymii�, hpk1
St. James'in durumunda oldugu gibi, gemiler o zamandan beri
karaya oturmu� bir halde duruyor ve bu onlardan yalmzca bir
tanesi. Stiylediklerinin herhangi bir klsmma inamyor musun, Bu
inamp inanmamak meselesi degil, stiylemeyi siirdlirdiiglimliz
her �ey olana, var olana eklenir, tince granit diyordum, �imdi
gemi diyorum, stizlerimin sonuna geldigimde bunlan stiyle­
mi� olduguna inanmam gerekecek, c;ogunlukla gereken tek �ey
194

budur, t1pk1 ekmek yapmak i\in su, un ve mayanm gerekmesi


gibi.
Joaquim Sassa �imdi onu bilge bir \Oban, Galicia daglarmdan
gelme bir Minerva olarak gori.iyordu, her ne kadar genellikle bu­
nun farkma varmasak da insanlar sand1g1m1zdan \Ok daha fazla­
sm1 bilir, insanlarm \ogu sahip olduklan bilgilerin farkmda bile
degildir, sorun olmad1klan ki�iler gibi gor(inmeye \ah�malandir,
bilgilerini ve zekalanm yitirirler, basi t\e, Ya�am1mda fazla kitap
okumad1m, �a�irtic1 olansa onlardan \Ok �ey ogrenmi� olmam, di­
yen Maria Guavaira gibi olsalar daha iyi ederlerdi, bu kadm ken­
disi hakkmda boyle konu�acak kadar haddini bilmez degil, bunu
soylemekten kendini alamayansa bir adalet a�1g1 olan anlatici.
Joana Carda tam ta�tan gemiyi ne zaman gormeye gideceklerini
soracakken Maria Guavaira, belki de kendisini a�an bu tarti�may1
sonlandirmak i\in, mutfakta bulundurdugu radyoyu a\h, dtin­
yanm aktaracak haberleri olmahyd1, durum her sabah boyledir
ve haberler hep �a�irtic1dir, insan daha sonra tahmin edilebilecek
olan ilk c(imleleri ka\irsa bile. Dtin geceden beri Yanmada'nm
h1z1 anla�1lmaz bir �ekilde degi�ti, son 61\timlere gore saatte iki
bin metreden fazla, yani gtinde elli kilometre, yani denizde ilerle­
meye ba�lam1� oldugu zamanki h1zmm i.i\ katl.

$u anda Yanmada'nm her yeri sessizlige gom(ilmu� olmah,


insanlar evlerinde ve meydanlarda haberleri dinliyorlar, ama
baz1lan olanlan ancak daha sonra ogrenecek, mesela Maria
Guavaira i\in \ah�an iki adam, onlar tarlalara gitmekteler, her
�eyden uzaktalar. Bahse girerim ki gen\ olaru bi.iti.in o kompli­
manlan ve yaltaklanmalan unutup yalmzca kendi ya�ammm
ve gi.ivenliginin derdine dti�ecek. Arna daha kot(i �eyler olacak
spiker Lizbon'dan gelen bir haberi okuyor, b u haber oni.indl'
sonunda s1zacakh, bu giz uzun bir si.ire korundu, Portekiz'deki
yetkililer ve biliminsanlan btiyi.ik bir kayg1 i\inde, \i.inku
Asor Taklm Adalan tam Yanmada'run izledigi rota i.izerinde
195

bulunuyor, halkm huzursuzlugunun ilk belirtileri �imdiden


goriil meye ba�land1, heni..i z panik ya�and1g1 soylenemez, ama
oniimiizdeki birkac; saat ic;inde bir c;arpt�ma olmast durumun­
da en bi..i y i..i k riski ta�1yan k1y1 �eridindeki �ehirlerin ve kasa­
balarm bo�alttlmast ic;in giri�imlere ba�lanmas1 bekleniyor, biz
ispanya'dakilerse kendimizi �imdilik gi..i vencede sayabiliriz,
Asar Adalan otuz yedinci ve k1rkmc1 enlemler arasmda bulunu­
yor, ti.im Galicia bolgesiyse klfk ikinci paralelin kuzeyinde yer
almakta, rotada degi�iklikler olmazsa yalmzca hep bahts1z olan
kom�umuzun, dogrudan bir c;arp1�maya maruz kalacag1 ac;1k, ta­
bii adalarm da ayru olc;i..i de bahts1z olduklanm unutmamahy1z,
c;i..i n ki..i daha ufak olduklarmdan az once soyledigimiz gibi �u anda
okyanusta giinde elli kilometrelik korkunc; bir h1zla i lerlemekte
olan bu devasa ta� ki..i t lesi tarafmdan ezilip yok edilme tehlikesi
altmdalar, gerc;i bu adalarm �imdiye dek varhg1m amans1zca siir­
di.iren ve giderek yakla�makta olan bu felaketi sona erdirecek bir
bariyer i�levini gormeleri de olas1, hepimizin kaderi Tann'nm el­
lerinde, insanoglunun gi..ic ii bu felaketi onlemeye yetmiyor, ama
tekrar ediyoruz, eger bu felaket gen;ekle�irse biz, ispanyollar bi..i ­
yiik bir �anseseri az c;ok gi..ivencede olacag1z, ancak a�m bir iyim­
serlik de yersiz olur, c;arp1�manm ikincil sonuc;lan da korkutucu,
bu yi..izden her ti..i rli..i tedbirin almmas1 ve Galicia sahilinde yalmz­
ca ic; bolgelere gec;meleri vazifeleri ve yi..i kiimli..i liikleri tarafmdan
engellenen ki�ilerin kalmas1 gerekmektedir. Spiker sustu, soora
tamamen farkh bir durum ic;in bestelenmi� olan bir mi..i z ik du­
yuldu ve Jose Anaic;o birden ammsay1p Joaquim Sassa'ya, Asar
Adalan konusunda hakhydm, dedi, insanoglu oyle kibirlidir ki
Joaquim Sassa, ya�am1 boylesine ciddi bir tehd idin al tmdayken
bile, yarg1smm dogrulugunun Maria Guavnira'nm yanmda ve
herkesin ic;inde kabul edilmi� olmasmdan bi..iyiik bir ho�nutluk
duydu, her ne kadar bu kendi ba�1na vard1g1 bir yarg1 degil Pedro
Orce'yle birlikte bir dizi laboratuvara goti.iri..i ldi..i g i..i n de i�itmi� ol­
dugu bir �ey olsa da.
196

Jose Anai<;o yinelenen bir ri.iyadaym1�<;asma bi rtak1m hesap­


lamalar yaph, kag1t kalem istedi, bu kez Cebelitank'm Serra de
Gador'un mazgalh siperlerinin oni.inden ge<;mesinin ka<; gi.in
alacagm1 soylemeyecekti, o bir kutlama zamanmda soylenmi�­
ti, �imdiyse Caba da Roca'nm Terceira Adas1'na <;arpmasm;1
ka<; gi.in kald1gmm hesaplanmas1 gerekiyordu, insan yalmzca o

korkun<; am di.i�i.ini.irken bile iirperiyor, Sao Miguel Adas1'n111


Alentejo'nun yumu�ak topragma bir m1zrak gibi gomiileccgi o
am, size soylliyorum, bu ger<;cktcn, ger<;ekten yalmzca kotli so­
nu<;lar dogurabilir. Jose Anai<;o bu hesaplamalan yaphktan son­
ra onlara, $imdiyc kadar yakla�1k li<; yi.iz kilometre yo! kat cttik,
dedi, �imdi, Lizbon'la Asar Adalan arasmdaki mesafe a�ag1 yu­
kan bin iki yi.iz kilometre olduguna gore, arada ha!a dokuz yi.iz
kilometre var demcktir ve gi.inde elli kilometreden dokuz yi.i1
kilometre on sekiz gi.in demektir, yani Asar Adalan'na bi.iyi.ik
olas1hkla 20 Eyli.il' de varacag1z, belki daha da er ken. Bu sonucun
boyle sakince a<;1klanmas1 kimseyi gi.ili.imsetmeyen zorlama ve
ac1 bir alayd1. Maria Guavaira ona ammsatt1, Arna biz burada,
Galicia'day1z, gi.ivenli kteyiz, Emin olamazsm, diye onu uyard1
Pedro Orce, rotanm hafifc;e gi ineye dogrn degi�mesi c;arp1�manm
tiim �iddetine bizim de maruz kalmam1za yeter, yap1lacak tek �ey
i<; bolgelere ka<;mak, spikerin soyledigi gibi, hatta o zaman bile
emin olamay1z, Evimizi bark1m1Z1 terk mi edelim yani, Eger soy­
ledikleri dogruysa, o zaman ne evimiz kalacak, ne de bark1m1z.
Oturuyorlard1, �imdilik oturmay1 si.irdilrebili rlerdi, on sekiz giin
boyunca oturabilirlerdi. Ocakta ate� yamyordu, ekmek masaday­
d1, ba�ka �eyler de vard1, si.it, kahve, peynir, ama herkesin bak1�­
lanm c;eken ekmekti, iri bir somunun yans1, sert kabuklu ve ortas1
kaskah, tad1 hala damaklarmdayd1, epey once yemi� olmalarma
kar�m, ama dilleri ag1zlarmda kalan kmn hlan tamd1, evrenin son
gi.ini.i gelip <;athgmda son karmcaya donmemek i.izere gittiklerini
bilen insanlarm aCJ verici sessizligiyle bakacag1z.
Joaquim Sassa, i znim bugi.in bitiyor, dedi, eger kurallara uya-
197

caksam yann sabah Oporto' da, i(?imin ba(?mda olmah y1m, bu nes­
nel sozciikler yalruzca bir ai;1klamamn ba(?lang1c1yd1, Bilmiyorum,
bu eger bir arada kalacaksak burada karar vermemiz gereken bir
mese\e, ama kendi pay1ma hen Maria'yla birlikte olmak istiyo­
rum, eger benimle birlikte olmay1 kabul eder ve bunu isterse.
Boylece her �eyin dogru zamanda soylenmesi ve her pari;amn
yerine uygun �ekilde ve dogru sualamayla oturtulmas1 ii;in ilk
olarak i;agnlnu� olan Maria Guavaira'rnn konu(?mas1ru bekledi­
ler ve o, Bunu ben de istiyorum, dedi, la& fazla uzatmadan. Jose
Anaii;o, Eger Yanmada Asor Adalan'yla i;arp1�acaksa okullar gei;
ai;ilacak demektir, hatta hii; ai;ilmayabilir, ben Joana'yla ve sizinle
birlikte kalacag1m, eger o kalmaya karar verirse. $imdi konw,;­
ma suas1 Joana Carda' dayd1 ve o da Maria Guavaira gibi iii; soz­
cilkten fazlas1ru soylemedi, kadmlann kendi adlanna soyleyecek
i;ok az �eyleri var, Ben seninle kahyorum, dedi, bunu soylerken
dimdik ylizline bak1yordu, ama herkes geri kalamm anlad1. Son
olarak, i;linkli birinin sonuncu olmas1 gerekiyordu, Pedro Orce
konu�tu, Nereye gidersek oraya giderim, gramer ve manhk a<;i­
smdan ai;1ki;a hatah olan, a�m bir manhg1 ve muhtemelen yine
a(?m bir grameri ii;eren bu cilmle dilzeltil meden kalmah, tam
olarak soylendigi (?ekilde, belki onu mazur gosterecek ve temize
i;1karacak ozel bir anlam1 vard1r, sozcilkleri az i;ok tamyan herkes
onlardan her �eyin beklenebilecegini bilir. Kopekler, herkesin bil­
digi gibi, konu�maz, bu kopekse co�kulu bir onaylama gostergesi
olarak havlayarmyor bile.
Aym giln ta�tan gemiyi gormek ii;in ta sahile dek yilri.idiller.
Maria Guavaira en parlak giysilerini giymi�ti, on Ian il tiileme zah­
metine bile girmemi�ti, ri.izgarla 1�1k y1llarca en karanhk rafta ka­
pah kalmaktan meydana gelen km�1khklan dilzeltecekti. Pedro
Orce, tecriibeli k1lavuzlan, onden g idiyordu, her ne kadar kope­
gin ii;gildiilerine glin 1:;ngmda her yolun bamba�ka gori.indi.igi.i
kendi gozlerinden daha fazla glivense de. Maria Guavaira'dan
kilavuzluk etmesini bekleyemeyiz, onun yolu farkh, onun ii;in
198

her �ey Joaquim Sassa'yla el elc yiirlimek ve onu bir opi.iciik i;al­
maya yetecek kadar uzun bir siireligine yanma i;ekmek ic;in bir
bahaneden ibaret, bu hepimizin bildigi gibi degi�ken bir zaman
arahg1, digerlerinin yanmda degil arkasmda yi.iri.imelerinin sebc­
bini de ai;1khyor. Jose Anaii;o'yla Joana Carda daha ihtiyath, bir
haftadir birlikteler, ilk ai;hklanm bashrdilar, ilk susuzluklanm
giderdi lcr, �ehvet onlara i;agird1klan zaman geliyor ve do�ru yu
soylcmek gerekirse onu s1k s1k i;agmyorlar. Olin gece bile, Pedro
Orce uzaktaki o gorkemli manzaraya bakarken, sevi�en yalmzca
Joaquim Sassa'yla Maria Guavaira degildi, o evde on i;ift yatabilir
ve hepsi de aym anda sevi�iyor olabilirdi.
Bulutlar denizdcn gelip h1zla uzakla�1yor, sanki her dakika
bir saniyeden ya da saniyenin ki.ii;i.ik bir pari;asmdan ba�ka bir
�ey degilmi�i;esine h1zla �ekillenip dag1hyor ve bu erkeklerle ka­
dmlarm hareketleri de aym an ii;inde hem h1zh hem yava�, veya
oyle goriinliyor, insan diinyanm delirdigini dii�i.inebilirdi, eger
boylesine basit ama yaygm bir sozi.in anlamm1 tam olarak kav­
rayab ilseydi. Tepenin i.istiine ula�1yorlar ve deniz firtmah. Pedro
Orce buralan glii; bela tamyab iliyor, list i.iste y1g1lm1� o devasa
yuvarlak kayalar, yava�i;a a�ag1 inen ve neredeyse gori.ilmeyen o
okiiz arabas1, bu yolu gece vakti nas1l takip edebilmi�, kopek k1-
lavuzluk etmi� olsa bile, bu nu ai;1klayam1yor. Ta�tan gemiyi gor­
meye i;ah�1yor ama gemi ortahkta yok, �imdi grubun ba�1m i;eken
Maria Guavaira ve bunu tam zamamnda yap1yor i;i.inkii bu yolla­
n herkesten iyi biliyor. 0 noktaya vanyorlar ve Pedro Orce tam,
Buras1 degil, demek ii;in agz1111 ai;acakken kmk ta�tan di.imen ye­
kesini gori.iyor, devasa gemi diregi gi.in 1�1gmda daha da kalm
gori.ini.iyor ve gemiye gelince, en i;ok onun degi�mi� oldugunu
fark ediyor, sanki o sabah bahsettigi erozyon bir gecede b i n lerce
y1lhk bir si.ireci geri;ekle�tirmi�i;esine, nerede, onu goremiyorum,
o uzun sivri pruvay1, o ii;bi.ikey karm, bu ta� kesinlikle bir gemi­
nin geni� d1� hatlarma sahip, ama en parlak azizlerin mucizele­
ri bile boylesine gi.ivenilmez bir geminin kilpe�tesiz yilzmesini
199

saglayamaz, ta�tan yapild1g1 �iiphesiz, ama her nast!sa bir gemi


�eklini yitirmi� goriiniiyor, ne de olsa bir ku� yalruzca bir ku� �ek­
linde oldugu ic;in uc;abilir, di ye dii�iiniiyor Pedro Orce kendi ken­
dine, ama �imdi Maria G uavaira, Bu dogudan bir azizi getiren
gemi, diyor, i�te bunlar gemiden indigi ve kararun ic;lerine dogru
yiiriimeye ba�lad1g1 zaman b1raktig1 ayak izleri, hala goriiniiyor,
izler kayadaki birtak1m -;ukurlard1, �imdi cezir halinde gelip gi­
den dalgalarm siirekli yeniledigi kiic;iik su birikintilerine donii�­
mii�ler, �iiphe duymarun yersiz olmayacag1 ac;1k, ama bu mesele
sonuc;ta insarun neyi kabul edip neyi reddettigine dayaruyor, eger
bir aziz uzaklardan denizde yiizen bir kaya parc;asmm iistiinde
gelmi�se alevden ayaklamun kayada giiniimiize dek kalacak iz­
ler btrakmas1 niye miimkiin olmasm ki. Pedro Orce' nin soyleneni
kabul edip onaylamaktan ba�ka sec;enegi yok, ama neredeyse y1l­
d1zs1z, ancak yiice vizyonlarla dolu bir gecede yalmzca kendisi­
nin gordiigii bir ba�ka geminin arusm1 kendine sakhyor.
Deniz ta�larm ve topragm kar�t konulmaz ilerleyi�ine kar�t
miicadele verircesine kayalara c;arptyor. Arhk kayalara degil vu­
ran dalgalara bak1yorlar ve Jose A naic;o, Yolday1z, bunu biliyor
ama hissedemiyoruz, d iyor. Ve Joana Carda ona sordu, Nereye
gidiyor bu yol. Sonra Joaquim Sassa, Be� ki�i ve bir kopegiz, Deux
Chevaux'ya s1gamay1z, dedi, bu c;ozmemiz gereken bir sorun, c;o­
ziimlerden biri Jose'yle benim gidip her yerde terk edilmi� hal­
de duran arabalara bakarak daha biiyiik bir tanesini sec;memiz,
biitiin mesele iyi durumda olan bir tanesini bulmakta, �imdiye
kadar gordiigiimiiz biitiin arabalarm parc;alan eksikti, Ne yapa­
cag1m1za eve gidince karar verebiliriz, dedi Jose Anaic;o, acele et­
memize gerek yok, iyi ama ev ve topraklar ne olacak, di ye mml­
dand1 Maria Guavaira, Sec;enegimiz yok, ya buralardan gidecegiz
ya da hep birlikte olecegiz, bu sozciikler Pedro Orce tarafmdan
soylenmi� ve son noktay1 koymu�tu.
Ogle yemeginden sonra Joaquim Sassa'yla Jose Anaic;o Deux
Chevaux'ya binip daha biiyiik bir araba aramaya c;1kttlar, tercihen
200

bir cip, bir ordu cipi iyi olurdu, o yi.ik kamyonlarmdan biri daha
da iyi olurdu, bir eve doni.i?tiiri.ilebilecek bir kamyonet ya da bir
karavan, ama Joaquim Sassa'nm az i;ok tahmin etmi? oldugu gibi
uygun bir ?ey bulamad1lar, hem aynca ii;inde bulundugumuz
bu bolgede arabalar ii;in fazla park alam yok. ikindi vakti yava?
yava? battdan doguya giden arabalarla dol maya ba?layan yol­
lardan geri dondliler, k1y1 ?eridinde ya?ayanlarm yapttg1 goi;iin
ba?lang1c1yd1 bu, otomobiller vardt, iki tekerlekli arabalar, bir kez
daha o geleneksel e?ekler ve bisikletler, geri;i bu i;ukurlu yollarda
onlardan fazla yoktu, motosikletler ve elli ya da daha faz la yolcu
ii;in koltuklan olan ve koylerin tiim nlifuslanm ta?tyan uzun me­
safe otoblisleri, bu Galicia'nm tarihindeki en bi.iylik goi;tti. Baz1
insanlar zit yondc giden bu yolculara ?a?kinhkla bak1yor, hatta
onlan durdurmaya i;ah?1yorlard1, olup bitenlerden haberleri yok
muydu, Evet, haberimiz var, i;ok te?ekki.irler, yalruzca baz1 insan­
lara bakmak ii;in geri doniiyoruz, heni.iz geri;ek bir tehlike de yok,
sonra Jose Anaii;o, Durum burada boyleyse Portekiz'de nas1ldir
kim bilir, dedi ve birden mi.ikemmel kurtulu? yolunu ke?fettiler,
Ne aptahz, i;ozlim i;ok basit, yolculugu iki kez yapahm, ya da
i.ii; kez, ne kadar yapmak gerekiyorsa, ii; bolgelerde kalacag1m1z
yeri sei;ebi liriz, bir ev, i;ok zor olmasa gerek, insanlar her ?eyleri­
ni geride birakiyorlar. Getirdikleri iyi haber buydu ve bu haber
beklenilecegi gibi steak kar?1land1, ertesi gi.in toparlanmaya ve
yanlarma almay1 gerekli gordi.ikleri ?eyleri bir kenara ayirmaya
ba?layacaklard1 ve bu i?i h1zlandtrmak ii;in ak?am yemeginden
sonra oturup konu?tular, gereksinimlerini stralad1lar, listeler i;1-
kard1lar, bunlarm i.izerinde elemeler ve degi?iklikler yapttlar,
Deux Chev aux'nun onlinde uzun bir yo! ve ta?1mas1 gereken agir
bir yi.ik vard1.
Ertesi sabah irgatlar gelmedi ve Deux Chevaux'nun motoru
da i;ah?mad1. Boyle ifade edince sank.i ikisi arasmda bir ili?ki
varmI? izlenimini uyandirabiliriz, mesela gelmeyen i?i;ilerin ya
ihtiya<;tan ya da ans1zm koti.ili.ik yapmak arzusunu duyduklarm-
201

dan arabarun onemli bir parc;asm1 c;alm1� olduklan dli�linlilebilir.


Durum boyle degil. H e m ya�h, hem de gene; adam k1y1 �eridin­
den ic; bolgeye dogru elli kilometrelik tlim bolgenin bir nlifusunu
azaltan o goc; dalgasma kap1lm1�lard1, ama lie; glin sonra, bu ev­
dekiler c;oktan gitmi�ken, Maria Guavaira'y1 ve topraklanru, ya
bu siralamayla y a da tersiyle, arzulayan gene; adam buraya geri
donecek ve bunun sebebini asla bilemeyecegiz, hem topraklan
hem de dli�i.ini.i ahp goti.irecek olan jeolojik bir felaket tarafmdan
oldi.iri.ilmeden once birkac; glinlligline bile olsa bir toprak sahibi
alma di.i�lini.i gerc;ekle�tirmek ic;in mi, yoksa burada nobet bekle­
meye karar verdigi ic;in mi, yalmzhkla ve korkuyla sava�arak, her
�eyi, Maria G uavaira'rnn kalbini ve mlilki.inli kazanmak ic;in her
�eyi riske atarak, eger o korkunc; tehdit bir �ekilde gerc;ekle�mez­
se Maria Guavaira gi.ini.in birinde buraya geri donebilir, eger do­
nerse toprag1 kazan ya da horul horul uyuyan bir adam bulacak,
mavi yi.inden bir bulutun ic;inde.
Joaquim Sassa blitlin gi.in gonlilsi.iz motorla bogu�tu, Jose
Anaic;o ona elinden geldigince yard1m etti, ama bilgileri sorunu
c;ozmeye yeterli degildi. Eksik bir parc;a yoktu, gi.ic; kesintisi yok­
tu, ama motorun ic;lerinde bir yerde bir �ey hasar gormi.i� ya da
bozulmu�tu, ya da giderek y1pranm1�h, bu insanlara olur, maki­
nelere de olur, glinlin birinde beden, hic;bir uyanda bulunmaks1-
zm, Hayir, der, ya da ruh, ya da can, ya da istenc;, ve hic;bir �ey onu
tekrar harekete gec;iremez, Deux Chevaux da bu noktaya gelmi�­
ti, Joaquim Sassa'yla Jose Anaic;o'yu buraya dek getirmi�ti, onlan
yolun ortasmda b1rakmam1�h, bu ylizden en azmdan mlite�ekkir
olsunlar, sinirlenmenin alemi yok, yumruklar hic;bir �eyi hallet­
mez, tekme atmak sizi bir yere gotlirmez. Deux Chevaux'nun i�i
bitmi�ti. Cesaretleri kmlm1�, tepeden hrnaga yag ic;inde, elleri c1-
vatalarla, somunlarla ve viteslerle alet kullanmadan bogu�mak­
tan kapkara olmu� bir halde ic;eri girip sevgi dolu kadmlarmm
yard1m1yla temizlenmeye gittiklerinde hava gergindi. $imdi bu­
radan nas1l gidecegiz, diye sordu Joaquim Sassa, arabanm sahibi
202

olarak kendisini yalmzca sorumlu degil, aym zamanda sw;lu his­


sediyordu, bunu kaderin nankor bir hareketi olarak gori.iyordu,
ki�isel bir saldm, insanm onuruna ili�kin birtak1m almganhklar
absi.ird olduklan zaman daha az rahats1zhk vermezler.
Sonra bir aile kurulu topland1, sorunlu bir toplanh gibi go­
ri.iniiyordu, ama Maria Guavaira hemen ipleri eline aldt ve bir
oneride bulundu, Benim eski bir yi.ik arabam ve ya�h bir allm
var, ama eger dogru �ekilde kullamrsak belki bizi gidecegimiz
yere goti.irebilir. Bunu dakikalarca si.iren bir �a�kmhk takip etti,
bir otomobille yolculuk etmi� ve bir kriz anmda ans1zm eski tarz
seyahat vas1talarma ba�vurmak zorunda kald1klanm goren in­
sanlarm dogal tepkisiydi bu. Yi.ik arabasmm i.istii kapah m1, diye
sordu, eski ku�aktan pratik bir adam olan Pedro Orce, Tentesi
y1pranm1�hr herhalde, ama gerekirse yamanabilir, elimde i� go­
recek saglam kuma�lar var, Ve gerel<lrse, dedi Joaquim Sassa,
Deux Chevaux'nun i;adir bezini sokebi liriz, ne de olsa arhk ihti­
yac1 olmayacak ve bu ona yapabilecegim son iyilik. Hepsi ayaga
kalk1rn�lard1, ne�eyle, bu heyecanh bir macera olacak gibi gori.i­
ni'lyordu, di.inyay1 bir ylik arabas1yla gezmek, lafm geli�i olarak
di.in ya diyoruz, Gidip ah gorelim, dediler, gidip yi.ik arabasm1 go­
rel im, Maria Guavaira onlara yi.ik a rabasmm bir nakliye arabas1
olmad1gm1 ai;1klamak zorunda kaldt, dort tekerlegi vard1, oni.in­
de i;ekilmek ii;in bir dingili, onlan hava ko�ullarmdan koruyacak
olan tentenin altmda da bir aileye yetecek kadar yer, biraz planla­
mayla ve kaynaklanm olabildigince iyi kullanarak bu nu bir evde
ya�amaktan i;ok da farkh olmayan bir �eye doni.i�tlirebilirlerdi.
Ya�h at ahira girdiklerini gori.ince 1�1ktan ve hengameden iir­
kerek ba�1m i;evirip iri siyah gozleriyle onlara bakt1. 0 bilgenin
sozi.i dogru, C::1 kmayan candan umut kesilmez, bu ytizden umut­
suzluga kap1lmaym.
<;:ok uzakta oldugumuzdan Yanmada'run kopup gidi�inden
beri ii;ten i<;e var olan, ama ozellikle durumun yakm zamanda
nas1l i;oziilecegini onceden goremedikleri ve ahlakm ve adaletin
ytiksek i;1karlan dogrultusunda kendilerinin olam ald1klan ii;in
cahil s1fatm1 hak eden kitlelerin yasalan ve di.izeni <;igneyip otel­
leri o i.inli.i i�gal edi�lerinden sonra hiikiimet i;evrelerinde iyice
ciddiyet kazanan krizin ayrmtJlan h akkmda i;ok az �ey biliyoruz.
Her �eyden ote de, kimsenin yakm bir gelecek di ye bir �eyin olup
olmad1gm1 bilmemesinden dolay1. Yanmada'nm Asar Adalan'na
dogru saatte iki kilometrelik bir hizla ilerledigi haberi Portekiz
hiiktimeti tarafmdan durumun ciddiyetinden, kolektif tehlikenin
aniliginden dolay1 istifa etmek ii;in bir bahane olarak kullamld1,
bu da insaru hiikiimetlerin ancak yeterliliklerini ve etkililiklerini
geri;ekten smamaya tabi tutmaya gerek olmad1gmda yetkin ve
etkili olduklarma inanmaya sevk ediyor. Ba�bakan ulusa yaphg1
konu�mada hiiktimetinin tek partili sistemini bu korkun<; krizin
a�1lmas1 ve bir normallik durumuna gei;ilmesi ii;in vazgei;ilmez
olan geni� bir ulusal konsenstis ii;in bir engcl olarak gordiigtinti
belirtti. Bu dii�iince �ekliyle tutarh olarak, Cumhurba�karu'na
bir ulusal kurtulu� hiikiimeti kurulmas1ru onermi�ti, tiim siyasi
gti<;lerin kahhmlanyla, mecliste temsilcileri bulunan ya da bulun­
mayan, ne de olsa insan normal zamanlarda kap1y1 ai;ma gorevi
bile verilmeyecek siyasi yanda�larma bir bakan veki l i nin sekreter
vekilinin alt sekreteri olarak bir vekillik kadrosunu her zaman
bulabilir. Kendisinin ve bakanlarmm kendilerini ulusa hizmet et­
meye adad1klanru, bu yiizden de vatarun kurtulu�una ve ulusun
204

refahma katk1da bulunacak herhangi bir giri�ime her �ekilde or­


takhk etmeye hazir olduklanm da ai;1ki;a belirtmeyi ihmal etme­
di.
Cumhu rba�karn hliklimetin istifasm1 kabul etti, ve kurumla­
rm demokratik fonksiyonlan ii;in dlizenlenmi� olan anayasaya ve
normlara uyarak, istifa eden Ba�bakan'1, en i;ok sei;i lmi� ve �im­
diye dek hii;bir ortakhga girmemi� olan partinin lideri olarak bu
6nerilen ulusal kurtulu� hliki.imetini kurmaya davet etti. Ulusal
kurtulu� hiiklimetlerinin son derece etkili olduklan kesi ndir, hat­
ta en iyi hi.iklimetler olduklan bile soylenebilir, ne yaz1k ki i.ilke­
Jer onlara i;ok ender ihtiyai; duyar, bu yi.izden genellikle ulusal
i;apta yonetmeyi bilmeyen hi.iklimetlerimiz vardir. Bu son derecc
hassas konu lizerine anayasac1lar, siyasi analistler ve uzmanlar
arasmda bitmek tlikenmek bilmez tarll�malar ba�lad1 ve ti.im bu
zaman zarfmda bu sozlerin ai;1k anlamlarma, yani bir ulusal kur­
tulu� hi.iklimetinin, ulusal oldugu ve kurtulu�la ilgilendigi ii;in
bir ulusal kurtulu� hi.iklimeti oldugu geri;egine i;ok az degerli �ey
cklendi. Herhangi bir saf bunu boy le ifade ederdi ve daha iyisini
yapamazd1. Bliti.in bunlara ili�kin en ilgi i;ekici �eyse yukanda
bahsedilen hliki.imetin kuruldugu ai;1klamr ai;1klanmaz kitlelerin
ans1zm kurtanld1klanm ya da k1sa zamanda kurtanlacaklanm
hissetmeye ba�lamalanyd1, her ne kadar bakanhga atananlarm
listesi ai;1kland1gmda ve fotograflan gazetelerde ve televizyonda
bclirdiginde birtak1m dogal �iipheler ka\1mlmaz olarak uyanm1�
olsa da. Sonui;ta bunlar aym yiizlerdi, niye farkl1 bir �ey bekleye­
cektik ki, kendimizi one i;1karmaya bu kadar goniilsiiz oldugu­
muza gore.
Portekiz'in Asor Adalan'yla i;arp1�masmm tehlikelerinden
zaten bahsettik, aynca Galicia'y1 tehdit eden ikincil, belki de
birincil, sonui;lardan da, ama adalardaki niifus ii;in durumun
i;ok daha ciddi oldugu ai;1k. Sonui;ta bir ada nedir ki. Bir ada,
bu durumda bir tak.imada, denizin binlerce metrelik derinlik­
lerinde mucizevi bir �ekilde ayakta kalabilen denizaltmdaki
205

siradaglarm ve i;ogunlukla da yalrnzca sivri dag zirvelerinin su


yiiziine i;1kmalarmdan ba�ka bir �ey degildir, kisacas1 bir ada,
olabilecek en rastlanbsal �eydir. Ve i�te burada yalruzca bir ada
olmasma kar�m bizi once Sao Miguel'in, soma da Terceira, Sao
Jorge, Faial ve diger Asar Adalan'nm yok edilmesine ve biiyiik
can kay1plamun ya�anmasma taruk alma, umahm ki giivenli bir
mesafeden, gibi biiyiik bir tehlikeyle kar�1 kar�1ya birakacak ka­
dar biiyiik ve h1zh bir �ey var, eger yarm goreve ba�layacak olan
ulusal kurtulu� hiikiimeti i;ok k1sa siire ii;inde binlerce, milyon­
larca insarn makul bir giivenlik sunan yerlere, boyle yerler varsa
tabii, gotiirmek ii;in bir i;oziim yolu bulmazsa. Cumhurba�kam,
yeni hiikiimetin faaliyet gostermeye ba�lamasmdan once bile,
uluslararas1 dayaru�ma i;agnsmda bulundu, ki bunun sayesinde,
bize ammsatild1g1 gibi, ve bu verebilecegimiz orneklerden yalmz­
ca biri, bir zamanlar Afrika'daki ai;hk sona erdirilmi�ti. Neyse ki
milyonlarca Avrupalmm kendilerini iberli olarak tammlamaya
karar vermelerinin ardmdan ya�ad1klan ciddi kimlik krizinden
soma Portekiz ve i spanya'dan bahsederken daha yumu�ak ko­
nu�tuklan fark edilen A vrupa iilkeleri bu i;agnya olumlu yak­
la�t1 ve �imdiden nas1l bir yard1m almay1 istedigimizi sormaya
ba�lad1lar, geri;i her zamanki gibi ihtiyai;lanm1zm kar�ilanmas1
onlarm ellerinde neyin fazladan bulunduguna bagh ya. Kuzey
Amerika Birle�ik Devletleri ise, ki her zaman isminin tamam1
soylenmelidir, bir ul usal kurtulu� hiikiimeti kurulmasmdan ho�­
lanmad1gm1 bildirmesine kar�m yine de bu ko�ullar altmda Asar
Adalan'nm tiim niifusunu, yani yakla�1k iki yiiz elli bin ki�iyi
nakletmeye hazir oldugunu bildirdi, ama biitiin bu insanlarm
nereye yerle�tirilecegi sorunu ha!a i;oziilmemi�ti, hay1rsever
Birle�ik Devletler'e yerle�emeyecekleri kesindi, bu iilkenin sa­
hip oldugu kati goi;men yasalan yiiziinden. Ideal i;oziim, eger
bilmek istiyorsaruz, ki bu hiikiimetin ve Pentagon'un kurdugu
gizli dii�, adalarm Yanmada'rnn ilerleyi�ini durdurmas1 olurdu,
ya�anan y1kim ne kadar biiyiik olursa olsun, i;iinkii bu durumda
206

Yanmada Atlantik'in ortasmda s1k1�1p kalacak ve di.inya ban�ma


katk1da bulunup Bah Medeniyeti'ne apac;1k stratejik avantajlar
saglayacakh. Halka Kuzey Amerika'ya ail ki.ic;i.ik filolarm Asor
Adalan bolgesine gitmek ic;in emir ald1klan soylenecek, filolar
adalara vanr varmaz binlerce ada sakinini ahp goti.irecekler, geri
kalanlarsa �u anda organize edilmekte olan hava yard1m1 gi.ic;­
lerini beklemek zorunda kalacaklar, yerel sorunlarla Portekiz ve
i spanya ilgilenmek durumunda olacak, ispanyollardan c;ok biz
Portekizliler, c;i.inkil tarih ve talih hep ac;1kc;a i spanyollarm yanm­
da olmu�tur.
Galicia'nm durumunu, ki tamamen bolgesel ya da ba�ka kri­
tcrlcri benimsersek eklemseldir, saymazsak ispanya c;arp1�manm
as1l oli.imcill etkilerinden korunuyor, c;ilnkil temelde Portekiz bir
sipcr ya da tampon i�levini gorliyor. <;:ozillmesi gereken baz1 kar­
ma�tk lojistik sorunlar var, onemli �ehirler olan Vigo, Pontevcdra,
Santiago de Compostela ve La CorUI1a �ehirleri mesela, ama geri
kalanlara gelince, koylerde ya�ayan insanlar gilvenilmez bir va­
rolu�a oyle ah�kmlar ki neredeyse emir, tavsiye ya da bilgi bek­
lemeden ic; bolgelere dogru c;ekilmeye ba�laddar, huzurla ve ka­
bulleni�le, daha once tasvir edilmi� olan ula�1m vas1talanm ve
digerlerini, en ilkel ula�1m vas1tas1 olan ayaklan ba�ta olmak iize­
re, kullanarak.
Ancak Portekiz'in konumu oldukc;a farkh. Algarve'nin g il­
ney bolgesini saymazsak tiim k1y1 �eridinin Asor Adalan tara­
fmdan ta�lanmak tehlikesi altmda bulunduguna d ikkat edin,
burada ta�lanmak sozcilgil kullamhyor c;i.inki.i bizim bir ta�a
c;arpmam1zla bir ta�m bize c;arpmas1 sonuc; i tibanyla ayru �eydir,
bu bir h1z ve atalet meselesidir, l<l burada kafanm yaralanm1� ve
c;atlamt� olmasma kar�m, bu ta�lan un ufak edecegini de unut­
mayahm. �imdi, k1y1 �eridi neredeyse tamamen di.imdilz oldu­
gundan ve bliylik �ehirler deniz kenarmda bulundugundan,
Portekiz'in en klic;ii k bir felakete, depreme, sele, orman yang1-
runa ya da uzun slireli bir kurakhga kar�1 ne kadar hazirhks1z
207

oldugu da goz oni.ine ahrursa, kurtulu� hi.iki.imetinin gorevini


nas1l yapacagm1 bilecek olmas1 olduk«;a �i.ipheli goriini.iyor.
<;:ozi.im panik yaratmak, insanlan bir an once evlerini terk edip
i«; bolgelere s1gmrnaya te�vik etmek. En kotlisi.iyse insanlarm y a
yolculuk sirasmda y a d a yerle�meye karar verdikleri yerlerde
a«;hk «;ekmeye ba�lamalan olur, o zaman oyle bi.iyi.ik bir karga�a
ve s1kmb ya�arur ki k.iyamet kopar. Dogal olarak endi�eleniyo­
ruz, ama Galicia'da olup Maria Guavaira'yla Joaquim Sassa'mn,
Joana Carda'yla Jose Anai«;o'nun, Pedro Orce'yle kopegin yolcu­
luk hazirhklanru izlesek «;ok daha fazla endi�elenirdik, konula­
rm goreceli onemleri degi�ken, belirleyici olan bakl� a«;JSI, anm
dogas1, insanm ki�isel egilimleri, yazarm objektifligi modem bir
icat, Yi.ice Tannm1zm bunu K i tabma koymay1 istemedigi i.izerin­
de di.i�i.inmemiz yeterli.
iki gi.in ge«;ti, ata ekstradan yiyecek verildi, a«;hktan olecek rad­
deye geldikten soma istedigi kadar yulaf ve baklagiller, Joaquim
Sassa ona �arap kahlm1� «;orba vermeyi bile onerdi ve yi.ik ara­
bas1, �imdi delikleri Deux Chevaux'dan alman «;adir beziyle ya­
manm1� oldugundan, yalruzca daha rahat degil, aym zamanda
onlan hafif saganaklar yagmura doni.i�i.irken hava ko�ullarmdan
da koruyacak, «;i.inki.i Eyllil ay1 geldi ve biz her mevsim yag1�h
olan bir bolgedeyiz. Bu arada Yanmada'nm Jose Anai«;o'nun o
ince hesaplanm yapmasmdan soma yi.iz elli kilometrelik yol kat
ettigi soylenebilir, bu yi.izden hala gidilecek yedi yi.iz elli kilomet­
re var, yani on be� gi.in, daha ampirik 6l«;i.ileri yegleyenler i«;in,
bu si.irenin sonundaysa, a�ag1 yukan, ilk «;arp1�ma ger«;ekle�cek,
Ulu isa, Meryem Ana ve Yusuf, Alentejo'daki o zavalhlar da fe­
laketlere ah�kmlar, hpki biz Galiciahlar gibiler, derileri oyle kalm
ki ba�ka bir sozci.ik kullanabiliriz, haydi deri yerine kosele de­
yip daha fazla a«;1klama yapmayahm. Bu bolgelerde, Galicia'nm
Elysia Vadileri'nde yolculanm1z gi.ivenli bir yere gitmek i«;in
yeterince zamana sahipler. Yi.ik arabasma �imdiden �ilteler, «;ar­
�aflar ve battaniyeler konulmu� durumda, bi.iii.in e�yalar yi.iklen-
208

di, aynca ilk birkai; giin it;in yetecek kadar yiyecek, yani ornlct,
i;e�itli ternel g1da rnaddeleri, beyaz ve k1rrn1z1 fasulye, pirin .. vc
patates, bir fi-;1 su, bir varil dolusu �arap, iki yurnurtlayan tavuk,
biri benekli ve boynu tiiysiiz, salarnura bahk, bir testi zeytinyag1,
bir �i�e sirke ve biraz tuz, ne de olsa onsuz ya�ayarnay1z, vaftizi
reddetrnezsek, biber ve safran, evde bulunan tiirn ekrnekler, bir
torba un, at i.;in kuru ot, kepek ve fasulye taneleri, kopek sorun
.;1karrn1yor, ba;anm .;aresine bakrnay1 biliyor, yard1rn edilrneyi
kabul ettigindeyse bunu yalmzca digerlerini rnernnun etrnek i .. in
yap1yor. Maria Guavaira hi.;bir a�1klarna yaprnadan, arna belki is­
tensc de yaparnazd1, herkese rnavi ipl ikten bilezik ve atla kopege
de tasrna ordii. Orada oyle bi.iyi.ik bir yi.in y1gm1 var ki kirnse fark1
anlayarnad1. Aynca o yiin y1gm1m yanlarma alrnak i steseler bile
yi.ik arabasmda yer olrnad1gm1 da belirtrnel iyiz, ki olacag1 da asla
ongoriilrnerni�ti, yoksa az sonra gelecek olan gen.; irgat nerede
uyurdu.
Evdeki son gecelerinde yataga ge.; yattJlar, oturup saatlerce
sohbet etti ler, sanki ertesi sabah birbirleriyle hi.izi.inli.i bir �ekilde
vedala�1p aynlacaklard1. Arna boyle bir arada olrnalan rnoralleri­
ni yiiksek tutrnalarmm bir yoluydu, i;ubuklarm teker teker daha
kolay kmld1klan herkesin bildigi bir ger.;ektir, kmlabilecek her
�ey kmld1 bile. Yanrnada'nm haritasm1 rn u tfak rnasasma serdiler,
Yanrnada bu haritada hata yersiz bir �ekilde Fransa'ya bagh ola­
rak gosteriliyordu, ilk giin izleyecekleri o ba�lang1t; yolunu belir­
lediler, s1ska atlarmm gii.;si.izli.igi.inii di.i�i.inerek en diizgiin yol­
lan se.;rneye ozen gosterdiler. Arna daha kuzeye dogru bir sap­
rnada bulunrnalan, Maria Guavaira'nm ak1l hastas1 annesinin h­
rnarhanede bulundugu La Corui'la'ya dek gitrneleri gerekiyordu,
kiz1 annesini sevdigi i.;in gidip onu o hengarneden kurtarrnahyd1,
insan akil hastanesindeki panigi hayal edebiliyor, dev bir ada on
kap1y1 par.;alayarak i.;eri dahyor, �ehrin ilsti.ine at1hp dernir atrn1�
gernileri oniinde si.iriikhiyor ve nhhrn caddesindeki ti.irn pencere­
ler aym anda tuzla buz oluyor ve ak1l hastalan �oyle dii�i.ini.iyor,
209

eger delilikleri ic;inde di.i�i.inebiliyorlarsa, K1yamet Glinli sonun­


da geldi. Maria Guavaira, annem ylik arabasmdayken hayat1m1z
nas1l olacak bilemiyorum, gerc;i saldirgan degildir, ama yalrnz­
ca gi.ivenli b i r yere ula�ana kadar bizimle kalmas1 yeterli, diyor
dlirlistc;e. Hepsi sabirh olacaklarma soz verdi, ellerinden geldi­
gince her �eyin yolunda gitmesini saglamaya c;ah�acaklard1, ama
en bliylik sevginin bile kendi deliligine katlanamayacagm1 biliyo­
ruz, oyleyse bir ba�kasmm deliligiyle nasil ba�a c;1kacak, bu du­
rumda delilerden birinin deli annesiyle. Jose Anaic;o'nun aklma
once bilgi alab ilecegi yerlere telefon etme fikrinin gelmesi bliylik
bir talihti, saghk yetkilileri hastalan gi.ivenli bir yere nakletmi�
ya da nakletmek i.izere olabilirlerdi, ne de olsa b u olagan gemi
kazas1 vakalarmdan biri degil, ilk once kaybedilmi� olanlar kur­
tanlacak.
C::i ftler e n sonunda odalarma c;ekiliyor, bu gibi durumlarda in­
sanlarm genellikle yapl!g1 �eyi yap1yorlar, buraya bir daha doni.ip
donmeyecegimizi kim bilebilir, madem oyle insanlar arasmdaki
fiziksel a�km titre�imleri kalsm, canhlar arasmda benzeri olma­
yan, c;iinki.i inlemelerden, mmll!lardan, olanaks1z sozlerden, ti.i­
ki.iri.ikten ve terden, ac1dan, yalvaran �ehitlerden olu�an o a�km,
Daha degil, insan susuzluktan oli.irken ozgi.irli.igi.in suyunu red­
deder, $imdi, �imdi a�lam, ya�hhgm ve oli.imi.in bizden c;alacag1
budur. Ya�h olan ve ozgi.irli.igi.in ilk i�areti olan yalmzhgm dam­
gasuu �imdiden ta�1yan Pedro Orce bir kez daha gidip o ta�tan
gemiye bakmak ic;in her ti.irden ada sahip ve hic;bir ad1 olmayan
kopegiyle birlikte evden aynhyor ve eger kopek ona e�lik ettiy­
se Pedro Orce arhk yalmz degildir demek i.izercyseniz hayvarnn
c;ok eskilere uzanan kokenlerini unu tmaym, cchennem kopekle­
ri her �eyi gormi.i�lerdir ve c;ok uzun bir ya�am si.irdi.iklerinden
hie; kimseye e�lik etmezler, ya�amlan boylesine lasa olan insan­
lar kopeklere e�lik eder. Ta�tan gemi orada duruyor ve pruvas1
uzun ve sivri, l!pla o ilk gecedeki gibi, Pedro Orce �a�irm1yor,
hepimiz di.inyay1 sahip oldugumuz gozlerle gori.iri.iz ve gozler de
210

gormeyi sei;tikleri �eyleri gori..i rler, gozler diinyadaki i;e�itliligi ve


onun mucizelerini yarahr, yalmzca ta�tan yap1lma olsalar da, ve
uzun pruvalan, yalmzca bir ill i..i zyon olsalar da.
Sabah bulutlarla ve i;iseleyen yagmurla uyand1, geri;i bu yanh�
bir ifade oldu, sabahlan uyanan bizleriz, sonra pencereye gidip
gogi..i n ali;ak bulutlarla kaph oldugunu ve yagmurun i;iseledigini
goren de, bu yagmur ona yakalanan herkes ii;in can s1k1c1, ancak
geleneklerin gi..ici..i oyle bi..i yiik ki bizim bu yolculugumuzda bir
seyir defteri tutulsayd1 katibin yazd1g1 ilk ci..i m le �u olurdu, Sabah
bulutlarla ve i;iseleyen yagmurla uyand1, sanki gokyi..i zi..i bu ma­
ceray1 onaylam1yordu, boyle durumlarda gokyi..i z i..i nden mutlaka
bahsedilir, ister yagmurlu, ister ai;1k olsun. Deux Chevaux gi..i i; lu
bir i;eki�le kiremit i;atmm, daha dogrusu kam1� i;atmm altmdaki
yuk arabasmm yerini ald1, buras1 bir garaj degil doga olaylan kar­
�1smda savunmas1z olan bir sundurma. Boyle terk edilmi� halde
duran ve yuk arabasmm tentesini yamamak ii;in sokUlen i;adir
bezi korugiinden de yoksun olan araba �imdiden bir harabe gibi
gorunuyor, nesnelerin ba�ma da insanlarm ba�ma gelenlerin ay­
ms1 gelir, arhk i�e yaramaz olunca bir kenara ahhrlar, arhk hii;bir
amaca hizmet etmediklerinde bir kenara ahhrlar. O te yandan yuk
arabas1, i;okeski olmasma kar�m, ai;1k havaya i;1kanlmca dini;le�ti
ve yagmur tarafmdan y1kamrken yenileniyor, eyleme gei;irilmek
hep bu hayranhk verici etkiyi gosterir, �u ata bir bakm, sirtmm
korunmas1 ii;in iistiine bir mu�amba ortiilmii�, neredeyse ath bir
m1zrak oyunundaki bir siivari ahm andmyor.

Bu tasvir aralan �a�kmhga yol ai;mamah, bunlar insanlarm


mutlu olduklan yerlerden aynlmalarmm ne kadar gili; oldugunu
gostermenin yollan, buradaki insanlarm bunu yapmalan daha
da giii; i;ilnkii panik ii;inde kai;maya hazirhkh degiller, Maria
Guavaira �imdi kap1lan dikkatle kap1yor, yanlarma almayacak­
lan tavuklan serbest birak1yor, tav�anlan kafeslerinden, domuz­
lan ah1rlarmdan i;1kanyor, bunlar beslenmeye ah�m1� hayvanlar,
211

�imdiyse kaderleri Tann'mn insafma ya da $eytan'm hilelerine


kald1, c;linkli domuzlar uygun ruh haline girerlerse diger hay­
vanlara rahathkla saldirabilirler. i ki irgattan gene; olam gelince
eve girmek ic;in pencerelerden birinin cam1ru k.irmak zorunda
kalacak, onun eve zorla girdigini gorecek kimse yok ortahkta.
Eger zorla girdiysem bunu yapmak ic;in iyi bir sebebi m vard1,
bunlar onun sozleri ve belki de bu konuda hakh.
Maria G u avaira o n tarafa oturdu, yanmda ac;1k bir �emsiyeyle
Joaquim Sassa oturuyordu, gorevi sevdigi kadma e�lik etmek ve
onu hrtmah havadan korumak, ama arabay1 kullanamaz c;linkli
bu be� ki�i arasmda bir ylik arabas1ru kullanmay1 ve bir ah ida­
re etmeyi yalmzca Maria Guavaira biliyor. Daha soma, ikindi
vaktinde hava ac;1!d1gmda onlara ogretecekti. Pedro Orce temel
bilgileri ogrenen ilk ki�i olmakta 1srar edecekti, bu dli�linceli bir
hareketti, boylece a�1klar tentenin altmda birbirlerinden aynl­
madan rahatc;a oturabilirler, on taraf ilc; ki�inin s1gacag1 kadar
geni�, bu ideal bir c;ozlim, boylece diger ikisi de birlikte olabile­
cekler, her ne kadar bu yahuzca sessizce yan yana oturabilmeleri
anlamma gelse de. Maria Guavaira dizginleri sallad1, vagonun
dingilleri arasmda bagh duran ve yamnda bir partneri bulunma­
yan at ilk c;eki�ini yapt1, dizginin tekrar sertc;e c;ekildigini hissetti,
soma da yliklin agirhg1m, amlar eski kemiklerine ve kaslarma
hiicum etti ve topragm tekerleklerin donen metal kasnaklan al­
tmda ezilirken c;1kard1g1 o neredeyse unutulmu� sesler geri don­
dli. Bir �yi ogrenebilir, unutabilir, soma yeniden ogrenebilirsi­
niz, buna mecbur kald1g1ruzda. Kopek ylizlerce metre boyunca
yagmurun altmda ylik arabasmm yanmda yilriidli. Soma onun
altma girerek yagmurdan korunabilecegini ve yolculugu bu �e­
kilde, her ne kadar ylirliyerek de olsa, slirdlirebilecegini fark
etti. Yilk arabasmm altma girdi, ad1mlanm ahn ritmine uydur­
du ve onu yolculugun geri kalam boyunca bu �ekilde gorecegiz,
yagmurlu ve gilne�li havalarda, r;i.inkil ic;inden k1lavuzluk yap­
mak ya da insanlarla kopekleri birbirine boylesine benzeten o
212

gorlinti�te anlams1z gidi� geli�lerde bulunmak gelmiyor.


0 gtin fazla uzaga gi tmediler. Ah yormamalan gerekiyordu,
i;ukurlu yol slirekli i;aba gostermesini gerektirdiginden bu daha
da gerekl iydi, ister yoku�larda i;eksin, ister a�agt inerken arabay1
frenlemeye i;ah�l'tn. Gortinebi ldigi kadanyla ortahkta kimsecik­
ler yoktu. Buralarda seyahat eden son insanlar biz olmahy1z, dedi
Maria Guavaira, bulutlu gokylizti, agir hava, kasvetli manzara
boylesine i;ok keder ve bezginlikten, canh ve oltiden, ya�amdan
ve art arda gelen ollimlerden sonra yok olmakta olan bir di.inya­
nm verdigi son nefes gibiydi. Arna bu ytik arabasmda yeni a�klar
seyahat ediyor ve yeni a�klar, onlan gozlemi� olanlarm bilecegi
gibi, bu dtinyadaki en btiytik gtii;llir, felaketlerden korkmazlar,
i;tinki.i yeni a�klar dogalan geregi felaketlerin en bi.iytigtidi.ir, ani
bir �im�ek, haz dolu bir tesl imiyet, huzursuzluk veren bir kafo
kan�1khg1. Ancak insan ilk izlenimlere fazla gi.ivenmemeli, bu
insanlarm terk edilmi� bir lilkeden kasvetli bir yagmurun altm­
da neredeyse bir cenazeye gidiyormu�i;asma aynh�larma, bu
kadar ketum olmasak Joana Carda'yla Jose Anaii;o'nun, Maria
Guavaira'yla Joaquim Sassa'mn konu�malanm dinlemekle daha
iyi ederdik, Pedro Orce'nin suskunluguysa daha da ketumca,
sanki ashnda burada degilmi� gibi bir izlenim uyandmyor.
ii;inden gei;tikleri ilk koy t(im sakinleri tarafmdan terk edil­
memi�ti. Ya�hlardan baz1lan kayg1 ii;indeki i;ocuklanm ve ak­
rabalanm olmek ii;in olmenin ai;hktan ya da hastahktan olmek­
ten daha iyi oldugu hususunda ikna etmi�lerdi, eger bir insan
kendi dtinyas1yla olmek gibi gorkemli bir oli.im ii;in sei;ilmi�se,
Wagnervari bir kahraman olmasa bile ti.im felaketlerin sona erdigi
Valhalla'nm kap1lan onu bekler. Ya�h Galiciahlarla Portekizliler,
ne de olsa aym irktan, bu konuda hii;bir �ey bilmiyor, ama tuhaf
bir sebepten dolay1 �oyle diyebiliyorlar, Ben burada kahyorum,
siz korkuyorsamz gidebilirsiniz, bu kendilerini i;ok cesur hisset­
tikleri anlamma gelmiyor, yalmzca ya�amlanrun bu noktasmda
cesaretle korkunun terazinin sallanan iki kefesi oldugunu, ibre-
213

ninse duygularm ve hislerin i�e yaramaz katlan kar�1smda kor­


kudan donup kalarak hareketsiz durdugunu en sonunda anlam1�
durumdalar o kadar.
Yuk arabas1 koyden gec;erken, muhtemelen en son kaybolacak
insani ozellik olan merak ya�hlarm d1�an c;1k1p yolun kenarma
gelmelerine yo! ac;h, yava�c;a el sallad1lar, sanki kendi kendileri­
ne veda ediyorlard1. Sonra Jose Anaic;o bu hrsah degerlendirip
bu koydeki veya diger koylerden ya da terk edilmi� bolgelerden
birindeki bo� evlerden birinde biraz uyumanm ak1lhca olacagm1
soyledi, yatak bulacaklan ve bu evlerin yuk arabasmdan daha ra­
hat olduklan kesindi, ama Maria Guavaira hic;bir eve asla sahibi­
nin nzas1ru almadan ayak basmayacag1ru bildirdi, baz1 insanlarm
boyle kuruntulan vardir, digerleriyse kilitli bir pencere gorurler­
se cam1ru kirar, sonra da, Bunu iyi bir amac; ugruna yaphm, der­
ler, ama bu amac; ister kendileri, ister ba�kalan ic;in iyi olsun, ilk
ve mutlak durtiinun ne oldugu her zaman belirsiz kalacakhr. Jose
Anaic;o bu oneriyi dile getirdigine pi�man oldu, kotii bir oneri
oldugu ic;in degil, sac;ma oldugu ic;in, Maria Guavaira'nm soyle­
digi �ey bir 6zsayg1 kurahru tarumlamak ic;in yeterliydi, Elinden
geldigince kendi kendine yetmeye c;ah�, sonra guvenini hak eden
birine guven, bu ki�i seni hak ediyorsa daha da iyi. Bu be� ki�i
birbirini hak ediyor gibi gorunuyor, hem kar�1hkh olarak, hem de
diger tlim ac;ilardan, bu yuzden yuk arabasmda kalsmlar, omlet­
lerini yesinler, o zamana kadar kat ettikleri yo! ve onlerinde uza­
nan yo! uzerine gevezeli k etsinler. Maria Guavaira verdigi pratik
slirucullik dersini biraz teoriyle guc;lendirecek, at bir agacm altm­
da kuru otlanm c;ignemeyi surduruyor, kopek bu kez kendisini
yerel g1da kaynaklanyla besliyor, ortahkta etrah koklayarak ve
�obanaldatanlan urku terek geziniyor.
Yagmur durdu. Bir fener yuk arabasmm ic;ini aydmlatiyor, bu­
radan birileri gec;se �oyle derlerdi, Bai<Jn, bir tiyatro, ic;indekiler
de kesinlikle birer karakter, ama oyuncu degiller.
Maria Guavaira en sonunda ertesi gun La Corui'\a'daki timar-
214

haneyle telefon arac1hg1yla baglanh kurmay1 ba�anyor, kcndisi­


ne annesinin ve diger hastalann c;oktan ic; bolgelere nakledildigi
soyleniyor, Peki durumu nas1l, Her zamanki kadar deli, ama hu
yamt hcrhangi bir ki�iye ili�kin olabilirdi. Yokuluklarma etraf
tekrar kalabahkla:;;ana dek devam edecekler. Sonra orada bekle­
meye ba�layacaklar.
Ulusal kurtulu? hilklimeti Portekiz'de kuruldu ve hemen i?e
koyuldu, Ba?bakan televizyona i;1km1? ve mutlaka tarihe gei;ecek
bir cilmle sarf ehni?ti, Kan, ter ve gozya?J, ya da, Olilleri gomilp
saglan bagnm1za basahm, ya da, Olkenizi onurlandmn i;ilnkil ill­
keniz size gi.iveniyor, ya da, ;>ehitlerimizin fedakarhg1 gelecekteki
hasatlann tohumlanru ekecektir, gibi bir soz. Ba?bakan ii;lerinde
bulunduklan durumun tuhafhg1ru goz onilnde bulundurarak
en iyisinin ?6yle soylemek olduguna karar vermi?ti, Portekiz'in
Ogullan, Portekiz'in K1zlan, kurtulu? geri i;ekilmekte yahyor.
Arna k1y1 ?eridinde ya?ayan insanlara ii; bolgelerde kalacak
yer bulmak oyle karma?1k bir i?ti ki, kimsenin aklma anla?1hr
ve yerel ki?isel giri?imleri bir araya getirecek bir ulusal nakliye
plam olu?turmak gelmedi ve bu son derece sai;ma bir durumdu.
Hem objektif, hem de si.ibjektif ai;1lardan belirlenmi:;; ve mesela
Lizbon ?ehrine ve bolgesine ili?kin olarak ortaya konan durum
analizi ve almacak tedbirler ?U ?ekilde ozetlenebilir, Lizbon ni.i­
fusunun i;ogunlugu, ai;1k konu?ahm, hemen hepsi ba?ka yerlerde
dogmu?lard1 ve orada dogmu? olanlar da ba?kalarma aile bagla­
nyla baglanrm?lard1. Bu geri;egin sonui;lan hem i;ok i;e?itli, hem
de belirleyici, ilk olarak hem birincilerden, hem de ikincilerden
i;ogu hala baz1lanyla i;e?itli sebeplerden ili?kiyi kaybettikleri ak­
rabalanmn ya?ad1g1 ve kokenlerinin kaynakland1g1 yerlere gi­
decekler ve bu zoraki hrsah degerlendirerek ailelerinde tekrar
uyumu saglayacak, eski yaralan iyile?tirecek, tartl?mah miraslar
ve haks1z payla?1mlar yilzilnden olu?an ve kavgalarla ki.ifilrle?­
melere yol ai;an di.i?manhklan sona erdirecekler. Ba?1m1za gelen
216

bu bi.iyi.ik felaketin bizleri tekrar yakmla�hrmak gibi hay1rh bir


yam olacak. Dogal olarak birincisinin dogurdugu ikinci sonU<;sa
nakledilecek insanlann beslenmesi meselesi. <;:i.inki.i burada da
hi.iki.imetin duruma el atmasma gerek kalmadan aile toplulugu
sorunu c;ozecek, ki bu durum rakamlara gore ele almd1gmda bir
c;ocuk bekleyen ve Tann'ya glivenmekten ba�ka c;aresi olmayan
her ailenin c;ok yaygm bir aritmetigi olan o eski ozdeyi�, Tki ki�i
i.ic; ki�i kadar ucuza yemek yiyebilir, !ah makroekonomik ac;1dan
�u �ekilde glincelle�tirilebilir, On milyon ki�i be� ki�i kadar ucuza
ycmek yiyebilir, sessiz bir gi.illimsemeyle �u da eklenebilir, Bir
ulus geni� b i r aileden ba�ka bir �ey degildir.
Ailcsi olmayan, tek ba�ma ya�ayan ya da insanlardan kac;an
ki�ilerin yard1m alabilecek kimseleri olmayacak, ama onlar bile
toplumdan otomatik olarak d1�lanmayacak, ki�i spontane daya­
m�maya gi.iven beslemeli, insamn kom�usuna kar�1 hissettigi ve

kendisini si.irekli ac;1ga vuran o sevgiye, ornegin tren yolculuklan-


111 ele alahm, ozellikle de ikinci sm1f komparhmanlarda yap1lanla­
n, yiyecek dolu sepeti ac;ma zamam geldiginde ailenin annesi yan
koltuklarda oturan yolculara yiyeceklerden ikram etmeyi asla ih­
mal etmez, Bir �eyler yemek ister miydiniz, eger biri kabul edersc
buna aldirmaz, herkesin hep bir ag1zdan, Hay1r, sag olun, size afi­
yet olsun, demelerini bekliyor olsa bile. <;:ozlilmesi en gi.ic; sorun
kalacak yer meselesi olacak, c;linki.i birine biraz bahk koftesiyle
bir bardak �arap onermekle ic;inde uyudugumuz yatagm yansm­
dan vazgec;mek zorunda kalmak tamamen farkh �eydir, ancak
insanlann kafasma bu yalmz ve terk edilmi� ki�ilerin Tann'nm
reenkarnasyonlan olduklan, O'nun hpk1 dilenci k1hgmda dlinya­
y1 gezdigi zamanki gibi insanoglunun eli ac;1khgm1 smad1g1 fik­
rini sokabilirsek, o zaman birileri onlar ic;in her zaman merdiven
altmda bir dolap, tavan arasmda bir ko�e, ya da k.Jrsal kesimin
diliyle konu�ursak bir �irvan ve biraz saman bulacakhr. Tann'ya
bu kez, Kendisi'ni ne kadar c;ogalhrsa c;ogaltsm, insanhgm yarahl­
masmdan sorumlu birinin hak ettigi hi.irmet gosterilecektir.
217

Lizbon'dan bahsettik ve niceliksel bir fark d1�mda ayru �ekil­


de Oporto ya da Coimbra'dan, Setilbal ve Aveiro'dan, Viana ya
da Figueira'dan da bahsediyor olabilirdik, her yerde bulunan o
say1s1z kili;iik koy ve kasabay1 da unutmuyoruz elbette, geri;i baz1
durumlarda dogduklan yerde ya�ayan veya kiy1 �eridinde do­
gup kiy1 �eridinin bir ba�ka yerinde ya�ayan insanlarm nereye
gitmesi gerektigi gibi tereddlit yaratan bir soruyla yiizle�ilmesi
gerekebilir. Bu gui;h:ikler bakanlar kurulu tarafmdan tarh�1ld1k­
tan sonra sozcilleri yamh getirdi, Hiikilmet ki�isel giri�imin nil­
fusun nakledilmesi ve yeniden yerle�tirilmesi iizerine haz1rlanan
ulusal programm kapsamad1g1 meselelere bir i;oziim bulacagm­
dan emindir, belki de sonui;ta herkese fayda saglayacak olan ori­
jinal bir i;oziim olacaktir bu. Bize en tepeden bu bireyleri kendi
kaderleriyle ba� ba�a birakma yetkisi verildigine gore yalmzca
Oporto'ya bir ayncahk tamyarak Joaquim Sassa'run oradaki i�­
verenlerinin ve i;ah�ma arkada�larmm kaderlerinden bahsede­
cegiz. $u kadarm1 soyleyelim ki eger o disipline ve i� ahlakina
sayg1 gosterip a�k.iru ve dostlanm kaderleriyle ba� ba�a b1raka­
rak Galicia daglarm1 hemen terk etseydi ofisinin kap1smm kapah
oldugunu gorecek ve kapmm iistlinde idarecilerden gelen son
talimatlarm yaz1h oldugu, ignelenmi� bir not bulacakh, Tatilden
donen i;ah�anlanm1z Pei'\afiel'deki binam1zda i�ba�1 yapmahd1r,
degerli mil�terilerimizin taleplerini kar�1lamay1 orada siirdlirme­
yi umuyoruz. Ve Joana Carda'mn kuzenleri, Ereirah olanlar, �im­
di kendilerini Coimbra'da, terk edilmi� kuzenlerinin evinde bu­
luyorlar, ki bu kuzen onlan gormekten dogal olarak pek ho�nut
kalmanu�h, ne de olsa incinmi� olan o, yine de ii;inde biraz umut
vard1, kuzenlerinin geri donen kai;ak ii;in onceden gidip haz1rhk
yapt1klarm1 dii�iinmii�tii, ama hii;bir �ey olmaymca onlara, Peki
Joana'ya ne oldu, diye sordu, kuzenleriyse kederle itiraf ettiler,
Bilmiyoruz, Evimizdeydi, ama ortadan kayboldugunda bu kar­
ga�a daha ba�lamam1�h bile, ondan haber alamad1k, hazin oykii­
ntin geri kalamna ili�kin bildiklerini ihtiyatla kendine sakl1yor,
218

c;iinkii kuzeni kendisine anlatilan c;ok az �ey kar�1smda bile hay­


rete kapilm1�h, her �eyi ogrense ne derdi kim bihr.
Ve boylece diinya biiyiik bir gerilim hali ic;inde Portekiz vc
Galicia k1y1larmda neler oldugunu ya da nelerin olmak iize­
re oldugunu ogrenmek ic;in huzursuzlukla bekliyor. Arna �unu
tekrarlamahy1z, gerc;i biraz s1kic1 gelebilir ama, kimseye hayn
dokunmayan kotii bir rii zgar bu, en azmdan Avrupa hlikiimet­
lerinin duruma bak1�1 boyle, c;iinkii zaman ilerledikc;e, daha once
bahsedilen ayaklanmalarm bastmlmasmm dogurdugu dikkat c;e­
kici sonuc;larma bak1yor ve gem;ligin devrimci ate�inin neredey­
se sondiiglinii gorliyorlar, gem;lere �imdi bilge ebevcynleri tara­
fmdan �oyle deniyor, Gorliyor musun evlat, iberli olmakta 1srar
etsen neleri riske atm1� olacaktm, ve pi�man delikanh itaatkarca
yamthyor, Evet babac1g1m. Bu ailevi uzla�ma ve sosyal yat1�ma
sahneleri ya�arurken sabit bir goreceli pozisyonu korumak iize­
re programlanm1� olan jeostatik uydular diinyaya fotograflar vc
olc;i.imler gonderiyor, ilk ba�takiler elbette ki yer degi�tiren ncs­
nenin sabit formuna ili�kin, daha sonrakilerse her gec;en dakik,1
il;inde bi.iyiik adayla kiic;iik adalar arasmdaki mesafenin otuz be<;>
metre azald1gm1 ortaya koyuyor. Partikullerinin son derece h1zh
hareket ettigi bizimki gibi bir c;agda dakikada otuz be� metrenin
endi�e yaratmas1 gi.ilum; gelebilir, ama bu ho�, kumlu sahillerin.
bu diiz ve bir tabla kadar gi.izel k1y1 �eridinin, denize bakan bu
kayahk burunlann arkasmda be� yiiz seksen bin metrekarelik bir
yiizey sahasmm ve hesaplanamayacak kadar agir, milyonlarca
tonu ifade eden astronomik bir rakam tarafmdan belirtilen bir
ag1rhga sahip bir kiitlenin bulundugunu, yalmzca di�li doruklan,
s1radaglan ve daglan hesaba katsak bile, ve bunun yakla�makta
oldugunu arumsarsak durum degi�ecektir, �imdi harekete gec;mi�
olan Yanmada'mn tiim orolojik sistemlerinin ataletinin nas1I bir
�ey olacagm1 gozumi.izde canlandirmaya c;ah�ahm, Pireneler'i
ise, �imdi eski boyutlannm yansma inmi� olmalarma kar�m.
hesaba katmayahm bile, boylesine melez bir kana sahip bu
219

insanlarm cesaretini ancak o zaman takdir edebilir ve kaderci va­


rolu� anlay1�lanm alk1�layabiliriz, ki bu anlay1� yi.izy1llann dene­
yimiyle �u son derece etkileyici soze indirgenmi�tir, Oli.ilerin ve
yarahlarm arasmda kurtulan, birileri olmahd1r.
Lizbon terk edilmi� bir �ehir. Helikopterler tarafmdan hava
takviyesi alan ordu devriyeleri ha!a ortahkta geziniyor, hpkt
kopma suasmda ve daha sonraki karga�ah gi.inlerde ispanya ve
Fransa'da oldugu gibi. Askerlerin gorevi geri i;ekilene dek, ki bu­
nun i;arpma arundan yirmi dort saat once geri;ekle�mesi bekleni­
yor, dilzeni korumak ve tetikte olmak, aslmda zamanlanru hara­
yorlard1 i;ilnki.i bankalardaki tum degerli �eyler i;oktan ta�mmt�h
bile. Arna boylesine gi.izel, oranh ve uyum ai;1smdan boylesine
kusursuz bir �ehri terk eden bir hilki.imeti, yok olunca herkes
ondan boyle bahsedecek kai;1rulmaz olarak, kimse affetmezdi .
Askerler de bu yi.izden burada, burada bulunmayan insanlarm
sembolik temsilciligini yap1yorlar, �ehrin denize bathg1 o yilce
anda, eger zaman kahrsa o geleneksel selam toplanru atacak olan
ihtiram k1tas1 onlar.
0 zamana dek askerler yagmac1lara ve h1rs1zlara arada sirada
ate� ediyor, evini terk etmeyi reddeden ya da en sonunda terk
etmeye karar veren tek ti.ik insanlara ogi.it verip yard1mc1 olma­
ya i;ah�1yor ve bazen goi; gilni.inde bmarhaneden i;1kmasma izin
verilme talihsizliginde bulunulmu� ve nakil konusunda ya�anan
karga�amn sonucunda kendi kaderiyle ba� ba�a b1rakilm1� ve so­
kaklarda gezinen zarars1z bir deliye rastlad1klarmda genellikle
iki davram� tarzmdan birini sei;iyorlar. Baz1 subaylar delilerin
her zaman ii;in yagmac1lardan daha tehlikeli olduklanru, i;ilnkil
yagmac1lann en azmdan kendileri kadar manhk sahibi oldugunu
savunuyor. Boyle bir durumda askerlerine hit; di.i�ilnmeden ate�
emri veriyorlar. Daha az tahammi.ilsiiz ve hepsinden ote sava� ve
felaket zamanlarmdaki o sinirli gerilimi azaltmanm gerekliliginin
bilincinde olan digerleriyse askerlerine bu a damla once biraz dal­
ga gei;ip sonra da gei;ip gitmesine izin vermeleri emrini veriyor,
220

ama eger bu ki�i bir kadmsa durum degi�iyor, c;ilnkii orduda ya


da ba�ka bir yerde o c;ok temel ve bariz gerc;egi, seksin kafada ol­
mad1g1 gerc;egini istismar etmeye hazir birileri her zaman vard1r.
Arna bu �ehirde, caddelerde, sokaklarda ve meydanlarda, ma­
hallelerde ve parklarda art1k canh kimse yok, arhk pencereler­
de yiizler belirmez oldugunda, ac;hktan ve susuzluktan olmemi�
olan kanaryalar evlerin ya da bo� avlulara bakan verandalarm
oliimciil sessizliginde �ak1d1gmda, pmarlar ve derelcr gun 1�1gm­
da 1�ildarken hic;bir el 1slanmad1gmda, heykellerin bo� bo� bakan
gozleri kendilerine bakacak gozler arad1gmda, mezarhklarm ac;1k
kap1lan bir yoklukla bir ba�kas1 arasmda hic;bir fark olmad1gm1
gosterdiginde, �ehir dcnizden c;1k1p gelecek ve kendisini yok ede­
cek olan aday1 beklerken en sonunda o ac1h amn e�igindeyken,
i�te o zaman yalmz gemicinin olaganlistii oyklisli ve mucizevi
kurtulu�u if�a edilecektir.
Gemici yirmi y1ldan fazla bir siiredir di.inyamn denizlerinde
gezmekteydi. Gemisini satm alm1�t1 ya da kendisine miras kal­
m1�t1, ya da ona kendisi de denizlerde yirmi yd gec;irmi� olan bir
ba�ka gemici tarafmdan verilmi�ti ve ondan once de, eger insa­
nm hahzas1 boylesine uzun zaman dilim leri kar�1smda sonunda
bulamkla�maya ba�lamazsa, bir ba�ka yalmz gemici okyanuslan
gezmi�ti anla�1lan. Denizlerin ve iistlerinde seyahat eden deniz­
cilerin tarihi, beklenmedik oykiilerle doludur, korkunc; hrtma­
larla ve en korkunc; kasirgalar kadar deh�et verici olan ani dur­
gunluklarla, biraz da romantizm ekleyelim, s1k s1k soylendigine
gore, hatta bu tema iisti.ine �arkdar d a bestelenmi�tir, her liman­
da bir kadm denizcisini bcklemektedir, hayatm gerc;eklerinin Vl'

kadmlarm ihanetlerinin hemen her zaman yalanlad1g1 optimist


bir tablodur bu. Yalmz gemici k1y1ya indiginde bu genellikle su
tedarik etmek, tiitiin, motor ic;in yedek parc;a, yalat ve benzin,
ilac;, yelkenler ic;in diki� �i�i, �iddetli ya da c;iseleyen yagmurdan
korunmak ic;in plastik bir yagmurluk, olta ignesi, olta tak1m1, za­
ten bildigi ve bilmeye ihtiyac; duymad1g1 �eyleri dogrulasm diye
221

glinli.ik gazete almak ic;indir, ama yalmz gemici karaya asla asla
asla kendisine yolculugunda e�lik edecek bir kadm bulma umu­
duyla c;1kmam1�br. Eger limanda gerc;ekten kendisini bekleyen
bir kadm varsa onu geri c;evirmek budalahk olur, ama genellik­
le ilk hareketi yapan ve slireyi belirleyen kadmd1r, yalruz gemici
ona asla, Beni bekle, bir gi.in geri donecegim, dememi�tir, Beni
bekJe, diye bir talepte bulumna hakkm1 gormez kendinde, her­
hangi bir glinde geri donecegini de garanti edemez ve geri don­
dliglinde genellikle limam bombo� bulur ya da orada bir kadm
varsa bile bir ba�ka denizciyi bekJemektedir, gerc;i o da genellikle
gelmez ya, c;1kip gelen herhangi bir denizci de i� gorecektir. Ne
kad1run, ne de denizcilerin hatah olmad1g11u kabul etmek laz1m,
suc;lu bazen dayamlmaz olabilen yalruzhkt1r, denizcinin iskeleye
inip kad1m limana getirmesine bile yol ac;abilir.
Ancak bu di.i�i.inceler ruhsal ve metafiziktir, onlan d i.i�i.in­
mekten ne bu sua d1�1 olaylardan once, ne de soma ahkoyama­
y1z kendimizi, olaylan daha anla�1hr da k.llmazlar her zaman.
Basitc;e soylersek, diyelim ki yi.izen bir adaya doni.i�mli� olan bu
Yanmada'dan c;ok uzaklarda yalmz gemici yelkeni ve motoruyla,
radyosu ve c;ift gozli.i dlirbi.ini.iyle ve ya�amuun bir yansm1 gok­
yiizi.ine, digeriniyse denize ay1rm1� olan bir adamm sonsuz sab­
nyla seyahat etmektedir, Ri.izgar birden dindi ve gemici yelkeni
indirdi, esinti ansmn kesildi ve gemiyi ta�1yan buyuk dalgalar gi­
derek gi.ici.inli yitirmeye ba�hyor, artik kabarm1yor, bir saat ic;inde
deniz di.iz ve sakin olacak, binlerce metrelik bir derinligi olan bu
su ki.itlesinin dengesini yan yatmadan koruyabilmesi inamlmaz
geliyor bize, bu gozlem yalruzca di.inyadaki her �eyin olduklan
gibi olmalan basit gerc;egiyle ac;1klanabilecegine inananlara bu­
dalaca gelecek, bunu elbette ki herkes kabul ediyor, ama yeterli
degil. Motor c;ah�1yor, boguk bir sesle, deniz dort bir yanda goz
alabildigine uzaruyor, aynanm klasik imgesine 1�1lt1larla tekabi.il
ediyor ve gemici, y1llard1r katl bir uyku ve uyamkhk rutininde
ustala�m1i;; olmasma kari;; m, gline�in s1cag1yla uyu�mu� bir halde
222

gozlerini kap1yor ve hemen uykuya dahyor, belki de dakikalarca


ya da saatlerce uyudugunu saruyor ama aslmda uykusu yalmz­
ca birkai; saniye siirdti, ans1zm biiyiik bir gtirliltiiyle uyamyor, o
k1sac1k uykusunda bir hayvanm le�iyle, bir balinayla i;arp1�hgm1
dii�ledi. $a�km, yiiregi agzmda bir halde sesin nereden geldigini
bulmaya i;ah�1yor, ama motorun durdugunu hemcn fark etmedi .
Kendisini uyandiran o ani sessizlikti, ama bedeni daha dogal bir
�ekilde uyanmak ii;in bir deniz canavan, bir .,arp1�ma, bir gok
gtiriiltiisii icat etti. Denizde ya da karada bozulan makinelere .,ok
daha s1k rastlamr, arhk tamir edilmesi olanaks1z olan bir tanesini
biliyoruz, kmk bir kalbi var ve kuzeyde, bir sundurmamn altm·
da hava ko�ullannm insafma terk edilmi� bir halde paslamyor.
Arna bu gemici o motor sahipleri gibi degil, o tecrlibeli ve bilgili,
karaya ve kadmlara son dokunu�unda yedek pari;alar ald1, moto­
ru olabildigince sokiip mekanizmay1 gozden gei;irmek niyetiyle.
Ne bo� bir .,aba. Hasar piston kolunda, bu motorun beygirgiicii
oliimdil bir yara alm1�.
Umutsuzluk bildigimiz kadanyla insanlara ozglid iir, dogal
tarihte hayvanlarm umutsuzluga kap1ld1g1 yolunda bir kamt
yoktur. Ancak umutsuzluktan kopamayan insan onunla ya�a­
maya ah�m1�hr, ona en son smirlarma gelene dek katlamr ve de­
nizcinin sa<;1m ba�1m yolmaya ba�lamas1, gokyiiziine yakan�lar
ve kiifiirlerle seslenmesi ii;in, ki ikisi de faydas1zdir, okyanusun
ortasmda bir motorun bozulmas1 yeterlidir, i;ozi.im beklemek­
tir, riizgan kim ahp gotlirm(i�se geri getirecektir. Arna giden
riizgar geri gelmedi. Saatler gei;ti, dingin gece i;oktii, bir ba�ka
gun agard1 ve deniz hala hareketsiz, bir pari;a ince ylin iplik ahl­
sa hemen batar, suyun ytizeyinde en ki.ii;iik bir dalgalanma bile
yok, bu yasst bir ta� pari;asmm iistiindeki ta�tan bir gemi. Gemici
i;ok endi�eli degil, ilk kez denizin ortasmda kalm1yor, ama �imdi
ai;1klanamayan bir sebepten dolay1 radyo da i;ah�m1yor, yalmzca
bir VIZllh duyuluyor, ta�1y1c1 dalga, eger boyle bir �ey hata var­
sa, sessizlikten ba�ka hii;bir �ey ta�1m1yor, sanki bu durgun su
223

c;emberinin otesindeki diinya denizcinin giderek artan huzursuz­


luguna, deliligine, belki de denizde Olmesine gorii nmeden taruk
olmak ic;in susmu�c;asma. Yiyecegi ve ic;me suyu var, ama giderek
uzayan saatler art arda gec;ip gidiyor, sessizlik kaygan bir kobra
gibi gemiyi giderek daha s1ki sanyor, gemici arada s1rada bir bor­
da kancas1yla borda tirizine vuruyor, damarlarmda akan koyu
karun ya da kalp ah�lanrun sesinden farkh bir ses duymak ic;in,
bazen kalbinin atbgnu unutuyor ve sonra zaten uyaruk oldugunu
samrken uyamyor, c;iinkii riiyasmda olii oldugunu gormii� olu­
yor. Yelken giine�e dogru yiikseliyor, ancak hava hata s1cak, yal­
ruz gemici giine�ten yand1, dudaklan c;atlad1. Giin gec;ip gidiyor
ve ertesi giin de oncekind en farkh degil. Gemici uykuya s1gm1yor,
fmn gibi olmasma kar�m kiic;iik kabinine iniyor, orada yalruzca
tek bir kabin yatag1 var, dar, bu gemicinin gerc;ekten yapayalmz
oldugunun karuh, 1;:mlc;1plak yat1yor, once her tarafmdan ter bo­
�amyor, sonra teni kuruyor ve tiiyleri diken diken oluyor, dii�le­
rinde miicadele veriyor, bir dizi c;ok biiyiik agac;, yapraklanru ile­
ri geri sallayan bir riizgarla sars1hyor, sonra riizgar diniyor, ama
tekrar geri geliyor, onlara bir kez daha, sonsuza dek saldmnak
iizere. Denizci biraz su ic;mek ic;in kalkiyor ve su bitmi�. Tekrar
uyuyor, agac;larm yapraklan artlk sallanm1yor, ama bir marti ge­
lip gemi diregine konmu�.
Ufuktan devasa, karanhk, katl bir kiitle yakla�1yor. Yakla�tikc;a
kiyilarmdaki evler, havada uzatJlm1� beyaz parmaklara benzeyen
1�1klar, ince bir kopiik c;izgisi ve bir nehrin geni� agzmm otesin­
de tepelere kurulmu� bir �ehir, iki yakay1 birle�tiren k1rm1Z1 bir
koprii goriilebiliyor ve bu mesafeden ince bir firc;ayla yapilm1�
bir graviirii andmyor. Gemici uykusuna geri dondii, kendisini
sahverip mutlak bir uyu�ul<luk haline gec;mi�ti, ama dii�ii ans1-
zm geri geldi, ani bir esinti agac;larm dallanm sallamaya ba�lad1,
gemi kanalm hafif dalgah sularmda yalpalad1 ve nehir tarafmdan
yutuldu, karaya oturdu, denizden kurtanld1, hala hareketsizdi,
yerse hala hareket ediyordu. Yalruz gemici kemiklerindeki ve
224

kaslarmdaki titremeleri hissedebiliyordu, gozlerini ac;h ve du­


�lindu, Ruzgar, ruzgar geri geldi, d iye, ve neredeyse takatsiz bir
halde yataktan kay1p dii�t(i, surlinerek dt�an c;1kh, sanki her anda
olliyor ve her anda tekrar doguyor gibi hissediyordu kendini, gu­
ne� 1�1g1 gozlerini ac1hyordu, ama o yeryiiziinun 1�1g1yd1, agac;la­
rm ye�il yapraklarmdan, arazinin gizli ic; bolgelerinden, evlerin
hafif renklerinden alabildigi ne varsa getiriyordu. Glivencedeydi,
ilk ba�ta nastl oldugunu anlayamadt, hava dingindi, ruzgarm
ndesi bir hayaldi. Kendisini koca bir Ada'mn, eski Yanmada'nm
denizde ilerleyerek, nehrinin kollanm ac;arak kurtarm1� oldugu­
nu anlamas1 zaman ald1. Bu oyle olanaks1z geliyordu ki jeolojik
bir kopma hakkmda uzun y11Iar once soylentiler duymu� olan
yalmz gemici, bu karasal geminin rotasmm ustunde bulundugu­
nu bilmesine kar�m, karaya oturmalar ve denizde kaybolmalar
tarihinde ilk kez kendisinin bu �ekilde kurtanlabilecegini aklma
bile getirmemi�ti. Arna karada gorlinurde kimseler yoktu, demir
atm1� ve halatla karaya baglanm1� gemilerin guvertelerinde hic;bir
yuz belirmemi�ti, ortahga zalim denizinkinin ayms1 bir sessizlik
hakimdi, Buras1 Lizbon, diye mmldand1 gemici, ama insanlar ne­
rede. �ehrin pencereleri panld1yor, hareketsiz duran arabalar ve
otobusler, dukkanh pasajlarla c;evrili bir meydan, meydanm oteki
ucunda ta�tan heykellerle ve bronz c;elenkJerle, renklerinden do­
lay1 bronz olmahlar, bezeli gururlu bir kemer gorUlebiliyor. Asor
Adalan'm ve onlan haritada ya da denizde nas1I bulacag1m iyi
bilen yalmz gemici soma adalarm c;arp1�ma hath uzerinde bu­
lundug�mu ammsad1, kendisini kurtaran �ey onlan yok edecek,
onlan yok etmek iizere olan �ey kendisini de yok edecek, eger
buralardan hemen uzakla�mazsa. Bozuk bir motorla ve ruzgar
olmadan nehirde ilerleyemezdi, tek kurtulu� yolu lastik botu �i­
�irmekti, botu glivenli bir �ekilde suya indirmek ic;in demir at­
mak, faydas1z bir hareket, kiy1ya dogru kilrek c;ekmek. i nsamn
umutlanyla birlikte glidi de geri gelir her zaman.
Yalmz gemici karaya inmek ic;in giyinmi�ti, �ort, fanila,
225

kafasmda bir kep, sandaletler, her �ey goz kama�hnc1 bir beyaz­
hkta, bu gemiciler ic;in bir onur meselesidir. Lastik botu limarnn
basamaklarmdan yukan c;ekti, orada birkac; saniye durup hem
etrafma bakmd1, hem de giicilnii toplad1, ama her �eyden ote
dukkanh pasajlarm golgelerinin arasmdan birilerinin -;1k1p gel­
mesi, arabalarm ve otobilslerin tekrar hareket etmeye ba�lamas1
ve meydarun insanlarla dolmas1 i-;in zaman tarud1, kim bilir, bel­
ki kadmm teki giillimseyerek ona dogal yakla�abilirdi, ylirilrken
kal-;alanru hafif-;e sallayarak, abartmadan, basit-;e bir erkegin go­
ril�ilnil ve konu�masnu etkileyen o imah arzuyla, temelde kara­
ya -;1km1� oldugu i-;in. Arna -;ol, bir -;ol olarak kalmay1 silrdlirdil.
Gemici en sonunda anla�1lmas1 gereken �eyi anlad1. Adalar'la
yap1lacak olan -;arp1�ma yilzilnden herkes buray1 terk etmi�ti.
Arkasma bakh, nehrin ortasmdaki gemisini gordli, onu son kez
gordilgilne emindi, bir sava� gemisi bile boyle bir -;arp1�manm
�iddetine dayanamazd1, sahibi tarafmdan terk edilmi� ylizen bir
fmd1k kabugunun �ans1 ne kadar olabilirdi ki. Gemici hareket­
sizlikten kaskah kesilmi� bacaklanyla yilrilyerek meydam ge-;ti,
yamk teniyle bir korkulugu andmyordu, sa-;lan kepinin altmdan
hrhyordu, sandaletleri ayaklarma bol geliyordu. Biiyiik keme­
re yakla�1rken ba�1ru kald1rd1, Latince yaz1y1 gordi.i, Virtutibus

Mnjorum ut sit omnibus documento P.P.D., Latince bilmiyordu, ama


bu arutm burada ya�ayan insanlarm erdemli atalanna ithaf edil­
mi� oldugunu anlad1 ve her iki tarafmda da birbirinin ayrus1 bi­
nalar bulunan dar bir sokaktan ge-;ip daha kil-;i.ik bir meydana
c;1kt1, bu meydanm bir ucunda Yunan ya da Roma tarz1 bir bina
bulunmaktayd1 ve ortasmda demirden -;1plak kadmlarm bulun­
dugu iki fiskiye vard1, su oyun oynuyordu ve birden yak1c1 bir
susuzluk hissetti, agzm1 o suya, bedenini de o r;iplak govdelere
dayamak istedi. Sanki bir hezeyan durumundaym1�-;asma, uyku­
sunda yi.irliyormu�c;asma ya da transtaym1�-;asma kollanru one
uzatarak, bir �eyler rrunldanarak yi.irilmeye ba�lad1, neler soyle­
digi hakkmda hic;bir fikri yoktu, yalruzca ne istedigini biliyordu.
226

Devriye kti�ede belirdi, bir astegmenin emrindeki be� asker.


Deliligi i._inde ani ve asabi hareketler yapan deliyi gordiiler, bir
deli gibi say1klad1g1ru i�ittiler, herhangi bir emre gerek yoktu.
Yalmz gemici yere y1gild1, suyla arasmda hata biraz mesafe var.
Kadmlar, bildigimiz gibi, demirden yap1lm1�t1r.
Bunlar ayru zamanda ili;ilncii go..iln gilnleriydi. Hakkmda
daha once ayrmhh bilgi verilen ilkinde yabanc1 turistler deh�e­
te kap1larak ka._rru�lard1, ka .. hklanysa yalruzca, zaman ne ._abuk
ge .. iyor, Pireneler'deki deniz seviyesindeki bir ._atlagm geni�le­
me olas1hgmdan ba�ka bir �ey degildi ve bu bek1enmedik talih­
sizligin bu kadarla kalmamas1 ne ac1, Avrupa, Colorado'dakinin
yarunda ufak bir hendek gibi kald1g1, jeolojik bir kanyona sahip
olsa ne kadar gururlarurd1 bir dii�iiniin. i kinci go._ kopma geri
donillmez bir ha! ald1ktan sonra, Yanmada'nm ilerleyi�inin, her
ne kadar dii�ilk bir ruzla olsa da, giderek h1zland1g1 ve bizce ku­
rumla�rru� yap1larla genelge .. er fikirlerin ne kadar ge.. ici olduk­
lanru mutlak bir �ekilde karutlad1g1 s1rada zenginler ve gil._Jiiler
tarafmdan yapilm1�b. 0 zaman sosyal yapmm, tum karma�1khg1-
na ka�m, yalruzca iskambil kartlarmdan yapilm1�, sadece gorii­
nii�te sarsilmaz bir ev oldugu ortaya ._1km1�h, evin y1k.ilmas1 i._in
ilstiinde durdugu masay1 sallamam1z yeterli. Ve masa tarihte ilk
kez kendi kendine hareket etmi�ti, Ulu Tannm, degerli mallan­
m!ZI ve degerli canlanm1z1 kurtarahm, buradan uzakla�ahm.
i lk ikisini ozetlemeden once, iizerinde konu�makta oldugu­
muz ii._ilnci.i go._ iki kisma aynhyordu, ki baz1larma gore arala­
rmdaki temel farklar yiiziinden onlardan ii._iincil ve dordiincii
go._Jer diye bahsedilmesi gerekiyor. Yann, yani uzak gelecekte
kendilerini yeryiiziiniin �eklini degi�tiren olaylar iizerinde ._a­
h�maya hem alegorik olarak, hem de kelime anlam1yla adayan
tarih .. iler �imdi baz1 insanlarm iddia ettigi gibi boyle bir boliim­
lendirmenin yap1hp yap1lmamas1 gerektigine, umanz ge .. mi�in
228

olaylaruu sogukkanhhkla inceleyen ki�ilerin tarafs1zhg1yla, karar


verecekler. Bu ki�iler milyonlarca insamn k1y1 kesimlerinden i�
bolgelere .;ekilmesiyle birka.; bin insamn yurtd1�ma ka.;masm1,
suf bu iki go.;tin zamanlamasmda inkar edilemez bir .;ak1�ma
var diye, aym kefeye koymamn ciddi bir ele�tirel yarg1 ve orant1
duygusu noksanhgma i�aret ettigi gor(i�(indeler. Ve her ne kadar
bu tarh�mada taraf tutmak ya da gor(i� belirtmek gibi bir niyeti­
miz olmasa da, her iki insan grubunun aym korkuyu duymalan­
na kar�m bu korkuya .;oz(im bulma yontemlerinin ve yollanmn
farkh olduguna i�aret etmek bize hi.;bir �ey kaybettirmez.
i lk grubun ncredeyse tamam1 fazla bir �eye sahip olmayan in­
sanlardan olu�uyordu ve bu insanlar yetkililer ve i.;inde bulun­
duklan durumun ac1 ger.;ekleri tarafmdan go.; etmeye zorlarnnca
en iyi ihtimalle bir mucizeye, talihe, kadere, yazg1ya, dualara,
Yi.ice Ruh' a duyulan inanca, Davut y1ld1zma, boyunlanna takhk­
lan bir muskaya ya da kutsal bir madalyona ve burada sayilama­
yacak kadar .;ok olan, ama o i.inli.i deyi�le, Daha saatim gelmedi,
soziiyle ozetlenebilecek olan t(im
0 diger geleneksel inan.;lara

ve adetlere gtivenerek ya�amlanm kurtarmay1 umdular. i kinci


gruptakilerse zengin ve ma! mi.ilk sahibi olan, i�lerin gidi�ahm
gormek i.;in kahp bekleyen insanlard1, ama arhk �i.ipheye yer kal­
mad1gmdan sefere konan yeni w;aklan, posta ve kargo gemilerini
ve diger daha ki.i.;i.ik deniz vas1talanm t1kltm t1kltm dolduruyor­
lard1. Baz1 ahlaks1zhklann i.isttinti ketumca bir pe.;eyle ortelim.
ri.i�vetlere, kumpaslara ve al.;ak.;a ihanetlere s1k s1k rastlamyor­
du, hatta ciddi su.;lara da, baz1 insanlar bir bilet i.;in cinayet i�­
liyorlard1, liz(ici.i bir durumdu bu, ama dtinya boyle, bu yi.izden
farklt bir �ey beklemek ahmakhk olur. Kisacas1, her �ey goz onii­
ne ahnd1gmda, tarih kitaplan btiylik olas1hkla li.; degil dort a�a­
mah bir go.;ten bahsedecektir, sm1fland1rmalan k.Jh k.Jrk yararak.
yapmak adma degil, sapla saman birbirine kan�tmlmasm diye.
Ancak burada yap1lan kisa analizdeki, her ne kadar istem
d1�1 bir �ekilde de olsa, Manicilikle lekelenmi�, yani alt sm1flan
229

idealize edilmi� bir �ekilde resmedip her zaman zengin ve gi.ii;li.i


olarak, ama bazen haks1z bir �ekilde yaftalanan, ki bu dogalhkla
tiim kotiili.iklerin kaynag1 olan kiskani;hkla boy Oli;i.i�ecek kadar
gi.ii;li.i nefret ve ho�nutsuzluk duygularnu uyand1rmaktadir, list
suuflan yapay bir �ekilde sui;lu bulan bir zihinsel yakla�1m ii;e­
ren her �ey elenecektir. Fakirler elbette vardu ve varhklan goz
ard1 edilemez, ama onlara gereginden fazla deger vermemeliyiz.
6zellikle de bu kriz srrasmda ihtiyai; duyulan sabrr, kabulleni�,
kendi i;abalarmm i.iri.inii olan disiplin gibi niteliklere asla sahip
olmam1� olduklan ii;in. Bu olaylardan ve yerlerden uzakta ya�a­
yan ve Tann'run evlere, bannaklara, hastanelere, barakalara, am­
barlara ya da el konulabilmi� veya ordu tarafmdan terk edilmi�
tiim ordu i;ad1rlarma ya da kuliibelere bk1� bk1� dolu�an ve daha
da biiyi.ik bir kesimi evsiz barks1z ya�ayan, kopri.ilerin ve agai;la­
rm albnda, sahipsiz arabalarm ii;inde ve hatta d1�anda, ai;1k ha­
vada kivnlarak yatan iberli s1gmmac1larm, bu meleklerin yanma
gelip onlarla ya�ad1g1ru dii�iinen ki�iler Tann ve melekler hak­
kinda bir si.iri.i �ey biliyor olabilir, ama insanoglu hakkmda pek
az �ey bilmektedirler.
Mitsel i;aglarda, bu anlatmm ba�mda da arumsattig1m1z gibi
ti.im Yanmada'ya e�it �ekilde dag1hlm1� olan cehennemin �imdi
Kuzey Galicia'dan Algarve'ye uzanan ve baz1 insanlarm etkili
tamponlar olarak gordi.igi.i babdaki insans1z bolgeleri kapsayan
yakla�1k otuz kilometre geni�ligindeki dikey bir �eritte yogun­
la�hgm1 soylemek abart1 olmaz. Diyelim ki i spanya hi.iki.imetinin
ii; bolgelerde rahati;a konutlandmlm1� olan Madrid'i terk etme­
si gerekmedi, oysa �imdi Portekiz hiikiimetine ula�mak isteyen
biri az i;ok yatay ve boylamsal bir .;izgi i;izersek kiy1 �eridinden,
Lizbon'dan en uzak �ehir olan Elvas'a gitmek zorunda. Ai;hk .;e­
ken, uykusuzluktan bitkin di.i�mi.i� olan goi;menler, ya�hlar oli.ir­
ken, i;ocuklar aglay1p bagn�uken, erkekler i�sizken, ailelerin tiim
yi.iki.ini.i kadmlar sutlanm1�ken kai;1rulmaz olarak birbirleriyle
tarh�1yor ve ki.iHirle�iyorlar, ortama di.izensizlik ve �iddet hakim,
230

giysiler ve yiyecekler i;ahmyor, insanlar zorla oturduklan yer­


lerden i;1kanhyor ve saldmya ugruyor, aynca, inamr m1sm1z, bu
yerle�im bolgelerinde oyle ahlaks1z bir ya�am tarzt var ki kolek­
tif genelevlere donii�mii�ler, olduki;a u tani; verici, babalarmm ve
annelerinin hata kim olduklanm bilecek kadar btiyiik olan, ama
kendi doguracaklan i;ocuklara nerede ya da kimin tarafmdan
hamile b1rakilacaklanm bilmeyen i;ocuklar ii;in deh�et verici bir
ornek. Meselenin bu yoniiniln ilk bak1�ta gorilndiigilnden daha
onemsiz oldugu ai;1k, giiniimilz tarihi;ilerinin bir �ekilde �imdi­
kini and1ran durumlan nasil ele ald1klarrm bir dil�iiniin. Sonui;ta
belki de kriz anlarmda tenin zevklerine kap1lmak insanhgm ve
insanlarm daha derin i;1karlarma hizmet edilmesi yolunda en ge­
rekli �eydir, ne de olsa her ikisine de ahlak tarafmdan silrekli ezi­
yet edilmektedir. Arna bu hipotez tartJ�malara yol ai;acagmdan
anlatim1za devam edelim, bu konuya bu kadar deginmek bile ta­
rafs1z gozlemcinin endi�elerini yah�hrmaya yetecektir.
Ancak biltiin bu karga�anm ve hengamenin arasmda hata bir
huzur vahas1 bulunmakta, uyumlarm en kusursuzuyla ya�ayan
bu yedi yarahk, iki kadm, iii; erkek, bir kopek ve bir at, geri;i bu
sonuncusu gorev dag1hmma ili�kin pek i;ok �ikayetini bashrmak
zorunda kahyor olabilir, ne de olsa biitii n gun tek ba�ma yilk­
lil bir arabay1 i;ekmek zorunda, ama bu bile gilniin birinde telafi
edilecek. Kadm ve erkekJerin ikisi mutlu iki i;ift te�kil ediyor, yal­
mzca ili;iincil erkegin partneri yok, belki de ya�1 yilzilnden bu
yoksunluga aldirm1yor, en azmdan �imdiye dek guddelere a�m
kan gitmesinin �a�maz gostergesi olan sinirlilik halini sergileme­
di. Kopege gelince, yiyecek aramaya gittiginde diger zevkleri de
aray1p buluyor mu bilemiyoruz, i;ilnkil her ne kadar kopek bu
baglamda hayvanlarm en te�hircisi olsa da, baz1 tiirleri ag1rba�h­
d1r. Kimsenin bu kopegin pe�ine takilmay1 kafasma koymayaca­
gm1 umahm, baz1 muz1rhklar s1hhi sebeplerden dolay1 reddedil­
melidir. Belki de i;iftler yogun bir tutkudan ya da a�klarmm he­
nilz i;ok yeni olmasmdan otilril a�m sergilemeci bir tutuma sahip
231

bulunmasalar ili�kilere ve davrarn� bii;imlerine ili�kin bu kayg1-


lar cinsellikle boylesine ii; ii;e gei;mezdi, birilerinin aklma kotil
bir �eyler gelmeden hemen ekleyelim ki bu durmadan, herkesin
ortasmda opil�ilp kokla�bklan anlanuna gelmiyor, bu hususta
kendilerini tutuyorlar, gizleyemedikleri onlan saran ya da yay­
d1klan 1�dh. Daha birkai; gun once Pedro Orce daglarm zirvesin­
de mangalm ate�ini gordil. Burada, �imdi ya�ad1klan ve yerle�im
bolgelerinden kendilerini yapayalruz hayal edebilecekleri kadar
uzak, ama onlara gerekli �eyleri tedarik edebilecekleri kadar ya­
km olan bu orman kenannda mutluluga inanabilirlerdi, kim bi­
lir kai; gilndilr bir felaketin tehdidi altmda ya�amasalard1. Arna
bunun avantaj1ru ya�1yorlar, bu konuda bir �ey soyleseler o �air
gibi Cnrpe diem derlerdi, bu eski Latince almhlarm iyi tarah gizli
ve tarumlanmam1� anlamlarm degil ikincil ve iii;linciil anlamlarm
dilnyas1ru ii;ermeleridir, boylece mesela biz bunu, Hayatm tadm1
i;1kar, diye i;evirsek zay1f ve yavan kahr ve bu i;abaya degmez.
Bu yiizden Cnrpe diem demekte 1srar ediyoruz ve kendimizi ke­
limenin tam anlanuyla ya�ad1klan zamandan faydalanmak ii;in
oliimsilzlilkten vazgei;mi� olan tannlar gibi hissediyoruz.
Daha ne kadar zaman kald1g1 bilinmiyor. Radyolar ve televiz­
yonlar giiniln yirmi dort saati yaym yap1yor, arhk haberler belli
saatlerde verilmiyor, programlar her saniye yeni bir son dakika
haberiyle kesiliyor ve durmadan ai;1klamalar yap1hyor, $imdi iii;
yilz elli kilometre uzaktay1z, $imdi ili; yilz yirmi yedi kilometre
uzaktay1z, Santa Maria ve Sao Miguel Adalan tamamen bo�al­
hlm1� durumda, kalan adalann bo�altdmas1 i�lemiyse h1zland1-
nld1, $imdi ili; yilz yirmi kilometre uzaktay1z, Kuzey Amerikah
biliminsanlarmdan olu�an kili;ilk bir ekip Lajes'teki iiste kald1 ve
i;arp1�may1 havadan izlemek ii;in son dakikaya kadar bekleyecek
ve sonra ui;akla aynlacak, i;arp1�ma sozcilgilnii s1fats1z kullana­
hm. Portekiz hilkilmetinin sozil gei;en bu ekibe bir Portekizlinin
gozlemci olarak kahlmas1 istegi kabul edilmedi. Oi; yilz dort
kilometre kald1, televizyondaki ve radyodaki eglence ve killtiir
232

programlarmdan sorumlu olanlar hangi milziklerin yaymmm


yapilmas1 gerektigini tarh�1yor, bazilan durumun ciddiyeti goz
oniine almarak klasik miizik yaym1 yapilmas1 gerektiginde 1s­
rarh, digerleriysc klasik miizigin ic; karartic1 oldugunu soyleyip
daha hafif miiziklerin c;ahnmas1 gerektigini savunuyor, Otuzlarm
Frans1z cha11so11lan, Portekiz fadolan, ispanyol malague1ialan ve
Sevilla'dan diger popiiler ezgiler ve bol bol rock ve folk miizi­
gi, Eurovision $ark1 Yan�mas1'm kazanm1� �arkilar. Arna klasik
miizik tutkunlan boyle ne�eli miiziklerin bu korkurn; krizi ya­
�ayanlan �oke ve altlist edecegini soyleyerek kar�1hk veriyorlar.
Modern miizik tutkunlanysa cenaze milzigi c;almanm daha kotil
olacag1m soyHiyorlar ve bu tarh�ma iki taraf da taviz vermeden
uzay1p gidiyor, iki yilz seksen be� kilometre kald1.
Joaquim Sassa'nm radyosu idareli bir �ekilde kullamld1, ye­
dek pilleri var ama onlan kullanmakta gonillsilz, yanrun ne geti­
recegini kimse bilemez, bize c;ok �ey anlatan popiller bir soz bu,
biz yarmm ne getirecegi iizerine neredeyse bahse bile girebiliriz,
oHim ve y1k.Jm, milyonlarca ceset, Yanmada'nm yans1 bahyor.
Arna radyonun kapatild1g1 zamanlar k.Jsa silrede dayamlmaz
olmaya ba�hyor, zaman uzuyor, yap1�kanla�1yor, insanm boga­
z1m kavnyor, her ne kadar hala c;ok uzakta olsak da i;arp1�may1
her an hissedebileceginizi dli�iinliyorsunuz, gerilim dayamlmaz,
Joaquim Sassa radyoyu ac;1yor, E uma casa portuguesa com certeza
e com certeza uma casa portuguesa, bu ho� ses ya�am iizerine �ark1
soyliiyor, D6nde vas de manton de Manila d611de vas con el rojo cla­
ve/, ayru hazdan, aym ya�amdan bahsediyor, ama ba�ka bir dil­
le, soma hepsi rahatlay1p nefes veriyor, oHime yirmi kilometre
daha yakla�tilar, ama ne onemi var, olilm daha bildirilmedi, Asor
Adalan henilz gorilnmedi, $ark.J soyle kmm, �ark.J soyle.
Bir agacm golgesinde oturuyorlar, yemeklerini yeni yediler
ve ah�kanhklan ve giysileriyle goc;ebe samlabilirler, boylesine
k.Jsa silrede oyle c;ok degi�tiler ki, hic;bir konfora sahip olmama­
larmm sonucu bu, giysileri buru�uk ve lekeli, erkekler hra�s1z,
233

ama onlan ya da �imdi dudaklan dogal renklerinde ve endi�eyle


solgunla�nu� olan kadmlan kmamayahm, belki son saatleri gelip
-;athgmda bu kadmlar dudaklarma biraz ruj surecek ve oliimu
vakarla kar�1lamaya haz1rlanacaklar, yava�-;a ti.ikenen ya�am
boyle biiyuk bir -;abay1 gerektirmez. Maria Guavaira Joaquim
Sassa'mn omzuna yaslamyor, elini tutuyor. Kirpiklerinde gozya�1
damlac1klan beliriyor, ama olmak iizere olan �eyden korktugun­
dan degil. Bunlar sevgi gozya�lan. Ve Jose Anai-;o Joana Carda'y1
kollanyla sanp alrum opuyor ve Joana Carda'run gozleri kapa­
ruyor, gittigim yere bu aru da goturebilseydim ba�ka bir �ey iste­
mezdim, yalruzca bir am, konu�tugum �u am degil, ondan once­
kini ve ondan oncekini, �imdi neredeyse kayboldu, onu ya�arken
kavrayamad1m ve artlk -;ok ge-;. Pedro Orce ayaga kalk1p uzak­
la�1yor, beyaz sa-;lan giin 1�1gmda panld1yor, o da soguk bir 1�1k
yay1yor etrafma. Kopek ba�1ru egerek onu takip etti. Arna fazla
uzaga gitmeyecekler. $imdi olabildigince bir arada durmaya -;ah­
�1yorlar, hi-;biri felaket ya�and1gmda tek ba�ma olmak istemiyor.
At, uzmanlarm iddiasma gore olecegini bilmeyen tek hayvandir,
uzun, upuzun yolculugu sirasmda katland1g1 tum gli-;luklere
kar�m kendini tatmin olmu� hissediyor. Kuru otlan -;igniyor, sil­
kinerek atsineklerini kovuyor, kuyrugunun uzun tuyleriyle kir
bogrunu supiiruyor, muhtemelen kohne bir alurm lo�lugunda,
oriimcek aglarmm ve at pisliklerinin arasmda, hastahkh cigerleri
soluk almak i-;in kasdarak olmekten son anda kurtuldugundan
habersiz, bazdarmm talihsizliginin digerlerinin talihi oldugu
sozii -;ok dogru, ne kadar k1sa surerse sursun.
Gun ge-;ip gitti, bir gun daha ge-;ti, yi.iz elli kilometre kald1.
Deh�etin siyah bir golge gibi buyi.idugunu hissedebiliyorsu­
nuz, panik bentlerde zay1f noktalar arayan, ta� temelleri y1kila­
na dek a1?md1ran bir sele donu�uyor ve kamplarmda az -;ok hu­
zurla kalrru� olanlar �imdi doguya dogru gitmeye ba�lad1, k1y1
�eridine fazla yakm olduklamu fark etmi�lerdi, yalmzca yet­
mi� ya da seksen kilometre vard1 arad a, adalarm toprag1 yanp
234

bulunduklan yere kadar geldigini zihinlerinde canland1rabiliyor­


lard1 ve denizin her 9eyi kaplad1gm1, Pico Adas1'ndaki dagm bir
hayalet gibi gorilndilgilnil, kirn bilir, belki de c;arp19rnanm 9iddeti
yanardag1 tekrar faaliyete gec;irir, Arna Pico' da yanardag yoktur
ki, gerc;i kirnse bunu ve ba9ka herhangi bir ac;1klarnay1 dinlerni­
yordu ya. Yollarda dogal olarak izdiharn ya9and1, her dort yol
agz1 c;ozillrnesi olanaks1z bir dilgilrne donii9tii, bir noktada ileri
ya da geri gitrnek irnkans1zla9h, insanlar fareler gibi kapana k1-
s1lrn19t1, arna pek az1 ya�arnlanru kurtarrnak ic;in tarlalarda yil­
rilrnek ugruna sahip olduklan c;ok az �eyi geride b1rakmay1 goze
ahyordu. Portekiz hilkilrneti bu akm1 durdurrnak ic;in iyi bir or­
nek te�kil etrnek istedi ve Elvas'm gilvenligini terk edip Evora'ya
yerle�ti, ispanyol hilkilrnetiyse daha rahat olan Le6n'u tercih etti
ve oradan yay1rnlad1klan bildiriler Curnhurba9kamrn1z ve onla­
rm Hilkiirndan tarafmdan da irnzaland1, Curnhurba9kamrn1zla
Krallarmm krizin her safhasmda Ba9bakanlarma yard1rnc1 ol­
duklanm, hatta gidip c;1gmndan c;1km19 gilruhlarm kar91sma kol­
lanm ac;arak, kendilerini bir 9iddet ya da saldm eylernine kar91
savunrnas1z b1rakma riskini goze alarak c;1kmay1 ve onlara bir
kez daha, Dostlar, Rornahlar, vatanda9lar vs. diye hitap etrneyi
bile onerdiklerini belirtrneliyiz. Hay1r Majesteleri, Hay1r Saym
Curnhurba9kam, panik halindeki kalabahklar, ilstelik de cahil ka­
labahklar bunu anlayarnaz, insanlarm yolun ortasmda kollanm
ac;m19 duran bir krahn ya da curnhurba9karurun yanmda durup
ne istedigini sorrnalan ic;in son derece killtilrlil ve rnedeni olrna­
lan gerekir. Arna aralarmdan ofkeyle donilp 9oyle hayk1ran biri
de c;1km19h, K1sac1k bir silre ic;in kurtulrnaktansa olrnek daha iyi­
dir, haydi biitiln bunlara bir son verelirn, ve orada durup bekledi­
ler, uzaklardaki dingin daglara, gill kmmz1s1 sabaha, s1cak ogle­
den sonramn derin rnavisine, ydd1zh geceye du9ilncelere dalarak
bakhlar, belki son saatirni ya91yorurn, arna olilrn amrnda ba91rn1
c;evirmeyecegirn.
Sonra 96yle bir 9ey oldu. Yanrnada Santa Maria Adas1'nm en
235

dogu ucundan yakla�1p yetmi� be� kilometre otedeyken, hii;bir


uyanda, en ki.ii;i.ik bir sarsmbda bulunmaks1zm kuzeye dogru
ilerlemeye ba�lad1. Dakikalar boyunca, Avrupa'run ve Kuzey
Amerika'run Him cografi kurumlarmdaki gozlemciler uydularm
gonderdigi verileri inanmaz gozlerle inceler ve onlan kamuoyu­
na ai;1klamakta duraksarken Portekiz ve i spanya'daki milyon­
larca deh�ete kapilm1� insan ollimden kurtulmu� olduklarmdan
habersizdi. 0 dakikalarda bazilan oldliriilme umuduyla trajik
bir �kilde tarb�malar ba�latb ve belki de istedikleri oldu ve i;ok
korkmu� olan baz1lan intihar etti. Baz1lan gi.inahlan ii;in bag1�­
lanma diledi, pi�manhk ii;in yeterli zaman olmad1g1ru dli�i.inen
digerleriyse Tann ' ya ve �eytan'a hata hangi gi.inahlan i�leyebile­
ceklerini sordu. Baz1 kadmlar bebeklerinin olli dogacag1ru uma­
rak dogum yapb, baz1lanysa asla dogurmamalan gereken i;ocuk­
lar ta�1d1klanrn biliyordu. Ve tlim di.inyada hep bir ag1zdan yap1-
lan bir haykin� yank1land1gmda, Kurtuldular, kurtuldular, baz1-
lan buna inanmad1 ve yakla�an sonlan ii;in dertlenmeye devam
etti, ta ki art1k �lipheye yer kalmayana dek, hliki.imetler bunun
geri;ek olduguna miimklin olan her �ekilde yemin etti, uzmanlar
ai;1klamalarda bulunmaya ba�lad1, onlan kurtaran �ey yapay ve
giii;lli bir akmtiyd1 ve bundan Kuzey Amerikahlarm mi, Ruslarm
m1 sorumlu oldugu sorusu bliyi.ik bir tarh�ma ba�latt1.
Bir sevini; dalgas1 i;ay1r yangm1 gibi yayild1, tlim Yanmada'y1
kahkahalarla ve danslarla bezedi, ozellikle de evini bark1m terk
etmi� milyonlarca insarun bulundugu o biiyiik kara �eridindeki­
leri. Yetkililer bunun glin ortasmda, hala yiyecegi olan insanlarm
yemek yemek iizere oldugu bir vakitte geri;ekle�mesinin biiyiik
bir �ans oldugunu, yoksa korkuni; bir karga�a ve kaosun ya�a­
nacagnu iddia ettiler, ama boylesine i;abuk hiiklim verdiklerine
k1sa siirede pi�man oldular, i;iinkii haber dogrulamr dogrulan­
maz binlerce insan uzun bir geri donii� yolculuguna ba�lad1.
Yanmada'run �imdi biraz daha kuzeyden tekrar eski rotasma geri
donebilecegi gibi zalimce bir hipotezi yaymak zorunlu oldu: Bu
236

habere herkes inanmad1, ne de olsa insanlarm di.i:;;i.incelerine bir


ba:;;k a endi:;;e usulca s1Z1yordu, zihinlerinde terk edilmi:;; :;;ehirle­
rin, kasabalarm ve koylerin, kendi :;;e hirlerinin, kasabalarmm ve
koylerinin, bir zamanlar ya:;;a d1klan sokagm ve evin, kendi ev­
lerinin sai;ma sapan oyki.ilere inanmayan ya da bu varsay1msal
riski her gece havada i.ii; takla atmak zorunda olan bir akrobatm
dogalhg1yla goze alan oporti.inistler tarafmdan yagmaland1gm1
canlandirabiliyorlard1, bu gori.inti.iler hasta bir zihnin fantezileri
degildi, i;i.inki.i bliti.in bu terk edilmi� yer\erde her ya:;;tan hirs1z­
lar, soygu ncular ve haydutlar i htiyatla toplamyor ve haberi ku­
laktan kulaga yay1yorlard1. i lk gelen keyfine bakar ve daha sonra
gelen soyacak ba:;;ka bir ev bulmahd1r, kavga etmeye ba:;;lamaym,
herkese yetecek kadar ev var. Kimse Maria Guavaira'nm evine
girmeye kalkmasm, i;linkli ii;eride tlifekle bekleyen bir adam var
ve kap1y1 yalmzca ev sahibesine ai;acak, onu :;;o yle diyerek rahat­
latmak ii;in, Mahm mi.ilki.ini.i korudum, :;;i mdi benimle evlen, ta­
bii geceler boyu nobet beklemekten bitkin di.i:;;m i.i:;; bir halde bir
mavi yi.in iplik y1gmmm i.isti.inde uykuya dahp erkekliginin en
iyi zamanlanm bo:;;a harcamam1:;;sa.
Asor Adalan sakinleri tedbiri elden b1rakmam1:;; ve hata evle­
rine geri donmemi�lerdi, kendimizi onlarm yerine koymaya i;ah­
�ahm, herhangi bir yakm tehl ikenin gei;tigi dogru, ama hata pu­
suda yatm1:;; beklemeyi si.irdi.iri.iyor, bu demir i;anakla kil i;anagm
masahnm yeni bir versiyonu gibi, aradaki onemli farksa bu sefer
kilin yalmzca bu adalarda tipik olan i;anaklar yapmaya yetmesi ve
bir k1tarun, eger bir zamanlar var olmw,;sa denizin dibine batm1:;;
olan ve Atlantis ad1 verilen bir k1tamn i;anag1ru yapmaya yetme­
mesi. Ona ili:;;k in deneyimlerimizden ve hafizam1zdan ders alma­
mak, her ikisi de yanh:;; olabilecek olsa bile, budalaca olur. Arna
be:;; ki:;; i nin o agacm a\tmda oyalanmalarma yo\ ai;an duygu ihti­
yat degil, :;; i mdi herkes Portekiz ve Galicia k1yilanna dogru zafer
duygusuy\a, dallar ve <;ii;ekler ta:;; 1yarak, i;alan bandolarm, patla­
yan havai fi:;;eklerin, <;a\an i;anlarm e:;;l iginde yola <;1ktigma gore,
237

aileler evlerine geri doniiyor, belki baz1 �eyler ortadan kayboldu,


ama onlara ya�am getirildi ve en onemli �ey de bu, ya�am, yemek
yedigimiz masa, uyudugumuz yatak, ki bu gece or ad a katiks1z bir
mutlulukla diinyarun en harika sevi�melerini gerc;ekle�tirecekler.
Agacm alhnda kalan be� ki�i, yi.ik arabalan beklerken ve atlan
tekrar giiciinii toplam1�ken kopege sanki bir i�aret ya da emir
beklermi�i;esine bak1yorlar, Bilmedigimiz bir yerden gelen sen,
bir giin i;1kagelip yolculugundan bitap dii�mii� bir halde kollan­
ma y1gilan sen, erkeklere topraga bir degnekle bir i;izgi i;izdigim
yeri gosterirken yak.uum1zdan gei;ip bakan sen, sundurmanm
altma park ettigimiz arabarun yarnnda bizi bekleyen sen, agzm­
da mavi bir iplik pari;as1 ta�1m1� olan sen, bize pek i;ok yolda ve
patikada k1lavuzluk etmi� olan sen, ta�tan gemiyi buldugumuz
denize giderken bana e�lik eden sen, bize bir k1p1rhyla, hareketle
ya da i�aretle soyle, havlayamad1gma gore, bize nereye gitmemiz
gerektigini soy le, c;iinkii hii;birimiz vadideki eve donmek istemi­
yoruz, i;iinkii bu hepimiz ii;in o son geri donii�iin ba�lang1c1 olur,
benimle evlenmek isteyen adam bana, Evlen benimle, diyecek,
i;ah�hg1m yerdeki ofis mi.idiiri.i bana, 0 faturaya ihtiyac1m var,
d iyecek, kocam bana, Demek sonunda bana geri dondiin, diye­
cek, en koti.i ogrencimin babas1 bana, Hocam, onu bastonumla bir
giizel pataklad1m, d iyecek, ba� agnlarmdan �ikayet eden noterin
kans1 bana, Bana ba� agnm ii;in hap ver, diyecek, bu yi.izden ne­
reye gitmemiz gerektigini soyle bize, kalk ve yiirii, oras1 bizim
gidecegimiz yer olacak.
Yiik arabasmm altmda yatan kopek sanki sesler duymu� gibi
ba�1m kald1rd1, birden ayaga firlad1 ve Pedro Orce'nin yarnna
ko�tu, Pedro Orce ba�1ru iki elinin arasma ahp, Benimle gelmek
ister misin, diye sordu kopege, soyledigi tek �ey buydu. Ahn ve
yi.ik arabasmm sahibi Maria Guavaira ve o hala karanm vermi�
degil, ama Joana Carda Jose Anaii;o'ya bakt1 ve Jose Anaii;o onun
di.i�iincelerini okudu, Sen neye karar verirsen ver, ben geri don­
miiyorum. Sonra Maria Guavaira yi.iksek, net bir sesle konu�tu,
238

Kalmamn da geri donmenin de zamaru vard1r, benim geri don­


me zamamm daha gelmedi, ve Joaquim Sassa sordu, Nereye git­
mek istiyoruz. Belirli bir yere degil. Yanmada'nm diger ucuna
gidelim, diye onerdi Pedro Orce, i;iinki.i Pireneler'i hie; gormedim.
$imdi de gorecek say1lmazsm, Pireneler'in yans1 Avrupa'da kal­
d1, diye arumsath Jose Anaii;o. Ne onemi var, bir devi parmagma
bakarak da tamyabilirsin. Bu karara bay1lm1�lard1, ama Maria
Guavaira onlan uyard1, At bizi buraya dek tek ba�ma ta:;; 1 d1, ama
yolculugun geri kalamm tek ba�ma ba�aramaz, epey ya�land1 ve
yiik arabasmm da iki at tarafmdan i;ekilmesi gerek, sadece bir
atla olmuyor. Peki ne yapacag1z, diye sordu Joaquim Sassa. Bir
at daha bulmam1z gerek, Buralarda bir at bulmak kolay olmasa
gerek, hem iyi bir at epey pahahd1r, herhalde param1z yetmez.
Bu problem i;oziimsiizmi.i� gibi gori.ini.iyor, ama �imdi insan
ruhunun ko�ullara ne kadar uyum saglayabileceginin bir ornegi­
ni daha gorecegiz. Daha birkai; giin once Maria Guavaira geceyi
terk edilmi� bir evde gei;irmeyi kesinlikle reddetmi�ti, soyledigi
sozler ammsayanlarm kulaklannda hala yank.ilamyor, ama ko­
:;; u llarm gi.icii oyle bi.iyi.ik ki Maria Guavaira tiim bir ya�am boyu
bagh kald1g1 ahlaki ilkeleri reddetmek i.izere, umanz kimse onu
bu yiizden sui;lamaz, Satm almayacag1z ki, i;alacag1z, kulland1g1
sozciikler tam1 tamma bunlard1, ve �imdi Joana Carda onlarm vic­
danlanm dolayh yoldan rahatlatmaya i;ah�1yor, kimseyi giicen­
dirmemek ii;in, Ben hayatimda hii;bir �ey i;almad1m. Rahats1zhk
verici bir sessizlik oldu, insanlarm yeni ahlak anlay1�larma adap­
te olmak ii;in zamana ihtiyai;lan vard1r, burada ilk hareket Pedro
Orce'den geldi, ya�hlarm geleneksel degerlere koril korilne bag­
h olmas1 gelenegine aykm davrand1, Biz hayat1m1zda hii;bir �ey
i;almad1k, hep bai;ikalan i;ald1, bu kinik bir filozofun vecizesi ola­
bilirdi, ama aslmda yalmzca dile getirilmi� bir geri;ek, dedi Pedro
Orce giili.imseyerek, ama sozciikler soylenmi�ti. Tamam oyley­
se, karanm1z1 verdik, bir at i;alahm, ama at1 nereden bulacag1z,
kimin bir at aramaya gidecegine karar vermek ii;in bozuk para
239

atahm, En iyisi ben gideyim, dedi Maria Guavaira, ne de olsa siz


atlar hakkmda hic;bir �ey bilmiyorsunuz ve onu bur a ya getirmeyi
asla ba�aramazs1ruz. Seninle geliyorum, dedi Joaquim Sassa, ama
belki de bizi tehlikelerden korumas1 ic;in kopegi yarum1za alsak
iyi olur.
0 gece uc;ii kamp yerinden aynhp nispeten sakin kalm1� ve
istedikleri �eyi bulma olas1hklamun daha yuksek oldugu dogu­
ya dogru gitti. Yola c;1kmalarmdan once Joaquim Sassa, Bu i�in
ne kadar zaman alacag1ru bilmiyoruz, bizi burada bekleyin, dedi.
Dii�uniiyorum da, dedi Jose Anaic;o, belki de valizleri ve kope­
gi de ic;ine koyabilecegimiz daha biiyuk bir araba getirmeliydik.
Boyle arabalar yoktur, bizim bir kamyona ihtiyac1m1z var, hem
c;ah�an ve ic;inde yolculuk etmeye uygun tek bir araba bile bula­
mad1g1m1z1 unutma, �imdi bir ahm1z var ve onu bir yerde b1ra­
k.ip oylece gidemeyiz. Bir zamanlar silah�orler, Hepimiz birimiz,
birimiz hepimiz ic;in, demi�lerdi, dort ki�iydiler, �imdi be� ki�iler,
kopegi saymazsak. Ve ah.
Maria Guavaira ve Joaquim Sassa yola koyuldu, hayvan on­
lerinde tms gidiyordu, ruzgarlan kokluyor ve golgeleri inceli­
yord u. Bir at bulmak ic;in yapdan bu ke�if gezisi biraz absiirddii.
Maria Guavaira, Bir kahr da i� goriir, demi�ti, civarda boyle bir
hayvarun bulunup bulunmad1g1ru bilmeden, belki de bir okiiz
bulmak daha kolay olurdu, ama bir okuzle bir ah aym arabaya
baglayamazs1ruz, ya da bir e�egi, ta�macak boyle bir yuk varken
bu zay1fhklan birle�tirip ortaya giic;lii bir �ey c;1karmaya c;ah�mak
gibi olurdu, bu yalruzca ders veren hikayelerde olur, t1pk1 daha
once ahnhlad1g1m12, sazlara ili�kin hikaye gibi. Uzun sure yu­
riidiller, tarlalarda ne zaman bir ev ya da c;iftlik gorseler yoldan
aynlddar, eger civarda at varsa buralarda bulacaklard1, c;iinku bi­
zim ihtiyac; d uyd ugumuz arenada gosteri yapacak atlar degil ag1r
yuk hayvanlan. Yakla�hklan anda kopekler havlamaya ba�lad1,
ama sonra hemen sustular, Kopegin gizli guc;lerinin neler oldu­
gunu asla bilemeyecegiz, c;i.inku en gurultucu ve heyecanh bekc;i
240

kopegi bile bir anda sus pus oldu ve bunun sebebi cehennemden
gelen vahi?i bir hayvan tarafmdan pan;alanmas1 degildi, yoksa
ortahkta bir miicadelenin belirtileri, ac1 dolu haykm�lar olurdu,
bu sessizlik mezars1 degil i;iinkil olen kimse yok.
Sabahm erken saatlerinde Maria Guavaira ve Joaquim Sassa
oyle yorgunlard1 ki ayaklanm gii�lilkle kald1rabiliyorlard1,
Joaquim Sassa, Aramaya devam etmeliyiz, demi�ti ve oyle can­
la ba�la aram1�lard1 ki arad1klan �eyi bulmaktan i;ok kei?fettiler
ve onu dii�iiniilebilecek en basit �ekilde buldular. $afak sokmeye
ba�lam1�h bile, gece gogii doguda derin bir maviye biiriinmii�tii,
birden yoldaki bir hendekten gelen boguk bir ki�neme duydular,
tath bir mucize, Ben buraday1m, gidip bakmca yarah bir at buldu­
lar, onu oraya koyan mucizeler katalogunu geni�letmek isteyen
Tan n degil hayvanm sahibiydi, nalbant ona, Bu merhemi yaraya
silr ve at1 sabah i;iginde 1slanmas1 ii;in d1�anda b1rak, bunu bir
cumadan ba�layarak il� gece arka arkaya yap, eger atm iyile�­
mezse param iade edecek ve ad1mm koti.iye �1krnasma raz1 ola­
cag1m, demi�ti. insan ayaklarmdan baglanm1� bir ah, ipi kesecek
keskin bir b1i;ag1 yoksa, sutmda ta�1yamaz, ama Maria Guavaira
hayvanlara nas1l davrarnlmas1 gerektigini biliyordu ve hayvanm
bir yabancmm yanma gelmesinden rahats1z olmasma kar�m onu
aga�larm golgesine gotilrmeyi ve orada �ignenmeyi ya da gil�lil
bir �ifteye maruz kalmay1 goze alarak o karma�1k diigiimii i;oz­
meyi bai?ard1. Boyle durumlarda genellikle kolayca �ozillebilecek
basit bir diigilm ahhr, ama belki de bu, bu yoredek.i insanlarm
iizerinde pek ugra�mad1klan bir beceridir. Neyse ki at da kendi­
sini serbest k..ilmaya i;ah�hklarmm farkma vard1 ve ozgilrliik her
zaman i�in ho�tur, bilinmeyenle yilzle�tigimizde bile.
Iss1z yollardan geri dond ill er, kopegin yakla�an tehlikeleri on­
ceden sezme ve uygunsuz konuklarla ba�a �1kma yetenegine her
zamankinden de i;ok giivenerek. Giln agard1gmda su� mahallin­
den epey uzakla�m1�lard1 bile ve tarlalarda ve yollarda insanlarla
kar�ila�maya ba�lad1lar, ama kimse ah tarum1� gibi gori.inmedi
241

ve tamd1ysalar bile belki de bunun ilstiinde dunnadilar, i;ilnkil


kar�darmda oyle ho� ve masum bir tablo vard1 ki, ortai;ag terim­
leriyle tasvir edersek geni; k1z binek atmm ilstilnde yan donmil�
oturuyor ve gezgin �ovalye onlerinde yilriiyilp atl neyse ki yan­
larmda getirmeyi un utmad1klan dizginlerinden usandmc1 bir �e­
kilde i;ekiyor. Samson bazilarmm bir riiya sand1g1, digerlerininse
ya�amdaki bir degi�imin i�areti olarak gordilgil bu cennetsi go­
rilntilyil tamamhyordu, oysa her iki taraf da yanlarmdan iki pis
at h1rs1zmm gei;tiginden habersizdi, gorilnil�lerin yarult1c1 olabi­
lecegi ne kadar dogru, genellikle unutulan geri;ekse iki kere ya­
mltabildikleri, belki de ilk izlenimlere gilvenilip daha fazla ara�­
tirma yapdmamasmm sebebi budur. i �te bu yilzden bazdan gun
bitmeden once, Biliyor musun, bu sabah Amadis ile Oriana'y1
gordilm, biri at s1rbndayd1, digeriyse yilrilyordu ve yanlarmda
bir kopek vard1, diyecekler, Amadfs ile Oriana'y1 gormil� olamaz­
sm, i;ilnkil onlar hii;bir zaman yanlarmda bir kopekle gorillmedi,
Arna ben gordilm, geri;ekten, bir �ahit yilz �ahit kadar iyidir, Arna
o ikisin ya�amlan, a�klan ve maceralan anlatihrken bir kopekten
hii; bahsedilmiyor, Oykiileri yeniden, hii;bir �ey atlanmayana dek
tekrar tekrar yazdsm oyleyse, Hii;bir �ey mi, $ey, hemen hemen
hii;bir �ey.
Kamp yerine a�amm erken saatlerinde vardilar ve kucakla­
narak, kahkahalarla kar�dandilar. Gri at soluk soluga kalm1� olan
al donlu ata yan yan bak1yordu. Atm s1rtmda neredeyse kurumu�
olan bir yara vard1, yarasma merhem siiriiliip d1�anda ili; gece
b1rakild1g1 anla�1hyordu, bir cumadan ba�layarak, �a�maz bir te­
davi yontemi.
i nsanlar yava� yava� evlerine geri donerken ve ya�am tek­
rar eski, yani normal, halini ahrken biliminsanlan arasmdaki
Yanmada'mn son dakikada, tam artJk hii;bir �ey felaketi engel­
leyemezmi� gibi gori.ini.irkcn yon degi�tirmesinin muhtemel se­
beplerine ili�kin tarti�ma giderek k1Z1�1yor. C::e �itli teoriler var,
hemen hepsi de birbirine zit, boylece kar�1thk i.;inde kilitlenip
kalm1� biliminsanlanmn indirgenemezligine matematiksel ola­
rak katkida bulunuyorlar.
Teorilerden biri yeni rotanm bir oncekine tam doksan derece­
lik bir ai;1 yapmasmm tamamen tesadlif oldugunu soyli.iyor ve bu
yi.izden istemli bir hareketin varhg1m reddediyor. Hem boy le bir
eylem kime mal edilebilir ki, kimsenin c;ik1p i.isti.inde milyonlarca
insamn huzursuzca kayna�t1g1 devasa bir ta� ve toprak y1gmmm
sadece kar�1hkh bir ekleme ya da i;ogaltmayla yalmzca �eytani
olarak tammlanabilecek kadar �a�maz bir eylemde bulunabilecek
zekay1 ve gi.icii edinebilecegini one si.irecegi yok.
Bir ba�ka teoriye gore Yanmada'mn ilerleyi�i, daha dogrusu
hareket dizisi, bu terimin niye daha yerinde oldugunu az son­
ra gorecegiz, tekrar tekrar dika.;ilar yapmasma yo! ai;acak, bu da
Yanmada'run tekrar ayru noktaya varana dek bir yerden sorua
milimetrik bile olabilecek bir itmeler serisinden, ya da, yineliyo­
ruz, dizisinden sonra tekrar aynld1g1 noktaya donecegi olas1hg1m
doguruyor.
O i;i.inci.i teoriye gore Yanmada'rnn i.isti.inde manyetik bir alan
ya da gi.ii; var ve bu alan ya da gi.i.; yabanc1 bir cisme yakla�mca
tepkimede bulunup olduki;a spesifik bir dizi itmeye yol at;abilir
243

ve b u itme, az once gordi.igi.imi.iz gibi, ilk ya da hareketin yonii­


ni.in tersi yonde bir faaliyette bulunmay1p daha c;ok Yanmada'y1
yana savurabilir, rutin bir �ekilde araba kullananlann anlayacag1
bir omek bu, bu yoniini.in niye kuzey ya da giiney olduguysa
uzmanlann ele almay1 unuttugu bir nokta.
Son olarak dordi.inci.i ve daha uc; noktadaki bir teoriye gore
i�in ic;inde metafizik gi.ic;ler var, Yanmada c;arp1�maktan i.istiinde­
ki insanlarm kurtulma arzulannm ve kabks1z deh�etlerinin yo­
gunla�mas1 tarafmdan saniyenin onda biri kadar bir si.irede ya­
rahlan bir vektor sayesinde kurtuldu. Bu ac;1klama bi.iyi.ik bir po­
pi.ilarite kazand1, c;i.inki.i teorinin yarabc1s1 onu basit zihinler ic;in
anla�1hr kilma c;abas1 ic;indeyken fizik biliminden kar�ila�brmah
bir ornek verdi, bikonveks bir mercegin ic;inden gi.ine� 1�mlarmm
gec;mesi bu 1�mlann bir odak noktasmda kmlmas1yla ve bu da
beklenilecegi gibi 1smm, yanmarnn ve ate�in meydana gelmesiy­
le sonuc;larur, mercegin bi.iyi.iti.ici.i gi.ici.iyle kolektif zihnin gi.ici.i
arasmda ac;1kc;a bir paralellik var, bu durumda kolektif zihin de
kaotik gi.ine� oluyor, bir kriz arunda ani bir gi.ic;le harekete ge,.me­
si, yogunla�mas1 ve etkide bulunmas1 saglaruyor. Bu ac;1klamanm
tutars1zhg1 kimseyi rahats1z etmiyor, tersine, bir si.iri.i insan �im­
diden sonra tin, can, ruh, isten<; ve yarahh�a ili�kin ti.im mesele­
lerin fiziksel terimlerle, yalruzca basit analojilerle ya da �i.ipheli
sonu,.Iarla bile olsa, a,_1klanmas1 gerektigini savunuyor. Osti.inde
,.ah�ilan bu teori temel ilkelerinin giindelik ya�ama, ozellikle de,
iki son derece gene! ornek verirsek, siyasi partilerin faaliyetlerine
ve rekabet sporlarma uygulanabilmesi ic;in geli�tiriliyor.
Ancak baz1 �i.ipheciler bi.iti.in bu hipotezlerin, ne de olsa bun­
dan ba�ka bir �ey degiller, gerc;ek karutlarmm birkac; hafta sonra
ortaya c;1kacag1ru, Yanmada'run �u andaki rotas1ru takip etmeye
devam edip etmeyeceginin, ki bu Gronland'la i zlanda arasmda
s1k1�1p kalmasma yo! ac;acak, buralarsa genellikle yilm ,_ogu za­
marnnda s1cak olan 1hmh bir il<limin yumu�akhgma ve mahmur­
luguna ah�kin olan Portekizlilerin ve ispanyollann hi,. ho�una
244

gitmeyecek, o zaman gorillecegini soylliyor. Bu gen;ekle�irse �u


ana dek tamk oldugumuz her �eyden c;ikarabilecegimiz tek man­
tikh sonuc; bu yolculugun yap1lmaya deger olmad1g1. Arna ote
yandan bu sorunu c;ozmek yolunda yapt!an c;ok basit bir ac;1kla­
ma olur, ya da olacak, c;iinkli hic;bir yolculuk tek bir yolculuktan
ibaret degildir, her yolculuk pek c;ok yolculuk ic;erir ve eger bun­
lardan biri bizim yap1lmaya deger olmad1g1ru hie; duraksamadan
soyleyebilecegimiz kadar anlams1z gorunuyorsa, sagduyumuz
genellikle onyargt!ar ve aylakhk tarafmdan bulandmlmasa o yol­
culugun ic;indeki yolculuklann tum c;etin smavlan ve s1kmtilan
hakh k1lacak kadar degerli olup olmad1klanm anlamam1z gerek­
tigini soylerdi bize. BUti.in bu faktorleri goz oniine ahrsak kesin
yarg1lara varmaktan kac;macag1z. Yolculuklar birbirini takip eder
ve t1pk1 nesiller gibi birikir, gec;mi�te oldugunuz torun ve gele­
cekte olacagm1z dede arasmda nas1l bir baba olmu� olacaks1mz
acaba. Bu ylizden her yolculuk, ne kadar faydas1z olursa olsun
gereklidir.
Jose Anaii;o c;ikmak uzere olduklan ve eger Cantabria Dag­
lan'mn geni� yamac;lanndan uzak duracaklarsa direkt olmayan
yollardan yap1lmas1 gerekecek yolculugun ayrmhlan lizerinde
du�undu ve onlara vard1g1 sonuc;lan ac;1l<lad1, $imdi Palas de Rei
civarmday1z ve burayla Valladolid arasmda yal<la�1k dort yiiz ki­
lometre olmas1 gerek ve orayla smtr arasmda da, beni bag1�laym,
ama bu haritada ha!a bir sm1r bulunuyor, dort yuz kilometre var,
bu toplam sekiz yuz kilometre ediyor ki, yuruyen bir atla yap1l­
mak ic;in oldukc;a uzun bir yolculuk, Yalmzca bir atla degi\, hem
atlar yurlimekten c;ok tms gidecekler, diye onu duzeltti Maria
Guavaira. Soma Joaquim Sassa konu�tu, Arabay1 c;eken iki atla,
cumlesinin ortasmda kendi kafasmm ic;inde bir 1�1k goren birinin
ifadesiyle sustu ve sonra birden kahkahalarla gillmeye ba�lad1,
Ne ironik degil mi, Deux Chevaux'yu b1rakt1k ve �imdi iki atla
yolculuk ediyoruz, bence yuk arabasma Deux Chevaux adm1 ve­
relim, defacto et de jure, Latince bildigimden degil, ama bu ifadeyi
245

kullanan ba�kalanru duydum, dedelerimden biri de bunlardan


biriydi ve o da atalarnun dilini bilmiyordu. Deux Chevaux'lar
yuk arabas1run arkasmda kuru ot -;igniyor, al donlu atm subnda­
ki yara �imdi tamamen iyile�ti ve gri at tamamen gucunu topla­
mam1� olsa bile daha din-; ve gu-;IU gorunuyor, ba�1ru al donlu at
kadar yuksege kald1rarruyor, ama ktitu bir -;ift de te�kil etmiyor­
lar. Joaquim Sassa kahkahalar dindikten sonra sorusunu yineledi.
Stiyledigim gibi, arabay1 -;eken iki atla saatte ortalama ka-; kilo­
metre gidebiliriz, Maria Guavaira yarutlach, Yakla�1k u-; fersah,
Yani bugunlerde yapt!an hesapla a�agi yukan on be� kilometre.
Dogru, Saatte on be� kilometreyle on saat yuz elli kilometre eder,
u-; glin i-;inde Valladolid'e, alb glin i-;inde de Pireneler'e varm1�
oluruz, uzun bir sure say1lmaz. Maria Guavaira huzursuzca ya­
mtlad1, Evet, atlan -;atlatmak istiyorsak bunu yapabiliriz, Arna
demi�tin ki, On be� kilometre dedim, ama bu engebesiz arazi­
ler i-;indi, hem atlar her haliikarda giinde on saat gidemez, Arna
dinlenebilirler, Dinlenmeye ihtiya-;lan oldugunu arumsaman ne
iyi. Sesindeki alayc1 tondan Maria Guavaira'mn sabrmm ta�rnak
uzere oldugu anla�1hyordu.
Boyle zamanlarda, i�in i-;ine atlar kan�masa bile erkekler bo­
yun eger, kadmlar genellikle bu ger-;egi gtiz ard1 eder, onlar yal­
mzca otoritelerine meydan okuyan erkeklerin i-;erlemeleri olarak
alg1lad1klan �eyi fark ederler, hatalar ve yanh� anlamalar btiyle
ortaya -;1kar, belki de sorunun temelinde insanlann, tizellikle de
iyi dinleyiciler olmakla gurur duyan kadmlarm dinleme konu­
sundaki yetersizlikleri yatmaktadu. Atlar hakkmda hi-;bir �ey
bilmedigimi itiraf etmeliyim, ben piyadeyim, diye mmldand1
Joaquim Sassa. Digerleri bu stiz diiellosunu dinlediler, gi.ilumse­
diler -;unkli ciddiye almacak bir �ey degildi, k1sa sure sonra gtire­
cegimiz gibi mavi iplik evrendeki en gli-;lil bagd1. Maria Guavaira,
Giinde en fazla alb saat yolculuk etmeyi umabiliriz, en iyi ihti­
malle de saatte ii-; fersah yo! kat ederiz, veya atlar ne kadanru ba­
�arabilirse o kadar, dedi. Yann m1 yola -;1layoruz, diye ona sordu
246

Jose Anait;o, Eger herkes kabul ederse, dedi Maria Guavaira ve se­
sini yumu�atarak Joaquim Sassa'ya sordu, Senin it;in uygun mu,
�a�iran Joaquim Sassa gUliimseyip, Benim ii;in hava ho�, dedi.
0 gece paralanm saydilar, bir siiri.i escudo, bir si.iri.i pese­
ta, Joaquim Sassa'ya ait bir miktar yabana para, bunlar eline
Oporto'dan aynhrlarken get;mi�ti, daha birkat; gi.in once ama
�imdi sanki yiizy1llar gei;mi� gibi geliyordu, pek orijinal bir di.i­
�i.ince say1lmaz ama t;ogu banal soz gibi kar�1 konulmaz oldugu
kesin. Maria Guavaira'nm evinden ahp yanlarmda getirdikleri
yiyeceklerin neredeyse hepsi bitti, yiyecek stoklanm tazelemeleri
gerekecek ve bu kolay olmayacak, o kaos ve karga�a ve gerile­
rinde lahana t;Cipleri bile b1rakmayan o yagmac1 ordu goz oniine
almd1gmda, talan edilen tavuk ki.imeslerinden bahsetmeyelim
bile, c1hz bir tavuk it;in kendilerinden bir servet istenen at; insan­
lann ofkeli tepkisiydi bu. Durum normale donmeye ba�laymca
fiyatlar biraz di.i�tii, ama eski seviyelerine inmedi, ne de olsa bil­
digimiz gibi bu asla geri;ekle�mez. Ve �imdi her �eyin s1kmtis1
t;ekiliyor, t;alacak bir �ey bulmak dahi bir sorun olurdu, herhangi
biri boyle koti.i bir t;areye ba�vurmak isteseydi bile. Ahn durumu
bir istisnayd1. 0 yara olmasa at hiilii eski sahibine yard1m edi­
yor ve onun ahmru siisli.iyor o\acakh, ki bu adamm atm kaderi
konusunda onun arkalarmda izler b1rakm1� olan iki haydut ve
bir kopek tarafmdan kai;mlm1� oldugu d1�mda hit;bir bilgisi yok.
i nsanlar zaman zaman koti.iliigiin iyiligi dogurdugunu soyler­
ler. Bu oyle t;ok kez ve oyle t;ok ki�i tarafmdan soylenmi�tir ki
iyilikle kotiiHigii ve birini ya da digerini ya�am1� ki�ileri birbi­
rinden ay1rmak zahmetine girdigimiz siirece evrensel bir gert;ek
olabilir. Soma Pedro Orce, Biraz para kazanmak it;in t;ah�mak
zorunda kalacag1z, dedi, bu manhkh bir fikir gibi geldi ama be­
cerilerini gozden gei;irdikten soma beklenen o karamsar sonuca
vard1lar. C::i.inki.i Joana Carda edebiyat fakiiltesinden mezun ol­
duktan soma ogretmenlik yapmay1p evlenmi� ve evinin kad1ru
olmu�tu, burada 1spanya' da Portekiz edebiyatma pek ilgi yoktur,
247

hem aynca �imdi i spanyollan me�gul eden daha tinemli mesele­


ler var, Joaquim Sassa, �imdi biraz sinirli bir sesle ai;1klad1g1 gibi,
orduya mensup ve bu da dii�ilk riitbeli bir ofis katibi oldugu an­
lamma geliyor, faydah bir meslek �iiphesiz, ama yalmzca sosyal
dengenin saglam ve ticaretin normal oldugu zamanlarda, Pedro
Orce tiim ya�am1m rei;eteler yazarak gei;irdi, onunla ilk kar�1la�­
ttgmuzda kinin dolu kapstiller hazirhyordu, ilai;lanru yarunda
getirmeyi unutmu� olmas1 ne ac1, �imdi tedaviler yap1p iyi para
kazanabilirdi, i;iinkii bu k1rsal kesimlerde eczac1 ve doktor aym
�eydir, Jos� Anaii;o bir ilkokul tigretmeni ve bu bize her �eyi anla­
hyor, �u anda farkb bir cografya ve tarihe sahip bir tilkede bulun­
dugunu da unutmayahm, hem genellikle Aljubarrota Sava�t'nm
btiytik bir yenilgi oldugunu unutmas1 tigretilen i;ocuklara onun
bir zafer oldugunu nasil ac;iklayabilir ki. Gruptaki civar i;iftlikler­
den birinde i� bulabilecek ve giictiyle ve deneyimiyle, ki smirhlar,
bunun alttndan kalkabilecek tek ki�i Maria Guavaira.
Ne yapacak]anru bilmeden birbirlerine bak1yorlar ve Joaguim
Sassa tereddtitle konu�uyor, Eger be� dakikada bir para kazan­
mak ii;in durursak Pireneler'e asla varamay1z, btiyle kazamlan
para elde tutulmaz, hemen harcamr, bizim ii;in en ideal i;oztim
c;ingeneler gibi seyahat etmek, yani tilke tilke dola�an <;ingeneleri
kastediyorum, yiyecek bir �eyler buluyor olmahlar, bir soru so­
ruyor, :?iiphesini dile getiriyordu, belki de gtikten <;ingenelerin
tistiine kudret helvas1 dti�tiyordu. <;ingenelerin bol oldugu gti­
neyden gelmi� olan Pedro Orce ona yamt verdi, Baz1lan at ticare­
ti yap1yor, bazilan pazarlarda giysi sattyor, baz1lanysa kap1 kap1
dola�arak para kazamyor, kadmlar fal bak1 yor, Arhk atlar hakkm­
da bir stiz duymak istemiyoruz, elimizdeki yetti zaten, hem bu i�
hakkmda hii;bir �ey bilmiyoruz, fa! bakrnaya gelince, gelecekte
ba�1m1za dert ar;:1lmasm yeter. O stelik at satmak ii;in once at sa­
tm almak gerekiyordu, buna paraIan yetmezdi, ellerindeki at bile
i;almttyd1. Bir sessizlik r;:tiktii, kimse nas1l ba�lay1p ne zaman bit­
tigini anlamad1, pratik bir zihne sahip oldugunu ai;1ga i;1karmaya
248

ba�layan Joaquim Sassa onlara, Tek i;1k1� yolumuz var, dedi, top­
tanc1lardan biraz elbise alahm, kar�1m1za i;1kan ilk bi.iyi.ik �ehirde
toptana buluruz mutlaka, sonra onlan ktiylerde makul karlarla
satahm, hesaplan ben tutabilirim. Daha iyisi olmad1gmdan bu iyi
bir fikir gibi gtiri.indi.i, denemeye degerdi. �ifti;i ya da eczac1 ya
da tigretmen ya da ev sahibesi olamad1klanna gore i�portac1 ve
gezgin sahc1 olabilirlerdi, ay1p degildi bu, hesaplan iyi tutarlarsa
ya�amlanm si.irdi.irebilirlerdi.
Bu sag kalma plamm yaphktan sonra gece ii;in mola verdiler,
be�inin �imdi ismi Deux Chevaux olan yi.ik arabasma nas1l yerle­
�eceklerine karar verme am gelip i;atm1�h, sonunda karar verdi­
ler, Pedro Orce tinde, tam boyuna uygun dar bir ot yatagm i.isti.in­
de i;aprazlamasma, Joana Carda'yla Jose Anaii;o ta�1d1klan yi.ikle­
rin arasmdaki bir bo�lukta boylu boyunca ve Maria Guavaira'yla
Joaquim Sassa daha geride aym �ekilde yat1yor. Perde niyetine
kulland1klan kuma�lar hayali odalar ve biraz mahremiyet yara­
hyor, eger yi.ik arabasmm ortasmda yatan Joana Carda'yla Jose
Anaii;o'nun gece d1�an i;1kmalan gerekiyorsa buna ald1rmayan
Pedro Orce'nin yamndan gei;iyorlar, burada her �ey gibi rahats1z­
hg1 da payla�1yorlar. Peki ya tipi.ici.ikler, kucalda�malar ve cinsel
ili�ki, diye soracakhr dogamn sapkm bir fesatlik bag1�lad1g1 me­
rakh ki�iler. A�1klann doganm tath gi.idi.ilerini tatmin etmek ii;in
iki yollan vardt, ya tarlalarda 1ss1z ve ho� bir yer arayacaklar, ya
da kelimelere dtikiilmesi gerekmeyen �eyi yapmak ii;in arkada�­
larmm gei;ici ve bilini;li yokluklanm firsat bilecekler, biz onlan
gormezden gelmeyi sei;ene dek i�aretler yeteri kadar anlamlid1r
ve her ne kadar bu insanlar paras1z olsalar da anlay1�s1z degiller.
$iirselligin gerektirdigi �ekilde �afakta yola i;1km1yorlar, bol
bol zamanlan varken niye sabahm ktiri.inde kalksmlar ki, ama en
ikna edici sebep bu degil, haz1rlanmalan zaman ahyor, erkek]er
lira� oluyor, kadmlar i.istlerine ba�larma i;ekidi.izen veriyor, giy­
silerini hri;ayla gi.izelce temizliyorlar, i;iftler ormamn uygun bir
kti�esine dereden bir kovayla su getirip teker teker y1kamyor,
249

belki de <;ml<;tplak, ne de olsa gorecek kimse yok. En son Pedro


Orce y1karuyor ve ktipegi de yarunda gtitilrilyor, iki hayvana
benziyorlar, birinin en az digeri kadar gilldiigilnil stiylemekten
alam1yorum kendimi, ktipek Pedro Orce'yi itiyor ve Pedro Orce
ktipegin iistilne su s1<;rahyor, onun ya�mdaki bir adamm kendini
uluorta yerde btiyle gillilrn; duruma dil�iirmemesi gerek, oradan
biri ge<;se hemen gtirilr, kendisine daha fazla sayg1s1 olmah, daha
ag1rba�h olmas1ru gerektiren bir ya�ta. Konaklanan yerde geriye
pek az iz kald1, yalruzca ayak izleri, aga<;larm altmda y1karnrken
etrafa s1<;rathklan su, kararm1� ta�larm arasmdaki killler, ilk gi.i<;­
lil rilzgar her �eyi silpiiriip gotilrecek, ilk saganak toprag1 diizle�­
tiri p kiilleri <;tizil�tilrecek, insanlarm orada bulunmu� oldugunu
yalrnzca ta�lar gtisterecek ve gerekirse yeni bir kamp ate�i yak­
makta kullamlacaklar.
Yolculuk etmek i<;in gilzel bir giln. Geceyi ge<;irdikleri tepe­
cigin yamacmdan yola iniyorlar, Maria Guavaira tinde oturuyor
<;ilnkii kimseye dizginleri teslim edecek kadar gilvenmiyor, insa­
nm atlarla konu�may1 bilmesi laz1m, yolda kayalar ve <;ukurlar
var ve dingillerden biri kmhrsa, bu biiti.in ugra�larmm sonu olur,
Tann bizi btiyle bir felaketten korusun. Kestane rengi al donlu at
ve gri at uygunsuz bir <;ift te�kil ediyor. Satran<; K1r'm yiirilyii­
�iindeki tutarhhktan �iiphe duyuyor gibi gtirilnilyor, Kir da ko­
�umlan talulmca sanki arkada�mdan uzakla�mak istiyormu�<;as1-
na tine ahhyor ve Satran<;'• daha da bilyi.ik bir gayret sarf etmeye
zorluyor. Maria Guavaira bu olanlan izliyor, yola vard1klarmda
Satran<;'1 ustaca bir kamr;:ilama ve dizginleri <;ekme kombinasyo­
nuyla yola getirecek.
Satran<; ve Kif isimlerini Joaquim Sassa bulmu�tu, bu iki­
sinin Deux Chevaux'nun motorlarma hi<; benzemediklerini
gtiz tiniinde bulundurarak, r;:iinki.i aym ismi ta�1yan o motor­
lar birbirle�inden ay1rt edilemeyecek kadar i<; i<;e ge<;irilmi�ler­
di ve ayru anda ayru �eyi istiyorlard1, oysa bu iki"sinin her �eyi
birbirinden farkli, bu yiizden her birinin farkh bir ismi olmas1
250

gerekiyor.AmaK1r ingilizcedegenel\ikleay1laraverilenbirisimdir1,
satram; da bir oyundur, diye itiraz etti Jose Anaic;o, bunun iizeri­
ne Joaquim Sassa cevab1 yap11?hrd1, i ngiltere'de degiliz, gri at Kir,
al donlu at da Satranc; isimleriyle vaftiz edildi ve ben de onlarm
vaftiz babas1y1m. Joana Carda'yla Maria Guavaira birbirlerine
bak1p erkeklerin c;ocukluklarma giiliiyorlar. Ve Pedro Orce bek­
lenmedik bir i?ekilde soze kan1?1yor, Eger biri erkek biri di:?i olsa
ve k1srak bir tay dogursa satranc; oynayan bir ay1m1z olabilirdi.
i lk giin yetmil? kilometreden fazla yol kat edemediler, r;ilnkil
her l?eyden once biri hasta oldugu, digeri de verilmeleri uzun za­
man alan kararlan bekledigi ic;in o kadar uzun sure dinlenmil?
olan atlan birdenbire r;ok fazla yormak istemiyorlard1, aynca
satarak yal?amlanm kazanmay1 umduklan mallan almak ir;in i:?­
lek yolun kuzeydogusundaki Lugo i?ehrine gitmeleri gerekmi:?ti.
En son haberleri ogrenmek ir;in yerel bir gazete ald1lar, en ilgin­
ci Yanmada'nm dun r;ekilmil? bir fotografiyd1. Editor noktah bir
r;izgiyle adamn bir giin ir;inde kuzeye dogru nasil tarh:?ilmaz bir
i?ekilde ilerlemil? oldugunu gostermi:?ti. Bu kesinlikle dik bir ar;1y­
d1. Arna daha once ozetledigimiz birbirine kar1?1t teorilerde pek
bir ilerleme olmam11?h ve gazetenin yorumunda bir tedbirlilik ve
alayc1hk sezilebiliyordu, bunun sebebi belki daha onceki hayal
kmkhklanyd1, ama belki de aym zamanda kirsal kesimlerdeki
darkafahhgm tipik bir ornegiydi.
Toptanc1 diikkanlarmda kadmlar, c;ii nku elbiseleri sec;me i:?i
dogalhkla onlara verilmi:?ti, Joaquim Sassa da maliyetleri hesap­
hyordu, ne satm alacaklarma karar veremediler, yakla:?an k11? ir;in
mi giysi almahyd1lar, yoksa uzun vadeli plan yap1p gelecek bahar
ir;in mi. Joaquim Sassa orta vadeli plan yapmalanm onerdi, ama
Joana Carda orta mevsimli demesi gerektiginde 1srar etti, bunun
iizerine Joaquim Sassa da cevab1 yap11?hrd1, Ofiste kulland1g1rmz

1 (ing.) Grizzly: Kir (�.n.)


(ing.) Grizzly Bear: Korkun� Ay1. ( �.n.)
251

terim buydu, hep losa, orta veya uzun vadeli plan derdik. Son
karann verilmesinde ihtiyac;lan belirleyici oldu, c;Unkii hepsi­
nin de sonbahar ic;in giyeceklere ihtiyac;lan vard1, aynca Maria
Guavaira'yla Joana Carda'mn kendi istedikleri �yleri almalan
kac;mdmazd1. Sonuc;ta bu i§i herkesi memnun edecek bir �ekil­
de halletmeyi ba�arddar ve diikkan sahibi yeterince ma) ahrlarsa
onlara oldukc;a makul bir indirim yapmay1 tinerdi. Joaquim Sassa
biraz huzursuzlanm1§ oldugunu belirtti. Paranuzm yansmdan
fazlasm1 bu i�e yatird1k ve yahrd1g1m1zm yans1ru bir hafta ic;inde
geri alamazsak ba�un1z dertte demektir, birikmi� pararruz yok,
bankalardan kredi de alamay1z, bu yiizden sah�lanm1z1 bize dii­
zenli bir kar saglayacak ve kazanc1m1zla yatmm1rruz1 dengeleye­
cek bir hale getirmeliyiz. Joaquim Sassa bir muhasebeci olarak
bu k1sa konu�may1 Lugo'dan aynld1ktan sonraki ilk konaklama
yerlerinde yapb ve digerleri bunu iyi niyetle kar�Iiad1lar.
Bu i�i c;ok kolay yiiriitemeyeceklerini iyi pazarhk eden bir ka­
dm onlan iki etegin fiyabru kfu- buakmayacak kadar indirmeye
zorlaymca anlad1lar. Sah�1 yapan Joana Carda'yd1 ve daha sonra
partnerlerinden tiziir dileyip gelecekte Yanmada'da faaliyet gtis­
teren en inatc;i sahc1 olacag1 stiziinii verdi. Joaquim Sassa uyan­
sm1 yineledi, Eger ba�tan itibaren ihtiyath olmazsak iflas ederiz
ve elimizde avucumuzda bir �ey kalmaz, aynca mesele yalmz
bizimle de ilgili degil, ktipegi ve atlan da beslememiz gerekiyor.
Kopek kendi ba�mm c;aresine bakabilir, diye araya girdi Pedro
Orce. $imdiye kadar bunu yapmay1 ba�ard1, giiniin birinde av­
lanmaya c;1kamayacak bir duruma dii�erse kuyrugunu bacaklan­
run arasma k1sbnp bize gelecek ve ona verecek bir �eyimiz yoksa
o zaman ne olacak. Sahip olduklanmm yans1 ktipegin. Bu giizel
bir dii�iince ama temel kayg1m1z zenginligi payla�mak olmah, fa­
kirligi degil.
Zenginlik ve fakirlik bunu ifade etmenin bir yolu, diye bir
gtizlemde bulundu Jose Anaic;o, ama ya�amlanm1zm �u nokta­
smda her zamankinden fakiriz, tuhaf bir durum bu, sanki fakir
252

olmay1 sec;mi�iz gibi ya�1yoruz. Sec;me �ans1m1z olsa bunu sec;e­


cegimize inanm1yorum, bizi yalmzca baz1lanm, ki�isel hedefleri­
mize hizmet edenlerini kabul ettigimiz ko�ullar bu noktaya getir­
di, aktorler gibiyiz, ya da yalmzca karakterlerden ibaretiz, dedi
Joana Carda �unu sormadan once, Mesela kocama geri donsem
kim olurdum, karakterin d1�mdaki aktor mli yoksa aktor rolii­
nli oynayan bir karakter mi ve bu ikisi arasmdaki konumum ne
olurdu. Maria Guavaira konu�ulanlan sessizce dinlemekteydi ve
yeni bir konu�ma ba�latan biri gibi soze girdi, belki digerlerinin
soylediklerini tam olarak kavrayamam1�h, insan her glin yeni­
den dogar, bir onceki glinii mii ya�ayacagma yoksa yepyeni bir
ba�lang1c; m1 yapacagma sadece kendisi karar verir. Arna bir ba�­
ka deneyim daha var, hepimiz ogrendik bunu, diye bir noktaya
parmak bash Pedro Orce. Evet, c;ok hakhsm, dedi Joaquim Sassa,
ama hayatlanmlZI genellikle sanki daha once hie; deneyimimiz
olmam1� gibi ya�anz ya da ya�amm yalmzca hatalar yapmay1
siirdiirmemize olanak saglayan k1smm1 kullanmz, orneklerden
ve deneyimin meyvelerinden bahsedersek, �imdi akhma absurd
ve manllks1z bulabileceginiz bir fikir geldi, belki deneyim bir bii­
tiin olarak toplum iizerinde birey iizerinde oldugundan daha c;ok
etkiye sahiptir, toplum herkesin deneyiminden faydalamr, ama
birey kendi deneyiminden tam olarak faydalanmay1 ne ister, nc
boyle bir �eyi bilir, ne de bunu yapabilir.
Bu ilginc; meseleleri bir agacm golgesi altmda heniiz giinliik
c;ah�malanm tamamlamam1� seyyar sahc1lara uygun dii�en bir
tutumlulukla ogle yemeklerini yerken tart1�1yorlar, boyle ko�ul­
lar altmda ve boy le bir yerde bu tarh�marun yap1lmas1m uygun­
suz bu)an)ara, hac1Jarm ogreti)erinin Ve kiiJ t{ir)erinin, akt�I as)m­
da bir biitiin olarak kesin ifadelerin aray1�mda olan edebi kom­
pozisyonlarm bak1� ac;1sma gore baz1 hatalar barmd1rabilecek bir
konu�may1 ac;1kc;a uygunsuz saymad1gm1 ammsatmahy1z. Arna
herkesin, sahip olduklan becerilerden bag1ms1z olarak, mutlaka
dogasm1 ve ko�ullamu c;ok a�an �eyler yapt1g1 olmu�tur ve bu
253

insanlan kimliklerini azar azar yitirdikleri o tekdiize ve bayag1


varolu�tan i;ekip alabilsek ya da prangalanru ve zincirlerini ftrla­
hp atabilseler ne kadar i;ok derin bilgi fragmaru iletebilecek du­
ruma gelirlerdi, i;iinkii hepimiz dii�iindiigiimiizden i;ok fazlas1ru
biliyoruz ve diger herkesi de kabullenmeye haz1r oldugumuzdan
sonsuzca daha fazla taruyoruz. Burada be� ki�i en s1ra d1�1 se­
beplerden dolay1 bir araya gelmi� durumda ve baz1 hayret verici
�eyler stiylememeleri �a�Irhc1 olurdu.
Bu btilgelerde arabalara pek rastlanmaz. Arada s1rada ktiylere
ma!, genellikle de yiyecek ta�1yan biiyiik bir kamyonun gei;tigi
olur. Olup bitenler yerel besin kaynaklanru olumsuz ytinde etki­
ledi, yerini bir anda a�m bolluga birakan k1thklar s1radan bir ha!
ald1, ama bir bahane hep vard1r, unutmaym ki insan nesli benzer
bir durumu daha once hii; ya�amad1. Denizde seyahate gelince,
insanoglu hep deniz seyahati yaph, ama genellikle kiii;iik gemi­
lerle. S1gmmac1larm i;ogu yiiriiyor, digerleri e�ek s1rtmdalar ve yo!
daha iyi durumda olsa ortahkta daha i;ok bisiklet olurdu. Burarun
insanlan genellikle iyi tabiath ve ban�i;1ld1r, ama kiskani;hk muh­
temelen her sosyal suufta ve insanlarm hemen hemen tiimiinde
bulunabilecek bir tizellik, bu yiizden Deux Chevaux'nun hemen
herkesin yiiriidiigii yoldan gei;mesinin biraz k1skani;hk uyand1r­
masma �a�mamak gerek. Kararh ve saldirgan dogah haydutlar­
dan olu�an herhangi bir i;ete yuk arabas1m kolayhkla ele gei;ire­
bilirdi, erkeklerden biri ya�h bir adam, digerleri de Samson ya
da Herkiil say1!maz, kadmlarsa erkekleri yenilince kolay lokma
olurlard1, evet, Maria Guavaira herhangi bir erkekle boy tili;ii�e­
bilecek bir kadm, ama ancak elinde yanan bir odun pari;as1 varsa.
Bu yiizden seyyar sahcilanm1z ans1zm saldmya ugrayabilir ve
kaderlerine terk edilebilirlerdi, zavalh kadmlara tecaviiz edilebi­
lirdi, erkekler dtiviiliip kiii;iik dii�iiriilebilirdi, ama ktipek yanla­
rmdayd1 ve biri yakla�mca hemen yiik arabasmm altmdan i;1k1p
onun tiniinde ya da arkasmda yilriirken ya da dururken burnunu
bir kurt ktipegi gibi egiyor ve buz gibi bakl�lanm neredeyse her
254

zaman zarars1z olan o ki�iye dikiyordu, ama bu ki�iler herhangi


bir saldirgan kadar korkuya kap1hyorlard1. Bu kopegin �imdiye
dek yapm1� oldugu her �eyi dti�tintirsek onun koruyucu melck
unvamm hak ettigini gortiriiz, cehennemden geldigine ili�kin o
bitmek bilmez imalara kar�m. Buna kar�1 9kilacak, Hiristiyan
doktrininden ve H1ristiyanhk d1�1 ogretilerden almtdar yap1hp
meleklerin her zaman kanath olarak tasvir edildigi soylenecek,
ama ihtiyai; duyulan melek ui;mas1 gerekmedigi durumlarda ara
sira kopek k1hgma girse bunun ne zaran olur ki, tabii havlama­
mas1 ko�uluyla, i;iinkii bu ruhani bir varhga hii; yak1�maz. En
azmdan havlamayan kopeklerin melekler kadar iyi olduklanm
kabul edelim.
0 gece Minho Nehri'nin k1y1smda, Portomarfn adh bir koyiin
yakmmda konaklad1lar. Jos� Anaii;o ve Joaquim Sassa atlan i;o­
ziip onlarla ilgilenirken, ate� yakarken, patates soyarken ve sa­
lata haz1rlarken kadmlar da Pedro Orce ve koruyucu melegiyle
birlikte hala alacakaranhk olmasmdan faydalarup koydeki baz1
evleri ziyarete gitti. Di! sorunu ytiziinden Joana Carda tek kelime
konu�mad1, gei;en sefer kandmlmasma sebep olan ileti�im soru­
nuydu muhtemelen, ama �imdi hatalann dtizeltilebilecegi tek yer
olan gelecek ii;in tecriibe kazamyor. i �leri fena gitmedi ve malla­
nm normal bir fiyattan sattilar. Geri dondiiklerinde konak yerleri
onlara s1cac1k bir yuva gibi geldi, kamp ate�i ta�lann arasmda
i;1t1rd1yordu, yuk arabasmdan sarkan fener ai;1khkta yanm bir
1�1k dairesi olu�turuyordu ve kaynayan tencereden gelen koku
Tann' run varhg1 kadar rahatlatiayd1.
Yemek yedikten sonra ate�in etrafmda sohbet ederlerken
Joaquim Sassa'nm aklma ans1zm �unu sormak geldi, Guavaira
ismini nereden aldm, anlam1 ne, Maria Guavaira yamt verdi,
Bildigim kadanyla bu ismi ta�1yan ba�ka kimse yok, annem ben
hala karrundayken bu ismi rtiyasmda duymu�, benim yalmzca
Guavaira diye i;agnlmam1 istemi�, ama babam ismimin Maria ol­
masmda 1sraretmi�, boylece aslmda benim olmamas1 gereken bir
255

isme sahip oldum, Maria Guavaira. Peki anlamm1 biliyor musun,


i smim bir ri.iyada soylenmi�. Ri.iyalarm her zaman bir anlam1 var­
dir. Arna riiyalarda soylenen isimlerin degil, �imdi siz bana isim­
lerinizi soyleyin. Hepsi ona teker teker soylediler. Sonra Maria
Guavaira ate�i bir sopayla kan;;brarak, Sahip oldugumuz isimler
di.i�lerdir, dedi, sizin isimlerinizi dii�lersem neyi dii�lemi� olu­
rum acaba.
Hava degi�ti, takdire �ayan k1sahkta bir ifade bu, bize yah�t1-
no ve tarafs1zca nesnel bir �ekilde degi�en havarun kotii yonde
degi�tigini soyltiyor. Yagmur yag1yor, sonbahar geldi ve c;iseleyen
bir yagmur bu ve yer c;amurlu olana dek klrlarda Iastik botlar ve
yagmurluklarla, yuzumuzde o hafif 1slakhklan hissederek gezin­
mek isteyecegiz, uzaklardaki pusun melankolisini ozumseyerek,
yapraklamu doken ilk agac;larm, c;1plak ve soguk gorunen, sanki
ok�anmak ic;in yalvarmak uzerelermi�c;esine, insan bazilanm �ef­
katli bir ac1ma duygusuyla bagrma basmak istiyor, yanag1m1Z1
agacm nemli kabuguna bastmyoruz ve sanki agac; gozya�lanyla
kaphym1� gibi geliyor.
Arna yuk arabasmm c;adir bezi saglam ve yagmurun ic;eri gir­
mesini engellemekten c;ok dayarukh olacak �ekilde yap1lm1� o
eski tentelerden biri. i nsanlarm giysilerini ustlerinde kurumaya
b1raktJklan, tek korunma vas1talanmnsa, �anslan varsa, bir bar­
dak sert ic;ki oldugu eski bir c;aga ait. Sonra mevsimlerin etkisi
var, liflerinin kurumas1, diki� yerlerinin y1prarunas1, arabadan
ahnan c;ad1r bezinin rum zaran engellemeye yeterli olmad1g1
ac;ikc;a gortiluyor. Ve boylece yagmur surekli yuk arabasmm ic;i­
ne SlZlp duruyor, Joaquim Sassa'nm ipliklerin 1slarup �i�ecekleri,
boylece c;ad1r bezinin s1k1la�acag1 konusunda verdigi guvenceye
kaI�m, bunun ancak sab1rh olsalar yarduru dokunurdu. Teoride
bu gerc;ekten de dogru, ama pratikte i�e yaramad1g1 goriiluyor.
Eger battaniyeleri korumak ic;in onlan kald1rma zahmetine gir­
meseler ustlerinde uyumalan epey zaman alacakb.
Yagmur �iddetini artmnca yolcular kar�1larma c;ikan hrsatlan
257

degerlendirip viyaduklerin alhna s1guuyor, ama bunlara s1k rast­


lanm1yor, bu yalruzca k1rsal bir yo! ve gei;i�leri engelleyip yuksek
h1za i;1kilmasma izin vermek ii;in ikincil yollar tarafmdan destek­
lenen anayoldan uzakta. Bu aralar bir gun Jose Anaii;o'nun aklma
biraz su gei;irmez vemik ya da boya sahn almak gelecek ve bunu
yapacak, ama bulabildigi tek uygun boya parlak k.irmiz1 ve i;a­
dir bezinin dortte birini kaplamaya bile yeterli degil. Eger Joana
Carda'run akhna uzun naylon �eritleri dil<lp yuk arabas1 ve atlar
ii;in birer tente yapmak gibi daha iyi ve geri;ekle�tirilmesi mum­
klin bir fikir gelmeseydi, onlerindeki otuz kilometrelik mesafe
boyunca kirm1z1mn ayru tonundaki su gei;irmez bir boya bul­
malanrun muhtemelen olanaks1z oldugunu fark ettiklerinde yuk
arabas1 Him dlinyay1 rengarenk, ye�il ve san, turuncu ve mavi,
mor, beyaz, kahverengi ve hatta, ressamm cam isterse siyah renk­
teki �eritlerden, dairelerden ve dortgenlerden olu�an bir korukle
dola�mak zorunda kalabilirdi. Bu arada yagmur yag1yor.
i simlerin ve ruyalann anlam1 uzerine k1sa ve sonui;suz bir ko­
nu�ma yaphktan sonra kopege, o rliyaya hangi ismi vermeleri
gerektigini tarh�1yorlar. Farkl1 goru�ler var, ki goru�ler, bilmemiz
gerektigi gibi, yalruzca tercihlerden dogar, herhangi bir goru�un
aslmda bir tercihin manhga oturtulmu� ifadesi oldugunu bile
soyleyebiliriz. Pedro Orce Vefah ve Kilavuz gibi esl<l ve gelenek­
sel isimler oneriyor ve bunlan savunuyor, hayvanm karakterini,
�a�maz bir rehber ve tamamen sad1k oldugunu goz oniine ahr­
sak her ikisi de i;ok uygun. Joana Carda Binba�1'yla Er arasmda
karars1z, ikisi de askerlikle ilgili olan ve onlan oneren kadmm
mizac1yla pek bagda�mayan isimler, ama di�i ruhunun dipsiz
derinlikleri vardir, Goethe'nin Marguerite'i him ya�am1 boyun­
ca Leydi Macbeth gibi davranma durti.islinu bashrmak ii;in i;1k­
ngmm ba�mda duracak ve son nefesini verene dek kazand1gm­
dan emin olamayacak. Maria Guavaira'ya gelince, her ne kadar
sebebini ai;1klayamasa da, ki bu ilk kez olan bir �ey degil, biraz
utanarak kopege Koruyucu Melek is mini vermelerini oneriyor ve
258

konu�urken yi.izii k1zanyor, bu ismin ne kadar gi.iliirn; olacag1mn


farkmda, ozellikle de herkesin ii;inde telaffuz edilirken, koruyucu
meleginizi -;agmyorsunuz ve gokten inen beyazlara bi.iri.inmij�
kanath bir ulvi varhk yerine -;amurla ve zavalh bir tav�amn ka­
myla kaph, yalruzca sahiplerine, bu ismi hak ediyorlarsa tabii,
sayg1 duyan iri, azgm bir kopek -;1kageliyor. Jose Anaii;o Maria
Guavaira'mn onerisinin yol ai;ttg1 kahkaha tufamm hemen din­
diriyor ve kopegin ad1mn Sadik olmasm1 oneriyor, i;i.inkij anla­
d1g1m kadanyla bu sozci.ik anlamsal ai;1dan tiim o diger isimleri,
Vefah'y1, K1lavuz'u, Binba�i'y1, Er'i ve hatta Koruyucu Melek'i
kaps1yor, i;i.inki.i bunlardan herhangi biri sad1k olmazsa gi.iven ol­
maz, k1lavuz yolunu kaybeder, binba�1 gorev yerini terk eder, er
teslim olur ve koruyucu melek giinahtan korumas1 gereken geni;
k1z tarafmdan ba�tan i;1kanlmaya raz1 olur. Hepsi alk1�hyor, her
ne kadar Joaquim Sassa yine de kopege basiti;e Kopek demenin
daha iyi oldugunu di.i�i.inse de, i;i.inki.i civardaki tek kopek oldu­
gundan herhangi bir i;agnmn ya da kar�1hgm yanh� anla�1lmas1
mijmki.in degil. Boylece kopege Sadik adm1 vermeye karar verdi­
ler, ama hayvam vaftiz etmek ii;in kendilerini boyle s1kmtrya sok­
malanna gerek yoktu, i;iinki.i hayvan hangi isimle seslenirlerse
seslensinler -;agnld1gm1 anlaymca kar�1hk veriyor, geri;i haftza­
smda bir ba�ka isim daha var, A te�li, ama burada kimse bu ismi
ammsam1yor. Bir ismin hii;bir �y, bir dii� bile olmad1gm1 soyle­
mi� olan adam hakhyd1, Maria Guavaira bunun tersine inansa da.
Her ne kadar bundan habersiz olsalar da, eski Santiago yolun­
da ilerliyorlard1, eskiden oradan gei;mi� olan yolculann ya�ad1k­
lan deneyimlere gore umuda ya da felakete ili�l<ln isimler ta�1yan
yerlerden, Sarria'dan, Samos'tan ve ayncahkh Villafranca de!
Bierzo'dan gei;tiler, burada m isyonerin kilisesinin kap1s1m i;alan
herhangi bir hasta ya da bitkin hac1 Santiago de Compostela'ya
yolculuk etme yi.iki.imli.ili.igi.inden muaf tutulur ve sanki bu yol­
culugu tamamlam1� say1ltrd1. Yani o giinlerde bile inarn; ta viz ve­
riyordu, geri;i gi.ini.imi.izdeki tavizler inancm kendisinden daha
259

kazarn;:h ya, bu ister Katolik inanc1 olsun ister ba�ka bir inam;. En
azmdan bu yolcular Pireneler'i gormek istiyorsa oraya gen;ek­
ten gidip ellerini zirvenin i.isti.ine koymalan gerektigini biliyor­
lar, ayaklamu koymalan yetmez c;i.inki.i ayaklar daha duyars1zd1r
ve gozler di.i�i.indi.igi.imi.izden c;ok daha kolay aldamr. Yagmur
giderek azald1 ve arada s1rada o eski c;iselemeye doni.i�tiikten
sonra tamamen durdu. Gokyi.izi.i ac;1lmad1, gece h1zla c;okiiyor­
du. Tekrar yagmur yagmas1 ihtimaline kar�1 agac;larm alhnda
konaklad1lar, oysa Pedro Orce o eski i spanyol atasozi.ini.i soyleye­
bilirdi, Yagmurdan korunmak ic;in agac; alhna s1guursan iki misli
1slamrsm, Ate�i yakmak kolay degildi, ama Maria Guavaira'mn
becerikliligi sonunda baskm c;1kh ve 1slak dallar c;atirdamaya
ba�lad1, uc;lan sanki ozsulan doki.ililyormu�c;asma alevleniyor­
du. Karmlanru ellerinden geldigince doyurdular, gece boyunca
midelerinin ac;hktan guruldamasm1 engelleyecek kadar, ne de
olsa bir ba�ka atasozil bize der ki, Yataga bir �eyler atl�hrmadan
gidersen biitiin gece yatakta donilp durursun. Yemeklerini yilk
arabas1run ic;inde, duman c;1karan gaz lambasmm 1�1gmda yedi­
ler, atmosfer ag1rd1, giysileri 1slakh, battaniyeler katlamp kaldml­
m1�h, ellerinde kalan mallanysa list i.iste y1g1lm1�b, evine di.i�ki.in
herhangi bir kadm boyle bir dag1mkhk kar�1smda kriz gei;irirdi.
Arna hic;bir kotilli.ik ya da yagmur sonsuza dek silrmeyeceginden
giln 1�1gmm belirmesini bekleyelim, o zaman i;ama�1r y1kayacak­
lar, iyice kurusun diye battaniyeleri ai;acaklar ve elbiseleri c;ah­
lara ve kayalara serecel<ler, onlan toplay1p ic;eri koydugumuzda
gilneyin her zaman b1raktig1 o taze, s1cak kokuyu yayacaklar, bu
arada kadmlar s1cac1k bir aile goriintlisil te�kil ediyor, ic;eri s1zan
yagmur sularmm yo! ac;tig1 tilm sorunlan halledecek olan uzun
naylon �eritleri dikiyorlar, ilerlemeyi icat eden ki�iden Tann raz1
olsun.
Orada yatma vakti gelene dek oyalanan insanlarm rahath­
g1 ve miskinligiyle gevezelik ettiler, sonra Pedro Orce soyledigi
�eyi yanda kesip onlara �oyle diyor, Eskiden bir yerde giine�
260

sistemimizin ait oldugu galaksinin ismini unuttugum bir ta­


k1myildmna dogru ilerledigini okumu�tum, bu talomyild1z da
uzaydaki bir noktaya dogru ilerliyonnu�, ke�ke aynntilan amm­
sayabilseydim, ama si:iylemek istedigim �ey �u, bakm, biz bir
Yanmada'mn iistlindeyiz, Yanmada denizin iistiinde yuziiyor,
deniz ait oldugu diinyayla birlikte di:inuyor ve diinya kendi i;ev­
resinde di:iniiyor ama aym zamanda giine�in etrafmda da di:inu­
yor ve biitiin bunlar o bahsettigim tak1my1ld1zma dogru ilerliyor,
bu yiizden kendi kendime acaba biz bu hareketler zincirindeki
son halka m1y1z diye soruyorum. Ve ii;imizde nelerin hareket etti­
gini ve bu nun nereye kadar gittigini bilmek isterdim, hay1r, hay1r,
solucanlardan, mikroplardan ve bakterilerden, ii;imizde ya�ayan
o canhlardan bahsetmiyorum, ba�ka bir �eyden bahsediyorum,
hareket eden ve belki aym zamanda bizi de hareket ettiren bir
�eyden, t1pk1 tak1my1ld1zm, galaksinin, giine� sisteminin, giine­
�in, dunyamn, denizin, Yanmada'mn ve Deux Chevaux'nun ha­
reket etmesi ve bizi de hareket ettirmesi gibi, sonui;ta geri kalan
her �eyi, zincirin bir ucundan digerine her �eyi hareket ettiren
�eyin ad1 ne, veya belki de zincir filan yoktur ve evren i:iyle ince
bir halkad1r ki ii;ine yalrnzca biz ve ii;imizdekiler s1gabilir ve i:iyle
kahnd1r ki evrenin maksimum boyutunu kapsayabilir, ki bu hal­
kamn ta kendisidir, bizden sonra gelen �eyin ad1 ne. Gi:iriinmez
olan insanla ba�lar, diye �a�1rtm bir yamt geldi, dii�iinmeden ko­
nu�mu� olan Jose Anaii;o'dan.
Yapraklardan i;ad1r bezine yagmur damlalan du�uyor. D1�a­
nda K1r'la Satrani;'m onlan tamamen i:irtmeyen naylon tentele­
rin altmda lopirdand1klan i�itiliyor, burada mutlak sessizlik i�e
yarayabilir, bizim en kiii;iik bir sesi i�itmemizi saglar. Buradaki
herkes bu agirba�h kurula sahip olduklan tum bilgilerle katk1da
bulunmay1 kendine gi:irev sayan, ama hepsi de ag1zlamu ai;arlar­
sa d1�an masaldaki o kiii;uk kurbagalar hrlamasa bile, varolu�a
ili�kin bir siirii banal si:iz si:iyleyeceklerinden, ontolojik ifadeler­
de bulunacaklarmdan korkuyorlar, geri;i yuk arabas1, yagmur
261

damlalan ve atlara ili�kin olarak, bu arada kopegin "oktan uyu­


dugunu unutmayahm, bu terimin ne kadar yerinde o ldugu
tarh�maya a"1k bir konu. i lk once en az okumu�lan olan Maria
Guavaira konu�uyor, Belki hepimiz gori.inmeyene Tann demeli­
yiz, ama bu ci.imlede bir soru tonunun bulunmas1 tuhafh, Ya da
irade gi.ici.i, diyor Joaquim Sassa, Ya da zeka, diye ekliyor Joana
Carda, Ya da tarih, bu son soz Jose Anai"o tarafmdan soyleniyor.
Pedro Orce'nin hi ..bir onerisi yok, yalruzca �oyle diyor, Bunun
kolay bir konu oldugunu dii�i.inen varsa yaruhyor, yalmzca soru­
lan bekleyen sonsuz yarutlar vardir.
Boyle karma�1k meseleleri daha fazla kurcalamay1p burada
kesmek ihtiyathca olur, yoksa konu�macilar daha once soyledik­
lerinden farkl1 �eyler soylemeye ba�layabilir, insarun fikrini de­
gi�tirmesi her zaman yanh� degildir, ama aradaki fark o kadar
biiyiik olabilir ki tarb�ma genellikle en ba�a doner ve konu�mac1-
lar bunun farkma bile varmaz. Bu omekte, Jose Anai .. o'nun soyle­
digi o ilk soz arkada�lanrun arasmda dola�hktan sonra Tann' run
ya da irade gi.iciiniin ya da zekarnn varhg1mn son derece onemsiz
ve a"1k karutlanna ve tarihin varhgm biraz da az onemsiz ve a"1k
kamhna ili�kin ifadelere donii�tii. Soguktan �ikayet eden Joana
Carda'y1 kollanyla saran Jose Anai"o uyamk kalmaya "ah�1yor,
fikrinin i.istiinde dii�iinmek istiyor, tarihin ger..ekten gori.inmez
olup olmad1gm1, tarihin gori.inen tamklanmn onu yeterince go­
ri.ini.ir k1hp kdmad1gm1, tarihin oylesine goreceli olan gorilnilrlii­
giiniin goriinmez insan tarafmdan giyilen ve bu arada kendisi de
goriinmez olan giysiler gibi bir k.ihftan ba�ka bir �ey olup olmad1-
gm1 dii�iinmek istiyor. Bu dii�iincelerin kafasmda doniip durma­
sma daha fazla dayanamad1 ve zihninin goriinenle goriinmeyen
arasmdaki fark iizerinde uyumadan onceki son anlarda budalaca
yogunla�mas1 isabet oldu, ki durup dii�iinen herkes bunun ko­
nuyla alakah olmad1g1rn a"1k"a gorecektir. Giin 1�1gmda biitiin bu
karma�1k meseleler daha onemsiz goriiniiyor, orneklerin en ta­
nmm1�1 Tann diinyay1 yarath "iinkii bunu gece dii�iindii. 0 yiice
262

anda karanhga daha fazla dayanamayacag1ru hissetti, ama eger


gundiiz vakti olsayd1 Tann her �eyi oldugu gibi b1rakird1. Ve bu­
rada �afak sokerken ve ortahk aydmlarurken ve gune� bulutsuz
ve oyle kalacak olan gokyuzunde yukselirken tiim o felsefi gece
dii�unceleri dag1ld1 ve �imdi tiim dikkatler Deux Chevaux'nun
bir yanmadanm iistlinde rahat�a ilerleyi�i iizerinde yogunla�h,
bu yanmadanm denizin ustlinde yuziip yiizmiiyor olmas1 onem­
li degil, �unkii ya�am1mm yokulugu beni bir y1ld1za goturse bile
bu benim bu dunyanm yollannda seyahat etmememi saglamad1.
0 ogle sonrasmda mallanm satarken Yanmada'run diimdiiz
ilerleyerek Asorlar'm en kuzeyindeki adarun, Corvo Adas1'nm
kuzeyindeki bir noktaya geldikten sonra, ki bu k.isa tasvirden
Yanmada'mn en guney ucu olan Punta de Tarifa'mn dogudaki
bir ba�ka meridyene, Corvo'nun en kuzey ucu olan Ponta dos
Tarsais'in bulundugu meridyene ge�tigi a�1k�a anla�1lmahd1r, ne­
rede kalm1�hk, Yanmada bu a�1klamaya �ah�t1g1m1z �eyden son­
ra birden bahya dondii ve daha oncek.ine paralel bir rotada ilerle­
meye ba�lad1, yani, bakahm soylemek istedigimizi anlatabiliyor
muyuz, yani o rotaya kald1g1 yerden birka� derece yukanda de­
vam etti. Bu ger�ekle�ince diiz bir dogrultuda dika9larla saparak
ilerleme teorisini ortaya ahp savunanlar tamamen hakh �1kt1. Ve
eger onun ba�lad1g1 yere geri donecegi hipotezini destekleyen bir
hareket olmad1ysa, ki bu gene! tezin ongoriil ebilir bir dogrulan­
masmdan �ok ulviyetin bir tezahiirii olurdu ve heniiz boyle bir
hareketin olmay1�1 asla olmayacagnu da kamtlam1yor, bir ba�ka
teori daha vard1 k.i buna gore Yar1mada bir daha asla durmaya­
bilir ve dunyarun denizlerinde sonsuza dek yuzebilirdi, hpk1 o
s1k s1k ad1 ge�en U�an Hollandah gibi, �imdi Yanmada'mn yeni
bir ad1 var ama burada yeni milliyet�ilik ve yabanc1 dii�manhg1
ta�kinhklarma yol a�mamak i�in ustaca goz ard1 edildi, �u anki
ko�ullarda bu buyuk bir trajedi olurdu.
Yokulann kendilerini i<;inde bulduklan koy bu meselelerden
habersizdi, ald1klan tek haber �uydu, Amerika Birle�ik Devletleri
263

Ba�karu yaphg1 bir ac;1klamayla yakla�makta olan tilkelerin Kuzey


Amerika halkirun destegine ve yard1mma, hem manevi hem de
maddi ac;1dan, giivenebilecegi soziinti venni�ti, Eger bu yonde
ilerlemeyi siirdtirtirlerse ac;1k kollarla kar�Ilanacaklard1r. Arna
hem insani, hem de jeostratejik ac;1dan son derece yerinde olan
bu bildiri dtinyarun her yerindeki turizm acentelerinin hmarha·
neye donmesiyle golgede kald1, bu acenteler hangi vas1tayla ve
ne bedelle olursa olsun bir an once Corvo'ya gitmek isteyen mli�­
teriler tarafmdan ku�ahlm1�b, bunun sebebi neydi peki, c;tinkti
Yanmada rotas1ru degi�tinnezse kisa sure sorua Corvo Adasmm
yakinmdan gec;ecekti ve bu Cebelitank Kayas1'ndaki gortinttiy­
le, Yanmada'mn kopu�unun ve o kayay1 dalgalann insafma terk
edi�inin onemsiz goriinttisiiyle kiyaslanamayacak bir manzaray­
d1. $imdi adamn kuzey yansmda ktic;tik bir yer bulabilecek kadar
ayncahkh olan insanlann gozlerinin ontinden devasa bir ktitle
gec;mek lizere, ama Yanmada'rnn btiytikltigtine kar�m bu olay
yalruzca birkac; saat stirecek, en fazla iki gun, c;tinkti tuhaf �ekli
ylizi.inden bu salm yahuzca en uc; gtiney kisnu gortilebilecek, o da
eger hava ac;1k olursa. Geri kalam topragm k1vnmhhg1 ytiztinden
goriinmeden gec;ip gidecek, Yanmada'run gtiney sahilinin �imdi­
ki gibi girintili c;1kinhh degil de diimdtiz oldugunu bir hayal edin,
umanm kastettigim �ekli kafamzda canland1rabilirsiniz, o zaman
gec;ip gidi�ini ba�tan sona izlemek on alh gun alacakh, eger gtin­
de elli kilometrelik bir ruzla ilerlerse. Ne olursa olsun Corvo'ya
her zamankinden c;ok daha fazla para akacag1 kesin ve ada sa­
kinleri kapilan ic;in kilit sipari� etmek ve onlan kol demirleri ve
alarm sistemleriyle donatmak ic;in c;ilingirler c;ag1rmak zorunda
kalacaklar.
Arada s1rada halii hafif yagmurlar yagd1g1 oluyor, bazen c;a­
bucak ba�lay1p biten saganaklara da rastlaruyor, ama gtintin c;o­
gunda gokytizli masmavi, gtine� pml pml parhyor ve bulutlar
c;ok yukanlarda. Dikilerek saglamla�tmlm1� olan btiytik plastik
tente katlarnp bir ko�eye kondu, yagmur yagacak gibi olunca
264

yolculuklarma ara veriyor ve onu a._1yor, seriyor, son olarak da


baghyorlar. Yiik arabasuun i._inde gorebileceginiz en kuru batta­
niyeler var, o ki.if kokusundan ve 1slakhktan arhk eser yok, yi.ik
arabasmm i._i tertemiz ve diizenli, buradan daha huzur verici bir
yer olamaz. Arna bu bolgeye ne kadar ._ok yagmur yagm1� oldu­
gu gori.ilebiliyor. Ortahk ._amur deryas1 ve yi.ik arabasma dikkat
etmek, ge..meden once yoldaki yumu�ak toprag1 kontrol etmek
gerekiyor, yoksa araba saplamp kahrsa onu kurtannak ._ok zor
olur, iki at, i.i._ erkek ve iki kadm bir traktor kadar etkili olamaz.
Arazi degi�ti, daglar ve tepeler arkalannda kald1, son ini� ._,k.J�­
lardan sonra onlerinde u._suz bucaks1z bir ova uzaruyor, tepedeki
gokyi.izii oyle engin ki insan tek bir gokyi.izi.i oldugundan �i.iphe­
ye di.i�i.iyor, her insamn degilse bile her yerin kendi gokyi.izi.ini.in
olmas1 daha muhtemel, daha biiyi.ik ya da daha kii.. i.ik, daha yi.ik­
sek ya da daha al..ak, �a�1rhc1 bir ke�if bu, evet bay1m, gokyi.izi.i
k1ymetli ta�larla kaph i.ist i.iste ge .. mi� sonsuz kubbelerden olu­
�uyor sanki, burada bir ._eli�ki goze ._arp1yor ama goge bakmamz
yeterli. Deux Chevaux son dagm tepesine vard1gmda insan yerin
bir daha asla yi.ikselmeyecegini di.i�iiniiyor, Ve fark.h etkilerin
aym sonu.. lara yol a._masma olduk._a s1k rastland1gmdan burada
sanki Everest'in zirvesine ._1kanlm1�._asma soluk almakta zorla­
rnyoruz, bundan oraya gitmi� olan herkes bahsedebilir size, tabii
bizim bu di.iz topraktaki deneyimimizin ayrus1ru ya�amad1ysa.
Pedro tek ba�ma yi.iri.iyor. Ancak bu Pedro'nun Orce olma­
d1g1m bir kez daha yineleyelim, anlahc1 da onun kim oldugunu
bilmiyor, her ne kadar i sa'y1 u._ kez inkar eden havarinin de ayrn
ad1 ta�1d1g1ru kabul etse de, Tann da ayrn hesaplan yaph, muhte­
melen bir ii._li.i oldugu ve aritmetikle aras1 pek iyi olmad1g1 i._in.
Portekiz'de ._ok yaygm bir deyi� vardir, Tiim Pedrolar tarabn­
dan yap1lan hesaplar yanh� ._1kmca Pedro hesab1ru bilir, derler,
bu baz1 insanlar karar verme i�ini digerlerine birakmah deme­
nin ._ok popi.iler ve ironik bir yoludur, bir ba�ka deyi�le Joaquim
Sassa gi.inde yiiz elli kilometre kat edecel<lerini hesap ederken
265

yaruhyordu. Maria Guavaira da bu rakanu doksana indirirken ha­


tahyd1. Tilccar ticareti bilir, atlar yuk arabas1 i;ekmeyi, ve tam d a
soylendigi ya d a eskiden soylendigi gibi, Kara para a k paray1 ka­
i;mr, boylece ya:?h at gent; ah yaval?lamaya zorlad1, belki de gent;
at ac1ma, iyilikseverlik, insans1 sayg1 duygulanm sergiliyordu,
t;ilnkil gili;lillerin zay1flarm yarunda gili;leriyle ovilnmeleri ahla­
ki bir sapkmhgm gostergesidir. Tahmin edildiginden daha yavai?
ilerledigimizi ai;1klamak i<;in blitlin bu sozler gerekli gorilldil,
ama az ve oz konui?mak mutlak bir erdem degildir, bazen insan
fazla konui?unca kaybeder, oras1 oyle, ama gerekenden fazlas1ru
soylemekle de ne <;ok l?ey kazarulrru:?hr. Attar canlarmm istedigi
ruzda ilerliyor, ba:?ta bns gidiyorlard1 ve onlan idare eden ki:?i­
nin kaprislerine ve taleplerine de boyun egiyorlar, ama Satran<;
ve K1r kimsenin fark edemeyecegi l?ekilde, yavai? yavai? h1zlanru
azaltmaya ba:?hyor, bunu boylesine bir uyum ic;inde yapmay1 na­
s!l ba1?ard1klan bir sir, <;ilnkli birinin digerine, Yaval?la, dedigini
ya da digerinin, $u agac1 ge<;tikten sonra, di ye kar1?1hk verdigini
duyan yok.
Neyse ki yolcularm acelesi yok. Ba1?lang1c;ta, Galicia'mn :?im­
di <;oktan geride kalm11? olan topraklanm terk ettiklerinde, belli
zamanlarda belli yerlerde olmalan gerektigini dil1?ilnmil1?lerdi,
hatta i<;lerinde bir aciliyet duygusu bile vard1, her birinin baba­
suu daragacmdan kurtarmas1 ya da cellat baltasm1 indirmeden
once yeti:?mesi gerekiyordu sanki. Oysa burada mesele babala­
n ya da anneleri degil, <;ilnkil bunlar hakkmda hi<;bir bilgimiz
yok, yalmz Maria Guavaira'mn annesinin bunam11? oldugunu ve
artik La Corufia'da ya1?amad1gm1 biliyoruz o kadar, tabii tehlike
gec;tikten sonra oraya geri donmediyse. Gec;mi:?te ya1?am11? ve gil­
nilmilzde yal?amakta olan diger ana babalar hakkmdaysa hic;bir
l?ey soylenmedi, -;ocuklar sustugunda sorular da susturulmah ve
arai?hrmalar ertelenmelidir, <;i.inkil sonuc;ta dilnya her birimizle
ba1?lay1p biter, ger<;i bu soz aile ruhunu derinden yaralayabilir ve
insan soyuna ve nesline bir sayg1s1zhk gibi algilanabilir. Birkac;
266

giin sonra yol di.inyamn d1�mdaki bir di.inyaya donii�ti.i, hpk1


kendini diinyada bulan bir insarnn kendisinin bir diinya oldu­
gunu ke�fetmesi gibi, bu zor bir �ey de degil, insarun etrahnda
biraz yalmzhk olu�turmas1 yeterli, hpk1 hep birlikte yapayalmz
seyahat eden bu yolculannki gibi. Bu yiizden acele etmiyorlar, bu
yi.izden kat ettikleri mesafeyi hesaplamaktan vazgei;tiler, yalmz­
ca sati� yapmak ve dinlenmek ii;in duruyorlar, s1k s1k da belirli
bir diirti.i yiiziinden, ki onun ii;in her zaman birtakim sebepler
bulunabilir ama i;ogunlukla bunlan aramakla vakit kaybetmeyiz
pek. Hepimiz gitmek istedigimiz yere gideriz, bu yalmzca zaman
ve sab1r meselesidir, tav�an kaplumbagadan h1zh gider, belki biti­
�e ondan once varacakhr, eger avc1yla ti.ifeginin oniine i;1kmazsa.
�orak Leon Ovas1'm gei;tik ve Tierra de Campos'ta ilerliyo­
ruz, buras1 i.inli.i vaiz Fray Gerundio de Campazas'm dogup bi.i­
yiidi.igii yer, sozleri ve yaphklan me�hur Padre Isla tarafmdan
ayrmhlanyla anlahlm1�h, geveze hatiplere, asla almh yapmaktan
vazgei;meyen amans1z, s1kic1 insanlara, zorlay1c1 kafiyeler yazan­
lara ve lafi uzathki;a uzatan kotii yazarlara, ne yaz1k ki o ders­
lerden hii;bir �ey ogrenmedik. Bu yi.izden uzad1ki;a uzayacak bu
giri�i k1sa keselim ve yolculann geceyi Villalar adh bir kasabada
gei;ireceklerini soylemekle yetinelim, buras1 Toro, Tordesillas ve
Simancas'tan i;ok uzakta degil, hepsi de sava�larla, anla�malarla
ve ar�ivlerle Portekiz tarihine gei;mi� durumda. Meslegi ogret­
menlik olan Jose Anaii;o bu isimleri bir yerden hatirhyor, ama
hepsi bu, i;iinki.i tarih bilgisi gene! oldugundan her iki iilkenin
de tarih kitaplanndaki zenginlik ve vatanseverlik goz oniine
ahnd1gmda Simancas, Toro ve Tordesillas hakkmda mutlaka
bir �eyler ogrenmi� ya da onlar hakkmdaki her �eyi unutmam1�
olan 1 spanyol ve Portekiz dinleyicilerininkinden biraz daha fazla
aynntiyla bezenmi� basit bilgilerden ibaret. Arna burada kimse
Villalar hakkmda bir �ey bilmiyor, Endi.ililslil olmasma kar�m o
tiim Yanmada'y1 boydan boya gezmi� birinin bilgisine sahip, iki
ay once Lizbon'a vard1klannda oray1 bilmedigini soylemesi bu
267

hipotezi ._ilriltmilyor, belki de oray1 tammadt o kadar, Fenikeli


kurumlan da �ehri bugiln gi:irseler tarumazlardt, Romah kolo­
nicileri ve Vizigot yi:ineticileri de i:iyle, belki Milslilmanlar tarur
gibi olurdu, Portekizlilerse tamrdt ve ag1zlan hayretten bir kan�
a._tltrdt.
Kamp ate�inin etrafmda ._iftler halinde oturuyorlar, Joaquim
ve Maria, Jose ve Joana, Pedro ve Sadik, gece biraz soguk, ama
gi:ikyilzil dingin ve a._1k, pek ytld1z gi:irlinmliyor ._ilnkil erken do­
gan ay araziyi ve yakmdaki Villalar'm ._ahlanru 1�1ga boguyor,
Villalar'm gliler yiizlli belediye ba�kam bu i spanyol ve Portekizli
gi:i..menler grubunun kasabaya bi:iyle yakm bir yerde kamp kur­
malarma kar�t 9kmadJ, oysa bu insanlar gezgin sahc1 oldukla­
rmdan yerel diikkanlarm mii�terilerini ellerinden alabilirlerdi.
Ay fazla yukanda degil ama hayran kalmaktan ho�land1g1m1z
o gi:irilnii�e biiriindii bile, basmakahp dizelere ve daha da bas­
makahp duygulara ilham kaynag1 olan o 1�1kh ._ember, itaatkar
arazinin ilstiinde beyaz tozlar serpen o ipeksi elek. Sonra hay­
kmyoruz, Ne ho� bir ay 1�1g1, ve o gi:ik cisminin devasa, klrm1z1,
tehditkar bir �ekilde ufukta yiikselmesi s1rasmda bedenimizi sa­
ran korku titremelerini unutmaya ._ah�1yoruz. Binlerce, binlerce
ytldan sonra bugiin bile dogan ay bir tehdit gibi gi:irilnmeyi slir­
dlirmekte, neyse ki bu huzursuzluk yalmzca birka._ dakika silrer,
ay ylikseldi, kli._iildli ve beyazla�h, �imdi daha rahat nefes alabi­
liriz. Hayvanlar da huzursuz, az once ay dogarken ki:ipek gergin,
kaskah bir �ekilde durup ona i:iylece baktI, belki ses telleri olsa
ulurdu ve tiiyleri sanki buz tutmu� bir el s1rhm ok�ay1p onlan
kabartm1�._asma <liken <liken oldu. Dlinyarnn ekseninden aynld1-
g1 anlar vardir, hi .. bir �eyin giivencede olmad1g1ru hissederiz ve
hislerimizi tamamen dile getirebilsek belirgin bir retorik yoksun­
luguyla, Kil pay1 s1y1rd1, derdik.
Pedro Orce'nin Villalar'm tarihi hakkmda bildiklerini, onlar
yemeklerini bitirdikten sorua i:igrenecegiz. Kamp ate�inin alev­
leri dingin havada dans ederken yolcular dil�ilnceli dil�ilnceli
268

saga sola bak1yor, ellerini sanki buna zorlanm1�c;asma ya da on­


lan alevlere teslim edercesine one uzahyorlar, biz insanlarla ate�
arasmdaki bu ili�ki eski bir gizem, ac;1k gokyi.izi.ini.in altmdayken
bile sanki biz ve ate� o ilkc;aglardaki duvarlan si.isli.i magaramn
ic;inde gibiyiz. Bu gece bula�1klan y1kama s1ras1 Jose Anaic;o'da,
ama ace le etmiyor, huzurlu bir vakit, neredeyse �efkatli, alevlerin
1�1g1 sert hava ko�ullannm izlerini ta�1yan yi.izlerinde titre�iyor,
dogan gi.ine�in renginde, gi.ine� bir ba�ka sm1fa aittir ve canhd1r,
ay gibi 6li.i degildir, aradaki fark budur.
Ve Pedro Orce onlara anlat1yor, Belki bilmiyorsunuzdur
ama c;ok, c;ok uzun zaman once bin be� yi.iz yirmi birde burada,
Villalar'da bir sava� oldu, bu sava� oli.ilerinin say1smdan c;ok
dogurdugu sonuc;lar ac;1smdan onemliydi, c;i.inki.i onu kaybeden
ki�i tarafmdan kazamlsayd1, bugi.in hayatta olan bizler c;ok farkh
bir di.inyada ya�1yor olurduk. Jose Anaic;o'nun tarihteki bi.iyi.ik
sava�lar hakkmda epey bilgisi var ve eger bu ona bir soru ola­
rak yoneltilseydi bir c;1rp1da on isim sayabilirdi, klasik bir ac;1h�
olarak Marathon'la Thcrmopylae'den ba�lard1 ve kronolojiyi
goz ard1 ederek Austerlitz'e ve Borodino'ya, Mame'ye ve Monte
Cassino'ya, Ardennes'e ve El Alamein'e, Poitiers'e ve Alcacer
Quibir'e, bir de Aljubarrota'ya gec;erdi, l<l bu sonuncusu di.inya
ic;in hic;bir �ey ifade etmezken bizim ic;in son derece onemlidir,
bunlann boyle e�le�tirilmelerinin ozel bir sebebi yok, Arna Villalar
Sava�1'ndan bahsedildigini hie; duymad1m, dedi Jose Anaic;o, Bu
sava�, diye ac;1klad1 Pedro Orce, ispanyol halklan bir yabanc1
olan i mparator V. Charles' a kar�1 ayaklarunca yap1ld1, ama ayak­
lanmarun sebebi yabanc1 olmas1 degildi aslmda, c;iinki.i gec;mi:;;
yi.izy1llarda uluslarm arka kap1dan getirilen ve ba�ka bir dili ko­
nu�an bir kral tarafmdan yonetilmesi dlinyanm en dogal �eyi ola­
rak kabul edilirdi, bi.iti.in bu meseleler diger lilkelerle birlikte ken­
di i.ilkeleriyle de kumar oynayan Soylu Hanedanlar'a birak1hrd1,
bu kumar zarlarla ya da iskambil kagttlanyla degil, hanedanltgm
c;ikarlan ic;in yap1lan sahte i ttifaklarla ve evliliklerle oynamrd1, bu
269

yuzden halklarm istenmeyen Kral'a kar�1 ayakland1klamu soy­


leyemeyiz aslmda, bunun yoksullarm zenginlere kar�1 a1;bklan
bilyiik bir sava� oldugu da sarulmasm, ke�ke mesele bu kadar
basil olsayd1, ger1;ekte i spanyol soylulan imparator'un bir siirii
yabanc1y1 onemli mevkilere atamasuu tasvip etmiyorlard1 ve bu
yeni efendilerin yapb.g1 ilk �eylerden biri vergileri arl:lrmak ol­
mu�tu, !ilks giderleri ve diger harcamalan kar�1lamak i1;in mutla­
ka ba�vurulan bir yontemdir bu, ilk ayaklanan �ehir Toledo'ydu
ve digerleri de k1sa zamanda ondan ornek ald1lar, Toro, Madrid,
Avila, Soria, Burgos, Salamanca ve diger �ehirler, ama bazilan­
run ayaklanma sebepleri digerlerininkinden farkhyd1, evet bazen
1;aki�hklan da oluyordu, ama ._ogunlukla birbirlerine zit dil�en
sebeplerdi bunlar ve bu �ehirler i._in ge..erliyse i1;lerinde ya�ayan
halklar i._in daha da ge..erliydi, baz1 soylular yalmzca kendi ._1-
karlanru ve ihtiraslanru gozetiyorlard1, bu yuzden de rilzgarm
estigi yone gore, en fazla kazan._ saglayacaklan �ekilde taraf de­
gi�tiriyorlardi. i nsanlar her zamanki gibi kendi sebeplerinden
dolay1 bu i�in i._indeydiler, ama ozellikle de ba�kalarmm sebep­
lerinden dolay1, diinya yaratJ!ah beri bu hep boyle olmu�tur, bu
bir tiirlii kafalarmuza sokamad1g1m1z bir �ey, kitlelerin genellikle
kandmld1g1ru da unutmayahm, �u duruma ne 1;ok rastlanm1�hr,
temsilcileri onlarm oylanyla parlamentoya girer ve oraya kapag1
atar atmaz rii�vetler ve tehditler sonucunda kendisini oraya gon­
dermi� olanlarm isteklerinin tam tersi yonde kararlara oy verir,
tuhaf gorilnse de biitiln bu farkhhklara ve z1thklara kar�m halk­
lar askeri gil._Jer organize etmeyi ve Kral'm ordusuyla sava�may1
ba�arm1�h, bu sava�lardan bazilamun kazaruhp baz1lanrun kay­
bedildigini soylemeye gerek yok, son sava� burada, Villalar' da
kaybedildi, niye, ah�kanhklar, hatalar, beceriksizlikler, ihanetler
yilzilnden, insanlar para beklemekten b1k1p orduyu terk etti, son­
ra sava� yapild1, baz1lan kazand1, digerleri kaybetti, burada halk­
lardan tam olarak ka._ ki�inin oldugil asla bilinemedi, modern
istatistiklere gore ..ok da fazla ki�i olmemi�ti, baz1lan rakamm
270

iki bin oldugunu si:iyledi, digerleriyse i:ilenlerin say1smm binden


a�ag1, hatta belki iki yi.iz olduguna yemin etti, bilmiyoruz ve asla
bilemeyecegiz, bunu ancak gi.iniin birinde mezarlar ba�ka bir
yere nakledilirse ve bu esnada kafataslan say1hrsa i:igrenebili riz,
�iinkii kemikleri saymak iyice kafa kan�hnr, ertesi gun halkla­
rm i.i� lideri yarg1land1, idama mahkum edildi ve Villalar'm ana
meydarnnda kafalan kesildi, isimleri �i:iyleydi, Toledo'da dog­
mu� olan Juan de Padilla, Segoviah Juan Bravo ve Salamancah
Francisco Maldonado. Villalar Sava�! buydu ve eger kaybedenler
tarafmdan kazamlm1� olsayd1 i spanyol tarihinin gidi�ah degi�ir­
di. i nsan bu ay 1�1gmm altmda sava�m gecesinin ve giindi.izi.iniin
nas1l oldugunu kafasmda canland1rabiliyor, yagmur yag1yordu,
tarlalan su basm1�h, dizlerine kadar �amur i�inde di:ivi.i�tiiler,
modern standartlara gore �ok az ki�i hayahm kaybetti �iiphesiz,
ama insan eski zamanlann sava�larmda hayahm kaybeden o �ok
az ki�inin tarih iizerindeki etkisinin yirminci yi.izy1lda hayahm
kaybeden yiiz binlerce, milyonlarca ki�ininkinden daha biiyiik
oldugunu si:iylemek durumunda hissediyor kendini, degi�meyen
tek �ey ay 1�1g1, Villalar'1 kaplayan ay 1�1g1, T1pk1 Austerlitz'i ya
da Marathon'u ya da Alcacer Quibir'i kaplad1g1 gibi, diye araya
girdi Jose Anai�o, 0 hangi sava�h, diye sordu Maria Guavaira,
Eger o da kaybedilmeseydi, kazarulm1� olsayd1 bugi.in Portekiz
nas1l bir yer olurdu hayal bile edemiyorum, diye yamtlad1 Jose
Anai�o, Bir kitapta Krahmz Dom Manuel' in bu sava�a kahld1gm1
okumu�tum, dedi Pedro Orce, Ders kitaplannda Portekizlilerin
o s1rada i spanyollarla sava�hgma dair bir bilgi yok, Portekizliler
dogrudan sava�a kahlmad1, ama Krahrnz i mparator' a elli bin ha�­
hy1 i:idiin� verdi, Anhyorum, dedi Joaquim Sassa, imparatorluk
ordusunda elli bin ha�h varken halklar kaybetmeye mahkOmdu
elbette, �linkii ha�hlar her zaman kazamr.
0 gece Sadik sava� meydamndaki kemikleri <;1karmaya git­
tigini dii�ledi. Yiiz yirmi di:irt kafatas1 toplanu�h ki ay bath ve
ortahk karard1. Sonra ki:ipek uyudu. tki gun sonra tarlalarda
271

askercilik oynayan bir grup erkek i;ocuk belediye ba�karuna bir


bugday tarlasmda bir kafatas1 y1gm1 bulduklanru haberverdi ve
kimse onlann buraya nasil getirilip y1gild1g1ru ke�fedemedi. Arna
Villa!ar'm ev kadmlan bir yiik arabas1yla gelmi� ve �imdi i;oktan
uzaklarda olan o Portekizliler ve ispanyollar hakkmda yalruzca
iyi �eyler si:iyluyorlar, � iinkii fiyat ve kalite ai;1smdan �imdiye ka­
dar bu taraflardan gei;mi� olan en diiri.ist gezgin sat1C1lard1 onlar.
Ki:iti.ili.igi.i iyilikle yenin, derdi eskiler ve hakhydilar, en azm­
dan zamanlanm o zamanlar ir;in yeni olan gerr;eklcri o zaman
ir;in bile eski olan gen;eklerin 1�1gmda degerlendirerek faydah bir
�ekilde ger;iriyorlard1. Bugi.inlerde ger;mi�in derslerine alayc1hk­
la yakla�mak hatasma di.i�i.iyoruz, Amerika Birle�ik Devletleri
Ba�kam Yanmada'mn iyi kar�ilanacag1 si:izi.ini.i verdi, Kanada'ysa,
�imdi gi:irecegimiz gibi, memnun degildi. Kanadahlar �u noktaya
dikkat r;ektiler, Eger Yanmada rotas1ru degi�tirmezse ev sahipli­
gi yapmak zorunda kalan bizler olacag1z ve o zaman elimizde
bir degil iki Newfoundland olacak, Yanmada'dakiler kendile­
rini neyin bekledigini bilmiyor, zavalhlar, buz gibi soguk, don,
Portekizlilerin tek avantaj1 yemekten r;ok ho�land1klan marina
bahklanmn bulundugu yere yakm olmalan olacak. Yazlanru kay­
bedecek ama daha r;ok yiyecege sahip olacaklar.
Beyaz Saray Si:izci.isi.i hemen Ba�kan'm konu�masmm insani
kaygdardan kaynakland1g1 ve hir;bir politik i.isti.inli.ik iddias1 ir;er­
medigi ar;1klamas1ru yaph, i:izellikle de Yanmada sakinlerinin s1rf
okyanusta oradan oraya yi.izmeye ba�lad1lar diye kendi kendile­
rini yi:ineten bag1ms1z uluslar olmaktan r;1krnad1klan bir durum­
da, i:iniinde sonunda bir yerde duracak ve hpk1 diger Ulkeler gibi
olacaklar, sonra ekledi, Biz kendi pay1m1za Birle�ik Devletler'le
Kanada arasmdaki geleneksel iyi kom�uluk ruhunun herhangi
bir olaydan kesinlikle etkilenmeyecegini bi.iyi.ik bir ciddiyetle ga­
ranti ediyor ve Kuzey Amerika'mn bi.iyi.ik Kanada ulusuyla dos­
tane i li�kilerini si.irdi.irme arzusunun bir karuh olarak di.inyamn
politik ve stratejik fizyonomisini dramatik bir �ekilde etkileyen
273

bu degi�imin c;erc;evesi ic;inde dogabilecek i;e�itli sorunlan ince­


leyecek ikili bir komite kurmay1 oneriyoruz, bu komite Birle�ik
Devletler, Kanada ve i ber iilkelerinden olu�acak yeni bir ulus­
lararas1 birligin dogumundaki ilk ad1m olacaktlr �iiphesiz, iber
iilkeleri heniiz fiziksel olarak herhangi bir biittinle�me bic;imini
belirginle�tirecek kadar yakm olmad1klarmdan bu toplanl:lya
gozlemci olarak kat1lmaya davet edileceklerdir.
Kanada bu ac;1klamadan duydugu tatmini resmi olarak ifade
etti, ama erken yapdacak bir toplantmm son derece uygunsuz
olacag1ru dti�tindtigtiniin de bilinmesini istiyor, onerilen herhan­
gi bir ko�ulun Portekiz ve i spanya'run vatanseverlik duygulan­
m incitebilecegini one siirtiyordu, Kanada'run onerisi Yanmada
Kanada k1ydarma vard1gmda ba� gosterebilecek �iddet vakalan­
na kar�1 hangi onlemlerin almabileceginin incelenecegi alternatif
bir dortlti konferansm dtizenlenmesiydi. Birle�ik Devletler bunu
hemen kabul etti ve liderleri ic;lerinden Tann'ya Asor Adalan'm
yarathg1 ic;in te�ekktir etti. C::iinkti eger Yanmada Avrupa'dan
koptuktan sorua kuzeye sapmasayd1 ve dtimdiiz ilerlemeyi
stirdtirseydi, Lizbon �ehri kesinlikle Atlantik City'nin tam kar­
�1sma gelecekti, ve uzun uzun dli�lindtikten sonra Yanmada ne
kadar kuzeye giderse o kadar iyi olacagma karar verdiler, New
York, Boston, Province, Philadelphia ya da Baltimore gibi �e­
hirler ic; bolge �ehirlerine donti�seler neler olurdu bir dti�iintin,
ya�am standartlan kac;m1lmaz bir �ekilde dti�erdi. Ba�kan'm o
ilk ac;1klamay1 yaparken fazla aceleci davranm1� olduguna �iip­
he yoktu. Kar�1hkh gizli diplomatik mesajlar gonderildi, sonra
iki iilkenin resmi yetkilileri gizli toplantdar yaptl, Kanada ve
Birle�ik Devletler en iyi c;ozlimlin eger mtimktinse Yanmada'nm
ilerleyi�ini bir noktada durdurmak oldugunda karar k.ild1, bu
Yanmada'nm Avrupa'run etki sahasmm d1�mda kalacag1 ama
Kanada'ya ve Kuzey Amerika'ya onlarm c;1karlanna dogrudan
ya da dolayh yoldan zarar vermeyecek kadar uzak bir nokta ol­
mahyd1, ve hie; gecikmeden her iki ii!kenin goc;men yasalarmda
274

degi�iklikler yap1p ihtiyari maddeleri giit;lendirecek bir komite


kurmaya karar verdiler, boylece i spanyollar ve Portekizliler arhk
yakm kom�ulanm1z olduklan bahanesiyle iilkelerimize ellerini
kollanm sallaya sallaya giremeyecekler.
Portekiz ve i spanyol hiikiimetleri onlarm i;1karlanm ve gele­
ceklerini dikkate almayan bu gi.it;lerin nezaketsizligini protesto
etti, Portekiz hi.ikiimetinin protestolan daha �iddetliydi t;iinki.i
bir ulusal kurtulu� hi.ikiimetiydi. i spanyol hi.iki.imetinin giri�im­
leri sayesinde iki Yanmada devleti yeni konumlannm tum avan­
tajlarmdan faydalanmak ic;in ortak bir plan olu�turacaklar, ama
Madrid' de Portekiz hiiki.imetinin bu miizakerelere it;ten it;e gele­
cekte Kanada ve Kuzey Amerika sahillerine daha yakm olmanm
getirecegi ozel avantajlardan yararlanma umudu besleyerek ka­
tllacagmdan korkuluyor, ama bunlan zaman gosterecek. Ve baz1
Portekiz politik i;evrelerinde Galicia'yla resmi olmasa da ikili bir
anla�ma yapilmas1 yolunda bir kampanya ba�lat1ld1g1 biliniyor,
ya da bilindigine inamhyor, bu ne kadar i.istii ortiilii olursa ol­
sun her tiirli.i irredantizme kar�1 tahammiilsiiz olan i spanya'daki
merkezi giit;lerin hit; ho�una gitmeyecek elbette. Bazilan aynlma
ba�lad1gmda Portekiz, Pireneler'in diger tarafmda olsa ya da
daha iyisi Pireneler'e yap1�1k kalsa bi.iti.in bunlar olmazd1 diye
bir iddiada bulunuyor alayla ve bu dii�iincelerini yay1yorlar. Bu
tek bir iilkeye donii�me, i berli olma problemini daha ba�tan t;o­
zerdi, ama i spanyollar kendilerini kandmyor, <;iinkii bu problem
siirecek ve ba�ka bir �ey soylememize gerek yok. Yeni Diinya'ya
ka'O giinde vanlacag1 hesapland1, gorii�melerin ne erken, ne ge,.,
tam dogru anda yapdmas1 i10in bir eylem plaru haz1rlaruyor, ne de
alsa diplomasinin altm kurahdir bu.
Perde arkasmdaki bu politik kumpaslardan habersiz olan
Yanmada batiya dogru ilerlemeyi siirdiiriiyor, oyle tutarh ve
sarsmhs1z bir ilerleme ki bu Corvo Adas1'nda Yanmada'nm
ge ..i�ini izlemek i10in on siralarda yer alm1� olan i;e�itli izleyici­
ler, ister milyoner olsun ister biliminsarn, i;oktan yerlerini terk
275

ettiler bile. Nefes kesici bir gorilntil bu, �u kadanru soyleyelim k.i
Yanmada'run en w; kisnu Corvo' nun yarundan be� yiiz metreden
az bir mesafeden, biiyiik dalgalar yaratarak gei;ti. Bu bir Wagner
operasuun en co�kulu arnm izlemek veya daha da iyisi kiit;ilk bir
teknenin it;inde denizdeyken birkat; metre yakindan devasa, bo�,
bliylik bir kism1 su listiinde olan bir petrol tankerinin gei;tigini
gormek gibiydi, k1sacas1 deh�ete kap1lmam1za ve ba�1m1zm don­
mesine, dizlerimizin lizerine i;oklip tilm gilnahlanmtz ve kotii­
lliklerimiz it;in bagt�lanma dilememize ve, Tann var, dememize
yo! ai;maya yeterliydi. i lkel dogarnn insan ruhu ilzerinde boyle
bir gilcil vardir i�te, bu ruh ne kadar medenile�mi� olursa olsun.
Arna Yanmada evrenin hareketleri ii;indeki yerini ahrken yol­
culanm1z Burgos'u geride brrakti bile, ticaretlerinde oyle ba�anh
oldular k.i Deux Chevaux'yu tartu?mas1z �ekilde en kisa yo! olan
otoyola i;1karmaya karar verdiler. Daha ileride, Gasteiz'i gei;tik­
ten soma, tekrar diger yollara geri donilp kasabalara hizmet go­
tiirecekler, yilk arabas1 bu yollara daha uygun, yilksek luzlar ii;in
tasarlanm1� olan otoyolda saatte on be� kilometreyle, tabii o da
yoku� i;1km1yorlarsa ve atlar yorgun degilse, tembel tembel, agir
agir ilerleyen, atlar tarafmdan i;ekilen bu araba s1ra d1�1 ve �a�Ir­
hc1 bir gorilntil te�kil ediyor, oysa bir kir yolunda her �ey daha
rahat olacak. i ber dilnyas1 oyle degi�ti ki buna taruk olan trafik
polisleri durmalanm emretmiyor, ceza kesmiyor, glii;lii motosik­
letlerinin listilnde otururken onlara iyi yolculuklar diledikleri­
ni belirtecek �ekilde ba�lanru salhyorlar, yamamn gorillebildigi
taraftaysalar tentenin listlindeki kirm1z1 boya hakkmda sorular
soruyorlar en fazla. Hava glizel, glinlerdir yagmur yagm1yor,
ozellikle de �imdi daglara yakm oldugumuzdan bazen i;ok soguk
olabilen sonbahar rilzgan olmasa yazm geri geldigini dli�linlir­
dilnilz. Kadmlar havamn soguklugundan �ikayet etmeye ba�­
laymca Jose Anaii;o sanki hit; aldm� etmiyormu�i;asma yilksek
enlemlere fazla yakla�marun sonui;lanndan bahsetti, Eger kendi­
mizi Newfoundland' de bulursak yolculugumuz biter, o iklimde
276

d1�anda ya�amak i._in Eskimo olmak gerekir, ama kadmlar ona


aldirmad1, belki de haritaya bakm1yorlard1.
Ve belki soguktan pek bahsetmedikleri i._in belki de bir ba�ka­
smm, ama kimin, hissettigi daha bi.iyilk bir sogugu hissediyorlar­
d1, her gece ve hatta ko�ullar elverdiginde gi.indi.izleri partnerle­
rinin verdigi rahathg1 ya�ayan onlann hissettigi bir soguk degildi
bu. c;ogu zaman bir ._ift on tarafta atlan idare eden Pedro Orce' ye
e�lik ediyor, bu arada diger ._ift de yuk arabasmm i._inde uzamp
Deux Chevaux'nun sallanhlanyla rahatlad1ktan sonra yan <;iplak
bir �ekilde ani ya da ertelenmi� arzulamu gideriyordu. Gormi.i�
ge .. irmi� olan ve yiik arabasmda ii._ erkek ve iki kadmm seyahat
ettigini bilen herkes yalmzca on tarafta kimlerin oturduguna ba­
karak o tentenin altmda nelerin olup bittigini tahmin edebilirdi,
ornegin onde ii._ erkek varsa iki kadmm i._eride ev i�leri, ozellikle
de diki�, yaphkJarmdan emin olabilirdiniz, ya da daha once soy­
ledigimiz gibi iki erkek ve bir kadm varsa bu geri kalan bir erkekle
bir kadmm birbirlerinin yakmhklamun tadma vard1g1 anlamma
gelirdi, giyinik ve yalruzca sohbet ediyor olsalar bile. Tum olas1
kombinasyonlann bunlardan ibaret olmad1g1 a._1k, ama kadmlar­
dan hi .. biri on tarafta yamnda kendi partneri olmadan ve diger
kadm kendi erkegiyle birlikte tentenin altmda bulunmadan otur­
muyordu, ._iinkil insanlarm dedikodu yapmasm1 istemiyorlard1.
Bu temkinli davram� bi .. imi kendiliginden benimsendi. Tentenin
i._indeki ve d1�mdaki ahlak1 koruma yollanm matematiksel olarak
saptamak i._in bir aile toplanhs1 yap1lmasma gerek yoktu, Pedro
Orce'nin hemen her zaman on tarafta oturmas1 ka ..1mlmazd1,
yalmzca ii._ erkegin de dinlenirken iki kadmm dizginleri ellerine
ald1g1 ya da bir ._ift tiim arzulan tatmin edilmi� bir �ekilde onde
otururken ozel ya�amlan k1s1tlanm1� olan diger ._if tin tentenin al�
tmda yan uzat1lm1� ot yatagma yatm1� olan Pedro Orce'yi utan­
d1rabilecek ya da rahats1z edebilecek hareketlerde bulunmaktan
ka.. md1g1 durumlar d1�mda. Zavalh Pedro Orce, diye mmldand1
Maria Guavaira Joana Carda'ya, Jose Anai._o Newfoundland'deki
277

ayazdan ve bir Eskimo olmamn avantajlanndan bahsedince,


Joana Carda da ona kahld1, Zavalh Pedro Orce.
Genellikle ak�amilstii kamp kuruyorlard1, yakmlannda su
bulunan ve eger miimkilnse bir kasabaya yakm olan ho� bir yer
sec;iyorlard1 ve eger bir yer ho�lanna giderse gilnbahmma iki ilc;
saat varsa bile orada duruyorlard1. Atlann verdigi dersten hep­
si faydalanm1�h, �imdi hayvanlar daha uzun silre dinlenmenin
taduu c;1kanyorlard1, yolcular acelecilik ve sab1rs1zhk gibi insani
i:izelliklerini yitirmi�ti. Arna Maria Guavaira'run, Zavalh Pedro
Orce, dedigi o gilnden beri yolunda ilerleyen yilk arabasuu ve
ic;indekileri farkh bir atmosfer bilrildil. Bu si:izcilklerin si:iylendi­
gini yalruzca Joana Carda'run i�ittigini ve o bunlan yinelerken
yalruzca Maria Guavaira'run dinlemekte oldugunu arumsarsak
iizerinde dil�iinecek bir konu c;1kacakhr bize, ve bu konuyu di­
gerlerine ac;mad1klanru da bildigimize gore, c;ilnkii bu a�ka dair
bir konu�ma degildi, o zaman sadece bir kez si:iylenen bir si:iziln
onu olu�turan seslerden daha kahc1 oldugu sonucuna varabiliriz,
si:iz kahr, gi:irilnmez ve duyulmaz bir halde, kendi gizini koruya­
bilmek ic;in, topragm altmda gi:izlerden uzakta filizlenen ve sonra
birden toprag1 yana itip 1�1ga c;1kan bir tilr gizli tohumdur, kiv­
nk bir saphr, yava�c;a ac;ilan buru�turulmu� bir yaprakhr. Kamp

kurdular, atlann tak1mlanru c;1kardilar, onlan ko�umlanndan


kurtardilar, ate� yaktilar, �imdi hepsinin e�it beceriyle yapabil­
digi gilndelik i�lerdi bunlar, her giln paylanna hangi gi:irev dii­
�ilyorsa onu yap1yorlard1. Arna yola c;1khklanndan beri ilk kez
arhk pek konu�muyorlard1 ve onlara, Son on dakika boyunca tek
kelime etmediniz, desek c;ok �a�mrlard1, o zaman bu sessizligin
i:izel dogasuun farkma var1r ya da bariz bir gerc;egi gi:irmezden
gelen ve bo� yere kendilerini mazur gi:istermeye c;ah�an insanlar
gibi kar�1hk verirlerdi. Bu bazen olur ve ne de olsa insan siirekli
konu�amaz. Arna o anda birbirlerine baksalar bir digerinin yil­
ziinde sanki bir aynaya bakiyormu�c;asma kendi huzursuzlukla­
nm gi:iri.irlerdi, ac;1klamalann bo� laflardan ibaret oldugunu bilen
278

insanlarm utancm1. Arna Maria Guavaira'yla Joana Carda arasm­


daki anlamh bakl�malann onlar i<;in son derece derin anlamlar
i fade ettigini ve bu yiizden fazla dayanamay1p ba�lanru i;evirdik­
lerini de soylemek gerek.
Pedro Orce i�lerini bitirdikten sonra genellikle digerlerine ci­
van tammak istedigini soyleyerek Sad1k'la birlikte gezintiye <;1-
k1yordu. Mutlaka uzun bir siire ortadan kaybolurdu, belki yava�
yiiriidiigii, belki otoyoldan <;1kt1g1 ya da belki de arkada�larmm
gorii� alamndan uzakla�mca bir kayaya oturup ak�amm geli�ini
izledigi i<;in. Ge<;tigimiz giin lerden birinde Joaquim Sassa ona,
Yalmz kalmak istiyorsun, mutsuz musun, demi�ti ve Jose Anai<;o
�oyle bir yorumda bulunmu�tu, Onun yerinde olsam herhalde
ben de aym �eyi yapard1m. Kadmlar <;ama�1r y1kamay1 bitirmi�
ve onlan tentenin <;eri;evesiyle bir aga<; dah arasma gerdikleri bir
ipe asm1�lard1, dinlediler ve suskun kald1lar, <;iinkii konu�maya
dahil edilmemi�lerdi. Bundan birka<; giin sonra Maria Guavaira
Newfoundland' in ayaz1 yiiziinden Joana Carda'ya, Zavalh Pedro
Orce, demi�ti.
Yalmzdilar, dort ki�inin yalmz olma izlenimini uyandirmas1
ne garip, <;orbamn hazir olmas1m bekliyorlard1, ortahk hala ay­
dmhkti ve Jose Anai<;o'yla Joaquim Sassa bo�a vakit ge<;irmekten­
se ko�um tak1m lanru kontrol ettiler; bu arada kadmlar da o giin
yaptiklan ah�veri�lerin listesini yiiksek sesle okuyup gozden ge­
<;irdi, Joaquim Sassa daha sonra muhasebeci olarak bunlan defte­
re ge<;ecekti. Pedro Orce on dakika kadar once dola�maya <;1kn11�,
aga<;lann arasmda gozden kaybolmu�tu, yarnnda her zamanki
gibi Sadik vard1. Arhk ii�iimiiyordu ve havadaki esinti biiyiik
olasrhkla sonbahann son 1hk riizganyd1, en azmdan son zaman­
lardakj soguktan sonra insan boyle hissediyor. Maria Guavaira,
Onliik almahy1z, elimizde fazla kalmad1, dedi ve bunu soylerken
ba�1ru kaldmp agar,;lara baktt, oturdugu yerde klp1rdand1, san­
ki bir diirtiiyii ona teslim olmadan once bastmrcasma, yalruzca
atlann sert c;igneme sesleri duyuluyordu, sonra Maria Guavaira
279

ayaga kalk1p Pedro Orce'nin aralannda gozden kayboldugu


aga4>lara dogru yiirudii. Ardma bakmad1, Joaquim Sassa ona,
Nereye gidiyorsun, diye sordugunda bile, ama aslmda o soru­
sunu bitirmemi�ti, yanda kesmi�ti, 4>iinkii yarut zaten verilmi�ti
ve geri almamazd1. Birka4> dakika sonra kopek belirdi, gidip yiik
arabasmm alhna uzand1. Birka4> metre otede duran Joaquim Sassa
uzaklardaki tepeleri inceler gibi gorunuyordu. Jose Anai4>o'yla
Joaquim Sassa birbirlerine bakmaktan ka4>1ruyorlard1.
Maria Guavaira en sonunda a�amm ilk golgeleriyle birlikte
dondu. Tek ba�mayd1. Joaquim Sassa'nm yamna geldi ama o he­
men Sirbru dondu. Kopek yuk arabasmm altmdan 4>Ikt1 ve goz­
den kayboldu. Joana Carda gaz lambas1ru yakt1. Maria Guavaria
4>0rbay1 ate�ten indirip bir tavaya biraz yag di:iktu, sonra tavay1
sacayagm ustiine koyup yagm c1Z1rdamas1ru bekledi, bu arada
k1rm1� oldugu birka4> yumurtay1 4>Irph, sosis dilimleri ekledi, az
sonra ba�ka herhangi bir zamanda biltiin ag1zlan sulandiracak
bir koku yay1lacaktJ havaya. Arna Joaquim Sassa yemek yemeye
gelmedi. Maria Guavaira ona seslendi ama o gelmeyi reddetti.
Yemek artti. Joana Carda'yla Jose Anai4>o kendilerini a4> hisset­
miyorlard1 ve Pedro Orce dondugunde kamp 4>0ktan karanhga
gomiilmii�tii, kamp ate�inde sonmekte olan kozlerin d1�mda.
Joaquim Sassa yuk arabas1rnn alhnda uzanm1�tl, ama 4>0k soguk
bir geceydi, soguk daglardan geliyor, riizgar yoktu, yalmzca bir
soguk hava kiltlesi. Sonra Joaquim Sassa Joana Carda'ya gidip
Maria Guavaira'run yanmda uyumas1m soyledi, ismini telaffuz
etmeden, yalruzca, Git onun yanmda yat, ben Jose'yle yataca­
g1m, dedi, ve bu biraz alayc1hk i4>in iyi bir an oldugundan ekledi,
Tehlike yok, biz akh ba�mda insanlanz, cinsel tercihlerimiz belli.
Pedro Orce geri di:inunce on tarafa oturdu, Sad1k'm onun yamna
4>•kmay1 nas1l ba�ard1gm1ysa kim bilebilir. Bu ilk kez oluyordu.
Pedro Orce ertesi gun tum gun boyunca on tarafta otur­
du. Jose Anai4>o'yla Joana Carda onun yarnnda oturdu, Maria
Guavaira'ysa yuk arabasuun i�inde tek ba�mayd1. Atlar sabit bir
280

h1zla yiiri.iti.iliiyordu. Tmsa kalkarak biraz eglenmeye c;ah�hkla­


rmda Jose Anaic;o onlarm bu co�kun at1hmlanm dizginliyordu.
Joaquim Sassa ylik arabasmm arkasmda yliri.iyordu. 0 gi.in yal­
mzca birkac; kilometre yo! ald1lar. Jose Anaic;o yiik arabasm1 bir
6ncekine hpat1p benzeyen bir yerde durdurdugunda vakit hala
ogleden sonrayd1, sanki oradan hie; aynlmam1�lar ya da bir .;em­
ber c;izip aym yere tekrar gelmi�lerdi. Joaquim Sassa ancak c;ok
sonra, gi.ine� ufukta batarken goriindi.i. Pedro Orce onun yakla�­
hg1m gor(ince agac;larm arasmda gozden kayboldu ve k6pek de
pe�inden gitti. Kamp ate�inden biiylik alevler yi.ikseliyordu, ama
hala ak�am yemegi hazirlamak ic;in c;ok erkendi. Aynca c;orba ha­
zird1 ve diinden kalan sosislerle yumurtalar da vard1. Joana Carda
Maria Guavaira'ya, OnHik almad1k, elimizde sadece iki tane kal­
d1, dedi. Joaquim Sassa Jose Anaic;o'ya, Ben yarm gidiyorum, pa­
ranm pay1ma dli�en kismma ihtiyac1m olacak, dedi, Bana nerede
oldugumuzu haritada goster, yakmlarda bir demiryolu olmas1
gerek. Sonra Joana Carda ayaga kalklp Pedro Orce'nin k6pek­
le birlikte gozden kayboldugu agac;lara dogru gitti. Jose Anaic;o
ona, Nereye gidiyorsun, diye sormad1. Kopek birkac; dakika son­
ra c;1kagelip yi.ik arabasmm altmda uzand1. Zaman ilerledi ve
Joana Carda geri dondi.i. Pedro Orce goni.ilsiizce onunla birlikte
yi.iriiyordu, Joana Carda onu nazikc;e yiiriimeye zorluyordu, san­
ki fazla gi.ic; kullanmasma gerek yokrnu� ya da ba�ka tiirden bir
giic; kullamyormu�c;asma. Kamp ate�inin 6ni.ine geldiler, Pedro
Orce'nin ba�1 egikti, beyaz sac;lan darmadag1rukt1 ve titre�en
alevlerin 1�1g1 kafasmm tepesinde dans ediyordu sanki. Bluzunun
6nii ac;ilm1� ve uc;lan sarkrn1� olan Joana Carda iistlinlin ba�mm
ne kadar dagm1k oldugunu fark edince bluzunu ic;eri t1k1�hnrken
ac;1kc;a ve bliylik bir dogalhk]a, Topraga bir c;izgi c;izmekte kullan­
d1g1m dal glidinli yitirdi ama hala buraya bir ba�ka c;izgi c;izmek­
te kullarulabilir, o zaman kimin bu tarafta, kimin diger tarafta
kalacag1ru gorecegiz, bakahm hepimiz ayru tarafta olabilecek mi­
yiz, dedi. Umurumda degil, ben yarm gidiyorum, dedi Joaquim
281

Sassa ona. Yann gidecek olan benim, dedi Pedro Orce. Nas1l bir
araya geldiysek oyle aynlabiliriz de, dedi Joana Carda, ama aynl­
mam1zm sw;unu birine yiiklemek istiyorsaruz Pedro Orce'yi gii­
nah kei;isi yapmaym. Birini sui;Iayacaksaruz Maria Guavaira'yla
beni sui;laym ve eger yaphg1m1z �eyin bir ai;1klama gerektirdigi­
ni du�uniiyorsaruz o zaman birbirimiz hakkmda taru�tig1m1z ilk
giinden itibaren yamlm1�1z demektir. Ben yarm gidiyorum, diye
tekrarlad1 Pedro Orce. Gitme, dedi Maria Guavaira, i;i.inku eger
gidersen hepimiz dag1lacag1z, erkekler bizimle kalamayacak, biz
de onlarla, birbirimizi sevmedigimizden degil, birbirimizi anla­
mad1g1m1zdan. Jose Anaii;o Joana Carda'ya bakh, ellerini ans1zm
buz kesmi�lercesine ate�e uzattl ve, Ben kahyorum, dedi, Maria
. Guavaira sordu, Ya sen, gidiyor musun kaltyor musun, Joaquim
Sassa hemen yarut vermedi, yanmda duran kopegin kafas1m
o�ad1, parmak ui;lamu once kopegin mavi yunden tasmasm­
da, sonra kolundaki bilezikte gezdirdi, sonra, Kalacag1m, dedi,
Arna tek bir �artla. Bunun ne oldugunu soylemesine gerek yoktu,
Pedro Orce konu�maya ba�lad1, Ben ya�h bir adam1m, en azmdan
ya�lamyorum. i nsarun arhk bundan emin olamad1g1 bir ya�a gel­
dim, ama diyelim ki geni;ten i;ok ya�h say1lmm. 0 kadar da ya�h
olmad1gm anla�thyor, diye gillumsedi Jose Anaii;o, act bir giilum­
semeydi bu. Bazen ya�amda asla tekrarlanamayacak �eyler olur,
Pedro Orce bir an soziine devam edecek gibi oldu, ama yeterince
konu�tugunu hissetti. Ba�tyla onayladtktan sonra tek ba�ma agla­
mak uzere gitti. �ok mu az mt agladtg1ru bilemeyiz ama aglamak
ii;in tek ba�ma kalmas1 gerekiyordu. 0 gece hepsi yuk arabasmda
uyudu, ama yaralan ha.la kanamaktayd1, iki kadm birlikte yath,
iki aldatilm1� erkek de, ve bitkin du�mli� olan Pedro Orce tum
gece boyunca derin derin uyudu. Kendisine uykusuzlukla eziyet
etmek istemi� ama doga baskm i;1km1�tJ.
Ertesi sabah erkenden ku�larm sesiyle uyand!lar. !;)afak soker­
ken yuk arabasmm on tarafmda ilk beliren Pedro Orce'ydi, son­
ra Joaquim Sassa'yla Jos� Anaii;o arkadan i;1khlar ve en sonunda
282

da iki kadm belirdi, sanki hepsi ba�ka diinyalardan gelmekteydi


ve ilk kez burada bulu�acaklard1. Birbirlerine hemen hit; bakm1-
yorlard1, sanki diger suratla yiizle�mek daha yeni biten o krizin
sebep oldugu zay1fhktan sonra dayamlmaz olacakm1�i;asma, ka­
i;amak bak1�lar firlahyorlard1 o kadar. Sabah kahvelerini it;tikten
sonra arada sirada tek hik sozler soylendigi duyulmaya ba�lan­
d1, tavsiyeler, bir istek, tcmkinle verilmi� bir emir, ama �imdi ilk
nazik problemi i;ozmeleri gerekiyordu, yukanda bahsettigimiz
�ekilde yatmalan pek i;ok soruna yol ai;hgma gore yolcular yiik
arabasma nasd yerle�eceklerdi. Hepsi Pedro Orce'nin on tarafta
seyahat ctmesi gerektiginde hemfikir oldular, ama ai;1ki;a kavga­
h olan erkeklerle kadmlar ayn kalmay1 siirdiiremezdi. $u naho�
ve miiphcm durumu goziiniizde canland1rmaya i;ah�m. Joaguim
Sassa'yla Jose Anaii;o on tarafta otursalar Pedro Orce'yle ne ko­
nu�abilirlerdi ki, veya daha da utan-; verici olam, Joana Carda'yla
Maria Guavaira on tarafta otursalar onlar Pedro Orce'yle ne ko­
nu�abilirlerdi, ne amlar uyandmrlard1 kim bilir ve bu arada yiik
arabasmm it;indekiler t1maklanm yerdi, birbirlerine sorup durur­
lard1, Ne konu�uyorlar acaba. Bunlar d1�andan bak1ld1gmda bize
giiliint; gelen durumlar, ama kendimizi bu adamlann yerine koy­
dugumuzda giilme istegimiz k1sa siirede kaybolacakhr. Neyse
ki her �eyin bir i;aresi vardir. Heniiz yalruzca oliime -;are bulu­
namad1. Pedro Orce yerine oturmu�tu bile, dizginleri tutuyor
ve digerlerinin karar vermelerini bekliyordu, Jose Anaii;o sanki
havadaki ruhlara seslenircesine, Yiik arabas1 gidebilir, Joana'yla
ben biraz yiiriiyecegiz, dedi. Biz de ayru �eyi yapacag1z, diye bil­
dirdi Joaguim Sassa. Pedro Orce dizginleri sarsh, atlar bir anda
ileri ahld1, ama bu kez isteseler de luzh gidemezlerdi, daglarm,
ki sol taraftakiler daha yi.iksek, arasmdaki yo! tamamen yoku�.
Pireneler'in eteklerindeyiz, diye kendi kendine dii�iini.iyor Pedro
Orce, ama buras1 oyle huzur verici ki tasvir ettigimiz o dramatik
yanlmalann burada geri;ekle�tigine inanmak giit;. Arkadan iki
t;ift geliyor, ayn ayn elbette, t;iinki.i tarh�malan gereken �ey kadm
283

ve erkek arasmda kalmak zorunda, taruklar olmadan.


Daglar iyi satJ� yap1labilecek yerler degildir, hele bu daglar
hie; degil. Boyle daghk bolgelerde nilfusun genellikle oldukc;a
seyrek olmas1run yam s1ra oralarda ya�ayanlarm Pireneler'in ar·
nk diger taraftan tamamlanmad1g1 ya da desteklenmedigi fikrine
hala ah�amad1klanru ve deh�et ic;inde olduklanru goz onilnde
bulundurmak gerek. Yilk arabas1 s1klca kapah kalan kapilarm
ve pencerelerin oniinden gec;erken Deux Chevaux'nun tekerlek­
leri ta�tan yollarda hilzilnlil sesler c;1kanyor. Sierra Nevada'da
olmay1 yeglerdim, diye dii�ilnilyor Pedro Orce ve bu bilylilil ve
cazip sozcilkler kalbini ozlemle ya da ispanyollann deyimiyle
mioranza'yla dolduruyor. Eger boyle bir yahuzhktan elde edile­
cek bir avantaj varsa o da yolculann oldukc;a rahats1z ve cinsel
a<;1dan karmakan�1k gec;en gecelerden sonra iyi bir uyku c;eke­
bilecek olmalan. Taraflarm farkl1 goril�lere sahip oldugu ve ilze­
rinde tartI�ng1 o son cinsel karma�adan bahsetmiyoruz, yalmzca
sahipleri tarafmdan terk edilmi� olan evlerde uyuyabilecekleri­
ni belirtiyoruz. C::iinkil o gene) goc; s1rasmda e�yalar ve degerli
mallar ta�1mrken yataklar genellikle geride b1rakllm1�tl. Maria
Guavaira'run bir ba�kasmm evinde uyumay1 hararetle reddettigi
o gun ne kadar da uzak goriinilyor �imdi, bu ald1rmazhg111 ahlaki
standartlardaki bir dii�il�ten degil zor deneyimlerden ogrenilen
derslerden kaynakland1g1ru umahm.
Pedro Orce sec;tigi bir evde tek ba�ma uyuyacak ve kopek ona
e�lik edecek. Bir gece gezintisine c;1kmak isterse istedigi vakitte
gidip donmekte serbest ve bu kez diger erkekler kadmlarmdan
ayn yatmayacaklar, Joaquim Sassa en sonunda tekrar Maria
Guavaira'yla yatacak, Jose Anaic;o da Joana Carda'yla, birbirle­
rine soylemeleri gereken her �eyi soylemi�lerdir muhtemelen ve
gecenin gee; vakitlerine dek konu�may1 siirdilrebilirler, ama in­
san dogasmm sonucu olarak bitkinligin ve ho�nutsuzlugun, �ef­
katli sempatinin ve ani a�kln sonucu olarak bir erkekle kadmm
bir araya gelince once birbirlerini karars1zca opmeleri, sonra da,
284

bizi boyle yaratana �iikiirler olsun, bedenin uyarup diger bede­


ni arzulamas1 c;ok dogal, bu bir c;Iigmhk olabilir, olabilir, r;ii nki.i
yaralar hala s1zhyor, ama bedenlerin 1�1g1 guc;leniyor, eger Pedro
Orce bu vakitte o yoku�larda yiirurse koydeki iki evin 1�1klannm
ac;1k oldugunu gorecek, belki kiskanacak, belki gozleri tekrar ya­
�aracak, ama o anda ban�an a�1klann mutluluk dolu bir kederle
ve bir tutku patlamas1yla h1c;kird1klanm bilemeyecek. Ertesi gun
gerc;ekten fark11 bir giin olacak, artlk kimin yuk arabasmda, kimin
onde seyahat edecegi meselesi onemini yitirecek, �imdi bi.itiin
kombinasyonlar olas1 ve hic;biri belirsiz degil.
A tlar yorulmu�tu, yoku�lar bitmek bilmiyordu, hep yukan c;1-
layorlard1. Jose Anaic;o'yla Joaquim Sassa usulca konu�mak ic;in
Pedro Orce'nin yamna gitti, yanh� anla�1lmamak ic;in son dere­
ce dikkatli davramyorlard1. Onun Pireneler'i yeterince gordiik­
lerini mi dii�iindiigiinii, yoksa en yuksek zirvelere varana dek
ilerlemek mi istedigini ogrenmek istiyorlard1, Pedro Orce her
ne kadar insanm topragm bi ttigi yerden hep aym denizi gordii­
gunun farkmda olsa da kendisini zirvelerden c;ok topragm bit­
tigi yerin c;ektigi kar�1hgm1 verdi. Bu yiizden Donostia yoniin­
de ilerlemedik, boliinmu� olan bir kumsahn, iki yanmda deniz
olan kumlann ustunde durmamn ne c;ekiciligi vard1. Arna denizi
boyle biiyiik bir yiikseltiden gormemiz ic;in, bilemiyorum, atlann
dayanabileceginden emin degilim, dedi Jos� Anaic;o. i ki-iic; bin
metreye hrmanmak zorunda degiliz, zirvelerde yo! varsa, bence
olup olmad1gm1 anlayana dek c;1kmaya devam edelim. Haritay1
ac;hlar. Joaquim Sassa parmaguu Navascues'le Burgui arasmda
gezdirdikten sonra smir yoniinde bir yeri i�aret etti, Buralarda
olmahy1z. Bu tarafta buyiik bir yiikselti yok gibi goriiniiyor, yo!
Esca Nehri'ni takip ediyor, sonra aynhp yukan c;1krnay1 siirdiirii­
yor, i�te burada i�ler giic;le�meye ba�hyor, diger tarafta bin yedi
yiiz metreden daha yiiksek bir zirve var. Artik yok. Vard1, dedi
Joaquim Sassa. Evet, elbette vard1, di ye ona kahld1 Joaquim Sassa,
Maria Guavaira'dan makas isteyip haritay1 smirdan kesmeliyim.
285

Bu yolu deneyebiliriz, atlar <;:ok zorlarursa geri donme �ans1m1z


her zaman var, di ye onerdi Pedro Orce.
istedikleri yere ula�malan ild gunlerini ald1. Gece vakti kurt­
lann ulumalanrn duyabiliyor ve bundan rahats1z oluyorlard1.
Onlar ah;ak topraklarm insanlanyd1 ve �imdi birden kar�1 kar­
�1yla olduklan tehlikenin bilincine varmi�lard1. Vah�i hayvanlar
kamp yerini basarsa once atlan par<;:alayacak, sonra da insanla­
ra sald1racaklard1. Yanlannda kendilerini koruyabilecekleri bir
tabanca olsayd1 ke�ke. Pedro Orce, Biltiln bu risklere girmemiz
benim hatam, diye itiraf etti, geri donelim, ama Maria Guavaria,
Devam edelim, kopek bizi korur, diye kar�1hk verdi. Bir kopek
bir kurt surilsiine kar�1 pek bir �ey yapamaz, diye ona ammsath
Joaquim Sassa. Bu kopek yapabilir, ve bu konular hakkmda an­
latmdan daha <;:ok �ey bilen insanlara tuhaf gelebilir ama, Maria
Guavaira hakhyd1. Bir gece kurtlar olduk<;:a yakma geldi, deh�e­
te kap1lan atlar ki�nemeye ve bagh olduklan ipleri <;:eki�tirmeye
ba�lad1, erkeklerle kadmlar bir saldmdan korunmak i<;:in s1g1-
nabilecek bir yer bulmak amac1yla etraflarma bakmd1, yalruzca
Maria Guavaira, titreyerek de olsa, 1srar etti, Gelmeyecekler, ve
yineledi, Gelmeyecekler. Kamp ate�inden dev alevler yilkseli­
yordu ve o uykusuz gecede ate�in sabaha dek boyle yanmasm1
sagladilar, kurtlar da daha fazla yakla�mad1. Bu arada kopek 1�1k
<;:emberinde irile�mi� gibi gorundu. Titre�en g6lgeler ba�larm,
dillerin ve di�lerin <;:ogald1g1 izlenimini uyand1rd1, bu yalruzca
optik bir illilzyondu, insan �ekilleri uzad1, kabanp bi<;:imsizle�­
ti ve kurtlar ulumay1 silrdilrdil, ama yalmzca diger kurtlardan
korktuklan i<;:in.
Yo! kesilmi�ti, kelimenin tam anlam1yla. Sagda ve solda dag­
lar ve vadiler sanki bir b1<;:akla, dilmdilz bir �ekilde kesilmi�ti.
$imdi yolcular kopek tarafmdan korunan yilk arabasmdan biraz
uzaktayd1 ve ihtiyatla, biraz da korkuyla ilerliyorlard1. Kesige
yilz metre kadar kala bir gi.imri.ik kap1s1 vard1. Gidip ofise gir­
diler. i i;:eride ha!a iki daktilo duruyordu, birinin i<;:inde bir sayfa
286

vard1, i.izerine birtak1m sozci.ikler yaz1lm1� bir gi.imri.ik formu.


Ac;tk bir pencereden giren soguk ri.izgar yerde duran kag1tlan k1-
m!ldat1yordu. Yerde ku� tliyleri de vard1. Di.inyarun sonu yakla�1-
yor, dedi Joana Carda. 0 zaman gidip nas!l sona erdigini gorelim,
diye onerdi Pedro Orce. \:ikhlar. i htiyatla yi.iri.idi.iler, yerde an­
s1zm c;atlaklarm belirmesinden korkuyorlard1, dengesiz toprak­
larda c;ok ac;1k bir belirtidir bu. Bunu arumsayan Jose Anaic;o'ydu
ama yol pi.irilzsilz ve dilmdi.iz gorilni.iyordu, yalmzca arada sira­
da bir-iki tilmsege rastlamyordu o kadar. Uc;uruma on metre kala
Joaquim Sassa, Ayaktayken fazla yakla�masak iyi olur, ba�1m1z
donebilir, ben oraya silri.inerek gidecegim, dedi. Hepsi c;omel ip
ellerini d e yere dayad!lar ve boyle ilerlediler, once ellerinin v e
dizlerinin i.isti.inde si.iri.inerek, sonra kendilerini topragm i.isti.inde
c;ekerek, kalplerinin korkudan ve huzursuzluktan kilt kilt athg1m
i�itebiliyorlard1, kendi kendilerine uc;uruma ula�abilecek kadar
cesaret gosterip gosteremeyeceklerini soruyorlard1, ama hic;biri
korkak durumuna di.i�mek istemiyordu ve bir anda kendilerini
neredeyse bir transa gec;mi� halde buldular, bin sekiz yilz metre
kadar yi.iksekten denize bak1yorlard1, uc;urum sarph ve a�ag1da
deniz panld1yordu, uzaklarda ki.ic;i.ici.ik dalgalar gorilni.iyordu ve
okyanus dalgalanmn daga sanki onu yerinden oynatmak ister­
cesine c;arphg1 yerlerde beyaz kopi.ikler beliriyordu. Pedro Orce
co�kulu bir kederle kendinden gec;erek haykird1. Dilnyamn sonu
yakla�1yor, Joana Carda'nm soyledigini yineliyordu ve hepsi de
yinelediler. Tannm, mutluluk var, dedi bilinmeyen ses, ve belki
mutluluk yalmzca budur, deniz, 1�1k ve ba� donmesi.
Dilnya rastlant1larla doludur ve eger bir �ey yakmmdaki bir
ba�ka �eyle rastlanhsal olarak c;ak1�m1yorsa bu rastlant1y1 red­
detmek ic;in bir sebep degildir, bunun tek anlam1 c;aki�an �eyin
gorilnmez oldugudur. Yolculann tam egilip denize baktiklan o
anda Yanmada durdu. Oradaki kimse bunu fark etmedi, duru�
sirasmda bir sarsmh olmad1, ani bir denge kayb1, bir gerilme hissi
ya�anmad1. Bu �a�1rhc1 haberi ancak iki giln sonra, o muhte�em
287

yilkseltilerden inip ilk insanJ1 yere vard1klarmda i:igrendiler. Arna


Pedro Orce, Eger Yanmada'mn durdugunu si:iylilyorlarsa dogru­
dur, ama kendi ad1ma ve Sadik adma konu�ursam, size yemin
ederim ki yer hala sars1hyor, dedi. Bunu si:iylerken eli ki:ipegin
s1rtmdayd1.
Diinyamn her yerindeki gazeteler, bazilan ilk sayfada koca bir
man�etle birlikte, Yanmada'nm o tarihi fotografim yay1mlad1lar,
belki arhk ona Ada demeliyiz, okyanusun ortasmda sessizce du­
ruyor, diinyay1 yoneten ve ona rehberlik eden anayonlere ili�kin
konumunu milimi milimine koruyordu, Oporto Lizbon'un her
zamanki kadar kuzeyindeydi, Granada Madrid'in bu kentin ku­
rulu�undan beri oldugu kadar glineyindeydi, digerleri de eski
konumlarmdayddar. Muhabirler yarahc1 glii;:lerini neredeyse
tamamen kahn harflerle yazilm1� dramatik ba�hklarda yogun­
la�hrd1, jeolojik yer degi�tirme, daha dogrusu tektonik gizem
ilk giinkii kadar anla�dmaz olan s1rlanm sergilemeyi slirdiirene
dek de bunu yapacaklard1. Neyse ki kamuoyunun dikkati azal­
m1�t1, insanlar soru sormay1 birakm1�h, i;:arp1c1 kar�ila�tirmalarm
dolayh ve dolays1z imalan tarafmdan yeterince uyanhyorlard1,
Yeni Bir Atlantis Doguyor, Evrensel Satrani;: Tahtasmda Bir Ta�
Yer Degi�tirdi, Amerika'yla Avrupa Arasmda Bir Bag, Avrupa'yla
Amerika Arasmda Bir ihtilaf Elmas1, Gelecegin Sava� Meydam,
ama en biiyiik etkiyi bir Portekiz gazetesinin ba�hg1 yarath, Yeni
Bir Tordesilla Antla�mas1 Yap1lmah, bu geri;:ekten deharun basitli­
giydi, fikrin sahibi haritaya bakm1� ve Yanmada'run dlinyay1 bu
gorkemli glinlerde iki pari;:aya ay1ran o hattm a�ag1 yukan Ustlin­
de bulundugunu ke�fetmi�ti, biri bana, biri sana, biri bana.
i mzas1z bir makalede iki Yanmada iilkesinin kendilerini diin­
ya siyaset terazisindeki ibreler konumuna getirecek ortak ve
blitiinleyici bir strateji benimsemeleri onerildi, Portekiz bat1ya,
Birle�ik Devletler'e bak1yordu, i spanya ise doguya, Avrupa'ya.
289

Ayru 61-;ilde orijinal bir �eyler bulmaya heveslenen bir i spanyol


gazetesi bir idare teorisi ortaya att1, buna gore Madrid tilm stra­
tejinin politik merkezi olacaktl, bunun sebebiyse i spanya ba�ken­
tinin Yanmada'mn geometrik merkezinde bulunmas1yd1, oysa
haritaya bakt1g1m1zda bunun dogru olmad1g1ru gorilriiz, ama
baz1 insanlar kendilerini hedeflerine ula�tlracak yontemlere itiraz
etmez. Ortak itirazlar yalruzca Portekiz' den gelmedi, bu oneriye
onu i spanyol merkeziyeti;iliginin bir bai?ka kamtl olarak goren
ozerk i spanyol bolgeleri de kar�1 -;1kt1. Portekiz tarafmda tahmin
edilecegi gibi okillte ve ezoterik bilimlere kar�1 bir ilgi canlanmas1
vard1, bu uzun silrmedi t;ilnkil durum ciddi bir �ekilde degi�ti,
ama Padre Antanio Vieia'mn Ge/ecegin Ta rihi'nin ve Ban darra n m '

Kehanet/eri'nin ve Fernando Pessoa'mn Mensagem'inin biltiln nils­


halanrun sat1lmasma yetecek kadar uzun silrdil, ama zaten bunu
soylemeye gerek yok.
K1lgm siyasetin bakl� a-;1smdan baklld1gmda Avrupa ve
Amerika eli;iliklerinde sorunun ele ahm�1 etki sahalan iizerinde
yogunla�h, yani aradaki uzakhga kar�m Yanmada, ya da ada,
Avrupa'yla olan dogal baglanm korumah m1yd1, yoksa onlan ta­
mamen koparmadan kendisini daha i;ok bilyiik Kuzey Amerika
Devleti'nin ideallerine ve kaderine mi adapte etmeliydi. Bu me­
sele iistilnde hii;bir belirleyici etkide bulunma �ansma sahip ol­
mayan Sovyetler Birligi kendisi goril�melerde yer almadan hit;bir
karar almmamas1 gerektigini defalarca yineledi, bu arada yolcu­
lugunun ba�mdan beri Yanmada'y1 diger gili;lerle, Amerikan,
ingiliz ve Frans1z donanmalanyla birlikte takip etmi� olan do­
nanmas1ru da giii;lendirdi.
Bu goril�melerde, eli;i Charles Dickens tarafmdan Portekiz
Cumhurba�karu'na yoneltilen bir talebin sonunda geri;ekle�en
bir goril�me esnasmda, Birle�ik Devletler Portekiz'e art1k bir ulu­
sal kurtulu!ii hi.iki.imetinin hh;bir anlam ifade etmedigini t;i.inki.i
onu gerektiren ko�ullann ortadan kalkm1� oldugunu bildirdi,
Onun kurulmas1ru, eger fikrimi belirtmeme izin verirseniz Saym
290

Cumhurba�kam, son derece belirsiz ko�ullar gerektirmi�ti. Bu


patavats1zca mlidahalenin bilgisi kamuoyuna dolayh yoldan s1z­
d1, Cumhurba�kam'mn yaphg1 herhangi bir kamu ac;1klamas1yla
ya da Elc;i'nin Belem Saray1'ndan aynhrken soyledigi herhangi
bir sozle degil, aslmda Elc;i yalmzca Cumhurba�kam'yla yaphg1
gorli�menin son derece ac;1k ve yap1c1 oldugunu belirtmi�ti. Arna
bu hliklimette yeni bir di.izenleme olursa ya da gene! bir sec;im
yap1hrsa kac;milmaz bir �ekilde konumlanm yitirecck olan parti­
lerin elc;inin bu katlamlmaz mlidahalesine kar�1 bir saldmda bu­
lunmalan ic;in yeterliydi. Portekiz'in ic; meselelerinin Portekizlilcr
tarafmdan c;ozlimlenmesi gerektigini bildirdiler ve kin yilklil bir
ironiyle eklediler, Elc;i'nin David Copperfield'i yazm1� olmas1 ona
gclip C11111oeslerin ve T/1e Lusiad'lann lilkesindeki b izlere emirler
yagdirmas1 hakkm1 vermez. Ve tam bu noktada Yanmada beklen­
medik bir �ekilde tekrar hareket etmeye ba�lad1.
Pedro Orce Pireneler'in eteginde. Evet, durmu� olabilir, ama
ha!a sars1hyor, derken hakhyd1 ve bunu soyleyen tek ki�i olma­
mak ic;in elini kopegin sirtma koymu�tu, kopek de sars1hyordu,
iki erkekle kadm da bunu kendi paylarma dogrulayabiliyorlar­
d1, Joaquim Sassa'yla Jos� Anaic;o'nun Orce'yle Venta Micena
arasmdaki kurak topraklarda, Cordoba zeytini agacmm altmda
ya�ad1klan o benzersiz deneyimi yineleyerek. Arna �imdi ya�a­
nan �ok gene! ve evrenseldi, hareket doguya ya da bahya, ku­
zeye ya da gi.ineye dogru degildi. Yanmada yelkovanm tersi
yonde kendi c;evresinde donilyordu, bu kamuoyuna ac;1klamnca
Portekizlilerin ve i spanyollarm hemen ba�larmm donmesine yo!
ac;h, oysa donil� hlZI kesinlikle ba� dondilri.icil degildi. Dilnyamn
kendi kendini yonetmesini saglayan tilm fizik yasalanm, ozel­
likle de mekanik yasalan, kesinlikle tehlikeye sokan bu sira d1�1
fenomen tilm siyasi gorli�melerin, kapah kap1lar ardmda ve ko­
ridorlarda imzalanan anla�malarm, dogrudan ya da ad1m ad1m
yap1lan diplomatik manevralarm yanda b1rak1lmasma yo! ac;h.
Aynca insamn mesela bakanlar kurulundaki masamn binayla,
291

�ehirle, illkeyle ve tum Yanmada'yla birlikte bir ci..im bil�teymi�­


.;esine, bir di..i � teymi�.;esine doni..i p durdugunu bilirken sakin kal­
masmm kolay olmad1g1ru kabul etmeliyiz. Daha duyarh olanlar
her ne kadar topragm dondi..ig ilnil hissetmediklerini itiraf etseler
de dairesel bir yer hareketi hissettiklerini soylediler, ne demek is­
tediklerini gostermek it;in kollanru iki yana a.;1p bir denge konu­
mu saglamaya .;ah�hlar, ama .;ogu zaman ba�aramad!lar ve hat­
ta sirti..i s til dil�tiiler, gogun yava�.;a donmesini izlediler, geceleri
y1ld1zlarla aym, gilndilzleriyse, isli gozliik camlanyla, gilne�in.
Baz1 doktorlar bunlann yalruzca histeri belirtileri oldugu goril­
�ilndeydi.
Elbette ki daha radikal �ilphecilerden de bol bol vard1 orta­
hkta, devam edin, Yanmada kendi c;evresinde donilyormu�, ola­
naks1z, bir heyelan olsa anlard1k, t;iinkil toprak kaymalan olur,
�iddetli bir yagmur yagd1gmda bay1rlarda buna rastlamr, bu bir
Yanmada'da da olabilir, yagmur yagmasa bile, ama Yanmada'nm
kendi .;evresinde donmesi kendisini ekseninden .;ekip uzakla�hr­
d1g1 anlamma geliyor ki boyle bir �ey yalmzca nesnel olarak ola­
naks1z degil, aym zamanda da er get; merkezden par.;alanacag1
anlamma geliyor ki o zaman kaderin insafma terk edilecegiz. Bu
�i..i p heciler bu donmenin yalmzca bir tabagm bir ba�ka tabagm
iisti..i n de donmesine benzeyebilecegini unutuyorlard1, bu �ist iist
iiste duran kaya tabakalanndan olu�uyordu. Eger aralarmdaki
baghhk gev�erse biri digerinin iistiinde kolayhkla donebilirdi ve
teorik a.;1dan tam bir aynlmay1 engelleyecek bir bag olu�tururlar­
d1. Bu teoriyi savunanlar tam da bunun ger.;ekle�mekte oldugu­
nu iddia ettiler. Ve bunu dogrulayabilmek it;in dalg1.;lan bir kez
daha denizin dibine gonderdiler, okyanusun olabildigince deri­
nine, ve onlarla birlikte Archimedes, Cyana ve telaffuz edilemez
bir ismi olan bir Japon makinesi de gitti. Biltiln bu .;abalarm so­
nucunda i talyan ara�hrmac1 o me�hur sozil yineledi, sudan .;1kh,
kapag1 a.;h ve di.inyanm her yerinden televizyon istasyonlarmm
mikrofonlarma konu�tu, Hareket etmemesi gerek ama ediyor.
292

Bir halat gibi bilkiilmii� merkezi bir eksen yoktu, kaya tabaka­
lan yoktu, yine de Yanmada Atlantik'in ortasmda gorkemli b i r
�ekilde donilyordu ve donerken giderek daha tanmmaz oluyor­
du, Buras1 gero;ekten tiim ya�amlanm1z1 ge<;irmi� oldugumuz
yer mi, diye sordu insanlar kendi kendilerine. Portekiz k1y1s1 gil­
neydoguya doniiyordu ve eskiden Pireneler'in en dogu ucu olan
yer �imdi i rlanda'y1 i�aret ediyordu. Yanmada'y1 gozlemlemek
transatlantik ticari ui;u�larmm zorunlu bir k1sm1 haline gelmi�ti,
ger<;i bunun pek bir faydas1 da olmuyordu ya, <;iinkii hareketin
ili�kilendirilebilecegi sabit bir nokta yoktu. Aslmda hii;biqey bir
uydu tarafmdan yakalamp iletilen goriintiiniin, i;ok yilksekten
i;ekilen ve fenomenin boyutlan hakkmda geri;ekten bir fikir veren
fotografm yerini alamazd1.
Bu hareket bir ay kadarsilrdii. Yanmada'dan bak1ld1gmda ev­
ren azar azar degi�iyordu. Gilne� her giin ufukta farkh bir nok­
tadan doguyordu ve insan gokyilzilnde ay1 ve yild1zlan aramak
zorunda kahyordu, Samanyolu sisteminin merkezindeki hare­
ketleri art1k kendi ba�ma yeterli degildi, �imdi gokyiizilnil bir
titre�en yild1zlar karma�asma donii�tiiren o diger hareket vard1,
sanki evren bir ui;tan diger uca tekrar dilzene giriyordu, belki de
ilk diizeninin yanh� oldugunu fark etmi�ti. Gilniln birinde gii­
ne� normal zamanlarda yiikseldigi yerden dogdu ve arhk bunun
dogru olmad1gm1, yalmzca bir izlenimden ibaret oldugunu, gii­
ne�in normal rotasm1 izledigini ve bir ba�ka rotay1 izleyemeye­
cegini soylemek anlams1zla�h. Sokaktaki insan, Liitfen size �unu
soylememe izin verin Saym Bay1m, diye cevab1 yap1�t1nyordu
basiti;e, sabah gilne�i eskiden on penceremden dogard1 ve �im­
di evimin arka penceresinden doguyor, belki siz bunu basit bir
�ekilde ai;1klayabilirsiniz. Uzman bunu elinden geldigince ai;1k­
lad1, fotograflar i;1kard1, i;izimler yaph, bir gokyiizii haritas1ru
ai;t1, ama ogrenci bir tiirlii ikna olmuyordu, sonunda ders ogren­
cinin Saym Dok tor' dan giine�in tekrar on penceresinden dogma­
sm1 saglamasm1 rica etmesiyle son buldu. Uzman onu bilimsel
293

ai;1klamalarla ikna edemeyecegini anlaymca, Merak etme, dedi,


eger Yanmada saga donerse giine�i eskisi gibi gorebileceksin,
ama �i.ipheci ogrenci dedi ki, Demek bunun olduguna inaruyor­
sun, yoksa i�lerin eski haline donmesinden bahsetmezdin Bay
<;:okbilmi�. V e i�ler eski haline donmedi.
K1�m i;oktan gelmi� olmas1 gerekiyordu, ama gelmi� gibi go­
ri.inen k1� birden geri i;ekildi, olaru tarumlayabilecek tek fiil bu.
Mevsim ne k1�tl ne sonbahar, bahar da degildi ve yaza da hii;
benzemiyordu. B u bir bekleme mevsimiydi, tarihi yoktu, sanki
di.inya yeni yarahhyordu ve mevsimlerle onlann vakitlerine he­
niiz karar verilmemi�ti. Deux Chevaux dag eteklerinde agir agir
ilerliyordu ve yolcular arada bir �a�kmhk ii;inde duruyordu, en
i;ok da artlk Pireneler'in ardmdan degil denizden yi.ikselen, 1�1k­
lanyla daglann yamai;lanm, sonra da karh zirveleri aydmlatan
gi.ine�in gori.inti.isi.ine �a�irarak. Burada, bu koylerden birinde
Maria Guavaira'yla Joana Carda hamile olduklanm fark ettiler.
i kisi de hamileydi. Bunda �a�1lacak bir �ey yoktu, hatta bu ka­
dmlarm bu haftalar, aylar boyunca hamile kalmak ii;in ellerinden
geleni yaphklan soylenebilirdi, kendilerini erkeklerine iki taraf
da hii;bir onlem almadan vermi�lerdi. Kadmlann aym vakitte ha­
mile kalmalanna da �ai;;m amak gerek, bu yalruzca bu diinyada
ya�am1 yap1landuan tesadiiflerden biriydi, neyse ki bazen bunlar
net bir i;; ekilde ai;1klanabilir ve boylece i;; i.ipheciler aydmlatdabi­
lir. Arna durum utani; vericiydi, i;i.inki.i babamn kimligi konusu
utani; vericiydi, i;i.inki.i babamn kimligi konusunda belirsizlik
vard1. Aslmda eger Joana Carda'yla Maria Guavaira ac1madan ya
da daha gizli bir duygudan dolay1 yalmz Pedro Orce'yi aramak
i.izere ormana gitmeseler ve onu ii;lerine girip son tohumlanm
ak1tmas1 ii;in ikna ederken neredeyse yalvarmak zorunda kal­
masalar, Pedro Orce'nin kafa kan�1khg1 ve rahats1zhg1 boylesi­
ne biiyi.ik boyutlardayd1, bu yanhi;; ad1m1 atmasalar, bu Jirik ve
hii; de erotik olmayan sahneler yai;;anmasa Maria Guavaira'run
i;ocugunun babasmm Joaquim Sassa, Joana Carda'runkiyse Jos�
294

Anaic;o olarak kabul edilecekti �liphesiz. Arna Pedro Orce dev­


reye girmek zorunda kalm1�, daha dogrusu kadmlar tarafmdan
ba�tan c;1kanlrru�h ve �imdi yilzil utanc; tarafmdan yenilen bir
edeple ortiiltiydil. Babanm kim oldugunu bilmiyorum, demi�ti
ilk ornegi te�kil eden Maria Guavaira, Ben de bilmiyorum, demi�­
ti onun te�kil ettigi ornegi iki nedenden dolay1 benimsemi� olan
Joana Carda, birincisi onun kadar kahramanca davranabilecegini
kamtlamak, ikincisi de hatay1 hatayla telafi etmek, istisnay1 kaide
haline getirmek ic;in.
Arna ne bu fikirler, ne de daha inceleri onlann temel sorun­
la ylizle�mekten kac;mmalanm saglayam1yordu. Jose Anaic;o'yla
Joaquim Sassa'ya haberin verilmesi gerekiyordu. Buna nasil tep­
ki vereceklerdi veya kadmlan onlara, Hamileyim, dediklerinde
ylizlerinde nasil bir ifade belirecekti. Daha normal bir durumda
sevinc;ten kendilerini kaybederlerdi ve belki de ylizlerindeki o
ilk �ok ve ifadeler ruhlanndaki o ani sevinci ele verecekti, ama
ytizlerine k1sa silrede kasvetli bir ifade bilrilnecek, gozleri kara­
racak, korkunc; bir sahneyi haber verecekti. Joana Carda hic;bir
�ey soylememelerini onerdi, zaman gec;tikc;e ve kannlan btiyil­
dtikc;e durumun gerc;egi almganhklan, incinmi� gururu ve yeni­
den alevlenen ofkeyi yati�hracakti. Ancak Maria Guavaira buna
katilm1yordu. Ona gore blitiln taraflarm sergiledigi cesaretin ve
fedakarhgm zay1f bir kandirmacayla, suskun bir kay1ts1zhktan
da kotti olan korkakhkla son bulmas1 ilzilcilydil. Hakhsm, dedi
Joana Carda, ama bogay1 boynuzlanndan yakalamahy1z, ne soy­
lediginin farkmda degildi, baz1 ifadeleri duruma yeterince dikkat
etmeden kullanmanm tehlikesi budur.
Aym giln iki kadm erkeklerini c;agmp k1rlarda gezintiye c;1kt1,
ac;1k arazilerin en ate�li ve yilrek parc;alay1c1 haykm�lan bile hsil­
tilara donil�tilrdilgil yerlerde, ne yaz1k ki insan seslerinin cenne­
te ula�amamasmm sebebi budur, ve orada kadmlar anla�tiklan
gibi la& uzatmadan, Hamileyim ve babanm sen mi, Pedro Orce
mi oldugunu bilmiyorum, dediler. Joaquim Sassa'yla Jose Anaic;o
295

tahmin edilecegi �ekilde tepki verdiler. Birden parladilar, ellerini


kollamu ofkeyle sallad1lar, son derece dokunakh bir kedere kapil­
dilar, birbirlerini goremeyecek kadar uzaktaydilar, ama hareket­
leri aymyd1, sozleri de e�it derecede ac1yd1, Olanlar sana yetme­
di, tatmin olmadm, �irndi de gelip hamile oldugunu ve bundan
kimin sorumlu oldugunu bilmedigini soyleme yiizsiizliigiinu
gosteriyorsun, Nasil bilebilirdim ki, hem i;ocuk dogunca kimden
oldugunu anlayacag1z, Neden bahsediyorsun, Baz1 benzerlikler
olacak, Evet, ama ya sadece sana benzerse. Sadece bana benzerse
o zaman sadece benim �ocugumdur, ba�ka kimsenin degil, Beni
aptal durumuna m1 dii�iirmeye .;ah�1yorsun, Kimseyi aptal du­
rumuna dii�iirmeye i;ah�m1yorum, boyle bir �eyi asla yapmam,
Bu i�i nas1l i;ozmeyi dii�iiniiyorsun peki, Eger Pedro Orce'yle bir
gece yathg1m1 kabul edebildiysen, karar vermeden once dokuz
ay beklemeyi de kabul edebilirsin, i;ocuk sana benziyorsa senin­
dir, Pedro Orce'ye benziyorsa onundur ve onu reddedebilirsin,
tabii beni de, bunu istersen, ve sadece bana benzemesine gelince,
buna sakm inanma, diger partnere ait fiziksel bir ozellik mutlaka
olur. Peki Pedro Orce ne olacak, ona soyleyecek misin, Hay1r, ilk
iki ay bir �ey be Iii olmaz, ozellikle de bu bol bluzlann ve ceketle­
rin i.;inde, en iyisi hi.;bir �ey soylememek bence, Pedro Orce'nin
sana, ikinize diizenli olarak hizmet veren bir dam1zhk aygmn
ifadesiyle bakmasmm beni k1zd1racag1ru soylemeliyim, bunu
soyleyen iistiin bir dil hakimiyetine sahip olan Jose Anaii;o'ydu.
Joaquim Sassa i;ok daha sadeydi, Senhor Pedro Orce'nin horoz
gibi kurumlanarak yiiriimesini hi<; istemem. Boylece iki erkek de
bu haberi kabullendi, bu gizem ai;1ga kavu�tugunda ve doga ken­
di bildigini yaphgmda en kotii korkulanmn bo�a 9kmas1 umu­
dundan cesaret alarak.
C::ocuk sahibi olmamn ne demek oldugunu asla bilmeyen
Pedro Orce'nin zihninden menisinin iki kadmm rahminde ser­
pilmekte olabilecegi fikri kesinlikle gei;miyor. i nsamn davram�­
larmm tiim sonui;lanm asla bilemeyecegi ne kadar da dogru, i�te
296

kusursuz bir omek, tad1m ._1kard1g1 mutlu anlarm ams1 solmaya


ba�lad1 ve olas1 etkileri, henliz ki.i..i.ik olsa da kendi i._inde ti.im
digerlerinden daha onemli olacak, eger dogrularursa, gozi.ine
gorlinmi.iyor ve bunun bilgisi kendisinden saklamyor. Tann da
insanlan yarath ama onlan gormliyor. Arna Pedro Orce tamamen
kor degil, ._iftlerin arasmdaki uyumu bir �eyin bozdugunu, arala­
nnda bir mesafe olu�tugunu gorebiliyor, bir sogukluk degil tam
olarak, daha ._ok saldirganhk i._ermeyen ama uzun sessizlik si.ire­
lerine yol a._an bir ._ekingenlik, yolculuk ne gi.izel ba�lam1�ti, oysa
�imdi sanki artlk birbirlerine soyleyecek �eyleri kalmam1�tl ya da
anlam ifade edebilecek yegane sozleri soylemekten korkuyorlar­
dt. Olan oldu, bir zamanlar canh olan �imdi Olli, eger mesele buy­
sa. Aynca o ilk anlardaki k1skan ..hk zamanla tekrar alevlenmi�
de olabilirdi. Ve belki de oradan ge .. tigimi kimse gormediginden,
Pedro Orce yine her kamp kurduklarmda civarda uzun gezintile­
re ._1kmaya ba�lad1. Bu adamm bu kadar ._ok yi.irliyebilmesi nere­
deyse inamlmaz bir �Y·
Bir gi.in, uzaklardaki Pireneler'in habercisi olan ilk yama .. lan
heni.iz geride btrakm1�lard1 ve Pedro Orce onden, lSSIZ yollardan
gitmi�ti ve hisleri onu neredeyse kampa geri donmemeye ikna
ediyordu ki, bezginl ik anlarmda insamn kafasma i.i�i.i�en di.i�i.in­
celerdir bunlar, yo! kenarmda dinlenen bir adama rastlad1. Adam
kendi ya�mda gibi gori.ini.iyordu, belki daha da ya�hyd1, bitkin
ve yorgundu . Yanmda i.isti.inde yi.ikJer bulunan bir e�ek vard1 ve
sari di�leriyle gi.ine�in kavurdugu otlan ._igniyordu, ._i.inki.i hava
ko�ullan daha once de bahsettigimiz gibi bitkilerin bi.iyi.imesine
pek elveri�li degil ve yeni filizlerin uygunsuz yerlerde ve mev­
simlerde belirmesine yol a ..1yor, metafor a�1klarmm soyleyecegi
gibi, doga yolunu kaybetti. Adam yalmzca bir somun ekmegi
yemekteydi, koti.i bir durumda oldugu ortadayd1, yiyecegi ya
da ba�1m sokacak yeri olmayan bir serseriydi, ama huzurlu ve
zarars1z bir gori.ini.i�i.i vard1, aynca Pedro Orce 1ss1z topraklar­
da yaphg1 bu uzun yi.irilyi.i�lerle de sergiledigi gibi kolay kolay
297

korkan bir adam degildir. Kopek yanmdan bir an olsun aynlma­


m1�b, daha dogrusu iki kez aynlmt�h, ama Pedro Orce'nin ya­
nmda daha fazla tercih edecegi insanlar varken ve yalruzca bunu
uygun buldugu ic;in.
Pedro Orce adama selam verdi, i yi gi.inler, digeri de kar�1hk
verdi, i yi gi.inler, iki adamm da kulaklan bildik bir telaffuzu al­
g1lad1, bir gi.iney �ivesini, kisacas1 Endi.ili.is �ivesini. Arna bayat
ekmegi yiyen adam yerle�im bolgelerine uzak bu yerde sanki bir
uc;an daire tarafmdan biraklhvermi�c;esine c;1kagelen bu adamla
kopekten �i.iphelendi ve ihtiyath davranarak, bunu gizlemeye de
c;ah�madan, yerde duran ucu metal sopaya uzand1. Pedro Orce
bu hareketi ve serserinin huzursuzlugunu fork etti, durup hie;
kip1rdamadan egik ba�1yla kendisini izlemekte olan kopekten
korkmu� olmahyd1. Kopekten korkma, c;ok sakindir, aslmda tam
olarak sakindir diyemem, ama zarar gorme tehlikesi olduguna
inanmad1kc;a saldirmaz. Birinin kendisine zarar verecegini nasil
anlayabilir ki. i �te bu iyi bir soru, ke�ke yamtm1 bilseydim, ama
kopegin cinsini ya da nereden geldigini ne ben ne de birlikte yol­
culuk ettigim arkada�lanm anlayabildik. Tek ba�ma oldugunu
ve yakmlarda ya�ad1gm1 sanm1�hm, Birkac; arkada�1mla seyahat
ediyorum, bir yi.ik arabam1z var, olup bitenler yi.izi.inden yola
c;1kbk ve bir daha da durmad1k. Endi.ili.isli.isi.in, �ivenden anla�1-
hyor. Orceliyim, Granada'dan. Ben de Zufrel iyim, Huelva'dan.
Tam�hg1m1za memnun oldum. As!l ben memnun oldum. Sana
bir dakikahgma e�lik edebilir miyim, Rahatma bak, korkanm
sana bayat ekmekten ba�ka bir �ey ikram edemeyecegim. \:ok te­
�ekki.irler, ama az once arkada�lanmla yedim zaten. Onlar kim,
iki arkada�1m ve kadmlan, iki adamla kadmlardan biri Portekizli,
diger kadm Galiciah, Hepiniz nas!l bir araya geldiniz peki . Ah,
bu uzun bir hikaye.
Digeri 1srar etmedi, etmemesi gerektigini anlad1 ve, Hu­
elva'dan birinin burada ne arad1g1m merak ediyorsundur, dedi.
Boyle zamanlarda insanlan bekledigin yerde bulamazsm gene!-
298

likle. Zufre'den geliyorum, orada akrabalanm var, ba�ka bir yere


gitmemi�lerse tabii, ama ispanya'nm Fransa'dan kopup aynla­
cag1 soylentisini i�itince gidip kendi gozlerimle goreyim dedim.
Hay1r, ispanya degil, iber Yanmadas1. Evet, elbette. Ve Yanmada
Fransa'dan degil Avrupa'dan aynld1, bu ayru �y gibi gelebilir
ama arada fark var. Boyle ince ayrmtdara kafam basmaz benim.
Tek istedigim gidip kendi gozlerimle gormekti. Ne gordi.in peki.
Hii;bir �ey, Pireneler'e vard1m ve gordi.igi.im yalmzca denizdi. Biz
de yalmzca bunu gordlik. Fransa yoktu, Avrupa yokh1, �imdi,
bence bir �ey orada yoksa bu hii; olmam1� olmas1yla ayru �eydir,
zamamm1 var olmayan bir �eyin pe�inde kilometrelerce ylirliye­
rek harcam1�hm. H1mm, bu konuda yamhyorsun. Hangi ai;1dan
yamhyorum. Yanmada Avrupa'dan aynlmadan once Avrupa var­
d1, bir smir vard1 dogal olarak ve smmn bir tarafmdan digerine
gei;mek zorunda kahyordun, i spanyollar gei;iyordu. Portekizliler
gei;iyordu, yabancdar geliyordu, senin oralarda turist gorme­
din mi hii;. Bazen, ama orada gorlilecek hii;bir �ey yoktu. Onlar
Avrupa'dan gelen turistlerdi, Arna Zufre'de ya�arken Avrupa'y1
hii; gormediysem ve Avrupa'y1 ha!a gormemi�sem, aradaki fark
ne. A ya da gitmedin, ama o var. Arna ay1 gorebiliyorum, �u anda
normal seyrinden farkh hareket ediyor tabii, ama yine de onu
ha!a gorebiliyorum. Adm ne. Ad1m Roque Lozano, hizmetin­
deyim. Ben Pedro Orce'yim, Dogdugun yerin ad1m m1 vermi�­
ler sana. Orce'de dogmad1m, oraya fazla uzak olmayan Venta
Micena'da dogdum. $imdi ammsad1m, yola i;1khg1mda Orce'ye
giden iki Portekizliyle kar:,;da:_;m1�hm. Belki de aym ki:_;ilerdir.
Bunu ogrenmeyi i;ok isterim. Benimle gel, ogrenirsin. Eger bu bir
davetse seve seve kabul ediyorum, oyle uzun zamand1r tek ba:,;1-
ma seyahat ediyorum ki. Yava:,;i;a ayaga kalk ki kopek bana sald1-
racag1m sanmasm, sana soparu verecegim. Roque Lozano i;1km1m
s1rtlad1, e:,;egin dizginini i;ekti ve yola koyuldular, kopek Pedro
Orce'nin yanmda yiirliyordu, belki hep olmas1 gereken budur,
bir insanm yanmda mutlaka bir hayvan olmahdir, omzuna bir
299

papagan tUnemeli, beline bir y1lan dolanmah, yaka ucunda bir


bocek, k1vnlm1� bir akrep durmahdu, hatta sai;mda bir bit olma­
hdu bile diyebilirdik, eger bu bocek diger boceklerin bile katla­
namad1g1 o tiksirn; parazitler tiiri.ine dahil olmasayd1, oysa bu o
zavalhc1klarm sw;u degil, t;i.inki.i boyle olmalanru Tann istedi.
Ayrn gayesiz luzla seyahat ederek Katalonya'mn ii;lerine gir­
diler. i �leri yolunda gidiyordu, bu ticaret dahru sei;meleri mi.i­
kemmel bir fikirdi. $imdi yollarda daha az insana rastlamyordu,
bu da her ne kadar Yanmada ha!a doni.iyor olsa da insanlann
normal ah�kanhklanna ve ugra�larma geri dondlikleri anlamma
geliyordu, eger eski ah�kanhklannm ve ugra�larmm dogru tam­
m1 buysa. Koyler arhk terk edilmi� degil, gen;i insan ti.im evler­
de daha onceki sahiplerinin oturdugundan emin olam1yor, �imdi
baz1 erkekler ba�ka kadmlarla birlikte ve baz1 kadmlar da ba�­
ka erkeklerle birlikte, t;ocuklanysa kayna�m1�. Bu bliti.in bi.iyilk
sava�larm ve got;lerin kat;1mlmaz sonucudur. Daha o sabah Jose
Anait;o ans1zm arhk herhangi bir t;arp1�ma tehlikesi kalmam1�
gibi gorlindilgi.ine gore grubun kaderine ili�kin bir karar verme­
leri gerektigini ai;1klad1. Ona gore en muhtemel ya da akla yakm
hipotez Yanmada'run aym noktada donmeye devam etmesiydi,
bu da insanlarm gilndelik ya�amlarmda bir aksamaya yo! ai;ma­
yacakh, gert;i arhk yonleri belirleyemeyebilirlerdi, ama bunun ne
one mi var, ne de olsa kuzey olmadan ya�ayamayacag1mm soyle­
yen bir kanun yok. Arna onlar Pireneler'i gormil�ti.i, oyle bir yi.ik­
seklikten a�ag1, denize bakmak ne harika bir deneyim olmu�tu,
T1pk1 ut;akta olmak gibi, diye haykirm1�h Mr:iria Guavaira, tec­
rlibeli Jose Anait;o onun hatas1m dilzeltmi�ti, Bu ikisi kar�1la�h­
nlamaz, ne de olsa insan bir ut;agm penceresinden bakarken ba�
donmesi hissetmez, ama burada, tilm gilcilmilzle tutunmasak da­
yanamay1p kendimizi denize atabilirdik. Er ya da get;, dedi Jose
Anait;o, o sabah yaphg1 uyany1 yineleyerek, gelecegimiz hakkm­
da bir karar vermek zorunda kalacag1z, hayatlanm1zm geri ka­
lamm yollarda gei;irmek istemiyorsak tabii. Joaquim Sassa ona
300

katild1, ama kadmlar bir fikir beyan etrnekte gonlilsuzdu, bu ani


acelenin gizli bir sebebinin olmasmdan �upheleniyorlar, yalmzca
Pedro Orce i;ekinerek yerin hala sars1lmakta oldugunu ammsath
onlara, eger bu yolculuklarmm hala sona ermediginin bir i?areti
degilse, o zaman belki kendisine niye ilk ba�ta bu yolculuga i;1k­
m1� olduklanm ai;1klayabilirlerdi. Ba�ka bir zamanda bu savdaki
bilgelik, varsay1msal olsa bile, biraz etki yarat1rd1, ama ruhun ya­
ralarmm derin oldugunu goz onunde bulundurmak gerek, yoksa
ruhun yaras1 olmazlard1, �imdi Pedro Orce ne soylerse soylesin
gizli bir amacmm oldugundan �uphelenilecek, Yemekten hemen
sonra herkes ne yapilmas1 gerektigi konusundaki fikrini soyleye­
cek, eve mi donmeliyiz yoksa devam m1 etmeliyiz, derken Jose
Anaii;o'nun gozlerinden okunan du�unce buydu ve Joana Carda
sordu, Hangi eve.
$imdi Pedro Orce yanmda bir adamla geri donuyor. Adam bu
mesafcden ya�h biri gibi gorunuyor, bu da i;ok iyi, yeterince cin­
sel ili�ki problemimiz var zaten. Adam ylik ta�1yan bir e�egi i;eki­
yor, son derece siradan bir e�ek bu, ama bir s1ra d1�1 ozelligi var,
gumu� renginde, ad1 Platero olsayd1, c1hz Rocinante gibi bu isim
ona yak1�1rd1. Pedro Orce kampm smmm belirleyen gorunmez
.;izgide duruyor, kurallara uyup ziyareti;iyi tamtmas1 gerekiyor,
bu mutlaka smmn oteki tarafmda yap1lmas1 gereken bir �ey, bun­
lar ogrenmek zorunda olmad1g1m1z kurallard1r, ii;imizdeki tarih­
sel adam onlan bilir, bir gun bir �atoya izinsiz girmeye i;ah�m1�
ve dersimizi alm1�1zd1r. Pedro Orce vurguyla, Yolda bu hem�eri­
me rastlad1m ve onu bizimle bir kase i;orba ii;sin diye getirdim,
dedi, hem�erim tarummda bariz bir abart1 var, ama Avrupa'daki
boyle bir zamanda anla�Iiabilir bir �ey bu, biri Minholu, digeri
Alentejolu iki Portekizli vatanlanna kar�1 aym nostaljiyi hisseder,
her ne kadar ikisini be� yuz kilometre ayJrm1� olsa da, �imdi ikisi
de evlerinden alt! yuz kilometre uzakta.
Joaquim Sassa'yla Jose Anaii;o adam1 tarumad1, ama e�ek ii;in
aym �ey soylenemez. Onu kesinlikle gozleri 1smyordu, bu da
301

�a�IrtlCI degildi, <;ilnki.i bir e�egin gorilnil�il bir adammkinin ter­


sine birka<; ayda degi�mez, bir adam eger kirli ve bak1ms1zsa,
sakal birakm1�sa, zay1flam1� ya da �i�manlarru�sa, sa<;lan dokill­
mil�se, kendi kans1 tarafmdan bile tanmmaz, kadmm ozel i�aret­
lerin aym yerde olup olmad1gnu gormek i<;in onu soymas1 gere­
kir, bazen de <;ok ge<; kalmm1� olur, o i� <;oktan olup bitmi�se ve
pi�manhk bag1�lanma meyvesini toplayamayacaksa. Jose Anai<;o
konukseverlik kurallarma uyarak, Ho� geldin, liitfen bize katil,
istersen e�egin yiikilni.i indir ki o da dinlensin, �urada hem at­
lara, hem de e�ege yetecek kadar kuru ot var, dedi. E�ek egersiz
ve yiiksiiz <;ok daha gen<; goriiniiyordu, �imdi giimii�i renginin
de iki farkh tonda oldugu fark ediliyordu, biri koyu, digeri a<;1kt1
ve ikisi de olduk<;a <;arp1c1yd1. Erkekler gidip hayvam kostekledi,
atlar bu yeni gelene yan yan bakh ve ko�um tak1mlarmm takil­
masnu gii<;le�tirecek kadar c1hz olan bu hayvanm kendilerine pek
yard1mc1 olamayacagmdan �iiphelendi. Adam kamp ate�ine geri
dondi.i ve bir ta�m iistiine oturmadan once kendini tamtt1, Ad1m
Roque Lozano, geri kalamna gelince, temel anlah teknikleri yi­
nelemelerden ka<;mmay1 buyurur. Jose Anai<;o tam e�egin bir ad1
olup olmad1gm1, admm Platero ya da Giimi.i� olup olmad1gm1 so­
racakt1 ki, Roque Lozano'nm oni.inde sonunda mutlaka kendini
yineleyen sozleri, Avrupa'y1 gormeye geldim, suskun kalmasma
yo! a<;t1, birden hahzas1 canlanm1�t1, kendi kendine mmldand1, Bu
adam1 tamyorum, zamamnda ammsamas1 da isabet oldu, insan­
larm birbirlerini tammalan i<;in bir e�ege gereksinim duymalan
son derece naho� olurdu. Joaquim Sassa'nm kafasmdan da ben­
zer di.i�i.inceler ge<;mi� olmahyd1, duraksayarak, Sanki daha once
kar�!la�ml�IZ gibi geliyor bana, dedi, Bana da oyle geliyor, diye
kar�1hk verdi Roque Lozano, bana yolculugumun ba�mda kar­
�1la�t1g1m iki Portekizliyi ammsat1yorsunuz, ama onlar arabayla
seyahat ediyorlard1 ve yanlarmda kadm yoktu, Hayat oyle �ey­
ler <;1kanr ki insarun kar�1sma, dedi Maria Guavaira, insan oyle
<;ok �ey kazamp kaybeder ki, iki ath bir yilk arabas1, iki kadm ve
302

bir ba�ka adam bulmak ne kadar kolaysa bir Deux Chevaux'yu


yitirmek de o kadar kolayd1r, Hem daha aram1za kahlacak olan­
lar var, diye araya girdi Joana Carda. Ne Pedro Orce'nin, ne de
Roque Lozano'nun neden bahsettigine dair hii;bir fikirleri yoktu,
ama Jose Anaii;o'yla Joaquim Sassa kastettigi �eyi biliyorlard1 ve
insan bedenine, ozellikle de kadmlarm bedenlerine ili�kin s1rlara
yapdan bu gondermeyi ho� kaqalamadilar.
Birbirlerini tamm1�lard1. Ti.im �i.ipheler kaybolmu�tu. Roque
Lozano Sierras Morena'yla Aracena arasmda kar�da�hklan, e�­
gi Platero'yla birlikte Avrupa'ya dogru seyahat eden adamd1 ve
Avrupa'y1 gorememi�ti, ama niyeti ve kurtulu� umudu hala buy­
du. Peki �imdi nereye gidiyorsun, diye sordu Joana Carda, Eve
gcri doni.iyorum i;unki.i toprak ne kadar donerse donsiin aym
yerde olmah. Topraktan m1 bahsediyorsun. Hay1r, evimden, insa­
nm evi her zaman topragm oldugu yerdedir. Maria Guavaira i;or­
bay1, herkese yetsin diye biraz su ekledikten sonra, kaselere koy­
maya ba�lad1. Yemegi sessizlik ii;inde yediler, sadece metodik bir
�ekilde bir kemigi kemiren kopek ve kuru otlan i;igneyen atlarla
e�ek ses i;1kanyordu. Arada s1rada kuru bir fasulye tanesinin i;1-
hrdad1g1 i�itiliyordu. Bu hayvanlar �u andaki s1kmhlar goz onii­
ne almd1gmda paylarma di.i�en yiyeceklerden �ikayet edemez.
Daha ki�isel gi.ii;li.iklerden baz1lan bu gece yap1lacak olan aile
toplanhsmda i;ozi.ilecek. Bir yabancmm varhg1 kesinlikle engel
te�kil etmeyecek. Tam tersine, i;i.inkii Roque Lozano evine don­
mekte oldugunu soyledi, biz ne yapacag1z peki, <;:ingeneler gibi
amai;s1zca orada burada m1 gezinecegiz, elbise mi ahp satacag1z,
yoksa evlerimize ya da i�lerimize, normal bir ya�ama geri mi do­
necegiz, ne de olsa Yanmada bir daha asla durmasa bile herkes
bu duruma ah�maya ba�layacak, insanoglu si.irekli hareket ha­
linde olan di.inyaya nasil ah�hysa. i i;inde bir gi.ine� bahg1 olan
bir akvaryumun etrafmda doni.ip durmak herkesin dengesini
nasil da bozmu�tur, bunu hayal bile edemeyiz. Seni di.izelttigim
ii;in bag1�la, dedi bilinmeyen ses, ama giine� bahg1 diye bir �ey
303

yoktur, ay bahg1 vard1r ama gune� bahg1 yoktur. Bu durumda


seninle tartl�mayacag1m, ama yoksa bile olmahyd1. Ne yaz1k ki
insan her �eye birden sahip olam1yor, dedi Jose Anaic;o, rahat­
hk ve ozglirluk birbiriyle uyu�maz, bu gezgin ya�anhrun c;eki­
ci yanlan var, ama dort saglam duvarh ve tepesinde bir c;atis1
olan bir ev c;ad1r beziyle ortUlli ve yollardaki c;ukurlara girince
sarsilan bir yuk arabasmdan daha guvenlidir. Joaquim Sassa,
Pedro Orce'yi evine goturmekle ba�layahm, sonra da, dedi ama
cumlesini tamamlayamayarak yanda b1rakt1, bu noktada Maria
Guavaira araya girdi ve soylenmesi gereken �eyi ac;1kc;a soyledi,
�ok gtizel, Pedro Orce'yi eczanesine gottirup b1rakahm, sonra
Portekiz'e gidelim, Jose Anaic;o bilmedigim bir yerdeki okuluna
geri donebilir, biz de bir zamanlar kuzey ad1 verilen yonde ilerle­
riz, Joana Carda Ereira'daki kuzenlerinin yanmda m1 kalacagma,
yoksa Coimbra' daki kocas1run yaruna m1 di:inecegine karar ver­
mek zorunda kalacak, bu mesele halledildikten sonra Oporto' ya
gidip Joaquim Sassa'y1 ofisinin i:inline b1rakabiliriz, patronlan
Peiiafiel'den c;oktan di:inmi.i� olmah, son olarak ben de evime
gidecegim, bir erkegin evlenmek ic;in beni bekledigi yere, bana
ben uzaktayken mlilkumu korumu� oldugunu soyleyecek, Simdi
benimle evlen, d iyecek ve ben bir odun parc;as1yla bu yuk araba­
sm1 yakacag1m, bir dli�li yakar gibi, belki sonunda ta�tan gemiyi
denize itip onunla seyahat etmeyi ba�armm.
Boyle uzun bir konu�ma hem konu�anlan, hem de dinle­
yenleri soluksuz b1raklr. Bir an hepsi sustu, sonra Jose Anaic;o
ona arumsatti, Zaten ta�tan bir salm ustunde gidiyoruz. Arna o
c;ok buyuk, kendimizi denizci gibi hissedemiyoruz, dedi Maria
Guavaira ve Joaquim Sassa gtilumseyerek, �ok dogru, dedi,
uzayda seyahat etmek de bizi astronot yapm1yor. Bir sessizlik
daha oldu, sonra konu�ma suas1 Pedro Orce' deydi, Her �eyi birer
birer yapahm, dedi, Roque Lozano bize katilabi\ir, onu kendisini
mutlaka Zufre'de bekleyen ailesine gi:iturelim, kendi gelecegi­
miz hakkmda daha sonra karar veririz. Arna yuk arabasmda bir
304

ba�kasmm yatmas1 ic;in yer yok, diye 1srar etti Jos� Anaic;o. Merak
etmeyin, eger sizinle yolculuk etmemi istememenizin tek sebebi
buysa, ben ac;ik havada yatmaya ah�km1m, yagmur yagmad1g1
siirece, yilk arabasmm altmda yatabilirsem bu geceleyin bir c;atl
altmda yatmak kadar iyi olur benim ic;in, inanm bana, yalmz ol­
maktan b1km1�tlm, diye itiraf etti Roque Lozano.
Ertesi giin yolculuklanna devam ettiler. Kir ve Satranc; e�ekle­
rin tali hi kar�1smda homurdand1, bu e�ek yilk arabasmm arkasm­
da tms gidiyor, bir iple arabaya baglanm1� ve yilksilz halde, dog­
dugu and aki kadar c;1plak, giimil�i, ho� bir panltJ yay1yor, efen­
disi yilk arabasmm on tarafmda oturmu� Pedro Orce'yle gec;mi�
hakkmda gevezelik ediyor, c;iftler c;ad1r bezinin altmda konu�u­
yor, kopek onden gidip ortahg1 kolac;an ediyor. Uyum neredeyse
mucizevi bir �ekilde bir anda ke�if seferine geri dondii. Diin, son
tart1�malarmdan sonra, bir seyahat program1 belirlediler, c;ok net
bir �ey dcgildi ama hie; yoktan iyiydi. Once Tarragona'ya inecek,
sonra Valencia'ya dek sahil �eridinde ilerleyeceklerdi, Sevilla'ya
gidecek, son olarak da oradan seksen kilometreden daha az bir
mesafedeki Zufre'ye varacaklard1, k.i orada �oyle diyecegiz, i �te
Roque Lozano geliyor, biiyiik macerasmdan sapasaglam dondil,
fakir gitti fakir geldi, ne Avrupa'y1 ne de El Dorado'yu ke�fet­
ti, buralarm pe�ine dil�en herkes onlan bulamam1�hr, suc;lu da
her zaman yolcu degildir. �ogunlukla bize kotillilk ya da ceha­
let yilziinden hazineler oldugunu soyledikleri yerlerde hic;bir
�ey bulamay1z. Sonra nasil ag1rland1gma bakacag1z, Dedecigim,
Babac1g1m, Kocac1g1m, Ne yaz1k ki geri dondiin, belki k1rlarda
geberirsin ya da kurtlara yem olursun diye ummu�tum, her �ey
yiiksek sesle soylenemez.
Sonra Zufre'de bir aile toplant1s1 daha yap1lacak, �imdi nereye
gidecegiz ve gittigimiz yere vard1g1m1zda hakk1m1zda neler soy­
leyecekler, nereye, neden, kimin ic;in, cevab1 zaten biliyorsamz
sorulanmz sahtedir. Boyle k1sa bir sure ic;inde bilinmeyen ses iki
kez konu�tu.
Yanmada dogudan batiya dogru kusursuz bir yanm i;ember
i;izerek dondilkten sonra yan yatmaya ba�lad1. Tam �u anda, ke­
limenin tam anlam1yla, eger edebi metaforlar tam anlam1 ii;ere­
bilirse, Portekiz ve 1spanya bacaklanm havaya kald1rm1� olan iki
illkeydi. i i;inde ya�ad1klan fiziksel alandaki yap1sal degi�iklikle­
re ellerinden geldigince uyum saglama i�ini bizim yard1m1mm
her zaman kili;ilk gormil� olan i spanyollara birakahm ve basit
insanlarm her zaman bir ozelligi olan miltevaz1 bir sadelikle i;ok
eskiden beri haritadaki gilney bir bolge olan Algarve'nin o do­
gailstil anda Portekiz'in en kuzey ucunu te�kil ettigini soyleye­
lim. i narulmaz ama geri;ek, Bir Aziz'in hala soyledigi gibi, canh
oldugundan degil, i;ilnkil ti.im Azizler oldil, insanlar silrekli bu
ifadeyi odilni; ahp kay1ts1zca kulland1klarmdan, ruhani ihtiyai;lar
sebebiyle oldugu kadar insani i;1karlar yilzilnden de. Eger kader
Yanmada'nm o noktada i;ak1hp kalacagm1 buyurduysa bunun
doguracag1 sosyal ve politik, killtilrel ve ekonomik, hatta insan­
lann goz ard1 etme egiliminde oldugu psikolojik sonui;lar ve on­
lann sonras1 son derece ciddi, ui; noktada, k1sacas1 sars1c1 olacak.
Mesela ilnlil Oporto �ehri o degerli unvamm, kuzeyin ba�kenti
olma unvamm yitirecek, ne manhk, ne de topografya yard1m1-
na ko�abilecek ve eger bu baz1 kentlilere koylilliik ve vizyonsuz­
luk gibi geliyorsa, o zaman Milano bir anda Gilney i talya'daki
Calabria'yla yer degi!?tirseydi ve Ca\abriahlar kuzeyin ticaretin­
den ve endilstrisinden faydalansalard1 neler olurdu bir hayal
etsinler, fber Yanmadas1'na olanlan goz oniinde bulundurursak
tamamen olanaks1z bir donil�iim degil bu.
306

Arna bu yalruzca bir dakika slirdii. Yanmada dii�uyordu ama


donmeyi slirdiiruyordu. Bu ytizden daha fazla anlatmadan once
dii�me fiilini burada hangi baglamda kulland1g1m1z1 ac;1klamah­
y1z. Burada cisimlerin ani dli�li�lerinden b ahsetmedigimiz ac;1k,
bu Yanmada'nm batmaya ba�lad1g1 anlamma gelirdi. Denizde
gec;en blinin o c;ogunlukla silanhh ve felaketlerin siirekli tehdi­
di altmda ya�anan gunler boyunca boyle bir afet ya da benzeri
ya�anmad1, bu uzun ve macerah yolculugun Yanmada'nm tama­
men batmas1yla sonuc;lanmas1 biiyuk bir talihsizlik olurdu. Bu
bize neye ma! olursa olsun, �imdi Ulysses'in tath Nausicaa'yla
bulu�mak ic;in karaya asla zamamnda varamayacag1 olas1hg1-
m kabullenmi� dummday1z, ama bitkin denizcinin en azmdan
Phaeacianhlarm adasmm sahiline ayak basmasma izin verilebi­
lir, o olmazsa bir ba�kasma, boylece kendisini bekleyen bir ka­
dm gogsli yoksa ba�1111 kolunun iistUne koyabilir. 0 halde sakin
olahm. Yanmada'nm her �eyi, Pireneler'in en yuksek zirvelerini
bile yutacak kadar derin olan zalim denize batmayacagma soz
veriyoruz. Evet, Yanmada dii�uyor, bunu ba�ka tiirlii tammla­
mak olanaks1z, ama guneye dogru, c;unku dlizlemyuvan boyle
ikiye boleriz, yukan ve a�ag1, list ve alt, siyah ve beyaz olarak, her
ne kadar Ekvator'un alt k1smmdaki lilkeler dlinyanm eksikligini
hissettigi farkh ve hakh olarak tamamlay1c1 haritalar kullanmasa
da. Arna i�ler olduklan gibi, kar�1 konulmaz bir erdemleri var ve
bir okul c;ocugu bile dersini ilk defasmda, daha fazla ac;1klamaya
gereksinim duymadan ogrenebilir. Hie; onemsenmeyen e�anlam­
hlar sozltigu bile bunu dogruluyor, insan a�ag1 iner ya da dii�er,
neyse ki bu ta�tan sal okyanusun dibine batm1yor, yliz mil yon ak­
cigerin suyla dolmasma, Tagus'la Guadalquivir'in lath sularmm
sonsuz okyanusun aCI sulanyla kan�masma yo! ac;m1yor.
$airlerin gerc;ekten fuzuli olduklanm savunanlar hie; eksik
olmam1�hr, bense kendime bize net olarak tammlad1g1m1z �ey­
lerin ashnda ne kadar belirsiz olduklanru gostermeseler halimiz
nice olurdu diye soruyorum. Bu noktada, bu kadar c;ok sayfa
307

yazild1ktan sonra bile, bu anlatmm konusu bir okyanus yolculu­


gu olarak ozetlenebilir, gen;i tamamen banal bir konu degil bu, ve
Yanmada'rnn tekrar gi.ineye dogru ilerlemeye ba§lad1g1 ve hayali
ekseninin etrafmda donmeyi silrdilrdilgil bu dramatik anda bile
Yanmada'mn donil§i.inil ve ini§ini ana rahmindeki bir c;ocugun
athg1 ilk taklaya benzeten o Portekizli §airin verdigi ilham olma­
sa verilerin basit sunulumunun otesine gec;meyi ve anlamlamu
geni!?letmeyi nas1l yapacag1m1Z1 kesinlikle bilemezdik. Bu muh­
te!?em bir benzetme, gerc;i sanki dogarun bizi dli�ilnmekten ba�ka
yapacak i�i yokmu� gibi her �eyi mutlaka insanlarla ili�kilendiren
bu insan bii;imcilikten vazgec;meliyiz. Basitc;e sonsuz korkumuzu,
di.inyay1 bize benzeyen ya da oldugumuzu sand1g1m1z gori.intii­
lerle doldurmam1za yol ac;an o korkuyu itiraf etsek her �eyi anla­
mak daha kolay olurdu, eger bu saplanhh c;aba bo�lugun oldugu
yerde bulunmay1 reddeden ya da anlamm var olmad1g1 yerlere
anlam yi.iklememeye karar veren birinin sahte cesareti ya da inat­
c;1hg1 degilse tabii. Muhtemelen bo!?lugu doldurma yetisinden
yoksunuz ve anlam dedigimiz �ey bir zamanlar uyumluymu!?
gibi gorilnen ve c;abucak yok oluveren bir imgeler toplammdan
ya da bilincin panik ic;indeki anlamland1rma, di.izen ve tutarhhk
getirme c;abasmdan, ba�ka bir §ey degil.
Genelde, !;iairin soyledikleri anla�1lmazdir ve her ne kadar bu
kaide olsa da, yine de baz1 istisnalara rastlamr, mesela bu lirik
hadisede duruma tam uygun d li§en o metafor herkesin d i line do­
land1, gerc;i bu popliler begeniyi diger �airlerin c;ogunun payla�h­
g1 soylenemez, onlarm da haset ve k.Jskanc;hk gibi insani duygu­
lara sahip olduklanm dil�ilnilrsek bu bizi �a�1rtrnamah. 0 ilhamh
klyasm dogurdugu en ilginc; sonui;lardan biri de anahk ruhunun
ya da anahk etkisinin tekrar canlanmas1yd1, modernligin aile ya­
�ammda yo! ac;t1g1 degi�iklikler tarafmdan ne kadar zay1flat1lm1�
olsa da. Ve eger bilinen gerc;ekleri tekrar gozden gei;irirsek, Joana
Carda'yla Maria Guavaira'nm bilinc;li bir karardan i;ok dogal bir
incelik yi.izilnden o etkinin habercisi olduklanm gosteren biri;ok
308

kamt buluruz. Kadmlar hii; §ilphesiz zafer kazand1. Cinsel organ­


lan, anatomilerine yapttg1m1z bu kaba gondermeyi bag1§larsamz,
en sonunda evrenin defedici mekanizmasmm ayru anda hem
kili;illen hem de geni§leyen ifadesi oldu, i;1karma yontemiyle i§­
leyen biltiln o makinelerin, her §eye donil§ecek olan o hii;ligin,
ki.ii;ilkten bilyilge, sonludan sonsuza dogru yapilan o kesintisiz
ilerleyi§in. Bu noktada yorumcularm ve ara§t1rmacilarm derin
sulara girdiklerini gormek gilzel, ama §a§irt1CI degil, i;ilnkil tec­
rilbeler bize ifade edilemeyenin smmna yakla§t1ki;a sozciiklerin
ne kadar yetersiz kald1gm1 i;ok iyi ogretmi§tir, a§k demek isteriz
ama sozcilk agz1m1zdan i;1kmaz bir tilrlil, istiyorum demek iste­
riz ama yapamam deriz, son sozii soylemeye i;ah§1r ve en ba§a
donmil§ oldugumuzu fark ederiz.
Arna sebep ve sonucun kar§lhkh dogasmda bir ba§ka sonui;,
aym anda hem geri;ek hem de faktor, bu tart1§malarm ciddiyeti­
ni azaltt1 ve herkesin gillilmseyip birbirine sanlmasma yol ai;t1.
Bir anda, tabii bu basitle§tirilmi§ formilllerin her zaman ii;erdigi
abart1y1 da goz onilnde bulundurahm, tilm ya da hemen hemen
tiim dogurabilen kadmlar hamile olduklanm soylediler, oysa ka­
dmlarla erkcklerin korunma yontemlerinde belirgin bir degi§ik­
lik yapllklan yolunda bir veri yoktu, elbette ki dilzenli olarak ya
da rasgele ili§kiye girdikleri erkeklerden bahsediyoruz. Arttk in­
sanlar hii;bir §eye §a§irm1yor. Yanmada Avrupa'dan kopah aylar
oldu, bu vah§i ai;1k denizde binlerce kilometre kat ettik, bu koca
dev deh§ete kapilm1§ Asor Adalan'm kil pay1 s1y1rd1, belki de za­
ten i;arpmamas1 gerekiyordu, daha sonra anla§1ld1g1 gibi, ama ka­
dmlarla erkekler bir taraftan digerine goi; etmek zorunda kahrken
bunun farkmda degildi, bunlar olanlardan yalmzca bazilan, ba§­
kalan da var, mesela giine§in soldan dogmas1m beklerken sagdan
yilkseldigini gormek gibi, aya gelince, sanki dilnyadan koptuk­
tan sonraki tutars1zhg1 ona yeterli gelmemi§ti, aynca riizgarlar da
her taraftan esiyor ve bulutlar ufkun her yerinde hareket ediyor
ve donen ba§larm tepesinde i;ember i;iziyor, evet, donen, i;i.inkil
309

tepede canh bir alev var, sanki insanm sonw;ta hayvans1 halinin
tarihsel tembelliginden uyanmasma gerek yok, sanki bir kez daha
panlhh ve biltiin bir halde yeniden �ekillenmi�, saf ve gi.izelligi
bozulmam1� bir dilnyamn ic;ine konulabilir. Bi.iti.in bunlar olduk­
tan ve o bahsettigimiz Portekizli �air Yartmada'nm bir yolculuk
s1rasmda olu�mu� ve �imdi sulu bir rahmin ic;inde dogmay1 bek­
lerken denizde donilp duran bir c;ocuk oldugunu soyledikten son­
ra, kadmlarm insana ozgil rahimlerinin �i�mesine niye �a�ahm ki,
belki de gilneye dogru inen o bi.iyi.ik ta� hamile b1rakh onlan, bu
yeni yarahklann insanlarm k1zlan oldugunu nereden bilebiliriz,
ya da babalarmm dalgalan yaran, onlan, mmldanan sulan, esen
ve inleyen riizgarlan delen o dev pruva olup olmad1g1m.
Yolcular bu kolektif hamileligi radyo haberlerinden ve gaze­
telerden ogrendi, televizyon programlarmda da ba�ka bir �eyden
bahsedilmiyordu. Gazeteciler sokakta bir kadm gori.ir gormez
hemen mikrofonu suratma day1yor ve onu soru yagmuruna tutu­
yorlard1, bu nasil ve ne zaman olmu�tu, bebegine ne ad verecekti,
zavalh kadm, kamera tarafmdan canh canh yenirken k1zanp ke­
keliyordu, tek yapmad1g1 polise ba�vurmakh c;ilnki.i onu ciddiye
almayacaklanm biliyordu. Yi.ik arabasmdaki yolcularm aras1 tek­
rar gerginle�mi�ti, ne de olsa Yanmada'daki ti.im kadmlar hamile
kalm1�sa bile bu iki kadm kendi durumlan konusunda tek kelime
soylemiyor ve bu suskunlugun sebebi de belli, eger hamile ol­
duklanru itiraf ederlerse Pedro Orce kendini baba adaylan liste­
sine dahil edecek ve son defasmda son derece bi.iyi.ik zorluklarla
tekrar kazanabildikleri o uyum ikinci bir darbeyi kald1ramayabi­
lir. Boylece bir gece Joana Carda ve Maria Guavaira erkeklere ak­
�am yemek\erini verirken c;arp1k bir gi.ili.imsemeyle, Bir dil�i.ini.in,
i spanya ve Portekiz'deki tiim kadmlar hamile, bizdense hie; umut
yok, dediler. Bu anhk yapmac1khg1 kabul edelim, Jose Anaic;o'yla
Joaquim Sassa'mn rahats1zhklanm, cinsel yeterlilikleri sorgula­
nan erkeklerin rahats1zhgm1, gizleyebildiklerini de kabul edelim,
en kotilsil kadmlarm o sahte alayc1hg1run barn tellerine basma
310

olas1hg1, c;ilnkil ikisinin de hamile olduklan ne kadar dogruy­


sa, kimden hamile kald1klamun bilinmedigi de o kadar dogru.
Boylesine c;ok yamts1z soru varken bu yapmac1khhk ortam1 yu­
mu�atmad1 elbette, Maria Guavaira'yla Joana Carda'run hamile
olduklan zamanla anla�!lacak, ne de olsa istedikleri kadar inkar
etsinler, istedikleri ac;1klamay1 sunsunlar, gerc;ekle yilzle�ilmesi
gereken an onlinde sonunda gelip c;atacak.
Her iki lilkenin de bariz bir �ekilde utanm1� olan Ba�bakanlan
televizyona c;1k1yor, dokuz ay sonra Yanmada'da ya�anacak olan
demografik patlamadan bahsederken utanmalan ic;in bir sebep
yok oysa, neredeyse aym saatte on iki ya da on be� milyon c;o­
cuk dogacak, 1�1g1 ilk kez gorlirken hep birlikte aglayacaklar,
Yanmada bir dogumevine donecek, her tarafta mutlu anneler,
giiHimseyen babalar olacak, eger c;ocuklarm babasmm kimligi
hakkmda yeterince kesinlik varsa. Meselenin bu yonilnden poli­
tik bir avantaj saglamak bile milmklin, dogum rakamlarma dik­
kat c;ekerek, c;ocuklanm1zm gelecegi adma herkesi ciddiyete da­
vet ederek, ulusal birle�meden bahsederek ve bu verimliligi Bat1
dlinyasmm geri kalanmdaki k1s1rhkla kar�Ila�hrarak. Bu demog­
rafik patlamanm ya�anmas1 ic;in bir genetik patlama ya�anm1� ol­
mas1 gerektigi dli�ilncesi kar�1smda memnunluk duymadan ede­
mez insan, ne de olsa kimse bu kolektif dollenmenin dogailstil bir
sebepten kaynakland1gma inanm1yor. Ba�bakan �imdi almmas1
gereken saghk onlemlerinden bahsediyor, ulusal boyuttaki do­
gum hizmetleri nden, uygun zamanda kiralanacak olan doktor ve
ebe ekiplerinden, yilzil c;ab�an duygulan ele veriyor, resmi ac;1k­
lamasmm ciddiyetiyle c;arp1�an gillilmseme dilrtilsilnil, sanki her
an, Portekiz'in ogullan ve k1zlan, elde edecegimiz kazanc;lar c;ok
bilyilk olacak ve eminim ki ya�ad1g1m1z haz da ayru derecede bil­
ylik olmu�tur, c;ilnkil kendini tenin zevklerine kaphrmadan c;o­
cuk sahibi olmak cezalarm en bilyilgildilr, deyiverecek. Erkekler
ve kadmlar dinliyor, kar�1hkh bak1�1p gillilmsilyor, birbirleri­
nin dil�ilncelerini okuyabiliyorlar, o geceyi ammsayabiliyorlar,
311

o glinii, ani bir diirti.iyle bir araya gelip yapilmas1 gerekeni yap­
tiklan o saati, yava:;; c; a donmeye ba:;; l ayan bir gogiin altmda, de­
lirmi� bir gi.ine�in, delirmi� bir aym, karma�aya dii�mi.i� yiid1zla­
nn. i lk izlenim bunun bir illi.izyon ya da hayal olabilecegi, ama
kadmlarm karmlan �i�meye ba�laymca dii� gormemi� oldugu­
muz anla�1lacak.
Amerika Birle�ik Devletleri Ba�kam da diinyaya seslendi. Her
ne kadar Yanmada glineyde bilinmeyen bir yere dogru ilerlemeye
ba�lam1� olsa da, Birle�ik Devletler'in medeniyete, ozgiirliige ve
ban�a kar�1 sahip oldugu sorumluluklardan asla vazgec;meyece­
gini ac;1klad1, Gerc;i Yanmada iilkeleri, �imdi birbiriyle c;ati�an etki
alanlanna girdiklerine gore, Amerikan ulusundan kaderlerinin
bizimkiyle birle�ecegi c;ok muhtemelmi� gibi gori.indiigli zaman­
da alacaklarma mutlak gozliyle bak1lan yard1m1 bekleyemezler.
Bunlar tum di.inyaya soyledigi sozlerdi a�ag1 yukan. Ancak Beyaz
Saray'daki Oval Ofis'in mahremiyetinde, burbon bardagmm
ic;indeki buz �1k1rdarken darn�manlarma �u itirafta bulunacakt1,
Antarktika'da c;ak1hp kahrlarsa biitiin dertlerimiz sona erer, onlar
bir oraya bir buraya giderken nasil plan yapabiliriz ki, hic;bir stra­
teji boyle bir durumla ba�a c;1kamaz, ornegin hala Yanmada'da
bulunan i.islerimizi ele alahm, boyle bir durumda penguenlere
fuze atmaktan ba�ka ne i�e yararlar ki. 0 zaman dam�manlardan
biri ashnda dikkatli dii�iiniiliirse yeni rotanm o kadar da kotli
olmad1gma dikkat c;ekti. Afrika'yla Latin Amerika arasmda iler­
liyorlar Saym Ba�kan. Evet, bu rota bizim ic;in avantajh olabilir,
ama bolgedeki itaatsizligi da cesaretlendirebilir, ve ba�kan belki
de bu rahats1z edici durum aklma geldigi ic;in masaya yumrugu­
nu vurup e�inin glillimseyen fotografim devirdi. Ya�h bir dam�­
man korkuyla s1c;rad1 ve, Liitfen dikkatli olun Saym Ba�kan, dedi,
boyle bir yumrugun nelere yo! ac;acag1m bilemezsiniz.
Art1k o bogarnn yiizlilmli� derisi degil, tarih oncesi zamanlar­
da insanlarm kulland1g1 o c;akmakta�mdan sanat eserleri �eklin­
deki dev bir ta� parc;as1, kullarnlabilecek bir alete donii�ene dek
312

sab1rla yontulmu�, ilst tarah saglam ve avuca oturacak �ekilde


yuvarlakla�hnlm1�, alt tarahysa kaz1ma, kazma, kesme, i�aretle­
me ve �ekillendirme ve aynca, henilz bu diirtilye kar�1 koymay1
ogrenmedigimizden, yaralama ve oldilrme i�lerinde kullamlmak
ilzere sivriltilmi�. Yanmada arhk donmilyor ve Afrika'yla Gilney
Amerika'nm arasmda dikey olarak giineye dogru ilerliyor,
Ba�kan'm Daru�mam'nm ac;1klamas1 gerektigi gibi, �ekli de zihin­
lerinde ya da haritalarmda hali.i onun eski konumuna sahip olan­
lan �a�irtacak �ekilde her iki taraftaki k1talara uyuyor, kuzeyde
Portekiz'le Galicia'y1 goriiyoruz, bat1dan doguya uzaruyor, sonra
o bilyilk kiitle daralmaya ba�hyor, solda Endillils'le Valencia hali.i
d1�an firhyor, sagdaysa Cantabria sahili var ve ayru hat ilstiin­
de bilyiik Pirene seddi bulunmakta. Ta�m keskin ucu Croesus
Burnu, Akdeniz sularmdan bu tehditkar denizlere getirildi, kendi
gogilnden oyle uzaklarda ki, o ki eskiden Cerbere'nin, bu anlah­
nm ba�mda s1kc;a bahsedilmi� olan o kilc;ilk Frans1z kasabasmm
kom�usuydu.
Yanmada iniyor, ama ag1r ag1r iniyor. Uzmanlar, her ne ka­
dar son derece ihtiyatla konu�salar da, hareketin durmak iizere
oldugunu soylilyor, biitiin durmazsa onu olu�turan parc;alarm
er gee; durmak zorunda oldugu gibi evrensel olarak kamtlanm1�
bir kanuna giiveniyorlar, bu hareket potansiyel kar�tla�hrmalan
bol bol ic;erdigini bildigimiz insan ya�am1run kendisi tarafmdan
ispat edilmi�tir. Bu bilimsel ac;1klamadan sonra yilzy1lm oyunu
ba�lad1, bu fikir herhalde dilnyanm her yerinde ayru anda akla
gelmi�ti ve hareketin durdugunun kesin olarak dogrulanacag1ru
zaman ve yer iizerine c;ifte bahis oynamaya dayanan bir sistemin
olu�turulmasmdan ibaretti, bu noktay1 ac;1khga kavu�turmak ic;in
varsay1msal bir durumu ele alahm, diyelim ki bahse giren ki�inin
yerel saati be� otuz ii<; ve kirk dokuz saniye olsun, giln, ay ve yt!
da onemli, ve Yanmada'run konumu da meridyen olarak, derece,
dakika ve saniye bazmda belirlenmeli, nirengi noktas1ru az once
bahsettigimiz Croesus Burnu te�kil edecek. Trilyonlarca dolard1
313

soz konusu olan ve eger biri her iki yarut1 da bilebilirse, yani dog­
ru am ve dogru yeri, ki bu olas1hk hesaplarma gore neredeyse
imkans1zd1, bu kutsal denebilecek plan ongorilye sahip ki!li ne
servetler gormil� olan bu dunyada e�ine benzerine rastlanmam1�
bir �ekilde zengin olacakh. Unutmaym ki �imdiye dek bu kadar
korkun� bir oyun oynanmad1, �unkil her ge�en anla, kat edilen
her kilometreyle birlikte kazanma �ansma sahip olan bahis�ilerin
say1s1 azahyor, ancak ote yandan elenenlerin �ogu tekrar bahse
girip odUI paras1ru astronomik bir rakama yilkseltiyor. Herkesin
tekrar bahse girecek kadar paras1 olmuyor elbette, pek �ogu in­
tihar etmenin d1�mda iflastan kurtulmamn ba�ka bir yolunu bu­
lanuyor. Yanmada guneye inerken ardmda sorumlu olmad1g1
olumlerden bir iz buak1yor, bu arada kadmlarmm rahimlerinde
de son derece masumca ilretmi� oldugu milyonlarca �ocuk var.
Pedro Orce huzursuz ve rahats1z tav1rlarla ortahkta dolamyor.
�ok az konu�uyor, saatler boyu kamptan uzakta kahyor, bitkin
bir halde donup yemek yemeyi reddediyor, arkada�lan hasta
olup olmad1g1m sorduklarmda, Hay1r, hasta degilim, diyor, ba�ka
bir a�1klama yapmadan. Yalmzca Roque Lozano'yla sohbet edi­
yor, sanki ba�ka konu yokmu��asma geldikleri yorelerden bah­
sediyorlar hep. Kopek her yerde ona e�lik ediyor ve bu adamm
huzursuzlugunun bir zamanlar son derece sakin olan bu hayva­
m etkiledigi anla�1hyor. Jose Anai�o �imdiden Joana Carda'ya,
Eger tarihin tekerrilr edecegini, tek ba�ma ve terk edilmi� olan
zavalh adamm kendisini rahatlatacak ve ona cinsel tatmin suna­
cak �efkatli kadmlar bulacag1m samyorsa �ok yamhyor, dedi bile,
ve Joana Carda ona soguk bir gulilmsemeyle kar�1hk veriyor,
Yamlan sensin, Pedro Orce'nin sorunu, eger bu dogru sozcilkse,
�ok daha farkh bir �ey. Ne sorunu. Bilmiyorum, ama seni temin
ederim ki bu kez bizi arzulam1yor, kadmlar bu konularda asla
yamlmaz. 0 zaman onunla konu�mah, onu konu�maya zorlama­
hy1z, belki ger�ekten hastadir. Belk.i, ama bu bile kesin degil.
Sierra de Alcaraz boyunca ilerliyorlar, bugiln haritaya gore
314

ismi Bienservida olan bir kasabanm yakmmda kamp kuracaklar.


En azmdan iyi bir isim verilmi�. On tarafa tiinemi� olan Pedro
Orce Roque Lozano'ya, Buradan sonra Granada'ya varmam1z
gerek, eger gittigimiz yer oras1ysa, diyor. Arna benim memleke­
tim hala c;ok uzaklarda. Oraya ula�acaksm. Evet ula�acag1m, ama
tlim mesele bunun bir anlam1 olup olmad1g1. Boyle �eyler ancak
ula�tlktan sonra konu�ulur, gri ah diirtsene, yava�hyor. Roque
Lozano dizginleri sarst1, kamc;1s1ru atm sagnsmda �aklatt1, i;ok
hafifc;e, bunun iizerine Kir itaakarca hmm art1rd1. <;:iftler araba­
nm i<;indeler, &silda�1yorlar, Maria Guavaira, Belki evine donmek
istiyor ama bizi k1rmamak i<;in bunu soylemiyor, diyor. Hakh
olabilirsin, diye kar�1hk verdi Joaquim Sassa, en iyisi ona ai;1kc;a
sorahm, hislerini anlad1g1mm ve ona giicenmedigimizi soyleye­
lim, ne de olsa hii;bir yeminin ya da anla�manm bir omiir boyu
gei;erli olmas1 �art degil, biz dostuz ve dost kalacag1z, bir giin geri
doniip onu ziyaret ederiz. Tann korusun, diye mmldand1 Joana
Carda usulca. Aklmda ba�ka bir gey mi var yoksa. Hay1r, kesin­
likle hay1r, yalmzca bir onsezi. Ne onsezisi, diye sordu ona Maria
Guavaira. Pedro Orce'nin olecegini hissediyorum. Hepimiz er ya
da gee; olecegiz. Arna ilk olen o olacak.
Bienservida anayolun uzagmda bulunuyor. Oraya mallanm
satmaya gitmi�lerdi, yiyecek aldilar, su stoklanm tazelediler ve
vakit hala giindiizken yola geri dondiiler. Ancak fazla uzaga git­
mediler. Biraz ileride Turruchel adh kii<;iik bir koy kilisesi vard1,
geceyi gec;irmek ic;in ho� bir yerdi buras1, bu yiizden durmaya
karar verdiler. Pedro Orce on taraftan inmeye ba�lad1 ve Jose
Anaic;o'yla Joaquim Sassa ah�ilmad1k bir �ekilde yiik arabas1
dururken atlay1p ona yard1ma gittiler ve onlann uzanm1� kolla­
rma tutunurken, Bu da nesi dostlar, ben sakat filan degilim, de­
mesine yol ac;hlar, dostlar kelimesinin ya�h adamm gururlu soz­
lerine kar�m kollannm arasma dii�en o bitkin bedenini, c;iinkii
bir an gelir ki gurur yalruzca sozciiklerden ibaret kahr, yalruzca
sozciiklerden ibarettir, tutarken bile yiireklerinde giivensizligin
315

kederini ta�1yan bu adamlarm gozlerinin bir anda ya�armas1-


na yo! ai;hguu fark etmedi. Pedro Orce ayaklanru yere bas1yor,
birkai; ad1m ahyor ve yuzi.inde �a�km bir ifadeyle duruyor, her
hareketi �a�kmca, sanki yogun 1�1k onu feli; ediyor ve korle�tiri­
yor! Sorun ne, diye sordu yakla�m1� olan Maria Guavaira. Bir �ey
yok, hii;bir �ey yok. Kendini kotii mil hissediyorsun, diye sordu
Joana Carda. Hayrr, ba�ka bir �ey bu. Egildi, kollaruu yerde iki
yana ai;h, sonra Sad1k'1 i;ag1rd1, bir elini ba�uun i.istiine koydu,
parmaklanm boynunda, belkemiginde, s1rhnda ve sagnsmda
gezdirdi. Kopek k1m1ldamad1, sanki pern;eleriyle yeri kazmaya
i;ah�1yormu�i;asma dimdik durdu. $imdi Pedro Orce uzanm1�h,
ba�1 i;imenlerin i.istiin deydi, beyaz sai;lan aslmda ki� olmas1 gere­
ken bir vakitte bi.iyi.iyen taze filizlere kan�1yordu. Joana Carda'ya
Maria Guavaira yaruna egilip ellerini tuttu, Sorun ne, bize ne his­
settigini soy le, dediler, i;ilnkli yilzlindeki ifadeye bak1hrsa bliyi.ik
bir aCJ ii;indeydi. Gozlerini iri iri ai;t1 ve goge, gelip gei;en bulutla­
ra bakh . Maria Guavaira'yla Joana Carda'mn onlan gormek ii;in
ba�lanru kaldirmalarma gerek yoktu, Pedro Orce'nin gozlerin­
de agir agir ylizi.iyorlard1, hpk1 Oporto'nun sokak lambalarmm
kopegin gozlerinde yans1m1� olmas1 gibi, belki i;ok uzun zaman
once, ba�ka bir varolu�ta, ve �imdi birlikteler, ollim kadar ya�am
konusunda da deneyimli olan Roque Lozano sayesinde tekrar
birle�tiler, kopek Pedro Orce'nin ylizlindeki ifadeyle hipnotize
olmu� gibi, ba�1rn egmi� ona bak1yor, ti.iyleri dimdik, sanki di.in­
yadaki ti.im vah�i hayvanlarla kap1�mak i.izereymi�i;esine, sonra
Pedro Orce net bir sesle, tane tane konu�arak �unlan soyledi,
Arhk yeri hissetmiyorum, arhk onu hissedemiyorum, gozleri ka­
rard1, kur�un renginde gri bir bulut gokylizlinde yava�i;a ilerledi,
yava�i;a, i;ok yava�i;fl. Maria Guavaira son derece zarif bir hare­
ketle Pedro Orce'nin gozlerini kapad1, sonra onlara, oldli, dedi,
bunun iizerine kopek ko�maya ba�lad1 ve neredeyse insan sesini
and1ran bir sesle uludu.
Bir insan oli.ir, sonra ne olur peki. Dort dostu aghyor, onu i;ok
316

kisa bir zaman ii;in taruyabilmi� olan Roque Lozano bile gozleri­
ni s1kilm1� yumruklanyla �iddetle ovu�turuyor, kopek yalmzca
bir kez uludu, �imdi cesedin yanmda duruyor, az sonra yahp iri
ba�1m Pedro Orce'nin gogsiine koyacak. Arna cesedi ne yapacag1-
m1za karar vermeliyiz, dedi Jos� Anaii;o. Bienservida'ya gotiiriip
yetkililere haber verelim, onun ii;in bundan fazlasm1 yapama­
y1z, sonra Joaquim Sassa ona ammsath, Bana bir keresinde �air
Machado'nun herhalde bir p1rnalm altma gomi.ilmii� oldugunu
soylemi�tin, Pedro Orce'ye de ayru �eyi yapahm, ama son sozii
Joana Carda soyledi, Ne Bienservida, ne de bir agacm dibi, cesedi
Venta Micena'ya gotiirelim, onu dogdugu yere gomelim.
Pedro Orce �imdi cenaze sedyesinin ilsti.inde yan yatmlm1�
halde duruyor. i ki kadm yanmda diz i;okmii� soguk ellerini tu­
tuyor, bedenleriyle i;ok az tam�abilmi� o elleri ve on tarafta iki
erkek oturuyor. Roque Lozano atlan dizginlerinden tutmu� on­
den yilriiyor, atlar dinleneceklerini sanm1�lard1 ve �imdi gece ya­
ns1 yoldalar, bu ilk kez ba�larma geliyor, belki de al donlu at bir
ba�ka geceyi amms1yor, belki de uyuyordu ve ac1yan bir yaranm
merhem ve sabah i;igi tarafmdan iyile�tirilebilmesi ii;in ayaklarm­
dan bagland1g1 riiyasm1 gormekteydi, onu arayan bir adamla bir
kadm yanlarmda bir kopekle i;1kageldiler, ayaklanru i;ozdi.iler ve
at riiyarun orada ba�lad1gm1 m1, bittigini mi bilmiyordu. Kopek
yilk arabasmm ve Pedro Orce'nin altmda yilriiyor, sanki onu ta­
�1yormu�i;asma. Bogazm1 silu�hran ac1 boylesine bi.iyilk. <;:ad1r
bezinin on tarafuu tutan i;elik kemerin iistiinden yanan bir gaz
lambas1 sarlayor. Ha!a yiiz elli kilometrelik yollan var.
Atlar oliimiin kendilerini takip ettigini hissedebiliyor ve ba�­
ka bir kami;1ya ihtiyai;lan yok. Gecenin sessizligi oyle derin ki bu
eski yollarm sert yilzeylerinde doniip duran tekerleklerin sesleri
neredeyse hii; duyulmuyor ve atlarm ayak sesleri sanki ayaklan
pai;avralarla sarmalanm1�i;asma boguk geliyor. Ay i;1kmayacak.
Golgelerin arasmda ilerliyorlar, tam bir karartma bu, bir apag6n
ya da negrum, 1�1k olsun, denilmeden once ya�anmt� olan gece,
317

gecelerin ilki ve bu c;ok ;;a;;1rttc1 degildi c;ilnkil Tann iki saat sonra
gilne�in kac;milmaz �ekilde dogacagim biliyordu. Joana Carda'yla
Maria Guavaira yola c;1kt1klarmdan beri aghyorlar. Kendilerini
;;imdi cesedine e;;lik ettikleri bu adama ona ac1d1klan ic;in vermi;;­
lerdi, kendi elleriyle onu kendilerine c;ekmi;;lerdi, ona ne yapmas1
gerektigini gostermi;;lerdi, belki de rahimlerinde ;;ekillenmek­
te olan ve h1c;kmklanyla sarsilan c;ocuklar gerc;ekten onundur,
Tannm, bu diinyada her ;;ey nasil da birbirine bagh ve biz onlan
istedigimiz zaman aymp birle;;tirme gilcilne sahip oldugumuzu
samyoruz, ne iiziicii bir yamlg1 ic;indeyiz, defalarca haks1z c;1karil­
d1k, yere c;izilen bir c;izgi, bir s1girc1k si.irilsil, denize attlan bir ta;;,
mavi bir yiin c;orap, ama bunlan ki:irlere gosteriyoruz, ta;; kalpli
sagirlara vaaz veriyoruz.
Venta Micena'ya vard1klarmda gi:ikyiizii hali.i karanhkt1.
Neredeyse otuz fersahhk yol boyunca tek bir Tann'nm kuluyla
kar;;Ila�mam1;;lard1. Ve uyuyan Orce bir hayaletti, evleri bir la­
birentin duvarlanm andmyordu, pencereleri ve kap1lan s1ms1kI
kapahyd1. �ahlann ilstilnde yilkselen Yedi Kuleli $ato bir serap
gibiydi. Sokak lambalan kaybolmak ilzere olan yild1zlar gibi tit­
re;;iyordu, meydandaki agac;lar yapraks1zd1 ve kalm dallan ta�­
la;;m1;; bir ormanm kalmtilan olabilirdi. Yolcular eczanenin 6ni.in­
den gec;ti, bu kez durmalarma gerek yoktu, yolun ayrmhlanm
hali.i amms1yorlard1, Dlimdiiz gidin, Maria yoniinde, son evleri
geride birakhktan sonra ilc; kilometre ilerleyin, bir zeytinagacmm
yanmda kilc;i.ik bir kopril goreceksiniz, orada beni bekleyin, k1sa
sure sonra size kahlacag1m. Geldi bile. Son di:inemec;ten sonra
beyaza boyanm1;; duvarlan ve dev hac;lanyla mezarhg1 gordiiler.
Kap1 kilitliydi, ic;eri zor kullanarak girmek zorundaydilar. Jose
Anaic;o bir demir c;ubuk aramaya gitti, c;ubugu kap1yla duvarm
arasma soktu, ama Maria Guavaira kolunu kavrad1, Onu buraya
gommeyecegiz. Beyaz tepelere, Avrupa'daki en eski insanm, bir
milyon yildan daha uzun bir zaman once ya;;am1;; insamn kafa­
tasmm bulunmu;; oldugu Cueva de los Rosales'in yoniine i�aret
318

etti ve, Govdesi orada yatacak, Pedro Orce de buray1 sec;erdi her­
halde, dedi. Ylik arabas1yla olabildigince gittiler, atlar gilc;lilkle
yilrilyebiliyordu, ince kumlarda ayaklanm slirliyorlard1. Venta
Micena'da cenazeye katdacak tek bir insan yok, biltiln evler terk
edilmi�, hemen hepsi h arabeye donmil� durumda. Ufukta dagla­
rm golgeli hatlan hayal meyal gorillebiliyor, Orce Adami da olilr­
ken bu daglara bakm1� olmah. Vakit hala gece, Pedro Orce olil,
gozlerinde yalmzca kara bir bulut kald1, ba�ka hic;bir �ey kalmad1.
Yilk arabas1yla daha fazla ilerlemek olanaks1zla�mca ilc; er­
kek cesedi a�ag1 indirdi. Maria Guavaira onlara yard1m ediyor.
Joana Carda bir elinde karaagac; dahm ta�1yor. Ostil dilz olan bir
tepeye tlrmamyorlar. Kuru toprak ayaklarmm altmda ufalaruyor,
yamac;tan a�ag1 savruluyor, Pedro Orce'nin cesedi sallamyor, ne­
redeyse kay1yor, onu ta�1yanlan da beraberinde gotilrerek, ama
onu tepeye c;1kanp yere yat1rmay1 ba�anyorlar. Kan ter ic;inde­
ler, tepeden tlrnaga beyaz tozla kaplanm1� durumdalar. Roque
Lozano mezan kazmaya ba�hyor, digerlerinden bu i�i kendisine
birakmalanm istedikten sonra. Toprak kolayca kaz1hyor, demir
c;ubuk be!, elleri de kilrek gorevini gorliyor. Doguda �afak sok­
meye ba�hyor, di�li dorugun bularuk formu kapkara oldu. Roque
Lozanoc;ukurdan c;1k1yor, ellerini silkeliyor, diz c;okilyor ve cesedi
kald1rmaya ba�hyor, Jose Anac;io da cesedi kollarmdan tutup ona
yard1m ediyor. Cesedi yava�c;a c;ukura indiriyorlar, mezar derin
degil, antropologlar tekrar bu taraflara gelirse onu bulmakta hie;
zorlanmayacak. Maria Guavaira, i�te bir kafatas1, diyecek ve ke�if
seferinin lideri kisa bir bak1� hrlatacak, i�imize yaramaz, elimiz­
de bunlardan c;ok var. Cesedin ilstilnil toprakla orttiller, mezan
arazinin geri kalamyla aym seviyeye gelene dek dilzle�tirdiler,
ama onu penc;eleriyle kazmaya c;ah�an kopegi uzakla�tirmak zo­
runda kaldilar. Sonra Joana Carda karaagac; dahm topraga, Pedro
Orce'nin ba�mm bulundugu yere saplad1. Bu herkesin gorebilece­
gi gibi bir hac; degil, bir yas i�areti de degil, yalmzca sahip oldugu
tilm degeri yitirmi� bir dal o kadar, yine de basit �ekillerde i�e
319

yarayabilir, fosille�mi� bir i;Oldeki bir gi.ine� saati olarak, belki ye­
niden canlanm1� bir agai;, eger topraga saplanm1� bir kuru odun
pari;as1 mucizeler yaratabilir, kokler olu�turabilir, Pedro Orce'nin
gozlerini o kara buluttan kurtarabilirse. Yann buralara yagmur
yagacak.
Yanmada durdu. Yolcular bugiln, bu gece ve yarm burada din­
lenecekler. Gitmek i.izerelerken yagmur yag1yor. Bi.itiln bu silre
ii;inde mezarm ba�mdan aynlmam1� olan kopege ses\endiler, ama
gelmedi. Bu i;ok dogal, dedi Jose Anaii;o, kopekler sahiplerinden
ayn kalmaya dayanamaz, bazilarmm ai;hktan oldi.igil bile olur.
Yamhyordu. Sadik Jose Anaii;o'ya baktJ, sonra ba�1m egip usulca
uzakla�h. Onu bir daha asla gormeyeceklerdi. Yolculuk devam
ediyor. Roque Lozano Zufre'de kalacak, evinin kap1sm1 i;ahp,
Geri dondiim, diyecek, bu onun oyki.isil ve belki gi.iniln birinde
ba�ka biri tarafmdan anlahhr. Diger erkeklerle kadmlara gelince,
onlar kendi yollarmda ilerlemeyi si.irdi.irecekler, kendilerini nasd
bir gelecegin bekledigini kim bilebilir, ne kadar zamanlan kald1-
g1ru, yazgilarmm ne oldugunu kim bilebilir. Karaagai; dah ye�il.
Belki gelecek yil tekrar i;ii;ek ai;ar.

You might also like