You are on page 1of 244

Bu Kitap Mahir SASON, Dr, Afat, alak PEPULE, Mani ROJHILAT, Delila MEYASER Ve Yldz Arkadalarn ahsnda 1 Haziran

Hamlesi Sonrasnda ehit Den Tm Arkadalara Atfedilmtir.

PARADGMAL DEMDE KUANTUM

Bam Yeri: Ronahi Matbaas Basn Tarihi: Aralk 2007

NDEKLER
lk Sz..................................................................5 nsz Yerine.......................................................7 Sonun Balangc Kuantum.............................11 BRNC BLM:
1- Doay Bilmenin Bilimi Olan Fiziin Geliimini Ksa yks.............................29 2- Klasik ve Kuantum Fiziinin Ksa Tarihesi..........................................................38 3- Newton'un Oluturduu Klasik Fiziin Temel Yasalar.........................................................43

KNC BLM
Kuantum Teorisi Ve Temel lkeleri.......................53

NC BLM
Felsefenin Ve Pozitif Bilimlerinin Temel Sorunlar Ve Bunlar Ama Yntemi Olarak Kuantum Felsefesi................................................171

SONU YERNE
Yaamn Kuantalar..............................................209 Szlke............................................................225

LKSZ
Yeni paradigma ile olgulara bakldnda byk bir fark grmek mmkndr. Sloganc ve ematik dzeyi amam szn gcn epey yitirdii, pratik yaamn kendiliindenlie kayd durgun ve anlamsz bir duru sergileniyordu. Hemen her dnya grndeki kkl dnmlerin yol at deiimlerin bir benzeri sz konusudur. Daha nceki zihniyetin anlam vermedii birok gelime adeta dnce dnyama saanak gibi yayordu. Duygu dzeyi dm veya gelimemi kuru mantk yerine, sz-anlam-olgu arasndaki diyalektik ok canl bir dnya sunuyordu. Neredeyse talarn bile bir akl var, ok yava da olsa bu akl, yasa zelliklerine gre yryordu. Doa ve toplum arasndaki farkllklar ve ballklar byk heyecan veriyordu. 20 milyar sanlan evren tarihini insanda gzlemek, aslnda 60-70 yllk mrn izafiliini de ortaya koyuyordu. Bu tr zaman saymalar yerine, nemli olann anlam zaman olduu, ne kadar anladysan o kadar yaadn gibi bir sonu da karmak mmkn oluyordu. Bu paradigma ile nereye, hangi olguya ne zaman baklsa byk bir anlam zenginliini getiriyordu. Daha nceki bak alaryla kyaslanmaz bir stnlk tayordu. Artk gnmzle tarih, tarihle gelecek arasnda ba kurmak ok daha gerekiydi. Tarihten kopmayla hibir eyin doru tanmlanamayaca, dolaysyla salkl bir dnmn grlemeyecei akt. Tarih yalnz ibretlik bir ayna deil, yaadmz gerekliin kendisiydi.

Eskiyi kolay reddetmenin gerei kaybetmek anlamna geldii, her eyi gelecee saklamann yaayan gereklii hayallere terk etmek olduu nete anlalyordu. Dn-bugn-gelecek arasnda pek uzun bir mesafe ve zaman olmadn, olsa da byk bir deime anlamna gelmediini grmek daha gereki, yaanlan ana daha saygl olmay dayatyordu. Bakan APO

Paradigmal Deiimde Kuantum

NSZ YERNE
Bir eyler aryoruz, hep aradk ve hep arayacaz. nsanlk tarihi bitip tkenmek bilmeyen bir araylar tarihidir. nsanlk var olduka da bu byle devam edecektir. Bitip tkenmek bilmeyen; dinamik, canl, akkan bir doa ve evren gerei ierisindeyiz. Aslnda aradmz kendi gereimizdir. Sadece bireyselliimiz, toplumsallmz deil, doa ve evrenle olan btnselliimizdir. Snrsz, sonsuz evrensel gereiyle olan sezgisel bamzdr. Dnya ve doadaki yerimizi merak etmemiz, neden ve nasl var olduumuzu anlamaya almamz doal toplumsal var oluumuzun aa kard bir dn biimidir. Tm bilimler, toplumsal yaam gereimiz-mcadelemiz ierisinde olumutur. Fizik de byle bir dn biimi olarak var olmutur. Biz ilgilensek de, ilgilenmesek de fizik, toplumsallama birlikte gelitiinden toplumsal gereklii etkileyen nemli bir bilim alan olmaktadr. Bilimlerin birbiriyle ilikisi ve insan yaamna yansy dnldnde, doay bilmenin bilimi olan fizik biliminin bak amz etkilemede ne kadar nemli olduu bugn daha fazla aa kmtr. Animist dnceden felsefeye; felsefeden klasik fizie; klasik fizikten gnmzn

Paradigmal Deiimde Kuantum


modern bilimi olarak kuantum fiziine kadar btn gelimeler insanln dn biiminde etkili olmu ve etkili olmaya devam edecektir. Dn biiminde edinilen alkanlklarn yklmasnn kolay olmad aikrdr. Ancak bilimsel-teknik gelimelerin aa kard bilginin u veya bu ekilde tm topluma yaylmasyla bilgi a denilen bir ada yaadmz da bir gerektir. Ataerkil devleti dncenin yan sra gemiin snf anlayna dayal insann eit-zgr toplumsallamasn dnsel-zihinsel gelimelerden nce deiik aralara balayan tekilci-dz ve determinist anlaylarnda artk almaya yz tuttuu bir ada yayoruz. Zihniyet alannda gerekleecek deiimlerin eit ve zgr bir toplumu oluturmada temel tekil ettii, dolaysyla gereklemesi gerekenin, insann kendisini zgrce oluturmas olduudur. Toplumsal bir varlk olarak insann dn biimindeki geri alkanlklarn yklmasnda kuantum fiziiyle aa kan atom alt paracklarn varoluunun, hareketlerinin, ilikilerinin anlalmaya allmasnda nemli bir yer edinecei kansndayz. Atom alt paracklar dzeyinde yaanan belirsizlik, dalite, ballam, tamamlayclk, st ste binme gibi ilkeler, toplumsal yaammzda, bak amzda nemli bir yer tutacaktr. Demokratik, ekolojik-cinsiyet zgrlk bir toplumun yaratlmasnda ve onun insannn aa kmasnda kuantum fizii, insann kendisiyle, toplumuyla, doayla, evrenle buluturmada nemli bir yere sahiptir. ok eski bir tarihi olmamasna ve gelimekte olan bir fizik olmasna ramen aa kard gelimeler toplumsallk asn-

dan devrim niteliinde gelimelere yol aabilir. Klasik fiziin insan, toplumu makineye indirgeyen, blp paralayan kaba anlaylarna kar, maneviyatla, sezgisellikle, duygu boyutuyla insanlama gereine dn salamtr. nsan, doa, evren btnselliine ulaarak bilinen evren gerei iinde kendimizi tanmlarken bilinemeyeni hissetmeye alarak dnyadaki varlmza anlam bimede ve o anlamsallk iinde yaamak, yaadmz ekolojik sorunlar karsnda en anlaml insan yaam olacaktr. Bilimi tekellerine alan iktidar glerinin kuantum fiziindeki gelimeleri kendi karlar dorultusunda kullandklar gerektir. Bilimi, iktidar bilimi olmaktan karp halklarn bilimi haline getirme, herkesin bilgiyle donanma ve kendisi olma akyla balantldr. nder APO'nun, bilimi ve bilgiyi halklar adna ele al tarzyla insanlk tarihine nemli bir katk sunduu aktr. Bilimsel gelimelerin ve bilginin dnda braklan Krtler, nder APO ile kaybettirilen yerlerinden karak bilimle, bilgiyle bulutular. Bir Halk Savunmak adl eserinde, kuantum fiziine ve toplumsal alanna ilikin arpc deerlendirmeler yapan nder APO, nemli ideolojik, felsefik deerlendirmeler yaparak toplumsal inann nasl gerekleeceini belirtmitir. Bizde bu almayla kuantum fiziini ve onun toplumsal alana uyarlanmasn ele aldk. Kimi eksik ve yetersizlikler tasa da belli bir ihtiyaca cevap verecei, bu konuda yaanan kafa karkl ve mulakl gidermede nemli bir ihtiyac giderecei inancndayz.

10

Paradigmal Deiimde Kuantum

SONUN BALANGICI KUANTUM


"Doa ve toplumun dilini ve akln zmeden de bu i baarlamazd. Ana hatlaryla zdm iflasa urayan paradigmann yerine, doa ve toplumun akl zne dayal temel bak asna daha fazla yaklatma ilikin kanlarm gldr. Toplumun temel yasalarna gre yaama gvenim, eskinin yzeysel gveni ve zayf ynlerine gre nemli gelime salamtr. Artk ne gl inanlarla ne de gl pratik iradeyle yaama yol almak bana ekici ve zmleyici gelmemektedir" Bakan APO Tarih ve toplum yorumlarnn doaya, dolaysyla toplumsal gereklie uygun bir biimde yaplabilmesi noktasnda yeni bir doa alglaynn ifadesi olan kuantum felsefesi bize olduka nemli imknlar sunmaktadr. Canllk, sezgisellik, ayn anda farkl iki ey olma ve belirsizlik gibi. lgin doa zel-

11

Paradigmal Deiimde Kuantum


likleriyle kuantum teorisi duygu ve dnce dnyamzn deimesinde nemli katklar yapmakta ve ufkumuzun snrsz bir serbestlie kavumasnda byk bir rol oynamaktadr. Bu durum insanln arlaan sorunlarnn zm kadar yeni bir toplumsal sistemin gelitirilebilmesi bakmndan da byk nem arz etmektedir. Gsterdii yeni doa zellikleriyle gemi zihinsel kalplarn almas noktasnda devrimci bir rol oynayan kuantum teorisi, gnmzde yeni bir toplumsal dzenin ekillenmesinde de en nemli referans konumundadr. 21.yy' da gerekletirilmi btn sosyolojik tahliller kuantum fizii ile aa kan yeniliklere dayanarak gelimek durumundadr. Bu, kuantum fiziini her eyde olmazsa olmaz biiminde yeni bir tanrsal alglay biimine dntrmek tarznda anlalmamaldr. Kuantum fizii olmadan da doa gereklii ve toplumsal doa zerinden nemli saptamalar yapmak, eitli tahlillerde bulunmak ve toplumsal sorunlara belli zmler retmek mmkndr. Bu konuda kuantum fiziini yorumlarken bu fiziin ncl olan klasik fiziin iine girdii determinist anlaylara dmemek byk nem tar. Bu bir eyleri eletirirken ona dnmemek asndan dikkat edilmesi gereken en nemli husus olmaktadr. Doaya yaklamn ve doay tanmlama biimlerinin tarihten gnmze kadar toplumsal dnmlerde oynad rol dikkate alndnda, zellikle de mekaniki felsefenin doa ve insan tanm zerinden geliim gsteren klasik fizik ile toplumsal olgu zerinde yaratlan tahribatlar dnldnde, Kuantum fiziinin gnmz toplumsal deiiminde oynayabilecei rol ok daha anlalr hele gelmektedir.

12

Paradigmal Deiimde Kuantum


lerleyen blmlerde kuantum fiziinin nasl gelitii, hangi ilke ve zeliliklerden olutuu, klasik fizik ile hangi ynleriyle ayrt, aa kard yenilikler ile paradigmal deiimde nasl bir rol oynad gibi temel hususlar zerinde detaylca durulabilir. Ancak her eyden nce, neden kuantum? Dier bir dei ile toplumsal olguyu yorumlamada neden doa? gibi baz temel sorular sorup bu sorular yantlamamz gerekir. Kuantum felsefesinin gnmz paradigmal deiimindeki yer ve rolnn daha doru ve yeterli lde anlalabilmesi durumu da esas itibar ile bu temel sorularn bir lde yant bulabilmesiyle balantldr. Toplumsal tarih boyunca, insanln yaam olduu btn byk toplumsal dnmlerin dayandklar temel, ya doa, ya doast bir g olarak tasvir edilen tanr olgusu olmutur. Doa veya doast bir g olarak dnlen tanr olgusuna dayanmayan, meruiyetini bu glerden almayan hibir toplumsal hareket veya dnce, toplumsal olguyu derinden etkileyememi dolaysyla toplumsal olguyu belirleyebilme gcn ortaya koyamamtr. lkel diye tabir edilen ok tanrl dinlerden tutalm felsefeye, felsefeden tek tanrl dinlere ard sra pozitif bilimlerin geliimine kadar bu, byle olmutur. Doa veya doast bir g olmadan toplumsal hafzay sarsma, dolaysyla toplumsal olgu zerinde kkl, kalc ruhsal ve dnsel etkiler brakmak mmkn olmamtr. Kendi toplumsalln gelitiren nsan, yaamsal ilikilerinden ileri gelen deerlerin yan sra kendi anlamsalln doal evre ile kurduu iliki biimleri zerinden yaratmaktadr. nsann kendisini

13

Paradigmal Deiimde Kuantum


tanmlama dzeyi doay tanmlama dzeyiyle paralel geliir. nsan, doay tanmladka kendisini, kendisini ve kendi toplumsal doasn kavradka da doaya dnk daha farkl tanmlamalar gelitirmitir. Toplumsal bir olgu olarak insan, zihinsel ve sistemsel geliim srelerini olutururken toplumsal iliki ierisindeki gelien etki- tepki olaynn yan sra esasta kendisini doada bulmu ve kendi zgnlnn tesinde alglayp zd kadaryla kendisini doadaki g ve hareket yasalaryla ifadelendirmeye almtr. Kendi doasn algladka doay, doay alglayp tanmladka da kendi doasn daha iyi aa kararak kendi toplumsal yaamn rgtlemitir. Normal doa ve insan tanmlamalarnn yan sra doast bir g biiminde tasvir edilen tanr olgusunun insan tarafndan gelitirilmi olmas da, daha fazla g edinme ve iktidar olma olay ile balantl olarak aa kmaktadr. Gerek byclk tarznda gelien doadan g alma aba ve arzusu, gerek ise kendi tasavvuruyla deiik zelliklere sahip tanr ya da tanrlar yaratmas, insann soyut dnce potansiyelinin gelimesi ve bunun zerinden doada, zellikle de toplumsal gereklik zerinde daha etkin bir g haline gelme amasallyla balantl gelimitir. Belli amalar temelinde doayla iine girilmi ilk sistemli ilikinin byclk ile balad belirtilebilir. nder APO'nun, insanln ilk glenme denemeleri olarak niteledii byclk ayn zamanda doaya dnk gelitirilen ilk kurumsal alma olma zelliine de sahiptir. z doadaki temel gleri karlar temelinde harekete geirme olan byclk, hem doadan somut g alma giriimi olmas, hem de

14

Paradigmal Deiimde Kuantum


normalin dnda doadaki kuvvetlerle ilgileniyor olmas bakmndan gnmzde gelimi btn doa bilimlerine analk etmitir. zellikle de- kozmostan kuantuma- byk gelimelere yol aan modern fizik bilimi iin bu byledir. nsann doay canl bir olgu olarak grmesi, yine bunun sezgisel ve ruhsal balar ile ilkel bir inan temelinde geliiyor olmas bu gerei deitirmez. Bata kuantum fizii olmak zere btn bilimsel disiplinlerin bylesi bir tarihsel gemie ve mirasa dayal olarak gelitii belirtilebilir. lerleyen blmlerde kuantum fizii ile birlikte gelien yeni doa anlay, fizikte ierik ve kapsam olarak yaanan deiimler ve bunun felsefi adan beraberinde getirmi olduu yenilikler zerinde durulaca iin imdilik gnmz fizii ile alakal yorumlara girmekten kanacaz. nsanln ilk dn biimi olarak animizim, toplumsal hafzay oluturan ve toplumsal hayat ynlendiren en uzun soluklu dnce biimi olmutur. Kadn anayla iine girilen ilk toplumsal dzenin temel paradigmas haline gelen ruhu dnce, canl doa anlayna dayanr. Doada bulunan her eyin canl ve kendisi gibi ruh tad inanc hkimdir. Bu anlay temelinde doayla btnleme ve doayla dostluk balarn gelitirme vardr ve bu, o dnem insannn temel yaklamdr. Doay, ruhsall olan canl bir varlk olarak gren bu anlay, insan ile doa arasnda son derece canl ve derin ruhsal ilikilerin gelimesini beraberinde getirmitir. Doayla kurulan bu iliki iinde tahakkm yoktur. Dostluk balarnn gelikin olduu bu ilikide her eyin kendi doasnda geliir. z itibaryla bu, zgnlkle balln i ie

15

Paradigmal Deiimde Kuantum


yaand bir doa-insan ilikisidir. Szn ok fazla gelimedii bu toplumsal srete, gerek toplum ii ilikilerde, gerek ise doayla gelitirilen ilikilerinde doann diline ok daha yakn olan duygusal ve gd-sel nitelikteki bedensel bir dil kullanlmtr. Art bilgi ve art deer zerinden daha ok zihinsel soyutlamalar temelinde gelime gsteren analitik dnce henz gelimemitir. Toplumsal gereklie hakim olan gnmzde duygusal zeka olarak adlandrdmz, kendinde daha ok gdsel ve duygusal dn biimlerini barndran ekolojik bir bilintir. nsann hal hareket ve davran biimini belirleyen bu duyusal bilintir. Doayla byle bir ilikinin sz konusu olduu bu toplumsal kavray, ana kadn etrafnda gelien bir toplumsalln rndr. Kadnn gelitirdii ve ncln yapt bu toplumsal dzen, temel zelliklerini ve yaam anlayn kadnn son derece retken renkli ve yaratc doasndan almaktadr. Dourganl, tecrbesi ve retimdeki kabiliyetiyle topluma nclk eden ana kadn, sahip olduu niteliklerinden dolay toplum tarafndan tanra olarak yceltilmitir. Bu ynl ok daha detayl yorumlamalara gidilebilir, ancak amacmz daha ok insan doa ilikisi ile aa kan toplumsal gelimelere ana hatlaryla vurgu yapmak olduundan bu konuda daha fazla yoruma girmeyeceiz. nsan doa ilikisi balamnda bu srete gelien temel anlay ve bu anlaya dayal olarak gelien toplumsal sistem ele alndnda zetle u hususlar vurgulanabilir. Doas gerei doayla benzer zellikler tayan ve sahip olduu diil zellikler nedeniyle doayla zdeleen kadnn, doasna uygun

16

Paradigmal Deiimde Kuantum


olarak gelitirdii toplumsal gereklik canl bir doaevren anlaydr. nsann doay kendisi gibi canl ve kendisinde ruh bulunan sezgili bir varlk olarak gryor olmas, toplumsal olgunun doayla son derece canl ve duygulu bir iliki ierisine girmesini de beraberinde getirir. inde tahakkm kurma drtsnn henz gelimedii bu ilikide, doayla dostluk ve uyum esastr. Anann derin duygulara dayanan demokratik komnal doas, gerek toplumsal doann ekillenmesinde, gerekse doayla byle bir ilikinin gelimesinde belirleyici bir rol oynar. Doal toplumun demokratik komnal bir izgide gelimesi de anann bu doasyla balantldr. Gerisi doayla bu temel zellikler zerinden kurulan iliki ile ana eksenli toplumsal ilikinin birbirine yansmas ve birbirini oluturmas olaydr. Doayla kurulan zgr ve canl iliki, toplumsal ilikiye, benzer biimde demokratik komnal tarzda gelien toplumsal iliki ise doayla dostluk temelinde bir uyuma dnmektedir. Bu dnem insann doa tanm yukarda da belirtildii zere kendisiden kopuk deildir. Doaya farkl bir yaklam ya da insan doadan uzaklatrabilecek bir tanm henz sz konusu deildir. Byle bir toplumsal anlay ile bir doa ve toplum tanm, insann doayla, dolaysyla insann insanla olan ilikisinin doal demokratik ve zgr bir iliki biiminde gelimesini salamaktadr. Doal toplumun tahakkme dayanmayan zgr demokratik ve yatay bir izgide gelimi olmas, insann ierisinde yaad doayla bu tarz bir iliki gelitirmi olmasyla dorudan balantldr. nder APO'nun "kar devrim" olarak nitelendirdii ataerkil devleti dzen, bunun tersi bir

17

Paradigmal Deiimde Kuantum


anlay ve izgide geliir. Be bin yllk ataerkil devleti dzenin ideolojik temellerinin atld, dolaysyla toplumsal cinsiyetilie dayal, hiyerarik snfl bir toplum paradigmasnn ekillendii toplumsal srecin gelimesi yeni bir doa ve toplum tanm zerinde gerekleir. Yatay demokratik nitelikteki ana tanra dzeninin almasna dnk bir btn olarak yeni bir ideolojik yaklam ierisine girilir. Snflama ve cinsel smrye dayal gelien bu toplum yeni ideolojik argmanlar zerinden geliir. Tam bir hkimiyetler dizisi biiminde gelien ataerkil devleti toplum dzeni, stten alta doru inen hiyerarik, tanrsal bir dzendir. Tanrnn insana, devletin topluma, erkein kadna, snfn snfa ve kadnn ocua hkmettii, birinin dierine ideolojik ve fiziki zor uygulad bu dzen, yaratlan tanr veya tanrlarca konulan yasalarla da gl bir biimde desteklenir. Kadnla zdelemi olan doadaki diil zellikteki tanrsallk, ataerkil devleti toplum dzeninin gelimesiyle birlikte nitelike eril olan, insana hkmeden, cezalandran, insann sonsuza dek itaat ve hizmet etmesi durumunda ise insan dllendiren, ideolojik ve siyasal bir tanr yaratmna dnr. Doay g olarak gren insan, tanry da insann kendi iinde uyanan, dolaysyla olmas gereken, kendisinden ve doadan daha byk bir g olarak tasvir etmitir. Bu daha da detaylandrlabilir ancak, tekrar belirtmek gerekir ki amacmz daha ok doa insan ilikisinin toplumsal iliki ve dzenlerin gelimesindeki nemine vurgu yapmak olduundan sz konusu yorumlar ok fazla uzatmadan temel hususlara deinerek geeceiz.

18

Paradigmal Deiimde Kuantum


nsann doay alglama ve tanmlama biimi, gerek genel toplumsal ilikilenme, gerekse de toplumsal sistemlerin kuruluunda byk lde rol oynamtr. nsann doay tanmlama ekli ile kurulan toplumsal sistemlerin birbiriyle olduka uyumlu bir biimde geliiyor olmas da bu gerei ok arpc bir biimde ortaya koymaktadr. Ataerkil devleti dzenin stten alta doru devleti hiyerarik bir yapda gelimesi, Smer rahiplerinin tasarlad hiyerarik doa dzenine denk bir gelime gsterir. Ataerkil zihniyet temelinde gelitirilen yeni doa tanm kapsaml mitolojik yaratmlar zerinden verilmeye allr. Gksel dzenin belli katmanlardan olutuu, gne, ay ve yldzlarn belli bir dzene bal olarak hareket ettii ve her eyin bir tanrsnn olduu, tanrsz hibir deiimin mmkn olmad, sonsuz itaatin mkfat, olas bir itaatsizliin ise tanr tarafndan cezalandrlmayla karlanaca biiminde bir tanrsal dzen tasvir edilir. Yine bu tanrsal dzenin ebedi bir dzen olduu, rahiplerin de bu ebedi dzenin yeryzndeki temsilcileri olduklar, dolaysyla bu tanrsal dzen var olduka rahiplerin temsil ettii dzeninde var olaca dncesi verilmeye allr. Devletin kurumlat merkez olan ziguratlara baktmzda durum daha da bir somutluk kazanr. Yedi kat biiminde tahsis edilen ziguratlara bakldnda gk dzeninin yeryzne nasl yanstldn grmek mmkndr. En st katnda dnsel, ideolojik faaliyetler olarak mitolojik almalar yrtlr, alt katlara indike zanaatkrlar, en alt katta ise kle ve hizmetkrlar bulunmaktadr. Tanrsal doa dzeni ile gelitirilen devleti dzen arasnda

19

Paradigmal Deiimde Kuantum


baz kaba benzetmeler yaparsak iki olgunun birbirini nasl dourduu daha iyi ortaya kar. Tanr =tanr kral, rahip ya da ef, melekler = cariye statsnde sitemde yer alan kadnlar, tanrnn kullar =sisteme gnll veya zorunlu kle olarak hizmet edenler olmaktadr. Ziguratn st ste kurulu olan yaps ve i ileyiini gz nne getirdiimizde ise kuruluunu bu dnemde gerekletiren ve allana pullana gnmze kadar gelen devleti btn ynleriyle grmek mmkndr. Gl mitolojik yaratmlar olmadan bylesi bir tanr anlayyla desteklenmeyen bir toplumsal sistemin ezeli ve ebedi tarza bir sreklilik kazanabilmesi de zaten mmkn deildir. Hkm insann ve doann stnde olan bir tanrya, dolaysyla tanrnn belirledii bir doa dzenine kar koymak byk bir inan ve cesaret gerektiren dnyann en zor ii olsa gerek. ok tanrl din dzeninde doaya yaklamda henz ana tanra dzeninin etkisi srerken, tek tanrl dinlere doru bir evirilmenin yaanmasyla durum ok daha kt bir hal alr. Doaya yaklamn insana yaklam ile bir paralellik ierisinde gelitii gerei tek tanrl din dzeninde daha iyi aa kar. Anaerkil toplumun doaya dost, canl ilikisi, yerini ok tanrl bir gksel dzene brakr. Tek tanrl din geleneiyle birlikte ise doann ve insann ok stnde, gzle grlemeyen, elle tutulamayan, bu anlamda soyut ve sahip olduu nitelikler ile de gl ve tek olan, dolaysyla bu ynyle son derece somutluu olan evrensel niteliklere sahip merkezi bir tanr anlay geliir. Tanrnn, doann ve insann stnde bir olgu olarak grld bu tanrsal dzende, doaya veya

20

Paradigmal Deiimde Kuantum


insana ok fazla bir deer verilmez. Hkmeden, cezalandran ya da mkfatlandran bir olgu olarak tanr, bu toplumsal dzende her eydir. Buna gre dnya dolaysyla doa, geicilii olan bir yanlsamadan te bir ey deildir. Bu dnya yaanabilecek bir dnyadan ok tanrca insanlarn snand geici bir mekndr. nsann bu dnya iin deil, daha ok ebedilii olan te dnya iin almas gerektii vurgulanr. nsann orada daha iyi bir yer edinebilmesi iin kaytsz ve artsz olarak itaat ve hizmet etmesi art koulur. Anlalaca zere bu anlayta doa veya insan adna hi bir eyden sz edilmez. Her eyiyle hkim, btn kutsallklar kendisinde toplayan mutlak, dolaysyla kar konulmaz bir irade olarak sadece tanr vardr. Tanr bin bir sfat zerinden her geen gn g kazandka kullama daha fazla geliir. Tanr g kazandka insan gten der. Yceltilen tanr kendisiyle birlikte klen, hileen, glge dahi olamayan insan dourur. Tanrnn doaya ve insana hkmettii bu toplumsal dzende erkein kadn zerindeki hkimiyeti de tanrsal hkmlere balanarak ebedi klnr. Tanrnn, doa ve insana, gn yere, erkein kadna, snfn snfa hkm kutsal yasalar ile meru klnr. Bu toplumsal anlayta doaya kar doay tahrip edecek kaba bir faaliyet yok ancak toplumsal doa, gk dzenine dayal gelitirilen tanmlamalar zerinden byk lde tahrip edilir. Dier yandan fazla ilgi gsterilmeyen, tanrnn glgesinde kalan, baka bir dei ile unutulan doa, ayn tarzda bir anlaya kurban edilen ve unutulan insan olur. Doa tanmlarnn toplumsal sistemlerin olumasna nemli oranda etki ettiklerini yukarda belirt-

21

Paradigmal Deiimde Kuantum


mitik. Oluan toplumsal sistemleri daha iyi tahlil edip yeni zmler retebilmek iin yapla gelen doa tanmlarn bilmekte fayda vardr. Bunlar srasyla ksaca belirtecek olursak; dnya merkezli evren, gne merkezli evren ve son olarak kuantum fiziinin aa kard gne dahil merkezinde hibir eyin olmad, her eyin kendine gre bir yer tuttuu merkezi olmayan ve ekolojik diyalektik bir btnl olan doa -evren tanmlamalardr. Bu tanmlar zerinde durmak faydal olur. Dnya merkezli evren, tanrsal gelenein zerinde gelime gsterdii evren anlaydr. Bu evren tanm, Ptolemy'in de dncelerine temel tekil eden evren tanmdr. Buna gre dnya her eyin merkezinde yer alr. Kopernik devrimine kadar btn toplumsal sistemler din kkenli olan bu doa tanmna dayal olarak gelierek varlklarn da bu temel zerinde srdrrler. Sz konusu sistemler, sarslmaz bir otorite olarak tanr ve tanrcalar tarafndan belirlenmi bu doa tanm ile kendi sistemlerine ve toplum zerindeki egemenliklerine bir meruluk getirirler. Tanrnn insana insandan daha yakn olduu esprisi, sistemin insan zerindeki denetimini ok arpc bir biimde ortaya koyar. Tanr tarafndan belirlenmi olan, dolaysyla mutlak bir otoriteye bal deimez bir doa ve buna bal olarak tanr tarafndan yaratlan ve her eyiyle tanrsal hkmlere bal klnm bir insan, meruluunu her eyin yaratcs olan tanrdan alan bir sistem tarafnda denetimde tutmak ok daha kolay olur. Belirttiimiz bu hususlardan da anlalaca zere insann tahakkm altna alnmas ve smrlmesi doann tanrsal bir otorite tarafndan belirlenmesi

22

Paradigmal Deiimde Kuantum


ve denetim altna alnmasyla balantl gelimitir. Bu durum bize doann kleletirildii ve tahakkm altna alnd bir yerde insann, dolaysyla toplumun da kleletirildiini, dolaysyla zgr olmadn gstermektedir. Dnya merkezli doa- evren anlay 16. yy ortalarnda gerekleen Kopernik devrimi ile birlikte deimeye balar. Gne merkezli evren anlay olarak da tanmlanan bu evren anlay, insanlk asndan byk bir devrimi ifade eder. Yeniden dou veya doaya dn felsefesi olarak Rnesans, byle bir doa tanmnn gelimesine kaynaklk eder. Demokratik komnal deerler zerinden gelien Rnesans, canl bir doa anlayn ngrmekte ve bu anlay temelinde zgr insan aa karmay hedefler. Doaya tutku dzeyinde bir ball ieren ve doay bir ana gibi gren bu anlay en iyi ekliyle kiliseye, kilisenin doa tanmna kar grlerini lm pahasna savunan Guardino Bruno tarafndan temsil edilir. Bruno'yu dncelerinden dolay yakan ve Galileo'yu yarglayan kilise nclndeki dini iktidar, bunu dine ok bal ve tanry savunma ad altnda bir gereke ile yaptn iddia etse de elbette ki meselenin z bu deildir. Sistemler en genel doa tanmndan tutalm gnlk yaamda kullanlan sradan bir sze kadar, maddi- manevi her adan toplumsal hayat oluturan btn olgular zerinden her zaman kendilerini btn ynleriyle rgtleme, denetime alma dolaysyla hkim klma ihtiyac duyarlar. Sistemlerin organik bir yapda gelimesi bu tarzda ilemesi ve sreklilik arz etmesi byle bir kapsamda rgtlenebilmesiyle balantldr. Kilisenin ok vahi

23

Paradigmal Deiimde Kuantum


bir cezalandrma yntemi ile gelien dncelere ka koymas znde iktidar korumak ve sistemi ayakta tutabilmesiyle balantldr. Doas gerei gnlk yaamdaki en kk bir itaatsizlik ya da tanrsal grn dnda doa hakknda sylenmi her sz, ceza ile karlk bulmak durumundadr. ktidarn doas gerei bu byledir. Btn bu aba ve fedakrla karn Rnesans felsefesi kendi ruhuna uygun bir toplumsal sisteme dnme imknna kavuamamtr. Felsefeyle uyum iinde olmas gereken bilim, felsefeden farkl bir tarzda geliir. Felsefeden koparak gelien bu bilimin ncln Dekart ve Bacon yaparlar. Daha sonra bu bilimin felsefesini de olutururlar. Bu yeni bilimsel ve felsefik yaklam, Rnesanssn ngrd canl, sonsuz bir renklilie, deiim ve retkenlie sahip doa anlaynn tam tersine yeni bir doa tanmn beraberinde getirir. Bu doa anlay dini gelenek zerinden gelitirilen doa anlayndan ok daha tehlikeli bir anlay zerinden geliir. lk kez hibir ahlaki l gzetilmeden doaya bir ynelim geliir. Bacon' un ngrd ve Dekardn da tasvip ettii bu anlay, insan yceltme adna doaya her trl saldr ve tahakkm biimini meru gsterir. Bu yaklam, yeni yeni gelien klasik fizik ve mekaniki felsefenin de temelini oluturur. Bu anlay zerinden gelien Mekaniki felsefe ve klasik fizik, kk doal toplumun paradigmasna kadar giden Rnesanssn doa ve toplum anlayna kart bir izgidir. Doay, duygu ykl, canl, ruhsall bulunan bir yapda gren Rnesans felsefesinde doa, doal toplumda olduu gibi insan koruyan, besleyen ve hayat veren bir ana

24

Paradigmal Deiimde Kuantum


olarak grlr. Yine Rnesans felsefesine temel tekil eden doaya dn mekaniki felsefeyle birlikte farkl bir ama ve anlay temelinde doaya kar bir ynelime dnr. Ataerkil zihniyet temelinde doaya bir ynelimi ifade eden bu anlay konunun iindede zaman, zaman ileyeceimizden imdilik ok fazla detaylandrmayacaz. zetle belirtecek olursak; klasik fiziin temel felsefesi olarak gelime gsteren mekaniki felsefe, canl doa anlay karsnda, kendisinde hibir canllk veya ruhsallk bulunmayan mekanik bir doa anlay temelinde bir gelime gsterir. Doay belli bir dzen ierisinde sreklilii olan bir makine olarak tasvir eden mekaniki felsefe, znde dini gelenein doa tanmn aamamtr. Dini gelenekte her eyiyle bir tanr yaratm olan, dolaysyla nceden belirlenmi belli bir dzen olarak tasvir edilen doa, mekaniki felsefeyle birlikte bundan ok da farkl olmayan, her eyiyle nceden belirlenmi ve belli bir g tarafndan harekete geirilmi, belli bir dzen dhilinde ileyen deimez, mekanik bir doa tanmna dnmtr. Dini gelenein gelitirdii doa anlaylarnda bile yeri olmayan, her trl insani duygu ve ahlaki lden uzak bir anlay ile doaya her trl ynelimi, talan ve tecavz meru gren bu anlay, Rnesans doa ve insan anlayna kar gelitirilmi olan son derece eril bir yaklamdr. Kapitalizmin hibir kural, deer, ahlak ve l tanmayan, bu temelde doa ve insana kar uygulad vahetin temelinde bu doa tanm ve paralelinde gelitirilen iktidarc bir bilimin kullanl yatmaktadr. Dman doa, cansz- l doa, tahakkm altna alnp tecavz edilmesi gereken

25

Paradigmal Deiimde Kuantum


bir doa anlay temelinde gelien kapitalist sistem, bunu ncelikle en ok smrlen snf ve cins olarak kadna kar bir toplumsal anlaya dntrerek bu temelde btn toplumu egemenlik altna almay ve smrmeyi nne koymutur. Gne merkezli doa evren anlayn benimseyen mekaniki felsefe, sistem oluturmada da merkezi, makine tarznda bir egemenlik arac biiminde srekli ileyen kat otoriter, dolaysyla deimez bir sistem gerei ortaya karmtr. Bata algda mekaniklik olmak zere toplumsal hayat oluturan sosyal, siyasal, ekonomik, kltrel ve psikolojik olarak hayatn her alannda u veya bu dzeyde bir etkide bulunmu, gerek ekolojik yapda, gerekse toplumsal ekolojinin bozulmasnda byk tahribatlarn yaanmasna yol amtr. Bu doa anlayyla zedelenmemi hibir toplumsal doku ya da iliki kalmamtr. Bilimin maddi anlamda nimetlerinden faydalanld kadar yine bu bilimin kullan nedeniyle en fazla toplumsal doas zarar gren, dnsel, ruhsal, psikolojik ve duygusal alanda byk tahribatlar yaayan bat toplumu olmutur. Maddi anlamda zenginlie boulduklar halde mekaniki doa anlay ve kaba maddeci bilim anlay temelinde gelien yeni toplumsal ekillenme, kendisiyle birlikte makinelemi ve paralanm bir toplumsal gereklii aa karmtr. zellikle de klasik fizik ncl ile gelien pozitif bilimlerin, doay birbirinden kopuk, belli paralarn bir araya gelmesiyle oluan mekanik bir yap olarak ele almas, kendisiyle birlikte paral bir bilim ve toplumsal bilincin gelimesine yol amtr. Bu bilme tarznn

26

Paradigmal Deiimde Kuantum


toplumsal gereklikte yaratt tahribatlar ise paralanm, ruhsal btnln yitirmi duygu zrl mekanik bir toplumsal gelime olmutur. Antik Yunan felsefesine dayal bir gelime izgisini esas alan, zellikle de bu ada temelleri atlan atomcu, dolaysyla maddeci gelenei esas alarak geliimini srdren bat merkezli determinist bilim anlay, atom alt olaylar karsnda mutlakyeti- belirlenimci doasndan tr byk bir kmaz ierisine girmitir. Varl, dolaysyla evrensel oluumu kaba madde zerinden anlamaya ve zmeye alan kartezyenci bilim, kuantum olaylarnda gzlenen sezgili, canl ve belirsiz doa olaylar karsnda eski ilevini yitirmitir. Sz konusu doa olaylarnda gzlenen yenilikler kartezyenci bilimin dayand doa- evren tasvirlerinin ne denli yanl ve yersiz olduunu ortaya koymaktalar. zellikle felsefi adan bu bilim anlaynn meruluunu tmden yitirmi olduunu belirtebiliriz. Gnmzde yaanan toplumsal bunalmlar, parampara edilmi toplumsal bilin ve sistemin smrgeci doas nedeniyle iine girmi olduu kriz, artk kartezyenci bilimin dayand bu doa anlay ile toplumsal sorunlara bir zmn getiremeyeceini ortaya koymaktadr. Kartezyenci doa ve bilim anlay ile toplumsal sorunlar zmek bir yana, esas olarak bu toplumsal sorunlarn zlebilmesi olay ancak bu doa ve bilim anlaynn zmlenerek almasyla mmkn olabilir. nk btn bu sorunlarn gelimesine kaynaklk eden en temel yn bu doa anlaydr. Btn bu sraladmz hususlar kuantum fiziinin aa kard yenilikler ile neden bu kadar gndemletiini, daha da nemlisi,

27

Paradigmal Deiimde Kuantum


toplumsal sorunlarn almas noktasnda kuantum fiziinin neden bu kadar nem arz ettiini ortaya koymaktadr. Gnmzde yaanan byk toplumsal sorunlarn alabilmesi noktasnda yeni bir paradigmal deiimin gerekli olduu aktr. Ancak gereklemesi ngrlen bu deiimin hangi tarihsel ve toplumsal temeller zerinde gerekleecei hususu son derece nem kazanmaktadr. Sz konusu deiimin demokratik komnal deerler temelinde, zgr ve demokratik bir kazanma dntrlmesi veya farkl bir izgide gelimesi hususu ise bu deiimin hangi toplumsal temel ve anlay zerinden gerekletirileceiyle balantl olacaktr. Durumun byle olmas bizi zorunlu olarak bir kez daha toplumsal tarih boyunca gelien zihinsel srelerimizi yorumlamaya gtrmektedir. nder APO'nun da en fazla nem verdii ve zerinde titizlikle durduu nokta zihniyet alannda tarihten gnmze dek yaananlardr. Bu erevede kuantum felsefesine dolaysyla kuantum fiziine giri yapabilmek ve daha yetkin bir kavraya ulaabilmek iin ncelikle genel olarak fizik bilimi ve ardndan da kuantum fizii ile klasik fiziin olay ve olgular ele almada ki temel farkllklar zerinde durmamz gerekecektir.

28

Paradigmal Deiimde Kuantum

BRNC BLM

1- Doay Bilmenin Bilimi Olan Fiziin Geliimini Ksa yks Fizik, genel anlamda doay bilmenin bilimi olarak tanmlanr. Doadaki hareket ve kuvvetleri yasalarla incelemeyi ngren fizik, doada bulunan madde-enerji, yine madde ile madde bileenleri arasndaki fiziksel etkileimleri inceleyerek belli sonulara varmaya alr. Sz konusu bileenlerin kendinde bulunan potansiyel g ve deiim olaylarnn yan sra, bu bileenlerin karlkl etkileimleri sonucu aa kan farkl kuvvet ve deiim olaylar ile de ilgilenir. Klasik anlamda fiziin kapsam ierisinde kabul edilen (fiziksel olan) madde tanm, mekanik, dolaysyla kaba maddeci gelenein etkisiyle yaplm bir madde (varlk) tanmdr. Bu tanm doada belli bir ktlesi, arl ve hacmi bulunan cisimleri ierir. z

29

Paradigmal Deiimde Kuantum


itibariyle canllk rnekleriyle dopdolu olan bylesi bir doann bu tanm zerinden, btn canllyla kavranabilmesi elbette ki dnlemez. Lenin'de bu tarz bir madde tanmn yetersiz bularak hakl olarak buna "doada duyumsanabilir ve alglanabilir her ey maddedir" biiminde bir gr ekleyerek genilik kazandrtmtr. Fiziin yakalam olduu gelime dzeyi ve aa kard sonular zerinden hareket edildiinde bile klasik anlamda yaplan bir fizik (madde) tanm almak durumunda kalr. Bir baka deile gnmz fiziinin kozmos ve kuantum snrnda seyretmesi yaplan keifler, klasik tarz bir madde tanmlamasn pratik sonular itibariyle de am bulunmaktadr. Fiziin normal bir mantkla hemen anlalmayan kendine has yasalar vardr. Bu farkn anlalabilmesi noktasnda basit bir rnek verelim. Byk bir hzla ilerleyen bir geminin arka ksmnda belli bir ykseklikten braklan bir tan genellikle denize deceini dnrz, oysa ta gemiye ait olan uzayn dnda braklmadka tan suya dmesi sz konusu olamaz. Burada belirleyici olan geminin uzaydr. Doadaki her cismin bir uzay var. Cisim hareket ettike kendi uzayn da beraberinde gtrr. Dolaysyla ta gemiye dren gemiyle birlikte hareket eden uzaydr. Daha basit bir rnek verelim. Bo bir bardan su dolu bir kovaya daldrlmas deneyi okullarda ska yaplr. Bo bir barda suya batrdmzda bardan suyla dolacan dnrz. Oysa gerekte bir tek damla su bile bardaa girmemektedir. Bardan iindeki havann diren kuvveti suyun bardaa girmesini nler. Dolaysyla bardaa su girmez.

30

Paradigmal Deiimde Kuantum


Yine belli bir ykseklikten farkl byklkte ama ayn maddeden oluan iki parann brakldn dnelim. Byk parann daha nce yere deceini tahmin ederiz. Oysa sonu byle deildir. Her iki parann da ayn zamanda yere dtkleri grlr. Bunun nedeni de dme yasasyla ilgilidir. Bu yasaya gre cismin dme srasnda ald yol, cismin ktlesiyle deil, geen srenin karesiyle orantldr. Burada amacmz baz deneyler yapmak deildir. Asl amacmz, fiziin kendi kurallarnn dz bir bakla hemen anlalamayacan ortaya koymaktr. Hatta birok deneyde ortaya kan sonu, ilk bataki mantmzla tezatlk arz eder. Yukardaki deneyleri de bu dncemizi daha anlalr klmak iin verdik. Doay bilmenin bilimi olarak tanmladmz fiziin kklerini doaya merakla yaklaan ilk insana kadar uzatmak mmkndr. Bu anlamyla fizik, insanln gelimeye balamasyla birlikte balar. Byclk bunun ilk sistemli giriimleridir. nder Apo, bu durumu insanln ilk glenme denemeleri olarak nitelendirmektedir. Ruh arma, ruh kovma gibi yaklamlar insanln, doann kendinde gizli glerin bulunduuna dair olan inancnn bir sonucu olarak gelimektedir. Genel doa, insan ve tanr tasvirleri mitolojik bir anlatm tarzyla da olsa dou dnce geleneinde vcut bulmaktadr. Yaratla veya doaya ilikin yaplacak her yorum, ussal ya da masalms tarzda olsun, doay bilme noktasnda insanlk adna bir aray ifade eder. nder Apo, "ilk arac kullanan insan, ayn zamanda ilk bilgiyi elde etmektedir." derken lk bilgiden bu yana, insanln ileriye dnk

31

Paradigmal Deiimde Kuantum


araylarnn yeni teknikler reterek ve toplumsal hayat bir aamadan bir dier aamaya sratarak srdrdne dikkat eker. Neolitik dnemden kalma el deirmeni vb. icatlardan tutalm, bilgisayar ve retim teknolojisindeki devrime kadar geen zaman zarfnda her teknik bulutaki srama, yeni bir bilgiyi ve onun etrafnda ekillenen bir toplumsal sistemin olumasn beraberinde getirir. Doay kendisi gibi canl gren doal toplum insan, kadn anann ncl ile bata fizik olmak zere btn temel bilimlerin mayasn da atmtr. lk mitsel giriimler, byclk, bitki karmlarndan ila yapmak ve yldz fal(astroloji)gibi ilkler bu gerei dile getirir. Bu miras zerinden daha ileri bir gelime dzeyi M. 3000'lerde Smer, Akad ve Msr uygarlklarnda grlmektedir. Su deirmenlerinin kullanlmas - Arimet'ten nce de -fiziksel bir kuvvet olarak suyun kullanldn ortaya koymaktadr. Yine benzer biimde Msr uygarlnda hz, zaman ve uzaklk gibi lmler yaplabilmektedir. lk yl hesaplanmas Nil nehrinin belli aralklarla tamas zerinden yaplmtr. Ayn hareketleri, gne takvimi gibi ilkler de bu uygarlklarla birlikte ortaya kmtr. Genel insan ve doa tasvirleri mitolojik bir anlatm tarzyla da olsa dou dnce geleneinde mevcuttur. Btn bu gelimeler felsefenin, fiziin veyahut genel olarak bilimin (dnce) daha fazla geliebilmesi noktasnda ok nemli bir kaynak durumundadr. Bu miras zerinde yeni bir dnce dalgas Grek yarm adasnda ba gsterir. M.. 6. ve 5. yy'da renimlerini dounun nemli dnce merkezlerinde

32

Paradigmal Deiimde Kuantum


grm olan Yunanl filozoflar, Ege kylarnda yeni tarz bir dn ifade eden felsefeyi gelitirirler. Yunanl filozoflarnn byk ounluunun znde fiziki olduklar bilinir. Tarihte ilk kez belli bir sistem dhilinde madde ve zihin ilikisinin kurulduu bu srete maddi olgu zerinden ok geni yelpazede soyutlamalarn yapld sylenebilir. Bu durum bir ynyle insanln dn tarznda ok nemli bir aamay ifade ederken, bir dier ynyle doa, evren, insan, madde-ruh, z- biim, kuvvet, hareket, yasallk vb. gibi varl ilgilendiren temel olgular zerinde de muazzam bir birikimin aa kmasn beraberinde getirmitir. Thales, suyu tm varlklarn temel maddesi olarak sayar. Ayrca iki temel kuvvet olarak bzlmeye yol aan merkezcil kuvvet ile genilemeye yol aan merkez ka kuvvetten bahseder. te yandan btn nesnelerin hareket halinde olduunu ve toplam madde miktarnn sabit olduunu belirtir. Benzer ekilde Heraklitos, her eyin hareket halinde ve deimekte olduunu belirterek doann diyalektik evrimine iaret etmitir. Mehur 'bir suda iki kez ykanmaz' sz bu tarz bir doa kavrayn sembolize eder. Enpodokles, evrenin toprak, hava, ate ve su drtlsnden olutuu grn ortaya atar. Bugn kullandmz anlamda atom kavramn ilk kez ortaya atan dnrler ise Anaksagaros, Leukippos ve Demokritos'dur. Bu dnrler doada mevcut her maddenin, fiziksel olarak blnmeyen sert -bir birini eken ve iten - atomlardan olutuunu ifade etmilerdir. Ayrca atomlarn devinim halinde olduklarn, dolaysyla doada var olan her eyin bu devinen

33

Paradigmal Deiimde Kuantum


paracklarn bir araya gelmesi sonucu olutuunu belirtmilerdir. Daha kk paralara blnmesinin olanaksz olduuna inanlan bu paracklara 'blnemez' anlamna gelen 'atomos' adn vermilerdir. Aristo, atom grn yadsyarak nicel madde kavram yerine olduka nitel bir kavram ve yaklam esas alr. Aristoteles ilkel maddeyi scak ve souk, slak ve kuru gibi niteliklere indirgeyerek gnmz fiziinin bir blmn oluturan termodinamiin temellerini atar. Ayrca dnyann sabit olduunu ve her eyin onun etrafnda dndn belirtir. Srasyla fiziksel bulular sralayacak olursak; Fiziksel Kuvvet balamnda Arimendin suyun kaldrma kuvvetini bulan ilk kii olduu sylenir. Dnya merkezli evren anlay zerinden dnya ve gezegenlerin ilk bilimsel haritasn Ptolemy yapmtr. Nikolas Copernikus, Aristo geleneinden koparak dnya merkezli evren anlay karsnda (1543) Gne merkezli bir evrenin oluumundan bahseder. Bu kendisiyle birlikte evrenin oluumuna ilikin yeni bir tartma srecini balatr. Galileo dnyann yuvarlak olduunu, hem kendi ekseni etrafnda, hem Gnein etrafnda dndn ispatlar. Den cisimlerin hzlanmalaryla ilgilenen Galileo, serbest (e zamanl) dme yasasnn, yani bir cismin dme srasnda ald yolun, cismin ktlesiyle deil, geen srenin karesiyle orantl olduunu belirtir. Yine daha nce yer ve gk fiziinin ayr, dolaysyla farkl yasallklara sahip olduklar dnlrd. Galileo her iki yerde de ayn doa yasalarnn ilediini belirterek yer ve gk fiziini de birletiren ilk fiziki olmutur.

34

Paradigmal Deiimde Kuantum


17.yy.da Rene Descartes, madde zerinde durarak, doadaki tm olaylar maddeye ve harekete indirgeyen mekaniki felsefeyi kurdu. Analitik geometrinin kurucusu olan Dekart, znde bilimin felsefesini oluturan en belirgin filozof olmutur. Platon, fizikte matematii nemserken, Aristo matematii bir kesinlikler bilimi olarak niteleyerek deiken olan doann matematikle deil ancak doaya uygun olarak esnek, dolaysyla deiebilen insan mantyla kavranabileceini belirtir. Descartes'in yapt ise mantk ile matematii btnletirerek ikilinin btnl zerinden doay kavrama olaydr. z eyleri en basit paralara blme ve kendi mantksal yaps ierisinde zmleme olan zgn analitik yntem bu btnln sonucunda geliir. zmleyici analitii gelitiren Dekart, deney- gzlem-deney ilemini balca yntemler olarak belirler. Nikolas Copernikus, Roger Bacon, Dekart, Galileo ve Kepler gibi bilim insanlarnn kefettikleri fiziksel yasalar, 17.yy sonlarnda Issak Newton tarafndan sentezlenerek genel bir fizik kuramna dntrlr. Klasik fizik olarak bildiimiz fiziin Newton'un adyla anlmas Newton'un, fizii genel bir evrensel kurama dntrmesindeki dehasndan ileri gelir. Sonrasnda Torecelli ve Paskal gibi bilginler, gazlarn basn ve hacim ilikilerine nicel yasalar getirdiler. 1787'de Coulomb elektrostatiin temel yasalarn bulur. Voltaik elektriin bulunuuyla elektrik retelerinin gelimesi sz konusu olur. 1819'da ise elektrik akmna elik eden magnetik etki kefedilir. Orsted 1827'de amper elektrodinamiinin yasalarn gelitirir. J.C. Maxwell klasik elektromagnetizma ve gazlarn kinetik kuramn gelitirir.

35

Paradigmal Deiimde Kuantum


20.yy.da Newton'cu fiziin yapsn temelinden sarsan iki kuram geliir. Bunlar Albert Einstein'n 1905'te yaynlad zel ve genel grelilik ile Max Planck'n Kuantum kuramn gelitirdii kara cisim masdr. Doay bilmenin bilimi olan fiziin, btn doa olaylaryla ilgileniyor olmas, yine doann temel bileenleri olan madde ve enerji gibi temel fiziksel elerle ura iinde olmas durumu, Fizik biliminin Kimya, Biyoloji ve Tp gibi dier bilimsel disiplinler iinde bir tr nc bilim olarak rol oynamasn beraberinde getirir. Astronomi, Kimya, Biyoloji, Jeoloji vs. dier bilimler de birer doa bilimi olmalarna ramen, en temel doa bilimi olan fiziin en nemli yardmclar olduklar gerei belirtilebilir. Yine Fizik ilk bakta hi ilgisi olmad dnlen arkeoloji, psikoloji, sosyoloji, tarih... vs. konularda da ilimlerin nemli bir yardmcs konumundadr. Ancak konusu bakmndan Fizie en yakn, hatta Fizikle i ie olan bilim ncelikle kimyadr. Fizik hemen, hemen tm bilimlerin gelimesine yardmc olmakta ve birok konuda onlarla i birlii yapmaktadr. Bu ibirliinden phesiz Fizikte yararlanmakta ve gelimektedir. Fiziin en yakn yardmcs ise matematiktir. Matematik bilimi ksaca Fiziin dilidir. Temel doa bilimi olan Fizik, evrenin srlarn, madde yapsn ve bunlarn arasndaki etkileimlerini aklamaya alrken Fizik balca iki metoda dayanr; bunlar gzlem ve deneydir. Doa olaylarnn eitli duyu organlarn etkilemeleri sonucu Fizikte eitli kollarn gelimesi salanmtr. Bu sebeple grme duyusunu uyandran kla beraber Fiziin

36

Paradigmal Deiimde Kuantum


nemli bir kolu olan optik; ayn ekilde iitme ile sesin fiziksel hareketini inceleyen bilim olarak akustik; Scak ve souk ile de termodinamik ortaya kmtr. Bunlarn yan sra elektromanyetizma gibi dorudan duyu organlarn etkilemeyen kollar da gelimitir. Fiziin 19. yzyln sonuna kadar geirdii aamalarda her ne kadar mekanik temel ise de, birbirinden bamsz olarak incelenen Fizik konular klasik fizik altnda toplanabilir. 20. yzyln bandan itibaren klasik fizik kurallarndan daha deiik, ancak ok daha mantkl ve mkemmel sonular elde edilmitir. Bu tr modellerle olay aklayan Fizik kollar ise Modern Fizik ad altnda toplanmtr. Fizik eitimi bugnde geree ok yakn sonular veren Klasik Fizikle balamaktadr. Klasik fizik, byk boy ve dk hzlarla hareket eden cisimleri inceler. Grelilik ile kuantum fiziinin btnlnden oluan modern fizik ise ok yksek hzlara sahip atom ve atom alt dzeyindeki fiziksel nicelikleri inceler. Modern fizikte kendi ierisinde parack fizii, dalga fizii vb. gibi farkl denklemler zerinden ileyen deiik fizik kollarna ayrlr. Fizik aratrmalar genellikle Kuramsal fizik ve Deneysel fizik olarak ikiye ayrlr. Bu iki alandaki aratrmalar ise temel ya da uygulamal aratrmalar eklinde ayrlr. Kuramsal fizik, evrenin yasalarn deneysel fiziin gzlemlerini kullanarak aklamaya alr. Deneysel fizik, nerilen kuramlardan hangisinin doru olduuna karar vermek iin tasarlanan deneyleri gerekletirir. Deneysel fizik ou kez, hibir kuram olmayan yepyeni doa olaylarn da kefeder:

37

Paradigmal Deiimde Kuantum


Elektromanyetizma ve Radyoaktivite bu ekilde kefedilmitir. Fiziin yeni alanlar ounlukla deneylerde gzlenen elikili ya da aklanamayan fenomenlere yant olarak gelitirilir. Fiziin yeni alanlar bazen deneysel olarak dorulanmadan nce, tamamyla kuramsal olarak ortaya atlr. 2Tarihesi Klasik ve Kuantum Fiziinin Ksa

Fizik, ksacas doadaki hareketleri ve temel kuvvetleri yasalar erevesinde inceleyerek aklamaya alan temel bir bilim daldr. Her tarihsel olguda olduu gibi temel bir doa bilimi olan fiziinde kkleri toplumsal tarihin balang evelerine kadar uzanr. Neticede pozitif bilimlerin amac da doay anlama, alglama ve kavrama abas olduundan ilk insanlama sreleriyle birilikte insann doay anlama abas ve bu abalar sonucunda gelien ilk paradigmalar bugnk dncenin, bilimsel dncenin ocukluk aamas olarak grmek ve byle anlamak yerinde bir yaklamdr. nsanlk o aamalar yaamasayd bugnk bilimden, bilimsel dnceden bahsetmek elbette ki mmkn deildi. Byclk, amanlk, falclk ve simyaclk insann doaya bakn ve doayla olan ilikilerini doay anlama ve kavrama abasnn ilkel biimlerini yanstmaktadr. Bu saydklarmzn bugnk bilime fizik gibi bilim dallarna analk ettii herkese bilinmekte ve kabul grmektedir. Doay ilk yorumlama biimi animizm ( ruhuluk) olurken sonrasnda mitoloji, din daha sonrasn-

38

Paradigmal Deiimde Kuantum


da felsefeye dnmektedir. Felsefe ile birlikte ilk defa inanca dayal bilme tarzndan klarak tanry ie kartrmadan sadece insan aklyla, dnceyle maddeyi tanmlama, doay ve evreni bilme, aklama abasna giriilmitir. Mantk kullanlarak hakikate ulama ve anlama yolunda madde teorize edilerek byk bir dnce gcne ulalmak istenmitir. Akl yoluyla maddi gereklii aklama abasndan dolay dnce byk bir soyutlama gcne ulamtr. Batda felsefenin yeniden gncelletirilmesi ve tartlmaya yeniden balamasyla birlikte gnmzn pozitif bilimlerine gei yaplabilmitir. z itibar ile fizik, felsefeyle birlikte ortaya kmtr. Dnemin Atinal filozoflarnn byk ounluunun temelde fizik bilimcileri olduklar bilinmektedir. Bilime dayal ortaya kan bat uygarlnn temelinde de felsefe yatmaktadr. Bata Descartes ve Francis Bacon olmak zere felsefe gelenei zerinden birok yeni filozof ve felsefeci k yapmtr. Fakat esasta gnmz biliminin felsefesini yapanlar ve bilimsel paradigmaya damgasn vuranlar Bacon ile Descartes'tir. Newton'cu fizik bu paradigmann eseri olmaktadr. Descartes felsefesinin temelinde radikal kukuculuk vardr. Akln kendisinden phe etmesi gerektiini savunur. Bunu da u nl szleriyle ortaya koyar. "Dnyorum yleyse varm." Tecrbe ve gelenek zerinden edinilmi bilgiye itimat etmemekte ve deer bimemektedir. Onun felsefesinde sezgiye yer yoktur. Yzde yz varl ya da doruluu ispatlanmam hibir olguyu gerek olarak grmemektedir. Descartes'e gre dnya bir makineden baka bir ey deildir. Bu yzden mekaniktir. Bu mekaniklikte

39

Paradigmal Deiimde Kuantum


madde ve ruh ayrmn keskin yaparak ruhu hiletirir. Ona gre maddenin kendisini var etmesinde hibir anlam, ama ya da ruhsallk yoktur. Doa mekanik yasalara gre iliyordur. Maddi dnyada ki her ey dzenleniine, hareketlerine baklarak bilinebilir. Descartes'in bu yaklam bilimin temel paradigmas olur. Yntemi analitik geometridir. Bu yntem, matematik formlasyonlardan etkilenerek olutuundan sorunlar paralara blerek ve onlar kendi mantksal yaplar iinde dzenleyerek ele almay n grmektedir. Nedensellikle sonucu belirleme gibi determinist bir yaklam sz konusudur Mekanik felsefenin olumasnda Descartes kadar etki eden bir dier bilim adam da F. Bacon'dur. Bacon, gzlem ve deney yntemini esas almtr. Tek tek ayrntlarla uramak yerine geneli kapsayan tikelden tmele kuramn ngrr. rnein bir madde zerinde bir deney yaplr, baarl getii takdirde dier maddeler zerinde de ayn yntemin uygulanmasn n grr. Felsefede bir maddi olgu tanmlanrken neden ve sonu ilikisi ekseninde ele alma vardr. Bu ilikiye neden ve nasl biimindeki sonuca gitme yaklam tekniksel bululara gitmedeki kaplar ardna kadar amaktadr. Bacon'a gre bilim kullanlarak doa tahakkm altna alnabilir ve doann efendisi olunabilinir. Bu grleri Descartes'e de paylalmaktadr. Bu anlaylardan hareketle de insann doay hizmetine alabilmesi bakmndan doann her trl tahribi reva grlm ve meruluk kazanmtr. Rnesans'n doay bir ana gibi dost ve canl gren yaklamna Bacon ve Descartes doaya yaklamlarndan dolay ters dtkleri sylenebilinir.

40

Paradigmal Deiimde Kuantum


lk Bululardan Newton Fiziine Bildiimiz anlamdaki diyalektii ilk kullanan Yunanl felsefeci Heraklitos'tur. Heraklitos, doadaki her eyin hareket halinde olduu, bu hareketinde srekli olduu, bunun kendisiyle birlikte bir deiime yol at ve deiimin de kanlmaz olduunu belirtir. Felsefesinin zn ayn suda iki kere ykanlamayaca szleriyle ortaya koyar. Her eyin hareketli olduu, bununda deiim ve dnmlere yol at kabul edildikten sonra bu hareketin nasl olutuu, madde denilen eyin nelerden olutuu zerine younlamalar, aratrma ve incelemeler derinletirilir. Bu aratrmalar sonucunda atom fikrine ilk olarak M. 400'lerde ulalr. Yunanca da atomos olarak bilinen ve artk blnemeyen anlamna gelen atomu Demokritos, maddenin temel ta olarak grr ve tm maddenin bu atomlarn st ste binmesinden olutuunu belirtir. Atomun kefiyle insann doay tanma, anlama merak giderilememi, aksine derinleerek artmtr. Her gn yeni bir aratrma, yeni bir keif faaliyeti gelitirilmitir. Bunlardan bir tanesi de suyun kaldrma kuvvetinin kefedilmesidir. Suyun kaldrma kuvvetini ilk kefeden Archimedes'tir. Archimedes'in bu buluundan sonra daha salam ve dayankl gemiler yaplarak denizcilikte byk gelimeler katledilir. Archimedes'ten ok daha nce gemiler vard ve deniz ticareti yaplmaktayd. Ancak gemilerin suyun zerinde nasl kald bilinmediinden salam ve uzun yol gemileri yaplamyordu. Gemilerin su yzeyinde

41

Paradigmal Deiimde Kuantum


kalmasnn suyun kaldrma kuvvetinden kaynaklandn, bunun da fiziksel bir kuvvet olduunu Archimedes kefetmitir. Bulular oaldka insann merak daha fazla artar. Yeryz kadar gkyz de insanlarn dikkatini ve ilgisini eker. Evrenin nasl olutuu ynnde dnceler geliir. lk defa mitolojik sylemlerin dnda evrenin oluumuna ilikin dnceler belirtilir. Pitoylemys, dnyann merkezinde yer ald bir evrenin oluum ve hareket teorisini gelitirir. Pitoylemys'in bu gr, Kitab Mukkadese de paylalr. Pitoylemys, ilk gk dzeninin haritasn yapm kiidir. Ona gre dnya evrenin merkezinde yer almakta, gne bata olmak zere dier tm yldz ve gezegenler dnyann etrafnda dnmektedir. Bu dnya gr kilisece de kabul grmektedir. Copernikus devrimine kadar bu gr kabul edilmektedir. Pitoylemys'in dinlerce de kabul edilen dnya merkezli evren anlay yana da yaklak 1300 yl bilim ve felsefe dnyasna hkim olduktan sonra 1543'te Copernikus'un gne merkezli evren anlayyla yklmtr. Copernikus'a gre, evrenin merkezi gnetir. Dnya, yldzlar ve dier tm gezegenler gne etrafnda dnmektedir. Bu yeni anlay, doay yeniden ele almada devrim niteliinde bir rol oynamtr. Bu srelerde Kepler, gezegenlerin hareketlerine ilikin deneysel yasalar astronomik izgileri incelemek suretiyle karr. Galileo den cisimler yasasn kefetmek iin deha ii deneyler yapar. Eylemsizlik, dzgn dorusal hareket, serbest ve e zamanl dme yasalarn kefeder.

42

Paradigmal Deiimde Kuantum


Newton ise dalndan yere den elmay kendisine ekenin yer ekim kuvveti olduunu dnr. Ve bu ekimin evrendeki tm ktlelerde olduunu dnr. Bu yer ekim kuvvetinden evrensel ekim kuvvetini bulur. Ve buna evrensel ekim( gravitasyon) kuvveti der. Newton kefedilen yasalara yeni yasalarda ekleyerek fizik dnyasna damgasn vurur. Bilim evreleri evreni yneten tm yasalarn Newton tarafndan kefedildiini dnrler. Hatta bir bilim adamnn yle syledii belirtilir. "Keke baka evrenler de olsayd. Tek olan evrenimizin tm yasalarn Newton kefetme bahtiyarlna ulat" biimindedir. 3- Newton'un Oluturduu Klasik Fiziin Temel Yasalar 1- Newton evreni, en, boy ve derinlik olmak zere boyutlu olduunu belirtir ve yle tanmlar. 2- Uzay boluunun derinliklerinde eter denilen bir madde bulunmaktadr. Btn hareketler bu eter iinde kendilerini gerekletirirler. 3- Duraan bir maddenin hareketsiz olduunu, dardan direkt bir etkileim olmadan, yda dardan bir kuvvet uygulanmadnda hareket etmediini, sabit durduunu belirtir. Yani duraan bir maddenin hareketi, devinimi yoktur. Buna da Eylemsizlik prensibi der. Bununla hareketin sadece gzle grlen bir ey olduunu belirterek, maddenin kendi iindeki devinimini grmez, gremez. 4- Her maddenin bir ekim kuvveti olduunu ve dier maddelere bu kuvveti uyguladn belirtir. Buna gre ar cisimlerin hafif cisimlere oranla daha

43

Paradigmal Deiimde Kuantum


fazla bir ekim kuvvetine sahip olduunu ve hafif olan cismi kendine ektiini belirtir. ekimi etkileyen dier bir nedende cisimler arasndaki mesafedir. Cisimler arasndaki mesafe arttka ekim kuvvetinin etkisi azalr. Cisimler arasndaki mesafe ksaldka ekim kuvveti artar. Buna da Ktlesel ekim kuvveti der. 5- Duraan bir maddenin itilmesi halinde yer ekimi srtnme veya baka bir mdahaleyle karlalmad takdirde bu hareket dz ve ileri doru sonsuza dek kendisini srdrr. Buna dzgn dorusal hareket adn verir. Dnya, gne ve gezegen sistemimizde bu erevede olumutur. Uzayda her cisim dz ve ileri doru hareket halindedir. Byk ktlelerin ekim kuvvetleri daha fazla olduundan hareket halindeki daha kk ktleler byk ktlenin oluturmu olduu ekim alanna taklrlar. Dnya bu tarzda gnein oluturduu ekim alanna girmi durumdadr. Hep ileri doru gitmek istediinden bu ekim alanndan kurtulmaya alr. Kurtulamaynca da saat ynnde kendi etrafnda tersi ynden de gnein etrafnda dnler gerekletirir. 6- Newton'un yer ekim kanununu kefettiini belirtmitik. Buna gre belli bir ykseklikten braklan hacimleri ayn ancak arlklar farkl iki cisme ayn derecede etki ettiini ve her iki cisminde ayn anda yere deceini belirtir. Buna da Serbest ve e zamanl dme yasas adn verir. 7- Belli arlklarla iki deiik maddenin reaksiyona girii ve yeni bir maddeye dnmesi halinde elde edilecek toplam arln her iki maddenin ilk arlklarnn toplam olarak ayn kaldn belirtir. Buna Ktlenin korunumu yasas adn verir.

44

Paradigmal Deiimde Kuantum


8- Newton, maddeyi doada belli bir ktlesi ve hacmi bulunan eyler olarak tanmlar. Ve maddenin tek tek atomlarn st ste binmesiyle olutuunu savunur. Newton'cu Mekaniin Temel zellikleri a-Newton'a gre uzay ve zaman olgular sistemlerden ve ktlelerden bamsz var olduklarn mutlak ve deimez olduklarn belirtir. Buna da Mutlak uzay, mutlak zaman der. b-Yasann kesinlii. Newton, kefettii bu yasalarn her zaman ve her yerde geerli olduunu belirtir. Gzlemci ile gzlenen nesne arasnda herhangi bir ban olmadn, gzlemcinin deimesi halinde bile gzlenen nesnedeki hareketin deimediini belirtir. Yani olgu veya hareketin gzlemciden bamsz olduunu belirtir. c- Dardan herhangi bir kuvvet uygulanmadnda hareketin srekli ve dz bir izgi izlediini belirten Newton, Bir eyin hareketi ve gemii bilinirse, sonucunda yani geleceinde bilinebileceini belirtir. Bu temelde mkemmel ileyen yasa tikelden tmele ve gelecein belirlenebilirliin, n grr. Newton'cu Fiziinin Etkileri Fizik biliminin disiplin kazanmasnda felsefe byk lde etkin olmaktadr. Hegel bu fiziin diyalektik idealist yorumu olurken Hegel'in rencisi olan Marks'da diyalektik materyalizmi gelitirmitir. Hegel'in felsefesinin kafa st durduunu, yani ruhu ve idealist olduunu syleyen Marks, materyalist

45

Paradigmal Deiimde Kuantum


yorumla ayaklar zerine oturttuunu syler. Klasik fizikteki mutlaklk, dz ilerlemecilik ve benzeri yasalar Marksist bak asna olduka arpc bir biimde yansmaktadr. Dnemin tm felsefe, sosyal bilimci, ekonomist, sosyal, kltrel ve politik bak alar Newton fiziinin, Newton'cu bakn ar etkisi altnda gelime gsterdiler. Teknik bulular ve sanayi devrimi ile birlikte Newton mekaniinin doruluu da adeta kuku gtrmez oldu. Newton'cu bilim, tm paradigmalarn ana kayna haline geldi. Newton'un doadaki tm bilinmezlikleri zd ve bulular bulduu dnlse de aratrmalara devam edilir. Bu aratrmalar srecinde Newton'un belirttikleriyle elien kimi sonulara ulalr. Bu eliki en fazla da hz zerinde ortaya kar. Newton, doadaki her hangi bir varla mdahale edilerek hem hz verilebileceini, hem de ondan hz alnabileceini belirtmiti. Ancak Mikelson ve Morley adnda iki bilim adam, bir ilke gibi ele alnan bu teoriyi k zerinde denerler. Dnyann dn yn karsna bir ayna konularak o aynaya yneltirler. Normalde gidi esnasnda dnyann dn hzn da kendi hzna katarak daha abuk gitmesi geri yansma esnasnda ise daha ge ulamas gerekirken yle bir ey olumaz. In gidi ve dn hznda bir deime olmaz. Bu sonu kafalarda soru iareti yaratr. Ta ki Einstein teorilerinde yeniden tanmlayncaya kadar o karklk srer. Newton fiziini sarsan dier nemli bir olayda Kara cisim mas olarak bilinen nn yaylmasn konu alan deneydir. Bu konuda Mark Planck 1900 ylnda bir deney gerekletirir. M.Planck bu deneyini

46

Paradigmal Deiimde Kuantum


veya sy en ok souran cisimler olan kara cisimler zerinde yapar. Planck kara cisme yksek derecede s vererek, bu cisimden yaylan s enerjisini gzlemler. Atele stlan cisim kztka yaylan s uzun dalga boylarndan ksa dalga boylarna dnr. Ancak belli bir scaklktan sonra yaylan s dalgalar kesik kesik paketikler (tanecikler) biiminde hareket etmeye baladn grr. Bu Planck' da ok artr. nk Yeung deneyi ile n bir dalga hareketi olduu deneyle ispat edilmi ve bu genel bilim evrelerince kabul grmt. Yapt deneyle ulat sonu ve dncesi arasnda tezatlk oluur. Uzun sre bunun etkisinde kalarak ulat sonular bilim dnyasyla paylamak istemez. Ancak sonuta istemeyerek olsa ulat bu artc sonular aklar. In dalga tarznda m, parack tarznda m hareket ettii younca tartlan bir konuydu. Yeung deneyi sonucunda ulalan sonular bu tartmay ksmen dindirmiti. Ancak Planck'n ulat sonular aklamasndan sonra bu tartma yeniden alevlenir. Bu tartma Einstein'n Foto elektrik deneyine kadar devam eder. Foto Elektrik deneyi: Einstein, bir metal levhaya k fotonlar yneltir. Ortalama geen her 20 bin fotonun bir elektron kopardn grr. Bu ancak Planck deneyinin doru olmas halinde olabilecek bir eydir. nk taneciin arpmas sonucunda bunun gerekleebilmesi mmkn olabilirdi. Yeninden n dalga m, parack m olduu ynndeki tartmalar hz kazand. In deneylerle hem dalga hem de parack olduu ispatlanr. Ancak bu eliik durum derin tartmalara yol aar. Kuantum teorisinin ekillenmesine

47

Paradigmal Deiimde Kuantum


nclk eden N.Bor'un n hem dalga, hem de parack olarak kabul edilmesi gerektiini belirterek bu tartmalar bir sonuca balar. Bylece n dalga ve parack ikilemi kabul edilir. Ik nedir sorunsuna hem dalga hem parack cevab verildi. Einstein ve zafiyet Teorisi Newton mekanii boylar byk ve hzlar dk cisimler zerinde baaryla uygulanyordu. Ancak boylar kk hzlar byk cisimler zerinde uygulanamad. Einstein'n gelitirdii izafiyet teorisiyle birlikte boylar daha ufak, hzlar daha yksek cisimler zerinde de uygulanabildi. Einstein bu teori ve bulular ile fizik dnyasnda devrimci bir k gerekletirdi. Bylelikle Newton fiziini byk lde at. Teorisine ve zaman da katarak Newton fiziini ykt. zel Grelilik 1-Uzay boluunda eter diye bir madde yoktur. Evrende bulunan btn cisimler i devinimlerinden dolay hareket halindedirler. Hibir cisim sabit ve duraan deildir. Yani eylemsizlik diye bir ey yoktur. Yani Newton'un gelitirdii eylemsizlik prensibi geerli deildir. ayet evren boluu eterle dolu olsayd btn cisimler, ayn ve sabit hzlara sahip olmalar gerekirdi. Evrende referans alnabilecek sabit herhangi bir cisim bulunmamaktadr. rnein uzay boluunda bir gemi ierisinde oturan bir insann etrafnda referans alabilecei bir cisim bulunmuyorsa o zaman hareket

48

Paradigmal Deiimde Kuantum


ettiini anlayamaz. Hareket ettiini anlayabilmesi iin referans alabilecei bir cismin olmas arttr. Ancak bu durumda hareketin farkna varabilir. O zaman gzlemci asndan hareket mutlaktr. Bu durumda hareket greli yani izafidir. 2-Ik hz sabittir. Evrende ki en son hzdr. Ik hznn zerine ne hz eklenebilir, ne de bu hz drlebilinir. Bu hz sabittir ve bu zellik evrende sadece a ait olan bir eydir. Ik boluktaki son hzdr. Bir cismin hz arttka boyu ksalr. Ik hzna ulanca cismin boyu sfr olur, yani ortadan kaybolur. Hz arttka ktlesi artar, k hzna ulanca ktlesi sonsuz olur. Dolaysyla k hzna ulalamaz. Bir cismin hz arttka arlk miktar ( ktlesi de)da artar. Miktar arttka enerjisi de artar, k hznda eitlenir. Bu durum E=mc2 (enerji eittir, ktle arp k hznn karesidir) forml ile ifade edilmitir. Hz arttka enerjinin artmas enerjinin artmasyla da ktlenin artmas, enerjininde bir ktle olduu fikrini dourmakta, ayn zamanda enerjinin ktleye dnmyle maddenin enerjiye, enerjininde maddeye dnebilecei kefedilir. Bu teoriye gre k hznda zaman farkl iler. kiz kardelerden birisi %70 k hzna yakn bir hzla bir yldza yolculua ksn drt k yl gidi ve dn 6 yl olarak hesap edelim. Dnyada kardeini bekleyen karde iin bu zaman 10 yl kadar olur. Buna zamann genlemesi denir. Ik hznda ise zaman adeta durma noktasna gelir. Ik hz ile yaayan bir insan hi yalanmaz. Yani zaman duran ve hareket eden gzlemciler iin farkl olur. Bu adan zamanda grelidir.

49

Paradigmal Deiimde Kuantum


Genel Grelilik Birbirine gre hzlanan ya da yavalayan ivmeli cisimlerin hareketlerinin incelenmesidir. Burada uzay ve zaman kavramlar bir btnlk oluturduunu, bir birinden kopuk ve mutlak olmadn aklar. kisini bir birinden ayrarak mutlaklatrmak ve bunun zerinden karsamalar yapmak insan yanl sonulara gtrr Newton ktlelerin birbirini ekmesini evrensel ekim kuvveti( gravitasyon) olarak tanmlar. Einstein bunun yanl olduunu sistemlerin bu ekimlerden dolay olumadn, uzay boluunda her ktlenin kendi arl ve hacmi orannda bir ukur oluturduunu, sistemin bu ukurlardan kaynakl olutuunu belirtir. rnein gne hacmi ve ktlesi orannda bir ukur oluturur. Bu ukurla olumu olan bkeyliiyle dnyann taklmas, yani dmesi ve bu bkeyli ukur ierisinde kendi ktlesi orannda bir ukur oluturmas dnya ile birlikte ayda ayn sistemi izleyerek dnyann oluturmu olduu ukurda kendi ktlesi orannda bir ukur oluturmakta ve sistem byle gereklemektedir. Kk ktleli cisimlerin byk ktlelerin oluturmu olduu ukurlardan kurtulma abas sonucunda hem kendi etrafnda (spin) hem de byk ktleli cismin etrafnda dn gerekleir. Kk cisimler, byk cisimlerin ukurdan srekli kap kurtulma eilimindedirler. Kurtulamaynca da sistem srekli hale gelir. Yani ekim kuvvetinden ziyade, ukurla oluan bkeylikten doan ekim alan vardr. Yine Einstein zamann byk ktleli cisimler zerinde ar yani yava, kk ktleli cisimler

50

Paradigmal Deiimde Kuantum


zerinde ise daha hzl altn syler. Cisimler kendi ktleleri orannda ekimden kaynakl zaman aygt olarak kullandmz saat aygt zerinde basn uygular. Bundan dolay dnya da kullandmz saat ayda dnyaya gre daha hzl alr. Gnete ise ok daha ar yani durma derecesine gelebilir. Yine Newton fiziinde ktlenin-maddenin korunumu yasas vard. Bu Einstein tarafndan maddenin ve enerjinin korunumu yasas biiminde ele alnmaktadr. Enerjinin de ktlesi olduunu, maddenin enerjinin vcut bulmu hali olduunu, yani enerjinin maddeye maddenin ise enerjiye dnebileceini ikisinin de znde ayn ey olduunu belirtir. Reaksiyona giren maddenin reaksiyon sonucunda arlk miktarn korumas ilkesi enerjinin korunumu iinde geerli bir ilke olarak n grlmektedir. Newton'da evren boyutlu olarak ele alnr; en, boy ve derinlik. Uzay ve zamann birbirinden bamsz var olduu sylenir. Einstein uzay ve zamann birbirinden kopuk ele alnamayacan, zamandan bahsedebilmemiz ancak bir uzayn var olmasyla mmkn. Yine uzaydan bahsedebilmek iin bir zamana ihtiya duyulacan yani biri olmadan dierinden de bahsedebilmemizin mmkn olmadn syler. Bu boyutlu evrene zamannda drdnc boyut olarak eklenmesini bylelikle boyutlu evrenin zaman boyutuna bklmesiyle tamamlandn sylemektedir. Yine evrenin bir balon gibi itiini yani genilediini ve kritik deere kadar da bunun byle sreceini syler. Bylece Einstein izafiyet teorisiyle Newton'cu fiziin yasalarn byk lde deitirerek Newton fiziinin almas ynnde devrimci nitelikte

51

Paradigmal Deiimde Kuantum


yeniliklere imzasn atmtr. Bylelikle Newton'cu fiziin almas ve kuantum fiziinin de gelimesini de beraberinde getirdi.

52

Paradigmal Deiimde Kuantum

KNC BLM

KUANTUM TEORS VE TEMEL LKELER Kuantum teorisi atom alt paracklarn davranlarn ve hareketlerini inceler. Atom alt paracklar hibir kurala ve formle smayan acayip davranlarda bulunurlar. Bu acayip davranlar kuantum kuramnn temelini oluturur. Kuantum Latince de k paketi anlamn tar. Kuantum mekanii bu paracklarn ktle, elektrik yk, enerji ve momentumlaryla ilgilidir. Is, k ve dier radyasyonlar kk enerji paketleri halinde yaylr. Bu paketlere kuanta ad verilir. rnek olarak foton parac n kuantasdr. Kuanta teorisi, n tabiatnn anlalmasyla birlikte ortaya kt. In dalga ve parack durumu 1905 ylnda Einstein tarafndan ispat edilmesiyle birlikte bu teorinin geliimi hz kazanmaya balad.

53

Paradigmal Deiimde Kuantum


1900 ylnda Maks Planck siyah cisim mas adn verdii deneyini gerekletirdi. Istlan demir bir ubuktan yaylan radyasyonun srekli olmad kesikli, dane paketleri biiminde hareket ettiini ortaya kard. Bu enerji paketleri atom paracklaryd. Planck bunlara kuantum ismini verdi. Bu olay kuantum teorisini balatan deney oldu. 1905'te Einstein'n foto elektrik etkiyi bulmasyla birlikte bu teori hz kazanr. Bir foton saana metal bir levhaya yneltilir, metaldeki atomlara arpan fotonlarn elektron kopard gzlemlenir. Her arptrma buna benzer sonular ortaya kar. Bu deneyle ma ile madde arasndaki ilikini kefedilir. Bu deney atomun iyaps zerinde de denenmeye balanr. Atom alt paracklarnda hem parack, hem de dalga karakterine sahip olduklar bulunur. Bunun zerine parack dalga denklemi kurulur. Bunun zerinden de Atom alt paracklardaki belirsizlik kefedilir ve bu belirsizlik prensibi olarak kanun haline getirilir. Cisimlerin hareketlerini ve kuvvetlerini tanmlamak zere Galileo, Huygens, Newton vb. tarafndan 17 yy iinde temelleri atlan klasik mekanik, hzlar k hz yannda ok dk kalan cisimlerin mekanii olduunu belirtmitik. Klasik fizik ok daha byk hzlar iine alan bir genilie Einstein ile 1905'te kavutu. Rltivistlik ya da lorents invaryantlar mekanii diye anlan bu genilemede bylece klasik mekanii erevesi ierisinde kald. Ne var ki k hzna yakn bir hzla hareket eden cisimlerin mekaniini de kapsayan bu geniletilmi mekanik, makro cisimler dnyasna pek yakt halde mikro cisimler dnyas-

54

Paradigmal Deiimde Kuantum


na oturmuyordu. Boylar atomlardan byk olmayan cisim daneleri iin tutarl olamyordu. Bu tutarszln snr " etki kuant" denilen bir doa sabitinin 1900 ylnda Planck tarafndan kefedilmesiyle birlikte ortaya kt. Makro fizik bakmdan "ufack" bir byklk olan etki kuant, mikro fiziksel olaylarda boyundan beklenmeyen dev bir rol oynuyordu. Klasik mekaniin makro boyutlar iinden gzlemden kap kaybolan ama etki kuantnn kkl ve belirleyici bir rol oynad bu olaylar kuanta olaylardr. Klasik mekaniin yasalar bu olaylarn snrnda sona ererken kuantum mekanii, nkleer fizik ve parack fizii birimleri geliim gstermeye balad. Nkleer santraller kurularak atomun iindeki enerji kullanlmaya baland. Byk atom arptrclar imal edilerek atomun derinliklerine el atlmaya baland. nsanolunun bugn sahip olduu ileri teknolojik aletler kuantum mekaniinden sonra elde edilmitir. Elektron mikroskoplar, bilgisayarlar, TV, elektronik cihazlar, lazer bunlardan bir kadr. Tp alannda da birok gelimi cihaz bu teoriden sonra elde edilmitir. Klasik fizikte hareket dz ve izgisel olduundan, hareketin sonucu kesinlie yakn bir dorulukla bilinebilir. rnein belli bir hzla giden bir aracn bir saat sonra nerede olaca doruya yakn bir dzeyde bilinir. Bu durum denizde seyreden bir gemi veya uzaya gnderilen bir roket iinde geerlidir. Hareketin bu zelliinden dolay klasik fiziin sonular kesin ve nettir. Bu durum bata da belirttiimiz gibi makro fizik iin geerlidir. Ancak atom alt paracklarda bu kural geersizdir. Bununda temelinde maddenin kendi iyapsndan dolay hareketin dz bir izgi izlememe-

55

Paradigmal Deiimde Kuantum


sidir. te bu yeni durum fizikte yeni bir r aar. Artk mutlak, kesin belirlenimci gr terk edilir. Bunun daha iyi anlalmas iin biraz daha zerinde durup yorumlarmz derinletirebiliriz. Belirlenimci Dnya Grnden Belirsizlik lkesine: Beynimiz, yzyllardr gelenein ve lc bilimin ok kaba diyebileceimiz l aletleri ile determinist alglamalarn etkisinde ekillenmitir. Duyu organlarmz da ayn mantkla bir alg ve kavrama krl yaamlardr. Doa, evren ve insan gerekliinde aa kan canllk, deiim dinamii karsnda birey ve toplum olarak duyarllmz byk lde yitirmi bulunmaktayz. erisinde yaadmz evren -dnya ve insani doamz adeta tanrlar tarafndan ezelden ebede belirlenmi gibidir. Bu ynyle dnp kendimize baktmzda gerektende birer belirlenmilikler dizisi olduumuzu grebilmekteyiz. Gerek toplumsal doa ve evremizle iliki, gerekse kendimizle olan ilikilerimizde tanma ve tanmlanma adna canllk- deiim- heyecan ve zgrlk tutkusu hemen hemen yok gibidir. yle ki yaadmz bunca eliki atma ve bunalma ramen birey, toplum ve cins olarak kendimizi bir an dnme ve tanmlama ihtiyacn bile hissedememekteyiz. Tanmlanmlmz -belirlenmiliimiz- bunu gerektirmemektedir. Buna ihtiya duymamamzda bu tanmlanmlklarn zerimizdeki etkisi ve gcyle balantldr. Gemite nasl dnlm nasl his edilmi ve neler sylemise bu duygu ve dnce duvarlarmz

56

Paradigmal Deiimde Kuantum


ryor, yeni bir ruhsalla kavuma adna bu duvarlar aamyoruz. Bunun ne cesaretini nede gcn kendimizde bulamyoruz. Dolaysyla bize dayatlan benliklerin dna kamyoruz. yle ki belirlenmemilikler karsnda bir rknt bir korku, adeta bir sahip, bir belirleyene kendini mahkm etme durumu ile kar karyayz. zetle gemi alglamalarn ar etkisi altnda olduumuzu belirtebiliriz. Bunun temelinde tanrsal olgu ve onun yansmalarnn yan sra, mutlakyeti tahakkmc devleti dzenlerin, duygudnce ve insan ruhsallnda yaratt korkuluklar ve zorunluluklar vardr. Toplumun ilk bilge kiileri olan byclerden tutalm peygamberlere, peygamberlerden Thales gibi filozoflara, Aristoteles'ten Einstein'a kadar btn dnrlerin znde birbirlerine yakn alglama dzey ve yntemleriyle hareket ettikleri sylenebilir. Einstein gibi bir deha bu tarz dn tarznn zirvesine ulaarak bir anlamda da bu dn tarznn sonunu getirmitir. Bunu yaparken de yeni bir dnce yoluna girilmesine byk katklar olmutur. Ancak kendisi doadaki acayiplikleri kabullenememitir. Einstein'a kadar uzanan eski bilimsel srelerde doa olaylar makro fizik kuramlar ve matematikteki inceliklere ramen hep kaba mantkla ele alnmtr. Yaratlan makro fizik kuramlar bu kaba mantn erevesini aamamtr. Bu anlayn doayla temasa gemede l aletlerini kullanarak kurduu iliki, doay idealize etmekten teye gidememitir. Olaylar hep dtan kaba geometrik yaklamlarla irdelenmi, olayn kendi iindeki potansiyeli, olayn i geometrisi dikkate alnmamtr. Olayn i dinamiine, yani olayn kendi

57

Paradigmal Deiimde Kuantum


iinde, kendini bir anda dntrebilecek olanaklar ve bu olanaklarn bir anda potansiyel bir btn olarak davrana, ksacas olaslk denilen birikim dinamiine dnebilecei hususu anlalamamtr. Bu biimci mekanik ve keskin mantk, atom alt olaylar karsnda ilevsiz hale gelmitir. Bu ksa kyaslama ve deerlendirmelerden sonra kuantum teorisinin yeni doa, evren ve insan tasvirleri ekseninde aa karm olduu temel ilke ve zelliklerini ele alarak, bu ilke ve zelliklerin toplumsal alanda zellikle de insan olgusunda nasl yaand noktasna daha fazla yer vererek sosyolojik ve felsefik ynleri zerinde durmaya alacaz. Kuantum Felsefesinde Belirsizlik lkesi Determinist mantn sonularndan domu bilimsel soru, kavram ve l aletleri ile atom alt olaylarn lmeye alan bilim adamlar bu dnyadaki acayip, anlalmaz ve tam olarak llemeyen kuanta olaylar karsnda byk bir kmazla kar karya kaldklarn grdler. nk bu yeni alanda kaba ve determinist mantk temelinde doayla kurulmak istenen her iliki ve bu erevede doaya yneltilen her soru hibir biimde sonu alamyordu. Bu ilgin ve anlalmas zor doa olaylar karsnda kartezyenci anlay ve bu anlaytan beslenen klasik fiziin aragere ve yasalar zmsz kald. Bu durum karsnda bilim adamlar adeta iki yol azna gelmi bulunuyorlard. Bu noktada ya dayandklar mant ve bu mantktan beslenen kavram ve kuramlar terk edip doann yeni dilini anlamaya alacaklard ya da

58

Paradigmal Deiimde Kuantum


fizikte gelinen dzeyin ok stne kamayacaklard. Bu durumda bilimsel araylarndan vazgemeyi gze almayacak olan bilim insanlar yoluna ne pahasna olursa olsun devam etmeyi, eski mantk, kavram ve kuramlarndan vazgeerek, doann zne uygun bir devrimi, bilim alannda da gerekletirmeyi baardlar. Atom alt dnyada yaplan kimi deneylerin sonucunda; n hem dalga, hem de parack zellii gstermesi, bir paracn konum ve hznn bir anda birlikte lememe durumu, belirsizlik gibi bir ilkenin bilim alanna girmesini zorunlu hale getirdi. Yaplan deneylerde; bir elektronun konumunun tespit edilebilmek iin paracn zerine bol miktarda n gnderilmesi gerekiyordu. Ancak bu youn k gndermeden sonra ancak n yeri tespit edilebildi. Ancak paracn zerine gnderilen k, paracn hznda sapmalar meydana getirip paracn doal hareket biiminin bozulmasna yol amaktayd. Bu bakmdan paracn hz lldnde paracn pozisyonu belirsizleiyordu. Paracn pozisyonu lldnde ise bu kez paracn hz sonsuz belirsizlik kazanyordu. Yani birindeki tespit dierinin belirsizlik kazanmasna neden olmaktayd. Sz konusu paracklar k hzna yakn bir hareket hzna sahiptirler. Yine bu paracklarn kendilerine has, zgr ve kolay denetlenemeyen hareket tarzlar, onlar ayn anda lme ve belirleyebilmeye olanak tanmamaktadr. Mikro dnyada gerekleen bu doa zellii karsnda klasik fiziin olaylarda tam kesinlik arayan, yzde yz lm ve belirlenebilir yaklam ilevini yitirerek fiziksel olaylara yeni ilkeler zerinden bir yaklamn gelimesine yol at. Bu durum fizikiler arasnda tartmalara ve

59

Paradigmal Deiimde Kuantum


ayrmalara neden oluyordu. Bu olaylardan hareketle Werner Heisenberg belirsizlik prensibinin kuantum fizikte temel bir ilke olarak yer almas gerektiini ne srd. Daha sonra bu ilke kuantum fiziinin en temel ilkesi oldu. Belirsizlik ilkesi; klasik bilim anlaynn her ey yzde yz bilinebilir ve belirlenebilir anlayn aan, olaslklara daha fazla yer veren, olaylarn bir taraf kesin olarak bilinse dahi bir dier yznn ayn kesinlikte bilinemeyeceini n grerek kat determinist dnya grn aan, daha esnek ve daha zgrlk bir dnya grne temel oluturan bir nitelik tamaktadr. Daha nce de yaptmz tanm ve almyla klasik fizik, kat, sert ve llebilir dk hzlardaki maddeler zerinden baarl bir biimde uygulanabilen Newton fiziine verilen addr. Yukarda sorunun ortaya konu ekli ve anlattmz belirsizlik ise olay ve olgulara yaklamdaki belirlenimci yaklamlarn almasn n gren kuantum fiziinin temel ilkesidir. Belirsizlik ilkesinin iyi anlalmas asndan ncelikle klasik fizik ve bu fiziin paradigmasn oluturan mekaniki felsefenin iyi anlalmas gerekir. Mantk ve yntem olarak klasik bilimde aa kan determinist dzey anlalmadan belirsizliin de iyi anlalmasndan bahsedilemez. Bu fizik, daha kk boy ve yksek dzeydeki hzlarla hareket eden maddeler zerinde de Einstein'n grelilik teorisi sayesinde uygulanabilmitir. Klasik fizik felsefesini oluturanlar Descartes ile Francis Bacon'dur. Bilimsel yntemin kurucularndan olan bu iki felsefeci ve bilim adam doadan somut bir tarzda faydalanabilme noktasnda

60

Paradigmal Deiimde Kuantum


devrim niteliinde yntemler gelitirmilerdir. zgn analitik, tikelden tmele l kullanma yntemi, bu temel yntemlerden bazlardr. Bylesi nemli yntemler kefetmelerine ramen doa ve toplum olgularna yaklamlar bata olmak zere temel anlaylarnda zihniyet yaplarndaki kat ve kesinliki yaklamlar aamamlardr. Mekaniki felsefenin kurucusu olan Descartes hi bir kukuya yer brakmayacak tarzda ak ve doruluu kesin olarak kantlanm olan bilgiye ulamay ama edinir. Hakikate ulamann ancak bylesi bir bilgi kuramnn gelitirilmesiyle mmkn olabileceini savunur. Hakikatin kesin olduuna, dolaysyla ona ulamann tek yolunun ise kesin bir bilgi kuramnn gelitirilmesiyle mmkn olabileceine inanr. Bu nedenle her eyden phe etmeyi en temel ilke olarak belirler. Radikal kuku olarak da bilinen bu ilke, onu nihayetinde phe etmeyecei tek ey olarak phesi ve tabi ki phesinin kayna olarak dnme etkinliine ynelterek, zerinde tm bilgi teorisini (epistemolojisini) gelitirecei kesin ve salam bilgi olarak "dnyorum, yleyse varm" formlasyonunda ifadesini bulan ar dzeyde bir kukuculua gtrr. Descartes doay ynetenin mekanik yasalar olduunu, dolaysyla doadaki btn deiimlerin bu mekanik yasalara uygun biimde gerekletiini savunur. Sz konusu yasalara gre hareket eden bu doa dzeninin, bilimsel yntem kullanlarak tam olarak bilinebileceine inanr. Ona gre doadaki her ey dzenleniine ve hareketlerine baklarak aklanabilirdi. Descartes, z blme, paralama, lme ve tekrar btnletirme olan tmden gelim olarak bildii-

61

Paradigmal Deiimde Kuantum


miz bilimsel ynteminin (analitik geometrik yntem), mekanik doann anlalmasnda biricik yol olduu inancndadr. Doann, bu yntem kullanlarak bilinebileceine dnk kanaatini kesin bir biimde dile getirir. Klasik fizikte kullanlan belirlilik, belirlenimcilik vb. gibi kesinliki kavramlar, znde tanrsal zihniyeti aamam olan sz konusu mekaniki felsefenin direk veya dolayl sonular olarak ele alnabilir. nemli bululara kaynaklk etmelerine ramen tanrnn yerine insan koyma anlaylar, doann tahakkmne yol aan bak alar gibi yaklamlar, znde bu zihniyetin geleneksel tanr anlayndan kopamadklarn gstermektedir. Bu adan daha nce ruhsal eyler zerinden insanl smren kaderci anlay, burada da dz maddi nedenler zerinden bilimsel yntem ad altnda kendini tekrarlamtr. Toplum ve doa olgularnda ar maddi yaklam ok kaba bir tarzda her eyin temeli saylarak duygu, sezgi ve ruhsallk gibi canlln, zelde ise insann varln oluturan bu temel olgular grmezden gelinerek deersizletirilmelerine yol atlar. Bu yaklamla toplumsal gereklii bir arada tutan manevi balar paralayarak toplumsal ilikilerin temeline ruhsuz, duygusuz ve kaba maddeci yaklamlar koydular. Bu anlay ve zihniyet topluma yle derin bir biimde dayatld ki, btn toplumsal balarn temelini oluturan ana ocuk ilikisi bile maddi boyutlara kaydrld. Bu fiziin maddeyi alglay biimi ve ele al tarzndaki kabadz ve paral yaklamlar genel toplumsal ilikilerin yannda, insann benliini oluturan btnlkl yapy da paralayarak kendi iinde gittike psikolojik ve ruhsal bunalmlar yaayan bir insan tipini ortaya kard.

62

Paradigmal Deiimde Kuantum


Bu noktalar genel sistemin egemen smrc karakterince de kullanlmaya balannca ruhsuz, benlii paralanm, mekanik, itaatkr bir insan ve toplum gerei rahatlkla yaratlabilmitir. Paralanan, uyuturulan 'insan' robotlatrlarak sr haline getirilerek, sistemce ok rahat bir biimde kendi karlar dorultusunda programlandrlabilir noktasna getirilmitir. Klasik fizik ve fiziin bu anlayn ortaya koyan kartezyenci felsefenin yol at tahribatlar ksaca byle zetlenebilir. Bu ksa tanmlamalar zerinden kuantum fizii ve kuantum felsefesinin, belirlilik ve belirsizlik prensipleriyle insanda yaratt yeni sorgulama, akl altrma ve bak asyla olay ve olgularn nasl ele alndn daha rahat irdelemek mmkndr. Nedensellik ile zorunluluk 'belirlenmi olandan kaynakl olarak' birbirilerini douran ilikili kavramlardr. Klasik fizikte ayn nedenlerin her zaman ayn sonular dourmas yargs ancak ve ancak deimez bir doann deimeyen nedenlerinden kaynakl olarak mmkn olabilir. Kanlmaz son, kader veya zorunluluk gibi kavramlarda ancak bylesi deimez, dolaysyla belirlenmi olan bir doann var olmasyla anlam kazanabilirler. Klasik fizik gcn esas olarak cisimleri lme ve sahip olduklar nicelikleri hesaplayabilme yntem ve becerisinden alr. Bu lmlerin yaplamad yer, kuantum snrlarnn balad yerdir. Burada kaos (kargaa) ve belirsizlik artmakta, olaslklar sonsuzlamaktadr. Belirsizliin bilim dnyasnda yeni bir ilke olarak tartlmaya balanmasna kuantum snrndaki paracklarn tam olarak hesaplanamayan bu garip davranlar sebep olmutur.

63

Paradigmal Deiimde Kuantum


Kuantum fiziinin ulat verileri diyalektik materyalizmi reddetmemekle birlikte yeni bir felsefi dzey olarak yorumlayan nder Apo, konuya ilikin yapt deerlendirmelerde modernist bilim anlaynn eletirisini yaparak, "Bilimin en son vard snrlar olarak 'kuantum' ve 'kozmos' bize hayli ilgin yaklamlar sunmaktadr. Atom alt parack ve dalga fizii olarak kuantum bambaka alanlar amaktadr. Sezgili, zgr tercihli dzenlerden tutalm, ayn anda farkl iki ey olmak, insan yapsndan tr belirsizlii asla tam aamama kuralna kadar tespitlere ulalmaktadr. Kaba, cansz madde anlay tamamen bir tarafa braklmaktadr. Tersine son derece canl, zgr bir evren karmza kmaktadr. Burada asl muamma insanda, zellikle zihniyet durumunda yaanmaktadr. dealizme, sbjektivizme dmekten bahsetmiyoruz. oka ilenen benzer felsefe tartmalarna girmiyoruz. Evrende bu kadar eitlilie kuantum snrlarnda yol ald tamamen anlalmaktadr." () "Atom alt, yani kuantum fiziinin kantlad olgular bu dnce tarznn gcn krmtr. Doasal ve toplumsal gelimenin dz, kesintisiz bir izgi halinde deil, kaos aralnda, atom alt dnyasnda zgrlk seenei olan oklu tercihlere ak bir gelimenin yaand gerei en byk dnce devrimlerinden biri olarak karmza kyor. Aslnda atom alt fiziine gerek olmadan da, sezgisel ve kurgusal yoldan da bu dnce tarzna ulaabiliriz. Tm olay ve olgular dnyasnda zgr tercihe yer brakan bir gelime gc olmazsa, ortaya

64

Paradigmal Deiimde Kuantum


kan sonu snrsz evren-doa eitliliini izah edemeyiz. eitlilik zgrlk gerektirir. Dz-izgisel yaklam aynl, dolaysyla seimsizlii zorlar" Konumuz esas olarak belirsizlik ilkesini yorumlamaya almaktr. Ancak, kuantum felsefesinin genel noktalarda doru anlalamamas bu ilkenin de doru anlalamamasn beraberinde getirecektir. Kuantum felsefesinin doru anlalabilmesi asndan birka hususa daha deinmemiz gerekir. Kuantum felsefesinin doru ve derinlikli bir biimde kavranmas iin bu felsefeyi oluturan ilke ve zelliklerin bir btnlk ierisinde ele alnmas gerektiini belirtmitik. Olguyu paral ele almak z itibariyle kuantum felsefesine ters den bir yaklamdr. Bu felsefeye gre her olgu evrenin ve doal yapnn btnnden etkilenir. Dolaysyla olgunun belirlenmesinde evrensel btnlk rol oynar. Bu adan hibir olgu kendisini oluturan z kaynandan ve evrensel btnlkten kopuk ve kendi bana ele alnmaz. Her ey evresindeki eylerle ilikili bir biimde ele alndnda daha doru bir tanma kavuabilir. Bu noktada kartezyenci bilimin dz nedenselci, olgular paralara ayrtarak tanmlama yaklam kuantumcu felsefe tarafndan almtr. Bu balamda kuantum felsefesi ele alndnda bu felsefeyi oluturan ilke ve zellikler bir btnlk iersinde dnlerek ele alnmaldr. Hibir ilke ve zellik bu felsefenin genel yapsndan soyutlanarak ele alnmamal. Bu ilke ve zellikler yalnz bana ele alndnda bile bu felsefenin btnl dikkate alnarak yaklalmaldr. Bir ilkeyi kendi bana btnden soyut ele almak hem ilkenin kendisini hem de bu felsefenin btncl ruhunu

65

Paradigmal Deiimde Kuantum


sakatlar. Kuantum felsefesinde eyler birbiri ile ne kadar ilikilendirilirse o kadar doruya yakn sonular elde edilebilir. Bu bakmdan rnein, paracklarn zgr tercihli zelliklerinden sz edilirken bantnn temel bir ilke olduu gerei gz ard edilemez. Ya da doann btnleyicilik, tamamlayclk gibi zelliklerinden sz ederken doann btnl iersinde zgnlklerinde mevcut olduu gerei unutulmamaldr. yle bir rnekte verilebilir: Eer belirsizlik insan, doa ve evren olgularnda ileyen, gnn ve gelecein belirlenmesi noktalarnda geerli olan temel bir doa ilkesi ise ( ki yle olduu kansndayz) buna karn insann da bilinli ve amal bir varlk olduu, insann gerek kendi toplumsal doasn gerekse evresini rgtleme, gelitirme, deitirme ve ekil vermede irade sahibi ve de yaratc zellikleri olan bir g- doal bir duru olarak grlmesi de bu doann bir parasdr. nsann bu doas gzetilmeden belirsizlik ilkesinin amacna uygun bir biimde toplumsal alana uyarlanmas sz konusu olamaz. Bu temel hususlardan hareketle belirsizlik ilkesi ele alndnda elde edilen sonular doruya daha yakn ve toplum sahasna uyarlanmas da bir o kadar gereki olur. Daha ncede belirttiimiz gibi klasik fizik; boylar atomdan byk, hzlar ise k hz ile kyaslandnda ok dk olan cisimlerin fiziidir. Boylar atomdan kk, hzlar ise k hz dolaylarndaki paracklar tam olarak lebilmesi olanakl deildir. Kuantum snrndaki paracklarn konum, hz, ktle ve enerji gibi niceliklerini bir arada tam olarak hesaplayabilmek olanakszlamaktadr. Onlar grebilmek iin bir k kaynana ihtiya vardr. Bu kaynan kullanlmas

66

Paradigmal Deiimde Kuantum


paracklarn doal davranlarnn bozulmasna yol aar. Bylesi bir kaynak kullanlmadan da paracklar gzlemleyebilmek mmkn olmamaktadr. Bir paracn konumu tespit edilmeye alldnda paracn hz, paracn hzn lmeye altnzda ise paracn konumu yitirilir. Bir taraftaki belirlilik (lme) durumunu dier tarafn belirsizlemesi (llemezlii) izler. Ksaca paracn konum, hz, ktle ve enerji gibi nicelikleri tam bir kesinlik ile ayn anda llememektedir. Bu durumda yaplmas gereken tek ey belirsizliklerin arpmdr. Durumun byle olmas ise tam olarak lmeyi ortadan kaldrr. Ayn durum dalga parack ikilemi iin de geerlidir. In ne zaman parack ne zaman dalga zellii gsterecei kestirilemiyor; kta i ie olan bu belirsiz ikili, her an dalga ve parack zellii sergileyebiliyor. Parack halindeyken dalga, dalga halindeyken de parack gibi hareket etmekteler. Bunun yannda gzlemcinin neyi nasl grecei hususu da bu belirsiz durumun bir paras olmaktadr. Gzlemciden gzlemciye gre de deiim sz konusudur. Gzlemcinin biri hareketi parack gibi alglarken, bir dier gzlemci onu dalga olarak alglaya bilir. Ik yar yarya beliren iki farkl hareketin toplam hareketi olarak da yorumlanabilir. Tam olarak ne o'dur nede dieri, ama ayn zamanda hem o'dur, hem de dieridir. Kuantum dzeyindeki belirsizlik durumu yalnzca bu zellikler ile snrl deildir. Atom ekirdeini oluturan proton ve ntronlar srekli olarak i ie geerek bir birilerine dnrler. Atom ierisinde hangisinin proton veya ntron olduu tam olarak kes-

67

Paradigmal Deiimde Kuantum


tirilememektedir. Bu durumda bir proton ayn zamanda ntrondur. Veya tersi geerlidir. Yine ntrino olarak bilinen ok kk paracn uzayda ok yksek hzlarla hareket ederken, sk sk kendi doasndan kaynakl deiimler yaad sylenir. Bir noktada bir elektron-ntrinosu iken, dier bir noktada bir monntrinosu ve bir dierinde de bir taon-ntrinosu olabiliyor. Ntrino olarak zn koruyan paracn ne zaman nasl bir nitelik veya renk kazanaca hususu tam olarak belirlenemiyor. Burada sz konusu paracn yaad deiimden kaynakl olarak da bir belirsizlik durumu sz konusudur. Bakan APO bu konuda unlar belirtir. "Olgunun yerini bilirsen zamann, zamann bilirsen yerini bilemezsin" ikilemi bu. Baz filozoflar buna 'belirsizlik ilkesi' diyorlar. En gelimi duyarlk olarak 'bilme' iin bir ilke olabilir. Ben de una inanyorum veya biliyorum: Bilme anndayken oluuyorsun. Yani bilmeyle oluma ayn anda olduu iin, yarm bilmekten kurtulma aresini ok uramama ramen bulamadm. Ama bu, evrenin makro ve mikro snrlarnda cereyan eden bir ikilemdir. Evrenin en harika oluumlarnda kendini hissettirir" Bu ikilem bilme ve oluma iin geerli olduu gibi belirlilik ve belirsizlik ikilemindeki diyalektiin anlalmas iinde en nemli ilke olmaktadr. Doal hareket ile alglarmz arasndaki iliki diyalektiinin bir sonucu olarak ulatmz bu iki hal (Belirlilik ile belirsizlik) i ie ve bir birini douran ve besleyen niteliklere sahip olgulardr. Gelimeyi, hareketi, ilikiyi, dolaysyla yaam oluturan bu evrensel ikiliikilinin varl ve aralarndaki iliki diyalektiidir.

68

Paradigmal Deiimde Kuantum


Bu ikilem doadaki btn olgular iin geerli olduu gibi, en renkli doaya sahip, dolaysyla anlamn en fazla younlat varlk olarak insanda ok daha fazla belirir. nsan doas gerei belirsiz bir yapya sahiptir. Bunun yannda varln kendisi, insan dhil, doada bir belirme durumudur. Belirme varln doasndan gelen bir var olma biimidir. Belirsiz doadan belirginlik kazanan doaya doru bir gelime sz konusudur. Her belirme ise yeni belirsizliklerin balangc anlamna geliyor. Dier insansal eylemler gerek evre, gerek ise kendindeki belirsizlikleri anlama ve ama abasdr. Ksaca zetlersek, belirsizlik bir doa zelliiyse belirleyebilme ve olma durumu da doann bir baka zelliidir. En belirlilik kazanm dzende bile tam olarak dzenli olma ve belirsizlikten kurtulma durumu sz konusu deildir. Bunun tersi olarak da bildiimiz en kaotik dzenlerde bile, alk olduumuz dzenlerin dnda karmaann kendi i dzeni de diyebileceimiz, kaotik bir dzen sz konusudur. Buna belirsizin dzeni de denilebilir. Meselenin en can alc noktalarndan birisi de nedensellik ve rastlantsallk olmaktadr. Yukarda da vurguladmz gibi klasik fizikte dz nedensellik zinciri ile olgular ele alndndan ayn nedenlerin hep ayn sonular dourmas beklenir. Gelecei belirleme yani determinizm, bir ynyle buna dayal olarak geliir. Felsefede ilk neden olarak bilinen ve felsefi tartmalara temel tekil eden bir ilk ey- kprt veya balang noktas sz konusudur. Klasik fizik, varl z itibar ile deimeyen bir ilk nedene dayandrr. Mekanik bir yapya sahip olan bir doada yaanan ve yaanabilecek olan deiimlerin mekanik deiimler

69

Paradigmal Deiimde Kuantum


olduu gr benimsenir. Nedensellik, mekanik evren alglaynn varln anlama noktasndaki tek geerli yntemidir. Nedenler nceden belirlenmise ve bu nedenler bilinebilirse, n grlen sonu kanlmaz bir zorunluluk haline gelebilir. Rastlantsallk ise ilk nedenin kendindeki belirsizlikten kaynakl olarak sahip olduu farkl bir hareket mantdr. Heraklitos bunu srekli olarak 'kendinden kan ey' olarak tanmlar. Bu tanm ayn zamanda diyalektik felsefenin de temel ilke olarak kabul ettii evrensel deiim ve hareket mantdr. Bu balamda ele alndnda rastlantsallk belirsizin, srekli olarak kendinden kann gelime tarz olarak yorumlanabilir. Burada gelimenin belirlenmi nedenlerle dz izgisel tarzda olamayacan, kendinden kan eylerin bir araya gelerek oluturduklar karmak bir durumun sz konusu olduu gerei aa kyor. Bylesi bir gelime diyalektiine sahip olan bir doal oluumun nedensellik- belirlilik gibi dar snrl kavram ve yntemler ile yeterince aklanamayaca aktr. Olaslk ve zgr tercih gibi kavramlarda ancak ve ancak rastlantsal -serbest, belli nedenlerce nceden belirlenmemi tarzda bir gelime biiminin var olmas sonucunda hayat bulabilirler. Fakat bu doann znde ya da hareketin mantnda rastlantsalln olduu, nedenselliin hi olmad anlamn dourmaz. Kuantum mekaniinin znel, idealist yorumlarna kar polemie girien Bohm, sonuta nedensellik ve tesadf arasndaki diyalektik ilikiyi gstermektedir. Nedenselliin varl insan dncesi nin tm tarihi tarafndan kantlanmtr. Bu bir felsefi dnce sorunu deil, pratie ve insann asla sonlan-

70

Paradigmal Deiimde Kuantum


mayan bilme srecine ait bir sorundur. Tekil paracklarn koordinatlar hakknda yksek bir kesinlik dzeyine ulamak mmkn deildir, bu nedenle de bunun rastlantsal olduu sylenebilir. Ama yine de, gnn sonunda, rastlantsallktan dzen ve tekbiimlilik kmaktadr. Bu ilke, klasik fizikten temelli bir kopuu salayan kuantum fiziince ispatlanan en temel ilkedir. Klasik fizik, kesin olarak bilinemeyecek hibir eyin olmadn ngrr. Klasik fizie gre bir eyin gemii ve gnmzdeki konumu bilinirse, o eyin gelecei de byk oranda belirlenebilir. Yukarda da amaya altmz gibi kuantum dnyasndaki paracklar gstermitir ki, paracn bir hususu belirlenince dier hususu sonsuz belirsizlikler ierir. Yani kuantum fizii olay ve olgular ele almada onun doruluu hakknda bir kanya varmada belirlenimcilik deil, olaslklardan hareket edilerek, doruya yakn tahminde bulunmann daha doru bir yaklam olduunu sylemektedir. Determinist mantk ve l yntemiyle doadaki her ey bilinemez, nk doa bizim mantk ve llerimizin ok stnde farkl ileyi yasalaryla hareket etmektedir. Bu mantk ve llerle daha karmak bir yapya sahip, belirsizliklerle dolu olan insan anlalmaya alldnda ise byk yanllklara dlecei ve kesin sonu elde edilemeyecei bilinmelidir. Baz sonular elde edilse de insan doasnca kabullenilmediinden salksz ve yanl sonulara varmann tesine gidilemez. Makro ve mikro dnyann doal ileyileri insanda da mevcuttur. zellikle de atom alt dnyada kefedilmi olan ilke, zellik ve hareket yasalar akll

71

Paradigmal Deiimde Kuantum


bir organizma olan insan doasnda rahata izlenebilmekte ve yaanmaktadr. nsan olgusuna yaklalrken, determinist yaklam ve lleri insan doasna dayatmak, hakim klmaya almak, yine insan doasnn kabul edemeyecei kalp ve kurallar dayatmak yerine, insan doasnn sistemi esas alnmaldr. Determinist mantkla tanrlar, snrlar oluturulup kle olmaya koulmamaldr. Binlerce yldr insanlk bu tarz mantkla adeta kendi yaratmlarnn esiri olarak yaamaktadr. Bu da byk toplumsal kaos ve aclara sebebiyet vermitir. nsanlk tarih boyunca en byk aclar, kleliin her biimini ve esareti byk lde bu mantktan dolay yaamtr. En son Kartezyen anlayn klasik, kaba determinist yaklam da bu tarihsel gereklii aamam, insanln ataerkil sistemde edindii paradigmasn kendi bilimsel mant iinde srdrmtr. Bu mantk yapsndan kaynakl yaklamlara gnlk yaamda oka rastlamak mmkndr. Bunlardan en belirgin biimde kendisini ortaya koyan ak-kara mantdr. Bizim iin bir ey ya ak ya da karadr. Bu mantkla olay ve olgular ele aldmzda dier renkleri gzden karrz. Bu yaklam tarz ele aldmz olay ve olgular hakknda bizi olas sonularn okluuna endeksli bir gelimeye deil, daha ok bir veya iki sonuca balanm bu snrllk ile dnce gelitiren bir pozisyonda brakr. Bu alglama ilkesiyle bir eye siyah denilmi ise siyahtr. ok kaba bir belirlemeyle ayrntlar ve baka renkler de ierdii hususu gzden karlr, pek dikkate alnmaz. Direkt ya siyah ya da beyaz demek ok kaba bir biimde olguyu veya dnceyi snrla-

72

Paradigmal Deiimde Kuantum


mak, baka bir dei ile olguyu dondurmak demektir. Yoruma yol vermeme, yanllk olasln kabullenmeme, nokta koyma, durdurma, dondurma baka bir deyile olguyu ldrmek anlamn dourur. Gerek doal yapda gerekse hayatn kendisinde kusursuz, yorum gerektirmeyen ey hemen hemen yok gibidir. Gerek kendi benliimizi ele almada, gerekse evremizle olan ilikilerimiz bakmndan mkemmel, sorgulamaya, yoruma, deiime yol vermeyen, muhafazakr yaklamlar gelimeyi engeller. Bu yaklamlar gelimeyi ve deiimi engelledii gibi hem kendi benliimizle, hem de evremizle kurmu olduumuz ilikilerimize de olduka zarar veren bir yaklam olur. Bu bizi salkl olmayan duygu, dnce ve ruh hallerine doru gtrr. Bu mantk olay ve olgulara yaklamlarmzda da ayn sonucu ortaya karr. Belirsizlik makro dnyada her eyi belirsizletirme anlamnda ele alnmamaldr. Belirsizlik daha ok mantk olarak olaslklara yer verme, bol seenekli deiebilir bir doada yaadmzn farknda olmak anlamna gelir. Belirsizlik ve olaslk ayn zamanda kader gibi dayatlan deimez yaplar biiminde zihinlerimizde kaznan eylerin de deiebileceini, bunun mmkn olduunun kavranmas anlamna da gelir. Doann olmasn yasaklamad her eyin gerekleebilme ans vardr. Doa tarafndan hibir ey mutlak deimez ve yasakl olmadna gre, mevcut sistemin mant tarafndan insan doasnn kabullenemeyecei eylerin dayatlmas karsnda, insann yaratc gc kendi zgr doasyla salayabilecei yeni yaratmlar

73

Paradigmal Deiimde Kuantum


gelitirmesi bakmndan belirsizlik ve olaslk teorisinin anlalmas byk nem tar. Bu felsefi kavramlar, insan ve doa yapsna gre yaam canl, zgr ve yaanlr klma bakmndan da temel alnmas gereken en uygun kavramlardr. nsan doasn anlamada, doru analiz ve izah getirmede belirsizlik ve olaslk ilkeleri temel alnmak durumundadr. Bu yeni felsefi yaklamla evrene, doaya, insana zenginlikleriyle bakabilmek, anlayabilmek gnmzn gereklemesi en zor zihniyet dzeyidir. Mutlak ve kesinlik peinde koan insann, birden belirsizlik ve olaslk mantyla dnmeye balamas kolay deildir. Ki ounlukla klasik fiziin yaratt felsefi alglaytan kopma ve kuantum fiziinin belirsizlik ilkesine dayanarak kuantumik felsefeyle dnme adna iine girilen 'deiimcilik' kksz ve ne id belirsiz, kimliksiz duru ve zihniyetleri de aa karabilmektedir. Geerken belirtelim ki; Kuantum felsefesinde aa kan doa ileyiinin yeni izahn Einstein'n bile kabullenemedii bilinmektedir. Belirsizlik ve olaslk, ayn anda birden ok farkl konumda bulunma durumudur da. Bunlar mevcut saduyuyu aan yeniliklerdir. zafiyet teorisi ile klasik fizii ykan Einstein, kartezyenci anlay brakmak istememitir. Einstein'a gre her eyde bir kesinlik olmalyd. Her ey tam olarak bilinebilirdi. Ancak kuantum dnyasndaki olaylar, bize bunun yle olmadn, olmayabileceini, dolaysyla her eyin kesinlik temelinde tam olarak bilinemeyeceini, belirlenemeyeceini gstermitir. Kuanta olaylarnn belirsiz ayn anda iki farkl durumda olma durumu karsnda Einstein, bir ey ya olmutur ya da olmamtr, ya

74

Paradigmal Deiimde Kuantum


buradadr ya da baka yerdedir biiminde ele almtr. Belirsizlik ve olaslk durumlarn birer ilke olarak kabullenmeyerek tanrnn doa olaylarnda zar atamayacan belirtmitir. nk mantnda tanr gibi determinist bir varlk yatmaktayd. Bu sylemi de bu temel mantk yapsndan ileri gelmektedir. Einstein'n bu yaklam karsnda kuantum felsefesinin nl kuramclarndan Niels Bohr'da 'Einstein doru sylyor tanr zarlar deil zarlar tanry oynamaktadr.' diyerek kuantumik tavr alr. Tanrnn mutlak ve belirlilik olduunu dndmzde demek oluyor ki doa belirlilikten belirsizlie doru deil, daha ok belirsizlikten belirlilie doru bir hareket ve gelime seyri iersindedir. Tanr yani kesinlik, kuantum fizii ve felsefesiyle belirginlik kazanan olaslklarn son biimi olarak ortaya kmaktadr. Zarlar dndmzde bir say gelmeyene kadar o ey gereklemi saylmaz. Bu da alt olaslk ierisinde sadece birini ifade eder. Devrimci bulularyla klasik fizii aan A. Einstein, kkleri dini gelenee dayanan Aristo ve Descartes gibi felsefecileri de iine alan kaba, belirlenimci, keskin mantn lnceye dek brakmaya raz olmamtr. Bu anlamda kuantum fiziinin kurucularndan olan klasik fiziki olarak tarihteki yerini almtr. Aslnda yaammz ve tm doal olaylarn belirleyen tanr veya determinist bir g deildir. Olay ve olgulara yn kazandran belirleyen asl ey, rastlant ve olaslklardr. Akll bir varlk olan insan, yaamn idame edebilmek ve geleceini gvence altna alabilmek iin hep bu belirsizliklerden kurtulma abas ierisinde olmutur. Her zaman kesinlik arayan insan bunu ok planl, programl ve bilinli bir ekilde yap-

75

Paradigmal Deiimde Kuantum


maya alt halde, kendisini hibir zaman tam olarak rastlant ve belirsizliklerden kurtaramamtr. nk kuantum dzeyindeki o belirsizlik durumu insann kendi iinde, kendi doasnda vardr. Ne kadar netlemi bir durumda olsa, insann iinde bir aknt, bir belirsizlik durumu hep vardr. Evren genelde belirsiz, kaotik, nicel ve nitel deiim- dnmlere sahne olan bir yapdadr. Bu nedenlerden tr belirsizlik ve kaos olgusu yeni bir bilim dal biiminde ele alnmaktadr. Bu bilim btn olarak bilimsel gelimeleri bir sentez ierisinde toplama iddias tamaktadr. Kaos bilimine gre, evrenin en byk ounluunda hkim olan bizim mantmzca dzenli olmayan sistemler ilemektedir. Nicel birikimlerin nitel patlamas biiminde de ele alabileceimiz bu kaotik ortamda, kelebek etkisi olarak belirtilen durum yaanabilmektedir. Hi hesaba katlmayan eylerin birikmesi ya da biriken eylerin yeni bir duruma tayabilecek dzeye varmas annda bir kelebein kanat rpnn yarataca etki bile muazzam deiimi gerekletirmesine sebebiyet verebilmektedir. Yani son damlann okyanus sularnn karaya tamasna neden olmas gibi bir durum sz konusudur. nsan burada, hi hesaba katlmayan ancak ayrnt bile denemeyecek bir eyin koca bir olguyu belirlediini grebilmektedir. Kaos ve olaslk balamnda birey- insanda yaanan boyutunu ele alacak olursak; insann ynn belirlemede olaslklarn byk rol oynadn grebiliyoruz. nsann gerek i iliki ve elikileri, gerekse de d dnya ile olan ilikilenmeleri belirsizlik ve olaslklarla doludur. nsan duygu, sezgi ve dnce taramasndan geirilen olaslklardan zorunlu d day-

76

Paradigmal Deiimde Kuantum


atmalar olmadka kendisi iin uygun olanlar belirginletirmeye alr. Bir durum belirginlik kazanmadan dier tm durumlar olaslk dhilindedir. Hepsinin de gerekleebilme anslar vardr. Ancak insann seici iradesi bir olasl belirginletirirken dierlerini o an iin devre d brakr. Ancak bunun yan sra bir de insann iradesi dnda insan etkileyen ve belirleme gcnde olan eyler vardr. nsan bunlardan bir ksmn grr, hissedebilir ancak hi dnemedii olaslklar da mevcuttur. Bunun bir de yerel olmayan ama insan psikolojisini, ruh halini ve alg srelerini etkileyen eyler de vardr. Bunu en ok hisseden bunun farkna varan insanlar genelde ok hassas, kendisiyle, evresiyle, genel doayla an anna canl bir iliki ierisinde olan ve bu duyarllkla alglayan ve yaayan insanlardr. Kaba mantk ve yzeysel duygulara sahip sradan insanlar bunu yeterince alglayamaz ve buna anlam da veremezler. Kaos durumu insann belli bunalm dnemlerini yaad ve yeni kararlar verme durumu ile kar karya olduu dnemlerdir de. Bu anlarda bazen deer bimediimiz bir ey, kck bir ayrnt doadaki hareket, renk, ses, souk, scak gibi iklimsel artlar da kaos dnemlerinde insann davran ve tercihlerinde belirleyici etkenler olarak rol oynayabilir. Toplumsal olgunun kendisinde de iliki ve eliki arasndaki diyalektik evrimsel bir tarzda byle iler. Nitel dnmler toplumsal gereklik ierisinde yle kolay kolay gereklememektedirler. Bylesi nitel deiim ve dnm srelerinin yaanabilmesi durumu belli toplumsal kaotik srelerde gerekleebilmektedir. Bylesi kaotik sreler ileri-

77

Paradigmal Deiimde Kuantum


geri, iyi-kt eklinde eitli ilerleme imknlarna sahiptir. Olaslklarn fazlalat durumun kendisi olan kaos dnemleri, az da olsa yaam imkanlarna sahip hususlarda dahil, her trl kn gerekleebilmesinin mmkn olduu srelerdir. Bu durumda en glnn kendisini hkim klabilme durumunun yan sra en zayfn hatta hi hesapta olmayan yeni bir kn da ortaya kabilmesi ve yeni toplumsal ekillenmede belirleyici konuma ykselmesi de olaslk dhilindedir. Kelebek etkisi denilen olay, toplumsal olguda herhalde en okta bylesi srelerde gerekleme ansn yakalar. 'Kelebek etkisi'ne gre in'de bir kelebein kanat rpmas Afrika'da ertesi gn bir frtnann kopmasna yol aabilir. Klasik fizikteki girdiler ve ktlar arasndaki uygunluk zorunluluu, kaos fizii ile artk tarihe karmtr; ok kk girdiler kendi stne katlanp birikerek beklenmeyen byk sonulara sebep olabilir. Yani girdilerdeki bir =bir deildir. Buna gre girdilerdeki bir kelebek, ktlarda sonsuz sayda kelebein ortaya kmasna yol aabilir. Toplumsal kaos ortamlarnda en kne hatta hi hesapta olmayann bile bir k yaparak gelimelerin seyrini deitirebilmesi kaotik dnyann doasndan karsanmaktadr. Hristiyanln yaylmasnda sa'nn armha gerilii bu adan bir rnek oluturabilir. Yine kimi yazarlar Roma'nn ykln Kleopetra'nn burnunun ok gzel olmasna balyorlar. Zeks ve cazibesinin yan sra esas itibar ile de burnunun kendisine katt yz gzelliinin Sezar ve Antonyus u batan kardn ve bununda Roma'nn kaderini deitirdiini sylemekteler. Aslnda ok fazla uzaa gitmemize de gerek yok, bu ynyle parti tarihimizde olduka arpc rnekler

78

Paradigmal Deiimde Kuantum


yaanmtr. Bir rnek verecek olursak; Haki arkadan ahadetinin yaanmas partileme, dolaysyla gelimelerin seyrini belirlemede bir kelebek etkisi roln oynamtr. Bu ynl daha birok rnek verilebilir. Ancak kanmzca verilen rnekler yeterlidir. Toplumsal kaos ortamlarnda nemli olan doru tahlillerin yan sra yeni toplumsalla yn verebilecek kadro ve rgtllklerin bilin- irade durumudur. Kuantum dnyasnda en kk paracklarn en temel parack olmas ve en nemli rol stlenmesi, maddi yapnn gerek oluumu gerekse bir aradaln belirleyen konumda olmalar, kn yani en kk parann da byk deiimlere damgasn vurabilecei hususu bu kany glendirmektedir. Bu durum kaos ortamlarnda daha fazla geerli hale gelmektedir. Bylesi durumlar olaslklarn en fazla olduu durumlardr. Toplumsal kaos anlarnda en zor konu doru ile yanl bir birinden ayrmaktr. nk hkim olan yaanm sistem almak zeredir, ancak yeni de henz tam anlamyla g olamamtr. Bu nedenden dolay zm adna doru-yanl birok ey kendini ifade etmek istemektedir. Bir kez doru yntem belirlendi mi, yrmek kolaylar. Gerisini cesaret, inan ve akll bir biimde mcadele etmek belirleyecektir. Bazen de birok gcn kavgas ve mcadelesi sonucunda birok zellii iinde barndran ve hibir rengin tam olarak kendi rengini hkim klamad sonular da ortaya kabilmektedir. Belirsizlik, kaos ve olaslk balamnda yeni mant kavrayabilmek iin Kuantum teorisyeni fizikilerin kulland ve kuantum felsefesinin zn yanstan 'olmaz olmaz deme, olmaz olmaz' in ataszn hatrlatmakta da yarar vardr.

79

Paradigmal Deiimde Kuantum


Olabilirin anlamn kavrayamayanlar hep olabilecek eyler karsnda aracaklardr. Ama olabilirin oluru mmkndr. Bu anlayla olay ve olgulara bakanlar olabilecek hibir ey karsnda ok olmazlar. Ancak insani ahlakn doru gzel erdemiyle hareket edildiinde bu felsefi yenilikler toplumsalla ve insan doasna gre bir sistemin yaratlmasn olanakl klabilir. Burada ideolojik ama ve niyet nem kazanmaktadr. Yine srekli bir aknt ierisinde olan insann seimi olduka nem tamaktadr. Byk bir enerji seli olan insann olumlu veya olumsuz iyi veya ktye doru kayabilecek bir potansiyele sahip olmas, drstlk, saflk, iyi amalar edinmesi olduka hayatiyet arz etmektedir. Dolaysyla belirsizlik durumu toplumsal alanda ahlak yadsyan bir durum deildir. Tam tersi insan doasn kapsayabilecek insan doasnca ekillenen bir toplumsal ahlakn yaratln da olanakl klar. Bata Einstein olmak zere birok fiziki kuantum fiziinin belirsizlik, iki durumun bir aradal, s ste binme gibi temel ilkelerini kabullenememilerdir. Einstein mevcut saduyusunu aan belirsizlik ilkesine daha ncede belirttiimiz gibi 'sevgili tanr zar atmaz' diyerek kar kar. Ona gre bir ey ayn anda iki ey olmaz. Bylelikle doann yeni kefedilen bu yasas karsnda bir bilim insan olarak ters der. Einstein iin bir ey ya ordadr ya da baka yerdedir. Bir ey tam olarak ya olmutur ya da olmamtr. Bir ey ya vardr ya da yoktur. Bylesi sylemlerle belirsizlik ilkesinin ve olaslklarn yok edilebileceini, bylelikle kesin olarak her eyin bilinebileceini savunmutur.

80

Paradigmal Deiimde Kuantum


Belirsizlik ve olaslk balamnda insan, doa ve evren olgularn yeniden ele almaya altmzda belirleyicilikten te olaslk, ansa yer veren bir sistem ile kar karya kaldmz grrz. Belli oranda bildiimiz ve zerinde kesin yarglara vardmz eyler insanlk tarihi boyunca belirginlii anlalm eylerdir. Ancak onun tesine adm atmaya altmzda kendimizi kaotik olaslk bir ortamn iinde buluruz. Doadaki ileyilerini bildiimiz belli bal dzenlerde dahi ou zaman birok olaslkla karlalr. Bir btn olarak evrensel yapya baktmzda bizde oluan saduyuya gre hi de dzenli olmayan kark ama kendi doas asndan dzensizliin dzeni diyebileceimiz bir dzenin ilediini belirtebiliriz. nsan olgusu belirsizliklerin hkim olduu en arpc rneklerden biridir. nsan olgusu yaam boyunca kendi iinde ve dnda gelien belirsizliklerden kurtulup hem bireysel, hem toplumsal amalarn, istemlerini belirgin klmaya almakta ve kendisine gre bir dzene koymaya abalamaktadr. Bunu hem bireysel, hem de toplumsal alanda srekli bir biimde yapmaya alt halde, hibir zaman olaslklardan ve anstan kurtulabilmi deildir. Pratik olarak da yaamda oka karlatmz irademizin dnda gelien olas durumlardan tam anlamyla kurtulabilmeyi baaramyoruz. Yaammzn byk bir ksm olaslklarla yani ' tanry oynayan zarlar' tarafndan belirlenmektedir. Ancak bu durum insann olaslklar karsnda bekleyip durmas, hibir eye mdahale etmesine gerek olmad anlamna gelmez. Yani kimilerinin kendiliindenciliin teorisine dntrme gibi bir

81

Paradigmal Deiimde Kuantum


sonu karlamaz. Tam tersine olaslk, insana daha ok hareket, eylem ve tercihte bulunma imkn tanr. radi olarak insann olay ve olgulara mdahale etme gc ve dzeyi, olaslklar iinde ama edindiinin gereklemesinde belirleyici olmasn salar. zellikle toplumsal alanda gereklemesi muhtemel olaslklar tespit edilmise bir insan tercih ettii olasl gerekletirebilir. Dolaysyla belirsizlik ilkesi ile olay ve olgular deerlendiren biri iin baar ya da baarszlk kendi elinde bir durum olur. Tercihini doru yapan, yapt tercihin gerekliklerine gre aba sarf eden bir kiinin nnde engel olmaz. Bu ilke insann baarlarnn bilin ve iradesiyle doru orantl olduunu syleyerek iradeli ve zgr bireylerin yaratlabileceini de ifade eder. Belirsizlik prensibi bilinemezcilik olarak anlalmamaldr. Daha ok yzde yz bilinebilir ve belirlenebilir diyen ve kesinlie koullanm mant ama anlamna gelmektedir. Belirsizlik prensibi makro ve mikro dnyalarda ayn anlam ve ilevsellie sahip deildir. Makro dnyada snrl bir ilerlilik ve etken olarak rol oynarken mikro olaylarda tam bir ilerlik ve sreklilik arz etmektedir. Mikro dzeydeki eyler genel evrensel yapda ve toplumsal olaylarda daha ok kaotik srelerde etkili rol oynayabilirler. Kaos srelerinde bir ortamdaki en kk etkiler ya da ok zayf klar byk deiimlerin yaanmasna yol aabilirler. Dolaysyla kk etkenler her zaman gl etkide bulunamaz ve byk sonulara yol aamazlar. nsan asndan belirsizliin daha iyi anlalabilmesi asndan eitli ynleriyle belirsizlii yorumlamakta yarar var. Evrensel gereklik ierisinde

82

Paradigmal Deiimde Kuantum


insann iradesi dnda gelien, dolaysyla insana ramen var olan doann varlndan sz edilebilinir. Sonsuz sayda olaslklarn, ilerleyii temelinde bir akn olduu bilinir. Bu ak karsnda insann bir btn olarak belirleme gc yoktur. nsana ramen gelien bu doal ak karsnda, insan var gc ile iradesini ortaya koyarak, olaylar kendi lehine, kendi ihtiya ve istemleri dorultusunda ynlendirme abas ierisine girer. Burada, insann ortaya koymu olduu enerji ve aba istemlerinin gereklemesinde nemli bir rol oynayabilir. Sonsuz derinlik ve genilikte akan bir nehir olarak grebileceimiz bu doa karsnda, insann bir lde eylemlerini gerekletirme ve ihtiyalarn karlayabilme gcne sahip olduu sylenebilir. Ancak insann bu doa ierisindeki konumu okyanusun gbeinde gc orannda balk yakalamaya alan bir balky andrr gibidir. Ancak ikinci bir dnya vardr ki daha ok ipleri insan elindedir. Bu dnya insann yaratmlar ile oluturduu yn verip gelitirdii zetle insann kendisini gerekletirdii bir dnyadr. Burada, zarlar bizzat insann elindedir. Anlattmz ilk dnyada sadece dilek tutma istem ve inanlar itibar ile bir karlama sz konusuyken, zarlar elinde tutuu bu dnyada ise zarlar tutma, zamanlama, hz, esneklik vs. hususlara dikkat ederek tam olarak kendisini gerekletirme ve istemlerine sahip olma g ve imknna sahiptir. Burada yaratclk, ustalk, irade ve kararllk gibi ynler amalarna ulamada insann sahip olmas ve gelitirilmesi gereken ynleri olmaktadr. Bu anlamda sonsuz olaslklar zerinden gerekletiremeyecein hibir ey

83

Paradigmal Deiimde Kuantum


yoktur. Bir eyi ak derecesinde arzuladnda ve buna denk bir enerji ortaya koyduunda ulaamayacan hibir ey yoktur. nsann dlerinde uzand sonsuz diyarlar ve oluturabildii btn kurgularna ulaabilecek bir enerji potansiyelini kendisinde barndrd sylenebilir. Sen mutlak anlamda ulaamasan da insanln bu dlerini gerekletirmek zere yol alacan pekl dnlebilirsin. Bunlarn gereklemesi ise byk bir ihtimaldir. rnein dlerimiz baka gezegenlere doru uzanmasayd, bugn baka gezegenlere ayak basmamz veya uzaya keif robotlar gndermemiz mmkn olamayacakt. Bir uak veya her hangi bir ey tesadflerle deil, daha ok insan kurgularnn rn olarak gelitirilmitir. Bir ynleriyle eyler yaplmadan nce insan zihninde oluurlar. Hayallerin kadar byk ve dlerin kadar zgr olma sylemi bir ynyle insanln bu doasna gnderme yapmaktadr. Btn bunlara ramen insan, her zaman yzde yz bir belirleyicilie sahip deildir. nsan, temel yaratc g olduu bu dnyada istemlerini genellikle gerekletirebilir. Baka bir izahla insan bin kez de atabilir. Ancak bin birincisinde daha farkl bir sonula karlaabilecei de doas gerei geliebilir. Belirsizlik zaman zaman ar phecilik biiminde ele alnp, hastalk derecesinde vardrlmaktadr. yle ki felsefi olarak salt greceliliin ve giderek nihilizmin teorisine dntrlebilinmektedir. Oysa belirsizlii, olaylarda yzde yz kesinlik arayan, ruhsallk, tecrbe ve sezgisellie nem vermeyen, kendi bedeninin varln dahi tartmalk hale getiren Descartes'vari pheci anlaylarn almas olarak ele alnmas daha doru bir yaklamdr. Bu her eyi

84

Paradigmal Deiimde Kuantum


olduu gibi grme ve kabullenme anlamna da gelmemelidir. Kartezyenci bilimin kaba lc mekanik ve mutlakyeti anlayyla sistemini rgtleyen kapitalist sistem imdi de kuantum felsefesini zellikle de belirsizlik ilkesini sistemsel karlarn gerekletirmede kullanmay ngrmektedir. Kapitalizmde bir olgu sisteme hizmet ediyorsa bu 'bilim laboratuarlarnda kantlanp' toplumsal sahalardaki etkisi hesaplandktan sonra piyasaya sunulurken, kendisine yararl olamadna inand bir ey hakknda da byk phelerin olumas iin teoriler retmekten geri durmaz. Kartezyenci bilim anlayndaki kesinliki, belirlenimci yaklamlar zerinden kapitalist sistem mutlak hkimiyet anlayn rgtlemitir. Kartezyenci bilimi kullanarak mutlak bir biimde insan yaamna nfus etmeyi salayan kapitalist devleti sistem, imdi ise belirsizlik prensibini kullanarak egemen ller ile zgrlk ilkeleri i ie geirerek anlalmaz klmay ve bylelikle smrc yzn gizlemeyi hedeflemektedir. Kapitalist iktidarn son biimi olarak da sz edilen Bio iktidar tarznda bin bir maske kullanarak egemenliini ok ince ve derinlikli bir tarzda tm toplumsal yaama hkim klarken bunun yannda aslnda her eyin belirsizlikten ibaret olduunu sloganlatrmaya almaktadr. Kapitalizmde kesinlik kendisi olurken, belirsizlik dedii de bilindii tarzdaki belirsizlik deil makyajlayp grnmez klmak istedii, zn boaltt toplumsal deer yarglardr. Ve bylece kendi iktidar tarz ve biiminin dnda her eyi belirsizletirmeye almakta dolaysyla kendisini de bunun iinde belirsiz, grnmez klmaya al-

85

Paradigmal Deiimde Kuantum


maktadr. En ok da liberelazim, neoliberalizm ve postmodernizm gibi kavramlarla eitlie ve zgrle iaret eden, ancak znde sistem iiletiren ve sistemin ideolojik varln ifadelendiren yntemlerle kafa kartrp varln srdrmektedir. Peki, toplumsal karlarn gzetilmedii bu tersinden ileyen sistem gereklii dikkate alnmadan her eyi belirsizletirip kendimizi bu tersten ileyen sistemin ve toplumun akntsna brakabilir miyiz? Olduu gibi sistemin arkn eviren bu akntya kendini brakmak tam anlamyla klelemek, kendinden kmak dolaysyla da uuruma dmektir. Bu zellikle belirsizlik ilkesinin genelde de kuantum felsefesinin byle sonulara yol amas iin sistemin topluma uyarlama yntemleriyle doacak bir sonutur. Her eyden phe etmek, insanlara gvenmemek, adeta bast eyin yerkre olduuna inanmamak bugn sistemin en ok istedii phecilik dzeyidir. Bununla toplumsal gzenekleri paralayarak gdlerine hapsolmu bencil ve yalnzlatrlm birey gereklii hedeflenmektedir. zlerek belirtmek gerekir ki bunda epeyce bir mesafe de alnmtr. nk sistem bu kiilik ve bu kiiliklerin oluturduu toplumla bir sre daha varln gl bir biimde srdreceini bilmektedir. Kapitalist sistem kuantum felsefesinin ve bu felsefenin temel ilkesi saylabilecek belirsizlik ilkesini kullanarak anlam karmakl yaratarak her eyi anlamszlatrmaya almaktadr. Ve bylelikle toplumun eski anlam dayanaklarn ykarak bu anlam deerlerine dayal sistem karsnda geliebilecek yeni anlam dnyalarn da var gcyle engellemeye ve anlamsz klmaya almaktadr. rnein birok

86

Paradigmal Deiimde Kuantum


dnr ve yazar da kullanarak ideolojiler ann bittiine iaret ederken, toplumun rgtl anlam tarznn bittiine, kalannn da bitmesi gerektiine vurgu yapmaktadr. Bylece toplumsal deer ve ahlaktan kopmu, sisteme kar en ufak bir direnci kalmam, rgtsz, ideolojisiz, gdlerinin esaretinde yaayan ve tamamyla bencillie hapsolmu bireyler ordusunu daha fazla oaltmay hedeflemektedir. Kapitalist sistemin, toplumsall ifade eden toplum deerlerine saldrmas, amalarn daha rahat bir biimde uygulayabilmesinden ileri gelmektedir. Oysa kuantum felsefesinde her eyin bir sitem iinde olduunu, doru anlamlara ulamann da ancak sistemin tm ele alnarak mmkn olabileceini belirtmitik. Kapitalizmde zellikle birey ile toplum bir birilerinden olduka uzaklatrlmtr. Bunun anlam kapitalizmde ne birey ne de toplum tanmlamasnn doru yaplmad ve doru yaanmaddr. Toplumsal anlaytan koparlan birey, toplumsalln gcnden koparlarak sistem karsnda gszle, inanszla ve manevi moral deerlerden yoksunlua doru itilerek klelie mahkm hale getirilmektedir. Kapitalist sistem bunu en ok da toplumda gerekletirmi olduu anlam karklklar ve inan yitimi zerinden salamtr. Sistemin bu saldrlar karsnda kendi gszln ok derinden hisseden birey sistemi deitirebilecek gc kendisinde bulamaz. Byle bir bireyin sarf edecei szler "ben gszm bu sistem ok gldr, dolaysyla bu sistem deitirilemez" gibisinden szler olacaktr. Bu dzey her devleti toplum sisteminin denetimine ald insanlarda yaratmak istedii dzey olmaktadr.

87

Paradigmal Deiimde Kuantum


Toplumsal deerlerin anlamsz klnd, arptlp tannmaz hale getirildii bir ortamda, her bireyin kendisine has bir anlam ve deer sahibi olduunu varsaymak byk bir yanlgdr. Zaten toplumsalln sistemsel olarak paraland bir yerde bireylerin salkl sonular zerinden insani deerler ile tanmas da mmkn deildir. Birey toplum iinde ekillenir. Bunun kuantum felsefesindeki karl birey toplum sistemi iinde bir parack veya daha kk bir sistem olarak kendini ancak toplum sisteminin iinde anlamlandrabilir. O zaman kuantum felsefesinin bak asyla evren, doa ve toplum nedir sorusunu sorup cevaplamak ile doru bir tanma ulamak gerekir. Doru bir doa ve toplum tanmlamasyla kurulacak toplumsal bir sistem yaratlmadan insann kendini doruya yakn tanmlayabilmesi de gereklemez. nsan denilen varln anlam bulduu sistem, toplum denilen olgudur. Toplumun zerinde yaad doa ile ilikisi kadar, bireyin de iinde yaad toplum sitemiyle ilikileri bir btnlk kurularak tanmlanmaldr. Birey toplumun stnde bir kimlik olarak deil toplumun iinde bir kiisel ve toplumsal deer olarak grlmelidir. Tpk kuantum fiziindeki yasalar gibi. te kuantum fiziinin salad gelime dzeyi ile tamda bu gn sistemin "ideolojiler a bitmitir" dedii noktadan yola karak, toplumsal balara byk nem vermek bireyi toplumsal sistemin bir bileeni olarak btnlk iinde ele alarak toplumu bu saldrlar karsnda ideoloji ve rgt sahibi klmak gerekmektedir. Felsefenin gelime mantnda nemli bir yer edinen, ikili yan, eitli peygamber, bilge ve filozoflar

88

Paradigmal Deiimde Kuantum


tarafndan da deiik biimlerde yorumlanmaya allm, bu konuda eitli gr ve yaklamlar ne srlmtr. Ancak, Ruh- beden, madde-enerji, varlkyokluk, yaam- lm vb. gibi ikilemler oka tartlmasna ramen gnmze kadar pek doyurucu bir izaha kavuturulamamtr. Daha sonra Descartes de ayn ekilde evrendeki btn varlklar birbirinden temelde ayrtrd madde ve ruh ikililiinde toplamaya almtr. Dalizmin bu tarz bir yorumu, metafizik ve idealist bir yorum olarak nitelendirilmesine karn, bununla birlikte dalizm ya yok saylm, ya da idealizmin bir tr eklinde yorumlanmtr. Evrensel Bant lkesi Doadaki olay ve olgularda, hibir yerde direkt ballam olanann bulunmad, birbiri ile olan iletiimlerinin gzlemlenemedii varlklar arasnda da ballamn olabilecein ngrr. Evrenin kendisi eylerin btnnden oluur. Kuantum dncesiyle varlan ballam ise eylerden ok, eyler arasndaki ilikiler an ifade etmektedir. Kuantum dzeyinde kefedilen ilikilenmeler eski dar ve yerel bant kuramn amaktadr. zce kuantum felsefesinin yeni doa ve evren tasvirlerindeki ilikilenmeleri yerel dz- nedensel ilikilerin ok tesinde, yerel olmayan soyut nedenleri de kapsar. Somut balar kadar soyut balarn da varl ve nemini n grr. Balarn dz nedenlerin tesinde iirsel tarzda, dolayl ve ou zaman direkt ve somut balar balamnda izah edemeyecei tarzda bantlar oluabilmektedir. Zaten

89

Paradigmal Deiimde Kuantum


kuantumun kendisi de byk anlamda F.Capra'nn deyimiyle bu olmaktadr: "Atom alt paracklar eyler deil, daha ok eyler arasndaki bantlardr. Ve bu bylece srer gider. Kuantum dzeyinde eylere asla son veremezsiniz. Devaml bantlarla urarsnz. Doadaki btnleyicilik esas bantdr. Atom alt dnyada bantlar, parack kar parack ikilemini temel alnp bu balam zerinde durulmasyla daha iyi anlalr." Parack fizii teorisine gre ayn matematiksel ifade eer gemiten gelecee ya da gelecekten gemie doru bir elektron hareket ediyorsa bu ayn zamanda kart yne doru bir pozitronun hareket ettiini ifade eder. Parack etkileimleri uzayda saa sola, zamanda ise ileriye geriye doru hareket eden (4 boyutlu evrenin) uzay zamann herhangi bir ynne dalr. Bu etkileimleri tanmlayabilmek iin uzayn btn blgelerini olduu kadar zamann da btn anlarn kaplayan haritalara ihtiya vardr. Bu haritalar uzay- zaman diyagramlar olarak bilinir. Hibiri belli zaman ynne sahip deildirler. Sonu olarak onlar kullanrken, 'nce' ve 'sonra' kavramlar kullanlamaz. Bundan dolay neden ve sonu arasnda dorusal bir iliki yoktur. Btn olaylar birbiri ile karlkl bantldr. Fakat bantlar klasik anlamda nedensel deildir. Btnn etkileimi sonucu belirlenmi olmaktadr. Belirleyici olan dz izgide zincirsel nedenler deildir. Atom alt olaylarda btnle paralar arasndaki ilikiler ve etkileimler onlarn varlklarndan daha nemlidir. Hareket vardr ama eni- konu hareket edenler nesneler deildir. Faaliyet vardr ama failler ortada yoktur. Adeta grnmeyen bir gsteri sz

90

Paradigmal Deiimde Kuantum


konusudur. Bunu maddenin ruhu olarak da alglamak yanl olmasa gerek; madde ile ruhun birliktelii, birinin dierine dnebildii ayn ekilde her zaman birinin dierini oluturduu gerei daha arpc bir biimde aa kmaktadr. Bundan hareketle bir toplum yorumlamasna gidersek, hibir ey yalnz bana tm evre ve hatta tm doal yap dnlmeden kendi zellikleriyle doru bir biimde izah edilemez. Bu adan birey toplumdan, erkek kadndan, toplum doadan, doa ise evrenin btnlnden yaltlarak ele alnamaz. Bir btn olarak birbiriyle iletiim ve btnlk ieren bir evren gerekliinde yayoruz. Evrendeki her ey bir zgnle sahip olmakla birlikte, organik paralel bir ba biiminde birbirine de baldr. Bireyin bir zellii bireyin tm zelliklerinden ayr dnlemez. Fakat bir zellik btnl izah etmede byk yetersizlikler ierir. Birey toplum, toplum doa, doa evren btnlkleri paray belirlemede rol oynarlar. Bu adan birey paray ifadelendirirken btnleyici sistem ilikisini salayan toplumudur. Birey toplum, toplum doa ilikilerinin Kuantumik yorumunu gelitirip anlalr klmakla eylerin ballamlar doru tanmlanr ve zmlenebilmeleri bakmndan byk hakikatlere ulaabiliriz. Bylelikle zgnlk ya da zgrlk nasl ve nereye kadar olabilir, nereye kadar olmaldr yaklam doru ortaya kabilir. Bunun yan sra ballamn yani toplumsalln kapsam ve snrlar nasl ve nereye kadar olmaldr sav da doru bir tanm ve belirlemeye kavuabilir. nderliin bahsettii birey ile toplum, kadn ile erkek, toplum ile doa arasndaki optimal dengede ancak bu temelde kurulabilir.

91

Paradigmal Deiimde Kuantum


Canllk, esneklik, zgr tercih ve sezgisellik ise doann dier zelliklerini ifade etmektedir. zgr olma istemi doann znde vardr. Ballam reddeden bir tarzda olmayan bu zgrlk istemi atom alt dnyada gzlemlenen olaylarda grlmtr. Son derce hareketli ve kendi etrafnda (Spin) dnler yapan elektronlar zerinden deneyler yaplmtr. embere alnan elektronlarn daha fazla hzlanma eilimi ierisine girdii, git gide daraltlan emberin elektronlarda bu embere kar bir tahammlszle neden olduu ve kap kurtulmaya ynelik eilimini son derece hzlandrd gzlemlenmitir. Elektronlarda dile gelen bu durum, dar kalplara smaya, hapsedilmeye, nefessiz klnmaya tahamml edemeyen doann temel bir zelliini ifade etmektedir. Bu zellik insanda zgrln temel bir eilim olarak var olmas biimde yaanmaktadr. nderlik, 'Hibir yasa zgrlk yasasnn stnde bir gce sahip deildir' diyor. Ve bu yasa insanda dile gelen en arpc ve en gl yasadr. Toplumsal tarih boyunca zellikle de ataerkil devleti toplum gerekliinden gnmze kadar smry n gren zihinsel- ideolojik faaliyetler eitli yasa, kanun ve zor aygtlarn devreye sokarak toplumsal gereklii egemenlik altnda tutmaya almlardr. Fakat hibir sitem istedii tarzda sonsuz hkimiyetini kuramam ve bunu istedii gibi srdrememitir. Burada sistemleri ykma veya deiime zorlayan olgu ise zgrlk eiliminin kendi ifadesi olan demokratik komnal deerlerin direnmesi ve araylar olmutur. Ancak iktidarc-hiyerarik-devleti mantnn insanda kt zellikler yaratmas iktidarn ok

92

Paradigmal Deiimde Kuantum


kodlu ifreler biiminde kendisini gizlemesi olgusunu zemeyen insann iyi yan olarak zgrlk eilimi, devleti zihniyeti aamadndan kartna dnmekten, sistemin birer mezhebi haline gelmekten kurtulamamtr. Dolaysyla yaklak be bin yldr arlkta gelien insanca olamayan insann kt yandr. Ancak en l toplumsallk bile zgrlk eilimden tmden vazgememitir. nsann iyi taraflar frsatn bulduka sel gibi byyp en yklmaz, sarslmaz duvarlar bile yerle bir edebilmilerdir. Hassas, esnek ve srekli aknt, yani deiim halinde olan toplumsallk ve doa, zgrlkleri daraltan, dar kat deimez hiyerarik yaplanmalar sistemleri kabullenemez. Onlar kaldramaz. Srekli bu yapy ama eiliminde olur. Ve srekli bunu aabilmenin kendi iinde barndrd potansiyelini bytmeyi esas alr. Zorunluluk denilen ey, egemenlerin srekli kle yetitirmesinin teorisinden kmtr. Zorunluluk istisnai durumlarda olur. Bu anlamda zorunluluu bir ilke biiminde ele almak ve kabullenmek kleletiren, yanl bir anlaytr. Doada, zellikle de insan doasnda ileyen zorunluluk deil, zgrlk yasasdr. Doadaki canllk, esneklik ve kuantum dnyasndaki paracklarda gzlemlenen zgr tercihler, zgrlk yasas balamnda bize ok arpc rnekler sunmaktadr. Zorunluluu bir yasa biiminde ele almak ve yle alglamak zneden nesne olmaya doru gitmenin yolunu ardna kadar amaktadr. Egemenlik ve mutlaklklar karsnda olaslk ve zgrlk kavramlarna yer vermek kuantum felsefesinin temel gerekliliklerindendir. Zorunluluk egemenliin temel kavramlarndandr. Zorunluluun bilincine varmak yalnz

93

Paradigmal Deiimde Kuantum


bana zgr olmak deildir. Bu kleci ahlaktan kaynaklanan bir yorumdur. Bunun yerine zorunluluun bilincine varma ve onu ama iradesini gstermeyi zgrln temel ilkesi tarznda ele alma ve zgrln bilincine varma ancak zgr ahlak saylabilir. Bunlar belirtirken zorunlu olarak gerekleen veya gereklemesi gereken eylerin hi olmadn syleyemeyiz. Fakat bu temel bir ilke veya zellik olarak ele alnamaz. zellikle toplumsal sistem iliki ve zellikler balamnda esas alnmas gereken ve temel bir ilke olarak ileyen zgrlk yasasdr. nderlik, savunmasnda bunu zorunluluun bilincine varmak ve onu amak biiminde dile getirmektedir. Yani onu ama bir n koul olarak belirlendiinde zorunluluun almas sz konusudur. Zorunluluun bir kader, bir yaam ilkesi olarak kendisini srdrmesi doru deildir. Dier temel bir zellik ise sezgisellik olaydr. Bilgiye olay ve olgulara ulamada temel ve nemli bir rol oynayan sezgisellie yer vermeyen kartezyenci anlay, zellikle felsefi adan insan ufkunun daralmas ve mekanik kalmasna sebebiyet vermitir. Matematiksel formlasyonlar ve kesinliki dncecilii ile insanln duygu, sezgi ve ruhsal dnyas zerinde byk tahribatlara yol amtr. Bu yaklam genel doa bilimlerinin yan sra en ok sosyal bilimlerde toplumsal gereklik ve insan zerinde indirgemeci formller biiminde yaklamlarn gelitirilmesine yol amtr. Giderek btn bilim dallarna hkim olan bu anlay olmutur. Kaba maddeci, lc mantkla toplumu ele alan Kartezyenizm, toplumun doal organik yapsn darbeleyerek, ruhsuz, dz- mekanik

94

Paradigmal Deiimde Kuantum


bir toplumsal yoruma yol amtr. Artk u ok iyi bilinmektedir ki, insann ruhsal, sezgisel ve duygusal gereklii mekanik llerle izah edilemez. 2 X 2= 4 eder yaklamnda olduu gibi matematiksel bir sonu ile insan olgusunun o akkan ve deiken yaps yorumlanamaz, zmlenemez. Bu insan tabiatnn kaldramayaca bir durumdur. Bu kartezyenci bilimcilik yaklam bat toplumlarna birok maddi imkn sunmasna ramen, insanl ruhsallndan boaltt iin, yzlerce ruh bilim vb. kurumlamalarna ramen din kadar insan olgusunu toplumsal yanyla anlalr klamamas onun kaba mekanikiliinden kaynaklanmaktadr. Bu 'bilimsel yaklam' sonuta insan bir makine gibi ruhsuz, maneviyatsz ele almaya sebebiyet vererek, bilim adna insanda dinlerden daha byk ve onarlmas zor sonulara yol amtr. Dou mistisizmini hiletiren ve dou insann aalayan bat lcl ve egemen bilimcilii, toplumsal maneviyat ve ahlak zerek toplumun byk bedeller denmesine neden olmutur. Kuantum dzeyinde ulatklar doa ve insan gerekliinin, dounun mistik yorumlaryla byk bir paralellik iermesi ise bilim adamlarnda byk bir aknlk yaratmtr. Bu yeniden tanr fikrine sarlmay deil, insan ve doa olgularnn maddi ve manevi olarak btnlkl bir yoruma kavuturulmasn ve yaplan yanllarn giderilmesinde yeni, daha doru ve daha doyurucu zmlemelere ulatrmaldr. Kuantum dzeyindeki yeni doa gereklii doal ve doru olana ulamamz asndan yeni bir bilimsel temel oluturmaktadr. Artk kaba ruhsuz bilim anlay alm durumdadr. Elektron ile pozitronlarn

95

Paradigmal Deiimde Kuantum


arpmas sonucu oluan fotonlarn kart ynlerde hareket etmeleri esnasnda birisinin ynne mdahale edildiinde dierinin de ayn paralellikte hareket etmesi somut olduu kadar soyut ballamn da var olduunu gstermektedir. Paracklar, rnein elektron pozitron ikilemi dnyann bir ucundan dier ucuna birbiri ile telepati yolu ile iletiim kurabilmektedirler. Doadaki bu gereklikler bize dncenin salt somut kaba maddi olgularla deil, bata maddenin ruhsall olmak zere sezgilere de byk nem vermemizi ngrmektedir. Doann dier bir zellii ise zgr tercih olaydr. Paracklar yle rasgele bir araya gelip yeni bileim ve oluumlar oluturmazlar. rnein bir foton hareket ederken o evrede bulunan tm elektronlar titremeye balarlar. Foton oradaki tm elektronlarn nabzn yokladktan sonra, ilerinden bir tanesinde karar klar ve gidip onunla birleir. Foton btnletii elektronda karar klmadan nce herhangi bir elektronla da ilikilenebilir. Btn bu elektronlardan birini semek olanak dhilindedir. Foton burada bol miktarda tercih yapma imkn ve olanana sahiptir. Amiyane tabirle kannn kaynad, beendii herhangi bir elektronda karar klmas, paracn zgr iradesi ile gereklemektedir. Paracklarn iliki biiminden de anlalaca gibi bol seeneklilik ve zgr tercihlilik doann znde mevcuttur. Bunu kuantumcu toplum felsefesince ele aldmzda gerek birey, gerekse toplum olarak yaam anlaymzda eitlilie yer vermek durumundayz. Bunun yan sra zihniyet yaplarmz seenekleri iyi tahlil edebilmeli ve zgr iradesince kendisini alabildiince en uygun biimde

96

Paradigmal Deiimde Kuantum


kararlatrabilmelidir. Eski seri-kaba atomcu madde ve oluum fikri, sezgisellik, ayn andalk, eitlilik, okluk, renklilik, paralellik, ruhsal ve organik btnlk gibi kavram ve ieriklere yeterince yer vermemekteydi. Bu tr kavram ve yaklamlar olduka snrlyd. Kuantumcu oluum ve madde teorisi ile yaplan yeni doa ve toplum tasvirleri bu saydmz tm ilke ve zellikleri bolca iermektedir. zellikle maddenin oluumu, biimi ve mant, bize bu konuda olduka nemli veriler sunmaktadr. Btnn ve bu btn ierisinde devinen sonsuz saydaki varlklarn (okluun) maddi yapda bir iliki eliki ve uyum ierisinde olmas oluumun inanlmaz balarn olumas temelinde gerekletiini gstermektedir. En kk paracklarn temel talar olabildii, sistem ierisinde en hayati misyonlar stlenebildii ve yine oluumun bu kk paracklarn kk sistemlerinin paralel tarzdaki iliki ve uyumu sonucu gerekletii dncesi, eski madde ve oluum mantnn almasnda nemli bir yenilii ifade ederler. Toplumsal ilikilerin geliiminde temelinde byle bir iliki sz konusudur. Toplumun kendisi bylesi bir ba ve iliki yuman ifade eder. Maddi oluumda esas ilikinin dz deil paralel olduu, ilikide grlenin yan sra gremediimiz sonsuz sayda varln rol oynad baka bir gereklie iaret etmektedir. Kk, aptaki tekli iliki ve sistemler okluk ve btn ifade eden toplumun temel talardrlar. Toplumsal olguda deiim yaratma mant bykgenel sistemin kk sistemlerin bir araya gelmesiyle oluup anlam kazand, kk sistemlerin de ancak bu

97

Paradigmal Deiimde Kuantum


byk- genel sistemle var olabilecei gerekliine dayanmak durumundadr. Son bilimsel verilerle toplumsal sistemi aklama tam baarlm olmaktan uzaktr. Bugn itibaryla son bilimsel verilere en yakn duran toplumsal sistem Konfederalizim olmaktadr. zellikle Kuantum felsefesi ile evren, doa ve atom alt dnyaya bakldnda bu daha arpc grlmektedir. Toplumsal sistemi kuantumik dnmek bize ok ey kazandracaa benzemektedir. Aksi halde sten yaklamlarla kalc, doru ve gereki zmlere ulalamaz. Paracklarn bir araya gelmesi ekip oluturmasna benzer bir biimde birka ekibin bir araya gelip baka bir ekip oluturmas kuantum felsefesinin rgtlenme tarzn yanstmaktadr. Bu konfederalizim rgtlenmesini ve onun mantn ortaya koymaktadr. eitli biimlerde dank olan ve gszleen eyleri bir araya getirme onlar glendirecek bir biimde rgtleme ve bu rgtllkleri bir st rgtleme ierisinde toparlama, btnletirme durumudur. nsan toplumu asndan da bu durum g olma, irade kazanma ve yeni bir sistemle alttan ste doru rgtlenmedir. Uzay zaman zerine Uzay zaman ve hareket olgular gnmzn en ok tartlan konularndan biridir. Olaylar anlamak kendimizi ve ierisinde yaadmz uzay zaman anlamak gerektende nemlidir. zelliklede doru yer ve zamanda hayatta gerekenleri yapabilmemiz veya kendimizi daha doru- verimli ve anlaml ekilde gerekletirebilmemiz asndan uzay- zaman ve

98

Paradigmal Deiimde Kuantum


hareket olgularn anlamak byk nem tar. Sz konusu olgular doru tanmlayp ona denk bir eylemsellik ierisine girmemiz halinde ok daha verimlianlaml bir eylemsellik ve ona denk bir yaamn ierisine gireceiz. Uzay zamana yaklam ve bu olgular anlama biimi insann yaratm dzeyinin belirlenmesinde byk bir rol oynar. Uzay zaman yorumumuzu klasik uzay zaman yorumlarndan azda olsa farkl klacak yn insan olgusu zeride syleyeceimiz birka sz olacaktr. Uzay Zaman Nedir? Veya uzay zaman olgular zerine neler sylenmektedir? Bunlar ele alcaz, ancak dier doal yasallklarn bire bir insana uyarlanamayaca gereinden hareketle uzay zamann doa olaylar iin veya somut yaamsal olgularn belirlenmesindeki geerliliinin toplumsal bir olgu olan insan iin ne denli bir geerlilie sahip olduu sorusunu sorup cevap aramak zerinde duracamz esas yn olacaktr. Olay ve olgular zerinde snrlayc bir rol oynayan uzay zamann insan zerinde nasl bir snrlaycll var? Veya bu olgularn insan zerinde snrlayc bir etkisi var mdr? gibi baz temel sorular kendimize sorup bunlara yant gelitirmeye alacaz. Bu ynl yorumlarmz gelitirmeden nce bata Newton'un uzay tanm olmak zere gemi uzay zaman ve hareket olgularn tanmlama ve ele al biimleri zeride ksaca durabiliriz. Newton uzay temel zellik zerinden tanmlamaktadr. En, boy ve derinlik olarak uzay, zaman ve hareketten kopuk ve onlardan bamsz bir yap biiminde tanmlamaktadr. Newton'cu anlaya

99

Paradigmal Deiimde Kuantum


gre uzay zaman ve hareket olgular daha nceden belirlenmi bir birinden kopuk dolaysyla bir birine ramen var olabilen mutlak ve deimez eylerdir. Uzay en, boy ve derinlik biiminde boyutlu bir yap olarak tanmlayan Newton mekn (uzay) olayn zaman ve hareketten bamsz olumu bir yap biiminde tanmlar. Benzer bir tanmlama zaman ve hareket olgusu zerinde de yaplmaktadr. Buna gre zamannda tpk uzay gibi kendi bana bir varla sahip olduu, her yer de eit dzeyde iledii, dolaysyla zamann mutlak ve evrensel bir nitelie sahip olduu biiminde bir gr savunulur. Newton'cu zaman, insandan, uzay ve hareketten bamsz olarak var olan ve ilerleyen bir sre- ak biiminde ifade edilir. Bylece Newton'cu zaman dier olgulardan bamsz, mutlak ve deimez bir olgu biiminde dnlr. Uzay ierisinde cereyan eden gelien hareket olgusu iinde benzer bir yaklam sz konusudur. Hareket olgusunun mekanik ve mutlak bir yapya sahip olduu dolaysyla hareketin belirlenmesinde uzay zamann belirleyici bir etkisinin bulunmad biiminde bir yaklam sz konusudur. Bu uzay zaman tanm 20.yy balarna kadar Newton'cu paradigmann temelini oluturmutur. Her eyden kopuk, deimez ve mutlak bir olgu biiminde ele alnan, zaman kavram, grelilik teorisiyle alarak yeni bir anlam ve tanma kavuturulur. Zaman uzayn bir paras olarak ele alan Einstein, uzay zaman formln gelitirir. Zaman, uzayn var olmasyla birlikte akmaya balayan bir sre olarak nitelendiren Einstein, zamann oluabilmesi iin bir

100

Paradigmal Deiimde Kuantum


uzaya gereksinim olduunu, ayn ekilde bir uzayn oluabilmesi iinde belli bir zamana ihtiya olduunu, dolaysyla zaman uzayla birlikte aa kan bir olgu ve uzayn vazgeilmez bir paras olarak grlmesi gerektiini vurgulamtr. Bylece Newton'un boyutlu uzay drdnc bir boyut olarak zamann eklenmesiyle uzay zaman biiminde bir kavramlatrmayla deime uramtr. Zamann mutlak ve deimez olmadn savunan Einstein, gerek ktlenin deimesi gerekse hareketin hzndaki deiimlere paralel olarak zamannda deiim gstereceini belirtir. Her hangi bir harekette hz arttka zamann ksalacan belirten Einstein k hzna ulalmas halinde ise zamann durma noktasna geleceini vurgulamaktadr. Newton'ca mutlak olan hareket, Einstein'de de mutlak, ancak greli olarak deiiklik gsterir. Einstein hareketin olduunu ancak gzlemcilerin fark etmesiyle birlikte gzlemci asndan mutlaklaacan belirtmektedir. Newton'da dz izgisel olan hareket Einstein in ktlelerin uzayda ktleleri orannda bir ukur oluturduklar gr ile birlikte hareketlerin bu uzay bkmne uygun olarak yol almalar hareketin sadece dz izgisel bir tarzda deil ayn zamanda erildii gr gelimeye balad. Yine hareket veya olaylarn uzay zamandaki deiimlere bal olarak deiiklik gsterebilecei gr bu tanmlamalarla birlikte aa km gelimilerdir. Bu grlerini eitli dnsel ve pratik deneylerle de destekleyen Einstein, gelitirmi olduu zel ve genel grelilik teorileriyle Newton'cu kuram temelinden sarsmtr.

101

Paradigmal Deiimde Kuantum


Uzay zaman tartrken veya uzay zaman kavramlar zerinden olay ve olgulara yaklamlarmz dzenlerken doal olarak u sorular kendimize sormak durumunda kalyoruz. Acaba uzay zaman kavramlatrmayan atalarmzn bir uzay ve zamanlar yok muydu veya kendi yaam ve ilikilerini dzenlerlerken tabi olduklar bir uzay zamanlar var myd? Bu konuda ksaca unlar vurgulayarak geebiliriz. O dnem insanl her ne kadar uzay zaman kavramlarn kavramlatramam olsalar da dolaysyla yaam ve ilikilerini dzenlerken uzay ve zaman kavramlar zerinde bir yaklam gelitirememilerse de eski insanlarnda uzay zaman olgularn pratik yaamlar itibar ile bildikleri ve yaadklar sylenebilir. Sadece igdsel bir yaklam gelimi olsa dahi burada bir uzay zaman olgusundan bahsedilebilir. Avlama, bitki toplama mevsimleri takip edebilme yetenekleri bu olgular zerinden zamanlama yapma ve buna denk harekete gemeleri bile atalarmzn bir uzay zamanlarnn olduu ynnde bizi bilgilendirmektedir. Kuantum dnyasna girildiinde ise bildiimiz anlamdaki zaman olgusu bambaka bir hal alr. Kuantum dnyasnda bizim mevcut alglay ve lmlerimizle bir zaman olgusundan bahsetmek olduka zorlar. Bir paracn ayn zamanda iki farkl yer ve durumda olmas saduyuyu zorlayan en temel kuantumik hareket biimi olmaktadr. Kuantum dnyasnda zaman ile hareket adeta btnleir. Yani, orada zamann kuantizasyonu yaanr. kuantize olmu zaman o dnyann yasalarna gre belli bir zaman dilimini ifade edebilir. Ancak makro dnyada ileyen

102

Paradigmal Deiimde Kuantum


zaman ile kyaslandnda zaman sfrlanr. Ksacas, kuantum dzeyinde zamanda nce ve sonra, ileri veya geri kavramlar bildik tarzdaki anlam ve ilevlerini yitirir gibidirler. Einstein'n zaman uzayla birlikte balayan bir sre olarak formle ettiini vurgulamtk. Klasik fizik ve grelilikte hareket, uzayzaman ikilisi ierisinde yol alan ve llebilen bir olgu olarak dnlr. Albert Einstein, In sabit ve doadaki son hz olduunu, dolaysyla k hznda ilerleyen bir eyin zaman olgusuyla btnleeceini vurgulamt. Aslnda kuantum dnyasnda gerekleenler Einstein'n bu tarihsel tezini desteklemektedirler. Burada oluum an meselesidir yani her an oluumdur. Oluum ile uzay yine oluum ile zaman asnda makro dnyada olduu gibi ak bir mesafe sz konusu deildir. zetle uzay zaman ve hareket olgusu yani oluum bu dnyada btnlemekteler. Baka bir deimle, hareket zamanla btnleerek uzay zamann bir paras haline gelir. Peki, uzay ve zaman olgular neden bu kadar nemli? Uzay zamann insan iin anlam ne? Buna benzer birok soru sorulabilir. Burada bir iki hususu belirtmek sz konusu sorulara cevap olabilir. Uzay zamann olay ve olgular zerindeki snrlaycl bilinmektedir. Her olay ve olgu uzay zamann snrlaycl ierisinde gerekleir. erisinde gerekletii yer ve olay kapsayan zaman olay ve olgular belli bir snrlamaya tabi tutarlar. Kukusuz birok olay ve olgu gemiin anlar ve miras zerinde geliir, ayn zamanda gelecee umuda ve gelecein inasna dnk gereklemektedirler. Ancak bu durumda sz konusu olay ve olgular bu uzay zamann dna karamamaktadr. Gemiin gc ve gelecein tasars bile sz

103

Paradigmal Deiimde Kuantum


konusu olay ve olgular bu snrlayclktan kurtaramaz. Peki, ayn ey insan iinde geerli midir? Veya nereye kadar geerlidir? Uzay zaman insan zerinde de bylesi balayc bir etkiye sahip midir? Bu noktada da bir ka ey sylemek mmkn. Her fiziksel olgu asndan olduu gibi insanda kendi varlyla bu uzay zamann snrlar ierisine girer. Yaanan olaylar gemiten g alsalar ve gelecee dnk cokuyu barndrsalar bile uzay zamann snrlaycln aamamaktalar. Ancak her ne kadar olay ve olgular bu snrlamalarn dna kamyor ve sz konusu yer ve zamana ait birer olay ve olgu olsalar dahi aa kardklar enerji gn ve gelecei etkileme gc balamnda uzay ve zamann snrlarn zorlayabilir bir pozisyona gelmektedir. Uzay zaman olgusuToplumsal bir olgu olan insan iin farkl bir anlam kazanr. nsann gndeki durumu ve gerekletirdii eylemi her ne kadar o ann ve yerin snrlar ierisinde olsa bile insann sahip olduu potansiyeli bu dar yer ve zaman tanmlarn aabilecek bir doaya sahiptir. Somut yaanan olaylar ve fiziksel olarak insan snrlarn ierisinde olsa bile insann doas duygu dnce ve ruhsall bu uzay zamana smayacak bir enerji potansiyelini ifade eder. Son derece deiken gemiin izlerini ve geleceinin umutlarn kendinde tayan insan sadece ierisinde olduu anla izah edilemez. zelliklede sahip olduu dnce duygu ve hayal gc sayesinde evrenin ve maddenin derinlerindeki dnyay kefeden insann dar bir uzay ve zaman tanmyla izah edilebilmesi gerektende zor bir olaydr. Fizik biliminde kuramsal olarak ulalm bir sonu olarak, zamanda geriye gitmek ve zamanda ileri gitme olay da

104

Paradigmal Deiimde Kuantum


insann bu doasndan kaynakl olarak gelien bir durumu ifade eder. Baka bir adan insan ve zaman olgusunu ele alacak olursak; zelliklede insan yaratm gcn arttrmas ve daha gl anlam bulmas asnda bu husus nemlidir. ncelikle Newton'cu uzay ve zamana baktmzda gerek yaratmda bulunma gerekse yaratmlar gerekletirmede uzay zaman olgularnn bu yaratmlar zerindeki etkisi fazla dikkate alnmamaktadr. Uzay zamann mutlakdeimez ve bir birinden bamsz oluu nedeniyle gerekletirilenler yer ve zamana fazla balanmadan ele alnmaktaydlar. Burada uzay zaman ve hareket bir birinden bamsz dnldnde aralarnda koca bir mesafe olumaktadr. Dolaysyla bu uzay zamann fazla verimli ve gerekleen olaylarnda ok salkl olduu sylenemez. Grelilik teorisiyle birlikte uzay zamann ilikililii ve greli olmas ve hareketin esnemesi olaylar ile uzay zaman arasndaki ba belli bir dzeyde oluturarak olay ve olgulara yaklamda sz konusu eyleri ele almada ok nemi gelimelerin yaanmasn beraberinde getirdi. Uzay zamann bir birine balanmas hareketin esneklii ve grece mutlakl olay olgular ile uzay zaman arasndaki mesafenin byk lde kapanmasna yol at. Yer zaman ve hareketin i bantlar nedeniyle bir birilerini tetikledii, birbirinin belirlenmesinde nemli roller oynadklar gerei grece daha planl bir yaklamn gelimesini beraberinde getirdi. Kuantum fiziiyle birlikte bu durum ok daha farkl bir boyuta varmaktadr. Uzay zaman ve hareket arasndaki mesafenin tamamen ortadan kalkt hareketinde uzay zamanla btnletii yeni bir gereklik ile kar karyayz. Her an oluum

105

Paradigmal Deiimde Kuantum


olan bu uzay zamanda oluum bildiimiz anlamda bir zamana ihtiya duymamaktadr. Bu durum yeni bir oluum diyalektiiyle kar karya kalmaktayz. Eskinin uzun ve verimsiz zaman yerine her an oluum olan bir zaman yakalamak bu zamana yetimek insandaki yaratmn srekliletirmesi asndan son derece nemli olmaktadr. Yani yaratm geni zamana ve kaba olgulara indirgeme yerine her an oluum ve her an anlam yaratmas insann devrimsel nitelikte bir gelimeyi ifade eder. nder APO, bu konuya ynelik anlam zaman kavramn kullanmaktadr. Bu kavramla insann ne kadar uzun yaad deil, yaad zamana sdrd anlam, deer ve yaamn nemine vurgu yaplmaktadr. nder APO'da gerektende ileyen bu zamandr. Her an deiim oluum ve anlam bulma olan nder APO, zaman kavramyla adeta bir yar ierisindedir. Bu noktada birok zmlemesi olan nder APO, zamana yaklam konusunda her zaman eletirel olmutur. Bu anlamda bir uzay zaman ve hareket alglay yaratmlarmz daha gl ve hzl gerekletirebilmemiz asndan hayati nemdedir. Dalizm Atom alt paracklarda aa kan daliteye n doas ve hareket biiminin anlalmasna ynelik yrtlen tartma ve gerekletirilen deneyler sonucu ulalmtr. Dalite, ilk defa Kuantum Fizii ya da Kuantum Felsefesiyle kefedilmi bir doa zellii ya da pozitif bilim ile tretilmi yeni bir kavram deildir.

106

Paradigmal Deiimde Kuantum


Felsefenin de temel gndemlerinden birini oluturan dalizm, anlam ve ierik olarak insanlamann gelitii ilk evrelere kadar uzanr. lk olarak trmzn kendisini ve iinde yaad doay fark etmesi ile birlikte doas gerei aa kan, gecegndz, souk- scak, alk -tokluk, lm -yaam, yer ve gk gibi ikilemlerle bulumas sz konusu olmutur. Toplumsallamann younlamas ve dncenin giderek soyutlama dzeyinde geliim gstermesiyle birlikte olumlu veya olumsuz insan yaam zerinde etkide bulunan olay ve olgular daha st dzeyde bir kavramsallatrmayla insan yaamnn vazgeilmez birer paras haline gelmilerdir. Temel kavramlarn en ok tretildii mitolojik dnme biiminden balayarak tek tanrl dinlere, oradan da felsefe ana dein, dier baz temel yaamsal kavramlar gibi bu ikili yapda olan kavramlatrmalarda daha fazla gelitirilerek srdrlmtr. Doaca yansyan ikili zellik bir anlamda felsefenin zerinde geliim gsterdii temel doa zelliklerinin banda gelir. Dalistlik, genel anlamyla her ne kadar ikili, iki yanl olmay ifade etse de ikiliyi farkl biimlerde ele alan yaklamlarda sz konusu olmutur. Olua gelen felsefede dalizm, birbirine indirgenemeyen iki kart ilkenin varl eklinde tanmlanm, iki kart yapnn kar karya konulmas suretiyle yorumlanmtr. Felsefenin de en temel sorunu olagelen madde ve ruh ikilemi, kavramsal dzeyde dalizmi de koullamtr. Bu anlamda dalizm terimini felsefeye ilk sokan kii, antika Yunan dnrlerinden olan Anaksagoras olmutur. Anaksagoras'a gre dalizm, birbirine indirgenemez

107

Paradigmal Deiimde Kuantum


olan madde ve ruhun ayrmdr. Her ne kadar klasik felsefe geleneinde ikililii Anaksagoras gelitirmi olsa da ikilinin kken olarak ok daha eskilere dayand bilinmektedir. Mitolojik ve tek tanrl din gereinde ikilinin ok arpc bir biimde iletildii olduka aktr. Varl olay ve olgular aklamada ikilinin temel alnd bilinmektedir. Kitabi mukaddesteki yaratl gerek mantk gerekse sylem baznda olsun, temelinde buna dayanr. Yer, gk, tanr, insan, melek, eytan, kadn, erkek vs. bu ikilemleri simgeler. Bunlarn yan sra en okta kililii felsefe temelli olan doac dininin temeline yerletiren Zerdt peygamber olmutur. yilik- ktlk, karanlk- aydnlk vb. temel ald ikili kavramlar olmutur. Tanrlarn bile bu ikileme dayandrmtr. yilik tanrs Ahura Mazda, ktlk tanrs Ehriman bu ayrmann sonucunda olumutur. Bunlarn yannda yukarda da belirtildii zere, ikiliyi farkl biimlerde ele alan deiik yaklamlarda sz konusu olmutur. kiliyi bir yandan kar karya koyma yaanrken bir dier ynyle bata oluum olmak zere olay ve olgular ikilinin varl ve birlii ile aklama yoluna gidilmitir. Son olarak Descartes de ayn ekilde evrendeki btn varlklar birbirinden temelde ayrtrd madde ve ruh ikililiinde toplamaya almtr. Descartes keskin bir biimde ruh ve beden ayrmna gitmitir. Her eyin merkezine radikal kuku eksenli dnceyi koyarak, bilinci ruhtan, ruhu ise bedenden koparmtr. Dekardn bu eksende gelien yaklam nedeniyle insan ruh- beden ikileminin yan sra, insan doadan da koparmtr. Descartes'in bu anlay bat biliminin tmne damgasn vurarak byk tahribat-

108

Paradigmal Deiimde Kuantum


lara yol amtr. nsan ruhsuz makine, iliki biimleri ve dncenin rn gibi anlalmaya yol aacak bir yntemle ortaya koymutur. Bu durum Einstein'n byk devrimci buluuna kadar yorumlanmayarak byle srdrlmtr. Einstein tarafndan madde ile enerjinin znde ayn eyler olduu, birinin dierine dntn ispatlaynca bu sorunda bir nevi zmlenmi oldu. Madde ile enerjinin ayn zn iki farkl yansmas- biimi olduu gerei anlalnca, ruh ile bedeninde ayn zn farkl biimlerde yansy olduu anlalmtr. Ruh ile beden, madde ile enerji, felsefi adan ele alndnda belki direkt olarak bir birine indirgenemezler ama byk bir benzerlik ve zdelik ierisinde olduklar da aktr. Bu gereklikler byle anlaldnda ise artk madde ve enerji, ruh ve beden gibi olgular keskin ayrmlara gidilmeden, felsefi akmlarn ele ald gibi birinin ncl; baka bir deile illa da birini ste karma yaklamlarnn artk alarak bu olgularn bir btnlk iinde ele alnmas durumu sz konusu olmaktadr. kililik konusunda diyalektik, idealist ve materyalist felsefe gerekliinde yaananlarsa daha farkl bir durumu ifade etmekteler. Burada ikiliyi kabul etme vardr ancak ikilide ncelik sonunu ba gsterir. dealist ve materyalist felsefeler znde, Madde-dnce, ruh ve beden gibi olgulardan, birinin ncl, yani varln aklanmasnda esas olduu ynndeki temel grlere dayanrlar. dealistler; maddeyi yaratann ruh olduunu, bu yzden ruhun lmsz, maddeninse geici ve de bir yanlsamadan ibaret olduu belirtirler. Ayrca var olan evrenin dncemiz dnda var olmadn, dndmz iin evrenin var olduunu belirtirler. Descartes'in nl

109

Paradigmal Deiimde Kuantum


'dnyorum, yleyse varm' zdeyiini de bu eksende deerlendirirler. Ve sonuta evrende var eyleri yaratann fikirlerimiz olduunu belirtirler. Bunlarn toplamnda da madde ruh ikileminde esas olann ruh olduu ynnde tezler ne srerler. Buna karlk materyalistlerde madde ruh ikilemine farkl bir yorum getirirler. Madde ruh ikileminde maddenin birinci veri olduu, madde olmadan dnce veya ruh denilen olgunun olamayacan, temelde ruhu var edenin madde olduu belirtirler. Bunun yannda evrenin dncemizden bamsz var olduunu, dnmezsek bile evrenin var olduunu belirtirler. Ayrca maddeyi yaratann fikirler olmad, aksine fikirleri yaratann madde olduunu, dolaysyla esas olann madde olduu ynnde grler savunurlar. Gerek idealist, gerekse materyalist bak alarnda ayn dzeyde olmasa bile temel bir yanlgnn var olduu aktr. Belirtmek gerekirse znde varl aklamada birinin temel dierinin ise tali olduu ynndeki yaklamlarn doru olmad, dolaysyla bu yaklamn hi bir biimde kendisiyle birlikte doru sonular dourmayaca aktr. Daha geni bir erevede bakldnda bu tarz bir yaklamn ister istemez olguda bir yne arlk verecei, olguyu tekynlletirecei dolaysyla varln aklanmasnda tekillii ne karaca aktr. Nitekim pratik sonular itibar ile bakldnda da sonu bundan ok farkl olmamtr. Olgunun btnl doru yaklam belirlerken kimi olgu ve srelerde birinin kimilerinde de dierinin ne kmas son derece doal, dolaysyla bu btnl yadsyan bir durum olmamaktadr. zetle dalizm, yani ikili olma durumu bize evrende geli-

110

Paradigmal Deiimde Kuantum


menin ve hareketin temel mantn vermektedir. rnein madde-enerji ikilemi, parack-dalga, aynlk ile eitlilik, varlk ile yokluk vb. her alanda karlalan bu ikilem evrenin oluum gereini de bir lde aklar niteliktedir. Ancak ikiliyi ele alrken zellikle toplumsal olay ve olgulara yaklarken, elikiyi yine eskiden olduu gibi kaba tarzda bir birini yok eden kart dman eler biiminde ele almamak byk nem tar. Bunun yan sra sz konusu ikilemler ele alndnda zelliklede toplumsal olgu sz konusu olduunda belirlenen elikiyi temel tali biiminde ele alma yerine varl btn ynleriyle ele almak en kk ayrntlara da gereken nemi vermek, olgular zerinde salkl sonulara varma asndan byk nem tar. Byk, kk nemli, nemsiz diyerek her eyi temel bir elikiye indirgemek doru bir alglamay ifade etmedii gibi doa ve toplumda ileyen oluumun dilinden de bir uzaklamay beraberinde getirir. Yine varl saysz ara balant ve etkenden soyutlayarak bir o kadar evrensel btnln varl oluturma ve ynlendirmedeki yeri, dolaysyla olgularn bir btn olarak birbirini belirlemede oynadklar rol grlmeksizin olgular salt ikili veya belli kart kutuplar zerinden aklamak byk yanllklar ve yetersizlikler ierecektir. Bir dier yaklam ifade eden bircilik, tekilik evreni aklayc bir ilke olmad gibi, bu konuda biimsel mantn zdelik yaklam da oktan anlamn yitirmitir. Teklik gibi grnen ve kolayca fark edilmeyen kaba biimsel olaylarn bile belirli bir simetri iinde yansdklar bilimce ortaya konulmak-

111

Paradigmal Deiimde Kuantum


tadr. Bu genel zet yorumdan sonra, madde gerekliinde ba gsterdii biimiyle ikili yapy ele alacak olursak; kililik balamnda kuantum dnyasnda yaananlara bakldnda, burada aa kan ikili durum, bize ncelikli olarak doadaki dalistliin sadece belli olgularla snrl olmadn, dolaysyla bunun evrensel nitelii olan bir doa zellii olduu gereini gstermektedir. kili yann atom alt dzeyde de kendisini bu biimde aa vurarak hissettirmesi, bu ilkenin sadece felsefeye ve felsefecilere has bir zellik olmad gereini de beraberinde getirmitir. kili yann bilimsel sahada ispatlanmasyla birlikte doadaki ikilik durumu din ve Felsefenin yan sra bilim dnyasnda da kabul gren temel bir zellik olmutur. Bylece Felsefi bir ilke olarak kabul edilen ikililik, bilimsel dncede de temel bir ilke haline gelmektedir. Burada kililiin evrenselliin snrnda, bilim dnyasnda dolaysyla kuantum felsefesinde nasl temel bir ilke olarak gelitiine deinilecek olursak; bata n yaps ve hareketi zerinde yrtlen belli tartmalar ve bu konuda ulalan sonular zerinde durmay gerektirir. Newton, , yamur saana biiminde hareket eden bir parack hareketi olarak tanmlar. Huygens, bu tanm dnda a ve n hareketine yeni bir tanm getirmitir. Huygens, n bir dalga hareketi olduunu iddia eder. Ik gerektende bir dalga hareketi mi, yoksa yamur saana biiminde Newton'un n grd zere bir parack hareketi mi? biiminde bilim dnyasnda tartmalar srerken, Yeung bu konuda ok nemli bir deney gerekletir-

112

Paradigmal Deiimde Kuantum


erek, n Huygens' in dile getirdii gibi bir dalga hareketi olduunu ispatlar. ift yark deneyi olarak bilinen bu deneyde, n giriim ve krnm yapmas zerine n dalgams zellikleri belirginlik kazanr. Bunun byle ispatlanmasyla birlikte artk bilim dnyasnda n bir dalga hareketi olduu gerei genel kabul gren bir yaklam olur. Ancak bu belli bir sreye kadarda byle kabul grerek devam eder. 1900 ylnda Max Planck'n gerekletirmi olduu kara cisim mas, ardndan ise Einstein'n gerekletirmi olduu foto elektrik etki deneyleriyle birlikte hem kuantum fiziinin temelleri atld, hem de n ayn zamanda paracklardan oluan enerji paketleri biiminde hareket ettii anlalm oldu. Kuantum fizii de z itibar ile kuanta olarak sz edilen ve paket para anlamnda kullanlan- Planck'n kara cisim deneyinde kefettii- enerji paketlerinden ismini almaktadr. Planck deneyinde kara bir cisme ok yksek derecede s verilir, bu sdan dolay cisim gittike kzllar, belli bir dereceden sonra kzl kor ve daha sonrasnda akkora dnr. Yksek derecedeki bir syla birlikte bata kara cisimden uzun dalga boylarnda yaylan ve dalga biiminde hareket eden s, giderek ksa dalga boylarna, sonrasndaysa kesik kesik parack paketleri biimindeki bir harekete dnr. Bu deneyde kara cismin kullanmas siyah maddelerin dtan gelen s ve ma gibi enerjileri en fazla kendisine eken renk olmasndan dolaydr. Beyaz ve dier renkler kara cisimler gibi sourmazlar. Aldklar s ve k gibi d yansmalar fazla sourmadan geri yansttklarndan byle bir deney iin uygun

113

Paradigmal Deiimde Kuantum


deildirler. Dolaysyla bylesi bir deney iin kara cisim kullanlmtr. Planck deneyine de kara cisim mas denilmesi bu nedenledir. Planck gerekletirmi olduu deneyi bata aklamaktan ekinir. Hatta yanlm olabileceini dnr. nk n bir dalga hareketi olduu Yeung deneyi ile ispatlanm bir eydir. Buna ramen Planck ok istemeyerekte olsa gerekletirmi olduu deneyi aklar. 1905'te A. Einstein' in metal bir levha zerine ynlendirdii fotonlarn zaman zaman metalden elektron koparmas Einstein' da artr. Einstein'a gre, bu ancak Planck deneyinin doru olmas halinde mmkn olabilirdi. Foto elektrik etki denilen bu deneyle n dalgams zelliinin yan sra ayn zamanda parack biiminde hareket ettii gerei de ispatlanr. Bu ayn zamanda kuantum fizii teorisinin de balangcn ifade etmektedir. In hem dalga hem de parack biiminde hareket etmesi gerei bilim dnyasnda byk bir kafa karklna yol aar. Newton'cu fizik biliminde bu tarz bir gelime her ynyle yeni bir durumu ifade ettiinden Felsefeyle ban yitirmi pozitif bilim anlaynn dar ve kalp anlaylar ile bu kafa karklnn giderilebilmesi olduka g oluyordu. Kendi snrl yol ve yntemleri dnda hibir eye yer vermeyen kartezyenci bilim anlay ile felsefeye bavurulmakszn bu sorunun zlebilmesi olduka zor bir durumdu. Bir olguda iki farkl ve birbirine zt olan hareketin olmas, dolaysyla bir olguda iki ayr dorunun bulunmas gerei olduka artmt bilim evresini. nk bu kartezyenci bilim anlayna smayan bir yenilikti. Klasik bilim anlaynda bir olgu

114

Paradigmal Deiimde Kuantum


ele alnrken iki ayr yol, iki ayr izah ve ayn olguda iki dorunun var olabilmesi mmkn olamazd. Doann bu yeni ve artc zellii hem mevcut saduyuyu zorlayan, hem de kartezyenci bilim mantn aan bir durumu ifade ediyordu. Dolaysyla hem sreklilii olan bir dalga, hem de kesikli bir hareketin izah edilmesinde klasik bilimden ok felsefeye bavurmak bir zorunluluk haline geliyordu. nk bu durum tamda felsefenin kendisini zerinde var ettii temel bir eliiklii ifade etmekteydi. Bu ikili yap yukarda da belirtildii zere doa ve insan gerekliinde en ok aa kan doal bir ilke ve gerekliktir. Maddenin znde aa kan ve bilimsel olarak ispatlanan bu durum, bu gerekliin bilimsel olarak madde gerekliinde de kendisini gstermesi ve teyit edilmesidir. kili yapnn bu tarzda belirmesi, klasik bilim mantn ok nemli bir deiime zorlamtr. Aristo mantndan beslenen klasik bilimde bir ey ya A ya da B iken, ya da bir olguda tek bir gereklik olduu dnlr. Diyalektik yntem bunu belli oranda am olsa da, son bulularla birlikte bu formel yaklam almtr. Bylelikle bir olguda en az iki farkl hareketin belirebilecei, bir olgunun iki farkl sonu verebilecei yine ayn gereklikte birden ok dorunun var olabilecei ynnde daha zengin bir dnce dzeyinin gelimesi sz konusu olmutur. In doas zerinde yrtlen tm bu tartma ve deneyler sonucunda a ynelik ortak bir tanm getirilebilmitir. In dalga m parack m sorunsallnda en son, k hem dalga, hem de paracktr eklinde cevaplandrlarak bu sorun bir zme kavuturulmutur. Gerekletirilen deney,

115

Paradigmal Deiimde Kuantum


n parack zelliine daha uygun ise k parack biiminde, dalgams zelliine daha fazla uygunluk gsteriyor ise dalgams yn belirginlik kazanmaktadr. Dolaysyla her iki cevapta dorudur. In hareketi zerine kimi deiik grlerde sz konusudur. Ik hareketinin bildiimiz dalga ve parack biimindeki hareketlerle tam olarak izah edilemeyeceini dolaysyla n bizim bildiimiz hareketlerden olduka farkl kendine has bir hareket biimine sahip olduu ynnde grlerde sz konusu olmaktadrlar. Dalga- parack ikilemindeki hareket tarz sadece a has bir zellik deildir. Makro ve mikro dzeydeki btn madde ve organizmalar hem dalga, hem de parack zelliine sahiptirler. Tm fiziksel olgulardaki hareket ve ilikilenme biimlerinde bu gereklik yansmaktadr. Dalga veya parack tek bana dnlemez. Ancak birlikte olmalar halinde hareket mmkn hale gelmektedir. Dalga parac, parack ise dalgay bastrma, geriletme, bertaraf etmeye alrken youn bir harekete dnmekte ve bu hareket oluumu, yani sentezlemektedir. Hegel'in mehur tez-antitez-sentez lemesi salt snrl baz olgular iin geerli deildir. Toplumsal sistemler dhil tm maddi ve manevi varlklar snrnda da byk lde bir geerlilie sahip olduu bu yeni bilimsel bak asyla daha gl bir gr oldu denebilir. nk bu evrensel apta geerlilii olan diyalektik bir lemedir. Evren doa ve insan olarak oluumumuz temelinde, madde ve kart madde ikilemiyle gereklemitir. Makro dnyada bildiimiz tank olduumuz

116

Paradigmal Deiimde Kuantum


ikili yapnn yan sra normal yaamda gremediimiz atom alt paracklarda da ayn zellik arpc bir biimde gzlenmektedir. Genel maddi yapnn temel talar olan kuarklardan tutalm bu maddi yapy bir arada tutan elektron gibi elektro manyetik glere kadar btn atom alt paracklar madde kart madde biiminde eliik bir yapya sahiptirler. Maddi yapy da bir uyum ve dengede tutan ayn ykl paracklarn birbirilerini itmesi ve kart glerin birbirlerini ekmesi olaydr. Ayn yklerin rnein art ile artnn btnlemesi ve bu btnlkten yeni bir oluumun sentezlenebilmesi doal yapda gereklemeyen bir durumdur. Ayn ey eksi-eksi iin de geerlidir. Dolaysyla hareket ve oluum z itibar ile de eliik yani ikili yapyla mmkn olmaktadr. rnein eksi olarak bilinen ve negatif yk tayan elektronlar bir ileve sahip olmakla birlikte yalnz balarna yeni bir oluumu gerekletirememektedirler. Bunun kart olan, art olarak bilinen pozitif ykl pozitronlar olmazsa yalnz bana ne elektronun varl ne de hareketi mmkn olmayacaktr. Art ve eksi ykl bu paracklar bir birileriyle gerek anlam ve ilevlerine kavuurlar. Bir elektronun uzayn her hangi bir yerinde hareket ettii grld an, rnein elektron sadan sola doru hareket ediyorsa bu ayn zamanda soldan saa doru bir pozitronun hareket ettiine iaret eder. Yine kuantum dnyasndaki dolank paracklarn uzayn bir ucundan bir dier ucuna telepati kurduklar dnldnde hareketin de kartlarn etki ve tepki diyebileceimiz ilikileri sonucu gerekletii sylenebilir. Tek bana hareket ve oluum sentezlenememektedir. rnein eksi ykl olan ve esas elektrik

117

Paradigmal Deiimde Kuantum


yk taycs elektronlar, pozitronlar olmadan yeni oluumlar salayabilecek aktif bir ilevsellii yakalayamamaktadrlar. Elektronlar atom yaps ierisinde normal olarak bazen foton alr, ayn ekilde foton salarlar, ancak elektronlar kart olan pozitronlarla bir araya geldiinde daha aktif ve nitel bir deiim ierisine girerek foton dediimiz a dnebilmektedirler. Bu yap, tez-antitez-sentez biiminde de ele alnabilir. Elektronlar tez, pozitronlar anti tez, bunun sonucunda yeni bir eilim olarak foton dediimiz k sentezlenmektedir. Bu salt elektron ve pozitron ikileminde deil dier paracklar iinde geerlidir. Elektron pozitron, proton anti-proton, kuark anti-kuark ve daha da sayabileceimiz paracklarn tm iin belirtilebilir. Varlmz da dhil tm evrensel oluum bu tarz eliik zelliklere sahip paracklarn hareket ve btnlemesinden sentezlenmitir. Bu btnln bozulmas ya da eliik olan zelliklerden birinin veya bir kann yitirilmesi belki de tm evrensel oluumun dalmasn beraberinde getirecektir. kililik varln kendisini gelitirme ve retmesinde de temel bir zellik olmaktadr. Oluumu gerekletirirken bir hcrenin blnmesi blnerek kendisini oaltmas-gelitirmesi bu gerei dile getirir. Btn maddede olduu gibi, insann biyolojik yapsnda da atom alt dzeyde bir eliki ve uyum temelli bir ikilem sz konusudur. Bir ocuun anne karnnda olumas da bir sperm ile dllenmek zere oluan yumurtann elemesi, yan btnlemesi yol amaktadr. Bu durumu kaba bir benzetmeyle baka bir

118

Paradigmal Deiimde Kuantum


biimde rneklendirirsek; Kadn tez, erkei anti tez, nc bir ey- sentez olarak ocuk olumaktadr. Bu ikili yap gerek maddenin znde, gerekse zihinsel biimleniimizde, gerekse de olay ve olgular ele al tarzmzda ok belirgin bir biimde yansmaktadr. Bu gereklik doas gerei ruh-beden, madde-enerji, yaam-lm, karanlk-aydnlk scak-souk iyi-kt ve daha birok biimde yaammzda belirginlemitir. kilemlerin bir ksm greli dolaysyla bizim zihinsel yaratmlarmz sonucunda bir anlam bulmu olsa da kaba grnmyle, doada bu trl yansmalar belirginlik kazanmaktadr. Ancak her ne kadar sz konusu olgular kart durumlar biiminde beliriyor olsa da bunlar ayn zamanda bir birilerini koullayan, btnleyen ve belirleyen doal olgu ve sreler olarak anlalmak durumundadr. Kald ki bu tr kavramlatrlan olgularn kendisinde de bir dizi ara durum sz konusudur. Tam manasyla direk ya o ya dieri diyebilmek gtr. uan ki zihniyet yaplarmz alla gelmi kavramlar ve kaba belirlemeler ile paralel bir biimde bir gelime ierisinde olmutur. Bir ey bizim iin ya dalgadr yda parack ya tam iyi yda kt, ya tmden o olur yda hi olmaz tarzndadr. Diyalektik yntemle bu krlmakla birlikte kuantum fizii ile daha da derinlemitir. Kuantum fizii ile doa gerekliinden unu renmi oluyoruz. Birlikte olabileceine ihtimal vermediimiz, bir arada var olamaz dediimiz ve (antagonist), uzlamaz eliki olarak bildiimiz elikiler bile ounlukla eski anlamn yitirmektedir. Doa bize en imknsz bildiimiz iki farkl hareketin bile yan yana olabileceini ve birbirine zt olsalar bile mcade-

119

Paradigmal Deiimde Kuantum


lenin yannda belli bir uyum ierisinde olabileceini, dolaysyla en uzlamaz elikilerin dahi bir at altnda belli dzeylerde uzlaabilecei, bunun iin farkl seenek ve noktalarda mcadelenin yan sra ilikide gelitirebileceini gstermektedir. nk doada uzlama ve uzlamazlktan ok uyum, ve tamamlayclk vardr. rnein oluum ve hareket gereklii, ztlarn yok etmeden de mmkn olabilmektedirler. Var olmak, bir arada yaayabilmek en zt kutuplarda seyretse dahi mmkn olabilmektedir. En nemlisi de unu renmi oluyoruz, doada temel felsefe'ya o, ya da teki' den ok, hem o hem de dierinin birlikte var olabilirliidir. Yine olay ve olgular ele almada, tek seeneklilik, tek yol yntemi almaktadr. Her eyde en az iki olmak zere birok seenek ve yol bulma olana vardr. Bu anlamda birok yol ve ynteme sahip olmak, yine bol seeneklerle olgular ele almak byle bir bak as kazanmak byk bir zihinsel devrim anlamna gelmektedir. nsanda yaanan ikili yapy yorumlayp bu temelde kendi doamzdaki eyleri daha iyi kavrayabilirsek, hem kendi benliimizi daha yetkince aa karma ve zmleyebilme hem de toplumsal gereklii ve doal yapy ele alma noktasnda gl bir tahlil dzeyi yakalanabilir. nder APO, ikililii yeni bir felsefi dzey temelinde zellikle de evreni aklama noktasnda yorumlayarak u temel hususlara vurgu yapmaktadr. "rnein evreni varlk-yokluk ikilemiyle balatmak mmkndr. Varlkla yokluun kar karya gelii yeni bir oluumdur; hareketin kendisidir. Varlk, yokluk olmadan alamaz, hareketlene-

120

Paradigmal Deiimde Kuantum


mez. zde olu, varln yoklua kar direnmesidir. Varlk yokluu, yokluk varl bitirmeye alrken, sonuta nc bir eilim, bir nevi sentez olarak oluum halindeki evren ortaya kmaktadr. Buna benzer bir yaklam parack-dalga ikilemidir. Tek bana parack ve dalga mmkn olmamakta, ancak birbirleriyle iliki halinde hareketi, dolaysyla oluumu sentezleyebilmektedir. Yine aynlkla eitlilik ikilemi de benzer sonular yaratmaktadr. Aynlk ancak eitlilikle varln kantlayabilir. eitlilik olmadan aynlk bir nevi yokluk, olmaktadr Hangi olguya yaklarsak ayn durumu grrz. Daha anlalr bir ayrm canllk ve cansz durum ikilemidir. Genel canl evrenden farkl olarak, dnya gezegenimizde hareketin zengin geliimiyle bir eikte nitelike farkl bir madde ortamndan kendi kendini metabolizma ile retebilen, gelitiren canl bir ortam domaktadr. Burada evrenin snr tanmayan geliim gerei halen bilimce tam zmlenememi olaanst bir sramay temsil etmektedir. Canllk olgusunun tam izah giderek bilimin en temel konusu olacaktr. Gen haritas ve klonlama bu olgunun zmlendii anlamna gelmez. Yine canlla yol aan molekl dzenlenmesi de tek bana olguyu izah edemiyor. phesiz canllk iin uygun d ortam (atmosfer-hidrosfer) ve molekler dzen gereklidir. Ama bu sadece canlln yap talardr, maddi dzenidir. Daha nemli olan, bu maddi dzenin canllk, anlam gibi maddi olmayan gereklikle balantsdr. Kaba materyalizmin en nemli yanll znellii, yani canllk ve anlam olgusunu maddi dzenleni ile ayn say-

121

Paradigmal Deiimde Kuantum


masdr. Kuantum fiziinde bile bu aynlk yklmaktadr. Sezgiye benzer bir izah tarz zorunlu grlmektedir. Canllar iinde insandaki zek (beyin) durumu daha da ilgin bir hal almaktadr. nsann kendisi en yetkin kendini dnen doa olarak tanmlanabilir" Burada nder APO, var olan gereklii aklayabilmede en nemli yaklam olarak sezgiye iaret etmekte, varl ele alma, varl anlama noktasnda yeni belirlemeler yapmaktadr. Kukusuz nderliin deinmi olduu bu hususlar varl btnlkl kavramada temel konulardr. Dolaysyla biliminde bundan byle zerinde daha fazla younlaaca temel konulardr. Ancak u anda ikililii yorumladmzdan dier hususlara fazla deinmeyeceiz. nderliin kilemler zerinde yapt bu temel vurgularndan da anlalaca gibi doa kendisini bu temel yanlar zerinden gelitirmekte ve bylelikle kendisini daha aktif bir var olua kavuturmaktadr. kililik, belirmi haliyle insan olgusunda birok ynyle ele alnabilir. Doay aklamada olduu gibi, toplumsal gereklik ierisindeki belli hususlarda bu temelde ele alnarak belli bir izaha kavuturulabilir. Toplumsal gerekliin bir btn olarak izah edilmesinde bylesi bir yaklam yeteli gelmeyebilir. Ki bunu belli ynleriyle yaanm tecrbelerden biliyoruz, ancak yinede belli baz noktalarn izah edilmesi asndan ikiliyi yorumlamak okta yanl olmayacaktr. Toplumsal gereklikte aa kan ikililikleri yorumlamay insan doa ikilemi zerinden balatmak dier birok ikileminde daha iyi anlalmas asnda

122

Paradigmal Deiimde Kuantum


faydal olabilir. ncelikle insan doa biiminde kartla dnk gelien ikileme ynelik birka temel hususa vurgu yaplabilir. nsan, yaad en uzun toplumsal sreci boyunca doadan temel bir kopuu yaamamtr. Toplumsallk yakn zamanlara kadarda bu yaklamn srdrmtr. Ana kadn etrafnda gelien bu toplumsallkta, doayla ilikilenme ve onunla dostluk balarn gelitirme en temelinde toplumsalln gelecei ve selameti asndan olduka nemsenir. Bu toplumsal gereklik gerek dnce gerek ise gelitirdii toplumsal yaam biimi itibar ile yaad toplumsal gelime dzeyini doadan kopma, doayla temelden bir ayrmay yaama vesilesi olarak grmemitir. Doada kendisine has bir gelime izgisi aa karmakla birlikte, doann bir paras olmay doann iinde doayla dost bir anlay temelinde yaamay hibir zaman ihmal etmemitir. Toplumsal olgu, doadan aldklarna karlk olarak her zaman iin bir kran duygusu ierisinde olmutur. Bunu kimi yer ve zamanda gelitirdii deiik coku ve kutlamalar yoluyla da yanstmaya almtr. Doay canl ve ruh sahibi grme ve doayla dostluk duygusu en uzun yaanm olan bu toplumsalln temel yaam anlayn yanstmaktadr. Bu toplumsalln temel yaklam ve doayla ilikisini nder Apo, u yorumlarla dile getirmektedir: "lkel komnal toplumda doayla ba ocuk-ana ba gibiydi. Doay canl olarak alglyor. Ona kar olmamak, ondan ceza almamak dinin temel kural haline getirilmitir. Doa dini ilkel komnal toplumun dinidir. Toplumun oluumunda

123

Paradigmal Deiimde Kuantum


doal bir anormallik ve eliki yoktur. Felsefenin kendisi insan 'kendi farkna varan doa' olarak tanmlar. nsan znde en gelimi doa parasdr. Bu en gelimi doa parasn doayla elitiren toplumsal sistemin doa dl, anormallii bylelikle ortaya kmaktadr. Doayla adeta bir bayram cokusuyla -bayramlar zaten doayla cokun verimli birliin yansmasdr- btnleen insan doann bana bela haline getirmek, herhalde o toplumsal sistemin ne kadar belal olduunu kantlar. Doal evreyle btnlk, sadece ekonomik, sosyal ierikli deildir. Felsefi olarak da doa, kavranmas vazgeilmez bir tutkudur. Aslnda bu karlkldr. Doa insanlaarak byk merakn, yaratm gcn kantlarken, insan da doay Smerlerin zgrl (amargi) anaya (doaya) dn olarak anlamalar dndrcdr- kavrayarak kendi farkna varmaktadr. kisi arasnda kn akyla olan ilikisi vardr. Bu byk bir ak servenidir. Bozmak, ayrmak herhalde dini tabirle en byk gnahtr. nk ondan daha deerli bir anlam gc yaratlamaz. Konuyla ilintililik anlamnda kadn kanamasn doayla hem ayr dn, hem de ondan geliin bir iareti olarak yorumlamamzn arpc anlam bir kez daha kendini hissettiriyor. Kadnn doall, doaya yaknlndan ileri gelmektedir. Srl ekicilii de anlamn bu gereklikte bulur. Doayla btnletirmeyen hibir toplum sisteminin rasyonellii, ahlakilii savunulamaz. Doal evreyle en ok elitiren sistemin rasyonalite ve ahlaki olarak da almas bu nedenledir. Kapitalist

124

Paradigmal Deiimde Kuantum


toplum sisteminin yaad kaosla evre felaketi arasndaki iliki bu ksa tanmlamadan da anlald gibi diyalektiktir. Ancak sistemden k doayla olan kkl elikileri atrabilir. Yalnz bana evrecilik hareketleriyle zmleyici olunamayaca elikinin karakterinden ileri gelmektedir. Dier yandan ekolojik bir toplum ahlaki dnm de gerektirir. Kapitalizmin anti-ahlakilii ancak ekolojik yaklamla alabilir. Ahlak-vicdan ilikisi empatik ve sempatik bir ruhsall gerektirir. Bu ise yetkin bir ekolojik donanmla anlam bulduunda deer tar. Ekoloji doayla dostluktur, doal dine inantr. Bu ynyle doal organik toplumla yeniden ve uyanm bilinle btnlemeyi ifade eder" Doayla temelden ayrma, dier bir deile doaya kartlk, esas itibar ile ataerkil toplum dzeni ve bu dzeni gelitiren hiyerarik devleti zihniyet ile birlikte otaya kmtr. Nitelike farkl bir dn bilincine- biimine sahip olarak geliiyor olabiliriz, bu doa ve insan asndan bir farkll ifade edebilir ki, bizce bu nemli bir farkllktr, ancak bu insan doast bir varlk, dolaysyla doaya hkmetmesi gereken bir varlk haline getirmez. Onu doann hkmdar yapmaz. Doada her ey dierince bir farklla sahiptir. Ve her ey doada bir fakll ifade eder. Zaten doa bu farkllklarn olmas ve onlarn bulumasyla varlk bulur. Dolaysyla sahip olduumuz farkllklar bizi doadan kopmaya ve ona tahakkm kurmaya deil kendi farkllmz koruyarak onunla daha iten bir bulumaya gtrmelidir. Ataerkil devleti toplum dzeniyle birlikte doa ile kartla, doay tahrip ve hkimiyet altna

125

Paradigmal Deiimde Kuantum


alma temelinde gelien bu ikilem son derece yapay ve znde bir sapmay ifade etmektedir. Doayla insan arasnda bir ikilem olacaksa bu doas gerei gelien ve gelimesi gereken bir iliki biiminde olabilir. Ki buda insan ile doa arasnda daha ok dostlua uyuma, birbirini beslemeye ve gelitirmeye dnk olmak durumundadr. nsan ile doa arasnda optimal dengeyi salayabilecek bir iliki ancak bu anlay nda geliebilir. zetle insan doadan aldklarn, ona kar sorumlu davranmakla ve kendi apnda da doaya kataca gzellikler ile geri yanstmak durumundadr. Bu insan doann stnde ve doadan ok ayr bir varlk yapmaz. Aksine doaya olduka doal, yani kendi doasyla en ideal bir dn ifade eder. Doal ikilemlerin temel mant bir birini hareketlendirme gelitirme dolaysyla daha aktif bir enerji ve retim srecine koymadr. Bu mantk bildiimiz anlamda dmanla dayal bir kartl ifade etmez. Bu anlamda gerek insan doa ilikisi gerekse toplumun kendi ii ilikilerinde beliren baz ikilemler ok doal ve olmas gereken ikilemler deildirler. Bu ynyle toplumsal olguda beliren birok ikili durum yapaydr. Bunlarn ou ataerkil, devleti srele birlikte toplusalln yaam olduu tarihi sapmayla birlikte gelimilerdir. Toplumsalln en uzun yaanm srlerinde bylesi ikilemler sz konusu deildir. Var olan doal ikilemlerin temel mant da gnmzde algland biimde kartla bir birini yok etmeye dayal deildir. Gnmzde insan, doa, birey, toplum, kadn, erkek, ezen, ezilen vb. biiminde beliren ikilemlerin bazlar sapma bazlarnn ise temel mantndan koparlmtr.

126

Paradigmal Deiimde Kuantum


Saydmz ikilemler zerinde baz yorumlar yapmak yaral olabilir. Doa ve toplum ikileminden sonra zerinde en fazla durmamz gereken ikilem, kadn erkek zerinden gelien ikilem olmaktadr. Kadn erkek ikilemi gnmz toplumsal sorunlarn en temel halkasn oluturmas itibar ile yorumlamay gerektirir. Kadnlk ve erkeklik biyolojik adan doadaki dier birok trde olduu gibi erillii ve diillii dile getirir. Doada eril ve diil tarzda beliren bu durum son derece doal bir ikilemi dile getirir. Atom alt dzeyden tutalm organizma biiminde kendisini rgtleyen btn maddenin var olu gerekliinde bylesi bir ikilem vardr. Doa kendisini bu ikilemlerin varl ve aktif ilikisi zerinden var etmektedir. Maddenin oluum mantnda da bylesi bir ikilem yatmaktadr. Doa art ve eksilerle doluludur. Doa, kendindeki hareketi, deiimi, canll ve renklilii sahip olduu bu art ve eksilerin varlna borludur. Doa gerek anlamda kendi ruhunu bu art ve eksilerin oluu ve aktif ilikisi ile bulur. lgintir, toplumsal olguda genellikle eksi denilince kadn, art denilince de aklmza erkek gelir. Ve biz arty esas ey olarak hissederiz. Burada elektron ve pozitron ikilemi zerinden bir rneklendirme yapmak cinsler arasndaki iliki itibar ile bizi yeni bir yaklama gtrebilir. Maddenin oluumunda aktif rol oynayan bu paracklar, temelde elektronun baatlyla hareketlenir. Ve oluum daha ok elektronun kendinde tad potansiyel ile gerekleir. Elektronlar doada var olan ve younca bulunan bir paracktr. Pozitron ise elektron ayarnda bulunmaz ve ou youn olarak laboratuar ortamlarnda retilirler. Bu ynyle pozitronlar daha ok yapaydrlar. Yine

127

Paradigmal Deiimde Kuantum


pozitron kendinde ok fazla bir ey barndrmyorken enerji balamnda esas enerjiyi elektron tar. Bildiimiz elektrik retiminde de esas itibar ile enerjiyi elektronlar tar. Burada pozitron daha ok yardmc bir pozisyondadr. Ancak aktif foton retimine pozitronlar olmadan geemez. Bu ynyle de eit, dolaysyla bir btnlk oluturmak durumundalar. Bu paracklar bir birilerini var eder, hareketlendirir ve aktif retim srecine birlikte geerler. Burada anlatmaya altmz hem biyolojik hem de toplumsalln gelitirilmesi ve toplumsal retimin aa kmasnda bir birisiz olmamakla birlikte esas roln diil olann doasyla gerekletiidir. Bu temel ideolojik bir yorum olarak da kabul edilebilir. Kadn erkek ikilemi arasndaki toplumsal sorunlar byle bir yorumlamay gerekli klar. Bu birinin esas dierinin ise hiletirilmesi anlamna gelmez. Toplumsal olguda yaanlan dengesizlii bir dengeye kavuturma asndan temel bir espri olarak anlalabilir. Bu yaklam toplumsal olguda tahakkme dayal gelien cinsiyeti anlayn krlmasna dnk temel bir yaklam ifade eder. Kadn ile erkek, gerek biyolojik gerekse toplumsalln gelitirilmesi asndan doal bir ikilemi oluturur. Bu ikilem bir birini smrme ve bir birine tahakkm kurmaya dayal deil, daha ok bir birini var etme, reme ve birlikte retmeye gemeye dayaldr. nsan tr kendi varln ve toplumsalln cinslerin bu ortakl ile gerekletirir. Dolaysyla cinsler aras ikilemin temelinde birliktelik uyum ve retim vardr. Burada dmanla ve bir birini alt etmeye dayal bir kartlk sz konusu deildir. Gnmzde gelimi

128

Paradigmal Deiimde Kuantum


haliyle cinsler aras kartlk z itibar ile ideolojik bir kartlktr. Ve biz buna sapma temelli gelien yapay kartlk diyoruz. Cinslerin znde bu tarz bir kartla ihtiyac yoktur. Bu kartlk ataerkil devleti dzen ve onun zihniyeti sonucu gelimitir. Doa ile insan, kadn ile erkek arasnda gelitirilen bu doal olmayan kartlk dier toplumsal iliki ve sorunlarnda temelini oluturur. Ezen- ezilen yine birey ile toplum bu mantn sonucu geliirler. Ezen ile ezileni nder APO, demokratik komnal deerler ile egemen devleti deerler biiminde formle etmektedir. nder APO, bu kartln temelini ise znde insann doasndan sapma tarznda gelien kadn erkek ilikisine dayandrr. z itibar ile toplumsalln en fazla be bin yllk bir gemii ierisinde boy veren bu eliki doal olmayp, sapma temelli gelien ideolojik bir yaklamn rn olmaktadr. Doay incelediimizde yine toplumsal doay ele aldmzda yukarda da belirttiimiz zere bu tarz bir eliki sz konusu deildir. Kedi fare yine fare ylan ikilemlerini dndmzde bile bu doann kendi dengesini korumasyla ilikili bir durumdur. Doadaki ikilemlerin, daha da genelletirirsek, doann, bir btn olarak kendisini organize etmesi karlkl ihtiya besleme- beslenme ve uyum temelinde geliir. Yani doa karlkl bir birini yok etmeye dayal deil daha ok eylerin karlkl olarak bir ilikilenmesi, bir birini beslemesi ve deiik dzeylerde bir birine yansmas biiminde varlk bulur. Sonu itibar ile kk tamamyla ideolojik bir yaklama dayanan sz konusu cinsiyeti yaklamn krlmas byk nem tar. nder Apo'nun "nc cinsel krlma" olarak adlandrd

129

Paradigmal Deiimde Kuantum


bu cinsel krlmann erkek aleyhine gereklemesi yine olmas gereken ideolojik bir yaklam ifade eder. Buna paralel olarak gnmzn en temel toplumsal sorunlardan biri haline gelen birey toplum ikilemi de deerlendirilmeyi gerektirir. Toplumsal gelimede birey toplum olgusu, doal yaam ve iliki ierisinde u veya bu dzeyde varlk bulutur. Ancak bat uygarlnca ifade edildii zere toplum tek tek bireylerin bir birinden bamsz varlklaryla aklanamaz. Bu temelde toplumu aklamaya almak olduka nemli eksiklik ve yanllklar tayacaktr. Klasik atomcu gelenee dayal gelitirilen bu toplumsal tanm maddeyi sahip olduu nitelik ve anlamlara oranla yetersiz tanmlad gibi bu temelde gelitirilen toplumsal tanmda yanl ve yetersiz olmutur. Kuantum fiziince de ispatland zere paralarn tek tek varl btnn yeterli tanmn vermez. Btn paralarn tek tek bir araya gelmesiyle oluan bir yap olmann tesinde bir ktle kendi bana bir ahsiyeti ifade eder. Tek tek paralarn gc btnn sahip olduu gce edeer deildir. Maddi oluumda atomun sahip olduu nitelikler yine atom alt dzeyde yaananlar, klasik fiziin ifade etii gibi maddenin bir birinden bamsz atomlarn varl ve bir araya geliiyle deil, maddi oluumun ok daha zengin bir enerji potansiyeli ve bu potansiyelin aa kard iliki dzeyiyle gerekletii ynndedir. Madde kaba somut ilikinin yan sra evresiyle soyut bir ilikiyi de yaar. Son derece narin balarla bir birine ballk sz konusudur. Ve bu dnlenin aksine derin bir ilikiyi ifade eder. Maddeyi oluturan temel paracklarn bir tr sezgisellik ile hareket ettii gerei ise gemiin

130

Paradigmal Deiimde Kuantum


kaba ve bir birinden kopuk ele alnan madde anlayn temelinden deitirmektedir. Atom ve atom alt paracklar zerinde yaplan aratrma ve incelemeler, maddi olgunun klasik atomcu dncede dile getirildii gibi bir birinden soyutlanarak gerek anlamn veremeyecei ynnde bir gr aa kartmtr. Sz konusu paracklar bir birinden soyutlayarak aklamak, bir btn olarak maddeyi ve maddi oluumu gerekletiren paracklar ilikide olduklar btnlk ierisinde sahip olduklar gerek doalarn aklayamaz. Bu paracklar bir biriyle ilikilendike ve ilikilendirildike doasna denk bir tanmlamaya kavuturulabilir. Dolaysyla gemi madde anlayna dayandrlarak aklanmaya allan madde ve toplum tanmlar gnmz gelimeleriyle almtr. Yeni madde anlayndan da anlalaca zere ne maddenin bu tarzda bir birinden koparlabilecei nede toplum olgusunu bireyler yoluyla bir birinden soyutlanarak toplumu ve bireyi aklayabilecei ynndeki yaklamlar doru deildir. Bu konuda nder APO, u yorumlar yapmaktadr. "Toplumsallk insan trnn varlk kouludur. Kendinden nceki primat (insana en yakn familya) trnden kopup insanlamas, toplumsallama dzeyiyle at ba gittii sosyal bilimin en yakn bir gereidir. Yalnz birey ve toplum halindeki yaam, birbirinden ne kadar soyutlanrsa soyutlansn, teorik olarak ispatlanamaz bir olgudur. Yalnz birey yoktur. Toplumu yklm birey olabilir, ama en azndan bu birey bile yklm toplumunun anlaryla birlikte ayaktadr. O anlarla yeni toplumsallamas da anlktr. nsan trnn g kazanmas

131

Paradigmal Deiimde Kuantum


tamamen toplumsal dzeyiyle kurduu ilikiye baldr. Bireyi zayf klmann, kleletirmenin en vahi tarz, ona dayatlan yalnzlk dzeyidir, yaad tecrittir. Srler halindeki kleler, kyl serfler, ehirli iiler yine bir toplumdurlar. Zaman zaman isyan ederek kendilerini hatrlarlar. Dier yandan yalnzlk en yaman reticidir. Tarihte tm nl bilge ve peygamberlerin inziva sreci de bu gerei yanstr" Toplum, n grld zere bireyler yoluyla bir birinden soyutlanamaz. Kald ki toplumsallk znde birey ve toplum ikilemi zerinden deil, daha ok erkeinde iinde yer ald ana kadn eksenli bir ilikilenmenin sonucunda geliir. Dolaysyla eer toplumu balatmak asndan toplumsal bir kimlik aranacaksa da bu kimlik ana kadn kimliidir. Bu toplumsallkta bireyler kendilerini toplum olarak bulurlar. Birey toplumun dnda topluma ramen bir kimlii ifade etmemektedir. Bireyin bir kimlik olarak gelimesi de bilindii zere son birka yzyla mahsus bir durumdur. Toplumsallkta yaanlan sapmayla birlikte kadn ve ezilen dier toplumsal kesimlerin yaad boulmann ierisinde yeni bir kimlik biiminde srama yapmtr. Bireyi her ynyle kuatlm bir toplumsalln patlamas sonucu aa kan bir gelime olarak yorumlamak yanl olmayacaktr. Bu adan birey doalln yitiren bir toplumsalln pekte doal olmayan bir sonucu olarak geliir. Bu noktada da nder APO u hususlar belirtmektedir: " Bireysellik son derece elikili bir kavramdr. Dier bir yz toplum aleyhine adeta zincirinden

132

Paradigmal Deiimde Kuantum


boalmasna serbest klnmasdr. Toplumun zora dayanmayan kurall yaamna ahlak diyoruz. Bireysellik bu ahlak zorlar. Daha dorusu Avrupa uygarlndaki bireycilik ahlakn zayf klnmasyla birlikte geliir. Dou uygarlnda toplumun baatl esas iken, Bat uygarlnda baat olan bireydir. Bireyin bu tanmndan iki farkl sonu kar: Hakim smrc birey imparatorluk katna ykselirken, smrlen mahkm birey en derin klelii yaar. Kapitalist sistemin tm toplum dzeyinde yayd genellemi, derinlemi kleliinden 20. yzyln vahi yznn kmas tesadf deildir. Temel moral deerlerini yitirmi, bu kadar yaygn efendili bir dzenin kr, kazan hrsndan tr yapamayaca lgnlk yoktur. Yaadm yalnzlk, mahkmiyet ve tecrit sistemin bu genel yapsyla balantldr. Toplumun, halkn 'kendisi' olmaktan karlmsa, bunun anlam en zayf klnm bir yalnzln doarken mahkmusun. Kendin olmaktan ktn oranda baka bir toplumla btnleirsin. Ama o zaman da artk kendin deilsin. Ya mthi yalnzlk ya da baka gereklie teslim olmak. Krt kapan da dediim mthi ikilem buydu" Kapitalist sistemin bireyi bu vahi tarzda kullanmak zere gelitirilmesi bir yana bireyin birey kimliinin daha doru bir biimde tartlmas ve anlalmas asndan bu belirlemeler olduka nemli ve aklaycdrlar. Toplumda birey elbette ki vardr. Bireyin varl hibir biimde inkr edilemez. Tarihte toplumsalln geliiminde bireylerin oynadklar rol bilinmekte-

133

Paradigmal Deiimde Kuantum


dir. Toplumsalln ehresini deitiren bireyler olmutur. Birok bilge filozof peygamber ve nder kiilik etkileriyle tarihi deitirmilerdir, ancak bu kiilikler bir kimlik olarak toplumsalln karsna kmamlardr. Bu nder kiilikler esas itibar ile de kendi glerini yakaladklar stn toplumsallk dzeylerinden alrlar. Gnmzde toplumsallktan soyutlanm bir bireyciliin ortaya koyduu ykc ve sorumsuz duru ile topluma verdii zarar bilinmektedir. Bu gereklik gz nne alndnda bireyin kendi bana toplumsal bir kimlik biiminde ne srlmesinin ne kadar yanl bir yaklam olduu anlalmaktadr. Btn bunlar gz nne aldmzda bireyi toplumsalln temeli, toplumsall oluturan temel bir g olarak yorumlamak son derece yanltr. Bu temelde bakldnda, bireyi toplumsal olguda temel bir kimlik bir forum biiminde ne srmenin de yanll ortadadr. Belirtilenlerden de anlalaca zere gnmzde aa kan bir birey- toplum ikilemi son derece tartmalktr. Dolaysyla bireyin toplumsallkta bir kimlik biiminde belirmesi olduka yapaydr. Bu doal bir ikilem deildir. Doasna uygun gelien bir toplumsallkta bireyin bu tarzda k dahas toplum karsnda topluma kart bir yan olarak gelimesi sz konusu olamaz. Bireyler aras iliki veya bireyin evresiyle yaayaca bir sorun bir kimlik olarak bireyin sadece kendi sorununu oluturulmaz. Bu nereden baklrsa baklsn toplumsal bir sorundur ve toplumu ilgilendirir. Bu anlamda bireyi ok doal bir gelime olarak grme, bunu topluma e deer tutma ve bunu bir kimlik biiminde toplumsallkla kar karya getirme kanlmas gereken en temel bir yaklamdr.

134

Paradigmal Deiimde Kuantum


Btn bunlarn yannda birey toplum balamnda yaananlar, bireyi toplumsallk karsnda gelimi bir olgu olarak grmek gnmzn capcanl bir gereini ifade eder. Bireyi her ne kadar yapay bir kimlik olarak yorumlasak da gnmzde birey ve toplum gerekliinde yaananlar bir ikilemi ifade eder. Burada yaplmas gereken artk bireyin bir kimlik olarak varl veya yokluu deil daha ok bu ikilemin nasl bir dengeye oturtulaca olmaktadr. nder APO, optimal denge olarak ifade ettii bu ilikiyi u ifadelerle aklamaktadr: " Davamn AHM srecinde eletirilmesi gereken temel konusu birey toplum ilikisine dayaldr. Savunmamn ilk blmnde kapsamlca ele aldm gibi, insan trnn geliiminde toplumsallk ncelik tar. Toplumsalla dayanmayan birey tarifleri birer aldatmacadan ibarettir. Dou toplumlarnda hkim yan hep toplumsall esas alr. Toplumun eskilii ve geliimi ile ilgili bir yaklamdr. Bat uygarlnn douunda ise bireysellik ar basar. Hem Grek-Roma aamasnda, daha sonra ortaada Hristiyanln yorumlanmasnda bireysel araylar hi eksik olmamtr. Rnesans'ta ve sonrasnda ise, bireysellik adeta tarihsel devrim yaamtr. Binlerce yllk Dou toplumlarnda ar gelien ve bireyi boan toplumsallk pe pee Rnesans, reformasyon, bilimsel devrim ve aydnlanma hareketi ile parampara edilerek, nce bireytoplum dengesi, ondokuzuncu ve yirminci yzyllarda da bireyin ar ykselii yaanmtr. amza bireysellik damgasn vurmutur. Bu sefer arla kaan ve toplumu kemiren hastalk bireysellikten kaynaklanmaktadr. Salkl toplum-birey dengesi birey

135

Paradigmal Deiimde Kuantum


lehine adeta bir zrvala vardrlmtr. Toplumsallk klelik gibi alglanmaktadr. Aslnda bu tr bireycilik bir nevi post modern hayvanlama, primatla st boyutlarda ve yeni koullarda yeniden dntr. AHM'ne yansyan sadece 'bireysel bavuru' hakk bu hastaln hukuk alanna yansmasn ifade etmektedir. Tmyle toplumsal olan, her eyini aka byle ortaya koyan bireyi toplumundan, halknn iradesinden ayr varsaymak tam bir hukuk hilesidir. Bu hukukun temelindeki adalet anlayna da terstir. Ayrca nemli bir politik gerei gizlemeye bilerek veya bilmeyerek alet olmaktadr. Krt halknn zgr politik hareketini hukuk dnda brakmaktadr. Krt zgrlk hareketinin haklln gndem dnda tutup, AB'nin Krt halk zerindeki sorumluluklarn rtbas etmeye yol amaktadr. Leyla Zana ve arkadalarnn davasnda bu gereklik daha da srtmaktadr. Szde sahiplenme ad altnda cezaevindeki ve dardaki (onlar da st ak cezaevinde saylmaktadr) Krt halkndan ayrtrp szde insan haklarn kurtarmaya almaktadr. Davam dolaysyla Avrupa uygarlndan kaynaklanan bu hileyi kabul etmem mmkn deildir. Beklenen, birey-toplum dengesini kabul eden bir karardr" nder APO'nun bu temel yorumlarndan da anlalaca zere bireyin ele al mant toplumsallk asndan nemli sakncalar ierir. Ve bu manta dayal bir birey anlay gnmzde de zararlarn grdmz gibi bundan sonras asndan da byk tehlike ve tahribatlara gebedir. Bu adan toplum doa ve kadn erkek ikilemlerinde ortaya koyduumuz mantn birey toplum ilikisinin doru bir temele kavutu-

136

Paradigmal Deiimde Kuantum


rulmas asndan da geerlidir. Nasl ki maddi oluumda paracklar maddenin dalmas tahrip edilmesi asndan bir ilev yklenerek hareket etmiyor ise, temelde byle bir eilime sahip deiller ise, bireyinde topluma kar toplumu kemiren ve olguyu gten dren, dolaysyla toplumsall bitiren bir rol stlenmemesi gerekir. Bu anlay bize toplum ile bireyi optimal bir dengede buluturacak olan bir mantnda temelini verir. Birey toplum ikilemi, maddi olguda bildiimiz doal ikilemlerde olduu gibi, bir birine kart ve bir birini yok etmeye dayal gelien bir ikilem deildir. Btn maddi dzenlerde para kendi zgnlklerine sahip ve bu zgnlklerini korumakla birlikte btnn yasallna tabi ve btnn ilevselliine denk bir harekete sahip olarak davranr. Aksi bir yaklam sergilemesi durumunda btn gten drr, btnn sahip olduu nitelikten uzaklatrr. Birey asndan toplumsall bu tarzda zorlamaya dayal geliebilecek anlay tutum ve davranlarda toplumsalln sahip olduu temel nitelii zorlayacaktr. Kukusuz burada btnn zerinde varlk bulduu, gelitii temel anlaytan kopuk deildir. Nasl ki para btn ona ters davranlar ierisine girerek zorluyor ise btnnde, kendisinde barndrd zgnlkleri tanmas, zgnlklerin kendi doasna uygun bir gelime imknna sahip olmas ve buna denk tercihlerde bulunmas ynnde imkn tanmas temel bir gereklilik olmaktadr. Bu anlamda insann doasn snrlayan onu ok kat dogmalarn mahkmu klan, kendindeki tahakkmc smrc anlay gelenek ve sistemleriyle boan, bu yapsyla insan adeta nefessiz brakan yaklamlardan arnmas, bu anlaytan kurtul-

137

Paradigmal Deiimde Kuantum


mas byk nem tar. Bylesi doa d yaklamlar gnmz birey rneinde olduu gibi ister istemez kendisine kar, kartlklar yaratacaktr. Bireyin bir kimlik olarak aa kmas ve bir kimlik biiminde kendisini topluma dayatmasnn temelinde de toplumsal doann dnda gelien bu tarz bir toplumsalln varl yatmaktadr. Bu bizi doru bir birey nasl geliir sorunsallndan nce nasl bir toplumsallk sorusuna gtrmektedir. nsann doasn karlayabilecek zgr demokratik bir toplumsalla nasl varlabilir? Kadnn, bireyin, genliin, ocuun, yalnn vb. btn toplumsal kesimlerin kendi doalarna uygun olarak kendilerini zgrce yanstabilecei bir toplumsal dzen ve anlay nasl yaratlabilir? Bu yant bulmas ve gelitirilmesi gereken bir toplumsal gerekliktir. Bu dzeyi esas almayan ve bunu yakalayamayan bir toplumsallk gnmzn bireyci bencil birey anlaylarna benzer kendisini bitirmeye dnk gelien yaklamlardan kendisini kurtaramaz. zetle toplumsalln kendisinde kendi bileenlerine kar bir kartlk onlarn doasn sakatlayan bir anlay hkim hale gelirse bu kanlmaz olarak kendi kartlarn da yaratacaktr. Sonu itibar ile genel anlamda gelien bir birey toplum ikilemi bir birini bitirmeye dayal gelien ve gelimesi gereken bir ilkem olmayp bir birini var eden besleyen ve gelitiren bir ikilemi ifade eder. Bunun salkl bir gelime olarak sreklilik kazanmas asndan, bata zihniyet boyutu olmak zere pratik anlamda da optimal bir dengenin kurulmas gerekiyor. Bylesi bir dengenin kurulabilmesi iin ise

138

Paradigmal Deiimde Kuantum


ancak detayl bir aratrma ve tartma sreci ile nereye kadar birey, nereye kadar toplum sorularnn salkl bir izaha kavuturulmasyla gerekleebilecek bir durumdur. Toplumsallk asndan en genel bir ikilem olarak demokratik, zgrlk komnal deerler ile ataerkil devleti deerler arasnda yaananlardr. Toplumsal tarihi deerlendirmeye altmzda da ataerkil devleti dzenin gelimesiyle birlikte beliren iki tarz bilin ve anlamsallk zerinden toplumsalln anlam bulup gelitii grlmektedir. Kleci toplum ile zgrlk toplum deerleri olarak tanmlayabileceimiz bu iki toplumsal bilin ve anlay tarznn mcadeleleri tarihin ve toplumsalln geliim seyrine damgalarn vurmulardr. Bunun yannda birisini daha ok saf d kalmas biiminde sonulara yol amsa da deiik biimlerde de olsa bu mcadelelerin bu tarihsel sre ierisinde her zaman var olduu bir gerekliktir. Bylesi bir Dalite iledii halde egemen sistem tarih, toplum ve bilin olgularnda her zaman iin bir tekliin olduunu, tarih ve toplumsalln dolaysyla bilincin bu tekillik zerinden geliim gsterdiini, insanln duygu ve dncesine kazmaya almtr. nder Apo, bu temel tarihi hususa ynelik de unlar belirtir; " Sosyal bilimin en temel eksikliklerinden biri, tarih boyunca doalnda diyalektik bir ikilemi yaamas gereken hiyerarik ve devlet balaml toplumlarn dier ucunu -partneri gstermemesidir. Sanki tarih elikisiz, hkim toplumsal sistemin izgisel geliiminden ibarettir. Her olgusal gelimede gzlemlendii gibi, tarih boyunca hiyerarik ve devletli

139

Paradigmal Deiimde Kuantum


toplum da zdd rolnde olan doal toplumsal deerlerle eliki halinde geliir. Onunla beslenerek byr, geliir, eitlenir. Doal toplumun gcn kmsememek gerekir. Bu toplum ana kk hcre rolndedir. Nasl ki kk hcreden dier tm doku hcreleri doarsa, doal toplumdan da dokusu niteliindeki kurumlar doar. Yine nasl dokulardan organ ve sistemler doarsa, doal toplumun ilkel kurumlarndan -ilkel hiyerarik kurumlar- da dier gelimi organlar ve toplumsal sistemleri doar. Doal toplum bastrlabilir, geriletilip kstrlabilir, ama asla yok edilemez. nk o zaman toplum olmaktan klr. Sosyal bilimin bu tespiti yapamamas byk eksikliktir. Hiyerari ve devleti besleyen, doal toplumlarn milyon yllara dayanan oluum gereidir. Diyalektik ikilem baka nasl doabilir? Toplumsal analizleri dar snfsal veya ekonomik aralarla yapmak, gerein asli, temel esini batan itibaren dta brakmak demektir. Bu byk hata, yanlg ve yanl yaplmtr. Hele Marksizm gibi iddial bir yaklamn komnal dedikleri doal toplumu sanki mr binlerce yl nce bitmi, yok olmu bir sistem gibi alglamalar bu olumsuzluu daha ok krklemitir" Bu ikilem toplumsal olgu asndan en temel bir ikilemi olutur. nsan doa kadn erkek birey toplum gibi ikilemleri kendinde barndrmas bakmndan bu byledir. Ataerkil toplum anlaynn ana erkil toplum dzenine kar geliimi insann doaya ters dmesi yine bireyin treme bir kimlik olarak toplumsalln karsna dikilmesi btn bunlar bu ikilemi oluturur. Ve bu ikilem ierisinden dile gelirler. Toplum, doa, kadn, erkek, birey gibi dostlua uyma,

140

Paradigmal Deiimde Kuantum


bir birini oluturma ve beslemeye dayal gelien doal ilikisini sapmaya uratan dmanla dayal bir ikileme dntren, bu ikilemin toplumsallkta ba gsterme biimi, mant olmutur. Ana soy toplum deerleri karsnda gelien tahakkmc eril zihniyet, toplumsal olguda bir birini bastrma geriletme ve bir birini bertaraf etmeye dayal bylesi bir ikilemin olumasn beraberinde getirmitir. Konunun giriinde de ksmen yorumladnz gibi bu ikilem doada bir birini pozitif anlamda etkileyen ikilemlerin sahip olduu ikilemlerden bir ayrlmay ifade eder. z itibar ile belirtmek gerekirse; doada yaygn bir biimde beliren ikilemler, dmanla deil, bir birini hareketlendirme ve pozitif bir yaplanmaya ve doada her zaman yeni oluumlar gelitirmeye dnk bir eilime sahiptirler. Ancak toplumsallktan bir sapmay dile getiren, sz konusu sapmaya dayal gelien bu ikilem doada yaygn olarak beliren ikilemlerin mantnca birbirini koullama gelitirme tamamlama ve doal uyumu gerekletirmeye dayal gelien bir ikilem deildir. Bu tarzda gelimeyebilecek bir ikilemdir. Demokratik komnal deerler ile ataerkil devleti deerler biiminde formle edilen bu ikilem kanlmaz olarak bir kartl getirmektedir. Bu adan bakldnda be bin yllk bu egemen devleti tarih suni ve yapay kartlklarn younca gelitirildii bir toplumsal tarih olarak karmza kar. oulcu geliim ve toplumsal zgrln kartl temelinde gelitirilen tekilci tanr, doa ve toplum anlaylarnn kendisiyle birlikte aa kard kleci zihniyet ve toplumsal ilikiler, kanlmaz olarak klecilii gelitiren bir zihniyet ve toplumsal iliki biimini aa kartmtr. Tek tanrllk, tek

141

Paradigmal Deiimde Kuantum


ulusluluk, tek bireyci benlik sistemin halklar kleletiren tek seeneklilie mahkm eden, temel bir yaklam olarak gelimektedir. Toplumsallk hkim klnan bu tekilci ve iktidarc anlay ve ilikiler, cins, snf, ulus vb. olgularn yan sra gnlk insani ilikilerde, yine insann kendi i dnyas ve i mcadelesinde kendisini ok plak bir biimde aa vurmaktadr. nsan dier canl trlerinden ayran temel zellii kendinde aa kard farkl bir anlamsallk dzeyi olduuna gre, insan olgusunu yorumlarken anlamsalla daha fazla ynelmek doru ve yerinde bir yaklam olacaktr. nsann anlam gcn gdsellie mahkm klmas gdselliin ve bu gdsellik zerinden ekillenen "anlam biiminin" gdsel ve bedensel arzular doyurmak iin yapamayaca ktlk yoktur. Yetersiz ve yanl bir bilin, art gdselliin itekleyici gc, insan olgusunda ok tehlikeli bir durumu ortaya karr. Aslnda gnmz insanlnn da yaad biraz bylesi bir gerekliktir. nsan ile insan olmayann bir karm olarak da grebileceimiz bu tehlikeli halden kurtulmann biricik yolu da ancak ve ancak insanda anlam snrlarnn geniletilmesi, maneviyattn daha ok nemsenmesi ve gdselliin daha doru bir duygu ve bilin ile anlamlandrlmas olacaktr. Bu gdlerin aalanmas veya inkr deildir. rnein inand ve zerinde kendi varln oluturduu anlamsallklar uruna lene kadar bedenini a brakmak ala kar anlam gcyle direnmek ve yaam pahasna bunu yapmak ve baarmak insan olmann bir ayrcaln ve en derin anlamn ifade eder. Ya da gdsel arzulara snrsz yer

142

Paradigmal Deiimde Kuantum


veren bu sistemde sunulan bu yaam tercih etmeyip bedenini cayr cayr yakan insanlar anlamsalln, maneviyatn dolaysyla insan olmann en derin ifadesi olmaktadrlar. Bylesi duygu ve dncelere ulamalar kontrolsz gdsellie kar anlamsall, bencillie kar ise toplumsalla ynelmeleri bu ikililiin toplumsal alanda iki kart anlam tarznn yaanmas olarak grmek olduka retici olacaktr. nsan doasndaki bu temel elikilerden kaynakl birok farkl kartlk aa kmaktadr. Zorlaan hayat mcadelesinde diren -teslimiyet, sadakat -ihanet vb. gibi birok ikililik insan olgusunda birer ahlaki l olarak belirginlik kazanmtr. Toplumsal yaamn doasndan ileri gelen ve insan zihninde bir anlam bulan bu kavramlar, yaamda da bencilik ve bireycilik biiminde insan duygu ve dncesinde yer edinmektedirler. Sadakat, diren ve sevgi gibi olgular znde toplumsal olan paylam gerekliinden beslenirken; ihanet ve teslimiyet ise daha ok bireyci bencil duygu ve dncelerden beslenmektedir. Bu gerekliklere deneyimlerimizde de oka rastlamaktayz. En iyi denilen birinin en son dnebileceimiz ktlkleri yapabildii bolca grlen bir durumdur. Bunun yan sra kt zellikleri olan insanlarnda bazen bizi artacak derecede iyi eyler yapmlardr. Dolaysyla her an farkllaabilen psikolojik bir yapya sahip, en fazla deiim potansiyeli tayan insan olgusu, farkl bir yaklamla ele alnmay gerektirir. nderliin, doann alg gc ve kk evren olarak tanmlad insan, tm evrensel yasalarn kendisinde dile geldii bir varlktr. Evreni anlamak ve zmek istiyorsan insan z demitir nderlik. nsan ele alma ve insan olgusuna

143

Paradigmal Deiimde Kuantum


yaklam byle bir kapsam ve ierikte olursa ancak salkl sonular elde edilebilir. Dar, basit kalplarla insan tanmak insan yaratabilmek g ve yanl bir yaklam olmaktadr. Bylesi yaklamlar insann alg ve anlam gcn zedeler, yaratcln snrlar, en byk zorlamalarda bile kuru ve ufuksuz bir eylemcilikten teye gtremez. Doru alg ve anlam gcne varldnda bu byk eylemcilii de beraberinde getirir. nk insan olgusu hem iyi, hem de kt eilimlere doru yol almaya ak bir yapdadr. Gerek kendisi, gerekse evresi tarafndan iyi eilimler edinmeye yol almaya altnda iyi eilimler insanda belirgin hale gelir. Ayn ekilde gerek kendisi, gerekse evresi kt eilimler edinmesinde rol oynar ise, insanda daha fazla kt eilimler ba gsterir. Ana ve babann genetik zelliklerini tamakla birlikte hi kimse doarken iyi veya kt deildir. Genetik zelliklerle kendi benliinde ba gsteren eyler ve evresinden edindii eyler bireyin olumasnda rol oynarlar. Ancak insan iin yzde yz iyidir veya ktdr denilemez. ne km iyi veya kt eilimlerinden dolay insan iin yzde yz iyi veya ktdr anlam kmayabilir. nsanda ne km iyi veya kt eilimler vardr, gerekleen iyi ile ktnn atmasdr. nemli olan iyi tarafn baarsn salayacak yntemler ile onu glendirmektir. Iktaki dalga- parack ikileminin bir arada ve srekli mcadele halinde olan gereklii gibi, insandaki iyi ile kt eilimler srekli bir mcadele ierisindedir. Bu atmada ba aktr belirleyici g ve irade insan gerekliinin kendisidir. Bu durumu toplumsal gereklik- evre byk lde etkilese de, hatta kimi toplumsal yap ve durumlarda belir-

144

Paradigmal Deiimde Kuantum


leyici bir biimde rol oynayabilse de benliinin farkna varan zgr irade sahibi insanlar her halkarda kendi kendilerini, bazen toplumu dahi belirleyebilme gcn ortaya koyabilirler. Bu adan baklacak olursa iyilik ve ktlk yzdelikleri karsnda inanszlk veya tam inan beslemek doru deildir. Daha ok mcadelenin sreklilii, deiimin ve gelimenin mmkn olduu kans ile yaklam gelitirmek daha gerekidir. Kuantum felsefesine gre insan olgusundaki bir zellikten yola karak, bir btn benlik zerinde belirlemeci yaklamlara gidilemez. Srekli olan iyi ile kt eilimlerin mcadelesinde belli srelerde sramalarla yeniliklerin gereklemesidir. Bylesi sramalarn gerekletii srelerde iyi bir zellik, olumu kt zellikleri alt edebilir. Ayn durum tersi iin de geerlidir. Bir insann yapsn oluturan birok kk sistemin yarat btnlktr. Ancak her kk sistem kendi bana var olmaz, genelde paray belirleyen btndr. Parann btn zerinde devrimci rol oynamas durumu ok ender ve belirli srelerde mmkn olmaktadr. O adan bir eyden yola karak yarglara varmak ve tm benlii ona sdrmaya almak olumlu ve doru bir yaklam deildir. Dogmatik, kaba maddeci anlay aan kuantum felsefesi, bize maddenin i devinimi olduunu ve bir anda byk dnmler gerekletirebilecek potansiyeller tadn gstermitir. Hele hele konu ok karmak, byk yaratcl ve deiimleri gerekletirebilecek bir g ve iradeye sahip dnen bir varlk olarak insan olduunda, ani deiim-dnmler yaamasna asla amamak gerekir. Bu adan n yarglar oluturup belirlenimci yaklamlar sergilemek, salkl iliki yorum

145

Paradigmal Deiimde Kuantum


ve zmlere varmay engeller. Dolaysyla bu kaba determinist bir yaklam olur. nyarg oluturma ve n yarglar zerinden iliki gelitirme yanl olana gtrr. Bireysel n yarglar bireyler arasndaki ilikileri zedelerken, oluan veya oluturulacak olan toplumsal n yarglarda toplumsal iliki ve gelimeyi byk lde zedelerler. Bu da btn toplumsal yaplarn birbirlerini daha yakndan tanmas, kaynamas ve birbirlerini salkl zmlemelerini, anlayabilmelerini de sekteye uratr. Doal yapdaki akn srekli olmas, hakikatin de srekli deiim halinde olduunu gstermektedir. Hakikatteki deiimin bilinte de deiimi getirmesi kanlmazdr. Bu toplumsal gerekliin kendisine zg hakikatlerinin olmad- olamayaca biiminde anlalmamaldr Bilin bir anlamda da genel uurdur. Olgularn deiimi kendisiyle birlikte uurda da deiimi getirecektir. Bu anlamda da evrensel yapy iinde yaadmz doay dolaysyla kendimizi tam olarak bilme belki de hibir zaman gereklemeyecek bir durumdur. Atom alt paracklarda aa kan belirsizlik eski bilimsel tarzmzdaki dar kaba ve dogmatik tarzn almas gerektiini ortaya karmtr. Paracklarn bir yznn bilinmesi karsnda dier yznn sonsuz belirsizlik kazanmas yzde yz bilmeye koullanm bizlerin bu amacmza ulamamzn olay ve olgulardaki kesinliki yaklamlarn yanlln ortaya koymaktadr. Doa bize bir tarafn gsterirken bir dier tarafn denetlenemeyecek bir serilikte bizden karmaktadr. Zaten her eyin tam olarak bilinmesi, bilme arzusu ve mcadelesinin de sonunu getirecektir. Srekli bir biimde deiim ve

146

Paradigmal Deiimde Kuantum


dnm iinde olan doal gereklik dncemizin de deiimini srekliliini ve doal akla birlikte srmesini salayacaktr. Bu ayn zamanda bilmenin de doal diyalektiidir. nsan doas asndan da bu byledir. Bu gereklik byle anlald oranda kendimizi doru anlayacak ve kendimize kar doamza uygun tanmlamalara varabileceiz. Tm bunlar iin de bu doal diyalektiin iyice anlalmas gerekmektedir. Kiiliimiz duygu ve dncelerimizi ekillendiren deiik yanl ve yetersiz anlaylar sz konusudur. Bu evremiz asndan da byledir. Dolaysyla kendimizi aa karmak tanmak veya tanmlamak bu yanl anlaylarn glgesinden kendimizi kurtaramadmz mddete yanl ve yetersizlikler ierecektir. Dolaysyla kendimizi tanmaya ve tanmlamaya alrken toplumsal ahsiyeti doru tanmak ve anlamak gerekecektir. Bunu doru yapabilmek asndan da evrensel yapy, doay ve insan doasndaki diyalektii zmek ve kavramak gerekecektir. Bunlar doru anladmz ve kavradmz oranda tanmlamalarmz doru yapabileceiz. Bunu baardmz oranda da evremizde yaanan yanl anlay ve alglay biimlerini anlayabilecek, dar ve basit itime ve didimelerden kurtulabileceiz. Byle yapmamz halinde onun yanl, bunun yanlna snmayacak ve bu yanllar bizi belirlemeyecektir. Bunun temelinde de hayata dair referanslarmz doru semek yatmaktadr. Bunun yaplamamas durumunda ne kadar abalarsak abalayalm aac bir btn grmektense, aacn yapraklar ya da glgesiyle uramaktan teye gidemeyeceiz. Bu adan dalite de

147

Paradigmal Deiimde Kuantum


dhil evren doa ve insan olgusunda ileyen doay, bu doann diyalektiini zmek ve anlamak byk nem tamaktadr. kililik ilkesi zerinden doa ve insan olgusunu ksaca byle yorumlarken, sonu olarak vardmz nokta; nsan ve doa gerekliine 'ya ben ya sen' mant ile deil, ben- sen, biz- hepimiz ve hatta doadaki her eyin var olduunu ngren yeni ve daha btncl bir zihniyet penceresinden bakmak gerektii gereidir. Diyalektik Materyalist Felsefenin Kuantum Fiziiyle likisi Ve Ksa Bir Yorum Kuantumcu dncenin gelimesiyle birlikte mekaniki felsefenin yan sra diyalektik materyalist felsefenin de yetersiz kald baz ynleriyle yanl olduu dolaysyla kuantum felsefesiyle birlikte bu felsefenin de artk ald ynnde eitli grler ne srlmektedir. Konuya ynelik yorumlarmz ortaya koymadan nce konuya yaklam mant ve ele al biimi itibar ile aa kan kimi yanl ve yetersiz yaklamlara dikkat ekmek gerekir. Salkl bir tahlilin gelitirilebilmesi bakmndan da bu hususlar gzetmek nemlidir. Belli tarihsel ve toplumsal temellere dayanmakszn baz iddia ve nyarglar zerinden olaylar yorumlamann yanl sonulara yol aaca aktr. Dolaysyla tarihi kkleri zerinden bilimsel bir btnlk temelinde bir analiz yaplmadan diyalektik materyalizmin aldn veya hala her eyiyle geerliliini koruduunu iddia etmeye kalkmak birer iddia olmann tesinde bir deer tamazlar. Olay ve

148

Paradigmal Deiimde Kuantum


olgular tarihsel bir btnlk ierisinde birbiriyle ilikili -diyalektik -bir tarzda ele almadan yaplacak olan tahlillerin neticede tarihsel temellerinden kopuk ve paral geliecei dolaysyla bu tarz bir yaklamn yanl sonulara ulamaya gtrecei aktr. Kuantumcu dnceyle diyalektik materyalist felsefe arasndaki ban doru kurulabilmesi asndan bata diyalektik materyalist felsefenin belli ynleriyle anlalmas gerekir. Diyalektik materyalist felsefenin nasl gelitii hangi temel ilke ve zellikler zerinden felsefi bir btnle kavutuu ve toplumsal gereklik asndan ne gibi bir nem arz ettii gibi olguyu oluturan temel hususlar bilinmeden gerek diyalektik materyalist felsefe, gerekse kuantumcu doa felsefesi zerinde doru tahliller gerekletirmek pek olas deildir. Her iki gr arasndaki ilikinin anlalmas da bu hususlar zerinde yaplacak doru tanmlama dzeyleriyle balantldr. znde kuantum bak asn diyalektik materyalist yntemin kart bir olgu olarak ele almak bal bana bir yanl ifade eder. Kuantumcu dncenin diyalektik ilkeler zerinde geliiyor olmas, yine her iki grn bulutuu noktalarn ayrtklar noktalardan ok daha fazla olmas bu kartlatrmann ok da doru olmadn ortaya koymaktadr. Bunun yannda kuantum fiziinin farkl bir gelime aa karmadn, bir btn olarak materyalist diyalektiin maddi gereklikteki ispat olduunu, dolaysyla hibir yenilii aa kmadn ne srmek ve tmden aynlatrmakta ok doru ve bilimsel bir yaklam olmayacaktr. Toplumsal tarih boyunca gelien yeni dn-

149

Paradigmal Deiimde Kuantum


celerin yeni bululara, gerekleen her yeni buluun ise kendisiyle birlikte daha farkl dnce ve bulularn gerekletirilmesine yol at bilinmektedir. Bu ayn zamanda dnceyle maddenin veya ruhsal btnlk ile doal yap arasndaki gelime diyalektiinin zn de ortaya koymaktadr. Gerek diyalektik materyalist felsefe gerekse kuantumcu gr bylesi bir gelime diyalektiinin rn olarak gelimekteler. Diyalektik Materyalizm; 19. yy ortalarnda gelitirilen bir felsefe, bir dnya grdr. Bu gr, dnyay, evreni diyalektik olarak aklamay ve materyalist adan yorumlamay ierir. Diyalektik ve materyalizmin bir araya getirilmesiyle bu felsefi dnya gr gelitirilmitir. Diyalektik ile gelimenin, hareket ve deimenin genel yasalarnn ortaya konulmas, materyalizm ile de tm bu srelerin maddi koullar ncl kabul edilerek aklanmasn ifade eder. Bylesi bir felsefi grn olumasnda madde (materyalist) temelli bilimsel gelimelerin yaanmasnn yan sra, dnemin byk bilimsel keiflerinin yaplm olmasnn da rol byktr. Nasl ki gnmzdeki kuantumcu doa keifleri kendisiyle birlikte bata zihniyet olmak zere birok ynyle kkl deiimlerin gerekliliini gndemletirmise, tek hcreli canlnn bulunuu, enerjinin dnm ve trlerin evrimsel geliimi gibi birer devrim niteliinde olan byk bilimsel keifler diyalektik materyalist felsefenin gelimesinde temel bir rol oynayarak yeni bir felsefi gelimenin yaanmasnda byk bir ilham kayna olmutur. Dnemin popler bilimi olan klasik fizikten de nemli lde bir etkilenme durumunun yaand belirtilebilir.

150

Paradigmal Deiimde Kuantum


Diyalektik ile materyalizmi bir araya getirerek bir retide birletiren ve bunu yeni bir felsefi dnya grne dntren Marks ile Engels olmutur. Kuantum felsefesiyle yaanan deiiklikler zerinde olduka speklasyonlar yaplmaktadr. Yukarda bu konuya nasl yaklatmz, yda yaklamamz gerektiini belirttik. Ancak yeniden vurgulamada yarar gryoruz. Kuantumla birlikte gelien bilimsel felsefenin yanllnn ispatland ve bunun ktn, bunun yerine metafizike gelitirilen felsefenin doruland younca sylenmektedir. Hatta kuantumu tanrnn varlnn ispat olarak grenler ve yle deerlendirenler vardr. Kuantumdaki belirsizliin bu anlama geldii ynndeki iddialarda azmsanmayacak dzeydedir. Bu yaklamlar at iziyle it izinin bir birine kart toz duman bir ortam yaratmaktadr. Bu toz duman iinde yolunu kaybetmemek iinde bir felsefi derinlie ve ideolojik netlie ihtiya vardr. deolojik netlikte ancak dier ideoloji ve felsefeleri bilmekten geer. Yoksa farknda olunmadan ideolojik mcadele adna bunlarn deirmenine su tamak olur ki, buda peinen kaybetmektir. Konumuz felsefe veya ideolojiler olmadndan zerinde fazla durmayacaz. Ancak ksacada olsa kimi vurgular yapmamz gerekir. Bunu yaparken de amacmz nderliin belirttii gibi yeni ve sonusuz bir felsefi tartma amak deildir. Ancak gelimeleri anlayabilmemiz iinde genel ereveyi bilmemiz gerekir. Felsefeyi, genel bir biimde, dnyay, evreni anlama, tanma ve aklama abas olarak tanmladk.

151

Paradigmal Deiimde Kuantum


Tarihsel gelimeler gstermitir ki, insanln bilgi dzeyine gre, bu aklama, yorumlar ve tanmlamalar deimitir. nsanlardaki bilgi dzeyi gelitike daha doru tanmlama, aklama ve yorumlara ulamtr. Bu canl bir sretir. nsann bilgisi derinletike bu tanm ve yorumlarda derinleebilecei gibi deiebilir. Yoksa donuk, sabit ve mutlak bir tanm, yorumlama ve aklama yoktur. Ancak insann bu bilgi yetersizliinden hareketle evreni, oluumu yorumlayp bunlarn bilinemeyeceini belirten yaklalmada hi eksik olmad. Ve ancak bu bilginin dardan, baka bir g tarafndan verilebileceini belirten yaklamlarda vardr. Tm mitolojik ve dinsel yaklamlar bu anlay ve yaklama dayanrlar. Gnmzde kuantumun belirsizliini de buna yormaktadrlar. Oysa dier blmlerde de belirttik ki, belirsizlik maddenin dndaki bir gten kaynakl deil, aksine maddenin kendi iyapsndan, atom alt paracklarndan dolaydr. Bu anlamda bunu artran yorumlar doru deildir. Bilinsizlik kaybetmenin en nemli nedenlerinden birisidir. nsan neyin deitiini, aldn bilmezse yerine ne koyacan bilmez. O yzden ya var olan olduu gibi kabul eder, deiime direnir, yda tmden ret ederek yaklalr ki, buda insan kksz yapar ve gelimelerin akntlarna brakr. Bu duruma dmemek iin kuantumla birlikte diyalektik materyalizmde nelerin deitiini, bunun iinde diyalektik materyalizmi iyi bilmek gerekir. Diyalektik varl kendi i hareket kurallarna gre inceleme bilimidir. Diyalektik, gerekte, bilim-

152

Paradigmal Deiimde Kuantum


lerde meydana gelen deimeyi anlayan Alman filozofu Hegel (1770-1831) tarafndan gelitirildi. Hegel, Heraklitos'un eski fikrini yeniden ele alarak, bilimsel ilerlemelerin de yardmyla, evrende, her eyin hareket ettiini ve deitiini, hibir eyin ayr, tek bana olmadn, her eyin birbirine bal bulunduunu saptad ve bylece diyalektii yaratt. Sonrasnda Mark ve Engels tarafndan daha da gelitirilerek sistemli hale getirilip bir disipline kavuturuldu. Bir disipline kavuturulan diyalektiin yasalarn ksaca aadaki gibi belirtebiliriz. Varln doasnda evrensel deime vardr. Evrendeki her ey deiip dnr. Mutlaklk yoktur. Evrensel bant yasas vardr. Evrendeki her ey bir birlerine baldr ve bir birini etkiler. Dier varlklardan kopuk kendi bana bir varlk yoktur. Varlkta neden-sonu yaanr. Nicel birikimler nitel deiimlere yol aar. Varln doasnda eliki vardr. Bu yasalara baktmzda aslnda kuantumunda bundan farkl olmaddr. Bunu sylerken hibir deiimin olmadn sylemiyoruz. Aksine bu ilkelerin yorumlanp uygulanmasnda ok ciddi deiiklikler olmutur. Deiim-dnmn evrensellii dz bir mantkla ele alnarak deiimin hep ileriye olduu belirtilmitir. Oysa hayat durumun byle olmadn gstermitir. Bunu bir rnekle yle izah etmek mmkndr. Bir elma dardan herhangi bir mekanik mdahale olmadnda elmann, ieklenecei, sonrasnda tomurcuklanaca ve elma olaca belirtilir. Bu hep byle devam eder. Oysa elma kendi iyapsnda kurtlanabilir, bymeyebilir, daha iekken kuruyup dalndan kopabilir. Bu i devinimi grmeden, elmann

153

Paradigmal Deiimde Kuantum


hep ayn olduunu sylemek dogmatik bir yorum olur. Benzer bir yorum neden sonu ilikisi zerinden de yaplmtr. Bu dz bir mantkla ele alnm, bir eyin nedeni bilindiinde sonucunun da bilinebilecei eklinde yorumlanmtr. Buda insan kesinlik mantna gtrmtr. Belki de yorumlanmasyla kuantumla en fazla elien maddesi eliki olmutur. Kuantumda elikiyi, ikililii kabul eder. Para-dalgack ikilemi budur. Ancak elikiyi, temel eliki, yan eliki, ba eliki diyerek snflandrmalar doru deildir. nk her elikinin bir yeri ve nemi vardr. Her eliki kendi doasnda temel bir elikidir. Yine elikilerin atmasn bir birini mutlak imha etme biiminde alnp deerlendirilmesi ve bunun zerinden ya o ya bu anlayna gtrlmesi yanltr. elikilerin mcadelesinde bir birini bastrma, geriletme, bask altnda tutma olabilir, ancak tmden yok etme gibi bir durum eyann tabiatnda yoktur. Diyalektik iin belirtilenler materyalizm iinde geerlidir. Materyalizmi eyann tabiatna gre yorumlama yerine dz, kaba ve dogmatik yorumlama yaanan yanllklarn temel nedenidir. Zaten kuantumu materyalizmi kabalndan arndrmadr ve ruhsuz yorumlanan maddeye ruh katmadr demek yanl olmaz. Materyalizim, olay ve olgular maddeye dayanarak aklama ve yorumlama olduunu belirtmitik. Buna gre, olay ve olgular Madde birinci veridir, dnce ikinci veridir. Evren dncemizden bamsz olarak vardrlar. Maddeyi yaratan dnce deil, dnceyi

154

Paradigmal Deiimde Kuantum


yaratan maddededir, ilkelerine dayanarak yorumlar. Burada da elikiyi yorumlarken dlen hatalara dlmtr. elikinin ularnda ncelik ve sonralk yoktur. Bu yanlln derinlemesinin temeli olmutur. Hele bu yanlln topluma uyarlamas da olunca iinden klmaz bir hal almtr. Daha sonraki yorumlarmzda da derinletireceiz. Ancak hemen unu belirtelim. Einstein'n, enerji madde yorumundan sonra bu ayrmn kalktn gryoruz. Buna gre madde ve dnce bir ve ayn gerein iki farkl yzdr. Bir birine kart eyler deildir. O yzden yle bir ayrm gereki deildir. Bu olay ve olgular aklamada da byledir. Btnlkl bir aklama iin bu arttr. Hele bu varlk insansa bu daha da nemlidir. Zihniyetinden, bilincinden, dncesinden ayr bir insan tanm yaplabilinir mi? Yaplamayaca aktr. Yda yaplrsa yarm ve yetersiz kalr. nsann insan olmas bile toplumsall ve bilinli emeiyle izah edilir. Demek ki, insan olgusunu aklama da dnce, zihniyet de maddi varlk kadar nemlidir. Yorumlarmz buna gre gelitiriyoruz. Yanl anlamalara yol amamas asndan bir konuya daha vurgu yapalm. Dnce, zihniyet nemlidir, diyoruz. Bazen bunlarn toplamna ruh diyoruz. Varlklarn ruhlarnn olduklarn, canl olduklarn, sezgisel yanlarnn olduunu belirtiyoruz. Bunlar sylerken idealistlerin belirttii gibi dardan varla verilen bir ruhtan, candan sz etmiyoruz. Zaten maddedeki canll, sezgisellii, ruhsall dar bir gcn verdiini dnrsek, maddeyi ret ettiimiz gibi, 15,yzyl kilise papazlarnn yaptn yapar, yeniden ilahi bir gce, tanrya dnm oluruz. Maddedeki can-

155

Paradigmal Deiimde Kuantum


ll maddenin i rgtleniinin bir zellii sayar ve yle deerlendirirsek doruya daha yakn sonulara ularz. Bu ksa aklamay belirttikten sonra kuantum yorumlarmza devam ediyoruz. Diyalektii Hegel'den alarak farkl bir biimde yorumladlar. Hegel, diyalektii hemen-hemen btn boyutlaryla ortaya koymasna ramen, ne var ki onu idealizmin glgesinde tutar. nk Hegel diyalektii mutlaklatrr, "Mutlak Tin"in bir hareketi olarak aklar. Buna karn Marks ve Engels, diyalektie materyalist bir a kazandrrlar. Diyalektii, Hegel'in ileri srd ekliyle salt dncenin veya ruhun bir zellii ve hareketi deil, doal dnyann bir zellii ve hareketi olarak ortaya koyarlar. Bu anlamda temel ayrma noktalar, Hegel'in diyalektii idealist bir temele yorumlamasna karn, Marks ile Engels'in onu materyalist bir temele yorumladlar. Bu adan Marks ve Engels, diyalektik de dhil, doada olup biten her eyin materyalist bir temele dayandrlmas gerektiine inanrlar. Doay ve toplumu dnmenin ve yorumlamann bir yntemi olan diyalektik, her eyin srekli olarak bir deiim ve ak halinde olduu aksiyomundan hareket ederek, evrene bakmann bir yolunu oluturur. Ama bundan ibaret deildir. Diyalektik, deiim ve hareketin eliki barndrdn ve ancak eliki yoluyla gerekleebileceini aklar. Bylece, sz konusu olan, przsz, kopusuz bir ilerleme izgisi yerine, yava, birikimli deiimlerin (nicel deiim) yksek bir ivme kazand, niceliin nitelie dnt, ani ve patlamal dnemler tarafndan kesintiye uratlan bir izgidir. Diyalektik, elikinin man-

156

Paradigmal Deiimde Kuantum


tdr. te diyalektik materyalizm bu temel grlere dayanr. Bu felsefi gr, bilgi kuram bakmndan asl olana maddeyi koyar. Buna gre insana dair olan btn bilgi sreleri, maddenin kendisi olan nesnelerin duyumlarla alglanmas ile oluurlar. Maddi dnyann dnda ncesel olan hibir dnsel oluum yoktur. Bilgi, insann nesnelerle olan ilikisinden ve etkilemesinden gelir. Bu, anlksal bir duyumsal alglama sreci ile deil, bir btn olarak insann toplumsal etkinlii ile oluur. Maddi koullarn gelime diyalektii, insann dnsel gelime diyalektiini de belirler. znel olan btn abalar, nesnel dnyann kendisinden doarlar. Nesnel dnya olmakszn akl, salt kendinde hibir soyutlama yapmaya muktedir deildir. Dnsel bir etkinlik alan olarak teori de bu temel esaslara dayal olarak geliir. Bu anlamda diyalektik materyalizm, ayn zamanda teori ile pratiin birlikteliine de iaret eder. Pratik olmadan teori, teori olmadan da pratiin olamayacan, her ikisinin de et ile trnak gibi birbirine ballk iinde gelitiini ortaya koyar. Btn bu bakmlardan yorumlana gelen tarzyla diyalektik materyalizmin temel tezi, birincil olann nesnel koullar olduu, zihinsel ve ruhsal olann ise ikincil olduudur. Devinim, deime ve gelime ncelikle nesnel dnyada, bununla balantl olarak da ikincil planda dnsel dnyada yaanr. Ne var ki diyalektik materyalizmin bu tezi, kendisi ile birilikte bir paradoksu da getirir. nsann bilgisi nesnel dnyadan gelir yargs doru olmakla birlikte ne var ki bu, tarihsel materyalizm balamnda dogmatik bir indirgemecilii de dourmutur. Diyalektik materyalizmin dogmatik yorumu, diyalektik materyalizmin yntemsel

157

Paradigmal Deiimde Kuantum


olarak tarihe uyarlanmas olan tarihsel materyalizmde de temelli yanllklara neden olmutur. zellikle toplumsal deiim srelerinde belirleyicilik etkeninin retim aralarna verilmesi, toplumsal bir olgu olarak insann zihniyet yan ar basan bir var olma formu olduu gereini kmsetmitir. Her ne kadar "tarihi yapan insann eylemidir" denilmise de, yntemin kendisinden kaynakl olarak ekonomik srelere belirleyici bir rol atfedilerek zihniyete ikincil bir rol verilmitir. Oysa tarih iinde olua gelen bir zihniyet yaplanmas olarak gelenek ve kltrn, maddi retim aralarndan, ekonomiden daha az etkileyici olduu sylenemez. Sorun burada maddi koullardan bamsz, kendi bana bir zihniyet yaplanmasnn olup olmayaca sorunu deildir. Sz konusu insan toplumsall olduunda salt belirleyicilik nemini yitirmektedir. Maddi koullar zihniyet srelerini belirleyebildii gibi, zihniyet yaplanmas da maddi koullar belirleyebilmektedir. Karlkl birbirini belirleme daha ar basan bir yan olmaktadr. nsann toplumsal diyalektii bylesine karlkl bir etkileme ve belirleme gerei zerinden olumaktadr. Bunun da tesinde diyalektik materyalizmin dogmatik kavraynn bir sonucu olarak diyalektik yasalarn indirgenmeci bir tarzda toplumsal srelere uyarlanmas, toplumsal her aamann zorunlu bir ilerleme kadercilii iinde aklanmas anlayna gtrmtr. ncelikle bu, gelime srelerini, yasalarn zorunlu kaderine balama anlamna gelir. Bilgi ve zihniyet felsefesi bakmndan da bu durum, bir takm doal zorunluluklarn bilinmesinin de tesinde, insan, zgr tercih edebilme seeneklerinden alkoyar, zorunlu yasalarn kaderine

158

Paradigmal Deiimde Kuantum


boyun emeye zorlar. Bu anlamda denilebilir ki, diyalektik materyalizmi, gelimenin genel yasalar olarak gzetmek ile bir mutlakln indirgenmecilii olarak anlamak ayn ey deildir. Diyalektik materyalizmi ve ngrd doa yasalarn bir mutlaklklar dizisi biiminde ele almak diyalektiin yasalarn da mekanik yasalara dntrr. Oysa bu felsefe en az Hegelci idealizm kadar mekanizmin ve biimsel mantn eletirisi zerinden gelimitir. Nasl ki biimsel mantn bir devam niteliindeki mekaniki felsefe klasik fiziin gelimesine yol amsa ve bu fizik iin bir felsefi arka alan oluturuyorsa kuantum fiziinin gelimesinde de diyalektik materyalist felsefe benzer bir rol oynamtr. Bata klasik fiziin temellerini sarsan grelilik olmak zere kuantum fiziinin gelimesi diyalektik materyalist yntemin mekanik doa alglayna ynelik gelitirdii youn eletirisinin bir sonucu olarak gelimitir. Baka bir deile bu yntemin deneysel sahada dorulanmasdr. Ancak bu kuntum fiziinin kendisiyle hibir yenilik getirmedii anlamn dourmamaldr. Kuantum fiziinin diyalektik materyalist yntemin bir rn olarak ortaya ktn kabul etmekle birlikte, kendisiyle birlikte temel baz noktalarda farkllklar da aa karmtr. Bu ynyle de kuantum dncesi diyalektik materyalist gr ile hibir ekilde aynlatrlamaz. Btnletikleri noktalarn yan sra temel ayrma noktalarn sralayacak olursak: Kuantum felsefesinin diyalektik materyalist felsefeden en nemli ayrma noktas canllk olgusudur. Diyalektik materyalizmin maddenin kendindeki hareketi olarak ifade ettii doadaki

159

Paradigmal Deiimde Kuantum


hareketlilii, kuantum felsefesi maddenin belli bir canllk ve sezgisellik sonucu gerekletirdii ynnde bir gr ve anlay ile izah etmektedir. Atom alt paracklar dnyasnda ok arpc bir biimde gzlenen canllk olgusu bylesi bir izah tarzn gerektirmektedir. Koullarn dizilii, belirli bir noktada inorganik maddenin organik maddeye yol at nitel bir sramaya sebep olur. norganik maddeyle organik madde arasndaki fark yalnzca grelidir. Gnmz bilimi ikincinin birincisinden nasl ktn tam olarak kefetme yolunda hayli ilerlemitir. Yaamn kendisi atomlarn belirli bir tarzda rgtlenmesinden ibarettir. Hepimiz atomlarn bir toplamyz, bu ksa aklama artk madde, dolaysyla doa ele alnrken canl- cansz ayrmnn kolay kolay yaplamayacan ortaya koymaktadr. Bu durum kuantumcu grn doay bir btnlk ierisinde olan canl bir organizma biiminde ele almasna yol amaktadr. Bu en temel ayrlma noktasdr ve okta nemli bir ayrmdr. nder APO, yeni bir paradigmal yaklamn ana hatlarn ortaya koyarken bu paradigmal yaklamn temelini doada var olan canllk ve sezgisellik gibi doa zellikleri zerinden gelitirmektedir. Diyalektik materyalizmin kendindeki hareket olarak niteledii, dolaysyla doadaki canll gremeyii ya da ifade edemeyii mekanik doa felsefesinin tam bir yetkinlikte alabilmesi noktasnda materyalist gr yeterli dzeyde etkileme ve ikna etme gcnden mahrum etmitir. Oysa sonsuz bir sreklilik ile evrimleen dev bir yapnn canl bir doaya sahip olmakszn bu evrimi gerekletirebilmesi ve bunu sonsuzca srdrebilmesi okta mantkl deildir. Canllk olmakszn kendinde-

160

Paradigmal Deiimde Kuantum


ki hareketinde olamayacan belirtmek yanl bir belirleme olmayacaktr. Diyalektik materyalizmin doadaki hareketi madde zerinde ileyen diyalektik bir ba ile aklamas doru bir yaklamdr. Ancak bunu yaparken maddeyi ruhsallndan kopuk ele almas, o mthi devinimi canlln dnda salt kendiliinden bir hareketmi biiminde aklamas ideolojik olarak bir fayda salam olsa da Hegel'in her eyi mutlak tinin bir yansmas biimindeki yaklamn ok fazla aan bir yaklam ve felsefi alglay deildir. Oysa sonsuz bir devinim veya hareket ancak ve ancak sonsuz bir canllk ile mmkn olabilir. Marksn maddi koullar kadar zihniyet olgusuna ve maddi olanlar kadar manevi olana yer vermemesi durumu da bu tarz bir doa alglayyla balantl gelimektedir. Doal diyalektik birini dierinin nne veya stne karmay deil ancak ikilinin diyalektik btnl zerinde bir gelimenin olabileceini ortaya koymaktadr. Ne ruhsallndan boaltlm madde, ne de maddeden arndrlm bir dnce ya da ruhsalln tek bana bir anlam ifade edemeyecei aktr. Gerek anlamn ancak ve ancak dengeli bir btnlk ile ele alnd takdirde bulabilir. Bunlar diyalektik materyalizmin dnceyi veya ruhsall inkr ettii anlamnda belirtmiyoruz, ancak ncl olann madde olduu yaklam doal olarak dierlerini ikinci planda tutmutur. Bu da tarih ve toplum yorumlarnn arya kaan bir maddeci yaklam ile ele alnmasn beraberinde getirmitir. Diyalektiin zne de denk dmeyen bu yaklamlara tarihsel materyalizm veya kaba materyalist yaklam denilir. Madde ve dnce dengeli bir btnl yakalamad gibi, tarih ve toplum yorumlarnda

161

Paradigmal Deiimde Kuantum


da dz nedenselci gelime izgisi alamamtr. Bu ynyle oka eletirisini yapt mekanik felsefenin benzeri bir dogmatik yaklam sz konusudur. Srekli olarak deiim ve dnm ierisinde olan bir doal gerekliin dz bir nedenselcilik ile ele alnmas, gerekirci yasalarla yrmesi veya bu yasalarn mutlakl ierisinde aklanabilmesi diyalektik materyalizminde ngrd zere evrensel deiimin ruhuna yeterince denk dmemektedir. Doruluundan kuku duyulmayan diyalektik yasalarn mutlaklatrlmas diyalektik bir doann mekanik yasalara balanmas gibi bu durumu dourmaktadr. Aslnda yaplan biraz da budur. Bu yaklam diyalektiin ruhuna glge drmtr. Kuantum felsefesi bir anlamda da diyalektiin bu glgeden kurtarlmasn ifade etmektedir. Onun dnda maddenin diyalektik tarzdaki ilikisi (evrimi), deiimdeki sreklilik, nicel ve nitel dnmler vb. yasalar kuantumcu grnde temelini oluturan esasl yasalardr. Ve bu hibir biimde inkr edilmemektedir. Ancak kuantumcu bak materyalist felsefede ikincil olarak ele alnan dnceyi de ayn dzeyde nemseyerek her iki yn bir araya getirerek canllk esprisi zerinde bu yasalara daha farkl bir ruh ve esneklik kazandrtmtr. Tarih ve toplum yorumlarnn daha farkl bir esneklik zerinde geliiyor olmas esas olarak maddenin doasnda aa kan sonsuz bir esnekliin kefedilmesi durumu ile paralel olarak bu yasalara bu tarzda bir yaklamn geliiyor olmasyla balantldr. ok kat izgiler zerinden bir kartlk temelinde gelien Marksist yorum paradigmal olarak kart sayd anlaylarn esaretinden tam olarak kurtulmay baaramamtr. Hakl olarak

162

Paradigmal Deiimde Kuantum


eletirisini yapt kart anlaylarn bir mezhebi haline gelmesinde en temel yn paradigmal dzeyde onlar tam olarak aamam olmas yatmaktadr. Dikkat edilirse nder APO yeni bir paradigmal gelimenin temellerini atarken gemi paradigmalarn tuzana dmemeye byk bir titizlikle dikkat etmektedir. Bu onlar tahlil etmeme, grmezden gelme veya inkr etmek deildir. Ancak gemiin ufkunu amak bakmndan temel referanslarn salt gemiin yanllar deil, bu yanllklar doru ve yetkin bir biimde ortaya koyabilmekle birlikte doal diyalektii ve buna bal olarak toplumsal doay btn incelikleriyle referans olarak temel almak daha doru ve btnlkl bir yaklam ifade etmektedir. Kuantumun canllk olgusuyla paralel olarak kendisiyle birlikte aa kard dier yenilikler; sezgisellik, bir anda birok fakl durumda olma durumu, zgr tercih ve doal ballam olaydr. Paracklar sezgisel diyebileceimiz bir uygunluk ierisinde bir hareket tarzyla hareket etmektedirler. Doadaki deiimler bildik anlamda bir tanr tarafndan gdmlenmedii gibi kr bir doann rastgele hareketi olarak da aklanamazlar. zellikle de biyolojideki gelimeler bu gerei ok daha arpc bir biimde ortaya koymaktadr. Genetik yapy oluturma eilimiyle atomik paracklarn ierisine girdikleri doal eilim sonucu oluturulan organik tarzdaki maddi dizilim (yaam olay) halen aklanamamaktadr. Daha dorusu dizilim bilinmektedir ancak bundan organizmann geliimi srasnda kendisini nasl ina ettiini tam olarak karamyorlar. Bunun yetkince aklanabilmesi veya bu sorunun gerek anlamda

163

Paradigmal Deiimde Kuantum


yantn bulmas belki de oka tartlan ve merak edilen yaamn srn nemli lde zmeyi de beraberinde getirecektir. Karlatrmal Olarak Klasik Fizik Ve Kuantum Fizii Kuantum fiziinin klasik fizikten fark, boylar atomdan kk, hzlar ise k hz dolaylarndaki maddeleri, k, s gibi doa hareketlerini incelemesidir. Doadaki bu fiziksel yap ve hareket tarzlar karsnda klasik fiziin ilevsizlemesi kuantum fiziinin geliim gstermesine neden oldu. Klasik fiziin kartezyenci anlayna gre doadaki her ey bilimsel yntem kullanlarak llebilir ve bilinebilir. Bunun yan sra bir eyin gemii ve gnmzdeki pozisyonu bilinirse ( sonucu deitirmeyecek bir hata payyla ) o eyin gelecei de belirlenebilir. Ancak, gelien kuantum ve kaos bilimleri bu tezi rtmektedir. nsandoa ve evrendeki sistemler daha ok bunun tersi potansiyel ve hareket tarzna sahiptirler. zellikle insan olgusunun klasik fizik yorumlamasnn yaratt sorunlar belirttiimiz gibi gerek insan benlii zerinde, gerekse de toplumsal yapda sakat gelimelere yol at. Klasik fizie gre bir fiziksel olgu ele alndnda irdelenen fiziksel olay belli bir belirlilik-kesinlik tar ve btn fiziksel olgular (byklkler) ayn anda ve istenilen dorulukta llebilir. Evrenin gemiinde yaanm baz olaylar incelenerek gelecekleri belirlenebilir. stisnai durumlar dnda belirlenmi eyler genel olarak dorulanr. Gzlem ve deneylerde kk hatalarn kabilme

164

Paradigmal Deiimde Kuantum


olaslna karn, yaplan yorumlamalar ngrlen sonular verir. Klasik fizikte ayrnt ve olas kk hatalara nem verilmez; nemli olan yasann doruluu ve geerliliidir. Klasik fizik mantnda incelenen her sistem veya olay birbirinden bamsz dnlp yle ele alnr. Bir sistemi oluturan ve birbirleri ile direkt maddi bir iletiim olana bulunmayan olgular ayr olarak ele alnr. Klasik fizik mant ile incelenen olayda, gzlemci ile kullanlan deney aleti deiiklik gstermez. nk klasik fizik anlaynda uzay- zaman-mekn olgular birbirinden ayr bamsz olarak dnlr. Bununla birlikte bu olgular her zaman ve her yerde deimez ayn ve mutlaktrlar. Kuantum fiziinde ngrlen olay ve olgular dnme ve ele alma mant veya felsefesi ise yle sralanabilir. Olay ve olgularn incelenmesinde btnlkl yapda olaslklar denklemi olan Sehredinger'in dalga denklemi olarak bilinen fiziksel bir denklem kullanlr. Kullanlan bu denklem zerinden olgularda elde edilen veriler ile konum, momentum (ktle ile hz arpm) ve dier nicelikler elde edilir. Kuantum teorisi fizie kuku gtrmez bir biimde belirsizlii (indeterminizmi) sokmutur. Paracklar sz konusu olduunda her byklk olaslklarla belirlenir. Ve gelecee ynelik yaplacak tahminler, ancak olaslklara dayanlarak yaplabilir. rnein bir paracn uzayn herhangi bir yerinde olmas durumu hakknda ancak olaslklara dayanlarak tahmin yrtlebilir. Burada kesinlik arz eden bir yaklamn sonu alabilmesi olanakszlar.

165

Paradigmal Deiimde Kuantum


Temel bir ilke olarak olaslk esas alnr. Kuantum felsefesinde grnrde birbiri ile hi iletiim olana bulunmayan iki varlk arasnda ballam olabilir. Bunu elektron- pozitron arpmas sonucunda oluan fotonlarn hareketinde gzlemlemek mmkndr. Ayn kaynaktan kan ve kart ynlere doru hareket eden fotonlar birbiri ile balantl biimde hareket etmektedirler. Birinin yn deitirildiinde dier foton da onunla uyumlu olabilecek tarzda benzer bir deiikliin ierisine girer. Kuantum felsefesinde, gzlenen gzlemci ve gzlem aleti birbiri ile btnlk oluturur. Klasik fizikte olduu gibi bunlar birbirinden ayr ve bamsz dnlemez. Gzlemcinin amac, niyeti, mant vb. eyleri gzlemciyi irdelenen olayn bir paras haline getirir. Gzlem aletinden kaynaklanabilecek hata ve hatalarn olasl da gz nnde tutulur. Yine gzlenenin kaba grnm, hareketi dnda, i deviniminin getirmi olduu ok yzl davranlar da gz nnde tutularak, bir anlamda birbiri zerinde oluturduklar etkiler de hesaba katlarak olay ve olgular zerinde doru sonulara varlmaya allr. Kuantum felsefesi iki ayr durumun bir anda bir arada olabilirliini ngrr. ki durumun st ste binmesi, ayn anda iki farkl durumda olma hali, iki farkl yerde olabilme olaslnn zellikle kuanta olaylarnda grld gibi atom alt dnyada bunun mmkn olabileceini gsterir. Klasik fizike evrensel ekim alan olarak belirtilen her eyin kendisince bir alan oluturduu tespiti, izafiyet teorisince, elektron alanlar olarak elektromanyetik alan eklinde ifade edilmitir. Paracklar

166

Paradigmal Deiimde Kuantum


ve alanlar uzun sre farkl olgular olarak kabul edildiler. Kuantum alanlar kuram, paracklarn kuantum alanlarnn temel kuantumlar olduklarn gsterdi. rnein fotonlar elektromanyetik alann, elektronlar bir elektron alann, kuraklar bir kuark alann kuantumlardr. zetle kuantum alanlar, bir fotonun kaplad alan, foton alan olarak belirlenip adlandrld gibi btn paracklarn iinde yer ald uzay veya konum kendi alanlar olarak tanmlanr. Anlalaca zere atom alt paracklar dnyasnda madde enerji ayrm dolaysyla ktle manyetik alan ayrmas yaplmaz. Bir paracn alan ayn zamanda paracn kendisidir. Kuantum fizii ile klasik fiziin arasndaki farkn daha iyi anlalabilmesi asndan madde zerinden somut bir rnek sunabiliriz. nsann doay bilme, anlama doadan faydalanma amacyla kurmu olduu iliki, znde zihin ile madde ilikisidir. Madde olarak var olan her ey insan zihni ve duyularna bir biimde nfuz eder. Ve bir biimde insan etkileme gcn gsterirler. rnein ses, renk, k, souk, scak, karanlk ve her trden hareketler bu etkiyi gerekletirebilecek eylerdir. nsan zihni hareketi by k rengi veya sesi nasl grm ve nasl hissetmise ona denk bir etkilenme ve ekillenme ierisine girmi ve bunlardan yararland lde de kendi yatmlarn gerekletirmitir. rnein dz izgisel hareket insan zihninde bir dzeyde bir uyarlmay gerekletirir. Serbest-deiken ve hzl hareketler ise zihinde ok daha farkl bir hareketlenmelerin farkl adan zihinsel uyarmlarn gereklemesine yol aar. nsan zeks bir lde zihnin biyokltrel yaps ile

167

Paradigmal Deiimde Kuantum


izah edilse de insan zihnindeki kvraklk, esneklik olay esas itibar ile ilikide olduu, hissettii hareketlerle balantl gelitii belirtilebilir. Kuantum fizii ile klasik fizik arasndaki temel farkllklardan birisi de, klasik fiziin dzizgisel, kaba ve ar hareket eden bir gereklii ifade etmesi karlnda, kuantum fiziinin son derece serbest, esnek, renkli, hzl ve grnmez bir doaya sahip olmasdr. Her iki dzeyin gerek zihinsel gerekse de duygusal adan insanda yarataca duyumsamalarn byk lde farkllk arz edecei pekl anlalmaktadr. Biz doay-evreni nasl gryor -nasl alglyorsak duygu ve dncelerimizde buna denk bir deiim-gelime ierisine girer. Fiziin z itibar ile zihin madde ilikisi olduunu belirtmitik. Tekrar vurgulayacak olursak; Klasik fizik boylar atom ve atomdan byk ve k hzna oranla hzlar ok dk olan cisimlerin fiziidir. Klasik mekanik bu zellikteki maddeler zerinde baaryla uygulanabilmektedir. Bu mekanik boylar atomdan kk ve k hz dolaylarnda hareket eden cisimler zerinde hibir biimde uygulanamamaktadr. Klasik fizik adna, atom alt olaylar zerindeki her giriim sonusuz kalmaktadr. Verdiimiz rnee dnecek olursak; Bu farkn daha iyi anlalabilmesi asndan, Zihin madde ikileminde deneysel ve mantksal deeri olan u rnei sunabiliriz; Elimizde her hangi bir ileme tabi tutulmak zere bir para kt veya tahta bulunmaktadr. Elimizdeki maddeyi her ynyle lp ona bir biim vermeye yani ondan bir eyler yapmaya alacaz. Byk bir boyu ve ok dk bir hareket

168

Paradigmal Deiimde Kuantum


potansiyeline sahip olan elimizdeki maddeden bir gemi veya kl yapyoruz. Daha sonra yaptmz gemi veya klc ikiye blerek bir blm zerinde ayn ilemibiim vermeyi srdryoruz. ok fazla zorlanmadan yine istediimiz gibi elimizdeki maddeyi denetleye biliyor ve istediimiz biimi veriyoruz. Bu faaliyetimizi ayn biimde srdryoruz. Bylece giderek elimizdeki cisim ufalmaktadr. Cisim ufaldka onu gerek ellerimizle gerek ise de zihnimizin iine alarak ona istediimiz biimi vermede bir zorlanma yaarz. Her ne kadar ilikide olduumuz madde klse de ona biim verme onu iletme faaliyetlerimizi srdrmek durumundayz. Ve giderek elimizdeki cisim ufalmakta, artk belli bir dzeyden sonra madde gzle grlemeyecek -elle tutulamayacak bir dzeye gelir. Boyu bildiimiz maddenin ok altnda bir boyuta hz ise bildiimiz ve u veya bu biimlerde zihnimize indirgediimiz yani lebildiimiz hzlarn ok stnde bir dzeye ular. Ancak biz yinede ilemlerimizi srdrmek durumundayz, fakat bir dzeyden sonra artk denetleyebileceimiz ve tam olarak lebileceimiz bir madde yoktur. Madde eilimli bir eit ruh ile kar karyayzdr. Burada bir bolua deriz veyahut bir uurumun eiine gelmi oluyoruz. Burada ya maddenin bu doasn kabul ederek mantmz, kavram, kuram ve ara-gerelerimizi deitirerek uygulamalarmza devam edeceiz yda deimemekte srar edip kendimizi ylece kabul ettirme yoluna bavururuz. rneimizi yorumlamaya devam edelim. kinci alternatifte srar etmek hibir biimde sonu vermemektedir. Bilimsel gelimede yola devam eden ve

169

Paradigmal Deiimde Kuantum


fizikte yeni bir aamay salayan kuantum fizii ve kuantumcu fizikiler olmaktadr. Klasik kaba madde bu dnyada bulunmadna gre klasik fizik ve klasik fizikiler bu bolukta yzemezler bu dnyann iine giremezler. Grld gibi Klasik fizik felsefesiyle kuantum felsefesinin gelitirmi olduu bu seenekler genel kyaslamalar temelinde maddeyi ele al alglay dolaysyla olay ve olgulara bakta ok nemli bir farllk gstermekteler.

170

Paradigmal Deiimde Kuantum

III. BLM

Felsefenin Ve Pozitif Bilimlerinin Temel Sorunlar Ve Bunlar Ama Yntemi Olarak Kuantum Felsefesi nder APO'nun gelitirdii yeni paradigma dorultusunda demokratik-komnal bir rgtlenmenin temelini atarken ve bu perspektifle toplumsal yaamn ve rgtlenmenin her sahasna yeni bir bak asn oturtmann tartmasn yaparken be bin yllk tarihsel bir gemie dayal gelien ataerkil devleti sistemin kalp, snrlayc, dogmatik yaam anlaylarnn almas nemlidir. Bu erevede ataerkil tanrsal gelenein duygu ve dnceyi dondurucu ve insan kleletirici etkilerinden kurtulmak kadar, kartezyenci bilimin doay ve insan kaba maddeci bir tarzda ele alan mekanik doa anlayndan da kurtulmak byk

171

Paradigmal Deiimde Kuantum


nem tar Algda snrszl ngren yeni bir paradigmal yaklam tartrken binlerce yllk bir tarihi gemie sahip olan felsefeleri doru bir anlay ile tekrar ele almadan geemeyiz. Zengin bir alglama yntemi ile kkl bir deiime dayal yeni bir toplumsal bilincin gelimesini tartrken, toplumsal olguyu dnsel ve duygusal balamda belirleyen binlerce yllk gemii olan dnce retim sistemlerinden ve dnce formasyonlarndan ayr ele alamyoruz. Bilginin ve dncenin tam bir sermaye haline geldii ve Bio-iktidarn toplumun kendisini yeniden-yeniden retiminde neredeyse maddi retim sisteminden daha fazla temel tekil ettii bir ada yayor olmamz, allagelmi ve iselletirilmi dnce kalplarn sarsmay ve sorgulamay dayatmaktadr. a tartp zmlerken, insanlk tarihinden gnmze dein st-ste bindirilmi tabakalar halinde bir hafza ve birikmi elikileriyle, belirsizlikleriyle veya donmu kimi dogmalaryla adeta bir sistem halini alm bir bilin formasyonuyla karlayoruz. nsanln kocaman bir kafas olumu; makro kozmostan, mikro kozmosa kadar dnyamz hakknda azmsanmayacak bir bilgi birikimi gelimi. yle ki insann klonlanmasndan bile bahsediliyor. Uzayzamann aslnda izafi olduu, maddeye ve maddenin hareketine gre deiebildiini biliyoruz. Buna gre zamann her yerde ayn ilemediini, hibir enerjinin kaybolmadn, dnyamzn reflekslerinin olabileceini, canl, genileyen, byyen bir organizma olduu, bir k dalgas ve parack olarak atom alt

172

Paradigmal Deiimde Kuantum


madde zerreciinin ayn anda hem orada, hem burada olabildii, tepkiler verdii biliniyor, ispatlanyor da. Bu yzden iinde bulunduumuz aa Bilim a deniliyor. nsanlk bylesine bym bir kafa yaratm. Ama insan nedir? Doa nedir? Toplum nedir? Bilgi daarcmz bu en temel insanlk sorularna maalesef cevap olamyor. O halde bunca bilgi ne iin, nasl iliyor, gvdenin sorunlarna zm olabilecek mi, yoksa her an kendi iinde kme tehlikesiyle mi kar karya? Bilginin bilimi kendi iinde olduka kompleks -onu renmek iin bir insan mr yetmeyebilir- ve belki de en nemlisi toplumsallk veya toplumsal yaamn ok dnda, stnde, aslnda toplum gereklii karsnda bir cehaleti yayor gibi. Psikoloji, sosyoloji, tarih, hatta tp gibi bilimler de toplum ve geliim sorunlar karsnda benzer bir konumu yayorlar. Toplumun geliim diyalektii nasl tanmlanyor? Hep bir ilerlemenin, bir st aamaya geiin yaanmad, aslnda evrimsel geliim denilen eyin ok uzanda bir patolojinin, dokuda bir bozulmann yaand, toplumsal hcrelerde ok hzl seyreden bir bakalamn yaand belirtilebilir. nsan ilikileri, doas, toplum doas, toplum ii elikiler karsndaki kavray ve alglarmz ilk doa felsefecilerinkinden daha da geri bir konumdadr. Hatta ilk anlam ve zgrlk araylar olarak tanmlayabileceimiz mitolojik ve dinsel klardan daha anlamsz bir varolu gereklii bu kadar byk bir bilgi birikime sahip olduu halde insanl tarihinin belki de en derin bunalmyla kar karya ve giderek bir hilik, anlamszlk yn altnda brakmaktadr. nsanlk kleci ada bile bu denli bir ezilip-bzlmeyi, burumay

173

Paradigmal Deiimde Kuantum


yaamamtr, doasna dnk bu denli bir iddete maruz kalmamtr, kendisine kar bu kadar cehalete srklenmemitir. Kimi sosyal bilimciler yeniden barbarla dnten, kabile ana dnten ve mevcut ulalan sosyal dzeyin zlnden bahsediyor. Bunun nn alabilecek bir olgu olarak iktidar savalar hala yeniden-yeniden geliimin merkezine oturtuluyor, "medeniyetler" ya da "kltrler" savandan bahsediliyor. te tm bu tartmalarn odanda nder Apo konuya ilikin gelitirdii zmlemelerde unlar belirtir. "Toplumla doa arasndaki iliki sosyal bilimin gittike younlat bir alandr. Genel anlamda evrenin toplum zerindeki etkisi ak olmasna karn, bilimsel incelemesi ve felsefeye konu tekil etmesi yenidir. Toplumsal sistemin evre zerinde felaket boyutlarnda etkisinin ortaya kmasyla bu ilgi gelimitir. Sorunun kayna aratrldnda, doaya tehlikeli biimde ters dm hkim toplumsal sistem karmza kmaktadr. Binlerce yl sren toplum ii elikilerin kaynanda doal evreyle yabanclamann yatt; ne kadar i toplumsal eliki ve savalar gelimise o kadar da doayla ters dld gittike artan bilimsel bir netlikle ortaya kmaktadr. Gnmzn parolas doaya hkim olmak, kaynaklarn amanszca ele geirmek ve smrmektir. Doann vahetinden bahsedilir. Bu kesinlikle doru deildir. Kendi cinsine, trne kar vahileen insann doaya kar da en tehlikeli vahi konumuna dt yaanlan evre sorunlarndan bellidir. Hibir tr, insan kadar bitki ve hayvan trlerini yok etmemitir. Mevcut hzla yok

174

Paradigmal Deiimde Kuantum


etme iini srdrrse, geriye nesli tkenen bir dinozor trne dnmekten kurtulamayacak bir insan sorunuyla kar karyayz. Nfus art hz ve hzla gelien ve kt kullanlan teknolojisiyle insann mevcut ykcl durdurulamazsa, insan yaam srdrlemez bir aamaya ok da uzun olmayan bir srede gelip dayanacaktr. Bu gereklik toplumun iyapsnda da artan savalar, en tehlikeli politik ynetim biimleri, artan isizlik, moralden yoksun bir toplum, robotlam bir insanlk olarak dinozorlaacaktr. Toplumun bu ynl geliiminin nedenleri doru konmadka, geleneksel medeniyet, snf ve ulus savalarnn doru teorik izahlar ve zm yollar bulunamaz. Sosyolojinin gnmz sorunlarna 'din' kadar bile yantlar gelitirememesi sosyal bilimin, dolaysyla tm bilimsel yapnn sorgulanmasn zorunlu klmaktadr. Madem bilim bu kadar gelimise, neden bu kadar lgnlk? Yalnz 20. yzyln kanl bilnosunu tm insanlk tarihiyle karlatrrsak, kat be kat stn olduu bilinen bir husustur. Demek ki bilimsel yapda da ok ciddi yetersizlikler ve yanllklar vardr. Yanllklar bilimin tespitlerinde olmayabilir; ynetim ve kullanm tarznda olabilir. Ama bu bilimi ve bilim adamlarn, kurumlarn sorumluluktan kurtaramaz. Derinliine bu hususlar tartmann yeri buras deil. Kanaatim olarak mevcut bilim adamlar ve kurumlarnn konumu, Msr ve Mezopotamya'nn ilk krallklarndaki rahiplerin bamllk konumlarndan hem ahlak hem de inan asndan daha geri ve sorumsuz gibi durmaktadr. Firavun ve Nemrut kral soylarna bakaldran brahim'i

175

Paradigmal Deiimde Kuantum


gelenekli dinler ve peygamberleri, ahlaken ve inan itibariyle insanln geliiminde byk rol oynadlar. Bu rol rahip geleneinin olumlu yndr. ktidarn emrindeki bilim adamlarnn yapt ise, iktidar lgnlarnn eline srekli imha aralar vermesi ve en son insanln bana atomu patlatmasdr. Demek ki bilim-iktidar ilikisinde vahim bir yanllk vardr. Bilimi bir toplum rn olarak, en deerli kazanm olarak deerlendirebiliriz. Ama bunca felaketlere yol amasn ise asla izah edemeyiz. Dolaysyla bilim adam ve kurumlarn bu ynyle kabul ve hatta affedemeyiz. Bu ncelikli elikinin izahn bulmadka, sosyoloji ve tm dier bilimleri neden sorgulamamz gerektii anlalr bir husustur. Sistem nerede byk oynad, temel yanll yaptrd ve insanln geleceini en belirsizliklerle ykl bir srece soktuunun hesabn yapmadka, istediimiz kadar kurtulu, zgrlk, eitlik teori ve pratiklerini gelitirelim, sonuta yine hkim toplumsal sisteminin deirmenine su tamaktan kurtulamayz..." ktidar- bilme tarznn Smer rahiplerinden bu yana mitoloji, felsefe, din veya bilim adna giritii ve rd bu zihniyet rgs gelinen aamada zellikle bilimsel bilginin her ynyle (yntem, bilgi teorisi ve kullanm) sorgulanmasn ve kendi zerine dnecek, yeniden yaplandrlacak bir sreci zorunlu klmaktadr. Bu ise bilim- felsefe ilikisi balamnda felsefenin ii olmaktadr. "Toplumsal gereklie tekrar yaklamam, salanan felsefi derinlikle balantldr. ktidarlam bilime kar felsefeye dn zgr toplumun k ilkesidir. Felsefeye dayanmayan bir demokrasinin kolayca yozlaaca ve demagoglarn

176

Paradigmal Deiimde Kuantum


elinde halklar ynetmenin en soysuz bir arac olaca tarihte ve gnmzde saysz rnekleriyle kendini gstermitir. Bunu nlemenin yolu bir yan etik, bir yan bilim olan ve ayrlmaz bir btn olan gelenekle politik mcadeleyi yrtmektir. Sistemin krizinden bu sorumlulukla daha zgr ve eitlie dayal bir yaam yryn, onun dnyasn yaratabiliriz..." Tarihin bu dnm noktasnda, zgrln, eitliin hi olmad kadar bir geliim imknn yakalad bir ada -bilgi anda- mevcut bilgi retim sistemleri ve insanln dnce formasyonlar zlme tehlikesiyle kar karyadr. ok toptanc bir yaklamla; ya hep-ya hi mantyla yaklamaya gerek yoktur, fakat sorunun ciddiyeti de anlalmak durumundadr. Bazen ok eski tarihten szlp gelen bir mzik paras insan kendi var oluunun derinlikleriyle buluturur, insan duygularn ve derin dnceleri ortaya karr, tarihle btnlemeyi salar, bir aidiyet ve kimlik duygusunun ve bilincinin -tekiletirmeksizin- geliimine yol aabilir. Yllar sonra gkle yeryznn bulutuu ufuk izgisini yeniden grmek de mesela bu tr duygular veya bilinci yaratabilir. Bunlar insan var oluuna ok kkl anlam katabilir; insan olmann btn vasflarn bir anda hissettirir. Sevgi btn evrenle, yaamla ve insanla bir btnleme, hepsinin iinde olma, birlikte akma ve bununla gelen bir zgrlk duygusu ve bilincini yaratr mesela. Hem birbirine doru, hem de birlikte bir ak. Fakat felsefe tarihi insanda gittike arklar derinleen bir parall, btnl neredeyse imknszlatran,

177

Paradigmal Deiimde Kuantum


insan iradeletirmeyen bir oluu meydana getirebiliyor. zm getirmedii, elikileri ve atmalar daha da derinletiren, derinletirdii ve attrd elikilerde dier taraf ezen, basklayan, insan yaamna anlam kazandrmayan bir bilgi trne dnebiliyor. Bu binlerce yllk bir zihniyet ekillenmesidir. ok kkl bir bilin arptmasdr. Ayn zamanda insann kendisi zerinde bir egemenlik ve iktidar biimidir Oysa eski, belki bin yllk tarihi olabilen bir mzik, bir ritim bile bir var olu duygusunu verir insana. Bu bir eliki, hem de ok byk bir eliki aslnda. nsan bilgisinin ve dncesinin kendi gerekliinden, var oluundan uzaklatn, oluu paralayabildiini, onun zerinde tam bir egemenlik saladn da ortaya koyuyor. Bilgi veya dncenin duygu zerinde, ruhun beden zerinde zgrletirici, dntrc etkisi yadsnamaz, gereki olmayan, sbjektif olan atrmada, dolaysyla insann gereklemesinde soyutlama gcnn nemli bir yeri vardr; bu kukusuz yledir. Dolaysyla dnce gcnn toplumsallatrc yn yadsnamaz. Ama bilgi de toplum kkenlidir. Zira bilgi ne kadar ve nasl topluma dnyor? Bu konu gnmzde var olan bilgiyi veya biliminin kkl bir sorgulamaya tabi tutulmasn gerekli klyor. Bilimin kendi iinde saysz, birbirinden kopuk dallara ayrlmas, felsefeden, dolaysyla etikten kopmas, insanln anlam, yaam ve deiim gcn paralayan, toplumsal ve ekolojik algy zedeleyen bilgi retim sistemi, toplumsal hafzay ve toplumun kendisini ekolojik bir bilin temelinde yeniden retmesini engellemektedir. Bilin ve duygu anlamnda toplum kendi kimliini oluturamamaktadr. Nihayetinde z-rgt-

178

Paradigmal Deiimde Kuantum


lenme btn maddelerin temel var olu kouludur. Buna toplumsal bir olgu olan insan da dhildir. Bu u anlama gelir; ok i ie geen, birbirinde anlam bulan, btnlk oluturan ve birbirini besleyen dnce ve duygulanm sreleri birbirinden koparlmtr. Sadece birbirlerinden deil, ayn zamanda toplum ve doadan da koparlmtr. Her eyin bir tarzda kar-karya geldii, birbirinin inkr ve kartl zerinden bydnn varsayld, tam bir uzlamaz elikiye dntrld bir toplumsal iliki ve felsefe tarihi. nder APO bu konuda unlar belirtmektedir; "Diyalektikteki ztlk kavramn, ikilemlerden birinin dierini yok etmesi biiminde deil, onunla yklenerek daha st dzeyde farkl bir oluuma dnt biiminde yorumlarsak, olgular anlayabilme imknmz daha ok artar. Fakat bu konuda daha da nemli olan dz, izgisel bir dnmn olmad gereidir. Ztlarn dnm axb=ab biiminde deildir. Klasik mantn bu forml ok snrl bir aralkta geerli olabilir. Olgular dnyasnda dnm daha ok zikzakl, helezonvari, saakl, bazen hzl bazen yava, ncesiz-sonsuz olmaktan ok, anlk-sonsuzluk gibi zellikler tayabilir. izgisellikten kresellie kadar kaos aralklaryla deien zellikler ihtiva ettii varsaylabilir" Tez ile anti tezin bir birini yok etmeden ilikilendii, antitezin tezi yok etmeden kendi iine alarak daha zengin bir oluuma doru evirildii, kartlarn birbirini yok eden dman kutuplar olmaktan ok bir birinden beslenen ve bir birini tamamlar ekilde bir rol oynadklar artk anlalan bir durumdur. Bunun yan

179

Paradigmal Deiimde Kuantum


sra eskiden olduu gibi temel eliki her eyi belirleyen bir durumu ifade etmemektedir. Oluumda tali temel demeksizin her parack tr hayati bir rol oynamaktadr. Atom alt dzeyde ktlesi ve mr en dk paracn oluumda ve oluumdaki en gl enerjinin kontrol edilmesinde en temel rol oynad bilinmektedir. Yani oluum eliik iki u varln yan sra evrensel btnlkte sonsuz eliki uyum ve hareketin varlyla rengini aa kararak sreklilik kazanmaktadr. Bu gereklik zerinden yorumlarmz srdrdmzde yle de denilebilir; gemi dn biimleri yoluyla uzlamaz eliiklik insann bizzat kendi iine yerletirilmitir. Din, ahlak, kltr hepsi 'ya ak ya kara' mant zerinden dayatlan bu hi de diyalektik olmayan eliikliin veya ikiliin diyelim, derinletirilmesine byk lde hizmet etmitir. Bata da felsefenin kendisi buna hizmet etmitir. Bu durum bizi gemi zihinsel srelerimizi irdelerken dini alglay zerinde gelien toplumsal dn biimleri kadar, daha zgn bir tarzda bir gelime gsteren felsefeyi de kkl analizlerle bir sorgulamaya tabi tutmamz gerektirir. Batl bilimin esasnda bu felsefi gelenek ve miras zerinde geliiyor olmas ise bu sorgulamay ok daha kkl yapmay gerekli klyor. Hakikatin paralara blnp, kategorize edilip snflandrld, kimi paralarnn gz ard edilip, kimine belirleyiciliklerin, merkezi rollerin atfedildii, kaskat, deimez ve mutlak klnd, tam bir formel mantkla adeta demirden Prokrustes yatana gre kesilip biildii binlerce yllk bir tarih. Bundan Aristo'yu ne kadar sorumlu tutabiliriz, o ayr, ama snfl felsefenin byle bir gereklii var. Kald ki

180

Paradigmal Deiimde Kuantum


Aristo, insan-doa, beden-ruh elikisini ok daha btnlkl ele almtr. Doada canll, maddede, bedende bir canll grm, bitkide bile ruhun varln esas almtr. Fakat Platonun balatt ve Descartes'in son noktay koyduu ruh-beden, akl-doa ayrm; bedenin ve doann adeta makinalatrlmas olgusu insan dalist mantkta paralamtr. Dnmenin yntemi olarak Heraklitos'un ilk olarak tanmlad, Hegel ve sonrasnda da Marks tarafndan en gelikin haline kavuturulan diyalektik de hem evrensel yapy, hem de toplumsal olguyu ele alrken bu blnmeyi ve kartla dayal ikililiin dna kamamlardr. Oysa daha btnlkl bir anlay ile bakldnda, olgularn oluumunda snrsz sayda renk ve hareketin rol oynad grlecektir. Doada saysz ara durumun varl, bize evrensel oluumun salt ikilinin kartl zeriden gereklemediini aka gstermektedir. kilinin mcadelesi, uyum ve birliktelii ile aktifleen oluum, genel itibar ile okluun bir birini besleyen, tamamlayan, gelitiren ve de hareketlendiren zengin ilikisi sonucu gereklemektedir. Toplumsal olgu zerinde dndmzde nasl bir kartln var olabileceini anlamak aslnda okta zor olmamaktadr. En temelinde kar cins olmalar itibar ile kadn ile erkein znde bir birini yok etmeye deil, daha ok bir birini tamamlama ve yeni bir sentezde buluma esaslarna dayal bir iliki gelitirebilecekleri akla gelmektedir. Kadn, erkek, yal, ocuk, gen vb toplumu oluturan btn kesimleri ele aldmzda yinede kartla bir birini yok etmeye dayal, iki temel, dolaysyla uzlamaz u grmek gerektende mmkn deil, toplumu oluturan bu

181

Paradigmal Deiimde Kuantum


eler zeri bir toplumsal iliki dnldnde bile bu ulara rastlamak mmkn olmamaktadr. Bu hayatn yle tozpembe elikisiz olduu sonucunu dourmamaldr. Toplumun doasnda, doal toplumun yaam anlay iliki biimi ve de doann belirme biimi byledir diye kartln hi olmad anlayna gitmekte yetersiz ve sakat bir anlaytr. Biz bu rnekler ile doann ve toplumsal doann znde bu tarzda ileyen bir kartln olmadn belirtirken, be bin yllk sregelen toplumsal iliki biimi ve bu iliki biiminden kaynakl gelien elikilerini grmezden gelemeyiz. zetle belirtilecek olursak gnmze kadar sren demokratik komnal deerler ile tahakkmc devleti deerlerin kart deerler oluturmadn dolaysyla kar karya getirilmemesi gerektiini vurgulamak doru bir yaklam deildir. Byle bir yaklamn hayatla ba tartlrdr. Elbette ki kartnn ktlnden ok, kendi iyiliklerinle var olma esas alnmas gereken temel anlay olmaldr. Bu durum kty, dolaysyla topluma zararl olan grmemeyi ve buna kar durmamay beraberinde getirmemelidir. Bir dier ynyle ktlkler iyinin daha net anlalmas asndan esas olmasa da somutluk arz etmesi bakmndan zaman zaman hatrlatlabilirler. Bu yaplamasa iyi ile ktnn soyutluk arz edecei dolaysyla bir birine karabilecei pekl dnlebilir. Bir genelleme yapacak olursak; ynmz belirleyebilmek asndan her zaman iin referanslara ihtiyacmz olacaktr. yinin var olabilmesi asndan ktle mutlak ihtiya olduunu ne srmek ktl bir anlamda olmazsa olmaz balamnda meru klar ki, ktnn olmas gerekir diye bir zorun-

182

Paradigmal Deiimde Kuantum


luluk yoktur, olmamaldr. zetle kartlk yoktur sylemlerinin tam bir kartlklar- dmanlklar dizisi olan ataerkil devleti dzen ierisinde zgrlk deerler ile tahakkmc deerlerin bir birine kartrlarak tannmaz hale getirmeyi de beraberinde getirebilir ki birok yaklamn temelinde de bu anlay yatmaktadr. z itibar ile mcadelesizlik ve de zgrlk deerlerde bir anmay salama, bu anlayn temelini oluturur. Yoksa doada ve toplumsalln doasnda kartlktan ok uyum, paylam ve tamamlama vardr demek yanl bir belirleme veya yaklam deildir. Ve bunun byle olmas da gnmz toplumu asndan en byk temenni ve ulalmas gereken yegne anlay olmaldr. Kartlk balaml bu konuyu, iki temel paradigma biiminde ele almak ve konuyu bu ynyle biraz daha yorumlamak yararl olabilir. Doadaki trlerin kartlk temelinde bir iliki ierisinde olduu dolaysyla bu kartlk ilikisi ierisinde gl olann varln koruyabilecei, zayf olann ise yok olacaelenecei biiminde bir evrim kuram ngrlmekteydi. Her eyin birbirini tehdit ettii bu evrim kuramnda doann temel felsefesi sava ve bir birini yok etmeye dayaldr. Byk balk kk bal yutar- ya by ya l- l ldr ilkesi, doann temel felsefesi biiminde yanstlmaktadr. Darvinci evrim kuram bir ynyle toplumsal gereklikten esinlenmekle birlikte doann dengesine dnk baz hareket ve yasallklar da veri alarak doann temel felsefesi olarak sunmaktadr. Bu evrim anlayna dayal gelien anlay kapital sistemin temel paradigmas haline gelir. ncesinden iddet ve bir birini yok etme, esaret altna alma toplumda bir

183

Paradigmal Deiimde Kuantum


yaam felsefesi- kltr olmuken, byle bir doa tasviri ile daha da bir meruluk kazanan tahakkmc smrc bir anlayn ok daha glenerek gelimesi insan doasna daha kt bir tarzda ynelecei gayet anlalr bir durumdur. Bu paradigmayla geliecek toplumsal iliki tamda toplumsal kaosu getirir ki, nihayetinde bu anlayn gelimesi kendisiyle birlikte byk savalar ve ykm getirmi, dolaysyla insann can, mal, ruhsall ve bedeni zerinden tehdit, ikence, lm ve smr hi eksik olmamtr. Ya by, ya l! lkesinin hkim olduu bir toplumda ne gl nede zayf olanlar zgr ve salkl bir gelime yaayamazlar. stteki srekli olarak daha fazla byme arzusu ve alttan gelen tehditler nedeniyle basklandndan, hibir zaman rahat etmemektedir. Alttaki ise srekli olarak yukarlar zorlama ezilmeme yok olmama havliyle direndiinden srekli olarak stekinin gc ve basks altndadr. Dolaysyla her ikisinin de salkl geliebilecei, mutlu ve zgr olabilecei son derece kukuludur. zetle kartlklar olan bir doa ve toplumun olas sonular byle sralanabilir. Bu anlay tehditler zerinden ekillenir ve onlarla vardr. Bu temel bir yaam anlayna dnt takdirde srekli olarak kart yaratmak dman retmek bir zorunlulua dnr. Bu anlay kukusuz hi birimizin kabul edebilecei, zmseyebilecei bir anlay olmamaktadr. Bu anlamda baktmzda yeni doa tanm doadaki ilikilerin yeniden tanmlanmas yeni bir paradigmal yaklam ifade eder. Bu anlamda byle bir paradigmal anlayn gelitirilmesi de gnmz toplumsall asndan hayati bir gereklilik olmak-

184

Paradigmal Deiimde Kuantum


tadr. Daha derinlikli bir yaklam ile doaya baktmzda doann temel felsefesinin uyum btnlk ve tamamlama olduu grlecektir. Doann bir btn olarak yaam eilimli eylerden olutuu, doru bir yaklamdr. Doada kkten bye var olan her eyin znde yaam eilimi olduu, btn gayret ve abalarnn da bu eilimlerini gerekletirmek olduu gerei olduka aktr. Doada birinci ilke yaam olduundan, ncelikle kendini var etme her trn, her maddenin k ilkesidir. Var olma, yokluk karsnda var olma eyleminde bulunmak ve bunu baarmak temel ilkedir. Dolaysyla doal varlk, var olmay baarmakla aslnda yaamdan yana eilimini ok gl bir biimde ortaya koymutur. Bu gereklik, doada znde geerli olan felsefenin yoklua ka var olma, dolaysyla yaam bulma amasall olduunu gsterir. Bu temelde denilebilir ki her madde, yaam retme dolaysyla kendisini var etme eilimi zerinden geliir. Var olmann birinci ve en temel koulu ise durmadan yaam retmektir. Anlalaca zere bu anlay Darvinci paradigmaya oranla doaya ve toplumun doasna son derce denk gelen, dolaysyla insan ruhuna ok daha yakn olan yeni bir paradigmay dile getirmektedir. Birincisi, bir btn olarak doay tehdit olarak alglayp yaam iin ldrmeyi, yok etmeyi, amalarken, bir dieri yaamak iin srekli olarak yaam retmeyi, karlkl beslenme, tamamlama, uyum ve mcadeleyi bir arada yrtmeyi iermektedir. Gemi felsefelere bakldnda bu anlaytan ok dier tarz kartln, birinin stenciliini esas aldklar grlmektedir. Doay birbirine kar olan, dolaysyla bir

185

Paradigmal Deiimde Kuantum


birinden soyut bir anlay ile ele alan mantn sonucundadr ki, sosyal olguda akl toplumun zerine, toplum doann, ruh bedenin zerine, mantk duygunun, erkek kadnn zerine, snf snfn zerine yerletirilmitir. Bu anlamda toplumsal yaama dayatlan mutlak dalizm iktidarc-snfl egemenliin en kkl bilin ekli olarak gelimitir. Ve felsefe tam snf bir yaklamla hep stte olann taraf haline gelmitir. Buna benzer znde birbiriyle sk bir ba ierisinde olan ve bir btn oluturan sreler ve olgular, dar bir yaklamla bir ikililik ve kartlk zerinden tanmlanr olmutur. Maddiyat- maneviyat, zne-nesne, teoripratik, toplum-doa gibi. Yine erkeklik ile kadnln arasnda sadece bir yabanclama deil, birbirinin ve genelde de kadnn iradesini krmak zerine kurulu bir dmanlk ilikisi; birbirini ldrmyor belki ama birbiriyle de yaanlamaz dzeye vardrlan bir iliki. Sevgisizlik ile rndan km fahi bir cinsellik ve ahlak; din, devlet, gelenek gibi binlerce zincirle birbirine balanm zoraki, iddet dolu birlikteli tam bir kmaz ifade ediyor. Oysa ancak felsefe btnlkl bir toplum ve insan tasarsn, tamamlanm ve gerekleen bir insan tasarsn gerekletirebilecek bir disiplindir. Fakat felsefe, balatlndan tutalm, gelitirili biimi ve kulland yntemlerle gnmze kadar asla bir btnen insanlk tarihini, toplum ve doa tarihini, onun evrimsel geliimini btnsel halde kapsayacak bir dzeye kavumamtr. Hatta denilebilir ki, felsefe imdiye kadar da devlet, siyaset ve ekonomi eksenli gelimitir. Bilimin iktidarla ilikisi veya bilimin iktidarlamas bundan kaynaklanmaktadr. Toplum felsefesi hep bun-

186

Paradigmal Deiimde Kuantum


lar ekseninde gelimitir. Sokrates sonras ahlak felsefesi ok snrl bir ekilde gelimitir; Spinoza ve Kant en belirginleri olarak ortaya kyorlar, fakat genelde ahlak felsefesi ok snrldr. zellikle toplumsal olguyla uraan sosyoloji ve psikoloji gibi yeni bilim dallar ise yakn zamanda birer bilim dal olarak sreklilii olan bir dzey kazanmlar. Zira onlar da 18.yy. ortalarndan sonra bilim ile felsefenin birbirinden kat ve kesin bir ekilde ayrmas ile her ikisinin arasndaki skk boluktan domulardr. Ve bu skmlk bu bilim dallar kurumsallatnda bile srmtr. Psikoloji de, sosyoloji de ya fizik biliminin sert-kat yasalarna ya da dinin ruhuluuna ve soyutluuna arpmlardr. Oysa toplumsal olgu doas gerei ok daha fakl bir yaklam gerektirir. Irkln temelini ald bilgi kayna nihayetinde sosyolojidir. Bilginin kendi ierisinde kesin izgiler ve snrlarla ayrmas felsefenin de, bilimin de gittike alan mesafeyle birbirinden kopuu bilgiyi bir yandan dogmalara, kesin kantlanabilir, neredeyse fizik yasalaryla aynlaan ya da ar bir tinsellik ve soyutlama ierisinde neredeyse dine, batini bir tarikatla yaklaan bir paralla gtrmtr. Bu ayn zamanda bilgiye kaynaklk eden gerekliin, toplum, doa, insan, evren gibi canl organizmalarn birer nesneye dnmesini beraberinde getirmitir. Dncenin idealizm ve materyalizm biimindeki blnnn en st varabilecei dzeye 19. yy. ortalarndan itibaren ulalmtr. Zaten canlclk, ruhuluk veya totemizm gibi dnceyi doayla buluturan, onunla btnl salayan insanln ocukluk srecine ait dnce biimleri asla felsefe kapsamnda kabul grmemi, bir

187

Paradigmal Deiimde Kuantum


dn yntemi olarak ele alnmamtr. Bu tarz dnn olumlu anlamda dikkate alnmas bir yana, buna yaklam tamamen aalama ve kmseme temelinde olmutur. Bu konuda insanln dnsel geliiminde byk bir ilerleme olmasna ramen gerek oluum dneminde ki bilimsel gelime verilerinin yetersizlii, gerekse ardllarnn kaba- mekanik yorumu ile Marksizm de bunu amamtr- aamamtr. Felsefe bandan beri dinden beslenmitir, tabi ondan kopmutur da, bilime yaklat dnemler de olmutur. Denilmek istenen udur; snfsalln, ataerkilliin ve tek tanrla doru gidiin artk kurumsal hale geldii bir aamada, bu zemin zerinden, ondan beslenerek gelimitir. Dolaysyla felsefenin kayna tartlr bir durumdadr. Felsefe genelde Thales"le balatlr, mantkla ele alnr ve Yunan kkenli olduu kabul edilir. Bat tarz dn olarak tanmlanr. Hatta Yunan doa felsefecileri genelde ilk felsefeciler arasnda saylmaz bile. nk hala kaynan kkeninden, doadan ve ana-kadn kltrnden almyor. Oysa doaya da, kadna da dine grede, snfsalla grede, ataerkillie gre de almas, hatta ezilmesi, tahakkm altna alnmas gereken bir eydir. rnein Dionysosuluk ok kkl bir neolitik kltrden kaynan almasna ve felsefenin ortaya kndan yzlerce yl sonra ta ortaaa kadar bile varln korumasna ramen, felsefe gelenei ierisinden saylmaz. Tek-tanrl dinler ok kkl bir ekilde felsefenin konusu olurken ve felsefe tarafndan teoloji haline getirilirken, yar-dinsel, yar-felsefi nitelikte olan, insan ruhunun zgrletirilmesiyle ilgili olan bu gelenek hibir ekilde felsefenin konusu

188

Paradigmal Deiimde Kuantum


olmamtr. Bir tek Phythagoras felsefeye konu olmutur -ki, o da Dionysos geleneinden gelmektedir-, o da Pisagor denkleminden, evreni matematiksel yntemle yorumlama abasndan kaynakl olarak felsefeye dhil edilmitir. Platon da ise btn etli-canl haliyle yaam, karanlk bir maarann ierisine sokulur, dncenin en mkemmeli olarak idea ise dardan verilen ve yce bir n maarann kapsndan ieri vurmasyla duvarda beliren bir yansmadr artk. Beden tam bir karanlk hapishanedir, klmas gereken bir maara. Akl ise yce bir k. Doa karanlk, vahi ve zapt edilmesi gereken bir bilinmezlik. Ya doayla zde bir doaya sahip olan kadn iin ne demeli? Acaba kadn bu maarann kendisi midir? Bu maarada hapsolan mdr? O karanlk maaraya nasl srklendi? Kadn tanmlanamaz, o "aklsz doa"dr, yani bedendir, karanlktr, kaostur, kasrga gibi doa felaketlerinin addr; sabel kasrgas, ya da Katarina gibi. Dnce, yce gereklik ise, dardan yce bir kaynaktan insann karanlk i dnyasna yanstlan bir glgedir. O artk kaynan ald, beslendii gbek bandan koparlmtr. Felsefe, znde doa ve toplumla eliki ierisinde deildir; bir soyutlama gc olarak akln ve analitiin geliimi doadan bir farkllamay, toplum iinde de bir farkllamay getiriyor. Deime ve deitirme gcn ifade ediyor. Ki, bu doadan gelen bilinmezlikler, korkular, yine maddi gereklikten kaynakl zorunluluklar ve bunlara tabi olma karsnda irade kazanmann ve zgrlemenin temellerini atmaktadr. Bu anlamda insanlk tarihinin en byk zgrleme admlarndan birini de ifade ediyor. Kendi irade-

189

Paradigmal Deiimde Kuantum


sine ve kendi akl gcne dayanarak yaamn, ilikilerini kurabilme, rgtleyebilme, onu evreyle, doayla daha uyumlu hale getirebilme, dengeleyebilme; bunlarn hepsi insan iin bir zgrlk alann ortaya karmaktadr. Kartlamaya dayanmayan, sadece "zorunluluklarn bilincine" dayanmayan, kaynan zorunluluklardan alan ve onu deitirmenin bir ilkesi olarak farkllama, zgrlk alannn geliimi ve genilemesi demektir. Toplumsallamann temeli de bu farkllamaya dayanmaktadr. Bu bir zgrlemedir. zgrlk alannn yaamsal damarlarnn koparlmamas gerekmektedir. Fakat ne zaman ki, bilgi veya akl insan ynlendirmeye balar, onu doayla ve yaamla balarn kurarak dengeleyecek olan dier dn biimleri basklanr, dtalar, orada bilgiye dayal gelien bu zgrlk alan byk bir iktidar alanna dnr. Teki ve mutlak akl -dinsel kkenli olsun olmasn, hatta bilim adna bile olsa-, tanrsal bir hkimiyetin ve kullamann yolunu aar. Artk dnce elikten bir klah gibi insann bana geirilir. Dogmatizm budur, dncenin kaynandan koparak insan ynlendirir hale gelmesidir. Bunu unun iin belirtiyoruz; iktidarn kkeninde bilgi vardr. Bilginin kaynandan koparlm, saptrlm ve belli ellerde tekellemi hali iktidarn zeminidir. Kadnn ve kadnla birlikte doann bu denli zgrlk sahasnn dnda tutulmas, dncenin ve bilginin iktidar sahas haline getirilmesiyle alakaldr. Bu, dncenin doasndan bir sapmadr. Felsefe ister idealizm, isterse materyalizm biiminde olsun kendisini gnmze kadar bu sapmadan koparamamtr. Dncenin geliim doasnda farkllklarn

190

Paradigmal Deiimde Kuantum


ortaklamas ve en nemlisi de okluk vardr. Belki dncenin ana fikriyle fazla alakas olmayan, hatta kart olan duyumlar, hisler, duygular bile onun oluumunda nemli bir rol oynayabilirler. Ksacas dncenin temelinde birok organn, birok ilevin, birok kaynan bir araya gelii yatmaktadr. Sadece beynin deil, rnein bbrekst bezlerin bile dncenin geliiminde bir rol vardr. Byle i ie gemi, birbirini tetikleyen, etkileyen, balayan, sadece bir merkezi olmayan bir a yaplanmasndan bahsedilebilir. Genelde merkezci ve snf bir yaklamla doaya hiyerarik, mutlak ve tahakkmc sfatlar veya imgeler yerletirilir, fakat dncenin doasnda kesinlikle bir demokratik nitelik vardr. Birok olguda olduu gibi, dncenin de oluumu demokratiktir. Burada dnce yol ve yntemi olarak, daha da tesi varlk hakkndaki bilgi ve yasalar da diyebileceimiz diyalektiin, insanln geliiminden buyana oluan dn tarzlarna, animizmden tutalm mitolojik ve dinsel, yine bilimsel dne kadar hepsine eit mesafede olmas gerektii sonucu ortaya kmaktadr. Diyalektiin amac, bunlar aras elikileri, birbiriyle olan balar aa kartmak, zmn nn tkayan, sapan ve egemen hale gelen ynleri -dogmay- atrtmak, yani dncenin yolunu temizlemektir. En azndan yle anlyoruz. Fakat diyalektik bunu yaparken, hibir dn biimini dierinin zerine yerletirip, taraf tutmaz. Bu, dncenin oluum ve geliim diyalektiiyle ilgili bir eydir. Animizm hala yaam alglaymzn, onu yaay biimimizin ok nemli bir esidir. Ekolojik bilincin veya alglayn,

191

Paradigmal Deiimde Kuantum


dolaysyla da insan kiilik ve yaam btnlnn bir parasdr. Mitolojik dnn, maneviyatn, moralin ve topyann geliiminde, ksacas insan ruhunun beslenmesinde ok nemli bir yeri vardr. Ryalarmz kaynan insanln bu derinde seyreden bilin formasyonundan almaktadr. Yaamn ilham verdii, insan byleyen her eyde, arkadalklarda, sevgilerde, toplum olmada ve doann iselletirilmesinde mitolojik dn ortaya kar. Her eyin nesnelletii gnmz dnyasnda "yaamn nasl"na ilikin en ok cevap verebilecek bir dn biimidir. Yaamn tutku dzeyinde bir anlamla yklenmesinde mitolojik dn ok nemlidir. Yine bilime veya manta dayanmayan dier sezgisellik gibi dn biimleri, insann yaay ve dnyay alglama potansiyellerinin hepsi zgrlk olayyla ilgilidir. Bir btn olarak yaamn verili manta sdrlmaya allmas bu anlamda mantkl olmay dayatan yaklamlar, ataerkil sistemden kopmamay, dolaysyla egemen sisteme g katmay ifade eder. Burada amacmz mantkszl gelitirmek deil, daha ok verili dzen mantndan bir kopuu gerekletirmeyi salamaktr. Verili dzen mant adeta kk bir devletik gibidir. Bu anlamda nasl ki devletin zgrlklere duyarl olmas ve almasn tartyorsak devleti dzenle birlikte arpk temellerde gelien sz konusu mantnda artk dntrlmesi veya terk edilmesi gerekiyor. Ksacas toplum gerekliinde olduu gibi, insann dnsel geliiminde de dz ve kesintisiz bir izgi yoktur. Bilimsel dn gnmzde en gelikin dnce tarz olabilir, ama bilimin de yetmedii, insan ve toplumsall bir btnen izah edemedii, salt akla

192

Paradigmal Deiimde Kuantum


veya bilime dayal bir toplumsallamann olamayaca ortada. Toplumlarn da, insann da ilk kuruluu kesinlikle duygu, sezgi ve inancn geliimiyle baat gitmektedir. Belli baz fiziksel matematiksel formller zerinden toplumsal olguda her eyi anlamak, zmek veya sra dzenli bir alglama yntemi ile gelien akla uydurmak gerek anlamda bilimin dna kmaktr. Zaten gnmz biliminin de en temel yanl, akl doaya deil, doay akla indirgeme tarzndaki yaklamdr. nsan doas gz nne alndnda bilimin bu yanl ok ak ve net bir biimde aa kmaktadr. Gnmz bilimini deerlendirirken, bu bilimi sonradan gelimi ve toplumlarn kurulu srelerinde bilimin hi olmad anlamnda kullanmyoruz. nk bilim gnmzde anlatld biimiyle duygulardan, dolaysyla yaamdan kopuk, duygusuz, kuru bir dnce madde ilikisine indirgenmi veya analitik geometrik tarzda gelitirilen bir madde yorumundan ibaret deildir. Animizmde de, mitolojik dnte de gereklie yakn, insan doasna uygun bilimsel eler vardr. Tersinden de en gelikin toplum gerekliinde bile animizmin, mitolojinin yeri vardr ve baka hibir dn tarz bunlarn yerini dolduramaz. Yaamn anlamszlat noktada kesinlikle bilinte bir karanlk nokta, bir saplant ve bilin arpkl vardr. Bir yetikin insandaki bilimsel dnme potansiyelini bir ocukta bulamazsn ama bu, yetikindeki ocuk yanlarn ld, yok olduu anlamna gelmez, bu yanlar ezmeyi de gerektirmez. Bir yaldaki yaanmln, tecrbenin verdii bilgelik, modern bilim tanmyla bilimsellii ifade etmeyebilir. Ama

193

Paradigmal Deiimde Kuantum


sezgiseldir, yine yaamdan szlp gelen bir bilgi birikimidir, bazen tarihin derinliklerinden gelen bir efsane dnyas gibidir. Alg boyutunda yaama dayatlan ar erkeksilik, erkein kadna yakn bilin yanlarnn inkrdr. Yaam sadece bu dn tarz zenginliinden deil, hepsinin birbiriyle olan sk balarndan, birbirini koullayan ve besleyen, toplamndan oluan bir doay ifade ediyor. Bilim adna ama bilimsel olmayan kullanmyla diyalektik ve ilkeleri, yaam bu btnsellii ve doall ierisinde ne kadar kapsayabiliyor? fade edilmek istenen diyalektik, bu dnce formasyonlarnn birini merkezi bir e haline getirip, kutsayp, dierlerini gereksiz veya ilkel olarak deerlendiremez. Onlarn reddi veya inkr zerinden geliemez. stelik btn dn biimlerine eit bir mesafede yaklald takdirde doru olan aa karabilir. Toplumsallamann eitli evrelerinde bunlardan biri ne kabilir, hatta aa damgasn bile vurabilir, ama bu dierlerinin hi olmad, tarihin bir kesitinde gmld anlamna gelmez. Var olan hi bir eyin yok olmadn bilimsel gelimelerde gstermitir. Dolaysyla bunlarn inkr zerinden gelien bir yaklam, bilim adna ama bilimsel olmayan kullanmyla diyalektii ataerkil dncenin dolaysyla iktidarn bir arac haline getirir- getirmitir. zcesi; mevcut haliyle diyalektik, evreni, doay, toplumu ve insan kavramaya yeterli olmayabilir. Diyalektiin sadece ve salt maddecilie indirgenmesinin snf, ataerkil ve tektanrl dinsellie dayal dogmalar atrtmad yaanan reel-sosyalizm deneyiminde ortaya kmtr. Snflatran, sadece birka yl ierisinde milyonlarca

194

Paradigmal Deiimde Kuantum


insan kendi eko-sisteminden koparp "proleterletiren" dev bir devlet retim yaplanmas, toplumsal cinsiyetilii devam ettiren ve en nemlisi de ideolojiyi bir dogma halinde aslnda gncel devleti siyasetin ve toplumun bir arac haline getiren reel sosyalizm, snfl modernist paradigmay bir btn olarak ama gcn gsterememitir. Biz buna sadece bir pratik uygulama sorunu olarak bakamayz. Yurttalarn "proleterletirerek", devleti kapitalist retim sistemi ierisine entegre ederek sosyalist DEVLET'E balamak, mutlaklatran kartln sistem ii benzemeye nasl gtrdnn belki de en somut rnei olmaktadr. Diyalektik ilikiden soyutlanm kendi bana kartlk, benzemeyi getiriyor. Sen bir dnceyi ne kadar karna alyorsan, o kadar onun argmanlarna hapsediyorsundur kendini. Bu durum toplumsallk adna hedeflenen, ngrlen amalarn kirlenmeden toplumsal doasna uygun bir biimde gelimesini de sekteye uratr. Benzeme dediimiz bu gereklik ancak kartna dnt belli bir sreten sonra fark edilir hale geliyor. Diyalektiin felsefi boyutta ki bu kullanmnn yol at kmazn ideolojik, politik, ekonomik, sosyal yansmalarn en belirgin ekliyle reel sosyalizm gereinde grmek mmkn. uraya geliyoruz; diyalektik mevcut uygulama haliyle yeterli olmayabilir. Diyalektiin doayla uyumlu hale getirilmesi, doayla ilikisinin yeniden ve bilimin son bulgularyla kurulmas gerekir. Aslnda "doal diyalektik", yeni bir diyalektik anlayn da zeminlerini oluturuyor. Bunun dnda da son yzylda atom-alt parack dnyasnda ulalan veriler, gerekliin yle bir ve kart olarak mutlak izgilerde

195

Paradigmal Deiimde Kuantum


ve tanmlarda seyretmediini gstermitir. Bunun yerine okluk ierisinde saakl olduunu, daha aprak olduunu, elikinin doasnda sadece ikililiin deil okluun yattn, bazen ok kenarda, belirsiz seyreden, elikinin merkezinde, bir tarafnda yer almayan bir olgunun bile bir btn olarak maddeyi zebildiini ortaya koyuyor. Madde-ruh, zne-nesne ayrmndan tutalm, bitki-hayvan-insan ya da erkek-kadn ayrmna kadar aralarnda mutlak bir ayrm izgisinin olmad artk bilinen bir gerek. Kadnln nerede bittii, erkekliin nerede balad kesin ve kat izgilerle birbirinden nasl koparlacak? Kald ki, her erkein iinde biraz kadn zelliklerin olduu, her kadnn iinde de az-ok erkek zelliklerin bulunduu bilinen bir gerektir. Veya bitki ile hayvan arasnda seyreden, 'ne o, ne bu' olan ynlerin olduunu, insanda hayvans, hatta bitkisel nitelikte olan kalntlarn olduu bir gerek. Uygarln hkim dnce kalplar bylesine bir kapsaycl, yaratcl ve zgrl karlayamaz. Tm bunlardan yola karak felsefenin tarihini ve gnmzde ulat gereklii ele alrken, onun temel elikisinin de nemli oranda aa ktn belirtebiliriz. lk bata el att sorular, bugn de hala zmlenmeyi bekleyen sorular olarak orta yerde durmaktadr. Bu deindiimiz hususlar daha doru bir felsefi yaklamn aa kmas asndan nemsenmesi gereken noktalardr. Ancak anlattklarmzdan u sonu karlmamal; her eyi kartrarak tannmaz-tanmlanamaz bir konma getirilmemeli. Ancak olgular bir birinden koparan, olgular aras keskin bir ayrma giden yaklamlarn beraberinde getirdii yanlln giderilmesi balamnda belirtilen hususlar hayati nemdeler.

196

Paradigmal Deiimde Kuantum


eylerin bir veya iki eyin varlna indirgeyerek sadece bylesi snrl bir yap ierisinde aklamak, varln aa kmasnda rol oynayan i ve d bantlar grmemek anlamna gelir. Ki ou kez olgular belirleyen, esas olann varl deil, yerel ve evrensel nitelie sahip olan varlkta gerekleen bantlardr. Yani ular bantlardan kopuk deildir, aksine her ucun kendisi bile oluumda hem birer maddi varlk hem de banty gerekletiren birer dalga- parack rgs olmaktadr. Felsefi olarak da her an cevaplar farkllaabilir, ama en iyi ve en gzel nasl yaanlra ilikin, bunun zgrlk, eitlikle, yine etikle olan balarnn aa karlmas felsefenin temel sorular arasnda saylabilir. Felsefenin bu ve benzeri sorulara her ada baz cevaplar olabilmelidir. rnein bilimin btn dier dn formlarnn zerinde seyredii, snrsz, etikten yoksun, insan-toplum doasn adeta hie sayan, tahakkmc geliimi karsnda felsefenin ve felsefecinin kimi szleri olabilmeli. Varln anlamszla ve hilie itildii, nesnelletii gnmz ana ilikin kimi deerlendirmeleri olabilmeli. Giderek insan dncesinin, toplum doasnn adeta atomize edildii, birey-toplum dengesinin alt-st edildii, yaamn en ince ayrntsna kadar savan nfuz ettii snf-iktidarc, ataerkil sistemin yazl tarih boyunca yaratt tahribatlar ve ulat dzeyi yorumlayacak, karsnda insan, doa ve toplumun temel var olu yasalarn aa kartacak, bunlarda srar edecek; bu sistemin dna kn topyalarn, duygusal ve dnsel formasyonlarn, bunlar aras dengeyi kuracak, etik deerleri tanmlayacak Liste daha da uza-

197

Paradigmal Deiimde Kuantum


tlabilir; fakat genel olarak amzn belki de ayrtedici bir zellii de felsefenin yeniden bir ykselie geeceidir. "Bilimin bu denli felsefeden koparl, felsefenin geri plana itilmesi, insann anlam ve yaam gcn paralayan ve zayflatan dnce formasyonlar karsnda felsefe btnletiren, dengeleyen ve ortaklatran bir yaklamla an temel sorunlarnn almasnda nemli bir roln sahibi olmak durumundadr." Dolaysyla felsefenin temel elikisi daha ilk ortaya knda da olduu gibi, gnmzde de asl olarak snf-ataerkil ve tek-tanrl din anlayyla rl uygarlk sistemiyledir. Bu elikinin daha derinlikli ve sistemli bir ekilde aa karlmas ve zmlenmesi nmzdeki dnemde felsefenin kendisini tarih, toplum, doa ve insan karsnda yeni batan tanmlamasnn temel almas ve hedefi olmak durumundadr. Eer felsefe bir tanm bulacaksa, ancak byle, yeniden yaamn, toplumun ve doann ierisine ekilmi olarak bu geliecektir. Ki, felsefenin ilk tanm olarak "bilgi sevgisi" ya da "hakikat sevgisi" , birincisi hakikati, ikincisi sevgiyi tanmlamakszn ve ikisi arasndaki ba zgrletirmeksizin felsefe, "seviyorum" derken bile insan esas olarak da kadn kleletiren, iradesini kran ve boan egemen erkekten farkl bir olgu olmayacaktr. Tm bu tartmalarn bizi gtrd sonu; bilgi yaplarmzn sorgulanmas, bunun iin yetkin bir felsefi dzey olmaktadr. Yani bilimle bulumu bir felsefe, felsefeyle bulumu bir bilim insanln zgr, eit ve adil bir dnya zleminin k yolu olacaktr. Tam da bu noktada ihtiya duyulan ey, be bin yllk egemen paradigmay sarsacak bir bilgi yaplanmas ve

198

Paradigmal Deiimde Kuantum


bunun gerektirdii bir paradigmal deiim olmaktadr ki, bylesi bir ihtiyaca cevap olacak gelime fizik biliminde ki son gelimeler olarak Kuantum fizii ve buna dayal olarak kuantum felsefesini adres olarak gstermektedir."Bilimin en son vard snrlar olarak 'kuantum' ve 'kozmos' bize hayli ilgin yaklamlar sunmaktadr. Atom alt parack ve dalga fizii olarak kuantum bambaka alanlar amaktadr. Sezgili, zgr tercihli dzenlerden tutalm, ayn anda farkl iki ey olmak, insan yapsndan tr belirsizlii asla tam aamama kuralna kadar tespitlere ulalmaktadr. Kaba, cansz madde anlay tamamen bir tarafa braklmaktadr. Tersine son derece canl, zgr bir evren karmza kmaktadr. Burada asl muamma insanda, zellikle zihniyet durumunda yaanmaktadr. dealizme, sbjektivizme dmekten bahsetmiyoruz. oka ilenen benzer felsefe tartmalarna girmiyoruz. Evrende bu kadar eitlilie kuantum snrlarnda yol ald tamamen anlalmaktadr..." Kuantum felsefesi evrene, doaya, insana bakta yeni bir alglay dile getirir. Kuantumcu toplum felsefesi ise bu yeni doa anlay zerinden geliim gstermektedir. Kuantum fizii ile aa kan doay farkl yol ve yntemlerle ele alma durumu toplumsal felsefenin de yeniden ele alnmasn beraberinde getirdi. nsanln tarihten gnmze kadar ki tm toplumsal dnce sreleri doaya ykledii anlamlar zerinden doan, doay alglay biimleriyle bir paralellik iinde gelimitir. Bir baka ynyle Kuantum felsefesini doaya yabanclaan, doayla dostluk balarn yitiren insann tpk

199

Paradigmal Deiimde Kuantum


Rnesans'ta olduu gibi doaya dn felsefesi olarak da ele almak doru ve yerinde bir yaklam olacaktr. Yine gerek toplumsal kuruluun ilk tarznda gerekse daha sonralar, doann kadnla zdeletirildiini dnrsek kuantum felsefesinin ayn zamanda anacl ve diil bir felsefe olma zeliine sahip olduu belirtilebilir. Bunun toplumsal yaamdaki anlam da kadn eksenli bir alglamayla olay ve olgular deerlendirmenin daha gereki sonulara ulamay salayabileceidir. Dolaysyla kadnn toplumdaki mevcut konumu ve yeri dnldnde ilk etapta kadnca duygu ve dncelerin gelimesine hizmet edecek bir anlay kazanmak gerektii de kuantumik anlayn bir ls olarak ortaya kmaktadr. Bunun iin kadnla objektif olarak srdrlen egemenlikli iliki biimlerini doaya yeni yaklamda olduu gibi kkl bir biimde ele alp hzla eit ve zgr ilkeler zerinden insani balara dntrlmesi gerekmektedir. Gerek geleneksel tanrsal anlay gerekse de klasik fizik ve kartezyenci anlayn almasn ngren kuantumcu felsefe hangi ilke ve doa zellikleri zerinde kendisini oluturmaktadr? Meseleyi birazda bu noktadan ele almak gerekir; Kuantum felsefesi belirsizlik, dalite, st ste binme, bant gibi birka temel ilke ile tamamlayclk, btnleyicilik, zgnlk, paralellik, sezgisellik gibi birka doa zellii zerinden varln oluturmu bir doa ve toplum felsefedir. Eski dn biimlerine yaklald gibi kuantum felsefesi ele alnrken eski yaklamlarda olduu gibi u yanla dlmemelidir. Sz konusu ilke ve zellikler kat, evrensel nitelikte olan mutlak ve deimez dorular

200

Paradigmal Deiimde Kuantum


biiminde ele alnmamaldr. Bu zelliklerin birer mekanik ilke biiminde, ezberci bir yaklam ile ele alnmas halinde gemi dnsel-felsefi akmlarn iine dt yetmezliklerin bir benzerinin daha yaanaca aktr. Bundan ziyade sz konusu keif ilke ve zelikleri ufuk ac dolaysyla kendi doamz aa karmak asndan birer ilham kayna olarak grmek ve bu felsefeye byle yaklamak daha doru bir yaklam olacaktr. Bu saydmz ilke ve zellikler kuantum felsefesinin niteliini oluturan ana konulardr. Doadaki canllk sezgisellik vb. yaklamlarn yan sra kuantum fizii olaslk dn biimiyle yine olay ve olgular ele almada ok zengin yntemler zerinden bir yaklamn gelitirilmesini ngrr. Ancak yntem zenginliinin kendi bana olay ve olgular ele almada doru olan yakalamada yeterli olaca sylenemez. Bu yntemleri kefeden insan, ayn zamanda gelitirdii bu yntemlerin iini de doldurmak durumundadr. nsann olay ve olgular ele alma noktasnda bavuraca yntem okluu veya olaylara yaklamda doru ynteme bavurmas sorunlarn zmnde yeterli gc gsteremeyebilir. Olaylar ele almada doru yntem kadar, derin anlamsallklara dayanan doru bir kavraya dahas doyurucu bir ruh ve anlaya sahip olmak gerekiyor. Sz konusu yntemleri gerek anlamda hayatla buluturan bu yntemlerin dolu dolu bir ruh ve tahlil dzeyiyle buluturulmasdr. Toplumsal tarihe bakldnda doa nasl alglanmsa ve nasl bir doa tanmna gidilmise ona denk bir toplumsal yaplanma ve anlay sz konusu

201

Paradigmal Deiimde Kuantum


olmutur. Mekaniki felsefenin anlay zerinde gelien klasik fizik, yine Newton'cu fizik ve Darvinci evrim zerinden gelien kaba materyalsizim ve sosyal Darvincilik bu tarz bir diyalektiin son rnekleri olarak ele alnabilirler. Klasik mekanik bilim ve onun zihniyetiyle kapitalizm gibi duygusuz ekonomik bir dzen ortaya kmken, insanlk kuantum fiziiyle aa kan yeni doa zelliklerinden de esinlenerek buna kar toplumsal doay zgr klacak yeni bir toplumsal dzenin aray ierisine girmitir. Bu aray en doru biimde zirvede srdrenlerin banda da nder Apo gelmektedir. nder Apo, Fizik biliminin en nemli konusu olarak maddenin alglanmas ve tanmlanmas konusunda oluturduu bak asna ilikin olarak, "Genel canl evrenden farkl olarak, dnya gezegenimizde hareketin zengin geliimiyle bir eikte nitelike farkl bir madde ortamndan kendi kendini metabolizma ile retebilen, gelitiren canl bir ortam domaktadr. Burada evrenin snr tanmayan geliim gerei halen bilimce tam zmlenememi olaanst bir sramay temsil etmektedir. Canllk olgusunun tam izah giderek bilimin en temel konusu olacaktr. Gen haritas ve klonlama bu olgunun zmlendii anlamna gelmez. Yine canlla yol aan molekl dzenlenmesi de tek bana olguyu izah edemiyor. phesiz canllk iin uygun d ortam (atmosfer-hidrosfer) ve molekler dzen gereklidir. Ama bu sadece canlln yap talardr, maddi dzenidir. Daha nemli olan, bu maddi dzenin canllk, anlam gibi maddi olmayan gereklikle balantsdr. Kaba materyalizmin en nemli yanll znellii, yani canllk ve anlam olgusunu

202

Paradigmal Deiimde Kuantum


maddi dzenleni ile ayn saymasdr. Kuantum fiziinde bile bu aynlk yklmaktadr. Sezgiye benzer bir izah tarz zorunlu grlmektedir. Canllar iinde insandaki zek (beyin) durumu daha da ilgin bir hal almaktadr. nsann kendisi en yetkin kendini dnen doa olarak tanmlanabilir. Daha da nemli olan, doa kendini neden dnme ihtiyac duymaktadr? Maddenin dnme yeteneinin asl kayna nereye kadar uzanmaktadr? Bu sorular sorarken kastmz yeni bir tanr arama problemi yaratmak deildir. Daha ok evren, varlk, doa denen olgularn kaba gzlemlerimizle izah edilmenin ok tesinde kavramlar olarak zmlenmeye ihtiya gsterdiidir. ok zengin, retken, eitli, geliimde snr tanmayan bir evren anlay (paradigma) ile kar karyayz. nsanln eitli dnemlerdeki evren anlaylar, rnein mitolojik, metafizik ve pozitif bilim paradigmalar karmza ok farkl kavray ve yaam durular ortaya karr. Mitolojide her eyin bir tanrs varken, metafizikte ilk hareket nedeni veya tanrs gr ar basar; pozitif bilimde her ey kaba materyalizmle izah edilmeye allr. Sk bir nedensellik ve dz izgisel gelime felsefesi gelitirilir. Tabii daha alt hayvanlar dnyasndaki yaklamlar da bilinse ok ilgin olur. Srngenler, kular ve memeliler acaba nasl bir hisle d ortama bakyorlar? Halka sylenen 'kzn trene bakt gibi' benzetmesi ilgintir. Talarn, kum zerrelerinin bakm nasldr? Onlarn da bir duruu vardr. Bir btn olarak evren, doa bir durutur. Hem de snrsz hareket halindeki bir duru..." derken aslnda fizik bilimi ile felsefenin pozitivist bilim anlay ile

203

Paradigmal Deiimde Kuantum


yaad boanma durumunu ortadan kaldrmakta ve gnmzde bilimin bilimcilik anlay ile yaad krizden kn yolu olarak felsefeyi devreye sokmakta ve birbirinden kopmayan, kopmamas gereken bilim ile felsefeyi buluturmaya almaktadr. Bunun en nemli sonucu ise bilimsel izaha en yakn ideolojik bir formasyon olmaktadr. Bylesi bir ideolojik formasyon, toplumsal sorunlarn zm noktasnda kimi evrelerin de ksmen deerlendirdii yeni bir paradigma ihtiyac ve ona uygun olarak yeni bir toplumsal sistemin gelitirilmesi gr olarak nder APO tarafndan Toplum -Doa, Toplum -Birey, Kadn- Erkek ve Bilim -iktidar ilikisi temelinde gelitirmi olduu tahlillere dayal olarak ulat ve 'DemokratikEkolojik ve Cinsiyet zgrlk Toplum Paradigmas' ve onun toplumsal sistemini ifade eden demokratik konfederalizim dncesi biiminde gereki bir zm perspektifi ile felaket boyutlarna varan toplumsal sorunlar zme noktasnda gnmzden balayarak yaamsallatrlabilir bir teze dntrlmtr. Kuantum felsefesinin toplumsal alann zne uygun bir biimde uyarlanmas sorunu ise bu felsefi yaklam asndan en nemli mesele olmaktadr. Bu felsefi bak eer btnlkl ve doru bir biimde toplumsal alana uyarlanmaz ve toplum yaamnda zgrlk dzeyi bata olmak zere yeni bir gelimeye vesile olmas salanamazsa, herhalde toplum asndan bunca eyin hi bir anlam olmayacaktr. Bu adan kuantum felsefesinin tm ilke, zellikleriyle yarataca yeni dnce ve ahlakla topluma mal edilme hususu hayati bir neme sahiptir. Kuantum dncesinin kendisiyle birlikte aa kard imknlardan her kesim

204

Paradigmal Deiimde Kuantum


bir biimde faydalanmaya almaktadr. Bu adan bata kapitalist sistem olmak zere birok eilim, kii veya gurup kuantum felsefesini toplumsal znden boaltarak kendi anlam tarzlaryla farkl ierikler yklemeye almaktalar. Kaynan ataerkil toplumun mutlakyeti ve tanrsal dnce tarzndan alan deiik anlay ve dnce biimleri ile kuantum felsefesine anlamlar yklemek, bu felsefenin znden boaltlmas demektir. Kuantum fiziinde ki gelimelerle ulalan yeni doa ve evren anlayyla birlikte, insanlk yeni bir zihniyet devrimiyle yz yze kalmtr. Kuantum felsefesinin zihinsel adan bize sunmu olduu olanaklar yeni ve ok gl bir zihniyet (dnce) patlamasnn kaplarn ardna kadar amaktadr. Mitolojik ve dini gelenein oluturmu olduu kalp ve snrlamalarla dondurulan insan zihni, daha sonra kaba maddeci ve determinist yaklamlar zerinden ilerleyen kartezyenci bilim anlay ve bu anlay temellinde ekillenen klasik fiziin tekdze ve snrlayc, bir nevi kaderci yaklamlaryla birlikte, mekaniki, determinist, kalp bir zihinsel srece dntrlerek srdrlmtr. Bu yaklamlarn btnne paradigma diyoruz. 20. yy' da zirvesini yaayan bu paradigma, tarz ve yntemde kimi deiimler yaam olsa da mantk olarak eski zihniyet kalplar ve klasik bilim anlaylar da almayarak ok arpk bir biimde srdrlmtr. Ar realist ve mekanik bak as olan kartezyenci bilim anlay, bilimi kullanma mant ile doalc dncenin yeniden dirilii olan Rnesanssn esnek, hmanist, doac z ile ters derek yeniden dou felsefesinin

205

Paradigmal Deiimde Kuantum


ruhunu da saptrmtr. Bilimdeki determinist yaklam, toplumsal zihniyet zerinde tekrardan mutlakyeti, zorunluluku ve kaderci bir anlayn hakim hale gelmesini salamtr. Bylece dini dn srelerinde olduu gibi toplum tekrardan itaatkrla, zora ve seeneksizlie mahkm edilmitir. Kuantum teorisi ile gne merkezli dnya, evren anlaylar almtr. Doada var olduu dnlen merkez olgusunun tamamen insan kurgusundan ibaret olan bir yanlsama olduu anlalmtr. Kendisiyle birlikte hiyerari ve tahakkm getiren bu anlay daha ok egemen glerce zihnimize yerletirilmitir. Anlald zere evrenin merkezinde ne dnya, ne gne, ne de baka bir ey yoktur. Hibir ey evrenin merkezi deildir. Kuantum fizii ile birlikte yeni bir evren ve oluum dncesi gelimektedir. Belli bir ksm kefedilen ve hala keif faaliyetleri srdrlen evrenin o sonsuz, snrsz ve srekli deiim ve geliim halinde olan yaps karsnda armamak, kendinden gememek elde deildir. lk defa snrsz ve her trl olasln mmkn olduu bir evren anlay temelinde toplumsal olgu, doay, daha da nemlisi kendi toplumsal doasn btn ynleriyle dnebilme frsatn yakalamtr. Bu ayn zamanda insanlk asndan zgr dncenin geliebilmesi, baka bir deile dncenin zgrleebilmesi asndan da tarihi bir frsat olmaktadr. Hele hele kuantumik doa olaylarnda karlatmz o acayip anlalmaz ve mevcut saduyu ya dayal gelien anlaymzn dna kan eyler de eklenince, yeni bir dnce selinin balamas kanlmaz hale gelmektedir.

206

Paradigmal Deiimde Kuantum


Kuantum fizii ile aa kan yenilikler temelinde ilk defa insanlk zgr tercihin, renkliliin, bol seenekliliin ve zgr iradenin bu kadar konuulup tartld bir toplumsal dnce srecine girmitir. Buradan yola kldnda insan olgusu, beklide btn toplumsal tarihi boyunca yaanmam bir tarz ve dzeyde, kendi doasn aa karabilecek bir g ve imkna kavumu bulunmaktadr. Kuantum fizii ile aa kan gelimeler ile birlikte insann alglamada kavutuu serbestlik dzeyi dnldnde toplumsal olguda bir devrim niteliinde yeni bir zihinsel srecin geliecei anlalrdr. Bu ynyle bakldnda duygu ve dnce dnyamzn byk deiimlere urayaca aktr. u anda hem kendimize, hem evremize, hem de hayata bakmza yn veren, belirleyen, mutlak snrlar izen bak as belirlenmi zihniyet kalplarndan edindiimiz alkanlklardr. Gnmzde gerek kendi benliimizde kurmu olduumuz ilikiler, gerekse evre ile gelitirdiimiz ilikiler arlkl olarak kendi duygu dnce ve irademizin dnda bir geliim seyri ierisinde olumulardr. Bu oluum gereinden dolaydr ki kendimizi yeterince aa karp kendi z benliimizle, irademizle buluamyoruz. nder APO'nun nemle zerinde durduu insann kendisine ait bir bilmeye sahip olmas olaynn gelimemesi gerei de bununla balantldr. Kuantum felsefesi tamda bu noktalarda yeni bir dnce imkn yaratarak, insann harikalar yaratabilecek duygu ve dnce gcn aa karmasna snrsz bir zemin sumaktadr.

207

Paradigmal Deiimde Kuantum


znde srekli deiim olduu halde gnmz toplum gerekliinde zihniyette, duygu ve davranlarda deimezmi gibi yer edinen kavramalar vardr. Kuantum felsefesi ile bu izafi kavramlarn benliimiz zerinde gelitirmi olduu kalp ve snrlamalar almak durumundadr. Dnsel olarak snrszla doru bir seyir ierisine girildiinde geliebilecek duygu ve davranlarmz, gnmz bilim anlaynda olduu gibi toplumsalln ve bireysel ahlakn dnda ykc ve sorumsuz, dolaysyla doa ve insan gereinden kopuk bir yapda gelimeyecektir. Toplumsal olgu bunu gerekli klmaktadr. Doa ile ilgilenip doal yapyla birlikte ulaacamz snrszlklar sorumsuzluu kabul edemez. nk doann bile kendisince bir ahlak vardr. Bu adan hem toplumsal ahlak, hem de doa ahlak dna klmamas hususunda bilince varmak, insann toplumsal doaya uygun bir toplumsal bilin edinmesi ve gnmz paradigmal deiimlerin doru bir anlay zerinden ekillenmesi asndan hayatidir. Aksi halde eski sorumsuz felsefeden, dolaysyla ahlaktan kopuk bilim anlayyla yaklalrsa insanlk ve doa yeni ve daha byk bir felaket ile yz yze gelmekten kurtulamayacaktr. Yeni bir zihniyetin oluumuna temel tekil edecek olan kuantum felsefesi eski bilim anlayndaki sapma ve yanllklarn almas noktasnda da zeletiri saylabilecek bir rol stlenmek durumundadr.

208

Paradigmal Deiimde Kuantum

SONU YERNE

Yaamn Kuantalar Bizler yaam yaratma mcadelesinde hakikatin ne olduu sorusunu her frsatta kendimize sorar bu sorularmza tatmin edici cevaplar bulmaya alrz. Hayat anlamaya alrken, anlam verdiimiz lde isel, yerel ve evrensel doalarmz birbiriyle ilikilendirerek doru sonular elde etmeye alrz. Daha ok bu kyaslamalardan elde ettiimiz sonular ile hayata bakmaya alr sosyal, kltrel vb. btn anlamlarmz bu temelde oluturmaya alrz Hibir zaman yeterli ve tatmin edici bulmadmz mevcut anlam dzeylerimiz bizleri anlam snrlarmz daha fazla zorlama, daha derin anlamlara ulama abas ierisine koyar. Deiimin srekli, hakikatin ise bu srekli deikenin ardnda saklanm, ulalmas zor

209

Paradigmal Deiimde Kuantum


bir srra dnt bu evrensel gereklik doas gerei bizdeki aray merak ve heyecan diri tutmakta, bu durumda bitmek- tkenmek bilmeyen gelime kaydetme arzumuzu daha fazla kamlamaktadr. Byk bir merak ve coku ile snrsz anlamlar peinde komak evrenin kefini bir grev biiminde nne koymu gnmz insannn en temel zelliini oluturur. Zaten insann makro ve mikro dzenler arasnda bylesi grkemli bir duruun sahibi klan da insandaki bu byk meraka dayal gelien yaratm zelliidir. Toplumsal yaammzda byk bir zihinsel ve ahlaki kntnn yaand bylesi bir srete gerek sistemsel gerekse ahlaki adan toplumsal olguda byk anlamsal dnmlerin yaanmas durumu ve ihtiyac sz konusudur. Yeni ve byk toplumsal dnmlerin hedeflendii bylesi anlam dnmleriyse ancak ve ancak kendi doamz ile doal yapnn gl tahlil edilmesi ile toplumsal doamza daha doru anlamlar yklemekle gerekletirilebilir. Kendimize, toplumsal gerekliin anlalabilmesinde doal gereklik neden bu kadar nemli diye bir soru ynelttiimizde hibir soruya net ve gzel cevaplar veremediimiz halde bu soruya ok zengin ve anlalr cevaplar verebilmek mmkndr. Eer doal yap geneli kapsayan birincil doa ise toplumsal gereklik bu btnlkl doa ierisinde kendisine has zgnlkleri olan en gelimi ikinci doa olma zelliine sahiptir. kincil ve kk doa olarak tanmladmz toplumsal doa kendi zgnlkleri olmakla birlikte kuantumdan kozmosa doadaki evrensel yasalarn ounu kendi doasnda barndrmaktadr. Dolaysyla her iki olgununda daha iyi anlalmas noktasnda

210

Paradigmal Deiimde Kuantum


toplumsal doa ile bir paras olduumuz doal yapnn ok youn bir biimde ilikili klnmas en doru yoldur. Dnen doa olarak da tanmlanan insann doayla olan genel ilikilenmesinin yannda, doal yap ile kendi amalar dorultusunda belli yntemler gelitirerek daha sistemli bir iliki gelitirme durumu da sz konusudur. Bu iliki gnmzde arlkl olarak doay bilmenin bilimi olan fizik bilimiyle salanmaktadr. Bu noktada da fizik ile sosyoloji arasndaki iliki daha da aktif ve nemli bir iliki biimine dnmektedir. Bu insan ile doa arasndaki ilikide yeni ve ok nemli bir boyuttur. Bu durum ayn zamanda bu ikili arasndaki diyalektiin daha da aktif bir biimde ilemesini de beraberinde getirmektedir. nsanlk gerek yakalam olduu zihinsel dzeyi, gerek ise yaratm olduu kltrel deerlerini kendi toplumsal doasyla doal yap arasnda ileyen bu diyalektik iliki ile yaratabilmitir. Barnda olaanst zelliklere sahip kk bir doa biiminde geliim gsterdiimiz doal yap bize bu niteliklerimizi aa karabilecek kusursuz derecede bir ortam ve yaam sremiz boyunca snrsz soluyabileceimiz yaam kaynaklar sunmutur. erisinde varlk bulduumuz doa onunla yakn ilikide olduumuz ve dilini doru zdmz lde kendi toplumsal doamz bulma noktasnda bizlere her zaman iyi bir retmen olabilmitir. Doal gerekliin sahip olduu bu retiyi tm renklilii ve canll iinde doru okumak bizi doru anlamlara gtrrken, onu yanl okumak ise bizleri yanl sonuca gtrr. Doay hi okuyamamak ise bizi biz yapan zmzden uzaklatrr. Bu a-

211

Paradigmal Deiimde Kuantum


dan doayla insan ikilemindeki ilikinin nemini kavramak bunu doru zmlemek bizim kendi doamz kavramamz ve doru anlamlara ulaabilmemizde byk nem arz etmektedir Olaanst yeteneklere sahip olan insan, doada kendisini var etme biimiyle de ok farkl bir yol izlemektedir. nsan doas gerei sahip olduu yaratc gereklii ve bu gereklikle yaratm olduu anlamsall ile doada dier organizmalardan niteliksel bir ayrmay yaayarak onlar amtr. Trmz kendisine has bylesi olaanst yeteneklere sahip olmasna ramen doaya ters dt andan itibaren doaya verdii zararn yan sra kendi toplumsal doasn da byk lde tahrip etmektedir. nsanln belli bal zihinsel srelerini mercek altna aldmzda doay alglay biimlerinin bu zihinsel srelerin gelimesinde belirgin bir biimde rol oynad gerei ok rahat bir biimde grlebilmektedir. Bu gereklik zerinden baktmzda gnmzde de doaya yaklam hayata yaklam, dolaysyla kendimize yaklam ifade eder. Gnmzde salt akln analitik yaps zerinden yaratlmaya allan ve mantkl yaam denilen bu yaam alglaynn yeterince toplumsal doay kapsayamad insan maneviyatna yeterli dzeyde uygunluk gsteremedii gerei artk anlalm durumdadr. Gd, his, duygu, ruhsallk ve sezgisellik gibi varlmz oluturan duyularmzn btnln kapsamna alan yaama ok daha yakn olan ve esasen toplumsal ekolojiyi dengede tutan zeka biimi olan duygusal zekaya da byk anlam ve deer bimek gerek ekolojik yapdan, gerekse kendi insani doamz-

212

Paradigmal Deiimde Kuantum


dan kopmamak asndan byk nem tamaktadr. Yksek analitik dzeyimizin duygusal zekyla bir denge ierisinde tutularak yrtlebilmesi toplumsal doann salkl geliimi asndan da en uygun yaklam biimidir. Doayla aramzda ileyen bu iliki diyalektiinde kazanm olduumuz zihinsel geliim biimimizi tarihsel boyutlaryla ksaca zetlemeye alrsak yle bir sralama yaplabilir: Mitolojik, dini alg srelerini takiben felsefe ve felsefi algnn miras zerinden pozitif bilimlerin gelimesi sz konusu olmutur. Bu alg srelerimizdeki aamalarn yan yana i ie geliim gsterdii belirtilebilir. Gnmzn kuantum ve kaos bilimleri de gemiin birikimleri zerinden geliim gstermitir. Doada hibir eyin yok olmad gereklii zerinden hareket ettiimizde, "insanln gemiten gnmze gelitirmi olduu hibir zihinsel yaratm yok olmu deildir" tespitine varlabilir. nsanlk gnmzdeki olgunluk dzeyini kendi ocukluk miras zerinde geliim gstererek yakalayabilmitir. Tpk yamzn her hangi bir dneminde kendimizle koruyup gne tadmz ocukluumuz gibi. Gnmz insan algs da bata ocukluk aamas olmak zere, tm zihinsel geliim aamalarn iermektedir. Yaamn kuantalar kavram ile amacmz kuantum dzeyindeki ayrntlar zerinden varlk bulan yaam deerlerine dikkat ekmek, bunun yan sra byk ile kk arasndaki iliki diyalektiini daha doru ortaya koymak, buna endeksli gelien alg biimlerini aklamak ve bu alg biimlerinin yaammz zerindeki (olumlu veya olumsuz) etkilerini

213

Paradigmal Deiimde Kuantum


ortaya koymaktr. Kuantum dzeylerinin evrensel oluum ve deiimde belirleyici zellikte olmalar durumu bizim yeni felsefik yaklamlarmz temelde kuantalara dayal oluturup gelitirmemize yol amaktadr. Zaten toplumsallk ve yaam denilen olgularn oluturulmasnda da kuantalara dayal bylesi youn bir diyalektik ilemektedir. Tarihi adan gemi zihinsel geliim dzeyimiz ile balantl olarak doay ele al tarzmz teolojik yorumlamann tesinde daha gereki bir yorumlama tarzna ilk kez insan zihni ile maddi geeklii ayn denklemde buluturan felsefenin zgn geliimi ile salanabilmitir. Gnmzdeki pozitif bilimlerle felsefe olmakszn hayat maddi ve manevi tm ynleriyle kavrayabilmek ve insan doasn her anlamda karlayabilmek pek mmkn grnmemektedir. znde insann kendini var etme ve anlam oluturma tarz olarak geliim gsteren felsefe, doay ve toplumsal gereklii tm ruhsall ile bir btnlk iinde yorumlayabilmenin yan sra yeni ve gl anlamlar oluturma noktasnda gemite olduu gibi gnmzde de nemli bir ileve sahiptir. Gnmzde diyalektiin ana ilkelerinden birini oluturan evrensel hareket ve deiim ilkesi byk filozof Heraklitos tarafndan dile getirilmitir. Bu sre beklide insanlk tarihinde zihinsel adan toplumsal gelimenin en youn yaand sretir. Tanrsal korkularn yenilmesiyle birlikte zgr bir dnce biimi olarak gelien felsefi dn bata insan ruhsall olmak zere duygu ve dnce dnyasnda byk bir devrimi ifade eder. Grek'te daha zgn bir tarzda gelien ve insanla

214

Paradigmal Deiimde Kuantum


mal olan dnemin byk felsefi younluu formel (biimci) mantn kurucusu Aristoteles'in gl sentezcilii ile zirvesini yaamtr. Aristo'nun dehas ile kurulan (biimci mantk dediimiz ) dn biimi insanlk tarafndan binlerce yl sorgulanma gerei duyulmadan benimsenip srdrlmeye allmtr. ncesinden daha ok (fizii de kapsamna alan) felsefe ile beslenen bilimsel dnce yeni dnemde pozitif bilimlerin gelimesi ile birlikte arlkla olarak geliimi ile dier bilim dallar iin de byk esin kayna haline gelen fizik bilimi zerinden salamaya almaktadr. z doadaki hareket ve kuvvetlerin anlalmasna ynelik olan bu bilim dalnn salad gelime dzeyi ve aa kard gl teknolojik yaratmlar toplumsal yaam zerindeki etkisi itibariyle tm doa ve toplum yorumlarnn daha ok bilimsel bir zeminde ele alnp daha doru tahlillere kavuturulmas noktasnda onu vazgeilmez bir referans haline getirmitir. Doa ile yeni tarz ilikiyi ifade eden bilimsel yntem ve bu yntemin mekanii olan klasik fizik olarak bildiimiz Newton fizii, Platonca da ngrld zere fizikte matematiin daha belirgin bir biimde kullanlmasnn yannda esas itibariyle Aristo'nun biimci mant temeli zerinde geliim gstermitir. Rene Descartes'te bu biimsel mantk zerinden klasik mekaniin felsefesini gelitirmitir. zce nedir bu formel mantk? diye soracak olursak u rnekler cevap niteliini tayabilirler. Saduyumuzca da reddedilmeyen ve bize son derece mantkl gelen gnmzde bile zihinsel olarak aamayp yaamda ska uyguladmz bu mant zce u formller ile

215

Paradigmal Deiimde Kuantum


ifadelendirebiliriz. ki art iki eittir drt eder, iki ikiye eittir, ben benim, sen de sen. nsan insandr, hayvan da hayvan vb. dz biimler ve snflandrmalar ile doay tanmlamaya alan bu manta gre, rnein evremizdeki bir cisimle ilikilendiimizde bizler o cisme hep batan itibaren ilikilendiimiz ayn cisimmi gibi yaklarz. Oysa ilikide olduumuz ey zaman ve mekn ierisinde bata sahip olduu zelliklerin ounu yitirmitir. Ama biz yinede gerek kendimizde, gerekse ilikide olduumuz eyden hibir deiim olmam gibi yaklarz. Ya da yaanan deiimi daha ok yzeyde mekanik tarzda gereklemi bir deiimmi gibi alglama durumumuz sz konusu olur. Yani kaba ve daha ok olayn d geometrisi ile urar, alglarmz bununla snrlarz. Oysa gerek diyalektik felsefe yntemi, gerek ise kuantum felsefesi bunun hi de byle olmadn ok arpc bir biimde ortaya koymaktalar. Kuantum fizii ok arpc ve artc doa zelliklerine sahip olmakla birlikte bir baka ynyle de diyalektik yntemin doa gerekliindeki kuantalar dzeyinde deneysel ispat olarak da tanmlanabilir. Burada diyalektikten kastmz ne diyalektik idealizm ne de diyalektik idealizmin yadsnmas zerinden gelitirilen diyalektik materyalist yaklamn kaba yorumudur. Burada evrensel apta ileyen ve toplumsal gereklii de kapsamna alan ruh ve maddenin eit ve bir btnlk ierisinde ele alnd byk bir ruhsalla ve sezgisellie sahip son derece canl bir doa diyalektiidir. Bu diyalektik yntem gerek tad zelikler, gerekse dayand byk evrensel ufuk asndan insanln alg ve ruhsallnda byk bir

216

Paradigmal Deiimde Kuantum


yenilii ifade eder. Kuantum felsefesinin kendisi de z itibar ile sonsuz olaslklar denizi zerinde kurulu diil ve doacl bir felsefedir. Makro ve mikro dzenler arasndaki farkllk ve benzerliklerin aa karlmasnn yan sra byk ile kk arasndaki iliki diyalektii de daha detayl bir biimde bu felsefe ile daha iyi anlalmtr. Makro dzeyde ileyen sistemlerin benzerlerine kuanta dnyasnda da rastlanlmtr. Her ne kadar bilim dnyasnda bu dzenlerin ayn olduu henz tam olarak kabul grmemise de genel bir kan olarak makro ve mikro dzenlerin (hz, ktle, hacm vb. deiimlerin yan sra) bir btnlk oluturduu sylenebilir. Yaamn kuantalarnda yeterince anlam veremediimiz, bilince karp kavramlatramadmz farkna varlsa dahi kaba alglamalar karsnda kimi zaman dile getirmeye cesaret edemediimiz, kimi zaman ise byk ktleler karsnda hibir ey ifade edemeyeceini dnerekten es getiimiz eylerin nemine ve hayatmzdaki yerine vurgu yapacaz. Doal btnlmzdeki bu olaylarn farknda olmasak da mikro dzeyde var olduklar gibi makro dnyada ve insan yaamnda da deiim ve dnm noktalarnda byk rol oynadklar ortaya kyor. Bizler yeni paradigma nda yeni bir zihinsel ve ahlaki srece girmeyi tartrken, yaam felsefemizi bu kuantalar denizi zerinden kurmak durumundayz. Byk merkezi ve hiyerarik sistemler karsnda yaamn btn alanlarnda ki rgtsz dank niceliklerin kom biiminde rgtlendirilmesi ve bu tarz rgtlenmeler ile yatay konfederal yaplan-

217

Paradigmal Deiimde Kuantum


malara gitme durumu da temelde kuantum dzelerinin deiim ve dnmde oynadklar rol anlamak ve bu tarz bir felsefeye inanmakla mmkn olabilir. Bu ayn zamanda toplumsal deiimde kaba devrimsel bir tarzla deiimi gerekletirmeyi deil, daha salkl ve uzun soluklu bir deiim diyalektiini iermektedir. Burada ykma dayal deil daha ok yaratma dayal bir gelime diyalektii sz konusudur. Sezgisellii, canll, zgrlk ve dinamik yaps bakmndan ancak ve ancak kuantalar tarznda yeni ve derinlikli bir felsefi dzeyin yakalanlmas durumunda kalplara sktrlm yaam deerleri azad edilebilir, kaba belirlemeler ile katledilen insan doas aa karlarak yeniden canlandrlabilir. Daha da detaylandracak olursak tekillikler zerinde kurulmu bencil yap ve alglama biimlerinin glgesinde kalan (zenginlikler)dnya, ancak ve ancak byle bir felsefi algya sahip olmakla aa karlarak yaatlabilir. Bu tarz bir felsefi yaklam ile sfr ile bir arasnda yitirilen yaam olaslklar grlebilir. Bylece yaam daha demokratik ve bol seenekli klnabilir. Yani grmezden gelinen, hie saylan zor ve hile yoluyla saf d edilerek yaamn dna itilen, dolaysyla tekiletirilen toplumsal ounluun doasn da grmek bylece hayat evrensel ve toplumsal doamzn btnl ierisinde kavramaya almak yeni felsefi algnn en nemli gereklerindendir. Yz binlerce kilometrelik yol, atlabilecek ilk adm ile ilk metreden balayarak kat edilir. Evrensel oluumun kendisi de atom alt paracklar zerinden varlk bulmaktadr. Anlam dediimiz ruh, maneviyat

218

Paradigmal Deiimde Kuantum


ve paylam dediimiz yaamn zn oluturan balar da son derece zarif rgler ile rlm kuantum derinliindeki ilemeler btnldr. Bu ilemeler ve dokular btn olarak kendi doamz yeterince kavrayamadmzdan bizler gerek doay alglaymzda, gerek ise yaam felsefemizde byk ile kk arasndaki diyalektii de doru ve yeterli bir dzeyde dikkate alp iletemiyoruz. Bu diyalektik yntem ile hayata bakmaymz bizleri gerek doann diline, gerek ise kendi doamza kar yabanclatrmaktadr. Kuantalar toplumsal gereklikte devlet vb. rgtlenmi byk organizasyonlarn topluma hkmeden ezici gleri karsnda toplumun byk bir ksmn oluturan ama rgtsz ve dank olan toplumsal ynlarn temel g olarak ele alnp rgtlendirilmesinin nemini kavramamz ngrr. Esas olarak bize bunun felsefesini retir. Daha ok bu ynlarn rgtszlnden yararlanan bu dev yaplarn byk halk kesimlerinin rgtlendirilmesi durumunda gittike snrlandrlp gten decei, toplumsal yaam zerindeki etkisini yitirecei anlalr bir durumdur. Tekil tarzda gelien bu benmerkezci sistem ve yaam anlaylarnn almasn da beraberinde getirerek yeni bir toplumsal yaamn yaratlmasnda byk rol oynayacaktr. Yaamn kuantalar ile yaamda farknda olmadmz, ou kez belki de farknda olmak istemediimiz, bize ramen gelien ve yaama rengini yanstabilen kklklerin zamanla ulatklar o korkun dzeyi kuantum ve kaos bilimleri balamnda anlatmaya alacaz. Ve burada yaamda nemsiz detaylar deyip es getiimiz eylerin hi de yle es geilecek nemsiz eyler olmadn gstermeye

219

Paradigmal Deiimde Kuantum


alacaz. Burada amacmz yeterince alglanamayan kuantum dzeyindeki eylerin yaam esasen ren eyler olduu, yaamn kazanlmasnda byk rol oynadklar gibi yaamn kaybedilmesinde de byk rol oynayabilme zelliine sahip olduklar gereine vurgu yapmaktr. Kimi nedenlerden kaynakl dillendiremediimiz, elle tutamadmz, kavramlatramadmz nemsemediimiz, kimi zaman kaba alglarn glgesinde kalan kimi anlarda ise bir insan mimiinde beliren ama younluklu olarak evrensel btnlk ile sk ve gevek balar ile ilikide olan ruhsal atmosferimizde yansmasn bulan bu anlalmaz eyler insan doasnda kuanta dzeyinde ileyen kuantum ve kaos dzenleridir. Artk gnmzde tarih, toplum ve doa yorumlar da byk lde bu dzenler ekseninde yaplmak durumundadr. Yaamn kuantalarna rnek olmas mahiyetiyle ksaca kaos teorisinden bahsetmekte yarar var. Kaos teorisinin z alk olduumuz lineer (dzenli) sistemlerin tesinde daha ok nonlineer (dzensiz) sistemlere dayal gelimesidir. Bu teori daha ok bilim dnyasna bilgisayar ortamnda hava durumlar tahmini yaplrken ok fazla dikkate alnmayan baz kk deerlerin bir eit hesaplama ile korkun byklkte sonular dourduu gerei ile girmitir. Bilim dnyasnda tartlmaya balayan bu teori zamanla evrensel yapda dzensiz ve karmak dzenlerin oklu olduu gereini daha iyi kavrayarak fiziksel pratik rnekler ile de bunu gl destekleyerek gnmzn en ok tartlan teorisi haline geldi. Nicel birikimlerin nitel patlamalar gerekletirmesi durumuna 'kelebek etkisi' dendi. Buna gre niceliklerin younlamas durumunda bir kele-

220

Paradigmal Deiimde Kuantum


bein kanat rpmas byk bir kasrgaya yol aabilecek etkiye sahip olabiliyordu. Bu durum girdilerde kk bir deerin ktlarda dev bir deere ulat gerei ile de desteklenebilir. Karmak dzenlerin teorisi olan kaos, evrensel kuvvet ve srelerden domann yannda gerek insann kendi i doasnda, gerek ise toplumsalln doasnda gzlenebilir en belirgin zelliktir. nsan belli sosyal, kltrel ve ahlaki dzenler kurmaya alrken, belki de en yksek enerjisini kendi doasnda var olan bu kaotik durumu gidermede harcamaktadr. Ya da tersi! Amacn yaam belirgin klmak ve kendi dzenin yaratmak olmas bu gerei deitirmez. Bizler yeni bir yaam yaratma mcadelesi ierisinde iken mcadelemizi kozmos ile kuantum snrlarnda ulatmz anlamsallk dzeyi ile daha fazla glendirerek srdrmeyi hedeflemek durumundayz. Kk ile byk, madde ile enerji, ruh ile beden, dzen ile dzensizlik, insan ile doa arasndaki ikili yaplarn oluumdaki esas rollerinin kavranmas yine bu ikili durumu hazrlayan ve besleyen ortamn (bantlarn) anlalmas yaamn ve toplumsal gelimenin dilini yakalayabilmede hayati nem tamaktadr. Yaam yaratma mcadelesinde olan ve toplumsal gelimede rol oynamak isteyen ideolojik, felsefi misyonu olan tarihsel hareketlerin toplumsallaabilme anslar ulatklar felsefi derinlik ve ona denk doru bir tarzda pratikleebilme dzeyleri ile balantldr. Dnce ile eylemin, teori ile pratiin btnl toplumsal gelimenin gerekletirilebilmesinde en temel ilkedir. Evrenin sahip olduu deiim diyalektiine uygun ok ayrntl ve incelikli bir biimde

221

Paradigmal Deiimde Kuantum


yaam yaratmay ve retmeyi esas alan ve bu temelde toplumsal yaamn yeni ruhunu oluturan toplumsal hareketler toplumun yaamnda yer edinebilmi ve yaamn rengini belirlemede tarihi roller oynayabilmilerdir. Bu tarihsel gereklik zerinden ele aldmzda be bin yllk kirli bir tarihi gemie sahip olan bir sistemin dnmn hedeflemi olan bizim gibi bir hareketin ideolojik mcadeleyi hangi dzeyde ve hangi tarz, yntem ile ele almas gerektii hususu son derece yakc hale geliyor. deolojik mcadele nedir? Niin ideolojik mcadele? Bunda amalanan nedir? Sorularn doru yantladmzda ideolojik mcadele nasl yrtlr, baarya nasl gidilebilir? gibi sorulara da doru cevaplar verebileceiz. Burada ama ideolojik tanmlar yapmak ya da genel anlamda ideolojik sorunlarmz tartmak deil. Daha ok konumuza kaynaklk etmesi bakmndan yaammz ile balantl ortaya kan ve nemsediimiz birka temel hususa deinmek olacaktr. deolojik mcadelede temel belirlemelerin yan sra, detaylar da byk nem tarlar. lkeler ve temel belirlemeler yaamn ana halkalarn olutururken, atomlar ile kuantalar sz konusu halkalarn ieriini yani ruhsalln ifade etmekteler. Baka bir deyile halkalar isimlendirdiimiz ilkeler, atom ve atom alt paracklar belli bir yrngede toplayan yaamn temel dorularn ifade ederler. Kuantalar sadece halkalar deil, ayn zamanda halkalar aras ilikideki iletiimi de salayan temel g konumundalar. Gzden kardmz detaylar ve fazla nem vermediimiz ayrntlarn gncel yaammzda bizlere bazen hayat verdiini, kimi zamanlarda ise bizden hay-

222

Paradigmal Deiimde Kuantum


at aldna hepimiz tank olmuuzdur. Ama baz alkanlklarmz ve kabalklar zerinde kurulu zihinsel yaplarmzdan kaynakl ou kez anlamak bile istemeyiz. Oysa kaos teorisinde olduu gibi hava lmlerinde artan niceliklerin byk bir frtnay gerekletirebilecek bir gce dnmesi durumu gz nne alndnda yaamsal kuantalarda zaman ve mekan ierisinde birbirileriyle buluup saylarn katlayarak niteliksel dzeyde gncellik ile gelecek zerinde ok etkin bir g durumuna ulaabilirler. Bazen yaammzda grdmz gibi ideolojik ilkeler doru temsil edilmediinden kaba ve ieriksiz bir tarzda ortama dayatldnda yaamn rengi byk lde ak ve gizli bir biimde ortam bulmaya alan farkl ideolojik anlaylara hizmet eden yanl ve yetersizliklerimiz tarafndan belirleniyor. Bu ve buna benzer yaklam ve uygulamalar ile kendi ideolojik dorularmz tekrar tekrar dillendirmemize ramen yaamdaki yanllarn veya kk dediimiz eylerin yaammzda etkin hale gelmesini nleyemiyoruz. Olumlu veya olumsuz gelime bakmndan bu yaklam geerliliini korumaktadr. Her ne kadar genel anlamyla temel ilkeler nda ideolojik zmsemeyi yaadmz dnyor olsak da ideolojik gerekliimizi kendi zgnlmze somut bir biimde kendi kiiliimize tm ayrntlaryla indirgemeye altmzda ideolojik gerekliimiz ile kendi benliimiz arasnda elikilerin git gide oalaca grlecektir. deolojik gereklik ile asl eliki veya uyum durumumuz bu ayrnt dediimiz eylerin snrnda daha arpc bir biimde aa kacaktr. Mcadele ve yaam gerekliimizden de bildiimiz detaylar kapsayan ruhsal dediimiz bu

223

Paradigmal Deiimde Kuantum


ilikiye kuanta dzeyende iliki de denilebilir. Aslnda ruhsallk, maneviyat, yaam denilen ey de bu iliki dzeyinde sakl olandr. Bu derinlikte olmayan iliki ve ideolojik alglamalar yzeysel iliki biimleri ve alglamalardr. Hayat daha yetkin bir biimde alglama ve benliimizi daha doru bir biimde oluturma noktasnda kuantalarn kuantumik bakn nemi her geen gn daha iyi anlalmaktadr. Son derece mtevaz dolaysyla kk olandan balayarak yaamn yaratmn n gren bu yeni felsefi yaklam merkeziyetilii aan ve zgr tercihi ieren son derece canl dengeli, birbirini besleyerek tamamlayan diil ve doacl zelliklere dayal yeni bir yaam felsefesidir.

224

Paradigmal Deiimde Kuantum

SZLKE

Atomun Tanm Ve Atomun Yaps Cisimlerin son derece kk daneciklerden meydana geldii M. 400'lerde dnld. Daha kk paracklara ayrlmasnn mmkn olmadna inanlmad bu paracklara blnemez anlamn tayan atomos ad verildi. Atom teorisi zerinde ilk deneysel almalar 1700'li yllarda yapld. Atom merkezde bir ekirdek ve onun etrafnda dnen elektronlardan oluur. ekirdein iinde pozitif ykl proton ve yksz ntronlar bulunur. ekirdek etrafnda dnen elektronlar ise negatif ykldr. Bylece atom pozitif ykl ekirdekle negatif ykl elektronlarn elektriksel kuvvetleriyle dengelenmi, kararl bir sistemden meydana gelmi olur.

225

Paradigmal Deiimde Kuantum


Elektronlarn ve protonlarn kart fakat eit miktarda olan ykleri arasndaki ekim atomu bir arada tutar. Atom ktlesinin %99,9'nu atom ekirdei oluturur. ekirdein kendisi ap olarak atom uzaynn yz binde biri kadar bir yer kaplamaktadr. Atomun dier ksmn ise bo bir uzaydan ibarettir. Birbirine dokunan cisimlerin birbirlerinin ierisine girmemesinin nedeni cisimleri meydana getiren atomlarn dlarnda elektron bulutlarnn bulunmas ve elektronlarn negatif yklerinin birbirlerini srekli itmesidir. Elektronlardaki negatif ykler, eer birden kp gitseydi o zaman atomun yaps dalr, evreyi elektron, proton, ntron paracklar kaplar ve her ey grlemeyecek ufak tozlara dnrd. Yani grdmz maddenin hi birini gremeyecektik. Bizi de bir arada tutan ayn kuvvet olduundan bizde ayn dalmay yaar, bir organizma olarak varlmz yitirirdik. Her atom elektriksel olarak ntr olduundan ekirdekteki protonlarla bulut iindeki elektronlarn says ayndr. Protonun says atomun says ve niteliini ifade eder. Proton saysna gre atomun says da deiir. rnek, hidrojen tek protonlu, helyum iki protonlu, tiridyum protonlu, uranyum ise 92 protonludur. Protonlarn ok veya az olmas ekirdein gcn, bykln veya kkln ifade eder. Elementlerin kimyasal zelliklerini de belirleyen deien proton ve ntron saylardr. Ayn ykl proton protonlar, elektron ise elektronlar iter. Bu durumda ekirdein dalmasn nleyen ey gl nkleer kuvvettir. Daha sonra temel kuvvetler blmnde gl nkleer kuvveti de ayrntl bir biimde tanmlamaya alacaz. Maddenin iinde atom ekirdein-

226

Paradigmal Deiimde Kuantum


den ve boluktan baka hibir ey yoktur. Eer boluklar olmasayd bir cismi kestiimiz zaman kesme aletimiz atoma rastlar ve cisim kesilemezdi. Bir cismin kesilmesini salayan atom ii ve atomlar arasnda ki boluklardr. Atom Alt Paracklar: Madde olma eilimi tayan enerji tanecikleri olarak dnlebilir. Laboratuar ortamlarnda, deney yoluyla, varlklar kantlanm olan, kuanta dzeyindeki bu paracklar maddeyi oluturan en kk yap talardr. Gnmzde deiik ktlelere sahip yzn zerinde parack kefedilmitir. Deiik ktlelere sahip paracklarn yan sra, hibir ktlesi bulunmayan paracklarda sz konusudur. Maddi oluumu gerekletiren kefedilmi paracklarn yan sra, evren, sanal diye bileceimiz paracklarla doludur. Sz konusu paracklarn belli bir ksm orta ve uzun vadeli mrlere sahipken bu paracklardan bazlarysa saniyenin milyonda biri kadar ksa bir zaman diliminde belirip maddi dzendeki rollerini oynar ve kaybolurlar. Bu ksa mrl paracklar btn fiziksel yaplarda ihtiya duyulan yer ve zamanda aa karak hayati nemdeki rollerini oynarlar. Son derece deiken ve bir birine dnebilen bir doaya sahip olmalarndan tr parack dnyasnda nemli, nemsiz, gerekli, gereksiz, merkezi olma veya merkez d kalma gibi bir durum sz konusu deildir. Kuantum dzenlerinde btn paracklar tamamlayc tarzda rol oynayan maddi sistemin olmazsa olmazlarndandrlar. Sezgisel denilebilecek balarla bir biriyle iliki halinde olan paracklar, kendi doalarna uygun

227

Paradigmal Deiimde Kuantum


biimde bir iliki ve hareket serbestliine sahiptirler. Genelde bir birinin benzeri olan paracklarda tmden aynlk yoktur. zellikle de bir sistemde bylesi bir duruma yer yoktur. 'Pauli dlama ilkesi', aynlklarn bir arada bulunmasn yasaklar. Bir atom sistemi ierisinde, ayn ykte olan iki elektron bir enerji seviyesinde barnamaz. Bahsettiimiz Pauli ilkesi gerei, iki elektrondan birinin dlanmas, yani oray terk etmesi gerekiyor. Kuantum dnyasndaki sistemler, farkl zelliklere sahip olan paracklarn bir aradal zerinden gelien iliki zenginlii sonucu oluur. Kuantalar olarak da bilinen bu nicelikler Doada bulunan temel oluum, iliki ve iletiim birimleri olarak da alglanabilir. Sz konusu bu paracklarn kendilerine zg belirsiz ve anlalmas g davranlar sergiledikleri grlmtr. Makro dnyada iki olgu arasnda direk veya dolayl somut ilikiler aranrken, kuantum dnyasnda daha ok doal ballam olarak bilinen, maddenin sezgisel tarzdaki ilikisi sz konusudur. Bu ballam durumu elektron ve pozitronlarn bir birine paralel olarak sergiledikleri davranlarndan edinilmitir. arpan elektron ve pozitronlarn rettii fotonlarn kart ynlerdeki hareketlerine de her hangi bir mdahale sz konusu olduunda her iki parack zerinde de benzer bir etkiye yol amaktadr. Aralarnda her hangi somut bir ba olmad halde paracklardan birine pozisyonunu bozmak amacyla bir mdahale yapldnda, dier paracnda sezgisel diye bileceimiz bir tarzda mdahaleye urayan paracn konumuna gre pozisyon belirlemesi sz konusudur. Elektronlar ile pozitronlar aras ba daha ok bir birini his eden bir

228

Paradigmal Deiimde Kuantum


iliki biimindedir. rnein; Uzayn her hangi blgesinde, bize doru, bir elektron hareket ediyorsa, bu tarafmzdan da elektrona doru bir pozitronun harekete getii anlamna gelir. Bu rneklerin yan sra, Kuantalar olarak da adlandrlan bu paracklar, hibir kalba smayan, son derece canl ve deikendirler. Bir ember iine alnan elektronlar, emberden kurtulma abas ierisine girerek normal hzlarnn ok stnde bir hz kazanrlar. ember daraltldka elektronlarn hz ve izilen ember karsndaki tahammlszl artmaktadr. Elektronlarn ember rneinde olduu gibi, doasn snrlayan kalplara kar reaksiyon gstermesi, insandaki zgrlk tutkusu ve serbestlik kazanma eilimiyle olduka benzerlik tamaktalar. nder Apo'nun atom alt dnyasnn belirtilen bu zelliine dayanarak gelitirdii felsefi dzeyin toplumsal alana uyarlanarak ideolojik, politik ve rgtsel yaplanmalar asndan deerlendirmesi toplumsal mcadeleler tarihi asndan r ac zellie sahiptir. "Artk atom paracklarnn da tesinde, dalgaparack evreninde olup bitenlerin bata 'canllk' zellii olmak zere, varlklarn her eidini oluturduunu grmekteyiz. Kuantum sezgisellii derken bunu kast ediyoruz. Gerekten bu kadar doal eitlilik ancak byk bir zek ve zgrlk tercihiyle mmkn olabilir. Kaba, cansz maddeden nasl bu kadar bitki, iek, canl ve insan zeks treyebilir? Her ne kadar canl metabolizmas molekler temelde olumaktadr denilse de, molekllerin atom ve atomlarn parack, paracklarn dalga-parack dzeni ve tesinde olup bitenler izah edilmedike, doal

229

Paradigmal Deiimde Kuantum


eitlilii yetkin izah edebilmemiz mmkn grnmemektedir. Ayn zmleme tarzn kozmosa ilikin de yrtebiliriz. Evrenin byklnn son snrlarnda (eer varsa) olup bitenler de kuantum alanndaki olup bitenlere benzemektedir. Burada karmza canl bir evren anlay kmaktadr. Evrenin kendisi zihni ve maddesi ile bir canl varlk olamaz m? Kozmolojide gittike tartlacak bir sorudur bu." Atomun yapsn yukarda belirttik. Bir atom en genel olarak elektron ve protonlardan oluur. Birde bunlara elik eden yksz ntronlar vardr. Elektron: Doada yer ekiminden sonra ikinci zayf kuvveti ifade eden, elektro-manyetik kuvveti oluturan temel paracktr. Bir ekim ve itim gc oluturmann yan sra atomik yapda dolaysyla maddenin oluumunda ok hayati bir rol oynamaktadr. Atomik yapda ve atomlar aras ilikide elektron, en temel balayc g konumundadr. Yksek hzlarda belli enerji seviyelerinde atom ekirdei etrafnda dnen elektron, ekirdein etrafnda bir elektron bulutu oluturur. Elektronun ekirdek etrafnda oluturduu bulutumsu g, atom ekirdeinin bir arada kalmasnda temel bir rol oynar. Elektronlar, kendi atomlarndaki ilevselliin yan sra bir btn olarak atomlar arasndaki balantlar gerekletirmede de temel bir rol oynamaktalar. Bylesi temel bir ileve sahip olan elektronlar, bizler dhil olmak zere bir btn olarak maddeyi bir arada tutan en temel g konumundadrlar. Elektronlarn oluturmu olduu elektromanyetik g, maddeden ekildii andan itibaren bir arada olan, bir ktle biiminde hareket eden madde dalr. Maddenin dalmas

230

Paradigmal Deiimde Kuantum


halinde evren sonsuz sayda proton ve ntron gibi paracklarn varlyla bir toz bulutuna dnr. zetle vurgulayacak olursak; elektronlar atom ekirdeini bir arada tuttuklar gibi maddeyi de bir arada tutan en temel balayc g konumundalar. Yine atomik yapda, atomun kaplad alan ierisinde sz konusu hacmin % 99,9'unu elektronlar, yzdenin kalan blmn ise dier atom ekirdei kaplar. yle de ifade edilebilir; yz bin fndk tanesinin iine yerletii bir dairede, ekirdek krenin derinliinde ortalama bir fndk tanesi kadar bir yer kaplar. Dairenin geri kalan ksm ise elektronlar tarafndan igal edilir. Maddeye biim verme, kesme, yontma vb. ilemler elektronlarn maddi yapda oluturduu bu uzay sayesinde gerekleebiliyor. Elektronlarn ekirdekler arasnda oluturduklar uzay nedeniyle atomlar aras bir mesafe oluur. Madde zerinde yaplan ilemler bu mesafenin getirmi olduu elektriksel boluktan dolay yaplabilmektedir. Bunun yan sra elektronlarn may yani oluturan fotonlar retmede de temel bir rol oynarlar. Elektron kendi kart parac olan pozitronla bulutuu an foton retir. Elektronlar foton alnca enerjileri ykselir, foton salmalar halinde ise daha dk enerji seviyelerine derler. Protonlarca da salnabilen elektronlar, Foton arpmas ile yine bakaca paracklarca da retilebilmektedirler. Atomu oluturan bir dier temel parack ise pozitif ykl protondur. Elektrona oranla protonun ktlesi ok ardr. Proton: Atomun ekirdeini oluturan temel paracktr. Esas itibar ile ekirdein kendisidir. Kendi anti parac da bulunan proton, atomun derinliinde

231

Paradigmal Deiimde Kuantum


ntronla birlikte yer alr. Paralanmad srece temel bir parack olan proton, paralanmas halinde kendi iinde de bakaca paracklar bulunmaktadr. Kuark ad verilen bu proton ii (yapay) paracklar nkleer fisyon (atom ekirdeklerini arptrarak enerji elde etme yntemi) uygulamasnda elde edilirler. Kendilerine has zellikleri olan kuarklarn, anti kuark adyla anlan kar paracklar da bulunur. Atomlarn niteliini belirleyen, atomlarda bulunan protonlarn saysdr. Protonlarn deien says, maddeyi oluturan, belirleyen atomlarnda niteliini belirler. rnein en hafif element olan hidrojen bir, helyum iki, karbon drt, oksijen sekiz protonludur. Bu gazlar arasndaki fark, sz konusu atomlar oluturan proton saylar ile balantldr. Protonlarn atomik yapda bir arada kalmas ntron denilen nc temel paracn var olmasyla mmkn olmaktadr. Ntronun bulunmad tek atom, hidrojen atomudur. Hidrojen atomu tek protonlu olduundan ntrona gerek duymaz. Dolaysyla ntronu bulunmayan tek atom hidrojen atomudur. Pozitif ykl protonlarn uygulayacaklar karlkl itme gcnden dolay ntronsuz bir arada bulunamazlar. ki ya da daha fazla protonun bir arada kalabilmesi asndan karlkl itim gcnn ntronlar tarafndan sfrlanmas gerekir. Yksz olan ntronlar protonlardaki art yk kendi iine alarak protonlarn birbirlerini iten yklerini sfrlamaktadrlar. Bu sfrlama, protonlarn birbirlerini itmeden bir ktle biiminde atom ekirdeini oluturmasn olanakl hale getirmektedir. Atomun oluum mekanizmalarnda rol oynayan paracklara 'temel paracklar' ad verilir ve

232

Paradigmal Deiimde Kuantum


temel paracklar iki ana balk altnda toplanrlar: 1. Leptonlar 2. Hadronlar Leptonlar: Elektron, mon, taon, ntrino ve bunlarn anti paracklarndan oluan 12 adet ekirdek d paracktan oluurlar. 12 deiik halde bulunurlar. Bu paracklar zayf ekirdek kuvvetinin etkisi altndadr. Leptonlarn spin'i (dn) ve elektrik ykleri 1 veya 0 dr. Yunanca lepton hafif parack anlamna gelir. Temel paracklar iinde evrenin yap talar da diyebileceimiz Kuarklar vardr. Kuarklar, spin ve elektrik ykleri 2/3 veya -1/3 olan paracklardr. imdilik bilinen 6 kuark vardr. Temel paracklar fermiyonlardr, dn (spin) kuantum deerleri kesirlidir (1/2 gibi). Bu paracklar dn deerleri kesirsiz (0, 1 gibi) olan bozonlar sayesinde birbirleri ile etkileirler. ekirdek, nkleon ad verilen proton ve ntronlardan meydana gelir. Elektron ve ekirdek, iindeki ntron ile proton kararl paracklardr. ekirdei ilgilendiren paracklar ailesi iki ksmdr. 1. Baryonlar 2. Mezonlar Baryonlar ar paracklardr, mezonlar orta ar paracklardr. Baryonlar ve mezonlarn hepsine hadronlar ad verilir. Yunanca kuvvetli parack anlamndadr. Kuark kuramna gre baryonlar 3 kuarktan, mezonlar ise bir kuark ve bir anti kuarktan olumulardr. Bir atom ekirdeini oluturan Hadronlar,

233

Paradigmal Deiimde Kuantum


kuarklardan yaplmlardr ve aradaki mezon alverii ile kararl paracklar ortaya kar. Bu olay esnasndaki kuvvet gl etkileimdir ve ekirdei paralanmadan tutar. Bu olgu ilk kez H. Yukova tarafndan ortaya konulmutur ve bu olayda en ok rol oynayan mezon pi mezondur. Ortalkta fazla grlmeyen bu paracklarn mr ok ksadr. Ykl pi mezon 10 ? 8sn yaar. Bir atom ekirdeinin her zaman kararl olmad sylenebilir, kararsz atom ekirdeklerinde ki radyoaktif maddelerin ekirdekleri byledir, ekirdek paralanmas olur. Bunu salayan zayf etkileimdir. Doada var olan ve imdilik bilinen drt temel kuvvetin balant Kuantalar unlardr: 1- Elektromanyetik kuvvet: foton 2- Zayf ekirdeksel kuvvet : W+ W- Z0 paracklar 3- Gl ekirdeksel kuvvet: Gluon 4- Yer ekim kuvveti : Graviton Atom ekirdeini ilgilendiren gluonlar kuarklarn tad ( ngilizce color ) denilen zelliini deitirir ve onlarn yapm olduu hadronlar paralar veya kuarklar yapkan gibi bir arada tutarak kararl paracklarn yaplmasn salar. imdiye kadar bahsedilen bu paracklarn Pauli yasas (bir atom dzeneinde ayn ykte iki elektronun ayn enerji seviyesinde bulunamayacan belirten kural) ile belirlenen spinleri gz nne alndklarnda, (spin paracn i asal momentumudur) paracklar ya tamsayl spinlere veya yarm tamsayl (buuklu) spinlere sahiptir (1/2, 3/2, 5/2...). Yar tamsayl spinli paracklar Fermi istatiklerine,

234

Paradigmal Deiimde Kuantum


tamsayl spin'e sahip olanlar Bose-Einstein istatiklerine uyarlar. Bu nedenle spinler gz nne alndnda paracklar iki ksma ayrlrlar. 1. Fermiyonlar (Enrico Fermi'den) 2. Bozonlar (M. K. Bose'dan) Fermi istatistiklerine uyan paracklar ayn anda ayn kuantum saylarna sahip olamazlar (elektron gibi). Bose istatiklerine uyanlar ise ayn anda ayn konumda olabilirler (foton dolays ile lazer gibi).Tm bahsedilen paracklarn bir anti parac da mevcuttur (anti madde) Dalga Fizii: doada dalgams zelliklere sahip, dolaysyla dalgasal tarzda hareket eden madde ve enerji trlerinin hareket, hz, ivme, ktle, younluk ve enerji gibi, fiziksel nicelikleri hesaplayarak dalgann bilimsel olarak fiziksel niteliini elde etme, dolaysyla yararlanlabilir somut kazanmlara dntrmeyi iermektedir. Dalga denklemi zerinde ilev gren dalga fizii parack fiziiyle birlikte, modern (kuantum ve grelilii iine alan) fiziin temel bir kolunu oluturur. Dalga fiziinin konusunu oluturan dalgalara deinmek gerekirse: Evren dalgalarla doludur. Baz dalgalar su zerinde ilerler ve hareketleri grlebilir. Bazlar katlarn iinde ilerler ve sadece titreimleri hissedilir ve bazlar ise hava gibi grnmeyen ortamda yol alrlar ve esas olarak iitilirler. Elektro manyetik dalgalar ise iinde hibir ey bulunmayan bolukta ilerler. Btn farkl dalgalarn ortak zellii, kaynaklarndan ktktan itibaren ileriye doru yaptklar

235

Paradigmal Deiimde Kuantum


karklk hareketidir. Dalga bir ortam iinde hareket ederken ortam hareket etmez. Dalga ilerlerken ortamn paracklar dalgalarla birlikte ilerlemez, sadece ortamn paracklar dar gider ve hemen sonra orijinal pozisyonlarna geri dnerler. Bu gidi ve geri dnlere de belli bir oranda titreim hareketlerini oluturur. Bir deniz kysnda krlan dalgalar, denizin ortalarndan uzanp gelen sular olmayp, sadece kyda bulunan sulardr. Dalgalar ya uzunlamasna ya da yanlamasna yol alrlar. Ses gibi uzunlamasna giden dalgalarda titreimler dalgalarla ayn ynde, elektromanyetik gibi yanlamasna giden dalgalarda ise titreimler dalga ynn sa tarafnda yol alrlar. Yol alabilmesi iin ses dalgalarnn gaz, sv ve kat gibi bir ortama ihtiyalar vardr. Hava iindeki molekller ileri ve geri salnarak birbirini sktrr ve ayrtrrlar. Bir dalgann en st noktasna tepe, en alt noktasna dip denir. Dalgann ortasndan geen yatay eksenin stnde kalan ksm pozitif, altnda kalan ksmlar ise negatif blgelerdir. ki tepe noktas arsndaki ksma dalga boyu denir. Ortadan geen eksenle tepe arasndaki mesafe de dalga yksekliidir. Belli bir sre iinde oluan tepe veya dip noktalarnn says frekans belirtir. Dalga boyu ve frekans birbiri ile balantldr. Dalga boyu ksaldka frekans fazlalar. Dalga boyu uzadka da frekans azalr. 1cm/sn hzla yol alan bir dalgann 1cm'lik uzunluu iinde kalan tepe veya dip noktalarnn says, elektro manyetik dalgalar kefeden Heinric Hertz'in ansna Hertz (hz) olarak adlandrlr. Dalga ykseklii, o dalgann younluunu temsil eder. Dalgann enerjisi de dalga yksekliinin

236

Paradigmal Deiimde Kuantum


karesi ile orantldr. Dalga boyu ile frekansn arpm o dalgann yol alma hzn verir. Btn dalgalarn baka bir ortak zelliiyse, ayn trden iki veya daha fazla dalgann bir araya gelmesiyle meydana gelen yeni tipteki bir karakterdir. Frekans ve dalga ykseklikleri ile ilgili olan giriim zelliklerinden, iki benzer sesin birlemesiyle ya kacak yeni sesin iddeti ykseltilir ya da bu sesler birbirini iptal ederek tam bir sessizlik elde edilir. ki k n ile tam bir karanlk elde etmek mmkndr. a- Akustik: bir ses bilimidir ve btn mekanik dalgalarla ilgilidir. Akustiin esas alan insan kulann aabildii frekanslardr. Ses, hava, gaz, sv gibi her elastik(gevek) ortamlar iinde yol alr fakat bir boluk iinde ilerleyemezler. rnein; ses havada 1126 km/saat hzla gider. Dier ortamlardaki hz ise o ortamlarn younluuna baldr. Bir insan kulann alabildii sesler 16-20.000 Hz frekansa sahiptir. b- Ik: bir elektromanyetik dalgadr. Btn elektromanyetik radyasyonlar gibi k da ya elektrik yklerinin ivmelenmesinden ya da bir nkleer reaksiyonun sonucunda meydana gelir. Elektrikle ltlm bir ampul iindeki filamentte olduu gibi bir maddenin ltlmas gibi bir maddenin stlmas ile ykler hzlandrlr. Madde stldnda maddelerin negatif ykl elektronlar daha yksek enerji seviyelerine kar ve sonra eksi seviyelerine derlerken birer foton salarlar. Aa kan fotonlar da meydana getirir. In paracklardan meydana geldiini ilk olarak Issak Newton ileri srd 1803'te de Thomas Young n bir dalga hareketi olduunu ispat etti. In hem paracklarn ak hem de dalgalar halinde

237

Paradigmal Deiimde Kuantum


yayldn, yani onun bu iki karaktere birden sahip olduunu ise Max Planck ve Albert Einstein gsterdi. Ik bir enerji trdr. Bylece oluan elektro manyetik radyasyon birbirlerine gre sa alarda ve yaylma ynnde titreen elektrik ve manyetik alanlara sahiptir. c- Elektromanyetik spektrum: elektromanyetik spektrum, birbirlerine gre sa alarda titreen elektrik ve manyetik alanlara sahip dalgalarn kardklar geni bir aralktr. Bu araln iinde radyo dalgalar, TV, radar, mikrodalgalar, kzltesi, grnen k, mor tesi, x-nlar ve gama nlar yer alr. Btn bu nlar birbirlerinden dalga boylar ve frekanslar ile ayrlrlar. Hepsi bolukta k hz ile yol alr. TEMEL KUVVETLER " 1- En zayf ktle ekim kuvveti olmasna ramen bu dnyann gne etrafnda ki hareketlerini ve havaya frlatlan bir futbol topunun hareketlerini kontrol etmektedir. Daha gl olan elektro manyetik kuvvet ktle ekim kuvvetinden daha gldr. Elektrik ykl paracklar genellikle elektron ve pozitron iftelerinden oluur. 2- Elektromanyetik Kuvvetler: Bu kuvvetler atomla ilgili tm kuvvetlerden sorumludur. Bu kuvvetler kimya yasalarn ve genetik zelliklerimizi biimlendiren DNA molekllerinin yapsn ynetirler. Kas gcnden dinamitin patlayc kuvvetine, kelebein kanat rpndan, gergedann saldrmasna kadar bildiimiz tm doal olaylar elektromanyetik kuvvetlerle ilgilidirler. Elektro manyetik etkilemeler,

238

Paradigmal Deiimde Kuantum


elektromanyetik kuvvetin taycs olan fotonlar tarafndan kontrol edilir. 3- ki Temel ( ekirdeksel Kuvvet) Bu kuvvet atom ekirdeklerini bir arada tutan kuvvetlerdir. Bunlar temel kuvvetlerin en gl olanlardr. Zayf nkleer kuvvet kendisini ar, kararsz ekirdeklerin radyo aktif bozulmalarnda gsterir. Ntrino ad verilen ktlesiz paracklarn yaynlanmasnda atom ekirdei dnda kararsz olan ntronlarn varl ve bozulmalarnda da zayf nkleer kuvvet sorumludur. Zayf etkilemeden zayf kuvveti tayan fotona benzeyen bir i yapan bir parack tarafndan kontrol edilir. ( W bosonu pozitif ve negatif yk tar. Bir de yksz Z bozunu vardr.) 4- Gl Nkleer Kuvvet: Bu kuvvet ise bir atom ekirdeindeki protonlarn bir arada bulunmalarn kontrol eder. Mezon denilen bu ksa mrl paracklarn ortaya klar ve kaybolularndan sorumludur. Mezonlar olmasayd, atom ekirdeklerinin ilerinde bulunan protonlarn karlkl itme gcnden dalmalar gerekirdi. Proton kuark ad verilen daha alt paracklardan olumutur. Kuarklar protonun iinde tutan paracklar gluon ad verilen ve gl nkleer kuvveti tayan ktlesiz paracklardr. FZYON VE FSYON ( NKLEER REAKSYON VE ENERJ) Atomun iinde bir enerji kayna var ve buna nkleer enerji ad veriliyor. Tek bir radyo aktif atomun paralanmas ile ok byk miktarda bir enerji retilebilmektedir. 1901 de radyom paraland zaman s lld bu olay atomun iinde muazzam bir

239

Paradigmal Deiimde Kuantum


enerjinin sakl olduunu gsteriyordu. Atom ekirdeini oluturan protonlarbir arada tutan nkleer enerjini serbest braklmas iin atomun baka paracklarca bombardman edilmesi fikri edinildi. Atom alt paracklarn ok az ekirdee arpyor. Ve bunlarn da pek az pozitif ykl ekirdein itme gcn yenebiliyordu. Atomun iindeki enerjiyi aa karmak iin daha fazla enerji vermek gerekiyordu. 1932 de kefedilen ve yk bulunmayan parack olan ntron ykl ekirdee kolayca yaklaabiliyordu. Bu nedenle de ntronun atomik ekirdekle arptrlmas ve onun iine girebilmesi iin fazla enerji gerekmiyordu. Bu temelde ntron bir mermi olarak dnld. Fisyon: Atom ekirdeinin paralanmas veya atom ekirdeinin ayn lde ikiye ayrlmas olaydr. Bu durum gerekleirken ortaya byk bir enerji kar. Fisyon ntronun protona yani atomun ekirdeine arptrlmas ile olur. Proton paralannca ktlenin bir ksm kaybolur. Ve kaybolan bu ktle enerjiye dnr. Enerjin byk bir ksm s olarak aa kar. Bu paralanmann enerjiye dnt ilk olarak Einstein tarafndan kefedilmitir. Bir Kg uranyum 235'ten 1,5 milyon kg kmrn verecei enerji elde edilebilir. Aa kan ntronlardan meydana gelen zincirleme reaksiyonun sn. ok kk bir ksm iinde muazzam bir patlama oluturur. Bylece 1945 uranyum fisyon bombas imal edildi. Bunun dnda uranyum fisyonuyla alan nkleer elektrik santralleri kuruldu. ki tip elementi iinde sadece uranyum 235 fisyon reaksiyonu verir. Uranyum 235 dnyada bulunan sadece %0,7'sidir.

240

Paradigmal Deiimde Kuantum


Fzyon: Kaynatrma olaydr. Elektronlarn kaybetmi plak atom ekirdeklerinin arpp kaynatrlmasdr. Yani iki veya daha fazla ekirdein birlemesi olaydr. Atomlara ok yksek derecelerde s verilerek atomu bir arada tutan elektriksel sistemin zlmesi salanr. Yani maddeyi bir arada tutan, ekirdeklerin direk birbiriyle olan ilikilerini kesen elektron bulutunu uurtup kaynatrmayla enerji aa kartlr. Gelimi devletlerin ou bu enerjiyi elde etmek iin nkleer santrallere sahiptir. Maddenin oluumu atom ve atom alt oluum, temel kuvvetler vb. tekil eden konular ksaca byledir. Bu daha da detaylandrlabilir. Ancak znn anlalmas asndan bu zetlerde yeterlidir. Bunlarn yan sra kuantum fizii ile birok ey yeniden ele alnarak tanmland. Madde, enerji( s, k) yn, hareket, zaman vb. birok konuda yeni bak alar edinildi. Bu gelimeler klasik fiziin kesinliki mantn hem teorik, Felsefik hem de fiziksel olarak ykmaktadr...

241

242

243

244

You might also like