Professional Documents
Culture Documents
Christian Fuchs Un Sosyal Medya Elestire
Christian Fuchs Un Sosyal Medya Elestire
Serdar YILMAZ1
Haziran 2021
Giriş
1
Çankırı Karatekin Üniversitesi, Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi, Sinema ve Televizyon Bölümü
https://orcid.org/0000-0003-0718-4255
Sayfa 1 / 19
Metodolojik olarak ise, Frankfurt okulu eleştirel kuramı ile Ekonomi Politik yaklaşımın
eleştiri birikiminin de inceliklerinden yararlanıldığı söylenebilir.
Kitabın kapsamının fazlalığı nedeni ile sistematik olarak ana başlıklar ve alt başlıklar
halinde ele alınan konular irdelenerek değerlendirilecektir.
Günümüzde çok yoğun olarak kullanılan ‘sosyal medya’daki ‘sosyal’ kavramı üzerine
soru sorarak başlayan kitap konuyu çok yönlü olarak almış ve can alıcı diğer sorularla devam
etmiştir. Katılımcı kültür, iletişim ve medya gücü, ekonomi politik, siyasal etik, gözetleme ve
gizlilik, demokrasi ve kamusal alan, iktidar ve şeffaflık, işbirlikçi çalışma ve müşterekler diğer
ana başlıklar olarak ön plana çıkmaktadır.
2011 yılı Arap baharının facebook aracılı teknoloji etkisini tartışan Fuchs, Morozov’un
sosyal medyanın pasif bir eylem niteliği olduğundan büyük toplumsal olayları oluşturmada
etkisinin sanıldığı kadar büyük olmadığını belirtir. Fakat aslında günümüzde bir olay sonrası
kişinin modern linçini sağlayan muhkem bir güç olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Gerek lokal
ve gerekse daha geniş boyutta kitleleri tesiri oldukça şümullü ve etkilidir.
2011 yılında İşgalEt hareketi birçok ülkede (merkez New York) gerçekleşmiştir ve
bununla ilgili yapılan anket sonucunda, sosyal medya genel manada istenmese de gerek ulaşılan
kişi sayısının artması ve gerekse eylemler sırasında polisten kurtulmak amaçlı etkin olarak
kullanılmış olmasının önemsendiği ortaya oyulmuştur. Burada twitter veya facebook gibi
sosyal medya araçlarının eylemleri ciddiyetsiz gösterebileceği ve bununda zayıf kılması
durumu nedeni ile istenmez durumuna karşın sağladığı faydalar sosyal medya araçlarını
kaçınılmaz kılmıştır.
Sayfa 2 / 19
Huffington Post İçin Karşılığı Ödenmemiş Çalışma
2005 yılında yayına başlayan HP, dünyanın en popüler haber bloğu iken 2011 yılında
Amerikan Online isimli şirket tarafından satın alınmıştır. Ücretsiz çalışan birçok gönüllü
blokçudan oluşan HP’nin bu durumuna karşı dava açılmıştır. Amaç modern köle
oluşturulmasını engelleme olarak belirlenmiştir.
Fuchs buradan hareketle çeşitli sorular sorarak sosyal kavramı ile eleştirinin üzerinde
durmuştur.
Bilginin ve bilişin toplumsal olması nedeni ile sosyal medya da sosyaldir. Hepsi
toplumla bağlantılı olduğundan sosyal olması da beklenen durumdur.
Başkası ile iletişim kurmayan medya sosyal değildir anlayışı aslında dar yorum neticesi
ortaya çıkan bir değerlendirmedir. İletişim tüm toplumların ve insan faaliyetlerinin temel
özelliğidir. Bu bakımdan daha makro değerlendirilmesi gerekir.
Bu unsurlar sosyalliğin biçimi iken facebooktaki sosyal ise sosyal kuram ve sosyal
felsefe ile açıklanabilir.
2000’li yıllarda kullanılan internet siteleri ile 2013 yılından sonra kullanılanlar arasında
yoğun farklılıklar oluşmuştur. Facebook benzeri siteler birçok platformu kendinde
topladıklarından ve kendisi sosyal ağ aracı olduğundan farklıdırlar. Sosyal ağ siteleri de geniş
manada sosyaldirler.
Kuramsal olarak ve felsefi bakış açısı ile konuyu ele alabilmek için eleştirel okumalar
önemlidir.
Sayfa 3 / 19
Eleştirel Düşünme Nedir ve Neden Önemlidir?
Fuchs sosyal medya ile Arap baharı, İşgalEt ve HP hakkında eleştirel sorular sormuş ve
bununla pek çok eleştirel sorular sorulabileceğini ve sorulması gerektiğini belirtmiştir. Bu
durum yani “toplum ve medya konusunda eleştirel düşünme, herkesin yararlanabileceği medya
ve toplum yapıları yaratmayla ilgilidir” (s.20)
Eleştirel Kuram
İletişim ve ulaşım teknolojilerinin gelişimine eleştirel göz ile bakmaktadır Fuchs. Temel
nedeni de bu gelişimin savaşlara dayanmasıdır ve buna bağlı olarak ölümlere. Günümüzdeki
eşitsizlik ve kaosa varan düzensizlik durumunu eleştirmektedir. Bu bakımdan kitaptaki
konuların tüm toplumun yaralandığı sosyal medyaya ihtiyaç duyduğu varsayımına dayandığını
belirtmiştir. Bu belli yönleri ile aşkın bir amaç gibi gözüke de günümüz makro boyutunda elzem
olduğu da ortadadır.
2008 yılındaki küresel kriz ile zengin fakir arasındaki uçurum artmıştır. İşgalEt
eylemleri ile istenilen ise aslında sıradan insanların neden olmadıkları krizin faturasını ödemek
zorunda bırakılmaları oluşturuyordu.
Fuchs’un belirlemelerine göre Marx eleştirel kuramında altı boyut vardır: normatif,
tahakküm ve sömürü, diyalektik akıl yürütme, mücadeleci, ideoloji eleştiricisi, ekonomi
politiğin eleştirisi boyutları bulunmaktadır.
Sayfa 4 / 19
Eleştirel Kuram Yaklaşımları
Frankfurt Okulu
İletişim Kuramları içerisinde liberal (ana akım) ve eleştirel olmak üzere iki yaklaşım
bulunmaktadır. Frankfurt Okulu ise eleştirel yaklaşımlar altında başlıklanmakla Marxizmden
esinlenmiştir.
20. yüzyılın en önemli düşün ve çalışma gruplarından olan "Frankfurt Okulu" hem grup
içindeki düşünürlerin çalışmalarıyla hem de bu çalışmalardan etkilenen kuramcılar ve bilim
insanlarının çalışmaları ile bugünün birçok kitle kültürü, popüler kültür ve sanat kuramları
çalışmalarına kaynaklık etmektedir. Bütün bu çalışmaların en temel amacı ise modern kapitalist
kitle toplumunun parçaladığını düşündükleri insanı 'daha iyi ve daha değerli bir Dünya’ya
ulaştırmak için eleştirel yaklaşımı her türlü çalışmanın içine katabilmekti. (Küçükcan, 2002,
s.1)
Fuchs, kapitalist medyanın iki anlamda bir şeyleşme biçimi olduğunu belirtir. İlkinde
insan reklam ve meta tüketicisine indirgenir ikincisinde kapitalizmde kültürün meta biçimiyle
geniş şekilde ilişkili olması söz konusudur. (s.38)
Sayfa 5 / 19
I - TEMELLER
Genel Bakış
Sosyal medya kavramındaki sosyalin ne olduğunu anlamak için geniş bir başlık
açılmıştır. Bunun yolu ise sosyoloji ile mümkündür ve Fuchs sosyoloji alanındaki kuramcılara
başvurarak sosyal kavramını açıklamaya çalışmıştır.
2000’li yıllarda meydana gelen ekonomik kriz ile (dot.com krizi) birçok internet şirketi
batmıştır. Web. 2.0 ile tekrar canlandırma amaçlanmıştır.
Web 2.0 ile ilgili iyimser yaklaşım birçokları tarafından; emek sömürüsü olması, artı
değeri üretmede aracı olması, bencil ve nihilist olması, ticari çıkarlara ideolojik olarak hizmet
etmesi, pazarlama ideolojisi içermesi, teknolojik fetişizm içermesi, şirketlerin bloglara çeşitli
nedenlerle el koyması, sosyalliğin mekanik hale geldiği ve ahlaktan uzak kullanımları olduğu
gibi konularda eleştirilmiştir.
Sosyal medya 1995 li yıllara dayanmakta ise de o zamanlar yoğun bir kullanım alanı
mevcut değildi. Web 2.0 ile kullanım alanı artmıştır. Yeni sürümler kullanımı artıran önemli
yeniliklerin başında gelmektedir.
Sayfa 6 / 19
Medya teknoloji ile sosyalliğin harmanlandığı bir mecradır. Aralarında dinamik bir
ilişki vardır. İnternet ile sosyal medyadaki sosyallik insanın seviyesi ile ilgilidir.
Sosyallik ile ilgili bu kavramları insan sosyal aktivitesinin bir modeline; bilginin biliş,
iletişim ve ortaklaşmasının dinamik süreci ile entegre edebilir. İşbirliği, iletişim ve
enformasyon sosyalliğin içiçe geçmiş halidir ve tüm medya ise enformasyon teknolojileridir.
Ağ oluşturmuş bilgisayar teknolojileri de biliş, iş birliği ve iletişim sağlamaktadır.
Web 1.0 insan bilişinin, Web 2.0 insan iletişiminin, Web 3.0 ise insan iş birliğinin
bilgisayar tabanlı ağ oluşturmuş hali olduğu belirtilmiştir. (s.67). Sosyalliğin biliş, iletişim ve
iş birliği olan bu üç biçimim birbirlerini içermektedirler. Web, 2000’li yıllardan sonra
kapitalizmin neden olduğu krizin etkisi ile hayatta kalabilmek için aynı kalmadan kendini
yeniden yapılandırmıştır.
Sayfa 7 / 19
duygularını markaya bağlayarak artı değer üretmek olduğunu belirterek Jeckins’in yayılabilir
medya çalışmalarını finanse ettiğine yönelik eleştiri getirmiştir.
Jenkins’in blogları kutsamasını eleştiren Fuchs, birçok siyasi bloğun kamusal alandaki
görünürlüğününün büyük haber sitelerinin altına ezildiğini belirtir.
Burada sonuç olarak Fuchs, Henry Jenkins’in kültürel çalışmalar tarafında duran
düşüncelerini yani katılım kavramını kültürel boyuta indirmesi, internetin kullanıcılarının
metalaştırılması ve sömürülmesi, mülkiyetin gözden kaçırmasını eleştirmektedir.
Manuel Castells ağ toplumunda internet ve sosyal medyaya dikkat çeker. Bu tip iletişim
iktidar yapısında da değişimlere neden olmuştur. Sosyal kuram insan eyleminin doğası,
toplumun yeniden üretimi ve dönüşüm ile ilgili ve felsefeyi akıl yürütme için araç olarak
kullanan bir yaklaşımdır. Castells Enformasyon Çağı ile yeni kavramlar ve yeni bir kuramsa
perspektif sunar ve yaklaşımını bir sosyal kuram olarak görmez. Castells ağ toplumunda gücü;
Sayfa 8 / 19
ağı oluşturan güç, ağ gücü, ağ oluşturmuş güç ve ağ yapma gücü olarak çeşitlendirir. İnsanlık
tarihi içinde modern toplumda aşk, mahremiyet ve şefkat ilişkileri şiddet tarafından
nitelendirilir ve genellikle güç ilişkileridir.
Sosyal medya, yeni iletişinin bir niteliği olarak bir çeşit öz iletişimdir. Bir özerklik
sağlamaktadır. Castells, kitlesel öz iletişim öznelerinin iktidarı izlemesini sağladığını, iktidarın
çıkarlarına hizmet eden bu kesmi kontrol altına almaya çalıştığını belirtir. Web 2 ile ilgili ticari
yaklaşımın karşısındadır ama Fuchs, Castells’in web 2 ile ilgili bazı konulardaki belirgin
iyimserliğini de eleştirmiştir.
Günümüzde sosyal medya diğer medya gibi ekonomik, siyasal ve kültürel güçlerin
yapıları tarafından şekillendirilmektedirler. Sosyal medyadaki simetrik dağılım eşitlikçi sonuç
verir. Bu ekonomik yapıda tüm insanların sosyal medyanın sahibi olmasını, politik yapıda tüm
insanların karar almada daha etkili olmasını ve kültürel anlamda ise tüm kullanıcılar için
belirgin bir görünürlük söz konusu olacaktır.
Arap baharı ve işgal et hareketlerinde sosyal medya büyük önem oynamıştır. İnternette
doğarak yayılmışlardır. İnternetin seferber etme etkisinin büyüklüğü açısından önemlidir.
Tahrir meyanı olayları ile ilgili yapılan araştırma ve anketin sonuçlarında, telefonla
iletişimin yüzyüze itişimden sonra en etkili olduğu ve diğer sosyal medya araçlarının daha zayıf
olduğu ortaya çıkmıştır. İşgal et eylemlerinde ise internet ve yüzyüze iletişimin en etkili bilgi
kaynakları olduğu belirlenmiştir.
II - UYGULAMALAR
Sayfa 9 / 19
Youtube ve Facebook alanlarında eğlence ve müziğin ön planda olduğu ve siyasetin
daha az ilgi ile karşılandığı yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur. Google ve Twitter’da da
siyasetin önlerde olmadığı gözükmektedir.
Fuchs aynı zamanda eleştirel Yaklaşım içerisinde yer alan ve eleştirilen Sermaye
biriktirme ve artı değer kavramlarının sosyal medyayı kontrolünde tutan şirketlerce yoğun
şekilde kullanılmasını da eleştirmektedir. İphone arkasındaki Köleler olarak tanımlanan
işçilerin, şirketin sermaye birikimi ve artı değer fazlalığı için suiistimal edilmesi, intiharların
gerçekleşmesi yüze vurulurken burada çalışan işçilere askeri disiplin uygulanması ve Taylorist
yöntemle çalıştırılması kapitalist sistemin dayattığı eziyet içeren bir gerçeklik olarak ortaya
konmuştur. Yine Afrika’da çıkarılan madenlerle üretilen telefon ve benzeri teknoloji aletleri ile
sömürü, Batı’dan acımasızca gerçekleştirilmektedir.
Sonuç olarak siyaset büyük şirketlerce kontrol edildiğinden sosyal medya katılımcı
özellik göstermez ve sosyal medyanın iyimserlik gözlüklerinin izdüşümleri güzellenirken
kapitalist tahakküm gerçekliği gözardı edilmektedir. Dijital medya emeğin farklı yönleri ile
sömürülmesinden beslenmektedir.
2004 yılında halka açılan Google süreç içerisinde youtube ve reklam şirketlerini
bünyesine katmış ve her yıl büyümeye devam etmiştir. Ekonomik olarak çok ileri bir noktaya
ulaşmıştır. 2008 yılındaki krizden de karda zarar etmeden çıkmıştır.
Sayfa 10 / 19
Google yönetenlerin mütevazı olamayacağını söyleyen Fuchs, sermaye birikimi yaptığı
ve sömürüyü gerçekleştiren dev bir medya şirketi olması nedeni ile yine benzer eleştirilerde
bulunmaktadır. Kullanıcı verisinin ve kullanıcı faaliyetlerinin ekonomi gözetimi ile ilgilenmesi
ve böylece kullanıcıları metalaştırması tespitinde bulunan Fuchs, Google şirketinin sınırsızca
sömürdüğünü, para karı üretmek için kullanıcıları ve verilerini internet üretkeci metası olarak
reklam veren müşterilere sattığını belirtir. Araçsallaştırma ile bir sömürü makinası gibi hareket
etmektedir. (s.182).
Google+ Facebook’a rakip olarak bir sosyal ağ sitesi olarak ortaya çıkmıştır.
Enformasyon edinimi ve gizlilik politikası ile ön plana çıkmıştır. AB Veri Koruma Yönetmeliği
duyurusu üzerine Google 2012 de gizlilik politikasında değişikliğe gitmiştir. Hedefli
reklamcılık şartlarda olmasa da gizlilik politikası içerisinde yer almaktadır. Her ne kadar hassas
kişisel verilerin kullanılmadığı belirtilse de uygulamanın böyle olmadığına dair sonuçlar
bulunmaktadır.
Google şirketinde uzun süreli çalışmalar vardır ama bu yapılan araştırma sonucuna göre
şirket zorlaması veya politikası değil çalışanların şirket ortamındaki olumlu yönlerin etkisi ile
ortaya çıkmıştır. Fuchs bunu akran baskısı ile %20’lik zamanın kullanılamadığı ve rekabet
olduğu yönünde eleştirse de; bu durumun bir dikta neticesi değil de çalışanların genel
memnuniyeti içerisinde gerçekleşiyor olması daha tercih şayandır.
Marx’ın diyalektik anlayışı çerçevesinde Fuchs Google şirketinin iyi ve kötü olduğunu
ama bunun ifrat ve tefrit ile zirvesinde bulunduğunu belirtir ve kötü için şeytan; iyi için Tanrı
metaforunu kullanır. Fuchs, olumlamaları ön plana çıkarır ama kapitalizmi üretim ilişkilerine
hâkim kıldığı için ise şeytan benzetmesi ile eleştirir.
Sonuç olarak Google şirketi ekonomik çıkar amaçlı hareket ederek kullanıcılar
metalaştırarak sömürmektedir. İdeolojisi emek sömürüsüne dayanır ve gizlilik konusunda titiz
davranmaz. Üretici güçleri sosyalleştirerek bunu kullanıcıları sömürmek için kullanır. Kamusal
Sayfa 11 / 19
bir arama motoru tavsiyesinde bulunan Fuchs, rekabet ve gerçek ahlak olmadan böyle bir arama
motoru oluşturulsa da bunun devamının mümkün olmayacağını içten içe de düşünmüş
olmalıdır.
Facebook ticari bir şirket olması ve kapitalist hali ile finansal çıkarlarını gözetir. Hedefli
kişisel reklamcılık yolu ile reklamları kişilerin tüketim alışkanlıklarına uygun hale getirerek
bunu gerçekleştir. Hedefli reklamcılık bu nedenle birçok sosyal ağ sisteminin ana kaynağıdır
ve iş modelidir. Kullanıcıların davranışlarını ve verilerini depolar kitle gözetimi yaparak ve
oluşturduğu algoritmayı kullanarak tüketim ilgileri bulunur ve sömürü gerçekleşir.
Sayfa 12 / 19
Google şirketine benzer kapitalist özellikler gösteren Facebook dev bir reklam ve
sermaye biriktirme ve kullanıcı sömürme makinasıdır ve facebook ’un veri gözetimi ekonomik
hedefleri için araçtır. (s.238).
Burada aslında hedefli reklamcılık önemli bir konudur ve tüketici konumuna geçen
kullanıcı açısından da yararları vardır lakin temel sorun bu yapılırken izin alınmamasıdır veya
zorunlu olarak izin alınmasıdır.
Sonuç olarak; modern gizlilik bireyci bir ideolojidir ve çalışanların gözetimi devlet
tarafından yurttaşların gözetimi eğilimi ile benzerdir. Gizlilik politikasındaki anormalliklerin
normal olarak algılanmasının sağlanması çalışmaları kabulü yadsınsa da yasal çerçevede
şekillendirilmiş sömürü kullanıcılara ait verilerin gözetim yoluyla devam etmektedir.
Twitter devrimi iddiaları ile özgürlükçü yeni bir kamusal alan oluştuğu iddiasını
Habermas düşünceleri ile değerlendiren ve analiz eden Fuchs buna olumlu yanıt vermez.
Habermas’ın kamusal alan tanımı işçi sınıfı ve feminist eleştiriden nasibini almıştır. Kamusal
alan içinde siyasal iletişim ve ekonomi politik konusunda farklı görüşler olsa da Habermas
ikisininde önemli olduğunu belirtiştir. İnternet ve buna bağlı platformların kamusal alan teşkil
edip etmediği siyasal iletişi ve ekonomi politik durumlar dikkate alınmalıdır ki ancak bu şekilde
kamusal alandan söz edilebilecektir. Bunda mülkiyet, sansür, dışlama ve siyasal içerik üretimi
ve evrensel erişim, bağımsızlık ve siyasal tartışmanın niteliğine ilişkin sorular önemlidir.
Sayfa 13 / 19
yaklaşımlar sunulmuştur. Bunlar; radikal bir özgürlük sunan sosyal medya olduğu görüşü,
bireyselleşmenin idealleştirilmesi olarak özel alan olduğu görüşü, ideoloji olarak sosyal
medyanın siyasetinin olduğu görüşü, sosyal medyanın statünün düşmanı olmadığı görüşü ve
sosyal medyanın pasif bir eylemcilik olduğu görüşleri bulunmaktadır.
Fuchs, Shirky’in sosyal medyayı engelleme yavaşlatma veya takip etme gibi girişimler
olsa da sosyal medyanın bu engellemelere rağmen sivil toplumu ve kamusal alanı
güçlendirebilecek uzun vadeli araçlar olduğunu belirtir. İkilem vardır ama olumlu yönü ağırlık
kazanır.
Twitter ana gündemlerinin 2009 ve 2010 yıllarından % 5’in altında kalan oranlarda
siyasetle ilgili olduğu çoğunun ise eğlence ile ilgili olduğuna dair tespitler sunan Fuchs yine
sonraki yıllarda da eğlencenin hakim olduğunu belirtmiştir.
Fuchs, Mısır Devrimi ve Wikileaks vakası ile ilgili twitter kapsamında yaptığı
çalışmanın analizlerini etkin şekilde sunmaktadır. Çoğunun retweet olduğu ve yorumun ise az
olduğunu belirtmiştir. Enformasyon oranı ise oldukça yüksektir.
Tahriri Meydanı olayları le ilgili yapılan anket ve çalışmalarda sanılanın aksine sosyal
medyanın beklenildiği kadar etkili olmadığı ortaya çıkmıştır. Geleneksel medya araçlarının
daha etkili olduğu da belirlenmiştir. En çok yüz yüze etkileşim, sonra televizyon, telefon, yazılı
basın, mesaj (sms); daha sonra ise facebook, e-posta, radyo, twitter ve bloglar etkili olmuştur.
Ama sosyal medyanın burada etkin bir muhalefet ve hızlı enformasyon sağlamasının yanında
oluşturacağı bilgi kirliliği de gözardı edilemez. Henüz etkisi ve etkinliği yeni sayılabilecek
modern iletişim araçlarının burada destekleyici, yama yapıcı ve hızlandırıcı özellikleri ile ön
plana çıktığı söylenebilir.
Wall Street’i İşgalEt eylemleri ile ilgili yüzyüze etkileşim ve internetin eylemcilerin
hareket ve enformasyon edinimi için çok önemli araçlar olduğu yapılan araştırmalarla ortaya
çıkmıştır. Twitter ise çoğu iletişim kaynağına göre u eylemlerde pasif kalmıştır. Fuchs her ne
kadar araştırma sonuçlarına göre facebook’un çok aktif ve etkili olduğu ortaya çıkmış ise de
verilerle ilgili bazı yanılsamalar olabileceğini belirtmiştir. Geleneksel medya araçlarının daha
az etkin olduğu da diğer tespitler arasındadır.
Arap Baharı veya diğer olaylarda sosyal medyanın sanıldığı kadar etkili bir iletişim
argümanı olmadığı yapılan araştırmalarla ortaya konmuş olsa da geleceğe dair etkisinin
yoğunluğunun fazlalaşacağına dair de sinyaller vermiştir.
Sayfa 14 / 19
Özetle Fuchs twitterın bir kamusal alan olmadığını söyler. Zaten Habermas’ın kamusal
alan tanımının öncelikle medya alanında olmadığını ve daha çok kamu yararına ilişkin
temellendirildiğini belirtmiştir. Kuşkusuz twitterın yeni medya içerisinde kamusal alan etkisi
vardır ve bu devletleri ve yöneticileri daha faal şekilde etkisi altına almaktadır.
Fuchs her ne kadar bunu olumlasa da itiraz ettiği bir husus vardır burada. O da liberal
bir sapmaya sahip olmasıdır. Eğer uygulama da liberalizmin ötesine geçerek eleştirel ve
sosyalist gözlemci yapıya ulaşır ise vasfını yerine getirmiş olacaktır. Yalnız burada sırf sosyalist
kuram gerekliliklerine uymaması ve radikal kapitalist eleştiri de bulunmamasını gerekçe kılmak
Wikileaks’in gerçekleştirdiği vasfa gölge düşürecek niteliktedir. Kuramlardan ari olarak özüne
dönük uygulamaların başarısını engeller yorumlar getirmek aslında eleştirel kuram dahilinde
ezilenlerin yanında olması, eşitlikçi yaklaşım ve ücretsiz bir platform olarak iletişim mecrasında
kendini göstermesi Wikileaks hakkındaki bu yorumların sınırları aştığı görüntüsü vermektedir.
Wikipedia ortak emeğin tezahürüdür. Yoğun bir entelektüel emeğin ürünüdür. İşbirlikçi
yaklaşımın neticesidir. Üretim araçlarının ortak mülkiyeti cümlesinden olmak üzere medyawiki
özgür yazılım olarak kullanılır. Kullanıcı bağışları ile giderlerini karşılar. Üretim araçları
üretimi yapan işçilere aittir. Wikipedia’nın karar yönetimi tabandan demokrasi ile paraleldir.
Katılımcı bir demokrasi uygulanır.
Sonuç olarak baskıcı bir devlet yönetimi algısından ziyade katılımcı demokrasi ile
komünizm kurulması önemlidir. Wikipedia her ne kadar kapitalist yapıya bulaşmış ise de
komünist potansiyelleri bünyesinde ziyadesi ile barındırmaktadır. Metalaştırılmaya karşıdır; bu
nedenle reklam almaz ve ücretsizdir. Sömürülmeye izin vermez.
Sayfa 16 / 19
mevcut halinin komünist yaklaşımın birçok unsurunu fazlası ile karşıladığını belirten Fuchs’un
neden enfo komünizmin kapitalizmin ağına düşmüş ve bir an önce kanat çırparak kurtulmaz ise
örümcek olan kapitalizm tarafından yutulacağını iddia etmesi de kendi içerisinde çelişkiler
barındırmaktadır.
III - GELECEKLER
Teknoloji ve medya toplumun bir parçasıdır esası değil ve bu nedenle katılımcı olunmalı
ve internet ile medyadan yararlanılmalıdır. Fakat kapitalizmin yarattığı sınıflı yapı buna izin
vermemektedir. Sınıfsız toplumdaki sınırsız internet ile adil bir durum tesis edilmiş olacaktır.
Facebook ile ilgili İrlanda’da açılan dava da bir şikayetçi hesap içerik ve verilerini
sildiği halde kendisine gelen 1200 sayfalık veri çıktısında tüm yazışma ve bilgilerini görmüştür.
Dahil olma için mecburiyet barındıran durum olması ve verilerin bu şekilde depolanmasının
hukuka aykırı olduğu bir gerçektir. Hedefli reklamcılık adına yapılan bu faaliyetle kişilerin özel
alanlarını fazlaca ihlal etmekte ve bu durum karşısında çıkan sesler ise cılız kalmaktadır. Fuchs
bir yöntem olarak şirketlerin egemenliğine karşı mücadelenin bir biçimi olarak şirket gözlem
platformu önermektedir. Belgelendirme kullanılması önemlidir. Gözlemcileri gözlemek ve
kamusal farkındalığı artırmaya yardımcı olabilecektir.
Sayfa 17 / 19
İnternetin tecimsel hakimiyetini alt etmek zor değildir. Kâr amacı gütmeyen ticari
faaliyet göstermeyen, reklamsız platformlar örnekleri de olduğu üzere kurulabilirler. Diaspora,
New York’ta bazı öğrencilerce bu amaçla oluşturulmuştur. Sosyal ağ sitesi olan Kaioo ticari
değildir ve gizlilikler kullanıcılarca düzenlenebilmektedir. Burada acı gerçek ise bu anti
kapitalist argümanların çoğaltılması – belki ilerletilmesinde gerek olmayabilir – için kapitalist
sistemin para unsuruna ihtiyaç duyulacaktır.
Hülasa, Fuchs başka bir internet ve medyanın mümkün olduğunu verdiği bazıları
çelişkili olsa da geneli tutarlı örneklerle savunmuştur.
Sonuç
Fuchs, toplumlarda artan enformasyon ve teknoloji bazlı bilgisayarlaşmanın artması ile
ilgili yeni kavramlar kullanarak yeni önerilerde bulunmuştur. Ekonomik, politik ve kültürel
sermayenin birikmesi ve kullanılması olarak enformasyonel bir kapitalizm ortaya çıkmıştır.
Bilgi, ağ ve bilgisayar vasıtası ile bu sermaye teknoloji ile belirli alanlarda paylaşılmakta ve
sömürü, hegemonya, güç ve mücadeleler giderek artarak uluslarüstü hale gelmektedir. Bunu da
uluslararası şirketler sosyal ağları kullanarak yapmaktadırlar. Fuchs bu tespitlerle birlikte
oluştuğunu iddia ettiği enformasyon kapitalizmini eleştirmiştir.
Fuchs sosyal ağların genel olarak toplumsal olaylarda etin kullanıldığını ve bazı
olaylarda ön plana çıksalar da genel olarak geleneksel medya araçlarının hala daha etkin ve
tercih edilir olduğunu yapılan araştırma verilerine dayanarak analiz etmiştir. Öncelikle
geleneksel medyaya müdahalenin ve yönlendirilebilmenin yönetici veya şirketlerce mümkün
olması güvenirliklerini sorgulatan bir durumdur. Ama aktif şekilde dünya genelinde bu vasfını
Sayfa 18 / 19
bu duruma rağmen yerine getirmeye devam etmekledir. Sosyal ağlar ise kontrolü çok mümkün
olmayan ve herkesin üretim ve tüketimi aynı anda yapabilecekleri daha özgür platformlar olarak
etkinliğini artırmaya devam etmektedir. Bir kontrol mekanizması olmaması, içeriğe veya
bilgiye dair doğruluğun denetlenememesi gibi olumsuz hususlar barındırsa da hızı ve diğer teyit
mekanizmalarına ulaşmadaki teknolojik desteği ile tercihe şayanlığını artırmaktadırlar.
Gözeten ve hedefli tüketici için kişisel verileri zorunlu şartlar sunarak kayıt altına alan
sosyal platformlar tamamen kapitalist sistemin çarklarını döndürmektedirler. Metalaştırılan ve
sermayeye dönüştürülen argümanlar karşısında kişiler çaresiz ve pasif kalmaktadırlar. Bu da
sınıfsal ayrımı ve ayrışmayı ve eşitsizliği getirmektedir.
Kitap genel olarak yeni medya araçlarını Marxist yaklaşım kapsamında ele alarak
eleştirilerde bulunmuş ama çıkış yolları ve alternatiflerde sunarak yapıcı yaklaşımlarda
bulunmuştur. Bulduğu her fırsatta kapitalizm sistemini yerden yere vurmuş ise de belli yönleri
için kapitalizmden kurtulmak için yine ona veya kurumlarına ihtiyaç olduğunu da itiraf etmeden
yapamamıştır.
Kaynakça
Çakır, M. (2014). Yeni medyaya ilişkin eleştirel yaklaşımları ve tespitleri ile Christian
Fuchs. Doğu Yayınları, 81-130.
Fuchs, C. (2014). Sosyal Medya: Eleştirel Bir Giriş (Kalaycı, İ. ve Saraçoğlu, D. Ed.),
Notebene Yayınevi.
Sayfa 19 / 19