You are on page 1of 4

KADININ GÜCÜ ”KAGİDER”

Diploman Duvarında Değil Çalışırken Eskisin


Hayalleri olan ve sınırsız hayallerinin peşinden gidip başarı sağlayan 37 kadının bir araya gelişi ile
kurulan KAGİDER, Türkiye’de kadınların her alanda daha fazla var oluş savaşı verebilmesi için yola
koyuldu. Kadının sesini iş dünyası ve ötesinde duyurmak için rol model olan ve Türkiye’den çıkıp
globalleşen ilk kadın girişimci derneği KAGİDER iş kadınlarının, girişimcilerin önünü açtı ve en güçlü
seslerinden birisi haline geldi.

“Diploman duvarında değil işte çalışırken eskisin, ekonomik gücün sende, geleceğin ve ertelediğin
hayallerine kavuşmak senin elinde” sloganı ile tanındılar.

“Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER), Eylül 2002’de 37 kadın girişimci tarafından
kurulup. Kâr amacı gütmeyen bir sivil toplum örgütüdür. Çıktıkları bu yolda halen 1,6 milyar
dolar ciro ve istihdam yaratan 46 farklı sektörden 300 üyesi bulunan, kadınları bölgesel,
ulusal ve uluslararası düzeyde çok farklı platformlarda temsil eden bir sivil toplum
kuruluşudur.

Yıllardır kadınların bu zorlu girişimcilik serüveninde kadın girişimcilere sağladıkları destek ve


katkı hakkında temel hedeflerinin Kadın’ın girişimcilik yoluyla güçlenmesini sağlamak
olduğunu ve bu bağlamda, kadın girişimcilerin gelişimi için eğitim, rehberlik ve mentorluk
desteği verdiklerini, kadının ekonomik konumunun güçlenmesi ve kadın-erkek fırsat
eşitliğinin, cinsiyet eşitliğinin sağlanması için çalışmalar yapmaktadır.

KAGİDER çatısı altında kadınların iş yaşamına katılmaları önündeki engellerin kalkmasına


katkıda bulunmayı hedefleyen birçok çalışma yürüten KAGİDER şunları aktardı;

“Dünya Bankası’yla şirketlere Fırsat Eşitliği Sertifikası verip İki-altı ay arasında değişen bir
araştırma, izleme sürecimiz var. Sonuçta, şirket içerisinde insan kaynaklarının yapısını
değiştiriyoruz, toplumsal eşitlik eğitimi veriyoruz. Karşılığında da toplumsal fırsat eşitliği
sertifikası sunuyoruz. Yani ‘kadın dostu şirketsiniz’ diyoruz.

DANONE Türkiye ile hamilelik ve doğum sonrası işten ayrılan kadınları tekrar iş hayatına
kazandırmamız gerektiğinin bilinciyle, her yıl 1-7 Ekim tarihleri arasında kutlanan Emzirme
Haftası’nda Türk şirketlerine “Süt odası lüks değil ihtiyaçtır” sloganıyla çağrı yaptık. Bu
kapsamda yaptığımız “Çalışan Annelerin İşe Dönüşü Araştırması”, işten ayrılan kadınların
%60’ının uygun bakım hizmetleri alabildikleri takdirde işe dönebileceklerini gösterdi. Hem bu
araştırmamızı hem de “İyi ki Annem Çalışıyor” kampanyamızın etkilerini, 13 Mart 2018’de
New York’ta düzenlenen Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu toplantılarında
uluslararası katılımcılara sunduk.

KAGİDER 15. yılı vesilesiyle geçen sene “Proje 15” adlı projeyi başlattı. Proje kapsamında
15.000 kadın girişimciye uzaktan erişim sağlandı. 1.500 kadına online girişimcilik eğitimi
verildi. Eğitimi tamamlayanlar arasından iş fikirleriyle seçilen 150 kadın iki gün boyunca
girişimci destekleme kampına alındı. İçlerinden iş fikirleriyle öne çıkan 15 kadın girişimci
belirlendi. Kadın girişimciler yatırımcıların önüne çıkana dek bir yıl boyunca pek çok destek
görecek.
Finans kurumlarını sosyal sorumluluk çalışmalarına özendirmek için Garanti Bankası
ve Ekonomist dergisi işbirliğiyle 12 yıldır düzenlediğiniz “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi
Yarışması” ile kadın girişimciliği teşvik ediyor ve başarı hikayeleri üzerinden ilham
veriyoruz. Yarışmada 34.000 başvuru aldık.

KAGİDER Pusula eğitimleri ile kadın girişimci adaylarına temel girişimcilik bilgilerini gerek
akademik gerekse deneyim paylaşımı olarak veriyoruz.

Çalışma hayatındaki kadın çalışan sayısını artırmak için Geleceğin Kadın Liderleri (GKL)
projesini başlattık. KAGİDER projeyi 2010 yılında Dünya Bankası desteğiyle, 2011 yılından
bu yana ise Sanofi Türkiye desteği ile gerçekleştirmektedir. Amacı kadınların ekonomik ve
sosyal hayata katılımını arttırmaktır. GKL kapsamında 20 – 25 yaş aralığında, üniversiteden
yeni mezun veya son sınıf öğrencisi başarı potansiyeli yüksek ve eşit fırsata sahip olmayan
genç kadınlar seçilir ve bu kadınlara eğitim ve mentorluk desteği verilir.

Kadınların teknoloji alanındaki başarılarını desteklemek amacıyla Microsoft ve Aydın Doğan


Vakfı işbirliğiyle “Teknolojinin Kadın Liderleri” yarışmasını gerçekleştiriyoruz. Şubat 2017’de
KAGİDER olarak Kadın Tedarikçiler Sergi ve Forumu’na (WVEF - Women Vendors
Exhibition and Forum) ev sahipliği yaptık. Bu, Birleşmiş Milletler (BM) ve Dünya Ticaret
Örgütü’nün (DTÖ) ortak kuruluşu Uluslararası Ticaret Merkezi (ITC) tarafından beşinci kez
düzenlenen çok önemli bir uluslararası etkinliktir.

UPS Türkiye ve Turkishwin işbirliğiyle 2014 yılından bu yana, özel sektörde kadın istihdamını
ve liderliğini artırmak üzere çalışan Kadın Liderlik Platformu, tüm kurumsal liderlerin, kendi
aralarında fikir ve deneyim paylaşımında bulunmalarını ve bu konuda farkındalık yaratmayı
sağlayan Kadın Liderlik Platformu buluşmalarını düzenliyoruz.

8 Mart 2017’de KAGİDER olarak “Kadından Al-Malı, Memleket Kazanmalı” kampanyasını


başlattık. Bu kampanyada hedefimiz kamu ve özel sektörün satın alımlarında daha fazla
kadın tedarikçiyi dâhil etmelerini ve bu konuda hedef koymaları yönünde farkındalık
yaratmayı sağlamak.

Son olarak, Boyner Grup ve Bank of America Merrill Lynch işbirliğiyle “İyi İşler: Gıda ve
Elektronik Dışı Perakendede Kadın Girişimcileri Güçlendirme Programı” eğitimlerini
tamamlayıp, katılımcılara sertifikalarını teslim ettik.

Coca-Cola Vakfı’yla (The Coca-cola Foundation) düzenlediğimiz “Düş Ortağım” projesi ile
kadın girişimcilere iş hayatına daha donanımlı başlayabilmeleri için gerekli tüm eğitim
desteğini veren bir platform kurduk

KAGİDER tüm bu çalışmaları, Türkiye’den iyi uygulamaları her sene Brüksel’de Avrupa
Parlamentosu’nda ve New York’ta Birleşmiş Milletler toplantılarında dünyaya anlatıyor.” Dedi.
Türkiye’de bulunan Kadın girişimcilerin aynı anda hem patron hem ev kadını olmanın
getirdiği rolleri dengelerken karşılaştıkları güçlükler ve kadın girişim örgütlerinin kadınlara bu
konuda yeterli desteği ve imkanı sağlayıp sağlayamaması hakkında;

2000’lerden bu yana Türkiye’de artan kadın girişimciliği artık örgütlü bir hal almaya
başladığını ve birçok ilde kadın girişimci dernekleri ve kurumsal yapılar oluşturulduğunu
Ayrıca, KOSGEB gibi yapıların fon, destek çalışmalarının arttığını kadın girişimcilere özel
kredi avantajlarının çoğaldığını dolayısıyla, geldiğimiz noktayı büyük bir kazanım olarak
gördüklerini fakat yeterli olmadığını kendilerinin de bunun için çalışmalara devam ettiklerini
dile getirdi.

KAGİDER olarak girişimci kadınlara eşit fırsatlar tanınması için Bakanlıklar, Sivil Toplum
Kuruluşları, Akademisyenler ve konun uzmanları ile yakın çalıştıklarını düzenli ziyaretler
yaparak hem yaşanan sorunları dile getirdiklerini hem de çözüm önerileri sunduklarını ifade
ederken şunları da aktardı;

“Özellikle kadın girişimcilere yönelik teşvik mekanizmalarının ve programların oluşması için


çalışıyoruz. Ücretli çalışan veya girişimci olarak kadınların iş yaşamına dâhil olamamalarının
veya dâh,il olduktan sonra ayrılmalarının öncelikli sebeplerinden birinin çocuk bakımı olduğu
bir gerçek. Kadının asli ve tek sorumluluğunun ev işleri ve çocuk bakımı olduğu gibi
yerleşmiş düşünce biçimlerine karşı etkin mücadele edilmeli, farkındalık yaratma ve
bilinçlendirme çalışmaları yoğunlaştırılmalı.

Bu konu önemli çünkü bu kültürel yaklaşım, bu ataerkil bakış, sadece kadının iş hayatına
katılmasını zorlaştırmakla kalmıyor, katıldığı zaman da potansiyelini tümüyle yerine
getirmesinin önündeki temel engellerden birini oluşturuyor. Bir kadın çalışmak istediğinde,
önce evdeki sorumluluklarını yerine getirmesi ve ardından evdeki erkeğin onayının da
olmasıyla ancak istihdama katılabiliyor. İşyerindeki mesaisinin bitimi ile işi bitmiyor. Ev işlerini
çözmesi gerekiyor. Bu da enerjiyi tüketiyor. Oysa kadınların eğitime, istihdama ve
girişimciliğe erişimde erkeklerle eşit fırsatlara sahip olması büyük önem arz ediyor.

Eğitimin kadın istihdamında çok önemli bir faktör olduğunu, eğitim seviyesi yükseldikçe
kadınların işgücüne daha fazla katıldıklarını tespit ederek görmekteyiz. TÜİK verilerine göre
okur-yazar olmayan kadınların işgücüne katılım oranı % 15,9 iken yükseköğretim mezunu
kadınların işgücüne katılım oranı % 72,7 düzeyine çıkıyor.

Danone Türkiye işbirliğiyle yürüttüğümüz “İyi ki Annem Çalışıyor” araştırmasına göre işten
ayrılan kadınların yüzde 49’u hamileyken işi bırakıyor. Çocuk bakım sorumlulukları nedeniyle
işten ayrılan kadınlar uygun koşulların sağlanması durumunda işe dönme konusunda
istekliler. Kreş imkânı sağlanırsa işe hemen geri dönerdim, diyen kadınların oranı yüzde 60.

Bu sorunun çözümü doğrultusunda ülkemizde cinsiyet eşitliğini plan, program ve hedeflerin


temeline oturtmak öncelik haline gelmelidir. Kadının yerini evi olarak gören erkek egemen
kültüre karşı farkındalık ve bilinçlendirme çalışmaları yapılmalıdır. Kadınların sosyal, siyasi
ve ekonomik hayata katılımlarını artırmak için, yerel düzeyde ve kamuda bir takım kotalar
konulmalıdır. Bunun için gerekli yasal altyapı hazırlanmalıdır.

Çocuk sahibi olmak, hem anne hem de baba için eşit bir haktır. Dolayısıyla çocuk sahibi
olmanın bakım ve yükümlülükleri de anneler ve babalar için eşit olmalıdır. Ebeveynlerden
birine sunulan yarım gün çalışma imkânı çalışan kadının sırtındaki ağırlığı önemli ölçüde
hafifletecektir. İş yerlerinde kreş uygulamasının sıkı kurallarla denetlenmesi ve bu konunun
takip edilmesi gerekmektedir. İş yerlerinde süt odaları olmalıdır.

Kadın girişimcilerin desteklenmesi ve teşvik edilmesi de büyük önem taşımaktadır: Kadın


girişimcilerin önündeki en büyük sorunlardan biri sermayeye erişimdir. Kamu kurumlan ve
finans kuruluşları tarafından verilen desteklerde, mal varlığının teminat olarak gösterilmesi
gibi zorunluluklar konusunda kadınlara pozitif ayrımcılık yapılması, vergi ve faiz indiriminden
daha fazla yararlanma imkânı sunulması, kadınların girişimciliğe daha rahat başlaması için
kolaylık sağlayacaktır.

Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ekonomideki olumsuz sonuçları ancak kamu, özel sektör ve
ilgili sivil toplum kuruluşlarının eşgüdümlü çalışmalarıyla çözülebilir” dedi.

Girişimciliğe atılan her bireyin her projesine tek tek destek vermiyor olup, sadece Proje 15
kapsamında 15 yatırımcıya destek sağlamakta olan KAGİDER buna karşılık iş kurmak
isteyen kadın girişimcilere eğitim, mentorluk gibi konularda hizmet veriyor.

Dijital teknolojilerin kadınlar için avantaj olduğu kadar tehdit de olabileceğini söyleyen
KAGİDER, kadınlar yeni fırsatları anlamak ve kendilerini dijital yetkinliklere sahip iş liderleri,
girişimciler olarak konumlandırmak konusunda başarısız olurlarsa erkekler bu alana da
hâkim olmaya devam edeceklerini vurguladı. Ve bu yüzden bilerek veya bilmeyerek
kadınların dijital liderlik alanından dışlanmasına izin vermemek konusunda hükümetlerin,
kurumların ve kuruluşların sorumluluğu olduğunu, geleceği tahmin etmek yerine, birlikte
yaratmak konusunda destek verdiklerine de dikkat çekti.

Kadının girişimcinin bir işe girerek ekonomik ve sosyal açıdan güçlenmesinin önündeki en
önemli engelin sosyal ve kültürel ön yargılar ve toplumda egemen olan, erkeği hayatın
merkezine koyan değerler olduğunu öne çıkarırken, kadın girişimciliğini artırabilmek için bu
yaklaşımlarla mücadele etmek de son derece önemli olduğunu ve aynı şekilde kadının
finansa erişimi, bilgi ve mentorluk eksikliği de yine kadın girişimcinin önündeki engellerden bir
diğeri olduğunu vurguladı.

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) kadın ve erkeğin eşit olduğu bir girişimcilik
ekosistemi hayal ediyor, kadın ve erkeğin fırsatlara eşit erişebildiği bir dünya için çalışıyor.
Girişimcilik ekosistemi için de en büyük hayal ve hedeflerinin de bu olduğunu savunuyor.

You might also like