Professional Documents
Culture Documents
Imam- Gazl
'
tiRattav
*
mm
Szn z^
(ElTktisd
Fil
'tikd)
;VI
AR YAYINEV
TKATTA
TKATTA
SOZUN OZU
^^32 n
MAM-I GAZL
Mtercim
HSAR YAYINEV
Byk Reit Paa cad. No: 22/4
"rtaleli /
Tel:
0212 528 46 42
stanbul
0212 52? 34 83
Hisar Neriyat
Gazff Serisi:
Bask
93
12
Aziz Okuyucu,
Bu kitabn
ihtiva ettii
ka
arpc
ceiz.
Gazl Hacetlerinin tabiriyle:
"Allah Teal Hazretleri kullan arasnda, Ehli Hakye Ehli Snneti benimseyip tercih eden insanlar yatttm^ ire ohlann kalj^erini yak^ nurlan ile mamur
eylemitir. Bylece bunlar Allah Resl'nn getirdii
ilh hakikatlerin srlarm anlamakta glk ekme-
milerdir.
ih^a^M mzhar
insanlar
Sraeft frkalandu*.
-
yardm etmitir.
bu
ilerini
mitir.
Bu
gl lisan ve deliller
ohnu
nadir aluiyeerden-
dir.
Mevlt
KARACA
Pn>EKLER
Giri
Hazrlk Dzenlemesi
kinci Hazrlk Dzenlen^
15
nc HKirhk Dzenlemesi
Drdnc Hazrlk Dzenlemesi
Birinci Temel Esas
kinci Temel Esas
lim Sfat
22
24
Sirinci
Hayat Sfa
18
-.ff^-.
35
79
93
95
95
rade Sfat
,
Semi' (itme) ve Basar (Grme) Sfatlan
Kelm Sfat
.2
i......,..,;.
lhi Sfatlann Genel Hkmleri
^
ilta^ T^ael
I^rtfiftc Tieme Esas
Blm
kinci Blm
nc Blm
....1.
,
106
120
.147
188
188
Birinci
197
1......
Biici Cihet
Ittd Cihet
nc Cihet
Drdnc Cihet
Drdnc Blm
101
....224
224
227
228
234
....238
GR
Hakk* ve d-i
klan arasndan
en Allah-u Tel Hazretlerine hamd- senlar
Ehl-i
stimeti
seol-
'
sun.
klm
dnlatmtr,
'
ile
mamr
etmitir. Byle-
Sapk
bir
olduunu
tinden ve basiretsizlikten
akim
zafiye-
ileri gelir.
Felsefecilerden ve Mutezilenin
an gidenlerin-
bir
ktlklerine yordular.
tefrite
Bu
hususta
Haviye
frkas,
frata katl^.
Her iki frka da ihtiyatl davranmaktan uzak kaldlar. Oysa ki, itikdi konularda kesinlikle uyulmas gefdc^ py^ szn zn ve doru yolm gveni oldm
brakmamaktr.
Sadece eser ve haberin
trma metodlarm
ve arayolu nasl
kii doru
tir.
eriat'm nuru
10
ve akln
ile
istifade
Kur'an'n
gnein nnma kar
birlikte
gzlerini
Ey ffl- snnet
a susam
bnyesinde toplayan biricik dca, Ehl-i Snn^ fukasidir. Ci^Mi Allah'a kret ki, sen de onlarm izindesin ve onlann arama
bulunuyorsun. Umulur ki Allah (C.C) seni kyamet gn onlarla hare-
kanm
Sapklm kirlerinden bizi temizlemesini Yce Allah (C.C.) dan niyaz ederiz.
nMm
ile
doldur-
sun.
Dillerimizi btl sz sylemekten muhafaza buyursun, onlar hak ve hikmet ile syletsin,
pbes^ ki Ot Kerim'dr.
Rahmet sahiMffiT.
imdi kitabm
ismini beyan
hsan
ile,
giri,
bol ve
geni
blm ve k-
m t'k^
dr.
Tertibine gelince; nsz mahiyetinde olan drt
hazrlk dzenlemesi ile. asl maksat ve gayelerin
am
izahma tahsis
drt
mc^ded^ ibaet^^
Basprik dzcatemeleri unlardu*:
11
dr.
2) ikinci
hazrlk dzenlemesi: Bu
ilmin, btn
nc hazrlk dzenlemesi: Bu ilmin, farzayn deil, farz- kifye olan ilimlerden olduunu be3)
yan hakkmdadr.
4)
lediim
delillere
n beyan hakkmdadr.
Temel
kitapta
da
dM tan^lir
maktayz.
PejSpmber
wm 0m
baktmz
(SW^.V.) Efendimiz'e
erefli bir
ve stn
za-
mL^ bi^
dmuz
tas
ile
tarif
olarak
ele ahnaktay^.
bu bahsin
kcmulanm sk trl te^e mseie terinde topln
'y'
olacaz!
1) Biriaci Temel Mesele: Bu blmde enabHakk'n varkndan, Ezeli ve Ebedj x)luundn,
O'nun cevher, cisim ve a'raz olmadmdah, zaman
ve mekndan mnezzeh oluundan, bilindii gibi grnr olacandan ve O- nun birliinden sz edilecek*
miz'in
ilhi talimlerinden
iharpok. Bylece
'
"
"
Temel Mesele: Cenab- Hakk'm sfatlanm beyan hakkmdadr. O'nun diri, lim, kudret sahibi, dUediini yapan, iiteiv gorm ve konuan bir
vaa'l^ oluundan sz edilecektir.
3) nc Temel Mesele: Cenab- Allah'm fiillerini beyan hakkndadr. Bu blmde yedi nemli
2) ikinci
G yetMhneyen
bir
muMl
(imknsz) deildir.
Masiyete (gnaha) kar azap etmesi vacip deildir.
deildir.
(C.C.)
hakkmda
caiz
olan eylerdir.
Hasen
(gzel) ve
Kabih
(mec-
(irkin) kelimelerinin
med
Har,
Ne-
Mizn
nc Konu:
=Ha^E:) mffiftet
3)
4)
Drdnc
nin usul
mamet
(Devlet Bakaniilgili
Konu: Bid'atc frkalar tekfir etme-
&
ile ilgilidir.
dzedemeleri b^ifent-
ilim,,
Himmeti ve gayreti, nemi olmayan basit eylere sarfetmek ve zaman, verimsiz bo eylerle harcamak ahmaklk, ^pkhk ve byk bir hsrandr.
Faydasz ilimden Cenab- Hakk'a smnz. Btn
mahlkat iin en nemli olan ey, ebedi saadete er-
mek ve
amel etmeyenin
eehmn^ riUlm ^betinin korkunluunu anlatmlardr.
Sadece bunlan haber vermekle kalmadlar. Yaptklan td)U^^Qn doruluunu, teo* takatuun stnde
ffil
mahede
zaman yahut
mtevtir haberlerden dinledii zaman onun aklna
ve gnlne bu szlerin doru olmas ihtimali gelir.
Bir insan bunlar
ettii
tozur ve
istitosr
yoktur.
dbm^
lm sonras
ise.
gz-
lerden diirlmtr.
muciz^le
destekleyeni o
peygam-
yrc bir hayvann girdiim bize haber vererek dikkatli ohnamz tavsiye eden kiiden daberler,
ha
evimize
aa
deildirler.
Eer yunc bir hayvanm evimize gi^ebil^^pre hveriyorsak ve bize haber veren kiiye "olabilir!" diyebiliyorsak, bu takdirde elimizi kolumuzu
sallyarak evimize dnmemize imkn var mda-?
bette ki byle bk eye itima verdiimiz takdirtinaal
teden tenmrak
iin
g^kl
tedbirlere
bavurmak
om
kat edelim:
birtakm
yaratcmz vardr.
^er
Sizi
bu
gerekir:
dirimidir?
Konuur mu
ki, emirlerini
ve yasaklarm bildire'
bilsin?
Eer konuup
var
m^
Eer
y^
'
^lam
g^t
tir.
domu
^n
I.
17
Z^irM hayvsBi iki^ hmnleyi yapmaa JKmrfeuirken o adam kap kurtulmaya bakacana zehirli haygeldiini aratrvann sadan m, yoksa soldan
tnsisL megul olursa!
Byle bk adam ahmak deil de ned"?
te
ahmak ve
cahillerin ii de
buna benzer. En
^b-
Bu
bir
ilim,
msltmmtom tamam
^m d#l, mmk
Bu
m-
yle dursun
bilkis
gamberlerini tasdik eden, gnlden onlarn hak olduklanna ioaan ve sonra da ya ibadetle ya da dnya ileri ile
megul
halleri ile
babaa brakp
vik etmelidir.
kimse^ kmii
nk eriat'm
teblicisi Hz.
Mu-
(S A.V.) Efendimiz putperest kvmim imana davet ettii zaman onlardan ilk nce kerdisini tas-
hamined
'
Ts^idi bir iman ile tahkiki bir iman arasnda aytm yapmd. Nitdcm ^devlmn imanm te^yede
tasdik aranmad ve sadece karine ile yetinildi. Onlar
gerekten m 'min
idiler.
kantrmanm faydas
mkl takld zaman
nk
zihinlerine
lerini
yoktur.
bir
bavurulacak yollarm da faydasz olabilmesi muhtemeldir. Bu sebeple Ashab- Kiram'n bu bilgi d^lmda ders verdikleri ya da herhangi bir eser yazdildan
rivayet edilmemitir.
Onlarm megalesi
nel
duntmlrau konttol
halkn ge-
hayatlanda ms^litalx
gzetmekti.
arasnda meydana gelen ok sayda kanU savan, sapklardan bir grohn imana getap^ytej^nuland-
n grrsn.
Yine hibir tartmaya rastlamazsm ki, inad ve srara sahne oln^sm.
Bu sylediklerimiz akln deerini ve delilini kk
drmek
oknayan
iin deildir.
bir
nam^ms kdmr.
Halkn ounluunda ktisurre flmal^^^m Yam^
bu
ilim de
mam
ona zulmetmi
3)
olur.''
utti^ tokm
inananlar fakaf
^ymk
yaratldan
taklid
zeki ve
^1^^ Mayc'a
anlayl
olanlar-
dr, Bunlarm nefislerinde inanlarn sarsan bir problem OTtaya fOtabkl bjfte bir problem olduu vakit
onlan manen tedaVi l^^es ok yumuak davranmaldr. Mmkn mertebe kendilerince kabul edilebilir
>
Yabirayet,
Ya bir hadis,
Veya faziletine inandklar bir kiinin sz ile delil
gelmelidir. Byle antardaki phe giderilmi ve
yeniden kalp huzuruna Mvtt^rtttaai
20
oJlurlar.
Eger
onlardaki
srmek artk
ileri
gereksizdir.
Tartma douracak deliller ileri srmek, baka karkUklarm domsum da mam hazrlar. Ancak* o
kimseler ayet, hadis ve byklerin szleri
olmamlarsa o
delillere
temas
takdirde
ile
ikna
ilm
edilebilir.
tur.
Hakk' kabul
etmeleri
beklmr*
artrlm olur.
Cehaletin
ou
taassup ve
arlk
yznden ava-
Zayf muhasmlarma
i^ ^
Eer
taassupla ona
yaklalmasayd o da eytann
21
kzgnl
nmfeluunu ykl^^.
NC HAZIRLIK DZENLEMES
Bu ilim farz- ayn deil, farz- kifyedir.
bu ilimde derinlere dalmann ve teferruat ile uramann hkm farz- ayn deil, ancak
sebeplerini daha ner. a^-klafar^ kifye^r.
Bilmi
ol ki;
Bum
mUmum
mslmanlann zerine
sk
ile
bulunuyoruz.
kalbi
pph^ete temizlemektir.
'
ce;
gelin-
dadr.
olduunu
takdir ediyorsun. Fakat ayn zamanda farzkifye dduunu da ^plttyo^suu Bu nasl olur?"
Bilpi ol ki; Akaid k^larmda ph^mn giderilmesi farzdr. Hakk'a
ilmin zararl
delillerle
vazifedir.
22
met gsterecek ve onun saptrmalarna kar koyabilecek elemana ihtiya vardr. Bu da ancak bu ilim sayesinde fnilkn olur.
Her beldede HaU' savunan, bid'atcaykc projmgandalanna kar kan, bu iUmie megul olan, gnlleri phelerden temizleyen ve Hakk'a
eviren yetenekli bir elemanm bulunmas gereklidir.
Tpk bir doktorun ve islm hukukusu bir fakihin
olagelmitir.
buhttt^ gibi.
biri
olur.
o blByle
nk fkha olan
ihtiya
23
ise, ebejdi
'
mdcayese edersen,
tnln anlarsn. Fkh,
iin
gelir." gibi
knda
"
konuyu aJiUmak ve aydnla kavn^umator. Bu sebeple $ metod zerinde duractpplu bir efeiicte
z:
metod: Sebr ve taksim, yani ksmlar^
ayrma metodudur. Bu metoda gre mesele kxm^ aynim Bir
^tal edili^ dier ksmrn sbutu lazm gelir. Mesel szmz gibi.
^^lem ya kadim (ezel)dir, yahut hadis (sonra1) Birinci
k^
Memln IkMm
onun
zdd
olnmst fankns^dn
olan hdis
olmas lzm
gelir.
^r ise
O halde
lem hdisdir."
Bu
ttiesd^in
metmek bir
iki
ksndan
ibaret
olduuna hk-
ilimdir:
imknszdr." szmzn
Bu da
biriUmdk.
Bu
dir.
iki
asl ilimden
ki asU mmndsi
belli bir
Eer bize
istifade
Umi kefetin^,
etmekle mmkndr.
'
yoksa o zaman bu n-
Da'vya kar olan kimse, ,iki asl kabul ettii takdirde ba iki asldan istifade edilen nc ilmi de kabul etmek zorundadr. Buna da'vnn salaml delir.
kinci Metod: ki mk baka bir ekilde tertib etme matodudur. Mesel deriz ki:
^'Hadislerden hl olmayan her ey hdisdir."
2)
Bu
sz birinci asldr.
kaM
rel^terin smn j^tnr^" diye id^adataltmm, ta-na kar: "Sonu olmayan bir hareket yoktur." diyenin szn
ileri sreriz.
26
otoayan
bir hareket
olmayacan
sylyoruz.
Tart-
etmesi de dnlebilir!
kinci aslda ise, "IzunTi"un
imknsz olduunu,
sylyoruz. Tartmac tarafm bu szmz de inkr
veya kabul mm&m dnleMlkl
Eer tartmac
taraf,
her
iki
da Mor 14
grnta
i^
Bu
nm.
metodlarla ilim tahsil edildii inkr olunaElde edilen ibne de matlb ve medll emt* tki
Fikir
ise,
bu
iki
asl zihinde
rettir*
Dnceye gelhee;
min lzumu
cihetini
aa karmaktan iba-
M asl ilhnden
aratrmandr.
flnc
bk il-
fikir
denilir.
Dieri de,
ginin gerekli
iki
ynn aratrmandr
d^lir.
ki
buna da
bil-
talep
ibaret
olduunu
ileri srerler.
Her iki vazifeye birden iltifat edenlere gre ise, ilme veya kuvvetli zanna vesile olan maddeyi aratran
fikirdit.
Bu ksa ve
derli toplu
^cak hkok
erini,
kitaplar
kanUrdktan
sonra eli
yormu olursun.
dini
Eer
maktr."
Dncenin
Bu
tariflerden
tarifi
ise
alr.
ve stahda
manasmda
ile istidll
ihtilf
eden
olmad-
bmezl
naklandm
manalar
takdir
>
28
Bilmi
bunun
ol ki,
alacaz:
a) Birinci anlay:
eitli
btn mhede
Zahir ve
ile
"Her olayn
Alemde olaylar
vardr. O halde o olaylarn meydana gelmesi iin
de bir sebebin var olmas lzmdr."
bir sebebi vardr.
Bu ekddd bir
si
Eer onlarn
ekil deitirdikleri tahayyl ediliyorekilden ekle ginj^k de bir olu almetidir. Biz
sa,
Mam
dir.
anlay: Mcerred akl le elete edilen anlaydr. Mesel biz desek ki: "Alem ya hdisdir
(sonradan meydana gelmitir) yahut da kadimdir
yani varlnn Mi^angle yoktur."
Bu szmzde ncelik ve sonralk hususlarmn db) ikinci
nda
'
29
mm
gel-
len ok
ve mtevatir haberdir.
yle bir misal verebiliriz:
d orud ur* n k
"Muhammed
mumm
Muhammed
herke#
da'vsnd dorudur.
cize getirmitir.
getiren
(S.A.V.)
dur.**
30
(S.A.V.) de
^'Ben
Eer tartmac
ise
mucizedir.
'
Bu
^iay hissiyat,
mak mmkndr.
e)
ei-
'
de edilen anlaylardr. Mesel biz masiyetlerin de AlIfd (C:C.)'m dilemesi ve yaratmas ile meydam geldiini iddia eder ve yle deriz:
"Yokluktan varla getirilen her ey Allah
{C.G.)'m dilemesi
iledir.
meydana getirilmitin O
dilemesi iledir.'*
Masiyetlerin varl his
Masiyet de sonradan
o da ADah (C.a}'m
ile,
ile,
^rha getirl*
len her ey Allah (C.C.)'n dilemesi iledir." Szmis inkr ederse, her ne surette olursa olsun eriat,
bu a&, iemn-i
grm^
c^^n bo inky
mmet ile sabittir. "Allah (C.C.)'n diledii olur, di-
yle
ki;
eer tartmacy
ibir delilimiz
^
'
misal
vermee
gerek grmyoruz.
Eec dersen ki: "Dnce kyaslamalarnda anlaylar araismda fark var mdr?"
Bilmi ol ki, bunlar umum menfaat bakumhdan
eitlidirler.
imkn ydctun.
asllar da
Mtevatir haber ise, kendisine oka haber ulaan iin faydabdr. Fakat uzak bir diyardan slm lkesine ilk defa gelen ve slm devletini hayatnda ilk
defa duyan bir kimse iin yeteri kadar faydal deildir. Mesel, z. Muhayouned (S.A.V.)'in Knr'an ile
meydan okuduunu byle bit kiiye kabul ettirm^
iin, bu gerek ona mtevatir oluncaya kadar kendisine mhlet vermek gerekir.
Esasen bir toplumun yamnda mtevtir olan ey,
baka bir toplumun yannda mtevatir olmayabilir.
Mesel bir mslmanm, bir zimmiye bedel olarak kfii (R.A.)'m
sas ile ldriUmesi kcmusunda
h^rm, m^ebtn f^^as ymmdi^ mt^v^ir ise de
mam
ilimlerin
anlay-
33
4
dr. Binmeyeu ve
si,
onlarn
ve tahziniine baldr.
Hazrlk Dzenlemeleri
Kitabmzm
bylece tamamlam
olan
oldu.
imdi
asl
34
Blm
maksadmz
ile iI*,Mi
ilgili
husus-
on husus
^
vardr;
1) Birinci
huum &nab-
Hakk'm
var
oluu ve
delilleri meselesidir.
btn mevcdatrka^edlyfuz.
imdi geni aklamaya geelim:
Biz, var, olan bir eyin asl hakkmda phe etmeyiz. Biliyoruz ki her varlk, ya meknda bir yeri olandr yahut da olmayandr.
Mekanda
igal eden varlk, eer bileik deilse ona cevher-i ferd denilir. Eer bileik ise ona
bir yer
eisitt denilir.
Meknda
Cisimiersn v: a'r/larm
nir.
A'rzlar
tesbiti,
hakkmda mnazaa
mahede
ile bili-
delil istesin.
Ber
Eer mevcut
ise,
^
.
varln
rekir.
nk akln evveliyatndandr."
Bu hususda
m Mmp M^m^lm
man her
Fakat onlar
anlad za-
zorunda kalac^ctr.
Sonradan meydana gelen bir eyin var olmadan
ceki durumu ve var olma keyfiyeti ya imkanszdr veya mmkndr.
mknsz olmas btldr. nk var Imns
imknsz olan bir eyin meydana gelmesi mmkn
deildir.
varl,
kendisini yokluktan
varla
intikal ettirecek,
edici
kte*
ispatlamaktayz.
yle ki: "Alem sonradan vm- olmutur." fiimiz zaman alemden kastettiimiz man, imdiki cisim
ve cevherlerdir. Her cismin ol^iardan uzak olmad^
m sylyoruz. Olayldan uzak ve mstani olmayan
her ey sonradan olmadr.
Bu
gelir.
olmas lzm
hangi asl zerinde ekime yaplabilir
yle
ise
ki!
olmad
gr nereden
kU?"
Biz de cevaben deriz ki: Cisimler hareket ve
skndan hl deildir. Yani ya hareket halindedirler
yahut da sioinet halindedirler. Hareket ve skn ise,
her ikisi de somadan meydana gelmitir.
'37
'
Yine deJiiUrse ki: '^Siz nce hareket ve skn tesblt ediyor sonra da hdis olduklarn iddia ediyorsunu/. Oysa biz onlarn varlklarn da hdis olduklarn da kabul etmiyoruz."
Biz de yine cevaben deriz ki: Kelto ilminde bu
konuyu aklayan pekok sayfate yaziinitr. Oysa ki
Mk
buu
e^
dm
0k
ler.
iim
Ay
feleifln
haklen hale
girerler.
"
oid^ngu bilkiz.
te
meydana
kaldmr. Bu durumda
bu caiz olan
kMtp
aklayacaz.
Cisme ilveten hareketin varlna
rak
getirmek
istersek deriz ki: "Bu cevher hareketlidir," Byle
dediimiz zaman cevherden baka bir varlk daha isdelil
etmi oluruz.
yle ki; mesel; "Bu cevher hareketli deildir."
dediimi^ck eer o cevher gerekten skn halinde
ise, bizim szmz dorulanr. Eer hareketten anlapat
lan
man, cevherin ayn olsayd hareketin kaldnlnma^indan cevherin de kaldrlmas lzm gelirdi.
SktB ispat ve nefyinde de byle delil getirilir, Esa39
apak konulara delil getirme zentisi, o meselenin aydmlaUlmasua deil, daha da karmak olmaspa
sen
yol aar.
Eer
da
^M^mym
uramayz.
Bilmi ol ki; cevher, kendisine hareketin giz veya
^ikr olmsmdan uzak deildir. Hardcetin^gidili^
yahut aikr oluu sonradan meydana gelmedir. Bylece cevherin de olaylardan uzak
Yine denilirse ki: "Belki de hareket, cevhere baka yerden gemitir. Bylece bir durumda
a'rzlarm irtikali sznn geersiz olduu ne ile
bilinir?"
D^i;^ ki:
Bu konuda da
fazl
t^titi^KM^
kavramn aklda
meknn
gerekli
gerekli
olmas
yerletirir.
olmas
Sonr cevher im
meknn
renilir.
A'rzm mahalle izafetinin, cevherb mekna izafeti gibi olduu dnlnce, cevherde bulunduu gibi a'rzda da intikalin bahis konusu olduu vehmine
varlyor. Eer bu kyas doru olsayd a'rzn bir mahalle mahsus
halden ayr bir varlk olmas gerekirdi. Nitekim cevherifi mekna mahsus olmas yledir. Yani cevherin
ztndan ve mekndan ayn bir varlktr. Oysa, a'rzm
mekna mahsus oluu, cevherin mekna mahsus oluundan farkldr. Bunun srr, mekn, cevher iin
lzm olduu gibi mahal, a'rz iin lzm ise de iki
lzm arasnda fark vardr. Kimi lzm, melzm iin
ztidir.
iin zt deildir.
ma
yoktur.
Buraya kadar iki asldan birinin ispatuu tamamlaolduk. Bu asl udur: Alem, olaylardan hl deildir. nk hareket ve skndan hl deildir. Hareket ve skOn ise sonradan meydana gelicidirler ve in-
tikal
sAi deildirli^.
41
lemdeki cisimlerin olaylardan hl olmadklar 7xnade mutabk kaldklar halde lemin sonradan tneytom gelinini inkr ed^rten
felsefeciler,
Eer
denilirse ki:
ve felein
dn saylannm
sonsuz ol-
imknszdr. nk muhale
(imknsza) yol aan herey imknszdr.
imdi biz, bu durumdan muhalin (imknszn)
mas "gerekirdi. Bu
ise
mm bulmas
bir
e-
mifealdir.
to
oluan
say,
42
iki
Ona bir says ilve edilince tek olur. yle ise, sonu gelmeye biray nasl bire muhta olabilir?
c) Felein dn sonsuzdur, sznden iki saynn
bulunmas lzm gelir. Bu iki saydan herbin sonsuz
viif.
akat
biri,
devir says,
dar olur.
Zhal
az
olduunu
syleyip
duunu
s(3yleyip
sy-
lemek muhaldir.
Eer
(CCf n
mmkn deU-
mr^
Cevaben deriz ki; Allah (C.C.)'n takdirtnn
sonsuz olduunu sylediimiz zaman bundan maksa-
dm^
tabir dilen ve
Allah-u Tel'nm Kudret
icad fiilini meydana getken bir sfata sahip olduunu
ifade etmektir.
olduunu grr
mana
kastedildiini sa-
narak yanlr. Halbuki aralarnda bir mnasebet yoktur. '^Malmat sonsuzdur" cmlesinin altmda bir sr
vardr ki, bu sr, szn zahir manasma aykndu:. yle ki; bu szn zhir manas, sonsuz malmat diye adlandrlan eyleri ispat etmektedir. Bu ise muhaldir,
somdan dm^uv Smradto (to^ imbir sebep vardr. O halde lem iin de Mt
^'Alem
ey iin
sebep vardr."
Bu da*v, bu
metodla ispat
edildi.
anlm
gz.
2) ikinci husus:
Alemin
varl
44
mek zaruridir.
Ezel ve Kadto
olmayan
varhm
ile,
yokluun bulunmad hususu yor almtr. Kdem sfat, Kadm olan zttan ayn
altnda, kendisinden evvel
deildir.
imdi
soruyoruz: '^Hi'i
yapan kimse,
bir
ey
yapm mdr?"
Eer: "Evet"
denilirse,
o imknszdr. nk
celiklidir.
.E:^l
olan
bulunmam
Kadm
m mm^
imknszdr.
Eer
yok edilir?"
Cevaben deriz
ki: *ftzlafm
ile
olmalar Kadm bahsinde zikrettiimiz kaide ile anlalr. yle ki; eer bunlar ebed olsayd kudret ve zt
ile yokluu imkMsm ^urdu._ Bu gibi yokluk Allah
(C.C.) hakknda ikMm^mm. Bi^ nce pm Ezel
46
n rr^^da
yer igal
nk onun Ezel olduu sabit olmutur. Eer meknda bir yer igal etseydi, kendi
meknnda krel^ten veya skndan hl kalmazd.
Daha nce belirttiimiz eibi hareket ve skndan hl
dia ediyoruz.
etmedi-
m tmMmu
vardr?"
Cevaben deri^ M:^ Blzn gre akl, Jafz]ar,p veya
ta iHMada kuliaMto kafnma;^ ereMrmez. Aricak dHn ve eriatn hakk inenirse buna mni
olur.
d kurallarn ortaya koyann, o lafzdan kasdettii mana anlalr. Eer dil knnianna uvi^un oldueu iddia edilirse, durum incelenir.
Cevherin gerekic bu aanada kullanldai iddia
ediyorsa yalan sylyor, fakat istiare yaptmi^' yani
onun yerine deiik
bir
kelime
kullandn
mndan buna
itkaz edilmez.
dt
41
ise, dil
iddia edi-
hakk bak-
uygu deil
sylenir.
l-
eriatn hakk
ile
mak fkihlerin
yani
slm hukukularnn
vazifesidir.
iki trl
gr
var-
dr:
sylenir.
bir
yasak
yoktur.
Bu dutu^a baklr;
ka^me
vehme drc laslar baka
bir kavme gre vehme drc olmayabilir!
5) Beinci husus: Alemin yaratcsnm cisim olmaiddia ediymz* nk her c^in^ iki cevh^dent
oluur. Cenabet Hakk'm, meknda yer ifl em bir
cevher olmas imknsz olduu gibi cisim olmas da
rkl^. Bir
dm
mmkn deildir.
Eer Cenab- Hakk^
diedne
tercihi,
bir tercih
48
dm
bir
lde
iddia ediyoruz.
A'rzlarn
varl
cisim veya
baka
a'rzdan
lar.
.49
'
taraftan
bir
bir
baka
bir
te
bu
cevtodir.
Dieri
cevhere
nebilir.
ise,
uymas bakmndan
Ancak a*rzm
bir
bir
olumasdr. Bunun,
ynde olduu syle-
ol-
eder.
Eer baka
hususu kastederse o zaman kelimeyi, lgat manasnm ve er' manann dnda kullanolm. Bu durumda kendisine deriz ki: Kuliandm
kelime, cevher ve a'rza dellet eden zhir manasn
bir
vehme drdn iin buna kar kanz. Ancak kasdettiin mamy tam bilemediim iin maksada^ iti^cmun ilmM ve kud^tini
raz etmiyorum. BelM
kasdediyorsun!
olduunu ben de
bir
anlalan manasnn dnda kullanma kapaarsan, bu kelime ile kastettiin manalar anlat-
kelimeyi,
m
mak
'
nnknsi2
tf^
50
ed^^^
ve ben
iki
ekilde aklarz:
a) Yaratcya mahsus
iin
has
etmeye
izafetle
klnm
ma
tn bunlar,
"
onun muayyen
bir
rir.
ve
bir tahsis
mmyym
51
Cevaben deriz ki; a'rzn bir ynde olmas, kendiliinden deildir- Ancak bir cevhace bal oluu sebebiyledir. Fakat tbi olu bakmndan onun da mukadder olduunu sylemekte bir sakmca yoktur. Zira biz
biliyoat^ M, on a'rz ancak on cevherde bulunur.
Bunlann yirmi cevherde buliHimalan dtinlanez.
a'rzlann on olarak takdir edilmesi, cevherlerin takdirine uymak yoluyla gereklidir. Nitekim tbi
yle
ise,
bir
mitir.
Eer denilirse ki: "Yaratc st cihete mahsus demt, g bme Mden dua ederken eller ve yzler
ge doru l^rlr? Tabiatn ve ^atm g^el
sahiM olduunu anlamak iin ''^ah (C.C.) nerededir?" diye sormu, o da g iaret ediacet "O
m'miriedir" buyurmutur."
tvaben deriz ki: Birinci hususu aklarken unu
belirti&n, bri^i sorulm soru ile ^a^^ak sorulann
arasmda
evi
olduuna
gre,
eer
Ye
niin
ruz?"
"Allah (C.C.)
namaz
namazda
mm doru
yneliyo-
eer
ruz?"
benzer sorular birer hezeyan ve samalktan ibarettir. nk eriat, namazda Kbe'ye y-
Bu ve buna
nelmeyi emretmekle
b^fa
52
balamay
na, cihetler
ta'zim etnaesi
iledir.
amelidir.
Bunun vastas
da akldr. El, ayak, kulak ve gz gibi organlar ise kalbi temizlemede kullanlmtu:.
Btn organlar, kalb in^mtarm tesirinde olduu
gibi kalp de azalarn amellerinin tesiri altndadr. Asl
istenen ey, nefsinde akl ve kalbi ile tevazu gstermesidir ki, bu da ancak Cmab^ Hakk'm ycelii
karsmda kendi mertebesinin dkln bilmekle
olur.
Rtbenin
gerektiren
dklne
dellet
eden ve tevazuyu
olmasdr.
Eyann en dk derecelisi
nn en
ereflisi olan
mas, alnnn
demesi
teva4uym^-.
s iindir. Bylece beden cisminde, bsm^ ve dklinde nmkn olan en byk tevazu derecesine ular.
Kalp de dk rtbeli olduunu bilir ve Rabbine kar
layk olduu edide mteva;^ olur.
yere
ile
kalbinia
kar
elSM ier.
Azlarn ta'zimi
ise, itikadlara
gre ynlerin en y-
hmm mdsnm
ba
Hak
edilen
nzklann
edilmilerdir.
54
"Semada
ise
rzknz
ve ya'dolunduunuz var-
dr." (i)
insann tabiat, talep edilen ^zkn merkezi durumunda olan hazineye doru yzn evrilnresini gerek-,
tirir. Mesel bir hkmdardan talepte bulunanlar, bile
nzklann
haberini ald^klan zaman, h-
iatma
ve
ellerini
ge doru
evirmeye
sevkei^
Avama
akm
idi. tikadi
hakknda sorguya ekilince ge iaret ederek sanld-gibi mabdunun puthanede olmadm iaretle ifa*
de
etmee ab^mr.
Eer
Bu
denilirse
ise
ki:
imknszdr."
varln bitimeyi kabul ettii herkes tarafndan bilinen bir gerektir. Ne bitiik
Cevaben deriz
ki:
Her
55
g^dbiM
ey,
iki
syleym Mr kknseye
zdd
hl olmti
bulundurmaya
mmkn
denilir ki^
Eer o
deildir.
Eer
kabiliyetli
deil
kabul etmez.
Bu durumda hayle dahil olan bir varh kabul etmemek mmkn mdr?
dir.
Ar'm
ze-
56
rak lldr.
Ya ondan byk.
Ta ondan kk,
Ya ona eit
olurdu.
Bir cisim zerinde ancak bir cisim yerleir ve cisme anc^ a^rtz yani
hull eddjilir. Alteh (C.C,)'m cisim ve a'rz
ise aka ortaya
d^^ Mer
olmad
kmtr.
^^ahnan,
Yine denilirse
ki;
Peygamberimizin u Hadis-i
gjiuu- ^1 <g jr
* jp.
Mk
57
hakkuk
ettirmeliyiz.
mtebih
ayetlerin
Bu
tip
yoruma muhta
manalanndan sorduklan
vakit,
bu
gibi
malyz.
Mlik b. Enes (R.A.)'a sordular:
"-stiv'nm manas nedir?"
keyfiyeti mehldur,
stiv'dan sual etmek bid'attr, ona inanmak ise
vaciptir."
tte halk tabakalanna verilecdc c^ap byle olmaldr. nk halkn mant ve bilgisi, lisann inceliklerini kavrayacak ve ebed sanat olan kelimelerin mayorumlayacak seviyede d^ildir.
Alimlere geline; onlara yakan, bmu anlamaktt.
Ben bunun farz- ayn olduunu syleyecek deilim.
nk bu hususda bir grev verilmemitir. Ancak asl
nam
grev,
re
Kur'an'm btn manalarn anlamak, ileri gelenlebir grev olarak verilmemitir. Ancak bu ayetler,
dnya semma
aoUlan
na
bir
iner'*
her
yanl
manas
maif^e etbir
u ayeti gibidir.
dmasm
uyandrr.
^'M'minin kalbi
sndadr."
Bu
H^toan'm
iki
parma ara*
(5)
sz de cahilin nazannda
et,
kemik ve
sinir sis-
Iimt canlanchsr.
59
iki
Alimin nazarnda
ise, zhir
Parmam sr-
ve hakikati, istedii gibi evirip evirme gcne sahip olmasdr. Arap lisannda sebep ile msebbibi tabir tmek ok yaygmdu:. Nitekim Allah, bir Hadis-i
gelirse,
ben
yaknlamaya
dellet eder.
ise, insanlar
Hadis-i Kudsi den kasdedilen mana udur: Rahmetlinin ve ninetimin kullarma ulamas, onlarm ba-
^ O ^
^ ^ 9
60
^^Slih kiilerin
bana
ise,
daha iddetli-
dir/'
acy dindirme ijttiyacn hissetmek gibi bir mana kasdedil^nez. flnk AHah (C.C.) byle bir itiyl^tan
mnezzehtir. Ancak burada iltifat ve ikramdan kinye
vardr. Nitekim "Gazab" ve "Rza" tabirleri ile de
buiolarm semereleri olan "Sevap" ve "Ikab" kasde-
^^Haceru'l-Eisved,
sa elidir."
Cahil kii, bunun et, kan ve kemikten meydana ge-
Im,
duunu
hkmdarn sa
elini
imU
61
istila
manasna kullanlr
nisbeti
Ar'm ona
ona >r ey
Cevher ve a'rzda olduu gibi mekn olmasna gelince;, bu, akhn pheye dmedii ve lafzm da elverili olduu hususdur. Lafzm bu husus iin elverili
olmas, Arap lisamna vkf planlarca ak olarak bili-
kuU^ms^
sebeple bir
di."
(7)
mana anlahyorsa
kelimesinden de o mana anlalr:
Bu
ayetten ne
62
u ayetteki istiv
'^'Rahman,
'
"Ky'esor"(io)
Burada kasdedilen gerek mana, ky halkdr.
Yine mesel yle denilir: ^^Hkmdar, ehrin
kapsmda konaklad."
Burada hkmdarn ordusu kasdedilmektedir. Bu
gayet
ak ve
bellidir.
ban
Bunun
ifade
etmek
yuvarland"
de-
mlk.
dutOTi n^^maji
4me ve
inme manasna olan "Nzl" kelim^inn <M
mekndan dme ve rtbeden dme manalar anla-
Mekndan
aa inme, y^i
geme yolu ile inme, Allah (C.C.) hakkmda dntoez. nk intikal yolu ile ini, ancak meknda yer
igal eden
\m nesne
iin
mekndan mnezzehtir.
Rtbe ve derecenin dmesine gelince; bu da Cenab- HW* ipa in^mazdu. nk Allah (C.C.) zft
ve sfatta fle tiMrt^. Cell sfat ol^ yceUmin
son bulmas mmkn deildir.
Ltuf ve Rahmet manasmda olan inmeye gelince;
bu mmkndr ve Hadis-i ^if de zikredilen maay
buna gre vermek lzmdr.
Yce Allah (C.C.) yle buyurmaktadu:
ise
**0
64
olmm ^lmbe-i
Kiram bunda byk bir ieybet grdler ve bu azametin nnde soru sormaj kendilerine uzak grdler.
Btinun zerine Cenab- Hakk'n azametinin ycelii
ile beraber kullarna kar ltuf ve Rahmet sahibi olduu ResuiuUah (S.A.V.) Efendimiz tarafmdan ken^
dilerine Mdirildi.
bu mana, Allah (C.C.)'m her gece dnya
te
Eer
semi
ifade edildi.
zellikte
^k^bntir?"
dir edilerek:
yerin de en
t"
"Sreyya'ya ykseldi"
aa olduu
denilir.
takdir edilerek:
Ve
yine
"Yere d-
denilir.
makamdr. G^ler
im. hazrlanmtr.
Halk meskenlerine ekilir, kalplerden Allah (C.C.)
dan gayrisinin zikr kalkar ve dua edenin kalbi huzur
se
.bmun
Mh
kabul
yoruz.
65
araisti-
'
Dieri
olduu
kanaatndayz. Onun grlebilir olmm, fl ve^ mMlanndan biri iin deil, ancak kendi ztnn varlndan ileri gelmektedir.
yle ki; her varlk bir zttr. Her ztn grlebilir
ve malm olmas vaciptir. Yani zt oImMi bakmmdan grnmenin, kendisine taalluk etmesi mmkndr.
syleriz.
ele alalun:
iki akl
Vark
Bunun
delili,
ilmin ona
ait
olmasdr. Ztnda
herhangi bir deiiklie yol amad, sfatlan ile elikiye dmedi^ ve sonradan olua yol
iin, ztna ve sfatlarna ilmin tahakkuk etmesi caiz-
amad
dir.
Bu hususda onunla,
a'rz ve cisimler
arasmda
bir
aynm yfplnmmin'.
Mtmk, bir eit im ^hibi lmsdctn*. CMun
grl-^
sfatn deimesini
gerektinnez ve sonradan olua dellet etnez. yle ise
btn varlkku^mil oliH'.
Eer denilirse ki: "Allah (C.CTO'n grlmesi,
meye
bir tarafta
edilmesi, grlmenin
imdi
tarafta
biz soruyoruz:
"Grlmenin muayyen br
olmas gerektiini
inceleme sonucu
mu neticeye vardm?''
Alt ynden
hl olan,
Nc^
bir
varlk grmedik.
kendisini
grdn
sret,
yol:
Tartmac
68
MkA
hkm
veririz.
Eer
r'yet isminin
taal-
luk ettii
yeti,
rini
kendisi
husus,
bir
mahaldir ve grme
aletidir.
baka
bir
vasta
ile
keyfi-
Gz
de-
ile
edilir.
Ancak
bizzat
bilgi sahibi
69
olmaktr,
Eer r'yet,
olmamas
gerekirdi.
ise taalluk
na dellet
eder.
savvur yolu
mz
ile
Ancak bu
bulunmadn
grnt, hayalimizde
grrz.
oluan grntden
daha mfflsemmel
ckda ku^msu^ur.
Tahayyl, bir eit idraktir. Fakat bu idrakin derece ve mertebesi, netlik ve olgunluk bakmndan r'yet
des^ecesinden (kha d^ktr.
Yine varh^ bildiimiz fakat hayl edemediimiz
varlklar da mevcuttur. Allah (C.C.)'n zt ve sfatlar
bu varlklardandr. Kudret, lim sevgi ve hayl gibi
ekilsiz, reisiz ve lsz olan varlklar da bunlara
d^dta net,
dahildir.
v^^m
hayl edeme-
Bmlarul
bihnc^ bk ^vi idr^ etmelair.
halde bu idrakin stnde netlik bakmmdan daha
yiz.
biliriz fakat
70
r'yet
dediimiz
Varln bildiimiz fakat hayl edemediimiz v^hakkmda stn idraki takdir etmenin imknsz
olmas kan^tmdayz.
Gz kapaklan, perde veya gzde meydana gelen
bir rza, gzn ahlm ekilde grmesine mni olduu gibi
bulamklp ve megde pmBl&Min
okluu da, bilinen varlklan belli ekilde grmesine
lklar
mni
olabilir.
Fakat
mahere vanid,
He^plar grld.
Kalpler arab- Tahr ile ve eitli tasfiye szgelerinden geirildii zaman, nefislerin stn idrake
ilim derecesinden
stn olmas, grme derecesinin tahayyl derecesinden stn olmas gibidir. Byle bir durum, Cenab-^
yaratlmas da mmkndr.
gi-
uy^
b) Meselenin
erU
ramlarmdan anlamlardr.
Rtt'yetin en gl ddi Hz. Musa
ile ilgili
u ayet-
icelledir:
dJi
>
Jj\
Mp
"Hz. Musa'nn, dnyada r'yeti tdep etmesi sizin grnz teyid ediyor. Fakat
Allah (C.C.)'n u iki kavl-i erifi hakknda ne dij^ff denilirse ki:
yeceksiniz?
72
Bu
ayetler
(14)
Cevaben deriz
istei^i^
ki:
Hz.
simlere tbidir.
Cenab- Hakk'n
r'yeti (grlmesi)
iin
dr.
Omncu
na ve ondan
Onun
bir tek
oldu.
blnmeyi kabul etmeyen bir tabirdir. Allah (C.C.) 'm birUi, blnmeyi
mmkn klan kemmiyetin ortadan kaldnbnas iledir.
Hakk Tel'nn blnmesi imknszdr. nk blnmenin konusu, azl veya okluu bulunan bir varlktr. Blme isCi kltme yolu ile kemmiy^tte tasarruf
Diyoruz
74
bir
bir
bir
araya gelmemesidir.
Yeri olmaYann zdd da olmaz. Allah mekndan
mnezzehtir. yle ise oron zdd da yoktur.
aa
Deikenlik olmasayd
ortadan kalkard.
iki siyah ancak iki yerde, yahut iki ayn mxms^
ikilik
Ha^
mazlar.
75
ue eit olursa aralarndaki fark ya mahalde veya zamandadr. Mesel, iki siyah bix cevherde ve ayn durumda farzetmek imknszdr. nk bu durumda ikilik ortadan kalkar ve bilinemez. ralarnda ayrlk ol-
demek
caiz olurdu.
iki
Bu
mmkn de-
ildi.
sfatlar-
ba|4e^fark yoktur.
Btn farklar kalknca da zarr olarak ldak kalto
H^k&s
ve
lzm
Oj^dm
birlik
gelir.
Mm
varlk olduunu sylemek ve byle bir fikir itei srm^ de imknszdr. nk ilh,
btn varlklarn en by ve en stndr. stn
^it
deildir.
H&r ikisHa eell srfaaanda da eit olduklar dnlemez. nk bu takdirde amteki fask kalkar ve
yukanda izah edildii gibi okluk btl olur.
Eer denilirse ki: "Ilh'm, btn varlkljnn en
by oMuunu kabul edip de lemin, iki ^araU-
dierinin de a'rzlar
Mm^y%Kar
yarattn
syleyen bir
76
is-
Ya
a'rzlan
yarattm ileri
srecektir.
Ya da
ksmn
ksmnn
Birind iddia btldr. nk birinin yeri, dieinih de g yaratt i^ia edfldii vakit, g y2ratann yeri yaratmaya da gc yetip yetmediini sorarz.
Eer buna gc yettiini sylerse, kudret konusunda
aralann<k &rk obnad aalalr vb gS yerilen xmne, iki kudretimin aasmda l^r. O vddt bu m^Ie de
aralarnda fark bulunmayan iki benzerin birlemesi
meselesine, dner ki, bu ioknszdr.
Eer yeryzn yaratmaya mdctedir olmadm
sylerse, bu da imknszdr. nk cevherler birbirlerine benzeyen varlklardr. Onlarm meknlara mahsus
olmalan berab^dir. Bir eye pc yotm^ onun benzetine de gc yetar.
kinci iddiaya gelince; iki ilhtan birinin cevherleri, dierinin de a'razlan yaratt iddias yanltr.
a'r^larayn a}^ r^snelerdit. Birink cevher
ne g yetirmek, dierine de g yetirmeyi gerektirmez. Esasen bu da muhaldir. nk cevher ve
a*rzlar birbirlerinden mstani deildirler. Buna gre
yaraolatdan birinin i yapmas, dierinin fitine baldr. Bu durumda yaratc, yaratmak istedii eyi nasl yaratacaktr? Mesel, a'rzn yaltcs, a'rz yarattnak istedii vakit cevherm y^atcs, cevheri yaratmak suretiyle ona yardmc olmaz.
77
kMi
onlardan
biri
cevheri
yaratmak, dieri de a'rz ^utmak zorunda kalacaktr. Kudret ise byle tahakkuk etmez.
Birinin erri, dierinin de hayr
konusuna
yarattn
iddia
}3m^ kMM
denk ve onu
^dir. Hatu
Mhyte MytSL
eittir.
det
getirirse,
etin
ztiyetini,
lk dogiy:^
Yttol SbA (C-C.)
yle buyunffltadm
78
Diyoruz
ki;
olan bir
yapcmn eserim.
Alem, salam bir yapdr.
yle ise, kadir olan gl
^'Alemin
salam
bir
yap oldu-
bat
.
hede
ile
bilinen
mmkn
de-
ildir.
Yiif
pmn,
d^^
gl bir
biliyorsunuz?"
ki:
^^Her
Hereye ramen
inkr ve
inadn nn kesmek
iin
bir
yle ki; kudret sahibinden sadr olan fiil, ya dorudan doruya onun ztndan veya zt ile kaim olan
sfatmdan sdr olur.
Ztnn k^disin<to
sdur
szdr. nk bu durumda
olmas
gerekir o halde
sudur etmektedir.
olduunu syl^ek Mh
fiilin,
zt ile beraber
zt ile
fiil,
kdim
ruz.
sonu olmayan
mmkinta taalluk etmesidir. Mmkintm sonu olmagre t^dir edilen eylerin de sonu yoktur.
Kudretin hkmlerinden
biri,
dma
durmas
Makdrtm
ise
sz ve suursz kudret
yetsiz
devirlerin
sonu yoktur.
isj^t
iptali
^hni
imknszdr.
Kudretin bir olduuna gelince; Onun birbirinden
a^za taalluk etmesi, bu vsurUcfkli olan cevhi^
1ar arasnda mlahaza edilen ortak bir husus iindir,
Bu mterek
rin
olabilirliktir.
gerekir.
zetle
unu
ondan sdr olunoa^ banlann benzerlerinin sdr olmaimkfi^sdtf. t^ bir eye g yetimek
80
W^
iin elverilidk'.
dnda
kmaktadr:
olunmamtr diyemeyiz.
Bilini ol ki, lafz ksa ye
M 0]mk wlatlnutr.
varln
81
Eer Kadm
iradenin
bulunmamas ve vcuda
ge-
etmemesi tak(& edilirse, bu durumda lemin varl muhl (imknsz) olur. Bylebir
durum, meydana gelen eyin sebepsiz olarak meydana
gelmesine yol aar ki, bunun imknsz olduu belir^mitr.
tkme
fiiline taalluk
Alemin
mmkn
(olabilir)
olmas hususuna
ge^
'
.
gelelim ve
yle izah edelim: Mesel Zeyd'in cumartesi sabah
lecei AUah (C,C.)'m ilminde yazlm ise, bu du-
zt
,
itibariyle
itibariyle
mmkn deildir.
AUah (CG.>*m kudre^ Zeyd'in bayatm devam
Ane^ bu
mesele, Cenabet
Hakk'n ilminin taalluk etmesi ynnden mtla
edilirse, Zeyd'in yaamamn imknsz oldnina bkettirmekten aciz deildir.
medi.
82
^e
'
Cebrtye'jnin
hibir
gt^m^tM b^tumsey^^^
ymm
Bunlar; insanlardan,
Hayvanlardan,
Cinlerden ve eytanlardan sdr olan
83
fiil
ve hare-
Dieri
rmcein mhendislik
tahsili
mahiyend bile'ahkteaktim
^^ir.
eklinde yapar. Armm petekleri arasmda dairev,, drtgen, yedigen veya baka
bir ekU bulunmaz.
Altgen eklinde, geometri kurallarmm delliet et-*
i ve baka ekillerde bulunmayan bir zellik vardr.
An,
peteklerini altgen
yld
boluk
kate.
84
gibi
birbirleri ile
boluk kalr.
Drtg^i^ st ste ylnca birbirlerine kaynarsa
da keleri merkezden uzak
olduu
iin dairelerin
muhtevasndan uzaktr.
Awii k^di sisJi ymk^y^ Tmm^^^^im, kenbradiracak yuvarlak bir ekle ihtiyac vardr.
Yerinin darl ve saysnn okluu bakmndan da
hcreleri arasmla bo yer biT^onamak zorundadr.
ekillerin
ok^Mia
anya, nAta
olduu imknlan salayan yegne ekil altgendir. Bu
ekil, onun bnyesinin yapma da uygundur ve st
disini
sam^
ram^
iDhMto.
'
/_
insanlardan pekok stn zekh olanlarm bile akllarnn ermedii bu ince meselelere ar kendiliinden
mi
igd verilmitir?
eyden
imtina etme
yapt
ile
dolar taar.
Eer
.;;
&i kadir (g
yetren)
etmeye
C^^^
likiir.
3k
ayrmak
a-
ind^szdr.
^
!
Diyoruz
sonradan olmas ve
Eer
denilirse
anlalmamtr/'
ki:
"Delil,
taall;:
edip
anlalmayan
bir
(G.G.)'ie,
onun
elinde hareketi
E&t
hassan
manas tam anlalamyor/Sonradan meydana gelen ve yaratk oian kudret, eer g yetirilene taalluk etmme, uuiias anlalmaz. d^ g yetirilen nesnesi olmayan kudret, malmu (bilineni) olmayan ilim gibi imknszdr. Ama g yetirilene
taalluk eders^ bunun tehiri makddur nk gf
^bep ohmn j^ttl
yetiiitedln Pif^^
ieydana jgeUr.
G yetirilen
se, ilgi
ile
'
Ama
onun taalluku, tesir ve id eklinde kstlanamaz. Nitekim irsde ve Umin tealluku da sizin sznzn btl oluuna dellet eder. Zira devam ettiine
inandnz kudret, fiilden nce farzedilirse bu durumda taalluk edici midir? Deil midir?
Eer ^%ayr" de^mz bu imknszdr,
ayet "evet" derseniz, onunla g yetirilen nesnenin meydana geldii kasdedilmez. jnk o nesne henz vukubulmamtn:. yJe ise, tesir ve icd eklinde
olmayan bir taalluku isbt etmek gerekir. Nitekim
Kadm olan Ezel kudretin, ezelde ve lemin yaratlmasndan nce iln^ taalluk ettiine inamyorsunuz.
taallukunun manas,
88
tm
olmasdr."
Cevaben deriz ki: Elverili plmamn manas, g
yetirilen nest^nin, kadret ile meydana gelmesini bek-^
elverili
lemekdir.
Bu bekleyiin hlihazrda
taalluku gerek-
meyd^a gelir.
Bu meselede bizim grmzn, ^zin griuiz^
kudret
ile
acziyet
m
'
Ama kendisiyle,
ijlci
8.
dayz. Bunlardan
dieri de stn
ol^
lab (C)'^
izfe
m yoksa
Al-^
Eer
da dnlemez.
c)
>
nc mesele:
ou
birbirinden meydana gelmektedir. Biri dierinden zorunlu olarak doar. Mesel, elin hareketi, Dnnl olar^ parmakta jflzuto luu*kjel^
dourur. Eliri suda hareketi de suyun hareketini
bunlar gzle mahede edilen ve akdourur,
te
Cevaben deriz
ki:
Anlalmayan
bir
hususu kabul
etmeye veya reddetmeye inkn yoktur. Bir gr, ancak aolaldktan sonra kabul veya red^^lir.
Bizim "doum" tabirinden anladmz mana; dln, annesinin karnndan ve bitkilerin de topram ba-
cis-
ile
a'rzlarda
eylerin bir
domu
snn manas
nedir?
duu
dir.
^^Allafa
ketini
veya
(C.C)'in
elin hareketini
ratn^gM^i ^ds& fidurdu!" sznze gelince; bu sama bir fikirdir. nk bu sbt: "Hn, iradeden dmasayd, iradeyi yaratp ilmi yaratmamas veya ilmi yaratp hayat yaratpamas caiz olurdu!" diyen
szne benzer.
Biz diyorpz ki; mhl olan ey, g yetirften ter
nesne deildir. art koulan eyin, arttan ayn olarak
br kimsenin
art
ise,
hayattr.
domu
yadtr.
inektedir. Oy^ ki^ byle bir
art olmayan gereksimnelere gelit^? lEil^^ESiza
gre, bunlarn birbirlerinden ayrlmalar caizdir.
Bunlar, Snnetullah dediimiz Allah (C.C.)*n
loi
doum
eyin
ancak onun, anlalmayan bir mana olduunu iddia ediyorsunuz. Oysa biz, doum lafiBi ile, birinin iinden dierinin
btl oluuna
delil getirmiyor,
bir
dellet .eden ne
vardr?"
Cemben deriz ki: Eer siz bu grfte kararl isesonradan olan kudretin btl olduuna dellet
eden delil, bunun da btl olduuna dellet eder.
Bize Be, takdir edilmi bir olayn, sonradan olan
niz,
OG^ydan gelmesi
ite
ise, elbette
G yetirilen eyin, sonradan var olan hadis' kudretten kmas, Kdim ve lh kudretin taallukunun
umm olmasma aykndr.
Bu ise, aciz olmay gerektirir ye Allah (.C.) hakknda muhldir.
Mutezile gibi doum fikrine kail olanlar, saysz
t^A^ara dml^d^ M^^ ^^Dnce, ilmi dogiirur, fakat hatrlama dpurmz!" gibi
ve eitli
'
laflar etmilerdir,
Biz ldutezilenin elikili durunlarm anlatarak sz& uzatmifacmz. Es^sot bunun bir faydas da y^tur.
Buraya kadar anlattklanmzdan, btn var olanlann, btn cevherleri ile ve bu cevherlerin gerek canllar^ ve ^leksi omszlara beliren B*t^lm ile birAllah (C.C.)'m kudretiyle meydana geldiini
renmi bulunuyorsun.
likte
ile
LM SIFATI
Mevcut olan ve olmayan btn malmat Allah
(C.C.)'m Mdiim iddia WUiyoruz.
Varlklar ikiye aynlu-lar:
a)
Kadim, yani
ezel olan,
lunmayan.
'
.
93
bir
varln, bakasn
Cbui
mltal m-
Hayr, onun malmat snrszdr^ nk: i^vmt km eyl^, imcki halde smrl
ise de, mmkn olan eyler, gelecekte snrs; ikm^
Cevaben deriz
ki:
dedir.
hkmeto^ gerekir.
say katlarrksdur.
te dier btn
nisbet
m takdkler de byledir. Bu
94
HAyATSIFATI
Biz CeniE|b- Hakk'm diri olduunu iddk ediyorz. Bu, zar olarak bilinen bir hususdur,
v
^
Qm
zarurdir.
Diri
gamasnn manas,
kendisi duyan^
ztn ve
(bili*
RADESIFATl
olan
fiillerini
kendi istei
ile
yapt-
iddia diyoruz.
fiiller,
knkr.
Biri
dierinden ancak
ayrlr.
Yine
iki
zddan
birini
kfi deildir.
95
ona olduu ekilde taalluk eder ve iki mmknden birinin dierine tercihini gerektirmez.
Allah (CC), lemin falan vakitte bulunmsmiri
mmkn olduunu ve bu vakitten nce yahut sonra
bulunmasmm olabilirlik asmdan bu mmkne eit
oldumubir.
Mde
Eer
ulamtr.
bu konuda drt guruba aynimlardr:
1) Birinci gurup: Bvmlara gre lem, Allah
ile var hnumr. Onun zndan ayr bir
(C.C.}'m
insanlar
m
,
'
'
Bu gr benimseyenler felsefecilerdir,
gelmi
ise
belli
^m^^
olmayan ve yine
denin ztmda
bir irde ile
meptoa
lem-
gelen hdis
meydana gelmitir. Ezel irade olaylara
mahaldir.
4)
Drdnc gurup:
Byd^ 0m km.
Kadm
meydana gelmitir.
radenin sonradan obnas ve Kadm sfatm deimesi
mmkn deildir.
Yukardaki farkl grl ke^yip^^ m^ayese ettiin 2:an her frkanm (gurubun) zm imknsz
mkllere dtklerini ve ancak Ehl-i Snnetin,
problemi zebileceini grrsn.
Felsefeciler,
Bu
bu lcmm
ka^m olduunu
sylyor-
fikir,
olsayd, nasU
fiil
olurdu? Zira
fiil,
yokluktan
varla
intikal etmektir.
iradenin
muayyen
eiAi
Felsefecilerul grlerinde zr
beyan edemediije-
ri iki
yolu yoktur:
a)
'
(Gk cisim-
feleklerin
hard^eri doudan batya, bazl^ynm hareketleri de btdan douya dorudur. Bunun aksi de
olabilirlik asndan eittir. nk ynler, hareketlerleinin)
de
eittirler.
yle
ise,
kadm
bir zttan
ya
tea
gre kadm olan gezegenlerin dnlmndo br cihetin, kendisine her bakmdan eit -lan mukabil ynden
ortaya
kmas
Bunw
cevab
'
yoktur.
Bu vasf ancak
iradedir.
dlerdir:
98
Birinci kt
(C.C.), yeri
durum udur;
olmayan hdis
bu
meydana
syle-
duruma gelince;
vakitte
ile ol-
geldi?
a^
Neden
dier bir
deriz ki:
Eer
irade
irade
olayn
onlara,
hdis
zddna
olmad sorulur!
neden
'
olduu
meselesini
b&ttm e^n
1er
rdcthir.
.
Ehl-i
Hakk'a
kadm
irade ile
meydana
zdlanndan ayran,
geldiklerini
ler.
99
sylemededir-
Eer iradeoin. bir olaya taalluk edip olabilirlik bakmndan h^mm dan zddna i^den taalluk etmedii
bu yanl bir soru olur. nk irade, bir ebenzerinden ayrdetmeye yarayan bir sfattr:
sorulursa,
yi
.
smak;
ilmin,
ini sormak
gibidir.
Deniliyor ki; ilmin manas, ancak malmun bilinmesini pa^^^tendctedir. BunuA sebebim sormak* ilmii
ned^
ilim
olduunu ve
olduunu,
ldn sormaya
ki,
hakikati, bir
yan
sadece iradedir.
Bu sfat
isbt eden,
onun sonradan
olmadm,
Bilmi
btn hdislerle taalluk edicidir. nk sonradan meydana gelen her olayn, mum kudr^inin bir esm olduu aka belli ol-
mutur.
Kudret
o kudreti, g
yetirilen eye tahsis eden iradeye muhtadr.
Her g yetirilen ey, murddr ve her sonradan
ile
eser,
100
Mutezile
ise,
ileri
smektedir.
Alemde cereyan eden olaylarn ou CenabHakk'a isyandr. yle ise, Allah (C.C.)'m irkin gr-
masiyetler, sevap
fazladr.
kazandran
ite^^ardan
der.
daha
Affe-
-.
Eer
km
Bu
gibi
ise,
btn a'rzlardan
ileride gele-
cektir.
'
Jf
(16)
brahim
Eer
denilirse ki:
edilmitir."
Cevaben deriz
^hatm
lafzlar, konuito ve
anlalan manalannda kullanlnca, Cenab- Hakk'm
Sem' (iitici) ve Basr (grc) olmas imknsz deki:
il, bilkis vacip olur. cm ehlinin Kur'andan anladbu manay inkr etmek yersizdir.
Eer denilirse
102
o takdirde henz liievcud olmayan sesi nasd duyar ve ezelde henz yaratlmam olan lemi nasl grr? nk
"
var olmayan bir ey grnmez
C^y^lben deriz ki: Byle bir soru soran ya Mutezis.<y^lenirse,
Eer
Wpl
da
yapacamz
hMid^
daha mkemmel olmasnm gerekecei szmz zerinde tmt^aak iste^, deriz ki: Bm er' an ve aklen
kabul edilmesi gereken bir husustur. Btn akl safaip^
leri ve islm mmeti bu husus zerinde ittifak etmilerdir. nanan bir insan, bunun aksini iddia edemez.
Kudret sahibi yce varln, kendisinden daha stn bir varlk yaratabileceini dnen insan, insanlk
igdlerinden arnm ve vicdannn sesi ile konu-
mu olur.
Tartmam ^u^,
g<lFeftitt
gteneyente*
^ha m-
obmd
nasl sylenelnlir?
bs
Eer keml deilse, o zaman 5^ nc^l^tlktr, ya a
deildir ki, btn bunlar da muhl olur. Bu durumda
olur.
bizim szlerimizin hak olduu aa
denilirse ki: ^^Koilana ile, tatma ile ire dokunma ile hsl olan idrak hakkmda ne syleyeceksiniz? nk bunlarm idrakta yokluklar noksanlk, bulunmak ise kc^aldir. Kokuyu sadece
bilen bir kimsenin bilgisi ile, koklamak saretiyle
bilen bir kimsenin bilgisi, ilmin kemali bakmmdan birbirine eit deildir.
Tatmak mretiyle elde edilen ilim de byledir.
iin
km
E^
I-
104
Yemein tadn sadece bilmek baJKa, tatmak suretiyle onui tadn tam aidamak ve bilmek ise ds^
bakadr."
Cevaben deriz
ki: Ehl-i
Hakk
ile
olan aratrmaclar,
sfatlann ve btn idrak eitimni beyan edip akkdlar. Ancak koklama, tatma ve dokunma ile hsl
olan idrkin, Allah (C.C.)'n ilmini kemle erdirmesi
dnleMgg/ nk bu gibi idraklar Allah (CC.)
ha^mda nmhaidT.
eriat yalnz Semi', Basr ve lim lafzlar
vrid olmutur,
ile
herh^gi
bir husus,
Eer denilirse ki: "Bu durum, lezzet ve elem duymanm isbtm gercl^trir. Dayaktan aa duymayanda, ya da iftlemeden Haz duymayanda n^nfck
var demektir. Allah (C.C.)
mad
iin
hakknda noksanlk
ol-
eto^ gfurekM'*"
leh hdislere dellet eden hususlardr. Bunlar incelendii zaman aslnda onlarn ztnda birer eksiklik oldu-
M^,
eye^amaktan
ma
105
naktaa
ibadettir.
KELAM SIFATI
Alemin yaratcsnn mtekellim (konuan) olduunu iddia ediyoruz. Bu hususda btn mslmanlar
icm 0ia^dya:
g^p
de halkm vat
her kim
oluunu, emir ve nehiy altnda gidip gelmelerinin ciz
oluunu akln bir gerei olarak grmee kalkarsa ve
Bilmi
ol ki;
(CC)
bir sfata
yanh
yola
Eer
onlarm konuan kiiler olmalan cihetiyle mkellef kimseler olduklarm kasdediyorsan bu husus zten herkes tarafndan kabul edi-
ayet konumann
genel
106
manda yaratc ve
etmi olursun.
Yine
bir
cm
etmek isterse,
kendisini boa yormu olur. nk Allah (C.C.)'m
mtekellim (konuan) olduunu kabul etmeyen bir
kimse, peygamber fikrini de kabul etmez. cm, Peyml^^m imUm <teyamm^d^te
Resl (eli) )Wrik, gitMfc Atoft t^li
eden demektir.
yahut peygamberin kavli
ile
ile isbt
Peygambea: gnderici olduu iddia edilen zt hakkmda kelm ta^iFVur adilmes^, ^rputer nasl tasavvur edilebilir? Mesela bir kimse kp da: "Ben sielisiyim" dese,
ze yerin elisiyim." Ya da:
"Dam
yerden ve
itibar etmeyiz.
j^
kelm tebli edeni de yalanlayacaktr. Zitebliden ibaret olduu gibi eli de tebli
zib eden, o
ra elilik
edenden ibarettir.
yle ise en salam yol, nc bir yoldur. Biz
Sem' ve Basr sfatlanmn isbtmda o yolu tercih et'tik.
yle
canl
iin
107
olur.
likle
ise,
nce-
hdisler, bizim
hakkmzda kemlt
(olgunluk)
ifa-
Kelmdan maksadmua^
yaratma kudreti
ise, bu bir olgunluktur ama sadece sesleri yaratma
gcne sahip olana mtekellim (konuan) denmez.
Ancak kelm kendi nefsinde i^aratrsa mtekdlin
olun Allah (C.C.) sestei yaratma gcne sahiptir.
Fakat bu durumda hdislere mahal olmas gerekir. Bu ise imknszdu*, ve Allah (CC^'n mtekellim (konuan) olmas dnlemez.
Sizin kelmdan kasdmz eer nc bir mana
anlalmayan
sesleri
bir
108
dondur. Btn hec toam^ vad olan sorular kablmzdr. Ancak nc ktmm inkr ediimesini
doru bulmuyoruz.
Seslerin, Allah (C.C.)'n zt ile kaim olmasmm ve
bn itibarla mtekeUim .(konu|an) olmasmm
imknszl zerinde mutabkz. Ancak biz, insann
iki itibarla mtekellim olduunu sylyoruz: Biri,
ses ve harf itibariyledir. Dieri de, ses ve harf olmayan gMl kel&m itibareyleifo;
Gnl kelm, olgtmluk olduu ve sonradan olmadellet etmedii iin Allah (C.C.) hakknda
imknsz deildir. Bizim i$bt ettiimiz kelm da
^
2ten gnl
kelmdr.
phesiz ki asl sz
Kalplerdedir ancak
Lisan, kalp zerine
Dell eylemitir.?'
nitoin dile g^rdikleri hususlar, herkes tarafmdan bilinen apak hususlardr. Onlam ntta
109
olur kil
Eer
denilirse
bal bama
nefis
kelm ve gnl
Fakat insanlarn,
manalarn
fikir denilir.
gc
Mana ve
olan bilgilerdir.
tanzim edilmesi
denilir.
den l^k
niz.
l^hanp
tur
etmi
olursu-
nuz.
edilemez."
Yukardaki ifadelere kar cevaben deriz ki: Bizim kasdettiimiz fee^, bu^manalm eklenen bk matahmm,
nadr. Sz fela n^tmOTi*
smlarndan yalnz "Emir" sgasnda inceleyelim.
yte ki; bir efendinin hizmetisine: "Kalk" sz,
man^ dellet eden bir lafizdr. Onun nefsinde lafzm
-
hmm
mana kelmdr.
Bizim kelm (sz) diye isimlendirdiimiz ey;'
ilim4rate ve itikadlardan ayr bir cinsdir. Bu eit
kelmn, Allah (C.C.) haacmda sbit olmas imfnsz
dellet ettii
Harfle^
gelince;
Kadm kelm
lafz
ile
kasde-
gel-
mi
olup kelma dellet eden nesnelerdir. Her ne tatdar delleti zt olsa da dell, dellet edilen eyden ayrdr V0 omm sfat ile vasflanm saylmaz. Mesel,
Mm
gibi.
Zira o,
kadm yaratcya
somadajney^a ^mitir
ma
dellet eder.
kadm
kaym
.X
111
iksz durumlar
tm yle srakyai>i]iriz:
bs^^
<
^Hz* Musa
Aleyhisselm, Allah (C.C.)'n szn nasl iitti?^
Ses ve harfplarak
duydu? Eer ses ve harf olarak derseniz, o takdirde Allah (C.C.)'m szn
duymamtr. nk onun kelm harf ve ses deBirinci
1)
durum:
ildir.
1^ iis
Eer
iitmemi
ise,
harf
(C.C.)'tt'
kelmn
ile
nuza gelince; byle bir soru, "Nasl?" sorusunun nerede ve niin kullanldm bilmediinizden kaynaklamyor. Bunu anladmz zaman sprunuzun da muhl
olduunu anlayacaksmz.
yle ki; iitme bir eit duyudur. "Nasl iittin?"
Demd, ekerin tadm tatma duyusu ile nasl duydun?
Byle
cevabn ikna
edii ola-
soran kiiye bir para eker veririz, onu tatmasm ve tadm duymasm isteiiz sonra da yle deriz: "imdi sen ekerin tadn nasl duyduysan ben
de duydum." ekerin tam olarak tarifi ve ikna edici
cevab ancak budur.
a) Biri,
Dier
eker bulunmazsa veya eker olduu halde hastalk sebebiyle ekerden tad almazsa, o vakit yle deriz: "Sen baln tadn nasl
diydmsa, ben de ekerin tadm yle duydum,"
b)
112
Byle
cihetten
bir
cevap bir
ekerin kaliolmasdr.
bal ile
farkma ram^
Mrin de tath
Eer soran kiinin hibir eyden tad almad farzedilirse, onu ikna etmek mmkn deildir. '^AUah
nasl ijitti?'' Diye smm kii de
(&C^)'n
byledir. nk byle bir sorunun tatmin edici cevab, Allah (C.C.)'n kadm kelmn o kiiye duyurmaktr ki, buna da imkn yoktur. Zira bu husus, Hz,
Musa Aleyhisselm'a verUmitk. Ctattti<toydWMM
baka eylere benzetmek mmkn deildir.
Nitekim anadan doma sar olan biri, bize sesleri
diiydpmBmai sorsa, ona cevap veremeyiz? "Senin renkleri grdn gibF desek ve kulak duyusunu, gz duyusuna benzetsek bu yanl olur. Byle bir
durum, soruun muhl olduuna dellet edex,
tte bunun gibi Allah (CC.)'n ahi^e nasl gr^
lecei sorusunun cevab da kesin olarak muhaldir. "O
nasl bir varlktr?" demek, "tamdklarmzdan hante
k^um
1^
Md eyfe^n
hibiri
(C.C.)'m.
ztnn
inanmak
gerekir.
nk onun zt da kadmdir.
Ei ye
benzeri yoktur.
Ztnn
grlmesi, cisim ve
ne benzemedii gibi,
harflerin
ki:
"^Mlah
kelm imdiki zaman mdr? DeU inidir? Eer imdiki zaman ise, kadim
olan bir slft^ sonradn olan bir eye mml girmitir? Eer imdiki zaman deilse, o takdirde bu,
icm-i mmete aykrdr. nk Mushaf'a sayg
gsterilmesi hususunda mmetin ittifak vardr.
Hatta hadesden tahareti olmayan bir kimsenin
Mushafa el srmesi haram khnmtr. nk bu
duruno^ ancak onda Allah (C.C.)'m kelnuhm bu(C.C.)'n mushaflardaki
lunm^t^M dkdaydr."
Cevaben deriz ki: Allah (C.C.)' kelm Mushaflarda yazldr,
Gnllerde saklanmtr,
Dillerde okunur,
Kt,
mmm
ate lafzmn
min ztdr.
te
ile
114
ppekli k|mr.
nc durum: Bazlan
diyor
ki:
n^
Okumak (kraat)
c)
Kur'an
Okunan
olduu
herkes
ile
kaim olan
kadm kelmdr. Kraat, okumaya balayan kiinin fiilinde ibarettir. Kr'an ise, Allah (C.C.)'m kelmdaman nesne n^amc^ da kullanbr.
ilhisdlf.
Eer kendisinden bu mana kasdedilirse, o takdirde
mahlk deil, kadimdir. Selef-i Slibn, bu manay
Mwm
Eer "Kur'an"
(CO'm
115
kraattir.
sim
urcun (kuruyup yay gibi eilmi hurma salkunnm p) ekline dnd." (18)
Bz diyoruz ki: Kadm ismi, iki mana amsmda
"Nihayet o
(ay),
116
Kur'an ismi de ite byledir. Kraat (okumak) manas itibariyle sonradan n^ydana gelmi|tir. Fakat
okunan nesne itibariyle kadmdir.
Eer Kur'an'm iki mana arasnda mterek olduunu inkar ediyorsanz deriz ki, SeLef-i Slihin'in:
''Kur'an nmhUk deil, AllairiCC)
szleri, Kur'an lafzn "okunan nesne" manasnda
kuUandklarma dellet etmektedir. nk onlar kendi
kn:aatlnmn ve fiillerinin mahlk olduunu
kamdr"
sekw^
bilmektecrler.
mtr.
Resulullah (S.A.V.) de yle buyurmaktadu::
^J6\
jJj j ^^^^
na
izin
di."
'^it
izin verme**
(19)
manasm kullanl-
olmayacan
bum
Mma
yilerde eliki
5)
oldum ^fflffl^terlte
iitilen
ki:
"imdiki halde
(C.C.)'n
^ ^
'
'
delil
^0
'
E^
hih
118
eden
seslerdir.
Bu durumda kelm,
ile
delilleri delil
gs-
isimlendirmektir. Gerekte
119
X
BRNC
ilvet^
bim varhktrlar.
'Akcm yc^te vsr eden yce yaratcm ilfm sfotiyle "alim", Hayat sfatyle "canl", Kudret sfat
ile de "g yetirici" olduu grndeyiz. Btn sf^lmk dufum byledir.
Felsefeciler ve Mutezile, bunun nkn cihetine gitmilerdir. Onlara gre kadm, yalnzca bir olan ztdr.
Mteaddit kadm ztlarn varlym ileri srmek ciz
deildir. BtCh delille ilim, hayat ve Kudret sfatlan-
diri
dellet etmektedir.
nmh^ Qhx^ak
'
Ancak Mutezile, iki sfatm izahmda felsefecilerden aynlarak Allah (C.C.)*n "rade" sfatyle mrid
(isteyen) ve "kelm" sfat ile de mtekellim (konuan) olduunu kabul erimilerdir* Ne var ki onlar iradeyi, muhalsiz olarak yaratt ve kelm da canss^
cisminde yaratarak onunla mtekellim olduu kanaatndadrlar.
ile
tartmlardr.
120
Nitekim uyuyan bir kii de, harite mevcudiyeti olmayan fakat ekil olarak dimajpiMaL
feite
hlar grfe. Ve yine mevetdiyeti hnaj^ s^lea* iitir
ki, yanmdakiler bu sesleri duymazlar.
Bazan da korkun bir ses duyarak rpOTr, rahafsz
olur, korku iide^ uyanr.
Yine onlara gre peygamber, yksek mertebeli kii
olduundan onun temiz gnl uyankken de bir takm
hrika ekiller grmeye ve onlardan tanzim edilmi
o^^u
^oms
Bize g^
maksad,
koymaktn. Allah (C.C.)*m lim oldugrn desdekleyen, onun ilim sahibi olduu grn de desdeklemektedir.
sin delili ortaya
bir
rakm
121
re
ile
anlatrz.
Biri,
ilim ile
uzun
bir ifadedir.
Mesel deriz
ki:
"Bu
zt,
bir ifadedir.
Mesel yle
deriz:
ve
aya
izmeli
sahibi
olmasdr.
bilgilik de-
dir?
122
Felsefecileri susturmak islersen onlara sorar"Kadir" s:5mzn ifade ettii mana, "lim" s-
Yine
m:
zmzn
ifade ettii
mana
ile
dir?
^r: "i^mdr"
dir
derlerse,
a takdirce
Eer
arazlar
bilicidir, sz-
nzR ifade ettii mana ile, cevherleri bilicidir, sznztM ifede ettii nuraa ayn mdr? Deil mi^
dir?
Eer aym
ise, cevlieri
eitli
ise,
kelmlar ol^n
nk
bir
Bu durum
ciz olunca,
ztn kendisi
ile yeterli
Bu
takdirde
ise, felsefecilerin
ve Mutezile 'nin
ou ko-
Mm
vrid deildir #
Tdsilll
Wz inanmayz."
olarak
aklk
Sm
ya
bir
manaya
dellet et-
oluu
ile
mbir
edilmektedir.
biri "tefrt"e
biri
de
ve
rmm
yerini
tutmas
mmkn
ayn
gerekir. Hayat sfat ve dier ^ftk^ le^i de Myl^f
Yine sfatlarn da ztlardan baka olmas gerekir.
nk sfat ile mevsuf arasndaki bakalk, iki sfat
kudretten
eyle
ise,
bakasn bilmekten
ancak
taal-
duunu
ilgisi cihetiyle
gerektirmez.
'
Oysa
Ortada
tesin.
ki,
yz
Ya
da drdnc bir ihtimal icd etmek zorundaki, buna da imkn yoktur. Bizim tercih ettiimiz
kar ularla mukayese edildii zaman stnlk
mw,
Mutezle'ye gelince; Kudret ile rade arasnda aynm yapoalarna d^iniy<^uz ve diyoruz ki; kudret sfat olmadan kadir (g yetren) olmas ciz olsayd,
iradesiz murd (isteyen) olmas da ciz olurdu. nk
bu
ikisi
iki zdda
126
'
e^m
An^
takm
Eer
(CC)'u
eli,
yoktur.
2)
KNC HKM:
onunla
yle
edtace,
ki; delil,
AUah
h^u^m anU^Mlar,
(C.C.)'m
varlna
dellet
duuna
gibi
AUah (CC.)
limdir
ile
muM
O'nun zt
ile:
"Kelm,
kaimdir" szmz arasnda fark yoktur. Ve yine: "O, nfltd(;elln d^dir" szmz ile:
"Kelm, O'mm ^ta fle l^im
szmz a^asmda da fark yoktur.
Eer Kelm'm, O'nun z ile kaim olmadm
sylemek dopu ise^ O'mm mtekdlim olmadm
sylemek de doru olur. nk ikisi de ayn manay
ile
^W^
ifade etmektedir.
*
yaratldn
sylyorlar?
olmas efkiyorsa,
129
irade de byledir.
Bunun
Kelm'n
tld y6 iradenin de bir mahalde yaratld sylenirDeniliyor ki: Kelm, mahalsiz yaratlsayd ve irade ise bir mahalde yaratlsayd, bunun aksi aynen dz gilM olur4u. Ne var ki, mahlkatm iUd, iradeye
mth^
takdir etmeleri
mmkn olmamtr.
iin bir
mahal
tihk iradeden
sonm^
Oysa; zt, sonradan meydana gelenlere mahal klanlarn durumu, onlardan daha yakndr. nk iradenin, nudalsiz olarak bulunmasnm, zt ile kahn olmayan bir irade ile mud olnasmm ve hdis olan imdenin, iradesiz olarak neydana gelmesinin
ile
idrak edilin
3)
NC HKM:
l^ur. yle ki; sonradan olan bir varlm Allah (C.C.)'n zt ile kaim
olduu takdir edilip farzedilirse, ya vehim (kuruntu)^
gl
delil
hdisler bulu-
nacaktr.
Eer aarm,
bunckn
mun
k^di
mana
iindir.
Ztmdan ziyade
mana iin olmas btldr. nk farzedilen her ziyade mananm yokluunu takdir et^
mek mmkndr. Bundan da, sonradan meydana ger
lenlerin ebed olarak sonsuza doru devam edip git*
mesi lzm gelir ki, bu imkns2du^. yle ise ztmHi
bir
mmkn
deildir. Ezelde
rmgi
131
kabttl
ef^tem m^-
hal
olmasna benzer
kmdi zt
ki, ilelebed
devam
eder. Zira O,
Dier ladisler de
byledir.
Eer denilirse
ki:
"Bu
btldr. nk
gelmeden nce mmkn
oluu
delil,
ile
idi.
br vakte yksel-
olmas d-
nlemez.'^
(mwma)
dr.
Biz
ise,
bir
fiil
olduu-
'
"
diinden nce
k^
inMn^zdr.
Biz diyoruz ki; skt kadmdir. Gaflet de
kdimdir. Bunlann butlan (btl olmalar) dnlemez. Nitekim Ka^min yoklu^upn
delili daha ckice yuldanda geti.
mmkn olmad-
Eer denilirse ki: "Skt bir ey deildir ve o ancak kelmn yokluuna dellet eden Gaflet ise ilmin yokl^^Anil ve (^halete rcidir.
Ketem
olunca brey iptal olmaz. nk sadece Kadm olan zt mevcuttur ki, Bk (ebed)
unu sylemek gibidir. Ve yine sknun, a'rz olma-yp hareketin yokluu olduunu sylemek gibidir ki,
bu imknszdr. Onun kendiliinden imknsz olduuna ^llet eden del, buntm da imknsz olduuna
dellet eder.
Tartmac
taraflar
daha fazla bir mana ifade ettiini Uiraf edik *^kn**u, hareketin yokluimdMi iba-
sizlikten
yorlar.
ret sananlar,
edemezler.
zdd
rci
ay-
olur.
kadmin yok
olmayacam
ise,
yukarda daha
ie
anlatmtds:.
kalamas
aktr.
benzeri eyler gibi a'rzlar (belirtiler) oktur. Ancak tartmac taraf Allah (C.CO'm, bunlardan
hibirinin meydana gelmesine mahal oldnunn
sylemiyor. Tartmalar ancak zikrettiiniz yedi
sfat zerindedir. Hatta Hayat ve Kudret sfatlar
imm
nk
anda,
Allah (C.C.)
lemin bundan nce var olduunu bilmektedir.
var (dmad^
Ezelde bunu bUmi olsa lem
ilim ol^
iin bu bir ilim olmaz, ceMl olttfdba.
hdis bir sfattr.
bmm
135
da bu sz geerlidir.
radeye gelince; bunun da hdis olmas gerekir.
nk eer irade kadm olsayd, murd olunan eyin de munla beraber kadim olnuti gerekirdi. Zira Kudret ve rade ne zaman tamamlanr ve engeller kalkarsa, murd olunan eyin de derhl meydana gelmesi geritihr. Hibr en^ei olmakszn
murd, rade ve Kudretten nasl geriye kalabilir!
bu sebeple Mutezile, radenin mahalsiz ola-
te
olmulardr.
Keramiye gurubu da radenin, Allah (C.C.)'n
ztnda meydana geldii grne sahip oldular.
Kelm'a gelince; O, nasl kadim olabilir? nk mda ma^en haber vardr.
Ezelde
kail
^ ^
136
Ata-
ki sen
mukad-
&
nz yaratlmamt.
Allah (C.C.), emredilen ve nehyedilen (farzlar
ve haramlar) olmadan nce nasd emretmi ve nmi
yasak etmitir? Bu imknsz olunca ve onun emredici ve yasak edici olduu zorunlu olarak bilinince,
onun sonmdan mir (emredid)
nhi ^msik edici) olduu ke^ ofai^ bilinir. te Allh OC^^
hdislere mahal olmasnn manas budur.''
Yakandaki grlere kar cevaben deriz ki: Bu
sfattaki pheleri tahlU edip giderirsek, 0*nun
hdislere mahal olmasmm imknsz olduuna dair
bu phe sebebiyle gifflbnit^. Ancak, phe giderilince bu grn bo olduu gn gibi aa kacaktr.
yle
ki;
lm^^m bi^K&.
ilim
nin gerei olarak lemin sonradan var olacan ezelde bilmek, var olurken var olmakta olduunu bilmek
Bu
bilgi,
kendisi iin
gnein
bir bilgi
yaratlma-
mr.
Bu hsn,
tul'
(gnein
douu)
esnasndaki
hali
nedir?
la^,
tul'
mi
olur?
Yoksa bilme-
Bilmeyen
min,
biri
biri
masndan meydana
gelen
bakalk,
oalmas
sebebi
ile
oalabilir
ki!
zd
gemie ve gelecee izafetle meydana gelen durumlarn ihata ifade etmesi neden
imknsz olsun?
Cebm, Allah
unu
(C.C.)'m
matmatum
sonsuz oldu-
tnmak zorundadr. O halde bir Umin, bir bilinetim hlk^m ^lattui^ e^^sini mml uzdc gMit!
bilgi
138
malm
(bilinme-
yen) olacaktr.
ne ak olmas
olan) bilmemesi ciz olursa, ztma zd hdisleri bilmemesinin ciz olmas daha uygun olur.
malto (bilinen) ise, ya
ba itaa^mhf
olur ve bu ilim de sonu gelmeyen baka ilimlere muhta olur ki, bu mmkn deildir. Yahut da o ilmin
kendisi ile hem hdisi ve hem de hdise (sonrackn
ba^
oliana)
dr olan
bilgiyi bilir.
deiik malma
iki
taalluk
rekir.
Oyle
birlemeden ve deiiklikten
aya olmakla
beraber bir
malmun hallerine
taalluk et-
gideceini ve kadm
(ezel) ira-
olmadn
meyd^ jpM^
halinde ztmda
139
Aler*
yaratmay
ile
zaman lemin
Ona cevaben
denilir ki:
icd
ibarettir.
Bu
bir
a) Sesin,
Allah (C.C.)'m zt
ile
kaim
imknszdr.
b) Kn (l) sz de McUstir. Eer ona Kn (ol)
emri verilmeden nce hdis ol<ta ise (meydana geldiyhdis
se) Alem de kendisine kn (ol) denmeden nce
Eer kn
(ol)
h^M^inad^B^
nmtna
meydana gelebilsm!
Eer varlk halinde
ye:
e-
et
de
AUah (C.C.)'m,
^^'nun an,
demesidir
bir
(ol)
ayetlere dayanarak
kelmm, kadm
(ezel) ol-
Kelm,
ses olarak
grmeleri,
141
Lafz, durumlarn deimesi ile deiir. Fakat Allah (C.C.)'^ zt ile kaim olan mana de^pez* Bu
mananm hakikati, belli v*itte Hz. Nuh'un gnderilmesinden ibaret olan ve haber verene taalluk eden bir
haber olmasdr ki, daha nce ilim konusunda gOtii
deildir.
malm olduu
farzedilirse,
e^
142
nz."
Cevaben deriz
taya
kmtr,
ki:
ftize
Bu hususda
eitli
grler
taraf, iki
or-
yl
^tes ile ilgili meis^dk. Yam bir yan wmm fle^ dier yan da lgat bakmndan isim koyulmas ile ilgilidir.
udur
ki;
Onlar, g yetirileni olmayan g yetireni yadrgamyorlar ve diyorlar ki; G yetiren, var olan deil,
bilineni
ve takdir olunan
Amir
gerektirir.
Oysa
ki,
mm^
O, ezelde
Hay^
(diri)dir.
Alim (bilen)dir,
Kadir (g y6tir^)dfar.
Semi' (iiten)dir,
Basr (grpn)dir,
Mt^l^sUni (konuan)^^
Ufld (dileyen)dir,
Fiillerden tretilmi
(yaratan),
giM
Rzk (rzk
veren),
(zillete
Hlk
dren)
madklan hakknda
perdeleri
ihtilf dilmitir.
kaldmlnpa
ihtilfn
Oysa
ki,
phe
kar.
ve yokluun
Yine Vhid
gibi ki,
isim de
varla ve
w ebed olarak
ihtiya-
gerek*^
tir.
Varla
kmm,
fatlarn kadm
oluuna
itikad edenlerin
yannda
ezel
la
Biri,
Di^i
ise^
bir
fiil
keskindir.
manas, kesme
sfatntin
km tmvm olmas^.
Klcn
Uribuesilf benzer.
iin
olsa, ztta
bulunmayan
ka-
cak deildi,
Eyl^ anlalyc: d,
bu
manay kasdetmitir.
Yine HKk ismi ezelde
nk O,
gerekten var
idi
ikin-
diyen de
oluyor.
146.
NC TEMEL ESAS
Bu blm,
Bu blmde
dmsmz:
zerinde
1)
klmamas caizdir.
2) G yetiremedikleri eyi kullarma
teklif et^
mesi cizdir.
3)
Karlksz
etmesi cizdir.
4)
gzet-
deil, eriat
iledir.
be^me yahut beenmeme elhiyeti, loabul etme yaetmeme selhiyeti veyahutta teklif selhiyeti olup
olmad hakknda sz uzatlmtr. Tabii yamhnalar
hut
147
'
mamla^.
Her eyden nce alt lafzn manasn iyi kavramak
gerekir. Bu lafzlar unlardr: Ycib, Hasen, Kabih,
Abes, S^eh, HUoaett
imdi sr ile todann aklamdlarma geelim:
Kadm varla
Yaplmas, terk
"O
Vcibdir" denilir.
edilm^inden sta olsmyan bir flia Vcib diye
isimlendirilmeyecei a&rdr. ncelik yoluyla stn
olursa yine ona Vcib denmez. Vcib, ilenmesi zel
surette tercih edilmi olan fiildir.
lUk olunarak:
Bam
yaplmamasmu zarar
getirecei bilindiveya zannedildii halde bulunur. O zarar, ya dnyada pein, yahut ahirete ertelenmi olur.
fiil,
ve
Fiilin
mana olarak
tercih ynlerinin
aklen
bu ksmlara aynknas,
sabittir.
Diyoruz ki: Kendisinde zarar bulunan ve yaplmasyla zarann kaldrlaca mlhaza edilen bir fiile
Vdb denmeyecei malmdur. Meseli susaym bir
kii, hemen su imezse basit bir zarar grr d, ime
fiilinin ona Vcib olduu sylenemez.
Kendisinde zarar bulunmayan ve yaplmasnda
fayda umulan bir fe de Vidh denmeyecei yine
malmdur.
Ticaret, para kazanma ve nafile ibadetlerde fayda
vardr fdcat Vdb denilmez. Vcib ismine mahsus
olan
Eer
sa o
bulunan fiildir.
bu zarar ahiretle olup eriat yolu ile biliniyor-
fiil,
fiili
ancak terkinde
Bm&n
Bu
da,
mas manasdr.
Mesel deriz
ki:
v^i
zddmn
asm lafznn manasm aklamak iin deriz ki, fail hakknda fiil ksma ayrlr:
maksadna uygun olan fiil,
kincisi, Maksad ile ekimeyen fiil,
ncs
yaplnasmda veya y^lmam^mda
Birincisi,
149
f iin
hei^gi
bir
gaye olmayan
fiildir. Fiilin
bu
gel-
mescur.
Filin
denir.
limesidir.
de) Abes,
kili
nilir.
Aslnda faydasz
fiil
fiile
demektir.
Ab^ fiini fiUne bis denir. Bazan da aym manay ifade ^in sefih denir.
Fiil eer ahslardan birine uygun
olup brne
ol-
fiile birisi
Imm
m%m
nh
n ve
anlalmtr.
eyin Zeyd hakknda hasen ve Amr
hiddete kabih olMfa^if^ bir ssdB^^k^. hl^
cak Zeyd hakknda siyah olan bir eyin, Amr hakkn-^
da beyaz olmas ciz deildir. dc renkler izaf vayle
ise, bir
sflardan deildirler.
Bazlar da
1^ V
"Zamana
kar
o,
W smturma
ve dd^inne
olmad
lmm
mm
vaaz.
h) Hikmet:
Biri,
i-
ve inee mndsarmm dzemne dair ka^^iedil^ gayenin tamamlanmas iin ne ekilde ohnalar gerektii
ile ilgili hkmdr. Dieri de, bu manaya tertip ve
lerin
ince mana-
bir
km verebilir.
152
Bazai bir
olduu
fiilin,
sylenir.
Bunun
sebebi de o
fiilin, .teadi
mak-
m^i^m t^azinin
verir.
Yanlmasnn
sebebi, irkinlii o
ieMnin
eyin ztna
kayna
iza-
b^fkalanna ve
Bu
gibi hallerde
hkmn
genelletirmesi, ndir
ktleyegelmitir.
Eitim ve slah
153
ayrld
3)
mt^dir.
o nesneye yakn olacan zanneder ve zel durumun daima genel duruma yakn olduunu fakat genel
rette
durumun,
mmsL yakm
oJtoasi
gerekmediini
anlayamaz.
Mesel, ylan tarafndan zehirlenen bir kiinin, ka^kM iptm korkmgu sylenir. Bunun sebebi de,
nk
am
da vardr.
Mesel, irkin olduklan iin Hindlere Vfe Zendlere
taklan isimler, insan tabiatn etkiler. Trklerin ve
Rumlann en gzdine bu isim taklsa, tiksinti uyand.bitiik
rr. nk irkinlik vehmini bu isme yafcp
olarak duymutur ki, o ismi duyunca isimlendirilen
nemenin de kkin olacam zanneder ve ona gre h-
154
i*
Bu gibi yanlmalar aklen gayet ak olmakla berabmUard^ gaflet etmemek gerekir. nk halkn
ve fiillerinde atlganlk ve ekingenlikleri
vehim ve kuruntulara tbidir.
sz, inan
bu
gibi
Kuruntulara
lah
kaplmayp akla
(CO'n emi
lara,
Hakk' hak
iin onlara
olarak gstorir ve
Hd'a sarbdafi
verir.
Eer itikad meklerde bir deneme yapm<ak iitseli Mnt^e'cto avam bir kiinin anlaym uygun
makul bir mesele anlat, onu derhal kabul edecektir.
Ama bu grn E'ari mezhebine ait olduunu sytedipn vakit, E'ari'ye kar$L kt zaa beslediinden
dolay az nce sdik etdi s^Med bu k^ yalanlamaya alacaktr. nk ocukluundan beri E'ari
mezhebinin kt olduu kendisine alanmtr.
Yine E'ar'den avam bir kiimn anlamna uygun
makul bir mesele anlat, o da dertial kabul edecektir. O
meselenin Mutezile mezhebine mensup bir kiinin sz olduunu syle. Az nce tasdik ettii eyi bu kez
iMn bulacak ve yalmlmiaya alaad^tir.
Ben, bunlar sadece avamn tabiatdr demiyorum,
ilim kisvesine
brnm
ou da bu tabiattadu*.
grdla kiilerin
nk onlar da avam gU)i takolarak
lidcidirler.
Ne var ki avam
olanlar sadece
mezhebi
taklid eder-
le. Onlar ise mezhep taklidine ilave olarak delil taklidini de eklemilerdir.
Byle kiiler gerekte Hakk' deil, taklid yolu ile
155
eye
nesel, silah
zoru ile kfre zorlanan kii, lisanen kuMr kelimesini sylemesine er'an izin verilmi olmasna ramen lme raz olmas ve kfr kelimesini azma
saybutr.
rettiiniz
rekir."
manalardan baka
bir
zer.
yle
ki; din
inanc olmayan kiinin kurtarma cihetini tercih etmesi, insanm merhametinin icabdr. Onun
bu tabiattan
aynimaffl imknszdr.
ayn
Kendisinin
felkete
uradn
farzedecek,
bakasmn onu
baka
farzedilse, yine
nsan
lk di^.
Bu
ki:
uradm
Leyl'nn diyarna
ptm gh duvar
Ve gah bu duvar
157
ve-
onm
baka-
Tatt tHFO'
hatel^riardir
yaratlmlardr. Mesel,
le^etli bir
yemek hayal
bir insan
etse,
hatrlama yolu
hemen
ile
az sulanr. Bu
da ineme iirie kolay latme ol oynamakla vaafeli bulunan salyann tahayyl yolu ile akmas iin Alkuvvete itaat etmekle
lah (C.C.)'m mde
meydana gelir. nk bu kuvvet, hay^ kurmakla da
kld
158
olduu
iia
yahut
bir
m^ ktluyit]!.
vehme yardm etsin, ister etmesin bu ve
buna benzer durumlar, fiilin iki yanndan birini dierine tercih sebebinde yaniimanm kaynadr.
Kfr sz sylemee gelince; ikim olan bir ey,
Ak,
ister
aslnda
irkindir.
banda
olan bir
ma
de, dinde
karlk vg
beklemesidir.
BRNC
yaratmas c&zdir.
iin
yaratm
Yaratm
ise,
deildir.
klm
akladmz
terk edenin
olma-
sdr.
Allah (C.C.) haldunda zdim d{tolemes. Yalatma ve mkellef klmann terkinden de muhl lzm
gelmez. Ancak byle bir terkin, ilm-i ezelde irade ile
geen hususa aykm bir durum getirecei, sytoirse
bu gerektir. nk iradenin mevcut olduu veya il-
iin<Ur/'
Cevaben deriz
ki: Sizin;
"halkn menfaati
iin-
iin faydalar
olduunu
ba^mmn
kuu
olayd
u ku
Bu tip
evliyann
szleridir.
y temenni etmilerdir.
Ke^e
Akl banda
MO^ ite faj^ ol-
hikmetini aAiyadbs^dim!
mkelM
MmM
Teklifin
Eer
hak kazramak
sureti
ile
Cevaben deriz
ki:
alalm
mak, talanm
maktan daha evlMr.
snsm-
Keke
Ve
yine
keke
Hakkim
nimetioden ve
fazl-u keremuidm tmka bta- kayna
^Qxhr?
Btnyle akim gerei olan huylardan synim olmaktan Allah (C.C.)'a smnz.
MESELE: Biz Mdm eiy^msi ki, Al3)
lah (C.C.) kullarna g yetirdikleri eyi de, yetiremedikleri eyi de ykleyebilir.
Mutezile ise bu gre kar kfffak g yetirile-
KNC
dr.
klnandr.
aa seviyede
ise,
seviye-
denilir.
deitike bu
isimler de
kndr.
teklif lafzdir.
Bu
tak-
Allah (C.C.) maksadlardan mnezzehdir. Ama insana gelince; akll ve mazbut bir insann, g yetirile-
bir
kuttiBr
Eer
denilirse ki:
Ancak
ey AVUh (C,C.)
"G yetirMemeyen
bir
eyin
ey abesdir.
Onda
bir fayda
Eb
Cehil'e de
iman
yeceini de haber
dnlemez.
v&cdi,
etnretti.
Daha
mtm bunu
ey abesdir
dernek^ ibio^nin tekrarmdan ba^ bir ey deildir.
nk %to^' l*a ile, faymm lan \m eyin l^^dildiini aklam bulunuyoruz.
Eer baka bir mana kasdediiiyorsa, o mana da
b) kincisi: Kendisinde fayda
olmayan
mehldr.
ncs: Abes, Allah (C.C.) hakknda dnlemez iddiasdr ki, bu iddiaya hile karmtr.
nk ^hnda abes, faydalara konu olan kiiden sdr
olan faydasz fiilI^:tBr.
yle ise, faydalara maruz olmayan bir kimseyi bu
isim ile adlandrmak, hakikatle ilgisi olmayan mecaz
c)
bir ifadedir.
Bu, aalan sallayan rzgr gibidir ki, aalan sallamada rzgr iin bir fayda yoktur.
Yahut yle diyen adamn szne benzer: "Duvar
165
mm
olur-
dir.
Konuyu
biraz aahm;
malmun
(bilinenin)
zdd
larm iman etmelm l^dOermto beklrairdi!" derse akl inkr etmi oluir.
Her frka, emre boyun eme tasavvur edilmeksizin,
emrin tasavvur edildiim sylemek ^^romladr. maum, g yetirileri bir ey olduunu ve kfirin de iman
etmeye kudreti olduunu sylemek meseleyi halletmez.
Bizim kabul atiimiz esasa gre, fiilden nce
kudret yoctur. Kfirlerin kudreti, ancak kendilerinden
sdr olan kfre yetmitir.
Mutezile'ye gre, kudretin bulunmas imknsz
deildir. Ancak I^det, g yetirilen nesnenin meydana gelmesi iin yeterli olmayp bunun irade gibi ve
baka artlan vardr. artlardan biri de Allah 'm ilminm, cehle (bilgisklit) dnmemesidir.
166
o,
olur!
3)
NC MESELE:
mayan
bir
canly
m & sevap
ol-
incitmeye kadir
ruz.
M mvvm ^m^mMm
lzm gelir*
Bazlar da onlarn ruhlarnn tenash denilen reankamasyon (ruh gm) yolu ile baka bedenlere
alaaaldm ve elaikkd aoya karfi:^, tad <byduklan
grne sahip olmulardr. Bu fikirlmn bozukluu
neticesi
aikrdr.
Biz diyoruz ki; su ilemekten uzak olan hayvan,
ocuk ve
ia^bneain g yetilen hk ey olduhis ve mahede ile bilinmektedir.
Har ve sevabn bu durumda Allah (C.C.) zerine
Vcib olduu iddiasna gelince; bu, vacibin manas
bahrine ^^r. Allah (C.C.) hayania ^cibin
imknsz olduu aka belli olmutur. Eer vcibi
drdnc bir mana e aklamaya kalkrlarsa bu, an^
ise
Mi^
Eer
Mdm
Eer
denilirse ki:
(C.C.)'m zlim
"Byle bir
olmasn
durum
Allah
gerektirir. Oysa, Allah
uzaklatrlmtr.
Zulm, fiili bakaun mlkne tesadf etmesi
mitokn oim kiiden tos^vvur olunur. Byle im fiil,
Allah (C.C.) hakkmda dnlemez.
Ya da zulm, emir kulu olmas mmkn olan kiiden tasavvur olunur ki. Onun fiili, bakasmn emrine
(C.C.)dan
iBuhalif olur,
168
DRDRC MESELE:
klmaktadrlar.
gMpn ^
eder.
Allah (C.C.)'n
fiillerinden bir
rnek zikredelim
ki,
olarak ld
ncs
rak ld.
dr:
Mslman ocuk
-
der
ki:
^nm aa drdn?
169
verir:
itaat etti.
blu -
bdm^m
Bildim
Bana
itaat
sen
ki,
blua
etmeyecek ve
Cennetteki bu
erseydin si olacaktn.
azabma urayacaktn.
Byle
Hr.
5)
bir
BENC
ftfflfSELE:
ddia edijKmz
170
ki,
Allah
(mecbur) deildir.
Dilerse sevap verir,
Dilerse azab eder.
Dilerse hemen yok eder ve nuderde dirilo^^
Dilerse btn kfirleri affeder,
Dilerse btn m'minlere azab eder.
Esas^ btn bunlar, ne in^nszdr ve ne de
Ulhiyet stfatlanncten biri ile tezad tekil eder. i^
O, kendi mlknde ve kendi kullar zerinde tasartuf
sahibidir. Sevap ise ayn bir fiildir. Sevabm vcib oltine vcib
'
Bu kelimede
yoktur.
Eer
sevaptan
baka
bir
mana
kasdediliyorsa onu
Eer denilirse
ber
teklifte
ki:
^^vaba g
yetirmekle bera-
irkin-
dir."
Eer bu
ile mkellef kedisinin maksadma
aykr olduum kadediyorsanz, bu herkese kabul
Fakat mkellefe gre irkin olan nedir? Niin o
yapmaktan kamhr? zellikle gzellik ve ikin-
edilir.
fiili
171
fi
zerine
halde sevaba
kar
yeni bir
kr ve
yeni bir
kre
gid^ ve yaratc
hakk
ile
ebed olarak
ile
bal
dnlemez.
Bundum ^ha ^tti grten de vardr. yle ki| 1^
kfire ebed olarak azb etmesinin, hatta byk gnah
ileyen ve tevbesiz len her kiiyi de cehennemde
ebed
tutmasnm Allah
olduunu
sylemilerdir.
Byle bir ey keremi, mrvveti, akl, deti, eriat ve btn ileri bilmemektir.
Biz diyoruz ki; akl ve gelenekler, affetme ve balamann, cezalandrma ve intikamdan daha stn
olduunu gstermektedir. Cemiyet affedeni, intikam
alandan daha ok vmekte ve takdir etmektedir.
ve ^mn ms kWiIene{Ur!
Hl byle iken^
172
kiM^ oirm
^}ebiyle zam gree bir kii hakkmda durum byle olunca, ulhiyet ve yceliine
kar kfr ve imanm, tat ve isyanm eit olduu Allah (C.C.) hakkmda nice olmaldr!
Bir uda hk kelime ile meydma gelen isyan kar^
lnda cezalandrma cihetine gitmeyi ve cezann
ebed olmasn nasl gzel bulabiliyor! Gzel bulmada
mamen zddua
irkin
rz.
hp takdir edilir.
fayda yoksa,
gemi fiili surf ceza olsun diye cezalandnnak kabih
(irkin)dir. nk imnsi ne
vercae, ne de bakasna bir fayda vardr. Ancak suu ileyene bir eziyet
sz konusudur. Ezay ondan defetmek ise basen (gait bir
zeldir.
Cezalandrmada
olsayd ceza gzel olurdu. Halbuki fayda yoktur. Zaman gemi ve faydas
bir fayda
^b^^
kmp fkelenmi ise, flce^idrye ^kenin^dehlmesi, onu acsn findirir. Su ley^ cni her ne suie
retle olursa
Bu yol, ldn ncricsaalm ve fkenm gaUp obuastekil etse bile nisbeten daha makul bir yoldur. Fakat verilen ceza, gelecee ait bir menfaata taalluk etmiyorsa ye incinen kimsenin de yaranna deilm, onu vcib tetodk^ iddnliin en bydr.
Bu sz, cezasz brakmanm en byk irkinlik olduunu sylemekten daha uygundur. Esasen yukarda
na
delil
zikredilen
zehdir.
icb
ettirir.
Eer
imdi ve
bu akim hkm
vcib olmakla
fayda
yoktur dersenis^
^^etin hkmdr. nk akl, faydasK olan eyi emr^ez. Faydalardan hl olan bir ey abesdir. Eer bir fayda varsa, bu fayda ya Cenab- Hakk'm kendisine rci olacak, yahut kula rc olacaktr.
Faydann Allah
^
(C.C,)'a rc
174
ileride hibir
olaca (dnecei)
ayet kula
rc olursa,
yat
nankrlkte bulunura cezalandrlacan dnr. kre kar ceza vermesinin ciz (muhtemel)
Cevaben deriz ki: Biz akln tabiatmn, vehmedilen veya malm ota radardan saknmay l^vik ettiini inl*^ ^eyfz. #yte bir ^ifc^ *fmb*^^ ^rilmesinde bir mni yoktur. nk tabirler, unun veya bunun tekelinde deildir. Ancak sylenen s^, se-
ve
incinir.
Her
iki
husus da
Belki de bunun
zdd
iki cihetten
kr c^salandacam dnn
a) Birincisi, kul
ehvet
ile
donatlm
olarak yara-
tlnutr. Onun kr ile raegul olmas, fikri yormak ve kendisini dnya zevklerinden alkoymaktr.
Belki de istenen ey, kendi nefsinin lezzet ald eylerle megul olmas, Allah (C.C.)'n nimetlerinden
yet^ kadar faydalanmas ve Allah (C.)'a
fayolmayan kttr fle nedni yrmammh^- Bu ihtimal daha kuvvetlidir.
&m
na
fiillerini
vkf olmay
ve
fiillerindeki
srlarn
istemektedir.
zd
olan bir
takm
kuruntulardan
meydana kmtr.
176
iba^ oMufu
atmann anlaslnuu,
akilli gerei olmazsa, bu durum peygambere uymamay gerektirir. nk eer peygamber mucize
getirir de: "Mucizeme bakm, ibaretle dnn!"
d^^ muhats^p diyebiUr ki; aratrma ve dnme
denilirse ki: ^^Vcib
asla
Cevaben deriz
ki:
mek iin fiil tarafnn terk edilme tarafna tercih edil:p^k 'Tcttb"un mw^ bu oLmGS^ ^^mAcib" de
fer^T aim ter. da AHah <C;C *t. Zira o, eer
azab, mucizeye bakmann ve dnmenin terk edilmesine balarsa,
fiili
Pey^mber (SA.V.)'m
mud^^ bakm?m
ve
dnmenin vcib olduu sznn manas, azbm fiile yahut fiilin terkine balanmasmda Allah (C.C.)'m
olmasdr.
Terkediloi; vcbun kendisi deil, onu
tercih edici
Mhm dhe-
tidir.
mu
177
fadr.
Allah
bunlardan
Bunun
di etm^Eleckr.
Doktor ona der ki: '*u ibsa kullanma, nk o,
canllar helak eden bir zehirdir. Sen bu szmn
doruluunu syle anlayabilirsin; onu bir kediye
Bunu da tecbe
ile
renebilirsin.
Onu iersin
ve
iyileirsin.
unu
da belirteyim
senin iyilemende ya da
bir kazancm yoktur. Beni
ki;
"Bunu yapmam akl ile miYoksa senin sznle midir? Bunu kendi ak-
Eer
dir?
olur,
dcdtora
bk zarar gelmez.
te Peygamb^ (S-A^VOl) durumu da bunun giAllah (C.C.) op/haber vermitir ki; tatta ifa
vardr, isyaada ise dert;^ardr.4nanda muttuluk v^du* kM& ise helk yfkrdbr.
Yine haber veritir ki; O, lemlerden mstanidir. Onlar ister mutlu olsunlar^ster.be^dbs^Hilunlar^
bidir.
kendisini hi rgialamaz.
ci)
vdb olur."
Ce^toh tfea^ M Mn jtsemTmdm kapall giderecek olan hakikat udur ki; vcb daha nce aklandzerine
zere
fiilde bir
eit tercihten
ibarettir.
Tercih eden
AUah t&C.)d]r.
ise
Akl
nn
ise,
aletidir.
sebebidir.
lehinde olmaldr.
mi^.
cihi
tiyle anlar.
Peygamber
Peygamber doruluu
Mtt^ese ise ancak kendisine
mucizelerle
aa
kar,
baklp dnld
va-
Dnce
de akl iledir.
manalar bylece aklanm oldu.
lim Mzi^da ch^u olan deyilerr^
te
"Vcb" manas
imdi
gele-
stnlktr.
Peygamberin doruluunu
YEDNC MESELE:
aklamtk.
Berhine
ise,
mulardu".
delile
180
gelince;
Allah
(C.C.)
mtekellim (konuan)
olduu ve
kadir
mtr. Bu
olduunu
olmad anlal-:
gsterir.
^hm
gmb^d^
Bunun
irkinliini ve ztnda
muhl (imknsz) olduunu anlamak zarur deildir. Ancak onlarn phelerinin sebeplerini aklamak gerekir.
Bu meyanda phe v&^dtr.
a) Birincisi: ayet peygamber (S.A.V.) akllarn
gerektirdii eyle gnderilmi olursa, akllar mstani
olur "m peygBm\m gaderihnesi de abes olur. Bu ise
Allah (C.C.) hakkmda muhaldir (imknszdr.)
181
olur.
'
ci
^m^^l
sud edicidir!
Belki de Allah (C.C). peygamberin sz ile bizi
tuzaa drmek ve helke srklemek istemitir!
nk saptirma size gre imknsz d^Udir. nk
aM gzel saymaz ve irkin saymaz. Akln irkin sa-
ylmas
pirak Mutesfle
ile
gerekli (dan
yorlar ki;
ile
mcadele etmede
eer
aldatma kt bir
182
ey
di-
(drtsayd pey-
doruluu
gamberin
asla
anlalmazd^ve^onun sa^T?
rif
Nitekim ilalarn
maz ama
zelliklerini tdn
bama
anlaya-
sz dinler,
hastal ve
tedavi]
lamma^
doktorun^'Sdi^iden yararlanr.
sylediini de hal ve hareketlerinden
Doktorun doru
anlar.
doru
deildir.
nk akl ahiplemden
hibiri, sih-
As'y
y^ e^rtt^^,
"
Denizi yamiaya,
doma
mucize arasnda
Allah iin olam
belirtelim.ki, sihirle
oinmdm
syleyen kitnse,
olan ve g yetirilen her fiilin sihir yolu ile tahsil edilmesinin mmkn olduunu iddia ediyorsa, bu iddiaKtk
Ya da
olmad
iki fiil
arasnda bk
sytm y^ifmm,
sihir
dn aratrmak
Hea:
gerekiyor.
olursa,
tasdik
hsl olmz.
Allah (C.C)'a
pheye dld
mptm"
ifade edili-
yor.
Buna
kar
Pey^pber
(S.A.V.)'in
den
teJi
p^yfunberliin
manasm
ve dellet ynn
m hosusknnda kendisme
rettiini sylese,
itaat
iddiasnn
O kimse dese ki: "Ey Kral! Eer ben idlUmda doru isem, adetin hilfna olarak tahtnm
Mnde pepee defa ayaa kalkp tekrar oturdelil istenir.
mak
orada bulunanlarda
ke$ftEi
184
Mr taMt hsl
olur.
Eer
hsl olur.
grseler ve O'nun:
Bu benim Peygamberimdir.
Si-
artmadna,
mutluluu bedbahtlk ve bedbahtl mutluluk olarak bildirmediine dair ^ze kim gvm va'ebilir?
Akln takbihini (irkin saymasm) kabd etmedfte
bu imknsz deildir. Hatta Allah, peygamber gndermese ve bizzat kendisi aka: Sizin kurtuluunuz oruta, namazda ve zekttadr. Helkiniz de
onlar terk etmededir, dese biz onun doru sylediini ne ile biUriz? Belki de bizi ayartmak ve helk
etmek istemektedir! nk sizin grnze greyalann bizzat kendisi kabih (irkin) deildir. irkin olsa bile irkin ve zulm olann Allah (C.C.)
hakknda imknsz olmad grndesiniz. Hatta
onda bt mahlkatm hel^ olsa bile."
185
Cevaben dem kU Halk, yalandan yana emniyettedir. nk yalan, sucak sz si^temekle olur. Alld
(C,C.)'h kelm ise, ses ve harf deildir k, ona
sahtekrlk ve hile buluabilsin. O ancak Allah
z ile kaim olan bir maaa^.
(G.C.)'m
fesahm da bildii bir eye 4ak nu^ittl^ ken<tt^i{^
gisine uygun olarak zt ile kaim olur. Bunda yalan
dfimlemez. Allah (C.C.) hakkmda da durum byledir ve nefis kdUbBi (gtiU sesi) hakkmda y^an
km
imknszdr.
Bylece
olduu
olaanst
Mr
fiil
yaratma
ile olur.
Bu da
Kendisinde meydan (^uma davas yoksa, olaa.flst olan byle bir fiilin, bir fskm elinden z^hur etmesi de cizdir (mmkndr,) nk aslnda o, g
yetirilendir.
En dorusunu Allah
(C.C.)
'1
187
bilir.
dr:
Birinci blm. Peygamberimiz Hz.
Muhammed
kndadr.
kinci blm, Peygamber (S.A.V.)'in bildirdii
Hair, Neir, Srat, Mizan ve Kabir azabnn hak olduhakkmdadu:. Bu blmde bir mukaddime ve iki fa
sd vardr.
h vardu*.
imdi bu blmlerin izahna geelim:
BRNC BLM
Bu blm Hz. Muhammed
beri^ ludundadr,
ni
(S.A.VO'in Peygam-
BRNC
Iran hkmdarma,
Bizans kralna,
kxalma ve daha to^dr tnM^M krallanfta
eliler gndererek onlan islma davet etmitir. Bu hu-
Msr
tevtr yolu
gurubun iddias
sus,
ile
O halde bu
bo ve elikilerle doludur.
2)
Musa Aleyhisselm'dan
baka
gurup, Hz.
peygamber
gelmeyecei grne saplandlar ve Hz. Muhamm0d ~(SA.V.)'iii^ahsm, doruluum ve muciplerine bakmakszm onun peygamberlik davasm reddettisonra
bir
ler.
ile
de inkr etttl^.
Bunlara kar nce Hz. sa Aleyhisselm'm peygamberliini isbt etmek gerekir. nk belki de onlann ad^kaKur'a mudzedni anJayabitecek kapasitede deild-!
dan
doma
Ama
le
doruluunu sbt eden kii ile, As^y ylana evirerek doruluunu isbt edeu kii arasnda ayrm
yapmaya^ sevk ed^ seb^ mdir?"
Bu mm karsmda asla bir k yolu bulamazlar.
189
dcti e^^r M
^.
.it-:'
baz dinsizlerin anlayma gre, gya Hz Musa Aleyhindim yle denitir: "Gld^
b) kincisi de,
smsk
sanln."
ve yer durduka benim dinime
Ve yine yle demitir: ^^Ben peygamberlerin so-
nanemyam."
imdi bu pheler ttz^inde bintz dmalmt:
phenin btl oluu. Neshin (hkmsz
brakoanm) anlalmas ile salanacaktr. Nesih, deBirinci
vam
mmmm
unu bilir.
dm^a
imdi
lataya
kan
yeni bir
^pmk
190
vinmcizdir.^v
^U
dellet
:
Hz.
1^ etmeleri mfl^n
dialarmda
Oysa, Hz.
Musa zama-
inansalard bu id-
olallir<til
gerekleri inkrdr.
bunun
iki
ynden
bo
ve
grii)bhekiedir.
Isa
husus doru olsayd, Hz.
leyhisselm'm elinden mucize kmazd. nk
mucize, zorunlu olarak tasdiktir. Allah (C.C.): "Ben
peygamberlerin sonuncusuyum" diyen Hz. Mu^'y tasdik etrigi halde nasl olur da Musa.
ettikleri
Aleyhisseln^il^^b edeni
191
d^^M
Hz
sa
MusaMan ke^^
Oysa, islm
eriatn
mmkn
o^yd
kar
sabit olunca
isbt ederiz.
NC FIRKA:
dir.
192
Hz.
mucize
Muhatmed
(SA.VO'in feygiroterliinin
yol var^r
a) Birinci yol, Kur^at mucizesini he srmdctir.
yle ki; mucize, peygamberin doruluunun almeti
olarak meydan okuma eklinde olan ve halkm kar
ite
isbtmda
*
gelmekte &:k ldvsdukkr bir fiildir;
Kur'an'n, gzel sz sylemeye dkn olan ve
przsz sylemenin zirvesine trmanan Araplara
meydan okuduu mteva^ Ur M^r;
meydan oku-
airler
sra-
Putper^t Araplarm
dinlerini,
mallann, canlarm
Kar gelmeye glerinin yetmedii de bir gereknk bely bandan savmaya gc yeten bir
kimsenin, onu defetmeye almas, alkanlm geretir.
idir.
193
ledir?"
kabildendir.
>
sylenen bu gibi
ap kalm-
194
Eer
sz dizisi
ile
nlemek,
gc
ile
Ahlm
nim doruluumun
^anm
yaptmu
doru olduu
sabit
olur.
Bunlar zorunlu olarak bilinen hususlardr. Hristiyanlar bu apak meselelerden birini inkr etseler, ayey Hzv Isa Aleyhis^lm'm mucizeleri hsdahda
195
d vrid
b)
olur.
lerden bir
Dilsizin dileghnesi,
b^
E^ d^lise
iti-
mmn
pheye dmez.
rivayetlerle,
olmadm,
196
yannda
'
KNC BLM
'
Bu blm, eriatn
una
hakkmdadr.
blm, bir mufeadinie ve iM tasudloft s^tl^
tir. imdi bunlarn izahna geelim:
Zorunlu olarak bilinmeyen meseleler ya szfaki deliU ik, ya srf ^at deUli ile yahut
da hem akl ve hem de eriat delili ile bilinirler.
a) Srf akl delili ile bilinenler; lemin sonradan
MUKADDME:
meydana gelii.
Kudreti,
ilmi,
delili ile
bunlarn sabit
kelm (sz) zerine kurulmutur. Nefis kelm (gniU
sz) m\nt olmaynca erkt sabit olMz. Rvht ve
derecede nefis kelmna tekaddm eden varln da
imkni^r.
Bizce kelnun kemiisM |er^ ile isbt etmek
mmkn deildir. Fakat baz aratrmaclar bunu
nefis
kelm
ile
isbt
197
mmkn olduunu
klk-
le olur.
nk
I^^^sel hair,
neir,
gelince;
Cenab- Hakk'm
Eer
lerdi:
198
Malmdur ki,
ayet
umumiyet
(28)
ifade etmektedir.
An-
M-
kir.
Esa^ matm,
bu durumda
h^$^da
bir
hkm vi^Mie^e,
tasdiki vcib
olur.
bakalama
hk-
Oysa,
iki
yle
vsu-dr.
Yine
ki;
birincisi, ciz
olduunu
hakknda
bilmektir. kincisi
ise,
lara geelim.
ile bili-
yarath) delili ile mmktbEi^r. nk, Odnci yaratmiKm ibaret iAm rde Ue
balang arasnda fark yoktur.
Balangta yaratmaya g yetiren phesiz ki, i^^dir*
Bu
ise
b^lang
(ilk
Jjl
onlar
ULiJ
^5 jJl
ilk
ra iade edilir?"
Ce^ben deriz ki; Btn bunlar,
200
mmkn
olan
eylerdir. eriatta
bu mmknlerden
Onu
zerlerini
iade etmenin
ona evirmektir.
n^c^
1^
nsan, bedeni
likleri itibariyle
a'rz,
itibariyle
ayn
ayn
deildir.
nk yenilenen her
farzet-
cisimlerin de fni
ise,
olmas ve
ikinci
vumalardr.
ile
ajrlr?
ki:
iade edilsin!"
man^
201
evirmektir.
Misl'in
iin
ma meselesi
ortadan kalkar.
Bu konuya "Et-Tehft" kitabmzda geni bir ekilde fm ayrdk. Fdsefecilerin meknsz olduma
inandMan
tedbiri ile
itibariyle
ne
ise odur.
onun aletidir.
Bu ekilde mlm, nefsin bekasna inamyorlar ve iadeyi (t^orar yaratlmay) tasdik etme g^^^iini duymuolan bir durumdur.
Beden
ise
yorlar.
imdi bu
dolau
nefis
konulara gelk.
Oysa;
bu mak-
sadlarna kadar sokulmaya tahamml edemezler. Bizini anlatumuz miktar, itikadda orta yolun beyan
hkmlerini tasdik iin yeterlidir.
hususk^
malm
't
202
b)
Kabir azbna
gelince;
eriatn kesin
delilleri
etmektedir. nk Eeslullaj
(S..V.)den ve Sahabe-i Kiramdan bize ulaan
mteytir haberlerde, onlarn, dualarnda kabir
azbmdan Allah (C.C.)'a smdklar zikrolunmu-
b^aa
dellet
tur.
rivayetler-
dedir:
"phesiz
"lnn ac
duymadn
gryoruz. Belki de ly
vt mt^
203
mahede
ile
Bunlar
sa^a
ona kabir ohnaktadr. Cistrn ^shk bir nebzesine, azb duyacak ekilde hayatn geri gelmesi
mmkndr. Nitekim her ac duyan, o acy btn bedeni il du^^naktadn^.
e) Mnker ve Nekfln sorusuna gelince; o gerekdir ve tasdiki vcibdir. nk bu, er'an bildirilen
ve aklen de mmkn olan bir hususdur.
Bu durum, meleklerde gerek ses aracl ile ve
gerekse baka yollardan soruyu anlatmay, lden anlamay ve anlama fiilinin gerekleebilmesi iin hayatm geri dnmesini gerektirir.
Esasen insan, bedeninin btn ile deil, i organlarmdan birinin bir paras ile anlar. Soruyu anlayacak ve. tmsp vecebilecd^ hk parasma hayatm geri
dnmesi m^tnl^d^ ve g yetn& bfr eydir.
204
Geriye yle diyenin sz kalyor: "Biz Uy^ gry^Ni^^dpt sual meleklerini grm<ISF^iK& Smd
sora^k^n onlarn seslerini ve cevap verirken de
teves^l leksm.
iitme ve ahs grme fiili-
nk AUah(C.C.) o sesi
ni yalnz Peygamber (S.A.y.) Efendimin;
ifin yarat-
Bu
eit inknn
kayna,
dinsizlik
W to^e^
umln tanmamaktr.
ile
ile
bilinmektedir.
Eer t^*
bamdan
geen-
leri
Bu
gibi
bir
205
dn
bir dl
Eer sallanmasa
o takdirde hareket, kendisi ile sallanmayan bir cisbn lU l^m olur Id^ bn indc^^dr.
O hareket ile terazinin salland farzedilse bile,
mizann bir tarafa meyletmesi, o hareketin sevap
wt gtoah derec^nne gre deU^ uzunluk ve okluk
derecesine gre deiir.
Oysa ki, bedenin bir paras ile lenen baz hareketlerin gnah, belki de bedenin btn ile ilenen hareketlerin gnahndan kat kat fazladr. Bu
da imknszdr.''
Cevaben deriz ki: Bu mesele Reslullah (S.A.V.)
Efendinizden soruldu. O da yle buyurdu:
206
Ckim
bu <Mt^l^
teraziye
konulduu ^anan
Allah (C.C.) tatlarn rtbe ve derecesine gre terazinin kefesinde bir meyil yaratr. Yce Allah (C.C.) bir
yetimidir.
y^ps^ya.
|ep dUed^ zaman
ne ^Ma Witar
I^Eer denili^e ki:
saba ekmenin manas nedir?"
Cevaben deriz ki: Allah (C.C.)'n fiilinde (yaptite) fayda scralmaz. nk Yce Allalr (CC)
Kur'an- Kerimde yle buyurmaktadr:
om
^uda
''O,
yaptndan
ise so-
ramlulmtar/' @s>
mikdanm grmesinde ve
mkfaatlandnlm olduunu yahut ilh
Bir mvekkil,
maln
ziyana
soktuu
iin vekilini
lamada ltufkr olduunu bilmeal '^in vekiline, kab^atinin ne miktarda olduunu en ak yoldan
207
bildir-
joaesi
'
eki-
(34)
(knilirse ki:
nrfbcftn olacdEtr ! fink onan, kldan ince ve kltan keskin olduuna dair rivayetler vardr. O
Cevaben deriz
Eer
bu
yce kudretini inkr edenden
kudretinin
ki:
mmkn
ola-
Allah (C.C.)'m
ise, nce 0*nun
konuyu daha n-
soru,
km
kapammdan sz edilir. O
ce bitirmitik.
Eer
km
deriz ki;
aa
tc^.
Yrme
itikadlara yklenen
olduunu ve
209
ikinci
hakknda
fatlan
fiilleri
doruluu
ve getirdii
pheyi
silip
atmasdr. Bunlarn
dnda
kalanlar,
mes^ sunaca^:
1)
lm
ile ilgili
bir
lisenin
dir.
yle
derler: '^KattedUen
mm
210
ile irti-
bat y^^^otur.
Ancak, aralannda bir alaka ve
eye
irtibat
bulunan
iki
a) Birinci
ksm:
klnan iin ancak bir sebep varsa, o takdirde sebep klnamn da yokluu lzm gelir. Eer omm iin baka
\m sebep daha tasavvur edilirse, o zaman bttti|n sebeplerin yok farzedilmesinden, ma'lln (sebep klnann) da yokluu lzm gelir. Fakat muayyen sadece
bir tek sebebin yokluunu farzetmekten, sebep knanm da mutlaka yokluu lznn gelmez. neyt ^Mlik211
le
lznn
gelir.
Bu mana anlaldktan
mekten
ibarettir.
sonra
ise,
bir
takm
a'rzlara
fiilinin
ol-
mas lzm
mutabakat ^glamutr. Bu
t^dirde kesinlikle di^ seb^lertn ydkluu fa^effil^
medike, kesmek fiilinin yokluundan lmn yoklu-
da bu huusd tam
bir
u lzm gelmez.
diyoruz
ki;
Ehl-i
domakszn
ey, baka
212
bir
mahlkun
edem: Kesmek
fiilinin
eliinde
dtan
cismin
salam grnmesine ve
ile l-
dn sylemek
AUah
gerkir.
nk
ecel,
ber lsn,
btttnster yamur'un yamas ile beraber
bunlarn hepsi bize gre lm gerektiren deil, ancak ona elc eden sebeplerdir. FakUE bunlarn bazla-
nmn elii
elii
det
ise tekerrr
etmez.
Baz
boald
etme ypluna gidilirse, tabiatiyle bu, lmn zatnfidan nc^ vukubulmasm hazrlar. Ecel ise, tabi
ifSiM
213
yapsnn sa-
sylenir.
dtan
ile
ykbnadma hkmetmek
gerekir.
Eer
ykld
nr.
'
2)
meseledir.
yle
diyorlar:
^man
m? Eksilir
artar
tasdike tlak
aUUr.
kffl^idi bir
da tlak
itika-
edilir.
Bazan da tasdik
ile
tlak olunur.
Birfnd manada
kallandmamm
delili
udur ki,
>
214
'
Yce Allah
(C.C.)
yle buyumaktadr:
Smda
aynm yapmamtr.
gelince;
^yy^j Jy.
'^Ziia eden,
Jj>\
zte ^mtmL
fitftUtt
te^ lm
^
etmez." (36)
Yine yle buyundaktadr:
1
'
^^man, j^etmi ksur ubedir. Onlarn en d;^ldaii eziyet yeren bir eyi kaldunafctr." (3?)
215
mauma
ve diyruz ki;
kullanlrsa onun artma^
ile
megul
olanlar, ikinin,
azl
nk
Bir Hristiyann,
Veya
nu,
bir
yldrmalar, ilm aratrmalar ve ikna edici eyler, onlardan biimn nefsinde ve kalbi b^lantsnm ^oU^
m^^mfe bir telsir yapmyor.
iimmM kMO^sM
216
gibidir.
ve geveklik bakmndan
birbirlerindm faridchrlar. n^fh hix kii bu farklk
inkr etmez. Ancak, ilimlerin ve itikadlarm sadece
isimlerini duyanlar fakat onun zevkini nefislerinde idkendb diw*mlarndate* gersik demeyenler ve
Dmler
ise, sertlik
gmk
ne ziyadelik veya noksanlk bulaaca aikrdr. Fakat amele devam sebebiyle tasdikin kendisine ziyadeIonusudr. Bu gibi
lik g@Up gekneyec^
terketmek evlidu-. nk gerei
makamda
sylemek, gerein hakkdr.
Biz diyoruz ki: badetlere devam etmenin, gnl
rahatlm glendutned&m tskJSM kU^ad^ tat zerine sevketmede tesiri vardr. badetlere devam ettii xre
ibadetlere ara verdii zamanlarda nefsinin hallerini
kontrol eden ve i lemindeki durumun deitiini
mlhaza
mciak bunu idndc edebilir. nk
ibadetlere devam sebebiyle inancna olan yakmlamas ve alkanl artar, kalp huzuru kesinleir.
Inttc ^reince amele <ibadete) devam eden kiinin itikadn deitirmek yahut itikad hakknda onu
pheye drmek, devamll uzun olmayan kiiden
yacl
mtma
Mm
217
gerektirir.
gi^md merh^unet duygutanun arttm fakeder. Yine kalbinde bakasna kar alak gnlllk
sa,
i^n^
bndm ibcffettir.
*>Rzk"n manas hakkmdaki
.
ihtilflar
da bu
cins-
tendir.
Mutefflie'ye girt
ne sureta
bo
ki,
cd
^dm dhidir.
klmasn Allah
3)
(C.C.)dan
dileriz.
dir.
mek
olarak
u misali verebi-
Bu,
fkh
bir bahisdir.
Ksa
cmlelerle anlatlmaz.
Ancak biz deriz ki: Fsk, fazilet alamaya hak sahibidir. Bunn isbt iin tedrici tasavvur mddu^
edarfe ve ^tam sormE: "HEir4 MI m^flf
nhy-i anil mnker yapan (iyilii emredip ktlyasak eden) kimsenin, kk ve byk btn
gnahlardan masum olmas art mwiw7^*
Eer bu, art koulursa, icmaya aykn olur. nk
peygamberlerin byk gnahlardan masum olduklan
er'an bUloa^tedir. F^l^iik ^^Mtail 11^msm ^^ikhm kmmmsB. IhtlUF vanfr; Dte^E^ Ast
gnahlardan masum kii ne zaman bulunmutur?
kfrnden
(kfir
olun^to) JtM
om kap -
^m
ler her
zaman bulunmulardr.
Bunlar,
Peygamber
(S.A.V.)*in devrinde,
Ve Tabin
devrinde kfirlere
nulmamlardr.
Eer: "v^" derlerse, bu daramda tekrar sorarz:
'^kici bir adam, bakasm cinayet isle0c:tefi mtn
edebilir mi? Edemez mi?"
Eges: "Edemez" derlerse, deriz ki: "pek giyenin,
araptan maetmesi ile zina^^m kfrden menetmesi arasnda ne fark vardn*? Nitdchn byk gnahlar, kk gnahiann stnde olduu gibi byk gnaUsff fcraidi aralarnda da eit seviyede deildirler/'
Eer: ^^reP detefse ve bum ^%ir fiUe devam
seeden kii, o fiilin benzerinden ya da daha
aa
da^dan
m^
yadrgamamak
gerekir.
ipraes!
Onlara der
arkadalarm
vcibdir.
Bunlardan ancak
birhi yapabiliyorum, dierini yapamyorum. imdi ben vazifemin birini terkediyorsam, dierini de
terketmem gerelwez."
da cizdir. Bunlarn her ikisi de ayn ayn vibdir. Birimn terkinde oldunin de x&d
gd^am^
Eer denilirse ki: ^^eselenin bu ekilde imas,
iren durumlara yol aar. yle ki, bir erkek, bir
kadn zinaya zorlasa, kadm da zina esnasnda
kendi istei ile yzn asa, adam ana nasihat
edip: ^^Ben senin mahremin deilim, bana yzn
ama. Her ne kadar ben seni zinaya zorladmsa da
yfliKllttlpa^ya s^j^madun^ ^ni bundm nvp^effese, pl^ig btt soufc ^e iren bir duriil
olur. Akl banda bir kii byle ey yapmaz.
Yine bir kimse: "ki ey zerine vibdir: Biri
birini
rm.
Abdest ye mm^t z^rB^ vc^b (mecbur) olan
ik v^ife^r. Ben abdatf lbom^m da nain^ kl-
rm!
Oru ipn ahura tolkmam snn^Ur* Ben oru
lulinaim da #ahura kalkanrm'' dese, bu
iitknszdr. nk sahur, oru iin arttr! Ab^
dest de namaz iin arttr. artn rtbe derecesi de
merttan (art klmandan) daha ncedir.
te bunun gibi kiinin kendi nefsi de bakasndan ncedir. Once kendi nefsini slah etmelidir,
sonra da bakasn. er kendi nefsini ihmal ederek bakas ile urarsa, vcib olan tertibi ^bomnf
olur. Bunun aksine olarak kendi nefsini dzeltip
bakasn dzeltmeye almazsa ve hi nasihatta
bulunmazsa bunda masiyet (gnah) olnakla beraber eliki yoktur*
221
imm
Nice hak vardr ki, souk grnr ve nemsenmez. Nice btl da vardr ki, sevimli ye cazip grnr.
Bu sz 1^ fameket ya mubahdr.
Ya haramdr,
Ya da vcibdir
(farzdr.)
hakkidir.
Eer "haram" derseniz, o takdirde bunun haram olduuna dair delilimz n^? "Yzn ama" sznn
haram olduunu dorulayan er' bir delil yoktur.
Onun bu hareketi de haram olan bir fiili menetmekten
edebilir!" szmzden
anlalmaz.
^h
^mek iin
kar da derse ki: ^^akasm
nce kendi nefsini kk gnahlardan temizlemesi
ve kfiri kfrden menetmek iin nce kendi nefsini Myk gnahlardan lemizl@ffi^ ^ttr!" Onun
bu sz de sizin sznz gibid". Bu ise, icmaya aykaBiri
ndr.
Bir kfirm,
msliunan yapmak
iin ona kar savamasna gelince; onu bundan thenetmeyiz ve deriz ki; onun zerine L ilhe illllah
Muhammedu'r-Raslullah demesi ve bunu bakasna da tSmretmesi gerekr.
Ancak, bunu bakasna emretmek iin nce kendisinin sylemesinin art olduu sabit olmamtr. Kendi syi^ de to^l^tsma emretmez. Yahut bakasma
emreder de
k^tf iMsaa^
223
ite bu meselenin derinlii budur. Bunu anlatmakla, bu eit in^lelerin, ilm-i kelmn ve zellikle ksa ve z akaid rislelerinin konusu olmadm belirt-
mek istedik.
En doruyu bilen Allah
(C.C.) 'dr.
NC BLM
Bu
blftm
immet
(Devlet
Bakanm)
hakkn-
dadr.
Bilmi
ol ki;
imamet meselesi de
ilm-i
kelmm
n^nli mesirelerinden olmayp ancak hukuk bir meseledir. Doru sonulara varlsa bile asimda bir takm
taassub ve direnmelere sahne olan bu meseleye girmemek daha selmettir.
fdea
akaid meselelerinin soAncak bu
nunu tekil edegelmitir. Bundan dolay biz de klasik
b^
allm
bir
metoddan ayrlmak istemedik. nk
m^toddan apto^ g^U^ <m derece zor gelir. Biz
de bu irmvz^ffi ktgaotl^si^ceiz ve teoccm mt
ynden mzakere edeceiz.
BRNC CHET
mam
bur)
(Devlet
Bakan)
224
(bakan semenin) aklen de vcib olduu inkr edilemez. nk bunda dnyev bakmdan menf^fatu^elbi
ve zarann defi vardr.
Fakat biz onun er' (eriata dayali
duunu
vcb) oldelilleri ile ortaya koyacaz. Sadece mmeyetim^yip bu icmaun dayand hususa
bir
tm im^
da dOck^ ekeceiz.
isteri
de aacak kensme
itaat
olunan bir
ba-
te
size
lE
husus.
vardr!
Bu
ki:
sz,
szdr.
jp
edilir.
Bu manalardan biri
tdr. te
ayrt edemeyenler bylece yamlurlar.
d^oruz ki: Dinin tmzimi bU^
iledir,
sah
ile,
kar
gidera:^;:
bu yuksffda saydmz hususlar temin edilirse, o insan btn dnyaya sahip olmu gibi olur. Ancak insanm cam, bedeni, mal,
zaman emniyet almeskeni (bams^) ve yiyecei
tmda olmaz. te bu sebeple dini ilerin tanzimi, dnya ilerinin tanzimi ile kaim olur.
Aksi takdirde btn vaktini, kendisini saldrganlardan korumakla ve bask altmda geim yollann
aratrmakla geiren bir insan, ahiret saadetinin biricik vesilesi olan ilim ve ibadete nasl ve ne zaman
ki;
ftrsat bulabilir?
F
226
nizamnn
ve saadetinin pittdrr
KNC CHET
Dnya nlzamunn, can ve mal emdyetinin^
kendisine itaat olunan bir otorite sahibi
ile
kaim
mm
Zulm yaylr.
'
Ktlk balar,
'
ib^t im zman
buteazlar. Bu
beple dmilmitir ki: ''Din ile Sultan kizdirler^' ve
yine denilmitir ki; "Din bir s, Sultan da o ssn
bekisidir" ss olmayan^ yklmaya mahkmdur.
Bekisi olmayan da kaybolmaya mahktodur!
Velhasl dnya ilerini tanzim iin sz dinlenir
otoriter bir bakana ihtiya olduu aikrdr.
Dny nizanu da, dUin n2m iin zarridir. Din
nizam ise, ahiret mutluluu iin gereklidir. Btn
Peygamberlerin kesin hedefi de budur. O halde
imam (devlet bakan) semenin vcbu, eriatm,
terki mmkn olmayan zaruetlerindendir.
kr d
ilim ve
227
NC CHET
Halk arasnda kimin bakanla seilmesi gerektiinin beyan hakkndadr.
Diyoruz ki; halk arasnda beendiimiz bir kimseyi yk
Im^ (devlet bakam) sa^mnize
jmkn yoktur. Seilecek kiiyi dier insanlardan ayracak zelliklerin bulunmas mutlaka gereklidir.
^ig^l
Bu
artlara bir de
(S^A.V.) Efendi-
^'imamlar Kurey'dendir."
Eer Kurey
iinde
(38)
1er varsa,
likler
dir.
228
(ta-
devrin
h)
den
(grevlendirir.)
c)
gl, dirayetli ve n-
Baz
gr aynlklarm halkm
seilir.
dc imk
ahsda
seilir.
Ba^n da Mt& h^m Mba- ve itaati kiiye yahut bir gurup insana olabilir. O zaman da o kiilerin
ve o gurubun oylar halk temsil eder ve onlarm oylan ik
(to^caa) ^fr'
Hatta ben diyorum ki; mamm vil^teidan
nfuz ve yetenei halka kabul edilen bakanla
aday tek bir Kurey^ olsa ve o da kendi bakanluu
ilm ederek fileh greve balarsa, ayet imamlk vasflarm tayorsa, bakanl geerli ve itaati vcib
olur. nk o, kendi gc ve yeterlilik vasf ile bu
hkm vermi ve kendismi ba^km tayin ^pitir.
Ona kar muhalefet etmek, fitne ve kargaa uyandrr. Esasen durumu byle olan kii, devrin ileri gelenlrinden biat almaktan ciz deildir. Bylece p-
mtm
hedm de uzaklam
olur.
229
E^ denilirse
ki:
Gr^ ^dklarn
birletiren,
Halk arasnda
sava nleyen,
Onlar dnya
siniz?
Ona kar muhalefete geerek onu devlet bakanlndan indirmek mi gereir? Yoksa ona itat
etmeU midir?"
/
Cevaben deriz ki: Silahl atmaya frsat vermeden onun yerine btn artlan haiz olan bir kimseyi
^timdc mmknn^ onu bakanlktan indirmenlin
olduu kanaatmdayz.
Eer o makamdan indirilmesi ancak
vficib
silahl
at-
230
tapta
(helirlnr.
haiz
okmd g^S^gm
layabilseydim!
Bu
elverilidir!
..
Kadlarn (haddmlerin)
Btn Valilerin
*
.
adaM olduunu,
djn,
Tayialerm hkmsz olduunu ve halkm harama
doru gittiini mi sylemesi daha doru olur? Yoksa
durum zaruret icab imametin (bakanln) geerli
ve amme (halkn) ilerinin yrrlkte, oldua kail
ateis
da doru olur? O kimse tutumdan birini benimsemek zorundadr:
a) Ya kadlk (^arg) organna ilikin nikh ve
muameltto halk menedecektir ki, bu imkhs^djtt.
231
c)
udur
o da
aran bulumnamakla beraber zaruet gerein-
ce imametin (devlet
hkmedilir.
bakanhnn)
geerli
ki,
olduuna
bmimsemesi g^ddr^
Bu
f ttti ve ^bebini
bir eye
ve
alr
Eer
mektedirler."
232
Cevaben deriz
ki:
ayet
da etmemitir.
Hz. Ebu Bekir (R.A.yn,
Hz. mer (R A,)'m,
Hz. Osman (R.A.)'m,
Hz. Ali (R.A.)'m, imametleri (devlet bakanhklan)
h^p t^iplejleil, seimle sabit qte%^^
'
Bu
mukabele etmek
mmkndr. yle ki; catsell, Hz. Ebu Bekir
(R.A.)'n imamlmm nass Ue sabit olduu ve sahabenin bu nass'a uyarak ona biat ettikleri iddia olunsa,
bu iddia ne ile rtlr?
Oym ki| ^to, sahabenm tismh WMsmi3^mr
gibi iddialara, benzeri ile
m ve gizlediklerini farzetmekten daha ehvendir. Tayinin vcib olmas, ancak baka yoldan ihtilf nlemek imknsz olursa dnlebiliri Halbuki bu,
imMnsz deildir. d^
ihtU^ ortadan kaldnr. Nitekim biat ile imamet (devlet bakanl) makamna getirilen Hz. Ebu Bekir LA.) ve Hz, Osman (R.A.) devirlerinde ihtilf me^^mi gelmemitir.
htilfn ou Hz. Ali (R.A.) devrinde meydana gelmitir. Halbuki, "mamiye" onun, nass ile tayin olunarak imamete (devlet bakanlma) geldii in^cu-
233
DRDNC CHET
Sahabe ve Hulef-i Ridin hakknda Ehl-i Snnet akidesinin
beyan hakkndadr.
JiMMi ^ ki;
QSU}Jar
hatta onla-
dil
'''Benim
ashabm yldzlar
234
gibidir.
(39)
Hangisine
insanla-
n)dtr.
Onlar hakkmda anlatlan v Istii zan pndiran durumlnn teii^ltmda kalarak sakn onlar hakknda
s-i
zanda bulnma. Bu
supla uydurulmutur.
tip rivayetlerin
Asl esas
yoktur.
ou
taas-
Asl olam da
grmedii
sebebiyle
sonu itiban ile hayra VMnlM (dsa Mle hayr ileme k^dma yorMiIn^
maldr. Mesel Hz, Ali (R,A) ile Hz. Muaviye arasmd^ sava ve Hz. Ai^ (R.A.)'n Basra'ya gitmesi
fiilleri
yaptna
fitneyi
ve
bavurduu
ihtimal verilmelidir.
geten rivayetlerden
shnda ihtiMm
harekt
doru
zannettiine
ou
Rfzilerin, Haricilerin
boboazlarn
ve bu
icaddr.
Kayna olmayan rivayetleri sakn kabul etmeyesin! Mesnedi (dayana) olan iin de te'vil (yorum)
aranr. ayet te'vil yapman mmkn olmazsa deki:
"Belki bu meselenin, benim bilmediim bir yorumu ve o^srtt v^du*"
Bilmi ol ki; Sen \m makamda ya bir mslmana
gibi konulara dalan
235
sAH.a^da bunar^ (xm ktl^ecdc ve yalanc olacaksn. Ya da okm hd^ma libm4 ^da buns^k
ve belki hataya dm olacaksn. ^
Ancak; mslmana kar hsn-i zanda bulunup yanlmak, s-i zanda bulunup doru olmaktan daha
selmettir.
ayet
bir insan
sktu kendisine bir zarar vermez. Fakat bir mslman Allah (C.C.) katmda susuz olduu bir meseleden dolay onu bir kere bile ktlese phesiz helke
maruz kahr.
eriat, insanlar arkadan ekitirmeyi iddetle ya-
saklad
iin, insanlar
hakkmda
bilinenleri
ounu
{dmak bile doru saylmus. Hdbdd gybet, ekitirilen kiide tahakkuk eden bir hususu haber vermekdile
tir.
Bu ise "gayb"dr.
236
Gayb
Yine
dn
tbnii
Aly-
anlald
d^
du:.
Osman
(R.A.)'
Daha sonra da Hz. Ali (R.A.)' tercih ettiler.
AHah (C.C.)'m dininde herhangi bir maksatla onlardan hyarotin sdff obuas asla dnl^iH. Drt
byk halifenin fazilet mertebel^ne dellet eto en
Sonra H2.
l
t
237
gzel
delil,
Sahabe-i
dm
Ehl-i Snnetin, fazilet
bbmda bu
tertibe
inanma-
bilir.
DRDNC BLM
Bu blm, tekfiri vc^ olan ve ek&aR te^l^rn beyan hakkndadr.
Bilmi
hr.
Bu
cihetin
anlahnas
Bu ise,
"Bu adam
manasm
kfirdir!"
aklamakla
Dnyadaki hkmnden,
ldibnesi ile ksas ISizan gelmeyecepden,
Mslman bir kadmla evlenmesine izin verilmeyeceinden.,
ve mal dolomulmazh ohnaduKan ve onunla ilgili dier hkmlerden haber verme durumuna
,
238
rcidir.
yalan
bildirme kej^iyeti de
w itikaduim cehalet olammu
^
^
vardr.
Szn yalan olduunu ve itikadn da cehalet olduajt delillerle bilmek mmkndr. Ancak bu
yalann ya da bu c^kdetin, kfr ge^ktirip gerilemedii ayr bir meseledir. nk can ve mal ermiyetinin kaldrlmas ve ahirette ebedi azaba mahkm
^^^eleindendir.
ettlmes,
iftre yalan ve cehde akla Mtaric mM^ir. Mmt o Minin Kfir ve Mslman olduu ancak erian de-
emt^
ile bilinir.
Yine
Bu
bir
m&ym^
kesinliMe
^bul ^hlm
^^^ur:
"Her kim, Muhammed (S.A.V.)'i tekzib ederse
(yalanlarsa) o kfir olur." O kii, kfir ile ilgili b-
m^b^b
BRNC
Dierle^
M o^
fihak
239
Peygamberliin esas hakknda yahut Hz. Muhammed {S.A.V.) Efendimiz'in peygamberlii bakkmda
fdeci ve nkr edici nuhiyette fikir beyan edenler
de bu mertebede oanlaa ilhak edilirler.
3) NC MERTEBE: Yaratcy, peygamberleri ve peygamberliin esasm tasdik ettikleri halde
eriat l^slina aj^bn inanlarda bilunsai feb^edlerdir. Bunlar, peygamberin hakl olduunu, anlatt
eylerle halkp iyiliini kasdettj|^, fkat hakk akayamad^m, nk iasmlarm mda^pnn hakk idrakten ciz
olduunu
iddia etmilerdir.
BirBC
mms
leijneleridir.
240
Mu
mml i^iritir.
Bu apak bir kfrdr. nk byle
faydasm iptal
erme kapm kapayca ve peygamberledn
riatlann
yete
rinden
rd
Eer
szle*-
(rehberlii) uzaklatncdu-.
"Onlar, yaratcya ve peygamberlere inandklar halde onlara niin kfir diyordenilirse ki:
5011112?"
maktan karmaz.
4)
DRDNC MERTEBE;
^btezile,
Meb-
bunlarn hepi de ister bir menfaat iin olsun ister olmasm yalan ciz grmezler. Ancak te'vil (yorum) ile
.
mmkn olduu
kadar tekfirden
nk aka: "L
saknmak
ilahe illallah
241
gere-
Muhamme-
'
mslmamn
bir fincan
balamakta
kanm
dda diyendir.
Resulullah (S.A.V.) Efendimiz yle buyurmaktadr:
-lVljj^
^nsanlara
T ki, L
dikleri
b^d^
Jl^^t J5l0loy
kar
savamaklakla rarolandum.
Onu
syle-
zam^
frkalar arasmda
nin
Te'vilde
yanlmann,
gerektirdii de bizce
tekfiri
sbit
kesin delil
ile
kaldrabilir.
am
runmann)
)
BENC
olmu
ifade ettii
ile
bir
delilleri ile
fakat
tekzibidir. Mesel,
ilgili
ayet
BdU
mazda yneldUderi ve
haccettilderi belde
Kur'an'm
fa^^
vasfettii
belde midir.bilmiyorum!"
nk
aka syl^ekten
243
ile
havs (sekinler)
rndan
kz
icmy
aa tekzib
olmadm
244
o, bu szleri ile Tabinin ittifakn da ihll etmektedir. nk Tabiin, sahabe ittifakmn hak ve
delil olduu ve buna kar kmann ciz olmad g*
kem
nuMdn*.
Benim de bu
grm
meseledje bir
var.
yle
olmasma kardr ve
ade^ kn^y} ipkr etme krne zenn hazrlamtri
d^Mh
^knck, inkr kapsnn almas, birok
ki;
birok pheler,
icmnp
delil
k^
ra yol aar.
.
kp
da Resul|illah (S.A.V.)
olduunu
sylese,
peyfmtmr gdm^inin
hemen onu
tekfir
etmede geci-
zaman bunun
dayand anla-
u Hadis-i
erifini
u ayetini de te'vilden
ciz deildir:
^ * f
tteMtartn
'
(peygattl^ern)lmiimm.^(^
245
NEB
zaman "Nebi"
ile
yiz.
gelmeyeceini, bu meselede te*vil ve tahsise yer olbu mmetin "cm" ile anlam olmasdr.
tony inkr eden kimse, herbiri tetkike muhta
olan birtakm kark meselelerin ortaya kmasna sebep olur.
Mctehid, btn bu meselelerde zammun gerektirdii ekilde mendR" veya /^nsM^ cfl^
madm,
km" verir.
Bizim buradaki asl maksadmz, tekfir probleminin dayan< asUann balanlanm aratrmaktr.
Bunlar da yukanda saydmz alt mertebeye dayanr.
Eer denilirse ki: "Putun nnde secde etmek
kfrdk. Mcerred bir fiil oUn bu hareket bu
balantlann mefhumu altma girmez. yle ise hu
kfr gerektiren hareket baka bir asl olabilir
mi?"
Cevaben deriz
ki: Haytr,
246
nk kfr
(kfir^k),
ile olur.
Bazan, mesel
dilsin olursa
Bazan da ta'zime
ile
ynelimi
Fakihlerbu konuya temas etmedikleri iin,
Kelmclar da kendi fenlerinden olmad gerekeisi ile bu kansoru hukuk ynden
etmedik-
mMk^
Wmm
Allah (C.C.)dan onu hakkmzda vebai klnamasve atu^^riz bize dndrld zaman
slih
ameller kefesine koymasm dileriz.
Hamdolsun lemlerin Rabbi olan Allah (C.C.)'a.
Salt- Selm olsun Resullerin Efendisi ve Nebilerin sonuncusu olan Mdiammed Aleyhisselin^a ve
onun l ve ashabma.
om
247
t
Kiyince
sonra da
Eer kendi
bakasn.
nefsini ihmal
bak^
ile
ederek
^
bozmu olu^
urarsa,
vcib olaPtertibi
Bunun aksine
b||kasn dzeltmeye^lmaldr.
HSAR
YAYIN