Professional Documents
Culture Documents
-1-
CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ
FİZİK BÖLÜMÜ BİTİRME SINAVI
-2-
MEKANİK VE TERMODİNAMİK SORULAR
-3-
korunumunu açıklayınız.
10. Eylemsizlik momenti ve dönme kinetik enerjisi kavramlarını tanımlayarak, fiziksel
önemini belirtiniz.
11. Boyu L ve kütlesi M olan x- ekseni boyunca yerleştirilmiş düzgün katı bir çubuğun
merkezinden geçen ve çubuğa dik olan bir eksene göre eylemsizlik momentini
hesaplayınız.
12. Şekildeki sistemde M kütleli küre eğik düzlem üzerinden
kaymadan yuvarlanıyor. Buna göre
eğik düzlemdeki
r
r gsinθ
yuvarlanma hareketinin ivmesinin a = olduğunu
I
(1 + )
MR 2
gösteriniz.
13. L uzunluklu bir ipin ucuna asılan m kütleli bir cisim denge noktasından θ açısı kadar
çekilip bırakılıyor. Böylece basit harmonik hareket yapan bir basit sarkaç yapılıyor. Basit
sarkaç için küçük salınımlar yaklaşıklığını kullanarak sarkacın frekansını veren ifadeyi
türetiniz.
14. Açısal momentumun korunumunu kısaca açıklayınız.
15.
Uzunluğu L ve kütlesi M olan bir zincir Şekil (a) da ki gibi bir
ucu masanın üstüne dokunacak şekilde tutulur ve serbest
bırakılır. Zincir Şekil (b) de ki gibi x kadar düşünce zincire
masanın uyguladığı kuvveti bulunuz. (Masaya erişince her
halkanın durduğunu kabul ediniz.)
16. l uzunluğunda ve W= 50 N ağırlığında düzgün bir
merdiven, düşey ve pürüzsüz bir duvara yaslanmıştır.
Merdiven ve yer arasındaki statik sürtünme katsayısı
µ = 0,40 olduğuna göre, merdivenin kaymadan
durabilmesi için en küçük θ açısını, yani θ min açısını
bulunuz.
17. Bir cisim, x ekseni boyunca basit harmonik hareket yapıyor. Yerdeğiştirmesi zamanla
π
x = (4, 0 m) cos(π t + )
4
denklemine göre değişiyor, burada t saniye cinsinden zaman ve parantezin içindeki açılar
-4-
radyan cinsindendir.
(a) Hareketin genliğini, frekansını ve periyodunu bulunuz.
(b) Cismin herhangi bir t anındaki hızını ve ivmesini hesaplayınız.
(c) (b) ye kadar olan sonuçları kullanarak cismin t = 1 s deki konumunu, hızını ve
ivmesini belirleyiniz.
(d) Cismin maksimum hızını ve maksimum ivmesini bulunuz.
(e) t = 0 ve t = 1 s arasında cismin yer değiştirmesini bulunuz.
(f) t = 2 s de hareketin fazı nedir?
18. 5000 kg lık bir uzay aracı için, dünyadan kurtulma hızını hesaplayınız ve dünyanın çekim
alanından kurtulması için uzay aracının dünya yüzeyindeyken sahip olması gereken
kinetik enerjiyi hesaplayınız.
19. Kepler kanunlarını yazarak kısaca açıklayınız.
20. Derinliği 1000 m olan okyanustaki basıncı hesaplayınız. Suyun yoğunluğunu 1, 0 x103
-5-
ELEKTRİK VE MANYETİZMA SORULAR
1. Bir iple asılmış yüksüz hafif bir metal küre, yüklü lastik bir çubuğa doğru çekilmiştir.
Küre çubuğa değdikten sonra çubuk tarafından itilir, niçin?
2. Düzgün olmayan ρ=Cr yük yoğunluklu b yarıçaplı yalıtkan bir küre düşünelim. (C bir
sabittir)
a) r<b ve
b) r>b yarıçapları içinde kalan yükleri bulunuz.
c) Her iki durum için elektrik alanı hesaplayınız.
3. Dört tane yük şekildeki gibi bir dikdörtgenin köşelerine
yerleştirilmiştir. İki tane 4μC’luk yükü yerlerinden ayırarak
sonsuza götürmek için kaç joule’lük bir enerji harcanır?
-6-
10. Faraday indüksiyon kanunu nedir?
11. Lenz kanunu nedir?
12. Maxwell denklemlerini yazınız.
13. Elektromanyetik dalganın özelliklerini yazınız.
14. Mikrodalgalar, kızıl ötesi dalgalar, mor ötesi dalgalar, X-ışınları, Gamma ışınları hakkında
bilgi veriniz.
15. Direnci R , yarıçapı a ve uzunluğu L olan doğrusal bir telinden sabit bir I akımı
geçmektedir. Bu tel için Poynting vektörünü hesaplayınız.
16.
Devredeki akımın zamana bağlı fonksiyonunu bulunuz?
17. R = 250Ω , L = 0.6H , C = 3.5µF , w = 377s −1 ve Vm = 150V olan bir seri RLC devresini
çözün.
18. Çukur ayna ve tümsek aynalarda özel ışınları şekil çizerek anlatınız.
19. İnce ve kalın kenarlı merceklerde özel ışınları şekil çizerek anlatınız.
-7-
ELEKTRONİK SORULAR
1. Ohm yasası nedir? Ohmik ve ohmik olmayan devre elemanı nedir? Özdirenç, direnç
tanımlarını yapıp MKS ve CGS birim sistemlerindeki birimini belirtiniz
2. Potansiyel farkın tanımını yapıp MKS ve CGS birim sistemlerindeki birimini belirtiniz
3. Kirchoff yasalarını yazarak yandaki devre için
dirençler üzerindeki akımları Kirchoff yasalarını
kullanarak hesaplayınız.
R1=2 ohm, R2=2 ohm, R3=4 ohm, R4=2 ohm, R5=2
ohm, V1=4 volt, V2=2 volt, V3=6 volt
4. Eşdeğer devre yöntemi nedir? Niçin kullanılır? En çok kullanılan eşdeğer devreler
hakkında bilgi veriniz.
5. Gerilim ve akım kaynaklarının
kullanıldığı yandaki devre için her bir
direnç üzerindeki akımı hesaplayınız.
R1=10 Ohm, R2=2 Ohm, R3=1 Ohm,
R4=5 Ohm, R5=2 Ohm, R6=6 Ohm
6. Voltmetre ve ampermetre ile ideal ölçümler yapabilmek için iç dirençleri nasıl olmalıdır?
Devreye nasıl bağlanırlar? Çalışma prensiplerini kısaca açıklayınız.
7. AC (Alternatif akım) ve DC (Doğru akım) gerilimlerin farkı nedir? Ohm yasası, Kirchoff
yasası ve diğer eşdeğer devre yöntemleri AC akım devreleri için geçerli midir?
8. AC akım için etkin değer nedir? Açıklayarak gerekli bağıntıyı çıkarınız.
9. Kondansatör ve İndüktans tanımlarını yapınız. Bir AC akım devresinde kondansatör ve
indüktanstan dolayı oluşan direnç hakkında bilgi veriniz. Bu direnç hangi isimle
adlandırılır ve nelere bağlı olarak değişir. Gerekli bağıntıları vererek açıklayınız.
10. Faz farkı nedir? Hangi tür devrelerde faz farkından söz edilir? Belirtiniz. RC ve RL süzgeç
devreleri için faz açısını yazınız.
11. Basit olarak Alçak frekans geçiren süzgeç ve Yüksek frekans geçiren süzgeç devreleri nasıl
yapılabilir? Frekans değerinin limit değerleri için gerekli bağıntıları kullanarak
açıklayınız.
-8-
12. Yandaki RC devresinde anahtar önce A konumuna alınıp
kondansatörün dolması sağlanıyor. Daha sonrada anahtar
B konumuna alınıp R direnci üzerinden kondansatörün
boşalması sağlanıyor. Her iki durum içinde devredeki I
akımını veren ifadeyi elde ediniz.
13. Yukarıdaki devrede C kondansatörünün yerine L indüktansını koyarak anahtarın her iki
konumu için I akımını veren ifadeyi elde ediniz.
14. Bir RLC devresi için Rezonans nedir? Seri rezonans devresi için I ve Ø faz açısını elde
ediniz Rezonans frekansı için bir bağıntı elde ediniz.
15. Seri rezonans devresinde elde edilen rezonans eğrisi için yarı güç bant geniştiği ve kalite
faktörü tanımlarını yapınız. Kalite faktörünün önemi nedir belirtiniz.
16. Diyot nedir? Elektronik devrelerde kullanım amacı nedir?
17. Diyotlarla yapılan Yarım Dalga ve Tam Dalga doğrultucu devreleri hakkında bilgi veriniz.
Giriş ve çıkış gerilimlerinin şeklini çizerek doğrultma işlemini anlatınız.
18. Tam Dalga ve Yarım Dalga doğrultucu devreleri için çıkış gerilimlerinin DC bileşenlerini
hesaplayınız.
19. Köprü doğrultucu devresinde kondansatörlü süzgeç neden kullanılır? Gerekli şekilleri
çizerek açıklayınız. Süzgecin dalgalanma çarpanının DC akım bileşeni üzerindeki etkisini
açıklayın. İdeal doğrultucular için dalgalanma çarpanı nasıl olmalıdır?
20. Transistor nedir? Karakteristik özelliklerine göre nasıl sınıflandırılır? Elektronikte hangi
amaçlarla kullanılırlar? Avantajları nelerdir?
21. Bir transistor için akım kazancını basitçe nasıl bulabiliriz?
22. Bir transistor için çalışma noktaları nasıl belirlenir? Gerekli şekli çizerek açıklayınız.
23. Entegre devre nedir? Elektronik devrelerde entegre devreler neden tercih edilir?
24. Dijital elektronikte kullanılan temel kapı devrelerini şekil çizerek açıklayınız. Bu kapı
devreleri elektroniğe nasıl aktarılır? Kısaca bilgi veriniz.
-9-
MATEMATİKSEL FİZİK SORULAR
ediniz.
5. Türetme bağıntılarını kullanarak Legendre polinomları için;
+1
∫x
2
Pl +1 ( x) Pl −1 ( x)dx integralini hesaplayınız.
−1
6. +∞
−∞
∫ f ( x) f ( x)dx = ∫ F (k ) F
* *
1 2 1 2 (k )dk
−∞ −∞
ψ = (ψ ,ψ ) şeklinde tanımlanır.
- 10 -
9. 2 x1 − x2 + 2 x3 = 2
x1 + 10 x2 − 3 x3 = 5
B( x, y ) = ∫ t x −1 (1 − t ) y −1 dt
0
dz
I1 = ∫ , I 2 = ∫ z 2 dz integralini hesaplayınız.
z
15. cos zdz
z − 2 = 1 kapalı eğrisi üzerinde ∫ z(z2
−2 )
integralini hesaplayınız.
16. e z dz
a) z = 4 çemberi üzerinde I = ∫ integralini hesaplayınız.
sinh z
∞ cos x
b) I1 = ∫ dx integralini hesaplayınız.
0 x2 + b2
17.
- 11 -
a) δ (x − a )
1
b) e − ax
2
c)
x −x + 1
2
d4y
b) + y = 2 cos x
dx 4
20.
çözünüz.
- 12 -
ELEKTROMANYETİK TEORİ SORULAR
- 13 -
r
a) E = k(xyiˆ + 2yzjˆ + 3xzk) ˆ
r
b) E = k(y 2ˆi + (2xy + z 2 )jˆ + 2yzk)
ˆ
16.
Şekildeki gibi topraklanmış, sonsuz iletken bir
düzlemden d uzaklıkta noktasal bir q yükü
düşünelim. Düzlemin üst tarafındaki bölgede
potansiyeli bulunuz.
- 14 -
İSTATİSTİK FİZİK SORULAR
( ∆u ) ( )
2 2
≡ u −u = u2 − u 2
u2 ≥ u 2
genel eşitsizliğini içerdiğini gösteriniz.
7. ½ spinli magnetik momentin magnetik alana paralel bileşeninin µ0 a eşit olma olasılığı p
(a) µ ve µ 2 yi bulunuz.
(
(b) ( ∆u ) ≡ u − u ) = u 2 − u 2 bağıntısını kullanarak ( ∆µ ) yi hesaplayınız.
2 2 2
8. Bir boyutlu kutudaki tek parçacık için girilebilir durum sayısını bulunuz.
9. İki boyutlu kutudaki tek parçacık için girilebilir durum sayısını bulunuz.
10. Üç boyutlu kutudaki tek parçacık için girilebilir durum sayısını bulunuz.
11. Kenar uzunlukları Lx, Ly, Lz olan bir kutuya kapatılmış N tane parçacıktan oluşan bir ideal
gaz düşünelim. N, Avogadro sayısı düzeyinde olsun. Her kuantum sayısı için ayrı bir
enerji katkısı olduğunu düşünerek E ile E + δE arasındaki enerji aralığında bulunan Ω(E)
durum sayısının,
Ω ( E ) = CV N E (3/ 2 ) N δ E
- 15 -
hacmidir.
12. İdeal bir gazın ortalama enerjisini bulunuz.
13. İdeal bir gazın ortalama basıncını bulunuz.
14. Mutlak sıcaklık ve entropi tanımlarını yapınız.
15. V hacimli bir kap içinde bir cinsten N1, başka bir cinsten N2 moleküle sahip olan bir ideal
gazı ele alalım. Gazın ideal gaz olacak şekilde, yeterince seyreltildiğini varsayarak, gazın
T mutlak sıcaklığındaki p ortalama basıncını bulunuz.
16. Bir ideal gazın ortalama enerjisi ile ortalama basıncını veren bağıntıları kullanarak
2
p= u
3
bağıntısını elde ediniz. Burada u, birim hacim başına ortalama kinetik enerjidir.
T = (k β )
17. −1
mutlak sıcaklığında, bir ısı deposu ile ısısal dengede bulunan herhangi bir
20. Buz ile su 0 °C de (273 °K) birlikte dengede bulunurlar. Bu sıcaklıkta 1 mol buzu eritmek
için 6000 joule ısıya gerek vardır.
(a) Bu sıcaklıkta, 1 mol su ile 1 mol buz arasındaki entropi farkı nedir?
- 16 -
(b) Bu sıcaklıkta, suyun girilebilir durum sayısının, buzun girilebilir durum sayısına
oranını bulunuz.
21. Klasik yaklaşım ne zaman geçerlidir? Açıklayınız.
22. Eşbölüşüm teoremini açıklayınız ve bu teoremi kullanarak tek atomlu bir ideal gazın öz
ısısını( cv ) bulunuz?
23. m kütleli moleküllerin oluşturduğu bir gaz T mutlak sıcaklığında ısısal dengede olup
durgundur. Maxwell hız dağılımnı kullanarak aşağıdakilerini hesaplayınız.
(a) vx = ?
(b) v = ?
(c) vrms = ?
- 17 -
KLASİK MEKANİK SORULAR
10.
Yandaki şekile göre M1 kütlesine sahip olan cisim M2 kütlesi
salınım hareketi yaparken aynı zamanda yatay eksen üzerinde
hareket edebilmektedir. Sistemin Lagrange hareket denklemlerini
yazınız.
r
11. m1 kütlesine ve v1 hızına sahip bir parçacık u1 sabit potansiyelli bir alandan, u 2 sabit
potansiyelli bir alana geçiyor. Bu geçiş esnasında parçacığın hareket doğrultusunda ki
değişmeyi bulunuz.
12. Kütlesi m ve açısal momentumu l olan noktasal bir cisim merkezcil bir kuvvetin etkisi
altında ρ = Ksin( nϕ ) (K ve n sabit) ile belirlenen yörüngede hareket etmektedir.
Merkezcil kuvvetin ifadesini bulunuz. Noktasal cismin toplam enerjisi nedir?
13. a) Bir uydunun en büyük ve en küçük yörüngesel hızları sırasıyla v max ve v min ile
- 18 -
gösterilsin. Uydunun yörüngesinin dışmerkezliğinin;
vmax − v min
ε=
v max + vmin
- 19 -
MODERN FİZİK SORULAR
biliniyor.. Buna göre S sistemine göre u x , u y , u z olarak ölçülen hız değerleri S′ sisteminde
- 20 -
KATIHAL FİZİĞİ SORULAR
16. Ters örgünün tanımını yaparak, a = 4Å, b = 6Å, c = 8Å, α = β = 90 0 , γ = 1200 olan
r r r
bir birim hücrenin ters örgünün A, B, C vektörlerini bulunuz.
17. x- ışınlarının kristalden saçılması olayını açıklayan Bragg Kanununu anlatınız. x-
ışınlarının kristalden saçılması ile ışığın aynadan yansıması arasındaki farkları açıklayınız.
18. Ewald Küresinin tanımını yaparak fiziksel önemini açıklayınız.
19. Tetragonal bir örgüde ( a = b ≠ c ) α = β = γ = 90 0 (0 ½ ¼ ) (½ 0 ¼) (½ 0 ¾ ) (0 ½ ¾ )
- 21 -
konumlarında aynı cinsten 4 atom bulunduğuna göre Fhkl yapı çarpanını bulunuz?
20. Brillouin bölgesinin tanımını yaparak özelliklerini açıklayınız. Brillouin bölge sınırına
r
gelen k dalga boylu bir x ışını saçılmasını açıklayınız.
21. Sc, fcc, bcc örgülerinin birim hücrelerini çizerek her bir örgü için doldurma faktörünü
bulup, sonucu yorumlayınız.
22. Van-der Waals bağlı bir katı için atomik denge mesafesi Ro = 2Å ve bağlanma enerjisi
sadece çekici terimden % 10 eksiği olduğuna göre aşağıdaki denklemde ρ karakteristik
R
m -
uzunluğu ne kadardır. m ve n sabitlerdir. U = − 6 + ne ρ ‘dır.
R
23. Madelung sabitini elde ederek açıklayınız.
24. Fononun tanımını yaparak, katılardaki önemli temel uyarımları açıklayınız.
25. Mathiessen Kuralı, Tavlama, Durum Yoğunluğu, Nokta Grubu tanımlarını yapınız.
26. Dulong-Petit Kanunu, Sürüklenme Hızı, Grup Hızı tanımlarını yapınız.
27. G (ε ) durum yoğunluğunu tanımlayarak 3 boyutta enerjiye nasıl bağımlı olduğunu veren
formülü gerekli açıklamaları da yaparak çıkarınız.
28. G (ε ) durum yoğunluğunun enerjiye bağlılığını dört farklı sıcaklık için çizerek, sıcaklığın
etkisini açıklayınız.
29. Serbest elektron teorisini varsayımlarını belirtiniz. Drude modelinin varsayımlarını
maddeler halinde yazınız. Serbest elektron teorisini kullanarak iki boyutta Fermi enerjisini
gerekli açıklamaları yaparak bulunuz. (Birim alandaki elektron sayısını n olarak alınız)
30. Serbest elektron modelinden hareket ederek bir metalin özdirencini veren ifadeyi gerekli
açıklamaları da yaparak çıkarınız.
31. Etkin Kütle, Valans Bandı, İletim Bandı, Fermi Küresi tanımlarını yapınız.
32. Serbest elektron modelinden yararlanarak, metallerde iletim elektronlarının özısıya
katkılarını
a) Klasik ve kuantum kavramları ile açıklayınız ve aralarındaki farkları belirtiniz.
b) Öz ısıyı (c) daha sağlıklı hesaplamak için nelerin yapılması gerektiğini tartışınız.
c) Öz ısının deneysel yoldan sıcaklığın fonksiyonu olarak ölçülmesi elektronların
metalin öz ısısına olan katkıları bulmamıza izin verir mi, açıklayınız.
- 22 -
KUANTUM FİZİĞİ SORULAR
- 23 -
NÜKLEER FİZİK SORULAR
1. Fermiyonlar ve Bozonlar hakkında kısaca bilgi vererek her biri için en az ikişer örnek
veriniz.
2. Doğadaki temel etkileşimler nelerdir, kısaca bilgi veriniz
3. Radyoaktif bir madde için ortalama ve yarı ömür hakkında bilgi veriniz.
b) 146 C → ?? N + β −
c) 126 C ∗ → ?? C +γ
yukarıdaki tepkimelerde soru işaretli bölgelere gelmesi gereken atom ve kütle numaraları
nelerdir?
9. Kararlı çekirdekler hakkında kısaca bilgi veriniz.
10. Bir çekirdeğin bağlanma enerjisi hakkında kısaca bilgi veriniz.
- 24 -
MEKANİK VE TERMODİNAMİK CEVAPLAR
- 25 -
b. A’nın xy düzlemindeki izdüşümü 3xˆ + yˆ vektörüdür. Uzunluğu ise 32 + 12 = 10
r
c. B = Bx xˆ + By yˆ olan A.B=0 koşulunu sağlayacak bir vektör bulacağız.
By
= −3 bulunur. Burada seçilen B vektöründen dolayı B’nin uzunluğu
Bx
bulunamaz.
d. B birim vektörü Bx2 + By2 = 1 ve Bx2 (12 + 32 ) = 10 Bx2 = 1 olur. Buradan
1 9 xˆ − 3 yˆ
B= xˆ − yˆ = olarak bulunur.
10 10 10
r r r
e. C = 2 xˆ vektörü ile skaler çarpımı A.C = (3 xˆ + yˆ + 2 zˆ).(2 xˆ ) den C vektörünün y
ve z yönünde bileşeni olmadığından sonuç 6 dır.
xˆ yˆ zˆ
r r
f. AxC = 3 1 2 = (1.0 − 0.2) xˆ − (3.0 − 2.2) yˆ + (3.0 − 2.1) zˆ = 4 yˆ − 2 zˆ olur.
2 0 0
5. 1 2 1
Kuyunun derinliği h olmak üzere h = gt den h = (9.8)t12 ve h = v.t den h = 336t2
2 2
yazılır. Burada başlangıçtan (taş atıldığı andan itibaren) sesin duyula süresi t = t1 + t2 ye
- 26 -
çarpımı cismin momentumunu verir. Momentumun zamana göre değişimi ise cisme
etkiyen kuvvete eşittir.
7. a.
2
Eğik düzlemin θ açısı 45° dir ve sin45=cos45= dir. Böylece kuvvet için
2
yazdığımız bağıntı; (mgsinθ + Fcosθ ) − µ k ( Fsinθ + mgcosθ ) = 0 dan;
(mgsinθ + Fcosθ ) mg + F
µk = = =1
( Fsinθ + mgcosθ ) mg + F
olarak bulunur.
8. B noktasında;
mv 2 mv 2
İpteki gerilme kuvveti TB = mgcosθ + den TB = mg[cosθ + ] şeklinde yazılır.
r rg
C noktasında;
mv 2 mv 2
θ=90° olduğundan TC = mg[cos90 + ]= bulunur.
rg r
D noktasında;
mv 2 mv 2
θ=180° olduğundan TD = mg[cos180 + ]= − mg bulunur.
rg r
A noktasında;
mv 2 mv 2
θ=0° olduğundan TA = mg[cos 0 + ]= + mg bulunur.
rg r
Gerilmeleri büyükten küçüğe sıralarsak; T A > TB > TC > TD şeklinde yazılır.
- 27 -
r r
korunumlu kuvvet denir. İşin tanımını yaparken dikkate aldığımız Fdr büyüklüğünün
B
r r A
r r B
r r Ar r r r
yola bağlı olmadığını varsayarsak; ∫
A
Fdr = − ∫ Fdr yada
B
∫ + ∫ Fdr = 0 = Ñ∫ Fdr
A
Fdr
B
şeklinde yazılır. Burada ∫ integralin kapalı bir yol boyunca alındığını gösterir.
W(A→B) işinin büyüklüğü parçacığın izlediği yola bağımlıysa, parçacığı hareket ettiren
kuvvete korunumsuz kuvvet denir.
Korunumlu kuvvetlerin olduğu sistemlerde mekanik enerji korunur. Sistemde
korunumsuz kuvvetler varsa mekanik enerjinin korunumundan söz edilemez.
10. Bir katı cismin küçük mi kütleli i tane parçacıktan oluştuğunu ve her bir parçacığın
dönme eksenine olan uzaklığının ri ile verildiğini düşünelim. Bütün parçacıklar aynı ω
açısal frekansı ile dönerler ve her bir parçacığın hızı vi = ri ω ile verilir. Sistemin toplam
1
kinetik enerji ifadesi; K = (∑ mi ri2 )ω 2 şeklinde yazılır. Buradaki ∑m r i i
2
terimine
2 i i
alındı.)
12. Bu sistem için herhangi bir durumda enerji;
1
• Kütle merkezine göre Mv 2 lik öteleme kinetik enerjisi
2
1 2
• Kütle merkezine göre Iω lik dönme kinetik enerjisi
2
- 28 -
• Kütle merkezinin potansiyel enerjisi Mgh (h kütle merkezinin yerden yüksekliği)
1 1
Katkılarından oluşur. Sistemin toplam enerjisi; E = Mv 2 + I ω 2 + Mgh ile verilir.
2 2
v2
Burada ω 2 = dir. Böyle bir sistemde toplam enerji daima korunur. Yani E sabit
R2
dE d 1 1
olacağından zamana göre türevi de sıfır olur. O halde; = ( Mv 2 + Iω 2 + Mgh ) = 0
dt dt 2 2
dE 1 dv dh dv dh
olmalıdır. Yani; = ( M + 2 )v + Mg = 0 yazılabilir. =a , = −vSinθ
dt R dt dt dt dt
r
1 r gsinθ
alınırsa; ( M + 2 )va + MgvSinθ = 0 bulunur. Buradan da a = şeklinde bulunur.
R I
(1 + )
MR 2
13. d 2s
Sarkaç sistemi için geri çağırıcı kuvvet −mgsinθ = m şeklinde
dt 2
ds dθ
verilir. Burada s yayının uzunluğu s = Lθ dır. Buradan =L
dt dt
d 2s d 2θ d 2θ
ve = L yazılır. Böylece − mgsinθ = mL
dt 3 dt 2 dt 2
şeklinde yazılabilir. Küçük salınımlar yaklaşıklığını kullanarak seri açılımından;
θ3 θ5 θ7
sinθ = θ − + − + ..... açılımında yalnızca ilk terim alınırsa sinθ ≅ θ olur. Böylece
3 5 7
d 2θ d 2θ g
denklem − mgθ = mL biçimine dönüşür. Düzenlenirse =− θ olur. Bu
dt 2 dt 2
L
denklemin çözümü θ = Acos (ωt + φ ) şeklindedir. (- işaretinden dolayı) Bu çözüm t=0 ve
g
θ=0 başlangıç durumunda θ=A olur.(maksimum genlik) Bu çözümde ω 2 = ile verilen
L
2π L
açısal frekanstır. T = periyot bağıntısını kullanarak sistemin periyodu; T = 2π
ω g
olarak bulunur.
14. ‘O’ noktası koordinat sisteminin merkezi olmak üzere , ‘O’ noktasına göre bir parçacığın
L açısal momentumu o andaki r konum vektörü ile p çizgisel (doğrusal) momentumunun
vektörel çarpımına eşittir. L=rxp ile gösterilir.
Sisteme etki eden bileşke dış tork sıfıra eşitse, sistemin toplam açısal momentumu sabit
- 29 -
r
dL
kalır. Buna Açısal momentumun korunumu denir. Yani ∑τ Dıı = = 0 , bu durumda
dt
r r
L = Sbt dir. Herhangi bir parçacıklar sistemi için bu korunum yasasını ∑ Ln = Sabit
şeklinde yazabiliriz. Bir cismin kütlesi kendi içerisinde dağılıma uğrarsa, o cismin
eylemsizlik momenti değişir. Bu değişimi gösterecek şekilde açısal momentumun
r r
korunumu yasası Lilk = Lson = sabit şeklinde ifade edilir.
∑ F x=f-P=0 ve ∑ F y=N-W=0
eşitlikleri elde edilir.
Yine merdiven kayma sırasında iken sürtünme kuvvetinin en büyük değerde olma
zorunluluğundan, bu değer fmax=μN=0,4x50 N=20 N olur.
f-P=0 P=20 N
θ’nın değerini bulmak için, dengenin ikinci şartını kullanmalıyız. Torklar merdivenin alt
ucundaki O noktasına göre alındığında,
l
∑ τ = Plsinθ - W 2 cosθ = 0
W 50 N
tanθmin = = = 1,25 θmin = 51,3 o
2P 40 N
- 30 -
17. π
x = 4m cos πt +
4
a) Hareketin genliği 4 m dir.
2π 2π 2π 1 1
W= ⇒T= = = 2s f= ⇒ f = s −1
T W π T 2
π
= −(4πm / s )sin πt +
dx
b) V=
dt 4
a=
d2x
dt 2
( ) π
= − 4π 2 m / s 2 cos πt − m / s 2
4
π 5π
c) x = 4 m cos π + = 4m cos = −2,83m
4 4
( )
5π
V = − 4πm / s 2 sin = 8,89m / s 2
4
( )
3π
a = − 4π 2 m / s 2 cos = 27,9m / s 2
4
e) t = 0 da
π π
x = 4m cos π0 cos − sin π0 sin = 2,8m
4 4
t = 1 de
π π
x = 4 m cos π1 cos − sin π1sin = −2,8m
4 4
- 31 -
f) Faz farkı wt +δ olarak tanımlandığından, burada incelenen durum için w = π ve δ=π/4
dür. O halde t = 2 s de Faz = 2π + π/4 = 9π/4 rad olur.
18.
1
muVu2 =
Gm u m D
= Vu =
2Gm D
=
( )(
2. 6,67.10 −11 Nm 2 / kg 2 5,98.10 24 kg )
2 RD RD 6
6,37.10 m
= 1,12.104 m/s
1 1
K.E. = muVu2 = x 5x103 kg x (1.12.104 m/s)2 = 3.14x1011 joule
2 2
19. a) Gezegenler odaklarından birinde güneş bulunan eliptik yörüngeler üzerinde dolanırlar.
b) Güneşi gezegene bağlayan doğru parçası eşit zamanlarda eşit alanlar süpürür.
c) Gezegenlerin dolanım sürelerinin kareleri elipslerin yarı büyük eksenlerinin küpü ile
orantılıdır.
20. P = Pa + ρgh = 1,01x105 Pa + (1,0x103 kg/m3 )(9,80 m/s2)(103m)
P = 9,90x106 Pa
Bu değer yaklaşık olarak atmosfer basıncının 100 katıdır.
21. Akışkan veya sıvının sıkışamaz, vizkozluğu olmayan kararlı durumda dönmeden akan bir
akışkan olduğunu kabul ediyoruz. ∆t süresinde değişik kesitli boru içindeki akışkanı göz
önüne alalım. Akışkanın alt ucundaki kuvvet P1A1 olur. Burada P1, 1 konumundaki
basınçtır. Bu kuvvetin yaptığı iş W1 = F1∆x1 = P1A1∆x1 = P1∆V olur. Burada; ∆V, borunun
alt kısmındaki bölgenin hacmidir.benzer şekilde ∆t zamanında borunun üst ucundaki
akışkanın yapmış olduğu iş W2 = -P2A2∆x2 = -P2∆V olarak bulunur (Aynı zaman
aralığında 1 ve 2 konumlarından geçen sıvının hacmi aynı olur.). Akışkanın kuvveti yer
değiştirmeye karşı olduğu için bu iş negatiftir. Bu kuvvetler tarafından ∆t süresinde
yapılan net iş, W = ( P1-P2 )∆V olur. Bu işin bir kısmı, akışkanın kinetik enerjisini
değiştirir, bir kısmı da çekim potansiyeli enerjisine harcanır. ∆t süresinde borudan geçen
1 1
kütle ∆m ise kinetik enerjideki değişme, ∆K = ∆mV2 − ∆m V12 şeklindedir.
2
2 2
Potansiyel enerjideki değişme de ∆U = ∆mgy2 - ∆mgy1 olur. W = ∆K + ∆U şeklindeki iş-
enerji teoremini akışkanın bu hacmine uyguladığımızda
1 1
(P1-P2)∆U = ∆mV22 − ∆mV12 + ∆mgy 2 − ∆mgy1
2 2
elde edilir. Her tarafı ∆U ile bölersek ρ = ∆m/∆V alırsak yukarıdaki ifade
- 32 -
P1 - P2 = 1/2ρV22 - 1/2ρV12 + ρgy2 - ρgy1
şekline gelir. Terimleri yeniden düzenlersek,
P1 + (1/2)ρV12 + ρgy1 = P2 + (1/2)ρV22 + ρgy2
elde edilir. Bu, kararlı durumdaki vizkoz olmayan ve sıkışmayan sıvıya uygulanan
Bernoulli denklemidir. Bu denklem genellikle P + 1/2ρV2 + ρgy = sabit şeklinde ifade
edilir. Akışkan durgun ise V1=V2=0 olduğundan eşitlik, P1 - P2 = ρg (y2 –y1) = ρgh olur.
22. Gerilme kuvveti F olan bir sicimin ∆x uzunluğundaki küçük bir parçasını ele alalım.
İlerleyen dalga bu sicim üzerinde yayılıyor olsun. Parçanın uçlarının x ekseni ile θ1 ve θ2
gibi küçük açılar yaptığını varsayalım.
Parçaya düşey doğrultuda etkiyen net kuvvet
∑ Fy = F(tan θ 2 − tan θ1 )
Ayrıca A ve B noktalarındaki açıların tanjantları eğrinin bu noktalardaki eğimi olarak
∑ Fy = ma y =µ∆x (∂ 2 y ∂t 2 ) (2)
( )
elde ederiz. Burada ay = ∂ 2 y ∂t 2 dir. Denklem 1’i denklem 2’ye eşitlersek,
( )
µ∆x= ∂ 2 y ∂t 2 =F [(∂y ∂x )B − (∂y ∂x )A ]
µ∂ 2 y
=
[(∂y ∂x )B − (∂y ∂x )A ] (3)
F∂t 2 ∆x
elde edilir. Denklem 3’ün sağ tarafı, aşağıda verilen herhangi bir fonksiyonun türev tanımı
kullanılarak farklı biçimde elde edilebilir.
∂f f (x + ∆x ) − f (x )
= lim
∂x ∆x →0 ∆x
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 33 -
Eğer F(∂y ∂x )B ' yi f(x+∆x) ile, f(x)’i (∂y ∂x )B ile gösterirsek ∆x→0 durumunda
µ∂ 2 y ∂2y
denklem 3’ün = şeklinde yazılabileceğini görürüz.
F∂t 2 ∂x 2
23. Tren hareketsiz gözlemciye yaklaşırken gözlemci trenin hızını –Vo gözlemler. Bundan
dolayı frekans büyür, dalga boyu küçülür.
1 1
f′ = f = 500 = 566 Hz
1 − Vs V 1 − 40m / s 343m / s
Tren hareketsiz gözlemciden uzaklaşırken frekans küçülür, dalga boyu büyür.
1 1
f ′ = f = 500 = 448 Hz
1 + Vs V 1 + 40m / s 343m / s
24. a) İki ucu açık boruda ana sesin oluşması için 2 yarım iğ oluşur. Buna göre ana sesin
frekansı
V 344m / s
γ1 = = ≈ 140 Hz γ2 = 2 x γ1 = 280 Hz ve γ3 = 3 x γ1 = 420 Hz
2L 2 x1,23m
olur.
b) Bir ucu kapalı ses borusu ana ses veriyorsa yarım iğ oluşur. Bu durumda sadece tek
frekanslar mevcuttur.
V 344m / s
γ1 = = = 70 H z, γ3 = 3 x γ1 = 210 Hz , γ5 = 5 x γ1 = 350 Hz
4L 4 x1,23m
- 34 -
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 35 -
ELEKTRİK VE MANYETİZMA CEVAPLAR
1. Bir iple asılmış yüksüz hafif bir metal küre, yüklü lastik bir çubuk yaklaştırılınca bu
küredeki yükler kutuplanır ve yüklü lastik çubuk kutuplanan bu küçük küreyi çeker. Küre
çubuğa değdikten sonra çubukla aynı yükle yüklenmiş olur. Aynı yüklerin birbirini
iteceğinden metal küre çubuk tarafından itilir.
2. a) Yalıtkan kürede, yük yarıçapa bağlı olarak küre içinde ρ=Cr oranında dağılmıştır.
Şimdi biz r<b için küre içinde kalan yükü bulursak;
r π 2π
Q = ∫∫ ∫ ρr
2
sin θ drdθ dφ dir. O halde yük yoğunluğunu yazıp integrali
0 0 0
hesaplarsak,
r π 2π r
Q = ∫ ∫ ∫ Cr 3 sin θ drdθ dφ = Q = ∫ C.4π r 3 dr = Q = C.π r 4 elde edilir.
0 0 0 0
b) r>b içinse yük ifadesinde r yerine b yazarak elde edebiliriz. Çünkü yük b yarıçaplı
küre içindedir. Q = Cπ b 4 elde edilir
c) Kürenin içindeki ve dışındaki elektrik alanı Gauss yasasından yararlanarak
bulursak
r r Q C.π r 4 C.r 2π
Ñ∫
1
Eds = ⇒ E 4π r 2
= ⇒ E = elde edilir, biz k = olduğunu
ε ε 4πε 4πε
biliyoruz. O halde r<b için elektrik alan E = Ckπ r 2 elde edilir.
r r Q C.π b 4 Cb 4π kCπ b 4
Ñ∫ = ⇒ π = ⇒ = =
2
r>b içinde Eds E 4 r E = E olarak elde edilir.
ε ε 4π r 2ε r2
3. Birinci 4μC yükü sonsuza götürmek için
kq2 q1 kq2 q3 kq2 q4
∆ U1 = + + −0
r21 r23 r24
32 × 10 −12 C 2 16 ×10 −12 C 2 8 ×10 −12 C 2 )
∆U1 = (8.99 ×109 ) + +
0.06 0.45 ×10 −2 0.03
∆U1 = 9.333 J
Şimdi ikinci yükü sonsuza götürdüğümüzde;
- 36 -
kq3 q1 kq3 q4
∆U 2 = +
r31 r34
32 ×10 −12 C 8 × 10 −12 C
∆U 2 = (8.99 ×109 ) +
0.03 0.06
∆U 2 = 10.788 J , ∆U = ∆U1 + ∆U 2 = 20.1J
bulunur.
4. ε0A
Paralel plakalı kondansatörün sığası C = ’dır. Burada plakalar arasındaki uzaklık sabit
d
tutulacağından voltajı artırmak için, plakaların birim alanlarını artırmak ve plakalar
arasına dielektrik madde koymak gerekir.
5. m 2
A = (0.031 cm2 )( ) = 3.1×10 −6 m 2
100cm
ρl ρ (2.4)
R= = 0.24 = ⇒ ρ = 3.1×10 −7 Ωm
A 3.1 ×10 −6
1
σ = = 3.23 ×106 (Ω.m)−1 bulunur.
ρ
r r r r
6. F = qE + qV × B (MKS )
r r
Burada q elektronun yükü birimi (C), E elektrik alan birimi volt/C, V elektronun hızı
r
birimi m/s, B manyetik alan birimi Tesladır.
r r r
7. F = qV × B
i j k
r r
V ×B = 2 −4 1 = (12 − 2)i + (6 + 1) j + (4 + 4)k = 10i + 7 j + 8k
1 2 −3
r r
V × B = 10 2 + 7 2 + 82 = 14.6T .m / s
r r r
F = q V × B = (1.602 ×10 −19 C )(14.6T .m / s ) = 2.34 ×10 −18 N
8. r r r ur
F = Il × B = IlB sin θ = F dir .
a ) F = (5 A)(2.8m)(0.39T ) sin 60 = 4.73 N
b) F = (5 A)(2.8m)(0.39T )sin 90 = 5.46 N
c) F = (5 A)(2.8m)(0.39T ) sin120 = 4.73 N
9. I3 = I1 + I 2 6 − I1 = I 2
24 − 6 I1 − 3I 2 = 0 I1 = (8 − 2 I1 ) + (6 − I1 )
12 + 24 − 6 I1 − 6 I 3 = 0 I1 = 14 − 3I1 = 3.5 A
36 − 6 I1 = 6 I 2 I 2 = 2.5 A
I 3 = 1A
- 37 -
10. Faraday`ın indüksiyon kanunu, bir devrede oluşan emk` in devreden geçen manyetik akının
zamana göre değişim hızı ile doğru orantılıdır. Yani,
dφm r r
ε=− olup burada manyetik akı φ m olup φ m = ∫ Bda ile verilir.
dt
11. Lenz kanunu : İndüksiyon emk` in yönü, ilmekten geçen manyetik akı
değişimine karşı koyacak şekilde manyetik akı oluşturan akım
yönündedir. Yani indüksiyon akımı , başlangıçta devreden geçen akının
değişimini önleme etkisi gösterir. Buna bir örnek olmak üzere zıplayan
demir örneğini verelim.
Bir tel halka bir solenoidin yakınına getirilsin. Halka da ilk başta akım yoktur. Solenoidin
yakınına getirilen halkadan bir akı geçecek ve halkada bu akıya karşı koyacak bir akım
oluşacak sonra solenoid ten geçen akımla halkadaki akım zıt yönlü olacağından halka
havaya zıplayacaktır.
12. Maxwell denklemlerinin integral formlar şöyledir.
r r
Ñ∫ Eda = ε
Q
(Gauss yasası:Kapalı bir yüzeyden geçen elektrik alanın akısı içerdeki
0
oluşturur.)
r r dφm
Ñ∫ Bds = µ I + ε µ
0 0 0
dt
(Amper yasası)
- 38 -
IV. Bir elektromanyetik dalga içinde E ve B nin her hangi bir andaki büyülükleri
E
= c dir.
B
V. Elektromanyetik dalgalar enerji taşırlar. Birim yüzeyden geçen enerji akışı hızı S
ile gösterilip poynting vektörü adı verilir. Burada;
r 1 r r
S = E × B şeklindedir.
µ0
VI. Elektromanyetik dalgalar momentum taşırlar ve bu nedenle yüzeyler üzerine
basınç uygulayabilirler. Momentumu
r
r S
P = ile gösterilir.
c
14. Mikrodalgalar : Elektronik cihazlarla meydana gelirler. Kısa dalga boylarından dolayı,
radar sistemlerinde ve atomik ve moleküler parametrelerin incelenmesinde uygundurlar.
Kızılötesi dalgalar : Sıcak cisimler ve moleküller tarafından oluşturulan bu dalgalar ,çoğu
maddelerce kolaylıkla soğurulur. Bir maddenin soğurduğu kızılötesi ısı şeklinde ortaya
çıkar.
Morötesi dalgalar : Güneş, güneş yanıklarının başlıca sebebi olan morötesi ışınların en
önemli kaynağıdır.Güneşten gelen morötesi ışınların çoğu atmosferdeki atomlar tarafından
tutulur.Morötesi ışınların oksijenle tepkimeye girmesiyle ozon oluşur.Bu ozon tabakası
öldürücü morötesi ışınları ısıya dönüştürür.
X-ışınları : Bu ışınların kaynağı yüksek enerjili elektronların ağır bir çekirdek yakınından
geçerken yavaşlatılmasıdır.X-ışınları tıpta da belirli kanser türlerini belirlemede kullanılır.
Gama ışınları : Radyoaktif çekirdekler tarafından yayılan elektromanyetik dalgalardır.
Bu ışınların yüksek derecede giricilik özelliğine sahiptirler.
15. Direnci R , yarıçapı a ve uzunluğu L olan
doğrusal bir telinden sabit bir I akımı
geçmektedir. Bu tel için Poynting
vektörünü hesaplayınız.
Öncelikle tel boyunca E elektrik alanını bulalım.Telin uçları arasındaki potansiyel farkı V
V IR µI
ise V=IR den E = = olur.Telin yüzeyindeki manyetik alanın B = 0 ile verilir.E ve
L L 2 πa
r r uuur
B vektörleri birbirlerine diktirler ve bu nedenle E × B = EB böylece poynting vektörü
- 39 -
r EB IRµ0 I I2 R
| S |= = = olarak bulunur.
µ µL2πa A
16. RL devresinde Kirchhoff`un ilmek denklemini kullanırsak
dI
ε − IR − L = 0 bu denklemin çözümü için x = ε − IR ve dx = − RdI yazarsak yeni
dt
Rt
L dx dx R −
denklemimiz , x + =0 ve = − dt olur.Denklemimizin çözümü de x = x 0e L
R dt x L
ε
elde edilir. t=0 için I=0 olduğu için x 0 = ve son olarak akım denklemimiz
R
ε −
Rt
I= (1 − e L ) olarak bulunur.
R
17. R = 250Ω , L = 0.6H , C = 3.5µF , w = 377s −1 ve Vm = 150V olan bir seri RLC devresini
çözün.
1
Reaktanslar X L = wL = 226Ω ve X c = = 758Ω olarak bulunur.Burada empedans
wC
Vm 150
Maksimum akım Im = = = 0.255A dır.Akımla voltaj arasındaki faz açısı
Z 588
(X L − X C ) 226 − 758
φ = tan −1 = tan −1 ( ) = −64.80
R 250
Her elemanın uçları arasındaki pik voltajları;
VR = Im R = (0.255)(250) = 63.8V
VL = Im X L = (0.255)(250) = 57.6V
VC = Im X C = (0.255)(250) = 193V
buradan da her üç elemanın uçları arasındaki ani voltajlar,
VR = (63.8)sin 377t , VL = (57.6) cos 377t , VC = (−193) cos 377t şeklinde bulunur.
- 40 -
b) Tümsek aynada özel ışınlar,
• Asal eksene paralel gelen ışın uzantısı odak noktasından geçecek şekilde yansır.
• Uzantısı odak noktasından geçecek şekilde gelen ışın aynadan yansıdıktan sonra
asal eksene paralel olacak şekilde yansır.
• Uzantısı merkezden geçecek şekilde gelen ışın aynadan yansıdıktan sonra tekrar
aynı yoldan geri yansır.
- 41 -
eksene paralel giderler.
• İkinci kısımdaki merkez doğrultusunda gelen ışınlar, mercekten kırıldıktan sonra
birinci kısımdaki merkez doğrultusun kırılırlar.
- 42 -
ELEKTRONİK CEVAPLAR
1. Bir iletkenin iki ucu arasına uygulanan potansiyel farkının iletken üzerinden geçen akım
şiddetine oranı sabittir. Bu sabit orana iletkenin direnci denir. V=I.R ile gösterilir. Bu
yasaya Ohm yasası denir. Bu yasaya uyan devre elemanlarına Ohmik devre elemanı
uymayan devre elemanlarına Ohmik olmayan devre elemanı denir.
2. Bir E (Elektrik alanı) içinde +q birim yükünü P1 noktasından P2 noktasına götürmek için
yapılan iştir. Elektrik alanı birim yüke etkiyen kuvvet olduğundan iki nokta arasındaki
P2
ur
potansiyel farkı V = ∫ Eds şeklinde ifade edilir. Potansiyel farkın CGS birim sistemindeki
P1
- 43 -
∆ = 8(4.8 − 2.2) + 2(−2.8 − 4.2) − 4(2.2 + 4.4) den ∆ = 96 bulunur.
0 −2 −4
Ia ya göre matris ∆ a = 6 4 −2 şeklinde yazılır. Buradan;
−4 −2 8
8 0 −4
Ib ya göre matris ∆ b = −2 6 −2 şeklinde yazılır. Buradan;
−4 −4 8
8 −2 0
Ic ye göre matris ∆ c = −2 4 6 şeklinde yazılır. Buradan;
−4 −2 −4
∆ c = 8(−4.4 + 2.6) + 2(2.4 + 4.6) + 0 den ∆ c = −32 bulunur. Böylece akımları;
∆a ∆ ∆
Ia = , Ib = b , I c = c den bulabiliriz. O halde buradan;
∆ ∆ ∆
−32 192 −32
Ia = = −0,3 A, Ib = = 2 A, I c = = −0,3 A bulunur.
96 96 96
R1=2 Ohm luk direnç üzerindeki akım -0,3 A (Ia akımı)
R2=2 Ohm luk direnç üzerindeki akım Ia-Ib=-0,3-2=-2,3 A
R3=4 Ohm luk direnç üzerindeki akım Ia-Ic=-0,3-(-0,3)=0 A
R4=2 Ohm luk direnç üzerindeki akım Ib-Ic=2-(-0,3)=2,3 A
R5=2 Ohm luk direnç üzerindeki akım -0,3 A (Ic akımı) bulunur.
4. Çoğu kez elektronik devrelerin çözümlenmesi devrenin hepsi veya bir kısmı yerine, temel
devre ile aynı özellikleri gösteren fakat devre çözümlemesini kolaylaştıran devreler veya
devre elemanları konarak yapılır. Bu devrelere eşdeğer devre adı verilir. Eşdeğer devreler
devrede belirlenmek istenen niceliği (akım, potansiyel vb.) bütün devreyi çözümlemeye
gerek kalmadan kolayca bulabilmek için uygundur. En sık kullanılan eşdeğer devreler
üçgen-yıldız eşdeğer devresi, Thevenin eşdeğer devresi, Norton eşdeğer devresi vb. dir.
5. Devredeki gerilim kaynaklarının hepsi akım
kaynağına dönüştürülürse (Bu durumda
dirençler iletkenlik olarak yazılır) A, B, C
düğüm noktaları için aşağıdaki denklemler elde
edilir.
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 44 -
A noktası için;
0.5VA + 0.5(VA + VB ) + 0.1(VA − VC ) = 28 den
C noktası için;
0.25VC + 1(VC − VB ) + 0.1(VC − VA ) = −2 den
28 −0.5 −0.1
Va ya göre matris ∆ A = 0 1.7 −1 şeklinde yazılır. Buradan;
−2 −1 1.35
∆ a = 34.92 bulunur.
1.1 28 −0.1
Vb ya göre matris ∆ B = −0.5 0 −1 şeklinde yazılır. Buradan;
−0.1 −2 1.35
∆b = 19.4 bulunur.
1.1 −0.5 28
Vc ye göre matris ∆C = −0.5 1.7 0 şeklinde yazılır. Buradan;
−0.1 −1 −2
∆ c = 15.52 bulunur.
∆a ∆ ∆
Aradığımız potansiyel değerlerini Va = , Vb = b , Vc = c den bulabiliriz. O halde;
∆ ∆ ∆
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 45 -
34.92 19.4 15.52
Va = dan Va=36 Volt, Vb = den Vb=20 Volt, Vc = den Vc=16 Volt
0.97 0.97 0.97
bulunur. Her bir direnç üzerinden geçen gerilimler bilinmektedir. V=I.R (Ohm Yasası)
kullanılarak her bir direnç üzerinden geçen akımlar aşağıdaki gibi hesaplanır.
R1=10 Ohm luk direnç üzerindeki potansiyel farkı Va-Vc=36-16=10 Volt, akım 1 A
R2=2 Ohm luk direnç üzerindeki potansiyel farkı Va-Vb=36-20=16 Volt, akım 8 A
R3=1 Ohm luk direnç üzerindeki potansiyel farkı Va-Vc=36-16=10 Volt, akım 10 A
R4=5 Ohm luk direnç üzerindeki potansiyel farkı Vb=20 Volt, akım 4 A bulunur.
R5=2 Ohm luk direnç üzerindeki potansiyel farkı Va=36 Volt, akım 18 A
R6=4 Ohm luk direnç üzerindeki potansiyel farkı Vc=16 Volt, akım 4 A bulunur.
6. Voltmetre ile ideal ölçüm yapabilmek için iç direnci sonsuz, ampermetre ile ideal ölçüm
yapabilmek için iç direnci sıfır olmalıdır. Fakat pratikte sonsuz direnç ve sıfır direnç
olmadığı için Voltmetrenin iç direnci kullanıldığı devreye göre çok büyük, ampermetrenin
iç direnci kullanıldığı devreye göre çok küçük seçilir. Ampermetre devreye seri, voltmetre
paralel bağlanır. Voltmetre ve ampermetre sabit manyetik alan (mıknatıs) altında bulunan
bir akım kangalından oluşur. Akım kangalı mıknatısın içerisinde dönebilecek şekilde
sabitlenmiştir. Akım kangalına bağlanan ibre, akım kangalına akım uygulanmadığı zaman
hareketsizdir. Kangala akım uygulanınca ibre manyetik alandan dolayı sapar. Bu sapma
miktarı uygulanan akım ile doğru orantılıdır. Bu voltmetre ve ampermetrenin çalışma
prensibidir.
7. Zamana göre periyodik olarak değişen akım alternatif akım dır. (AC) Alternatif akımda
fazlar zamanın fonksiyonu olarak yön değiştirirler, belli bir değişim frekansı ve periyodu
vardır. Bu nedenle bu tür akımlar sinüssel fonksiyonlarla ifade edilirler. Zamanla değiştiği
için AC akımın ortalama değerinden ve Maksimum değerinden söz edilir. Akım ve gerilim
arasında bir faz farkı ortaya çıkar. Doğru akım ise (DC) zamana göre bir değişimin
olmadığı sabit fazlı akımdır. Ohm yasası, Kirchoff yasası ve diğer bütün devre çözümleme
yöntemleri, eşdeğer devre yöntemleri her ikisine de uygulanabilir. (AC ve DC için) Ancak
AC akım devrelerine uygulanırken akım ve gerilimlerin fazları göz önünde
bulundurulmalıdır.
8. AC akım için etkin değer, herhangi bir andaki akımın karesinin ortalama değerinin
kareköküdür. I bir AC akım devresinde dirençten geçen ani akım (herhangi bir andaki)
olmak üzere bu dirençte enerjinin ısıya dönüşme hızı (yani dirençte harcanan güç)
P = I e2 R ile verilir. Görüldüğü gibi bağıntıda akımın karesi olduğundan akımın işareti
- 46 -
(yönü) önemsizdir.
2π 2π
T
1 1
verilir. Burada ω =
T
ile verilir. Burada ∫
T 0
sin 2 ( t )dt = dir.
T 2
1 I
Böylece I e2 R = I Max
2
R elde edilir. Buradan da I e = Max elde edilir. Alternatif akım bir
2 2
periyotluk süre boyunca yalnızca çok kısa bir sürede maksimum değerinde bulunur. Bu
nedenle AC akım için etkin değerden söz edilir ve hesaplamalarda etkin değer kullanılır.
9. Kondansatör elektrik alanında enerji depolayabilen devre elemanıdır. Birimi Farad dır.
İndüktans ise manyetik alan altında enerji depolayabilen devre elemanıdır. Birimi Henry
dir. Anlaşılacağı gibi bu devre elemanlarının devredeki kullanım amaçları direnç
oluşturmak değildir. Buna rağmen kondansatör ve indüktansın bulunduğu devrelerde sanal
bir direnç oluşur. Bu dirence Reaktans denir. Kondansatörden dolayı oluşana Kapasitif
Reaktans, indüktanstan dolayı oluşana İndüktif Reaktans denir. Reaktans komplex
empedans olduğu için bunu Komplex sayının çizim temsiline göre belirtirsek kapasitif ve
indüktif reaktanslar sanal olarak gösterilir. Devredeki gerçek empedans (Direnç) ve
reaktansların birleşimi ise devrenin eşdeğer empedansını verir. Kapasitif reaktans XC ile
1
gösterilir, X C = − ile verilir. İndüktif reaktans XL ile gösterilir ve X L = ω L ile verilir.
ωC
( ω açısal frekansı ω = 2π f şeklindedir.)
10. AC (alternatif) akımın kullanıldığı devrelerde faz farkından söz edilir. V (gerilim) ve I
(akım) Sin(ωt ) veya Cos(ωt ) biçiminde fonksiyonlarla ifade edilir. Bazı AC akım
devrelerinde (Devrede kondansatör veya İndüktans bulunuyorsa) Sin (ωt ) veya Cos(ωt )
biçiminde değişen gerilim yada akım değerleri pik değerine aynı anda ulaşmaz. Bu
nedenle önce gerilim sonra da akım pik değerine ulaşır. (Devrede İndüktans varsa) Veya
önce akım sonra da gerilim pik değerine ulaşır. (Devrede kapasitans varsa) Akım veya
gerilimin aynı anda pik değerlerine ulaşmamasına faz farkı denir. Bu durumda devrede ya
gerilim yada akım öndedir denir. Akım ve gerilim arasında faz farkını oluşturan değere ise
faz açısı denir.
- 47 -
Sadece R direncinin olduğu bir AC akım devresinde faz farkı sıfırdır. VR ve IR aynı anda
max ve min değerlerine ulaşır. Devrede kondansatör veya İndüktans olduğu zaman akımla
ωL
gerilim arasında bir faz farkı oluşur. RL devresinde faz açısı φ = ArcTan ( ) , RC
R
−1
devresinde faz açısı φ = ArcTan( ) bağıntısından bulunur. RLC devresinde de faz
ω RC
1
ωL −
farkı bulunur, faz açısı φ = ArcTan ( ωC ) ile verilir, ancak Rezonans durumunda
R
RLC devresinde faz açısı sıfırdır. (Çünkü X L = X C dir.)
11. RL devresi alçak frekans geçiren süzgeç devresidir. RL devresinde direnç üzerindeki çıkış
gerilimi V0 ( V0 = RI Max Sin(ωt ) şeklinde verilir.), giriş gerilimi Vi olmak üzere, giriş
V0 1
geriliminin çıkış gerilimine oranı = ifadesiyle verilir. Bu ifadeye göre
Vi ωL 2
1+ ( )
R
ωL
alçak frekanslarda → 0 dır. Ve bu durumda çıkış gerilimi giriş gerilimine eşittir.
R
Yüksek frekanslarda ise çıkış gerilimi giriş geriliminden küçüktür. Bu devre alçak frekans
2π f 0 ω0 V2 1
geçiren süzgeç olarak kullanılır. = = 1 şartını sağlayan f 0 frekansı 02 =
R R Vi 2
V0 1
giriş geriliminin çıkış gerilimine oranı = ifadesiyle verilir. Bu bağıntıya
Vi 1 2
1+ ( )
ω RC
- 48 -
göre alçak frekanslarda çıkış gerilimi V0 çok küçüktür. Fakat yüksek frekanslarda çıkış
gerilimi giriş gerilimine eşit olur. Bu devre alçak frekansları az geçirip yüksek frekansları
azaltmadığından yüksek frekans geçiren RC süzgeci denir. RC devresinde 2π f0 RC = 1
12. Q
Devrede anahtar 1 konumundayken; V = IR + şeklinde yazılır. Bu denklemin her iki
C
dV dI 1 dQ dQ
yanının da zamana göre türevi alınırsa; =R + bulunur. = I dır. Bu
dt dt c dt dt
dV dI 1
durumda = 0 olacağından denklem R + I = 0 bağıntısı elde edilir. Bu denklemi
dt dt C
dI −1
düzenlersek. = dt şeklinde elde edilir. Bu ifadenin her iki yandan integrali alınırsa;
I RC
dI −1 −1
∫ I
=∫
RC
dt den ln I =
RC
t + K şeklinde bulunur. Burada K integral sabitidir ve
−t
başlangıç koşullarından bulunur. En son bulduğumuz ifadeyi düzenlersek; I = A.e RC
V
yazılır. A sabitini t=0 anından bulunur. t=0 anında anahtar kapatıldığı anda akım I =
R
−0
V
ye eşittir. Bu durumda I (t = 0) = A.e RC ifadesinden A sabiti A = bulunur. O halde
R
−t
V RC
devredeki akım herhangi bir t anında; I = e bağıntısından bulunur. Bu ifadedeki RC
R
değerine zaman sabiti denir ve τ ile gösterilir. (τ=RC) Bu bağıntıyı kullanarak herhangi bir
t anında kondansatör üzerindeki gerilimi de hesaplayabiliriz. Herhangi bir t anında
1 1 t
kondansatör üzerindeki gerilim V0 = Q = ∫ Idt şeklinde verilir. Burada I nın değerini
C C 0
−t −t
1 t V RC
C ∫0 R
yerine yazarsak; V0 = e dt bağıntısından integral alınırsa; V0 = V (1 − e RC
)
şeklinde bulunur. Burada V devrenin başlangıçtaki gerilim değeridir. Bu ifade belli bir t
süresi sonunda kondansatör üzerindeki gerilimin arttığını yani kondansatörün dolduğunu
−t
söyler. Zaman sabitine eşit bir t süresi sonunda (t=τ durumunda); V0 = V (1 − e RC )
bağıntısı V0 = V (1 − e−1 ) = 0.63V ifadesi elde edilir. Bu ifade zaman sabitine eşit bir t süresi
- 49 -
üne eşit olacağını söyler.
Devrede anahtar 2 konumuna alındığında dolu kondansatör R direnci üzerinden boşalmaya
Q
başlar. Bunun için 0 = IR + yazılır. Devredeki V potansiyel kaynağı sıfırdır. Bu
C
−t
V RC
denklemin çözümü de yine aynıdır. Yani I = e şeklindedir.
R
Devrede C kondansatörü yerinde L indüktansı olsaydı (yani RL devresi olsaydı) Bu
dI
durumda anahtar 1 konumundayken; V = IR + L denklemi yazılır.
dt
13. dI
Devrede anahtar 1 konumundayken diferansiyel denklem V = IR + L şeklinde yazılır.
dt
dV dI d2I
Bu denklemin her iki yanının da zamana göre türevi alınırsa; = R + L 2 bulunur.
dt dt dt
dV dI dU
= 0 olacağından = U dönüşümü yapılırsa denklem L + UR = 0 biçimine
dt dt dt
− Rt
dönüşür. Bu diferansiyel denklem RC devresinde olduğu gibi çözülür ve V0 = V (1 − e L
)
- 50 -
Komplek sayı notasyonunda bir RLC devresinin empedansı
1
yandaki şekildeki gibi Z = R + jωL − j den bulunur.
ωC
(Burada j komplex sayılardaki i yi temsil eder.) Böylece akım;
V V
I= = den bulunabilir. Bu denklemin paydası gerçel yapılıp
R 1
R + j (ωL − )
ωC
V0
düzenlenirse I= e i ( ω t +ϕ ) şeklinde bulunur. Burada
1 2
R + (ωL −
2
)
ωC
1
ωL −
ϕ = ArcTan( ωC ) ile verilen faz açısıdır.
R
15. Seri rezonans devresinde kalite faktörü (Q0 çarpanı), rezonans frekansındaki indüktif
reaktansın (veya kapasitif reakatansın) devrenin toplam ohmik direncine oranıdır.
XL X
Q0 = veya Q0 = C ifadesi ile verilir. Q0 arttıkça akım-frekans eğrisi (Rezonans
R R
eğrisi) daralır. Bu durumda devrenin kalitesi yani seçiciliği, keskinliği artar.
1
Rezonans durumunda maksimum akımın sine karşılık gelen frekans değerleri
2
arasındaki farka Yarı güç bant genişliği adı verilir. g = g 2 − g1 = ∆g olarak ifade edilir.
16. Diyotlar, yalnızca bir yönde akım geçiren devre elemanıdır.Diğer bir deyimle, bir yöndeki
dirençleri ihmal edilebilecek kadar küçük, öbür yöndeki dirençleri ise çok büyük olan
elemanlardır. Direncin küçük olduğu yöne "doğru yön", büyük olduğu yöne "ters yön"
denir. Diyot sembolü, aşağıda görüldüğü gibi, akım geçiş yönünü gösteren bir ok
şeklindedir. Diyotun uçları pozitif (+) ve negatif (-) işaretleri ile de belirlenir. Diyotlardan,
elektrik alanında redresör (doğrultucu), elektronikte ise; doğrultucu,detektör, modülatör,
limitör, anahtar olarak çeşitli amaçlar için yararlanılmaktadır. Kırılma gerilimi bilinen
diyotlara Zener diyot denir. Zener diyotların özellikleri aşağıda verilmiştir.
- 51 -
i. Doğru polarmalı halde normal bir diyot gibi çalışır. Ters polarmalı halde, belirli bir
gerilimden sonra iletime geçer. Bu gerilime zener dizi gerilimi, veya daha kısa
olarak zener gerilimi denir.Ters gerilim kalkınca, zener diyotta normal haline
döner. Devrelerde, ters yönde çalışacak şekilde kullanılır.
ii. Bir zener diyot zener gerilimi ile anılır. Örn: "30V 'luk zener" denildiğinde, 30V
'luk ters gerilimde çalışmaya başlayan zener diyot demektir.
iii. Silikon yapılıdır.
Tam dalga doğrultucu devresinde ise şekilde görüldüğü gibi diyotlardan biri daima
iletimdedir. ( 0 → T / 2 arasında diyotun biri çalışır, T / 2 → T arasında da diğer diyot
çalışır) Yani D1 diyotu iletimde iken D2 ters beslenmektedir. Değişen yarım devirlerde bu
durumlarda değişir ve çıkıştaki akımın (gerilimin) dalga biçimi çok kısa sürelerde sıfır
değerini alır. Tam dalga doğrultucu devresinde kullanılan diyotlar, transformatörün
- 52 -
tepeden tepeye gerilimine dayanacak biçimde seçilmelidir. Bundan dolayı diyotların ters
gerilimlerinin maksimum değeri en azından çıkış geriliminin tepe değerinin iki katı
olmalıdır.
Tam dalga ve yarım dalga doğrultucu devrelerinin çıkıştaki dalga biçimleri
karşılaştırıldığında yarım dalga doğrultucuda temel frekansın kaynağın frekansına eşit
olduğunu, tam dalga doğrultucuda ise temel frekansın kaynağın frekansının iki katı
olduğuna dikkat edilmelidir.
18. Yarım dalga doğrultucuda art arda gelen yarım sinüssel dalgaların ortalama değeri sıfırdan
farklıdır ve bu değer doğrultucunun çıkışındaki DC bileşene eşittir. Bu
2π
T
1
Vort = V DC = ∫
T 0
V (t )dt ile verilir. V (t ) = VMax sinωt şeklindedir. ( ω = 2πf ) ω =
T
den
2π
T
1
VDC = ∫ VMax sin tdt elde edilir. Bu integrali yarım dalga doğrultucu çıkışındaki dalga
T 0 T
1 2π 2π
T /2 T
şekline göre açık biçimde yazarsak; VDC = ∫ Max
V sin tdt + ∫ VMax sin tdt olur.
T0 T T /2
T
Çıkıştaki dalga şeklinde de görüleceği gibi T / 2 → T aralığında gerilim değeri sıfır
olduğu için (Aslında burada gerilim sıfırdan farklıdır, fakat ihmal edilebilecek kadar
küçük olduğundan pratikte sıfır kabul edilir.) yukarıda yazdığımız integralin T / 2 → T
2π
T /2
1
aralığındaki değeri de sıfırdır. VDC =
T ∫V
0
Max sin
T
tdt integralinin değeri DC bileşenin
2π
T /2
1 T VMax 2π T 2π V
VDC = VMax −cos t = −cos T 2 − cos T 0 = Max bulunur.
T 2π T 0 2π π
V
Burada VMax = V 2 olduğundan VDC = 2 bulunur.
π
Tam dalga doğrultucu içinde yapılacak işlemler bunun aynısıdır. Yalnızca tam dalga
doğrultucu devresinde çıkıştaki dalganın şekline bakıldığında 0 → T / 2 ve T / 2 → T
aralıklarının her ikisinde de DC bileşen vardır ve çıkıştaki doğrultulmuş gerilime eşit katkı
getirir. Bu nedenle yukarıda hesapladığımız integral değerini 2 ile çarparak, yada
2π
T
1
VDC = ∫
T 0
VMax sin
T
tdt integralini hesaplayarak tam dalga doğrultucu devresi için
2V
çıkıştaki DC bileşenin değerini VDC = 2 şeklinde buluruz.
π
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 53 -
19. Doğrultulmuş gerilimin alternatif bileşeninin azaltılması yani sadece çıkıştaki DC
bileşenin etkin olması amacıyla RC süzgeci kullanılır. Bir süzgecin etkinliğinin ölçüsü r
Vetkin
dalgalanma çarpanı ile verilir. r = değeri ile verilir. (Alternatif akım bileşeninin
VDC
doğru akım bileşenine yani ortalama değere oranıdır.)
RC süzgecindeki kondansatör gerilimin maksimum
değeri VMax ile yüklenir ve zamanla R yük direnci
üzerinden boşalmaya başlar. Yükleyici pulslar arasında
kondansatör gerilimindeki azalma devrenin RC zaman
sabiti ile giriş geriliminin periyot değerine bağlıdır.
Eğer RC zaman sabiti periyot yanında çok büyük ise RT >> T ise dalgalanma gerilimi
yaklaşık olarak bir üçgen dalgadır. Bir periyot boyunca kondansatör üzerindeki gerilim
VMaxT V
düşmesi ile verilir. Bir üçgen dalganın etkin değeri Ve = Max ile verilir. O halde
RC 3
1 1
dalgalanma çarpanı r = ile bulunur. Burada R yük direncidir. Bu sonuç
2 3 fRC
kondansatörün değerinin artırılmasıyla dalgalanmanın küçültülebileceğini gösterir. Yük
akımı sıfıra eşit olduğu zaman ( R → ∞ ) dalgalanma çarpanı sıfır olur. Bu durumda çıkışta
sadece DC bileşen kalır.
20. Transistor yan yana birleştirilmiş iki PN diyotundan oluşan bir devre elemanıdır. Birleşme
sırasına göre NPN veya PNP tipi transistor yapılır. Yapısı diyotun yapısına benzese de
çalışması ve fonksiyonları diyottan çok farklıdır.Transistor, iki elektrodu arasındaki
direnci, üçüncü elektroda uygulanan gerilim ile değişen bir devre elemanıdır. Transistor
yapısal bakımdan, yükselteç olarak çalışma özelliğine sahip bir devre elemanıdır. Devrede
küçük yer kaplaması ve hafif olması, düşük gerilimlerle çalışması ve uzun ömürlü olması
nedeniyle elektroniğin her alanında kullanılmaktadır.
21. Transistor için kazanç girişine verilen akım, gerilim veya gücün çıkıştan daha büyük
değerlerde elde edilmesidir. Bunu sağlamak için de belirli devrelerin oluşturulması
gerekir. Kazancın sayısal değerinin bulunması da, çıkıştaki akım, gerilim ve güç
- 54 -
değerlerinin, girişteki akım, gerilim ve güç değerlerine oranlanması suretiyle elde edilir.
Transistorun kazancı devreye bağlanma şekline göre hesaplanır. AC ve DC akımlar için de
kazanç ayrı ayrı hesaplanır. Bir transistor devreye bağlanma şekline göre;
1. Emiteri ortak bağlantılı yükselteç
2. Beyz 'i ortak bağlantılı yükselteç
3. Kollektörü ortak bağlantılı yükselteç devreleri oluşturulabilir.
Yukarıdaki yükselteç devrelerinden herhangi biri için transistorun DC akım kazancı
basitçe devrenin çıkış geriliminin giriş gerilimine oranı olarak verilebilir.
22. Bir transistor için çalışma noktaları transistorun karakteristik eğrisinden elde edilir. Eğri
üzerinde yük doğrusu çizilir. Yük doğrusunun karakteristik eğriyi kestiği noktalara
karşılık gelen akım ve gerilim değerleri o transistor için ideal çalışma noktalarıdır.
Transistorun IB base akımlarının farklı
değerleri için kolektörden geçen akımın (IC)
kollektör potansiyeline (VCC) göre
değişimleri çizilerek karakteristik eğriler
elde edilir. Bu eğriler üzerinde kollektör
akımının maksimum değeri IC(max) ve
kollektöre uygulanan gerilimin maksimum
değeri VCE(max) arasına çizilen doğru yük
doğrusudur. Yük doğrusunun aktif bölge
içinde IB değerlerini kestiği noktalar transistorun çalışma noktalarıdır.
23. Si gibi bazı yarıiletkenlerde birkaç elektronik devre veya devre elemanını içeren tümleşik
bir devre kullanılan yarıiletkenin tek bir kristal içerisinde oluşturulabilir. Bu yöntemle
üretilen yarıiletken devre elemanlarına entegre (Entegre Devre) adı verilir. Entegreler
elektronik devrelerin küçültülerek daha az hacim kaplamaları ve dolayısıyla devrelerin
küçülmelerini sağlamıştır. Entegreler hafif ve dayanıklı oldukları için bütün elektronik
devrelerde kullanılmaktadırlar. Ayrıca besleme gerilimlerinin çok düşük olması (5 V, 9 V,
12 V gibi) nedeniyle küçük gerilim kaynaklarıyla (pil, akü vb. gibi) çalışabilirler.
Entegrelere dışarıdan çok az sayıda devre elemanı bağlandığı için (birkaç kondansatör,
direnç, transistor vb.) maliyeti de oldukça düşürmektedir. Bu nedenle tercih edilmektedir.
- 55 -
24.
Dijital elektronikte kullanılan başlıca kapı
devreleri yandaki tabloda verilmiştir. Bu
kapı devreleri elektronik uygulamalarda
transistorlar ve entegre devreler kullanılarak
oluşturulur.
- 56 -
MATEMATİKSEL FİZİK CEVAPLAR
1. Gauss Teoremi: Kapalı bir A yüzeyi tarafından çevrilmiş V hacimli isteksel şekilli bir uzay
r
bölgesini göz önüne alalım. Bir F = F1 ( x, y, z )iˆ + F2 ( x, y, z ) ˆj + F3 ( x, y, z )kˆ vektörü ve
r r rr rr
∫ ∫ FdA = ∫ ∫ FndA = ∫ ∫ ∫ ∇FdV
A A V
r r Qiç
∫ EdA = ε
A 0
ile verilir.
r r rr
∫ EdA = ∫ ∇EdV
A V
Qiç = ∫ ρ dV
V
rr 1
∫ ∇EdV = ε ∫ ρ dV
V 0 V
- 57 -
ρ
∇.E =
ε0
şeklindeki Maxwell denkleminin diferansiyel formuna ulaşmış oluruz.
r r r r r r rr
Ñ∫ Fdr = ∫ ∫ ∇ × FdA = ∫ ∫ ∇ × FndA
C A A
şeklinde tanımlanır.
r r dφm
∫ Edr = −
C
dt
r r r r r
∫
C
Edr = ∫ × EdA
∇
A
dφm d r r
= ∫ BdA
dt dt
şeklinde alırsak;
r r r d r r
∫ ∇ × EdA = − dt ∫ BdA
A A
- 58 -
r
r r dB
∇× E = −
dt
şeklinde ki Maxwell denkleminin integral formunu elde etmiş oluruz.
2. Genel olarak uzay vektörlerden, fonksiyonlardan veya daha soyut elemanlardan oluşan
ve üzerinde matematiksel işlemlerin tanımlandığı nesneler kümesidir.Lineer vektör
uzayı ise elemanları vektör olan ve belirli özellikleri sağlayan uzaydır. Bu vektör
uzayının her bir elemanı vektör olarak isimlendirilir. Bir lineer vektör uzayının
elemanları a , b , c şeklinde gösterilebilir. Lineer vektör uzayları aşağıda ki
özellikleri sağlamalıdır.
i) a + b ∈ L herhangi iki vektörün toplamı yine lineer vektör uzayında bir eleman
vermelidir.
ii) a + b = b + a (Değişme Özelliği)
iv) a + 0 = a Lineer vektör uzayında tanımlanan her bir a vektörü için sıfır
α (β a ) = (αβ ) a
α( a + b )= α a +α b
- 59 -
r
3. Herhangi bir vektör fonksiyonu F olsun.
r
F = F1iˆ + F2 ˆj + F3 kˆ
iˆ ˆj kˆ
r r r r ∂ ∂ ∂
(
∇ ∇× F = ∇
∂x
) ∂y ∂z
F1 F2 F3
r ∂F ∂F ∂F ∂F ∂F ∂F
= ∇ 3 − 2 iˆ + 1 − 3 ˆj + 2 − 1 kˆ
∂y ∂z ∂z ∂x ∂x ∂y
∂ 2 F3 ∂ 2 F2 ∂ 2 F1 ∂ 2 F3 ∂ 2 F2 ∂ 2 F1
= − + − + − =0
∂x∂y ∂x∂z ∂z∂y ∂y∂x ∂x∂z ∂y∂z
r r r
(
∇ ∇× F = 0 )
4. Sturm-Liouville denkleminin her iki yanını y n ve y m fonksiyonlarıyla çarpalım;
d dy
P0 ( x) m + [P1 ( x) + λ m ω ( x)]y m = 0
yn
dx dx
d dy
P0 ( x) n + [P1 ( x) + λn ω ( x)]y n = 0
ym
dx dx
Bu iki denklemi birbirinden çıkarırsak;
d dy m d dy n
yn P0 − ym P0 + (λm − λn )ω ( x) y m y n = 0
dx dx dx dx
d
{P0 [ y n y m '− y n ' y m ]} + (λm − λn )ω ( x) y n ( x) y m ( x) = 0
dx
Her iki tarafında x üzerinden integralini alırsak;
b
{P0 [− y m y n '+ y n y m ']}xx ==b0 + (λn − λ m )∫ y n ( x) y m ( x)ω ( x)dx = 0
a
b
0 + (λn − λm ) ∫ y n ( x) y m ( x)ω ( x)dx = 0
a
λ n ≠ λm için;
b
∫y
a
n ( x ) y m ( x)ω ( x)dx = 0 olmalıdır.
λ n = λ m için;
- 60 -
b
∫y
a
n ( x) y m ( x)ω ( x)dx = C n olabilir.
5. +1
∫x
2
Pl +1 ( x) Pl −1 ( x)dx
−1
Türetme bağıntıları;
(l + 2) Pl + 2 ( x ) + (l + 1) Pl ( x)
x.Pl +1 ( x) =
(2l + 2 + 1)
lPl ( x) + (l − 1) Pl − 2 ( x)
x.Pl −1 ( x) =
(2l − 1)
+1 +1
(l + 2) (l + 1) l l −1
∫−1 l +1
x.P ( x ). x. Pl −1 ( x ).dx = ∫−1 (2l + 3) Pl + 2 ( x) + (2l + 3) Pl ( x) 2l − 1 Pl ( x) + (2l − 1) Pl −2 ( x) dx
+1
2
∫ P ( x) P
−1
l m ( x)dx =
2l + 1
δ lm (Diklik bağıntısı)
+1 +1
l.(l + 1) l (l + 1) 2 2l (l + 1)
∫−1 xPl +1 ( x) xPm ( x)dx = (2l − 1)(2l + 3) −∫1[ Pl ( x)] dx = (2l − 1)(2l + 3) 2l + 1 = (4l 2 − 1)(2l + 3)
2
6. +∞
∫δ (x − 5 x + 6).(3 x 2 − 7 x + 2)dx
2
−∞
−∞ −∞
- 61 -
+∞ +∞ 1 +∞
1 +∞
*
∫ = ∫ ∫ ∫ F2 (k ' )e
* ikx ik ' x
f 1 ( x ) f 2 ( x ) dx F1 ( k ) e dk dk ' dx
−∞ 2π 2π
−∞
−∞ −∞
+∞ +∞
1 +∞
+∞ *
∫ ∫ 2π ∫− ∞ ∫
−ik ' x
f 1 ( x) f 2 ( x)dx =
* ikx
F1 ( k ) e dk F2 ( k ' ) e dk ' dx
−∞ − ∞ −∞
+∞
+∞ 1 +∞
∫−∞ −∫∞F1 (k ) F2 (k ' )dk ' 2π ∫e
ix ( k − k ')
= dk dx
−∞
Dirac-Delta fonksiyonunu tanımlayalım;
+∞
1
∫e
ix ( k − k ')
δ (k − k ' ) = dx
2π −∞
+∞
F (k ) = ∫ F (k ' )δ (k − k ' )dk '
−∞
∫ f 1 ( x) f 2 ( x)dx = ∫ F (k ) F
* *
1 2 (k )dk
−∞ −∞
(ψ ,ψ ) = ∫ψ
i j
*
i ( x)ψ j ( x)dx
ψ = (ψ ,ψ )
Schwarz eşitsizliğini ispatlamak amacıyla;
ψ = ψ 1 + λψ 2
şeklinde bir vektör tanımlayalım.
(ψ ,ψ ) = (ψ 1 ,ψ 1 ) + (ψ 1 , λψ 2 ) + (λψ 2 ,ψ 1 ) + (λψ 2 , λψ 2 ) ≥ 0
(ψ ,ψ ) = ψ 1 2
+ λ (ψ 1 ,ψ 2 ) + λ* (ψ 2 ,ψ 1 ) + λ* λ ψ 2
2
≥0
Bu son eşitliğin minimumunu bulmak için bağıntının λ* a göre türevini alalım ve sıfıra
eşitleyelim.
∂
(ψ ,ψ ) = (ψ 2 ,ψ 1 ) + λ ψ 2 2
=0
∂λ*
- 62 -
(ψ 2 ,ψ 1 )
λ =−
ψ2
2
ψ2
2
ψ2
2
ψ2
2
ψ2
2
(ψ 2 ,ψ 1 ) = (ψ 1 ,ψ 2 )*
(ψ 1 ,ψ 2 )* (ψ 1 ,ψ 2 ) = (ψ 1 ,ψ 2 ) 2
ifadeleri eşitsizliğimizde kullanılırsa;
ψ1 ψ 2 − (ψ 1 ,ψ 2 ) ≥ 0
2 2 2
ψ 1 ψ 2 ≥ (ψ 1 ,ψ 2 )
x1 + 10 x2 − 3 x3 = 5
− x1 + x 2 + x3 = −3
Sistemin katsayılar determinantı sıfırdan farklı olduğu için problem Cramer yöntemi ile
çözülebilir. Bu yöntemde her bir katsayı;
∆x1 ∆x ∆x
x1 = , x 2 = 2 , x3 = 3 ile verilir.
A A A
Burada ∆x1 , ∆x2 , ∆x3 katsayıları sistemin katsayılar determinantında her bir kök için
- 63 -
2 2 2
∆x2 = 1 5 −3 = 0
−1 − 3 1
2 −1 2
∆x3 = 1 10 5 = −46
−1 1 −3
92 0 46
x1 = = 2, x2 = = 0 , x3 = − = −1
46 46 46
10. Gama ve Beta fonksiyonlarını tanımlayalım.
∞
Γ ( x) = ∫ e −t t x −1 dt x>0
0
1
B( x, y ) = ∫ t x −1 (1 − t ) y −1 dt
0
Γ ( x )Γ ( y )
B ( x, y ) =
Γ( x + y )
∞ ∞
Γ ( x)Γ( y) = ∫ e −t t x−1dt ∫ e− t t y −1dt
0 0
Γ ( x) = 2 ∫ e −u u 2 x −1 du
2
0 0
∞∞
= 4 ∫ ∫ e−u −t 2
u 2 x −1t 2 y −1du.dt
2
0 0
Bu ifade de;
u = r. cosθ
t = r. sin θ değişken değiştirmesi yaparsak;
- 64 -
∞ π /2
Γ ( x )Γ ( y ) = 4 ∫ ∫e
−r2
r 2 x −1 cos 2 x −1 θ r 2 y −1 sin 2 y −1 rdrdθ
0 0
∞ π /2
= 4∫ e − r2
r 2( x + y ) −1
dr ∫ cos
2 x −1
θ sin 2 y −1 θ dθ
0 0
k = 0 ⇒ z1 = cos(0) + i sin(0) = 1,
k = 1 ⇒ z2 = cos(π / 4) + i sin(π / 4) = (1 + i) / 2
k = 2 ⇒ z3 = cos(π / 2) + i sin(π / 2) = i
k = 4 ⇒ z5 = cos(π ) + i sin(π ) = −1
k = 6 ⇒ z7 = cos(3π / 2) + i sin(3π / 2) = −i
k = 7 ⇒ z8 = cos(7π / 4) + i sin(7π / 4) = (1 − i ) / 9
- 65 -
b) z 3 = −8i r = −8i θ =0
k = 2 ⇒ z3 = 2[cos(11π / 6) + sin(11π / 6) = 3 − 1
∆z (2 z + ∆z )
= lim[ ] = lim[2 z + ∆z ] = 2 z
V z →0 ∆z V z →0
burada ∆z hangi yoldan sıfıra giderse gitsin, limitin değeri 2z olur.o halde, f(z)=z2
fonksiyonunun türevi vardır ve ayrıca tek değerli olduğu için analitik bir
fonksiyondur.
13. a) f(z) =u(x,y) + iv(x,y) şeklinde tanımlanan bir fonksiyonun bir bölgede sürekli
olabilmesi için yeterli ve gerek koşul
1) ∂u ∂x , ∂u ∂y , ∂v ∂x , ∂v ∂y kismi türevlerini o bölgede sürekli olması
2) Cauchy-Riemann koşullarını, yani şu iki eşitliği sağlamasıdır.
∂u ∂v ∂u ∂v
= =−
∂x ∂y ∂y ∂x
b) f(z) = x3 + 2ixy2 u = x3 v = 2xy2
1 ve 2 koşulunun sağlanıp sağlanmadığını anlamak için kismi türevleri bulalım.
∂u ∂u ∂v ∂v
= 3x 2 =0 = 2y2 = 4 xy
∂x ∂y ∂x ∂y
- 66 -
∂u ∂v ∂u ∂v
≠ ≠−
∂x ∂y ∂y ∂x
olduğundan yani Cauchy-Riemann koşulları sağlanmadığından bu fonksiyon analitik
değildir.
14. z = x +iy z = x 2 + y 2 z = r eiθ yazılırsa r=1 çemberi üzerinde z = eiθ olur.
dz = i eiθdθ
iθ
dz 2π ie dθ 2π
I1 = ∫ z ∫0 e iθ = i ∫0 dθ = 2πi
=
2π
∫z dz = ∫ e 2iθ e iθ idθ = 0
2
I2 =
0
15. Bu eğri, merkezi z0 = 2 ve yarıçapı 1 olan bir çemberdir. İntegralin paydasını sıfır yapan,
± 2 noktalarından sadece + 2 noktası bu çember içinde kalır. O halde, bu faktörü dışarı
alıp f(z)’yi seçersek aşağıdaki sonucu buluruz.
f (z ) =
cos z
(
z z+ 2 )
f (z )dz cos 2 iπ
∫z−
c 2
= 2iπ
2 .2 2
=
2
cos 2
olup, fonksiyonun sonsuz sayıda kutup noktası vardır. Bunlarda sadece ilk üçü (0, -iπ,
+iπ ) , z = 4 çemberi içinde yer alır. O halde,
I = 2πi {Re sf (0 ) + Re sf (− iπ ) + Re sf (+ iπ ) }
P(z ) P(a ) ea
f (z ) = olarak alınırsa Re sf (a ) = = olur.
Q(z ) Q ′(a ) cosh a
e0 e − iπ
Re sf (0 ) = Re sf (− iπ ) =
1
=1 = =1
cosh 0 cosh(− iπ ) cosh (− π )
e iπ −1
Re sf (iπ ) = = =1
cosh (iπ ) cosh π
I = 2iπ(1+1+1) = 6πi
- 67 -
∞ cos x
b) I1 = ∫ dx
−∞ x2 + b2
∞ e ix e iz
I =∫
R→0 ∫ z 2 + b 2
dx = lim dz alınırsa I1 = ReI ve I2 = ImI olur.
−∞ x 2 + b 2
c
Burada kapalı C eğrisi üst yarım düzlemdeki CR çemberi ve reel eksenden oluşur. Kutup
noktaları z = ±ib de olup, sadece z1= +ib de olup, sadece z1= +ib nin rezidüsü göz
önüne alınır.
e iz π
I = 2iπ Re sf (ib ) = 2iπ = e −b
2 z z =ib b
π −ib π −ib
I= e + i0 yazılırsa I1 = Re I = e bulunur.
b b
17. − x −π < x < 0
f ( x ) = ve f ( x + 2π ) =f(x)
+ x 0 < x < π
olarak tanımlanır. f(x) çift bir fonksiyon olduğundan seri açılımı sadece kosinüs
fonksiyonlarından oluşur ve tüm b n katsayıları sıfır olur.
1 π π
a0 = ∫
π 0
xdx =
2
4
an =
2 π
∫
π 0
f ( x )dx =
2 π
∫
π 0
x cos nxdx =
2
πn 2
(− 1)n
− 1 = πn [
− 2 ; n, tek
]
0; n, çift
∞
π 4
f (x ) = a0 +
4
∑a
n ,tek
n cos nx = − cos x −
2 π 9π
cos 3 x
F (k ) = ∫ f (x )e −ikx dx
18. ∞
−∞
a) F (k ) = ∫ δ (x − a )e −ikx dx = e −ika
∞
−∞
- 68 -
ikx ik
2
k2
ax 2 + ikx = a x 2 + = a x + + 2
a 2a 4a
ik
u = x+ ⇒ dx = du
2a
−k 2 −k 2
π
F (k ) = e
∞
∫
− au 2
4a
e du = e 4a
−∞ a
∞ e − ikx
c) F (k ) = ∫ dx
−∞ x 2 − x + 1
k>0 için;
R
lim ∫ 2
R →∞
e ikx
−R x − x + 1
dx + ∫ 2
e ikz
CR z − z + 1
dz = ∫ 2
e ikz
c z − z +1
dz = −2iπ ∑ Re s f (z j )e j
− ikz
{ }
j
(zj : alt yarım düzlemdeki kutuplar) olur. Eğri reel eksenin altında kapatıldığı için,
Jardon teoremine göre, çember üzerindeki katkı sıfır olur. Ancak bu durumda eğri
üzerinde negatif dönme yönü takip edilmiş olur ve eşitliğin sağ tarafı negatif işaret alır.
O halde, aradığımız Fouier dönüşümü, rezidü toplamı olarak yazılabilir.
F (k ) = −2iπ ∑ f (z j )e { − ikz j
}
j
( )
Kutup noktaları z = 1 ± i 3 2 de olup, sadece z = 1 − i 3 2 noktası C eğrisi içinde ( )
kalır ve onun rezidüsü alınır.
e ikz e − kiz e −ik (1−i 3 ) 2
Re s 2 = =
z − z + 1 2 z z =(1−i 3 ) 2 1− i 3
e −ik (1−i 3 ) 2 2π
F (k ) = −2iπ = e − k (i + 3 ) 2
1− i 3 i+ 3
k<0 için bu kez C eğrisi için üst yarım çember seçilir. İşlemler aynıdır.
e ik (1+i 3 ) 2 2π
F (k ) = 2iπ = e k (i − 3 ) 2
1+ i 3 −i+ 3
19. y ′′ + 2 y ′ + y = δ (x − a )
F [ y ′] = ikF [ y ] F [ y ′′] = −k 2 F [ y ]
e −ika e −ika
− k 2Y + 2ikY + Y = e −ika ⇒ Y (k ) = = ⇒ y (x ) = F −1 [Y (k )]
− k + 2ik + 1 − (k − i )
2 2
- 69 -
e − ika e ik ( x − a )
y(x ) = ∫ dke ikx
∞ ∞
−∞
− (k − i )
2
= ∫−∞ − (k − i )2 dk
k=i kutup noktası iki katlıdır. Bu integral kompleks k düzleminde rezidü yöntemiyle
çözülebilir.
2π (x − a )e − ( x − a ) ; x − a f 0
y(x ) =
0; x − a p 0
d4y
b) + y = 2 cos x 2cosx = eix+e-ix
dx 4
−∞ −∞
δ (k − 1)δ (k + 1)
Y (k ) =
k 4 +1
δ (k − 1)δ (k + 1) e ix + e − ix
y(x ) = F −1 [Y ] = ∫ dke ikx
∞
= = cos x
−∞ k 4 +1 2
20. A 0<t <a
f (t ) =
− A a < t < 2a
L[ f ] = ∫ f (t )e
1 a
− pt
dt
1 − e − 2 ap 0
L[ f ] =
1
1 − e −2 ap ∫0
2a
f (t )e − pt dt =
1
1 − e −2 ap
{∫ Ae
a
0
− pt
dt + ∫ − Ae − pt dt
a
2a
}
A 1 − e − ap A ap
= − ap
= tanh
p 1+ e p 2
21. F = ma Newton’un ikinci yasası F = −ky Yay kuvveti
F = −bV = −b dy dt sürtünme kuvveti
d2y
F (t ) − ky − b dy dt = ma = m
dt 2
- 70 -
d 2 y b dy k F
2
+ + y = 0 δ (t − a )
dt m dt m m
k 20 b 30
W0 = = =2 β= = =3
m 10 m 10
y ′′ + 3 y ′ + 2 y = δ (t − a )
Her iki tarafın Laplace dönüşümü alınırsa ( y ′(0) = y(0 ) = 0 )
e − ap e − ap
Y ( p) = =
p 2 + 3 p + 2 ( p + 1)( p + 2 )
Buradaki e-ap faktörü t-öteleme teoremini uygulama olanağı sağlar.
Y ( p ) = e − ap F ( p ) ⇒ F ( p ) =
1 1
−
( p + 1) ( p + 2)
f (t ) = e −t − e −2 t
(1 − x )∑ k (k − 1)C
∞ ∞ ∞
2
k x k − 2 − 2 x∑ kC k x k −1 + p ( p + 1)∑ C k x k = 0
k =2 k =1 k =0
∞ ∞ ∞ ∞
∞ ∞ ∞ ∞
∑ (n + 2)(n + 1)C
n =0
n+2 x n − ∑ n(n − 1)C n x n −2∑ nC n x n + p( p + 1)∑ C n x n = 0
n= 2 n =1 n =0
- 71 -
Cn+2 = −
( p − n )( p + n + 1) C
(n + 1)(n + 2) n
p ( p + 1)
n = 0 ⇒ C2 = − C0
2!
n = 1 ⇒ C3 = −
( p − 1)( p + 2) C
1
3!
n = 2 ⇒ C4 =
( p − 2) p( p + 1)( p + 3) C
0
4!
n = 5 ⇒ C5 =
( p − 3)( p − 1)( p + 2)( p + 4) C
1
5!
p( p + 1) 2 ( p − 2 ) p ( p + 1)( p + 3) 4
y1 = 1 − x + x − .... (çift katsayılar için çözüm)
2! 4!
y2 = x −
( p − 1)( p + 2) x 3 + ( p − 3)( p − 1)( p + 2)( p + 4) x 5 − .... (tek katsayılar için
3! 5!
çözüm)
- 72 -
ELEKTROMANYETİK TEORİ CEVAPLAR
1. a) T[x,y,z], koordinatlara göre sürekli ve türevleri alınabilen bir fonksiyon olsun. Uzayın
∂T ∂T ∂T
her noktasında, bileşenleri bu fonksiyonun , , kısmi türevleri olan bir vektör
∂x ∂y ∂z
r
tanımlayabiliriz. Bu vektöre, T’ nin gradyenti denir. gradT veya ∇T şeklinde yazılabilir.
r ∂T ˆ ∂T ˆ ∂T ˆ
∇T = i+ j+ k
∂x ∂y ∂z
r
Burada ∇T , T fonksiyonun gradyenti adını alır.
r
Diğer vektörler gibi gradyentin de bir büyüklüğü ve yönü vardır. ∇T gradyenti T
fonksiyonundaki maksimum artış yönünde bir vektördür. Bu vektörün büyüklüğü ise,
fonksiyonun bu doğrultuda ölçülen eğimine eşittir.
b) F(x,y,z)=x2+y2+z2 fonksiyonunun gradyenini alırsak
r ∂F ∂F ∂F
∇F = xˆ + yˆ + zˆ
∂x ∂y ∂z
r
∇F = 2xxˆ + 2yyˆ + 2zzˆ
biçiminde elde edilir.
r r
2. a) ∇ operatörü ile bir V vektör fonksiyonun skaler çarpımına diverjans denir. Diverjans
a)
r r r
ıraksama anlamına gelir. Çünkü ∇.V bir noktadaki V vektör çizgilerinin ne kadar
ıraksadığının bir ölçüsüdür.
r
b) V = x 2i + 3xz 2 j + 2xzk vektörünün diverjansını hesaplayalım.
r r ∂ ∂ ∂
∇.V = i + j+ k } x ( x 2i + 3xz 2 j + 2xzk )
∂x ∂y ∂z
= 2x+0+2x = 4x
r r
3. a) ∇ operatörü ile bir V vektör fonksiyonunun vektörel çarpımına rotasyon denir. Her
r
vektörel çarpım gibi rotasyonelide bir vektördür ve V vektörünün bir nokta etrafında
dolanış ölçüsünün bir miktarıdır.
r
b) V = − yiˆ + xjˆ fonksiyonunun rotasyonelini bulalım.
ˆi ˆj kˆ
r r ∂ ∂ ∂ ∂ ∂ ∂ ∂ ∂ ∂
∇×V = = ( 0 − x)iˆ − ( 0 + y)ˆj + ( x + y)kˆ
∂x ∂y ∂z ∂y ∂z ∂x ∂z ∂x ∂z
−y x 0
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 73 -
r r
∇ × V = 2kˆ
4.
dq
dE y = k cos θ
r2
d
cos θ = , dq = λdx
d2 + x2
λdx d
dE y = k
(d + x ) d + x 2
2 2 2
L
dx
E y = kλd ∫ 3
−L (x 2 + d 2 ) 2
2kλL
Ey =
d d 2 + L2
r 2kλL
E= yˆ
d d 2 + L2
5. Gauss Kanunu, kapalı bir yüzeyden (Gauss yüzeyi denir) geçen net elektrik akısıyla
yüzey tarafından çevrelenen yük arasındaki ilişkiyi verir. Buna göre eğer bir yüzeyden
geçen akı biliniyor ise bu akıya neden olan yük dağılımı bulunabilir, veya tersi olarak
verilen bir yük dağılımından bu yükün herhangi bir noktada oluşturacağı elektriksel akı
(dolayısı ile elektrik alan) bulunabilir.
Gauss Kanunu, Coulomb Kanunu’nun bir sonucu olmakla birlikte yüksek simetrili yük
dağılımlarının elektrik alan hesabında çok daha kullanışlıdır. Ayrıca karmaşık
problemlerin nitel anlaşılması için de iyi bir yol göstericidir.
- 74 -
Noktasal bir q yükünü düşünelim ve Gauss Kanunu’nu türetelim. Burada tek bir yük için
yapmamıza rağmen bu durum en genel yük dağılımı için de geçerlidir. Bu yükten r kadar
uzaklıktaki elektriksel alanın büyüklüğü
r q
E = k 2 rˆ
r
dir. q nun artı değeri için alan çizgileri yarıçap doğrultusunda dışarı doğrudur. Bu nedenle
bu yükü çevreleyecek şekilde seçilecek küresel bir Gauss yüzeyine elektriksel alan
çizgileri her noktada diktir.
Akı,
r r r r
φ= Ñ∫
yüzey
Eda = E Ñ∫
yüzey
da = E4πr 2 (E.da = Eda cos 0 = Eda)
şeklinde yazabiliriz. Burada q, Gauss yüzeyinin çevrelediği yük, εo ise boş uzayın
- 75 -
Küre yüzeyinde dA kadar alandaki dq yükünün oluşturduğu elektrik alanın büyüklüğü dE
kadar olur.
kdq
dE =
r2
elektrik alanın sadece z bileşeni olacağından
kdq
dE z = cos φ
r2
olur. Burada dq = σdA eşittir( σ burada yüzey yük yoğunluğudur).
kσdA
dE z = cos φ
r2
Küre için dA = 2πR 2 sin θdθ eşittir.
2πkσ cos φ 2
dE z = R sin θdθ
r2
sin θ cos φ
E z = 2 πkσR 2 ∫ dθ EMT-1
r2
Kosinüs teoreminden yararlanılarak
r 2 = R 2 + z 2 − 2Rz cos θ
R 2 = r 2 + z 2 − 2rz cos φ
r2 + z2 − R2
cos φ =
2rz
R + z 2 − 2Rz cos θ + z 2 − R 2
2
cos φ = 1
2z(R 2 + z 2 − 2Rz cos θ) 2
2z − R cos θ
cos φ = 1
(R 2 + z 2 − 2Rz cos θ) 2
- 76 -
(z − R cos θ) sin θ sin θ cos θ sin θ
∫ (R 2
+ z 2 − 2zR cos θ)
3
2
dθ = z ∫
(R 2 + z 2 − 2zR cos θ)
3
2
dθ −R ∫
(R 2 + z 2 − 2zR cos θ)
3
2
dθ
cos θ sin θ
I1 = ∫ 3
dθ
(R 2 + z 2 − 2zR cos θ) 2
sin θ
I2 = ∫ 3
dθ
(R 2 + z 2 − 2zR cos θ) 2
1 (R 2 + z 2 ) 1 (R 2 + z 2 )
I1 = − R 2 + z 2 + 2Rz ( + ) + R 2 + z 2 − 2Rz ( 2 2 + )
2 2
2R z 2R z (R + z + 2Rz)
2 2 2 2
2R z 2R z (R 2 + z 2 − 2Rz)
2 2
R 2 + z 2 + 2Rz R 2 + z 2 − 2Rz
I2 = −
Rz(−R 2 − z 2 − 2Rz) Rz(−R 2 − z 2 + 2Rz)
şeklinde elde edilir. Bulmuş olduğumuz I1 ve I2 integralleri denklemimizde yerine
yazarsak
(R + z ) (R + z )
2 2 2 2
1 1
E z = 2πkσR {R R + z + 2Rz ( + ) − R R + z − 2Rz ( + )+
2 2 2 2 2
2R z (R + z + 2Rz) 2R z (R + z − 2Rz)
2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2
2R z 2R z
z R + z + 2Rz z R + z − 2Rz
2 2 2 2
− }
Rz( − R − z − 2Rz) Rz( − R − z + 2Rz)
2 2 2 2
2 2 2 2 2 2
2 2 2 2 2 1 (R +z ) R R +z + 2Rz R R +z − 2Rz
E z = 2 πkσR {R ( R + z + 2Rz − R + z − 2Rz ) − (− + )
2 2 2 2 2 2 2 2
2R z 2R z R +z + 2Rz R +z − 2Rz
2 2 2 2
R +z + 2Rz R +z − 2Rz
− + }
2 2 2 2
R (R +z + 2Rz) R (R +z − 2Rz)
Şeklinde elektrik alan bulunmuş olur. Burada iki durum söz konusudur. R<z ve R>z
durumu.
R<z durumu için
R2+z2-2Rz=(z-R)2
R 2 + z 2 − 2Rz = (z − R)
eşittir (Çünkü karekök içerisindeki ifade kök dışına daima pozitif olarak çıkmalıdır).
Bunu denklemimizde yerine yazarsak;
2 2
2 1 (R + z ) R(R + z) R(z − R) (R + z) (z − R)
E z = 2πkσR {R(R + z − (z − R)) − (− + )− + }
2 2 2 2 2 2 2 2
2R z 2R z (R + z) (z − R) R(R + z) R(z − R)
2 2
2 1 (R + z ) R(R + z) R(z − R) (R + z) (z − R)
E z = 2πkσR {R(R + z − (z − R)) − (− + )− + }
2 2 2 2 2 2 2 2
2R z 2R z (R + z) (z − R) R(R + z) R(z − R)
- 77 -
1 (R 2 + z 2 ) 1 1 1 1
E z = 2πkσR 2{ − (− + )− + }
z 2
2R z 2
(R + z) (z − R) R(R + z) R(z − R)
1 (R 2 + z 2 ) 2
E z = 2πkσR 2{ − + 2 }
z 2
(z − R )z z − R 2
2 2 2
(z 2 − R 2 ) − (R 2 + z 2 ) + 2z 2
E z = 2 πkσR 2{ }
(z 2 − R 2 )z 2
2
E z = 2 πkσR 2{ 2 }
z
4 πkσR 2
Ez =
z2
Burada 4πσR2 = q eşittir. Bunu da denklemde yerine koyarsak
q
Ez = k
z2
r q
E z = k 2 zˆ
z
şeklinde elektrik alanı elde etmiş oluruz.
Biz şimdi burada küre dışında elektrik alanı bulmuş olduk. Bizler biliyoruz ki küre
içerisinde elektrik alan sıfır olmalı. Son olarak ta bunun bu şekilde olduğunu ispatlayalım
R>z durumunda
R2+z2-2Rz=(z-R)2
R 2 + z 2 − 2Rz = (R − z)
2 2
2 1 (R + z ) R(R + z) R(R − z) (R + z) (R − z)
E z = 2πkσR {R(R + z − (R − z)) − (− + )− + }
2 2 2 2 2 2 2 2
2R z 2R z (R + z) (R − z) R(R + z) R(R − z)
1 (R 2 + z 2 ) R R 1 1
E z = 2πkσR 2{ − (− + )− + }
Rz 2R z2 2
(R + z) (R − z) R(R + z) R(R − z)
1 (R 2 + z 2 ) (R + z) − (R − z) (R + z) − (R − z)
E z = 2πkσR 2{ − ( )+ }
Rz 2R z 2 (R − z)(R + z) R(R − z)(R + z)
1 (R 2 + z 2 ) (2z) (2z)
E z = 2 πkσR 2{ − ( )+ }
Rz 2R z 2 (R − z)(R + z) R(R − z)(R + z)
1 (R 2 + z 2 ) 1 (2z)
E z = 2 πkσR 2{ − ( 2 2 )+ }
Rz Rz (R − z ) R(R 2 − z 2 )
R 2 − z2 (R 2 + z 2 ) (2z)
E z = 2πkσR 2{ − + }
R z(R 2 − z 2 ) R z(R 2 − z 2 ) R(R 2 − z 2 )
- 78 -
−2z 2 (2z)
E z = 2πkσR 2{ + }
R z(R − z ) R(R 2 − z 2 )
2 2
−2z (2z)
E z = 2 πkσR 2{ + }
R (R − z ) R(R 2 − z 2 )
2 2
İletken içerisinde yük bulunmayacağından dolayı gauss yüzeyi içerisinde yük bulunmaz.
Bu nedenden dolayı küre içerisinde elektrik alan sıfırdır.
Kürenin dışındaki gauss yüzeyinin içinde kalan net yük q kadardır. Gauss yüzeyi simetrik
olduğundan küre merkezinden eşit (r) uzaklıktadır ve bu nedenle gauss yüzeyinde elektrik
alan her noktada sabittir.
- 79 -
r r q
Ñ∫
yüzey
Eda = iç
εo
r r r
Ñ∫
yüzey
Eda = E 4πr 2
q
E4πr 2 =
εo
q 1
E= , k=
4 πr εo
2
4 πεo
r q
E = k 2 rˆ
r
şeklinde elektrik alan bulunur.
8. Yüzeyinde düzgün σ yük yoğunluğu bulunan R yarıçaplı kürenin potansiyelini içerde ve
dışarıda bulalım.
1 σ
Yüzey yük yoğunluğu için potansiyel denklemimiz V(P) = ∫
4πεo r
da olur. Kosinüs
π
σR 2 sin θdθ
V(P) =
2εo ∫
0 R 2 + z 2 − 2Rz cos θ
Rσ
V(P) = ( (R + z) 2 − (R − z) 2 )
2zεo
Bu noktada dikkatli olup pozitif kökü almak gerekir. Küre dışında z>R olduğundan
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 80 -
(R − z)2 = z − R olur, küre içerisinde ise (R − z)2 = R − z alınmalıdır. Ayrıca, küre
ρ
= 5kr 2
εo
ρ = 5kεo r 2
- 81 -
q iç = ∫∫∫ ρr 2 sin θdrdθdφ
q iç = 4πkεo R 5
elde edilir.
10. Yük yoğunluğu ρ = kr şeklinde değişen sonsuz uzunluklu bir silindirin içindeki elektrik
alanı bulmak için gauss yasasından yararlanacağız.
q iç = ∫ ρdτ dτ = rdrdφdz
R
2πkLR 3
q iç =
3
r r r 2πkLR 3
Ñ∫ E.da = E .2 πRL =
3
r kR 2 r kR 2
E = E= rˆ
3εo 3εo
- 82 -
11.
Yüzey yük yoğunluğu σ olan sonsuz uzunluktaki yalıtkan bir plakanın oluşturduğu
elektrik alanı Gauss yöntemini kullanarak bulmaya çalışalım.Öncelikle yüzey alanı S olan
Gauss yüzeyi seçelim. S yüzeyinden geçen elektriksel akı
r
φ = E (2S)
r r
Gauss Kanunundan φ = E (2S)= (σS)/εo, E =σ/(2 εo) olduğu bulunur.
12.
σ
Birinci ve üçüncü bölgede elektrik alan sıfırdır. İkinci bölgede ise elektrik alan eşittir.
εo
σ σ
I ve III bölgede E = − =0
2εo 2εo
σ σ σ
II bölgede ise E= + =
2ε0 2ε0 ε0
13. A ve B noktaları arasındaki VB-VA potansiyel farkı, EMT-2 denklemi yardımı ile
- 83 -
bulabiliriz.
B
r r
VB − VA = − ∫ Eds EMT-2
A
q
E4πr 2 =
εo
q 1
E= , k=
4 πr εo
2
4 πεo
r q
E = k 2 rˆ
r
Bulmuş olduğumuz elektrik alanı EMT-2 denkleminde yerine yazalım. Burada referans
noktası olarak ra= ∞ alırsak Va sıfır olur.
rb
q
VB − VA = −∫ k dr
∞
r2
q
VB = k
rB
Kürenin içinde ise;
r r q iç
Ñ∫
yüzey
E.da =
εo
r r r
Ñ∫
yüzey
E.da = E 4 πr 2
- 84 -
r qr
E = k 3 ˆr
R
Elektrik alanı denklemde yerine yazılırsa
rd
qr
Vd − Vc = − ∫ k dr
R
R3
qrd2 q
Vd − Vc = (− k 3
+k )
2R 2R
q
Vc = k
R
q qr 2 q
Vd − k = (− k d3 + k )
R 2R 2R
kq r2
Vd = (3 − d 2 ) bulunur.
2R R
14. rr ρ
Gauss yasasının diferansiyel hali ∇E = şekli ile verilir. Diğer taraftan elektrik alan ile
εo
r r
potansiyel terimi arasındaki bağıntı da E = −∇V ile yazılır. Ve bu iki formülü
birleştirirsek
r rr ρ
∇.(−∇V) =
εo
ρ
∇2 V = − Poisson denklemi
εo
- 85 -
r r ∂ ∂ ˆ ∂ ˆ
∇ × E = k( ˆi + j + k) × (xyiˆ + 2yzjˆ + 3xzk)
ˆ
∂x ∂y ∂z
r r r r
∇ × E = k(−2yiˆ − 3zjˆ − xk)
ˆ şeklinde elde edilir. ∇ × E = 0 olmadığı için bu elektrostatik
alan değildir.
b-)
r
E = k(y 2ˆi + (2xy + z 2 )jˆ + 2yzk)
ˆ
r r ∂ ∂ ˆ ∂ ˆ
∇ × E = k( ˆi + j + k) × (y 2ˆi + (2xy + z 2 )jˆ + 2yzk)
ˆ
∂x ∂y ∂z
r r
∇ × E = k(2ziˆ − 2ziˆ + 2ykˆ − 2yk)
ˆ
r r
∇×E = 0
r
elde edilir. E elektrostatik alandır.
16. Topraklanmış ve sonsuz bir iletken düzlemden d uzaklıkta noktasal bir q yükü şekilde
gösterilmiştir. Düzlemin üst tarafındaki bölgedeki potansiyeli bulmak istiyoruz.
- 86 -
Bu sistemin potansiyelini doğrudan yazabiliriz.
1 q q
V(x, y, z) = { −
4 πεo x 2 + y 2 + (z − d)2 x 2 + y 2 + (z + d)2
17.
Şekilde de görüldüğü gibi her biri xz düzlemine paralel, topraklanmış (V=0) iki sonsuz
iletken düzlemden biri y=0 da, diğeri y= π uzaklıktadır. x=0 olan sol tarafı kapatan sonsuz
şerit düzlem belirli Vo(y) potansiyelinde tutulmaktadır. Bu iletkenlerin çevrelediği bölgede
potansiyeli bulmak istiyoruz.
Bu sistemde z-yönünde bir değişim olmadığından, problem gerçekte iki boyutlu olurve
Laplace denklemi
∂ 2V ∂ 2V
+ =0
∂x 2 ∂y 2
olrak yazılabilir. Bu denkelmin sağladığı sınır koşulları şöyledir;
a-y=0 için V=0
b- y= π için V=0
- 87 -
c-x=0 için V=Vo(y)
d- x → ∞ için V → 0
Bölgenin tüm sınırlarında potansiyel belirtilmiş olduğundan, tek çözüm vardır. V(x,y) =
X(x)Y(y) şeklinde bir çözüm önerelim.
Önerdiğimiz potansiyel fonksiyonunu Laplace denkleminde kullanırsak
d 2X d 2Y
Y + X =0
dx 2 dy 2
eşitliğin her iki tarafını XY ile bölersem denklem aşağıdaki gibi olur.
1 d 2X 1 d 2Y
+ =0
X dx 2 Y dy 2
Burada birinci terim sadece x değişkenine, ikinci terim de y değişkenine bağlıdır. Diğer
bir deyişle, denklemin yapısı F(x)+G(y) =0 şeklindedir.
Bu tür eşitliğin doğru olmasında tek şart F(x) ve G(y) nin her ikisinin de sabit olması
gerekir.
1 d 2X 1 d 2Y
= C1 , = C2
X dx 2 Y dy 2
C1 + C 2 = 0 Bu sabitlerden biri pozitif ise diğeri negatifdir. C1 pozitif ve C2 negatif
alınırsa
d 2X d 2Y
2
= k 2 X, 2
= −k 2Y şeklinde iki tane adi diferansiyel denklemi elde edilir.Adi
dx dy
diferansiyel denklemin çözümü kolaydır ve bu denklemlerin çözümleri şu şekildedir.
X(x) = Aekx + Be− kx
Y(y) = Csin ky + D cos ky
Potansiyel çözümümüz şu şekilde yaza biliriz.
V(x, y) = (Aekx + Be− kx )(Csin ky + Dcos ky)
Bulmuş olduğumuz potansiyel çözümüne sınır şartlarını uygulayalım. x sonsuza giderken
V=0 olmalıdır. Bu şartın sağlanması için A=0 olmalıdır(çünkü x sonsuza giderken ekx
sonsuza gider). B sabitini diğer iki sabitin içine katıp yeniden adlandırırsak;
V(x, y) = e− kx (Csin ky + D cos ky) olarak bulunur.
y=0 için V= 0 olmalıdır. y= 0 da cosky= 1 olur. Bu nedenle de D= 0 olmalıdır.Bu sınır
şartından sonra
V(x, y) = Ce− kx sin ky
- 88 -
şeklinde olur.
y= π için V= 0 koşulu için k bir tam sayı olmalıdır.
a-Şimdi son sınır şartı olan x=0 da V=Vo(y) şartına bakalım. Değişken ayrımı bize bir
değil, her k değerine karşılık gelen sonsuz sayıda çözüm vermiştir. Bunlardan biri yalnız
başına son sınır koşulunu sağlamayabilir, ama bunların lineer kombinasyonu sağlar.
Laplace denklemi lineer bir denklemdir yani V1, V2, V3 ….. fonksiyonlarıbir çözümse,
V=α1V1+ α2 V2+ α3V3+……..kombinasyonu da Laplace denklemini sağlar(burada
α1+α2+α3 keyfi sabitlerdir)
∇ 2 V = α1∇ 2 V1 + α 2∇ 2 V2 + α3∇ 2 V3 .... = 0
Bu özellikten yararlanılarak V(x, y) = Ce− kx sin ky çözümü lineer kombinasyonu ile çok
daha genel bir çözüm kurabiliriz;
∞
V(x, y) = ∑ Ck e − kx sin ky
k =1
eşitliğin her iki tarafını da sin my ile çarpıp [0, π ] aralığında integralini alırız.(m bir tam
sayıdır)
∞ π π
π
0 (k ≠ m)
∫ sin kysin mydy = π / 2(k = m)
0
Yani toplamdaki terimlerden k=m olanını dışındakilerin integrali sıfırdır. K= m için sol
taraftaki integral (π/2)Cm olacağından
π
2
π ∫0
Cm = Vo (y)sin mydy şeklinde bulunur. Cm katsayısını da formülde yerine yazarsak
π
2
V(x, y) = ∑ (∫ Vo (y)sin mydy)e − kx sin ky
π k 0
elde edilir.
- 89 -
18.
Şekildeki sistemde görüldüğü gibi R yarıçaplı yüksüz bir metal küre z ekseni yönünde bir
elektrik alanı içine konmuştur. Bu kürenin dışındaki potansiyeli bulmak için öncelikle
Laplace denklemini küresel koordinatlar yazmamız gerekir.
Küresel koordinatlarda Laplace denklemi şu şekilde yazılır
1 ∂ 2 ∂V 1 ∂ ∂V 1 ∂ 2V
∇2V = (r ) + (sin θ ) + =0
r 2 ∂r ∂r r 2 sin θ ∂θ ∂θ r 2 sin 2 θ ∂φ2
Burada eksenel simetriyi alacağımız için V potansiyeli φ açısından bağımsız olur.
1 ∂ 2 ∂V 1 ∂ ∂V
∇2 V = (r )+ 2 (sin θ ) = 0
r ∂r
2
∂r r sin θ ∂θ ∂θ
Burada yine değişken ayırımı yöntemini kullanırsak, V(r, θ) = R(r)Θ(θ) şeklinde bir
çözüm önerelim. Bu ifadeyi Laplace denklemin kullanırsak
d 2 dR R d dΘ
Θ (r )+ (sin θ ) = 0 şekline dönüşür.
dr dr sin θ dθ dθ
Bu eşitliğin her iki yanını da V= RΘ ile bölünürse
1 d 2 dR 1 d dΘ
(r )+ (sin θ )=0
R dr dr Θ sin θ dθ dθ
elde edilir ve bu denklemin birinci denklemi yalnızca r değişkenine, ikinci terimi ise
yalnız θ değişkenine bağlı olduğundan, her iki terimde sabit olmalıdır.
1 d 2 dR
(r ) = k(k + 1)
R dr dr
1 d dΘ
(sin θ ) = −k(k + 1)
Θ sin θ dθ dθ
Bu oluşan iki ayrı diferansiyel denklemi çözersek radyal denklem
B
R(r) = Ar k + şeklinde elde edilir ve burada A ve B belirsiz sabitlerdir.
r k +1
Açısal denkleme gelince
d dΘ
(sin θ ) = − k(k + 1)sin θΘ
dθ dθ
- 90 -
bu denklemin çözümleri Legendre polinomlarıdır.
Θ(θ) = Pk (cos θ)
R 2k +1
b koşulunu uygularsak r>>R olduğunda, terimi sıfıra gider. Son şekli ile Potansiyel
r k +1
terimimiz
∞
V(r, θ) = ∑ A k r k Pk (cos θ)
k =0
haline döner.
V= -Eorcosθ olduğunu söylemiştik iki eşitliği karşılaştırırsak
- 91 -
∞
∑ A r P (cos θ) = −E r cos θ
k=0
k
k
k o
İki taraf karşılaştırılırsa sadece k=1 olan terimin kalacağı görülür.cosθ=Pkcosθ olduğu
dikkat edilirse
A1 = -Eo ve diğer tüm Ak katsayıları sıfırdır.
Sonuç olarak bu problemin çözümü;
R3
V(r, θ) = −E o (r − ) cos θ
r2
şeklinde elde edilir.
- 92 -
İSTATİSTİK FİZİK CEVAPLAR
1. Tersinir Olay:Yalıtılmış bir sistemde zamanla ortaya çıkacak bir değişim belirli bir yönde
az gelişigüzel durumdan çok gelişigüzel duruma doğru olur. Bu değişim sistemin filmini
çekerek gözlenebilir. Böyle bir filmi geriye doğru oynatırsak zamanın geriye doğru gittiği
ters zaman sürecini izleriz. Bir olay filme kaydedilip geriye doğru oynatıldığında yani ters
zaman süreci izlendiğinde zamanın normal ileri akış sürecinden ayırt edilemiyorsa bu
olaya tersinir olay denir.
Tersinmez Olay: İncelenen bir olay hiçbir zaman oluşmayacak yani ters zaman süreci
normal süreçten bariz olarak ayırt edilebilen yada ters zaman süreci izlendiğinde doğal
olmayan bir davranış gösteriyorsa buna tersinmez olay denir.
2. Isı: Makroskopik anlamda iş yapılmasını gerektirmeksizin atomik düzeyde oluşan
enerji geçişidir.
Sıcaklık: Isı soğurduğunda yada bıraktığında makroskopik parametrelerinden yalnızca
birisi değişen herhangi küçük bir M sistemi alırız. Bu değişen parametre Q ile gösterilir. M
gibi bir termometre bir A sistemi ile değme durumuna getirilir ve denge durumuna kadar
bırakılırsa Q parametresinin aldığı değere A sistemin sıcaklığı denir.
3. 1 5
N = 6, n = 3, p= , q=
6 6
3 3
6! 1 5
P(n)= . .
3!.3! 6 6
3 3
6.5.4.3! 1 5
= ≅ 0, 054 olasılıklıdır.
3.2.3! 6 6
∑ C (n) = 1 + 3 + 6 + 10 = 20
- 93 -
N r = ∑ C (n) = 20
N r 20
Pr = = 3 = 0,092 = %9,2 bulunur.
N 6
5. 1 5
a) N = 4, n = 1, p= , q = 1− p = ,
6 6
1 4 −1
4! 1 5
P(1) =
1!.(4 − 1)! 6 6
3
15
= 4 ≅ 0,39
66
b) N = 4 , n=2
2 2 2
4! 1 5 1 5
P(2) = = ≅ 0,12
2!.2! 6 6 6 6
4
1
c) P(4) =
6
0 4
4! 1 5
P(0)= ≅ 0, 48
0!.4! 6 6
P(en az birinde)=1-0,48=0,52
6.
(∆u )2 = (u − u )
2 2
= u2 − u
∆u = u − u
- 94 -
(∆u )2
2
= u 2 − 2.u.u + u
(∆u )2 = ∑ Pr (u r 2 − 2u r u + u
2
2
= ∑ Pr u r − 2u ∑ Pr u r + u ∑ Pr
2
2
=u2 − u
= (2 p − 1)µ 0
µ = ∑ Pr .µ r = p.µ 0 + q.(− µ 0 ) 2 = ( p + q ) µ 0
2 2 2 2
µ 2 = µ0
2
(∆u )2 = (u − u )
2 2
b) = u2 − u2 = u2 − u
(∆µ )2 = µ 2 − µ
2
= µ 0 − (2 p − 1) 2 µ 0
2 2
= µ 0 (1 − 4 p 2 + 4 p − 1) = 4 µ 0 p (1 − p )
2 2
=4 µ 0 p.q
n=
L
(2mE )1 / 2
πh/
Birbirini izleyen kuantum durumları n’nin birim büyüklüklerde değişen değerlerine
karşılık geldiğinden enerjileri E’den veya kuantum sayıları n’den küçük olan kuantumlu
durumların φ (E ) toplam sayısı basitçe n olur.
L
φ (E ) = n = (2mE )1 / 2
πh/
- 95 -
dφ
Ω (E ) = δE
dE
Ω (E ) =
L
(2m)1 / 2 E !/ 2 δE
2πh/
bulunur.
9. m kütleli parçacığın iki boyutlu bir kutuda serbestçe hareket edebildiğini varsayalım.
Parçacığın enerji düzeyleri;
E=
h2 π 2
2m L 2
(
nx + n y
2 2
)
şeklinde olacaktır. n x ve n y büyüklükleri iki boyutlu bir kare yüzeyine yerleşeceklerdir.
nx + n y = R 2
2 2
2mEL2
R2 =
h 2π 2
L
R = 2 mE
hπ
R yarıçaplı dairenin içinde kalan n x , n y değerleri verilen bir E değeri için geçerli olur.
φ (E ) =
1
4
( )
πR 2
L2
= π (2mE ). 2 2
1
4 hπ
dφ ( E )
Ω (E ) = δE
dE
L2 mE
φ (E ) =
2h 2π
mL2
Ω (E ) = δE
2πh 2
10. m kütleli bir parçacık her bir kenarı L uzunluğunda olan üç boyutlu bir kutuda serbestçe
hareket ediyor olsun. Lx = L y = L z olmak üzere;
h/ 2 π 2
E= (n x + n y + n z )
2 2 2
2
2m L
olur. Birbirine dik n x , n y , n z eksenlerinin belirlediği ‘sayılar uzayında’ bu üç kuantum
sayısının olası büyüklükleri geometrik olarak kenarları birim uzunluklu küpün merkezinde
- 96 -
olur.
2
L
nx + n y + nz = (2mE ) = R 2
2 2 2
πh/
Verilen bir E büyüklüğü için bu denklemi sağlayan n x , n y , n z değerleri R yarıçaplı
n x , n y , n z değerleri bulunan küplerin sayısına eşit olur, yani basitçe R yarıçaplı kürenin
hacmine eşittir.
1 4
φ ( E ) = πR 3
8 3
π L
3
= (2 mE ) 3 / 2
6 πh/
dφ
Ω (E ) = δE
dE
V
Ω( E ) = (2 m) 3 / 2 E 1 / 2 δE
4πh/ 3
bulunur.
11. Toplam enerjinin E değeri için, serbestlik derecesi başına ortalama enerji yaklaşık olarak
ε = E / 3 N şeklinde verilebilir. Ancak her bir serbestlik derecesi değişik bir dağılım
gösterir.
N N N
E E E
φ ( E ) = φx φ y φ z
3N 3N 3N
{ ( )} {φ (ε )} {φ (ε )}
= φx ε
N
y
N
z
N
φ (E ) = n = (2mE )1 / 2
L
π .h/
olduğundan;
Lx
φ x (E ) = 2mE
π ./h
L L L
φ ( E ) = x y 3z 2mε ( )
3N / 2
(π h/ )
- 97 -
N
V 2mE 3 N / 2
= 3
(π h/ ) 3 N
dφ
Ω (E ) = δE
dE
N 3N
−1
V 3 N 2mE 2 2m
= 3 δE
(π .h/ ) 2 3 N 3N
3N
−1
Ω ( E ) = CV N E 2
δE
3N
− 1 > olduğu için;
2
Ω ( E ) = CV N E 3 N / 2δ E
bulunur.
12. Her biri m kütleli özdeş N moleküllü bir gazın V = L x .L y .L z hacmindeki bir kutuda
olduğunu düşünelim. N molekül sayısı yeterince küçük olsun. İki koşulun sağlanması
gerekir.
(i) Moleküller arasında ki karşılıklı potansiyel enerjisi, ortalama kinetik enerjisi ile
karşılaştırıldığında çok küçüktür. Böyle bir gaza ideal gaz denir.
(ii) Molekülleri ayırt edemesek bile dikkatimizi bir molekül üzerine toplayabiliriz. Gaz
mutlak T sıcaklığında dengede olsun. Molekülün ε r enerjili r durumunda bulunma
olasılığı;
exp(− βε r )
Pr =
∑ exp(− βε r )
r
1
β=
kT
Ortalama enerji;
∑ exp(− βε )ε r r
ε = ∑ Pr ε r = r
r ∑ exp(− βε )
r
r
∂ ln Z
∂β 1 ∂Z
ε =− =−
Z Z ∂β
- 98 -
∂ ln Z
ε =−
∂β
E = N .ε
olarak bulunur.
13. Gaz içerisinde bir molekülün kutunun sağ duvarına x doğrultusunda uyguladığı kuvvet F
olsun. Bu kuvveti molekül ε r enerjili r durumunda ise Fr ile gösterelim. Kutunun sağ
duvarı dLx kadar çekildiğini düşünelim.
Fr dLx = −dε r
∂ε r
Fr =
∂L x
F = ∑ Pr Fr =
r ∑ exp(− βε r )
r
∂ε r 1 ∂
− ∑ exp(− βε r ) = −∑ − (exp(− βε r ) )
r ∂L x r β ∂x
1 ∂
∑
β ∂L x r
exp(− βε r )
1 ∂Z
β ∂Lx 1 1 ∂Z
F= =
Z β Z ∂L x
1 ∂ ln Z
F=
β ∂Lx
Tek atomlu bir gaz için bölüşüm fonksiyonu;
3
ln Z = ln V − ln β + 3 ln b
2
ile verilir.
1/ 2
m
b= h −1
2π
Z bölüşüm fonksiyonunda sadece V terimi Lx ’e bağlıdır. Dolayısıyla;
- 99 -
1 ∂ ln Z 1 ∂ ln V 1
F= = =
β ∂Lx β ∂Lx β Lx
kT
F=
Lx
bulunur. Gazın duvara uyguladığı ortalama basınç ortalama kuvveti alana bölerek elde
edilir.
NF N kT N
p= = = kT
L y Lz L y L z Lx V
p.V = N .k .T
p = nkT
elde edilir.
14. Mutlak Sıcaklık: Bir makroskopik sistemin T mutlak sıcaklığı (veya buna bağlı Ω olarak
β = (kT ) −1 parametresi)
1 ∂ ln Ω(E )
≡β ≡
kT ∂E
ile tanımlanır. Burada Ω(E ) sistemin E ile E + δE enerji aralığında ki girilebilir durum
sayısıdır. k ise Boltzmann sabitidir.
Entropi: Bir sistemin S entropisi Ω girilebilir durum sayısı cinsinden
S = k ln Ω
ile tanımlanır. Entropi sistemin düzensizliğinin bir ölçüsüdür.
15. Bir ideal gaz karışımı için durum denklemi;
pV = NkT
N1
p1 = kT
V
N2
p2 = kT
V
N1 + N 2
p = p1 + p2 = kT
V
Gaz moleküllerinin hareketleri birbirinden bağımsız düşünülmüştür.
16. 3
ε= kT
2
- 100 -
(k ) (i) 3
ε =ε +ε = kT + ε ( i )
2
p.V = N .k .T
2 3
p.V = N kT
3 2
2N
p= ε
3V
N
ε birim hacim başına ortalama kinetik enerji olduğundan;
V
2
p= u
3
bulunur.
17. ∑ exp(− βε ).ε r r
ε = ∑ Pr ε r = r
r ∑ exp(− βε )
r
r
∂
∑ exp(− βε ).ε r = −∑ [exp(− βε r )] = − ∂ ∑ exp(−βε r )
∂β ∂β r
r
r r
Z = ∑ exp(− βε r )
r
∂Z
−
∂β 1 ∂Z
ε= =−
Z Z ∂β
∂ ln Z
ε =−
∂β
18. a) Gaz içerisinde bir molekülün kutunun sağ duvarına x doğrultusunda uyguladığı kuvvet
F olsun. Bu kuvveti molekül ε r enerjili r durumunda ise Fr ile gösterelim. Kutunun sağ
Fr dLx = −dε r
- 101 -
∂ε r
Fr =
∂L x
F = ∑ Pr Fr =
r ∑ exp(− βε r )
r
∂ε r 1 ∂
− ∑ exp(− βε r ) = −∑ − (exp(− βε r ) )
r ∂L x r β ∂x
1 ∂
∑
β ∂L x r
exp(− βε r )
1 ∂Z
β ∂L x 1 1 ∂Z
F= =
Z β Z ∂L x
1 ∂ ln Z
F=
β ∂Lx
b)
1 ∂ ln Z
F=
β ∂Lx
F 1 1 ∂ ln Z 1 ∂ ln Z
p= = =
L y L z L y L z β ∂L x β ∂V
olur.
19. Makro durumu T mutlak sıcaklığı ve hepsi birden x ile gösterilen makroskopik
parametreler takımı ile belirlenen bir makroskopik sistem düşünelim. Sistemde dQ ısı
değişiminde sıcaklık dT kadar değişirse ısı sığası;
- 102 -
dQ
Cx =
dT x
ile verilir. Mol başına öz ısı;
1 1 dQ
cx = Cx =
v v dT x
Eğer V hacmi sabitse sistem üzerine iş yapılmadığı için;
dQ = d E
dQ ∂ E
cx = =
dT x ∂T x
∂E 3
c v = = R
∂T v 2
bulunur.
20. a)
∆S = S ( su ) − S (buz)
∆Q
∆S =
T
∆S = 21,8 joule/mol.derece
b)
S = k. ln Ω
∆S = k.(ln Ω su − ln Ω buz )
- 103 -
Ω su
= k . ln = 21,8 joule/mol.derece
Ω buz
Ω su
= exp(21,8 / k ) = 10 ( 6 ,8 ).10
23
Ω buz
21. Kuantum mekaniksel özelliklerin önemsiz olduğu gösterilirse klasik yaklaşım geçerli
olacaktır. Klasik kavramlardan anlamlı kullanımı üzerine kuantum mekaniğinin getirdiği
sınırlama “ Heisenberg Belirsizlik ilkesi” dir. Bu ilke;
∆q.∆p > h/
S 0 ile tanımlanan bir uzaklıkta konumlanan bir parçacığı inceleyelim. Bu parçacığın
momentumu p 0 olsun.
S 0 . p 0 >> h/
22. Eş Bölüşüm Teoremi: Klasik istatistik mekanikte tanımlanan bir sistem dengede ise
enerjisinde ki her kuadratik terimin katsayısı ortalaması kT/2 ’ye eşit olur.
İdeal bir gaz içinde ki bir molekülün kinetik enerjisi;
ε=
1
2m
(
px + py + pz
2 2 2
)
Eş bölüşüm teoremine göre;
3
ε= kT
2
bir mol gazın ortalama enerjisi;
3 3
E = N a kT = RT
2 2
R = N a .k
- 104 -
g (v x )dv x = ∫ ∫ f (v ) d
3
v
( v y ) ( vz )
m 2
(
g (v x )dv x = C . ∫ ∫ exp − β v x + v y + v z
2 2
) dv dv dv
x y z
vy vz 2
( )dv dv
+∞ +∞
m 2 m 2
= C. exp − β v x dv x ∫ ∫ exp − β v y + vz
2
y z
2 −∞−∞ 2
+∞
m 2
g (v x )dv x = C ' ∫ exp − β v x dv x (1)
−∞ 2
+∞ +∞
m 2
∫ g (v x )dv x = C ' ∫ exp(−β
−∞ −∞
2
v x )dv x = n
βm
1/ 2
C ' = n
2π
dir. Denklemi hızın v x bileşeninin v x = 0 değeri etrafında ortalama olarak dağıldığını
gösterir. Bu durumda;
v x = 0 olur.
∫' işareti integralin v < v < v + dv koşulunu sağlayan tüm hızlar üzerinden
alındığını gösterir.
F (v)dv = 4πf (v)v 2 dv
mv 2 2
F (v)dv = 4πc exp(− β )v dv
2
F (v) maksimium olduğu v = v hızına en olası hız denir ve
dF
=0
dv
ile bulunur. Buradan
mv 2 2 mv 2
− βmv exp(− β ) v + exp(−β )(2v) = 0
2 2
2 2kT
v= =
βm m
bulunur.
- 105 -
24. Termodinamiğin sıfırıncı yasası;
İki sistem üçüncü bir sistem ile ısısal olarak dengede ise birbiri ile de ısısal
dengededir.
Termodinamiğin birinci yasası;
Bir sistemin bir denge makro durumu yalıtılmış bir sistem için E =sabit özelliği
taşıyan (iç enerjisi olarak tanımlanan) bir E büyüklüğüyle belirlenebilir.
Sistem etkileşmeye ve bu şekilde bir makro durumdan diğerine gitmeye bırakılırsa
sonuçta E de ortaya çıkan değişme;
∆E = W + Q
W:Sistemin dış parametrelerinin değişmesi sonucunda sistem üzerine yapılan iştir.
Q:Sistemin soğurduğu ısı.
Termodinamiğin ikinci yasası;
Bir sistemin denge makrodurumu S büyüklüğüyle verilebilir.
(i) Sistem dQ ısısını soğurduğu herhangi bir sonsuz küçük yarı durgun oluşumda entropi;
dQ
dS = büyüklüğünde değişir. T mutlak sıcaklıktır.
T
(ii) Isısal olarak yalıtılmış bir sistemin bir makrodurumdan diğerine geçtiği herhangi bir
oluşumda entropisi artma eğilimindedir.
∆S ≥ 0
Termodinamiğin üçüncü yasası;
Bir sistemin S entropisi
T →0 için S → S 0 sınır özelliğine sahiptir. S 0 sistemin yapısından bağımsız bir
sabittir.
İstatistik Bağıntı;
Yalıtılmış bir sistem dengede ise bu sistemi bir S entropi ile belirlenen bir
makrodurumda bulunma olasılığı;
P ∝ e s / k ile verilir.
Mikroskopik fizikteki bağıntı;
Bir sistemin S entropisi girilebilir durumların sayısına;
S = k ln Ω ile bağlıdır.
25. v.RT
dQ = vcv dT + dV
V
Adyabatik etkileşmelerde ısı soğurulmaz.
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 106 -
dQ = 0
RT
c v .dT + .dV = 0
V
c v dT dV
+ =0
R T V
cv
ln T + ln V = sabit
R
ln T CV / R + ln V = sabit
T ( CV / R )V = sabit
p.V = v.R.T
p.V γ = sabit
R
γ = 1+
cv
∂E ∂E
dE = dS + dV
∂S V ∂V S
Yukarıdaki iki denklemin karşılaştırılmasıyla
∂E
=T
∂S V
∂E
= −p
∂V S
elde edilir. Tam diferansiyel olma koşulu
∂ ∂E ∂ ∂E
=
∂V S ∂S V ∂S V ∂V S
dır. Buradan
∂T ∂p
= −
∂V S ∂S V
1’nci Maxwell denklemi elde edilir.
- 107 -
ii) dE = TdS − pdV
dE = TdS − d ( pV ) + Vdp
d ( E + pV ) = TdS + Vdp
1424 3
H
Burada H entalpy dir ve
H = E + pV
H = H (S , p)
∂H ∂H
dH = dS + dp
∂S p ∂p S
Yukarıdaki iki denklemin karşılaştırılmasıyla
∂H
=T
∂S p
∂H
=V
∂p S
elde edilir. Tam diferansiyel olma koşulu
∂ ∂H ∂ ∂H
=
∂p S ∂S p ∂S p ∂p S
dır. Buradan
∂T ∂V
=
∂p S ∂S p
2’nci Maxwell denklemi elde edilir.
iii) dE = TdS − pdV
dE = d ( TS ) − SdT − pdV
d ( E − TS ) = − SdT − pdV
1 424 3
F
Burada F “Helmholtz free” enerjisidir ve
F = E − TS
F = F (T ,V )
∂F ∂F
dF = dT + dV
∂T V ∂V T
Yukarıdaki iki denklemin karşılaştırılmasıyla
- 108 -
∂F
= −S
∂T V
∂F
= −p
∂V T
elde edilir. Tam diferansiyel olma koşulu
∂ ∂F ∂ ∂F
=
∂V T ∂T V ∂T V ∂V T
dır. Buradan
∂S ∂p
=
∂V T ∂T V
3’ncü Maxwell denklemi elde edilir.
iv) dE = TdS − pdV
dE = d ( TS ) − SdT − d ( pV ) + Vdp
d ( E + pV − TS ) = − SdT + Vdp
144244 3
G
Burada G “Gibbs free” enerjisidir ve
G = E + pV − TS
G = G (T , p )
∂G ∂G
dG = dT + dp
∂T p ∂p T
Yukarıdaki iki denklemin karşılaştırılmasıyla
∂G
= −S
∂T p
∂G
=V
∂p T
elde edilir. Tam diferansiyel olma koşulu
∂ ∂G ∂ ∂G
=
∂p T ∂T p ∂T p ∂p T
dır. Buradan
∂S ∂V
− =
∂p T ∂T p
4 ’ncü Maxwell denklemi elde edilir.
- 109 -
KLASİK MEKANİK CEVAPLAR
r d r
F = (mv )
1.
dt
r dpr
F=
dt
Çizgisel momentum korunum teoremi: Bir parçacığın üzerine etki eden net
r r
kuvveti F ile gösterelim. Eğer F kuvveti sıfır ise;
r dpr
F= =0
dt
r
p = sabit
r
p momentumu zamanla değişmiyordur buda momentumun korunduğunu gösterir.
Açısal momentumun korunumu teoremi: Bir parçacık üzerine etki eden net torku
r r
N ile gösterelim. Burada N ;
r
r dL
N=
dt
r
şeklinde tanımlanır. Eğer N = 0 ise;
r
r dL
N= =0
dt
r
L = sabit
r
L açısal momentumun zamanla değişmez buda açısal momentumun korunduğunu
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 110 -
gösterir.
2. Herhangi bir kuvvetin kapalı bir yol boyunca yaptığı iş sıfır ise bu kuvvet
korunumludur denir.
r r
Ñ∫ Fds = 0
Korunumlu kuvvetin bir başka tanımı;
r r
∇ × F = 0 şeklindedir.
Kütle çekim kuvveti korunumlu kuvvetlere bir örnektir. Sürtünme kuvveti ise
korunumsuz kuvvetlere örnektir.
r
F = 3 x 2 iˆ − 6 z 3 ˆj − 3 xykˆ
iˆ ˆj kˆ
r r ∂ ∂ ∂
∇× F =
∂x ∂y ∂z
Fx Fy Fz
şeklinde tanımlanır.
Bize verilen kuvvetin rotasyoneli;
r r
∇ × F = − ( 3 x − 18 z 2 ) iˆ − 3 yjˆ
r r
∇ × F ≠ 0 Her nokta için bu şart sağlanmıyor dolayısıyla kuvvet korunumsuzdur.
3. Merkezcil kuvvet probleminde;
L = T −V
L=
1
2
( )
m r& 2 + r 2θ& 2 − V (r ) şeklindedir.
- 111 -
korunumludur.
d 1 2 &
r θ = 0 da sağlanır.
dt 2
Merkezcil kuvvet halinde alanın sonsuz küçük değişimi;
1 2
dA = r dθ
2
dA 1 2 dθ
= r
dt 2 dt
d2A dA
=0 = sabit
dt 2 dt
olarak bulunur.
4. Brachistochrone Problemi: Bu problem iki noktayı birleştiren öyle bir eğri bulunmalıdır
ki yukarıdaki bir noktada durgun halde bulunan bir parçacık aşağıdaki bir noktaya
yerçekimi etkisi altında bu eğri boyunca en az zamanda varsın şeklinde tanımlanabilir.
Eğri boyunca hız v ise bir ds yay uzunluğunu geçmek için gerekli süre ds/v olur.
Dolayısıyla bizim araştırdığımız zaman;
ds
t12 = ∫ şeklinde tanımlanabilir.
v
- 112 -
v = 2 gy bulunur. Bu ifade integralde yerine konursa;
2
1 + y& 2
t12 = ∫ dx olur.
1 2 gy
1 + y& 2
f =
2 gy
∂f d ∂f
− =0
∂y dx ∂y&
5. Değişimler hesabı verilen bir çizgi integralinin ekstremum olduğu eğriyi bulmaktır.
Problemi esas olarak bir boyutlu halde düşünürsek; x1 ve x 2 değerleri arasında öyle bir
y = y(x) yolu bulmak istiyoruz ki y& = dy / dx olmak üzere bir f ( y, y& , x) fonksiyonun
çizgi integrali bu yol için bir ekstremum olsun.
2
δJ = δ ∫ F [ y1 ( x), y 2 ( x),......., y&1 ( x), y& 2 ( x),......, x ]dx
1
y1 ( x, α ) = y1 ( x,0) + αη 1 ( x)
y 2 ( x, α ) = y 2 ( x,0) + αη 2 ( x)......
- 113 -
∂J ∂f ∂yi ∂f ∂y& i
2
dα = ∫ ∑ dα + dα dx
∂α 1 i
∂y i ∂α ∂y& i ∂α
2
2
∂f ∂ 2 yi ∂f ∂y i
2
∂yi d ∂f
∫1 ∂y& i ∂α∂x dx = ∂y& i ∂α −∫
1
∂α dx ∂y& i
dx
1
Bu eşitlikte ilk terim sıfırdır, çünkü bütün eğriler sabit uç noktalardan geçerler.
2
∂f d ∂f
δJ = ∫ ∑ − δy i dx
1 i
∂yi dx ∂y& i
∂y
δyi = i dα şeklinde verilir.
∂α α =0
∂f d ∂f
− =0
∂y i dx ∂y& i
6. Keplerin üçüncü kanunu ters kare kuvvet kanuna uyan kuvvetle için yazılmıştır.
- 114 -
dA 1 2 & l
= rθ=
dt 2 2m
τ
dA lτ
∫ dt dt = A = 2m
0
A = πab
b = a 1− ε 2
l2
= a1/ 2
mk
2m l2
τ = π .a 3 / 2
l mk
m
τ = 2π .a 3 / 2
k
7. Merkezcil kuvvet problemi için Lagrange fonksiyonu;
L = T −V
=
1
2
( )
m r& 2 + r 2θ& 2 − V (r )
d
(mr& ) − mrθ& 2 + ∂V = 0
dt ∂r
∂V
− = f (r ) dersek;
∂r
- 115 -
mr 2θ& = l dersek;
l2
m&r& − = f (r ) halini alır.
mr 3
∂ 1 l2
m&r& = − V +
∂r 2 mr 2
olarak yazılabilir. O halde etkin potansiyel;
1 l2
Vet = V + olur.
2 mr 2
Yukarıda görüldüğü gibi enerjinin 4 farklı değeri için etkin potansiyelin grafiği verilmiştir.
Burada enerjinin E1 değeri için enerji doğrusuyla etkin potansiyelin kesiştiği bir nokta
vardır. Bu noktaya r1 dersek r1 den daha küçük noktalar için etkin potansiyel toplam
enerjiden daha büyük olacaktır. Bu ise fiziksel olarak mümkün değildir. Dolayısıyla cisim
r1 den daha küçük uzaklıklarda hareket edemez.
Enerjinin E2 değeri içinde E1 aynı olan çıkarsama yapılabilir. E1 ile E2 enerji değerleri
arasındaki tek fark büyüklük farkıdır. Yine etkin potansiyel ile enerjinin kesiştiği noktaya
r2 dersek cisim r2 den daha küçük uzaklıklarda dolaşamaz.
Enerjinin E3 değeri için yapılan tartışma epeyce farklıdır. Burada etkin potansiyelin
toplam enerji ile kesiştiği iki nokta vardır ve bu iki noktanın dışında etkin potansiyel
enerjiden büyük olmaktadır. Dolayısıyla cisim bu iki nokta arasında bir konum değerine
sahip olarak hareketini sürdürecektir. Burada iki nokta arasında konumun sınırlandırılmış
olması nedeniyle yörünge kapalıdır. Bu yörünge eliptik olmalıdır.
Enerjinin E4 değeri için etkin potansiyelle sadece bir kesişme noktası vardır ve bu
yüzden cismin uzaklığı sadece bir değer alabilir. Yörünge tek bir konum değeriyle verilir
- 116 -
ve bu değer sabittir. Dolayısıyla yörüngemiz çemberseldir.
8. Bir sistemin Lagranjiyeni verilen bir q j koordinatını içinde barındırmıyorsa (karşı gelen
∂L
pj = şeklinde verilir.
∂q& j
∂L d ∂L
− =0
∂q& j dt ∂q& j
∂L
=0
∂q j
olur. Buradan;
d ∂L
=0
dt ∂q& j
- 117 -
y 2 = l1Cosθ1 + l 2 Cosθ 2 ; y& 2 = −l1θ&1 Sinθ 1 − l 2θ&2 Sinθ 2
L = T −V
L=
1
2
[ ]
m1l12θ&12 + m2 l12θ&12 + m2 l 22θ&22 + m2 l1l 2θ&1θ&2 Cos(θ 2 − θ1 ) + m1 gl1Cosθ 1 + m2 gl1 Cosθ1
+ m2 gl 2 Cosθ 2
∂L d ∂L
− =0
∂θ 1 dt ∂θ&1
∂L
= m2 l1l 2θ&1θ&2 Sin(θ 2 − θ1 ) − m1 gl1 Sinθ 1 − m 2 gl1 Sinθ 1
∂θ 1
∂L
= m1l12θ&1 + m2 l1 θ&1 + m2 l1l 2θ&2 Cos (θ 2 − θ1 )
2
∂θ&1
d ∂L
= m1l12θ&&1 + m 2 l12θ&&2 + m2 l1l 2θ&1 Sin(θ 2 − θ 1 )
&
dt ∂θ 1
m2 l1l 2θ&1θ&2 Sin(θ 2 − θ 1 ) − m1 gl1 Sinθ 1 − m2 gl1 Sinθ 1 − l1 (l1m1θ&&1 − m 2 l1 θ&&2 − m2 l 2θ&1 Sin(θ 2 − θ 1 )
=0
- 118 -
∂L
= −m2 l1l 2θ&1θ&2 Sin(θ 2 − θ1 ) − m 2 gl 2 Sinθ 2
∂θ 2
d ∂L
= m 2 l 22θ&&2 − m 2 l1l 2 Sin(θ 2 − θ 1 )θ&2
&
dt ∂θ 2
m1 + m2 2 m2 2 2
L=
2
x& +
2
(l ϕ& + 2lx&ϕ&Cosϕ ) + m2 glCosϕ şeklinde verilir.
∂L d ∂L
− = 0 şeklindedir.
∂x dt ∂x&
∂L
=0
∂x
∂L
= (m1 + m2 )x& + m2 lϕCos
& ϕ
∂x&
d ∂L
= (m1 + m2 )&x& + m2 lϕ&&Cosϕ − m2 lϕ& 2 Sinϕ .
dt ∂x&
- 119 -
∂L
= − m2 lx&ϕ&Sinϕ − m2 glSinϕ
∂ϕ
∂L
= m2 l 2ϕ& + 2lx&Cosϕ
∂ϕ&
d ∂L
= m2 l 2ϕ&& + 2l&x&Cosϕ − 2lx&Sinϕ .ϕ&
dt ∂ϕ&
v1sinθ1 = v2 sinθ 2
Sinθ1
= 1+
2
(U 1 − U 2 ) ifadesi bulunur.
Sinθ 2 mv1
12. 1
u=
ρ
1 1 nCosnϕ n 2 1 + Cos 2 nϕ
u= , u′ = − , u ′′ = şeklinde bulunur.
K .Sinnϕ K Sin 2 nϕ K Sin 3 nϕ
- 120 -
l 2 1 2n 2 K 2
F(ρ) = − 3
+ 1 − n2
mρ ρ 2
Potansiyel enerji;
l 2 2n 2 K 2 1 − n 2 l 2 n2 K 2
V (ρ ) = − ∫ F (ρ )dρ = ∫ + dρ = − 2
+1− n2
m ρ 5
ρ
3
2 mρ ρ 2
m(ρ& 2 + ρ 2ϕ& 2 )
1
T= şeklinde kinetik enerji ve potansiyel enerji tanımlanırsa;
2
l2
ρ& = KnCosn ϕ .ϕ& ve ϕ& 2 =
m2 ρ 4
eşitlikleri kinetik enerji ifadesinde kullanılırsa;
l 2 n2K 2
T= 2
+1− n2
2 mρ ρ 2
bulunur. Toplam enerji;
E = T +V = 0 elde edilir.
13. Uydunun yörüngesel sürati;
l2
v 2 = ρ& 2 + ρ 2ϕ& 2 = ρ& 2 + şeklinde verilir.
m2 ρ 2
Yine ρ büyüklüğü;
p
ρ=
1 + ε .Cosϕ
şeklinde verilir.
- 121 -
εl
ρ& = sinϕ olarak bulunur. Bu ifadeyi süratin karesi şeklinde verilen ifadede
mp
yerine yerleştirirsek;
2
l
v = (1 + 2ε Cosϕ + ε ) elde ederiz.
2 2
mp
− 1 ≤ Cosϕ ≤ +1
olduğundan;
l l
vmax = (1 + ε ) ve vmin = (1 − ε )
mp mp
olarak bulunur.
vmax − v min
ε=
v max + vmin
elde edilir.
l
vmax vmin = 1− ε 2
mp
ifadesine ulaşılır.
2πmab
τ =
l
- 122 -
14. Uydunun süratini ϕ açısının fonksiyonu olarak hesaplayalım;
ε 2
ρ& = ρ sinϕϕ&
p
bu ifadeyi sürat ifadesinde yerine koyarsak;
l
v = ρ& 2 + ρ 2ϕ& 2 = 1 + ε 2 + 2ε cosϕ
mp
buluruz. Buna göre uydunun günberi ve günöte noktalarında ki süratleri;
v gb =
l
(1 + ε ) ve v gö = l (1 − ε )
mp mp
l
ρ gb vgb = ρ go vgo =
m
1 GM Dünya .m 1 GM Dünya m
E= mv gb − = mv go 2 − elde edilir.
2
2 ρ 2 ρ
gb gb
l2 1 GM Dünya m
ε = 1− 2 mv gb −
2
k2 2 ρ
gb
Burada k;
1 GM Dünya m
2
ρ gb v gb
ε = 1 − 2 mv gb 2 −
GM 2 ρ
Dünya gb
- 123 -
Artık dışmerkezlik bilindiğine göre;
ρ gb v gb 1
2
GM Dünya m
l
v gö = 1 − 1 − 2 mv gb 2 −
2
bulunur.
mp GM Dünya ρ gb
Uydunun güneşe uzaklığı ise;
l 1
ρ gö = olduğundan;
m v gö
l 1
ρ gö = bulunur.
m ρ gb v gb
2
1 GM Dünya m
l
1 − 1 − 2 mv gb −
2
ρ
mp
GM Dünya 2 gb
1
τ = 2πa 3 / 2 sonucuna varılır.
GM Dünya
15.
rdθ = dx
Kinetik enerji kütle merkezinin kinetik enerjisi ve kütle merkezi etrafındaki hareketin
kinetik enerjisi olarak ikiye ayrılabilir;
Mx& 2 + Mr 2θ& 2
1 1
T=
2 2
Potansiyel enerji ise;
V = Mg ( l − x ) sinφ
L = T −V
- 124 -
Burada sadece bir tek bağ şartımız vardır dolayısıyla sadece bir tane Lagrange
çarpanına gerek vardır. Bağ denkleminde görülen katsayılar şunlardır;
aθ = r
a x = −1
Sonuçta her iki genelleştirilmiş koordinat için Lagrange denklemlerimiz;
Mx&& − Mgsinφ + λ = 0
Mr 2θ&& − λr = 0
Birde elimizde bağ denklemimiz vardır;
rθ& = x&
Bu denklemin zamana göre türevini alarak;
rθ&& = &&
x
Böylece ;
Mx&& = λ
gsinφ
&&
x=
2
Burada λ katsayısı;
Mgsinφ
λ= ve
2
gsinφ
θ&& = değerleri elde edilir. Çember sürtünmesiz düzlemde kayarken sahip
2r
olacağı ivmenin sadece yarısıyla aşağıya doğru yuvarlanabilir.Buradan çemberin hızı;
v = glsinφ elde edilir.
- 125 -
MODERN FİZİK CEVAPLAR
′ uz
uz =
u .v
γ .1 − x 2
c
4. Özel görelilik kuramının önemli sonuçları;
a) Bir gözlemciye göre hareketli saatler, bir γ çarpanı kadar yavaşlıyormuş
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 126 -
gibi görünür. Bu, zaman genişlemesi olarak bilinir.
b) Hareketli cisimlerin boyları, hareket yönünde büzülüyormuş gibi görünür.
c) Bir gözlemci için eş zamanlı olaylar, buna göre hareketli bir başka
gözlemci için eş zamanlı değildir.
5. Özel görelilikte momentum;
r
r m.u r
p= = γ .m.u
u2
1−
c2
Özel görelilikte durgun enerji;
Ed = mc 2
E = γ mc 2 = p 2 c 2 + m 2c 4
1 v2 3 v4 1 2 3 v4
K = mc 2 (1 + + + ... − 1) = mv + + ...
2 c2 8 c4 2 8 c4
1 2
≈ mv
2
1 v2 3 v4 1 2 3 v2
E = mc 2 (1 + + + ...) = mc 2
+ mv + m 4 + ...
2 c2 8 c4 2 8 c
1
≈ mc 2 + mv 2
2 bulunur.
Görüldüğü gibi uygun limitlerde özel görelilik kuramının ön gördüğü denklemler
Newton yasalarının ön gördüğü denklemlere dönüşür.
6. S ′ olarak A aracını seçelim. Yerdeki S çerçevesi bir gözlemciye göre v = 0.75c hıza
sahip olur. B aracı yer gözlemcisine göre bir u x = −0.85c hızıyla giden bir cisim olarak
- 127 -
kabul edilir. Buradan yola çıkarak A’ya göre B’nin hızı;
′ u −v − 0.85c − 0.75c
ux = x = = −0.98c biçiminde bulunur.
u x .v (−0.85c)(0.75c)
1− 2 1−
c c 21
Negatif yön işareti, B aracının A’dan bakıldığında x yönünde ters hareket ettiğini
gösterir.
7. a) E0 = mc 2 = (1,67 x10 −27 kg )(3 x108 m / s )2
E0 = 939 Mev
b) Toplam enerjisi durgun enerjisinin 3 katı ise;
E = 3.mc 2 = γmc 2
1
γ =3=
u2
1−
c2
8
u= c = 2,83.10 8 m/s
3
c) K = E − E0 = 2mc 2
d) E 2 = p 2 c 2 + m 2 c 4 = (3mc 2 ) 2
mc 2
p= 8 = 2656 Mev/c
c
8.
9. Pauli Dışarlama ilkesi, bir atomda ki iki elektronun aynı kuantum durumunda hiçbir
zaman bulunamayacağını ifade eder. Başka bir deyişle, iki elektron, aynı n, l, ml , m s
kuantum sayıları takımına sahip olamaz. Bu ilke ve minimum enerji ilkesi kullanılarak
- 128 -
elementlerin elektron yerleşimi tayin edilebilir. Bu da elementlerin atomik yapısının ve
kimyasal özelliklerinin anlaşılması için bir temel oluşturur.
10. 1921 yılında Stern ve Gerlach ilk kez uzay kuantumlanmasını gösteren bir deney yaptılar.
Deneyde nötr gümüş atomlarından oluşan bir demet homojen olmayan manyetik alan
içerisinden geçirildikten sonra demet iki bileşene ayrılıyordu. Deney diğer atomlarla
yinelendiğinde ise her durumda demetin iki veya daha çok bileşene ayrıldığı görüldü.
Burada klasik olarak beklenen durum her bir atomun bütün yönlerde yönelmiş µ z
manyatik momente sahiptir ve bu manyetik momente homojen olmayan bir manyetik alan
her yönelimde saptıracak şekilde bir kuvvet etki ettirir. Fakat Stern-Gerlach deneyinden
görülen dağılım beklenenin tersine homojen değildir. Gümüş atomları için ikiye
ayrılmıştır. Sonuçta Stern-Gerlach deneyi atomik ölçekte spin denilen bir iç kuantum
özelliğine sahip olunması gerekliliğini göstermiştir.
- 129 -
KATIHAL FİZİĞİ CEVAPLAR
1. Bir kristalin bağlanma enerjisi, aynı elektron düzenini koruyacak şekilde, kristali serbest
ve yüksüz atom bileşenlerine ayırmak için verilmesi gereken enerjidir.
Katılardaki moleküler bağ çeşitleri aşağıdaki gibi özetlenebilir.
a-) İyonik bağlar: Bazı moleküller, zıt işaretli yüklü iyonlar arasındaki Coulomb
etkileşmesinden dolayı iyonik bağ oluştururlar.Sodyum klorür (NaCl) iyonik bağlı
moleküle bir örnektir. NaCl yapıda her Na atomu, bir elektronunu komşusu Cl atomuna
vererek iyonik kristaldeki (+) ve (-) yüklü iyonları oluştururlar.
b-) Kovalent bağlar: Bir moleküldeki kovalent bağ, birleşen atomların değerlik
elektronlarını ortaklaşa kullanmaları ile oluşur. Yani, iki atomun iki elektrona ortak
olmasıyla sağlanır. Örneğin hidrojen molekülünün iki elektronu ,çekirdekleri arasında eşit
paylaşılır.
c-) Hidrojen bağları: Bu tip bağlanma , iki negatif iyonun aradaki bir hidrojen atomu
(proton) tarafından çekilmesiyle oluşur. Hidrojen bağına bir örnek olarak hidrojen-iki
florür (HF2) verilebilir.
d-) Van der Waals bağları: İyonik yada kovalent bağ yapmayan atomlar
arasındaki zayıf elektrostatik bağdır. Soygaz atomlarının ve nonpolar kutuplu olmayan
moleküllerin sıvı faza yoğunlaşmasından bu bağlar sorumludur.
e-) Metalik Bağlanma: Atomlar ya da (+) iyonlar, bir elektron bulutuna batırılmış gibi bir
arada tutulular. Böylece (+) iyonlar, bütün komşularına aralarındaki elektron aracılığı ile
eşit şekilde bağlanmış olurlar.
2.
- 130 -
rij = Pij R ( en yakın komşu uzaklığı olan R cinsinden i ve j atomu arasındaki
uzaklık)
−R
q2 q2 q2 q2
U 5 = 2λ e ρ
−2 +2 −2 +2
R 2R 3R 4R
−R
q2 1 1 1
= 2λ e ρ
−2 (1 − + − )
R 2 3 4
−R
7q 2
= 2λ e ρ −
6R
3. İki özdeş atom çok büyük uzaklıkta iseler etkileşmezler ve elektronik enerji seviyeleri
yalıtılmış atomlarınki gibi düşünülebilir. Varsayalım ki bu iki atom sodyumdur ve her biri
3s elektronuna sahip olup, enerjileri kesin olarak bilinmektedir. İki sodyum atomu birbiri
yakınına getirildiğinde dalga fonksiyonları üst üste gelmeye başlar. Atomlar arası
etkileşme yeterince kuvvetli olduğunda Şekil-1 deki gibi iki farklı 3s seviyesi meydana
gelir.Eğer 6 tane sodyum atomu bir araya getirilirse Şekil-2 deki gibi yarılmalar olur. Çok
sayıda atom katıyı oluşturmak üzere bir araya getirildiğinde, enerji seviyeleri birbirine
çok yakınlaşır ve sürekli band gibi gözükür (Şekil-3 ). Böylece atomdaki kesikli 1s, 2s, 2p,
… enerji seviyeleri yerine, katıda 1s, 2s, 2p, …. Sürekli enerji bandları geçer. Bu
bandlarda, yine birbirinden ayrı durumdadır. Enerji bandlarını ayıran enerji bölgelerine
yasak enerji aralığı (Eg) denir.
- 131 -
4. Bu modelde metaldeki değerlik elektronlarının metalin içinde serbestçe hareket ettiği
düşünülür. Metal içerisindeki elektronların, iyon korlarının çekici potansiyelinden
etkilenmediği varsayılır. Ayrıca elektron-elektron etkileşmeleri ve elektron-fonon
etkileşmeleri de ihmal edilir. Metallerdeki elektronlar için kuantum istatistiği
kullanılır.Burada sistemin her bir durumunda yalnızca bir elektron tarafından doldurulma
gereği vardır.Fermiyon olarak adlandırılan buçuklu spinli bütün parçacıklar ,Pauli
dışarlama ilkesine uymak zorundadır. Fermiyonlara bir örnek olarak elektron verilebilir.
Elektronun belirli bir E enerjili durumda bulunma olasılığı ise ,
1
F ( E) = ( E − EF ) / kT
e +1
şeklinde verilebilir.
5. Yarıiletkende T=0 Kelvin de (mutlak sıfırda) bütün elektronlar değerlik bandındadır ve
iletim bandında hiçbir elektron yoktur.Bunun için yarıiletkenler düşük sıcaklıkta zayıf
iletkendirler.Bununla beraber normal sıcaklıklarda iletkenlik tamamen
farklıdır.Yarıiletkenlerde yasak enerji aralığının küçük olması ve Fermi enerji
seviyesi EF `nin de enerji aralığının hemen ortasında bulunması nedeniyle önemli sayıda
- 132 -
örneklere ihtiyaç duyulur. Uygun safsızlıkların yarıiletkenlere katılmasıyla, sadece
elektronlar ve sadece boşlukları içinde bulunduran yarıiletkenler hazırlanabilir. Bu
katkılama işlemleri yapılırken kullanılan katkı maddeleri, donor ( verici) ve akseptör
(alıcı) olmak üzere iki ana sınıfa ayrılırlar. Bunlardan ortama bir elektron verebilen
safsızlık atomuna donor (verici), ortamdan bir elektron alan safsızlık atomuna ise akseptör
denir. Bu durumda, iletim elektronları boşluk oluşturmadan ortaya çıkarken, akseptör ise
ortamdan bir elektron alarak yapıda bir boşluk meydana getirir.
Katkı atomuna bağlı olarak, bir kristaldeki elektronların veya boşlukların üstünlüğü
sağlanabilir. Yarıiletkenlerde katkılama sonucunda n- tipi veya p- tipi yarıiletken
oluşturmak mümkündür. Kristale donor atomları katkılandığında oluşan katkılı yeni
yarıiletkene “n-tipi yarıiletken” akseptör atomları katkılandığı zaman oluşan yarıiletkene
ise “p-tipi yarıiletken” adı verilir. Bir iç yüzeyle sınırlanmış farklı bölgelerin oluşturduğu
sisteme ise p-n eklemi denir. Tipik bir iç yüzeyin genişliği yaklaşık 10-4 cm dir. p-tipi ve
n-tipi yarıiletkenler arasındaki iç sınırın kalınlığı, bir taşıyıcının ömrü boyunca
difüzlenmeyi belirleyen difüzyon uzunluğu ile karşılaştırılabilecek kadar küçüktür.
Örneğin bu bölgenin kalınlığı görünen ışığın dalgaboyu mertebesindedir.
7. Taban durumundaki sodyum atomunun enerji band diyagramı Şekil-1 de gösterilmiştir.
Sisteme enerji verilirse elektronlar dolu durumlardan, çok sayıdaki boş durumlara hareket
edebilirler. Örneğin 3s bandındaki elektronlar boş olan 3p bandına geçmek için yeterli
enerjiyi soğurabilirler. Buradaki EF `nin altındaki bütün seviyeler dolu üstündeki
seviyeler boştur. Fermi enerjisi bandın ortasına düşer. 0 K’ den daha büyük sıcaklıklarda,
çok az sayıda elektron EF ‘ nin üzerindeki seviyelere ısısal olarak uyarılır. Bununla
beraber, metale elektrik alan uygulandığında, Fermi enerjisi civarında enerjiye sahip
elektronlar küçük bir elektrik alan yardımıyla metal içinde serbestçe hareket edebililer,
çünkü dolu enerji seviyelerinin bitişiğinde çok sayıda doldurulmamış seviyeler vardır.
- 133 -
Yalıtkanlarda yasak enerji aralığı oldukça büyüktür(10eV ).Elektronlarla dolu olan
alt banda değerlik bandı, boş olan üst banda ise iletim bandı denir.Yalıtkanlarda enerji
aralığı büyük olduğundan oda sıcaklığında çok az sayıda elektron ısısal olarak
uyarabilir.Yani yalıtkanlar çok büyük özdirence sahiptirler.
Yarıiletkenlerde ise yasak enerji aralığı ∼1, 2 eV dur. T=0 K de bütün elektronlar
değerlik bandındadır ve iletim bandında hiç elektron yoktur.Yarıiletkenlerde yasak enerji
aralığı Eg `in küçük olması nedeniyle çok sayıda elektron ısısal uyarmayla iletim bandına
- 134 -
Bir cismin iletkenliği ne olursa olsun mutlak sıfırdaki elektron dolu bandına valans bandı
denir ve bu bandı izleyen ilk boş banda da iletim bandı denir.
a) Metallerde: Valans bandı ile iletim bandı arasındaki yasak enerji aralığı çok
küçüktür, hatta iki band iç içe geçmiştir.
b) Yarıiletkenlerde: Yasak enerji aralığı (1-3 eV) fazla değildir. Yani düşük bir enerji
verilerek elektronların valans bandından iletim bandına geçmesi mümkündür.
c) Yalıtkanlarda: Fermi enerji düzeyi çok yüksek olduğu için yani yasak enerji aralığı
çok geniş olduğu için (10-12 eV) valans bandından elektronlar iletim bandına geçemezler.
8. p-n eklemi p-tipi yarıiletkenle n- tipi yarıiletkenin bir araya getirilmesi ile oluşur.
P-tipi kısmındaki net akseptör konsantrasyonu Na- ve n- tipi net donor konsantrasyonu Nd+
olsun. Termal denge durumunda yarıiletkenin yük dengesi koşulundan,
p + N a− = n + N d+
fazla miktarda bulunmaktadırlar. Her bölgede çoğunluk taşıyıcıları ile ısısal dengede
bulunan çok az sayıda azınlık taşıyıcıları da bulunmaktadır.
p-n kavşağındaki (-) ve (+) yüklü iyonlar örgüye bağlıdırlar, hareket etmedikleri için
de yük taşımasına katkıda bulunmazlar. Kavşak bölgesinde ise, taşıyıcı yoğunluklarının
birden değişmesi, büyük bir konsantrasyon gradyenti oluşturur. Bunun sonucunda da,
çoğunluk taşıyıcılarının difüzyonu kavşakta bir akım meydana getirir. Elektronlar eklemin
n- bölgesinden p- bölgesine ve boşluklar p- bölgesinden n- bölgesine sızarlar. Kavşağın n
- 135 -
ve p kenarı elektron ve boşluk kaybettiği için bu bölgedeki yük nötralliği bozulur ve (+)(-)
yük fazlalığı ortaya çıkar.
Sonuç olarak, taşıyıcıların kavşaktan karşılıklı sızmaları sonucu, sınırın p kenarında
geride (-) iyonlaşmış akseptör atomları fazlalığı ve n tarafında ise geride (+) iyonlaşmış
donor atomları fazlalığı kalır. Bu iki yük tabakasının oluşturduğu yeni elektrik alanının
r
Eiç yönü, n’den p’ye doğrudur. Böylece yeni elektrik alan, uygun bir değere olaşarak,
- 136 -
metal gibi, TC sıcaklığından daha küçük olduğunda ise aşırıiletken gibi davranır. Sistem
bu durumda iken bir manyetik alana konulduğunda manyetik alan çizgilerini dışarılar.
Manyetik alan çizgilerinin bir kısmı ortadaki oyukta kalır. Bu oyuktaki manyetik alanın
akısı kuantumlanmıştır. Bu olay Meissner olayı olarak bilinir.
10. İlkel örgü hücresinde tek tip atom bulunan bir kristalin dağılım bağıntısı
1
Ka 2V 4C 2
W = Wm sin ve burada Wm = o =
2 a M
kesikli örgü için grup hızı;
dW a Ka Ka
Vg = = Wm cos = Vo cos
dk 2 2 2
K=0 için;
a
Vg = Wm = Vo
2
π
K =± için Vg = 0 → duran dalganın bir özelliğidir.
a
Faz hızı
Ka
sin
w wm Ka 2V0 Ka 2
Vf = = sin = sin = V0
K K 2 Ka 2 Ka
2
Ka Ka
K → 0 limitinde sin ; olduğundan V f = V0
2 2
π
sin
π 2 = 2V0 dir.
K = ± için V f = V0
a π π
2
Ka Ka
Sürekli ortam için; yani λ ? a veya Ka = 1 için sin ; olduğundan
2 2
Ka Ka
W = Wm sin = Wm
2 2
dW a
Vg = = Wm = V0
dK 2
V f = Vg = V0 dır.
W Ka a
V f = = Wm = Wm = V0
K 2K 2
- 137 -
11. Örgü: Kristalografide, kristali oluşturan atomlardan kaynaklanan olaylardan ziyade
kristalin geometrik özellikleri ile ilgilenilir. Bu yüzden her atom, o atomun denge
konumuna yerleştirilen geometrik bir nokta ile temsil edilir. Böylece kristalinkiyle aynı
geometrik özelliklere sahip noktaların bir deseni elde edilir. Bu geometrik desene “örgü”
adı verilir.
Birim hücre: Tekrarlandığı zaman tüm uzayı dolduran minimum hacimli yapıya birim
hücre denir.
Baz: Kristal örgü bir kez belirlenir ve uygun koordinat eksenlerini ve birim hücreyi
tanımlamakta kullanılırsa, kristal yapının her bir örgü noktasına eşlik ettiğinde tüm yapıyı
meydana getiren atomlardan oluşmuş bir grubu belirleyerek başarılır. Atomların bu
grubuna “baz” denir. Kısaca, her bir örgü noktasına atomların veya atom gruplarının
yerleşmesidir.
Bravais örgü: Örgü öteleme vektörlerinin boyları ve aralarındaki θ açısının değerinde bir
kısılama olmadığı için örgü türü sayısı sonsuzdur. Örgü öteleme ve simetri işlemleri
(simetri merkezi, dönme, yansıma) gibi tüm kısıtlamalar altında değişmez kalan örgü
türlerine “Bravais örgü” denir. 2 boyutta 5 adet ve 3 boyutta 14 adet Bravais örgü vardır.
12. Paylaşılma dikkate alındıktan sonra sadece 1 tane örgü noktası içeren hücrelere veya
sadece köşelerinde örgü noktası bulunan hücrelere “İlkel hücre “ denir. Başka bir deyişle,
r r r
a , b , c ilkel öteleme vektörleriyle tanımlanan ve hacmi en küçük olan hücredir. Birden
fazla örgü noktası bulunan hücrelere de “ İlkel olmayan hücre” denir.
- 138 -
Burada 1, 2, 3 nolu hücreler ilkel, 4, 5, 6 nolu hücreler ilkel değillerdir. Birim hacimdeki
örgü nokta sayısı N, iki boyutta şu şekilde bulunur.
N yüzey N köşe
N = N iç + +
2 4
Buna göre 1, 2, 3 nolu hücreler 1 tane örgü noktası içerir. 4 ve 6 nolu hücre 2örgü noktası,
5 nolu hücre 4 tane örgü noktası içerir. Böylece 4, 5, 6 nolu hücreler, ilkel olmayan birim
hücrelerdir.
- 139 -
13. Fononlar, Bose-Einstein dağılımına, elektronlar ise Fermi-Dirac dağılımına uyarlar.
Elektronun belirli bir E enerjili durumunda bulunma olasılığı
1
f ( E) = ( E − EF )
e k BT
+1
ifadesiyle verilir. ( EF → Fermi enerjisi )
T= 0K de
1 E < EF
f (E ) =
0 E > EF
Buna göre, EF enerjisinin altındaki bütün enerji seviyeleri dolu, üstündekilerin hepsi
Bu ise, Fermi enerjisi sıcaklıkla çok az değiştiği için, Fermi enerjisindeki bir durumun
dolu da olabileceğini, boş da olabileceğini ifade eder. Sistem ısıtıldığında, yani T>0K için,
termal enerji bazı elektronları uyarır. Önemli olan nokta, termal enerjinin bütün
elektronlar tarafından eşit şekilde bölüşülmesidir. Bunun sebebi, Fermi enerjisinin
- 140 -
altındaki elektronların enerji yutamamasıdır. Elektronların oda sıcaklığında termal yoldan
yutabileceği enerji k BT = 0.025eV mertebesindedir. Bu enerji 5eV mertebesindeki Fermi
enerjisinden çok küçüktür. Bu yüzden, sadece Fermi enerjisine yakın enerjili elektronlar
uyarılır.
14.
- 141 -
Doğrultular için kesim noktalarını bulacak olursak;
a) x y z b) x y z
1/2 0 1 1 0 1/3
16. r r r
a , b, c gerçek örgünün öteleme vektörleri olmak üzere;
- 142 -
r r r
A, B, C ters örgü öteleme vektörlerinin oluşturduğu eksenler üzerine kurulan örgüye ters
r r r
(karşıt) örgü denir. a , b, c ilkel öteleme vektörlerini kullanarak, aynı örgüden ters örgü
r r r r
noktalarını veren G = hA + kB + lC ters örgü öteleme vektörü elde edilir.
r uur uur uur uur
a = ax + a y ; ax = a cos30i , a y = −a sin30 j
r r r
a = a cos30i − a sin30 j , b = bj , c = bk ‘dır. Değerleri yerine yazarsak;
r r r
a = 2 3i − 2 j , b = 6 j , c = 8k
r r r
A, B, C ters örgü vektörleri olmak üzere;
r r
r b×c 48i π 1
A = 2π urr r = 2π = i
a.b × c 96 3 3 Å
r r
ur c×a 16 3 j +16i π 1
B = 2π urr r = 2π = (i + j )
a.b × c 96 3 3 3 Å
r r
ur a×b 12 3k π 1 ’dır.
C = 2π urr r = 2π = k
a.b × c 96 3 4 3 Å
17. X- ışınlarının kristalden saçılması olayını incelemek için, atomları A, B, C, ... gibi şekil
düzlemine dik, aralarındaki mesafe eşit ve d olan paralel düzlemler takımının üzerinde
sıralanmış bir kristal kesiti göz önüne alalım. Birbirine paralel, monokromatik ve dalga
boyu λ olan x-ışını demetinin bu kristal üzerine, Bragg açısı denilen ve gelen ışın ile göz
önüne alınan kristal düzlemleri arasındaki açı olan θ açısı ile düştüğünü düşünelim.
- 143 -
Eğer bu yol farkı dalga boyunun n tam katlarına eşitse gelen ışınlar tamamen aynı fazda
olurlar ve birbirlerini destekleyerek yapıcı girişimde bulunurlar. Bu bağıntı ilk olarak W.L.
Bragg tarafından formüle edilmiştir ve Bragg kanunu olarak bilinmektedir. λ bağımsız
olarak tayin edildiğinden ve θ açısı yansıma deneyinden doğrudan ölçülebildiğinden,
düzlemler arası d uzaklığını hesaplamak için Bragg kanunu kullanılır.
X-ışınlarının kristalden yansıması ile ışığın aynadan yansıması arasında 3 fark vardır;
a) Görünür ışık aynanın yüzeyinden yansır. Fakat x-ışınları kristal içindeki
atomlardan yansır.
b) Görünür ışık aynadan çok yüksek verimle yansır. Fakat x-ışınları soğurulmadan
dolayı ancak % bir kaçı yansıma imkanı bulur.
c) Görünür ışık aynadan her açıda yansır. Fakat x-ışınları ancak Bragg yasasının
öngördüğü geliş açılarında yansımaya uğrar.
18. Ewald küresi, bir ışınımın yansıyıp yansımayacağını belirleyen bir çizimdir.
r
Şekildeki noktalar kristalin ters örgü noktalarıdır. k vektörü gelen x-ışını demeti
r
doğrultusundadır ve bunun ucu herhangi bir ters örgü noktasındadır. k vektörünün
başlangıç noktası da 0 noktası olsun. 0 merkezli ve k = 2π yarıçaplı bir küre çizelim. Eğer
λ
bu küre ters örgüde herhangi bir noktadan geçiyorsa saçılan x-ışınının doğrultusu 0
başlangıç noktasını bu noktaya birleştiren doğrultudur. İki ters örgü noktasını birleştiren
ur r ur
vektör, ters örgü vektörüdür. Böylece saçılan x-ışını k = k + G doğrultusundadır.
ı
19. −2π i h.0+k .12 +l .14 −2π i h.12 +k .0+l . 14 −2π i h.12 +k .0+l . 34 −2π i h.0+k .12 +l . 34
Fhkl = f e
+e
+e
+e
e terimlerinin üst ifadesini 4 ile çarpıp bölersek,
- 144 -
− 12π i ( 2.k +l ) 1
− π i ( 2.h +l )
1
− π i( 2. h +3.l ) − π i( 2. k +3.l )
1
Fhkl = f e +e 2
+e 2
+e 2 ifadesi elde edilir.
1
- πil
2
Her terimde ortak olan terim e ‘dır. Bunu paranteze alırsak,
(e ) sonucuna ulaşırız.
1
− π il −π i ( k ) −π i ( h ) −π i ( h +l ) −π i ( k +l )
Fhkl = fe 2
+e +e +e
20. Brillouin bölgesi: Ters örgünün Wigner-Seitz hücresi olarak tanımlanır. Bu elektron
enerji band kuramında ve kristallerin basit uyarılmalarının gösteriminde kullanılan tek
r
çizimdir. Brillouin bölgesinin bir yüzeyine gelen herhangi bir k dalgası kristal tarafından
kırınıma uğratılır. Özellikleri ise;
2π 2
a) Tüm Brillouin bölgelerinin alanları birbirine eşit ve değeri 2 boyutta ( ) ’dir.
a
b) Her Brillouin bölgesi kendi dış sınırı ile bir numara yüksek dereceli Brillouin
bölgesinin iç sınırları arasında kalan kısımdır.
r ur ur 2
2kG = G Bragg yasasıdır. Bir başlangıç noktası seçilir ve bu nokta komşu örgü
noktalarına bir vektörle birleştirilir. Bu vektör bir ters örgü vektörüdür. Bu vektöre tam
r
orta noktasından dik bir düzlem çizersek, yine bu başlangıç noktasından, k dalga vektörlü
bir x-ışını örgü noktalarının arasından geçerek düzleme gelir. Düzleme gelen x-ışını Bragg
saçılmasına uğrayacaktır.
kG = G buradan k GA = GA GA ’dır.
2 2 2 2 2
- 145 -
r 1 uur 1 uur 2
k G A = GA
2 2
r 1 uur 1 uur 2 r
k GB = GB Bu k vektörlerine Brillouin bölgesinin sınırları denir.
2 2
Ters uzayda bir örgü noktasını, komşu örgü noktalarına birleştiren vektörlerin orta
noktalarından geçen dik düzlemlerin kesişmesi ile I. Brillouin bölgesi oluşturulmuş olur.
21.
2 × atom hacmi 2V 3π
bcc için ADF = 3
= 3 = (%68.4)
a a 8
3 3a
Her birim küpte 2 atom vardır. d = 2r = a⇒ r =
2 4
4 × atom hacmi 4V 2π
fcc için ADF = 3
= 3 = (%74.3)
a a 6
2 2a
Her birim küpte 4 atom vardır. d = 2r = a⇒ r =
2 4
Dolululuk sırası fcc, bcc, sc şeklindedir.
22. Van-der Waals bağlı bir katının bağlanma enerjisi,
R
M -
U = − 6 + Ne ρ
R
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 146 -
90 M
U= (− )
100 R 6
dU
R = Ro =0
dR
− Ro
6M N
0= − e ρ
Ro7 ρ
− Ro M 6ρ
Ne =− 6
ρ Ro Ro
− Ro
M
U ( Ro ) = − 6 + Ne ρ
Ro
M M 6ρ
U ( Ro ) = − +
Ro6 Ro6 Ro
90 M M M 6ρ
− 6
=− 6 + 6
100 Ro Ro Ro Ro
90 6ρ
− = −1+
100 Ro
10 6 ρ
=
100 Ro
10
ρ= Ro
600
10
ρ= 2 × 10−8 cm
600
ρ = 0.033 × 10−8 cm = 0.033Å
sonucu bulunur.
23. Madelung Sabiti: İyonik bağlı bir kristalde iki iyon arasındaki mesafe rij = Pij R dir.
Burada R, en yakın iki iyon arasındaki mesafe; Pij , bir tamsayı; rij ise i nolu referans
iyonunun j nolu iyona olan uzaklığıdır. İyonik bağlı bir kristalin bağlanma enerjisi
1 e2 1 A
U = ∑ (− ) + ∑ n ( n ) dir.
j Pij R j Pij R
1 ifadesine “Madelung Sabiti” denir ve α ile gösterilir. Bu sabit en
İşte bu ifadede ki ∑P
j ij
- 147 -
α 1 1 1 1 1
= ∑ ± = 2[ − + − + ...]
R j rij R 2 R 3R 4 R
2 1 1 1
= [1 − + − + ...]
R 2 3 4
1 1 1
α = 2[1 − + − + ...] = 2ln 2
2 3 4
24. K-uzayı, sürekli bir ortam yerine, noktaların periyodik dizilişinden oluşur. Bunun sonucu
olarak da, bir örgü titreşiminin enerjisi sadece belirli değerleri alabilir, yani kuantumludur.
Enerjinin bu belirli değerlerine, elektromagnetik dalganın fotonuna benzer şekilde,
“fonon” adı verilir. Kristallerdeki esnek dalgalar fononlardan oluşur. Kristallerdeki termal
titreşimler, siyah cisim ışımasında termal olarak uyarılan fotonlar gibi, termal olarak
uyarılmış fononlardır.
Katılarda önemli temel uyarmalar aşağıdaki tabloda verilmiştir.
25. Mathiessen Kuralı: Madde içinde bulunan ve periyodikliği bozan etkilerin özdirence
katkıları birbirine eklenir. Bunları hepsi özdirenci artırıcı yöndedir. Toplam özdirenç
ρ = ρ örgü + ρ artık + ρ magnetik + L
artmasıyla iyon titreşimleri artar ve elektronların iyonlara çarpmaları daha çok olur ve
böylece özdirenç artar.
ρ artık : metal içerisindeki periyodik ortamın periyodikliğini bozan yabancı atomlardan
gelen vaya örgü kusurlarından kaynaklanan özdirence ‘artık özdirenç’ denir.
Tavlama: Numunelerin erime sıcaklığının altında uzun süre sabit sıcaklık altında bekletme
işlemine “tavlama” denir. Tavlama işlemiyle her atomun örgü noktasına yerleşmesini
sağlıyoruz. Bu olay iki şekilde olur.
a) Yerdeğiştirme yoluyla; örneğin Cu atomları ile Au atomları yerdeğiştirirler.
b) Araya sıkıştırma ile; örneğin Au atomlarının arasına Cu atomları sıkışır.
Cumhuriyet Üni. Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Yeterlilik Sınavı
- 148 -
Durum Yoğunluğu: Kristalin birim hacminde, birim enerji aralığında bulunan
elektronların sayısına G(E) “durum yoğunluğu” denir.
Nokta Grubu: Bir örgü noktasına uygulandığında örgüyü değişmez bırakan simetri
işlemlerinin tümüne “nokta grubu” denir. İki boyutlu örgüler için nokta grubu 1,2,3,4,6
dönme simetrisi ile var olan ayna simetrisinden oluşur.
26. Dulong-Petit Kanunu: Bir mol katının sıcaklığını 1 0C yükseltmek için verilmesi gereken
enerji 6kal/mol.derece’ dir. Dulong-Petit kanunu yüksek sıcaklıklarda geçerlidir.
Sürüklenme Hızı: Kristal içerisindeki serbest elektronun, elektrik alan uygulanması
sonucu ardışık çarpışmalar sırasındaki hızdır. Yani elektronunu kristal içerisinde bir ucdan
diğer uca gidebilmesi için gereken hızdır. Buna difüzyon hızı da denir.
Grup Hızı: Ortalama açısal frekansı ve dalga vektörü bilinen bir dalga atmasının hızıdır.
Grup hızı, enerji ve momentumun taşınma hızıdır.
27. G (ε ) ,Kristalin birim hacminde ve birim enerji aralığında bulunan elektronların sayısıdır.
Öncelikle biz k ile k+dk yarıçaplı küreler arasında kalan noktaların sayısını bulmak
zorundayız. O halde dk kalınlığındaki küre kabuğunun hacmini hesaplarsak, k yarıçaplı
dV = 4π k 2dk dır. Her noktaya ( 2π )3 ’lük bir hacim eşlik ettiğine göre, k ile k+dk
L
2π 3 2π
2
( )
L
Her noktaya Pauli ilkesi gereği 2 elektron yerleşebileceğinden k ile k+dk yarıçaplı küreler
- 149 -
2
arasındaki elektron sayısı, N = 2 × k L3dk , L3 → Kristalin hacmi
2π 2
Kristalin birim hacminde k ile k+dk yarıçaplı küreler arasındaki elektronların sayısı,
k2
G (k )dk = 2 × dk
2π 2
k2
G ( E )dE = G (k )dk = 2 × dk
2π 2
h 2k 2 2mE
E= ⇒ k2 = 2
2m h
2mE mdE
k= dk =
h h 2mE
k2
G ( E )dE = 2 × dk
2π 2
ifadesinde yukarıdakileri yerine yazarsak
1 2m 32 12
G ( E ) dE = 2 ( 2 ) E dE elde edilir
2π h
1 2m 32 12
buradan G ( E ) = ( ) E sonucu bulunur.
2π 2 h2
28. G (ε ) ’yi E’nin fonksiyonu olarak çizersek
Şekil a’ daki taralı alandan da görüldüğü gibi mutlak sıfır sıcaklığında (0 oK) Fermi enerji
seviyesinin üstündeki bütün enerji seviyeleri boştur. Buna göre şekildeki taralı alan toplam
elektron sayısını verir.
Şekil b’ de T<T1<T2<T3<T4 olmak üzere sıcaklığın artırılmasıyla Fermi seviyesinin
altında bulunan elektronların bazıları (Fermi seviyesine yakın olanlar) aldıkları ısıl
(termal) enerji sonucu, Fermi seviyesi üzerindeki boş enerji seviyelerine yerleşirler.
Toplam elektron sayısı sabit olduğu için Fermi seviyesinin altındaki bazı seviyeler boşalır.
Bu işlemi yapan elektronların sayısı son derece azdır. Bu sayı,
- 150 -
E T dir. Yani T
N =N N oranında elektron Fermi seviyesi üstüne çıkar.
EF TF TF
29. Serbest elektron teorisini daha çok metallerde görüyoruz. Serbest elektron modeline göre,
metali oluşturan atomların en zayıf bağlı elektronları metalin hacmi içerisinde özgürce
hareket ederler. Bu teoriye göre elektronların iyonlarla ve elektronların komşu
elektronlarla etkileşmesi ihmal ediliyor. Ayrıca bu teoriye göre serbest elektronun toplam
enerjisi kinetik enerjidir. Potansiyel enerji ihmal edilir.
Drude modelinin varsayımları
a) Metal iyonları örgü noktalarında hareketsizdirler.
b) Serbest elektron gazı, sabit bir potansiyel bölgesi oluşturur.
c) Her bir iletim elektronu, sadece sıcaklığın fonksiyonu olan bir ortalama hıza
sahiptir.
d) Bir dış alan (Elektrik alan) yokken, iletim elektronları durgun pozitif iyonlar
tarafından izotropik ve esnek olarak saçılırlar.
e) Bir elektron, termal uyarma veya dışardan uygulanan bir elektrik alanın etkisi
altında ilave bir hız kazandığında, elektron bir iyon tarafından ilk saçılmasında bu
ilave hızı kaybeder.
Birim hacminde N serbest elektronlu bir dizgenin taban durumundan itibaren doldurulmuş
yörüngeler iki boyutlu k-uzayında bir dairenin içindeki noktalar olarak gösterilebilir. Bu
daireye “Fermi dairesi” denir.
Fermi dairesinde (
2π 2 alanda bir tane nokta vardır. k yarıçaplı dairenin alanı π k 2
) f f
L
- 151 -
olduğuna göre, bu daire içerisinde, π k f tane nokta vardır. Her noktaya Pauli ilkesi
2
2π
2
L
π k 2f
gereğince 2 tane elektron yerleşebileceğine göre 2 , kf yarıçaplı daire içerisindeki
2π
2
L
elektron sayısıdır. Birim alandaki serbest elektron sayısı N olduğuna göre, kristalin alanı
da L2 olduğuna göre, toplam elektron sayısı nL2’ dir.
π k 2f
2 = nL2
π
2
2
L
2π k f 2
2
L = nL2 ⇒ k 2f = 2π n
4π 2
k f = 2π n
2m
h2
EF = (2π n) sonucu bulunur.
2m
30. Elektronlar elektrik alanın etkisiyle sağa sola yukarı gibi çeşitli yönlerde hareket ediyorlar.
Elektron için hareket denklemi;
ur ur
dV ur V uur
m = ( − e) E − m ( −e ) E terimi elektrik alandan ileri geliyor.
dt τ
ur
− m elektronun hareketine engel olmaya çalışıyor. Vd ⇒ sürüklenme hızı ise,
V
τ
uur uur
dVd ur Vd
m = (− e ) E − m yazılabilir.
dt τ
Elektronlar çeşitli yönlerde ve çeşitli hızlarda hareket ediyor dediydik bu hızların
ortalaması sıfırdır.
uur uur ur
dVd ur Vd uur −eEτ
m =0 (− e ) E − m = 0 ⇒ Vd = bulunur.
dt τ m
Vd ⇒ Elektrik alanın etkisi ile bu alana ters yönde giden hızdır.
J ⇒ Akım yoğunluğu N ⇒ Birim hacimdeki toplam elektron sayısı
- 152 -
ur
ur uur ur Ne2τ E
J = N ( −e)Vd sürüklenme hızını yerine yazarsak J = elde edilir.
m
ur ur
σ ⇒ iletkenlik ise σ = Ne τ ⇒ J = σ E bulunur.
2
m
1 m
ρ= ⇒ özdirenç ifadesidir.
σ Ne 2τ
31. Etkin Kütle: Kristal içindeki serbest elektronun kütlesine etkin kütle denir. Etkin kütle,
elektronun periyodik potansiyel ve dış kuvvet etkisi altındaki hareketine Newton
kanununun uygulanmasını sağlayan bir büyüklüktür. İşareti (+) ve (-) olabilir.
h 2k 2
Eserbest = enerjinin k dalga vektörüne göre sırasıyla birinci ve ikinci türevini
2mserbest
alalım,
dEserbest h2k d 2 Eserbest h2 h2
= den = ⇒ mserbest = = metkin
dk mserbest dk 2 mserbest d 2 Eserbest
dk 2
Valans Bandı: T= 0 oK ‘de (mutlak sıfırda) en yüksek enerjili elektron içeren dolu
bandına “valans bandı” veya “değerlilik bandı” adı verilir.
İletim Bandı: Valans bandını izleyen ilk boş enerji bandına iletim bandı denir.
Fermi Küresi: Birim hacimde N tane elektronlu bir dizgenin taban durumundan itibaren
doldurulmuş yörüngeler iki boyutlu k-uzayında bir dairenin içindeki noktalar olarak
gösterilebilir. Bu daireye “Fermi Dairesi” denir.
32. a) Özısıya katkı iki şekilde olur.
i) Örgü noktalarındaki iyonlardan
ii) İletim elektronlarından
Klasik yoldan iletim elektronlarının öz ısıya katkılarını bulurken; Atomu harmonik
titreşici olarak düşünüyoruz. Serbestlik derecesi başına serbest bir parçacığın enerjisi
1
kT dir. Serbestlik derecesi başına serbest olmayan bir parçacığın enerjisi kT ’ dir.
2
Atomu harmonik titreştiriciye benzetirsek, 3 serbestlik derecesi olur ve enerji ifadesi
3kT ’dir. N tane atomdan oluşan sistemin toplam enerjisi 3NkT olur. 1 mol için
sistemin toplam enerjisi ( E sistem )1mol = 3 N ev kT dir.
- 153 -
İletim elektronları için; Bir serbestlik derecesi başına enerji 1 kT
2
Biz C = dE demekle bütün serbest elektronların özısıya etkisi olduğunu kabul ettik.
dT
Halbuki elektronları hepsi özısıya katkıda bulunmuyor. Sadece Fermi enerjisine çok
yakın olan elektronlar katkıda bulunuyor. (Bakınız soru 13) Kristale kT kadarlık
enerji verdiğimizde N tane elektrondan yaklaşık kaç tanesi özısıya katkıda bulunur.
kT
⇒ özısıya katkıda bulunabilecek elektronların kesridir.
kT f
olur.
b) Ee = ∫ ε f ( E )G ( E )dE ⇒ öz ısıya katkıda bulunan elektronların enerjisidir.
e
2 Tf
2 Tf 2 Tf 2 Tf
- 154 -
Ce = γ T olur. (Elektronların özısıya katkıları çok küçüktür)
Cörgü = αT 3 α → sabit (Atomların titreşimine eşlik eden öz ısı)
T1 → C1 (Ctop )1 = αT13 + γ T1
T2 → C2 (Ctop )2 = αT23 + γ T2
T3 → C3 (Ctop )3 = α T33 + γ T3
. .
. .
Tn → Cn (Ctop )n = αT 3 + γ T
Ctop Ctop
= αT 2 + γ denkleminin
2
(Biz karşı T grafiğini çizersek;
T T
- 155 -
KUANTUM FİZİĞİ CEVAPLAR
- 156 -
∆E.∆t = ħ , (Bir parçacığın enerjisi ile zamanı aynı anda kesin doğrulukta ölçülemez)
∆x.∆p =ħ, (Bir parçacığın konumu ile momentumu aynı anda kesin doğrulukta ölçülemez)
∆L.∆Ф = ħ, (Bir parçacığın açısal momentumu ile açı aynı anda kesin doğrulukta
ölçülemez)
4. Durgun kütlesi sıfır olan bir foton için enerji ile momentum arasındaki ilişkinin,
P=E/C
şeklinde verildiğini özel görelilikten biliyoruz .Kuantum mekaniğinde bir fotonun enerjisi,
E=hf
olarak verildiğinden,
E hc h
p= = =
c cλ λ
yazılabilir.Buradan da görüldüğü gibi fotonun dalga boyu , momentumu ile
belirlenebilir.Yani p momentumuna sahip parçacıklar,dalga boylarına ve dolayısıyla dalga
özelliğine sahip olmalılardır.
5. Schrödinger dalga denklemini iki şekilde yazabiliriz. Birincisi zamandan bağımsız olup,
-h 2 ∂ 2ψ
= Eψ
2m ∂x 2
şeklinde,İkincisi ise zamana bağlı olup,
∂ψ
ih = Hψ
∂t
şeklinde yazılabilir. Schrödinger dalga denklemi bize parçacığın zaman içindeki evrimini
anlatır. Bu denklemin en önemli özelliklerinden biriside çizgisel (lineer) olmasıdır
6. Kuantum mekaniğinde bir sistemin herhangi bir t anındaki durumu,dalga fonksiyonu
r
denilen sürekli,türevlenebilir ve genelde sanal olan ψ(r,t) ile belirlenir.Bu dalga
fonksiyonu kuantum mekaniğinin postülalarınıda sağlar.Bu postülalar,
∞
r r
I- ∫
−∞
ψ(r,t).dr =1 (Normalizasyon şartı)
r r
II- r → ∞ olduğunda ψ(r,t) → 0
1
Kuantum mekaniğindeki bu dalga fonksiyonunun boyutu boyutundadır ve
uzunluk
r 2
olasılık yoğunluğu olarak x ile x+dx arasındaki bulunma olasılığı ψ(r,t) dx ile verilir.
- 157 -
7. Dirac delta fonksiyonunu anlamak için şöyle bir örnek verebiliriz.
r 1
v= 2 rˆ
r
gibi bir vektörel fonksiyona bakacak olursak bu fonksiyonun vektörel çizgilerinin
aşağıdaki gibi olduğu görülür.
8. Sonsuz bir potansiyel kuyusundaki bir serbest parçacık için enerji özdeğerlerini
yazabilmemiz için Schrödinger denklemini çözmemiz gerekir.
- 158 -
-h 2 ∂ 2ψ
=Eψ
2m ∂x 2
2m
k2 = E,
h2
tanımı yapılırsa aradığımız çözüm,
ψ(x)=Asinkx+Bcoskx
olarak bulunur.Şimdi bu dalga fonksiyonuna,
ψ(0)=ψ(L)=0
sınır şartlarını uygularsak dalga denklemimiz
ψ(x)=Asinkx
şeklini alır.Bu denkleme normalizasyon şartı uygulanarak A katsayısı bulunabilir ve dalga
fonksiyonu,
2
ψ(x)= sinkx
L
olarak elde edilir.Enerji özdeğerleri ise,
2m
k2 = E
h2
tanımı kullanılarak,
n 2π2h 2
E=
2m
şeklinde bulunur.
9. Parite, herhangi bir fonksiyonun orjine göre simetri özelliklerini belirler. Fonksiyon orjine
göre simetrik,antisimetrik yada simetrik olabilir.Şimdi bu ifadeleri tek değişkenli ve üç
değişkenli fonksiyonlar için bulalım.
a-Tek değişkenli ψ(r) gibi bir dalga fonksiyonunda r yerine –r koyduğumuzda ;
I- ψ(r)=ψ(-r) ise,fonksiyon simetrik olup çift paritelidir.
II- ψ(r)=-ψ(-r) ise, fonksiyon antisimetrikdir ve tek paritelidir.
- 159 -
III- Bir fonksiyon tek veya çift pariteli değilse, asimetriktir.
i) b A a =a b a
ii) b A a =b b a
şeklindeki diklik koşulu elde edilmiş olur.Bu ise Hermityen bir operatörün farklı öz
değerlerine karşılık gelen özfonksiyonlarının dik olduğunu söyler.
11. Herhangi bir sistem için dalga fonksiyonu,
ψ(x)=∑ Ca Ua (x)
a
i- Aψ(x)= ∑ C a aU a (x)
a
- 160 -
elde edilir ve bulunan bu son iki ifadenin farkı alınırsa,
(AB-BA) ψ(x) = 0
ve
(AB-BA) = 0
elde edilir. Kuantum mekaniğinde bulunan bu ifade,
A, B ] = 0
mw ip
A= x+ ( indirgen )
2h 2mwh
elde edilir. Bu iki ifadeyi tarafa toplarsak; x operatörünü ,
h
x= (A+A + )
2mw
olarak buluruz. Şimdi dirac notasyonu kullanılırsa, taban durum için beklenen değer,
h
0x0 = ( 0 A 0 + 0 A+ 0 )
2mw
0 x 0 =0
olarak bulunur.
13. Bir boyutlu harmonik salınıcı için indirgen ve yükseltgen operatörleri yazacak olursak,
mw ip
A+ = x- ( yükseltgen)
2h 2mwh
mw ip
A= x+ ( indirgen )
2h 2mwh
mwh
0 p 0 =-i ( 0 A 0 - 0 A+ 0 )
2
elde edilir. Bu iki ifadeyi tarafa çıkarırsak; p operatörünü ,
- 161 -
mwh
p=-i (A-A + )
2
olarak buluruz. Yine dirac notasyonu kullanılırsa,
mwh
0 p 0 =-i ( 0 A 0 - 0 A+ 0 )
2
0 p 0 =0
bulunur.
14. Açısal momentum için artırıcı ve azaltıcı operatörleri,
Lˆ + =Lˆ x +iLˆ y
Lˆ - =Lˆ x -iLˆ y
bu ifadeler yazılırken,
Lˆ + , Lˆ z =-hLˆ + ve Lˆ - , Lˆ z =hLˆ +
eşitlikleri kullanılmıştır.Bu bağıntılara göre,
L̂- l,m ve L̂- l,m
- 162 -
tedirgenme terimi ve H’ ya ise tedirginmiş Hamilton işlemcisi denir.H ve H0 zamana bağlı
değilse,
Hψ n =E n ψ n
H 0 ψ 0 =E 0 ψ0
şeklindeki zamandan bağımsız Schrödinger denklemlerini sağlarlar. Sistemin tedirginmiş
enerji özdeğer ve özfonksiyonları En ve ψ n dir. H1’ın sisteme etkisi küçük bir tedirginme
açılabilir.Bu açılım en iyi, H1’in [0,1] aralığında değer alan bir λ parametresi ile
çarpıldıktan sonra göz önüne alınması ile yapılabilir. Bu durumda tedirginmiş özdeğer ve
özfonksiyonlar,
E n =E 0 +λE1 +λ 2 E 2 +...
ψ n =ψ 0 +λψ1 +λ 2 ψ 2 +...
şeklinde λ ’nın bir kuvvet serisine açılabilir.Burada, λ tedirgenmeyi açma ( λ=1 ) veya
kapama ( λ=0 ) görevi görür. Yukardaki seriler,
(H 0 +λ H1 )ψ n =E n ψ n
- 163 -
NÜKLEER FİZİK CEVAPLAR
Kütle çekimi etkileşmesi: Kütle çekim alanı sadece yıldızlar gibi yoğun bir şekilde
yığılmış maddelerde önemliyse de, bu etkileşmelerin tümü çekirdek fiziği için gereklidir.
Kütle çekim kuvvetleri bütün parçacıklara etkir ve makroskobik cisimlerin büyük
ölçeğindeki fizik için önemlidir. Yer kaynaklı atom ve çekirdek fiziğinin küçük ölçeğinde
- 164 -
kütle çekim kuvvetleri pek önemli değildir. F= G M1 M2 / r2
Elektromanyetik Etkileşme:
r r
r r r ρ1 (r , t )ρ 2 (r , t ) 3 r 3 r
= ∫ ρ 2 (r , t )φ (r , t )d 3 r =
1
4πε 0 ∫
U 12 r r d r ′d r
r −r′
r
r ρ1 (r ′, t ) 3 r
φ (r , t ) =
1
4πε 0 ∫ r − r
r r d r′
ρ: yük yoğunluğudur.
Atomlarda ve Moleküllerde elektronun bağlanmasında birinci derecede elektriksel
potansiyel enerji sorumludur. Çekirdek fiziğinde ağır çekirdeklerin karasızlığının nedeni
de bu enerjidir. Yüklerin hareketinden ileri gelen manyetik etkiler de içerilirse potansiyel
enerji ifadesi:
1
ρ1 ρ 2 + 2 J 1′J 2
1 3r 3r
∫ rr − rr ′ d r d r ′
U 12 = c
4πε 0
biçimini alır. J = ρv, hızı V(r) olan yük dağılımıyla ilintili akımdır. Enerjiye gelen
manyetik katkı V2 / c2 basamağındadır.
Elektromanyetik etkileşme ayrıca yüklü parçacıkların saçılmasına da neden olur.
Örneğin; ρ1 ve ρ2 birbirine yaklaşan iki elektronun yük yoğunluklarını gösterirse,
etkileşme parçacıklar arasında momentum aktarımına yol açan bir karşılıklı itmeyi
verecektir. İki elektronun saçılmasına, bir elektronun “virtüel” bir foton yayması ve bu
fotonun diğer elektronca soğurulmasının neden olduğu düşünülmektedir. Virtüel bir
süreçle foton gözlemci tarafından gerçekte gözlenmez, ama süreci tanımlayan matematik
biçimlerde ortaya çıkar.
Zayıf Etkileşme: W+, W-, z parçacıklarıyla ilintili üç zayıf etkileşme alanı vardır. Bunların
her biri elektromanyetik alan gibi bir vektörle ve bir sayısal potansiyelle temsil edilir.
Zayıf alanla ilgili bozonların hepsi kütlelidir, W+ ve W- bozonları ise elektrik yüklüdür. Z
bozonu yüksüz olup fotona çok benzer, ama
M2 = (92,9 ± 1,6) Gev / c2 ≅ 100 x proton kütlesi
gibi, çekirdek fiziği standartlarına göre epeyce büyük kalan bir kütlesi vardır.
r r r 1 h r r r
2
= ∫ ρ z 2 (r , t )φ z1 (r , t )d 3 r ≈ ∫ ρ (r , t )ρ (r , t )d
z 3
U 12 r
ε 0 µ z c
z1 z2
- 165 -
h r
2
ρ z (r , t )
1
φz =
ε0 µzc
U12z, paydadaki kütle çarpanıyla azaltılır ve zayıf etkileşmenin “zayıflığının” en büyük
nedeni budur. Ayrıca, düşük enerjilerdeki etkileşme,sonuçta sıfır menzile sahip bir “temas
etkileşmesi” olarak gözükür.
Elektrik yüküne sahip W+ ve W- bozon alanları en önemli zayıf etkileşmelere,özellikle
de β bozunumuna neden olurlar. Bu alanlar, z alanınınkine benzeyen denklemlere uyarlar,
fakat bu alanlarla ilintili parçacıkların kütleleri de çok küçüktür.
Mw+ = Mw- = ( 80,8 ± 2,7 ) Gev / c2
Kuvvetli Etkileşme: Nükleonlar da leptonlar gibi spinleri ½ olan fermiyonlardır. Nötronun
kütlesi protonun kütlesinden %0,14 daha fazladır. Nötronun aynı spine sahip bir dizi
uyarılmış duruma ve hemen hemen protonla özdeş enerji değerlerine sahip olduğu
deneylerle gözlenmiştir. Proton ve nötronun taşıdıkları yük dağılımından dolayı sahip
oldukları elektrik enerjisi yaklaşık e 2 (4πε 0 R p ) ≈ MeV (Rp=0,8 fm alındı) civarında olup
N 0 ∫ t (− λ )e −λt dt
∞
τ=
∫ 0∞
t dN dt dt
= 0
=
1
; N (t ) = N 0 e − λt
∞ ∞
λ
∫ N 0 ∫ − λe − λt
dN dt dt dt
0 0
= −λdt ⇒ N (t ) = N (0 )e −λt
dN
dN = −λNdt ⇒
N
N(0):t=0 anındaki çekirdek sayısı
- 166 -
N(t):bozunmadan kalan çekirdek sayısı
4. β Bozunumu: Çekirdek fazla proton veya nötronundan bir protonu nötrona veya bir
nötronu protona dönüştürerek kurtulabilir. Bu işlem üç farklı yolla gerçekleşebilir.
n → p + e- β- bozunumu
p → n + e+ β+ bozunumu
p + e- → n elektron yakalama
Bu üç olayın hepsinde de nötrino adı verilen bir diğer parçacık yayınlanır. Nötrinonun
elektrik yükü olmadığından, varlığı diğer son parçacıkların kimliğini etkilemez.
5. Leptonlar: Elektromanyetik ve zayıf etkileşmeler yoluyla etkileşen, fakat kuvvetli
etkileşmelere girmeyen 1/2 spinli fermiyonlardır.
Elektron(e-) 0,5110 ∞ -e
Elektron nötrino(Ve) < 46 * 10-6 ∞ 0
Müon (µ-) 105,659 2,197 * 10 -6 -e
Müonnötrino (γµ) < 0,5 ∞ 0
Tau (τ) 1784 ( 3,4 ± 0,5 ) * 10 -13 -e
Taunötrino (γτ) < 164 ∞ 0
- 167 -
7. Gama Bozunumu: Uyarılmış bir durum daha düşük bir uyarılmış duruma veya taban
duruma, nükleer durumlar arasındaki farka eşit bir enerjiyle bir gama ışını yayınlayarak
geçer. Gama yayınlaması uyarılmış bağlı durumları olan ( A>5 ) tam çekirdeklerde
gözlenir ve genellikle alfa ve beta bozunumlarını izler. Çünkü; bu bozunumlarla ana
çekirdek, ürün çekirdeğin uyarılmış durumunda kalır.
8. a) 209
83 Bi → 205
81TI + 2 He2 + 3,11 Mev
4
b) 146 C →147 N + β −
c) 126 C ∗ → 12
6 C +γ
9. Bir çekirdeği ölçülebilir temel özellikleri ile tanımlayabiliriz. Bu özellikler kütle, yarıçap,
bağıl bolluk, reaksiyon modları, tesir kesitleri, spin, manyetik dipol ve elektrik kuadropol
momentleri ile uyarılmış durumlardır.
Çekirdeğin proton ve nötron sayısı çift ise çekirdek kararlı durumu tercih eder.
Çekirdekte proton sayısı arttıkça kararlı duruma geçmek için nötron sayısının artığını ve
nötron sayısının artımını proton sayısının artımına tercih eder. Bunun nedeni protonlar
arasındaki Coulomb kuvvetindendir. Etkileşme kuvveti bu şekilde dengelenir. Kararlı
çekirdeklerin yarı ömürleri sonsuzdur.
Eğer çekirdeğin kütlesi, mümkün olan bozunum ürünlerinin kütlelerinin toplamından
küçük M ( A, Z ) < ∑ M i ise çekirdek tamamen kararlıdır
i
10. Bir çekirdekte z tane atomu bir araya getirmek için gerekli enerjiye bağlanma enerjisi
denir ve B ile gösterilir.
[ ]
B = {ZM p + NM n − M ( A X ) − ZM e }c 2
A
B bağlanma enerjisi Z X N çekirdeği ile bunu oluşturan Z proton ve N nötronun kütle
- 168 -