You are on page 1of 157

STEVEN SPIELBERG

nc Trle Yakn likiler


TRKES:
Nilgn Himmetolu
Bu kitap daha nce Yaynevimizce BULUMA adyla yaynlanmtr.
Kitabn Orijinal Ad
CLOSE ENCOUNTERS OF THE THIRD KIND
Yayn Haklar (c) DELL PUBLISHING CO.

KESM AJANSI
ALTIN KTAPLAR YAYINEV Kapak Resmi ve Dzenlemesi
SEDEF EN
Dizgi ve Bask
ALTIN KTAPLAR BASIMEV EYLL 1989

Bu kitabn her trl yayn hakk Fikir ve Sanat Eserleri


Kanunu gereince Altn Kitaplar Yaynevi'ne aittir.
Adres
Cell Ferdi Gkay Sk. Nebiolu han
Caalolu . stanbul
Tel: 522 40 45 - 526 8012

SEDAT fark ile


Not: e-kitaplar tantm amaldr. Sevdiiniz yazarlarn
zarar grmesini istemiyorsanz ltfen kitaplarn orijinallerini satn aln

SUNU
nc Trle Yakn ilikiler (Close Encounters of the Third Kind)
adl bu kitapta anlatlanlarn tm yalnzca hayal rn olabilir mi?
Bu sorunun cevab katin olarak Hayrdr. Eer elimizdeki saysz
rapor ve bilgilere inanyorsak tabii...
Tanmlanmam Uan Cisim Deneyimi (UFO Experience) adl kitabn
onuncu blm Clost Encounters of the Third Kind adn tamaktadr.
Bu blmde, Tanmlanmam) Uan Cisimler ve sakinleriyle karlaan
insanlarn, gerek deneyimler olduunu ileri srdkleri birok olayn
yks yer alr. Dnyann drt bucandan gelen haber, mektup ve
raporlarn bir derlemesi de diyebiliriz buna. Dolaysyla bu kitapta
anlatlan olaylar, ksmen gerek bilgilere dayanmaktadr. Romanda
zellikle bu dnyaya alt olmayan grntler, bize gnderilen
raporlardaki bu tr varlklarn tanmlanmalar temel alnarak
izilmitir. Tanmlanmam Uan Cisimler ve sakinleriyle ilgili onbir
bin olayn yer ald bir katalogun varl, romann nc Trle
Yakn likiler adndaki nc szcn akla kavuturmaktadr.
Gerekten de Tanmlanmam Uan Cisimlerle olan ilikilerde, bu
kitabn konusunu oluturan nc bir tr szkonusudur.
Ayn ekilde birinci ve ikinci trler de vardr. Birinci trde insanlar,
Tanmlanmam Uan Cisimlere yaklam, ama ne indekileri grm,
ne de onlarla herhangi bir ilikide bulunmulardr. kinci trdeyse
Tanmlanmam Uan Cisimler varlklarn belli edecek ak bir iaret
brakmlardr. Yer yer yanm topraklar, dertop edilmi bitkiler,
krlm aa dallar, hatta radyasyon etkileri gibi... Bazen bu belirtiler
hayvanlarda da grlebilir. rnein, Tanmlanmam Uan Cisimlerin
etkisinde kalan ineklerin olaydan sonraki gnlerde st vermedikleri
olmutur. Ya da cansz dnyann da bu cisimlerden etkilendii
grlmtr. Hareket halindeki aralarn motorlar, parlak klar saan
cisim zerlerinden ya da yaknlarndan getii zaman anszn durmu,
o cisim uzaklanca yeniden almaya balamtr.
Yakn ilikilerin ikinci tr zellikle bilimsel adan ilgintir. nk
bunlar laboratuvar almalar yapabilmemizi mmkn klm, yani

Etkilenmi topraklar veya bitki rneklerini, yanm yapraklar ya da


dallar analiz edebilmemizi salamtr.
Tanmlanmam Uan Cisim fenomeni gerekten vardr. Doal cisim
ve olaylarn yanl tanmlanmasna dayanan sahte bilgiler, aka ya da
alay olsun diye verilen aslsz haberler bir kez aykland m, geriye, ciddi
bilimsel aratrmaya salam ve nemli bir temel oluturan aklanmam
bilgi ve raporlar kalmaktadr. Bunlarn yalnzca fizikiler tarafndan
deil, ayn zamanda sosyologlar ve psikologlarca, da bilimsel adan
incelenmeleri gerekmektedir.
Tanmlanmam Uan Cisimlerin aratrlmas ve incelenmesi
gerekten eitli uzmanlk dallarnn ibirliini gerektiren bir konudur.
Ve Tanmlanmam Uan Cisimler Aratrma Merkezi te bu yaklamla
Tanmlanmam Uan Cisimler sorununu zmeyi ama edinmitir. Eer
biri kar da, Neden bu sorunu zmek gerekiyor? diye sorarsa, bilim
tarihi yzyllar boyu bu tr sorulara vermi olduu cevab tekrarlar:
Salt bilimsel aratrmalar hemen her zaman insan soyunun ilerlemesine
ve refahna yol amtr. Bilgiyi aratran yolun bizi nereye gtreceini
asla bilemeyiz ki...
Dr. T. Allen Hynek Tanmlanmam Uan Cisimler
Aratrma Merkezi Bakan

BRNC BLM
ln kum ve kuru otlardan oluan kr edici anaforundan yedi
belirsiz ekil kt. Grntleri, her ynden pskren kum deryas iinde
bir grnp bir kaybolan yedi ekil... Kk bir Kuzey Meksika kasabas
olan Sonoyita'nn hemen dnda akna dnm federal polis
bekleiyordu. Katrlar bal bulunduklar yerde gitgide huysuzlaarak
yularlarn ekitiriyor, evrelerine ifteler atyorlard. Onlar da
olaanst baz eylerin varln sezmilerdi sanki... Yaklaan ekiller
imdi ln bu ssz kavandaki lk binay belli belirsiz seebiliyorlard.
Tam tepedeki gne vaktin le olmasna karn kan krmzyd. Tpk
tulalarla evrilmi vaha Cantina' snda, ok eskiden kalm bir CocoCola reklamndaki gne gibi... Kum bulutundan kan ilk ekil uzun

boylu biriydi. Meksikal polislere batan savma bir selam verip


spanyolcay katlederek sordu.
lk gelenler bizler miyiz?
Haki renkte bir elbise giymi, Rommel gzlkleri takm olan adam
yzn bir deri parasyla rtmt. Hangi ulustan olduu belli deildi.
Okulda renilen spanyolcasyla,
lk biz mi geldik? diye sorusunu yineledi.
aknlktan dilini yutmu gibi grnen polis bayla gneyi iaret
ederek karlk verdi. O ynden de sanki yoktan varolmuasna baka
bir kif grubu belirmiti. Bylece 1973 ylnn ortal kasp kavuran
kum frtnasnda, iki ekip Sonoyita"nn hemen dnda bulumu oldu.
On drt kii ksaca ve sessizce el sktlar.
Fransz evirmen yannzda m ?
Yz rtl adamn sesinden Amerikal olduu anlalyordu. ivesi
taralyd; Ohio - Tennessee'den olabilirdi.
Evet, efendim. Franszca bilirim ama mesleim evirmenlik deil.
Konuan ikinci grubun en ksa boylusuydu. Sesinden de hafif bir
korku belirtisi seziliyordu. Rzgrn uultusunu bastrmak iin sesini
ykselten David Laughlin, imdi daha bir nemsenir olmutu.
Mesleim topografyadr. Yani harita izerim.
yi Franszca bilir misiniz, efendim? ngilizceden Franszcaya,
Fronszcadan da ngilizceye eviri yapabilir misiniz?
Eer yava konuur ve asl iimin bu olmadn dnrseniz, evet.
O srada baka biri ne karak araya girdi ve haritacya elini uzatp
Fransz asll olduunu belli eden bozuk bir ngilizceyle konutu.
Siz Msy... ey... Loog-oh-line? ey... Laughlin, diye kibarca
dzelterek uzatlan eli skt Laughlin. Franszn sesinde karsndakini
yumuak ve dikkatli cevaplar vermeye davet eden bir hava vard.
Ah, oui.
Fransz zr dilercesine kendi kendine hafife gld.
Oui, oui, pardon, diye Franszca konumasn srdrd.
Ne zamandan beri bizimle alyorsunuz. Bay Laughlin?
Laughlin bu soruyu gururla ve szckleri dikkatle seerek yantlad.
lkemin Franszlarla birletii 1969 ylndan bu yana... Montsoreau
grmelerine katldm, hani Franszlarn baar kazandklar o hafta
vard ya... Sizi kutlarrn, Bay Lacombe.
Lacombe glmsedi. Bu arada ekip bunca yolu teperek grmeye

geldikleri eye bir an nce ulamak iin sabrszlanyordu. Bunu


farkeden Lacombe hzl hzl yrmeye balad. Bu arada Laughlin'le
de elden geldiince hzl konuuyordu. Lacombe ekibin baka bir yesine
el sallad. Lacombe'un fedaisi Robert Watts, birka saniye iinde onlara
yetiti.
Robert, ecoute Msy Laugh-o-line.
Peki, efendim.
Size imdi Franszca sylediklerimi Robert'e ngilizce olarak
tekrarlayn, Bay Laugh-o-line. Alors. Lacombe abuk abuk Franszca
bir eyler syledi, Laughlin de konuulan her szc hemen ardndan
Robert'e ngilizce olarak aktard.
Syleyeceklerimi yalnzca evirmekle kalmayacak,
diye tane tane konutu Lacombe.
Duygularm da aktaracaksnz. Her eyin tam anlamyla
anlalmasn istiyorum.
Meksikal federal polisler ilerde, imdi saatte yetmi kilometre hzla
esen rzgrn altn stne getirdii blgede bulunan bir eyleri
iaret ederek barp aryorlard. Herkesin gz toz toprakla o
denli bulanklamt ki, arasra grnp kaybolan ilk cismi on, on iki
metre kanat akl olan dev bir kzbceine benzettiler. Adamlar
yaklatka, bu hayalet ekil yirmi drt saat nce sylenti olarak
iittiklerini dorulamaya balad.
zerinde tekerleklere, kanatlara, kuyrua ve pervaneye benzer
eyler olan garip bir cisim yolun stne oturmutu sanki. Yan
taraflarnda iaretler ve kanatlarnda numaralar vard. Arkasnda da
kzl rzgrn kesilir gibi olduu anlarda grlebilen, ayn cisimden alt
tane daha duruyordu. Bunlar kinci Dnya Savandan kalma. Deniz
Kuvvetlerine ait Grumman TBM ntikamc tipi torpito bombardman
uaklaryd.
Keif ekibi kalakalmt. Lacombe be, on adm atarak tozlanm
gzlklerini alnna kaldrd. Tuhaf bir huzur iindeydi imdi. Grdkleri
onu pek etkilememi gibiydi. Franszn yz seyrek kr salarna karn
gen grnyordu. Burun deliklerinin iki yanndan azna doru inen
derin izgiler vard. Bu izgiler ne yapacana karar verdii zamanlarda
daha da derinleirdi. Lacombe derin bir soluk alp elinin tersiyle

dilindeki tozu sildikten sonra, eline sterilize edilmi polietilen bir


eldiven geirerek La-ughlin'e ilk emri verdi. Laughlin sylenenleri ksa
bir sre dinledikten hemen sonra bayla onaylad ve orada bulunanlara
bard.
Motor gvdelerinin zerindeki numaralar istiyorum. Laughlin bir
an iin emri doru evirip evirmedii konusunda kukuya dt. Ama
herkes ne yapacan anlamt. Birka saniye iinde on drd birden
kanatlara ve kuyrua trmanp, ellerindeki tornavida ve, benzeri aletlerle
kapaklar amaya balamt bile. Hepsinin elinde Playtex eldiven vard.
Teknisyenlerden biri pilot mahallinin camn geriye doru kaydrarak
at. Cam direnmeden kolayca alvermiti. zerinde kayd yataklar
ve bilyalar yeni gibiydi. Teknisyen polietilen eldivenli elinde tuttuu
ameliyat kskacyla kontrol tablosunun altna tutturulmu olan bir
takvimi kard. Takvimin zerinde bir tantma yazs okunuyordu:
Trade Winds Bar, Pensacola, Florida. Ama en ilgin yan zerindeki
tarihti.
Bay Lacombe, diye bard teknisyen. Kefinden, dolay soluu
kesilmiti. Mays ayn gsteriyor bu. Lacombe sylenenleri evirmesi
iin dosdoru Loughlin'in yanna gitti. Ama teknisyen daha abuk
davranmt.
Takvim 1945 maysndan aralk ayna kadar.
Lacombe ite bu ngilizce szleri ok iyi anlamt. Laughlin'e
dnp sesini ykselterek konutu. Laughlin de sylediklerini herkese
ngilizce olarak tekrarlad.
Bakn bakalm, yakt var mym depolarda?.. Bir de benzinin yanp
yanmadn kontrol edin.
Laughlin'in yannda duran fedainin aknlktan kollar iki yanna
sarkmt.
Tanrm, bu yavrular olduklar gibi duruyorlar!
diye gneyli ivesiyle haykrd. Sesi zaferle nlyordu.
AE 3034567. Tanr cezasn versin! AE 29930404. Yuh be! AE 335444536.
Olur ey deil!
Laughlin aradaki szckleri atlayarak numaralar evirdi yalnzca.
Biri de bunlar kt zerine yazl olanlarla karlatryordu.
Motor gvdeleri zerindeki numaralar birbirini tutuyor. Kanat
numaralar da.
Adamlardan beri Grumman' in ini klarn denerken, Lacombe'un

gzleri parlyordu. Iklar tozdan younlam havada iki yarm daire


oluturuyorlard.
C'est possible? Mmkn m bu?
Lacombe kollarn iki yanna vuruyor, Laughlin de sarho olmuasna
Robert'i, fedaiyi drtyordu.
Beni kendime getirir misin? Robert ne eilip sr verir gibi,
Uu numaras 19, dedi.
Evet?
Uu numaras 19. Hatrlamadnz m ? 1945' in mays aynda
manevralar iin Pensacola'don hareket eden filoydu bu. O gnden beri
onlar bir daha gren olmad. Bugne dek. Dnebiliyor musunuz?
Peki ama pilotlar nerede ? Ya mrettebat?
Robert bu sorunun yantn bilmiyordu kukusuz. Tam omuzlarn
silktii anda anlalmaz bir barma koptu az tede. Lacombe frlad.
Laughlin de ardndan. Meksikal polisler birinin bana mlerdi.
Birka metre ilerdeki binann giriinde kk bir ekil iki bklm
olmu duruyordu. Polislerin amatay kesmeye niyetleri yoktu. Panie
uram gibiydiler. Lacombe yardm istercesine Laughlin'den yana bakt;
o da glmsemek zorunda kalarak,
Je ne parle pas espagnol. Franais et anglais seulement.
spanyolca bilmem. Yalnzca Franszca ve ngilizce, dedi.
Bay Tennessee - Ohio konutu.
Sylediklerine gre bu adam buradaym. ki gndr burada
olduunu sylyorlar. Her eyi grm.
Lacombe ve tekilerin umabileceklerini ayordu bu. Fransz bir
dizinin zerine kp son derece yumuak bir hareketle adamn enesini
sterilize eldiveniyle tuttu. Meksikal hemen ban kaldrd. Adamcaz
alyordu ama Lacombe'u asl artan bu olmad. Adamn yznn
yars pancar gibi kpkrmz ve alnndan kprck kemiine kadar
fiske fiskeydi. Laughlin'in imdiye dek grd en korkun gne
yanyd bu. Hele Meksika'nn kzgn gneine alk kselelemi ciltler
dnlrse... Meksikalnn elleri titriyordu. Lacombe'un burnuna gelen
pis bir koku, adamn kaskat olmu pantolonuna bakmasna neden oldu.
Bu pantolona bir sre nce ienmiti. Meksikal konumak iin ban
kaldrdnda, iradesi dnda yeniden iemeye balad. Gzlerinde acnn
tesinde bir eyler vard. Dudaklarn oynatyor, konumak iin soluunu
ses tellerinden kmaya zorluyor, bir eyler sylemeye alyordu.

Sonunda birtakm anlalmaz spanyolca szckler mrldanabildi.


Gzyalar da ayn anda boanmt.
Qu'est-ce quil dit ? Ne diyor? diye sordu Lacombe soluk solua.
Laughlin

spanyolca bilen Amerikalya dnd. Ama o da bir ey

anlamam olacak ki, ayaklarnn dibinde yatan et ve kemik ynn


sarsarak soru sormaya devam etti. Adamn boazndan ayn anlalmaz
guruldamalar kyordu. Sidik kokusu da dayanlmaz bir hal almt.
Lacombe sabrl bir adamd ama Amerikal her seferinde sylenenleri
srarla kendine saklar gibiydi. Laughlin araya girdi.
Ne sylyor?
Amerikal kalarn kaldrarak iini ekti. Ve adamn szlerini evirdi.
Dn gece gnein geldiini ve ona ark sylediini anlatmaya
alyor!

KNC BLM
Drt yandaki

Barry Guiler uykusunda huzursuzdu. Yatak

odasnn yar ak penceresinden esen hafif Indiana meltemi perdeleri


havalandryordu. Odada yumuak ama srekli bir uultu vard. Bu ses
Barry'nin uykusunu blyordu. Anszn hafif krmz bir k yznde
dolat., Barry gzlerini at.
Yatan yanndaki kerevetin zerinde duran pilli oyuncaklardan biri
hareket etmeye balamt. Bu bir Frankenstein canavaryd. Kula atmak
istercesine kollarn kaldrnca pantolonu dyor, canavar kpkrmz
kesiliyordu.
Barry gzlerini Frankenstein'dan ayrmadan yatanda doruldu.
Sonra oturup evresine baknd. Oda oraya buraya atlm pilli
oyuncaklarla doluydu: Bir tank, roketler, sireni ve tepesindeki trafik
yla bir polis arabas, bir Boing 747 uak modeli, merdivenlere
trmanan itfaiyecileriyle yangn sndrme ekibi ve arabalar, sokak
lambasna dayanm, elindeki ieyi kafasna diken bir sarho... Tm
oyuncaklar harekete gemi, klar ve uultular kararak alyorlard.
Kendi kendilerine!
Barry bu durumdan pek holanmt. Bu arada pikap da almaya
balam, Susam Soka adl arky alyordu.

Barry glerek ellerini rpt. Sonra yataktan atlayp ak pencereye


kotu. Darda, uzaklarda bir yerde bir kpek havlyordu. Ama arka
bahe tmyle karanlk ve sessizdi.
Barry'nin yatak odas koridorun en sonunda bulunuyordu. imdi
iyice meraklanan Barry koridoru geerek oturma odasna girdi. Oda
kk bir gece lambasnn mayi dnda karanlkt. Barry bir
eylerin her naslsa farkl olduunu, allmn dnda baz eyler
dndn seziyordu. Oturma odasnn btn pencereleri akt ve
gecenin soluu perdeleri ok garip bir biimde havalandryordu.
n kap da ardna kadar akt; avludaki k gecenin karanlnda
daha parlak grnyordu.
Tm bu gariplikler kk ocuu korkutmad. Barry elenceye
hazrd. Ak pencere ve kaplardan tuhaf bir koku geliyordu. Hani
frtnadan sonra havay saran o koku gibi. Ama Barry yle bir frtna
olmadn biliyordu. Ne gkgrlts, ne de yamur sesi duymutu.
Sakin bir yaz gecesiydi. stelik bunun nitelii de deiikti.
Barry bir de mutfa kolaan etmek istedi. Burada da pencereler
ardna dek akt, ieri dolan rzgr daha sert esiyordu. Arka kap da
akt, zincirini tkrdatyordu. Bu da nemli deildi. Ama Bingo'nun
girip kmas iin kullanlan kapnn altndaki kapak menteelerinden
sklm olarak yerde duruyordu; kpek de buzdolabnn yanndaki
yatanda yoktu.
stne stlk buzdolabnn kapa akt ve yerde st iesi, tereya,
peynir ve yemek artklarndan oluan bir yn vard. Yiyecek izleri
buradan kpek kapsna doru gidiyordu. Barry yerden yars erimi bir
dondurma klah ald. Birden mutfakta baka eyler de dikkatini ekti.
Barry anszn dnd, elindeki dondurma klah yere derek
muambaya yayld. Kk ocuun hzla geri dnmesiyle
buzdolabnn kapa kapanmt. imdi dikkat kesilmi d kapya
bakarak bekliyor, gzlerini diktii yerden ayrmyordu.
Derken Barry Guiler glmsedi. Gzlerindeki utanga, muzip
ifade oyuna bir ar gibiydi. Bir karlk bekliyordu. Bir sre daha
baktktan sonra kkr kkr gld. Baklarn bir an baka bir yere
evirdi, sonra yeniden gzetliyormu gibi yaparak neeli sesler
kard. Bir gl, bir ka daha. Yeni bir oyun. Birden Barry
ciddileti. Topuklar zerinde maymun gibi bir ne, bir arkaya
sallanarak evresinde dnd. Sonra ban yavaa bir saa bir

sola dndrerek horoz gibi dikletirdi.


Byle mi ? Byle mi ? Hi korkmuyordu. Cesurdu.
Moo diye bard. Yzne korkun bir anlam vermeye alarak,
B... b! diyordu. Hrrr... Grrr!
Jillian Guiler yatak odasnda uyand. Bir haftadr gripten yatyordu.
Kafas, yata ve odas darmadankt. Jillian'la Barry'nin yaad bu
kk ev, Indiana'nn krsal kesiminde, alak bir tepenin doruundayd.
Geri evin idaresi kolayd ama Jillian kendini iyi hissetmediinden ev
ilerini bir sredir ihmal etmiti.
Yatak odas dank olmasna dankt, ama hi olmazsa aradn
bulabiliyordu. Evin teki blmlerini dolaan rzgr birden Jillian'n
odasna girerek, kt mendilleri ve Barry'nin karakalem yaplm
portrelerinden birkan uurdu. Yatan baucundaki komodinin
zerinde bir sr ila kutusu, burun damlalar, yars yenmi bir
sandvi ve bir Coco-Cola iesi duruyordu.
Jillian gribin neden olduu o garip ruh haliyle kendine gelir gibi
oldu. Yorgundu ama uykusu yoktu; dnebiliyordu ama kafas
bulankt; yapmas gerekenleri biliyor ama harekete geemiyordu.
Bornozuna sarnm halde yorgann altndayd. Televizyon ak
kalmt. Jillian

nce iittii kkrtl

gln

televizyondaki bir

programdan geldiini sand. Ancak ayn gl bir reklam srasnda


da iitince, nereden geldiini anlayverdi.

***
Barry darda grd eyi taklit etmeye balamt. Yzn
ekilden ekle sokuyor, elleriyle gzlerini bir ap bir kapyordu.
Ce-e, Ce-e.
Kendi evresinde bir topa gibi birka kez dndkten sonra
ban bir saa bir sola doru dikletirdi.
Barry olanlardan honut bir halde yksek sesle glerken, kapya,
karanla doru ilerliyordu. Kapdan karken solgun, turuncu bir k
yzn aydnlatt. Barry glerek kapdan kt.
te giderek uzaklaan bu gl, Jillian'n uyanmasna neden
olmutu. Bir de oyuncaklarn grlts.
Jillian yar uyank yatarken, onu neyin uyandrdn dnyordu.
Derken yava yava gzlerini aarak yatan iinde dorulurken, bir

oyuncak polis arabas tepesindeki trafik lambasndan klar saarak


odaya girdi. Polis arabasnn ardndan topunun azndan krmz alevler
saan bir tank geliyordu. Arkasndan da uua hazr halde bir jumbo jet.
Ve en arkada pantolonu dm, kollarn ne uzatm bir Frankenstein
canavar.
imdi Jillian tam anlamyla uyanmt. Yorgan frlatarak yataktan
kalkt. Baparmann ucundan kl pay geen polis arabas duvara arpp
durmutu. Onun ardndan teki oyuncaklar birbirilerine arparak st
ste ylp kaldlar.
Barry? diye seslendi Jillian.
Sonra iittii o gl anmsad. Artk duyulmuyordu ama ans
sessiz gecede asl duruyordu hl.
Yatan baucundaki saat 10 : 40' t. Bu saatte Barry ne yapyordu?
Yatal daha iki saat olmutu.
Jillian sendeleyerek koridoru geip Barry'nin yatak odasna girdi.
Yatak botu. Pencereler de akt. Odadan koar adm kan Jillian
yine koridoru geip oturma odasna gitti. lgn gibi evresine, ak
pencerelere, sokak kapsna ve avludaki a bakyordu.
imdi yanlmasna olanak yoktu artk. Barrynin glyd bu ve
evin dndan, gecenin karanlnda bir yerlerden geliyordu. Jillian
kk bir lk att, ardndan haprd.
Gl yeniden iitti. Giderek uzaklayordu.
Aman Tanrm, diye dnd Jillian dehet iinde. Sokak kapsndan
kp avluda durdu. In gerisindeki karanla gzlerini altrmaya,
bo yere bir eyler grmeye alyordu. Gzlerinden yalar boand
boanacakt. Kendine hakim olmaya alarak,
Barry! Barry! diye bard.
Bir yandan da karanln iinde, olunun glnn kaybolduu
yne doru ilerliyordu.

NC BLM
Yeryzndeki tm hava trafik kontrol merkezlerinin ii gerekd
bir grnm tar. Birleik Amerika Devletleri'nin orasna burasna
serpitirilmi dzinelerle hava trafik kontrol merkezi bulunmaktadr.
Indianapolis yaknlarndaki yar yarya topraa gmlm olanysa,

birou gibi pek bir zellii olmayan tipik bir hava trafik kontrol
merkezidir.
Bu kocaman beton yaplarn iinde yaratlm olan yapay dnyay
seebilmek iin dikkatle bakmak gerekir. nk ortalk lotur genellikle.
Kaplarn nerede olduunu belli belirsiz gsteren, stleri siperlikli ve
dk vatl ampullerden baka evreyi aydnlatan k bulunmaz.
ndiana uu blgesini tarayan radar ekranlarnn hakimdir
odaya. Ne gecenin, ne de gndzn belli olduu, yalnzca yukardaki
gerek dnyada olup bitenlerin elektronik bir grntsn yanstan
parlak radar ekranlarnn yapay ...
lkenin tm hava trafii burada gzden geirilir, radarla
kaydedilir ve telsiz araclyla sorguya ekilir. Kendini tantmak,
kimliini dorulamak, gei izni ve gerekirse tavsiyeler almak yoluyla
ya Indiana'ya iner ya da ounluk saatte bin kilometreyi bulan bir
hzla baka baka yerlere doru geer gider uaklar.
Bu lo dnya yapaym gibi grnmekle birlikte asl ama, btn
hava trafik kontrolcularnn umduu gibi gerek olaylara tmyle
uyabilen bir grnm salayabilmektir. Her kontrolcu ister bir
jumbo jet, isterse alaktan uan drt kiilik zel bir uak olsun,
herkesin eyaleti sa salim geebilmesini salamak zere gerekli
dzenlemeleri yapabilmeyi umar.
Ama umar yalnzca, nk bazen evdeki hesap arya uymaz...
O hafta Harry Crain geceyars iba yapyordu. O saatlerde radar
ekranlarnn banda sadece be, alt kii bulunurdu. Harry genellikle
onlarn gerisinde bir aa bir yukar dolar, zaman zaman da yksek
bir taburede otururdu. Bandaki kulakl uzun, sarmal bir kabloyla
telsiz aygtlarna balyd. Tam aznn nnde bulunan kvrk bir
plastik boru, sesini mikrofon araclyla ykseklerdeki gerek
dnyaya iletiyordu.
O gece drt trafik kontrolcs ilk vardiyalarn almlard. ifter
ifter ve yan yana radar ekranlarnn nne oturdular. Hepsi de yakalar
ak beyaz gmlek giymiti. Gmleklerinin kollar da svalyd. Balarnn
stndeki hoparlrlerden hava trafiinin allagelmi telsiz vzlts
iitiliyordu. Vzltlar imdi seyreklemiti; nk In-dianapolis
zerindeki blge, aadaki hava trafik

kontrol merkezindeki kadar

karanlk ve hareketsizdi.
Hava Trafik Kontrol, diye bir pilotun sesi duyuldu anszn. 31
Aireast'in uu alannda trafik var m ?

Harry Crain ekranlardan birine dikkatle bakt. Veri bloklarndan


yalnzca tmyle, biri de ksmen, doluydu. Ayn ynde giden
uaklardan ikisi birbirlerinden yirmi be kilometre uzaktayd. Bir
baka ynde giden ncsyse, Aireast'ten olduka uzakta kalyordu.
Ekrann geri kalan blm botu.
Harry mikrofonuyla devreye girdi.
31 Aireast, uu alannzda iki uaktan baka trafik yok. Bunlardan
biri TWA'nin L- 1011' i. Sizinle ayn ynde ve ykseklikte. Arkanzda ve
yirmi be kilometre uzakta kalyor. Bir de Allegheny irketinin DC- 9'u
var. O da nnzde ve sizinle ayn ykseklikte ama seksen kilometre
kadar uzakta. Ayrlmayn. Bir de geni alan taramas yapaym.
Harry uzanp bir dmeye bast. Radar ekran dar alandan geni
alan taramasna balad. Harry ekrana bir gz attktan sonra yeniden
baka bir dmeye bast. Bilgisayardan geerek yansyan grntye
bakyordu. Aireast'in dolaynda iaret vermeyen bir uak ya da baka
bir hava arac vard gerekten. Harry ekrana daha dikkatle bakt. Tam o
srada Aireast'in pilotu konumaya balamt.
31 Aireast'in nnde ve bele yedi kilometre uzanda bir trafik var.
Olduka yksekte ama alalyor.
Kontrolculardan biri ne doru eilip ekrana bakt ve pilotun szlerini
onaylad hayretle.
31 Aireast, diye mikrofona konutu Harry.
Evet, o konumda bir trafik ben de gryorum. Ancak yksek irtifa
trafiinde byle bir ey olmamas gerek. Bir de alak irtifay kontrol
edeyim.
Harry i haberlemeyi salayan adamna dnd.
Aadakileri ara ve bunun ne olduunu bilip bilmediklerini ren...
31 Aireast'ten merkeze.
Pilot, Harry'nin devresini keserek araya girdi yeniden.
Bu trafik alak irtifada deil. Kuzeydoumuzda ve alalmaya
devam ediyor.
Ne tip bir uak olduunu syleyebilir misiniz?
Pilotun sesi olaan geliyordu. u anda rapor edecei eyi dnyor
olmalyd.
Olumsuz. Belirli d hatlar yok. Ook da parlak. imdiye dek
grdm en parlak k. Beyazdan krmzya dnyor. Renkler de
ok arpc.

imdi teki kesimlerin kontrolcular da Harry'nin nndeki ekrana


bakyor ve konumalar dinliyorlard. Harry'nin koordinatr uzanp
bir dmeye bast, birini arayarak aznn iinde anlalmaz bir eyler
syledi.
Harry yksek taburesinden radar ekranlarn izledi bir sre. Sonra
teki uakla balant kurarak,
517 TWA, durumu bildirin, dedi.
Hoparlrden deiik bir ses duyuldu bu kez.
Merkez, buras 517 TWA. Szkonusu trafik imdi sanki ok parlak
ini klar yakm gibi. Telsiz konumalarn duymadan nce bunlar
Aireast'in ini klar sanmtm.
O srada Aireast'in pilotu konumaya balad yeniden.
517 TWA, szlerinizi tekrar edin ltfen.
TWA'nin pilotu ar ar ve net bir ekilde sordu.
31 Aireast, ini klarnz yaktnz m ?
Hayr, yakmadk.
Harry araya girdi.
517 TWA, ndianapolis Merkezi konuuyor. Aireast sizinle ayn
ynde ve yirmi be kilometre uzakta, nmzde, uu ykseklii de
ayn. Durumunuzu bildirin ltfen.
Harry koordinatre dnerek,
Aireast kendisiyle ayn irtifada olaanst bir trafik olduunu
iddia ediyor. Ne olduunu bilmiyorum.
TWA'nin konumu ekranda belirmiti. Harry pilota Aireast'i grp
grmediini sordu.
Olumlu, gryorum.
517 TWA, Aireast'in yaknlarndaki trafii de grebiliyor musunuz?
Evet, dedi pilot ihtiyatla. Gryoruz ve onu zliyoruz.
Ne yapyor imdi ?
Tam Aireast'in bildirdii gibi hareket ediyor.
31 Aireast araya girdi.
Trafik imdi be yz metre kadar altmza indi. Bekleyin bir dakika...
Ayrlmayn... Tamam merkez. Trafik saa dnd ve tam zerimize doru
geliyor. Biz de saa dnyor ve -elli uu dzeyini terkediyoruz.
Harry Crain taburesinden frlad. Lo odada hava gerginlemiti.
Koordinatre dnerek,

Bana telefonda Wright-Pat-terson'u bul abuk, dedi.


Orada hangi Tanrnn cezas deneyi yapyorlar acaba ?
31 Aireast, diye seslendi Harry hemen ardndan.
Alaln ve -bir-sfr uu dzeyini koruyun... Allegheny DC- 9,
siz de derhal otuz derece saa dnn... Aireast ua -bir-sfr uu
dzeyine iniyor.
Aireast'in pilotu hl sakin konuuyordu.
Parlak kl trafik imdi keli inie geti ve balistik olmayan
baz hareketler yapyor.)
Harry'yle koordinatr birbirilerine baktlar yalnzca.
Tamam, merkez, dedi Aireast'in pilotu.
Trafik imdi son hzla geliyor. Ar parlak ve ok hzl hareket
ediyor.
Buras 517 TWA, diye bildirdi teki pilot da.
Trafitken uzaklamak iin biz de biraz saa kayyoruz.
Tamam, 517 TWA. dedi Harry Crain.
Saa sapma onayland.
31 Aireast'ten merkeze. -bir-sfr dzeyine indik. Trafik
kuzeybatmza geti ve drt yz elli metre kadar uzakta. ok
hzl hareket ediyor.
Bu arada uu kulesi efi lo odaya sessizce girmi, Harry'nin
tam arkasnda duruyordu. lk kez konutu.
Sor bakalm onlara, resmi olarak rapor vermek istiyorlar m?
Merkezden 517 TWA'ya, dedi Harry.
Aireast'in yaknndaki trafiin bir Tanmlanmam Uan Cisim
olduunu resmi olarak rapor etmek ister misiniz ?
Birka saniye parazitten baka bir ey duyulmad. Sonra cevap
geldi.
Olumsuz... Rapor etmek istemiyoruz.
Harry bu kez teki pilota' sordu.
31 Aireast, yaknnzdaki trafiin bir Tanmlanmam Uan Cisim
olduunu rapor etmek ister misiniz ?
Parazitler oalmt.
Olumsuz. Biz ou tr bir rapor vermek istemiyoruz.
31 Aireast, diye srar etti Harry.
Herhangi bir raporun resmi kaytlara gemesini istiyor musunuz?

Nasl bir rapor vereceimizi bilmiyoruz ki...


Harry glmsedi. Rahatlamt.
Ben de bilmiyorum, dedi.
Trafii varaca yere kadar izlemeye alacam.
Ve bize de -bir-sfr uu dzeyinde yol gsterin, dedi pilot,
sonra birden aklna gelmi gibi ekledi.
Uan arkasndaki grevli, trafiin yaknndan getiimiz zaman
yolcularn resim ektiini syledi.
Harry Crain blm efine dnerek yavaa,
Bunlar grmek sterdim, dedi. Sonra mikrofondaki konumasn
srdrd.
Allegheny J-8'i kesecek ekilde saa dnn ve normal rotanz
koruyun. TVVA'nn uu dzeyi -bir.
Blm efi yine geldii gibi sessizce karanlkta kayboldu. Uu
kulesindeki gerginlik de azalr gibi olmutu.
Harry'nin koordinatr sordu.
Bu tr bir ey iin kitap ne diyor?
Allah kahretsin, nereden bileyim? diye sylendi Harry.
Hava Kuvvetleri otuz yl nce yazmaya balamt. Hele
bitirsinler de grelim.

DRDNC BLM
Aireast 31, Roy Neary'nin evinin stnden o gece saat dokuz sularnda
geti. Jetlerin grlts evin iinde pek duyulmadndan uan geii
kimsenin dikkatini ekmemiti.
Rey kent dolayndaki evinin oturma odasna elkoyarak yle bir
demiti ki, gren burann Kurtulu Ordusunun zel bir odas
sanabilirdi. Duvarlarda eitli elektrikli aralar aslyd. Odann her
kesinde de mekanik bir ara bulunuyordu. Bu odada bulunan yetikin
oyuncaklar, bir ocuu ocukluk dneminden yoksun brakacak kadar
oktu.
Odadaki en dikkat ekici ey pingpong masasnn zerine kurulmu
olan oyuncak tren takmyd. Demiryollar, yapma dalardan, gllerden,
kprlerden geiyordu. Her eyiyle tam bir maketti bu.
O gece Roy Neary'yle sekiz yandaki olu Brad oturma odasnda
yalnz balarna, yan yana oturuyorlard. Roy olunun matematik

devine yardm etmeye alyordu. Ama ayaklar dibinde bir yn


aritmetik kitabyla oturan Brad, toplama ve karmayla elektrikli
trenlerden daha az ilgilenir gibiydi.
Neary'nin kars Ronnie arasra pingpong oynamaktan holanrd.
Ancak Roy karsna dikkatli bir dille olan ocuk yetitiren ailelerde
bu tr elektrikli bir tren takmnn bulunmasnn ne denli nemli
olduunu anlatmt. Kars da,
Tren takm baba iin nemli olabilir, karln vermiti.
Pingpongun anne iin olduu gibi.
Roy bu ekimeyi tren takmn haftasonlar skeceine sz
vererek nlemeye alm ama nedense bundan sonraki aylarda
skleceine, tren takmna her gn yeni bir para eklenmiti.
imdi her eyi tamam olan bu oyunca altrmak Neary'nin
bo zamanlarnn ounu almaktayd.
u alt geite kalkp inen bir kpr koymaya ne dersin, baba?
diye sordu Brad. Neary'nin kalar atlmt.
Aklnn ev devinde olduunu sanyordum.
Aritmetikten nefret ediyorum.
ocuk elindeki kurun kalemini frlatp atarak gzlerini kar
koyucu bir ifadeyle babasna dikti.
Neary sakin bir tavrla kalemi yerden alp ocuun eline
tututurdu.
Diyelim ki, dedi. stasyon efi sana on sekiz tane vagon verdi ve
eit sayda vagonlar bulunan iki tren oluturman istedi. Ne yaparsn?
Brad kalemini frlatp att yeniden. Sonra elini arka cebine sokarak
kk bir hesap makinesi kard.
Bu, hi de zor deii. dedi. Hesap makinesiyle bulurum. Nasl olsa
yanmda her zaman bunlardan bir tane bulunacak.
Roy iini ekerek tavana doru bakt. Aralarndaki uzun sessizlik
alt yandaki Toby Neary'nin bir kasrga gibi odaya dolmasyla bozuldu.
Toby odaya girerken nne ne geldiyse devirmiti. Pek de fkeli
grnyordu. ri mavi gzleri akmak akmakt. Kirli elinin parman
Roy' un yzne doru uzatarak,
Fosforlu boyalarm almsn, diye bard.
Bir eyini almadm ben.
Ben senin eylerini almyorum ama.
Toby inatla sulamasn srdryordu.

O srada odaya giren Ronnie, Roy'un dikkatini datt. Ronnie gzleri


kapal, ellerini ne doru uzatm, bir uyurgezer gibi yavaa yryordu.
Uzun sar sal, oval yzl, sivri eneli ve de genellikle her eyden abuk
bkan bir kadnd Ronnie. Kznca gzlerini iri iri aard. Kalar da
kocasnn garip fikirleri karsnda her zaman havaya kalkmaya hazrd.
imdi gzleri grmeyen biri gibi, kollaryla evresini yoklayarak
yryordu. yandaki Sylvia da annesinin eteklerine tutunmutu.
Ayaklarn iyice havaya kaldrp sonra yavaa yere koyarak ilerliyordu.
Onun da gzleri smsk kapalyd.
Neary hayretle, Ronnie, dedi.
Ronnie kocasna aldr etmeden, Brad, diye seslendi. Gzleri
hl kapal, yz ifadesizdi.
Brad, ite sana bir aritmetik problemi. Eer haftada yedi gn
varsa ve annen btn bu gnler evdeyse, annene gezecek ka gn kalr?
Bu kez Brad'n hesap makinesine ihtiyac olmad. Sfr.
Ronnie, diye yineledi Neary. Olanlardan hi holanmamt.
A gzlerini.
"Ronnie sordu. Neden aaym? Hi ihtiyacm yok. Byle btn evi
dolaabilir, yataklar yapar, yemeinizi piirip ortal temizleyebilirim.
Hem de hepsini gzlerim kapal yaparm. Toby'nin kafesteki sincab
gibiyim ben.
Hi de deil, dedi Roy. Gzlerini a da una bir bak.
Ronnie gzlerini yavaa at. Roy ne olduu belirsiz bir eyler
mrldanyordu. Bu da halinden memnun olduunu gsterirdi. Neary
tren takmnn kontrol tablosunda bir dmeye bast. Anneyle ocuklar
kk bir yelkenlinin harekete geerek aynaya benzeyen bir glde
dolamaya baladn grdler. Yelkenli o srada zerinden trenin
geecei bir demiryolu kprsne yaklayordu. Tren tam kprye
geldii anda durdu. Kpr iki yana alarak yelkenliye yol verdi. Yelkenli
titrek hareketlerle kprden getikten sonra kpr kapanmaya balad.
Ama tam kapanmasna frsat kalmadan, tren harekete geip kpr
zerinde ilerleyince, madeni bir ses kararak gle yuvarlanverdi.
Neary'nin glmsemesi kaybolmutu.
Hmmm. Ronnie gzlerini trenden ayrp kocasnn yzne dikerek,
Aman Roy. dedi. Sesi anlamszd.
Gerekten mthi bir gsteriydi.
Ama biraz nce byle olmad.
Tabii, hi kukusuz...

Gzlerini kocasndan ayrmamt. imdi Toby'ninkinden daha


akmak akmakt mavi gzleri.
Bu demiryolu oyununa iki hafta daha tanyorum, dedi.
Ondan sonra dou zemin katndaki elektrikli tenis ve tuvalet
takm, teki eylerin yann boylayacak.
Ama bu hakszlk.
Daha bitmedi, diye homurdand Ronnie.
u Tanrnn cezas iftlii de takmyla birlikte arka baheye
kurabilirsin.
Ronnie hrsla gazeteleri topluyor, ortalkta eline geirdii teberiyi
bir keye yyordu.
Tanrm , bu evde iten baka bir ey yok mu? Hizmetiden beter
oldum.
Geen haftasonu dar kmtk ama, diye Neary karsn
yattrmaya alt.
ki sokak yryp bir kahve imek pek de elenceli saylmasa gerek.
Her gn Brad'i okula gtrrken hava alyorsun.
Neary yine alttan alyordu.
Anlalan Toby'yi okula gtrmek ya da Sylvia'yla spermarkete
uramak da o sayl elenceler arasnda. Ya da ne bileyim, arabay lstik
deitirmek iin garaja gtrmek, ha ?
Neary iinin burkulduunu hissederek,
ok tatsz bir tablo iziyorsun, dedi karsna.
O zaman bana baka bir fra ver.
Bak, eer enerji irketindeki iimin ok elenceli olduunu
sanyorsan... diye sze balad Neary.
Bir yandan da karsnn ne denli fkeli olduunu anlamaya
alyordu. Ronnie'nin fkesinin hangi boyutlara ulaabileceini
ok iyi bilirdi.
Bak, dinle, diye konumasn srdrd.
Bozuk bir transformatr onardn zaman tm sistem
dzelebilir.
Ronnie kocasna bo bo bakyordu. Kafas baka yerdeydi.
Herkesin sk sk szn ettii yeni bir ey olsa gerek bu.
Nedir o yeni . ey ?
Yaam biimi. Biz de yaam biimimizi deitirsek iyi olacak.

O dediin zenginlerin harc, sevgilim, dedi Roy. Onlar bir


dkkna bir telefon ap kendilerine tmyle yeni bir yaam biimi
sipari ediverirler.
Belki de yaam biimi deildir bu, diye mrldand Ronnie.
Belki de dergilerin szn ettii eydir... Yani yaamn nitelii.
Hayatta herhalde spermarketlerin raflarnda bir dolarlk tuvalet
kd aramaktan baka eyler de olsa gerek...
Neary uzunca bir sre sesini karmad. Ronnie hibir zaman
kocasnn yeterince

para kazanamadndan yaknmam ya da

maann azln kafasna kakmamt. Dolaysyla Roy da her eyin


yolunda gittiini* sanyordu.
Ocakta zam aldim, diye ihtiyatla sze balad.
Ronnie ban sallayarak, Yanl anladn, dedi.
Paradan sz etmiyorum. Dkknlardan da zel eyler satn almak
istemiyorum. Yaammda bazen zel eylere sahip olmak benim iin
yeterli. Ve Roy, diye ekledi. Bilirsin ben kolay mutlu olan bir kadnm.
yle mi?
Acapulco'da bir haftasonu geirmek istemiyorum. Yalnzca zel
bir ey olmasna yle ihtiyacm var ki... Szgelii, bir gn bana bir iek
getirsen dnyalar benim olabilir. Bir tek gl...
Neary'nin yine ii burkuldu.
Hep de unuturum.
Eer istediklerimi bir anlayabilsen her ey hallolacak.
Can sklan Tbby,
Babam fosforlu boyalarm ald, diye girdi araya. Dikkati
kendince nemli olan eye ekmek istiyordu.
Ronnie gazetenin sinema sayfasn katlayarak kocasna uzatt.
una bir gz at.
Neary o hafta oynayan film listesine bakt.
Hey ! Bakn ne var ? Pnokyo gelmi.
Kim ? diye sordu Brad.
Ronnie antasn am, kapandaki aynada yzn inceliyordu.
ok glmsyorum, diye sylendi.
Azmn yanlarnda krklklar belirmi.
Pinokyo, diye yineledi Neary.
ocuklar, siz Pinokyo'yu
Brad kalarn att.

hi grmediniz. ansnz varm!

Ama bu haftasonu golf oynayacamza sz vermitin, baba.


Tamam, golfe sz vermitin, dedi Toby de. Bu kez naslsa bir
eyi onaylamt.
Ama Pinokyo ok nldr, dedi Neary.
Dudaklarm da inceliyor, diye Ronnie kendi kendine yksek
sesle konutu.
Ve de ifadesi aksileiyor. Tpk anneminki gibi...
Brad iini ekerek,
Bebekler iin yaplan o budalaca miki filmini kim grmek ister?
dedi.
Ka yandasn sen? diye sordu babas.
Sekiz.
Dokuz olmak ister misin ?
Tabii.
O zaman yarn Pinokyo'yu seyredeceiz.
Ronnie aynadaki grntsne bakarak sylendi.
ocuklarn kafasn eliyorsun.
aka ediyordum, dedi Neary.
Ama benim ocukluum Pinokya'yla geti. ocuklar her zaman
ayndr. ok holanacaklarndan eminim.
Bir sre kendi kendine bir melodi mrldand, sonra arknn
szlerini sylemeye balad.
Yldzlardan bir dilein varsa... Ne olursa olsun... Neary durdu.
Sylediklerinin ne kars, ne de ocuklar iin bir ey ifade etmediini
anlamt.
Siz haklsnz. dedi ellerini aarak.
Kararnz siz verin. Kimseyi etkilemek istemem. Yarn minyatr
golf oynayabilirsiniz. Bu da srada beklemek, ufak bir topu kk bir
delie sokmak iin abalamak demektir. Ayrca hi de say
yapmayabilirsiniz. Ya da Pinokyo'yu seyredersiniz. Bu da mrnz
boyunca anmsayacanz mzik, hayvanlar ve sihirli olaylar demektir.
Bir an umutsuzlua kaplarak,
Oya koyalm, dedi.
ocuk bir azdan,
Golf, diye bard.
Neary alndn belli etmemeye alt. Tamam, yarn golf
oynuyoruz, dedi. Ama imdi yatma zaman. Hemen yataa.

Hayr, bir dakika, diye kar kt Toby.


Bu gece TV'de On Emir filmini seyredebileceimizi sylemitin.
O srada telefon ald. Ronnie yerinden kalkarak cevap vermeye gitti.
Telefonun alcsn kaldrrken,
O film drt saat sryor, dedi.
Alo ? O merhaba Earl.
Neary kendi kendine konuur gibi,
On Emir'den beini grebileceklerini sylemitim onlara, diye
mrldand.
Bir dakika Earl, dedi Ronnie telefona.
Btn bunlar aklmda tutamam ben. Sen en iyisi Roy'a syle.
Telefonu kocasna uzatt.
Bak bir eyler olmu.
Neary yerinden kalkp pingpong masasnn evresini dnerken,
ocuklarm Pinokyo'yu grmek istemiyor, diye sylendi. Ne
gnlere kaldk.
Roy telefonun yanna geldiinde, Ronnie alcy kocasnn eline
vereceine bir eliyle onun kulana tuttu, sonra sokulup teki
kulan pt. Neary karsnn ani ruhsal deimelerine alkt.
Eilip kulan pmek iin sabrszlanan Sylvia'y da kucana ald.
Ne oldu, Earl ? diye enerji irketindeki i arkadana sordu.
Enerji gnderim merkezinden telefon ettiler.
Earl'in sesi endieli kyordu.
Ana voltajda byk bir kaak var.
Ana voltajda m ? Nasl olur ?
Gilmore stasyonundaki transformatrlerin yars devreden kt.
Earl mmkn olduu kadar abuk anlatmaya alyordu.
Her an elektrik kesilebilir. Onun iin elektrik varken zerine bir
eyler giyip hemen gel.
Earl, neler oluyor ?
Haydi ok konuma, hemen Gilmore'a gel, Roy.
Roy telefonu kapattnda hat oktan kesilmiti.
Duydun mu? diye sordu karsna dnerek.
O anda ev karanla gmld ve her ey sustu.

BENC BLM
Eer yeryznde bir Moog Synthesizer (*) de karmak deilse, baka
hibir ey karmak deildir. Bu aygtlardan hl dnyada ok sayda yok.
Pek az kii de bu aygt yapmasn ve altrmasn bilir. Yine daha az kii
synthesizer'lerle ne yaplabileceini ya da

yaplamayacan ve onun

gcn anlayabilir.
Dolaysyla iki yl nce Stevie

Wonder

iin yaplm olan bir

synthesizer'i deitirmek zere acele emir geldiinde, bu esrarengiz


ilerden anlayan sakall, bykl, gzlkl bilim adamlar biraz da
akn bir abayla kollar svadlar.
armlard, nk Bay Wonder, daha nce mzik dnyasnda hi
adlar gemeyen bir gruba Moog'unu dn ya da tmyle vermiti. Peki
ama, neden 'byle yapmt? Bu adamlar uzun menzilli nkleer balkl
ktalararas balistik bir fzeyle yapamadklarn! bir Moog Synthesizer'le
nasl becereceklerdi ?
(*) Moog Synthesizer: lk kez Robert Moog adl bir bilgin tarafndan
imal edilmitir. Yapsndaki ses titreimlerini oluturan audio-sinyal
endkleme bobinleri sayesinde her trl basit sesi ve karmak tnlar
elektronik sentez yoluyla karan bir aygttr. Elektronik yaps bilgisayar
tarafndan da programlanmaya elverili olduundan ok karmak ve
seri olarak alabilir.

(. N.)

ALTINCI BLM
Roy ieri girdiinde, Ike Harris iki telefonla birden konuuyordu.
Biri, irket bakan Grimsby'nin kapal kald asansrle, teki de ayn
derecede fkeli olan d dnyayla balantlyd.
Harris tam bir panik iindeydi. Bir yandan telefonda Grimsby'ye,
Gilmor'daki A 27 KV hatt gitti, diyor, bir yandan da Neary'ye
durumu aklyordu.
Btn devreler ak, merkezde her ey normal ama yine de
enerji varmas gereken yerlere ulamyor. Sanki bir kaak var.
Durmadan enerji kaybediyoruz. Tolono karanlkta. Crystal Gl de. Ne?

Evet, efendim. Siz de karanlktasnz.


Harris bir an Neary'ye bakt, sonra gzlerini tavana kaldrarak
Grimsby'nin telefondan ona gnderdii olumsuz titreimleri Neary'ye
aktarmaya alt. Grimsby'nin barmalar bir an iin durunca,
Tamam, anladm, dedi Ike.
teki telefondan haberleri alyorum. 890 megavatlk hat tmyle
gitmi. Belediyenin elektrik ilerinden onarm iin yardm istedim.
Ancak 500 KV'lk kule yeniden almaya balayncaya dek oraya kimseyi
gnderemiyoruz imdilik. Efendim? Bastne.
Harris telefonu eliyle kapatarak, Neary, o blgedeki normal hat
gerilimi ne kadardr biliyor musun ? diye sordu.
Rzgrsz havada hat bana normal gerilim on be bin libredir.
Birka yl nce o blgede bulunmutum.
Ike elini telefondan ekerek,
Oraya imdi Neary'yi gnderiyorum, dedi.
yle mi ? Roy armt.
Harris bo olan eliyle Neary'ye kontrol odasndan kmasn iaret
etti.
abuk davran. Frla hemen. Hayr, hayr size sylemiyorum, Bay
Grimsby.
Roy kapya doru yrrken, Ike'n teki telefondan birine
bardn iitti.
Belediye bakanna syleyin on dakikaya kadar enerji salanacak.
On be dakika sonraysa Neary krsal kesimin karanlk yolunda
ilerliyordu. Karanlkta yolun adn ya da numarasn gremediinden,
hemen hemen kaybolduundan emindi. Arabas evindeki alma
odasnn kk bir modeliydi. Haritay direksiyona yaym, aznda
tuttuu bir el feneriyle ynn belirlemeye alyordu.
Bu durumda araba kullanmas yeterince tehlikeliydi. Bir de uzun
dalga radyosundan gelen polis konumalar dikkatini ekiyordu.
Buras erifin brosu. Reva Yoluna yakn bir yerde devriye
arabas var m ?
Alo? Buras dayolu alt-on devriye arabas. Reva'ya gidiyoruz.
Size yardm edebilir miyiz ?
Teekkr ederiz. Reva Yolunda iki - on birdeki kadn grn.
Kapsnn dndaki klara bir eyler olduunu syledi. Gidip
neler olduunu anlayn.

Polis radyosundaki konumalar kesilmiti. Neary arabasn yolun


kenarna ekip durdurdu. Reva Yolunun Tolono'da olduundan emindi.
Ama Ike, Tolono'nun tmyle, karanlkta olduunu sylememi miydi?
Roy telsiz telefona uzand.
TR. seksen sekiz - on sekizden arza efine.
Evet, arza efi.
Ike'n sesinden durumunun on be dakika ncesinden farkl
olmad anlalyordu.
Ne istiyorsun ?
Tolono'daki arza giderildi mi ?
aka m ediyorsun? lk karanlkta kalan yer Tolano'ydu.
Polis radyosundan Tolono'da klar olduunu duydum ama.
Tanrm ! diye bard Harris.
Byle bir gecede polis konumalarn m dinliyorsun? Her ey
durdu, Neary. Tm ebeke bozuk.
Harris'in konumas birden kesilmiti.
Neary yola kt yeniden. Birka dakika sonra ilerde dnen sar
klar grnce, iinin biraz rahatladn hissetti. Ama ok deil. Neyse
kaybolmamt. Roy arabasn onarm ekibinin arkasna ekip durdurdu.
Aa indi. iki ekip vard. Durmu kendilerine emir verecek bir yetkilinin
gelmesini bekliyorlard.
Karanlkta belli belirsiz grnen kulenin yannda, adamlar yukarya
kaldracak olan sar bir vin vard. Neary kendini rahatsz hissediyordu.
Daha nce byle bir hat onarm ekibine balk etmemiti hi. Bu
adamlarn ou tecrbeliydi iinde. Roy bir zamanlar, hat onarmnda
almt ama buradakiler kendisinden en az on be ya byk ve on kat
daha tecrbeliydiler. Enerji sistemini masa bandan ynetmesi, bu
adamlar iin hi nemli deildi; ayrca verecei emirleri -eer verebilirse
tabii- otomatik olarak yerine getirmeleri anlamna da gelmezdi.
Roy tandk bir yz seti. Zenci biriydi. Earl Johnson ona daha
nce telefon etmiti.
Merhaba Earl, dedi Neary. Ne oluyor ?
Neler olmuyor ki, diyerek glmsedi zenci. Sar kta bembeyaz
dileri parlyordu. Sence adamn biri neden iki mil uzunluundaki
bir nakil hattn alar?
aka ediyorsun.

Earl cevap vereceine elindeki alt voltluk feneri yukar kaldrarak


n kulenin tepesine ayarlad. Sonra iki kaln bakr telin bulunduu
yere tuttu . Ama tel yoktu.
Tel kopmam. dedi Earl.
Tmyle yok olmu. ki direk arasnda hibir ey yok.
u ie bak... Neary ok armt.
Belki bakr fiyatlarnn ykseklii yznden alnmtr.
Durumu rapor etmek iin Neary'nin arabasna doru yrdler.
Olabilir, dedi Earl.
alnan tel bir servet eder. Ben yetkililere kablolar toprak altna
demeyi nermitim.
O zaman kular nereye konarlard ? diye sordu Neary.
Arabann iindeki telsiz telefona uzand. Ama Ike Harris'le balant
kurmadan nce polis radyosundan gelen haberi dinlemek in durdu.
Tolono... da eteklerinde bulunan devriye arabalarna... Bir ev
kadn mutfandaki lambann garip klar satn rapor ediyor...
Nerede dedi ? Tolono'da m? diye sordu Earl.
Bu Tolono'dan gelen ikinci haber, dedi Neary de.
Tam olarak anlayamyorum.
Polis adresi almaya alyordu.
Drt-bir be-be Osborne Yolu mu ? Ama Tolono'da k yok,
dedi Earl.
Roy telsiz telefonu alrken,
Belki... diye mrldand. TR seksen sekiz - on sekiz, lke'la
konumak istiyorum.
Earl'e haritay uzatt.
Osborne'u bulsana. Bu haritalarda bir ey bulamyorum ben.
Harris telefona gelmiti. Neary ! Ne oldu ?
Ben burada on numaral kuledeyim. Btn teller yok olmu. On
bir numaral kuleye giden teller yok. Tm direkler bo.
Ne olursa olsun, diye Ike szn kesti.
Btn sistemi bir saatte onarmalyz.
Neary bard. Bir saatte mi ? Akln karmsn sen. Burada
kilometrelerce uzanan direkler var. Olanaksz bu!
Patronun asansrde kapal kalnca olanaksz diye bir ey olmaz.
Roy byk altndan glerek,
Ike, Tolono'nun klarn onardnz m ? diye sordu.

Sana syledim. lk karanlkta kalan yer Tolono'ydu. Oras imdi


Grimsby'nin asansrnn ii kadar karanlk.
Bir dakika, diye dikkatle sze balad Neary.
Beni iyi dinle. Polis Tolono'da klar olduunu rapor ediyor. Eer
o hatlarda enerji varsa ve bu sizin veri tablonuzda gsterilmiyorsa,
terminalinizde biri bir hata yapyor olmal. Gliroy olayn hatrlyor
musun?
Ben ve iki bilgisayar, Tolono'nun senin kafann ii kadar kapkara
olduunu sylyoruz, diye bard Harris.
Earl Johnson bu hakareti duymam gibi davrand.
srada polis radyosundan konumalar duyuldu yeniden.
Gney Tolono bendine Noel sslemesi iin taklan klar yanp
snmeye balam.
Duydun mu? Noel klarndan sz ediyorlar.
Ne Noel'i yahu ? Aralkta deil maystayz.
Harris eski neesini bulmu gibiydi.
Bu karanlkta Noel enlii filan olamaz. Olsa olsa Azizler Gn
kutlanr.
Roy'un cevap vermesini beklemeden telefonu kapatmt Harris.
Neary, Earl Johnson'a dnd.
Bu adama da ne oluyor byle? Gilroy olaynda da yaltclarda bir
araza olduu anlalmt sonradan.
Ne dediini iittin, Roy, dedi Earl. Sana hatt onarman syledi.
Tamam.
Neary kendi kendine anlalmaz bir eyler mrldanarak bir sre
durdu. Sonra Earl Johnson'a eilip sr verir gibi,
Syle Earl, sen bu ii bir saatte yapabilir misin ? diye sordu.
Ama onun cevabn beklemeden, arabasna bindi, kapsn kapatp
motoru altrd.
Ben mi? Bu ii ben; mi yapacam? Beni kim dinler? Burada yetkili
ben deilim. Beyaz bile deilim stelik. Bu ii byle brakamazsn, Roy.
Seni bamza onlar gnderdi.
Earl, eer Ike yanlyorsa, Tolono'daki baz adamlarmz lebilir.
Eer yanlmyorsa da, seni o olmayan tellere ayaklarndan asarlar.
Neary arabay hareket ettirmiti.
Tolono hangi yolda ? diye sordu.
Altm alt numaral yoldan yetmi numaral yola m geeceim?

Roy uzaklayordu.
Johnson ne yapacan bilmez bir halde Neary'nin ardndan bard.
O zaman Clncinatl'ye gidersin. Yetmi' ten altm alt'ya geeceksin.
Neary, Johnson'a el sallad. Yetmi'ten altm alt'ya.
Az sonra gece Roy'un arabasn yutmutu. Earl Johnson arabann
arka lambalarnn uzaklaarak gzden kaybolmasn seyretti. ini ekti
derin derin.
Sonra kendisini merakl gzlerle seyreden adamlara doru yrmeye
balad. Earl ne syleyeceini bilmeden adamlarn nnde durdu.
Yeniden derin bir soluk alp eliyle ilerdeki kuleyi gstererek,
Onarn, dedi yalnzca.

YEDNC BLM
Aireast Havayollarnn 31 uu numaral uann tekerlekleri gece
saat 11:40 ' da pistin asfaltna dedi. n-dianapolis Havaalannn uu
kulesi uaa, pist zerindeki dakikalk taksirut'u iin her zamanki
talimatn veriyordu.
Hava limannn gvenlik polisi terminalin giriindeki pist kenarn
evrelemiti. Grevlilerin ellerindeki portatif telsiz kutularndan gargara
yaparm gibi sesler geliyordu. Hoparlrlerden yankl bir ses, beyaz
eritli yollarn yalnzca uaktan acil olarak indirilecek yolcular iin
kullanlacan duyurmaktayd.
Siyah lks bir Lord LTD gecenin bu ge saatlerinde toplanan kalabal
hzla yararak hava liman gvenlik devriyesinin tam yannda durdu.
Arabann lastiklerinden dumanlar ykseliyordu. Bu durumda, arabann
neden olduu grlt ve tehlike karsnda hangi polis olsa hemen ceza
yazmak zere defterine sarlrd.
Ne var ki, bu kez gvenlik grevlilerinden biri arabann yanna
koarak arka kapsn at. Arabadan adam indi. nemli bir irketin
yneticileri klna girmi sporcular myd bunlar? Pahal elbiseleri
iri bedenlerinin zerinde tlenmi gibiydi. Adamlarn ikisinin gne
gzlkleri vard. ncsnn de kr byklar, ksa, sar salaryla pek
uyumuyordu.
Terminalin elektrikli kaplarndan koarak kan drdnc bir
adam yanlarna geldiinde soluk soluayd.

ndi!
Ne zaman ?
Bir dakika nce... Nerede kaldnz ? 55A numaral park yerine
doru ilerliyor.
Drt adam almasna yetiemedikleri elektrikli kaplar omuzlayarak
ana terminale ek olarak yaplm binaya kotular.
Yryen merdivenin basamaklarn ikier ikier atlayarak yukar
kyorlard. s kata geldiklerinde en ndeki adam bir kadna arpt.
Kadn onlarn geldiklerini grmemiti. teki az kalsn birbirilerinin
zerine bindireceklerdi. Tatsz bir kazadan kl pay kurtulmulard.
ndeki adamn arpt kadn da gebeydi galiba. Aya kayarak yere
dmt.
Adam binlerce zr szc sralayarak kadnn ayaa kalkmasna
yardm etti. Bir yandan da kadn bir ey olmadna inandrmaya
alyordu. akna dnmt kadn. Aceleyle arkadalarna yetimeye
alan adamn ardndan bakakald. Adamn boynundaki ince metal
bir zincirin ucuna asl olan plastik kartta grd yz anmsamt.
Kadna arpan adam arkadalarna yetiti. Hep birlikte gvenlik nlemi
olarak konmu metal detektrlerin nnden geip grevlilere
boyunlarnda asl olan plastik kartlar gsterdiler. imdi yitirdikleri
zaman kapatmak istercesine uzun koridorda koar adm ilerliyorlard.
Koridorun sonunda giri - k kaplar vard.
Grup bu kaplardan kacak yerde zerinde yalnzca kk bir 6
says olan kapnn nnde durdu birden. Vurmaya filan gerek grmeden
daldlar ieriye.
Birka saniye sonra drt adam yanlarnda havaalan grevlisi
olduu halde dar kmt. Grevliler akn grnyorlard. Onlarn
da boynunda fotoraflar bulunan plastik kimlik kartlar vard. Ama hi
de o sporcu grnl adamlara benzemiyorlard.
Aceleci grup kzgnd ve grevliler ceplerini yoklayarak uu kulesinin
giriindeki kapnn anahtarn ararlarken kzgnlklar giderek artyordu.
Bir 727 olan Aireast Havayollarnn 31 uu numaral ua pist trafii
yznden otuz saniye duraklamak zorunda kalmt. imdi 55A numaral
park yerine doru ilerliyordu. Uak birden fren yaparak durmadan
nce, ne doru bir kez silkelendi. Sonra n tekerlek hzla sa tarafa
doru dnmeye balad.

Uaa yol gsteren yer grevlisi kl iaret sopalarn bann tam


stne kaldrmt. Donmu gibi bir sre o konumda kald. Ama dev jet
dnmeye devam ediyordu. Grevli kaygyla iaret sopalarn sallad.
Hey buraya ! Buraya !
Yer grevlisi aresizlikle iaret sopalarn indirdi, pistin kenarnda
bekleenlere doru omuzlarn kaldrd. imdi herkesin gz uu
kulesindeydi. Herhangi bir iaret bekliyorlard.
O srada alann baka bir yerine Lacombe'un ua inmek zereydi.
Uu kulesiyle havaalanndaki bu garip karklktan tmyle habersiz,
ama yine de o olaanst olaylarn ba sorumlusuydu Lacombe. Askeri
jet ana pisti geerek az kullanlan zel bir park yerine gelip siyah bir
Cadillac'n yannda durdu. Jet motorlar slklar alarak durunca, n
kap ald, ince yapl Fransz hzl ama telasz admlarla merdivenleri
inip Cadllac'a doru yrd. Az sonra Lacombe arabann arka koltuuna
kurulmutu.
nde asker niformas giymi src ve sivil kyafetli bir adam
oturuyordu.
Lacombe arbal ve kontroll tavryla yolculuu ve benzeri
konularla ilgili n konumalar bir yana brakarak dorudan sordu.
Hazrlar m ?
Evet, efendim, diye cevap verdi sivil elbiseli adam.
ofr arabay yolcu terminalinin az tesindeki bagajlarn topland
binaya doru srd. Burada farlar snk, motorlar alr durumda
park etmi drt araba vard. Cadillac nlerinde durunca, arabalarda
birinim kaps ald, iinden gen bir adam kt. Hzl admlarla
Cadillac'a yaklap srcnn yanndaki pencereden ban uzatarak,
Msy Lacombe ? diye sordu. Laughlin' di bu.
31 Aireast'in iindeki yolcular artk ikyet edemeyecek kadar
bitkindiler. Bir yandan da bu uzun yolculuun sonuna gelmi ve
nihayet Indianapolis'e varm olduklar iin rahatlamlard. Yorgun
gzlerle hostesin n kapy asn izliyorlard. Alt iri yar adam uaa
yanatrlan merdivenden karak ieriye girdi.
Adamlardan takm elbise giymi olan ikisinin uaa girmesiyle pilot
kabinine dalmas bir olmutu. Deiik renk pantolon ve ceket giymi
teki drd, ak kapnn tam aznda, sanki k engellermi gibi
duruyordu. Kravatlarnn zerinden sarkan plastik kimlik kartlar vard.
imdi krk yolcunun grdkleri karsnda meraklar yorgunluklarn
bastrmt. Pilot kabinine giren takm elbiseli iki adamn eliinde

birinci ve ikinci pilot, telsizci, uu mhendisi ua terk ediyorlard.


Pencerelere en yolcular uu ekibinin pistte beklemekte olan iki
arabaya binerek uzaklamasn hayretle seyrettiler. teki drt adam
merdivenden karak uaa girdi yeniden.
Adamlardan ikisi koltuklarn arasndan arkaya doru yryerek
yolculara kk kurun kalemler ve IBM kartlar datmaya balamt.
Biri de hostesten bir mikrofon istedi. Hostes mikrofonu getirip ona
uzatt. Adam mikrofonun konuma dmesine basarak tam bir halkla
ilikiler grevlisine zg yapmack dosta tavryla konumaya balad.
Sayn yolcular, ben Jack DeForest, Hava Kuvvetleri Aratrma ve
Gelitirme Blm adna, bu beklenmeyen gecikmeden dolay zr
diliyorum. Umarz, bu rtar zel programlarnz ok aksatmamtr.
Hepinizin elden geldiince abuk yolunuza devam etmenizi gerekten
istiyoruz.
Konumasna bir an ara verip szlerinin etkisini lmeye alt.
Kimsenin sesi kmyordu.
Hi kimsenin hatas deil bu, diye konumasn srdrd Jack
DeForest.
Uu srasnda, politunuzun ve Aireast Havayollarnn bilmedii
bir hava koridorundan geti uanz. Bu alan Hkmet ve Hava
Kuvvetlerinin zel deney blgesidir.
Yolcular arasndan mrldanmalar ykseldi. Bazlar,
Ben tahmin etmitim zaten, gibi laflar ediyordu.
Jack DeForest yine yalnzca karsndakileri dnen bir grevli
tavryla,
Sizi daha fazla burada tutmak istemiyoruz, inann, diye ekledi.
Sayn yolculardan yanlarndaki fotoraf makinelerini, banyo edilmi
ya da edilmemi tm filmlerini, ses alma aygtlarn ve benzeri eyalarn
bize teslim etmelerini rica ediyoruz...
te bu kez szleri yolcularda ani tepkiler uyandrmt. Kzgn kzgn
syleniyorlard. DeForest elini havaya kaldrm, onlar susturmaya
ve dikkatlerini yeniden zerine ekmeye alyordu ama hostesten baka
gren yoktu onu.
Bunlar geici olarak alyoruz kukusu, dedi Jack DeForest.
En ge iki haftaya kadar tekrar elinizde olacak. Sz veriyoruz.
imdi ellerinizdeki kartlara isim, adres ve Hava Kuvvetlerine verdiiniz
eyann cinsini yazp bize verin. Bunlar geri alacanzdan da emin
olun, ltfen.

Jack DeForest yolcular, yaknmalarnn sona ermesi iin


Kendi hallerine brakt. O srada Lacombe uaa girdi. Tam
arkasnda da Laughlin vard. Yolcularn sylene sylene IBM
kartlarn doldurmalarn seyrediyorlard.
Locombe, Laughlin'e dnerek Franszca bir eyler fsldad.
Laughlin,
Bay DeForest, diye sze balaynca, yolcular gzucuyla onlar
izlemeye baladlar.
Uak personeline syleyin, uu raporunu tam olarak istiyoruz.
Bir ey daha var...
Evet ?
Uak temizlenmesin.
Laughlin bu szleri dnmeden ngilizceye evirmiti. Ama
yolcularn giderek artan endie ve korkularn fark edince, bunu uu
ekibiyle zel olarak konumann daha doru olduu kansna vard.
Bir uakta hi kimsenin grmek istemedii bir ifade belirmiti
yolcularn yznde. Uan temizlenmemesi konusu birtakm
kukulara yol amt.
Kt bir and. Kimseden ses kmad. Belki ok yorgundular. Belki de
neler dndn gerekten bilmek istemiyorlard. O gn olanlar yetmiti
onlara anlalan.
Lacombe, Laughlin, DeForest ve teki grevliler hi olmazsa iki,
yolcunun ertesi gn olay basna yanstacan biliyorlard. Ancak bu tr,
yalnzca gzleme dayanan haberlerin de nemli dergi ve gazetelerde yer
almayacandan emindiler. Yine de hepsinin bildii bir ey vard: Bu gece
olanlarn nne gemenin, onlar durdurmann hibir yolu yoktu. Ve
sadece bir balangt bu.

SEKZNC BLM
Roy arabadaki telsiz telefon balantsn kesti. Ike Harris'in onu
aramasn stemiyordu. Tolono'ya doru karanlkta yol alrken,
hendeklerden ykselen sise karn, gkyzn bir yorgan gibi
kaplayan yldzlar grebiliyordu. Sakin bir ilkbahar gecesiydi.
Farlar alaktan kalan siste kayboluyordu.
Neary yalnz saylmazd. Polis radyosu ona elik etmekteydi.

U- 5. Memur Longly konuuyor. Tamam.


Evet, devam et.
Cornbread Yolu 10-75 ile Middletown Pike'a gidiyorum. Sokak
klarnda bir gariplik olduu rapor edildi. Halk cumartesi gecesiymi
gibi sokaklara dklm... Ama pijamalaryla... diye Longly polis
radyosunda gzlemlerini anlatmay srdryordu.
Neary'nn arka camnda bir ift parlak k belirdi. nndeki haritayla
megul olduundan, otomatik olarak yan pencereden kolunu uzatp 'ge'
iareti verdi. Araba yanndan geerken, biri bard.
Yolun tam ortasndan gidiyorsun, sersem herif !
Neary direksiyonun zerine serdii haritada Cornbread ile
Middletown'un yerini buldu. Sonra gaza basarak hzlannca,
tekerlekler asfaltta ac ac tt.
Kasabaya girdikten be dakika sonra Neary

yolu kaybettiini

anlamt. Ne yapmas gerektiini dnerek arabasn yiyecek satan


bir dizi karanlk dkknn nne ekti. Evlerinden kan halk park
yerlerini istil etmiti. Neary' nin zerinde elektrik irketinin, amblemi
yazl arabasn gren bir grup ellerinde fenerleriyle yaklat.
Iklar sndkten sonra hi yand oldu mu ? diye sordu Neary.
Sen mi bize soruyorsun? diye terslendi salar bigudili, nlkl
bir kadn.
Bu senin iin deil mi ?
Sokak klarn soruyorum. Sndkten sonra hi yand oldu mu?
Hani bazen yanar sner de...
ok bilmi tavrl bir ocuk el fenerini Roy'un tam yzne tuttu.
Elindeki feneri yakp sndrerek, Byle mi? diye sordu. Ik Neary'nln
gzlerini almt.
Evet, byle.
Hayr, dedi ocuk muzipe glerek.
Neary Bayan Bigudi'ye sordu.
Buras neresi ? Tolo-no mu ?
srada polis radyosundan Memur Longly'nin sesi duyuldu.
Burada klar yanyor. Bu sokak lambalar... sanrm cva buharl.
Ama sabit yanmyorlar. Rzgrda dnyorlar sanki. Aa yukar hareket
ediyorlar. Bazen de biraz yana doru kayyorlar...
Olur ey deil, diye mrldand Neary.
Longly, bize bulunduun yeri syle. Kar taraftaki polisin
sesinden cannn skld belliydi.

Neary pencereden uzanarak,


Bana da bulunduum yeri syleyin, dedi.
Longly bulunduu yeri bildiriyordu.
Ingelside lkokulu'nu gein, kuzeydou ynnde ilerleyin...
Neary yine pencereden uzanarak,
Ingelside lkokulu nerede? Hey, syleyecek kimse yok mu? diye
telala bard.
Kolay oras, diye karlk verdi bir adam. Elinde bir tfek
tutuyordu.
Yetmi numaral yola geri dn, sonra...
Hayr, bir saniye bekleyin, dedi Longly.
Daytona' ya doru kuzeybat ynnde gidin.
Daytona nerede? abuk syleyin! diye Neary tfekli adama
bard.
Oras daha da kolay. Adam da heyecanlanmt.
Burann gneyinde kalan herhangi bir yola gir. iftliklere gelinceye
kadar durma. Sonra zerinde Gelimemizi Bala Tanrm yazl bir
tabela greceksin...
Neary arabay geri vitese takp arka arka giderken adam anlatmasn
srdryordu.
Be dakika sonra Neary yeniden yolunu kaybetmiti. Krsal kesimdeki
bir yoldayd ve daha da younlaan o uursuz sis evresini sarmt.
Tekerlek izleri bulunan bir kavaa gelince durdu. Seyyar projektrn
yol levhasna tuttu. Allah kahretsin! Tekrar haritaya bakt. Tanr belasn
versin! Geri geri giderek arabay yolun kenarna ekti. Bu arada iki
ukura da girip kmt. Motoru durdurup haritay direksiyonun zerine
serdi, arabann iindeki en parlak durumuna getirdi.
Neary arka pencereden gelen klardan bir aracn yaklamakta
olduunu anlad. Iklar tam arkasnda durdu. Arabann dikiz ve yan
aynalarndan yansyordu k. nndeki haritann mikroskobik
yazlaryla uraan Neary, klara sinirlenerek ban kaldrmadan
kolunu pencereden uzatp arkadaki araca gemesini iaret etti.
Bir an iin hibir ey olmad. Bir kamyonun uzun farlarn andran k
imdi Neary'nin gzlerine giriyordu. Weary sabrszca 'ge' iareti verdi
yeniden.
Hi ses karmadan yavaa hareket etti klar. 'Ge' iaretine uyar
gibiydiler. Sonra... sonra gkyzne doru uzaklap gzden kayboldular.
Arkalarnda yalnzca karanlk kalmt.

Roy Neary haritayla megul olduundan bunu grmedi. Bilinalt


o parlak klarn artk kendisini rahatsz etmediini belli belirsiz
kaydetmiti. Ancak bilincine yansyan duyduu o garip ses oldu. Teneke
tkrts gibi bir sesti bu. Ban kaldrp evresine baknd, sonra
projektrn yol levhasna tuttu.
Yol levhas o denli titriyordu ki, harfler oalp birbirine karyordu.
Neary farknda olmadan bir 'uh' sesi kararak yeniden levhaya bakt.
Sonra arabann iindeki ampul, kontrol tablosunun n farlarn klar
zayflayarak amber rengine dnt ve birden hepsi snverdi.
Anszn evresindeki bir dnmlk alan sessiz bir k patlamasna
urad. Akln alamayaca kadar parlakt bu k. Her taraf birden gndz
gibi olmutu. Neary ak yan pencereden darya bakmaya alt ama
k o denli parlakt ki, ban hemen ieriye ekmek zorunda kald.
Birden bir yanma hissetti yznde; pencere tarafnda kalan yana
karncalanyordu. Neary telsiz telefonun balantsn takt ama aygt
almyordu. Polis radyosu, da susmutu.
Neary imdi kmldanamayacak kadar byk bir dehet iindeydi.
Yalnzca gzleri hareket ediyordu. Elleriyle gzlerini kapatarak torpito
gznden gne gzlklerini alp takmay baard. Ancak gzlklerin
akaklarnda yol levhas gibi titrediini farketti korkuyla rpererek.
O anda torpito gznn kapa kendi kendine ald. Takrtlar kararak
titriyordu. Birden madeni her ey birbirine yapmaya balad. Bir ata
kutusu torpito gznden derek alnca, btn atalar Neary'nin
bann etrafndan uuarak arabann tavanna yapt.
Gne gzlkleri de snm, Neary'nin derisini yakyordu. Gzlkleri
karp yan koltua brakmak istedi.. Ama gzlkler havalanarak tavana
yapt. Neary yakc a kar gzlerini kapatt. Kl tablas arabann
dndan gelen bir hava akm emmi gibi kendi kendine boald ve...
Birden kzgn k kayboldu. Atalar tavandan Roy'un bana yamaya
baladlar. Titreimler de durmutu. Neary bir an gkyzne, yldzlara
bakt. O anda sanki dev bir tepsi kayar gibi gkyzne ykseldi.
Kenarlarda kalanlar dnda tm yldzlar rtt. Oval biimde
karanlk bir yuvarlak olumutu gkyznn ortasnda. O dev tepsi
yeniden kayarak uzaklanca, yldzlar grnmeye baladlar.
Uzaklardan duyulan bir tkrt Neary'nin ban pencereden ieri
sokup arkasna dnmesine neden oldu. Birden arabann , farlar ve
projektrn geri gelmiti. Yolun sonunda drt yol azn gsteren
levha duruyordu. aretler o denil iddetle titriyordu ki, evrelerindeki

metal erevenin ular kvrlmt. Bir an iin ortalk o yakc kla


aydnland. Ama ancak bir saniye kadar srmt. Sonra titreimler
de durdu.
imdi her ey ok sakindi.
Polis radyosu brden almaya balaynca, Neary korkuyla bir
lk att.
Radyodan imek akt zaman duyulan parazite benzer sesler
geliyor, Roy konuulanlar tam anlayamyordu.
Ben de bilmiyorum. Sana soruyorum. Bu gece dolunay m? diye
polisin biri sordu.
Hayr, dedi kar taraftaki. Ayn on nde dolunay.
Haydi canm. Yanmdaki arkadamla Signal Tepesinden grdk
onu. Herkes lk glayd. Hi kukusuz o ay... Konuma parazitle
kesildi.
Dur bir saniye. Tamam. imdi hareket ediyor. Batdan douya
doru.
Tolono polisi konuuyor, diye araya yeni bir ses girdi.
Onu biz de seyrediyoruz. Hi kukusuz aydr bu. Ancak hareket
etmiyor. Hareket eden arkasndaki bulutlar. Onlar ay hareket ediyormu
gibi gsteriyor.
Siz nerede astronomi okudunuz, Tolono? Roy araya giren sesi
tand. Longly konuuyordu.
Bulutlarn ayn arkasnda hareket ettii duyulmu ey mi ?
Yerinizi bildirin, diye merkez sordu.
Telemar Ekspres Yolundan imdi ayrldk. Gneye, Harper
Vadisine doru gidiyoruz.
Oh Tanrm ! dedi Roy Neary.
Orasn biliyorum.
Neary uzun ve karanlk bir tnele girerken, yznn yannda yine
o karncalanmay hissetti. Ve orada, yolun kenarnda ne denli korkmu
olduunu anmsad. imdi onu bylesine korkutan eyin ardndan
gidiyordu. Aslnda geri dnmeli ve Earl'le teki adamlarn yanna
gitmeliydi. Ancak imdi Neary korkudan ok heyecan hissediyordu.
ocukluuna geri dnmt sanki. Artk duramazd. Ge kalmt. ok
eleniyordu. Polis de.
Iklarn gryorum, Charlie ! Yakalayacam onlar!
Deeri neyse onu alrsn. Bunlar Detroit'te imal edilmiyor.
Konuan Longly'ydi.

imdi yavalyor.

Neden yavaladklarn bilmiyorum, ama

yaklayoruz. yz metre var.


Yakalayabilir misin ?
Sanmyorum. ki yz metre kald. Bu av benim. Acele etmemeliyiz,
diye dnyorum.
Btn S-dnlerini, btn yollar izliyor.
Radar saatte elli kilometre hzla gittiklerim kaydetti.
Allah kahretsin. Getikleri yer okul blgesi.
Trafik klarna bak. Tam yol azna geldiklerinde yeil yand.
Bir sr parazit...
Evet efendim... Dosdoru douya, Harper Vadisine gidiyorlar.
Neary tnelden kmt. Saatte yz elli kilometre hzla bir
dnemeci alnca araba savruldu. Neary glkle direksiyona hkim
olarak dnemecin korkuluk demirine bindirmekten kl pay kurtuldu.
Sonra iki anayolu ayran hendee de dalmaktan kurtulup arabay
toparlad . Az sonra bir tabela arpt gzne.
DOU HARPER VADS IKII 4 KLOMETRE yazyordu
zerinde. Neary ayan gazdan ekerek yavalad. Uzaktan Harper
Vadisinin k grnmt.
Neary frene basp iyice yavalayarak k yoluna girdi. Yol ilerde
ikiye ayrlyordu. Hangisine sapacan dnrken ilerde bir ey grr
gibi oldu.
Bir ocuk !
Neary hemen fren yapt. O anda da bir kadn koarak yola kt ve
ocuu yakalad. imdi tekerlekler lgnca kayyor, Roy direksiyonla
becelleiyordu. ocukla kadn yolun ortasnda donup kalm,
kendilerine her art yaklaan farlara bakyorlard. Doru tekerleklerin
altna gireceklerdi.
Neary

direksiyonu olanca gcyle sola krd. Kadnla ocua

deecek kadar yakndan gemiti. Araba yolun kenarndaki bir ite


girdi ve durmadan nce iti de beraberinde srkledi.
Uzunca bir sre kendi soluunun dnda her ey susmutu Neary
iin. Motoru durdurdu. Kol kaslar titriyordu. Kapy amak iin
hamle yapmas gerekti.
Sonunda uzun otlarn i inden geerek yolun ortasna kt. Kadn
ocua sarlm, grmeyen gzlerle Neary'e bakyordu. zerlerine doru
gelen farlarn ndan korumak istermi gibi ocuun gzlerini elleriyle
kapatmt.

Hanm, diye balad Roy.


ocuunuzu byle yolun ortasna...
Jillian Guiler birden patlad.
Saatlerdir onu aryordum. Evden kp gitmi... Saatlerce aradm.
te yle kap gitmi... Saatler, saatler boyu onu...
Anladm, dedi Roy.
zr dilerim ben...
ok tehlikeli bir dnemetir bu, dedi bir ses Neary' nin
arkasndan.
Neary arkasn dnnce eski bir kamyonetin iindeki yal iftiyle
ailesini grd. ki olu ve karsnn ellerinde drbnler, kk bir olan
ocuunun kucanda da oyuncak bir teleskop vard.
Tpk kasabaya bir sirkin gelii gibi, dedi yal ifti elindeki
ieden bir yudum alarak.
Gece geliyorlar... Kasaba halkn rahatsz etmemek iin gece ge
vakit gediyorlar...
Ani bir rzgr Jillian'n salarn arkaya doru uurdu. Roy da
kendi salarnn ayn yne doru uutuunu; hissetmiti. Yzn
ite evirdi; imdi rzgr itte slklar alyordu.
lerde, ite takl duran arabadan polis radyosunun, konumalar
iitildi.
Onlara yetiebilir misin ?
...Belki yeniden aray kapatabilirim.
Yolu izledikleri srece...
Buras Randolph kesimi. Acil yayn dalgasndan sizi; dinliyorduk.
Neler oluyor orada?
Neary yolun Mersinden bir eylerin gelmekte olduunu grd.
Alaktan uan bir ku sryd bunlar. Bir eyden kayorlard
sanki. Ufukta parlayan bir eyden...
O srada kulaklarn ksm bir tavan srs koarak yanlarndan
geti.
te yine geldiler, dedi yal ifti.>>
Neary hzla dnerek yolun sonuna bakt.
Tanrm, diye mrldand kendi kendine.
Gzel Tanrm...
Cierlerinden soluu emilmiti sanki. Derinden gelen o gmbrt
gs boluunu doldurmu, gm gm atyordu. Anszn tm grlt salt
sessizlie dnmt. Hi ses karmadan ve son hzla bir ey yaklap

geti zerlerinden. Tpk gece saat ikide doan bir gne gibi doudan
batya doru umutu.
Roy dnmeden bir eliyle yzn kapam, teki eliyle de kadnla
ocuu yakalamt. Jillian yznde ve boynunda nce bir yanma, sonra
da karncalanma hissetti. Yaz gurubu gibi parlak, eitli renkler saan o
lt zerinden getiinde, birbirine sarlm duruyordu. Renk
ltlarndan olumu kremsi cisim yolun sonuna doru
Iktan parmaklarn

yavalamt.

uzatp altndak yola dokunuyordu.

Derken ikinci bir cisim daha yaklap zerlerinden geti. Neary bunu
Aleaddin'in Sihirli Lambasna benzetmiti. nk eitli renklerden
olumu k mozaikinden kan her n birleip uursuz bir yz
biimlendiriyordu hayal meyal. Ama cisimler durmadan biim ve renk
deitiriyor, bunu insan beyninin alglayamayaca bir hzla yapyorlard.
ki cisim yan yana alalp yolu paralel olarak izlediler. Dnemete, sanki
bir otomobilin stop lambalar gibi, hepten krmzya dnerek kez
yanp sndkten sonra gzden kayboldular.
Neary'yle Jillian'n grdkleri karsnda korkudan soluklar
tutulurken, kk Barry sevinle zplyor,
Ne gzel ! Ne gzel ! diye baryordu glerek.
Kamyonetin iinde oturan yal ifti yerinden kprdamadan,
olaan bir tavrla,
Tabii, dedi. Ayn evresinde istedikleri kadar tur atabilirler
ama bu dayolunda bizim trafik kurallarmza uymak zorundalar.
Bu szler Jillian'la Neary'nin tahammllerinin tesindeydi artk.
Baklar kilitlenmiti ama dnemiyor, konuamyorlard. Neary
bir ey sylemek, bir ses karmak istermi gibi yutkundu. Yoldan bir
ey daha geliyordu. Ani bir hamleyle Jillian, Barry ve kendisini yolun
kenarna att. Tam zamannda hareket etmiti. nk saatte yz seksen
kilometre hzla giden iki polis arabas yanlarndan uarcasna geip gitti.
Neary arabasna doru yrmeye balad.
Buralardan ayrlma, dedi yal ifti Neary'ye.
Bir saat nce grmeliydin cmb sen asl.
Koun, koun, belki yakalarsnz, diyerek glmsedi
Neary yanndan baka bir polis otomobili geerken.
Yal ifti de polis arabasnn arkasndan,
Sarhoum ama onlar : izleyecek kadar deil. diye bard.
Bary yine glyordu.

Neary arabasna bindi. Arka arka giderek arabay itten ve uzun


otlardan kurtarmaya alt. nceleri tekerlekler boa dnyordu.
Sonra yava yava araba itten kurtularak yola kt.
Neredeyiz ? diye Neary, Jilllan'a sordu.
Harper Vadisinde.
Neary arabay ilerletti.
Yalnzca oyun oynuyorlar, diyordu Barry, annesinin eteini
ekitirerek.
Ne dedin Barry ?
ok gzel oyun oynuyorlar.

DOKUZUNCU BLM
Gaz pedal yere yapmt. Neary kamburunu kararak n cama
doru eilmi, yolun dnemelerini ve ilerde, yukardaki krmz
parltlar izliyordu.
Dayoluna girerken polis radyosunda konumalar balad. Ama
henz grnrlerde polis arabalar yoktu.
Onlara yaklayorum, Rob !.
imdi Neary'nin ba neredeyse n cama deecekti. Biran geri
ekilip hz gstergesine bakt: 180 ... 185... 190 kilometre.
... ilerde Ohlo'ya giri turnikeleri var...
Neary uzaktan en arkadaki devriye arabasnn krmz ve sar
klarn grebiliyordu. Arabalar uzun dnemeleri alrlarken Neary
biraz hz kesti. zledii parlak klar hl ondan ok uzaktayd ve sanki
yerekimi yokmuasna kayarak ilerliyorlard.
lerdeki turnike kulbeleri terkedilmi gibi grnd Neary'ye.
Elektriklerin kesilmesi nedeniyle onlarn da neon lambalarnn mavi
snmt. Gecenin bu saatinde Indiana'yla Ohio arasnda pek
trafik yoktu.
Turnike kulbelerinin birinde nbeti taburesinde uyukluyordu.
Daire biimindeki iki parlak krmz k yavaa turnikenin zerinden
geti. te o zaman da kyametler koptu. Otomatik alarm harekete
geerek krmz klar yanp snmeye balad. Sirenlerin sesi sessizlii
yrtyordu. Uyuklayan nbeti birden uyanvermiti. Serserinin biri
para demeden turnikeden geeceini sanmt anlalan. Gz ap

kapayncaya dek polis arabalar yetiti. ndeki araba turnikeden


yldrm hzyla geip gitti. Arkasndakinin sirenleri ve tepesindeki
trafik lgnca alyordu. ncnyse Neary yakndan
izlemekteydi.
Aray kapatyorum, diye konutu polisin biri.
ok hzl gidiyor. Yola yapm sanki!
nlerinde keskin bir dneme vard. Kovalanan aracn klar
ilk kez yoldan ayrlarak ykseldi ve yol korkuluunun zerinden
havalanarak uup gitti. Az sonra bu klar izleyen en ndeki polis
arabas da yol korkuluunun zerinden havalanarak utu. En az saatte
yz seksen kilometre hzla giden araba Ohio uzaynda bir takla
attktan sonra bir msr tarlasnn ortasna dverdi. Tekerleklerle
kaplar yerlerinden frlamt.
DeWitt ! Ne oldu ? DeWitt ! Naslsn ? diye biri baryordu
radyoda.
kinci poiis arabas kulak trmalayan ani bir fren yapnca birden
yalpalad ama devrilmekten kurtulmutu. Roy arabadan frlayan iki
polisin korkuluu atlayarak tersyz olmu arabaya doru kotuklarn
grd.
Neary'nin izledii nc polis arabas da durmutu. teki polisler
de korkuluun te yanna getiler. Neary gkyzne bakyordu. Parlak
k kreleri ykselerek bir bulut kmeside girmiti. Bir an bulut
kmeleri alev alm gibi aydnland, sonra giderek snkleti. Doal
gece geri gelmiti.
Neary geri dnerek Indiana yolunu tuttu. Yolun iki yanndaki
turnikelerin fioresan lambalar gz krpar gibi yanp snyorlard.
Iklar gelmiti anlalan.
Roy ufukta ktan bir gergef grd. O uzak kent yeniden geliyordu.
Ama nereye ? Tolono'ya ? Harper Vadisine ?
Devriye Roger DeWitt'in durumu paralanan arabasndan kat
kat daha iyi saylrd. Krk bir burun, pek ok yara bere ve birka
burkulmayla kolay syrmt paay. Ertesi gn karakola geldiinde,
belki bir saat her nne gelene dn gece olanlar anlatm, 'Tanrnn
Gerei'ni grdn sylemiti. imdi de Yzba Rasmussen'in
odasnda olanlar szl olarak rapor etmekteydi. O srada Devlet
Dayolu Devriye Karakolunda Roy Neary ile teki polisler, olaanst
gecenin raporunu hazrlyorlard. leden sonra saat buuk olmutu.

Neary'nin yorgunluktan gzleri kapanyordu. nsan vcudunda ne


ok depo edilmi adrenalin olmal, diye dnd. Can bir fincan ac
kahve istiyordu ama bulank bir aya raz oldu. Karakolda yeterince
daktilo olmadndan Neary raporunu kurun kalemle yazyordu.
Ardan atlyordu ba da.
Aspirini olan var m ? diye sordu odadakilere.
Hi kimse ona aldrmad.
Eer Longly benimle olmasayd, diyordu polislerden biri
arkadana.
Dosdoru bir psikiyatri uzmanna giderdim.
Longly srtarak,
Bu raporu dosyalamak deil, yaynlamak isterim dedi.
Tam o srada odann karsndaki kap yldrm hzyla ald ve
DeWitt topallayarak yzbann odasndan kt. Ardndan da kapy
kapatmak istedi, ama yzba onu iterek dar frlamt.
nsan saduyusuna bir hakarettir bu ! Yzba odadaki herkese
hitap ediyordu.
Sradan insanlar polisten bu tr garip raporlar istemezler !
Ama benimkisi Tanr'nn Gerei, diye kendini savunmaya alt
DeWitt.
Bu olay hakknda basna tek ey szmasn istemiyorum.
Rasmussen daktilolarnn gerisine bzlm olan Longly ve teki
polislere bakt.
Anlald m ? Herkesi tek tek szerek,
Eer 'Uzay Yolu' raporunuzu bitirirseniz, bana getirin hemen !
dedi.
Yzbann kaps hzla kapannca, odaya lm sessizlii kt.
Acaba arabann gelecek hafta taksiye karlacana m kzd dersin?
diye polislerden biri DeWitt'e takld.
Ama DeWitt'in akadan anlayacak hali yoktu hi. akn olduu
kadar hakarete uram gibiydi.
Tanrm diye mrldand.
Ona her eyi anlattm. Hibir ey saklamadm. Yldrm hzyla
geen yldzlar... O klar... Onlar ben uydurmadm ki... Sonra kalkm
bana... ey... veriyor...
Ne veriyor ?
ki haftalk grevden uzaklatrma cezas.

Nee ? Odadaki tm polisler ilerini brakp DeWitt'e diktiler


gzlerini.
DeWitt topallayarak kapya doru yrrken,
Ne biim dnya bu ? diye sylendi.
Birine gerei sylyorsun sonu olarak btn gnn televizyon
banda geirmek zorunda kalyorsun.
Roy polislerin daktilolarna dndklerini ve az nce yazdklarn
okuduklarn grd. Bazlar gz gze gelince zoraki biimde birbirilerine
glmsyorlard. Sonra birden sanki grnmez bir kuklacnn iplerini
ektii kuklalar gibi, be el daktilolarn arjrne uzanarak 'be kd
karp buruturarak p sepetine att.
Evet, siz ne istiyorsunuz ? diye polislerden biri Roy'a sordu. Bir
yandan da bo bo bakarak daktiloya yeni bir kt takyordu.
Neary kendine bir yanda bulma umuduyla gzlerini odada
dolatrd. Ve hemen durumu anlad. Ayaa kalkarak karakoldan kt.

ONUNCU BLM
Nary o gece eve vardnda saat drd gemiti. Yeni . bir tr
enerjiyle dopdolu olarak yatak odalarna giden koridordan geerken,
Ronnie ! Ronnie ! diye baryordu. Kendini kontrol edemez
olmutu. Vcudundaki tm kaslar adrenalinin etkisiyle titreim
halindeydi. Heyecandan midesi bulanyordu. kinci seslenii
Ronnie'yi yataktan frlatmt.
Uyan, sevgilim !
Ronnie'nin mavi gzleri korku dolu, uzun sar salar karmakarkt.
Ne var ? Ne oluyor ? ocuklar... yangn m...?
Bir ey yok. ocuklar yiler, diye onu yattrd Neary.
Sevgilim, inanmayacaksn ama...
Ronnie soluunu tutarak fosforlu saate bakt.
Dorusu beni gecenin bu saatinde uyandrdna inanamyorum.
Neler olduunu bir bilsen kulaklarna inanamazsn.
Seni dinlemiyorum, diye kesin bir ifadeyle konuan Ronnie
yorgan bana ekti.
Tamam, dinlemek zorunda deilsin. Roy'un soluklar, Ronnie'ye
kk Toby'nin tatllar a kurt gibi yutuunu anmsatt.

Hibir grlt karmyorlar. Yalnzca hava akm ve hafif bir


hrt... Krmz... Kk bir hrt... Tanrm!
Ronnie bir sre yorgann altndan Roy'un kard hrtl
sesleri dinledikten sonra,
irket seni aryor, dedi.
Seni bir trl bulamamlar.
Tabii bulamazlar, telsiz telefonu kestim. Ronnie artk iyice
uyanmt.
Roy bunu yapmamalydn. Seninle mutlaka konumalar
gerekliymi. Her ey arapsana dnd bir zamanda... imdi
hatrladm. Hemen telefon etmeni istiyorlar.
Anlattklarnn etkisiz kaldn gren Neary, karsn ellerinden
tutup ekerek yataktan karmaya alt.
Haydi, k u yataktan. zerine bir eyler giy. abuk ol. Gne
yldzlar sndrecek!
Roy ! Neden sz ediyorsun sen ?
Bover.Kendi gzlerinle grnceyedek hibir ey sylemeyeceim.
Ronnie, oh Ronnie. Bu yle nemli ki... Onu seninle birlikte grmem
gerekli. Gerekten imdi sana ihtiyacm var.
Ronnie kocasnn yznden btn bunlarn akayla ilgisi olmadn
anlaynca, hemen tavrn yumuatt.
Tamam gelirim ama ocuklar yalnz brakamayz.
Gocuklar... evet, ocuklar... Gocuklar ! Ronnie ve ocuklar
giyinirlerken, Neary de eline geirdii fotoraf makinelerini,
drbnleri, battaniyeleri topluyordu.
Ak hava sinemasna m gidiyoruz ? diye Brad sordu yar
uykulu.
Toby, Fosforlu boyalarm almtn, diye hatrlad.
Boyalarn bulacaksn ! Neary ok neeliydi.
Hemde renklerin en parlan. Her yer renk ve k dolu olacak.
Neary herkesi nne katarak evden karmaya alyordu. Mutfaa
geldiklerinde, Ronnie buzdolabna doru yrd. Kapan ack sebze ve
meyva ekmecesini ekti. Buzdolabnn soluk yeil hi de itah ac
deildi.
Bu yeil k midemi bulandryor, diye sylendi Toby>>
kilo daha verdikten sonra deitireceim. Ronnie bunu belki
yirminci kez sylyordu.
Neary onlar evden kmaya zorlad yeniden. Kendisi nden, hep

birlikte ktklar zaman kullandklar steyin-vagona doru yryordu.


Neary bir an nce ocuklar otomobile sokmaya alyordu.
Bu oyun burada bitse iyi olacak, diye sylendi Ronnie n kapya
gitmek zere arabann evresini dnerken.
Golf oynayacamza sz vermitin, dedi orta koltukta oturan
Toby. Gzleri imdiden kapanmaya balamt.
Sonunda herkes yerine yerleti. Ronnie kapsn kapatmamt,
arabann yanyordu. te o anda grd. Neary'nin yznn bir
yan krmzyd, hem de iyice
Roy, ne oldu ? Yzn gneten yanm. Neary dikiz aynasnda
yzn inceledi. Grd ey yznn daha da kzarmasna neden
olmutu.
u ie bak, diye mrldand.
Sanrm gece uyurken tatil yapmm.
Ama yznn yalnzca bir yan yanm. Neary cevap vermedi.
Arabay park yerinden karmakla meguld. Kafas da heyecannn
kayna olan o yerle...
Arabay hzla srerek birka saat nce grd o garip olaylarn
olduu yere geldi. Arabay yolun kenarna ekerek yklan itin nnde
durdu. Yal iftiyle ailesi gitmiti. Durduklar yerde bo kutular ve
ieler vard.
Neary motoru durdurduktan az sonra Ronnie ve ocuklar
uyuyakaldlar. Bu uyku senfonisinin arasnda Roy gzleri apak
oturuyordu. Arada bir dar kp temiz sabah havasn iine
ekiyordu. Ve bekliyor... bekliyordu. Ama neyi ? O grntnn
yeniden gelmesini bekliyordu. Ne olur yine gel, diye sessizce
yalvard. Bu denli korkun bir ey, nasl olur da byle byleyici
bir hal alabilirdi ?
Polis radyosu da susmutu imdi. Roy yalnzd orada. Acaba tek
balarna bekleyen insanlardan daha m ok holanrlard? ylesi daha
m kolayd?
Bir ey Ronnie'yi uyandrmt. Arka koltua bakt. ocuklar
birbirlerine sokulmu uyuyorlard. Roy da arabann evresinde
sinirli sinirli dolayor, gzlerini gkyznden ayrmyordu. Ronnie
dar kp kapy yavaa kapatt, kocasnn yanna geldi.
Burada ne iimiz var, Roy ? Neyi beklediimizi bana neden
sylemiyorsun ?

Grdn zaman anlarsn. Neary'nin yle kendinden pek emin


bir hali yoktu bunlar sylerken.
Haydi, Roy, dedi : Ronnie.
te buraya seninle birlikte geldim. Olanlar anlayla karlyorum.
imdi bana anlat. Grdn ey neye benziyordu ?
Roy bir an durup bekledi, yolu bir aa bir yukar admlad, uzunca
bir sre gkyzne baktktan sonra, Bir tr eye... dondurma klahna
benziyordu, dedi.
Artk bu kadar Ronnie iin fazlayd.
Ne renk ? diye sordu masum grnen bir tavrla.
Ama Neary onun szlerini ciddiye alarak,
Turuncu, diye karlk verdi.
Turuncuydu... ve de dondurma klh gibi deildi gerekten...
Bir tr midye ya da istiridye gibi... byle... ki elini bititirip taklit
etmeye alt.
Byle ama daha yuvarlak ve byk... ve bazen... eye benziyor...
eye... Hani dn yediimiz francalalar gibi...
Pideler gibi mi ?
Hayr, akam yemeinde yediklerimizden deil.
Neary artk karsnn onunla alay ettiini ve sabrnn da
tkenmekte olduunu anlamt ama her ne pahasna olursa
olsun anlatmaya alyordu inatla.
Sabah kahvaltda yemitik onlardan. Ne diyordun o francalalara?
Hani ular kvrkt.
Yani ayreklerini mi sylemek istiyorsun? diye bard Ronnie.
Szck bulmacas oynayan bir ocukla konuur gibiydi.
Tamam ! dedi Roy. Tm benliini heyecan sarmt yine.
Ayrekleri, evet ama k saan ayrekleri...
Artk Ronnie'nin sabr yiden yiye tkenmiti. Pazar antasndan
bir havu alp hrsla yemeye balad. Neary ondan uzaklaarak az tede
bir kayann zerine oturup gzlerini de gkyzne dikti. Ronnie
kaygyla kocasn seyrediyordu. Roy'un olaanst bir eyler yaad
kukusuzdu. Onun anlayamad, belki de hi anlayamayaca bir
eyler... Ve bunlar Roy i in ok nemli olmalyd. Belki de kocasna
hakszlk ediyordu.
Neary'nin yanna yaklap sesine en yumuak tonu vermeye alarak,
Btn bunlara iyi dayandm dnmyor musun ? dedi.

Roy cevap vermedi. Ama ayaa kalkt. Gzleri hl giderek


aydnlanmakta olan gkyzndeki yava yava parlakln kaybeden
yldzlardayd,
Ronnie de gkyzne bakt ve hafife titredi. Nedenini bilmedii
hafif bir korku duyuyordu. Biraz garipti btn bunlar... Yok biraz deil
hem de ok.
dm, dedi Roy'a.
Neary kolunu karsnn omzuna atarak onu kendine ekti. Ronnie
de kollaryla Neary'nin beline sarlp hafif hafif kulan pmeye balad.
Bu tr yerlere yalnzca birbirimizi seyretmek iin geldiimiz
zamanlar anmsyorum, dedi kocasna.
Neary karsnn yzne bakt. O da eski gzel gnleri hatrlam
gibiydi. Glmsedi. Ronnie de ona glmseyerek

dudaklarna bir

pck kondurdu. Roy da ona karlk verdi. imdi pmeleri daha


hararetlenmiti. Ama Neary kendisini tmyle veremiyordu bu
sevimeye, prken gzucuyla gkyzne bakmaktan kendini
alamyordu. Tm dnceleri, benlii oradayd. O sessiz, parlak,
kzgn ve rengrenk k patlamas akln bandan almt.
Neary uzakta kaybolan krmz klar, grnce yerinden frlad.
Ama Ronnie bunlarn uzaklaan bir treylerin stop lambalar olduunu
biliyordu. Az sonra Roy da istemeyerek byle olduunu kabul etti.
By bozulmutu. Ronnie kocasn denemek iin,
Eer o eylerden biri imdi buraya gelse ve kaps alsa, iine
girer miydin? diye sordu.
Roy bu varsaym karsnda kendinden gemi gibi,
Tanrm, tabii, diye bard. Sonra Ronnle'nin alndn grerek,
Kim olsa binerdi, diye ekledi.
Ama olan olmutu. Ronnie kocasnn kollarndan syrlarak
arabaya doru yrmeye balad. Roy hemen ardndan gidip ona
yetiti. Ronnie ona dnerek,
Bize ne yaptn biliyor musun ? diye bard.
Btn bunlarn anlam nedir ? Bizi sabaha kar uyandrp
buralara getirdin... Her eyi altst ettin. imdi ocuklar btn
gn uyuklayp duracaklar. Sylvia gece birden nce yataa girmek
istemeyecek. Btn bunlar niin ? nk babalar gece uan turuncu
ayrekleri grm de ondan.
Ronnie soluklanmak iin bir an durdu, sonra daha alak bir sesle,

Bir daha sakn byle bir ey yapmaya kalkma, diye tehdit


etti kocasn.
Biz senin aileniz. Ve de bu davrann hide normal deil.
Ronnie bundan daha kesin bir ey syleyemezdi;
Neary bunu biliyordu. Tabii normal deildi. Ama Neary yle bir
kefin eiindeydi ki, o gne dek gerek olarak belledii normallik
tanm geersizdi artk...

ON BRNC BLM
Benares'e abucak ulaacak bir yol yoktur. Hindularn bu eski
ve en kutsal kentine ancak imanla ulamak mmkndr. Hele buraya
askeri bir uakla gelmek szkonusu bile olamaz. Hindistan'n
havalarndan geecek olan herhangi bir sava ve bombardman
ua, yalnz tarafszln militanlar saylan Hintlileri fkeden
ldrtmakla kalmaz, daha da nemlisi plann gizliliini tehlikeye
sokabilirdi.
David Laughlin kendi kendine, eer zaman olsayd Lacombe,
Benares'e gerektii gibi giderdi, diye dnmt. zerinde bir
petamal, elinde bir denek ve yalnayak yani... Bununla birlikte
Laughlin Alsace Havayollarndan kiraladklar on drt kiilik kk
Corvette jet uandan memnundu. Paris'ten, Rangoon'a yarm gnde
varmlard.
Uaktan indikten yarm saat sonra da bir Vertol helikopteri
onlar gne batarken Benares'in kuleleri ve kubbelerinin zerinden
geiriyordu. Aada ar ar akan kutsal rman sular bulankt.
Da yamalar kentten birka kilometre uzaktayd. Pilot helikopteri
belirli bir ykseklikte dolatrarak inecek yer aryordu. Buraya ini
hi de kolay deildi.
unlara bak ! dedi Laughlin.
Binlerce!
On binlerce, diye Lacombe dzeltti.
Olaanst. Ben...
Lacombe pervanenin grltsn bastracak kadar yksek sesle
ama kibarca Laughlin'in szn kesti.
Sa-du ok kutsal bir kiidir. Ayn zamanda da iyi bir uygulamac. O da bir cevap aryor, yaam boyunca. Yllardr dinliyordu. Ona

gre sorun imann da tesinde. Sonulara bakyor sadu.


Laughlin bu szleri bir sre dndkten sonra,
Ama Hindularn baka bir yolu setiklerini sanyordum, diye
bard.
Nirvana burada deil.
Lacombe omuzlarn elikti.
O srada helikopter iki Mercedes turist otobsnn yanndaki
bolua iniyordu. Pilot motoru susturdu, pervane de yavalayarak
durdu. evrelerinde ayaklanan toz toprak yatmaya balad. Lacombe
helikopterden indikten sonra, Laughlin ve ki teknisyenle bir an durup
parlak gurubu seyretti.
Gnein kan krmz nlar imdi hemen hemen yatay olarak
geliyordu. Bu alev alev yanan ate kresinin nlar, bir sre atmosferin
sonsuz toz zerrecikleri tarafndan szldkten ve bozulduktan sonra
batdaki sradalarn ardnda kaybolacakt.
Haydi gidelim, dedi Lacombe.
Laughlin teknisyenlere iaret edince, onlar da mikrofonlarn,
Nagra teypi, pil antalarn ve 16 mm. Iik Arrif-lex kameralarn
yklendiler. Drt adam yavaa hac kasabalnn arasndan ilerledi.
nsanlar kk hallarn zerinde birbiriierine yakn yakn oturmulard.
Yanlarnda da yiyecek sepetleri duruyordu. Tam bir aile olarak gelenler
de vard. Hatta ok yal grnen (ama herhalde krk yandan fazla
olmayan) bykbabalar da gelmiti. Hastalk ve alk

onlar abuk

kertmi olmalyd.
Batl grup sadu'nun oturduu, evresi bo alana doru admlarn
sklatrd. Sadu bada kurmu oturuyordu. Gzleri kapalyd. Ellerini
bititirmi, dirseklerini yana doru ak tutuyordu. Garip, dnen bir
ku gibiydi.
Lacombe'un yaklatn gren beyaz takm elbise giymi, zayf bir
Brahmin ayaa kalkt. Teknisyenler aletlerini yerletirirlerken, Laughin
de eviri yapmak iin yanlarna geldi.
Gnein batna yarm saat var, dedi Brahmin Lacombe'a.
Adamn ivesi Laughlin'in dikkatini ekmiti. Gayet dzgn Oxonian
ngilizcesi konuuyordu. yi parlatlm deri izmeler, beyaz muslinden
gmlek ve keten bir ceket giymiti gen Brahmin. Bulunduu yere aykr
den kent soylu bir grn vard. Ar dzgn konumas da biraz
yapmackt. Ancak en kutsal kiilerin bile bir menajere ihtiyalar vardr,
diye dnd Laughlin.

Sadu hi kprdanmadan oturuyor, gzkapaklar bile oynamyordu.


evresindekilerin farknda deil gibiydi. D

dnyadan tmyle

kopmutu sanki. La combe bir an dnceli bir sessizlikle durdu, sonra


kutsal adamn yanna bada kurup oturdu. Ancak sadu'dan saygl bir
uzaklkta oturmaya dikkat etmiti.
imdi mikrofonlar hazrd. Lacombe,

Arriflex'in sehpasna

konmamas konusunda srar etmiti. Makinenin omuzda


tanmasnn hareket eden eylerin fotorafn ekmede
kolaylk salayacan sylemiti.
Gzleri kapal oturan Fransz, srtnn dimdik durmasna karn
gevemi, rahatlam grnyordu. Dudaklarn fazla oynatmadan
Franszca bir emir mrldand Laughlin'e. O da teknisyenlerden birine
dnerek,
Nagra'nn muhafazaya alnmasn stiyor, dedi.
Neden ? diye sordu teknisyen.
Herhangi bir elektrik devresine yakn deiliz ki ?
Daha nce bana buna benzer bir olay gelmi de. Teypinin motoru
anszn durmu ve kayt balklar da magnetikliini kaybetmi.
aka ediyor olmal dedi teknisyen.
Ama madem yle istiyor, dediini yapalm bari.
Teknisyen alet kutusundan bakr bir muhafaza kararak Nagra
teypin zerine geirdi. Muhafazann bakr tellerinin ularn da topraa
soktu.
Lauglin daha nce de dnd gibi, bu garip yerde ne yaptklarn,
bu binlerce insanla birlikte neden... neyi beklediklerini merak etti.
Gelen raporda olayn inanlmazlndan sz ediliyordu Ancak Lacombe
ona inanmann ve inanmamann snrlarn gstermi, inanlmazla ak
olmas gerektii ! sylemiti.
Laughlin arkasn dnerek alev kresinin alt ucunun batdaki
sradalara deiini seyretti. ok ksa bir srede gnein yars
kaybolmutu. Sadu yavaa yerinden kalkt.
Ondan sonra olanlar Laughlin'e ar ekim bir film gibi geldi.
Sadu'nun ak dirseklerini gs kafesine doru kapatn seyrediyordu.
Avuilerini bitiik tutan sadu, sadece parmak ular birbirine deecek
ekilde ellerini yava yava ayrd.
Kutsal adamn gzkapaklar pencerelerden kepenklerin kalkmas
gibi ar ar ald. Yalnzca beyaz bir halkann evreledii bu gzler ok

ri ve kapkarayd. Beyaz halkay da siyah gr kirpikler evreliyordu.


Sadu'nun vcudu hareket etti, sanki hibir g harcamyormuasna
yavaa bada durumundan ayaa kalkt. Ayn anda da kentli 'Brahmin
dizlerinin zerine kt. Laughlin de farknda olmadan oturmutu. Sanki
orada ayakta durmaya tek hakk olan kii sadu'ydu. Laughlin gznn
ucuyla kameramanla ses teknisyenin de diz ktklerini grd. Onlarn
ne yaptklarnn farknda olmadklarndan emindi.
Sadu'nun plak kollar arbal bir kararllkla vcudunun iki
yanna ald. Havalanmak iin gl kanatlarn aan bir kua
benziyordu. Arkasnda kalan gnein imdi ancak st ucu bir izgi
halinde grnmekteydi. Derken o da kayboldu. Ortalk anszn
kararmt.
Sadu'nun uzun kollar imdi omuz hizasnda iki yana ak olarak
duruyordu. Sonra yava yava yukarya kalkarak kr kr olmu el
stleri bann zerinde bititi. Bu konumda da biraz durduktan sonra
kollarn tpk bir orkestra efinin hareketi gibi, birden aa indirdi.
Ayn anda on, yirmi bin grtlaktan alak, melodik bir nota duyulmutu.
Bu ses ylesine glyd ki, bir anda Laughlin'in beyninde nlad.
Lacombe'un gzlerini atn, yana dnerek teknisyenlere baktn
grd. Laughlin iaret edince, teknisyen Nagra'nn dmesine bast.
imdi muhafazann iinde Nagra'nn bandlarnn dndn
grebiliyordu Laughlin.
Sadu kollarn yeniden kaldrarak baka bir nota seslendirdi.
lkinden daha yksek perdedendi bu nota. ki ezgi tm dnyay
dolduruyordu sanki. Mritler bunlar ya srayla tek balarna ya da
ikisini birarada seslendiriyorlard.
Sadu arka arkaya nota daha seslendirdi. imdi Laughlin bu kadar
ok sesin kulak trmalayc uyumsuzluu karsnda melodi duygusunu
yitirmeye balamt. Altndaki toprak seslerin younluuyla titreiyordu.
Bu sesler Batl kulaklara garip gelen melodisiz notalard. Raporda
yazlanlara gre, bu sesler drt gece nce yldzlardan yeryzne gelmi
ve o andan beri sadu'yla mritleri her gece ayn sesleri karyorlarm.
Notalar arasndaki perde farklarnn hibir biimde bir btn
oluturmadklarn farketti Laughlin. Bunlar yarya, eyrek seslere
blnyor, mikroton aamalarn andryordu. Her arkc bir nleyi
katarak notalar hafife deitiriyordu. Sesler lahi bir ark gibi
gkyzne ykseliyor, zerinde bulunduklar topra ve soluk
aldklar havay titretiriyordu.

imdi tropik gecesi bastrmt. Nemli bir karanlk herkesi


kucaklyordu. Sadu'yu artk grememelerine karn binlerce kii
arky srdryor, aiderek dayanlmaz bir younlua erimeye
zorluyorlard.
Yldzlar da grnmeye balamt. Laughlin evresini saran
arknn vahiliinden ve gcnden etkilenerek yldzlara bakyordu,
zellikle Byk Ay'nn ucundaki yldz dikkatini ekmiti. Bir parlyor,
bir snkleiyordu. Bu parlama ve snmelerin bir ritmi vard. Sanki
Mors alfabesiyle bir mesaj yolluyordu. Ve yldz birden patlad.
Parlak krmz bir k balarn ge doru kaldrm olan kalabaln
yzlerini aydnlatt. imdi Lacombe da ayaa kalkm, sadu'nun yannda
duruyordu. Kameraman omuzundaki Arriflex'i gkyzne evirmiti.
Krmz k dnen bir stun haline gelerek nce turuncu oldu; sonra
sarya, sonra da soluk yeile dnt. Gkyznde dolayordu.
Anszn be nota duyuldu gkyznden. Saf. Melodik. Net. Mritler
sustu. Ve gkyz bir kez daha onlara ayn ezgiyi tekrarlad.
Aman Tanrm ! dedi kameraman.
Ate stunu kayboldu, ark sona erdi.
Mritler yerlerine oturup yzlerini topraa koydular. Sadu
Lacombe'a dnd.
Gkyz, dedi ince br sesle.
Gkyz bize ark sylyor.
ki adam birbirine sarld. Franszn yanaklarndan gzyalar
akyordu. Heyecandan sesi bouklamt.
Hepimize sylyor, dostum, dedi.

ON KNC BLM
O cumartesi sabah ge vakit, Neary uykulu gzlerle banyodaki
aynaya bakyordu. Tra olmaya balamadan nce kendine gelmeye
alt. Sonunda tra kp tpn alarak sa elinin ovucuna bir
miktar skt. Avucunda beyaz bir tepecik olumutu. Elini otomatik
olarak yznn hizasna kaldrd. Birden kafas karmt.
Neary elindeki beyaz tepecie gzlerini dikmi bakyordu. Ban
dikletirerek sabun kpn gz hizasna getirdi. Sonra sol elinin
orta parmayla tepecie belli belirsiz bir ekil vermeye alt

Hayr, byle deil, diye kendi kendine konutu.


Aslnda ne dediinin ya da ne yaptnn pek farknda deildi.
Ama bu ekil ona bir eyi anmsatyordu; kafasnn eriemedii bir
eyi... ldrtc bir duyguydu bu. Neary bu ekli ok iyi biliyor ama yine
de bildii ey ondan milyonlarca kilometre uzaktaym gibi bir duyguya
kaplyordu. Umutsuzca gzlerini krptrd. Herkes byle bir duyguya
kaplabilir, diye dnd. Hani bir an bir ey size ok yakn ve tandk
gelir... Aslnda hi grmediiniz bir yz ya da hi gitmediinizi bildiiniz
bir yeri daha nce grm gibi bir duyguya kaplrsnz ya... Baz
psikanaliz uzmanlar bu tr duygulara dejvu derler. Ama her ey
birka saniyede olup biter.
Neary'nin de bu duygusu gemeye balamt. Ama gzleri hl
sabun kpne dikiliydi.
Banyo kapsnda duran Ronnie'nin aynaya yansyan grnts
Neary'yi dald lemden ekip kard.
Ronnie, dedi.
Bu sana neyi hatrlatyor ?
Kadn onun elindeki sabun kpn tmyle grmezden gelerek
kesin bir tavrla konutu.
Bu akam partide soranlara ultraviole lambasnn altnda sa
tarafna dnm olarak uyuyakaldn syleyeceksin.
Ne ? Neden ?
Toplantda o sama sapan eylerden sz etmeni istemiyorum,
dedi Ronnie.
Hi olmazsa neden sz ettiini bilene dek.
Neary ii mantk asndan ele almaya alyordu.
Eer ondan sz etmezsem neyi bileceimi nasl anlarm ?
Byle eyleri iindeki arkadalarna anlat ama partidekilere deil.
arkadalarmn hibir eyden haberleri yok ki. Bu tartma
srasnda Brad ile Toby de banyoya gelmilerdi.
Baba, onlar gerek mi ? diye sordu Brad.
Ronnie sert bir dille,
Hayr, deiller, diye kestirip att.
Byle syleme ona, dedi Neary.
Brad srar ediyordu.
Ama anne, ben inanyorum.
Hayr, inanmyorsun.
Ama babam yle diyorsa...

Baban yle demiyor, diye ocuun szn kesti Ronnie.


Sonra yalvarr gibi kocasna bakarak,
yle deil mi, Roy ? dedi.
Ben sadece neler olup bittiini anlamaya alyorum, diye
Neary karsnn ima ettii anlam kabul etti. Sa avucundaki sabun
kpn hl tutuyordu.
Ronnie tartmay sonulandrr gibi,
te bu da olaan eylerden biri, dedi doal kmasna alt
bir sesle.
Hangi eylerden ?
Artk bundan sz etmek istemiyorum.
Toby sordu.
Onlar ayda m yayorlar ?
Ayda sleri var onlarn, diye cevap verdi Brad.
Konuya kendini iyice kaptrm gibiydi.
Bylece geceleri pencerene gelip perdeleri ekiyorlar.
Ronnie gzlerini kapad.
Bu samalklar dinlemiyorum artk. Tek kelimesini bile.
Geen gece, diye sze balad Neary elinden geldiince sakin
grnmeye alarak.
Aklayamayacam bir ey grdm.
Ronnie gzlerini birden aarak fkeyle aynadan Neary'ye dikti.
Mavi gzleri hrstan irilemiti.
Dn gece saat drtte ben de yle bir ey grdm ki, gerekten
bunu aklayamayacam. Kocaman bir adam...
Ronnie ocuklarn birden dikkat kesildiini fark ederek sustu.
Bu gece oraya yine gideceimi pekl biliyorsun, Ronnie. Hem de
ok iyi.
Kadn arkasn dnerek gitmeye hazrlanrken, alak sesle,
Hayr, gitmeyeceksin, dedi.
Neary'nin cevab kesindi.
Evet, gideceim.
O srada telefon almaya balad.
Ronnie kocasna dnerek, bu kez akac bir tavrla,
Hayr gitmiyorsun, dedi.
Sonra banyoya girip Ray'un yanna geldi. Sa bileini yakalayarak
avucunu onun yzne bastrd. Sabun kp Neory'nin yzne
bulamt Bu haliyle palyaoya benziyordu.

Roy aynadaki grntsne dikti gzlerini. Yzndeki, beyaz


kpk yanann krmzms rengini bsbtn belirginletirmiti.
Tra kpn yznn teki yerlerine datrken, kendi kendine,
Allah belam versin ki, ay yan deildi. diye mrldand.
Ronnie'nin grnts tekrar aynaya yansdnda, Neary tra
olmaya balamt. Kadnn yznde kt bir haber alm gibi bir
ifade vard. Kap eiinde durmu titriyordu. Gzleri dolu doluydu.
R-Roy, diye kekeledi.
Telefon eden Grimsby'ydi.
yle mi ?
ten atldn syledi.
Ronnie artk gzyalarn tutamyordu. Hkrarak kocasna sarlp
yanan yanana bastrd. Gzyalar sabun kpne karyordu.
Sen... seninle konumaya bile gerek grmemiler. imdi ne
yapacaz ? Neden iten kovuldun ? Neler oluyor, Roy ?
Neary akn bir halde,
Tanrm, diyebildi ancak. Elinde usturas, kendisine sarlm
alayan kars, sabun kpne bulanm yzyle ylece duruyordu.
Aynadaki bu grntye grmeden bakyordu.
Roy, ne yapacaz imdi ?
Neary ta kesilmi, hibir ey duymuyordu. Gzleri bolua
dikiliydi. Derken banyonun ak kapsndan grnen yatak odasndaki
beyaz bir eye baklarn younlatrd. Yatan zerinde duran bir
yastkt bu. ki yanndan sktrlarak braklmt bir yastk... Tpk
Az nce avucundaki sabun kpne benziyordu.
Hayr, dedi Neary.
Byle de deil.

ON NC BLM
Neary ertesi gece oraya gitti tabii. Ve hibir garip cisim ya da renk
grnmeyince, kendi kendine her eyi unutacana sz verdi. Ne var
ki, bir sonraki gece yine oradayd.
Neary artk oradaki nsanlar da tanmaya balamt. Eski dost
gibiydiler. Birden kaynamlard. Yal ifti elinden eksik etmedii
viski iesiyle eski kamyonetinde oturuyordu. Sailanan sandalyesini
de birlikte getiren kadn oturup beklerken, zamann boa harcamamak

iin rg ryordu. Neyi beklerken? Artk herkes onlara 'gece olaylar'


adn takmt. Baka yal bir kadn onlar'n fotoraflarndan bir albm
yapmt. Albmde baka yerlerdeki 'gece olaylar'nn resimleri vard.
Uzaklardan duyulan bir ses herkesin kuzey ynnde gkyzne
bakmasna neden oldu. Belki de ok uzaklardan geen bir jetin
grltsyd bu.
Btn gece de beklesek, burada olacaz, dedi yal kadn.
Roy seksen yalarndaki kadnn yanna diz kmt.
Bu gece gelecekler mi ? diye fsldad.
Byl szlerdi bunlar. Kadn birden genlemi gibi glmsedi.
Neary ona yaamn srrn vermiti sanki.
Dilerim Tanrdan gelsinler, dedi.
Ya siz ?
Tm kalbimle, diye cevap verdi Neary byk bir ciddiyetle.
Yal kadn onun itenliini anlam gibi gz krpt, sonra deri
kapl albm kucanda dorultarak ilk sayfay at.
Bunlar kendim ektim, dedi ok bilmi bir tavrla.
Mahalle okulundayken her gece gkyzn gzlerdim.
Neary renkli resimlere bakt. Kda srayp dalm sar boyay
andryordu fotoraflardan biri. Bir bakas yark gibi uzanan beyaz bir
izgiydi. Hayal meyal grnen mavi bir lekeyi gsteriyordu baka
biri de. Ancak fotoraf makinesi kullanmasn bilmeyen biri, ilk
ektii resimlerde bu tr hatalar yapabilirdi.
Neary resimlerin hibirinde, olanlar anlamak iin kendisinin
duyduu o tutkuyu sezemedi. Bunlar bir seyircinin gzlemleriydi. Tpk
sirklerde alev yutan gstericiyi izleyen ama bunu nasl yaptn merak
etmeyen seyirciler gibi... Seyretmek onlar iin yeterliydi.
'Gece olaylar'nn grld gecenin bir sonraki gecesi olduka byk
bir kalabalk toplanmt. Neary'nin daha nce grmedii kimseler de
vard. Ve ilk kez o gece yolunun zerine kan ocukla gen kadnn orada
olduunu grd.
Neary kalabaln zerinden gen kadn selamlad. Kk olunun
elinden tutan gen kadn Neary'nin yanna geldi.
Bizi hatrladnz m ?
Nasl unutabilirim ki ?
Gen kadn elini uzatarak,
Adm Jillian Guiler, dedi. Bu da Barry.

Ben Roy Neary. Olduka heyecanl bir gece, deil mi ?


Kalabalk kolay dalacaa benzemiyor. Kadn Neary'nin
yanana dokundu.
Gneten yanmsnz.
Bu gece de teki yanam yakmay umuyorum.
Benim de gsm ve boynum yand.
Gen kadn bluzunun dmelerini zerek gsnn st
kvrmn ve boynunun ukur yerini gsterdi. Ama Neary'nin
kzardn grnce,
zr dilerim, diyerek bluzunun dmelerini kapatt.
Sizi birden kendime ok yakn hissettim de... Tpk ok eski bir
dost gibi... Gld.
Byle bir yaanty paylamak dost olmaya yeterli, deil mi ?
Neary bayla onaylad. Artk utanmyordu. O srada ksa
pantolonlu, gleryzl bir adam yanlarna gelip bir fla parlatt.
Parlak kta yzlerinin yan daha belirgin olarak grnmt.
Bu adamn houna gitmi olacak ki, resimlerini ekti. Jillian gllerini
krptrarak adama dnd. Ama ksa pantolonlu adam imdi itin
yannda oturmu bir amur tepeciiyle oynayan Barry'nin resmini
ekmeye hazrlanyordu.
Jillian aceleyle amatr fotorafnn yanna gidip,
Onu rahat brakn, dedi.
Byle ilere kartrlmak iin ok kk daha...
Gen kadn kzm grnyordu.
Adam zrdiler gibi hafife ksrd. Barry'ye bakarak,
Nereden o ? diye sordu.
Jillian kzgn kzgn,
Yeryznden, dedi.
Bir yandan da Barry'nin yzndeki toz topra siliyordu. ocuk
amurlar sktrarak uzun, koni biiminde bir tepecik yapmakla
meguld.
Benim... ey... bu yaramazlardan tane var evde. dedi
Neary. Jillian,
Grdklerinizi karnza anlattnz m ? diye sordu.
Tabii.
Nasl davrand ?
Anlay gsteriyor, dedi Neary biraz alayl. Sonra ekledi.
Tam bir anlay.

Jillian da alayl bir glmsemeyle karlk verdi.


Ben de anneme anlattm. Btn bunlarn yalnz yaamamn
rn olduunu syledi.
Gen kadn bir an sustu. Neary onun utandn hissetmiti.
Tpk az nce Jillian'n gslerini grd an kendisinin olduu gibi.
Tabii tmyle yalnz saylmam, diye Jillian dzeltmeye alt.
Barry var, sonra komular... Gerekten tam anlamyla yalnz
saylmam.
Ya Barry'nin babas ?
ld. Jillian susarak gzlerini Neary'den kard.
Yaasayd, btn bunlar karnzdan daha iyi anlayacan
sanmyorum. Anlay gstereceini de...
O anda Noary'nin aklna syleyecek bir ey gelmiyordu. Barry'nin
yanna melip amurlar sktrmasna yardm etti.
Gecenin bu saatinde ok sk alyorsun, oulcuk, ha ?
Aslnda oktan yatm olmas gerekirdi.
Jillian'n ses tonundan bir sululuk duygusu seziliyordu.
Ama nceki gece evden katndan beri gzmn nnden
ayrmak istemiyorum.
Neary gen kadnn szlerini bayla onaylad. Ama gzleri
kk ocuun yapt amurdan tepecikteydi. Eline ince bir dal
alarak tepeciin yamalarna yivler amaya balad.
Hmm.
Yakndaki birka akl tan alarak Barry'ye uzatt.
Bir de bunlarla dene.
Barry akl talarn koni eklindeki tepeciin eteklerine
yerletirdi. Tpk volkandan pskren donmu lavlar gibi
duruyorlard talar.
imdi daha iyi oldu, dedi Neary.
Garip ama ocukla annesi Neary'nin davrann ok doal
karlamlard.
Birden aran Neary sordu.
Hey, bu sana neyi hatrlatyor ?
Jillian bir an derin derin dndyse de, bu eklin kendisine
Neyi anmsattn bulamad.
Birden evreye garip bir sessizlik kmt. Genler ve yetikinler
drbnleriyle fotoraf makinelerini gkyzne doru evirdiler. Birinin
el radyosundan Eagles'n syledii, 'Desperado' adl ark itiliyordu.

Jillian, gkyzn iaret ederek,


ite orada ! dedi.
Topluine ba kadar ki bulank k ne arkaya, aa yukar
hareket ediyor ve karanlkta giderek parlaklayordu.
Neary fotoraf makinesini kaldrd.
Bu kez hazrm.
Gen kadn elini Neary'nin koluna koyarak,
Titriyorsun, diye fsldad.
Biliyorum. Neary aldrmazm gibi gld.
Gzlerin yanmyor mu ?
Hem de nasl... zellikle ki gndr.
Benimkiler de.
Ama bir tr lgnlk bu. Neary'nin dileri birbirine arpmaya
balamt.
imdi klar tm iddetleriyle onlara eriiyor, gitgide byyorlard.
Kr edici, acmasz, seyretmesi ac veren klar...
Bu bir tehdit mi ? diye sordu Jillian.
Neary kamerasn ayarlamt, ama o denli titriyordu ki, doru
drst ekebileceinden kukuluydu. Jillian'a dnerek sordu.
Eer o eyler buraya gelir ve kaplarn aarlarsa, ieri girip
onlarla birlikte gider misin?
Hi dnmeden, cevabn verdi Jillian. Neary,
Dinle, dedi,
Bu ses... dinle.
O garip ses havadan szlerek kulaklarna arptnda, kalabalkta
bir hareket oldu. Rzgra kar esen ritmik bir grltyd bu. imdi
daha da artmt. Ve birden giderek hzn da artrmaya balad. Tm
tahminleri aan bir lgnla ulamt imdi. Bir i patlamay andran
bu gmbrty anlamaya, yorumlamaya hi kimsenin gc yetmiyordu.
Korkuya kaplmlard. Kr edici iki k dnyay yuttu. Havann nitelii
deimiti. Gkyz bir yaz gn len vakti gibi aydnlkt. Birden
aydnln iinden iki helikopter kt. Bunlar Hava Kuvvetlerine ait
Huey helikopterleriydi. Scak hava pskrterek kalabaln zerinden
geiyorlard. Hem de ok yakndan. Tam bir panie yol amlard.
Sarmal manevralar yapp ok alaktan getiklerinden, oluturduklar
hava akm btn tabak ana yiyecekleri, peeteleri uuruyordu. Az
sonra alminyum sandalyeler, portatif
anafora kaplarak drt bir yana sald.

masalar, battaniyeler de bu

Neary aknlk, kzgnlk ve biraz da tiksintiyle birka metre


zerlerinde uuan Hava Kuvvetlerinin helikopterlerini seyrediyordu.
Yal kadn albmden dalan fotoraflarn toplamak iin oradan oraya
kouarak helikopterlere lanetler yadryordu. Resimler drt bir yana
salarak uzaklara umulard.
Barry birden bir lk atarak komaya balad. Jillian ocuu
glkle zaptedebildi.
Barry, bunlar helikopter, korkma, diyordu.
Evet bunlar bizden, diye baryordu Neary de, o toz toprak ve
grlt karmaasnda.
Yol levhalar da titremeye balamt. Neary bir sre bu titreimleri
seyrederek, geen gece grdklerini dnd. O gece de yol levhalar
titremiti. Ama o kez daha iddetliydi titreimler. Doastyd belki. O
titreimlere belki de 'gece olaylar' neden olmutu.
Oysa Neary imdi yol levhalarnn titreimine, delice manevralar
yapan helikopterlerin oluturduu hava akmnn neden olduunu aka
ve dpedz grebiliyordu. Btn bunlar tam orada, yz tann nnde
oluyordu.
Ve bu lgn olayda, Neary ilk kez yalnzca grm olduklarndan
deil bu konuda tm dncelerinden kuku duymaya balad.

ON DRDNC BLM
lde yldzlar byk ve iri elmas gibi parlakt. Ufka en yakn olanlar,
kumlardan ykselen yakc l scann etkisiyle kvlcmlar saar gibi
parlyordu.
California, Barstow'da geceyarsyd. Goldstone Rad-yoteleskobunun
parabolik dev kula gkyzn dinliyordu. 14 'nc i stasyon szde
onarm iin sklmt, ama asl olay gizlemek iin bir bahaneydi
bu. nk uzay aratrmalar in gerekli aralar buraya tanmlard.
Viking, Helios, Plonser, Mariner, Jupiter, Saturn ve Voyager deneylerini
izleyen ve denetleyen ayn ara burada derin uzay aratrmas konumuna
getirilmiti.
Gzleme binasnn iine girer girmez u yaz gze arpyordu:
VER GELTRME ALIMALARI. YALNIZ GREVL PERSONEL
GREBLR. 5883 MC CORSCON'A DANIIN. Elektronik dzenle alp

kapanan kapnn nndeki otomatik parmak izi aygt, girii bir


nbeti gibi korumaktayd.
zel bir geceydi bu. Endie ve bekleyilerin kol gezdii bir gece...
Giriteki aygta alt el baslm ve parmak izleri tanmlandktan
sonra kap tslayarak almt. Buras grev denetimi yapan bir
bilgisayar merkezinden ok depoyu andryordu.
Bu almalar balamadan nce de bo ve karanlk bir depoydu
zaten. erdeki faaliyetin ana merkezi, deponun tam ortasndaki dz
bir treyler zerine yerletirilmi olan kp biiminde bir uzay aratrma
aracyd. Gmleklerinin kollarn yukarya kadar svam iki dzine
proje eleman

uzaydan alnan alglar bilgisayara programlayan

aralarn nnde harl, harl almaktayd. Telemetreler, kumanda


tablolar, verici ve alc nitelerin arasnda onlara hi uymayan bir
aygt vard: Bir mini Yamaha syntheizer'i... Ve Claude Lacombe
klavyede bo notann egzersizini yapyordu. Bir mesaj yollar gibiydi.
Her ses birbirinden ayr olarak tek bana kyordu ama bunlar
kuku gtrmez biimde Hindistan'daki Benares'de duyduklar
ezginin aynsyd. Gkyz mzii. Sonunda bu mzik varsaymsal
amacna hizmet etmekteydi
Ve bir sre sonra karlk geldi. Bilgisayardan metrelerce kt
kmaya balad ve bir anda yerleri kaplad. Tm proje elemanlar
sraya dizilerek kt eritleri okumaya alyordu. Ktlarda bir
sr say vard. On be dakika sreyle de birtakm noktalar grld.
Titreimler, sonra duraklamalar, uzun aralklar ve sonra yeniden ok
hzl iletiimler. Lacombo bir tr haberlemenin kurulduundan emindi.
Bilgisayarn nndeki sandalyeye oturarak avucunu alnma dayad.
Derin bir soluk alp hafife titreyerek cierlerindeki havay boaltt.
Bu kapal yerde aygtlarn grlts baz gen kulaklar iin sar
edici gibi gelebilirdi ama asl grlt kesilince, Lacombe'un kafas
umutsuzlukla uulduyordu. iletiim yeniden balaynca La-combe
sandalyesinin arkasna dayanp glmseyebildi ancak.
Tamam, beyler ! Konuan operasyon danmanyd.
te iletiim modeli burada. ki on be dakikalk yayn aldk.
Yz drt abuk titreim, son be saniyelik ara. Krk drt titreim
ve be saniyelik duraklama. Sonra otuz RP ve altm saniyelik ara.
Bundan sonrakiler tmyle farkl iaretler. yle: Krk art be.
Otuz alt art be. On, sonra altm ve duraklama. Sonra tekrar
yz drt titreimlik balang.
Lacombe yeniden o be notay alarak gndericiye verdi.

Danmanlardan biri hemen,


Buna karlk ne olacak? diye sordu.
Lacombe ona bakarak omuzlarn silkti. Belki yarn bu notalarn
ne anlama geldiini renebileceklerdi. Ama imdi iletiim yar
srmekteydi ve yirmi drt proje elemannn almay, hi aksatmadan
saat gibi yrtmesi gerekliydi.
Tekrarlanan saylar ayklayan adamlardan biri,
Bu hi de sosyal sigorta numaralarna benzemiyor, dedi.
ok rakam var.
Baka biri bu akaya katld.
Belki McDonald Maazalarnn geen haftaki sat listesinin
dkmdr.
Lacombe'un dnda herkes gld. Yaplan akay anlamadndan
Laughlln'o bakarak Franszcaya evirmesini bekledi. Ama evirmen
hibir karlk vermedi. Laughlin iverenine bakmyordu bile. Kt
ynn ine gmlm eritleri inceliyordu. Lacombe ona dikkatlice
bakt. Laughlin bir eyle urayor, onu bulmak in ter dkyordu.
evirmen ban kaldrd zaman herkes baka yne bakyordu ama
Lacombe'un gzleri ondayd. Fransz Laugh-lin'e ban sallayarak
dnd eyi sylemesi iin cesaret vermek istedi. Laughlin de
yle yapt zaten.
Bir dakika !
O anda aralarnda konuuyor ve o byk soruya bir cevap aryorlard.
Laughlin sesini ykselterek,
Bir dakika beni dinleyin, diye yineledi.
Birden oda sessizlemiti.
ey... Franszca evirmenlik yapmadan nce asl mesleim haritalar
okumakt. Bu saylar tona uzunluk belirtir gibi grnyor.
Kimse yerinden kprdamad. Anlamsz gzlerle Laugh-lin'e
bakyorlard. evirmen devam etti.
ki dizi say var, tamam m ? lk saynn da aamas. Son ikisi
altmn altnda.
Laughlin ayaa kalkarak Lacombe'un yanna gitti. Lacombe da ayaa
frlam ve neredeyse 'Eureka' diye barmaya hazrd. Odadakiler
akn sessizliklerini srdryorlard. Sonra herkes ayn anda buluu
kavrayverdi. imdi heyecan merkezi Laughlin ve Lacomb'du. Proje
elemanlar onlarn evresinde bir halka oluturmutu.
Belki... diye biri sze balad.

Belki de bize gkyzndeki yerlerini anlatyorlar, galaktik


koordinatlarn veriyorlar.
Olamaz, diye atld teknisyenlerden biri.
nk bunlar bizim 'Byk Kulak'n ynne uymuyor. Haritac
hakl. Biz uzay deil yeryz koordinatlar alyoruz.
imdi herkes bir harita bulma tela iindeydi. Hep birlikte tm
aygtlar iler brakm, operasyon bakannn odasna giden koridorda
kouyorlard.
Bronun iinde elik ayakl zerinde duran byk bir yerkre vard.
Birden kap ald ve koridorun ieriyi aydnlatt. Proje elemanlar
Rand McNalIy'nin yerkresinin bana tler.
ocuklar gibi heyecanlydlar. Bakann odasn altn stne
getirdiklerinin farknda bile deillerdi.
Yerkreyi nce ayaklyla birlikte gtrmeyi denediler. Ama ok
ard. Sonra bir matematik uzman kreyi omuzlad gibi ayaklndan
kard. Hep birlikte koridora tadlar.
Yerkre voleybol topu gibi elden ele tanarak iletiim odasna
getirildi. Masann zerine konunca Laughlin tekilerin parmaklarn
bir yana iterek Kuzey Kutbundan itibaren lleri uygulamaya balad.
Antartika, okyanus... okyanus... okyanus... Easter Adasn atlyor,
Sala-Y Gomes Adasn da geiyor. Meksiko'daki Landfall. Puerto
Valarta'y da atlyor... New Mekdika'dan geerek Carlsbad Cavern'lara
ulayor, ama devam ediyor ve...
Bir baka adamn parma da Birleik Amerika'nn ortasndan
geerek bat ynne doru baka bir izgiyi izliyordu.
Maine... New Hampshire... Great Lakes... Minnesota... Gney
Dakota...
Derken parmaklar bir eyaletin kuzeydou kesinde birleti.
Wyoming ?
Laughlin, Lacombe' o bakt.
Wyoming.
Bir sre uzayan sessizlik ekip liderinin Teksasl ivesiyle bozuldu.
Tamam, ne bekliyoruz artk. Bana Wyo-ming'in haritasn getirin.
O arada Lacombe yerine oturarak kulaklklarn takm, o be
notay alyordu. Bunlar byk gnderici araclyla gkyzne
yayyor, bekliyor ve dinliyordu. Karlk yok. Yeniden Yamaha'nn
klavyesine dokundu. Yine bir ey yoktu. Lacombe ne doru eilerek

dikkatini younlatrp yeniden ald. Ancak bu kez de sesler yirmi drt


proje elemannn lk kesin baarlarn kutlamalar arasnda kayboldu.
Ama artk o sessizlik perdesi yrtlmt.

ON BENC BLM
Oyuncak ksilofonun akordu ok bozuktu. Bu yzden Barry aletiyle
o be notay aldnda, byle garip sesler karyor olmalyd. ocuk bu
notalar bir anda karmamt. Jillian yan odadan onu dinliyordu. Barry
bu ezgiyi buluncaya dek srekli alm, sonunda istediini elde etmiti.
Jillian'n kulana bu ezgi ok garip gelse de, Barry' in kendi kendine
glleri onun tatmin olduunu gsteriyordu. Bulmutu ve mutluydu.
Bu be notann garip dizisi -byle eyler ocuklarn nereden de
akllarna gelirdi ? - tuhaf bir biimde insan rahatsz ediyordu. Ama
oyuncak ksilofonlar, kukusuz sesleri doru olmalar gerektii gibi
karacak kadar hassas deillerdi. Bunlarla olaand sesler karmak
kolayd.
Jillian bir nceki gn gibi, bugn de pastel ve karakalem resimler
yapmakla geirmiti. Bitmez tkenmez kabataslak resimlerdi bunlar.
Byk kentlerden ok uzakta oturmas, sanat eitimini brakmasna
neden olmutu. Ancak bu alkanlndan vazgemesi zordu. Kendini,
Barry'nin, bir sandalyenin ya da zerinde kirli tabaklar, tuzluk ve
biberlik olan bir mutfak masasnn resmini izerken bulurdu zaman
zaman.
Bugn Jillian manzara resmi, zellikle dalar iziyordu. Dzgn
olmayan diler gibi garip aralkl doruklarn uzaktan grn, nedense
Jillian'a, Barry'nin ksilofonda srarla tekrar tekrar ald ezgiyi
anmsatyordu.
Dalarn bu grn tmyle rasgele bir seimin en katksz
biimiydi. Volkanik patlama, yerekimi ve yzyllar boyu rzgrn etkisi
birleerek olasla en saf biimini vermiti.
Ve yalnzca rasgele bir seim sonucu Barry bu be notay bulabilirdi.
Geliigzel semiti bunlar. Ama bir kez de bulunca, onlara o denli bal
kalmt ki, duyan bunlarn rasgele varlndan kuku duyard. Sanki
bilerek seilmi gibiydiler. Yine de nasl bir yapran damarlar yalnzca
o yapraa zg ve baka yapraklarda grlmezlerse ya da bir kumsaldaki

her aklta nasl byklk, biim, renk ve zgllk bakmndan


tekilerden farklysa, Bu notalar da yleydi.
Ayrca Barry'nin nolalar alnda, bu geliigzellik araclyla
bir mesai letmek ister gibi bir anlatm vard.
Jillian temizleme ve ayklama amacyla, izdii resimlerin ounu
atmt. Ancak bir tanesini, kendisine bir ey anmsatt iin saklamt.
Tam olarak neyi anmsattn da bilmiyordu aslnda. Son derece uzun
ve ince olan zel bir dan resmiydi bu. Kum ve rzgarn bir volkan
lavnn evresindeki yumuak tabakay andrarak oluturduu bir l
minaresini andryordu.
Dan yamalar derin ve dar oluklarla yarlmt. Bu terkedilmi, ssz
evrede, gnein gzne doru sulayc ifadeyle kaldrlm bir parmak
gibi ykseliyordu.
Yaknlardan, bir gkgrlts duyuldu. Jillian hafife rpererek
yamurun gelip gelmediini grmek i in koarak dar kt.
Bulutlar batda kmeleniyor, gsz gnei sanki kurun ynlaryla
rtyorlard. Jillian bulutlarn arkasnda imekler aktn grd.
Esasl bir frtna yaklayor olmalyd. Gelgelelim imein ltlar sanki
donmu gibi uzunca bir sre gkyznde kalyordu. Uzaklarda, kk
k noktacklar buluttan buluta atlyorlard.
Hava toplanan arlarn vzltlaryla younlamt. imdi bulutlar
aa doru hareket eder gibiydiler.
Evet, gerekten aa ve Jillian'a doru geliyorlard. lerinde renkli,
garip ltlar bir buluttan tekine sekiyordu.
Olamaz, dedi Jillian alcak sesle.
Yuvarlanan dalar andran bulutlar, yeryznden ge erimek
ister gibiydiler Bu koyu bulut yn ykseldike genileyen bir stunu
andryordu. Tpk bir... bir kasrga gibi...
Jillian kendini savunmasz hissetti. Ayn The Wizard of Oz
(Oz'un Bycs) adl kitapta dev bir kasrgann Kansas ufkunu
kaplad zaman

Dorothy'nin kapld duyguya benziyordu bu,

Jillian kendi kendine, ama buras Kansas deil, diye anmsatt. Ve de


buluttan buluta seken bu parlak ltl eyler gerek deildi. Yoksa
gerek olabilirler miydi ? Ama kukusuz gerektiler te.
Anszn korkuya kaplan Jillian,
Hayr, olamaz, diye bard.
Evinin ne denli korunakl olabileceini anlamak istermi gibi
evresine baknd. Sonra yavaa arkasn dnd, evin arka kapsna

kan on be basamakIk merdivene doru yrd. Merdivenleri ok


ar kyordu. O anda yeterince dehete dmt. Bir de koarak panik
yaratmak istemiyordu. Ar ekim film gibi eve doru ilerleyip ieri girdi.
Sonra yine istemli olarak yava hareketlerle d kapy kapatt, kilitledi.
Jillian oturma odasna girerek jaluzileri, perdeleri kapatmaya balad.
Odadan odaya getike hareketleri de istemeden hzlanyordu. nce
yrrken sonra hzl adm atmaya, en sonunda da komaya balamt.
Son jaluziyi kapatrken artk tam bir panik iindeydi. Ellerine hkim
olamyordu. Beceriksizlemiti.
Bir an hareketsiz durup neler olduunu dnmeye alt. (Gk
grldemiti, deil mi ? imek de akmt, Evet. O uzaktan duyulan ar
kmelerini andran vzltnn da frtnayla bir ilgisi vard. Sonra bulutlar
zerine doru gelmeye balamlard. Jillian daha nce bulutlarn byle
hareket ettiini grmemiti hi...
Barry glyordu. Zaten en iddetli frtnalardan bile korkmazd.
Jillian byle olduuna kretti iinden. Ama u anda gkgrlts
camlar zangrdatr, imekler odann iinde alev gibi parlarken,
ocuun kahkahalar atarak ten gl, onu rahatsz ediyor,
dayanlmaz geliyordu. Ama hakszd Jillian. ocuun bu denli
mutlu olmaya hakk vard.
Doru Barry'nin odasna gitti. ocuk ksilofon almay brakm,
evde perdesi ak kalm tek pencerenin nnde duruyordu. Byk
bir dikkatle gzlerini gkyzne dikmiti ve grd ey ona nee
veriyor gibiydi.
Derken Barry birden frlayp koarak evi dolamaya, jaluzileri
kaldrmaya, kaplar, pencereleri amaya balad.
Hayr, Barry ! Yapma ! diye baryordu
Jillian ardndan koarken. Bir yandan da ocuun at perdeleri,
pencereleri, kaplar kapatyor, kilitliyordu.
ocukla annesi oturma odasnda bulutular. Barry tam o srada
jaluziyi amt.
Jillian ocuu yana doru iterek jaluziyi ekip indirdi. Sanki buna
tepki gibi, o anda ev korkun bir gkgrltsyle sarsld. Perdenin
arkasnda akan imein o denli youn bir turuncuydu ki, tm
duvar bir anda alev alm gibi oldu. Ayn anda youn bir vzlt
ortal sard.
Jillian bu sesten rkerek bzlmt. Ama Barry ellerini rparak
glyordu. imdi ev karanlkt. Darda uultuyla akan imein

Zaman zaman aydnlatyordu oday. Jillian, Barry'nin elinden tutarak


kendi odasna gtrd. Sonra rehberi alp Roy Neary'nin telefon
numarasn aramaya balad.
Numaray tam bulduu srada, turuncu bir k ve gkgrlts
eve dev bir yumruk gibi indi Televizyon almaya balad. Pikap da.
Elektrik lambalar yanp snyorlard. Jillian uzaktan temizlik
dolabndaki elektrik sprgesinin de altn duydu.
Barry annesinin elinden kurtularak pencereye koup perdeyi bir
ekite at. Bir yandan da sevin lklar atyordu. Derken garip bir
sakinlik kt ortala. Televizyon ve pikap susmutu. Elektrik sprgesi
de almyordu artk. Hibir ses yoktu, hatta rzgrn uultusu ya da
arlarn vzlts bile.
Sonra Jillian onu iitti. Bu bir pene sesine benziyordu.
atdayd. Kiremitlere trmanyordu. Yabani hayvan ya da yrtc ku
peneleri... Uzun, keskin trnaklar hzl hzl trmklyordu.
Jillian tam zerindeki tavana bakyor, gzleri trmk seslerinin gittii
ynde hareket ediyordu. Sesler bacada bir an durdu. Sonra bacadan aa
doru gelmeye balad.
Jillian oturma odasna koarak deli gibi baca kapan aramaya
balad. Ne olursa olsun bacay kapatmas gerekliydi.
Barry de Jillian'n ardndan dolayor, neeyle,
eri gelin, ieri gelin, diye baryordu.
Jillian baca kapan bulup odasna geldiinde, pene sesleri de
bacadan olduka aa inmiti. Kapa yerine takp iyice sktrd,
Ayn anda kulaklar trmalayan bir grlt evi sarst. Turuncu k
odann tm kelerini dolat.; Btn jaluziler ve perdeler bir anda
alverdi.
Jillian yere km, elleriyle kulaklarn tkyordu. Televizyon
sonuna kadar ak sesle almaya balamt. Pikap da dnyor ve
hoparlrlerden, 'Chances are' arksn syleyen Johnny Mathis'in sesi
aslan kkremesi gibi geliyordu.
Jillian, Barry' yi de yannda srkleyerek telefona kotu yeniden.
Korkudan gzleri rilemiti Neary'nin numarasn buldu, alcy kaldrp
kulana gtrd. Ama alcdan ddk sesi yerine Barry'nin ksilofonla
ald o be notal ezgiyi duyuyordu. Jillian dmeye basarak telefonu
kapatp at, kzgn arlarn vzlts gibi bir ses alnca, Neary nin
numarasn evirmeye balad.

Odann klarna bir eyler oluyordu. Birden snkleerek bulank bir


krmzya, sonra parlayarak gzleri yakacak kadar keskin mavi - beyaza
dnyorlard.
Kar tarafta telefon almaya balamt.
Bir kadn sesi,
Alo ? dedi.
Roy? Jillian'n sesi korkudan kslmt.
Evde yok, dedi Ronnie gayet olaan bir sesle.
Ben karym. Kim aryor ?
O anda aydnlanma yle iddetliydi ki, odann havas bile kzgn
turuncu renkte aleve dnt ; korkun bir vzlt sesiyle birlikte ev
elektrik arpm gibi oldu. Sanki binlerce volt elektrik ykl dev
bir yksek gerilim kulesi evin zerine yklm ve elektrik akmn
ona geirmiti.
Elektrik sprgesi, hcrede ikence gren bir mahkm gibi dehetle
haykryordu. Hoparlrler titreimlere dayanamayarak patlad.
Metal bir kltablas havaya ykselerek bir an ortalkta dolat.
Korkun bir scaklk sayordu. Jillian damda o pene seslerini yeniden
duydu
Artk neler olup bittiinin ucunu karmt gen kadn. Telefon
elinden dt, kendisi de kayarak demeye yld.
Barry neredeydi ?
Barry!
Elektrik sprgesi kontroldan km bir robot gibi odada lgnca
turlar atyordu. Jillian'n zerine doru gelmeye balaynca gen kadn
yerinden frlayp yana ekildi. Sprge gerileyip tekrar saldrya geti.
Jillian nnden ekilerek komaya balad.
atrt, gcrt, gmbrt ve kr edici k patlamalar Jillian'n
akln bandan almt. Artk ne olduunun farknda deildi. Tek
dnebildii Barry' ydi.
Barry !
Jillian tm grltye karn uzaklarda bir yerden Barry'nin neeli
kahkahalarn duyabildi. Mutfaktan geliyordu. Yryecek hali yoktu
Jillian'n. Yerde yar emekleyip yar srnerek mutfaa doru ilerledi.
Buzdolab youn bir titreim iindeydi. Kaps alm iindekiler
angrdyor, elektrii yanp snyordu.
Derken Jillian olunu grd. O da yerde emekleyerek kapnn
altndaki kpein k deliine doru ilerliyordu. Kapya eriince, o

dar delikten kmak iin vcudunu kvrp bklmeye balad. Jillian


ileriye atlarak Barry'nin ayan yakalad. Skca tutup kendine doru
ekmeye alt. Olanca gcyle aslyordu. Barry muambada ona doru
kaymaya balamt. Havann madenimsi bir kokusu vard ve elektrik
yklyd.
Sonra bir ey Barry yi ekerek Jillian'dan uzaklatrd. Bir g onu
evin dna srklyordu.
Brak onu ! diye bard Jillian lk la.
Gen kadn dilerini skarak Barry'yi kendine doru ekti yeniden.
ocuun bedeni on be, yirmi santim kadar ne ve arkaya doru gidip
geldi.
Jillian ocuun ayana tm gcyle yapmt. Ve de brakmamaya
kararlyd. T ki, brakmad takdirde ocuun ayann kopabileceini
anlayncaya dek... Birden hkrmaya balad. Pene halini alm elleri
gevedi ve Barry muambann zerinde kayarak ondan uzaklat. Sonra
kapnn altndaki delikten dar kt.
Bir anda Barry yok olmutu.
Jillian yerden dorulup mutfak kapsn koparr gibi at.
Tkezlenerek avluya kt. Barry grnrde yoktu. Gen kadn kasrga
bulutu gibi bir oluumun evin zerinde durduunu grd. Sanki oraya
park etmi, kk k patlamalaryla aydnlatlm gibiydi.
Az sonra bulut yava yava kmekte olan karanla doru ilerlemeye
balad. Artk gerekten ne yaptn bilmeyen ve hibir eye aldrmayan
Jillian da onu izliyor, ardndan gidiyordu. Derken sonsuz karalt dev
kollaryla gen kadn sard. Jillian'n tm soluu cierlerinden emilmiti
sanki. Bir msr tarlasnn yerdeki saman yn zerine dt. Olduu
yerde bzlp kendisine dolanan eye bakt. i saman dolu bir
korkuluun yzn grd. zerine doru eilmi budalaca srtyordu.
Kollar da iki yannda sallanmaktayd. Jillian bu kollar kendinden
uzaklatrd.
Jillian kaybetmiti. Barry yoktu artk.
Gen kadn bir sre olduu yere oturup fke ve acyla alad.
Sonra ban kaldrp yldzlara bakt. Bann zerinde yalnz bir
yldzn beyazdan maviye, sonra krmzya dntn grd. Ve
yldz kayboldu.

ON ALTINCI BLM
Garajn damnda ne yapyordun ? diye Ronnie sordu.
Neary ieri girdikten sonra doru banyoya gitmi ykanyordu.
Biraz marangozluk, diye suyun sesini bastrmak iin bararak
cevap verdi.
Ronnie mutfak penceresine giderek garajn damna bakt. Neary
damn tam tepesine platform gibi bir ey yapmt, zerinde de alr
kapanr bir sandalye duruyordu.
Bu bir gzetleme yeri, deil mi ? diye seslendi.
Ronnie arkasn dndnde, Neary' yi yzn havluya gmm
kurulanrken buldu.
Roy diyorum ki, byle platform yapacana...
Szn bitiremedi. Susmay yelemiti. bulmas iin kocasnn
bann etini yiyen bir e durumuna girmek istemiyordu. Ancak
btn gn ve gece damn zerindeki platformdan gkyzn
izleyerek o ayreine benzeyen eylerin gelmesini bekleyen bir
koca da istemiyordu. Komularn diline dmesiyse ayr bir konuydu.
Sana biri telefon etti, dedi Ronnie.
Neary onu duymam gibi yznden havluyu ekerek,
Harper Vadisinin zerinde byk bir frtna var, dedi.
ok uzak olmasna karn buradan bile grnyor.
Telefon eden kadn adn vermedi.
Kadn m ?
Ya da vermek iine gelmedi. Ronnie ll bir tavrla iini ekti.
Arad adamn karsyla konumaktan ekiniyordu anlalan.
Kim ?
Telefondan ok grlt geliyordu... Sonra hat kesildi.
Neary'nin kafas baka yerdeydi. yle bir ban sallamakla yetindi.
Baklarn mutfak saatine evirerek,
Fazla vaktimiz yok, dedi.
Oraya gitmek zaten bir saat alr. ocuklara bakacak kadn geldi
mi?
Geldi, dedi Ronnie, yeniden ll bir tavrla iini ekerek.
Roy, ey... anlayacn umarm... Sen isizken ocuklara bakacak
kadna filan para harcamasak daha doru olmaz m? Yalnzca sen i
buluncaya kadar...

Neary sulu bir tavr taknacak kadar saduyu ve iyi niyete sahipti.
Biliyorum, Ronnie. Bu konuda gsterdiin anlaya da teekkr
borluyum.
Ama bir artm var.
Nedir o ?
Bu toplant bittikten sonra artk her eyi tmyle unutacaksn.
Zaten Hava Kuvvetlerinin dzenledii toplantnn amac da bu deil
mi?
Yz yirmi kilometrelik yolda zaman gemek bilmedi. Neary
karsnn cannn pek konumak istemediini fark etmiti. Hava
Kuvvetleri tesislerine vardklarnda, toplantnn balamasna on
dakika vard. Toplantnn gn ve saati, gnlerdir radyo ve
televizyonlardan halka duyuruluyordu.
Kapdaki nbetileri getikleri srada Ronnie koltuuna iyice
gmlerek Neary'ye,
Eer burada tandk birine rastlarsak, seni mrm boyunca
balamam, dedi.
Roy nbetiye Sivil Haber Merkezinin yerini sormak iin duraklad.
Byk cam yap, dedi
Nbeti arabann n camna ziyareti kart ilitirirken.
Yolunuzun zerinde. Grmemeniz olanaksz.
Tabii bulurum, dedi Neary de.
Bina kocaman, dz ve inceydi. Bir kibrit kutusunu andryordu. Her
yan camla kaplyd ve pencere pervazlar da anodize edilmi alimnyum
doramayla sslenmiti.
Neary eski bir iftlik kamyonetinin yanna park etti. O kamyonette
de ziyareti kart vard.
Bir cam kuleyi andran yapnn bekleme odas ok byk, usuz
bucaksz gibiydi. Giriteki

masada oturan sivil elbiseli bir kadn,

Neary'nin adn kaydederek yakasna takmas in zerinde ismi yazl


bir kart verdi. erde otuz kadar ziyareti oturuyordu.
Bu insanlar, diye fsldad Ronnie, Neary'nin kulana.
Hepsi de batan karlm.
i.
Yan yana iki kanepeye oturdular.
Ronnie sylendi.
Byle olacan biliyordum zaten.

Neary sert bir dille karsna,


Sen neden sz ettiini bilmiyorsun, diye fsldad.
Ronnie yine fsltyla,
Asansrlerin yannda duran u kadna bak, dedi.
Gsterdii kadn elli yan gemi biriydi. Yzne zensiz bir makyaj
yapmt; karmakark beyaz salar omuzlarna dklyordu. Baklar
da eski mezar talar gibi donuk ve botu.
Bu oktan te tarafa gemi, diye mrldand Ronnie.
Grne aldanma.
Tam o srada Jillian Guiler kapdan girdi. Odadaki gazeteciler
canlanarak bir anda gen kadnn evresini almlard.
Bize bir aklamada bulunmayacak msnz. Bayan Guiler? diye
Bir televizyon muhabiri sordu. Spotlar Jillian'a evrilmi, fotoraf
makineleri almaya balamt.
Jillian akn ve ok yorgun grnyordu. Bir ey sylemedi.
Polise anlattnz olay... ey... gerekten soluk kesiciydi.
Televizyon programn altya aldk. nk on birde gen seyircilerimiz
yatm oluyor.
Jillian sylenenleri iitmemi gibiydi.
Bir gazeteci baka bir meslektana,
Bu o kadn, deil mi ? dedi.
Hani bulutlarda uan kadn.
Anladmz kadaryla fidye talebinde bulunulmam, deil mi ?
Televizyon muhabir, konumay srdrmeye alt. FBl' n verdii
bilgi doru mu ? ocuunuz gerekten kayp m ? Polise byle rapor
etmisiniz. Bunu bir kez de televizyon seyircilerimiz iin tekrarlar
msnz acaba ?
Jillian panie uram gibiydi. Sorulan sorular kzdrc, ktniyetli
ve mantk dyd. Gen kadn asansrlere doru gelirken, odann te
yanndaki Neary' yle gz gze geldi. Tam asansr geldiinde Jillian,
Neary'ye bakarak,
Onu aldlar, diyebildi.
Ne dedin?
Roy kadnn szlerini iitmemi, ama Ronnie ok iyi anlamt.
Asansrn kaplar alp Jillian' yutarak gzden kaybederken, Ronnie
kocasn dl alabilecek kadar baarl bir 'kt bak'la szyordu.
Tepeden trnaa niformal bir baavu odaya girdi.

Odada bulunanlara,
Tamam, imdi ieri gelebilirsiniz, dedi.
3655 numaral oda. Beni izleyin.
Neary ile Ronnie'nin nden gittii Tolono grubu koridora doru
yrmeye balad. Bu kez televizyon kameralar onlar tam kaplarn
giriinde yakalad. Reflektrlerin parlak yzlerine evrilmiti.
Ronnie sanki tutuklanm biri gibi antasn yzne kapatarak,
Tanr belan versin, Roy diye tslad antasnn ardndan.
Otuz kadar sivil tank odann tavanna kadar ykselen reflektrlerin
parlak altnda pek klksz grnyordu.
Hava Kuvvetleri grubu arkalarnda gazeteciler, televizyon muhabirleri
ve fotoraflarla odaya girince, Neary bu toplantdan ne ummu
Olduunu ve Hava Kuvvetlerinin halka neyi aklamak stediini
anlayverdi. yle olsun. Bu kez o ve askeri g kar karyayd. Neary
olanlar tm dnyann bilmesini istiyordu. Birden kendini iyi hissetti.
Ancak bu iyilik duygusu Hava Kuvvetleri szclerini grnce biraz
bulanr gibi oldu. Adamlar sivil giyinmiler ve odann tabanndan biraz
ykske bir platformdaki snger koltuklarna rahata yerlemilerdi.
Arada biraz boluktan sonra gnll tank sandalyeleri platformu
evreliyordu. Tanklarn ou gnlk i ya da iftlik giysileri iinde
rahatsz, kamuoyunun bu denli dikkatini ekmek iin de hazrlksz
hissediyorlard kendilerini.
Ben Albay Benchley, diye tantt kendini grubun en gen
grneni.
Ve bu da, diye devam etti.
Elinde boyalar dklm yuvarlak bir cisim tutuyordu.
Tanmlanmam Uan Cisim. Tpk bir tavaya benziyor, deil mi?
Herkes dikkat kesilmiti. Arada 'ah' ya da 'oh' diye sesler karanlar
vard. Kimisi de,
te benim grdm ey bu, diyordu.
Dinleyicilerin heyecan yattktan sonra,
Kalaydan yaplm, diye Benchley konumasn srdrd.
zerinde de 'Made in Japon' yazyor. ocuklarmdan biri arka
baheye atm. Szlerime bu rnekle balamamn nedeni, size ne denli
yanlabileceinizi gstermek iindi. Deinmek istediim baka bir nokta
daha var. Geen yl Amerikal vatandalar bu konuda yedi milyar
resim ekti. imdi size sormak isterim, bunlardan hangisi acaba evrede

grm olduunuz o olaanst eylerin ya da olaylarn tartlmaz


bir kant olabilir?
Tanklar dillerini yutmu gibi sessiz duruyorlard. Gazetecilerden
biri atld.
O zaman yle bir soru da sorulabilir. Beklenmedik bir ey
olduunda, hangimiz tam zamannda kameralarmz ayarlayabiliyor
ve olay tmyle saptayabiliyoruz ? Ka tane gerek otomobil ya da
uak kazas filme alnp akam haberlerinde gsterilebiliyor ?
Tolono grubundan onaylayc sesler geldi. Aralarndan akl
Banda grnen biri ayaa kalkarak sz ald.
Tanmlanmam Uan Cisimlerle ilgili kantlar reddetmek,
grdklerimizden ya da yaadklarmzdan duyduumuz korkuyu
yattrmayacaktr.
Ben mantkl bir insanmdr, diye sze balad albml yal
kadnda. Kucanda dalan albmnden kalm resimleri tutuyordu.
Mantkl insanmdr, diye yineledi szlerini.
Tm bildiim, imdiye dek grm olduum eyler benzemeyen
bir ey grdmdr.
Bir an kimse sesini karmad. Neary elini kaldrd.
Brak bakas konusun, diye fsldad Ronnie. Bir eliyle de
kolundan ekiyordu.
Ama Roy ayaa kalkmt.
Bakn efendim. Sizin iiniz gkyzyle ilgili, deil mi ? Hi bu
yaknlarda gkyzne baktnzm ? Geceleri gkyznde garip eyler
oluyor.
Size tekrar ediyorum, dedi albay.
Hava Taktik Haber alma rgt ve zel Aratrmalar Blmnde
on yl altktan sonra size kesinlikle syleyebilirim ki, bu eylerin fizik
varlklarn kantlayabilecek somut bir ekil yoktur.
Hangi eylerin ? diye sordu Neary.
Albay Benchley eilerek meslektalaryla bir eyler fsldatt. Sonra
dorularak Roy'un yakasndaki isme bakt.
Ltfen beni anlamaya aln Bay Neary. Sizin yalan sylediinizi
ne srmyorum...
imdi beni bir yana brakn da, bize sadece neler olduunu anlatn.
Tam olarak ne olduunu bilmiyoruz. Ancak grdklerinizin baka
bir gezegenden gelen keif aralar olmadn syleyebiliriz.

O zaman herhalde dnyadan gnderilen keif balonlar da deildi.


Tanklardan ou gld. Ronnie glmeyenler arasndayd.
Diyelim ki, bunlar yabanc teknoloji rnleridir, dedi albay
uzlatrc bir tavrla.
Yabanc demekle neyi kastettiimi biliyor musunuz ? Benchley
baparmayla da gkyzn gsteriyordu.
Harika ! Bilmez olur muyum hi, diye karlk verdi Neary.
Peki, diyelim ki, bunlar Ruslar yapt ve uuruyorlar, Ama Indiana
gklerinde ne aryorlar dersiniz?
Buna artk herkes glyordu. Hava Kuvvetleri grubu, siviller,
basn ve tanklar...
Albay Benchley ortaln sakinlemesini bekledi. Sonra anlatmaya
balad.
Hava Kuvvetleri yakn evrede baz yksek irtifa deneyleri
yapmaktadr. Bunun da yksek statik elektrie, dolaysyla s
nlarna neden olduu bilinmektedir. Ayrca s dnmesi denilen
bir hava tabakas kalr.
Neary evresine baknarak alayc bir ifadeyle,
Siz bu toplanty bize olaanst olaylarla ilgili aklamalarda
bulunmak iin yaptgnz sylemitiniz. Ama burada btn
rendiimiz hava raporlar oluyor.
Siz neler duymak isterdiniz Bay Neary?
Ronnie elinden ekerek Neary'yi yerine oturtmak istedi yine.
Ama Neary elini kurtararak,
Birleik Amerika Hava Kuvvetlerinin bildiklerini duymak ve
onlara inanmak isterdim,
karln vardktan sonra yerine oturdu.
Toprama yaplan zarar kim deyecek ?
Albay Benchley gzlerini krptrd.
Efendim?
Bu insanlar her gece benim topramda toplanp oturuyorlar.
Bunlar syleyen Roy'un daha nce dikkatini eken iyi giyimli,
bir adamd.
uradaki adam, dedi Neary' yi iaret ederek.
Geenlerde itimi ykt. Metrelerce tel paraland. Bu insanlar
topramda btn gece kalyorlar. Arkalarndan ortalk ple
dnyor. Yemek artklar, bira kutularndan geilmiyor. Btn
bunlar kim deyecek?

Albay Benchley parmayla toprak sahibini iaret ederek,


Siz geceleri bir ey grdnz m ? diye sordu.
Adam gld.
Bu topraklar seksen yldr bizim ve orada oturuyoruz. Hibir
Tanrnn cezas ey grmedik.
Televizyon kameralar toprak sahibine dnmt hemen. Neary
toplantnn yozlatn fark ediyordu. Eer abuk davranmazsa, konu
bsbtn dalacakt. Yksek sesle,
Durun bir dakika, diyerek ayaa frlad.
Ronnie' nin sabrnn tatn seziyordu ama aldrmad.
Ben bir ey grdm, dedi.
imdi: kameralar ona evrilmiti.
Bu grdm ey de iime maloldu. Durumun benim iin ne
denli ciddi olduunu anlarsnz artk. Bana ve bakalarna baz eyler
oldu; baz eyler grdk. Bunlarn ne olduunu bilmek istiyoruz.
Benchley, Neary son szlerini sylerken konumaya balamt.
Eer kant yeterliyse, aratrma yaplacak ve konu halkn bilgisine
sunulacaktr. Bu olaanst konunun ciddi olarak ele alnmas iin
yeterli kant gerekmektedir.
Kant bizleriz ! diye bard Roy.
Ve de ciddiye alnmak istiyoruz.
Ltfen, Bay Neary.
Ltfen Albay Benchley, diye onu taklit etti.
Deli olmadma inanmak isterdim. Bu odada benim grdklerimi
gren baka insanlar da var. Onlar da delirmediklerine inanmak
isterler. Bu, o denli mantk d bir istek mi ?
Albay uzunca bir sre sesini karmad. Yeniden sze baladnda
hazrlksz konuuyordu.
Sanrm, birok ey vardr ki, onlara inanmak gerekten elenceli
olabilir. rnein, zaman iinde yolculuk etmek gibi. Ben de inandm
grmek isterim. Evrende hayat olduuna inandmdan, yllar boyu
gkyznde bir ey grmek iin rpndm durdum. Ama ne yazk ki,
bulgularmz hayat olduuna ilikin hibir ipucu vermedi. Uzayda hayat
olmas zaten birok olaslklar bulunan bir varsaymd. imdi biz
sorunlarmz zecek bir mucizeye kant bulmaya alyoruz. Bu,
duygusal bir tutumdur. Ve biz esrarengiz eyler deil, somut cevaplar
da aramaktayz.

Neary alr kapanr alminyum sandalyesine kt.


O zaman bize syleyebilir misiniz ?.. Hava Kuvvetleri Toiono
blgesinde herhangi bir deney yapyor mu? Bilirsiniz... Hani u gizil
deneylerden?
Albay Benchley yeniden duraksad, sonra dorudan Neary'ye
bakarak,
Size yalan sylemek kolay olurdu, dedi.
Bu sorunuza evet cevab verebilirdim ve siz de mrnz boyunca
size yeterli olabilecek bir karla kavumu olurdunuz. Ama olan bu
deil. Ve sizi kandrmak istemiyorum. Doruyu sylemek gerekirse, ne
grdnz bilmiyorum.
Neary glmsedi.
Bizimle ayn gr paylayormu gibi davranarak inandrc
olamazsnz ve bizi kandramazsnz.
Herkes birden kahkahalarla glmeye balad. Neary bir an iin
armt. nk sylediini aka olsun diye deil, gerekten ifade
etmek istedii anlamnda sylemiti.
Benchley de glyordu. Sonra elini kaldrarak sessizliin
salanmasn stedi,
imdi hepiniz beni ok iyi anlamalsnz, diye sze balad.
Burada sz konusu olan baka konular da var. Bir tr toplumsal
isteri sz konusu. Baz okul ocuklarnn atele oynarken ciddi ekilde
yandklarn hepiniz bilirsiniz. Bu akam Harper Vadisinden bir kadn
drt yandaki ocuunun kaybolmasndan o sizin grdnz eyleri
sorumlu tutuyor.
te bu noktada yal ifti deneyimlerini tekilerle paylamaya
karar verdi.
Bir keresinde Byk Aya grmtm. 1951 ylnda Sequonia Ulusal
Park'tayd. Topuktan baparmaa on metre vard. mrmde bir daha
hi iitmediim bir ses karmt.
Elinde Gideon ncilini tutmakta olan mavi-beyaz sal bir kadn
lafa kart.
bilge adam sa'ya gtren kk Bethlehem, yldzna ne
dersiniz, ya ? Bu yldz hibir zaman astronomlarca tatmin edici bir
biimde aklanamad.
Televizyoncular iin bulunmaz frsatt btn bunlar. Ama toplant
sona ermiti. Kalabalk yava yava kapya, doru yrrken, Albay
Benchley, Neary'nin yanna geldi. Sa elini uzatarak,

Bay Neary, diye balad.


Size unu sylemek isterim...
O gece neden helikopterleriniz hibir uyarda bulunmadan
kalabaln zerine geldi ? diye bard Neary.
Bu rezaletin anlam nedir ?
Roy !
Neden sz ettiinizi anlayamadm, Bay Neary. Ben sadece size...
Size inanmyorum, diye patlad Neary.
Sylediiniz hibir eye inanmyorum, Benchley !
Benchley bu patlamaya armt. abucak arkasn dnerek
uzaklat.
Ronnie iki eliyle Neary'yi ekerek oradan uzaklatrmaya alyordu.
Roy, yeteri Yeter artk !
Ronnie kocasn kalabaln gidi ynnde srkleyerek bir Coca-Cola
makinesinin nnde brakt, kendi de geri dnp albaydan Roy'un adna
zr dilemeye gitti.
Neary makineye bozuk para atp bir Coca-Cola iesi ald. Elinde
tutarak koridorda bir aa bir yukar dolamaya balad. Bir yandan
kzgnln geitirmeye alyor, bir

yandan da neden byle

davrandn dnyordu. nk kendisine saldrmayanlara kar


byle davranmazd. Bu ani patlaynn sebebi neydi ? Gerekte
Benchley ona kt bir ey yapmam, sylemiti. Alt taraft adam
grevini yapyordu.
Roy uzun duvardaki kk bir arala bakmakta olduunu farketti.
Coca-Cola'sn yudumlayarak duvardaki bu dolaba benzeyen girintinin
nnde durup kapsn ardna dek at. erde yzlerce devre kesici
aygttan olumu bir ana elektrik datm kutusu vard.
Dolabn kapana da binann elektrik ebekesini gsteren bir ema
aslmt Noary'nin iaret parma emann zerinde dolayordu. Sonra
abuk hareketlerle baz aygtlar kapatt, bazlarn at. Bir yandan
emaya danyor, bir yandan da binann baz odalarnn n sndrp
bazlarn da yakyordu.
Roy ! Ronnie yanna gelmiti.
Neary imdi glmsyordu Dolabn kapan kapattktan sonra
Ronnie'nln kolundan tuttu. Binadan kp park yerine gittiler.
Roy, neyin var senin ?
Gayet iyiyim. Her ey yolunda, hem de nasl,
Neary kendini ocuk gibi mutlu hissediyordu.

Motoru altrd, arabay park yerinden kararak nbeti


kulbesine doru srd. Burada bir dizi araba durmutu. Srcler,
askeri ve sivil ziyaretiler arabalarndan km, o yksek cam yapya
bakyorlard. Neary frene basp arabay durdurdu. Ronnie'yle birlikte
onlar da arabadan dar ktlar.
Neary'nin tam stedii gibi olmutu. Hava Kuvvetlerinin
kilometrelerce uzaktan grnen cam gkdeleninin btn klar
snmt, ancak baz pencerelerinde k vard. Bunlar da o ekilde
dzenlenmilerdi ki, Tanmlanmam Uan Cisimler szcklerinin
ba harflerini oluturuyorlard.
Gazeteciler, televizyon muhabirleri ve fotoraflar kapnn nnde
duran bir haftalk almam gazetelere, bozulmu st ielerine ve
birbirilerine bakyorlard. n baheyi geip Jillian Guiller'in evinin
kapsn aldlar.
Zile birka kez basp bir hayli bekledikten sonra kapy yumrukladlar.
Yine bekleyip bir sonu alamaynca bu kez pencerelerin dndan,
perdelerin aralk yerlerinden ieriyi gzetlemeye altlar. Sonra arkaya
dolanp mutfak kapsn denediler. Ama hepsi yararszd. Ne var ki,
Jillian'n bu karanlk evin bir yerinde olduunu biliyorlard. Yaz ileri
mdrlerinin, FBI ve polis kaynaklarndan rendiine gre Jillian
evdeydi. Sonunda uramaktan vazgeip gittiler.
Jillian gerekten ierdeydi ve tm pencereleri tahtayla kapatmt.
Yatak odalar gibi oturma odas da darmadankt. Mutfa biraz
toplamaya almt ama teki odalar gc dndayd. Yatan
dzeltmesi bile ona olanaksz grnyordu. Dolaysyla ev Barry'nin
karld geceki ve ertesi gn polisle FBI grevlilerinin! didik didik
arad gibi ylece duruyordu. Grevliler yalnzca evi aramakla
kalmam, bir ipucu buluruz umuduyla evin evresindeki tarlalar
ve orman da kar kar aramlard. Jillian evdeki tm telefonlar
da prizden karmt. Polis ve FBI grevlileri Jillian' a hibir ey
sylemiyorlard. Zaten Barry'nin kaybolduu geceden sonraki bir hafta
boyunca syleyebilecekleri bir ey de olmamt.
ocuk fidye iin karlm olsa, karanlar bir iki gn sonra
anneyle iliki kurarlard mutlaka, demilerdi.
Barry'nin bana neler geldii konusunda dndkleri olaslklar
da sylemiyorlard. Ama Jillian onlarn ne dndn biliyordu.

Barry gece evden kp uzaklam, ya aya bir yere taklp dm


ya da korkuya kaplarak kaybolmutu ve imdi ormann bir yerindeydi.
l olarak.
Ancak Jillian, Barry'nin kendi bana dolamaya kmadn ve
de kaybolmadn biliyordu. lm olmadndan da emindi. Yalnzca
bekliyor ve onlar' n Barry'yi kendisine geri getireceklerini umuyordu.
Bylece bekliyor, umuyor ve dua ediyordu. te bu nedenle kaplar,
pencereleri tahtalarla kapatm, telefonlar prizden ekmiti. Kimseyle
de konumak stemiyordu. Ne polis, FBI, basn,, komular, ailesi, ne de
milyonlar ve milyonlarca meraklyla... Yalnzca bekliyordu. Barry'yi
ve onunla ilgili herhangi bir iareti...
Bu bekleme dnemini salkl bir biimde atlatmak iin resim yapmas
gerektiini biliyordu Jillian. ldrmamas iin zorunluydu bu, Oturma
odasnn bir kesine resim sehpasn ve boyalarn yerletirmi, yanna
da ayakl bir lamba koymutu. Ik pek iyi deildi ama bununla yetinmek
zorundayd. Bir hafta boyunca harl harl resim yapmt. Gnde on alt
saat alt oluyordu.
Jillian ayn resmi tekrar tekrar yapmaktayd. Bir tek dan resmini.
Bu kez sradalarn deil, zel bir dan resmini iziyordu srekli olarak.
Dan kat kat yamalar aa ve allarla kaplyd. Jillian bu dan
resmini o ana dek yirmi, hayr otuz kez deiik alardan izmiti. Bu
davrann saplant olarak deerlendirmiyordu gen kadn. Hatta ona
garip bile gelmiyordu. bu dan resmini, olmasn istedii biimde elde
edinceye ya da Barry' yle ilgili bir iaret alncaya dek izecekti.
Bylece Jillian Guiler zillerin almasn, kaplarn yumruklanmasn,
pencerelerin tiklatlmazm gerekte hibir ey iitmeyerek dinliyordu.
Nasl olsa bir sre sonra gideceklerdi. Her zaman da yle oluyordu. Ve
Jillian o dan resmini yapmay srdryordu.

ON YEDNC BLM
Teksas' n Huntsville yaknlarndaki terkedilmi bir metal levha
fabrikasnda kyamet gibi bir faaliyet vard. Fabrikann bo zeminini
dolduran treyler ve kamyonlara, iiler acele acele tahta kutular,
kartonlar ve sandklar yklemekteydiler. Kk paralar tama
kaylaryla, bykleriyse kk vinlerle ykleniyordu. Bir kede
laboratuvar nlkleri giymi adamlar, metal kutular ii kpk kapl

ambalajlara yerletiriyorlard. Bunlarn zerinde, 'Dikkat Krlacak Eya'


yazlyd.
Fabrikann d kapsnda bir dizi jip bekliyordu; zerlerinde hibir
iaret ya da yaz yoktu. Ayn ekilde monte edilmemi a eklindeki bir
yap iskelesinin yannda duran camyn modllerinin de zerinde bir
ey yazmyordu.
Bir Volkswagen otobs fabrikann depo blmnn nnde durdu.
inden Lacombe indi. Arkasndan da Laughlin ve Robert. Adamlar
koup otobsn arkasndan birka bavul indirdiler.
Bay Lacomb'un bavullarndan istedii bir ey var m acaba ?
diye iilerden biri Laughlln' e sordu.
Mmkn olduu kadar abuk uaa binmek istiyoruz, dedi
Laughlin,
Lacombe sorulan sorunun byk bir blmn anlamt.
Teekkr eder gibi glmsedi. evresindeki etkin almalar izliyordu.
Laughlin bu ince yapl Fransz iin endieliydi. nk Lacombe otuz
saattir gzn krpmadan alyordu.
Tam iimde bir heyecan duyuyorum! demiti Lacombe evirmenine.
O heyecan son bulduu anda uyku da bastracak.
Laughlin onun hakknda ne denli az ey bildiini drtyordu. Bu
gidile Fransz doksan alt saat daha uyumayacak demekti.
Grltl almalardan uzak bir kede iki dzine kamyon srcs
bir danma masasnn evresinde toplanmt. Klklar asndan
karmakark bir gruptu bu. Kimisi askeri niformalarn karp
elbisesi ve kasketi giymekle meguld, Danma masasnda duran
yzba elinde tuttuu uzun bir bopayla Birleik Amerika haritas
zerinde bir eyler aret ediyordu. Srcler evresinde sk bir halka
oluturmulard. Bazlar iklet iniyordu.
Siz ar yk srcleri dosdoru gideceksiniz. Size verilen
haritalardaki aretli kestirme yollar kullann. Geri kalanlarnza,
yolunuzun zerindeki tart istasyonlar hakknda gerekli bilgiyi
edinir edinmez, kullanabileceiniz deiik yollar konusunda haber
ulatracaz. Deiik yollar izlemenizi istememizin nedeni, hepinizin
varlacak yere ayn anda gelmenizi nlemek iindir. ki ey daha
eklemek istiyorum. Birincisi CB antenli aralardan uzak durun.
kincisi programnzda olmayan yerlerde hibir nedenle durmayn. Eer
skrsanz, eh, ne yapacanz biliyorsunuz artk.

O grlt patrtnn yukarsnda kalan bir yerde de ellerinde kahve


fincanlar ve sigaralar olan bir grup adam birbirine bakyordu. Ksa kollu
gmlekler giymilerdi. Yzlerinde skkn bir ifade vard. Binba Walsh
nlerindeki masann evresini dolaarak yklenen kamyonlara bakt.
Walsh ana vatanda byle sorumluluk tayan bir grev alacan
dnmemiti hi. Tanzanya, Zaire ve Angola' da gerek ak olarak,
gerekse elaltndan yrtlen zel Kuvvet Operasyonlarndan dneli
bir yl olmutu. Yaplacak i konusunda kendisine her eyin yeterince
aklanmam olmasna fkeleniyordu. Byle sorumluluk isteyen bir
ide her eyi bilmesi gerekmez miydi? nndeki p sepetine bir tekme
atarak zerinde kahve ve sigara bulunan masadan uzun bir Chesterfield
sigaras ald.
Yer sarsnts olacana dair bir uyar aldk desek, onu da
yutmazlar, diye homurdand Binba Walsh.
Parmaklarna dek yanm sigarasndan derin bir nefes ekerek,
imdiye kadar byle bir ey olmam nk, diye sylendi.
Bunlar bykba hayvanlar... koyunlar, srlar ve kzlderililer.
Sonra dank yayorlar.
Yorgun grnl bir adam kollarn ensesinde kavuturarak
sandalyesinde geriye doru gerindi. Esnemesi arasnda,
Ben sel felketini tercih ederdim, diye mrldand.
Bir bakas sordu.
Peki, suyu nereden bulacaksn, arkada ?
Havza blgesinde bendleri ve su depolarn inceleriz. Sonra halka
bunlarn taacan syleriz.
Binba Walsh gmleini pantolonunun iine sokarak Disneyiand'n
ellinci ylndan hatra olarak ald kemeri sktrd.
yle inceleme falan yapacak zamanmz yok. Siz de biliyorsunuz
bunu. Bilmiyorsanz bile imdi renmi olmalsnz.
Spidel Twist-o-Flex'i on bir kez

bkerek rekor denemesine

girimi olan biri ksrerek sze kart.


Hastalk var desek ? Baz hastalklar salgndr, bilirsiniz.'
Bu neri piposunu temizlemekte olan birinin dikkatini ekti.
Temizleme ine ara vererek,
iripene ban, diye bir teklif att ortaya.
Wyoming' de sryle koyun var deil mi ?
Binba Walsh bir Individuale sigaras yakarak yerine oturdu.
Sigaradan derin bir nefes ekip,

Fena fikir deil, dedi dumanlar flerken.


Ama bu, herkesin blgeyi terketmesine yetmeyecektir. Bundan
ok kukuluyum. Mutlaka ilerinden bir sivri akll kp hastala
bakl olduunu iddia edecektir. Be yz elli kilometrelik alandaki
her Hristiyann yaad yeri terketmesi iin yeterli korku yaratacak
bir neden gerekli bana.
Aadaki kargaann tam ortasndaysa, Lacombe birok iinin dev
levhalar treylerin gm renkteki bo yanlarna doru kaldrmasn
seyrediyordu. Levhalarda, 'Piggly-Wiggly Spermarketleri 'Coca-Cola,'
'Kinney Ayakkablar,' 'Folgor Kahvesl' ve 'Baskin - Robbins Baharat'
yazyordu. Can tatl bir ey isteyen Fransz azna bir Listermint atarak
Amerikan yaam tarzna glmsedi kendi kendine. Derken terkedilmi
fabrikann elik kaplar ald ve biri,
Haydi Batya ! diye avaz kt kadar bard.
Konvoy harekete gemiti.

ON SEKZNC BLM
Hayr, anne, inan gerekmez, diyordu Ronnie telefonda.
Tek bama idare edebilirim, sanyorum. Yine de teekkr
ederim.
Ronnie alcy kulayla omzu arasna sktrm, bir yandan da
frnn zerindeki tencereyi kartryordu.
Sonra yarm dnerek serbest eliyle telefonun azln kapatp Toby'e,
Babana syle yemek neredeyse hazr, dedi.
Toby duraksad. Mutfak kapsnda ylece durmu, annesini
seyrediyor, telefon konumasn dinliyordu.
Bize hi yardm etmiyorsun, anne, diye szland Toby.
Zaten hibiriniz etmiyor. Babam doktora gitmedi daha. Hi
kimseyle de grmyor.
Ronnie ban evirip mutfak penceresinden bakt. Roy garaj
damnn zerine yapt platformdaki alr kapanr sandalyesine
oturmu, drbnlerini de gzne yaptrm, ban yava yava
bir saa bir sola evirerek ufku taryordu.
Evet, hep bakyor, diye yaknd Toby annesine.
Btn gnn orada drbnle bakarak geiriyor... alacak
yerde... Deil mi anne? Tabii babam bizi seviyor ama...

Ronnie ban serte 'evet' anlamnda sallaynca az kalsn telefon


dyordu. Hemen yakalad. Sonra Toby nin hl kap eiinde
durduunu fark ederek,
Toby, sana ne sylemitim ? Baban yemee ar, dedi.
Sonra yine telefona konutu.
Sen de anne, bana hi yardmc olmuyorsun...
Gen kadn yava yava uzaklaan olunun ardndan bakt.
Anne, imdi telefonu kapamam gerek, diyen Ronnie kardan
cevap beklemeden alcy yerine koydu.
Toby'nin i nce sesini evin dndan duyuyordu. ocuk komularn
onu duymasndan ekinir gibi sesini ykseltmemiti.
Annem yemein hazr olduunu sylyor, baba.
Ronnie pencereden ekildi. Toby'nin seslendiini duymam gibiydi
Roy. Zaten bugnlerde kimseyi, hibir eyi iitmiyordu. Yan evdeki
komusu Bayan Harris arabasn bitiik park yerine sokarak
otomobilden indi. Roy ne arabay fark etmi, ne de Bayan Harris'in
onu her gzetleme yerinde grd zaman kard o kmseyici
'hh' sesini iitmiti.
Ltfen, baba, diye szland Toby.
Neary drbnleri kucana brakarak yava yava lolaan kta en
kk oluna bakt. Ronnie mutfak penceresinden bile Roy'un yznn
slak olduunu grebiliyordu. Drbnlerin arkasnda alam olmalyd.
Gen kadn nce kocasnn yanna gitmek istedi ama sonra vazgeerek
ocaktaki yemeklerin altn kst.
Bir sre sonra Neary aa inip eve girdi. Mutfaa geldi, bir an
karsna bakt. Ronnie onun kan ana gibi olan gzlerini kurulam
olduunu fark etmiti. Neary'nin birka gndr tra etmedii sakallar
da uzuyordu. Ylgn bir grn vard. Roy tek kelime sylemeden
karsnn yanndan geip yemek odasna gitmek zere oturma
odasna girdi.
Neary minyatr tren takmnn nnde durdu. Kr kesiminin
ortasna konmu kk, kahverengi bir daa dikmiti gzlerini.
evresindeki birka kk aac alp dan stne koydu. Dan
yanlarn bastrp yamalar daha dikletirdi ; boyunu ykselterek
doruu daha sivriletirdi. Neary kafasndaki dan grntsn elde
etmek iin alrken, beyninin vcudundaki tm enerjiyi kullandn
ve iinin baylacakm gibi olduunu hissediyordu.

Hayr, byle deil, diye kendi kendine mrldanarak oday


terketti.
Yemein gecikeceini anlayan Ronnie buzdolabn ap salata taban
tekrar ieri koydu. Buzdolabna takt yeil lamba ierideki yiyecekleri
itah kapayc bir hale getiriyordu. Bu grnt karsnda yzn
buruturdu Ronnie. Birka hafta nce ona dhice gelen bu bulu imdi
kocasnn garip davranlar karsnda o denli nemsiz ve budalaca
geliyordu ki...
Ronnie abucak buzdolabnn kapan kapad.
Neary sofraya geldiinde ne ykanm, ne de stn deitirmiti.
Ronnie ocuklarn ondan ekinerek uzaklatklarn hissediyordu.
Ronnie masada her zaman Roy'un karsnda otururdu. ocuklar da
masann yanlarnda. imdi ocuklar sandalyolerini annelerinin
oturduu yere doru yanatrmlard. Roy masada bulunduu srada
da seslerini karmayacak kadar tedirgin oluyorlard.
Ronnie yemei tabaklara koyuyordu. Kocasna bir tabak dolusu
fme somon bal, halanm sebze ve patates presi verdi. Neary sanki
tabandaki yiyecei ne yapacan bilmezmi gibi duruyordu. Gzleri
tabaa dikiliydi.
Ronnie ocuklarn dikkatle babalarn izlediklerini farketti. Roy
atalyla tabandaki patates presini kartryordu. Patatesleri kk
bir tepecik haline getirmiti.
Yeterince byk deil, diye mrldand Roy.
Patates presiyle oynarken somon balnn bir paras masa
rtsne dklmt.
ocuklar hayretten donmu gibiydiler. Neary masann kar
kesine uzanarak patates presinin servis taban ald. Tabana
bir kak dolusu daha koyup yapt tepecii bytt. imdi donmu
gibi tabana bakyordu. Hayr, daha olmamt, yeterince byk
deildi. Patates presinden bir kak daha... Yine yetmezdi. Neary
bylece tm patates presini kendi tabana boaltt. Sonra lgn bir
mleki gibi elleriyle ie girierek patates presine ekil vermeye
alt. Bileklerine kadar preye batmt ama aldrmyordu bile.
Ronnie hzlanan soluunu tutmaya alt. Neary ban tabandan
kaldrnca Ronnie ve ocuklarn ta kesilmi, kendisine baktklarn
grd. Roy onlarla konumak, derdini anlatmak, onlara dokunmak ve
her eyi dzeltmek istiyordu.

Kendini zorlayarak glmsedi. Sonra yaptyla alay eder gibi bir


ifade vermeye alt yzne.
Artk hepiniz babanzn garip ve gln iler yaptn
grdnz, dedi.
Sanki yapt her eyin farkndaym gibi kendi haline glyordu.
Sonra ciddileti.
Ama kayglanmayn ben hl akl banda bir babaym.
Neary masann zerinden uzanarak Sylvia'ya dokunmak istedi,
ama kk kz ondan daha da uzaklaarak annesine doru yanat.
Bir kez daha denedi Neary. inde bulunduu durumu ocuklarna
aklamak, anlatmak istiyordu.
Hani bazen size de olur. Bir mzik parasnn ezgisini bilirsiniz de
szleri hatrnza gelmez. Ne dndm nasl anlataym bilmem ki...
Tabandaki patates presinden olumu tepecii gsterdi.
Bunun bir... bir anlam var... Ve de ok nemli.
Ronnie'ye bakt. Gen kadn kendine hkim olmaya alyordu.
Roy'un az oynad.
Ben iyiyim, diyordu sessizce.
Bir eyim yok. Ama kelimeler sesli hale gelememiti.
Sonra Neary ayaa kalkarak odadan kt.
imdi ocuklarn gzleri annelerine evrilmiti.
Ronnie durgun ve zgn grnyordu. Ama ocuklara sert bir sesle,
Yemeinizi yiyin, diyerek
nndeki tabaktan bir atal alp azna att.
imdi hepsi duun aldn duyuyordu. Su sesinin arasnda
alayan bir erkein dzensiz hkrklarn da iitmekteydiler.
Boulur gibi seslerdi bunlar.
Ronnie ayaa kalkt. ocuklara,
Yerinizden kprdamayn, diye
emir verdikten sonra odadan kt.
Gen kadn bir sre banyo kapsnda durup ieriyi dinledi, sonra
kapy yavaa ki kez tklatarak,
Roy... sevgilim, kapy a ltfen, dedi yumuak bir sesle.
Cevap yoktu; yalnzca o tyler rpertici boulur gibi hkrklar
duyuluyordu. Ronnie kapnn tokman evirdi. Ama ierden
kilitlenmiti kap. Eli tokmakta ylece duruyordu orada.
Roy ! diye seslendi bu kez daha yksek sesle.

Roy !
Neary karlk vermedi. Belki de onu duymamt...
Ronnie birden ne yapmas gerektiine karar verdi. Mutfaa koarak
alet ekmecesinden ince bir bak kapt.
Tekrar banyoya doru yollanrken, ocuklara,
Yemeinizi bitirin ! diye bard.
Ronnie yapaca ii ok iyi biliyordu. Ne de olsa ocuklarn
zaman zaman yatak odas ya da banyoya girip kapy kilitleyerek ierde
kalmalarna alkt. Ba kapyla erevesi arasna sokarak yavaa
kilidi at. Sonra tokma evirip itince, ardna dek ald kap.
Banyo olduka karanlkt. Musluktan lavaboya su akyordu.
Banyo teknesi de yar yarya dolmutu. Dutan akan su prtl
sesler karmaktayd. Neary karanlkta bir keye bzlm, elleriyle
azn rterek hkrklarn engelemeye alyordu. Ronnie
lavabonun musluklarn kapatt. Ama duu ak brakmt. Neary
karsna glmsemeye alt. Omuzlarnn sarslmas yavalamt.
Bu... bu tpk hkrk gibi, dedi alak ve ocuksu bir sesle.
Bir balad m durduramyorum artk. Ne oluyor bana ?
Ronnie kendine hkim olmaya alarak,
Sakin ol, Roy, dedi.
Annem sana yardmc olabilecek birinin adn verdi. Bir doktor...
ok korkuyorum... diye mrldand Roy.
Ve nedenini bilmiyorum.
Sonra ayaa kalkarak dua doru eildi, ban suyun altna
tuttu. Bir sre ylece durduktan sonra geri ekildi. Ronnie
musluklar kapatarak kocasna bir havlu verdi. Aslnda ona
sarlmak ve gzyalarn silmek istiyordu ama bunu yapamayacak
kadar korkmutu. Neary imdi titriyor, gzyalar yanaklarndan
akyordu. Bu sessiz alama krizinden sonra, ila dolabnn kapsn
aarak bir kutu aspirin ald. Titreyen elleriyle kutudan iki aspirin
karp azna atmay becerdi naslsa. Ama aspirinleri yuttuktan
sonra kutu elinden lavaboyu dp paraland.
Bak bana Roy, dedi Ronnie
sakin ve mantkl grnmeye alarak.
Bu doktor ailece tedavi yapyor. Hepimiz gideriz. Tek bana
kalmayacaksn. Zaten belki de bu yalnzca sana zg bir hastalk
deildir.

Bazen belki btn bunlar bir akadan baka bir ey deildir,


diye dnyorum, dedi Roy.
Bitkin ve umutsuz grnyordu.
Ama bu gldrmeyen, alatan bir aka.
Roy ! Doktora gitmelisin. Sz ver bana gideceine.
Ronnie bunlar sylerken, birden kocasyla da, ocuklaryla olduu
gibi konutuunu farketti. Yanl bir ey yaptklar ya da hasta olduklar
zaman ocuklarna da byle davranrd.
Sz ver bana, Roy.
Birden yar aralk duran banyo kaps ardna dek alarak ieriye
grlt patrtyla Brad girdi.
Sulu gzsn sen ! diye babasna bard.
Neary'nin omuzlar daha da kmt.
Sulugz ! Sulugz !
Brad banyodan frlayarak kendi odasna doru kotu. Odasnn
kapsn menteelerinden skmek istercesine be kez arpt.
Biliyorsun, Brad sana kt bir ey sylemek istemedi, Roy.
Sadece seni her zaman gl grmeye alk da...
Ronnie kocasnn banyodan kmasna yardm etti. imdi Neary
alamyordu artk. Ama yataklarna kerken titremesi artmt.
Benim doktora deil, sana htiyacm var, dedi karsna.
Ronnie bu sorun karsnda ne yapmas gerektiini bilmiyordu. Tam
anlamyla aresizdi. Yumruklarn skp yatak rtsne vurdu.
Ben sana yardm edemem, Roy, diye bard.
nk hibir ey anlamyorum !
Ben de anlamyorum.
Btn bu samalk evimizi altst etti diye yaknd Ronnie.
Ama bu szlerin hibir yarar olmayacan biliyordu.
Neary karsnn sa eline sarlarak,
Korkuyorum, diye fsldad.
Ronnie elini ekmeye alt ama Roy brakmyordu.
Seni byle grmekten nefret ediyorum, dedi. Ronnie panie
kaplmaya balamt.
Roy uzanp onu yataa, kendisine doru ekti.
Sarl bana. dedi.
Btn yapman gereken ey bu. Sarl bana... Tut beni...
Bana ancak byle yardm edebilirsin.
Ronnie ondan uzaklamaya alyordu.

Artk dostlarmz bile kapmz almyor, diye yaknd kocasnn


yzne bakmamaya alarak.
ten karldn... Ve buna hi aldrmyorsun Roy. Seni
anlamyorum. Ne durumda olduumuzu grmyor musun ?
Ronnie artk kendini tutamyordu. Panik iinde bard.
Bizi felkete srklyorsun !
Neary yeniden uzanarak karsna sarld. Tm vcudu titriyor,
Ronnie bu titreimlerin kendi vcuduna getiini hissediyordu.
Birden artk bu duruma dayanamayacan hissetti. Dayanma
snrn amt gerekten.
Oh, yapma, diye hkrd gen kadn.
Ltfen yapma. Brak doktora telefon edeyim. Oh Roy... Ltfen,
dedim.
Ama Neary onu duymam gibi ellerini vcudunda dolatryor,
titreyen parmaklar giysilerinin dmelerini zmeye alyordu.
Senden nefret ediyorum ! Nefret ediyorum ! diye bard Ronnie.
Kocasnn ona demesinden tiksiniyor, byle bir yaknlama iin
hi de hazr olmadn hissediyordu.
Neary bluzunu omuzlarna indirmi, karmak iin ekitirmekteydi.
Bluz yere doru sarkmt. Ama kol dmeleri almadndan tmyle
kmyordu. Neary sutyenin asklarn omuzlarndan aa indirdi.
Ronnie'nin beline dt styen. Gsleri rlplak meydandayd.
Birden Neary'nin titremesi ve korkulu hali gemiti. Ban yana doru
eerek gslerin yandan grnne dikti gzlerini.
Bu kez Ronnie titremeye balamt. Dileri birbirine arpyor, tm
vcudu hkrklarla sarslyordu. aresiz ve dehet iindeydi gen kadn.
Ama Neary bu grnmden kendince bir eyler karmaya alyordu.
Yapc bir eyler !
Neary'nin kafas son hzla alyordu. Bir zme ulamamt
ama yaknd. imdi arad eye ne denli yaklam olduunu
seziyordu. Ve birden Ronnie'nin ok gzel bir vcudu olduunu
farketti.

ON DOKUZUNCU BLM
Denver'de akam hava ak ve serindi. Koskoca treyler da
yolundan kuzeye doru yoku aa nmeye balamt. Rzgr
CB anteninde slklar alyordu. Akam karanl kerken, dev
treyler gnein son klaryla bir an alev alm gibi kpkrmz kesildi.
Alminyum gvdenin yanlarnda 'Folger Kahvesi' yazl kocaman bir
levha vard.
Yine yanlarnda 'Piggly-Wiggly Spermarketleri' yazl iki treyler
de o anda Oakland'n otuz be kilometre dousunda bulunuyordu.
Giderek hzlanan treylerlerin nnde alt yz on metre ykseklikteki
Altomont Geiti vard.
Gne Denver'de olduu gibi ufukta kaybolmamt daha.
Srcler gece olmadan Tracy'ye varmay umuyorlard. Oradan
da yollarna gnein bat ynnde devam edeceklerdi. nlerinde,
dizel motorunun grlts ve du-manlaryla dolu bir gece uzanyordu.
Boise'nin gneydousundan geen 80 numaral eyaletler aras yol
se imdi iyice karanlkt. Gl dizel motoru arkasndaki treyleri
saatte yz krk kilometre hzla ekiyordu. Idao, Hammett ve Mountain
Home'a doru yol almaktayd. Treylerin yannda 'Kinney Ayakkablar'
yazlyd ve bir de ayakkab modeli vard. Ama yanndan geen aralarn
farlarnn vurduu zaman dnda yazlar karanlkta okunmuyordu.
Baka bir dev treyler yakt almak iin Montana Bil-lings'in tam
gneyindeki bir benzin istasyonunda durdu. ki src de. biraz
durup bir fincan kahve imek istiyordu ama program d molaya
izin yoktu. Custer Sava Ant'ndan geerek Sheridan'a. Oradan da
Wyoming'e varmalar gerekiyordu.
Treylere dizel yakt dolduran adam yandaki levhaya bakarak,
Bu markay da hi duymamtm, dedi.
Srclerle benzinci bir an durup treylerin yanndaki levhada
yazl olan 'Tidewater Homes of Virginia' szcklerine baktlar.
Evden olduka uzaktasnz, ha ? diye sordu benzinci.
Srclerden biri 'ne yaparsn,' gibilerinden kalarn kaldrmakla
yetindi. Oysa ikisinden, insanlarla daha abuk ve rahat iliki kurabilen
oydu.

YRMNC BLM
O gece Neary doru drst uyuyamamt. kide bir Ronnie"yi de
uyandrp duruyordu. Sabaha doru saat be sularnda karsnn
soluklar derinleince, Neary

yavaa yataktan kalkarak oturma

odasna gitti.
Kzarm gzlerini odann etrafnda dolatryordu. Son birka
gn iinde oday gerekten de yaymac pazarna dndrmt.
Gazetelerde Tanmlanmam Uan Cisimlerle ve nedeni belirsiz
elektrik kesilmeleriyle ilgili ne bulduysa keserek duvarlara asmt.
imdi odann tm duvarlarnn urasndan, burasndan gozete
kuprleri sarkmaktayd.
Neary inleyerek bir sandalyeye kt. Dirseklerini zenrinde tren
takmnn kurulu olduu pingpong masasna dayamt. Bu karmakark
dnyasnda tren takm ne denli ll, ne denli dzenliydi. Orada
durmu, onu bekliyordu sanki. Neary'nin yeniden yapt o garip tepe,
dadan ok bir karikatre benziyordu imdi. Hantal ve biimsizdi.
Demiryollarna, kk vadi ve gllere uursuz bir gz gibi bakyordu.
Tehdit edici bir grn vard.
Neary gzlerini ondan ayrmadan 'ban sallayarak,
Hayr, byle deil, diye mrldand.
Baba...
Neary arkasn dnnce kk kznn kapda durduunu grd.
Sylvia'nn gzleri uykuluydu. En gzde bebeini de kolundan
srkleyerek birlikte getirmiti. u i edeni yani.
Tatlm, daha ok erken, dedi Roy.
Biraz daha uyumalsn.
Babacm, bugn bizi yine azarlayacak msn?
Neary kk kzn Saf ve drst gzlerine bakt. te o babasn
byle gryordu: Bir azarlama makinesi. Ve de babasn ok sevdii
iin onu azarlamasn kabullenmeye hazrd.
Neary iinin pimanlkla burkulduunu hissetti.
ne doru eilerek kz kaldrp kucana oturttu.
imdi iyiyim, tatl bebeim. Kk kzn alnndan pt. Kendini
tutmasa alamaya balayacan biliyordu.

Neary mutsuz gzlerle odann acnacak haline bakt.


Btn bunlara bir son vereceim. Tanr adna yemin ediyorum.
Son vereceim.
Neary ocuu kucandan indirip duvardaki gazete kuprleriyle
fotoraflar klipslerinden kararak toplamaya balad.
Bak, ne yapyorum, diyordu
bir yandan da. Sonra hepsini p sepetine atarak,
te grdn m ? diye sordu.
Sylvia babasnn neden sz ettiini anlayamyordu tabii. Ama
babas mutlu grnyordu ya, o da mutluydu.
Neary tren takmnn ortasna yapm olduu o garip tepeyi
ykmaya balamt imdi. nce biimsiz doruunu eliyle smsk
yakalayp koparmak iin ekitirdi. Ama da doruunu vermemek
iin direniyordu sanki. Neary

iki elini kullanarak yana doru

ekmeye balad. Hop ! Dan doruk blm kopmutu. imdi


tepesi kesilmi br aa gvdesini andryordu. Kopan blm bir
tr plato oluturmutu.
Sylvia ! diye bard Neary.
Evet baba ?
Roy'un gzleri tepesi kopmu daa dikilmiti.
Sylvia, diye bard yeniden.
imdi oldu!
Neary'nin bakalarn uyundrmas olanakszd. Ronnie ge
uyumutu zaten. O gnn olaylar gen kadn bitkin drmt.
Royun sinir krizi, Ronnie'nin kocas iin alanacak bir omuz
olmaktan teye bir ey yapamamas yeterince hrpalaycyd.
imdi saat sabah on olmutu. Ronnie ocuklarn tiz sesine ve
barmalarna uyand. Bir an iin ylece yatp dinlendi. Tm aile
neeyle glyordu.
Roy da. O srada Ronnie bir dal parasnn yatak odasnn
penceresinin nnden getiini hayal meyal grd ya da grdn
sand. Yorgan frlatp yataktan kalkt, zerine bir sabahlk geirip
yatak odasndan kt. Hem yryor hem de kemerini balyordu.
Tam mutfaa girecekti ki...
Oh, Tanrm. Gen kadnn soluu kesilmiti.
Oturma odasnn pencereleri ardna dek akt. Perdeler
raylarndan karlm, pencerenin nndeki duvara dardan bir
merdiven dayanmt. Ronnie ylece kalakalm bakarken, pencereden

ieriye zeri toz toprakla kapl bir ortanca fidan atld. Yerdeki teki
dallardan, allardan olumu kocaman ynn zerine dt fidan.
Her taraf pislik, toprak iindeydi.
Roy !
Ronnie mutfak kapsna kotu. Tam o srada Brad'la Toby bir
aalya fidann kklemi, babalarna gtryorlard. Roy da fidan
yklenip merdivenlerden kt ve pencereden odann iine att.
Durun ! diye bard Ronnie.
Haydi, ocuklar. Roy da oullarna baryordu.
Ronnie kocasn elektriklerin kesildii o uursuz geceden beri
bylesine mutlu grdn hatrlamyordu hi.
Toby neeli kahkahalarla pencereden ieriye avu avu toprak
atan babasna yardm ediyordu.
Bu i bittikten sonra benim odaya da toprak atabilir miyiz ?
diye sordu babasna.
Durun ! Yeter artk ! Durun ! Ronnie lgn gibi baryordu
ama ona pek aldran yok gibiydi.
Gen kadn koarak baheye kt. Bir yandan da komular
Bayan Harrls'in tm olanlar ikinci kattaki penceresinden
seyrettiinin farkndayd. Yolun karsndaki evde oturan bir
baka komu da elinde im kesme makinesi, bahenin ortasnda
heykel gibi donup kalm, az bir kar ak olanlar seyrediyordu.
Ronnie, Toby'nin ellerindeki topra bir vuruta yere atp kocasnn
yanna gitti.
Eer byle yaparsan, dedi Roy, avucundaki topra pencereden
ieri, atarken.
O zaman gerekten bir doktora ihtiyacm olur.
Byle yaparsam m ? Siz ne yapyorsunuz peki ?
Ronnie sonunda kafamdakini buldum. Eer bir eye sadece bir
adan bakarsan, lgnlk gibi grnebilir. Ama onu baka biimlerde
de grebilirsen, tam anlamna kavuabilirsin.
Yapma Roy ! Bizi korkutuyorsun !
Ronnie'nin byle sert kmas ocuklar biraz korkutmutu. Neary
bir tr iei fidann ekitirmekle meguld o srada. Bir an durup
sanki karsn ilk kez gryormu gibi bakt.
Korkacak bir ey yok, sevgilim. Kendimi ok iyi hissediyorum.
Her ey yoluna girecek artk, emir ol.

Roy tr ieini skmekten vazgemiti. imdi alminyumdan


kk alr kapanr bahe masasna bakyordu. Sonra masay
kaldrd gibi oturma odasnn penceresinden ieri att. Masa
derken ses karmamt. Odann zemininde grlty nleyecek
kadar dal ve toprak yn vard anlalan.
Ronnie,
Bana her eyin iyi olaca masaln anlatma artk, diye
baryordu kocasnn ardndan.
Hele baheyi odaya tarken!
Roy koarak evin evresini dnp n baheye gitti. Otomobili
park ettikleri yerin knda iki tane byk plastik p bidonuna
gz koymutu. O srada eve bir p kamyonu yaklayordu ve iki
p kamyondan atlam, Neary' nin p kutularn boaltmaya
hazrlanyorlard. Roy hzlanarak p kutularna onlardan nce
eriti ve kutular kaldrd gibi yolun kenarna boaltt. Sonra
hibir ey olmam gibi Ronnie ve ocuklarn yanndan hzla
geerek eve doru kotu. Ardnda bir ona, bir de yolun kenarndaki
p ynna bakan iki akn p kalakalmt.
Neary yksek engelli kouya girmi bir yar gibi dizlerini kaldrarak
kouyordu. Pencerenin altna eriince iki elindeki p bidonlarn ieriye
doru frlatt. Bidonlar daha nce ieriye atlm olan alminyum bahe
masasna arparak toprak ve fidan ynnn zerinden oturma odasnn
zeminine yuvarlandlar.
Anszn Roy'un aklna yeni bir fikir gelmiti.
Bahe teli. diye bard.
Ronnie kocasnn, arabalarn park ettikleri yerle yan evi
ayran alak iti ekitirmesini seyrediyordu. Derken Roy'un
gz Harris'lerin ak garaj kapsnn nnde duran tel rulosuna
takld. Pencereden ban uzatm, olanlar seyreden Bayan
Harris'in merakl baklar altnda, Neary tel rulosunu kapt
gibi tamaya balad.
Ne yapyorsunuz yle ? diye Bayan Harris cyak cyak
baryordu.
Yaptnz ey yasaya aykr !
Ronnie umutsuzca kadn yattrmaya alt.
Merak etmeyin, Bayan Harris. Geri getireceiz.

imdi ocuklar annelerinin yanndaydlar. Gen kadn hibir


ey sylemeden, babalarna bu lgnca ide yardm etmelerinin
son bulduunu hissettirmiti onlara. Brad'la Toby biraz da korkmu
olarak annelerinin eteklerine

sarlm, babalarn zliyorlard.

Neary, Bayan Harrls'e,


Merak etmeyin telinizin parasn deyeceim, diye bard.
Bayan Harris elindeki sa kurutma makinesini bir tabanca gibi
Roy'a doru tutarak,
Aman al, senin olsun! dedi.
imdi kk Sylvia alamaya balamt, ama Neary' nin onu
duyduu filan yoktu. Elindeki tel rulosunu pencereden ieriye
attktan sonra, bahede baka yeni malzeme bulmak iin gezinmeye
balad. Oray buray kartrarak deli gibi aranyordu. Ronnie
evresine toplanp eteine sarlan ocuklarla birlikte Roy'un yolunu
kesmeyi becerdi.
Roy, ocuklar annemin evine gtryorum. Gen kadn
alyordu.
Neary ise artk son hzla almaya girimiti. Birden ne doru
ilerlemesinin engellendiini farketti. Ani bir duru yapmasayd,
Ronnle'yle ocuklarn zerine decekti.
lgnlk bu, dedi gayet mantkl bir sesle.
Siz giyinmemisiniz ki...
Ne ? Ne dedin ? diye avaz avaz bard Ronnie.
Ne yapmamz ?
imdi artk hzl hareket etme sras Ronnie'ye gelmiti. Sylvia'y
kucana alp olanlar da ardndan srkleyerek arabaya doru yrd.
Kararll yznden belliydi. Roy arkalarndan giderken,
Durun ! diye baryordu.
Gen kadn arabann arka kapsn ap ocuklar ieriye
tktrdktan sonra Roy'a dnp;
Bunu yapmak gerek ve yapacam da, dedi.
Sonra arabann arka penceresini kapatp kapnn kilit dmesine
bast. Kendi de ne dolap direksiyonun bana oturdu.
Ronnie, diye yalvaryordu Roy kapal camn ardndan.
Ltfen gitme Ronnie. u anda terketme beni... Sana ihtiyacm var.
Neden kalaym ? Sesi kapal camn ardndan bouk kyordu
Ronnie'nin. Senin deli gmlei giydirilip gtrldn grmek
iin mi ?

Roy arabann kapal camlaryla kaplarn yumrukluyordu. Ronnie


motoru altrarak geri vitese takt.
Neary kaplar yumruklamaktan vazgeip, Ronnie arka arka park
yerinden karken arabann n amurluuna atlad. Araba kn
nndeki p ynnn zerinden geerken yle bir sarslnca,
Roy decek gibi olarak antene sarld. ocuklarn korkudan irilemi
gzlerle babalarnn kaputu yumruklayarak avaz kt kadar
barmasn dehet iinde izlediklerini de fark ediyordu Neary.
Ama arabay brakmaya niyeti yoktu.
Ronnie bu sahneden tm kalbiyle nefret ediyordu. Bir an nce
Neary'den kurtulmalyd. Park yerinden caddeye karken birden
hzlanp anszn fren yapt. Roy n amurluktan kayarak kaldrma
dt. Ronnie tm gcyle gaza bast; araba son hzia ileriye atlarak
caddenin sonundaki dnemete kayboldu.
Neary toz toprak iinde, kirli pijamalaryla kaldrmda yatyordu.
Bir yerine bir ey olduundan deil, aknlndan ayaa kalkamamt.
tesi berisi szlayarak yavaa ayaa kalkt. evresine baknnca, alt,
yedi kadar arkadayla komusunun tm olaya tank olduunu fark etti
ilk kez. Durmu, olayn nasl sonulanacan merak ediyorlard. Neary
ne beklediklerini anlayamad nce. Sonra elini sallayarak hepsine
selam verdi.
yi sabahlar !
Yavaa dnerek uzun admlarla imenlii geip merdivenin dayal
durduu pencereye doru ar ar yrmeye balad. Bir an durup
yolunun stndeki bahe hortumunu yerden ald, takl olduu musluu
at. Elindeki hortumla birlikte merdivenleri trmand, hortumdan akan
suyla kendini ve evresindeki her eyi slattktan sonra pencereden ieri
atlad, ardndan da merdiveni ekerek ieriye ald.
Roy ieri girdikten sonra sanki sarayn kaplarn kapatyormu gibi
bir tavrla pencereyi kapatp perdeyi ekti. Komular ve tm d dnyayla
ilikisini kesmiti bylece.
imdi

olay

oturma odasnda sryordu ama neyse ki buna

Neary'den baka tank olan yoktu. Yemeden imeden btn gn srekli


alt durdu. Odann bir kesindeki televizyonun hafif ak sesinden
baka insan sesi duyulmuyordu. Btn gn dizi filmler, ak oturumlar,
mzik programlar, reklamlar biribirini izledi
Neary televizyonun ak olduunun bile farknda deildi. Orada,
oturma odasnda Neary iin her eyden ok daha nemli, gnlk yaamn

snrlarn aan bir eyler oluyordu. Tam bir yap mhendisi gibi ie
koyulmutu. p bidonlaryla bahe masasn yapt eye bir tr temel
ya da destek olarak kullanyordu.
Sonra Bayan Harris'in teliyle yapsnn d hatlarn belirledi. Bu i
destek yapmaktan daha karmakt. Teli istei biime sokunca, amurla
svayarak yaptrd.
Yine de tatmin olmamt. Bu kez eski gazeteleri slatarak teli
svad amurun stne rtt. Bylece mukavva gibi sert bir yzey
elde etmi oluyordu. Sonra gazetelerin zerine de amur bulatrarak
modelini yapmakta olduu o esrarengiz eye benzetmeye alt.
Akam zeri saat bee doru
Hayr, olmad daha, diye mutsuzca mrldand Neary.
Yapt ey boyunu am, neredeyse tavana deecekti. ki buuk
metre boyunda vard. evresinden amura gmlm olan dal ve
fidan kkleri kyordu. Dorukta birleen dik eimli yamalar katmer
katmerdi. Ama Neary yapt iten tmyle honut olmamt; henz
tamam deildi.
Tren takmnn manzara dzenine takld gz. Minyatr aa ve
allklar yerlerinden ald. Bir sre satran talar gibi elinde tutarak
bunlarn durmalar gereken yerleri bulmaya alt. Evet, tam byle.
uraya da iki am. Tastamam. Ve buraya bir al dizisi. Evet, evet tam
yeri buras.
Neary, Tamam, dedi sonunda.
te tam olmas gerektii gibi.
Aslnda ne yaptn durup dnecek zaman olmamt.
Szgelii, yapm olduu bu modeli baarsz denemeden sonra
gerekletirdiini anmsamyordu. Birincisinde tra kpyle,
ikincisinde o gece Barry'nin yol kenarnda yapt ve kendisinin
yeniden biimlendirmeye alt garip, konik tepecii oluturan
amurla, ncsndeyse tmyle baarsz olduu patates presiyle
ayn eyi yapmaya altnn farknda deildi.
Ama artk baarmt. Gerek gibi, diye dnd. Gazete ktlarnn
zerindeki amur kuruyarak sert bir yzey oluturmutu; oraya buraya
serpitirilmi aa ve allarla gerekten aslna benziyordu.
Derin oluklu yamalar dik eimle ykselip tepedeki platoda
son bulmaktayd. Tepenin

bir yannda bir kanyon vard. Bu

kanyonun dibindeki sakin vadi tren takmnn yeillikleriyle


sslenmiti.

Neary btn gn can kasya almt. imdi eserinin


evresinde ar ar dolayor, iyice gzden geiriyordu. ncelemesi
olumlu sonulanp hibir hata bulamaynca, ilk kez rahat bir soluk
ald. Ve yine bu eyi yapmak ihtiyac tm benliini kapladndan,
tm dncelerini tutsak ettiinden bu yana ilk kez imdi kendini
huzura kavumu hissediyordu.
Neary durup tepedeki platoya bir gz att. Bu yapay tepenin
arkasnda kalan pencereden, komularn darda gnlk yaamlarn
srdrdklerini gryordu. Bir araba durdu, iinden insanlar kp
kar eve doru yrdler. Ev sahipleri onlar kapda karlayarak
ieri buyur etti. teki komulardan kimisi imlerini biiyor, kimisi
bahe itlerini buduyor ya da suluyordu. Gelip geen arabalar... oyun
oynayan ocuklar...
Neary kirli parmaklarn salarnn arasndan geirerek nnde
ykselmekte olan daa dikti gzlerini. Bunu o yapmt. Ama ne
pahasna? Baarmt yine de. Ve bunun mutlaka bir anlam olmalyd,
deil mi?
Ancak urunda bunca fedakrlk yapt ey ite nnde duruyor
ve ona hibir ey aklamyordu. Tmyle anlamszd...
Tanrm, dedi Neary yksek sesle.
Bir bilebilsem... Bu benim eserim ve de her ey bende balayp
bende bitiyor.
Neary yaamnn en kt noktasndayd. Derken, sanki dier eyi
daha dayanlmaz hale sokmak istercesine, o budalaca ve yapay olarak
yaratlm normal dnyay yanstan reklam programlar balad
televizyonda.
Neary televizyonun sesini iitiyor ama dinlemiyordu. Bir koltua
kerek ona bunca eye malolan eyin tepesindeki dz platoya bakmaya
balad.
Televizyonda saat ba verilen haber zetlerini de dinlemiyordu.
Televizyonu radyo gibi kullanyor, kk hoparlrden kan ince insan
seslerini duymak iin ak brakyordu onu.
Haber zetleri: Sr hrszlar Ponderosa'y igal ederek yangn
karmlard... Mahkemede Perry Mason'un iman vermeyen sorular
karsnda sank suunu itiraf etmiti. Robert Young klar kesildii
srede baarl bir ak kalp ameliyat yapmt...
Saat dokuz sularnda Neary yerinden kalkp buzdolabna giderek
bir ie bira ald. Kapan aarken, karanlkta baaryla yaplan kalp

ameliyatn dnyordu. Bir an durup gzlerini krptrd. Sonra


elindeki kapa alm bira iesini masann zerine brakarak
telefona gitti, bir numara evirmeye balad.
Onunla konumak istiyorum, dedi kar taraf cevap verince.
Ronnie telefona geldi. Neary boazn temizleyip dikkatle konutu.
Bunu yapman gerekli miydi Ronnie ? Ltfen... bir dakika...
telefonu kapama... ltfen... dinle... lt...
Telefon kapanmt.
Madge, reklerinin bu denli kabarmasnn srrn bana
anlatr msn ?
te en ok terlediim zaman bile kendimi bununla gvende
hissediyorum.
Neary yine televizyonu seyretmiyordu ama reklam programlarnn
sesi kulana daha az szlerek geliyordu. O hl yapt -ne dese ?
da incelemekle meguld.
Ktr ktr ve yasz olmalarn istiyorsanz bunu kullann.
Neary ayaa kalkarak telefona gitti yeniden. Ronnie' nin annesinin
numarasn evirdi.
Ronnie'yi telefona verin ltfen.
Roy, zr dilerim ama seninle konumak istemiyor.
Siz arn onul diye bard Neary.
Ve beklemeye balad. Hat akt. Ama telefona kimse gelmiyordu,
ne Ronnie, ne de annesi. Aslnda telefondan bir ey iitmek iin
kvranyordu Neary. Bir ses, bir tartma bile... Ama yalnzca hat akt.
Alcnn azlna fledi. Ses yoktu.
Bylece Ronnie'nin telefonu kapamad anlalyordu. Demek ki
hl umut vard. Dakikalar geti. Neary mutfak saatine

bir

gz att:

Ona bir vard. Sanki bu dakikay bekliyormu gibi alcy yavaa


yerine koydu. Sonra yeniden numaray evirdi. Megul iareti...
Ronnie telefonu fiten karmt.
Neary bira iesini alp oturma odasna geti. On haberleri balamt.
Salar kulaklarn kapatacak biimde kabarka taranm gen bir adam
kameraya doru anlaml bir bakla bakmaya alyordu ama gzlerinin
gidip geliinden ilerdeki ekranda yazl haberleri okuduu belliydi.
yi geceler ! Bu gece en nemli haberimiz bir demiryolu
kazasyla ilgili !
Neary' ye spiker sanki syledii szlerden garip bir zevk alyormu
gibi geldi.

Hava Kuvvetlerine ait kimyasal gaz ykl bir vagon raydan


karak devrilmitir. Gazn ok tehlikeli oluu yznden blgenin
tmyle boaltlmas gerekmektedir. Silahl Kuvvetlerin tehlikeli
madde tamaclnda meydana gelen bir kaza nedeniyle yaplan
en byk boaltma harekt olacaktr bu. Szkonusu blge Wyoming'in
eytan Kulesi denilen uzak bir blmndedir. u anda Charles
McDonell size olay yerinden bilgi verecek.
Neary'nin gzleri dalmaya balamt ama televizyon ekranna
bakmay srdryordu. McDonnel zerinde bir trenkot, elinde bir
mikrofonla duruyordu. Arkasnda, uzakta kalan bir yoldan kamyonlarn
gidip geldii grlmekteydi. Daha da geride gkyzne ykselen da
doruklar vard.
u anda Wyoming'in kzgn ufkunda gne batmak zere, diye
sze balad McDonnell.
Ve binlerce sivil yurtta felket blgesini terketmektedir. Tehlikeli
G-M sinir gaz ykl yedi vagon, gazn kimyasal aralarla gvenceli bir
ekilde yok edilecei yere giderken Walkash ? Needles Kavanda
raydan karak devrilmitir...
Aslnda Wyoming'in vahi da eteklerinde kasabalar ya da byk
yerleme merkezleri bulunmadndan, yalnzca tatil kamplar ve da
evleri boaltlmaktadr. Askeri kamyon ve helikopterler. eytan Kulesi
diye bilinen dan doruu merkez olmak zere ap yz yetmi metreyi
bulan bir alan taramaktadrlar.
Kamera geriye ekilerek bir kamyon konvoyunu gsterdi. Sonra
grnt anszn deierek dan uzaktan teleobjektifle grn belirdi
ekranda.
eytan Kulesi' nin yaln srtlar, diyordu McDonnell.
Dnyann drt bucandan gelen daclar iin iyi bir deney alan
oluturmaktadr ve...
Tanrm!
Neary ayaa frlamt. Bir atlayta gidip televizyon, ekrannn
nne diz kt. te az nce yapmay bitirdii da karsnda
duruyordu. Orada, ekranda. Ve Neary'nin oturma odasnn iinde..."
Ayn derin ve dar oluklu yamalar... Ayn dz, platolu tepe... Aalar
bile ayn konumdaydlar. Neary bir ekrana, bir odann ortasndaki
kendi eliyle yapt modele bakyordu.
Yznde azn kulaklarna vardran bir srt vard.
Evet, gerekten yapt ey anlamlyd demek. Bir lgnlk rn
deildi. Ancak henz her eyi tam anlamamt. Yalnzca bu eyi yapmak

in duyduu o korkun dayanlmaz arzunun bir anlam olduunu


biliyordu. Bu hasta bir beynin rasgele rettii bir ey deildi.
Bir mesajd bu.
Neary kendine hkim olmaya ve yava hareket etmeye aba
gstererek numaray doru evirdi.
Ve yine o megul iaretini alyordu.
Yznden glmsemesi silinmiti.

Oturma odasna doru dnerek

eytan Kulesi'nin yapm olduu modeline bakt bir sre. Indiana'nn


bats buradan ok uzak, diye dnd. ok yorucu bir yolculuk olacakt.
Hele yalnz hi ekilmezdi, o bitmez tkenmez yollar...
Neary ak duran telefon rehberine bo bo bakyordu. Sonra rasgele
sayfalarn evirmeye balad. Birden dikkati younlat ve Harper
Vadisi blmne gelince artk ne aradn biliyordu. Gold. Gowland.
Guber. Guiler, J.
Jillian' n ev numarasn evirdi. Daha nce Barry'yi sormak iin
bir kez daha telefon etmi ama telefon srekli megul kmt.
zr dilerim, dedi teype alnm bir ses bu defa.
Aramakta olduunuz bu numara bir sre iin devreden
karlmtr. Otomatik cevap vericiye baldr.
Neary telefonu kapatp bir daha at ama yine otomatik teyp
cevap verdi kendisine.
Gerekten uzun ve yorucu bir yolculuk olacakt, ama bunu yalnz
bana yapmaktan baka aresi de yoktu.
Jillian Guiler bu gnler sresince evden hi kmamt. Aslnda
yatp uyumak, tuvalete gitmek, dzensiz olarak bir eyler attrmak
dnda, oturma odasndan da kmam, resim sehpasnn bandan
ayrlmamt.
Gen kadn iyi de grnmyordu. Barry evden uzaklatrldndan
beri hayli kilo kaybetmiti. Bunlarn da tesinde Jillian'n gzlerinde
akla gelebilecek en byk kayba uram ve onun acsn eken insanlara
zg bir hzn vard.
Tm gn ve gecelerini geirdii oturma odasnn o kesi, dzensiz
bir sanat galerisini andryordu. Karakalem ve yalboya resimler stste
ylmt. Hepsinde de Roy Neary'nin modelini yapm olduu dan
eitli grntleri vard. z aynyd ama bak alar deiikti. Sonra
Jiilian yalboya resimlerinde gz trmalayan i renkler kullanmt.
Jillian da eve kapand o hafta boyunca, pek dinlememesi ya da
seyretmemesine karn zaman zaman televizyonu amt. Ama imdi

tm dikkatiyle akam haberlerini dinliyordu. Neary'ninkinden baka


bir istasyon akt. Derken Jillian o sihirli kutunun araclyla ilk
kez eytan Kulesi'ni grd.
Silahl kuvvetler ve jandarma birlikleri boaltmaya gzclk
etmektedir. Evlerinden barklarndan edilen halka, tehlikenin yetmi iki
saat iinde ortadan kalkaca garantisi verilmitir. Zehir younluunun
bu sre iinde zararsz hale gelecei tahmin, edilmektedir. Bu durumda
blge sakinleri hafta sonunda evlerine dnm olacaklardr, ilgililer,
evrede yaayan kasaplk hayvanlarn etlerinin hibir zarar
grmeyeceini garanti etmektedirler.
Araya reklamlar girince, Jillian resimlerinin bana dnd. Sehpada
duran resim, televizyon kamerasnn gsterdii adan bakyordu daa.
Jillian'n resmiyle kamerann gsterdii grnt arasnda hibir fark
yoktu; dan eteklerindeki ormanlk blgelerin zerinde dolaan askeri
helikopterler dnda. Jiilian resme dalp gitmiti. Kendine geldiinde
haberler oktan bitmi, mzikal bir film oynuyordu.
Gen kadn kendini toparlayarak yatak odasna gidip gerekli
eyleri alarak banyoya girdi.
Ne yapacan bilen birinin kesin tavryla hareket ediyordu. Bir
saat tamircisinin kk, usta hareketleriyle du yapt, san tarad,
yzn boyad, bavulunu toplad

ve evden kt. Jillian, kendisini

Barry'ye ulatracak yolda olduunu umarak, dua ediyordu.

***
Neary birka gndr hi uyumam birinin bylesine uzun yola
kmamas gerektiini dnyordu. Ama dayanmak zorundayd.
Titreyen kaslarn kontrol altnda tutmaya alyor, kendi kendine
durumunun hi de umutsuz olmadn tekrarlyordu.
Czdannda yirmi dolar vard. Ronnie hrszn aklna gelmeyeceini
dnerek buzluun arkasna saklard paralarn. Bir yirmi dolar
daha bulmutu orada. Neary sululuk duygusuyla kvranarak
Brad'n kumbarasn ap iindeki drt dolar ve bozukluklar da
almt. Saat sekiz buukta bankaya giderek krk iki dolarlk
hesabndan krk dolar ekti. Saat dokuzdaysa baka bir bankada,
veznedara yz dolarlk bir ek uzatyordu. Veznedar hesap kartlarn
kontrol ettikten sonra eki Neary'ye geri verdi.

zr dilerim ama kredi grevlisini grmeniz gerekiyor. Kendisi


ura...
Neary eki kk paralar halinde yrttktan sonra bankadan kt.
Kt ans ite... Derken yolun karsndaki iki satan dkkn grd. Bir
umut! Elinde tuttuu kk kt paralarn konfeti gibi havaya savurdu.
Dkkn yneticisi, kukulu bir nezaket ve grlmemi bir arkanllkla
Neary'nin yeni yazd eki bozdu. Bu davran aslnda hibir ey
yapmak istemeyiinden ileri geliyordu. Nezaket ve yavaln kin dolu
bir birleimiydi bu. Tek yaknmas da,
Btn yirmiliklerimi tkettiniz, Bay Neary, oldu.
Dokuz on bete kalkan otobs, Neary'yi saat on birde Cincinnati'ye
ulatrd. Neary havaalanna vaktinde yetierek rezervasyon grevlisine
dant. Grevli, Denver'e aktarmasz bir uu salamak iin iki rehber,
liste kartrp efine de dantktan sonra, Neary'nin rezervasyonunu
yapt. Ayrca varaca yerde Neary'ye bir de kiralk araba ayrtmt.
Rezervasyon grevlisinin ii ardan aldn Neary farketmemiti nce.
Ancak kadnn biraz gerisinde duran iki nbetiye bakn yakalaynca,
bu yavaln kastl olduunu anlad.
Neary nbetilere yzn dnd. Adamlarn halinden ne
yapacaklarna daha karar vermemi olduklar anlalyordu.
Btn havaalan gvenlik grevlileri gibi, bunlarda da tanmlama
nesnel llere dayanmaktayd. Zararl tipler yle giyinir, byle
bakar ya da u ekilde konuurlard. Neary gvenlik grevlilerinin
ona 'yankesici' ya da 'terrist' gibi nceden belirlenmi etiketlerden
birini yaktrmak zere olduklarn farketmiti.
Neary yeniden rezervasyon grevlisine dnerek,
Eyalarma birka dakika gzkulak olur musunuz, ltfen, dedi.
imdi dnerim.
Sonra el antasn alarak en yakn tuvalete gitti. ki gvenlik grevlisi
Neary'yi izlemi, ama peinden tuvalete girmemiti. Neary ierde yzn
sabunlayarak abucak bir tra oldu. Tirtn kararak mavi bir gmlek
giyip koyu kahverengi bir kravat takt. Salarn zenle taramay da ihmal
etmemiti.
Tuvaletten kp gvenlik grevlilerinin olduka yaknndan geti.
Adamlardan sadece biri onu tanmt.
Neary'nin rezarvasyon blmne gidiini gzleriyle izlediler. kisi
de yerinden kprdamamt.

Neary, istenilen kla girmek grndnden daha kolay, diye


dnd.
in parasal yan da kolayd. Neary tran, temiz elbiselerin
ve kredi kartnn, deme gc konusundaki kukular ortadan
kaldrdn renmiti artk.
imdi iin g yanna sra gelmiti. Neary biletini ald grevliden
birka mektup kd ve pul i stedi. Sonra bir keye ekilerek oturdu.
Nasl balayacan bilmiyordu. Zarfa Brad, Tobby ve Sylvia Neary'nin
adlarn ve adresi yazarak oyaland. Bu adlar ona bir garip grnyordu.
Neary imdiye dek ocuklarna hi mektup yazmamt.
'Sevgili ocuklarm. Ben bir sre uzakta olacam. Eer geri gelir...'
Neary bir an durup dnd, sonra 'eer' szcnn stn
karalayarak yazmaya devam etti.
'Geri dndmde size anlatacak ok eyim olacak. imdi gitmek
zorundaym. Anlamam gereken eyler var ve anlamann tek yolu da bu.'
Gr bulanmt. Gzlerinin yalarla dolduunu farketti. Brad'n
hakk vard; gerekten sulugzn biri olup kmt. Neary kendisini
seyreden biri var m, diye evresine baknd. Neyse yoktu. Gzlerini
silerek yazmaya devam etti.
'Oullarm, annenize yardm edin. Siz iyi, gvenilir ocuklarsnz ve...'
Durdu. inden, babanzdan daha gvenilir, diye geirdi.
'ok ksa bir zamanda yeniden evde olacam ve...'
ocuklara yalan sylemeye hakkm yok, diye dnd. Onlar
yeterince tedirgin ve huzursuz etmiti : u anda babalarndan
nefret ediyor olmalydlar ya da yaknda edeceklerdi. Onlara her
eyi daha uygun bir zaman ve durumda aklamas gerekiyordu.
En azndan onlara borluydu bunu.
'Btn bunlarn sizin iin pek bir anlam yok' diye yazd.
'Hatta anneniz iin bile. Ama bu Jiminy Cricket'in arks
gibi. Sizi Pinokyo filmine Srm mydm? Gidip gitmediimizi
hatrlamyorum..
Gzlerini ovuturdu.
'Herkesigizli bir dilei vardr Bunu aklayamam. Btn
syleyebileceim, bu dilein her eyden daha gl oluudur,
Yldzlardan bir dilein varsa...'
Mektup dizinin zerinden kayarak yere dt. Neary orada
aresizce oturuyor, gzyalar sel gibi boanyordu. Mektuba sanki
denizin dibindeymi gibi umutsuzca bakt.

Sonra gcn toplayarak eilip yerden ald. Tekrar okumadan,


'Sevgilerimle, Babanz diye imzalad Kd zarfa tktrarak ayaa
kalkp posta kutusuna doru yrd. Yal bir adam ya da ar yk
olan bir dalg gibi yava hareket ediyordu.
Mektubu kutuya attktan sonra gzleri uzunca bir sre kutunun
zerindeki yazya takld. ABD POSTA ABD POSTA ABD POSTA ABD
POSTA...
Neary uann kalk hoperlrden duyurulduu zaman hl orada
duruyordu. kinci kez duyuru yapldnda, yavaa dnd, srtn biraz
dikletirerek k kapsna, oradan da piste doru yrd.

YRM BRNC BLM


Birleik Amerika Devletleri' nin bu blgesindeki Hertz' in kiralk
taksi istasyonlarnda o allagelmi sar ve siyah renkli bir bro, iinde
de yine sarl siyahl bir niforma giymi, yze glen gen bir kadn
yoktu. Wyoming'in bu kesiminde Hertz'in brosu Suggs'n Garajnda
bulunuyordu ve gerekten o ufak sar siyah iareti grmek iin ok
dikkatle bakmak gerekliydi.
Motorlarla uramann dnda, Suggs bir garaj iletmenin
teki ilerinin hepsinden nefret ediyordu. Benzin doldurmak,
lastik deitirmek, buji temizlemek ve Hertz arabalar kiralamaktan
hi holanmyordu. Dolaysyla daha Roy Neary'yi grmeden ok nce
ondan nefret etmiti.
Evet, sen Neary' sin. dedi garajc Roy'a yiyecekmi gibi bakarak.
Buraya gelmek iin Tanrnn belas yollar tepmi olmalsn epey.
Bir jip ayrtmtm.
Jip deil bir otomobil, dedi Suggs kin dolu bir sesle.
Bu Tanrnn cezas yerde jip filan kalmad, Neary. Yine de ansl
herif saylrsn u klstr bulduun iin. Elimde kalan son araba o.
Onu oktan kiralam olabilirdim ya... Hatta son anda bile yirmi
mteri kard.
Neary sordu.
Halk bu blgeyi boaltyor, deil mi ?
Suggs onun sorusuna aldrmadan,
Depo dolu, dedi.

O klstr getirdiinde ben burada olmayacam. Anahtarlar


uradaki tablaya brakrsn.
Suggs, Neary'nin bir ey sylemesine frsat brakmadan garaj
kapsndan kp gitti. Neary tezghta duran anahtarlar daha almamt
ki, garafc oktan. eski Ford' una atlayp ardnda bir toz bulutu brakarak
gzden kaybolmutu bile.
Neary de bavulunu ve arabann kira szlemesini alarak dar
kt. Kiralad araba garajn yan tarafnda duruyordu.
Bir Vega, diye sylenerek arabaya binip motoru altrd. Sonra
hemen radyoyu at.
... binlerce kii evsiz barksz kalmtr.
Neary radyoyu aar amaz karsna bu haber kmt. Anlalan
Wyoming'de boaltma olayndan baka bir eyden sz edilmiyordu.
ABD Silahl Kuvvetleri Levazm Komutanl yeni kstlamalar
getirmitir. 25 numaral eyaletleraras otoyolun zerinde ve Grovvher'n
kuzeyinde bulunan tm arayollar, Meestestse'nin batsna giden btn
yollar, Cody'nin kuzeyinde ve Burlington' un dousunda ya da
Yellowstone Glnn batsnda kalan akll yollar dahil tm yollar ve
arayollar tehlikeli ve Krmz Blge ilan edilmitir. Herkesin buralar...
Neary radyonu kapatarak, Suggs grmeden garajdan ald
karayollar haritasn inceledi. Yeni yasaklanm yollarn yerlerini
saptad ve onlar Tetons'daki eytan Kulesi' ne dek izledi,
Neary yasaklanm yerlere gidebilecek, arada srada ak olan tali
yollar dnerek bir sre oyaland. Sonra da arabaya atlayp yola
koyuldu.
Reliance' da hava ak ve gzeldi; tam piknik yaplacak bir gnd.
Blgeyi boaltan halk belirli yerlerde toplanmaktayd. Uzunca bir sredir
araba kullanan Neary farknda olmakszn bat ynnde Terons'a doru
yol alyordu. Douda kalan yollarda trafik skkt. Reliance'da yakt alp,
yoluna devam etmeyi dnyordu ama ilk kez askeri birliklere
rastlamt.
Demiryolu istasyonunun sanda kalan yolda bir barikat vard. Ulusal
gvenlik askerleri srtlarnda tfekleri, kzgn gne altnda oraya buraya
kouarak istasyona toplanan halk gruplara ayryorlard. Yzleri ter
iinde kalmt.
imdi yalnzca mavi kart tayanlar trene binecek, diye
baryordu bir avu elindeki megafona.

Mavi kart olanlar acele etsinler. Krmz kart olanlar da


barikatn bu yannda toplansnlar. Siz bir sonraki trene bineceksiniz.
avu boazn temizlemek iin durup konumasna ara verdi.
Sonra hak-tuu diye yere tkrd. Elindeki megafonu azndan fazla
uzaklatrmomt. kard sesler istasyon blgesinde yankland.
Sray bozmayn! Hepiniz bineceksiniz trene. Sranzda bekleyin
yalnzca. imdi mavi kartllar biniyor...
Neary arabasnda oturmu, uzun boylu avuun onu fark etmesini
bekliyordu. avu Neary' nin arabasn grnce, yznde inat bir
ifadeyle hantal hantal yrd ona doru. Ama yanna yaklaamadan
barikatn te yanndan gelen bir hayvan srs yolunu kesmiti.
Srde koyunlarla srlar bir aradayd. avuun Neary'ye doru
ilerlemesi olanakszd bu durumda. Ortal youn bir gbre kokusu
sarmt. Srnn arasndaki obanlarla hayvan sahipleri birbirileriyle
ekiiyorlard. Ortalk tam bir anababa gnyd.
Hava Kuvvetlerine ait bir helikopter gevi getiren srnn zerinde
dolaarak hayvanlarn rkp yolun sana soluna kamalarna neden
oldu. Yol aldktan sonra helikopter ykselen bir balon gibi dik ayla
gkyzne kp yksek Tetons tepelerine doru uzaklat.
avu yanna geldiinde, Neary gitmek iin dayanlmaz bir arzu
duyduu ynde uzaklaan helikopterin ardndan bakyordu. Askerin dev
glgesi zerince dnce Neary irkildi.
Tehlikeli blgede bir akrabanz m var ? diye sordu avu.
Sue-Ellen adndaki kk kardeimi aryorum. Soy ad nedir?
avu arka cebinden bir liste kard.
Hennersdorfer.
avu kt parman

listedeki simler zerinde dolatrarak

H harfi blmn gzden geirdi.


Hennersdorfer diye biri yok.
Tanrm, o zaman kzcaz hl evde, diye bard; Neary.
Dn leyin herkesi evinden kardk.
Ama kk Sue Ellen kald.
Olanaksz. avu kesin bir ifadeyle konuuyordu.
Herkes dar karld. Ev ev dolatk. Kk Sue-Ellen falan
kalmad ierde.
O halde kendim gidip bakmalym, dedi Nearry.
Annemle babam beni asla balamaz, eer tembellik edip
Sue-Ellen'i evden almazsam...

Hey, diye onun szn kesti avu.


Sen ngilizce; anlamyor musun ? Orada kimse kalmad diyorum.
Herkes trene biniyor. Eer ortalkta dolaan opulcu olursa vurma emri
aldm. Kaln kafana girdi mi imdi, Hennersdorfer?
Neary budalaca srtt.
Grrz, diyerek arabay geri geri yapp oradan uzaklat.
Ama gitmeden nce avuun bir baka askerle konutuklarn
duymutu.
Bir apulcu, ha ? diye sordu adam. avu bbrlenerek,
Tabii, nerede olsa alrm onlarn kokusunu, dedi.
Neary demiryolu istasyonundan uzaklarken srtmyordu artk.
Adamlarn tahmin ettikleri gibi apulcu ya da yamac deildi, ama
orada bulunmasnn asl nedeni sorulacak olsa ne cevap vereceini de
bilmiyordu. 'Aratrmac' denilebilir miydi ? Ya da 'merakl biri?' Belki
de o... ' davetli bir konuk' tu.
Evet, bylesi daha iyi, diye dnd. nk normal yaamn
altst etmesine, sevdiklerini gcendirmesine ve eytan Kulesi'nin
modelini yapmasna neden olan o lgnca gdy ve gc kendisine
kim veriyorsa, Neary'e ak ve yaln bir mesaj gnderiyordu. Ona btn
bunlar yaptran gcn bir amac olmalyd. Ve bu mesajn bir amac
da onu eytan Kulesi' ne armakt.
imdi btn sorun oraya nasl ulaacayd. eytan Kulesi' nden
seksen kilometre uzakta bulunuyordu. Yryerek gitse kaybolma ya da
vurulma tehlikesi vard. Ayrca G-M sinir gazndan nasl kanacakt?
Bu konuda hibir bilgisi yoktu. Gaz tayan vagonlarn devrildii doru
muydu? Neary artk neye, kime inanacan bilmiyordu. Yalnzca nemli
bir eye ulamak zere yola koyulmutu ve bilinsizce ilerliyordu.
Neary arabasn park ederken, bir adam,
Sizi korkutmak istemiyorum, diyordu evresindekilere.
Sska, kabak kafal biriydi. Sanki ok konutuunu kantlar gibi
kocaman bir az vard. evresine ufak bir grup toplanmt. Ama
Wyoming'in o blgesinde panie kaplmann eiinde olan halk iin
dnyada en kolay ey toplanmakt.
Size zaten bildiiniz bir eyi anmsatmama izin verin, diye
koca az konumasn srdryordu.
G-M sinir gaz renksiz ve kokusuzdur. Ona dokunduunuzun ya
da iinize ektiinizin dnyada farkna varmazsnz. Ama az sonra...
Adam dinleyicileri kztrmak ister gibi szlerine ara verdi.

Gzleriniz yanmaya, burnunuz akmaya balad zaman kendi


kendinize soracaksnz, 'Ah Tanrm, neden onlardan bir tane satn
almadm?' diye. O adam bize bunlarn nceden uyarda bulunduunu
sylemiti' diye dvneceksiniz. Ama o zaman yaknmann hibir
yarar olmayacak. Son pimanlk...
imdi adamn evresine otuz kadar insan toplanmt.
... Aznzdan ve burnunuzdan salyalar akmaya balaynca, diye
anlatmaya devam etti adam.
Kaslarnz geveyip pantolonunuzu slattnz grnce, bu basit
nlemi almadnza piman olacaksnz. Size garanti ediyorum ki...
Adam elindeki kafesi yukar doru kaldrd. inde bir kama
tnemi, kskn duran bir ku vard.
Bu kanarya size bir saat ncesinden sinir gaznn evrede bulunup
bulunmadn haber verecektir. Dnn hele, gvenlikte olacanz
tehlikesiz bir saat... Bunu size Tanr yollamtr. Ve fiyat elli dolardr.
Neary arabasndan kt ve yoldan karya geerek ku satcsnn
evresindeki kalabala kart. Adamlardan bazlar para sayyorlard.
Satcnn kars da uzatlan paralar alp kanarya kafesini veriyordu.
Kanarya almaya paranz yetmiyor mu ? diye yksek sesle sordu
satc.
Sanki hibir aba harcamadan konuuyor, szckleri azndan
kendiliinden dklyor gibiydi.
O zaman sizin iin zel gvercinlerim var. Kanaryalar kadar
iyi deiller kukusuz ama size krk be dakika ncesinden uyarda
bulunurlar. Zaten fiyatlar da elli dolar deil, otuz dolar. Verin paray,
aln gvercininizi.
Neary kafes ynn zerinden uzanp,
Bana iki kanarya verin, dedi.
Etkisi bir taneden daha iyidir. Gvercinse hi yoktan iyidir.
Son olarak da tanesi yirmi dolara tavuklarm var. Sizi yarm
Saat ncesinden uyarrlar.
Neary elini cebine sokup para kard, kadna uzatarak teki eliyle
de iinde iki kanarya bulunan kafesi ald. Kafesleri arabaya tad ve
tam binecekken birinin ona seslendiini iitti.
Roy!
Hemen dnp evreyi aratrd.
Roy ! diye sesleniyordu bir kadn sesi.

Trene binmek iin rampada itiip kakan kalabala bakt.


Kukusuz ses oradan geliyordu ama...
Roy !
Derken insan selinin ters ynnde kendine yol amaya alarak
ona doru ilerleyen Jillian' grd.
O anababa gnnn tm karabasan ikisinin zerine kmt
sanki. Aralarndaki uzakl kapamaya alyorlar ama insan seli
onlar ayryordu.
Askerler megafonlardan baryor, koyunlar oradan oraya kouuyor,
arabalar kalabal yarp ana caddeye ulamaya alyor, ku satcs
son gayret avaz avaz baryordu.
Btn bunlarn stnde de gne rahatszlk verecek kadar kzgnd.
Bu tarafa doru gel. diye bard Neary.
Jillian tehlikede olduunun farknda deildi. Kalabalk imdi
trene binememe endiesiyle lgnca itiip kakyordu. Onlarn ters
ynnde ilerlemeye alan Jillian kalabaln arasnda dp inenme
tehlikesiyle kar karyayd.
Neary kalabala doru atld, nne gelelileri yana iterek kendine
yol amaya alt. Jillian da yana ekilmeye urayordu. Sonra yar
der gibi rampadan atlad.
Neary onu tam zamannda yakalamt. nsanlar, ocuklar, srlar,
koyunlar, ku kafesleri tayanlar, kucanda kedisiyle yal bir kadn,
kulana yaptrd transistorlu radyosuyla bir gen, yastna smsk
sarlm bir kadn iki

yanlarndan akp geerlerken, Roy'la Jillian

birbirilerine kenetlenmi duruyorlard. Karlkl iitmedikleri eyler


sylyor, anlamsz sesler karyor ve lgnca glyorlard. Sonra
kalabalktan yava yava kurtularak kenara ekildiler. Kaldrmdan
giden bir dizi koyunun yannda geip Roy'un arabasna varabildiler
sonunda.
Jillian kendini n koltua atarak eliyle gzlerini kapad. Neary de
direksiyona geip arabay altrd. Jillian' a,
Kafesleri tut, dedi eimli yoldan aa inerken.
Orada zehirli gaz olduuna nanmyorum. Ya sen ?
Roy, diye inledi Jillian.
Seni grdm iin yle mutluyum ki.
Ben de, dedi Roy glerek.
Karn, ocuklarn nerede ?

Neary bu kez sesini karmad. imdi Reliance' dan kmlar,


gneye doru giden uzun araba dizisine katlmlard. Bir yol aznda
Neary arabay yolun kenarna ekti. Yolun aznda iki Ulusal Gvenlik
grevlisiyle bir jip duruyordu.
Buradan dnemezsiniz, dedi onlardan biri.
Yola devam edin.
Biraz dinleniyorduk, diye grevliye cevap verdi Neary.
Sonra Jillian' a dnerek,
Beni terkettiler, dedi.
Ronnie ocuklar alp annesinin evine gitti. Onlar iin bu
dnyaya ait olmamaya balamtm galiba.
Jillian dudak bkt.
Evet, buna benzer bir eyi bana FBl' n adamlar sylemiti.
Adamlarn sylediklerime inanmadklarn gzlerinden okuyordum.
Beni dinle, Jillian, dedi Neary.
ikimiz de Wyoming' e kadar bunca yolu, buradan geri dnmek
iin gelmedik.
Ama askerler yollar kapatmlar.
Mutlaka baka yollar vardr. nk byk bir lke buras...
Jillian bir sre sesini karmad. Sonra Neary'nin elini tutarak
yanana gtrd.
Yeniden birlikte olmamz yle gzel ki...
Ve Neary o anda aramakta olduu tali yolu bulmutu. Yol, bo
arazi ve tarlalardan yalnzca dikenli bir telle ayrlyordu. Bu tel de
yor yor paslanmt. Neary arabay geri alp arazi vitesine takt. Sonra
gaz pedalna sonuna kadar bast. Araba kkreyerek ileri atld, arka
lastikler yerdeki tozu topra ayaa kaldrd.
Arabann n amurluu ite gmld. Dikenli teller kopan gitar
teli gibi bir ses kararak paraland.

YRM KNC BLM


imdi Neary' nin arabas bo arazide sarslarak ilerlemekteydi.
Lastikler ukurlara, kemirici hayvanlarn at deliklere,kk erozyon
oluklarna girip kyordu. Jillian gvenlik kemerini takm,
Kanaryalarn kafesini kucanda tutuyordu. Yine de sallantdan
rahatsz olan kular kafesin iinde lgnca uuuyorlard.

Polis Barryli bulmak in btn rma tarad, diye Jillian


anlatmaya balad.
Onlara Barry' nin rmakta olamayacan, syledim. Orada
olmadndan eminimi evredeki tm evleri dolaarak kilerlere
kadar aradlar. Sonra bana evrede yabanc kiiler grp
grmediimi sordular. Ne byk budalalk Tanrm!
Neary ukurlara girmemek iin direksiyonu deli gibi saa sola
eviriyordu, nnde uzanan engebeli araziyi daha iyi grmek iin
de oturduu yerden yar ayakta durur gibi dorulmutu.
Ama deil yol, hayvan srlerinin at patikalar bile yoktu.
Neary'nin tm umudu, lastiklerin ve amortisrlerin onlar eytan
Kulesi'nin eteklerine gtrnceye kadar dayanabilmesiydi.
Neary araya giren tepelerin arkasndan ykselen eytan kulesi'ni
grebiliyordu. evresine baknd yle bir. Uzaklardaki doyolunda
gneye doru ilerleyen uzun bir araba konvoyu vard. Dikenli teli
kopararak iti yktn kimsenin grp grmediini dnyordu.
Eer biri grm olsa bile Ulusal Gvenlik grevlilerine rapor etme
zahmetine katlanr myd ? te bundan kukuluydu.
imdi o engebeli araziden daha dzgn grnen bir yere gelmiti.
Neary frene basp yine vites kltt ve baka bir iti ykarak geti.
Araba sarslarak dosdoru eytan Kulesi'ne giden akll bir yola kt.
Neary bodur bir am kmesinin glgesinde durup kanaryalar inceledi.
Hayvanlar durgun grnyorlard ama bu hallerinin sarsntdan m,
yoksa baka 'bir eyden mi olduuna karar veremedi.
Araba akll yolda daha dk bir hzla ilerliyordu. Yol imdi
daha yksek bir zemine kmt. Oradan da devaml ykselen da
eteklerine doru uzanyordu.
Bir dnemeci aldklar srada, kisi de ayn anda grd. Araba
sanki kendi bana yolun kenarna gidip duruverdi.
Jillian'la Roy arabadan ndiler, yolun kenarndaki korkulua
dayanp onu... ykseklii iki kilometreyi bulan eytan Kulesi' ne
baktlar.
Gzel Tanrm, diye mrldand Jillian.
Tam benim... Neary durup dudaklarn yalad.
Tam benim dlediim gibi... Yine durdu.
Duygularn szcklerle anlatmas ok zordu. Sonunda onu tam
dledii gibi bulduunu ve her eyin biraraya gelerek bir anlam
kazanmaya baladn fade edemiyordu. Belki de dile getirilmesi

olanaksz bir sezgiydi bu. kisi de sessizce durmu, bu huu verici


grnm seyrediyordu. Dan evresindeki hibir ey tm hayallerini,
benliklerini dolduran bu grntye benzemiyordu. eytan Kulesi tek
bana, benzersiz ve esiz olarak karlarndayd. O denli kendine zg
bir grn vard ki, Neary onun varln bile bilmeden bir modelini
yapabildiini

dndke arkasndan doru rpermeler geliyordu.

Boazn temizleyerek,
Yolumuza devam etsek iyi olur, dedi.
Yoksa bizi yakalayabilirler.
Jiilian'n baklar bir an iin dadan uzaklaarak daha aalarda
gezindi.
Orada, diyerek akll yolun ilerisinde bir yeri gsteriyordu.
Oras bir benzin istasyonu deil mi ?
Birka dakika sonra Neary arabay terkedilmi bir benzin
istasyonuna soktu. Burada sandvi ve hatra eya satan kk
bfeyle benzin pompasndan baka bir ey yoktu. Neary hortumu
alarak pompay iletti.
Elektrik var hl, diye mrldand.
Depoyu doldurduktan sonra hortumu yerine takarak,
Dokuz dolar ediyor, dedi yine alak sesle.
Roy.
Jillian uzaklardan duyulan bir helikopter sesinin giderek
yaklatn itmi, Roy'u uyaryordu. Neary gen kadn arabadan
kard ve ikisi birden bfenin kapsn siper aldlar. Helikopterin
onlar fark etmeden uzaklaacan umuyorlard.
Yolcu tayan helikopterlerden bir filo zerlerinden tehlikeli bir
alaklkta gemekteydi. ki yanda ve tekilerden daha yksekte uan iki
helikopterin altndaki yk tama yerinden demet halinde balanm
kutular sarkyordu. En arkada da Hava Kuvvetlerine ait bir Cheyenne
vard. Tm f iloya gzclk eder gibiydi.
Birdenbire Cheyenne yana doru kayd ve tam bfenin damnn
zerine ani, der gibi bir ini yapt. Neary kapy ap Jillian'Ia
birlikte ieri girmeye frsat bulamadan.
helikopterdeki adamlardan biri Polaroid bir kameray onlara doru
tuttu. Adamn gznde uu gzlkleri, aznda da bir solunum maskesi
vard.
Neary omuzlarn silkerek adama doru srtt. Fotoraf ok
yakn bir zum yapabilmek iin zel mercekleri ayarlyordu galiba.

Neary bfenin kapsndan uzaklaarak gne na kt. Elini cebine


sokup bir on dolarlk kard ve helikoptere doru sallad. Sonra benzin
pompasnn zerine koyup bir de ta yerletirdi stne.
Tamam m ? diye de bard.
Karlk olarak pilot fotoraf eken adamn koluna yle hafife
vurdu, sonra helikopteri balon gibi gkyzne doru ykseltti. Ara
eytan Kulesi ynnde ilerlemeye devam etti. O ynden giden teki
helikopterler gzden kaybolmulard.
te bu kadar, dedi Neary.
Atla Jillian.
Neary akll yoklu (imhay yz onla sryor, dnemeleri adeta
iki tekorlok zerinde dnyor, gkyznde bir helikopter belirdii
zaman da aalarn altna siper alyordu. Bir seferinde Neary arabay
aalarn altnda durdurmu, bir helikopterin uzaklamasn beklerken,
yolda srtst, ayaklar havada yatan bir ku grd. Sessizce Jillian'a
kuu iaret etti.
Geri dnmemizi ster misin ?
Onu ne ldrm olabilir, Roy ?
Kanaryalarmz salkl grnyorlar. Sana syledim, btn bu
G-M sinir gaz olay uydurma gibi geliyor bana.
yleyse yolumuza devam edelim.
Jillian'la Neary bir sre konumadan oturdular. Sonra ikisi de
mendillerini karp burun ve azlarn rtecek biimde baladlar.
Neary yineden arabay hareket ettirerek
bu kez daha ihtiyatl ve yava srmeye balad. eytan Kulesi'nin
eteklerine yaklayorlard.
Keskin bir dnemete Neary frene bast. Sonra ayan frenden
kaldrmad, nk arka arkaya durmu nefti renkli drt kapal kamyonet
yolu kapatmt. Neary hemen arabay geri vitese takp arkasn grmek
iin ban pencereden kard. Ama tam geri geri gitmeye balamt ki,
drt kamyonet daha gelip arkasnda durdu.
Jillian'la Neary hi konumadan arabann pencerelerini kapatp
kaplarn kilitlediler. Bir sre bir ey olmad. Sonra kamyonetlerin
kaplar ald ve ilerinden birtakm garip klkl adamlar inmeye
balad. Gne nda ylesine parlyorlard ki, gren altndan adamlar
sanabilirdi.
Tek para plastik lameden astronot tipi giysiler vard zerlerinde.
Plexiglasdan

balon

balklar

ve srtlarna da solunum tpleri

takmlard. Her yanlar metal taklidi parlak plastikle kaplanm


gibiydi. Neary onlarn, yemek piirmekte kullanlan alminyum kt
reklam yapanlara benzediklerini dnd bir an.
Adamlardan biri ihtiyatla ilerleyerek Neary'n'm arabasnn nnde
durdu. Elinde kk bir karatahta tutuyordu. Yukar doru kaldrnca
Jillian'la Roy tebeirle yazlm yazy okudular.
KENDNZ NASIL HSSEDYORSUNUZ?
Sorunun anlamszl Neary'nin oktandr biriken geriliminin
patlamasna neden olmutu. Yanndaki cam aarak,
ok iyi, diye bard.
Ya siz palyaolar ?
Altn giysili adam elindeki karatahtay indirip eliyle onlara
arabadan kmalarn iaret etti.
Tanr topunuzun belasn versin, diye dilerini gcrdatt Neary.
Bu evrede bulunan zehirli gaz sizin osuruunuzdan baka bir
ey deil.
Sa kolunda Kzl Ha iareti olan altn giysili baka biri, arabann
penceresinden uzanarak Jillian' n kucandaki ku kafesini ald.
Kanaryalarn ikisi de srtst, hareketsiz yatyorlard.
Neary teslim olmutu.
Jillian' la Roy arabadan kar kmaz kendilerine birer gaz maskesi
verildi ve ayr ayr kamyonetlere bindirildiler. Jillian'n bindii kamyonet
hareket edince, Neary
Hey diye bard.
Ama hemen sonra onun kamyoneti de tekileri izlemeye balad.
Kamyonetlerin i seyyar tbbi yardm aralar gibi donatlmt. Neary
bu altn giysili adamlarn salk ekibi olduklarn dnmeye balamt
imdi. nk bunlar gvenlik grevlilerinden ok doktor gibi
davranyorlard. Kamyonetin yanlar kapal olduundan Neary'nin
darya bakmasna olanak yoktu, Bir sre sarslarak yol aldlar.
Sonunda yolculuk bitince, altn giysili adamlardan biri inip kamyonetin
kapsn at. Neary gnein batmakta olduunu grd. Kum tama
aralarnn konakladklar kk bir kamp yerine gelmilerdi. evrede
yeil adrlar ve az nce bindiklerinin ei kapal kamyonetler vard.
Hava kararmaya balamt. Neary uzakta birtakm adamlarn, byk
bir yarm daire oluturan ok sayda treyleri boalttklarn belli belirsiz
seiyordu. Ama daha fazla bakmasna vakit yoktu.

Neary'nin doktor olduunu tahmin ettii altn giysili adam,


onu kolundan tutarak

her taraf kapatlm treylerden birine

bindirdi. Banda balon bal olduundan adam bir ey


sylememiti. Neary de. Yandaki sraya oturup beklemeye
balad. Zaman geiyordu. Neary saatine bir gz att. Yedi
olmutu.
Treylerin iindeki hava zel bir aygttan salanyordu. Girite de
kapyla treylerin iindeki oday ayran bir boluk vard. Anszn treylerin
i kaplar ardna dek ald. Maskeli iki kii ieri girince, altn giysili
adam hemen dar kt. Neary muyane srasnn ucunda oturuyordu.
Adamlar maskelerini karrlarken, Neary nce ince uzun, gri sal
adama, sonra yanndaki daha gen olanna bakt.
Evet, dedi Neary.
Anlalan patron sizsiniz.
Kr sal adam kalarn atarak yanndakine dnd. Franszca
olarak,
Bu adam kendini ne sanyor ? diye sordu.
teki adam srtarak,
Byk lokma, diye karlk verdi. Sonra Neary'e dnd.
ok az zamanmz var, Bay Neary. Eliyle yanndaki adam iaret
ederek,
Bu, Bay Lacombe' dur. dedi.
Sizden ok drst, ksa ve z cevaplar bekliyoruz.
Ben de, diye karlk verdi Neary.
Jillian nerede ?
Arkadanz tehlikede deil, dedi Laughlin.
Lacombe, Neary'nin karsndaki sraya oturmutu. Mavi-yeil
gzlerini hafife krptryordu. Neary bunu kzgnlktan m, yoksa
aknlktan m yaptn kestiremedi. Lacombe Franszca konuuyor,
hemen birka hece arkasndan da Laughlin ingilzceye eviriyordu.
Sizin ve arkadanzn nasl bir tehlikeye atldnzdan haberiniz
var m?
ngilizce ve Franszca konumalardan Neary'nin kafas karmit.
Kime cevap verseydi ? Franszca konuan yetkili kiiye mi, yoksa
ngilizce konuana m ?
Ne tehlikesi ? diye sordu.
Bu blgede zehirli gaz var.>> diye cevap verdi ikisi de.
Ama yayoruz biz. Grdnz gibi hayattaym ve konuuyorum.

Laughlin hzl evirisini srdryordu.


Eer rzgr dou ynnden esmeye balasayd, bu konumay
yapamazdk.
Havada hibir ey yok, diye inatla diretti Neary.
Fransz parmaklarn seyrek gri salarndan geirdi. Sonra ceketinin
cebinden bir kurun kalem kard, srann teki ucunda duran bloknotu
ald.
Baz sorularmz olacak. Bay Neary. Bunlara bir itiraznz var m?
Ne tr sorular ?
Lacombe bloknotun sayfalarna gz gezdirirken bir eyler syledi.
Laughlin,
rnein, uykusuzluk eker misiniz ? diye evirdi.
Hayr.
Baars ?
Hayr.
Hi akl hastal tedavisi grdnz m ?
Henz deil. Neary'nin hafif glne karlk veren olmad.
Hayr.
Peki, ya ailenizden biri ?
Hayr.
Lacombe' un kalemi kda iaretler koyuyordu.
Kbus grr msnz ?
Hayr.
Son zamanlarda herhangi bir cilt rahatszlnz oldu mu ?
Hayr. T ki...
Evet ? diye atld Fransz.
Bir tr gne yan. Yalnz bir yanamda. stelik gnee de
kmamtm.
O delici mavi-yeil gzler bir an iin dnceli dnceli Neary'ye
bakt. Laughlin Franszn sylediklerini evirdi.
Kbus grp grmediinizi bir daha dnmek ister misiniz ?
Hayr. Ama... Neary durdu.
Aklmda bir ey var... srekli olarak...
Lacombe'nin kalemi bekliyordu.
Daha somut konuabilir misiniz, ltfen ?
Neary omuzlarn silkti.
ok nemli deil gerekten... Yalnzca bir fikir.

Fransz kalarn atarak saatine bakt. Kalemi az aaya kayarak


teki sorunun zerinde durdu.
Hi sesler duyduunuz oluyor mu ?
Hayr. Kk yeil adamlar da grmyorum.
Bay Neary, diye Lacombe yavaa ve: dikkatlice sze balad.
Hi olaanst ya da ok garip bir eye rastladnz oldu mu?
Ya da byle bir eyle ilikiniz ?
te bu soru Neary'nin kafasnda ufak bir an ald. Yarm yamalak
glmseyerek,
Siz kimsiniz ? diye sordu.
Neary onlardan birka somut gerek istiyordu. Kemii onlarn
elindeydi. Ama nne para para atyorlard.
Lacombe ban kaldrd ve bir para daha att.
Kulaklarnz nlyor mu ? diye evirdi Laughlin.
Sizi rahatsz etmeyen, hatta bazen hoa giden bir nlama. ok
zel melodik bir ezgi ya da ezgi dizisi ?
Siz kimsiniz ? diye srar etti Neary.
Lacombe, Laughlin' e bir eyler fsldad. Franszca, konuuyorlard.
Neary se kendini tecrit edilmi gibi hissederek orada ylece oturuyordu.
Birden bard.
Bu mu ? Bana btn soracanz bu mu ?
Son haftalarda duyduu bask artk tayordu iinden.
Evet, imdi... benim de birka Tanrnn cezas sorum olacak! Siz
burann ba msnz ? Bir ikayette bulunmak istiyorum. nsanlar
delirtmeye hakknz yok sizini Eer btn mesele zehirli gaz hikyesiyse,
o zaman hi buraya gelmediim halde bu da tm ayrntlaryla nceden
nasl bilebilirim ?
Neary sihirli szckleri sylemiti. Bu kez kafasndaki an alar
Lacombe oldu.
Fransz durup bu garip Amerikaly inceledi. Kap vuruluyordu. Kt
bir zamanlama. Kolunda Kzl Ha iareti bulunmayan baka altn giysili
bir adam girdi ieriye.
Kumanda merkezi bunlar Reliance' daki boaltma blmne
gtrmemizi, oradan da otobsle evlerine yollanmalarn istiyor, dedi
Balon balkl adam. Sonra treyleri terketti.
Lacombe yerine oturdu, Neary ile Laughlin' e de ayn eyi
yapmalarn iaret etti. imdi Lacombe heyecanlanm grnyordu.
Bana demitiniz ki, diye ar ar ve dikkatle ngilizce konutu.

Bu dan varlndan haberiniz bile olmadan nce grntsn


kafanzda canlandrdnz sylemitiniz, tamam m ? Size bu hayal
eitli biimlerde grnd. Duvardaki glgeler, baz fikirler, geometrik
ekiller size tandk geliyor, ok iyi bildiiniz bir eyi anmsatyor, ona
doru gtryordu ama siz bunun ne olduunu bulup karamyordunuz,
deil mi. Ray Neary ? Bu da size sknt, znt veriyordu. Derken btn
bu anlamsz grnen eyler birden aklanverdi. Sonunda aradnz
bulmutunuz!
Neary gzyalarn zorlukla tutuyordu. Umutsuzca ban evet
anlamnda sallad.
Ve siz... Lacombe durdu.
Tam szc aryordu. Sonunda buldu.
inizde buraya gelmek iin dayanlmaz bir istek duydunuz,
deil mi ?
Evet, byle de diyebilirsiniz. Roy bunlar daha nce sahip
olduunu bilmedii gizli bir alayclkla sylemiti.
Lacombe bunu anlamazlktan geldi. David Laughlin' den bir zarf alp
iinden on iki tane kadar renkli Paloroid resim kararak Neary'e uzatt.
Bu insanlar... hepsi de sizin gibi o daa ulamaya alyorlard.
Onlar tanyor musunuz ?
Roy btn resimlere baktktan sonra,
Hayr, dedi elinde tuttuu Jillian' n resmini yukarya doru
kaldrarak.
Biri dnda hepsi yabanc.
Lacombe resimleri ondan alp zarfa koyarak Laughlin' e geri verdi.
Burada olduunuza gre, ne bulmay umuyorsunuz ? diye Fransz
sakin bir tavrla sordu.
Neary onun sorusuna
Bunun bir tr delilik olduunu dnyorsunuz, deil mi ? diye
karlk verdi.
Lacombe gitmek zere ayaa kalkt.
Hayr, Bay Neary. Delilik deil. Kapya varnca abucak dnp
Neary' ye,
Size yalnz olmadnz sylemek isterim, dedi.
Bunu bilmenizi arzu ediyorum. Birok arkadanz var ve... Sizi
kskanyorum.
adam giriteki bolukta durup balklarn taktlar. Duvarn
yannda duran masada be, alt tane gaz maskesi, uzun lastik eldivenler

Ve bir de ku kafesi vard. Kafesin iindeki iki kanarya birbirine


sokulmu, kede duruyor ve Neary'nin hareketlerini ar parlayan
gzleriyle seyrediyorlard. Laughlin treylerin d kapsn at ve
adam dar kt.
Gkyz batda hl kpkrmzyd ama balarnn zerindeki
gk koyu kadife mavisine dnmt. Neary gkyzne kaldrd
ban. Salkm salkm yldzlar hafif da havasnda parlamaya
balamlard.
Lacombe'la evirmeni Neary'yi bir Huey saldr helikopterine doru
gtrdler. Helikopterin motoru alyor ama pervanesi dnmyordu.
Hayr, olmaz ! diye bard Neary.
Geri dnmem. Hibir biimde eve dnmyorum !
Eldivenli bir el helikopterin kapsn at. Neary ierde maskeli yedi
ya da sekiz sivilin oturduunu grd. Jillian sanki tm enerjisi tkenmi
gibi bitkin bir tavrla elini kaldrd. Neary helikoptere bindi. Pilotlardan
biri aada durmakta olan Laughlin' e bir tomar kt uzatt.
Laughlin kt ve kartonlardan olumu tomar yle bir gzden
geirdikten sonra Lacombe' a verdi.
Gryor musunuz ? Hepsi de buraya gelmeden nce eytan
Kulesi' nin resmini dledikleri gibi izmiler.
Fransz resimleri nceledi. Bazlar dalgnlkla izilmi kaba taslak
resimlerdi, bazlarysa renkli kalemle ya da kee ulu kalemle dikkat ve
zenle yaplmt. Uzunca bir sre sonra Lacombe ban kaldrp
helikopterin ak kapsndan ierdekilere bakt. Baklarn pilota
evirerek Laughlin' e Franszca bir eyler syledi.
Havalanmayacaksnz, dedi Laughlin pilota ksaca.
Komutanlk blmnden emir aldm ama, efendim.
imdi benden emir alyorsunuz. Buradan ayrlmayacaksnz.
zr dilerim, efendim, dedi pilot direnen bir sesle.
Bu zr dilemede tam tersini yapyormu gibi bir ifade vard.
'Efendim' szcnyse kmseyici bir hitap gibi kullanmt.
Be dakika bekleyin yleyse ! diye uzlat Lacombe.
Pilot yumuayarak parman havaya kaldrd.
Lacombe'la Laughlin, eytan Kulesi'nin yz metre yaknnda duran
haberleme aygtlarnn bulunduu treylere doru koarak uzaklatlar.

YRM NC BLM
Haberleme treylerinin bir ucu radar grevlilerinin ekranlar
izleyebilmeleri iin karanlk braklmt. teki utaki pencereden
uzakta bekleyen helikopterler grnyordu. Lacombe'la evirmeni
ierde proje gvenlik grevlisiyle tartmaktaydlar.
Binba Walsh, Lacombe' un yalarndayd. Dave Laughlin onun
ellisine yakn olduunu ya da ka yanda olursa olsun yle grndn
dnyordu. Binba Walsh ksa boylu, tknaz ve grltc biriydi.
Tekdze, tatsz bir ses tonu vard. Szckleri de uzata uzata
konuuyordu. Ona gre, insanlar arasndaki yz yze konuma bir tr
szckler trafiiydi. Belirli bir dzeni vard bu trafiin, tpk yaklaan
bir uakla uu kulesinin ya da NASA Grev Denetim Merkeziyle
astronotlarn arasndaki konumada olduu gibi.
Onlar geri gnderemezsiniz ! diye patlad Lacombe, evirmenin
imdiye dek grmedii bir tela ve fkeyle.
Onlar burada alkoyma sorumluluu bana ait.
Mayflower' in bu kesiminde sizin hibir sorumluluunuz yok,
diye cevap verdi Binba Walsh hemen hemen otomatik olarak.
Fransz,
Binba Walsh, diye sze baladysa da, Walsh onun szn
kesti.
Buradan be kilometre uzakta patron sizsiniz. Tanrm, o ss
kurmak bize yeterince pahalya maloldu. Milyarlarla bile ifade
edilemez. Sizin borunuz orada ter ancak. Buras benim blgem.
Anlamyorsunuz, dedi Laughlin iki adam arasnda giderek
uzlamaz bir hal alan atmay durdurmak iin.
Burada, aadaki kampta ne yapyorsanz hepsinin bir tek
amac vardr, o da Bay Lacombe'un projesinin yukarda programland
gibi yrmesini salamaktr.
Bunu anlyorum.
Binba Walsh'in yuvalarna gmlm yarm ay biimindeki
gzleri, yzn buruturunca hemen hemen kapanmt gibiydi.
Ama siz de askeri disipline uymak, anlay gstermek zorundasnz.
Bu insanlarn buradan uzaklatrlmasn istemiyorum, diye
yineledi Fransz.

Binba Walsh derin bir soluk ald sabrla.


haftadr bir kumanda zinciri uygulamaktayz, diye yeniden
derdini anlatmaya alt.
Bu, kampa bir szmadr, gizlilie bir saldrdr... Hem bunlarn
sabotajc, terrist, anarist ya da baka bir amaca bal fanatikler
olmadklarn nereden biliyorsunuz ? Ancak bu kumanda zinciri
sayesinde byle bir szmay engelleyebilir, gizlilii koruyabiliriz.
Ho, artk bunun iin de ge kaldk saylr ya.
Bu insanlar kck bir grup, dedi Lacombe.
ok yava konuuyor ve arasra da Laughlin'e dnerek yardmc
bir szck bekliyordu. Lacombe heyecanland zaman Franszca
szckler kullanr, Laughlin de bu szckleri duygu ve anlam
bakmndan tam karlayan ngilizcelerini byk ustalkla annda
bulup Lacombe' un yardmna koard. Lacombe pencereden
beklemekte olan helikopteri gstererek,
Bu insanlar ortak bir eyi paylayorlar, dedi.
Ve neden buraya gelmek iin dayanlmaz bir arzu duyduklar da,
hem onlar, hem de benim iin bir sr.
Binba Walsh bir boa gibi omuzlarn dikletirmiti.
Bu srr aklamak iin de benim bam belaya sokacaksnz.
Fransz cevap yerine binbaya elindeki kt tomarn uzatt.
Resimlere yle bir gz atan binba,
Neden bunlar bana son dakika ncesine kadar gsterilmedi ?
Binba Walsh resimleri maann zerine yayarak bu kez daha
dikkatle inceledi. arm grnyordu.
lgin, diye mrldand.
Bu insanlar hakknda ok az ey biliyoruz, dedi Lacombe.
Yalnzca sorularmza verdikleri cevaplar kadar tanyoruz onlar.
Ama gerekte kim bunlar? Neden hepsi bu resimleri izdi? Televizyonda
eytan Kulesi'ni grdkten sonra, neden buraya gelme zorunluluunu
duydular?
Tknaz adam omuzlarn silkti.
Rastlant olmal. Ama kendi de bu cevaptan yeterince tatmin
olmamt ki, kt parmaklaryla resimleri kartrmay srdryordu.
Bunlar rasgele biraraya gelmi insanlar, dedi.
Hibir zellikleri yok. u sizin konutuunuz Neary ukalann teki.
Yanndaki kadn da kk olunu aradn sylyor. Doru mu bakalm?
Kimbilir ?

Buna ne dersiniz ? diye sordu


Lacombe daha byke ve ayrntl olarak izilmi bir resmi
iaret ederek. Binba resmin arkasn evirip yapann adn okudu.
Larry Fownen. Kim olduunu aratrdk. Los Angeles'den. Emlak
alm satm yapyor. Eskiden kovboy filmlerinde rol alm. Hibir zellii
olmayan biri.
Peki, ya bu ? diye sordu Fransz.
Binba Walsh renkli kalemle yaplm kargack burgack resme
bakarak,
Kansas City'den Bayan Rosen dedi.
Bir bykanne. Kocas da onunla beraber. Adam emekli. Tatil
yapyorlar. Btn bu insanlar aratrdk. Hibirinin zel bir durumu
yok. Birkann trafik suu var ama ar su ileyene rastlamadk.
Bu kim ?
George Fender. Teksasl. Bir garajda tamirci olarak alyor. Eski
asker. kinci Dnya Savana katlm. Guadalcanal' da yaralanm.
Peki bu ?
Bunlara harcayacak zamanmz yok, dedi binba.
Szme gvenin. Bu insanlarn gerekten zel bir yanlar yok.
Bu kim ? diye srar etti Lacombe.
Elaine Connelly. retmen. Maryland, Bethesda' da oturuyor. Dul.
Bir olu ve torunu var.
Binba sabr tkenmi gibi soludu.
Herhalde geriye kalan iki kiiyi de renmeden bu iden
vazgemeyeceksiniz ?
Tabii ! diye Lacombe cevap verdi.
Bay ve Bayan Arthur Penderecki. Adres Michigan, Hampramck.
Adam kasap, kadn da sekreter. Balayndalar. Kadn ayrca pazar
okulunda ders veriyor. Binba
Yeter ! diye patlad sonunda.
Ama aralarnda hibir iliki yok, dedi Fransz.
Olup olmamas umurumda deil. Benim grevim onlar buradan
uzaklatrmaktr. Hem de hemen imdi!
Ama siz, kendiniz de sylediniz. Bunlar zararsz kimseler diye.
Hibir zellikleri yok.
Grnte yle diye hatrlatt binba.
stnkr bir aratrmadan elde ettiimiz bu.

Bu dokuz kii de ayn hayali kurmu.


yle diyen sizsiniz.
Hepsi de buraya gelmek iin ayn iddetli istei duymu.
Bouna zaman yitiriyoruz, diye kontroll bir sesle bard
binba.
Yitirilen benim deil, sizin deerli zamannz. nk iin ba
noktasnda olan sizsiniz. Ama benim sorumluluk blgeme girdiiniz
an bu i biter. Gidiyoruz. Hemen imdi.
Lacombe uzunca bir sre sesini karmad. Bu tartma srasnda kr
sal ba arkaya doru gerilmiti. imdi biraz rahatlam grnyordu.
Bu insanlarn buraya gelmek in duyduklar o iddetli istein anlamn
bulmalym. Neden buraya gelme zorunluluunu hissettiler ? Belki...
Bu i bitti.
Neden binlerce insan iinde yalnz bunlar seildi ? Neden yalnzca
bunlara byle bir duygu aland ?
Sadece bir rastlant, diye fikrinde srar ediyordu binba.
Hayr, bir toplumsal olaydr, diye
Fransz onun szn dzeltti.
Hem de hayret verici lde nemli. Bu insanlarn neden
Wyoming' e geldikleri sorusuna cevap bulabilirsek, bu, projenin
tmnn geliiminde belki de elde edeceimiz en nemli bilgi
olacaktr.
Bu konumay sona erdiriyorum ben. Lacombe'un kolu uzand,
parmaklar Binba Walsh' in ceketinin nn kavrad.
imdi beni dinleyeceksiniz. Binba Walsh.
Walsh'in gzleri byd. Harp Akademisinden yzba olarak
ktndan bu yana, hi kimse byle ceketinin nn tutmamt.

YRM DRDNC BLM


Byk Huey helikopterinin iinde, kampn gizliliine saldrda
bulunmaya teebbs etmi

saylan Neary, Jillian ve teki siviller

sessizce, uyumu gibi oturuyorlard. Yzlerinde maske olduundan,


yalnzca gzleri balarna neler geleceini anlamak istercesine bir oraya
bir buraya hareket ediyordu.

imdi ne olaca gn gibi ak, diye dnd Neary. Birka


dakika sonra havalanacaklar ve bu da o tm lgnca olayn sonu
olacakt. Bu dan ne anlam olduunu asla renemeyecekti Neary.
Jillian da hibir zaman Barry'sini bulamayacakt. tekilerse bu konuda
asla hibir ey bilmeyeceklerdi.
Ve btn bunlar kampn ziyaretilere kapal olma stratejisinin
katl yzndendi. Radyo ve televizyonlardan ilan edilen sinir gaz
tehlikesi doru olabilirdi. Silahl Kuvvetler ar kukulu insanlar
kandrmak iin belki oraya buraya biraz gaz pskrtmt. Bu da yabani
hayvanlar ldrmeye yeterli olabilirdi... Yoksa yalnzca uyuturmaya
m? Neary treylerin giriindeki masann zerinde grd o ucuz trden
kafesin iindeki kular anmsad. Bunlar kimindi ? Onun kular m ?
Ama ona kularnn lm olduunu gstermiti o altn giysili adam.
Yoksa lmemiler miydi ?
Neary, Jillian'n yannda oturuyordu. Gen kadnn gzleri kapalyd.
Kalalar birbirine deiyordu. Bunca uzun ve yorucu yolu bouna geldi,
diye dnd Neary. Buraya ulamak iin hepsi neleri gze almt
kimbilir?.. Ve imdi her ey balad gibi birdenbire sona erecekti.
Neary ayaa kalkt. tekiler ona bakyorlard. Jillian' n da gzleri
alm, onun zerindeydi.
Neary yavaa ve byk bir dikkatle gaz maskesini kard
yznden. Klipslerinden kurtulan lastik balar kurun vzlts gibi
ses karmlard. Neary maskeyi yznden sjyrarak yere att. Eer bu
yapt ok yrekli bir davransa, o denli de kolay bir eymi gibi
gelmiti ona.
Derin bir soluk ald.
tekiler dehet iinde kalmlard. Sonra Jillian da maskesini
yznden karp att. Neary'nin yannda durarak o da derin bir soluk
ald.
Zehirleneceksiniz, diye yetmi yandaki ufak tefek adam
onlar uyard.
Neary yal adama dnerek,
Havada hibir ey yok, dedi.
Yalnzca Silahl Kuvvetler burada tank istemiyor, o kadar..
Yal adamn kars titrek bir sesle,
Eer ordu bizi burada istemiyorsa, o zaman bizi ilgilendirmez
bu i, diye karlk verdi.

Biz yalnzca o da grmek istemitik, dedi yal adam


Neary'den zr dilermi gibi.
Dan resmini izmem de bir rastlantyd... Kimse bize burada
zehirli gaz olduunu sylemedi ki...
Buray nasl buldunuz ? diye sordu Jillian.
Hi de zor olmad. Gney Yarmkresindeki nl Dalar adl
bir ansiklopediden buldum. Bakan Theodore Roosevelt'in bu da
lkemizin ilk ulusal ant olarak ilan ettiini bilir misiniz?..
eyde... 24 ubat 19...
Krk yalarnda bir adam da ayaa kalkarak baln, kard.
Bronz teni, uzunca salar vard. Halinden de paral biri olduu
anlalyordu. Derin bir soluk alp verdikten sonra, Tanrm, burann
havas Los Angeles'den daha temiz, dedi.
Bir adamla bir kadn daha ayaa kalkp sinirli, titreyen
parmaklaryla balarn zerek balklarn kardlar. Yzleri
szgn ve kkt ; zerlerinde aylardr toplumsal eletiriye
uram insanlarn ekingenlii ve bezginlii vard. Gzlerini
darya dikmi, Neary ya da tekilerin yzne bakamaz gibiydiler.
Roy yzn tm dostlarna dnd. Makinelerin grltsn
bastrmak iin yksek sesle,
Kimler dnmek istemiyor ? diye sordu.
Jillian elini kaldrd. Sonra o Los Angeles' li adam. En son olarak
da yal ift. tekiler gzlerini kardlar.
Tamam, dedi Neary.
Sizler arkamdan gelin ve ok hzl komaya aln.
O anda helikopterin kaps kayarak kapand. Roy kapnn
kapanmasn nlemek iin araya kolunu sokmutu. Dardaki
nbeti neden kapanmadn anlamak iin kapy anca,
ierdekilerin balklarn karm olduklarn grd. Nbeti
ne olduunu tam anlamadan Los Angeles'li adam Neary'nin
yanna doru atld.
Haydi, diye bard Roy da.
Daa doru koun ! tekiler kapy iterek yar amlard ki,
Neary darya doru bir hamle yapp ayayla nbetinin tam
balnn altna gelecek biimde boynuna vurdu. Roy, Jillian. ve
Los Angeles'li yerde yatan nbetinin zerinden atlayp aalklara
doru kotular.

Aalarn iki yannda 'Piggly-Wiggly Spermarketleri' ve 'Baskin


Robbins' levhal treylerler duruyordu. Teknisyenlerin treylerden
boalttklar elektronik aralarn ve sandklarn stnde 'Lockheed
ve Rocwell-Dikkat Krlacak Eya' etiketleri vard. Teknisyenler ne
balk takmlar, ne de koruyucu giysiler giymilerdi. Roy, Jillian
ve Los Angeles'li aalarn arasndan koarlarken, btn bunlar
bir anda grdler.
Yal ift ve son anda kamaya karar veren tekiler nbeti
tarafndan kapda durdurulmulard.
Tm gcyle koan Neary , son haftalarda yaamnn her anna
girmi olan daa bakt. imdi bu karabasann srn zme olanan
bulabileceklerdi...
Haberleme treylerinin iinde, Binba Walsh' in cahillii ve
inatl karsnda sabr iyiden iyiye tkenen Lacombe bozuk
bir ngilizceyle,
Siz yok anlamak, dedi.
Sonra makineli tfek hzyla Franszca konumaya balad.
Bu da bir anahtardr. Ve Meksika lndeki kalnt da bir
ipucu. Bunlar bizim dncelerimizi amamz ve onlar ieriye
almamz iindir.
Laughlin eviriyi bitirirken, Lacombe'un aklna yeni bir
dnce g elmiti. Kendi kendine Franszcadan tercme etti.
Onlar buraya arldlar. Davet edildi onlar !
Bu szcklerin Binba Walsh iin bir ey ifade etmediini
Laughlin anlamt.
O srada darda bir ey Lacombe' un dikkatini ekti.
Pencereye yaklap kiinin aalklara doru kotuunu grd.
Hi sesini karmad ama belli belirsiz bir glmseme yaylmt yzne.
Artk iyice kararmt ortalk. Neary, Jillian' la Los Angeles' linin
nnden dan eteklerindeki alla doru kouyordu. Oraya varnca
yere yatarak soluklanmak ve arkadalarnn ona yetimesini salamak
iin bekledi. Yanna geldiklerinde, Roy zerindeki uzay giysisini
karmakla meguld. Onlara da ayn eyi yapmalarn iaret etti.
Neary eldivensiz, elini Lo Angeles' liye uzatarak,
Adm Roy, dedi.
Benim de Larry Butler.

Hl soluk solua olan Neary,


Burada kalamayz, dedi.
lerdeki u aala gidip beni bekleyin.
Larry ile Jillian hemen hareket ettiler. Roy bir sre daha durup
solukland, bir yandan da aaya, kamptaki almalara bakyordu.
Sonrada iki yz metre ilerdeki aala doru koarak daa kmaya
balad.
Karanlkta bir siren sesi ac ac inliyordu. Projektrler de
helikopterlerin ini alann taramaya balamlard. Haberleme
treylerinin kaps ardna dek ald birden. Balnn iinde soluyan
bir nbeti girdi ieriye.
Katlar, efendim !
Ka kii ? diye bard Binba Walsh.
. kat, efendim, tekileri durdurduk.
Binba Walsh masann zerinden bir drbn kapp Lacombe'la
Laughlin'e yle bir kt bak frlattktan sonra aceleyle treylerden
atlad. tekilerde onu izlediler.
Treylerin arka tarafnda kalan helikopter gl tarama
projektrlerini yakarak havalanmaya balamlardi bile. Bir dzine
kadar komando da yar otomatik M- 14 tfeklerini dolduruyordu.
Binba Walsh drbnyle aalklar tarad. Askerler helikopterlerin
ini alannn yanna alelacele kurulmu olan karargh aryorlard.
Binbayla Lacombe iki sahra telefonunun bandayd.
Walsh,
Onlar bir saat iinde dadan uzaklatrrm, diye baryordu
elindeki telefona.
Araya giren bir ses,
Kuzey yznn fotometrik analizi yaplsn. Kzltesi k
kullann, dedi.
Bu emir verilmi bulunuyor.
Saat 08' e kadar dadan uzaklatrlamazlarsa, kuzey yze E-Z
Drt skn. Ve bana haber verin.
Bu... E-Z Drt nedir ? diye sordu Lacombe telalanarak.
Uyku veren bir pskrtc, diye aklad Binba Walsh.
Birbirlerinden yz metre kadar uzakta olmalarna karn telefonla
konuuyorlard.
Hani evredeki kular ve yabani hayvanlar uyuttuumuz madde.
ok abuk etki yapar, evreye dalma tehlikesi yoktur, birka saat

iinde de zehirli etkisi kaybolur. Alt saat soukta uyuyacak ve


iddetli bir ba arsyla uyanacaklar.
Fransz dikkatli bir ngilizceyle telefona konutu.
Bu yeri biz semedik. Zaman da. Bu insanlar buraya gelmeleri
iin biz zorlamadk. imdi onlar durdurmak da bizim seimimizin
dnda kalyor.
Ama onlar pimi aa su katyorlar, diye sylendi Walsh.
Onlar bizden ok buraya aitler, dedi Lacombe hznle.
Kknar aalarnn arasndan, akam gne ykselen eytan
Kulesi'nin doruu grnyordu. kaak iin eriilmez gibiydi
oras. Roy, Jillian ve Larry dik yamaca yorgun argn trmanrlarken,
ayaklar am ineleriyle kapl yumuak toprakta kayyordu.
Jillian bir ara tkezlenip yere dt ve srtst aaya doru
kayd. Ama bir aa kkne tutunarak kaymasn durdurdu abucak.
Larry Butler de dm ama hemen ayaa kalkmt. Roy durup
onlarn kendisine yetimelerini bekliyordu. Derken artk iitmeye
alm olduu grlty duydu bann zerinde.
Sonra birden bulunduklar yerin olduka ilerisi, dan, yukar
blmleri aydnlanverdi. Helikopterler yar gizli kalm blgelerin
zerinde manevra yapyorlar, oralara parlak arama klarn
tutuyorlard.
Bize epey zaman tandlar, dedi Larry soluk solua
Dadaki u dar geiti gryor musunuz ? dedi Neary
karanlkta bir yeri iaret ederek.
Gerekten de teki tarafa doru uzanan dar bir geit vard.
Belki tam zamannda oraya ulaabiliriz. Neary, Jillian'la
Larry' yi umutlandrmaya alyordu.
Butler bir hamle yapmaya hazrland.
Sporu hi brakmamalym, diyerek srtt.
Helikopterlerin krmz ve yeil klar tepedeki platonun
zerinde dolatktan sonra gzden kayboldular. Butler tam
geide doru atlacakt ki, Jillian onu durdurdu,
te drt tane daha geliyor.
Gen kadn bir an durup dnd, sonra,
Tepeye kan dar ve derin bir dere yata daha var, dedi
duraksayarak.
Trmanmas da daha kolaydr. Kuzeydou ynnden balayp...

e yaramaz, dedi Neary kesin bir tavrla.

Tepede birdenbire krk metrelik sarp bir ini yapyor. Buray


amak iin tecrbeli daclar olmamz gerek. uradan gideceiz.
Oras kademe kademe alalarak teki tarafa gediyor.
Sence teki tarafta ne vardr ? diye Butler sordu.
Aalarla evrelenmi bir kanyon var. Patikalardan ilerleyebiliriz.
Jillian, Neary' ye bakt.
Bunu hi dnememitim. Dan yalnzca bir yzn
renklendirmitim resimlerimde.
Benim iziktirdiklerimde de kanyon yoktu, diye Larry de
Jillian' a katld.
Neary,
Bir dahaki sefere maketini yapmay deneyin, dedi.
Aktaki kararghta, bir grup ordu mhendisi on galonluk
paslanmaz elikten E-Z Drt tenekelerini, beklemekte olan
helikopterlere yerletiriyorlard. Uuldayan pervanelerin altnda
sessizce alan adamlar, tenekeleri her an yere dp indekiler
etrafa salacakm gibi dikkatle tutuyorlard. Binba Walsh
kenarda durmu, almalar izliyordu. Saatine bir gz atp daa
doru bakt. Komando birliinin imdi daa trmanmakta olduunu
biliyordu.
Yardmclarndan biri telefonu uzatt binbaya.
Piramit' ten Bahama' ya.
Buras Bahama, diye Walsh cevap verdi.
Devam edin.
Orta istasyondan rapor edecek bir ey yok. Platonun yanna
ularken, saklanacak binlerce yer bulabilirler. Tm evreyi bir
saatte kaplamak iin bunun kat kuvvete ihtiyacm var.
Binba Walsh bir an iin telefonu kulandan uzaklatrp
dnd. Sonra abucak,
Karargha dnn, diye emir verdi.
Walsh alcy yardmcsna uzatt. Biraz daha dndkten sonra,
Herkes kuzey yzden ekilsin, dedi.
Yukarya haber verin, pskrtcy kullanyoruz.
Lacombe haberleme treylerinden kt. Elinde bir askya aslm,
naylon bir torba iinde spor bir ceket tutuyordu. Alan geip beklemekte
olan bir tama helikopterine doru yrd. Laughlin de onu izliyordu.
Fransz bir an durup E-Z Drt ykl helikopterlere emir veren Binba

Walsh'i seyretti. Kalk durumuna geen helikopterden biri


havaland, sonra tekiler teker teker onu izlediler. Yanp snen
krmz ve yeil klar karanlkta uzaklaarak kayboldu.
Fransz binbaya kzgnlktan ok kederli gzlerle bakyordu. Sonra
Laughlin ve sivil giyinmi teki grevlileri izleyerek helikoptere bindi.
Kap hemen kayarak kapand, kargo helikopteri dik ayla ykselerek
karanln iine dald.
te yandan dada Roy, Jillian ve Larry artk yorgunluun da tesine
gemilerdi. Hemen hemen dan arka tarafna ulam saylrlard.
Neary' nin yapm olduu modelden anmsadna gre kanyon uzakta
olamazd. Helikopterler hakkndaki tahmininde de yanlmamt. Dan
bu kesimine ila pskrtmyorlard. imdilik.
lerde bir aklk vard. Neary,
Oray koarak geelim, dedi Jillian' la Larry' ye.
Jillian soluunu harcamamak iin sadece ban sallad. Ama
iyice soluu kesilmi olan Larry,
Siz gidin. Ben yetiirim size, dedi.
Tamam, akln teki yannda bekleriz seni.
Roy ikibklm, yere srnrcesine komaya balad. Jillian da
arkasndayd. Bir dakikadan ksa bir srede ak alan gemi,
kendilerini br yandaki am inelerinin zerine atmlard. Gsleri
krk gibi inip kalkyordu. ok da susamlard. Her yerlerinden ter
damlyordu ; elleri, yzleri dal ve al izikleriyle doluydu. Ayrca
Neary' nin helikopterin kapsna sktrd koluyla omzu aryordu.
Kendini dinledii zaman sancnn hayli iddetli olduunu hissediyordu.
Artk o kolunu pek kullanamaz olmutu.
Midelerinin zerine yatarak Larry' yi gzlemeye baladlar.
te orada, diye fsldad Jillian sol taraf gstererek.
Yz metre aalarndaki aalklardan Larry' nin ktn grdler.
Larry ! diye bad Roy.
Bu tarafa !
Ama sesini ani bir ses ve k patlamas rtmt. Larry'nin az
nce altnda bulunduu aa tepelerine srtnerek geen helikopter,
gl projektrlerini akla doru tutuyordu.
imdi Roy'la Jillian ayaa kalkm, Larry'ye kendilerine doru gelmesi
iin el sallyorlard. Grlt giderek artyordu ama yine de Neary bard.
Dikkat aktasn... Seni yakalayacak !

Helikopterdekiler Larry' yi grm olmalydlar.

Larry hem helikopteri, hem de Neary' yi duymutu. Soluunun


tm gcyle bard.
Ne yapacak ? zerime mi konacak ?
Helikopter Roy' la Jillian' n zerinden geip geri dnd ve
alalarak akla doru inmeye balad. Getii yerlerdeki
aalardan kular yere dyorlard. Neary' yle Jillian aracn
Uyutucu ila sktn anlamlard. imdi geitten otuz metre
Kadar uzaktalard. Baka bir ey

yapamayacak kadar bitkin

olduklarndan emeklemeye baladlar.


Arkalarnda, helikopter tam Larry'nin zerinde uuyordu.
Larry

olanlardan tmyle habersiz gibiydi. Baparman

otostop yapan biri gibi helikoptere doru uzatm,


unlara bakn aalar ilalyorlar. diye baryordu avaz
kt kadar.
Jillian'la Roy geidin bana ulamlar, aada olanlar
seyrediyorlard. Larry Butler hl yryordu ama vcudu
kaslmalarla bklmeye balamt. nce ba, sonra kollar.
Sendeliyordu.
Jillian ayaa kalkm, tam Larry'ye doru komaya
hazrlanyordu ki, Neary onu yakalad.
Hayr, olmaz, Jillian, diye bard.
Bakma aaya. Gen kadn olduu yere kt.
Larry' nin yere dn, tekrar ayaa kalkmaya abalayn,
akln ortasnda kvranmasn ve sonunda hareketsiz kaln
aresizlikle seyrettiler.
Onu orada brakamayz, dedi Jillian.
Eer uyuyorsa ha orada, ha burada olmu fark etmez onun iin.
Ama ya lyorsa ? diye Jillian sordu.
Eer lyorsa... Neary derin bir soluk ald.
Yapacamz bir ey yok.
Jillian, Neary'nin koluna girerek ban ne edi. Yksek am
aalarnn arasndan geerek dar olua doru ilerlediler. Neary'nin
amur, gazete ktlar ve telden yapt modelden aklnda kald
kadaryla, bu geit kanyonun evresini dolaan st aalarla korunan
dar bir balkon gibiydi.
Geide gelmeden nce, tam altndan ok gl bir n
geldiini farkettiler. Karanlk gecede, temiz havann iindeki

su buhar damlacklarndan yansyordu bu srekli k parlts.

Geidin kenarna yaklatka karnlarnn stne yatp srnerek


ilerliyorlard.
Bir metreye yakn genilii olan ok dik bir yokutu bu. Neary
helikopterin dan evresini dnerek geri geldiini duyuyordu. Kendini
yukarya doru ekmek iin bir dala uzanp tutunmak istedi ama
baaramad. Yokutan aaya kayd.
Roy ! diye baryordu Jillian geidin tepesinden.
Haydi, Roy ! Yukar gel ! Yapabilirsin bunu !
Neary ter iinde kalmt; bacaklar aryordu. Parmaklar da
kavrama gcn yitirmi gibiydi.
Ltfen, haydi, Roy ! Helikopter yaklayor.
Neary yukarya bir gz att. Jillian yokutan aaya doru
uzanm, elini yakalamak in bekliyordu. Neary

emeklemeye

balad. Bedenindeki her kas ona ac veriyor, tm abasna karn


ancak santim santim yol alabiliyordu.
Roy, biraz daha gayret... az kald... Sonra br tarafa kayacaz.
Helikopterin grlts artmt. Neary alnndan gzlerine akan
terlerden nn gremiyordu. imdi Jillian'n kendisine uzanm
elinden yarm metre uzaktayd. Yalnzca yarm metre...
Pervanenin grlts ok yaknd; dev bir kuun kanat rpmasn
andryordu. Her an gazn slk alan sesi duyulabilirdi. Neary'nin tm
bedeni kaslarak gerildi, ne doru bir hamle yapt. Jillian elini
yakalamt.
Neary'nin kendini yukarya ekmesine yardm etti Jillian.
imdi

teki taraftaki initen aa de kalka kayyorlard.

Aadaki kanyonun tam kenarnda zorlukla durabildiler.


Helikopter ykselerek geri dnmt. Neary terin bulanklatrd
gzleriyle helikopterin uzaklamasn izledi. la pskrtlmemti.
imdi kanyonun yaknnda ve gvenlikteydiler.
Neary iini ekerek temiz havay cierlerine doldurdu. Sonra
Jillian'la kanyonun ucundan teye bakmak iin ilerlemeye baladlar.
Birlikte tepesi kopmu platonun kenarna eriip aaya baktlar
ve grdler. Beyinlerinin kavrama gcn ayordu aadaki grnm.
Tanrm ! diye soludu Neary.
Gzel Tanrm ! diye bard Jillian da.

YRM BENC BLM


Doann yaratclnn son bulduu yerde, insanolu devralmt
grevi. Bir hava limanna benziyordu. nsanoullarnn yapt bir tr
kozmik ar liman... Ufka doru uzanan sekiz kilometrelik yol boyunca
sralanm ini klar vard. Bu inanlmaz ssn tam ortasnda, evresi
kk klarla donatlm ok byk bir ini alan bulunuyordu.
Neary' ye buras, sanki bir eyin zerine konaca varsaylarak
yaplm gibi geldi.
Dinamitlenip buldozerlerle dzletirilen s blgesi uzun metal
direklerin zerine yerletirilmi byk stadyum klaryla evrelenmiti.
Bu parlak klar altnda, Roy' la Jillian btn ssn iki metre
yksekliinde elikten bir duvarla evrilmi olduunu grebiliyorlard.
erde dzey vard; her dzeyin zerine de hepsinde iki kap bulunan,
bazlar byk pencereli, bazlar penceresiz birok mstakil kbik
modl yerletirilmiti. Farkl byklkte ve ykseklikte olan bu
modller, metal ayaklarn zerinde oturuyor ve merdivenle
klyordu bunlara.
Yerden biraz yksekte bulunan kocaman bir arenann tam
ortasnda da, sesleri renkle deerlendiren, on iki metre uzunluunda
ve iki metre geniliinde bir ses-renk tablosu vard. Be metre
ykseklikteki ayaklar zerinde duran bu ses - renk tablosu, biraz
aasndaki byk bir Moog synthetizer'e birok kablo ve kanalla
balanmt.
Neary gzlerini sten ayrmadan,
Gryor musun ? diye sordu Jillian' a.
Oh, evet, diye fsldad gen kadn da.
ok kr, dedi Neary. Hayal grmediini ya da en azndan
yalnz kendisinin hayal grmediini kantlayan bu onaylama onu
rahatlatmt.
Roy' la Jillian imdi, kanyonu oyarak yaplm, iki ucu ak byk
stadyumun altm, belki de seksen metre yukarsnda bulunuyorlard.
Gzleri ve beyinleri aadaki bu olaanst grnme biraz altktan
sonra, ikisi de bir ey sylemeden biraz daha aaya inip daha yakndan
bakmaya karar verdiler. Granit kayalardan on be metre kadar aaya
dikkatle inip allklarn mkemmel bir siper oluturduu bir yerde
durdular.

imdi modllerin evresinde ve iinde alan teknisyenleri daha


iyi seebiliyorlard. Hepsi de tulum giymiti.
Tulumlar beyaz olanlarn srtlarnda 'McDonnell - Douglas,'
mavi olanlarda ' Rockwell '
ve krmzlardaysa ' Lockheed ' yazlyd. Modller kk birer
laboratuvar gibi donatlmt. Roy'la Jillian btn bu donanmn ne
ie yaradn bilmiyordu ama lazer aygtn, biyokimyasal aralar,
s ve elektromanyetik lerleri, l ayaklklar zerinde bazukalara
benzeyen iki tane spektrografik zmleyiciyi tanmlard. Ve daha ne
olduu belirsiz eyleri lecek ve denetleyecek birok karmak aygt
vard.
Modllerden nn iinde askeri personel tarafndan korunan,
siyah giysili, karagzlkl adamlar oturuyorlard. Neary sde imdiye
dek asker olarak yalnzca bu nbetileri grmt. ssn evresine
yerletirilmi byk radar antenleri srekli evreyi taryor, arasra
bir an duruyor, sonra yeniden hareket etmeye balyorlard. Her yerde
televizyon monitrleri vard. En azndan yz kadar film kameras,
elli tane sabit kamera ve frdndlerin zerine yerletirilmi yirmi
be tane de videoteyp TV kameras bulunuyordu. Belki otuz teknisyen
bu kameralarla ilgilenmekteydi. Geri kalanlarsa uzaktan kontrol
ediliyordu ve izleyici radara balanmt.
Alan byklne karn hem dolu, hem de darmadankt. Oraya
buraya rasgele konmu Coca-Cola ve hazr yiyecek makineleriyle dolu
kk bir kantin vard. zerinde McDonnell - Douglas, Rockwell,
Lockheed yazl almam bir sr ambalaj, kt bardaklar, peeteler,
tabaklar, bo ieler vb. gibi teberiden geilmiyordu yerler. Tulum
giymi baz

iler yerleri sprmekteydi. Beyaz sal bir adamn

nderlik ettii karagzlk takm bir grup ynetici evreyi dolayordu.


Bir grup teknisyen de Moog synthetizer'in bana toplanmt. lerinden
biri tekilerin srar zerine byk klavyenin nne oturup tek parmakla
'Moon River'i almaya balad. nce, uzun sesler kanyonda yanklanrken,
yukardaki dev tabloda da belli belirsiz renkli klar yanp snd. Ama
baka teknisyenler araya girerek bu konsere son verdiler.
Bunun ne olduunu biliyorum, dedi Neary. Jillian' dan ok
kendi kendine sylemiti bunu.
Evet, biliyorum. nanlmaz bir ey !
Aadan yumuak ve uyumlu bir an sesi duyuldu.

Sonra,
Baylar ve bayanlar... diye bir ses iitildi hoparlrlerden.
Konuan kii modllerden birinin iinde olmalyd; belki de
bilgisayarlarn bulunduu iletiim modlnden konuuyordu.
Ama hayr, imdi onu grebiliyorlard.
Beyaz tulum giymi bir adam elinde kk bir mikrofon tutarak
arenann ortasna doru yrmekteydi.
Baylar ve bayanlar. Yerlerinizi alp ltfen. Bu bir deneme deildir.
Tekrar ediyorum, bu bir deney deildir. Arenadaki klar yzde altma
indirebilir miyiz ? Yzde altm, ltfen.
Stadyum klar yava yava lolarken, ini klar da glendi.
Roy'la Jillian sekiz kilometre uzunluunda sralanm ufka doru uzanan
klarn parlayn seyrettiler. Sonra modllerin iindeki bilgisayar
ve teki aletlerin klarnn beyazdan krmzya dntn grdler.
imdi btn modllerden krmz alma klar yansyordu.
Bir tren yneticisi gibi davranan mikrofonlu adam,
yi, ok iyi. dedi cokun bir tavrla.
Bundan daha gzel bir akam istesek de bulamazdk, deil mi?
imdi herkes hazrsa...
Neary birka yz bilim adamnn ve teknisyenin bir sredir her gece
tetikte beklediini ve her gece de deneme alarm verildiini anlad.
Hibir ey olmam, hi kimse gelmemiti. imdi Neary btn radar
antenlerinin durup tek bir odak noktasna, tam kendilerinin bulunduu
yne ayarlandklarn farketti.
Bize bakyorlar, diye soluu kesilmi gibi fsldayan Jillian
nndeki kayann ardna iyice bzld.
Bize deil, gkyzne bakyorlar. uraya bak.
Roy' la Jillian yzlerini yldzlara dndrdler.
Bir ey balyordu.
nce Neary' yle Jillian bunun ne olduunu anlayamad. Gzleri
parlak stadyum klarndan zifiri karanla yava yava alyordu.
nce Samanyolunu, sonra Yay Burcunun takmyldzlarn grdler.
Daha nceleri sk sk grdkleri bu takmyldzlara imdi ok daha
dikkatle bakmaya balamlard.
Yldzlar hareket ediyorlard.
Burcu oluturan yldzlar nce yavaa, sonra hzla yer
deitirdiler; daha sonra da burtan uzaklamaya baladlar.

Neary gzleriyle gkyzn aratrd, teki ufukta bir baka Yay


Burcu daha grd.
Asl Yay Burcu bu, dedi Roy, Jillian' a gstererek.
Sonra yeniden deien takmyldzlara baktlar. imdi bur baka
bir ekil almt; 'yldzlar' -artk yldz olmadklar aka anlalmtsrekli olarak yer deitiriyordu. Bazlar dzgnce kvrlm bir izgi
oluturdular. Sonra tekilerden sanki bu yay tarafndan ekime
uram gibi son hzla ucuna eklendiler.
Byk Ay takmyldz.
Neary glmeye balad. Artk iindeki o korku gemiti. Yalnzca
mutluluk duyuyordu.
Aadaki yzlerce bilim adam ve teknisyen havai fiekleri seyreden
sradan nsanlar gibi 'oooh', 'aaah' gibi hayret nlemleri karyorlard.
'Byk Ay' tmyle tamamlannca da lgnca alklamaya baladlar.
Btn bunlar bilen yalnzca onlar, dedi Neary.
Olanlar grdn m ? diye Jillian' a sordu.
Grdklerinin gerek olduunun onaylanmasn istiyordu.
Evet, diye cevap verdi Julian.
Gzel.
Birdenbire bat ynnden yanan meteor gibi yldz grnd.
Tam balarnn zerine gelip fren yapm gibi anszn durdular. Bir
anda bilinen tm fizik kurallarn altst etmilerdi. Yldzlar tam
yz seksen derece dn yaptktan sonra, her k noktas drt ayr
noktaya ayrld ve karanlk gkyznde geldikleri gibi yldrm hzyla
kayboldular.
Stadyumdaki seyirciler ldrmt sanki.
Roy' la Jillian birbirilerine baktlar.
Olanlar grdn m ?
Evet.
Gzel.
Ama gsteri daha bitmemiti. Aslnda daha yeni balyordu.
ssn zerinden bir bulut geti. Sradan, tek bana gezinen bir
buluta benziyordu. Ama iinde ona elik eden ok parlak mavi
iki nokta vard. Sonra bu noktalar bulutun evresinde dnmeye
baladlar. Bulut eklini kaybederken, noktalar gitgide daha hzl
dnyorlard. Sonunda gkyznden yansyan klarla aydnlatlm
bulut paras, bir sarmal nebula oldu.

Mavi k noktalarndan birisi nebulann iine girerek onu daha


da parlaklatrd. imdi bulut, iinden aydnlatlm gibiydi. Artk mavi
deil, koyu amber rengine brnmt. Ik noktalarndan tekisi de,
sarmaln st noktasna yerleerek yanp snmeye balad.
Bu, olaanst bir grnmd. Iltl ve dnen bu grntnn bir
anlam vard mutlaka ama kavrayabilenler iin... Hi kukusuz bir
eyi gstermeye alyordu. Ama neyi ? Yaadmz dnyann kozmik
galaksideki yerini mi ? Evet... Belki de yleydi. Gezegenimizin uzaydaki
yeri ! nanlmaz !
Roy' la Jillian konumuyorlard. Soluklarn tutmu, bu grntleri
sindirmeye alyorlard. ne doru uzanm bir kntnn zerine
melmilerdi. Arkalarnda karanlk gkyznden baka bir ey yoktu.
Anszn arkalarndan iki yanlarna doru bulutlar hareket etmeye
balamt. Bulutlardan s imeine benzeyen bir k parlad. Ancak
lt snmeyip gkyznn ortasnda donup kald.
Derken hl bulutun bir blmnde duran k giderek daha
parlaklat. Sonra buluttan patlarcasna ayrlp son derece youn
turuncu bir nokta haline geldi. Hzla yaklarken, ardndan iki tane
daha turuncu parlak nokta onu izliyordu. Bir anda klar inanlmaz
hzlaryla onlara doru

gelirken Roy' la Jillian ancak yzlerini

kollaryla rtecek zaman bulabildiler. Cisimler yavalayarak tam


balarnn zerinden getiler.
Bunlar geceler nce Indiana tepesinde grdkleri cisimlerdi. 0 yakc
olan, rengrenk ltlar saan ve Ale-addin'in Lambas'na benzeyen bir
hayalet yz...
Bu kanatsz, motorsuz, hatta fizik varl olmayan, parlak renkli
k arabalar, nsann gvenliini, kendi varlna ve yaad dnyann
gerekliine olan inancn da alp gtrmt.
Aralar byk bir hava ve s akmna

neden oluyorlard.

Balarnn zerinden geerken, Jillian' la Roy' un tm salar her


yne doru dikilmiti. Neary statik elektrik yznden kollarndaki
ve gsndeki tylerin diken diken olduunu hissetti.
O kavurucu sca yeniden derilerinin zerinde duydular. Yine
cierlerinden

soluklar emilmi gibi oldu. Cisimler balarnn

zerinden geerken soluk alamaz olmulard. Korkun, insanst


sesler duyuluyordu. Sanki milyonlarca peri bir anda yas tutarak
alyordu. Bu sesler youn scakla karn srtlarn rpertmiti.

Jillian' la Roy, gzlerindeki ya ve tozlar biraz temizlenince,


parlak renkli k arabalarnn alaktan stadyumun zerinden
getiini, bilim adamlaryla teknisyenlerin bir korunak bulmak
iin koutuklarn grdler. Frdndlerin zerindeki kameralar
arabalar izliyor, radar antenleri hzla kendi evrelerinde dnyorlard.
Parlak cisimler kendilerine klarla ini koordinatlar verilen alann
zerinden getiler. Beton pistin yz metre kadar tesine gidip kimsenin
bulunmad bir yerde fren yapm gibi duran cisimlerin parlak ve
'hemen hemen bakmas olanaksz', renkli klar deimemiti. imdi
k arabalar pistin asfaltna inecek gibi sekiz metre kadar ykseklikte
duruyorlard. Sonra birden elli metre ykseklie frladlar. Yine
alaldlar. Sanki yerle oynayor, onu yokluyor, tadna bakyor, sonra
korkmu gibi kap ykseliyorlard.
Neary

aa inip onlar daha yakndan seyretmek istiyordu

Ama Jillian'n yerinden kmldayamayacak kadar aklnn bandan


gitmi olduunu farketti.
O arada Neary bu tarihsel an iin daha nceden planlanm
Ve binlerce kez prova edilmi bir eyin balamakta olduunu grd.
Azlarnn nnde bir mikrofon tutan balklar giymi bir grup
teknisyen synthetizer' in evresini almt. Arkalarndan ular bir
tabloya taklm olan mikrofon kablolarn srkleyerek biraraya
toplandlar. Ellerinde kk bir fenerle aydnlatlm yaz tahtalar
vard.
Ekip bakan olduu belli bir adam adeta dinsel bir saygyla,
Tamam, beyler. Balayabiliriz, dedi.
Bir kulbede oturan ses teknisyeni nndeki mikrofona,
TC stereo. Zaman ve diren... Auto hazr, diye konutu.
Baka bir teknisyen de,
Tamam. Balayn ! dedi.
Beyaz tulumlar giymi olan Lacombe'la

Laughlln synthetizer'in

ayar tablosunun yannda duruyorlard. ift klavyenin nnde de


William Shakespeare' e benzeyen gen bir adam oturmutu. Sinirli
olduu halinden belliydi. Sk sk alnnda ve ellerinde biriken terleri
mendiliyle siliyordu. Korkun sorumluluunun
Tren bakan ona yumuak bir sesle,
Balayabilirsiniz, dedi.
Shakespeare ilk notaya bast.

tm bilincindeydi.

Kulbedeki teknisyen nndeki mikrofona,


Renk tablosu, tamam, dedi.
Dev tabloda amber renkli bir k grnd. lk nota kanyonda
yanklanp hafiflerken, k da giderek snkleerek gzden kayboldu.
Tren bakan
Tam tona kn, diye emir verince Shakespeare ikinci notaya
bast.
Renk tablosu koyu pembe bir kla aydnland.
nc nota ve nc renk. Bu kez meneke mavisi.
Bir oktav dn.
Drdnc nota yanklanrken, tabloda ok gzel koyu mavi bir renk
oynat.
Beinciye kn.
Son nota duyulup kaybolurken, renk tablosunda da parlak
krmz bir k ldayp snd.
Hibir ey. Hibir ey olmad, dedi ekip bakan.
Tren bakan da
Tekrarlayn ltfen, dedi Shakespeare' e.
Yine o be nota ve renk tekrarland.
Kulbedeki teknisyen,
Re ikinciye, Mi ncye. Do bire. Do bir buuk bir.
Sol bee, diye emir verdi.
Notalar ve renkler tekrarlanp sona erdii halde cisimden
hl bir karlk gelmiyordu. Ik arabalar srrna eriilmez bir
biimde piste yaklap uzaklaarak oynayor, ltlar kararak
gz krpar gibi yanp snyorlard.
Lacombe synthetizer' e doru yaklap,
Tekrar. Bir kez daha, dedi.
Be notal ezgi geceyi seslendirip yankland, be renk tabloda
oynap dans etti yeniden.
Konu benimle, konu bana, diye yalvaryordu ekip bakan.
Lacombe emretti.
Daha canl, daha canl.
Shakespeare emri yerine getirdi. Bu kez renkler ve notalar
arenada alad.
Yksekteki kntnn zerinde Jillian Guiler bu be notal ezgiyi
kendi kendine iki kez mrldandktan sonra,

Bunu biliyorum, dedi Neary' ye.


Tanrm, bu Barry' nin arks, diye dnd. Gzleri yalarla
dolmutu ama Neary farketmedi.
Aada Lacombe,
Daha abuk, Jean Claude, diyordu.
Daha abuk. Plus vite.
imdi Shakespeare' in alnndaki terler synthetizer' in klavyesine
damlyordu. Notalar ok hzl ve yksek seste alnyor, tablodaki
renkler amberden pembeye, mora, maviye, krmzya dnyordu.
Lacombe ini alannn yz, yz elli metre kenarnda duran ve hibir
tepki gstermeyen cisimlere doru yrd. Kulbedeki teknisyen
Moog synthetizer' in sesini sonuna kadar amt, sesler kanyonun
duvar gibi ykselen kayalarnda uulduyordu.
Fransz da son derece sabrszlanmt.
Qu'est-ce qui se passe ? Ne oluyor ? diye soruyordu cisimlere.
Al-lez allez, allez. Allonsy. Haydi, cevap verin ! Haydi !
Lacombe be parman piyano alar gibi oynatarak Moog' dan
yana baryordu.
Lacombe k arabalarna ellerini sallad; mzisyene de,
Plus vite, daha hzl ! diye bard. Sonra Moog synt-hetizer'e
doru yrmeye balad.
Shakespeare tm gcyle lgn gibi alyor, renk tablosu
ultraviole ' den kzltesi ve ikisi arasndaki

tm renkleri

ldatyordu.
Ve birdenbire cisimler karlk verdiler. Ama sesle deil renkle.
Tablodaki renkleri tekrarlamaya baladlar. Her cisim tabloya doru
parlayan renkleri kendi bana karyordu. Shakespeare durdu.
Sesler kanyonda yanklanp susunca, tam bir sessizlik kt ortala.
Uzunca bir sre kanyondan aa doru esen rzgrn sesinden baka
bir ey iitilmedi.
Sonra Lacombe, Shakespeare' e iaret ederek,
Haydi, durmayn, almaya devam, dedi.
Ekip bakan da adamn gayrete getirmek iin,
Haydi olum. z unlarn dilini, diye tevik etti.
Mhendis-mzisyen ok ama ok hzl almaya balad. Renk
tablosuyla cisim imdi tam bir senkron iinde ayn renkleri
karyorlard. Herkes dikkat kesilmi, bu karlkl renk iletiimini
izlemeye alyordu. leri mutluluk ve sevin doluydu. Gerekte

mutluluktan da te bir eydi bu... Daha nce hibir insanolunun


yaamad ya da tanmlamad olaanst bir deneyimdi. nk
bu, yazl tarihte ilk iliki kuruluuydu, ilk buluma...
Ve anszn cisimler karlk vermeyi kestiler. Yalnzca uup
gitmilerdi. Hepsi de ayr yne. Biri dosdoru ykselerek klar
byk bir buluta girip grnmez oldu; teki ikisi kanyonun ucuna
doru gidip gzden kayboldu.
Mzik de durmutu. Renk tablosu karanlkt. Sessizlik. Ve rzgar.
Birden arenada kyamet koptu. Herkes lgnca alklamaya ve lklar
atmaya balamt. O arbal, soukkanl bilim adamlar ve teknisyenler
yerlerinde zplyor, birbirleriyle kucaklayor, el skyor, birbirilerinin
srtlarna vuruyorlard. imdi stadyumun klar tam yanmt. Tulum
ya da sivil elbise giymi adamlar modllerinden kyorlard. Her ey
bitmi gibiydi.
Kulbelerdeki teknisyenler de km, Lacombe' la ekip bakann
aryorlard.
ok gzel, dedi ekip bakan.
ok baarl.
Lacombe da ngilizce olarak,
Bu akam ok mutluyum, dedi Laughlin' e.
Ekip bakan herkesin elini sktktan sonra,
Tebrikler, dedi.
Hepiniz ok iyiydiniz.
Bu kutlama sahnesinin az tesindeki kaya kntsnda, Roy
gklerde uuyordu; Jilian da sevin gzyalar iindeydi.
Bu ezgiyi biliyorum, diyordu boyuna.
Biliyorum, daha nce iitmitim onu.
Aada, radar iletiim modllerinin iindeki gstergeler hedefleri
iaret etmeye balamt. Radar antenleri saa sola dnmyordu;
Neary' yle Jillian'n zerindeki daa ynelmilerdi. eytan Kulesi'nin
ardnda kalan gkyznde bir eyler oluyordu.
Arenadaki teknisyenlerden biri Franszn yanna yaklaarak,
Bay Lacombe, dedi parman yukarya doru kaldrarak.
Lacombe' la Laughlin biraz yryerek adamn gsterdii yne,
gkyzne baktlar.
Nedir o ? diye sordu Laughlin.
Ne oluyor ?
Bilmiyorum.

imdi Roy' la Jillian da dnm, aadaki adamlarn iaret


ettikleri yne bakyorlard. Sonra onlar da grdler. .
Dan zerindeki gkyznde byk kmls bulutlar toplanmt.
Bulutlarn iinde olaanst bir havai fiek gsterisi vard. Bu elektrik
frtnas imdiye dek grdklerinden ok farkl, grlt ve boyut
asndan korku vericiydi.
Ayn anda Jillian' la Roy hi konumadan gkyznden
uzaklamalar gerektiine karar vererek tehlikeli yoldan inmeye
baladlar. Jillian ok korkmutu. Iltlar saan
Barry' nin karld o korkun gn

bulutlar ona

anmsatmt birden.

Bulutlar alalarak dan tepesine ok yaklamlard. Anszn


bulutlardaki kvlcmlardan biri byyp parlaklaarak arenann
zerinden geti ve daha nceki yerinde durdu. Sonra birden tmyle
krmzya dnerek kez parlad.
Bu aka bir tr iaretti.
Bulut kmesinin en byk blm de kez krmz olarak
parlad. Sonra beyaz ve mavi olarak kez daha.
Ksa bir ara oldu; teknisyenler birbirileriyle huzursuzca baktlar.
imdi srada ne vard ?
Derken gsteri balad.
Bulutlardan darya doru bir ey patlad ve hemen elli kadar
toplu ine ba gibi k kreciklerine dnt. Bunlar yine abucak
ibkey ekiller ve gz kamatrc renkler oluturdular. Bu olaanst
gsteri aralar, seyircileri iin dk dzeyli hnerlerini gsteriyor
gibiydiler.
bir an havada durduktan sonra yere doru dt. Ama tam
yere dmelerinin byk etkisi beklenirken, birdenbire durdular. Aa
derken neden olduklar byk hava akm kanyonun zerinde kkreyip
grledi, gmbrdedi.
Cisimler kendi balarna grlt yapmyorlard imdi. Ama
yerekimini hie sayan manevralar, modllerin ilerindeki aletleri
sarsan, birok bilgisayarn ksa devre yapmasna neden olan bir
gmbrt yaratyordu. Sonra o klar ve s ! sdekiler beyinlerinin
kafataslarnn iinde sarsldn hissediyorlard. Ik arabalar ok
alaktan getikleri zaman p sepetlerindeki ktlar alev alyordu.
Oyun oynuyorlard... ki cisim karlkl birbirilerine doru ilerlediler.
Artk herkes tam arpmalar kanlmaz, diye dnrken, iki cisim

birbirinin iinde eriyerek ykseldi, sonra bir varilin yuvarlanmas


gibi alald.
Derken elektrik zgarasna benzeyen parlak krmz yeni bir cisim
ok yava olarak ssn zerinde dolamaya balad. Magnetik olarak
bolukta duran btn metalleri kendine ekiyordu. Yerden teneke
kutular, kalemler, insanlarn gznden gzlkler, teknisyenlerin
bandan kulaklklar, ceplerinden sigara tablalar, akmaklar
havalanyordu. Teknisyenlerden biri anszn eliyle azn kapatt.
Gevek bir di dolgusu uarak zgarann altna yapmt.
Birdenbire zgara biimindeki cisimden mavi bir k parlad ve
zerine yapan her ey yere derek bir yn oluturdu.
Lacombe cismin altna doru ilerledi. Tam altna gelince elini
uzatp bu garip cisme dokundu. Scak deildi ama Lacombe dokunur
dokunmaz

cisim sanki gdklanm gibi olduu yerde srad ve

sramasyla birlikte ellerinde kamaralar ve sya hassas aletleriyle


Lacombe'u izleyen teknisyenlerin drt bir yana dalmalar bir oldu.
Ve cisim gkyzne doru o denli hzl utu ki, ardnda brakt
gmbrt,

modllerin camlarnn krlmasna ve herkesin aklnn

bandan gitmesine neden oldu.


Neary korkmaktan ok bylenmi gibiydi.
Daha yakna gitmeliyim, dedi Jillian' a.
Yaklamak istediini biliyorum, diye karlk verdi Jillian.
Ama bu yaknlk benim iin yeterli.
Mutlaka aaya inmeliyim. Sen de biraz daha inmek istemez
misin ?
Hayr, Roy. Ben seni burada bekleyeceim.
Aaya inmem gerek, dedi Roy yeniden, zr diler gibi.
Biliyorum, diye karlk verdi gen kadn.
Gerekten biliyorum. Ne yapmak istediini gerekten biliyorum.
Birbirilerine ok yakndan baktlar zgn gzlerle. Ve birbirilerini
tandklarndan bu yana ilk kez ptler.
Sonra ayrldlar.
Jillian yeniden yukarya, daha korunakl ve aadakiler tarafndan
grlmesi daha zor olan o aalkl yere kt.
Neary uzun ve tehlikeli yoldan aaya inmeye balamt bile...

YRM ALTINCI BLM


Neary dan kenarndan glkle aaya inerken, gsterinin son
bulmu olduunu farketti. Sanki bir iaret verilmi gibi btn cisimler
geceye geri ekilmilerdi.
imdi uzaklarda, alak bulutlarn iinde yzlerce k noktas
kanyonun elli kilometre dolaynda parlyorlard. Ik noktalarnn en
azndan yirmi be kilometre uzakta durmalarna karn, Neary'ye
sanki bu k arabalar ssn dolaylarn korumak iin nbet
tutuyorlarm gibi geldi. imdi gkyzne ykseldike klar da
donuklamt. Roy k noktalarnn gerisindeki karaltlar zorlukla
seebiliyordu.
Ne var ki, her ey hl bir garipti.
Aadaki stadyumdaysa herkes bitkin dmt artk. aknlktan
sersemlemi, dillerini yutmu gibiydiler. Hepsi tam anlamyla bir kltr
oku geirmiti ve her biri bunu kendince yorumlamaya alyordu.
u anda kimsenin konutuu falan yoktu. Rzgr da tmyle durmutu.
Tam bir sessizlik hkm sryordu.
Neary durmakszn iniini srdrmt; imdi dan eteinden
ssn dolayna doru ilerliyordu. Birden bilmedii bir duygu durmasna
ve gkyzne bakmasna neden oldu.
Dan arkasndan, bir bulutun iinden kapkara bir ey kyordu.
ok da kocamand. Hatta o denli bykt ki, Neary boyutlarn
kavrayamad. Bu dev kara ekil dan tepesinden geip yaklarken,
ayn n tmyle rtt ve glgesi btn kanyonu kaplad. Neary
bir an iin kendinden geeceini sand.
ssn iinde tren bakan,
Aman Tanrm, diye mrldand.
Laughlin ne sylediinin farknda olmadan br kfr savurdu.
Lacombe gzleri sabitlemi olarak,
Mon Dieu ! diye fsldad.
Eer bu ekli lebilseler, genilii iki kilometreye yakn
olabilirdi, uzunluuysa tm gkyzn kaplayabilirdi, nk
henz sonu grnmemiti.
Birden o kara ey teki tarafn dnd. Bu yzn uzun, ince Bir
k eritine evriliyordu. Derken birey ald, bir k dairesi patlad.

Bir kent byklnde, diye dnd Neary. Tepesi kocaman


tanklar, borular ve her yerde yanan alma klaryla bir petrol
rafinerisini andryordu. Kanyonun zerine doru kayan bu dev
hayaletin eski ve pis bir grn vard. Sanki binlerce yl gkyznde
dolaan eski bir kent ya da usuz bucaksz eski bir gemi gibiydi. Ne
Neary, ne bilim adamlar ya da teknisyenler, ne de yeryzndeki
herhangi bir insan, byle bir ey grm, hatta hayal etmiti.
Tam ssn zerine geldiinde kemer eklinde ok byk bir
k patlamas oldu arka tarafnda ve bu k kemeri binlerce parlak
atebceine benzeyen kk paracklara blnd. Her 'atebcei'
rmorkr gibi hareket eden birer arat ve eitli renkler sayordu.
Derken binlercesi biraraya gelerek rengrenk bir ayaklk oluturdular.
ki kilometre geniliinde ve drt kilometre uzunluunda olan dev
hayalet bu ayakln zerine yerleti. Renkli nlar saan ayaklk
Onu aadaki ini yerine tarken hafife yana yatt.
Neary ikimetre yksekliindeki elik duvar aarak, grdklerinden
ta kesilmi bilim adamlaryla teknisyenlerin arasna karmt.
Ayaklk o dev kitleyi aaya indirirken, bir buuk kilometre boyunca
uzanan ni koordinatlar veren klar tuzla buz etti. O denli bykt
ki, alana konduu zaman btn ssn zerini bir dam gibi kaplyordu.
Dev kitle negatif

bir yerekimi alan yaratmt ve bir an

iinde her ey, herkes arlnn yzde krkn yitirdi. Bu da herkesi


neelendirmiti. Zplamaya, havada sallanarak dolamaya, daha atletik
olanlar havada daireler izmeye, perendeler atmaya baladlar. Bazlar
da bu inanlmaz eyin resmini ekmek iin zplayarak kouyordu. lk
kendine gelenler Lacombe' la ekip bakan oldu. Ama o da ksmen.
Tekerlekli ayaklar zerinde duran Moog synthetizer' i dev kitleye
yaklatrmaya karar verdiler. Aleti yirmi be metre kadar itmilerdi
ki, kendilerini hl baka bir dnyada sanan ekip yeleri yardma
kotular.
Tren bakan da elinden geldiince sakin grnmeye alarak
elindeki mikrofona
Bu evrede alan blmler iki kez ddk alsnlar, dedi.
Ddk sesleri kanyonda yanklanarak sessizlii bozdu.
Kulbedeki teknisyen,
Ses zmleyicisi hazr m ? diye sordu.

Tren bakan imdi iyide kendine gelmiti artk,


Eer ayn bu karanlk yznde her ey hazrsa, be notay
alabiliriz.
Shakespeare ok yava olarak be notay ald.
Hayalet kitleden hibir karlk gelmedi.
Encore, diye emir verdi Lacombe.
Be nota tekrar gecede yankland.
Dev gemi bir ses kard. Domuz homurtusuna benziyordu.
Bir anlam olmal, dedi ekip bakan sinirli sinirli.
Mhendis - mzisyen yeniden ald.
Bu kez de cevap yoktu.
Tekrar, dedi ekip bakan.
Shakespeare yeniden almaya balad.
Birden son iki nota hayalet gemi tarafndan tamamland. Grlt
inanlacak gibi deildi. nsanlarn topuklar zerinde geriye doru
eilmesine ve modllerin tm camlarnn krlmasna neden oldu.
Kulbedeki teknisyenler krlan camlardan korunmaya altlar.
Bazlarnn oras buras kesilmiti ama bunu farketmeyecek kadar
meguldler.
Ekip bakan ancak bir sre sonra,
Tamam, diyebildi.
Yeniden aln.
Moog synthesizer ald ve gemi cevap verdi. Bu kez gemiden renk
tablosununkine uyan renkli klar da kt.
Jillian Guiler btn bunlara artk yalnz bana dayanamayacan
anlamt. Korkuyordu. Bu durumda aaya inip Neary' yi bulmasnn
daha iyi olacana karar verdi. Gen kadn Roy'un getii yerleri izleyerek
aaya inmeye balad.
Tren bakan, Shakespeare' e ve kulbedeki teknisyene,
Ona alt sekizlik ver ve bekle, dedi.
Mzisyen notalar ald.
Gemi bu notalar tekrar ettikten sonra hibirinin daha nce
duymad yeni bir dizi nota ald.
Kulbedeki teknisyen,
Bize drt sekizlik verdi. dedi.
Bir be sekizlik gurubu. Bir drt yarm- sekizlik grup.
Shakespeare geminin notalarn taklit etti.

Gemi be yeni nota ve deiik k daha ekledi.


Bilgisayar modellerindeki teknisyenler Nirvana' ya ulamlard
artk. Gemi onlara kendi ses ve renk szcklerini retiyordu.
Bu karlkl dei - tokuun hz ve karmakl giderek artnca
bilgisayarlar grevi Shakespeare'den devraldlar. Mhendis - mzisyen
ellerini klavyeden ekince, Moog synthesizer bilgisayarlar tarafndan
alnmaya balad. Tpk kendi kendine alan bir piyano gibi.
Tren bakan kulbedeki teknisyene.
Bu Hanmefendiden her eyi renin, dedi.
Verdiklerini nota nota izleyin.
Gemiden ses ve k patlamalar geliyordu. Bilgisayar ve renk
tablosuna balanm olan Moog, renk tablosu ve dev gemi bir
tr kozmik k ve mzik gsterisindeymiler gbi cokunlukla
birbirilerine kilitlenmilerdi.
ok garip bir mzikti bu. Bir an melodik, sonra hemen atonal
oluyor, bazen caz sonra kovboy arklarn andryor; hemen ardndan
da o denli garip, gln ve mzik d oluyordu ki, dinleyenin kulaklarn
tkayas geliyordu.
Neary kendini kaptrm glmsemekteydi. O srada Jillian' n
kalabaln arasndan kendine yol amaya altn farketmemiti.
Teknisyenlerden bazlar alklyor, bazlar da balarn tutuyorlard.
Lacombe'un yzndeyse dalgn, sersemlemi bir ifade vard.
Dev gemi anszn iletiimi kesti. Bir iki homurtu kardktan sonra
sessiz kald. Btn klar da snmt.
s birka dakika iin derin bir sessizlie ve karanla gmld.
Sonra gemi almaya balad.
Geminin tm alt yan nce ince ve uzun bir kla evrelendi,
sonra bir frn kaps gibi aralan verdi.
Herkes arkasn dnd. Karagzlklerini takp yeniden yzlerini
evirdiler. Gne gzlkleriyle bile bu parlak a dorudan bakmak
zordu.
Alan yer geniledi.
Ar glyd k. Herkes hzla gerilemeye balad. Bir buuk
metre geniliindeki bu kr edici ktan uzaklamaya alyorlard.
Alan yer genilemeye devam ediyordu.
nce Lacombe, sonra Neary, daha sonra da tekiler yeniden
ne doru ilerlediler. Ama o beyaz k youn bir s karnca durmak
zorunda kaldlar.

Bu scak n inde birtakm hareketler olduunu grebiliyorlard.


Ik o denli parlakt ki, her yne alevler sayor gibiydi. imdi ktan
sekiz farkl ekil olumaya balamt. Beyaz kta bu ekiller tavan
sprgesini andryordu.
Sonra ekiller gemiden ve ktan uzaklap ne doru ktlar.
Lacombe onlara doru yrd.
O ve tekiler imdi bunlarn... nsan olduklarn grmlerdi.
Ben Claude Lacombe' um, dedi Fransz, dev gemiden kanlara.
Adamlar da tam bir aknlk iindeydiler. 1940' larn denizci
ceketleri giymilerdi. Hepsi ok genti. Bazlar elinde deri balklar
ve uu gzlkleri tutuyordu.
Tam bir ok iinde uyumu gibi ne doru yrmelerini
srdrdler.
En ndeki adam durdu yar selam verir gibi yaparak kendini
tantt.
Frank Taylor. Temen. Birleik Amerika Donanmas. 064199.
Tren bakan ne kp adamn elini skt.
Temenim vatana hogeldiniz. yle buyrun ltfen.
ki kii temeni gtrdler.
Neary btn bunlar anlamakta zorluk ekiyordu. lk kez zerine
yz kadar siyah beyaz fotoraf yaptrlm kl bir tabloyu farketti.
Harry Ward Craig. Yzba. Birleik Amerika Donanmas, 043431.
Yzbam, ltfen yle gelir misiniz ?
Ekip bakan,
Donanmaya hogeldiniz yeniden, dedi.
Sivil giysili biri,
Craig, Harry Ward, diye tekrarlad. Baka biri de elindeki
ktlara baktktan sonra,
Yzba, Birleik Amerika Donanmas 043431, diye ekledi.
Chicken kylarnda kaybolmu. Uu numaras 19.
lk konuan sivil giysili fotoraflarn bulunduu tabloya giderek
Craig' in resminin zerine ufak bir band yaptrd.
Matthew Mc Michael. Temen. Birleik Amerika Donanmas
0909411.
Temenim, geri dndnze sevindik.
imdi o youn ktan bakalar da kmaktayd.

Sivillerden biri iyice afallam bir halde, ekip bakanna,


Hi yalanmamlar, dedi.
Einstein haklym.
Einstein da byk bir olaslkla onlardand.
Dev gemiden inenlerin says iki yz amt imdi. Gelenlerin
evresi hemen teknisyenler, tbbi personel ve baz sivil grevlilerce
alnyor ve penceresiz modllere gtrlyorlard. Neary bu
modllerin zerinde bir kancayla halka bulunduunu grd.
Herhalde bu modller iindekilerle birlikte her ey sona erdikten
sonra byk askeri helikopterler tarafndan tanacaklard.
Neary arkasn dnnce, Jillian Guiller'in gemiye doru
kotuunu grd. Kk bir ekil ktan koarak kyordu.
Barry' ydi bu.
Jillian ocuun zerine doru atlrken, hem glyor, hem
alyordu. Barry' yi smsk kucaklad.
Evet. 'Evet.'
Barry de annesine sarld. Neary onlardan az uzakta heyecandan
titriyordu.
Jillian kk olunu kucanda kenara gtrerek alak bir masann
zerine oturttu . Barry,
Gkyzne gittim, oradan bizim evi grdm. dedi.
Ben de seni gkyzne giderken grdm, dedi Jillian da.
Arkandan kotuumu da grdn m ?
Tabii..
Roy Neary o ana dek kendisini fark etmemi olan La-combe'a
doru yrd. Fransz onu burada grmekten memnun olmua
benziyordu.
Msy Neary, dedi.
Ne istiyorsunuz ?
Gerekte neler olup bittiini renmek istiyorum yalnzca.
Lacombe ona doru cevap vermesi gerektiini dnd. nk
Neary' nin bu tarihsel olayda can alc bir etken olduundan emindi.
Neary' yi orada dev gemiyi seyrederken brakp Laughlin ve birka
Mayflower Projesi grevlilerinin topland yere gitti.
Bay Neary' nin durumunu konumamz gerek, dedi Franszca
olarak.
Laughlin bu szleri evirirken, hepsi geminin altndaki byk
akln kapanmakta olduunu farketti.

Barry de grmt.
Gidiyorlar m ? diye sordu annesine.
Evet, gidiyorlar Barry. Sen benimle kalacak msn ?
Evet.
Byynceye kadar ve her zaman m ?
Kk ocuk cevap vermedi, yalnzca neeyle gld.
Lacombe, Laughlin ve Mayflower grevlileri hararetli bir
tartmaya girimilerdi; hepsi ayn anda konuuyordu. Laughlin
susmalarn salamak iin elini kaldrd.
Bay Lacombe, bu olaan insanlarn olaanst koullar altnda
olduunu sylyor. Onlar zel kiiler deil.
Lacombe hzl hzl Franszca konutu.
Laughlin de evirdi.
Bu insanlar hayatlarn tehlikeye sokarak, ailelerini terkederek
onca yolu ap bu buluma iin geldiler buraya. Onlara bu yerin
varolduu bilgisi alanmt. Bu gd ve gven getirdi buraya onlar.
imdi Bay Neary' nin mmkn olduu kadar abuk ve gnll olarak
bu projeye katlmas ok nemlidir.
Geminin alan yeri tmyle kapanmt..
Barry alamaya balad.
Gle, gle, diye baryordu.
Hoakaln. Kk ellerini gemiye doru sallarken, Jillian da
alamaya balad.
Lacombe nerisinde baar kazanm olacak ki, gruptan ayrlarak
yeniden Neary' nin yanna yaklat. akn akn duran Amerikalnn
elini skt.
Sizi kskanyorum, Bay Neary.
O anda dev gemi ses ve k patlamasyla yeniden ald. Sanki
'dikkat, dikkat' demek ister gibi BNG-BONG diye sesler karyordu.
Bu sert sesten sdeki tm metal eyler takrdamaya balad.
Yldz gemisinin frna benzeyen iinde bir eyler kaynayordu
yine. Sarmal dnler yapan enerji patlamalar birbirileriyle birleiyor,
giderek daha belirgin ekiller oluturuyorlard.
Bir ekil belirginleip durdu. Sonra bir bakas. Derken ncs.
ne doru bir adm attlar. Gemiden tek bir ses duyuldu ama binlerce
trampetin al gibiydi bu. ekil bir adm daha att.

ok uzun, iki buuk, buuk metre boyundaydlar. Son derecede


ince. Bir insan vcudunun i organlar iin ar inceydiler. nsanlara
benzeyen yanlar, bacak gibi eylerle hareket etmeleri ve salladklar
eylerin de kollara benzemesiydi.
Jillian kendisine kar koyan Barry' yi kucaklayarak ssn arka
tarafna doru gtrd abucak. Bu kez ii oluruna brakmak,
istemiyordu. Barry' ye kavutuktan sonra her eye kar: koyabileceini
hissediyordu ama bu yaratklar ona fazla gelmiti artk.
Yaratklar bir adm daha attktan sonra durdular ve birbirlerine
dokundular. Dokunduklar anda da tepeden trnaa k samaya
balamlard. Orada duruyor, birbirilerine dokunuyor, sallanyor ve
k sayorlard. Sonra ilerinden biri o kola benzeyen uzantlarndan
birini Roy' a doru uzatt. Onu iaret ediyor gibiydi.
Neary ne yapacan bilmez gibi kola benzeyen uzantdan birka
adm geriye ekildi. Ama uzant onu izledi. imdi Roy'u iaret ettii
aka belliydi.
Lacombe da cesaret vermek istermiesine Roy'a ban sallayp
iaret etti.
Tren bakan
Bay Neary, sizden tam bir ibirlii bekleyebileceimiz sylendi
bana. dedi.
Ne tr bir kannz var ?
Hibir fikrim yok, diye cevap verdi Neary.
Tren bakan Roy' u modllerden birine gtrd. eri girdiler.
Doum tarihiniz ?
4 Aralk 1945.
Difteri, kzamk gibi hastalklara kar a oldunuz mu ? Ailenizde
karacier rahatszl olan var m ?
Jillian kucanda Barry' yle sten kmt. Aadan yeni bir ses
duyduunda daa trmanyordu. Durup geri dnerek aaya bakt.
Byk uzay aracndan ok yksek tonda akmaya benzeyen sesler
kyor, bulunduu evre enerjiden titriyordu. Frn gibi azndan
kk ekiller kmaya balad.
Bir metre boyundaydlar. Kol ve bacaklar gibi uzantlar ve
balonumsu balar vard. Ama bunlar tam olarak semek ok zordu.
nk ona aracn gz alc sar - beyaz a altnda ancak siluetleri
grlebiliyordu. Kollar ve bacaklar da insanlarnkine oranla
inanlmayacak denli esnekti.

Lacombe az sonra bunlarn sonsuzca uzayabileceklerini kefetti.


Ufak ziyaretilerden biri kolunu Lacombe'a dolamt, bu kol Franszn
tm belini saracak biimde uzayp durdu.
nceleri ziyaretilerde zel bir deneme merak gze arpyordu.
Kendi ekillerini insanlarnkiyle karlatrr gibiydiler. Ama insanlarn
onlara gsterdii tepkileri de inceliyor, deniyorlard.
Dokunu anahtard. Her yere, her eye dokunuyorlard. Ancak
dokunu her insanda deiik tepkiler uyandrdndan tulumlu
teknisyenlerden bazlar rkerek geri ekilirken, kimisi daha dosta
tepkiler gsteriyordu.
erisi kk bir kilise olarak hazrlanm byk modllerden
birinde garip bir ayin yaplmaktayd. Srtlarnda yaam destei
aralar, ellerinde balklar bulunan on iki krmz tulumlu adam,
beyaz tulum giymi baka bir adamn nnde diz kmlerdi.
Tanrya her zaman krler olsun, dedi rahip.
Tanr yolumuzu ak etsin, diye karlk verdi astronotlar da.
Tanr bize sizin yolunuzu gstersin.
Ve sizin yolunuzda bize nclk etsin.
Baka bir modlde Neary astronotlarnkinin ayns olan krmz
bir tulum giyiyordu.
Tren bakan,
Bay Neary, dedi.
Adamlarmz sizin imzanz gereken birka belge hazrladlar.
Bunlardan ilki, Mayflower Projesi'nde kendi isteinizle grev aldnz
ve bu ibirliine hibir bask grmeden gnll olduunuzu belirtiyor.
Darda dokunular artk genel olmaktan km, zel ve belirli
olmutu. Ziyaretiler insan eklemlerini, yzlerini ve srtlarn
yokluyorlard. Eer dokunduklar kii bundan holanmazsa, hemen
onu brakp holanan birine dokunuyorlard. Ama dokunduklar kii
de onlara dokunarak karlk verirse, insans ziyaretiler bir an iin
kendilerinden geer gibi oluyor, parlayp snen eitli renkli klar
karyorlard.
nsans yaratklarn 'dostlar' arasnda olduuna akllar kestikten
sonra, artk bu dokunu, okama, svazlama rndan karak bir orji
halini ald.

Kanyonun zerindeki kntdan Jillian' la Barry bu olaanst


olaylar seyrediyorlard. Jillian el antasndan kk bir fotoraf
makinesi karp resim ekmeye balad. Barry kk kahkahalar
atarak annesine aadaki arkadalarn anlatyordu.
Lacombe

imdi bu insans ziyaretilerin ilgi ve yaknlk

merkezi olmutu.nk tpk onlar gibi hareket ediyor,donulunca


o da dokunuyor, okannca o da okuyordu. Hem de glyordu.
Yanndaki David Laughlin de ayn ekilde meguld.
Kilisenin iindeyse rahip duasn srdryordu.
Tanr size meleklerinin gzcln balad. Siz, haclara
iyi yolculuklar ihsan etsin.
Ne var ki,oniki astronotun dikkatini sk sk byk pencere
ekiyordu. dardaki olaanst

olaylar

yle bir gryor,

iitiyorlard.. Yllarca bu konuda eitim grm olmalarna


karn yine de byle bir eye yeterince hazrlkl deildiler.
Neary'nin modlndeyse tren bakan hl anlatyordu.
Bu son belge sadece bir formalite. Anlarsnz ya, bu kanyon
blgesi dahilinde ve astronomimizin snrlar dnda hukuki bir
sorunla karlaabiliriz. Sizin... ey... teknik olarak sylemek gerekirse
l olduunuza dair bir dava alabilir. Bu belge, eer byle bir karar
verilirse, bunu kabul edeceinizi belirtiyor. Yalnzca bir formalite
kukusuz.
Roy ne adamn konutuklarndan bir ey anlyor, ne de
imzalamakta olduu ktlarn hangi amaca hizmet ettiklerini
biliyordu.
On iki astronotun kk kiliseden ktklarn grd. Sonra
kendisi de tren bakanyla onlara katld. Tren bakan Roy'a
bir teyp ve kaset kutular verirken ayakst eitimini srdryordu.
O arada da Neary'nin son muayenesi yaplmaktayd. Bir tbbi teknisyen
stetoskobuyla kalbini dinliyor, bir bakas giysilerindeki elektrodlar
kontrol ediyordu.
imdi rahip yeniden dua etmeye balam, sra halinde duran
astronotlar teker teker kutsuyordu. Kk ziyaretiler papazla
astronotlarn evresini alm, bu ar davranlardan sabrszlanm
gibi yanp snen kk klar ve trtlar karyorlard. Rahip kutsama
iini srdryordu ama halinden ok korkmu olduu belliydi.

Neary' nin ii bitince iki insans yaratk onun evresini alp


tekilerden ayrd. Sonra sanki 'karar vermekte zgr olduunu
anlatmak istermi gibi onu orada yalnz brakp ekildiler. Neary
evresine baknarak Jillian' la Barry' yi arad. Ama bulamamt.
Sonra Lacombe' u grd. ki adam uzunca bir sre birbirilerine
baktlar ve Fransz Roy'a cesaret vermek istercesine ban sallayp
glmsedi.
Roy dnd ve ne doru ilk admn att. Sonra gemiye giden
rampada yava yava yrmeye balad. Geminin negatif yerekimine
ve frn gibi azna yaklatka hzlanyordu. On iki astronot da onu
izlediler.
Tek sra halinde yryen astronotlar parlak klarla aydnlatlm
merdivenden dev geminin frn andran iine doru karlarken, onlara
elik ediyordu insans varlklar.
Kk yaratklardan biri gruptan ayrlarak Lacombe' un yanna
geldi ve kola benzeyen uzantsn ne doru kaldrp ilk notann karl
olan el iaretini yapt. Bundan ok etkilenmi olan Lacombe da karlk
verdi. Bylece Franszla yaratk karlkl teki drt el iaretini de
tamamladlar.
Lacombe aaya doru... onun yz'ne bakt. Bu, srekli bir
deiim iindeydi: Embriyonik, biimlenmemi bir eyden bin yl
yal bir eye dnyordu. Birden Lacombe, bu aralar yapp
binlerce k yl yolculuk etmelerini salayan tm bilgelii, sper
zeky ve deneyimi bu olaanst yaratn yal baklarnda ve...
evet, glmsemesinde buldu. Lacombe da ona glmsedi. Sonra
kk ziyareti tekilerin arkasndan hayalet gemiye bindi. Neary
hemen hemen ieri girmi saylrd. imdi kafasnda bir ark vard.
Pinokyo' dan bir ark.
Yldzlardan bir dilein varsa,
Kim olursan ol
Kalbinin dilei ulaacaktr sana.
Neary rampadan ieriye, yldz gemisinin frna benzeyen
merkezine doru bir adm daha att. evresini saran parlaklk
gzleri kr edecek kadar iddetliydi ama her eyi... her eyi
grebiliyordu.Kafasnn iindeki mzik de giderek ykseliyordu.
Tm yrein dndeyse, Gerek olur dileklerin...

Roy teki astronotlarn hal onunla birlikte olup olmadklarn


anlamak iin

durup arkasna bakt. Sonra son kez Lacombe' a,

Jillian' a ve Barry' ye el sallad. Kendisini hl grebildiklerini


umuyordu.
Rampann sonundaki Neary, astronotlar ve kk yaratklarn
ekilleri k ve enerjiye dnyordu.
Mavi bir yldrm gibi Kader gelip bulur sizi.
Yldzlardan bir dilein varsa... Gerekleir mutlaka.
Neary yeniden ne doru, bilinmezin yakc zne, doru
yrmeye balad.
Byk, parlak kap kayarak kapanyordu.
Lacombe, Laughlin ve tekiler sessizce durmu seyrediyorlard.
Ve hayalet gemi nce yava, sonra daha hzl hareket ederek ktan
ayakl zerinden kalkt. Ayaklk da biim deitirerek evresinde
ykselmeye balad. ok gemeden gkyzne uzanan parlak, rengrenk
bir merdiven olumutu. imdi kenarlarndan klar samaya balayan
dev gemi yava yava bu merdivenden ykseldi. Bulutlar tabaka tabaka
at, tki bu byk kent gkyznde en parlak yldzlarn en grkemlisi
oluncaya dek...
Jillian' la Barry birlikte seyrediyorlard. Jillian son resmini ekti,
dnya tarihindeki en nemli resimlerin en sonuncusunu.

SON

You might also like