You are on page 1of 569

1

T.C.
ERCĠYES ÜNĠVERSĠTESĠ
SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ
TÜRK DĠLĠ VE EDEBĠYATI ANA BĠLĠM DALI
YENĠ TÜRK DĠLĠ BĠLĠM DALI

TÜRKÇE ĠLK KUR’AN TERCÜMESĠNĠN GRAMERĠ

Hazırlayan
Erol ÇETĠN

DanıĢman
Doç. Dr. Galip GÜNER

Yüksek Lisans Tezi

Ağustos 2014
KAYSERĠ
i

BĠLĠMSEL ETĠĞE UYGUNLUK

Bu çalıĢmadaki tüm bilgilerin, akademik ve etik kurallara uygun bir Ģekilde elde
edildiğini beyan ederim. Aynı zamanda bu kural ve davranıĢların gerektirdiği gibi, bu
çalıĢmanın özünde olmayan tüm materyal ve sonuçları tam olarak aktardığımı ve
referans gösterdiğimi belirtirim.

Erol Çetin

Ġmza:
ii

YÖNERGEYE UYGUNLUK

Türkçe Ġlk Kur‟an Tercümesinin Grameri adlı yüksek lisans tezi, Erciyes Üniversitesi
Tez Önerisi ve Tez Yazma Yönergesine uygun olarak hazırlanmıĢtır.

Tezi Hazırlayan DanıĢman

Erol Çetin Doç. Dr. Galip GÜNER

Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı BaĢkanı

Prof. Dr. Atabey KILIÇ


iv

ÖN SÖZ

Karahanlı Türkçesi ilk ürünlerini XI. yüzyıldan itibaren vermeye baĢlayan, Eski Türkçe
yazı geleneğinin bir devamı olarak, Uygur yazı dilinin geliĢtiği ortamda, Eski Türkçenin
fonetik ve morfolojik özelliklerini büyük oranda devam ettirmesine rağmen kısmî kimi
değiĢikliklerle ondan ayrılan Türk yazı dili devresidir. Bu devreden günümüze sınırlı
sayıda eser ulaĢmıĢtır. Bunlar: 1. Kutadgu Bilig, 2. Dîvânü Lügâti‟t-Türk, 3. Atebetü‟l-
Hakayık, 4. Divan ı Hikmet, 5. Kur‟an Tercümeleri‟dir. Bunlardan Kur‟an tercümeleri
kelime bolluğu bakımından dikkate değer dil zenginliklerine sahiptirler. Herhangi bir
kelime, Ġslâmî dil çerçevesi içinde, anlamca eĢi olan diğer bir kelime ile rahatça yer
değiĢtirebilirdi. Yabancı kelimeler, millî Türk dili kuralları kalıbına sokulmak Ģartıyla
hem TürkçeleĢtirilirdi hem de kolayca anlaĢılması için halk zevkine göre ortaya
sürülürdü. Eserin kutsiyetine en ufak bir halel getirilmemesi için metne gösterilen
sadakat, çevirilen her kelimenin gerçek anlamının ortaya konulmasına sebep
olmaktaydı. Bundan dolayı Kur‟an tercümelerinin dil tarihi yönünden önemi, edebî
yönünden daha üstündür. Kur‟an tercümelerinin bu özellikleri nedeniyle Karahanlı
Türkçesi döneminde yapılmıĢ olan, Rylands nüshası olarak tanınan Kur‟an tercümesinin
gramer özelliklerini (ses bilgisi, Ģekil bilgisi, sözcük türleri, cümle bilgisi vb. yönlerden)
belirlemek çalıĢmamızın amacıdır. Bu çalıĢmada metnin daha önce Aysu Ata tarafından
yayımlanan çeviri yazısı esas alınmıĢtır.

Eserin gramer özellikleri verilmeden önce, GiriĢ bölümünde Karahanlılar ve


Karahanlı Türkçesi ile bu dönemde ortaya konmuĢ eserler üzerinde durulmuĢ, Rylands
nüshası ve bu nüsha üzerinde daha önce yapılmıĢ çalıĢmalar hakkında bilgi verilmiĢtir.
Daha sonra eserin ses bilgisi, Ģekil bilgisi, kelime türleri ve cümle bilgisi üzerinde
durulmuĢtur. Ses bilgisinde eserdeki ses olayları, ünlü ve ünsüz değiĢmeleri Karahanlı
Türkçesi ve Eski Türkçe ile karĢılaĢtırmalı olarak verilmiĢtir. ÇalıĢmadaki diğer
bölümlerde de bu karĢılaĢtırma yöntemine baĢvurulmuĢtur.

Eserden tespit edilen isimler yapıları bakımından basit, birleĢik ve türemiĢ isimler
olmak üzere ele alınmıĢ, bunlarla ilgili örnekler metinden seçilen örnek cümlelerle
gösterilmiĢtir. Fiiller için de aynı yönteme baĢvurulmuĢtur. Bunun dıĢında isimler ve
fiillerle ilgili olarak isim ve fiil çekim ekleri tek tek ele alınmıĢ, özellikleri belirlenmiĢ,
bu özellikler örnek cümlelerde gösterilmiĢtir.
v

Ġsimler ve sıfatlar dıĢındaki kelime türleri sıfatlar, zamirler, zarflar ve edatlar da


türlerine ve iĢlevlerine göre tasnif edilmiĢtir.

Son bölümde ise eser, cümle bilgisi bakımından incelenmiĢtir. Bu bölümde, eserdeki
kelime grupları ve cümle yapıları ele alınmıĢtır.

Eserden alınan kelime ve cümle örnekleri Türkiye Türkçesine aktarılırken metindeki


anlamları esas alınmıĢ, bununla birlikte bazı Kur‟an ı Kerim meâllerinden de
yararlanılmıĢtır.

Karahanlı Türkçesinden günümüze ulaĢan sınırlı sayıda eserden biri olan ve Türk dili
için zengin bir kaynak olan bu eserin gramer özellikleri belirlenmeye çalıĢılmıĢtır. Bu
çalıĢmanın, eserin öneminin anlaĢılmasını sağlamasını ve Türk dili ile ilgili yapılacak
çalıĢmalara katkı sağlamasını ümit ederiz. Bu çalıĢmanın hazırlanmasında desteklerini
esirgemeyen değerli hocam Doç. Dr. Galip GÜNER‟e ve tüm hocalarıma teĢekkür
ederim.

Erol ÇETĠN

Kayseri, Ağustos 2014


vi

TÜRKÇE ĠLK KUR’AN TERCÜMESĠNĠN GRAMERĠ

Erol ÇETĠN
Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Yüksek Lisans Tezi, Ağustos 2014
DanıĢman Doç. Dr. Galip GÜNER

ÖZET

Bu çalıĢmada, Karahanlı Türkçesi döneminde yapılmıĢ olan, Ġngiltere‟de John Rylands


Kitaplığı‟nda (Manchester) bulunan ve Rylands nüshası olarak tanınan Kur‟an
tercümesi incelenmiĢtir.

Kur‟an tercümeleri kelime zenginlikleri ve yazıldıkları dönemin gramer özelliklerini


yansıtmaları bakımından Türk dili araĢtırmaları için önemli kaynaklardır.

ÇalıĢmanın giriĢ bölümünde Karahanlılar, Karahanlı Türkçesi ve bu dönemin eserlerine


değinilip Rylands nüshası hakkında bilgi verilmiĢtir. Daha sonra eser ses bilgisi, kelime
yapımı ve çekimi, kelime türleri, kelime grupları ve cümle bilgisi bakımından
incelenmiĢtir. Ses bilgisi kısmında ses olayları, ses değiĢimleri, ünlü ve ünsüz uyumları
ele alınmıĢtır. Ġsimler ve fiiller yapıları bakımından incelenmiĢ, kelime yapımında
kullanılan yapım ekleri ve bunların özellikleri belirlenmiĢtir. Ġsim ve fiil çekim ekleri
ayrı ayrı baĢlıklar altında incelenmiĢtir. Ġsim ve fiiller dıĢında kalan kelime türleri
sıfatlar, zamirler, zarflar ve edatlar da ayrı baĢlıklar altında ele alınmıĢlardır. Son olarak
eser, cümle bilgisi bakımından incelenmiĢ ve sonuç kısmında yapılan çalıĢma ile ilgili
özet bilgilere ve önemli görülen bazı özelliklere değinilmiĢtir.

Anahtar kelimeler: Karahanlı Türkçesi, kelime türleri, yapım, çekim, cümle bilgisi.
vii

A GRAMMAR EARLIEST TRANSLATION OF THE KUR’AN INTO TURKISH

Erol ÇETĠN
Erciyes University Institute of Social Sciences
Postgraduate Thesis, August 2014
Advisor: Doç. Dr. Galip GÜNER

ABSTRACT
In this study, the Qur‟an Translation, known as Rylands manuscript which is made in
Karakhanid Turkish Period and now stands in England John Rylands Library
(Manchester), was examined.

Qur‟an translations are important sources for Turkish language researches due to their
word richness and the reflection of the grammatical features of the era.

At introduction part of the study, information about Rylands manuscript is given by


mentioning Karahans, Karakhanid Turkish and the works of this period. Then, the work
is examined in terms of phonology, word construction and extraction, word types,
phrases and syntax. Phonetic events, sound variation, vowel and consonant alignment
are discussed in the part of phonology. Nouns and verbs are examined in terms of their
structures and affixes used in word construction and their features are identified. Noun
and verb suffixes were examined under separate titles. Word types other than nouns and
verbs such as adjectives, pronouns, adverbs and prepositions are also discussed under
separate headings. Finally the work is examined in terms of syntactic features and brief
information and some features considered to be important about the conducted study are
mentioned in the conclusion.

Keywords: Karakhanid Turkish, word types, suffix, inflection, syntax.


viii

ĠÇĠNDEKĠLER

BĠLĠMSEL ETĠĞE UYGUNLUK


YÖNERGEYE UYGUNLUK
KABUL ONAY
ÖN SÖZ
ÖZET
ABSTRACT
ĠÇĠNDEKĠLER
KISALTMALAR ve ĠġARETLER xix
1. GĠRĠġ
1.1. KARAHANLILAR
1.2. KARAHANLILAR DÖNEMĠ ESERLERĠ
1.2.1. Kutadgu Bilig
1.2.2. Dîvânü Lügâti‟t-Türk
1.2.3. Atebetü‟l-Hakayık
1.2.4. Divan-ı Hikmet
1.2.5. Kur‟an Tercümeleri
1.3. TÜRKÇENĠN ĠLK KUR‟AN TERCÜMESĠ (RYLANDS NÜSHASI)

Ğ
>
>
>
>a
/ > /
>a
2.1.1.7. >
>
>
ix

Ğ
> w/
> /
> -w-
/ > w/
>
>
>
>
>
>
>
>d
>

ğ /
x

/
/
/-

/
xi

/
/

/
/
xii

HÂL
â
â
â
âli
â
â
â
â
xiii

ğ
xiv

/
/ /

/
/
/

/ /

,
xv

Ğ
xvi

Â
â
ğ â
â
â
â

……………………………………………………………………………………………………………………………. 485

â
xvii

/ <
<
<

Ğ
Ğ
xviii

Ğ Ğ Ğ

SONUÇ

ÖZ GEÇMĠġ
xix

KISALTMALAR ve ĠġARETLER

Ar. : Arapça.
Çin. : Çince.
Doç. : Doçent.
Dr. : Doktor.
EDPT : An Etymological Dictionary of Pre-Thirteenth Century Turkish.
ET : Eski Türkçe.
Far. : Farsça.
KBS : Türkiye Türkçesindeki Türkçe Sözcüklerin Köken Bilgisi
Sözlüğü.
KT : Karahanlı Türkçesi.
Moğ. : Moğolca.
Prof. : Profesör.
RN : Rylands nüshası.
s. : Sayfa.
S. : Sayı.
Sans. : Sanskritçe.
Soğ. : Soğutça.
T.C. : Türkiye Cumhuriyeti.
TDAY : Türk Dili AraĢtırmaları Yıllığı.
TDES : Türk Dilinin Etimolojik Sözlüğü.
TDK : Türk Dil Kurumu.
TDV : Türkiye Diyanet Vakfı.
TETL : Tarihi ve Etimolojik Türkiye Türkçesi Lugatı.
TĠEM : Türk ve Ġslâm Eserleri Müzesinde bulunan Kur‟an-ı Kerim
tercümesi.
Yay. : Yayınlar, yayınları.
vb. : ve benzeri.
vd. : ve diğerleri.
> : Bu Ģekle gider.
< : Bu Ģekilden gelir, bir dilden baĢka dile geçer.
~ : DeğiĢken Ģekil.
xx

: Gramer tahlillerinde fiil kökü veya gövdesi, fiil köküne veya


gövdesinegelen ek.
+ : Gramer tahlillerinde isim kökü veya gövdesi, isim köüne veya
gövdesinegelen ek.
A, I, U : Gramer tahlillerinde sırasıyla a/e, ı/i, u/ü ünlülerini gösterir.
D, G, K : Gramer tahlillerinde sırasıyla d/t, g/ , k/ ünsüzlerini gösterir.
* : Tanıklanamayan Ģekil.
1

1. GĠRĠġ

1.1. KARAHANLILAR

840 yılında Kırgızların hücumu ile Uygur hanlığı tamamıyla çöktükten sonra Türkler,
ancak X. yüzyılın baĢlarına doğru Karahanlıların ortaya çıkmasıyla devlet
kurabilmiĢlerdir. Bu yeni Türk devletinin kurucusu sayılan Satık Buğra Han‟ın 950
yıllarında Ġslâmiyet'i kabulü üzerine ilk Türk Ġslâm devleti de kurulmuĢtur (912 1212).
Bu devlet ilk kez V. V. Grigorev (1816 1817) tarafından Karahanlı adıyla adlandırılmıĢ
ve bu isim tarihçiler tarafından kabul görmüĢtür (Caferoğlu 2001: 1 2).

Karahanlı Devleti, kavimleri ikiye bölen Altay sistemine uygun olarak iki kağan
idaresinde iki kısma ayrılmıĢtır. Arslan Kara Hakan ünvanını taĢıyan doğu kısmın
kağanı bütün Karahanlıların hükümdarıdır. Buğra Kara Hakan ünvanını taĢıyan batı
kağanı ise ortak kağandır (ArgunĢah, Yüksekkaya ve Tabaklar 2010: 10)

Karahanlıların baĢlangıç dönemlerinde tespit edilebilen ilk kağan Bilge Kül Kadir
Han'dır. Onun iki oğlundan Arslan Han Bazır büyük kağan sıfatıyla Balasagun'da, Kadir
Han Oğulçak ise ortak kağan olarak Taraz'da devleti idare etmiĢtir. Ortak kağan
Oğulçak'ın yeğeni Satuk Buğra'nın Ġslam'ı kabulü devletin kaderini değiĢtirmiĢtir. Satuk
Buğra amcasına karĢı taht mücadelesini kazandıktan sonra Ġslam dinini devlet dini
â getirmiĢ, Kendisi de Abdulkerim adını almıĢtır. Satuk Buğra 955/956 yılında
ölmüĢtür. Satuk Buğra'nın oğlu Musa doğu kağanı Arslan Han'ı yenerek sülalenin bu
kolunu ortadan kaldırmıĢ ve bütün Karahanlı Devletini MüslümanlaĢtırmayı baĢarmıĢtır.
Musa'dan sonra sırasıyla kardeĢi BaytaĢ Arslan, oğlu Ebu'l Hasan Ali geçmiĢtir
(ArgunĢah,Yüksekkaya ve Tabaklar 2010: 10-11).

Karahanlı Devleti 1041/1042 yıllarında doğu ve batı olmak üzere ikiye ayrılmıĢtır. Batı
Hanlığı Maveraünnehir ve Hocend'e kadar batı Fergana'yı içine almaktaydı. Büyük
Kağan'ın merkezi öncelere Özkend, sonra Semerkand olmuĢtur. Doğu Hanlığının
2

sınırları içinde Talas, Ġsficab, ġaĢ, doğu Fergana ve KâĢgar'dır (ArgunĢah, Yüksekkaya
ve Tabaklar 2010: 10).

YaklaĢık üç yüzyıl kadar varlığını devam ettirmiĢ Karahanlılar 1141‟de Karahıtaylara


yenilerek onların hakimiyeti altına girmiĢ, 1212 yılında Karahanlı hanedanı son
bulmuĢtur (Caferoğlu 2001: 1-2).

Coğrafi yönden Doğu Türkistanla Maveraünnehir sahasını aĢmıĢ sınırları da kapsayan


bu devlet, etnik yapısı itibarıyla oldukça çeĢitli ve kalabalıktı. Ġçerisinde Uygur, Kıpçak,
Karluk, Argu, TürkeĢ, Yağma gibi Türk boy ve soylarını bulunduruyordu. Bunun içine
Türk olmayan ama uzun süredir Türklerle yaĢayan ve kültür alıĢveriĢinde bulunan
Soğutlar da eklenebilir (Caferoğlu 2001: 1 2). Devletin batı kısmında Ġran ve Ġslam
kültürünün, doğu kısmında ise Çin ve Uygur kültürünün etkisi görülür. Karahanlılar
devrinde sadece Ġslam kültürü geliĢmekle kalmamıĢ ilk olarak Türk Ġslam edebiyatı
meydana gelmiĢtir. Karahanlılar Budist Uygurlara ve Müslüman olmayan diğer
kavimlere karĢı Ġslam'ı korumak ve yaymak için mücadele etmiĢ, Ġslamî unsurları kendi
geleneklerine adapte ederek bir Türk Ġslam kültür ve medeniyetinin temsilcisi olmuĢtur
(ArgunĢah, Yüksekkaya ve Tabaklar 2010: 10).

1.2. KARAHANLILAR DÖNEMĠ ESERLERĠ

Karahanlı Türkçesi ilk ürünlerini XI. yüzyıldan itibaren vermeye baĢlayan, Eski Türkçe
yazı geleneğinin bir devamı olarak, Uygur yazı dilinin geliĢtiği ortamda, Eski Türkçenin
fonetik ve morfolojik özelliklerini büyük oranda devam ettirmesine rağmen kısmî kimi
değiĢikliklerle ondan ayrılan Türk yazı dili devresidir (Güner 2008: 3). Bu devreden
günümüze sınırlı sayıda eser ulaĢmıĢtır. Bunlar: 1. Kutadgu Bilig, 2. Dîvânü Lügâti‟t-
Türk, 3. Atebetü‟l-Hakayık, 4. Divan-ı Hikmet, 5. Kur‟an Tercümeleri‟dir.

1.2.1. Kutadgu Bilig

Kutadgu Bilig (Saadetli Olma Bilgisi) Yusuf Has Hacib tarafından yazılan ilk Türk
mesnevisidir (1069). Yazar, eseri KâĢgar‟da tamamlayarak Tabgaç Buğra Han‟a
sunmuĢtur. Aruzun feûlün/ feûlün/ feûlün/ feûl vezniyle yazılmıĢtır. 6645 beyitlik bu
manzume Yusuf Has Hacib‟e ait olmayan 77 beyitlik bir de mukaddimeye sahiptir. Bu
3

mukaddimede eserin Ģairi hakkında bilgi verilmektedir. Tabgaç Buğra Han‟ın övgüsü,
insanın yaratılıĢı, insanın bilgi ve akıl sayesinde kazandığı saygı; dilin meziyet, kusur,
fayda ve zararları hakkındaki bölümlerden sonra konunun esasları açıklanır ve esas
metne geçilir. Eser sembolik dört kiĢi üzerine düzenlenmiĢtir: 1. Hakan Küntogdı
(doğru, kanun), 2. Vezir Aytoldı (Kut, saadet), 3. Vezir Aytoldı‟nın oğlu ÖgdülmiĢ
(akıl), 4. Zahid OdgurmuĢ (hayatın sonu) (Gülensoy 2000: 245). Kutadgu Bilig‟in ana
temi ideal insandır. Ġnsana her iki dünyada mutlu olmak için gerekli yolu gösteren bir
eserdir (Ercilasun 2005: 309).

Kutadgu Bilig‟in üç yazması vardır: 1. Herat (Viyana) Nüshası, 2. Fergana Nüshası, 3.


Mısır (Kahire) Nüshası.

Herat (Viyana) Nüshası: Uygur harfleriyle yazılmıĢtır. Arap harfleriyle yazılı bir
nüshadan kopya edildiği anlaĢılmaktadır. Ġmlâ bozuklukları çoktur. 1439‟da Herat‟ta
kopya edilmiĢtir. 1474‟te Tokat‟a oradan Ġstanbul‟a getirilmiĢtir. Daha sonra Hammer
tarafından ele geçirilerek Viyana Saray Kütüphanesi‟ne götürülmüĢtür (Gülensoy 2000:
248).

Fergana Nüshası: BaĢı ve sonu eksiktir. Arap harfleriyle, süslü bir hatla yazılmıĢtır. 12.
yüzyılda istinsah edilmiĢ olmalıdır (Gülensoy 2000: 248).

Mısır (Kahire) Nüshası: Güzel ve okunaklı bir nesihle yazılmıĢtır. Bazı kısımları yok
olmuĢtur (Gülensoy 2000: 248).

1.2.2. Dîvânü Lügâti’t-Türk

Türkçenin bilinen ilk sözlüğü olup büyük Türk dilcisi ve folklorcusu KâĢgarlı Mahmut
tarafından yazılmıĢtır (1072-1077). Arapça olan eser, Araplara Türkçe öğretmek için
yazılmıĢ, Abbasi halifesi Muhammedü‟l-Muktedî bi-Emrillâh‟ın oğlu Ebu‟l-Kasım
Abdullah‟a takdim edilmiĢtir (Gülensoy 2000: 250).

Eser mukaddime ile sözlük kısmından oluĢur. Mukaddime kısmında yazar Türkçeyi
açıklar, Türk boylarının dillerini ve bunların özelliklerini anlatıp Türkçenin Arapçadan
üstün olduğunu kanıtlar. Sözlük kısmında Türkçe kelimelerin açıklamalarını Arapça
olarak verir. Her kelime için mutlaka Türkçe örnek bir cümle bulunur. Bu atasözü veya
4

bir dörtlük de olabilir. Eserde 7500‟den fazla Türkçe kelime vardır. Yazar eserini
yazmak için o zamanki Türk boylarını dolaĢmıĢ, hepsinin dilini, folklorunu, örf ve
âdetlerini tespit ederek Ġslâmiyet öncesi sözlü edebiyata ait zengin malzeme toplamıĢtır
(Gülensoy 2000: 250).

Divanın elimizde bulunan tek nüshası vardır. Bu yazma vaktiyle Ali Emirî tarafından
satın alınarak kaybolmaktan kurtarılan ve o zamanki eğitim bakanlığına ulaĢtırılan
nüshadır. Bu nüsha, Kilisli Rifat Bilge tarafından bastırılarak kurtarılmıĢtır. Yazma, 319
yapraklıdır. Doğuda yapılmıĢ sağlam, kalın bir kâğıdı vardır. Eldeki nüsha doğrudan
KâĢgarlı‟nın elinden çıkan nüshadan yaklaĢık 200 yüzyıl sonra Muhammed bin
Ebubekir Ġbn-i Ebu‟l-Feth tarafından istinsah edilmiĢtir (Gülensoy 2000: 252).

1.2.3. Atebetü’l-Hakayık

Atebetü‟l-Hakayık tahminen XII. yüzyılın ilk yarısında Karahanlı Türkçesiyle Yüknekli


Edip Ahmet tarafından yazılmıĢtır. Türk-Ġslâm çevresinin kültür anlayıĢı içinde fertlerin
terbiyesi için tanzim edilmiĢ esasları Türkçe olarak tekrar eden ahlâk kitabıdır
(Gülensoy 2000: 269) .

Atebetü‟l-Hakayık 40 beyit ve 101 dörtlükten ibaret (484 mısra) bir eserdir; aruzun
feûlün/ feûlün/ feûlün/ feûl vezniyle yazılmıĢtır. Beyitler hâlindeki bölüm eserin giriĢ
bölümüdür ve gazel tarzında kafiyelenmiĢtir. Dörtlükler hâlinde yazılan bölüm eserin
ana bölümüdür ve mâni tarzında (aaxa) kafiyelenmiĢtir. Eserde tam kafiyeler yanında
yarım kafiyeler de vardır. Mısra baĢı kafiyelerine de sık rastlanır. GiriĢ bölümünde
Allah‟a, peygambere ve dört halifeye övgüden sonra (20 beyit), kitabın sunulduğu Emir
Muhammed Dâd Ġspehsâlâr Bey‟e övgü sunulur (14 beyit). Daha sonraki 6 beyit kitabın
niçin yazıldığı hakkındadır. Eserin dörtlükler hâlindeki ana bölümünde Ģu konular
iĢlenmiĢtir: Ġlmin faydası ve bilgisizliğin zararları, dilin muhafazası, dünyanın
dönekliği, cömertlik ve hasislik, tevazu ve tekebbür, hırs, kerem-yumuĢaklık ve baĢka
iyilikler, zamanenin bozukluğu (Ercilasun 2005: 336).

Bugün elde birkaç Atebetü‟l-Hakayık nüshası vardır:

Semerkand Nüshası: Süleymaniye Kütüphanesinin Ayasofya kitapları bölümündedir.


Her bakımdan diğerlerinden daha güvenilir olan bu nüsha, eserin asıl (doğru) adını
5

taĢıması, ithaf edildiği beyin adını koruması ve devrin tanınmıĢ hattatlarından birinin
elinden çıkmıĢ olmasıyla da dikkati çeker. Uygur yazısıyla yazılmıĢtır. Bap
boĢluklarının bir kısmı Uygur, bir kısmı Arap yazısıyladır. Arap yazısı, daha çok âyet
ve hadis ihtiva eden yerlerdedir. Bu nüsha gerek yazı sanatı, gerek süsleme sanatı
bakımından özel bir değer taĢır. Eserin asıl süsü yazısıdır. Uygur yazısının yeni Ģekliyle
yazılmıĢtır. Böyle yazılan yazılarda Arap alfabesindeki harf Ģekillerinden hareket
edilmiĢtir. Hicrî 848 (miladi 1444) yılında Semerkant‟ta kopya edilen bu nüshanın ne
zaman ve ne Ģekilde Ġstanbul‟a getirildiği bilinmiyor (Gülensoy 2000: 270).

Ayasofya Nüshası: Süleymaniye Kütüphanesi'nin Ayasofya bölümündedir. 1480‟de


Ġstanbul‟da Abdürrezzak BahĢı tarafından istinsah edilmiĢtir. Bir satırı Uygur
alfabesiyle, bir satırı Arap alfabesiyle yazılmıĢtır. Her Uygurca kelimenin altına, aynı
kelimenin Arap harfleriyle yazılıĢı verilmiĢtir (Gülensoy 2000: 270).

Topkapı Nüshası: Topkapı Sarayı Kütüphanesi'nin Hazine Kitapları arasında yer alan
bir mecmua içindedir. Metindeki bazı kelimelerin imlâ ve telâffuzları ile bunlarla ilgili
açıklamalar, bu nüshanın güney-batı Ģivesi özellikleri taĢıdığını gösterir ve Ġstanbul‟da
istinsah edildiğine Ģüphe bırakmıyor (Gülensoy 2000: 270).

Ankara Nüshası: Uzunköprü‟de Seyit Ali‟nin kitapları arasında Atebetü‟l-Hakayık‟ın


bir kısmını ve manzum Oğuz destanından bir parçayı içine alan bir nüsha bulunmuĢtur.
Sonradan bu nüsha Ankara‟ya gönderilmiĢtir (Gülensoy 2000: 270)

1.2.4. Divan-ı Hikmet

Hoca Ahmed Yesevî‟nin Ģiirlerinin toplandığı yazmalara Divan-ı Hikmet denir. Bunun
sebebi Ahmet Yesevî‟nin Ģiirlerinin hikmet terimiyle anılmasıdır. Ahmet Yesevî, 11.
yüzyılın sonlarında doğduğu tahmin edilen ve 12. yüzyılda Batı Türkistanda yaĢamıĢ
olan Türk mutasavvıfıdır (Ercilasun 2005: 338).

Divan-ı Hikmet yazmaları çok sonra (16. yüzyıldan sonra) istinsah edildikleri için dil
bakımından Karahanlı Türkçesinin değil Çağatay Türkçesinin özelliklerini yansıtırlar.
Ancak, Ercilasun‟un da belirttiği gibi, Yesevî Karahanlılar döneminde yaĢadığı için
onun hikmetlerini Karahanlı dönemi edebiyatı içinde değerlendirmek gerekir.
Hikmetlerin çoğu koĢma tarzında tarzında kafiyelenmiĢ dörtlükler hâlindedirler ve hece
6

vezniyle yazılmıĢlardır. Mesnevi tarzındaki münacat ve nât ile gazelleri aruz vezniyle
kaleme alınmıĢtır. Heceyle yazılmıĢ gazel kafiyeli Ģiirleri de vardır. Heceyle yazılmıĢ
koĢma tarzındaki hikmetler 4+4+4=12 heceli; gazel tarzı hece Ģiirleri ise 7+7=14 veya
8+8=16 hecelidir. Yesevî‟nin kullandığı aruz vezinleri ise Türk Ģiirinde sık kullanılan 2
fâilâtün 1 fâilün, 2 mefâîlün 1 feûlün, 4 mefâîlün ve mef‟ûlü mefâîlü mefâîlü
feûlün‟dür. Dörtlükler çoğunlukla 10-12 kıt‟a, gazeller ise 7 beyittir. Ancak 5-28 kıt‟a
arasında değiĢen dörtlükler ve 5-15 beyit arasında değiĢen gazeller de vardır. Arapça,
Farsça kelimelerde tam kafiyeyi, Türkçe kelimelerde yarım kafiyeyi, hatta bazen sadece
redifi tercih eden Yesevî‟nin Ģiirlerinde çok güçlü bir zikir ritmi vardır (Ercilasun 2005:
340).

Yesevî‟nin müritleri de (bunlardan en meĢhuru Hakim Süleyman Ata‟dır) aynı tarzda


hikmetler yazmıĢlardır. Bu sebeple bazen müritlerinin Ģiirleri de Ahmed Yesevî‟ye mal
edilmiĢtir. Dolayısıyla hikmetlerdeki bütün Ģiirlerin Yesevî‟ye ait olduğunu söylemek
zordur (Ercilasun 2005: 342).

1.2.5. Kur’an Tercümeleri

Kur‟an‟ın ilk tercümeleri Karahanlılar döneminde yapılmıĢtır. Bu eserler satır altı tabir
edilen tarzda yapılmıĢ olan tercümelerdir. Bunlarda Arapça asıl metin daha iri harflerle
üstte bulunurken her Arapça kelimenin Türkçe karĢılığı Arap harfleriyle ve daha küçük
olarak altta bulunurdu (Ercilasun 2005: 337).

Kelime bolluğu bakımından genellikle dinî eserler, dikkate değer dil zenginliklerine
sahiptirler. Herhangi bir kelime, Ġslâmî dil çerçevesi içinde, anlamca eĢi olan diğer bir
kelime ile rahatça yer değiĢtirebilirdi. Yabancı kelimeler, millî Türk dili kuralları
kalıbına sokulmak Ģartıyla hem TürkçeleĢtirilirdi hem de kolayca anlaĢılması için halk
zevkine göre ortaya sürülürdü. Genellikle tefsir, Kur‟an, fıkıh ve emsali dinî eserlerin
çevrilmesi ve izahları eskiden beri anlam biliminin temelini teĢkil etmiĢtir. Eserin
kutsiyetine en ufak bir halel getirilmemesi için, metne gösterilen sadakat, çevirilen her
kelimenin gerçek anlamının ortaya konulmasına sebep olmaktaydı. Bundan dolayı, dinî
eserlerin tercümesinin ve Ģerhinin, dil tarihi yönünden önemi, edebî yönündekine oranla
daha üstündür (Caferoğlu 2001: 91; Hacıeminoğlu 2008: XXIII).
7

Satır altı Kur‟an tercümelerinden Karahanlı Türkçesine ait olduğu tahmin edilen dört
nüsha vardır:

1. Ġstanbul‟da Türk Ġslâm Eserleri Müzesinde bulunan nüsha (TĠEM nüshası): Yazmada
mütercimin adı ve tercüme tarihi kayıtlı değildir. Muhammed bin el-Hâc DevletĢah eĢ-
ġirâzî tarafından 1334 yılında istinsah edilmiĢtir. Bu yazma, Kur‟an tercümelerinin en
eskisi kabul edilmektedir (Kök 2004: XXI). Yazmanın ilk yarısı üzerinde Abdullah Kök
tarafından doktara tezi yapılmıĢtır: Karahanlı Türkçesi Satır-Arası Kur‟an Tercümesi
(TĠEM 73 1v 235/2), GiriĢ-Ġnceleme-Metin-Dizin, Ankara 2004 (Ankara Üniversitesi,
Eski Türk Dili Bilim Dalı, yayımlanmamıĢ doktora tezi) (Ercilasun 2005: 338). Ġkinci
yarısı üzerinde ise Suat Ünlü tarafından doktora tezi yapılmıĢtır: Karahanlı Türkçesi
Satır-Arası Kur‟an Tercümesi (TĠEM 235v/3 450r/7), GiriĢ, Metin, Ġnceleme,
AnalitikDizin, Doktora Tezi, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk
Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, Ankara 2004.

2. Özbekistan Ġlimler Akademisi nüshası: Eksik bir nüshadır. Eser üzerinde A. A.


Semenov çalıĢmıĢtır: Sobraniye vostooçnıh rukopisey, TaĢkent 1957 (Ercilasun 2005:
338).

3. Anonim tefsir: Peterburg‟daki Asya Halkları Enstitüsü Kitaplığı'ndadır. 1914 yılında


Zeki Velidi Togan tarafından Fergana‟da bulunmuĢtur. Tefsirle tercüme arasında bir
mahiyet göstermektedir. Yazmanın sözlüğü Borovkov tarafından yayımlanmıĢtır:
Leksika sredneaziatskogo tefsira XII-XIII vv. Moskova 1963. Borovkov‟un yayını
Türkçeye çevrilerek ve yeniden düzenlenerek Halil Ġbrahim Usta ve Ebülfez Amanoğlu
tarafından tekrar neĢredilmiĢtir: A. K. Borovkov Orta Asya‟da BulunmuĢ Kur‟an
Tefsirinin Söz Varlığı (XII.-XIII. Yüzyıllar), TDK, Ankara 2002. (Ercilasun 2005: 338).

4. Rylands nüshası: Konumuz olan bu Kur‟an tercümesi ayrı bir baĢlık altında
verilmiĢtir.
8

1.3. TÜRKÇENĠN ĠLK KUR’AN TERCÜMESĠ (RYLANDS NÜSHASI)

Ġngiltere‟de John Rylands Kitaplığı‟nda (Manchester) bulunan, telif ve istinsah tarihi


belli olmayan nüshadır. Her Arapça kelimenin altına daha küçük harflerle Farsça onun
da altına Türkçe karĢılıkları yazılarak yapılmıĢ satır altı Kur‟an tercümesidir.
Tercümenin bu yapısı, tercüme üzerine çalıĢmıĢ yazarlar tarafından Farsça ilk Kur‟an
tercümesinden yararlanılarak yapılmıĢ Türkçe ilk Kur‟an tercümesi olarak
değerlendirilmesine sebep olmuĢtur. Farsça ilk Kur‟an tercümesi Samanîler (875-999)
zamanında hükümdar Samanî Mansur Ġbn Nûh (961-976)‟un emriyle Buhara‟da
yapılmıĢtır. Türkçe tercümenin bundan yararlanılarak yapıldığı kabul edilirse bu tarihten
daha eski bir tarihte yazıldığı tespit edilen veya daha eski dil özellikleri gösteren bir eser
bulunmadığı için bu görüĢ doğrudur. Nitekim, Ata‟nın vermiĢ olduğu bilgilere göre,
tercümedeki Türkçe ve Farsça kelimelerin dil özellikleri de bunu doğrulamaktadır. Ata
bunu, Kesin olan bir Ģey var ki o da ilk Farsça tercümenin Türkçe tercüme için örnek
olduğudur. ifadesini kullanıp eser üzerinde daha önceden çalıĢmıĢ bilim adamlarının da
görüĢleriyle destekler (Ata 2004: X). Ayrıca eser üzerinde yapmıĢ olduğu incelemelerle
bunu kanıtlamaya çalıĢır (Ata 2004: V-XXX).

Rylands nüshası eksik olup 1145 varak tutan 14 cilt hâlindedir. Bunun dıĢında Dublin,
Chester Beatty Kitaplığı No. 1606 ve 1630‟daki iki varaklık nüshanın da bu Kur‟an
tercümesine ait olduğu tespit edilmiĢtir. Rylands nüshasında 1-2, 6, 10-11, 17, 21-26,
30-32, 52-57 ve 67-114. sureler yoktur. 34, 38, 40, 43-45, 47-50 ve 61-65. sureler
tercümede tamdır. Tercümenin 31. cildindeki sayfalar karıĢmıĢ, karıĢmıĢ olan bu cildi
Ata düzeltmiĢtir (Ata 2004: V-XXX).

Gülensoy‟un verdiği bilgilere göre eser üzerinde daha önce çeĢitli çalıĢmalar yapılmıĢtır
(Gülensoy 2000: 273-274). Bu nüshayı ilk olarak A.Mingana küçük bir yazıyla
tanıtmıĢtır (Mingana1915: 391-398). Aynı bilgin daha sonra bu nüshanın diline de
değinmiĢ ve küçük bir kelime listesi vermiĢtir (Mingana 1934: 27-39). Daha sonra
Abdulkadir Ġnan ve Zeki Velidi Togan‟ın bu konuya eğildiklerini görüyoruz. Ġnan,
evvela Türkçe olarak yapılmıĢ üç eski Kur‟an tercümesinden söz eder (Ġnan 1952: 14).
Sonra bunlar üzerinde bir inceleme yapar (Ġnan 1961: 12). Togan da Ġnan gibi daha çok
tanıtıcı mahiyette iki çalıĢma yapar (Togan 1959: 138; Togan 1964: 3-5). Rylands
nüshası üzerine en çok çalıĢan ise J. Eckmann‟dır. Eckmann bu konuda çeĢitli
9

çalıĢmalar yapar (Eckmann 1967: 51-69; Eckmann 1971: 14-17). Eckmann‟ın bu


konuda yaptığı çalıĢmaların içinde en önemlisi onun ölümünden sonra yayımlanan
Rylands nüshası sözlüğüdür (Eckmann 1976).

Elinizdeki bu tez çalıĢmasında Aysu Ata‟nın Rylands nüshasının metni üzerine


hazırladığı yayın esas alınmıĢtır. Ata, yapmıĢ olduğu çalıĢmada eser hakkında bilgi
verdikten sonra cilt, varak, satır, sure ve ayet numaralarını vererek metni vermiĢ, eser
hakkında önemli gördüğü bazı hususları belirtmiĢ ve eserin Türkçe, Arapça ve Farsça
dizinlerini hazırlamıĢtır. Rylands nüshasından seçilmiĢ olan örnekler, Ata‟nın da yapmıĢ
olduğu gibi, cilt ve varaklardaki satır numaralarına göre gösterilmiĢtir.
10

>

ğ / / / /
ı‟ya ğ

> /

> /

â > â /

>

> /

>

ğ
ğ ğ ğ
> ğ > ğ

/ /
11

> /

> /

> / î /

> /

> ğ /

>a

ğ /ı/ / / ğ ğ

> ğ /

/ > /

/ı/ // wd
/ / / / ğ

> ew / /

> /

> w /

> w /

> w ğ /

> /2

/ /

> w /
12

/ı/ //
/ / / /

> / /

> /

> /

> / /

> / /

/ /

> / /

/ı/ / / ğ

> /

> /

>a

ğ ğ

> w ğ /

2.1.1.7. >

ğ ğ

> /
13

>

ğ ğ

> / /

>

ğ ğ

> /

> /

> w/

/ /
(w)‟ ğ
ğ ğ / / /w/
ğ ğ ğ ğ

> w/ ğ

> w /

b > w /

> ew / /

> /

> w /
14

> w /

> w /

> w / /

> w /

> w / v /13

b > w /

> w/- ğ

> w /

> w /

> /

> sew /

> w /

> /

/ / / /
ğ ğ ğ
/ / ğ ğ ğ

> ğ

> /

> /
15

> /

> /

> /

ediz > ğ /

> /

> /

> /

> / /

> ke > /

> /

> /

> /

> /

> /

> /

> /

> /

> ğ

> /
16

> / /

> / /

> /

> /

> ğ /

> /

> /

> /

> /

> /

> -w-

ğ ğ

> w /

/ > w/

> /

> > /

> /
17

> w /

> w ğ /

>

ğ / / / / ğ

> /

>

î
ğ ğ ğ
// // // / / / /
ğ

> /

> /

> /

> /

>

> /

> ğ /
18

> /

>

>

> / /

> /

> î / /

> /

> /

> /

> /

>

ğ / / / /
/ / / /

> î /

> ğ /

>
19

> > ğ /

>

> /

yal uz > /

>

/ / / /

> /

> /42

> /

> /

>

ğ ğ

ğ w > /

>d

ğ ğ

> /

> /
20

> /

> /

> /

>

ğ
ğ
ğ

ğ
ğ

> erilmez / /

> ğ /

> /

/ / /

ğ
ğ

> ğ /

r > /
21

> /

> ğ /

> /

> /

> /

> /

> /38

> /76b2

> /

> â /

> /

w > w /

> /

> /

> /

> /

ğ ğ
ğ
22

ğ ğ

> ğ /

> > /

> / /

> /

> /

ğ ğ

> ğ /

> ğ / /

> ğ /

> /8

eĢ > /

> eski /
23

> /

> /

> /

> /17

> /

w > w /

> bağıĢlamak /

> /

> /

> /

//

> ğ /

> bile / / (25/1b1)

> /

> /
24

ğ ğ

> /

> /

> /

> /

> /

> /

> / /

> /

> /

ğ /

ğ ğ

+e > > /
25

t > > /

> /

> â /

> /

î
/ / /
/

w /

/31

w /
26

ğ /

ğ
ğ

ğ /

â /

ğ /

/
27

ğ. /

ğ /

/ / / /

/ / / /
/ / / /
28

/ / / / /
/ / / w /
/ / / /
/ / / w /

/ ğ
/
/ / /

ğ
/
/ / / /

ğ
/ / /
/ / / /
/ / /
29

28/9b2

ğ /

/
30

ğ /

ğ /

ğ
/

w /

ğ
/

ğ
31

w/ w

w
/

(27/57a1)

ğ ğ
ğ ğ /

w w
/
32

ğ ğ

ğ
/

ğ ğ

ğ ğ
/

ğ /

w
/
33

w
/

ğ
/

ğ
/

ğ /

ğ
/

/
34

<

ğ ğ

ğ ğ
ğ /

ğ ğ /
35

ğ /

ğ ğ /
36

ğ ğ
/

ğ ğ
/

/
37

ğ /

ğ ğ

ğ /

ğ ğ
ğ ğ /

w ğ ğ
/
38

â
/

ğ
/

w
/

w /

ğ
/

ğ /

/
39

â /68

w
/

ğ /

ğ
/

ğ â
/

ğ /
40

ğ
/

ğ /

ğ
ğ /

w ğ
/

w
/
41

ğ
/

<

ğ /

/ /

ğ ğ /

ğ
42

w ğ
/

ğ
ğ ğ /

<

w
w

ğ ğ
ğ
/

ğ
/

/
43

w
â ğ /

/
44

w ğ
/

ğ
ğ /

â /

w
ğ
/

ğ
/

w /

w / w <

w
ğ /
45

w w
ğ
/

ğ /

/
46

ğ ğ ğ
ğ ğ

/ /
/ ğ / /
/

/ ğ /
/ /

/ < /
/ < ) /

Moğolca / /

ğ / /
/ /
47

<

/ < )

<

<

ğ ğ
/

/ ğ <

<

< /

/
48

â â ğ
ğ ğ ğ ğ

â < < <

â
ğ /

ğ ğ

<

ğ
/

â <

â
/

â < â

ğ /

<

/
49

<

< ğ ğ

<

<

ğ â
/

ğ
/

/ <

â
ğ /

<

ğ ğ
/
50

<

<

w < w

w /

<

ğ /

<

w /

<

ğ
/

ğ ğ ğ

<

ğ
51

â
/

â ğ ğ <

â
ğ /

rı ğ <

ğ /

ğ /

<

< < <

w ğ
/

î
/

î /

w < w

w ğ
/

ğ ğ <

< <
52

ğ ğ ğ
ğ â /

ğ ğ
ğ ğ
örneği

<

<

<

<

<

ğ ğ
53

ğ
ğ

<

ğ /

<

ğ <

w
ğ
ğ
/

rı <

/ /

w ğ
ğ /

/
54

û /

< ğ

/ <

ğ < ğ

ğ /

<

ğ
/

<

î
/

<

/
55

<

<

ğ
/

<

ğ
/

ğ
/

<

ğ
ğ /

<

/
56

w
/

<

<

<

ğ
/

< <

<

<

w
/

< ğ

<

/ /

<

<
57

ğ
/

<

w < w

w w

<

/ < /

<

w /

<

<

<

/
58

â <

<

<

<

<

ğ /

<

/
/

<

w
/

<

w
/

<

<

/
59

â <

ğ
/

<

ğ /

<

<

<

w ğ
/

<

âr
/

< /

w < w

w
/ /
60

<

ğ /

ğ <

ğ /

<

â â
/

<

ğ /

< eĢ

ğ /

<

<

/
61

<

/ <

/-

<

ğ
/

î î

/ î /

<

<

<
62

ğ
/

î /

ğ /

<

ğ û

ğ /

î â ğ
/

<

ğ
ğ /

î <

<

ğ /

<

ğ /
63

â
/

<

ğ î û

ğ /

< /

<

w < w

w ğ
/

<

ğ ğ /

<

<
64

<

w
/

<

<

w ğ
ğ /

<

ğ < <

w
ğ ğ
ğ /
65

ğ < ğ /

w
ğ ğ
/

<

ğ
/

<

w
/

<

<

ğ v /

<

Â
/

ğ
/

<
66

â
/

ı <

ğ /

<

<

ğ ğ /

<

ğ ğ /

<

< <

w
ğ
â â
/

ğ ğ
ğ
ğ
ğ <

ğ
ğ ğ
67

ğ
ğ ğ

ğ
ğ ğ
türettiği

<

<

/ /

<

ğ
/

<

<

w ğ
ğ /

ğ <
68

ğ
ğ /

<

ğ /

ğ
ğ ğ
â

ğ
ğ

ğ
ğ

<

ğ
/

<

/
69

<

<

ğ
/

<

ğ ğ <

ğ /

< <

<

ğ ğ ğ

ğ /

ğ ğ /

/ <

<

/
70

<

ğ /

<

î /

<

ğ /

< <

ğ /

â /

<

ğ ğ
/

<

<

/
71

ğ
ğ ğ
ğ
ğ ğ
ğ ğ

<

<

<

r < /

<

<

<

/
72

<

û <

<

w /

ğ <

ğ /

<

w dilediği
/

<

<

<

<

/
73

ğ
/

ğ < ğ ğ

ğ
/

ğ <

ğ
ğ ğ ğ
/

<

<

<

w â
â ğ ğ
/

<
74

w ğ
/

<

ğ /

<

<

<

ğ /

<

<

ğ
/

<

<

<
75

ğ /

<

<

ğ /

gâfil <

â /

<

ğ
/

<

<

w ğ <

w w ğ /

<

<

ğ /

<

<
76

â
/

<

<

<

â /

<

<

î
/

<

<

<

/
77

<

<

ğ /

<

<

w <

w ğ /

<

ğ ğ /

<

<

<

â /

<
78

ğ /

<

w
/

<

<

< öl

<

< <

ğ
/

r <
79

w ğ
/

<

ğ â
ğ /

ğ ğ ğ

ğ
ğ â ğ
â ğ ğ
ğ ğ
ğ

<

<

<

û
80

<

<

<

w
/

<

â
/

<

ğ
ğ /

<

ğ
/

<

ğ /

ğ <

w
81

ğ ğ ğ /

< ğ

ğ
/

<

ğ /

<

<

<

<

ğ
/

<

<
82

â
â /

<

ğ
/

w < w

w /

w ğ
/

w
/

<

<

w /

<

geçimliği /

<

w
ğ
/

<
83

<

<

<

ğ
/

<

ğ
/

<

w /

<

<

â /

/ <

w /
84

<

<

ğ /

<

<

<

ğ
/

<

ğ <

ğ <

ğ
/

<

/
85

<

<

w
/

<

<

w < w

w ğ
/

â < â

â
/

<

ğ ğ <

ğ ğ /

ğ <

ğ
ğ /

<
86

ğ ğ <

ğ
/

ğ ğ <

w ğ
ğ /

<

<

gezinmeleri içinde tutsa, onlar Allah‟ı âciz bırakacak değillerdir.” (30/52b2)


<

<

ğ /

<

<

<

<
87

ğ /

<

ğ /

<

<

<

<

<

mağfiret <

â
/

<

ğ ğ

ğ
88

<

<

<

â /

<

ğ
/

w < w

w /

<

ğ /

<

ğ <

ğ /

ğ ğ ğ
ğ
89

ğ ğ ğ
â ğ

ğ
ğ
ğ

ğ
ğ ğ

ğ <

ğ /

<

ğ /

<

<

<

w
/

<

/
90

â <

<

â
/

<*

<

<

<

<

<

ğ
/

<
91

ğ
/

<

r <

ğ /

<

<

<

w
/

<

ğ ğ
ğ ğ
ğ
ğ

ğ <

ğ ğ /
92

<

< ğ

<

ğ ğ /

w < w

w
/

< KBS 971;

anlarn
/

â ğ
ğ
ğ ğ ğ
93

ğ
ğ

<

<

ğ ğ /

<

ğ
/

â < â

â
/

<

<

<

/ î <

<

/
94

<

â
/

<

/ <

<

ğ ğ <

ğ
/

â /

<

<

ğ â
/

<
95

/ < ğ

w /

<

â <

ğ ğ /

ğ
ğ

ğ <

ğ
/

ğ < < <

ğ
/

ğ <

ğ
/

/ <
96

ğ
/

<

<

<

ğ
/

<

<

w <

w /

w
/

w
/
97

<

ğ
â
/

<

ğ /

â
/

<

ğ
/

ğ ğ
ğ

<

â
/ /

<
98

ğ
/

<

<

ğ /

<

ğ /

â <

â
/ /

<

<

ğ /

<

w
/

ğ ğ

<
99

<

ğ /

ğ ğ

< ğ

<

<

ğ ğ
ğ ğ
100

ğ
ğ ğ
ğ
ğ

<

< / ğ

<

<

w < w

w
î /

Ģef <

<

<

<
101

<

ğ <

ğ ğ
/

ğ
ğ

<

ğ <

<

ğ
ğ ğ

<

/
102

ğ ğ ğ
ğ
ğ â ğ ğ

<

w
ğ /

<

<

/ /

<

<

ğ
/

<

w ğ /

ğ
ğ
103

w < w

w /

<

w < w

w
/

ğ <

ğ
/

<

â
/

<e ğ
104

â â <

ğ
/

<

/ î < <

î
/

<

<

<

Ol /

<

ğ /
105

< az

ğ ğ <o

ğ ğ ğ ğ /

<

ğ <

ğ
/

ğ
ğ
ğ
ğ ğ ğ
ğ â
106

ğ ğ
ğ
ğ ğ
ğ ğ
ğ ğ
/ ğ
ğ
ğ ğ ğ
ğ
ğ ğ
ğ ğ

<

ğ /

<

w
/

â <

â /

< ğ

<

<
107

w
/

<

ğ /

<

aĢikâr

<

<

w /

â <

w â ğ
/

< < ğ <

/
108

<

î <

<

/ <

<

w w

ğ /

w < w

buzağıyı /

<

<

<

<
109

â /

<

<

w
ğ
/

<

â <

<

<

<
110

<

w /

Â
ğ â
ğ
/

<

â /

w < w

w w
/

/ <

<

ğ /

<

<
111

<

ğ /

w /

w <

w
/

<

â
ğ
/

<

<

<

/
112

<

w /

î /

<

<

ğ ğ <

w
ğ
ğ â /

<

<

<
113

<

ğ /

â <

ğ â
ğ /

<

ğ
ğ /

ğ <

ğ /

<

<

<

ğ <
114

ğ ğ
/

ğl ğ

ğ â

ğ ğ

ğ ğ

ğ
ğ

<

<

ğ
ğ /

/
115

<

ğ /

ğ /

<

ğ <

w ğ
/

<

û <

<

ğ
/

<
116

<

ğ /

ğ
/

<

<

ğ
/

<

<
117

ğ /

ğ
ğ /

<

ğ
/

<

ğ ğ
ğ ğ /

<

<

w w
â /

<

ğ
/

<

â çıkaracağız
/
118

â
/

<

<

<

î <

 î ğ
/

<

ğ
/

<

â
â /

<

ō < ō

ō /
119

<

ğ /

<

<

ğ <

ğ ğ
/

<

<

â /

<

ğ ğ
/

<

<

ğ /

<
120

w <

w ğ
/

<

â <

ğ
ğ
/

/ ğ ğ <

<

ğ
/

<

<

<

ğ /

<

ğ
/
121

<

w w
/

â <

â
/

<

<

w ğ /

<

ğ /

rı <

ğ ğ
/

<

<

â
/

/
122

w < w

w w
â
/

<

<

<

<

<

<

ğ â
123

â /

ğ ğ /

<

<

ğ
/

<

ğ /

<

<

<

<
124

ğ /

â <

â ğ â
/

<

ğ /

<

<

ğ <

â /

<

ğ <

ğ â
/

<

â /

â â <
125

â ğ /

<

<

<

ğ ğ ğ ğ
/

<

w < w

w w
/

<

<

<

ğ
/

â <
126

w ğ
/

<

ğ ğ /

<

<

ğ <

w
ğ /

<

w < w

w
ğ /

<

w
ğ
/

<

â â

ğ /

â /
127

<

ğ
ğ /

<

ğ
/

<

w
/

ğ ğ
/

<

<

ğ /

<

ğ /

<

ğ
128

ğ ğ
/

<

ğ
/

<

â /

<

<

<

/
129

<

<

ğ /

ğ <

<

w <

w
/

w < w

w ğ
/

ğ <

ğ /

<

ğ /

<

<

ğ /

<
130

ğ
/

<

ğ
/

<

ğ <

< /

ğ ğ /

<

ğ /

<
131

ğ
/

<

â ğ
/

<

ğ
ğ /

r <

â <

ğ < / <

<
132

ğ < <

ğ
/

(< )

ğ ğ /

î ğ /

<

w
/

<

ğ â
ğ /

<

< <
133

w
/

<

<

<

<

<

ğ ğ <

ğ
/

ğ <

ğ /

<
134

<

<

<

ğ <

ğ
/

<

<

â /

<

ğ <

ğ /

<

/
135

<

ğ ğ <

ğ /

<

ğ /

<

<

<

ğ
/

<

ğ /

â <

â â /

<

â ğ â
/

<
136

ğ <

<

<

ğ
/

<

<

<

ğ
/

w < w
137

w
ğ /

w < w

w
/

<

ğ <

â
ğ /

<

<

w
ğ /

ğ
ğ /
ğ

ğ
ğ

<

î ğ /

<
138

ğ
/

<

ğ ğ â
/

ğ â <

ğ /

<

ğ ğ ğ
/

<

ğ
/

<

<

w
/

<
139

ğ
/

<

<

<

<

ğ
/

<

â /

<

<

/
140

<

ğ /

<

ğ /

azîz <

<

â /

<

<

<

â
/

<

â <

<
141

ğ /

<

ğ
/

<

w
/

â <

<

<

<

<

w < w

w /

<

<

/
142

<

ğ <

ğ /

<

ğ /

<

<

<

/
143

<

ğ /

<

<

ğ
/

< ğ

ğ
ğ
144

ğ ğ
ğ ğ ğ

<

ğ /

<

<

<

â
/

<

ğ /

w < /

w ğ
/

<

/
145

<

w /

< )

/ < )

< ğ

< )

<

<

<

<

<

/
146

/ < /

/ < /

<

w
/

w
/

/
147

w
ğ
ğ
/

ğ
ğ ğ
/

w /

/
148

w
/

ğ
/

w
/

ğ ğ
/
149

ğ /

î
/

ğ /

w
/

îl
â
ğ /

ō
/

âfık

â /
150

â /

w
ğ ğ
/

w
/

ğ /

ğ /

w
/

â
151

w
ğ
/

ğ /

w /

â /

â
152

â /

ğ
/

â /
153

ğ ğ /

HÂL

ğ â ğ
ğ ğ
ğ

â ğ
â
154

ğ
/

ğ
/

ğ â â
ğ â

â ğ

ğ â
ğ â
â ğ
â
ğ ğ ğ â
ğ

â ğ

ğ
ğ
ğ â

â
155

â ğ
ğ
â ğ ğ

w
/

/3

ğ ğ
/

ğ /

ğ
/

â /

ğ /

w ğ
/

ğ /

/
156

w
/

kewdeçi â
/

ğ
/8b2)

â /

â
ğ /

ğ /

ğ â
ğ /

â â /
157

â /

ğ
/

â /

ğ
/37a

ğ ğ /

ğ
/

â /

â
/

â
/

ğ
/

ğ /

/
158

/2a2)

ğ
/

w ğ
/2a1)

w
/

w ğ /

ğ
/37a

w
/

/
159

ğ
ğ
ğ ğ

ğu / /

ğ ğ ğ â
â
â ğ ğ ğ

â ğ ğ

â ğ
ğ
ğ

/1b2
160

â â
/

ğ /

w /6

â . /

ğ /

ğ /

ğ /

ğ ğ
/

ğ
/

ō /

/
161

ğ
/

â /

w /

ğ ğ /

w /

r /

r ğ
/
162

Eğer

ğ ğ /

ğ /

ğ ğ /

â /

ğ /

ğ
ğ
/
163

ğ /

ğ /

â
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/
164

w
ğ /

Â
. /

w
/

â
/

ğ
ğ
/

ğ ğ /

ğ ğ /

â +I
r:

.“ ” (27/ )

â
165

ğ
/

âli

ğ ğ ğ
â ğ
ğ

ğ ğ ğ
ğ

ğ ğ
â ğ
â ğ

w ğ
/2a1)

w
ğ /

â ğ /

/
166

/ ğ
/

ğ /

ğ
â /

ğ ğ . /

söyleyeceğ
/

â /

ğ /

/
167

â /

â /

ğ ğ
ğ ğ /

ğ ğ /

â
/
168

â ğ /

â
/

ğ
/

w
ğ /

ğ /

w
/

/
169

ğ ğ /

ğ ğ /

â . /

ğ /

ğ /

ğ â
/

w w ğ ğ
/
170

ğ ğ
/

ğ /

â /

w /

/
171

ğ /

â â ğ
ğ ğ

w
/

/ a2)

w
ğ ğ
/

w
/

ğ /

î
/
172

ğ /

â
ğ ğ

ğ
ğ /

ğ i
/

w /

ğ â

â
ğ
173

ğ ğ ğ

ğ ğ
ğ
ğ

ğ /

ğ /

ğ
/

/
174

ō .
ğ ğ
/

w ğ
/

ğ
/

ğ /

â ğ

/1b2

â /

ğ ğ /

/
175

â ğ /

â ğ ğ
ğ

ğ ğ ğ
â ğ ğ
/

ğ
/

ğ /

ōst ap y
/

w w

ğ /

ōs
â /

/
176

ğ /

w
ğ
/

ğ
/

w â
/

w
/

ğ /

ğ /

ğ
/
177

ğ /

ğ /

w
/

ğ hâli â
ğ ğ
ğ

A
ğ â
ğ
/

a
/

ğ
ğ
/
178

â â
ğ

ğ ğ /

â
â ğ

ğ /

â ğ â
/

ğ
/

/
179

w
/

â
ğ â â
â â
ğ
ğ

â ğ
ğ ğ

â ğ
â
ğ â

â
ğ ğ

ğ
/

w /
180

ğ /

ğ ğ ğ
/

w
ğ /

â
/

ğ
/

î
/

ğ
/

ğ
/

/
181

w
/

ğ /

ğ
/

ğ /

â
ğ ğ

w
/

/
182

ğ
/

w
/

hâli
ğ ğ

w /

ğ
/

â ğ /

ō
/
183

ğ /

ğ /

ğ
/

â /

a
/

a /

â
ğ ğ

ğ /

ğ
/

/
184

ğ
/

ğ
ğ /

ğ ğ ğ
/

ğ /

ğ â
ğ ğ

ğ
/

â
/

ğ
/

w
ğ /

ğ â
ğ ğ

/
185

ğ â ğ â
ğ

ğ /

w
/ -

w
ğ /

ğ / ğ /

/3

â ğ
ğ
186

ğ
/

â
ğ ğ

ğ ğ
ğ
â ğ
ğ
ğ â
187

â â
ğ â ğ

â
ğ ğ
ğ

ğ
/

Ağır /

ğ
/

ğ ğ
ğ ğ /

ğ ğ
188

ğ
/

ğ /

ğ
/

ğ
/
189

w
ğ
/

ğ /

w
w
/

ğ
/

â
/

w /
190

â
ğ /

/
/

ğ
ğ ğ
ğ
ğ

â
ğ
191

â ğ
ğ

ğ
/

ğ ğ /

ğ ğ ğ /

ğ
ğ /

ğ /

w
/

ğ ğ /

ğ /

ğ /

ğ /

ğ
/

/
192

w
/

ğ /

â ğ

ğ
ğ
/

â / ğ

oğl
/

/
193

ğ ğ
â ğ

ğ
â ğ

â ğ

â
ğ â
ğ
<

ğ
ğ /
194

w
/

w w
â
/

ğ /

w /

ğ
/

ğ
ğ
ğ

ğ
195

ğ /

ğ /

w /

/
196

ğ ğ
/

w /

ğ
/

ğ /

ğ /

/
197

ğ
ğ

ğ
/

w w
ğ ğ /

w ğ
/

î
/

w
ğ ğ /

w /1b1

/
198

ğ
/

ğ
ğ ğ

ğ
ğ
ğ

ğ
/

/
199

ō . /

ğ /

ğ
/

ğ /

ğ
/

ğ
ğ /
200

ğ /

ğ /

w /

w
/

ğ
/

ğ /

ğ /

â â /

w w
ğ
/

ğ
201

ğ /

ğ ğ
/

ğ
/

ğ /

ğ /

ğ /

/
202

ğ ğ ğ ğ
ğ /

ğ
ğ

w ğ /

/
203

â
/

w
/

ğ /

ğ ğ
ğ ğ /

w
/

/
204

â
/

ğ
/

ğ /

ğ ğ
ğ /

ğ
/

ğ /

ğ
ğ /

/
205

ğ
ğ /

w
/

/2a2)

â
/

w
/

ō
/

w
ğ /

w . /

ğ /
206

â ğ
/

â /

ğ
/

ğ /

ığ ğ
207

/1b1

ō w ğ
/

ğ ğ
/

ğ
/

/
208

ğ
/

Eğer â
/

ğ
/

â /68

ğ ğ
ğ

ğ
ğ

â
ğ âl ğ
209

/1b2

ğ /

ğ /

â /

â
ğ /

w
ğ ğ ğ
/

â
/

ğ /

ğ ğ
/

/
210

ğ
ğ

ğ
ğ

ğ
211

ğ /

ğ â ğ /

ğ /

ğ
ğ /

/
212

â
/

w â
â ğ ğ
/

îl
â
ğ /

â /

â /

ğ
ğ /

w
/

ğ
/

ğ /

ğ ğ /
213

ğ /

ğ /

ğ /

â
/

â
/

ğ
/

â
/

w ğ
/
214

w
ğ /

ğ
/

ğ /

ğ
/

ğ /

ğ
/

w
/

w
/ /

w
/
215

ğ /

ğ ğ
/

ğ /

ğ ğ

ğ ğ /

â
/ /

ğ
/

doğ /

ğ ğ
/
216

ğ
/

ğ
/

â /

w ğ /

w ğ
ğ /

ğ /

/
217

ğ ğ z â
/

w /

sığınacak /

ğ ğ
/

ğ /
218

ğ /

ğ /

ğ ğ ğ /

/ ğ
/

ğ /

w
ğ
ğ ğ ğ â
/

/
219

w /

ğ
/

î
/

r r
/

ğ
/

ğ
ğ /
220

ğ ğ /

ğ /

w w
ğ
/

ğ
/

ğ
221

â
/

ğ
/

ğ ğ ğ ğ
ğ /

ğ /

ğ
/

/
222

ğ /

/ / ğ

ğ â
ğ /

ğ
223

ğ
ğ /

ğ
/

w /

/
224

ğ
/

ğ
/

â ğ
ğ
/

â
ğ /

/
225

ğ â ğ /

ğ
/

Tañ birle cüfti , .


ğ
.” ( 38/1a1)

ğ /

ğ /

w
/

/
226

â /

w /

â
/

â /

ğ /

/
227

â ğ
/

ğ /

w /

w
/

ğ /

ğ /

ğ
/

ğ ğ
ğ /

/
228

â /

ğ /

ğ
/

ğ
/

/
229

ğ â

ğ ğ

ğ ğ
230

ğ /

â
/

â
/

ğ /

ğ
/
231

ğ ğ
ğ ğ /

â /

ğ
ğ /

ğ ğ /

ğ /

/
232

ğ /

ğ
/

ğ /

ğ
/

w
/

w
/

ğ ğ
/

ğ /
233

ğ
ğ
/

ğ
/

ğ ğ
/

â
/

ğ
/

ğ ğ
/

ğ
/

ğ /
234

ğ
/

ğ /

w
/

ğ ğ
/

â
/

ğ ğ /

/
235

w
/

w w
â
/

w
ğ /

ğ /

w ğ
ğ /

ğ /

ğ
/
236

ğ ğ /

â /

/
237

ğ ğ /

w
ğ
ğ /

ğ /

â /

w ğ
ğ /

/
238

ââ /

î /

ğ /

â
/

w ğ /

/
239

ğ
ğ

ğ ğ ğ

diğer ğ
ğ ğ ğ ğ
ğ

ğ
ğ
ğ
>
240

ğ ğ
ğ ğ /

ğ /

â â ğ

ğ /

ğ ğ ğ

ğ
/

â ğ /
/ / / / / /
ğ ğ /
241

ğ â ğ
ğ

ğ /

ğ
/

ğ ğ
ğ ğ
ğ


/2b2)

ğ /

â
242

ğ ğ ğ ğ

ğ
ğ
/

ğ /

ğ
ğ ğ ğ
ğ ğ ğ ğ

ğ /

w ğ
/

ğ ğ /
243

ğ
/

w â ğ
/

ğ /

ğ /

w w ğ
ğ
/

ğ â
/

â
244

ğ /

ğ
ğ /

ğ
/

w /

ğ
/

ğ â ğ ğ ğ
ğ ğ â
â
245

î /

ğ /

ğ ğ
/

ğ ğ /

ğ /

ğ /

/
246

ğ ğ /

â â
ğ
ğ â
ğ ğ
ğ

ğ /

ğ /

ğ
/

/
247

ğ
â /

ğ ğ
/

w w

ğ ğ /

ğ ğ
/
248

ğ
/

ğ /

ğ
/

w
/

Eğer â
/

w
/

/
249

ğ
ğ
/z/ ğ

ğ
/
250

ğ
/

w
/

ğ
/

w
/

ğ
/

ğ ğ
/

ğ ğ
/

ğ /

w
/

ğ /
251

ğ ğ
ğ ğ /

â â ğ

ğ
/

ō
ğ ğ
/

/
252

ğ /

ğ /

ğ /

w ğ
ğ /

/
253

ğ ğ /

â
ğ /

ğ /

ğ /

ğ /

â â

/
254

/
/

î
/

Ġnkâr â
/

â
ğ /

w ğ
/

ğ
255

â ğ â ğ
ğ ğ
ğ

çağırır /

â /

ğ /

â ğ
â

/
256

â
/

ğ
â ğ â ğ

ğ
ğ /

ğ ğ
/

â ğ
â ğ

ğ
/

w z
/
257

â ğ

ğ
/

ğ ğ /

ğ
/

ğ
ğ ğ ğ
/

â
â ğ

â
/
258

ğ
â
/

ğ
â ğ

/7a1)

ğ
ğ /

â ğ uğ
259

ğ â
â ğ
ğ â
ğ ğ ğ ğ â
ğ â

28/9b2

â
ğ /

ğ
/

ğ
/

ğ
ğ
/

/
260

ğ
/

ğ /

ğ /

â
/

/ /

ğ /

w
/

/
261

ğ /10a3

ğ ğ /

ğ
/

â ğ â
/

/
262

ğ
/

â /

/
263

ğ ğ ğ
â
ğ

/
264

ğ
/

ğ /

ğ /

â
/

ğ
ğ /

ğ
/

â
ğ /

ğ
/

/
265

ğ /

î
/

ğ
ğ ğ /

î
/

ğ /

w â
/
266

w w
â
/

w
/

ğ
/

w w

ğ
/

ğ /

ğ /

ğ /
267

ğ ğ ğ
/

w
ğ ğ ğ
/

w
/

ğ
/

â /

/
268

w
/

ğ /

ğ
/

w ğ /

ğ /

/
269

ğ
ğ ğ
ğ ğ

â /

ğ
/

ğ
/

ō .

ğ
ğ ğ
ğ ğ /

w ğ
/
270

w
ğ ğ /

ğ /

ğ /

ğ
/

ō /

w
ğ /
271

Eğer
/

/3

ğ
ğ
/

ğ
/

â /

ğ
/

w
/
272

ğ /

ğ /
273

w w
â
/

w w
/

ğ
/

î ğ /

â /

ğ î

/ / î
ğ

ğ /

ğ
/

â
/
274

ğ
ğ /

ğ /

ğ /

ğ
275

ğ /

ğ /

â
/
276

ğ
ğ /

ğ /

ğ /
277

ğ / /

/7

ğ /

/7

ğ /10a3

/
278

w ğ /

w /

â
/

ğ
/

.“ .” (33/35a3)

w-
279

w /

éw ğ /

â
/

ğ /

w
/

Doğrulduğum ğ ğ
/

ayağa
280

ğ /

ğ /

arı

â
/
281

bağlamak

ğ ğ
/

sûre ğ
/

/
282

ğ
/

ğ
/

ğ
/

Dilediği
dilediği bağıĢlar /

ğ
/
283

ew
/

ğ ğ /

öğ /

w /
/
284

w ğ
/

ğ /

ğ /

î ğ
/

/
285

w a
/

ğ
â /

éw yaw
/

sew
âyetleri /

dağlar /

/
286

ğ
â /

ğ
/

w-

kewdeçi â
/

â /

ğ
/
287

î ğ
/

ğ /

3 ğ

4.

<

ayağa

/
288

doğru

ğ
/

ğ /

<

ğ /

ğ /

ğ /

w-
289

sewer
/

w sewer
ğ /

ğ
/

ğ /

ğ
/

ğ /

3.
290

ğ ğ /

ğ â
/

/ /

ğ
/ /

ğ ğ

ğ ağıza ğ /

ğ a
/

ğ /
291

ğ
/

ğ
/

doğmak

ğ /

onlardan sonra, pek azına oturuldu /

, /
292

ğ /

ō /

ğ
/

ğ /

ğ
/

ğ /

karĢılığı /
293

öw
/

ğ iğ
/

ğ /

/
294

ı/

ğ
/

ğ
ğ ğ
ğ
295

ğ
ğ < <
< <
eğlenmek < <
<

ğ <

ğ /

<

<
<

<

ğ
ğ /

<

â /

<
296

ğ
öğ /

<

< <

â
/

<

ğ
/

<

ibâ â /

<

eğlenmek <

<
297

<

<

w < * w +a

w
/

< /

â
/

!
â ğ /

éw sew
ğ ğ /

<

<
298

ğ <

ğ /

<

<

ğ ğ
ğ ğ

ğ ğ
ğ ğ
ğ

<

<

ğ < ğ

ğ
/

< <
299

<

ğ
/

<

<

oğl
/

çağırmak

çağırır /

ğ /

<

ğ /

ğ / /

<

/
300

<

<

<

â
/

/ /

ğ /
ğ

<

ğ
/

< < köz+e

< <
301

ğ
/

< <

/ â
/

<

ğ
ğ
ğ
ğ ğ
ğ

ğ <

w ğ
/

<

< <

inkâr
/
302

â ğ
ifâde ğ
ğ

<

w /

<

<

ğ < /

ğ ğ î
ğ

<

<
303

ğ
/

<

ğ ğ

ğ ğ
/

<

bağıĢlamak <

w
ğ /

ğ
ğ
/ /
/ /
/
304

ğ
ğ

ğ < ğ

ğ
ğ ğ /

<

/8

/ <

<

ifâde

ğ <

ğ ğ /

ğ <

ğ ğ /

<

w
â ğ /
305

ğ
ğ

<

ğ /

< <

ğ /

ğ
ğ
â â ğ
ğ
ğ î
ğ

< ğ

ğ
/

<

<
306

â /

w < w

w
ğ
ğ ğ ğ â
/

<

â ğ
/

- ğ < ğ

varlığını <

â â ğ
/

<

ğ <

ğ /

<

ğ <
307

ğ ğ

<

w ğ
/

<

ğ /

<

ğ < ğ

ğ /

< <ō <

<

<

â /

<

ğ /

<

/
308

<

ğ
ğ ğ ğ /

<

éw
/

<

w
ğ /

<

<

<

ğ /

â
309

<

ğ
/

<

ğ ğ /

<

<

<

<

ğ
/
310

<

ğ
/

<

“„ Â îl ğ
/

<

<

<

<

ğ
/

< <

ğ ğ /

<

ğ
/
311

ğ
ğ /

<

ğ
/

< ğ

<

<

<

<

ğ
ğ /

<
312

ğ
/

<

ğ
/

<

ğ
ğ ğ /

â <

ğ /

<

â
/

<

â
/

<

ğ ğ ğ
/

<

ō - < ō
313

ō
â
/

<


/2b2)

<

ğ
ğ ğ
ğ ğ ğ ğ

ğ ğ

<

<

â /

ğ < ğ < <Ç


314

ğ
/

w < w

w
/

ğ ğ ğ

<

<

<

ğ /

<

<
315

ğ
/

<

< <

ğ < <

ğ /

ğ ğ

<

< â

ğ
ğ

< ğ

< çı ar , EDPT 410)

/
316

â
ğ /

<

ew
ğ
ğ
/

<

ğ /

<

ğ â
/

/
317

ğ /

< ğ

<

/ /

<

ğ <

ğ /

<

â
/

/ ğ <
318

ğ /

ğ /

<

ğ
/

ğ
< ğ
ğ

ğ ğ

çoğ /

<

w
ğ

<

ğ ğ /

<
319

<

olarnı bildirdiği
/

<

<

ğ /

w < w

w !
/

(<

ğ
ğ
/

(<

(< n “ ” dür , EDPT 180)

w “ .” (32/1a1)

“ ” (< “ ” dür , EDPT 716)

ı. “ .”
(38/22a2)
“ ” (<

w “
320

ğ
”( / )

- (<

w ğ
ğ
/

ğ
ğ /

ğ < ğ

ğ
ğ /

<

/ <*

„Eğer ‟dediler. /

<

w < w

w /

<

â
/
321

ğı <

ğ ğ â /

<

â
/

<

ğ /

<

<

<

ğ /

<

<

<

<

<
322

ğ /

ğ <

ğ /

<

ğ
/

â ğ
ğ ğ
/

<

ğ
/

<

ğ
ğ /

ğ < ğ

ğ
/
323

ğ
/
ğ ğ

<

ğ /

ebedîlik
/

< ğ

<

â ğ
/

<

ğ /

<
324

ğ ğ
ğ
ğ

<

ğ
ğ

ğ <

ğ
/

<

< <

<

kâfirler
/
325

<

â /

<

<

ğ /

< /

<

ğ /

< <
326

ğ
ğ

<

ğ < ğ

ğ ğ /

<

ğ
/

<

müjde
müjde /

â <

â
/

<
327

ayrılığa
ğ /

ı <

<

<

ğ /

<

ğ
ğ /

<

ğ
/

<

w
ğ /

<

ğ <
328

ğ ğ z
â ğ ğ
/

<

<

ğ
/

ğ <

ğ /

<

<

/ w < w

/
329

w
ğ
/

w /

<

ğ â
ğ /

<

<

ğ
ğ /

<

ğ ğ
/36b2)

<

<

g /

<
330

ğ /

<

<

<

ğ
ğ /

<

<

<

â
ğ /

<
331

ğ /

<

<

ğ /

ğ ğ

öñ ğ ğ
/

ğ <

ğ
/

<

<

ğ /

<

w
ğ â â â
â ğ /

<

ğ
/
332

<

<

<

<

â
/ /

<

<

ğ /

<

ğ
/

<

â ğ
ğ
/

<

w < w
333

w w
ğ
/

<

<

ğ
/

â < â

â â ğ
ğ ğ
â /

ğ < ğ

ğ /

<

ğ
/37a

<

â
/ /

<

<
334

ğ
/

<

ğ < ğ

ğ ğ
ğ ğ â /

<

<

<

<

<

<

w
ğ
/

<

/
335

ğ < ğ

w
ğ
/

<

ğ
/

<

ğ
âr ğ /

<

<

<

<

<

ğ /

r <

<

ğ
336

ğ ğ
/

<

ğ /

< <

ğ â
ğ ğ

ğ
ğ â

ğ
ğ

ğ ğ
ğ
ğ
337

ğ ğ <

ğ ğ
kıldığını /

<

<

<

ğ /

<

<

<

w ğ
ğ /

<

w
ğ /

<

<
338

ğ ğ â
â /

< ğ

<

ğ
/

<

<

ğ
/

t <

/43a3)

w < w

w
/

<

<
339

w
/21b1)

<

ğ ğ /

ğ < ğ

<

<

w
/

<

Â
/

â /

< <

ğ /

<

/
340

<

ğ
/

<

ğ /

w ğ < w ğ

w w w ğ
/

<

w
/

w < w

w w w ğ
/

<

ğ
/

ğ /

<

â
/

< *ök ( ) )

w < w
341

w /

<

<

<

<

ğ
/

<

ğ /

<

ğ ğ ğ
/

w < w

w /

<

/
342

ğ <

ğ
/

<

ğ /

<

< /

w
ğ
/

<

ğ /

<

<

â /

<

<

< <t

/
343

<

<

diyeceğiz
/

< ğ

Âyetlerimiz
/

<

ğ /

<

ğ /

<

â /

w <

w
/

ğ < ğ

ğ ğ /

<

ğ /

<

â i â /
344

<*

/ ğ
/

ğ < ğ

ğ /

< <

ğ /

< ğ

<

<

ğ
/

<
345

ğ
/

<

<

ğ
< ğ ğ

<

ğ
/

<

Ġnkâr

ğ <

/
346

ğ < ğ /

ğ
ğ /

/ew <

ew ğ
/

ew
/

<

w
/

<

w
/

<

w
ğ ğ
/

ğ
/

<

<
347

<

ğ /

â ‟ /

< <

w w
/

<

<

ğ
/

w < w

w w
/

<

<
348

<

< ğ

ğ
ğ /

< ğ

ğ < ğ

ğ /

<

<

ğ
/

ğ /

<
349

/
/

< yaĢa

w yaĢa

<

<

<

ğ /

ğ
ğ ğ
ğ ğ
ğ
ğ > > >
ğ
/
ğ
350

ğ ğ

ğ
ğ ğ

<

<

ğ
/

ğ ğ ğ
ğ
ğ
ğ

ğ <

ğ
/

ayrılığa < ğ

ğ
/

<
351

ğ
/

<

ğ /

<

<

â
/

w <

â ğ
/

<

ğ
/

<

<

ğ /

<
352

â
/

<

<

ğ
/

<

ğ /

<

<

<

ğ
/

<

/ <

ğ
/

< ğ
353

ğ
ğ /

<

ğ
ğ ğ ğ
/

<

ğ <

<

<

w ındınsew
/

ğ
354

ğ ğ ğ
ğ

<

<

ğ < ğ

ğ
/

< ğ

ğ ğ /

<

<

â ğ /

<

< ı

îl
â
ğ /

<
355

<

<

<

ğ /

<

<

ğ ğ < ğ
356

ğ ğ /

ğ <

ğ /

< <

<

ğ ğ /

<

<

â â â
/

ğ /

Eğer
/

/ <

w < w
357

w
/

< ig +

<

<

<

ğ
ğ /

ğ
/

ı <

<*

<

/
358

<

ğ /

<

â
/

<

<

ğ
/

ğ <

g ğ ğ /

<

Â
/

<

ğ ğ

ğ /

î
/
359

ğ
/

<

w
ğ
ğ /

<

<

< <

< ğ

ğ
/

<

ğ ğ ğ ğ /

<
360

â
ğ
/

<

t <

<

<

ğ
/

<

w
/

r <

ğ < ğ

ğ ğ
/

<

<
361

<

<

ğ
/

<

,
/

<

<

ğ
ğ ğ
ğ
ğ ğ ğ
362

<

<

ğ
ğ ğ

ğ ğ
363

ğ
ğ
ğ ğ
ğ ğ â ğ
â ğ â ğ

ğ
ğ /

ğ ğ

ğ /

ârı fâsıklığı
/
364

ğ
/

ğ
/

ğ
/

î
/

ğ
/

/
365

ğ /

ğ ğ
/

ğ ğ /

w
/

ğ
/

â â /
366

ğ
/

ğ
/

ğ
ğ /

â â

ğ
â /

/
367

ğ /

ğ
368

w w

ğ /

ğ
/

ğ /

ğ
/

w ğ
/

/
369

ğ /

ğ /

ğ ğ ğ
/

ğ /

/
370

ğ
ğ /

â
/

/
371

ğ /

â /

Â
/

ğ /

/
372

ğ ğ
/

ğ
/

/
373

w
ğı /

â
/

â ,â

â ğ /

ğ â

ğ /

ğ
â /

ğ
/

ğ ğ /

/
374

ğ ğ

ğ /

Â
/

 ğ
/

w ğ /

ğ ğ
ğ ğ /

ğ
ğ /

/
375

ğ /

ğ /

ğ
ğ ğ /

ğ ğ
/
376

ğ ğ
/

ğ
/

ğ ğ ğ ğ
/
377

ğ
/

/ ğ /

/
378

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ /

/
379

w ğ
/

ğ
/

ğ
â /

/
380

ğ /

ğ /

ğ
/

/
381

â /

â
/

iğ ğ
ğ /

/
382

ğ /

ğ
/

ğ â /

â
/

/
383

ğ ğ
/

ğ
/

ğ
ğ /

â
/

w ğ

w ğ
/

/
384

ğ /

w /

/
385

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/

/
386

ğ /

ğ
ğ /

ğ /

ğ /

ğ /

w
/
387

ğ
ğ /

ğ ğ
/

ğ /

ğ /

ğ
ğ
/
388

â /

w
/

w
/

ğ
/

ğ
/
389

ğ
/

â /

ğ
/

/
390

w ğ
kl /

w
/

â /

ğ
ğ /

â
ğ /

/
391

ğ ğ
/

ğ /

ğ ğ ğ
/

ğ
/

w
/

/
392

â
î /

ğ ğ
ğ ğ
/

ğ ğ
/
393

w /

w
ğ
/

ğ
/

â â
â /

â
â /

ğ
ğ ğ /
394

ğ ğ
/

ğ
/

ğ /

â â
/

ğ
/

/
395

ğ
ğ
ğ
ğ

ğ ğ
/

w ğ

ğ
396

ğ
/

ğ /

ğ
/

ğ
ğ /
397

â
/

w
Kâ ğ /

ğ
â â /

ğ
/

/
398

ğ /

ğ /

ğ
/

â
/

â ğ /

ğ
399

ğ
/

â
/

ğ
/

â /

ğ
ğ /
400

ğ
/

ğ ğ /

ğ
/

ō
/

ō
401

ō w
ğ ğ
/

â /

ğ
/

öğüt /

w
/

ğ ğ ğ

w
ğ ğ
/

w
402

öwkem
/

ğ
/

ğ
/
403

w
/

ğ
/

/
404

w
/

w ğ
/

ğ /

/
405

ğ
/

ğ
ğ /

ğ ğ ğ /

â ğ /

ğ /
406

ğ /

ğ ğ
ğ /

ğ /

ğ
/

ğ /

â ğ
ğ ğ /
407

ğ ğ
/

w ğ
/

w â
/

w
ğ /

ğ
/

ğ /

ğ /

ğ /
408

ğ
/

w
v
/

ğ
/

w
/

w ğ
/

w ğ
/
409

w
â /

ğ
/

â â

ğ
/

ğ /

/
410

ğ
/

ğ ğ /

ğ /
411

ğ
ğ /

ğ
/

w
/

/
412

ğ
/

ğ /

w
/

/
413

â /

ğ /

ew

w /

ğ /
414

ğ ğ /

ğ ğ

ğ
/

ğ
ğ
ğ

ğ
/

ğ ğ
/

/
415

ğ /

ğ /

ğ ğ â
â /

w
/

w
ğ ğ
/
416

ğ
/

ğ
/

ğ /

ğ /

ğ ğ ğ
/

ğ /

ğ /

/
417

ğ
/

ğ â

ğ
ğ
418

ğ
ğ

ğ
/

w
/

ğ /

ğ /
419

ğ
/

ğ
ğ
ğ

ğ /

â /

ğ /

ğ /

diyeceğiz
/

ğ
ğ
ğ
420

ğ ğ

w ğ
ğ /

olarnı bildirdiği
/

ğ
/

ğ /

ğ
ğ /

ğ /

/
421

ğ ğ /

w /

w ğ /

ğ ğ

ğ
ğ
ğ ğ

w ğ
/

/
422

ğ
/

ğ /

w /

w
/

dağlar /

ğ /

w
/

ğ ğ

ğ
423

ğ
/

ğ ğ
/

w
ğ
ğ /

ğ
424

ğ ğ
/

ğ /

ğ
/

ğ
ğ ğ ğ
425

ğ ğ ğ ğ ğ

ğ
ğ
ğ
ğ

ğ
/

ğ /

ğ
ğ
426

â â

/ / ğ
î ğ
ğ ğ

ğ î ğ ğ
ğ ğ ğ

ğ
ğ
ğ

ğ
ğ ğ
ğ

ğ ğ ğ
427

ğ
ğ

ğ /

ğ ğ
/

ğ /

ğ
/

/
428

â
/

w
ğ
/

ğ /

ğ ğ /

ğ /

â
ğ /

ğ /

ğ ğ
ğ ğ /

ğ ğ ğ ğ
/
429

ğ /

ğ /

â
/

dō /

ğ
/

ğ /

/
430

ğ ğ
/

ğ
/

û /

ğ /

w
/

/ )

birle cüfti Ģi içinde, .


ğ
.” ( 38/1b1)

w ğ
/

/
431

ğ /

ğ
ğ /

w
/

w
/

ğ / ğ /

w
î
/

ğ
/

/
432

ğ
/

ğ /

ğ
ğ ğ /

î
/

â ğ â
/

ğ /

yaw w
/

/
433

ğ ğ /

ğ
/

ğ /

ğ /

ğ
/

ğ ğ
/36b2)

ğ /

ğ /

w
/

â
/
434

ğ /

w
/

ğ /

ğ
/

ğ
/

w
ğ
ğ ğ ğ â
/

w
ğ
/
435

ğ
/

w ğ ğ
ğ /

ğ
/

ğ
/

ğ
ğ
/

ğ
/

ğ /

ğ
/

w ğ
/
436

éw w
ğ ğ /

w
ğ â
/

ğ /

ğ
ğ ğ
/
437

ğ
/

ğ â
/

ğ
/

ğ /

ğ
/

â ğ
/

w
/

w ğ
/2a1)

/
438

/7a1)

ğ
ğ
/

ğ
â /

â ğ /

ğ
/

w w
ğ /

ğ iğ
/

/
439

ğ
/

ğ
/

w
/

ğ
/

â
/

/
440

w
ğ
/

w
/

ğ ğ /

w
ğ /

w
/

/
441

ğ /

â â /

ğ
ğ
â ğ
442

ğ
ğ ğ

ğ
ğ ğ
ğ
ğ ğ

ğ
/

ğ ğ /

ğ /

ğ /
443

ğ /

ğ ğ
/

w w ğ
ğ
/

û
ğ ğ /

ğ ğ /

ğ /

/
444

ğ /

ğ
ğ

ğ ğ /

ğ
/

ğ
/

ğ /

/
445

ğ ğ
ğ ğ

ğ /10a3

ğ
/

ğ ğ /

ğ /

ğ ğ ğ /

w ğ
/

ğ /

ğ ğ
/

ğ
/

ğ
ğ /

ğ /
446

ğ /

ğ
/

ğ /

w
/

ğ
/

/
447

ğ
ğ /

w
ğ /

ğ /

w /

olarnı bildirdiği
/

w
ğ /

ğ /

w ğ
ğ /
448

ğ
/

ğ /

ğ /

ğ /

ğ /

ğ
ğ /

ğ /

Eğer ğ
ğ ğ . /

ğ /

w
ğ
ğ /

ğ /

ğ /

ğ ğ /

/
449

ğ ğ /

ğ ğ /

ğ ğ
/

ğ / /

ğ /

ğ /

ğ /

ğ ğ

ğ /

ğ /

/
450

Diğerlerinin
/

w ğ
/

w
/

ğ
/

ğ
/
451

ğ /

ğ ğ /

ğ ğ ğ
ğ
ğ

ğ
/

ğ
/

ğ
/
452

ğ
ğ ğ ğ
ğ

ğ
ğ ğ
ğ

ğ
453

sa
/

ğ /

ğ ğ /

ğ
454

ğ
ğ
ğ
ğ

w ğ /


/2b2)

,
/

ğ /

ğ
/
455

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ /

w /

/
456

ğ
ğ /

ğ /

ğ ğ /

ğ /
457

ğ
/

ğ
/

ğ /

ğ /

doğ /

ğ /

/
458

ğ
ğ

ğ ğ

ğ ğ
/

â /

ğ
ği
ğ

ğ
/

ğ
459

ğ ğ /

ğ
/

ğ
ğ
/

ğ /

ğ /
460

ğ ğ
ğ ğ /

ğ ğ
ğ /

ğ /

ğ
ğ /

ğ /

ğ
/

ğ
/8b1)

ğ /

Ağır /
461

w ğ /

öw
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/

î /

ğ /

w /

ğ /

/
462

ğ ğ
/

ğ
/

ğ /

ğ r /
/
463

ğ
/

bağı /

ğ
ğ ğ

â
ğ
464

ğ
â ğ

ğ
/

ğ
ğ /


/2b1)

ğ /

ğ ğ
/

ğ
/
465

ğ ğ /

ğ ğ
/

ğ
ğ /

ğ
ğ /

ğ /
466

â /

ğ /

ğ
ğ ğ /

ğ /

ğ
/

ğ ğ
/

ğ
/

ğ
/

/
467

ğ
/

ğ ğ /

ğ /

â /

ğ /

ğ
/

â
/

â
/

/
468

ğ /

â /

ğ ğ . /

w ğ
/1b3)

ğ /

ğ
/

ğ ğ
/

â
/

w ğ
/
469

ğ /

ğ
/

ğ
ğ /

ğ
/

â /

ğ
ğ ğ
/

ğ /

w
ğ
470

ğ
/

ğ ğ /

ğ ğ
ğ
ğ

w
ğ ğ ğ
/

w ğ
/

ğ /

/
471

w ğ
/

ğ
/

ğ
ğ z /

ğ
ğ /

â
/

ğ
/

ğ
/

ğ
ğ /

â â ğ
ğ ğ
â /

/
472

w
ğ ğ ğ
/

ğ
ğ /

w w
â
/

ğ
ğ /

â
/

ğ /

/2a2)
473

ğ
/

â /

ğ ğ
/

ğ
/

ğ ğ /

ğ ğ
/

ğ
ğ /

ğ
/

w
ğ ğ ğ
/

â
474

ğ
/

ğ ğ
ğ ğ /

ğ
/

â
â /

w
/

ğ
/

ō w ğ
/

ğ
/

w
ğ
475

â
ğ
â

â
ğ

ğ
ğ ğ

ğ â

ğ
ğ
ğ
ğ

ğ
/

ğ /
476

ğ ğ

ğ ğ /

ğ /

ğ /

ğ /

ğ
/

ğ /

w /

w
/

/
477

w
/

ğ ğ
/

î â

ğ
/
478

ğ /

ğ ğ

ğ
/

ğ
/

ğ
/

w ğ
/

ğ
ğ /

ğ
/

ğ
/
479

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
/
480

ğ
ğ /

ğ
/

ğ
/

ğ ğ /

ğ
/

ğ ğ
ğ ğ /

w
ğ

w ğ
/

ğ ğ /
481

ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ /

ğ ğ

ğ
ğ ğ ğ
ğ

ğ
/

ğ
/

/
482

ğ ğ ğ
/

ğ
/

ğ
/

ğ
ğ ğ /

ğ ğ ğ
/

ğ
/

ğ
/

/
483

w. ğ ğ
ğ /

ğ /

ğ â
/

ğ /

ğ
/
ğ
484

ğ
/

ğ
/

ğ ğ
ğ /

ğ ğ ğ ğ
ğ /

ğ
/

ğ /

ğ /

ğ
/

â â /

ğ
/
485

ğ
/36b3

ğ
/

ğ
/

â
/

ğ /

w
/
486

ğ â
/

ğ ğ
/

/
487

ğ ğ ğ
â

ō
ğ
/

w
/

ğ /

ğ /

w
/
488

ğ â
ğ ğ

ğ ğ
ğ /

verdiğimiz
/

w
ğ â inkâra â
â ğ /

ğ
ğ
/

ğ ğ
/
489

ğ
/

ğ ğ
/

ğ /

ğ ğ /

ğ /

/ ğ
/

ğ
ğ ğ
/

/
490

w
/

ğ ğ
/

ğ
/

ğ /

ğ /

ğ /
491

ğ /

ğ
ğ
ğ

ğ
ğ
/

w ğ

w
/

ğ /

/
492

/
ğ

ğ ğ ğ
ğ ğ â
ğ

â /

/1b1

/2b3)

w
ğ ğ
ğ /

Â
/

w
/

ğ /
493

w /

ğ /

w w w ğ
/

ğ
/

â i âr /

w /

w
/
494

w
/

ğ ğ
/

ğ ğ /

ğ /

ğ /

ğ ğ
ğ ğ ğ
â ğ

ğ /

/
495

ğ
/

ğ
/

ğ /

w ğ
/

ğ
/

/
496

ğ /

w /

/
ğ
ğ
â ğ ğ
ğ
ğ

ğ
/

ğ ğ
/

ğ
/
497

ğ /

ğ ğ /

ğ
/

â
ğ ğ ğ
ğ

w kâ
/

ğ
/

ğ /
498

ğ
/

ğ
ğ

ğ
ğ
ğ ğ
ğ
ğ ğ â
ğ

w
ğ
/

ğ /

ğ /

w /
499

ğ /

ğ /

ğ /

â
/ /

w â /

ğ ğ
ğ ğ /

/ ğ
/

/
500

â
/

w w ğ
/
501

â â
ğ â
ğ â â

â â
ğ

ğ
ğ ğ

ğ
ğ
ğ ğ

ğ
/

/
502

r ğ
/

ğ
/

Ayağa /

ğ /

ğ /

ğ
ğ
ğ
ğ ğ ğ
ğ ğ
ğ ğ ğ
ğ ğ

/2a3)

w
ğ
/

ğ ğ /
503

ğ /

î ğ /

ğ
ğ ğ ğ /

ğ
/

ğ ğ
/

ğ ğ ğ
/

ğ
/

ğ
/
504

ğ ğ /

ğ /

â
ğ

ğ
ğ ğ ğ /

ğ
ğ

ğ
ğ ğ ğ

ğ ğ /

ğ /

/
505

w yaĢa

ğ /

â
/

â ğ
â ğ
/

ğ
/
506

â /

ğ
/

ğ /

ğ
/

anlarnı
/

ğ
ğ ğ

ğ ğ
507

ğ
/ ğ

ğ ğ

ğ ğ ğ
ğ ğ

ğ
ğ /

ğ
/

ō
ğ
/

/
508

ğ
ğ /

ğ /

ō
/

â â ğ
ğ ğ
â /

ğ ğ
/

ğ ğ
/

/
509

/ <

â
ğ
ğ ğ

ğ
/

w
/

doğ
/

<

â
ğ ğ
ğ ğ

ğ /
510

ğ
/

ğ
/

ğ
/

<

â
ğ ğ

ğ ğ
ğ

/
511

ğ
ğ

ğ
ğ
â

ğ
512

â
ğ â

ğ
/

â /

â
ğ /

w
ğ /

ğ /

w
513

ğ
/

â ğ ğ

ğ
/

w ğ
/

ğ /

w /

w ğ /

â â

A
ğ â
514

ğ
/

a
/

ğ
ğ
/

ğ
ğ /

ğ
/
515

ğ
/

ğ ğ
/

û ğ

û /

û /

ğ ğ

ğ
ğ /

w /

w
ğ
ğ ğ ğ â
/

â ğ /
516

ğ ğ /

ğ ğ ğ ğ
ğ /

ğ
/

â /

ğ
/

w
/

ğ
517

r r

ğ ğ

â /

ğ
/
518

â
/

ğ /

ğ /

ğ /

w
/

ğ /

ğ
/

ğ /

/
ğ
/

ğ
519

ğ ğ
/

w
/

ğ
ğ ğ
ğ

ğ
/

/
520

ğ /

ğ ğ
ğ ğ

â /

w w
/

w
/

ğ /

/
521

â
/

ğ /

ğ /

ğ ğ

/
522

ğ
/

ğ
ğ

/ ğ
/

ğ /

/
523

ğ ğ
/

ğ ğ /

â
ğ /

w /

ğ
524

ğ ğ

ğ ğ
ğ ğ ğ
ğ

w w ğ ğ
/

ğ /

ğ ğ â /

ğ
/

ğ
ğ

w
/

ğ /
525

w w

ğ /

ğ
/

ğ /

ğ
/

â â
/

â
/

ğ ğ /
526

ğ
/

ğ ğ ğ

â
/

ğ
ğ /

ğ /

ō
ğ
/

ğ /

/
527

ğ ğ
ğ /

ğ
ğ

ğ ğ ğ ğ
ğ /

w ğ

ğ
/

ğ /

ğ ğ
/

ğ
â
/

ğ
/
528

ğ
/

ğ
ğ ğ
ğ ğ /

ğ
ğ

ğ
/

ğ /
529

ğ
ğ /

w
ğ /

â â ğ
ğ ğ
â /

ğ ğ ğ
ğ ğ ğ

ğ ğ ğ

ğ ğ
ğ
ğ
ğ

ğ ğ ğ
/

/
530

éw yaw
/

kâfirler
/

â
/

ğ /

ğ ğ

ğ
/

w
ğ /

Ğ Ğ Ğ

ğ ğ ğ
ğ ğ
ğ ğ ğ

ğ ğ ğ
531

ğ /

Eğer
/

w w ğ
/

ğ
ğ

w /

ğ ğ
/

/
532

ğ
ğ

â â

28/9b2

î /

î /

/
533

ğ
/

w w ğ /

w /

w /

w /

(27/57a1)

/ )

ğ /

â
/

/ /

/
534

w /

w
/

ğ
ğ

ğ
ğ ğ ğ

î
535

ğ
ğ ğ
ğ

ğ /

ğ /

w /

w /

ğ /

/
536

w /

ğ /

/
537

w /

ğ /

ğ ğ

/
538

/3

ğ /

ğ
/

â
ğ /

ğ /

ğ /

ğ ğ /

ğ
ğ /
539

w w
/

w
â ğ /

ğ ğ /

ğ
/

ğ
/


/2b2)

w
ğ /

ğ /
540

w ğ
/

ğ /

ğ /

ğ /

ğ /

/
541

Â
ğ â
ğ
/

â ğ â
/

/
542

SONUÇ
Bu çalıĢma ile Karahanlı Türkçesiyle yazılmıĢ bir Kur‟an tercümesinin (Rylands
nüshası) dil özellikleri, Türkçenin Eski Türkçe ve Karahanlı Türkçesi dönemleri de
dikkate alınarak ortaya konmuĢtur. Bu özelliklerin özeti ve bazı önemli noktaları
Ģunlardır:
1. Kelime bolluğu bakımından dinî eserler, dikkate değer dil zenginliklerine sahiptirler.
ÇalıĢma konumuz olan Kur‟an tercümesi de bu bakımdan önemlidir. Özellikle, dinî bir
eser olması sebebiyle eserin kutsiyetini bir zarar getirmemek için, çeviriyi eksiksiz
yapma kaygası sebebiyle kelimelerin anlamlarına dikkat edilmiĢtir. Bu da eserin anlam
bilimi açısından önemini artırmıĢtır. Yalnız anlam bilimi bakımından değil gramer
çalıĢmaları bakımından da zengin bir özellikler arz etmektedir.
RN‟de, Karahanlı Türkçenin diğer eserlerinde de görüldüğü gibi, Eski Türkçenin
kelime içindeki ve sonundaki b sesleri v‟ye veya w‟ye döner. Bazı kelimelerde ikili
kullanım vardır, yani aynı kelimenin hem v‟li hem w‟li örneği mevcuttur. Kelime
baĢındaki b ‟ler ise sadece m olmuĢtur.

3. Eski Türkçedeki kelime içi d sesleri metnimizde sesine veya sesine dönüĢür.
Bu sesin bazı kelimelerde hem sesine hem sesine dönüĢtüğü örnekleri vardır.

4. Karahanlı Türkçesinde de görülen kelime içi / seslerini / w ‟ye dönüĢmesi


olayının örnekleri metnimizde de mevcuttur.

5. Karahanlı Türkçesinin aslî seslerinden biri olmayan sesinin, diğer Karahanlı


Türkçesi metinlerinde olduğu gibi, bazı örneklerde sesinin yerini aldığı
görülmektedir.
6. Eski Türkçenin Uygur Türkçesi döneminden itibaren görülmeye baĢlanan ny
ayrıĢması RN‟de y tarafındadır. Ayrıca metinden tespit edilen örneklerin bazılarında
Eski Türkçe döneminde li bazı kelimelerin, n ve g ayrıĢmasıyla, yerini ya n ya da g
sesine bıraktığı görülmektedir.
7. Eski Türkçede z‟li olan bazı kelimeler ve ekler metnimizde s‟lidir (köküs, toksan;
berilmes, amrulsun).
8. RN‟de kalınlık incelik uyumu, bazı istisnalar dıĢında, tamdır. Düzlük yuvarlaklık
uyumu ve ünsüz uyumları ise yoktur.
543

9. Fiillerin metnimizde anlam bakımından zengin bir kullanımı vardır. Bir fiilin birçok
anlamda kullanıldığı yani bir fiilin pek çok yan anlamının olduğu görülmektedir.
Örneğin tut fiili sekiz ayrı anlamda, tüĢ fiili ise altı ayrı anlamda kullanılmıĢtır.
Metnimizde Türk dilinin tarihî metinlerinde ve çağdaĢ Türk dillerinde tespit edilemeyen
fiiller vardır ( to su var olmak, gerçekleĢmek sü re sürüklemek gibi.). RN‟de
kullanılan fiil yapım eklerinin sayısı otuzdur. Bunlardan isimden fiil yapma eklerinin
sayısı on dört iken fiilden fiil yapma eklerinin sayısı on altıdır. Bunlardan bazıları
(+GA /+KA-, +(I,U)K , +rA ; KUt , GUn , U)z) sınırlı sayıda örnekte kullanılmıĢtır.

RN‟de döneminin diğer eserlerine göre daha fazla sayıda Arapça ve Farsça kelime
kullanılmıĢtır. Eski Türkçe döneminde Türkçeye girmiĢ olan Çince, Moğolca ve
Soğutça kelimelerin de kullanılmaya devam edildiği ancak bir önceki dönem kadar
yoğun kullanılmadıkları görülmektedir.
11. RN‟de toplam 60 isim yapım eki kullanılmıĢtır. Bunlardan 29‟u fiilden isim yapma
ekiyken 31‟i isimden isim yapma ekidir. Bunlardan bazıları ( çek, di, ki, me, mur;
+çA, +çın, + , +kek, +z) sınırlı sayıda örnekte kelime türetmekte kullanılmıĢtır.

12. Metnimizde kullanılan isim ve fiil çekim ekleri büyük oranda Karahanlı Türkçesine
uygun Ģekilde kullanılmıĢtır. Bunun yanında bazı farklı kullanımlar da mevcuttur.
Türkçenin tarihî metinlerinde ilk defa görülen bir yapı ile gelecek zamanın hikâyesi
GAtI, GAytI Ģeklinde, yani er yardımcı fiilinin düĢmüĢ Ģekliyle, karĢımıza çıkar. ġart
kipinin hikâyesinde de iki örnekte benzer bir kullanım vardır: tileseti / ,
susadımız /

RN‟de isim ve fiiller dıĢındaki diğer kelime türleri (sıfatlar, zarflar, edatlar,
zamirler) de zengin bir kullanıma sahiptir. ÇalıĢmamızda bunlar ayrı ayrı ele alınmıĢtır.
14. Cümle bilgisi bölümünde, metindeki kelime grupları ve metnin cümle yapısı ele
alınmıĢtır. Kullanılan kelime gruplarının bazen Türkçenin sentaksına uygun olarak
kullanıldığı bazen de uygun olarak kullanılmayıp aykırılık gösterdiği tespit edilmiĢtir.
Cümle yapılarının ise Türkçenin yapısına çoğunlukla aykırılık gösterdiği, nadir olarak
Türkçe sentaksa uygun yapıların kullanıldığı görülmektedir. Bu yapıların büyük
çoğunluğunun isim cümlesi olduğu ve bu durumun da Türkçe isim cümleleri ile Arapça
isim cümlelerinin benzerlik taĢımalarından kaynaklandığı tespit edilmiĢtir. Türkçe
sentaksa uygun fiil cümlelerinin ise bilinçli bir tercüme faaliyeti olmadığı yine kelime
544

kelime tercümeye sadık kalınarak ortaya çıkmıĢ tesadüfî Ģekiller olduğu tespit
edilmiĢtir. Ayrıca tercümede eger, meger, k gibi Farsça kelimelerin ve bu
kelimelerle ilgili cümle yapılarının kullanıldığı bu yüzden Farsça cümle yapısının da
tercümeye tesir ettiği görülmektedir.
Karahanlı Türkçesi döneminde ortaya konmuĢ bir eserin gramer özelliklerini
belirlemeye çalıĢtık. Bu çalıĢmanın Karahanlı Türkçesi ile ve Türk dili ile ilgilenenlere
faydalı olmasını diliyoruz.
545

KAYNAKLAR
ALTUNTAġ, Halil; ġAHĠN, Muzaffer, Kur‟an-ı Kerim Meâli, TDV Yay., Ankara,
2008.
ATA, Aysu, Türkçe Ġlk Kur‟an Tercümesi (Rylands Nüshası) Karahanlı Türkçesi, GiriĢ-
Metin-Notlar-Dizin, TDK Yay., Ankara, 2004.
ARGUNġAH, Mustafa; YÜKSEKKAYA, Gülden S. ; TABAKLAR, Özcan, Tarihi
Türk Lehçeleri (Karahanlıca, Harezmce ve Kıpçakça Dersleri) Kesit Yay. , Ġstanbul,
2010
BANGUOĞLU, Tahsin, Türkçenin Grameri, TDK Yay., Ankara, 2004.
CAFEROĞLU, Ahmet, Türk Dili Tarihi II, Alfa Yay., Ġstanbul, 2001.
CLAUSON, Gerard, An Etymological Dictionary of Pre-Thirteenth Century Turkish,
Oxford, 1972.
ECKMANN, J., Doğu Türkçesinde Bir Kur‟an Çevirisi (Rylands Nüshası), TDAY
1967, s.51-69.
ECKMANN, J., Middle Turkic Glosses of the Rylands Interlinear Kuran Translation,
Bibliotheca Orientalis Hungarica XXI, Budapest 1976.
ERCĠLASUN, Ahmet Bican, BaĢlangıçtan Yirminci Yüzyıla Kadar Türk Dili Tarihi,
Akçağ Yay., Ankara, 2005.
ERCĠLASUN, Ahmet Bican, KâĢgarlı Mahmut‟ta -s -/sē- Eki Türk Dili, S. 521,

Mayıs 1995, s. 449-456.


EREN, Hasan, Türk Dilinin Etimolojik Sözlüğü, Ankara, 1999.
ERGĠN, Muharrem, Türk Dil Bilgisi, Bayrak Yay., Ġstanbul, 2000.
ERASLAN, Kemal, Eski Türkçede Ġsim Fiiller, Ġstanbul Üniversitesi, Edebiyat

Fakültesi Yay., Ġstanbul, 1980.


GABAIN, A.von, Eski Türkçenin Grameri, TDK Yay., Ankara, 2000.
GÜLENSOY, Tuncer, Türkiye Türkçesindeki Türkçe Sözcüklerin Köken Bilgisi
Sözlüğü, TDK Yay., Ankara, 2007.
546

GÜLENSOY, Tuncer, Türkçe El Kitabı, Akçağ Yay., Ankara, 2000.

GÜNER, Nurhan, Mukaddimetü‟l Edeb Grameri, Yüksek Lisans Tezi, Erciyes

Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kayseri, 2008.


GÜNER, Galip, Karahanlı Türkçesinde Fiil, Doktora Tezi, Erciyes Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Kayseri, 2008.
GÜNER, Galip, Kıpçak Türkçesi Grameri, Kesit Yay., Ġstanbul, 2013.
HACIEMĠNOĞLU, Necmettin, Karahanlı Türkçesi Grameri, TDK Yay., Ankara, 2008.
HATĠPOĞLU, Vecihe, Türkçenin Ekleri, TDK Yay., Ankara, 1974.
ĠNAN, Abdulkadir, Eski Türkçe Üç Kur‟an Tercümesi, Türk Dili, S. 6, 1952, s. 14.
ĠNAN, Abdulkadir,Kur‟ân-ı Kerim‟in Türkçe Tercümeleri Üzerine Bir Ġnceleme,
Diyanet ĠĢleri BaĢkanlığı Yayınları, Ankara 1961, s. 12.
KARAHAN, Leyla, Türkçede Söz Dizimi, Akçağ Yay., Ankara, 1999.
KARAMAN, Hayrettin vd., Kur‟an-ı Kerim Açıklamalı Meâli, TDV Yay., Ankara,
2004.
KORKMAZ, Zeynep, Türkiye Türkçesi Grameri (ġekil Bilgisi), TDK Yay., Ankara,
2003.
MĠNGANA, A., An Old Turkic Manuscript of the Kor‟an, The Moslem Word
V/5 (1915), s.391 398.

MĠNGANA, A., Catalogue of the Manuscript in the John Rylands Library Manchester,
Manchester 1934, s.27-39.

ÖZKAN, Mustafa, Türkiye Türkçesi Ses ve Yazım Bilgisi, Filiz Kitabevi, Ġstanbul,

2005.
TIETZE, Andreas, Tarihi ve Etimolojik Türkiye Türkçesi Lugatı, C.I, A-E, Simurg
Yay., Ġstanbul Wien, 2002.

TOGAN,Zeki V., Londra ve Tahran‟daki Ġslâmî Yazmaların Bazılarına Dâir, Ġslâm


Tetkikleri Enstitüsü Dergisi III. (1959-1969), s.138.
TOGAN,Zeki V., The Earliest Translation of the Kur‟an into Turkish, Ġslâm Tetkikleri
Enstitüsü Dergisi IV, (1964), s.5 8.
547

YAZIR, Elmalılı Muhammed Hamdi, Kur‟ân-ı Kerîm ve Renkli Kelime Meali,


(SadeleĢtiren: Doç. Dr. Mustafa Özel), Seda Yay., Ġstanbul, 2010.
548

ÖZ GEÇMĠġ
KĠġĠSEL BĠLGĠLER
Adı-Soyadı : Erol ÇETĠN
Uyruğu : Türkiye (T.C.)
Doğum Tarihi ve Yeri : 03.05.1982, Kayseri
Medeni Durumu : Bekar
Telefon : 0537 2641396
email : erol.cetin38@hotmail.com
YazıĢma Adresi : KöĢk Mah. Kuruyaka Sokak No:39 Melikgazi/Kayseri

EĞĠTĠM
Derece Kurum Mezuniyet
Lisans Erciyes Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi 2005

Lise Melikgazi Lisesi 1999

YABANCI DĠL
Ġngilizce

You might also like