Professional Documents
Culture Documents
ilk cildiy-
ele alarak
S lira
NECP
ALSAN
AIMIZ
20. YZYIL
VARLIK
Y A Y I N E V
Ankara Caddesi, stanbul
B Y K
A T I M A
BARI NDE
SAVA
I
Buu gcnn uygulanmas, getirdii zincirleme sonularla, yeryznn drt kesine henz sokulmadan,
elektrik ona yetiiyor; insanln geleceine , gc,
tammasmdaki kolaylklarla girmeye aday oluyordu. Bacalardan kmr tozlar dklen endstri blgeleri, maden
blgelerine bal kalyor; aalarn, iilerin soluklar
daralan kara kentlerde uygarlk, kmr uygarl adn
alyordu. Anarist prens Kropotkin, elektrik getirecek
akarsuyu, akkmr, kurtarc g diye selmlam; kmrden yoksun isvire, Kuzey italya, Skandinavya, Kanada, Japanyo'da endstrinin genilemesi umudu belirmiti. Yirminci yzyl uygarl endstriden, endstri retim gcnden, retim gc elektrikten ayr olarak ancak d grenlerin dnde varolabilecekti. Gerekler,
yirminci yzyl temsil eden lkelerde retim gcnn
ba dndrc artlarn gsteriyordu. Endstri retimi
1899 yl iin 100 ile gsterilecek olursa bu, 1914'e dek
175,7'ye ykselmiti. Avrupa'dan, Birleik Amerika'dan
baka lkelere gnderilen endstri mallar iki kat artmt. 1890'dan 1913'e Almanya'da endstri mallar ihracatndan adam bama den kazan, 53'den 125'e kmt. Yatrmlar Almanya'da 7 milyardan 44 milyara,
Fransa'da 20'den 60'a, ingiltere'de 42'den 100'e ykselirken; Birleik Amerika'da, 1899'da mal dolamna katlm 48 milyar, 1914'de 114 milyar am bulunuyordu,
iyi yaama koullar beliren evrelerde, lkelerde doum
pr3" :
A I M I Z
'
'
20.
YZYIL,
T f Ti "
8
20.
A I M I Z
Y Z Y I L
107
r
10
A I M I Z
tutulan yol, dogma deerini alsn, ite ortodoks sosyalizm diyalektik felsefeyi umursamamakla, diyalektik yntemi, diyalektik dnceden kesiyor; onu znden yoksun
bir biime sokarak sur klyordu. Felsefeyi, felsef dnceyi kmsemiti Kautsky. Oysa diyalektik mantk
z gereince ne sur ne de mekanik olabilirdi. Sosyalist dncede diyalektiin reddi; madde-dnce karlkl etkisinin inkr olarak kaba izgileriyle, ya biri tekinden bamsz klnarak yeni kantlkta; yada biri
tekine egemen olarak volontarizm, yada mekanizmde son
bulacakt ki; Bernstein, insanlarn yle yada byle davrannda, yani ahlk alannda maddenin, zorunluun yeri yoktur; orada salt insan dilei egemendir diyor;
Kautsky sosyalizmin erge olacan savunuyordu. Kendi kendine, yani mekanik olu da iki trl olabilirdi: ya
Kautsky'nin gr gibi ar, ar (reformizm); yada
kapitalizmin erge kmesiyle kendiliinden, fakat birden, kyamet koparcasna (spontaneisme, kyamet teorisi). Bu grn nemli temsilcisi de Kari Liebknecht ve
Rosa Luxepbourg'du.
Herzen, hegelcilikten sonra Feuerbach maddeciliine,
ondan sonra Marx'a eilim gstermi; ancak 1848 ayaklanmalarnn baarszl kars'nda, Bat'da bundan byle
devrim olamayaca, kapitalizmin btn toplum snflarn yozlatrd kansna varmt. Artk diye dnyordu Herzen, sosyal bir devrim, kapitalizmin bulamad
Rusya'da olabilir. 1861'den nce serf olan Rus kylsnn elinde hl birlikte kullanp yararlanabildii "mir"
denen ky varlklar vard ki; Herzen'e gre, bu eit yararlanmann kylerde genellet;ri!mssiyle kurulacak halk (poplist) bir toplum, kapitalizm Rusya'ya yerleip
geleneksel ky ekonomisini, mirleri yozlatrp ktrmeden, kyllerin kendilerini ezen soylulara kar ayaklanmalaryla kurulabilirdi. 1860 sralarnda ernievski,
endstriden ok tarm gzeten Fourier sosyalizmiyle poplizmi badatryordu ki, Aleksandr II serflii kaldr-
12
AIMIZ
devrimci sosyalistlerce benimsenmi olduundan, kapitalizmin gelimesi mi, gelimemesi mi devrim dourur
tartmas yaplyordu. Bu tartma, sosyalizmin, kapitalizm dnda m, yoksa ona kar m doaca konusunu
da kapsyordu ki, devrimci sosyalistler, dnda olacan savunuyorlard. Plehanov, kapitalist gelimenin sosyalizme basamak olduunu; Vorontsov basaman Bat karsnda geri kalm bir lkede olmayacan sylyor; ve
yabanc kapitalin geri kalm lkelerle olan ilikilerinde
o lkelerin kapitalizm dnda kalp kalamayaca sorusuyla; onlarda sosyalizmin, yabanc kapitalin ilgisizlii
nnde mi, yoksa ona kar olarak m olabilecei sorusu domu bulunuyordu.
Yirmi yanda bir niversiteli olarak bakentte snavn geirmeye gelen Vladimir li Ulyanov (Lenin adn
sonradan alyor), poplistlerle Plehanov'cularn tartmalarn izliyor; 1899'da poplistlere kar yaynlad
bir incelemede, kapitalizmin Rusya'da artk tarm alann bile etkileyecek lde gelimekte olduunu yazyordu. Fakat Lenin, yalnz devrimci sosyalistlere (poplistler) kar deil, Plehanov'a da kar olacak bir tutum ve
dnceyi belirtmekteydi. yle ki Plehanov, ortodoksluk, mekanizm ve reformizme dmt. Devrimci sosyalistlerin kapitalizmi nlemek ve sosyalizmi ky toplumunda kurmak elimelerine karlk; Plehanov, sosyalizm kapitalizmin almasdr, diye, bir sosyalist olarak
kapitalizme yardmc olmak elimesine dmt. Lenin'e gre sosyalizm bir geriye dn olmayp en ileri
retim tekniiyle endstrilemeyi ama bileceinden, poplizmin ky ekonomisini ama bilmesi yerinde olmad
gibi, Plehanov'un endstri gelimesini dilerken ky ve
kyl konusunu ihmal etmesi de yerinde deildi. Rusya
kapitalist alanda ilerlemekle birlikte halknn ounluu
kylyd. Sertlik kaldrlm, kyl topraa kavumamt; soylular sertliin kalkmasndan tedirgindiler; kapitalist gelime devlet yatrmlarn hzlandrd ve o da
20.
Y Z Y I L
13
vergileri artrdndan pahallk daha ezici olmu, kentlerde yaama glemiti; i gn on bir buuk saatin
stndeydi; soylular, Bat biimi liberalizm isteyenler,
aylkllar, kyller, iiler tedirgindi; yirminci yzyln
banda kk deiikliklerden kkl deiikliklere dek
bir eyler olmas bekleniyordu. 1902'de poplistler, devrimci sosyalist partiyi kurmulard. Lenin ile Plehanov'un
sosyal demokrat partisi de 19D3'te ikiye blnmt. Plehanov'a gre ilkel kapitalizme girmi Rusya'da, nce kapitalizm ile onun gerekli kld liberal dzen gelimeliydi ki, bundan sonra erge sosyalizm olacakt. Lenin yle
dnmyordu. Sosyal demokrat partinin, liberalleri de
kucaklayacak lde byk gvdeli olup olmamas tartlyordu ki, Lenin liberallerle deil, kyllerle, poplizme
dlmeden ibirlii edilmesini neriyor; onlara nderlik
edebilecek ne yaptn bilir derli toplu bir partinin kk de olsa, byk gvdeli fakat disiplinsiz, dank amal bir partiden ye olduunu savunuyordu. Tarmn sosyalletirilmesiyle, en yeni retim aralaryla donatlmas
birbirini btnleyerek toplumun endstrilemesine bal
olduundan, aradaki srede topran, ileyenlere verilmesi, kyly ibirliine ekecekti. Parti ounluu Lenin'e
katlmt ki, Troki, Avrupal sosyalist bir devletin yardm olmadan Rusya'da sosyalizm yaamaz diyordu 1905"
te. O yl Rusya karmt. Devrim Avrupa'ya sramal,
orada sosyalizm kurulmadan ard arkas kesilmemelidir
diyordu Troki; nk diyordu, torpak sahibi tarmn
sosyalletirilmesine kar geleceinden, topraklandrlm
kylyle ibirlii geici olacak ve byk ounluun diretmesi karsnda Rus sosyalizmi, Avrupal, yani iisi
ok, endstrisi ileri bir toplumda sosyalizm kklemeden
nce yaamayacaktr.
Liberallerin, anaristlerin, sosyalistlerin, devrimci
sosyalistlerin, nihilistlerin tutumlarndan, kaynamalarndan bakanlarnn raporlaryla bilgi edinen Nikola II,
"Kk, muzaffer bir Bava, devrimi nler" dncesinde
~~
14
II III
A I M I Z
bulunmu; ama ulusal onur devrimi unutacak yerde, gereklilii zerine dnmt. Kk lokma grlen Japonya karsnda byk yenilgilere uranlyor; sorumlu,
arlk ynetimi bulunuyordu. Port-Arthur'un teslim olmasndan yirmi gn sonra 135.000 imzal bir dilekeyle
(22 mart 1905; toprak reformu, grev hakk, ulusal bir
meclisin toplanmas isteniyor) yrye geenler yaylm
atele karlanyor; tedirginliin gelimeden ezilmesi iin
bu yry arlk ynetimi bir tuzak olarak kendisi hazrlam bulunuyordu ki, gerek sertlik, gerek yenilgilerin
birbirini kovalamas, gsterilerin, sokak arpmalarnn,
grevlerin birbirini kovalamasyla atba gidiyor; 3 mart
1905'te Nikola II, ulusun gvenini tayan kiileri greve aryor; onlarla ibirlii olunacan aklyordu. Ancak toplanacak meclisin ne trl bir seimle kurulaca,
ne gibi dzenlemelerde ibirlii olunaca belirtilmemiti. Kt giden savatan ulusal onuru krmayacak bir sonu beklenerek, bozguna dnecek ileri atlmalara giriilirken; iileri, kylleri, onlara katlan askerleri "sovyet" ad altnda toplayan kurulular, grevlerle sosyalistler, genel tedirginlie istedikleri yn vermeye alyorlard. Bundan sonra, tezelden yaplan barla, cepheden
getirilen birlikler arl glendirmi; 30 ekim 1905'in
skk gnlerinde "halkn btn snflarmca" seilecek
meclis zerine yaplan vaadler geri alnmt. Geri byle bir meclis olacakt ama, bir anayasa yapmas ona braklmyor; arlk duruma egemen olduktan sonra "temel
yasalar" ad altnda karlan buyruklarla, meclisin grevleri hie iniyordu. Ne var ki, soylular, liberaller, grev,
toprak datm, igcnn ksaltlmas dileklerinden" gocunmu; otokrasinin kendini toplamasna yardmc olmulard. "Otokrasiyi, ilkelerini hi deitirmeden, merhum pederim gibi koruyacam" demiti Nikola II tahta
geldii gnlerde, daha genken.
.. -
20.
YZYIL
n
Eski fiziin enerjiyi, durmadan akan bir su gibi dnmesine (sreklilik) karlk, Planck'n ona tanecikli
(quantum'lar) bir yap vermesi (sreksizlik), fizikileri
yeniden ikiye ayryordu ki, bu anlamazlk; gerek bilinemez diyenlerle, gerek kimine gre yle, kimine gre
byle, o, nesnel deildir diyenlerin dnlerini glendirebilecei gibi, bilim ifls etti diyenleri sevindiriyordu.
Fiziin tartt, fakat henz alamad alanda metafizik bayraklar dalgalanyordu. Ne var ki 1905 yl, fiziin en baarl yllarndan biri olacakt. Metafizik grlerin enerjiyle maddeyi birbirinden ayrp soyutlatrmalarna karlk, enerjinin de maddesel yap gibi tanecikli
bir yapya sahip oluu, yap eliinde onlar birletiriyordu. Oysa enerjinin yaps, durmadan akan su kibi srekli
ve maddenin yaps sreksizse; enerji sreksizin dnda
srekli olarak ondan bamszd. Eski fiziin bu bamszla yer vermesine karlk, kuvanta fizii buna yer
vermiyordu. Geri Planck 1900'de, akkor durumuna getirilen cisimlerin nlanmasnda grlen bir tuhafl,
n- enerjilerin niceliindeki sreksizlii, kuvanta teorisi, yani enerjinin sreksiz yapsyla aklamt ama, bir
olayn aklanmasna karlk, aklanmay da bir deneyin onaylamas gerekirdi ki, teori btnlensin. Einstein,
ilk olarak Hertz'in grd bir olay hatrlyordu. Elektrik yk boalmasnda Hertz, mor tesi nn etkisi bulunduunu grmt. Fotoelektrik diye adlanan bu
olayda m-enerji, elektrik-enerjiye dnm oluyordu.
Enerjinin klktan kla girmesi bilinir olduundan, bu
adan olayda, allmn tesinde bir yenilik yoktu. Fakat baka bir adan, yepyeni ve ok ilgin bir durum vard. Fotoelektrik olaylarnn incelenmesi gsteriyordu ki,
birtakm tek renkli klar arptklar birtakm cisimler-
16
AIMIZ
den elektron koparmada, bylece elektrik boalmasna
yol amaktadrlar. O halde diye dnlebilirdi ilk bakta, k arttka elektron salnmas hzlanr; oysa Lenard'n denemeleri vermiyordu bu sonucu. Bir sreksizlik, kesinti vard olayda. Ne denli gl olursa olsun krmz n fotoraf kdn etkilememesine karlk ne
denli az olsa mor n etkilemeyi yapmas gibi, fotoelektrik olay da n oalmasna deil, baka bir nedene balyd. Rengin nemi vard. Elektronlarn kopmas olaynda rengin cemi demek, k dalgasnn frekans (renkler, belirli bir sredeki titreimin saysnda
birbirlerinden ayrldklarna gre) fotoelektrik olaynda sorumlu demekti. Einstein u ilikiyi kuruyordu - elektronu koparan g, n bolluunda deil, frekansnda
toplanm olduuna gere, elektronu belirli bir hzla iten
n enerjisinin frekans, belirli bir snr gemeliydi ki
fotoelektrik olay dosun. Deney gsteriyordu ki, fotoelektrik olayjn douran k ne denli az da olsa, frekans yksekse, arpt cisimden elektron koparr Kopan
elektronun ald hzla llen enerjisi, onu koparan n
' enerjiyle matematik bir denklem (Einstein ilikisi) kuruyordu. Terazinin bir kefesine konan bir kilonun, en az
kendisi kadar arlkla yerinden kmldad bilinir; kefelerin denklemesiyle ikinci kefedeki arlk lld
gibi, onun hacmi da llmse, bu iki bilgiden younluun da karlabilecei dnlsn, ite, harekete geen
elektronun enerjisi, onu harekete geiren nn enerjisine denk olarak bu enerji, frekansla blnnce (nk bu
gren n enerjisinin artm, frekansnn oalmasyla
orantl), Planck'n bulduu deimez say kyordu. Bir
elektronu yerinden oynatan n enerjisi, Planck deismezyle frekansnn arpmna eitti ki, ite bu blnmez
deimez saysyla birimlemi, tanelemi olan enerjiye
verilen ad kuvantum'du. Belirli renk n frekans belli olduuna gre, onun Planck deimeziyle arplmas, o
renk n en kk enerji birimini gsteriyordu ki,
20.
Y Z Y I L
17
11
A I M I Z
20.
Y Z Y I L 107
hangi zamanda akt ? Zaman, salt deildir diyordu Einstein. Trenle ilikin zaman baka, duran adamn uzayyla
ilikin zaman baka. Trenin zaman, ndeki imee doru giderken ksald, baka bir deyimle yavalad (nk
duran adamn saati, ndeki imein akt anda sekizi
gsterirken, yolcunun saati sekize gelmemiti daha).
Zaman ile uzay ilikin (espace-temps) olduklarna
gre uzaklk (distance) da salt olamaz. Trenin iindeki
adamla dndaki adamn bunu denemeye kalktklar dnlsn. Bir cedvel nasl yaplr? Tahtas kesilip hazrlandktan sonra, yaplm cedvelle kar karya getirilerek santimlere, milimetrelere blnr. Yaplmakta
olan otuz santimlik cedvelle, ona kalphk eden cedvelin sfr yazl noktasyla otuz yazl noktas kar karya getirilir ve cedveller kmldatlmadan (noktalarn kar karya geldii anda) yeni cedvelin bana sfr ve sonuna
otuz yazlr. Usta bu ii yaparken, rak cedvelleri oynatmadan tutamazsa, sfr ile otuz yazlacak noktalar, kalp
cedvelin sfr ile otuz yazl noktalaryla ayn anda kars
karya bulunmayacandan yeni cedvelin boyu, kalp cedvele uymayacak diye usta ok kzacaktr. ki uzunluun
yada uzakln eit olmalar iin, ba ve son noktalarnn
ayn zamanda kar karya gelmeleri gerekir. te, duran cedvellerin ayn zamanda kar karya gelen noktalar baka, kmldayan cedvellerin ayn zamanda kar
karya gelen noktalar bakadr. Yolcu, vagonun penceresini lerken cedvelin sfr noktasn bir uca koyacak,
sonra br ucun, ayn anda cedvelin hangi noktasna geldiini okuyarak pencere geniliinin, diyelim 75 santim
olduunu grecektir. Oysa trenin dndaki adam cedveinin sfr ucuyla, okuduu ucu ayn anda pencereye dayadnda, 75 deil daha ksa bir boy bulacaktr. nk
tren yrmektedir. Vagonun iinden alman lnn (bu
lmede pencere duruyor) uzay-zaman baka, duran
adamn lsnn (bu lmede pencere yryor) uzay-
20
A I M I Z
*
20.
Y Z Y I L
21
13 A I M I Z
sion) bir btndrler (uzay-zaman). Eski fizik de olayn uzay ile zaman iinde getiini biliyordu ama, ikisinin balln, btnln deerlendirmemi, birbirinden ayr sahneler olarak grmt; x, y, z, t ilikisinde
t'nin drdnc ye olarak br yeyle ( boyut) birlikte kurduklar matematik btne, olay sahnesi olarak
Minkowski'nin drt boyutlu evren demesi yerindedir diyordu Einstein.
Penceresinin nnde oturan yolcu, vagon demesine
ilikin olarak koltuunun durduunu, demiryoluyla ilikin olarak da yrdn bilir. Yolcu hangi ilikinlie
imtiyaz verirse durumun-u onunla aklar; bir saat pencere oturdum demesi, imtiyaz vagon demesine; bir saatte dereler tepeler atm demesi de imtiyaz demiryoluna verdiini gsterir. Evrende bu ilikinliklerdcn birine
zel bir stnlk, bir imtiyaz verilmi midir? Esri kabul eden fizik byle bir imtiyaz tanmtr. Suya bir ta
attnz; tan suya vurduu noktann dalgalara zek
(merkez) olduunu ve onlarn zekle ilikinliinde yaylp uzaklatn gryorsunuz. Kibrit aktnz; esr varsaymna gre ona bir ta attnz ve esr iinde elektromanyetik bir dalga dourdunuz. Eer k dalgasnn
zei, esr iinde doduu yerde kalyorsa, bu duran nokta, dayanlacak salam nokta olarak, imtiyazl ilikinlie
ivi olabilir. te bu imtiyazl ilikinlie dayanlarak,
Miclelson-Marley denemesinden olumlu sonu bekleniyordu. Oysa Einstein ne esr ne de esrde duran nokta
olarak bir ivi ve o iviye dayanan imtiyazl ilikinlik var
diyordu. In esr iinde kalm bir balama noktas
yoktur; byle duran bir nokta olmad iin MichelsonMorley denemesi beklenen sonucu vermiyor; nk deneyin gzlemcisi u2ay-zaman salt, deimez, imtiyazl bir
ilikinlie balayamyor; bu deneme yalnz esrin bulunmadn deil, salt uzay, salt zaman bulunmadn da
ortaya karmtr diyordu Einstein,
20.
Y Z Y I L 107
in
Yayn 1902'den balayan felsefe szlnde Lalande,
"Bir olay topluluunu; usun kuramsal dzeninde eletirmeden, yada o olaylar doa st bir dzenin belirtileri
saymadan, yada deimez, soyut kurallara balamadan,
salt grntleriyle zaman ve uzay iinde incelemek" diye
tanmlyordu, "Phenomelogie" deyimini. Duyulara arpan
ynyle "phenomene',' bir grnt-olayd. Fakat 1900'de
Husserl (Logische Untersuchungen), dnce zerine
yapt aratrmalarla, fenomenolojiye yeni bir anlam getirmek zereydi. Tatl a'm iki dnr, Bergson ile
Husserl, yirminci yzyl dncesinin yeniden kurulmas,
nk yeniden bir dnce bunalmna girildii kansmdaydlar. Neden? Trl adan grlen bunalm, trl adan yorumlanyordu. Avrupa'da ortaan sonundan balayan ekonomik, politik, dnsel gelimeler kendilerine
dayanak olarak usu bulmulard. Baka yol yoktu, btn
kurumlar, yasalar dine oturtulmu bir dzenin deitirilmesi iin. Bir rnek olarak, dn verme ilerinde faiz
istemin doru olup olmad dnlebilir. dn verilen parann oaltlarak geri istenmesini dinler, iyi gzle grmemilerdi. Oysa kapitalist ekonomide para, douran para olduundan, dn veren, yani anaya sahip
olan, yavruyu da istiyordu, te yandan, oalan mal dolamnn, artan kredi ilemlerine dayanmas gerekti ki,
faiz yasa, Avrupa gelimesine temelden engeldi, ite
baka bir dzenin yaptlar olan yasalar, kurumlar ortaan sonundan balayan Avrupa kentleri (burg'lar) ekonomisine uymaz yasalar, kurumlar durumuna gelince,
burjuvaziye (burglarda yaayanlar) yarar yeni bir dzenin gerei duyuluyordu ki; kurumlar, yasalar dine dayal bir dzenin karsnda yenilikler, us adna isteniyor
ve kapitalist gelimeyle temellenen deiimin dnsel
24
AIMIZ
abas, kar yol olarak usa yneliyordu (rnesans). Kutsal buyruklarla us uyumadnda ne yaplabilirdi? Ayrca u soru da kolay karlanr gibi deildi; ne neye dayanyordu? Tarihsel gelimelerinde kapitalizmle rnesansn dnsel yn bal olduklarndan, burjuvazi karlarna uygun bulunmayan kurumlar, yasalar kutsal da olsalar, usa uygun deildiler, gelimeyi nleyici olarak, Avrupa tarihinin bu dneminde. Geri Descartes usun, insana doutan verilmi bir ara, evrensel, tanrsal ustan
bir para olduunu sylemekle kutsal yasalarla kiisel us
arasnda bir badatrmaya gidiyorsa da, kutsal yazlarn
rndan karlacak lde geni yorumlarna yol aacak bir tutum, Roma'da toplanan yksek rtbeli rahiplerce
ok tehlikeli bir tutum olarak grlm ve Descartes'n yazlarnn "okunmas, baslmas, hatt sznn edilmesi" yasaklanmt. Ama yeni ekonomik koullarla lkelerinin glenmesini ngren Avrupa krallklarnn yeni ekonomiyi
salayan burjuvalarla ibirlii (aydn despotizm), Descartes usuluunu, yeni ada Avrupa dncesinin bana getiriyordu. Liberalizm usu, evrensel bandan da kurtaryor, onu bireyletiriyordu. Kiiye yol gsteren, ald tatlar, karlaryd ki, bunlarn neler olduunu o, duyularnda iz brakan deneylerle reniyordu. Usun nnde deney vard (empirisme). Aydn despotizmin koruyuculuunda glendikten sonra, artk usun deil, karlarn nderliini aa vurmakla ngiliz burjuvazisi liberalizme
geerken, gelimeleri eit olmayan Avrupa lkelerinde,
deneye yol gsteren us mudur, yoksa usa yol gsteren
deney midir tartmalar yaplyordu. Liberalizm zgrlk salam myd? Kant ahlkszln zgrlk salayaca dncesinde olmad gibi, deneylerin usa ancak
zorunluk yolunu gsterdiini; zgrlnse, salt usun
deneyler st ahlk buyruklarnda bulunduu kansndayd. Temellerini Kant'm att Alman idealizmi, kaba
empirizmin kaba maddecilikle sonulanan bir karclk
ve bencillik olduunu ortaya koymakla kalmyor; deney-
29
A I M I Z
son. Us, bilimin arac, onun yardmcs. Eski metafizikiler salta, usla varamadlar; saltn, ilikisi yok ki usla
bilinsin. Bilimin ilerlemesi usu glendirir. Usun gcne
kanarak onu metafizie sokanlar sapttlar. Oysa metafiziin konusu, ilikileri bilmek deil, salt bilmektir ki,
gerek felsefe budur. Metafizik dnce, soyutlatran,
ilikileri kesen, salt salt olarak gren dncedir. Oysa
us, ilikileri gren aratr. Metafizie usu sokmak, diki
diken ineden, kuma kesmeyi beklemek gibidir ki, bir
aratan yapt iin tersini beklemekle baarya gidilmez,
ite diyordu Bergson, metafizik, salt geree gtren kendi yolunu kendisi bulmaldr.
insanda yle bir g bulunsun ki, o insan ancak ilikileriyle varolabilen gereklere deil, fakat salt geree
gtrsn! Bergson byle bir gcn insanda bulunduunu,
sylyordu. Kuku yok ki, byle bir g, ancak ilikileri
bilebilen, fakat salt grmeyen ustan stnd. Tatl ada byk yank yaratyordu Bergson. yle ki tutarl olmayan, usa uygun deildi. nV. us ancak ilikini, tutarl olan kavrayabilirdi. Bir yanda liberalizm zgrlkten sz etsin; br yanda ii dernek kuramasn, derneklerinin kararyla ii brakamasn, bu tutarl bir gidi deildi ; Avrupa bir yanda insan haklar ampiyonluu, br
yanda smrgecilik ampiyonluu etsin, bu da tutarl gidi deildi. Ama tutarll isteyen kimdi? Ustu, dncemizi tutarl olmaya zorlayan. Eer us, kendinden stn bir gcn karsnda yeteneksizse, usa uygun olmamak, hi de korkulacak l deildi. Ustan yz bulamayan emperyalizm, ondan stn bir gte "meru" olmak
umudunu beslemeyecek, ona kollarn amayacak myd?
"Emperyalizm umumiyetle mistisizm olarak ortaya kyor" diyecekti Bergson.
Hemen eklemeli ki, Bergson ne Nietzsche gibi dorudan emperyalizmin vcs olmu, ne de William James
gibi doru dnce bana yarayan dnce (bilim) ve
doru davran (adalet), karmn yoludur demi.
20.
Y Z Y I L
107
20
A I M I Z
20. Y Z Y I L
107
haberim yokmu der.) Andre Gide, bergsonizmi aklayan bir kitap zerine, ben de haberim olmadan oktan
beri Bergsoncuymuum dedikten sonra, gnlk baarsn herkesi okamaya borlu, polpohlayc (salt geree
varlmasn ne bilgisizlik, ne alklk nleyebiliyor) bir
dnceyi, gvensizlikle karladn belirtiyordu.
Gvdemiz maddeyle yayor diyordu Bergson. Bu bakmdan yaantmz maddeye dnktr. Hayvan yaantsn igdyle salyor; ldrc etkilerden igdsyle
kaarak, kendini yaatanlara igdsyle gidiyor. Insandaysa igdnn grevini us zerine almtr. Hayvan
yaamaz evresine uyamazsa. Bu bakmdan igd da,
maddesel evreye dnktr, ite igdnn iini yapan us
da maddesel evreye dnk olup, o evreye uya uya maddesel nitelikler almtr. yle ki, maddeler uzayda yer
tutarlar; ve yerler birbirinden ayr olmakla maddeler bir-'
birinden ayrlrlar; us da bu ayrlktan ayrc, blc niteliini alr ye sreyi uzayda zamana blerek onun blnmez niteliini gzden karr. Eer diyordu Bergson, igd da, maddeye dnk olarak, us olarak bilincini arttracana; iimize kendimize dnk olarak bilincini arttrsayd ;* bilincimiz bilincimize dnerek seziini glendirecekti. Grlyor ki sezi, ie dnk igdnn bilincini arttrmasdr. Elbette, maddeyi anlamaya yarar us,
da dnk bilin, ruhu anlamayacak. Ruh nedir? nce
unu bilelim ki, us deildir diyordu Bergson. Ruh bilintir; ama ie dnk bilin. Ve neyin bilinci; iimizdeki srenin bilinci; yani bilince dnk bilin, bilincin bilinci.
Grlyor ki, sre zerinde bilin edinilmekle bilin; kendi zerine bilinleniyor, ite sezi, ite salt gerek! Sre yalnz kendimizde mi var? Blc usa bavurmadan
sezile sylenebilir ki, bakalarnn bilincinde de sre ve
sresinde bilin (ruh) var. Bundan baka bir sonuca seziimiz varamaz. nk sezgi, us gibi blc olmadndan, sreyle bilinci ayramaz birbirinden, iimizdeki srenin bilin olduunu usa bavurmadan bilen sezgi'dir.
30
AIMIZ
Usun blclne karlk; sezgi, sevgi yaratcdr; nk o blmyor, balyor. Gvdelerimiz uzayda birbirinden ayrlmtr; fakat ruhlarmz sreklilikte bir. Uzayla al verii olan us; onunla sreyi zamana paralayan
gene us; fakat sreyi saltlyla sezen us deil sezgi! Sre olaylarda, baka bir deyimle, dmzda da var. Bunu
belirterek Bergson, seziin iten da nasl ktn da
gsteriyordu. Sezi, ruhu dorudan kavramakla, salt gerei iimizde bulmutur; sezi bunu, sreyi bularak yapt. Demek sre, salt gerein anahtar, t e yandan sre,
bilincin kendi bilincine var. Hi unutulmamaldr ki,
sre yalnz gerein anahtar deil, bilincin kendisidir
iimizde. te sreyi darda bulmak, darda sezie konu
bulmaktr ki, ona "Slan vital, yaansal atl" diyeceim
diyordu Bergson. Btn olaylar, kmldan douran yasansal atl; iimizde bilin, dmzda olaylarn ruhu olarak, seziin yakalad salt gerektir ki; ite onda iimiz,
dmz, sremiz, gereimiz, ruhumuz, seziimiz bir olarak kaynamtr. Grlyor ki diyordu Bergson, sezgi
yolu, saltn bilimi olan metafizie can verir; o usla deil,
sezile dirilecek. Ne var ki, us sezgiyi, bilim metafizii
geriletmi, yollarn tkamtr.
Orta alarn sonuna dek, sosyal tedirginlikler, insanlarn, evrenin birliini, kardeliini syleyen mistik
akmlarda dile gelirdi. Akyla, iiriyle doudan batya
yzlerce yllk mistisizm, gnl gznden Bergson'un sezgisine gelmekte ne Bergson'dan yavan olmu ne de sylenmedik sz brakmt. Edeb gc, kltrnn zenginliiyle Bergson, mistisizmi yirminci yzylda ne durumda
bulmutu? Ortaalarda sosyal tedirginlik, mistisizmden
g aldka, medrese ve skolastiin Aristo usuluundan
g alarak tehlikeli mistik akmlarla savat grld.
Ama rnesans ve sosyal tedirginlikler usa dnnce, karlar ters ynde olanlar mistisizme dnd. te Bergson,
bu ke kapmacay sezerek, "Emperyalizm umumiyetle
mistisizm olarak ortaya kyor" diyordu. Bergson em-
20.
Y Z Y I L
107
peryalizmi vmyor, mistisizmi insanla yararl bularak,
"Yaygn bir mistik sezginin dnyaya getirecei hayat sadelii gereklen nee ve sevin olacaktr" diyordu. Ve
yoksullarn neesi emperyalizmi neelendirdiinden, Tatl
a mistisizmle Bergsoneulua byk ilgi gsteriyordu.
Husseri, Avrupa'nn dncesiyle birlikte bir bunalma gittiini gryordu. Bar iinde sava oluyordu tatl
ada. Emperyalist kmelemeler, durmadan silhlanan
Avrupa devletlerini atan karlar, bar korumak iin
yapld sylenen sava andlamalaryla bar iinden
balayan yle bir savaa sokmutu ki, barut fsna dnen Avrupa bir kvlcmla tutuabilir; tatl a korkun
bir savata gzn aabilirdi. Bergsonizm bakmndan
Bat uygarlnn bunalm; Avrupa uygarlnn us, bilim, maddesel donatm ynnden gelimesine karglk, sezgi, metafizik, ruh donatmmca clz kalmasndan ileri geliyordu. Bunalmn zm iin kapitalizm ncc-si alara
m dnlecekti ? Emperyalizm asndan bir lokma, bir hrka felsefesi yoksulu uyuturmak bakmndan yararl sonu verebilirse de, artan retimin tketim yeri bulmas
iin yaplan abalarla, yoksulluunuzla neelenin dncesi arasnda bir uyumazlk vard. Btn vitrinleri, rekklnlaryla satn alnz diyen bir uygarln gerek' bir
inanla kanaat felsefesini benimseyecei dnlebilir
miydi? Smrgecilik en ilkel toplumlarda bile alkoll ikileri, boncuklaryla mal dolamn hzlandrarak sakin
yaay, hzl yaamaya dntryordu ki; bu gerein
karsnda mistik uyuukluun tlenmesi emperyalizm
asndan hem iki yzllk, hem de elimeydi. Bat uygarlnn elimelerini, bunalmn ne sosyalist, ne mistik; fakat nc bir yolda zmeyi dnen bir filozof
vard ki tatl ada, ite o Husserl'di.
Gerek nedir? diye soruyordu Husseri, onun kendiliinden bir anlam var mdr? Geree deneyle varldn syleyenler var; oysa deney bize tek olay gsteriyor;
tek olayda grleni nasl genelletiriyoruz ? Tan dt-
32
AIMIZ
112
AIMIZ
demek iin tarm rnleriyle ham madenlerini ne verilirse verilsin satmak zorunluuna girmilerdi; yle ki, Brezilya kauukla kahvesini satamadnda ana gelir kayna
kurumu olarak paras ve parasyla birlikte hkmeti dyordu. rnlerin fiyatn koymakta egemen olan yabanc kapital, Ltin Amerika hkmetlerinin dp kalkmasnda manivel etkisi yapmakla birlikte; toplum ayrlklarn rk ayrlnda bulan tatl a yazarlar, o lkelerde sk sk grlen asker darbelerin nedenini ltin rknn scak kanllnda buluyorlard (gerekte uysal yerliler ve Afrika'dan getirilmi kle torunlarnn karm
bir halkt milyonlarn ounluu). Arjantin hkmeti ngiliz kapitaliyle ylesine bamllamt ki, altnc dominyon diye anlyordu yzylmzn banda. Balca retim
konusu hayvanclk plan Arjantin'de, souk hava depolar, konserve fabrikalar ngiliz kapitalinindi. Demiryollar
da onlarnd. Yalnz eti deil, buday da ngiliz gemileri
tayordu.
Avrupa yeryznn bankasyd. D lkelere yatrlm kapital 100 olarak gsterilecek olursa, bunun 5'i Birleik Amerika'nnd; o henz yatrmlarn Ltin Amerika'yla in'den tesine geilmemiken, Avrupa bu lkelerden baka Osmanl lkelerine, ran'a, Afrika'ya yatrm
yapyor; Hindistan'daki yatrmlaryla birlikte ngiltere
d yatrmlarn 45'ini, Fransa 25'ini, Almanya 13'n tutarak, yalnz bu Avrupa lkesi d yatrmlarn yzde
83'n salam bulunuyordu, tatl ada. Fakat Avrupa
bir btn deildi. Yeryz ekonomisine egemen olan Avrupa yannda bir de "pasif" denen gney ve dou Avrupa
vard. Endstrilemi, tarmn da ona uydurmu (egemen Avrupa'nn iinde tarafszlnn salad gvenle,
yeryz bankasnn bankas durumunda olan svire'de
st ounlukla, ukulata endstrisi iin retiliyordu)
toplumlarn yan sra gney ve dou Avrupa iftlik ve
topraksz kyl Avrupasyd ki, ounluk, ilkel bir tarm
20.
Y Z Y I L
19
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
107
40
A I M I Z
20.
Z I L
41
Trk ulusu bilinlenmesini en sonraya atyordu, te yandan, kendi bamszln emperyalizme kaptrm bir devletin, kurucusu ulusun bilinlenmesini kendi eliyle kstekleyerek, baka uluslarn bamszlna ve kendisi baml bulunmakla ekonomik gelimelerine kar kar durumda kalmas, Tanzimat sonras Osmanllnn zelliklerindendi ki, mal ynetimi Osmanl Bankas araclyla yabanc kapitale gemi Makedonya, etecilerle savama grevinde olan gen subaylarn yurtseverliini, "padiahm
ok yaa"nn tesine aran sorunlar vard.
"Evrak- varideye nazaran" deniyordu 1908 temmuzunda gelen altm yedi telgraf iin, "'Zabtan ve efrad-
askeriyenin anlara itiraki ile baz asker depolarnn kaplarn ikest ederek birok esliha ve cephane ve taburlar sandklarndan mebali-i mevcude alz ve gasp ve kendilerine muhalefet edenleri eeddi ukubt ve itlaf ile tehdit ve nihayet toplar endahtiyle ve nutuklar iradiyle iln-
hrriyet sadedinde bir takm nmayilerde bulunduklar
ve dn gece Manastr'da baz kumandanlarn ve hatt mir Osman Paann ikamet ettikleri mevakii abluka ederek
Osman Paay ahz ve tevkif eyledikleri ve ibu harekt-
bagiynenin (hayduta davranlar) kanun-u esasinin
mer'iyyet-i ahkmiyle (anayasann yrrle konmas)
meclis-i mebusann itimaa davet ettirilmesi esasna mstenid olduu (...) anlalm ve geri kanun-u mezkr
mer'i olup meclis-i mezkrun bir mddet-i muvakkate iin
tatili ilcaat- haliyye ve mukteziyat- memleketten olmasiyle bir mddetten beri davet ve kad olunmam ise de
beynel ahali sefk-i dimnn (kan aktlmasmn) vukuunu
men etmek ve dvel-i ecnebiyyenin mdahaltma sebep,
verilmemek vacibat- umurdan bulunduundan mezkr
meclisin kad"nm zorunlu olduu bildiriliyordu.
Meclisin almasna nclk edenlerin tutumunu
"serkene, bagiyne" diye nitelendirdikten sonra sularn balayarak; altm yedi telgrafn tel ve yabanclarn karmas korkusu iinde "iln- hrriyef'in, da-
42
AIMIZ
ha batan yozlatrlarak, ulusal dilek rndan karlp "irade-i seniyye" konusu yaplmas iyi belirti olmamakla birlikte; istanbul'daki byk elisine gnderdii
bir mektupta (31.7.1908), ingiltere dileri bakan Sir
Edward Grey, "ayet Trkiye gerekten merutiyet kurar ve bunu yaatp glendirebilirse, bunun sonular,
imdiden hibirimizin tahmin edemeyecei lde olabilir.
Msr'da bunun etkisi mthi olur; ve taa Hindistan'da
dahi kendini duyurur" diyordu.
Sir Edward Grey mektubunda, ingiltere'nin ynetimindeki mslmanlara, hristiyan ynetimin "mstebit
fakat mfik" olduu ve halife ynetimininse mfik deil ancak mstebit olduu dncesinin alanarak, onlarn da buna kandna inandn belirtiyor; bunun tersi
ortaya karsa, ne yaparz? diyordu. Trklerle artk doru i grlmesini tleyen Grey, birtakm imtiyazlarn
alnmasnda yetkililere yedirilen rvetleri dnerek "eski rveti idare ile baz banker vesairenin Trkiye'de
ok krl i grm" olduklarna deiniyor; ancak, bundan byle de, "ingiliz sermayesine, almak iin iyi frsatlar verileceini umarz" diyordu.
23 temmuz gecesinden 24'n sabahna iln- hrriyet'le uyanan lkenin temel sorunlarnda ne deiiklik
oluyordu? Austos 1908'de tramvay,' demiryolu iileri
grevleri balamt. Toplant, dernek, gsteri, yayn, basn yasaklaryla yrtlm bir ynetimin, bu yasaklan
kaldrarak, fakat toplumun temel sorunlar zerindeki
dn ve tutumunu deitirmeden baarl olmasnda
"hrriyet." szcnn byl etkisi olacak myd? Eyll 190-3'de basm zgrl iinde Murat bey, hristiyanlar da asker yada subay olursa, klalar ile Harbiyeye kilise yaplacak m, yaplmayacak m diye makaleler yazarken; dernek zgrl iinde Arnavut kulplerinde arnavutanm hangi harflerle yazlaca eyll 1908'in gnlk
tartma konular arasnda bulunuyordu. Ulusal benlik
mi, Osmanllk m; ulusal bamszlk m, Avusturya-Ma-
20.
Y Z Y I L
107
112
20.
A I M I Z
Y Z Y I L
45
mt. Seimi kazanamayan Arnavut mebuslarn ynettii ayaklanma, bakanlarn deitirilmesini, meclisin feshini istiyordu. Seimler ertesi Makedonya kaynyordu.
Srbistan, Karada, Yunanistan, Bulgaristan'n topraklar arasna katmak istedii yerler vard. Avusturya ile
Rusya'nn karlar Balkanlarda atyordu. Bu ynden
balayacak bir atmann emperyalist karlarn bld
byk karlar atmasn deerek bir genel savan kmasndan korkuluyor; silh fabrikalar byk sipariler
alyor; kk Balkan devletleri de yeni mteriler arasnda bulunuyordu. Makedonya'nn bllmesi zerine kan
iki Balkan sava btn Avrupa'ya bulamadan 1913'de
bitmise de; yirminci yzyln byk atma konusu, yeryznn emperyalist blmnn 1914'de gsterecekleri
uzaklamam, yaklam bulunuyordu.
V
"Imperialism" adl kitabnda Hobson, onun ekonomi
politik adan eletirmesini yapyordu (1902). Kapitalist
gelimeye varm lkelerle, gelimemi yada az gelimi
diye anlarak bu kata varmam ve henz sosyalizmin uygulamas deil, dnsel kuruluu grlen bir ada, iki
tr lkeler arasnda emperyalizm olarak beliren ilikinin
incelenmesi, kuku yok ki, baka incelemelerde olduu gibi, deiik ynlerden yaplabilirdi. Diyalektik, metafizik
yada kaba maddeci (mekanik) alardan incelemeler, deiik sonular getirecekti. Metafizik gr, gelimilerle
gelimemiler arasndaki ilikileri, salt dnce asndan
salt kltrel alanda, geri lkeleri Avrupa'nn adam etmesi olarak grebilecei gibi; bundan, emperyalizmin insanlk yararna olduu sonucunu da karabilirdi. Metafizik
tutumun, geri lkeler dncesinde belirtisi, ya eletirmesiz Bat hayranl, yada tm tiksintiydi (Osmanl d-
46
AIMIZ
20.
YZYIL
107
sonra yaplan daha derin incelemeler nnde eksik ve yzey bulunuyordu. Emperyalizm, smrc lkenin ulusal ekonomisi iin gelitirici deil yoksullatrcysa smren kim, smrlen kimdi. Mal kapitalizm, kendi lkesini yoksullatrarak gelimemi lkelere yatrm yapyorsa, emperyalizm., smrc lke iin deil de smrlen lke iin iyiydi. nk mal kapitalizmin kr yurduna dnmyorsa, bagka nereye gidiyordu ? Pozitivizmin
diledii yzey bak ve zorunlu olarak metafizik kld
sencillik balaryla, insanla hizmet diye grnebilirdi
emperyalizm; nk yer ve su zerindeki yollar, limanlar, misyoner okullar, kurumlaryla emperyalist yatrmlar, yardm adn alabilirdi kolayca. Pozitivist adan
onun iyz aratrlmamalyd; nk iyz, bilim konusu deildi; ayrca, insan ilikilerinin sencillie dayandn sylyordu pozitivizm.
iyle dyla, yeryz ilikilerini yirminci yzyln
banda kapsam olmakla emperyalizm, yirminci yzyln
incelenmeye deer bir konusuydu. O soyutlatrlmadan
ne tarihsel ilikilerden ne de ekonomi politik ilikilerden
den koparlarak incelenebilirdi. Husseri nc yolu
ararken, btn bu ilikilerin nesnel yada znel nitelikte
olduu zerine tartmalar, iki kmeye ayrlyordu. Bergson, tarihi Droysen'in gemii ancak imdide yaatan
grne g veriyordu. Gemi olaylarn varln, "sresini" ancak "fani" ruhlarn diziliinde bulan Droysen,
tarih olaylarnn nesnel deil ancak znel varlklaryla
yaad sonucuna varm bulunuyordu. Ksacas tarih,
nesnel deil znel temeller zerindeydi (Bergsoncu olarak Toynbse, znel a tarihini, dinsel a tarihi olarak gelitirecekti). Benedetto Croce, Hegelcilikten ayrld
yllarda (1900-1909) Kant'a dnyor; iyilikle ktl insan yarglar, seer; yoksa bir ktlk diyalektik elimeyle iyilie dnmez diyordu. nsan; deneyden, nesnel
gerekten nce (a priori olarak), iyi yada kt budur der
ve tarihi bu Bergson'un atl gibi bir atlla, "yaratc
48
A I M I Z
atl" ile yapar. Tarih gerei nesnel deil, zneldir Croce'ye gre. nk davrann dileine uyduran insan, dilediini dilemekte zgrdr; bylece o bir ulusun yesi
olarak baka uluslara kt gibi grnen olaylara iyi diyebilir; nk nesnel bir l yoktur uluslarn yaratc
atllarnda. Tarih bilimden ok sanattr ki, bu sanat
uluslarn yaratc atllarn ruhlarnda kefetmektir.
Croce'ye gre tarih, yani bilim deil sanat olan gerek
tarih spiritalisttir, nk zgr dilek olarak onun konusu ruhtur. Ekonomik ilikilere gelince, onlar da zneldir Croce'ye gre; nk insan ilikileri olarak ekonomik
ilikilere de yn veren znel temel, insann gene zgr
dileidir. Marjinalist ekonomi, deitirme deerini znel
klmtr. nsanlar ekonomik ilikilerinde, deitirmeyi
hangi lyle yapyorlar? Bu deitirme iin nesnel l
var mdr? Klasik (liberal) ekonomiyle Marx'n nesnel
l zerinde durmalarna karlk marjinalist ekonomi
(Jevons, Menger, Walras), alcnn doyum olmasna dayanan znel bir temel buluyorlard deitirme deerinde.
Klasik ekonominin deer zerindeki nesnel llerini sosyalist ekonomiye, derinletirerek alan Marx'dan sonra doan neo-klasik ekonomi, sosyalizme yarayan nesnel deer llerini znel deer lleriyle deitiriyordu. Eugen
von-Bhm-Bawerk, "pozitif kapital teorisi"nde, kapitalin
i gcn smrd kansnn yanl olduunu _ belirtiyordu. Mal diyordu Bhm-Bawerk, yalnz ile deil, "zaman" ile deerlenir. Kapitalist ekonomide parann para
dourduu dorudur; fakat bu artk, emekten karlan
bir ilemden, artk-deerden gelmiyor, zamandan geliyor.
yle ki diyordu Blm-Bawerk, kapitalist ekonomide tketim nesnelerinin dorudan deil, retim aralar retildikten sonra retildii grlyor. lkel toplumda koyun
krplp yn eirilerek ipliinden giyecek yaplyorsa da,
gelimi kapitalist retimde kumatan nce kumajabrikas, hatt onun makinalarn yapacak fabrika (ar sanayi) gereklidir. Kapitalist isteseydi parasn tketim
20.
Y Z Y I L
107
112
AIMIZ
deil de, onun reddiyle sekinlerin "arslanca" dvmesini, cier zerindeki it dalamalarna indirgeyen faizmin
kaba maddeci gr iinde Sorel, Pareto'yla eit dnce dzeyinde, onun yannda deil fakat karsnda yer alyordu (devirici sendikalizm). Tarihte diyalektik olu deil, Bergsonizmin yaansal atln bulan Georges Sorel,
Croce gibi dnyor; diyalektik ilikilerin kopuu sonucu olarak, maddesel temel ile dnce iliii kesildiinden,
maddesel alandan dnsel alana geii "iddet"den "hurafe"ye gei olarak gryordu (Reflexions sur la violence,
1908). Dncenin nesnel bir temeli olmayp o keyf ve znel olduuna gre ona "mythe = hurafe" demek yakk
almaz myd? nsanln gelimesini ne Hegel, ne de
Marx'n inceledii bilin aydnlatyordu. Fakat insanlar
arasnda hurafeler ve iddet ile yaplan bir dalama vard
ki, Sorel burjuvaziyi kalknamayacak lde yozlam
bulduundan, gelecei, yeni bir toplum hurafesi iinde, devirici sendikalizmin aacana inanyordu. Hurafe adn
verdii dnceler, bilin altn, ona gre, dinle birlikte
dolduruyordu ki, devirici sendikalizmin hurafelerini de
yeni bir din olarak grdn belirtiyordu Sorel.
Klasik ekonominin kemirilmesinde bir adm daha atan
ve Menger'in krssn alan Friedrich von Wieser, Sosyal Ekonomi Teorisi adl (1913) kitabnda, gelirler dalmndaki eitsizliin, tekellerin, liberal kapitalizmin ar
bir eletirmesini yaptktan sonra, fakat rekabstsiz ekonomi hi olmaz diyerek sosyalizme yer vermiyordu. Liberal kapitalizmle sosyalizm dnda tutulacak yol, Wieser'e
gre, ekonominin deil, artk politikann konusu olup, sz
devletindi. Devlet diyordu Wieser, bireyin deil, toplumun yararna dnr. Ne var ki, rekabet kaldrlamayacandan devletin toplum yararna yapt politik karmalar, Wieser'e gre gene ancak kapitalist ekonominin snrlar iinde verimli olabilir; yle ki, toplumcu devletin toplum yararna olmamasna karlk; liberalizmden
ayrlarak politikay ekonomiye egemen klm, tepeden y-
20.
Y Z Y I L
53
54
A I M I Z
20.
Y Z Y I L
107
1917'de yaynlad "Emperyalizm, kapitalizmin en yksek aamas" adl kitabnda, emperyalist ekimenin evrensel atmalara gtrd teziyle karlyordu.
VI
"Bilim ile Varsaym" adl kitabnn sonunu "maddenin sonu"na ayran H. Poincare, son yllarn en ilgin
buluunu, madde yokluunun bulunmas olarak gryordu. Metafizik gr, diyalektiin tersine, varlklar olular dnda ele aldndan, onlarn, kendilerinden baka
varlklara dnmesini, grnn dnda brakyordu.
Bunun sonucu olarak, varlklar, olularnn ancak dondurulmu bir evresinde, salt kendisi diye grlyordu ki,
onlarn, olularndan ayrlarak ele alnmas, metafizik dncenin ba nitelii gereindendi; nk soyutlatrmak,
metafizik dncenin kanlmaz zelliiydi. "Maddenin
zel nitelii, ktlesi yani eylemsizliidir. Ktle yle bir
nesnedir ki, her uzay ve zamanda deimeden kalr" demiti Poincare. Bu byk matematiki, yzylmzn bana dek Gelimeleriyle dayanabilmi olan metafizik grl klasik fiziin son temsilcilerindendi. Bunun iin
Poincare, ktleyi, her uzay ve zamanda deinmemek kouluyla nesnel gerek sayyordu. Byle bir ktle yoksa,
nesnel gerek, madde yoktu; nk metafizik gr iin
gerein nitelii, kendi kendine eit olmak, salt olmak,
deimemekti. ite Poincare, "Bu ktlenin kendiliinden
deitii gsterilecek olursa, madde yoktur demek, kuku yok ki yerinde olacaktr" diyordu 1902'de.
"Maza" eski Yunanda, "massa" ltincede ekmek hamuru demekti. Teraziye gre hangi "massa" brnden
ar ekiyorsa, ilk bakta o hamurdan daha ok ekmek
kacakt. Yani terazi gsteriyordu ki, maddenin niceliiyle arl arasnda iliki var. Avrupa dillerinde hamurdan, pastadan kan bir deyimle, maddenin niceliini
56
AIMIZ
anlatan ktle kavram, anlalr bir biimde fizik kavramlar'. arasnda yerini alyordu. Sonra, fizik ilerlemesi gsteriyordu ki, terazi maddenin azln, okluunu, ona ka
"drahmi" deneceini, drahmiden dirheme arlk ls
olarak dnen tartlarla lmekle birlikte, arlk ile
ktle eit deildir; nk maddenin nicelii deimese
bile, yeryznn deiik yerlerinde ekim gc deiik
olduundan arl deiebilir; oysa hamurun nicelii
(massa = ktle) deimemitir. Kiiolu biliyordu ki,
dardan bir el uzanmadka torbasnda duran ekmei
kendi kendine ne azalr ne de oalr; o eylemsizdir, kendi kendine azalp oalmaz, ktlesi deimez dardan etkilenmedike ("Maddenin zel nitelii, ktlesi yani eylemsizliidir"). Kiiolu deneyleri, ampirik bilgisiyle ok
iyi biliyordu ki, fasulya filizlenir, yumurtada deiiklikler
olur fakat kilerinin cansz, eylemsiz maddelerinde byle deimeler olmaz ("Ktle yle bir nesnedir ki, her uzay
ve zamanda deimeden kalr"). imanlayp eriyen canllar ktlesinin de dardan gelen yada giden ktlelere
bal olduu bilinerek, eski Yunandan beri felsef dncenin nemli bir blm, her uzay ve zamanda deimeden kalan ktleyle eylemsizlii, maddenin zel nitelii
sayyordu. imdi yeni fizik bu ktlenin kendiliinden deitiini gsterecek olursa, metafizik dncenin maddeye zel nitelik olarak kondurduu bir durum deiti diye madde yok mu oluyordu? "Bu ktlenin kendiliinden
deitii gsterilecek olursa, madde yoktur demek, kuku yok ki yerinde olacaktr" diyordu Poincare. Neden o,
ktlenin kendi kendine deimesi sorununun zmn,
madde yoktur diyerek karlamada tez davranyordu?
Varlklar soyutlatrarak, deimez niteliklerle gerek
savan metafizik dnce; ktlenin deitiini, imdiye
dek maddenin zel nitelii olarak bildii bir durumun gerek olmadn renince, artk zel nitelii kalmayan
maddenin, nesnel gerek olmadn sylemekte tez mi
davranm olurdu? Poincare tez davranmyor; felsef d-
20.
Y Z Y I L
57
ncesinin gerekli kld sonuca varyordu. O halde gerek varsa, nesnel deil zneldi. Poincare, "Gren, duyan
anlak (esprit)'dan bamsz gerek yoktur" diyor; znel
gerek olarak, bilimde kolaylklarn seildii dncesini
savunuyordu. Aynann dnda deil stnde grlen gibi, ancak duyularn bildii gerek, Ernst Mach'a gre
nesnede (ayna dnda) deil (stnde) duyularmzdadr; ite nesnel deil zneldir gerek, bu yansmasyla.
Bsrtrand Rssell gerei, matematik-mantn doru almasnda arayacak; 1900 sralarnda ngiliz dncesinde gelien bir r, onun almalaryla genileyerek Viyana'da Mach'n pozitivist gryle birleecekti (Neopozitivizm). Pozitivizm agnostik olduuna gre, gerek,
iyzyle derinliiyle deil, ancak aynann zerindeki yzey, znel varlyla bilinebilirdi.
Diyalektik mantk karsnda eski, formel manta
Stuart Mili, yeni bir g vermeye almt. Hegel'e dek
egemenlik etmi formel mantn yerine diyalektik geerken, pozitivizm, formel manta yeni bir g vererek
pozitivist bir mantk kurabilir miydi? Pozitivizm, diyalektik mant benimseyemezdi; nk, diyalektiin konusu gereklerin oluuydu. Pozitivizm agnostik olduuna
gre, gerekleri bilmiyordu ki mantmzn konusu, gerek olabilsin. u halde mantmzn konusu gerekler
deil kendi kendisiydi. te ii gereksiz olan, bo olan
sur, formel mantk, soyut ve metafizik dncenin olduu gibi pozitivizmin mantyd. Olu iinde A = A olmadndan, diyalektik manta gre, ancak A, oluunun
dondurulmu, ilikilerinden koparlarak soyutlanm bir
evresinde kendi kendine eit olduundan, formel mantn
A = A dr kural, ancak ii bo olarak, hibir olua uygulanmamak kouluyla doruydu. Buna karlk diyalektik dnce, nesnel gerek-bilin diyalektik ilikisinde
birbirini btnleyen yle bir olu buluyordu ki, bilin,
nesnel gerekle gelitii gibi (maddenin atomik yapsndan ekirdek fizii doacak), nesnel gerekler bilinle
58
AIMIZ
geliiyordu (ekirdek fizii doada kendiliinden bulunmayan maddeler yapt). Fakat pozitivizm iin bylesine
bir uyuma sz konusu olamazd; nk pozitivizmin bilinemezcilii (agnostisizm) gereince bilin ile nesnel gerek arasnda iliki deil, almaz bir in duvar vard.
u halde pozitivist dncede diyalektik mantn yeri
yoktu ve nesnel gerekten yoksun fc-ir dnn formel
mantk olarak kendi doru dn kurallarn kendi boluunda bulmas, gerein soyut dnce ilemlerinde bulunduunun soyut olarak dorulanmasyd.
"Logikos" kavram eski Yunann sz anlatan "logos"dan karmas, mantk-nutuk ilikisinin raslant olmamas, doru szn, doru dnmeye dayanmasndan
tr olup, eski Yunan ve Ortaan mant, dil mant olarak geliti diye dnyordu Georges Boole. Skolastik retimin sregelen geleneinde mantk, szle, edebiyatla ilgili bilimler kmesinde yer alyordu da, gerekten gerekli olduu yerde bulunmuyordu. Rnesanstan beri byk gelime gsteren olumlu bilimlerin, doru dnme kurallarna, manta, sylev ekmekten daha ok
gerei yok muydu? Rnesanstan beri olumlu bilimlerin,
zellikle fiziin temeli matematikti; Ortaa fiziinin
"sakil aa iner, ltif ykselir" gibi nitelikler fizii olmasna karlk (burada dil mant i gryor); Newton fizii, nicelikler fiziiydi ki, sz deil matematik ve
dilin deil, matematiin mant gerekliydi artk. Neden
dilin ayr, matematiin ayr mant olsun da, bunlar birlemesin diye dnyordu matematiki Georges Boole.
Matematikte, toplama ilemini yaparken A + B diyoruz;
konuurken "ngiliz ve rlandal" diyoruz. Fakat "ve"
bizi yanltabilir. ngiliz ve rlandallar bir adm ileri derken, srada bulunan ngilizlerin saysyla rlandallarn says toplanr ve, "ve"nin matematik iareti burada ( + )
dr. Fakat ngiliz ve rlandallar bir adm ileri derken
komutan yalnz, rlandal ngilizlerin sradan kmasn
istemise, diyelim 30 ngilizden onda biri olarak 3 kii s-
20.
Y Z Y I L
59
radan kacandan, ilem bir toplama olmayp bir arpma (30 X 0,1) olduundan, burada artk "ve"nin iareti
( + ) deil, ( X ) olmaldr. Matematik iaretlerin kesinlii dile verilebildiinde dil mant, matematik mantn
kesinliini kazanyor muydu? Georges Boole'a gre
A + B = B + A v e A X B = B X A olduu gibi, ngilizler ve rlandallar yada rlandallar ve ngilizler demekle,
rlandall ngilizlikle arpp rlandal ngilizler yada
ngiliz rlandallar demek birdi. Bu ngiliz matematikisi
gsteriyordu ki, matematik ilemlerin kurallaryla yrr
mantk. Leibniz de, Boole'un gittii yoldan gitmek istemise de, Boole'un mant; anda ok daha ilgin bulunarak ilenmeye balamt; nk, Stuart Mill'in formel mant glendirmeye alt ada pozitivizm,
olumlu bilimlerin matematie dayandn bilerek, formel
mant matematikletirmek eilimini gsteriyor; Schroeder'in, Peirce'in, Whitehead'in, Russell'n, daha ilerde de
YVittgenstein'in, Carnap'n almalar matematik-mantkla neo-pozitivizmin birlikte gelimesini salyordu.
znelcilik bir yandan neo-pozitivizmle matematikmanta varrken, baka ynden mantn inkrna gidiyordu. Gene 1900 sralarnda Oxford hocalarndan C. S.
Schiller, "manizm insann, insan sorunlarn, kendi anlanda aramasdr" demiti. Sorunlarn zm nesn&I
gerekte deil, insann iindeydi ve manizm buydu C. S.
Schiller'e gre. Baka bir deyimle, yeni manizm, nesnel
gerei tanmak istemiyordu. Rnesans iimanizmi, devrimci niteliiyle nesnel gereklere ve usa dnk olduu
halde, yeni Anglo-Sakson manizmi tutucu bir nitelikle
irrasyonalizme dnk olacakt. yle ki, emperyalizmin
doruuna kt bir ada (La Belle epoque), matematikiden metafizikiye dek birok nl dnr birbirini tamamlayacakt znelcilikte. Gren, duyan anlaktan bamsz gerek yoktur derken Poincare, hemen ayn yllarda
C. S. Schiller, insan sorunlarnn orada zlmesini manizm yapyordu. Bergson, insann iinde ustan stn bir
60
AIMIZ
2.
Y Z Y I L
61
112
AIMIZ
dirmit. yle ki, mantn inkrna znelcilik, pragmatist, faydac yoldan geliyordu. Oysa faydaclyla Stuart
Mili, eskisinden gl bir mantk kurmak istemiti. nsan dncesini hayvan davranlaryla bir katta tutarak
fcrada mekanizme, kaba maddecilie inen belaviorizm,
ekonomik olaylarn aklanmasnda znelci dn gereince nesnel gerekleri inkr ediyordu.
(Diyalektik
ilikilerin kesilmesi sonucunda, bir alanda kuru maddecilik bulunurken; baka bir alanda nesnel gerek temelinin bulunmamas zorunluydu). Veblen gibi pragmatist
ve behaviorist Amerikan iktisatlar, ekonomik ilikilerinde de kiilerin ilerinden ve srden gelen
psikolojisinde etkilerle davrandklarn belirtiyorlard.
Mitchell,
ekonomik
olaylarn
dalgalanmasnda
iyi
dnen soukkanl bir sun deil de; paralarn
ekmek iin bir dedikoduyla banka kaplarnda toplanan kalabalklarn,
borsa paniklerinin yada iirme
reklmlar, altna hcum gibi atllarla bilinsiz sr davranlarnn etkisi bulunduu kansndayd. Yerlemi
ekonomik dengelerin bozulmas ona gre, nesnel gereklerdeki deimelerden yada ustan, usa uygun nedenlerden gelmiyor; tersine, bilinsiz davranlar, psikolojik
nedenlerle gerekte gerek olmayan nesnel deiiklikler
(olumlu olumsuz reklmlar, sylentilerle hisse senetlerinin dp ykselmesi gibi) oluyordu. Ekonomi, gerekte
varolmayan nesnel ilikilerin bilimi olmad gibi, usun
kavrayaca bir para mant da deildir; ekonomi bilimi, bir davranlar bilimidir diyordu Mitchell. Hayvann
davrannda trnn korunmas, evreye uymaktan, sr psikolojisinden baka mantk aramak yerinde deildi. Behaviorizm insanla hayvan davran arasnda ayrlk bulmuyordu. te psikolojizm adyla anlan behaviorist bir mantk teorisine gre, gerekte mantk yok, birey
yada sr psikolojisi iinde kalan davranlar bilimi vard.
rrasyonalizmin bilinsizlie, ilkel davranlara ver-
20.
Y Z Y I L
63
dii nem, bu konularn derinletirilmesinde bilimlere yeni alanlar aarken, onun anti-entellektalizminde bilim,
mantk, us ve nesnel gerek inkra uruyor; C. S. Schiller,
mantmzn ileyii, psikolojimizdir diyordu. Onun
manizmi, insan psikolojisini bilmekti ki; Amerikan pragmatizmi bununla yetinmiyor, ngiliz manizmini karlar yolunda dinamik br faydacla gtryordu. W. James'e gre nesnel gerek bulunmayp byle bir geree
inanmak, banazlk (taassup) denen psikolojik bir durumu gsteriyordu insanda. Oysa gerein nesnel deil
ancak znel olduunu bilmek banazlktan kurtarmaz
myd? te, bana yarayan dnce doru, bana yarayan davran dildir demek banazlk deil, glnn
gerei, glnn adaletiydi. Evren yumuak, edilgen
(pasif) ve zne etkileyici (etken) olarak ondan glyd. Avlarna canllar gerek olarak deil, yenilecek nesne olarak bakyorlard. Yenilen, edilgen olarak, madde
olarak gereklikten kalkyor; yiyen zne olarak, etken olarak gereklik alannda kalyordu. Av dnmek onu
yemee hazrlanmakt. En ilkelinden en karna dek
btn dncenin erei "kullanmak", dnlen zerinde bir eylemde bulunmakt (pragmatizm deyimi bu eylemden geliyordu). Tanr diyordu W. James "ie yarar,
kullanlr". nk diye belirtiyordu; karlara yararl
olmakla en etkili, en iyi ara olan din inanlar, bilin altna yerlemi olarak, en znel gereklerimizdir.
Bertrand Russell znelciliin bu sonularndan sknt duyacak; Husserl dncesini, pragmatizmle savaarak kuracakt. Fenomenolojiye gre, psikolojizm insan
davrann, sr davran dzeyinde mekanik klyor;
mant, usu reddederek, znel karlar atmasnda glye alk tutmay, uydu psikolojisini sa tre, doru yol
diye gsteriyordu; yada sr bana geerek yolum adalet, karm gerektir diye gcne dayanmak vard.
Bertrand Russell, manizmin pragmatizm yolunda insanlktan kn gryor; her trl banazln karsnda
64
AIMIZ
olarak anti-entellektalist karanlktan aydnla gemeyi dnyordu. 1910-1913 yllarnda Whitehead'le birlikte "Principia mathematica"y yazyorlard. Birka trl geometrinin varl, stelik herbirinin ayr ayr doru, uyumlu, tutarl olmas dnceyi paralam, rndan m karmt? ki bin yllk Eukleides geometrisinden baka geometriler ortaya kp, matematik dncenin de tek yoldan gilmecg anlalnca eski rahatln
yerini, geni fakat tedirgin yeni grler almayacak myd? Eukleides geometrisi olmayan geometrilerin sama
deil, tutarl, Eukleides geometrisi gibi usa uygun olmas; bir noktadan bir doruya ancak bir paralel ekilir; hayr hibir paralel ekilemez; hayr birok paralel
ekilir gibi uzlamaz balanglardan birini benimsedikten sonra, herbiri usa ayrca uygun sonulara varlmas,
usun temelsizliini, aknln m, yoksa sanldndan
ok daha yetenekli ve kapsam geni olduunu mu gstermeliydi? Daha 1855'de bir yazsnn adn "Pangeometri" koyan Lobatchevski, us iin geometri deil geometriler bulunduunu belirterek pangeometri kavramyla
da bir geometriler birlii dncesini getirmi oluyordu,
ite Hilbert, trl geometriyi birbirine balayan temelleri (Die Grundiagen der Geometrie, 1899) yzylmzn
banda inceleyerek geometriler zeri geometri denemesine giriyor; bu almann aritmetikteki karln da
Peano getiriyordu. Matematik dnce birliinin paralanmasn nleyen temeller neydi ve neredeydi? Bunlar,
A = B ise B = A dr gibi kendi kendini dorulayan mantk ilemlerinin kendisinde bulunuyordu. Russell diyordu ki; bir, bir daha iki ederse de, Sokrates ile Efltun iki
olarak hibir ey etmez (A + A = 2A olmas iin A = A
olmaldr). Einstein diyordu ki; geree uygulanan matematie salt olarak tm gvenle bakamadmz gibi, tm
gvenle baktmz matematii de geree uygulayamyoruz. Bir deildi doru ile gerek. A = B ise B = A dr
demek, bir nermeyi baka trl sylemekten (tautolo-
20.
Y Z Y I L
107
68
A I M I Z
20.
YZYIL
107
112
AIMIZ
varlk bilincimizde hibir anlam edinmez), onlar da ortaya karan bilintir. Gereklik ne nesnede, ne de yalnz bilintedir. Husserl'e gre, gnein yuvarlakl gibi her nesnenin bir "yle kavran" vardr ki, gnein
yuvarlak olduu gereinde gereklik onun "byle" kavranmdan, yuvarlaklk anlamndan baka yerde deildir.
nc yol olarak gerei nesne-bilin balantsnda bulan fenomenolojik mantk, diyalektii reddeder; nk
bir kez domu olan z, fenomenolojik gerek,, bir z olarak kesin olup, nesneden ayrlmakla kesinleir. Fenomenolojik gerek, nesne-bilin ilikilerinin kesilmeyen ve
karlkl etkileriyle olu iinde deil; matematik sezginin
kesinlii iindedir. Ne nesnel ne de znel olan fenomenolojik gerei tekilerden ayrmak iin yunanca alglyorum (idrak ediyorum) anlamna gelen "noeo"dan trettii bir deyimle "Noema" diye adlandryordu Husseri.
Gerek, on sekizinci yzyl filozoflarndan Berkeley'in
"olmak alglanmaktr" dedii gibi bir alglanma myd?
Berkeley'e gre varlklar, ancak bilincimizde varolmakla
bizim iin varolduklarndan, onlarn gereklii nesnel deil, tm zneldi. Yeni bir ad altnda gerek (noema), znel yada nesnel olmaktan baka bir kaynak bulmu muydu? Ampirizm ve psikolojizmden ayrlmak zere kt
znelcilik kapsna Husseri, otuz binden artk sayfay dolduran byk bir dnce gezisinden sonra dnyordu. Fenomenolojik geziden sonra Husseri znelcilie; benler
arasnda anlamay yanl deil, doru dourur; benle
baka ben (alter ego) arasnda ortaklk (entersbjektivite) alglanm gerekte, noemadadr; zneler zerinde
gerei tayan bu entersbjektivite, bu zneler aras ve
st znellik, geree ykselmi (transandantal) bir zne, bir bendir dnceleri; transandantal ben, entersbjektivite, alter ego, noema gibi yeni deyimler tazelenmi bir znelcilikle dnyordu.
Nesnel gereklerin birka yl sonra ykaca Avusturya-Macaristan'da bakent Viyana, 1910 uralarnda ho-
20.
Y Z Y I L
69
a gitmeyen nesnel gerekler karsnda znelciliin bakentlerinden biri durumunda bulunuyor; ilerde mantk
pozitivizm, Viyana okulu diye anlacak bir rn balangc "machisme"de, neo-pozitivizmde, lojistik olarak
geliecek formel mantn matematikle deerlendirilerek
ilenmesinde beliriyor; bilinsizlik, bilinalt ynnde psikolojinin derin bir biimde ilenii; usun, gereklere etkisi olmayan ok ilenmi, ok ince fakat soyut bir manta hapsolmasma karlk, yaantda derin bir znelcilikle bilinsizliin kiiyi ezen, yamr yumru eden karanlk ve korkun bir evrenin edebiyats Kafka; bu evreni
daha iyi seslendirebilecek daha znel bir mzii, onun
kural bilinen temellerini brakarak yaratan Schnberg,
1910 sralarnda Viyana kltr evresinde yetiiyorlard.
Klasik matematik ve fiziin son temsilcilerinden Poincare'nin maddeyi ktlesiyle birlikte yoketmeye
ynelen znelciliine karlk, Einstein'n drdnc boyut
olarak zaman uzaya, onu da maddeye, nesnellie balayan (bu, gelecek yllarn, geniletilmi ilikinlik teorisinde daha ak olarak belirecekti) yeni fizii, matematii
de nesnel temelleriyle "fizik matematik" olarak nesnelletirirken trl kuramsal eilimlere yirminci yzyl bann fizii, kendisi ne karlk veriyordu 1914'e doru?
Spiritalizmin, bilimin iflsn iln ettii 1895 ylnda X n bulunmutu. Onun zerinde aratrma yaparken Becquerel, uranyumun gzle grnmeyen fakat tahta, kara kt gibi engelleri geerek fotoraf camn etkileyen bir n, kendiliinden saldn grmt. stelik bu n havay elektrikliyordu. X n zerinde aratrma yapmas iin Becquerel'i uyarm. Poincare'nin dedii gibi, "maddenin zel nitelii ktlesi, yani eylemsizliidir" kant klasik fiziin kantlarndan olduuna gre,
uranyum gibi bir maddenin "kendiliinden" n saarak
eylemde bulunmas nasnl yorumlanacakt? Binlerce yllk metafizik kantlar fizik alt st m edecekti? Uranyumun grnmez bir n salmasnda, dardan gelen bir
70
AIMIZ
etkinin izine Taslanmyordu. lkel dnce, maddeyi edilgen, eylemsiz; eylemliyi, etkeni canl grmt. Bir ok
uup gidiyorsa ona hareketi insan vermitir; bunun iin
de insann kolunda yay gerecek bir g bulunmalyd;
kolay deil gt yay germek. Oku durduran da kalkan,
zrh, tolga gibi gl bir engeldi; yada yerekimi gibi
gene bir g. Madde kendi kendine ne yrr, ne de dururdu, eylemsizlik yasas (atalet kanunu) na gre. Bu
fizik yasa, gcn, hareketin madde dnda bulunduu metazifik kant onaylyordu. Madde eylemsiz, hareketsiz;
ve hareket maddeden bamsz myd ? Engels'e gre, metafizik yapmak isteyen bay Dhring, maddenin durup
dururken eyleme geiini bir trl anlamak istemiyor;
araya esrarl bir gcn girdii kantn canlandrmak zere madde-hareket ilikisini metafizik dncede kendi
bozup, yani sorunu kendi yaratp zmn de kendi bulamayarak, srl gler-, yada glerin srllma doru
yelken ayordu. Etken olan harekete g; edilgen olan
harekete de gcn belirii diyoruz diye belirtiyordu Engels; "Buna gre gcn, kendi beliriine eit olduu da
gn gibi ak; nk her ikisinde ayn hareket" diyordu.
Ama metafizik dnce, oku uuran kolun gcn maddeden bamsz grd iin, onun belirii olan okun umasn, bu edilgen hareketi de maddeye, madde dndan
gelmi olarak gryordu. Ve yaralayan ok, ayn hareket
iinde edilgenlikten etkenlie gemiyor muydu? Maddeden maddeye geer olarak grnmyordu hareket metafizik adan. Enerjetizm enerjiyi maddeden soyutlam
gryordu. u halde hareket maddeye dndan, maddesiz
bir evrenden geliyordu. Fakat Marie Curie, Pierre Curie
gsteriyorlard ki, kendiliinden n samada etken
(aktif) olan maddeler var (radyoaktivite). imdi, klasik
fiziin bilmedii radyoaktivite karsnda durum ne olmalyd ? Klasik fizik mi, yoksa eylemsizlik niteliini yitiren madde mu yokolacakt?
Maddesiz hareket olmad gibi, hareketsiz madde de
20.
Y Z Y I L
107
olmadn (Anti-Dhring, 1878) syleyen Engels, "Hareket, maddenin varlk biimidir" demiti. Yirmi yl sonra fiziin nemle inceledii yeni bir konu olarak radyoaktivite neler getirecek, enerjetizm-atomizm atmasnda yeri ne olacakt?
,
Uranyumdan kan n, miknats alanndan geerken
e blnyordu. Elektromanyetik alanda saa, sola sapan, biri de hi sapmayarak ortadan giden n zerinde almalar younlamt 1900 sralarnda. ( + ),
( _ ) yne sapan iki n, (), ( + ) elektrikle ykl olduklarn gsteriyorlard. Beta ad taklarak Pierre ve Marie Curie'nin nitelik ve niceliklerini inceledikleri () elektrikle ykl n zerindeki lmeler, onun yapsnn elektronlar olduunu gsteriyordu. Elektron zerindeki
bilginin emekleyerek gelimesi de son birka yln iindeydi. Helmholtz'un "elektrik atomu" dedii, elektriin do
daha ok blnemeyecek bir en kk paras olduu, geen yzyln aratrmalarnda beliriyordu ki, 1891'de
Stoney, elektron adn, elektrik birimine onun parac
asndan vermiti. Brunetiere bilimin, 1895'de Os'.wald,
bilimsel maddeciliin kesin yenilgisini aklayarak enerjetiznain zaferini iln ederken Perrin, elektronun maddesel
parack olduunu ve 1896'da Zeeman onun ktlesini lerek, bir hidrojen atomundan aa yukar iki bin kez
hafif olduunu gsteriyordu. Ktlesi bulunduu anlalan elektronun madde iindeki yeri neydi ? Bu sorunun nedeni uydu ki, demir, altn, sodyum, uranyum gibi bir
cisim deildi elektron; cisim deildi ama ktlesi vard.
Her cismin iinde bulunmakla atomun iindeydi; J.-J.
Thomson'm dnd atom, ekirdekleri karnnda bir
elmaya benziyordu; Thomson'u dnd atomda elektronlar onun iinde, ortasnda bulunuyordu.
Glklerle karlalyordu. Geri uranvumdan daha
radyoaktif radyumun bulunuu; radyoaktivite nlarnn
fotoraf etkilemesi, bu konudaki incelemelerde ie yaryordu ama, yeni olan bir aratrma alannda yeni ara-
72
AIMIZ
lar gerekliydi. J.-J. Thomson, T. R. YVison, J. S. Townsend elektriklenmi tozlarn su buusunda sis yaparcasna; ( + ), () elektrik dengesi bir elektron alarak ()
ye, yada bir elektron yitirerek ( + ) ya doru bozulmu
elektrik ykl paracklarn, birden geniletilerek souyan buu iinde damlacklar dourmasndan yararlanarak, diyelim elektronlarn getikleri yolda braktklar
sisli izin fotorafn ekerek, trl etkilerle nasl davrandklarn, ne yollardan getiklerini daha iyi inceleyebilecek bir ara zerinde* (1911'de baarl bir biimde kullanlmaya balanacak araca, zellikle Wilson'un emeinden
tr onun ad verilecekti) alyorlard.
Glklerle karlalyordu. Gerekler, ne kaba
maddeciliin elle tutulurda daraltt kolaylklarda, ne
de, insann iindeki salt gerek gibi kendi kendini onaylayan soyut dnce kolaylklarndayd. Elektronun ktlesi vard ama, bunun salt olmayarak hzna gre deitiini J.-J. Thomson deneyle gstermi; Larmor, maddesel yapnn bir parasn belki de btnn, elektronlarn
elektromanyetik ktlesinin kurduunu sylemiti. Diyalektik dnda ve son ayrmda maddeci yada spiritalist
olarak kabaca ikiye ayrlabilecek metafizik, soyutlatrc dnce, hep salt bulmaya alm; kendinden baka
hibir varlkla iliii olmayan, ancak kendi kendisi olan
ilikinsiz, olumasz bir varl, gerein temeli olarak
aramt. Ktle konusu byle bir dnle ele alndnda, o salt olmad iin maddenin dayanlacak bir temel
olmad, nesnel gerein bulunmayarak, salt gerein iimizde bulunduu sonularn metafizik, klasik fizie dayanarak (Larmor incelemesinin sonucuna 1895'de varmt) syleyebilirdi. Ne var ki, kovuk nlar ve MichelsonMorley denemelerinde kmaza giren klasik fiziin temellerinde metafizik bulunduunu, Einstein yzylmzn banda ortaya karyordu. Ktle, eylemsizlik gibi niteliklerinin salt olmayp, hatt hareket ve enerji onun dnda bulunmayarak, bunlarla ilikinlii yznden ilikinsiz
20.
Y Z Y I L
107
32
A I M I Z
B U N A L I M
I
"Sanyor musunuz ki bir monark, bir ordu ba tersaneler, mzeler zerinde anl bayraklarn dalgalandran yzlerce yllk tarihle kutsallam alaylarn terhis eder de,
kentlerini demokratlara, anaristlere brakr?" diye
yazmt Alman imparatoru Guillaume II, Nikola Il'ye.
Anatole France, mal kapitalizmin yurt, ulus sevgisi tamayp top, zrhl siparii almak zere ulusal savunmada byk titizlik gstererek silhlanma yetersizliinden
daima szlandn yazyordu. Jaures, Yeni Ordu yaynnda orduyu mal kapitalizmin adamlar olan balarndan kurtarp halklatrmaya (democratisation) urarken; Bergsonizmi iire getiren ve entellektalizmi saf hristiyanl temsil eden saf halkn sekin ulusu Franszlar iin ykc bulan Peguy, onun "Alman ajan, panjermanist" olduunu sylyordu.
Jaures, ateli demelerle uyarlm kiilerin grevler,
direnmelerle sava nleyebilecei kantnda bulunuyor;
Jules Guesde, emperyalizmle savalmadan, onun sonucu
savala savamann bouna olduunu ileri sryordu.
1899'a dek Fransa'da, sosyalist adyla bir parti gelimemi; kmelemeler olmutu. B!anqui'nin tutumunu benimseyenler, devrimci sosyalist partiyi kurmu; Marx bildikleri Jules Guesde'e kar kmlard. nc bir tutum, sosyalizm, olanakly (mmkn) gn geldike
yapmaktr diyerek (possibilisme), sosyalist emekiler federasyonunu kurmu; onlardan ayrlan Allemane, devrimci
sendikalizme ynelmiti. Sosyalist ad taklan trl eilimin 190D'flte bir partide birlemesi, grlerin birle-
112
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
38
yarak nlemek urunda lnceye dek kullanmaktan ylmayan Jaures, 31 temmuz 1914'de ldrlyor; ve 1 austos 1914'de seferberlik iln eden Fransa iki gn sonra
savaa balam bulunuyordu. Jaures'in tutumuna karlk, Bebel gibi Alman sosyalist bakanlar savaa seve
seve katlacaklarn bildirerek; btn Almanlarn "tek bir
gvde gibi", savan buyruunda olduklarn aklyor;
Kautsky bu tutumu onaylyordu. Sava omuzlarna alacak iilerin bar tutarls oiarak direnmeler, grevlerle
engeller karp karamayacaklar birka yldr tartlyordu ki; bu engeli sava, 1914 yaznda kolayca am;
Avrupa byk devletleri birbirlerini karlkl sulandrarak savaa zincirleme girmilerdi.
"Sadrazam, dn Enver'in bana bildirdii dilei, Marki Pallavicini'ye (Avusturya elisi) tekrar ederek, Trkiye'nin l ttifak'a girmesinin kolaylatrlmasn rica etmi" diye balayan, Alman elisinin 364 No. lu telgrafnn altna Alman imparatoru, "Trkiye dorudan
doruya kendini arz ve takdim ediyor" diye yazmt. Ancak Alman yneticilerinin arasnda bu lkenin savata
kendilerine yk olup olmayaca tartldktan ve ok
gizli bir andlama (andlamay yapan bir ka kii, birlikte hkmet ettikleri arkadalarna danmyor) yapldktan sonra, olup bitenden yasama rgtyle birlikte
habersiz lke kendini savata buluyordu. Bir byk devlete bylesine gizli balarla balanmann sonucu olarak
hi deilse, kapitlsyonlarn kadrlmas yoluna gidildiinde, bir kez verilmi imtiyazlarn tek yanl olarak kaldrlmasn protesto edenler arasnda Almanya da bulunduu gibi, gizli anlamann tezelden yrrle geirilmesi konusunda Osmanl Devletini savaa gecikmeden sokacak oyunlara giriliyordu.
Birleik Amerika cumhurbakan Wilson, nemli bir
Meksika limanna asker karttryordu (1914). "Amerikan i adamlar hkmeti mdahelede bulunmaya zorlamlard. -Franois Weymuller, Meksika Tarihi". Juarez,
79
AIMIZ
yabanclarn Meksika'ya el koymalarn bir kurtulu savayla nlemi ve alfabe bilmeyen youn bilisizlii de yenmek zere lik retim kurmaya alm; ancak spanyol smrgesi olduu gnlerden beri topraksz bulunan
kyly bu durumundan karmada baarl olmamt.
lmnden sonra yerine gelen Porfiri Diaz, "cientificos"lar evresine toplamt. Bunlar Auguste Comte'u benimsemi pozitivist politikaclard ki, tarm ve endstri ilikilerini deitirmeden Meksika'nn bir Birleik Amerika,
bir ngiltere, bir Almanya gibi olmasn istiyorlard.
Auguste Comte'un demokrasiye kar sosyokrasiyi
dnmesi gibi "cientificos"lar, Diaz'm diktatrlne razydlar. Ancak pozitivizm, grnenin altn bilmemek ilkesinden yola ktndan ve Bat Avrupayla Birleik
Amerika'da grnr uygarlk, yollar, gzel kentler, para
ilemlerini kolaylatran bankalar, rahatlk ve konfor olduundan siyantifikoslar, btn bunlar, temelde deiiklie gitmeden yzeyde aryorlard. Neden Meksika bunlardan yoksun olsundu ? Btn bunlar gericilie ve okuma yazma bilmez ounlua kabul ettirmek iin kiliseyle
savaarak laik retimi yerletirmek kalknmann biricik yolu gibi grnrken kentler gzelleiyor, demiryollar deniyor, bankalar alyordu. Btn bunlar oluyordu; oluyordu ama yabanc parasyla. 1910'da gl adam
Diaz'm seksen birinci ya gn bayramlarla kutlanrken
Meksika'nn yeralt ve st varlklar yabanc kapitalin eline gemi ve halkn yoksulluuyla bilisizlii oalm bulunuyordu ki, dalarda ekiya geziyor, Pancho
Villa ayaklanacak olanlardan bir ordu kuruyor; Zapata,
kylerin topraklarn geri alacan sylyor, kyleri ele
geirmi iftlikleri yakyordu. te Amerikallarn yatrmlarm tehlikeye sokan karklklarn nne geilmesi
iin 1914'de i adamlar, bakan Wilson'u silhl mdahalede bulunmaya raz etmilerdi.
Meksika ayaklanmasnn younlat 1911 yl, cumhuriyetle sonulanacak bir ayaklanmann in'de de pat-
20.
Y Z Y I L
107
80
AIMIZ
20.
YZYIL
107
w
83
AIMIZ
da; liberallerle i birlii edilerek ulusla ibirlii ediliyormu gibi ulusu sava abalarna daha byk istekle balamak iin "acsz" bir rejim deiiklii, yani ufak bir deiiklik yaplarak sorumluluk, zirvenin sorumluluu hafifletilemez mi? Ve Nikola II, eliye yle diyordu: "eyin eli, halkmn gvenini kazanmam istiyorlar; oysa
halkm, benim gvenimi kazanmaldr nce".
Ar duruma kar alnan tedbir, polise mitralyz
datmak olurken, Krimov gibi generaller, cephe komutanlariyle anlaarak ynetimi bu arn elinden almay dnyor, fakat ondan sonra ne yaplacan kestirememekle birlikte, halkn ayaklanmasn nlemek iin ynetim bandaki kiilerin deitirilmesi gereine varyor;
Guckov gibi liberaller muhafz ktasyla uyuarak arn
tutuklanmas zerine planlar hazrlyor; el altndan yaplanlar duyan i ileri bakan Protopopov, muhaliflere
gzda vermek zere bir ka ii bakan ve sosyalisti tutuklatyordu. Bakentte sfrn altnda yirmi derecede
binlerle kii frnlarn nnde kuyrukta beklerken lord
Buchanan hkmetine ate bacay saryor diye bildiriyor;
Protopopov, ekmek sknts ekenlerin grev yada toplantlarn mitralyzle dattktan sonra doacak ve hkmete daha sk tedbirler aldracak bir ortamdan sevineceini yaknlarna aklyor; merak etmemesi iin mstearna Rusya'da devrim olacaksa, elli yldan nce olamaz" diyordu.
Belediye nnde toplanlarak ekmek diye bartldktan birka gn sonra topluluklara evrilen mitraiyzlere kar pencerelerden, kaplardan da ate etmeyin diye
sesleniliyor; 11 martta halka ate etmeyen 1500 erin
kuruna dizilecei renilirken 12 martta halkla birleen
asker hkmetin ekilmesine yol ayor; ve bakentte
dzeni yerine getirmekle grevli general Kabalov, "Petrograd'da asayi dzelmedi" diye bildiriyordu Nikola II'ye.
12 mart leden sonra arlk hkmeti ekilirken,
20.
Y Z Y I L
107
meclisin bir odasnda toplananlar, 1905 de grld gibi ayaklanmalarda birleen ii-asker topluluklarnn seecei temsilcilerden kurulu bir danma meclisini (sovyet), bundan byle devrim glerinin ynetilmesi bakmndan gerekli buluyor; Geici Yrtme Komitesi ad
altnda blklere, fabrikalara anda bulunarak, akam
yedide yaplacak sovyet toplants iin her blk
ve fabrikadan bir ve bin iiden kalabalk fabrikalardan
her bin ii iin birer temsilci gnderilmesini istiyorlard.
lkeyi hangi glerin ynetecei konusu, hkmet ekilir ekilmez, uygulama alannda ortaya kyordu. Meclis (Duma) az nce ar buyrultusuyla datlm olduundan, artk toplanmas bir oklarnca temel yasalara uygun
bulunmuyor ve Duma bakan, cephe kararghnda bulunan Nikola Il'ye durumu telgrafla arzederek yeni bir hkmet rica ediyor, "gecikmek lmdr" diyordu. Bunula
birlikte, hkmetsiz kalan bakentte ynetimi geici olarak ele almak zere ve datma buyruuna sayg edilip
toplant salonuna girilmeden ayrca, Duma'ca bir geici komite kuruluyordu. Sovyet ve Duma komitelerinin kurulduu saatlerde ar, bakente dnmek istiyor, fakat trenini
asker birlikler bakentin yz elli kilometre ilerisinde durduruyordu. Aa yukar iki yz elli yesinin ounluu
devrimci sosyalist ve menevik (1903 de sosyal demokratlar ikiye ayrldnda, Lenin'in grn tutmayanlar aznlkta kaldndan, aznlk anlamna onlara menevik denilmise de saylar sonradan artmt) olan Petrograd
sovyeti, mparatorluk Bankas'na, karakollara, kentin yiyecek ilerine el koyduktan sonra btn asker birliklere,
politikayla ilgili her konuda yalnz asker ve ii sovyet
temsilcilerinin buyruunda olduklarn, hi gecikmeden
her birliin bir komite semesini, Duma'nn sovyet buyruklar.yla uyumayan hi bir dileinin dinlenmemesini,
ve birliklerdeki komuta katlarnn yalnz askerlik bakmndan st olup, politika bakmndan birlik komitelerinin yetkili olduu ve birlik silhlarnn onlarn denetimin-
PI li
^
20.
84
AIMIZ
de bulunacan bildiriyordu. Moskova, Harkov gibi byk kentler devrime katldklarn bildirirlerken. Duma'dan iki temsilci ve arn dant cephe komutanlar, istifa edip yerine olunu ya da kardeini brakmasn rica
ediyorlar ve evresinin hain ve alaklarla dolmu olduunu gncesine yazan ar, 15 mart gecesi istifa ederek sabahleyin defterine iyi uyuduunu yazyordu. arn hain
olarak niteledii evresindeki komutanlar, birliklerini onun yararna kullanamayacaklarn anlamlard. imdi
kim egemendi? Hkmet edecek g nereden gelecekti?
ki gndr iki komite arasnda grmeler oluyor;
szcler, Sovyet komitesiyle Duma komitesi arasnda
mekik dokuyordu. 15 martta geici bir hkmet kurulmasnn zorunluu zerinde anlamaya varlyordu ki;
bunu Duma kuracak ve Sovyet'in diledii politik zgrlklere dokunulmamak kabul edilecekti; ancak Duma'nn
monarist mebuslaryla cumhuriyeti menevikler anlaamadndan devlet biimi konusu, ilerde toplanacak kurucu bir meclise braklyordu. Nikola II'nin kardei onun yerine gemeyi gze almamt. Fransz, ngiliz gazetelerine gre, arn ekilmesi ok yerinde olmutu;
nk diye belirtiliyordu, imdi ulusun gvenini kazanm bir hkmet savaa ulusun desteiyle, yani daha byk bir gle devam edecektir. 1905'i izleyen ilk Duma'nn yelerinden prens Lvov'un bakanlnda kurulan
hkmet, ounlukla liberallerden olup, ksa srede Devrimci Sosyalist partiye girecek Kerenski, adalet bakan ve
babakan yardmcs oluyordu. Dileri bakan Milyukov, Fransz ve ngiliz elilerine, gizli andlamalarla birlikte, btn d ilikilerin olduu gibi kalarak savaa
btn hzyla devam olunacan; oysa Petrograd Sovyeti, btn lkeler halklarnn sava brakarak barmalarn bildirmiti. Bu ne demekti ? Almanya Rusya'dan toprak istemezse, Rusya borlusu olduu Fransa ile ngiltere'den ayr bar m yapacakt? Almanya'nn dou
cephesindeki yknn hafiflemek ve savan bir dnemece
Y Z Y I L
|
85
girmek zere bulunduu nisan banda Birleik Amerika savaa giriyor ve geici hkmetten mttefikler aklama bekliyordu. Milyukov, Sovyet bildirisinin hkmeti balamadn, bunca kan dkldkten sonra ulusal amalara varlmadan ve stanbul alnmadan bar yaplmayacan aklyordu. Lenin'in svire'den gnderdii
makalelere gre, Fransz-lngiliz kapitali Rusya'y yedeine alm, gizli, ak "yama andlama"laryla baka uluslarn topraklar peke ekilerek, kendi ynetimi kendi
elinde olmayan bir halk, emperyalist bir savaa srklenmiti; hkmeti Milyukov gibi liberallere, emperyalistlere, halklarn halklarla arptrlmasndan ceplerini
dolduranlara braktktan sonra meneviklerin onlar bara armas glnt; iiler kendileri bar salamal ve kentlerde kurulmu Sovyetlerin yrtme gc olarak ii-asker birliklerinin rgtlenmesi gecikmeden bitirilmeliydi. Lenin, Rusya'ya ulatran yollar denetlemeleri altnda tutan Fransz ve ngilizlerden gerekli msaadeyi alamayp, Almanya'y kapal bir vagonda geerek
nisan ortasnda Petrograd (yeni ad Leningrad)'a geliyordu. Nisan tezleri diye anlan dncelerine gre Lenin, geici hkmete gvenilmemesini, kamu glerinin
Sovyetler elinde toplanmasn, savaa son verilmesini, iilerin kyllerle ibirlii etmesini, retimi denetlemeleri altna almalarn, bankalarn bir bankada birletirilerek kamulatrlmasn istiyordu. Buna karlk onun
Almanlarla anlaarak Rusya'ya dnm bir Alman casusu olduu syleniyor; 30 nisanda harp mallleri gsteri
yaparak, yaralarmz boa m gitti, kahrolsun barlar,
zafer istiyoruz diye baryor; 1 maysta Rusya'da ilk
ii bayram aka kutlanarak kahrolsun sava deniyor;
iki yandan gsteri yapanlar Petrograd komutan general
Kornilov'un savalar tutan desteklemesiyle birbirleri
zerine yrrken, asker birlikleri komitelerle elinde tutan Petrograd sovyeti araya girerek atmay nlyor;
Milyukov istifa ediyordu. Bundan sonra geici hkmet,
'
86
"
- "
A I M I Z
Sovyetlere egemen olan meneviklerle devrimci sosyalistlerin her ie kartklarm fakat hkmette yeleri olmad iin sorumsuz olduklarn, sosyalistler katlmazsa hkmetin toptan istifa edeceini bildiriyor ve 18 mays 1917'de, alt yesi devrimci sosyalist ve meneviklerden olan bir koalisyon hkmeti kuruluyordu.
Savunma bakan, devrimci sosyalistlerden Kerenski
olan koalisyon hkmetinin nnde u sorunlar vard:
retim (parann alm gc 1914'deki deerinin onda birine yaklarken, fabrikatrleri iten ekilmeye, fabrikalar kapatmaya gtren yarn korkusu, mal darl, isizlik artyordu); topraklandrma (1861'den beri topraksz kylnn durumuna are bulunmam, fakat devrimci sosyalist adn alan poplistler, toprak datmyla kylleri elli yldan beri umutlandrmlard ki, ilerisini dnen byk toprak sahipleri, ocuklarna, yaknlarna
sat yapm gstererek topraklarn kltrken, marttan sonra birok kyde kurulan tarm komiteleri, ekilmeyen topraklar ektirmeye baladndan, birok yerde,
bakasnn toprana el koyma durumu domutu); sava-bar konusu ve zellikle, byk kentlerin besin sorunu! Grne gre Sovyetlerle koalisyon hkmeti
arasnda ilikiler iyiydi ve bu ok nemliydi; nk Sovyetler, ynetimi hkmete brakm olmakla birlikte mart
devrimini yapm silhl ii ve asker birlikler olarak
devrimin bekisi kalyor ve silhl gc ellerinde tutuyorlard ki, onlarla anlamayacak bir hkmet gszd.
Koalisyonda, Kerenski gibi devrimci sosyalistlerle menevikler bulunduktan baka onlar Sovyetlerde de ounlukta olduklarndan, hkmetle Sovyetlerin anlamalar
kolaylayordu. Haziranda toplanan ve her blgenin sovyetlerinden gelen 822 delegelik kongrede, sosyal demokratlarn 1903 ayrlmnda ounlukta olduklarndan bolevik adyla anlanlar 105 kiiydiler. Boleviklerin tutumu, koalisyona girmemek; fakat grlerini Sovyetlere
benimsettirerek, ynetimi Sovyetlerin eline aldrmak, ya-
'
' :
20. Y Z Y I L
87
88
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
107
sovyet bakanlna gelerek silhl sovyet gleriyle telefon, elektrik, gaz santrallerini, Neva kprlerini, garlar, buday, kmr, petrol depolarn, Devlet Bankasn,
bakanlklar ele aldryor; 7 kasm gn, ynetimi kendi
ellerine aldklarn bildiren Sovyetler Lenin'in bakanlnda bir hkmet kuruyorlard.
n
1917'de yorgunluk iki yanda grlyordu. Savan
birka ayda bitecei yolundaki 1914 iyimserlii doru
kmamt. Savalar soluyordu. retim savaa gre
dzenlendiinden yiyecek, yakt darl yannda birok
nesnenin yokluu duyuluyor; llerin saylar milyonlar
geerken, sava krlar ykseliyor ve uluslarn ounluu yurtlar iin her trl sknty tarken bir aznlk,
sava krlarn blyordu. stelik, sava dolaysiyle
sk ynetim, haber yasa, konuma yasa gibi zgrlk
kstlamalaryla sava tccarlarnn, yetkilileri elde ederek karaborsa ve taahht hrszlklarn, yasaklar ortammda kolaylatrdklar, lkelerin ac denemelerinde grlyordu. lk bakta nemsiz, hatt olaan grlen ypranmalardan, savan gidiini etkileyecek birikimler douyordu. ngiltere'de orduya alnmayacak iileri belirlemek sendikalara braklmt ki, i kartlarn dilediklerine vermekte sandika bakanlar yetkilerini ktye kullandndan, bundan sava abalarn baltalayacak ve iki
yz otuz bin kiinin katld bir grev douyordu 1917'de.
Fransz mebuslarndan Turmel, svire'den ald byk
bir parann kaynan aklamaya vakit bulmadan tutukland yerde l bulunmutu. Savan ordu disipliniyle yrtlmesi zorunluu, barta yrrlkte olan
zgrlklerin kstlanmasn gerektiriyordu. Fakat bunun
sonucu olarak, zellikle ingiltere ve Fransa'da parlmen-
1
90
A I M I Z
tolarm, kamu oyunun ynetim zerindeki denetlemelerinin gevemesi, baka lkelerde daha olaan olan, yetkilerin ktye kullanlmas bamszlna, yetkililer evresini yaklatryordu. Halkn bilinlisi niin dvtn bilmek isterdi. Oysa 1917 knn yokluklar iinde
grlyordu ki, Tatl a gazetelerinin yaasn edebiyat
ve 1914 yaznn gzel gnlerinde bando mzkayla balayan sava, umulan byk zaferlere ksa srede erimedii gibi, savan amac, hatt nedeni aydnlk bir biimde
aklanmamt. Halkn bilmedii gizli andlamalardan,
gizli sava amalarndan sz edilmesi, sava gibi nemli
bir konuda halk ynetiminin, halk denetiminin, Batnn
vnc demokrasilerde bulunmad tuhafln tartma konusu yapmakla, 1917 ylnda sava amalarnn belirtilmesi sorununda zellikle gizli andlamalarm aklanmas, yada aklanmamas tartlyordu. Savalara, zellikle denize egemen ngiltere ve Fransa'ya mal satmakla savatan byk yararlar gren Birleik Amerika, grtlak grtlaa gelen Avrupa'nn uzak Douyu unutmasyla
Japonya'nn in'i Amerika'ya kapatmaya varacak tutumlarndan tedirgindi. Ocak 1917'de Wilson'un, zafersiz
bar yapnz dilei, Berlin'de, Londra'da ve Paris'te souk karlanyordu. Bir yandan bir yann yere serilmesiyle bitmeyecek sava niin balamt? Wilson bir yaknma (albay House), savaa katlmann uygarla kar bir su olacan sylyordu ocak 1917'de. ay sonra savaa giriliyordu. Mart devrimi sava gleri arasndaki dengeyi alt st etmiti. Malzemesi yetersiz olmakla birlikte insan gcyle Rus ordusu, her ayda
yarm milyondan ok l vererek Batllarn ykn hafifletiyordu. Alman genelkurmay amansz denizalt savann balama gn olarak 1 ubat 1917'yi semiti.
Babakan Bethmann-Hollweg, bunun Birleik Amerika'y savaa armak olduunu sylyordu; nk amansz
denizalt sava demek, ngiltere a kalsn diye tarafsz
gemileri oraya sokmamak, onlar da batrmak, Amerikan
20,
Y Z Y I L
91
92
AIMIZ
20.
T G Z T H
93
94
A I M I Z
(bir baltann sapn, falaka denekleriyle sararak birbirine balanm sopalar eski Roma'da otorite belirtisi olduu gibi, Fascio denen odun demeti, birlii de anlatyordu). Fransa'daki "Kutsal Birlik" kasmda dalyordu. Sovyet hkmeti 8 kasmda, gizli andlamalar yok
sayarak btn savaanlar, ilhaksz, tazminatsz bara
aryordu; gizli andlamalar aklanacakt. 10 kasmda her birliin karsndaki birlikle, olduu yerde anlaarak ate kesmesi isteniyordu. Lenin'in bakanlnda kurulmu birka saatlik yeni hkmetin 8 kasm gecesinde
hi beklenmeden bara gidilmesi kararyla gene hi geciktirilmeden ve tazminatsz olarak uygulanaca bildirilen ikinci karar, yeralt zenginlikleriyle topraklarn ulusallatrlmasyd. 14 kasmda retim, iyerlerinde alan memur ve iilerin seecei temsilcilerin denetimine
veriliyordu (150 grama dm gnlk ekmei aralk
1917'de 300 grama karan ii denetlemeleri ve mahkemeleriyle ulusallatrlmadan nce tezelden alanlarn
denetimine alnan retimin ilerde alaca biim, yeni hkmetin bir retim baarszl ve dzensizliine dlmeden zmlenmesini yklendii etin sorundu). Gizli
andlamalar kaldrarak Rusya'nn mttefiklerini de ilhaksz bara aran nermeye, ngiltere, Fransa karlk vermiyor; babakan Clemenceau, Sovyet halk komiserleri hkmeti diye bir hkmeti tanmadn aklyordu ki, aralk banda bankalarn ulusallatrlmasyla birlikte, en byk alacaklnn Fransz kapitali olduu d
borlar kaldrlyor (16 milyar altn ruble); 15 aralkta
Brest-Litovsk'da Almanlarla bar grmelerine balamak zere, bir ay sreli bir atekes anlamasna varlyordu. Ancak bar, tek ynl bir dilekle gereklenir konulardan olmayp Almanya, Ukrayna ekonomisini kendine balamay (buday ambar olarak grlyor) dndnden, topraa koan kyllerle dalmakta olan eski
ordu yerine ii birlikleriyle yeni bir ordu kurulurken
frsattan yararlanmaya kalkan Almanya karsnda g-
20.
Y Z Y I L
107
r ayrl kyordu bolevik partisinde. "Sollar" denen ve szcleri Buharin olan gruba gre, devrim atei
barla sndrlmeyerek ve Alman askeri de ayaklandrlarak Almanya'ya, Avrupa'ya sramalyd. Fakat Lenin "sosyalist devrimin gelecei, Almanya zerine oynanacak bir kumara balanmamaldr"; Sovyet ynetiminin
yerlemesi iin ar fedakrlkla da olsa bar gereklidir,
dncesini savunuyordu. Kendilerini dlere kaptrmamalarn diledii sol boleviklere Lenin, nce Alman ekonomisinden ok aa olan ekonomimizi dzene sokalm,
nce dzeni salayp, demiryollarndaki kargaala son
verin, disipline girin, sava nasl yaplr onu renin diyordu. Amerika'nn da katld emperyalist bir savatayken Almanya, Dou kanadnda emperyalist bar yaptrabilecek miydi? Lenin, byle bir bar yaplsa bile geici
olaca kansndayd; nemli olan, Sovyet ynetiminin
kendisini toparlayacak vakti kazanmasdr, dncesini
savunuyordu. Kesilen Brest-Litovsk grmeleri, 7 ocak
191S'de yeniden balayacakt. 8 ocak 1918'de Wilson, bar koullaryla ilgili 14 maddelik bir deme yaynlyordu.
Alman donanmasnda, Fransz ordusunda grlen savaa kar direnmeler, talya'daki karklklar ve kutsal
birliin dalmas, ngiltere'de iiler arasnda savaa
kar bir tiksintinin grlr duruma gelmesi, savan nitelii zerinde dndrc etkilerini gsteriyordu (babakan Lloyd George, YVilson demecinden gn nce
dorudan doruya ii rgtlerine seslenen szlerinde savan emperyalist amalar gtmedii kantn uyandrmaya alyor; Trkiye'nin Trk olan varlnn da paralanmasnn dnlmediini sylyordu; ayrca yzyllar kapsayan direnmeyle halka oy hakk tanmayan,
onu ancak varlkl yurttalara kullandran, onlar seime
sokan bir gelenek; sava gibi ynetimin de halk yararna
olduu kantn salamak zere ocak 1918'de tezelden kaldrlarak oy kullanma hakk herkese tannyordu). 1914
yaznn gzel gnlerinde bando mzka ve enliklerle ba-
97
A I M I Z
layan savan emperyalist ynn grmeyecek lde dnemez olmayanlarn tuttuu yol, Alman sosyalistlerinin (ounluk olarak) yl iinde ackl bir duruma
dmeleriyle sonulanmt. yle ki onlar Bismarck'm
gnlerinden beri Alman emperyalizmini Alman halkna
yarar grdklerinden sava, emperyalist nitelik tad
iin tutmulard, insanln bir blmn ara (smrlenler) bir blmn ama olarak deil evrensel bir
btn olarak gren Kant ahlk bakmndan ahlkszlk
olan smrcln, Alman halknn yaama dzeyini
ykseltiyor diye bencil ve kaba maddeci bir dnle tutulmasnn sosyalizmle ilgisi sosyalistler arasmda tartma konusu olmakla birlikte, yllk sava sonunda milyonlarla ls ve sakat genleriyle Alman halknn iine
dt ackl durum, sava tutan Alman sosyalistlerini
ackl duruma sokmu bulunuyordu. Alman emperyalizmi, Alman kapitalizmiyle Alman iisinin zenginlemesini
birlikte salyor ve ite emperyalist sava sosyalist muhalefeti hkmetle birletirdi, ulusal birlik gereklendi
diye bayram enlikleri, ark ve mzkalarla bagJayan sava, bencil dnceyi, ulusal bencillik de olsa gerein
silleleri altna almadan nce, dman kk grmenin markln gerektiriyordu; nk savunma ve kurtulu
savalarnn arball yerine emperyalist saldrganlk
daima kar yan kmseme ve kendini byk grme
hesabna dayanyordu. zellikle Rusya olaylar ve mart
1917'den beri yaplan bar arlan, sansr ve haber
yasaklarna ramen bar eilimi bakmndan savalar
arasnda yanklarn gsteriyordu, ingiltere'de, Fransa'da, italya'da, Almanya'da, Avusturya'da 1917-1918'de bazen glkle nlenen bazen de nlenemeyen ve apna gre her biri sava abalarn baltalayan grevler ve grev
hazrlklar gittike younlaarak birbirini izliyor; savan emperyalist niteliini anlamayacak lde bn ve bilisiz olmayan halklarda Lloyd George'lar, Wilson'lar Alman saldrsna kar korunmann meruluu dvasn u-
20.
Y Z Y I L
107
98
AIMIZ
m
29 mays 1919 gnl gne tutulmasnn en iyi biimde izlenmesi iin Londra Kraliyet Astronomi Dernei; Eddington, Crommelin, Davidson gibi en nl astronomlarn Brezilya ile bat Afrika kylarnda bir adaya
gndermiti ki, bu uzmanlar, gne tutulmasnn en tam
olaca yerlerden, nlar gnee en yakn geen yldzlarn fotoraflarn ekeceklerdi. Sava grltleri iinde Einstein, likinlik dncesini geniletmi; uzayn
maddeye, zamann uzaya ilikinliini inceledikten sonra,
hzn uzay-zaman'a, ktlenin hza, yani maddesel niceliin de uzay-zaman'daki geometrik durumuna, enerji ve
arlyla ilikinliini gstererek, klasik fiziin ilikinsiz ve salt sayd konular kapsayan Genel likinlik teorisini kurmutu (1916). En gl toplarn glleleri, namlu azndan dz izgi izerek ksa bile yerekimine tutulduklarndan, getikleri yol yere doru bklyordu;
oysa bir projektr nn byle bkld grlmemiti. Ekmei tartmak; onun azln okluunu lmek zere maddesel niceliini (ktlesini) lmek iin bu ktleyi
20.
YZYIL
107
AIMIZ
(aynada kendinizi karnzda gryorsunuz ama, siz gerekte kendi kendinizin karsnda deil yanndasnz; bylece, klar kran bir arala karya bakarken yannzdakini grebilirsiniz; aracn zelliini biimeyense, onun
iinden bakarken, yannda bulunan, karsnda bulunuyor sanabilir). te bir yldzn , yeryzne bklerek geliyorsa, o karmzda grnd yerde deil, baka
bir yerdedir. Einstein diyordu ki, gnein yaknndan
geerken, onun ekimine tutularak bklen yldzn
grnts, hesapa bulunmas gereken yerde deildir. 29
mays 1919 gne tutulmasnda klar gnein yaknndan geen yldzlarn fotoraf ekiliyor ve sonu Einstein' onaylyordu! Gnein yaknndan geen nlar bklm ve yldzlarla grntleri arasndaki aklk Einstein'i dorulamt. In bir ktlesi, arl m vard
ki, gnein yaknnda onun ekimine tutuluyordu? 1919
da dorulanan dncesine Einstein 1916'da nasl varmt ?
Futbolcu ve renci Bohr, Rutherford'un yannda alrken onun atom yapsn aklad yllarda, hocasnn
grn sakncayla karlayarak kendi dncelerini
oluturmaya balamt (1913). Eer diye dnyordu
Bohr, Rutherford'un almalarna borlu olduumuz atom yapsn (bir ekirdek ile evresinde elektronlar),
evrenin kendisi, hocamzn klasik fizik kurallaryla benimseyecek olsa, uzaya bir imek salarak, saniyenin milyarda bir kanda maddesel yaps yokolmak gerekir.
nk klasik fizie gre enerji akm srekli olduundan,
() elektrik ykyle elektronun, ( + ) elektrikli ekirdee yapmamas iin yrngesinde kalmak zere harcad enerji srekli olarak azalacandan, bir hidrojen
atomunun saniyede bir metreden ok hzla bzlmesi gerekir ki, atomlarn apma gre bu hzla maddesel evrenin
mr saniyenin milyarda birkandan ok olamaz. u halde
Rutherford'un atom yaps zerindeki devrimci gr
(eskiden elektronlar atomun d snrnda deil ortasm-
20.
Y Z Y I L
112
50
102
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
103
104
A I M I Z
atom evreninde foton olan nlarn bir yandan da elektromanyetik olaylarda dalga olarak grnmesi, her iki
beliri arasnda karlkl ilikinlik ve birbirinden sorumluluk (correspondance) bulunmasndand. Klasik fizik, n ya tanecik, yada dalga olmas zerinde direnmiti. Formel manta gre A = A olduundan, A, hem
A'ya uygun, hem de A dan baka olamazd. Bu mantkla
k ya tanecik yada dalga olmalyd. Oysa birtakm deneyler n tanecik, birtakmlar da dalga olduunu gsteriyordu. Dalga m, tanecik mi? Klasik fizik ve formel mantk son zm hep beklemi, fakat birinden birine kesin hak veren son zm hi gelmemiti. Oysa diyalektik mantk zm am bulunuyordu. Ona gre
A,
A olmadndan, yani A olu iinde bulunduundan
o hem A, hem de kendinden, A dan bakalamayd. Bohr'a
gre foton ile dalga, ancak btn olan gerein birbirini
btnleyen (complementarite) iki belirtisiydi. Artk formel manta smayan yeni gelimeler yeni fizikte diyalektie Bohr'la giriyordu. Bir yandan, Genel likinlik
teorisi; formel mantk ve klasik fizie salt gibi grnerek metafiziklemi uzay, zaman, ktleyi, enerjiyi gerek btnlne balayan ilikinlikleriyle incelerken
Bohr; karlkllk ve btnleyicilik (correspondance,
complmentarite) gibi diyalektik dnceye zg kavramlar, kuvanta fiziine almak zorunda kalyordu (bu
olaya, fizik biliminin divalektiklemesi deniyor). Hegel,
gerein btnl, karlkl ilikiler iinde bir diyalektik olduu iin, gerei kavrayan mantk diyalektik mantktr demiti. ("Mantk sistemimde izlediim yolun, daha dorusu onun kendisinin izledii yolun, trl alanda
geni ilerlemelerle, yeni kurululara uygun olduuna nasl m inanyorum? Gerei onun kapsadn grdm
iin inanyorum"). Yeni fizik, yeni ilerlemeleri artk anlayabilmek iin, formel mant bir yana brakp diyalektiin kapsn almak zorunda kalmadan ok nce Engels, maddeden bamsz enerji ve ondan yoksun madde
20. T Z T I L
105
106
AIMIZ
bu hareketleri kapsaynca, dar ilikinlik dncesi olmaktan, yalnz deimez hzla dmdz giden bir harekete uygulanmaktan karak genileyecekti. imdi, hz
deimeden dmdz gittii ynde boyu ksalan, iindeki
saatleri yavalayan, uzay-zaman ilikinliini gsterir
Einstein denemeleri treninin, birden fren yaparak hzn
kestii dnlsn. Trenin iindeysek eer, hep birden
ne doru savrulduumuzu duyacaz. Frenden sonra
birden hzlanan trende de geriye ekildiimizi duyacamz gibi, dnemelerde de yanlara itildiimizi ve btn
bu itili-savrululara sigara kutumuzun, masa stne braktmz bardan, kitabn, alardaki antalarn katldn da greceiz. Birden yaplan hz deiikliinde
belki antalar yerlerinden frlayp biz de bamz vurarak ne oluyor? deimeyen hzda koltuumda sakinken,
imdi neye kapaklanp kafam arptm diye dneceiz.
Aristo gibi dnen bir yolcu, birden fren yapan tren
birden durdu da, ondan oldu bu iler diyecektir belki (Kmldayan bir cisim, onu kmldatan g durunca durur,
demiti Aristo). Oysa atlar ldrlen bir sava arabas,
yelkeni drlp krekleri duran bir gemi kendi kendine
bir sre daha srklenip gitmiyor muydu? Newton'un
eylemsizlik yasasna (atlet kanunu) gre, duran bir cisim kendi kendine yrmeyecei gibi, giden bir cisim de
kendi kendine, yani dardan bir gle etkilenmedike duramazd. Newton fiziine gre, duran bir cismi yrye balatmak iin ona bir g uygulamak gerektii gibi,
bir kez yrmeye balam bir cismi durdurmak iin de
ona bir g uygulamak gerekti. Yani bir cisim bir kez
yrmeye balad m, bir g onu durdurmadka sonsuza dek gidecekti eylemsizlik yasas gereince. Eylemsizlik yasasna gre, cismin ilk hz neyse o yle kalacakt.
Cisim saatta otuz kilometre hzla gidiyorsa, onu dardan
bir g etkilemedike hz ne artacak nede yavalayacakt. Grlyor ki eylemsizlik yasasna gre, ilk hzn alm bir cisim bu hzla sonsuza dek gitmesi iin ona bir
20.
Y Z Y I L
107
g uygulamak gerekli deildi. Tersine, g uygulanmas hz ya kesiyor, yada artryordu. Yani gcn, deimeyen hzla deil, deien hzlarla ilgisi vard. Srtnme olmasa, buz stnde yuvarlanan bir bilya, eylemsizlik yasasna gre hz kesilmeden ve artmadan (deimez
hz), dmdz gitmeliydi (nk onu saptracak
hibir
g dnmedik). Sapan tan evirirken ip koptu diyelim, ta dz bir izgi zerinde frlayp gidecektir; eylemsizlik yasasna gre, ip koptuu srada hz neyse o
deimeden, ta dmdz gidecektir; fakat yerekimine
tutulduundan hem hz hem de yolu deiiyor. Newton
fizii, hz ile g arasnda iliki kurmaz diyordu Einstein.
Tersine, hznn deimemesi iin, cismi etkileyecek hibir g bulunmamaldr. Buna karlk, gene eylemsizlik
yasas gereince, her hz deiiklii ancak bir gcn etkisinde doar. te Newton fizii, g ile hz deil, g
ile hz deiiklii arasnda iliki bulmutur.
Trenimiz, onun boyunu dardan lmeye kalkan duran adamn nnden k hzna yakn bir hzla gese bile, bizi koltuumuzdan dren hibir g bulunmayaca gibi, en kk bir sarsnt duymayacaz; yeter ki,
yolumuz dz, hzmz deimez ola. Trenimizin yolunda
en kk bir bklme olursa, bizi duran adamdan uzaklatran hzda deiiklik olacandan (dolana, dolana gitmek yavalamak demektir), fren srasnda duyduumuz
savruluu, dnemelerde de duyacaz. Grlyor
ki,
eylemsizlik yasas gereince, her rz deiiklii bir gcn etkisiyle doduu gibi; fren yaplr yada dneme
ortaya kan her hz deiiklii de yolcular, antalar
savuran birtakm gler dourmaktadr. (Dz yolda 60
kilometre hzla giden tren, varaca istasyona saatta 60
kilometre hzla yaklamaktadr; bu srada, gene 60 kilometre hzla bir dnemece girdii dnlsn; artk
tren, dz yolundan sapt iin varaca istasyona 60 kilometre hzla yaklamamakta, yavalam yada dnne gre hzlanm bulunmaktadr.) Hz ile deil, fakat
112
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
109
kacandan imdiden sonra bir trende deil, bir asansrde bulunduumuzu bilmeliyiz. yle bir asansr ki,
deimeyen bir hzla dmdz gitmekte, yada durmaktadr. Bolua ktmz iin artk yrmekle durmak arasnda hibir ayrlk bulamyoruz (Tam bolukta hibir
cisim bulunmadndan, hibir nesneye yaklap uzaklamak yok asansrmz iin). Diyelim, arkada braktmz yeryz de bolukta yokoldu; hibir gce taklmamak, hzn deitirmemek ve yolunu bkmemekte
sonsuz baar gsteren asansr-trenimiz biz uyurken,
hibir cisme raslamayan bir bolua ktnda uyanp
pencereden baknca ne durduumuzu nede yrdmz anlayabiliriz; stelik hzmz deimedii iin, hibir
sarsnt ve kmldama bulunmayan bir eylemsizlik iinde
olacamzdan, elimizden braktmz bir para, bir anahtar, bir sigara, braktmz yerde, bolukta kalacak!
Fakat asansrmzn tavanna dtan, yani biz bilmeden bir engelle bir zincir balayarak, artan bir hzla
(ivme = acceleration) onu yukar ekseler; para, anahtar, sigara braktmz yerde, bolukta kalmayp asansrn tabanna inecekler, daha dorusu asansrn taban onlara gelecektir. vme, asansrmzde hzn her an
artmas demektir. Hz bir kez artp durduktan sonra gene deimeden kalrsa, eylemsizlik yani deimeyen hz
gene balayacandan, asansrn tabanna bir kez den
para, anahtar, sigara oradan kaldrlnca gene havada kalacaklardr. Hz boyuna, her an artmaldr ki, para, anahtar, sigara her zaman, yani her braklta asansrn
tabanna insin! te diyordu Einstein, asansrn her an
artan bir hzla yukar ekildiini bilmeden onun iinde
bulunan bir fiziki, asansrn tabannda paray, anahtar,
sigaray eken bir g bulunduunu sanacaktr. Oysa asansr dndakiler, her an artan ivmeli (accelere)
bir
hzla ucan fizikinin bilmediini bilmektedirler. Yani
asansr tabannda hibir ekim gc bulunmadn biliyorlar. Ve asansr iindeki fizikiyi kmsememeliyiz.
110
CAIMIZ
nk yerekimi olarak grdmz bir gg de, "asansr taban ekim gc" kadar aldatcdr belki, kimbilir?
Ve Einstein kimbiiire brakmayp derinletiriyordu konuyu.
nce ivme (t'cil = acceleration) kavram zerinde
duralm biraz. Bu hz (sr'at = vitesse) demek deildir.
vme, hzn hzlanmas olarak bir hz deimesidir. Galileo'nun deiik boy ve arlkta Piza kulesinden brakt cisimlerin (hava etkisi bir yana) yere birlikte vardklar grlmt. Diyelim banlar 80 metreyi 4 saniyede getiler. Eer her 20 metreyi 1 saniyede gemilerse,
deimez bir hzla dm demektirler. Oysa byle olmuyor; dte her an artan bir hz hzlanmas, bir ivme vardr. Aadaki saylara yakn niceliklerle, denemeler gstermitir ki, ilk saniyede 5, ikinci saniyede 20,
nc saniyede 45, drdnc saniyede 80 metreyi bulmutur d. Bu saylar iyice incelenecek olursa,
geilen yolun her saniye 10 metre artt grlr
(5 + 15 + 25 + 35 = 80). Hz bulmak iin yaptmz
matematik ilem, geilen uzakl zamana blmektir; ivmeyi bulmak iin de hz zamana blyoruz; u halde ivme, zaman karesine (t 2 ) blnm bir niceliktir. te ivmesi saniyede 10 metre olan bir d; balama annda
hzlanma sfr olduundan birinci saniyenin sonunda ortalama ancak 5 metreyi bulur (yani 1/2 X 10 = 5). imdi, zaman karesine bldmz ivmeyi onunla arparsak, dn her saniyede ne yol aldn buluruz.
(Birinci saniyede, 1/2 X 10 XI 2 = 5; ikinci saniyede
1/2 X 10 X 22 = 20; nc saniyede 1/2 X 10 X 3 2 =
45; drdnc saniyede 1/2 X 10 X 42 = 80 metre. Btn bu saylar yaklaktr; nk gerekte ivme 10 deil ona yaklak bir saydr.) Asansrde de ivme, her zaman paracnda artm olacandan (byle olmasayd,
her an olmayan hzlanma durur ve asansr iinde birok
sarsnt olursa da, braklan cisimler her zaman tabana
inmezdi), orada da braklan cisimlerin tabana yakla-
20.
Y Z Y I L
112
AIMIZ
ilikinlik teorisi gereince, ekim alanna giren bir n dmdz deil, eri bir izgi ekmesi gerekir. Bunu,
bize yakn en byk ekim alan olan gne ekim alannda deneyebiliriz. Ve 29 mays 1919'da alman fotoraflar,
Einstein' onaylyordu.
Avrupa dillerinin deyiiyle, ekim alan yerine arlk alan (champ de gravitation) denmesi Einstein'm belirttii gibi, klasik fiziin eylemsiz ktleyle tartlan ktleyi eit bulmasmdand; fakat klasik fizik bu eitlii yorumlayamamt. Gittike hzlanan asansrde anahtar
tavana balayan fiziki, ipin gerildiini grecek, bunu
anahtarn arlna yoracaktr. Deimeyen hzla giden
asansrde, byle bir gerilme yapmayacak olan anahtarn
eylemsiz ktlesi, maddesel niceliinin artmamas bakmndan, gittike hzlanan asansrde ipi geren tartlr ktlesine eittir. Grlyor ki arlk, ekim alannda kazanlmtr ; bu yzden ona arlk alan da denebilir. O halde ekim yada arlk alanna giren n bklmesi, arlk kazanmas demektir.
Eylemsiz ktleyle tartlr ktle eit olduuna gre
n da ktlesi olmak gerekmez mi? unu hemen eklemelidir ki, bu eitlik, denklemin iki yan iin geerli olup
ktlenin salt deimezliini gerektirmez (A = A eitlii; A, B ye dnnce B = B olur). ilikinlik teorisini
Einstein kurmadan nce, elektronlar zerindeki denemeler, onlarn ktlelerinin hzlanmalarda deitiini gstermitir. Arl tonlarla llen bir lokomotifin birka gram arlamas iin hznn on binlerle kilometre
artmas gerektiinden, bir trenin eriebilecei hzda sakl kalan ktle art, yksek hzlarna gre ktleleri kk elektronlarda ortaya kmtr. Demek ktle eylemsiz ve tartlr yani arlk kazanm olarak eit kald
halde hz artyla artmaktadr. ekim alannda, arlk
kazanlmas, orada n da ktlesi bulunduunu gsterir. Nasl olur diyordu formel mantk ve klasik fizik, ktle salt deil midir? Hzlanma ktleyi, yani maddesel ni-
20.
Y Z Y I L
113
elii nasl oaltr? Hzlanma, eylemsiz ktle ve tartlr ktle eitliini bozmad halde arl oaltrsa,
bu maddesel niceliin artmas demek olmaz m ? Evrendeki maddesel nicelik nasl deiir? Bilim ifls etti diyen
dnce seviniyordu bocalamalar, artc sorunlar karsnda. Birok batl yazar, dnr; insanlar insanla yabanclatrmada yeni bir aama olan emperyalist an umut krc ahlkszlklarn, yeni teknikle ona uymayan yaam arasndaki koputa grmeyip, yozlamann
sorumlusunu doruca teknik ilerlemede buluyor; yzlerini gemi alara ve gerein aranmas alann bilimden kiliseye evirerek, yeni bilim gelimelerini kavramada yetersiz sur mantn kmaza giriini, bilimin ifls
olarak gryorlard. Klasik fizik diyecekti Einstein, evrende madde-enerji birlii niceliini, madde ile enerji olarak ayr ayr iki nicelik deimezlii iinde grdnden, birbirine yabanc kalan iki ilkeye varmtr: evrende bir yandan maddenin, br yandan ona yabanc olan
enerjinin artp eksilmedii ilkeleri. Oysa madde-enerji
ikili birlii, klasik fiziin iki ilkesinin kaldrlmasn gerektirdii gibi, deimez sanlan maddesel niceliin nereden artt sorunu, madde-enerji karlkl ilikisinde
zmlenmi olur. P. Langevin, J. Perrin gnein sald enerjinin karl ktle azalm ve elektronlar zerindeki aratrmalar onlar hzlandran enerji artnn
ktle oaln gsteriyordu. Hz artan bir trenin ktlesi artacana gre onun hzna hz vermek iin gittike
byyen bir g uygulamak gerekliydi. Drt vagonlu
bir trenle sekiz vagonlu bir trenin eit yolu eit srede
gitmeleri iin ar trene tekinden iki kat ok g uygulamak gerekirdi. Bir top gllesiyle tabanca kurunu eit
gcn uygulanmasna eit hzla gitmeyecekleri halde, Piza kulesinden brakldklarnda yere ayn anda varyorlard! Yerekimi olarak ayn gce tutuluyorlarsa, hafif,
F. 8
114
A I M I Z
ar neye gemiyordu ? Arlklar ayr olduu halde neden eit hzla dyorlard? Einstein, ekim olaynda bir
ekim gc deil, bir hz hzlanmasnn, bir ivmenin sz
konusu olduunu savunuyordu.
vme nereden geliyordu? Madde, uzay bkyor diyordu Einstein. Drt ucundan gerilmi bir arafn ortasna konan demir topun onu bkt dnlsn; oraya
braklan btn bilyalar, bkntnn iinde hzlanarak
demir topun byk ktlesine doru koacaklardr. Gne, ay, yeryuvarlamn evresinde bklen uzay, bir
dmdz ve deimez hz alan deil; fakat bir ivme yani
ekim ve arlk alan dourmutur. Bu bklm alanda Eukleides geometrisi geerli olamaz; nk maddenin
ekim alan uzaynda dz izgi yoktur. Nasl portakaln
zerinde yryen karnca, onun bir noktasndan bir noktasna giderken dz deil, ancak portakal izleyen bir
yol bulursa, ekim alanna giren de ancak bklm uzayn bklm yolunda gider. Eukleides geometrisi, bklmeyen izgileriyle evrensel ekim alanna uygulanamayacak soyut bir geometridir. Bu yzden evrenimize uygulanacak geometrinin Eukleides geometrisi olmayan bir
geometri olmas gerekir ki, bu dz bir kt zerine izilmi biimlerin deil, yuvarlaklar zerine izilmi biimlerin geometrisini kurmu olan Riemann geometrisidir.
Klasik fizikte diyordu Einstein, ekim alan, kendisine kondurulan bir gle enerjiyi ve madde ktleyi,
arl temsil ediyordu. Oysa, Genel ilikinlik teorisi
ktleyi ekim alanyla sk skya balam bulunduundan maddeyle ekim alann ktle gibi bir nitelikle birbirinden ayramayz. Ancak diyeliriz ki: "Madde, enerjinin byk nicelikle topland yerde ve ekim alan onun
kk niceliklerle bulunduu alandadr."
Einstein'm ekim alan zerine olan yepyeni grleri, bir gezegende grlen ve Newton fiziinin zemedii birtakm hareketlerin aklanmasn salad gibi 29
20.
Y Z Y I L
107
mays 1919 gnnn fotoraflar n da arl, ktlesi olduunu gsteriyor, baka bir deyimle onu tartm
bulunuyordu.
IV
Mustafa Kemal imzasiyle, Tekilt Esasiye kanuna
lyihas ad altnda sunulan nergenin (13.9.1920), ikinci maddesinde "Trkiye Byk Millet Meclisi hkmeti,
hayat ve istikllini kurtarmay, yegne maksad ve gaye
bildii halk, emperyalizm ve kapitalizm tahakkm ve zulmnden tahlis ederek idare ve hakimiyetinin hakik sahibi klmakla gayesine vsl olaca itikadndadr" deniyordu.
Bir Fransz generalinin komutasnda Selnik'e km ordunun Bulgar ordusunu bozarak Tuna'ya doru
ilerlemesi (eyll 1918), Almanya'ya balayan yolun kapanmas demekti ki, bu durumda dar alan yollar kesilerek kuatlm Trkiye'yi, habersiz savaa sokanlar,
sorumluluklarn, yurtlaryla birlikte arkalarnda brakp gidiyor; yeni bir hkmet, Wilson vaadlerinin umudu
iinde bar istiyordu (ekim 1918). Savata teslim olup,
tutsakln arlanmakla geirmi bir ingiliz generalinin,
bar araclnda yararl olacan uman hkmet, ona
byle bir grev veriyor; o da 18 ekimde Mondros'da, Malta deniz ss komutan amiral Calthorpe'la buluuyordu.
Bu ne demekti ? Durumu kavrar kavramaz, bu soru iinde Fransz hkmeti, ingiliz hkmetini protesto ediyordu. Hani ayr b?.r yaplmayacak; mttefikler birbiriyle
danacakt? Geri imdilik bar deil, bir atekes sz
konusuydu ama, ingilizler bir atekes anlamasyla yalnz balarna Osmanl lkesinin nemli yerlerine elkorsa, Fransz karlar, bu oldubitti karsnda ne durumda
kalrd ilerde? Fransz Akdeniz komutan amiral Gauchet, ekim bandan beri mttefikler iin atekes tasars
116
AIMIZ
20.
YZYIL
107
118
AIMIZ
borlarn deyecek baka bir Rusya istendii gibi, Sovyet Rusya'nn kendi kendine kard sorunlar zemeyerek ksa bir srede yklaca kans, eski Rusya'nn
alacakllar Fransz, ingiliz ynetim evrelerinde domu
bulunuyordu. Daha Brest-Litovsk andlamas yaplmadan Clemenceau, Rusya igal edilerek, yada mttefikler
hesabna Almanya'yla dvecek yeni bir hkmete yardm edilerek cephe atrmann tasarlarn yaptryor;
Churchill mart 1918'de (Brest-Litovsk bar ayn banda imzalanmt), benzeri bir tasary "harp kabinesi"ne
sunuyor; ilk adm olarak bir ngiliz-Fransz birlii Rusya'nn kuzeyine karlyordu. Bu tasarlar uygulamann
karlat nemli bir glk, Rusya'da yaplacak asker
ilemlerin, onun geniliine gre byk sayda askeri gerektirmesiydi. Fransz-ngiliz-Amerikan asker gcnn
arl Almanya karsnda grevli olduundan, in'deki
Alman smrgelerini almak zere 1914'de savaa girmi
Japonya'nn Rusya'y igalde yeterli askeri olduu dnlyordu; dnlyordu ama Birleik Amerika, Japonya'nn bymesinden ekiniyordu. Bununla birlikte 8.000
Amerikalnn katld ve Japonlarn saysn 72.000'e karacaklar bir g Vladivostok'a giriyordu. Ayrca,
Avusturya-Macaristan ordularnda bulunurken tutsak
edildikten sonra, Avusturyallara yada Almanlara kar
dvtrlmek ve bamsz bir ek devleti kurmak iin
salverilip silhlandrlm onbinlerce ek vard ki, mttefikler bu ek askerini de trl vaadlerle, Rusya iinde
kendilerine yarar bir g olarak kullanmay tasarlyorlard. Ynetimini Sovyetlere getii kasm 1917'de, Don
blgesinde general Aleksiyev komutansnda toplanan arlk ordusu eski subaylar, topraklar alnm iftlik sahipleri, fabrikatrler, general Kornilov ve Denikin ayr
bir ynetim kuruyorlard ki, mdahele tasarlarnda bu
gibi glere de yardm, zellikle malzeme ve para yardm
ngrlyordu; ancak arln yksek rtbeli kiileri,
fabrika, iftlik sahipleri Aleksiyev'ip komutasnda top-
20.
Y Z Y I L
107
lanm olmakla birlikte, silh elde dvecek durumda olmadklarndan, generalin kurmaya alt "gnll ordusu" er olarak bin kiiyi gememi; Donetz sanayi
blgesi iileri bu orduyu Rostov'dan dar karm; general Kornilov ldrlm; Denikin geri ekilmiti. 28
haziran 1918'de yabanc kapitalin de ilgili bulunduu dokuz yze yakn iletmenin (madenler, tekstil sanayii) ulusallatrlmas, gerginlii arttrd gibi, zellikle 9 maysta kylnn ailesi iin ve tohumlua ayrdndan baka tahln, konulan fiyatla alnmas yoluna gidilmesi, byle bir fiyatla tahl pazara gelmeyip ambarlarda saklanacandan, kylere zoralm heyetleri gnderiliyordu ki, ite bu tutumdan doacak sonularn kyly Sovyet ynetimine kar karaca gr de mttefikleri, mdahele yolunda yreklendiriyordu (1918 yaz aylar). "Kulak" denen varlkl kyllerin tahln almak zere kylere gnderilen grevli iiler yer yer ldrlyor; onlara yardmc olmak zere varlksz kyllerin, varlkl
kylere kar rgtlendirilmeleri, yabanc mdaheleyle
de krklenen bir i ekimeyi, i sava lsnde ky
ky geniletiyor; Sovyet ynetiminin kylerdeki tutumuna kar olan Devrimci Sosyalistler, ayaklanmalara nderlik ediyor; onlardan biri Lenin'e ate ederek arca
yaralyordu. 2 austos 1918'de ingilizler Arkanjelsk'e girerek, bir Kuzey Rusya hkmeti kuruyor; yabanc temsilciler oraya ekiliyor; Denikin ekildii Kafkasya'dan
karak taarruza geiyor; Devrimci Sosyalistlerin orta
Volga blgesinde Samara'da kurduklar bir hkmetle,
mttefiklerin tleri zerine anlaan ek'ler ilerliyor;
Ukrayna'da Almanlar bulunuyordu. Yaknda anakkale'nin alacan anlayan mttefikler, Mondros atekes
anlamasnn imzalanmasndan be gn nce 25 ekim 1918
de, tarafszlara bir nota gndererek Rusya'yla al veri
edilmemesini bildiriyor; Krm ynnden de mdaheleyle kuatma emberini daha sk tutmaya giriiyorlard.
Birleik Amerika'da seim ekimeleri balam; es-
120
AIMIZ
ki bakanlardan biri Wilson'u yererek, ilkeleriyle alay etmiti; daha dorusu, Wilson'un kendi ilkelerine kendisi
inanyormu gibi davran alay konusuydu. Pragmatist
adan, vaad edip tutmamak, kendi karna uygun bulunduktan sonra, dil bir davran deil miydi? Kimi balyordu bu ilkeler? Onlar, Birleik Amerika'nn savaa insanlk uruna girdiini aklamak bakmndan, Wilson'un
savan g gnlerinde madde madde bildirdii birtakm
iyi dileklerdi. Wilson'un szleri Wilson'dan bakasn
balamaz diyordu, seimlerde onun rakibi olan eski bir
cumhurbakan. 24 ekim 1918 gnl konumasnda Wson kendisini savunuyorsa da, bitmek zere olan savan
u son gnlerinde mal evreler, zaferden nce savan g
gnlerinde bir propaganda olmu birtakm ilkeler, szler
zerinde durup vakit ve para kaybetmektense, sava
krlarndan daha ok yararlandracak yeni bir dneme
girmeyi bekliyorlard (sava ncesi yllarnda 187 milyar
olan toplam zenginlik 321 milyara ykseliyordu). Vaad
demek, ykm altna girmek demekti ki, bir lkenin ykm altna girmesinin kamusal sonucu vergiydi. Ve "big
business" diye anlan yksek i evrelerinin dilei, %65'i
bulmu vergi orann drmek olduundan, bunun Wilson ve ilkeleri iin bir daha oy alamamak demek olduunu gren politik rakipleri onun profesrlkten bakanla gelmi bir "hayalperest", hatt bunam olduunu
sylyorlard (Wilson'un bir daha seilmemesinden sonra %50'ye drlen yksek kazan vergi oran, %26'ya
dek indirilecekti). Kimi balyordu Wilson ilkeleri? Biz
diyorlard, Fransz hkmet bakanyla (Clemenceau),
ingiliz hkmet bakan (Lloyd George), bu ilkeleri benimsediimizi hibir zaman aka bildirmemitik. Fakat
diyordu 29 ekim 1918 gnl nemli toplantda Wilson'un
temsilcisi albay House da, Almanlarla yaplacak atekese
katlmakla sizler de bakanmn ilkelerine katlm olmayacak msnz? ite o zaman ona anlatlyordu ki, bakann ilkelerine saygyla ses karmayp itirazda bulun-
20.
Y Z Y I L
107
122
A I M I Z
20.
YZYIL
107
sizlik yllarnn ls, sakat, yarals .isizi, evsizi bulunan halklara, savan skk gnlerinde vaadler yaplrken; ocak 1918'de Wilson ilkeleri yaynlam; Ingilterede birdenbire herkese oy hakk verilmesi gibi, kendi kendini ynetme, bamszlk, zgrlk, zenginlik umutlar
verilmiti; daha da yurduna, yerine gre neler! Msr'da
kantar 12 dolar olan pamuk 1919'a doru 200 dolara kmt ki, orada topraklar ellerinde tutanlar, halk ala
drecek lde pamuk ektirmilerdi. Hkmet bylesine ekimi yasaklamt. Ama bu yle bir yasakt ki,
denen para cezas, yasa inemenin krndan dkt.
Bylece halkn deil, pamuk ektirenlerin hkmeti olan
bir ynetim, yarm bir yasan para cezalarn topluyor;
kazanan kazanyor; btn bu ilemlerden kan kazanlar salayan emein karl da ekmek sknts oluyordu. Yarm yamalak bir yasan ortamnda yarm vaadler
vard. nk yerli egemenliin ngiltere'yle gzelce anlam sorumlular, byk karanlk ve bilisizlik iinde de
olsa, yurtlarnn bamszl konusunda duygulu bir halkn dileklerine kar vurdum duymaz kalamyordu. Hintlilere de vaadlerde bulunulmutu, kendi kendini ynetme yolunda. Birka kez ayaklanp direnerek savama isteksizlii gstermi Fransz askerine yle ok vaadlerde
bulunulmutu ki. "Savarken sabrl olmalar iin cmerte tannan haklarn istiyorlard. Oysa onlar bir i,
bir yuva bulmakta her trl glkle karlarken, haysz bir lks, sava zenginleri sergiliyordu. - Histoire
du Monde, Leon Calen, Raymond Ronze, Emile Folinais-"
Norman Algell'in byk hayal dedii, zafer btn skntlar kaldracak dncesi ounlua benimsetilmi; Birleik Amerika'ya denmesi gerekli milyarlar tutarnda
sava borcu olduu halde yneticilerden bile sava sonunda hibir sknt kalmayacana inananlar bulunmu;
Amerikan sava art malzemesi, 407 milyon dolara alnmt. te zafer btn skntlar kaldracandan, toplumsal sorunlarn artk gereksizlii beliren bir ortamda;
124
AIMIZ
"lloc National" ad altnda birlemi tutucu partiler; seim afilerinde, dileri arasnda bak tutan bir bolevikle resimledikleri sosyalist hasmlarn yenerek, sava ertesi (1919) Fransz seim ve ynetimine antisosyalist ve
tutucu niteliini kazandryorlard. Milyarlarca bor dururken hurda ilemi grerek gerisin geriye dnmekten,
yada Fransa'daki depolarnda rmekten kurtulan sava
art Amerikan malzemesinin satn alnmas, kuku yok
ki, zafer her sknty kaldracak iyimserliiyle aklanamazd yalnz. 18 ocak 1919'da bar konferans balyordu. Amerikan sava art malzemesi satn almann dostluu glendirmede pay grlmt. Almanya'nn bir
daha sava karamayacak lde glerinden arnmasn
tasarlarken Fransa, bu dileinin uygulanmasn salamak
iin Birleik Amerika gibi byk bir gc, yannda dost
olarak grmek istiyordu. Hatt, zafer her sknty kaldracaktr iyimserlii iinde, Amerika'ya olan borlar,
Fransa'ya tazminat vermeleri istenen Almanlara dettirmek dnlebilirdi.
Ne var ki, ok sktrlan bir Almanya'nn bolevik
olaca korkusu, onun askerlik ve ekonomik glerinin
tm olarak krlmas dileini snrlyor; Almanya'y gsz brakmakla brakmamak elimesinin karma zm
aranrken, Almanya zerindeki tatl tasarlarn snrlanmas nedeninin Rusya'dan geldiini dnenler Krm'a,
Odessa'ya karma yapyorlard. 1914 savann 1918 sonu atekesleriyle bitmesinden sonra, 1919, bar yl m
oluyordu? Onun ilk gnlerinde; Wilson maddelerinde
yanksn bulan, uluslarn bamszl ilkesinin kendilerine uygulanmadn gren rlandallar ayaklanm, yeni
bir savaa balamlard. Almanya'da i sava oluyordu.
Alman sosyal demokratlar ounluunun Alman emperyalizmini, Alman iisini zenginletirecek diye seve seve
tutarak sava onaylamalarndan sonra, Spartakscler
diye anlan bir aznlk, Rosa Luxembourg ile Kari Liebknecht'le birlikte ounluktan ayrlmt ki; ounluk,
20.
Y Z Y I L
107
126
A I M I Z
i beenmeyenler are aradlar. yle ki, hkmet sorunlar zmekten yeteneksiz ve sava srasnda meclis iinde kurulan "Fascio" birlii, uygulayc gten yoksun
grnyordu. Oysa eski talya'da, tccar cumhuriyetlere,
kentlere, partilere, i savalara blnm rnesans talya'snda "condottieri" denen ve kim daha ok para verirse onun hesabna, inansz, lksz, aylak ehir serserilerinden toplanm askerleriyle i grecek macerac komutanlar bulunurdu. Doduklar yerde i bulamayan
birok yurtta gibi Mussolini, yirmi yanda svire'ye
giderek, duvarclk, gazetecilik yapm; srasiyle talya dnda kan talyan gazetelerinin mereplerine uygun iler grm; anarist sol (talya'da anarzim geen yzyln sonunda ok tutulmutu), irredantist sa (snr
komularndan toprak isteklerinde bulunan sava, ilhak bir eilim de ok tutulmutu) makaleler yaynlamt. talya'ya dnnde "Snf Kavgas" adnda bir
dergi karm; 1912'de bir sosyalist gazetesinin (Avanti)
bana getirilmiti. nce savaa kar yazlar yazm;
sonra Fransa ve ngiltere, 1914 savana girsin diye talya zerinde para yardm yada bask olarak mal abalarn arttnnca, kendi kurduu gazetede (Popolo d'ltalia)
savaa girilmesi iin yazlara balam; sosyalist partiden karlm, savaa giderek yaralanmt. te o, savatan dnte talya'da yeni bir "condottieri" arandn grm; ubat 1919'da, talyan Sava Birlii (Fasci
taliani di Combattimento) adl bir arpma rgt kurmaya balamt. nce kralla dehet veren, dnceleri bulandran, cumhuriyeti, sosyalist, demokratik bir
program yaynlam, fakat "condottieri" tutumunda antajn, macerac satlk komutanlarca yzyllardan beri
kullanlan bir silh olduunu bilen latifundia sahipleri
"Fasci taliani di Combattimento"ya para yardmn esirgememilerdi. "Faizm pragmatisttir; ne nyargs vardr, nede uzak amalan" diyordu Mussolini. Gece, kamyonlara bindirilen kiiler, belediyesi, muhtarl katolik
20.
Y Z Y I L 143
144
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
145
130
AIMIZ
V
"Tabancay kapt gibi sokaa frlayp rasgele ate
etmek"; srrealist davrann en temiz, en yaln biimi
olarak grlmt, Andre Breton ile arkadalarnca. En
iyilerimiz ld diyordu; 1920'lerin gen dnrler, ozanlar kua; Apollinaire ld (1918. Ald yaralardan iyilememi, savan salgn hastalklarndan birine kar
koyamamt); en iyiler lrken sama bir dzen, sava
vurguncularn zengin etti; onlar siperlere yolladklar
ve sonra yerin altna gnderdikleri genliin ahlk hocalarydlar ve onun kanyla ticaret ettiler; imdi de dolu karnla Bloc National'e, tutuculua oy salayp yzszl, yasa katma karyorlar, diyordu tiksinmi bir
20.
Y Z Y I L
131
genlik. Genler binlerle, binlerle ld diyordu Paul Valery bir yazsnda (La crise de I'esprit, 1919). Avrupa
kltrne gvenlerini yitirerek ldier; bilim, bulularnn, lm samada uygulandn grerek "onurunu yitirdi". Genlere lmelerini tleyen ahlk hocalar, sava vurguncular, politikaclar nnde secdeye varm
ahlkszlar; "hi, hi, hi diyordu Valery, pheciler bile phelerine inanmaz oldu".
Savan samal konusunda dnceleri birbirine
yaklam, rencilik anda trl uluslardan (Alman,
Fransz, Alsace'l, Rumen, Hollandal) genler tarafsz
svire'de, Zurich'de Voltaire kahvesinde toplanp gryorlard ki, genellikle Avrupa uygarlnn artk yozlam olduu kansna varlyordu. Aralarndan nl sanatlar (Klee, Kandinsky, Arp, Tzara) kacak bu topluluk, sanatn artk yalan ve kalp bir ortamdan gelen her
trl kural ineyerek bir bakaldrma olmas gereinde
birlemi; topluluklarn adlandracak bir szck aryorlard. 1916 ylnda Voltaire kahvesinde byle bir szc bir szlkte ararken karlarna "Dada" kmt. Dada, ocuklarn oyuncak at dahdaht. Bu ad beeniliyordu.
Dada'nn bir anlam da, koca bebek saylacak kiilerin,
diyelim bir genel mdrn btt memurlarnn ayakkablarnn boyal olmasn byk bir titizlikle istemesi gibi bir merakt; byle meraklar iin, onun dada'sdr denebilirdi. Savan balamas gibi sonucu da sama olacaksa; politikaclarn Avrupa kltrn yozlatran beceriksizlikleri, iki yzllk ve kalplklar halklarna ar
yk olacakt; bir ocuun bacaklar arasna ald denei deh diye koturmas, onun ok daha olumlu, arbal ve susuz bir oyun oynadn gsteriyordu.
1920'de lm olan Max Weber'in dnceleri birden
ilgi ekiyor; sava sonuna doru yazd yazlar 1920'
lerde yaynlanyordu. lm anlamsz olunca, yaamak
da anlamsz oluyordu Max Weber'e gre. nsanlar diyordu Max Weber, ldkten sonra uma yada tamu'ya
mm***'t .1',
C A I M I Z
gideceklerine inanrlarsa, yani lmlerinin bir anlam bulunduunu dnrlerse, yaamann da bir anlam olduuna inanrlar. Niin yaanyor? lmn anlam kalmazsa, yaamann da anlam kalmayacan sylyordu Weber. Grlyor ki us, evrenin bysn bozmutur. Us,
lmn, yaamn, ksacas evrenin samaln ortaya karmtr. lkeller, savata lnce uma'a uacaklarn
sanrlar ve bu anlaml lm, savaa da anlam verir. Oysa us, btn bunlarn samaln, anlamszln ortaya
karmtr. te diyordu Weber, abas aklamak olan
usun vard sonu anlamszlktr. lkellerin evreni by ve iirle doluydu; periler, cinler, eytanlar, melekler
vard. Kutsal inek iin lnr, kan dklmesinden holanan bir varlk iin ocuklar seve seve boazlanrd.
Fakat us, btn bunlarn samaln ortaya karm ve
byy bozmutur. Us, son liman karaya oturmak olan
bir gemidir ki, anlama abas iinde son liman anlamszlktr. Usun sonu samalk ve rasyonalizmin sonu irrasyonalizmdir diyordu Weber. Ve Dada dergisinin nc saysnda Tzara, by bozan usla sanatn iliii olmamas gerektiini savunuyordu. Sanat, usla anlamsz
klarak bysn bozmaktansa, anlamszn sanatn yapmak gerek sanatn ii deil miydi? Bu bir zorunluktu.
Us samaya varnca samalamak zorunluktu. Bundan
byle sanatn konusu doruca anlamszlk olacakt; yoksa by bozucu usun sonu gene anlamszlk olacak dolayl, uzun yoluna girmek deil.
li)18'de Ostwald Spengler, Bat'nm batmas konulu
(Der Untergang des Abcndlandes) kitabn yaynlamaya
balyor; yirminci yzyl kiisi iin ilk yiitliin, kltrlerin lm yasasna gs germek olduunu sylyordu. Kltr ile uygarl birbirinden koparan Spengler'e
gre, kltr, uluslarn ruh gc, erkeklii, yaama zellii, ksacas bir ulusu tekilerinden ayran belirtilerdi.
Oysa uygarlk bu nitelikleri yitirmek, incelmek, trl
ulus kltrlerinin birbirine karmasyla yozlamak de-
20.
Y Z Y I L ,
133
mekti. Fransz kltr, ngiliz kltrnn liberal ilkelerini alp onunla yozlatktan sonra 1789 devrimiyle uygarlk yoluna girmitir diyordu Spengler. Bir ulus gl kalmak istiyorsa, yabanc uluslarn kltrleriyle al
verite bulunmamaldr. Ve kendi zelliinde kalmaya
alarak uygarlk yoluna girmemelidir; nk len kltrleriyle lr uluslar diyordu Spengler. byk kltr vard ona gre. Soyca ve ruha bir olan iki ulusun
kltr olarak greko-romen kltr; Eukleides geometrisi, o geometrinin dz izgileriyle matematik ruhun kltryd; yaln bir usa dayanarak. Oysa ikinci byk
kltr olan Arap kltr, birbirinin iine girmi eci bc izgileriyle karmak ve karanlk, ii by dolu bir
ruhun kltryd. nc byk kltr olan Germen
kltrne gelince; ok byk bir soy olan Alman ulusunun ruhunu tayordu Germen kltr. Grlyor ki
Spengler, kltr zelliklerini, retim zellikleri gibi ekonomik nedenlerde deil, ruhsal zelliklerde buluyordu.
Alman ulusunun ruh zellii neydi? Alman ulusu diyordu
Spengler, Faust'un ruhunu tar. Yani o genlemek, yeniden glenip dnyadan km almak iin ruhunu eytana satmaktan ekinmeyen ihtiyar Faust'un zelliini tar. te Faust'u yaratan ulus, Alman ulusudur. "l ve ol"
diyor Goethe. htiyar Faust ebed olmaktansa, ruhunu
eytana satm ve genliin gelip geiciliini semitir;
yeter ki yeryzne tatl genlik lgnlklar, gc ve tutkulanyla egemen ola. Germen kltr diyordu Spengler,
"l ve ol"un kltrdr. Tanrnn katnda Faust ebed
ihtiyar kalmaktansa, eytann katnda lml genlii
diler. Ruhunu eytana satar gl olmak iin. Bat uygarl diyordu Spengler ihtiyarlad. O imdi kapitalizm = pintilik ve demokrasi = gszlk, devlet gszl, dknl dnemi olan akamnda batmak zeredir. Kurtulacakla ancak Germen kltryle; l ve ol
diyen ruhla kurtulabilir. Ebed ihtiyarlktan l ve lml genlikte diril. Herbiri Germen soyundan olan Frank-
1 3 4
A I M I Z
lar, Lombardlar, Saksonlar, Vizigotlar, Ostrogotlar baka uluslar boyunduruk altna alp feodal dzenler kurduklarnda kapitalden gelen bir gce deil, kllarna
dayanmlard. Avrupa uygarlnn genlii bu dnemdeydi ite; genlik ortaad. Faust'un genlemek iin
eytanla anlamas, genlik gnahsz olamayaca iindi,
sa ahlkyla gen olunamazd; Faust onun kart olan
eytanla anlamt. Kapitalizm ve demokrasi Germen
kltrnn genlii deildi; hayr bunlarn kartlar
olan sosyalizm ve klcn dzeni olan kla dzeniyle anlamalyd Alman ruhu yeniden genlemek iin. Ancak Alman sosyalizminin Marx ve onun felsefesiyle hibir ilgisi
bulunmadn Spengler, lS20'de yeni bir kitabnda bir
daha aklyordu. Marx, smr dzeninin kaldrlmas
bakmndan antikapitalistti. Oysa Alman
sosyalizmi
parann klaya deil, klann paraya egemenlii bakmndan ancak antikapitalistti. Feodal derebeyler bu kl snf, Germen kltrnn genliinde Yahudi tefecilerin, para egemenliinin, kapitalin nnde iki bklm
olmayp tersine onlar kllaryla titretirlerdi. imdi diyordu Spengler, Marx'm dnceleri Asya bozkrlarnda
yerleti. Almanya, Asya'ya kar, beyaz rkn dnya egemenliine bakaldran renkli rklara kar Germen kltrn savunmak zorundadr. Alman sosyalizmini bundan
dolay da Marxlktan tm ayklamak gerekir. Marx,
alanlar toplumun efendisi klyor; oysa Alman sosyalizmi klcyla efendi olan bir soyun, altrc olarak
alanlar zerinde egemenliidir ki, bu kll g, bu
ordu gc kapitalizmi bile kendi buyruuna almaldr diyordu Spengler. ster kapital, ister halk egemenlii olarak grlsn, Bat uygarl bu nitelikleriyle ihtiyarlamtr. te antikapitalist ve antidemokratik
olarak;
Germen kltr genleme abasnn adn sosyalizm koyan Spengler, bu sosyalizmin Marx' sosyalizmle ilgisi
bulunmadn sylyordu. Bunun iindir ki sosyalizm;
babalar iftlik sahibi Jungherr'lerin orduya ve ordunun
20.
Y Z Y I L
143
topluma egemen oluu demek olan Prusya dzeni ve militarizminde gerek yerini bulacaktr; bizim sosyalizmimiz, geleneksel Prusya dzeniyle birlemektir diyordu
Spengler.
Marx diyordu Moeller Van den Bruck (1923), ulusal
duygudan yoksundu. O, yozlamaya balayan Avrupa uygarlnn ngiliz-Fransz-Alman kltrleri karm anda yaad. Oysa sosyalizm bir kltr, bir ruh iiydi.
Mars, ulusal ruhtan yoksun olduu iin sosyalist dncenin temellerini ruhta deil maddede aramt. Ve snf
atmalarnn kaldrlmasn, snf ayrlklarnn kaldrlmasnda bularak snflarn kaldrlmasna gidiyordu. te
bu dnce diye belirtiyordu Moeller Van den Bruck, ulusal bir dnce deildir ve Almanlk ruhuna avkrdr. Zira Germenler, soyca kendilerinden aa uluslarla bir snf olacak bir biimde birleemezler. Alman sosvalizmi,
snf atsmasm kaldracaktr; fakat snflar kaldrarak
deil, byle atmalar yasak eden kllarn glgesinde
gl Alman devletini, birliini, egemenliini kurarak.
Toplumbilim demiti Max Weber, olumlu bilim olarak kalmak istiyorsa, insanlara yol estermeve, nasl yaayacaklarn anlatmaya kalkmamaldr. Ovsa bu kural
basta Ausnste Comte inemiti. Olumlu bilim, -pozitivist
bilim icviiz bilmedii halde nasl olurdu da yol gstermeve kalkard? Soencer'in. Marx'm tonlum bilimi olumlu bilim, k'sacas bilim deildi Max Weber'e gre. Us,
anlama cabas iinde, sonu olarak anlamszla varan us
topluma diizen verecek bir g olamazd. rrasyonalist
gler topluma biim veriyordu. Bilimin, dna kmamas gereken bir smr vard. Usun acklamava almaktan baka bir gc, yani etkilevici, divalektik b'r rc
yoktu. Marx, toplumbilimi nesnel, maddesel temellere oturtmak cabnsvla da yanl ve ters bir yola gitmiti.
nk diye belirtivordu Max Webr, insann bakalarn
anlamas iin kendini bilmesi gerekir ki, benden ok bakalarn kapsayan toplumbilimin anlalmas iin gere-
68 A I M I Z
ken bu temel zneldir. Ben diyordu Max Weber, bir Sezar deilim, fakat kendimi onun yerine koyunca Sezar'n
yaptklarn anlamaya balyorum. te toplum olaylar,
tarih bu yoldan anlalr; toplum olaylarnn ruhu, tarihi yapan uluslarn ruhudur. Kapitalizm zerinde yapt
bir incelemesinde Max Weber, onun maddesel, ekonomik
bir gelimeden deil, ruhtan, dinsel bir inantan ktn gsteriyordu. Yiyip imeyi, bol para harcamay ho
grmeyen hristiyanlk, para biriktirilmesine yol amt.
Protestanln eitli kollar dinsel orulara hz verdii
ada kapitalizm bir kat daha gelimiti. Max Weber'e
gre, ekonomik gelimeler dinsel inanlarda deiiklik
dourmam; bunun tersi olmutu. Spencer'de de u eksiklikleri buluyordu Weber; usun gittike anlamaya balayarak anlamszla gittike yaklamas bir ilerleme deildir. Hem ne demektir ilerleme? Samalk iinde onun
da anlam kalmaz. stelik, rasyonalist yolda hzlanmak
hi de daha iyiye doru gitmek anlamnda bir ilerleme
gstermez. Maara resmi, usu klasik sanatn resimlerinden daha m irkin? Asla! Us, politik yaama szde demokrasiyi getirmitir diyordu Weber, fakat bugnn yurtta savaa bilerek mi giriyor; nemli konularla oyu mu
almyor? Asla! Us, teknii gelitirmi, ihtiyalar karlamada kolaylklar salamtr; fakat uygarlk ihtiyalar azaltm mdr? Asla! Psikolojiyle, psikanalizle ruh derinliklerine inildi de insan imdi daha ok seviyor, daha
ok mu kinleniyor? Asla! diyordu Max Weber. Us, geree eklemelerde bulunmaz; tersine, onu duygunun sslerinden soyarak kupkuru yapar. Bunun sonucunda evren, amzn evreni, tatsz tuzsuz olmutur. Artk by ve iir dolu mistisizm, bakalarnn avutulup uyutulmasna aratr. Artk byk inanlarn cokun, gl
szcleri ruh hastalan yada arlatanlardr. Artk toplum
iin scak yardmlar, ilgiler, konukseverlikler yerini souk toplumculua brakmaktadr. Baka ne olabilirdi?
Ya kiliseye dnmeli, yada aln yazsna hi deilse erkek-
20.
Y Z Y I L
143
e katlanmaldr diyordu Weber. Ve aln yazs, bu gidiin sonu krtasiyeciliktir! Ona ister kapitalist, ister
sosyalist densin krtasiyecilikle ynetileceiz; sonunda
krtasiyecilik her alana egemen olacak diyordu Weber.
Souk us her eyi sayacak, hesaplayacak, planlayacak;
bir gn gelecek her eyi numaralanm, hesaplanm, dolabna konmu krtasiyecilie duyurup onayn almadan
bir iek bile koklamayacaz. Weber'e gre rasyonalizmin doruuna varmas demek olan krtasiyecilik, kapitalizmle balamtr. Eskiden beyler, bykler aklszca yaar, har vurup harman savururlard; aypt hesap etmek.
Fakat kapitalizm biriktirmi, saym, sralam, toplama,
arpma yaparak btn bu us ilemleriyle muhasebecilik
ve krtasiyeciliin kumcusu olmutur. imdi o bydke, krtasiyecilik de byyor. Max Weber'e gre sosyalizm,
kapitalizmin kalkmas anlamn tamaz; fakat krtasiyeciliin btn toplum yaamna el koymas demektir o.
Her ii iin krtasiyeci devlete hesap ve dileke vererek, kuyrua girip srasn bekleyecek, ve iznini alarak
ruhsatnamelerini ekmek karnesi gibi saklayacak etiketli,
numaral yurtta, krtasiyeciliin dosya dolaplarndan
birine yerletirilmi fii bulunmadka kiiden saylmayacak, hak sahibi olmayacaktr. Bylesine usa uydurulmu, sralanm, numaralanm, hesab tutulmu kiilii
fiinde yurttan toplumu, usa tm uygun bir toplum olacak mdr? Olmayacak diyordu Max Weber. nk yaam') n kendisi usa uygun deildir. Us ancak sayar, sralar yani nicelik zerinde oynar; fakat nitelikleri deitiremez diyordu Weber. Yaam'm us d, irrasyonalist
nitelii deimeyecektir. Bakn diyordu Max Weber; bireylerin ilerini brolarda toplayacak krtasiyeci toplum;
doruyu, iyiyi, gzeli krtasiyeciliin brolarnda, usun
numaral filerinde bir araya getirip toplayamayacaktr.
nk usun toplamaya, uyuturmaya alt bu deerler, gerekte birbirlerine yan bakarlar. Kutsal olann, ille gzel ve doru da olmas gerekmez; hatt diyordu We-
69 A I M I Z
bor, bir ey eri ve irkin olduu iin ok kez kutsal
saylmtr. Ahlk politikayla, o ekonomiyle, ekonomi
dinle, din bilimle badamyorsa, bu, btn bu alanlardaki deerlerin birbirlerine yan bakmasmdandr; usun aamayaca, yenemeyecei bu glk, evrenin usa uymazlndan, samalndan geliyor; fakat ne yapalm, o yle
kurulmu! Zaten diyordu Weber, bilim adam olarak ne
yaplaca sylenemez; bilim ancak gzlemlerde bulunur.
Mezhepsiz din ve kavgasz mezlep bulabilir misiniz? Hepsi yan bakyor birbirine. ncil'e gre dvmeyecek, yurtseverlie gre savaacaksn. Adalet insanla aykrdr; nk adalette ho grmek yoktur, o acmaz; oysa
insanlk acr. Bunun iin o da adalete aykrdr, yasay
olduu gibi uygulamamakla. Sorumluluk duygusu olan
ahlk, bakalarna karr, ukaldr; karmamak da bencilliktir. Bu sama evrende ne yaparsn? Hibir umut
yok diyordu Weber. Ya, sama bu evren diye sen de birbirini tutmaz karmakark iler yapar, samalarsn; yada, tutarl, usa uygun ilerinle sonucu sama bir yolda
uslu uslu gidersin. Fakat samadan kurtulamazsn. Ya
sonucun sama olduunu bilen rasyonalizminle samalar;
yada bunu bilmeyen temelden bir irrasyonalizm ile batan samalayarak, tuttuun yolda uslu uslu gidersin.
nanlar irrasyoneldir. Dahas var diyordu Weber; politika demek, amacm iyidir diye ktlkten ekinmemek
demektir; yalansz, dzensiz, saldrsz politika olmaz;
yani politikada ktlkten, ahlkszlktan iyi sonular
beklendii gibi, iyilikten de ktlk beklenebilir. Politika diyordu Weber, istediiniz yerde duran bayram arabasna benzemez; sizi elence gezisinden uuruma gtrebilir; ktden iyi kabildii gibi, iyiden de ktnn kabilecei bu irrasyonalist evrende. Ne yapacanz bilimden sormayn diyordu Weber. Bilim, us, evrenin irrasyonalist niteliini gryor. Ve bunu grdkten sonra usa, bilime yapacak i kalmaz. yapacaklar, uluslar
arkalarna takarak srkleyecek olanlar artk bilimle,
20.
Y Z Y I L
143
141
A I M I Z
20.
Y Z Y I L
143
142
AIMIZ
rlk ve nitelikleri iinde yazacak ve onda tanrsal "kaderle, bu kaderin uluslarn alnna yazd yazy bulacakt.
Yaradan'n buyruuna gre uluslar, ayr niteliklerde yaratklar olduundan, ayr kltrlerin nitelikleriyle tarih
sahnesine btn yaratklar gibi yle bir grnp batmak iin kyorlard ki, bu aln yazsndan kurtulu ancak Yaradan'n sekinler olarak ayrdklarnn kabul edilebilecek duasiyle salanabilirdi. Ruhsal tarih anlaynn btnlenmesi, evrensel bir ruhu, uluslar ayr ruhlarda yaratt konusunda toplanyordu. Kltr ayrlklar, ruh ayrlklarndayd. Ne var ki, gerekten inanl bir hristiyanlk, kl pay olarak araya girmedike, ruhsal ve kutsal tarih gr, kaba maddeci tarih grnden ayrlmyordu. nk uluslarn ayr ruhlarda yaratklar olduunu sylemek, bu ruhu kuaklardan kuaklara ileten ayr bir kann damarlarnda bulunduunu sylemek demekti. Yani bilin; biyolojik niteliklerden gelen
dnceler, kltrel nitelikler zerinde etkili deildi. te tarih aklamalarn biyolojik niteliklere balayan kaba maddeci yorumla, uluslarn ruhuna balayan ruhu yorum birleiyordu. Her iki gr mekanikti. inli; ruhunun, rknn bakalndan dolay ne denli istese, ne denli bilinlense bir Avrupal olamazd. Bunun iin, bir ulusun ruhu bir kez anlald m, tarihinin mekanik gidii,
yani o ulusun aln yazsnn ne olaca belliydi; bilin,
bunu deitiremezdi. Max Weber'in, Spengler'in ve benzerlerinin grleri, bilincin, toplumsal yaamda, tarihte
yeri bulunmamasyla bir kez daha irrasyoneldi. "Her ne
kadar tamamen kiisel ve znel bir dnceyse de yazar,
biyolojik soyaekime byk nem vermeye eilimi bulunduunu itiraf eder" diyordu Max Weber.
"Devlet bir gtr; fakat ruhsal bir g" diyordu
Mussolini. Austos 1922'de, genellemek eiliminde olan
bir grevi, yaa d ilemlerle engelledikten iki ay sonra,
kral ondan hkmet kurmasn istemi; general Badoglio'nun yapmak istedii ie izin vermemiti. nk yasa
20.
Y Z Y I L
143
144
A I M I Z
tadn aratryor; ana yanndan Venedikli bir kadndan geldiini bularak, kuku yok ki diyordu, bu ocuun
kanma o kadnn herhalde dkknc olan dedelerinin kan girdi. te Max Weber'in dncelerini gelitiren bir
bilgin olarak tannan Sombart kapitalist ruhun geliimi
zerinde byle biyolojik incelemelerde bulunuyor ve kapitalizmin kapital ile deil fakat kapitalist ruhla gelimi bulunduunu syleyen Max Weber, kapitalizm yerine kapitalist ruh deyimini kullanmay uygun buluyordu.
Bu adan, kapitalist ruh yerine daha soylu bir ruh olarak Germen ruhu, Germen kannn stnlyle getirilebilirdi ki, bylece kapitalist ruh kalkarak kurulabilecek
bir Alman sosyalizminin ekonomi alanndan ok ruhu,
biyolojik alan, rk sorununu ilgilendirdii anlalyordu.
1920'de len Max Weber, irrasyonalizaiin nerelere
ulatn grmemi, fakat onu toplumbilime geni bir biimde uygulamt. Savatan yenilmi kan Almanya'da
irrasyonalizm, Alman faizminin dnce temeli olurken,
Fransa'da ancak sanat alannda bir i grerek Dada olmasyla, bu ulusun kan karp bozularak ruhunun kld, yozlat anlamn tad ileri srlyordu.
Dada, bartan sonra svire'den Fransa'ya gelmiti. rrasyonalizmde Dada'lar, faizmle birlik olmakla birlikte;
deil ona, kendi kendilerine bile kar olduklarn sylyorlard: "Gerek dada'lar Dada'ya kardrlar!",
"yi
ne? irkin ne? Byk nedir, gl nedir, gsz nedir...
Bilmiyorum, bilmiyorum, BLMYORUM!" te sava
ertesinin genlik kua byle baryordu. 1923'de Andre
Breton ile ona katlanlar; ancak sanat alannda kaldn syledikleri Tzara'nn, Picabia'nn bakaldrsndan ayrlp srrealizm ad verilen bir eilimde birleiyorlard.
Aralarndan , cn doru en kesin zm, lmdr diyerek kendilerini ldryordu, ilerinden birka, irrasyonalizm gereince bilin altyla yaamal, usun basksn
kaldrarak bilin altn yzeye karmal diyorlard. Birka sonradan Marxha yneliyordu. Arada srrealizm,
20.
YZYIL
145
rasyonalizm irrasyonalizm arasnda ekitiriliyordu. Tzara, balangtaki tutumuna bal kalyordu. Uluslar bylemektense, bir ocuun tahtadan atn deh! diye koturmas, ok daha susuz bir oyun deil miydi irrasyonalizm iin?
VI
Sreksizdi enerji, kuvanta fiziine gre. Bohr, elektronlarn yrnge atlamalaryla enerji yutulup verilmesi arasndaki ilikiyi gstermiti. ekirdeinin halkalar
olan elektron yrngelerinde deiiklik, atomun enerji
deiikliiyle karlanyordu zerlerinde billr toplar
duran bir merdiven dnlsn ki, bunlar yanp sndke basamaklar inip ksnlar; yle ki belirli nicelikle
(kuvantum) k yutan top bir basamak karak orada
durmakta ve basama inerken de ald kusmaktadr. Bu baka bir top yutarsa bir basamak da o kar. Ama toplar, basamaklar zerinde dururken n salmyorlar. Yani srekli nlanma olmuyor da, bu ancak
geilerde grlyor, ite elektronlarn yrngeden yrngeye geiine kuvantik gei deniyordu. Ve imdi kuvantik gei nasl oluyor, ne zaman oluyor sorusu douyordu. Atomun iki duruk an arasnda bulunan kuvantik
gei ,hangi zamana raslyor, yada hangi zamanda bulunuyordu ? Gerekte, hangi zamana raslyor ile hangi zamanda bulunuyor sorular eit olmayp, birbirinden ok
ayr iki dn kapsyordu. Size ne zaman raslanr diyen bir kimsenin, sizi grmeyi belirsiz bir yerde belirsiz bir zamana braktn hemen anlayp belki biraz gcenirsiniz; fakat, ne zaman bulunursun sorusunun iinde
yer ile zamann belirtilmesi gerei vardr. Kuvantik geiin zamann bulmak iin yrngeden yrngeye geF. 10
I
146
A I M I Z
mekte olan elektronun yerini de belirli olarak bilmek gerekmez miydi? Ayrca artk yeni fizik zaman salt olarak deil, uzaya balayarak ve uzay-zaman olarak dnyordu. Elektron nerede ne zaman bulunur ? Bu sorunun karl belirsiz kaldka, elektronun
yrngeden
yrngeye atlad o kck an, yani kuvantik gei belirsizlik iinde kalacakt.
1923'de yeni fizie ok nemli bir katkda bulunacak Louis de Broglie, kuvahtik geiin incelenmesini kapsayan sorulara iki adan gidilerek, iki trl karlk bulunduunu aklayacakt ilerde. Ya, atomun durgun gibi grnen, fakat gerekte hareketli iyznde sakl olularn birikiminden doan bir srayt kuvantik gei; yada, gerekten durgun anlar bulunan atomun bu
durumunda iyz bilinmeyen bir belirsizlik iinde, rasantya kalm bir olayd kuvantik gei. te irrasyonalizmin 1920'lerde gl etkileri bulunduu bir ada, Bohr
ikinci yola giriyor; her ne kadar fizie diyalektik kavramlar getirmise de; rencisi Heisenberg ile birlikte
kuvanta fiziini, belirsizlik ilkesine doru gtryordu.
Heisenberg'in 1924'de aklad belirsizlik dncesine
gre, ilgin ve sz konusu olan belirsizlik, bilimin eksik
bilmesinden deil, konunun kendinden geliyordu. Bir
cismin nerede ne zaman bulunduunu kestirebilmek iin
hzn bilmek gerekir. Fakat yerine gre hz deien
cismin yerini bulmadan hzn nasl lersiniz? Byle bir
durumda belirsizlik konunun kendisinde kalr. Belirsizliin egemen olduu alanda, bir sonucun bir nedene bal
olduu dncesi de anlamn yitiriyordu. Neden elektron
belirli bir anda belirli bir yerde deildi ? Belirsizlik iinde bu sorunun anlam kalmyordu. Bir kutu iinde sallanp atlan zarlarn durumu belirsiz olduundan alt keden hangisinin zerinde duraca belirsiz kalyordu. Bu
durumda, bu belirsizlik iinde oyunun sonucu iin neden
byle oldu demek yerinde olamazd, nk sonu bir raslantyd.
20.
Y Z Y I L
147
Raslant yada alnyazs, nedeni belirsiz olaylardr kiiolu iin. Ama nedeni belli olaylarda olaslk (ihtimal),
yada zorunluk bulunur. u da var ki, nedeni belirli olaylar alan, kiiolunn zgrlk alan olmaya adaydr.
nk nedenini bildii olay kiiolu kendisi yapabilecei gibi, nedenin nne gemekle sonucun yani olaslk ile
zorunluun da nne geebilir. Oysa zorunluu bir yazg
(kader) olarak nlenemeyen alan; olasl da nlenemeyen, nedeni belirsiz bir raslant alandr ki, kiiolu orada olaylara egemen deil, fakat onlarn oyunca olmakla yoksundur zgrlkten. ldrc ve bulac bir hastalk dnlsn, ki, nedeni belirlenmi (determination),
as bulunmutur; artk asn yaptrmayan iin o hastala tutulmak raslant deil bir olaslk ve tutulduunda lmesi bir zorunluktur, fakat alnyazs deil. Buna
karlk, kaderci (fataliste) bir grle, o zavallnn alnyazsnda yazl olan a yaptrmamakm denebilir; a
yapmamas zorunlu olmad halde. Dnce karklna dmemek iin, nedenleri belirlenmi, zgrlk alan
olan "determinisme" alannda yrrlkte olan olaslk
ile zorunluu, raslant ve yazgyla kartrmamak gerekir.
Buna karlk, nedenlerin belirlenemeyecei inancma dayanan belirsizlik (indeterminisme) dncesi olasl
raslant ve zorunluu yazg (fatalite, kader) olarak grr. Olaylara diyalektik adan bakldnda, kiiolunun
zgr olmas iin, usun yalnz nedenleri bulmas deil,
zorunluu kaldracak lde eyleme geerek etkili olmas gerekli olduu grlr. Diyalektik zgrlk, determinizmi gereince iki kez rasyonalisttir; yle ki, ormanlar tkenerek lleen bir lkeyi, aasz yerin le dnecei zorunlundan kurtarmak iin usun nedenleri bilmesi yeterli olmayp, zorunluu kaldrc etken olarak eyleme gemesi gerekir. Buna karlk, kaba maddeci ve
rahu grler, diyelim, tarihsel determinizmi zgrlk
deil klelik olarak grmekle onu "indeterminisme"e evirirler. Kaba maddeci adan, usun maddeyle dzenlen-
148
AIMIZ
20.
T Z T I L
149
ile determinizmini reddeder. Ya olaylar, nedenleri, iyzleri bilinmemekle (pozitivizm, Viyana Okulu, neopozitivizm) us d kalarak belirsizlik (raslant, yazg)
iinde bulunuyorlar; yada usun etken olmamasyla (fenomenoloji usu ancak k tutan grp etken bulmuyor) irrasyonalizm ve belirsizlik iinde kalyorlard. "Werner
Heisenberg, Kopenhang'da Niels Bohr'un yannda alyor; Viyana Okulu'nun mentsii olan pozitivist ve fenomenolojist grlerin etkisinde bulunuyordu,
yle
ki, bu felsef okula gre, deneylerin aamayaca konulara, ancak birtakm nicelikler getirebiliyordu fizik. Eski
enerjetist okulu andryordu Heisenberg'in kuvantik mekanii -Louis de Broglie-".
Louis de Broglie, foton ve dalga olarak ikili nitelik
gsteren n, fizik bilimde salt tanecik, yada salt dalga teorileri niteliinde birbirleriyle elien uzlamazlklarn aan, ve bu iki tr olayn bir birlik iinde aklanmalarn salayan matematik denklemlerini getiriyordu
1923'de. Madde-enerji ilikisinin birlii gibi foton-dalga
ikilisinin birliini gsteren matematik aklamalarn baars, Louis de Broglie'nin felsef grnde kalmyordu.
Schrdinger bu denklemleri gelitiriyordu. Fakat deneylerin onaylamad matematik ilikiler ne denli usa uygun bulunsa da, onun dndne, gereklerin uygun
bulunduunu aklamaya yeterli deildi. Bu yeterlilii
ancak deney salayabilirdi. Mademki deniyordu, tanecik-dalga ikilisinin ve daha geni bir kavrayla maddem birliinin aklan Louis de Broglie'nin denklemlerinde matematik onayn bulmu ve birok deneyin dalga
niteliini aka gsterdii n, foton taneciklerinden
kurulu olduunu da, fotoelektrik olay gstermitir; maddesel parack olduunu bildiimiz elektronun da bir n,
bir dalga olarak grmek isteriz: Fotonlar, nlarn tanecikli yapsn ortaya koymutu; onlar bir n dalgas
iinde bulunduu gibi, elektronlar kapsayan elektronik
bir dalga var myd? In, nlarn bir dalgalanma ol-
150
AI M I Z
duunu gsteren balca olay, onlarn billrlardan geerken krlmasyd; elektron gibi maddesel tanecikler topluluunun bir k demeti gibi krlarak billrdan getiini gsterir bir deneme var myd ? Davisson ile Germer
1927'de bu deneyi baararak, dalga niteliini aklayan
krnm (diffraction, teksr) olaynn elektronlarda da
bulunduunu gsteriyorlard. te bu denemeyle, Louis
de Broglie'nin madde-n ballk ve btnln gsterir matematik aklamalar, gerekle, somut olarak
onaylam bulunuyordu. Nasl n krlmasndan yararlanarak mikroskoplar yaplmsa, yaknda atomlar evreni boyutlarnda yani ok kk aplarda krlma nitelii
bulunan elektronlardan yararlanarak byltme gc ok
yksek elektronik mikroskoplar yaplacakt. Hatt elektrondan ok daha ar atom ekirdei dalgalaryla ilgili
protonik mikroskop yaplacakt. Madde ile nm, dalga
ve tanecik olarak ortak niteliklerle fizik olaylarda ortaya karlrken ada fizie yeni kaplar alacakt ki;
1919'da Rutherford, atom ekirdei alannda da bir kapnn alna navak olmutu.
Elektrik yk bakmndan dengede olan atomun evresinde bulunan, () elektrik ykl elektronlar, ( + )
elektrik ykl bir ekirdein dengeledii biliniyordu.
Elektronlar bir yapda olduu gibi, ekirdekler de bir
yapda myd? Her ekirdek, elektrik yknn okluuna gre evresinde elektron tutuyordu. Cisimler, atom
arlklar ve elektron saylaryla birbirlerinden ayrlmt. Acaba ayr cisimlerin ekirdekleri birbirlerine
arptrlarak kartrlsa, onlarn birbirlerine girmeleriyle deiik ykte ekirdekler ve ona gre yeni dizide elektronlaryla yeni cisimler elde edilecek miydi? Rutherford azotu, helyum ekirdekleriyle bombardmana tutuyor; onlarn birbirine gemesinden hidrojen ktn,
Wilson odasnda gryordu ki, ekirdekleri birbirine girerek aradan bir hidrojen ekirdei (ekirdeklerin en hafifi) kan azot ile helyumdan geriye kalan da oksijendi!
20.
YZYIL
151
Yapsn Rutherford'un abalaryla ele vermeye balayan atoma Bohr, kuvanta fiziini uygulam; ancak
birtakm olaylar aklamaya bu fizik yeterli olmadndan Sommerfeld, ilikinlik fiziini atom evrenine de getirerek zlmemi sorunlarn karlklarn bulmu; yeni fizikle atom evreninde youn almalara girilmiti.
Kuvanta fiziinin zemedii birtakm kaymalar, ilikinlik fizii zmekle birlikte gene de matematik denklemlerden kaan birtakm olaylar tayfler gsteriyordu. te Uhlenbeck ile Goudsmit 1925'de, elektronun ktlesi ve
elektrik yknden baka bir de kendi zerinde topa gibi dn (spin) bulunduunu dnerek denklemlere
bunu da sokmakla birok kayn nedenini aklayabildiler. 1929'da Dirac; Louis de Broglie'nin denklemleri, elektronun topa dn, ilikinlik fiziinin birbrini btnleyen ilikileri arasnda yapt aratrmalar, aklamalar atom evrenine girmekte gerekli anahtarlar olarak
ortaya koyuyordu. te bu yllarda Heisenberg'in dnceleri, birok bakmdan ilgin bulunuyordu. Bir elektronun diyordu Heisenberg, yerini kesinlikle bulmak iin hzn aa yukar kestirmeli ve hzn kesinlikle bulmak
iin de yerini aa yukar kestirmelidir. Ama her ikisi
birden kesin olarak kestirilemez. Bu matematik denklemde byle olduu gibi, deneyde de byledir diyordu Heisenberg. Bir elektronun yerini aydnlatmak iin ona bir foton gnderilirse, elektron aradmz yeri deil, fotonla
kayd yeri bize gsterecektir. Ksacas, onun yeri belirsizdir ve belirsiz kalacaktr. Eer elektronun hzn
belirlemek istiyorsak onu durdurup yerini belirleyemeyeceiz; yerini belirlersek hzn belirlemekten yoksun
kalacaz. u halde tanecikleri, aa yukar urada yada burada olan dalgalara, raslant dalgalan denemez mi ?
Grlyor ki, dalgalar gerekten bir dalgalanma nitelii olmayp, taneciklere aa yukar nerelerde Talanabileceim gsterir matematik ilemlerdir. te fizik, sonu olarak birtakm matematik ilemlere dayanr ki, bun-
152
CAIMIZ
lann belirsizlik dalgas iinde nerede bulunaca bilinmeyen nesnel bir temele dayand sylenebilir mi? Heisenberg, belirsizlik ilkesinin atom evreninden baka yerde
ve atom st fizikte bile kullanlmasnn sakncalar bulunduunu da belirtmekle birlikte, irrasyonalizmin byk
ilgiylo karland evreler ve yllarda belirsizlik ilkesi,
eskiden enerjetizmin grd ilgiyle karlanyordu. Belirsizlik iinde diyordu Heisenberg, atom evreninde olaylarn zaman sras da anlamn yitirdiinden ncelik, sonralk belirlenememekle olayn nedeni de belirsizdir. te
buna nesnel belirsizlik deniyordu. Yani bu belirsizlik,
kiinin bilgi eksikliinden gelen znel bir belirsizlik deil, aratrlan konunun kendinden gelen belirsizlik olarak grlyordu. Kuvanta fiziine byk yararlan dokunmu Bohr ile Heisenberg'in nedenlere inilemeyecek
bir belirsizlik dncesini benimsemelerine karlk, bu
fiziin kurucusu Planck determinist kalyordu. Louis de
Broglie nceleri belirsizlik dncesine eilim gstermi; ancak yirmi be yllk bir srenin bilime getirdii
yeni belgeler karsnda determinist alana gemiti. Langevin ile Einstein de deterministtiler. Einstein belirsizliin nesnel olmadn fakat znel olup bilgisizlikten geldiini sylyordu. Nesnel belirsizlik, bilimin nesnel temelini kaldrmakla bilimde znelcilie yer veriyordu.
Bohr'un fizie getirdii, diyalektik anlam tayabilecek
birtakm kavramlar, belirsizlik ilkesi iinde bu anlamlarn yitiriyordu; nk bir olay dalga olarak bize grnrse tanecik olarak grnmez biiminde bir iliki bir
olu ilikisi deil, salt bir grn konusuydu. Bir daa
kuzeyden trmanan birinin gney yamalann grmemesine benziyordu bu. Oysa Louis de Broglie, dalga ile
tanecii bir parann iki yz gibi biri evrilince br
grnmeyen bir grn olarak aklamaym nedenini,
bilimin olaylan usla kavrayabilme gcnde buluyordu.
Ama pozitivizm bakmndan bunun bir snn vard. Bilim
nedenler alanna iyze giremezdi. Schrdinger gibi de-
20.
T O Z T I L
153
VII
Kari Marx ekonomik bunalmlann, baka bir deyimle dengesizliklerin nedenini aratnrken, Smith ile Ricardo'nun retimi, yalnz tketim mallan retimi olarak
grmelerinde nemli bir yanllk bulunduu kansna
varmt. Bir ifti yalnz yiyecek deil, tohumluk da retiyordu. Bir yllk ulusal retim toplam iinde retim
aralan retilmesi de vard. Bu retim aralan, ya ypranm eski aralann yerine konuyor; yada onlara ekleniyordu.
Her bunalm bir denge bozukluuydu. Ya maazalar, depolar mal dolu, alc yoktu; yada alc var, mal
yoktu. Yani ekonomik dengenin yerinde olmas iin arz
ile talep arasnda denge bulunmal; baka bir deyimle,
arzedilen mallann deeri, talep toplamnn deeriyle denk
olmalyd.
Bunalm srasnda fiyatlarda neden dme, yada
ykselme oluyordu? Psikolojik okul gibi znel temel ekonomileri konuya znel adan bakyor; bunu talebin
arzdan az, yada ok oluuna bahyordu. On kiiye be
ekmek gerekliyken onlara iki yada yirmi ekmek arzedilmesi, kuku yok ki ekmek fiyatn etkiliyordu. Fakat
neden talep belirli arlktaki iki ekmek arzndan ok ve
yirmi ekmek arzndan azd? Konuya nesnel adan baknca fiyat, alcnn znel isteinin deil, hatt arlk
154
AIMIZ
olarak nesnel bir biimde arzn azalp oalmasnda etkili retim niceliinin belirledii grlyordu. Gerekte
nesnel nicelikte be ekmek talebinde deil, arzn niceliindeydi deiiklik. O halde niin arz, talepten az yada
ok olmutu? Ve bunun nesnel (objektif) nedenleri neydi?
ncelemelerinde nesnel yntemi (objektif metot)
kullanan Marx, arz = talep dengesinin nerede bulunup
nerede bulunmad aratrmasna, arzn nesnel bakmdan incelenmesiyle giriyordu. Yllk gereklere arzolunan
yllk ulusal retim incelenecek olursa, bunun iinde yalnz tketim mallan deil, ypranm retim aralan yerine konacaklarla onlara eklenecek aralar da bulunduu grlr diyordu Marx. retimi, retim aralan re*
ten ile tketim mallan reten kesim olarak iki kesime
aynyordu. Her ikisinin toplam olan ulusal retimin arz
deeri, her iki kesimle ilgili talebin toplam deeriyle denk
bulunmalyd ki, bunalm olmasn.
Anan retim aralannn yerine konmas iin kapitale aynlan pay (K) + igc creti () + artk deer ( A ) = retilen maln nesnel olarak arz deeri olduuna gre; birinci kesim iin arz: Kx + t + A , ve ikinci kesim iin de K, + 2 + A , olarak yazlabilirdi.
imdi talebin incelenmesine geilecek olursa, nce
birinci kesimle ilgili talebin, yani retim aralan talebinin neleri kapsad konusu ortaya kyordu. Her iki
kesimde anan aralann yerine konmas deeri K, + K 2
olduuna gre, bir kez birinci kesim talebinin iinde bu
Kj + K2 deerinin bulunmas zorunluydu (ypranan yollann, tatlarn, makinelerini onarmayan, yenilemeyen
bir evrede nasl bir khneleme bunalm doabileceini
usa getirmek yeter bu gerei grmeye). Aynca, retim
aralan talebi, yalnz ananlarn yerine konacaklan deil, onlara eklenecek olanlar da kapsyordu. Bu deer,
her iki kesimin artk deeri toplamndan (AL + A,,) yatnma aynlacak bir deerdi. Diyelim A, + A 3 yz ve
20. Y Z Y I L.157
yatnma aynlan deer elli olsun. Bu 1/2 X (A t + A 2 )
diye gsterilebilirdi ki, her . urumda 1 den kk olan
bu say (a) ile gsterilecek olursa, retim aralan toplam talep deeri, birinci kesim bakmndan arz =-talep
denklemine yle girecekti: K, + x + Ax = K x + K 3 +
a ( A , + A 2 ).
kinci kesimde de talep deeri, cretler toplam
(i + 2 ) ile artk deerden artakalan kapsayacandan, tketim mallan talep deeri: t + 2 4- (1a)
( A j + A 2 ) den ok olmayacakt. Ve ite tketim kesiminde arz = talep denklemi, K, + , + A 2 = x 4, + (1 a) (A + A 2 ) denklemindeydi.
Bunalm olmamas iin her iki kesimle ilgili arz toplam, her iki kesimin toplam talebiyle dengede olmak zonnda bulunduundan denklem yleydi: K j + j. + A t +
K., + , + A, = K x + Ko + a (A t + A 2 ) + x + 2 +
(1a) (A t + A 2 ).
ki yanda bulunan deerler (K 1( j, K,, 2 ) kanlmakla denklem bozulmayacandan, sonu u oluyordu:
Aj + Ao = a (A, + A 2 ) + (1a) (A, + A 2 ).
te grlyordu ki arz = talep dengesinin gereklenmesi iin tketim alannda harcanmayan artk deer
tmnn yeni yatrmlara ynetilmesi gereklidir.
Keynes, Marx'n bu dncesini benimseyerek, bunalmlannm yatnm yetersizliinden doduunu sylyordu. Szlerini saknmadan kullanan Keynes, daha
1917'de, "Bizleri ynetenler ylesine yetersiz, alk ve kt kafal ki, belirli bir an belirli bir uygarl tepetaklak gelebilir" diyordu. Ve Keynes, 1914'den nceki Avrupa emperyalizminin daha geni alanlan eli altnda tuttuu dnemi zlemle anyor; bu dnemin top sesleriyle
kesilerek stelik atekesten sonra gerek bir bar kurulamamasn, ynetenlerin yetersizliinde buluyordu.
Almanya'yla yaplacak Versailles ban grmeleri heyetinde bulunan Keynes, istifa etmi; bu ban ne akllca, ne mmkn, ne de faydaldr demiti. Byle bir ba-
156
AIMIZ
rla, alka hazineci bir dnce felket getirecekti Keynes'e gre. Keynes, szde bartan sonra ekonomik bir bunalmn hzlanarak geleceini grmt. O sonradan yaynlayaca kitaplarndaki (Treatise on money, 1930; The General Theory of Employment, Interest and Money, 1936) dncelerini, olaylarn ak iinde, fakat nceden kestirmesini bilerek, daha ok uyarmalar, istifas, Churchill'i talamas (Economic Consequences of Winston Churchill, 1925) gibi grlerini aklayan davranlarnda, ksa yazlarnda belirtmi bulunuyordu. Keynes kuramsal dnceden ok, zellikle yurdunun iinde bulunduu ekonomik durumla ilgileniyordu.
Ne var ki, gerek bu ekonominin yeryzyle olan ilikisinin genilii ve gerek onun durumuna yakn baka lkelerin de Keynes'in grlerinden yararlanabilecek katta
bulunmalar, onu Alfred Sauvy'nin dedii gibi "kapitalizmin kurtarcs" durumuna getiriyordu.
Savatan nce varolduu gibi, sonra da varolup 1925
de ngiltere'de gze batar durumda olan isizlik yrrlkteyken Churchill'in uygulamaya koydurduu bir politikayla kmr ocaklar iilerinin cretleri drlyor; bu ilemle ucuzlayacak kmrn d lkelere daha
byk kolaylkla satlaca syleniyordu ki; Keynes uzak
sonular dnlmeyen bir politikann kendisine, kt
dnceyle birlemi bilisizlikle alkln birbirine dayanr ortaklndan temel aldn belirterek, yakn sonularla gz balanm bir politikann uzak sonucu baarszlk, yani kendine ktlk olduunu aklyordu. cretlerin drlmesi, satmalma gcn drmekle, kmrn dar satlmasndan beklenen iyilikten daha byk bir ktlk doacakt. cretlerin indirilmesinden
yakn bir kr salayacak iletmeler, ortaklklar; hatt
genel greve varacak olan (gerekten byle oluyordu)
maden iileri grevinden grecekleri yakn bir zarardan
baka, satnalma gcnn dmesiyle genelleecek bunalmlardan alacaklar pay dnmemeli miydiler? Bu a-
20.
YZYIL
. 157
AIMIZ
158
politikayla hazineclik ve kiipte biriktiricilik yerini durgunluun isizliinden, yatrmlarn canllna brakacakt. Uzak grl politika bo hazineden, bte andan deil, isizlikten korkmalyd. Ne diye parann altna dayanr deeri olmasnda direnilerek, altn istifll
bodrumlara hazinedir diye dokunulmuyordu da, talebi
ksan dk cretler ve isizlikten ekinilmeyerek talebi
aan arzn, satlmayan mallarnn depolarda birikip rmesi kapitalizm iin daha sakncal grlmyordu? Talebi aan arz bunalm, ok retim bunalm (srprodksiyon) olarak mal okluuyla isizliin kardan bakmas arasna, iki sevgiliyi birbirine kavuturmayan paraszl sokmaktan ne iyilik bekleniyordu? Elettirdiim
liberalizmin ilkel dini, altna tapmaktr diyordu Keynes
(Marx, fetiizmin nasl doduunu incelemiti). Altna
tapanlar siirprodksiyon srasnda, yan! tam parann oalmas gerektii zamanda cretleri arttrmaz da indirirler; stelik, satlmayan mallar dolaysiyle retim kr
larak isiz says artar; nk altnla kt arasndaki
denge ekonomik yaamda daha nemli sanlyor altn fetiistlerince, oysa bir deitirme arac olan parann, ok
retilmi mallara oranla oalmas, denge bozukluu deil, denge getirir; nk, "enflsyon olmaz issizlik varken" diyordu Keynes.
Ancak Keynes'in grleri ne denli makro-ekonomik
de olsa, o sralarda ngiltere'nin iinde bulunduu ekonomik sorunlarn zmlenmesinden teye geecek lde kuramsal bir dnceden yoksundu; nk Keynes de
bundan tesini dnmyordu. O, kapitalist ekonomideki
biriktirmelerin yatrmlara ekilmesiyle bunalmlarn
nne geileceini savunuyordu. Hi durmadan yaplacak yatrmlarn sonu nereye varacakt? Keynes, kuramsal bulduu sorunlardan ok, dzeltilebilir grd aksaklklarla ilgileniyordu.
A
Marx'a gre
= O denklemi, yatrmlaryla
K+
20. Y Z Y I L
159
birlikte kapitalizmin varaca sonucu gsteriyordu, y le ki, kr oran (O) ile gsterilecek olursa, bakkaldan
trst bakanna dek kr orann kendine sorann, yz
10
koyup on almz dediinde, bunu, O =
ile belirle100
dii akt; eer iine 100 yatrp 8 kazanmsa, kr oran dm demekti. ster birinci, ister ikinci kesimde olsun retilen maln nesnel deeri K + + A olduundan
ve kr, artk deerde (A) bulunup, K ile yatrlan deA
erler olduuna gre, kr oran: O =
yd. ite
K+
bir ie ne denli az kapital konur ve ne denli az cret
denirse kr oran ylesine byk olurdu. Fakat artk
deer klnce, kr oran da klecekti, insana verilecek en az besinle, yirmi drt saatlik gnde en ok alabilecei saat snrl olduundan artk deerin bir snrdan teye artmas dnlemezdi. cretin eksilmesinde
de bir snr vard. Kapitale gelince, yatrmlar onu boyuna arttracandan kr oran boyuna decekti. Burada bir elime balyordu; ya kr orannn yksek tutulmas iin yatrmdan kaan kapitalizm isizlik bunalmna girecek; yada yatrmlarn, kr orann sfra doru ekmesiyle kapitalist ekonominin z olan kr ortadan kalkmaya ynelecekti. Arada, kapitalin bir blmnn br blmne sava ap yaptklarn ykarak kr
orantsn ykseltmesi dnlebilirdi. Ama, ykcl
yksek katta byk savalar, uluslarn halklar, iileri arasna rk nefreti koyarak amak da bir bunalmd.
Keynes, kendisi iin kapitalizmin kurtarcs denmekle
birlikte, ekonominin kuramsal dnce ynn felsefe
alanna dek uzatmyor; ve Mars'n nesnel ekonomisinden
yararlanmasnn kendisince birtakm sorunlar (bata
isizlik) zmekten teye anlam olmadn, Bernard
Shaw'a yazd bir mektupta; beni anlamakta tez davranmayn, yaknda yaynlayacam kitab bekleyiniz der-
272
AIMIZ
20 .
Y Z Y I L
273
162
A I M I Z
20.
YZYIL
. 157
lerdi ama, herkes bunlar deme zorunluunun basks altnda yayordu (...) Savaa girenlerin ou hem borlu
hera alacakl olarak birbirini tutmaz eylemlerde bulunuyor ve birbirlerini sulandrarak alacaklyken borluya
andlamalara ballktan ve borlu durumuyla alacakl
karsnda da insanlktan sz ediyorlard. -Histoire du
Monde, de 1919 1937-". Almanya'dan alacakl, Amerika'ya borlu olanlar, borlarn demeleri iin alacaklarn almak zorunluunu ileri sryorlard. Hem Almanya'nn yeryz ekonomisinde daha geni bir yer istemesinden, eski sava politikasna dnmesinden
ekimliyor; hem kapitalizmi yklarak sosyalizme gememesi isteniyor; kalknsn borlarn desin deniyor ve politik ve
asker bakmlardan da glenmemesi dnlyordu.
Belgesi Dawes plannda grld gibi kapitalizm asndan Alman ekonomisine soluk aldrlmas yararl olduu
kans Birleik Amerika'da douyordu ki, Keynes'in anlarn ald bunalm, suyun kaynama derecesine gelmesi gibi Amerika'da birikimini tamamlamt.
Hisse senetleri borsada alnr satlr yle ortaklklar
vard ki, bunlarn son yllardaki kr oranlarnn ykseklii dolavsivle otuz tanesinin hisse senetlerinin 1923'teki deeri 1928'de drt kat artm; milyon aile babas
yalnz btn varlklarn bu senetlere yatrmakla kalmam; hatt bunlardan daha ok elde etmek iin borlanmlard. Bu milyon Amerikan ailesi geleceini gvenlik altnda gryordu. Lkin bir gnde (Kara Perembe) milyonlarca insan, gvenlik umutlarnn ykldn, gelirsiz kaldn, nerede, nasl i bulacan korkuyla, fkeyle dnerek gryordu. O yl kendini ldrenlerin says Amerika'da korkun bir biimde artm; tmarhaneler dolmu, kendini yazhanesinin penceresinden
atan i adamlar iin bu sonu, olaan grlmeye balamt. 1929 maysndan beri otomobil endstrisinde satlarn azalmasndan gelen fiyat dkl ve satlmayan mallarn birikiminden gelen bir durgunluk balam;
164
AIMIZ
20.
T Z Y I L
165
yle ki, kara perembede birka saat iinde deerler yarya inmi, 26 milyar dolan bulan yitiriler, sava,
alacaklarnn deeriyle eitlemiti. Milyonlarla aile gelirsiz kalmt. Noel hediyeleri siparileri iptal ediliyordu. Al veri durmutu. yerleri kapanyor, isiz says
milyon daha artyordu. Herkes sinirli, kzgnd. O srada Cumhuriyeti partiden olan Bakan'm vnle cumhuriyeti olan kendi blgesinde Demokrat parti tutuluyordu fkeden. Bu bunalm nereden kmt, gelirlerin artmas beklenirken? rrasyonalizm asndan samaya neden bulmak da samayd. Belki de on yldr sava grmeyen, daha dorusu byk sava grmeyen yeryz
bunu aryordu. Belki de top, tank, zrhl siparilerinin oalmas kartellerin iini aard; isiz says da azahrd.
Ama kim sava istiyordu? Kzgnlarn zevkine gre evrilecek btn filmlerde yumruklar enelerde patlamalyd; her trl vur-kr temaa sanatyd. Kim sava istiyordu? Henz iktidara gelmemi Nazi'lerin yeni bir savan sorumluluunu omuzlarna bbrlenerek alacaklann, yalnz Alman endstricileri deil, onlann uluslararas yesi olduklan karteller de, ksacas yeryz biliyordu. "Benim Savam" kitabnn altndaki imza, bir onba iin gerekten en yksek eitim olan kla eitimini,
ulusal kltr bakmndan Alman halkna niversiteden
stn bulan nasyonal sosyalist partisi bakan Iiitler'in
adn tayordu.
YZYILIMIZIN ORTASI
K SAVA
ARASINDA
I
20.
Y Z Y I L
169
20.
Y Z Y I L
171
anlam, gerek olan bu fenomenolojik gerei bulmas yntemini kuran Husserl'di ama, bu yolu aan Dilthey'di. Yirminci yzyln irrasyonalizmine, geen yzyln irrasyonaiizmi yol at gibi. Geri fenomenolojik
yntemi Husserl, nc yolu bulmak, irrasyonalizme
dmemek abas iinde kurmutu ama, bu yntemi uygulayanlar kanlmaz bir biimde Dilthey'in dncelerine katlyorlard. te fenomenolojik yntemin nl
uygulayclar Max Scheler, Nicolai Hartmann usuluktan, Husserl'in nesnel gereklere dayamadan kurmak
istedii fenomenolojik usuluktan kopuyorlard. Max
Scheler ve Nicolai Hartmann, insan ve tarihini anlamak
iin, onun koyduu, yani anlamn kendisi verdii deerleri anlamaya alyorlard. Fenomenolojik gerek bu
deerlerde olduu iin, fenomenolojik yntem deerlerin bulunduu alana, ahlka zellikle nem veriyordu.
Deerlerin nesnel temeli olup olmad fenomenolojik
yntemin dnda, askda kalyordu. Gerek nesnel deil fenomenolojikti (Husserl) ve tarih ancak kiiolunun
ilerine verdii anlamn anlalmas bilimiydi (Dilthey).
u halde tarihin, anlam, deerlerin incelenmesinde saklyd. Hegel, insanlk tarihinin usu izlediini syleyerek
rasyonel bir tarih anlay getirmi; Marx bu usu, nesnel
gereklerin yourduunu, fakat karglk olarak onun da
nesnel gerekleri etkilediini belirtmiti ki, Dilthey; Hegel ile Marx'n rasyonalizm ve diyalektiini reddederek
irrasyonaiizmi benimsiyor, "Akl mahkemesinin huzuruna karlamaz yaant" diyordu.
Nicolai Hartmann, fenomenolojik yntemle giritii incelemelerinin sonunda Husserl'den ayrlyor; erdem,
yreklilik gibi deerlerin deil yalnz ustan, duyulardan
bile bamsz olduunu sylyordu. Tanrnn varolmamasn, insann varolmas iin gerekli bulan N. Hartmann'a gre, insan ylesine zgrd ki, insann tm zgrlk iinde bir ruh olarak varolabilmesi iin Tanrnn
varolmamas gerekti. Yoksa zgrl daralr ve insan
i p - "
m
20. Y Z Y I L
17a
A I M I Z
rl olmaktan kard. te varolmasnn koulu tanrszlk olan insan, kendi deer ve tarihini yaratmakta ylesine zgrd ki, ne us, ne de duyular onu yani ruhu snrlayabilirdi. "im sevin aydnlndan yoksun nefis bir
arab yudumlar da, bir acya sevinle katlanabilirim"
diyordu Scheler de. Deerlerin ne tath-ac'yla, nede U3'la ilgisi vard. Kuku yok ki insan tadyor, dnyor,
davranyordu. Ama ite deerlerin yalnz bu sonuncuyla, davranla ilgisi vard. Ve davrannda insan ylesine zgrd ki, ne duyu ne us onu balayabilirdi. Deeri,
insann davran yaratyordu, usu deil! nsan tm zgrlkle davrandna, deerlerini tm zgrlkle yarattna gre, bunlar ruh yaratyordu, us deil! nsan
insan eden usu deil ruhudur diyen Scheler katolik oluyordu. Hartmann' tanrsz eden fenomenoloji, Scheler'i
katoliklie gtrmt. Oysa fenomenolojik yntemin
nesnel deilse bile tarafszlk anlamnda objektif gereklere gtreceine inanlyordu. te Max Scheler'e
gre nesnel yada znel olmayan gerek ancak tanrsald,
insan kendi deerini kendisi yaratyordu ama bu g
ona tanrsaldan geliyordu. Bu g insana Kant'n sand
gibi ustan m geliyordu? Asla diyordu Max Scheler; deerlerin yaratlmasnda usun ancak bozucu, soysuzlatnc bir yeri vardr. Baknz diyordu Scheler, ruhun bir
paras, onun ccesi olan usun yapt cce ilere bir
gz atalm. Kk insanlar, ocuklar, kleler sulandnldklannda; fakat bakalar da yle yapyordu, tekiler
de benim gibiydi demez mi? te zlerek gryoruz ki,
Kant ahlkn bu cce mantk zerine kurmutur. nk
Kant ahlkn usa dayamak istemi, ahlk buyruunun
evrensel olduunu sylemiti. Onun yaad a, tanrsal ahlkn unutulup usa dayanr bir ahlkn arand
ve laiklik ile halklkta soysuzlamann balad bir
ad. Us, eitlik istiyordu. te soyluluun ykl,
yani yozlama, deerlilere saldr demokrasinin balangcyd. Kant eitsizlii ahlkszlk olarak grmt. Oysa
173
174
O A IM
12
i gftlurt lHtlln buluyordu. nk ortaa, fenomenolojik geree, yeryznn tanrsal anlamna daha yaknd. Fenomenolojik gerek nesnel olmadna gre, ruhu
anlamak Bergson'un dedii gibi sezgiyle olabilirdi; bunun iin Tanrnn da ltfunu esirgememesi gerekliydi ve
oru bu konuda yardmc olabilirdi. Ruhsal gerei kavramak iin gz, us gibi bir ara gerekli deildi, bunlar
Scheler'in deyimiyle "kalp gz" denebilecek bir sezi
sezebilirdi. stn kiiler gerekleri grr, daha aadakiler de ancak inanabilirdi, ite yksek deerler, bu stn kiilerin grdkleri gereklerdeydi ki, kltrn temelleri onlara ilham edilen ve bylece objektif deer kazanan, yaanm, fenomenolojik deerlerdi. Oysa hn
yznden, kskanlktan, bykl ekememezlikten demokrasilerde yksek deerler, ounluun oyuna sunularak bayalagtnlyordu. Usun ccelii araya kartrlp eitlikten sz ediliyordu. Bunun arkasnda bykl ekememek vardr diyordu Scheler. Gl olan eitlik istemez diyordu. Nasl yksek matematii az kii bilirse, yksek deerleri de az kii anlar diyordu; byle
deerleri ounluun onayna sunan ada ynetimler
yaam en alt katnda bayalatnyorlard.
xx
272
A I M I Z
20 .
Y Z Y I L
273
hk-bilimin soru sorucusu oluyor? Baka varolanlar, talar, aalar sormuyorlar bu sorulan. Demek ki, varlk
bilimi bakmndan kiiolunun nitelii, Varlk zerine soru sormaktr. Hayvanlar byle sorularla uramazlar.
Fakat yanl bir yola sapmamak iin hemen eklemelidir
ki, salt us deildir felsefe yapan. Kant, insan salt usa
indirgemekle byk bir yanlla dmtr. Oysa insan yalnz us, hele salt us hi deildir. Kiiolu dndn yapmaktan ok, yaptn dnr. Kiiolunun
Varlk zerindeki sorular, btn benliinden, varoluundan gelir; yoksa bu benliin kk bir paras olan ustan
deil. Kiiolu varl, varoluuyla soruturur. Fenomenolojik yntemle soruturur; yani varoluuyla, yaamyla soruturur ve usun bu konudaki pay yok gibidir. Ki- x 7
iolundan baka her varolan, eidin rneidir. Diyelim
Alman biras, Alman birasnn rneidir; ingiliz at, her
ingiliz atna rnektir. Fakat hibir insan, insan soyuna
rnek olmaz, herbiri bir baka trldr diyordu Heidegger. Neden byle olduunu daha iyi anlamak iin fenomenolojik yntemle btn bildiklerimizi askya alp Varlk' anlamaya doru varoluumuzdan yrmeye balarsak, ilk ontolojik basaman kendi varoluumuz olup, hepimizin ben varm dedii grlr. Ama dnyoruz diye deil, varolduumuz iin varz. Ben diyordu Heidegger, herkeste bulunduuna gre, benlik kiiolunun ortak
niteliidir. Bunu da fenomenolojik yntemle biliyoruz.
te insanlar birbirlerine benzemiyorlarsa da, varolu
nitelikleri unlard: nsan olarak u-varlk (Dasein),
BEN diyordu; fakat bu benliin altnda deimez, eidine rnek olabilecek bir nitelik sakl bulunmuyordu, bu
BEN tm belirsizlikti; altndan ne kaca bilinemezdi.
nsan diyordu Heidegger, Varlk'n imkn alandr. O,
yle de olabilir, byle de. te bunun iin insann varolu niteliklerinden biri de zgrldr. nsan diyordu
Heidegger, bitmez tkenmez bir kararszlk, bir deiim
F.
88
178
A I M I Z
iindedir. O, donmu bir zne (sujet) deildir; nesne (objet) hi deildir; fakat bitmez tkenmez bir olacak, bir
tasar (projet) dr o diyordu Heidegger.
Grlyor ki kiiolu bir tasan (projet), bir zgrlk olarak kendi dna alan tm bir varolutur.
Btn varolanlar arasnda bylesine varolu (existence),
kiioluna zgdr diyordu Heidegger. br varolanlar,
kendi niteliklerinin, trlerinin tesine alamazlar. Oysa
kiiolu belirlenmemi benlii ve tryle kendini kendisi
varedeceinden, bir tasan olarak boyuna kendi snrlarnn dna kan bir varolutur. skemle bir varolu deildir. Varolanlar arasnda varolu insana zgdr. te
diyordu Heidegger; belirsizlik, zgrlk ve tasar kiiolunun varlksal niteliidir ki, bunun toplam huzursuzluktur! Rahat duramamalt, sknt, bunalm gibi duygular, stnkr bir bakla psikolojik bozukluklar, geici durumlar gibi grnrse de, gerekte bunlar kiiolunun varlksal yani temel nitelikleridir. nk onlar,
kiiolunun varoluundan, ontolojik yapsndan geliyor
diyordu Heidegger. Neden zgrlk huzursuzluk yaratyor? Biz onu deil o bizi skyor diyordu Heidegger. O
bizim elimizde deil biz onun elindeyiz, varlksal yapmz
dolaysiyle. Biz onu kaldnp atamyor, skamyoruz; ama
o bizi penesinde tutuyor. Belirsizlik de skyor bizi. Oysa "objef'lerin hibir sknts yok; fakat biz "projet"
olarak da gelecee endieyle bakyoruz. Ksacas, ne denli insansak o denli huzursuzuz.
Bir u-varlk "Dasein" olarak Varlk' dnen daha dorusu anlayan biz insanlar, Varlk'm tersi, kartyz. nk Varlk'm varolmamas gereins karlk, insan varolutur! Ve varolu zamana yaylr; oysa Varlk'm
zaman da yok. imdi fenomenolojik yntemle ontolojik
bakmdan zaman inceleyecek olursak, onun niteliinin
kendi kendini yemek olduunu grrz. yle ki zamann kanlmaz, varlksal blmleri olan gemi ve imdi
ve gelecek hep birbirlerini kovan, yutan, kovalayan par-
20.
G Z Y U
179
180
AIMIZ
20.
T O Z I L
181
H
1933'de Fribourg niversitesi rektrlne atanan
Heidegger, Nazi partisince deerlendiriliyor ve o da bu partiye giriyordu ki; bu iyi ilikiler onun apnda bir dnr
iin yalnz politik bir anlam deil, kkleri ok daha derinlerde olan bir dnce ortakl tayordu. Bu dnce ortakl irrasyonalizmdi. Tarihin hibir dneminde irras-
182
AIMIZ
yonaizm, faizmin ykseldii yllarda olduu gibi glenmemiti. u anlamda glenmemiti ki, bilimin her
geen gn yeni ilerlemeler gsterdii ve fizikten topluma dek usun etkisini derinletirdii bir ada irrasyonalizmin ayakta kalabilmesi iin eskisinden ok daha byk
bir aba harcamas gerekiyordu. Dncesi bilimsel olmayan ilkel toplumlarda onun rasyonalizme kar savunulacak bir yn olmamasna karlk, amzda yaayabilmesi iin irrasyonalizmin ok daha youn bir aba
gstermesi gerekti rasyonalizme kar. Bu bakmdan amz, irrasyonalizmin byk iler yapt bir ad. Bu
gcn yzylmzda politika alanna k faizmdi. te
tarihin hibir dneminde irrasyonalizm, dnce temeli
olduu faizmin ykseli yllarnda ve umutsuz savalarda ortaya kan bir rpnmayla (kannn son damlasna
kadar), rasyonalizme kar, yzylmzda grlen bir aba ve gle savamamt.
Dnce tarihinin insanlk tarihinden kopanlamayacak yn, kiiolunun gerekler karsndaki tutumuyla,
yaamna lk olarak verdii anlamda bulunduundan;
usuluun bana gelenlerde, insanln gemiini hatt
geleceini gsteren bir ayna vard. Usun, kendini kuatan gereklerden, yaratt lklerden ayr tarihi olabilir miydi? Yanstmayan ve yaratmayan bir us dnlebilir miydi? Geri trl dnn insan yaamnda usa
verdii yer ve anlam bir deildi; fakat usun inkr olan
tm bir irrasyonalizm bile onu gerekleri bilemeyeceini,
yada lkleri yaratmadn sylerken; usun varlk koullarnn gerek ile lk olduunu belirtmi oluyordu;
yle ki, doal yada kendi yaratt gereklerle ilikisi olumlu yada olumsuz olarak belirtilmeyen usun hibir anlam yoktu. te trl dncenin usa verdii yer, bu J I
ilikiler zerine yaplan incelemelerin sonucunda onun
yalnz deer ve grevini deil, anlamn belirtiyordu.
Dnyorum; yleyse varm diyen Descartes, dnmeyi varlk koulu yapmakla usu, gerein temeli ya-
20.
Y Z Y I L
183
pyordu. Fakat us nereden geliyordu? Locke, onun gerekten geldiini sylyordu. Ne var ki, ister us gerekten, yada gerek ustan domu olsun; her iki dnce usla gerein birbirine ilikin olduunu benimsemekle ras- M
yonalisttiler. Locke'a gre us, gereksiz olamayaca gibi; Descartes'a gre de usa uymayan gerek yoktu. Descartes'm rasyonalizmine uymayan Locke'un dncesi,
ampirizm adyla anlmakla birlikte, o da bir irrasyonalizm deil, fakat Descartes'nkinden ayr bir rasyonalizmdi. ki trl rasyonalizmin bir rasyonalizm bunalm yaratmasndaki eliki, Kant'n usu eletiren byk abasyla almak istenmiti. Byk ahlknn erdemle dolu
dncesi, Fransz devriminin geleneksel bir dzeni ykarak yerine usa uygun olanm arad yllarda, usun
bunalm iinde kalmasna raz olamazd. Kant'a gre,
davranlarmza dzen veren ustu. Yani davranlarmzn dzeni olan ahlk, usun buyruundan baka buyruk dinlemeyecekti. te imtiyazh iki snfa kar (soylular ve gene soylular demek olan rahipler; bu iki oya
kar nc snf tek oyla kalyordu, devlet ilerini gren snflar kurultaynda) burjuvalar, nc snfn
ileri gelenleri olarak halk yani ulusun yzde doksan altsn temsil ettiklerini sylyorlard ki, devleti, ulus ounluunu temsil eden burjuvalarn ynetmesi usa uygun deil miydi? Fransz devrimi yllarnda, burjuva ynetimi, burjuva lks olarak usa uygundu; ylesine usa
uygundu ki, erdem usa eit olduundan cumhuriyet demek, erdemli ynetim demektir gr Robespierre gibi
devrimcilerde sarslmaz bir inant. Bu inanc bilim onaylyor muydu? Bilim alan ,ahlk alanndan ayrdr diyordu Kant. Ona gre bilim, duyulardan gelenin us dzenine
ykseltilmesine karlk; ahlk, us dzeninin davranlara imesiydi. u halde us dzeni iimizde kendiliinden
vard. Yalnz bilimin konusu, us dzenine dardan nesnel olarak geliyordu. Bu bakmdan bilimde zorunluk, fakat ahlkta zgrlk vard; nk us ahlk alannda yal-
184
20.
/<
Y Z Y I L
157
I-
f
8 0
20.
Y Z Y I L
157
188
C A I M I Z
limsel sosyalizm deyiminde yerini buluyordu. Onun Engels'le birlikte almalarna giritii yllarda Auguste
Comte, bambaka bir yoldan bir toplumbilim kurmaya alyordu. Bambaka bir yoldan; nk Auguste Comte,
t pozitivizm ne maddeci, nede usudur diyordu. nsanlar
yneten us muydu? Hayr diyordu Comte, onlar yneten igdleridir ve insanlar birbirine balayan, toplumu kuran ba da usla iliii olmayan bir sevgidir ki, bir
igd olan sencilliktir bu. Hatt diyordu Auguste Comte,
bu sencillii kurcalamas bakmndan bir tehlikedir us
toplum iin. Ayrca us, gerei dzenlemek yle dur* sun, onu bilemezdi bile. u anlamda bilemezdi ki, kiioluna kapal olan gerek ancak duyular yoluyla, dndan, d yznden bilinebilirdi ve olumlu bilim de ancak
buydu; st yan, yani gerein kendisi olarak iyz zerine yrtlen dnceler, bilim deil, kuruntulard
Auguste Comte'a gre.
Aristo us'da edilgen, etken olmak zere iki nitelik
bulmu; birincisine duyarlktan (pathetikos) gelme bir
deyimle, duyularla bilgilenen us; ikincisine yaratmadan
(poietikos) gelen bir deyimle, bilim yapan us demiti.
Eylemsiz, eylemli; suyu bekliyen toprak, yamuru veren
gk (Smer'de yer ve gk tanrlar olarak Igigi ve Anunnaki'ler); kurak, yeertici (Msr'da Seth, Oziris); in'de yin, yang (gnesiz, gneli, donuk, parlak v.b.);
Hint'te tamus, satva (karanlk ilke, aydnlk ilke); ran'da Zerdt retisi gibi ikilemelerin, eski uygarlklarn
dncesinde doa ve toplum diyalektii oluu olarak
brakt izler, dnce ilerlemesinde yeni bir aama olan Yunan felsefesinde daha bilinli gelimelere varrken
Aristo, bilinlenmenin kendi oluu diyalektiinde usun
iki evresini ayran bir belirtmede bulunmutu. Ona gre edilgen us, algsn (idrak, perception) duyudan alyor; alglarn birikmesi anlar, anlarn birbiriyle karlatrlarak yeniden alglanmalar denemeleri, denemeler
anlamlar ve onlar bilimi douruyordu, Edilgen us, du-
2 0.
Y Z Y I L
189
191
A I M I Z
du. Aristo etken usun, bilime biimini mantk olarak veren eylem olduunu sylyordu. Ne var ki, Tanr olup
olmad tartlabilecek lde lmszlyle bir eylem olduu halde insann maddesel varlndan Aristo'nun tm uzaklatrd bu etken us tm bir biim olduundan Aristo mant, sur mantkt. Kant da, alann J
bilim ve ahlk olarak ikiye blmekle usu ikiye ayrmada
Aristo'yu izlemiti. Onun dncesinde, dzeni, dtan
gelen bilgiye bal olmad iin katksz olan teorik usla
bu dzeni davranlarmza indiren pratik us birdi ama,
duyulardan geleni kavrayarak yani edilgen olarak bilineni soyut bilim dzeninde (kategoriler) derleyip toparlayan kavrayc us, konusu gereince katksz olmadndan onu katkszndan ayrmak zere, Kant, her iki us iin
ayr deyimler kullanmt. Yzlerce yllk tartmalarla,
rnesanstan beri ilerleyen aratrmalar gsteriyordu ki,
zm ne yolda aratrlrsa aratrlsn, us ile gerek
sorunu birbirine baldr.
te Kant, bilim alannn usunu edilgen bulduu ve
bu alan ahlktan ayrd iin, etken usun alann pratik
us olarak ahlk alannn tekeline brakyordu. Edilgen
us, gereini kendisi yaratmad iin ve bildiini ancak
'<' kendisine grnd gibi bildii iin, bilim alannn gerekleri ancak dtan bilinen grnr gereklerdi. Ve iyz bilime kapalyd. Kant'da, pozitivizmin gelitirdii
bu dnn temeli vard. Ahlk gerekleri, etken, pratik usun kendi eylemiyle yaratlm gerekler olarak iinden bilinen gereklerdi ama bunlar dardan (objeden)
gelen gerekler olmayp znesinden gelen znel gereklerdi. Toplumbilimini, toplum fizii olarak kuracam diye
yola kan Auguste Comte sonunda, olumlu olarak nitelendirdii bir toplum dinine varm; ancak tm znel deer olarak vard bu znel gerein, ann gereklerinden gelen nesnel temeli olmadndan (zaten Auguste
Comte da bunu istemiyor, znel bileime varmak istiyordu), kurduu dine kendisinde bir bakan bulmu fakat
20.
Y Z Y I L
157
272
A I M I Z
inliyordu. Oysa yeryz kendi ekseni zerinde dnyordu. Bu geree nasl varlmt? Artk grn ie yaramyor; yeryznn br gezegenler ve gnele ilikilerini incelemek, zmlemek gerekiyordu. Yeryz ilikisiz bir varlk olmayp gne sistemi denen bir karlkl
ilikiler dengesi iinde bulunuyordu. te bu ilikileri zmleyerek sistemin iine girmek bir gerein dndan i
yzne gemekti. nk btn ilikiler, birbirine baladklar varlklarn kurduu bir gerek btnlnn
dnda deil, iindeydiler. te gerein iyz ilikilerdi.
nsann ba, aya, damarlar, karacieriyle ilikisi
kendi btnlnn iinde ilikiler olduu gibi, insann
insanla ilikisi de toplum btnlnn iindeki ilikilerdi. Pozitivizm gerein iyzne girilemeyecei inancnda olduu iin Auguste Comte insan insana balayan
birlikte retim gibi nesnel bir ba bulamam; ancak
toplum fizii diye and toplumbilimin konusu olarak
toplumun ayakta kalabilmesi iin insanlar birbirine balayan ba bulmak zorunluunun karsnda, grne giderek insanlar balayan olsa olsa Bencilliktir demiti.
Ye bu ban, insann iinden ktn, znel olduunu belirtmiti. Pozitivizme gre baka trl de olamazd; nk o, olumlu yasalarn bir gerek btnn iinde bulunan
ilikiler olduunu deil, birbirini kovalayan olgularn dtan ba olduunu sylyordu. yle ki, hep belirli bir
lyle birleen hidrojenle oksijenin bu ilikisini her ikisi iin dtan bir ba olarak gren pozitivizm, bu ilikinin her iki cismi kapsayan atom dzeni iinde bir iliki
X olduunu anlamadndan atomizmi reddetmiti.
AtoV mizmi reddetmi ve kimyaya "edeerlik" gibi sencillii
andrr bir deer, bir znellik getirmiti. Buna amamalyd, nk, nesnel bir aklama olan atomizm reddolununca, cisimlerin belirli llerde birlemelerini aklamak iin aralarnda byle bir edeerlik grmek zorunluu vard. Olumlu bilimi tutmak ve ilikilerin yasasn-
20 .
Y Z Y I L
273
daki nemi belirtmekle yola kan pozitivizmin, agnostisizme vararak sonunda, bilimin bilmemek demek olduunu sylemesine de amamalyd. nk her ide, olumlu
sonuca varmak iin niyet yeterli deil, tutulan yol, yntemdi (metot) nemli olan. Pozitivizm ilikileri gerek
olarak deil, birer grnt olarak daima dtan ele aldndan, nedenlerin aratrlmasna gitmemi; yasa olarak ancak; bu olay u olay kovalar, yada bu olay u
olayla birlikte olur gibi d ve grnt ilikilerle yetinmiti. Mademki pozitivizmin yaad gnlerde beyaz
adamn yeryzno egemenlii olgusuyla (fenomeniyle),
beyaz adam uygarl yan yana grlyordu; beyaz rk
stn rkt, pozitivist gr iin. Mademki patronluk olgusuyla baar olgusu yan yana bulunuyordu; para kazanmak bakmndan patron kalabilen patron baarl insand ve Auguste Comte baar fenomeniyle sekinlik fenomenini rk ve soyaekim fenomeniyle pozitif olarak
yan yana grdnden, patron ocuunun patron, ii
ocuunun ii kalmas iin, ileri babadan oula geirecek mkemmel toplumun, tm pozitivist dnceyle kurulacak sosyokrasi olduunu sylyordu. Pozitivizmin
olumlu bilimleri deil, olumlu bilimlerin pozitivizmi brakaca aa dek pozitivistler arasnda grlen anlamazlklar; bilimin "grece" olduu konusunda anlamalarn
sahyordu. Pozitivizmin bilimi greceydi; nk iyz
gerekleri karsnda, dtan grlen grnt ilikiler
(gerek yasalar i ilikilerdeydi), takma ve yaktrma
olan d ilikilerin znel yorumlarndan kurtulup nesnel
geree kavumuyorlard. Kavumuyorlard; nk potivizm bu kapy kapamt. Pozitivizm, nedenlerin aratrlmasn bilime kapamt (Auguste Comte'a gre nedenlerin aratrlmas bilimin deil, metafiziin konusuydu). Pozitivizm, geree yzeyden bakmakt.
Marx'a gre de ilikileri, yasalar, nedenleri derinF. 192
194
A I M I Z
20.
Y Z Y I L.157
i darmadan eder; soyut tanmlamalarda kalan kuramsal bilim, gerei bu datyla havaya uurur; ve soyuttan yeniden somuta gei de, gerein tanmlamalardan
kt sansn dourabilir diyordu Marx. Ahlk tanmlamak ahlk olmad gibi, zgrlk udur demekle zgrlk
olamazd. Soyutlamadan sonra somut geree var, eylemle (pratikle) olur diyordu Marx. Ne var ki bu eylemin
somut geree varmakta baarl olmas iin, tanmlamann soyutlamasnda darmadan olan makinanm btnlnden koparlan vidann, toplum btnlnde retimden, retim biiminden soyutlanan ahlkn, zgrln
yerini somut btnde yeniden ve gerekten bulmas iin,
gerekletirici eylemin bir bileim (sentez) olmas gerekti. Kuramsal bilim doruluunu (geree uygunluunu), ancak, bileim yapan eylemin, bilimsel pratiinde
dener ve bulur diyordu Marx.
Grlyor ki, nesnel gerekle dzenlenen, destei onda olan, dnmeye edilgen us olarak soyutlamalarla geen bilin; eylemsel aamasyla etken ustur. Etken!
nk, zmlemenin ldrc (neter gvdeyi paralyor, sklen makina ilemiyor) olmasna karlk, bileim yaratcdr. yle ki, skerek, bozarak iyzne girdiim makinalarn paralan arasndaki ilikileri, yani
nasl ilediklerini rendikten sonra yeni bir bileime giderek, belki bu kez iki makinay birletirip ikisinden stn yeni bir makina yapabilirim. te ayklamalar, alamalarla kiiolu, doada kendiliinden bulunmayan bitkiler elde etmitir. Budaydan, ekmekten tut da sanat
yaplanna dek retici abasnda o, bileimden bileime
gitmitir. Hatt zmlemeleri daha soyuta yapmakta
ustalaarak makina resmi, tatan gvde, rntgen filmi
zerinde bile incelemeler yapabilmekte ve edilgen us olarak bilinlendike etken us olarak glenmektedir.
Gerei i ve d olarak ayrmak da bir soyutlamadr; nk gerek gerekte btndr. Gerekte i (buna
z de deniyor) dtan ve d zden aynlmaz. Topun iin-
196
A I M I Z
de hava yoksa d gergin olmaz. D delik olursa havas kaar. Bununla birlikte nasl soyutlama, zmleme dnmek iin zorunluysa, gerei i ve d olarak
zmlemek, dnebilmek iin zorunludur! nk dmzda olan nesnel gerein, duyu yoluyla dtan gelen algsna karlk; usun soyutlamalar yani zmlemeleriyle ilikileri iinde iyznden bilinmesi, bilincin us olarak
duyudan dnmeye srayan bir aamas olduu gibi,
duyunun dtan gereinin, usun gerei olan ze doru
almas, somut gerek btnne ulama yolunda bir gerek aamasdr. Duyudan dnceye geen bilin aamasnn inkr usun inkr olduu gibi; grnt gerekten baka gerek olmadn, z gerein bilinemeyeceini savunmak da usun inkrdr. nk dtan ie gemek, yani gerek btnln zmlemek usun grevidir ki; grevi yoksa us da yoktur. Ancak grld gibi usun grevi zmlemeyle bitmez. O, gerekle dzenx lendikten sonra gerei dzenlemeye kalkan, bileime giden eylem olur. Bu adan baknca pozitivizmin bir irrasyonalizm olduu bir kez daha grld gibi; usun inkrnn, dzenleyici ve etken usunda nkr demek olarak yeni bir mekanizma ve zgrlk inkrna varmak
olduu anlalr.
Engels, bir olgu zerindeki dncelerimize dayanarak onu kendimiz retir, yaratrsak; bu eylem, dncemizin doruluunu, yani olu gereine uygunluunu perinler diyordu. te kuramsal (teorik) dncenin deneyle ilerlemesi buna rnekti. Marx, nesnel geree uygun olarak somut doruya varmak bir eylem sorunudur
demiti. Ona gre, kaba maddecilik ve ampirizmin sonunda soyut bir idealizme varmak elikisinin nedeni, somut
gerekleri salt duyu gerekleri olarak grmelerindendi.
Onlar, dncenin soyutlamasndan balayarak, insann
en temel ve maddesel abas olan retim abas iinde eylemde bulunurken yaratt
dncelerin, nesnel gereklere balln inkr etmekle,
20.
Y Z Y I L
. 157
bir yandan duyu gerekleri tesinde somut gerek tanmyor; br yandan da usun eylemini yani
gereini somut saymamakla usun gereklerini soyutlatrarak kaba materyalizmi soyut idealizme dntryorlard. Bu byle olunca idealizmin kaba bir maddecilie
dnmesi kanlmaz sonutu. nk, bu kez nesnel
gerein tm inkr olan idealizm, ya soyutlamada kalarak eylemde bulunmamakla inkr ettii kaba maddeciliin boyunduruu altnda kalacak; yada eyleme gese
bile, nesnel gerei tanmad iin, doruluk lsnden
yoksun bulunmakla gerekte usun eylemine girmemi
olacakt. Marx'a gre, somut gerei ideal grmek kaba
maddeciliin kendisi olduu gibi, bu, idealizmin inkryd. Buna karlk, somut gerein inkr idealizm olduu
gibi, bu gerein bulunmamas dolaysiyle idealizmin gerek olamamaya mahkm olmas, idealizmin kendi kendini eylemde inkryd. Eylemsiz ve Marx'a gre yle olduu iin geveze bir idealizm; gerekte kaba gereklere
sayg gsteren bir kaba maddecilik ve insann nesnel gereklere bal somut lklerini soyut bulan kaba maddecilik de gerekte soyuta sayg gsteren bir idealizmdi.
>
-t. .
r
198
A I M I Z
Kierkegaard'a gre, insanlar anlaamazd birbirleriyle. ylesine bir srd ki, bu bakmdan gerek Kierkegaard'a gre, o Tanryla nsan arasnda kalan son
derece srl ve mistik bir eydi. Ve Bergson'un gelitirecei bir dne gre, bu srl eyi, bu mistik gerei
us bilemez, anlayamazd. nk onun grevi nesneli dtan, yada dtaki nesneli bilmekti. te iimizde olan ve
iten bilinen derin gerek, nesnel deil zneldi ve usun
konusu deil, sezginin konusuydu. Varoluuluk irrasyonalistti.
Nesneli grn yzeyde olduunu syleyen pozitivizmle, derin gerein znel olduunu syleyen varoluuluk irrasyonalizmde birleiyordu. znel gerek, nesnel
gerekten bylece tm bamsz olduuna gre, o tm
zgrlk olarak ruh oluyordu ki, bu da spiritalinmdi.
Varoluuluun o srl, mistik gerek anlayyla spiritalizm ve pozitivizm irrasyonalizmde birletiklerinden,
maddecilik olan ampirizmden gelen pozitivizmin irrasyonalizmde spiritalizmle kucaklamasyJa,
pozitivistlerin
spiritalist ve spiritalistlerin pozitivist olduklar pozitivist spiritalizm denen dnce akm douyordu.
Marx'a gre Hegel, diyalektik oluu ters ynden yorumlamaya gittii iin, ters bir sonuca varmt. Ben diyordu Marx, tepetaklak olan Hegel diyalektiini ayaklar
zerine eviriyorum. yle ki, nesnel destei olmayan
tm bamsz bir bilinci maddeyle diyalektik ilikisinde
balang gren Hegel, gerein usa uygun olduunu bu
yzden sylemitir. te balang ters olduu iin sonu tersti. Gerek usa m uygundu? Bilin, gerekler
zerinde domam da; us, nesnel gerekle dzenlenerek
y- desteini ondan almam da, gerek mi desteksiz, soyut
usa dayanmt? Hegel'in us anlay desteksiz olduu
iin, o, gerei usun somut eyleminde deil, soyutlamasnda bulmutu. Nesnel gerekten bamsz, .soyut ve
tm zgr bir bilin anlay; ve gerein bu usa uyguni*. luu bilinci zgr deil kle etmekle sonulanyordu.
20.
Y Z Y I L
. 157
nk usa uygun gerek karsnda, usun yapaca kalmyordu. Oysa gerek zgrlk eylemdeydi. zgrlk;
nesnel gerekle dzenlenmi usun, nesnel gerei dzenlemeye dnndeydi. Marx, Hegel'in tepetaklak diyalektiini, ayaklan zerine evirdiini, usu gerein belirlediini (determinizm) sylyordu. Ancak, gerekle
dzenlenen us olarak determinizm, bir rasyonalizm olduu gibi, usun gerei dzenlemeye dnnden doan
ikinci bir rasyonalizm, diyalektik rasyonalizm olarak zgrlkt. Tersine olarak irrasyonalizm bir endeterminizm olduu gibi, indeterminizm, kendini zgr sanan
usun, eylemde zgrln yitirmesiydi. Marx, kendini dtan bamsz sanarak onunla ilgilenmeyen us, dn egemenliine der sonunda diyordu. Gerek, usa uygun bilinsizlik deil, us geree uygun bilinlenmeydi.
Ve nesnel gerekle dzenlenmi us, gerei dzenlemeye
dndnde bu diyalektii, somut eylemlerle gereklendirebilirdi; soyut dncede kalarak deil. Ancak, kuramsal dncenin temeli nesnel gerek olduu gibi, eylemin temeli kuramsal dnceydi. Baka bir deyimle teorisiz pratik; teorisiz bilinli eylem olamazd.
Bilinli eylemde gerek (usa uygun olmayan gerek), deiiklie uruyordu. Feuerbach' incelerken birer tez olarak ileyecei dnceleri iin ald on bir notun sonuncusunda Mars: "Filozoflar dnyay trl biimde yorumlamadan geri kalmadlar; imdi onu deitirmek nemli" diye yazmt. Birok felsefe tarihisi
Marx' kitabna almamt. Gelenei eski Yunanda bulunan bir anlaya gre, filozof dnyay temaa edendi.
Yorumlamakla yetinmeyerek eyleme gemek dncesi
yznden Marx'n yorumlann felsefe kitabna almamak
onu filozof saymamakt. Ne var ki, deitiricilik bakmndan her eylem, deimesin bakmndan tutucu glerle elime durumunda olduundan, deimesin dncesinin eylemi, deitirici dnceyi kitaplardan silmek, sansr etmekti. Fransz devriminin tepkisi, Bilmesmler'ci-
6il.au.i-/eteffat;
200
AIMIZ
lik (obscurantisme) ve usa karclk olmu; eski deyimiyle "zulmet-i cehli iltizam", Kutsal Andlama dneminde elden geldiince yrrle konmutu. Fransz devriminden nce lm, fakat dnce tarihinin ona yakn
yllarnda yaam Helvtius; usu kendilerine kar grenler, usa kar olanlardr demiti. Usu kendilerine kar grenlerin, irrasyonalizmi tutmas, irrasyonalizmin usa
kar olanlar tutmasndand. Kutsal Andlama dneminin bilmesinlercilii iinde, Schopenhauer'in dncesinde irrasyonalizmin eleri (unsurlar) toplanmt. Nesnenin zn deil, varoluun zn biliriz; nk kendimiz bir varolu olarak onun zn kendimizde tayoruz
(pozitivizm, berg3onizm, varoluuluk) demiti Schopenhauer. Nesnel gerein iten deil ancak dtan gelen ve
dtan grlen grnt gerek olduunu belirterek dncesini Kant'a balayan (kritisizm, yenikantlk)
Schopenhauer, kendini Kant' izleyen ilk dnr olarak
gryordu. Usu Hegel ve Fichte, Kant'm yolundan ayrlmlard. Kendisiyle Fichte arasndaki ayrln zellikle belirtilmesi nemliydi; nk Schopenhauer da
Fichte gibi dilei (iradeyi) dncesine temel etmiti.
Ama apayr bir yoldan temel etmiti. Dilemeden bilinmeyeceini syleyen Fichte, dilei usa, bilime balyordu. Oysa, u dnyann haline baknz diyen Schopenhauer;
gzyandan, acdan, ktlkten, samalktan baka yan olmayan dnyann neresinde usu buluyorsunuz? diye
soruyordu. Us, yalnz bir dilekte bulunabilirdi Schopenhauer'e gre, o da kendisinin yeri olmayan u dnyadan
ekilip gitmek! te bu dilek de temel dilee, bizi vareden varoluun dileine aykryd. Ve bundan dolay varedici dilek, bir bilincin deil, bir bilinsizliin dileiydi.
u birbirini yiyen, kan, ac ve gzya ve samalk dolu
yaama baknz diyordu Schopenhauer, bu bilinsizliin
ii deil de nedir? Usun dilekle birlemesi yle dursun,
onun bu dilee aykrl yle aktr ki, usa yaraan tek
dilek, bu dnyadan ekilmek, hibir eylemde bulunma-
i*
20 . Y Z Y I L
'
201
maktr. Buna karlk varolu kr dilektir; bilinsizliktir. Eylemin ustan yoksunluu ile de ustan yoksun eylem
dncesinin (pragmatizm) temelini atm olan Schopenhauer, yaamn z bilinsizlik olduu iin us bilinsizliin snrn aamayarak <af ancak grnt gerein bilimini yapar diyordu. z gerekse bilinsizlikti. te bilim
z gerein dnda kalmaya ve us eylemde bulunmayarak uslu uslu oturmaya mahkmdu.
Eduard von Hartmann, bilinsizlik felsefesi zerine
kitap yazyor; en-rjetizm, maddeden bamsz bulduu
enerjide kr dilei bulduu kansna varyor; Nietzsche,
usu, Schopenhauer gibi yaamn mantna aykr buluyordu. Marx'n nerdii bilimsel sosyalizm, irrasyonalizm asndan hibir deer tamad gibi, usun sosyalizmi nerdiini gren eski rasyonalist burjuvazi, eski
mttefikini brakarak irrasyonalizme dnyordu. Bununla birlikte pozitivizme dayanlarak olumlu bilimin ir- X
rasyonalizmi onaylad, hatt pozitif bir spiritalism
olabilecei yazlarda, tartmalarda gsteriliyordu. Engels, bilimin nnde zlmemi duran sorunlar, bilinemezciliin belgesi olarak gstermenin, kafalar kartrmaya ok yaradn sylyordu. Gerein iyzne girilebileceini sylemek baka, evren uzadka, bilim sorunlarnn uzayacan sylemek bakayd. nsann bildii evrenin genilemesi, iyze girilmediini deil, tersine olarak girildiini gsterdii halde, her eyi oturduu yerden bilen tembel, dogmatik ve ukal bir us dncesine dayanan, bilmedii kalmam mcize-bilim anlayna bilim uymad diye bilinemezcilie gitmek alklkt.
Gerekte bilinemezcilik, bilimin snrsz olmad dncesine deil, evrenin snrl olduu dncesine dayanyordu. nk irrasyonalizme gre evren usun dnda
olup ona kapalyd; bilinemez evreni snrl olup snr
ustu; usu brakan o evrene girecekti. Eduard von Hartmann, bilinsizlii bilinsizlik anlar diyordu. Bergson
buna sezi diyecekti. Nietzsche, yaamn mant usa
202
AIMIZ
aykrdr diyordu. Yalnz, eylem konusunda Schopenhauer gibi dnmyor; usa uyup uslu uslu oturmaktan sa onu dinlemeyip yaamal diyordu. Ve iyi yaamak iin
Nietzsehe'ye gre, insanlarn kleler ile efendiler olarak
ikiye ayrlmalar ve uyanmamalar iin klelerin retimden yoksun braklarak, ilerini grmek iin gerekli
bilgiden baka bilgiyle donatlmamalar zorunluu vard.
Ve gl olan, bu bilmesinlercilik ortamnda yaayacak,
efendi olacakt; bu bakmdan eitlie deer veren bir ahlk, gl insan gszle gtren soysuzlatrc ve
soysuz bir dnceydi. Klelere acyan bir hristiyanlk,
gly soysuzlatran bir ahlk olduu gibi, onlar efendilerine kar kkrtan sosyalizm de dinsiz hristiyanlkt. Ben diyordu Nietzsche dinli dinsiz hristiyanl reddederek yeni bir manizm getiriyorum: stn insan manizmi.
manizm artk insann gerei nesnelde deil, znelde, kendi kendinde bulmasdr diyordu C. S. Schiller.
manizm insann insan bulmasyd!
Bu kendi kendini
yakalay nasl olacakt? Balaynda metafizie kar
olan pozitivizm, bilim bilemeyeceine gre, mantn nesnel gerekte deil kendi kendinde olduu (neo-pozitivizm)
sonucuna varmt.
Gerekten kesilmi metafizik bir
mantn, doru dnme kurallar zorunlu olarak kendi
kendinde bulunduundan, pozitivist mantk, soyut mantn gelitirilmesiydi. nsann kendi kendini yakalay
da bu mantk gibi soyut mu olacakt? Pragmatizm eylemi neriyordu. Ancak bu eylem, usun eylemi olmayacak;
Nietzsche'nin anlad anlamda, ustan kesilmi sert bir
eylem olacakt. Sert, yumuaa biim verir diyordu
William James. Pragmatizme gre de gerek nesnel deildi; onun nesnel olduunu sylemek banazlktr (taassup) diyordu W. James. Duyulara arpan grntler
usun bu snr geemeyiiyle, gereklie varmam olduklarndan, z bilinir gerek iimizdeki znel gerektir ki,
ite bu znel gerek, insanlarn kendilerine din yaptkla-
20 . Y Z Y I L
tr^j
203
U, -fJ-vj-evu;
204
*
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
205
III
Pragmatik ve diyalektik dncede eyleme verilen
nem, ayr ynlerden geldii gibi, sonuta da ayr ynlere gidiyordu. rrasyonalist ve rasyonalist dncenin kutuplamas olarak her iki uta eyleme verilen nem, amzn bir niteliiydi. Bununla birlikte eyleme verilen
anlamda anlama yoktu. Diyalektik dncede eylemin,
dnyay deitirmek (transformation) olarak anlalmasna karlk; pragmatizmde eylem, dnyaya uymakt T4
(adaptation).
Duyulara gre davran eylemin mant olunca, uymak mantkl eylem oluyordu. Usa gre davran eylemin mant olunca da, eylem, usa uydurmakla mantk
oluyordu. Ve diyalektik adan bu usun nesnel gerekle
dzenlenmi us olmasna karlk, pragmatizm asndan
byle bir us yoktu. Ac daima ac, tatl daima tatl olduundan, en znel gerek olan dini, deimeyen duyularn karma uydurmak, pragmatik baaryd. "Adaptation" asndan protestanlk, dinlerin en gereiydi; nk Avrupa ve Amerika'da kapitalist gelimenin tarihine
uyan en baarl din oydu. "Adaptation" asndan insan
en mkemmel makinaysa pragmatizme gre, evreye uy-
QvW-rw4fit,
206
*
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
207
d. nsanl bir yana amiral, haber getiren mesajlar toplayan, ayklayan ve kendi gemilerine, yapacaklar konusunda mesaj gnderen bir arat. Dmanla karlama
olasl (ihtimali) bulunan saatlerdeki hava koullan
iin hava raporlar da alyordu amiral. Matematiki R.
A. Fisher; doaya, dzenli bir manta koyarak ne ok
soru sorarsanz, ondan ylesine ok bilgi alrsnz; fakat iiniz kolaylasn diye, yalnz bir soru sorarsanz,
alacanz karlk hi olacak ve doann sorunuza karlk vermek iin sizden baka bir soru beklediini greceksiniz diye yazyordu 1926'da. Ve sorular oaldka
ayklama ilemi nem kazanyordu. Mesaj okluundan
amiralin akna dnmemesi iin ne yapmas gerekirdi?
Bir sorunu zme durumunda olan kii yada makinann
ald mesajlar, amacn bilerek ayklamas, olaslklan
hesaplamas, karar almas, karann verici mesajlarla eyleme geirmesi yeterli deildi; eyleminin kendisine yeniden mesaj olarak dnmesi gerekirdi ki, amacna doru gidip gitmediini de aralksz denetlesin. Sibernetik nitelikte bir makina bu ilemleri yapmalyd. Olaslklan hesaplama bakmndan olaslk matematiinin, birer btn
kuran ilikilerin eitlerini inceleme bakmndan Evariste
Galois'nm getirdii matematiin nemi artyordu; mesaj almakla vermek arasndaki ilemleri iyi yapmak iin.
Gerek amiral, gerek onun yerine geecek strateji makinas iin, bata nemli olan, mesaj almak ve onlan
akna dnmeden ayklamakt. Burada bir elime grnyordu. Gelen mesajlarn okluuna ve karmaklna karlk (amiral, information brosunu sktnp duruyor), giden mesajlann, yani amiralin komutlannm
son derecede yaln ve ak olmas gerekliydi. Sorumluluk, amiralin ayklayc gcne yklenmiti. Bir telgraf
o biimde yazlmalyd ki, en az szle anlatlm olsun dilenen. Amiralin komutlan bu kurala uymalyd. Aynca
birbirini kovalayan komutlann saysnda da gevezelik
bulunmamalyd. Yoksa mesajlar alanlarda, yanlma,
272
AIMIZ
kartrma, dzensiz (mantksz) eylemler olurdu. Mesajlarn ksa olmasnn bir zorunluu da zaman kazanmakt ki, savaa ilk hazrlanan ilk ate bakmndan savan banda bir stnlk kazanacakt. Amiralin iini
bir makinaya yaptrmak dnlyorsa, nemli olan, makinanm amiralden hzl almasyd. Makina kendisine
sunulan mesajlar amiralden hzl ayklayp komut-mesajlar durumuna getirebilecekse, onun filoyu ynetme
(kubernao) gc amirali geecekti. Matematiki R. A.
Fisher'in, alnacak mesajlarn okluu ve onlarla ilgili
matematik ilemlerin nemi zerinde almasna karlk; matematiki Hartley, verilecek mesajlarn azaltlmas ve ksa telgraflar zerinde alyordu. Ayklama nasl
matematik bir ileme tutulmalyd? ve hangi lyle?
ite bu lnn matematik birimini bulan Hartley (1927);
yalnz yz bin szck' bir szln byle 16 yada 17
birime sdn gstermek ve sibernetik bakmndan temel ilem olan mesaj ayklanmasnn tekniini yakalamakla kalmyor; s, elektrik, k gibi etkenlerle mesaj
alan makinalarm, mesaj vermeye geiinde nemli bir sorunu zm bulunuyordu.
Mesaj alp veren makinada bilin domadan, komut
veren eylem douyordu. Bilinsiz eylemde mantk bulunduu sylenebilir miydi? Bu, manta verilecek anlama
balyd. Ayarlanm geminin amacna doru dmen
tutmasnda mekanik bir mantk vard. Mekanik mantn, makina mant olduunu hesap makinalar aka
gsterecekti. imdi bir hesap makinasmm nasl iledii dnlsn. O, birok saylarla, yapaca ilemlerin
mesajn alyor ve sonucu bir mesajla bildiriyor. Fakat
makina ne yapt ilemi, nede sayy biliyor. Fakat makinann mekanik mantnda yanlma yok. te neopozitivistler, zaten mekanik olan formel mant, makinalarm insandan ok daha hzl ilemler yapan mekanik
dzeninde yrle koymakta baarl admlar atyorlard. "Filozoflarca ortaya atlan birok kalp sorun, s-
20 .
Y Z Y I L
273
zmzn zincirlenip gitmesindeki aksamalardan gelmitir" diyordu Wittgenstein 1922'de. nsanlarn konumas
da mesaj alp vermek olduuna gre, bunlar makinalarm ahp verebilecei mesajlara evirip mekanik mantn
denetlemesinden geirmek olabilecekti. Neo-pozitivizm
asndan gerein kendisi bilinemeyeceine gre, doru
yada yanl olan, yalnzca ilemin kendisinde bulunuyordu. Giritli Epimenides der ki, btn Giritliler yalancdr
deyiminde; Giritlilerin gerekten ne olduklar deil; Epimenides de Giritli olduuna gre yalan syledii iin Giritlilerin herhalde yalanc olmadklar; fakat o zaman da
Giritlidir diye Epimenides'in yalan sylediini dnmenin yersiz olduu; doru sylyorsa kendisi doru syledii iin btn Giritlilerin yalanc olmad, u halde
gene doru sylemedii; bu sz dizisindeki mantk ileminin nerede aksad konusuydu neo-pozitivizm iin
nemli olan. Grlyordu ki, pozitivist adan gerek bilinemeyecei iin, gerek deil, ondan gelen grnt olaylarn mesajlar zerinde yaplan ilemlerdi neo-pozitivizm bakmndan nemli olan. Ne var ki burada yeni bir glk ba gsteriyordu. Mesajlarn her makinada
eit toplamndan eit sonular kt halde, insanlar mesajlarnda szcklere eit anlamlar vermediklerinden
aralarmda belki de hi yoktan anlaamamazlklar kyordu. Korzybski'ye gre, dil anlamazl yznden yalnz kk anlamazlklar deil, byk anlamazlklar, a
savalar, bakaldrmalar kyordu. u halde diyorlard,
byle dnen neo-pozitivistler, dil zerindeki anlamazlk kalkt m, insanlar arasnda anlamazlk kalmaz. te
Carnap gibi bilginlerin Viyana Okulu diye de anlan neopozitivist rda balayan almalar yle bir duruma
gelecekti ki, Chase gibi birok Amerikal neo-pozitivist,
birtakm szcklerin, szlklerden karlmasyla birtakm y->:
atma konularnn kalmayaca kansna varmlard.
F. 208
210
C A I M I Z
20.
Y Z Y I L
211
212
A I M I Z
20.
Y Z Y I L
. 157
resine talar atyor. Gen kz bilinsiz eylemlere geince, abuk sabukluunun nedenini bilince karmak istemeyecektir. te diyordu Freud, psikanaliz, hastalan bilince vardracak, iyi edecek yoldur. Ticaret andlamalann andnr evlilik szlemelerinde baba otoritesi, paradan baka bir hesabn dnda ie yaramadndan, yzyln banda Avrupa burjuvazisinin tutmad psikanalizi, Amerika tutuyor; 1909 eyllnde anlan Freud,
orada be konferans veriyor; ilk olarak bir Amerikan
niversitesinde psikanaliz aratrmalannn temelini atyordu. Pragmatist dnce, psikanalizin nemini hemen
anlyordu. William James, kkleri insan iinin en derinliklerinde olan znel gerein, karlarla uyumasnn
(adaptation), vicdan huzuru ve rahat yaama bakmndan nemini belirtmi; kurtarc (salvationist) inancn
hasta, ve, oh ne l diyen uyuturucu (evreyle uyuturucu olarak natralist) inancnsa salam ruha zg
inan olduunu ileri srmt. Pragmatizm asndan
mantksz eylem, evreye mekanik bir biimde uymamakt. Bu adan deitirme eylemi, hasta ruhun eylemiydi. X*
Psikanaliz bu adan yararl bir aratrma deil miydi?
Psikanaliz, oh ne l demeyen herkesin bir ruh hastas
olduunu ortaya kannca, insanlk tarihinin lgnlktan
baka ne anlam kalyordu? Bir irrasyonalizm olan pragmatizm, psikanalizin nemini kendi bakmndan anlamt.
Freud, ruh hastalklarnn nedenini teke indirmeye (cinsel istekler) giderken, bilinsizliin insan yaamndaki
nemini ortaya karm bulunuyordu. te bilinsizliin btn insan yaamn avucunda tuttuu, irrasyonalizm bakmndan benimsenmek gerekirdi. Ancak, Freud'un ruh hastalklarnn nedenini teke indirmesi, hangi
bilimsel kanta dayanyordu? Pozitivist adan, hangi
grnt yada grntlere dayanyor diye de sorulabilirdi. Yirmi yanda bir kz yada onun gibi binlercesinin
zerinde yaplan gzlemler, ruh hastalklarnn tek nedene dayandn gstermeye yeterli miydi? Freud'un
20.
YZYIL
215
216
A I M I Z
20.
Y Z Y I L
157
218
A I M I Z
fakat tarafsz diye adlandrd gerei Husseri, usa dayayarak yeni bir rasyonalizm kurmada ifte baarszla uramsa da, getalt yntemi iin byle bir tehlike
yoktur. nk fenomenoloji tarafsz deil, znel geree, rasyonalizme deil irrasyonalizme vard halde; getalt yntemi, ara gerei biim olarak duyuya baladndan irrasyonalizme varmas baarszlk deil, tersine, kendi kendini bulmasdr. Fakat btn gestaltistler
bir biimde dnmediklerinden hepsi Guillaume'a katlmyordu. D biim, i biimi iten hi etkilenmeden
douruyorsa bu bir mekanizmdi. Biim kendiliinden
ierdeyse, Kant'n kategorilerine dnmemek iin gestaltizmin getirdii yenilik, biimin us'da deil duyuda oldu/ unu belirtmekti. Bu da Kant'n formalizmi (biimcilii) ve usu idealizmi yerine, bu kez duyuda soyutlam
ve irrasyonalist bir biimcilik getirmekti. Lewin'in toplum zerindeki almalarnn formalist tutumuna karlk; Keffka ile Khler'in behaviorizme yaklaan almalar mekanizme yaklayordu. Onlarn, hayvan davranlar mekanizmas zerindeki ahmalar, evresine uyma bakmndan hayvan davrannn mekanizmasn biim psikolojisiyle aklamak yolunda olduundan, bu
yntem, behaviorizmi getalt teoriyle desteklemekti. Gerek-us diyalektiini kurmadan nceki klasik anda rasyonalizm; ya usu soyutlatrarak usun insann soyut insan yapm; yada diyalektii bilmedii iin ilikilerini
mekanik grd d evrene balad somut insan, makina yapmt. Ya idealizm, ya kaba maddecilik demek;
pc ya soyut-insan ya makina-insan demekti. nsan, ya da
bal olmayan salt usunda soyutlayor; yada mekanik
bir biimde da bal usuna yazlan izlenimlerin kaba bir
kopyas ve tortusu durumuna girerek eriyordu (ampirizm). te getalt teori biimciliiyle, insann bir izlenimler tortusu olmasndaki biimsizlii gryor; kum
yn gibi bir izlenim tortusu deil, ev biiminden gelen
ev gibi, biimden gelen bir biim olduunu sylyordu al-
20.
Y Z Y I L
. 157
221
A I M I Z
IV
Tatl a, dnmemek zere mi gidiyordu? rrasyonalizm ve diyalektii kapsamayan klasik bir retimden gemi milyonlarca insan, akademik sanatn, soyut
demokrtasi ve ahlkn gemie karmaya balamasn
fke, korku, aresizlik iinde gryordu. Soyut niteliiyle klasik eitim, yenilikleri izlemediinden, 1930'larn orta yals, zel aba gstermedike an anlayacak durumda deildi. O, yzeyde grd deimeleri nasl anlayacakt? Suu yeni teknikte, makinalarda bulan yzey
ve yaygn bir gr, Georges Duhamel gibi yazarlar kaplamt. Duhamel, insann evresiyle ilikisini yle mekanik buluyordu ki, makinay yapan insan, onun etkisinde kalacak, kendini makinalatracakt. Artk yeter diyordu Duhamel, bu Prometheus da zincire vurulsun! Tanrlar onu, insan bilgilendirdii, aydnlatt iin zincire
vurmamlar myd? imdi diyordu Duhamel, insan teknikte ok ileri gitti; yeter artk, durahm.
Sava iinde yaplan propagandalar, eskisinden ok
daha tatl gnlerin pek yakn olduunu bildirmiti. imdi bu dadaizm, bu antiliberalizm, bu immoralizm nereden
20.
YZYIL
. 157
222
AIMIZ
no doru ilerledike gryordu ki, kauuk toplamaya zorlanan yerliye, kendi yiyeceini yetitirecek zaman kalmamaktadr. Beyazlarn sofralarnda arlanan yazar;
uaklk, garsonluk eden yerlilerin nnde, hem de onlara iittirecek bir biimde tembel, hilekr, hrsz, agzl
olduklarnn sylendiini gryor; arda bir arkada
pazarlk ederken yannda bulunuyordu: " Kaa balk?
Bir frank efendim. Yerliye kaa satarsn? ki
buuk franga. Bana bak, ben Franszm diye, bana ayr fiyat sylenmesinden holanmam. Fransz, yarm
franktan ok vermez ki efendim." Gide, yerlilerin birbirlerine uyguladklar fiyatlarn beyazlara uygulananlardan neden -be kat ok olduunu bilmek istiyordu.
Yerlilerin birbirlerini aldatan hilekr, kurnaz, hrsz ve
agzller olduu syleniyordu; beyazlarsa onlarn kendilerini smrmesine gz yumamazlard. Bunun iin beyazlar, kendi fiyatlarn kendileri koyuyorlard.
Fakat
diye belirtiyordu Gide, koyduunuz fiyatlar Avrupa fiyatlarndan ok aa deil mi? Buras Avrupa deil,
Afrika deniyordu; Afrika Afrikadr; orada her ey ucuzdur. Bu ucuzluk insan yaamndan m balyordu? Konservenin, pamuklunun fiyatn satc olarak koyan Avrupa, kauuun fiyatn da alc olarak koyuyordu. Tembel, hilekr, hrsz, agzl, kurnaz ve zgr denen yerli,
kauuu kaa topluyordu? Biliyorsunuz ki deniyordu,
gezdiiniz ve iinde yzlerce ky bulunan bu blgenin
kauuk toplama tekelini C.F.S.O. ortakl satn almtr. 1899'dan beri Kongo'nun doal zenginlikleri byle
iletilip deerlendirilmekte; kalkman blgelerine girip
kan mallarn fiyatlar zerinde ortaklklar egemen bulunmaktadr; yerlilerin bu kumpanyalarn kleleri olduunu kimse sylemesin 1926'da; syleyemez de, yasalarla kalkt klelik; ancak, adam bana vergi demek
zorunda olan yerli, alp bu paray kazanmak zorundadr; yoksa hapse girer. Ve her yerli, blgesinde bulunan
kumpanyadan baka kime ahabilir? Andre Gide, so-
20.
YZYIL
. 157
ruturmasn derinletirince, kauuk toplamak zere kulbesini brakp ormana giren yerlinin bir ayda toplayabildii kauua karlk, eline geenin birka gnlk yiyeceine yetmediini gryordu. Yerli baka i bulamaz
myd? Olabilir mi hi deniyordu; burada her ey kumpanyalarn, idareciler bile ancak aylklarn devletten alyorlar; yollar, elektrik motr, lojman, konfor, su her
ey kumpanyann. yleyse yerli, neden hapse girip kendini besletmiyordu? Gide, yerlilerin hapisanelerde a
brakldn gryordu. Yazd bir mektupta, Bay Vali,
diyordu Andre Gide, yolculuumda bana gsterdiiniz
kolaylklardan dolay size ancak teekkr edebilirim; ancak turist olarak geldiim bir yerde istemeden tan olduum birtakm olaylar da mektubuma almak zorunda
kalyorum ki; nce sizden, bir olay inceden inceye soruturmadan, kolay inanr kii olmadm bilmenizi rica
ederim. Ve Gide olaylar sayyordu: Kulbelerini, Carnot
yolu zerine tamak istemeyen bir kye (yol, kyn topraklarna uzakt), gnderilen bir avula jandarma,
aalara baladklar on iki erkei kuruna dizmiler,
be ocuu atee verdikleri bir kulbeye tkmlar, baran kadnlar da ldrerek aa yukar otuz iki kiinin canna kymlard. Boda hapisanesine girenlerin
ou alktan lyordu ki, yalnz bir kyn yirmi be
mahpusundan imdi ancak bei sad. Sulan C.F.S.O.
firmasnn kauuklann toplamamakt. Sz geen firmann, geen austos aynda beklenen kauuklann getirmeyen on kii bu ay iki katn getirdikleri halde, Bambio'da pazar kurulan 8 eyll gnnde, sorumlu idareci
bay Pacha ile kumpanyann temsilcisi nnde ve kzgn
Afrika gneinin altnda, sabahn sekizinden gecenin yarsna dek deirmen dolabna, omuzlarna ar ktkler
yklenerek koulmulardr ki, ilerinden biri geceye doru ld iin, son dnden kalkmamt. Bundan
baka, Bambio yolunun yapmnda (btn erkekler kauuk toplamakta olduundan) kadnlarla ocuklar al-
224
A I M I Z
20.
YZYIL,
225
232
A I M I Z
\ 20.
Y Z Y I L
226
kzyla birlikte bir de Freud'den, Adler'den, aalk duygusundan sz amalarn, yreine saplanan haner gibi karlyor; daha ok fkelenmemek iin gazeteyi atnda, Heidegger zerine bir makale bularak, boarcasna bunalt veren skntnn, insan mayasnn temelinde
olduunu okuyordu. Soyut us eitiminden gemi milyonlarca insan, ya dnyann artk kendi dnyalar olmadn gryor; yada, soyut us eylemsiz olduundan, "temenni" ediyorlard, istedikleri dnyay. Almanya'da 5,8
milyon isiz vard. Kapitalist ekonominin ileri olduu lkelerde isiz toplam, Kara Perembe'den sonra 31 milyona doru giderken, Sovyet Rusya'da ilk be yllk plann uygulanmasnda byk glklerle karlalyordu.
1928'den 1933'e dek uygulanmas gereken plan, retimi
iki katna karyordu. Yannda ii altrmayan zel
iyerleri bir yana, N.E.P. dnemiyle birlikte, yirmi kiiye dek ii altrabilen zel iyerleri kaldrldndan,
kamusal retimin btn aytntlaryla dzenlenmesi gerekiyordu. Almas nerilen en byk glklerden biri, tarm alannn kamulatrlmasyd. Baka bir glk, plann ilerini gereklendirebilecek sayda teknisyen
ve mhendisin bulunmamasyd. Bunun iin dardan,
zellikle Alman ve Amerikal yirmi bin teknisyen, Hugh
Cooper gibi nl mhendisler ve traktr yapm iin yeni iyerlerinde altrlmak zere Ford fabrikalarndan,
Austin Company'den uzmanlar getiriliyordu.
Sapanda
kaldka, tarm retiminin girecei yeni biim, kuramsal
kalacandan, traktr gibi aralar byk nem tayordu
ki, bunlar yapmak ar endstrinin iiydi. Oysa Rusya,
ar endstri lkesi deildi. Onu ksa bir srede ar
endstri lkesi yapmak iin plan, bu konuya bata yer
veriyordu. yle ki, ilk be yllk planla, genel olarak endstrinin kat; elektrik enerjisi retiminin be kat,
kimya endstrisinin on be kat arttrlmasna karlk,
tarm retiminin ancak yzde otuz alt lsnde artmas salanyordu. Ar endstri, hafif endstrinin temeli
228
A I M I Z
olmakla birlikte, tketilecek nesneleri dorudan doruya salamyordu insanlara. nsan ilc tketiyordu; il,
kimyasal maddeyi kapsyordu. l endstrisi, kimya endstrisine; giyecek endstrisi, onlar yapacak makina endstrisine; traktr, tat endstrisi motr endstrisine
bal olduundan, bu temeller ve maden ve enerji endstrisi olmadka, hafif endstri, montaj endstrisi niteliiyle, temeli d lkelerde bulunan bir retim olacandan, sosyalist ekonominin, yabanc kapitale kr salamas tuhafl dnlmyor; ayrca, darya balanmakla ekonomik bamszl yitirilmi bir endstri yerine, temeli kendinde olan bir endstri kurulmaya allyordu.
Ne var ki st kata gelmeden, temelde yllar alacak almalarla geecek gnler, yemii yenmeyen en g, en skntl gnlerdi. Heidegger'in insann mayasnda sknt bulduu yllarda, kapitalist ve sosyalist kanadyla dnya, iki yanyla gerekten dar bir geitten gidiyordu. Tatl
a'a ne olmutu?
Henri de Man, sosyalizmin kuramsal dnceye dayanmasnn gerekli olmadn, onun ancak psikolojik
bir tutum olduunu (Zur Psychologie des Sozialismus)
yazyordu. Devlet, diyordu Henri de Man, kapitalistlerin
deil, memurlarn, gazetecilerin, politikaclarn elindedir;
gerek budur. Geri diyordu Man, kapitalizm devleti
bask altnda tutar; fakat o devlet olamaz; nk devletin iinde ii de vardr. te iilerin herhangi bir kuramsal dnceyle deil, gnlden gelen, yani temeli
psikolojik olan bir hak duygusuyla savunulmas sosyalizmdir. "Sosyalizm, sosyal adalet kurulmasna ynelmi
bir dilektir"; onun maddesel, yada bilimsel bir temeli
yoktur; temel psikolojiktir; ve grlyor ki diyordu Henri
de Man; Marx'n sand gibi snf atmas sosyalizmi
deil, fakat sosyal adaletin istenmesi olan sosyalizm, snf savan getirir. Ben diyordu Man, bu savan gnlk
abalar iinde, "ii mahallesine getirilmi lm, bir ii evinin nne dikilmi birka iei" kuramsal dn-
20.
Y Z Y I L
. 157
230
A I M I Z
mesi, atmalara yol ayordu (Afrika'da, Fachoda olay az kalsn Fransa'yla ngiltere'yi; Fas olay Almanya'yla Fransa'y savaa tututuruyordu). Osmanl lkelerinin son gnlerinde ngiltere-Almanya; in zerinde Japonya-Birleik Amerika atmalar gibi nice giri blgesi atmalar; politik ve asker hesaplarla daha byk
yararlar iin daha kk atmalar zerinde fedakrlklar yapldktan sonra (Fransa'nn Afrika'da ngiltere'ye,
onun Ltin Amerika'da Birleik Amerika'ya, Birleik
Amerika'nn in'de Japonya'ya giri alan brakmas gibi), 1914-1918 silhl atmasnn byk hesaplamasnda, birinci yeryz sava oluyordu. Fakat savatan sonra Rusya, ngiliz ve zellikle Fransz kapitalinin giri alan olmaktan kyor; Trkiye'nin emperyalizme kar
kazand asker zaferden sonra bunu ekonomik alanda
btnleyip btnleyemeyecei ilgiyle izleniyor; in'de
Sun Yat-sen'in (in'i emperyalizme teslim eden nedenlerin dta deil ite olduu tezini savunmutu) lmnden sonra Halk Ulusal partinin (Kuo-min-tang) alaca tutumla, ang Kay-ek ile Mao e-tung'un karlkl durumlar (1929'da 62.000 kiilik bir gle in'in gney dousunda bulunan Mao e-tung'a kar, general
Falkenhausen'n hazrlad 400.000 kiilik bir ordu, 400
uakla 1933'de altnc imha savana balayacakt);
Gandhi'nin, baka direnmelerle birlikte ngiliz pamuklusuna kar sava (1933'de nc kez hapse atlacakt);
daha birok smrgelerde, Ltin Amerika'da grlen olaylar, henz ok gl olan emperyalizmin giri blgelerinin genilemekten, skma dnemine girdiini gsteriyordu. Bundan baka, Keynes'in belirttii gibi, Almanya yknts zerine kurulacak bir bar, yada szde bar akllca, mmkn ve yararl myd? ve ayakta kalanlarn kr oran bir sre artmakla birlikte, Avrupa-ortasnda alm byk gedik, kapitalizmin kendi kendine
at bir yara olmayacak myd? Fransa'yla ngiltere'nin, Birleik Amerika'ya olan sava borlarn demesi
20.
Y Z Y I L
. 157
iin, Almanya'dan tazminat almalar ve onun da bu tazminat demesi iin Amerikan kapitalinden destek grmesi gerekli saylyordu. Bu yatrma karlk, Almanya'nn yeni aralarla endstrisini yenilemesi kr orann dryordu ki; Almanya'nn borlarn kendisini toparlayarak demesini neren Dawes plan gibi planlarla, onun
toparlanarak yeniden glenmemesini neren dilekler
arasndaki tutarszlk, kapitalin kapitale kar oluu iinde yerini buluyordu. Almanya'ya gelmeye balayan Amerikan, ngiliz, Hollanda kapitali; orada ie balarken, koullar nceden olgunlam 1929 bunalmndan sonra
geri dnmeye balamt ki; bu geri ekili, tazminat
borlarndan baka, ksa vadeli ve yksek faizli kredi olarak gelen kapitale ayrca borlanm Almanya'y, bunalmdan en ok zarar gren lkeler arasna katm; kapanan bankalar, kesilen krediler, duran ilerle artan isizliin kulana; Hitler'in mikrofonlardan byk ve
gl Almanya'y nazizmin kuracan bildiren sesi, gittike ilgin gelmeye balamt. sizlik kalkacakt; kalkacakt ama, yeni bir savaa hazrlanlarak, uak, tank,
top fabrikalarnda, klalarda toplanlarak ve savata lnerek (siz says 5,8; ikinci savata len Alman 5,9 milyon).
Keynes diyordu ki; retim deeri, tketim deerine
eit olunca, fiyatlarda inme-kma olmaz, denge yerindedir. Ve ekliyordu; retim deeri, retilen retim aralaryla, tketilecek mallar deerinin toplam; tketim deeri de, harcanan parayla, tutulan (iktisat edilen) parann toplammdadr. Eer diyordu Keynes, tutulan para,
retim aralan smarlayarak yani yatrma giderek, tutulan para = retim aralar retimi dengesini kurarsa,
toplam denge iinde, harcanan para = tketim mallan
olur. Bu terazide; tutulan para, retim aralan retim
deerinden ok olursa; harcanan para, tketim mallar
deerinden az olur. Yani bir yandan, tutulan para kapitale dnmeyerek l para olarak kalrken; br yan-
232
A I M I Z
dan, harcanan para, tketim mallan retim deerinin altnda kalarak, satlmayan mallarn birikimi sonucunda isizlik ve srprodksiyon bunalm doar. imdi bir savatan kapitalist alann bir blmnn yaral kt,
salam ynde kr orannn frlad dnlsn; eski ekonomistlerden Marx bir yana, liberal ekonomi u yatrm konusunu ilememi olduundan, Keynes'e gre anlaysz devlet adamlarnn ynetiminde srprodksiyon
bunalm iin iin balamken; neden sonra Almanya'ya
ynelen yatrmn bu kez kr orann drmesi, iin iin
yanan bacann ateini deerek, bir gnde tutuan bunalm, perembelerden bir perembeyi kara gne evirmiti. imdi fiyatlar dmesin diye baaklar derilmiyor; balar sklyor; yiyecekler denize atlyor; kahve, lokomotifte yaklyordu. Ve dnyada alk vard. Yirmi iki bin
Amerikan bankasndan on bini kapanm; yirmi be milyon Amerikal geim skntsna dm; on be milyonunun hi kazanc kalmamt. Bunalm, bar iindeki
skandinav lkelerine dek gelmi, kibrit kiral Kreuger
kendini ldrmt. Amerika'da endstri alannda retim yarsna dyordu. Cumhuriyetiler zamanna gelen
bunalmdan, demokratlar yararlanm; 1930 seimlerinde baan kazanmlard. Onlarn cumhurbakan aday
olan F. D. Roosevelt, bunalm karsnda eylemsiz kalan
liberalizm yerine, Keynes biimi bir liberalizm, yeni bir
tutum (Ne\v Deal) getirmeyi neriyordu. Byk Alman
kapitalinin temsilcisi olarak, Krupp elik fabrikalar ynetim kurulu bakan Hugenberg, Hitler'le anlayor;
1930 seimlerinde Nazi partisinin mebus says 12'den
107'ye kyordu. 1931'de Keynes'i anlamaya balayan
ngiltere'de, parann altna dayanmas ilkesi braklyor;
Amerika'nn, Rusya'nn kendileriyle uratklar bir dnemi bo brakmayan Japonya, Manuri'yi igal ediyor;
Almanya, tazminat borlarn deyemeyeceini bildiriyordu.
Sovyet Rusya'da ilk be yllk plann
uygulanmas,
20.
Y Z Y I L
233
232
AIMIZ
retlerin ayarlanmasyd. i, uzman ii, teknisyen, mhendis ayn creti almyordu. Ulusal gelirin tketime
ayrlm blmnde ilerin paylarn belirtecek cret plan, trl iler arasndaki cret dengesini salamak iin
yaplyordu. Plan zellikle tarm kesiminde uygulanmakta kulak'larn direnmesiyle karlam; birok kyde retim aralar krlarak, rnler yaklmt. lk plann 1932 sonuna dek uygulanmasnda, birtakm iler bitirilemiyor, birtakmlar umulandan ileri gidiyordu. Genel olarak retim artm; 1928'de 1,4 milyon hektar olan
kamusal tarm alan, 1933'de 75 milyon hektara karlm; 1928'de yeryz retiminin yzde 44,8'ini Birleik
Amerika, 11,6'sn Almanya, 9,3'n ngiltere, 4,7'sini
Sovyetler Birlii salarken; 1932'de Birleik Amerika
yzde 34,4'n, Almanya 8,9'unu, ngiltere 11,3'n, Sovyetler Birlii 13,1'ini salamt.
1932'de Japonya, anghay'a asker karyor; eski
Amerikan savalar, yoksul alaylar kurarak, alk yry dedikleri bir yryle Washington zerine yryor; ordu birlikleriyle atyor; Fransa, Amerika'ya olan
borlarn demeyeceini bildiriyor; 8 kasmda F. D.
Roosevelt, cumhurbakan seiliyordu.
Birka ay sonra 30 ocak 1933'de, Hitler, babakanla atanyordu. O, Hugenberg'le anlat gibi (Harzburg
anlamas), Jungherr'lerle de anlamt. Nasyonal sosyalist partisi programnn 17 nci maddesine gre, byk
topraklar, topraksz kylye verilecekti. Oysa byk
topraklar, Jungherr'lerin elindeydi. Eski Jungherr'lerden olan cumhurbakan mareal von Hindenburg'a, ailesinin vaktiyle elden kard Neudeck'deki iftlik, satn
alnarak hediye edilmiti. Bunalmla gnden gne g
durumda kalan iftiye yardm iin, Douya Yardm
("Osthilfe"; byk topraklar o yanda bulunuyordu)
adyla bir sandk kurulmu; yardmlarn yoksul iftilerden ok Jungherr'lere yaplmas szlanmalara yol amt. Sandn bana getirilen yeni mdr, yardmlar k-
20.
Y Z Y I L
234
r .
y A i M i z
20.
Y Z Y I L
237
onu her durumda ve her yerde byl are olarak grenler de vard ki, liberal ekonomide eskiler-yeniler ayrl
olmutu. Eski liberalizme gre devletin, al veri zgrlne karma yetkisi olmamalyd. Oysa New Deal,
bu konuda birtakm karmalar gerektiriyordu. Bu durumda beyin trstyle, anayasa mahkemesi kar karya geliyor; New Deal'in birok ileri, Amerikan temel yasalarna aykr bulunarak bozuluyor ve Roosevelt radyodan yapt "ocak ba konumalarnda, anayasa mahkemesiyle savan, liberal olmayan arelerle, liberalizmi
kurtaran ne gibi iyilikler bulunduunu anlatmaya alyordu. Liberalizm liberalizme karyd. Anayasa mahkemesi grev hakkn temel Amerikan yasalarna aykr
bulmutu. zerinde en ok tartlan konulardan biri
imdilik nem verilmeyen bte ann ilerde alaca
biimdi. Eski tutumun mal ok, para yok, durumuna karlk; yeni tutumun enflasyonist almas byle giderse,
para ok, mal yok durumuna dlebilirdi. Geri 1934'de
iler dzelmeye balamt ama, be yl sonrasn da dnmek gerekli deil miydi? Alvin Hansen, bu byle gitmez diyordu. Ona gre, Keynes, yatrmlarn arkasnn
kesilmemesi gerekli olduunu sylemekte haklyd. Sistemimizin yaamasn istiyorsak, diyordu Hansen, yeni
kaynaklar, yatrm alanlar bulmalyz. Ona gre, bugn
yatrmlarn azalmasnn nedeni, artk yeryznde kolayca igal edilecek bo yer kalmamasndand. Fakat ne
olursa olsun diyecekti Alvin Hansen, Tam ifa yada Duraklama adl kitabnda (Full Recovery or Stagnation,
1938), kapitalizm yaamak istiyorsa kendine, yatrm alan bulmaldr!
1937'de duraklama balyor; yzde otuz yedi gerileyen iler, Kara Perembe korkusunu uyandryor; yeniden balayan isizlik 1938'de, yeniden on milyon Amerikaly penesine alyor; ancak 1939 ikinci yeryz savann eritebilecei isiz says, Birleik Amerika'nn henz savaa girmedii o ylda ancak dokuz milyona ini-
2;lH
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
239
A I M I Z
241
lirli dnemlerinde belirli yerlerde bulunduu ileri srlyordu. Rasyonalizmin inkn olarak pragmatizmin, behaviorizmin, getalt teorinin tutulduu ortam olan Birleik Amerika'da, toplumsal psikolojinin, toplumbilimin
yerine gemesine, zenle allyordu. Kalabahklan srkleyen psikolojik etmenler (miller), ve srsnn iinde bireyin nasl yuvarlanarak onunla birlikte srklendii, inceden inceye aratnlyor; toplumlan srkleme sanatnn, ynetim sanat olduu kansna, pragmatist dnceyle vanlyordu.
Psikolojiye, yada baskya dayanmakla, salt kendine dayanan toplumsal olaylarn toplumu, bilinsiz insanlar toplumlan olarak ilkellerin, ocuklarn toplumu olduundan; Durkheim'n toplumbilimi, ilkellerin yaamn inceleme bilimine dnrken (onun izinden giden
Levy-Bruhl, Mause, Levi-Strauss sosyolojiden ok etnolojiyi konu edinmilerdi); yzylmzn ortasna doru
Bemberg, Oliver Brachfeld; Amerikan halkna, bunalm
kovalayan yllardan beri, ikinci yeryz savana girmesinde ve knda yneticilerince ktle psikolojisi (Mass
psychology) uygulanmasnn onu "Abel kompleksi" denen bir bilinsizlik iinde, ocuklamaya gtrd tehlikesine deineceklerdi (Amerikan filimleri zek yann,
on - on drt ve gazete, radyo, televizyon yaynlar seviye ortalamasnn ilkokul olduu belirtilecekti).
Sorokin, toplumsal psikolojinin iine dt durumdan yaknyor; insanlar cinsel eylemlerde bulunuyorlar, nk istekleri yada oalmadan bir karlar var;
insanlar birbirlerinden davac oluyorlar, nk adalet
istekleri, yada dava amakta karlan var gibi yorumlarn; afyon uyutur, nk uyutucu nitelii vardr gibisinden bo aklamalar olduunu belirterek, psikolojik deil
fakat mekanik nitelikte bir toplumbilim kuruyor; toplumlarn, belirli dnemleri, mekanik bir biimde srayla
getiini sylyordu.
F. 16
232
A I M I Z
Bir toplum dnlsn ki; sr psikolojisi, yada mekanik kurallar iinde kalsm; yada ancak baskda kendini gstersin; byle toplumlarn yesi olan insann zgrl sz konusu olabilir miydi? Toplumunu usuyla dzen leyemeyen; ve kendisinden ayrlm, kendisine yabanclam bir nesne gibi zerine ken arln altnda insann zgrl neredeydi? Tanr, zgrlktr diyordu Moreno. Tanr, Moreno'ya gre, "tm kendiliinden yaratclk"d. te insan bu yaratcla, bu zgrle yaklaabildii lde, tanrlayordu Moreno'ya gre. nsan bu yaklamadan alkoyan engeller nelerdi?
Moreno bu sorunla giriyordu, Kim Kalacak (Who shall
survive?, 1934) adl kitabna. Ruh doktoru Moreno,
yle dnyordu; mademki psikanaliz, hastal bilince karmakla iyi ediyor; bu yntem, toplum hastalklarna neden uygulanmasn ? Ancak, bu dnn doru
olabilmesi iin, toplum tedirginliklerinin nesnel temelleri
olmamas ve hastalklarn yalnz toplumsal ruhu ilgilendirmesi gerekiyordu. nk, diyelim bir bozukluk ekonomik bir nedene balysa, orada psikanalizin ii yoktu.
Moreno, toplumbilimini toplumsal ruh asndan kuruyor; nesnel temel dncesinin yanlln bir nyarg
olarak koyduktan sonra, psikanalizin topluma nasl uygulanacam ve iyiletirme yollarn gsteriyordu. nce
unu belirtmeliydi ki, hastalk toplumun temelinde olarak btnnde deil, paralarnda, "grup"larda bulunuyordu. Bunun iin psikanaliz, gruplara uygulanacak ve
iyiletirme yollan, toplumun btnnde deil, gruplann
kk alannda (microsocioliogie) aranacakt. Gruplarda psikanaliz nasl yaplacakt? Bunalm yllarnda en
huzursuz, yani en hasta gruplarn ii gruplan olduu grlyordu. te, hasta olarak ele alnan herhangi bir
grupta psikanaliz, grup yelerinin sorguya ekilmesiyle
balyor; onlann nelerden holanp, nelerden holanmadklann ortaya karmak zere, yle sorular soruluyordu: "Ne trl bir i yapmak isterdiniz? Nasl bir i ar-
\ 20.
Y Z Y I L 121
kadanz olmaldr? ef olarak kimi isterdiniz? takmnzda bulunmasn istemedikleriniz kimlerdir?" Moreno, bu gibi aratrmalan iin bilimsel deyimler de buluyor; soru sonularnn "tasnif" edilip sayya vurulmasna "sociometrie" diyordu. Sing Sing hapisanesine uygulanan yntem kmsenmiyor; birtakm olumlu sonulara vanlyordu. zellikle hapisanelerde, okullarda huzursuzluun lftan anlamaz, dert dinlemez yneticilerden geldii grlyor; diyelim hapisane mdr deitirilince gerginlik yatyordu. Yalnz Moreno'nun deil, Lewin gibi bakalarnn da ele ald sosyometri;
zellikle i-iveren atmalarn psikoloji alannda, toplumsal alandan daha dar ve ucuz bir biimde zmeyi ngrmesi bakmndan byk ilgiyle karlanyor; 29.000
iisi olan bir iyerinde (telefon malzemesi yapan Hawthorne atlyeleri) on iki yl srecek bir anket yaphyordu.
Anketleri yapanlarn iiymi gibi iiler arasna girmesinin daha iyi sonu verdii; iyeri badanasnn rengi deitirilince, yada hafif bir mzikle iinin daha iyi alt grlyor; bu gibi etkenlerin ortaya kanlmas
iin, iyerlerinde kurulan "human relations" brolannda
insan mhendisleri denen "human engineers"ler alyordu. Ne var ki yzlerce soru, onbinlerce sayfa yaz,
say, fi ve cedvelden ve yllarca sren anketlerden sonra; iiyi adyla armanz onunla ilgilendiinizi gsterir, ylban iiyle birlikte kutlamanz gerginlii azaltr gibi tlerle karlaan iverenlerden birou, birok
"human engineers"in arlatan olduu kansna vanyor;
Moreno yntemini gelitiriyor; atan gruplar psikanalizinin, atmay sahneye kararak, yani bir dram (sociodrame) tertiplenerek zmlenmesini neriyordu. yle ki, nasl bir kimseye derdini anlattrmak, onu dramnda bir daha yaatarak (psyehodrame), ferahlatmak zere areyi aramaya gtryorsa, gruplara bir "miting"
yaptrarak dertlerini dktrmek; hatt att grubun
szcleriyle kar karya getirerek dinlemek; daha iyisi,
944
A I M I Z
nceden hazrlanm bir senaryo iinde sorularla, karlk sorulan ortaya atarak dram yaatmak, grup hastalklannn ortaya kanlmas bakmndan ilgin grlyor;
birok okulda byle sosyodramlar dzlp roller datlarak, elenceli bilimsel incelemeler yaplyordu. Moreno,
mikrososyolojinin "microscopique" sonularna balad
umutlarn "Kim kalacak?"da belirtiyor; psikolojik grd tedirginlikleri, psikolojiyle dzeltmenin yolunu gsteriyordu.
Yzeyde, betimleyici (tasvir) olarak kalan toplumbilime (sociologie descriptive) karlk; Max Weber'in irrasyonalist toplumbilimi, anlamsal toplumbilim (sociologie comprehensive) adn alyordu. Dilthey, "doay aklyor, dnsel yaam anlyoruz" dememi miydi? te toplumsal olaylar, insan gibi anlalabilir, fakat aklanamazd. Toplum olaylarn anlamak iin diyordu Weber, onun getii yere ve zamandaki insan anlamalyz.
Fakat insan anlamakla, toplumsal olaylarn neden-sonu
ilikilerini bilebilecek, yani toplum olaylarn aklayabilecek durumda deiliz; nk insan zgrdr ve nedensonu ilikilerinin dndadr. Onun neyi niin yapt
aklanamaz. Diyelim, Sezar'm gnlerinde kan i savan nedeni aklanamaz; nk insann ileri usa vurulamaz ve tarih, Dilthey'in dedii gibi, us mahkemesinin huzuruna kanlamaz; fakat insan kendini Sezar'n
yerine koymakla onun tutkulann, dknlk ve erdemlerini anlayabilir. Ancak diyordu Weber, gerekten yaam kiiler, toplumlarnn rnek kiisi (ideal tip) olmaktan uzaktrlar. Bu rnekleri, toplumbilimci, inceledii toplumdan ald malzemeyle bir heykeltra gibi kendisi yaparak ve kendi yaratt bu rnek insan anlayarak, inceledii toplumu anlamaya ynelir. Byle bir toplumbilim znel (sbjektif) bir bilim olmuyor muydu? Ne
var ki Max Weber, insann btn yaptklarnn znel olduunu sylemesiyle, byle bir sorunun yersizliini hazrlam bulunuyordu.
20.
Y Z Y I L
157
Tnnies (Einfhrung in die Soziologie, 1931); toplumsal iliki rneklerinin rnek insanda deil, topluluk
rneklerinde bulunduunu ve anlamann onlara bal olduunu belirterek, iki trl insan topluluunun birbirine
kartrlmamasn istiyordu: toplum ve doal topluluklar.
nsanda diyordu Tnnies, iki trl dilek vardr; biri yapay (sun'), br doal dilek. Yapay dilek (Knville),
dnlm, tanlm bir dilektir; oysa doal dilek (Wesenswille), kanmzdan, ruhumuzdan gelen, nne durulmaz gl dilektir. te yapay dilek szlemelerin, bencil al verilerin, hesaplamalarn ilikileri olan toplumu
kurar ki; bunun karsnda aile gibi doal topluluklar,
kandan, ruhtan ve rktan gelen topluluklardr. nsan diyordu Tnnies, bulunduu toplulukla anlamaldr; toplumda bakalarn kandrmaya alan bencil insan; kan
ve ruhuyla bal olduu doal toplumu iinde baka bir
insan deil midir? nsan diyordu Tnnies, doal topluluunda kendini evinde gibi bildii halde, topluma knca yabanclk duyar. Grlyor ki, dnlm dilekle,
usla kurulmu toplumlar, yapmack, kalp toplumlar olup
doal deildir. Oysa, irrasyonel, fakat rka dayanr toplumlar doal olup, insann iinde, iyi insan olduu toplumlardr.
Max Scheler, Husserl'in felsefesine dayanarak, fenomenolojik toplumbilimi kuruyor; insan, insan anlamaya gtren; benleri, senlere balayan; bir "bakas" bilinci vardr ki diyordu; bu, sevgi duygusunun yaylmas
deildir; byle bir yayl, ancak, yn anlamnda halk
yaratr; fakat toplum dourmaz. Toplumun domas
iin, Husserl'in anlad anlamda, yani yaant-olay (phenomene) olarak bir ortak yaaytan gemek gerekir ki,
ite bu doal topluluktur ve en gzel rnei ailedir. te,
ortak yaant-olay topluluklar zerine kurulan yapay
dernekler, toplum olup, bunun en gzel rnei anonim ve
limited ortaklklar; ve toplumdan da stn olan ruh bir
123
A I M I Z
ligine varm "kollektif kiilik"e gelince, bunun da en gzel rnei kilisedir diyordu Scheler.
Pozitivizmin, psikolojizm ve pragmatizmin ve fenomenolojinin toplumbilimleri; etken usun, bilin aamalaryla birlikte toplumsal yaamda artan bir yeri olabileceini, dnlerinin erevesi dnda brakyorlard,
Hatt, usun dzen verici, yapc deil; dzen bozucu, ykc olduuna, Auguste Comte'dan Max Scheler'e dek irrasyonalizmin parmak bast grlmt. Comte, usun,
toplum ba olan sencillik duygusunu bozduunu ve
Scheler, ruhun bu clz parasnn, eitlik gibi ok zararl
bir dnceyi ortaya attm belirtmilerdi. Berdiaeff
(1879-1948); gerek, yaanm olmaldr diyordu. Yani
gerek, yaanm olmas dolaysiyle, yaayan zneye
(sujet) bal olup; tersine olarak nesne (objet), bilginin arpt engel ve gerein perdesiydi. Bunun iindir ki, gerek, insann dnda deil, iindeydi ve ona gtren yol us deil, seziti. Nesnel gerei bilmekle grevli olan us, byle bir gerek ve grev bulunmamakla,
"vehim"den baka bir ey olmadndan, zne, ancak
iine doru derin bir dnceyle (murakabe) varoluunu
ilgilendiren geree varabilirdi. te diyordu Berdiaeff,
znenin, varoluu zerindeki murakabesi, ona "trans-subjectif'de znel geile, zneden geii salaynca, bu
varnda kii, bakalarn ve Tanr'y bulacaktr. Chestov (1866-1938); us, zgrl ldrr diyordu. Berdiaeff, Chestov gibi varoluu dnrlerden olan Gabriel Marcel, 1933'de "Krk Dnya"y yazmt. Bu bunalm yllarnda dnyann ackl durumuna bakarak Gabriel Marcel; endstri uygarlndan duyduu tiksintinin
yanma bilimi koyuyor; doann bilinmesindeki ilerlemeleri, ann ackl durumundan sorumlu tutarak, yeter
artk, kiliseye dnelim diyordu. G. Marcel'e gre de,
Berdiaeff'in belirttii gibi, gerein usla deil, yaanm
olmakla ilgisi vard. Yaanm geree verilen anlamla
(fenomenoloji), Salt Gerek'e varlabilirdi. Biri tanrl,
20.
Y Z Y I L
. 157
br tanrsz varoluu olmakla birlikte, Heidegger gibi G. Marcel de varoluulua, fenomenolojiden gelmiti.
Kierkegaard'dan sonra varoluuluk, Dilthey'in irrasyonalizmi, Batnn bunalm ve fenomenolojiyle parlyordu.
Kimim ben diye kendime sorarsam diyordu Gabriel Marcel (Etre et avoir, 1933); bu soruda usun, mantn tm
iflsn grrm. Ve G. Marcel'e gre bir Ben, bir de Sen
vard. Ama mantkla deil, dnlerek deil, yaanlarak vard. Benin dndaki her varlkta o her varl
kaplayan Tanr, Salt Sen olarak vard ve Ben vard. "O"
yok muydu? Benden senden baka "o" yok muydu? O,
diyordu Gabriel Marcel, beni, seni olmayan kiiliksiz varlktr. "O" olan varlk, kiiliini yitirmi varlktr; "O"
olan varlk, olmann (etre) alanna deil, malik olmann
(avoir) alanna girer. yle ki, insanlar, teknik baarlaryla dnyaya malik olduka, " o " alanna dalar ve beni, seni unutup kiiliklerini ve onunla birlikte varolularn ve zgrlklerini yitirirler. nsanlar ben-sen sevgisinin tanrsal mutluluundan uzaklap, olmak alanndan, malik olmak alanna geerek, beni-seni yerine, onlar-bunlar sevdike kiiliklerinden yoksun kalacaklard.
Jaspers, baarszlklarn Tanr'ya gtrdn sylyordu. nsan baarl olduka onu unutacak; fakat varlksal yaps gereince baarszlk, insann aln yazs olduundan, ban baarszln duvarlarna arptka,
onu anmaya, onu bulmaya ynelecekti. Bat hastal,
Batnn bunalm olarak nereden geliyordu? Jaspers, genel psikopatoloji incelemelerinde; bilimsel alma diyordu, nce fenomenleri betimler (tasvir eder); ve gerekten yaanmla ilgilenmek iin, fenomenlerin nereden doduunu bir yana brakr. Gerekten yaanmla ilgilenmek; ite fenomenolojinin amac budur. Ruhsal olaylar
diyordu Jaspers, birbirlerini doururlar; bunu da "anlyoruz". Yani fenomenolojinin, yaanm' gstermesine
karlk; anlamsal (comprehensive) psikoloji, yaanm
olaylarn birbirine zincirleniini gstermektedir.
Fakat
124
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
. 157
de ok iyimser. Tanr'ya gtren yol, baarszlktr nk. Kapitalist toplum, genliinde, baarlar ve umutlar
iindeydi ve emperyalizmin byk dnr Nietzsche,
"Tanr ld" dediinde, Bat, egemendi yeryznde. Oysa Batnn artk batmakta olduu grlen Spengler'lerin,
Max Weber'lerin, Heidegger'lerin a, baarszln, umutsuzluun, bunalmn artk varlksal temelleri ve insann aln yazsyla anlald fenomenoloji ve varoluuluk
adr. Eskiden bilime gveniliyordu. Fakat onun nesine gvenilebilir? Bilimin insan ve dnyasn aklayamadn gryor; ancak fenomenoloji ve psikopatolojiyle anlama yoluna gidiyor ve bilime olan gvenin snmesinden sonra doan byk umutsuzluk iinde, en byk
umudun, Tanr kapsnn aldn anlyoruz diyordu Jaspers. Benim felsefem diyordu Jaspers, bir baarszlk ve
an felsefesidir. Zira baarszlk insan sapa yollardan
Tann yoluna anyor. Varoluu gereince insan eylemsiz kalamaz. nk insan, bir varolutur ve varolu
eylemdir. Ne var ki insan, eylemlerinin baarszl iinde, en gerek, en "sahih =-authentique" eylemine yaklamaktadr. Benim felsefem an ve umuttur diyordu
Jaspers. yle durumlar vardr ki Gramsci'nin "Gerei
sylemek devrimciliktir" dedii gibi, sadece gerei sylemek, faist talya'da onun hapse atlmasn gerektirir
ve William James'in, bilimin koulu zerine syledii bir
szn derin anlamn ortaya kanr. nk insann zgrl ile gerein zgrl badaabilmek iin, insann gerekle badamas gerekir. Oysa baanszlk
evreninde bu badama yoktur. Neden? William James,
bir gn gelecek, bilimin koulu diye, kiiliin inkn hayret verici olarak karlanacaktr demitir. Neden ? nk
bilim insan, nesnel geree gtrrken onu kendinden znel gereinden uzaklatrarak kiiliinden yoksun klar.
Bunun da nedeni udur ki, nesnel gerek znel geree
uymaz bu irrasyonel dnyada. O halde, ya kiinin zgrl, ya bilimin zgrl! Marx, iki alan birletirme-
250
CAIMIZ
ye kalkan baarsz bir abaya girimi; nesnel gereklerle dzenlenen edilgen usun, nesnel gerekleri dzenlemeye dnen etken eyleminde rasyonel dnyay aramtr.
Oysa insann temel yapsndaki bunalm ve baarszlk
alnyazs iinde, bilim alanndaki baarszlklarm da
gsteren varoluuluk, fenomenoloji ve irrasyonalizm asndan bilimsel bir dnya kurmak, temelden baarszla mahkmdur. Marx, insann kendine yabanclaarak
mal olmasn, klelikten, igcnn mal olmasna, yani
kapitalizme dek geirdii evreler iinde incelemi ve yabanclamann nedenine gre, bilimsel sosyalizmi bir baar yolu olarak gstermiti. Oysa insan, baarszlk demek deil miydi? Ve irrasyonalizm ve Jaspers diyordu
ki, bilim baarszlktr; nesnel gerek, onu bilen us ve
byle bir usa dayanr baarl bilim yoktur; bilim, gerek yolunda ilerlemez, o yaantya bir kezde verilen anlamdadr; gerek zneldir, fenomenolojiktir, yaantya
verilen anlamdr. W. James de diyordu ki, nesnel geree nem vermek, zgrln yitirilmesidir. nk zgrlk kiilikte ve kiilik znel gerektedir. te bunun
iin bir gn gelecek, bilimin koulunun, kiilii yitirmek
olduu alarak grlecektir. Bilim niin "objektif" olsun? nsanlar, gerek znel olduu iin bilimin "sbjekt i f " olduunu anladklarnda, tuttuklar yolun yanlln anlayacaklardr. Ya zgrlk, ya bilim! te Jaspers,
bilimsel dncenin kiiliksiz (impersonnel) dnce olduunu belirtmektedir. Objektif dncede kiilik olabilir mi? O zgr deildir; ya zgrlk, ya bilim! Bilimsel dnce zgrle aykr olduu iin, varoluulua
aykrdr; bilimsel dnce, "anti-existential"dr diyordu
Jaspers. Grlyor ki insan, gerek (authentique) varoluunu bilimde deil, bilimin mahkm olduu baarszlkla onun tm tersi olan bir yola arlnda bulacaktr. Bu da lmdr. nk insann varoluunu, gerek
varla kavuturacak en kesin baarszlk lmdr. Bilim ve bilim yolu diye belirtiyordu Jaspers, insan ken-
20.
Y Z Y I L
251
dine yabanclamaktan kurtarmaz; tersine insan kiiliinden eder. nsan "objektif" klan bilimdir. nsan
bylece kiiliinden ederek "impersonnel" klan bilimdir.
nsan kendine yabanclatran bilimdir.
rrasyonalizm asndan Moreno'nun sorusu "Kim
kalacak?" diye bir daha sorulsa; Jaspers'e gre, en bata
psikopatolojiye konu olarak evrensel tmarhane saylabilecek u irrasyonel dnyada kalacak olan, insan yaamnn ve tarihinin tkenmez bunalmlaryla, onun sonsuz
baarszldr.
VI
p,
f
252
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
126
m m r n r n m m m ,'nl
AIMIZ
rnyum atomunun 146 ntronuyla paralanmasnda, saaca ntronlarn okluuyla, zincirleme paralanmalara yol aabileceini usa getiriyordu.
Enerjetist ve pozitivist-spiritalist Ostwald, atom
teorisine karg direnerek, materyalizmin ifls ettiini gsterili deyimlerle aklarken, atom demiti, ancak ktphane tozlan arasnda bulunacaktr! Sonunda, Ostwald
ifls etmiti. Bilim tarihi birok bilgin'in, yaln bilgi
bilgini olduunu gsteriyordu. Pratik; kuramsal dncenin, nesnel gerekler zerine kurulmu teorilerinin diyalektik deneme alanyd ki, dnce orada danya karlk olarak dnyor ve kendini eylemde deniyordu. te,
her geen gn fizik denemelerinin pratii, atom teorisini onaylamakla kalmyor; onu daha da zenginletiriyordu. 1934'de irene ile Joliot, doal radyoaktivitenin yanna konacak, insan eylemiyle yaplm, yapay radyoaktiviteyi buluyorlard. Onlar, bu yln ilk gnlerinde, bilimler akademisine verdikleri bir bildiride, helyumla vurulan alminyum atomunun, fosfor ile akta kalan ntrona dntn; ancak bu fosforun, radyoaktif olduunu, nk onun da ksa bir srede beta n (radyoaktif nlardan) salarak silisyuma dntn bildiriyorlard. Bu ok ilgin bildiride, ilgin konulann birbirini izledii grlyordu. nk sz geen beta n, doal radyoaktif maddelerin yaynlad ( ) elektrik ykn deil, ( + ) elektrik ykn tayordu. Yapay olarak elde edilmi radyoaktif fosfor, elektron deil, poziton salmt. Dahas var, bir yldan beri grlen bir olayn, yapay radyoaktivitede daha yakndan incelenmesine yol alyordu: Bir elektron-poziton iftinin birbirlerini yokederek, enerjisi yksek fotona dnmelerine karlk; atom ekirdeinin hzn kestii, yksek enerjili bir
foton, elektron-poziton iftine dnyor; yani enerji tanecii olarak bulunmu fotonun, cisim taneciklerinden
apayn, onlarla iliii kesilmi bir varlk olmad grlyordu.
20.
Y Z Y I L
127
Gaston Bachelard, 1934'de bilimsel dncenin yenilemesi konusunda (Le nouvel esprit scientifique) yaynlad kitabnda yle diyordu: "Bilimsel dn; bilginin erevesini geniletmek, bilineni batan aa dzeltmektir. Bilimsel dn, tarihini yarglamak ve onu
mahkm etmektir. Bilimsel dn, tarihinin yanlglm zerine bilin edinmektir. Gerek zerine bilimsel
dn demek, uzun bir gemiin tarihsel yanlgs zerine dn olduu gibi, deneyin bilimsel dnle ele
alnmas da, deney ncesi ortak yanlglarn dzeltilmesi
demektir. Bilimin diyalektik abas, bilinmeyenin snnndaki bilgi aamalarndadr ki, bu bilimsel dnn yaamdr". Bilimsel dnn gsterdii nice somut ilerleme karsnda, hl gerek, bilinmezlik kabuu iindedir, "irrasyoneldir" denebilir mi diye soran Bachelard,
usla gereklerin "diyalog"unda yzyllar kapsayan deneylerin "dilsiz" olmadn sylyordu. Baka bir kitabnda (L'activite rationaliste de la physique contemporaine, 1951) da, "Bilimler tarihi, bir yenilginin tarihidir,
irrasyonalizmin yenilgisi. Fakat sava bitmemitir" diyecekti Bachelard.
Pauli 1931'de, elektrik yk bakmndan tarafsz bir
tanecik daha bulunmas gerektiini sylyordu ki, bunun
ad "neutrino" olacakt. Fermi, herhalde ntrino var;
nk, yksek enerjili fotonlardan kurulu olduunu bildiimiz gamma nlanyla, atom ekirdeklerinden kurulu
alfa nlar tayflerde sreksiz enerji gsterdikleri halde, beta n srekli enerji gstermekle elektronlannn
yannda ayrca bir enerji tadn belirtmektedir diyordu. Ne var ki bu enerji, taneciiyle birlikte yakalanmamt, fotonu yoktu. Foton elektromanyetik enerjinin tanecii olduundan, bu baka trl enerjinin tanecii, elektrik bakmndan tarafszd. te ona ntrino denebilirdi. Elektrik tuzana drlemedii iin, ntron gibi
ntrino'nun da yakalanmas kolay olmayacakt. Aynca,
hesaba gre ntrino, ktle bakmndan foton gibi olarak,
256
C A I M I Z
ancak devinimde (harekette) ktlesi bulunduundan, arlm bir yere koymuyordu. Elektrik bakmndan ntron, ktle bakmndan foton tlnden olan trino, ekirdek enerjisi taneciiydi Fermi'ye gre. O, neden byle
dnyordu.
Yapay radyoaktiviteyle urarlarken, I. Curie-Joliot
ile F. Joliot grmlerdi ki, fosfor gibi yapay olarak radyoaktif duruma getirilen cisimler, sonunda baka cisimlere dnrken, belli koullarda ntron ile poziton ve
koullar deiince proton salyorlard. Bu bilgin ift, bu
olayn ok nemli olduunu belirtiyorlard; nk yalnz
cisimlerin cisimlere deil, o cisimleri kuran ntron, proton gibi ekirdeklerin de birbirlerine dnt grlyordu! ekirdei kuran ntronlar ile protonlar daha yakndan ele alnnca ktlelerinin eit olmad, ntronun
(1,00895), protondan (1,00815), stne bir elektron eklenmiesine ar olduu anlalyordu. te, bir protonun bir ntron ile bir poztona dnmesine karlk, bir
ntrondan bir proton ile bir () ykl elektron (negaton) douyordu. Atom ekirdeindeki dnme, ntrondan protonaysa, beta n (), ve protondan ntronaysa pozitonlaryla beta n, ( + ) elektrik tayordu. Doal ve yapay radyoaktivitenin ekirdek yapsn gittike
belirtmeye balad yllarda Fermi u soruyu soruyordu: elektrik ykleri gereince birbirlerinden uzaklamalar gereken protonlar nasl oluyor da koskocaman atom
alan iinde (eni boyu drt kilometre olan bir alann ortasnda bir futbol topu dnlsn) darack bir alana skm bulunuyorlar? Elektronlarm ekirdee ball,
ters elektrik yklerinin birbirini ekmesiyle aklanyor.
Fakat protonlarn birbirinden uzaklamalar gerekirken
ekirdek alanna smalar, ekirdee zg balayc bir
gcn varln gerektirir diye dnyordu Fermi. ekirdekle elektronlar balayan alanda bulunan enerjinin
tanecii fotondu ki, atomun bu alannda olan denge deiikliiyle elektron, enerji dren bir yrngeye atla-
20.
Y Z Y I L
25?
i
OhH
259
dnyay anlamann banda bulunur; bunun iindir ki,
temelde anlamsz olan anlaml ve sama olan kutsal klan insandr. Bunun iindir ki psikanaliz ve psikopatoloji
ya bakalarnca nesne yerine konmak ve boyunduruk altnda yaamak; yada Sokrates gibi lm ve kargaal
yreklice gze alarak znel gereince, bakalaryla anlaamada bakaldrmak zorunludur. Oysa Russell ve
iinde bulunduu neo-pozitivizm, gerek belirsizdir ama
matematik kesindir diyorlard. te dil mant, matematik mantkla tm birletiinde insanlarn anlamamalarna cgel kalmayacakt. Fakat pragmatizm, ben karma bakarm diyordu. Nesnel gerekten yoksun matematik mantk, kara gre de kullanlmazsa, konudan
yoksun soyut us, soyut ilemleriyle, kocaman bir kofluktan baka neydi? Pragmatizm ancak, smrge gibi anlamazlk douran deyimlerin, szcklerden karlmasnda neo-pozitivizmle anlaabilirdi. u soru da bir karlk aryordu: matematik mantk kesinliini, nesnel gereklerden mi, kendi kendisinden mi alyordu ? Lautmam
gibi matematikiler bu konuda aratrmalar yapacaklard (Nouvelles reeherehes sur la strueture dialectique des
mathematique, 1939). Eukleides, Lobatchevski, Riemann
geometrilerinin ayr ayr gereklik ve doruluu znel
bir seim ve grecelie mi, yoksa uygulandklar geometrik alanlarn nesnel ayrlna m dayanyordu? Trl
geometrinin kendi iinde elimeye dmemesi, A ancak
A olduu iin B ye eit deildir ilkesine dayanyordu.
Fakat bu ilkenin doruluu nereye dayanyordu? Gdel,
matematiin toplama, karma, arpma, blme gibi ilemlere dayandn sylyordu. Geometride de bavurulan
diyelim, A + A = 2A dr gibi ilemlerin, nesnel gerekler alannda yaplan, bir elma bir elma daha ite iki elma gibi eylemlere dayandn belirten Gdel, nesnel gerekler alannda yaplan bu eylemler olmadan, say kavramnn bile domayacan, matematik gerekliin kendi kendini soyut bir biimde onaylayamayacam akl-
s,
"
260
AIMIZ
yordu. u da var ki, usun gereklerden mantk olarak ald us yasalar, deimez deildi; nk elma elma olarak kalmyor, gerekler deiiyordu. Bunun iin diyalektik ; hem usun, hem de doann yasalar olduu halde,
doal diyalektik, dnce yasalarndan km deil; diyalektik dnce, nesnel gereklerin deviniminden km
mantkt.
Neo-pozitivizm, soyut mant ie yarar, yani pragmatik bir duruma sokabilmek iin onu, gerein duyulara arpan d yzyle balamak zorundayd. Neo-pozitivizme gre gerek bilinemeyeceinden, usun yasalar,
nesnel gereklerden deil, kendi kendinden geliyordu. O
halde usun yasalar, ancak duyularla yzeyinden bilinen
olaylara uygulanabilirdi ama bu nasl yaplmalyd? Baka bir deyimle, soyut us nasl ie yarayacak, nasl pragmatik olacakt? Schlick, Reichenbach gibi Amerika'ya
yerlemi neo-pozitivistlerden Carnap, deyimler zerinde nceden anlam olmak zorunluunu belirtiyordu.
Carnap "n-anlamalar" ileri sryordu. Soyut mantn ileme balad szcklerden balayan n-anlamalarla dnmeye, tartmaya balamak, mantn amaz
kurallar iinde herhalde insanlar son anlamalara dek
gtrecekti. Yeter ki, n anlamalara varlsn. Ama nesnel geree dayanmayan n anlamalar nasl olacakt?
Neo-pozitivizm; pozitivizmi gereince, bilinemeyecei kansnda olduu nesnel gerek yerine; yzeyden grlen
duyu gereklerine dayanr anlamalar neriyordu. Temel, gerek deil, gerein grnts olacakt. Bilimin
temeli gerekte deil; grntleri bildiren deyimler zerine varlm n anlamalarla yaplan amaz mantk ilemlerinin, kendi kendindeki soyut doruluundayd. Neopozitivist dncenin konusu, konunun kendi deil lf
olduu iin; bu dnce, szlklerden karlacak szlerle, szlerin deindii konunun da ortadan kalkaca kansndayd. Bilim gerei bilmek deil, grntler zerinde mantk ilemleri yapmakt. Bilim, gerei derinletir-
20.
Y Z Y I L
130
202
AIMIZ
nular alr, doaya karlk etkide bulunur, bu diyalektik iinde zgr olabilirdi. Oysa irrasyonalizm, usun
karlk etkisinden korkan dncenin rnyd. rrasyonalizm belirsizlik evreninde yaayabilirdi ancak. Nesnel gerein bulunmad, olaylarn iyzne girilemedii, neden sonu ilgilerinin bilinmedii, hatt bulunmad bir evren dnlsn; burada ne olaylarn ne usun
dzeni olabilirdi ve dzensiz us yoktu; belirsizlik evreni irrasyonalizmin evreniydi. Buna karlk, belirliliin
tek yanl, yani determinizmin mekanik grld evrende, sonucun neden zerinde karlk etkisi olmayacandan, diyalektik iliki bulunmayacak ve etken olmayan us,
kaba maddecilik evreninde zgrln yitirecekti. Diyalektik maddecilii bilerek yada bilmeyerek
mekanik
maddecilikle kartranlar, determinizmi ancak mekanik
determinizm olarak kendilerine yada bakalarna sunuyorlard. Fakat bu sunu; zgrln determinizmde bulunduu dncesinin tm tersine evrilmesini gerektiriyordu; nk mekanik determinizm zgrl salamyor, yokediyordu. zgrlk, belirsizlikte, irrasyonalizmde miydi? Etken olmayan, olaylarn oyunca bir us
zgr olamazd. rrasyonalizmin bir eidine gre zgrlk yoktu. Bu eidin dallarndan birinin yorumu,
trl samalk arasnda zgrln de bir samalk olduuydu. Bir eidine gre de o vard; vard ama darda, eylemde deil, znel gerek olarak iimizde, murakabeye vardmzda, gzmz kapayarak kendi iimize
derin derin baktmzda vard. zgrlk ruhtu. zgrlk ruh olduu iin dmzda gzkmyordu; bu dncenin ilkellikten gelen mant, zarfn mazrufu (bsden ruhu hapsetmi) darya brakmadn sylyordu ki, bundan tr en zgr insan, lm insand. rrasyonalizm
eyleme nem verdiinde, bir yandan zgrln anlamszln, bir yandan zgrlk yada zgrszln
gerektiinde karlara gre kullanlacak aralar olduunu
(pragmatizm); yada onun ancak gszlerin kalkan ol-
20 .
Y Z Y I L ,
263
duunu, glnn kendi gcnden baka zgrl tanmayacan (faizm) neriyordu. Belirsizlik, evrensel
yasa olunca, us, yaam'a dzen veremezdi. karlarn boazlamas dzeninde gl ezecek, gsz ezilecekti. Ya
karlar dvnde belirsizlik, tarihe bilinsizlik sayfalar armaan edecek; yada belirli dzen olarak glnn
gsz ezme mekanii ebed olacakt. Usa gven; smr dzeniyle badamamas bakmndan smr karma uygun bulunmuyor; glnn gsz ezmeyecei
gnn hi gelmeyecei, bunun insann varlksal yapsna
aykr olduu; hatt stn ve gl insanlara, ruhun en
clz ve miskin paras olan usun yaramad, Nietzsche'nin stn insann sava yldrmlar arasnda bilinsizlik
evrenine getirecek byk yangnlar iinde usun clz mumunun k vermeyecei 1939'a doru Almanya'da, talya'da halkn yzne haykrlara!: aklanyordu.
Bolr'a gre, kuvantumlann ok sayda bulunduu
alanda, kuvanta fizii yasalar, klasik fizik yasalarna
dnyordu ki, iki fiziin olaylar arasnda karlkllk
vard. Ancak Bhr, tanecikler alann nesnel gerek alan olarak grmyordu da, matematik ilikiler alan olarak gryordu. Heisenberg bu gre katlyordu. Belirsizlik alan olan mikrofizikle onun zerindeki deneyler
alannda grlen olaylar arasndaki birbirini btnleyi,
Bohr ile Heisenberg'in grlerine gre diyalektik bir
iliki deil, deneyler alanndaki n anlamalarn, matematik ilemlere vurulmalyd. Yani mikrofizik alan artk gereklerin alan deil, bizim o alan mantmz gereince ylece dndmz bir aland. Louis de Broglie ; Bohr'un, Heisenberg'in, Born, Pali ve Dirac'm fizik
grleriyle kendisinin, Planck'm, Einstein'in ve Schrdinger'in fizik grleri arasndaki ayrl, tazelenmi
bir enerjetizm ile atomizm arasndaki ayrla balyordu. 1935'de Bohr ile Einstein arasnda bu konuda tartmalar olmutu. Louis de Brogiie ile Schrdinger'in,
nesnel gerek ikilisi olarak birbirine balad tanecik ile
CAIMIZ
(nicimin birbirlerini btnlemeleri, Bohr'un fizik grllde baka bir anlam alyordu: nesnel olmayan, duyuya gelmeyen mikrofizik alanla ilgili matematik ilemlerin
zerinde duyuyla grlen dalga, soyut dncedeki tanecii karlayan bir grnt. Bu grle diyordu Louis
de Broglie, tanecik "fantoma" olmutur. Heisenberg'e
gre fantoma taneciin, nerede ne zaman belirecei belli
olmadndan, mikrofizik, nesnel belirsizlik alanyd.
Einstein, taneciin yerini belirtememenin onun nesnel belirsizliinden deil, bilgimizin eksikliinden, znel belirsizlikten geldiini sylyordu. Heisenberg gsteriyordu
ki, fiziki taneciin yerini bulurken bu bulula taneciin
yeri deiir. u halde deniyordu, insan araya girmeden,
yani gerei znelletirmeden, taneciin insandan bamsz olarak, nesnel olarak belirli yeri yoktur. Demek
ki diye ekleniyordu, Heisenberg belirsizliin mikrofizie
zg olduunu syledii halde, belirsizlik evreni zerinde
yayoruz.
Heisenberg, mikrofizik, belirsizlik alan olduu iin
orada, neden-sonu ilikisinin de yrrlkte olmadn
aklyordu. Bir taneciin nerede niin bulunduu belirsizdi. ite mekanik determinizmi, diyalektik determinizmle kartranlar, mekanik determinizmin, kuvanta fiziinde ykln, determinizmin tm ykl olarak grmekte
tez davranyorlard. Ne var ki bilim tarihi bir bakma,
duygusal, pozitivist sabrszln, bilimsel sabr ve gerekle boyuna alt edildiinin grlmesi tarihiydi. Ancak
matematik ilemlerde varln gsteren ve 1954'e dek
fantoma olan ntrino, o yl gl bir atom pilinde ele geiriliyordu. Wilson odasnda diyordu Louis de Broglie,
tanecikler nesnel varlklarn, insandan bamsz olan nesnel gerekliklerini gsteriyorlar. Klasik mekaniin, kuvanta fiziinde geerli olmad ve mekanik bir neden sonu ilgisi bulunmad grlyor; fakat bu baka trden
bir neden sonu ilgisinin bulunmadn ve neden sonu
ilikilerinin salt olarak ortadan kalktn, yani salt bir
20.
YZYIL
265
C A I M I Z
20.
K N C
S A V A
I
Yeni dncelere bir yenisini katan Emmanuel Mounier, iyimserliinin, "tragique" olduunu sylyordu. Alat (tragoedia), neden iyimserliin nitelii oluyordu?
yimserlikten, insann yzn gldrmesi beklenirken,
neden at oluyor, neden gzya dktryordu o ? Kigilikcilik (personnalisme) deyimini, dncesine yaktran Mounier, kii sorunu zerinde durarak onu bireyden
ayran ynleriyle incelerken; 1918 szde barndan sonra, 1929 bunalmna tutulan ve 1939 savama srklenen
ann insann, ylesine "gzya vdisi"ne batm gryordu ki, yeryzn byle bir vdi olarak gren geleneksel hristiyanlk dncesi iinde, insan kiilii, alamakl durumundan ayrlamyordu. Tanr kapsnn baarszlklarla ve gzyalaryla alacan Jaspers de belirtmemi miydi? Varoluuluun bir dalyd kiilikcilik.
29 nisan 1938'de kongreye sunduu bir mesajda bakan Roosevelt, "tarihte ei grlmemi bir biimde glerin zel ellerde toplanmas olay" ile kar karya bulunduunu belirtiyordu Birleik Amerika'nn.
Geliigzel yurttan bu olay karsnda birey yada kii olarak
gelecekte durumu neydi? Tm ortaklk gelirlerinin yarsna diyordu Roosevelt, birka ortaklk el koymutur ki,
bunlarn says, anonim ortaklklar toplam saysnn binde biridir.
Gene bu binde bir, diye ekliyordu toplam ortaklk varlklarnn yzde elli ikisini elinde tutar. Amerikan ailelerinin yzde 47'sinin
geliri bin dolarn altndadr diyordu Roosevelt; oysa saylar yzde 1,5'u bulmayan ailelerin toplam geliri de bu
YZYIL
269
w
270
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
. 157
272
20 .
AIMIZ
Y Z Y I L
273
yanl unutan on sekizinci yzyl aydnlk ann maddecilik ve bireyci bencilliinden kendini kurtaramayarak,
insann bir de kiilii olduunu unuttuunu yazyordu.
Kiilik neydi? Kiilik, kiilikcilikle anlalacandan onu
aklamak bize der diyordu Mounier. Bunun iin Ruh
(Esprit) dergisinde birtakm sorunlar ortaya atyordu.
Liberalizmin, demokrasi demek olmad kansnda
olanlar bir yana, liberalizmi zgrlk sananlar, byk
bunalmdan sonra onun da yerinde yeller estiini grerek, bu kuun ne yana utuuna bakyorlard. 1930'larda o neredeydi? Sosyalizmde, kapitalizmde, faizmde
miydi? Husserl'in nc yolu arayp bulamamasndan ve
kapitalizmin yeni bir biimi olan faizmin gzkmesinden sonra, birok dnr, yazar ve Mounier drdnc
yolu aryordu. Emperyalizm, emperyalist atmalar vo
geri kalm lke halklannm uyanmalanyla snrlyd.
"Kapitalist ekonomide srekli genilemenin sonu, artk
ynetici snrlara, ii snfnn yaama dzeyini ykselterek onlarn dileklerini yattrmak yolunu kapatyordu... Artk egemen snfla, egemenlik altndaki snfn, iktidan ele geirme atmalar, nemli bir dneme giriyordu ki, bu demokratik kurumlar gelimesinin
sonuydu.
Bu kurumlar, ekonominin daha az sarslm olduu, Bat
Avrupa'da ve ngiltere'de kapitalist ereve iinde yayordu; ama hkmet yetkilerinin glenmesi karsnda
gten derek, kslarak yayordu. Baka lkelere gelince; Avrupa'nn birinci endstri gc Almanya, yenilgisi ve bunalmyla ekonomik yaantsnda ylesine sarslmt ki, talya'da, Orta ve Dou Avrupa'da olduu gibi, orada da egemen snf, yerinde kalabilmek iin, demokratik kurumlar toptan gzden karmaktan baka
are bulamyordu. Faist kar-devrimi, ii snf rgtlerini ykyor; halklar ve devletler aras anlamazlklara yol aan emperyalist gelimeyle silhlanma politika-
F. 18
137
A I M I Z
20.
Y Z Y I L
. 157
300
AIMIZ
lerden aldklar klavuzlar, yardmclarla Meksiko zerine 400 yaya, 15 atl ve 7 topla yrmlerdi. Bir avu
kiiyle Maya'lar, Aztek'ler, nka'lar torunlar kle edilmiti. Yerlilerin yaad uygarlk ayla konkistadorlarnki arasnda byk aklk vard. Ne var ki Avrupalyla yan yana yaamaya balayacak yerlinin uyanmas
ve Avrupa'dan rendiiyle Avrupalya kar savamas,
olmayacak ilerden deildi. Ksa bir srede kyler, kentler atee verilerek oluk ocuk toptan ldrlp byk
kymlarla bastrlacak ayaklanmalar kt grlyordu. 1555 ylnda toplanan bir ruhan meclis; yerlilere,
melezlere ve zencilere rahiplik ederek kutsal kitab halka
okumalarn yasak ediyordu. "Birok spanyola gre
yerliler, zenginlere kar bakaldrmay ncil'den renerek sapkla dyorlard; onlar ancak kle, yada
hamal olabilirlerdi... lk misyonerlerin atei manastrlarda sndnde, manastrlar byk topraklara konarak
manastr bakanlar byk toprak beyleri gibi davrandnda, hatt ok kez bu bakanlar byk toprak beylerinin akrabalar yada kayrdklar olduunda bir snfn egemenliine yarar dnceler glenmi, desteklenmiti.
Kuku yok ki bunlar hacendados'lara yarar dncelerdi (bunlar spanyollarn kurduu hacienda denen iftliklerin sahipleriydiler). -Roland Mosnier-" Ulusal inancndan edilen ve hacendados'lara yarar pragmatik yeni inancna gre yeryznde ancak kle olmak yada hamallk
iin gelmi yerlinin mutlu olaca dnya bir ukura l
brakldktan sonra balyordu. Konkistadorlarm saysnn azl, lkeyi tanmamalar, dilini bilmemeleri gibi nedenlerle yerli ve yeni efendileri arasndaki ilikilerde araclar kulanlmasm gerektiriyordu ki, varlklar konkistadorlara bal "comprador"lardan beklenen araclk, efendilerine ballk ve yerlilere kar eylemde onlarla bir olmakt. Bu deyim, gene bir spanyol smrgesi olan Filipinler'den in'e geerken; klavuzluk, tellllk ilerinden
balayan kompradorluk; kapitalizme varmam lkelerin,
2 0 . Y Z Y I L ,
20
27H
CAIMIZ
sonra bor veriliyordu; Nikaragua'da gmrkler, demiryollar denetleniyor, s alnyordu; Haiti'de, Honduras'da
maliye Amerikal uzmanlarn eline geiyordu. Dominik'de
bir asker ynetim, drt yl Amerikan donanmasndan buyruk almt. 1920'de dolar lsyle ucuzluk, bu lkelere
Amerikan kapitalini tamt. nce ispanya sonra ingiltere'ye ilikin Ltin Amerika kompradorluu, yerli kaynaklarn iletilmesini bundan byle Amerikan kumpanyalarna havale ediyor; bu yllarda Msrl prens ve prensesler Avrupa kumarhanelerinde para tketip yurtlarnn yabanc kapitalsiz yaayamayacan sylerken, Gney Amerikal milyonerler, soydan Avrupal olmayan
tembel yerlilerin okur yazar olmadklarndan, oy vermeye katlamadklarnn, Ltin Amerika'da genel olarak yrrlkte bulunan bir kural olduunu bildiriyorlard.
Yaama dzeyinin dk olduu yerde i yapmaya
gelen kapital, az cret demekle kr orann arttryordu.
Bu; trl deyimlerle anlan yan smrge, az gelimi,
yada ksacas smrlen lkeler serveninin ancak bir
ve kk bir yzyd. Tarih, bilincine varlmadan yaansa bile alk, die dokunur gerekler arasnda bulunuyor; ve drt yz yllk din papaan eitimiyle bilerek bilisiz braklm halkn huzursuzluu, Birleik Amerika'nn insanlk devi olarak aklad asker mdahalelerini gerektiriyordu. Ne olmutu? in'de, Hint'te, Osmanl
lkelerinde, Afrika'da, Ltin Amerika'da el sanatlannn
yklmas da smr serveninin ancak bir yzyd. Tarmdan artan vaktini ipekilie veren in kyls, pamuklusunu el tezghnda dokuyan Hintli, el sanatlanyla
tanm arasndaki ky ekonomisi iinde yaarken, dengenin bir yn yklnca eski yaayndan kt duruma giriyordu. Yank yank elleriyle, tanmdan artan bo vakitlerinde isiz kalanlara tembel denecekti. u dokumalara bakan olmam, tezgh kede ksz kalmt. Dardan gelen mallara gelince, onlar gmrk duvarlarn,
gerektiinde top ateiyle devirmiti. Halk, eski efendi-
A I M I Z
20.
Y Z Y I L
281
ban bozar gerekesiyle Amerikan ablukasndan geirilmiyor; sonunda Arbenz'in reformuna kar olanlarla
United Fruit Company kurtulu ordusu, uaklann desteinde Guatemala'y alyordu ki; 1955'de sra Figueras'a
gelecek, Nikaragua'da U.F.C.'nin besledii kurtulu ordusu, U.S.A. uaklan desteinde snn geerek Kosta Rika'ya girecekti). 1933'den sonra United Fruit Company
gibi "hr teebbs"e bah bir blgede ayrca igal kuvveti bulundurmann gerei kalmamt. "Darbeler yapan,
karklklar karan, memurlan, politikaclan satn alan
byk kumpanyalara kar hkmetler yeteneksizdi. Onlardan kat kat gl olan kumpanyalar, diledikleri diktatr indirip dilediklerini i bana getiriyor; ellerinde tuttuklan muz retimiyle demiryollann ilk bask olarak
szlerinden dan kan hkmetlere kar kullanyorlard. Tek tle tarmla kumpanyalara karlan; halklara
karyd. Yiyecek eki,mine yarar topraklan onlar kullandrmyor; iiyi daha az uysal, daha az baml klacak
reformlara kar kyorlard. -Histoire generale des civilisations-".
in ile Japonya, Bat uygarln kr.pitalizm ve emperyalist ilikilerle tandktan sonra, iki lkede, iki eit burjuvazi douyordu. Belirli ileri belirli snflarn
yapt in'de, yabanc mallarnn lkeyi kaplamamas
iin direniliyor; bunlann ancak belirli ellerden, bu i iin
izin alm satn alc ellerden geerek yurda girmesi dnlyordu ki, eski in'in al verii denetleme geleneklerine gre tutulmu bu yolda, gmrk duvarlarnn yabanc toplan nnde yklmasyla denetleme kalkyor fakat msaadeli, imtiyazl satn alclk (kompradorluk)
kalyordu. "1945'de in ky, on drdnc yzylda nasl
yayorsa, gene yleydi... in kylsnn yzde sekseni;
vergi ve hkmlerden muaf toprak sahiplerinin hem toplumsal, hem de politik basks altnda yayordu. in,
Avrupallara almadan nce ky halk, l mevsimde
Hint'te olduu gibi, kendini el sanatlarna verir, zellik-
283
ran, kamuya yarar deildi. Japon devletilii on yl iinde, Japon mucizesi denen Japon kapitalizmini dourmutu. G dnem olan kurulu evresinden sonra devlet giriimleri, zel giriimlere satlyordu. retim aralar ulusallatrlmadan kurulan devletilikten ne beklenecekti?
Al verii kmseyen soylu Japonlarn yerine geeceklerin, ksa srede kapitalizmin doruu emperyalizme
varmalarnda devlet, devtt eliyle zenginletirdii ulusal
burjuvaziyi kurmann baarsna varmt. Yeryznn
en fedakr halklarndan olan Japon kylsnn yoksullamas, borlanmas ve halka yklenen vergilerle kurulan Japon endstrisinin zel girimelerin zel karlar
elinde toplanmakta gsterdii "mucize" hz; keza pozitivizm ve irrasyonalizm asndan iyz bilinemeyecek bir
srd.
Bir silh ve cephane trst yneticisi ve bakan olan
Lord Amery, Japonya'nn in'deki tutumunun yerilmesine kar Avam Kamarasnda, "Japonya'y yarglamak,
Msr ve Hint'teki kendi politikamz yarglamak olacaktr" demiti. Bir yandan faizme gidilirken br yandan
Tanaka tleri yrrle konarak in'in kendini toparlamasna engel olunmas abas gsteriliyordu. 1929-1931
bunalm yllarnda Japon ihracat eskisinin yzde 45'ino
inmi; 1929'da be yz bin olan sosyalist oy, 1930'da sekiz milyona kmt. nkuai hkmeti tedbir almakta
gecikmiyor; in'in istils balyor; parann altn lsnden ayrlarak, isizlik dneminde enflasyona korkmadan gidilebilecei yolundaki Keynes d de uyguland gibi, 1932'de Japon parasnn deeri yarsna drlerek Japon halknn alm gcnn inmesine karlk, Japon ihracat ve savala birlikte silhlanma ve isizleri yutan ordu artyor; 1933'de isiz says be yz binin altna
iniyordu.
Sava politikas ve devletleraras silhlanma yarnn, ya ok retim bunalm, yada kr oranmn dmesi
durumuna, cankurtaran olduu grlyordu. Emperya-
20 .
2H4
AIMIZ
llst karlar, bir yandan atrken, bir yandan da silhlanma yarnda birbirlerini destekliyorlard, ingiliz savunma bakan 1937'de, "Silhlanma sayesinde ingiltere,
be yldan nce bunalma girmeyecektir" diyordu. Bunalm yerine sava, isizlik yerine silhlanma, savaa hazrlanan Almanya'ya anglo-amerikan kapitalinden destek,
ve sonra karlkl kkrtmalarla iki yandan silhlanma;
ileri kapitalist lkelerin ar endstri temelinde elik
trstlerini bunalmdan kurtaryor; Krupp elik fabrikalar ynetim kurulu bakanyla anlaan ve halk iin en
yksek eitimin kla eitimi olduunu syleyen nasyonal
sosyalizm iktidara geldiinde, mealeli geit resimlerinin
bilmesinlercilik (obscurantisme) gsterileriyle dzenlenen donanma enliklerinde, uyarc dnce ve sanat yaptlar marlar alnarak yaklyordu. Demiryollarnn denmeye balamasndan beri ar endstride byk kapitalin toplanma alan olan elik endstrisi, demiryolu alar rldkten sonra ve birinci yeryz savandan nce
silh retiminde i bulmu; 1918'den sonra da otomobil
yapm ileri kmt. Ancak otomobil yapm zellikle bunalmdan sonra, eski ilerin yerini doldurmamt ki, Almanya'nn yeniden silhlanmaya balamas piyasay ferahlatm, genel silhlanma iinde denge bulunmaya balamt. Amerikan endstrisiyse ancak ikinci yeryz
savann balamasndan bir yl sonra 1940'da dzelebiliyordu. Kuku yok ki, elik retimini, bir btnn gereinden soyutlayp bir durumun tek etkeni gibi grmek
doru deildi. teki retim dallar gibi elik endstrisi
de byk kapital ilikilerinin iindeydi. Nasyonal sosyalizmle anlamaya varan Krupp elik fabrikalar ar endstriyi temsil ediyordu. Birleik Amerika'da United
States Steel Corporation'un Morgan'lara bah olduu grlecekti. Onlar bu byk ortaklktan baka, General
Electric'i, American Telephone and Telegraph Company'yi, Gaz and Electric Company'yi, ayrca on drt demir-
Y Z Y I L
288
A I M I Z
liklerinde yitirmeyen, aramayan kurtulmayacaktr" diyordu Mounier. Ona gre, kiinin kiiliini bulmas bir
bakma pek g, hatt imknsz, bir bakma da ok kolayd. Bu kolaylk, ancak yozlamam olan ilk hristiyanln tertemiz inancnda vard. Gerek neydi? Kiilik
iin gerek; daima iten gelen bir karar, ite gerek bu,
diyen bir aydnlanma, bir "hidayet"di. nk, gerek olmayana inanlmayaca gibi, kii inanmadna gerek
diyemezdi. te kiiliksel gerek, kiinin tertemiz inancyd. Ve inanmak ruhsal bir eri, iten bir aydnlanmayd. Fakat diyordu Mounier, bugnk hristiyanhm durumu nedir? O, hl kiiolunu kiiliine eritirmenin
tek imtiyazn tamakta mdr? nce diyordu Mounier,
yrrlkte olan dzensizlikle, yani kapitalizmle btn
ilikilerini keserek arnmaldr hristiyanlk. Yoksa satlm bir dinin durumu yrekler acsdr. Dzen olmu
bir dzensizlikle badaan hristiyanlk, hristiyanlk deildir diyen Mounier, pek ok hristiyan gcendiriyor;
Franois Mauriac, "devrimci kk burjuvalar" diye niteliklerini bulduu Mounier ile birka arkadann eletirisini "L'Echo de Paris"de yaparak, onlarn isiz kalm, diplomal dargn genler olduunu sylyordu.
Ne istiyordu kiilikcilik? nce diyordu Mounier,
dzen olmu dzensizlikle, "man" birbirinden ayran
bir ruh devrimi gereklidir. Kiilikcilik, antimarksist olan
yle bir antikapitalizmdi ki Mounier'ye gre, Marx antikapitalizmin nesnel, bilimsel nedenleri bulunmasna karlk, kiilikci antikapitalizmin nedenleri ruhsal ve zneldi. nsan diyordu Mounier; inanyorum, yle istiyorum
diye deil de; nesnel gerek aryor, bilim yle istiyor
diye yola kt m kiiliini yitirir. Ve bunun iin kiilikcilirn iyimserlii, alamakl (trajik) bir iyimserliktir.
Zira kiiolu, ya bilimsel antikapitalizmde kiiliini yitirecek; yada maddesel baary nermeyen ruhsal antikapitalizmde rpnp duracaktr. Mutluluk, bencil yapar.
Oysa kiilik, kiinin kiiye deer vermesiyle doar; n-
20.
Y Z Y I L
157
k diyordu Mounier, vermeden alnmaz. Kiilikcilik diyordu Mounier, kiinin yaamasna gerekli nesnelerin ona
salanmasnda maddesel antikapitalizmin doru grn onaylar. Kiilikcilik, yoksuldan ahlk bekleyen ikiyzl bir idealizm deildir. Fakat kiilikcilik, kiiliin
mutlu bir dzende salanaca grnden ayrlr. Tersine olarak insanlar mutsuzluk, baarszlk, felketler
olgunlatrr ve yceltir. Baknz diyordu Mounier mutluluk, konfor, rahat insanlarn birbirlerine olan balarn zer, onlar bencilletirir. Oysa gzyalar, felketler,
fedakrlklar onlar balar, kiiliklerini biler. Ruha antikapitalist olan kiilikcilik, insanln kiiliini maddesel mutlulukla bulacana inanmaz. Tersine olarak insanlk kiiliini bitmez tkenmez gzyalar, arslanlara paralatlrken birbirlerine sarlan lristiyanlarm dosta el
ele verileri, fedakrlk, kahramanlk, sknt, bunahm
iinde arayacaktr. te kiilikciliin iyimserlii, insan
alamakl eden trajik bir iyimserliktir. Bu iyimserlik, bu
trajik iyimserlik; ykselme anda tecrbesiz olan burjuvazinin bn iyimserliiyle, knt andaki ahlksz
ktmserliine ve faizmin kiilii yok bilen tm karamsar ly la sabrsz sosyalizmin kendini aldatan iyimserliine kardr diyordu Mounier. Kiilik diyordu Mounier,
maddesel mutluluk iinde deil, aclar, gzyalar, fedakrlk, arpma, bunalm, sava iinde ycelir.
Kiinin alamakl durumu, ikinci yeryz savama
doru ilgin tartmalardan geerken, etkileri srmekte
olan liberal dnce ve serpintilerinde; karlkl ilikileri koparlarak soyutlanan kiiyle toplum, iki dman yada birinin tekinde erimesi zorunluymu gibi grnyordu. Londra'da bir ekonomi konferansnda Almanya, Sovyetler Birlii'n smrge yaplmasn ileri srmt.
Kurulu gnlerinde, ngiliz, Fransz, Amerikan, Japon,
Alman, Polonya, Yunan birlikleriyle savam olan Sovyetler Birlii, kuku iinde yayor; savatan nceki diplomasi abasn, kapitalist evrenin kendisine kar birle-
1!HH
A I M I Z
memesine yneltiyordu. Ancak, emperyalist atma nedeninin, savan gerek nedeni olmas, Almanya'y Sovyetler Birlii'yle bir saldrmazlk andlamasna gtryor;
Polonya'nn Almanya'ya saldrd, 1 eyll 1939'da Alman halkna bildirilerek sava balyordu. Polonya niformalar giydirilen birka S.S. komutanlar Naujocks'un
buyruunda snra yakn bir radyo istasyonuna (Gleiwitz) gece baskn yapyor; oradan Polonya diliyle konuarak, bir eyden haberi olmayan Alman polisiyle halkn tela veriyorlard. Birka el silh atlyor; bir Alman
hapishanesinden gizlice karlm bir Polonyal ldrlerek cesedi radyo istasyonunun nne brakldktan sonra savuuluyordu, ite savan balad sabah, Polonya'nn saldrya balad bildiriliyordu Alman halkna.
Sava, New-York borsasnda byk bir sevin gsterisine yol ayor; apkalarn havaya atanlar, birden ykselen hisse senetleriyle ilgili mjdeleri yerlerine ulatrmak
zere telefonlara ve sokaklara lgnlar gibi atlarak kouuyorlard.
Almanya'ya verdii tvizlerde bar olan ve lord
Amery gibi bir silh trstyle elik endstrisi ilgililerinden olan N. Chamberlain, ingiltere'nin sava amalarn
yle aklyordu: ngiltere bu savaa, kk uluslarn
bamszln korumak iin girmitir; ngiltere kendisi
iin bir egemenlik istemiyor; ve unu da ekliyordu: "Almanya da iinde olmak zere, btn Avrupa'y yoksullatran silh yarn ortadan kaldrmak iin savayoruz."
Roosevelt de Birleik Amerika savaa katlmadan
nce, "Tehlikeden korunmaya altmz gelecek gnler iin" diyerek, drt temel zgrlk bulunduunu sylyordu: Sz ve her trl anlatm zgrl; diledii
Tanr'ya diledii gibi tapmak zgrl; yoksulluktan
kurtulma zgrl; korkudan kurtulma zgrl.
Sonra daha kzan savan kzgn gnlerinde buluan Churchill ile Roosevelt bir bildirilerinde insan kiiliiyle ilgili temel zgrlkleri ayrca onaylyorlard. Wil-
20.
Y Z Y I L
289
son da tatl vaadlerde bulunmutu. Dnrlerin yzyllardan beri zerlerinde durduklar konular, tam byk insan glerinin birbirleriyle boazlaacaklan gnlerde yeni bulularm gibi anmak; hatt stnkr bir
biimde abucak bir iki kalba dkerek anmak; byk insan glerini seferber etmek ve srtlarn svazlamak iin
iyi olsa bile; bu savatan sonraki insanln gelecei iin
de iyi ve umut verici miydi?
II
Savan kzgn gnleri 1941'de, Schumpeter; Kapitalizm, Sosyalizm ve Demokrasi adn verdii kitabn yazyor; 1942'de Camus, Sisyphe'in ilesini (Le Mythe de
Sisyphe), insanln ilesinde bulan grn yaynlyordu.
Mitolojiye gre Sisyphe ile kardei, ar sular ilemilerdi. Sisyphe'in kardei arabasna balad bo kazanlar bir kpr zerinde gmbrdeterek koturuyor;
saa sola yanm odun frlatarak evreni, Zeus'un yldrmlaryla yapt gibi sindirmek istiyordu. Ona verilen
ceza, tamunun hapisanesi olan ve kuak olarak tun
duvariarla kez sarlm bulunan demir kulede ebediyen
kamlanmakt. O, sat ate ve kazan grltleriyle
Zeus'a benzemeye yeltenmiti. Sisyphe'e gelince; lmn
elini ayan balayp isiz brakm; stelik, kentine su
getirmek iin Zeus'un gnl ilerinden birine karmt.
te ona, g ilerle uramann cezas olarak, bir kayay bir tepeye ebediyen karmas buyruluyordu. Kentine
ard suyun gzel bir kz vard ki, onu Zeus karmt. Su, kzn arayp ahyor ve ok zeki Sisyphe, ku
klna giren apkn Zeus'u kartal tyleri altnda da tand iin, kzn kimin kardn rmaa anlatyordu.
F. 19
200
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
. 157
300
AIMIZ
20.000 kiiyle kurtuluyordu. Mao ile gleri, her getikleri yerde kylye yk olmamay, tersine olarak, vakit
ve frsat bulabildike tarm, onarm, bilgi verme ilerinde onlara el uzatmay ilke edinmilerdi. Ve Mao e-tung;
kylye olduu gibi kendi glerine de bunun bir gsteri, yada gnl kazanma ii olmayp, in halk cumhuriyetinin temel ilerinden biri olduunu anlatmaya alyordu. Yzyllardan beri her trl i karklk, yada dtan gelen istillarda ve barta; in kyls, ya efendilerinin, yada dost yada dman ordularnn besin arac
olmu ve hi almayarak daima vermiti. Bir yandan Japonlar, bir yandan ang Kay-ek'le savaan Mao e-tung,
ensi'ye yerletikten sonra Japonlara kar birlemeyi
neriyordu, 1936 austosunda. Yeryznn en gl ulusunu kapsamas gereken koskoca in, nasl oluyordu
da daima kolayca istil ediliyordu? Mao e-tung'a gre
in halknn korunmas sz konusu olmamt; onun in
toplumunda klelikten baka yeri yoktu da onun iin.
in'in gelecei, bu gcn uyandrlmasna balyd Mao'ya gre. Bunun iin o glerinden, yalnz sava iin deil; tarm yapmak, reform yapmak, kylye retmen olmak, tiyatrolar kurmak, yol amak, ky saln korumak ilerinde de seferber olmalarn isterken; br yandan da bilinli kylleri gerektiinde hemen silha sarlabilecekleri bir rgte alyordu. Eer diyordu Mao etung, "Halk seferber edebilirsek silh da bulunur; savan baka alanlarndaki btn glklerini de yeneriz;
nk dmann iinde boulaca deniz, domutur artk." 1937'de Japonlarn yeni bir saldrsndan sonra ang
Kay-ek'le, Mao e-tung arasnda anlama oluyor; 1941
de gene ang Kay-ek'in gleri yeni bir imha savana
giriyor; ve bir yandan da bu anlama ve bozumalar arasnda Japonlarla sava srp gidiyordu. Ayrca, Japonlarn korumas altnda olan ve Japonya'dan yana olan
yerli glerle de savalyordu.
Uyanm bir halkn yenilmez g olduu dncesi-
2 0 .Y Z Y I L ,146
nin ters adan onaylanmas; halkn uyanmasndan korkmakt. Bormann'n zetlenmi "talimaf'nda yle deniyordu: "Slavlarn oalmasn istemiyoruz. ocuk drmelerini, gebelii nleyici yollara gitmelerini destekleyin. Bunda bizim karmz var. Onlar eitmek tehlikelidir. Yze kadar saymay bilsinler yetiir... Okumu
herkes, gelecekte dmanmzdr. Dinlerini, bir oyalanma arac olarak kendilerine brakn. Fakat besin konusunda, ancak zorunlu olan brakn. Efendi biziz. nce
biz." Polonya genel valisi Frank da, babudan u talimat alyordu: "Biz ne istersek onu vaazederler; talimatmza uymayanlar ilerinden atlr; Polonyal rahiplerin
grevi, halklarn kaln kafalaryla, kprdanamayacak bir
biimde alklatrmaktr". Ukraynallar iin yaynlad
bir bildiride Erich Koch, biz buraya "kudret helvas" datmaya gelmedik diyordu; amacm Fhrer'ime almaktr; "Unutmaynz ki bizde en son gelen bir Alman
iisi bile, bura halknn tmnden gerek toplum, gerek
biyoloji bakmndan bin kat deerlidir; biz efendi rkz".
Aa grd rklardan, kendi generallerine dek nazizm,
bilmesinlercilik asndan eitlik kuruyordu insanlar arasnda. nk, nesnel gerei tanmayan felsefeleriyle,
yalnz generallerinin deil; Frank, Koch gibi nderlerinin
kafalarn da samanla doldurunca, en son gelen Alman
isinden, kendisini aldatan raporlar kendisi isteyen
babua (fhrer) dek, herkes eit oluyordu
toplumsal
aldanmada. yle ki, Birleik Amerika'yla ngiltere'den
ald alt bin uakla be bin tanka karlk, savalarda
yirmi bin uak ve otuz bin tank yitiren Sovyetler Birlii; aklarn kendi retim gcyle kapatarak 1943 ekiminde, yirmi bin tank ve alt yz tmenle, kar saldrya getiinde, birliklerindeki ate gc younluu, tarihi Jacques Pirenne'e gre Alman birlikleri ate gcnden
kat stnd ki, onlarn ne generalleri, nede babular
bylesine bir gerekle karlamay ummu; nede durumu olduu gibi bildiren komutanlarn, savunulmas daha
294
A I M I Z
20.
YZYIL
. 157
iolunun sonsuz ve usanmaz abasdr. Onun hi durmadan yuvarlanan ve tepeye hi erimeyecek ta ylmadan, usanmadan boyuna oraya doru srmesi trajik bir
kahramanlk deil midir? Onun ta tepeye her sr,
ykn oraya ulatramayaca yolundaki Zeus yasasna
bir bakaldn deil midir? te diyordu Camus, alamakl grn iinde, bu bakaldnn, bu kafa tutuun
gizli sevinci Sisyphe'in iinde olmasayd Sisyphe, Sisyphe
olmazd. te ilesiz insanlk, insanlk olmadndan, onun
sevinci, onun erlii, kafa tutmaktr ki, insanlk niteliini tayan en gzel, en stn eylem, bouna bakaldrmaktr!
Evrensel bakmdan insanla, kar yol olmadn
gsteren Camus'nn yannda, Schumpeter;
kapitalizme
kar yol kalmadn gsteriyordu. Schumpeter, kapitalizmin gelecei iin neden ktmserdi ? Liberal, fakat liberalizmin gelecei iin karamsar olduunu belirtiyordu
Schumpeter. kar yol yok muydu? Hayr diyordu
Schumpeter yok; sosyalizm alnyazs. Bunun da nedeni,
evrenin kuruluu irrasyonel olduu halde, kiiolunun ona
usunun dzenini vermeye kalkmasyd. yi mi ediyordu?
Hayr diyordu Schumpeter, iyi etmiyor. nk, zgrln yitirecektir. Marx ile kendisinin ayn temellerden kalktklann, fakat kapitalizmin, sosyalizmde son bulaca sonucuna varmakta birletiklerini aklyordu.
Ancak Marx, kapitalizmi, ondan iyi bulduu sosyalizm
iin brakmakta iyimser olduu ve bu uurda kapitalizme sava at halde; Schumpeter, bu sava, gerek sosyalizmin kapitalizmden iyi olmamas ve gerek kanlmaz
sonu olmas bakmlarndan gereksiz ve olumsuz buluyordu. Ona gre Marx'n ekonomisi batan aa yanlt. rrasyonalizm asndan, usla anlalabilecek nesnel
gerek bulunmadna gre, Schumpeter ekonominin artk-deer gibi nesnel (objektif) bir temeli olabileceini
benimseyemezdi. u halde kapitalistin kr, artk-deerden deil; alcnn znel isteklerine verilen karhktaki
297
AIMIZ
bulularndan, becerikli davranlarndan geliyordu. Kapitalist, piyasay koklamasn bilen, alcnn isteklerini
daha domadan yakalayabilen kurnaz, giriimci (mteebbis), aknc ruhlu, kumarn kendi hesabna oynayan
adamd. te krlarn o bu aknclna, alcnn znel
dileklerini karlamada gsterdii bulularna, becerikliliine borluydu. Aknc ruhlu kapitalist, kr evreninin
konkistadoruydu. Baknz ne diyordu Schumpeter, tarihe
baknz, devletlerin ekonomiye burnunu soktuu binlerce ylda ka bulu (keif) olmu, ne kadarck derlenmitir? Oysa, ne denli ksa srse de, Batnn btn ilerleyiinin liberal ada olduunu grmyor muyuz? Schumpeter'e gre, liberalizm, Batnn maddesel gelimelerinden deil; maddesel gelimeler, liberal ruhtan domutu.
Ama aknc, yar olan liberal ruha, usun souk dizgini vurulunca, ahlanm at, yelesi dk brokrasi beygiri olacakt. nk us, devletin her ie burnunu soktuu bir toplumda korkun ve tatsz bir brokrasi demekti
ki, Schumpeter'e gre sosyalizm buydu; Marx'n zgr
insan gerekletiren, snf ayrcalklanyla birlikte, politik basksnn kalkacan dnd toplum deil. Ve
diyordu Schumpeter, kapitazim, Marx'n belirttii bunalmlara da decek deildir. Onun, artk-deer'e dayanan
btn grleri yanl saylmak gerekir, nk bu temel
rktr. Eer, kr oranlarna dme eilimi bir olay
olarak grlyorsa, bunun da nedeni ve temeli psikolojiktir; yani bu, amzn ar rasyonalizminden ileri
geliyor diyordu Schumpeter. nk diyordu; eski aknc
ruhunu brakarak kendini ar usun gvenlik duygusuna kaptran kapitalist, bulu yapacak olanlar toplayp
ayla balar ve onlar da kendi hesaplarna giriimi brakarak buna raz olurlarsa, elbette krlarn yerini aylk
almaya balar. Ve kr mekanizmas deerini yitirince
aylkln oalmas, elbette liberal ruhun yerine brokrat ruhu getirir ve aknclkta sivrilmi eitli birey
yerine, miskinlikte hizaya gelmi bir yn doar. Bunun,
20.
Y Z Y I L
. 157
III
James Burnham, kapitalizmin kendisi, lmnn yakn olduunu, ak ak gsteriyor diyordu (The Managerial Revolution, 1941). Kapitalizm diyordu Burnham,
ok retim bunahm emberinden, youn isizlikten, kendi retim ve retim aralarn ara sra kendi eliyle ykmak zorunluundan kurtulamaz; yiyeceklerini yedirmez,
denize atar; ve kendi fabrikalarn, kendi fabrikalarndan kan tanklarla, uaklarla ykar; kan aldrarak ferahlar; fakat kurtulmamtr; ok retim bunalm - isizlik - silhlanma - sava - onarm ve gene ok retim emberi dner durur; tarmdaysa bunalm sreklidir; ayrca
kapitalizm diyordu Burnham, yeni bulular kullandrmaz, tersine olarak kilit altnda tutar. General Motors,
kullanlmasn satn ald yeni bulularn, ancak yz
tanede birini uygulamaya koymutur. Yeni bulular artk kapitalizme ve kapitalizm onlara kardr. Bu dnmn ; kapitalizmin kendi kendiyle elierek, kendini ke-
298
A I M I Z
mirmesinin sonucu nedir? Bu sonu; sosyalizm olmayacaktr diyordu Burnham. Kapitalizm; liberal tutumu ve
soyut demokrasinin btn biimleriyle kp gidecektir
diyen Burnham; 1940-1941 Alman zaferlerini, dncesinin belgeleri olarak gryordu. Ayrca, Birleik Amerika'y, Sovyetler Birlii'ni rnek gsteriyordu. Baknz
diyordu, Sovyetler Birlii, Marx'n dne erimemi ve
erimeyecek tir; orada ne eitlik, ne zgrlk, ne ii egemenlii var; nede yneten-ynetilen ayrl kalkmtr.
Marx, politik basknn kalkt devletsiz toplum dn
kurmakla, temeli yanl dncesinin yanh sonucuna
varmtr. Geri Sovyetler Birlii'nde devletin, yani politik basknn kalkt sylenmiyor; ama o sonuca varacak bir yolda derlendii syleniyor. Marx'a gre ynetenynetilen ayrl bir snf ayrldr ve kapitalist toplumda kapitalist snf, igcn satan snf ynetir ve
smrr. O halde, ynetilenler, baka bir deyimle, iglerini satmakla smrlenler; retim aralarn benimseyerek ynetici snf kaldrmakla hem snf, hem ynetenynetilen ayrl, hem de toplumun, Marx'a gre politik
bask arac olan devletlik niteliini kaldrabilecekler midir? Sovyetler Birlii'nde egemenlik iilerin deil, "manager"lerindir diyordu Burnham. "Manager" kimdir?
Bir iftlik khyas, bir fabrikann mdr, bir trstn
ynetim kurulu bakan, ksacas retim ilerinin "sevk
ve idareci"leri, kapitalizmin yerine gemekte olan toplumun gerek yneticileridir diyordu Burnham. Baknz
diyordu, daha imdiden Roosevelt'in beyin trstnde birok sevk ve idareci var. ngiltere'de be byk bankann mdrleri, ayrca bine yakn ortaklkta yneticilik
grevleri almlardr. Richard Mellon; Mellon National
Bank and Trust Company'den baka; Gulf Oil Corpora. tion, Aluminium Company of America, Pennsylvania
Railroad ve General Motors kumpanyalarnda mdrlk
grevlerinde bulunur ki, ayrca byk ortaklklar, yzlerce kk ortakl kendilerine balayarak ynetirler.
20.
Y Z Y I L
. 157
300
A I M I Z
20.
YZYIL,
801
302
A I M I Z
hennem kapsnda yazl olduunu syledii, "Buraya girenler, btn umutlarn braksnlar" szleri kiiolunu
yaam iin miydi? nce, kiiolunun kendi kendisiyle
ilikisi nasld? Kendimizi nasl biliyor, nasl tanyorduk? Kendimizi dndmz dnelim. Bu dnce,
kendiliinden mi ortaya kyordu; kendiliinden ortaya
kyorsa, dnce kendiliinden vard (etre en-soi). Oysa dncenin, kendiliinden varlk deil, kendisi iin
(pour-soi) olduu akt; nk bilin demek, kendisi iin
olmak demekti. Kendisini dnemeyen bilin dnlebilir miydi? Bilin demek, kendisi iin dnce, ksacas "kendisi iinlik" demekti. Yalnz unutmamalyd ki,
kendisi iinlik, kendiliinden varlk demek deildi. Dnce, kendiliinden varolamazd. nk kendiliinden
varolan kendisi iin olamazd. Kendisi iin olan, kendiliinden varolamazd. Araya "iin" girdi mi, ikilik olmas zorunluydu. Yalnz kendisi olan, kendisi iin olamazd. Ancak kendi kendisi olmayan, yani kendiliinden olmayan kendisi iin olabilirdi. imdi sorumuzu tazeleyelim; insan kendini bilebilir, tanyabilir miydi? Bilin, bir kendisi iinlik olarak kendini dnmektedir;
ama bilin kendini dnceyle tanyabilir mi? Ben neyim? Hi kimse diyordu Sartre, kendisini dnerek tanyamaz. nk hi kimse ben uyum diyemez. Bilin,
kendisinin bilinten baka bir varlk olduunu syleyebilir mi? Bilin kendisinin, diyelim bir akl ta, pirin tanesi, yada frk, gl kokusu olduunu dnebilir mi?
Bilin kendisini, kendiliinden varlklarla
kartrabilir
mi? nsan gvdesine bakarak, bu biiminden dolay insan
olduunu, gvde olduunu syleyebilir mi? Hayr diyordu Sartre. u halde bilin demek, kendinin ne olduunu
bilmemek, kendini tanyamamak demektir. te insann
daha kendi kendini dnmede, kendi kendisiyle ilikide
karlat ilk baarszlk, birinci d krkl! Ama denebilir ki, bilin kendisine, gvde olarak olmasa bile, deer olarak, ben insanm, hatt ben bir kahramanm diye-
2 0.
YZYIL
303
bilir pekl. te diyordu Sartre, buna kt niyet (mauvaise foi) derler. nk her kt niyet, bir kalp inantan balar. Kii kendisini bir deer sand m, kendisini,
kendisi olduundan baka bir ey olduuna inandrr; sonra bakalarn da bu kalp inancna inandrmaya urar;
ite bu kt inan, kt niyettir. Kalpazan ahlkn temeli, bbrlenmekle irenleen kahramanlk, kalp inanlar yaratmak isteyenlerin kt niyetlerinin rnleridir.
Kt niyet diye direniyordu Sartre; nk ne olduunu
bilmeyen kiiolunun, insanla bir anlam vermeden, insan olduunu sylemesinin hibir anlam yoktur. nsan
bilin olarak, eylemsiz olarak, kendisi iin dnce olarak nedir? Sadece bir kendisi iinlik; diyordu Sartre, baka hibir ey! te birinci d krkl!
Gelelim kiiolunun evresiyle ilikisine.
Kendisi
iinlikle, kendiliinden varlk birbirinden ne ayrhr, nede
birleebilir diyordu Sartre. Yani bilin maddeden ne ayrlabilir, nede onunla birleir. Bir bilin dnlebilir
miydi ki, kendiliinden varolsun. Bu olamazd. Heidegger'in gsterdii gibi, nasl varlk varolu olamaz ve varolu varlk olamazsa; kendiliinden olan kendisi iin ve kendisi iin olan kendiliinden olamazd. Kendisi iin demek
diyordu Sartre, kendinden ayr demektir. Benim iin olann benden; senin iin olann senden ayr olmas gerekmez mi? Sen, senin iin olan gvdenle tm bir olursan,
gvde olur, fakat senliini yitirirsin. Tanr'da bile bu birleme olmaz ve bundan dolay, kendiliinden varhk-bilin birlemesi olarak o yoktur diyordu Sartre. Ve ite
diyordu, ikinci d krkl: o yoktur. Fakat diye ekliyordu; ikinci d krkl burada bitmez. Kendisinin ne
olduunu bilmeyen kiiolu; evrene bakm bakm ve
orada dayanabilecek, teselli bulacak, avunacak bir varlk aramtr; ama bouna diyordu Sartre; o ancak kendini aldatabilir; evren onun aradndan yoksun ve bu
anlamda bombotur. te ikinci d krkl. Bu kadar bile kiiolunu fkeden tepindirecek, boarcasma bu-
304
AIMIZ
nltacak lde sknt konulanysa da; ikinci d kmkl burada bitmiyor diyordu Sartre; daha yolun yarsndayz.
Nasl ayna, ayna olabilmek iin, yansyacak varlklar gerekliyse ona (nk kendi kendini yanstamaz);
kendisi iinlik demek olan bilince de, onun iin varlklar
gerekliydi. Husserl'in, fenomenolojinin temel bir dncesini tekrarlayan Sartre; bilin mutlaka bir eyin bilincidir diyordu. Grlyor ki bilin; kendiliinden varlkla birleemedii gibi, ondan ayrlamyordu da. Tekrar
ediyordu Sartre; kendisi iinlik (pour-soi)
yani bilin
ile, kendiliindenlik yani dnya (en-soi) birbirinden ayrlamaz. Heidegger'in dedii gibi, "bilin dnyada bir
varlk"d. Ve diye ekliyordu Sartre, bilin iin olan dnya da bilincin iindedir. Sartre; kendisi iin bilin ile
bilin iin, yani bilin iinde dnya ikiliini benimsiyordu.
te bu ikilik ne tm birlemeyle ortadan kalkabilir; nede tm kopula birbirinden ayrlabilirdi. Ne var ki,
Marx'n ayaklan zerine koyduu diyalektii Sartre, yeniden tepetaklak ederek, Hegel diyalektiine dnyordu.
nk onun gr, "nce dnce" niteliini alyordu.
Marx'n diyalektiinde bilin, nesnel gereklerde aydnlanyordu. Bilim, nesnel gerei bilmekti. Oysa Sartre'a
gre, bilin gereklerde deil, gerekler bilinte aydnlanyordu. nk dnya bilin iindeydi. Ve bilim yoktu. Dnya bilincin iinde olduu iin, onun dnda nesnel gerek yoktu ki bilim olsun! Bundan dolay diyordu
Sartre, kendiliindenlik; ii olmayan, yani iyz bilinemeyen ve bilinemeyecek olan, ancak d bulunan, nk ancak dyla bilinte yansyan bir kabalk, salt bir
kabuktur. Ancak bilincin ii vardr diyordu Sartre.
inden anlalan yalnz odur; kiioluna saydam (effaf) olan, iinden grnen yalnz kendi bilincidir. Ondan tesi saydam olarak bilinemez ve bilincin kendi iinde olan znel bilgisinden baka, gerek bir bilim yoktur
diyen Sartre; kendiliinden varlklarn almaz bir do-
20.
Y Z Y I L
305
nukluu (opacite) olduunu sylyordu. Fenomenolojik agnostisizme varan Sartre, unu belirtiyordu ki; kiiolunun evresiyle ilikisi de tm bir baanszlktr.
O, kendisinin dnda ne Tann'y bulur, nede Gerek'i! te ikinci d krkl.
Gelelim kiiolunun bakalaryla ilikilerine.
Bir
kez, hibir gerek olmadna gre, bakalanyla neyin
zerinde anlaabilirim? Ne var ki, bakalanyla ister istemez ilikilerimiz oluyor. Fakat bu alanda olsun kiiolu baanya ulam mdr? imdi, bakas ne demektir
bir dnelim. "Tamu, bakasdr" diyecekti Sartre bir
oyununda. Bilin; kendisi iin ve dnya onun iindi. imdi bu durumda iki bilincin karlatn bir dnn. Bu
bir dnya sava olmayacak mdr? Bakas, benim engelim, zgrlmn smn, dnyam, benim dnyam
paylamaya kalkan hatt ve daha dorusu benden almaya kalkan bir baka bilin, benden baka bir kendisi
iinlik deil midir? Buna dayanabilir miyim? Ve diyordu Sartre, ben bakasn nasl gryorsam, o da beni yle gryor. ki sevgili dnn diyordu Sartre; sevgilerinde birbirlerini nesnelletireceklerdir. Fedakrl dnn, fedai bakalannn nesnesidir. Kendisi iin olan
bilin; ne bakasnn bilincini kendisi iin bilin yapabilir, nede kendisini bakasnn bilinci yapabilir. Bu anlamda iliki yoktur bilinler arasnda. Kii, kendisini,
bakas iin ve bakasn kendisi iin nesneletirebilir; fakat bilinten bilince iliki yoktur. Sevgi de iinde olmak
zere insanlar arasnda iliki bir yanndan mutlaka aksayan, yozlaan, zgrl ksan ilikilerdir. O ya bnce
fedakrlk, ya rtl bir bencillik, iki yzl bir kandrma, yada karlkl kskanlk olan bir dalama-sevgidir.
Daha diyordu Sartre, tedirginlik "bak"dan balar. Bakasnn bak, zgrlmz o anda alr gtrr. Bak diyordu Sartre, dnyam benden o anda alar. DavF. 20
AIMIZ
ranmz, bak karsnda derhal deierek, itenliini,
yitirip gsterie dner. Baktan, hele gz gze gelmekten daha dmanca olan ne vardr? Dmanlk onunla balar. Hepimizi anahtar deliklerinden gzetliyorlar.
Ve hepimiz diyordu Sartre, utanmay baktan reniyor,
baklarn altnda eziliyoruz. Kendisi iin olan bilincin
hibir ktl yoktu. Ona baktlar ve o utanc rendi. Ona baktlar ve o ktl rendi. Zira insan kendi kendisine ne iyi nede ktdr. Oysa insana bakalar
kt der ve o, bakalar iin ktdr. Ktl "bakas" getirdi! Grlyor ki, kiiolunun bakalaryla ilikisi de tm bir baarszlktr. Ve byle ilikilerin szde ahlk ilikileri olduunu savunmak da bal bana
bir yalan, bir ahlkszlk saylmak gerekirdi. Kendi kendisi iin olan hibir bilin; baka bir bilincin deerlerini
benimseyemeyecei gibi, kendi deer yarglarn da bakalarna benimsetemezdi.
Ahlk ilikileri kurmak bir
masald. Herkes diyordu Sartre, kestanesini scak scak
yemek iin, onu ateten karacak birini bekliyor; elini
bakalar yaksn. Bir de bu bakasn tuzaa dren ahlk vizinin ahlkszlk ve irenliini dnn, bu pis
herifin karsnda iiniz bulanp kusmaksnz. Kiiolu;
utanc, ktl rendii ilikilerinden kazanl kmamtr diyordu Sartre ; o, bakalaryla ilikisinde ne gven, nede bir ahlk yasas bulmutur! te nc d
krkl.
1943 temmuzunda Mussolini, byk d krkl iinde, savan kendisini ezeceini gryordu. Oysa, faizm
savaa ne vgler dizmiti. Savan sonunda talyan,'
Alman, Japon faizmi d krkl iindeydi. rrasyonalizmiyle faizm, d krklna uramann, birinci srasn dolduruyordu bu savata. 6 austos 1945'de atlan
atom bombasndan sonra, sava uzak douda da bitecek
gibi grnyordu. Ne var ki, zellikle Tatl a karikatrlerinde bir pasta olarak gsterilen in'in durumunda da d krklklar olacakt. Az gelimiler, savan
20.
Y Z Y I L
307
skk gnlerinde vadedilmi hediye zgrlkler arasnda, yoksulluktan kurtuluun da bulunduunu grerek sevinmeli mi, yoksa kendi ilerini, kendileri mi ele almalydlar ?
Savan insan blanosu elli be milyon lyle kapanmt. Birok kent, kpr, yol, tat, liman, gemi, fabrika yklm, yanm, batm; Sibirya, Ural, Avusturalya,
Gney Afrika'da endstri gelimi; Birleik Amerika'da
iler, krlar imdiye dek grlmemi biimde boy atm; yeryz altn stokunun yars orada toplanm; ingiltere'nin sava ekonomisine gre dzenlenen retimiyle Hindistan, kendisi iin ahk blgesine dnm; Birleik Amerika silh endstrisinin savasz bir dneme,
bunalma tutulmadan nasl girecei nemli ve are bekleyen bir konu olmutu.
Hong-Kong'un vaadler erevesinde in'e geri verilip verilemeyecei sz konusu olduunda Churchill, ngiltere'nin bu savaa, kendi imparatorluunu tasfiye etmek iin girmediini belirtmiti. Yenilgisinden sonra Japonya ekilir ekilmez Fransa, in-Hindi'ne; Hollanda,
Endonezya'ya dnmek istiyordu. Japonlar ekilirken, bu
eski smrgelerde birtakm rgtler kurulabilir; hatt
Japonlardan silh kalr; kolay smr asndan, olumsuz iler olabilirdi. Bir an nce dnmek iin sabrszlanlyordu. Ne var ki, in-Hindi'ne dnmek iin elinde yeterince tat olmayan Fransa'ya Birleik Amerika istedii
gemileri vermemiti. Gerek Hong-Kong olaynda, gerek
Fransa'ya kar taknlan bu tutumda, eski smrgecilerle Birleik Amerika'y elitirip aralarn aan bir neden
vard ki, krgn ve kzgn smrgeciler yaynlarnda, Birleik Amerika'nn gerekte smrgecilie kar olmadn, fakat eski smrgecilerden boalan yerleri kendisinin doldurmak istediini sylyorlard. "Birleik Amerika daha Japonya'yla savarken, Bat Avrupa glerinin
Asya'dan ekilmelerini hazrlyordu -J. Pirenne-."
Japonya, Birleik Amerika'dan bar isterken, Viet-minh
C A I M I Z
20.
Y Z Y I L
309
310
20.
AIMIZ
YZYIL
. 157
dan bilime kar olmann sakncas sz konusu olamayaca gibi, karma gre davranmn en dil tutum olduunu syleyen bir dnce asndan bencilliin de sakncas bulunmadndan, pragmatizm teknokrasiyi iki
koluyla kucaklayabilirdi.
"nsanlk, umutsuzluun kar yakasnda" diyeni
Sartre, dncesini, sava sonu sorunlar iinde gelitiriyordu. Bir sava 1945'de biterken kurtulu savalarnn,
1946'da ve 1947'de Asya'dan Madagaskar'a ve oradan
Fildii kylarna uzanan yayl iinde Sartre, karamsar
ve umutsuz olmakla birlikte, varoluuluun insanla ilgisiz olmadn anlatmaya alyordu. Gerekten bu, azmsanamayacak bir aba iiydi; nk, varoluuluk bir
umutsuzluk ve insanlk onun kar yakasnda olduuna
gre, bilincin bilince dman, ve cehennemin bakas olduunu syleyen bir dnce insanln dman myd?
Hayr diyordu Sartre 1946'da, varoluuluk bir mamizmdir (L'Exstentialisme est un humanisme). Fakat,
varoluuluk dncesi asndan hamurumuzda, varlksal yapmzda bulunan d krkl sonucundan kurtulamamak alnyazmz olduu halde, insanl hangi karyakada bulacaktk? Umut neredeydi? Diyalektik usun
eletirilmesine dek (Critique de la Raison dialectique,
1960) dncesini bu konu zerinde yaprak yaprak aarak iliyordu. Ne Cezayir kurtulu sava, ne Madagaskar (bir bamszlk ayaklanmasnda 150 Avrupalya karlk, 80.000 yerlinin ldrlmesi), ne Kba, ne Viet-nam
onu ilgisiz brakyordu.
Ezilenlerden yana olduunu sylyordu Sartre. Fakat niin onlardan yana? Tanrsz, gereksiz evrende bir
boluk; kendiliinden varolanlar arasnda kendiliinden
varolmann yokluu, bu kaln ve iine girilmez duvarda
alm pencere delikleri olarak bir boluk ve yokluk olan
bilin iin Y neydi ki, ezilenlerden yana olmann bir
anlam bulunsun? Y, gene bir yokluun, bir eksikliin
kiiolu bilincinde yeri bo duran izi iinde anlmasndan
2 0.
Y Z Y I L
313
314
AIMIZ
dedii gibi marksizmin iinde miydi? Bu sorunun karln Roger Garaudy verecekti.
Asya'da bitmeyen sava, Madagaskar'a, Afrika'ya
atlyordu. Birlemi Milletler rgtnn temeli, savan
skk gnlerinde yaplan vaadlerde yatyordu ki, "El
stikll" partisi Roosevelt'in Fas bamszln vaad ettiini yayyor, Washington yalanlyordu. Cezayir, Tunus bamszlk diliyordu. Suriye, son Fransz askerinin
ekilmesi iin direnmiti. Msr, ngiliz slerini istemiyordu. ok kez, gider gibi yaplp ekonomik bamllk balar olduu gibi braklyordu. nl bir smrgeci asker
(Lyautey), "Bizim karlarmz, idareci snfn karlaryla birletirmeliyiz" demiti. ok kez, bamszlk andlamasn imzalayacak bir "notability" denen muteberler, yani smrgeciyle ibirliini yrtecek bir eraf hkmeti, smrgeciler eliyle i bana konduktan sonra
bamszlk enlikleri yaplyordu. Bundan sonra daha
ok smrln nedenleri 1950 yllarnda daha iyi belirmeye balayacakt ki, kapitalizmin metotlu smrsne,
erafn lubali ve yakn kayrc yontmalar katlacakt
(1950'de Truman'a verilip, 1946'dan beri Filipinler'in durumunu inceleyen bir rapora gre, bankalarn yzde yirmi bei bulan krlaryla iftlik gelirleri aa yukar vergi demezken, gnde 2,5 pesoyla geinemeyen tarm iisine 1,5 peso bile denmedii halde, vergilerin altda
bei halkn tkettii nesnelerden alndndan, vergi ykn yoksul tayordu). 1948'de Kenya'da, Nijerya'da,
Gana'da grlen antiemperyalist olaylar; eitimi, okuryazarn oalmamasna ve okuyanlarnn an anlayacak bilgiden yoksun braklmasna gre dzenlenmi Belika Kongo'suna dek yaylyordu.
Japonlarn savatan ekilmesinden sonra in'de i
sava geniliyordu. Birleik Amerika'yla 1946'da imzalanan "Denizyollar, ticaret ve dostluk" andlamasna gre, Amerikal i adamlar inli yurttalarla eit tutuluyor; Kanton-Hankeu demiryolu iletmesi gibi iletmeler-
20.
Y Z Y I I ,
315
de, elektrik, kimya endstrisi, madenler ve besin alannda imtiyazlar veriliyor; gmrkler zerinde Birleik
Amerika'nn baz uyarc telkin ve itirazlarda bulunma
yetkisi kabul ediliyor; bakanlklara uzmanlar alnyor;
Amerikan asker ve sivil grevlilerine kendi mahkemelerinde yarglanmak yetkisi tannyor; s veriliyor; Amerikan askerlerine gerekli grdkleri yerlerde gerekli zaman iin kalma yetkisi tannyor; 1948'de ek olarak, kalknma fonunun kullanlmasn salama gerekesiyle madenleri, tat ve ulatrma ilerini ve endstriyi denetlemek, ynetmek zere bir in-Amerikan karma komitesi
kuruluyordu ki, bu yl, bir dolar edinmek iin eskiden olduu gibi yirmi in dolar vermek yetmiyor, on iki milyon in dolar gerekiyordu.
Yllardan beri ang Kay-ek in'inde bulunan general Stilhvell, rejimin niteliini, "gangsterisin" diye belirliyordu. yle ac raporlar gnderiyordu ki, sonunda can
skmaya balam, hatt ang Kay-ek'le kiisel dargnl, uyumazl olduu bile sylenmiti. Ne var ki,
ngiliz gzlemcileri de, yerine ulamayan nesnelerin, grevliler eliyle karaborsaya getiini grp bildiriyorlard.
1943'de milyon kiiyi ldren ktlk da iinde olmak
zere in'de ortamn bulan ak ve rtl alk ve gene
ak ve rtl isizlik, yzde yedi yz artan pahallk ve
enflasyon ve Mao e-tung'la arpan orduya, yada ktlk
ve sava blgelerine ivedilikle gnderilen malzeme, yiyecek, adr ve illarn yolda satlmasnn sorumlusu, ynetimin bozukluuydu ki; Stilhvell'in aklamalarna gre, "hibiri yerine ulamayan yardmlar daha yolda satan vali ve bakanlara bizzat rnek", marealin kayn biraderi olan babakand. Mao e-tung'cudur diye gangsterizmi yerenlere kar gsterilen iddet, rejimin dayand gt ki, Tienin-Pekin blgesini tutan 25 tmen, btn arlklar ve Amerikan yardmndan edinebildii silhlarla Mao e-tung'a katlm ve Pekin'e, Nankin'e doru hzla ilerlemeye balayan "in halk ordusu" nnde
316
AIMIZ
20.
Y Z Y I L
. 157
Maddesel diyalektii, tarih fatalizmi olarak anlayan, yada onu yle olmaya zorlayan kimdi? Marx m,
Camus m? Onlar diyordu Camus, Hegel ile Marx iin]
"On dokuzuncu yzyl burjuva dncesinin devam ettiricileriydi". Fakat nasl bir devam ettiri? Camus,
Marx'n alnnda da Sisyphe'in bouna aba aln yazsn'
okuyor; tarihi, fatalizm olarak grmek kendi dncesi
olduu iin, Sisyphe'in kaderi iinde grd Marx', burjuva dncesine kar olmak istedii halde, burjuva dnr olarak kalmak glnlnde grmek istiyordu.
Oysa burjuva dnr olarak kalmak, Camus'nn almyazsyd. nk, Sartre'a gre, ezilenlerden yana olmann soylu bakaldrsn, Sisyphe'in bir trl tepeye kmaz tann kmaz abalarnda soysuzlatran dnr
Camus'yd.
Camus bakaldry, Sisyphe'in kmaz abalarnda soysuzlatrmak ve ezilenlerin umudunu kknden krmakla kimlerin ekmeine ya sryordu?
Genliin soylu bakaldrsn, "as genlik" kmaznda
soysuzlatrmak iin Camus kimlerin ekmeine ya sryordu? Sartre, ne istediini bilmeyen as genlii smrclerin sevinle barna basacan, hatt bunu kendisinin yaratmaya alacan sylyordu. Camus kimlerin ekmeine ya srmt ? Burjuva dnr olmak
ve yle kalmak, Camus'nn alnna yazlmt.
Sartre, Viet-nam'dan Cezayir'e dek, Camus'nn kurtulu savalarn tutmayp, onlara kar olduuna, srarla deiniyordu. Camus, devrimcilii, bakaldrclktan
ayrmt. Ona gre devrimcilik, yeni bir toplumu bakalarna zorla kabul ettirmekti ki, bu tutumuyla devrimci,
bakaldrmaya kar geliyordu. Eski topluma bakaldran insan, devrimci olunca, yeni topluma bakaldrmay
nlyordu. te bakaldran insan, tepeye ulaan devrimci deil, hi ulaamayan ve ulamayacak olan Sisyphe'di.
Bakaldran diyordu Camus, eer ayn zamanda devrimciyse, deviren devrimden sonra, ya yeni toplumun memuru, polisi olacak; yada bakaldran olarak kalmak isti-
318
A I M I Z
20.
YZYIL,
319
riin saylann inceleyen karlatrmalar, yirminci yzyl ikinci yansnn bir zellii bulunduunu gsteriyordu: az gelimi lkelerin kapitalist lkelerle ilikisinde
1945'den beri krlar artm; stn kr (surprofit) denen
bir kr st kr domutu. Bu nereden geliyordu?
Cumhurbakan'nn ekonomi danman W. W. Rostow'a gre, "smrgecilik artk lmt". Demek ki azgelimi lkeler artk smrlmyordu. Rostow, deyimler zerinde mi oynuyordu? Smrgeciliin biim deitirmesiyle, yani azgelimi bir lkeyle bamszlk andlamas imzalanmakla, ekonomik yaamn kskvrak denetim altna almak; smrcln kalkmas m, yeni
bir biime mi girmesi demekti ? Neo-pozitivist adan, smrgecilik deyiminin unutturulmasyla smrlenler, bamszlk bayramlann yoksul bir mutluluk ve bilisiz bir
sevin iinde mi kutlayacaklard? Kuku yok ki kiiolunun yoksulluu, bilincinden de yoksun braklmakla
tmleniyordu. Rostow; kapitalizm yerine, endstri toplumu deyimini kullanyor; bu topluma doru gelimeyi
be evreye ayryordu: Geleneksel toplum; demir almann n koullan; demir alma; olgunlua doru ilerleme;
ve youn tketim. "The process of economic growth,
1953" adl kitabnda Rostow, zellikle demir almann n
koullan zerinde duruyordu. Geleneksel toplum, youn
tketim toplumuna doru pupa yelken gitmek zere, demir almann n koullarn nasl salayacakt? Bu eilimle (propensity) olur diyordu Rostow; geleneksel toplumda yeniliklere, daha ok tketime, buz dolab, diki
makinas gibi yenilikleri uygulamaya, daha iyi yaamaya, ksacas ilerlemeye doru bir eilim domalyd. Yani ilerleme, ilerleme eilimine balyd ki; az gelimi
uluslara, sizde ilerleme eilimi yok, ondan byle kaldnz
denebilirdi. Ve Rostow, bilinten, onun maddesel koullarla karlkl ilikilerinden sz etmiyor; hatt, ilerlemek iin, bilinli toplumsal bir abann gerekli olmadn belirtiyordu. Birleik Amerika'da olduu gibi, aknc
A I M I Z
ruhlularn ilerleme eilimleri yeterdi; yeter ki, az gelimi lkelerde, son model otomobil, son konfor gibi yeniliklere eilimli aknc ruhlu kiiler bulunsun. Ve Rostow'un bilin yerine eilim deyimini kullanmas bouna
deildi. nk, eilim bilinsiz bir eiliti. Balklarda,
ahklarda, bitkilerde de eilim vard ama bilin yoktu.
te ilerleme bilinsiz ve mekanik bir biimde olabiliyordu Rostovv'a gre. Ve bir kez demir alnd m, ilerlemenin sonu olan youn tketim toplumuna doru tkr tkr,
yani mekanik ve doal bir biimde gidilecekti. Rostovv
beinci evre iin, endstri toplumu deyimini bile kullanmamt. Birleik Amerika'nn douunda onurlu yeri
bulunan bamszlk sava unutulmu muydu? Smrldklerini bile bilinlenmedike anlamayacak az gelimiler, baml olduklarn bile bamszln bilincine varmadan bilmeyecek yar smrgeler, barlarna basan
peneden, bilinle ilgisi olmayan eilimlerle mi kurtulacaklard? Rostow'un dncesinden byle sorulara karlk beklemek samayd; nk smrgecilik ona gre,
kalkmt yeryznden. Yoksullarn anana atlan metelik, onlarn lokmasn da hayrseverin azna gtren
bir biimde, metelikten daha deerli olan bu tabaktan
kopararak geri dnmyordu. Belki Birleik Amerika iin
bir bamszlk sava gerekli olmutu; fakat imdiki az
gelimiler zgr, bamsz olduklarndan, youn tketime eilim; geleneksel toplumu, byk kalknmalara
doru tkr tkr gtrecekti. Smrgecilik, "eylemsel"
olarak kalkmt Rostovv'a gre. Artk, endstri lkeleriyle tarm lkeleri arasnda i ilere karlmadan, birbirlerinin eksiini tamamlayan, hatt yardm erevesi
iinde, uygarca ibirlii vard. Hatt Rostovv'a gre, endstri lkelerinin yksek kazanlar bu ilikilerin iinde
deildi. Ne var ki Rostovv, cumhurbakan danman olmadan nce (British economy of the nineteenth century,
1938), smrgecilikle ok retim bunalmlarnn ilikisini ngiltere'nin ekonomi tarihinde incelerken yle demi-
20.
Y Z Y I L
321
322
AIMIZ
2 0.
YZYIL
323
300
A I M I Z
20.
Y Z Y I L ,
325
leyemez duruma geldiinin sylendii de duyulabilir. Gerekte, yeryz, insanln te ikisini deil; on katm daha besleyecek durumdadr; fakat, topraklarnn ancak
bete biri ilenmektedir. Tekniin su getiremeyecei l,
artk kalmamtr. Tarm, topraklarn bete birine tkan
snr, doal deil, toplumsaldr: daha ok tarm, krl olmuyor!
Doruuna vard emperyalizmiyle kapitalizmin kr
evi yapt dnya, yedeinde azgelimilik sorununu getiriyordu. Gney Amerika'da uygarlklar yok olmu; Afrika'da kylardan ormanlara kaanlarn kylerini, tarmn, kle al verii yakm, geriletmi; Asya'da kk
sanatlar yklmt. Kabaca yamalandktan sonra yeni
bir uygarln kaps ahyor muydu? Bir bakma evet,
bir bakma hayr'd bunun karl. Smrc, bakalarnn kendisiyle eitlemesini isteyemezdi; fakat o yalnzca
stnlk rnei olarak bile, bir uyanc, kamh bir retmendi. Bundan tesi, kurtuluunun yolunu bulmak, renciye kalyordu, retim diyalektiinin btnlenmesi,
rencinin bilincindeydi. retmen onu ister doru, ister yanl yola itsin, ilerleme, ancak onun bilincinde, hem
de retmeni aacak bilincindeydi. (Azgelimiin bilinci,
emperyalizmin ilerisindeydi. Asya'nn bakaldrmasn
inceleyen Tibor Mende, yle diyordu: "Asya'da uyanan
ulusuluun gze batar nitelii, toplumsal yenilemelere,
toptan varmak dileidir. Asyah byk ounluk geri kalm kyl olduundan, bu dilein toprak reformundan
ayrlmasna imkn bulunamaz. Bundan baka, bu ulusuluk, zmnen rk stnln kapsayan yabanc emperyalizme kar olmakla kalmayp, onun nnde baml kalmann toplumsal yapsn srdren kt ynetime de kardr." Smrc; dk retkenliin toplumsal yapsn, ya doruca kendi politik egemenliinde, yada yapy
bozmayacak bir i ynetimi tutarak srdryordu. Dk retkenlik, dk cretten ayrlmyor ve i gcnn
sahibi bir yaa, yksek krlarn kayna dk crette
300
20.
A I M I Z
bulunuyordu ki, dk cretin dk retkenlik toplumunda srp gitmesi, te yandan yksek krlarn srp
gitmesi demekti. Dahas var, tekel niteliini tayan emperyalist ekonomi ilikileri iinde, dk retkenlik lkesinin satabilecei maln fiyatn alc A koyduu gibi,
dk retkenlik lkesine gerekli maln fiyatn da bu
kez satc olan A koyuyordu. Dk retkenlik lkesi,
toplumsal yapsnn geriliiyle buna boyun edii gibi,
onun bilinci bile smrlyor; soyulduktan sonra verilen
sadaka, insanlk, hayrseverlik oluyordu. Bu yle tatl
bir al veriti ki, diyelim komunuzun 20 saatte yaptnn fiyatn kendiniz koyup 8 kurua ahyor ve sizin 1 saatlik iinizi de 12 kurua sattktan sonra, 1 kuru da sadaka vererek hayr dua alyordunuz. Ve belki komunuz
size, sen olmasaydn ben ne yapardm bile diyordu. Birleik Amerika'da yaynlanan bir gstergeye gre, ekonomisi baml lkelerden 1948 ylnda salanan 7,5 milyar dolarn; 1,9 milyar yatrmlardan, 1,9 milyar navlun ve sigortalardan, 2,5 milyar gerek deerin zerindeki satlardan, 1,2 milyar da bamllardan dk deerle
alnan mallarn salad krlardan geliyordu.
Avrupa yatrmlaryla ortakhk bir yana, Afrika'ya
1945-1958 yllarnda yaplan dorudan Amerikan yatrmlar, 110'dan 789 milyon dolara kmt. Demek ki,
1945 ile 1958 arasnda Amerikan kapitali Afrika'ya 679
milyon yatrm; ayrca, 136 milyon bata bulunulmutu. Toplam 815 milyon dolard. 679 milyonluk yatrmn
149 milyonu Amerika'dan gelmi; 530 milyonu Afrika
iinde edilen krlardan salanmt. 815'den 530 knca
285 kalyordu ki, bu, dardan gelen yatrm dolarlaryla
ban toplamyd (149 + 136 = 285). Ne var ki, yatrma giden'den ayr olarak, Amerika'ya dnen kr 704 milyon dolar olduundan; bat, yatrmd derken, yoksul
Afrika'nn ettii zarar 704 285 = 419 milyon dolard.
Nasl orman yamuru ve yamur orman oaltyorsa; dk cret dk retkenliin temelinde bulunuyor;
Y Z Y I L ,
327
dk retkenlik dk cretsiz yrmyor; dk cret yabanc kapitali ve yabanc kapital dk creti buyur ediyordu. Dk crete dayanan smr, dk retkenlik toplumunun temelinde oturuyor; ve dk retkenlik, yabanc kapitalsiz yryemeyeceini, dtke artan
bir srarla sylyordu. likiler karlklyd. Emperyalizmin yksek kr, azgelimiin dk retkenliine bal
olduu gibi, onun srp gitmesi dk cretle smrlen emekte bulunduundan; azgelimi toplumlarn tutucusu, dk retkenlik toplumunun tutucusu olarak emperyalizme ve o da tutucuya destek oluyordu. Azgelimilikte yurtseverlikle tutuculuk bunun iin badamyor
ve tutucu ulusuluunun kalp olduu, kurtulu savalarnda ortaya kyordu.
1954 maysnda cretleri iki katna ykseltip Brezilya petroln devletletirmeye girierek, bir de kahve
ihra fiyatn drmemeye alan cumhurbakan dm ve eyllde intihar ederek brakt mektupta, Brezilya iin iyi olan ne varsa, yabanc kapital ile tutucularn ona kar ktn yazmt. Ona gre, yabanc
kumpanyalarn Brezilya'dan saladklar krlar yzde
be yzd. thal edilen mallar deerinin zerinde olarak her yl yz milyon dolar yitiriliyordu. 1958'in bir
gstergesinde, 1948'e gre milyonlarla uval daha ok
kahve satm olan Brezilya'nn bir milyon dolar daha az
kazand grlmt. Azgelimilik arkna kaplan altka yoksullayordu. Sonu; en temel gerekleri karlayamayacak lde soyulup, Sao Paulo gibi en modern,
en konforlu kentleri, gkdelenleri, montaj endstrisi,
bankalaryla yeryznn alk blgelerinden biri olarak,
dk besin corafyasnn snrlarna girmekti. Ltin
Amerika'da 1958'den 1960'a dek dar giden krlar, Birleik Amerika yatrmlarnn katyd.
1960'da Sartre, diyalektik usun eletirilmesi adl kitabn yaynlyor; ve Roger Garaudy bu eletirmeyi eletirerek, bir tartma ayordu. Sartre'a gre, diyalektik,
r
328
20.
A I M I Z
Y Z Y I L
157
n eken birer av olmutu. Bu konuyu, Rostow'un dnceleriyle ele almann ne bilimsel, nede olumlu olduunu belirten Chesnaux, bugn onlar, politik ve ekonomik tm bamszlk iin savayorlar diyordu. Josue
de Castro; alk zerine yapt geni incelemeleri aklyor; bunun azgelimilii bir salgn gibi kapladn belirtiyordu. O, Birlemi Milletler besin ve tanm rgt
bakan olduu sralarda, ktlk blgelerine yetitirilmek
zere uluslararas bir besin yedei bulundurulmasyla ilgili bir tasar iin Truman'la grm ve anlattna gre, cumhurbakan tasary ilgin bulduunu sylemiti.
Truman tasary ok beendiini, bununla ala kar
byk bir zafer kazanlacan belirttikten sonra szlerini yle bitirmiti: "Eer, Amerika Birleik Devletleri
bakam olmasaydm, sizlerle birlikte alrdm. Fakat,
Amerika Birleik Devletleri bakan olarak, bu tasarya
karym". te o zaman Amerika tarm bakan araya
girerek, siz bu besinleri, politik ayrlk yapmadan btn
halklara vereceksiniz deil mi, diyordu Josue de Castro'ya. O da evet deyince; ite bu olmaz diyordu; biz besinleri, politik bakmdan kullanmak isteriz. Buna atnz
m ? atnz m diyordu tarm bakan ve ekliyordu; Cumhuriyeti Parti ne der sonra bu yaptmza? Siz onlar
bilmezsiniz diyordu Truman da.
Royaumont tartmalarnda teknokrasi, bar sorunlar zerinde de nemle durulmu; azgelimi lkeler dnda aln yenildii belirtildii gibi, her trl tartma arasnda, azgelimilerin, dk besinden kurtulmu
olduunu syleyen kmamt.
1961'de Msr Merkez Bankasnda yapt bir konumasnda Oscar Lange, azgelimi lkelerde bulunan yabanc kapitalin, ulusallatnlma korkusundan dolay, gvenliini, tutucu glerde aradn sylemiti ki; Royaumont'da Josue de Castro, dk beslenme sorununun,
bar sorununu da etkilediini yle anlatyordu: "nsanln te ikisi, kendilerine yaplan hakszlk ve br grup
330
A I M I Z
t a r a f n d a n u y g u l a n a n s m r g e basks yznden karnn d o y u r a m a d n anlamaktadr. B u y e m e y e n g r u b u n y a n n d a , y e m e y e n g r u b u n k o r k u s u n d a n artk u y u m a y a n u f a k bir g r u p vardr. B u a y r l m a d r ki d n y a d a iki o l u m suz iaret y a r a t y o r ; alk iareti v e k o r k u iareti."
te g e m i t e ei o l m a y a n teknik s t n l y l e
<t
ZET BBLYOGRAFYA
P. Renouviri, E. Preclin, G. Hardy, L'Epoque contemporaine,
II. La paix armee et la Grande-Guerre (1871-1919), Paris 1948.
M. Crouzet, L'Epoque contemporaine (Histoire generales des
civilisations), Paris 1957.
P. Renouvin, La crise europeenne et la premiere guerre mondiale, Paris 1948.
M. Baumont, La faillite de la paix, Paris 1951.
L. Chen, R. Ronze, E. Folinais, Histoire du monde (de 1919
1937), Paris 1937.
J. Pirenne, Les grands courants de l'histoire niverselle, VII.
de 1939 nos jours, Neuchtel, 1956.
S O N
300
20.
A I M I Z
Y Z Y I L ,
333
r
KNC SAVA
I
II
III
IV
11"
N D E K L E R
Byk
atma
5
15
23
35
45
55
BUNALIM
I
II
III
IV
V
VI
VII
v ,
75
89
98
115
.130
145
153
Ortas
K SAVA ARASINDA
I
II
III
IV
V
VI
Heidegger
Us'un serveni
amzn eilimleri
Geit
"Kim kalacak?"
Diyalektik fizik
Kiilikcilik
Sisyphe'in ilesi
Sartre
Tartmalar
ZET BBLYOGRAFYA
166
181
. 205
220
.238
251
268
289
297
316
331