You are on page 1of 30

Ge Barok dneminden Klasik dneme gei!

te Rokoko
*

G. Domenico SCARLATT! ile F. Joseph HAYDNn Hayatlarnn, Dnemlerinin ve Eserlerinin Kar!la!trmal De"erlendirmesi
Ozan U!ra" Yarman

Yrd. Do. mit Tunakn D!NLET!L!-KAR"ILA"TIRMALI MZ!K TAR!H! Dersi iin Ara!trma Konusu "stanbul niversitesi Devlet Konservatuvar Yksek Lisans Kompozisyon Anasanat Dal #ubat 1999 (A!ustos 2013te elden geirilip temize ekildi.)

www.ozanyarman.com e-posta: ozanyarman@ozanyarman.com !STANBUL 1999-2013"

G"R"#
Yakla!k bir yzyllk Avrupa sanat tarihini kapsayacak bu ara!trmada, Klasik mzi"in olu!umunda etkin olan ba!lca akmlar ve bunlardan en genel hatlaryla tantlacak Rokokoyu inceleyece"iz. Bu ba"lamda, toplumsal, kltrel ve siyasal alkantlarn, nasl olup da Avrupann mzik merkezi saylabilecek Viyanay ne kartt"n ve ksa ya!antsnda bu !ehir adyla anlan Klasik Okulun gnmze de"in uzanan mzik akmlarna nasl yn verdi"ini gzlemleyece"iz. Tarihin ak!nda bir sralama takip etmekten ziyade, kapsaml olarak inceleme yapmay konu asndan daha uygun gryorum. Ara!trmamn belkemi"ini olu!turacak taslak biiminde, ele alaca"m blmleri !yle dzenledim:

! ! ! ! ! !

Rokoko ile Klasi!in tanmlar ve bu akmlarn felsefeleri; Kendilerinden nce gelen Barok dneminden nasl ayr!tklar; Klasik mzi"i olu!turmada katks olan okullarn ba!lcalar ve ksaca tanmlar; 18. Yzylda siyasal-toplumsal geli!meler ve bireyin zgrle!mesinin sanat etkileyi!i; Avrupa mzik tarihinde Sonat Biimi ve olu!umu; Scarlatti ile Haydnn Rokoko ve Klasik arasndaki farklar ba"lamnda hayatlar, eserleri ve sluplar; ayrca Romantik dneme gei!te Rokokonun ve Klasi"in nemi.

Rokokonun anlam ve sanatta yeri: Nedir Rokoko? Szlk manasna baklrsa, kkeninde Franszca rocaille ve coquillage kelimeleri oldu"u biliniyor. Kk tanmlarndan rocaille, basite, kaya sslemesi, coquillage ise kabuk demektir. 18. Yzyl Fransasnda, yaygn olarak kvr kvr yapraks bir dzenle bezenen zengin bir dekor addr rocaille. Ortaya kmasnn ardnda, Fransa Kral XV. Louis dnemindeki siyasal de"i!imler sonucu yeni bir aristokratik ifade gereksinimi yatar.
2

Rnesanstan beri in!a edilen su e!melerinin sslemelerinden esinlenilmi!tir rokay; #talyada revata olan, baheler ile izimler ieren kuytular (grotto) kaya ve deniz kabuklaryla ssleme sanat, Fransada resim ve mimari gibi grsel sanatlarda ifadesi o"alp gravr sanat zerinden btn Avrupaya yaylan Rokokoyu bylece do"urmu!tur. 18. Yzyln ba!larndan ortalarna do"ru, daha ziyade Fransada uygulanan yeni bir mzik slubunun da ad olan Rokoko, kkl Barok gelene"inin bak!msz mcevher gibi i!lenmi! armoni ve a"r kontrapuan yaplarna ba!kaldrp, sonradan Klasik mzi"in rnek alaca" sadelik ile yenili"i getirmi! ve Ge Barok dnemini noktalam!tr. Buna kar!n, Barok (kk barroko: i!lenmemi! !ekilsiz inci) mzi"in etkileri, gittike zayflayarak da olsa, 1700lerin ortalarna kadar devam edebilmi!tir. Fransadan kp #ngiltere, #spanya, #talya, Almanya, Avusturya-Macaristan, Bohemya, Slav lkeleri ve Rusyada bile zamanla yaygnla!an Rokoko tarz, ba!langta iinde bulundu"u 1700l yllarn al!lagelmi! sluplarna meydan okurcasna, Barok sanatnn ha!metinden syrlarak, di!i bir inceli"e ve ekicili"e sahip damtlm! anlay!a do"ru evrilmi!tir. Bu yeni slubun (style galant: beyefendi tavr) mzi"e uygulan!nda, basit ve kolay in!a edilebilen ezgiler, hareketli, parlak ve bak!ml bir yaplandrmayla dinleyiciye sunulur. Daha derin aklamalar ileride ele alaca"z. Sanatta Klasik ne demektir? Klasik mzi"i anlamak ve Klasi"in tanmn yapmak iin ok daha uzak bir gemi!e, #sa Peygamberin ya!ad" a"lara gitmemiz gerekiyor... #kibin yl kadar nceki Roma #mparatorlu"u dneminde, Avrupa ktasna benzeri grlmemi! bir dzen ve bar! hakim oldu. Tarih boyunca hep de"i!ik iktidar odaklarnn eki!mesiyle paralanacak olan bu co"rafya, ilk kez Roma tarafndan emperyal bir btnlk altna giriyordu. Gl Roma lejyonlar, Pax Romanay #talyadan binlerce kilometre te mesafelere kadar ta!m!lar ve Roma Devleti, Bat ile Gney Avrupann tamam da dahil, Akdeniz civarndaki btn topraklar kapsayan geni! bir alana yzyllarca hkmetmi!ti. Egemenli"iyle boyunduruk altna ald" medeniyetlerden en ok Yunanistan-Makedonya, Kartaca ve Msr kltrel olarak Romay etkilemi!tir. Haliyle, #mparatorluk kanl ayaklanmalarla hep alkalanm!, d!ardan btnl"n tehdit eden istilalara srekli maruz kalm!tr; ancak merkezdeki #talya, Devlet yapsnn sa"lamla!trld" erken tarihi boyunca, nisbeten rahat ve varlkl dnemler srdrebilmi!, o zamanlar ya!ayan birikimli insanlar da sanata ve felsefeye ynelebilmi!lerdir.
3

#mparatorlu"un erken evresinde hayat sren Romal halk, sosyolojik olarak snfa ayrlm!t: Varsl yneticiler, orta snf emekiler ve haklar olmayan kleler. Zamanla bu #lk a" hukukuna dayal snflk, yani Classism (ki, kk Antik Yunan ve ncesine de"in uzanr), yksek ya!am ko!ullarna sahip snflarn kendilerini di"er snflardan ok daha stn grmelerine ve kendilerini betimlemek iin Classicus terimini kullanmalarna yolam!tr. Bu terim, en birinci, en nemli, en st Roma vatanda! demek olmu!tur. Bu dnemle zde!le!en mkemmelcilik, tannm!lk, saygnlk, a"rba!llk, hatta kendini be"enmi!lik ile soyluluk kavramlar gibi stn ahlaki ller, rnek bir Roma asilzadesinde aranmas beklenen de"erlerdi. Bu tr ltlerin ba"da!trld" zengin ve rahat hayat biimi, her sradan Roma vatanda!nn gpta etti"i ve eri!ebilmek iin gerekirse hileye ve hyanete ba!vurmak pahasna gayret sarfetti"i bir u"ra! olmaktayd... Tarihiler Klasik dediklerinde, o"u kez bu Antik Roma dnemini ve bu dnemde ortaya kan sanatlar ile d!nceleri kastederler. Klasik kelimesinin szlk manas, yukarda zetlendi"inden daha da kapsamldr; ba!ka bir tanm da, kabul ve sayg grm!, yer etmi! herhangi d!nce, eser, mekan, vb. demektir. Ancak, zellikle konuya ili!kin bir stteki anlatm, 1750lerden 1830lara de"in sregelen Klasik Bat mzi"inin tarihsel kkenini irdelememize yardmc olacaktr. Bat Roma #mparatorlu"unun 476da yklmasndan yakla!k 1300 yl kadar sonraki yani Katolik Hristiyan Kilisesinin Roma Devleti kalntlar zerine kurulup, etkilerinin Avrupaya yaylmaya ba!lad" dnemden Fransz #htilaline kadar uzanan tarihe, bu adan hzlca gz atlabilir. Szkonusu srete, Vatikan Papal"nn g kazanarak Avrupay inan boyunduru"u altna almaya ba!lamasyla beraber, olu!an yeni Teokratik dzenin da"lmasna mani olmak adna uygulanm! a"r dini basklar ve bunlardan silkinebilmek zere toplumlarn yzyllar boyu verdi"i mcadeleyi grrz. Nitekim, 14. Yzylda Rnesans ile ba!layan zgrlk sanat akm, yarm binyl iinde zirveye ula!acak kkl bir de"i!imin habercisiydi. Avrupa bir bakma Klasik Yunan ve Roma a"larndaki, kesintili de olsa yaygn olan bar! ve uygarl" zlemlemi!, o dneme zg do"a a!k ve hmanizm zerinden yceltilen Antik erdemler, yeniden ya!atlmak istenmi!tir. 18. Yzylda iyice belirginle!en Antikiteye yknmeci bu Classist Akm, bylelikle Klasik mzi"i do"urmu!tur. Klasik mzik, 18. yzyldan ba!layarak, Avusturya #mparatorlu"unun ba!kenti olan Viyana ile zde!le!ecektir.

Baroktan sonra Rokoko: E"er Johann Sebastian Bachn (1685-1750), rne"in, bir Brandenburg Konertosunu dinlediyseniz (ki, 12 tane yazm! oldu"u biliniyor), mzik boyunca neredeyse hi soluklanmadan devinen srekli bir ak!n (perpetuum mobile) ezgilere baskn geldi"ini ve alglarn bu ulvi dokuyu duyurabilmek zere !ahane bir uyum iinde yar!t"n duyarsnz. Besteci, eserini yazarken, her algya belli anlarda ncelik sunaca" oksesli bir sistemle al!m!, motifleri orkestraya yerli yerince pay etmi!tir. Trompeti zellikle en tiz alg olarak temay aktarmakta kullanrken, Yayl alglardaki srarl gidi!-geli!leri, makina devridaimini andrrcasna i!lemi!tir. Basso continuo (srekli bas) e!li"iyle st ezgilerdeki polifoni fevkalade desteklenmi! ve kulak dolgunlu"unu sa"layacak bir armoniyle eserin btnsel bir yapda birle!tirilmesi ba!arlm!tr. Zamannda, amiyane tabirle, -be! kuru!a satlan bu grkemli besteler, gnmzde J. S. Bachn en ok bilinen eserlerindendir. Bach ne tr bilgi, birikim ve ilhamla bu dahiyane eserleri verebilmi!tir ve nasl olup da grkem ile kusursuzlu"un kayna!mn retebilmi!tir?.. #!te, Barok deyince aklmza Johann Sebastian (baba) Bachn gelmesinin nedeni, bestecinin pek zgn bu ustal"dr. Bachn ve George Philip Telemann, George Friderich Handel, Antonio Vivaldi gibi di"er birok Ge Barok bestecinin uygulad" trden, dantel gibi rlm! kontrapuanl yaplarn tam alglanmas ve zmsenebilmesi, do"al olarak, e"itimli ve tecrbeli kulaklar gerektirir. Gnmzde, genel mzik bilgisi edinmemi! veya mzikte e!itlilikten uzak bir dinleyici, Bachn szkonusu ve daha nice eserlerini yorucu, skc, hatta tahamml edilemez bulabilir. Mzi"in evrimi hakknda temel da"ara sahip kimselere ilahi huzur ve heyecan duygularn ayn anda verebilen Barok mzik, teki insanlara, ne ki, benzer biimde hitap etmeyebilecektir. Bununla birlikte, Batnn Rnesanstan beri sregelen a"lar boyunca oksesli mzi"e ra"beti o denli byk ve vazgeilmezdi ki, en yoksul kesimlerin kyl insanlar bile, baz geceler aileler halinde toplanp amatr mzik alarlar, armoni e!likli !arklar sylerler ve e"lenirlerdi... Nitekim, G. F. Handelin homofonik slupla besteledi"i oratoryolar ve koro !arklar, Opera seriadan usanm! aydn #ngiliz halkna vaktiyle en ok hitap eden eserlerdendi. Halbuki, Handel gibi grece aykr duru!ta bir besteci bile, Avrupa apnda seyahetlerinden edindi"i kozmopolit mzik kltrnden izler ta!masnn yansra, Bach kadar Baroktur. ncelikle Tanry ve dini yceltmek amacn ta!yan Barok mzik, Kilise d!ndaki soylu kesimden varsl insanlarn kulak zevki iin de bestelenmekteydi. O zamanlarda soylu olmak, sekin ve zengin olmak kadar, grgl, !ahsiyetli ve kltrl olmay da gerektiriyordu.
5

Avrupada ya!ayan bir asilzade iin, kltrl olmak, mzik e"itimini do"allkla kapsyordu. Genelde soylular iin smarlama yaplan Barok mzik, i!te, byle bir e"itimden gemi! insanlarn be"enilerine hitap ederdi. te yandan, Avrupada yzyllar boyunca snflar arasna adeta bir duvar rlm!, havas idareciler ile avam taban birbirinden ayr!m! durumdayd. Kilise ve Monar!i bunun altyapsn hemen her a!amada olu!turmu!tur. Szkonusu toplumsal kutupla!malara kar! tarih boyunca nemli ba!kaldrlar oldu"unu da grrz. Bu ba!kaldrlarn doruk noktas, Fransz #htilali ve onu izleyen Napoleon Sava!lardr. Birok sanat ve kamu alannda oldu"u gibi, Bat mzi"inde de tutuculuklara ve dini basklara kar! Ortaa"dan beri bir direni! szkonusuydu. Ars Nova ile Rnesans algs belirince, khne Bizans art" geleneklerin tekdzeli"inden kopmalar ba!lam!tr. Szgelimi, sanatn ifadesinde, Kara Veba diye bilinen ykc hastal"n etkileri aktarlrken, lm rpertici biimlerde yceltilmi!tir. O a"larda ska i!lenen bir tarz olan Danse macabre buna rnek olarak gsterilebilir. Rokoko da Baroktan bu !ekilde ayr!m!tr diyebiliriz. Burada, zerinde daha ok durulmas gereken, zevklerde kltrel farklla!madr. Sosyolojik de"i!imlerden ve uyumsuzluklardan dolay, Bach-vari, Handel-vari sluplardan yava! yava! uzakla!an burjuvazi ile aristokratik kesimler, 18. Yzyln ikinci eyre"inden ba!layarak, Rokoko dnemini hazrlayacak daha dnyevi bir tarz talep etmeye ba!lam!lardr. Dolaysyla Rokoko mzik, Kiliseden uzakla!maya ba!layan varsl kesimin be"enisine ynelik aray!lar sonucu, kitleleri kapsamakta yetmezli"e sk!an u"ra!trc Ge Barok (1680-1750) slubun terkedilmesi gere"iyle do"mu!tur. Rnesans Akmnn bu adan devam olarak da d!nlebilecek olan Rokoko, Barokun uhrevi grkemini geride brakarak, onun yerine aydnlanmacl", insancll" ve duygusallk ile mant"n btnle!ti"i kvrak lll" getirmi!tir. Genel tarih izgisine bakld"nda ise, btn sanat dallarnn yava! ama belirgin biimde layikle!mesi szkonusu olmu!tur. Fransada, XIV. Louisnin (Le Roi-Soleil: Gne!-Kral) hkmdarl" zamannda (1643-1715), Kraliyet ba!dan!man ve lke ii siyaset ile ekonomiden sorumlu bakan Jean-Baptiste Colbert (1619-1683) tarafndan kurulan idari sistem, sanat ile edebiyatn Monar!iyi vmek ve yceltmek iin ynlendirilmesine al!yordu. Sanatkarlarn srf bunun iin yeti!tirilmelerine ynelik akademiler ve kurumlar olu!turulmu!tu. Bundan maksat, insanlar Kraln idaresinin en mkemmel ynetim biimi oldu"una inandrmak ve aksini d!nenleri ortadan kaldrmakt. Milli Mutlakiyetin merkezdeki gcn srdrebilmesi adna, herkes Kral ve Krall" savunmalyd...
6

zellikle Fransa Kral XIV. Louisin lmnden ve ba!dan!man Colbertin kurmu! oldu"u hiyerar!ik Monar!i dzeninin bozulmasndan sonra, Sarayn sk denetiminden azat edilerek ayrlan soylular, krsal kesimlerdeki !atolarna dnmek yerine, Paris !ehri iinde kendileri iin nisbeten mtevazi saylabilecek konaklar in!a ettirmeye giri!eceklerdi. Rokoko a" i!te byle ba!lar. Kral Tanrsal kutsamayla yceltip destekleme grevini stlenmi! sanat anlay! XV. Louisnin tahta gelmesiyle sarslm! ve sanatlar, Milli Monar!iye hizmet etmek d!nda, bu soylu kesimlerin zevklerine hitap edecek rnler vermeye ynelebilmi!lerdir. Rokoko dnemi (1725-1775), Avrupa tarihinde kabaca Kral XV. Louisnin hayatyla snrlanabilir. XIV. Louisnin ardndan tahta kan XV. Louisnin hkmdarl"nda (1715-1774), lke genelinde de"i!en i siyaset, daha nce de aklad"mz !ekilde, farkl bir kltrel ifade aray!n do"urmu!, Avrupa apnda yaygn olan estetik sentezlerin mevcut birikimlerle yeni ko!ullarda yo"rulmas, Rokokoyu olanakla!trm!tr. Paris iinde in!a edilen asilzade konaklarnn i dekorasyonu ve ah!ap, mermer, hal, perde, kuma! gibi gereksinimleri, i!inin ehli olan zanaatkarlara devredilmi!, mesle"ini hakkyla icra eden bu yetenekli ki!iler de, sonradan XV. Louis Stili denecek olan tarz yaratm!lardr. Ksa zamanda Fransa d!na da srayan ve yangn misali civar lkelere yaylan bu yeni beyefendice sanat slubu (style galant), soylularn vazgeemedi"i ki!isel bir moda haline gelerek, 18. Yzyln ba!larndan sonlarna srd" kabul edilen geni!e bir zaman diliminde, ra"bet grm!tr. Fransada Jean-Baptiste Lully, #ngilterede Henry Purcell, Almanyada Dietrich Buxtehude, #talyada Archangelo Corelli ve Alessandro Scarlatti, Rokokonun ncl ba!lca Barok bestecileridirler. nce Kapella mzisyeni, sonradan da Kraliyet mzik hocas olan Franois Couperin (1668-1733) ise, pek ar-duru gzellikteki Klavsen eserleriyle, Fransz BarokRokoko evrimini harikulade anlatabilen bir galante bestecidir. Barok mzik, daha ziyade Kiliseye hizmet eden Tanrsal bir kutsay! ne kadarsa, Rokoko da varsl ve soylu kesimlere hitap eden fiyonklu, nak!l bir dnyevi sanat o kadar olmu!tur. Kltrel olarak aristokrasi ve ileri burjuvazi ile zde!le!en Rokoko, Kilisenin tekdze din anlay!ndan uzakla!an kibarlk budalas zenginlerin ki!isel zevklerine uygun olarak hazrlanm!tr. Genellikle Fransz Klavsen mzi"i ile zde!le!en Rokoko tarznda, Barok bestecilerin yapt"nn aksine, ksa sreli titre!ime sahip Harpsikord telinin tez snml tnsn telafi etmek iin her vuru!a ardarda olabildi"ince ritmik nota doldurulmaz. Bunun yerine, belli bir motifin rokay sanatnda oldu"u gibi ieksi sslemelerle bezenmesi ye"lenir. Armoni yaplar kolayca anla!labilir basitliklere indirgenmi! olup, onlarn zerine sradan nota cmleleri kurularak ksa uzunlukta paralar halinde yazlr galante mzik.
7

Anlatlagelen ifade biiminin yava! yava! yerle!ti"i yeni dnemde, a"da! armoni tekni"inin mihenk ta!larndan nl Fransz mzisyen Jean-Philippe Rameau (1683-1764), piri Lullynin yanda!larn istemeden de olsa kar!sna almak pahasna, mzikte abartl dramatizasyonu kaldrmay nermi! ve mzik yaratmnda kendini Rokoko lll" ile snrlandrmaya abalam!t. Gelgitli bestecilik kariyeri boyunca mzik evrelerinden bu tr nedenlerle d!lanan Rameauya arka km! sayl insanlar arasnda, Franois-Marie Voltaire gelir. Ya!amnn ilerleyen yllarnda ise, ba!langta kendisine d!manca davranan Lully yanda!larnca da benimsendi"i grlr. Barok a"nn al!kanlklarna neredeyse hepten aykr k!lar yapt" halde, ykseli!teki Rokoko Akmnn glgesinde kalan Rameau, sonralar Christoph Willibald Gluck gibi besteciler tarafndan, erken Klasik dneme gei!in verdi"i gvenle kta-apnda uygulanacak Senfonik-Dramatik yakla!mn ncs olmu!tur. Jean-Jacques Rousseau (1712-1778), tinsel do"allk ile romantizmin iieli"ini bu dnemde ilk irdeleyen ve #htilalin temellerini hazrlayan bir yazar olmann d!nda, amatrce hrsla mzi"e de ynelmi! nl Fransz devrimci d!nrdr. #talyan Opera buffann etkileri Fransaya ilk kez Pergolesinin Hanm Olan Hizmeti (La Serva Padrona) adl yaptyla girdi"inde, yenili"e kucak aanlarn ba!nda gelen Rousseau, yanda!laryla beraber tarihte Soytarlar Sava! (Guerre des Bouffons: 1752-54) diye bilinen kltrel kavgada yer alm!tr. Kral XV. Louis, Rameau ile Lully yanllarnn saffnda dururken, aykrlk olsun diye, Kralie de #talyan buffonistleri kollam! ve Saray ats altnda ciddi bir fikir uyu!mazl" ba! gstermi!tir. Rousseau bundan dolay Kralienin ate!li bir destekisi olmu!, Kraln evresini her frsatta ele!tirmekten geri durmam!, bu da yetmiyormu! gibi, yeniliki beklentilerin bir gstergesi olarak, kendince bir operet (Le Devin du Village) bile yazm!tr. Mzi"inde devrim niteli"inde pek bir!ey grlmeyen bu sade eserin asl ilgi ekici taraf, yine Rousseaunun kaleme ald" librettosunun konusudur. Hikayede, Antik Mitolojiye dayanan Lullyye zg Lirik-Trajedinin yerini, krsal kesimde ya!ayan, iftilik ve hayvanclk yaparak geimini sa"layan kyller ve pastoral gerek ya!amdan sahneler alm!tr. Bylece, adna Opera comique denilen zgn bir ifade, Fransz Rokoko slubunda yerini bulmu!tur. #talyada erken Rokoko esinlerini ilk grd"mz bestecilerin ba!nda gelen Antonio Vivaldi (1675-1741), ya!amnn ilerleyen yllarna zg olgun Venedik kvamnda, yumu!ak ve dokunakl, ne!e ile hznn sarma!t", duygulu ve insancl ynleriyle gnl ok!ayan !aheser mziklerin yaratcsdr. E"er bestecinin Drt Mevsim adl Konertolarn dinlemi! iseniz, #talyan dolcezzasn kusursuz aktarabilen bu byk sanat adamn takdir etmemek elde de"ildir. Cbbesinin rengi yznden Kzl Papaz lakabyla anlan Vivaldinin, 400 a!kn Konerto ve 40 civarnda Opera besteledi"i bilinmektedir. Tarzyla J. S. Bach da ok etkilemi! olan Vivaldi, Ge Barok dneminin en nemli bestecilerinden saylmaktadr.
8

18. Yzyl sonu itibariyle Operada grlen reformlar, aslnda #talyan Opera seria (ciddi opera) ve recitativo secco (kuru resitatif) kalplarna kar! ba!kaldr niteli"indeydi. Buna en gzel rnek olarak, !ark, dans ve konu!ma tekniklerini hicivle kayna!trm! ilk Ballad Opera olan Dilencilerin Operas (The Beggars Opera) gsterilebilir. Glliverin Seyahatleri romannn yazar Jonathan Swiftin fikrinden yola klarak, John Gay tarafndan librettosu ile szleri yazlan ve (Dr.) John Christopher Pepuschun, o"unlu"u alnt halk ezgilerini arranje etmek suretiyle bestecisi oldu"u bu Opera, prmiyerinin Londrada gsterime girdi"i 1728de pek byk be"eni toplam!, #ngiliz Monar!inin basklarna ra"men ve halkn srekli ilgisi sayesinde defalarca oynanarak, alannda bir "r am!tr. Bylece, hep kanksanm! kurgularda ve ayn tip ciddi dramatik ya da trajik ykler ieren Antikite yknmecisi Barok eserler, gn gelip de kentlile!en varsllarn dnyeviyeti de"i!iklik taleplerine yeti!ememeye ba!laynca, #talyada Napoli Okulundan kopan Opera buffa, #ngilterede az nce bahsi geen Ballad Opera, Fransada Paris Okulunun bir uzants biiminde Opera comique ve ardndan Almanyada Berlin Okulunun etrafl aray!lar sonucu geli!tirilen Singspiel (!arkl oyun), ortaya km!tr. Rokoko yolunda katedilen bu de"i!im a!amalarnn Klasik mzi"i nasl etkiledi"ini anlamak iin, ayn nesilde ama farkl ortamlarda ya!am! nl besteciler zerinden ksa bir inceleme yaplmas gerekiyor. Buna hemen a!a"da giri!ilecektir. Rokokodan sonra Klasik: Rokoko ile aslnda ok yakndan akraba olan Klasik mzik, ncl style galant gibi ksa soluklu ve hafif yaplardaki solo, det, trio veya benzeri Oda mzi"i paralar yerine, sonralar btn ynleriyle geli!tirilecek olan Sonatlarda, Kuvartetlerde, Senfonilerde ve Konertolarda etkinli"ini srdrm!tr. #lkin Rokoko izleri ta!yarak ba!layan Symphonie Galante, ykseli!teki ince metodik estetikle biimlendirilerek, bildi"imiz Klasik Senfoniye dn!ecektir. Az ileride bahsi geecek olan Mannheim Okulunun bu geli!imdeki katks da grlecektir. Rokoko mzik, Barok ile Klasik arasnda kritik bir kpr i!levi grm!tr. Barokun a"dal, karma!k ve yo"un dokusu ile, Rokokonun gayet a"rba!l, kibar ve ssl duru!u kar!la!trld"nda, Klasik mzi"in bu iki u nokta arasnda, ikisinin tam ortas saylabilecek bir konuma yerle!ti"i sylenebilir. Bu konuyu biraz daha amak iin, do"rudan Rokoko ile Klasik mzi"i kar!la!trmak ve Rokokonun Klasi"e aktard" mirastan bahsetmek gerekir.

Ancak ncelikle, Baroku tamamen geride brakan Klasik mzi"in do"u!undaki tarihsel etmenler ksaca incelenmelidir. 18. Yzyln tam ortasndan itibaren ba!lad" kabul edilen Klasik, kendinden nceki Barok mzi"i terkederken !u temel gerekelere dayanyordu: Barok sanat, ciddi formlardaki yo"un ve kusursuz polifonik i!leni!iyle, ancak pahal bir mkemmelcilik olabilirdi; keza, retimi hayli u"ra! gerektiriyor, genelde pek g alnabilir besteler biiminde yazlyordu. Bu srada, alg ile yorum teknikleri ilerlemekte ve Piyano gibi geni! ifade alanna sahip alglar imal edilmekte idi. ! Barok, di"er bir bakmdan gcn ve snf smrsnn simgesi olmu!tu. Kltrel ayr!malar, Baroku neredeyse tamamen dini ve aristokratik snflarn mal haline getirmi!ti. #ktidar elde bulunduranlara kar! frsat do"duka ayaklanmaya ba!layan yoksul kitleler, smrenlerle ili!kilendirilebilecek neredeyse her tarz reddetmeye hazrd. Varsl kesimler de bu toplum dinamiklerine kar! kaytsz kalamazd. ! Barok mzik, orta kesimden Avrupa insannn kulak zevkine artk hitap etmiyordu. Barok eserlerin zmsenebilmesi iin yksek dzeyde mzik e"itimi ve kltr gerekliydi. Bu ise byk sava!lara girip kan ve ekonomik skntlar eken devletler iin szkonusu olamazd. Avrupada mzik her halikarda vazgeilmezdi. Bylece, de"i!en ko!ullara gre yeti!mi! yeni nesil mzisyenler ortaya kmaya ba!lad. ! 1776da Okyanus tesinde Amerika Birle!ik Devletlerinin ba"mszl"na kavu!masnda etken olan ilerici ve zgrlk devrim d!ncesi, Avrupa genelinde sosyo-politik alkantlara neden olmaktayd. Haliyle, yeni ya!am ko!ullarna uyum sa"layabilecek ve gnn Aydnlanma a" ortamna ko!ut bir tarz yaratlmalyd. Bu denli kkl bir demokratik ba!kaldrnn ifadesine ve halklarn ba"mszlk ile zgrlk beklentilerine yara!r bir slup geli!tirilmesi !art olmu!tu. Barok ile Klasik arasndaki gei! a!amalar, elbette yukarda anlatlanlardan ibaret de"ildir. Dahas, bir sluptan di"erine dn!m ne kolay, ne de ani olmu!tur. Sanat asndan talep edilen armonik sadele!menin ve belirginli"in ifadesi olan Klasik, Baroka zg fazlalklarn zamanla atlmasyla elde edilmi!tir. Zaten, epey hafifletilmi! mzik dokusuyla Rokoko, bunun altyapsn nemli lde sa"lamaktayd. Barok mzi"in yapta! olan dolgun kontrapuanla beste iindeki btn seslere e!it derecede nem verilmekteyken, Klasik mzikte, ba!lca ezgi olan soprano partisi ncelik kazanm!, bas e!li"i de mmkn olduka sadele!tirilmi!tir. Yek-grlkteki Barok motiflerin, para boyunca dzenli devinen bir makina gibi durmakszn ve kadanslar yapa yapa kar!k akorlar ortaya koymas szkonusu olurken, Klasik mzi"in kurgusunda dinamiklerin, nota nanslarnn ve duygu ifadelerinin ztlklar kullanlmak suretiyle, para boyunca dzenli duru!lar ile kalk!lar birbiri ardna eklemlenerek, hecelerin btnnden olu!an homofonik mozaikler elde edilecektir.
10

Klasik mzikte bu tr mozaiklerin biraraya gelmesiyle olu!an ksmlarn sergiledi"i, tpk grsel sanatlara egemen olmu! benzeri bir mimariyi andran, yap, dneme yepyeni bir yaratclk anlay! getirmi!tir. Yukarda anlatt"mz zellikleriyle, Klasik mzi"i en iyi betimleyen ba!tac bir rnek, Wolfgang Amadeus Mozartn Eine Kleine Nacht Musik adl Yayllar Serenaddr. Barok a"nn soyut d!nce biimi, yerini dengeli bir mantkll"a braktka, mzikteki duygu ifadelerinin alglanp uygulanmasnda da byk geli!meler ba! gstermi!tir. nceleri Klavsen eserlerinde nota dinamikleri ve ba"lar hi yazlmazken, Aydnlanma a" boyunca seslerin insanda yaratt" ruhani a"r!mlar sistematize edilmeye ba!lanm! ve kulakla duyulabilecek olan btn nanslarn ka"t zerinde belirtilmesi gereksinimi do"mu!tur. Bunlarn yansra, hznl, narin, oyuncu, mutlu, ne!eli, co!kulu, ciddi, yce gibi kavramlarn partitrlere yanstlmasnda, bir esere ait herhangi blmn belli bir duyguyu aktarmakla snrlandrlmas szkonusu olmam!, ayn blm iinde e!itli duygu devinimleri cesurca i!lenmi!tir. Avrupa apnda Klasik Opera devrimini gerekle!tiren ok nemli bir besteci, ad yukarda geen Christoph Willibald Glucktr (1714-1787). Alman kkenli Gluck, erken mzik e"itimini Cermen Bohemyada edinmi!, 1732de Pragda kald" dnem boyunca viyolonsel ve kompozisyon dersleri alm!tr. Daha sonraki yllarda, ksa bir sreli"ine u"rad" Viyanada kar!sna kan frsat de"erlendirerek, #talyaya gitmi! ve ad mzik tarihinin bu dneminde yer edecek olan Giovanni Battista Sammartini ile al!malara koyulmu!tur. Kompozisyon e"itimini tamamlayp yapt" bestelerle ilgi grmeye ba!layan Gluck, bir davet zerine #talyadan ayrlp Londrann yolunu tutmu!tur. Seyahati boyunca Paristen de geen besteci, bu renkli ortamn kltrel ve mzikal yapsn inceleme frsat bulmu! ve ileride yazaca" eserler iin temel olu!turacak pek ok tecrbe kazanm!tr. Ancak, Londrada #talyan slubuyla fazla ba!ar elde edemeyen Gluck, Opera seria be"enisinin gitgide azald" gzleminden yola karak, kendine has yeni bir slup yaratmak zere 1746dan itibaren al!malara ba!lam!tr. En nemli dramatik eserlerinden olan Orfeoyu 1762de yazm!tr; bu da bestecinin altyap hazrl"yla geirdi"i onca yl gzler nne sermektedir. 18. Yzylda Opera binas olmayan veya Saray Operalarna halkn ula!amad" Avrupa !ehirlerinde, gezgin sanatlar bu eksikli"i gideriyorlard. Bu !ekilde Gluck, hem Opera yneticili"i konusunda tecrbe edinmi!, hem de Dresden, Hamburg, Kopenhag, Prag gibi beldelere mzi"iyle ula!ma imkan bulmu!tur. Modern mzik dramasn eserlerinde sklkla i!leyen Gluck, Orfeo ve Euredice, Alceste, Paride ve Elena, Iphignie en Tauride ve Iphignie en Aulide gibi byk Lirik-Trajedi Operalarna zellikle !air Ranieri de Calzabiginin (1714-1795) librettolarn kullanmak suretiyle Fransz edebiyatnn etkilerini
11

aktarm!tr. Senfoni mimarisinde kulland" orkestral alglar ve armoniyi i!leyi! tarz zerinden Gluck, Rokoko ile Klasik arasnda gze arpan ba"lar olu!turur. zellikle Pariste ve Viyanada tannm!l" artan besteci, son yllarn Avrupa mzik dnyasnn ba!kentinde emekliye ayrlm! olarak geirecektir. Gluck, Klasik ncesi ile Klasik dnem mzikleri arasndaki bo!lu"u dolduran en nemli bestecilerdendir. J.S. Bachn ilk evlili"inden ikinci byk o"lu ve Rokoko-Klasik gei! dneminin gayet iyi bilinen bestecilerinden olan Carl Philip Emmanuel Bach (1714-1788), Haydndan bile nce Sonat biiminin olu!umunda kilit rol oynam!tr. 27 yl boyunca, kendisi ok iyi bir fltist olan Prusya Kral II. Byk Frederickin himayesinde Saray Harpsikordisti olarak, Klavye iin besteledi"i 200 a!kn iki ve blml eserinde, formatif ve tematik geli!meyi oktan sa"lam! oldu"u grlr. Klasik Sonat biimi altyapsnn daha o a!amada yeterince sa"lamla!trld" belli olmaktadr. Sonatlarnn yansra, Konertolar, Senfoniler, Oda ile Kilise mzikleri ve trl !arklar yazm! olan bestecinin, ge Rokoko a"nda Klasik ncesi etkiler ta!yan eserlerinde, kendinden sonra yldz parlayacak olan Mozart ile Haydna nasl nclk etti"i aka grlebilmektedir. Carl Philip Emmanuelin, a"abeyi Wilhelm Friedemann (1710-1784) ve babasnn ikinci evlili"inden kk karde!i Johann Christian (1735-1782) ile olu!turduklar sonraki nesil Bach ailesi, mzik tarihinde hayli nemli bir yer tutmaktadr. W. F. Bach, babasnn denetiminde yeti!ti"i ve onun daha ok ilgi oda" oldu"u halde, Barok yolundan gitti"i iindir ki, gen Bachlar gnmzde daha iyi tannrlar. #ngiliz Bach olarak da anlan Johann Christian, uzunca ksmn Londrada geirdi"i hayatnn kalannda, #talya yllarndan edindi"i dolcezza slubuyla #ngiliz Rokokosuna arpc katklarda bulunmu!tur. 1764te kk Mozartn #ngiltereyi ziyareti esnasnda kendisiyle tan!ma frsat bulan J. C. Bach, ona hayran kald" bir yana, galante tarzyla daha 8 ya!ndaki gen dehay da derinden etkilemi!tir. alglarn evrimi, Senfoni Orkestrasnda gzard edilemeyecek kadar nemli izler brakm!tr. Bunlardan en nemlisi her halde Piyanonun icaddr. Grece gen bir mzik aleti olan Piyano, 1709da Bartelommeo Cristofori tarafndan geli!tirildikten yarm yzyl sonra, Klasik mzi"in en temel alglarndan biri olmu!tur. Tarihi boyunca oktav says, tnsnn kalitesi, tu!esinin esnekli"i, virtzite da"ar ve dinleyici ra"beti hzla artan Piyano yznden, Klavsen gittike daha seyrek kullanlr hale gelmi! ve zaman iinde neredeyse tamamen unutulmu!tur. Barok mzikteki Basso continuo (srekli bas) e!li"in yava! yava! terkedilmesiyle, ortaya kan bo!lu"u dolduracak farkl yntemler aranmaya ba!lanm!t. Rokoko sslemeleri, szkonusu bo!lu"u doldurma yntemlerinden biriydi. Ancak, makina devinimi yerine tematik geli!menin benimsenmesi, bahsedilen bo!lu"u daha da belirgin hale getirmi!tir.
12

Bunun zerine, Klasik mzikte Senfonik pasajlar birbirine ba"lamak iin Fransz Kornosu kullanlm!tr. Yumu!ak ile !iddetli arasnda trl nanslara sahip temiz ve srekli sesiyle Korno, cazip bir ba"la alg olarak kabul grm!tr. Ba!langta belirli tonalitelerle snrl olan Kornonun kromatik sesler karabilmesi mmkn olmuyordu; mzisyenler zel a"z hareketleri ve sazn kala"nda ellerini yumruk yapmak suretiyle ara sesleri elde edebiliyorlard, ki, bu yntem do"al olan do"u!kanlar srasndan daha renksiz sesler veriyordu. Zamanla Kornoya pistonlar eklenerek kromatik zellik kazandrlm!tr. Haydn, Mozart ve Beethovenin nl Senfonik yaptlarnda ska grlebildi"i gibi, tematik dokunun sa"lamla!trlmasnda ve tonal motiflerin birbirine ba"lanmasnda Korno kpr rol oynar. Nefesli alglardan Klarinetin de, (Chalumeau adyla) 18. Yzyl ba!larndaki icadndan ksa sre sonra, Senfoni Orkestrasna girdi"i grlr. Ba!langta, Trompete benzer sertlikte sesiyle orkestrada Kornolara e!lik etme grevini stlenen Klarinetin, zamanla geli!tirilip, C. W. Gluck ve Johann Stamitz gibi besteciler tarafndan Senfonik yaptlarda cesurca kullanld"n grrz. Mozart ile doru"a eri!en Klasik slubun, Piyano, Korno, Klarinet ve di"er orkestral alglarn olgunla!tklar dneme rastgelmesi dikkat ekicidir. Klasik mzik, duygu ifadelerinin dinleyiciye sunulu! biimi bakmndan, bir eser iinde e!itli vurgular dn!ml olarak aktarmay ve trl ruh hallerinin kar!m bir etki yaratmay amalar. Senfoninin geli!iminde ok nemli rol oynam! alg evrimiyle do"an yenilikler, Almanya, Avusturya ve #talya eksenli e!itli akmlarn ve okullarn sahasnda, btn olanaklardan yararlanlarak uygulanm!tr. 1700l yllarn ortalarna do"ru, Fransz Rokoko mzi"in kaymak tabakaya zel soylu duru!u, Avrupann aydn halk kesimlerine hitap edebilecek kurguda ve boyutlarda olmaktan kmaktayd. Ayn yzyl iinde Newton, Hume, Gauss, Voltaire, Liebniz, Kant gibi byk bilim-felsefe adamlarnn at" "rda, batl inan!lara dayanan ve gizemli soyutlardan ibaret olan d!nce kalplarnn terkedildi"ini, bunlarn yerini zgr mant"n ve belirleyici lm metodolojisinin ald"n hatrlamak gerekir. Style galantn da szkonusu yakla!mlar !"nda geli!tirilerek, adna sonradan Klasik denilecek mzik tarzna dn!mesi, i!te, Alman ve Avusturya kkenli bestecilerin ba! ekti"i Aydnlanma a" ruhu tarafndan ba!arlacaktr. Bu a!amada, szkonusu bestecilerin iinde yeti!tikleri dneme yn veren ba!lca Okullardan bahsedebiliriz.

13

Klasik mzi!in olu"umunda etkin olan Okullar: Aydnlanma a"nn mzik merkezlerinden Berlin Okulu, Fransa k!l Rokokoyu Cermen topraklarnda Empfindsamkeit (duygululuk) olarak sunmu!tur. Alman duygusall"nn zgn bir ifadesi olarak ortaya kan Sturm und Drang, yani Frtna ve Gerilim, nRomantik Akm diye betimlenebilecek olan Empfindsamer Stili yaratm!tr. A!r duygusal ini!-k!lara hakim ve a"rba!l Fransz Rokokosunun, boyun e"mez ve dizginlenemez Alman ruhuna dar gelmesi sonucu, yumu!aklk-!iddet ve hzn-ne!e gibi ztlklarn zgr dokunu!larla kullanmna ynelinmi!tir. Prusya Kral II. Frederick etrafnda toplanan bu akmdan besteciler (C. P. E. Bach, G. C. Wagenseil, G. M. Monn, L. F. Gassman), Rokokodan Klasi"e gei!te Empfindsamer tarzn geli!tirerek etkin olmu!lardr. #talyann Napoli Okulundan yeti!mi! bestecilerden Giovanni Battista Sammartini (1701-1775), Gluck, Haydn ve Mozart etkiledi"i bir yana, Klasik Senfoninin olu!turulmasnda katks olan nemli bir ki!iydi. Ayn dnemde ya!am! olan Rinaldo di Capua (1710-1780), Operalarnda #talyan dolcezzasn Klasi"e aktarabilen bir besteci olarak dikkat eker. Giovanni Battista Pergolesi (1710-1736) ise, ksa mrnde retmi! oldu"u nl yapt Hanm Olan Hizmeti (La Serva Padrona) adl Opera buffa ile, Fransz mzikli sahne sanatlar devrimine yukarda bahsetti"imiz biimde nclk etmi!tir. Mzik tarihinde nemli bir yer i!gal eden Mannheim Okulu, adn co"rafi olarak Paris-BerlinViyana geninin ortasnda kalan !ehirden alr. Palatin Kontu ve Bavarya Dk Karl Theodorun (1724-1799) sanat ile edebiyata duydu"u yo"un ilgi ve masraflardan kanmayarak sa"lad" geni! destek sayesinde, Mannheim !ehri ksa zaman iinde mzeleri, ktphaneleri ve bilim-sanat-mzik kurumlar ile Avrupann nemli kltr merkezlerinden biri olacaktr. Kont, !ehirde bulunan btn ressamlar, mimarlar, heykeltra!lar, mzisyenleri, !arkclar ve aktrleri sarayna ba"lam!tr. Kendisi de yetenekli bir mzisyen olan Theodor, saraynda al!lagelmemi! bir grup mzisyeni toplayarak Mannheim Okulunu olu!turmu!tur. #ki ku!a"a ayrlan bu okulun ba!lca kurucular arasnda Johann Stamitz (1717-1757), Franz Xaver Richter (1709-1789), Ignaz Holzbauer (1711-1783), Christian Cannabich (1731-1789), Franz Beck (1730-1809) ve onlarn ardndan gelen gen akm besteciler arasnda Karl Stamitz (1746-1801), Anton Stamitz (1753-1820), Wilhelm Cramer (1745-1799), Luigi Boccherini (1743-1805) ve Carl Cannabich yer alr. zellikle Johann Stamitzin nderlik etti"i Mannheim Orkestras, Klasik mzi"e Senfonik crescendoyu getirmi! olarak bilinir. Yeniliki Mannheim Orkestrasnda, tarihte ilk kez Davullarn, bakr alglar ile flemeli alglar birlikteli"inin ve ar!eleri sistematize edilmi! Yayllarn btnnden olu!an bir
14

kayna!m grlr. Dnemin Alman anlay! denebilecek Gebrauchsmusik (i!levsel mzik) tr Senfonik yap aray!larna ok nemli katklarda bulunan Mannheim Okulu, sonralar Haydna atfedilen Sonat biiminin geli!tirilmesindeki baz temelleri de hazrlam!tr. Viyana Okulu diye tannan akmn do"rudan Klasik mzik ile ba"da!trlmas hi de tesadf de"ildir. Viyanann gerek kltrel adan merkezi konumu, gerek Avusturya-Macaristan #mparatorlu"unun ba!kenti olmas, 18. Yzyln sonlarna do"ru Avrupann drt bir k!esinden yetenekli mzisyenleri cezbedecek ne ula!an bu beldeyi Klasik mzi"in zde!le!ece"i bir mekan haline getirmi!tir. Haydn-Mozart-Beethoven lsnn mensup oldu"u Viyana Okulu, aslnda Avrupa apnda e!itli mzik yakla!mlarnn birle!mesinden olu!an bir sentezdir. Nitekim, Haydnn erken dnem eserleri geleneksel Slav ve Macar halk ezgileri ierdi"i gibi, sonraki olgun bestelerinde #talyan, Fransz, Alman, hatta #ngiliz etkiler grlebilir. Benzer biimde, Mozartn erken dnem eserlerinin Bohem ve ekoslovak Rokoko etkileri ta!mas kadar, daha sonraki bestelerinde ierik olarak Alman Empfindsamer Stil ile #talyan dolcezza ruhunu yanstmas, onun Avrupa seyahatleri boyunca zmsedi"i kozmopolit bir kltr birikiminin rndr. Daha anla!lmaz bir besteci olan L. V. Beethovenn erken dnem eserlerindeki Haydn ile Mozarta yakn, fakat sevimlilikten neredeyse yoksun ciddi Alman slubuyla, olgun bestelerindeki Romantik Akmn duygusall" ve insancll" aka eli!ir. Saylan bu ve nice di"er bestecilerin sekin yaptlar dinlendi"inde, Klasik tarzn aslnda epey geni! bir ifade yelpazesini iine ald" grlr. Aydnlanma a"nn son savunucularndan Fransz Voltaire, #sko Hume ve Alman Lessing ldkten sonra, sturuplu mantkll"n kat kurallarna dayanan anlay! yerine, sonradan Romantik Akmn temelini olu!turacak zgr duygusall"n, insancll"n ve do"a a!knn sentezi gemi!tir. Tam da bu noktada, Klasik kavramnn kk ald" eskinin ve gzelin zlemi, yeni enstrumental kalplar iinde doru"a ula!acaktr. 18. Yzylda sava"lar ve siyasal de!i"imler: Osmanl #mparatorlu"unun II. Viyana Seferi sonrasnda, Sadrazam Merzifonlu Kara Mustafa Pa!a komutasndaki ordunun, ihanetler ve taktik hatalar yznden 1683te bozguna u"ramasn izleyen 1699 Karlofa Andla!mas, hem Osmanldaki k!n, hem de Avrupal devletlerin Do"uya ynelik genel siyasetindeki de"i!imin ba!langcdr. Tarih haritalarnda grlece"i zere, 18. Yzyln ba!ndan itibaren gl Avrupa hanedanlarnn toprak kazanmlar, taraflarn snrlarnda byk de"i!ikliklere yolam!tr. Batnn Osmanlya kar! bundan byle taknaca" tutum, savunma maksatl olmaktan km!, saldrgan ve geriletici dzeylere varm!tr.
15

16. Yzylda ya!am! Hristiyan rahip Martin Lutherin, Papalk otoritesine ba!kaldrsnn bir sonucu olan Protestan Kilisesi, 18. Yzyl itibariyle, Kuzey Avrupaya gzard edilemez lde yaylm!t. Dinde Reforma kar! olan XIV. Louisnin, Protestanlar lkesinde yasad! ilan etmesi, Kraln iktidarna ynelik bu akmn o dnemde olu!turdu"u tehdidin boyutlarn aka sergilemektedir. Bunun zerine Protestan Prusya, Fransz zulmnden kaan dinda!larna kucak am!tr. Fransa ile #spanyann tutu!tu"u Veraset Sava! (1701-1714) da ayn zaman dilimine rastlar. Alpler-tesi Avrupa milletleri, Protestanlk mezhebini, ba!ta Vatikann basklarndan kurtulabilmek iin, benimsemi!ler, ardndan devlet yaplanmalarnda bunu iselle!tirerek tam layikle!menin yolunu am!lardr. 1740ta Kutsal Roma-Cermen tahtna #mparatorie Maria-Theresann (1717-1780) gemesiyle, Prusya Kral II. (Byk) Frederickin (1740-1786) sava! ilan etmeksizin Viyanann 250 km kuzeyinde kalan savunmasz Silezyay i!gal etmesi, pe!pe!e yllara denk gelmektedir. Avusturya iinde bylelikle ba! gsteren siyasal alkantlar, iktidar mcadelesi dnemi olarak anlr. Ki!ilikleri, hedefleri ve ya!amlar birbirlerine neredeyse tamamen zt olan bu iki hkmdar, ktann siyasal tarihinde byk de"i!imlerin ya!and" bir evrede, Avrupa sahnesinin ba! aktrleri olacaklardr. #mparatorie Maria Theresa, koyu Katolik inanca sahip bir kadn olmann yansra, ocuklarna kar! iyi bir anne ve ulusunun koruyucusu ana vasfl bir ynetici idi. Kral II. Frederick ise, stratejist bir asker ve Fransz Aydnlanma Akmnn etkisi altnda bir felsefecid!nr olarak, sadece kendisine, devletine ve vatanna do"rudan hizmet edebilece"ine inand" pragmatik Protestan de"erlere sahipti. Hatta bunun iin, dost-d!man ayrm yapmakszn, rakiplerine kar! komploya bile ba!vurmay gze alabilecek yapdayd. Frederickin sava! e"ilimleri, ordusunu lkesinden iyice gneye, Bohemyaya yneltmesi noktasna vard"nda, Avusturya, geni!leyen Prusya kar!snda Cermen topraklarndan nemli lde mahrum edilmi! oldu. Prusyann olu!turdu"u tehlikeyi farkeden Fransa ve Rusya, tehdit unsuru haline gelen bu Krall" nceki snrlarna ekilmeye zorlamak iin Avusturya ile 1756da ittifak yaptlar. 7 yl boyunca sren kanl sava!larda Byk Frederick, nvann hakkedecek ustalk ve liderlik sergileyerek, kar!sndaki gl koalisyona meydan okudu. Ancak, birok sava! kazanmasna ra"men, Avusturya ile Rusyann ordularn birle!tirmesi onu mutlak bir yenilgiye gtrecek gibi gzkyordu. Kabu"una ekilerek savunmaya geen ve yenilece"ine kesin gzyle baklan Prusyann kaderinde beklenmedik bir geli!me ya!and: Rusya ariesi Elizabeth (Elizaveta Petrovna) 1762de ld ve tahta bir Alman prensi olan, Frederick hayran III. Peter kt.

16

Yeni ar hi vakit kaybetmeden (6 ay sonra kendi sonunu hazrlayaca" talihsiz bir hamlede bulunarak) Prusya ile bar! andla!mas yaparken, e!zamanl olarak, Amerikadaki o"u Fransz Kolonisini ele geiren Britanya, kta kom!usu hasmna yneldi. Fransa bylelikle do"u cephesinde sren sava! iin olanaklarn daha fazla seferber etmekten kanarak Orta Avrupa sahnesinden ekildi. Hazinesi tkenmeye yz tutan Avusturya da sava!a devam edemeyece"ini anlayarak, 1763te Prusya ile Hubertusburg Bar! Andla!masn imzalad. Cesareti, kahramanl" ve esasen !ansyla Avrupada n yaylan Prusya Kral Byk Frederick, Yedi Yl Sava!larnn sonunda, Avrupal byk gler arasndaki merkezi yerini korumu! oldu. Frederickin zaferleri sayesinde, Aydnlanma a" yeni bir sre ierisine girmi!tir. XIV. Louis ve mttefikleri iin devlet ve hkmdar arasnda bir fark yoktu; nitekim Fransa Kral L'tat, c'est moi (Devlet benim) szyle bunu vurguluyordu. Kral, yerle!ik inan!a gre lkesini mutlak olarak Tanrnn izni ve kutsamasyla diledi"ince ynetirdi. Oysa Protestanl"ndan tr din ile dnyeviyeti ayran Frederick, Monar!inin insan maddiyatna ynelik i!levleri ve sorumlulu"u oldu"unu, bu yzden devletin ho!grl layik ve ehil insanlarca ynetilmesi gereklili"ini savunuyordu. Fransz reelpolitik edebiyatn yakndan tanyan ve gnn mantk gereksinimlerini idrak eden II. Frederick, yannda yer alan Alman Prensler ve Protestan Psikoposlarla birlikte Aydnlanmac Mutlakiyetilik uygulamasn ba!latm!tr. Bu felsefe, zgrlk insancl d!nce ile aklc otokrasiyi birle!tiren bir bak!n ifadesiydi. Frederickin rakipleri olan Bourbon, Habsburg (zellikle Maria Theresann o"lu II. Joseph ile ardllar) ve Romanov hanedanlar bile, karlar lsnde szkonusu yakla!mn uygulanmasn onaylam!lardr. Buna gre, akademilerin ve niversitelerin serbest geli!imine ncelik verilerek, d!nce zgrl" kapsamnda sanat ile bilimlere te!viklerde bulunulmu!, ekonomik ve kltrel ynden genel ya!am kalitesi ykseltilmi!tir. Despotizmin halklar zerinde merhamet, anlay! ve erdem esasna gre uyguland" Aydnlanmac Mutlakiyetilik, hmanizmin ve e!itlikili"in nem kazanmasna, zel mlkiyetin ve modern tarm toplumunun ortaya kmasna, derebeylik dzeninin da"lmasna, ticaretin serbestle!mesine ve sanayinin geli!mesine yolam!tr. Bunlar Klasik mzi"in olu!umundaki ana siyasal-toplumsal etmenlerdir. 1783 Fransz #htilali ncesinde ve hemen sonrasnda XVI. Louisnin (1754-1793) hkmdarl" dnemi, Fransann ciddi mali skntlar ekmeye ba!lad", snf ayrmnn iyice belirginle!ti"i ve Aydnlanma Akmnn insanlara zgrlk devrim d!ncesini a!lad" zamanlard. A!a" kesimden halkn maddi olarak gitgide daha ok fakirle!mesi, devletin
17

srekli olarak borlanmas, burjuva ve aristokratik kesimlerin karlarnn her!eyin stnde tutulmas gibi durumlar, #htilali tetiklemi!tir. Meclisinin dahi Saray aleyhine kararlar alacak noktaya gelmesiyle, XVI. Louisnin saltanat bunalma girmi!ti. Meclisi da"tan Kral ile ihtilafa d!en burjuvazi, halk ayaklandrmak suretiyle hkmdar devirmi!lerdir. Smr, sefahat ve yolsuzlukla zde!le!en XVI. Louis ile yaknlar idam edilmi!tir. Fransada ilk kez Cumhuriyetin ilan edilmesiyle sonulanan #htilal, Avrupa tarihinde bir dnm noktasdr. Fransz #htilali, ge Klasik - erken Romantik algsn da derinden etkilemi!tir. #htilal sonrasnda, askeri birlikler kumandanl"ndan ya!am boyu Konsll"e, ardndan #mparator makamna ykseldi"i dnem boyunca, Fransann i dengesizli"ini dzene sokmaya al!an Napoleon Bonaparte (1769-1821), libert, galit, fraternit (zgrlk, e!itlik, karde!lik) devrimci slogann !ahsi emelleri iin kullanarak mutlak iktidar eline geirecektir. 1804te #talyadan getirtti"i Papann da ta giydirmesiyle, Fransz Cumhuriyetini ykp Monar!iyi geri getiren Napoleon, lkesinin iinde bulundu"u mali skntlarn zm iin maceraperest fetihlere ynelerek, sava! ganimetleriyle milli ekonomideki darbo"azlar telafi etme yolunu seecekti. #mparator olmasnn hemen ardndan, Avrupann yerle!ik gleriyle byk sava!lara tutu!an Napoleon, birka yl ierisinde #spanya, Avusturya ve #talya topraklarnn byk blmn i!gal etti. Viyanay ve Romay ksa srede fetheden #mparator, ordusu iin felaketle sonulanacak olan 1812 tarihli Moskova Seferine de kalk!acakt. Sa"lam temellere dayanmayan ve aile ba"lar ile ynetilen Fransz #mparatorlu"u, srekli fetih hayalleri pe!inde ko!an Napoleonun ngrsz saldrganlk siyaseti ve lmcl Rusya i!gali kalk!mas yznden sarslmaya ba!lad. # ayaklanmalar, mali bunalmlar ve byk askeri kayplar ya!ayan Fransz ordular, mttefik kuvvetlerin pskrtmesi kar!snda srekli geri ekilmek zorunda kald ve 1813-1814 yllarnda Fransa mttefik kuvvetlerce i!gal edildi. Srgne gnderilen Napoleon, lkesini srkledi"i ykmdan kurtarmak hevesiyle son macerasna atlarak, 1815te esir tutuldu"u Elba Adasndan kat. Ayn yl Belikada Waterloo Sava!na giri!en Napoleon komutasndaki Fransz ordusu, Wellington Dk Arthur Wellesley komutasndaki mttefik kuvvetlerce bozguna u"ratld ve Napoleon, lnceye kadar ya!ayaca" Saint-Helena Adasna son kez srgne yolland. Kutsal Roma-Cermen #mparatorlu"unun yklp kllerinden Avusturya #mparatorlu"unun do"masna yolaacak lde Avrupay sarsan Napoleon Sava!lar sonucu, kta uluslarnn snrlar byk lde yenilenmekle kalmam!, ayn zamanda ne kadar yapay izildikleri bir kez daha grlm! oldu.
18

Klasik sonat biimi ve olu"umu: Ge Barok dneminden olgun Klasik dneme gei! boyunca, Sonat biiminin olu!turulmasn sa"layan tarihsel geli!meleri yukarda etraflca irdeledik. Barok mzi"inde, vurgulu ve uzun kadanslar, srekli ritmi sonlandrmak iin ancak parann biti!ine saklanrd. Aksi halde, bestenin akcl" ve btnl" tehlikeye girebilirdi. Klasik mzi"in ise, kadanslardan sonra da bir parann uzun sre devamn ve btnl"n sa"layabilmek zere, yeni ve sa"lam bir tmceleme-vuru! sistemine gereksinimi vard. 18. Yzyl sanatnda simetriyi geciktirme ve dolgunluk verircesine sona saklama e"ilimi, mzi"in dramatik ifadesinde, ezgi, armoni ve vuru! desenlerinin yayvan bir kanvasta belli-ba!l karakterlerde rlmesine yol am!tr. Barok slubunda grebilece"imiz (da capo aryas gibi) eski dura"an simetrilerden bazlar bu do"rultuda geli!tirilmek suretiyle, zt bak!l biimler elde edilmi!tir. Ba!langta bu biimler ezgi olarak A-B : A-B, tonalite olarak da A-B : B-A srasn alm!tr. Rameau, Corelli ve Scarlattinin eserlerinde bolca rastlad"mz bu yap, Klasik Sonatn ba!lang noktasdr. Gnmzde Sonat biimini drt parac"a ayryoruz:

Sonat biiminin #lk Blm temelde iki kesitten olu!ur. Bu kesitler nakarat edebilir. #ki kesit arasnda kesin terimlerle belirlenemese bile anla!labilir bir simetri olmaldr. Temposu ve tonalitesi saptandktan sonra, blmn ilk kesitine seri! (exposition) denir ve ardndan eken (dominant) derecesine gei! yaplr. #kinci kesitte ise durak veya eksen (tonic) derecesine dn! sa"lanarak, bak!ml bir znrlkte son bir kadans yaplr. Bu kesite sonulanma (recapitulation) denir. Mzikte, eksen perdesine dnmeyen bir d!nce tamamlanm! hissi vermemektedir. Ayrca para, ba!lad" tona dnmeden nce, farkl tonlara ve e!itlemelere uzunca bir mddet iin ynelebilir. Bu ara kesite de geli!tirim (development) denmektedir. Birok Klasik ncesi ve Klasik dnem eserde seri!-geli!tirim-sonulanma zincirini grrz.

Yukarda bahsetti"imiz trden seri! ve sonulanma yapsnda olup da, geli!tirim kesiti iermeyen, yani eksen perdesine dn! geciktirmeyen #kinci Blme, ayrca nisbeten sakin karakteristik kurgusu nedeniyle, Sonat biiminde Yava!-Blm demekteyiz.

Sonat biiminin Minet Blm de, kendi ilerinde tekrar eden iki kesitten olu!maktadr. Bu iki kesitin er tmcesinde yine seri!-geli!tirim-sonulanma zinciri i!lenmektedir. Daima lk vuru! zelli"ini ta!yan Minet, Sonat iine girmeden ok nceleri bile kendi halinde ba"msz bir dans biimi olarak yaygnd ve zellikle XIV. Louis zamannda ok poplerdi. Lully, orkestra eserlerinde (ufak veya kk manasnda)
19

Minet ile ( algdan, yani ezgi partisinden ibaret) Trioyu birle!tirmek suretiyle, Klasik mzi"in nemli bir yapta!n oktan hazrlam!t. Klasik Sonat bnyesinde bir ara-blm niteli"indeki Minet, genellikle A-B-A yapsnda olup, ardna daha da gev!ek bir ifade ta!yan Trio eklenir ve besteci gerekli grd" takdirde bu blm bir Coda (kuyruk ezgi) ile bitirilirdi. ! Sonat biiminin Final Blmnde, hzl tempoda devinim zerine kurgulanan bir yap szkonusu olup, bu yap, eserin btnl"n vurgulamak ve gerilimi zmlemek grevini stlenmektedir. Grece ayr!k bir tarzda yazlan son blm, seri!-geli!tirimsonulanma zincirini daha serbest bir yakla!mla uygular. Blmn ortasna gelindi"inde, ana tema geli!tirimden nce toni"e dnerse, buna Rondo Sonat biimi denir. Genelde blm ortalarnda alt-eken (sub-dominant) tonunda yeni bir tema belirir ve bazen geli!tirimin yerini alr. Vurgunun ve tmcelemenin pek belirgin oldu"u bu blm, Sonat biiminin tamamland" hissini verebilmelidir. Yapsal esnekli"in sundu"u kesin zmleme ile, belirgin bir biti! sa"lanarak, para sona erer.

Beethovenda ska inceleyebildi"imiz olgun Sonat biiminin olu!umu, yakla!k bir yzyl kadar zaman alm!tr. Sadece Piyano solo iin de"il, ayn zamanda Kuvartetler, Senfoniler, Konertolar iin de uygulanan Sonat biimi, Klasik dnemi izleyen Romantik Akmn da kulland" bir kalp olmu!tur. Barok Sitinden bu yana, Sonat yapsnn geli!iminde azmsanmayacak emekleri geen Corelli, Scarlatti, Rinaldo, Sammartini gibi #talyanlar; ayrca Mannheim Okulundan Stamitz, Cannabich, Boccherini d!nda, o"ul Bachlar, Gluck, Haydn ve Mozart gibi Alman soyundan bestecileri hatrlamak gerekir. zellikle Haydn tarafndan en olgun haliyle evrimini tamamlayan Sonat, bu bestecinin Senfonik yaptlarnda mkemmel bir rgde bizlere sunulmaktadr. Daha Haydna varmadan nce de Rokoko etkileri ta!d"n grd"mz Symphonie Galante, a"rba!llk ile sslemecili"i birle!tiren soylu beyefendice sanat slubu dneminin gereklerine uymaktayd. Burada a!r dramatizasyonun, grkemin ve kahramanca duygularn mzikte abartl kullanmna yer olmayp, bunlar yerine, yap ve ifade olarak mzi"i lokmalk nitelere ayr!trma ve para detaylar zerinde kibar i!lemeler yaparak yeni bir btnselli"e dn!trme e"ilimi ba!gstermi!tir. Klasik ncesi mzikte bu btncllk yakla!mn kullanarak eserler veren Rinaldo ve Jommelli gibi bestecilerin, Operalarnda ve dramatik orkestrasyonlarnda yap ve ifade aray!lar bakmndan olduka yol katetmi! olduklar anla!lmaktadr. Haydn Senfonilerinin temelini de, ayn dneme zg bu akmlar !ekillendirmektedir.

20

Franszlara gre sensibilit (hassasiyet), #talyanlara gre dolcezza (tatllk), Almanlara gre empfindsamkeit (duygululuk), Avusturyallara gre ise gemtlichkeit (dostanelik) olan Rokoko insancll", 18. Yzyln ortalarndan itibaren, Avrupann zlemini duydu"u Antik gzellik ve do"a a!k felsefeleri ile kayna!arak, Viyana Okulunu olu!turmu!tur.

18. Yzylda iki byk besteci


Guiseppe Domenico Scarlatti (Napoli 1685 Madrid 1752): Zamann nl #talyan Barok Opera bestecisi Alessandro Scarlattinin o"lu olan Domenico Scarlatti, J. S. Bach ve G. F. Handel ile ayn ylda do"mu! olup, babasnn denetiminde yeti!ti"i 34 ya!na kadar #talyada ya!am! ve dneminin mzik geleneklerine uymu!tur. Babasnn onun mzik e"itimi konusunda sergiledi"i baskc tutum yznden olsa gerek, hayatnn bu evresinde yazd" eserler al!lageldik bir profesynellikte kurgulanm!tr. Ayn zamanda virtz Klavsenist de olan besteci, genli"inde George Friderich Handel ile Romada tan!m!, aralarnda geen dosta bir Klavsen-Org msabakas sonucu, birbirlerine ynelik mr boyu srecek bir hayranlk geli!tirmi!lerdir. 1720den sonra, kar!sna kan ilk frsat de"erlendiren Scarlatti, Lisbona ta!nm! ve Kral V. Johnun ocuklarna Klavsen dersleri vermeye ba!lam!tr. Bylece neredeyse on yl Portekizde ya!ayan besteci, "rencisi Prenses Maria Barbarann mstakbel #spanya Kral Prens Ferdinand ile evlenmesi sonucu, 1729da Madride yerle!mi!tir. Hayatnn geri kalann bu !ehirde geiren Scarlatti, son yllarna de"in Klaviembalo iin 600 a!kn tek veya ift blml Sonat bestelemi!tir. #spanyol Yarmadasnda ya!ad" srece blgenin etno-kltrel ikliminden !phesiz etkilenen Scarlatti, Barok a"nn al!lagelmi! i!lemelerinden ok farkl ve zamannn mevcut tonalite-teknik-enstrumantasyon yntemlerinden epey daha yeniliki ve etkileyici bir mzik tarz yaratm!tr. Mzi"inde neredeyse #zlenimci yakla!mlar gzlenen besteci, Klavsen iin yazd" paralarnda adeta ba!ka alglar tnlatma e"ilimleri sergilemi!tir. Apayr bir #spanyol Rokoko Okulunun kurucusu olan Scarlatti, hocalk etti"i pek ok "rencisine kendi Rokoko slubunu aktarmay da ba!arm!tr. Pekiyi, Scarlattinin Rokokosunu Baroktan ayran zellikler nelerdir?

21

Domenico Scarlatti Rokokosunda, Barok mzi"indeki a"r dokunmu! kontrapuandan, bildik yo"un armonik gei!lerden, asimetrik ses mimarisinden ve a!r oksesli dokudan uzakla!ld" grlr. Neticede ortaya simetrik, bazen zorlarcasna kromatik, bazen beklenmedik lde hafif, uyumlu-uyumsuz (consonant-dissonant) ili!kisi itibariyle dinleyiciyi o"u zaman umutlandrp kandran, oynak ve kvrak ezgilerin kullanld", ama srekli bas e!li"inin de azaltld" bir tarz kverir. Piano ile forte ztlklar kadar, sade notalar zerinde uygulanan mordent, grace, appogiatura gibi sslemeler ve i!lemeler de, bestecinin ayn anda hem basite indirgemeyi, hem zgrle!meyi amalad" kapsayc bir yakla!mn rndr. Scarlattiden Klaviembalo iin Re Majr Sonat K436: Scarlattinin Sonatlarnda, tonal zmleme mmkn oldu"unca geciktirilerek, dinleyiciye adeta naz yaplmakta ve armoni beklenenden farkl ynlere ba"lanmaktadr. Ayrca, ritmik akor simetrisinin para sonlarna do"ru bozuldu"u grlr. Kromatik gei!lerin abartld" anlar parann e!itli blmlerine serpi!tirilmi!tir. Besteci, daha az yo"un polifoni kullanmak suretiyle Klavsen tekni"ini ilerletebilmi! ve mzik tarihinde ilk kez iki elin apraz kullanld" haller ke!fetmi!tir. Acciaccatura denilen bir uygulamay da kendi icadetmi!tir. Bu uygulamada, tonal bir akor veya nota ile birlikte discordant (aykr tnl) bir perde alnr ve ok ksa srede braklr. Besteci muhtemelen dnemin Gitar tekniklerinden esinlenmi!, bunu da Klavsen eserlerinde uygulam!tr. Parann tek blmn iki mstakil ksma ayrrcasna konulmu! olan tekrar (refrain veya reprise) i!aretleri, Scarlattinin Sonat yapsn belirginle!tiren bir di"er zelliktir. Klaviembalo iin K436 sayl Re Majr Sonatnda, giri! temasnn ardndan gelen seri! (exposition) kesitinden sonra, geli!tirim (development), bir kpr ezgi ile eken derecesindeki ikinci seri! ve birinci kesit sonulandrmaya (first section recapitulation) ba"lanr. Buradan itibaren tekrar edilecek birinci ksmn ardndan, ikinci bir kpr ezgiyle ba!langtaki temann e!itlemesi (variation) yaplr ve bu intermezzo zerinden yeniden seri!e (re-exposition) ve kadansal kpr ile tonik tamamlan!a (final recapitulation) ula!lr. Para ezgi olarak A-B : A-B, tonalite olarak da A-B : B-A yapsnda olup, dinamiklerin ztlklar srekli kullanlm!tr. Scarlattiye zg Rokoko tarznda, staccatolar, mordentlar, appogiaturalar ve accentlar muhafazakar bir ekingenlikle i!lenmi!tir. Hece ba"larnn ve crescendolarn o"u zaman simetrik kullanm da dikkat ekmektedir.

22

Para, srasyla de"i!ik tonalitelere kaymaktadr. Armoni yaps son derece ak!kandr. Re Majrden sonra, Si minr, Mi minr, Fa# Majr, Si minr, Sol# Majr, Do# Majr yry! izlenimi veren gei!leri 15-22 sayl ller arasnda duyabiliriz. Bestecinin, benzer !ekilde l, drtl ve be!li aralklarla kromatizm elde etmesi, parann e!itli blmlerinde yinelenecektir. Ksa srmesine ra"men, aln! ve ifadesi olduka zor olan #lk Blm biimli bu Sonat, benzer sluplarda yazlm! 600 kadarndan yalnzca biridir. Franz Joseph Haydn (Rohrau 1732 Viyana 1809): Arabaclkla geinen basit bir kylnn o"lu olan F. J. Haydnn ocuklu"unda, Barok mzik gelenekleri hala srmekteydi. Babasnn mzi"e olan acemi merak ve haftada birka kez dzenlenen aile-ii e"lence konserleri, gen Haydnn ciddi olarak mzi"e ynelmesine dayanak te!kil etmi! grnmektedir. Ba!langta, eline geirebildi"i bir takm mzik aletlerini alma ve !ark syleme hevesi farkedilmi!, yetenekli olabilece"i midiyle Hainburg mzik okuluna gnderilmi!tir. Daha 8 ya!nda iken, Hainburgu ziyarete gelen Aziz Stephen Kilisesi direktr tarafndan farkedilen kk Franz, gzel sesi nedeniyle Viyanaya alnm!tr. 17 ya!na kadar Viyanada ya!ayacak olan Haydn, kk ya!ta Koro, Keman ve Org al!malarna ba!lam!tr. Ancak, ergenlik a"na gelince gzel sesini yitiren Haydn, bir muzipli"i bahane edilerek Kiliseden uzakla!trlm! ve parasz, i!siz, evsiz bir aresizli"e terkedilmi!tir. Rohrauya dnmeyi veya ailesinin iste"i do"rultusunda rahip olmay istemeyen gen Haydn, hayatn kazanmak iin !ehirde baz "rencilere ucuza mzik dersleri vermeye ba!lam!, ufak konserlere km! ve e!likilik yapm!tr. Kazand" az miktar parayla kendine Viyanada kalacak bir yer bulan Haydn, "rencilerinden biri aracl"yla libretto yazar Pietro Metastasioyu da tanm!tr. O dnem bilinen bir Vokal ve Operatik besteci olan Nicola Antonio Porporaya (1686-1768) bu !air aracl"yla yaknla!ma frsat bulan Haydn, birka aylk ki!isel hizmet kar!l"nda, Porporadan #talyanca dili ve kompozisyon "renmi!tir. Mzik birikimlerini daha da geli!tirmek zere, C. P. E. Bachn yeni baslan Wrttemberg ve Prusya Sonatlarnn yaym nshalarn da inceleyen Haydn, bestecilik konusunda zamanla kendini yeti!tirmeye ba!lam!tr. Ayn dnemde, kariyerine yardmc olabilecek mzik heveslisi zengin insanlarla yaknla!an Haydn, Baron Karl Joseph von Frnberg sayesinde Lukavice Kontu Ferdinand Maximilian Morzin ile tan!m! ve Kont, mevcut orkestrasn idare etmesi iin, Haydn mzik direktr tayin etmi!tir.
23

#lk tecrbe kazand" eserlerini 1760l yllarda bestelemeye ba!layan Haydnn birinci Senfonisi, Macar Prens Paul Anton Eszterhzy tarafndan tesadfen duyulmu! ve kendisine Kapellmeister nvanyla saray mzik idarecili"i teklif edilmi!tir. Kont Morzin, mali ksntlar yznden orkestrasn da"tnca, Haydn, neredeyse 30 yl boyunca hayatnn en retken dnemini te!kil edecek olan szkonusu teklifi kabul etmi! ve 1761de Macaristann Eisenstadttaki Eszterhzy $atosuna yerle!mi!tir. Eisenstadta gemeden nce bir perukacnn kzna a!k olan Haydn, evlenmeyi d!nd" Theresann rahibe olmay semesi sonucu, a!knn veda ricasn kramayarak, 1760da Theresann ablas olan Anna Maria Keller ile evlenmi!tir. Hi ocuklar olmayacak bu evlilikte, koyu dindar ve mzik sevgisinden yoksun sradan bir kadn olan Annann msrif, anlay!sz ve umursamaz tutumlar, Haydnn duygusal ihtiyalarn mzi"ine ve platonikromantik a!klara yneltmesine neden olmu!tur. Sevmedi"i ve sevemeyece"i bir insanla sonradan ok mutsuz olaca" bu evlili"i gerekle!tiren Haydn, kederini sineye ekerek sanatna ynelmi!tir. Kapellmeister yardmcs sfatyla Haydn, (ki emekli"e ayrld" halde Kapellmeister olarak kalan ya!l Gregorius Werner bilfiil grevini lene dek srdrecektir,) ok kat ve tutucu asalet kurallarnn kstlar altnda, son derece yo"un bir tempoda yllarca al!mak zorunda kalr. Ancak bu zor ko!ullara aldrmad"n, hatta d! dnyadan yaltlmann verdi"i gvenle al!malarnda kendisini daha huzurlu hissetti"ini hep syleyecektir. Performanslar iin srekli gelip giden tm mzisyenlerin bakmlar ve masraflar ile ilgilendi"i gibi, her hafta sunulacak kltr etkinliklerini bizzat dzenlemekle ykml olan besteci, Avrupann her k!esinden getirtilen partisyonlarn bulundu"u mzik ktphanesini de idare etmekteydi. Saray konserleri iin dzenli besteler yazm! ve prova al!malarn kendisi ynlendirmi!tir. Konser gnleri gelip att"nda ya orkestra !efi, ya da Klavsenist konumunda olmu!tur. Mzisyenlerine ve himayesinde bulunan al!anlarna gsterdi"i yakn ilgi ve samimiyetten tr, kendisine bir sayg gstergesi olarak Baba Haydn sfat yak!trlm!tr. Haydnn fiilen Kapellmeister oldu"u ilk yllar, eski !ef Wernerin daha ziyade kskanlktan tr onu Prense !ikayet etmesi zerine, kendisine ihtar gelmi!, sarayn mzik idaresinin sorumlulu"unu ciddiyetle stlenmesi tembih edilmi! ve yazl eserlerini kategorize etmesi istenmi!tir. Yzlerce yaptn bu ihtardan sonra gnler sren bir u"ra! sonras derleyip toparlayan bestecinin, Eisenstadt yllarnda retmi! oldu"u o"u bestesini hatrlamamz bu katalo"a borluyuz. Yine de, katalogdan anla!labildi"i kadaryla, Haydnn yazm! oldu"u birok eserin maalesef bugn kayp oldu"u grlmektedir.

24

1762de Prens Antonun lmyle, onun yerine geen karde!i Prens Nikolaus Josephe 1790 ylna kadar hizmet edecek olan Haydn, yeni Prensin, Paristeki Versailles Sarayndan esinlenerek, Eisenstadtn yakla!k 30 kilometre gneyindeki ssz araziye 1766da grkemli bir saray in!a ettirmesiyle, buraya ta!nm!tr. $a!rtc, etkileyici ve farkl sluplar arayan ve mzik tuvalini zgr deneyler yapabilece"i bir labaratuvar olarak kullanan Haydn, bu yllardan itibaren bugn bildi"imiz Klasik Sonat biimini olu!turmaya ve bunu Senfonilerine uygulama yntemlerini ke!fetmeye ba!lam!tr. Bununla birlikte, saray kurallar gereke gsterilerek, ok istedi"i halde, dini mzik besteleme istekleri bastrlm!tr... (zira, Kilise mzi"i yazma i!i G. Wernere braklm!t.) Haydnn bu dnem boyunca besteledi"i yaptlar arasnda, hamisinin ok sevdi"i ve ello soyundan bir alg olan Baryton paralar, ayrca alg topluluklar iin Divertimentolar, Minetler, Trio Sonatlar, Yayl Kuvartetleri, e!itli Klavye mzikleri, Senfoniler ve Operalar gibi yzlerce bestesi mevcuttur. Hep uzun seyahatlerin zlemini eken Haydn, Paris, Londra, Roma gibi byk !ehirlere gitme hayalleri kurard, fakat Prens onun saraydan ok uzakla!masna msaade etmezdi... Yine de, bulundu"u yerden, sipari! zere, Paris Senfonilerini ve Rus Kuvartetlerini yazm!tr. nceleri Yazlk olarak kullanlmas d!nlen Eszterhza Sarayn Prens Nikolaus daimi konaklama iin daha ok tercih edince, buras Eszterhzy hanedannn yeni merkezi oluverir. Burada kald" sre iinde, daha yalnz ve yo"un bir tempoda ya!ayan Haydnn tek tesellisi yine mzi"i olmu!tur. Srekli yenilik aray!lar iinde olan Haydnn eserlerindeki belirgin olgunla!ma, i!te bu dneme rastlar. Sonat biimi, son haliyle Eszterhzada kald" yllarda peki!mi!tir. Eszterhza mekanndan ayrlamad" halde, Operatik ve dramatik mzi"i ile n btn Avrupaya yaylan Haydn, srf bir kere olsun grlebilmek ve dinlenebilmek zere, yksek kltrl evreler tarafndan devaml ziyaret ediliyordu. 1779dan ba!layarak baz yayn !irketleriyle anla!malar yapan besteci, birok yaptn bu dnemde bastrm!tr. Ba!ars gn getike artan Haydn, Avrupada en ok tannan besteciler listesinin ba!na yerle!mi!tir. 1785te Mozart ile tan!an Haydn, gen dehann stelik gnlden dostu ve hayran olacak kadar alakgnllyd. Bugn ise, onu Klasik Senfoninin Babas olarak biliyoruz. Ancak, Prens Nikolaus 1790 ylnda vefat edip, yerine grsel sanatlara daha ok nem veren o"lu Prens Anton gelince, saray mzi"inin masraflar kslm! ve sorumluluklar iyice azaltlan Haydn, 58 ya!nda grevinden emeklili"ini isteyerek Viyanaya geri dnm!tr. 1790da Viyanaya ikinci kez yerle!tikten sonra, saygn bir dost evresi edinen besteci, serbest olarak al!malarna devam etmi! ve bu arada ok zledi"i seyahat edebilme zgrl"ne kavu!mu!tur.
25

Talihin de glmesiyle, #ngiltereden ktaya nl bestecileri ve mzisyenleri konser vermeleri iin toplamaya gelen impresaryo Johann Peter Solomon (1745-1815), Viyanadan geerken Haydn cazip bir cret vaadiyle Londraya davet edecektir. Sonunda uzak diyarlara alma arzusunu gerekle!tirme frsat bulan Haydn, bu daveti hemen kabul eder ve 1790 ylnn Sonbaharnda, W. A. Mozartn da aralarnda bulundu"u dostlar tarafndan u"urlanarak, Londraya do"ru yola kar. Yolculuk boyunca duraklad" !ehirlerden Bonnda, L. V. Beethoven tanyan ve yetene"ine hayran kalan ya!l besteci, Londradan dn!nn ertesinde ona hocalk edecek, fakat fikir uyu!mazlklar yznden uzla!amayacaklardr. 1791 K!nda Britanya Adasna ayak basan Haydn, yeni yln ilk gn Londraya ula!r... Dilini bile bilmedi"i bu yabanc lkede kalaca" ilk iki yl boyunca, 6 Senfoni ile e!itli Kilise ve Koro paralarnn yansra Klavye Sonatlar da besteleyen Haydn, G. F. Handelden beri e!i benzeri yakalanamam! bir !hrete eri!ecektir. Londrada hayli ilgiyle kar!lanan Haydn, burada 1792 ylna kadar kalm!, bu sre iinde soylularn davetlerine katlm! ve hatta Oxford niversitesi tarafndan fahri doktora nvanna layk grlm!tr. 1792 ylnda Viyanaya geici bir sre iin dnen Haydn, kendisini sabrszlkla bekleyen Beethoven ile al!malara ba!lar... fakat uzun mddet devam ettiremez. 1794te son kez #ngiltere yolculu"unu yapan besteci, bu kez bir yl kalaca" Londrada 6 yeni Senfoninin yansra, nl Yaratl! ve Mevsimler Oratoryolarn besteleyecektir. Bu arada, len babasnn yerini alan yeni Eszterhzy Prensi II. Nikolaus, sarayndaki mzik kurumunu canlandrmaya niyetlenerek Haydn eski grevine a"rr. Di"er yandan, ba!ta #ngiltere Kral III. George olmak zere, Britanya soylularnn saygsn ve sevgisini kazanan Haydna srarla #ngiltereye yerle!mesi zere ricada bulunulmu!, hatta Windsor Saraynda kalabilece"i kendisine zel bir malikhane bile tahsis edilmi!, ancak Viyanann zlemini eken Haydn bu ricalar geri evirerek, 1795 ylnda Adadan temelli ayrlmay semi!tir. Yarm yzyl nce Mesih Oratoryosu, Su Mzi"i, Kraliyet Havai-fi!ekleri iin Mzik adl grkemli yaptlarn Anglo-Sakson kltrne arma"an ederek #ngiliz halknn gnlnde taht kurmu! olan Handel gibi, Haydn da bu lkenin sevgisini kazanmaya namzet stn bir Alman besteci idi. #ngilterede kalmay semesi halinde, gemi!te Handelin elde etti"i konuma rahatlkla ula!abilecek olan Haydn, Avusturya krsalndan gelmenin ya!att" dayanlmaz sla hasreti yznden, anavatanna dnmeyi ye"lemi!tir. Ardnda bir ok dost ve seven brakan Haydn, #ngiltere macerasndan mutlu ve zengin bir adam olarak lkesine dnm!tr.
26

60 ya!larnda Eisenstadta geri gelen Haydn, II. Nikolausun hizmetine girerek da"lan saray orkestrasn toparlam!, Missa, Te Deum, Requiem, Stabat Mater gibi Korolu dini eserlere a"rlk vermi! ve grevini 72 ya!na de"in srdrm!tr. 72 ya!ndan sonra Viyanadaki evinde inzivaya ekilen besteci, birka yl sessiz bir ya!am srd. 76 ya!na geldi"inde, bu olay Viyana niversiteside dzenlenen grkemli bir konserle kutland. Onuruna verilen davete, efsane bestecinin yakn dostlar ve !ehrin nde gelen yzlerce e!raf katld. "rencisi Beethovenn dahi sayglarn sunabilmek iin onu grmeye geldi"i bu muhte!em gnn Haydn ok yordu"u ve bu yzden bir daha halkn iine kmamaya yemin etti"i sylenir... Haydnn ya!amndaki son haftalar, Fransz ordularnn 1809da Viyanay i!gal etti"i zaman dilimine rastlar. Dostlar hepten !ehri terketmi!ler, o ise ya!l ve hasta oldu"u iin gitmek istememi!ti. $ehir top mermileriyle dvlrken, Haydn evinde son gnlerini ya!yordu. Viyanann d!mesinden sonra, Napoleon, nl mzisyenin gvenli"ini sa"lamak iin bir !eref ktasn evinin nnde nbet tutmaya gndermi!, anavatannn i!gal altnda olmasn gururuna s"dramayan Haydn ise, nbetileri srekli rahatsz edecek !ekilde kendi bestesi olan Alman Milli Mar! Das Deutschlandliedi Klavyesinden alp durmu!tu. Napoleon Viyanadaki son direni!i bastrrken, Haydn, 77 ya!nda, sava!n bombardman sesleri arasnda ya!ama veda etti. U"runa, yksek rtbeli Fransz subaylarn da katld" grkemli bir cenaze treni yapld ve gen arkada! W. A. Mozartn nl Requiem eseri e!li"inde 1809 ylnn Yazna girilirken byk besteci topra"a verildi. Tam manasyla Avusturyal kimli"ine sahip bir mzik adam olan F. J. Haydn, hayatnn byk blmn #mparatorlu"a dahil Macar topraklarnda grece kltrel yaltm iinde geirdi"indendir ki, kula"na alnan o gnn yaygn halk !arklarn Senfonik yaptlarnda rahata de"erlendirebilmi!tir. Hep vnd" kyl kkeninden gelmenin verdi"i ak gr! ve basit gzellik anlay! sayesinde, eserlerinde mkemmel bir mzikal btnl" elde edebilen Haydn, Viyana Okulunun ilk ve en nemli bestecisidir. Bu zellikleriyle Klasik tarz yaratmay ba!aran Haydna, kendinden sonraki Romantik Akma mensup (Beethoven dahil) birok nemli besteci borlu kalacaktr. Her zaman alakgnll, yaln karakterli, iten ki!ilikli ve anlay!l bir insan olmaya zen gstermi! olan F. J. Haydn, halk adam olarak tm mevkilere bile"inin gcyle eri!mi! olmaktan gururla bahsederdi. Hayat boyunca ok retmi! ve mzi"iyle byk yenilikler getirmi! olan bu byk besteciyi, tarih ku!kusuz hep vgyle anacaktr.

27

Haydndan Piyano iin istisnai iki blml nr. 713d Sonat (1794): #ngilterede bestelemi! oldu"u anla!lan bu nadir ift blml Sonattan grlebilen odur ki, Haydn, Klasik Sonat biiminin drt blmn, !a!rtc bir gzellikte, iki blme indirgemeyi ba!arm!tr. Bestecinin 60 kadar drt blml Sonat arasnda, iki blml ender Sonatlarndan biri de nr. 713ddir. slubunun olgunla!m! olmas gereken bir dnemde, niin tamamlanmam! hissi veren bu biimi uygulad"n bilemiyoruz. Ancak, kurgusu itibariyle daha nce hi grmedi"imiz bir tarzda ve gzellikte bir eser oldu"unu kabul etmeliyiz. #lk Blm olan Andante, tempo ve armonik kurgu olarak Klasik Sonat biiminin aslnda ikinci srada gelmesi beklenen Yava!-Blmn, karakter olarak ise birinci blmn andrmaktadr. Basit bas e!li"indeki trioleler, 4/4lk l ierisine da"tlm! olarak nisbeten basittir; fakat, ayn zamanda arpeggiolar, appogiaturalar ve aksak zamanl vuru!larla sslenmi! Re Majr ezgiye destek olma grevi stlenmektedirler. Parann kurgusunda, ola"an seri!-geli!tirim-sonulanma zinciri i!lenmi!tir. Esas tema, para boyunca kere kar!mza kmaktadr. Dinamikler ve mzikal ifadelerde birok detay ve yenilik grebiliriz: Szgelimi, eken ile son eksen kesitlerinden hemen sonra gelen staccatolu fz lleri ve l aralklarla yaplan gamlar gibi... Mzikte 4+4 veya 8+8 heceleme beklentimizi daha ilk on lde yanltan Haydnn, ana temadaki 4+4+2 veya 4+2+4 !eklindeki hecelemesi de, yeni saylabilecek bir uygulamadr. Alt-ekenle ba!layan geli!tirim kesitindeki hzl armonik gei!ler, parann en ak!kan oldu"u ksmdr. Kendisini hi tekrar etmeyen birinci blm, armonik ve yapsal olarak A-B-A-C-A !eklindedir. Nisbeten ksa sren bu blmn armonik-melodik ieri"i, Haydnn olgun eserlerinde rastlad"mz incelikli ve sa"lam kurguyu a"r!trmaktadr. Daha da ilgin olan ikinci blmde, Haydnn sanki Minet ile drdnc srada gelmesi beklenen Presto Sonat blmn kayna!trma e"ilimleri sergilemi! oldu"unu grrz. Vuru!u 3/4lk olan bu blmn tmce yaps [ABC]-[ABC]--D-[AB(E)C]-D-[AB(E)C] ve armonik yaps [AB-AB]-C-[(AB)A]-C-[(AB)A] olmaktadr. A, B, C, D ve E tmcelerinin szkonusu dizili!i ba!langta karma!k grnebilmekte ise de, kabaca basite indirgendi"i takdirde, esasta yine seri!-geli!tirim-sonulanma zincirini olu!turmaktadrlar. Hzl temposuna kar!n yumu!ak bir ki!ilik ta!yan bu blm, tatl-hznl bir ifadeyle alnmalyken, notalar arasndaki kesin ba"lara ve srekli de"i!en dinamikler ile mzikal ifadelere dikkat etmek gereklidir. Beklentilerin aksine, bitti"i neredeyse hi belli olmayan bu blmde, Haydn, bizlere Klasik Minetin farkl bir halini aktarmaktadr.
28

SONU
Opera Uvertrnden ba!layarak, birok Klasik ncesi bestecinin elinde evrim geiren Senfoni biimi, Haydna varncaya kadar genellikle blmden olu!maktayd. Haydnn 1760-70 yllar arasnda yazd" baz Senfonileri ise be! blml olabiliyordu. Bildi"imiz Klasik Haydn Senfonisi, bu tarihlerden sonra drt blml yazld" halini alm!tr. Biimi, srasyla, Allegro, Andante yahut Moderato, Minet-Trio ve tekrar Allegro !eklinde olan Klasik Senfoni, ierdi"i algsal ve armonik ses-mimarisi itibariyle, Haydnn Divertimentolarndaki canll" andrr... Alman Frtna ve Geriliminin etkisindeki bestecinin yazm! oldu"u ve isimlerini dinleyicilerin hislerinden alan Yas, Veda, Ate!, Tutku gibi Senfoniler, Haydnn ayn zamanda ifadede ne kadar dramatik olabildi"inin birer gstergesidir. Scarlattide grd"mz, Rokoko mzi"in ak!kanl"ndaki basitlik ve sadelik "elerini, dramatik ifadeleri kolayca yanstmak iin ne eken Klasik slup, bu etkiyi sa"lam bir Senfonik dolgunlukla birle!tirerek, insan ruhunun e!itli duygu hallerini dinleyiciye aktarr. #nsann i dnyasnn do"a ile olu!turdu"u btnl" bu yolla anlatmaya al!an Klasik mzik, kendine dinsel ve mitolojik oldu"u kadar gncel ya!amdan da konular semi!tir. Sonraki yzylda, Romantik akmn felsefesi olacak olan ve mzik e!likli !ark sanat diye zetleyebilece"imiz lirisizmin, geli!irken Barok ve Klasik mziklerden nasl kkler ald" grlebilir. Nitekim, Rokokonun armonik adan yetersizli"ini akor ile ezginin doygunca birle!tirilmesiyle telafi eden Klasik mzik, sonradan iyice belirginle!ecek olan Alman Lied sanatnn ba!langcdr.

29

KAYNAKA

Lang, Paul Henry. Music in Western Civilizations, W. W. Norton & Company. 1969, New York. Rosen, Charles. The Classical Style, W. W. Norton & Company. 1997, New York. Janson, H. W. & A. F. History of Art, Harry N. Abrams Inc. 1997, New York. Machlis, Joseph. Enjoyment of Music. W. W. Norton & Company. 1970, New York. Sacha, Kurt (eviri: #lhan Usmanba!). Dnya Musikisi Tarihi, Devlet Konservatuvar Yaynlar. 1965, #stanbul. elebio"lu, Emel. Evrensel Mzi!e Giri", Tasvir Matbaas. 1986, #stanbul. #lyaso"lu, Evin. Zaman #inde Mzik, Yap Kredi Yaynlar Ltd. $ti. 1995, #stanbul. Librarie Larousse: Byk Larousse Ansiklopedisi. Tarih Bilgileri, Interpress Basn ve Yaynclk A. $. 1986, #stanbul.

30

You might also like