You are on page 1of 222

Abdlhak ADNAN - ADI VAR

OSMANLI TRKLERNDE LM

Remzi

Ki ta be v i

Ankara Caddesi, No. 93 istanbul

YKSELEN

MATBAACILIK

LMTED STANBUL

RKET

CAALOLU 1970

SZE BALAMADAN
Paris, 1939 Bu incelemenin konusunun yanl anlalmamas iin, hemen sylemek l zmdr ki, aaki sayfalarda kitabn adnn da gsterdii gibi, yalnz ve yalnz Osmanl Trklerinde ilim bahis konusu olacaktr. Arap yahut Fars dilinde yazlm ilmin ounlukla Trk rkndan gelmi bilginler tarafndan meydana getirilmi olduuna burada deinmek istemiyorum; nk byle bir aratrmaya girimek, bizi IX., X. ve XI; yzyllar bilginlerinin mene ve rklar hakknda birtakm nazar tartma ve ekimelere gtrebilir. Bu cins tartmalara pek ka rakteristik bir rnek vermek iin, Kalkta'da kan, The Musuhati adl, haftalk mecmuann iki nshasndaki (special ed. issue, 1936; 1937, No. 6) makaleleri gstereceim: Bu makalelerde, son yzyln son yarsnda yaayan Cemaleddin Efgan adnda bir slm dnrnden bahsolunmaktadr. Hatta o makaleler ara snda eyhin, Trk kaynaklarna gre kimlii, menei ve ana diline dair, benim de yazdm ksa bir not vardr (1). Hemen hemen aramzda yaam denilecek kadar bize yakn bir tarihe ulam olan bu zatn rk ve menei iin yaplan u tartmaya baklrsa, IX., X, ve XI. yzyllarda eitli kavimlerin kaynat Orta Douda yetien bilginlerin milliyetini belirtmenin ne kadar zor ve hatta bazen imknsz olduu meydana kar. te yandan maksadm, Atapadaki ilim denilen ilme miras olan bir millette, be yzyl (XIX.-XIV.) iinde, bu ilmin durumunu ksaca belirtmek ve XIX. yzyla, yani modern ilmin Trkiye'ye girdii tarihe kadar, kuaktan ku aa geerek, nasl srdn gstermektir. Bu incelemede ilim kelimesiyle anlatmak istediim, matematik, tabi ilim lerle tptan ibarettir. Bunu bir kere daha aka sylemeyi zorunlu buluyorum; nk, Osmanl Trklerinde ve esasen Douda ilim kelimesi, btn beer bilgi leri, hi ayrt etmeksizin, iine alan ok geni bir anlam tard. Kelm, fkhyle
(1) Bu makaleler okunursa, eyh Cemaleddin'in- bir Afganl yazarn Afganl,- bir ranl yzurm ranl v e - b i r Hintli bilginin de Hindistanl olduunu iddetle savunmakta olduklar g rlr. Ben de, Trk Yurdt'nd& (I, 70, 201) Ahmet Agayef imzasyle yaynlanan-iki makalede, yazarn ahsen tand eyhin aslen Azerbaycan'daki Meraa ehrinde yetimi bir Trk ailenin ocuu olduundan bahsedildiini, yazdm notta bildirmitim (bkz. The Musulman, 1937, X X X I , N o . 6, s. 9).
1

OSMANL TRKLERNDE LM

din, ncum ilmi (astroloji), sihir, sima ilmi, simya ilmi (fantasmaorie), rya tabiri hep ilim erevesi iine girerdi, ilme verilen bu geni anlam, Trkiye'nin karanlk kalan fikir gklerini modern ilmin ilk ualar aydnlatncaya kadar, yani XIX. yzyla kadar, baki kalmtr. Btn bu ilimler, medrese tabir olunan messeselerde okutulurdu. Bu Trk messesesinden bahsedildike Franszcaya college de religieux diye tercme mu tat olan bu medreseler, hakikatta Osmanl imparatorluunun niversiteleriydi. Bu surede medreselerin mezunlar lim unvann alyorlard ki, Franszcaya bile geen ulema kelimesi savant mukabili olan bu kelimenin ouludur. Bu unvan tayanlar, kelm, fkh, tp, heyet, matematik ve ncum ilmine vkf olmak iddiasndaydlar. Mamafih modern ilmin Trkiye'ye girmesiyle bu geni anlamn deitiini aadaki sayfalarda greceiz. lve etmeye lzum bile grmyorum ki, bu tetkikin tam olduunu syle mek iddiasnda asla deilim. Yerinde yaplacak almalarla bu aratrmann tashih ve ikmal edildiini grmek temennisini burada tekrar ediyorum. Her halde unu teyit edebilirim ki, filozof-mverrih Benedetto Croce'nin hakimane nasihatna uyarak, f i k i r a l a n n d a g r e v i , s a v a l a r c o t u r m a k d e i l , g e r e i n b i l i n c i n i a k ve a y d n l k t u t m a k o l a n t a r i h y e r i n e h u r a f e l e r k o y m a m a y a altm.(1). A. ADNAN

(1.) B. Croce'nin bu szleri, 1936 ylnda British Academy huzurunda talya tarih'mm Vuhdeli hakknda- son mnakaalar zerine, dzme tarih ve tarihilere kar, vermek istedii ve ter nedense Londra'ya bizzat gelip veremedii, fakat Proceedings of the British Academy, X X I I . de nerettii bir konferanstan alnmtr. Bu konferansn gayet gzel bir compe rendu's, Paris'te c/.kan Science gazetesinin 15 mart 1937 tarihli nshasnda vardr.

SZE BALAMADAN
istanbul, 2 Mays 1943 Uzun bir gurbetten sonra memlekete dndm zaman, bu eserin Franszca basksnn Trkiye'de pek az okunduu halde, okuyanlarn beenmi olduklarn iittim. Hatta Maarif Vekillii, eseri Trkeye tercme ettirmek iin, muvafa katimi istedi; ben de birinci nszde sylediim gibi, kitabn tamamlanacak ve dzeltilecek yerleri olduunu, bunlar kendim yaparak, ikinci basksn hazrla may vaat ettim. Drt sene iinde, baka bir alanda youn ve iddetli almalar arasnda vakit bulduka, esas olarak Franszca nshasn almak suretiyle, eserin zerinde altm. Ulalmas muvakkaten gleen birok yazmalar eriebilece im bir yere gndertmek hususunda Maarif Vekili Hasan-li Ycel'in pek ky metli yardmn grdm. Bu suretle, grlmesi benim iin mmkn olan yazma lar gzden geirdim, byk ilveler ve dzeltmeler yaptm; bununla birlikte, grdm yazmalarn bir ksmnn, bahse deeri olmad iin, ismini bile koy madm. Her halde, eserin tam ve mkemmel olduunu iddia etmek yine benden ira olsun. nk eski ktphanelerimizin ilm kataloglar yaplmadka, hele Mecmuat-r-resail ad altnda toplanm risalelerin yazarlar ve konular aka ve kesin olarak bilinmedike, byle bir iddia pek yersiz olur. Bu eseri okuyanlar, Osmanl Trkiyesinde mspet ilimlerin XIX. yzyla kadar ancak Arap ve Fars dillerindeki ilim in eksik ve bazen de yanl bir devamndan ibaret olup, ne muhteva, ne de metot bakmndan Y u n a n m u c i z e s i nin Douya gemesiyle ald ekilden ayr bir ekil almadn, ama bu ilimlerin, Batdan fikir ve metot alarak, yenilie doru yrd nadir safhalar olmusa, onlarn nemle belirtildiini greceklerdir. zellikle Batl okuyucular iin yazlan Franszca aslnda, ayn devirlerdeki Avrupa ilmi fasllarn hi uzun tutmadm halde, bu baskda biraz uzunca yaz dm; nk bizim gibi btn modern ilim ve teknii hazr bulmu milletler iin, o ilim ve tekniin tarihini ksaca olsun bilerek, insanlk tarihinde harp ve siyaset yannda bir de ilim ve medeniyetin yeri olduunu renmenin pek faydal ola cana inanyorum. Bu kk eser, Osmanl Trkiyesinde geen be yzyl iin-

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

de, mspet ilimler alannda neler olduunu ve neler olmadn bir dereceye kadar gsterirse, bu, yazar tatmin edecek bir baar olacaktr. Aratrmalarm srasnda, bana kolaylk gsterenlerin ve yardm edenlerin hepsini, hele alma saadannn en ounu iinde geirdiim niversite ktp hanesinin manev ahsiyetini muhabbetle anmak, benim iin sevinle yaplan bir vazifedir. A. ADNAN

NDEKLER

Sayfa Sze Balamadan BLM I. XIV.-XV. Yzyllar . . . . II. Fatih Sultan Mehmet ve lim III. XV. Yzyln Sonu ve XVI. Yzyln Ba . . . 11 25 51 63 110 142 . . 163 187 204 207 5

IV. XVI. Yzyl ve Deniz Corafyaclar .

V. XVII.-XVIII. Yzyllar ve Ktip elebi . . . VI. XVIII. Yzyl ve Matbaa VII. XVIII. Yzyln Sonu Matematik ve Tp VIII. XIX. Yzyl ve Yenileme Hareketleri . Sz Bitirirken . indeks

BLM

XIV-XV. YZYILLAR
Bir millette ilmin balang tarihini tespit etmek hemen hemen m m k n olamaz; nk ilim, bir harbin iln, bir barn akdi yahut istikll gibi belli bir gnde asla balam deildir, Mesel, bir mil letin istikll gnnde o milletin barnda bilginler mevcut olabildii gibi, bu isme lyk tek bir kimse bile bulunmayabilir. O halde, bu kitabn konusu olan Osmanl Trklerinde lim bahsine balamak iin, yapma bir tarih bulmaktan baka are yoktur; nk pekl biliyoruz ki, Osmanllardan nce Seluklular devrinde, daha eski de virlerde gerek ran'da ve gerek Anadolu'da ilim kurumlar ve bu kurumlar besleyen bilginler vard ve Osmanl devleti kurulduu za m a n Anadolu'daki bu kurumlar, hocalar, rencileriyle birlikte, ya va yava bu yeni devlete gemitir. Konumuzu snrl ve ayn za manda aydnlk, bir halde tutabilmek iin, henz pek az incelenmi olan Seluklular devrini imdilik bir tarafa brakmak zorunda kal yoruz. Dorusu o devir hakknda bugn elimizde toplu siyas bir tarih bile yokken ilim ve medeniyet tarihini vcuda getirmek ol duka g bir itir. nk Seluklular devrinin ilim kurumlar ve mspet ilimler alannda yetimi bilginleri hakknda henz bir ara trma yaplm deildir. Ara sra kan yazlarda, ksack bir kita beden, bir mezar tandan, yahut bir drifa harabesinden o dev rin ilmi hakknda koskoca bir h k m karlmas o yazlara ilm sfa tn vermeye engeldir. te bundan dolay Osmanl tarihinde mspet ilimlerin balan gc iin yapma, fakat kronolojik bir tarih bulmak lzmdr ki, o da, Osmanl tarihlerinin dediine gre, Osmanl lkesinde ilk alan z nik medresesinin Orhan Bey zamannda kuruluu tarihi (13327-1330) olabilir (bkz. k Paa-zade, Tarih, 42; Hammer, Dcvlet-i Osmani/ye Ta-

12

OSMANLI TRKLERNDE LM

ribi, Trk. ev., I. 153). Bu medresede mspet ilimler bakmndan bir zellik aramak bounadr. Hi bir tarih kayda dayanmaya lzum grmeden, syleyebiliriz ki, Orhan Beyin bu ilk medresesi, daha nce Seluklular devrinde alm olan medreselerin, gerek bina ve gerek retim bakmndan, bir devamndan baka bir ey deildir. znik (Nikaia) medresesinin, eski devirlerde Hristiyanlk akai dinin tartma ve din meclislerin toplanma merkezi olan, bu ehre verdii ilm mevki ve nem, hi phesiz, uzun mddet srmtr; hatta suf ulemadan Antakyal Abdrrahman-l-Bistam (lm. 858= 1454) Drret-t-tac-ik-resd'de (Nuruosmaniye Kitap., No. 4905) znik ehri iin bilginler yuvas demitir. Bu ilk medresenin ilk bamderrisi Davud bin Mahmud-r-Rum-l-Kayser (lm. 756=1350), Msr'da tahsil etmi nakl ve akl ilimlerde mtehasss bir bilgindir. Bu zat Muhyiddin-i Arabi'nin Fusus-l-hikem'ine yazd bir erhte (Matla- husus-l-kilem fi serh-i fususl-hikem, Tahran, 1299) tasavvufu savunmu, hatta bu erh yzn dendir ki, tasavvuf Osmanl lkesinde kolaylkla tannmtr. Hammer bu erhten bahsederken (aym eser, I, 133), Davud'un Muhyiddin-i Arabi'nin baz szlerini rttn yazarsa da, rtme ve ret ba his konusu deildir. Anlalan H a m m e r akaik- Numaniye'nin Trke tercmesindeki (bkz. I. 27) etin bir ibareyi yanl anlam olacak tr. Bu mehur erh dolaysyle, ilk Osmanl medresesesinde sufce bir evrenin kurulmu olduu sanlabilir. t e yandan Davud'un ye rine geen Taceddir-i Krd'nin halefi K a r a Aleddin (lm. 300= 1393) zamannda Orhan Bey, byyen ordusu iin, bir kad atamaya lzum grerek, znik medresesine mracaat etmi, fakat mderris ve mezunlardan hi kimse bu ii kabul etmemitir. Byle kadlk makamna rabet gsterilmemesinin sebebi olarak, kadln dnya ve ahrette sorumlulua sebep olaca kaygs dnlebilirse de, bu ilk medresenin muhitinde yetienlerin ilmi, pratik bir fayda iin deil, belki ilim iin tahsil etmek istedikleri de sanlabilir. Osmanl devrinin ikinci medresesi de, bilindii gibi, Orhan Be yin byk kumandanlarndan Lala ahin tarafndan, znik fethinde grlen yararlna mkfat olarak Taceddin-i Krd fetyasyle ken disine balanan birok ganimet malnn tutaryle Bursa'da kurul mutur (bkz. akaik- Numaniye, Trk. T e r e , I. 29). Bu ilk medrese lerde ne okutulduunu ak bir ekilde bilmek pek faydal olabilirdi; fakat bu hususta kesin bilgilere sahip olmamakla birlikte, o vakitler

XtV.-XV.

YZYILLAR

13

hemen btn ilim kitaplar Arapa yazlm olduundan, medre seler programnda bu dilin nemli bir yer tuttuu muhakkak olup, fkh ve kelm yannda, akl ilimlerden mantk ve matematiin de tamamyle ihmal edilmedii kestirilebilir. Bu yllarda, Osmanl Trkiyesinde mspet ilimlere dair yazlm bir esere rastlamadmz sylemek lzmdr; bununla birlikte, istanbul niversitesi Kitapl yazmalar arasnda (T. 1204), Mfredat- ibn Baytar tercmesi adl bir Trke yazma vardr ki, bu tercmenin, XIII. yzyln nl botanik bilgini bn-l-Baytar'n (lm. 1248) Khab-l-cami' fi'l-edviyet-l-mfredesinden ksaltlarak ad bilinmeyen bir zat tarafndan, Aydnoullarndan Umur Bey (741-749=1340-1348) emriyle, yaplm olduu g rlmektedir. O zamann gzel ve dz Trkesiyle yazlm ve ha reke ekilleri kullanlmamtr. Hekimlikte kullanlan bitkiler ve baz hayvani rnler alfabe srasna konulduu gibi, baz otlarn, Trke adlar yanna Yunanca adlar da yazlm olduundan, tp tarihi in celemeleri iin faydal bir eserdir. znik medresesinin yetitirdii ulemadan emseddin Mehmet bin Hamza-el-Fenar (lm. 834=1430-31), Karaman'da ve sonra Msr'da tahsilini. ikmal etmi ve bir yandan tasavvuf, te yandan mantk ve baka akl ilimlerde ihtisas yapm bir bilgindi. Bu zatn olumluu bugn inanlmas g birtakm garip hikyelerle dolu olmakla bir likte, her halde dikkate deer. Bursa'da kad ve oradaki Manastr medresesinin mderrisi olan Molla Fenar zamann padiah Yld rm Beyazt'a kar koymu ve Karaman'a gitmise de, padiah bu bilginin gnln alarak, yeniden Bursa'ya getirtmitir. Msr'da bu lunduu srada air Ahmed ve hekim Hac Paa ile birlikte tahsil etmi olan bu zatn yazd mantk kitab hicr 1304 ylnda istan bul'da baslm ve son zamanlara kadar medreselerde okutulmutu. Molla Fenar'nin bundan baka bir de akl ilimlere dair Uveyst-lefkr fi ihtiyar-i li'l-ebsar adl bir eseri daha vardr ki, bunda birok zor meselelerin zmlerine dair etrafl bilgiler ve baka ba me selelerin zm yollarna kar itirazlar vardr. Mspet ilimler ala nnda bizi ilgilendirecek nemli bir eseri olmamakla birlikte, ilm ve felsef yolda dnr bir bilgin olduu ve zamann yalnz fkh ve ibadt meselelerine hasretmedii anlalyor; mesel, bu zatn te cesss fikrini gsterecek, fakat belki de srf bir fkra gibi saylmaya deer, bir olay anlatlr: En mehur adiyle Molla Fenar, Toprak, ya aylar bilgilerine uygun olan ulemann etini yemez hadis (?) indeki bu fev kalade hkm olduu gibi kabul etmemi ve hocas Kara Aleddin'in

14

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

mezarn atrp lsne bakmtr. Gya l vcudu bozulmam halde grm ve hatta bu srada gzlerinin kr olmas iin gaipten bir dua bile iitmitir. (Geri Fenar'nin gzlerinin bir aralk kr olduunu ve sonradan yine aldn akaik- Numaniye'de okuyoruz). akaik'm anlatt bu mezar ama olay doruysa, Molla Fenar'nin ilm bir tecessse sahip olduunu gstermesi bakmndan nemlidir. te yandan bu zatn yz ilimden bahseden Enmuzec-l-ulm adiyle an siklopedik bir eser yazd baz kaynaklarda bildirilmekteyse de bu eserin olu Mehmet ah elebi tarafndan Fahreddin-i Raz'nin Hadaik-ul-envar'm&Vi. alnma bir kitap olduu bilinmektedir. Bursa'da Ti mur'a esir den Molla Fenar herhalde zamannn pek ok sayg grm bir bilginidir. Bundan sonra mspet ilimler alannda nemli bii" simaya geli yoruz ki, Bursa'da doan bu zat, tam adiyle Musa Paa (1) bin Mah m u t bin Mehmet Salhaddin diye anlan ve daha ziyade babasnn grevi dolaysyle Kad-zade-i Rum adiyle n kazanm olan Trk matematikisi ve astronomudur ,(1337-1412) (2). Bursa'da tahsilini bi tirdikten sonra, kz kardeinden baka hi kimseye haber vermeden Horasan'a ve oradan Trkistan'a giderek bilgisini geniletmeye al mtr. akaik yazarna gre, bu yolculuk ve gurbette nasl geinece ini dnmeden yola kan Kad-zade'nin kitaplar arasna kz kar dei gizlice mcevherlerini koymak suretiyle bt gayretli ve hevesli matematikinin yetimesine yardm etmitir. Kad-zade'nin, nakl ilimlerden ziyade, akl ilimlere, zellikle matematik ve astronomiye merak etmi olduundan, bu yolculuk ve gurbeti gze alm olmas o zamanlar bu ilimlerin Osmanl lkesinde pek gelimemi olduu nu anlatabilir. Timur'un torunu Ulu Bey'in (1394-1449) zamannda Semerkant'te bulunduu srada, Semerkant Rasathanesi Mdr Gyaseddin Cemit'in vefat zerine, rasathane mdrlne tayin edil dii gibi, Semerkant medresesi bakanlna da getirilmiti. Kadzade Horasan'da Seyyit erif Crcan'den ders alm, fakat Kadzade'nin akl ilimlere kar ballnn fazlalndan dolay hocasyle aralar almtr. Seyyit erif, Kad-zade iin, matematik ve felsefeye eilimli bir yaradltadr diye tariz ettii gibi Kad-zade de hocas iin, matematikte sz syleyecek durumda deildir de(1) Buradaki p a s a unvan, o vakitler byk evlda verilen bir unvan olsa gerektir. (2) Mehur matematik tarihi yazan Montuda, Rum lakabndan dolay kendisinin Rumdan dnme olduunu yazmakla hataya dmtr. Bilindii gibi bu lakap kendisine Trkistan'da, Anadolu'dan gelme olduu iin verilmitir. te yandan A. Sedillot, Ulu Bey ZJtr 'ine yazd Folognmcres'de Kad-zade'nin adn Hasan elebi diye gstermekte hata etmitir.

X1V.-XV,

YZYILLAR

15

mistir. Bu bilginin Semerkant hayatndan pek m e m n u n olmakla bir likte memleketini brakm olmaktan azap duyduu erh-i ekl-t-tesis adl kitabnn nsznde (bkz. ayn eser, Mukaddime, istanbul, 1268) koyduu u beyitten anlalyor: Onlarda (Semerkanlliler) kusur yoktur; ayplanacak olanlar, dostlarn ve yurtlarn brakm olan konuklardr. Semerkant medresesi bamderrisliinde bulunduu srada Ulu Beyin sebepsiz yere bir mderrisi azletmesi zerine evine kapana r a k derse gitmeyen Kad-zade'nin evine bizzat Ulu Bey gidince dersten ekilmesine, bir mderrisin kendisine sorulmadan azli sebep olduunu sylemi ve bu suretle ilm k u r u m l a r a siyas idarelerin dorudan doruya hkim olamayacana dair gzel bir ders vermi tir. Bu bilgin hkmdar, hemen hocay grevine iade ederek, Kadzade'nin gnln almtr (bkz. akaik- Numaniye, Trk. T e r e , I, 39). Rasathane mdrlnde bulunduu zaman hazrlanmakta olan Zic-i Grgn'nin (Zic-i Ulu Bey) yazlna da katlmtr (bkz. Zic-i Ulu Bey, Beyazt Umum Ktphanesi, No. 4612, s. 1). Kad-zade'nin birok eserleri vardr. Bunlardan biri Osmanl medreselerinde oku tulan M a h m u t bin mer-l-agmin-l-Hrezm'nin (lm. 1221) Elmulahhas fi'l-hey'e adl heyet kitabna yazd erhtir. Bu erhin birok nshalar istanbul ve Avrupa kitaplklarnda yazma olarak mevcut olduu gibi muhtelif tarihlerde Delhi, Lucknow ve Tahran'da da ba slmtr. Bundan baka emseddin-i Semerkand'nin (adnn yaylma s 1291 sralarnda) Euclides'in Kitab-l-usul''nden geometri nclleri ve genlerin niteliklerine dair ikinci kitabndaki davalar zerine ka leme ald Eskl-t-tesis'i erh etmitir ki, pek mehur olan bu eserin de birok yazma nshalar hemen her kitaplkta bulunduu gibi is tanbul'da 1268'de tabasmas olarak baslmtr. Bu basmann kena rnda Mehmed-l-Had adnda, yazarn rencilerinden birinin de k mas vardr. Bir de ehit Ali Paa kitaplnda (No. 1992) bir mec m u a iinde 55 yaprakl Muhtasar fi'l-hisab adl Arapa bir eseri daha vardr ki, birinci ksm aritmetik, ikinci ksm cebir ve denklemler, nc ksm lmelerden ibarettir. Eserin sonunda bir de erhi varsa da bunu yazann ismi grlmez. Salih Zeki Bey (sar-t bakiye, I. 190) bu eseri Kad-zade'nin Trkistan'a gitmeden nce yazdn, nk zerinde, yazar olarak yalnz Allme Salhaddin Musa denilmi bu lunduunu iddia etmektedir; her halde bu eser o zaman iin faydal ve anlalmas kolay bir aritmetik kitabdr. Fakat Kad-zade'nin en

16

OSMANLI TRKLERNDE LM

orijinal eseri hi phesiz ki, Risale fi istihrac-il-ceyb derece vahide adiyle d y a s e d d i n Cemid'in yazd kitaba hazrlad erhidir. Kitabn ad erh olmasna ramen Kad-zade bu eserinde bir derecelik yay sinsnn hesab usuln yazardan daha iyi ve da ha basit bir ekle sokmutur. Bu eser yazarn adn tamaz; fakat kendisinin torunu, Beyazt II. devri matematiki ve astronomu, Mi rim elebi'nin bu eserden bahsederken ceddim Kad-zade'nin yaz d risale diye anmasna ve aktardklarnn aynen o risaleden alnm olmasna gre, eserin yazar Kad-zade-i Rum olacaktr. Eserde bir derecelik yay sinsnn, yarap 1 olarak alndna gre, 0,017452406437 olduu gsterilmektedir. (Bu hesaplar iin bkz. Salih Zeki, Asar-i bakiye, istanbul, 1326, I, 133-139). Merhum Salih .Zeki Bey bu yazardan bahsederken (bkz. ayn'eser, I, 190), zamannn en cidd ve gerek bir astronomu olduunu ve eserlerinde o zamanlar pek makbul olan ncum ilmine (astrologie) ait bir satr bile bulunmadn verek syler; bunun iin Kad-zade'yi Osmanl Trklerinin birinci gerek astronomu ve matematik isi saymaya hakkmz vardr. O zamanki Dou dnyasnda kendi sine bir isim yapan bu bilgin, tahsilini Horasan ve Trkistan'da ta mamladktan sonra, asl memleketine dnm olsayd, Osmanl lke sinde mspet ilimlerin daha canl bir gidi alm olaca tahmin edilebilir. Ama Kad-zade'nin Trkistan'da yetitirdii iki rencisi sonradan Trkiye'ye gelerek, matematik ve astronomi ilmini yay mlardr. Bunlardan biri aada isimleri geecek olan Fethullah irvan, teki Ali Kuu'dur.

Murat I. ve Yldrm Beyazt devirlerinde (1359-1402) Osmanl lkesinde tp alannda bir hareket grlmeye balyor; imdiye kadar Osmanl Trkleri tarafndan yazlan ilk tp eserinin Havss-l-edviye adiyle Murat bin Ishak adnda biri tarafndan derlendiini sanyoruz (bkz. Fatih Millet Ktphanesi, Tp, No. 109; Paris Bibi. Nat. Man. Turcs, A . F . 170). Bu kitap 792 (1387) ylnda Gerede kalesinin ka tnda ve Erkot danda cem olunmutur. Eserde birtakm illarn etkileri ksaca ve pek baya bir yolda anlatlmaktadr. Bilgilerinin byk ksmnn Zeyneddin bin smail-l-Crcan'nin eseri olan 2abire-i Hrezmsah'den ve bir de bni Sina'nn Kaun'undan alnm ol duu grlyor. En ok rastlanan hastalklarn tedavisinden de k saca bahseden bu yazara dair bildiimiz bir ey yoktur.

XIV.-XV:

YZYILLAR

17

te yandan Bursa ktphanelerindeki yazmalar zerinde incele meler yapan Profesr Ritter ve Doent Ahmet Ate bana Bursa'nm Ulucami ktphanesinde 2 n u m a r a d a Kmil-s-sma tercmesi adiyle eski Trke bir yazmann bulunduunu haber verdiler. Sonradan grdm bu kitab anlatmadan nce Kmil-s-sma hakknda bilgi vermek lzmdr. Bu eser 384=994 ylnda len Ali bin Abbas bin el-Mecus'nin (Avrupallarn Haly Abbas dedikleri) Kmil-s-stnat-tnbbiye (yahut Kitab-l-melik) adiyle, zel hekimi olduu Bveyh h kmdarlarndan Adudddevle'ye ithaf ederek yazd mehur eserdir ki, 1294 ylnda Kahire'de baslmtr. Latinceye evrildii gibi baz blmleri Franszca ve Almancaya da evrilmitir (bkz. G. Sarton, Introduction to the History of Science, I, 677). Bu eserin biricik t a m ns has Berlin ktphanesinde bulunmaktadr (bkz. W. Ahlvvahrdt, Verzeichniss der arabischen Handschriften, 6261). Eser, bni Sina'nn Kanun'u ortaya kncaya kadar, Dou hekimliinin ba kayna olmutur. n sznde kendinden nceki byk tp eserlerini inceler. Mesel Hippocrates'in aforizmalarnn ksa olduunu ve Galenus'un trl trl, hastalklardan bahsederek, toplu ve etrafl bir kitap yazmadn, Zekeriya el-Raz'nin mehur El-bav'sinin zayii noktalar bulunduunu saydktan sonra kendisinin daha dzenli bir yol tutacan syler. te iki ciltlik byk bir eser meydana getiren bu yazarn eseri eli mizdeki Bursa yazmasna gre, Birgama kads (?) tarafndan ks m e n Trkeye evrilmitir. Bu eviri ancak eserin salk bilgisi ve hastalklarn tedavisi zerine olan ikinci ksmnn nc makale sinin 34. blmyle drdnc makalesinin lserler, iek ve kizama dair 5. blmn bir ksmn iine almaktadr. eviri tarihini renmek m m k n olamyorsa da bu yazmann 857=1453 ylnda Timurta olu Umur Bey tarafndan vakfedildii ilk ve son sayfaya tanklar yannda yazlm olmasna ve Trkesinin slp ve iml bakmndan daha eski bir zamana benzemesine gre, tercmenin XIV. yzylda yaplm olduu kestirilebilmektedir. u halde bu eser de yukarda sylediimiz Havss-l-edviye kadar eski, belki ondan daha nce Trke yazlm bir tp kitab olacaktr. Bu devirde en tannm baka bir hekim-yazara eriiyoruz ki, o da Hac Paa adiyle mehur olan Celleddin Hzr'dr. Yukarda ad geen Molla Fenar ile birlikte Msr'da tahsil etmi, fakat ura d ar bir hastalk yznden, tbba merak ederek, tahsil yolunu deitirip, byk bir hekim olmutur. Bu yazarn Aydnl olduu sy lendii gibi Konyal olduunu iddia edenler de vardr (lm. 820=1417

18

OSMANLI

TRKLERNDE

LM

Birgi'de ve baka bir rivayete gre, 816=1413 Kahire'de). Konyal olduuna kant olarak bu ehrin mze ktphanesinde bulunan ifal-eskam isimli kitabnda adnn Hzr bin Ali-l-Hattab el-maruf bi Hac Paa Konyev (?) diye ve dier bir eserinde de ismi tam ola rak Celleddin Hzr bin Hoca Ali el-Konev diye yazlm olmas gsterilmektedir. Bu Trk hekiminin isminin baz kitaplarda Hayreddin gibi yazld da varsa da, en dorusu bu zatn ismini Hzr bin Ali diye kabul etmektir. Btn biyografilerin birletikleri bir nokta vardr ki, o da, Hac Paann Msr'da tahsilini parlak bir e kilde tamamlam ve orada o vakit Mantk hretiyle tannan, Mubarekah Malak'den mantk ve akl ilimleri de renmi olma sdr. Kendi tahsil arkadalar arasnda air Ahmed ile emseddin Fenar bulunduu gibi eyh M u h a m m e t . bin Mahmut Ekmelddin Babert'nin derslerinde mehur Simavne Kads olu eyh Bedreddin'le ders erikiydi. Msr'da tp tahsilini tamamladktan sonra Ka hire'de Mansuriye-Kalavun hastanesine bahekim tayin olundu (bkz. ifa-l-eskam, Var. l a ) . Bir mddet sonra memleketine dnen Hac Paa Aydn beyi sa bin Mehmet bin Aydn'm maiyetine giriyor ve Ayasluk'ta ve Birgi'de alyor. Hac Paann eserleri iki ksma ayrlr: 1. Bahis ve mnazara, tefsir ve tasavvufa dair olanlardan em seddin Mehmet bin Eref Semerkand'nin Risale fi dab-il-babis adn daki mnazara ve manta ait eserine bir erhi vardr. Tefsirden Beyzav'nin (lm. 1286) Tava'-l-envar'na erhi (Selim Aa ktpha nesi, No. 628) ve tasavvuftan El-Ceyl'nin (lm. 1100) Levami'-l-envarl-kulb ismindeki eserine erhi (Selim Aa Ktphanesi, No. 629) mevcuttur. Hac Paann bu eserleri konumuzu ilgilendirmedii iin, daha fazla bilgi vermeye lzum grmyoruz. 2. Tbba dair eserlerinin banda hi phesiz Aydn beyi Aydnolu Fahreddin sa Bey adna kaleme ald ifa-l-eskam ve deva-llm adndaki Arapa eseri gelir ki, 783'te (1381) yazlmtr (bkz. Paris, Bibi. Nat., A. F. 3012). Bu eserin kendi el yazsyle olan ns has Topkap Saray Ahmet III. ktphanesinde (No. 2070) bulun duu gibi, gerek istanbul'da gerek Msr ve Hindistan'da birok ns halar vardr. Bizim grdmz nsha brahim Paa ktphane sinin 933 numarasnda kaytl olandr. Bir de Konya mze ktp hanesinde (No. 6358) 800 ylnda yazlm nshas vardr. Hac Paa bu balca eserini Ayasluk'ta yazm, Galenus ve bni Sina tbb yo-

X1V.-XV.

YZYILLAR

19

lunda gitmi ve fakat kendi ahs gzlemlerini de katmtr (1). Bu eserin en belirli nitelii, verdii bilgilerin ak ve kesin ifadelerle verilmi, fazla lzumsuz tafsilttan kanlm olmasdr. Mesel za trree bahsinde bu hastaln klinik araz pek gzel tarif olunmu t u r (bkz. brahim Paa ktphanesi, No. 933, Var. 270a). Kitap drt makale zerine dzenlenmi ve birinci makalede genel, nazar ve amel bilgiler, ikinci makalede yiyecek ve iecekler, bileik ve basit illar (bu bahis hemen olduu gibi bni Baytar'm El-cami'mden aln mtr), nc makalede batan ayaa kadar organlarn hastalk lar, drdnc makaledeyse btn vcudu kapsayan hastalklar an latlmtr. Bu eserin banda Hac Paa Arap, Hristiyan ve Musev bilginlerden faydalandn yazarken, eyh Cemaleddin-l-evbek adnda bir zattan stadm diye byk saygyla bahseder. Bundan baka Hac Paann Arapa ve Trke birtakm tbb eserleri daha vardr. Mesel Kitab-t-taHm (Turhan Valide ktpha nesi, No. 258) adiyle bir eserini daha buluyoruz ki bunun banda tbni Sina'nn, Hipokrat'n, Galenus'un ve mehur Mucez-l-kanun ya z a n Aleddin Ali ebi el-Hazm-el-Kure'nin adlarn sayd gibi enfas- seviye ve akdam- Museviye den ve zamannn hakimle rinden faydalandn syler. Kitap dikkatle okunursa, gerek blm leri, gerek iindekiler bakmndan kendi ifa'sma pek benzedii anla lr. Sonuna Vasiyye adiyle bir bahis katlmtr ki, bunda hekim lerin kyafetinin dzgn olmasndan ve hastaya kar davranlarn dan, sanatn icras esnasnda riayet edilmesi lzm gelen baz ahlki konulardan bahsettikten sonra, bu kitab 771 ylnda Emir-s-Said-i ehid'in ey huniye medresesinde ikmal ettiini syler. Yine ayn yl da ve ayn yerde Kitab-l-feride adiyle bundan nceki eserini daha ziyade hulsa ederek, baka bir eser yazmtr (Turhan Valide k tphanesi, No. 258; bu nshalar Hac Paann kendi yazsyledir). Hac Paann Arapa eserlerinden bir de Kitab-s-saade ve'l-ikbal mretteb al erbaa akval adiyle bir kitabna rastlyoruz (Veliyddin Efendi ktphanesi, No. 2586; Manisa ktphanesi, No. 188, bu ns hann tarihi 800'dr). Bu eserin bir ad da Kmmi-l-celli olarak k(1) sinin Baz eserlerin zerinde Hac Pasa Kad-i Ayaslug deyimi bulunduu iin, kendi

bir aralk Ayasluk kads olduu

zannedilmekreyse

de, tarihlerde byle bir kayt yoktur.

Ancak bu ehir o zamanlar sa Beyin ikinci hkmer merkezi olduundan, Hac Pasa orada da yaamtr.

20

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

tphane defterlerinde muhtelif nshalar iin yazlmtr (1). Souk, r u t u b e t ve kuruluun sala etkisiyle balayan bu kitap, nabz ve idrar ve idrarn eitli hastalklarda ald nitelikleri anlatr. Kriz ksm bni Sina'nn Kanunundan alnmtr; bundan sonra yine f a daki gibi havann ve yiyecek ve ieceklerin zelliklerinden, hacamat, kan alma gibi genel tedbirlerden ve baka bahislerde de tpk ifada olduu gibi, hastalklardan bahseder. Bu kitabn nemi Trkeye evrilerek Mntabab-s-sifa adiyle bir telif meydana getirilmi olma sdr (niversite Ktphanesi, Yldz, tp, 877 ve 233'teki iki nsha Kitab-s-saade'nin aynen evirisinden ibarettir). Garibi udur ki," Teshil-s-sifa adiyle mehur olup, Hac Paa tarafndan Trke yazlan eer de yine ayn Arapa kitabn biraz farkl evirisinden baka bir ey deildir (niversite Ktphanesi, Yldz, tp, No. 344) (2). Tesbil-j-sifa'mn Mntabab-s-sifa'dan bir ayrl varsa o da nazar ve g ksmlarn bu ikinci eserde atlanm olmasdr. Asl olan Kitab-s-saade yannda bu kitabn adnn anlmaya bile demeyeceini sylemek lzmdr. Teshilin nsznde Hac Paann bu defa eserini herkesin anlayabilmesi iin Trke yazdndan dolay zr dilemesi, o vakit ilim dilinin Arapaya ne kadar kuvvetle balanm olduunu gs termek bakmndan nemlidir (bkz. Paris, Bibi. Nat. Cat. manuscrit Turcs, A. F. 169). Bu kayt olmasayd bu batan savma evirinin Hac Paa tarafndan deil, bir bakas tarafndan yaplm olduuna inan mak mmknd. Hulsa Hac Paann ifa's ve Kitab-t-talimi btn teki eserleri iin esas tekil etmi ve bunlar hep onlardan ufak tefek dzeltme ve katmalarla meydana getirilmitir (3). Hac Paann Manisa ktphanesinde Kitab-l-musamma bi-usul hams adl 40 sayfalk kk bir tp risalesi olduunu Dr. Sheyl nver'in bir notunda grdm. Kitab, kendim gremediim iin, ondan daha fazla bahsedemiyorum.
(1) Kmm Arapada yen anlamna olmak dolaysyle, yen iinde saklanacak kadar kk kitap elemek olabilir;, fakat bu aklama ancak bir tahminden ibarettir. Hatta baz ktphaneler bu. kelimeye bir anlam veremediklerinden Kimya-i Celli diye kimya kitaplar, arasna koymular dr. Brockelmann bu kelimeyi bir soru iaretiyle yazar. (2) Kitab-t tbb-t Eflatun adiyle ve Kanun Sleyman'n emriyle yazlm olan baka bir eser (niversite, Yldz, tp, 209) de Kitab-s-saade'nin fena bir evirisi ve zetidir. Buradaki Eflatun ismiyle bni Sina anlarlmak istenmektedir. (3) Bu noktada ilm bir eser bakmndan yakk almayacak bir arasze yer vermek zorundcym. Bu kitabn Franszca ilk basksnda {La Sience ehez hs Turcs Ottomans, Paris, 1 9 3 8 , s. 16) Teshil'den bahsederken, onun Hans Bart tarafndan Almancaya evrildiini, Bursal Tahir Be yin Osmanl Mellifleri adl kitabna ve Doktor Osman evki'nin Trk Ttp Tarihi'ne. dayana rak, aratrp incelemeden yazmak gafletinde bulunmutum. Kitabn yaynlanmasndan sonra Har-

X I V . - X V . YZYILLAR

21

XIV. yzylda yazlm eserleri bize kadar erien bir iki bilgin den daha bahsetmek lzmdr. Bunlardan biri eyh Cemaleddin Ak saray! (lm. 1388) bni Sina Kamn'umm bir hulsas olan Mucez-lkanun'u Ral-l-mucez adiyle aklamtr (1). Cemaleddin'in bu eseri bizde uzun zamanlar rabet grmtr. Kendisi Aksaray kasabasn da Zincirli medresesi mderrisliini Shah-i Cevheri adndaki lgat ki tabndan hfzm (ezberini) dinletmek yoluyle elde etmi ve orada rencilerini snfa ayrarak, birinci snfa evinden medreseye kadar yolda ders okutur (meaiyun) ve medresenin avlusuna varnca, orada direkler arasnda ikinci snfa ders verir (revakyun) ve med resenin dershanesine girerek, nc snf rencilerine daha yksek retimde bulunurdu. Yine ayn devirde mehur bir Trk airi olan Ahmed'nin (1334?^ 1413, asl ad Taceddin brahim; bkz. slm Ansiklopedisi, mad. Ahmed) tbba dair mesnevi eklinde manzum Tervih-l-efvah adl bir eseri (Ayasofya Ktphanesi, No. 3595) vardr ki bunda nce terihe ait ksa, fakat dzenli bilgi verildikten sonra teker teker hastalklarn tedavisinden bahsedilmektedir. Eser ok arap imekle mehur eh zade Sleyman elebi adna yazlmtr. air Ahmed'ye Mntahabats-sija adiyle ve mkemmel bir salk bilgisi kitab diye bir eser,
ward niversitesi ilim Tarih Profesr George Sarton'un Isis mecmuasnda yazd olduka lcifatkr bir makaleden sonra, kendisinden bir mektup aldm; bu mektupta TeshU-i jifa'nn Hans Hart tarafndan evirisine hi bir yerde rast gelmediini ve bu bilgiyi, nerede grdmn, kendi bCyk eserine (Introduction to the Hitory oj Science) konmak zere, bildirilmesini istiyordu. Mektubu alr almaz yanlm anladm; bu yanln aklanmasna srf bir tesadf eseri olarak muvaffak oldum, istanbul niversitesi ktphanesinde Hans Barth ismi altnda bir kitap bul dum. Bu kitap AbdLhamit II. zamanndaki Ermeni vakasnn ardndan doan Trk aleyhtar lna karg savunmalar ierisine alan bir eserdir (Hans Barth,. Le Droh. du Croissant, Rome, 1 8 9 8 ) . ite bu kitabn 199. sayfasnda birinci snftan tip limi Aydnl Hac Paann ifa ve Teibil isimli eserleri Latinceye evrilerek Ban leminin faydalanmas salanmtr gibi bir' sz vafdr. Tahir Beyin azdan iittii bu bilgiyi kitabn Almancaya tercme edildii yolunda ese rine geirmesi beni yanltmtr. te yandan Hac Pagann eserinin Latinceye evrilmi olmasnn da asl ve esas yoktur. Dr. Sarton'a bu cihetleri bildirdim ve zr diledim. Fakat burada gen yazarlarmza bir tavsiyede bulunmak isterim: Azdan bilgi, hatta ilk kaynaklar, ana kitaplar sayl mayan eserlerde grdkleri bilgileri kendileri incelemeden eserlerine almasnlar; fazla fakat yanl bilgiye az ve fakat doru bilgiyi daima tercih etsinler. (1) Mucez-l-kanun, Ibn al-Nefis adiyle tannan Aleddin Ali ebi'l-Hazm -al Kresinin eseri olup, tbni Sina'nn Kanun undan yalnz hastalklar bahsinin aklanmaldr. Buna birok aklamalar yazlm ve eser byk rabet grmtr, tbn al-Nefis bni Sina'nn terihine yazd aklamada- kk kan dolamn tpk X V I . yzylda bu dolam Harvey'den nce tarif eden Mchel Servetus -gibi tarif etmitir. Kendisi ller zerinde terih yapmad halde bu dolamn tarzn sadece akl muhakemeyle kefetmitir (bkz. Max Meyerhof, Ibn Nafis- tnd seine Theorie dc-j Kreilanfs, Qnellen tnd Std. zur (jesehicht. der Nawn>isse?scb. tnd Dedizin, Berlin, 1935, s. 3 7 ) .

22

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

baz tp tarihi yazarlar tarafndan mal edilmi ve hatta Bkre tp tarihi kongresine bile tebli olunmutur. Halbuki bu salk bilgilerini veren Mntahab-s-ifa dorudan doruya Hac Paann yukarda ad geen eseridir (bkz. niversite ktphanesi, Yldz, tp, No. 209a> s. 4-5). Bundan baka muallim Kilisli Rifat'n F u a t Kprl'ye ehzade camii ktphanesinde grdn syledii Es-ifa fi ahadis-il-Mustafa (bkz. islm Ansiklopedisi, I, 219-220) adl eser de Ahmed'ye deil Ah met Da'ye (Ahmet bin brahim bin Muhammet) ait tbb- nebevi den bahseden, Abu Naim Hafz Isfahan'nin ayn isimdeki eserinin Murat II. zamannda U m u r Bey bin Timurta adna Trkeye evi risidir (Tp Tarihi Enstits ktphanesi, No. 90). XV. yzyln ilk senesinde (12 mays 1400) Yldrm Beyazt ta rafndan Bursa'da Dr-t-trp adiyle bir hastane aldn biliyoruz. Doktor Osman evki (bkz. ayn eser) bu hastaneyi bir tp okulu say yorsa da, yine ayn yazar tarafndan Bursa Evkaf arivinden ka rlan 15 ramazan 802 tarihli vakfiyesinde retime dair bir blme rastlanmamaktadr; fakat eski zamanlarda her yerde olduu gibi bu hastanede de usta hekimlerin rak yetitirmi olmalar m m k n dr. Mesel Seluklular zamannda Gundiapur ve Badat hastane leri modelinde birtakm hastanelerin Anadolu'da ina edilmi oldu unu da biliyoruz. Kayseri'de (1205), Sivas'ta (1217), Divrik'te (1228), ankr'da (1235), Kastamonu'da (1273), Konya ve Amasya'da (1312) hastaneler vard ve bu hastanelerde hi phesiz ustalk raklk tarznda hekimler yetimekteydi. Bu devrin sonlarna doru yani M u r a t II. zamannda yetimi ve bize iki eser brakm bir hekim-yazar daha tanyoruz ki, Mukbil-zade Mmin adndaki bu zatn olumluu zerine byk bilgimiz yoktur. Dikkate deer eserlerinden biri olan Zahire-i Muradiye'nin (Yahya Efendi derghnda Hac M a h m u t Efendi ktphanesi, No. 5507) 481 ylnda yazlm ve padiaha ithaf edilmi bir nshasna gre, bu kitap Arapa ve Farsa kitaplardan Trkeye evrilmi bir derlemedir. Adnn ve iindeki bilgilerin belli bal ksmnn Zey-" neddin bin smail-l-Crcan'nin (lm. 1135) eseri olan Zahire-i Hrezmsahi (Yenicam ktphanesi, No. 915) diye mehur olan Arapa eserinden alndna phe yoktur. Be makale zerine dzenlenen bu kitap beyin, ba, gz, kulak, burun, mide ve yemek borusu has talklarndan bahseder. Kitabn dikkate deer taraf, Arapa terim ler arasnda, Trke terimlerin serbeste kullanlm olmas ve gzel bir tertip ve tasnife riayet edilmesidir. Eserin en etrafl ksm gz

XTV.-XV.

YZYLLAR

23

hastalklarna ait olup, gzde yaplacak ameliyelerde kullanlacak aletlerle dalamaya mahsus aletlerin resimleri de vardr. Bununla birlikte 358 yaprakta biten bu nshada yazarn kendi gzlemlerine pek az rastlanr. Eserlerinden aktard yazarlarn isimlerini vermek ten asla ekinmemi olmas, Mmin'in dnce namusuna sahip bir yazar olduunu gsterir. kinci eseri Miftah-n-nur ve hazain-s-srur adldr ki bunu da ayn padiaha ithaf etmekte ve terih ve salk bilgisinden ksaca bahset tikten sonra, gz hastalklarn ayrntlaryle anlatmaktadr. Kitabn banda hekimin nasl olmas gerektiini anlatrken, amma tabip dahi gerektir ki stad- kil ve zeyrek-i dana ola ok okuyup bimarhanelerde ok durumu ola... Nash-i rastgy ve pakize-huy ve sahih-l-miza ve sadjk-ul-kavl ola dedikten sonra, hekimin nce ken disini illetten salim klmasn ve kendini beenmi ve dnya malna t a m a h k r olmamasn ihtar ve zamannn cahil hekimlerinin oklu undan ikyet ediyor (bu eser baz ktphanelerde, mesel Ali Emir Efendi ktphanesinde, Kitab- tb diye kaydedilmise de, Nuruosmniye ktphanesinde, No. 3585'te asl adiyle kaytldr). Bu devirde tptan baka ilimlerde yazlm eserlere o kadar ok rast ge linmez; yalnz Ali Hibetullah adnda bir zatn Hulsat-l-minbac fi ilml-hisab adl Arapa kk bir eseri vardr. Mehmet I. zamannda ansiklopedik eserlere rabet baladn ve- mesel Zekeriya el-Kazvin'nin tannm eseri olan Acib-l-mah^ ikat'm Rkneddin Ahmet adnda bir zat tarafndan ilk evirisi ya plm ve elebi Sultan Mehmet'e takdim edilmi olduunu biliyo ruz. Bu eviride belki ilk defa olarak arzn yuvarlak olduu OsmanlTrk eserlerine gemitir. Bu eserde (bkz. Paris, Bibi. Nat. Cat. Manus. Turcs, Supp., 1339) Hrs drt nesnededir; dem'de, karncada, kargada ve sandadr, zira bu drt canavar zahire ve hazine cemederler denildii gibi, Yecu ve Mecu'tan bahsolunurken, onlarn Trk soyundan olduu ilve edilir. Bu gibi eserlerde ok kere me h u r dalar, nehirler ve. ehirlerden bahsolunduu iin Fr. Taeschner, Osmanllarda corafya makalesinde (bkz. Trkiyat Mecmuas, II, 271), bun lar corafya eseri saym ve mesel henz Bursa payitaht iken, fakat Edirne fetholunduktan sonra Ali bin A b d r r a h m a n adnda gayet fina list bir adamn yazd ve adn Acaib-i mahlkat (niversite ktpha nesi, Yldz, tabiiye, 520) koyuverdii eseri bile Trklerin en eski co rafyas diye zikretmitir. Yazc-zade Ahmet Bican'n Acaib-i mablkat'

24

OSMANLI TRKLERNDE

LM

ve Drr-i meknun'u hep byle masal cinsinden ayrntlarla dolu eser lerdir. Taeschner bunlar da corafya eserleri arasnda sayar. En ok hayvan ve bitkilerden bahseden bu gibi ansiklopedik eserlere Osmanl padiahlarnn rabet gsterdiklerini ve ileride bu gibi eserlerin ok kere Tiirkeye evrilmi olduunu greceiz. Me sel Mehmet Kadi-i Manyas adnda bir zatn Kitab Aceb-l-ucab' bu cins eserlerdendir. nce melekler ve eytanlardan bahseden bu ese rin sonuna kk bir aritmetik kitab ilve olunmutur ki, bunun Osmanl Trklerinde Trke yazlan aritmetik kitaplarnn birincisi olmas pek muhtemeldir. Hsameddin Tokad adnda bir zat da, gkkua zerine kk bir kitap yazm, fakat sonunda biraz ilme deinen szleri iin, b tn sylediklerim hep mezheb-i hkema zeredir (filozoflarn re tilerine gredir), muttaki ve mteerler (gnahtan saknanlar ve e riat yolunda gidenler) buna inanmamak gerekir demeyi de unutma mtr. Murat II. devrinde yaayp Fatih'in ilk senelerinde vefat eden Fethullah irvan, Semerkant'ten Kastamonu'ya gelerek, orann beyi ismail Beyin iltifatn grm ve orada kelm ve mantktan baka astronomi ve matematik okutmu ve bu suretle Bat Trkeli'nde yk sek matematik ve astronomi balamtr. Bu retim esnasnda ho cas Kad-zade'nin Ekl-t-te'sis aklamasna haiye yazd gibi amin'ye de ayrca bir aklama yazmtr ki, son zamanlara kadar medreselerimizde makbul bir eser saylrd. Hicretin 800. senesinde, olumluunu bulamadmz Mehmet bin Sleyman adl bir zat, M u h a m m e t bin Musa Kemaleddin-d-Demirnin (1344-1405), ortaada pek mehur olan, hatta 1906-1908 yllar arasnda S. G. J a y a k a r tarafndan eksik bir surette ngilizceye ev rildii gibi baka dillerde de zetleri karlm olan, Hayat-l-hayvan adndaki zooloji kitabn Trkeye evirmitir. Kitabn aslnn 773 ylnda tamamlanm olmasna gre, Trkeye ilk evirisi olmas ge rektir. eviren, kitaba baz hikyeler ve haberler katm olduunu ya zyor (Topkap Saray ktphanesi, Revan kk, 1664).

BLM

II

FATH SULTAN MEHMET VE LM


Tarifi yerde bitmez ara kan kibarn.
A. H.

Osmanl devletinin kuruluundan (1299) Fatih'in tahta kmas na (1451) kadar geen bir buuk yzyllk bir srede, yukarki b lmde grld zere, mspet ilimler, Osmanl Trkleri arasnda zel bir mevkie sahip olamam, fakat kelm, mantk, fkh, evvelce Seluklular medreselerinde olduu gibi, okutulmakta bulunmutur. Bu arada mspet ilimler alannda matematik ve astronomide Kadzade-i Rum ve tpta Hac Paa anlmaya deer eserler brakmlar dr. Bununla birlikte, Fatih'in tahta kmasyle beraber, mspet ilim lerin deilse bile felsef ve ilm dnn Osmanl Trklerinde ge litiine ahit olmaya balyoruz. Bu devrin ilm faaliyetlerinin bir zetini yapmaya balamadan nce, Fatih'in ilme kar gsterdii ilgi ve himayeyi arasz olarak sylemeyi lzumlu sayyoruz. Gerekten, Mehmet II. kklnde okuma ve yazmaya kar hi bir eilim gstermemi ve hatta hocas Molla Gran'nin kendisini azarlad ve tehdit ettii bile anekdot kabilinden tarihlerimize gemitir (bkz. Hammer, Devl-et-i Osmaniye ta rihi, III, 237). Fakat, ocukluunda okumak ve yazmaktan holanma yan bu byk padiah, genliinde ortaalarn en byk ilim ve irfan koruyucularndan biri olmutur. Hatta, bo zamanlarn daima en yksek bilginlerle tartmalarla geiren Mehmet II., zellikle ilim ve felsefeye olan bu eilimini btn hayat boyunca gstermitir. Mehmet II. nin Bizans tarihilerinin tanklna gre Arapa ve Farsadan baka, brance, Keldance, Yunanca, slavca ve Latince de bildii sylenirse de, burada, Osmanl Trklerinde ilim tarihini

26

OSMANLI TRKLERNDE LM

ilgilendiren ve henz zmlenmemi bulunan bu mesele zerinde, biraz durmak lzmdr (1). G. Guillet, aada ad geen tarihinde (I. cilt, 11) diyor ki, byk bir kuvvetle tahmin olunabilir ki, Despoena Maria her eye ilgi gsteren bu vey oluna, sadece elence olsun diye, Yunan dilinde bir iki Hristiyan duas retmi bulun sun. Gerekten Srbistan despotu Yani Brankovi'in kz, Fatih'in vey anas olan Despoena Maria'nn bu zeki vey oluyle megul olmu olmas pek mmkndr. Bundan baka Sultan Mehmet'in o cukluunda, sarayda rehine olarak tutulan Bizansl bir prens ve son radan skender Bey adiyle n salan A r n a v u t < prensiyle oynadklar da sylenir. Onun iin sultann ocukluunda bu arkadalarndan biraz slavca veya Yunanca renmi olmas da dnlebilir. Fakat btn bu rivayetler gvenilir bile olsa, Mehmet II. nin bu yabanc dilleri bildiini asla belirtmez. Tersine, Fatih'in saraynda Rumca ktibi (Grammateus) gibi yaayan mroz adal Kritovulos'un Fa tih'in hayat zerine yazd ve Karolidi Efendinin Trkeye evir dii eserde Arap ve Acem edebiyatndaki t a m bilgisinden baka, Yunan filozoflarnn Arap ve Acem dillerine evrilmi eserlerinden peripatetik ve stoikler denen felsefe retilerini inceler, renmek ve bilgisini geniletmek iin bu retileri iyice bilenleri ve uzman larn retmen olarak yanna alrd deniliyor (2); Gene Kritovulos (Trk. ev., s. 182), padiah hazretleri Farsa ve Yunancadan Arapaya evrilmi olan felsefe eserlerini okur ve yce katnda bulunan bilginlerle bunlar zerinde konuur ve zellikle Aristo ve stoik fel sefesiyle pek ziyade megul olurdu diye, Mehmet II. nin dil bilgisi derecesine iaret etmektedir. te yandan Edvvard Gibbon, Plutarkhos'un Mehur adamlarn hayat (Bioi) adndaki eserinin, Fatih'in em riyle, Yunancadan Trkeye evrildiini bir yerde grdn sy ler (3). Bir de 1453 ylnda, Aragon kral Alfonso'ya Nicolaus Sogundinus adnda biri tarafndan, Fatih hakknda verilen bilgiler arasn(1) G. Guillet, IMstoirc da Regne de Mohammed L Empereur des Ttt'cs, Paris, 1, 17; Spandouyn Castacassin, Le Pelit Traie de l'origine dcs Turcs, Paris, 1896; bu eserlerin hepsi Frantzes'in Cbronlkhoiundan aktarlmlardr. (2) T/trih-i Sultan Mehmed Han-i sni, istanbul, 1328, s. 16. Franszca tercmede bu cm lenin peinden cidd matematik bahislerinde alkn ve bilgili idi cmlesi de vardr (Mon. Hung. I-iisro, Script., s. 2 2 ) . (3) Edward Gibbon, Decline and Fail of tbe Roman Empire, edir. J . B . Bury, London, 1^00, VII, 160. Gerekten, Plutarkhos'un bu eserinin XIII. yzylda yazlm gayet gzel bit nshas Topkap Saraynda bulunuyordu (bkz. Henri Omont, Le Mission arcbeologiaues Franaise en Orient. Paris, 1 9 0 2 , I, 2 5 6 , 2 6 3 ) . Bu nsha 1688'de saray hizmetinde bulunan bir tal yan dnmesi vastasyle Fransa kral ktphanesine satlmtr ki, bugn Paris'te Bibi. Nat. in Yu nanca yazmalar arasnda, 1672 numarada kaytldr.

FATH SULTAN MEHMET VE LM

27

da sultann maiyetinde, biri Latince teki Yunanca bilen, iki heki min daima bulunduu ve bunlarn kendisine eskialar tarihini rettikleri de gemektedir (Villoison'a gre, Notkes et extraits des manuscrits, III, 2, 22). Bu rivayetlerden Plutarkhos'n eserinin Trkeye evrilmi ol mas Kritovulos'un, Fatih'in, skender, Pompeius ve Julius Caesar'm hayatlaryle ilgilendii kaydyle (bkz. Kritovulos, aym eser, s. 16) b yk bir olaslk iine giriyorsa da bu eviriye henz hi bir k t p hanede rastlanmamtr. Yine padiahn emriyle evrilmi olduu rivayet edilen eserler den biri de Giovanni Maria Angiolello'nun La breve narrazione de la vita et fatti del Signor Ussan Cassano adndaki, Uzun Hasan'n hayat ve bana gelenler zerine olan eserdir. Bugn Fatih'in ktphanesinde asln, Ayasofya ktphanesinde kendi emriyle yaplan tercmesini bulduumuz Ptolemaios'un corafyas da bu eitten eserlerdendir (aaya bkz.). u bilgiler zerine, Arapa ve Farsa bilen padiahn bu dillerdeki eserlerden hi birinin Trkeye evrilmesini emret medii halde Yunanca ve baka yabanc eserleri evirtmi olduu gz nne alnrsa kendisinin ne Yunanca, ne de baka Bat dillerim bildii sonucuna varlabilir. Bundan baka, eer byk bir bilim koruyucu olan Mehmet II. bu dilleri de bilseydi, istanbul'un fethine kadar Bizans ktphanelerinde kalm olan Yunanca ve Latince yaz malardan daha fazla faydalanma yolunu bulacandan phe etmek kabil deildir. Gerekten bu yazmalardan kk bir ksm Topkap Saray k tphanesinde saklanmtr. Bu ktphanede bulunan slm dilleri dndaki yazmalardan, birinci defa olarak Safd'l Dominico Yerualmi adnda Hristiyanla dnm bir Yahudinin raporuyle, Av rupa haber almtr. Bu zat M u r a t III. n 1575-1593 yllar arasnda zel hekimliinde bulunmutur. 1611 tarihli olan raporda Topkap Saray ktphanesinde 120 kadar yazma bulunduu yazldr (1). te yandan bir talyan dnmesi, 1685 ylnda, 185 kadar Yunanca yazma nn saray ktphanesinden satldn, m p h e m bir yolda sylemek tedir. Bu yazmalar hakknda en faydal aratrmalar 1888 ylnda Fr. Blass ve 1906'da Uspenski, 1920'de Jean Ebersolt (Mission archeo(1) H. Omont tarafndan yaynlanan belgelere gre, bu yazmalarn says 1637 ylnda 2 0 0 kadardr (bkz. H. Omont, aym eser. 2 5 2 - 2 5 9 ; Emil Jacobs, Unlersnchungen fur Geschkbte der BiMiotbck in Serai zn Konstaniinopie, Heidelberg, 1 9 1 9 ) .

28

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

logique de Constantinople) taraflarndan yazlmtr. Nihayet 1929 ylnda Mzeler Genel Mdr m e r h u m Halil Etem Beyin davetiyle, Berlin niversitesi profesrlerinden Adolf Deismann istanbul'a ge lerek, uzun uzadya incelemeler yapm ve bunlarn sonucunu Forschungen und Fimde im Serail ad altnda bir kk kitap halinde ya ynlanmtr ki, bu ayrntlar ksmen biz de bu kitaptan aldk. Deismann'a gre, bugn Topkap Saraynda Mehmet II. k t p hanesi denilen kitap koleksiyonunda slm dilleri dndaki yazma larn says 587'yi bulmaktadr. Bu yazmalardan 75'i XI.-XV. yzyl lardan kalma olduu iin, bunlarn Fatih tarafndan istanbul'un fet hinin arkasndan toplanm olduu az ok bir olaslkla kabul olu nabilir; bu 75 yazma iinde matematik ve fizik bilimler zerine ol mas dolaysyle, bizi burada ilgilendirecek 15 kadar yazma vardr. Yalnz Uspenski ve Cambridge ktphanecilerinden Stephen Gaselee tarafndan, Galenos'un olan tbb bir yazmann varl haber verilmekteyse de, bu nsha bugn elde deildir. teki yazmalar, zel likle Kutsal Kitap ve eitli /cj /'lerle bunlarn tefsirine dair eserler dir; bu arada, gramer ve tarihe dair bir iki yazma da bulunmak tadr. Tarih yazmalar arasnda btn dnyada tek nsha olan Sul tan Mehmet'in hayatna daim Kritovulos'un yukarda ad geen eseri var dr (1). Fatih'in slm dilleri dndaki eserleri iinde toplayan k t p hanesinde bizi ilgilendiren en nemlisi hi phesiz Claudius Ptolomaios, yani Dounun Batlamyus diye tand byk astronomi ve corafya bilgininin rrjoypapa adndaki mehur eseridir. Fatih, Ege denizinde Venediklilerle yapt ve kazand savatan (1464) istan bul'a dnp, 1464-65 km yeni yaptrd Yeni Saray denilen Top kap Saraynn tamamlanmas iin harcadktan sonra (bkz. Kritovulos, s. 181), ilkbaharda yeniden savaa balamak arzusunda iken, or dunun yorgunluu sebebiyle yaz ve sonbahar da saraynda geirir ken, bu eserle pek megul olmutur. te bu yaz srasnda etrafna bilginleri toplayan Fatih, Bizans'tan kalan kitaplar arasnda Ptole(I) Bu eser, 1 8 5 9 , 1 9 eyllnde, Rusya sefiri C. Tischendorf tarafndan Hazine-i Hma-

yun'da kefedilmitir. Saray ktphanesi Avrupal bilginlerin oktan dikkatini ekmi ve bu yolda bok aratrmalar yaplmtr. (Bu aratrmalar hakknda en mufassal bilgiler iin bkz. Emil Jacobs, ad yukarda geen eser; bir de I. B. Tavernier, Nouvelle dit Gratd Scnetr, Paris, 1 6 7 5 ) . Cok arzu edilir Avrupa kaynaklarna mracaat edilerek bir monografi relation de t'interieur dit Serail iin btn Trk ve ki, saray ktphanesi hazrlansn.

FATH SULTAN MEHMET VE. LM

29

maios'un corafyasn bulmu ve Trabzonlu Gorgios Amirutzes'le bir likte incelejtaitir (1). Bu eserjlen bugn iki nsha saray ktphanesinde bulunmakta dr. Deismann tasnifinde 27 numaral mecmua, Ptolemaios'un r^typacptMY] ucpyr^S yani corafya rehberi, adl mehur kitab ile Dionysios Periegetes'in (2) Oxou|jvg zzpryro, yani yeryznde dola trma, adndaki kitabn ihtiva etmektedir. Bunlardan birincisi 1-88 varak, ikincisi ise, 89-106 varaktr; 63 kadar da harita vardr. Deis m a n n bu yazmann 1421 ylnda Ayasofya kilisesine papaz Jozef Bryennos tarafndan hediye edilmi olmas ihtimalinden bahseder. kinci yazma ise, 57 numarada kaytl, Ptolemaios'un ayn corafya kitabdr; XIII. yzyldan kalma olup, pek fena bir haldeyken, 1922 ylnda Halil Etem Beyin himmetiyle, 4 hafta sren bir almayla tamir edilmitir. Eser 57,lX42boyunda byk 122 varaktan ibarettir.
(1) Rumca ad Amiruks olan ve X V . yzyl basnda Trabzon'da doan bu zat filoloji, felsefe ve zellikle ilahiyatta n kazanmt- Henz nemli bir mevki almadan mparator Yani Pfileolog VIII. ve Kardinal Bessarion'la birlikte Ferrara ve Floransa'ya giden (1437) bu gen filozof, Floransa Sinod'unda Ruh-l-Kuds un baba ve ouldan meydana kt zerine verdii tezle mehur olmutur. Felsefede Aristo mesleine iddetle balanm olan Amirutzes istanbul'a dnsnden (1440) sonra Trabzon'a giderek, Trabzon imparatoru David Komnen'in yannda basmabeyincilik (protovestiarius) hizmetini Trabzon'un dmesine kadar- (1461) yapmtr. Oradan istanbul'a gelerek ( 1 4 5 2 ) , Ayasofya'da Latin ve Ortodoks kiliselerinin birletirilmesi iin yaplan byk toplantya da katlmtr. Nihayet 1461'de Trabzon imparatoruyle birlikte Mehmet II. e esi: dsen filozof padiahn en has nedimlerinden biri olduu gibi bir rivayete gre padiahla Hristiyanlk inanlarna dair bir tartmadan sonra slml kabul etmitir. Fakat kendisinin slml kabul ettii rivayeti kesin olmayp, belki bir olunun Mslman olduu ve Mehmet ismini ald daha belgelidir. Fatih'le olan tartmas zerine bir diyalog bulunduu sylenirse de, elimize gememitir. Fatih'e pek bal olan filozof ona methiye yazmtr ki, bunlar Ati na'da Deltion mecmuasnda 1 8 8 5 - 1 8 8 9 yllarnda, Sp. Lampros tarafndan, yaynlanmtr. Bu kasideler Yunan iir tarihinde belirli bir kaideye gre kullanlan kafiye iin ilk rnektirler. Amirutzes'in hayatna dair en yeni toplu bilgi, yeni Yunan Ansiklopedisinde {Enkyklopedikon Lexicon) bulunmaktadr; bu bilgiyi, zetleyen Deismann hi bir kaynak gstermeden Amirutzes'in Fatih'in teyze olu olduunu yazyorsa da bu, hi phesiz doru deildir. Kritovulos, Amirutzes'ten bahsederken kendisinin, belagat ve iirden baka, matematikte, zel likle geometri ve nazar aritmetikte bilgi sahibi olduunu katyor (Kritovulos, Trke eviri, s. 156). Amirutzejj 1475 ylnda vefat etmitir. Kendisinin en az iki olu olduunu, bunlardan Vasil adndakinin esaretten kurtarlmas iin Edirne'den Kardinal Bessarion'a yazd bir mektup tan anlyoruz. Yeni Rum hikyelerine gre bu olu sonradan Mslman olarak Mehmet adn alm ve Arapay pek iyi rendikten sonra.Fatih'in emriyle Hristiyan ncilini Arapaya evir mitir. Bu eviri saray ktphanesinde bulunamama da, G. Toderini 1 7 8 1 - 1 8 7 6 yllarnda sa rayda byle bir kitabn varln ijitmstir (bkz. G. Toderini, Letteratura Turebesca, Venitia, 1 7 8 8 , II, s. 4 6 0 ) . Amirutzes'in matematikteki bilgisi, kresel genler zerine bir problemin zmn gsteren, bir kk eserinin Johann Verner tarafndan Latinceye evrilmi olmas dahi gstermektedir. (2) sa'dan nce I. yzylda yetimi ve dnyay tarif eden lakabyle anlm bir yazar dr. Bilimsel deeri bulunmayan bir corafya manzumesi de vardr.

30

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

Bunlardan biri dnya haritas olmak zere, 27 varan pek mkem mel bir surette renkli olarak izilmi haritalar tekil etmektedir. Bizi burada ilgilendiren taraf, Fatih'in ktphanesinde bulunan bu iki Ptolemaios corafyasndan nce ancak birinciyi grd ve ikincinin 1465 ylndan sonra tedarik olunduu noktasdr. te Fatih 1465 yaznda bu eserle cidd bir surette megul olmu ve Arapaya evirisini Amirutzes'e emretmitir. Bu yln yazn hep bu eser ze rinde almakla geiren Amirutzes ve olu, hem kitab Arapaya evirmiler, hem de belki Rumca ve Arapa isimlerle yazlm olan dnya haritasn da Fatih'in bu emri zerine tamamlayarak, padi ahtan byk ihsanlar almlardr. Bu harita ne yazk ki bugn sa ray ktphanesinde yoksa da, sonradan belki baka bir yerden ka ca midini besleyen Deismann'n bu midine biz de katlrz. Ptolemaios corafyasnn Arapa evirisi ise, 2 nsha olarak, Ayasofya ktphanesindedir (No. 2610 ve 2596). Bu Arapa eviri lere nce Deismann, Vatican ktphanesi m e m u r u rahip Josef Fischer'den ald bilgi zerine, dikkati ekmi ve gerekten, 1929 y lnda istanbul Edebiyat Fakltesi Arap ve Fars filolojisi profesr H. Ritter'in yardmyle bu iki Arapa eviri meydana karlmtr (bkz. Der islam, XIX, 1/2, 38). Bunlardan birincisinin (Ayasofya, 2596) balangcnda evirinin Fatih'in emriyle Yunancadan Arapaya ya pld aka yazldr. Fakat iinde haritalar yoktur. kincisi (Aya sofya, 2610) Ptolemaios'un haritalarn ihtiva eder. Bu Arapa eviri Msrl Prens Yusuf Kemal'in, Monumenta cartographica africae et egypti (Leiden) adiyle yaynlad serinin ikinci cildinin birinci fasiklnde kmtr. Fatih'in saray ktphanesinde bu corafya kitabnn Jacobus Angelus tarafndan Latince bir evirisinin pek doru bir nshas haritalaryle birlikte 2414 n u m a r a d a bulunmaktadr. Bundan baka yine Ptolemaios'un mehur astronomi kitab olan Elmacesti'nin (Almageste; rj |XYaXyj auvra^t yahut Matematiki syntaxis) skenderiyeli Theon ve Pappos taraflarndan yaplan aklamalaryle Bizansl Proclos'un Hypotyposis, yani zet ad altnda, yazd aklamas ve Johannes Philopones'in usturlap kullanma usulne de dair eseri, Geminos'un astronomiye, Apolonyos'un Konika adnda konilere dair bir eseriyle Serenos'un yine matematie dair iki eseri imdi ktphanede mev cuttur (bkz. Deismann, aym eser, s. 77).

FATH SULTAN MEHMET VE LM

31

Ktphanedeki teki mspet ilimlere degin yazmalardan bah setmeden nce, yine corafyaya ait daha eski tarihli bir eseri sy lemek lzmdr. Bu eser Floransal Francesco Berlinghieri'nin Pto lemaios corafyasnn italyanca terza rima usulyle, manzum eviri sidir. Eserde olduka iyi baslm haritalar da vardr. 1480 ylnn sonunda kitabn ikinci yapranda Fatih'e hitaben bir ithaf yazlm, fakat Fatih 3 mays 1481'de vefat etmi olduundan eser bu defa ikinci bir ithaf mektubuyle Beyazt II. a gnderilmitir. Bu kitabn, bir incunable, yani 1500 ylndan nce baslm gayet nadir bir eser olmasndan baka bizi ilgilendiren taraf, Fatih'in mspet ilim lere olan ilgisi ve ilim koruyucusu meziyetinin italya'da dillerde do latn ve yazarn eserini kendi byklerinden nce h e m e n Fatih'e gndermek arzusu olduunu belirtmesidir (bkz. Sultan Beyazt'a ya zlan ithaf mektubu, Deismann, aym eser, s. 109). Deismann'n iddetli srarlar sayesinde Topkap saraynda meydana karlan bu kymetli eserlerin haritalar yazk ki, rutubetten birbirine yapm bir halde bulunmutur (1). Fatih'in corafya ve haritalara olan ilgisinden bah sederken incelemeye deer bir nokta dikkatimizi ekmitir. Abdlhamit II. zamannda istanbul'da alan Dr. A. D. Mordtmann, ad nn Latinceye evirisi olan Caeditius takma adiyle ve Ancien Plan de Constantinople nvanyle ufak bir risale ve bir istanbul plan yaynlam tr (istanbul, 1889?, Lorentz-Keil Kitabevi). Bu plan, zerindeki kay da gre, 1566-1574 yllar arasnda, Venedik'te baslm ve altna ss leme olarak birinci padiahtan on birinci padiah Selim II. e kadar gelen padiahlarn madalyon iinde resimleri konulmutur. Bu resim lerden plann yukarki seneler arasnda basld anlam kmaktaysa da, dikkatle incelenirse, gsterdii binalar arasnda Fatih za manndan sonra yaplan camiler, medreseler ve baka yaplardan hi biri bulunmadna ve ancak Fatih camii ve medresesiyle yeni ve eski saraylarn gsterilmi olduuna gre, bu plann aslnn Fatih zama nnda izilmi olduu t a h m i n edilebilir. A. D. Mordtmann daha ile riye giderek plann, Fatih'in emriyle ve Bizans'n Trklerin eline geip payitaht olduktan sonra kazand yeni binalar gstermek amacyle yukarda ad geen Amirutzes'e yaptrldn iddia edi yor. H a t t a Dr. Dickson adnda bir zatn saray ktphanesini gezdii srada ,byk bir istanbul haritas grdn ve hafz- k t b n bu plann Trabzonlu bir mhendis tarafndan Fatih'in emriyle yapld n ve zerindeki baz yazlarn Fatih'in el yazs olduunu syle-

(1)

Sayfalar sonradan

ayrlmtr.

32

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

diini de ilve ediyorsa da, esas plan bugn mevcut deildir (basl risale ve plan iin bkz. niversite ktphanesi, 902/6, 496. 11, c. 11). On birinci padiaha kadar olan sslemelerin sonradan ilve edilmi olduu pek kolay anlalr. Albert Gabriel, Syria, cilt IX, s. 331'de, Sefer-i Irakeyn adl bir eser den bahsederken bu haritann 1540'ta Venedik'te baslan ve Vavassore plam denilen plan olduunu sylemektedir. Hangi tarihte baslrsa baslsn, bu plan XVI. yzyl ortasndaki, istanbul'u gstermekten ok uzaktr. Bu ktphanedeki mspet ilimlerle ilgili eserler hakknda bilgi lerimizi t a m a m l a m a k iin, Euklidis'in geometrisinin, birok Yunanl yazarlara ait astronomi eserlerini toplayan bir mecmuann, talara ve hayvanlara ait bir yazmann ve Aristo'nun mehur Olma ve Bozulma zerine eseriyle Zooloji kitabnn bulunduunu da sylemek lzmdr. Bunlardan baka Homer'in lliada'syle Hesiodos'un Theogonydsv, bir de Diogenes Laerte'nin nl filozoflarn hayat zerine olan eseri de, Yunanca yazmalar arasndadr. Saray ktphanesinde bulunmu olan, fakat Deismann tarafn dan ad verilmeyen Yunanca yazmalardan birinin de, bu defa F r a n szca tercmesi, Les Opuscules mathematique de Didyme, Diopbane et Anthemisius adl bir eserde, Paul ver Eecke tarafndan, 1940'ta ParisBruges'da yaynlanmtr. Bu yazmadan istanbul Saray k t p hanesinden kan Diophanes'in olup, baz yzeylerin, dairelerin, cisimlerin, krelerin ve silindirlerin llerini belirtme zerine prob lemleri iine alr. Yazar, ver Eecke'ye gre znikli bir ziraat uzma ndr; sa'dan nce I. yzylda yaamtr; fakat his mecmuasnda (N. 91, 1942, s. 639) yazlan bir eletiride, yazarn eviren tarafn dan znikli Diophanes'le bir tutulmas doru grlmeyerek, eserin mehur matematiki Diephantos'un gibi gsterilerek, uydurulmu ol duu sylenmektedir. Ama hesaplarn esasnda Archimedes esaslar gze arpmaktadr. teki yazmalarn, eletiriyi yazan zatn dedii gibi, Topkap Saray ktphanesiyle bir iliii yoktur. te Fatih, bu filozof Amirutzes ve olundan baka Batl baka baz bilgin ve sanatlar da payitahtnda toplamt. Bunlardan biri arkeoloji merakls bir tccar olan Cyriacus Pizzi Colli adnda ve fakat daha ziyade, Anconal Cyriacus diye tannan bir zattr. 1391 y lna doru doan bu zat doduu ehrin belediye yeliini ve tica retini brakarak, eski eserlerin incelenmesine kendini vermi ve Do1

FATH SULTAN MEHMET VE LM

33

uda, Msr'da, Habeistan'da birok geziler yapt gibi istanbul'a da gelmitir. Kendisinden kalan tek eser gezileri ve grd eski antlar zerine yazd birka m e k t u p t a n ibarettir. Fakat bizi ilgi lendiren nokta kendisinin 1452 ve 1454 yllar arasnda Fatih'in sara ynda bulunmu olmasdr. Gerekten, evvelce Topkap saray ktphanesindeyken Abdlhamit II. zamannda Macar kral Mathias Convinus'a ait baz kitaplarla birlikte Budapete niversitesine hediye edilen bir yazmann arasndan kan imparator Justinianus'un atl heykelinin resminin kar sayfasndaki yaznn Cyriacus tarafndan getirilen mrekkeple (1), yazldna dair bir kayt bulunmasndan ye bir de 1454 ylnda Milano'dan Francesco Filelfo adnda birinin kaynvalidesiyle kzlarnn azat edilmesi iin, Fatih'e yazd bir mek tupta Cyriacus'tan sarayda ktip olarak bahsedilmesinden anlyoruz ki, bu zat o yllar arasnda istanbul'da bulunmaktayd (Filelfo'nun ricasn Fatih hemen yerine getirmi ve kaynvalidesiyle kzlarn esirlikten kurtarmtr). Hatta baz yazarlar, Justinianus'un heyke linin resminin de Cyriacus tarafndan yaptrldn ve imdiki Ayasofya meydannda bulunan bu heykelin istanbul'un fethinden sonra Fatih tarafndan yklmak suretiyle deil, usulca yerinden indirile rek yakndan resminin yapldn sylerler. te yandan Zorzi Dolfin'in Venedik vakayinamesinde 1452 olaylar arasnda, Ciacomo Langusto'nun raporuna dayanarak Fatih'in her gece Roma tarihini ve baka tarihleri, yannda bulunan Cyriacus'a okuttuu yazlmaktadr. Ksacas, modern arkeolojinin kurucularndan saylan bu Cyriacus 1452 ve 1454 yllan arasnda Fatih'in yannda bulunmu ve onunla birlikte istanbul'a girmitir (bkz. Emil Jacobs, Cyriacus von Ancona und Mebemmed .11., Bizanstinische Zeitscbrift, XXX, s. 197-202). Bundan baka doum ve; lm tarihi kesin olarak bilinemeyen, fakat 1524 ylnda henz sa; olduu tahmin edilen talyal Giovanni Maria Angiolello da, Fatih'in olu ehzade Mustafa'nn maiyetinde, Uzun Hasan mu harebelerine katlm ve yukarda ad geen eseri yazmtr. Bir rivayete gre, Fatih'in hayatna dair, hem Trke, hem talyanca yazd baka bir eserden dolay padiahn byk iltifatn kazanr mtr. Kendisi sarayda nl ressam Gentile Bellini'ye rastlam ve ona dair bir iki satr yaz brakmtr (bkz. C. Naude, Addion l'histoke du roy Louis XI., Paris, 1630, s. 287).
(1) Iphnnnes Darius scripsit acramento niniphirii (?) per ipsum Kriaco Aconitaus. ad sccibendum adducto.

34

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

Venedikli ressam nl Gentile Bellini'nin, 1479-1480 yllarnda istanbul'a gelerek, sarayda yaayp Fatih'in resimlerini ve baka baz resimler yapt bilinmektedir. Fatih'in resmi Londra'da National Gallery'de bulunuyor. te yandan Fatih, Veronal ressam ve madalyac Matteo D'Patsi'yi Venedik Cumhuriyetinden istemi ve ken disi h e m e n gnderilmitir. B u g n Paris mill ktphanesinin ma dalyalar kabinesinde bulunan Fatih'in resmini tayan gm ma dalyay bu madalyacnn yapt sylenirse de, bunu belgelemek m m k n olmad gibi, Trkiye'ye dair baka bir eseri de buluna mamtr. F a k a t istanbul'a geldii ve Venedik Doj'u Pandolphe Malatesta'nm bir m e k t u b u n u ve bu mektubu kaleme alan Robert Volturio'nun Fatih'e takdim ettii Re Militana adndaki askerlie dair ki tabn birlikte getirdii bu m e k t u p t a n anlalmaktadr (bu sanatlar iin bkz. L. Thuasne, Gentille Bellini et Sultan Muhammed II., Paris, 1882, s. 18 vd.).

Fatih zamannn dnce akmlarn ak bir ekilde anlayabil mek iin, padiahn din ve felsef dnceleri zerine baz bilgiler vermek faydasz deildir. Trk ve Bizans kaynaklarna gre, Fatih, ta genliinden beri din ve metafizik hususunda byk bir merak ve tecesss gstermitir. Mesel Hurufler tarikati dervilerinden baz kimseler Trkiye'ye gelerek, padiahn iltifatna mazhar olmu lar ve sarayda oturmaya balamlardr. Fatih'in bunlarla sk fk mnasebetlerini gren vezir-i zam Mahmut Paa, Edirne mfts ve mderrisi Fahreddin Acem'ye durumu anlatm ve padiah Hu ruflie eiliminden alkoymak iin bir are bulmasn rica etmi. Bunun zerine mft bu dervilerin szlerini paann konanda gizli bir yerden dinledikten sonra ortaya kp, kendileriyle tartma ya balaynca, kap saraya sman bu adamlar oradan zorla alarak, camide inanlar aleyhine verdii bir va'zn arkasndan onlar aha liye yaktrmtr (bkz. akaik, Trk. ev., cilt I, s. 82). Biraz masals bir yolda anlatlan bu hikye, Fatih'in dinin eitli, h a t t a heterodox mezheplerini renmek iin merak ve tecesssn gstermesi ba kmndan nemlidir (1).
(1) Bu yakma olayna dair o devrin ranl sairlerinden olup, Murat. II. zamannda TrkiyeOsman yazan Hmid'nin vezir Mahmur Paaya rakdivannda buldum). Farsa olarak (Hruflerin yaklna

yc hicret eden ve manzum bir Tevarih-i l-i nyle yakldn syleyen

dim ettii Faris bir kasidede nihalri ehl-i isyann ve hs hk-i hazlnn paann ares-i kahparalarn kenarna isret) yazlm olmas bu olayn doruluunu ve iste balca etkenin Mahmut Paa olduunu an latr (bu kayd Fuat Kpriil'nn yardmlaryle

FATH SULTAN MEHMET VE LtM

35

te yandan padiahn, lmne kadar metafizik meselelerin tar tlmasndan haz duyduu da bilinmektedir. Mesel zamann iki byk bilgini Hoca-zade Muslihiddin Mustafa ile Molla Mehmet Zey rek arasndaki tevhit zerine bir tartma kendi h u z u r u n d a tam alt gn devam etmitir (bkz. akaik, Trk. ev., I, 143) (1). Bizans ve Avrupal tarihilerin yazdklarna gre, Fatih istan bul'un fethinden sonra Hristiyan diniyle de ilgilenmitir. Mesel fetih srasnda istanbul patrii bulunan Gennadius Scholarius'la P a m m a Khristo manastrnda (Fethiye camii) Hristiyan akaidi ze rine tartmaya girimi, b i r t e r c m a n a r a c l y l e , Hris tiyanln en esasl akidelerinin aka ve cesaretle anlatlmasn iste mi ve hatta bu uzun aklamalarn yazya dklmesini rica etmi tir (2). Bu yaz sonradan Mahmut elebinin babas Karaferye kads Molla Ahmet adnda biri tarafndan Trkeye evrilmitir. evirinin bir nshas Martin Curusius'un Turco-Graeciae adndaki eserine Latin ve Yunan harfleriyle alnmtr. Osmanl ayanndan Aristarki Logofet Bey o kitaptan ald eviri kopyasn Ebzziya Tevfik merhu ma vermi, o da Mecmua-i Ebzziya's. (1329, cz 98) Akaid-i Htristiyaniye bal altnda yaynlamt. Sonradan, Paris Dou Dilleri okulun daki rencilerimden Dr. Aurel Decei, Berlin ktphanesindeki (Cat. Pertsch, 512) bir eviriyi Bkre'te Versiuna Turceauica Confesiuni Patriarhuluni Ghenadie il Scholarios ad altnda yazd gzel bir monografide tpkbasm halinde yaynlamtr. Bu iki nsha arasnda u fark var dr ki, Decei'nin nerettii Berlin nshasnda bir nsz bulunuyor. Ebzziya tarafndan alnmayan bu nszde Fatih'in patrii huzuruna arp Hristiyan inanlarn sorduu, bu sorunun karln pat riin yazp Mahmut elebinin babas Karaferye kads tarafndan Trkeye evrildii ve Rumlarn iyi Trke bilmedikleri iin ele geen nshalarn yanl olduu ve bu yanllarn byk bir zah metle Eflak voyvodas Matta Bessaraba Beyin (1633-1654) adamla rndan Msrl Yanaki tarafndan Tergovita'da dzeltildii yazldr. Bu yazma Neme tercman Yusuf'un arzusuyle ad bilinmeyen biri tarafndan 1056 ylnda kopya edilmitir. Sonunda yine Ebzziya'nn almad bir para vardr ki, bunu olduu gibi alyoruz:
(1) Paris'te her sene ilm bir mesele zerinde bir haftalk tartma tertip eden Centre de Synthesen de 1 9 3 7 ylnda Osmanl Trklerinde ilme dair yaptm bir konumada bu noktay da anlatmtm. Dinleyenlerden biri, Sizin Sultan Mehmet, syntbese haftasn bizden nce kurmu diye larife etmiti. (2) Migne, Patrlogie Grecqne, CLX, 3 1 9 - 3 4 3 ; Migne, Excerptr ex patriarchica Coutantinopolos bislOTae, stun 311; Kimmel, Librf symbolici ecelerine orienttdis, Jena, 1 8 4 3 , Prologue VII.

36

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

Kaankim Sultan Mehmed bu Hristiyanlarn dini byle olduunu ve bu minval zere din tuttuklarn iittii gibi taaccbe vard ve bunun kelmna ve ilmine ve hak idine fehmi oldu ve bu cevaplar bir nice ald ise ylece verdi ve cmleyi gerei anlad ve fehmeyledi bu Hristiyanlarn dininden yana ger ektir deyu ve bunlarn din esrarnn hak idiiini ve mucizat eylediine bir ekki ve phesi olmadna. Amma pak ve mnevver altn gibi gayetle Hristiyan cinsini sevdi ve ho gredurdu ve emir verip azim yasaklar eyledi ki her kim bir Hristiyan rencide veyahut avamlk ederse azim azap oluna. Hemen Sultan Mehmed yalnz kendi sevmek deil lkin cmle Mslmanlar severlerdi, ann iin yani sultan ile muhabbet ettii iin ve dahi azim ferah ve srr ettirdi ki byle cins agar(?) sultan olduuna yani padiah olduuna temme temmet.

Patrik Georgios Gennadius, Bizans'n en son mehur bilginiydi. Latin kilisesi aleyhindeki polemikleri pek mehurdur. Fatih tarafn dan patriklikte braklm ve be yl sonra istifa ederek, Serez'de Prodromos manastrna ekilmitir (lm. 1469). istanbul'un fethin den sonra da Roma kilisesine kar polemiklere devam ettii gibi iki Trk bilginiyle Hristiyanlk zerine henz yaynlanmayan bir diya logu daha vardr (bkz. Krumbacher, Handbuch der Allertummissenschaften, IX, 1, 120). Hristiyan akaidine dair Fatih'in huzurunda ikinci bir tartma da patrik Maxim Manuel'le olmu ve bu tartmann zaptn padiah patrikten istemitir (bkz. G. Gillet, L'histoke du regne de Mohammed II., 135-142, 270). Fatih'in metafizik konulara kar iddetli ilgisini gste ren olaylardan biri de, eer Bizans kaynaklarna inanmak gerekirse, merak ve tecesssn gidermek iin bir mezar atrma hikyesidir: Ortodoks kilisesine gre, aforoz edilmi olduu halde lenlerin cesedinin bozulmadna dair bir itikad duyan Fatih, byle bir ah sn mezarnn alp baklmasn istemi ve gerekten byle bir me zar, gnderdii m e m u r l a r huzurunda, papazlar tarafndan almtr. Bana.kalrsa ihtiyatla karlanmas gereken bu ve b u n a benzer hi kyeler ve bilgiler Bizansl ve Avrupal tarihileri Fatih ne Mslmand ne de Hristiyan iddiasna srklemitir (bkz. Spandouyn Cantacassin, aym eser, s. 202-205). Hatta G. Gillet Padiah hi bir dine inanm deildi diyor (bkz. aym eser, s. 18. Biraz daha aada yazar, insanlar ancak erdem ve kadere iman etmelidirler diyen Mehmet II. in olu Beyazt, ayn terbiyeyi almamtr szlerini katmaktadr. Btn bu rivayetlerin en doru aklanmas padiahn dogmatik bir dindar olacak yerde eletirici bir fikre sahip, belki biraz da pheci

F A T I H S U L T A N M E H M E T V E ILIM

37

bir dnr olduunu kabul etmekle m m k n olabilir. Her halde Fa tih hakknda Avrupa'da o zaman hsl olan bu fikirler ok yaylm ve h a t t a edebiyat ve hayale dkn papa Pius II. u Fatih'e hitaben bir mektup yazarak, Hristiyan dinini kabul ederse onu btn Do unun ve Bizans'n imparatorluuna geireceini bildirmeye vardrmtr. Padiaha hitaben yazlan Latince bu mektup, sonuna kadar okun mas ricasyle balyor ki, byle bir ricann, eer mektubun 1642 satr tuttuu gz nne alnrsa, pek yerinde olduu anlalr. Mektubun bir yerinde seni btn lmllerin en byk, en gl ve en nls yapmak iin kck bir ey kfidir. O ey nedir diyeceksin; bunu bilmek g deildir: Seni vaftiz etmek iin birka damla su. Bundan sonra seni btn Dounun ve Bizans'n impara torluuna geireceiz deniliyor. Tabi bu mektup ne Fatih'e gnde rilmi ne de Fatih buna karlk vermitir. Ama mektubu yazan papa kendi mektubuna Fatih'in azndan bir de cevap uydurmutur. Esa sen daha byle bir iki mektup ve Fatih'in cevaplar, bakalar tara fndan da, uydurulmutur. Zaten byle mektuplar uydurarak yine u y d u r m a cevaplar vermek, XV. yzylda moda olmutu (bu mektup ve cevap iin mkemmel bir bibliyografya L. Thuasne'n ad yuka rda geen eserinde vardr, s. 28-31). Ksacas, Fatih'in Doulu ve Batl ulema ile olan ilikileri zerine u uzun fakat lzumlu araszden sonra unu syleyelim ki, bu padiah, insann bilincinde bir Dou-Bat adam kavram yaratmaktadr. Deismann bu fikri, A. D. Mordtmann'n ad yukarda geen eserinden aldn sylerken, u gzel szleri yazyor: Nihayet bu saray ktphanesini (Fatih'in ktphanesi), dnya tarihinde bir. dnm noktas y a r a t t k t a n sonra, Dou ve Batnn ka psnda durarak, bu iki lemin kltrn kendinde toplayan layik bir insann miras gibi saymak lzmdr. Bu gzel szlere katlma yacak bir Trk tarihisi mevcut olmamakla birlikte unu da katmak isteriz ki, eer Mehmet II, savalardan daha fazla zaman artrabilmi ve eskialar ilim ve felsefesini daha fazla incelemi olsayd Trkiye'de ilim rnesansnm XIX. yzyla kadar kalmayacana Lnanlabilirdi.

38

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

Fatih'in ilme olan hizmetlerine tanklk eden antlardan en nem lisi, hi phesiz, camiinin etrafnda yaptrd medreselerdir. Bu medreseler hakknda imdiye, kadar tarihlerde ve vakayinamelerdeki bilgilerin ou sslenmi ve dorulan doruya en eski kaynaklardan alnacak yerde, ya Fatih vakfiyesi adiyle, XVI. yzylda yazlm Trke bir vakfiyeden alnm yahut da oradan buradan toplanm eylerdir. Fikrimizce, bu medreseler hakknda en eski bilgi, tomar halinde Arapa bir vakfiyede bulunmaktadr. Bugn Trk ve slm Eserleri Mzesinde (No. 1872 vakfiye, No. 6354) durmakta olan bu belgeyi grdk. Vakfiyenin ba ve sonu kopmutur. Yaz uzmanla rnn rivayetine gre, yazs Fatih zaman yazlarna pek benzer. lk ksmda, cami ve medreseye vakfedilen bina ve arazinin snrlarn belirtirken, o vakitki istanbul'un nemli bir topografyasn veriyor. Fikrimizce Fatih'in asl ve ilk vakfiyesi belki budur. nk medrese-i semaniye diye adlandrlan sekiz medreseden bahsederken, drt kede bulunan medreseler mderrislerine gnde 50 dirhem ve ortada bulunan medrese mderrislerine 40 dirhem verilecei yazl d gibi drifaya ait satrlarda cz'iyat ve klliyat ve tbbn ilm ve pratik ksmlarn bilen kavrayl, belirtilerden sonu ka rabilen, hastalklarn nedenlerini kestirebilen ve bulabilen, onlar te davi edebilen, ok esirgeyici ve merhametli, tecrbesi ok b i r he kimin gnde 20 dirhem maala ve bir de cerrahlk sanatn bilen bir cerrahn gnde 5 dirhemle tayini art klnm olmas gsteriyor ki, ilk zamanda mderrislere daha az maa tahsis edilmi ve dr ifaya yalnz bir hekim tayin olunmutur. Bu halde aada grle cei gibi maalarn sonradan artrlmas ve hastaneye bir hekim daha ilve edilmi olmas akla daha yakn olduu dnlrse bu vakfi yenin imdi bahsedeceimiz vakfiyeden daha eski olduu tahmin edi lebilir. Halbuki Fatih vakfiyesi adiyle, Tahsin z tarafndan, istanbul Alman Arkeoloji Enstits yaynlar arasnda karlan Arapa vak fiyenin 14. sayfasnda camiin etrafnda Medaris-i semaniye (sahn- seman deil, bu isim sonradan verilmi olacak) adiyle 8 medrese ve her medresenin arkasnda da daha kk ve tetimme denilen baka sekiz medrese yaplm olduu yazldr. Camiin bat tarafnda btn med reseler rnderrisleriyle rencilerinin faydalanmasna mahsus olmak zere, bir ktphane ve yeni camiye yakn iki gzel yerin birinde bir drifa ki, burada batan ayaa kadar b t n hastalklarn tedavisini ve illarn verilmesini Fatih emrediyordu tekindeyse,

FATtH SULTAN MEHMET VE ILIM

39

gurbetten gelen ulemann ve yolcularn barnmas ve beslenmesi iin bir tbhane (misafirhane) kurulduu sylenmektedir. Vakfiyede me daris-i semaniyenin her biri iin akl ve er' ilimlerde baarl birer mderris, gnde 50 dirhem=250 gm kurula tayin edilmi ve bu mderrisler, tatil gnleri dnda, h e r gn rencilerin eitim ve retimiyle grevlendirilmiti. Bundan baka, h e r mderrisin yanna, ilk bilgileri rencilere okutup mzakere edebilecek, bir muid, yani asistan, gnde 5 d i r h e m = 5 0 gm kuru cretle tayin edilmi ve her medreseye ancak gnde 2 dirhem maal 15 renci alnmas art koulmutur. Tetimme medreselerinde her hcreye (odaya) harca malar iin ayda 15 dirhem para balanmtr (aada greceimiz Trke vakfiye bu parayla rencilerin karnn doyuracan ilve ediyorsa da Arapada byle bir ey y o k t u r ) . Bu vakfiyede dikkate deer taraf, ktphanenin hafz- ktbne verilmi olan grevin ak seik belirtilmi olmasdr ki, o vakitler kitaba kar olan sayg ve kskanl gsterir. Kitaplar, yararl ve kitaplarn adlarn bilen hafz- k t p tarafndan mderrislerle rencilere nbetlee . olarak dn verilecek ve maiyetinde bulunan bir ktip de b t n kitap larn adlarn bir deftere kaydettikten sonra, onlar muhafaza ve hatta bir kitabn yapraklarndan birinin kaybolmamasna dikkat ey leyecektir. Vakfn nazr yahut kaimmakam her ayda bir kere (Trke vakfiyede her ayda bir kere) kitaplar tefti etmeye mec bur tutulacaktr (1). Yine Arapa vakfiyeye gre, drifa (2) iin ilm ve pratik alanlarda hazk ve becerikli, feragat sahibi, h a n g i taifeden (kavimden) o l u r s a o l s u n , (Trke vakfiyede bu kayt karl m ve hekimler hakknda deneyen ve denenmi deyimi konmutur) iki hekim, bir kehhal (gz hekimi), bir cerrah (operatr), eczac, hademe ve kapc tayin ve hekimlerin, her gn iki defa, hasta lar ziyaret etmesi art klnmtr. Vakfiyede hastalara verilecek yiyeceklere harcanacak parann miktar, ksacas her ey gz nne alnd gibi, drifaya degin blmn sonunda ahnn hastalara yarar h e r trl yemekler (peklik verici, eki ve tatl) piirmeyi bil mesi ve hasta hizmetilerinin hastalarla gzel gzel konuup, onlara iyi muamele eder insanlardan olmas artlar eklenmitir. Yazk ki,
(1) Farili asrnda kitaplara gsterilen bu ihtimam zamanmza kadar gelebilseydi imdiki ktphanelerimiz elbette daha zengin ve daha muntazam olutdu. (2) Dtssifa Mahmut II. dcvtiue kadar hatap bir halde mevcut iken, sonradan tamamyle ortadan kalkmtr (plan ve yeri hakknda bkz. Sheyl nvet, Cumhuriyet gazetesi. 9 austos 1942).

-O

OSMANLI TRKLERNDE

ILIM

bu vakfiyelerde medreselerde okutulan derslerin adlar verilmedii gibi, drifada tp renimi yapanlarn tatbikat grp grmeyecek leri, yani hastanenin bir klinik niteliinde olup olmad aka be lirtilmemitir. Yalnz teden beri sylenip gelen bir gelenee gre, retimin Fatih zamannda vezir Mahmut Paa ve Ali Kuu taraf larndan dzenlendii, nce tetimme medreselerinde ilk dersler okun d u k t a n sonra asl medaris-i semaniyeye geildii ve mderrislerin bir medreseden daha byk bir medreseye nakil iin, padiah hu zurunda bir eit msabaka imtihan geirdikleri anlatlmaktadr. Bu medreselerde ayrca matematik, astronomi ve tp okutulduu lmiye salnamesinde (istanbul, 1334, s. 645), hi bir kaynak gsterilmeksizin, yazlmtr. Bizim bu bilgileri aldmz Arapa vakfiye Beyazt II. zamann da yazlm ve sonuna Fatih'in vakfiyesinden olduu gibi alnd, Beyazt turasyle birlikte, kaydedilmitir. Bu vakfiyenin XVI. yz ylda yazlm Trke nshas, vakfiye olmaktan ziyade, ilveler ve kaytlarla bir dzgn ve gzel nesir rnekleri derlemesidir (bkz. Fatih Mehmet II. vakfiyeleri, Vakflar U m u m Mdrl yaynlar, An kara, 1938). Mesel ikinci Arapa vakfiyenin 12. sayfasnda Zeyrek camiinin (yani Pantokrator manastrnn) snrlar belirtilirken^ Arapa Batda, Zeyrek medrese odalar diye tannan hcrelerin alan denildii halde, Trkede hin-i fetihte Fatih Hazretleri nice kenisay medaris idp her birinde mdarese-i ulm-i nafiaya itigal olunduundan hcerat-i mezkreye Zeyrek medrese odalar tabir edildii yazlmtr. Bundan Fatih'in ilk medresesinin Zeyrek'te al d gibi bir h k m karmak ve yine vakfiyede daha aada bir yerde dershane denen bir baheden de bahsedilmesinden dolay, fethin peinden orada burada ders okutulmaya balandn kabul etmek m m k n olabilir.
* * =!:

Fatih'in kiilii ve devrinin dnce d u r u m u hakknda bu uzun araszden sonra, o devirde mspet ilimler alannda yetien bilginler ve eserlerinden bahse balyoruz. Matematik ve astronomi bakmndan, Osmanl Trklerinin ol duka parlak bir a, Fatih zamannda Trkistan'dan istanbul'a ge len Aleddin Ali bin Muhammed Kuu ile balar. Babas Semerkant'ta, Timur'un torunu mehur astronom Ulu Beyin doancs olduundan, Kuu lakabyle anlan bu bilginin Douda mspet ilim lerin kmeye balad XV. yzyln ilk drtte birinde domu ol-

FATH SULTAN MEHMET VE LM

41

mas muhtemeldir. Semerkant'te bulunduu srada bizzat Ulu Bey den ve Kad-zade'den matematik ve astronomi renen Ali Kuu, Ulu Beyin byk tevecch ve sevgisine nail olmutur. Ali Kuu, bir aralk Kirman'a giderek, renimini tamamlam ve cebinde ora da yazd liall-l-eskl-l-kamer risalesi olarak, dnmtr. Semerkant'e dnnden sonra, Ulu Bey rasathanesinin m d r Kad-zade'nin vefat zerine, rasathanenin bana gemi ve Ulu Bey Zic'inin ta mamlanmasna yardm etmitir. Ulu Bey, bu Zic'in nsznde, Ali Kuu'dan bahsederken, sayg deer olumuz diyerek, bu yardm dan ve Ali Kuu'dan verek bahsetmektedir (bkz. Zic-i Ulu Beg, Be yazt Genel Ktphanesi, No. 4612, s. 1). Nihayet Ulu Beyin, kar deleri tarafndan, ehit edilmesi zerine, Ali Kuu Azerbaycan'a hicret ederek, Akkoyunlular padiah Uzun Hasan'm maiyetine gir mi ve onun tarafndan Fatih'e eli olarak gnderilmiti.
;

Dou ve Bat bilginlerini saraynda toplamay pek seven Fatih, Ali Kuu'yu Ayasofya medresesine gnde 200 ake maala tayin etmi ve Kuu, Uzun Hasan'm y a n m a dnp elilik grevini ta mamladktan sonra, aile ve adamlaryle birlikte yeniden Trkiye'ye dnmtr ki, bu yolculuunda kendisine gnde 1000 ake yolluk verilmitir. Bu cmerte yolluk Fatih'in gerek bilginlere olan sayg ve sevgisini gstermek iin yeter, istanbul'a vardnda, zamann en mehur bilginlerinden Hoca-zade ve bakalar tarafndan skdarda karlanm ve kadrga iinde Hoca-zade ile, gelgit dalgalar ze rine bir tartmaya girimitir. Ali Kuu istanbul'da Ayasofya med resesi mderrisliinde alm ve nihayet 16 aralk 1474'te vefat ede rek, Eyp trbesi yaknma gmlmtr. Ali Kuu'nun vefat ta rihi, torunu ve mehur astronomlarmzdan Mirim elebi'nin yaz d Farsa bir szle tarihten anlalmaktadr (hicr 879). Fatih med reselerinin dzenlenmesinde de yardm eden Ali Kuu'nun ilm a lmalar iki ksma ayrlabilir; bunlardan kelm ve filolojiye ait olan ksm bizi burada ilgilendirmez (bkz. slm Ansiklopedisi, mad. Ali Ku u) ; ikinci ksmda onun matematik ve astronomi zerine yazd eserler vardr ki, bunlarn nemlilerinden biri Farsa yazlm olan Risale fi'l-hey'e'dT (bkz. niversite Ktphanesi, Yldz, riyaziye No. 370; Ayasofya ktphanesi, No. 2670). Bu eser, bir nszle iki makale zerine dzenlenmi olup, Uzun Hasan seferi srasnda ya zar tarafndan Arapaya evrilmi ve sonuna gkcisimlerinin dn yamzdan uzaklklarna dair bir blm koyarak, zafer gn tamam olduu iin Fethiye adiyle Fatih'e takdim etmitir. imdiye kadar b-

42

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

tn kaynaklarda bunun ayr bir eser olarak gsterilmi olmas doru deildir; nk iki eser karlatrlrsa, ikincinin bir eviri ve bir ekten ibaret olduu grlr (1) (bu risale iin bkz. Ayasofya K t p hanesi, mecmua 2733; Rasathane ktphanesi, 56/8). te yandan, Farsa yazd Risale fi'l-hisab' Arapaya evirerek, Risale-i Muhammediye (Ayasofya Ktphanesi, mecmua 2733) adiyle padiaha takdim etmi olduunu da biliyoruz. Ali Kuu'nun en nemli eseri, Salih Zeki Beye (bkz. sar-i Bakiye, I, 198) gre, Ulu Bey Zic'ine yazd erhtir (Ragp Paa Ktphanesi, 928; Rasathane Ktphanesi, 113). Bu erh, o zaman bilinen yksek matematikle Zic'deki sav balar nn ispatn vermesi bakmndan, ok nemlidir. Salih Zeki m e r h u m u n dediine gre (aym eser, aym yer), Ali Kuu, matematik ve astronomi ilmiyle megul olmasna ramen, zamannn modasna uyarak, astro loji ile de uramtr (buna dair bir risale iin bkz. Hamidiye K tphanesi, mecmua, No. 143). Fatih zamannn matematikilerinden biri de istanbul'un ilk ka ds Hzr Beyin olu Yusuf Sinan Paadr. Bizde daha ziyade Tazarruat' ile mehur olan Sinan Paa'nn genlii dikkate deer bir eit pheci felsef dncelerle gemi ve ailesi tarafndan kendisine deli gzyle bakld olmutur. Ali Kuu'nun istanbul'a gelmesinin pe inden, onun dersleriyle, kendi rencilerinden Molla Ltfi (Sar Ltfi) araclyle, temasa gelmi, yani Ali Kuu'nun derslerine de vam eden Sar Ltfi bu derslerden rendiklerini hocasna aktarm, hocas Sinan Paa da, bu bilgilerle, mehur amini astronomi risale sine bir erh yazmtr (Escurial Ktphanesi, 954). Sinan Paa, 881 ylnda, padiahn gazabna urayarak, hapse atlmsa da, zamannn dalkavuk olmayan ulemas bu harekete id detle isyan ederek, Sinan Paa hapisten karlmazsa, kendi eserle rini yaktktan sonra memleketi terk edeceklerini Fatih'e bildirmeleri zerine paa hapishaneden karlm, fakat ulemann hiddeti yat nca Sivrihisar'a kadlk ve mderrislikle gnderilmi ve znik'e vardnda arkadan yetien bir hekimin, paamn pheci dncele rini bahane ederek, kendisini deli gibi nezaret altna almaya kalk masna ramen, yine ulemann mracaatyle bu beldan d a kurtu larak, Sivrihisar'a varmtr. Bu srgnlnde kendisine rencisi
(1) Risale-i Fethiye'nin birok erhleri vardr. Dunlardan biri mhendishane bahocas Seyyi: Ali Paa (lm. 1R45) tarafndan yazlm Mir'at'l-dlem adndaki erhtir. Bu da gstetiyor ki, Ali Kuu'nun eseri Hat ilminin Trkiye'ye girmesinden sonra bile okunmakta ve muteber turulmnktayd.

FATH SULTAN MEHMET VE LM

43

Molla Ltfi, Fatih'in hafz- ktpln brakarak yoldalk etmi ve Beyazt II. devrine kadar Sivrihisar'da kalmtr. Sinan Paann, Kprl Ktphanesinde 721 numaral mecmua iinde, Arapa 3 sayfalk bir risalesi vardr. Bu risalede sylendiine gre, Ali Kuu, bir gn Fatih'in huzurunda, bir dar ann bir ke nar genileme ynne doru hareket ettirilirse, geni a olur ve gene harekete devam edilirse, dik a olmakszn, gene dar a mey dana gelir diye, bir problem ortaya atmtr. Padiah bu problemin zmn ve aklanmasn, A l i K u u ' d a n sormadan, yazmalarn kendi L i l e m a s m a irade etmi ve b u n u n zerine Sinan Paa bu kk risaleyi yazmtr. Paa bilmece eklinde olan bu me seleyi zmeye uramsa da, asl dikkate deer taraf padiahn, kendi yerli ulemasyle Ali Kuu arasnda, deta bir yarma yap mak hevesine dm olmasdr. Risale fena kopya edilmi ve e killer yanl yaplm olduu iin, kolaylkla anlamak kabil deildir. Trk Tababet- Tarihinde (Osman evki) Fatih zamannn mehur eyhlerinden Muhammed bin Hamza Akemseddin'in Kitab-t ttb adl eserinden bahsedildii srada, bu eserde yazarn cmle marazn suret-i nev'iyesi hasebiyle nebat ve hayvanlarda olduu gibi asllar ve tohumlar vardr, ot tohumu ve ot kk gibi... ve babadan ana dan irs e intikal eden marazlardan baz ki nikris ve czam ve bunlar ghice yedi yldan sonra yine zuhur eder. Me'kl ve meruptan hsl olan marazlarn tohumu tez bitp byr dediinin ya zldn ve slm Ansiklopedisinin Akemseddin maddesinde de ayn cmlelerin Maddet-l-hayat isminde bir kitapta gibi gsterildiini g ryoruz (1). Halbuki Akemseddin ryada kendine kefolunan Md-i kibrit-i erifi tarif eden bir risale yazm ve bu m-i erife m a d e t l - h a y a t adn vermitir. Ayn mecmua iinde baka bir risale vardr ki, o da XVII. yzylda Trkiye'de moda h k m n e giren Paracelsus (1493-1541) tbblndan, eitli adlarla, yaplan evirilerden biridir. Anlalan bu eviri Akemseddin'in Md-i kibrit-i erif risalesiyle birlikte Kitab-t ttb ad altnda bir mecmua halinde olduu iin, ikinci risalede bulunan bu szler dikkatsizlikle Akemseddin'in sa nlmtr. (Paracelsus'a ait olan bu szleri grmek iin bkz. Tercme-i Paracelsus, Gevrek-zade Hasan Efendi, niversite Ktphanesi, Yldz, tp, 234, varak 23).
(1) Bu kitabn Franszca aslna (s. 3 9 ) da bu bilgiler, ne yazk Bkre tp tarihi kongresine yapt bildiriden alnarak gemitir. ki Dr. Galip Ata'in

44

OSMANLI TRKLERNDE LM

Akemseddin'in M-i kibrit-i erifine gelince, o da 33 hastala iyi gelen bir masal il olup, ilim erevesi iine smas biraz gtr. Esasen risale yedi buuk yapraktan ibarettir. Onun alt taraf ise er hidir ki, bu da daha ziyade birtakm kokulu yalarn hazrlanma sndan bahseder (bu mecmua iin- bkz. Ali Enver Efendi Ktpha nesi, No. 238). Akemseddin'e affolunan risalenin Trkesi, Fatih za man Trkesine hi benzemez; dil daha yenidir; acaba bu risale son radan yazlm ve Akemseddin'e atfedilmi olamaz m? nemli ikinci bir kii ve bir eser de Sabuncu-olu erefeddin Ali bin Elhac Ilyas ve onun, Cerrahname-i lham'sidir. Bu zat Amasya drifas bahekimi olup, bu eseri ve baka baz eserleriyle zama nnn stn hekimlerinden biri saylr. Mcerrebname adl eserinin ba nda 873 ylnda 85 yanda olduunu sylemesine gre, 788 ylnda domu olacaktr. Paris'te Bibi. Nat. de ve istanbul'da Ali Emir Ktphanesi m ze ksmnda 70 numarada bulunan ve 870=1465 ylnda kaleme al nan 398 sayfalk bir resimli Cerrahname'nin nsznde yazar, Fatih Sultan Mehmet devrinde ykselmek ve padiahn gzne girmek iin, i l m eserler yazmak lzm olduunu syler. Eseri Paris'te iken me h u r Endlsl hekim Ebl Kasm Zehrav'nin Et-tasrif isimli cerrah kitabiyle satr satr karlatrmtm (1). Neticede anlald ki, pek ehemmiyetsiz baz mahede ve mtalaalar bir tarafa braklrsa bu eser Et-tasrif'in tercmesinden ibarettir. Yalnz aslnda bulunan cer rah aletler resimlerinden baka Trkesine hastalarn duruunu gs terir resimleri de ilve olunmutur (2). Dr. Sheyl nver'in bir risalesi (istanbul, 1939) ve Dr. F u a t Kmil Yeksan'n Trk roloji Klinii'ndeki (No. 3, 1935) makalesi, bu
<1) Eb'l-Kasm Halef bin Abbas-T-Zehrav (lm. 1013), Endls slm leminin en mehb hekimlerinden biridir. Avrupallarn Albucasis veya Abucasis dedikleri bu byk bilgin KiU'.b--taiTj li-men aceze ani'l-te'lif adndaki eseri ksmdan ibaret olup, biri i hastalklar, teki farmakoloji ve ncs de cerrahiye dairdir. Cerrahsi Avrupallarda byk rabet kazan mtr. Ama Max Meyerhof'a gre, bu cerrah ksmnn ou yerleri Paulos de Aiginai'nin ese rinden alnmtr. (2) E. Blachct bu eseri Paris Bibi. Nat. Trke yazmalar kataloguna kaydederken, resim lerin Arapa aslndan eserin Farsa aslna ve oradan Trkeye aktarldn yazm bu bilgi I.aignel-Lavastine'in Histoire Generale de la Medecine adndaki eserine de olduu gibi gemise d*-\ eserin Farsa nshasn ne Trkiye ne de Avrupa ktphanelerinde bulmak kabil deildir. I'lacher, kitabn adndaki ilbaniye sfatndan aldanarak, eserin nce Farsa yazlm olduuna inanmtr. Halbuki bu siarn, yazarn hekimliinde bulunduu Amasya hastanesinin 1312 yln da tlhan hkmeti ileri gelenlerinden Amber bin Abdullah tarafndan kurulmu olmasndan ileri geldii, Dr. Sheyl nver'in Bkre IX. tp tarihi kongresinde izah ettii gibi, pek dorudur.
v e

FATH SULTAN MEHMET VE LM

45

eseri nitelemekte ve eski kitaplarla karlatrmaktadr. Btn bu karlatrmalarla varlmak istenilen sonu Sabuncu-olu'nun eseri nin orijinal olduunu ortaya koymaktr. Fakat bizim aratrmalar mz, yukarda da sylediimiz gibi, eserin eviri ve bir iki ilveden baka bir ey olmadn gsteriyor. Yalnz, eserin Trkesi zaman iin pek gzel ve Trke tarih ve tp terimleri bakmndan zengin olduu noktasnda, teki yazarlarla ayn fikirdeyiz. Sabuncu-olu'nun Mcerrebname (niversite Ktphanesi, Yldz, tp, 335, 214) adndaki eserine gelince, b u n u n nsznde de bu eseri baz hekim dostlarn isteiyle, kendi deneylerinden derleyerek yaz dn syler (1). Gerekten, eserde baz deneyleri ve bu arada zel bir eit tiryakn ylan zehirine kar bir il olduunu kendi ze rinde ve horoz zerinde denedii yazldr (varak 40a). Bu kitabn en iyi nshas Ayasofya Ktphanesinde 3729 numaradadr. Bun dan baka bu alkan hekim, nl Zahire-i Harezmahnvn sonundaki Akrabadm ksmn da Trkeye evirmitir. Fatih devrinde yine nl hekimlerden Altnc-zade adnda, en ziyade idrar yolu hastalklaryle uraan, bir .hekim vardr. Kendisi tarihin dediine gre, idrar tutulmasn bni Sina'da okuduu yolda (bkz. Kanun), bir sonda ile tedavi etmitir. Bu usul Trkiye'de bi rinci defa kullanm olduu sanlabilir. Bundan baka, Altnc-zadede idrar yolunda biten bir et parasnn, yine sonda ile, tedavisine dair bir kayt vardr (bkz. Sheyl nver, Trk Tp Tarihi Arivi, yl 5, say 18, 1940). akaik- numaniye de ayn gzlemi nakletmekte ve has tann yazarn hocalarndan biri olduunu ilve eylemekte olmasna gre, sonda hakkndaki bu iki gzlemin ayn olduu dnlebilir (bkz. akaik- numaniye, ev. Mecdi, 339, 240). Fatih devrinde 871 ylnda yukarda ad geen Sabuncu-zade erefeddin'in, Muhyiddin Mekk adl bir rencisi kolaylkla ezber edebilmek iin, Hac Paann Teshil adl eserini, hocasnn tavsiyesiy le, nazma ekmitir (Nazm-t-teshil, Ankara Genel Kitapl, 1. 6/22). Bu eser Amasya valisi ehzade Beyazt'n bir ehzadesine ithaf olu nuyor. Fakat ithaf sayfas harap olduu iin, ehzadenin ad okuna myor. Kitabn sonunda, Sabuncu-zade tarafndan bizzat kopya edil(1) urasn katalm ki, Mucerrebname'nm niversite ktphanesi 335 numarada bulunan nshann iinde yine bu devre, ya da daha eski devirlere ait olduu tahmin olunabilen birtakm tarihsiz cbb risaleler daha vardr. Dunlardan biri brahim bin Muhammet Ankarav (el-Konev?) adnda bir zatn, eyh Ecel ebu Tahir'in bir eseriyle dier Farsa eserlerden toplayarak meydana gerirdii Rahat-iil-msan adl eseridir.

46

OSMANLI TRKLERNDE

LM

dii yazldr. Nazma ekilirken, Teshilin iindekilerden ok bir ey atlanmamtr. Bundan baka akaik- umaniye ve Tac-t-tevarih'ten naklen Hammer'in dediine gre (Hammer, Devlet-i Osmaniye Tarihi, III, 239), Fa tih zamannda Ahmet Kutbeddin-i Acemi (Kirmanl Nefis'in olu olan bu zat Ebu Said T i m u r ' u n adamyken, onun Uzun Hasan tara fndan katli zerine, Fatih'in yanna gelmitir) ve Hakim Mehmed krullah-i irvan, Hoca Ataullah-i Acemi, Yakup Hekim (Yahudi iken Mslman olup, defterdarlk derecesine kadar erimi ve hatta vezir olmutur; Fatih'in zel hekimliini yapan bu adamn insann rengini esmerleten behk-i amil adl bir hastal tedavi etmi olma sndan bahsedilir ki, baz tp tarihi yazarlarnn bu hastaln Addison hastal (?) olduunu iddia ettikleri grlyor), Hekim Lri-i Ace mi (Fatih'i son hastal srasnda tedavi eden hekim), Hekim Arap (Kudsldr, orada tp tahsil ettikten sonra, skp'e gelmi, ilmini ve becerikliliini Fatih iitince, istanbul'a armtr) ve Altun ya hut Altnc-zade (yukarda ad geti) adlarndaki hekimlerin bir tp ras tekil ettikleri ve Kutbeddin'in bu raya bakanlk ettii an lalmaktadr. Fatih zamannda fkh ve kelm ulemasnn da tabi ve fizik ilimlere de ilgi gsterdiklerini biliyoruz. Mesel, yukarda ad geen Hoca-zade'nin, skdar'dan istanbul'a geerken, kaykta Ali Kuu ile gelgit zerine tartmasn biliyoruz. Muslihddin Kasteln, ki Medaris-i Semaniye'den birinde mderristi Sinan Paa'nn evinde bir sohbet srasnda Molla Ltfi'nin (aa bkz.) bir zamanlar v cudumdan ter yerine kan gelirdi demesi zerine, herkes glm, fakat Kasteln byle bir hastaln batan aa okuduu bni Sinahn Kanunundu getiini sylemitir. Bunun iin bu gibi ulemaya o Zamanlar Batdaki Doctores universales, yani her eyden dem v u r a n ule ma gzyle bakmak kabildir. Fatih yzylnn nl bilginlerinden Hoca-zade, filozof, matema tiki, astronom Esirddin Mufaddal bin mer-l-Ebher'nin (lm. 1265) eski fizik zerine yazm olduu Hidayet-iil-Hikme'sine, Mollazade Ahmed bin Muhammed-l-Harzayan'nin yazd erhe (Lleli Ktphanesi, 2537-2540) bir kma yazmtr. Bu kmann bir ns has Viyana Ktphanesinde (1445) bulunmaktadr. Hoca-zade bu eserde eski fiziin, tabi cisimlerdeki hareket, dinginlik ve eilim gibi zelliklerini akladktan, nokta ve izgi zerine baz bilgiler

FATH SULTAN MEHMET VE LM

47

verdikten sonra, k nlarn ve gkkuan ve baka gk olayla rn anlatr (1). Hoca-zade'nin bu kmas eksik kalm, sonradan, 1509 tarihinde, Mehmed Mulav adl bir zat tarafndan tamamlan mtr. Hoca-zade'nin eksik kmasna istanbul ktphaneleri defter lerinde rastlamadk. Fakat Molla-zade erhlerinin ounun muhaa (haiyeli=kmal) olduklar belirtilmi olmasna gre, belki bun lardan biri Hoca-zade'nin kmasdr. 893 ylnda vefat eden bu ya zarn en nemli eseri Fatih'in emriyle bn-r-Rd'n Tehaft-t-tuhafe adl, Gazal'nin (1058-1111) Tehaft-l-felsife'sine yazd, mehur red diyesine kar yine Tehajt (Lleli Ktphanesi, 2488) adiyle kaleme ald eserdir. Hoca-zade'nin bu eseri deta yarmada birincilii ka zanm bir eserdir. Yarmaya giren teki zat Ali Tus idi. Tehajt, Gazal'ninkiyle birlikte, 1303'te Kahire'de baslm ve ran'da ve Ara bistan'da mehur olmutur. Gazal'nin Tehaft'mde, kelm sorunla rnda filozoflara yaplan hcumlara bn-r-Rd tarafndan mantk kantlarla cevap verildii ve bu cevaplara da Hoca-zade tarafndan itirazlar ileri srld bilinir. Yazar, bu srada eskialar filozof larnn metafizik meselelerde yanllar olduunu, fakat fizikte hata etmediklerini sylemekle, kendisinin Aristo fiziinin tarafls oldu unu gstermitir. Hoca-zade, Fatih devrinde, vezir Mahmut Paann kskanlna uram, fakat Beyazt II. zamannda yeniden Bursada Sultaniye medresesi mderrisliine ve Bursa kadlna tayin edi lerek, orada vefat etmitir. Osmanl edebiyat tarihlerine gre kendi de air olan ve Adni mahlasn kullanan Fatih iir ve edebiyata d merakl olup, ran ve Trk airlerini ou zaman yannda bulundururdu. Gzel sanat lara kar da Fatih'in eilim ve merakna bugn Topkap saraynda bulunan ran ve in minyatrleri bir tanktr (2). Ama fikrimizce Fatih'in asl meraki ilmi, zellikle mspet ilimleri kapsamaktayd.
* *> ! =

Nihayet, bu blm bitirmeden nce, geen iki yzyl iinde (1299-1481) Osmanl Trkiyesindeki ilim hareketiyle Batdaki ilim hareketleri arasnda ksa bir karlatrma yapmak isteriz:
(1) Esirddin'in Hidayet~id-Hikme's\ne pek az kitabn eriebilecei derecede ok erli ve kma yazlmrr. Bunlarda biri El-Meybed Kadmir tarafndan yazlan serhrir ki, son zamanlara kadar medreselerde okurulurdu. Eser mantk, bilimler ve ilahiyat ksmlatna blnm olup, felsefe ve lizikten bahseder. Yazar, matematiki ve astronomdu, Musul saraynda bulunarak, bir sre Anadolu'da yaamt (lm. 1265 6 6 3 ) . (2) Kitabn Franszca aslnda bu minyattlet zerinde Farih'in el yazsyle kaytlat bulun duu Amerika'nn Illinois niversitesi profesrlerinden Lybyer'den iitilerek yazlmsa da bunun doru olmad burada anlalmtr.

48

OSMANLI TRKLERNDE

LM

Daha XIII. yzylda, Batda ortaalarn karanlk devri aydn lanmaya balamt. Geri hl ilimlerin sultan mevkiinde ancak ilahiyat b u l u n m a k t a idiyse de, bir taraftan Hristiyan tarikatlar ve onlarn manastrlar kurulurken, te yandan da niversiteler al yordu. Bu Hristiyan tarikatlarndan ikisi, yetitirdikleri bilginler ve filozoflar dolaysyle en ok dikkatimizi eken Fransisken (kuruluu 1209) ve Dominiken (kuruluu 1215) tarikatlardr. Bunlardan birin cisi pek temiz ve yumuak huylu bir zat olan Franois d'Assis, ikin cisi ise, pek azametli v e mutaassp Dominique tarafndan kurulmu tu (1). te bu iki tarikat yeleri o zamanlar, programlarnda trivium (belagat, mantk, gramer) ve quadrivium (musiki, saylar, geometri ve astronomi) dersleri bulunan niversitelerde krsler igal etmek suretiyle Rnesans'tan nce ilmin yeniden douunu hazrlamlar dr. Bunlar arasnda en mehurlar Fransisken'lerden Alexander de Hales (lm. 1245), Robert Grosteste (lm. 1235), zellikle Roger Bacon (lm. 1270) ve Dominikenlerden Albertus Magnus (1206-1280) ve S. Thomas d'Aquinas't (1227-1274). Bunlardan Grosteste, XIII. yzylda ilk defa fizik deneyleriyle ilgilenmi ve mercekler zerinde dnmeye balamtr ki, bu i iin kayna bn-l-Heysam'n (265-1039) Kitab-hnenaztr adl mehur eseridir. Fakat Grosteste'in rencisi Roger Bacon, Paris ve Oxford niversitelerinde ders okutmu ve bu derslerde daha ileriye giderek, deneysiz ve matematiksiz tabiat felsefesine, yani tabi ilimlere eri mek kabil olmadn sylemitir. Bacon bunun iin, Yunancann, zellikle Arapanr lzm olduunu aka sylemesi zerine, Oxfordl u l a r m hiddetini ekmi ve hatta sokaklarda yaplan gsterilerde Bacon Mslman oldu diye barmalarna sebep olmutur. skolastik felsefeden asla ayrlmayan Bacon, ilmin dine hi bir zarar ol mayacan ileri sren ilk dnrlerdendi. Albertus Magnus ise, Aristo eserlerinin Arapa evirilerinden faydalanarak eski Yunan felsefesini inceleyen, hatta Arapadaki ilme nem vermek iin krsye kimi vakit Arap klyle kan bir bil gindi. Bu zat zooloji ve botanik zerine ansiklopedik eserler yaz mtr.
(1) Dominiken ad, halk etimolojisi olarak, Domini canes (yani Allahn kpekleri) diye refsir etmek, o zaman det olmutu. Tarikat yelerinin o zaman Fransa'nn gneyinde ortaya kan Albiginois mezhebi tarafllarn canice yok ettikleri ve inquisition faciasnda barol oyna dklar malumdur.

F A T I H S U L T A N M E H M E T V E ILIM

49

Tp ise, Bologna okulunda, Arapa eserlerden faydalanlarak, ilerlemekte, zellikle Arnoldo di Villanova (1240-1311) adnda Katalonyal bir hekim, Arap tbbini Arapa ve branceden rendik ten sonra, ilk defa olarak, hekimlerin gzlemlere dayanarak, mut laka kitaplarda yazlanlara bal kalamayacan sylemitir (aaya bkz.). Astronomide Fransal Musev Levy ben Berson (1288-1344), s panya kral Alphons adna zze'ler (tables alphonsiennes) dzenle mi ve daha nemlisi, yeryznn, evrenin merkezi olamayaca id diasn ileri srp, Kopernik'e yol amtr. Fiziin k blmnde ve matematikte bu devirde, Batda nemli bir ilerleme olmam, b tn bilgiler Arapadan alnanlarn tesine gememitir. Fakat bu yzyln ortalarnda Rnesans'n ilk hareketi olan hmanizm bal yor. Geri bu yzyln bandan beri, Aristo'nun felsefe ve mantk zerine eserleri kimi vakit bn-r-Rd'n erhleriyle birlikte Av rupa'da, zellikle Paris'te geerli olmaya balam idiyse de, ilm eserler ortaya kmamt. Hmanizmin meydan almas b eserlerin de ortaya kmasna ve dorudan doruya Yunancadan aktarlmas na yardm etmitir. nce tlya'da doan ve oradan kuzey memle ketlerine yaylan hmanizmi ilmin rnesans izlemitir. Bizans'ta Yu nanca renmi olan Albanol Peter (1250-1318), Paris'te tp okut tuu srada, bu dilden eserler evirmiti. XIV. yzylda mspet ilim ler alannda hep XIII. yzyl eserlerine dayanlm ve bu yzyl iin de kan ve kara lm denilen byk veba salgni bir yandan, mthi bir zelzele ve yz sene savalar te yandan, ilimde de bir durgunluk meydana getirmitir. Bu yzylda yalnz, Almanya'da Konrad von Megenberg'in Thomas de Cantimpre'nin De naturum rerum adl eserinden alarak yazd Das Buch der Natur adl ilim ansiklope disi yaynlanmt. Bunda her ilimden, Yunan ve Latin bilginleri (Aristo, Galenos, Plinius, Theophrast) ile Sevillal zidor ve kilise babalarndan alnarak bahsedilmitir. Halbuki, XV. yzyl ortalarnda Gutenberg tarafndan matbaa nn icad (1450) ile eski eserleri elde etmek daha ziyade kolayla m ve 1469 ylnda, Plinius'un mehur larib-i Tabit'sinin baslmasyle balayan ilm eserler oalmtr. Bu yzylda yetien en nemli simalardan biri Kardinal Nicholas de Cusa'dr (1401-1464). Kendisi ilimde deney esasna dayanan bir bilgindi. Mesel byyen bir bit kinin havann arlndan bir ksmrii aldin ilk defa sylemi ve ilimde tart usulnn neminden bahsetmi ve h a t t a teraziye dair

50

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

bir de eser yazmtr. Kardinal, yerkrenin hareket ettiine ve ev renin sonsuz olduuna inanm bir filozoftu, istanbul'un fethinden sonra, Trkiye'den ayrlan ve yukarda ad geen Yoannis Bessarion adndaki Bizansl Kardinal Batda Yunan ilminin, zellikle astrono minin gelimesine yardm etmitir. Bu zat talya'da Purbach ve Regiomontanus'la dost olmu ve bunlarn elbirliiyle almalardr ki, Kopernik sisteminin esas temellerinin kurulmasna yardm etmi tir. Purbach (1423-1461) trigonometriye alm ve Regiomontanus (1436-1476) ki asl ad Johannes Mller'dir; Bavyera'da Knigsberg adnda kk bir kasabada doduu iin, evirisi olan bu La tince ad almtr Ptolemaios'un Almagest'ine ve baka Yunan eserlerine ba vurarak trigonometriye degin nemli bir derleme meydana getirmitir. Grlyor ki, u iki yzylda Avrupa'da Yu nan isminin kaynaklarna gidilerek yeni yeni dnceler ve incele meler ortaya atlmtr. Halbuki XI. yzyldan beri Bizansllarla te mas halinde olan Trkler byle bir ihtiya duymamlar, hatta Yu nan kaynaklarna kadar gitmek yle dursun Arapadaki ilmin esas kitaplarn bile incelemeye lzum grmemilerdir. Mesel ne Almagest, ne Aristo'nun mspet ilimler zerine eserleri, ne de botanik ve elkimyay (1) ve corafyaya dair eserler incelenmiti. Bu yzyllar bilginleri, El-Harezm, El-Birun ve bni Sina gibi byk bilginlerin ana kitaplarna mracaat edecek yerde byk eserlerin zetlerine erh, yeniden erh, haiye ve tlikat (2) yazmakla yetinmilerdir. Yukarda ad geen Sabuncu-olu erefeddin'in, EbT-Kasm Zehrav'nin Et-tasrif adl nl cerrah kitabn evirerek, kendi orijinal eseri gibi, ortaya koymas, ortaan bu en nl cerrah kitabnn o zamanlar Trkiye'de pek bilinmediini gsterebilir.

(1) AUhimie kelimesi, her naslsa, bizde simya kelimesiyle tercme edilegelmisse de simya, gerek lgat, gerek stlah manasyle, faniasrnagorie mukabili olduu ini, bugnk kimyann baslangc alcbimie'y elkimyau ile tercmeyi tercih ettik, (2) Bu kelime aklamann eitli yollarn anlatr.

BLM

III

XV. YZYILIN SONU VE XVI. YZYILIN BASI


Bundan nceki blmde, Fatih devrinin sonuna kadar mspet ilimlerin d u r u m u hakknda, elde bulunan eserlerden tarih ve olumluklardan karlm bilgilere dayanlarak, bir zet yaplmt. Bu b lmde de artk Bat ile dorudan doruya karlaacak olan Trki ye'de XVI. yzyla kadar ilm dncenin pek ar giden gelime sinden bahsedeceiz. Byk ilim koruyucusu Mehmet II. in vefatnn arkasndan, mspek ilimlere kar gsterilen eilim ve ilgi gelenei daha bir sre devam etmitir. Netekim yukarda ad geen Tokatl Molla Ltfi ve onun hocas Sinan Paa, matematik ve astronomi zerinde alm lardr. Bunlardan Molla Ltfi yz kadar ilmin ad ve konularn gs terir El-metalib-l-ilhiye fi mevzuat-il-tdm adl bir eser kaleme alm ve mantk ve kelm zerine erhler yazmtr. Fatih Ktphanesi hafz- ktplndeyken, akl ilimlere nem veren Molla Ltfi, Ali Kuu'nun istanbul'a gelmesiyle iyi bir de matematik retmeni bul mu oldu. Bu yazar, Batnn uzun zamanlar dikkatini ekmemiken, Brockelmann, Geschkhte der arabischen Litteratur adl nl eserinde Bi^ zans ilminin Osmanl Trkiyesi ilmi zerinde bir etkisi grlememi olduundan bahsederken (I, 223), Ltfi'nin eserleri dikkatle incelene cek olursa, belki byle bir etkinin kefolunacan ve gerekten Ley den ehri ktphanesinde ve istanbul'da Esat Efendi ktphanesinde Taz'if-l-mezbah adl Molla Ltfi'ye ait bir eserin bulunduunu sylel*. Brockelmann'n bu kayd dikkatimizi ekmi olduundan, Leyden ktphanesindeki (ar. 958, 11-17) risaleyle Esat Efendi K t p h a n e sindeki (No. 3596) nshann fotorafisini Paris'teyken inceledik. Ese rin zmirli Theon (1) tarafndan Delos adasndaki hatifin adna ya(1) Theon de Smyrne, Mathemttica, Vr. ev. Dupuis, s. 5.

52

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

plan sunan iki katma karlmasna dair, Eflatun'dan renme gibi yazd eserden ilham ald anlalyor. Gerekten sunan iki ka tna karlmas problemi teden beri ilim tarihinde Delos problemi diye mehurdur. zmirli Theon skenderiye ktphanesi hafz- ktb Eratosthenes'e (.. 276-196) balayarak, Delos adasnda bir b yk veba knca ahalinin Apollon hatifine ba vurarak, bu vebann snmesi iin ne yaplmak lzm geldiini sorduklarn, hatifin kar lk olarak, tapnaktaki sunan iki katna karlmasn tavsiye et tiini syleyince, ahaliye kolaylkla zm kabil olamayacak bir matematik problemi yerilmi olduunu yazar. Mimarlar b u ii ba aramazlar, Eflatun'un yardmn istemek zorunda kalrlar; Eflatun, hatifin sunan iki katna karlmasn ihtar etmesinin, Tanrnn daha byk bir sunaa ihtiyac olduundan deil, Yunanllara m a tematii ihmal ettiklerini ve geometriyi kmsediklerini sylemek maksadyle olduunu bildirdikten sonra, problemin orta orantl usu lyle zmleneceini anlatmtr (1). Bu masals hikye zmirli Theon'dan baka Plutarkhos'un (VII, 579) De Genio Socratis'inde bir diyolog eklinde geer. te bu hikyenin Araplara gememi olduunu Julius Lippert, Stadien auf devi Gebiete der griechiscb-arabisher Litteratur adl eserinde (s. 45), sylemekteyse de Zekeriya Kazvin'nin Asar-lbildd'mda (yayn. Wstenfeld, 385) birka satrla yazlm olduu grlmektedir. Fakat Molla Ltfi'nin risalesi okunursa grlr ki, onun kayna sar-l-bildd olamaz; belki Molla Ltfi istanbul'da Theon'un yahut Plutarkhos'un eserlerini elde etmi veya bir Bizansl bil ginden problemi dinlemi olabilir. Her halde, ite ksaca anlatt mz b u hikyeyi esas t u t a r a k Molla Ltfi Taz'if-l-mezbab risalesini yazmtr. Bu risalede nce izgilerin ve karelerin kendileriyle ar pmndan, yani taz'ifinden, bahsettikten sonra kpn ikiletirilmesi demek, yanna baka bir k p daha katmak olmayp, onu sekiz defa bytmek olduunu aklar. Kad-zade'nin Eskdl-t-tesis'ine yazlan Eblfetih haiyesinden balayarak, birok eserlerde geen geometri bilmeyen kadnn yargda yanllk yapt hikyesini bu mnase betle Molla Ltfi de tekrar eder (bu hikyeyi sonra baka eserlerde de greceiz). Molla Ltfi, risalesinde orta orantl usuln de ak
) .Fakat Erasrpthenes, hkmdar Ptolemaios'a (Ptolemaios Evergeles) yazd bir. mektupta, sunan ..iki kat bytlmesi probleminin Delos efsanesinden, daha nce Atina'da bilinen bir prob lem olduunu, harta kral, Minos olu Glaucos iin bir mezar yaprrmak isredii zaman, mimara Hahane bir mezar iin, isi kk tutuyorsun yanl yapmadan kp bir kat bytmek lzm dr szlerini sylediini, adn vermedii bir riyarro yazarna atfen yazar (bkz. Tannery, La Geometrie Grecates, s. 1 1 0 ) .

X V . YZYILIN S O N U VE X V I . Y Z Y I L I N BASI

53

lad gibi, sonunda Vebaya kar baz dua ve efsunlar bile katmak tan geri durmamtr. Bu Arapa risalenin metni, 1940 ylnda P r o fesr erefeddin Yaltkaya'nn himmetiyle, nshadan incelenerek, istanbul Fransz Arkeoloji Enstits tarafndan, Franszcaya yapt m evirisi ve istanbul'da almakta olan Paris mill ktphanesi hfz- ktplerinden gen msterik Msy Henry Corbin'in yazd pek deerli bir girile birlikte Paris'te yaynlanmtr (1); giri ye eser birlikte okunursa, gerek Eflatun hikyesi, gerek Molla Ltfinin risalesi hakknda tamamyle yeter biligi edinilebileceinden bu rada fazla ayrntlara girimiyoruz. Sar lakabyle mehur olan bu bilginin asl ad Ltfullah olup, Tokat'ta XI. yzyl balangcnda balayan hayat, 1494=900 yilnda idamyle son bulmutur. Kendisi aka ve mizaha ok dknd, zama nnn ulemasn eletirme ve knamay pek severdi. Hocas Sinan P a ann tavsiyesiyle Fatih'in hafz- ktplne tayin edilmiti. Daha Fatih zamannda ho, fakat laubali szleriyle herkese sataan bu gen bilgin ki, Seh Bey tezkeresine gre, divane-renk kii idi, beynelmevali Deli Ltfi denmekle belli idi, hafz- ktpl sra snda h a t t a padiahla ii latifeye kadar vardrmt. Mesel bir gn Fatih ktphanede bir kitap istemi, Ltfi yksek bir yerde duran kitab almak iin, bir taa basarak kitaba uzanm, padiah: Ne yapyorsun? O ta, sa peygamberin zerinde doduu tatr demi; bir m d d e t sonra Molla Ltfi, tozlu bir bezi padiahn dizleri ze* rine koyunca, padiah: Bu ne hal? diye sormu, Ltfi derhal: Pa diahm, ne bihuzur olursuz, bu sa aleyhisselmn beiinin rt dr diye cevap vermitir. Byle herkesle yapt bazen ac, bazen tatl latifeleri anlatlr. Hatta Molla Ltfi'nin salt mizah zerine Ma kale fi Usul Siic adl bir risalesi de vardr (bkz. F u a t Kprl, Hayat mecmuas, IV, 426). te zamannn ulemasn ac ac eletirmesi her kesin houna gitmeyen bu bilgin, sonunda, her vakit olduu gibi, bu h u y u n u n cezasn ar bir yolda ekmitir. Beyazt II. n saltanata gelmesinin peinden, Sinan Paa ile birlik te Molla Ltfi istanbul'a dnerek, nce Bursa, sonra Edirne, sonunda Fatih medreselerine mderris tayin edilmiti. Bu son tayin eskiden beri eserlerini eletirerek rahatsz ettii, zamann bilginlerinden bra him Hatip^zade'nin kskanln kabartnca, samim bir Mslman, fakat derslerinde dinin daha ziyade vicdan ve ruh ksmlarna nem
>(1) Molla Lutfi'UMaktd, ri, 1 9 4 0 . ha Duplhation de l'auel [Platon et Ic probleme deDelos), Pa-.

54

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

veren Molla Ltfi'nin dinsizlii iddias ortaya atlm ve bir byk meclis huzurunda muhakeme edilerek, iki yz ahit dinlendikten sonra, baz azann muhalefetine ramen, Hatip-zade fetvasyle, kat line karar verilmitir. Beyazt II., bu kararn derhal onaylamamsa da, Hatip-zade'nin (1) sraryle, nihayet onaylamak zorunda kalm ve 900=1494 yl rebilevvelinin yirmi beinci perembe gn Ltfi, Sultanahmet meydannda, idam edilmitir. Muhakemesi srasndaki savunmalar ve haksz yere ldrlmesi, ulemann ve halkn ok zntsne sebep olmu ve airler vefatna birka tarih drm lerdir. Cereyan tarz ve savunmalar bakmndan bir dereceye kadar Sokrat trajedisini andran bu vaka, Osmanl Trkiyesinde ilim ve fikir adna uranlan ilk felket olsa gerektir. Yine bu tarihlerde baka bir eserin Yunancadan Trkeye ev rildiini sylemek gerektir. Gotha ktphanesi katalogunda (W. Pertsch) Cerrahname adl bir kitaba rastlanr;, bu kitabn nsznde Beyazt II. zamannda, Mora'da Modon kalesinin zapt srasnda (1500), ele geirilen Yunanca bir kitaptan evrildii yazldr. evi renin ad, Ktip elebi'ye gre (Kesf-z-zunun, yeni basm, 581), b rahim bin Abdullah-l-Cerrah olup, kitabn Yunanca aslnn ad da Cendar (?)'dr. evirenin babasnn ad Abdullah, bykbabasnn ad sylenmemi olmasna gre, dnme olduu tahmin olunabilir. B eser istanbul'da Millet ktphanesi katalogunda 568 n u m a r a d a ka ytl Alim-i cerrahin adndaki eserin eidir. eviri 1500 ylnda tamam lanmtr. Eserin XXII. blmnde frengiden Fransz hastal ve yahut Frenk uyuzu diye bahsedilmekte olmasna gre, Avrupa'da ilk byk yayln Fransa kral Charles VIII. n Napoli seferi es nasnda (1495) gsteren bu hastalktan Osmanl Trkiyesinde ilk defa bahsolunmutur denilebilir (bkz. Dr. Fuat Kmil, Trk Ttp Tarihi Arkipi, say 9, s. 49). Bu devirde, Osmanl Trkiyesinin en ileri gelen astronom ve matematikilerinden Mirim elebi (2) adiyle mehur olan Mahmud bin Mehmed yetimitir. Kendisi, ad yukarda geen astronom Kad(1) numaniye, (2) Hatib-zadc'nin olumluu ve pek beenilecek gibi olmayan karakteri iin bkz. Trk. cv. I, 3 4 3 . Bu lakabn Mirim diye okunmasn doru buluyoruz; Rasathane mdr Profesr Fatin akaik-t

Gkmen Faris iveyle Mirem okunmasna taraftardr. Bu kelime, Avrupallarca Meryem, Meyrem gibi rrl trl okunulara gre yazlmtr. Farisdeki byk bilgisi yznden kendisine beyim anlamna Mirim lakabnn verilmi olmas muhtemeldir.

X V . Y Z Y I L I N S O N U VE XVI. Y Z Y I L I N BAI

55

zade ile Ali Kuu'nun torunudur (1) (lm. 1525); mehur Hoca-zade'den ve Sinan Paadan ders grmtr. Matematik, astronomi ve usturlaba dair eserler yazan bu bilgin astronom Beyazt II. n em riyle Ulu Bey Zic'ine, Dstur-l-amel ve tashih-l-cedvel adiyle, Farsa bir erh yazmtr (gerek Avrupa ve gerek istanbul ktphanelerin* de birok nshalar vardr; mesel Beyazt Genel kitapl). Ulu Bey Zidini incelemek isteyenler iin, bu erh pek faydaldr. Yazar eserde didaktik bir yol tutmu ve mesel bir derecelik yayn sin sn hesap etmek iin, ok ak misallerle, be usul gstermitir. urada arasz olarak syleyelim ki, Mirim elebi Douda Ptolemaios sistemini ykmaya urayordu. te yandan, Mirim elebi kendisini pek seven ve takdir eden Selim I. (ki onun zamannda Mirim elebi Anadolu kazaskerliine kadar ykselmiti) adna Ali Kuu'nun Fethiye'sine bir erh yazm tr. Yazar, astronomi ve matematikte pek ileri gitmi bir zat olmakla birlikte, zamann gsterdii istee uyarak, astroloji zerine, El-makasid adiyle bir kitap da yazmtr. Yine Beyazt II. zamannn mehur matematikilerinden ve Sadreddin iraz ve Cell Devvan'nin rencilerinden Muzafferddin iraz, ran'daki kargaalk yznden, Trkiye'ye hicret etmi ve Cell Devvan'den birlikte ders okuduklar kazasker Meyyed-zade araclyle, medaris-i semaniyeden birine mderris olmutu. Bu zat, Euclides'in geometrisini okuturken, bir haiye yazmtr ki, akaik ya zar bu haiyeyi grdn syler. Yine bu devirde el-mtetabbip Ceyln adnda bir zat, ehzade Korkut iin, Takvim adiyle Farsa bir risale yazarak, bunda takvimin yapl eklini aklam ve biraz da astrolojiden bahsetmitir. Beyazt II. a takdim edilmek zere, Muslihddin bin Sinan ta rafndan, 905 ylnda, Risale-i Eflatuniye adiyle yazlm Arapa bir eserin Kahire ktphanelerinde birok nshalar bulunduunu Ka hire niversitesi profesrlerinden Dr. P. Kraus, bir mektupla, bana bildirmi ve bu risalede cisimlerin zgl arlklar ve Arkhimedes'in hidrostatik deneyleri bahis konusu olduunu da ilve etmiti. im diye kadar bu risaleyi istanbul ktphanelerinde bulup inceleyemedik. Ne risaleden, ne de yazarndan Brockelmann da bahsetmemek(1) Ktip elebi Kef-z-zunun'da Mirim elebi'yi Kad-zade'nin yeeni ve A. Sedillot ise, Le' .Prolozomcttej de tables alronomique d'Ulg Beg, s. 225'te, dorudan doruya, Kad-zadenin olu diye gstermise de ,ikisi de dofu deildir. nk Mirim elebi, Ulu Bey ZrVine yazd nszde, gerek Kad-zade, gerekse Ali Kuu iin cedlcrimn demektedir.

56

OSMANLI TRKLERNDE LM

tedir. F a k a t eser, belki ilk defa olarak, Trkiye'de ilkan b y k fizik bilgini A r k h i m e d e s ' t e n bahsedilmek noktasndan, pek nemlidir. Eserin E. Wiedemann tarafndan Almancaya evrildii ve aklandn Dr. K r a u s bildirmise de, birok uramalarmza ra men, Beitraege zur Geschichte der Naturvissenscbaften, VIII, 173'te yayn l a n a n bu eseri de getirtememitik. Kitabn birinci basks henz bitmeden, bahsettiimiz, Muslihddin bin Snan tarafndan yazlm, Risale-i Eflatuniye adl Arapa risalenin Almancaya, E. Wiedemann tarafndan yaplan evrisinin fotorafilerini, Berlin'deki Staatsbibliothek'in ltuf ve nezaketiyle, elde ettim. Bu kk risalenin iindekileri zet olarak ilve ediyorum: Risale, Eflatun'un kelimatn Bizansl limin erhi diye balyor ve bu aklamann yazlmasn Sultan Eblfetih Mehmed Han n Bizansl bilgine emrettiini syledikten sonra,.bu bilginin, ancak Fatih'in vefatndan sonra ak lamay olu Beyazt II. a . takdim ettiini ilve ediyor. Cenab- Hakka hamd kr, Peygambere ve padiaha dua ve senalardan sonra Eflatun'-i ilhyi, meaiyunun (gezimciler) Allahn ltf u keremiyle tebcil edilmi, stad ve akl hikmetin bilttifak imam olarak yad eyliyor. Bu risalede sz konusu olan mesele, iki ayr maddeden bileik olan bir alamn, mesel gm ve kurundan yaplm bir kabn, kab bozmadan, iinde 0 iki maddenin her birinden ne kadar bulunduunu bulmaktr. Tabi bu prob lem, Sirakza kralnn tacnda ne kadar altn, ne kadar gm olduunu bulmak iin urarken, Arkhimedes'in hamamdan evreka diye frlad hikye veya efsa nesine konu olan meseledir. Problemin esas, bilindii gibi, bir svya batrlan bir cismin, hacmine eit miktarda svnn arl kadar arlndan kaybedece^ ine dair mehur Arkhimedes prensibinden ibarettir. Yvnan'n byk fizikisi bu kefini OXOU|IEVOV A', B' adiyle mehur kitabnda ilk defa zikretmitir ki, bu eser sonradan Latinceye De corporibus fluitantibus (yzen cisimler) adiyle gemitir. Arkhimedes, ta meselesini zmlemek iin, o ta hacminde biri al tndan, teki gmten iki ta yaptrp (bunlar ayr ayr suya batrarak, taan su miktarn karlatrmtr). Halbuki bu risalede, bir kadehin, alam terkip eden cisimlerden o kadeh arlnda ayr ayr iki cisim yapmaya ihtiya olma dan, alam terkip eden cisimlerden herhangi bir miktar alnarak, nce su iin de, sonra havada tartlp bulunan saylarn birbirine oranla hesap edilmek usul, yani', daha basit bir ekil anlatlmaktadr (1).
(1) Burada kadehin gm ve kursundan bileme olduu larz ediliyorsa da, su iinde ve havada verilen arlklar arasndaki (arktan, b u . madenlerin Arkhimedes probleminde olduu gibi gm vt altn olduu anlalyot. B u alamlann terkibini bulmak meselesi, Dou leminde
1

X V . Y Z Y I L I N S O N U VE X V I . Y Z Y I L I N BAI

57

Risalenin, Eflatunun bir eserinin aklamas olarak gsterilmesi tabi ger ee uygun deildir. Fakat pek iyi biliyoruz ki, Douda nemli ve kark problemleri ilh lakabyle anlan ve pek byk tutulan Eflatuna balamak detti (bkz. Taz'if-l-mezbah, s, 44-45). Ya Fatih'in meselenin aklama ve iza hn kendisine havale ettii Bizansl bilgin veya, daha byk bir ihtimalle, Arapaya eviren zat, bu risaleyi Eflatuna atfetmi olacaktr. Risalenin konu sunu- aklayan asl Bizansl bilginin kim olduu belli deildir. Ancak sonszde Risale-i'Eflatuniye'aia. fakir ve hakir Mevln Muslihddin bin Mevln Sinan tarafndan 9 5 0 = 1 5 0 0 yl recebinin 28. gn le namazndan sonra itmam edilmi olduu yazldr!
;

Metinde mana karmay gletirecek, yanllar olduunu Wiedemann gs termekte ve evirirken, yanllar dzeltmeye ve anlam kmayan yerleri dzeltme ve aklama zorunda kaldn sylemektedir. Fakat ok umulur ki, bu ederin baka birka nshas istanbul ktphanelerinde bulunur ve karlatrlarak gzel bir' nsha vcuda getirilir. Her halde yukarda da sylediimiz gibi, Fatih'in em riyle yazlan ve evrilen bu eserle, ilk ve XIX. yzyla kadar son defa olarak, Trkiye'de Arkhimedes prensibinden bahsedilmi olsa gerektir.

Beyazt II. n merak ve tecesssn gidermek iin, adlar bilin meyen iki zat tarafndan, elkimya (hayat iksiri) zerine iki man zume yazlmtr ki, bunlar bugn Viyana ktphanesinde bulun maktadr. Bir de, ehzade Korkut'un vgsyle balayan, Yahya bin Mehmed-l-Gaffar tarafndan, deerli talar zerine, Kitab-l-yakut-l-mahazin fi cevahir-l-maadin adiyle Trke bir seer yazlmtr (istanbul niversite ktphanesi, Yldz, tabiiye, 183 v e L e i p z i g ktphanesi, Dou yazmalar, CC, LXV) (1). Bunlardan istanbul nshas yakn zamanda (hicr 1223) kopya edilmi, yanllarla dolu bir nshadr. Halbuki 1517 tarihli Leipzig nshas daha tamdr. Dqrt mahzete (b lm) ayrlan bu eserin yazar, Trkiye'de ok seyahat etmi olduu iin, memleketin corafya bakmndan tarifiyle balar ve bu seyahat srasnda eitli yerlerin detleri ve hatta renim derecesi hakkn da bile bilgi verir. Bundan sonra birinci blmde, deerli talarn
XII. yzylda yetien matematikilerden. Ebu'l-Feth Abdurrahman al-Mansur-el-Hazin tatarn dan bahis konusu edildii gibi, mehur ran air ve matematikisi mer Hayyam'n da bu me seleyle megul olduunu yine el-Hazin sylemektedir (bkz. G. anon, lnh-oduciion to he History of Science, I., 76.1, II, 2 1 6 ) . (1) Son zamanlara kadar Hrka-i Saadet dairesinde sakl olduu iin yazarn grmemi ol duu 9 7 0 = 1 5 1 1 tarihli, ok remiz ve gzel bir nshas Topkap Saray kitaplndadr. (H.S, 340) Talihine gre orijinal nsha olduu tahmin edilebilir.

58

OSMANLI TRKLERNDE LM

vasflarndan ve ikinci blmde talarn vcuda gelmesi artlarn dan, nc blmde ise, eskilerin e c s a d yahut filizat- s e b ' a (yedi filiz) dedikleri altn, gm, bakr, kalay, kurun, de mir ve kalay-bakr alamndan (har-i sin) bahseder. Drdnc b lm ise, triyat, yani uucu kokulu yalar anlatr. Yazar deerli talarn tannmasna yarar baz bilgiler verdikten sonra drdnc blmde misk, amber, kfur gibi kokulu maddelerin tarifine geer. Eser, yazarn nszde syledii gibi, Muin-i devlet-i Korkut Han Piyale Beyin emriyle yazlm ve ou yerleri Cevabkname-i cedad ve Tansuhname-i lhan adndaki Faris eserlerden alnmtr. Bu devrede tp leminde byk bir ahsiyet ortaya km de ildir. Yalnz Edirne hastanesi bahekimi Ahi elebi adnda bir zen gin hekimin, bn-n-Nefis'in Mucez fi'l-tb adndaki eserini Trkeye evirmi olduunu Tahir Bey, Ostnanlt melliflerinde yazyorsa da, bu eseri bulamadk. Fakat, Nuruosmaniye ktphanesinde, Ahi Ahmed Kemal tarafndan yaplm bir eviri vardr ki bunu Ahi elebi'nin babas tabip Kemal evirmi olabilir. Ktphane katalogu bu eserin bni Kemal'in olduunu yazarsa da bu, tabi yanltr. Kitap elimiz de olmad iin, kesin bir ey sylemek m m k n olamyor. Ancak Dr. Nafiz Uzluk'un bir makalesinde (Trk Tp Arkivi, 2, s. 53) bir not vardr ki, o nota gre eserin 850 ylnda hekimlerden Sinan Efendi'nin huzurunda Trkeye evrilmi olduu anlalyor. O halde 830 ylnda 90 yanda vefat eden, yani 740 ylnda domu olan, Ahi elebinin bu eviriyi yapm olmas m m k n deildir. Olsa olsa ba bas Ahi Ahmet Kemal'e ait olabilir. Bundan baka Ahi elebi'nin bbrek ve mesane talar zeri ne (1) bir risalesi vardr (niversite ktphanesi, Yldz, tp, 314, va rak 18). Bu Ahi bin Kemaleddin-l-Mtetabbib genliinden beri tpla megul olduunu, bimaristan (hastane) hekimliinde bulundu unu ve ta hastalklarnn ok kere zenginlerde olduunu syledik ten sonra, tan bedende nerelerde olduunu ve araz ve belirtisini, ilcn, tan idrar yolunu zedeledii zaman yaplacak tedaviyi an latr. Ksacas vcutta meydana gelen talar hakknda, smail Crcan, Zekeriya el-Raz, Galenos'tan genel bilgileri aktard gibi, bit kisel illar, zellikle a b z e n, yani ill sularla banyolar tavsi
fi) Hekim Ahi elebi'nin mesane talarna dair Faide-i hasat adndaki eseri iin Dr.' Akil Tp Fakltesi mecmuas'nda ( 1 3 3 5 , N o . 3-4) Osmanl tarih-i tbbmdan bir Muhtar'n Darlfnun sayfa, ve tefit-i

hasat adiyle, yazmay tekrar gzden geirmeye lzum brakmayacak kadar, etrafl

yazlm gzel bir makalesi vardr.

X V . Y Z Y I L I N S O N U VE XVI. Y Z Y I L I N

BASI

59

ye eder. Bu risalede dikkate deer bir gzlem vardr (varak 13) : Emir-i lem Geyvan Bey adnda bir zatn mesanesinden gelen ta, idrar yolunda tkanp kalm ve kimse derdine are bulamam, hatta o zamann hekimleri idrar yolunu yarp, ta karmak istemiler. Fakat hasta kendisine ii bo ve ince, ucu yanndan delikli (neyde olduu gibi) gmten bir mil yapm ve bunu ta taa kadar idrar yoluna sokturmu ve bu suretle idrar aktmtr. Bundan sonra da bir kska (?) tertip ederek, bununla idrar yolundaki ta krdrmtr. Ahi elebi bu ameliyat kendi yaptn ima bile etmiyor; h a t t a icadn hastadan geldiini aka sylyorsa da, bu usul esasen bir icat deildir; bni Sina'nn Kanun'unda vardr. Ahi elebi, Beyazt II. m fevkalade gvenini kazanm bir he.kimdi. nce padiahn yemeklerine nezarete m e m u r edilmi ve sonra reis-l-etbba (hekimba) tayin olunmutur. Kanun Sleyman za mannda, 90 yana varp, 930 ylnda vefat eden bu hekim, Rumeli ve Anadolu'da krk kadar kye sahipti. Hatta, Edirne vilyetinde bir zamanlar Ahi elebi adiyle bir de kaza vard, istanbul ve Edirnede hayrat da vardr. Bu zatn babas da mehur bir hekimdi; ad Kemal'dir. Mahmut Paa arsnda dkkn ap hekimlik ederken, hretini Beyazt II. duyunca, saraya almak istemise de, hekim Kemal bunu kabul etmemi, fakat olu padiahn saraynda hiz met etmi ve iki defa azle uramtr. Bu devirde Edirne'de Tunca nehri kenarnda yeillikler iinde gzel bir hastane yaplmtr ki, vakfiyesinde Evliya elebi'ye gre, hastalara alg alnmas bile art edilmitir. Bu hastane hakknda, Mill Mecmuann 69 numaral nshasnda, Rifat Osman imzasyle ya zlan bir makalede, vakfiyede dershane, mderris ve medrese-i tb biyeden bahis olmad gibi, musikiden de bahsedilmedii sylen mekte, ama vakfiye grlm olduu halde vakfiyenin zayi olma sndan da bahsedilmektedir. Hastanenin, Gurlitt adnda bir mimar tarafndan sonradan tasarmlanm bir plan da deitirilerek, ma kaleye eklenmitir. Bu makaleden Trk Tababeti Tarihi adl esere, hastane plannn birtakm Avrupa hastanelerine esas olduu yolun daki aktarlanlar bir yanl anlamadan baka bir ey deildir. Beya zt II. zamannda, Edirne'nin Kirihane mahallesinde, bir de czam hastanesi kurulduunu makale sahibi yazmaktadr. Baka bir has tane de Selim I. in annesi tarafndan Manisa'da yaptrlmtr ki, yakn zamanlara kadar, tmarhane olarak, kullanlmaktayd.

60

OSMANLI TRKLERNDE

LM

istanbul ve Avrupa ktphaneleri yazmalar arasnda ou za m a n rastlanan Yadigdr-i ibn-i erif adl bir eser vardr ki, kaleme al n tarihi olmad gibi, yazar hakknda da fazla bilgi yoktur. Eser incelenirse, b u n u n da bu devre, yani XV. yzyl sonuyle XVI. yz yl ba arasnda bir zamana konulabilecei anlalmaktadr. Eserin dili ne daha eski ve ne daha yeni bir devreye iaret, etmiyor. te yandan istanbul'dan bahsederken, onu bir Mslman ehri olarak gstermesi eserin istanbul'un fethinden sonra yazlm olduunu 'gs* terir. Eserin gerek Londra'da British Museum'da, gerek Paris'te Bibliotheque Nationale'deki nshalarnda bu istanbul kayd vardr (bkz. Cat. Mans. Turcs. suppl., 233, A. F. 168). Bu kitabn birok nshalar, istanbul ktphanelerinde bulunmaktadr. Paris nshasndaki tarih 931 ise de, bu kopya tarihi olacaktr. Osmank Mellifleri bu eserin tari hini 1037 gstererek, yz yl daha yeniletmek hatasna dmtr (yazl tarihi iin Dr. Feridun Nafiz Uzluk ile Dr. Rusuklu Hakk arasnda geen tartmalar hakknda bkz. Tp Tarihi rkivi, yl I, 3, II, 6). Bu tartmalarda Dr. Uzluk, Emir elebinin Enmuzec-t-tb adndaki eserinde Yadigr-i ibn-i'erifin adnn bata veriliinden so nu kararak ve daha birtakm kanitlarla eserin tarihini sekizinci hicr yzyla kadar gtryorsa da, teki doktor bir yerde grd bir nshada (nerede?) kitabn Umur Bey bin Timurta adna yazl dnn bildirildiini sylyor ki, bunu 'Dr. Sheyl nver, SarayBosna'da Gazi Hsrev Bey ktphanesinde 340 numarada grd bir nsha ile de dorulamaktadr. Bu halde eser, olsa olsa hicr do kuzuncu yzyl iinde, fakat her halde istanbul'un fethinden sonra yazlm olabilir. nk gerek Paris ktphanesinde, gerek British Museum'daki nshalar kendim grdm; Museum nshasnn 88. va randa ve istanbul'da nivresite ktphanesi, Yldz, tp 208 numa radaki nshada (varak 72a) istanbul'dan bahsederken, tn-i mahtumu k f i r z a m a n n d a i s t a n b u l etbbasnn da bilmedi ini sylemesine gre, eser ya fetihten sonra yazlm veya fetihten sonra ikinci bir nshas kaleme alnmtr. Eserde yazarn srarla Gelibolu'dan bahsetmesi de kendisinin Gelibolulu veya orada yerlemi olduunu gsterebilir. Kitap halka gre yazlm olduu iin, nshalar oaltlm ve her tarafa dal mtr. Mesel, bugn Berlin'de Staatsbibliothek'te bulunan nshann kap yapranda, Latince olarak, 1686 ylnda Budapete'nin igalinde esir edilen khya Osman a'ra Efendinin evinde bulunup alnm bir nsha olduu kaydedildii gibi, Zeitschrift der Deutchen Morgenlaen-

X V . YZYILIN S O N U VE X V I . Y Z Y I L I N

BA

61

dischen Gesellschaft mecmuasnda (cilt XIII, 259), bir nshann da Teb riz'de meydana karld ve b u n u n zerinde metin yazsnn ayn yazlarla tashihler ve ilveler yaplm olduu iin, bunun yazarn el yazsyle yazlm nsha olmas m m k n bulunduu sylenmek tedir. te telif tarihi zerinde bu kadar tartmalar yaplan bu eser salk bilgisi ksmnda havadan, sudan, evlerden, yiyecek iecek ey lerden, giyecekten uzun uzadya bahseder. Yazar, iecek eyler ara snda arabn, slmda yasak olduunu sylemekle birlikte, tpta faydalarn birer birer saymaktan ekinmez; nk kendisi ilm-i hal deil, tp kitab yazmaktadr. arabn zellikle vcut ssn oalttn ve bylelikle beslenmeyi kamladn sylerse de, fazla arap imenin fena sonular vereceini u basit benzetile anlatr: Eer ok arap iilirse, s ykselecek yerde iner; tpk iyice yanan atein zerine fazla odun konulursa, atein snmesi gibi. bn-i erif arap konusunda pek uzman grnyor, nk araplarn birok e itlerini sayp dkmektedir. Riyazat (spor) bahsinde de bni Sina'dan alnm birok bilgiler vardr. Yol yrmek, ihtiyarlar iin ata bin mek, arabayla gezmek, hatta gemiye binmek bile beden riyazattr. Eser birtakm ill banyo sularn (abzen) (1) da salk verir. Bun dan sonra hastalklarn ksaca belirtilerinden, illarndan bni Si na'nn Kanun'undan, bni Baytar'n Mfredat'mdan ksatlarak alnm ve halka greletirilmi bir yolda bahsolunur. Bu devirde, yukarda ad geen Ahi elebinin emriyle, Musa Calinus-l-srail adnda bir Musev hekim, illarn scaklk, souk luk, kuruluk, nemlilik derecelerini ve kullanlacak miktarlarn gs terir bir kk risale yazmtr (bkz. niversite ktphanesi, Yldz, tp, 352). Bu risalenin nsznde, ulema-yi slm ve Efren ve Yu nan eserlerinden veyahut szlerinden faydalanld sylenmekte, ikinci varakta basit illarn nitelikleri bakmndan ayrllarn gs terir bir ema mevcut bulunmaktadr. Burada illar dosta faydal, dmana zararl diye ikiye blnmekte ve b u n u n kenarna, Tabip ifa imzasyle, konulan bir haiyede dost ve dman ilc diye ayrmann tp kanunu dnda olduu iddetli bi rifade ile sylen mektedir. Risalede dikkate deer yalnz bir taraf vardr ki, o da Os manl Trkiyesinde, belki birinci defa olarak, rnoldo di Villanova
(1) Abzen ad, birok yazarlara gre, ab ile zen kelimelerinden yaplm olup, bu eit

ilalara, ou kadn hastalklarnda kullanld iin, verilmitir.

62

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

(Arnault de Villeneuve) (1) adl bir ortaa (1234-1310) Bat heki minin ad, shak srail adnda baka bir Yahudi hekiminin ifade sine dayanlarak, verilmi olmasdr. Baz yerlerde de sk sk bni Rd'n KiHliyat'mdan szler alnmtr (2). Bu devirde yazlm tbb eserlerden biri de Necmeddin Mahmud bin Ziyaeddin lyas iraz'nin (lm. 1330) Havi-i sair (3) adiyle me h u r olan El-bav fi ilm-it-tedavi adl eserinin (bkz. Kprl ktpha nesi, 197) Ahmed bin Bali Fakih tarafndan yaplm Mecma-l-miicerrebat adl eviridir (bkz. nivresite ktphanesi, T. 190). Bu eviri, blm ad altnda baz ilvelerle tamamlanmtr. hastalklar, hummal ve d hastalklar ve son olarak basit ve bileik illardan bahsolunmakta ve yazarn, helva piirmek ve helvann tbb fayda lar zerine bir bahisle laf tatlya balamak istediini syledii bu eserin grdmz nshas, birok iml yanllaryle dolu, fena bir yazyla yazlm olmasna ramen, gayet basit, fakat o zaman iin faydal bilgileri ihtiva eder.

(1) Arnoldo di Villanova ilhiyat, hekim ve elkimyacdr. Arapa bilen bu hekim, Arap hekimliine Batda ilk isyan eden zattr. Montpellier ve Paris'te profesrlk etmi olduunu ve b.t son ehirdeyken, hekimlerin insanla hizmeti papazlarn hizmetine ye olduunu syledii iin aforoz edildiini, Sicilya'ya katn biliyoruz. Oradan papa Clement V. i tedavi etmek zere, Avignon'a geririlirken, gemi batarak, boulmutur. (2) Klliyat, Larinceye Colliget adiyle 1255'te evrildii gibi, asl da Avrupa 'da birok defalar baslmtr ( 1 5 3 1 - 1 5 3 7 ) . (3) Havi-i sagir'in besinci, yani bileik illar bahsi P. Guigne tarafndan Franszcaya ev rilerek, Beyrut'ta 1902'de baslmtr. Havi-i kebir Zekeriya el-Raz'nin mehur eseridir ve bu eserle hi bir ilgisi yoktur.

BLM

IV

XVI. YZYIL VE DENZ CORAFYACILARI


XVI. yzyl bandan XVII. yzyln ilk senelerine, yani Mehmet III. in vefatna (1603) kadar geen zamanda, Trkiye'de mspet ilim lere kar nceki devirlerde grlen bir eit eilimin biraz daha duraklad hissolunur. Osmanl tarih kaynaklarna ve olumluk ki taplarna baklrsa bu devrin bize mspet ilimlerde byk bilginler ve nemli eserler vermedii grlr. Bu durgunluun nedenini ak layabilmek iin, burada byk ihtiyatla, bir varsayma girimek istiyoruz. Bunun iin zamann siyas olaylarna ve bir de bu devir de gelen padiahlarn karakter ve eilimlerine bakmak lzmdr. Bi lindii gibi, bu devirde Osmanl imparatorluu, topraklar bakmn dan, en geni snrlarna erimiti. mparatorluun snrlar douda ran'n ortalarna, gneyde Sudan'a, kuzeyde Viyana kaplarna ve batda Fas'a kadar genilemiti. te imparatorluu bu snrlara ka dar genileten istil hummas, zamann ulemasn da yakalamt. Bylece birok bilgin ve airler, padiahlarla birlikte, ordular, bu geni memleketin snrlarna kadar, izliyorlard. ki savan arasn da geen bar ve skn zamanlarysa, ya asker ve mlk tekil tn slah veya baka bir savan hazrlklaryle geiyordu. te yan dan bu nadir skn zamanlar enlikler, dnler ve bayramlarla dolduruluyordu. Fakat mspet ilimlere kar grlen ilgisizliin da ha nemli bir nedeni, fikrimizce, memleketin kaytsz artsz ege meni olan padiahlarn ulema snfnn almalar zerine de etki den geri kalmayan, zel eilim v e meraklarnda aranabilir. Bu etki nin zamanmzda bile bir gerek olduunu ispat edecek olaylara ahit oluyoruz. Baz diktatrlk h k m sren memleketlerde bilgin lerin dnme yolu zerinde kullanlan nfuzu gz nne alrsak, XVI. yzylda byle bir nfuz ve etkiyi mazur grmek gerekir.

64

OSMANL TRKLERNDE LM

Mesel Selim I., Islmdaki tefrikay ortadan kaldrarak, btn Mslmanlar bir bayrak altna toplamak sevdasyle, ilii yok et mek zere, bir yandan Msr'a, te yandan ran'a saldryor ve bu hareketini eriate u y d u r m a k iin, en ziyade fkh bilginlerini ycel tiyordu. Ayn zamanda, kendisi de kuvvetli bir air olduu iin, Trkeden baka Arap, zellikle F a r s edebiyatyle urayor, b u n u n iin de daha ziyade airlerle mnasebette bulunuyordu (1). te yandan bu devrin kltr bakmndan d u r u m u n u gsterecek bir kayt olarak, Kanun Sleyman zamannda .imparator Ferdinand I. n elisi olarak, Trkiye'ye gelen ve Amasya'ya kadar seyahat eden Baron de Busbecq'in seyahatnamesinde (2) yazd u fkray alalm: Yabanc bir millet baka kavimlerin gzel icatlarn alrken, kolay lkla aldklar gibi, onlar da (Trkler) bizlerde yaplan top, tfek ve daha bin trl eyi alarak ilerletmediler mi? Matbaaclk, byk duvar saatlar Trkiye'de o kadar makbule gemedi; gerekten Alla nn kitab (Kur'an) baslnca K i t a p l k t a n kaca korkusuyle, din, matbaaya muhalefet etmi, te yandan genel saatlar da mezzin, muvakkit ve kayyumlarn nemini azaltacandan, kabul edilmemi tir (3). Avrupa ile sk temaslarmz olan bu devirde bile u iki fay dal icadn Trkiye'ye girmemesi, o devirde ilmin pratik alandaki eserlerine bile rabet olunmadn gsterir. Gerekten, ilmin kolay lkla renilmesi ve yaylmas iin en byk ara olan matbaann Trkiye'ye girmesi iin, hemen hemen daha 200 yl beklemek lzm gelmitir. Bu da gsteriyor ki, bir yandan h a r p ve darp, te yandan iir ve edebiyat bu devri tamamyle doldurmutu. Gerekten Selim I. in olu ve halefi Kanun Sleyman, uzun sal tanat (1520-1566) srasnda iiri ve airleri daima korumu ve ltfunu onlardan asla esirgememiti. A m a bu padiah dedesi Fatih'in rneince, bugn btn Trkiye'nin, belki de btn dnyann mi marlk aheseri olan camiinin etrafnda Sleymaniye medreselerini yaptrm ve bunlardan birini matematie, tekini tbba ayrmt.
(1) Doktor Osman Sevki'nin Trk Tababeti Tarihinde ve hi phesiz ondan alarak Dr. Galip Ata'nn dokuzuncu Bkre trp rarihi kongresine olan tebliinde, Selim I. in Msr seferi srasnda, am'da Halimi adnda mehur bir hekimin lm zerine, padiahn pek mteessir olduu ve cenazesinde hazr bulunduu yazlyorsa da, padiahn cenazesine gittii Halimi, Kas tamonulu sair ve padiahn hocas olan zattr. Tpla megul olan Halimi ise, Fatih zamannda yaam ve tbba dair bir eser yazm ve ayn zamanda Bahr-l-garaib adnda Farsa-Trke- bir lgat tertiplemitir. (2) Ambassades et Voyages en Turquie et en Amasie, Fr. Cev.. Paris, 1646, s. 3 4 2 - 3 4 3 . (3) nk o zamanlar namaz vakitleri vesaire hep irtifa tahtalar ve baka astronomi aralaryle belirtilifdi.

XVI. Y Z Y I L VE D E N Z

CORAFYACILARI

65

Bunlardan tp medresesi ve onun yannda kurulan Drifa'nn planlar, vakfiyesi ve idare tarz hakknda Dr. Sheyl nver'in Va kflar Dergisinin ikinci saysndaki makalesinde resimler ve bilgi var dr; bu makalede belirtildiine gre, bu tp medresesi imdiki Tir yaki arsnn stndeki kubbeler, Drifa ise, imdiki Asker Mat-: baann bulunduu binadr. nasna byk air Bak'nin de nezaret ettii (bkz. slm Ansiklopedisi, mad. Bak) bu byk medresenin o vakitler ne mahsul verdiini ve hocalarnn kimler olduunu pek bilemiyoruz.

Bu devirde Osmanl lkesinde deniz corafyaclnn nemli.bir hamle yapm olduunu pek iyi biliyoruz. O zamanlar Osmanl do? nanmas, Trk-Osmanl korsanlar bir yandan Atlas denizine, te yandan Hint sularna kadar uzanmlard. te bu seyahatler netice sinde, iki Trk amirali bize deniz corafya eserleri vermilerdir ki, bunlardan biri Pir Reis, teki de eydi Ali Reistir. Tarih srasn takip edersek, Pir Reisin son yllarda meydana karlan gayet nemli bir dnya haritasndan burada bahsetmek lzmdr. Bu har ritamn, Topkap Saray hazinelerinde kefi meselesi hakkndaki ih tilflara gemeden, bize en doru grnen hikyesini anlatacaz: . A. Deismann saray ktphanesindeki yazmalar inceler ve tasnif ederken, Fatih'in Ptolemaios corafyasna ve haritalarna olan ilgi sini sezmi ve o zaman Amyrutzes'e yaptrd tahmin olunan hari tay bulmak iin, sk aratrmalar yaplmasn mze mdr Halil Etem Beyden rica etmitir. Bunun zerine 9 kasm 1929'da Halil Etem Bey, Deismann'a, Bat ve Dou dillerinde yazl, birtakm ha ritalar gstermitir ki, ite bu haritalar arasnda Trke bir dnya haritasnn bir paras bulunmutur. O srada istanbul'da bulunan msterik P a u l Kahle bu haritann Christophe Colomb'un, 1489 y lna ait olup, kaybolan haritasnn bir kopyas ve Pir Reis tarafn dan, Selim I. e Msr'da takdim edilen haritann ta kendisi olduu nu meydana koymutur (1). Bu harita hakknda istanbul gazetele rinde geen tartmalar buraya almakta mana yoktur. Mesel bra him Hakk adl bir zat 1934 ylnda yaynlad Eski Haritalar adl bir eserde bu haritay 1931 yl aralnn 9'unda Son Posta gazete sine yazd bir makaleyle btn dnyaya bildirdiini syleyerek,
(1) Yavuz Sultan Selim, emellerinin bykln gstermek, iin anlatlan . mehut. Dn ya bit hkmdara yetmeyecek kadar kkm szn acaba bu haritay grnce mi syledi?

66

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

keifte nc olduunu iddia ediyorsa, da, ayn yln eyllnn 9'unda, Leyden ehrinde toplanan msterikler kongresinde P . Kahle bu harita hakknda teblide bulunmu ve bu tebli Cultura adl tal yan mecmuasnda (cilt I, yl X, cz 10, 1931) ve spanyolca Investi-. gacion y Progressa adl bir mecmuada (No. 12) yaynlad gibi, Eugen Oberhummer, Anzeiger der Akademie der Wissenschaften in Wien, 1931, 18-27'de bir makaleyle, bu haritay tarif etmitir. 1932 ylnda Vorschungen und Vortschritte, 1932, No. 19'da ksa bir notla bu harita bahis konusu olmutur. Fakat P. Kahle 1933 ylnda Die verschollene Columbus-Karte von Jahre 1498 in einer trkischen Weltkarte vom 1513 adiyle yaynlad bir risalede haritay mkemmel bir surette tanmlam ve nitelendirmi, haritann, tespit edebildii, kaynaklarn gsterme ye almtr (1): Bundan baka haritay, Maarif Matbaasnda her trl takdirin stnde bir gzellikle bastran Trk Tarih K u r u m u adna o zaman k u r u m bakan bulunan Yusuf Akura tarafndan yazlm bir aklama ile, harita hakknda, ksa ve zl bilgi veril mitir (2). Bu aklamada harita kenarna ve bo yerlerine, Pir Reis tarafndan yazlm notlar m m k n olduu kadar dikkatle okunmu ve tekrar edilmitir. Yalnz aklamada birinci notun okunamad yazld halde, harita zerinde pekl okunmakta, hatta ince saman kd zerine bu erh nakledilmi bulunmaktadr ki, bu erh bak kam boyadan, y n ibriim gibi olan koyundan bahseder. Aklama yaynlandktan sonra haritann kefini btn ilim dnyasna bildir mek zere, her nedense Londra'nn sradan bir resimli gazetesi olan Landon Illustrated News mecmuasnn 23 temmuz 1935 tarihli nshas na yine Yusuf Akura tarafndan, bir makale yazlm ve haritann bir kopyas konulmutur. Geri bu mecmuann 27 ubat 1935 tarihli nshasnda haritaya dair evvelce biraz m a l u m a t verilmiti. Haritann Afrika ve kuzeyde spanya'dan yukars kesilmi de il, eskiyerek kopmu veya koparlm olmas lzm gelir; nk, dz bir hatla deil, trtkl bir surette aslndan ayrlmtr. Bu su retle elde bulunan harita tam dnya haritas (mappmonde) deil, belki ancak spanya ve Dou Afrika'y, Atlas denizini ve Amerika nn o zaman bilinen paralaryle Antilles adalarn iine alan bir haritadr. teki ksmnn ne olduunu henz bilmiyoruz. Bu kaybo lan ksmla haritann tam bir dnya haritas tekil ettiinde hi phe yoktur;-nk, Pir Reis Bahriyesinde Hint ve in bahirlerin
<1) (2) 'Bu: kitabn tarafmdan yazlm bir eletirisi iin bkz: Archeion, 1 9 3 7 , X I X , 4 3 3 . Pm Reis hakktna izakname (Trke, Franszca, Ingil2ce, Almanca), istanbul, 1 9 3 5 .

XV.

YZYL

VE D E N I Z

CORAFYACLAR

67

taze kan h a r t l a n ri diyar- Rum'da kimesne an bu zamana dek malum idinmemitir, anlar da bile kayd idp Sultan Selim Hazret lerinin bab- saadet-meablarna nefsi Msr'da virp demesine gre, o zaman bilinen yeryznn dou taraf da haritada gsterilmi ol duu m u h a k k a k t r (bkz. Kitab- Bahriye, istanbul, 1935, s. 5). P e k ileri varan bir tahmin olarak denilebilir ki, gzn Douya dikmi olan Selim I., haritann dou ksmn ayrarak, kendi yannda saklam olsun. Elde mevcut olan ksma gelince, b u n u n Amerika ksmnn, Christophe Colomb tarafndan, 1489 ylnda yaplan ve ortadan kay bolan haritadan kopya edilmi olduu muhakkaktr. Zaten Piri Reis 5 numaral notun sonunda mezbur hartide olan bu kenarlar ve ce zireler kim vardr Kolonbun hartisinden yazlmtr dedii gibi, yine ayn yazarn Bahriyede- (Bahriye, istanbul, 1935, s. 82) Kolombdan bahsederken, hartisi ta kim ann geldi bize demesi de, bu harita nn Piri Reisin eline dtn ispat eder. Harita hakknda fazla ayrntlara girimeye lzum grmyoruz; nk, hem harita baslm, hem de bir aklamas yaynlanmtr. Fazla bilgi edinmek isteyenler oralara ve P. Kahle'rin aada bah sedeceimiz Kitab- Bahriye nszne ba vurabilirler. Yalnz urasn syleyelim ki, haritada Avrupa ve Afrika kylarnn ve civar ada larn, mkemmel surette izilmi olmas, Pir Reisin gerekten en yeni Portekiz haritalarn ve keifleri dikkatle izlemi olduunu gs terir. Bu haritann XVII. notunda bu kenarlara bu barca furtuna ile gelb ddkde diyb durur adna Likol di Cuvan dirler hartisine yazm ki bu rmaklar kim grnr ekser heb altun topradr suyu kadktan sonra k u m iinde altun topran vafir devirirlermi... ve XX. notta bu karavela furtuna bulub geldi bu adaya dd ismine Nikola Cuvan dirler ve bu adada vafir birer boynuzlu gv , (sr) kar ol sebebden bu cezirenin adna sla de Vaka dirler yani sr adas dimek olur denilmektedir. Bu notlarda ismi geen Nikola Cuvan'n Nichola di Genova, daha dorusu, Portekiz kral Alfonso VI. n u n kaptanlarndan, Kanarya adalarn kifi talyal Nicloso da Rocco olduunu ve yine XXI. notta bir gemi resminin ya nna bu karavelann reisine mesir Anton Geneviz dirler ama Portukal'da (Portekiz) bymdr bir gn mezbur karavelasyle fur tuna bulub gelmi bu cezirelere dm vafir zencebil bulub bu adalar yleye yazd denilmesine gre, bu Anton'un 1450 ylnda Yeil Burun adalarn kefeden Genoval Antonio da Noli olduunu

68

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

ve Pir Reisin XIII. notunda Asor (Aores) adalar hizasnda bir Ceneviz kkesi (1) Flandres'den gelirken furtuna bulub nne katar zarur giderken bu adalarn zerine ka durur ve bu adalar bundan menkuldr denilmesine gre, Asor adalarnn Cenevizler tarafn dan kefedilmi olmas lzm geldiini, M. G. Primi, 31 ocak 1942 tarihinde, istanbul'da Dante cemiyetinde verdii bir konferansta, Pir Reisin bu notlarna dayanarak, iddia etmitir (konferansn metni iin bkz. // Messaggero gazetesi, istanbul, 16 ubat 1942 nshas). Ha ritann en nemli notu Amerika'nn kefine ait olan V. nottur ki, bu hususta Pir Reisin bildikleri gerekten enteresandr; fakat bu nok tay Bahriye kitabnn tetkikinde zikredeceimiz iin, burada tafsilta girimiyoruz. Bu haritadan baka, yine Pir Reise ait 1528 =935 tarihli bir dier harita paras daha Topkap saray ktphanesinde bulunmutur. Atlas denizinin kuzey ksmn, Kuzey Amerika'nn kuzey kysn ve Grnland'dan Florida yarmadasna kadar kyy, yani 25 bat boy lam derecesinden 90 boylam derecesine ve 10 derece kuzey enlem den 90 derece kuzey enleme kadar bir parasn alan bu haritann boyutlar 68x69 olup, deve derisi zerine sekiz renkle resmedilmi tir (2). Harita, Topkap saray ktphanesinde 2754/9357 numarada kaytldr. lk haritadan on be yl sonra yaplm olan bu harita, belki daha byk bir dnya haritasnn kuzey-bat kesinden iba rettir. Her halde bu ikinci haritann dikkate deer taraf, buradaki adalarn ve baz kenarlarn, birinci haritaya gre, daha doru izil mi olmasdr (3). Bundan unu kolaylkla anlayabiliriz ki, bu nl Trk amrial sanatn, ilmini asla ihmal etmemi, bo kald zaman lar hep yeni Bat haritalarn incelemitir (4). Pir Reisin, phesiz ki, en nemli eseri Kitab-i Babriye'sidir. Bu kitap ilk defa 927=1521 ylnda yazlm ve ikinci defa 932=1525 ylnda geniletilerek, D a m a t brahim Paa araclyle, Kanun S leyman'a takdim olunmutur. Kitap manzum bir nszle balayp,
(1) Bu kelime M. G. Primi'ye gte italyanca bit eit gemi anlamna gelen Cocca keli mesinden gelmektedir. (2) Bu haritay grmek ve tafsilt almak iin bkz. Sadi Selen, Piri Reisin imali Ame rika Haritan, Belleten, N o . 2, s. 5 1 5 ; bir de Kitab-t Bahriye mukaddemesi, s. X X X V . (3)' sin asl, daha ge bir devre ait olan bu haritaya sonradan Pir Reisin adnn konmu olmasdr. Yazlarn karlatrlmas bunu aka gstermektedir. H. rs. ' (4) Burada iaret etmek isteriz ki bu iki Pir Reis haritasndan baka dier eski Arapa ve, Latince haritalar da Topkap saray ktphanesinde bulunmaktadr. Bunlardan en eskisi 1413 ylnda yaplm olmas muhtemel bulunan Tunuslu lbrahim-l-Ktib'nin haritasdr. Pir Reis haritalarnn kaynaklarn incelemek isteyenler iin bu haritalar faydal oabilir.

XVI. YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

69

yine m a n z u m bir sonula biter. nsz dikkatle okunursa, yazarn kuvvetli bir aratrma ve ince bir gzlem kudretiyle zamannn co rafya eserlerini ve her gezdii yerin d u r u m u n u incelemi ve eserini yle yazm olduu anlalr. te bu nszn mensur olan ilk ks mnda Batda Portulan=Portolano denilen ve kylar, adalar, liman lar, ulatrma iin tehlikeli kayalar ve yerleri anlatan ve niteleyen denizcilik rehberlerine lzum olduunu, nk, ne kadar byk olursa olsun, belirli bir lek iinde yaplacak olan haritalara b t n bu bilgileri sktrmann kabil olmadn syledikten sonra, eserin Gelibolu'da 932 tarihinde tamamlandn ve padiah-i lem-penah a takdimi g olduu iin, beyaza ekilmediini, fakat Msr'a yolculuu srasnda, sadrazam brahim Paann eseri grmesi zerine (bkz. Hatime, s. 850), tebyiz edildiini syer. Bundan sonra manzum nszde, kendi denizcilik hayatndan ve amcas yahut days nl denizci Kemal Reisin 900 tarihinde, Beyazt II. zamannda devlet hizmetine girdiini sylemeden nce, denizciliin gln ve ne mini belirtmek iin, gelgit olayn ve limanlarn s ve demir atmaya elverili yerlerini bilmek lzm olduunu anlatr. Bundan sonra frt nann tarifi ve aklanmas, rzgrlarn eitleriyle pusula ve hari tann tarifi ve rub'-i meskn denizlerinin durumlarytle megul olur. nszn bizi en ziyade ilgilendirecek taraf arzn kre eklin de olduunu her yerde srarla sylemesi ve zellikle Portekizli bir papaz tarafndan yaplm bir yerkreyi (globe) grdn syle mesidir. Yazarn iyi tarif ettii bu yerkre, pek kuvvetli bir ihti malle, Nrnberg'li Martin Behaim'n 1492'de yapt mehur yerk renin bir modeli olacaktr. Nrnberg'li olan bu zat sahiden alt yl Portekiz'de yaam ve hep Portekiz gemicileriyle seyahat etmitir. Bundan sonra, yine nszde daha nemli bir bahis alyor ki, o da Amerika'nn kefi bahsidir. Yazar, Christophe Colomb (bkz. Bahriye, s. 81), elinde gy^ Byk skender'den nce yaplm bir harita ile yola karak, Antilles adalar kylarn kefetmi diyor, ve her halde birinci defa olarak, Trkiye'de Amerika'nn kefinden ve byle bir ktann varlndan bahsediyor. Bundan sonraki pa ragrafta Ptolemaios'un corafya ve haritalarna dair, olduka yanl bilgiler verir. Msr'n Mslmanlar tarafndan fethinin peinden, ulema ve y a n m bu kitab alarak, diyar- Efrence katklarn, orada Portolmiye adl bir zat tarafndan tercme edildiini ilve eder. Bu mtercimden kimi kastettiini anlamak biraz gtr. XIII. yzyln ikinci yarsnda yetimi ve Yunancadan Latinceye birok bu zatn Ptolemaios corafyasn tercme ettiine dair, kaynaklarda

70

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

eserler evirmi olan Bartolomeo di Messina olmas hatra gelirse de, bir kayt olmad gibi, Venedik'te baslan ilk Latince eviriyi ya pan da bibliyografyalarda zikrolunmamaktadr. Ksacas, Pir Reisin bu eseri t a m manasyle gemiciler iin ya zlm bir portulan'diT. Burada eserin metni hakknda ayrntlara gi rimeye lzum yoktur; nk Bahriye, Trk Tarih K u r u m u tarafn dan -935 ylnda tpkbasm olarak mkemmel surette bastrld gibi, bataki girite de eserin iindekilerin zeti verilmitir. u ka dar ki, bu zetin sonuna Bahriye kitabnn dier emsali kitaplarla mukayesesi neticesi diye yazlan bahiste, bu eserin bu yoldaki eser lerin birincisi olduu ve ancak bundan sonra Avrupallarn byle eserler meydana getirdikleri yazlmtr ki, bu ifade ilim tarihine uygun deildir. nk, portulan=portolano adn tayan byle eserler hemen daima haritalar bulunan, limanlarn ve kylarn zellikle rini, tehlikesiz yollar bildiren eserler olup, byle deniz haritalar nn en eskisi tarihsiz olarak Paris'te Bibliotheque Ntionale'de mev cut olan Carte Pisane denilen ve XIII. yzyln sonlarnda yaplm olduu tahmin edilen haritadr. Ama, b u n u n da daha eski bir hari tadan kopya edilmi olmadn kimse temin edemez. 1076 ylnda vefat eden Almanya'nn ilk corafyacs Adamus Bremensis, yani Bremen'li Adam'm eserleri arasnda portulan metni parasna tesa df edilmektedir; hatta bundan dolay Batda ilk denizci rehberle rinin nce kuzeyde skandinavya kylarnda doduu bile dnl mektedir. Fakat bu harita ve portulanlarda, l olarak, Kataln mili kabul edilmi olmasna dayanlarak ilk rehberlerin Katalonya'da ya plmaya baladn da kabul etmek m m k n d r . Her halde muhak kak olan udur ki, mevcut en eski portulan'lar talyanlar, zellikle Cenovallar tarafndan yaplmtr. Mesel Paris Mill ktphanesi direktrlerinden Charles de la Ronciere'e ki, bugn corafya tarihi hakknda bir otoritedir gre normal portulan Bizans imparatorluu hizmetinde bulunan Cenoval Benedetto Zaccaaria adnda nl bir amiralin maiyetindeki gemiciler tarafndan yaplm olduu iin bu cins normal, yani yalnz mahall olmayan portulan'larm talyan ve Bizans meneli olduunu da kabul etmek mmkndr. Bundan ba-: ka Fransa kral St. Louis, 1270 tarihinde Tunus'a giderken, yolda kendisine, geilen yollarn bir deniz haritas zerinde gsterildiini ada bir kayttan anlyoruz. Carte pisane'den sonra daha iyi haritalar ve prtulan'\ax XIV. yz yln ilk senelerinde meydana getirilmitir. Bu arada tarihli olarak

X V I . YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

71

ilk yaynlanan portulan, Pietro Vesconti'nin eseridir ki, buna. Marino Sanuds'un Msr, Filistin, Rodos ve kk Ermenistan kylarna dair Liber secretorum fidelium crucis adiyle yazd bir eseri de ilve edilmi tir (1320). Bu Mario Sanuds'un asil portulan saylabilecek eseri Jacqes Bonjour tarafndan, Gesta dei per Francos ad altnda yaynlanan kl liyatn ikinci cildinde, kitap halinde, mevcuttur ki, birinci kitap denizlerde ulatrma ve ticarete dair byk bir kitaptr. Fakat, Ak deniz kylarna dair olan ksm editr bulup yaynlayamamtr. Ya zarn doum ve lm tarihi bilinmemekteyse de XIV. yzyln ilk y a n s n d a yetitii muhakkaktr. Ksacas portulan'lar, bir ksm ha rita, teki ksm metin ve birbirini tamamlamak zere, kimi vakit birlikte, kimi vakit ayr ayr, pek eskiden beri kaleme alnmaktayd. Hatta bu sylediklerimizden daha eski zamanlarda Hint denizinden ta in'e kadar gemi dolatran slm gemicilerinin bu yolda. eserler, yani deniz ve ky haritalar, vcuda getirmi olmalar muhtemeldir (ayrntlar iin bkz. G. Sarton, Introduction to tbe History of Sciences, II, 1047 vd. ve bir de Encyclopedia Italiana'mn, Nautiche maddesinde gzel bir bibliyografya vardr). PortuWlarm tarihine dair u kk zetten anlalyor ki, Bahriye kitab yaynlayanlarn makalelerindeki iddialar biraz yersizdir. As lnda Bahriye'nin yaymn yapan (aaya bkz.) P . Kahle, bu eserin nsznde Ege denizi adalarnn Pir Reisin kitabna 1485 ylnda Venedik'te baslan Bartolomeo da Ii Sonnetti'nin Isolario adl kita bndan geirilmi olduunu syledii gibi, Herzog da Ein trkisches Werk ber das Aegaeichen Meer aus dem ]ahre 1520 adndaki eserde bunu dorular. Ama Pir Reisin Bahriye'sine bu eserin dorudan doruya kaynak tekil ettii asla iddia edilemez; belki Trk amirali muhtelif dillerde yaplm haritalar grm ve kendi yolculuklarndan b yk lde yararlanarak, eserini hazrlamtr. Zaten P. Kahle'nin, Bahriyenin kaynaklarn sylerken, kulland ifade gerekten tuhaf tr. En byk dikkatle okunsa bile, yazarn son verdii h k m ak bir Surette anlamak kabil olmuyor. Mesela diyor ki: Bahriyenin met hi iin Bat eserlerinin bir dereceye kadar kaynak tekil ettiini ka bul etmek lzmdr; evvel bu hususta ortaalardaki talyan portulan'lar hatra gelir, bunlarla Pir 'Reisin kitab arasnda phesiz temas noktalar vardr; fakat bu cihet daha ince surette tetkik edil melidir. Mamafih yle acele bir kyaslamayla bu talyan deniz reh berleri, Bahriye'ye gre, pek eksik olduu iin, ona-rnek olmas pek hatra gelmez. Bu cmleden Kahle'nin maksad ak bir surette

72

OSMANL TRKLERNDE LM

anlallmyorsa da, bundan sonra, btn portulan'lsrm birbirinden alp, yeni bilgiler kattkalrn ve eski nshalarn yrtlp atldn syle yerek ,bugn, Pir Reisin asl kaynaklarn bulamayacamz anlat mak istiyor (1). te: Tamam ettik sz bulup murad Dedik tarihini ann Feyz-i Hadi 932 tarih beytiyle biten bu Bahriye'nin Trkiye ve Avrupa ktphanele rinde birok nshalar vardr ki, basl Bahriye kitabnda bunlarn muntazam bir listesi bulunmaktadr; bu listeye gre, imdiye kadar tespit edilen nshalarn says 29'u buluyor. Bahriye'nin iki trl nshas olduunu sylemitik; bunlardan Bologna ve Dredsen ktphanelerinde bulunan nshalarda 927 tarihin de kaleme alnd ve Pir Reisin kendini hemire-zade-i Kemal Reis diye and yazldr. te bu nshalar, 1926 ylnda P. Kahle tarafndan yaymlanmaya balanmtr. Kahle, belki acelesinden, ese r i n ikinci ve daha mkemmel nshasn aramadan, yayma balam' ve ilk ksmn Almncaya evirmitir. Fakat sonradan mkemmel nshay gren yazar Beitraege zur historischen Geographie, 1929, mecmu asnda bir makale yaynlayarak, ilk tertipte bulunmayan manzum nszn, sonsz ve baz paralar Almancaya evirmitir. Yalnz eviride grdmz ufak bir yanltan burada bahsetmek yerinde dir. Manzum nszn denizler bahsinde: Lk Kulzum baka deryadr henan, Kara yerde gl misaliyle iyan. Baki deryalar karmaz ana bil, Ol dahi bakisine bulmaz sebil. beyitlerini tercme ederken, Kulzum kelimesini, Arapada kullanl na gre, Kzldeniz=Rotes Meer diye tercme etmitir ki, b u n u n h a t a olduu aktr. Halbuki Meninski, D'Herbelot ve Angelo St. Joseph lgatlerinde Kulzum adnn Baku, yani Hazer denizine, hatta bazen Karadenize de verildii grlmektedir. Esasen byle bir in celemeye bile lzum olmadan, denizin tarifinden, bu denizin ancak Hazer denizi olaca apak grlyor.
(1) Paul Kahle, Bahriyya, das ttkisches Segelhandbuzh von Jahre 1520, Betlin-Leipzig, methal, s. ViII-XII. fr dar Mitellaendischen Meer

XVI. YZYL VE D E N Z

CORAFYACILARI

73

te yandan, yine Kahle'nin 1929'da ad yukarda geen mecmu ada yaynlad makalede, Magellan'n mehur seyahatine katlan bir Portekizli gemicinin, 1524 yl sonlarnda Osmanl devleti hizmetine girdiini, eydi Ali Reisin (aa bkz.) Muhit adl eserinden alarak, zikrettikten sonra, bu Portekizli denilen gemicinin Magellan seya hatlerini yazan mehur Pigafetta olacan (halbuki bu zat talyldr), onun iin de Amerika'ya dair bunun verdii bilginin Bahriye'ye gemi olduunu yazyorsa da, devlet hizmetine giren bu ecnebi ge micinin Pigafetta olduunu kabul etsek bile, 1524 yl sonunda Tr kiye'ye gelen bir zattan alnan bilginin, 1525 ylnda padiaha tak dim olunan bir esere manzum ve muntazam bir ekilde girmi ol mas iin, geen srenin, o zamanlarda biraz ksa geleceini zanne diyoruz. Avrupa'da, zellikle Almanya'da, zerinde hayli allm olan bu Bahriye kitabnn, zet eklinde, 1756 ylnda Fransa Kral k t p hanesi ve dileri bakanl tercmanlarndan D. D. Cardonne tara fndan, Le Flambeau de U Mediterrane adiyle, Franszcaya evrildiini, fakat yazma halinde kaldn biliyoruz (bkz. Paris, Bibi. Nat., F r a n szca yazmalar, F. F 22279). Bu mtercimin istanbul'da Franszlar tarafndan alan Dou dilleri okulu rencilerinden olduu ye bu zeti okulda dev olarak yapt bilinmektedir. Cardonne bu eseri evirirken, sonradan bizim Ktip elebi'nin Cibannmdsna bir kay nak tekil edecek olan Abraham Ortelius'un Theatrum orbis terrarum adl eserindekilerle Baudraud'nun corafya lgatindeki haritalar kullandn ve Pir Reisin haritalaryle bu haritalarn hemen hemen tamamyle birbirlerine uyduklarn grmekle memnun olduunu kaydeder. Bahriye kitab hakkndaki dncelerimizi bitirmeden nce, ese rin baz yazmalarnn sonuna ilve edilen bir istanbul planndan bahsetmek lzmdr. Bu planlar istanbul'da Kprl ktphanesin deki 171 ve 172 numaral nshalarda, Paris (Bibi. Nat. F. T. suppl. 220, 256) ve Berlin ktphanelerindeki nshalarn son yapranda grlmektedir. Berlin nshasmdaki harita, Eug. Oberhummer'in tertip ettii ve imparator Wilhelm II. e sunduu Komtantinopel unter Suleiman dem Grossen adl albme, renkli olarak, geirilmitir. Bu plan zerine Kzl adalar da yaplm ve bugnk Kmalada'nn yerine Heybeliada ve Heybeliada'nn yerine Burgaz yazlmtr. Ama bu adalarn hizasndaki notta adalarn en emin demir yeri Burgaz adas liman olduu ve adalarda demir atmak iin baz talimat zikrolunur. Bu adalarla notun Pir Reisin olmas muhtemelse de, istanbul ha-

74

O S M A N L I TRKLERNDE LM

ritasmn Pir Reisle bir alkas olamaz; nk harita zerinde yaza rn zamannda bulunmas imknsz olan baz camiler (mesel Sul tanahmet camii) ve binalar vardr. O halde bu yazma nshalara bu harita sonradan eklenmitir. Esasen, bu noktaya Oberhummer de dikkat ederek, Berlin nshasnn XVII. yzylda yazlm bir nsha olduunu syler. Fakat Kprl ktphanesindeki 172 numaral Bahriye nshasmdaki istanbul plan, camileri ve binalar bakmndan, Pir Reis zamanna uygundur. Asl gzel ve mkemmel olan Top kap saray nshasn grmek myesser olmad iin, onda byle bir harita olup olmadn bilmiyoruz (1). H e r halde Oberhummer'in Kanun Sleyman devrinde stanbul adn verdii bu albme byle XVII. yzyl plann koymas, ancak o padiahn zamannda yetien bir yazarn kitabnda grlm olmasyle bir dereceye kadar mazur g rlebilir. Bir de bu haritalarn sonradan ilve edildiine dellet eden bir nokta vardr; Paris nshasmdaki (Bibi. Nat. F. T. suppl. 956) ha ritann yazlaryle metin iindeki baka haritalarn yazlar arasnda asla benzeyi yoktur (2). Eserlerinden bahsettiimiz Pir Reisin ksaca olumluunu ver mek de lzmdr. Fazla ayrntlar iin slm Ansiklopedisinin Bat bas ksna ve Bahriye kitabnn nszne mracaat olunabilir. Bu deerli Trk gemici haritacnn doum yl bilinmiyorsa da, 1500 ylnda olan Modn deniz savanda bir gemi reisi olduu d nlr ve o srada 30-35 yalarnda bulunduu tahmin edilirse, 1465^ 1470 yllar arasnda doduu sylenebilir. Babasnn.Hac Mehmet adnda bir zat olduunu kendisi Bahriye'nin nsznde bize bildiriyor (basl nsha, s. 3). Bu ibaredeki Pir Reis bin el-Hac Mehmet ha kir szlerindeki hakir i hakir okuyan Babinger, slm Ansiklope disine yazd makalede Hakir mahlas iin birok satrlar doldur mu ve hatta Pir ile, btn dnmelerin adlarnda olduu gibi (me sel Sinan bin Abdlmennan), seci yaplm olduunu, bu nedenle de Pir Reisin babasnn dnme olduunu iddia etmitir. Halbuki
(1) Topkap saray nshasnda bu plan yoktur. (2) Oberhummer'in bu albmn kartrrken, Kanun Sleyman zamannda,' 1557 ve 1561 yllar arasnda ve sonradan 1 577 ve 1580 yllar arasnda, iki defa Isranbul'a gelmi olah Ftlsenburg'Iu Melchior Lorichs adndaki bir sanarkr tarafndan yaplm birok. resimler iinde, Kanun Sleyman'n ve birok ehzadelerin ve o zaman istanbul'da Iran sefiri olan smail Hann gzel gravr resimlerini gryoruz. Bu resimlerin asllar bugn Mnich mzesindedir. Ressamn istanbul manzaralarn gsteren tablolar da, bir sre Leyden niversiresi ktphanesinin., duva rnda asl durmu ve imdi byk ktphaneye. kaldrlmtr. Kanun Sleyman'n resminin hayattan yapld iddia olunur. Ressamn ilk geliinde nl eli de Busbecq ile beraber bulun duu, Tarihinden anlalyor.

X V I . YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

75

Pir Reis, det olduu zere, burada ve daha birok yerlerde hakiri (hor, deersiz) sfatyle, dorudan doruya kendisinden bahsetmitir. Amcas veya days olan Kemal Reisin Rum dnmesi olduu J. H. Mordtmann tarafndan iddia olunmakta ise de (bkz. J. H. Mordtmann, Zur Lebensgeschichte des Kemal Reis, MSOS, XXXII, 2. ksm, Ber lin, 1929), Trk kaynaklarnda buna dair kesin bilgi yoktu (1), Le ventlikten yetimi olan Pir Reisin asl ad, Sicill-i Osmaniye gre (II, 44), Pir Muhiddin olup, Kemal Reisin kz kardeinin oludur. Her halde Pir Reis, Kemal Reis (lm. 1551) ile birlikte, birok deniz seferlerinde bulunmu, zellikle Akdeniz hakknda gerekten deerli bilgiler edinmitir. Sonradan, Svey donanmas kumandanlna ta yin edilen Pir Reis 1551'de, Mskat' zaptetmi, fakat bir sre sonra Hrmz kalesi kuatlmsa da, baz Trk tarihlerinin (Peev, U, Tuhfet-l-kibar) rivayetine gre, dmandan ald hediyeler zerine kuatmay kaldrarak, donanmayla Basra'ya gitmitir. Kuvvetli bir Portekiz donanmasnn Basra'ya yaklamas zerine, gemi ile ora dan savuarak, ancak iki gemi ile Msr'a dnebilmitir. O vakit Basra valisi olan Kubad Paa ki, gayet hain, cahil ve kaba bir kiiydi Pir Reisi trl tazyiklerle Basra'dan ayrlmaya mecbur etmi ve sonradan da Hrmz kalesinden nemli servetler tekil edecek rvetler alarak, kaleyi kuatmadan vaz getiini bir jurnalle istanbul'a bildirmitir ki, b u n u n zerine Pir Reis 952= 1554'te (belki de 959 veya 960'ta) Msr'da idam olunmutur. Trk deniz corafyaclnn ilk mjdecisi olan bu Trk denizci ve hari tacsnn amirallik deeri hakknda bir ey sylemek bize dmezse de, ilme olan heves ve ball ve rendiklerini yazmaya olan ar zusu, kendisinin her halde bir ilim adam olduunu gsteriyor. U rad akbetin feci olduu phesizdir. Corafya, zellikle Hint Okyanusuyle megul olmu ve buna dair eser yazm ikinci amiral eydi Ali bin Hseyin'dir (lm. 1562). iir dahi yazm olan bu zatn lakab Ktib-i Rum olup, iirde Ktib takma adn kullanr. Ailesi, bir rivayete gre, Sinoplu olan eydi
(1) Bu Kemal Reisin Pir Reisin amcas veya days olduu meselesi, henz kesin olarak zmlenmi deildir. nk Pir Reis, Bahriye'nin birinci sekilnde, kendisi iin hemsire-zade-i Kemal Reis ve ikinci mkemmel eklindeyse birader-zade-i Kemal Reis diyor. Hangisinin doru olduu iin yaplan tahminler hep varsaymlardan teye varamyor. Hele P. Kahle'nin yaymlamaya balad Bahriye nshasnn nsznde Trkler, Pir Reisin nesebini kuvvetlen dirmek iin, Kemal Reisin bitader-zadesi olduunu kabul ediyorlar demesi ve bunun arkasn dan Kemal Reis, Pir'nin amcas deil, days olduuna hkmetmesi pek acele verilmi bir h kmdr.
:

76

OSMANLI TRKLERNDE

LM

Ali Reis, Kanuni Sleyman zamannda, Tersane khyas Hzr Kethda'nn olu olup, birok deniz seferlerine, zellikle Kbrs fethine katlm, sonra da Barbaros Hayreddin Paa maiyetinde alm ma hir bir gemici ve astronomiye vkf bir zatt. Halep'te bulunduu srada, Pir Reisin Basra'da brakt donanmay getirmek zere, Mu rat Reisten sonra donanma kumandanlna tayin edilmiti. Basradan donanmay alp, selmetle Gufar yaknna kadar gelmi,: orada El-Mosandam b u r n u hizalarnda, 25 gemiden mrekkep Portekiz donanmasyle savaa tutumu ve bir kere daha savamak zorunda ka lnca donnamas, gerek dman zorundan ve gerek havalarn fena lndan, yenilmiti. Hemen hemen selefi Pir Reisin ayn akbete urayan amiral Surrat kylarnda karaya kp, Gcerat, Sint, Ho rasan, Irak-i Acem, Maverannehir ve ran yoluyle karadan Trki ye'ye dnmtr. Bu yolculuundan koynunda iki eser, Mir'at-l-memaiik ve Muhit ile dnen (1557) eydi Ali Reis, Edirne'de Kanun Sleyman'n yanna varnca, yar edeb, yar hikye tarznda yazlm Mir'at-%memalik"\ huzura takdim etmi, ve padiahn etrafndaki airlerin delaletiyle, selefinin ayn baarszla uram olmakla birlikte, onun akbetin den kurtulduu gibi, gnde 80 ake maala mteferrikala ve son radan Diyar-i Bekir timar defterdarlna tayin edilmitir. eydi Reis Galata'da muhteem ve her vakit misafirlere ak bir konaa sahip, ok cmert ve yce yrekli bir zatt. Kendisine, bundan dolay, Galatal Reis de derlerdi. Bir eit seyahatname niteliinde olan Mir'at-l-memalik (tab k dam, istanbul, 1313) bizi burada ilgilendirmez. Eser'in ilm bir de eri bulunmaktan ziyade, getii memleketlerde konutuu zatlarn hallerinin hikyesinden ibarettir; fakat Hindistan'da yalnz Msl manlarla konumu olmas ve Hindularn durumlarndan asla bah setmemesi, dikkate deer bir eksikliktir. Getii memleketlerin h kmdarlaryle konumalarnda hep Trkiye'den ve Kanun Sley man'dan verek bahis ve mukayese etmi olmas dikkate arpar. Yazar bu eserinde, corafya asndan, ilm bir bilgi vermemekte ve daha ziyade getii memleketlerin i durumlarndan bahsetmek tedir. Bu eser nce, von Diez tarafndan, Denkwiirdigkeiten von sien adl eserinin ikinci cildinde (s. 267-738) Almancaya evrildii gibi, bu eviriden Morris tarafndan da Journal Asiatique'in X.-XI. ciltlerin de Franszcaya' evrilmi ve sonunda A. Vambery de eseri The Travels and Adventures of tbe Turkish Admiral Sid.i Ali Reis (London, 1899) adiyle,

XVI. YZYL VE D E N Z

CORAFYACILARI

77

ngilizceye evirmitir. Yazarn yl sren bu uzun ve zahmetli seferinden sonra, dilimize, bir tehilkeden korkutmak iin kullanlan,. basma Sidi Ali hali gelir atasz girmitir. eydi Ali Reisin bizi en ziyade ilgilendiren ve kendisinin sadece amel gemici olmayp deniz astronomisi ve corafyay gerekten bi len bir bilgin olduunu gsteren eseri Muhi'Mr. Hindistan'da Ahmedbat'ta 1554 ylnda yazlan, daha dorusu birok daha eski eserler den toplama suretiyle ve yazarn baz zel gzlem ve snamalar nn katlmasyle meydana getirilen bu eserin nshalar nadirdir. Ori jinal yazmas Topkap saraynda Revan kk ktphanesinde 1643 numarada, istanbul'da baka bir nsha Nuruosmaniye ktphane sinde, 2948 numarada, bulunmaktadr. Avrupa'da ise, yalnz Viyana ktphanesindeki, von Hamier tarafndan 1832 ylnda istanbul'da satn alnan, nsha (Kat. Flgel, 1277) 1558'de Diyar-i Bekir'de ya zar tarafndan braklan nshadan kopya edilmi ok deeril bir eserdir. Bir de Napoli'de (Museo Borbonico) Biblioteca nazionale'de 1570 ylnda kopya edilmi bir nsha vardr. Bunlardan baka zel kitaplklarda belki bulunabilen bu nadir eserin asl ad Kitab-Umuhit fi ilm-il-eflk ve el-ebhur'dur. Daha 1834-1838 yllar arasnda von H a m mer eserin, zellikle deniz astronomisine dair, fizik corafya nok tasndan nemli olan blmlerini ngilizceye evirerek, Jornal of he Asiatic Sociely of Bengal'in III., IV., V. ve VII. ciltlerinde, Extracts from the Mohit ad altnda yaynlamtr. Bu eviri o zamanlar ok dik kati ekmemi; ancak msterik Reinaud ve ngiltere'nin nl tarih corafya uzman H e n r y Yule ve Viyana niversitesi corafya pro fesr W. Tomaschek tarafndan incelenmiti. Daha sonralar Roma niversitesi profesrlerinden msterik Luigi Bonelli de, her iki Av rupa nshasn inceleyerek, topografik corafyaya dair olan drdn c, altnc blmlerle yedinci blmn bir ksmn Rendconti della reale academia dei Lmcei'de 1894 ylnda yaynlamtr. Nihayet Viyana niversitesinde doent M. Bittner Muhit'va. Hindistan'n Rzgralt, Rzgrst kylar, Hint denizindeki adalar, takmadalar ve Hint Okyanusundaki nl limanlar ve adalarn, k u t u p yldzna gre irtifalarn p a r m a k (esb) lsyle gsteren blm evirerek, bu yaz profesr W. Tomaschek'in bir giri yazs ve eydi Ali Reisin eserin deki tarifler zerine yaplm 30 haritayla birlikte, Die topographischen Capitel des indishen Seespiegels, Mohit ad altnda, Vasco da Gama'nn 1497 ylnda Dou Hindistan yollarn amasnn drt yznc yl mnasebetiyle 1897'de yaynlanan Festschrift'te kmtr. Muhit henz

78

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

ne Trkiye'de ve ne de Avrupa'da tam bir surette yaynlanmad gibi, Trk yazarlar arasnda da pek rabet grememitir. Yalnz K tip elebi Cihannma'y yazarken, Cava, Sumatra, Seylan ve baka adalar hakkndaki bilgileri olduu gibi Muhit'ten aktarmtr. Eserin iindekiler zetle unlardr: I. blmde yn bulma, gk dairelerinin, yldzlarn aralklarnn llmesi ve yldzlarn yk seltilerinin hesab; II. blmde zaman hesab, takvim, gne ve ay yllar; III. blmde pusula blntleri; IV. blmde biraz evvel sy lediimiz maddeler; V. blmde denizcilikte nemli baz yldzlarn doma ve batmalaryle adlar (bu blm, Bittner tarafndan, Zeitschrijt des orientalischen Institules der Wiener Universitael'te zetlenmitir); VI. blmde mehur limanlarla adalarn k u t u p yldzna gre yk seltileri; VII. blmde astronomiye ait bilgiler ve baz limanlar ara sndaki uzaklklar; VIII. blmde rzgrlar, muson gibi mevsim rz grlar ve bu rzgrlarn, eitli takvimlere gre, balang tarihleri (Hammer'in evirisinde en nemli ksm b u d u r ) ; IX. blmde ula trma yollar ve X. blmde tufan tabir ettii byk frtnalar ve bu zamanlarda alnacak tedbirler (bu ksm da Hammer tarafndan evrilmitir), tte u mnderecat gsteriyor ki, Muhit gerekten ilm ve pek faydal bir portulan'dv. Yalnz bu eserin orijinal bir eser ol mad, fakat ara sra yazarn bizzat edindii bilgileri de ihtiva ettii grlmektedir. Zaten eydi Ali Reis, nsznde Basra'da geirdii be ayda, Basra krfezi ve U m m a n denizinde dolat ay zarfn da gemicilerle ve gemilere alnan klavuzlarla konuup, onlardan bu denizler ve kylar zerine bilgi almaktan bir an geri durmadn, en eski Hindistan ve H r m z klavuzlarndan Leis bin Kehlan, Meh med bin adan ve Sehl bin Abn'n Hint denizinde nasl yolculuk ettiklerini rendiini ve bundan sonra Ummanl Ahmed bin Macid'in ve Creli Sleyman bin Ahmed'in kitaplaryle Pevaid, Tuhfet-ljuhul, Minhac, Kdet--mus ve Haviye ismindeki kitaplar batan baa okuduunu, bunlardan ald bilgilerle, bundan sonra kaptanlar ve gemi reislerinin klavuz almadan Hint denizinde gemilerini yrtebilmelerini salayacak bir kitap yazmak istediini ilve eder. Bu fkradan eydi Ali Reisin kaynaklarn birer birer gsterdii anla lyor ki bu da onun fikir namusuna ne kadar saygl, ne kadar temiz karakterli olduunu gsterir. Bununla birlikte, Yenidnyann bulunuu iin Muhit'm drdnc blmne katt bir zeyilde, imdiye kadar Trkiye'de daha eskiler den hi kimsenin duymam olduu bir ktadan, yani Amerika'dan,

XVI. YZYIL VG D E N Z

CORAFYACILARI

79

bahsedeceini sylemesi ve Pir Reisin Bahriyesinde Amerika'nn bu lunuu zerine dzenli bilgiler olduunu yazmamas ,olsa olsa padi ahn gazabna urayan zavall selefinin adn hatrlara getirmemek istemesinden ileri gelmitir. Hele yukarda ad geen Festschrift'in eletirisini Bolletino de'lla societa geogr. Italiana'da yazan Conti Rossi, Amerika'nn bulunuundan Dou eserlerinde ilk defa eydi Ali Re isin Muhit'inde bahsedildiini, Bahriye, talyan msteriklerince, pek iyi bilindii halde, sylemesi, alacak ey olsa bile, birok nsha lar yazlm ve dalm olan Bahriy e'yi eydi Ali Reisin grmemi olmas tahmin edilemeyeceinden, bu son yazarn yanl kadar ar bir h a t a deildir. Ama bu zeyil dikkatle okunursa, bunda Christophe Colomb'un kefinden ziyade Portekizli seyyahlarn, Kanarya adala rndan itibaren, batya doru 20 kadar giderek, bir kta buldukla rn ve bu ktann batda 90 boylam derecesine kadar ve ekvatorda kuzeyde ve gneyde 60 enlem derecesine kadar uzadn syle mesi, zellikle en gneyde K a r a n l k d i y a r 'na varrken, kifi Magellan'n adn alan Magalaniye (Macellan) boazndan geildi ini kaydetmesi, Amerika hakknda en yeni bilgileri toplam ve bu yolda selefi amirali gemi olduunu gsterir. Yeni kta hakknda verdii bilgiler arasnda, kpek eklinde ve 18 parmak boyunda in sanlardan bahsetmesi efsanelere inanm olduunu bize bildiriyor. Yenidnya hakkndaki bilgileri eydi Ali Reis, Kanun Sleyman zamannda devlet hizmetine giren, Magellan boazndan geerek, dnyay dolaan Portekizli bir gemiciden (yukar bkz.) rendiini syledii gibi, Yenidnyadan boya o d u n u , (bakkam) getiren bir Fransz gemisi tayfalarndan bilgi aldn da syler ki, efsanev bil gileri bu tayfalardan iitmi olsa gerektir: eydi Ali Reisin bundan baka astronomiye dair eserleri vardr. Bunlardan biri Ali Kuu'nun mehur Fethiye'sinin Hulsat-iil-hey'e is miyle yapt evirisidir (bkz. Ayasofya ktphanesi, 2591 ve Nuruosmaniye ktphanesi, 2911). Yazar, Halep'te bulunduu srada, Hamdullah bin eyh Cemaleddin'den astronomi ve matematik oku m u ve hocasnn kendisine Arap ve Fars dillerinde birok astronomi ve matematik kitaplar olsun da niin Trk dilinde olmasn, Ali Ku u'nun kitab en beenilenlerdendir, onu Trkeye evirmek yerin de olur, demesi zerine, Fethiye'yi evirmise de bu, dorudan do ruya bir eviri deildir; birok katklar yaplmtr. Mesel gkleri sayarken, astronomi terimlerini katm ve lemin merkezinin yerin merkezi olduunu ve ar cisimlerin yerin merkezine doru dtk-

80

OSMANLI TRKLERNDE

LM

lerini ilve ve yerin gnlk hareketini ret iin kantlar (o zaman lar hep ileri srlen, havaya atlan okun ayn yere dmemesi ge rekecei iddias gibi) getirmekle birlikte, yerin yuvarlakln da larn yksekliinin bozamayacan, nk yerin apnn 1545 fersah, halbuki en yksek dan 2 V 3 fersah yksek olduunu Nihayet-lidrak'ten alarak, eserine koyduu gibi, agmin ve Kad-zadeden ok istifade etmitir. Gene ayn yazarn Mir'at-i kinat adl bir eseri (ni versite ktphanesi, T. 1824) daha vardr ki, bu eseri eitli Arapa ve Farsa eserlerden derleyip yazm ve Trkede byle bir eser ol mad iin, her yerde ie yarayacan nszde sylemitir. Ustur labn yapm ve kullanlndan balayarak, gnein ykseltisini ve yldzlarn yerlerini, kblenin ve le vaktinin belirtilmesi, r u b u tah tasnn yaplmas ve kullanlmasn, daire emberlerinin sins, kiri ve tanjanlarnn bulunmas ve kar tarafna geilemeyen bir nehrin geniliini lmek usuln yazarken araya astroloji zerine bilgiler sktrmaktan da vaz geememitir. Grdmz nsha dorusu pek fena bir Trkeyle, zor anlalr ifadelerle yazlm bir eser nitelii gstermekteydi. Paris'te 1865 ylnda Academie des Inscriptions et des BellesLettres'e ve corafya cemiyetine, D'Avezac tarafndan Mappemonde Trk de 1559 balyle yaplan bir tebliden 1559 ylnda, Tunuslu Hac Mehmed adnda biri tarafndan, alt elma aac tahtas zerine izilmi kalp eklinde (cordiforme) Trke bir dzlemkre haritas nn Venedik'te St. Marco ktphanesinde bulunduunu reniyo ruz (1). Bu Tunuslu yazar, corafyay ve baka ilimleri Fas ehri cami inde tahsil ettikten sonra, Avrupa'da ve pek muhtemeldir ki, Vene dik'te esir hayat geirmitir. 'te kendi dediine gre bu haritay esaret zamannda yapm ve aklamalar F r e n k (?) dillerinden e virerek, Trke yazm veya yazdrmtr. Bata Sultan smail eb'lFeth'in (Melik-l-madeddin smail Eb'l-Fida) corafyaya olan me rakndan bahsettikten ve kendisinin esarette faziletli ve bilgin bir efendinin hizmetine dt iin, krettikten sonra kema yenbagi (gerektii gibi) Mslman hattyle F r e n k dilinden ve hatlarndan nakil ve tercme eyledim ve emeim mukabilinde bu bapta dahi zatnamesin vermee taahht eylediler a m m a vallahilazim ve billa(1) Bu haritann fotorafla alnm iki kopyas, Paris'te Bibi. Nat. in Cabinet de geographie'sinde Ce. S 1 2 5 0 ve Ge. F 2 4 1 6 numarada vardr ki, incelemelerimize esas bu kopyalardr.

XVI. YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

81

hilkerim bu slba getirince (bu hale getirinceye kadar) ektiim zahmetler ve mihnetler dil ile takrire kabil deildir... Aamn em riyle bu tercmeyi Trk diline yazdrm (?). Zira ki, bu dil bugn (Sleyman Kanun'nin devri) dnyada hkmeder diyor. Anlal yor ki, Hac Ahmed bu haritay yaptktan sonra, aasnn emriyle, Trkeye evirmitir. Bu noktada D'Avezac'n garip bir dncesi vardr: Ona gre, Hac Ahmed h a r i t a m n yazlarm Arapa yazm ve sonradan bunlar iki talyan tarafndan Trkeye evrilmitir. Halbuki yukarya aldmz cmlelerin bir Trk veya Trkeyi renmi bir Arap tarafndan yazld besbellidir. Belki bu haritann bask iznini alan iki talyan, Trke aklamalar talyancaya evir milerdir. Haritada boylam daireleri balangc olarak, K a n a r y a adalar alnm ve boylam daireleri byk bir dorulukla izilmitir; kuzey kutbu daireleri bir ada gibi gsterilmi, etraf da C e z a i r - i z u l m a t (Karanlklar adalar) dedii birtakm adalarla evrilmi tir. Gneyde Ate arazisinden, dou ve batya uzanan byk bir kta vardr. Bu dzlemkre nce H a m m e r (bkz. Geschichte des osman. Reiches, Pet, 1832, VIII, 594) ve bir talyan yazar tarafndan bildi rilmitir. Yalnz Hammer'in haritann Hac Ahmed'in esaretinden . sonra yapldn yazmas, yukarya olduu gibi aldmz cmleye gre, hatadr. Topkap saray mzesi ktphanesinde 1577/3594 numarada ka ytl ceylan derisi zerine yaplm renkli 7 haritadan mrekkep bir mecmua (buna ktphane katalogu a t l a s demi olsa bile harita larn yapld tarihte Trkiye'de a t l a s kelimesi bilinmemektey di; bu kelime, aada greceimiz gibi, ilk defa Ktip elebi tara fndan Atlas minr evirisiyle bize gelmitir), vardr ki, Fevzi Kurtolu, 1935'te yaynlad bu haritalar Ali Macar Reis atlas diye adlandr d gibi, aym ylda Trk sel alannda harita ve krokilere verilen ehemmiyet ve Ali Macar Reis atlas adiyle de bir aklama yazmtr. Haritalarn top yekn, olumluunu iyi bilmediimiz bir Trk gemicisine atf, ancak 4 numaral haritada Ketebeh'l-fakir biinayeti'l-melik-it-takdir Ali Macar Reis fi ehr-s-safer sene 975 diye grlen bir kayda dayanyor. Ali Macar Reisin kimlii zerine, nce Evliya elebi Seyahatname'sinin IX. cildinin bana yazlan bir nota gre, 19 rebilhr 973 tarihiyle Kavala kaptanna hitaben yazlan bir hkmde:
Haliya levend reislerinden Ali... Reis ve Sakzl Hasan Reis nam kimseler

82

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

16 oturak kalite ile yryp fesat ve enaat zere olduklar ve Girid kutbunda aldklar bir Sakz frkatesin mezkrlardan satn almz imdi mezburlarn ele geirilmesi lzm olman byrdm ki hkm-i erifim vusul buldukta zikrolunan Ievendlei tetebbu edip ele geiresin...

denilmitir. Halbuki Fevzi Kurtolu'nun uzun ismi yukarda geeri eserindeyse, (s. 19), bu h k m aynen geirilirken, reisin ad sadece M a c a r R e i s diye yazlmtr (asl Hazine-i evrak Mhimme defteri, cilt V, s. 156'da olduu kaydedilen hkm-i erifte acaba hangi isim yazldr?). Bundan sonra da, Ali Reisin Macar lakabn almasna sebep olarak da, ya kendisinin aslen Macar olduu veya o zaman lar bir Trk eyaleti olan Engrs=Macaristan'da yerlemi bulun mas, ya da Macaristan seferlerine katlarak, Macarlarla ok dp kalkm olmas gibi hipotezler yrtlmtr. Haritalar yapann kimlii hakkndaki tahminleri imdilik bir tarafa brakarak, harita lara geersek, bunlardan birinci harita Molleweide projeksiyon tipi ne yakn bir tipte yaplm bir dzlemkredir ve zerinde 2.000 mile karlk bir de lei vardr. Bilindii zere, bu tip projeksiyon usu lnde dzlemkre ilk olarak XVIII. yzylda yaplmaya balamtr. Haritann zerinde Bering boaz iaret edilmi olmasna gre de, bu dzlemkre haritasnn 975=1567 ylnda alan Ali Macar Rei sin olmas m m k n deildir. Ege denizini gsteren ikinci harita da, tertip bakmndan, te kilere benzemez. Haritalar, limanlar, adalar, burunlar byk bir dikkatle gsterdii gibi, kara iindeki baz byk ehirleri ve kale leri de gsterirse de, hepsi de yukarda akladmz portulan ek lindeki deniz haritalardr. Fikrimizce bu haritalardan imzaldan baka drd, yani 1. spanya'dan kuzeye doru Britanya adalarn ve Manche denizini gsteren, 2. Tunus, Trablus, talya kylarn tasvir eden, 3. Dou Akdeniz ve Ege denizi havzasn alan ve 4. Ka radeniz ve Marmara denizini gsteren haritalar, byk bir ihti yatla imzal 4 numaral harita sahibi Ali Macar Reise mal edebi lirsek de, Mollevveide projeksiyon usulyle yaplm dzlemkre ha ritasnn bu reise balanmas imknsz ve Ege denizi haritasnn ayn kimsenin olmas pek phelidir. Haritalarda, dikkate deer olarak, talya, Trablus, Tunus ve spanya kylarndaki kk adalara, bu runlara gemicilerimiz tarafndan verilen, mesel Deli Mehmet adas, Sanck adas, Ylanck adas vb. gibi adlar ve Turgut Reis, Piyale Paa, Sinan Paa, Ltfi Paalar tarafndan harp edilen yerlerin ke narnda kaytlar grlmektedir. Bunlar, tarihimiz noktasndan, ger-

XVI. Y Z Y I L VE D E N Z

CORAFYACILARI

83

ekten incelenmeye deer. Bu Trke isimlerden bazlar Pir Reisin Bahriye kitab haritalarnda da vardr. Bizi zellikle ilgilendiren bir nokta da dzlemkre haritas zerinde Hazer denizine Bahr-i Kul zum diye iaret edilmesidir ki, bu suretle yukarda Bahriye'nin Al mancaya evirisinden bahsederken, ileri srdmz iddia tamamyle dorulanm oluyor demektir. imdi bu haritalarn, rnek olarak ne gibi haritalar kullanlarak izildiini belirtmek ii kalyor ki, b u n u n yaplmasn corafya tarihi uzmanlarmza brakyoruz. Bize harita larn asln grmek, ne yazk ki, myesser olamad iin, bu gr lerimizi basl haritalar zerindeki incelemelere ve baskda pek iyi kmayan isim ve kelimeleri de Fevzi Kurdolu'nun okuyuuna da yandrdmz sylemek isteriz (gerek bu harita ve gerek Pri Reis haritalar iin bkz. s. 64-65). XVI. yzylda, Trkiye'de corafya ve kozmografyaya degin daha birok eserler meydana getirilmi olduunu biliyoruz. Bunlarn ou eviri ve toplama eserlerden ibarettir. Mesel Sultan Selim ca mii muvakkiti Mustafa bin Aliy-l-Muvakkit'in Tuhfet-z-zaman ve haridet-iil-evan adiyle yazd mufassal eser, gk krelerinin ve yldz larn niteliklerinden bahsettikten sonra, denizleri, dalar ve yery zndeki nehir, su kaynaklarn, baka bir blmde de yedi iklimi ve bunlarn mehur ehirlerini anlatr. Bu eser (bkz. Ayasofya k t p hanesi, 2993) agmin ve Kad-zadenin astronomi kitaplaryle Hayat-l-hayvan ve Acaib-l-rnahlkat gibi, o zaman pek moda olan Arapa eserlerden evirme ve toplamadan ibarettir (1). Bu yazarn corafya konusunda Um-l-ibad fi a'lm-iil-bild adl, Kanun Sleyman'a sunulmu kk .bir eseri vardr (bkz. Ayasofya ktphanesi, 2991) ki, in ve Fas arasnda yz nemli ehrin istan bul'dan uzaklklarn gsterir. Baka bir matematik eseri de, k t p h a n e defterlerine Risalet-l-ceyb diye geirilen, Tehlil-l-mikt adl rub'u mceyyib denilen aleti ve ykselti lme usuln tariften sonra, ne hirlerin geniliini ve kuyularn derinliini lmek usullerini bildi rir (bkz. Ayasofya ktphanesi, 2616). Daha sonralar Murat III. za mannda Mahmud bin Ali Sipah-zade'nin (lm. 1588), Evzah-l-mesalik ilk marifet-ihnemalik adiyle, nce Arapa, sonra sadrazam Mehmed
(1) Trkiye ilim tarihinde byle matematik ve astronomi ile megul birok muvakkitlere rastlayacaz. Muvakkitler byk camilere ekli muvakkithanelerde, memlekete byk saatlar ge linceye kadar, irtifa tahtas, rub'u mceyyib, usrurlap ve baka astronomi aletleriyle namaz va kitlerini ve baka dini vakirleri respit, sonralar irrifa alarak saarlar ayar etmekle megul olurlar vs yanlarna gelen genleri, yeri$ririrlerdi ki, bu suretle bu muvakkithaneler, o zaman iin, kk bir matematik okulu saylabilirdi.

84

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

Paann emriyle Trke yazd eser (Topkap saray Revan kitap l, 1642) dikkate deer, nszde yeryznn kre biiminde oldu unu anlatr, sonraki blmlerde denizler, gller, rmaklar, dalar ve ehirlerden bahseder. Kre biiminde olan dnyann nce suyla kaplyken, sonradan ancak yksek yerlerin suyun dnda kalarak, karalar meydana getirdiini yazar. Denizler bahsi eksik olup, gl lerin gya haritas yeil boyayla kitabn kenarna yaplmtr. e hirlerin birbirine iliki ve yzlmlerini gstermek iin yaplan ha ritalar, zamanna gre bile, mkemmel eyler deildir. Bu kitabn asl olan Arapasnn Murat III. a takdim olunduunu Ktip elebi yazarsa da, asl da, Trkesi de sadrazam Sokullu Mehmet Paaya takdim olunmutur. Zaten bu eser iin Ktip elebi Eb'l-Fida'nm eserinden aktarma ve eviridir demektedir (bkz. Cihannma). Yalnz u cihet sylenmelidir ki, nszn sonuna katlm olan bibliyograf ya, o zaman iin, olduka mkemmeldir; mesel Yakut'un eseriyle Kanun-l-Mes'udi ve Kitab-l-etval ve'l-uruz, Kitab-iil-mesalik ve'l-memalik, Kitab-r-resm-r-rabu' Batlamyus ve Mucem'l-bldan zeti olan Marasid-LtHla' bunlardandr. Yine bu devre ait, Mehmet bin mer Bayezit bin k tarafn dan yazlan, Manaztr-l-avalim adndaki corafya ve kozmorafya ze rine bir kitap da mehur olmutur. Eser XVI. yzyln son senele rinde (1006=1597) kaleme alnm olup, birok eserlerden derleme yolunda meydana getirilmi ve hatta yazar, alak gnlllnden telif ve tasniften tehai edildii iin, sebt olunan stur menzile-i istinsaha tenzil olundu (kitap yazmadan ekindiim iin, not ettiim satrlar sadece olduu gibi kopya ile yetindim, anlamna) demitir (bkz. Topkap saray, Revan kk, 1667). Fakat yazar ne derse de sin, bu eser her halde dikkate deer bir kitaptr. Kitap yazlrken en ok EbT-Fida, bn-l-Cevz, bn-l-Verd, Kazvin, Yakut, Hamdullah-l-Mstevf, bn-i Hordazbih gibi, eski byk yazarlardan faydalanmtr. Geri ilk ksmnda gkten ve gkcisimlerinden bah sederken, cehennemden ve cehennem halkyle eytandan bahsetmeyi unutmamsa da, ikinci ksmda tabi corafyay ve ehirleri ak ladktan ve saydktan sonra, hayvanlar ve hatta insann terihini de anlatr. Her halde bu eser, Ktip elebinin kmsemesine lyk olacak derecede adi bir eser deildir (teki nshalar iin bkz. Nurosmaniye ktphanesi, 3032 ve Fatih ktphanesi, 4180). Yazar k, Trabzon'da 1555 (?) ylnda, bir mderrisin olu olarak, do mu ve Flgel'e (Kat. der orient. Hss., II, 431) gre 1600 ylnda lm-

X V I . YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

85

tr (Menazir-l-avalim'm. eletirme ve zeti iin bkz. F. Taeschner, Osmanhlarda corafya, Trkiyat mecmuas, II, 271). Nihayet, yine bu devirde 1583 ylnda Tarib-i Hind-i Garbi adiyle bir eser yazlp, Murat III. a sunulmutur ki, sonradan brahim M teferrika tarafndan, XVIII. yzylda, yazarn ad verilmeden, re simli olarak baslmtr. Trk bibliyografyalarna gre, yazar Meh med bin Emir-l-Hasan-s-Suud olmas lzm gelirse de, bu husus ta anlamazlk vardr. Mesel Ktip elebi ve ondan alarak Franz ^Taeschner (bkz. aym makale), kitabn Mehmed bin Yusuf-l-Herev tarafndan yazldn sylerse de, yine Ktip elebi, Kesf-z-zummda kendi el yazsyle olan nsha zerine, eserin Frenkeden aktarl dn ve yazarnn eydi Ali Reis olduunu yazm, fakat yine kendi kalemiyle bu yanl bilgiyi izmitir. te yandan Beyazt Genel kitaplmdaki gayet ssl yazma nshada yazarn salik-i rah-i mesud, emir Mehmed bin Hasan-s-Suud olduu yazldr; yazan kim olursa olsun, bu esere trl trl adlar verilmektedir: Abval-i lem-i cedid, Tarib-i Yenidnya, HMis-i Nev ve Kutr-i Nev. Eser 1732 ylnda Feon Baptiste Fienne adnda, istanbul Dou dilleri Fransz okulu rencilerinden biri tarafndan Franszcaya evrilmitir (bkz. Bibi. Nat., Paris, Cat. des manus. turcs, suppl., 901). lk iki blm eski corafya ve biraz da kozmorafya bilgileri verir. nc blmde Amerika'nn kefine ibtiday-i zuhur-i lem-i cedid ve kutr-i nev diye giriir. Bu kefin tarihi zerine olduka doru bilgi veren bu faslda bu ktadaki hayvanlar ve bitkilerden bahsederken, efsanev malumat da katmaktan ekinmemitir. VI. hicr yzylda Endls'te yetien Ebu Zekeriya Yahya bin Muhammed-l-Avam'n yazd mehur Kitab-l-felha, yine bu de virde (hicr 998) Mehmed bin Mustafa adl bir zat tarafndan Trk-eye evrilmitir (bkz. Beyazt, Veliyddin Efendi ktphanesi, 2534); ilk 30 blm ziraat ve son 4 blm de evcil hayvanlar ve tavuk yetitirmek usulleri zerinedir. Yunan ve Arap eserlerinden toplanm bilgileri kapsayan bu eserin bn. Vahiye'nin Kitab-l-felbat-n-nabtiye shden ve Ahmed bin Mehmed bin Haccac'n Mukni adl kitabndan alnd muhakkaksa da, bn Haldun'un dedii gibi, eser yalnz Felbat-n-nabtiye'nin bir zetinden ibaret deildir. zellikle top ran ve gbrelerin eitleriyle son bahiste at, katr, eek, deve ve kz beslemek usulleri ve tavuk, hindi (?) beslemek, iyi yumurta almak alanlarnda, zaman iin faydal bilgiler verir. Trkeye evi ren zatn kiilii ve hayat tahkik edilememitir. Aslnda 587 bitkiyle
:

'

86

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

50 trl meyve aacndan bahseden bu kitap, spanyolaya da ev rilmi ve Arapa metniyle birlikte yaynlanmtr (Madrid, 1802). Franszcaya da Clement Mullet tarafndan, Le Livre de l'agricdture adiyle evrilmi ve 1864-1867 yllan arasnda baslmtr. *** Corafya konusunda byk bir hamle eseri grlen bu devirde teki mspet ilimler alannda byk ve nemli eserlere rastlam yoruz; yalnz matematik ve astronomiye degin birka eser gze arpmaktadr. Mesel Kanun Sleyman zamannda Nasuh-s-Salahiy-l-Matrak (Matrak Nasuh) adl bir zat tarafndan Umdet-lhisab adiyle yazlan bir aritmetik kitab vardr (bkz. ehit Ali Paa ktphanesi, 1987). Hint (Arap) rakamlar ve Arap usulleri, drt ilem, kesirler ve ller (zira', endaze, kilecat=kileler, kantar, miskal, dirhem), oran ve orant, orantl blme ve geometri usullerin den bahseden bu kitapta her usulden sonra problemlerle bu usuller aklanmaktadr. Kitabn zira' (arn) bahsinde, 1 zirain 100 par maa, 1 parman 100 reteye (iplik) ve bir retenin 100 ankebuta (rmcek a) blndn sylemekle birlikte, yine 1 zirain, ba ka bir blne gre, 32 kerh, 1 kerhin 3 engt (parmak) olduunu yazar ki, o zamanlar arnn (zira') yzer yzer blntleri bulun duunu baka yerlerde gremedik. te yandan 1 kantarn 44 okka ve bir okkann 4 ledre, 1 ledrenin 100 dirhem olduunu da ilve eder. Ksacas o zamann lleri iin deerli bilgiler veren bu ki tabn tamamlan tarihi Tuhfet-l-cedid deyiminin gsterdii 940 yl dr. Grdmz ehit Ali Paa ktphanesi nshasnn sonundaki kap yapranda yazara verilmi bir beratn eksik sureti vardr ki, buna gre kendisinin memuriyetle Msr'a gnderildii anlalyor. Nasuh'un bir de, Beyan-i menazil-i sefer-i lrakayn adnda bir eseri (bkz. niversite ktphanesi, Yldz, tar. 35) daha vardr ki, istanbul'dan Irak'a kadar rastlanan ehir ve kasabalar anlatr; biroklarnn min yatr olarak yaplan planlarn (daha dorusu resimlerini) verir. Badat ve Diyar- Bekir gibi ehirlerin resimleri olduka geree yakn olmakla birlikte, tekiler pek karktr. Bu sanat eseri hak knda Albert Gabriel'in Syria mecmuasndaki (X, 328) makalesinde pek gzel bilgiler ve aklamalar vardr. Eseri bizzat grmek ne yazk ki m m k n olamad; fakat A. Gabriel'in makalesi eseri gr meyenleri de tatmin edecek niteliktedir. Yazar hakknda ok bir ey bilmiyoruz; her halde sanatkr bir zat olduu ve matrak oyu-

X V I . YZYL" V E D E N Z

CORAFYACILARI

87

nu diye bir spor icat ettii ve tarihle uraarak, Taber tarihim Trkeye evirdii bilinir. Bu yazardan biraz sonra, Yusuf bin Kemal adnda bir yazarn bir aritmetik kitab daha vardr ki, bunda cebirden de bahsedilmek tedir. Yine matematikten Haci Muhyiddin bin Mehmed bin Havi Atmaca'nn Mecmuat-l-kavaid fi beyan-i mntahab-il-fevaid adl bir Trk e aritmetik kitab 930 ylnda tamamlanmtr. Yazar, birok arit metik kitaplarn okuduktan sonra bu kitabn yazdn syler Baka aritmetik kitaplarnn iindekileri btnyle kapsayan bu ki tabn nsznde bu risaleden maksat beyan-i delil deil belki ilm-i kavaid-i hesabdr (1) denilmesine gre, sadece pratik kural lar kapsamaktadr. Menn (deeri her yerde deien bir arlk l sdr) lsnden bahsederken, deh menn, se menn deyimlerini ol duu gibi kullanm olmasna gre kaynaklarnn daha ziyade Farsa kitaplar olduu dnlebilir. XVI. yzyln sonlarna doru (1591), yani hicretin X. yzyl nn son senesinde, aslen Cezayirli olup, istanbul'da yerleen Ali bin Veli bin Hamza el-Magrib adl bir yazar bize 512 sayfalk bir arit metik kitab brakmtr ki, tam ad Tubfet-l-a'dad li zevi'l-rd ve'lsedad'dr. Bu kitapta tamsaylarn ve kesirlerin ilemleri ve cebir zerine temel bilgiler bulunmaktadr. Yazar, orant bahsinde geo metrik dizilerden bahsederken, l'den balayan bir nisbet-i hendesiye-i mtevaliyede hanelerden her birinde vaki olan adedin ss, dl'eynin sleri mecmuundan bir eksiktir gibi bir dava ba koy duktan sonra, bir hanenin dl'eyni diye ol iki adede derler ki hane-i mezkrede olan aded anlarn birbiriyle darb olunmalarndan hsl olmu ola; bir hanenin ss o hanenin batan itibaren kanc olduunu gsteren r a k a m d a n ibarettir diyor. O halde u: 1, 2, 3, 4, 1, 2, 4, 3, 5, 6, 16, 32, 7, 64, 8 ... 128...

gibi bir nisbet-i hendesiye-i mtevaliyede 128 adedinin ss 8'dir; dl'eyni olan 2 X 64'n sleri 2 ve 7'dir; o halde 2 + 7 = 9 1 = 8 kar ki, b adet de 128 adedinin ssdr. Salih Zeki m e r h u m (sar- bakiye, II, 290) bu teoremden bahse derken, mellif silsile-i adediyeye 1 yerine O'dan balam olsayd,
(1) Bu kitap yazmamn amac kantlar bildirmek deil, daha ziyade aritmetik kuralla rn sylemektir.

88

OSMANLI TRKLERNDE LM

Napier'den 24 sene evvel logaritmay kefetmi olacakt diyor. Ese rimizin Franszca aslna his mecmuasnda bir eletirme yapan pro fesr G. Sarton, b u n u n doru olduunu, fakat XVI. yzylda esasen bu dncenin o zaman esen havada mevcut olup, birok matema tikilerin pek tabi gibi grnen bu usulle giderek, logaritmay bir trl yakalayamadklarn ve 1614 ylnda Napier'nin bu nemli usul, bsbtn baka bir yoldan, bulduunu, hakl olarak, syle mektedir. Her halde sar- bakiye yazarna gre, bu kitap o zamann en m kemmel aritmetik kitabdr. Son bahislerde gen, drtgen, daire ve bakalarnn yzlmlerini bulmak usullerini, kitabn sonunda da oran ve orant usulyle birok problemlerin zmn ve en sonunda cebir usullerini verir (1). Astronomi eserlerinden, bu devirde, Gyaseddin Cemid'in Sllem-s-sema'smm, Mustafa Zeki adnda biri tarafndan, Trkeye e virisini buluyoruz (bkz. Paris, Bibi. Nat. Cat. Blochet, F. T. suppl., 1150). istanbul ktphanelerinde de bulunan bu eser, gkcisimle rinin dnyadan uzaklklarn gsterdii gibi, kozmorafyaya degin baz esaslar da kapsar. Bir de Ali Kuu'nun Risale {i'l-bey'e adn daki eserinin, Abdullah bin Perviz adnda bir zat tarafndan, Mirkt-s-serna adiyle yaplan bir evirisi vardr (bkz. Nuruosmaniye k tphanesi, 2949). eviri gayet iyidir ve dzgn bir yazyla yazl mtr. Osmanl Trklerinin ilim tarihinde, 1576-1580 yllar arasnda, nemli bir olay grmyoruz. O zamana kadar Trkiye'de rasathane adna bir ey bulunmad gibi, astronomi ad ve rasat hesaplarn, ancak kt zerinde, eski Z i c l e r d e n yaplan hesaplarsa, Arapa yahut Farsadan evrilen eserler iinde kalmt. Bu yllarda Mneccimba Mustafa elebinin yerine atanan Takyeddin bin Mehmed bin Ahmed (2) adnda bir astronom (1520-1585), hnkr hocas me h u r Sadeddin Efendiye bir lyiha sunarak, artk Ulu Bey Zic'inin yeni rasatlarla dzeltilmesi gerektiini, nk o Zic'e gre yaplan
(1) Bu eser, Salih Zeki Beyin rivayetine gre, stanbul ktphanelerinde yoktur; kendi zel ktphanesinde vatken kaybolmutut. Eserin ad, yazl tatihidit (hicr 9 9 9 ) . (2) Bu zatn tam ad ve kimin nesi olduu, Risale Teybanet-r-rrb ji rtsm-i saat-i ala milslevi-l-sluh adl kitabndaki kayda gre, yledir: Takyeddin Mehmed bin Ahmed bin elMaruf bin el-Emir Nasireddin (Nasiheddin?) Mengberti bin Emir Hartigin cl-Eseddin'dir. Eer bu kayda inanmak caiz olursa, imdiye kadar Msri lakabyle anlan bu zatn bir Trk emir ailesinden olduu kabul edilebilir. Kendisi aslen Msrl olmasa bile Msr'da tahsil ettii ve ailesinin orada yerlemi olduu muhakkaktr.

XVI. YZYIL VE D E N Z CORAFYACILARI

89

hesaplarn sonularnn her zaman doru kmadn bildirmi ve Murat III. katnda pek byk nfuzu olan mverrih Hoca Sadeddin Efendi bu lyihaya byk nem vererek, istanbul'da Tophane bayr zerinde bir rasathane kurulmas iin padiahtan izin alm tr. Padiah rasathanenin hemen yaplmasn emrettii gibi, mdr lne ve yapya nezaret iine Takyeddin'i tayin etmi ve istanbul kadsna, 12 safer 986 tarhiyle, u h k m gndermitir:
istanbul kadsna hkm ki mteveffa Ltfullah'n vakf olan mneccim kitaplar mahmiye-i mezburede Mimar Sinan mahallesinin imam ve mezzini ellerinde olduu iln olunman alnp rasadhaneye verilmek emredp byr dm ki vardukta tehir etmeyp mteveffa-yi mezburn ncuma ve ilm-i hey'ete ve hendeseye mteallik olan kitaplar eer mezkrun ellerindedir ve eer ahar dadr her kimde ise getirip dahi bilfiil rasad hizmetinde bulunan Mevln Takyeddin'e cmlesin teslim ettircsin fi 12 safer 986 (Ahmet Refik, Onuncu asr-t

hicride istanbul hayat, s. 53). Bu rasathane o zaman iin lzm olan h e r trl astronomi alet leriyle donatld gibi, baz kaynaklara gre, gya krk arn de rinliinde, bir de rasat kuyusu (ah-i rasad) kazlmtr (1). Paris'te Mill ktphanede, Takyeddin'in, lAt-r-rasadiye li zic-i sehinahiye isimli, bir eserini buldum. Bu kk risalede, rasathanede kullanlacak aletlerin adlar ve yapl usulleri m k e m m e l bir yolda aklanmaktadr (bkz. Bibi. Nat. Paris, F . T. suppl., 1126 ve istan bul niversite ktphanesi, T. Y., 1993; Paris'teki nshann ssl ve mkemmel oluu, bu nshann byklerden birine sunulmu ol duunu anlatabilir). Yazar bu eserde ad geen aletlerin Ptolema ios'un Almagest'inde bildirilen usullere gre yapldn ve kendi icad olan bengm-i rasadnin (astronomik saat) ilve edildiini syler. Ancak, kendi icad olan bu saatin tarifi o kadar ak deildir. Pro fesr Fatin Gkmen, bu saatin aklamas bulunan, yazarn baka bir eserini aradn, fakat bulamadn sylemektedir ki, muhte(1) ah- rasad denilen bu kuyu, Trk ve Avrupal baz yazarlarn sand ve bu kitabn Franszca aslna da getii gibi, dibinden gndzleri yldzlar gzlemlemek iin deil, Semerkant rasathanesinden beri hacimleri ok byyen rasat aletlerini rzgrn etkisinden, yani sarsrdan, korunulmus bir halde tutmak iin, iine yerletirilmek zere, meridyen ynnde kazl.m; bir hendekten ibaretrir (bu bilgiyi Prof. Fatin Gkmen'in azndan dinledim). Fuat Kprl de Belleten'e XIII. yzylda Maraga rasathanesi hakknda notlar baslyle yazd bir makalede bu ehir rasathanesinin harabeleri arasnda maaralar bulunduu ve Semerkant rasathanesinde de yc altnda aletlerin konulduu baz yerler tespit edildiini sylyor ki, bu da yukatki szleri dorulamaktadr (bkz. Belleten, N o . 2 3 - 2 4 , s. 21-212).

90

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

rem profesr, saatin nitelikleri iyice bilinirse, Takyeddin'in kudretinin daha aka anlalacana kanidir.

ilm

Bu astronomun, mebbehe bi'l-mantk adl ve Zodyak zerine tat bik olunarak, yldzlarn yerlerini bulmaya yarar baka bir alet icat ettiini, Ebu Tayyib Sddik Han Kannavac' nin Abcedyyat-l-uln adl eserinden alarak, Corci Zeydan'n Medeniyet-i hlmiye tarihi yazar (bkz. Trk. ev., III, 384). Beri yandan Takyeddin, yapt rasatlarn sonularn toplaya rak, Siidret-l-mnteha el-efkr fi melekt-il-felek-d-devvar adiyle mehur eserini kaleme almtr. Kitapta, yaplan rasatlara bazen rasad-c-cedid-s-stdtan, bazen de rasad-c-cedid-l-Murad Hani diye ad koymakta dr. Yazar, eserin ilk 40 sayfasna kadar trigonometrik izgileri tarif ve hesabndan bahsettikten sonra, astronomiye girerek, astronomik saatlar, gk dairelerini ve bu dairelerin kesimesinden hsl olan a hesaplarn aklar. Bundan sonra, rasat aletlerinin ve rasat usul lerinin tarifi ve ay ve gnein hareketlerinin rasad gelir. Eserde altmlk usulle hesap edilmi sins ve baka trigonometrik izgiler cetvelleri vardr; 62 yapraktan ibaret olan bu eserin (bkz. Nuruosmaniye ktphanesi, 2930) sonunda, eser burada bitmitir, eksik deildir deniliyor ve sonsz ve tarih grlmyor. Ancak iinde 982 ve 985 yllar birka defa geiyor. Bandaki nsz pek zenlidir ve Hoca Sadeddin Efendinin vgleriyle doludur. Matematik ksmla rnn ilm nitelii olduu gibi, rasatlarnn deerli olduuna Salih Zeki m e r h u m (ar-t bakiye, I, s. 201-202) tanklk etmektedir. Takyeddin'in bu eserinden baka, yukarda ad geen Reyhanet-rruh fi ale'l-mstevvy-is-stuh adl, Nablus'un Fndk kynde yazlm bir eserde de yine ayn usullerden bahsetmesine gre bunun, birinci eserin baka bir ekli olmas lzm gelir. Bu son yazma Hoca Sa deddin Efendiye ithaf edilmitir. Bugyet-t-tullb adl bir aritmetik kitabiyle Haridet-d-drer adl k k bir zic'inin bulunduu sylenilmektedir. Takyeddin'in Siraceddin Mehmed-s-Secavend'nin Cebr ve'l-mukabele adl kitabna yazd bir erh (ehit Ali Paa ktphanesi, 1984) daha vardr ki, bu ki tapta yazarn ad Takyeddin Raid bin Mehmed bin Ahmed-s-Sihyun-l-Dimk diye gemekte olmas, kendisinin Msr'dan ziyade am'a mensup olduunu gstermektedir. te bu bilgin astronomun k u r m a k istedii rasathanenin mr pek ksa olmu ve hatta binann tamamlanp tamamlanmad bile,

XVI. YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

91

bizce kesinlikle anlalamamtr. Hoca Sadeddin'le vaktin eyhlis lm olan Ahmet emseddin Efendinin arasndaki dmanlk yzn den bu eyhlislm efendi padiaha sunduu bir arizada (jurnal), gkleri rasat etmenin uursuz ve her nerede bu ie teebbs edil diyse, devletin mahiv ve harap olduunu syleyerek, ilim dman ln gstermesi zerine, 987 yl zilhiccesinin 4. perembe gn kaptan- derya Kl Ali Paaya rasathanenin derhal yklmas irade olunmu ve gerekten de bu k u r u m bir gece iinde yerle bir edil mitir (bkz. akaik-i numaniye, Trk. ev., I) (1). Mspet ilimlere kar Osmanl imparatorluunda grlen ilk dmanlk eseri olan bu olay, ahs sevimezliklerin ilm alanlara bile etkisi olduunu gsterdik ten baka, sokaa kmak iin dahi mneccime dantnda phe olmayan eyhlislm efendinin gerek ilme kar olan ilgisizliini de belirtir. Bu rasathanenin yeri, nasl yaplm olduu ve bu arada Tak yeddin'in ahs hakknda J. H. Mordtmann'n Der islam mecmuasnn XIII. cildinde (s. 82-96) bir makalesi vardr. Bu makalenin Trk kaynaklarndan alnan ksmlarnda dikkate deer bir ey yoktur; ancak Bat kaynaklarndan alman baz ayrntlar vardr ki, bun lardan burada ksaca bahsedeceiz. Takyeddin'in Msr'da doduunda Mordtmann'n phesi yok gibi gzkyorsa da, H. Suter, mehur Die Mathemaker und astronomen der Araber (s. 191) adl eserinde, Takyeddin'in am'da ve 1526 ylnda doduunun yazlmas, bizim yukardaki dncelerimize daha ok uyuyor (geri Suter, bu bilgiyi Ktip elebinin Kesf-iiz-zunun'nndaki Sidret-l-mnteha maddesinden almtr). Mordtmann bundan sonra, Evliya elebinin Seyahatname'sva.de (I, s. 443, kdam basm) Tophane srtnda Sansonhane yaknnda bir mneccim kuyusu mesiresi olduunu ve bu kuyunun Murat IV. zamannda mft Yahya Efendi fetvasyle doldurulduunu, bunun Ali Kuu tarafndan yaplm olduunu yaz dn uzun uzadya anlatr ve gayet nemli bir bulumu gibi, bu kuyunun Ali Kuu'nun olamayacan ilve eder. Tabi Evliya e lebi, en mehur astronom olarak, Ali Kuu'yu bildii iin, olay tah rif etmi ve zamanin deitirerek ona mal etmitir. Ancak mneccimba kuyusu mesiresi diye bir mesire olduuna inanabilir ve bu suretle rasathanenin yerinin bir dereceye kadar tayinine muvaffak olabiliriz. Hadikat-l-cevami'e zeyil yazan Ali Sat Efendinin rasatha(l) Ravzal-nl-eby/r'i (Msr basks, s. 462) gre bu olay 9 9 8 ylnda gemiscir.

92

OSMANLI TRKLERNDE LM

nenin imdiki Galata kulesinde yaplm olduuna dair bsbtn yanl ifadesini de makalesine alan Mordtmann, onu da hemen d zeltmitir. Byle gvenilir olmad besbelli haberleri bugn maka lelere uzun uzadya almann ve sonradan dzeltmenin, ancak baz yazarlara gvenilmemesi lzumunu meydana koymak gibi bir fay das vardr. Bat kaynaklarna gelince, bunlardan rasathanenin tarihi ve yeri iin belki baz bilgiler almak kabildir. Bu kaynaklardan biri, Avus turya elisi Von Ungand'n zamannda elilik papaz olan Stephan Gerlach'n anlardr. Bu anlarda 13 kasm 1577 tarihli bir kaytta (bkz. Trkisches Tagesbuch, Frankfurt a. M., 1674), padiahn Msr'dan getirttii bir astronom iin, Galata dnda bir tepe zerinde Vene dikli Andreas Gritt'in evinin bulunduu yerde bir kule yaptrdn ve kulenin altnda birka kula derinlik ve geniliinde bir kuyu kazldn, astronoma ylda 3000 duka altn maa baland gibi, rasathane tamamlannca, 6000 duka altn daha verileceini, Sela nik'ten astronomi bilen bir de Yahudi getirildiini, bunun astrono ma yardm ve Hoca Sadeddin'in oluna hocalk edeceini ve bu ra sathanenin sadece padiahn talihini ve eref saatlar (uurlu za manlar) belirtmeye kullanlacam okuyoruz. te yandan, S. Gerlach'n halefi olan elilik papaz Salomon Schvveigger istanbul'da 1578'den 1581 ylna kadar kalm ve yaz d yolculuk anlarnda (Reisebeschreibungen nach Konstantinopel, XXIII, s. 90), Nrnberg, 1608), Deersiz bir astronomun padiaha yaptrd fay dasz masraflar bal altnda, uzun uzadya Takyeddin'in rasathane sinden bahsetmitir. Bu fkrada papaz, bu zatn bir zamanlar Romada bir matematikiye uaklk ettiini ve orada Euklides, Proklos, Ptolemaios gibi Yunan astronom ve matematikilerinin eserlerini, sonradan gizlice salad bir Yahudinin araclyle, tercme etti rerek, okuduunu syledii gibi, bu astronom iin Galata dnda bir kule yapldn ve bu yapda 12 Hristiyan esir kullanldn katar. Bundan baka Takyeddin'in bir dnya, bir de gk kresi, bir meridyen dairesi yaptn, fakat padiahn ve mftnn bu rasat haneyi, bilindii gibi yktrdklarn yazar. Her halde bu kaynak lara gre, rasathanenin yapl tarihi biraz deimek gerekiyor. akaik zeylinin 987=1579 yln inaat yl diye gstermesine ramen, Ger lach'n bu inaatn 1577'de balam olduunu yazmas, ve yukarda sylediimiz gibi, Ltfi Tokad'nin kitaplarnn rasathaneye verilme sine dair olan padiah b u y r u u n u n tarihinin 12 safer 986=1578 ol-

XVI. YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

93

mas, 1579 tarihinin biraz ge olduunu gstermektedir. Rasathane inasnn be veya yedi yl sreceini kaydeden papazlarn ifadesi doruya yaknsa, binaya en ge 1577'de balanm olmas gerekir; nk bina 1580'de ykldna gre, ancak o vakit bitmeye yakla m olabilirdi. Takyeddin'in Roma'da bulunup orada tahsil ettii rivayetiyse, ancak bir kiinin haberine dayand iin, dorulanmaya muhtatr. Bizim bildiimize gre, bu Osmanl astronomu, Msr'da tahsil et mitir. Her iki elilik papaznn Takyeddin'in alelade yalanc, dolan drc bir mneccim olduu hakkndaki szleri tabi tamamyle ma nasz ve yanltr; nk akladmz gibi, onun eserleri, zamann astronomi ilmine tamamyle sahip bir astronom olduunu gster mektedir. Bu mnasebetle unu da kaydedelim ki, Takyeddin'in kuy ruklu yldzlardan ahkm kardna ve padiaha bu hususta ak lamalar verdiine dair, Trk kaynaklarndaki haberler de kolay ko lay kabul edilemez. Mordtmann, bu astronomun ilim seviyesinden ve kitaplarndan, ne yazk ki, asla bahsetmemitir. Rasathanenin yerine gelince, bu hususta nce unu syleyelim ki, Galata'dan ileride, Beyolu'nda Venedikli Gritt'in gayet mkellef bir kona olduu baka kantlarla da dorulanmtr. Bu konan yaknnda bir mezarlk bulunduu da muhakkaktr. Bu mezarln imdiki Taksim bahesi yerindeki mezarlk olmas muhtemeldir. te yandan, Evliya elebi Tophane mesirelerini yazarken (bkz. Seyahat name, I, 442-444), Sansonhane kurbunda mneccim kuyusu mesire si nden bahsediyor ve orada, yukarda sylediimiz gibi, Ali Ku u'nun bir rasat kuyusu kazdrdn ve sonra Murat IV. n emriyle doldurulduunu t r l ho hikyelerle anlatyor. Asl nemli olan nokta, padiahn sansonlarmn, yani byk kpeklerinin, Venedikli Gritt'in eski konann ek yaplarndan bir yerde beslendiine ve bu sansonhanenin mneccim kuyusu civarnda olduuna dair aldmz bilgidir. O halde, byk bir ihtimalle, rasathanenin bu Venedikli nin konann yerinde ina edilmi olduunu kabul edebiliriz. Bu nedenle Ahmet Refik'in (bkz. Onuncu asrda istanbul hayah, s. 53, not) rasathanenin Galata saraynda, bakalarnn da Galata kulesinde ku rulmu olduu hakknda verdikleri bilgi doru deildir. Mordtmann, Selnikli Yahudi sylemiyor; yalnz XVI. yzylda bir hareket olduunu ve belki bu seph ben Schemtob'un astronomi astronom hakknda kesin bir ey Selanik Yahudileri arasnda ilm astronomun 1568'de o ehirde Jozerine eserlerini bastran Paniel

94

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

Perachja ha Kohen olabileceini, Babinger'in bir mektubuna dayana rak, bildiriyor (1). Bir de Gotha ktphanesi katalogunda (Pertsch, s. 544), Murat III. m Takyeddin'e zeamet balanmas iin bir ferman vardr. Bu fermandan, bu zatn bir aralk Msr'da Reit kads oldu unu da reniyoruz. Bu devirde eitli ilimlerden bahseden ansiklopedik eserler nadir deilse de, bunlarn hemen hepsi Arapadan, Farsadan evrilmi veya oradan buradan toplanm eserlerdir. Bu arada byk bir ince leme sonucu olan bir iki esere rastlanr. Mesel Takprl-zade Usameddin Ahmed bin Mustafa'nn (lm. 1560) Miftah-s-saade ve misbah-s-siyade adl Arapa eseri, zerinde durulacak bir .kitaptr. Ya zarn olu Kemaleddin Mehmet tarafndan Mevzuat-l-ulm adiyle Trkeye evrilmi olan ve 1500 sayfa tutan bu eser, 1312 (hicr) ylnda kdam matbaasnda yaynlanmtr. Yazar, eserinin nszn de, 300 kadar ilmi ele aldn yazarsa da, verdii bu sayya pek gvenmemelidir; nk o devirlerde ilim deyiminin anlam pek ge ni tutulurdu, hatta bir ilmin eitli dallar bile ayr birer ilim say lrd. Ama, bu eserin fkh, kelm ve felsefe gibi ilimlere degin taraflar bir yana braklsa da, mspet ilimler ve bu yolda yazlm eserlerle bunlarn yazarlar konusunda bilgi vermesi bakmndan ko numuzu ilgilendirdiinde phe yoktur. Bu kitapta tp, elkimya, bo tanik, zooloji, matematik ve fizik gibi ilimlerin o zamanki konu ve amalar zerinde olduka bilgi vardr. Hele matematiin, zellikle geometrinin zihne hiddet (keskinlik) vererek anlay kuvvetlen direcei, kant, ncl, ispat noktalarndan en kesin bilgi salayan ilim olduu iin insan esassz dncelere ve cehl-i mrekkep ten (bil mediini de bilmezlik) kurtaracan syler (bkz. Mevzuat-l-ulm, I, s. 403). Bu konuda, astronomi, matematik ilimlerini aklayarak me h u r eserleri ve yazarlarn sayar. Hermes'i dris'den (yazar bunu Kufatidsiki dris peygamberle- bir tutar) balayarak, Eflatun, Aristo, Farab, bni Sina, Fahreddin Raz, Nasireddin Tus gibi byk bil gin ve filozoflarn olumluklar da alnm, zellikle Eflatun ve Aristo ok vlmtr. Bizce, bu eser Osmanl Trklerindeki ansiklopedi lerin en nemlilerinden biridir. Takprl-zadenin, bugn Dou ve Batda msteriklerin her an ba vurduklar ve XVII. yzyl orta larna kadar Osmanl bilginlerinin olumluklarn iinde toplayan,
(1) Tarih-i ebii'l-Faruk (IV, 36) dahi Takyeddin'in maiyetine Yahudi bir mneccim yar dmcs verildiini, kaynak gstermeksizin, yazar.

XVI. YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

95

akaik- numaniye adndaki eserinden, herkes gibi, biz de faydaland mz iin, burada onun da adn anmamay deerbilmezlik saya rz (1). Selim I. in Msr' fethi srasnda orada bulunup, Osmanl ordu sunda alan Ahmed bin Ali Znbl-l-Mahall-r-Remmal adnda bir yazarn Kanun fi'd-dnya adiyle Arapa yazd bir eser, Murat III. n emriyle, kad A b d r r a h m a n adnda bir zat tarafndan, Trk eye evrilmitir. Bu eserin Arapasmda yazarn resmi ve eski me hur hekimlerin ve bilginlerin resimleri olduu gibi, tarih hikye lere de birer resim uydurulmutur; Trkesinde bu resimler yoktur. indekiler, corafya, memleketlerin acayip ve garayibi, efsaneler, astronomi, astroloji, remil ve cifirden ibarettir. Topkap saray Re van kitaplnda hem Arapa ve h e m Trkesi vardr ve Trke nshalar Nuruosmaniye ktphanesinde de 3000 ve 3001 numarada kaytldr. Yazar bundan baka, Fetb-i Msr adiyle bir tarih yazd gibi, Selim I. in vefatna kadar devrinin tarihini, Vakat- Sultan Selim Han adiyle kaleme almtr. Bu devrin mspet ilimler alanndaki dnce rnleri arasnda, Ebu Yahya Zekeriya bin Mehmed bin Mahmud-l-Kazvin'nin (lm. 1287) kendisine Batda ortaan Plinius'u lakabn kazandran, me hur Acaib-l-mahlkat ve garaib-l-mevcndat adl eserinin, erh-i kitab-t acaib ve garaib adiyle, Osmanl edebiyat tarihinde Srur-i Kadim (lm. 999 hicr) lakabyle bilinen air ve bilgin Mustafa bin Muslihddin bin aban tarafndan, Kanun Sleyman'n byk olu ehzade Mus tafa adna, ikinci Trke evirisi vardr. Fakat eviri zrafa denilen hayvana gelince, ehzadenin haksz yere babas tarafndan ldrl mesine ok zlen Srur, eseri tamamlamayarak o noktada brak mtr (Topkap Revan kitapl, 1088). Kitabn asln ehzade Mus tafa Mekkeli bir tccardan satn alm ve evirisini Srur'ye emret mitir. Srur eviriyi yaparken, fazla yerleri attn ve faydal ey ler kattn syler (2). Eserde baz ilve ve kmalar vardr. Kazvin'nin Acaib-l-mahlkat\ pek mehur ve birok dillere tercme edil mi bir eser olduu iin, iindekilerden bahsetmeye lzum yoksa da,
(1) Bu eser, O. Rescher tarafndan, Almancaya da evrilmitir. (2) Paris'te Bibliotheque Nationale'de, her naslsa Arapa yazmalar arasnda bir mecmua iinde kalan (bkz. de Slane, Cat. des man. arabes, 2 4 8 9 ) , bu Trke eviriyi, karaloun yazar, Abdrrahman bin mer-s-Suf adndaki asttonomun eserleti arasnda numara altna alarak, tarif ederken, Kazvin'nin olmadn, fakar o trden olduunu sylemesi ve yazarn adn .vermeyerek gemesi yznden, dikkatsizlikle eseri mer-s-Suf'nin sanm ve bu kitabn Franszcasna o yolda geirmirim; halbuki bu son yazarn byle bir eseri yoktur.

OSMANLI TRKLERNDE

ILIM

eviriye kimi yerde olduu gibi, kimi yerde aklanarak geen nemli noktalar, dikkate deer eyler olduklar iin burada ele almay uy gun gryoruz. Mesel Kazvin, yaradltan bahsederken, Cenab- Hakkn evreni alt gnde yaratt sznde, bu alt gnn ancak bir azar azar ilerleme anlamna alnmas gerektiini, yoksa, henz g ne yaratlmadan, gn ve zaman tasarm m m k n olamayacan syler. Eserin deney usul zerine fkralarn, Srur byk bir nemle ve aklamalarla alr ki, ilimde deney ve gzlemin byk nemine inand bu satrlardan anlalr. Bir de eserde, yeryz nn kreselliinden, gnein iklim ve rklar zerine etkisinden dik katle bahsolunmaktadr. Asl eserin iindekiler nce gklerin ve gk lerdeki cisimlerin, yeryzndeki maden, bitki ve hayvanlarn anla tlndan sonra, eitli kuvvetler ve nefisler ve akllarn aklanmas ve sonunda garip ekilli hayvanlarn tarifinden ibarettir. Bu eit eserlerden Siraceddin mer bin el-Verd'nin. Haridet-lacaib ve ceridet-l-garaib adndaki eseri, Mahmud Hatib-r-Rum adl biri tarafndan, Selim I. in torunu skender Paa-zade Osman ah' adna Trkeye evrilmitir. Eserin ilm bir deeri yoktur; arzn, y u m u r t a n n sars gibi, kre biiminde olduundan ve mesel En dls'ten kazlsa, in'e klacandan, dalarn ve nehirlerin nasl meydana geldiklerinden, efsanemsi bir yolda bahseder (bkz. Esat Efendi ktphanesi, 2040). Bu eserin Paris'te Bibliotheque Nationalede (A. F. T. 151) bulunan nshasnda bir de dnya haritas bulun maktadr. Londra'da British Museum'da bulunan baka bir Haridet-lacaib evirisi vardr (bkz. Cat. Rieu, add. 789) ki, bu daha mkem meldir. Fakat mtercimin ad bilinmemektedir; ancak 963 ylnda Sinan Beyin emriyle evrildii yazldr. Bu eviri de yeryznn biimi ve blmleri, denizler, dalar, nehirler, talar, deerli talar, bitkiler, yemiler ve tohumlardan bahseder. Sonszde kyamet al metlerine ve dnyalarn saysna, kyamet gnne ait masal bilgiler vardr. Eserin asl Arapas 322 hicr tarihinde kaleme alnmtr. H e r halde, h e r iki evirinin, ayn eserden olmas gerekirse de, istan bul'da grebildiim Esat Efendi ktphanesi nshas pek nemli bir nsha deildir. Bu cins kitaplar arasnda, air Yahya bin P i r Ali Nev'nin Netaic-l-fiinun ve mehasin-l-mtun (bkz. Paris, Bibi. Nat. Cat. man. turcs., A. F. 44) adl eseri bir yer tutabilir. Yazar (lm. 1598) Malkaral olup, M u r a t III. zamannda hret almtr ve akaik-t numaniye'ye zeyil yazan Ata'nin babasdr. Eserin banda yazar Yevakit-l-ulum,

XVI. YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

97

Fevaih; miskiye ve Ltfi Tokad'nir Mevzuat-l-ulm'undan ve daha ba ka birok eski kitaplardan faydalandn syler. On drt ilimden (baz nshalara gre on iki) baheden, okumas kolay ve keyifli olan bu eserde zbde-i maarif marifetullahtr; umde-i ulm ilm-i sfatullahtr, fakat bunlara vusul, yani sar-i bediadan messir-i kadi me istidlal iin, tarih, hikmet, ilm-i tabayi-i mevalid-i else, ilm-i hey'et lzmdm (1) dedikten sonra, yaradl hikyesi ve peygam^ berler tarihiyle balar. Sonra Yunan, filozoflarndan, Me'mun'un Aristo'nun kitaplarn nasl tedarik ettiinden, Farab-lbni Sina ilikilerinden bahseder. Eflatun'un peygamber olduuna dair bir de hadis (?) vererek, bunlar Molla Ltfi'hin erh-i mdtdi' haiyesinden aldn syler. Aristo'nun felsefesinin esaslarn ksaca aklayarak cevher-i fertilerin (atomcular) teorisini redde kalkr: Esasnda; kesilerek, kirlarak, akldan ya da h a y a l d e n . dahi olsa blnemeye^ cek olan ey a t o m d u r / h a l b u k i atom uzayda yer kaplar, hareket eder, sa solu vardr. O halde iki yan vardr ;iki yan olan eyse bl nebilir der. Hey'et (astronomi) basit veya kaytl olur.. Basiti kolaydr, geometriye ihtiyac yoktur; halbuki kaytlsnn geometri ye ihtiyac vardr. Bu ilimler iin agmin, Naireddin Tus ve Ali Kuu'nun eserlerini tavsiye eder. Astronomi ilminin dine aykr ol madn sylerken, u fkray anlatr: mer Hayyam Ptolemaios'un Aknagest'ini okurken, kba sofulardan biri bu kitabn ne olduunu sorar; H a y y a m da, Evelem yenzuru ilessemi keyfe beninha yeti nin tefsirini okuyoruz diye cevap verir. Bundan sonra arzn kreselliindeh, evrenin koni eklinde oldu undan ve nihayet mspet ilimler yannda kelm, fkh, tasavvuf, tarih, remil ve cifirden bahseder. Eserin banda Selim II. zamanna kadar Osmanl tarihi de zet olarak kaydedilmitir; Eserde Sokull Mehmet Paann sadrazam olduundan bahsedilmesine gre, her hal de 987 ylndan nce yazlm olacaktr, . , Y i n e bu devirde Hakim a h Kazvin tarafndan Demir'nin me h u r Hayat-l-hayvan adl eseri Selim I. iin Farsaya evrilmi'oldu unu biliyoruz ki, aslnda hekim olan b zat bn-n-Nefi'in"M*z'ini de erh temitir. Tbb eserlere gemeden nce, elkimya zerine, bu devirde ba layan baz faaliyetleri sylemek lzmdr. Dervi Mustafa Sekkin-i
(1) Bilgilerin z. Tanr'y bilmektir; alimlerin .en .gvenilecei .- Tanr'nn sfatlarnn ilmidir, ama. bunlara erimek, yani gzel eserlerden anlarn, balangc olmayan sanatsn anla mak iin tatih, fizik, tabiat ilmi ve astronomi lzmdr, anlamna.

98

OSMANL TRKLERNDE ILIM

Konstantin adnda bir zat tarafndan yazlm bir elkimya kitabi, Paris'te (Bibi. Nat., F. T. suppl., 556) Mill ktphanede bulunmak tadr ki, o zaman bilinen elkimya usul ve kurallarn, mesel altn ve gmn eritilmesi, k k r t yapmak, iksir-i feylesofyi (hayat iks i r i = m r uzatan il) ve altn yapmak usullerini syler. Eserin sonunda civa esas zerinden altn yapmak iin yeni bir usul Maripli bir elkimyacdan 1000 akeye rendiini syler ki, Osmanl Trkiyesinde elkimyay yayan Ve onu sanat edinerek, byklerden para ekenler ou zaman byle Kuzey Afrikallar olmutur. znikli Ali Bey adnda bir zatn da elkimya zerine eserleri var dr. Bunlardan biri Kef-l-esrar fi hetk-l-estar adl yazmadr (niver site ktphanesi, Yldz, tabiiye, 226). Arapa olan bu kitab yaz mak iin, 23 yl elkimyanm kurallarn, sembollerini renmeye ve srlarn kefe alan yazar, Ali bin Aydemir-l-Cildek, Cabir bin el-Hayyan'dan (1) ve daha baka elkimya yazarlarndan faydalan dn syler. Eser, 9 ge benzetme olarak, 9 tabakaya ayrlm ve bu fasllarda iksirlerden ve m a h u t ecsad-i seb'adan (2) bahsedil mitir.
(1) Tam ad Cabir bin el-Hayyan-l-Ezd yahut el-Tus, bazen el-Harrani'dir. ia'nn Ali sllesinden altnc imam dedikleri imam Cafer Sadk'n (lm. 7 6 5 ) rnecisi ve dostu diye D o u ve onlardan alarak Bar kaynaklarna ad geen bu zarn kiilii henz tespit edilememi olmakla birlikte, zellikle Batda GeOer adiyle, XII., XIII. yzyllarda onun gibi gsterilerek Latince bir ok eserler yaynland gibi (bu eserlerin tam bit listesi iin bkz. Aldo Mieli, La Science Arabe, Leyden, 1 9 3 9 , s. 5 7 - 5 9 ) , ahs iin' de bir hayli efsaneler uydurulmutur; mesel bu efsanelerden bazlarna gre, Cabir bir Hine hkmdar, bir filozoftu. Nihayet son yllarda kendisine atfedi len Arapa eserler, Berlin niversitesi tabi ilimler tarihi profesr Julius Ruska ile yardmcs Paul Kraus (hu zat simdi Msr Klliyesi hocalarndandr) tarafndan incelenince, bu eserlerde baz terimlerin ve lsmailiye mezhebine bal ihvan-s-Safa gizli derneinin din ve mezhebi g rlerinin yer bulmasndan ve bu bilgilerin aa yukar 8 6 0 ylndan nce yazlmas mmkn olamayacandan dolay, bunlarn mam Cafer Sadk'n rencisi olan Cabir'e ait olmas ihtimali orradan kalkmstt. O halde eserler, lhvan-s Safa'dan biri veya her halde gayet bilgin ve belki d.* lsmailiye mezhebinin dalernden biri rarafndan yazlm ve nem kazandrmak iin imamn dostu Cabir'e atfolunmutr. Esasen Cabir'in kiilii hakkndaki tereddt mehur Fihrist-l-ulm yazar bni Nedim'in byle bir zatn yaadnda gsterdii pheyle baslar. Batda Geber ad errafnda dnen bilgilerin birou aslszdr; mesel maden asitletin retimi ancak X V I . yz ylda kefedilmiken, bu da Liber iornaann adl ve Cabir'in olduu sylenen bir esere girmitir. Kendisinin olduu sylenen Arapa eserlerin birou fizie ve metafizie ait olup, en toplu el kimya bilgileri Kitab Seb'in adndaki eserde bulunmaktadr (bkz. Carullah Veliyddin ktpha nesi, 1 5 5 2 ) . Bu hususta fazla tafsilt iin su eserlere ba vurulmaldr: Aldo Mieli, La Science Arabe, Leyden 1 9 3 9 ; Dritter Jabresbericht des Forschng Jnstittt in Berlin, 1 9 3 1 , J. Ruska, s. 9 22; P. Kraus, s. 23 -42.
T

(2) Yedi cisim. Bunlar altn, gm, kalay, kurun, demir, bakr ve harini (eskiden ayna yapmakta kullanlan madde). Bunlar birbirlerine dntrmenin mmkn olduuna ina nrlard.

XVI. Y Z Y I L VE D E N Z

CORAFYACILARI

99

Yazarn baka bir eseri de Drer-l-envar fi esrar-il-ahcar'dv. (bkz. Viyana ktphanesi, kat. Flgel, No. 1498). Yazar bu eserin ns znde yllarca elkimyaya alt halde, deyimlerin ve terimlerin d anlamlarna bakt iin, hi bir ey anlayamadn ve sonunda Cildek'nin (lm. 1342) eserini (galiba Um-l-mizan ve'l-miftah adl eser olacak) bulunca, srlarn kendisine aldn ve bu eserini yazmaya baladn syler (bkz. aynt eser, Selim Aa ktphanesi, mec. 881). Eserde hacer-i mkerremin (yani madenleri birbirine dntrebi lecek masal madde=filozofta) bileimini, niteliini ve srlarn yaz dktan sonra, elkimya sembollerinin ve ilm-i mizann (yani elkimya) srlarn bildirir. Onuncu blmde bu srlarn meydana vurulmasn dan biroklarnn bana bellar geldiini, hatta Kahire'de kendi ho cas Mercui-l-ma'nm bu srlar bulduktan sonra, Kanun Sley m a n zamannda bir hain vezirin elinde telef olduunu da katar. Bu eserde kendisinin birok eserleri ve bu arada yukarda ad geen eser de saylmaktadr. Yazarn olumluunu pek iyi bilmiyoruz; fakat adnn kimi vakit Ali elebi Aleddin-l-Saruhan el-Mellif (elMuallim)-l Cedid diye sylenmesine gre, Manisal olacaktr. Bu devirde, daha baz nemsiz elkimyaclar varsa da, bunlar hakknda tafsilt vermekten vaz geilerek, bu yzyllarda tbbn du r u m u n u ksaca zetleyeceiz (1). Bu blmn konusu olan yzyllarda, tbbn byk bir ilerleme gsterdiini sylemek kabil deildir. Geri Kanun Sleyman'n med reselerinden birini tbba ayrm olmasna ramen, oradan byk yazar ve hekim yetitiini pek bilemiyoruz. Hatta bu medreselerin mderrislikleri herkesin tamahn ekmi, ie iltimas karmaya ba lam ve mderrisliklere ikinci derece ulema bile tayin edilmitir, t e yandan zaman getike, yer yer cahil hekimler tremi ve nihayet Selim II. e hekimba Garras-zade Muhyiddin verdii bir takrirle, hekimlerin imtihana tabi tutulmasn teklif etmi ve bu teklif ze rine padiah, u aadaki buyruuyle, deta bir eit devlet imtihan tesis etmitir:
}

istanbul kadsna hkm ki dergh-i muallmda hekimba Garraseddinzade Muhyiddin dergh-i muallma mektup gnderib istanbul'da vesair memalik-i mahmiyede baz kimesneler cerrah ve tabib ve kehhal adna gezb hengme
(1) Yalnz urasn syleyelim ki, bu elkimya merak, pek sk bir surette .olmasa bile, memleketimizde uzun zaman srm, hatta 1301 hicr ylnda Divan- Muhasebat (Saytay) ye lerinden Tevfik Bey adnda bir zat bu ile uraarak, deneyler yapmrr (bkz. niversite krphanesi, Yldz, tabiiye, yazma, 2 1 2 ) .

100

OSMANLI T R K L E R N D E ILIM

kurub ve, dkknlarda oturub mcerred celb ve ahz in Mslmanlara tbba mugayir ve hikmete muhalif katil erbetler ve zehirnak mshiller verib ve det-i leme muhalif yaralar aub ve gzlere dahi slbsuz yapub muhalif otlar koyub Mslmanlarn mallarna ve canlarna zarar eritirb minba'din ann gibilerin marifet ve ilimlerin kend bizzat gidb san'atlarnda imtihan edb hallerine gre kadir olduklarn kimesneler il edeler dey icazet vermeyince ann gibiler sergide ve dkknda oturub hengmegirlik etmeyb ve Mslmanlara muhalif otlar vermeyb zarar eritirmeyeler dey tenbih olunmak lzm- olduun bildir mi imdi ilimlerinde cah olanlar Mslmanlara ol vehile muhalif nesne verb zarar eritirmek mnasib deildir. Byrdm ki vardukta zikrolunan taifeye muh kem tenbih ey leyesin ki min;ba'din marnileyh hekimbana varub ilimlerinde ne mertebe kudret ve marifetleri olduun marnileyh bizzat, imtihan edb ilimlerine kadir olduklarna gre ilt etmee ruhsat vermeyince arularda ve mecmlarda fuzul esvablarn serb ve hengme ile cemiyetler edb mcerred kendlere celb-i mal in Mslmanlara bulduklarn vermesinler ve. yaraya ve gze nesne koyub mavere: etmedin fuzul, kend kendne tabiblenb hengmegir olanlar ve tbba" muhalif Mslmanlara nesne verenleri te'dib edb inad ve muhalefet zre olanlar isim ve resimleriyle arz eylesn ki haklarnda emr-fi erifim ne vech ile sdr olursa mucibi ile amel oluna min ba!din emr:i eri fimle amel olunmak in suretin sicill-i mahfuza kayd ettinden sonra ayn ile emr-i erifimi marnileyh elinde ibka edesin. 8 c. 981 (Ahmet Refik, Onuncu asr-t hicride istanbul hayat, s. 89). Bu devredeki tbb eserlerden ancak birkan saymakla yetine c e i z ; ' b u n l a r d a n biri Menafi-n-ns (bkz. niversite ktphanesi, Yl dz, tp, 218; Topkap saray kitapl, K. 1066) adnda b i r kitaptr ki, halka greletirilmi bir eserdir. Bu kitabin yazar hakknda bib liyografyalarda olan karkl burada aklamak pek yerindedir. Eserin yazar olarak baz nshalarda, Tabib K a v s u n = K a y u n - z a d e , bazlarndaysa, Dervi Nida diye gsterilmi olmas, bu karkla sebep olmutur. Gerek Brockelmann ve gerek baka Avrupal ya zarlarn (mesel E. Blochet, Cat. des manucrits turcs de la Bibi. Nat, Paris) Kaysun-zadenin adn Mehmed Bedreddin bin Mehmed Kavsun:Nir da diye bildirmelerine baklrsa, her iki yazar ayn ahs saydklar anlalyorsa da, Kahire,-yaknnda K a v s u n kynden yetime bir hekim ailesine mensup olan Kaysun-zade, K a n u n i . Slyeman'n hekimbas olup, padiahn Sigetvar seferinde (1565) vefatnda yann da b u l u n m u ve cesedini t a h n i t etmitir (bkz. Osmanl tarihleri ve zel likle olumluu iin Ata, Zeyl-i akaik- numaniye, s. 196). Halbuki Nida Menafi-n-ns adl bu kitaba yazd bir sonszde, bu bende Dervi

XVI. YZYL VE .DENZ ' CORAFYACILARI

101

Nida Ankara hkinden olup diye balayarak, drt kardein en k olduunu, seyahat yoluyle Krm'a giderek, Han Sahib Giray'a hoca olduunu, elilikle Kanuni Sleyman'a gnderildii srada d manlar tarafndan Krm Han katnda, Tatar Han haindir diye padiaha bildirdii -yolunda iftira edildiini; b u n u n zerine dn nde yedi yl zindana atlarak, ktktan sonra tesadf ettii evld- resulden yz yanda bir pir (?) kendisine tp retip, bu eseri yaz dn hikye eder. Anlalyor ki, bu iki yazarn birbiriyle zerre kadar iliii yoktur. Kaysun-zadenin Arapa tbba dair eserleri ol duunu Brockelmann'da (Suppl, II, 666) gryoruz.; ama bunlarn arasnda Menaji-iin-ns yoktur, Nida'nin, tam manasyle bir hekim olmamas yznden ,eserin teden beri Kaysun-zadenin sanlm olmas dnlebilir. Zaten eserin dorudan doruya Kaysun tara fndan Trke yazlmas, kendisinin doru drst Trke ^konua mad (bkz. Zeyl-i akaik, s. 197) bilindiine gre m m k n deildir. Nida bu eseri, ksaltarak nazm ekline koymu ve Selim TL e tak dim etmitir. Manzum, eserdeki:
:

geh ol tbda bir kitab ittim Encm-i tbba fitb ittim An nesr eyledim fesahatten Bunu nzm eyledim belgdtien beyitlerinden her iki eserin de Nida'ye ait olduu anlalyor. Ese rin mensur ve manzum ksmlarnda Osmanl Trkiyesinde, belki ikinci defa olarak, frengiden ve tedavisinden bahsedilmektedir. Tp Fakltesi eski tp tarihi hocas Dr. Galip Ata (Ata), frenginin ve tedavisinin manzum tarifini grnce, Kaysun-zadenin Sultan S leyman maiyetinde Macaristan ve Avusturya seferlerinde bulundu unu dnerek, Latince mehur Syphilis (1) manzumesinin' yazar Giroamo Frocastro'ya rastladn ve ondan grerek frengi hakkn da manzum bilgi verdiini farz ve tahmine kalkmsa da, eserin Kaysun-zadenin deil, Dervi Nida'nin olduu anlalnca, Bkre
- " (l) Tbb manzumeler'iinde en ' muvaffak' olmu eserlerden biri olan bu. Syphilis sivc Mdrbus gallicus manzumesi.-.1530 ylnda yaynlanmtr. Manzumenin kahraman Syphilus adn da bir obandr ki, srsnn kuraklktan lecei korkusuyle gne tanrsna isyan .etmesi .zerine A p o 11 o, insanlara imdiye kadar grlmemi musibetli bit hastalk musallat etmeye ve ilk olarak bu hastala'' Syphius'un tutulmasna karar verir. te bu. manzume yznden, o vakte kadar trl trl adlar taklan bu hastala artk Syphilis ad verilmitir.. Bu manzumenin edebi bakmdan pek deeri olduu sylenilir; Franszcaya gayet gzel bir evirisi, Paris Tp Fakltesi nin mehut dermatoloji hocas ve hocam Dr. Cell Muhtar'n stad Alfred Fournier tarafndan yaplmtr.

102

OSMANLI

TRKLERINDE

ILIM

IX. tp tarihi kongresine tebli edilen bu varsay suya dm olur (bkz. Galip Ata, Evoluon de la medetine en Turquie, Bucarest, 1932). Yine bu devre ait olduunu dilinden bir dereceye kadar tahmin edebildiimiz yazar, kopyacs, kopya tarihi ve yeri belli olmayan Kamus-l-hikme ve't-tb adl, dikkate deer bir eser daha vardr (bkz. Veliyeddin Efendi ktphanesi, 2527). lk bakta yalnz tbba ait gibi grnen bu garip kamus yazar, bn Baytar'da, Kamus-l-hikme'deki maddeleri kolay bulabilmek iin elifba srasyle tertip ettiini, sy lemesine gre, bu iki eserden bir derleme yapm olacaktr. b z e n kelimesini anlatrken, faydal otlar ve yapraklarla kaynatlp, bele kadar girilen suya bzen denildiini ve buna en ziyade lousalk ha linde bulunan kadnlarn ve mesane ve bbrek ta olanlarn rabet ettiklerini ve daha birok hastalklara bu banyolarn faydas oldu unu syledikten sonra, bu banyo suyuna Trkede ferman ve der man suyu denildiini nakleder. te bu suretle, elifba srasyle tbb madde balar gidip dururken, birdenbire araya adi lgatler, felsef deyimler, Hiamiye, Yakubiye tarikatlar, gne ve aytutulmalar, hatta vefkler girmektedir. Yazar her lgat ve deyimin Arapasnn arkasndan, Farsasn ve hele btn bunlarn Trkesini bulmu ve ilve etmitir. Ad ve tarifi yukarda geen bn-n-rNefis'in AfVinin, ehzade Mustafa'nn hekimlerinden birinin istei zerine, air Srur tara fndan evirisi (bkz. niversite ktphanesi, Yldz, tp, 277) cmle cmle yaplm ve kimi vakit aklanmtr; Arapa tp dilini ren mek isteyenler iin pek faydal bir eserdir. Bu yzylda, Osmanl padiah (Kanun Sleyman, Selim II., Murat III.) zamanlarnda Osmanl imparatorluu snrlan iinde ye timi ve eserler yazarak pek mehur olmu bir Osmanl-Arap heki mi vardr ki, onu da burada anmak lzmdr. Bu zat, ed-darir (kr), el-ekmeh (anadan doma kr) ve hayra yorma kabilinden bazen el-basir (iyi gren) lakaplaryle mehur olan Davud bin mer-lAntak'dir. Suriye'de ve Msr'da, 1511 ve 1599 yllar arasnda, ya am olan bu bilgin hekim, ayn zamanda bir filozof ve matema tikiydi. Kendisi Yunanca renmi ve birok eserler yazmsa da, bizi burada ilgilendiren eseri Tezkiret-l-elbab ad ve ksaca Tezkire-i Antakt unvanyle Trkiye'de ve b t n Mslman memleketlerinde mehur olan mhim bir kitabdr ki, 1254 ve 1324 hicr yllar ara snda Msr'da yedi defa baslmtr. Eseri 976 ylnda yazmaya ba ladn bir mnasebetle sylyor (bkz. aym eser, Msr, 1302, I, 21).

XVI. Y Z Y I L VE D E N Z CORAFYACILARI

103

nszde, tbbn genel bilgileri verildikten sonra, tp mfredatnn kendinden nce tertip edildiini syleyip, bu ilimde hret alan Yu nan ve Arap bilginlerini teker teker sayar. Mfredat bahsini bn Baytar'n El-Cami' adndaki nl eserinden geni bir surette ald muhakkak olmakla birlikte, yazarn kendi denemeleriyle elde ettii birok illardan da bahseder; h a t t a bni Sina, Kanun'da 800 basit il sayd halde, Antak 1712 il saymaktadr. Bundan sonra, k saca terihten bahsedip, fazla ayrntlar iin, kendi eseri olan Nzhet fi't-tesrih'e mracaati tavsiye eder. Eserin ikinci ksmnda, elifba sra syle, hastalklarn tedavilerini anlatp dururken, baytar kelimesinde hayvan hastalklarndan, corafya kelimesinde bu kelimenin Yunanca bir kelime olup, bu ilmin tpla ok ilgisi olduundan, iklimlerin hastalklar zerine etkisinden ve geometri kelimesinde bu ilmin ko nutlarn yaplmasnda tpla ilgisi bulunduundan bahisle hatta ken disinin, Kesf an-ilmkilt adl, geometri zerine eseri olduunu syler. Tbba dair ikinci nemli eseri, Msr'da miriliva (alemdar) Der vi elebi bin Mustafa'nn vyle balayan ve Tezkire'nin kenarn da baslm olan En-nzhet-l-miibhice fi tehiz-lrezhan'dr. Bunda bugn genel patoloji dediimiz bahisler, felsef bir yolda yazlmtr; yazar, kendisinden nce, bu yolda kimsenin bir eser yazmadn syleye rek, iftihar eder. Bundan baka, bni Sina'nn Kanun'una Nazm-kanunek adiyle bir erh de yazmtr. Antak'nin baka eserleri ve dikkate deer olumluu iin slm Ansiklopedisinde tarafmdan yazlan maka leye mracaat olunabilir (I, 454). Yukarki sayfalarda, bu yzylda mspet ilimlerin Osmanl Trkiyesindeki halinden ksaca bahsettik; imdi bir iki satrla genel, kltrel baz noktalara deineceiz. Bu yzylda Trkiye'de henz matbaa kurulmad gibi, basl kitaplarn bile Trkiye'ye sokulmas serbest olmadn ve Arapa, Farsa kitaplarn Trkiye'ye girip satlmasna, ancak padiahn fermanyle, msaade edilebildiini sylemek lzmdr. Mesel 1594 y lnda Roma'da baslan Euklides'in, Nasireddin Tus tarafndan Arap aya evrilen Tahrir-i Euclidis (1) adl eserinin Trkiye'ye sokulmas ve satlmas iin, 996 tarihli bir ferman karldn biliyoruz (bkz. Mustafa Nuri Paa, Netaic-l-vukuat, III, 120; Selim Nzhet, Trk rhat(1) Uuclides elementarum geometricum primtm arabice impressi, Roma, 159-4. libri XIII. ex tradttctione Nairid-Dini Tuini nane

104

OSMANLI TKKLIRNDB

LM

baackgt, istanbul, 1939, s. 22; fermann tpkbasm iin bkz. aym esef, levhalar). Yine bu yzyln dnce hayat hakknda genel bir fikir ver mek iin, unu sylemelidir ki, Murat III. zamannda Trkiye'ye gelerek, Histoiredu Serail et de la Cour (Paris, 1633) adiyle bir eser yazan Michel Baudier'den aldmz bilgiye gre, o zaman Osmanl memleketinde 120 medrese, 89 hastane ve 9000 renci bulunmak tadr. Medreselerde artk rencilerin derslerine almadklar ve daha ziyade zevk ve safaya, sefahat lemine daldklar ye bundan dolay, Murat III. n, baz iddetli tedbirler alnmak zere, renci saysnn aratrlmasn emrettiini de reniyoruz. rencilerin dersleriyle uraarak, derece derece medreselerini terfi etmeleri ge rektii hakknda, 29 evval 983 tarihli bir ferman daha karlmtr ki, bir sureti Ahmet Refik'in Onuncu asr- hicrde istanbul hayat sal ese rinde bulunmaktadr (s. 50). *** Bu devirde, Osmanl Trkiyesinde, kiinin dnme zgr l urunda idam edilmi olduunu biliyoruz. Bunlardan biri Kabz- Acem adl ulemadan bir zattr. Bu Kabz, sa'nn Peygamber'e stn saylmas gerektii ve baka baz iddialarla ortaya k m ve her gezdii yerde bu dncelerini yaymaya balamt. Ka nun Sleyman zamannn nl sadrazamlarndan brahim Paa dev rinde Kabz yakalanarak, Divana getirilmi ve orada hazr bulunan Rumeli kazaskeri Fenar-zade Muhyiddin'le Anadolu kazaskeri Ka diri Efendiler tarafndan yargs yaplmsa da, bu yarglamada Kabz'n iddialar dinlenip reddedilecek yerde, kendisine kar sebb etim ve teddid ika' olunmu (svlm ve tehdit edilmi) ve sank ise iddiasnn doruluu ispat iin, t r l trl ayetler, hadisler ileri srmtr. Bu kantlar kazasker efendiler reddedemeyine, Kabz, Divandan serbeste kp gitmitir. Bu muhakemeyi kafes arkasn dan dinleyen padiah, veziri brahim Paaya bu imanszn susturulamayna sebep ne olduunu sorunca, paa, kazaskerlerin bilgi sizliini ileri srm ve bunun zerine Kabz, ertesi gn yeniden yakalanarak, Divana getirilmiti. Bu defa padiahn emriyle,, mft emseddin Ahmet Kemal Paa-zade, yani bni Kemal ve istanbul kads Sadi elebi muhakemeye m e m u r edilmiti. Bu ikinci muha kemede bni Kemal, Kabz'm iddialarn rtm ve istanbul kads da katline hkmeylemitir (bkz. Peev, Tarih, I, 124; li, Knh-lahbar, yazma, ksm IV, vaka XVII). Bu garip zatn kim ve nereli

XVI. YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

105

olduuna dair fazla tafsilt bulamadk; her halde dndn ak syleyen v e misyoner tabiatl bir adam olduu anlalmaktadr. Mu rat III. zamannda, bir de Hamza adl biri, ayn, dinden kma suuyle, idam edilmitir. ; nc ve en nemli kimse, istanbul'da Behram Kethda med resesi mderrisi, Nadajl Sar A b d r r a h m a n adl bilgindir. Kendisi, Divanda Rumeli ve Anadolu kazaskerleri tarafndan yarglanarak, idama m a h k m olmutu; vaktin sadrzam Trnak Hasan Paa ida ma sebep ne olduunu sorunca, Anadolu kazaskeri Esat Efendi kar lk olarak yazd mektupta diyor ki: . Sultanm Nadajl hakknd-a sual buyurulmu byle znd-k .grmedim .hap- neir ve cennet cehennemi ve sevab ikab bilklliye inkr edip Eveleysellezi halkassemvati vel'arda bikadirin... (1) nass-t kerimine ne dersin dedim kadirdir lkin vukua gelmez dedi- Bu krhaneye zeval yokPur dersi Yevme tbeddellardu- gayrei'aedi (2) ve VessemVt matviyyti. biymennihi (3) nusuuna .e der sin dedim te v ili ve tevcihi-vardr, mrad yine bu inada olan ahvaldir i dedi, Yevme yeknnns kelfirailmebsusi ve tekmikibl kel'hnilmenfui (4) ne demektir dedikte dalar: ~ gibi, adamlar lemde perian olurlar demektir'dedi. Ve hatta ok nusus-i. kaviye ile phe-i rediesin izale ve, kabul-i hakka imale kas-, deyledik mecal olmad bu mertebe ztndkttr. Kusur-i aklnda eeri phe yok fe.emma. daire-i teklif ten hari olacak kadar mecnun deil idi. Zu'm.una. hayli idare-i bahs' eyledi. Mecnun te'vili nususa kadir olmaz. Zndn ise bdelahz tevbesi makbul-olmayp bil te'hir, katli vacip, olmakla er-i erif mucibince kai line hkmolundu, hazretiniz. hazr- olsanz kendi elinizle katli caiz idi. Kendi zu'm-i fsdiince dnya belsndan hals oldu,. Msliniyn dahi elinden <ve din-i islm dilinden hals buldu (bkz. Naima,tTarih,.I, 326, 1011. senesi vakayii).
l :

te bu suretle zndk (Allaha ve ahrete inanmayan) olduuna hkmedilen Abdrrahman Hoca (Sar A b d r r a h m a n ) , yukarki ifa delerinden anlaldna gre, lemin sonsuzluuna ve b lemde
(1) Bu .ayetin tamamnn anlam: Yeti ve g yaratan Allah'n gc, bu yer vc gk gibisini yararmaya yetmez mi? Evet yeter; o, her seyi.bilen yaratcdr (bkz. Kur'an, X X X V I , 81). '(2) Bu ayetin tamamnn anlam: Yerin ve gklerin baka bir arza ve baka gklere dnecei ve bir ve:.kahredici olan Allah'n huzuruna" kmak iin, mezarlarndan kalktklar gn (bkz! Kur'an, X I V , 4 8 ) . (3) Bu ayetin lamamnn anlam: Cenab- Hakk, ona lyk olan derecede takdis vc tespih etmelidir; ' kyamer gnnde btn yer onun avcunun iinde ve gklerse, toplanm bir tomar gibi, sa elinde olacaktr; Allah kusurlardan uzak vc mriklerin ibadette ortak kldklar,! eylerden yksektim (bkz. Kur'an, X X X I X , 6 7 ) . . . . . . . (4) Bu. iki ayetin anlam: insanlarn pervaneler gibi dald, dalarn pamuk gibi arld gn; ama buradaki cibal kelimesini Peygamber'e muhalefet eclen reisler, yani da gibi byk adamlar, manasna anlayatj tefsir dahi ;yk: deildir (bkz. Kur'an CI, 4 ve 5).

106

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

tabiat kanunlar stnde olaylar olamayacana inanm bulunuyor du. Bu dncesinin cezasn ekerek, Batnn bu yzylda yetien, byk filozoflarndan Giordano Bruno'nun Roma'da yakldnn (1600) ertesi sene istanbul'da idam edilmitir. *** Osmanl Trkiyesinde, XV. yzyln ortasndan XVII. yzyln ilk senelerine kadarki, ilim faaliyetini ksaca hikye eden son iki blmn ald, bu devirde, Batdaki ilim faaliyetine arabuk bir gz atmak faydadan hal deildir. Bundan nceki zette bahsettii miz gibi, Rnesans artk hmanizm halinde balam ve te yandan, mteharrik harflerle basm usulnn icadyle Yunanca ve Latince ilm eserlerin baslmasna sra gelmiti. Bu yzyllarda birok b yk simalar ilim gklerinde, yeni yldzlar gibi, parlamaya balam tr. Bunlardan biri istanbul'un Trkler tarafndan fethinden bir yl nce talya'da Floransa yaknlarnda doan byk dhi Leonardo da Vinci (1452-1519), dehasnn harikulade genilii, bamszl, yepyeni dnceleri, sezgilerinin doruluu, gzlemlerinin salam l noktasndan, sonradan daha ok takdir edilmitir. Ayn zamanda byk bir sanat olan bu zatn sanat tabiatyle bizim erevenin dnda kalr (1). XIX. yzyl balarna kadar yalnz sanatlyle tannan bu byk adamn, Milano'da Ambrosiana ktphanesinde bulunan, el yazmalar ve not defterleri 1796'da Paris'e gtrlm ve orada Academie Franaise'in ktphanesine konulmutur. Bu yaz malar orada Venturi tarafndan incelenmise de, asl ilm ve teknik dncelerini toplayan yazmalar mecmuas=Codex atlanticus, 1815 y lnda yeniden Milano ktphanesine geri verilmiti. Bu yazmalar, Franszca evirileriyle birlikte, ancak 1881 ylnda Paris'te Les Manuscrits de Leonard de Vinci ad altnda yaynlanmtr. Geri, bu tarihten daha nce, Libri'nin matematik tarihinde bu zattan bahsedilmi idiyse de, nihayet 1906 ylnda nl Fransz fizikisi P. Duhem'in makaleleriyle, Leonardo'hun ilm deeri, zellikle mekanikteki bu lularnn Galilee'nin keiflerini hazrlad fikri ileri srlmtr. Bundan baka, da Vinci teknik alannda uma makinelerini, para tleri daha o vakit dnd gibi, grme iinin fizyoloji ve fizi ini olduka kavram ve te yandan da insan terihi zerinde al arak, bugn ngiltere'de Vindsor saraynda saklanmakta olan gayet gzel terih levhalarn yapmtr.
(1) Sanat iin bkz. Mazlar evket Ipsirolu, Rnesans sanat; istanbul, 1 9 4 2 , s. 11.

XVI. YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

107

Leonardo gibi ressam olan Nrnbergli Albrecht Drer de bu de virde insan terihi zerinde incelemeler yapyor, matematik ve fizik zerinde alyordu. Tp ilminde devrin dillerde dolaan bilgini ise, Osmanl tp tari hini en ok ilgilendiren Paracelsus'tur (1493-1541). Ancak XVII. ve XVIII. yzyllarda Trkiye'de tp leminde ok ad geen bu zattan biraz bahsetmek lzmdr. Asl ad Aureolus Philppus Theophrastus Bombastus von Hohenheim olan, svireli bu tp hocas, Luther'in Hristiyan dininde meydana getirdii reforme hareketi gibi, tpta bir reform hareketi yapmaya abalam, fakat, kibir ve gururu ve herkesi bir yolda krmas yznden, baaramamsa da, o vakit mut lak egemen durumunda bulunan Galenos ve bni Sina tbbna kar sava aarak, bu yazarlarn kitaplarn, biraz nce Luther'in papa nn emirnamesini yakmasn takliden, yakarak, derse balamtr. Bir de, o vakte kadar okutma dili olan Latincyi brakarak, profesr ol duu Ble ehrinde Almanca ders vermi ve kitaplarn Almanca yaz mtr. Paracelsus'un gayet garip isimli eserleri vardr. Bu zatn tpta asl yeni prensibi, kimyann tedaviye uygulanmas, yani yalnz bit k i s e l illarn deil, madensel bileiklerin de kullanlmasyd; nk, Paracelsus'a gre, hastalklar vcudun kimyasal bileiminde mey dana gelen bozukluklardan ileri gelmekte olduu iin, bu kimyasal bileime giren maddelerin. vcuda sokulmas, y a h u t vcuttan karlmasyle tedavi m m k n olabilirdi. Bu usule sonradan tpta iatrochimie ad verilmitir. te yandan macrocosme'un (byk ev ren) microcosme (kk e v r e n = i n s a n ) zerine byk etkisi oldu una inanan ve hatta bu yzden bazen mistisizme bile den yaza rn slbu gayet etin ve kendisine mahsus olarak kulland de yimlerin anlalmas pek gtr. Mesel Y u n a n felsefesinin drt eleman yanna koyduu elemandan birine sulphur adn ver miti; bu deyim, asla k k r t demek olmayp, yanmann asl mad desini ifade ederdi. Cwa deyince btn madenleri kapsayan nitelik ve prensipleri ve bunlar arasnda sblimlemeyi, sale~tnz dedii zaman da, kimyasal bir bileiin atee dayanan ve deimeden kalan ksmn anlamak lzmd. te bu anlalmaz yazc yazar, kitaptan ziyade, tabiatn incelenmesi tarafls olmu ve diyar diyar dolam tr; h a t t a bir yazsnda ilim ve sanat bir memleketin mal deildir, onu her yerde aramak lzmdr; insan hocasn kendi evinde soba nn arkasnda bulamaz diyerek, kitaba benzettii tabiatn yaprak larn evirmek sayd gezilerini mazur gstermek istemitir. Her

108

OSMANLI TRKLERNDE LM

halde,, dikkate deer, fakat eksantrik bir kimse olan Paracelsus, ha yatm- byk skntlar iinde, btn meslektalar tarafndan h^ karet grerek, Salzburg'da bitirmitir. Fakat, her ne olursa olsun, bu garip halli adam, kimyann amacnn altn yapmak olmadn kuvvetle sylemek suretiyle, bu ilmin, en nemli uygulatma alanla rndan biri olan, tbba girmesini, ilknce, srarla savunan bir yazar dr (1). ;

te bu zatn, dnceleri XVII. yzylda, dorudan doruya eser leriyle olmasa bile, azdan aza, zellikle gayr-i Mslim hekimler araclyle, Osmanl Trkiyesine de gemitir. Aada grlecei zere, Salih bin Nasrullah'n Gayet-l-itkan adndaki eserinden baka, hi bir eviride Paracelsu'un adnn yannda eserlerinin ad gemez; halbuki btn evirilerin ad Tereme-i Parakelsus'tur. " Yine bu devirde modern madenler ilminin babas saylan George Agricoa, madenler ve fosiller hakknda, deerli bilgiler vermitir. Matematikte de bu devir, modern bir safhaya balang oluyor. ' Ahlk prensiplere itaatsizliiyle mehur olan Jerome ardan, bilinmezli denklemlerin zm iin mehur olan usuln yayna lad gibi, yazd cebir kitabiyle, ortaa cebir usullerine son veri yordu. Botanik ilmi de bu devirlerde, nl Alman botanik bilgini Leonard Fuchs'un (1501-1566) sayesinde, byk bir gelime kazan^ mt. Bu zatn ad, mehur gzel fuchsia ieklerine verilerek, ye il bir lmszle eritirilmitir. Yine b yzylda anatominin kurucusu saylan Flamand Andreas Vesalius (15T4-1566), Louvain ve Paris niversitelerini pek muhafazakr bularak, Padua'da profesrle gemi (1537) ve ora da gerekten anatomide yeni bir a amtr. lk olarak, dorudan doruya ly aarak, rencilere gstermek usuln k u r m u ve bu suretle eskilerin biri kitaptan okyan=:lector, teki anatomi par alarn gsteren=demonstrator grevini kendi nefsinde toplamtr. Bu almalarn sonucu olarak, be yl iinde mehur eseri De corpus Immmi fabrica'yj. -yaynlaanitiT ki, bu eser modern;anatomi ve fizyo lojinin temel ta saylr. Kaslarn ksln gsteren resimleri zama nn btn anatomi eserlerine gemi olduu gibi, kann, dolamn? da, pek iyi bildii Galenos teorisini eserine almakla birlikte, kann sa kalpten sol kalbe, aradaki perdenin delikleri yoluyle, getiinde
(1) Paracelsu'un hayat ve felsefesi hakknda en roptu bilgi iin bkz. E. Radl, G'echichte dar biologhcben Tbeorien in der Nctaeit, .Berlin, 1 9 0 9 - 1 9 1 3 ve Sdhoff, Varacdsus' Forscbtngem
:

XVI. YZYIL VE D E N Z

CORAFYACILARI

109

phesini meydana v u r m a k t a n ekinmemi, bu perdede gzle byle delikler grmek kabil olmadna dikkat ekmekten geri durma mtr. Bu devrin en byk ve en nemli kefi, phesiz ki, astronomi alannda olmu ve btn ilim lemini batan aa sarsmtr. Po lonyal Nicolaus Koppernikus (1473-1543) ki, ksaca Kopernik diye mehurdur Yunan bilginlerinden Philelaus ve Aristarkhus'un eser lerinin incelenmesiyle eritii sonucu, yani evrenin merkezinin arz olmayp, gne olduunu ve btn gkcisimlerinin gne etrafnda dndklerini ispat ederek, yzyllardan beri h k m sren Ptolemaios astronomisini bir vuruta ykmt. Bu hususta yazd De revolutionibus orbimn coelestium adl eserini, baslm bir halde, ancak lm deinde grmeye muvaffak olmutu (1543). te yandan, XVII. yzyln ilk senesinde, Roma'da imdi heyke linin bulunduu meydanda odunlar zerinde, Inquisition mahkemesi kararyle, yaklan filozof Giordano. Bruno (1547-1600), bizim lemir mizden baka lemler olduunu, evrenin zaman ve uzay iinde son suz olduunu ve btn evrene yaygn bir r u h u n varln, iddia etimiti. Cena. de. le. enen, yani Perhizin ilk aramban yemei adl eserin de, arzn gne etrafnda dndn tekrar eden zavall filozof yu karda sylediimiz akbete uramt. . n g i l t e r e ' d e kralie Elisabeth'in zel: hekimi olan William Gilbert de, BrUno'nun evren grne katld gibi, mknats ve mk natsl maddeler, zellikle pusula zerine nemli bir eser yaynla mtr; te en belirli izgileriyle zetlemeye altmz bu ilim hare ketinden Osmanl Trkiyesinin asla haberli olmad, yukarki say falarn okunmasyle, pekl anlalr, Anatomi, hep bni Sina'nn ve nihayet bn Nefis'in anatomi ve fizyolojisi, tp, ufak tefek gz lemlerin eklenmesiyle, Galenos ve bni Sina'nn tbbidir. Kopernik'in btn bir sistemi.ykan kefinden Osmanl Trkiyesi haberli olmak yle dursun, Takyeddin rasathanesi, rasad-i cedid diye hl Ptolemais astronomisi zerinde alyordu. Ksacas Trkiye, bu devirde mspet ilimler noktasndan, darya kar kuvvetli bir setle kapanm ve deta Batyla hi bir temas olmam gibidir. Fakat bundan sonraki devirde Batyla temas, gayet ge ve uzaktan bile olsa, balamtr ki;: gelecek blmn en nemli konusunu bu:' te maslar tekil edecektir.

BLM

XVII-XVIII. YZYILLAR VE KTP ELEB


XVI. yzylda, ilim retiminde ve ilm eserlerin yazlnda g rlen arln, XVII. yzyln yarsnda daha ok belirdiini gr yoruz. Gerekten bu yllarn yazmalarnda, artk Avrupa'da beliren modern ilm dnn, Yunan ilmini temelinden sarsan b y k d nce hareketlerinden eser bile grlmez. Tercmeihal kitaplar an cak ynetme veya yarg evrelerinde hret alm kimselerin isim leriyle doludur. Sylediimiz gibi, daha nceki yzyllarda tabi ve fizik ilim lerin retim yeri olan medreselerde birka ansiklopedik bilgin ye timiti. Fakat XVII. yzyldan bu yana, medreselerde yava yava akl ve mspet ilimler itibardan dm ve dersler daha ziyade fkh alan iine kapanmt. Matematik, astronomi, felsefe gibi ders ler, her ne kadar, tamamyle ortadan kalkm deilse de, her halde ikinci planda kalmtr. Hatta bu ilimlerden en ilkel bilgilere bile sahip olmayanlarn en byk medreseler mderrisliine ve en b yk makamlara getii grlmtr. lim ve fikir alemindeki bu aalamadan, Murat IV. a (1623-1640) verdii lyihasyle n kaza nan, Koi Bey yle ac ac ikyet etmektedir:
Halen tarik- ilim dahi fevkalhad mtegayyir olmutur ve aralarnda cari olan kanun-i kadim tenezzl bulmutur. Mukaddema bir talib-i ilim danimend olmak murad eylese ulemadan birisi mteharrik olub evvel andan mahrac dersi okuyub istidad ve liyakatini mahede ettikten sonra mderrisinden birine gn derirdi. Andan birine byle byle haricde ve dahilde ve ahnda nice mddet danimend olub badehu murad ettii yerde karar edb yolu geldikte mlzim olub ruznme-i hmayuna nami yazlrd. Hatta danimendlerin eskileri ki muidlerdir, her birine tetimme tayin olunub anda sakin olan suhtegn tayfasna ifade-i ulm ederlerdi. 1003 tarihine gelince ahn muidlerinin imdiki mderrisler ka-

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP ELEB

111

dar itibar vard... Tarik- ilim pek pak ve mazbut idi. Ol sebebden ilerinde cahil ve ecnebi olmayub eer kuzat eer mderrisinden cmlesi ilm dini mkemmel, fz ve vakar sahibi adamlar olub mderrislii halinde ilm-i erife ve mansb halinde din devlete istikamet ile hizmet edb ibadullaha nef'i malz olurdu... Bu asrda da lim ve cahil bir grlmeyb erbab- ilm marifete imtiyaz verilse zaman- kalilde yine evvelki mertebeye varrd. M e n a s b - i i l m i y e e f a atle v e r i l m e k murad d e i l d i r . l i m h a n g i s i ise ana ge r e k t i r (bkz. Koi Bey Risalesi, Ebzziya basm, s. 39-43). t e yandan, aada k e n d i s i n d e n ' uzun uzadya bahsedeceimiz Ktip elebi, Mizan-i'd-hak fi ihtiyar-iLahak adl, k k risalesinde slmn ilk zamanlarnda mspet ilimlerin yasaklanmas rivayetlerinden bahsederken, diyor ki: Fakat nice haliy-z-zihin kimseler sadr- evvelde vaki olan meni rivayet lerini hacer-i camid gibi taklid-i mahz ile tutub asln tedbir ve mlhaza etme den red ve inkr eyledi. Felsefe ilimleri deyu zemme mbtel olub yeri g bilmez cahil iken lim geindi. Evelem yenzuru fi melektssemavati vel'ardt tehdidi kulana girmeyb zemin ve eflke nazar- bakar gibi gz ile bakmak sand. Devlet-i Osmaniye evailinden Sultan Sleyman zamanna gelince H i k m e t i l e e r i a t i l i m l e r i n i c e m e y l e y e n muhakkikler itiharda idi. Sonra eb'l-fetih Sultan Mehmed Han medaris-i semaniye bina edb kanun zere ul oluna deyu vakfiyesine kayd ve erh-i mevakf ve haiye-i tecrid derslerini tayin eylemiti. Sonra gelenler bu dersler felsefiyattr diye kaldrub hiday'e ve ekmel dersleri okutma makul grd. Yalnz ana iktisat, nmakul olmakla ne felsefiyat kald, ne bidaye ve ekmel kald ve bununla suk- ilme kesad gelb ehli inkraza karib olmala baz kenarda Ekrad diyarnda yer yer kanun zre ul eden talihlerin mbtedileri Rum'a gelip azim tafra satar oldular (bkz. Mizan-lbak fi ihtiyar-il-ahak, istanbul, 1306, s. 10-11). te bu iki zatn ifadelerinden anlalyor ki, XVII. yzyl ban da ve h a t t a daha XVI. yzylda bile, Osmanl T r k medreselerinde, akl ve nakl ilimler noktasndan, bir aalama gze arpmaktayd. Bu devirde m a t e m a t i k zerine, Hzr Halife Teber adnda bir zatn, Gezke-i erkam ad altnda, bir aritmetik kitab ve Diyar- Bekirli Molla M e h m e d elebi adl baka bir yazarn geometri, astronomi ve baka ilimlerden bahseden eseriyle, kendisinin koyduu problemlere yine kendisinin verdii cevaplardan m e y d a n a gelme Redd kabul ve ecvibe adl bir eseri vardr. M u r a d IV. n mneccimbas baka bir Mehmet elebinin de baz ufak tefek astronomi risalelerini biliyor sak da, b u n l a r kendilerinden ayr ayr bahse deer eserler deildir.

112

OSMANLI TRKLERNDE

ILIM

Tpta Larendeli Siyah-zade Dervi adnda bir zat, Msr'da uzun zaman gezip incelemeler yaptktan sonra- illarn Trke, Arapa, Farsa, Rumca ve Berberice adlarn veren bir lgat kitabiyle MecmmPrt-ttb adl m a n z u m bir tp kitab yazmtr (bkz. ehit Ali Paa ktphanesi, 2039). Bu eserin ikinci ad da, Terceme-i Molla Siyahi mntahabat-i ihtiyarat-i ifa derbeyan- ilm-i ttb'dr. Eser mevsimlerin tbb et kileriyle balar .Kan alma, hacamat, nabz ve idrar bahisleri iyice yazlmtr. Sonra hastalklar v e illarn tarif eder (tarihi 1615). Yine bu devir hekimlerinden Zeynelabidin bin Halil tarafndan, Murat IV. a takdim edilroek zere> ifa-l-fuad adnda bir eser kale me, alnmtr (bkz. niversite, ktphanesi, Yldz, tp, 260; Topkap Saray kitapl, R. 1691, H. 577, E. H. 1818). Bu kitap daha ziyade, ye mek, imek ve giymekte salk kurallarn anlatr. lk drt blm b ilerde kullanlan maddelerin zelliklerinden ve etkilerinden ge nel olarak bahseder. teki blmlerinde ayr ayr her yemein, me sel hayvansal, bitkisel yemeklerin, yemilerin zelliklerinden, iek lerden, buhurlardan, mcevherlerden ve hatta sa uzatma ve semirmie ilcndan da bahisler vardr. Eser XIX. yzylda, ayn yazarn ay ve biber zerine yazd risalelerle birlikte, Kahire'de basl mtr^ Bu devrin en nemli .tbb eseri, hi phesiz, Murat IV. n ba hekimi, bedbaht Emir elebi tarafndan yazlan Enmuzec-t-tb adl kitaptr. Bu eserin birok nshalar istanbul ktphanelerinde bu lunmaktadr. Emir elebi Msr'da renimini tamamlam, KalavunMansuriye hastanesi hekimliine atanmtr (bkz. Enmuzec-iihttb, ni versite ktphanesi, Yldz, tp, 28, var. 2-3). Olumluu iin byk bir ey bilmiyoruz ;o zaman ulemasnn olumluklann yazan akaik zeyli ih'de ad bile gemez. Daha nce yazd Neticet-t-nb'da. sy lediine gre, istanbul'da nkapahi'nda bir hekim dkkn atm bildiimiz gibi, Kaptan Recep Paaya mensup olup, tmar defterdar lna ve nihayet padiahn hekimbalna kadar ykseldiini re niyoruz. Nihayet, afyon kulland bahanesiyle ve dmanlarnn fit nelemesi zerine, Nizip'te'Murat IV. n z o r l a : yedirdii ok miktarda afyondan zehirlenerek, 1048 hicr ylnda vefat etmitir (o zamann btn vakayinamelerinde bu feci katlin tafsilt vardr). Her hald eserlerinin incelenmesiyle, bu Emir elebinin bilgili, zellikle zeki bir hekim olduu anlalmaktadr. Enmuzec-iU-tb, btn teki tp eser leri gibij hayann, topran y e iklimin nitelikleri zerine; bir, salk bilgisi blmyle balar; anatomiden ksaca bahsettikten sonra, has-

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP ELEB

113

talklarn ve illarn teker teker aklanmasna geer. Emir elebi, kitabnn nsznde, yazarn, kendinden nce yazlan eserlerden, hi bir ey katmadan, her eyi almasnn doru olmadn ve kendi.de-> neylerinin sonularn da kaydetmesi gerektiini syler. Mesel sa^ komonya (mahmudiye otu) denilen ilcn miktar, gerek iklim ve gerek ilcn kt yer yznden, deieceini, onun iin bu miktar bni Sina'nn Kanunundan olduu gibi alp kullanmann doru olma yacan, te yandan Antakya sakomonyann istanbul'da Basra sa-: komonyas miktarnda verilmesi yanl sonular vereceini szlerine katar (bkz. Enmuzec-t-tb, var. 5-9). Kitabn son bahsi de ilgi eke cek kadar nemlidir. Burada Emir elebi hekimlerin mutlaka anato mi renmelerinin pek gerekli olduunu ve hele savata bulunan he kimlerin, len askerlerin lleri zerinde, anatomi bilgilerini geni letmelerini ve eer bu m m k n olmazsa, maymunlar, domuzlar ze rinde terih yapmalarn kuvvetle tavsiye eder.Bu devirde, dikkate deer tbb bir eser daha vardr ki, p -da irvanl emseddin Itak adl bir yazarn Tesrih-l-ebdan ve terce man-1 kbale-i feylesofan balkl kitabdr (bkz. niversite k t p h a n e s i T. 2662 ve Sleymaniye ktphanesi, Vehbi Efendi ksm, 1476). Bu eser, nsznde yazl olduu gibi, Murat IV. n sadrazam Recep Paa zamannda kaleme alnm olmasna gre, tarihinin 1629-1631 yllar aras olmas gerekir. Yazar bir zamanlar dershane-i dris'te (yani tp ilmini renmede) izaa-i vakit ettiini (zamann bou na harcadn), fakat baka baz ilimleri de rendiini, nszde syler; sonszde bir. trl bir baltaya sap olamayp, akta kaldn dan yanar yaklr ve sonunda paidahm kendisine eyh-l-harem'lik hizmetini vermi olduundan dolay, dualar eder. Eser ksmen bni Sina'nn Kanun'undan, bn Nefis'in erh-i Terih-l-Kanun'undan e virme ve olduka gzel resimlerle ssldr. nsz bitince, drt ele mandan, mizalardan ve .hrtlardan bahsettikten sonra, vcut organ lar! zerine genel bilgi verip, anatomiye geerek, batan itibaren beden blgelerinin anatomisiyle urar. Dlyatann anatomisini yazarken, kar sayfaya bir kadn resmi yaparak, dlyatann yerini ve dltn dlyatamda duruunu gstermeyi ihmal etmemitir. Hat ta bu bahsin arkasndan embriologie'ye dair bir fasl bile vardr. Kalbin gz olup bu organn asla hastalk kabul etmediini ve buraya maraz tar olursa helakin mukarrer ldn syler. Ya zar, bn Nefis'in, bni Sina'nn erh-i Terib'te sylediinin tersine olarak, kalbin iki gz olup, sa taraftaki gzde karacierden gelen
:

114

OSMANLI TUB.KXER.tNDE tLM

kann pierek sol taraftaki gze getiini ve oradan akciere (ygen) gittiini sylediini yazar ki, bu ifadeyle, bn Nefis'in kk kan dolamn en doru bir ekilde kefettiini anlayamam olduunu gsterir. Fikrimizce kitabn en nemli kaynann, yazarn aka syle memesine ramen, Mehmed Mansur bin Ahmed'in Kitab terih-l-beden (kaleme alm tarihi IX. hicr yzyl) adl ve resimli Farsa anato mi kitab olduu dnlebilir; tertibi ve resimleri tamamyle ona benzer (bu eser iin bkz. Paris, Bibi. Nat. Cat. man. pers., 1555, s. 96). Bu son kitap, slm tp leminde pek mehur olmu ve hatta 1265 ylnda Hindistan'da Luknov'da Terih-i Mansur ad altnda ba slmtr. Bu devirde, 1638-1639 yllarnda elkimya ile uraan iki kii altn yapmak hevesine derek, bu uurda balarn vermilerdir. Bunlar dan biri, Magripli, teki de Druz erafndan Muin-olunun kzdr. Bu kz, altn yapaca bahanesiyle, Murat IV. tan para szdrm ve bu paray keyif ve sefahatine sarf ettikten sonra, tabi, bir ey ya pamam ve idam olunmutur (1). Mehmet IV. zamannda, iki saray hekimi, padiahn emriyle, bi rer tp kitab yazm ve bunlarda memleketimizde kan yeni hasta lklar tarif etmilerdir. Bunlardan biri sarayn hekimlerinin ba Halepli Salih bin Nasrullah bin Sellum'un (lm. 1670) Gayet-l-beyan fi tedbir beden-il-insan balyle, 1655'te padiaha takdim olunan eser dir ki, padiah bu eserden m e m n u n olarak, yazara samur krk giydirmitir. Yazar, nsznde, tpta yeni yeni ilerlemeler olduunu, padiahn bunlarn memleketimizde de duyulmasn arzu ettiini bil dirmektedir. lk blmde saln alt eleman olan hava, besinler, iecek eyler, vcut idmanlar, ruh idmanlardan (uyku, nefsin is teklerine degin hareketler) bahsettikten sonra, tedavi usullerini sy lerken, kan almann o kadar lehinde gzkmez ve bu noktada, Hippokrates'in tabiat, hastalklarn seyri srasnda, pekl etkili olur; bizim iin onun iine yardm etmek yeter dsturunu ileri srer. llar bahsinde hi verilmemesi gereken illar pek dikkatle bil dirir. Bileik illar blmnde, zellikle Bat yazarlarndan Nikolaus adna rastlyoruz. Bu kitabn Franszcasnda bu yazarn kim olduunu bulamadam yazmtm. Sonradan his ilim tarihi dergi. (1) Bu kzn kardei Hseyin Bey, Enderun mektebinde tahsil grm ve Temyiz adiyle, ansiklopedik bir eser yazmrr (bkz. Naima, Tarih, III, s. 180).

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP ELEB

115

sinde Dr. Sarton, kitabn eletirisini yazd srada, bu Nicolaus'un, eer skenderiyeli Nicolas Myropsos deilse, Salernolu Nicolaus ola can ihtar etmiti. Gerekten, Nicolaus Myrepsos, 1280 tarihinde bitirdii mehur Dynameron adl kitabnda, bileik illar, zellikle merhemler hakknda nemli tafsilt verir. Bu eserin bir de Latince ksa evirisi vardr. Salih Nasrullah'm bu kitab, y a h u t ondan aln ma Arapa bir kitap grm olmas muhtemeldir (bkz. G. Sarton, Introduction to the History of Snece, II, 239, 1094). Yeni illardan, me sel ether'den (ruh-i zc) bahsettii gibi, yeni hastalklardan frengi ve plica polonica denilen, bit ve pislikten salarn birbirine yap masndan ibaret olan bir hastalk ve humma-i dakk ile iskorbt de anlatlmtr (bu yazma iin bkz. niversite ktphanesi, Yldz, tp, 230). Halepten istanbul'a gelerek, istanbul kads, sonradan ser etibba-i hassa (hekimba) olan yazarn Arapa birok eserleri ara snda Gayet-l-itkan fi tedbir beden-il-msan adl biri ve daha nemli ol mak zere, Gaye fi'tttb adl baka bir kitab daha vardr ki bunda i ve d hastalklar, deri hastalklaryle (bu bahiste kadnlarn kullanacai kozmetikler de vardr) madensel ve bitkisel zehirlerden bahsolunur (birinci eser iin bkz. Kprl ktphanesi, 970, Topkap Saray kitapl, Y. 1011; ikinci iin bkz. Berlin, Staatsbibliothek, Kat. der arab. Handschriften, 6315). Yine Berlin ktphanesinin Arapa yazmalar katalogunda 6352/3 numarada, Ttbb-l-cedid ellezi ahtereuh Barakelsus adiyle Arapa baka bir eser de yine bu yazarn adiyle kaytldr. Geri Brockelmann bu eserin Gayet-l-ithan'm bir paras olduunu sylemekteyse de, Sanartus ve Nicolaus'tan Sleyman bin brahim adnda birinin yardmyle Arapaya evirdiini ve bunu sonradan hekim mer ifa'nin Trk eye evirdiini greceiz. Yine ayn ktphanede; Osvvald Croll'n (lm. 1609) Basilica Chymica adndaki eserinin Arapaya Salih Nasrullah tarafndan evirisi vardr. Bunlardan Paracelsus'tan yaplan evirinin bizim iin dikkate deer taraf Trk kitaplarnda ilk defa olarak, bu Alman bilgininin eserlerinden ikisinin (Paragranum, Paramiruni) adlarnn verilmi olmas ve kimyaya dair blmlerin ev rilmi bulunmasdr. Bu eserin Salih Efendiden sonra gelen P a r a celsus mtercimleri iin daim bir kaynak olduu anlalmaktadr. Salih Nasrullah'm Gayet-l-itkan'mm eyhlislm Feyzullah Efen di emriyle Sultan Ahmet hastanesi bahekimi Mustafa Feyzullah tarafndan Nzhet-l-ebdan fi tercemet-il-itkan adiyle Trkeye evrildi-

116

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

ini biliyoruz. Fakat mtercim, eseri temize ekmeden lm ve olu kazasker Yahya Efendi, Fatih hastanesi bahekimi Ahmed Ebles'ad adnda bir zata bu ii yaptrarak, adn da vermitir. Yalnz eserde Paracelsu'un tp kimyas zerine hi bir bahis yoktur. An cak mtercimin, daim h u m m a l a r bahsinde knaknann kefi ve ka buunun faydalar zerine, ilgi ekecek ilveleri vardr (bkz. ni versite ktphanesi, Yldz, tp, 225). Mehmet IV. in yazdrd ikinci eser de saray hekimlerinden Hayat-zade Mustafa Feyzi'nin, Resail-l-mfiye fi emraz-il-mskile adl be risaleden meydana gelme ki, buna Trkiye hekimleri arasn da Hamse-i hayati ad verilmitir Trke bir kitabdr (bkz. ni versite ktphanesi, Yldz, tp, 345; Topkap Saray kitapl, R. 1680, H. 550 ve A. 2126). Tam bir nsha olan bu yazmada Risale-i maraz-i efrenc, Risale-i merakiye, Risale-i sevday-i merakiye ve Risale-i hummay-i dakk, Risale-i maraz-i pilika adl be risale vardr (1). Birinci risale karnda olan ve sevdav (atrabilaire) olmayan hastalklar, yani, mide, kara cier hastalklarn anlatr ve bu hususta Latin etibbasndan m zakeresi sebk eden bilgileri de yazm, zellikle, ou zaman adn Senartus olarak yazd Breslau'l Daniel Sennert'in (1572-1637) gz lemlerinden bazlarn vermitir (2). Bat hekimlerinden adn ver dii ikinci kii de F r e n e l i u s = J e a n Frenel'dir (3). Bir de Riviers ad geer (4). Sevday-i merakyeden bahseden ikinci risalede akl hastalklar tarif olunuyorsa da, bunlarn da zel sebepleri yine karndaki or ganlarn bozulmasna ve hltlarn yanmasnn iddetine verildii iin, bu hastalklara yan karn blgesinin adndan alnarak, merakiye sfat verilmektedir. Bu risalede de yine Sennert'in adna rastlanr. Frengiye degin nc risalede yazar, XVI. yzyln tannm
(1) Bu eserin baka tam bir nshas British Museum, car. Rieu, add.. 5684'te, llef-i merai-tye ve Sevday-i merakiye risaleleri de Arapa olarak Gotha ktphanesinde N o . 1980'de bu lunmaktadr, istanbul'un muhtelif ktphanelerinde de birok nshalar vatdr. (2) Bu yazar X V I . ve XVII. yzylda Almanya'da Witemberg'de nl bir profesr ve bir filozoftu. Eserlerinde kimyann tbba uygulanmasn verdii gibi, . Aristo felsefesinin rk noktalarn belirtmitir. Eserleri Lyon'da klliyat halinde baslm ve o zamann tbb iin bu eserlerin kfi olduu her tatafta sylenmitir. (3) Bu zat ( 1 4 9 7 - 1 5 5 8 ) nl bir. matematiki ve hekimdi. Bu da Aristo ve Galenos ilmi ne kat$t o vakit hkim olan gveni sarsm ve daha ziyade gzleme nem vermi bilginlerdendt. Birok matematik ve tp eserleri vardr. Universa medica .adndaki klliyat 30 defa basl mtr. (4) D e tabiiyeciydi. la Riviere adndaki bu zat, Fansa'nn XVI. yzyl ampirik hekimlerinden bir

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP ELEB

117

bilgini, ad yukarda geen, Girolamo Frocastro'nun (1483-1553) nl Syphilis manzumesinden ve baka Bat hekimlerinden alarak, hasta l gayet iyi bir ekilde anlatmakta ve nitelemekte olduu gibi, e itli tedavi usullerini, zellikle civa tedavisini sylemektedir. Bu arada spanyal Nicholas Monardes'in (lm. 1578) Amerika bitkileri hakkndaki grleri de kaydedilmitir. Drdnc risale, plica polonica adl deri ve sa hastalnn Trkiye'de ok grlmedii, ama bunu bilmenin gerektiini syleyerek, lzumlu bilgiler verildii gibi, beinci risalede fena tabiatl (habis) hummal hastalklar zerine bilgi verilmektedir. Burada Luis Mercado, zellikle Rodrigue Fonseca adndaki Bat hekimlerinden alnm bilgilere rastlanr. Bun lardan Portekizli Fonseca, Latince bir eser yazarak, XVI. yzylda Almanya'nn Aa Pfalz eyaletinde h k m sren bir ateli hasta lktan bahsetmitir. Yazar, bu h u m m a y a maligna sfatn verdii gibi, bizim Hayat-zade de bu sfat, Latincesinin anlam olan habis kelimesiyle evirdiini sylemitir (1). Bu hastalk hakknda span yal Luis Mercado (1520-1606), 1574'te bir eser yazarak bu hummay tarif etmi ve tp tarihileri bu hastal, bugn bildiimiz, typhus hastalna benzetmilerdir (2). F a k a t Hayat-zadenin eserinden bu hastala bugn ne dendiini anlamak ok zordur; nk, yeni bil gileri, eski bilgilerle kartrarak, iinden klmaz bir hale getir mitir. te nemli tp eserlerinden bahsettiimiz b u iki hekimden bi rincisi, yani Halepli Salih Nasrullah bin Sellum'un dnme olduu ve Latince veya Rumca bildii sylenmekte olduu gibi, ikincisi, yani Hayat-zade Mustafa Feyzi Efendi, akaik zeylini yazan eyhye gre, Musevden dnme olup Mehmet IV. devrinde Halepli Sa lih'in yerine 1080 ylnda hekimba olmu ve 1103 ylnda vefat et mitir (srayla hekim yetitiren bu aileden, Ahmet III. zamannda, ayn memuriyete geen baka bir Hayat-zade Mustafa Feyzi Efendi daha vardr ki, b u zat evvelkinin t o r u n u d u r ) . uras m u h a k k a k t r ki, bu dnme Trk hekimi, ou zaman Bat yazarlarndan faydalanmtr. Zaten kendisi eserinin banda, Latin etibbasnn fudalsmdan mtalaa ve mzakerem sebk eden mahaller diye karanlk bir ifadeyle, Bat eserlerini okuduunu ya
t) (2) Latince eserin ad Traclatuj de jebrmm acutorum et pesrilentium'dur. Louis Mercado, Hippokrates tbbna ok taraftar, zeki ve maharerli bir hekimdi. Bun tbbn St. Thomas d'Aquinas' unvan verilmitir. nk

dan dolay kendisine tp tarihinde

nasl ki bu ilhiyar Aristo'yu tutatak, bir din felsefe kurduysa bu hekim de Hippokrates'e tutunmutut.

118

O S M A N L T R K L E R I N D E ILIM

h u t mzakere ettiini sylyor. simlerin ou zaman yanl yazl m olmas bize bir dereceye kadar gsteriyor ki, Hayat-zade oku madan ziyade, o zaman istanbul'da bulunan gayri Mslim hekim lerle mzakere etmitir. Ama dnme olduu iin, bir yabanc dil bil mesi de ihtimalden uzak deildir (1). Bu zatn Ali Emir Efendi k tphanesinde (tp, No. 29) bir Akrabadm kitab da vardr. te bu devirde bazen Bat eserlerinden, ya azdan toplama veya aktarma suretiyle, meydana getirilen bu eit eserler, artk Tr kiye'de, bir Bat tbb bulunduundan haber alnm olduunu gs termekle birlikte, hi birisinde ne bir sistem ve ne de bir senteze rastlanmad gibi, XVII. yzylda Avrupa'da tbbn ilerlemelerin den hi bir habere rast gelinmez; hatta bu eserlerde, Bat yazarla rndan yaplan aktarmalara ramen, balca hkim olan dnceler, Galenos ve bni Sina'nn dnceleridir. Mesel yine bu devirde Mehmed bin Ahmed bin brahim adnda, lmln bilmediimiz bir zat da Budin=Budapete'de vali Hseyin Mustafa Paann em riyle bn-l-Baytar'n Kitab-l-mugni fi'l-edviyet-il-mfrede adndaki nl eserini Trkeye hem evirmi, h e m de aklam ve eviriye Mualecat-i eyh ibn-l-Baytar, Levazim-l-hikme adn vermitir. Halbuki, Sakzl bir R u m aileye mensup olan Alexander Mavrocordato (2), talya'nn P a d u a niversitesinde tp tahsilini ikmal ederek, kan dolamnda akcierlerin rol zerine, Latince bir tez neretmitir (Pneumaticon instrumentum irculandi sanguinis, Bologne, 1664; bkz. Paris, Bibi. Nat, 8 tb., 3629). 150 sayfa kadar tutan bu kk eserde, yazar byk bir yetkiyle, nce Hippokrates, Galenos ve Vesalius'un kan dolam zerine dncelerini zetledikten sonra, W. Harvey'nin kan dolamn buluunu aklayan mehur De motu cordis adndaki kitabn tartmaktadr. Yazar Alexander Mavrocordato, Divan- h m a y u n tercmanlnda nemli bir itibar ve nfuz ka zanm, Karlofa antlamasnn mzakerelerine katlm ve sadra zam Kprl Hseyin. Paa ve reis-l-kttab Rami Efendinin ya nnda nc kii olarak, devletin en nfuzlu adamlarndan biri ke silmitir. Buna karlk, hekim olarak, Trkler arasnda hi bir h(1) Asl ad ahla konumasnda vardr (bkz. Avram yapmak usuln de Mose ben Raphael olan Hayat-zadenin yalanc Mesih Sabatai Svi'nin padi tercmanlk ettiine dair, vaktin bir Ermeni airinin manzumesinde bilgi Galanti, Les MedecUs Jttifs, s.- 14). Trkiye'de Nevruz gn sarayda macun bu adamn icat ettii sylenir.

(2) Bu zat, Osmanl tarihinde, ana tarafndan bykbabasnn adna balanarak Iskerletzadc diye tannan Divan-t hmayun tercman ve sadrazam Kprl Fazl Ahmet Paayla o vakit Fransa sefiri bulunan Marquise Nointel'in zel hekimiydi.

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP ELEB

119

rete eriememi, hatta, meslektalar zerinde, hi bir ilm etki ya pamamtr. Bu ciheti, onun zamannda yazlan eserlerde yeni kn dolam teorisine dair bir tek sze bile rast gelememekle, pekl anlayabiliriz. te XVII. yzyln son senelerine kadar, Trkiye'de tp ilmi iin syleyeceimiz szler zet olarak yukarki sayfalardadr. Fakat, eer Ktip elebi bu devirde yaamam olsayd, teki ilimler iin de byk bir ey syleyemezdik. Ama ok derin ve stn bir ara trc ve inceleyici olan, Ktip elebinin, hayat ve o zamanki ilim zerine etkisini anlatmaya balamadan nce, birka eserden bahse debiliriz: Bu eserlerden biri, yukarda ad geen Kazvin'nin Acaib-lmahlkat'mm Srur tarafndan balanan evirisinin (yukar bkz.) Mehmed bin Mehmed Rados-;zade tarafndan tamamlanan ksmdr. lk ksmiyle bu ksm karlatrlrsa, Rados evirisinin durumu, Srur'den Rados'ye gelince3'e kadar, Osmanl Trklerinde ilim kntsn bize pekl gsterir. Hele mtercimin kendiliinden kat t paralar olduka bncedir; mesel dalarn, nehirlerin nasl meydana geldikleri zerine ileri srd eyler hep finaliste (ereki) bir grle yazlm, manasz eylerdir. Mehmet IV. e sunulan (1685) bu eserin Paris'te mill ktphanedeki nshas (Blochet, Cat. F. T. 1063) pek ssl ve resimli bir nshadr. Burada Topkap Sa ray Revan kk ktphanesindeki nshay grmek, ne yazk ki ksmet olmad. Paris nshasndaki resimler, bir mutaassbn eliyle kaznm olduu iin, bunlara dair bir ey syleyemiyoruz. Radoszade, Ayasluk'ta domu ve 1113 hicr ylnda istanbul'da vefat et mitir. Kendisinin bn Hallikn evirisinden baka Arapadan dier evirileri de vardr. Bundan baka, Viyana ktphanesinde (Flgel, Kat. No. 1459) Mecmuat-s-sanayi namyle eviri bir esere rastlanr ki, Bitlis han Abdal Hann emriyle, ad bilinmeyen bir zat tarafndan Farsadan Trkeye evrilmitir. Bu kitabn Farsa bir nshas British Museum'da (Rieu, Cat. II, 489, add. 1796) bulunmaktadr; y a z a n HintTrk imparatoru Evreng Zib'in zamannda yetimi Zeynelabidin adnda bir zattr. Eserde deerli talarn yaplmas, birok maden lerin eritilmesi, panzehirlerin hazrlanmas, zellikle altnn minya trlerde kullanlmak zere varak haline getirilmesi, fildiinin boyan mas, ka ve trnak, boyas, kl ve hanere su v e r m e ve zehirli maddelerin bunlarn zerine srlmesi, ve rugan-i skdar dedik-

120

OSMANLI TRKLERNDE LtM

leri fen gregeois'mn (1) yapm, badat kdnn yaplmas, zellikle gizli mrekkep elde edilmesi zerine gereken merak verici bilgiler vardr. Bu eserin, mspet ilimler asndan, zel bir deeri olmasa bile, o zamanlar, Bitlis ve civarnda ran ve Hindistan ilim ve sana tnn etkisini, hele ince. sanatlara olan dknl gstermesi bak mndan nemlidir. zellikle eserin son Bitlis han, ilim ve sanatn koruyucusu, Abdal H a n tarafndan Trkeye evirtilmi olmas dik kte deer. Abdal Han 1655 ylnda Osmanllar tarafndan malp ve esir edilerek istanbul'a getirilmi ve burada idam edilmitir (b zatn kitaplar, hezarfenlii hakknda bkz. Evliya elebi, Seyahatname, IV, 100, 245). Bitlis'in nasl bir ilim yuvas olduuna ve oradaki medreselerin sayna ve ilim erbabnn faaliyetine dair eref bin emseddin'in erefname'sinde (bkz. niversite ktphanesi, Fars. yaz ma, 233, ves. 106-110, Trke evirisi Topkap Saray kitapl, R. 1469) nemli tafsilt vardr (bir de Journal Asiatique'in Avril-Juin 1937 nshasnda Armenag Sakiziyan'n Evliya elebi Seyahatname'sinden zet bir makalesi v a r d r ) . Ksacas, erefname ve baka eserler oku nursa, Bitlis hanlarnn Anadolu'nun dousunda ilme h r m e t ettikr leri ve orada bir hayli bilgin yetitii anlalyor ki, Ktip elebi nin, son zamanlarda, Dou Anadolu'nun ilimde kendini gsterdiini sylemesi de bunu dorular. *** Trkiye ilim tarihinde XVII. yzyln ilk yans, bizim Ktip elebi, Avrupallarn ve bazen bizim de Hac Kalfa dediimiz Mus tfa bin Abdullah'la, olduka dikkate deer bir devir halini alm tr. Batda Kef-z-zunun (2) adl mehur bibliyografyasyle, pek ta nnm olan, Ktip elebi ounluk tarafndan yksek bir bibli yografya uzman ve her telden alan bir yazar gibi sayld halde, bazlarnca zamann byk bir bilgini gibi grlmtr; biz bu say falarda,, hayat ve eserlerinden m m k n olduu kadar ksa, fakat
(1) inlilerin bulduklar, ortaada zellikle Hal seferleri srasnda kullanlan yangn f zesi. Buna Rum atei de denirdi. (2) Bu eser 1 8 3 5 - 1 8 5 8 yllar arasnda G. Flgel tarafndan Latince evirisiyle bitlikte Lcipzig'de yedi cilt olatak, bastrlmtr ki bu nsha bugn btn Avrupa msterikleri arasnda elden asla dmez. Msr'da hicr 1.274 ylnda basld gibi istanbul'da 1311 ylnda yeniden baslmtr. Bu defa yazarn el yazsyle olan nshadan alnarak ve dzelrmeler yaplarak Pro fesr. erefettin Yaltkaya marifetiyle Maarif Vekaleti tarafndan yeniden baslmasna balanm ve birinci cildi yaynlanm$rr. Bu son baskda Flgel'in okuyamad veya yanl okuduu yerler dc dzeltilmi ve tamamlanm olduundan, yeni basknn attk btn ilim leminde Flgel basksnn yerini tutaca muhakkaktr.

XV1I.-XVIII. YZYILLAR VE KTP ELEB

121

geree en yakn bir yolda bahsederek bu nemli simann Trkiye ilim alemindeki yerini belirtmeye alacaz. Ktip elebinin en iyi olumluu, nl kiilerin olumluklarn toplayan, Sllem-l-vusul il tabakat-il-fuhul (bkz.. ehit Ali Paa ktp hanesi, 1877) adl kitabnda kendi tarafndan yazlm ksmla son radan Mizan-l-hak'ta yazd son ksmdan alnarak meydana gelir ve baka biyografilere ba vurulmasna lzum kalmaz. Asil ad Mustafa olan bu zat, annesinden iittiine gre, istan bul'da, 1017=1608 ylnda domutur, istanbul ulemas arasnda K tip elebi, ve din mensuplarnca Hac Halife=Hac Kalfa diye an lrd. Babas Abdullah (bykbabasnn adndan bahis yoktur), En derun'a girmi ve oradan silhtarlk hizmetiyle kmtr. Kendisi bilginler ve eyhlerin toplantlarna devam eden bir zat olup, olu nu hemen zel retmenlerden okutmaya balamtr. Ktip elebi, ocukluunda Kur'an' yarsna kadar ezberlediim ve on drt yan da Muhasebe-i Anadolu denilen kaleme gnde 10 dirhem cretle atandn hikye ettikten sonra, 1033=1623 ylnda, Abaza Paa is yann bastrmaya giden kuvvetle, Kayseri civarndaki cezalandr ma hareketine, babasnn yannda, katlm olduunu ve 1035=1625'te Badat seferine gittiini ilve eder. Ayn ylda Badat'tan umutsuz luk iinde dnerken, Musul'da babas vefat ediyor ve gen Ktip elebi, amcasyle kalyor; o da Nusaybin dolaylarnda lnce, Diyar- Bekir'e ve orada, baba dostlarndan birinin araclyle, Mukabele-i svari kalemine ra ediliyor. E r z u r u m seferine 1036-1037=16261627 sralarnda katldktan sonra, istanbul'a dnnce, Kad-zade Efendinin derslerine devam ediyor, fakat 1039=1629'da, Husrev Pa a maiyetinde, yeniden Badat ve Hemedan seferlerine katlyor ve bu defa hayli sknt ektiini sylyor (1). 1041=1631'de istanbul'a dnnce, yeniden Kadzade Efendinin derslerine devam etmise de 1043=1633'te Taban Yass Mehmet P a a kumandasndaki orduyla Halep'e gelmi ve oradan Hicaz'a gide rek hac vazifesini ifa etmitir. Halp'ten Diyar- Bekir'e dnp orada yine ulema ile konuma ve grmeye balamken bu defa Murat IV. m R e v a n = E r i v a n seferine katlmtr. Bu seferden istanbul'a ge lince artk yeniden cihai- djgar'dan (yani savatan) sonra cihad- ekber'e (yani bilgiye) dnmtr (bkz. Mizan-l-hak). Halep'te kald
(1) Ktip elebi, bu Badat kuatmasnda, toprak dolu tulumlarla yaplm bir duvar arkasnda, bir siperin iindeki Mukabele kaleminde alr ve ordu defterlerini tutard (bkz. Hammer, Devlet-i Osmaniye Tarihi, X I , 122).

122

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

srada sahaf dkknlarm dolap, bir hayli kitap toplam ve istan bul'a dnnde bunlar okumaya koyulmutur. Halep'te yalnz adlarn not ettii kitaplardan birounu da is tanbul'a gelince, zengin akrabasndan birinden miras kalan parayla, satn almt. Parann bir ksmiyle evini barkn ve geimini yeni den dzene koyan Ktip elebi, artk sefere gitmeyerek, Istanbulda kendini tamamyle ilme vermi bulunuyordu. Bu srada rec Mustara Efendiden tefsir ve baka dersler okumaya balam, bir yan dan da Ayasofya'da mderris K r t Abdullah Efendiyle Sleymaniye'de mderris Kei Mehmet Efendiden ders dinlemeyi de ihmal etmemitir. Akl ilimlerde Abdullah Efendiden faydalandn sy leyen Ktip elebi, Kei Mehmet Efendiden ancak Arapada fayda landn da syler. Szn ksas, on yl kadar, okumak ve h a t t a bazen m u m nnde sabahlamak suretiyle, alm ve on yl kadar da kendisine gelen rencilere matematik ve astronomi okut mutur. Nihayet, 1055=1645'te kan Girit seferi dolaysyle, deniz lerin durumlarn ve harita kullanmay renmi ve bu husustaki risaleleri tamamyle grm olduunu syleyen Ktip elebi, men sup olduu divan kaleminde h a l i f e l i e geemediinden umut suzlua derek bir keye ekilmi ve bu zamanda yine ilim, zel likle corafya ile megul olduu gibi, rec Mustafa Efendinin ders lerine devamla geometri ve astronomide ilerlemeye almtr. Bir aralk hastalanan Ktip elebi, bir sre de ilm-i huruf ve e s m a ve havas (1) okumak sayesinde mizacna itidal geldiini de syle mektedir. te bundan sonra, Ktip elebi kalemin ikinci halifeli ine atanmsa da, emr-i maa iin (geim iin) haftada bir iki gn kaleme varub teki zamanlarda eserlerini yazmakla megul olmu, ksacas geni, yorucu ve aralksz bir alma iinde 26 eyll 1656= 1067'de, henz 50 yan doldurmadan, Fatih camiinin kuzey tara fnda kendi mal olan evde, belki ar almann iddetinden bir beyin s e k t e s i = i c ^ j sonunda, anszn vefat etmitir (vefat iin bkz. Miyar-d-dvel ve misbar-l-milel, niversite ktphanesi, Yldz, husus, No. 21; evi iin bkz. Veliyddin Efendi ktphanesi, Kef-z-zunun nshasnn sonundaki kayt). te, hayatn yukardaki satrlarda zetlediimiz Ktip elebi, muntazam br medrese renimi grmemi, en ziyade holand mspet ilimler zerinde almakla birlikte nakl ilimleri de ihmal
(1) Kur'an'n harfleri, Tanrnn adlar ve ba2i dualar zerine bir eit szde ilim.

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP CELEB

123

etmemi bir zattr. Olumluunda kendisinin hanefiy-l-mezheb ve iraky-l-mereb olduunu syler ki buradaki irak deyimi, zerin de durmaya deer. Bilindii gibi, Bat dillerine philosophie luminative diye evrilen bu irak mezhebi, Allah bilmek iin riyazet ve nefisle sava yolunu, bir peygamberin iradna lzum grmeden, takip edenlerin mezhebi olmak bakmndan Ktip elebinin bu an lamda irak olmas asla akla gelemez; ancak Mizan-l hak'ta mr nn son zamanlarnda ryada Peygamber'i grp onun, kendisine akl ilimler yannda er' ilimler ve Peygamberin adiyle megul olmasn emretmi olmas, son zamanlarda Ktip elebinin er'iyat ihmal ettiine dellet edebilir. Medrese renimini dzenli bir yol da tamamlamam olduundan, zamannn ulemay-i r s u m u (ekilci din bilginleri) ona itibar etmemiler ve deta yan gzle bakmlardr. Ktip elebinin mspet ilimler zerine olan eserlerinden aa da srasyle bahsetmeden nce, son eseri olan kk Mizan-l-hak risalesini ksaca anmak, onun mspet ilimler hakkndaki grlerini belirtmek bakmndan, lzmdr (1). Bu kk eser, Avrupal ya zarlar tarafndan, gerei gibi incelenmi deildir. Mesel, islm Ansiklopedisi'nde J. H. Mordtmann ve Geschichtschreiber der Osmanen ya zar Fr. Babinger bu risaleden birka er' meseleyi tartan bir eser diye bahsederek gemiler ve te yandan baz Trk yazarlar da eserin deerini pek yksek gstermek hevesine dmlerdir. Gerekten Mizan-l-hak, mspet ilimler ve felsefenin bir savunmas olduktan baka, yazarn bu ilimler ve bu ilimlerle dinin uzlatrl mas zerindeki dncelerini bize bildirmesi bakmndan nemli dir. Netekim, eserin nsznde yazar, devrinin taassubundan ac ac ikyet ederekn, mspet ilimlerin lzumunu savunduu gibi, slm leminde ilim tarihinin ksa bir zetini de vermektedir. Mesel Ab basler zamannda mspet ilimlerin kavutuu itibar ve rabet mev kiini bildirmeden nce slmln ilk zamanlarnda kavaid-i s l m i y e r s u h ve i s t i h k m b u l m a d a n g a y r i i l i m lere ul tecviz etmediler. Men'i babnda, azim iddetler gsterdiler hatta Hazret-i mer, M sr f e t h i n d e nice bin cilt Y u n a n k i t a p l a r yak t r d demek suretiyle mehur skenderiye ktphanesinin yakl(1) Bu eserin birok yazmalar istanbul ktphanelerinde bulunduu gibi Isranbul'da iki defa baslmtr. nce, Tasvir-i Efkr gazetesinde tefrika edildikten sonra inasi merhum rarafndan yeniden baslmtr. Bu eserin Paris'te Ecole des Langues Orientales mezunlarndan, rencim M. Rodinson Franszcaya evirmeye balamt ( 1 9 3 9 ) .

124

OSMANLI TRKLERNDE LM

masn, yanl olarak, Halife mer e yklyor; fakat sonradan Ab basler devrinde, ehl-i slm. hakayik- eya ilmini (yani mspet ilimler) bilmek mhimdir diye e v a i l yani Yunan kitaplarnn Arapaya evrildiini sylyor. Yukarda da bir mnasebetle sy lediimiz gibi, Ktip elebi, felsefe ve mspet ilimlerin medreseler den kaldrldn, bu yzden de Rum'da suk- ilme kesad gelb baz kenarda ve Krdistan'da alan talebe istanbul'a gelb caka satar olduklarn aka syler (bu ksm, Mizan-l-hak, inasi basksndan, s. 5-9, zetlenmitir). te Ktip elebi, bylece, ms pet ilimlerin, felsefenin renimi lzumunu srarla savunduktan sonra bu lzumu ispat iin, mehur geometri bilen kad ile bilme yen kad rneklerini tpk Molla Ltfi bahsinde grdmz gibi tekrar eder; bundan sonra, mspet ilimlerle arpan baz er' me selelerde mesel alt ay gece, alt ay gndz olan yerlerde namaz ve oru vakitlerinin tayini gibi eylerden bahseder. Ksacas, Ktip elebi bu kk eserde taassup ehlinin taklp kald meseleleri, serbest bir fikirle, rasyonal bir surette zmlemeye abalamtr. Bu ok yazan ve her eyden bahse kalkan (polygraphe) yazazarn belki yirmiden fazla eseri varsa da, bunlarn tarihe ve baka dallara ait olanlar tabi bfzi burada ilgilendirmez. Biz, nce co rafya ve kozmografyaya ait olan Cihannma adl ba eserinden bah sedeceiz: Yazlmasna 1648=1058 ylnda balanan Cihannma'an (1), genel corafya olaca nszde sylenmi olmasna ramen, ancak bir n sz - girile, Asya ktasnda, Trkiye'nin dou snrlarna (kuzeyde Erzurum vilyeti ve gneyde Irak-Mezopotamya) kadar, olan mem leketlerin nitelendirilmesidir; buna gre eksik kalmtr. ki defa, iki ekilde yazlan Cihannma'mn birinci eklini tamamyle kapsa yan nshann ortada mevcut olmadn btn msterikler syle mektedir. Bu eserin yazmalar hakknda en toplu aratrmay yapan Fr. Taeschner, Mitteiktngen des Seminars fr orient. Sprachen zu Berlin XXIX. de Zur Geschichte des Djihannuma adl makalede Avrupa ve is tanbul ktphanelerindeki b t n Cihannma nshalarn incelemi ve deerli bir makale yazmtr (yalnz en gzel nshalardan biri olan Paris nshasn grmemitir) (2). Bu makale okununca zetle edi(1) Bu kelime Latinceye Cojmoramd kelimesiyle tam tercme edilmitir.

(2) Hemen urasn syleyim ki, Cihannma'mn incelenmesi iin esas olarak aldmz nsha. Paris'te Bibliotheque Nationale'de (Cat. Man. tura, F. T. suppl. 215) bulunan gayet nefis bit nshadr ki, 1 1 4 2 = 1 7 2 9 ylnda kopya edilmitir. Bu eseri incelenmesi iin, tabi, brahim

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP ELEB

125

nilen fikir udur ki Cihannma yazmalarnn ou, Ktip elebinin vefatndan sonra, o zamanlar artk moda olan corafyann hevesli leri tarafndan oradan buradan kopya edilmi, bazen eksikler. ve bazen de ilvelerle dolu birtakm nshalardr. Yalnz Taeschner'in de dikkatini ektii gibi bu nshalarn en nemlisi Viyana ktphanesindekidir. Bu yazarn makalesinde ifrat derecede oaltlm notlarla kark, uzayp giden aklamalarndan ve bir hayli hipo tezlerinden kan sonu udur ki, bu Viyana nshasnn (Flgel, Kat. II, 3282), bir yandan Cihannma'mn birinci eklinin, te yandan da ikinci eklinin bir msveddesi olmas gerekmektedir. nk birinci ekilde Bat eserlerinden bahsedilmemi olmas lzm gelirken, kita bn kenarnda Bat yazmalarndan zellikle Ph. Cluverius'tan akta rlan birtakm bilgiler bulunmas bunu gstermektedir. te yandan, Fr. Taeschner, Rumeli ve Bosna corafyasn ve Hammer'in Almancaya evirdii (Viyana, 1812) ksm da ilk ekil Cihannma'mn tamamla yc bir paras gibi grmektedir. Bu uzun ve faydal makaleyi me rakl okuyuculara tavsiye ederek, bugn ikinci ekli mkemmel ns halar halinde elimize kadar gelen bu eserin tertibi tarihi ve tarz hakknda tartmaya girmekten kanmay tercih ediyor ve yalnz, Bu hususta bizzat Ktip elebi tarafndan verilen bilgileri aktar may uygun buluyoruz: Bir kere Ktip elebi, Kesf-z-zunun'da (1652'den nce) Cihannmanm iki blm bulunduunu, birincisinin yalnz denizlerden, ne hirlerden, adalardan ve ikinci blmn de karalardan, alfabe sra syle, ehirlerden ve hicretin VII. yzylndan sonra kefolunan mem leketlerden bahsettiini yazar. te yandan, Cihannma'ya da ald Atlas minr evirisi nsznde, girii ve denizler zerine olan ksm yazarken, Byk Britanya ve zlanda adalarna gelince, bunlarn tanmlamalarnn, Dou eserlerinden pek eksik olmas dolaysyle,
Mteferrika basksn esas almak uygun olamazd; nk bu basl nsha, basan ve yaynlayan ibrahim Mteferrika tatafndan dier coraf malmatla tezyin edilmi olduu gibi, bazen de Ktip elebi zamanna ait olmayan malmat iaret edilmeksizin ilve olunmutur. Bununla bir likte Fr. Taeschner'in Osmanllarda Corafya makalesinde (bkz. Trkiyat Mecmaus II, 2 7 9 , not 2) zikrettii 1070 ylna ait, St'le Lefke arasndaki Vczirhan'nn Kprl Mehmer Paya rarafhdan ina edildiine dair olan, malmat bu kabilden deildir. nk Cihannma'ii (s, 630) brahim Mteferrika, Anadolu corafyasna ait bu ksm ubiaynihi Ebu Bekr Dimsk'nin eserinden (aa, bkz.) naklettiini syler. Vaka msterik Taeschner, ad yukarda geen Zur Gescbichte des Djihannma makalesinde, Anadolu ksmnn bu ikinci yazarn eserinden naklo lunduunu sylerse de, yukarki zhuln tashih etmez. Biz buradan Cibbannma'y yazma ns hadan tetkik etmekle birlikte, okuyuculara kolayik olmak iin sayfa numaralarn matbu nshaya gre gsterdik.

126

OSMANLI TRKLERNDE LM

Avrupa eserlerine ba v u r m a d a n kabil olamayacan anladn il ve eder. Bu srada Ktip elebi Abraham Ortelius'un Theatrum orbis terrarum ve Mercatr'un Atlas major'unu (1) gryor ve bunlardan bilgi almak ve haritalarn aktarmak hevesine derek, Cibannma'y yaz makta, kendi deyimiyle, ftura (umutsuzlua) uruyor. Eer, ya zarn bu kendi szlerine baklrsa, eserin birinci ksm ancak deniz leri ve bir de bir girii ierisine alyordu. te, Ktip elebi bu umutsuz d u r u m a dmken A. Ortelius'un corafyasn Kara elebi-zade Mahmut Efendinin terkesinden tedarike alt bir sra da Atlas major'un muhtasar olan (?) Atlas minr'u bulduunu sy ler (2). t e yandan, gzel bir tesadf eseri olarak, fenn-i corafya kavaidine vkf ve lisan- Latin dekayikma arif sabka Fransa di yarndan ehrimize gelen eyh Mehmet Efendi ile tanr (3). Bu eyh Mehmet Efendi, az zamanda Trke renmi olup, Atlas mior'un evirisini Ktip elebiye azdan anlatm, o da eviriyi Levami-n-nm fi zulumati Atlas minr adiyle kaleme almtr (aa bkz.).
(1) Ktip elebi burada Atlas majr adn Atlas minor'un mufassal anlamna, yanl olarak, kullanyor. Halbuki Mercatr'un eserinin ad sadece Atlas, siva Cosmoprapbiae meditationes d-t fabrika mundi'dir. Atlas majr ad 48 yl sonra Jean Blaeu'nun eseriyle ortaya kar. (2) Bu eserin asl ad udur: Atlas minr Cerardi Mercatoris A. S. Hondio plurimis aenis afque illustratus, Arnhem, 1 6 2 1 . (3) eyh Mehmed Efendi hakknda bildiklerimiz, ne yazk ki, ibrahim Miiteferrika'nm Cibannma'tn basl nshasnda (s. 1 0 ) , tezyil-t-tabi (basann katks) bal altnda yazd birka satrdakilerdir: Frengistan'da mehur ve muteber ve gayetle zengin bir kimsenin olu olan bu eyh Mehmed thls Efendi, memleketinde papazlk mesleine girmi ve birok ilimler tahsil ettikten sonra, slm dinini rtmek zere incelemelerde bulunmak iin, Mehmet IV. zamannda stanbul'a gelmitir. Halbuki burada islm kitaplarn ve tefsirleri incelerken Ve ktyle y ardi eblai mike ve y semai aklat... ayetini okuyunca, bu ayetin fesahat ve belgatine hayran olup, islm dinne dnmtr. [Bu ayetin teshir ve cazibesiyle Mslman olduklar kaydedilenlerin says birden fazladr; btn siyer ve kisas kitaplarnn yazdna gre (bkz. Cevdet Paa, Ktsas-t Enbiya, I, 143), bu ayet nazil olunca btn Arap sairleri onun belgatine hayran olmular ve mehur cahilye airi Imri-l-Kays'in kz kardei, biraderinin kasidesini, artk bu iir ftihar cmvarnda duramaz diyerek, Kabe'nin duvarndan ndirmitir. te bu iir ve edebiyat olayna iaretle, ve ifade ve slp sslemesi bakmndan, bilgin kimselern Mslman olularnda bu motifin kullanlmas det olmutur; yoksa sz dizimi ve belagat bakmndan din ve felsef bir fevkaladelik yoktur]. Paris'te bulunduum srada birok aratrmalar yaptm, bu zatn kim oldu unu hatta Fransz olup olmadn ve hangi ylda Trkiye'ye geldiini bile tespit edemedim. Bir de buna dair Socite Asiatique'te bir teblide buluarak, yelerin dikkatini ektim ve yardm larn rica ettim. Bununla birlikte istanbul'da Esac Efendi ktphanesinin 2035 numarasnda bul duum Umal-ns-sefain fi bibar-i lem adl tarihsiz yazmann banda Frane diyarndan bir rahib-i prmaarif geen gnlerde huzur-i asafde (sadrazam huzurunda) seref-i lslmla merref oldukta i$bu icale (yani alelacele kaleme alnan. risale) ann takririnden tesvit olunmutum diye yazl olduunu grnce bu zatn eyh Mehmed Efendi olaca hatra gelmemek kabil olmad-. Eserde, Avtupa devletlerinin donanmalarnn kuvveti ve gemilerin says, limanlan ve bu limanlarn ne kadar gemi ald, Belika limanlarndan balanarak, saylyor, talya'da Anaboli (Napoli'nin o vakit bizdeki ad, bkz. Cihannma, fihrist) limann anlatrken geen sene ispanya donanmas

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP ELEB

127

te eviri son blme kadar geldikten sonra, K p elebi Cihannma'y Bat kaynaklarndan faydalanarak yeniden yazmaya balyor. Bu kaynaklar arasnda, A. Ortelius'un corfyasndan baka, Ph. Cluveris'un Inttoductio geographka tam vetera quam nova, ve Calabrial L o renzo adnda baka bir yazarn Fabrka muni adl eseri vardr (1). Dou kaynaklarndan, Avzah~iil-mesalik il marifet-il-bldan ve'l-menalik, Pir Reisin Bahriye'si (bu eserin nazm ve nesrinin kaba saba gemici dili olduunu Ktip elebi sylemekten kendini alamamtr), Eb'lFida'nn mehur Takvim-l-bldan' (bu esere atfen Ktip elebi, Ptolemaios corafyasndan, pek eskimi olduu iin, artk faydalanmak m m k n olmadn syleyerek kendi evirisi olan Atlas mnor'un de erini ykseltmek ister), M.anaztr-l-avalpm (bu eserin Takvim-l-bdan, Hayat-l-bayvan ve Mir'at-z-zamaridan toplanm bir eser olduunu ve ancak vaka mutabk faide-i zaideden (olaylara uygun daha fazla bilgi veren baka yazlar) istifade olunduunu syler) (2) ve dris
burada ingiltere donanmasna malup olup gark ettii kalyonlardan ikisi Neme asar tarafn dan satn alnmtr deniliyor; ve bundan sonra Louis XIV. zamannda Fransa'nn giritii b yk sava yani Otuz sene savas, anlatlyor.' Bu halde pek kuvvetsiz varsaymlara kaplmayarak, kronolojik bir karlatrma yapmak belki kabildir. Syle ki, aada grlecei 2ere eyh Meh med hls'nin yardmyle meydana gelen Atlas minr evirisi niversite ktphanesindeki br yazmaya ( N o . T. 2350) baklrsa 1655 yl temmuzunun 20- gn tamam olmu bulunmasna gre, jeyhin en ge 1654 ylnda istanbul'da bulunmas lzm gelir. l 6 4 8 ' d e Wescphalia antUmasyle biten Louis XIV, nin byk savasnn bu kitapta yer alm olmasna gre de, eyhin he halde istanbul'a bu tarihten sonra gelmi olduu da muhakkaktr. Fakat geen sene kaydyle anlatt Napoli liman sava eer Cromwell zamannda ingiliz amirali Blake'n, Akdeniz'de ngiliz ticaretini himaye maksadyle, teye beriye ve bu arada Napoli'ye de saldrd zamanlara aitse bu savalar ( 1 6 5 2 - 1 6 5 5 yllar arasna rastlar. O halde eyhin istanbul'a 1 6 5 2 - 1 6 5 3 yllan arasnda gelip Ktip elebi ile bulumu olmas lzm gelir. Napoli savan iyice tespit etmek elde mufassal kaynaklar bulunmad iin kabil olamad. Her halde bu yazmann, eyh Meh med hls'nin bilgisinden faydalanlarak, yazldn^ ve kendisinin Fransz olduuna da bir deeceye kadar byk bir htimalle hkmolunabilir. ^Tarib-i Osman Mecmuas'hda Mehmet Arif imzal bir makalede, cz X I X , s. 1 2 6 3 , bu risalenin Humbaracba Ahmed Bonneval Paaya atfedildiini gryoruz; halbuki bu sergzeti generalin askerlikten baka bir de rahiplik sfat olduu bizce asla malum deildir). Kim olursa olsun eyh Mehmed Ihls'yi Osmanl Trkle rinde corafya ilminin bir dereceye kadar modernlemesine fiilen yardm etmi ve Ktip ele b i y e Atlas minr evirisiyle Cibannma'y meydana getirmek iin byk yardmda bulunmu bir zat gibi tanmak lzmdr. (1.) Kitabn Franszca aslnda bu son yazarn kim olduuu tespit edemediimi sylemitim (Lkz. La Selence ebez les Turcs O'ttomans, s. 1 1 1 - 1 1 2 ) . Sonradan bu zatn G. Lorenzo d'Anania adnda ve eserinin de Vniversale fabrka del mondo overo cosmografia olup Venedik'te 1562'de basldn tahkik ettim. (2) Halbuki, msterikler, mesel Kramers, slm Ansiklopedisi'nin Corafya makalesinde, vS Taeschner yukarda ad geen Osmatdtlarda corafya makalesinde, Cihannma'mn vcuda gel mesinde M.enaztT'l-avalim"iTi balca kaynak olduunu sylerler. Vaka, Ktip elebi bu kitaptan bahsederken, ehemmiyetsiz rutar ve tede beride tashih ederse de bu hal eserin bir kaynak olma dn gsteremez.

128

OSMANL TRKLERNDE LM

ile Hamdullah-l-Mstevf'nin mehur eserlerinin adlar verilmek tedir. Cihannma'mn uzun giri yazsnda, Ptolemaios sistemine gre as tronomiden bahsederken, yeni astronomiye dair bir kelime bile ya zlmam olmas, yazara yardm eden, hatta brahim Mteferrika ya gre, onun corafya hocas ve ecnebi dillerden tercman olan dnme eyh Mehmed Efendinin, bu devirde artk Avrupa'da pekl bilinen Kopernik sistemini bilmesi pek tabi olduu iin, dikkate deer. Belki eyh Mehmet Efendi, ifte, yani Mslman ve Hris tiyan taassubundan dolay bu sistemden bahsetmemi olabilir. Ger ekten, papalka index'e (kara liste) konulan bu sistemin o za manlar Mslmanlar arasnda da pek makbul olmadn aada greceiz. Yoksa, Ktip elebinin hogrrl, zellikle fikr cesa reti dnlrse, her eye ramen, bu yeni sistemi eserine koyaca ndan asla phe edilemez. Halbuki Cihannma'mn, yukarda ad ge en, Bat kaynaklarndan hi biri bu sistemi iine almamakta bu lunduuna gre, Ktip elebiyi bu noktada ahsen mazur grmek gerekir. te yandan, Ktip elebi arzn yuvarlak olduu hakkndaki b tn kantlar, h a t t a bu hususta mam Gazal'nin Te^//'nden ald fkralar zerine, uzun uzadya sayar; arzn yuvarlaklnn slm diniyle asla elimeyeceini ispata alr. Tam bu srada yazarn eletirici dncesi, arzn yuvarlak oluundan dolay gndz ve gece sreleri arasnda byk bir farkllk grlen kuzey memleketlerinde namaz ve oru vakitlerinin tayini meselesini kurcalamaya kendisini yneltiyor ve zamann eyhlislm Baha Efendiden bunun iin fetva istediini, ama cevap almadn yazyor (1) (bkz. Cihannma, s. 21-22). Bundan sonra, gerek Atlas minr ve gerek Cluverius'n eserinden alarak, gk ve yer dairelerinden bahseder ve bu arada kozmografya deyimlerinin Yunanca ve Latincelerini tremleriyle birlikte yazmay unutmaz, enlem dairelerinden bahsederken iklim blmlerini ve bu blmlerin lzumlu ekillerini de vermektedir. Hatta bu srada kop yaclardan ve bu resimleri yapacak olanlardan ok dikkat etmele rini, ekilleri, haritalar tamam tamamna yapmalarn rica ve aksi hareket ve h a t t a kitab yazp da ekilleri karacaklara, Hak bel
(1) Ktip Celebi, bu sorularn ve dier iki sorunun cevaplar zerine fi jeyz-il-akdes adl bir risale yazmrr (aa bkz). tlkam-l-mukaddes

XV11.-XVIII. YZYILLAR VE KTP CELEB

129

vire ve mr gn tay ola eklinde bir de beddua etmekte ve yanlsz bir corafya kitab meydana getirmenin, harita izmenin zorluklarn da sylemektedir (bkz. Cihannma, s. 66). Bir de yazar, Dou kaynaklaryle Avrupa kaynaklarn kar latrmada, birincilerin yanllarn dzeltmeye heves etmi, zellikle slm yazarlarnn, ou zaman resim ve haritay brakarak, elfaz ve ibarata (kelimeler ve cmlelere) rabet etmesini, yanllklara sebep olarak gstermitir. Ta, Mesud'den balayarak m v e r r i h li ye k a d a r corafya konulu eserlerin yanllarn sayarken, Amudery a = C e y h u n nehrinin Bahr-i Crcan'a (Hazer denizi) akt halde bn Havkal'in Bahr-i Harezm'e (Aral gl) aktn, sylemesini, Amuderya'nn yatan deitirdiini bilmedii iin, bir yanl gibi gsterir (bkz. slm Ansiklopedisi, Amuderya maddesi). Ama, Menaztr-lavalim yazarnn Tunca ve Meri nehirlerinin Karadeniz'e akt, Ro dos'un eme karsnda olduu ve Ali'nin, erif dris'nin m e h u r Nzhet-l-mstak adl kitabn dris peygambere isnat ettii gibi yan llar yaptklarn ve baka eviri yanllarn bulup karmtr. Baka bir bahiste, pusulay tarif ettikten ve dnyann byk denizlerini anlattktan, gelgit olaynn eski bilginlere gre nedenle rini belirttikten sonra, eski zamanlarn deniz hayvanlarnn kaln tlar bulunan talarn (fosiller) da tepelerinde bulunmasndan do lay, o zamanlar bugnk karalarn denizle rtl olduu dnce sini, Zekeriya el-Raz'nin Mebahis--sarkye'sire ve Tarib-i Hind-i garbi yazarna ramen, kabul etmez. Biraz sonra ksaca tufanlardan bah sederek, burada Aristo'dan bilgi aktarmakla birlikte, Kur'an'm bu husustaki ayetlerinin tefsir ve teviline kalkr ( bkz. Cihannma, s. 86-87). Bundan sonra, ak denizler, zellikle Okyanus'ta ulatrma g lnden ve byk seyahatlerden bahsetmekte ve bu denizlerde sa valarn da g olduunu sylerken, Tarih-i Hind-i garbi yazarnn Osmanl padiahlarn Hindistan fethine tevik yollu szlerine iti razla, Pir ve eydi Ali reislerin bana gelenlere ve byle sefer lerden kanmak lzumuna deinir (bkz. ayn eser, s. 91-92), hatta bunlar yeniden denemenin pimanla sebep olacan ihtar edip b u n u n en iyi rneini, kendi zamannda kan Girit seferlerinde bulacamz syler (bkz. bir de, ayn mellif, Tuhfet-l-kibar). Ktip elebi, bu uzun balang blmnn ortasndan anlatmak istedii memleket ve ehirlerin, alfabe srasyle, bir de fihristini verir ki,

130

OSMANLI TRKLERNDE

LM

buna gre Cihannma'mn. gerekten bir genel corafya kitab olarak tasarland anlalr. Yazar arzn 5 ktasn 6'ya blerek (Avrupa, Asya, Afrika, Amerika, Maellanika=Avustralya ve kutup blgeleri) bu ktalar hakknda genel bilgi verir. Amerika'ya bu arada en ok yer ayrlm ve yazar Christophe Colomb'un seyahatini tarih ay rntlarla yazmtr. Eserin alt taraf, yani asl metni, J a p o n y a ' adalaryle balayarak yukarda sylediimiz gibi Anadolu'nun dou s^ nrlarmdaki memleketlerin tasviriyle sona erer. unu da burada sy lemek gerektir ki, Ktip elebi bu memleketleri tarif ederken tarih lerini de anlatmay unutmamtr. nk ona gre tarihsiz corafya bir adlar listesinden ibaret kalr. Fakat, eletirici bir dnceye sahip olduunda phe olmayan yazarn bu noktada kendinden ncekiler de grd masals fkralar, hikyeleri yazmaktan geri durmamas acmaya deer. Cihannma'mn eitli yazmalar istanbul'un birok ktphanele rinde bulunmaktadr: Mesel, Ayasofya 2604, Ragp Paa 10.61, Kuruosmaniye 3006 ve 3275, Esat Efendi 2046 (Kprl ktphanesinde 171 ve 172 numaralarda Corafya-i berriye ve Corafya-i bahriye adlar al tnda Ktip elebiye ait gsterilen eserler Pir Reisin Bahriye'sidir). Yabanc dillere evirilerine gelince; Latince bir cilt halinde ksaltl m olarak Matthaus Norbreg tarafndan evirisiyle, Liber mundum ostendensis ad altnda O. Henfels-Gestrvrind, Val. Hussard ve D. Strmer taraflarndan yine Latinceye be cilt halinde yaplan baka bir evirisi vardr ki, bu sonuncusu Viyana'da Mechitariste manastrn da bulunmaktadr. Yalnz Anadolu'ya ait ksmlarn Franszcaya, Armain tarafndan, yaplan evirisi Vivien de St. Martin'in Histoire des iecouvertes geographiques des naons europeennes adl eserinin nc cil dine Reinaud'nun Ktip elebinin olumluu zerine yazd bir notla birlikte eksik bir surette gemitir. te yandan Charmoy, erefnamenin giri ksmna, Cihannma'mn baz paralarn aktarmtr. Alman caya da, baz paralar H a m m e r tarafndan, Jahrbcher des Litteratur'n XIII. ve XIV. ciltlerinde evrilmitir. Bir de bu eserin bir ksm gibi saylmas m u t a t olan Rumeli ve Bosna corafyas diye bir ksm vardr ki o da eksik bir yazmadan yine Hammer tarafndan, Almancaya 1812 ylnda evrilmitir. Bu ksm yazmann Galata Mevlevhanesi ktphanesinde ve nc bir nshann da Beyazt Umum ktp hanesinde, 4966 numarada, bulunduunu biliyoruz (1). Burada me(1) Bu eserin iki kopyas Topkap Saray kitaplnda bulunmaktadr (R. 1651 ve H.

445). Revan, 1651'de 18 harita vardr...

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP CELEB

131

rak edilecek bir nokta var; acaba brahim Mtefrerika, zaman iin byk bir nefasetle bast ve nemli zeyillerle ssledii Cihannma.ya neden dolay bu Rumeli ve Bosna ksmn eklememi, ve h a t t a kitabn sonsznde, eer irade-i hsrevan cilve-nma olursa Istanbuldan balayarak, Avrupa, Afrika ve Amerika ktalarnn da bir ikinci cilt olarak ilvesi dergh-i vahib-l-amelden msted'adr demekle yetinmitir? Bu, olsa olsa, o vakit elde bulunan nshalarn hangisinin Ktip elebiye ait ve en doru nsha olduunu tespit edememi olmaktan ileri gelebilir. Zaten H a m m e r de Rumeli ve Bosna ksmn ayr bir eser olarak saydn sylemektedir (bkz. Hammer, Geschichte des Osman. Reiches, III, 495). Ktip elebinin ikinci nemli corafya eseri, ad yukarda geen Levami-n-nur fi zulumat-i Atlas minr adl evirisidir (bkz. niversite ktphanesi, T. 2350). ncelediimiz bu nsha pek iyi yazlm ve Latince adlar, m m k n olduu kadar, doru okunabilmek iin hare kelenmi ve hatta, Latin alfabesi srasyle, harf balar yerine Latin harfleri yazlmt. Atlas minr evirisinin nedenini ve tarzn, yuka rda Cihannma''dan bahsedreken, yazm ve bu kitaba olduu gibi ge en nsznden bahsetmitik. Kitabn aslnda, ilk yaprandaki bir frontispice'deki (kapak resmi) sembolik Avrupa, Asya, Afrika ve Amerika timsalleri aklandktan sonra, metnin evirisi balar. Bu drt kta hakknda ksa ksa genel bilgi verildii gibi,, bunlarn bir de yazsz haritas ilve olunmutur. Eserin kuzey k u t u p blgesinden ve zlanda adasndan balayarak Avrupa memleketleri ksm, birer birer nehirleri, dalar, ehirleriyle, tavsifi bir corafya eklindedir; a m a tarih bilgiler ve memleketlerin idar d u r u m u da ihmal edilme yerek, tarif olunmaktadr. Avrupa ksm pek mufassal olan bu ese rin Asya, Afrika ve Amerika ksm o kadar mufassal deildir; bu nunla birlikte, evirenin baz yerleri ksaltt da kolaylkla anla lyor. Kitaba, Abraham Ortelius'un Theatrum orbis terrarum adl ese rinden alnarak, o zamana kadar harita yapanlarn ve corafya ya zanlarn gzel bir bibliyografyas eklenmitir. , htilf-i edyan (dinlerin ayrl) bal altnda, 158. blmde Hristiyanln tarihi ve mezhepleri yazlm olduu gibi, son bir b lmde de Byk skender'in seferlerinin ksaca ve olduka kark bir yolda anlatlm olduunu sylemek lzmdr. Grdmz bu nshann sahibi veya kopya edeni sayfa kenarlarna erhler dm ve bu erhleri, yazarn hattndan yani mellif nshasndan aldn kaydetmeyi de unutmamtr. Bu bakmdan, bu nsha olduka deerli

132

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

bir yazmadr. Eserin gayet ssl bir nshas da Nuruosmaniye k tphanesinde 2998 n u m a r a d a bulunmaktadr. Ktip elebinin ifrat derecede zeki olduunu syledii olu ve baka bir rencisine matematik retirken, Ali Kuu'nun yukar da ad geen aritmetie dair Muhammediye risalesini aklad, fakat bu iki ocuun vakitsiz lmleri zerine tamamlamad, Mizan-iil-hakta yazldr. Tamamlanmam bir erhten burada bizi bahse sevk eden sebep XVII. yzylda yetimi bir bilgin ve Bat ilminin iddetle takdirkr olan Ktip elebinin hl Ali Kuu'nun hesap kitabim erhle uratm gstermektir. Yazarn byk eseri Kef-z-zunun'dan yukarda bir mnasebetle bahsetmitik; bu eserin nsznde Arap dilindeki ilim ve felsefe nin ksa, fakat faydal bir tarihi bulunduunu sylemek gerektir (1). Bu bakmdan Ktip elebi, Trkler arasnda, ilim tarihine' dair ilk zet yapmaya teebbs eden yazardr. Ktip elebinin, yukarda grdmz gibi, bir de bilginlerin olumluklarn toplayan Sllem-l-vusul il tabakat-il-fuhul vardr ki, bu biyografinin teki Osmanl-Trk tezkere ve tabakatndan fark Trk bilginleri yannda Y u n a n ve Arap bilginlerinin plumluklarn ve on lara ait fkralar ve mehur ilm tartmalar da alm olmasdr (yazarn el yazsyle olan nsha iin bkz. ehit Ali Paa ktpha nesi, 1877). Yazarn tlham-lmikaddes fi'l-feyz-il-akdes adl eserine ge lince, bunda Takyeddin'in Sidret-L-mnteha'smdan alnan baz astro nomi bilgileri verildikten sonra, 90 kuzey enlemdeki memleketlerin hallerinden bahsedilmi ve evvelce sylediimiz gibi eyhlislm Baha Efendiye sorduu sorunun cevab ve meselelerin aklanma sna giriilmitir. soru unlardr: 1. Kuzey memleketlerinde na maz ve oru vakitlerinin belirtilmesi; 2. Gnein ayn ynden do ma ve batmasnn, dnyann bir noktasnda m m k n olup olmad; 3. Her ne tarafa dnlrse dnlsn kble olabilecek Mekke'den ba ka bir memleket bulunup bulunmad. te bu sorularn aklan masna, ve bir dereceye kadar, cevaplarna tasaddi ederken (kalk rken) sonradan eyhlislm efendiden ald cevaplara tariz ve ona, doaysyle cahillik isnat etmektedir. Bu eserin bir nshas, Nu ruosmaniye ktphanesinde 4075 numaral mecmua iindedir ki, bu mecmuada yine Ktip elebinin Dstur-l-omel fi tslob--halel adl l
f) Bu nsz Irlammer'in Encyklopoedische bersicht der wissenschaften des Orienis,

Leipzig, 1 8 0 4 adl eserinde

evrilmitir.

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP ELEB

133

yihasi da bulunmaktadr. 23 kk sayfadan ibaret olan bu lyiha, inasi m e r h u m tarafndan, Tsvir-i Efkr gazetesinin 125. numarasn dan itibaren, drder sayfalk formalar halinde tefrika edilmitir. Os manl devleti hazinesindeki darlk ve ynetimindeki bozukluun m zakeresi iin, 1063 tarihinde kurulan bir meclis-i meveret e ar lan Ktip elebi, bu lyihay yazm ve ancak eyhlislm Hsameddin Efendiye bir nshasn vermitir. Naima, bu lyihay gr dn, ve tarihinin nszn yazarken, ondan faydalandn sy ler (bkz, Naima, Tarih, V, 281-183). istanbul'da 1280 ylnda ayrca baslan bu kk eser gerekten okunmaya deer. Ktip elebinin yukarda bir mnasebetle bahsettiimiz Tuhfetl-kibar fi esfar-il-bihar adl eseri, 1141'de brahim Mteferrika tarafn dan baslmtr ki, bunda, byk deniz savalarnn tarihinden. bah sedildii gibi, bata Venedik, Arnavutluk ve baka Avrupa kylar hakknda da coraf bilgiler vardr. Yazarn bunlardan baka, yalnz tarihe dair Takvim-t-tevarih, Revnak-us-saltanaTarih-i Kostantiniye, Fezleke ve Tarih-i Frengi adlaryle eser leri varsa da, bunlar bizi,burada ilgilendirmez. Yalnz Tarih-i Frengnin,. tslm Ansiklopedisi'mn Leyden basksnda J. H. Mordtmann'm, Geschichtsschreiber der Osmanen'inde Fr. Babinger'in dedikleri gibi Chalcondyle tarihinin deil, Johann Carion'un Chronik adl eserinin' evi risi olduunu sylemek lzmdr (1). te, hayatn ve eserlerini yukarda ksaca zetlemeye alt mz, Ktip elebinin gerek ilm deeri, kiilii ve zamannn ilm dncesi zerine etkisi hakknda bir iki sz katmak istiyoruz. Ev vel yukarda iaret ettiimiz gibi, Ktip elebi, muntazam bir med rese renimi yapamam bir zat olduundan, adalar olan med rese ulemasndan yz bulmam ve kendisi daima ketebeden (ya zclardan) deyimiyle . sfatlandrlmtr. ok alkan ve ilm bir tecessse sahip oan bu zeki zat, etrafna bakp hep iskolastik ilim deryas iinde boulup kalanlar grdke, kendi zeks ve ksmen de dostlarnn yardmyle Bat ilmiyle temasa geldike eletirici fikri
. (I) Sinasi merhum zamannda, Tsvir-i Efkr gazetesinde 55. numaradan itibaren, baz yerleri. yaynlanan bu evirinin tamamn gremedik. Johann Carion, Frankfur an der Oder'de matematik profesr ve mehur Melanchton'un hocasyd. ste, matematik eserleriyle bir hret kazanamayan bu hoca, Cronik adiyle, yazd dnya tarihini dzeltmek iin rencisi Melanchton'a vermi,, o da eseri hemen hemen yeni bastan Almanca yazarak hocasnn adiyle yaynla mtr (1531).: Eser sonradan Latince ve Franszcaya da evrilmitir. Franszca evirisinin tarihi 1556'dr.

134

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

bsbtn alm, fakat bu srada, belki de zorunlu olarak, kendini fazla beenmek illetine tutulmu ve kaba sofularla ulema-i rsum a h e r frsatta hcum etmeye balamtr. A m a Ktip elebi, Batiyle vastal olarak temasna ramen, Dounun geleneksel felsefesinden kendini kurtaramam, bu yzden de, B y k Y z y l de nilen XVII. yzyln, h a t t a XVI. yzyln muhteem ilminden ziya de, hep Aristo ilim ve felsefesine bal kalmtr. Hatta, Mizan-l-hakta grld zere, bir gn eyhlislm Abdrrahim Efendiyle bir grmesinde erh ve haiye mtalaa edilmeyb c z ' i y a t t a n z i y a d e k l l i y a t a ragb (tikellerden fazla tmelleri isteyen) olduunu ve h e r k e s r e t e c a n i b - i v a h d e t t e n duhul (her oklua birlikten girmek) usuln (yani tmdengelimli bir usul) kullandn sylemiti. Fakat her halde Ktip elebi, tetebbudaki genilii ve eserlerinin okluu dikkate alnrsa, eitli ilim lerden pay olan ve btn tarihte tetebbuunun zenginliiyle mehur bir bilgin (1) gibi saylabilir, Bat ve Doudaki emsaliyle kyaslana bilir. uras m u h a k k a k t r ki, Osmanl Trkiyesinde Ktip elebi, ilk defa olarak Bat ilmiyle sk temasa girmeye balayan ve zel likle o ilmin deerini ve nemini takdir eden ve Bat ilmiyle Dou ilmi arasndaki eddi ykmaya kalkan zat olmak dolaysyle, ken disini Trkiye'nin ilim devrimcisi diye anmasak bile, Trkiye'de ilim rnesansnn mjdecisi gibi sayabiliriz. t e yandan unu da sylemelyiz ki, Ktip elebiyi h e r halde XVII. yzyln ilim dhileri arasnda saymak kabil olmasa da, bu alkan bilginin o ilim devleri ynnda ancak okur yazar bir adam mertebesinde kalacan da iddia etmek doru olamaz (2). Belki Ktip elebinin eserlerini ok okumak ve bu sekin insa na kar bir sempati d u y m a k t a n ileri gelse gerektir ki, bu zatn kii lii hakknda edindiim fikirleri tabi tahmin ve varsaym alann asla amamak artyle yazmak istiyorum. Bir kere urasn bili yoruz ki, Ktip elebi, babasnn nayak olmasyle girdii kalem
(1) Bu iaretler arasndaki cmle, Abbe G. Toderini'nindir (bkz. Litterature Turque, Pa ris, 1 7 9 8 , T, 1 4 2 ) . (2) Muallim Cevdet'in hatras iin Osman Ergin tarafndan karlan esere Profesr Mkrimin Halil, yazd bir maklede, Muallim Cevdet'in Ktip Celebi hakkndaki mbalaal vglerinden sklarak, bu yazarn Descarres, Leibniz gibi dhiler yannda okur yazar bir mptcdi olduunu sylemesi hk, doru deildir. nk,' bir kere Ktip Celebi'yi o iki filozofla k yaslamak kendilerinin de pekl bildikleri .nkyas maalfrikn denilen mantk hatasna dmek olduu gibi, Ktip Celebi'yi ancak okur. yazar bir mptedi defecesine indirmek de Muallim Cevdet'in onu gklere karmak hususundaki "ifratndan bir tefrite dmek olmutur.

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP ELEB

135

hayatna smamam, onu kalem, muhasebe ileri tatmin etmemi olduu iin her gittii yerde sahaf dkknlarm, ktphaneleri do laarak kitaplar incelemeyi kaleme devam etmeye tercih etmitir. Belki bundan dolay, belki de eletirici, kimseye benzemez r u h u n u n zorlayyle herkesi kmseyen tavrndan dolay, kalemde ilerleyememi, te yandan da yukarda sylediimiz gibi, medrese tah silini ikmal edemedii iin zamann ulems tarafndan ancak ketebeden Mustafa elebi'unvanndan baka bir unvana lyk grl memitir. Mizan-l-hak'ta. syledii gibi kalemde 20 yl hizmetten sonra halifelie nbet gelmiken kendisine verilmemi ve bahalifeyle ara larnda bir kavga kmtr. Geri, eyhlislm A b d r r a h i m Efendi nin tavsiyesiyle nihayet ikinci halifelie gemise de (1), Ktip e lebi, bununla da tatmin edilemeyerek kendi deyiiyle haftada bir iki gn emr-i maa iin kaleme varub baki evkt mtalaa ve tah rire vermitir. te byle, yksek resm bir m a k a m a eriememek, Ktip elebinin r u h u n d a bir aclk yaratm, fakat bu baarszlk Trkiye ilim lemi iin' iyi bir talih olmutur. Bundan doan kr gnlk, ve esasen yaradlnda yeniye kar olan incizap dolaysyle, bir keye ekilip o keden didine didine rendiklerini dersle, ya zyla evresine yaymaya alan bu eletirici yazar, zamannda ok kimseleri memnun edememitir. Fatih ve Beyazt devirlerinde ad geen ehit Molla Ltfi ile Ktip elebi arasnda hafif bir benzerlik varsa da Tokatl Ltfi'nin ackl sonundan, Ktip elebi, kvrak zeksyle kurtulmu olsa gerektir. Ktip elebinin madd varln ne vakit dnsem, gzmn nnde, ince, orta boylu, istihzal te bessmlerle dudaklar bklm asab bir zat belirir. Ktip elebiden hemen 3 yl sonra (1611=:1020) domu ve on^ dan 23 yl sonra vefat etmi olan seyyah- lem Evliya elebiden, bazen Tarih-i seyyah adiyle de anlan Seyahatname'simn, Corafya ilmi ne olan ilikisi dolaysyle, ksaca bahsetmek lzmdr. Evliya elebi Seyuhatname'sinm ilk alt cildi kdam matbaas ve teki ciltleri.de Trk Tarih K u r u m u tarafndan yaynlanrken, yazarn hayatna dair bir satr bile ilve edilmi deildir. Geri imdiye kadar Evliya e lebinin muntazam bir olumluuna eski eserlerde rastlanmamsa da slm Ansiklopedisi Leyden basksnda J. H. Mordtmann'n yapt gibi Seyahatnamesinden pekl ksa bir olumluu karlabilir.
(1) Hac Halife=Hac Kalfa lakab kendisine bu memuriyetinden dolay verilmitir.

136

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

Evliya'n babas, Dervi^ Mehmet Zll adnda bir zat olup, Ka nun Sleyman zamannda birok savalara katlm, Mehmet III. za mannda Eri fethinde hazr bulunmu ve o vakit serzerger-i dergh-i li (kuyumcuba) olup on padiaha hizmet ederek 1 6 4 0 = 1 0 5 0 ' d e IT mtr. Evliya, bykbabasnn Demirciolu K a r a Ahmet adnda biri olduunu, istanbul fethinde hazr bulunan bu zatn 1 4 7 yanda ldn Seyahatnamesinde yazar; bu mnasebetle, 1 1 7 yl yaayan babasyle bu bykbabasnn anlar sayesinde, 3 0 0 yllk sergzet ve serencamlara vris olduunu ilve eder (bkz. Seyahatname, I I I , 4 4 4 ) . Sadrazam Melek A h m e t Paa ise ( 1 6 4 2 - 1 6 4 3 ) , Evliya elebi nin daysdr. Bu yazar, nce Kur'an' hfz ile tahsile balam ve sonradan, kendi rivayetine gre, sesinin gzelliinden ve musikiye vukufundan dolay, M u r a t I V . onu musahiplie almsa da, iki yl sonra sipahilikle saraydan kmtr. Artk bundan sonra, gerek ken di bana ve gerek memuriyetle, ve zellikle days Melek Ahmet Paa maiyetinde, yer yer dolamtr. Evliya'ntt Anadolu'da, Azer baycan'da ve Orta Avrupa'da birok yerleri gezdii muhakkak ise. de, dedii gibi Danimarka ve Hollanda'ya gittii dorulanm deil dir. Hulsa bu yazar gezdii, grd ve bazen de azdan iittii yerleri kendine mahsus tatl, fakat mbalaal slubuyle 1 0 ciltte yazmtr. Bu ciltlerin bugn, ehi rlerin ve memleketlerin tarih corafyas ve etnografyas bakmndan, belki nemi vardr; fakat verdii ayrntlarn hepsini doru saymaya kalkmak hata olur. Her halde Fr. Taeschner'in dedii gibi (bkz. Trkiyat mecmuast, I I , 2 9 7 ) Dounun b y k corafyacs unvanna, Ktip elebinin yannda, asla lyk deildir. Tarihe dair verdii bilgilerin, ne dereceye kadar, gvenilir olduunu tarihilerimiz meydana karacaklardr. Yazarn, okumaktan ziyade grdklerini ve azdan iittiklerini yazmaya ve yazarken mbalaa etmeye, nadiren okuduu eserlerden de hep ef saneleri nakletmeye dknl olduu muhakkaktr. Corafyaya dair grd biricik eserler Atlas minr evirisiyle papa monta (mappa monda) dedii bir dzlemkre haritasdr. Tarihe dair ancak bir Latin tarihi, bir de Yunan tarihinden bahseder ki, bunlarn Ktip e lebinin Johann Carion evirisi olmas muhtemeldir (mesel bkz. Se yahatname, I I I , 3 9 2 - 3 9 3 ) . Evliya elebinin bu Seyahatnamesine Batda baz yazarlar byk nem verdikleri halde bazlar da pek byk ihtiyatla okunmasn tavsiye ederler. Fakat ne olursa olsun Evliya, Batnn le grand voyageur dedii tiplerden biridir. Seyahatnamenin ki cildi H a m m e r tarafndan Narrative of Travels m Europe, Asia and Aftica, by Evliya Efendi (London, 1834-1850) adiyle ngilizceye evril-

XVII.-XVIU. YZYILLAR VE KTP CELEB

137

mi olduu gibi, Macaristan'a ait olan ciltler de Karcson tarafndan Macarcaya evrilmitir. Baka corafya yazarlar ve eviricilerine gemeden nce, Ktip elebinin corafyaya dair eserlerinin, Trkiye'de bu ilim zerinde, bir ilgi uyandrdn sylemek lzmdr. Mesel o zamanlar (16721673) istanbul'da Fransa sefareti ataesi bulunan msterik A. Galland, anlarnda, birok corafya haritalar ve bir de dnya haritas grdn ve h a t t a bu arada, Boazii'nin ve istanbul'un gayet gzel bir planinm Mehmet elebi adnda bir zat tarafndan yapl m olduunu sylemektedir. * * Yzyln son drtte birinde aml Ebu Bekir bin Behram-d-Dimk adnda bir zat da, corafya zerinde alarak, bize byk bir eviri eseri brakmtr, istanbul'da bir medrese mderrisiyken, son radan Halep kadlna atanan Ebu Bekir Efendi, sadrazam Kprl Fazl Ahmet Paann himaye ve gvenini kazanm bir zatt. Ms pet ilimlere ne yoldan baladn, daha nce ne suretle corafyayla ilgilendiini, yabanc dillerdeki bilgisinin derecesini bilemediimiz bu. zat, bize Corafya-tkebir (bazen Corafya-i umum, bkz. Evkaf mzesi katalogu) ve ou zaman Jercme-i atlas mayor adlaryle anlan, ve fakat tam ad Nusret-l-lslm ve'l-srur fi terceme-i atlas mayor olan 9 ciltlik bir eser brakmtr. Latincesinin tam ad Atlas majr seu cosmographia blaeuiana qua solum, salem, coleum accuratisshne describuntur olan bu eserin yazar, veya yazarlar, Wilhelm ve Joan Blaeu (yahut Blaeuv) adn da bir baba ouldur. Eser, Amsterdam'da 1662'de yaynlanmtr (1). ite 11 ciltlik bu eser, 14 austos 1668'de Hollanda'nn (Staaten-Generaal) istanbul'da elisi bulunan Justin Colier (Justinus CoTjer) tarafndan, devleti adna, Mehmet IV. e takdim edilmitir. Gerek ten pek m k e m m e l bir ekilde baslm olan eserin Trkeye evi risini padiah 1675'te emretmi ve bu i o zaman Divan- hmayun tercman, ad yukarda geen Alexander Mavrocordato'ya havale
(1) Bu eseriu yazar bir ahstan ziyade bir ailedir. Blaeu adndaki bu ailenin reisi Wilhelm ( 1 5 7 1 - 1 6 3 8 ) , zelllikle harita basmak zere, Amsterdam'da gzel bir matbaa kurmutu. Kendisi, esasen nl astronom Tycho Brahe'nin dostu ve rencisi olduu iin, ilme asla ya banc deildir. Zamannn en gzel haritalarn basan bu zat, yukarda ad geen eseri de yaz maya balam, fakat eser, ancak oullar Cornelis ve Joan taraflarndan tamamlanabilmitir. Kitabn en byk ksmn Joan hazrlad iin eser onun adiyle yaynlanmtr. Matbaada kan bir yangnda eserin nshalar yanm, bu sebeple azalm olduundan, bugn pek nadir ve ky metlidir.' A m a - g e n e de . Avrupa'nn byk ktphanelerinde. mevcuttur. Bunun, 12 metin ve 2 zeyil ciltten ibaret, bir de Franszca evirisi vardr.

138

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

olunmutur. Fakat o, bu iin iinden kamam, h a t t a kendisine Sakzl bir Fransz cizvit papaz yardmc olarak verilmise de bu zatlarn eseri evirmeye baladklarna dair hi bir kayt buluna mam olduu halde Ebu Bekir Efendinin eviriyi yapt elimiz deki birok nshalarla sabittir (1). Bu zat, 1675=1085'te balad eviriyi 1685 ylnda tamamlam olduunu, imdiye kadar bu ilmi kimsenin bilmediini ve harice karmadn ve ancak Ktip elebinin mbaeret ve fakat bir ki tap itmam edemediini eserin nsznde yazyor (bkz. Nuruosmaniye ktphanesi, 2996). evirinin asl, 6 cilt halinde hazrlanm ve sonradan iki cilt ve bazen de,, byk bir cilt halinde (bkz. Selim Aa ktphanesi, 725) eviren tarafndan ksaltlmtr. Eserin ol duu gibi evrilmedii asliyle karlatrlnca anlalyor. Bu, La tince asln, biri tarafndan okunulup Ebu Bekir Efendiye anlatlm ve onun da m m k n olduu kadar yazya dkm olduunu gste rebilir. Esasen Trkiye ve Arabistan corafyas, Dou kaynaklarna gre yazlarak, ilve edilmitir ki, bu ksm, sonradan brahim M teferrika tarafndan, basl Cihannmdya. katlmtr. Bu ksmda bol bol tarih bilgiler ve srail efsaneler vardr. Bu byk eserin zet lenmesi burada kabil deilse de, Trkiye ilim tarihi iin nemi bir noktadan bahsetmek lzmdr: Eserin aslnda Kopernik'in evren sis temi hakknda ksaca bilgi bulunduu gibi, eviren de lemin mer kezini gne sayp arzn gnein etrafnda dndn kabul eden byle bir sistemin bulunduunu iki satrla bildiriyor. Ama, bu trl retiler hakknda, kendisinin Ceveln-l-efkr fi avdim-il-aktar adl eserinde semahat zere (bol bol) bilgi verildii sylenmek teyse de bu eseri b t n istanbul ktphaneleri fihristlerinde bula madk. Kitabn aslnda da bu Kopernik'in retisi anlatlmakla bir likte eski Ptolemaios'un retisinin, yani, btn yldzlarn ve g nein arzn etrafnda dndn kabul eden retinin daha ihtimale yakn ve anlalmas daha kolay olduu da ifade olunuyor. Ksacas Trkiye'de Kopernik sisteminden, ilk defa olarak, bu eserde bahse(1) Padiaha 1668'de takdim olunan eserin 1675're evirisi emrolunduunu Sir Paul Rycauc - Richard Knolles'nin The Turkish History, London 1 6 7 8 , adl eserinde Okuyoruz (cilt II s. 2 5 2 ) . Aradan yedi yl getikten sonra, eseri padiahn hatrlamas biraz uzak bir ihtiml olduundan, evirinin o vakit sadrazam bulunan Kprl Fazl Ahmet Pasa tarafndan padiaha tavsiye edilmi olduu ve sadrazamn' itimat ve iltifatna mazhar olan Ebu Bekir Efendiye havale edildii anlalyor. Meselenin g ciheti bu Ebu Bekir bin Behram'n hayatn tam olarak bil mediimiz iin eviriyi, tpk Ktip elebi gibi, bir rahib-i pr-maarif in yardmyle yapp yapmad keyfiyetidr.

XVII.-XVIII. YZYILLAR VE KTP CELEB

139

dilmi olduundan (1685), sistemin ortaya konulusundan tam 142 yl sonra Trkiye'nin bundan haberdar olduu anlalyor. Hercme-i atlas mayor'u dorudan doruya bir eviri saymaktan zi yade bir derletirme, compilation saymak galiba daha dorudur. Ger ekten, eviren esere kendi dnce ve gzlemlerini koymaktan ,geri durmamtr. Mesel, Edirne'de Selimiye camiinir minaresinde yap t bir deney vardr ki, bu deneyin amac, Dou kitaplarnda daima bahis konusu olan arzn merkezinden uzaklatka daire yaylarnn dlbkeyliklerinin azaldna dair olan, iddanm ispatdr. Ebu Bekir Efendi bu deneyi padiahn, sadrazamn, eyhlislmn tayin ettii bilirkiiler (?) huzurunda tekrar etmitir. yle ki, bir k u y u n u n di binde bir kaba su doldurarak 340 dirhem olduunu tespit etmi ve sonra Selimiye minaresine knca ayn kabn ancak 335 dirhem su aldn gstermitir. Deneyin ne kadar doru ve ne kadar davay ispata medar olduu cihetini bir tarafa brakrsak, her halde Ktip elebinin kozmografya ve corafyasnn kendisinden sonra gelen lerde ilm bir tecesss uyandrdn, ve bir dereceye kadar, deney yoluna girildiini bize gsterebilir. Asl gerekten mkemmel resimler ve haritalarla sslenmi olan ve zellikle Tycho Brahe'nin Kopenhag'daki mehur rasathanesinin aletlerinin fevkalade gzel resimlerini ihtiva eden, bu eserin Trk eye evirisi, istanbul ktphanelerinde vardr. En mkemmel eviri nshas, Topkap saraynda B. 322-B.333 numaralarda kaytl 9 cilt lik nshasdr. Bu nshada yazarn ad Kli Palmo Blavo- ve Yuanis Blavo eklinde yazlmtr ki Wilhelm adnn karl olan Guiliamo'dan bozma olacaktr. Bu nshann balklar, cetvelleri ve haritalar pek ssldr. I. cilt, giri niteliinde yukarda bahsettii miz genel kozmografya bilgisinden, denizler, adalar ve balca ku tuplar civarndan, zellikle Magellan ve Kolomb'un seyahatlerin den, nihayet Avrupa'nn genel corafyasndan bahseder. II. cilt, s ve, Rusya, Lehistan ve Macaristan' alr; 29 kadar harita vardr. III. cilt Almanya, Avusturya ve civarndaki memleketlerden bah seder. IV. cilt Felemenk ve Belikadan, V. cilt Fransa, svire, s panya, portekiz, Britanya ve rlanda adalar, VI. cilt Afrika ktas, VII. cilt talya, VIII. cilt in, IX. cilt A m e r i k a ' v e adalardan bah seder. Bu, 9 ciltlik ve padiaha takdim edilmi olmas pek muhte mel olan, nshay bizzat grmek bize nasip olmamtr. u fihrist bilgisini onu gren, Edebiyat Fakltesi mezunlarndan Macit Karak u r u m ' n bir tezinden aldk. Bu byk evirinin 6 ciltlik bir ns-

140

OSMANLI TRKLERNDE

LM

has, Nuruosmaniye (No. 2996), 4 ciltlik bir nshas, niversite (No. 1542-1545) ve 2 ciltlik ksaltlm bir nshas da, Tercme-i Atlas fi corafya-i kebir adiyle, Kprl ktphanesinde (No. 173-174) ve gayet ksa olarak Arapa 1 ciltlik bir nshas da ayn ktphanede (No. 176) bulunmakta olduu gibi bizim grdmz baka bir nshas da Asker mze ktphanesinde bulunmaktadr. Dresden ktphanesinde Almanya ve Macaristan corafyasna dair, yazarn ad bulunmayan bir yazma (Fleischer, Kat. No. 370) Vardr ki, nszne gre Kanun Sleyman zamannda Osmanl im-, paratorluunun erimi olduu snrlar haritalar zerinde krmz ka lemle iaret olunacakken, iaret edilmemitir. Bu eseri Fr. Taeschner yukarki byk Ebu Bekir evirisinin bir paras sayyorsa da, yaz mann zerindeki tarih 1683=1094 olduuna gre ancak 1685'te ta mamlandn kesinlikle bildiimiz o byk eserin paras olmas biraz uzak ihtimal gzkyorsa da, yine nszde evirenin, kendi sinin Kitab-t atlas evirisiyle megulken, ald emir zerine bunu yaz-< dn sylemesi, kendisinden el-mtercim diye bahsetmesi, bir de receye kadar, Taeschner'in iddiasn kuvvetlendirir. te yandan, b yazar Viyana ktphanesinde (Flgel, Kat. 1285) bulunan Eflak, Bodan, Krm corafyasna dair bir yazma parasn da Cibannma'y ta mamlamak zere Ebu Bekir Efendi tarafndan yazlm gibi sayar. t e k i ilimler zerine eserlere gemeden nce, burackta ansik lopedik bilginlerden ve olduka mehur bir tarihi olan Hezarfen Hseyin Efendiden bahsetmek isteriz. Antoine Galland'n Journal'ine gre, 1672-1673 yllarnda, istanbul'da Fransa sefiri bulunan Marquis de Noiritel'e mehur Tarih'im hediye ederek, kendisiyle, iliki kuran ve birok defalar sefarette yemee davet edilen Hseyin Efendi, bir hayli Avrupal seyyahlarla temasa gelmi ve bunlara ktphanesini am olduundan, batllarn baz seyahatnamelerin de ad pek iyi tahsil grm bir zat diye gemitir. Tarihe dair en mehur eseri olan Tehktyh-t-tevarib-i mlk (Nuruosmaniye ktp hanesi, 3264-3265), Bat kaynaklarna da ba vurularak yazlm bir umum tarihtir. yle sanlmaktadr ki, Yunan, Roma ve Bizans ta rihleri, Bat kaynaklarna dayanlarak Trkede ilk defa bu eserde yazlmtr. Eser 1083=1673 yl olaylaryle sona erer. Telhis-l-beyan fi kavaniri-i l-i Osman adl, devlet tekiltna dair olan eseri de pek mehur olmu, Franszcaya PetiS de la Croix ve talyancaya G. B. Donado tarafndan evrildii gibi ikmal edilmemi bir de Almanca

XVIl.-XVm. YUZY1L1AH. VE KTP CELEB

141

evirisi vardr. Hezarfen lakabna lyk grlen bu Hseyin Efen dinin hayat hakknda hi bir ey bilmiyoruz. Yalnz kendisinin Lisan-l-ettbba ve fihris-l-ervam adl bir tp lgatinden burada, konumuzu ilgilendirdii iin, bahsetmek lzmdr (bkz. ehit Ali Paa ktp hanesi, 2086). Bu lgatin birinci ksm Arapadan Trkeye, ikinci ksm Trkeden Arapaya tp maddelerini alr; hastalklarn, mi zalarn, bnyelerin ksaca tariflerini havi olan birinci ksmdan son ra Arap, Acem, R u m (Ervam) hazik hekimlerinin gvendikleri ve tavsiye ettikleri basit illar sayar. llarn Yunanca adlarna da rastlanrsa da, Osmanl Melliflerinin syledii gibi brance, Berberce deyimlere tesadf edemedik. Bu devirde Mehmed bin Ahmed bin brahim adnda bir heki min, Edirne ve istanbul'da tahsil ettikten sonra Hindistan'a gide rek, Hint-Trk imparatoru ah-i Cihan'm husus hekimliine geti ini ve oradan dnnde, Kamus-Uettbba ve namus-l-elibba adiyle b yk bir tp lgati yazdn gryoruz (bkz. ehit Ali Paa k t p hanesi, 212). Grdm nsha, n e yazk ki Ft harflerine kadar oldu u iin fazla bir ey syleyemeyeceim/Fakat yazar, nsznde Zekeriya el-Raz'nin ve bni Baytar'n eserlerini de Trkeye evirdi ini sylemesine gre, her halde Dou tbbini olduka incelemi bir hekim olacaktr. Kitabn tarihi 1080=:1678'dir. Sultan brahim zamannda drt defa hekimbala getirilen Sa kzl Ali Efendi-zade sa Efendinin (lm. 1649) Deva-l-emraz, Nizam-ledviye ve mfredat adlaryle eseri vardr (bkz.. Hamidiye ktpha nesi, 1023). Bu devrin sonunda Ktip elebinin rencilerinden Mustafa bin Yusuf adnda birinin Ma'den-l-esrar adl bir aritmetik kitab yardr. Eski usul aritmetik ilemlerinden, siyakat rakamlarndan ve baz problemlerin zmlerinden bahseden bu eseri. Ktip elebinin rencilerinden birine ait grebildiimiz tek eser olduu iin,, kayde diyoruz.

BLM

VI

XVIII. YZYIL VE MATBAA


Mspet ilimler alannda deilse bile, genel kltr alannda ol duka parlak bir devrin hikyesine balamadan nce, bu devirden hemen nce geen zamann dnce d u r u m u n u gsteren, fakat ilk bakta nemsiz gibi grnen bir olay anlatmak uygun olacaktr: Avusturyallarla aramzda geen bir savata, Petervaradin'de ehit den (1716J sadrazam damat Ali Paann, yalnz katalogu 4 cilt tutan, kitaplarnn msaderesi iin kan irade zerine, bunlar ara snda bulunan felsefe, tarih ve astronomi kitaplarnn ktphane lere vakf caiz olamayacana dair eyhlislm Ebu shak smail Efendinin fetva verdiini gryoruz (bkz. Ahmet Refik, On ikinci asrda istanbul hayat, s. 59, 1129 tarihli hkm-i erif sureti). Bu bize gsteriyor ki, felsefe, astronomi, h a t t a tarihe ait eserleri makbul ve muteber t u t m a k yle dursun .onlarn genel bir ktphaneye vak fna bile raz olmayan bir zihniyet, XVIII. yzyl banda hl ya yordu. Fakat, bu karanlk taassup olayndan bir yl sonra, Ahmet III. zamannda (1703-1730) sadrazamla gelen (1717) mehur Da mat brahim Paa, olduka bar iinde geen devrinde bilgin ve aydnlan himaye etmi ve bu sayede ktphanelerimizde bulunan kitaplarn says bu sadrazam zamannda epeyce artmtr. Damat brahim Paa, 25 kiilik bir komisyon k u r a r a k Bedreddin Ayn'nin Ikd-l-cman adndaki muazzam tarihiyle Handmir'in Habib-s-siyer'inin ve baka baz eserlerin Trkeye evrilmesini emretmitir (ay rntlar ve adlar iin bkz. elebi-zade Asm, Tarih, s. 358). A r a l a n n da mehur air Nedim'in bulunduu bu eviri kurulu iinde bizi eseri ve ahsiyle ilgilendiren zat, Yanyal Esad bin Ali bin Osman Efendidir, n c e kendi memleketinin, sonra da istanbul'un medrese-

XVIII. Y Z Y I L VE M A T B A A

143

lerinde renim grdkten sonra, Eyp medresesi mderrisliine, daha sonra Galata kadlna, ve ilk matbaann alnda, musah hihlie atanmtr. Esat Efendi, brahim Paann emriyle Aristo'nun Fizik kitabn Ktb-s-semaniye fi ima-t-tabi (1) ad altnda Arapaya evirmeye balamtr. Elimize kadar gelen eviri, ancak Fizik'in ilk kitabdr (bkz. Ragp Paa ktphanesi, 924). Bu eseri sadece bir eviri sayacak yerde, eviri ve aklama saymak daha dorudur. Esa sen eviren de evirme srasnda Karaferye'li oannis Kuttinius'un Aristo Fizik'i aklamasndan faydalandn syler (2). Bundan baka Esat Efendi, nszde slm hikmet prensiplerinden, bu ilmin eref ve yksekliinden ve bu hususta Sokrat'm her karmza kan, bilge olduunu syler, halbuki bilge ancak Tanrdr; ve bilgelik an cak yokluktan yksee kmak iin bir merdivendir szn ve Eflatun'un Tanr vergilerinin en by bilgeliktir, bunu bilmeyi r u h u n lmdr dediini ve Aristo'nun bilgelik sahibi olmayan ah sn daima hata edeceine dair h k m n syler. Bundan sonra, yine ayn nszde Aristo'nun Batl aklayclarndan Albertus Magnus, Scotus Erigena ve St. Thomas d'Aquinas'tan bahsetmekte ve Dou da Farab ve bni Sina'nn, Aristo felsefesi zerine, aklama ve sz lerini eletirdii srada, bn-r-Rd'n aklamasn takdir v e niha yet bu son filozof gibi eer Aristo'nun Fizik'i olmasayd, bu ilme balamak bile m m k n olamazd diyerek evirmeyi zerine' ald eseri metheder. Esat Efendi, yukarda sylediimiz gibi, yalnz e viriyle yetinmemi, aklamadan alarak baz fazla bilgileri katmtr (hatta bir mnasebet getirerek, mehur, bir daireyi kareye evirme davasndan bile bahsetmitir). Bu ilveler arasnda, eviride teleskop ve mikroskop bile bahis konusu olmutur ki, Osmanl Trkiyesinde, belki btn Douda, yeni ilmin bu iki en mhim aletinden Arap di linde ilk defa bahseden Yanyal Esat Efendi olacaktr. Bu eviri, evirenin Yunancay kendi ana dili olarak renmi olmasndan do lay, Trkiye'de dorudan doruya Yunanca metin ve aklamalar dan yaplm ilk eviridir.
(1) Sima-t-tabii, Yunanca pbisiki akroasis tabirinin tam Arapasdr. (2) Bu lim Rum, Rumeli'de Karaferye'de domu ve o zaman Roma'dak Yunan Gymnasium'und ve Bologna niversitesinde tahsil ettikten sonra, evvel kendi niversitesine ve sonra Padua niversitesine felsefe hocas olmutur. Felsefeye dair eserleri Yunanca ve Latince yazlm ve bir mecmua halinde Louis XIV, ye ithaf olunmutur. 1658'de Padua'da vefat eden bu hoca italya'da byk hrmete mazhar olmu ve hatta Bologria niversitesi avlusunda bir de heykeli dikilmitir (fa2a malumat iin bkz. Yunan nsklopedisi=:Lexion Enkyklopedicon, oannis Kurtinius maddesi).

144

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

Bu devirde birka hekim bize dikkate deer bir iki eser.brak mlardr. Bunlardan burada ksaca bahsettikten sonra sz, devrin en nemil olay olan ilk matbaann kurulmasna ve bu kuruluun mspet ilimler alanndaki etkisine getireceiz. Sleymaniye Tp medresesi mderrisliinde de bulunan Ayal aban ifa (bkz. Vakflar dergisi, II, 203-204) adndaki zatn (lm. 1 1 1 6 ) , doum ve yeni doan ocuklarn tedavi ve beslenmesine dair, iki eseri vardr. Bunlardan Tedbir-l-mevliid adl olan birincisi (kale me alm tarihi 1112) sadrazam Hseyin Paa ve reislkttap Rami Efendiye ithaf edilmi olup Zekeriya el-Raz, bni Sina ve Hac Pa adan alnp, ak Trkeyle, yazlm bir derletirme eseridir. Bun da reme, gebelik, yalanc gebelik (reca), dltn teekkl, gebe liin sresi, gebelere ve yeni doan ocuklara mahsus tedbirler, be iin ve stn nitelikleri zerine birolc bilgilerden sonra, meme has talklar, kzamk, iek ve suieinden bahseder. Ayrca bir b lmde ocuklarn dvlmemesi lzm geldii noktasnda srar eder (bkz. Beir Aa ktphanesi, 501). Bu yazardan sonra, yine Mustafa II. ve Ahmet III. zamanlarn da yaayan ve 1155=1742'de Bursa'da vefat eden mer ifa adnda baka bir yazar-hekim vardr ki, takma adlarnn birbirine benzeme sine ramen, bundan nceki hekimle hi bir iliii yoktur. Bu zat hakknda, mezar tanda kazli olan vefat tarihinden ve mezarnn, gya kendisini takdir eden yabanc bir hekim tarafndan, yaptrl dndan baka bilgimiz yoktur. Bursal Tahir Bey, hep yapt gibi, onun byk bir bilgin olduunu ve kitaplarnn adlarn yazmakla ye tinir. Mrsid-l-muhtar adl eserinin nsznde, kendisinin Sinoplu eyh Hasan adnda birinin olu olup pek kk yata anadan ve babadan yetim kaldm, erginlik yana varnca Konya'ya giderek Mevlevi tarikatna girdiini, oradan Kahire'ye gitmise de Msr'dan holan madn ve yine Trkiye'ye dndn, bu srada eyh Hasan-lHalvet'ye rast gelerek onun sraryle, seyahatten vaz geip kitap yazmaya baladm yazyor. Bursa'da oturup orada hekimlik eden mer ifa, daha ziyade Bursal diye hret almtr. Velhasl, btn eserlerinde hayatta eritii mevkiden memnuniyetsizliini aklayan bu hekim, Minhac-s-ifa adl eserinde, kendisinden bahsederken, seyyah- bi-sabr karar n a m u r a d ve feramu-gerde-i ruzigr (sa brsz ve bir yerde durmaz, isteine eriememi ve zamann unut tuu gezgin) diye talihinden ikyet eder. Grdmz balca eseri Mmhac-s-ifai fi tbb- kimya?dir. Bu eser, Mustafa II. zamannda ya-

XVIII. Y Z Y L VE MATBAA

145

zlmaya balanmsa da Ahmet III. in ilk yllarnda (1116) tamam lanmtr. Manasz ve uzun bir nszde, bu eseri, Bursal Fazlullahzade Ltfullah Aann zorlamasyle, Prakelsus'tan (Paracelsus) e virdiini syler. Fakat Paracelsu'un hangi eserinden evirdiini ve Paracelsu'un kim olduunu bile sylemez. Kimyay, elkimya. usu lyle tarif eder. Eserin Paracelsus'tan ilham aldn gsteren tek taraf, bu yazarn, hastalklarn tedavisinde madensel maddelere nem verdiinden bahsetmesi, ve bu maddelerle yaplan sv ve ya larla tedavi m m k n olduunu sylemesidir. Bu srada, baka baz Bat hekimlerinin, mesel Senartus'un (Sennert), yalnz madensel maddelerle tedavi m m k n olmayp bitkisel ve hayvansal maddele rin de tedavide kullanlmas gerekliliini ileri srdklerini syledik ten sonra, baz bilgin hekimlerin, madensel maddelerin asla kulla nlmamasn tavsiye ettiklerini ve bunlarn kullanld dr--ifalardan, canlarn kurtararak, kanlarn parmakla gsterilecek kadar az olduunu iddia ettiklerini yazar. Ksacas, Paracelsus eviricisi mer ifa'ye gre, kimya ilmini tam olarak bilmeyenler iin yine Galenos tbbiyle yetinmek zorunludur. Bundan sonra eser, su larn, uucu gazlarn, ruhlarn, civann damtlmasndan, balsamlar, panzehirlerden bahseder. Bu eser Salih Nasrullah'm Arapa Para celsus evirisinden alnp, baz lzumsuz ve yanl bilgiler eklenerek meydana getirilmitir. Kitapta, Senartus ve Nikolaus gibi Bat ya zarlarnn olarak gsterilen szler geerse de, bunlar o yazarlarn kitaplarndan deil, ikinci elden aktarlm eylerdir. Bu yazarn bir de Mrid-l-muhtar fi ilm-il-esrar adl bir eseri daha vardr ki, bata Arapa, Farsa kark ifadeler ve anlalmas g, fena bir Trkeyle yazlm gya bir elkimya kitabdr. Bu' kitab yukarda ad geen eyhle bulumasndan sonra yazmtr. Bunda, yine Paracelsus'tan bahsedilmekte (bkz. niversite ktphanesi, Yl dz, tp, 197) olduu gibi, hadid-z-zeybak' (1) anlatrken demir den civa karmaya muvaffak olamadn ve bu hususta .1000 (?) cilt kitap okuduunu, safdilne bir surette, yazar. Eser, boyuna es rardan, srr- mektumdan bahsetmek bakmndan ,elkimyaya benzerse de araya maden kimyaya dair baz bahisler ilve olunmutur. Ksacas, bu mer ifa, dervi olmas dolaysyle elkimyaya kaan bir eilime kaplmken, naslsa Paracelsu'un eserlerinden orada burada grd baz bilgilerle tbb- cedid-i kimya diye de tut(1) Simyada geen bu deyim civa demiri clarn' bundan neyi anladklar bilinmez. anlamna geliyor gibi grnrse de, simya

146

OSMANLI TRKLERNDE LM

turmutur. tiraf etmeliyim ki, bu zatn grebildiim eserleri, bana, dnyaya dargn, ok ey bildiine inanan, ama yazlarnda hi bir orijinallik olmayan bir yazar olduu kansn vermitir. te, btn bu eserlerde ad geen Paracelsus sisteminin, Osmanl-Trk hekim liinde ald yer ve nemi belirtmek biraz gtr. Ama, aada bir iki eviriyi daha anlatrken gene bu bahse dneceiz. Ahmet III. in zamannda hekimbala kadar ykselen N u h bin Abdlmennan (lm. 1119=1707) adnda Giritli bir Rum dnmesi var dr ki, Resmo'nun fethinden sonra Mslman olmu ve bize, Akrabadm adiyle illar anlatan, bir eser brakmtr (bkz. ehit Ali Paa ktphanesi, 2012) (1). Bu-eser, kim olduunu tespit edemediimiz Melkios=:Melchios adnda bir Yunanlnn eserinden, nce Nuh e lebinin olu mer tarafndan, Trkeye evrilmeye balanmsa da, bu gencin vefatndan sonra babas tarafndan tamamlanmtr. Ese rin iinde birok R u m hekimlerin ad getii gibi, kendi ilveleri de vardr. te bu zatn hekimbal zamannda baz cahil hekimlerin tbb- cedit ten menedilmelerine dair istanbul kadsna hitaben u hkm-i erif karlmtr:
Asitane kaimmakamna ve mollasna ve sekbanbaya hkm ki Frenk taifesinden baz ntetabbib etibba-i kadime cacikn terk ve tbb- cedid namyle ecza-i de istimaliyle il eyledikleri kimseler mutazarrr olmalaryle ol makule frenk tabiblerinden Edirne'de dkkn aan mhtedi Mehmed ile eriki ve bir frenk tabibi dahi'Edirne'den icl olunub istanbul ve etraf dahi yoklanub bu makule frenk tabibleri var ise men ref olmak babnda hatt- hmayun-i saadet makrunum sadr olman imdi emr-i erifim vusulnde bu husus gerei gibi takayyd ve ihtimam ile tefti ve tefahhus ve bundan akdem devlet-i aliyem istanbul'da iken eer mahmiye-i mezburede eer etrafnda olan etibba zmresi bir defa yoklanub naehil olanlar ref ve dkknlar kapattrlub hazakat ve istihkak zahir olanlar a'lem-l-ulema-il-mtebahhirin Rumeli kadaskerlii payesiyle hekimba olan Nuh tarafndan memhur temessk veril mekle vech-i meruh zere mevlnay-i marnileyhin tarafndan yoklanub yedlerine memhur temessk verilenlerden maada bu makule frenk taifesinden gelb bir tarik ile hekim dkkn am var ise dkknlar kapattnlub men ref mukaddema yoklanub yedlerine temessk verilenler dahi dkknlarnda kimesne
(1) Avram Galanti, Les medecins juids au service de la Turqnie adl eserinde (s. 15) Nuh'un Musev dnmesi olduunu sylyorsa da, kitabndaki olumluundan bunun doru olma d anlalmaktadr

XVIII. Y Z Y I L ,VE MATBAA

147

olmamak zere tenbih ve tekid ve bu vehile nizam verdikten sonra keyfiyeti der-i devlet-medanma ilm eylemeniz babnda hatt hmayun-i evketmakrunumla ferman- lianm sdr olmutur. Duyurdum ki fi evahir-i m 1116 (bkz. Ahmet Refik, Hicri on ikinci asrda stanbul hayat, s. 37). Bu padiahn bu b u y r u u n d a n anlalyor ki, bu srada Trki ye'de yeni tp adiyle, m a d e n maddelerle tedavi usul, zellikle frenk hekimleri arasnda, pek y a y l m ' ve b u n d a n r k e n h k m e t yasaklama yoluna gitmitir. Esasen, Paracelsu'un ortaya att bu kimya tp, Avrupa'da da birok hekimlerin itirazna sebep olmu ve mthi h c u m l a r a uramt. Kald ki, Trkiye'de bu tedavi usu l, y a r m yamalak bir surette kitaplara getii gibi kim bilir mem leketlerinden, sergzet peinde koup, memleketimize gelen cahil hekimler elinde ne k a d a r kt sonular vermitir. Yine A h m e t III. in son yllarnda bu cahil hekimler bir h k m - i erifi daha kyor: Edirne payesiyle ser-etibba-i hassa olan mevlnaya hkm ki Etbbadan olanlar kanun- tbba riayet ve iktisab-i mmaresat ile muraza-i ibadullaha mdavat ve muktezay-i tb zere mualecat etmek lzm ve lbd iken biraz mddetten beru mahmiyet-i istanbul'da dkkn-niin olub tababet iddia snda olanlarn ekseri fenn-i tbbn ilm ve amelsinden bihaber ve tahsiline adem-i sy ile zatlarnda istidaddan eser olmayub baz kimesnelerin reca ve efaatleriyle murad eyledikleri mahallerde birer dkkn aub muraza-i ibadullahn illetlerine mugayir mualecat ile nice kimesneleri helak ve ftade-i mehak-i hk eylediklerinden maada ehil ile naehil olanlar temyiz tefrik olunmayub ehil olanlar dahi fenn-i tbda kemal tahsiline itigal eylemeyb hin-i iktizada mdavata kadir tabib tedariki mteasir. olmala bundan byle bir mddet dahi bu tavr zere gzeran eder ise b- ruy-i bild emsar ve aktar diyar olan istan bul gibi bir sevad-i azamda tbba inkraz tatarruku zahir ve aikr olmala fenn-i tbda maharet ve iktisab-i hazakat edenler mmtaz ve beynel akran serfiraz ol malar tbbn yevmen feyevmen rabet Ve itibar ve kemal-i itiharna bai ve badi olub fenn-i tb erbabnn dahi sy ikdamlarna medar-i akvay-i vesail-i mstahsenet-l-sar olaca vazh olduu cihetten nizam-i hallerine intizam. ile hsn hitam verilmek mme-i ibadullaha mahz menfaat olman istanbul ve Haslar ve Galata ve skdar ve muzafatnda zmre-i etbbadan dkkn-niin olan Mslim ve mevaz ve mahallt ile tahrif ve defter ve ferd-i vahide gadir ye hi mayeden hazer olunmak zere imtihan eyleyb ilm-i tbdan bibehre olub illet-i redie misill ifsad-i mizac-i ibad eden hodfuru ve naehil olanlar dem-i fasid gibi eesam-i helkiyeden izale ve red ve dkknlar sedd bend olunub mahakknda

148

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

demki fenn-i tbb gerei gibi tahsil ile kesb-i istihkak edb ilmn ile yedle rine mlzemet muu verilb tariki ile gedie duhul eylemedike mutaza-i iba dullahtan bir ferde mualece kaydnda olacak olur ise ahz ve tertib-i ceza olun mak zere meni'leri in baka defter ve tertibde mmareset ve kesb-i hazakat eyleyb ehliyeti zahir olanlarn dkknlar gedik itibar olunub ziyade ve noksan kabul etmemek in had tayin ve kemakn iktiza eden mahallerde ibka ve bun lardan biri bihikmetillhi tal vefat eder ise gedii ecnebiye verilmemek zere mastur olanlardan be nefer mlzim tahrir ve mahll gedik vukuunda el'akdem fel'akdem fehvas zere mlzim-i evvele verilb ann dahi mlzemeti fenn-i tbba sa mstehkna verilmek ve reca ve efaat ile naehil olanlara mlzemet verilmekten begayet tevakki ve mcanebet olunmak ve fimabaad gedikl ve mlzimlerden biri vefat eyledikte arzn ile tevcih ve yerine ruus-i hmayun veril mek zere baka tertih ve defter ve bundan byle hekimba olanlar ibu urutu dstur-l-amel tutub hilfna hareketten ittika ve hin-i iktizada mracaat eyle meleri in ruus kalemine kayd ve yedlerine baka ruus-i hmayun yerilmek zere arz eylemen babnda ferman- lianm sdr olmutur. Byrdm ki fi evahir-i 1 1142 emr-i erifim mucibince amel olunub hilafndan begayet hazer oluna deyu hatt- hmayun-i evket-makrun keide klnmtr sene 1142. (Ah met Refik, Hicr on ikinci asrda istanbul hayat, s. 106; bu hkm suretinin yeni harflerle baslm bir kitaptan alndn ve bundan dolay, tashihe ramen, baz yanllar kalm olabileceini hatrlatmak isteriz). Bu ikinci emirde tutulan yol, daha akla uygun ve kesin gz kyor; hekimler deta bir eit d e v l e t i m t i h a n na tabi tutulup ellerine bir temessk, yani diploma verilmedike hekimlie msaade olunmuyor; fakat bu defa artk tbb- cedit ten bahsedilmemektedir. Bundan baka, h k m dikkatle okunursa, XVIII. yzyl bala rnda, tbbn genelikle, muntazam bir medrese veya hastane tahsi line bal olmad, tersine usta-rak usulyle ve dkknlarda pa rasz alma yoluyle, renildii anlalyor. Ama, bu ustalar ve raklar arasnda Arapay renmi olanlardan yetimi yazarlar ve eviriciler hi de az deildir. Mesel, yukarda ad geen mer ifa'nin byle hekimlerden olmas muhtemel olduu gibi, onun rencisi, yani ra olan saray hekimlerinden Bursal Ali Efendi de ayn snftan olsa gerektir. Bu son zatn Bidaet-l-mbtedi adl bir Akrabadin, yani bileik illar kitabn biliyoruz (bkz. niversite k tphanesi, Yldz, tp, 361, 405). Mahmut I. zamannda 1144=1731 ylnda kaleme alman bu eserde Mynsicht adnda bir Batl yazarn ismi ok getii gibi, yine Ali Efendi Kitab- Mnsiht tercmesi adiyle

XVIII. Y Z Y I L VE MATBAA

149

daha ziyade forrnulaire eklinde bir kitap daha yazmtr (bkz. ni versite ktphanesi, Yldz, tp, 29). ok gariptir ki, her iki eserinde de adn verdii, h a t t a bir eserini onun adiyle yazd Batl yazar, yani Adrian Mynsicht, tartre emetique denilen mehur ilc bulduu halde, Trke iki il kitabnda da bu ilcn ad bile gemez (1). Bundan baka Bursal Ali Efendinin, Drsaade aas Beir Aa adna, errahname adl bir eseri daha vardr (bkz. Halet Efendi k tphanesi, No. 751). Bu eserde ilerden bahsederken anevrizmalar da bu arada sayar; sonunda ,o vakitler pek moda olan Paracelsus ad da yalan yanl baz bilgiler arasnda anlr. Hekim Ali Efendi her halde 1160=1747'den sonra vefat etmi olsa gerektir. Bu devirde, Halil Faiz adnda bir zat, daha ziyade astroloji he saplar zerine erkam-i cmel, yani ebced harfleriyle, ve sexagesim a l = a l t m l k usulde, Fezlcket-l-hisab adiyle, bir eser yazd gibi, Es-savlet-l-hezberiye fi mesail-il-cebriye adnda cebir problemlerinin r zmlenmesi zerine, bir eser daha brakmtr. Yazar, akaik zeyli eyM'ye gre, air olup teki ilimlere dair de birok eserler yazm ve tahminen 1729 ylnda cinnet getirerek intihar etmitir. Fezleket-lhisab, niversite ktphanesinin T. 5890 numarasnda mevcut olduu gibi teki eserlerinden bir ksm da Beyazt'ta Veliyddin Efendi k tphanesinde bulunmaktadr. *** Artk Osmanl Trkiyesinde, ilk Trk matbaasnn kurulmasyle kendini belirten, dikkate deer bir devre eriiyoruz. Bu ilk matbaa nn kuruluu hikyesini, burada uzun uzadya, anlatacak deiliz. nk, bu hususta tarihlerde, ve zellikle Selim Nzhet Gerek'in Trk matbaacl (istanbul, 1939) adl kk eserinde, yeteri kadar ve faydal bilgiler vardr. Ancak, b u r a d a ilk Trk matbaas diye belirtmemizin nedenini sylemek lzmdr. Geri istanbul'da ve Tr kiye'de ilk matbaa Museviler tarafndan almtr. 1429 ylnda s panyadan hicret eden Museviler, 1493 ylnda, yani Trk matbaa sndan 233 yl nce, istanbul'da, birka yl sonra da Selanik 'te ilk matbaay amlardr (Avram Galanti, Trkler, Yahudiler, istanbul, s. 7). Bu matbaalarda birok kitaplar baslmtr. te yandan, Sivasl Apkar adnda bir Ermeni de, Venedik'te basmclk sanatn rendik
ti) Adrian von Mynsicht, Braunschtveig'li olup 1631 ylnda Mecklenburg dukasnn zel hekimliine getirilmi ve ayn ylda, Thesaurus. et armamentarinm. medico-cbymicum adl eserini yaynlamtr ki, bu eser pek mehur olmu ve 18 defa baslmtr. Mynsichr, hl tedavide kul lanlan t a r t r e e m e t i q u e 'in bulucusu olarak tannmtr.

150

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

ten sonra, istanbul'da 1567 ylnda bir matbaa at gibi, 1627 yln da da Nieodimus Metaxas adnda bir Rum papaz da bir matbaa kurmutur. Bu m a t b a a n n ' i l k bast eser .Yahudiler aleyhinde kk risale adl bir kitaptr. Bilindii gibi, A h m e t III. in sadrazam Damat ibrahim Paa, Yirmisekiz Mehmet elebiyi Fransa kral Louis XV. ye eli olarak gn dermiti. Bu mnasebetle babasyle Paris'e giden Sait elebi (ba zen Sait Aa), oradayken matbaann nemi hakknda bir fikir edi nerek dnmt. Beri yandan, 1674 ylnda, Macaristan'n Colojvar kasabasnda doan ve Protestan papazl kolejinde tahsil eden, bir gen de Osmanllara esir dm ve slml kabul ederek brahim adn almt (bu brahim'in olumluu iin bkz. Caraczon, ibrahim Mteferrika, Tarih-i Osmani Mecmuas, sene 1, s. 178). Bundan sonra, s lml iyice inceleyen bu zat, Risale-i slmiye diye bir eser yazm ve bununla sadrazam brahim Paann dikkatini ekmiti. 1716=1128 ylnda, Belgrat'ta toplanan Macar yksek subaylar iin brahim Efendi tercman olarak kullanld. Bu yl, Osmanl diyarna, ml teci olarak, gelen mehur Macar yurtseveri Racoczi'nin yanna ter cman verildi. Latince ve baka Avrupa dillerini kolejde renmi olan brahim Efendi, bir sre sonra, mteferrikalk hizmetine atan m olduu iin, bundan sonra ad hep brahim Mteferrika diye gemeye balamtr. brahim Mteferrika, 1726 tarihlerinde matbaacln gereklilii, nemi ve faydas zerine, Vesilet-t-tabda adiyle bir risale yazarak, Da m a t brahim Paaya takdim ettii gibi, Yirmisekiz elebinin olu Sait elebiyle uyutuktan sonra bir dilekeyle, matbaa amak ruh satn ve b u n u n iin eyhlislm fetvasyle birlikte padiahtan da bir ferman istemitir. brahim Mteferrika'nm bu kk risalesi, akla ok uygun, mantkl ve zellikle gayet inandrc kantlarla yazlmtr. Risalede yazar, tarihte birka kere istil yznden bir ok yazma kitaplarn nasl mahvolduunu ve sonralar doru yaz yazacak hattatlar kalmadndan yazmalarn ounun yanllarla dolu olduunu, halbuki, b a s m a usul kabul edilirse, yazlarn oku nakl ve yanlsz olacan, birok gzel kitaplarn yaynlanacan, kitaplarn bana ve sonuna mufassal fihristler konularak okuyanlar iin kolaylk salanacan ve kitaplar ucuzlayarak tarann da bun lardan faydalanacan, ehirlerdeyse byk ktphaneler kurula bileceini (ki hl kurulamamtr), zellikle, Osmanl devletinin, cihatla slmm erefini artrd gibi, kitap yaynlama suretiyle de

XVIII; Y Z Y I L V E M A T B A A

151

slm k l t r n e hizmet edeceini, halbuki Avrupallarn Islm ki taplar birtakm yanllarla oktan basmaya, ve b u suretle, Dou dan p a r a ekmeye baladklarm, eer bizde matbaa kurulursa bu krn memlekette kalacan ifade etmektedir (bu risalenin zeti iin bkz. hsan Sungu, Hayat, No. 43, bu makalede, r u h s a t isteme dilek esi hakknda da faydal bilgiler vardr; dilekenin tpk basm iin bkz. Selim Nzhet Gerek, Trk matbaacl, istanbul, 1939, vesikalar). brahim Efendinin bu szleri ksaca tekrar eden dilekesi ze rine, bu arzusu, eyhlislm Abdullah Efendinin bir fetvasna daya narak, karlan 1139 zilkade tarihli bir hatt- hmayunla yerine ge tirilmiti (fetva ve hatt- h m a y u n u n tpk basmlar iin bkz. Se lim Nzhet Gerek, ayn eser, ayn yer). Fetvada ancak lgat, mantk, felsefe ve astronomi kitaplar bahis konusu olduu gibi, hatt-i h mayunda fkh, kelm, tefsir ve hadis ilimlerinden baka ilimlere dair kitaplar baslaca da belirtilmitir. brahim Efendi, esasen memlekete mspet ilimleri sokmak hevesine dm h r fikirli bir zat olduu iin, bu kaytlamaya o kadar nem vermemi olsa gerek tir. Hatta kendisinin ilk yazd risalede, corafyann byk devlet memurlar iin lzum ve faydas ve haritalarn baslmasyle, btn Douda satlarak, menfaat salanaca sz konusuydu. Bu risale sad razam Damat brahim Paaya takdim iin yazld gibi sonradan, h k m e t ekilleri ve zellikle ordu tekilt zerine fazla bilgi il vesi, ve artk matbaa kurulmu olduu iin, harita basmak lzumu na dair olan ksmlarn karlmasyle, Usul-l-hikem fi nizam-il-mem ad altnda, olduka cesurca bir slpla kaleme alnarak, kendi mat baasnda baslmt (1). brahim'in kendi evinde kurulmu olan mat baada baslan kitaplarn listesi incelenirse, mspet ilimler alannda ancak 6 eserin bulunduu grlr; tekilerin ou tarihe ve lgate ait eserlerdir (2). brahim Mteferrika'nn bast ilm eserler arasnda en nem lisi Ktip elebinin Cibannma'schr. Bu eserin asl eklini yukarda
(1) Risalenin asl Paris, Bibi. Nat. Cat. Man. Turcs, suppl., F. T. 201'de mevcuttur. Ka talogda Nizamiye adiyle kaydolunan bu eserin yazan, eref-i slm ile merref olan rahip diye gsterilmi olmasna gre.Tbrahim Mreferrika olacan mart 1937'de Paris'te Societe Asiarique'e tebli etmitim. Sonradan bu eserin 1 7 6 9 ylnda, Traite de la tactique adiyle, Franszcaya ev rilmi ve Fransa'da Vienne ehrinde evirenin ad olmakszn baslm olduunu rendim; evi. ren, .nszde, gerek Trkler ve gerek brahim Mteferrika hakknda gayet tarafszca dnceler yrtmektedir. Hammer, bu kitab evirenin Baron Revviczki olduunu syler (bkz.' Hammer; llistoirc de l'Empirc ottoman, X I V , 4 9 4 ) .
1

. (2) Henri Omonot tarafndan 1 9 0 2 ylnda Paris'te yaynlanan Les missions archeologiaaes ftanaises en Orient au XVII. el XVIII. siecles (I, 329-401) adl eserde bu matbaann faaliyeti

152

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

tarif etmitik. Burada basl Cibannma'y gzden geirirsek, aradaki fark ve b u hususta brahim Mteferrika'nn, zamannn ilminden ne dereceye kadar faydalandn gstermi olacaz. Basma Cihannmaya basann Tezyil-t-tabi dedii ilvelerle Ebu Bekir bin Behram-mDimk'nin Anadolu ve Arabistan corafyas eklenmitir. Eserin ba na, brahim Mteferrika (kendi ald unvanla brahim-l-Coraf), geometri zerine ilk bilgileri koyduktan sonra, evren sistemine dair eitli retileri, mesel Tycho Brahe ve Kopernik'in sistemlerini de zikretmi, fakat bu son sistemi anlatrken, hayli ihtiyatl bir dil kul lanarak, b u n u n mutlaka kabul edilmesi lzm gelmediini ve esasen bunu slm ulemasnn kabul etmediklerini yazmtr. brahim M teferrika, bu bilgileri Purkoius adm verdii bir yazarn kitab nn nc blmnden alm olduunu sylemektedir (1). Asl ad Edmond Pourchot olan bu yazar, Fransa'da ilk cartesien profesr lerden olup birok kolejlerde hocalk etmi bir zattr. te bu eser den alarak, brahim, o zaman iin Trkiye'de yeni saylabilecek, Descartes'n burgalar teorisinden bahsettii gibi, Aristo'nun ar cisimlerin arzn merkezine yaklamaya ve hafif cisimlerin merkez den uzaklamaya eilimli olduklar teorisine kar, Galilee'nin red diyelerini zikrederken, bir yandan da arzn gne etrafndaki hare ketine dair olan itirazlara kar cevaplar eserine almtr (bkz. Cihannma, basma nsha, istanbul, 1144, s. 34-48). Bu arada (s. 64) pusulann talya'da Napoli yaknlarnda Amalfi ehrinde bir zat ta rafndan 1402 ylnda icat edildiini de syler (2). Bu mnasebetle mknatslktan ve pusulann ibresinin sapmasndan ve bu sapmann istanbul'da batya doru 11,5 olduunun, Bebek'te Kaptan Mustafa Paa camiinin mihrabnn yerinin belirtilmesi srasnda, 1140 yln da, tahkik olunduunu ilve etmitir. brahim Mteferrika'nn daha birok eklemeleriyle kitap, ger ekten zamanna gre hayli yenilenmitir. Kitabn basks byk
hakknda birka salam belge olduu gibi Sait elebinin, Louis XV.'nin hafiz-kiitb rahip Bignon'a gnderdii biri Trke, teki Latince iki mektubun sureti vardr (asllar Bibi. Nar. de sakldr).' lk Trk matbaasnda baslan Vankulu lgatinin ilk formalar rahip .Bignon'a gnde rilmi ve o da verdii cevapta 'harfler gayet iyi hakkedilmi ve. Paris'te en usta isiler tarafn dan yaplan harflere o kadar yaklamtr ki az kalsn sizi kskanacakrm demisrir (bkz. H. Omonc, -ayn eser, -s. 4 4 3 ) . Matbaada baslan eserler hakknda ayrntlar iin bkz. Selim Nzher Gerek, aym eser, s. 5 9 - 9 9 . (1) Bu eser ^udur: E. Prchotio, InstitMiones pbilosophicae ad laciliorem ac recentiorum philosophorum, leclionem comparata. (2) Bu szler yanl olup, pusulann Araplar tarafndan ilk dsnl$ hakknda toplu malumat iin bkz. Aldo Mieli, Vinvention de la boussole, Science, 2. yl, N o . 9, Paris, 1 9 3 7 ; ayn yazar, La Science. Arabe, Patis, 1 9 3 8 , s. 1 5 9 .

X \ m . YZYL VE MATBAA,

bir itinayla hazrlanm olduu gibi, haritalar ve ekiller de ilve olunmutur. Bunlardan bir ksm, Mteferrika tarafndan yaplm, bir ksm da asl eserden aktarlmtr. ekil ve haritalarn bazs Ahmed-l-Krm, bazs da Mgrdi Galatav ve yalnz bir tek ha ritann da Tophaneli brahim adnda biri tarafndan hakkedilmi ol duunu imzalarndan anlyoruz. brahim Mteferrika, eyhlislm Damat-zade Eblhayr A h m e t Efendinin, Ktip elebinin yazsyle olan, msveddeleri kendisine verdiini ve baslmas iin tevik etti ini nszde kranla kaydetmektedir. Bu ilk ve son basma Cihan nma nshalar, istanbul'da birok ktphanelerde ve zel ellerde bulunmaktaysa da, harita ve ekilleri her nshada t a m a m deildir. brahim Mteferrika'nn asl kendi eserlerinden biri, bizi bura da ilgilendirecek olan Vyuzat-t mknatsiye adl eseridir.ki, kendi mat baasnda 1732=1144 ylnda baslmtr (bkz. niversite ktphanesi, Yldz, tabye, 237). Bu eserde pusulann icadndan ve bu aletin inlilerce, daha nceden bilindiine dair olan hikyelerden bahse dildikten sonra mknatsn zellikleri anlatlr. Baz Avrupa hkm darlar tarafndan, bir yerin enlem ve boylamn belirtecek bir alet veya bir usul (?) kefedecek kimseye verilmek zere, 20.000 altn dl konulduunu ve bir hakim-i hey'et ve hikmet-aina tarafn dan bir risale yazlm olduunu syleyen yazar, kendi eserini bu eserden zetle evirdiini ilve eder ( ) . Velhasl bu risale, mkna tsln pusulayla olan ilikisini anlatan ksa bir eserdir ki, iki eit pusula ibresini gsterir resimleri de vardr. Yine bu matbaada, yu karda ad geen, Tarih-i Hind-i Garbi de resimleriyle birlikte basld gibi, Ktip elebinin yukarda biraz bahsettiimiz Tuhfet-l-kibar fi esfar-il-bihar adl eseri de haritalaryle birlikte baslmtr. brahim'in bize yazma olarak brakt bir eser daha vardr; Mecmua-i hey'et-il-kadime ve cedide adndaki bu kitap, XVII. yzyln ortalarnda eserler yazm olan Holandal corafyac, matematiki ve kozmografyac Andreas Cellarius'un (Andrea Keller, ki Holandann kuzey eyaletinde o vakit pek m a m u r olan Hoorn ehrinin nl kolejinin rektryd) birinci basks 1665 ve ikinci basks 1708 y lnda yaynlanan, Atlas coelestis yahut Harmonia macrocosmica, seu atlas universalis et nous totius universi creati adl atlasndan, Ahmet III. in emriyle, evrilmitir. Bu eser, Amsterdam'da Gerard Valk ve P .
(1) brahim Mteferrika, bu hakimin -ve kitabnn adn sylemez; fakat 1721 ylnda, Leipzig'de basldn ve kendi eline 11 yl sonra vardn syler ki o zaman iin, ilm bir eserin bu kadar abuk Trkiye'ye gelii dikkate deer.

154

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

Schenk'in matbaasnda, Joh. van Loon adnda bir ressam tarafndan baslm olup, ilk sayfasnda dnyann o zamana kadr gelen mehur astronom ve kozmograflarnm resimleri, arzn, gnein, ayn, baak ve terazi burlarnn sembolik tasvirleri, bir frohtispice olarak bu lunmaktadr. brahim Mteferrika, nszde R a t l a r meclisi adn verdii bu resmi aklamaya kalkarak yanlarnda zat-lkrs, usturlap ve rubu daire gibi aletler bulunan birka rasttan birinin Ptolemaios, tekinin Tycho Brahe ve ncsnn Kopernik olduunu tehis ettii gibi bir bakasnn da feza-yi dilram- mec lisin canib-i yemininde bedr-i mnir gibi cilveer-i saha-i nazar olan ahs- hub-nazar yani sahib-i zic-i hakan sultan Ulu Bey llhan bana tac ve sorgu giyip ittifakan bu gna hey' zey-i ziynetnma ile cmleden ziyade revnak-bah-i mahal ve meclis-r-yi ekil ol duunu syler. Bunlardan Ulu Bey zannettii tabi asla Ulu Bey deildir; nk arkasndaki manto ve uzun salar ve apkasyle bir Batlnn resmi olmak lzm gelir. te brahim Mteferrika, bun dan sonra nszde, eserin resimleri ve haritalar altnda ksa ksa aklamalardan baka bir ey olmad iin, herkesin anlayabilmesi maksadyle kendi tarafndan aklamalar verildiini ve b u suretle ukde-i mkil-bend keif ve hal ve suver-i eklin medlul ve mefad cemi ve dere (bylelikle krdmler zlm ve ekillerin neleri anlattklar toplanp yazlm) olunduunu syler. Gerekten, eviren, kitabn bana, Cihannma'ya yazd eklerden astronomi ve kozmografyaya dair olanlar aktarm ve ondan sonra, eserin 30 ekli zerine, birer aklama yapmtr. brahim Mteferrika, yine nsz de kitabn asln mbalaayla verek, bu ana gelince em-i bidar-i zaman bunun mislini grmemi, bir padiah-i ziiktidarm hazinesine girmemi demekte ve yazarn da Horno nam mecma-i ulm da (kolej) ulm.ve fnun-i hikemiyede muallim-i evvel (rektr) ol duunu ve Amsterdam'da 1708'de (ki, bu halde ikinci bask demek olacak), Platnos adnda birinin yardmyle, basldn sylemekte dir. Bu eseri brahim Mteferrika'nn, Cihannma'da verdii astrono mi ve kozmografya eklerini tamamlamak iin, pek faydal bulmu olduu anlalyor. Eserin asl da, esasen, yukarda sz geen Johan Blaeu'un Atlas major'una ilve edilmiti. 1733=1145'te yaplan bu e virinin bir yazma nshas bugn istanbul'da, Asker mze k t p hanesinde, 5203 numarada kaytl bulunmaktadr. Abbe Toderini, e la Litterature des Turcs adl kitabnda, brahim Mteferrika'nn Latinceden evirdii bir corafya kitabn basmak zere olduunu iitD

XVIII. YZYL VE MATBAA

155

tiini sylyorsa da, bu eseri brahim basmaya muvaffak mtr.


x

olama

brahim Mteferrika bahsini kapatmadan nce unu syleyelim ki, onun matbaasnda ve bir sre tatile uradktan sonra yeniden alan ayn matbaayla skdar matbaasnda, 1830 ylna kadar, ba slan eserlerin says ancak 97 ,olup bunlarn bir listesi Hammer'in ta rihinde bulunmaktadr (bkz. Fr. ev. XIV, 492-507). Bu listede, 1743 ylna kadar Mteferrika'nn bizzat bast kitaplarn says 17'dir. te okumak, yazmak, basmak ileriyle faal bir surette uraan bu brahim Mteferrika, hayatnn son yllarna kadar altktan sonra, 1158=1745 ylnda vefat etmi ve Aynalkavak mezarlna defnedil-, mistir. Mezar imdi Galata Mevlevhanesi mezarlna nakledilmi bulunmaktadr. Trk matbaasnn kuruluunda mevki ve nfuzuyle ie katlan ait elebinin yannda ilmi, sanatyle onu meydana getirip basan, yaynlayan, yazan ve eviren olarak grev alan brahim Mteferrika'nn hizmeti, grld gibi, yalnz matbaaya mnhasr kalma m, belki bizim iin pek yeni saylacak ilimlerin temel bilgilerini verecek eserler, ekler yazm ve bu suretle memleketimize Avrupa Rnesansmdan ilk haberleri vermitir. Bundan dolay, bu ilk tabiin adn burada saygyla anmaya mecburuz. Bu devirde, corafyaya kar, Ktip elebinin eserlerinin Ve Atlas majr evirisinin uyandrd ilgi devam etmi, ve onlardan zetleme ve aktarma suretiyle, birtakm corafya eserleri yazlm tr. Mesel eyh Edib-l-Hasan-l-Cebeci adnda bir zat Ktip e lebinin Arapa Fezleke adndaki tarihinin evirisini yaparken sonuna Osmanl memleketinde yapt seyahatlerde toplad coraf bilgi leri koymay da ihmal etmemi ve o zamana gre yaplm baz tabiye planlar da koymutur (bkz. Hekimolu Ali Paa ktpha nesi, 803). Hollanda elilii tercman Petros Baronian adnda bir zat da 1733 ylnda Jacques Robbs'un La methode pour apprendre facilement la geographie adl eserini, Risale-/ Corafya veya Fen-nmay-i cam-i cem ez fenn-i corafiya adiyle Mahmut I. zamannda sadrazam Ali Paa iin Trkeye evirmitir. Baronian, bu eseri, Ktip elebinin Cibanniimasnm baslm olmasndan cesaret alarak evirdiini syler. Eserde o vakte kadar Trkeye gememi olan modern matematik ve fizik

156

O S M A N H T R K L E R I N D E ILIM

corafya bilgileri bulunduu gibi, haritann tarifinden sonra dz lemkre, bir de Akdeniz haritas konulmu, ve bu haritalarn l ei Arap, Fransz ve talyan milleri zerine tertip edilerek, bir de gzel bir rzgr gl izilmitir. Akdeniz ve Karadeniz'de ula trma iin deniz astronomisine dair bilgiler de bulunmaktadr. Fr. Taeschner (bkz. Fr. Taeschner, Zur Geschichte des Djibannma, Mitteilungen des Seminars fr orient. Sprachet zu Berlin, s. 110) bu eserin 1145'te yazlm bir ikinci ekli daha olduunu, ve bu defa Cihannma ji fenn-i corafya adn aldn sylerse de, eser esasen 1145-1146 yllar ara snda yazlm olduu iin ayn ylda ikinci eklinin hazrlanm olmasna bir mana verilemez (bu ikinci ekil Taeschner'in zel ktphanesindeymi). 1740 tarihinde ehr-zade Sait adnda bir m verrih tarafndan Cihannma'ya Ravzat-l-enfs adiyle bir ek yazld sylenmekteyse de bu eseri grmedik. Bu devirde, variolisation denilen yani iekli bir adamdan al nan cerahatle yaplan iek asnn, istanbul'a 1716 tarihinde eli tayin olunan E. Wortley Montagu'nn zevcesi Lady Mary Wortley Montagu (1762-1690) tarafndan yazlan mektuplarla, ngiltere'de bi lindiini sylemek lzmdr. Gerekten, ngiliz edebiyatnda yazd mektuplarla pek mehur olan bu Lady'nin dostlarndan Mrs. S. C. ye yazd 31 numaral mektupta, iek asnn Trkiye'de pek eski den beri yapldn, hatta, kendisinin tren ve elencelerle yaplan byle bir a leminde hazr bulunduunu ve ann faydalarn bildirmitir. Bu trl iek asnn uygulanmasnn tarihini ara trma ve incelemeyi tp tarihi uzmanlarna brakarak unu syle yelim ki, baz Trk hekimlii tarihlerine getii gibi, Lady Mon tagu'nn mektuplar arasnda, ineklerden alnan iek asnn (vaccination) da Trkiye'de eskiden beri uygulandna dair, bir ikinci mektup asla mevcut deildir. Bilindii gibi, bu tarz a, yani bu gnk iek as, Edward Jenner tarafndan ngiltere'de 1796 tari hinde kefedilmi, ve bu zatn 1798 ylnda yaynlad hquky in to the Causes and Effects of the Variolae vaccinae adl eseriyle dnyaya bil dirilmitir (1). Bu blm kapatmadan nce, Paris'te Bibliotheque Nationale'de (bkz. Paris, Bibi. Nat. Blochet, Cat. F. T. suppl., 196) grdm ve
(1) Bu kesif, bir sthanedeki Sarah Nelmer adnda bir kz hizmetinin,
v e

ineklerden

st

saarken, dikenle yrrt eline inekten bir eir iek gemesi zerine yaplm Latince inek manasndaki vacca vc iek assna Bat dillerinde vaccination, vaccin adlar

bundan dolay, uvaccinia

kelimesinden alnarak bu inek hastalna

verilmitir.

XVIII. YZYL VE MATBAA

157

ne yazk ki istanbul ktphanelerinde rastlamadm dikkate deer bir yazmadan bahsetmek isterim. Yazar ad ve tarihi olmayan bu yazma, Fransa elisi Marquise de Villeneuve'n, istanbul'da bulun duu srada (1728-1741), reis-l-kttab Mustafa Efendiden rica etmesi zerine, bu zatn damadnn hocas olan biri tarafndan Kevakih-i seb'a adiyle (bu isim katalogda mevcut deildir), Fransa elisine Trki ye'de retim usulne ve okutulan ilimlere dair bilgi vermek maksadyle yazlmtr. Yazar, nszde, slm ulemasnn ilmini Avru pallarn gzleri nne koymak iin, byle bir frsat beklediini sy ledikten ve slmda ilmin ksa bir tarihini yaptktan sonra, ilimleri e ayryor: Faydal ilimler, n e faydas ne zarar olan ilimler, zararl ilimler. Birinci ksmda akait, fkh, Arap dil ve edebiyat, mantk, matematik, astronomi, anatomi ve tp; ikinci ksmda iir ve edebiyat, nc ksmdaysa felsefe, sihir ve astroloji ilmi vardr. Faydal ilimler devre zerine okutulur: 1. Pek muhtasar su rette, yani yalnz dava balar ve meseleler ispatsz olarak verilir ki, bu usule istiksar denilir; 2. Biraz daha mufassal surette bir metin zerinde baz kantlar getirilerek okutulur, bu usule iktisat usul denilir; 3. Btn meseleler her trl kant ve ispatlaryle birlikte gsterilir, bu usule de istiksa ad veriilr. Akl ilimlerden ancak arit metik ve geometriden bahsedilmekte, fakat bunlarn kolay (?) ko nular olduu iin ayrca retilmeyerek, teki dersler arasnda, zel likle gezintiler srasnda, mzakere edildiini yazar ilve etmekte ve bu usulleri gerei gibi vmektedir. Bundan baka bu yazmada o sralarda medreselerde okutulan kitaplarn da bir listesi verildii gibi, nihayet eitli milletlerin ilme kar gsterdikleri ilgi incelenir ve karlatrlr. Yazar, Msrllar, Hindular, ranllar, Keldanler ve Yunanllarn ilme kar byk bir sevgi ve ilgileri olduunu, halbuki inlilerle Trklerin (?) ilme pek rabet etmediklerini ifade etmektedir. Bu yazmann incelenmesin de, medreselerimizde, XVIII. yzylda retimin aa yukar Arap diliyle fkha mnhasr kald anlalyor. Geri, bu devirde med r e s e retiminin dnda baz mspet ilimlerin, yukarda grld gibi, Batdan, gayet ekingen ve korkak bir tarzda Trkiye'ye sokul mas iin baz teebbsler yaplmsa da, bu teebbsler ou zaman medrese dnda yetimi bilginlerin eseridir. Bu satrlar yazarken, XVII. yzylda ve XVIII. yzyl balarn da Fransa'nn eitim ve retim tarihine dair baz yazarlarn d-

158

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

ncelerini hatrlamamak kabil olmuyor. Bu dnceleri Sorbonne Fransz edebiyat profesrlerinden Daniel Mornet, 1933'te yaynla d Les origines intellectuelles de la Revoktion Franaise adl pek faydal bir eserinde (s. 170-173) toplamtr. Mesel L'Allemend, Fransa'da eski oratoire'larn retimi zerine yazd bir tarihte, XVII. yz yln sonuna kadar, bu heyete mensup okullarda ancak Latince ve Latincenin belgati ve iskolastik felsefeden baka bir ey okutulma dn syler (1). te yandan kolejlerde fizik ve kimya okutulmasn isteyen dier bir papaz, P . Long, mecaz bir ifadeyle, bu okullarda rencilerin, ba bir torbaya konulup arkadan krbalanarak yr tldn iddia etmektedir. Abbe Fleury ise kolejlerde okutulan La tincenin, bir kltr deil, ancak bir lisan olduunu aka ifade et mitir (2). Franszlarn mehur Encyclopcdie, Dictionnaire raisonne des sciences, des art et des matiers'mm editeur' Diderot, Rollin'den bahseder ken, Rollin, ancak papaz, kei, air ve hatip yetitirmekten baka bir ey yapmamtr demektedir (3). Coyer adnda baka bir papaz, retim ve eitimimiz ancak ke limeler iinde yuvarlanp gitmektedir, kolejlerimizin mezunlar bir mektup bile yazmay bilmiyorlar diye, zamann retim usulnden ikyet etmektedir (4).
(1) Fransa'da l 6 l l ' d e , bata Berulle olmak zere, baz nl rahipler Paris lahiyat Fa kltesi doktorlarnn katlmasyle cizvitlere muhalif olarak, Oratoire adiyle bir heyet kurmular dr. nce, Roma Oratoire' numune alnarak kurulan bu heyet sonradan retime d e msaade alm ve XVIII. yzyln ortalarnda Fransa'da 80 kadar okul ve kolej amtr. Cizvit cemiyet lerinin ilgas zerine onlarn kurumlan da Oratoire'a gemitir. nl filozof Malebranche bu heyete mensuptu. (2) Fleury Fransa tarihinde tannm papazlardan biridir ( 1 6 4 0 - 1 7 2 3 ) . Mehur Fenelonla bitlikte Duc de Bourgogne'un mrebbiliine tayin ve bundan sonra Fransa Akademisine, La Bruyere'in yerine, ye seilmirir. Louis XV.'nin zel papazln da yapan bu zatn birok eser leri vardr. Bunlar arasnda Traite des choix de la methode des etudes adndaki eserden yukarki szler alnmtr. (3) Chatles Rollin ( 1 6 6 1 - 1 7 4 1 ) , Sorbonne ve College de France'ta krsler igal ettikten sonra niversite , rektrlne getirilmi ve Franszca, 2eilikle Yunancann retim usul iin byk gayretlet sarf etmitir. Yukarki itiraz, onun Le Traite des Etudes adnda 1726'da yayn lanan eserine karsdr. (4) G. Franois Coyer ( 1 7 8 2 - 1 7 0 7 ) , cizvit tarikatna mensup bir papaz' olup, kolejlerde felsefe ve klasikleri okutmutur. Birok eserleri vardr. Hatta, Lehistan kral Jean Sobieski'nin tarihini yazm bu eser Voltaire'in zellikle takdirini kazanmtr. Yukarki sz, Plan de l'education pblique (neri 1770) adl eserinden alnmsrr. Bu eserinde, retim konusunda yeni dnceler ifade etmise de, Rousseau'nun. Emle'aden alnm dnceleri de kendi buluu gibi gstermitir. Her halde kolej mezunlarnn bir mektup bile yazamadklarn sylemesi, son za manlara kadar medreselerimiz mezunlarna da uygulanabilecek bir hkmdr. Onlarn arasnda Arapa ve hatta Trke yaz yazabilenler parmakla gsterilecek kadar azd.
v e

XVIII. YZYIL VE MATBAA

159

Grlyor ki, Fransa'nn resm ve papaz mektepleri, tpk bizim medreselerde olduu gibi, eski iskolastik usulden, o yzyllarda he nz ayrlamamt. Fakat, asl dikkat edilecek nokta, bu retim usu ln eletiren dnrlerin hatta p a p a z l a r i i n d e n km olmasdr. te yandan, imdi grlecei zere, ilim tarihinde B y k Y z y l denilen XVII. yzyl iinde Batda birbiri pei sra yetien dehalar, dnce dnyasnn devleri sayesinde Avrupa'da ilm dn bsbtn baka bir gidi alm olduu halde, bizde imdi bahsettiimiz Kevakib-i seb'a'da eski ilim ve eski usul deil ele tirmek, vlmekteydi.

Bundan nceki blmn sonunda Batdaki ilmin d u r u m u zerine yaptmz zetin sonunda XVII. yzyln ilk senesinde, sonsuz bir lem iinde birok evrenlerin var olduunu, Kopernik sisteminin doruluunu ve dolaysyle bizim arzn, lemin merkezi olamayaca n iddia eden filozof G. Bruno'nun, Roma'da odunlar zerinde ya klm olduunu sylemitik. te, bu zavall dnrn feci l myle, balayan bu yzyl, ilim ve dnce tarihine hakl olarak B y k y z y l adiyle gemitir. Yzyln bykl undandr ki, o zamana kadar her yerde hkim olan Aristo felsefe ve ilmi, Ptolemaios sistemi ve Galenos-lbni Sina tbb, yzyllarca kurulup oturduu tahttan iniyor ve beerin dncesi zerine etkiden bir an geri kalmayan eski alarn bu byk adamlar artk ar fereriyle yklyordu. Velhasl, Bruno'nun yanan beyninden kan alevler iinde ykselen yeni dnce bu yzyl aydnlatarak onu dnya tarihinde hl bir ei grlmeyen b i r d n c e dev r i m i n e sahne yapmtr. Bu arada, matematik artk fizik aratrmalarnda bir alet gibi kullanlmaya balayarak, ortaya matematik-fizik bir sentez gibi k m ve gkler yeni batan incelenerek, yeni kanunlar, yeni grler meydan alm olduu gibi, ilimde tmevarm usul uygulanmaya balamtr. Fizyoloji bsbtn mekanik bir gidi tutturuyor; fizik fizyolojiye ve te yandan, kimyayla birlikte tbba da uygulanyor du; insanlarn grme duyular, teleskop, mikroskop sayesinde, bs b t n yeni bir' kuvvet kazanyordu. Be alt satr iinde, pek eksik ve pek ksa bir surette sylediimiz, bu byk ilim ve dnce dev riminin ayrntlarna girimek, bu eserin kadrosu dnda kalyor; ama, Trkiye'nin ilim leminin bu muazzam olaylara nasl yabanc

160

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

kaldn belirtmek iin, bu devrimin en nemli ana izgilerinden ve en nemli simalarndan ksaca bahsetmek zorundayz. Johannes Kepler (1571-1630), daha XVII. yzyl banda Kopernik sistemini kabul etmi ve 1609 ylnda Prag'da Satrn gezegeni nin hareketi zerine yaynlad Astronomla nova adl eserinde geze genlerin eliptik yrnge ve eit yzeyler meselesine dair koyduu iki kanunu ve 1618 ylnda, kard Epitome astronmiae Cpernicanae adl eserinde de nc k a n u n u n u ilim lemine bildirmiti. Fakat, bunlarn hepsinden de nemli olarak, bizim bugn Galile dediimiz Pisa'l Galileo Galilei'nin (1564-1642) fizikte, den cisimleri idare eden kanunlar, sarka kanunlarn keif ve zellikle cismin tabi ha linin dinginlik olmayp, bir dz hat zerinde tekrnek bir hareket olduu gibi esas bir prensiple, yzyllardan beri ilim dnyasna h kim olan Aristo fiziini, ve Kopernik sistemini mdafaayla, Ptlmaios astronomisini bir darbede ykmas, onun yapt nemli dev rimler olmakla birlikte, gzlem ve deneylerden kan sonulan top layarak, bu sonulardan deimez tabiat kanunlarnn bulunmas iin koyduu usul, ilimde meydana getirdii en byk devrimdir; ite bundan dolaydr ki, Galile, yeni ilmin asl babas saylr. Hol landa'dan gelen teleskopu slah ederek ay gzlemleyen ve Jpiter gezegeninin uydularn gren Galile, Inquisition zindannda, 1637 y lnda artk tamamyle kr olmutu. 1638 ylnda nezaret altna aln d evde kendisini ziyaret eden baka bir b y k k r , Milfon, Pardies Lost adl mehur manzumesinde (bkz. ayn eser, book I., 284288), Galile'yi imayla u gzel szleri sylyor: Iktan dklm yekpare, kocaman ve yuvarlak kalkannn evresi omuzlarna ay gibi asl; O ay ki onu Toscana'l sanatkr Fesole tepesinden, yahut Valdarno'dan benekli kresinde yeni karalar, nehirler kefetmek iin teleskopuyle her gece seyreder. ngiltree'de Francis Bacon (1561-1621) ilm usul, yani birtakm olaylar toplayp onlarn arasndan en ie yarayanlar semek ve onlar zerine bir hipotez k u r m a k usuln, savunmutu. Fransa'daysa Descartes (1595-1650), bir yandan byk felsefesini kurarken, te yandan matematik, fizik, fizyoloji zerinde yeni nemli yenilikler yapyordu. Evren, onun gznde, Allah tarafndan yaratlmtr; fa kat bir kere yaratld m, artk Allah da evreni tabiatn kanunla-

XVIII. Y Z Y I L V E

MATBAA

161

rina. gre idare eder. Analitik geometri, yani cebrin geometriye uy gulanmas usuln de Descartes kefetmiti. Nihayet Galile'nin ld yl Isaac Newton (1642-1727) domu tu; gya tabiat bu harikulade yzyl b y k s z brakmak iste miyordu. Newton, ekim k a n u n u n u kefetmi, arza mahsus plan me kanii gklere uygulamt; Nevvton'un Principta adndaki en nemli eseri 1687'de yaynland. Bu kefin hesaplarn yapabilmek iin bu gn matematiin en nemli ve en faydal bir dal olan entegral-diferansiyel hesab, bir taraftan Newton ngiltere'de ve ayn zamanda da byk filozof Leibniz, Almanya'da kefetmiti. 1614 ylnda John Napierj logaritma usuln kefederek nl eserini karmtr. Evrenin byle mekanik ve matematik aklamas, her olayn l ye tabi tutulmas usul kuvvetlenirken, te yandan da kimya n giltere'de Boyle'un himmetiyle ilm bir temel, yani elemanlar ve bir dereceye kadar atomlar zerine kuruluyordu. Bu zat, 166'de n^ giltere'nin bugn en bata' gelen ilim k u r u m u olan Royal Scietynin ekirdei gze grnmez kolej 'in (Invisible College) ilk.! yelerindendi. Bu suretle Byle, kimyay elkimyanm mistik esaslarn-^ dan k u r t a r a r a k ' d e n e y zerine kurulmu bir hale getirmeye bala mtr. P a d u a niversitesi tp hocalarndan Santorio (1561-1636), ilk olarak termometreyi hastalara uygularken, hissolunmaz terlemeleri kefederek, metabolizmann esslarn k u r m u oluyordu. Bundan, son ra, William Harvey (1578-1657), Galile'nin hoca olduu P a d a ni versitesinden yetiiyor ve kan dolamn bulup aklayarak fizii, fizyolojiye uyguluyordu. 1680 ylnda G. Alphonso Borelli, hayvan larn hareketine dair yazd eserle hareketlerimizi fizik kanunlaryle aklamt. Nihayet Franciscus Sylvius, Leyden niversitesin de, ilk kimya laboratuvarm aarak, klinie kimyann uygulanmas na balyor, ve bir yandan da, asitlerle alkalilerin bilemesinden meydana gelen tuzlar inceliyordu. te yandan Malpighi (1629-1694) Bologna'da, N. Grew (1641-1712) ve Robert Hook (1635-1703) Lon dra'da, J a n S w a m m e r d a m (1637-1680) Amsterdam'da mikroskopla biyoloji aratrmalar yapyorlar, kan yuvarlarn kefediyorlard.
:

Yine bu yzylda, nce ngiltere'de 1662 ylnda, Royal Society ve 1666'da Paris'te Academie des Science kurulmu, ve bu suretle bilginler arasnda temas daha yakndan saland gibi, serbeste ilm meseleler zerinde tartmalar balamtr.

162

OSMANLI TRKLERNDE

ILIM

Ksacas XVII. yzyl ve XVIII. yzyln ba, ilim leminde sk sk bulular, aklamalar, ilerlemeler kaydederek, ilim tarihinin en uzun sayfalarn doldurmutur. Beri yandan, bulularn orijinal ve yepyeni yollar aar cinsten olmalar, bu yzyla en byk deer ve nemini kazandrmtr. Mesel, Dr. G. Sarton'un dedii gibi, eer 1686 ylnda Louis XIV. aleyhine mehur Augsburg ittifak yaplma m olsayd bugnk dnyann pek baka bir dnya olaca dnlemezse de, eer Newton 1687'de Principidsm. yaynlamam olsay d, bugnk ilim ve medeniyet lemini ayn durumda bulacamz pek pheliydi. te bu devrede balayp artk yeni yeni ilerlemelerle srp gi den bu y e n i i l i m d e n , yukarda grld gibi, Trkiye'nin pek haberi olmamt. Yalnz brahim Mteferrika, Kopernik, Galile ve Descartes'n adlarn Cibannmdya. ilve ettii eklerde bir iki sa trla vermi, fakat memleketimizde yetien Alexander Mavrocordato, Harvey'in kan dolam gibi nemli buluu zerine Latince tezinden Trkiye'de bahsetmeye bile lzum grmemitir. Hele yeni fizik ve matematiin ad bile dillerde dolamyor, tersine matematik adna hl geometri mukaddimeleri, aritmetik adna da Risale-i behaiye erh leri ellerde dolayordu. Yani, Osmanl Trkiyesi bu uzun yllarda matematik, fizik, tabi ilimler ve tpta hl ortaan koyu duman l a n iinde boulmu kalmt. Fakat, XVIII. yzyln sonuna doru Batdan esen bir rzgr, yava yava, bu dumanlar datmaya ba lamtr ki, bu hareketin hikyesi bundan sonraki blmn konu sunu tekil edecektir.

BLM

VII

XVIII. YZYIL SONU -

MATEMATK VE TIP

Bundan nceki blmde grdmz gibi, Ahmet III. in bar ve skn tarafls, zevk u safa dkn, fakat ayn zamanda, ilim ve kltr koruyucusu sadrazam ve damad brahim Paa zamannda yz kadar air ve yazar yetimi, bir eviri heyeti kurulmu, mat baa alm ve Batnn, hi olmazsa, yzyl nceki ilmiyle temas hsl olmaya balamt. Yine bu zatn zamannda, 1716 ylnda, Rochefort adnda bir Fransz subay, B a b a l i hizmetinde bir ecnebi asker m h e n d i s l e r ktas tekiline dair on sayfalk bir rapor takdim etmitir (bkz. Hammer, Geschichie der Osmanische Reiches, IV, 397; Fr. ev. XV, 68) (1). Bu raporun, Viyana'da hazine-i evrakta, mevcut olduunu H a m m e r ilve etmekte, fakat iindekilerden bahsetmemektedir. Bu mverrih, lyihann ad olan Projet pour l'etablissement d'un troupe d'ingenieurs etrangers au service de la Pone szndeki ingenieur kelimesini Almancaya evirirken feldmesser yani, kadastro yapan, arazi len uzmanlar anlamna alm ve tarihini Franszcaya eviren J. J. Hellert de bu kelimeyi ayn anlamda olan arpenteur kelimesiyle karlamsa da buradaki ingenieur kelimesi XVIII. yzylda asker inaat ilerini bilen uz m a n ve usta matematikiler anlamna gelmektedir (bkz. Trevoux, Dictionnaire niversel franais et latin). Bu hlde, De Rochefort'un lyi has Trkiye'de retmen sfatyle yabanc uzman ve fen ilerinde bilgili istihkm subaylarna dair olmas lzm gelir (2). B u n u n iin, bu kayt bize pekl gsteriyor ki, Osmanl devletinde ilk asker slahat, daha dorusu yzyln gereklerine gre fen bilgini subay
(1) Bu zatn kim olduunu ne Paris'te, ne burada tespit etmeye muvaffak olamadm; ansiklopediler, rercmeihal kitaplannda bu ada ve bu tarihe uygun tannm bir ad yoktur. (2) Bu lyihann Viyana ha2ne-i evraknda asln grerek meseleyi kat surette aydnlat mak mmknse de, bugn buna muvaffak olamadk.

164

O S M A N H T R K L E R I N D E ILIM

kullanmak veya yetitirmek istei, XVIII. yzyln balarnda ken dini gstermitir. Fakat, harp ve darptan ziyade, bar ve skn isteyen ve etrafnda daima air ve bilginler bulunmasn isteyen brahim Paa, pek muhtemeldir ki, bu projeyi bir tarafa atm ol sun. Ama, Ahmet III. in halefi M a h m u t I. zamannda, baka bir Fransz subay A h m e t Boneval Paa adiyle, gya Mslman ola rak, devlet hizmetine girmitir. Fransz soylularndan olan bu zatn asl ad, Claude Alexandre, Comte de Bonneval (1675-1747) olup, asker olarak yetimi, Louis XIV. zamannda spanya veraset sava larnda hret kazanm, ve Fransa kralyle aras bozularak, Avus turya hizmetine girip Prens Eugen'in maiyetinde Osmanllara kar Petervaradin savanda bulunduktan sonra, onunla da aras alp, nihayet 1729'da Trkiye'ye iltica etmi bir sergzetidir. Devlet hiz metine getikten sonra Ulfeci Humbaraclar Bln adiyle kuru lan bir bln kumandanlna tayin olunmutur (bu zatn Trki ye'deki hayatna dair bkz. slm Ansiklopedisi; Avrupa'daki hayat iin bkz,,Memokes de Bonneval, Paris, 1806 (1). Tarihimizde, siyas ve as ker, birok ilere karm olan bu zat, Osmanl ordusunun teknik ve ilim noktasndan slah iin iki lyiha vermitir, ki, bunlardan ancak ikinci lyihann yedinci fkrasnda topuluktan ksa bir bahis vardr (bkz. Bonneval, Memohes, Paris, 1806, II, 511). ran'a kar a lan sava srasnda istanbul'da kalan askere, Sultanahmet meyda nnda byk atafatlarla yeni talimler yaptrdn da yine hatra tnda okuyoruz. t e yandan, T r k kaynaklarna gre, 1734 ylnda skdar'da H e n d e s e h a n e adiyle bir matematik okulu alm olduunu bi liyoruz (bkz. Suphi, Tarih, istanbul, 1189, varak 58; Ata, Tarih, s. 158). Yeniden kurulan ulfeci humbaraclara mahsus Humbarac klas dediimiz bu messeseye Avrupallar, Corps des Mathematiciens di yorlar ki, Ahmet Bonneval Paann lmnden sonra, bir mddet de evltl Sleyman Aa tarafndan idare edilmiti. skdar'da, Topta'nda eski tmarhanedeki bu matematik ve geometri okulu n u n mr pek ksa olmu, ve kumbaraclarn yeni talimlerden sz lanmalar ye isyan karacaklar korkusundan, bu heyet datlm tr (bkz. Baron de Tott, Memoires, II, 178; L. Langles, Diatribe de l'lngenieur, par Seid Mustafa, skdar, 1803, mukaddime). Hendese(1) Bonneval'in bu hatrat o kadar gvenilir deildir. Zaren, kendisi tarafndan yazlmams olan bu. hatratn Trkiye'ye ait olan ksm efsanev hikyelerle doludur. Mesel, kendi sinin Hicaz valiliine tayin olunup Mekke'ye gittii vb. hep bu eittendi!.

XVIII. YZYILIN S O N U

MATEMATK VE TIP

165

hane'nin bu kumbarac klasnda alm, veya ayrca bir kurulu halinde ilemi olmas ihtimalleri vardr. Tarihlerde bunu aka grmek kabil deildir. Ancak, At tarihi bu Hendesehane'nin ilk hocas Yeniehir mfts-zade Mehmet Sait Efendinin adn ver mektedir (Berlin ktphanesi Pertsch Katalog'unun 166 numarasnda kaytl risalenin zerinde, Yeniehir deil, Beyehir mfts. Hac Mahmut-zade diye yazldr). Bu zatn, iki eyin arasndaki uzak ln, l kullanlmadan, yani yanlarna gidilmeden, llmesi iin bir alet ihtira (?) etmi olduundan, ve bu alete Rub-i mceyyib-i zlkavseyn adn verdiinden, o 1149 tarihli risalede bahsedilmektedir. Bu aletle, bir genin bir kenar ve iki as bilinirse teki kenar lar ve alar hesap etmek m m k n olduunu syleyen yazar, aletini eyhlislm Pir-zade Mehmet Efendiye anlatyor; eyhlislm da aleti Mahmut I. a takdim edince, gya padiahn tevikiyle alet, bir genin iki kenaryle aralarndaki a bilindii halde, teki kenar ve teki iki ay bulacak yolda dzeltilmi, tamamlanm ve o risa lede tarif olunmutur. Bu risaleyi istanbul ktphanelerinde bula madmz iin, ihtiran ne olduunu aka anlamak m m k n ola mad. Ancak, niversite ktphanesinde (Yldz, tp, 178) yazar bi linmeyen bir kk risale vardr ki, bunda At cetveli denilen alet ve bununla uzaklklarn tayini tarif olunmaktadr. Eserin cilt lenirken bir ksm kesilmi olan kenarnda ki, bu hal yazmalarn bazlarnda ne yazk ki grlyor, bu aletin 1152 ylnda Mev kuf at Mehmet Efendi bakanlndaki snr izilmesi heyeti tarafn dan kulanld yazldr. Acaba bu kk risale, Sait Efendinin risa lesinden zetlenmi bir eser midir? Bu srada yazlan eserlerden biri de, lm-i kyas-t msellesat adl olup, Paris'te Bibliotheque Nationale'de Trke yazmalar katalogun da suppl. 227 numarada kaytldr. Ad bilinmeyen yazarna gre, eser, Alain Manon adl bir zatn. Louis XV. ye takdim ettii F r a n szca ciltlik bir eserden ve Latince Scotti'nin Cursus muthematicus ve Palermo'lu bir rahibin eserinden faydalanlarak, yazlm, fakat sonunda, medreselerin o zamana kadar en nemli aritmetik kitab olan Risale-i bebaiye ve onun aklamalarndan da (yukar bkz) ak tarmalar yaplmak unutulmamtr. Yine ayn ktphanenin suppl, 226 numarasnda kaytl, Avusturyal nl k u m a n d a n Graf von Montecuccoli'nin Commentarii belcii adl, harp fennine dair, mehur ese rinin Trke evirisi vardr. Paris ktphanesinin Trke yazmalar katalogu y a z a n E. Blochet, bu eserin brahim Mteferrika tarafn-

166

OSMANLI TRKLERNDE

ILIM

dan evrildiini sylerse de, bu eviri dil bakmndan daha ok ye nidir ve Macar dnmesinin slbuyle hi bir mnasebeti yoktur (1). Trigonometri zerine olan birinci eser, Trkiye'de Bat dilinden ev rilmi ilk modern matematik kitab olmak ye askerlik fennine yar dmc bir kitap gibi yazlm bulunmak bakmndan nemlidir. Yukarki sayfalarda grld ve aada da grlecei zere, Osmanl Trkiyesine modern matematiin askerlik yoluyle girmeye baladnda asla phe yoktur. Bunu yazarken, Alman generalle rinden B. von Rathgen'in Das Geschtz im Mittelalter adl kitabnda syledii Die Waffe in der Ausgangspunkt aller K u l t u r = b t n kl trlerin k noktas silhtr szne Trkiye bakmndan insann hak Verecei geliyor. Gerekten, bundan sonra da greceiz ki, mo dern matematik ve fizik yava yava, fakat srf askerlik sanatnn aa uymas iin, memlekete girmeye balamtr. .,: Bu hafif modernleme hareketleri srasnda eski usulde ansiklor pedik bir kitap, belki de bu cins eserlerin son turfandas olmak zere, yaynlanmt: Siirt'te Tellu kynde oturan Erzurumlu (Hasankale'li) brahim Hakk adndaki mehur Nak4 Kadiri eyhinin 1170 ylnda, olu adna kaleme ald Marifefiname. Msr'da, Bulak matbaasnda nce 1251'de ve ikinci defa 1280 ylnda baslan bu eseri, yazar, olu Ahmet Naim iin yazarak, bir nszle fen, bir sonsze blm ve her fenni blmlere, blmleri fasllara, fasllar da nevilere ayrmtr. nsze girimeden yazd sayfada, nce, lem-i kebir (byk lem) dedii evrenin srlarn ele aldktan son ra, lem-i sair (kk lem) olan insan vcudunu renmek ve ondan sonra da Cenab- Hakkn birliini kesin olarak grmek ve masivadan (Tanrdan gayr her eyden) kurtulmak yoluna girmesini oluna tavsiye ederk. nszde, slmda menkul ve muteber olan yol da lemin yaradln, ar, melekleri, cenneti ve cehennemi tarif eder ve aklar. Birinci fende (yani konuda), Aristo fiziinden Dou lemine geen tarzda drt elemandan, cevherler ve uzuvlardan ve dokuz gkten bahsettikten sonra, drt elemann birbiriyle birleme sinden balangta madenler, madenlerden bitkiler, bitkilerden hay vanlar ve hayvandan insanin vcud geldiini syler. Madenlerin balangc bir amurdur; ondan talar ve talardan da demir, gm, altn ve kurun gibi m a d e n cevherleri kar; bunlar mercana var(1) Bu eserlerin Isranbul ktphanelerinde de bulunmas pek muhremeldir. Fakat, 50'den fazla ktphanenin alfabetik usule gre bile yaplmam listelerini aramak zahmerine deer eser lerden olmad iin, bu zahmetten kendimizi affettik.

XVIH. Y Z Y I L I N S O N U MATEMATK VE TIP

67

diktan ve nce tohumsuz bitkiler, nihayet tohumlu bitkiler, t hur* maya kadar ykseldikten sonra, hayvan zuhur eder; birok yllar bu mertebede kalp, nihayet nesnas ve m a y m u n denilen hayvan, ondan da insan vcuda gelir. Btn bu bilgilerin esas, tabi pek eski zamandan beri bilinen ve mesel, Ionia'l filozof Anaksimandros'tan beri, birok Yunan filozoflarnn syledii ve kvan-s-safd risalelerinden 50. risaleye, oradan da Nizam-i Aruz'nin akar inakalesine (birinci makalenin balangcna) geen szlerdir (bkz. Marifetname, s. 29 (1). Bundan sonra yazar, aritmetik ve geometriye dair basit, fakat ak bilgiler veriyor. Bu bahsin ikinci blmnde, le min kre eklinde olduunun ispatiyle urarken, Ktip elebinin Cikannma'sndan ilham alarak, mam Gazal'nin, Tekaft adl kita bndan bu bahse dair olan fkralar olduu gibi Trkeye evirerek almtr. Hatta, imamn bu gibi medreselerde tartmay dinin, ge reklerinden sayan kimse, dini zayf drerek, ona kar cinayet ilemi olum szn nemle zikrediyor. Gn ve yerin kre bii minde olduunu ispat iin, o zaman bilinen akl delilleri de yaz dktan sonra, yine Cihannma'mn mehur sorusuna (yukar bkz.)
(1) Bu eserin Franszcas basld srada, istanbul'da gndelik bir gazetede brahim Hakk n n , Danvin'den yzyl nce evrim teorisini kefetmi olduun;! dair bir makale kmt. Ma kalenin brahim Hakk'ya atfettii bu kesif meselesi, o bilgilerin kaynaklarn bildiimiz iin-, bizi tabiatyle ilgilendirmezdi; fakat, Goldsmith ( 1 7 2 8 - 1 7 7 4 ) adl, nl bir air ve romancnn bra him Hakk'nn bu kefini kitabna yazd da ilve olunuyordu. Aksi gibi bu romancnn eserleri atasnda bir de, zoolojiye dair, Animated N-ature adl bir eseri ete vardr. Tpk Douda yazlan Aaib-l-maklukat biiminde, bazen pek sama sapan, yalan yanl toplama bilgilerle yazlm bu kitab Paris'te Bibliotheque Eatonale'de buldum ve cildini de saatlarca kartrdm. Tabi brahim Hakk'ya dait hi bir sey bulamadm. Goldsmith'ih brahim Hakk ile ada olmas b?ni artmt. Nihayet, bu makaleyi yaynlayan gazete bayazarndan bu bilgileri makale yaza rnn nerede grdn sordum. Cevapla birlikte, bayazar, bana ltfen, bir de Tevfik Esen adl bir yazarn Genel Biyoloji adl kitabn gnderdi ve makaledeki bilginin buradan alndn sy ledi. Gerekten- bu eserin 115'inci sayfasnda nevilerde istikrac v e . kreasyon nazariyesinin dar ereveleri inden darya kamayanlara kar hakikati ilk defa gsterenlerden birisi de. Erzu rumlu smail (?) Hakisi olmutur ( 1 6 9 9 - 1 7 7 0 ) ; bu zat kitabnda nevilerin birbirinden ve nsa nn maymundan rediini yazmtr denildikten sonra, Goldsmid-BiodeIaj'n (Goldschmidt-Bioad Delage) Evrim nazariyeleri adl kitabnda, yabanlie donen develerin hrgleri kld, ve nasrlar kaybolduu gzleminin XVII. yzylda, bir Trk corafyacsndan nakledildii sylen mektedir. Bir kere bu bilgiyi aktaran yazar, ngiliz yazar Goldsmith deil Goldschmidt'tir. Sonra. Marifetname sahibi smail Hakk deil ibrahim Hakk'dr; kendisi XVII. yzylda deil XVIII. yzylda yetimitir; bu yazar, corafyac deil ansiklopedik eser yazan bir eyhtir. O halde Avrupal yazarn kayna olan corafya, Ktip elebinin, ksmen yabanc dillere de evrilmi olan, Cihnnma's veya yine'Avrupallarn corafyac saydklar Evliya elebinin Seyahatname's olabilir. Fakat gazete yazar, bu aktar keyfiyetini adn-'bildii nl ngiliz yazan Goldsmith'e atftan ekinmemi ve bana belki pek kymetli olabilecek saatlar kaybettirmitir. t e . yandan, liseler iin yazlan bir kitapta bu gibi yanl bilgilerle modern evrim teorisinin brahim Hakkya atf, romantik milliyetiliin baz aydnlarmz srkledii yaril bir dnce sonucudur. "
:

168

OSMANLI TRKLERNDE

ILIM

giriir. Artk, yazar hep ayn kaynaktan alarak daha ak yolda eski Ptolemaios astronomisini tarif edip, drt elemann aklanmasna geer ve bu arada sudan bahsederken, evvelce dnyann suyla r tl olduuna baz talar krlnca iinden deniz hayvanlar para lar (fosil) kmasyle ,imam Fahreddin Raz'nin szne dayanarak inandn syler. Yine bu mnasebetle, Magellan'n seyahatinden bahseder. Toprak elemanna geerek, o bahiste de arzn ktalarn anlatr ve Tarih-i Hind-i Garbi'd&n ald bilgiyle, Amerika'nn ke fini nakleder. Bundan sonra kozmografyaya dair baz bilgiler ver dikten sonra, yeni astronomi yani Kopernik sistemine sz getirir. Bu bilgileri de brahim Hakk, Cibannma'mn brahim Mteferrika eklemelerinden alm olmakla birlikte, ondan ok cesurca ve daha akla uygun delillerle bu yeni astronomiye taraftar olduunu gster mitir. Hatta b teoriye gre, kabul lzm gelen arzn gne etra fndaki hareketini, akla aykr diye, kabul etmeyenlere kar eski teorinin de nice u m u r u istib'ad olunacak eyler (nice noktalar nn ihtimal verilmeyecek eyler) olduunu ve tersine, cirm-i sair-i arzn, ems-i azim etrafn senede bir kere devretmesi (kk olan dnya cisminin ok byk olan gne cismi terafnda ylda bir kere dolanmas) akl-i selime daha uygun bulunduunu syler (bkz. Marifetname, s. 146-147). Arzn hareketi dncesi aleyhine getirilen ka ntlar birer birer reddederken, mesel arzn hareketini hissedemeyeceimizi, nk arzn, etrafndaki madde-i leyyine (yumuak madde) iinde> hepimizi birlikte, srklediini syler. Bundan sonra, mevalid-i selse dedii maden, bitki ye hay vanlarn bileme ve meydana gelme suretinden bahsederken, yine eskilerin yedi cisim teorisini ele alarak, madenleri, madenlerden bitkileri ve onlardan hayvanlar karmak yoluna gider. Hayvan larn erefi olan insana gelince, anatomi fasl balar. brahim Hak k, anatomi fasln, bni Sina'nn Kanun'undan, biraz ksaltarak he men olduu gibi, Trkeye evirmitir. Anatomiden sonra vcuttaki organlarn ilerini ve nefisteki kuvvetleri aklamaya giriir, yani bir eit eski fizyoloji ve psikoloji bilgisi verir. Buradan r u h u n n i t e lendirilmesine- ve ahlkn tarifine, ve yine byk lem=macrocosmos'tan insan vcudu olan kk lem=mikrocosmos'a intikalle ara larndaki ilikiden bahse balar, Ayrca bir faslda, beden salnn korunmas hakknda bilgi verirken, tptan ve illardan da ksaca bahseder. Artk kitabn fenn-i sali diye ayrld nc blmde din meselelere geer ki, bizi burada ilgilendirmeyen bu ksm, kita7

XVIII. Y Z Y I L I N SONU - V MATEMATK VE TIP

169

bin yarsndan fazlasn tekil etmektedir. Nihayet babasnn ve ken disinin olumluklarn ve zellikle eyhi olan eyh Ismail-i Telluvnin hikye ve kerametlerini anlatir, sonra da dap, ahlk ve mua eret kurallarn syler. brahim Hakk, bu eserinde galiba ezber lenmesini kolaylatrmak iin, her 'fasln, h a t t a ,her nev'in sonunda, o bahsin konusunu ksaca nazma da ekmitir. Bu cins ansiklopedilerin en mkemmellerinden biri ve sonun cusu olduu iin Marifetname'den biraz uzunca bahsettik. Dinine ve tarikatna pek sadk olan bu zatn, h e r halde mspet ilimler kar snda, mtecessis ve huzursuz bir r u h u olduu meydandadr. Yazarn 564 byk sayfa tutan bu eserinden baka daha birok eserleri vardr. Bunlardan bizi burada ilgilendiren md-i jelekiye bi'lrub'il-mceyyibe ve stihrac- md-i jelekiye adl, astronomiye dair iki ese ridir; bunlar da teki olu smail Fehim'e ithaf olunmutur. Ger ekten bu smail Fehim, astronomiye merakl olacak ki, kendisi de, Miyar-ul-evkat adl takvim usulne ve y r balarn tayin ve ay ylla rn gne yllarna evirme usullerini gsterir bir kk risale yaz mtr (bkz. niversite ktphanesi, T. 1836). Astronomi kitaplarndan bahsederken, byk tbb eserini biraz aada uzun uzadya anlatacamz Abbas Vesim'in, bu devre ait, Nebc-l-bul fi erh-i zic-i Ulu adl eserinden ksaca bahsetmek uygun olur. Bu kitap, hicr 1158 ylnda kaleme alnm olup istanbul'un nl bir hekimi olan yazar, Ahmed Msr adnda birinden astro nomi tahsil ettiini ve ihtiyarlayp shhati bozulduktan sonra bu aklamay yazmaya kalktn syler. Eser, metin, satr satr al narak evrilmi ve aklanm olmas bakmndan faydalysa da b hekim-mneccim, Mirim elebi erhinden faydalanarak ilveler yap maya da heves etmitir. Bu eserden iki nsha, zmir mill ktp hanesinde 50/726 ve 21/627 numaralarda bulunmaktadr (1). Yine bu devirde Hollandal Bernhard Varennius (1600-1676) adl ve aslnda hekim olup, sonradan fizie, matematie ve tabi co rafyaya merak eden, cartesien felsefe okuluna mensup bir yazarn Geographia generdis in qua affectionnes generdes telluris explicantur (1664) adiyle yazd fizik corafya kitab, 1166=1752 ylnda Belgrat'ta
(1) Ulu Bey Zi'inden bahsederken, sunu da. katalm: Bu Zic'in gya Beyazt II. a Ulu Bey tarafndan hediye edilmi nshasndan Abdrrahman bin Osman adnda bir zat tarafndan Kahire'de, azaplar oca aas Hasan Efendinin emriyle, yaplm bir Trke evirisi varsa da, asl eserin . nsz eksiktir (bkz. niversite Ktphanesi, Yldz, heyet, 19).

170

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

ikinci tercman Osman bin Abdlmennan tarafndan, Belgrat valisi Seyit Abdi Paann tevikiyle, Almancasndan Trkeye evrilmi tir (bkz. Kprl ktphanesi, Eblhayr Ahmet Paa vakf; 175; Topkap saray ktphanesi, E. H. 1448). Bu eserin asl, zamannda o kadar nem kazanmtr ki, 1681 ylnda, mehur Newton tarafn dan, Cmbridge'te yeniden bastrlmtr. Arzn gkteki yeri ve zel likle astronomi bilgileriyle balayan ksm muhtasar olarak evril mi, yalnz sonszde, 50 sayfalk bir faslda, ksaca kozmografya bil gileri verilmitir; anlalan mtercim, matematik, g bahisleri an lamam olacaktr, Grdmz nsha, ak Trkeyle ve evirenin yazsyledir. Memleketlerin ksa ksa, srayla anlatllar vardr, is tanbul'dan bahsederken, fethin peinden olan olaylar bir yabanc azna yakacak tarzda evirmi olmasna gre, evirenin, ksalta rak da olsa, asla sadk kald anlalyor. Bu devirde tpta iki nemli eserden bahsetmeden nce, yazarn maalesef bulamadm, Feraid-l-mfredat adl bir eseri, bir kelimeyle zikretmek lzmdr. Kitabn yazl tarihi, Ecnas-i Feraid-l-mfredat ter kibinin gsterdii 1166 senesidir. Bu eser, tptan, fazla gzel bir- bo tanik ve zooloji lgatidir. Arapa, Farsa ve Yunanca otlarn, bazen de hayvanlarn adlarn, ve bir derecey ekadar, tbb tesirlerini yazar ki, eski tp ve botanik kitaplarn okumak isteyenler iin pek fay daldr (bkz. niversite ktphanesi, T. 2702). Tpta iki nemli esere gelince, bunlardan biri, bni Sina'nn Ka'unun, Tokatl Mustafa bin Ahmed bin Hasan adnda bir hekim tarafndan Mustafa III. zamannda Trkeye yaplan Tabhiz-l-mathun adl evirisidir. Nsha-i sultaniye dedii basl Kanun ve baka bir yaz ma karlatrlarak yaplan eviri, be yl srmtr (evirenin ya zs yle nsha iin bkz. Ragp Paa ktphanesi, 1542). Metinde an lalmas g olan yerler, arih-i allme adiyle tannan Kutbeddin iraz'nin erhinden faydalanlarak, aklanmtr. Bata Yunan filo zoflarndan, Malatiye (Milet) ve Asine'de (Atina) yetienlerden Thales, Anaksimandros, Pythagoras, Sokrat, Bokrat=Hippokrates, Zimikratis=:Demokrit adlarn zikretmektedir. eviri iin biraz mba laayla diyebiliriz ki, yalnz cmlelerdeki fiiller Trkeye evrilmi, teki kelimelerin ou Arapa olarak braklmtr. evirenin, ara sra, kendiliinden ileri srd fikirler de vardr. Her halde, bu devre kadar gelen Osmanl-Trk hekimlerinden Arapa bilenlerin tbba dair yaynladklar eserlerin ou, sadece Kanun'un zetiyken,

XVIII. YZYILIN S O N U MATEMATK VE TIP

171

Tokatl Mustafa Efendinin asl ana eseri dilimize evirmeye teeb bs takdire, yzyllarca Trk-Osmanl hekimliine hkim olan bu eserin, ancak modern tbbn memlekete girmesinden pek az nce dilimize evrilmi olmas da teessfe lyktr. nk, eer Kanun nceden evrilmi olsayd, faydasz hafta bazen zararl birtakm eser ler yerine bu ana kaynak herkesin istifadesi nne konulmu ola cakt ( 1 ) . Bu devirde, tpta yksek bir mevki ve rabet kazanm bir simaya rastlyoruz; ad, biraz nce bir astronomi kitab dlaysyle geen bu zat, Sultanselim civarnda bir hekim dkkn am olan Abbas Vesim bin Abdrrahman'dr ki, zamannda kendisine Kambur Vesim diye bir lakap verilmiti. O zamann .saray hekimlerinden Bursal Ali, ile Bursal mer ifa'den tp, ad yukarda geen Yanyal Esat Efendiden felsefe tahsil ettiini ve sonra da Ahmet Msrden astronomi okuduunu eserlerinde sylemektedir. iir sylemeye de heves eden bu hekimin bir de divan olduunu eyhlislm Arif Hikmet Bey, Kesf-z-zunun'a yazd zeyilde, bize bildiriyor. te bu zatn, XVIII. yzyl Trkiye tp leminde hayli hret kazanm olan Dstur-iil-Vesim fi ttbb-l-cedid ve'l-kodim. adl byk kitab da, zerinde biraz uzun durulmaya lyk ikinci nemli eserdir (bkz. Ragp Paa ktphanesi, 946-947). ki cilt ve 2083 sayfadan ibaret olan bu b yk eser, tpta bilinmesi lzm olan kanunlar anlatan bir nszle batan ayaa kadar organlarn hastalklarn anlatan birinci, kadn ve ocuk hastalklarndan bahseden ikinci, iler ve lserleri ele alan nc, basit ve bileik illar anlatand r d n c kitapla he kimlere nasihatleri ihtiva eyleyen bir sonszden mrekkeptir. Yazar, nszde Bursal mer ifa ve Ali'den istifade ettiini syledikten sonra, nice terakib-i Bukratiye ve Calinusiye ki dest-i ikl-peyvest-i lgat-i gamzada silsile-i zeban-i Latin ve Yunana ve lehe-i salsala-i Afrik ve Taliyana giriftar olduunu grd kitap lardan* da sell-i seyf-i kalemle aktardn katar. u garip ifade den anlalyor ki, yazar, gzel yazmak hevesiyle, Afrika lisanndan bile kitaplar okuduunu syleyecek derecede bir bilgilik satma yo luna sapmtr. Fakat zeki, okuduunu ve iittiini anlar bir zat ol(1) eviriyi inceleyip asliyle karlatrrken, Kanunun r i y a m bahsi gzme iliti. Ihni Sina, bu bahsi o zaman iin en gzel surette yazmtr; mesel, bugn boks dediimiz spora bir dereceye kadar benzeyen mUkee'yi, bugn isve jimnasrii dediimiz kol ve bacak harekelerini (harjk) pekl tarif etmektedir (bkz. bni Sina, Kanun,' Msr basm, 1294, I, 258-2611.

172

OSMANL TRKLERNDE LM

duu grlen Abbas Vesim, yine bu nszde hastalklarn sebeple rinin giderilmesiyle tedavisine taraftar olduunu, fakat bu sebepler her vakit bilinmedii iin, tbbn gcnn snrl kaldn syler ve zellikle tecribat-i kimyaiye ve mal-i mekanika bilmek l zm olduunu ilve ederse de, bu son iki deyimi aklamaz. O za man, ilim leminde herkesin bildii bu deyimleri byle mphem gemesi de gsterir ki, yazar bunlar azdan iitmitir. (Gerekten, yukarda grld zere, onun zamanndan ok nce fizyolojiye kimya ve fiziin uygulanmas balam bulunuyordu). Hatta biraz aada, XVII. yzyln nl ngiliz bilgini Robert Boyle'dan bile bahsederek, suyla atein kaynamayacan, o yazara atfen syledii gibi, biraz sonra vcudun birtakm kk cisimlerden (ecza-yi mtesara=ecsam- sar) mrekkep olup bunlarn ecsamn mebadsi (balangc) olduunu ifade ederek, Boyle'un fikirlerinden bazla rn iitmi olduunu gstermektedir. Nihayet, Byle devrine mah sus olan insan bir alettir dncesini de eserine koymu ve eer alet ilerse canl, ilemezse ldr, iyi ilerse salkl, fena ilerse hastadr diyerek, mekanik teoriyi de sylemek istemitir, Yazar iin ruh, tek bir ey deildir; eer tek olsa teferrt ve ksmeti (ayr ma ve blnmeyi) kabul etmezdi; halbuki ylanda kabul ediyor, ba ve kuyruu kesilirse o paralar yayor; o halde, nefis ve ruh denilen ey bir ey-i madddir. Bu da kandan ve baka besin maddelerinden, bitarik-ul-inhill (erime yoluyle) kalp civarnda uuan kk k k latif (cisimsiz) czfertlerdir (atomlar) ki, hekimler arasnda ancak buna ruh denilir. Bu ifadeyi, bugnk ilim noktasndan, tama myle aklamak kabil deilse de, yazarn tek ve madde d bir r u h u inkrla, onun kimyasal bir karlamadan ibaret olduunu sy lemek istedii sanlr. Bundan sonra Dstur-l-Vesim, hastalklara dair kitaplarda zatr reeden, nefs-d-dem (kan t k r m e k ) , akcier veremi ve zatlcenpten bahsederken, zatrreeye halk arasnda ygen, yani akcier a rs denildii syleyip, sebepler ve belirtiler bahsinde pek sath bil giler verir; hatta kendinden nceki kitaplarda pekl yazlm olan, krizden hemen hi bahis yoktur. K a n tkrmenin, yani nefs-ddemin (varak 147) rak ok ienlerde olduunu ve kann zellikle sabahlar geldiini, kendi gzlemlerine dayanarak syler. Vereme gelince, bu hastaln zatrree ve zatlcenpten sonra meydana gel diini kaydeden yazar, b u n u n sebebinin bir madde-i maliha-i harife-i ekkle olup batan akciere indiini veya bir hlt-i hadd-i

XVIII. Y Z Y L N SONU MATEMATK V E TIP

173

sairav olup yine akciere h c u m ettiini syler M, b u sebepler b n i Sina'nn Kw'undan alnmtr. Bu madde-i harife yiyecek ve ie ceklerle, azdan aza msahabetle (konuma), h a t t a apteshaneler vastasyle, insandan insana geer. Bu bulama bahsinde yazarn, ar tk kendinden yzyl nce yaam olan Fracastro'nun dnceleri ne inandna hkmedilebilir. Mesel, dizanteri hastalnn byle bir madde-i harifeden ileri gelip, bulac ve hatta bazen btn bir memleket ahalisine yaygn olduunu (epidemie) syledikten sonra, uzun mddet zm, kiraz, kavun ve karpuz yemekten ve antimon bileiklerinin ve cival illarn kullanlmasndan da ileri geldiini, ayn zamanda, sylemekten de ekinmez. Ama, ihtikan aletleriyle bu hastaln bir hastadan tekine getiine de dikkat etmitir; Fa kat dizanteride, barsaklarda karhalar (yara) olmadn ve eer byle karhalar olursa buna il edilemeyeceini syledikten sonra, bu durumda tek ilcn, bitarik-ul-felsife terbiye edilmi hayvan kemikleri ve zellikle insan kafa kemiklerinden ve hele m a k t u l i n s a n kafa kemiklerinden hazrlanan bir il olduunu bildirmek ten de geri durmaz. Bu garip il, Salih Nasrullah'm Gayet-l-iikan adiyle yukarda bahsettiimiz eserinden alnmsa da, yazar, b kay na asla bildirmez. Ama, mide ve barsak hastalklarndan bahse derken, pankreas ve pankreasn salgsn syler, ve dizanterinin bu salg bezinden gelen lenfadan ileri geldiini syleyip, tedavide nce mshil ve sonra peklik verici illar verilmesini Hildanus adl bir Bat hekimine atfen syler. Baz yazarlarmz tarafndan, veremin mikroplarla vcuda gel diini kefetmi olmak erefine lyk grlen yazar, barsak solu canlarnn yemeklerin iyi sindirilmediinden ileri geldiini syleye rek, kendiliinden remeye inandn da gstermitir (s. 292). Hum ma bahsinde, iltihabn hummas, humuzatn, kann madde-i asliye sini tayirden husul bulduunu (ekilerin kann esas maddesini boz duunu), yani hummann bir nevi mayalanma olduunu syleyerek, bu hususta kimyasal tp teorisini iitmi olduunu gsterir. Ancak, bu blmde eserinden pek ok istifade ettii bni Sina'dan eskiler diye bahsettii gibi, h u m m a n n tedavisinde Sydenham adn da ver mektedir (1). Gerek eski Dou yazarlarnda ve gerek Osmanl-Trk
(1) ngiliz Hippocrates'i adiyle tp tarihinde mehut olan Thomas Sydenham, klinik gai lem usulnde en ok-srar eden nl bir hekimdir ( 1 6 2 4 - 1 6 6 9 ) . Bu zatn malarya hastaln pekl tarif ettii, ve zellikle bugn, intan hastalklar dediimiz hastalklarla urat malum dur. Tedavide afyon bileiklerini, afyonsuz tedavi ilmi olamazd diye, methederdi; bugn de kullanlan laudanum' tertip eyleyen kendisidir.

174

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

yazarlarnda, h u m m a ad altnda alan bahislerde, verilen hastalk lar arasnda bugn stma dediimiz hastalk bata olmak zere tifs gibi dta grnr bir oda bulunmayan hummal hastalklar kastolunduunu u n u t m a m a k lzmdr. Abbas Vesim, kalp hastalndan bahsederken, kalbin anatomi ve fizyolojisini anlatr ki, burada kalbin buteyni (karnc) ol duunu syleyerek Harvey'in kefinden hl haberdar olmadn gsterecek surette Galenos'un fikirlerini tekrarlar. kinci kitapta dikkate deer taraf, ocuk salndan bahseder ken, kaynak gstermeksizin, bni Sina'dan birok bilgiler aktardk tan sonra, ocuklarn alt yandan nce okula gnderilmemelerini, onlara lzumlu lzumsuz dayak atlmamasn ve istidatlarna gre i yaptrlmasnn uygun olduunu syleyip, ocuklarn paraya ta mah ederek almamalar ve zengin ocuklarnn miras bekleyerek oturmamalar gerektiini, bir ahlk sosyolog gibi, tavsiye etmek ten geri durmaz. Btn bu makul szler arasnda, K a m b u r Vesim Efendi, astrolojinin tpla olan ilgisi ve faydasn anlatmaktan ken dini alamrz. Sonszde, Hippokrates'in mehur yemininden ve tp adabndan (deontologie) uzun uzadya bahisler vardr ki, bunlar Sd bin Ha san adnda bir yazarn Tevik adl eserinden aldn sylemektedir. Bu kitapta gayri Mslim hekimlere ait ok dikkate deer bir fkra vardr. Abbas Vesim Efendi:
Hak bu ki etbbay-i Islmiyeden gayri etbba bu diyarda tababet eyle mitir... lmen ve amelen baz umur-i tbbiyede eslf-i kudemaya galip olan etbbay-i efrenciyenin nice zaman kuvvet-i mlk ianetiyle sy-i beli ve sarf- mal-i firavan idb husule getirdikleri mcerrebat etbbay-i Islmiyenin malumlar ol mamak iktiza ederdi zira ol taifenin ktiib ulemay-i Islmiyenin aina olmad lisanlardan bir nice elsine-i muhtelife zere olmala ol mcerribata vusul mteazzirdir.

Dedikten sonra, kfirlerin tp, anatomi ve astronomi ilmini, d i y a n e t k a y d o l m a d i i n , daha iyi tahsil ettiklerini ve rasathaneler atklarn syleyerek, Avrupallarn ne kadar g lkle ve ne kadar ge diyanet kaydndan kurtulduklarn bilmedi ini gstermitir. Velhasl, Vesim Efendi, gayr-i Mslim ve ecnebi hekimlerden memlekete zarar gelmediine kani olduunu ve bunu kabul etmeyenlerin birtakm kskan kimselerden. ibaret bulundu unu szm kerimedir, ehl-i hsed-i leime deil diye ifade eder.

XVIII. Y Z Y L N SONU MATEMATK VE TP

175

Bu arada, Felemenk'te 1080=1668'de doan bir zat gelerek, ana tomi ve tbb yeniletirdiini syler ki, b u n d a n maksad aada ad geecek olan Felemenkli Boerhaave ile arkada Bernard Siegfried Albinus olacaktr. nk bu zat, Boerhaave'nin davetiyle, Leyden niversitesine gelmi ve orada mehur Vesalius'un anatomi eserle rini toplayarak, yeni batan yaynlamtr (1747); bu eser, kaslarn anatomisi noktasndan bugn bile kullanlacak bir gzellik ve do ruluktadr (Boerhaave iin aa bkz.). Mamafih, Vesim'in kendi sinden yarm yzyl nce yaynlanm olan bu eserlerden haberdar olmamas, yeniliklerin o zamanlar Osmanl Trkiyesine pek ge inti kal ettiini gsteriyor. te ksa bir surette, en canl yerlerini zetlediimiz bu eserde en ak seik grlen nitelik, eserin deiken (inegal), yani bazen pek akla uygun, bazen de son derece manasz ve eski hurafelerle dolu olmasdr. Her halde istanbul'un bu' nl hekimi ki, baz tercmeihal (olumluk) yazarlarna gre evi, Avrupal hekimlerle dolup boalrm zeki ve eletirici bir kafaya sahip olduu halde eskiler den rendii, iittii eylerden de kendini kurtaramamtr. Yazar, eserinin sonunda, aEtrak dedii taifeyi tedaviden asla holanmadn syler ve hatta bu taifenin aleyhine, Celleddin-i Rum ve k elebiye atfettii, baz. beyitler bile: nakleder. Bura da ve btn Osmanl devri kitaplarnda geen bu etrak ve bazen de Trk-i strk deyimleri, bilindii gibi kyl anlamna kullanlmak tayd; belki Araplarn, Arab'n oulu olan rab kelimesini km seme iin Bedevilere hasretmelerinden, bizde de Etrak lgati byle kmseme ve knama anlamnda kullanlm olsa gerektir, istan bul'un Sultanselim mahallesinde dkkn ap, para kran Abbas Ve sim Efendi, memleketin baka taraflarn sevmeyen ve memleket halkna alamayan bu istanbul efendisi, 1173 veya 1175 (1759, 1761) ylnda vefat etmitir. Eserinde, kaynak diye gsterdii birok yabanc yazar adlarna rastlanr. Bunlardan kim olduklarn tespit edebildiklerimizden tp tarihinde mehur olanlar yazyoruz: 1. Helmonsiyus diye adlandrd Jean Baptiste van Helmont (1577-1644), Bruxelles'de doan bir hekim-kimyacdr ki eserlerinde bazen gzel dnceleri ileri srmekle birlikte, sama sapan varsa ymlar ve manasz dncelere sapm bir zatt.

176

OSMANLI T R K L E R N D E ILIM

2. Lindanus diye bahsettii de, J e a n Antonides van der Linden'dir ki, Felemenkli olup Leyden niversitesinde tahsil ve yine orada hocalk etmi olan bu zat, hastalardan kan almaya pek mua rzd. Bizim Abbas Vesim Efendi, Felemenkli yazarn bu dnce sini bir mnasebetle zikreder. 3. A r t m a n u s dedii Philippe J. H a r t m a n n (1628-1707), aslnda, Pomerania'l olup Fransa'da tahsil ettikten sonra, Berlin'e dnm ve orada lmtr. Derin aratirmalaryle mehurdur. 4. Senartus ki, bu da ,ad yukarda geen, Daniel Sennert'den (1572-1637) baka birisi deildir. Alman niversitelerinde hocalk etmi olan bu zat, Galenos tbbiyle Paracelsus tbbini uzlatrmaya kalkmtr. 5. Benivienus ki, bu da, Antonio Benivieni adnda bir talyan papaz olup 1502 ylnda Floransa'da lmtr. Bu zat, tabiatn do rudan doruya gzlemine deer vermi, gzlemleri kuvvetli bir he kimdi. 6. Fcnseca (bizim kitaplarda bazen Konseka eklinde geer), b zattan yukarda bahsetmitik (1). 7. Borrelas; bu zat, kas hareketlerimizi fizik kanunlaryla ak layan mehur Giovanhi Alfonso Borelli'dir (1608-1679). 8. Bekius diye yazd Aridrea Baccius'tur ki, Milano'da do mu, 1600 ylnda vefat etmi ve Roma'da botanik ve akologie (il lar bilgisi) okutmutur. arabn tarihiyle megul olmu ve bir de Roma tarihinin acip ve garip fkralarn toplamtr. 9. Potirius dedii zat, Poterius Latin adiyle anlan Pierre de la Poterie adnda bir Franszdr ki, XVII. yzyln banda Para celsus tbbiyle megul olmu ve Paris'ten bundan dolay kovularak, talya'da Bologna'da hekimlik ederken, orada ldrlmtr. Yeni kimya dedii Paracelsus tedavileri zerine eserleri vardr. 10. Etmulerius dedii zat da Michael Etmller'dir ki, ,1644'te Leipzig'de doup 1683'te len mehur bir kimyac hekimdir. Leipzig'de chimiatrie'de pek n alm ve birok renci yetitirmitir.
(1J Ahmet III. in Daniel Fonseca adnda Ftansa'da tahsil etmi, Portekizli Yahudi, bir ;:el hekimi vard ki, Demirba Sarl'la olan ittifak mzakerelerine katlmas dolaysyle, Voltaire'in Charles XII. tarihine ad gemitir. Bu zatn asl Fonseca ile iliii yoktur (bkz. vram Galanti, Les medecin juij). '

XVIII. Y Z Y I L I N S O N U MATEMATK. VE TIP

177

Kendisi, Paracelsus'tan ziyade, Sylvius okuluna mensup, bu sebeple daha ok modern bir kimyac-hekimdi. 1.1. Bartolinus diye bahsettii hekim, mehur Danimarkal Bartholinus ailesine mensup olanlardan belki en mehuru olan Thomas Bartholinus'tur ki, bu aile XVI. ve XVII. yzyllarda yalnz tpta deil, ilahiyat, felsefe ve tabi ilimlerde de nemli kiiler yetitir mitir. Thomas, zellikle anatomide pek ileri gitmi ve lenf damar lar zerinde almtr. talya niversitelerinde hocalk eden bu zat, 1680 tarihinde vefat etmitir. 12. Bartoltus diye yazd zat, Bologna'l Fabrizio Bartoletti olup 1576'da domu ve 1620'de solunum gl zerine eser ya ynlamtr; akcier hastalklarna dair eserleri mehurdur. 13. Heldanus adn verdii zat da, Fabricius Hildanus'tur ki, Dsseldorf civarnda Hilden'de 1560'ta domutur. Alman cerrah lar arasnda, zamannn en mehuruydu. 1634'te vefat etmitir. te bunlar, Dstur-l-V esim'&e rastladmz birok Bat hekimle rinin isimlerinden ayrt edebildiklerimizdir. tekileri iin, dorusu, pek almadk. nk, esasen grld zere, bu Avrupal he kimlerin ou, XVII. yzyln adamlardr. Vesim Efendinin, kita bn yazd zaman yzyldan fazla eskimi ve btn hipotezleri de imi bilginlerdir; bu sebeple, zerlerinde ok durmaya demez. An cak unu syleyelim ki, Vesim Efendinin, bu yazarlarn eserlerini bizzat grerek, onlardan kitabna aktarmalar yaptna inanmak bi raz saflk olur. Kitaplarnn adlarn bile duymad bu bilginlerin dncelerini, ya kendisinden nce yine bu yolda yazlm Trke, Arapa kitaplardan, yahut pek methettii ve tarafls olduu gayri Mslim ve yabanc hekimlerden duyarak, kitabna koymu olacak tr.. Zaten kendisi de Vesilet-l-metalib fi ilm-itterakib adiyle yazd Akrabadin, yani bileik illara dair bir eseri Macarl Yorgios (?) adn da birinin eserinden, Yunanl hekim P e t r o n a m tabib-i f e y l e s o f u n yardmyle aldn sylyor ki bu da Vesim Efen dinin gayri Mslim hekimlerden faydalanarak byk kitabn bir takm Avrupal hekim adlaryle doldurduunu bize gsterebilir. Ma mafih kendi hocas Bursal hekim Ali Efendinin Kitab-t Mynsicht (yu kar bkz.) adl Akrabadin kitabndan da istifade ettii anlalyor. Bu Abbas Vesim Efendi hakknda 40 yl nce dikkati, Hamidiye Etfal hastanesi (ili ocuk Hastanesi) bahekimi brahim

178

OSMANLI TRKLERNDE

ILIM

Paa, ikdam gazetesine 1901 ylnda (No. 2601) slmlarm ve bilhassa Trk millet-i necibesinin tababete ettikleri hizmetler balyle yazd makaley le ekmitir. Doktor brahim Paa, yukarda ad geen Emir ele binin Enmuzec-t-tbb'yle Vesim Efendinin Dstur'unu ele geirmi, ve bunlardan baz yerleri alarak, yukarki makaleyle 1903=1321 ylnda yaynlam, Etfal hastanesi istatistii adndaki salnameye yine Vesim'in ve rem tedavisi hakknda uzun bir baka makale yazmtr ki, bu son ma kale de ikdam gazetesinin 4040 numaral nshasna aynen gemitir. te, bu makalelerde bu hekimi vmekte o kadar mbalaa olun m u t u r ki, hastalk mikroplarn Avrupallardan 300 yl nce ke fettii ve hele verem ve frengi hastalklarnn tedavisi hakkndaki dncelerinin XX. yzyl banda bile, daha iyi olamayaca ve byle eski hekimlerimiz varken, her eyi Avrupa'dan beklemek abes olduu bile yazlmtr. B u m a k a l e l e r , A b d l h a m i t II. d e v r i n i n d a l k a v u k ve a y n z a m a n d a obscurantiste evresinin m a h s u l l e r i n d e n bir n u m u n e d i r . te sonradan, hekim Vesim'e dair tp tarihlerine geen ve tp tarihi kongrelerinde tebli edilen bilgiler, bu saray doktorunun yazlarn dan mlhem ve hatta aynen alnm bilgilerden ibarettir. Yine bu devirde ranl Mehmed Mmin Hseyin'in Tuhfet-l-mminin adl eseri, Ahmet San adnda bir zat tarafndan sadrazam Ali Paa iin, Gunyet-l-muhassilin adiyle, Trkeye evrilmitir. Basit ve bileik illardan bahseden bu eserin asln, Ali Paann ran sefe rinden getirmi olduunu nszde okuyoruz. Eserin bir zellii, iin de 54 kadar kaynak verilmi olmasdr. lk blmlerde illarn ge nel etkileri, nc blmdeyse elifba srasyle illarn nitelendi rilmesi, Arab, Faris ve Sanskrit dillerinde isimleri ve Trkeleri vardr ki birok bitkilerin Trke adlarn bulmak iin ok faydal bir eserdir. Bundan sonra, eczacla ait usuller, mrekkep illarn hazrlanmas usul, nihayette de drt ayakl hayvanlarla kularn te davisi iin illar, leke karan maddelerden bahis vardr (bkz. Top kap Saray kitapl, E. H. 1815). Mverrih Suphi'nin olu Abdlaziz Efendi de, mehur Boerhaave'nin aphorizma'\ax\m, bu devirde, Kitaat-i nekave fi tercme-i kelinat Boerhave adiyle, Trkeye evirmitir (1).
(1) Herman Boerhaave ( 1 6 6 8 - 1 7 3 8 ) ; Hollanda'nn Leyden ehrinde domu, 1701'de ora nn tp fakltesine hoca tayin edilmitir. Al dersini Hippocrates zerine yapan bu nl hoca, Leyden tp okulunu XVIII. yzyln en yksek okulu derecesine getirmi bir ahsiyettir. Hippoc-

XVIII. Y Z Y I L I N SONU MATEMATK Vt TP

179

evirinin tarihi, Esat Efendi ktphanesinde evirenin dzelt meleri bulunan 2462 numaral bir nshaya gre, 1185=1771 olmak lzm gelir. Mtercim, nszde, lisan- Latiniyeye vkf baz nkteinasn inzimam- rey ve marifetiyle bu eseri tercme ettiini syleyerek, kendinden ncekilerin yapmadklar bir gerekseverlii yapm ve kendinin evirici deil, dzenleyici olduunu bize bildir mitir. Kendisine eviride yardm eden zatn o zamann Avusturya elilii tercman Herbert olduu t a h m i n edilir. Ne olursa olsun, eser en iyi evrilmi eserlerden biridir. Mverrih Suphi-zade Abdlaziz Efendi, birok baka kitaplar da Trkeye evirmeye me m u r edilmi olduu iin, anlalan maiyetinde baz mtercimler kul lanm olacaktr. Apkorisma'lar evirirken Van Swieten'in aklama sndan faydalandn sylyor ki, dorudur; mesel, liflerin hastar lklarndan bahsederken, insan bedeninin dokusu zerine yazd sa trlar asl eserde yoktur. Sonra liflerin esnekliini sylerken (ki buna. elastihyas der), Loevenhook'un, yarasa kanatlar zerind yap t deneyle, kann esnekliini ispat ettiini syler. En nemlisi* e virenin bu eseriyle, Trkiye'de ve Trk dilinde ilk defa olarak, Harrates'e olan iddetli ball dolaysyle, 1709'da yaynlad eserine Apborismi adn vermitir. Bu esere, sonradan rencileri yine pek nl hekimlerden Gerard van Sweten ve Anton de Haen ciltlerle aklamalar yazmlardr. Van Swieten'in yazd be ciltlik aklamann ad, Commentarii in apborismis cognoscendis et cmandis morbis'tir. Boerhaave'in bundan baka, ilk eseri olan Institutiones medica ile bir de Elemanla cbemiae'si vardr ki, bu eserler o yzylda btn -Avrupa kirasnda pek mehur olmu ve deta hekimler tarafndan ezbrelenmitir. Boerhaave ilahiyat tahsil ederken, bir gn arkadalaryle bir gemi yolculuu srasnda, bu' arkadalarn nl filozof Spinozadan Tanr tanmazlkla sulanm olduu halde lm ve bir k p e k g i b i g m l m birisi diye bahsettiklerini duyunca, onlara, Siz Spinoza'nn eserlerini okudunuz mu? soruuyle balaya rak, bu byk filozofu savunmu ve arkadalarn susturmusa da, ertesi gn btn Leyden, bu gen ilahiyat rencisinin aleyhine dnm v e kilise, kaplarn bu gencin yzne kapamtr. Bu nun zerine, Boerhaave, tp tahsiline gemi ve bu suretle, XVIII. yzyln en byk hekim H adn kazanmtr. Tpta klinik usuln adamakll kuran, otopsisz hekimlik olamayacan sy leyen bu byk hoca, bir defa nikrs hastalna tutulmu ve iyi olup derse devama balad gn, ehrin anlar alnarak, sokaklar donatlarak, alklanmtr. Btn dnyada pek mehur olan bu zata yazlan mektuplar gya Avrupa'da .Boerhaaven adresiyle kendini gelir bulurmu. Rus ar Deli Petro'yu, kabul etmek iin, bir gece bekletmitir. Zaten Hollanda'da denizcilik tahsil eden bu nl ar, ara sra hocann derslerini de takip etmitir. Bu byk klinikinn en byk devrimi, o zamana kadar az ok kuvvetle hkm sren Galenos tbbna cepheden hcum etmi olmasdr; ona gre, Galenos tbba iyilikten ziyade fenalk etmitir. Hatta bir yerde, Aeskihpos'un yarm dzine gerek evltlarnn, yeryznde hekimliin kndan beri, yaptklar iyi likle birok doktorlarn yapt fenal karlatrrsak, dnyada hi hekim olmasayd temennisi bile yerinde olurdun diyecek kadar ileri gitmitir. Emri altnda bulunan birka yataklk klinikle ilme yapt hizmetler pek byktr. Anatomi, fizyoloji, patoloji ve kimyann tbba uygulan masn ba gibi gz nnde tutmu olan bu hekimin Apbofisma'\^z\ ta ngiltere'nin kuzeyin den Viyana'ya kadar dillerde dolar olmutur.. Bu Apborisma'htn Arapaya evrildii d e ' s y lenirse de biz gremedik. Aphorisma kelimesi, D o u dillerine bazen kelirnatu bazen fsuU ve bazen ktaat diye evrilmitir.
1

180

OSMANLI TRKLERNDE LM

vey'in (Arveiyus) k a n dolamn kefinden tam aklkla bahsetmi olmasdr. Halbuki, kendisiyle aa yukar ayn zamanda yaam olan Vesim'in bu nemli bulutan haberi bile olmad eserinden anlalyor. Grdmz nshann (Veliyddin Efendi ktphanesi, 2484) sonuna, gayet ilek bir kalemle aphorisma'lann Latincesi de kaydedilmitir. Velhasl bu eser, Avrupa tbbndan yaplan ilk ada makll eviridir. Tbb eserler zerine olan bu ksm bitirmeden nce, Mustafa III. devrinin Trk hekimleri iin .aralarnda pek mstaitleri bulunmas na ramen, pek zorluklu olduunu sylemek lzmdr. Mesel bir Drssaade aasnn vefat zerine, onu tedavi eden hekim istan bul'dan srgn edildii gibi, air Abdi'nin (1) vefatna sebep olduu bahanesiyle, bir ordu hekimi de azledilmitir. Bu vesileyle, padiah bif hkm-i erif kararak, ruhsatnamesiz hekimlik edenlerin men'i ve aksi hareket edenlerin gayet iddetli cezaya arplmalarn emret mitir, ite b u srada, bu olaylardan faydalanan yabanc hekimler yeniden, gerek padiahn ve gerek devlet ricalinin gzne girmi lerdir. Mesel Napoli'li Caro ve Alman doktoru Ghobis, h e m hekim ve hem casus olarak, bu devirde hayli hret edinmilerdi (bkz. Von Hammer, Histoire de l'Empke Ottoman, XVI, 171-172).
* -fi ^

Asker fenlerin yardmcs olmak zere, matematik iin Mustafa III. devrinde (1757-1774) zel bir ilginin belirmeye baladn ve bu arada astronomiye kar da bir heves uyandn gryoruz. Bu sn ilme kar ilgide, daha ziyade padiahn mneccimlerin szle rine verdii nemin rol besbellidir. Payitahttaki mneccimleri kfi grmeyen bu hkmdar, astrolojide pek mehur olan Fas'tan bir mneccim isterken, Fransa'dan da bu alanda en mkemmel bir ki tap istemitir. ok kr ki, Fransa limler Akademisi, bu istee karlk, birka astronomi eseriyle bunlarn arasnda Lalande'n me h u r eserini ve z/'c'lerini gndermiti (2). Bu bilgiyi veren Montucla diyor ki: M. de Voltaire'in hakaretine o kadar lyk olmayan ve aksine, aydn ve merakl olan Mustafa III., Avrupa astronomisine
(1) Bu 2at, birok mevleviyetlerde bulunduktan sonra ordu kadlndayke Isak kasa basnda vefat eden ( U 7 3 ) Abdi Efendi olsa gerektir. (2) Josephe Jerome Lalande ( 1 7 3 2 - 1 8 0 2 ) , Fransa'nn nl astronomlarndandr; birok eserleri vardr, istanbul'a gnderilen eseri, bes ciltlik Atronomie adndaki kitabiyle Tablet Astrovmiques'[ei&\r. Hayatnn sonlarnda garip haller :lnn bu astronom, pracik noktalarda ilme hizmet etmi bir bilgindir.

XVIII. YZYILIN SONU MATEMATK VE TP

181

dair en yeni ve m k emmel kitaplar limler Akademisinden iste mitim (bkz. Montucla, Histoke des Matbrati^ues, s. 400). Bu mna sebetle unu da ilve edelim: Montucla, Osmanl-Trk astronomlar ve matematikileri hakknda, dikkatli ve tarafsz bir yolda sz y r t m ve hatta tarihinde, bundan nce bahsettiimiz, muvakkit Mustafa'nn eserlerinin ve Darende'li Mehmet Efendinin tkenmez takviminin, Augsburg'da Velchius tarafndan yazlan bir nszle, Trke olarak yaynlandn yazmtr. te yandan biliyoruz ki, Dominique Cassini'nin z/'cleri, yazma halinde, Ahmet III. zamannda Paris'e elilikle giden Yirmisekiz Mehmet elebi araclyle, istanbul'a getirilmiti. Bu zic 'ler o za m a n d a n beri, yani yarm yzyl ktphane raflarnda durduktan sonra, astrolojiye merakl olan Mustafa III. nin dikkatini ekmi ve Trkeye evirmeye Kalfa-zade smail inar'yi m e m u r etmitir. Mukabele-i piyade kalemi bahalifesi ,ad bilinmeyen bir zatn olu olan ve bu sebepten Kalfa-zade diye lakaplandrlan bu smail Efen diye, istanbul'da, Sulumanastr civarnda Sancaktar Hayrettin, yahut teki adiyle nar mahallesinde oturduu iin, mar de denmiti. Kendisi de, ayn kaleme girerek, babas gibi mukabele-i piyade ba halifesi olmu ve orduyla seferlere katlmtr. Genliinden beri matematik ilimlere ve astronomiye merak eden bu zat, Mustafa III. nin, ehzadeiiki zamanndan beri tevecchn kazanm ve 1181 y lnda Lleli camii muvakkitliine de tayin edilmi ve bu hizmet ten 1203 tarihinde ayrlmtr. Salih Zeki Beye gre, her bakmdan gvenilir bir matematikiydi. te bu zat, Cassini'nin zzc 'lerini Tuhfe-i bebic-i rasini terceme-i zic-i Kasini (1186=1772) adiyle Trkeye e virdii gibi, bu eserin banda Trkeye ilk logaritma cetvelini e virmi ve logaritmann yapl tarzn aklamtr. nszde ma lum ola ki taife-i efren teshil-i amal iin logaritm namyle bir adetten on bin adede kadar reide olunca bir cetvel ihtira ve icad eylemilerdir... mdi rasd-i mefsur (Cassini) amalini cedavel-i nisbiye ile icra edb lkin indlerinde maruf ve mehur olmala z/Vine tahrir eylemedii ecilden bu abd-i fakir cedavel-i merkumyi badettercme sadr-i zk'c tahrir ve bu mahalde tarik- imal ve hesab icmalen irad olundu diyor. eviride nce logarithme, logarithme sins, logarithme tangent deyimleri olduu gibi kullanld halde sonradan genellikle logaritmaya ensab ve tekilere nisbet-i ceybiye ve nisbet-i zilliye demi, bu suretle Dou dillerinde logaritmaya ensab te rimini koymutur (ayrntlar iin bkz. Salih Zeki, Kamus-i riyaziyat, I,

182

OSMANLI TRKLERNDE ILIM

315-317). Salih Zeki Bey, bu eserin bir nshasnn Air Efendi k tphanesinin Hafit Efendi ksmnda 178 numarada olduunu Resimli Gazete'ye (1 aralk 1310, No. 193) yazd bir makalede sylyorsa da, bugn bu ktphanenin fihristinde byle bir eser yoktur; Gelenbevi smail Efendinin tercme-i haline dair mtalaa adl bu makalede loga ritma cetvellerinin, Lalande'm eseriyle gelen Callet'nin cetvelleri olduu da sylenmekteyse de, Callet cetvellerinin ilk olarak ancak 1783'te baslm olmas bakmndan, Mustafa III. nm vefat tarihi olan 1774'ten nce gelen Lalande'm eseriyle gelmesi ve smail Efendinin 1186=1772'de yazlm olan eserine kaynak olmas m m k n deil dir (1). Bursal Tahir Bey (bkz. Osmanl mellifleri, III, 260), Lalande'm 3 ciltlik (?) Astronomie'sinin birinci cildindeki zr'e'lerin de Kalfa-zade smail tarafndan evrildiini ve bu eviride asl eserde rakamlarn yerine ebced harflerinin konulduunu ve bu evirinin A h m e t Ziya Bey adnda birinin elinde bulunduunu sylerse de, bu szlere g venmek caiz deildir. nk Lalande'm kitabnn birinci cildinde zic'\ev olmad gibi, smail inar ayarnda ada astronomiye me r a k etmi bir zatn Hint rakamlarn (yani bugn kullanlan rakam lar) ebced harflerine evirmesi pek akla yakn grlmez. Ama, bi zim gremediimiz bu evirinin Saray ktphanesiyle Mhendis okulu ktphanesinde bulunduunu gerek Abbe Toderini (bkz. ayn eser, s. 164), gerek Montucla (bkz. aym eser, s. 400) bize bildirmek tedir (2). Sleyman Makam adl bir zatn, D. Cassini zic'i evirisi zerinde alarak, eserdeki mild yllar hicr yllara ve Paris me ridyenini istanbul meridyenine evirip hesaplar deitirdiini (1791) ve bu eserin Zic-i Cedid hulsa-i garra adn tadn biliyoruz. Mustafa III. zamannda, Fransa'nn istanbul elisi De Vergennes'in damad Macar soylularndan Baron de Tott adnda birinin,
(1) Bu eserin aslnda (bkz. La Science chez Turcs Otlomam, s. 151) Salih Zeki Beyin bu ifadesinin Kamus~f riyaziyat'ta olduu, yanllkla, yazlmtr. (2) ismail inar'nin ikisi Lleli camiinin bat minaresinin kaidesi zerine, ve biri ' bir ta zerine olmak zere, basite (gne saati) yapm olduunu biliyoruz. Bunlardan nc sn Lleli camii avlusundaki mesrute evlerden birinin mutfanda, bizzat grdm ( 1 9 3 9 ) . ze rinde odun ' veya et krlmaktan atlam ve silinmi bir manzara gstermekteydi. Halbuki, Salih Zeki Beyin 1315'te baslan Kamus'unda, o vakit henz muvakkithane bahesinde suret-i mahsusada rekzedilen ta stun zerine konmu olduu yazldr. Pek sade ve elimsiz ilim tarihi mizde basir ve fakat somut bir eser olan bu bastenin, mzeye veya rasathaneye nakli iin o vakit mracaat etmitim, bilmem ne oldu?

XVIII. Y Z Y I L I N S O N U MATEMATK VE TIP

183

topu retmen subay sfatyle, devlet hizmetine girdiini gryo ruz (1). Bu zat Trkiye'den dnnden sonra yazd hatratnda diyor ki:
Bu hkmdar (Mustafa III.), devlet idaresinin btn dallarn berbat eden fenalklar gidermek iin baz tedbir ve bilgilerin Avrupa'dan alnmasyle yetin memi, ilim ve marifetin yavlmasn dnerek, bir matematik okulunun al masn ve ynetimini zerime almam benden istemitir. Bunun zerine Sley man'n (Bonneval'in evltl) geometriklerinden geri kalanlar, byle yeni bir kuruluu kendi bilgisizliklerine ima farz ederek, itiraza kalktlar. Padiah byk memurlardan seilen iki mmeyyizin huzurunda, bu itiraz edenleri imtihan et memi bana emretti. Aralarndan alt kii imtihana girip, eski kurumun eref ve haysiyetini savunmak iin, ayrldlar. Bu imtihanda, ksaca, bir genin as nn toplamnn ie olduunu sordum; ilerinden en cesuru bana g e n i n e g r e karln verince imtihan daha fazla uzatmaya hacet kalmad anla ld... Fakat unu da sylemeliyim ki, bu mhendisler ilme rabet gsterdiler, hemen hepsi yeni okula yazlmaya talip oldular. Artk yeni okulun kurulmasyle megul olmaktan baka iimiz kalmad (2).

te bundan sonra, Baron de Tott'un yardmyle Hali'te Tersa ne yaknnda daha ziyade bahriye mhendisliine mahsus olmak zere, bir Okul kuruldu (1773). De Tott, ou rencileri yal bal, sakall kaptanlar olan bu okul hakknda tafsilt veriyorsa da bunlar, Abbe Toderini'nin verdii bilgilere uymuyor (3). Bu yazara gre,'bu okul, kaptan- derya Cezayirli Hasan Paann ilham ve De Tott'un yardmyle alm gibi grnyor; te yandan Toderini bu okulun ilk ba hocasnn, pek usta bir denizci ve ayn zamanda birka ya banc dil bilen Cezayirli Seyit Hasan Hoca adnda biri olduunu aka yazmakta olduu gibi, Baron de Tott, sonradan Cezayirli Ha san Paa adiyle kaptan- derya olan ve ilim ve marifetten pay al mam, hl gemilerde makara kullanmann lzumuna inanmayan ve yalnz cesaret ve fazilet sahibi bir Cezayirli Hasan'dan yine ayn yllarda bahseder (bkz. De Tott, Memoire, part. III, s. 62-63). Ama, Toderini bu Seyit Hasan Hocann ikinci amirallie tayin edildiini
(1) Baron de Tott ( 1 7 3 0 - 1 7 9 3 ) , istanbul'a Trke renmek iin geldii halde sonradan devlet hizmetine girmi ve Sakarya nehrini Sapanca glnden izmit krfezine aktmak zere, kazlmas dnlen kanaln inas mzakeresine katld gibi Svey'te bir kanal projesi hazr lamak iin, emir almt. Topu kumandan olarak savalara katlm ve Canakkle bozn tah kime memur olmutur. (2) (3) D e Tott, Memokes sur les Tmcs ct les Talares, Amscerdam, 1 7 8 4 , III, 152. (Fr. ev., Paris, 1787, s. 161.-162).

Abbe Toderini, Letteratnre mrcbesca

184

OSMANLI TRKLERNDE LM

yazar ki, bu suretle kendisinin mehur Cezayirli Hasan Paa olma d anlalr. te yandan Mehmet Esat Bey Mk'at-i lAUhendishane (istanbul, 1312, s. 349) adl eserinde bu Hoca Seyit Hasan'n sonradan kaptan- derya olan mehur Cezayirli Hasan Paa olduunu, kaynak gster meksizin sylemektedir. Bununla birlikte, De Tott'un hatrat dik katle okunursa, Trke renmek zere istanbul'a gelen bu Macar'n konutuu, i zerinde kendileriyle sk temasta bulunduu zatlarn adlarn bile doru syleyemedii ve istanbul'dan ayrlrken eski rencilerinin kendisine yaptklar veda trenini hi ihtimal verilme yecek gln bir hale soktuu grlnce, btn teki sylediklerine de pek gvenimiz kalmaz. Mehmet Esat Bey (aym eser, ayn yer) Se yit Osman adnda istanbullu bir zatn ba hocala atandn yazar ki, bundan Toderini de bahsetmekte ve bu zatn geometride gayet bilgili olduunu ilve temektedir. Mustafa III. devrinin lim ve air sadrazam Koca Ragp Paa nn, bu okulun kurulmasndan nce, Mahmut I. zamannda tekil olunan okul ve kumbarac ocann kapanmasyle tede beride ka lan ve len askerlerinin evltlarnn toplanarak, Stlce yaknn da, Karaaa'ta bir zel evde gizlice aritmetik ve geometri okutul masn emrettii de baz tarihlerde yazlmaktadr. Hatta, Toderini (aym eser, I, 118) bu deerli sadrazamn Voltaire'in Nevvton fiziine dair eserini Trkeye evirtmek istediini yazmaktadr (1). Kaynarca alamasyle balayan Abdlhamit I. (1774-1789) dev rinde ilk gze arpan yenileme hareketi, biraz nce bahsettiimiz okulun, Mbendisbane-i bahr-i hmayun adiyle, yeniden dzenlenmesi dir (1784). Toderini'ye gre, bu okula Kasapba-zade brahim adn da biri retmen tayin edilmitir. Bu okulun dzeltilip kurulmas nl sadrazamlardan Halil Hamit Paann zamanna rastlar. Tode rini, brahim Efendiden bahsederken, gayet aydn ve tavr pek kibar bir kii olduunu ve kendisinden birok yerlerde verek bahsedece ini ilve eder (bkz. aym eser, s. 166). Rahip Toderini, okulu zel bir msaadeyle uzun uzadya gezmi ve kitabnda faydal bilgiler ver mitir. Okul o vakit iki odadan ibaret olup, odann biri dershane(1) Bilindii gibi Voltaire, ancak ingiltere'den yazd Lettrcs philosopbiques diye mehur olan mektuplardan XIV.-XVII. mektuplarda Newton'dan bahsetmektedir. Kendisinin dostu ma tematiki Emilie de Brereuil (Marquise de Chatelet) Newton'un nl eseri Pnmpia'y\ Fransz caya evirmi ve bu eviri markizin lmnden sonra (1759) yaynlanmtr.

XVIII. YZYILIN S O N U

MATEMATK VE TIP

185

dir. Duvarlarna Trke ve Franszca haritalar, gemi planlar asl m olduu gibi, gemi iletmeye yarar aletler vardr. Rahip, ancak 9 renci grdn, fakat okulun elli rencisi olduunu da sy lyor. Bunlarn arasnda Franszca, talyanca, spanyolca konuan bir ihtiyar Cezayirli bulunduunu ve bu zatn Okyanus'u, Hindis tan' ve hatta Amerika'y grm, iyi bir kaptan ve klavuz oldu unu ilve ediyor. Bu Cezayirli, denizcilik aletleri iin ngilizlerin en ileride olduunu, haritalarn en lsm da Franszlarn yaptn sylemitir. Ayn gn okulda, Toderini'ye daha birok aletler, pu sulalar, topuluk cetvelleri, geometri aletleri gsterilmitir. Ald bilgiye gre, Profesr Seyit Osman Efendi, gnde drt saat ders ve riyordu. Fakat rencilerden pek az derslerine alyordu. Rahi bin rivayeti doruysa, Seyit Osman Efendi, Cezayirli Hasan Paa nn lmnde okulun kapatlmamas iin sz aldktan sonra, ret menlii kabul etmi, gerekte, okulun masraflar ve tahsisat irade-i seniye ile onaylanmtr. Eski usul Trk matematikilerinin sonu olan Gelenbev smail Efendi'nin bu okulda hocalk ettiini de kesin olarak biliyoruz. s mail Efendinin (1730-1791), hayatnn sonuna doru yazd Hisab-lksur kitabiyle matematikteki kudret ve hretini ispat etmi oldu unu Salih Zeki Bey, sar-i bakiyesinde, verek yazar. Bu zatn eski fizik ve manta dair eserleri de vardr. Bu hocann trigonometrik izgilerin zmleri zerine, Adla-i msellesat adiyle mehur olan eseri 1220'de baslm olduu gibi, eski felsefeden Cell'e yazd haiyesi, medrese ulemas arasnda ilmine kuvvetli bir kant tekil etmitir. Gelenbev smail Efendi iin Cevdet Tarihinde (IV, 210) geni bilgi vardr. Orada Cevdet Paa merhum, a y a k l k t p h a n e den mekle tannan Mehmet Efendinin bu rencisinin, mantktan yaz d Burhan adl eserini ve baka kitaplarn methederek, eer Ge lenbev hoca gelmeseydi, o asrn malmatna dair ortada hi bir ey olmayacakt diyor. Gelenbev'nin bir de logaritma zerine, 1203'te kaleme ald erh-i cedavil-l- ensab adl bir eseri vardr ki, bu eser dolay isiyle, s mail Efendi, Cevdet Tarihinin dediine gre, logaritmay yeniden icat etmi gibi grnmekteyse de, bunun doru olmad eserin adndan ve iindekilerden anlalmaktadr. Aada kendisinden bahsedece imiz Seyit Mustafa Efendi, Diatribe de l'lngenieur adl kitabnda, ho cas smail Efendinin logaritma kurallarn bir Rumdan rendiini syler. Zaten yukarda grdmz gibi, logaritma cetvelleri Kalfa-

186

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

zade smail inar tarafndan ilk defa olarak Trkeye evrilmiti (bunun ayrntlar iin bkz. Salih Zeki, sar-i bakiye, II, 298-299). Yine b yazarn Kitab-l-merasd adl Arapa eserinde, trigonometrik izgi leri toplama, karma, arpma ve blme iin ruhu tahtas denilen aleti, tpk imdiki hesap cetvelleri gibi kullanmak usuln akla mt. Yazar, mhendishane hocalndan sonra, Selim III. zamann da Yeniehir kadlna tayin edilmi ve oradayken eyhlislmn azarlama yollu bir yazsndan mteessir olarak beyin sektesinden vefat etmitir (1205=1790). Bu Mhendishane'nin hocalarndan biri de, Fransa'dan getirilen Jean de Laffite Clave'dir (1750-1790). Bu zat, Fransa'da tahkimat genel mfettiliinde bulunmutur. Kendisi, istanbul'da bulunduu zaman Usd-l-maarif fi tertib-il-ordu adiyle Trke bir eser kaleme al m ve eser, Fransa elisi Choiseul Gouffier zamannda elilik mat baasnda 1786=1201 ylnda baslmtr (bkz. niversite ktphanesi katalogu) (1). Bu devri kapamadan nce unu syleyelim ki, ad yukarda ge en Belgrat Drlcihad tercman Osman bin Abdlmennan yahut Abdrrahman, Belgrat'ta ele geen Discorides'in Matetia medica'sna (2) Mattioli tarafndan yazlan aklamay, Kprl Hafz Ahmet Paann emriyle Trkeye 1196=1781 tarihinde evirmitir (bkz. Fa tih ktphanesi, 709) (3). Bu zatn 1184 ylnda geometri zerine bir eviri yapmaya ba ladn ve Rusya sava dolaysyle bu eviriyi tp zerine olandan nce ele aldn, tedavi hakkndaki eserinin nsznden anlyoruz. Bu gayretli tercman efendi, Belgrat'ta bo vakitlerini hep eviri lere harcayarak bize eser brakmtr.

(1) Bu matbaada bir de Fransa bahriyesinden D e Truguet'nin Vsul-l-maarif fi vech-i tasmf-i sefain-i donanma adiyle bir eseri daha baslmtr ( 1 2 0 2 ) . Bu D e Truguet, Marmara ve Karadeniz'in harirasn yapmak zere, Fransa eliliine atae olarak gelmi ve sonra Napoleon zamannda Dantay yeliine ve amirallie terfi etmistit. (2) Pierre Andre Mattioli ( 1 5 0 1 - 1 5 7 7 ) Fransz olup Franszcada ad Mathiole diye yazlmakradr. Byk hretini salayan, Discorides'e -yazd bu aklamadr ki 1565 ylnda Ve nedik'te baslmsrr. (3) Bu tarih doru olamaz, nk'Kprl-zade Hafz Ahmet Paa 1 1 8 2 - 1 7 6 8 tarihinde Msr'da vefat etmitir. H..
7

BLM

VIII

XIX. YZYIL VE YENLEME HAREKETLER


Bu son blmn konusu olacak devirde Bat dnyasnn, daha esasl ve daha devaml kurumlar araclyle, memlekete girmeye baladn greceiz. Gerekten, Avrupa ilim ve sanat, zellikle o vakit Avrupa'y sarsan Fransz byk ihtilaliyle ok yakndan ilgi lenen Selim III. (1789-1807) nce ada ilme ve teknie uygun ola rak yetitirilen Avrupa ordularna kar koyabilecek bir ordu kur mak iin, Tophane'yi slah dnm, Fransa ve sveten mhen disler getirterek fabrikalar tesis etmiti (1205=1790). Fakat, daima yabanc mhendislerin ilim ve tekniine muhta olmann doru ol madn dnen devlet, bilgi ve teknik alannda baarl subaylar, asker mhendisler yetitirmek iin, o zamana gre modern bir ma tematiki ve topu okulu kurmaya karar vermiti. Zaten padiah, tahta kar kmaz, Eyp'te Bahariye kkne Enderun aalarn dan ve eski okulun yetitirdii istidatl rencilerinden bazlarn toplayarak, vMhendishane-i sultan adiyle bir okul kurdurmutu. Bu okul, 1208=1793'te Halcolu'ndaki Kumbaraclar klasna tana rak geniletilmitir. O zamanlar bir dereceye kadar bo olan Hasky cihetindeki arazi, tatbikat sahas olarak seilmiti. Nihayet, yakn vakte k a d a r Mhendisbane-i beni-i hmayun adn tayan bina, 1210 ylnda yaplm ve o yl Selim III. in bir fermamyle okulun nizam lar ve retimi dzenlenmitir (bkz. Mehmet Esat, Mir'at-i Mhendishane-i herri-i hmayun, istanbul, 1312, s. 8-26). Bu tarihte Tersane'deki Mhendishane-i bahri-i hmayunun dersleri de Halcolu okuluyle birletirilmitir. Bu yeni okula ilk bahoca tayin olunan Krml Hseyin Rfk Efendi, geometriye dair eserler kaleme alm, bir de Arapa olarak irtifa risalesi yazmtr. Bu okula Bat dilleri bilen hocalar henz bulunmadndan, tercmanlar ara-

188

OSMANLI TRKLERINDE

ILIM

clyle Bat dillerinden eserler tercme olunarak, hocalarn ders vermelerine yardm edilmekteydi. Beri yandan, skdar'da bir ikinci matbaa kurularak, ynetimi okulun bahocasina verilmitir. Bu matbaada, aada grlecei gi bi, daha ziyade ilm eserler baslmaktayd. Bast ilk eserlerden biri, okulun ilk mezunlarndan ve sonra retmenliinde bulunmu olan Seyit Mustafa adl bir zatn, Franszca olarak yazd, Diatribe de l ingenieur sur l'etat actuel de l'art militaire, du genie et des sciences Constantinople adl eseridir ki, 1803 ylnda km ve sonradan, Fransz msteriklerinden L. Langles tarafndan yazlan nszle, Paris'te ye niden baslmtr (1810). Bu dikkate deer risalenin yazar hakkn da ne yazk ki tam bilgi yoktur. Yalnz, Selim Nzhet Gerek'in bana vermek ltfunda bulunduu bir nota gre, Seyit Mustafa'nn o zamanlar devlet hizmetinde bulunan Fransz subaylarndan m hendis Brune'den ders okuduu Henri Cordier tarafndan Memkes de l'Academie des hscriptions et des Belles-letres, XXXVIII, 2. ksmda sy lendii gibi, bir de Pertusier, Promenades pittoresques dans Constantmople et sur les rives 4u Bospbore, Paris, 1915, adl eserinde Mhcndishanenin, Kumbarac klasnn arkasnda olduunu, ktphanesinde matema tik ve mspet ilimlere dair en iyi Bat eserlerini ve geometri ve astronomi aletlerini grdn, fakat o srada ancak 40 rencisi bulunan bu okulda bir uyuukluk gze arptn syler. Okulun ilk m d r diye yanl olarak, Seyit Mustafa'dan ve kaynak olarak da kitabndan bahsetmektedir (bkz. aym eser, I, 303-304). Bundan baka yine Selim Nzhet'in notuna gre, Baveklet arivinde, 1209 tarihli bir vesikada, Mhendishanede m n h a l olan bir hocala ba halife Seyit Mustafa'nn tayin-i inhast vardr.
!

Seyit Mustafa, bu kk eserinde modern ilmin memlekete gir meye balamas zerine o vaktin, yani XIX. yzyl balarnn gen leri arasnda doan heyecan pek gzel tasvir etmektedir. Langles, kitabn Paris basksna yazd nszde, Seyit Mustafa'dan byk vglerle bahsederek, Trkiye'de yenileme hareketlerinin en dik kat ve saygya deer k u r b a n l a r n d a n biridir diyor. Bu he sapa, Seyit Mustafa, 1807'deki irtica hareketinde ldrlen genler arasnda olsa gerektir. Her halde eser, o zaman matematik ve tabi ilimlerin memleket genleri arasnda takdir ve ilgi uyandrdn pekl gstermektedir. Ama, Mhendishane, bir yandan byle yeni ilimlerle urarken, hocalarndan Seyit Ali Paa adndaki zatn, yu karda sylediimiz gibi, 1232 ylnda bile bu modern ilim yuvasn-

X I X . Y Z Y L V E YENLEME HAREKETLER

189

da bl kendinden drt yzyl nce gelmi bir yazarn astronomi kitabn erhle megul olacak zihniyette bulunmas^ en hayrl bir niyetle kurulan bu okulda bile, hl eski ilimden ayrlamayan adam larn i bana getirldiini gsteriyor. Okulda, Selim III, in ferman gereince, Trke, Arapa, Fran szca dillerinden baka aritmetik, geometri, corafya, trigonometri, cebir, topografya, harp tarihi, entegral ve diferansiyel hesap, m e kanik, astronomi, istihkm ve balistik okutulmaktayd. Bu okulun ilk binasnn resmi imdi kendisinden bahsedeceimiz Raif Mahmut Efendinin Tableaux des nouveaux reglements da l'Empire onarnn adl ese rinde bulunmaktadr. te yine bu yenileme devrinde beliren genlerden biri olan ve sonradan reislkttapla kadar kan ve nihayet Karadeniz Bo az istihkmlar nazrlna getirilerek, orada nizam- cedit elbisesi giydirilmek istenilen yamaklar elinde ehit edilen (1807) Raif Mah m u t Efendinin ilim tarihiyle ilgisi Franszca olarak yazd bir co rafya kitab dolaysyledir (1). Kendisi, 1208=1793 tarihinde sefaret ktibi olarak, Londra'ya gitmi, ve o vakitler milletleraras genel dil Franszca olduu iin, orada b u dili renmi, fakat lakab, her naslsa, ngiliz Mahmut Efendi olarak kalmtr. Bu zat, Selim III. devrinin yenileme hareketleri, nizam- cedit ve memleketin gelir k a y n a k l a n hakknda Avrupallara doru bilgi vermek zere, ad yukarda geen Franszca eseri kaleme almtr (skdar matbaas basks, 1213=1797). imdi bulunmas g olan bu eserde, Mhendishanenin resminden baka, o zamann tarihini ilgilendiren baka resimler de vardr (eseri anlatmas hakknda bkz. hsan (Sungu), Mahmut Raif Efendi ve eserleri, Hayat mecmuas, No. 16). te, Osmanl devleti tekilt hakknda yabanclara bilgi ver mek iin, Franszca eser yazan Raif Mahmut, bir de Franszca co rafya kitab yazmtr. Londra'dayken yazd bu eseri istanbul'a d nnde Trkeye evirmeye vakit bulamam ve bu ile Osmanl devletinin Viyana maslahatgzar olan Yakovaki Efendiyi grevlen dirmitir; bu suretle bir Trk'n ngiltere payitahtnda yazd Franszca bir eseri, bir Rum, Viyana'da Trkeye evirmi ve ad calet-l-corafiye konulmutur. Eser, 1219 tarihinde skdar matbaa
c) Eserin aslnda bu kitabn lngib.ke yazld zikedilmise de, bu yanllk her vakitki mellifleri'ni kaynak almak bedbahtlndan ileri gelmitir. gibi, Osmanlt

190

OSMANL TRKLERNDE

LM

snda baslm ve sonuna 1218'de baslp hazrlanan 24 haritadan ibaret Cedid Atlas tercmesi eklenmitir. Raif Efendinin, Londra'da drt yl oturduktan sonra, yazmaya kalkt corafya kitabnn yazl tarihine gre modern bir eser olaca sanlrsa da yazk ki kitabn kre-i lem ve kre-i arz anlatan nsz okunur okun maz, hl Ptolemaios sistemi zere, lemin merkezi arz olup g nein arzn etrafnda dolatndan bahsedildii grlr. Eserin Fransa'nn siyas corafyasna ait ksmlar, o zamann taksimatna uygun olmakla birlikte, u anlalyor ki, Raif Efendi Londra'day ken eline geirdii bir XVI. yzyl kozmografya kitabndan alarak ancak meslek-i mtekaddimin zere (eskilerin yolunda) diye kmsedii Ktip elebinin Cihannma's\n\n Mteferrika basks deil, yazma nsha ayarnda bir giri yazmtr. Eseri Franszca yazd, bu kitap okununca bir kere daha belli oluyor; nk, balang me ridyeni Paris olarak alnmtr. Mstakbel reislkttabn bu eseri corafya hakknda yeni bilgiler vermekten ziyade bir dil altrmas yapmak iin, yazm olduu sanlabilir; yoksa ilm bir eser meydana getirmek isteseydi elbette yeni kozmografya ve corafya kitapla rna mracaat zorunluluunu duyard. Eserin Trkesi gerek yazar ve gerek m v e r r i h Vasf tarafndan dzeltilmi ve bana bir de nsz yazlmtr. Bu nsz Raif Mahmut Efendinin idare ve siya- : sette yenilik tarafls olsa bile dilde en koyu bir muhafazakr oldu unu gsterecek bir sluptadr. Kitaba ekli olarak yaynlanan Atlas'n hangi Atlas'tan evrildii sylenmemekte ve yalnz Tabhane-i hmayunda Cedid atlas-t kebir ktalar tersim olunarak tabedildii yazlmaktadr. Yazk ki, bu haritalar da zamanna uygun harita deildir. Memleketlerin adlar bile doru drst evrilmemi ve mesel Buhara Bukra diye ya zlmtr. te, devrimin ateli tarafls olan bu iki zatn urad akbet gsteriyor ki, modern ilmin memlekete girmesi pek kolay olmad gibi, bir yandan da eski usulde yetimi bilginler ve hekimler yine eski yoldan kitaplar yazmaya devam etmilerdir. Mesel, Mustafa III. zamannda ordu bahekimliine, Abdlhamit I. ve Selim III. zamanlarnda hekimbala kadar ykselmi olan Gevrek-zade Ha san adnda bir hekim eski kaynaklardan, zellikle bni Sina'nn Kanun'nndan alarak, Neticet-lfikriye ve veldet-l-bikriye' ad altnda, gebelerin ve ocuklarn hastalklarndan, st verme, stten kesme hallerinden bahseden olduka ukalca yazlm bir eser kaleme al-

X I X . Y Z Y L V E YENLEME HAREKETLER

191

mtr. Eserin 1219 tarihinde yazlan bir nshasnda (bkz. niver site ktphanesi, Yldz, tp, 282) iek hastalndan bahsedilirken aya dair. bir kelime bile yoktur. Eser, kendisinden nceki Dou kitaplarndan derlenmi olmakla birlikte, o zamanlar moda olduu zere Avrupa'nn XVI. ve XVII. yzyl hekimlerinin adlar yalan yanl teye beriye serpitirilmitir. Bu zat, Selim III. zamannda Mrsid-l-etibba fi terceme-i ispagiriya (1) (bkz. niversite ktphanesi, Yldz, tp, 234) adiyle, Para celsus'tan (Parakelsus) evrilmi bir eser daha yazmtr. Eseri Arapadan evirdiini (Arapas Salih Nasrullah'm evirisi olacak) samimiyetle syleyen yazar, Paracelsu'un kitabnn aslnda Yunan dilinde yazldn syleyerek, kendilerini Bat dillerinden mter cim diye satan teki arkadalar gibi, bu Batl yazarn eserlerinin yzn bile grmediini meydana koymutur. nk, yukarda sy lediimiz gibi, Paracelsus, eserlerini Almanca yazm ve bunlar son radan Latinceye evrilmitir (2). Birok kitaplar yazm olan bu Gevrek-zade Hasan Efendi Ka nun mtercimi Tokatl Mustafa Efendinin rencisi olup bir de bni Sina'dan nce gelen hekimlerden Ebu Mansur Hasan bin Nuh'un Gna ve mena adndaki eserini Drret-l-mensuriye fi tercimet-il-mansnriye adiyle Trkeye evirerek, eskiye rabetini bir kere daha ispat et mitir (3). te tp, hep bu eski yolda gidip dururken, Selim III. in, bu ilmin de yenilemesi lzumunu anlam olduunu gsteren bir belge buluyoruz (4). Muharrem 1220=1805 tarihli bu belgede asakir-i slmiye ve umumen ibadullaha nefi' ve faide ve celb-i davat-i hay(1) Spagyria deyimi, galiba Paracelsus tarafndan kimya ilmine tahsis edilmek. zere,. Yu nanca koparmak, ayrmak anlamna gelen nspann ve birletirmek anlamna gelen agirin keli melerinden uydurulmu olsa gerektir. (2) Paracelsus evirisi ad altnda yazlm kitaplat arasnda bir de 1107 ylnda mer bir. Sinan adnda bir zat tarafndan yazlm, Knz-il-nyas-iil-instin kanun-i etbba-i feylesofun isimli bir eser daha olduu gibi Kasap-zade mer-l-Sehr'nin de Arapadan nakledilmi bir evirisi vardr.'Fakat bu evii denilen eserlerin hepsi Paracelsu'un maden illara dair fikir lerinden ve tavsiyelerinden bir iki para alarak alt taraf oradan buradan toplanm illar ve aktabadin, yani farmakopelerden ibaret eserler olduu iin zerlerinde uzun durmaya mahal yoktur. (3) Lakabn, ran'da Kum ehrinden alarak, Hasan i-Kurnrj diye anlan bu yazar X . yzylda yetimi ve baz kaytlara gre, bni Sina'ya .ders okutmustut. Du eseri, i ve d$ hasralklaryle hummalardan bahsetmek zere ksmdr. (4) Bu belge ariv dairesinde M. Cevdet'in Stbhiyc defteri'nde N o . 304'te kaytldt.
r

192

OSMANL TRKLEIUNDE ILIM

riye edilecei kaydyle Dimitrako Moroz Bey-zade (1) adnda Rum ileri gelenlerinden bir zata esasen istanbul'da Kurueme'de dil, edebiyat ve matematik okutmak zere alan yksek okula (talim gah), bir de tp ubesi ilvesi iin, msaade ediliyordu (bkz. Os man Ergin, Maarif tarihi, II, 281). Bu belgede, o zamanki hekimlerin ve medrese tbbnn hali uzun uzadya belirtildikten sonra, iyi he kim yetitirmek iin hastanelerde tatbikat grmek ve otopsi yapl mak lzm geldiini ve Avrupa'dan gelen hekimlerle istenen fay dann salanmas m m k n olmayp tehalf-i emzice keyfiyet-i iklim ve mevki hasebiyle mutlaka yerinde hekim yetitirilmesi lzm olduunu, halbuki maslahat-i terih ve Avrupa hastaneleri ve hekimleriyle haberlemeyle deneylerin oaltlmas iin mevcut tp m e d r e s e l e r i n i n bu ie e l v e r e m e y e c e i c i h e t l e , bu hususun R u m milletine tahsisi Selim III. tarafndan kabul edilmiti. Bu okulun R u m l a r tarafndan alp almadna ve he kim yetitirip yetitirmediine dair ak bilgimiz yoksa da, bizi bu rada ilgilendiren taraf, gerekten devrim ve yenileme tarafls olan Selim III. in, y a h u t yannda bulunanlarn, o z a m a n n tbb nn o t o p s i s i z ve h a s t a n e s i z o l a m a y a c a n an l a y a r a k , fakat b u n u n devlet eliyle yaplmasna cesaret edeme yerek, Rumlara tahsisine raz olmasdr. Gerekten, bin bir trl zorluk iinde asker slahata kalkan devlet, bir de o zamana kadar asla msaade edilmeyen l terihi iin bana bir bel daha kar maktan ekinmi olabilir. Beri yandan M a h m u t II. devrinde yetien medrese ulemasndan Kuyucakl-zade Atf Efendi (2), Bahaeddin Amil'nin mehur Hulsat-l-bisab risalesini Nihayet-l-ell>ab adiyle Trkeye evirmi (bkz. Yahya Efendi ktphanesi, 721) ve sonuna, gya mhendisin-i efrencin ve mteahhirin ve mtekaddimin-i riyaziyunun eserlerinde bulunmayan bir kk alma usuln ilve etmitir. te b t n bu eserler gsteriyor ki, bir yandan ordunun yeni lenmesi ve slah iin matematik ve tabi ilimler memlekete sokul(1) Doru ad Dimitri Moruzi olan bu zat Eflak beyi Alexandre Moruzi'nin olu olup, Divan- hmayun tercmanlnda bulunmu ve bir aralk Kayseri'ye srlmsse de sonradan affolunarak, Trkiye-Rusya savas sonunda umnu'da bar mzakerelerine memur olmu, gre vinin sonunda idam olunmutur ( 1 8 1 2 ) . Dimitri Moruzi'nin Kurueme'de at yksek okulda Rum rencilere geometri ve matematik okutulurken, Trke ve yabanc dler de gsterilerek Osmanl devletine ise yarar mtercim ve hizmetkr yetitirmek istendii, Baveklet arivin deki bu belgeden anlalmaktadr (bkz. Osman Ergin, Maarif tarihi, I, 57). (2) Bu zat, X I X . yzyln nl ulemasndan Mecelle aklaycs ve Mektcb-i Mlkiye'nin Mecelle hocas Atf Bey merhumun bykbabasdr.

X I X . Y Z Y L V E YENLEME

HAREKETLER

193

m a k istenilirken, te yandan medrese ulemas eski ilimlere dair te liflerine ve tercmelerine devam etmekte ve bu suretle ilim le minde bir ikilik meydana gelmeye balamaktayd. Halbuki, Trk ulemay-i rsum u, deil mspet ilimlerde, dorudan doruya kendi alanlar olan meselelerde bile ok geri kalmlard. Mesel, bu tarih lerden 50-60 yl nce Hicaz'da kan Vahab mezhebi hakknda Hicaz ve Irak ulemas taraflarndan birok kitaplar yazld ve birok tar tmalar srp gittii halde, istanbul ulemasnn, bu mezhebin esas hakknda bile bilgisi yoktu (bkz. Cevdet, Tarih, 2. basm, VII,. 195). te yandan zamann reislkttab Atf Efendi (tayini 1212), yaz d bir takrirde Fransa ihtillinden bahsederken, bu muazzam dev rim hareketini, Voltaire ve Rousseau gibi mehur zndklarn ve anlar misill dehrlerin eserleriyle husule gelmi bir fisk u f-cur cmb gibi gstermekteydi. Atf Efendi, Hukuk-t beer beyannamesi ni, insanlar hayvanlar derecesine indirmek iin yazlm bir beyan name sayyordu (bkz. Cevdet, Tarih, VI, 394). Ama, reislkttap efendinin bu takririne ramen, Fransz ihtilli, zamann genlerini etkilemekten geri kalmyordu. Hrriyet fikri, bazen mistik bir rt altnda, bazen lubalilik yolunda, gerek saray ve gerek Babli ev resinde yryordu (bkz. Cevdet, Tarih, 2. basm, VIII, 147-148). Fa kat, bu ekingen admlarla yrmeye balayan yenileme hareket leri, nihayet, 1807'deki isyan hareketinde nizam- cedidin lavna ve Selim III. in katline ramen, tamamyle durmam ve mhendishaneler kapanmak gibi bir akbete uramamtr. Bu devrin sonunda, daha ziyade Mahmut II. zamannda, yeti mi gerekten modern bir hekimden bahsetmek lzmdr: a n z a d e A t a u l l a h . Tptan baka konularda da eser yazan, mesel bize drt ciltlik bir de Tarih brakan Ataullah Efendi, 1200=1786 ylnda ilmiye mesleine girmi ve 1235=1820'de vakanvis tayin olunmutur. an-zade, yalnz bir hekim deil, ayn zamanda ansik lopedik bir bilgindi. Aada bahsedeceimiz iki tbb eserinden baka, aritmetik, geometri, cebir ve h a t t a askerlik zerine kitaplar vardr. Kendisi, Mahmut II. zamannda Bektalerin pek mehurla rndan olmas dolaysyle, irade-i mstakille suduruyle Tire'ye srgn edilmitir. Vakanvis Ltfi'nin yazdna gre (bkz. Ltfi, Tarih, I, 168-169), an-zade, Ortaky'de, aydn bilginlerden, Tefsir-i mevakib mtercimi smail F e r r u h Efendinin yalsnda, etvar-i lbaliyane, yani h r ve bamsz dnceleriyle, tannm olan zat lardan toplanan bir ilim derneine girmi olmasndan phelenil-

194

OSMANL TRKLERNDE LM

mi ve yenierilerin ilgas zerine ortaya kan Bekta aleyhtarl ndan faydalanlarak srgn cezasna arptrlmtr. Halbuki bu dernek, sadece felsefe, iir, edebiyat ve modern ilimle uraan bir teekkld. Her ne hal ise, sonradan affolunmusa da, affn tebli eden fermann Tire'ye erimesi annda, katil ferman zannyle beyin sektesinden fcceten vefat etmitir (1242=1826). Kendisinin yabanc dilleri bildii Tarih'inin nsznde baz eviriler yaptn syleme siyle biliniyorsa da, hangi dilleri ve ne suretle rendiini bileni yoruz. te yandan 1235 ylnda Matbaa-i mire'de baslan Miyar-l-etbba adndaki eserini, Viyanal Profesr Stoerk'n kitabndan tercme ettiini nszde syler (bkz. aym eser, s. 3); fakat btn eski mter cimlerin yapt gibi eserin adn vermez. Dr. Sssheim, yazd uzun uzun makalelerde (Tp Tarihi arivi, No. 1-3) gerek yazar ve gerek eser hakknda bilgi verir; bu makalelerden rendiimize gre, asl eserin ad Medizinischpraktiscber Unterricht fr Feld und Landu/undaerzte der sterreichischen Staaten dvc. (Viyana, 1776, 1786, 1789). Bu eser, Istruzione medico-practica ad uso dei chirurghi ivili e militari adiyle talyancaya, Bartelomeo de Battisti di San Giorgis tarafndan evrilmi ve Ve nedik'te 1778 ylnda baslmtr. Dr. Sssheim'n evirinin karlatrlmasyle vard sonuca gre, an-zade Miyar-l-etibba'sm bu tal yanca eserden evirmitir. Mtercimin hangi yabanc dilleri bildi ini bilemediimiz iin, ancak bu karlatrma sonunda, talyanca bildiini kabul etmek bir dereceye kadar m m k n olabiliyor. He kimlerin elinde her gn ie yarayacak, hastalklar ve tedavilerine dair bir eser olan, bu kitabn iyi anlalmas iin, anatomi ve fiz yoloji kitabna da ihtiya olduunu takdir eden an-zade, bundan sonra Mk'at-iil-ebdan fi terih-l-za-il-insan adiyle, bir eser daha kaleme alm ve o da ayn cilt iinde, Mahmut II' un emriyle, Matbaa-i mirede baslmtr. Ayn eserde mtercimin bir de vaccination, yani inek iek asna dair Viyana'l Ludwig K a r a n (?) adl yazarla baka iki Avrupal hekimden ald uzun bir bahis vardr ki, an-zadenin bu ann memlekete sokulmasna ve faydasna akl erdirmi bir hekim olduunu gsterir (1). Anatomi kitabyse, nereden evrildii
(1) iek assnn memlekette genel olarak uygulanmas hakknda. Dr. Ri2a Tahsin Genccr'in Poliklinik (yl 1 9 3 4 , N o . 94) mecmuasna verdii bilgiye gre, ilk genel iek ass 1840 ylnda Galatasatay'daki Mekteb-i Tbbiye'nin muayenehanesinde yaplmaya balanmtr. Bu iek assnn vaccinarion deil, variolisation olduu Dr. Rza Tahsin Gener'in, zel ekilde yetiti rilen, as memurlarnn aslar tutanlardan as kalemletini doldurup bakalarnda kullandklar ve gereken yerlere gnderdikleri yollu ak ifadesinden anlalmaktadr. Yukarda grld zere

X I X . YZYIL VE YENLEME HAREKETLER

195

bilinmemekle birlikte, olduka gzel resimlerle sslenmitir. Bunun sonuna da Usul-i tabiiye ad verilen 39 sayfalk bir de fizyoloji bahsi ilve edilmitir. Bugn, tabiatyle ilm bir deeri olmayan bu eserin, bir kymeti varsa o da bize an-zadenin, kafasn yeni tbba aan ilk bilginimiz olduunu gstermesidir. Vefatndan bir yl son ra (1827), Tbhane ve Cerrahhane kurulmutu. Zavall an-zade, bir af fermannn kurban olarak, vefat etmemi olsayd, onun da bu okulda yer alaca muhakkakt. Ksacas, bir kelimeyle unu syle yebiliriz ki, an-zade Ataullah, eski tpla yeni tp arasndaki zin cirin bir halkasn tekil etmekten fazla bir ey yaparak, dorudan doruya yeni tbba gemitir. Halbuki, an-zadenin ada olan hekimba Mustafa Behet Efendi ve onun kardei yine mehur hekimba Abdlhak Molla za manlarnda ve nezaretleri altnda modern bir Tbhane ve sonra mo dern bir tp okulu alm ve Avrupal hocalar getirilmi olduu halde, henz eski tptan ve onun efsanev bilgilerinden kendilerini kurtarm deildiler. Mesel, Jenner'in iek asna dair monogra fisini ve baka baz eserleri gya talyancadan Trkeye eviren (biz bu eviriyi gremedik) Mustafa Behet Efendi, b t n hayat boyunca, Hezar esrar ad altnda eskilerin birtakm sama sapan il larn, deneylerini toplam ve kardei Abdlhak Molla, bunlar bine karmaya almsa da, mr kfi gelmeyince, onun olu tabip Hayrulah Efendi Avrupa grm ve modern tp tahsil etmi olma sna ramen bu Esrar' bine ulatrarak, 1279 ylnda tamamlam tr. Bu eser sonradan, 1283 ylnda istanbul'da Muhip Efendi mat baasnda baslmtr (bkz. niversite ktphanesi, 84483). imdi okuyuculara bu eserin bir iki srr'm anlatacam: Mesel, 11 numa ral svr'da., beher sene cz' ksrak st iirilen sab nihayet-i sene ye kadar iek karmaya, karsa da az kara deniliyor (bunu mecmuasna zel surette kaydeden Mustafa Behet Efendinin, yu karda sylediimiz gibi, bir yandan da Jenner a monografisini terSan-zadenin 1 8 1 9 ylnda, Jenner'in inek iek assn Miyar-l-ettbba'smn sonuna koymu ol duu ve yine bu eke gre, hatta 1800 ylnda istanbul'da ngiltere eliliinde bu a$ uygulan m olduu halde, 1840 ylnda, hl insandan insana as yaplmakta olmas dikkate deer. Geri, ancak 1845 ylnda, iek asnn dine aykr olmadna dair bir fetva suretiyle birlikte Mekteb-i Tbbiye-i Adliye'de baslan bir iek risalesinde ta 1695 1090 ylnda Anadolu'dan gelen bi: acnn stanbul'da ocuklara a yapt ve Jenner usulnde ann da tarif edildii ve niha yet hekimba Mustafa Behet Efendinin Jenner'in mehur as risalesini Trkeye evirdii de malumdur. Buzalardan a alnmak zere Telkihhane'nin ancak 1.894'te aldn biliyorsak da bu, vaccination'un ilk olarak o vakir Trkiye'de baladn gstermez; nk, ondan ok nce Avrupa'dan, zellikle isvire'den memleketimize inek iek as getirilmekteydi.

196

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

cme ettiini hatrlatalm). 295 numaral sn, hkrk tutan ada mn azna kazn az tutulsa hkrk kaza geer ve kaz lr ve bylece yedinci kaz lnce hkrk insandan da geer; 61'inci sr, sulu bir kimseye bldrcn kuunun dili yedirilirse istintakta b tn sularn itiraf eder; 327'nci sr, karnabahar tohumu drt sene sonra dikilse bu tohumlardan algam ve algam tohumu drt sene sonra dikilse karnabahar kar. te bin / d a n mrekkep bu kitap batan aaya byle ortaan ve nihayet XVI. yzyln manasz illar ve inanlaryle doludur. Hele Hayrullah Efendi tarafndan yazlan nsz (1279) okunursa, bu m u h t e r e m zatn, gerek mekteb-i tbbiyede okuduu ve gerek Avrupa okullarn grd halde, bu eseri pek ziyade takdir ettii ve hele sar-i ahirenin en m a h m u d ve azizi olan (1) asr-i maarifhasr-i hazrte-i padiahde bu eser-i na-. yabn metruk-i zaviye-i nisyan... kalmasna gnl raz olmad an lalr. Fakat dorusunu sylemek iin unu ilve etmeliyim ki, Hay rullah Efendi, son numaral w'lar ilveyle esrar' bine karrken, modern ilme gre baz maddeleri yazmtr ki bunlar XIX. yzyl da haftalk mecmualarda grlen fenn elenceleri' kabilinden ey lerdir. Bu kiaptan burada bahsetmeye bizi sevk eden sebep, bir yandan modern tbbiye okulu aan bir padiahn hekimbalar olan iki karde ve sonradan bu modern mekteb-i tbbiyeden doktora ya parak kan bir mahdum efendinin bu gibi sama sapan, kocakar illarn ve ondan daha berbad XVII. yzyldan beri kklemi olan mspet ilimlere aykr h k m l e r e (bkz. 327'nci sr) inanm gibi ta 1279=;1862 ylma kadar alp ortaya byle bir eser koyma larn belirtmek deildir. Maksadmz, hummal bir surette her alan da yenileme hareketleri balad srada, bata olanlarn hl Mathiole tbbndan ve Acaib-l-mahlukat maddelerinden karlan hkm lerle megul olduklarn, buna gre de, i banda bulunan bu zat larla balayan yenilemenin ne kadar g ve ekingen admlarla ilerlemek zorunda kaldn gstermektir. Mahmut II. devrinde, matematik ve baka mspet ilimler Mhendishane denilen okulda okutulmaya devam edilmekteydi. Bu mektebin ikinci bahocas, Hoca shak Efendi (lm. 1834), matema tik ve tabi ilimler zerine kaleme ald drt ciltlik Mecmua-i ulm-i riyaziye adl eseriyle, gerekten hoca lakabna hak kazanmtr. Ken(1; olacaktr. Abdlaziz ve Mahmut II. devirlerinde yan Hszav ertr'm topland devirlere iaret

X I X . YZYIL VE YENLEME

HAREKETLER

197

disi Narda'l bir Musev ailenin olu olup Mslman olmu ve Divan- h m a y u n tercmanlnda bulunurken sonradan retmenlik mesleine girerek, Mhendishanede retime balamtr (1). Arap a ve Farsadan baka Franszca ve belki Latince de bilen bu zatn drt ciltlik eseri o zaman iin gerekten modern mspet ilimler me cellesi saylabilir. Bu ciltlerden birincisi, aritmetik, cebir, geometri; ikincisi dzlem trigonometrisi ve cebirin geometriye uygulanmas, entegral ve diferansiyel hesab ve koni kesitleri; ncs hikmet-i tabiiye (fizik), cerr-i ekal (mekanik), ilm-i menazr (perspektif bil gisi) ve kre-i nesim (havakre); drdncsyse elektrik, kresel trigonometri ve nihayet ilm-i hail terkib-i ecsam adn verdii kimyadan bahseder. Bu eser memleketimize ilk defa olarak Avru pa'nn bir dereceye kadar yksek matematiini, modern fiziini, sok mu olmas bakmndan nemlidir. Yalnz kimyadan son ciltte an cak 25 sayfalk pek eksik bir bahis vardr; shak Hocann kimyaya verdii ad da pek eski spagyria kelimesini hatrlatyor. Zaten bizde kimya, cidd bir surette, ancak Tbbiye okulunda balamtr. Her halde shak Hocann en byk hizmeti, modern matematik, fizik ve mekanie ait eserleri, Bat dilinden, Trke terimlerini koyarak, nakletmesidir. Bu balca eserinden baka askerlie ve mhendislie degin eserleri vardr. Mhendishane bahocas, ad yukarda geen Seyit Ali Paadan sonra bahocala tayin edilmiken (1246) 1249'da, galiba selefinin entrikas eseri olarak, Medine'deki binalarn tamiri memuriyetiyle oraya gnderilmi ve dnnde Svey'te (1251) ve fat edip orada gmlmtr. Okulun biraz yukarsmdaki mezarla bir ta dikilmi ve zerine E l h c H a f z s h a k E f e n d i diye ad ve vefat tarihi yazlmtr. Mhendishane yaknnda yaplan bu bo mezar (cenotaphe), manev ocuklar olan okul rencilerinin kalplerinde, bu deerli hocann hatrasn lmszletirecek bir ant tr. Velhasl Hoca shak, tpk an-zade gibi eski ilimle yeni ilim arasnda bir halka deil, belki yeni ilim zincirinin ilk halkasn tekil eden sayg ve dikkate deer bir hocadr. te XIX. yzyln ilk yarsnda, ve Avrupa'nn ada ilmini memleketimize sokmak iin alan Mhendishane-i bahr-i hmayun, Mhendishane-i berr-i h m a y u n ve Mekteb-i tbb-i adl-i ahane
(l) Hoca tshak'n, son zamanlarn olumluk uzmanlarndan ismet Efendi Karlova Msliimanlarmdan olduunu tahkikat-i mevsuka sna (?) gre Bursal Tahir Beye sylemisse de, babastndn bahsedilmemesi ve bildii diller arasnda bir de branicc bulunmas kendisinin Musevi dnmesi olduunu daha akla yakn gsteriyor.

198

OSMANL TRKLERNDE LM

(1838) ve Mekteb-i harbiye (1250=1834) sayesinde, matematik ve tabi ilimlerle tp, gitgide daha modern bir ekilde devam etmi tir (1); eserimizin eritii tarihten sonra, yani XIX. yzyln ikinci yarsnda Trkiye'de mspet ilimler gerek yksek ve gerek orta okullarda okutulmaya balanm ve hatta bir de niversite (darl fnun) tasla alm ve ilm dergiler karlm olduu gibi, edeb dergilerde, hatta gndelik gazetelerde bile artk bu ilimler hakkn da makalelere rastlanmaya balanmtr. Fakat, te yandan medre selerde, duraklama ve hatta kme iinde bile olsa, retim devam ediyor, ve hl bu mderese mezunlarna lim, okuduklar derslere ilim ad verildii halde, okullardaki mspet ilme fen kelimesi yeter grlyordu. Halbuki, bilindii gibi, fenn, Arapada eit, sk dal anlamlarna geldii gibi, mastar olarak, bir adam aldatmak an lamna da kullanlrken ada Araplar, bu kelimeyi s a n a t = a r t ve teknik karl kullanmay tercih etmilerdir. Bizdeyse Tanzimattan nce ve sonra muhdes (sonradan kma) bilgi saylan ve fakat gereklerin hilfna bir ey sylemek, aldatmak asla iar olmayan mspet ilimlere, belki medrese ulemasnn gnln ho etmek iin, fen deyimi lyk grlm ve hatta hl, cumhuriyet devrinde bile, niversitenin ilimler (yani mspet i l i m l e r = l e s Sciences) fakltesi nin ad Fen Fakltesi olarak kalmtr. Yalnz Mekteb-i tbbiye-i aliye'nin kurucular bu noktada daha makul ve cesur davranarak Merutiyete kadar mektebin verdii diplomalara Dr-l-ulm-i hikemiye olan Mekteb-i tbbiye deyimini koymaktan ekinmemi lerdir.
* * -fi

te, XVIII. yzylda ve XIX. yzyl banda mspet ilimlerin Batdaki durumuyle Trkiye'deki d u r u m u arasnda bir karlatrma imkn olmasa bile, Batda ilmin dev admlaryle giden ilerleme ve gelimesi hususunda ksa bir fikir vererek eseri bitirmek uygun olacaktr.
(1) Bu okullarn kurulusu, dersleri, hocalar ve gelimeleri hakknda fazla bilgi almak iin Mehmet Esat'n, Mir'at-i Mnhendihane ve Mir'at-i Mekteb-i harbiye; Doktor Rza Tahsin'in Mir'at-i Mekteb-i ttbbiye, Erturul rarafindan toplanan Deniz okulumuz adndaki kitaplara ve Ali Rza Seyfi imzasyle Cumhuriyet gazetesinde yaynlanan makalelete ba vurulabilecei gibi btn bu bilgiler bunlardan geni bir derleme yapan Osman Ergin'in Maarif taribi'nin ikinci cildinde kolaylkla bulunabilir; bundan ba$ka Tanzimat'n yznc yl (1939) mnasebetiyle Isranbul niversitesi tarafndan 1 9 4 0 ylnda yaynlanan bir ciltte de mspet ilimlerin, Tanzi mat'tan hemen nce ve sonra memlekerimizdeki durumuna dair eitli ihtisas erbabnn makaleIei vardr.

X I X . Y Z Y I L VE YENtLESME

HAREKETLER.!

199

Fransa ve ngiltere'de XVIII. yzylda mspet ilimler parlak bir gelimeye doru giderken Almanya'da Berlin Akademisi de Byk Friedrich zamannda kazand yabanc kuvvetler (svire'li Euler, Fransz Lambert ve Lagrange) sayesinde matematikte ok deerli ilerlemeler kaydetmi olduu gibi, zellikle svire'nin Basel eh rinde yetien Bernouilli kardelerin ve oullarnn almalanyle entegral diferansiyel hesab, Leibniz'in brakt noktadan ileriye do ru yrmt. Halbuki bu srada ngiltere, hl Nevvton'un bu he saplarda kulland usul ve iaretleri srdrmekte srar ediyordu. Hatta ngiliz matematikisi ve filozofu Bertrand Russel, bu usule kaba bir milliyetilik duygusuyle yapp kalm olmaktan dolay, ngiltere'de matematiin Almanya ve Fransa'ya gre o zamanlar yzyl geri kaldn iddia eder ki bu geri kalmann XVIII. yzyl sonunda ve XIX. yzyl balangcnda pekl hissolunduunu bili yoruz. Gerekten, Lagrange ve baka matematikiler eserlerini Ber lin'de ve Fransa'da yaynladklar gibi, o zamanlar parlak ve pek etkili bir yolda ilemeye balayan akademilerin, ilim kurumlarnn bu gibi eserleri hemen yaynlamak ve yarmalar dzenleyerek dl ler koymak suretiyle yapt yardmlar sayesinde yaylan bu eser ler, ilmin ilerlemesini salyordu. Mesel 1788 ylnda, Lagrange kendisinin n kazanmasna sebep olan mehur Mecanique Analytique adl eserini Paris'te yaynlamtr ki, bu ve b u n u n gibi eserler, Leibniz usul analizin at kaynaklar kullanarak, yksek matematii en derin mekanik ve fizik olaylarnn hesap ve ispatnda en kullanl bir alet haline getirmitir. te yandan, astronomide ilerleme hzla devam etmekteydi. Halley, kendi adna izafetle anlan kuyruklu yldzn daha 1682 ylnda yrnge ve eklini hesap ettii gibi, XVIII. yzyln banda (1705) bu yldzn her 75 ylda bir kere geri gelerek arzn yaknndan gee ceini haber vermi, ve bu suretle, yzyllardan beri gerek Douda ve gerek Batda, grnmesi trl trl afetlere iaret sanlan bu yldzn teki yldzlar gibi muntazam ve zorunlu bir seyir takip ettiini, bunun iin de baz yllar yle rasgele ortaya kamayaca m haber vererek, batl inanlardan huzuru kaan birok beyinlere rahat salamtr. Astronomi, artk rasat ve gzlem usul yannda, yksek mate matiin de bu ilme uygulanmasyle ilerlemekteydi. Mesel, ayla arz arasndaki uzakln birbirinden ok uzak, fakat ayn meridyen ze rinden llmesi iin, astronom Lalande Fransa'dan Berlin'e ve La-

200

OSMANL TRKLERNDE

LM

caille, Capetown ehrine gnderilmiti. Lacaille, orada kurduu ra sathanede drt yl alarak, ayla arz arasndaki uzakl tayin ettii gibi, te yandan da gney yarmkrede 10.000 kadar duraan yldz gzlemlemi ve incelemiti (1). Artk gnein arzdan uzakl da, ngiltere, Fransa, Danimarka devletlerinin srasyle gnderdikleri ilm heyetler tarafndan, yeniden llm olduu gibi Oxford'da James Bradley (1693-1762), duraan yldzlarn yerlerinin hafif de iikliklere uradn ve bunlardan birinin n aberration'u (sa pnc) dediimiz olayla aklanacan ve tekinin nedeni olarak da arzn mihverinin, ntasyon denilen, bir eit titreim hareketini gs termitir. Hannover'li Wilhelm Herschel, ngiltere'de yeni yapt teleskop larla, Urans gezegenini (1781), uydularn (1787) ve Satrn'n uy dularn (1789) kefetmi, ksacas bu astronom g bir sik orman da gezer gibi teleskopla gezerek birok yenilikler ortaya koymutur. Fransa'da XVIII. yzyln sonlarna doru, Paris rasathanesinin muhafazakr ve Kopernik sistemine aleyhtar olan Cassini ailesinden gelen mdrlerinin muhafazakrl azalarak, astronomi orada da yeni yolda ilerlemeye devam etmitir ki, bu ilerlemeler nihayet Laplace'in himmetiyle bir sentez halinde ortaya kmtr. Lagrange'n izinde yryerek yetien Laplace, 1799 ve 1825 yllar arasnda ya ynlad 5 ciltlik mehur Mecanique Celeste adndaki eseriyle, arz ze rinde yrrlkte olan mekanik teorilerini gklere de uygulamtr. Bu kitabn asl amac, gne sisteminin byk mekanik problemle rini zmlemek ve zellikle ampirik denklemlere ihtiyatan kur tulmak zere, teorileri rasat ve gzlemlerle incelemek olduunu ya zar nsznde syler. Bu eserin bir de, Exposition du systeme du monde (1796) adl, halka gre ekli vardr ki, bunda Laplace, kendinden daha nce Alman filozofu Kant'n, evrenin teekkl eklini akla mak iin, koyduu neblz (bulutsu) teorisini aklar ve geniletir. Newton, olaylar kanunlara balayan kendi byk buluundan sonra bile, evren sisteminin tamamyle yerlemi, deimez bir dzen al tnda olmadna ve arada srada zel bir mdahale ile bu d zenin dzeltilmesi gerektiine inanrken, Laplace'n, Napoleon'un eserlerinizde Allah adnn gemediini sylyorlar diye bir tari(1) Bu zat, drt yl sren inceleme seyahatinin Fransa devletine ancak 1944 frank 25 santim mal olduunu gsteren hesaplarn bir bir verirken, maliye memurlar, bu mtevaz ve titiz derecede namuslu bilginin doruluuyle elenmislerdir. Bu suretle hareket eden feragat sa hibi insanlarn ayn istihzal muamelelere uradklar pek az grlm deildir-

X I X . YZYIL VE YENLEME

HAREKETLER

201

zine kar, byle bir zel mdahale" teorisine ihtiya grmedii cevabn vermesi, evrenin dzenini yalnz ve yalnz mekanik ka nunlara balamak istediini gsterir. Bu devirde, fizik ilmi, artk mekanikten ayr olarak, ses, k, s, magnetizma ve elektrik gibi belirli bahislere ayrlm ve her bahiste yeni yeni keifler meydana gelmi bulunuyordu. zellikle analitik mekanik bahsi, daha yirmi drt yandayken Akademi'ye giren ve sonradan Encydopedie'nir, btn dnyann mehur nszle rinden biri olan giriini yazan D'Alembert'in Traite de dynamiqae'iyle yepyeni bir yoldan ilerlemeye balam ve bu suretle matematik fiziin temelleri atlmt. Yani, o vakte kadar srf matematikle u raan bilginler, artk astronomi alannda olduu gibi, fizik alanna da el atmlard. Ksacas, unu syleyebiliriz ki, Byle, Deseartes, Gassendi'nin fizik olaylarn corpuscule'lerin (cisimciklerin) ekil ve hareketle riyle aklamak isteyen prensipleri XVIII. yzylda braklarak, bu cisimciklerin eklinden ve birbirleriyle vuruup arpmalarndan bahsolunmuyor ve aksine bunlar itici ve ekici kuvvetleri bulunan bir nokta haline irca olunuyordu. Mesel, ses bu madde parack larnn titreimine, ksa Newton'un corpuscule teorisine kar, Huygens'in (1625-1695) dalga teorisine balanyor ve bylece, fizie tar tlmaz ve llmez bir ortam (esir) teorisi kendiliinden girmi bu lunuyordu. te yandan, snn llmesi iin yine matematik usul lere mracaat olunuyor, trl trl termometreler ve yine sdan faydalanlarak buhar makineleri icat olunuyordu. Elektrik hakknda yepyeni deneyler yaplm ve bu deneyleri ispat iin makineler bu lunmutu. Fizik ve kimyann snr problemlerinden birini tekil eden yanma teorisi, XVII. yzyl balarnda doktor ve kimyac Stahl'in (1660-1740) atein farazi bir prensibi gibi sayd phlogiston'a. daya nyordu. Bu teori o zamanlar o kadar nem kazanmt ki, Alman ya'nn byk filozofu Imrnanuel K a n t bile, Saf akln eletirisi adl ba eserinde bu teoriyi Galilee'nin dme kanunlaryle bir tutuyordu. Fakat bu teoriye, aada grlecei zere Lavoisier'nin oksijenin i ve etkisini meydana koyan mehur deneyleriyle, ykld ve kimya ilmi, bu suretle yepyeni bir alana girdi. Bu alanda alan, baka yeni keifler meydana koyan bilginlerin burada birer birer adlarn ve keiflerini'saymaya yer yoktur. Ancak, ngiltere'de gazlar zerin de alarak, ilk defa Londra'da Royal Society'ye gnderdii bir teb lide iddetle yanan bir gaz (hidrojen) bulduunu 1784'te bu

202

OSMANLI TRKLERNDE LM

gazn oksijenle yanmasndan su hsl olduunu kefettiini, bildi ren Henry Cavendish'in (1731-1810), Joseph Priestley (1733-1804; bu zat oksijeni havadan ayrmt), sve'li Toben Olaf Bergman'n (1735-1784) adlarn sayalm. Fransa'daysa, Antoine L a u r a n t Lavoisier (1743-1794), mehur Rien ne se perd, rien ne se cree (hi bir ey yok olmaz, hi bir ey kendiliinden tremez) dsturunu ortaya at yor, yanmada ve oksitlenmede oksijenin roln pek ak bir ekilde belirterek, oksijeni asl bulan mevkiini kazanyordu. te yandan ele manlar (basit cisimler) tarif ederek, yeni kimyann temelini kur duktan sonra, mltezimlik memuriyeti dolaysyle, Fransz ihtilli nin kurbanlar arasnda giyotin zerinde can veriyordu. ngiltere'deyse kimyada en nemli adm, J o h n Dalton'un (17661844) sayesinde atomculuk teorisinin kimyaya uygulanmasyle atl m bulunuyordu. XVIII. yzyl, ngiltere'de kimyann deta kibar cemiyetlerinde bile moda olduu bir yzyldr. Btn dnyada ilk kimya dernei Edimburg'da 1784 ylnda nl ngiliz kimya bilgini Joseph Black tarafndan Chemical Society adiyle kurulmutu (bkz. J. Kendall, Endavour, 1942, 3). Bundan baka Londra'da ve Manchester'de de bu yolda dernekler kurulmutu. Fransa'da J. Louis Gay-Lussac, gazlarn genleme kanunlarn bularak mekanik s teorisinin esaslarn kurmutu. Zooloji ve botanik ilimleri, bu devirde henz tasvir nitelikten kurtulamam olmakla birlikte, Buffon, Linne ve Jussieu gibi lim lerin sayesinde mspet ilimlerin, o vakitler tarib-i tabii (1) denilen modern bir ekilde kuruluyordu. Buffon'un katklaryle birlikte 22, cilt t u t a n mehur L'Histoire n-aturelle'i yardmclarnn himmetiyle 17531767 yllar arasnda yaynlamt. sve'li Linne ve Fransz Jussieu bitkilerde biri tabi teki sun tasnifler yapmlar ve yeni yeni bit kiler kefetmilerdi. XVII. yzyl sonlarnda klinii ve klinikte kimya laboratuvarn kuran Boerhaave'nin (yukar bkz.) himmetiyle, tp, Avrupa'da yeni bir devreye girmi olduu gibi Almanya'da kimyac-hekim Stahl, kimyasal tpla mekanist tp yerine animiste, yani organizmadaki olaylar madd olmayan bir prensibin ie karmasyle aklayan bir
(1) Tarib-i tabii, Franszca Histoire Naturelle deyiminden, yanl bir eviridir; nk, buradaki hisroire kelimesi, Arisro'nun mehur zooloji kitabnn adndaki, asl anlam a r a t r m a olan, istoria kelimesinden gelir; o halde bu ilim dalnn ad Tabiat aratrmalar olmak lzm gelirdi.

X I X . Y Z Y I L VE YENLEME

HAREKETLER

203

teori kurmu ve bu teori, Fransa'da, zellikle Montpellier okulu buna benzer fakat r u h t a n ayr bir hayat madden nin etkisini ka bul ederek, bir nevi vitalisme ortaya karmtr. te yandan ingil tere'de tskoya'l J o h n Brown vitalisme'in esasn, vcudun incitabiUty dedii bir zelliinde bularak, bunun azalmas veya oalmasyle hastalk ve sal tarif ediyordu. Bu zelliin okluuna stbenism ve azlna asthenism diyor, tedaviyi bu zelliin oalp azalmasn sa lamaktan ibaret sayyordu. F a k a t XIX. yzyln balarnda artk Vi yana okulunda ve sonra Paris okulunda, tbbn materyalist-mekanist bir temel zerine kurulmaya baladn gryoruz. XVIII. yzyl, yalnz ilim deil, dnce noktasndan en byk deimelere, ilerlemelere sahne olan bir yzyldr. zellikle Fran sa'da Voltaire bu yzyl hemen batan baa doldurmu, ingiltere mektuplar yle Nevvton'u Franszlara tantm ve hatta dostu Madame du Chtelet'yi, bu byk fizik bilgininin Principia'sva Fran szcaya evirmeye yneltmitir (yukar bkz.). Bu yzylda Voltaire, Diderot, J. J. Rousseau gibi edebiyat ve felsefede hret alm kii ler, ilmi de ihmal etmeyerek, Diderot ve D'Alembert'in bakanl altnda yaynlanan Encyclopedie, Dictionnaire raisonne des Sciences, des Arts et des Metiers'e katlm ve yardm etmilerdir. Bu byk eser, geri ilimde bir birlik kurmaya doru atlm ilk byk adm olarak nitelendirilmise de, eserin ilm ve felsef bir birlie doru gitmekte tamamyle baar kazand iddia olunamaz. Mesel baz makaleler de aktan aa dindarca bir eda grlrken, tekilerde ya deiste veya bsbtn Tanr inkarcs, atheiste bir ifade vard. Fakat, her ne olursa olsun, hepsi u noktada birleiyorlard ki, d n c e nin, v i c d a n n ve k a l e m i n b a m s z o l m a s i l m i n ilerlemesi iin e l z e m d i r ve s o s y a l ilerlemeyi salayacak tek vasta ilimdir. te Batnn eritii bu nemli dstura Osmanl Trkiyesinde ne zaman ve nasl inanldn ve bu inancn verdii eserler ve so nularn ne olduunu gstermek, Tanzimat, Merutiyet ve Cumhu riyet devirleri iin byle bir aratrma yapacak yazarlarn devidir. Bizim aldmz devirde Trkiye gklerinde, ara sra grlen hafif parltlara ramen, bu aydnlatc dsturun, yol gsteren bir yldz gibi, doduunu iddia etmek kabil deildir.

SZ BTRRKEN
Bu eserin asl, 1939 ylnda Paris'te yaynlanmasnn arkasn dan, Trkiye, Amerika, ngiltere, Almanya ve Fransa dergilerinde olduka iltifatl eletirilere erimiti (1). Bu eletirilerden yazar en ok ilgilendiren, H a n v a r d niversitesi ilim tarihi profesr George Sarton'un yazd sayfalk bir yazdr. Gyaben tandm, ilim ve irfann ve zellikle nadir grlr alma kuvvetini takdir etti im bu hoca, kitabm hakknda ltufkrane iltifatlarda bulunurken, zelikle iki noktaya taklr: 1. Nasl ki, bir biyograf, olumluunu yazd zatn doumuyle balayacak yerde, dedelerini de sayar dkerse, ilim tarihinde de bir denbire belirli bir tarihten balamak doru deildir. Bu fikri, tarih duygusu olan bir kimsenin reddedemeyecei muhakkaktr. Ancak, kitabn ba tarafnda da sylediim gibi, hi ilenmemi olan bu konuya giriirken, m m k n olduu kadar snrl bir saha iinde kal mak istedim. Osmanllardan nceki devirlerde, Anadolu T r k bey likleri ve devletleri iinde mspet ilimlerin d u r u m u n u ve bu husus ta yazlm eserleri ve yazarlar tespit etmek iin, yaplacak hazr lklara, okunacak kitaplara m r m n kfi gelmeyeceinden kork tum. Memleketime dnnce de grdm ki, bu hususta byk bir hazrlk yaplm deildir. Yalnz bu defa kitab yeniden yazarken, Trk yazarlarnn hangi eserlerden faydalandklarn, ve bu suretle bir dereceye kadar, filiation'u (soy zincirini) belirtmeye altm. Fakat G. Sarton'un istedii gibi, Arapadaki ilmin Anadolu Trk lerine intikalinin ilk safhalarn inceleyerek, zinciri tamamlamal grevini yine genlere brakyorum.
(1) Bu tenkitlerden grebildiklerim unlardr: G. Sarton, Isis, X X X I I , 186-189; Lewis, Jiulletin o/ the Shool of Orental Studies (London); Helmuth Scheel, Zeitschrift der Deutschen Morgenlacudischen GeseVschaft, c. 9 4 . hefr. 2 , 3 0 3 ; R. Hartmann, Orientalische Literatr-Zeitung. 1 9 4 1 , N o . 9; Henri Masse, Journal Asiatiqne, CCXX.XI, 1 9 3 9 , Janvier-Mars, Vedat Gnyol, Ycel, 1939; Cemal Sezgin, Varlk, 1 9 4 1 , N o . 9 1 .

SZ BTRRKEN

205

2. G. Sarton, XIX. ve X X . yzyllarda Trkiye'de ilmin hal ve vaziyetinden bahsetmemeyi de bir eksik sayyor, belki hakldr. Fa kat bunu Paris'te yapmak hayli mkld; istanbul'a dnnce T a n z i m a t ' n yznc yl (1939) dolaysyle bu yzyllarn siyas ve meden trihine dair monografiler yaynlanacan duydum. Gerek ten, bir yl sonra ortaya ikin bir cilt kt; bunda, siyas ve hukuk bahisler arasnda, mspet ilimlere de kk bir yer ayrlmt. Bu eseri karan istanbul niversitesi profesrleri, eitli ilimlerin Tan zimat'tan hemen nceki ve hemen sonraki durumunu, yazlan eser leri ve yaplan tesisat yazmay ihmal etmemilerdir. Bilginlerimiz de byle tarih duygunun uyanm olduunu grnce, pekl anla dm ki, gerek XIX. ve gerekse XX. yzyl Trkiye ilim tarihinde, bu makaleler, balang olabilecektir. Ancak unu da sylemeliyim ki, pek az mstesna olmak zere alelacele yazlm olduu anla lan bu yazlar, G. Sarton'un istedii gibi, bu son iki yzylda Tr kiye ilim hareketinin ne zaman hz ald ve ne zaman arlat, en nemli Bat etkisinin nereden geldii, ne gibi Bat eserlerinin evrildii, hangi byk bilginlerin memlekete davet olunduu ve bunlarn memleketin ilm gr zerine ne etkileri olduu nokta larna tam cevaplar vermemektedir. Hi phesiz bu son devir daha canl olarak ve kolaylkla yazlabilir. mit ederim ki, bu noktalar aklayacak aratrmalar yaplacaktr. Eserimin bu ikinci basksnda da, XIX. yzyln bandan daha ileri geemeyerek m u h t e r e m eletiricimin arzusunu yerine getire mediimden dolay beni mazur grmelerini dilerim; zaten mazur greceklerini eletirilerinin banda:
Bu kk kitap, tevazuuna ramen, yahut tevazuu bebiyle bize derhal gven telkin etmitir. se

Ve sonunda:
D r . A d n a n ' n bu m t e v a z , f a k a t i y i z l k i t a b , b u n dan sonra y a p l a c a k a r a t r m a l a r i i n s a l a m bir esastr. U m u y o r u m ki, bu a r a t r m a l a r n bir ksm yine Dr. Adnan tarafndan bizzat yaplr.

Demi olmalarndan anlyorum. Muhterem bilginin gsterdii ar zuyu, bu ikinci bask bir dereceye kadar tatmin ederse, bu benim iin byk bir haz olacaktr.

NDEKS
Kitap isimleri (*) Abcediyat-l-ulm, 90. Acaib-l-mahlkat ve garaib-l-mevcudat, 23, 89, 95, 119, 167, 196. Ahval-i lem-i cedid, bkz. Tarih-i Hind-i garbi. Akaid-i Hristiyaniye, 35. Akrabadin, 45, 148, 177. Alim-c-cerrah!n, 54. Alt-r-rasadiye li zic-i ehinahiye, 89. Ali Macar Reis Atlas, 81. Almagest, 50, 89, 97. A'mal felekiye, 169. Ambassade et Voyage en Turquie et en Amasie, 64. Ancien Plan de Constantinople, 31. Anzeiger der Akademie der Wissenschaften in Wien, 66. Aphorismi, 179, 180. Asar-i bakiye, 15, 16, 42, 87, 185. Asr-l-bild, 52. Astronomia nova, 160. Astronomie, 180, 182. Atlas coelestis, 153. Atlas majr seu cosmographia blaeuiana, 126, 137, 154, 155. Atlas minr, 81, 125, 126, 127, 128, 131, 136. Avzah-l-mesalik il marifet-l-bldan ve'l-memalik, 83, 127. Bahriye, 67, 66, 69, 70, 71, 72. 73, 74, 79, 83, 127, 130. Bahr-l-garaib, 64. Basilica chymica, 115. Beitrge zur Geschichte der Naturwissenschaften, 56. Beitrge zur historischen Geographie, 72. Beyan-i menazil-i sefer-i Irakayn, 86. Bidet-l-mbtedi, 148. Bolletino della societa geographica Italiana, 79. Breve narrazione de la vita et fatti del signor Ussan Cassano, 27. Buch der Natur, das, 49. Bugyet-l-tullab, 90. Burhan, 185. Carte pisane, 70. Cebr ve'l-mukabele, 90. Cedid Atlas Tercmesi, 19. Cemnrna fi fenn-i co rafya, 156. Cena de le Ceneri, 109. Cerrahname, 53, 149. Cerrahname-i ilhan, 44. Ceveln-l-efkr fi avalim-l-aktar, 138. Cevahirname-i cedit, 58. Cezire-i erkam, 111. Chronik, 133. Cihannma, 73, 78, 84, 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 138, 140, 151, 152, 154, 155, 156, 162, 167, 168, 190. Codex atlanticus, 106. Corafya-i bahriye, 130. Corafya-i berriye, 130. Commentarii bellici, 165. Commentarii in aphoris mi, 179. Cultura, 6G. Cursus mathematicus, 165. Cyriacus von Ancna nd Mehemmed II., 33. ahar makale, 167. De corporibus fluitantibus, 56. Decline and Fail of the Roman Empire, 26. De Genio Socratis, 52. De hisquae geographiae a desse debent, 30. Deltion, 29. De motu cordis, 118. De naturum rerum, 49. Deniz okulumuz, 197. Denkevrdigkeiten von Asien, 76. De revolutionibus orbium coelestis, 109.

(*) Bu indekste, bibliyografya olarak, metinde kavis iinde isimleri geen eserler dahil deildir.

208
Der islam, 91. Dev-l-emraz, 141. Drret-l-mensuriye fi tercemet-l-mansuriye, 191. Drret-t-tac-r-resail,
12.

OSMANLI TRKLERNDE LM

Epitome astronomiae copernicanae, 1C0. Es-savlet-l-hezberiye fi mesail-l-cebriye,


149.

Duplication de l'Autel,
53.

Drer-l-envar fi esrarl-ahcar, 99. Drr-i meknun, 24. Dstur-l-amel fi islahl-halel, 132. Dstur-l-amel ve tashih-c-cedvel, 55. Dstur-l-Vesim fi tbbl-celid ve'l-kadim,
171, 172, 177, 178.

Eski haritalar, 65. E-ifa fi Ahadis-lMustafa, 22. Ek-lt-tesis, 15, 24, 52. Et-tasrif, 44, 50. Exposition du systeme du Monde, 200.

Geschichte der Arabischen Literatr, 51. Geschichte der biologiochen Theorien in der Neuzeit, 108. Geschichtsschreiber der Osmanen, 123. Gina ve mena, 191.
ryjcoYpatpa. 28rr)()Ypacpcr) ucpiYil ot. 29.

Gunyet-l-muhasslih,
178.

Felhat-n-nabtiye, 85. Fennmay-i cam-i cem ez fenn-i corafya,


155.

Diatribe de l'ingenieur,
164.

Droit du Croissant, 21. Ein Turkisches Werk ber das Aegachen Meer aus dem Yahre
1520, 71.

Elementa chemiae, 179. El-cami', 19, 103. El-havi, 17. El-hav fi ilm-t-tedavi, 62. El-macest, 30. El-makasid, 55. El-mulahhas fi'l-hey'e,
15.

Feth-i Msr, 95. Fethiye, 41, 79. Feraid-l-mfredat, 169. Fevaid, 78. Fezleket-l-hisab, 149. Fihrist-l-ulm, 98. Flambeau de la Mediterranee, 73. Forschungen und Fortschritte, 66. Forschungen und Funde im Serai, 28. Fusus-l-hikem, 12. Fuyuzat-i mknatsiye,
153.

Habib-s-siyer, 142. Hadaik-l-envar, 14. Hadikat-l-.cevam, 91. Hadis-i nev (bkz. Ta rih-i Hind-i Garbi). Hall-l-ekl-Lkamer,
41.

Hall-l-mucez, 21. Haridet-l-acaib ve ceridet-l-garaib, 96. Haridet-d-drer, 90. Havass-l-edviye, 17. Hav-i sagir, 62. Hayat-l-hayvan, 24, 83,
97, 127.

Hezar Esrar, 195. Hidayet-l-hikme, 46,


47.

Encyclopoedische berssicht der Wissenschaften des Orients, 132. Encyclopedie, Dictionnaire raisonne des Sciences, des Arts et des Metiers, 158, 203. Enmuzec-t-tb, 60, 112,
178.

Gayet-l-beyan tedbir-i beden-l-insan,


114.

Gaye fi't-tb, 115. Gayet-l-itkan, 10B, 115,


173.

Enmuzec-l-ulm, 14. En-nzhet-l-mbhice fi tehiz-l-ezhan, 103.

Gentile Bellini et Sultan Muhammed II., 33. Geschtz im Mittelalter, das, 166. Geographia generalis,
169.

Geometrie grecque, 52.

Hisab-l-ksur, 185. Histoire des decouvertes geographiques des nations europeennes, 130 Histoire general de la Medecine, 44. Histoire Naturelle, 202. Histoire du Regne de Mohammed II., 26. Histoire du Serail et du Cour, 104. Hukuk- beer beyanna mesi, 193. Hulsat-l-hey'e, 79. Hulsat-l-minhac fi ilm-i hisab, 23.

NDEKS

209
Knuz-l-a'yan-l-insan kanun-i etibbay-i feylesofan, 191. Ktb-s-semaniye fi sima'-t-tabi, 143.

calet-l-corafiye, 189. cmal-s-sefain fi bihar-l-lem, 126. Ikd-l-cman, 142. ilham-l-mukaddes fi feyz-l-akdes, 132. lm-i kyas- msellesat, 165. lmiye salnamesi, 40. Institutiones philosophicae, 152. Introductio geographica, 127. Introduction to the History of Science, 17, 21, 57. Invention de la boussole, 152. Investigacion y Progressa, 66. rtifa' risalesi, 187. sis, 88, 114. slm Ansiklopedisi, 21, 22, 41, 65, 74, 103, 123, 127, 129, 135, 164. istihrac-i a'mal-i felekiye, 169. Istruzione medico-practica, 194.

Journal Asiatique, 77, 120.

Kmil-s-snaa, 17. Kmil-s-snaat-t-tbbiye, 17. Kamus-l-etbba ve namus-l-elibba, 141. Kanun fi't-tb, 16, 19, 59, 61, 168, 170. Kanun fi'd-dnya, 95. Kef-l-esrar fi hetk-lestar, 98. Kef an-il-mkilt, 103.

Kef-z-zunun, 54, 55, 85, 120, 122, 125, 132, 171. Kevakib-i seb'a, 157, 159 Ksas- enbiya, 126. Kitab a'ceb-l-ucab, 24. Kitab- Bahriye, bkz. Bahriye. Kitab-l-felha, 85. Kitab-l-cami' fi'l-edviyet-l-mfrede, 13. Kitab-l-feride, 19. Kitab-l-mesalik ve'lmemalik, 84. Kitab-l-muhit fi ilml-eflk ve'l-ebhur bkz. Muhit. Kitab-l-mugni fi'l-edviyet-l-mfrede, 118. Kitab-l-msemma biusul-l-hams, 20. Kitab-i Mynsicht, 148, 177. Kitab-s-saade ve'l-ikbal, 19, 20. Kitab-t-talim, 19, 20. Kitab-t-tasrif li-men aceze an'il-telif, bkz. Et-tasrif. Kitab tesrih-l-beden, bkz. Terih-i Mansur. Kitab-l-usul, 15. Kitab-l-yakut-l-mahazin fi cevahir-lmaadin, 56. Ktaat-i nekave fi terceme-i kelimat- Boerhave, 178. Konika, 30. Konstantinopel Unter Sleyman dem Grossen, 73. Kutr-i nev, bkz. Tarih-i Hind-i Garb. Kutsal Kitap, 28. Klliyat, 62. Kmmi-l-cell, 19.

Latin Tarihi, 136. Lebensgeschichte des Kemal Reis, 75. Lettres philosophiques, 184. Letteretura Turchesca, 29, 183. Levami'-n-nur fi zulumat-i Atlas Minr, 126, 131. Levam -l-envar-l-kulb, 18. Lexieon enkyklopepedicon, 143. Liber mundum ostendensis, 130. Liber secroterum fidelium crucis, 71. Lisan-l-etbba ve fihris-l-ervam, 141. Litterature des Turcs, de la, 154. Livre de l'agriculture, 86.

Ma'den-l-esrar, 141. Mahmud Raif Efendi ve eserleri, 189. Ma'-i Kibrit-i erif, 43, 44. Makale fi Uslu ca', 53 Manazr-l-A valim, 127. Manuscrits de Leonard de Vinci, les, 106. Marasid-l-ttila', 84. Marifetname, 167, 168, 169. Materia medica, 186. Mathematiker und As-

210 tronomen der Araber,


91.

OSMANL T R K L E R N D E LM

Matla'i husus-l-kilem fi erh-i fuss-l-hikem, 12. Mevzuat-l-ulm, 97. Mebahis-s-arkye, 129. Mecanique Analitique,
199,

Minhac--sifa fi tbbl-kimya, 144. Mir'at-i Mekteb-i Tb biye, 197. Mir'at-i Mekteb-i Har biye, 197. Mir'at-i Mhendishane,
184, 187, 197.

Mecanique Celeste, 200. Mecmua-i Ebzziya, 35. Mecmua-i heye'et-lkadime ve'l-cedide,


153.

Mir'at-l-lem, 42. Mir'at-l-ebdan fi terih-l-za-l-insan,


194.

Narrative of Travals in Europe, Asia and Af-, rica, 136. Nazm-i kanunek, 103. Nazm-t-teshil, 45. Nehc-l-bul fi erh-i zic-i Ulu, 169. Neticet-l-fikriye ve veldet-l-bikriye,
190.

Mecmua-i ulm-i riya ziye, 196. Mecmuat-l-kavaid fi beyan-i mntehab-lfevaid, 87. Mecma-l-mcerrebat,
82.

Mir'at-l-memalik, 76. Mirkat-s-sema, 88. Missions archeologique franaise en Orient,


26, 151.

Mi'yar-l-etbba, 194,
195.

Netayic-l-fnun ve mehasin-l-mtun, 96. Neta-yic-l-vukuat, 103. Neticet-t-tb, 112. Nihayet-l-elbab, 192. Nizam-l-edviye, 141. Nouvelle relation de l'interieur du Serail du Grand Seigneur,
28.

Mecmuat-s-sanayi',
119.

Mizan-l-hakk fi ihtiyar-l-ahakk, 111,


121, 123, 124, 132, 134, 135.

Mecmuat-t-tb, 112. Medecins juifs, 118, 176. Medeniyet-i Islmiye Tarihi, 90. Medizinisch-practischer Unterricht, 194. Memoires de l'Academie des Inscriptions et des Belles-Lettres, 188. Memoires de Bonneval,
164.

Monumenta cartographia africae et egypti,


30.

Nusret-l-lslm ve'ssrur fi terceme-i Atlas Mayor, 137, 139. Nzhet-l-ebdan fi tercemet-l-itkan, 115. Nzhet-l-mtak, 129. Nzhet-i fi't-terik, 103. Onuncu asr-i hicrde is tanbul hayat, 89, 93,
104.
OtXou.LVt; -TtpiY)Yvr]-

Mualecat-i eyh ibn-1Baytar, 118. Mucem-l-bldan, 84. Mucez fi't-tbb, 58, 97,
102.

a t o 29.

Memoires sur les Turcs et les Tartares, 183. Menafi-n-ns, 100, 101. Messaggero, 68. Methode pour apprendre facilement la geographie, 155. Miftah-n-nur ve hazain-s-srur, 23. Miftah-s-saade ve misbah-s-siyade, 94. Mill Mecmua, 59. Minhac, 78.

Mucez-l-kanun, 19, 21. Muhit, 73, 77. Muhtasar fi'l-hisab, 16. Mcerrebname, 44, 45. Mfredat, 61. Mfredat bn Baytar tercemesi, 13, Mrid-l-etbba fi terceme-i ispagirya, 191. Mntahab--ifa, 21,
22.

Opuscules mathematiques de Didyme, Diaphane et Anthemisius, les, 32. Origines intellectuelles de la Revolution Franaise, les, 158. Osmanllarda corafya,
23, 125, 127.

Osmanl Mellifleri, 58,


60, 141, 189.

Mrid-l-muhtar fi ilm-l-esrar, 144, 145.

Paradise Lost, 160. Paragranum, 115.

NDEKS

211
Tehaft-l-felsiie, 47, 128, 167. Tehaft-t-tehafe, 47. Telhis-l-beyan fi kavanin-i l-i osman, 140. Tenkih-t-tevarih-i mlk, 140. Teshil--ifa, 20. Terih-l-ebdan ve terceman-i kbale-i fey lesof an, 113. Terih-i mansur, 114. Tezkire-i Antak, 102. Tezkire ul'l-elbab, 102. Theatrum orbis terrarum, 73, 126, 131. Thesaurus et armamentorium medico-chymicum, 149. Tbb-l-cedid ellezi ahtereuh Barakelsus, 115. Tp Fakltesi Mecmuas, 58. Topographischen Kapitel des indischen Seespiegels Mohit, 77. Tractatus de febrium acutorum et pestilentium, 117. Traite de dynamique, 201. Traite de la tactique, 151. Travels and Adventures of the trkisch Admiral Sidi Ali Re is, 76. Tuhfet-l-a'dad li zevilrd ve's-sedad, 87. Tuhfet-i Behic-i Rasin terceme-i zic-i Kasin, 181. Tuhfet-l-kibar fi esfar-l-bihar, 129, 135, 153. Tuhfet-l-m'minin, 178

Paramirum, 115. Petit tracte de Toriine des Turcqz, 26. Phisiki Akroasis, 143. Pir Reis haritas hak knda izahname, 68. Principia, 161, 162, 184. Promenades pittoresque dans Constantinople, 188. Redd kabul ve ecvibe, 111. Reisebeschreibungen nach Konstantinopel, 92. Rendiconti della reale akademia dei Lincei, 77. Resail-l-mfiye fi emra2-l-mkile, 116. Resimli gazete, 182. Risale-i eflatuniye, 56, 57. Risale-i behaiye (Hulsat-l-hisab), 162, 165, 192. Risale fi dab-l-bahs, 18. Risale fi'l-hey'e, 41, 88. Risale-i slmiye, 150. Risale fi istihrac-lceyb derece vahide, 16. Risalet-l-Muhammediye, 42. Risalet-i reyhanet-rruh fi resm-i saat-i al mstevi-s-sutuh, 88, 90. Rnesans sanat, 106. Rumeli ve Bosna co rafyas, 125, 130. Science Arabe, la, 98, 152. Seyahatname, Evliya

elebi, 81, 120, 135, 136. Sihah- Cevheri, 22. Studien auf derri Gebiete der griechischarabischen Literatr, 52. Sllem-l-vusul il tabakat-l-fuhul, 120, 132. Sdret-l-mnteha-elefkr fi melekt-lfelek-d-devvar, 132. Syphilis morbus gallicus, 101. Syria, 32. akaik- numaniye, 12, 14, 15, 45, 46, 54, 95, 96. erh-i acaib ve garaib, 95. erh-i ekl-t-tesis, 15. erh-i' matali', 97. erh-i terih-l-kanun, 113. ifa-l-eskam, 18. ifa-l-fuad, 112. Tableaux de nouveaux reglements de l'empire ottoman, 189. Tahbiz-l-mathun, 170. Tahrir-i Euclidis, 103. Takvim, 55. Takvim-l-bldan, 127. Tansuhname-i ilhan, 5B. Tanzimat, 197, 205. Tarih-i Frengi, 133. Tavih-i Hind-i Garbi, 85, 129, 153, 168. Tarih-i Sultan Mehmed Han-i san, 26. Tarih-i tabi, 49. Tasvir-i Efkr, 123, 133. Tavali'-l-envar, 18. Tedbir-l-mevld, 144.

212
Tuhfet-z-zaman ve haridet-l-evan, 83. T-kisches Tagesbueh, 92, Trkish History, 138. Trk Matbaacl, 103, 149, 151. Trk Tababet Tarihi, 20, 43, 59, 62. Trkler, Yahudiler, 149. Umdet-l-hisab, 86. Universale fabrica del mondo, 127.

OSMANLI TRKLERNDE LM

Usul-l-hikem fi nizam l-mem, 151. Usul-l-maarif fi tertibl-ordu, 13 Uveysat-l-efkr fi ihtiyar-i li'l-ebsar, 13.

Yadigr-i ibni erif, 60. Yunan Tarihi, 136.

Zahire-i hrezmah, 16, 22, 45. Zic-i Grgn, bkz. Zic-i Ulu Bey. Zic-i Ulu Bey, 15, 41. Zur Geschichte des Djihannma, 124, 125, 156.

Vakflar dergisi, 65. Verschollene Columbuskarte von Jahre 1498 in einer trkischen Weltkarte vom 1513, 66. Vesilet-t-taba, 150.

NDEKS
ahs isimleri (*) Abbas Vesim, 160, 171, 172, 174, 175, 176, 177, 178, 180. Abdal Han, 119, 120. Abdi, air, 180. Abdullah Efendi, 151. Abdullah bin Perviz, 88. Abdurrahman-l-Bista- m, 12. Abdrrahman, Nadajl, 105. Abdrrahman bin Os man, 169. Abdrrahman b. mers-Sf, 95. Abdlhamit I., 184, 190. Abdlhamit II., 21 ,32, 33, 178. Abdrrahim Efendi, 135. Abdlaziz Efendi, 178, 179. Abdlhak Molla, 195. Abu Naim Hafz Isfaha n, 22. Adamus Bremensis, 70. Adudddevle, 17. Ahi Ahmet Kemal, 58. Ahi elebi, 58, 59, 61. Ahmet III., 18, 117, 142, 144, 145, 146, 150, 161, 163, 164, 176. Ahmed bin Ali Znbll-mahl-r-remmal, 95. Ahmet Bican, Yazczade, 23. Ahmet Da, 22. Ahmet eb'l-Esat, 116. Ahmet Msr, 169, 171. Ahmet Molla, 35. Ahmet bin Muhammed bin Haccac, 85. Ahmet bin Muhammedl-Herev-l-Herzeyani, 46. Ahmet Paa, Melek, 136. Ahmet Refik, 89, 93, 100, 104, 142. Ahmet San, 178. Ahmet emseddin Efen di, 91. Ahmed, 13, 18, 2L Ak emseddin, 43, 44. kil Muhtar, 58. Aleddin Ali ebi elHazm-l-Kure, bkz. bn Nefis. Aleddin, Kara, 12, 13. Albertus Magnus, 48, 143. Albinus B. Siegfried, 175. Alexander de Hales, 48. Alexander Mavrocordato, 118, 137, 162. Alfonso (Aragon), 26. li, 129. Ali bin Abbas-l-Mecus, 17. Ali bin Aydemir-l-Cildek, 98. Ali Bey, znikli, 98, 99. Ali elebi Aleddin-sSaruhan, bkz. Ali Bey. Ali Efendi, Bursal, 148, 149, 171. AH Kuu (Aleddin Ali bin Muhammed), 40, 41, 42, 43, 46, 5, 55, 79, 88, 91, 93; 97, 132. Ali Macar Reis, 81, 82. Ali Paa, Damat, 142, 155. Ali Paa, Kl, 91. Ali Paa, Seyyid, 42, 188, 197. Ali SatT Efendi, 91. Ali bin Veli bin Hamzeel-Magrib, 87. Altuncu-zade (Altunizade), 45, 46. Amirukis, bkz. Amirut zes. Amirutzes, Georgios, 29, 30, 31, 65. Anaximander, 167, 170. Andreas Gritt, 92, 93. Antonio da Noli, 67. Archimedes, 32, 55, 56, 57. Arif Hikmet Bey, 171. Aristo, 29, 32, 48, 49, 50, 94, 97,' 129, 134, 143, 159, 160, 161, 202. Armain, 130. Arnoldb di Vilianova, 49, 61, 62. k elebi, 175. Ata, 96. Ataullah Acem, 46. Ataullah, an-zade, 193, 194, 195. Ate, Ahmet, 17. Atf Efendi, Kuyucaklzade, 193. Atf Bey, 192.

("*) Metinde, bibliyografya olarak, kavis iinde isimleri geen eserlerin mellifleri bu indekse dahil deildir.

214 Atf Efendi, Reis-lkttap, 193. Avram Galanti, 118, 146, 149.

OSMANLI TRKLERNDE LM

Babinger, Fr., 74, 94, 123, 133. Bacon, Francis, 160. Bacon, Roger, 48. Bak, air, 64, 65. Barbaros Hayreddin Pa a, 76. Baronian, Petros, 155. Barth, Hans, 20, 21. Bartholinus, Thomas, 177. Eartoletti, Fabricio, 177. Bartolameo de Battisti, 194. Bartolemeo di Messina, 70. Bartulomeo da li Sonnetti, 71. Batlamyus (Ptolemaios), 27, 28, 29, 30, 31, 50, 52, 55, 65, 69, 89, 92, 97, 127, 128, 138, 154, 158, 160, 168, 190. Baudier, Michel, 104. Bayezit I., 16, 22. Bayezit, II., 16, 31, 36, 43, 47, 53, 54, 55, 56, 57, 59, 69, 135. Bedreddin, Simavne Kads-olu, 18. Bedreddin Ayn, 142. Bellini, Gentile, 33, 34. Benedetto Zaccaria, 70. Benievieni, Antonio, 176. Bergman, T. O., 202. Bernouilli, 199. Bessarion Yoannis, 29, 50. Beyzav, 18. Biaud Belage, 167. Birun, Ebu Reyhan, 50. Bittner, M., 77, 78.

Blaeu, Cornelis, 137. Blaeu, Joan, 137, 139, 154. Blaeu, Wilhelm, 137. Black, Joseph, 202. Blake, Amiral, 127. Blass, Fr 27. Blochet, E., 44, 100, 165. Boerhaave, Herman, 175, 178, 179. Boujour, Jacques, 71. Bonneval, Ahmet, 127, 164. Borelli, Alphonso, 161, 176. Byle, Robert, 161, 172, 201. Bradley, James, 200. Brankovi, Yani, 26. Brockelmann, C, 20, 50, 55, 100, 101. Brown, John, 203. Bruno, Giordano, 106, 109, 159. Buffon, 202. Busbecq, Baron de, 64, 74.

Cevdet, Muallim, 134. Cevdet Paa, 185, 193. Ceyl, 18. Chalchondyle, 133. Charles VIII., 54. Charmoy, 130. Chtelet, Madame du, 184, 203. Christophe Colomb, 65, 69, 79, 130. Clave J., de Laf itte, 186. Clement, V., 62. Cluverius, Ph., 125, 127, 128. Colier, Justin, 137. Copernic (Nicolaus Koppernikus), 48, 49, 50, 109, 138, 154, 158, 160, 162, 200. Corbin, Henry, 53. Cordier, Henri, 188. Coyer, Franois, 158. Croll, Osvvald, 115. Cromwell, 127. Cyricus (d'Ancna), 32, 33.

Cabir bin el-Hayyan, 98. Caeditius, bkz. Mordt mann, A. D. Cafer Sadk, 98. Calinos (Galien), 17, 18, 28, 108, 118, 159, 174. Cardan, Jerome, 108. Cardonne, D. D., 73. Carion, Johan, 133, 136. Caro, Dr., 180. Cassini, D., 181, 182, 200. Cavendish, Henry, 202. Celleddin Devvan, 55. Celleddin Rum, 175. Cell Muhtar, 101. Cellarius, Aridreas, 153. Cemaleddin Aksaray!, 21. Cemaleddin evkeb, 19.

agmin, bkz. Mahmud bin mer-l-agmin.

D'Alembert, 201, 203. Dalton, John, 202. Darwin, Charles, 167. D'Avezac, 80, 81. David Komnen, 29. Davud bin- Mahmud-rRum-l-Kayser, 12. Davud bin mer-l-Antak, 102, 103. Decei, Aurel, 34. Deismann, Adolf, 28, 32, 37, 65. Demir, 24. Democrite, 170.

NDEKS

Dervi elebi bin Mus tafa 103. Descartes, 151, 160, 161, 162, 201. Despoena Maria, 26. Dickson, 31. Diderot, 158, 203. Diez, von, 76. Dimitrako, Moroz Bey zade, bkz. Moruzi. Diogenes, 32. Dionysios Perigeles, 29. Diophane, 32. Diophantus, 32. Discorides, 186. Dominico Yerushalmi, 27. Dominique, St., 48. Donado, G. B., 140. Duhem, Pierre, 106.

Emir elebi, 60, 112, 113, 178. Emir-s-Said--ehid, 19. Eratosthene, 51. Esat Efendi, Yanyah, 142, 143, 168. Esirddin Mufaddal bin mer-l-Ebher, 46. Etmller, Michael, 176. Euclidis, 15, 32, 55, 92, 103. Euler, L., 199. Evliya elebi, 59, 81, 91, 93, 120, 135, 136, 137. Evrengzib, 119.

Fuchs, Leonard, 108. Fuat Kmil Yeksan, Dr., 44, 54. Gabriel, Albert, 32, 86. Galip Ata, 43, 64, 101, 102. Galilee, 106, 152, 160, 161, 201. Garras-zade Muhyiddin, 99. Gaselee, Stephen, 28. Gassendi, 201. Gazali, 47, 128, 167. Gennadiu Scholarius, 34. George Agricola, 108. Gerlach, Stephen, 91, 92. Ghobis, Dr., 180. Gyaseddin Cemid, 14, 16, 88. Gibbon, Edvvard, 26. Giovanni Maria Angiolello, 27, 33. Goldschmidt, 167. Goldsmith, 167, 168. Grew, N., 161. Guigne, P., 62. Guillet, G., 26, 36. Gurlitt, 59. Gutenberg, 49. Hac Atmaca, 87. Hac Halife, bkz. Ktip elebi. Hac Kalfa, bkz. Ktip elebi. Hac Mehmet, Tunuslu, 30. Hac Paa, bkz. Hzr bin Ali. Haen, Anton de, 179. Hafz Ahmet Paa, Kp rl, 186. Hakk, Rusuklu, 60. Halil Ethem Bey, 28, 29, 65. Halil Faiz, 149.

Ebersolt, Jean, 27. Ebu Bekir bin Behraml-Dimik, 137, 138, 139, 140, 152. Eblfeth, 56. Eblfeth Abdrrahmanl-Mansul-l-Hzin, 57. Ebu Mansur Hasan bin Nuh-I-Kumri, 191. Ebu Tayyib Sddik Han Kannavac, 90. Ebu Zekeriya Yahya bin Muhammed-l-Avvam, 85. Eblfida, smail, 80, 84, 127. Ebu Kasm Halef bin Abbas-z-Zhrav, 44, 50. Ebzziya Tevfik, 35. Ecel ebu Tahir, 45. Eflatun, 52, 53 , 57, 9 4 , 97, 143. Elmutatabbib Ceyln, 55.

Fahreddin Acem, 34. Fahreddin sa Aydnolu, 18. Fahreddin Raz, 14, 94, 168. Farab, 94, 97. Fatih, bkz. Mehmet II. Fatin Gkmen, 89. Fazl Ahmet Paa, 137. Fethullah irvan, 24. ' Fevzi Kurtolu, 81, 82, 83. Feyzullah Efendi, 115. Fienne, Feon Baptiste, 85. Fisagor, 170. Fisher, Joseph, 30. Fleury, Abbe, 158. Fonseca, Daniel, 176. Fonseca, Rodrigue, 117. Fournier Alfred, 101. Francesco Filelfo, 33. Franjois d'Assise, St., 48. Frantzes, 26. Franzesco Berlinghieri, 31. Frenel, Jean (Frenelius), 116. Fuat Kprl, 34, 53, 89.

216
Halimi, 64. Halley, Ed., 199. Hamdullah-l-Mstevli, 84, 128. Hmidi, 34. Hammer, von, 12, 25, 77, 78, 81, 125, 130, 131, 136, 151, 155, 163. Hamza, 10,5. Hndmir, 142. Harezm, Musa, 50. Hartman, Phillipe, J., 176. Harvey, William, 21, 161, 174, 100. Hasan, Gevrek-zade, 191. Hasan Hoca, Cezayirli, 183, 185. Hasan Paa, Cezayirli, 183, 1B4. Hayat-zade Mustafa Feyzi, 116, 117, 118. Hayrullah Efendi, 195, 196. Hekim Arab, 46. Helmont, von Jean Elaptiste, 175. Herbert, (tercman), 179. Herschel, W., 200. Hesiod, 32. Hoca-zade, 34, 44, 46, 47. Hzr bin Ali, (Hac Pa a), 13, 18, 19, 20, 22, 45, 144. Hzr Bey, 42. Hzr Halife Taberi, 1 1 1 . Hildanus, Fabricius, 173, 177. Hippocrates, 17, 19, 114, 118, 173, 174, 178. Homer, 32. Hook, Robert, 161. Huygens, Christian, 201. Hsameddin Tokadi, 24.

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

Hseyin Efendi, Hezarfen, 140, 141. Hseyin Rfk, Krml, 187.

smail Ferruh Efendi, 193. smail, Gelenbev, 185. smail, Kala-zadc, 181, 182.

bn Baytar, 13, 19, 61, 103, 118, 141. ibn-l-Cevz, 84. bn Havkal, 129. ibn Hordazbeh, 84. bn Kemal, 58, 104. bnn-Nefis, 19, 21, 58, 102, 109, 113, 114. bn-r-Rd, 47, 49, 62. bni Sina, 16, 18, 19, 20, 21, 45, 46, 59, 61, 94, 107, 109, 113, 159, 168, 170, 171, 173, 174, 191. bn Vahiye, 85. bn-l-Verd, B4. brahim bin Abdullahl-cerrah, 54. brahim Efendi, 184. brahim Hatib-zade, 53. brahim Hakk, 165, 167, 168, 169. brahim bin Muhammed Ankarav, 45. brahim Mteferrika, 85, 128, 131, 133, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 162, 165, 168. brahim Paa, Damat, 68, 142, 143, 150, 163, 164. brahim Paa, Dr., 178. dris, 129. hsan Sungu, 151. hvan-s-safa, 167. ioannis Kuttinius, 143. sa, Sakzl Ali, 141. shak Hoca, 196, 197. shak srail, 62. skender Bey, 26, 27. skerlet-zade, 118. smail Bey, 24. smail Crcani, 22, 58.

Jaykar, S. G., 24. Jenner, Edward, 156, 195. Jussieu, 202. Justinianus, 33.

Kabz Acem, 104. Kadmir (el-Meybed), 47. Kad-zade-i Rum, bkz. Musa Paa. Kahle, Paul, 65, 66, 67, 71, 72, 73. Kant, Immanuel, 200, 201. Karolidi Efendi, 26. Ktip elebi (Hac Kal fa), 54, 73, 78, 81, 84, 85, 91, 111, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138, 139, 141, 153, 155, 167, 190. Kaysuni-zade, 100, 101. Kazvin, 84, 95, 97, 119. Kemaleddin Mehmed Takprl-zade, 94. Kemal Reis, 69, 72, 75. Kendall, J., 202. Kepler, Johannes, 160. Knolles, Richard, 138. Koi Bey, 110, 111. Korkut, ehzade, 55, 57. Kramers, 127. Kraus, P., 55, 56, 98. Kritovulos, 26, 27, 28. Kubad Paa, 75. " Kutbeddin iraz, 170. Kutbeddin Acem, 46.

NDEKS

217 Mehmet bin Sleyman, 24. Mehmet bin adan, 78. Mehmet ah elebi, 14. Mehmet krullah irvan, 46. Mehmet Zeyrek, Molla, 34. Melanchton, 133. Melchior Lorichs, 74. Me'mun, 97. Mercado, Luis, 117. Mercator, Gerhard, 126. Mes'ud, 129. Mevkufati Mehmet Efnedi, 165. Meyerhof, Max, 44. Mieli, Aldo, 98. Migne, 35. MIton, 160. Mirim elebi, Mahmut bin Muhammed, 16, 41, 54, 55, 169. Molla Fenari, bkz. em seddin. Montagu, Lady, 156. Montecucoli, 165. Montucla, 14, 180, 181, . 182.' Mordtman, A. D., 31, 37. Mordtmann, J. H., 75, 91, 92, 93, 123, 133, 135. Mornet, Daniel, 158. Moruzi, Dimitri, 192. Moche bin Raphael, 118. Mbarek ah Malaki, 18. Muhammed bin Mahmud Ekmelddin Babert, 18. Muhammed bin Musa Kemalcddin-l-Demir, bkz. Demiri. Muhyiddin-i Arabi, 12. Muhyiddin Mekk, 45. , Mullet, Clement, 86. Murat I., 16.

Lacaille, 200. Lagrange, I. L., 199. Lala ahin, 12. Lalande, J. J., 180, 182, 199. L'Allemand, 158. Langles, L., 184, 188. Lambert, 199. Laplace, P. S., 200. Lar-i Acem, 46. Lavoisier, A. L., 201, 202 Leibniz, 160, 199. Leis bin Kehln, 78. Leonardo da Vinci, 106, 107. Levi ben Gerson, 49. Linden, van der, Jean Antonides, 176. Linne, 202. Logofet Bey, Aristarki, 35. Long, Pere, 158. Lorenzo, G. d'Anania, 127. Louis XIV., 127, 162, 164 Louis XV., 152, 158, 165. Ludvvig Karan (?), 194. Ltfi Tokad (Ltfullah Molla, Ltfi, Sar Lt fi), 42, 43, 51, 52, 53, 54, 92, 97, 124, 135, 193. Luther, 107. Lybyer, 47. Ltfi Paa, 82. Macit Karakurum, 139. Magellan, 79. Mahmut I., 148, 155, 104, 165, 184. Mahmut II., 39, 193, 194, 196. Mahmut bin Ali Sipahizade, 83. Mahmud-l-Hadi, 15. Mahmut bin mer-l agmin-l- Harezm, 15, 80, 83, 97.

Mahmut Paa, 34, 40, 47. Malpighi, 161. Manon, Alain, 165. Marino Sanuds, 71. Martin Behaim, 69. Martin Crusius, 35. Mathias Corvinus, 33. Mathiole, bkz. Mattioli. Matteo d'Patsi, 34. Matthaus Norberg, 130. Mattioli, P. A. 186, 196. Maxim Manuel, 36. Mazhar evket pir, 106. Megenberg, 49. Mehmet I., 23. Mehmet II., 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 51, 56, 57, 64, 65, 135, 192' Mehmet III., 63, 136. Mehmet IV., 116, 117, 119, 137. Mehmet bin Ahmet bin brahim, 141. Mehmet Arif, 127. Mehmet elebi, Yirmi Sekiz, 150, 181. Mehmet Efendi, Darendeli, 181. Mehmet bin Emir-lHasan-s-Suud, 85. Mehmet Esat Bey, 184, 198, Mehmet Kad-i Manyas, 24. Mehmet Mansur bin Ahmet, 114. Mehmet bin Mehmet Rados-zade, 119. Mehmet Muglavi, 47. Mehmet bin Mustafa, 85. Mehmet, bin mer Bayezit bin k, 84. Mehmet Paa, Sokollu, 84, 97. Mehmet Sait Efendi, 165

218 Murat II., 22, 24, 34. Murat III., 27, 83, 84, 85, 89, 94, 95, 96, 102, 104, 105, 112, 114, 136. Murat, IV., 91, 93, 110, 111, 121. Murat bin shak, 16. Musa Calinus-l-srail, 60. Musa Paa bin Mahmut bin Mehmet Salhaddin, 14, 15, 16, 25, 40, 52. Muslihddin Mustafa, bkz. Hoca-zade. Muslihddin bin Sinan, 55, 56, 57. Mustafa II., 144. Mustafa III., 170, 180, 181, 182, 183, 184, 190. Mustafa bin Aliy-lMuvakkit, 83, 181. Mustafa Behet Efendi, 195. Mustafa elebi, 88, 135. Mustafa Efendi. Tokatl, 170, 171, 191. Mustafa Feyzullah, 117. Mustafa Sekkin, 97. Mustafa Zeki, 88. Muzaffereddin iraz, 5b. Mkrimin Halil, 134. M'min, Mukbil-zade, 22. Meyyi'd-zade, 55. Mynsicht, Adrian, 148, 149.

O S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

Ziyaeddin Ilyas ira z, 62. Nedim, air, 142. Newton, Isaac, 161, 162, 170, 184, 199, 201, 203. Nicola di Genova, 67. Nicolas Myrepsos, 115. Nicolaus di Salerno, 114, 115, 145. Nicolaus Sogundinus, 26; Nicoloso da Rocco, 67. Nida, Dervi, 100. Nizam-i Aruz, 167. Nointel, Marquis de, 140. Nuh bin Abdlmennan, 146.

Peter d'Albano, 49. Piale Bey, 58. Pir Reis, 65, 66, 67, 68, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 79, 83, 127, 129, 130. Pir-zade Mehmet Efen di, 165. Piyale Paa, 82. Pius II., 37. Plinius, 49. 95. Plutarque, 26, 27, 52. Pterie, Pierre de la, 176. Pourchot, Edmond, 152. Primi, G., 68. Pristley, Joseph, 202. Purbach, 50.

Oberhummer, Eugen, 66, 73, 74. Omont, Henri, 151. Orhan Bey, 11, 12. Ortelius, Abraham, 73, 127, 131. Osman bin Abdlmen nan, 170, 186. Osman Efendi, Seyyid, 185. Osman Ergin, 192, 193. Osman al, 96. Osman evki, 20, 22, 43, 64.

mer Hayyam, 57, 97. mer ifa, 115, 171.

Naims, 133. Napier, John, 88, 161. Napoleon Bonaparte, 200. ftasi.reddin Tusi, 94, 103. Nasuh-l-Silhiy-IMatrak, 86. Necmeddin Mahmut bin

Pandolphe Malatesto, 34. Pappos, 30. Paracelsus, 107, 108, 115, 116, 145, 146, 147, 177, 191. Paulus de Aiginai, 44. Pertusier, 188. Petis de la Croix, 140. Petro, 177. Pe-o, ar Deli, 179.

Ragp Paa, Koca, 184. Raif Mahmut Efendi, 189, 190. Rathgen, B. son, 165. Regiomontanus, (Johannes Mller), 50. Revviczki, Baron, 151. Rifat, Dr. Kilisli, 22. Rifat Osman, 59. Ritter, Helmuth, 17, 30. Riviere, de la (Rivierus), 116. Riza Tahsin Gener, 190. Robbs, Jacques, 155. Robert Grosteste, 48. Robert Volturio, 34. Rochefort, de, 163. Rodinson, M., 123. Rollin, Charles, 158. Ronciere, Charles de la, 70. Rousseau, J. J., 158, 193, 203. Ruska,- Julius, 98. Russel, Bertrand, 199. Rycaut, Paul, 138. Sabuncuolu, bkz. erefeddin Ali.

NDEKS

219 Taceddin-i Krd, 12. Taeschner, Fr., 23, 24, 85, 125, 136, 140, 156. Tahir Bey (Bursal) 20, 21, 58, 182. Tahsin z, 38. Takyeddin bin Muham med bin Ahmed binel-Maruf bin-el-Emir Nasireddin Mengbert, 88, 89, 90, 109. Takprl-zade, 94. Tevfik Esen, 167. Thal.es, 170. Thomas d'Aquin, 143. Thames de Cantimpre, 49. Thomaschek, N., 77. Theon (skenderiyeli), 30. Theon (zmirli) 51, 52. Thuasne, L., 34, 37. Timur, 14, 40. Toderini, G., 29, 154, 183, 185. Tott, Baron de, 164, 182, 183, 184. Truguet, de, 186. Turgut Reis, 82. Tycho Brahe 154.

Sadeddin, Hoca, 88, 89, 90, 92. Sadi Selen, 68. Sadreddin iraz, 55. Sahib Giray Han, 101. SaiUelebl, 150, 152,155. Salih bin Nasrullah bin Sellum, 108, 114, 115, 117, 145, 173, 191. Salih Zeki, 15, 16, 42, 87, 88, 181, 182, 185. Sarton, George, 17, 21, 71, 88, 115, 162, 204, 205. Schweigger, Salomon, 92. Scotti, 165. Scotus Erigena, 143. Sedillot, A., 14, 55. Sehl bin Aban, 78. Selim I., 54, 64, 65, 67, 83, 95, 96, 97. Selim II. 31, 97, 99, 101, 102. Selim III., 186, 187, 189, 190, 191, 192, 193. Selim Nzhet Gerek, 103, 149, 151, 152, 188. Sonnert, Daniel (Senartus), 116, 145, 176. Serenos, 23 30. Sefvetus, Michel, 21. eydi Ali Reis, 65, 73, 76, 77, 78, 79, 129. Seyyid Mustafa, 1B5. Seyyid erif Crcan, 14 Seydenham, Thomas, 173 Sinan Paa, 42, 43, 51 53, 55, 82. Siraceddin Muhammeds-Secavend, 90. Siraceddin mer ibn-lVerd, 96. Siyah-zade Dervi, 112. Socrates (Sokrat), 143, 170.

Spandouyn Cantacassin, 26, 36. Spioza, 179. Stahl, G. S., 201. Stoerk, 194. Subh, Mverrih 178. Suter, H., 91. Sheyl nver, 20, 39, 44, 60, 65. Sleyman Aa, 164. Sleyman elebi, 21. Sleyman bin brahim, 115. Sleyman, Kanun, 20, 59, 64, 76, 79 83, 86, 95, 99, 100, 101, 102, 104, 136, 140. Sleyman Makam, 182. Srur, 95, 96, 119. Siissheim, K., 194. Swammerdam, Jan 161. Swieten, Gerard, van, 179. Sylvius, Franciscus, 161.

aban ifa, 144. ah-i Cihan, 141. eyh Edib-l-Hasan-lCebeci, 155. eyh smail Tellv, 169. eyh Mehmet hls, 126, 127, 128. emseddin bin Hamzael-Fenar, 13, 14, 17, 18. emseddin-i tak 113. emseddin Semerkand,. 15, 13. erefeddin Ali bin-elhac lyas (Sabuncuolu), 44, 45, 50. erefeddin Yaltkaya, 53. inasi, 133.

Taceddin ibrahim, bkz. Ahmed.

Ulu Bey, 14, 15, 40, 41, 42, 55, 88, 154, 169. Umur Bey, Timurtaolu, 17, 60. Umur Bey, Aydn-olu, 13. ngnad, von, 91. Usameddin Ahmed bin Mustafa, bkz. Ta kprl-zade. Uspenski 27. Uzluk, Feridun Nafiz, 58, 60. Uzun Hasan, 27, 41.

220
Vambery, A., 7G. Vavassorc, 32. Varennius, Bernhard, 169. Vasco de Gama, 77. Venturi, 106. Vergennes, de, 182. Vesalius, Andreas, 108, 175. Vesconti Pietro, 71. Villeneuvc, Marquis de, 157. Vivien de St. Martin, 130.

S M A N L I T R K L E R I N D E ILIM

Voltaire, 158, 176, 180, 184, 193, 203. Wiedernan, E., 56, 57. Wilhelm II., 73. Yahya bin Mehmed-lGaffar, 57. Yahya bin Pir Ali Nev'i,
96.

Yusu Kemal, Prince, 30, 32. Yusuf bin Kemal, 87. Zeydan, Corci, 90. Zeyneddin bin smaill-Crcan, 16. Zeynelabidin, 119. Zeynelabidin bin Halil, 112. Zekeriya-el-Kazvin, bkz. Kazvin, 23, 52, 95. Zekeriya el-Raz, 17, 58, 62, 129, 141, 144. , Zorzi Dolfin, 33.

Yakovaki Efendi, 189. Yakup Hekim, 46. Yakut B4. Yani Paleolog, 29. Yule, Henry, 76. Yusuf Akura, 66.

You might also like