Professional Documents
Culture Documents
BASIM YAYIN
Kitabn orijinal ad
Science in History
: .'A
J. D. Bernal
Tarihte Bilim 1
eviren: Tongu Ok
Bilim-Felsefe
Doa Basn Yayn
Datm Ticaret Limited irketi
Eskiehir Mah. Dolapdere Cad.
Karabatak Sok. No: 27A
ili / stanbul
Tel: 0212 247 65 17 (pbx)
Faks: 0212 247 24 61
web: www.evrenselbasim.com
e.posta: bilgi@evrenselbasim.com
Tarihte Bilim 1
J. D. Bernal
eviren
Tongu Ok
Kapak Uygulama
Bahar Erolu
ISBN 978-975-6106-97-6
978-975-6106-96-9 (tk.)
Bask
Ezgi Matbaas
Sanayi Caddesi Altay Sokak No: 10 obanem e -Yenibosna / STANBUL
I. KISIM
1. Blm
G iri.............................................................................................................................................. 39
1.1. BR KURUM OLARAK BLM ..................................................................................................................... 4 5
II. KISIM
A N T K DNYADA BLM
G iri.............................................................................................................................................. 77
2. Blm:
LK N SA N T O PLU L U K LA R I-Y O N TM A TA D EVR
3. Blm:
TA R IM VE UYGARLIK
3.1.-RETKEN BR EK ON OM Y E D O R U ................................................................................................... 107
3.2..UYGARLIK.......................................................................................................................................................... 1 1 5
3.3. UYGARLIIN TEKNKLER........................................................................................................................ 1 2 3
III. KISIM
NAN AINDA BLM
G iri............................................................................................................................................. 241
5. Blm: '
FEODALZME GE DNEMNDE BLM
5.1. RO M A M PA RA TO R LU U M U N K N D EN
SONRA UYGARLIIN G E L M ..................................................................................................................... 2 4 5
5.2. N A N A I...................................................................................................................................................... 2 4 8
5.3. DOGMA VE BlLM .......................................................................................................................................... 2 5 4
5.4. HELENZM E T E P K ........................................................................................................................................ 2 5 6
5.5. M U H A M M ED VE SLAM YETN D O U U ........................................................................................ 2 6 1
5.6. SLAM BLM .................................................................................................................................................... 2 6 6
6. Blm:
ORTAA BLM VE TEKN
ARACILIIYLA D N M ES............................................................................................................................ 3 0 1
V. KISIM
G iri............................................................................................................................................. 325
7. Blm:
BLMSEL DEVRM
V. KISIM
BLM VE SANAY .
G iri.............................................................................................................................................. 439
8. Blm:
SANAY DEVRMNN NCELLER VE SONULARI
8.1. 18. YZYIL BALARINDAK DURA KLA M A (1690-1760)........................................................ 4 4 5
8.2. BLM VE DEVRM LER (1760-1830)........................................................................................................ 4 5 2
8.3. FRANSIZ DEVRM VE BLM ZERND EK ETK S.......... ........................................................... 4 6 9
8.4. SANAY DEVRM N D E BLM N NTEL .................................................................................... 474
9. Blm:
18. VE 19. YZYILLARDA BLMLERN GELM
11
rina tand ve 1927 ylnda C am bridge niversitesinden retim
yelii teklifi alana dek orada kald. D avy-Faraday laboratuvarndaki
4 yllk alm asnda hem grafitin yapsn buldu, hem kristalografyi
gelitirdi hem de d ah a son ra DNAnn yapsnn bulunm asnda ok
nem li rol oynayacak ve m olekler yaplarn fotoraflarnn ekil
m esini salayacak olan X nl foto gnyesini dizayn etti.
1927d e fizik dersleri verm ek zere retim yesi olarak tekrar
Cam bridge niversitesine d n d ve nl C avendish laboratuvarn-
da kendi aratrm a g ru b u n u kurdu. C am bridged eki g ru b u n d a yer
alan doktora rencileri ve yardm clarnn neredeyse tm , onunla
baladklar alm alar devam ettirerek, daha sonralar ok nem li
bulular yapan dnya apnda bilim insanlar oldular. 10 sene son
ra, 1937de, b ir kez daha Londraya d n d ve Birkbeck Kolejd e fizik
profesr ve blm bakan oldu. m r n n son yllarna kadar da
orada kald. O yl ayn zam anda, ngiltere Bilim ler A kadem isi (Kra
liyet Topluluu)ne ye seildi.
Ksaca J. D. Bernal olarak bilinen profesr John D esm ond Bernal,
1939 ylnda yaynlad ve bilim sosyolojisi alannda dnyadaki ilk
yayn olan The Social Function o f Science (Bilim in Sosyal Fonksiyo
nu) kitabyla bilim de b ir r at. Bernalin, bilim in sosyal ynn
ortaya koyup bilim in ilevi ve yerini aklad; bilimin bilim itezini
gelitirdii b u kitab bugn de bilim tarih in in en nem li yaptlar
arasnda yer alr.
Kristalograf ve m olekler biyolojinin k urucular arasnda say
lan Bernal, aratrm ac bilim insanl, hocal, felsefecilii ve bilim
tarihiliinin yan sra aktif bir politikac, eylem adam ve rgt
idi. Katolik b ir ailede byyp, katolik okullarnda okum u olm as
na ram en ksa zam anda ateist olm utu. Lise yllarnda rlanda z
grlk hareketine yaknlk duydu ancak, C am bridgee geldikten ksa
b ir sre sonra, Ekim D evrim inin etkisiyle M arksist olup sosyalizmi
benim sedi. 1923 ylnda Londraya tanr tanm az K om nist p ar
tisine katld ve 1971d e lene dek orada kald. niversite yllarn
da aralarna katld Cambridge Scientists A n ti War Group (Sava
Kart C am bridgeli Bilim nsanlar G ru b u )tan sonra, asl olarak,
1930l yllarda hzla gelien radikal bilim hareketinin nc ve lider
lerinden oldu. British Association o f Scientific Workers (Britanya
12
Bilim Em ekileri Birlii)in kurulm as ve lke apnda niversiteler
de yaygnlam asnda ok b yk rol oldu. yle ki, 1100 yesi olan
birliin ye says Bernal bana getikten ksa bir sre sonra 70 bine
ykseldi. Sava sonras D nya Bar hareketi iinde aktif rol oynayan
Bernal D nya Bar K onseyinin nce bakan yardm cs, Frederic
Joliot-Curied en sonra da, 1958-63 yllar arasnda, bakan oldu.
Sava srasnda, H itler faizmine kar mcadeleye aktif bir bi
lim insan olarak katld. A lm an uaklarnn Londra bom bardm an
larn gzleyip en az hasarla nasl klacan bulm ak iin Dr. Solly
Zuckerm arila birlikte deneyler yapt, hesaplam alar gerekletirdi; hal
ka bom bardm an srasnda nasl davranacaklarn, bom balardan nasl
kurtulacaklarn gsterdi. Savaa kar olm asna ramen, H itler faiz
m inin bir an nce yenilmesi iin niversitedeki grevini brakp bizzat
aktif olarak orduya katld. 1943te Birleik O perasyonlar Komutanl
bakom utan Lord M ountbattenm bilim danm an oldu. Buz dala
rndan uak ve sava arac taycs yapma projesini (HABBAKUK
projesi) gelitirdi. Fransa kylarnn yapsn, M an denizini, dalga ve
rzgarlarn hz ve zam ann inceleyip hesaplam alar yapt; hatta gecele
ri A lm an mevzilerinin zerinden gizlice uup kylarn fotoraflarn
ekti ve N orm andiyaya yaplacak olan karm ann yerini belirledi.
ngiltere dnda, Sovyetler Birlii, Polonya, M acaristan, R om an
ya, ekoslovakya ve D em okratik A lm anya C um huriyeti gibi bir ok
lkenin bilim ler akadem isi yesi olan Profesr Bernal, bilimsel a
lm alar, yzlerce m akalesi ve kitaplarnn yan sra ok sayda d
ln de sahibiydi. rnein, 1945te ngiltere Bilim ler A kadem isinin
(Kraliyet Topluluu) en byk d l olan Kraliyet M adalyasn,
1947d e ABDnin en nem li dllerinden zgrlkM adalyasn ve
1953te de Sovyetler B irliinin en byk dllerinden Lenin Bar
d l n ald. Bylece hem ABD hem de Sovyetler B irliinin en
byk dllerini alan tek kii oldu. Buna ram en, bilim e ok nem li
katklarda bulunm asna ve b ir ok buluta dorudan pay olm asna
karn, yine de Nobel dl verilm edi. B ernalin balatp ynlen
dirdii aratrm a projelerini srdren renci ve asistanlarna, yar
dm clarna Nobel dlleri verilirken, o, politik grlerinden tr
hep b u n u n dnda tutuldu. D eiik zam anlarda Nobel alan ren
ci ve yardm clarndan D orothy H odgkin, A aron Klug, Max Perutz
13
ve Wolfie Traubun d rd de ayr ayr Nobel kom itesine bavurup
alm alarnda Profesr B ernaln ok byk katklarnn olduunu
ve bu yzden dl Bernalle paylam alar gerektiini aklam alar
na ram en yine de dl Bernale verilm edi. Benzer tavr, B ernalin
danm anlm yapt Rosalind Frankline de gsterildi. Rosalind
Franklin de, ektii X n fotoraflaryla, DNAm n yapsnn ak
lanm asnda, en azndan James W atson, Francis C rick ve M aurice
W ilkins kadar pay olm asna ram en; 1962d e onlara dl verilirken,
o, radikal grleri nedeniyle darda tu tu ld u ..
Profesr Bernalin, bilim dnyasnn yan sra, Stalind en Mao,
uenlay, N ehru ve N k ru m ah a; Picassod an, Pablo N eru d a ve Nzm
H ikm ete, dnem inin pek ok sanat, yazar ve devlet adam yla yakn
iliki ve dostluu vard.
Yaamnn son sekiz ylnda profesr Bernalin sal bozuldu.
1963ten balayarak ard ardna ar feller geirdi ve giderek ala
m az ve konuam az hale geldi. Buna ram en son ana dek bilim den
ve aktif aratrm adan kopm am ak iin abalad. Z or hareket eder ve
konuurken hazrlad son m akalesi 1969da N ature dergisinde ya
ynlandktan sonra ok ar b ir fel daha geirdi ve ondan sonra da
artk b ir ey yapam az oldu. Buna ram en bilim e olan ilgisini hi yi
tirm edi. Eski rencilerinden olup m r boyu yakn dostlar arasn
da kalan profesr D orothy H odgkin anlarnda, lm esinden ksa bir
sre nce kendisini ziyaret ettiinde, Bernali, Profesr Tolanksi nin
ona getirdii, ay yzeyinden alnm toprak p aralan rneklerini in
celerken grdn yazyor. Profesr Bernal, 15 eyll 1971d e, 70
yandayken Londrad aki evinde ld.
ok sayda m akalesinin yan sra J. B ernalin yaynlanm u
kitaplar bulunuyor: The World, the Flesh and the D evil (Dnya,
Beden ve eytan - 1929); The Social Function o f Science" (Bilimin
Sosyal Fonksiyonu, 1939); The Freedom o f Necessity (Z orunlulu
un zgrl - 1949); The Physical Basis o f Life (Yaamn Fiziksel
Temeli - 1951); M arx and Science (M arx ve Bilim - 1952); Scien
ce and Industry in the 19th Century" (19. Yzylda Bilim ve Sanayi
-1953); Science in H istory (Tarihte Bilim - 1954); World W ithout
W ar (Savasz D nya - 1958); The Origin o f Life (Yaamn Kkeni
- 1967); Physics Before 1900 (1900 ncesi Fizik - 1973).
14
T RK E BASKIYA N S Z
15
bir r n olduunu ortaya koymutu. Hessen, bir soru zerine, tezini
daha da somutlayp N ew tonun daha ok, gelien ngiliz burjuvazisinin
ihtiyalarn karladn syledi. Sovyet heyetinin, bilimi m utlak ve saf
dncenin ifadesi olarak deil toplum sal ve ekonom ik bir fenomen
olarak gren yeni yaklam ok byk etki yaratt. Bu etki ylesine
byk oldu ki, eletirmenleriyle birlikte bilim in toplumsal tarihinin
nem ini kabul eden btnyle yeni bir ekol, radikal bir bilim hareketi
ortaya kt. Bilim tarihi bu kez, b u ekolden aratrm aclar tarafndan
bu gzle yeni batan incelemeye alnd.
nk Birinci D nya Savana dek, uzun yllar boyunca
bilim e evrensel b ir m utlaklk, saflk ve zerklik, hatta evrensel
bir kahram anlk rol biilm iti. O gne dek bilim insanlarna,
hibir kar gzetm eksizin geree ulam a, bilgiye erim e sevdas
u run a nlerine kan b t n glklerle kyasya m cadele eden
kahram anlar, adeta ilahi kiiler gzyle baklyordu. Bu baka
gre, sanayi ve teknolojiden farkl olarak bilim le uram ak,
toplum un stnde, iinde yaad olaylardan, toplum sal, ekonom ik
ve siyasi ihtiyalardan, egem en grlerden etkilenm eksizin yaplan
saf ve zerk b ir etkinlikti. Bu yzden, bilim insanlarnn rnleri
m utlak ve saf dnceyi, gerek bilgiyi oluturuyordu. D aha nceleri
doa filozoflar olarak adlandrlan bilim le uraan kiileri bilim
insan (scientist) olarak ifade edip, 1830larda bilim insan tanm n
ilk kez kullanan, fiziki ve bilim tarihisi W illiam W hewell de zaten
tan m n aklarken bilim insan ve bilim in roln b enzer biim de
ifade etm iti. W hewell, bilim insann, k orunm as gereken, ei
bulunm az b ir toplum sal role soyunm u ve bu yzden toplum un teki
kesim lerine gre zerk bir konum u olan kiiler olarak tanm lam t.
Bu nedenledir ki, by k bilim insanlar, h er dnem , tarihi ve bilim
felsefecilerinin ilgi odanda bulundular. Yazlan bilim tarihi kitaplar
b u nedenle, byk bilim insanlarnn yapt bulular ve bu bulularn
bilim sel nesnellii, bt n l ve evrenselliinin m erulatrlm asna
byk arlk verdiler, neredeyse sadece b unlarla snrl oldular.
Ancak Birinci Dnya Sava, bilim in m utlakl ve saflna, bilimsel
bulularn nesnelliine ilikin bu, adeta m it haline gelmi inanc
sarst. Sava, grkemli ngiliz m paratorluunun teknolojik adan
16
sanld gibi m uhteem olm ak bir yana, aksine zayf olduunu ortaya
kard. 1900lerin balarna dek hala profesrn kk laboratuar
ya da m rid in arka odas ile snrl olan kiisel bilim in ihtiyalara
yant veremedii grld. ngiliz hkm eti bunun zerine bilimi
ynlendirm e iine dorudan m dahale etm e gerei duydu. Geni
kam u finansm an ve zel giriimlerle kurulan yeni aratrm a enstits
ve k urum lan, daha ok Cam bridge ve O xford gibi yzlerce yllk belli
bal niversiteler ve birka aratrm a k urum una skm kiisel
bilirnin tekelini krd. Bilimin, iktidarlarn ekonomik, toplumsal,
siyasi ve askeri ihtiyalarna gre ekillenmekte olduu olgusu gzle
grlr hale gelmeye balad. Uzun yllardr hkm sren saf, m utlak
ve nesnel bilim anlay artk hzla darbeler alyordu.
ikinci D nya Sava, Birinci D nya Savann balatt ii
tam am lad. Bu kez, sava m eydanndaki gsteriyi bizzat bilim
srdrm t. Bilim insanlar yalnzca, byk ykm lar getiren
konvansiyonel, nkleer, kim yasal ve biyolojik silahlar gelitirm ekten
deil, aym zam anda onlar, rnein bom balar tasarlam aktan,
retm ekten ve hatta sava alanlarna srm ekten de sorum luydular.
H iroim a ve Nagazakiye atlan atom bom balarnn gklere ykselttii
m an tar bulutlar, bilim sel m asum iyet d nem inin kapandn ilan
etm iti. Bilimle, sava ve iktidarlar arasndaki ba ok daha ak bir
biim de ortaya km; bilim in saflk ve zerkliine ilikin tm safa
fikirler b u h ar olup um utu.
O rtaya kan b tn b u koullarn, am a esas olarak da Sovyet
bilim i pratii ve M arksist Leninist dncenin etkisiyle geleneksel
bilim bak ve tarihi sorgulanm aya baland ve bu sorgulam a iinde
radikal bir bilim hareketi dodu.
leri sayfalarda okuyacanz gibi profesr John D esm ond Bernal,
elinizdeki bu kitab yazm a gerekesini anlatrken szn ettiim iz
b u dnem i ve o d nem in bakn u szlerle ifade ediyor:
Son otuz y l iinde, byk lde M arksist dncenin etkisiyle,
doa bilimcilerinin yalnzca aratrmalarnda bavurduklar y n tem
lerin deil, teorik yaklam larna yn veren dncelerin de toplumsal
olaylar ve toplumsal basn tarafndan belirlendii gr yaygnlk
kazand. Buna iddetle kar kanlarn yan sra onu canla bala sa
il
vunanlar da oldu; ne var ki, bu tartma srasnda, bilimin toplum
zerinde dolaysz bir etkisi olduu gr glgede kald. Benim am a
cm doa bilimlerindeki ilerlemenin toplumsal ilerlemeyi -yalnzca
bilimsel bulularn hayata geirilmesiyle ortaya kan ekonom ik dei
iklikler bakm ndan deil, yeni bilimsel teorilerin genel dnce tarz
zerindeki etkisi ynnden d e - ne lde belirlemi olduunu bir kez
daha vurgulamakt.
Bilim in egem en ideolojiyle, iktidarlar ve toplum sal koullarla
olan ilikisi, esas olarak, yukarda sz edilen 1931 yaznda Londrad a
yaplan bilim tarihi konulu uluslararas bilim kongresinde, Sovyet
bilim heyetinin sunduu bildiriler sayesinde belirginlem iti.
B ununla birlikte, zellikle Batl gen bilim insan ve tarihilerinin,
kongrede savunulan tezleri tam anlamyla kavram alar ve bununla
ilintili olarak radikal b ir bilim hareketinin tam am yla ortaya km as
birka yl daha alacakt. Bu hareket gerek anlam da, elinizdeki kitabn
da yazar olan, C am bridge niversitesi profesrlerinden, fiziki,
m olekler biyolog, bilim tarihisi ve felsefecisi J. D. Bernalin 1939
ylnda The Social Function o f Science (Bilimin Sosyal Fonksiyonu)
adl nem li eserini yaynlam asyla dodu. Bernal kitabnda saf,
zerk ve m utlak bilim iddialarn yerle b ir ederek onun toplum sal
ilevini ortaya koydu. Tarihte ilk kez, bilim in gnm zde neler
yaptnn ve gelecekte neler yapabileceinin toplum sal analizini
gerekletirdi. stelik b u n u sadece teorik balam da da yapm ad,
tezlerini ngiltere ve Sovyetler B irliinden som ut verilerle rnekleyip
kapitalizm ve sosyalizm altndaki bilim i kyaslad, iki toplum sal
sistem altnda bilim in ve bilim politikalarnn m evcut ve gelecekteki
d u ru m larn inceledi. Sava ve sava sonras yllarda ngiltere ve
ABD hkm etlerinin bilim politikalarnn yeniden hazrlanp byk
lekli bilim e gem elerinde, ve bu am ala bilimsel ve teknolojik
aratrm alara byk m ali kaynak ayrm alarnda profesr Bernalin
sz edilen bu kitabnda yapt som ut nerilerin byk pay oldu.
1940larn ortalarna dek ngiltered e, daha sonra da ABDd e bilim
politikalarnn oluturulm as, bilim sel ve teknolojik aratrm alarn
planlanm asnda en st dzeyde sorum luluklar stlenm i olan Dr.
A lexander King, sava sonras dnem de ABD ve ngiltered e yeni
18
bilim politikalarn hazrlayp, bilim sel ve teknolojik aratrm alarn
rgtlenm esi ve planlanm asn yaparken en fazla J. D. Bernalin bu
kitabndan yararlandklarn aklar.
Szn ettiim iz b u radikal bilim hareketi, zellikle Bernalin
yukardaki kitabnn yaynlanm asyla hzla geliti. Bilimin toplum sal
ynne dikkat eken, bilim i h er eyin zerinde saf ve zerk bir
etkinlilik olarak gren ve ayn zam anda bilim i yalnzca Avrupa
bilim inden ibaret sayan m itlem i inanlara byk darbelerin
vurulduu baka nem li kitap ve makaleler, dergiler yaynland.
Bu hareket stelik sadece nem li eserlerin yaynlanm as olarak da
kendini gsterm edi; ayn zam anda, hareket iinde yer alan bilim
insanlarnn b ir araya gelip rgtlenm eleri olarak da ortaya kt.
Birinci D nya Sava yllarnda oluan ve niversite rencilii
yllarnda bu kitabn y az arn n da a ra la rn d a b ulunduu Cam bridge
Scientists A nti W ar G roup (Sava Kart Cam bridgeli Bilim
nsanlar G rubu) ile balayan rgtlenm e, hareketin ortaya kp
gelimesiyle hzla yayld. British A ssociation o f Scientific W orkers
(Britanya Bilim Em ekileri Birliimin kurulup ngiltere apnda
yaygnlamasyla rgtlenm e d o ru un a kt. yle ki, okum akta
olduunuz kitabn yazarnn iinde aktif olarak almaya balayp
birliin bam a gemesiyle, ye says ok daha hzl artt ve zellikle
kinci D nya Sava yllarnda say 1100lerden 70 binlere frlad.
Bu hareket stelik yalnzca ngiltereyle de snrl olm ad. Bata
Fransa olm ak zere Batnn en gelimi lkelerindeki en kkl
niversitelerin en yetkin bilim insan ve profesrleri bu uluslararas
hareket iinde yer aldlar.
H areket iinde, gemite byk lde savsaklanm olan bilim
ve tekniin tarihine de zel bir ilgi belirdi ve b u nun sonucunda yeni
bilim tarihi kitaplar yazlmaya baland. Bu dorultuda George
Sarton 1927-48 arasnda Introduction to the History o f Science(Bilim
Tarihine Giri) adl eserini yaymlad. Sarton, drt ciltlik eserinin
ilk cildini Arap ve slam bilim ine ayrarak bilim i sadece B atnn
eseri olarak grenlere byk darbe vurm utu. kinci kitap, ilk cildi
1954 ylnda ylnda yaynlanan, Cam bridge niversitesinden Joseph
N eedham n Science' and Civilization in China (ind e Bilim ve
19
Uygarlk) adl eseriydi. N eedham , b u devesa eserinde, in uygarlnn
bilim e katklarn olduka etkili bir dille aklyordu. nc nem li
kitap ise, yine ayn yl, yani 1954te yaynlanan, profesr Bernalin
elinizde tuttuunuz, Science in History (Tarihte Bilim) adl bu kitab
idi. Profesr Bernal, okuyacanz gibi, b u kitabnda, tarih boyunca,
ilikileriyle birlikte bilim ve teknii, bilim (ve teknik) ile toplum ara
snda sregelen karlkl etkileim leri inceledi.
Bilim ve tekniin tarih i zerine younlaan b u yeni ilgi nce
Sovyetler B irliinde kendisini gsterm iti ve Sovyet bilim heyetinin
1931de Londrada dzenlenen Bilim Tarihi K ongresine yapt
katkyla Bat bilim dnyasna srayp yeni bir ekolun ortaya
km asn salamt. O zam andan sonra yaplan daha derin
aratrm alar tabloyu genilettiler ve ilk balarda grlen kabalklar
giderdiler. rnein Boris Hessenin, genel hatlar d o ru olm asna
ram en 1931d eki L ondra K ongresinde N ew tonun alm alarna
ilikin ortaya koyduu kaba yaklam , byk Sovyet fizikisi Sergey
Ivanovi Vavilov tarafndan giderildi. Vavilov, N ew tonun almas
ve dnya bilim indeki yeri hakknda son yz ylda yzlerce
biyograf ve eletirm enin yaptndan ok daha doyurucu ve tutarl
b ir deerlendirm e ortaya koydu.
***
Profesr Bernalin kitab, ilk yaynlanm asndan bu yana 50
yldan fazla zam an gem esine karn yine de nem inden bir ey
yitirm edi. stelik bug n iinde yaadm z zel koullar onu daha
nem li klyor. Bu kitap ite b u yzden yaynlanyor. Bu zel koul ve
nedenleri ksaca yle sralayabiliriz:
Bata ABD olm ak zere, zellikle B atn n en gelimi ve en
ileri lkelerinde; neredeyse b tn m istik - m etafizik inan ve
araylar, tarikatlar, p ritan izm ve yeni Tornaclk gibi O rtaan
yeni biim ler giydirilm i en geri akm lar b ir sredir adeta bir
yeniden dirili yayorlar. Trkiye gibi, geri ya da gelimekte olan
lkelerdeki du ru m ise ok daha kayg verici boyutlarda. Kkteni
ve lm l ya da siyasisiyle her trl dincilik, (daha ok da slami,
H ind u ve dounun teki m istik dinleri), m istisizm in her biimi,
20
m edyum culuk, gizlicilik, falclk, byclk gibi doa st glere,
teki dnya glerine d o ru hi de azm sanm ayacak bir ynelim
gerekleiyor. Televizyondan sinem aya, yazl ve grsel m edyadan
edebiyata h er ara kullanlarak toplum ve yaam n her alannda
dinin, m istisizm in, doa st teki dnya glerin in etkisi
giderek artrlyor. H ollywood, devasa paralar harcayarak balatt
Yzklerin Efendisi, H arry P otter, Akrep Kral, M um ya vb
gibi bol byl, cinli, perili dev prodksiyonlar furyasna aralksz
devam ediyor. ou bilim insannca biyolojinin gram eri ve
olm azsa olm az olarak kabul edilen evrim kuram , geldiim iz
21. yzylda m fredatlardan kaldrlm aya ve onun yerine, b t n
d inlerin, zellikle de tek tan rl dinlerin ana tezi olan yaratl m iti
geirilm eye allyor; tm din ve kutsal kitaplarn nl yaratl
m iti, y ara tc ya da ta sa rm c ad altnda, stelik bu kez beyaz
nl k giydirilip bilim klna sokulduktan sonra yeniden piyasaya
sunuluyor. Fizik bilim lerinde, byk patlam a ve byk atrt
gibi k uram larla evren ve zam an nce yoktan var edilip sonra da yok
edilerek, kutsal kitaplarn yaratl ve kyam et m itleri bir kez daha
yineleniyor. Kara deliklerin dibinde zam an dondurulup yok ediliyor;
o deliklerin dibinde, genlerin szde gizem inde yine tanr aranyor.
Buna ek olarak, yine ABDnin bam ektii B atnn en gelimi
lkelerinden yaylan akld - irrasyonel dnceye doru bir ynelim
var. Getiimiz son iki yzylda aklc (rasyonel) dnce karsnda
olduka g kaybeden akl-d (irrasyonel) dnce biimleri
zellikle iinde bulunduum uz 21. yzylda yeniden g toplamaya
baladlar. Bir zam anlar akln ve rasyonalizm in egemen olduu
burjuva dnce dnyasnda Nietzsche ile birlikte bir sapma olarak
ortaya kan akl diilik (irrasyonalizm), tm renk ve varyantlaryla
son yllarda giderek yeniden ana akm zelliini kazanmaya,
gnm z dnce dnyasnn deyim yerindeyse almeti farikas
haline gelmeye balad. Yalnzca postm odernistler deil, gnm z
m odern m u h afazak arlar da artk, aydnlanm a projesinin byk
d krklklaryla so n u lan d m sylyorlar. Felsefe krntlar ve
b u krntlarn sahipleri yeniden parlatlyorlar. E dm und Burkeler,
Friedrich Nietzscheler, W illiam Jamesler, H enri Bergsonlar, Alfred
21
N orth W hiteheadler, M artin Heideggerler ve Ludwig W ittgensteinlaf
gnm ze k tutan byk filozoflar olarak karmza karlyorlar
yeniden. nsann dnce dnyas, insanln bugne dek biriktirdii
b tn ileri kazanm lar ciddi bir saldr altnda.
te yandan, teori ile pratiin birliinin koparlarak pratiin
teorinin nne, hatta yerine geirilmesi abasnn bir yansm as olarak
bilim in nne teknolojinin konulm as ve teknolojinin, ou kere
neredeyse tek bana bilim olarak alglanmas yanlgs da gzleniyor.
Bunlarn yannda, daha ok lkem ize zg bir baka d u ru m da
izleniyor: Bilime ve aklc dnceye gerekten de nem verm e istei
iinde olan kesim lerin azm sanm ayacak bir blm arasnda, bilime
ve bilimsel baka srekli vurgu yaplm asna ve bilim in nem senm esi
gerektii h er adm da srarla belirtilm esine ram en bu sylem ve
srarlar ou kez yalnzca lafzda kalyor; sylemin gerektirdii
tutum , ona uygun bir bilimsel yaklam ve bak gsterilemiyor. Pek
ok kii, bilim ve bilimsel yaklam dan sz ederken aslnda -fark n d a
o lm ad an - egemen gerici dnce akm larnn ekillendirdii bilim
d bak ve anlaylarn sergiliyor; bilim ve bilim sel bak adna ne
yazk ki bilim diilii savunuyor, uyguluyor.
Bu bak ve anlay, kaynan, aslnda esas olarak gnm zde
yaadm z im diki zam anclktan, anclktan alyor. rnein,
Gemi ve gelecek beni ilgilendirmiyor. D n ne olduu ya da yarn
ne olaca nemli deil, nemli olan, u an iinde yaam akta olduum
andr. Bu y zd en ben sadece bu an yaarm , siz de yle yapn, gerisini
bo verip an yaayn deniliyor. G nm zn entelektel yaam n
karakterize eden; felsefesizlik, aratrm a ve okum a tem bellii,
kapsam l b ir aratrm a ve okum a olm adan da aratrm a ve okum a
ihtiyacnn karlanabilecei yanlgs, genel olarak bakldnda
bilm eyenlerin bildiklerini zannettikleri ya da bilenlerin de
aslnda fazla bir ey bilm edikleri gereidir. nsan dnce dnyas
da diyebileceimiz teorik bilin giderek var olan grd
gndelik bilin alanna ekiliyor, teorik bilin gndelik b ilin c e
indirgeniyor. nsanlarn soyutlam a yetenei, aratrm a ve renm e
abalar gelitirilm eden; byle bir entelektel faaliyete ve irdelem eye
sevk edilm eden; ancak soyutlam a ve aratrm a zerinden elde
22
edilebilecek bilgilerin yarm yam alak, krk kopuk bir biim de onlara
verilm esi, onlarn bilinlendirilip aydnlatlm asn deil, aksine
gerici, bilim d dncelerle d ah a bir zehirlenm esini, karanlkta
tutulm aya devam etm esini salar. Bu yzden, bu yol bilinlendirm e
deil bilinsizletirm e yoludur.
Kafamz kaldrp etrafm za yle bir bakalm : Nesnel gelime
olanaklarnn artm asna karn, toplum sal ve insani kriterler
bakm ndan b ir gerilem e sreciyle kar karyayz. Zenginlik
artyor, am a b u art, b eraberinde toplum sal refah deil toplum sal
yoksulluu bytyor; bilim ve teknoloji geliiyor, am a bu gelime
alm a yaam n kolaylatrm ak b ir yana daha da arlatryor;
retkenlik artyor am a bu, alm a srelerini ksaltm yor aksine
daha da uzatyor; ve yine, bilim sel ve teorik bilgiyi edinm e ve bilgiye
u la m a o la n ak la r h e r geen g n bir ncekinden ok daha fazla lde
oalyor ancak bu art geni kesim lerin daha da aydnlanm asn
deil, tam tersine nispeten daha da bilinsizlem esini getiriyor.
Bunlar neden oluyor?
Bu so ru n u n yant aslnda gzlerim izin nnde olup bitenlerden
grlebilir: nsanlar, negatif anlam da irrasyonalizm e, p o zitif
anlam da ise olguculua itiliyorlar. A m a h er iki d u ru m d a da sonu
yadsm adr! Var olan yadsm a; bir yandan dine, fatalizme, m istizm e,
okltizm e, esoterie vb. bilum um m etafizik teselli araylarna; dier
yandan da ak veya gizli bir ekilde nihilizm e, kinizm e, um utsuzlua,
izolasyona, m anevi ke ve teki benzerlerine gidi var. P ozitif
yadsm a ise, var olan ile yetinm eye, konform izm e, var olann
snrllna hapsolm aya, var olanda olana ve olanaktan olabilecek
olan grem em e ksacas uzak gr darlna, var olanda sadece
g rnene bakm aya, sla, nihai am aszlk ve ufuksuzlua, sadece
ve sadece iinde bulunulan zam an ve anla yetinm eye gtryor.
G nm zde gelip geici yzeysel cereyanlara kaplm am ann
panzehiri, olgu ve olaylara tarihsel ve btnlkl bir perspektiften
bakmaktr. Bugn bu perspektif giderek zayflyor ve bu da tesadf
deildir. Deildir, nk imdiki zaman insan, sadece imdiki
z a m a n a hapsedilm i insandr. Olgu ve olaylara btnlkl ve tarihsel
bakam am a sorununun, gnm z ideolojik deform asyonun en ok
23
younlat sorunlardan biri haline gelmesi artc olmamaldr;
zira buradaki mesele neticede gelip tarihsel ilerlem enin ve mevcut
olann nesnellii ve ilikilerinde yatan bir ynn var olm asnn kabul
veya reddine; kapitalizm in tarihselliini grp grmemeye, bugnn
ve gelecein ekillendirilmesinin olanakll ya da olanakszlna ve
elbette bu olanan kavranlm asna hizm et eden bir tarih bilinci ve
ufkuna sahip olup olm am aya dayanr. Bu yzden gnm z insanna
zellikle gncellik dknl ve gemi, gelecek ve gereklik
dm anl telkin ediliyor. A ktr ki, tarih bilinci ve gelecek fikri
olmadnda, esasta herhangi b ir eyi aklamak m m kn olamaz;
nk, bir eyi aklayabilmek iin, onu dier eylerle ilikilendirmek;
ve b u ilikilerinin zgnln anlayabilmek iin de onu btnl
ve tarihsellii iinde ele alm ak gerekir. imdiki zamanclk da, bu
y zden hib ir eyi aklam yor; gsteriyor, sergiliyor, ta rif ediyor, en
iyi d u ru m d a tanmlyor, am a aklamyor, aklayamyor.
Olgu ve olaylar tarihsel ve b tnlkl olarak ele almayan;
doann ve tarihin diyalektiini reddeden veya dikkate almayan
t m ideoloji ve dnce akm lar, ne kadar gncel paketlenirse
paketlensinler, znde sdrlar. Bu t r ideoloji ve dnce akm lar,
toplum larn yaantlar ve tarihlerinde ortaya kan elikileri,
HegeFin ifadesiyle akln tarihteki m om entleri olarak kavram aktan
uzak olduklarndan, rasyonel yaklam n ve zm n en ok gerekli
olduu andaki elikilerle elikiye dp irrasyonelcilie kayarlar.
Ve bylelikle, akim deil de, akl diiliin m om entleri olarak eninde
so nu nd a tarihteki yerlerini alrlar.
Sonuta, im diki z a m a n n tarihsellii; yani onun gemiin
b ir r n olduu ve gelecein de bugn yaplana bal bulunduu
gerei dikkate alnm adan olgu ve olaylara bakldnda, zam an
bt n l n yitirir, unsurlar ayrlr, birbirlerini dlar hale gelir.
Sre ve gelime yn gibi kavram lar diyalektiini yitirirler. im di,
b u koulda, zam an kavram na ilikin olan hareket ve deiim in
sreklilii ve sonsuzluunun yadsnm asnn ifade biim i olur;
an kalclar, daha dorusu zam ann yani hareket ve deiim in
h k m n d en k u rtu lu r gibi olur ve fetileir. Bugn olan da budur.
Yukarda srarla belirttiim iz gibi bu slk ve perspektif yokluundan
24
ku rtu lm an n yolu yine olgu ve olaylara tarihsel ve btnsel bakm ak,
byle b ir bak alkanl edinm ektir.
. Tarihe baktm zda, bilim i ilerletm ek isteyen glerle onun ge
liim ini ksteklem eye alan gler arasnda srekli bir atm a
olduunu ve b u atm ann, her dnem ete daha belirgin bir b i
im de yeniden karm za ktn grrz. H er kritik ilerlem enin
balangcnda olum lu ilerici glerin ne getiklerini, sonunda ise
cehaletin gerici glerinin yeniden boy gsterdiklerini gzleriz. Ta
ki, yeni dnem ece gelip bir sonraki srece atlayana dek.
inde bulunduum uz d nem in sorunlar ve bunlarla bilim in
ilerlem esi arasndaki zoru n lu ba, dikkatlerim izi ister istem ez bili
m in tarihsel ynne younlatrm am z gerektiini sylyor. nk,
am z bilim inde ve o n u n toplum sal balam nda karanlkta kalan
ve anlalm as g o lan n e varsa b u n la rn kay n a eski a lard an g
nm ze gelen tu tu m lard a ve kuram lardadr. Bu yzden gnm zde
bilim in (ve teknolojinin) ne anlam a geldiini ve nasl bir gelecee sa
hip olduunu kavram a d o rultusunda adm atabilm enin; bilim in (ve
tekniin) nereden gelip nereye gittiini anlayabilm enin biricik yolu,
ona tarihsel ve b tnlkl b ir pencereden bakm ak; onu tarihsel ve
toplum sal ilikileri iinde irdelemek; ksacas, bilim ile toplum ara
snda tarih boyunca olua gelen karlkl etkileim leri ayrntlaryla
incelem ektir. Karlatm z glklerin stesinden gelebilmek ve
bilim in sunduu yeni olanaklar insanln ykm deil m utluluk
ve refah yolunda kullanabilm ek iin gnm zdeki du ru m u n nasl
ortaya ktn yeni b ir bakla bir kez daha incelem em iz gereki
yor. Elinizdeki kitap da ite tam b u n u yapyor. H em de bu alann en
yetkin kiisinin kalem inden.
K e n a n A te , M D , PhD .
E k im 2 0 0 8
25
Teekkr
27
nsz
29
toplum sal olaylar ve toplum sal basn tarafndan belirlendii gr
yaygnlk kazand. Buna iddetle kar kanlarn yan sra onu canla
bala savunanlar da oldu; ne var ki, bu tartm a srasnda, bilim in
toplum zerinde dolaysz bir etkisi olduu gr glgede kald. Be
n im am acm doa bilim lerindeki ilerlem enin toplum sal ilerlemeyi
-yalnzca bilimsel bulularn hayata geirilmesiyle ortaya kan eko
n om ik deiiklikler bakm ndan deil, yeni bilimsel teorilerin genel
dnce tarz zerindeki etkisi ynnden d e - ne lde belirlem i
olduunu b ir kez daha vurgulam akt.
Ne var ki, yalnzca bir icatlar ve hipotezler listesi karp, b u n
larn ekonom ik ve siyasal gelimeleri nasl etkilediini rneklerle
ortaya koym akla bu iin altndan kalkam ayacam ok gem eden
anladm . Bu, zaten fazlasyla yaplmt. Yeni ve kayda deer bir a
lm a ortaya koyabilm ek iin bilim ile toplum arasndaki karlkl
ilikilerin h er ynyle yeniden sorgulanm as gerekiyordu. Yalnzca
toplum un bilim zerindeki etkilerini ele alm ak da bilim in toplum
zerindeki etkileriyle yetinm ek de tek yanl kalacakt.
A ratrm ay yakn gemile snrlam ak da yeterli olmayacakt.
A m acmz, m addi deiikliklerin yaam tarz zerinde Sanayi D ev
rim i yle birlikte balayan ve o gnden bu yana artarak devam eden
etkilerini saptam aktan ibaret olsayd, bu kadar yeterli gelebilirdi.
Fakat b u nun yan sra, bilim deki ilerlem enin insanln tm bir d
nce tarzn nasl deitirdiini de grm ek istiyorsak, evrenin n i
teliine ilikin Rnesans tartm alarn ve daha da gerilere giderek,
onlarn teorilerini dikkate alnm akszn bu tartm alara bir anlam
verm enin olanaksz olduu eski Yunan ve Rom a dnrlerinin g
rlerini de gzden geirm ek gerekiyordu.
Hikyeyi en bandan, insan toplum unun ilk ortaya kndan
balayarak okum aktan baka are yoktu. Bu da, tm toplum sal ve
ekonom ik tarihi, bilim tarihi ile ilikisi iinde incelemeyi zorunlu k
lyordu. Btn m r n tarih almalarna adam kimseler iin bile
tek bana altndan kalklabilecek bir i deildi bu. Tarihsel aratrm a
teknikleri konusunda hibir eitim almam, ii bandan akn bir bi
lim insannn, tarihin bu yann tm boyutlaryla zmleyip sunm a
ya kalkmas dpedz haddini bilmezlik olurdu. Yine de, bu eksiklik
30
ve hatalar, ok daha gvenilir bir tablo izmek iin daha fazla zaman
ve uzm anl olan bakalarn bu ynde tevik edecekse, alann bu ka
bataslak bir taslan izme abas ksm en m azur grlebilirdi. Kald
ki, gerek bilimin, gerekse toplum sal deiim in kritik dnem lerinde bi
lim deki gelimeleri batan sona izlememe, dahas bunlarn iinde yer
alm am a olanak tanyacak kadar uzun bir m r srm etkin bir bilim
insan olm am da bu sakncalar dengeleyici bir yarar salyordu. Ger
ekten de bilimsel alma yrtm e ve rgtlem ede ve bu almalarn
hem bar hem de sava dnem lerinde pratik ihtiyalar karlamak
iin istendiini ve bu dorultuda kullanldn grm ede ilk elden de
neyim sahibi olm ak gibi bir ansa sahip bulunuyordum .
te bu deneyim in altnda, dier alarda bilim in iinde ve
dnda h k m sren k oullan ve tutum lar deerlendirm eye al
tm. B urada kronolojik bakm dan dengeli bir tablo izmeye kalk
m adm . 20. yzyl, bilim in ylesine m uazzam bir atlm gsterdii
ne ve ylesine hzl ve etkili b ir biim de kullanldna tank oldu
ki -yalnzca penisilini ve atom bom basn rnek verm ek yeter- 20.
yzylda bilim in geliimi zerine deerlendirm eler, tek bam a k ita
bn neredeyse yarsn kaplad. Burada an bilim insan, tarihiden
daha farkl bir konum da deildir ve h e r okur, kendi deneyim lerine
dayanarak eletiride bulunabilir.
Bilim szc kitap boyunca ok geni b ir anlam da kullanld ve
hibir yerde onu b ir tanm iine sktrm aya kalkm adm . D orusu
u ki, bilim t m insanlk tarih i boyunca srekli nitelik deitirdi
inden, ona bir tan m uyd u rm ak olas deildi. H er ne kadar bilim
adyla anlan her eye yer vermeye altysam da, kitabn asl ilgi
alan doa bilim leri ve teknolojidir; nk ileride sz edilecek n e
denlerden tr, toplum sal bilim ler ilkin gelenek ve ayinlerde da
vuruldular, daha sonra doa bilim lerinin etkisiyle ve onlar rnek
alarak biim lendiler. Teknikler, bilim ve felsefe arasndaki karm a
k etkileim, srekli karm za kacak olan bir tem adr. Bilim, ge
im lerini salam ak iin alan insanlarn kuaktan kuaa aktarlan
yerleik pratii ile toplum un srekliliini salayan ve onu oluturan
snflarn haklarm ve ayrcalklarn gvence altna alan dnce ve
gelenek rgsnn arasnda yer alan b ir kavramdr.
31
Bilim, b ir ynyle dzenlenm i teknik, dier ynyle aklcla-
trlm [rasyonelletirilm i] m itolojidir. Yazl tarihin byk b l
m boyunca birbirinden ayr kalan zanaat srr ile rahip h ikm e
tinin ayrt edilm esi g bir yn olarak ortaya ktndan, bilim in
toplum da yerlem esi ve bam sz bir varlk kazanm as uzun zam an
almtr. Tpta, astrolojide ve sim yada kendi uzm anlarna kavum a
sndan sonra bile b u insanlar yzyllar boyunca zengin prenslere,
papazlara ve tccarlara bam l bir yaam sren, kk, asalak bir
grup olarak kaldlar. G nm zde, kendi am zda ise bilim insan
n, iiyi ve yneticiyi b ir kez daha bir araya getiren, her trl pratik
etkinlii ve dnceyi kapsayan bilim araclyla, insanln daha
nceki d u ru m u n a dnlm eye balandna tanklk ediyoruz.
Bilim in ilerleyii zam an ve m ekn bakm ndan farkllklar gs
terir. Hzl gelime dnem lerini daha uzun sren durgunluk, hatta
k dnem leri izler. Z am ann ak iinde bilim sel etkinlik m er
kezleri srekli olarak yer deitirm i, ticari ve sna etkinlik m er
kezlerinin glerinde ba ekm ekten ok genellikle bu g takip
etm itir. Babil, M sr ve H indistan antik bilim in odak noktalaryd.
Y unanistan hepsinin ortak m irass oldu ve bildiim iz biimiyle
bilim in ilk aklc [rasyonel] tem eli orada ortaya kt. nsan d n
cesinin b u ileri hareketi, klasik site devletlerinin nihai knden
de nce sona erdi. R om ada bilim e ok az yer veriliyor, Bat Avru
pann b arb ar krallklarnda ise bilim in esemesi bile okunm uyordu.
Eski Y unann m iras ilk geldii yere, D o u y a dnd. Suriye, Persiya
[ran] ve H indistand a ve hatta daha da uzaklarda, ind e yeni bi
lim kprtlar belirm eye balad ve hep birlikte slam bayra altnda
parlak b ir senteze ulald. Bilim ve teknik, O rtaa Avrupasna bu
kaynaktan girdi. O rada, balangta yava olm akla birlikte sonunda
m o d ern bilim i douran byk yaratc etkinliklerin patlak verm esi
ne yol aan bir gelime gsterdi.
Bizi Rnesansn devrim ci bilim ine kesintisiz ve etkin bir gele
nek balyorsa da, b u gelenein geliim ini balca d rt ilerleme d
nem ine ayrabiliriz. Merkezi talya olan birinci dnem Leonardo,
Vesalius ve K opernikle birlikte m ekanik, anatom i ve astronom inin
yeniden canlanm asn salarken, antik dnem in insana ve dnyaya
32
dair balca retilerinin sultasn da ykt. Bacon, Galileo ve Des-
cartesle balayp N ew tonla sona eren ikinci dnem , Aa lkelere
[daha ok bugnk Belika, H ollanda ve Lksem burgu kapsayan
blge], Fransa ve ngiltereye yaylarak yeni bir m atem atiksel-m eka-
nik dnya m odeli sundu. Bir ara d nem in ardndan, sanayi lkesi
ngiltereyle devrim ci Parisi m erkez alan ve bilim e -elek tro n ik gi
b i- Yunanllarn el srm edikleri, yeni deneyim alanlar aan nc
dnem i gryoruz. te b u n d an sonradr ki bilim , enerji, m akineler
ve kimyasal m addeler araclyla retim de ve ulam da gerekle
tirilen kkl dnm lere belirleyici b ir biim de yardm c olabildi.
Kendine zg entelektel baars bakm nd an olm asa da yaygnl
ve etkinlii asndan hepsinden nde gelen d rd n c dnem , a
m zn bilim sel devrim idir. G nm zde, eski sanayileri dntrp
y en ilerin i y aratan , yaam n b t n a la n la rn a n fu z ed en b ir d n y a
bilim inin douuna tanklk ediyoruz. Yine bugn, bu gei d n e
m i srasnda, bilim in gerek acm asz ve korkun savalar sahnesinde,
gerekse toplum sal devrim de dorudan rol aldn gryoruz.
Bilimin bu grkem li dnem lerinden her birinin bir toplum sal
ve ekonom ik devrim e karlk geldii artk biliniyor. Yunan bilimi,
parann egem en olduu kleci dem ir a to plum unun ykseliini
ve kn yanstr. U zun b ir dnem i kapsayan O rtaaa, bilime
ok az ihtiya duyulan feodal ekonom inin bym esi ve istikrarsz
l dam gasn vurdu. Bilim, ancak burjuvazinin ykseliiyle feodal
dzenin balar koparlp atldktan sonra ilerlem e olana bulabildi.
K apitalizm ve m od ern bilim ayn sre iinde dodular. M odern b i
lim in evrim aam alar, kapitalist ekonom ide art arda yaanan kriz
leri iaret eder. lk iki dnem , kapitalist ekonom inin, ilk savalar ve
H ollanda ile ngiltered e kendini egemen ekonom i olarak kabul ettir
mesiyle ayn zam ana rastlar. nc dnem fabrika sistem ini getirdi
ve bilim le el ele veren ilerici b ir kapitalizm in zaferinin habercisi gibi
grnd. Son dnem gelip attnda kapitalizm oktan kartlam
ve tohum a kam t. Ve sosyalizm in yeni biimi, bilim in artk k a
ntlanm olan glerini gerektii gibi kullanm ak zere kapitalizm in
yerini alm ak ve egemenlii ele geirm ek iin ak bir m cadele y
rtyordu.
33
N e var ki, b u n lar sylem ek yalnzca so ru n u ortaya koym aya ya
rar. Toplum sal ve bilim sel gelime arasndaki bu kaba denklem ler
temel b ir so ru n u ne karyor: Toplum sal bir dnm bilim i ay
rntl olarak nasl etkiler? Eski Atina, Rnesans Floransas veya 18.
yzyl B irm ingham ve Glasgow bilim ine kendine zg itici gc ve
yenilii kazandran ey neydi? Ya da, te yandan o dnem lerin ve
blgelerin bilim insanlarnn baarlar, adalarnn sanayi, ticaret,
siyaset ve dinleri zerinde ne lde etkili oldu? Bu etkinin ne kada
r geici, ne kadar kalcyd? Bu kitapta, ite bu sorular ele almaya
ve yantlam aya altm.
B unu yaparken konuyla ilgili olabildiince ok etkeni gz n n
de bulundurm aya gayret ettim . H er b ir dnem in teknik olanaklarn
ve snrlarn, atlan adm lar daha da ileri gtrecek, iyice yerleti
recek ve pekitirecek ekonom ik g dlerin derecesini saptam aya ve
gsterm eye altm. Ancak, b u adm lar atanlar cansz doa gle
ri deil kanl-canl insanlard. O nlarn yaam lar, geim kaynakla
r, am alar, d nem in siyasal akm laryla ilikileri tm yle dikkate
alnmalyd. Eski geleneklerden veya dnem in canl tartm alarn
dan edindikleri grlerin onlar ne lde tevik ettii veya ne l
de engelledii de b u insanlarn eserleri ve yazlar incelenerek o r
taya konulm alyd.
Bilimi ilerletm ek isteyen glerle onun geliimini ksteklemeye
alan gler arasndaki bu atm a, her dnem ete giderek daha
belirgin b ir biim de karm za km aktadr. H er kritik ilerlem enin
balangcnda olum lu ilerici glerin ne getiklerini, sonunda ise
bilgilik ve cehaletin gerici glerinin yeniden boy gsterdiklerini
grebiliriz. A ncak koullar h er seferinde birbirinden farkldr ve ayr
ayr ele alnp incelenm eleri gerekir.
Bilimsel gelim enin kritik aam alarna basit aklam alar getire
bilm eyi u m m ak gln olurdu. B ununla birlikte, yalnzca toplum
sal, teknik ve bilimsel etkenler arasndaki balantlar ortaya koy
m ak bile, daha ileri bir almaya ye form le edilm em i de olsa daha
derin b ir kavraya kap aralam ak asndan yeterli olacaktr. Ge
m ie yaptm bu yolculuun, ister istem ez bugn kavraym ve
bilim in geleceine ilikin dncelerim i etkilediinin farkndaym.
34
nsanolunun el att t m alanlar iinde belki de en ok bilim de,
hi tarih bilgisine sahip olm adan da ilerlem enin m m kn olduu,
hatta b u n u n byk lde gerekletii dorudur. Fakat tarih bilgisi
bilim in gelecekteki ynelim ini ve seyrini kesinlikle etkileyecektir ve
eer gem iten ders karlrsa, ilerlem e daha hzl ve gvenli ola
caktr.
Bu kitap, gem iin bu derslerinden hi deilse bir ksm n dze
ne koym a yolunda bir n giriim nitelii tayor. Ne baka bir bilim
tarihi yazyor, ne de byle bir hedefi var; ancak o tarihin byk bir
b l m n yeniden gzler nne serm e ve daha da fazlasna dein
m e gerei duyuyor. Bilimin gerek ekonom ik deiimler, gerek ege
m en snflarn ya da onlarn yerini alm aya alanlarn dnceleri
zerinde etkide bulunarak, tarih in dier cephelerini ister dorudan
ister dolayl olarak nasl etkilediini ortaya koymaya alyor. A n
cak, ileride de grlecei gibi, genellikle tek ynl olan bu etkilerin
ak seik olduu anlar enderdir. Devlet ve din adam larnn en yeni
bilim sel dncelerden kaynaklandn sandklar grler, oun
lukla kendi snflarna ve alarna ait, kendileriyle ayn toplum sal
etkilere m aruz kalan bilim insanlarnn zihinlerinde yansm asn
bulan grlerdir. N ew ton ve D arw irin ngiltered eki etkisinin ke
sinlikle b u nitelikte olduu sylenebilir; fakat bu, onlarn baka lke
lerde ve farkl bir toplum sal ortam d a sunulduklarnda devrim ci bir
nitelik kazanm alarn engellem emitir.
Bilimin toplum sal ve tarihsel etkileim lerini inceledike, ara
larnda d ndm den ok daha sk bir ba olduunu grdm .
Kalktm iin bykln ve karm akln, tam anlam yla ikna
edici ve anlalr b ir tablo sunm ann kesinlikle olanaksz olduunu
anlam aya baladm . Yeterince bilgi verm ezsem basm akalp zm
ler dayatm akla sulanabilirdim ; ok fazla bilgi verecek olsam, bu se
fer de o k u r bir yn ayrnt iinde yolunu kaybedecekti. Elim den
geldiince ikisinin ortasn bulm aya altm; ancak kabul etm em
gerekir ki ortaya koyabildiim eser balangta tasarladm dan d a
ha az belgeyle desteklenen, daha genel b ir incelem enin r n oldu.
Eser, sergilenen tarihin akn oku ru n izleyebilmesi lsnde b a
arl olacaktr. O kurun, benim vardm bir sonucu onaylam ak ye
35
rine, tarihe yeni b ir gzle bakm asn, kendi keiflerini yapm asn ve
kendi teorilerini oluturm asn diliyorum .
K itabn boyutu ve zam an sorun u ciddi snrlam alar getirdi. Bir
ansiklopedi deil b ir kitap yazm am ve bu ii belirli bir sre iinde
bitirm em gerekiyordu. Kitaptaki eksiklerin bir ksm -k i hi kimse
b en d en daha ok b u eksiklerin farknda olam az- bu nedenden ve ki
tap zerinde srekli alma olana bulam adm iin kitab dzen
siz aralklarla elime alp sonra tekrar brakm ak zorunda kalm am dan
kaynaklanyor. zerine eilmeye vaktim ve bilgi birikim im elversey-
di, tarihsel ayrntlarda dzeltm em gereken pek ok hata ve eksik
b u lu n d u u n u biliyorum . Dikkatli okurun bunlara iaret edeceini,
am a kendisinin zel b ir uzm anla sahip olduu bir alanda yanlm
yakalad diye b t n bir almay bir kenara atm ayacan um uyo
rum . Bana den, anlatm daki boluklardan d o an yan llar kadar
belirli olgularla ilgili yanllarn da savunduum tezlerin geerliliini
tem elden etkilem em esini um m ak. H ibir bilim insan, vard yar
glarn u zun vadede yanl km asna kar kendisini gvence altna
alamaz; dahas byle b ir eyi ciddi olarak isteyemez. m it edebilece
i tek ey, benim de u an yaptm gibi, olgular arasnda, sonradan
yklsalar bile yeni olgularn ve yeni balantlarn bulunm asna temel
oluturacak kadar salam ve nem li balantlar kurabilm ektir.
Kitabn taslan, balangta ona kaynak olan dersler belirlem i
ti. Sonra h er bir ders nce bir blm e, ardndan da birka blm
b ird en ieren b ir ksm a dnt. Giri blm (Ksm I, Blm 1)
balca so runlarn ortaya konduu, bilim in doas ve yntem i ile
toplum daki yerinin genel olarak ele alnd blm dr. Biraz soyut
olm as nedeniyle, bilim insan olmayan okurlarn bu blm ta rih
sel ve betim leyici blm lerden sonra okum alar nerilebilir. Kitabn
ilk yarsn m eydana getiren sz konusu II., III., IV. ve V. ksm larda,
insan toplum unun ilk ortaya kndan 20. yzyln arifesine gelin
ceye dek yaanan t m bir tarihsel sre ele alnd. II. ksm n 2., 3.
ve 4. blm lerinde, teknikten ve toplum sal gelenek iindeki ncel
lerinden Y unanllarn elinde tam ifadesini buluncaya kadar geen
sre ierisinde bilim in douu ncelenmektedir. Bu ilk aba, Roma
m p arato rlu u n d a boularak bilim in geliimi engelleniyor. III. k
36
sm daki 5. ve 6. blm lerin konusu ise, bilim ve teknolojinin ksm en
Y unandan, ksm en H indistand an ve ksm en de ind en esin alarak
slam iyet ve H ristiyanlk araclyla O rtaam sonuna kadar yava
yava gelimesidir.
Tek b ir blm den (7. blm ) oluan IV. ksm n konusu, R ne
sans diye anlan byk devrim anda ada bilim in douudur.
Bu ksm, 17. yzylda gen ve iddial b ir kapitalizm e bal yenilen
mi bir bilim le sona erer. V. ksm n 8. ve 9. blm leri, 19. yzyln
sonlarndaki aldatc altn ayla sona eren kapitalizm in egemenlii
dnem inde, tem elleri salam bir bilim in yayln ve sanayi devri-
m ine katksn anlatm aktadr.
Kitabn ikinci ksm [bu eviride ikinci cilt - .n.] neredeyse ta
m am en 20. yzyla ve byk oran da da ada bilim e ve siyasete
ayrld. Bilimin kapsam nn bu dnem de olaanst genilemesi ve
bun u n toplum sal tablo zerinde ok daha gl ve dorudan bir et
kisi olm as nedeniyle bu ksm da blm lere ayrm a iini zam ana d e
il konuya gre yapm ak gerekti. VI. ksm daki G iriin ardndan 10.
blm de fizik bilim leri ele alnd; elektronik ve -g erek olum lu gerek
olum suz an lam d a- kim ya sanayilerinin geliimi ve atom bom bas
nn dorua ulaan baars incelendi. 11. blm de biyoloji bilim leri
ni ve bunlarn tarm , tp ve sava zerindeki etkileri ele alnm aktadr.
12. ve 13. blm lerde toplum bilim lerinin tartm al alanna girildi.
Srekliliin salanabilm esi iin konu nu n 20. yzyln snrlar tesi
ne geilerek geriye doru izlenm esi gerekiyordu. Tarihsel blm le
rin hepsinde (2-13) uygulanan plan, nce srasyla her bir dnem in
toplum sal ve bilim sel geliim ini sunm ak, ardndan bunlar arasnda
ki ilikileri ortaya karm ak biim inde oldu. VII. ve son ksm da yer
alan 14. blm , bt n b ir tarihi zetleyip ondan gelecee dnk bir
gzle sonu karm aya alm aktadr.
K apsam n alabildiine geni olduu ortada; ne var ki, hedeflenen
sonulara ulaabilm ek iin bu gerekliydi. Ksmi bir aklam a veya ay
rntlara boulm u bir incelem e sunulan tablonun btnn ortaya
koyam azd. Byle b ir anlat kanlm az olarak o olaylarn ncesinde,
sonrasnda ve srasnda olagelenleri gzden karacaktr. Bu kitabn
amac, ite bu gzden karlanlarn sorgulanm as ve gzler nne
37
serilm esidir. ok eski ve belirsiz kaynaklar bile gz ard edem ez
dik; nk ileride gsterm eyi um duum gibi, am zn bilim inde
ve onun toplum sal balam nda karanlkta kalan ve anlalm as g
olan ne varsa bunlarn kayna o eski alardan gnm ze kadar ge
len tutu m lara ve k u ru m lara dayanr.
B urada daha fazlasn yazm am a gerek yok. H edefim e ulap ula
am adm ve b u n u n ele almaya deer bir i olup olm adnn tek
lt elinizde tuttuunuz kitabn kendisidir.
i.1
Londra, Nisan 1954,
38
I. KISIM
1. B lm
Giri
39
kabul edilm i ilkelere veya genel geer dorulara bavurarak zme
giriim leri imdiye kadar yalnzca kargaaya rasyonel at. Bunlar,
rnein bilim insannn bilim gelenei, insanlk ya da devlet kar
sndaki sorum luluu nedir? sorusuna ak bir yant veremiyor. H z
la deien bir dnyada b ir daha geri gelm em ek zere tarihe karp
yok olm u b ir toplum dan olduu gibi aktarlan grlerle bir yere
varlm as dnlem ez. A ncak bu, sz konusu sorunlarn zm sz
olduu anlam na gelm edii gibi, gnm z kapitalist lkelerinin ay
d nlarna zg karam sarlk ve akl-dlk [irrasyonelite] zaaflarna
dm eyi de gerektirm ez 1.30. Bu so ru nlar er ya da ge zlm ek zo
ru n d a d r ve bunlara ancak bilim in insanla en yararl olacak biim
de ve o nunla uyum iinde kullanlp gelitirilmesi srecinde zm
bulunacaktr. D aha im diden, bilim in bilinli bir biim de kalknm a
ve refah u ru n a kullanld lkelerde bu rasyonelda byk dene
yim ler kazanld. H atta ngiltere ve A m erikad a bilim in sava ve sa
va hazrlklar srasnda kullanlm asnn salad deneyim ler, bilim
insanlarna bar o rtam n d a neler yaplabileceine ilikin bir eyler
retti 1.2.285.
Ancak, deneyim tek bana yeterli deildir; hatta tek bana asla
bir eye etki edemez. Bilinli veya bilinsizce, insanlk kltrnn
genel daarcndan beslenen teori ve tutum lar tarafndan ynlen
dirilm esi kanlm azdr. Bu, bilinsizce gerekleirse gelenee kr
krne balanlm olacak ve deien koullarn geersiz kld
zm giriim lerinin tekrarndan teye gidilemeyecektir. Bilinli ola
rak yapldnda ise, h er ynyle bilim in toplum la ilikisi zerine
daha derin bir bilgi ierm ek zorundadr; en bata da bilim ve toplum
tarih in in bilinm esini gerektirir. G nm z anlam ak ve gelecee yn
verm ek iin gemiin incelenm esi, bilim asndan insanlara zg
dier kurum lara nazaran ok daha nem lidir.
Bu gr, en azndan yakn zam ana kadar, etkin bilim in san
larndan pek az destek grd. Doa bilim lerinde, zellikle de fizik
bilim lerinde, en son elde edilen bilginin gemiin b tn bilgileri
nin yerini ald ve onlar geersiz kld gr egem endir. Ayn
ekilde, gelecekteki bilginin de bug n k n geersiz klaca, ancak
u an iin elimizde olann en elverili olduu kabul edilir. e yarar
40
t m eski bilgiler b u g n k bilgide zm senm itir; geriye kalanlar ce
haletin yanlglardr sadece. Ksaca, H enry Fordun deyiiyle, Tarih
zrvalktr.
Neyse ki gnm zde, giderek daha fazla bilim insan,-tarihi
nem sem eyen ve dolaysyla bilim in toplum daki yerini aklc bir
yntem le deerlendirm eyi savsaklayan bu tutum un ne gibi sonular
dourd u u n u grm eye balyor. Bilim insanlarnn, tm saygnlkla
rna karn bilim in iyiye olduu k ad ar ktye de kullanld am
zn byk dram asnda kr ve aresiz piyonlar olm alarn sadece bu
bilgi nleyebilir. Yakn gem ite bilim insanlar ve genel kam uoyu,
bilim in yaam a geirilm esiyle birlikte insanln kendiliinden re
fah ve m utlulua doru kararl adm larla ilerleyecei kansna var
m lard. Bu gr, ok eski deildir. Bu, Roger Baconun yaad
dnem de devrim ci ve tehlikeli b ir grken, 300 yl sonra Francis
Bacon tarafndan ilk kez k endinden em in bir biim de ileri s r l
d. Bu ilerlem e dncesi, ancak V ictoria dnem inde, Sanayi Devri-
m in in m eydana getirdii m uazzam ve ilerici deiiklikler son u cu n
da ikna edici ve uzun m rl b ir d o ru -neredeyse bir klie- halini
ald. Kukusuz, bilim in salad gcn, toplum sal alanda barl,
gven verici ve kesintisiz b ir ilerlemeye yol am aktan ok, uygarl
ve hatta yaam n kendisini yeryznden silmeye m uktedir olduu
nun grld bu acm asz ve rk t c gnlerde d u ru m tam am en
farkl. Kuku her yere ylesine szm d u ru m d a ki, bugn kim i neo-
M altusular, ar kalabalk bir gezegende hastalklara are bulm ann
bile tehlikeli olabilecei kaygsn tayorlar.
ister insanln yararna kullanlsn, ister zararna, gnm zde
bilim in nem ini vurgulam ak artk gereksiz. Am a ite tam da bu ne
m in d en dolay onu kavram ak zorundayz. Bilim, uygarlmz her
ynyle ve hzla dnm e uratan bir aratr. Ve geliiyor; stelik
gemite olduu gibi ar ar ve hissedilm ez bir biim de deil, hz
la, byk ve kararl adm larla ve herkesin gzleri nnde geliiyor.
Uygarlmzn dokusunun m uazzam bir deiime uradn yaa
yarak grdk ve her geen yl daha byk bir hzla deitiine tank
oluyoruz. Bunun nasl gerekletiini anlam ak iin bilim in u anda
ne yaptn bilm ek yetmez. Bilimin bugnk du ru m u n a nasl geldi
inin, birbiri ardna gelen toplum biim lerine nasl yant verdiinin
ve yeri geldiinde o toplum larn ekillenm esine nasl bir katk su n
d u u n u n da bilincinde olm ak gerekir.
Bazlar, bilim in yaam m z giderek daha fazla etkilem esine b a
karak bilim insanlarnn kendilerinin uygarln ileyiini etkili bir
biim de denetim leri altnda tuttuklarn varsayyor ve dolaysyla
am zn ktlk ve felaketlerinden herkesten nce ve dorudan
doruya onlar sorum lu tutuyorlar. Bilim alannda alanlarn pek
ou bu yargnn gereklerden ne kadar uzak olduunu yeterince iyi
bilir. alm alarndan ne ekilde yararlanld konusunda bilim in
sannn neredeyse hi sz hakk yoktur. Bu nedenle, bilim insannn
sorum luluu salt ahlaki bir sorum luluk olarak kalr. Kald ki, hibir
kar gzetilm eden ve douraca sonulara baklm akszn gerei
aram a kavram yceltilerek, bilim geleneinde ounlukla bu ahla
ki sorum luluktan bile kanlr. Bu kolayc ka, ileride greceimiz
gibi, genel toplum sal ilerleme -b y k lde bilim sayesinde- g n
dem de kald srece pekl ie yarayabiliyordu. Bylece bilim insa
n, kendisini gnn revata olan ekonom ik ve politik eilimleriyle
kolayca zdeletirebiliyor ve zgrce setii yolda ilerlerken yalnz
braklm aktan m u tluluk duyabiliyordu. Ne var ki yokluun, sefaletin
ve k orkunun giderek artt ve bilim in savan irkin m anzarasnn
giderek daha dorudan bir paras haline geldii bir dnyada bu tu
tum geerliliini yitirm ektedir. G nm zde bilim insannn ahlaki
sorum luluktan kanm as gtr.
B unun alternatifi sorum suzluk deil, daha bilinli ve daha etkin
bir toplum sal sorum luluktur. Bilim, b ir taraftan bilim insannn t
m yle onaylayabilecei hedefler d orultusunda sanayinin, tarm n
ve tbbn planlanm asna belirgin bir biim de katkda bulunabilir;
b ir taraftan da tm insanlarn yaam larnn ve ilerinin ayrlm az bir
paras olacak lde younlatrlp dntrlebilir.
Toplumsal bakm dan sorum suz bir bilim den toplum sal so ru m
luluu olan bir bilim e gei daha yeni balyor. Doas ve yol ac
ilkeleri [directive] henz tam olarak belirlenm edi. O, bireysel agz
lle dayal b ir ekonom iden ortak refaha ynelik bir ekonom iye
geii salayacak b yk toplum sal dnm lerin yalnzca tek am a
42
yaam sal b ir yndr. Sz konusu dnm t m bir insanlk ta ri
h in in en nem li deiim lerinden biri olacaktr. Bu nedenle, snrsz
olanaklara olduu kadar byk deiim lere de gebe olan bu deii
m in enine boyuna tartlp anlalm as arttr. Bu dnm en iyi
biim de gerekletirm e ve onun h er aam asnda bilim in akl yo lu n
da kullanlm asn salama gerei, bilim ile toplum arasndaki gemi
ilikileri incelem ek iin salam b ir neden sunm aktadr; zira b u so
run, ancak bylesi bir incelem e sonucunda yeterince anlalabilir.
Bilimin ynleri
Bu aratrm aya balam adan nce, bilim in kendi anlam ve kap
sam zerinde bir para d u rm ak gerekiyor. e bilim in tanm ile
balam ak kukusuz son derece doal ve uygun grlebilir. Profe
sr Dingle, Bilimin Toplumsal levi [The Social Function o f Science]
isimli kitabm hakkndaki kapsam l eletiri yazsnda byle yaplm a
sn istiyor. O na gre, yazar,
b u fenom eni tehis etm eli ve sahip olabilecei herhangi bir
ilevin ya da baka fenom enlerle arasnda bulunabilecek h e r
hangi bir ilikinin tesinde ne olduunu ak bir biim de o r
taya koymal; ondan sonra toplum sal yaam da oynad, veya
oynayabilecei rol incelem eye girimelidir.
D eneyim lerim ve bilgim bana, bylesi bir yntem in yararsz ve
anlam sz olduunu gsterdi. Bilim yle eski, tarihi boyunca yle ok
deiikliklere uram ve dier toplum sal etkinliklerle her noktada
ylesine i ie gem itir ki, giriilecek her bir tanm abas -k i im
diye dek pek ok tanm y ap lm tr- yalnzca, geliimi srasnda, bi
lim in herhangi bir dnem de sahip olduu grnm lerinden birini,
ounlukla da nem siz birini, ifade edebilecektir. Einstein bu n o k ta
y kendine zg slubuyla yle dile getirir:
M evcut ve tam am lanm haliyle bilim, insanolunun bil
dii en nesnel olgudur. A m a olum akta olan bilim, varlm ak
istenen b ir h ed ef olarak bilim , insanolunun btn dier u
ralar kadar znel ve psikolojik etkenlere bal bir etkinliktir;
43
yle ki, Bilim in amac ve anlam nedir? sorusuna eidi d
nem lerde, deiik insanlarca b irbirinden olduka farkl y an t
lar verilmitir.
Ei benzeri bulunm ayan ve yinelenm esi olanaksz toplum sal ev
rim srecinin ayrlm az b ir paras olan insan etkinliinin eksiksiz ve
kesin bir biim de tanm lanm as sz konusu olam az 1.4.
Bilim, doas gerei, dier b t n insan uralardan daha dei
kendir. Ayn zam anda, insanln en hzl deien, son baarlarndan
biridir. K endi bana var olm aya balayal da uzun zam an olm am
tr. Uygarln afanda bilim bycnn, ann ya da nalbandn
yapt iin b ir y nn oluturuyordu yalnzca. Ancak, 17. yzylda
bam sz bir stat kazanm ay baard ki bu bamszln kendisi de,
olsa olsa geici bir evre olabilir. Belki de gelecekte bilimsel bilgi ve
yntem toplum sal yaam n t m ne ylesine nfuz edecek ki, bilim
bir kez daha tek bana ayr bir varlk olm aktan kacaktr. Bilimi
tanm lam ak znde olanaksz olduundan, bu kitapta bilim olarak
neyin ncelenm ekte olduunu aklayabilm enin tek yolu kapsam l ve
ayrntl bir betim lem e olacaktr. lerdeki blm lerde bunu yapmaya
alacam. A ncak burada, daha ayrntl bir incelemeye ipucu ol
m as bakm ndan, bilim in gnm z dnyasnda kendini gsterdii
belli bal cepheleri birka szckle zm lem eye alalm:
Bilim, bir k urum (1.1); bir yntem (1.2); birikm i bir bilgi gele
nei (1.3); retim in srdrlm esi ve gelitirilm esinde ana bir etken
(1.4); ve evrene ve insana dair inan ve tutum lar bilinlendiren en
gl etm enlerden biri (1.5) olarak ele alnabilir. Blm 1.6d a, bilim
ile toplum arasndaki etkileim e deinilm ektedir. Bilimin bu farkl
ynlerini tek tek sralayarak birbirinden ayr bu kadar ok bilim ler
olduunu sylemek istem iyorum . Z am an bants ve kategori b a k
m n d an bylesine geni kapsam l bir kavram sz konusu o ld uun
da ok ynllk kanlm azdr. Bilim ya da bilimsel szc, kul
lanld ierie gre ok sayda farkl anlam lara sahiptir. Profesr
Dingle, bunlardan on tanesini kitabm dan bulup karm a zahm etine
katlanm . Szn ettii rneklerin birinde, bilim ile konusu pratik
uygulam ann derecesi olan m hendislik karlatrlarak aralarn
44
daki fark ortaya konm akta; bir dierinde ise dorulam a arac olan
bilimsel yntem le kefin sezgisel nitelii arasndaki kartla d ik
kat ekilm ektedir. B unlarn hepsi, bilim szcnn belli bal k u l
lanm lardr; ancak t m b u nlardan eksiksiz bir anlam karabilm ek
iin bilim in genel geliim tablosu iinde onlar bir araya getirm ek ve
birbirlerine balam ak gerekir. Y ukarda sralanan grnm ler ara
snda b ir k u ru m olarak bilim ve retim de bir etken olarak bilim
tan m lar neredeyse yalnzca m o d ern zam anlara zgdr. Bilimin
yntem i ve inanlar zerindeki etkisi eski Yunana, hatta daha da
eskilere gider. A nne babadan ocua, ustadan raa aktarlan bilgi
birikim i gelenei bilim in asl kaynadr; kkleri insanln ilk d
nem lerine uzanr. Bilim in bir k u ru m olarak kabul edilebilecei ya da
saduyu ve geleneksel eski bilgiden ayr bir yntem gelitirebildii
alarn ok ncesinden beri var olagelmitir.
45
bulunan insanlar tanm layacak bir isme ok ihtiyacmz var. Ben on
lara bilim insan denilm esinden yanaym. Bunlar, kim ileri karanlk
ve eriilmez laboratuvarlarda tuhaf aletlerle alan; kimileri karm ak
hesaplam a ve tartm alara kafa yoran ve hepsi de sadece meslektala
rnn anlayabildii zel bir dille konuan farkl trden insanlar olarak
grlrler. D orusu bu grte bir para hakllk pay da yok deil.
Bilimin giderek gelimesine ve gnlk yaantmz ok daha fazla et
kilemesine karn, bu onu daha kolay anlalr klmyor. eitli bilim
dallarnn m evcut uygulayclar, zam an iinde deta szlerek bam
baka bir leme getiler; kefettikleri yeni eyleri ve ilikileri tanm la
m ak iin zel diller yaratmay zorunlu grdler ve alm alarnn en
ilgin yanlarn bile olaan dile evirme zahm etine girmediler. Bilim
daha im diden, uzun bir eitim ve raklk da iinde olm ak zere se
kin bir meslein sahip olduu yle ok nitelik kazand ki, bir bilim
insann tanm ak bilim in ne olduunu bilm ekten ok daha kolay h a
le geldi. Gerekten de bilim, kestirm eden gidersek, bilim insanlarnn
yaptklar ey olarak tanmlanabilir.
Bilimin kolektif ve rgtl bir yap olarak kurum lam as yeni bir
olgudur; fakat bilim henz bireylerin birbirinden kopuk abalaryla
ilerledii dnem den balayarak gnm ze dek ekonom ik bir nitelik
tamtr. B ununla birlikte, bilim, pratiinin dorudan doruya eko
nom ik bir deerinin olmamas nedeniyle teki mesleklerden ayrlr.
H ukuku b ir davay savunur ya da hkm verir; hekim hastalar sa
lklarna kavuturur; papaz nikh kyar ve ruhlar teselli eder; m hen
dis kpr veya am ar m akinesi tasarlar vb. -t m bunlar insanlarn
karln annda demeye hazr olduklar ilerdir. Pazarn kaldrabi
lecei lde istedikleri creti talep edebilirler. Bu yanyla zgrdr
ler. Bilimin dorudan kullanm a sokulamayan ayr ayr rnleri sat
labilir eyler deillerdir; am a toplam da ve grece ksa bir zam an iinde
tekniin ve retim in bir paras haline gelerek tm dier mesleklerin
hep birlikte ortaya karabileceinden daha fazla zenginlik yaratabi
lirler. Dolaysyla, yaam n nasl srdrecei sorunu teden beri bilim
insannn bata gelen kaygs olmutur. Bu sorunu zmenin gl
gemite bilimsel gelimeyi kstekleyen ve daha az lde olmakla
birlikte gnm zde de ksteklemeye devam eden balca nedendir.
46
Eski alarda bilim, byk lde, varlkl ve bo zam an olan
insanlarn ya da kkl m esleklerden hali vakti yerinde kim selerin
b ir yan ura d urum undayd. Profesyonel saray m neccim inin ayn
zam anda sarayn hekim i olm as olaand. Bu nedenle bilim , kanl
m az olarak st ve o rta snflarn tekelinde bulunuyordu. Bilimin g
revleri de, dlleri de, en nihayetinde zam anla daha nem kazanan
bilim k u ru m u n u n kendisi de iinde olm ak zere toplum sal k urum -
lardan ve geleneklerden kar. Bu zoru nlu olarak bilim in aalan
m as anlam na gelmez. Bilimin toplum sal ynelim i, hi deilse aske
rilemeye doru srklendii yakn zam ana dein genel ve olaand.
Yaratc bir beyine, onun dikkatini ulalabilir bir deneyim in snrl
yanlarna ekmeye zorlayarak yardm c olabilirdi. Keza, ileride g
receim iz gibi, 20. yzyldaki antibiyotik aratrm alarnda olduu
gibi, boylam larla ilgili aratrm alar 17. ve 18. yzyl fizik ve astrono
m isinde verim li bir toplum sal yol acyd.
Bilim iin asl alaltc olan, bireysel kra ve ykm aralarna ya
pabilecei katklar nedeniyle deer grd bir toplum da ba gs
teren hsran ve sapknlktr. inde yaadklar toplum un yalnzca
bu am ala bilim e destek verdiini gren ve baka bir toplum d-
leyemeyen bilim insanlarnn, bilim in toplum sal ynelim inin ille
de kt bir ey olduuna itenlikle ve kuvvetle inanm alar doaldr.
O nlar, bilim in salt bilim iin yapld ve gerekte asla var olm am
ideal b ir devlete geri dnm e zlemiyle yaarlar. G. H. H ardynin saf
m atem atik tanm bile - Bu konunun pratik bir yarar yoktur; dier
bir deyile, insanlarn yaam larnn yok edilm esine dorudan destek
verm ek ya da gelir dalm ndaki m evcut eitsizliklere dikkat ek
m ek iin kullanlam az- gelien olaylar tarafndan yalanlanm tr.
Z ira sava srasnda ve savatan sonra ortaya kan bu her iki sonu
da d o rudan doruya bu bilim dalndaki alm alardan dodu. As
lnda birey olarak bilim insan daim a farkl t r insan grubuyla
yakn iliki iinde alm ak zorunda kalm tr; patronlar, m eslek
talar ve halk.
ster zengin bir birey, ister bir niversite, isterse bir tekel veya
devlet bakanl olsun, p atronun ilevi bilim insannn yaam n s r
drebilm esi ve alm alarn yrtebilm esi iin gerekli paray sa
47
lamaktr. B unun karlnda, yaplan i zerinde sz sahibi olm ak
ister; zellikle de nihai am ac ticari b ir kazan veya askeri b ir baar
elde etmekse. Yok, eer srf yardm sever olduundan ya da saygnlk
veya reklam iin bu ie girim ise, bu d u ru m d a grnrde ie daha
az m dahale edecek, yalnzca sonularn daha gz kam atrc olm a
sn, fazla rahatsz edici olm am asn isteyecektir.
Sosyalist bir toplum da, patronun ilevi, fabrika veya iftlik labora-
tuvarlarndan tutun akadem i enstitlerine kadar her dzeydeki halk
hkm eti organlar tarafndan stlenilir ve sre iinde kkl bir d
nm e urar. Byle bir hkm et, sorunlar uzun erimli bir biimde,
gelecekteki etkilerini de gz nnde b ulundurarak ele alacandan ve
gerekten de yle ele alm ak zorunda olduundan, bilim insanlarnn
almalarna z gerei deer verilir. O nlarn geimlerinin salanm a
s, alm alarnda her trl kolaylk ve destein sunulmas, ulusal ve
yerel btelerin ncelikli giderleri arasnda yer alr. Bunun karln
da bilim insanlarndan toplum sal sorum luluklarn, yani daha iyi bir
toplum a ulam a yolunda elbirlii iinde aba gstermeleri gerektiini
anlam alar ve alm alarn bu dorultuda, hem ksa hem de uzun va
dede en iyi sonucu alacak biim de dzenlem eleri beklenir.
Genel olarak, bilim insan, projelerini patrona satm ak z o ru n d a
dr; b u n u nla birlikte, m eslektalarndan bazlarnn, bal b u lu n d u k
lar eitli enstit ve bilim topluluklar araclyla dile getirecekleri
szsz (zm ni) desteklerini alm adan b u n u yapm as gtr. Bu gibi
k u ram larn grevi bilim in entelektel dzeyini yksek tutm aktr; ne
var ki, bilim etkinliinin planl olarak y rtld toplum lar dn
da, ne bilim sel incelem e alanlarn ne de b u alanlarda ne kadar al
m a yaplmas gerektiini saptam akta fazlaca bir sz hak lan vardr.
Son tahlilde, bilim in anlam ve deeri zerinde nihai yargya va
racak olan halktr. Sekin bir aznln elinde sr olarak sakland
toplum larda bilim , ister istem ez egem en snfn karlarna bal olur
ve halkn gereksinm eleri ve yeteneklerinden doan kavray gc ve
esinlenm eden yoksun kalr. Piskopos Sprot, Kraliyet Topluluunun
Tarihi [History o fth e Royal Society] adl yaptnda (1667), kendisi
ne u soruyu sorar: Bylesi ini klar neden, insanlarn beyinleri
nin [rn] bilimleri ile kar karya gelip, ellerinin [rn] sanat-
48
Zar dan daha fazla yaralam tr? Ve u sonuca varr: nk bilim,
bizzat filozoflarn kendileri tarafndan dnya dna srld... Oysa
balangta toplum un o rtak dnceleriyle daha fazla ili dl olm u
ve insan yaam nn tm d u ru m larn d a daha yakndan yardm etm i
olsayd, hi kukusuz, en etkin ve en cahil zam anda bile gerekli ve ko
runm aya deer grlecekti. iftilik, bahvanlk, demir-elik yapm,
balklk, gemicilik sanatlar ve benzeri pek ok gerekli el sanat gibi
o da b arbar halklarn hm ndan kurtulm u olacakt. Bilimin, k a
pitalizm in geliim inin daha ileri aam alarnda grld gibi, kol
em einin alma koullarn daha da arlatrm ak, isizlik yarat
m ak ve sava karm ak iin kullanlm olm as da bu n a eklenirse,
iilerin bilim e kar duyduklar kuku ve korku ister istemez artar.
Bu tarzda gelien bilim , her ynyle halk bir hareketin anlalr ve
deerli b ir paras haline geldiinde tayaca, potansiyelle karla
trldnda snrl bir bilim dir; hatta yarm bir bilim bile deildir.
Bir ku ru m olarak bilim in doru d r st anlalabilmesi ancak bili
m in daha eski kklerinden balayarak incelenmesiyle m m kn ola
bilir. B unun iin, bilim in zellikle son yllarda geirdii deiim leri
incelem ek ve bir ku ru m olarak dier k uram larla ve toplum un genel
ileyiiyle nasl bir etkileim iinde olduunu gsterm ek gerekir.
49
b u yntem ele alnam az. Dolaysyla bilim sel yntem , tpk bilim in
kendisi gibi tanm lanam az. Bir ksm zihinsel, bir ksm bedensel bir
dizi ilem den oluur. B unlarn h er biri gemite, toplum sal gelii
m in herhangi bir aam asnda ortaya kan genel sorularn belirlen
m esinde, b u sorulara yantlar b ulunm asnda, bulunan yantlarn s
n anm asnda ve uygulanm asnda yararl olm utur. Uzak gem ite ie
yarar yantlar bulunabilen sorular daha ok astronom i ve fizik gibi
m atem atiksel bilim ler alannda grlm tr. Dier btn alanlarda,
deneyim le bulunan ve teknik yararllklar nedeniyle gven duyulan
belirli sonularla yetinilm itir. Bilimsel yntem daha sonra kimya
ve biyoloji alanlarnda uygulanm aya balanm ve belli bir deiime
uram tr. O nu toplum so runlarna nasl uygulayacamz ise yeni
yeni renm eye balyoruz.
imdi, bilim yntem i zerine yaplan almalar, bilim in kendi
geliim inden ok daha yava ilerlemektedir. Bilim insanlar nce bir
eyleri kefeder; daha sonra bunlar nasl kefettiklerine etkisizce
yle b ir kafa yorarlar. Ne yazk ki, bilim yntem leri zerine yazlan
pek ok kitap, felsefi ve hatta m atem atiksel ynden yetkin olm alar
n a karn bizzat bilim insan olm ayan ve ak sylemek gerekirse ne
dediini bilm eyen kiiler tarafndan yazlm tr durum dadr.
Gzlem ve deney
Bilim insanlarnca kullanlan yntemler, gndelik yaamda, zel
likle de el sanatlarnda kullanlan yntem lerden ayrarak gelimitir.
lk olarak elimizdeki ie yle bir gz atar, sonra bir eyler yapmaya a
lr ve bir sonu elde edip edem ediim ize bakarz. D aha kitabi bir dil
le syleyecek olursak, ie gzlemlerle balar, deneylerle devam ederiz.
Bilim insan olsun olmasn, herkes gzlem yapar; ancak asl nemlisi
gzlemlenecek eyin ne olduu ve nasl gzlemleneceidir. Bilim insa
n ite bu noktada sanatdan ayrlr. Sanat, grd eyi kendi duy
gu ve deneyim szgecinden geirerek yeni ve artrc bir yaratm a
dntrm ek iin gzlemler. Bilim insannn gzlemi ise kendi duy
gularndan olabildiince bamsz eyleri ve ilikileri ortaya karmay
hedefler. Bu, bilim insannn bilinli bir amac olmamas gerektii an
50
lam na gelmez. Tam tersine, bilim tarihinin de gsterdii gibi, oun
lukla pratik belirli bir am acn varl yeni eylerin kefedilmesi iin
neredeyse olmazsa olmaz bir kouldur. Bu dem ektir ki, ou duygusal
yakarlara kulaklarn tkayan insanlk d bir dnyada hedefine va
rabilmesi iin, arzunun, olgu ve yasalara bam l klnmas gerekir.
Snflandrma ve lm
Zam anla, saf gzlem den iki teknik geliip olgunlam tr: snf
landrm a ve lm. Kukusuz h er ikisi de bilinli bilim den daha
eskidir, ancak gnm zde zel bir biim de kullanlm aktadr. Snf
landrm a, tek bana ele alndnda, yeni grng [fenomen] k
m elerini anlam aya d o ru atlan ilk adm lardr. Yeni grnglerle bir
ey yapm adan nce onlar b ir dzene koym ak gerekir. lm ise,
bu dzene koym a ilem inin bir sonraki aam asndan baka bir ey
deildir. Saym, bir toplam n baka bir toplam a kar, en nihayetinde
insan elinin p arm aklarna kar dzene konulm asdr. lm , ta r
tlm ak ya da llm ek istenen nicelikte dengelenen ya da sralanan
bir standart toplam n saylmasdr. Bilimi bir yandan m atem atie,
te yandan ticari ve m ekanik pratie balayan lm dr. Saylar ve
biim ler lm yoluyla bilim e girerler. Verili koullar yeniden olu
tu rm ak ve istenilen sonucu elde etm ek iin ne yaplmas gerektiini
kesin olarak gsterebilm ek de yine ancak lm le m m kndr.
Bilimin deney szcyle karakterize olan etkin yn ite b u ra
da sahneye kar. Szcn kendisinin de iaret ettii gibi, deney bir
denem eden te bir ey deildir. Nitekim ilk deneyler de aslnda tam
lekli denemelerdir. lm ilemi bir kez iin iine girdikten sonra,
denem elerin aynen tekrarlanabilm esinin yan sra, olduka cretli bir
adm daha atlarak onlar (daha) kk bir lekte gerekletirme ola
na da dom utur. ada bilim in temel zellii ite bu kk lekli
-y a da rn ek - deneydir. Kk lekli alldnda ayn sre ieri
sinde ok daha fazla sayda denem e, ok daha ucuza gerekletirilebi
lir. stelik matem atiin kullanlmasyla, kark ve masrafl bir iki tam
lekli denem eden elde edilebilecek sonulardan ok daha deerli so
nular, ok sayda kk lekli deneyden elde edilebilir. Tm deney
51
ler aslnda son derece basit iki ilem den ibarettir: skmek ve yeniden
kurm ak; ya da bilim diliyle syleyecek olursak analiz [zmleme] ve
sentez. Bir eyi veya sreci paralarna ayramazsanz, onu blnm e
mi bir bt n olarak gzlemlemekten fazlasn yapamazsnz. Parala
r yeniden bir araya getirip btn iler hale sokm adka da zm le
menize yeni bir eyi dahil edip etm ediinizi veya bir eyleri darda
brakp brakm adnz bilme olananz yoktur.
Aygt
Bu ilemleri yapabilmek iin bilim insanlar yzyllar boyunca u
raarak kendilerine zg btnlkl bir m addi alet takm gelitirdiler.
Bilim(in) aygt. Bu aygt hi de yle gizemli bir ey deildir. Basite,
ok zel amalar kazandrlm gnlk yaam aletleridir. Pota, bildi
imiz kaptr; pens ise maadr. B ununla birlikte bilim insannn aygt
ou kez yararl alet ve aralar biim inde pratik yaama geri dnerler.
rnein, bildiimiz m odern televizyon seti yakn zam ana kadar katot
n tpyd; yani elektronun ktlesini lm ek iin tasarlanm salt bi
limsel bir aygtt. Bilimsel aygt iki temel ilevden birini yerine getirir:
Teleskop veya m ikrofon gibi bilimsel cihazlar olarak duyusal dnyay
alglama gcm z geniletip kesinletirm ek veya maniplatr, im bik
ya da kuluka m akinesi gibi bilimsel aralar olarak evremizdeki ey
ler zerinde bilinli m dahale olanaldarmz artrmak.
52
mas, bilim sel yasalar, ilkeler, hipotezler ve kuramlardan oluan az
ok tutarl bir yapnn srekli olarak yaratlm asn salar. B ununla
da kalmaz; bilim bu noktada sreklilik kazanr ve bu gibi hipotez ve
kuram lardan kalklarak bilim in p ratik uygulam asna varlr. Bunlar
da, ilerlik kazansalar da, -ou d u ru m d a olduu gibi- kazanam asa-
lar da yeni gzlemlere, yeni deneylere ve yeni kuram lara yol aarlar.
Deney, yorum lam a, uygulam a hepsi birlikte ilerler ve bilim in etkili,
canl ve toplum sal gvdesini olutururlar.
Bilimin dili
Gzlem, deney ve m antksal yorum lam a srecinde, zam anla bilim
asndan m addi aygt kadar gerekli hale gelen bilim dili, daha do
rusu dilleri ortaya kmtr. Tpk aygtlar gibi bu dillerin de znde
b ir tuhaflk yoktur; yaygn olarak kullanlan deyim lerden trerler ve
ounlukla yine aslna dnerler. Siki [cycle] vaktiyle kuklos, yani
tekerlekti; yzyllar boyunca yinelenen grngeleri ifade etm ek iin
kullanlan soyut bir terim olarak kaldktan sonra bisiklet olarak
dnyaya geri dnd. U nutulm u eski Yunan ve Roma dillerindeki
olduka sradan szcklerin ada dillerde ska yeniden kullanm a
sokulm asnn nedeni, b u szcklerin o dilde yaygn olarak bilinen
anlam laryla kartrlm asnn nne gemekti. Yunan bilginleri her
hangi b ir eyi -Y u n a n c a - b ir szckle ifade edem em enin skntsn
ekiyorlard. Sade bir dilin iinde dolam bal bir anlatm a bavur
m ak zo ru n d a kalyorlard. ene alt bezesi [subm axillary gland] ye
rine ene altnda b u lunan palam ut biim indeki y u m ru lar diyorlar
d. Ne var ki bu t r tanm larn kullanlm as bilim insanlarnn kendi
aralarnda daha rahat ve ksa yoldan anlam alarna yardm c olm ak
la birlikte, bilim i halktan -k im i zam an b ilerek- koparp uzaklatran
zel bir dilin ya da jargonun ortaya kmas gibi bir saknca dourdu.
A slnda araya byle bir engel girm esinin hi de gerei yoktur. Bilim
dili, renilem eyecek denli fazlasyla yararl hale gelmitir; bilimsel
kavram lar, bilim sel cihazlar gibi, gndelik yaam m zn ayrlm az bir
paras haline geldiinde bilim dili de gndelik dilin iine karp
kaynaabilir ve elbette kaynaacaktr.
53
Bilimin stratejisi .
54
ap d dnyada yeni problem ler bulm as ile gerekleir. Newton,
D arw in ve Faraday gibi tarihteki en byk bilim insanlarndan b a
zlar, kendi tasarladklar b ir plan d o ru ltusunda problem leri bulup
zmeye ynelm ilerdir. rnein Faraday, (5.32) m eslek hayat
nn ilk yllarnda, fiziksel doann birbirinden ayr gleri -k, s,
elektrik ve m any etizm a- arasndaki ilikiyi kefetmeyi akim a koy
m utu ve bunlar ifter ifter ele alp inceleyerek, belirledii p rogra
m neredeyse tam am lad.
G nm zde, b u gibi byk insanlarn ufak apta da olsa bilinli
b ir biim de gerekletirebildikleri eyin bilim in gelimesinde temel
bir yeri olduunun farkna varyor ve bilim in salt bireysel olm aktan
ok kolektif b ir tem el zerinde bilinle planlanm asnn artk olanak
l olduunu gryoruz. Bu noktada, bir yandan toplum sal ve eko
n o m ik ih tiy alard an , d i e r yandan bilim deki zgl gelimelerden
kaynaklanan sorunlar uzlatrm a ve birletirm e gerei gibi daha
byk b ir problem le yz yze geliyoruz. Ne var ki bu gereksinim ,
onun salad b t n olanaklarn grlebilm esi ve bunlardan tam
anlam yla yararlanlabilm esi iin, lkenin ekonom ik hayat zerin
de, sosyalist lkeler dnda, yaanandan ok daha byk bir deneti
m i art koar. Bu olanaklar uzun vadede yle bir dzeye ulaacak ki,
bilim i olum lu ve planl olarak kullanm ayan hibir ulus dnyadaki
varln koruyam ayacak. Dolaysyla, bilim in ilerleyii ve toplum sal
yaam da giderek artan kullanm , gemie oranla ok daha aklc ve
daha az rastlantsal b ir yol izleyecek.
Evrimci tarih perspektifinden bakldnda bilim , bedenin duyu
ve hareket organlarnca salanan deneyim in bilinli bir biim de i
lenm esidir. Bilim, t m gelimi hayvan trlerinde ortak olarak b u
lunan bilinsiz renm e srelerini bilinli ve toplum sal hale sokar
ve yaygnlatrr. H ayvanlar deneyim yoluyla renir; insanlar ise
bu n u n tesine geerek renm e deneyim i edinirler. Ayn ekilde, b i
limsel yntem in kendisi de, bir sistem e gre dzenlenm i karlatr
ma, snflandrm a, genelleme, hipotez ve kuram latrm a sreleriyle,
baz gelimi m em elilerde avlanm a gibi olduka karm ak d u ru m
larla baa lana yetisini gelitirm i bulunan beyin m ekanizm asnn
gelimesini tem sil eder. B ununla birlikte sz konusu hayvanlarn
55
davranlaryla insan bilim inin baarlar arasndaki temel fark, kin
cisinin artk bireysel deil, toplum sal bir baar oluudur. Bu baar
iin elbirliiyle yaplm asndan doar ve dille dzenlenir.
Bilim ve sanat
nsann fiziksel g c n n bilim yoluyla gelimesi, artk hayvan
larda olduu gibi neredeyse kendiliinden ilerleyen bir evrim sreci
olm aktan km tr. Bu sre, insanda toplum sal deiim lerin zo
ru n lu bir bilekesi olarak ortaya kar ve birbiri ard sra gelen snf
larn aralarndaki m cadelelerin ve atm alarn dam gasn tar. Bi
lim in toplum dan ayr dnlem eyeceini bir an olsun aklm zdan
karm adan, ayrtrm ada biraz daha ileriye giderek bilim i insann
sanat ve din gibi dier toplum sal etkinliklerinden ayran zellikleri
incelem ek yararl olabilir. Bilimsel ynn farkl oluunun balca ne
denleri, bilim in ncelikle eylerin nasl yapldyla ilgilenmesi, ol
gular ve olaylara ilikin birikim sel bir bilgi ktlesine bavurm as ve
en bata retim glerinin, yani insani gereksinm elerin karlanm a
s iin kullanlan tekniklerin kavranm asndan, denetlenm esinden ve
d n trlm esinden m eydana gelmesidir.
Bu ayrm lardan ilki, bilim in slubunun bildirmeci [indicative] ol
duu sylenerek ifade edilebilir. yle ki, bilim insanlara yapm ak is
tedikleri eyi nasl yapacaklarm bildirir ya da gsterir. Tek bana ele
alndnda bilimsel slup, insanlarn unu deil de bunu yapmay iste
m elerini salamaya almaz. Bu daha ok, ayn lde toplumsal olan
ve belli bir davran iin nce istek, sonra da irade yaratm ak gibi bir
ilevi bulunan sanatsal slubun grevidir 1.2.146. Bu sluplardan biri
olm adan dieri eksik kalr ve aslnda ne sanatta ne de bilimde biri ol
m adan dieri var olabilir. stelik sanatn ya da bilim in birey iin ifade
ettii anlam bunlarla da snrl deildir. Bunlarn tesinde ve insanl
n btn baarlarnda ortak olan ey szcklerin, seslerin veya renk
lerin tasarlanmas, dahas yaratlm asndan ya da doada hlihazrda
var olan bileim lerin kefedilm esinden duyulan kendine zg hazdr.
Bu haz, ncelikle bireysel olarak hissedilse de, aslnda hi de kiisel bir
duygu deildir. lk ilgi toplum dan geldii gibi, tasarlanan yapt da d a
56
ha byk oranda toplumsaldr. Sanatnn ve bilim insannn eserini
bakalarna ulatrm a arzusu bunun bir gstergesidir.
H er bilimsel alm ann bir amac vardr ve her alma daha ileri
bir am a dourur. Ancak bu ama ne alm ann ayrt edici nitelikteki
bilimsel yanm ne de bilimsel beeni toplayan gzelliini ya da ondan
duyulan hazz oluturur. Btnyle bilimsel yanyla ele alndnda,
ayet yapm ak isterseniz, belirli eyleri nasl yapacanz anlatan bir
reetedir. te yandan, bir sanat eseri de insan yalnzca duygulandran
veya m utlu eden ey deildir. Sanat eserleri, zellikle rom anda olduu
gibi toplum sal sorunlar ele aldklarnda, dnyann kendisi ve bu d n
yada nasl yaamak gerektii zerine paha biilmez bilgiler ierir.
Bilimin bu soyut niteliklerine deinirken daima, soyutu ideal ola
rak alglama, yani toplum sal ahlak ve yararllk gibi temel olmayan u n
surlarndan arnm bir bilime zlem duym a tehlikesiyle yz yzeyiz-
dir. D orusu, saf bilim ideali -gerek uruna gerei aram a-, bilimin
geliimini engellemek iin elinden geleni ardna koymayan, onu ceha
letin ve gericiliin elinde tutsak klmaya yardm eden toplumsal bir tu
tu m un bilinli ifadesidir. Bilimin, ancak onun gsterdii yol izlendii
takdirde tam am lanaca akldan karlmamaldr. Bilim dnsel bir
mesele deil, srekli pratie geirilen ve srekli pratikten beslenen bir
dncedir, ite b u yzden, bilimi teknikten ayr olarak ele alm ak ola
nakszdr. Bilim tarihine baktm zda, birbiri ardna pratikten doan
yeni bilim cephelerinin ortaya ktn ve bilim deki yeni gelimelerin
de yeni uygulama alanlar yarattn gryoruz. ada m hendislik
meslekleri, ok byk lde, dorudan doruya bilimsel ilerlemenin
rndr. G nm zdeki eitli m hendislik dallarnn isimleri bile
-elektrik mhendislii, kim ya mhendislii, elektronik m hendisli
i vb .- bunlarn balangta, bugn artk uygulama alanlarna dn
m olan eski bilim dallar olduunu gsterir.
57
hendisin ilevsel ynleri batan aa farkldr. Bilim insannn asl
ii, eylerin nasl yaplacan bulup ortaya karm ak, m hendisinki
ise onlar yapm aktr. U ygulam a asndan m hendisin sorum luluu
bilim insannkinden ok daha byktr. M hendis soyut teorilere
fazla bel balayamaz; yeni fikirler retm esi gerektii kadar gemi
deneyim lere de dayanm ak zorundadr. H atta baz m hendislik dal
larnda bilim hl deneyim e oranla ikincil bir rol oynam aktadr. G
nm zde gemiler, m otor ve kontrol m ekanizm alar m o d ern bilimsel
cihazlarla donatlm olm asna karn, hl eski gem iler zerindeki,
deneyim lerine dayanan insanlarca ina edilm ektedir. Bu bakm dan
to m ru k tan oyulm a kanolardan m o d ern transatlantiklere kadar tm
gem ilerin inasnn kesintisiz b ir teknik gelenee dayand sylene
bilir. Teknik gelenein gc asla (byk bir) hataya neden olm am a
sndan ileri gelir -d a h a nce ie yaram olan, ok byk olaslkla
yine ie yarayacaktr. Z aaf ise, deyim yerindeyse, alageldii pati
kann dna bir t rl kam am asdr. M hendislikten salam ve bi
rikim li bir teknik ilerlem e beklenebilir; ancak nem li dnm ler
iin iine bilim girdiinde sz konusu olabilir. J. J. Thornsonun bir
zam anlar syledii gibi: Uygulamal bilim de yaplan aratrm a iler
lemeye, saf bilim de yaplan aratrm a devrim e gtrr. 6.58a. 199.
Ayrca, m hendislik baarlar ve hatta onun da tesinde m h en
disliin karlat glkler, bilim e srekli yenilenen elverili bir
alan yaratr ve nne yeni problem ler koyar. Bilim ve m hendisliin
birb irin i tam am layc rollere sahip olm alar, her birinin toplum sal
etkilerini btnyle anlayabilm ek iin ikisinin bir arada ele alnp
incelenm esini gerektirir.
58
hibiri belki de tam d o ru deildir; fakat yine de bilim insannn ge
lecekteki alm alar iin ileri bir hareket noktas salamaya yetecek
kadar dorudurlar. Bilim, sonu gelm ez bir dnr ve ii selinin
gr ve dncelerinin, fakat ondan daha ok, deneyim ve eylem
lerinin birbiri ardna sralanm asndan oluan ve hi durm akszn
byyen bir bilgi ktlesidir. Bilineni bilm ek yetmez; b ir kim senin
kendisine bilim insan diyebilm esi iin genel bilgi birikim ine ken
disinden bir eyler katm as gerekir. H erhangi bir dnem in bilimi, o
ana kadar birikerek gelen bilim in toplam sonucudur. A m a bu sonu
duraan deildir. Bilim genel geer olgularn, yasalarn ve ku ram
larn toplam ndan daha fazlasn ierir. H i durm adan yeni olgular,
yasalar ve k u ram lar kefeder; ou kez de en az kurduu kadarn
eletirir, hatta ykp yok eder. Buna karn bilim in grkem li yaps
hi d u rm a k sz n ykselir. Srekli o n a rm h a lin d e d ir diyebiliriz; a n
cak bu on un kullanm a sokulm asn asla engellemez.
Bilimi din, hukuk, felsefe ve sanat gibi insana zg dier byk
kurum lard an ayran da b u birikim ci doasdr. Sz konusu k u ra m
larn bilim e oranla kukusuz ok daha eskilere uzanan, ok daha
byk b ir sayg ve ilgi gsterilen tarih ve gelenekleri vardr. Ancak
b u n lar esas itibaryla birikim ci deillerdir. D in ezeli ve ebedi h a
kikatin korunm asyla ilgilenir; sanatta ise nem li olan ekolden ok
bireysel olarak ortaya konan eserdir. Buna karlk bilim insan d a
im a doru kabul edileni deitirm e abasndadr; onun eseri ok
gem eden zm lenir, alr ve bireysel bir edim olarak yitip gider.
Yalnzca sanatlar ve ozanlar deil, hem en herkes gemie ait byk
sanatsal yaptlar, m zik ve edebiyat eserlerini -asln d an ya da eviri
veya reprodksiyon o larak - izler, d inler ve okur. Bu eserler, insanla
r d o ru d an doruya cezbetm e zellikleri sayesinde her zam an canl
kalrlar. Oysa bilim insanlar ve bilim tarihilerinden oluan kk
bir aznlk dnda hem en hi kim se bilim in byk tarihi eserlerini
incelemeye kalkm az. Bu eserlerin sonular gnm z bilim i iinde
yer alr, ancak eserlerin kendisi tarihe gmlr. G dlen pek ok
ama asndan asl nem li olan b u nlarn nasl kefedildikleri veya
balangta nasl sunulduklar deil; kurulu ilikiler, olgular, yasalar
ve kuram lard r 1.17. stelik bilim lerin, zellikle de doa bilim leri
59
n in gelenei ile din in veya gzel sanatlarn gelenei arasnda baka
t rd en bir byk fark daha vardr. Bu kinciler bir bakm a keyfidir;
yle ki onlarn en son bavuracaklar yer szl ya da yazl gelenek
tarafndan aktarlan b ir vahiy ya da hkm dr. Dayanak olarak ileri
srdkleri aklc gereke ise olsa olsa idealist m antn gerekesidir.
O ysa bilim in ve ona kaynaklk eden teknolojinin gelenei, m addi
dnyada gereklii kantlanabilir ve yinelenebilir gzlemlere ba
v u rarak dorudan doruya denetlenebilen bir gelenektir. ster eski
olsun ister yeni, bilim in her b ir kazanm , belirli m alzem eler ze
rinde belirli aygtlarla yaplacak testlerle h er an snanabilir. Bilimin
gereklii, Baconun uzun zam an nce belirttii gibi, onun m addi
sistemlere uygulanm asndaki baarsnda yatar; bu sistem ler fizik
bilim lerinde olduu gibi cansz varlklar, biyolojik bilim lerde oldu
u gibi canl organizm alar veya sosyal bilim lerde olduu gibi insan
toplum lar olabilir. A ncak bu so nuncusunda deney yaplm adndan
veya yaplan deneyler yok denecek kadar az olduundan, o henz
gerek bir bilim stats kazanm am tr. Bu ynyle bilim den sz
ettiim iz zam an ister istemez belirli olgularn dzenli bir biim de
tanm lanm asn deil, insan bilgisinin dorudan doruya pratii
ilerletm ekte kullanlacak kadar gelimi olan blm lerini kastederiz.
Eski Yunanllarn m atem atik ve astronom inin yan sra bir biyoloji
ve hatta b ir sosyoloji bilim ine sahip olduklarna phe yoktur. Ne
var ki, ilk iki bilim dal kentlerin planlam asnda ve gksel olaylarn
tah m in in d e kullanlrken, dier ikisi sradan bir ifti, balk veya
siyaset adam nn bildiini dzenli bir biim de aklam aktan teye
gidem iyordu. Biyolojinin gerek anlam da bir bilim olarak tpta kul
lanlm asna 19. yzyln hem en ncesinde baland; sosyoloji ise bir
bilim olarak gnm zde yeni yeni kendisini gsterm ektedir.
Bilimsel bilgi ve tekniklerin birikim aamalar, ayrntl olarak
incelenm ese de, ileriki blm lerde ele alnacaktr. Ayrntl incele
m e bilim tarih in in iidir. Bu kitap yle bir iddiada bulunm ad gibi,
keiflerin tesine geerek onlarn nedenlerini irdeleyen bylesi bir
eletirel bilim tarihi de henz yazlmam tr. Burada, bilim in gelii
m ine yn veren baz genel ilkelere deinm ekle yetinilecektir.
60
Bilimsel ve teknik ilerlemenin seyri
Tarih, her eyden nce bilim in kapsam na giren deneyim alan
larnn belli ve ardk b ir sra oluturduklarn gsterir. Bu srala
m a kabaca yledir: m atem atik, astronom i, m ekanik, fizik, kimya,
biyoloji, sosyoloji. Tekniklerin tarihi neredeyse bunun tam tersi bir
seyir izler: toplum sal rgtlenm e, avlanm a, evcil hayvanlar, tarm ,
mlekilik, yem ek piirm e, kum a yapm , m adencilik, tam a ara
lar ve denizcilik, m im arlk, m akineler, m otorlar. B unun nedenini
anlam ak hi de g deildir. Teknikler ilkin insann dorudan do
ruya (doal) evresine olan ilgisinin r n olarak ortaya km ak
duru m u n d ad r; cansz glerin d enetim ine ancak b u n u n ardndan
aam al olarak geilir. O ysa bilim lerin geliim srasn aklam ak o
kadar kolay deildir. [Bilimin kendisinden kaynaklanan] isel g
lkler b u sralamay ancak ksm en belirler. D orusu, teorilerinden
de anlalaca gibi, biyoloji ve tp gibi doann daha karm ak b
lm leriyle ilgilenen bilimler, d o rudan doruya ilgi alanlarna giren
konularn incelenm esinden trem iler; m ekanik ve fizik gibi doa
nn daha basit ksm laryla ilgilenen bilim lerden fazla bir yardm
grm edikleri gibi, ounlukla onlar tarafndan engellenmilerdir.
Bilim lerin ortaya k sras, farkl dnem lerdeki egem en ve yk
selen snflarn karlaryla uyum lu, olas kullanm alanlarna daha
yakndan baldr. Takvimin dzenlenm esi -k i bu rahiplerin iidir
astronom iye kaynaklk etmi; yeni tekstil sanayisinin ihtiyalar -18.
yzyln ykselen fabrikatrlerinin k arlar- da m odern kim yann
douuna yol amtr.
Bilimin genel ilerleyiinden kafamz kaldrp keiflerin ayrn
tl sralam asna dnp baktm zda belirli bir genel seyir kendini
gsterir. H er alanda, birbirini izleyen uzun keif zincirlerine rastlan-
m aktadr; 18. yzylda elektriin, 20. yzylda da atom fiziinin ke
fedilmesi gibi. B unlar genellikle bilim in nne yepyeni ufuklar aan
can alc bir keifle balar veya sona erer. Bu trden keifler, oun
lukla daha nce birbirinden ayr olduklar dnlen bilim disip
linlerinin bir araya gelmesiyle oluur: rnein O erstedin elektriin
m knats zerindeki etkisini kazara buluu veya Pastrn canl or-
61
ganizm alarca retilen m olekllerin asim etrik niteliini bir rastlant
sonucu kefetmesiyle kim ya ile bakteriyoloji arasnda ba kurulm as
gibi. Farkl disiplinlerin bu ekilde kesimeleri ve bilim in can alc
bulular sonucunda, h er defasnda genellikle iki yeni dal ortaya
kar; ardndan b u n larn h er biri yeni bir keif zinciri oluturacak
ekilde yoluna devam edebilir. Dolaysyla, tablonun btn, ola
bildiine karm ak ve i ie gemi b ir aratrm a ve keif rgsn
andrr. Eski Perulularn, haberlem ede kullandklar, zerlerinde s
ralanm dm ler bulunan ve kendileri de birbirlerine karm ak bir
biim de dm lenm i iplerden oluan quipular gibi.
62
da nem li klar. nsan ne kadar bykse ann atm osferini o l
de zm ser. an ancak b u ekilde, bilgi ve eylem rgsn dei
tirebilecek kadar derin d en kavrayabilir.
Byk adam lar k lt r n hibir alannda, hele ki bilim de, tek b a
larna, kendi kendilerine yeterli olamazlar. Yaratclktan uzak adde
dilen yzlerce bilim insannn nispeten nem siz saylan n al
m alar olm adan nem li bir buluun gerekletirilmesi olanakszdr.
Bu insanlar, ounlukla ne yaptklarnn farknda bile olmakszn,
byk adam larn zerinde alabilecekleri gerekli verileri toplarlar.
Tek tek bireyler, m uazzam b ir dnsel zenginlie sahiptir. Ne var ki
b u n larn ok az bilim e katkda bulunabilirler -g nm zde eskiye
oranla daha ok insan b u olanaa sahiptir ve b u say yakn gelecekte
daha da artacaa benziyor. Bu seilmi insanlarn veya kendilerini
b ilim e ad am o la n larn nered ey se tm d i er zellikleri b irb irin d e n
farkldr. Bu d u ru m , bilim e byk bir eitlilik kazandrm akla b ir
likte, ayn lde gerekli olan birlik, toplum un bilim zerinde uy
gulad bilinli ya da bilinsiz denetim le salanr. Bilimi, insann
evresini anlam as ve denetlem esi iin yrtlen elbirliine dayal
bir aba olarak grm em ize olanak tanyan, toplum tarafndan ona
dayatlan bu birliktir.
64
km olduu, b u yzden de retim in geleneksel izgileri izledii,
eitim li b ir insann retim le ilgilenm esinin yakksz, kltc bir
i olarak grlp aypland zam anlara rastlar.
Bilim ile teknik deiim arasndaki yakn ilikinin gzlem lenm esi,
tek bana bilim in kkenini ve geliimini aklam akta yetersiz kalr;
teknik deiim leri belirleyen toplum sal etkenlerin de bilinm esi ge
rekir. Teknik etkenlerin toplum daki kart ilikisi yeterince aktr.
retim in teknik dzeyi, h er dnem de, toplum sal rgtlenm enin ola
s biim lerine snr getirir. Yiyecek toplam a ve avlanm ann toplum sal
birim i usuz bucaksz topraklarda dolaan birka yz kiiyle snrla
d Ta D ev rin d en byk bir ulusal devlet beklem ek gln olurdu.
Ayn ekilde tarm ve sanayideki ilerlem elerin kesimesi sonucunda
nfusun byk bir blm nn toprakla uram akszn geinebilecek
d u ru m a gelm esin d en nce, ada k en t uygarl o rtay a kam azd.
B ununla birlikte, teknikteki deiimleri belirleyen, yalnzca to p
lum sal rgtlenm e deildir. nsanolunun, gemite eldeki btn
aralar her zam an iin tm insanln yararna kullanm ann yollarn
arayan ve insann doa zerindeki egemenliini artrm ak iin en elve
rili aralar bulm aya alan tek bir dnsel birim gibi hareket etti
ini varsaym ak pek doru olmayacaktr. Gerekten de, ileride grece
imiz gibi, teknikteki ilerlem eler tarihin byk bir blm boyunca,
ounlukla bakalarnn zararna, hatta -yaratcln sonsuz kayna
savata olduu gibi- yok olm alar pahasna, belirli kii ve snflara sa
layabilecekleri avantajlarn itici gcyle gereklemitir. Toplum un
yaps, son tahlilde, retim i gerekletiren insanlarla m allarn dat
m n yapanlar arasndaki ilikilere dayanr. H em en her zam an, zengi
nin yoksul zerinde ar bir stnlk kurm asn ve bazen de klelikte
olduu gibi dorudan eziyet etm esini salayan ilikilerdir bunlar.
12. Blmd e gsterilecei gibi, teknik retim aralarna bal olan
b u retim ilikileri sz konusu aralarn deitirilmesini art kom akta
ve bylece bilim in nn amaktadr, Yeni bir snfn iktidara yksel
m ekte olduu, retim ilikilerinin hzla deitii dnem lerde, retim
de bu snfn gcn ve zenginliini artran belirli bir canlanm a olur
ve bilim el stnde tutulur. Bu snf konum unu salamlatrdktan ve
yeni bir rakibin ykseliini nleyecek denli glendikten sonra, her
65
eyi olduu gibi m uhafaza etm ek iine gelir -teknikler gelenekselleir
ve bilim ayaa der. Bylesine basite indirgenm i bir tablo, hi ku
kusuz bilim in ykseliini ayrntlaryla aklamakta yetersiz kalr. Be
lirli b ir bilim in neden u ya da bu yerde veya dnem de gelitiini anla
yabilm ek iin daha ayrntl incelemeler yapm ak gerekir. Buna ilikin
rnekler, ana hatlaryla da olsa ilerleyen blm lerde verilecektir. Bi
lim deki ilerleme ve gerilemelerle bunlarn retim zerindeki etkileri
ni aklayabilmek iin m addi etkenler (szgelimi yn veya km r gibi
m etalarm elde edilebilirlii); teknik etkenler (yeteneklerin dzeyi ve
dalm) ve ekonom ik etkenler (mal ya da em ek arz ve talebi) arasn
daki etkileimi de ortaya koym ak gerekir.
66
da olsa ii snfnn zihninde bilim e ve genel olarak okum a yaz
m aya kar derin b ir kuku yaratm tr. nsan sever [philanthropic]
filozoflarn abalar ne denli iyi niyetli olursa olsun, halk, bilim in
getirecei deiikliklerin pratikte kendilerine hibir yararnn d o
kunm ayacan, d u ru m larn b sbtn ktletireceini veya ileri
ni ellerinden alacan dnm tr. lk bilim insanlarna, her trl
ktl yapm aya gleri yetecek bycler gzyle baklm aktayd
ve b u tu tu m klasik alarn sonlarna dek srd. Halk, ou kez d in
le ittifak kurarak, nefret ettikleri Rom a m p arato rlu u n u n zengin-
soylu snfnn karlarna hizm et ettiklerini dndkleri filozoflara
- k i b u kanlarnda pek de haksz saylm azlard- iten ie, bazen de
zora bavurarak kar kt. Bilim, O rtaada ancak gz yu m u ld u
u o ran d a var olabildi ve yeniden douundan sonra bile, ayn halk
tep k isi Sanayi D ev rim i srasn d a m a k in e le rin p a r a la n m a s b i im in
de kendini gsterdi. G nm zde, bilim in en son baars olan atom
b om basna kar gsterilen tepkilerde ayn eye tank olmaktayz.
A ydnlarn [halka kar] h o r grs ve um ursam azl ile alt snfla
rn kuku ve fkesi, b t n b ir uygarlk tarihi boyunca bilim in zgr
ce ilerlem esinin nnde balca engel olm utur. Sosyalist lkelerin
deneyim lerinde grlm eye baland gibi, bu gnlsz ve zoraki
ibirliinin yerini p ratik bilgi ile teorik bilginin zgr ve canl bir b i
im de dei-toku edildii gnll bir ibirlii aldnda, teknolojik
ve bilim sel ilerlem e byk bir ivme kazanm tr.
Bu eletiri yalnzca teori ve p ratik ayrm nn snfsal karakterine
yneliktir. leriye d o ru yol alan bilim srecinde renm e ilevinin
nem ini kesinlikle yadsm am aktadr. Bilimin eli kalem tutan, hesap
yapabilen ve tezlerini b tnlkl olarak ortaya koyabilen kiilerin
elinde oluunun belirli dnem lerde onun geliimine paha biilmez
katklarda b ulunduu b ir gerektir. Tm plakl ve karm akly
la bir bt n olarak ele alndnda, kabaca sylem ek gerekirse doa
n n b ir erei olduu sylenemez. Yararll kantlanm uygulam ala
r hakl gsteren m itler ve riteller bu cahilce savn varabilecei son
noktaya kadar gidebilir. Yunan bilim i gibi ilk resm i (formel) bilim ler
bile, aklclatrlm b ir m itolojiden glkle ayrt edilebilir. Am a
basit hareketler ve kuvvetler gibi belirli deneysel olgular biim ve
67
nicelik ynnden tartlabiliyordu. A rim etin bildiim iz kaldrm a
kuvveti yasasn bulm asndan asrlar nce, denizciler kaldrac, tc
carlar da teraziyi nasl kullanacaklarn gayet iyi biliyorlard; ancak
sz konusu yasa, b u ileri yapan insanlarn asla akl edem eyecekleri
yeni m ekanik icatlar olas kld. D aha da nem lisi, Galileo ve New-
tonu n dnem lerinde m ekanik ve fizikte daha ileri genellemelere
ulalm asnda ok nem li b ir basam ak oldu. Aklc yntem ler, yava
yava lim ler dilinin gn ku rtaran cafcafl tanm lar olm aktan kt;
nceleri kim ya ve biyolojide, gnm zde ise toplum sal alanda, doa
zerindeki denetim in genelletirilm esi ve yaygnlatrlm as iin bi
rer ara haline geldiler.
D aha ileride greceim iz gibi, bilim sel ilerlem enin en nem li ve
en verim li dnem leri, snfsal engellerin hi deilse ksm en ortadan
k ald rld ve uygulam a ala n n d a k i insanlarla okum ularn eit ko
ullarda kaynatklar dnem ler olm utur. Rnesans ba talyasnda,
by k devrim in Fransasnda, 19. yzyl sonlarnn A m erikasnda ve
gn m z n yeni sosyalist cum huriyetlerinde d u ru m byledir.
Tam da evrensellii nedeniyle bilim in snfsal karakteri ylesine
kanksanm d u ru m d a ki, b u n d an sz almas bile bilim evrelerin
de ok byk bir aknlkla karlanyor. O nlara gre bilim gelene
inin kendine zg b ir yolu vardr ve her trl ekonom ik ve politik
grten tam am en bam sz olarak b u yolda ilerler. B unun anlam,
bilim sel gelenein toplum sal ve zellikle de snfsal artlanm asnn
-ta rih e yle bir bakldnda da grlecei g ib i- rtl olduu, y
zeye bakldnda grlem ediidir. Bilim ilk kez am zda snfsal
karakteri bakm ndan zm lem eye tabi tutulm aktadr. lk bakta
kaba, yzeysel ve tartm al olmaya m ahkm gibi grnyorsa da
ondan kanlam az. Bu zm lem e sonunda, bilim ve toplum a dair
ok daha derin b ir kavraya ulam am z salayacaktr.
68
vencesiyse de, bilim sel ilerlem e kavram tekniin srekli gelim esin
den daha fazlasn ierir. Bilim in ayn lde vazgeilmez unsurla
rn d an biri de, o n u n kuram sal baarlarn birbirine balayan ve bu
baarlara srekli artan dnsel b ir tutarllk kazandran kuram sal
erevedir. Gem ite ve hatta gnm zde bile bilim tarihi ou kez
gerein ideal yapsnn tarihiym iesine yazlmtr. Byle bir tarih,
bilim in tm toplum sal ve m addi unsurlarn hie sayarak, dolaysyla
da -d a h a nce belirttiim iz ve bu kitap boyunca h er ynyle gzler
nne sereceim iz g ib i- o n u b ir sam ala indirgeyerek yazlabilir.
te yandan, kuram [teori], bilim de son derece nemli bir rol oy
nadndan ve b u rol son zam anlarda giderek olum lu bir ynde geliti
inden, onu btnyle yadsm ak da ayn lde hatal olacaktr. G er
ekten de, bilim in pek ok dnem inde almalarn ana dorultusunu
belirleyen, kuram larn kantlanm as veya daha ok da rtlm esi ol
m utur: rnein 19. yzyln sonlarnda D arw inin evrim kuram nn
kantlanm as biyolojiye, 17. yzylda Ariston u n fiziinin rtlm esi
ise m ekanie yn vermitir. B ununla birlikte, bilimsel abalarn by-
lesine zerk ve kapal alanlarda younlam as byk bir tehlikeyi de
beraberinde getirir. Bu abalar h er ne kadar balangta pratikten do
m ularsa da zam anla giderek artan bir hzla bu pratiklerden kopma,
yararllklarn ve yn duygularm yitirm e eilimi gsterirler. Gem i
te, genellikle aydn bilgilii yznden - rn e in 19. yzyl Newton
m ekaniinde olduu g ib i- soluklar kesilmi ve ancak tekrar pratie
tanm alar sayesinde yeniden canlanabilm ilerdir (18. yzylda pilin
bulunm asyla elektrik alannda grld gibi).
Bilim in geleneksel gr, bilim sel yasa ve kuram lar kantlan
m gereklerden elde edilm i doru ve m antksal sonular olarak
tanm lar. Bu snrlam ada kat bir biim de srar edilm i olsayd, bilim
belki de asla var olam azd. Bilimsel yasalarn, hipotezlerin ve ku ra m
larn, akladklarn iddia ettikleri nesnel gereklere gre ok daha
geni anlam lar vardr. ou, byk lde ve ister istem ez bilim
insann kanlm az olarak artlandran, yaad an bilim d
dnsel atm osferini yanstrlar. Sonu, doa ve el sanatlarna zg
grnglerin toplum sal, siyasal veya dinsel kavram larla tan m lan
masdr. Bu yzden, ileride greceim iz gibi, N ew tonun eylemsizlik
69
[inertia] kuram , din in o dnem h k m sren aklc yorum undan,
D arw in in doal seilim kuram ise serbest rekabetin doal adaletine
ilikin yaygn grten esinlenm itir.
Bu dnce tarzlar bazen, geerli, yani pratik olarak gerekli
i kantlanabilir bilim sel ilerlem elere yol aabilir. Bazen de bunlar,
zellikle genel b ir kabul grdklerinde, bilim sel keiflerin nnde
engel olutururlar. Keif srasnda karlalan en byk glk, ge
rekli gzlem leri yapam am aktan ok, bunlar yorum larken var olan
geleneksel grleri b ir tarafa brakam am aktr. K opernickin yery
z n n hareketini, H arveyin kan dolam m saptam alarndan tutun,
Einsteinm esir grn rtm esine ve Planckm kuantum kura
m n aklam asna kadar geen srede gerek m cadele, doann
srlarna varm aktan ok zam annda bilim in ilerlem esine katkda
b u lu n m u olsalar bile artk esk im i b u lu n a n k k lem i g r leri
b e rta ra f edebilm ek iin verilm itir. B ununla birlikte, bilim in ilerle
yii, evrenin geleneksel b ir tablosunun ya da ileyen bir m odelinin
varlna baldr; b u ise ksm en gereklii kantlanabilir, ksm en de
k antlarn aldatc veya tm yle yanl olduu efsanevi bir varlktr.
te yandan, ayn derecede nem li bir dier nokta, hem bilim den
h em de toplum dan alm an elerden oluan -v e daim a yle de olm a
s g ereken- b u gelenein, zam an iinde srekli ve ou kez iddetli
b ir biim de yerle b ir edilerek m addi ve toplum sal dnyalarn yeni
deneyim lerin nda yeniden oluturulm as gereidir.
u anda byle b ir d nem den geiyoruz. leri sanayi lkelerinin
ekonom ilerinde bilim in oynad roln artm asnn, doal grng
lerin ok daha derinlem esine ve kapsam l bir biim de kavranm as ile
ayn dnem e denk gelmesi kesinlikle rastlant deildir. G nm zde,
atom un yapsnn ve canl organizm alardaki kimyasal srelerin an
lalmas arpc gelimelerdir. Bu d u ru m bilimsel kuram lar iddetle
zorlam akta, grelilik ve kuan tu m m ekanii gibi yeni radikal kuram
larn hzla, birbiri ardna ortaya km asna yol amaktadr.
Ayn zam anda ve byk lde ayn etkenlere bal olarak, Sov-
yetler B irliinde balayan ve im di dnyann her bir kesine yay
lan hzl siyasi ve ekonom ik dnm ler, bilim ile toplum arasndaki
ilikilere tam am en farkl bir bak asn da beraberinde getirm ekte
70
dir. Bu d u ru m u n , kanlm az olarak, gnm zde M arksist felsefenin
nda eletirel b ir zm lem eye tabi tutulan bilim sel kuram ze
rinde derin etkileri olm aktadr. B unu ileride ayrntlaryla ele alaca
z. Bilim iinden ve dndan gelen bu birleik etkenlerin so n u cu n
da, gnm zde bilim in kuram sal tem elleri tarihte ei grlm em i
b ir biim de sorgulanm aktadr.
Materyalizm ve idealizm
B ununla birlikte, bilim in kendi iindeki kuram sal tartm alarn
genel karakteri yeni deildir. Tarih incelendiinde aka grlecei
gibi, bilimin douundan bu yana biri resmi ve idealist, dieri pratik
ve m ateryalist olan birbirine kart iki ana eilim arasnda bazen gizli,
bazen de ak bir m cadele sregelmitir. Bu atm ann Yunan felse
fesindeki baskn tem a olduunu greceiz; ancak m cadelenin kayna
ok daha eskilerde, dorusu snfl toplum larn ilk kez ortaya kt
zam anlarda aranmaldr. nk taraflarn genel toplum sal eilimleri,
daim a kukuya yer brakm ayacak denli belirgin olmutur.
dealist tara f d z e n in, aristokrasinin ve kurulu dinin tarafdr;
en gl savunucusu Platondur. Bu gre gre bilim in amac, eyle
rin neden yle olduklarn aklamak; onlarn znn deitirilm e
sinin olanaksz, b u n u n m it edilm esinin de kfirlik olduunu ortaya
koym aktr. Platon, cum huriyetin kurulm as ve altn adam lar ded i
i m uhafzlarn gzetim inde sonsuza dek yaatlm as iin tek yapl
m as gerekenin dem okrasi gibi birka kusuru giderm ek olduunu
dnyordu. Aa tabakalar bu devletin m kem m elliini hem en
anlayam ayacaklarndan, onlara m addi dnyann aldatcln ve d o
laysyla b u dnyadaki ktln gerek olm adn kantlam ak ge
rekiyordu. Bu dsel dnyada kt olan deiim di; ideal, iyilik, do
ru lu k ve gzellik lm sz ve eriilm ez eylerdi; bu dnyada kolayca
bulunam ayacaklarndan bun lar gkyznde aram ak gerekiyordu.
Bu gr bilim in, zellikle de astroloji ve fiziin geliimini derinden
etkiledi; hatta bugn bile bu gr daha ayrntl ve karm ak biim
ler altnda bilim e dayatlm ak isteniyor.
M ateryalist gr ise, ksm en uygulam ac doas, am a daha ok
71
da olas devrim ci etkileri nedeniyle idealist grn tersine, asla
ne tam anlam yla ifadesini bulabildi ne de bulduu ifadeler o denli
uzun m rl olabildi.
Yine de m ateryalist grn gerek gcn, gerek k u rulu dzen
asndan ne kadar tehlikeli olduunu gsteren Lucretiusun Epi-
krc iiri De Re Natura (Eyann Doas zerine) gnm ze dek
gelmeyi baarm tr. Esas olarak nesnelerle ve onlarn hareketleriyle
ilgili olan b u felsefe, doa ve top lum un yukardan aaya doru de
il, aadan yukarya doru aklanm asdr. Srekli hareket halinde
olan m addi dnyann bitim siz dengesini ve insanolunun kurallar
n renerek onu deitirm e gcne eriebileceini vurgular. Klasik
m ateryalistler el sanatlarndan uzak durduklarndan, ileride gre
ceimiz gibi, b u konuda fazla ileriye gidem ediler. Sonraki d n em
de m ateryalizm i yeniden form le eden byk m ateryalist Francis
Bacon da onlar gibi bu alanda baarl olam ad. Sanayi D evrim inin
patlak verm esiyle birlikte bilim , siyasi ve dini nedenlerle idealizm i
pohpohlam ay srdrm esine karn, uygulam ada materyalistleti.
M ateryalizm 19. yzyln o rtalarna dek toplum a, toplum un ura
d dnm lere ilgi gsterm edii ve bu yzden siyaseti ve dini yo-
rum layam ad iin felsefi bakm dan yetersiz kald. M ateryalizm in
b unlar kapsayacak ekilde genilem esi ve dnm esi, M arx ve onu
izleyen yandalarnn gsterdii abalar sonucu gerekleti. (1.27)
Balangta siyasal ve ekonom ik alanda etkili olan yeni diyalektik
m ateryalizm , doa bilim leri alanna yeni yeni girm ektedir.
Bilimde idealist ve m ateryalist akm lar arasndaki m cadele, b i
lim tarih in in , en eski alardan gnm ze dek sregelen bir u n suru
olm utur. P lato n u n idealizm i, b ir bakm a atom teorisinin kurucusu
olan D em okritosun m ateryalizm ine b ir yanttr. O rtaada Roger
Bacon, yrrlkteki Platoncu-A ristocu felsefeye kar karak p ra
tik yararll hedefleyen b ir bilim nerdi ve bu yzden hapse atld.
Rnesansn, m o d ern deneysel bilim in yaratlm as iin verdii b
yk m cadele srasnda, ba dm an, kilise tarafndan desteklenen
resm i A ristoculuktu. G etiim iz yzylda, din ile bilim arasnda
D arw inin evrim kuram zerine srp giden savam da da ayn kar
tl grm ekteyiz. M ateryalist bilim in pe pee kazand zaferlere
72
karn m cadelenin o rtadan kalkm am olmas, bu m cadelenin as
lnda felsefi ve bilim sel olmayp, siyasal savam larn bilim sel alana
yansm as olduunu gsterir. dealist felsefe, her aam ada ho n u t
suzluklarn aldatc olduu g r n m n verm eye ve var olan d u ru
m u hakl karm aya alt. M ateryalist felsefe ise, her aam ada ger
ein pratikle snanm asna ve deiim in zorunluluuna dayand.
73
b u h ar m akinesi zerindeki alm alar sonucunda term odinam iin
douu gibi yeni bir bilim dal bile yaratlabilir (5.3). Burada nem li
olan, o rta k p ratik deneyim in, deyim yerindeyse bilim sel bir cazibe
m erkezi oluturm as ve bilim in ilerleyiinin, srekli deien genel
ekonom ik ve teknik ilgi alanlarn izlemesidir.
Bu kitap, bir bilim tarihi olm a iddiasnda deildir; ana temas, esas
olarak bilim ve toplum arasndaki bu karlkl etkileimdir. Bir taraf
tutulm as gerekirse, tarihin bilim zerindeki etkisinden ok -k i bu ko
n uda ok ey yazlp izildi 3.1; 4.1 - bilim in tarih zerindeki etkisin
den yana olacaktr. Oysa bilim in tarih zerindeki etkisi gemite b
yk lde yadsnm ya da en iyi olaslkla stn kr veya yanltc
bir biim de ele alnmtr. Bunun nedeni, profesyonel tarihilerin pek
ounun bilim in yapt katk ve etkilerin nem ini anlamaya, hi de
ilse onlar fark etmeye yetecek niteliklerden yoksun olmalardr. te
yandan, bilim tarihileri de doal bilgideki artn dourduu kapsam
l tarihsel sonular fazla nem sem emilerdir. Resmi tarih yazlarnda,
bilim i edebiyat ve sanatla yan yana koyma ve bilimi her bir tarihsel d
nem in siyasi veya gnm zde az da olsa ekonom ik anlatsna bir tr
kltrel uzant olarak ekleme eilimi olmutur. Oysa bilim in teknie
ve dnceye yapt katklara, tarih anlatsnn ana blm iinde yer
verilmektedir. Bu yaplmad iindir ki, ana tarihsel karakter -yani
srekli ilerleyen ve kendi kendini tekrarlam ayan u n su r- tarih anlat
m iinde kaybolup gitmitir. Bunun yerine bize sunulan, toplum un
kiisel ve kurum sal ilikilerinin bir dkm nden ibarettir; stelik bu
ilikilerin neden deiik biim lerde sonsuza kadar tekrarlanam ayaca
na dair tek bir ipucu bile verilmemektedir, ilerici eilimlerin gz
lerden saklanmas olanaksz olduundan bilim d tarihi ya aka
konuya deinm ekten kanm ak ya da Spenglerin takdir-i ilahisi veya
Toynbeenin szm ona uygarln gelime ve k yasasnda olduu
gibi m istik anlatm lara bavurm ak zorunda kalr. Oysa, karakteristik
biim de tarihsel olan, geri dndrlem ez ve yeniliklere yol aan adm
lar ancak bilim in nda anlayabiliriz.
D aha nce deinildii ve ileriki blm lerde ayrntlaryla ele
alnaca gibi bilim, tarihi balca iki nem li biim de etkiler: ilkin
retim yntem lerinde deiikliklere yol aarak; ardndan bulular
74
ve grleriyle dnem in ideolojisi zerinde etkide bulunarak. Bu
kincisi daha d o rudan am a birincisine oranla daha nem sizdir. Bi
lim in bir yandan teknikten, dier yandan dinden doup ayrarak
var olm asn salayan b u n larn birincisidir. Snrl bir alanda da olsa,
m anta dayal ve deneyle kantlanabilen b ir dnce sistem inden
yararlanlarak teknikte ilerlem elere yol aan yeni bir yntem bir kez
bulu n d u m u, bilim in retim yntem lerini snrsz bir biim de etk i
lem esinin yolu alm dem ektir. A rdndan bu yntem ler de retim
ilikilerini etkileyecek; bylece ekonom ik ve siyasal gelimeler ze
rin d e de m uazzam b ir etkiye sahip olacaktr.
Bilimin grleri araclyla sahip olduu bir dier etkisi de en
az ilki kadar eskidir. Bilimsel grler bir kez biim lendiler mi, artk
insan dncesinin ortak m al olurlar. A ntik alardan R nesansa,
oradan gnm ze gelinceye dek insanolunun evren ve bu e v re n
de kendisinin yeri konusundaki anlaynda m eydana gelen byk
devrim lerde bilim ok nem li bir rol oynam tr. Galileo ve New ton
tarafndan balatlan basit doa yasasnn egemenlii, ayn zam an
da basit deizm e [yaradanclk], ekonom ide laisser-faire [braknz
yapsnlar] e, politikada liberalizm e geii hakl karyor gibi g r n
m ekteydi. D arw inin doal seilimi, kaynan bylesine liberal bir
ideolojiden alm asna karn, en uygun olann ayakta kalm as slogan
altnda insafszca sm ry ve rk zorbal hakl karm akta kul
lanld. Evrim, daha derinlem esine kavrandnda ise, tam tersine
insann toplum araclyla hayvanlarn biyolojik evrim inin snrla
rn aabilecei, daha kapsam l ve bilinle ynlendirilen toplum sal
b ir evrim i gerekletirebilecei grlm ekteydi.
Bilimsel bilgi ve bilim sel yntem , eskisi kadar belirgin olm asa da
giderek daha gl b ir biim de dnce, kltr ve siyasetin seyri
ni etkilem ektedir. Bilim, insanln kendisinden ok daha eski olan
k u ram larn a yakndan bal olsa da onlardan ayrlm akta ve kendisi
b ir k urum olm a yolunda ilerlem ektedir. O nlardan ayrld nokta,
henz toplum iinde dierlerininkine denk bir konum edinem em i
olmasdr. Bilim in insan ilikileri zerinde kendini b t n arlyla
hissettirebilm esi iin, kat etmesi gereken uzun bir yol vardr.
Bu kitap, toplum bilim lerine ayrlan iki blm (12. ve 13. b
75 .
lm ler) dnda, arlkl olarak doa bilim leri zerinde duracaktr.
B unun nedeni, M arksizm in etkisini gsterm eye balad yakn za
m ana dek insan bilgisinin neredeyse en eski alanlarndan biri olan
toplum daki insan ilikilerine dair tartm ann, byclk ve dinin
alarndan kurtulam am olm asdr, ileride de greceim iz gibi, ge
lime aam asnda olan toplum bilim leri, yakn zam anlarda kapita
lizm in ekonom ik ve siyasi tem ellerini zm lem ek ve deitirm ek
iin kullanlabilecekleri korkusuyla tam am en gdkletirilm ilerdir.
D oa bilim lerinin etkisiyle retim tarznda m eydana gelen deiik
liklerin hem plansz hem de anlalam az oluunun, stelik oun
lukla, gnm zde de olduu gibi, felaketlere yol am asnn nedeni
de ksm en budur. Toplum sal etkinlikler zerinde doyurucu ve ileri
ye tayc b ir denetim kurulm asn salam ann tek yolu gerek to p
lum bilim inin doa bilim leriyle kaynatrlm asdr.
nsanlk daim a, deiik alarda gerek inan ve doru eylem
olarak kabul edilen eylerin tem elini oluturan bir Byk Geleneke
sahip olm utur. Tarih ncesinin bilinm eyen alarndan doup b u
gnlere geldiini syleyebileceimiz bu gelenek, A kdeniz lkelerin
de, H indistand a ve ind e ksm en bam sz kollarn grsek de, esa
sen tektir, b ir tanedir. Bu byk gelenein geliimi ve deiim i bilim
olm adan anlalamaz. Ancak, ayn ekilde bilim de bu o rtak gelene
in doal b ir paras olarak grlm edike kavranam az.
Bu kitabn geri kalan ksm nda, farkl alar ve o alardaki b i
lim ler incelenerek kltrel tarih iinde bilim in genel yeri saptanm a
ya allacaktr. nszde belirtilen plan uyarnca ilk ortaya kn
d an gnm ze dek bilim in izledii yol, giderek daha kapsam l ve
ayrntl bir biim de m ercek altna alnacaktr. Hikye ilerledike, bu
blm e sktrlan soyut ilikileri anlam ak ve bunlarn doal bir bi
im de insanln tarihsel deneyim i iinde doup gelitiklerini gr
m ek kolaylaacaktr.
76
II. KISIM
Giri
77
ve grenekleri bulup ortaya karm ak tarihilerin ve onlarla birlikte
alan dier bilim insanlarnn -arkeologlarn, antropologlarn ve
filologlarn- grevidir. G em iin som ut ve yazl belgeleri ile ilkel
ve uygar halklarn bug n k grenekleri ve dillerinin zm lenm esi
zerinde allm ak durum undadr.
Bu eski dnem lere ait olgular blk prk bir haldedir, ok iyi
bilinm em ektedir ve bunlar bir araya getirip tutarl bir b t n olu
tu rm ak olduka gtr. Ayrca, bu i zel alanlarda uzm anlam ki
ilerin harcdr ve onlar da genellikle kltrlerin doru sralanm
saptam ak ve aralarndaki etkileim i ortaya karm akla ilgilenmiler,
bilim lerin kkenlerini ve etkilerini aratrm a sorununa pek kafa yor-
m am lardr. Ben ne bir tarihi, ne de bilge bir eitim ciyim [scholar],
yalnzca aratrm a yapan b ir bilim insanym . Dolaysyla, yaptm
yeniden tanm lam alar kukusuz geicidir ve her trl eletiriye ak
tr. Kald ki tutarl ve akla yatkn b ir tablo, ancak bu eletiriler ve o n
larn yn verecei aratrm alar sonunda ortaya konulabilir.
Elbette, ilk alardan hi sz etm eden gem ek de olasyd. O d
nem lere hi deinm eksizin, ortaa bilim inin deilse de m o d ern bi
lim in tam am en anlalr b ir tarihesi yazlabilirdi pekl. A m a byle
yapm ak aldatc olacakt. nk bu durum da, aslnda antik dnem e
zg olan belirli bilim sel ve toplum sal etkenlerin sonular ya kant
lanm aya gerek duyulm ayacak denli ortada ya da rastlantsal olgular
olarak kabul edilm i olurdu. rnein, m o d ern bilim in balangcna
iaret eden, gkyzndeki kre biimli cisim lerin dn zerine
y rtlen byk tartm a, bu krelerin m itolojik-kozm olojik kke
ni bilinm eden -k i o da M ezopotam ya k lt r n n ilk alarna dek
u zan m ak tad r- anlalamaz.
Bu blm de, bilim in ortaya kn ve kendi kiiliini buluunu,
ilk nsan to plum larnm gelimesiyle ilikisi iinde ana hatlanyla gs
term eye alacam. ncelenen tarihsel dnem , bir dnm noktas
olan tarm n bulunm asyla iki ana evreye ayrlm aktadr. Birinci evre,
yiyecek toplam a ve avlanmaya dayal Yontma Ta D ev rin in (Pale-
olitik) alt ve st aam alarm kapsar. kinci evrede ilkel ky tarm
(Neolitik); Msr, M ezopotam ya, H indistan ve indeki ilk kent ve
n ehir kltrleri (Tun Devri) ve son olarak da Klasik Yunan ve Ro
78
m a uygarlklarn da ieren, ticarete dayal bam sz kentler (D em ir
Devri) dnem i yer alr. K itabm zn am alar bakm ndan b u son
d nem i ayr b ir b lm de ele alm am z daha uygun olacaktr. B unun
b ir nedeni, elimizde yazl kaynaklar b u lu n duundan bu dnem i ok
d ah a iyi bilm em izdir; fakat asl nem lisi, bu dnem in geleneinden
do rudan doruya m o d ern bilim geleneine geilmi olmasdr. D o
laysyla, ikinci ksm blm e ayrlm tr: 2. Blm, Poleolitik; 3.
Blm , N eolitik ve Tun Devri; 4. Blm, D em ir D evri ve Klasik
dnem .
Bu dnem lerin h er birinde insanlar bilim in zorunlu temelleri
olan tekniklerin ve dncelerin geliim ine katkda bulundular. Pa-
leolitik ada, atein kullanlm as da iinde olm ak zere m addeleri
kullanm ann ve biim lendirm enin belli bal b t n yntem leri, vah
i doadaki hayvanlar ve bitkilerin varl ile bunlarn nerede b u
lunduklar, yaplar, zellikleri vb. zerine pratik bilgiler ve ayrca
tem el toplum sal icatlar olan akrabalk, dil, ritel ve resim gelitirildi.
N eolitik an ky kltr, tarm n yan sra dokum a ve m leki
lii, resimli sem bolizm i ve rgtl dini getirdi. Tun D evri bunlara
m etalleri, m im arl, tekerlei ve dier m ekanik aygtlar ekledi; d a
h a da nem lisi, uygarln uygar1' [civil]1 ile politikann p o lisi2 olan
can alc kent olgusu kendisini gsterdi. Teknik ilerlem elerin yan
sra t m bir dnsel, ekonom ik ve siyasi yenilikler de -rakam lar,
yaz, tic are t- yeni gelimi b ir snf sistemi ve rgtlenm i hkm et
erevesi iinde kent sayesinde m m k n oldu. Bilinli b ir bilim do
m aya balam t bile; astronom i, tp ve kimya, her biri ayr bir disip
lin olarak ilk geleneklerini edindiler.
D em ir Devri, m addi tekniklerde esasl b ir dnm e yol ama-
sa da var olan birikim e cam, daha gelimi aletleri ve m akineleri
ekledi. Balca katks yeni ucuz m etalin -d e m irin - kullanlm as ile
uygarl d rt b ir tarafa yaym ak oldu. B ununla birlikte, toplumsal
alanda alfabenin, parann, siyasetin ve felsefenin bulunm as, teknik
79
lerle bilim in gelim esine ve yaylm asna zem in hazrlad. Yunanllar
daha eski im paratorluklarn deneyim lerinden yararlanarak gn
m z bilim iyle d o rudan balantl olduunu bildiim iz ilk tm yle
aklc bilim i b u dnem de yerli yerine o tu rtu p gelitirdiler. Ne var ki,
Klasik a ayn zam anda savalarn, toplum sal atm alarn, klelik
ve basknn h k m srd dnem lerden biriydi. Bu dnem in son
ifadesi olan Rom a m p arato rlu u n u n bilim e katks az, kam usal i
lere ve hukuka katks ok oldu. B arndrd i elikileri nedeniyle
giderek siyasal ve entelektel bakm dan rm eye yz tu ttu ve onun
kyle birlikte Klasik A ntik a bilim i de karanla gm ld.
Buna karlk Persiya [ran], H indistan ve ind e benzer dallar geliip
ieklenmeye ve yeni b ir atlm n yolunu hazrlam aya devam ettiler.
80
2. B lm
81
standartlatrlmaldr. Bu da sreklilii olan bir toplum u gerektirir.
nsan toplum larm m srekliliini zorunlu klan ve gvence altna
alan b ir baka etken de, insan yavrusunun hayvanlarnkinden farkl
olarak ancak uzun b ir sre son ra kendi bann aresine bakabilecek
d u ru m a gelmesidir. Bu durum , farkl kuaklarn -zellikle de k ad n
la rn - b ir araya gelmesiyle fiilen lm sz bir aile g rubunun olu
m asna yol aar. Bykanneler, anneler ve kzlar, insan geleneinin
kesintisiz srm esini salarlar. lkel toplum larda kabilenin varlm
srdrm esinin kadnlara bal olm asnn esas nedeni budur. A kra
balk annelere gre saptandndan bu toplurnlara ana soylu [matri-
linear] toplum lar denir. A talanm zm ki de iinde olm ak zere tm
toplum larda byk b ir ana soylu evrenin yaanm olduu grl
yor. 2.40 H atta en erken dnem lerinde grubun kadnlar tarafndan
ynetildii bile sylenebilir. Dolaysyla o dnem de bu toplum lar ay
n zam anda anaerkil [matriarchal]diler.
nsan toplum una zel stnlkler kazandran yntem ler, byk
lde yiyecein avlanm as, toplanm as, tanm as ve hazrlanm a
snda m addi aletler kullanlm asna ve ayn zam anda bu ilerin el
birlii iinde yaplm asn salayan hzl bir iletiim aracnn, dier
b ir deyile dilin, varlna balyd. Alet kullanlm as sayesinde insan
yaad evre zerinde, kusursuz dilere veya boynuzlara sahip bir
hayvandan daha etkili ve daha yaygn bir denetim kurar. Seslenme
ve el-kol hareketleri yoluyla dil, aralarn en etkili bir biim de nasl
kullanlacan gsterm enin yan sra hem toplum un uyum unu hem
de o n u n kltr birikim inin gelecek kuaklara aktarlm asn salar.
82
B ylece, her t rl aracn kullanm , biim i ve yapl tarz toplum
tarafndan belirlenir oldu.
lkel yaam da gelenein sreklilii, arkeolojik bulgularn en b a
ndan beri, ilkel insan tarafndan yaplan nesnelerde kendini gster
m ektedir. am zdaki ilkel toplum larm yaam larndan bu nesnelere
dair hibir bilgi edinem em i olsaydk bile, yine de bu nesnelerde o n
larn toplum sal kkenlerinin izlerini bulabilirdik. H er trden ara,
t m kltrlerde ve blgelerde hem en hem en birbirinin aynsdr ve
uzun dnem ler boyunca, ok geni alanlar iinde pek az farkllk
gsterir. Tatan yaplm en basit el baltalar bile olduka ayrntl bir
yontm a sreci so nucunda biim lendirilm i olmaldr. Uygar insann
bu sreci renm esi epeyce uzun bir zam an alacaktr. Bu biim in
olduu gibi korunm u olm as olgusu, teknik gelenein son derece
istikrarl olduunu gsterm ektedir. D ier bir deyile, a k m a k ta n
dan yaplan bir aletin biim lendirilm esi bile bal bana kurum sal
bir kltrel etkinliktir; gzlem lediim iz benzerliin salanabilmesi
iin b u iin renilm esi ve byk b ir zenle yerine getirilm esi gerek
mektedir. 2.36.78
Bu benzerlik yine de m utlak deildir. G nm z tekniine gelin
ceye dek ilerlemeler, esinlenm eler ve birlem eler gibi, aamal bir ev
rim in r n olan kanlm az deiim ler grlr. Am a b u rada nem li
olan, toplum sal olarak koullanan insann kltrn her aam asnda
stan d art diyebileceim iz yeniden retilebilir bir ara-gere takm n
elinin altnda bulundurm asdr. H er kabile, yaam m srdrm e tar
zna uygun zel bir ara-gere takm na sahip olm akla birlikte, bu
takm larn ou usuz bucaksz blgelere yaylm durum dadr. En
eski ilkel insan topluluklaryla birlikte balayan, bu standart ta k m
lar m eydana getirm e alkanl, tekn ik k lt r n kesintisiz biim de
gnm ze kadar gelm esinde balca etken olm utur.
Standartlatrlm ara-gerelerin varl bir eye daha iaret
etm ektedir. O aracn dncesinin varl, arac yapan kiinin zih
ninde henz ara yaplm aya balam adan nce m evcuttur. Dahas,
yapm yarm kalm baz akm aktalarnm zerinde, tan nasl i
leneceini gsteren izimlere rastlanm tr. Bu bilinli ngr dene
yim i daha sonra tasarm ve plan deneyim ine, oradan da bilim e zg
83
deneysel yntem e dnecektir. Srekli olarak denem e-yam lm a y n
tem ine bel balam ak yerine, b ir nesneyi m odeller veya izim lerden
yararlanarak yapm a do ru ltu su nd a eitli yntem ler denenerek bu
sonuca varlm tr.
Bir ara, rnein yerden alnp frlatlan bir ta, insann teknik iler
lem esinin balangcdr; alet bir kez gelitirildikten sonra, bu ilerleme
sreci artk snr tanm az olur. Alet - ara yapm ak iin kullanlan ara-,
doadan ylesine seilip alman aralara nazaran ok daha farkl t r
den aralar yapmaya olanak salar. M addi nesneler zerinde fiziksel
ilemler uyguladmz ada tekniklerin tm nn kkeninde, ilkin
tan yontulmas, ardndan cilalanmas, daha sonra da m etalin dvl
mesi ve kalba dklmesi yoluyla alet yaplmas sreci yatar. Tatan
yaplan ilk el aletleri, vurduklar eyi paralarlard yalnzca; sonradan
yarmaya, kesmeye, kazmaya ve delmeye yarayan aletler de gelitiril
di. 2.30a Alet yapm a ve alet kullanm a pratii sayesinde insanlar pek
ok doal r n n m ekanik zelliklerini rendiler ve bylece fiziksel
bilim in temelleri atld. Alet kullanlmas avcl ok daha verim li kl
m ann yan sra odun, kem ik ve deri gibi daha yum uak malzemelere
biim vermeye ve onlar kullanm a elverili hale getirmeye de yarad.
nsanlar ya da daha dorusu byk olaslkla kadnlar, ayn zam anda
nesneleri bir araya getirmeye de baladlar; neliyor, dikiyor, balyor,
bkyor, ryor ve dokuyorlard. Bylece iine yiyecek, su ve tana
bilir nesnelerin konulduu kaplar evrildi.
Giyinme
Baz eyleri - n celeri yalnzca yiyecekleri ve ara-gereleri- bir
yerden bir yere daha rahat tam a ihtiyacndan, bedenin gerekli yer
lerini, salar, boynu, beli, el ve ayak bileklerini geici veya srekli
olarak b ir eylerle rtm e-sarm a alkanl dom u olmal. Bu ek
lentiler giderek ayrt edici ve ssleyici oldular. Zam anla bunlara ku
tyleri, kem ikler ve deriler eklendi. D erken, krkl derilerin souk
gecelerde ve kn insan scak tuttuu fark edildi. Bu bir dnm n o k
tasyd. lkin tek para deri pelerinler ve etekler, ardndan gnm z
Eskim olarnn giydiklerine benzer tm vcudu saran biilip dikil
84
mi giysiler ortaya kt. B tn bunlar, deriden yaplm ayak k o ru
yucular ile birlikte, ilkel insann gerek yer gerek m evsim koullar
bak m nd an yaam alanm alabildiine geniletti. Rzgr setleri ile
dal ve yapraklardan yaplan barnaklar da, yerleik tarm balayn
caya kadar daha az lde de olsa benzer ilev grdler. Z am anla bu
b arnaklar kulbe ve evlere dnt.
Ate ve piirme
rg ve dikie varncaya dek insan soyunun ilk m ekanik baarla
rnn hem en hepsi gelimi hayvan trleri, kular ve hatta bcekler ta
rafndan daha nceden gerekletirilmiti. Ancak, tm bunlardan d a
ha nce gelmi olmas gereken bir bulu -atein kullanlm as- hibir
hayvann eriemedii bir baaryd. nsann atei nasl bulduu ve onu
denetim altna alp yararlanm ay nasl gze alabildiini henz bilm i
yoruz. Doal ate, ya volkanlar veya doal gaz yataklarnn yaknlar
ya da ok nad ir olarak orm an yangnlar gibi snrl zel yerlerde bulu
nurdu. Atein korunm as ve bir yerden bir yere tanmas, balangta
son derece rktc, tehlikeli ve g bir i olsa gerek. Ate efsaneleri
ve m asallarnn tm dnyay kapsayacak lde yaygn oluu bunu
kantlyor. Ate nceleri, souk gecelerde vcudu stm ak -Avustralya
yerlileri yanlarnda daim a ate ubuklar tarlar; souk havalarda giy
si giym ek yerine bunlar kullanrlar- ve hayvanlar rktm ek amacy
la kullanlm olmal. Yemek piirme, ancak kam p ateinin yerleik bir
gelenek haline gelm esinden sonra balam olmaldr.
Alet ve ate kullanan hayvan artk bilim sel insan olm a yolunda
dr. Fiziki ve m ekanik bilim in tem eli alet ise, kim ya bilim inin tem e
li de atetir. H er eyden nce, son derece basit ve znde kimyasal
bir ilem olan yem ek piirm e ortaya kmtr. Neredeyse tam am en
rastlantsal olduu grlen atein bu ilk kullanm biim inden, nce
m lekilikte ardndan da m etal yapm nda olduu gibi, daha kesin
olarak denetlenebilen ve daha bilim sel olan kullanm biim leri do
du. ie geirilen etleri kzartm ak hatta baz kkleri kle basm ak pek
zor saylmaz; oysa kaynatm a ilemi gerekten byk bir sorun olu
tu rm ak tad r ve bu so ru n u n zm insan ok daha ileri noktalara
85
gtrm tr. Akla gelen ilk parlak dnce, deri kovalarn ya da su
szdrm az sepetlerin iine scak talar atarak suyu stmakt. N itekim
tarih ncesinden kalan yerleim alanlarnn evresinde stlp sou
tulm aktan atlam talar bulunm utur. Ne var ki asl can alc bulu,
kaln b ir kil tabakasyla svanm sepetin atein zerine konulabile
ceinin kefedilmesi oldu; bu bulu sre iinde fiili olarak kant
land. Z am anla, m uhtem elen Yontma Ta D ev rin in sonlarna do
ru, sepetten vazgeilerek iine su konulabilen, atee dayankl kilden
m lekler yaplm aya baland. Ne var ki, m lekler ard ve av se
ferleri srasnda tanm alar gt; bu yzden su kaynatm a ilemi bir
lks olarak kalm aya devam etti. Kuzey A m erika Kzlderilileri ara
snda halanm et szc ziyafetle eanlam l olarak kullanlr.
D aha sonra, iinde svlar uzun sre tutabilen kaplarn kullanl
m aya balanm asyla birlikte, daha yava gelien kimyasal deiim ler
-m ay a la n m a - dikkati ekti ve kullanlr hale geldi. B uradan yeni bil
gilere ulald ve sonunda, ayralara batrp karm a veya yatrm a i
lemiyle m addeleri d ntrm e dncesine varld. Bu alandaki ilk
zaferler tabaklam a ve boyam a sanatlarnda elde edildi. Bylece, daha
Yontma Ta D ev rin d e, sonradan rasyonel kim yann douuna temel
oluturacak olan b ir dizi pratik yntem gelitirildi.
86
lkel sanat
G nm zde halen avclk aam asnda bulunan ve pek ou ayin
lerinde hayvan figrlerinden oluan hareketlere yer veren b t n k a
bilelerin sahip olduu ayrntl doa bilgisi bunu kantlyor. B unun
gemite de byle olduu, hem en hepsi hayvanlara ilikin olan ve
ok geni b ir alana yaylm b ulunan m aara resim lerinde, figrler
den ve yontulardan anlalm aktadr. Bu betim lem eler, yalnzca d
gr n m sunm akla yetinm em ekte, ou kez kem ikleri, kalp ve di
er i organlarla birlikte barsaklar da gsterm ektedir. Bu da ana
tom i bilim inin kkenlerinin av hayvanlarnn kesilip biilm esinden
doduuna b ir k ant olarak sunulabilir. G erekten de resim sel b e
tim lem enin tekniklerini, yaam n bu biyolojik cephesine borluyuz.
Bu teknikler yalnzca grsel sanatlarn deil, rasyonel bilim i m m
kn klan grafik sem bolizm in, m atem atiin ve yaznn da kaynan
oluturur.
2.3. LK EL Y A A M IN T O PL U M SA L TEM EL
Dil
Bylesi bir ayrm tlandrm ann olanakl hale gelm esinden uzun
zam an nce insan toplum u, uyum iinde bir arada yaam ann ve ge
lim enin en gl arac olan dili gelitirdi. Bizzat dil, m uhtem elen
retim aralarnn ilkidir. plak elleriyle ya da eri br sopalar
ve yam uk y um uk talarla bir avn peine dm insanlarn bu takip
srasnda ibirliinde bulunabilm eleri yalnzca ve yalnzca el-kol h a
reketlerinin ve szcklerin kullanlm asyla m m kndr. A m alan
d o rultusunda henz bir ara gelitirm eden ok daha nce bu n lar
dan yararlanm olsalar gerek. lk dil, insanlarn hareketleri ve alet
yapm da iinde olm akla birlikte esas olarak yiyecek toplam a iinde
kullanlm olmaldr.
D ilin ne kadar erken edinilm i olmas, insan beyninin kaltsal
anatom ik yapsn ne lde etkilem i olduuna baklarak da anla
labilir. nsan beyninin y andan fazlasn kaplayan gz ve elin uyum
iinde almas, sistem i aslnda, m aym unsu bir atadan m iras alna
nn yalnzca daha gelimi halidir. te yandan, kulak ve dil uyum u
87
sistem i b u kadar geni b ir alan tu tm az ve yeni saylabilecek bir olu
um dur.
Btn mem eliler, seslerini u ya da bu lde toplum sal ileti
im am acyla kullanrlar; fakat bu ounlukla -cinsel arzu, fke ya
da korku v b .- b ir duyguyu iletm ek iindir ve bu trden sesler d u
yulduklarnda ona uygun duygusal b ir yant doururlar. Duygu ve
eylem iletiim ine eyler ve yerler hakkm daki bilgilerin iletiim inin
eklenm esi ancak b u n u n ardndan m m k n olabilirdi. Bu gei tam
olarak gereklem em i, dilde alt p erdeden ifade edilen duygular i
irde, arkda ve m zikte su yzne kar; ancak bunlar konum a
dilinden de asla eksik olm am , ona dokunakl ve hatta tutkulu bir
nitelik kazandrm tr. Szcklerin sihrine duyulan inanta bunun
da katks vardr. Yine de, dilin sihirli yan her zam an yararc yanm a
gre ikinci planda kalmtr. 2.45
Dil, en bandan beri neredeyse tm yle keyfi ve geleneksel ola
gelmi bulunm aldr. B irbirinden ayn toplum larm her birinde, ses
lerin gelenek yoluyla anlam kazanm alar ve toplum sal yaam n tm
gereksinm elerine yant verebilecek d u ru m a gelmeleri gerekiyordu.
te bu nedenle, dil evrenselken, diller eitlidir.
Sembolizm
nsann dil araclyla ifade ettii nesneler ve durum lar, onlar
tanm lam ak iin kullanlan seslerden daim a ok daha karm ak ol
m utur. Dolaysyla, b ir dildeki szckler, ister istemez soyut ve ge
nelletirilm i sembollerdir. D u ru m u n gerektirdii geleneksel eylemi
belirtm ek bakm ndan yeterlidirler, hepsi bu. nsan toplum lar, ken
di dillerini yaratm a eylemi srasnda genellem eler yapmak, pek ok
farkl eyi tek bir szckle ifade etm ek, szl sem bollere bavurm ak
ya da steno kullanm ak zo runda kalrlar. Bu sem bollerin dorudan
grsel imgelemle birlikte beyinde yerli yerine oturtulm as insan d
ncesini oluturur. Bilimin fo rm l ve kuramlar, bir dilin ereve
sini oluturm a srecinin doal ve ll uzantlardr yalnzca. Sz
l sem bolizm , ileride greceim iz gibi, bilginin yan sra yanlgya
da kaynaklk edebilir. D rtkleyici, duygulandrc ynlerine vurgu
yapldnda szckler sihirli seslere [hecelere] dnebilir. Sembol
m ad d i nesnenin ya da eylem in yerine geirilirse, szckler idealist
m antn sayalar haline gelebilir.
89
Yiyecek toplama ve avclk - iblm
nsan gruplarnn genel ekolojik karakterleri, ilkin yalnzca, so n
ralar byk lde yiyeceklerini nasl elde ettiklerine gre belirlen
m ekteydi. Balangta insanlar yiyebilecekleri her eyi toplam ol
m allar -k ab u k lu yemiler, meyveler, kkler, bal, bcekler ve plak
elle yakalayabildikleri her trl kk hayvan. Bu aam adaki yaam
hakknda karsam alar dnda bir ey bilm iyoruz. H ayatta kalmay
baarabilen tm ilkel topluluklar, yiyecek toplam ann yerini byk
hayvanlan avlam ann ald bir sonraki aamaya getiler. G n m
ze kadar ulaan aletlere bakarak, m am utlar da dahil, tm byk av
hayvanlarm avlamaya elverili, giderek daha da ayrntlandrlm
incelikli teknikleri gzlem lem ek m m kn.
Hayvan aam asndan tanan alam az toplum sal blnm e cin
siyetler arasnda olandr. Yontma Ta D ev rin in ister istem ez kk
olan toplum sal gruplar, srekliliklerini kadnlar eliyle srdrm ek
teydiler; gen erkekler ounlukla gruptan ayrlmak, ve baka gru p
lardaki kzlarla birleerek onlarn g ruplarna katlm ak duru m u n d ay
dlar. Buna karlk gelen bir de ekonom ik farkllam a vard; kadn
lar meyve, kabuklu yemi, tahl toplayp kk yolar, bcek yakalarken
erkekler kk hayvanlar avlyor ve balk tutuyorlard. O aam ada
yiyecek bu lm a b akm ndan aralarnda henz ok az fark vard.
Byk hayvan avclnn daha da gelimesi -k i bu erkein iiy
ditoplum un yiyeceini salayan balca kii olarak erkein nem i
ni arttrd. Erkek, avcln gerektirdii gce, saldrganla ve beceri
lere sahipti ve belki de bunlar Ta D ev rin in sonlarna doru, erkein
kadn zerinde egem enlik kurm asna neden oldu. Bu d u ru m u g
nm zde rnein Avustralya yerlileri arasnda grmekteyiz. Aileler
babasoylu [patrilinear], kabile gelenekleri de ataerkil [patriarchal}
olmaya balad. apa tarm na geildiinde kadnn nem inin art
masyla, bu eilim tersine dnm olabilir.
Totemcilik ve by
G rubun varln srdrm esi gnlk olarak yiyecek toplanm as
na, yani birka millik alan ierisinde kolaylkla eriilebilir yeteri kadar
90
bitki ve hayvan bulunm asna ve kadnlarla erkeklerin onlar yakala
m a veya toplam a yeteneinde olm alarna balyd. Bunlardan yalnzca
kincisi teknikle ilgiliydi ve teknik ister istemez ok yava bir biim de
deiiyordu. Buna karn bitki ve hayvanlar, zam an zam an felaketlere
yol aabilecek kadar eitli ve boldu. nsan soyu, denetimsiz doada
tam am en asalaka bir yaam srmekteydi; daha iyi teknikler gelitir
m esi onun b u asalakln daha da derinletirip yaygnlatrmaktan
baka bir ie yaram yordu. nsan soyu tarm reninceye kadar bu ko
num dan kurtulam ad. B ununla birlikte, kabile arkadalar ve avlad
hayvanlar karsnda ie yarayan yntem lerden yararlanarak doay
kendisine yardm c olmaya raz edebileceini veya kandrabilecei-
ni de dnd. Tekniin kstl oluundan doan boluklar doldur
m ak zere sihir - by gelitirildi. lkel kabile insan, yararl bitki veya
h ayvanlardan b irin i b t n kabilelerin ya d a k ab ilen in b ir b l m n n
totem i yaparak; imgelere, simgelere ve taklitlere dayal danslara ba
vurarak, o hayvan veya bitkiyi serpilip gelimeye ve oaltmaya te
vik edebileceine inanyordu. Bu inan, farkl totem gruplar arasnda
yiyecek dei-tokuuna yol at. Bylece, insan ilikileri ile yiyecek ve
ss eyalarnn paylam na ilikin ayrntl toplum sal kurallar tek bir
karm ak sistem iinde birbirine balanabildi. Totem kurallarna s
k skya bal kalnd srece kabilenin remesi ve yiyecek tem ini
gvence altna alnm demekti. Toteme bal olarak belirli kimselere,
hayvanlara veya nesnelere birtakm gler atfedildi: Bunlar tabuydu,
kutsald; onlara dokunm ak ok kat kurallara baland; bu kurallar
ineyenler ise korkun cezalara arptrldlar. Gizli doast bir gce
ya da erdem e sahip olan nesne anlay, bilim in geliiminde -zam an
zam an verim li- bir rol oynad. rnein, dem iri ekme zellii nede
niyle m knatsa duyulan m erak, m anyetizm a bilimini yaratt. E rdem
ler hayal r n olduunda ise, zellikle yararsz bir m etal olan altn a
verilen nem de olduu gibi, nesnelere tapnm a ounlukla aydnlk
dncenin geliimini engelledi.
Totem sistemi, gnm zdeki birok ilkel topluluk arasnda hl
geerliliini korum aktadr. Bizimki de iinde olm ak zere t m uy
garlklarda, zellikle de en tutucu alanlar olan dinde ve dilde bu sis
tem in izlerine rastlanr. yle ki, Thom son un da gsterdii gibi 2.46,
91
akrabalk terim lerin in tam am -b ab a, bac, am ca - day v s.- ancak
totem ik ilikiler erevesinde anlalabilir. G nm zde hl kullan
m akta olduum uz aslan ve tek boynuzlu at figrleri, hanedan arm a
lar araclyla bizlere aktarlan totem hayvanlarnn kalntlardr.
Ritel ve mit
Totem trenleriyle, zellikle de doum , ergenlie adm atm a ve
cenaze trenleriyle ilgili riteller, bilim le daha dorudan balantl
dr. Ergenlie adm ayinlerinin Yontma Ta D evrinde dzenlenm ek
te olduunu, bu ayinlere katlanlarn m aaralarda yum uak kil ze
rin e izdikleri entiklerden ve kilde kalan sakatlanm el izlerinden
anlayabiliriz. H erkesin gem ek zo runda olduu bu ayinlerde dnya
nn balangcn ve geliim ini totem lere dayanarak aklayan m itle
rin anlatld ilahiler sylenirdi. Bu, ilk resm i eitimdi; yani, dnya
ve dnyann nasl denetlenecei hakknda birtakm kesin inanlarn
alanm asyd. Bu eitim , var olan avclk, yem ek piirm e vb. teknik
lerin renildii raklk aam asn tanm lam asna karn asla onun
yerini alm yordu. Ergenlie adm ayinlerinin en belirgin zellikle
rin d en biri isim verilmesiydi; verilen isim ler ergen adayn totem ata
laryla ve dolaysyla b t n dnyayla ilikisini belirttiinden, onlara
zel b ir nem ve kutsallk atfedilmekteydi. N itekim etim olojinin de
ortaya koyduu gibi, isim bilgisi ilk kesin bilgiydi [knowledge] (na
m en - nam e [isim]; gnosco - know [bilmek]). 2.46
B tn mitler, ilk ortaya ktklarnda dnem lerinin teknik ve
toplum sal rgtlenm e dzeyini yanstm ak zorundadr. Fakat kabile
yaam nn, hatta t m bir evrenin korunm as iin gerekli grlen ri-
tellerle ilikili olduklarndan koullara oranla daha yava deiirler
ve dah a gncel teknik terim lerle yeniden yorum lanana dek oun
lukla anlalm az kalrlar. rnein C ennet Bahesi m iti balangta
avclktan tarm a geii yanstm asna karn, sonralar tabu, cinsellik,
bilginin ktl, T an ry a kr k rne itaat ve ilk gnah hakknda-
ki grleri dile getirm ekte kullanlm tr. M itler farkl kabilelere ait
olsalar bile kolaylkla harm an lanr ve tutarsz ortak bir mitoloji olu
tururlar. Yalnzca dinlerin am entleri deil, bilim kuram lar da pek
92
ok deiiklikten geerek fakat kesintisiz bir gelenek ak iinde, bu
t r totem ik m itlerden doup gnm ze kadar gelmitir.
93
m aya dnkt. Yaamsal gereksinim leriyle -yiyecek; hayvanlar ve
b itk iler- alet ve ara-gere yapm nda kullandklar m alzem elerin
salanm asndan ileri gitm iyordu. Bir de, yiyecek kaynaklarnn ve
sz konusu kaynaklarn bolluuyla ilikisi olduunu dndkleri
gksel cisim ler ve doal fenom enler m erak uyandrm aktayd. Aklc
yaklam n ve doadan beklenilenin alan dar olm akla birlikte, yi
ne de ilkel insann ilgisinin bir blm n oluturm aktayd. Toplum
gelitike, gerek bilim alan da m uazzam lde geniledi; fakat il
gi alan da bir o kadar hatta daha da fazla geniledi. lkel insann,
kendini, bugn bizim kendim izi hissettiim izden daha az gvende
hissettiini dnm em izi gerektiren bir neden yoktur.
Mekanik
Aklc olan, m addi evrenin ve hayvanlar tarafndan milyarlarca yl
lk b ir srete, her aam asnda ondan en iyi yararlanacaklar bir tarzda
gelitirilen duyusal hareket [sensory m otor] m ekanizm asnn temelle
ri zerine ina edilmitir. Bu m ekanizm a, ncelikle, dorudan doru
ya insan bedenindeki grm e ve dokunm a ile ilgili elerden -insan,
zellikle toplum sal bir hayvana dnm esinden sonra, dier m em eli
lerden stn klan kaltsal gz-el uy u m u n d an - trer. Baka bir biim
de syleyecek olursak, insan asndan aklc dnce, onun fiziksel
evresiyle ilikisi iinde olanakl hale gelir. rnein, kaldra gibi ok
basit bir aygt ele alrsak, bir ucu km ldattnzda br uta ne ola
can nceden kestirebilmek m m kndr. Aklc m ekanik bilimi, ilk
olarak bu gz-el koordinasyonu temeli zerinde geliti. eylerin nasl
ilediini sezgisel olarak grmek ve hissetmek ilkin yalnzca bu alanda
m m kn oldu. lk tekniklerden elde edilen bilgiler bunu alabildii
ne pekitirdi. Statik ve dinam ik bilim lerin kkeninde ara-gerelerin'
biimlendirilmesi, yaplmas ve kullanlmas yatar. G ryoruz ki, di
er bilim ler ortaya km adan ok nce insan belirli birtakm nesneleri
eliyle ilerken ve kullanrken, isel ve znde matematiksel bir mantk
gelitirmiti bile. Bilim ilerledike, bilim in tm dier ynlerinin n n
de yer alan daim a bu fiziksel yn olmutur.
94
Snflandrma ilkel bilimdir
Ayn fiziksel yntem lerin, insan deneyim inin dier -kim yasal ve
biyolojik- ynlerini ele alm ak ve onlar m antksal olarak anlalabilir
ve denetlenebilir klm ak iin kullanlabilm esi ancak binlerce yl so n
ra gerekleti. Bu, biyolojik ve toplum sal bilim lerin tem elinin yine bu
dnem de atlm ad anlam na gelmez; yalnzca u dem ektir ki, o n
lar isel karm aklklarndan t r farkl b ir seyir izlemek zorunda
kalm lardr. Yemek piirirken veya iecekleri mayalayp dem lerken,
ilem in sonucunun ne olacan ayn aklc yoldan ngrm e olana
yoktu. Ne olaca, ilkin denenerek, sonra da denenenin h atrlanm a
s ya da renilm esi yoluyla bilinebilirdi. Bu alanda, hatta onun da
tesinde hayvan davranlar hakknda edinilen bilgi z itibaryla
gelenekseldi. Bu bilgi, ayn zam anda o dnem iin kesinlikle akl
dyd; nk eldeki bilgiyle eylerin neden yle olduklarn gr
m ek ve anlam ak olanakszd. B ununla birlikte, sz konusu bilgi ille
de akl d grnmedi. nk deneyim in gzler nnde olm as her
t rl aklamay gereksiz klyordu. Ne de olsa her durum da, ou
kez totem atalar veya ru h lar gibi soyut am a kiiletirilm i yapcla
ra dayal m itolojik bir aklam a bulm ak olasyd. Dolaysyla, aklc
ve tanm layc alanlar arasndaki ayrm asla m utlak deildi. Kald ki
o rtad a pek ok benzerlik ve karlatrlabilecek yn vard; t m g
r n g [fenomen] km eleri aa be yukar birbirinin aynsy
d. G erekten de, biyolojik ve b ir yere kadar da kimyasal bilim lerin
gelim esine yol aan snflandrm a ilemi ilk kez bu alanda ortaya
kt. Bu ilk snflandrm alar ncelikle ve ister istemez znde ey
lem de bulu n m a veya duygulanm a (fiiller) yeteneine sahip varlklar
veya eyler (isim ler) h ak k n d a b ir kuram ierm ekte olan dilde ken
dini gsterdi. Yine burada, analoji [rnekleme] yoluyla, balangta
ounlukla yanl olm akla birlikte deneyim lenen olgularn birikim i
ve ayklanm asyla geree giderek daha ok yaklaan, byye daya
l tanm layc bir uslam lam a t r dodu. G nm zde yaayan ilkel
insanlarn yaam tarzlarna bakarak, bu insanlarn eyler zerinde
adam akll bir denetim kurabildikleri ve ileride ne olacana dair
salam bir ngrde bulunabildikleri, deneyim alanlar ile ritelle-
95
re ve byye bel balam ak d u ru m u n d a kaldklar, deneyim alanlar
arasnda yeterince ak b ir ayrm yapm olduklar yargsna varabi
liriz. B ununla birlikte, b u ynlerin birbirleriyle olan yakn balar,
olduka istikrarl kltrlere zem in hazrlad.
Gelenein kutsanmas
A rkeolojik bulgularn da dorulad gibi, deiim in son dere
ce yaval, ilk insanlarn yaam n her alannda gelenee ne kadar
skca sarldklarm gsterm ektedir. B unun nedeni, belki de k lt r
lerinin birliini ve b u klt rn herhangi bir parasnda gelenekten
uzaklam ann douraca tehlikeyi iten ie sezmi olm alaryd. G e
leneksel ritellerini yapmaz, byl szckleri sylemezlerse tm
b ir doa dzeninin anszn altst olmayacan, besin kaynaklarnn
kurum ayacan veya salgn hastalklarn ba gsterm eyeceini ne
reden bilebilirlerdi ki? Koullar eski gelenei srdrm eyi tm yle
olanaksz klm ad srece h er eyi olduu gibi tutm ak ok daha g
venliydi. . -
96
kulbeler ve ate, ilk insanlarn k kuzeydeki blgelerde geirebil
m elerini salad. Bu t r devrim ci teknik deiiklikler insan soyunun
yeni alanlara yaylm asn, eski blgelerde ise nfusun younlam as
n beraberinde getirdi. kinci olarak, yeni alanlar am ak iin o rm a n
larn yaklm as rneinde olduu gibi, yeni bir tekniin baaryla
uygulanm as uzun vadede evreyi fiziksel olarak deitiriyor ve yok
olutan k u rtu lm ak iin yeni tekniklerin bulunm asn zorunlu klan
yeni sorunlar douruyordu. lkel insann genelde kendisinin yol a
t krizlerden ayrt edem edii dier krizler, ncelikle iklim deiik
liklerine bal olarak doal evrede gerekleen denetlenem ez dei
im lerden kaynaklanyordu. H er iki d u ru m d a da, ya eski yerleim
alanlarnn terk edilm esi ya da yeni koullarla baa kabilm ek iin
yeni tekniklerin gelitirilm esi gerekiyordu. Teknik deiiklikler, ister
var olan klt r n iinde gelitirilsin, isterse d koullardaki dei
im lerin sonucu olarak kendini dayatsn, kesinlikle gerekleiyordu.
stelik arkeolojik bulgularn da gsterdii gibi, bunlar esas olarak
ilerici nitelikte deiikliklerdi ve daha geni bir evre zerinde, daha
byk bir denetim k u rm a olana salyordu.
97
da getirilm i olan zm lerin pek ounun gnm zde de kulla
nlyor oluu ve b u n larn hl m odern tekniklerin balca tem elini
oluturm as ilgintir. rnein, uygarln ilk tem el sorunlarndan
biri, svlar saklam ann ve bir yerden bir yere tam ann yolunu bu l
m akt. lk kovalar ve ieler deriden yaplmt; m alzem e deimi
olm asna karn im alat yntem leri olduu gibi alnp yalnzca incel
tilm i m etalden kova ve kutu yapm na uyarland. Cam ve plastik,
derinin yerini aldktan sonra bile tem el biim ler deimedi. Yontma
Ta D ev rin d e kilin yorulabilir olm a zellii ile sepetiliin bilindi
i m uhakkak; kaba dokum a byk olaslkla bu kincisinden tredi.
2.49 O dnem de, giysilerin ve mlekiliin geliim ini geciktiren
neden teknik beceri eksiklii deil, gebe avclk koullar yzn
den kadnlarn eirm e, rm e, hallalama ve boyam a gibi karm ak
ilemlere zam an ayrabilecek kadar uzun b ir sre ayn yerde kalm a
m alaryd. Bir dier neden de, ar olduklarndan kil m leklerin bir
yerden b ir yere tanm asna p ek gerek grlm em esiydi. (ekil 2)
98
iimiiimmiHiml
100
Ayrca paleolitik kalntlarda, zellikle gm tlklerde, m itlerin
ve ritellerin geliim ine dair d o rud an kantlara rastlanm aktadr.
lleri gm m e detinin neredeyse Yontma Ta D e v rin in balan
gcna kadar uzanm as olgusu, insann ldkten sonraki yazgsna
dair b ir tu tu m a iaret eder. B unun yaln bir tutum olduu anla
lyor. llerin aletler ve yiyeceklerle birlikte gm lm esi, lm den
sonraki hayata dair, ada dinlerdekinden pek de farkl olmayan
b ir inancn gstergesidir. te yandan, kan simgelemesi iin ceset
lerin zerini bir eit krm z toprakla [ochre] rtm ek gibi birtakm
uygulam alar, bynn son derece yaygn bir biim de kullanldn
gsteriyor. Paleolitik an ilk evresinde yaayan insanlarn m aa
ralarda ve sndklar kaya oyuklarnda braktklar ilgin resim ler
de b u n u doruluyor. Bu resim lerin kendileri de aslnda bysel bir
nitelik tam akta ve avn daha kolay, daha bereketli gem esini sala
may am alam aktadr.
G nm zn ilkel kabilelerine bakarak btn bu kantlarn, hay
van klna girm i m askeli oyuncularla avdaki baary yeniden can
landran dans ve arklarn oluturduu karm ak bir ritele iaret
ettiini syleyebiliriz. Tiyatro sanat ve dini ayinler bu t r t ren
lerden km olmaldr. Hayvan taklitleri kukusuz onlar aldatma
amalyd am a baars b u n u n la snrl kalmayacakt. Aldatc hare
ketler sava alanna tanacak; iirsel kurgular kolayca yozlap adi
yalanlara dnebilecekti.
Byc hekim
Balangta herkes ritellere katlyor, trenlerde yer alyor olm a
lyd. Fakat Yontma Ta D e v rin in sonlarna doru uzm anlam ann
ortaya ktn gsteren kantlar vardr. Uzak ve eriilmesi g m a
aralardaki resimler, eitimli sanatlar tarafndan yaplm olsa ge
rek. stelik b u sanatlar m odellerini hareket halinde grp yeterin
ce inceleyebilecek av seferlerine katlm olmallar. Bu resim ler ara
snda, ok sk olm asa da hayvan klna girm i (dierlerinden ayr
duran) insan figrlerine rastlanyor. Bu figrlerin zel bir nem ta
dklar anlalyor. G nm zn en ilkel kabilelerinde, evrenin veya
101
evrenin esas olarak beslenm e, fakat ayn zam anda salk ve kiisel
ans ile ilgili blm lerini denetim i altnda tutan glerle zel iliki
leri olduu sanlan byc hekim lere ya da amanlara rastlam ak
tayz. Bu insanlar, b ir dereceye k adar yiyecek ve ara-gere retim i
iine katlm azlar; b u n a karlk, topluluun yarar iin byclk ye
teneklerini kullanrlar. Ayn zam anda geleneksel bilginin bilinli bir
biim de k o runm asndan, dolaysyla gelimekte olan b ir toplum da
bu bilginin yenilenm esinden de sorum ludurlar. Bu nedenle, onlarn
an tik alardaki ncelleri kutsal krallarn, rahiplerin, filozoflarn ve
bilim insanlarnn kltrel atalardr.
By kuram: Ruhlar
Byclerin ilemleri, balangta byk olaslkla bilinsizce,
so n ra la r aktan aa, evrenin ileyiine ilikin belirli bir kuram a
dayanyordu; esas olarak takliti ve insanla doa arasnda dorudan
balant kuran b ir kuram d bu. G m tlkler ve resimler, bu kura
m n henz Yontm a Ta D ev rin d e enikonu gelitirilmi olduuna ta
nklk ediyor. lkin benzerlikler, daha sonra da yalnlatrlm imge
ya da semboller asl nesnelerle ylesine zdeletiriliyordu ki, onlar
zerinde yaplacak ilem lerin gerek dnyaya aktarlabilecei sanl
yordu. O im ge ve sem bollerle gnm z m odern bilim inde baaryla
kullandm z imge ve sem boller arasnda kesintisiz b ir ba vardr.
A ncak sem bolizm in bysel deerini az ok geleneksel deerinden
ayrt etm ek iin yzyllarn deneyim i ve zorlu m cadeleler gerek
mitir.
lkel dncenin, belirli b ir aam ada takliti ya da sem bolik b
yden kopup ayrlan b ir baka yn ise, ruhlarn gerek dnya ze
rin d e etkili olduklar, bu nedenle de denetlenm eleri veya yattrl-
m alar gerektii dncesiydi. Ruh kavram nn kendisi de son derece
karm ak b ir dncenin rndr. Byk olaslkla lm olgusunu
kabul edem em ekten dom utur; m ezarlara konulan eyalardan da
anlalaca gibi, ilk ruhlarn bedenleri olduuna inanlyordu. len
kim seler hayattayken kabilenin yesi olduklarndan, ldkten sonra
da bunlarn kabileyle ilikilerini srdrdkleri dnlyordu. On-
102
larm ru hlarnn, tpk yaayan insanlar gibi, doa zerinde d o ru
dan eylemle ya da by yoluyla etkide bulunduklarna inanlyordu;
balangta gleri de yaayanlarkinden daha fazla deildi. R uhun
(nefes, hayalet-geist-, can, tin-psyche) - l m le bedenden ayrlan e
y in - bedenden ayr ve grnm ez, fakat daha etkili olduu dncesi
sonradan dodu.
Ruh kavram en so nunda apayr iki kavram a blnd. B unlardan
ilki, gl b ir adam n ru h u n u n efsanevi bir kahram ann ru h u a ra
clyla b ir tanrnn ru h u n a dnerek dinin balca figr haline
gelmesiydi. 2.42; 2.46 kincisi ise, ru h u n insani kkeninden ayrla
rak rzgr gibi grnm ez b ir doal gce ya da kimyasal ve yaam
sal deiim leri belirledii dnlen etkin bir gce dnm esiydi.
Bu kincisi, b ir sonraki blm de greceim iz gibi, ilahi niteliinden
arndktan sonra bilim de son derece nem li bir rol oynam tr: D a
m tlarak cin d kknlarnda ispirto olm u veya evcilletirilemez
vahi ruh -V an H e lm o n tu n gaz (ya da k ao su )- olarak varln
srdrm ve sonunda gazom etrenin snrlar iine hapsolm utur.
103
Avclk ekonomisinin snrlar
Paleolitik d nem in insanlarnn toplum sal baarlar ylesine
parlakt ki, neden sonsuza kadar bu d u ru m d a kalam adklar so ru
su akllara gelebilir. Geri b u n u gerekletirm i olanlar yok deildi;
ancak b u n lar yalnzca Kuzey Kutbu, O rta Avustralya gibi en kyda
kede kalm yerlerde ya da tropikal orm anlarda varlklarn sr
drebilm ilerdir. Kald ki b u n larn gerekten paleolitik kalntlar m
yoksa zellikle zorlu d koullar nedeniyle ikinci bir paleolitik avc
ve yiyecek toplayc kltre geri itilen neolitik gruplar m olduklar
belirlenem em itir. B unun tesinde, paleolitik teknik avlanm a ola
naklarnn kstl olduu, snrl t r ve sayda av hayvann barndran
geni dzlklerde avlanm ak asndan belki de ok daha elveriliydi.
Av hayvanlarnn bolluunu salayan koullar, iklim deiiklikleri
ya da ar avlanm a yznden deiecek olursa srler yok olacak,
dolaysyla da kabileler ya daha elverili koullarn hkm srd
blgelere g etm ek zo ru n d a kalacak, ya olduklar yerde kalp nesil
leri tkenecek -n ite k im gnm zde pek ok kabilenin bana gelen
b u d u r- ya da avlanm a kltrlerini deitirm eyi reneceklerdi ki bu
sonuncusu ok daha zordu.
Avc b ir to p lu m u n asl zaaf, avlad hayvanlara bam l, asalak
bir toplum olm asdr. O rada bulu nan hayvanlardan olabildiince
yararlanm ay baarr, fakat o nlar olum lu anlam da denetim altna
alamaz; yani o nlar ldrp yok edebilir fakat ne besleyebilir ne de
retebilir. G erekten de avlanm aya elverili blgelerde iri av hay
vanlarnn k klerinin kaznm olm asnn nedeni, byk olaslk
la ge paleolitik dnem deki etkili hayvanclk yntem leridir. Buna
katkda b u lu n an b ir baka etken de, avcla elverili geni dzlk
lerin Bat A vrupann baz blgelerinde olduu gibi orm anlara ya da
A frikada olduu gibi llere dnm esidir. Buzul ann sonlarna
d o ru avcln artk insan k lt r n n en ileri t r olm aktan k
tna kuku yoktur. Avc to p lu m u nun sanatlar ve hatta toplum sal
rgtlenm esi varln srdrm ekle birlikte, tarm n bulunm asyla
ortaya kan ok daha zengin ve ileri bir k ltrn paras olarak
ayakta kalabilm itir.
104
Paleolitik toplum biim inin kkeninde yatan birtakm isel n e
denler de o n u n evreyle baa kabilm esini gletirm i olabilir; a n
cak bu n edenleri zm lem ek im dilik kolay deildir. M addi k l
t r n bu dzeyinde yaayan ilkel toplum lar gnm zde ok ender
grlm ekte; onlarn yz yze kaldklar isel skntlar da daha ileri
kltrlerin, zellikle de bizim k ltr m zn ykc etkileri altnda
gzlerden sakl kalm aktadr.
105
3. B lm
TARIM VE UYGARLIK
Tarmn kkeni
Tarmn kkeni kesin olarak bilinm em ektedir ve belki de daha
uzun bir sre sanal olarak kalacaktr. Tarmda kullanlan bitki ve hay
107
vanlarn birbirine yakn birka trle snrl oluu -yenebilir tohum lar,
otlar ve boynuzlu srlar- tarm n belirli bir dnem de ve snrl bir
alanda, byk olaslkla O rtadoud a ortaya ktna iaret etm ekte
dir. Ekinlerin yetitirilmesi ile hayvanlarn evcilletirilmesinin hep bir
arada m gittii, yoksa salt tarm a dayal kltrlerle salt krsal oban
kltrlerin bir araya gelmesinin m i sz konusu olduu belli deildir.
Eldeki deliller daha ok birinci seenei desteklemektedir. Tahl re
ticilerinin braktklar artklar hayvanlar cezbedip evcillemelerine
neden olm u olabilir. Evcilletirme aslnda yeni bir uygulama deil
di: D aha Yontma Ta D ev rin d e kpek uysallatrlmt. Dikkatimi
eken ufak b ir ipucuna deinm ek istiyorum. Neredeyse evrensel bir
ekin bim e arac olan oran biimi ve balangta dili oluu, bir ko
yunun ya da gevi getiren bir baka hayvann ot koparm aya son dere
ce elverili olan enesinin taklit edildiini gstermektedir. Tarm n ilk
aam alarnda ortalkta bol m iktarda ve m uhtem elen evcilletirilebilir
koyun bulunm asayd, oran ortaya k gleirdi. Bununla birlik
te, ekin yetitiricilii hi kukusuz hayvanlarn evcilletirilmesinden
ok daha nemli ve kalc sonular dourm utur; kald ki, yeteri kadar
hayvan yemi olm adan snrl bir alanda yeter sayda hayvan bir arada
tutm ak olanakszdr. stelik kent halknn et, deri ve yn ihtiyacm
karlayan bir pazarn varl da yaygn bir oban ekonom isinin temel
artlarndandr. Ak alanlarda hayvanclk yaparak geimini salayan
gebe b ir oban veya srtm a kabilesinin, ayn hayvanlarn vahile
rini avlamak iin gerekenden daha geni topraklara ihtiyac olacaktr.
te yandan, silah, ss eyas ve ek yem salanabilecek bir pazar yoksa
hayvan avlama heyecannn yerine onu beslemenin zahm etine katlan
m ak pek yelenir b ir seenek deildir.
B ununla birlikte, yabani tahl bitkilerinin kadnlar tarafndan
toplanp sepetlerde saklanabilecek kadar bol olduu kalc yerleim
blgelerinde, tahl tarm b u kltrlerle sert bir atm a yaam aks
zn ortaya km olabilir. B uralarda, evreye salan tohum lardan
yetien ekinler, bimeye deecek kadar oalm olabilir. Tarm n
icad, byk olaslkla bu rastlantsal olgunun yeterince ak bir bi
im de anlalm asndan daha ileri bir adm deildi; bylece gelecek
m evsim de daha fazlasn elde etm ek iin iyi r n n bir ksm nn to
hum olarak ekilerek bile bile feda edilmesi geerli bir nedene daya
108
nyordu. Bu ise, o rm an d a ak alanlarn ya da lde sulak blgelerin
snrllklar tarafndan belirlenm i olm as m uhtem el olan kalc bir
yerleim i gerektirir. Tarm n, dalardan gelen akarsularn, llerin
kylarnda oluturduu alvyonlu deltalarda balam olabileceine
dair baz belirtiler bulunm aktadr. O valar kuruduka bu gibi yerler
av hayvanlar ve insanlar iin doal birer snak oldular.
Tahl toplam ak kadnlarn ii olduundan tarm da m uhtem elen
bir kadn icadyd ve en azndan kzlerin ektii apa veya sabann
icadna kadar, kadn ii olarak kald. nk tarm , kadnlarn kk yol
m ak iin topra eelemekte kullandklar Yontma Ta D evrinin kaz
m a ubuundun tretilm i bir alet olan apa ile yaplmaktayd. Yiyecek
elde edilmesinde tarm n hayvancla baskn geldii yerlerde kadn
larn toplum sal konum u da buna uygun olarak ykseldi ve avclkla
birlikte ortaya kan soyun babaya gre belirlenm esi (babasoyluluk)
eilimini durdurarak tersine evirdi; soyun anaya gre belirlenmesi
(ana soyluluk) eilimi yeniden g kazand. Yalnzca, tarm sal yerle
imi evreleyen topraklarda, hayvan yetitiriciliinin baskn olduu
yerlerde -Tevratta grdm z gibi- ataerkillie gei tam am land.
Kkeni ne olursa olsun, tarm insan ile doa arasnda yepyeni
b ir iliki dourdu. nsan, geni krlklarda avlayabilecei ya da to p
layabilecei kadar yiyecei kk bir alanda yetitirebilir hale gelin
ce, hayvanlar ve bitkiler zerinden asalak bir yaam srm eyi brakt.
Tarm la birlikte, canl doann (yeniden) rem e yasalarnn bilgisine
ulaarak onu denetim i altna ald ve bylece, d koullar karsnda
yeni ve ok daha geni b ir bam szlk kazand. Tarm ura balan
gta topra eelem ekten teye gidem iyordu belki; ya da bahecilik
gibi bir eydi: Geici olarak tem izlenip sonra terk edilen kk alan
larda yaplan, gnm zdeki pek ok kabile tarafndan srdrlen
b ir t r gebe tarm yd. A ncak tarm ura, bu kk dzeyiyle
bile insann m addi ve toplum sal k lt r n kknden deitirdi.
Yontma Ta Devrinde yaanan t m deiikliklerle karlatrld
nda, ilerlem enin yeni b ir aam asna iaret ediyordu. Ayn toprak
paras zerinden geim lerini salayp yaam larn srdren insan
larn saysnda m uazzam bir nicel art m eydana getirerek, nitelik
olarak farkl yeni bir toplum kltr ortaya kard. Avclk kesintisiz
srdrlm esi gereken bir urat; oysa tarm m evsim lere balyd.
109
N fusun byk b ir blm , yln belirli dnem lerinde baka iler
le uram aya zam an bulabiliyordu. Bylece tarm , beraberinde yeni
olanaklar ve yeni sorunlar getirdi.
110
olan servet eitsizlikleriyle birlikte zel mlkiyet dodu. Bununla bir
likte, kentler kuruluncaya kadar bir sonraki aamaya -sosyal snflarn
oluum u aam asna- geilmedii anlalyor.
alma ()
Tarm beraberinde yeni b ir kavram d a toplum sal yaam a soktu:
alma (i) kavram. Avclk k lt r n n egem en olduu dnem ler
de alm a (i), yaam n dier cephelerinden ayr bir etkinlik olarak
grlm yordu. Eylemlerle sonular arasnda yakn bir ba vard. n
sanlar, kendilerinin ve yaknlarnn hem en sonra yiyecekleri yem e
i elde etm ek iin avlanyorlard. Oysa tarm da, yaplan ile o iten
r n elde edilm esi arasnda uzun b ir sre vard. stelik tarm n pek
ok ilemi skc ve yorucuydu, avlanm adaki heyecandan yoksundu.
Geri yiyecein elde edilm esi daha salama balanm t fakat ahane
avlara ve byk ziyafetlere de olanak kalm am t. yle ki, avclktan
tarm a gei, efsanelerim izde [Adem ile Havvann iledii gnahlar
sonucu] insann d olarak yer alr. nsan, ekm eini aln teriyle
kazanm a amacyla alm ak iin, aalkl, sulak ve avlak yer anlam
na gelen cennet ya da e d e n d e n [rem Bandan] ayrlmtr.
111
almlar ve biim ile say arasndaki ilikilerin daha iyi anlalmasn
salamlardr. Eirme, yayl m atkab saymazsak, devir [rotasyon] ge
rektiren ilk endstriyel [sna] ilem dir ve bir sonraki dnem de m e
kanik, sanayi ve ulam alanlarnda devrim yaratacak olan tekerlein
kullanm na n ayak olm u olmas pekl m m kndr. te yandan,
mlekilik, atein ilk dolayl kullanm yd ve ate zerinde aydnlat
ma, snm a ve yem ek piirm e ilem lerinin gerektirdiinden ok daha
etkili bir denetim kurulm asn art komaktayd. m lek kullanm
da, yem ek piirm e ileminin kapsam n geniletecek, m adenlerin eri
tilm esini ve erken dnem kimyay m m kn klacakt. (ekil 2)
Neolitik a
Tarm n icadndan kentlerin kurulm asna kadar geen dnem ,
C ilal Ta Devri ya Neolitik a olarak bilinir. Byle anlm asnn ne
deni, bu devirde Yontma Ta D evrinin kabaca yontulm u ara-gere-
lerinin yerine ovularak parlatlm tatan ara-gerelerin ve topran
kullanlmasyd. A ntik uygarlk m erkezlerinde bu dnem kabaca M.
5000lerden M. 3000lere dek srd. Ancak, cilal ta kltr b u n
dan ok daha uzun bir zam an dilim ini kapsamaktadr. Dahas, bugn
bile dnyada neolitik kltr aam asnda bulunan pek ok kabile var
dr. G nm zde var olan bu neolitik kltrlerin iki koldan geldikleri
anlalyor. Bunlarn bir ksm, O rtadoud aki ilk merkezlerden ok
geni alanlara yaylan ilkel neolitik kltrn dorudan devam nite
liinde olabilirler. Geri kalan, ok daha sonra, Tun D evrindeki g
lerin kalntlar olsalar gerek; g ettikleri blgelerde ana yurtlarnn
rnlerinden yoksun kalp temel neolitik m addi kltrlerinden te
sini yitirmiler, yalnzca gnee tapm a gibi Tun D evrine zg belirli
dnceleri koruyabilmilerdir. Bundan 4 bin yl nce bugnk ngil
tereye gelmi olan ilk megalitik uzun hykler dnem inin insanlar,
byle bir gruptan olsalar gerek. O rtaada Byk Okyanusun tesine
yaylan Polenezyallar da yle olmal.
Neolitik kltrn, yayld alanlarn pek ounda varln srd
rebilmesi, insanln bu kltrde nasl yeni bir dengeye ulatn gs
terir. nceden bu denge doadaki hayvan ve bitkilerle salanyordu;
bu dnem de ise artk topran rnleri ve iklimle salanmaktadr.
112
ekil 2: Dekoratif sanat zerinde sepet teknolojisinin etkisi
a. Temel Yunan tasarmnn basit deiimlerden nasl kken aldn gsteren dokuma hasr
paras
b. c. Kiev yaknlarnda bulunan ve Paleolitik aa ait olan mamut dii paralar. Hata ve bozul
m a l a r a d i k k a t e d in ,
d. T h u tm o s e I l I n m e z a r n d a k i d e s e n l e r (t. M . 15 0 0 ).
W eltfishd en
Dinin resmilemesi
Tarm n icadyla birlikte toplum sal yaam n m addi tem ellerinde
ortaya kan bu d n m n dnsel alanda derin bir etkide b u lu n
m as kanlm azd. Bu etki, yeni riteller ve dinler biim inde ken
dini gsterdi. N eolitik topluluun balca kaygs, ekinden alnacak
m ahsuld. Dolaysyla, bitkilerin bollam as ve r n n verim li ol
m as iin yaplan totem ik ritellerde kadnn yeri zellikle vurgula
nyor ve d ah a da pekitiriliyordu. Bu riteller iinde en tipik olan,
ekinleri tevik etm ek iin insanlarn iftletrildii dourganlk ya da
bereket ayinleriydi. Yam urun bitki rts zerindeki etkisi avclk
kltr d nem inde hayvanlarn yaam lar zerindeki etkisi aracl
yla yalnzca dolayl olarak fark ediliyordu; im di ise bir lm kalm
meselesi haline gelmiti. Yamur yadrm ak amacyla yaplan taklit
i by, ritellerin dier bir temel u n suru oldu.
Bu younlam a ritel ve byy daha bir dzenli klyor ve onlar
ynetim ve dine dntrm e eilimi tayordu. D zenli bahar ve h a
sat festivalleri yaplyordu. Ekin kralieleri ya da krallar ile yam ur
yadrclar seiliyor; topluluun yaam asndan ok nem li sayl
dklarndan, onlara zel b ir sayg gsteriliyor ve zel yetkiler tan n
yordu. Yeni bir r n n yetiebilm esi iin tohum u topraa gm m e
yani ldrm e gerei, kurban fikrini dourdu. Dahas bu, insanlarn
k urban edilm esi dncesini bile ieriyor, kraln ya da tem silcisinin
halkn refah u ru n a can verm esi isteniyordu.
Ky kltr
N eolitik an tipik ekonom ik ve kltrel birim i kydr. Bir
ky, kendi topraklar zerinde bam sz klan o kydeki teknik ve
ekonom ik ilem lerin karlkl karm ak ilikilerinin evrim i iin b in
lerce yln gem i olm as gerek. Ne var ki ky ekonom isi, kapsam
ve deiim olanaklar bakm ndan son derece snrldr. Bugn baz
Afrika kylerinde olduu gibi binlerce insan iinde barndrd d u
rum lard a bile, kyde yaayan hem en herkes zam annn byk bir
bl m n tarm la ya da ky iinde retilen ve yine ky iinde kul
lanlan ara-gerelerin retim iyle uraarak geirir. Neolitik kyn
114
kendi kendine yeterli oluu yaylm asn kolaylatrrken, daha fazla
gelim esini de engellemitir.
3.2. UYGARLIK
Nehir kltr
nsanlarn, balta girm em i sk orm anlarn uzanda, orak to p
raklarn arasndan alaklarda kendi yatanda akp giden byk n e
hirlerin oluturduu geni alvyonlu vadilerde tarm yapm ay dene
m eleri, daha byk lekli ilem lere doru atlan ilk adm d. Bu ie,
Yukar Nil kabilelerinin hl yaptklar gibi, slak am ura tohum eki
lebilen alak neh ir kylarnda balayp, sonra yava yava bataklkla
r ku ru tu p nehir yataklarm tem izlem i olabilirler. Ya da yaylalardaki
kk vadilerde balayan tarm etkinlii nehrin ak yn boyunca
adm adm ilerleyerek byk vadilere inm i olm as da m m k n
dr. H er iki d u ru m d a da kanallar ama, bentler yapm a gerei d u
yulm utur. Bylece ilkin doal, ardndan da yapay sulam aya dayal
yeni trde bir tarm ortaya km tr. Byle bir blgede ky, doal
ekonom ik birim olm aktan kar. Seller ve kuraklklar ky snrlarn
gzetmezler; birok kyn el ele verm esiyle bentler kurulup kanallar
alm ak zorundadr. Bylesi b ir ibirlii, yarm dzine ky arasnda
bile olsa, salanabildiinde ya da zorla dayatldnda her birinin k
y daha fazla r n veriyordu. Bylece yiyecek retim inde bir baka
nicel ilerleme kendini gsterdi; n k ayn topraklar zerinde daha
ok insann yaamas olanakl hale gelmi, bu da sonradan toplum sal
rgtlenm ede nitel b ir deiim e yol amt.
115
kyler fethedilip tek b ir ekonom ik birim kurulduunda, birdenbire
yle ok art-zenginlik retebildiler ki, iki ya da yz yllk zam an
dilim i ierisinde, ilk M sr m p arato rlu u n u n devlet ilerinin getir
dii devasa ekonom ik yk tayabilecek dzeye ulatlar.
D aha yakn zam anlardan bir baka rnek, nem li teknik deiik
likler olm adan da, salt rgtlenm e yoluyla neler yaplabileceini gz
ler nne serm ektedir: Perud aki nka m paratorluu, her biri kendi
ufak vadisini ekip bien, kendi snrl sulam a kanallarn aan ve kendi
rnleriyle geinen birok bamsz kabilenin bir araya gelmesiyle ku
ruldu. Sonradan, ksm en politik dehalar sayesinde, ksm en de kaba
kuvvete bavurarak bir t r kutsal aristokrasi haline gelecek olan a
lkan ve despot (hkm ran) nka kabilesi, btn kabileleri merkezi
bir ynetim altnda birletirmiti. Bylece, tm vadileri tek bir btn
olarak ele alma, uzun sulam a kanallar ama, da yamalarn bir ba
tan bir baa bentlerle evirm e ve yiyecek datm n uygun bir biim
de dzenleme olanana kavutular. Bu sayede, im paratorluun ayakta
kald yzyllar boyunca Perud a hi kimse a kalmad. Burada ilgin
olan nokta udur: Sistem, yeni teknikler kullanm ad halde nkann
egemen snflarnn -gnein o cuklarnn- son derece ihtiaml bir
yaam srm elerine fazlasyla yetecek bir art-rn salad gibi, ayn
zam anda birka yzyl iinde dzeyi olduka yksek bir entelektel
kltr ve olaanst bir m im ari yaratm alarna da olanak tand.
Uygarlk, doal sulam a kanallar b ulu nan tarm a elverili sulak
nehir vadilerinde dom u ve kk salabilmitir. D aha sonra, suyun
yksek seviyedeki kanallara tanm as, su kuyularnn almas, tepe
yam alarnn ekillenm esi gibi ok daha ar m hendislik alm a
laryla yreye yaylmtr. Ne var ki, D em ir D ev rin e gelinceye dek
alvyonlu ovalardan fazla uzaa gidem em itir. Dolaysyla ilk uy
garlklar elverili birka blgeyle snrl kalm lardr; bu blgelerin
banda M ezopotam ya, M sr ve nds vadileri ile Sar N ehirin ve
Y ang-eIrm ann geldiini biliyoruz.
116
deil bir sonucuydu. Kenti kyden ayran olgu, sakinlerinin toprakta
(tarlada) alan yiyecek reticileri deil yneticiler, zanaatkarlar, t c
carlar ve iiler olmasdr. Bir kentin kurulabilm esi iin, tarm, tekni
inin kentte yaayan ve retici olmayan insanlar salad art-rnle
geindirebilecek dzeye ulam olmas gerekir. Yukarda grd
m z gibi, bylesi bir tarm teknii en bata belli bir merkez rgtlen
meyi art koar. Bu ise pek ok ky birden kapsayan bir ynetim a
anlam na gelir. Bu kylerden biri, ba totem tanrnn tapm ann b u
lunduu ky, doal olarak kent olacak; dier kylerden gelen art-rn
burada toplanp saklanacaktr. lk kentlerin nerede kurulduunu he
nz tam olarak bilm ediim izden, kyden kente gei sreci gerekte
bu kadar ani olmayabilir. Bildiimiz kadaryla bu sre ilk olarak ky
alanlarna kurulm u kk kentlerin bulunduu aa M ezopotam
yada yaand. 2.20 Ne yazk ki, yaz h en z icat edilmemi olduundan
onlarn kurulu ykleri hakknda elimizde hibir bilgi bulunm am ak
tadr. D aha sonra kurulan kentlerin 2.46, kente dair bir dnceden,
hatta bir kent deneyim inden etkilenm em i olmas imknszdr. Bu da,
kentlerin birka kyn nfusunun bir blm nn veya tam am nn
bir araya gelmesiyle olutuu izlenimini uyandrm aktadr.
lk kent, blgenin sulam a ilerinden sorum lu olan ba su-byc-
sn n kynden trem i olabilir. ok ani bir gei yaanm olmas
art deildir. K anallarn kazlm as ve savaklarn almas balangta
m evcut suyollarnn tem izlenm esinden ve doal bentlere delik al
m asndan ibaret olsa gerek. N itekim tarihsel alarda H ollandadaki
ayrntl sulam a sistem lerinde kanallar ve bentler kum havuzlarnn
ve am ur b irikintilerinin gelitirilmesiyle oluturulm utur. B tn
balanglarda olduu gibi burad a da, sanat (teche) doay (physe)
izler. Theophrastusun deyiiyle, ... sanatn doay taklit ettii ve
zam an zam an son derece zgn eyler yaratt apak ortadadr.
B unlarn bazlar kullanm , bazlar ise -grkem li binalarn sslen
m esinde grdm z g ib i- yalnzca zevk iindir; geri kalanlar hem
zevk hem de kullanm iindir. 2.43a 1.39 K entin kendisi, belki de
sonrad an tapm ak platform u olarak kutsanan ve zerinde tapnan
bir da gibi ykseldii -B abil Kulesi b u nun ilk rn e id ir- doal bir
tepecik, sellere kar bir snaktr.
117
Kent bir kez kuru ld u k tan sonra yeni b ir blnm e (ayrm) o rta
ya kt: Kent ile kr arasndaki ayrm. Bu hem en olmad; yzyllar
boyunca kent sakinlerinin ou, surlarn dnda kalan kendi top
raklarm ilediler. Etkili ve verim li yeni tarm yntem leriyle elde
edilen art- r n kente gidiyor, kyllere pek bir ey kalm yordu. lk
hanedanlk zam anlarnn M srl kyls, daha dzenli bir biim de
ve daha bol yiyecek retm esine karn, zgrlk ve alma koullar
bakm ndan N eolitik ad a yaayan atalarndan belki de daha kt
durum dayd. A ncak h er iki ynden de du rum u, to ru n u saylabilecek
m od ern fellahlardan daha kt deildi.
Evin evrimi
Balangta kentler kylerden glkle ayrlabiliyordu: Bir araya
toplanm kulbeler, h er kulbede hayvanlar iin bir avlu ve her aile
iin bir konut. A ncak bu aileler genelde birka kuaktan oluuyor; ay
rca hizmetileri ve kleleri de yanlarnda bulunuyordu. Nfus oal
dka avluya birka kulbe daha eklendi. Bu yeni kulbeler ounluk
la avlu duvarna iten bitiik yaplyordu; ilk gerek evler byle ortaya
kt. Sazdan yaplm a kulbelerde yangn km a tehlikesi byk oldu
undan evler zam anla kerpiten yaplmaya baland. Evde yaam av
lunun etrafnda dnyordu; d duvarlarda pencere yoktu. Scak hava
larda ev halk dam da, bir sayvann (tentenin) altnda uyuyordu. D aha
sonra pencereli st katlar yapld. Evler arasndaki boluklar giderek
daralp sokaklara dnt. Baz alanlar ise pazaryeri veya bahe olarak
kald. M lkiyet gelitike ve sava tehlikesi arttka kent surlarla evre
lendi. Sur, kenti daha da sktrd ve kalabalklatrd. atmalar ba
gsterince, kent iinde hisarlar ya da kaleler yapld. Silahl adam lar
buralardan kente hkim olabiliyor ve gerektiinde geri ekiliyorlard.
118
Tanrlar k u ru m u znde kent yaam ndan trem itir ve basit
klan ru h larn n yeni elde edilen zenginlik sayesinde yceltilm esinin
b ir rndr. Bu nedenle tanr, M srda grdm z gibi b ir hay
van da olabiliyordu veya Zeus ve K artacal gibi tan r ve onun hayvan
ikizinden de oluabiliyordu. 5000 yl nceki Sm er efsanelerinde
karm za kan ilk tanrlar, aslnda tm yle insandlar. Tpk bir ky
ihtiyar heyeti gibi, meclisleri, kavgalar ve tartm alar olurdu. Er ya
da ge, en so nunda h er kente bir tanr ve onun ei egemen oldu; fa
kat dierleri de tm yle o rtadan kalkm adlar, onlara ikincil grevler
yklendi. B unun yan sra tan rn n kabile ve kent so runlarndan gi
derek uzaklap fiziksel olarak kentteki eviyle zdelemesi, to p rak
lar ile m lklerin rahipler tarafndan ynetilm eye balanm as ken t
lerin bym esine iaret eder. En bandan beri kentleri ynetenler ve
onun sunduu nim etlerden en byk pay alanlar ite bu rahiplerdi.
B unlar Yontma Ta D e v rin in byc hekim leriyle ilk tarm to plu
luklarnn byc krallarnn m iraslaryd. A ncak M srda byc
kral, yani Firavun h em ynetici hem de yksek rahip olarak kald.
Rahipler, belirli ve gerekten de tem el ilevler stlenerek ilk ynetici
snf olarak ortaya ktlar: Su ve tohum datm n, ekim ve hasat
zam anm , ekinin depolanm asn, srlerin ve onlardan elde edilen
r n lerin toplanp paylatrlm asn dzenliyorlard.
I
Zanaatkarlar, serfler ve kleler
Ne var ki ekonom ik rgtlenm eyi ayakta tu tm ak iin bedensel
olarak bilfiil alanlar rahipler deillerdi; onlar bu ii sem bolik bir
biim de yapm aktaydlar. rnein, bulunan baz resim lerde, eski S
m er kentlerinin rahiplerini yeni kazlan bir kanaldan karlan ilk
hafriyat sepetini tarken ya da M sr firavunlarn topra apalarken
gryoruz. Bu sahneler, gnm zde onlarn yerini alan yneticile
rin tem el atm a farkszdr. A rt- r n toplam ak, depolam ak ve k o ru
m ak iin tapm ak hizm etkrlarna gerek vard. Tapman kendisi de
zam anla o n a n m a ve bakm a, giderek daha da savurganlaan tren ve
len hazrlklarna gereksinim duyan b ir kurum haline geldi. T anr
nn sofrasnda hibir ey eksik olm am alyd. Yce tanr doal olarak
yiyeceklerin yalnzca m anevi zn tadyordu; rahipler geriye kalan
119
m addi artklarla yetinm ek zorundaydlar. Tm b u etkinlikler iin
giderek uzm anlaan ve tarm trenlerinden iinden btnyle elini
eken iilere gerek duyuluyordu. Bylece tapnan evresine ina
at iileri, m arangozlar, mlekiler, dokum aclar, kasaplar, frnclar
ve m ayal iki reticileri (bira yapm clar) topland; bunlar tapna
n gelirlerinden az da olsa pay alm aya baladlar. Tam anlam yla ilk
toplum sal i blm bu zanaatkrlarn kendilerini tam am en ilerine
verm eleri ve topraktan ayrlm alaryla gerekleti. Tanrlar her eyin
en iyisine layktlar; tarm dan elde edilen art- r n sayesinde m al
zem e tem ini gvence altna alndndan, zanaatkrlar tekniklerini
hzla gelitirm e olana bulabildiler. K uyum culuk ve m aden iilii
gibi yeni zanaatlar dodu. M lkiyetin ortaya kmasyla zaten ar
zorlanm olan eski ky klan rgtlenm esi kentlerde ya gsterm elik
b ir rol stlendi ya d a belirli za n aa tla rn m e n su p la rn ilg ilen d ire n b ir
lonca srr olarak varlm srdrd. 2.46; 3.32
Snfl toplumlar
Ky ekonom isinin kent ekonom isine dnm srecinin kke
ni zerine bugne kadar yazlanlar yok denecek kadar azdr. Elde
yeterince delil olsa da, b u n lar tam anlam yla yorum lanm deildir.
lkel Tun D e v rin in kentlerinin -T h o m so n un D em ir D ev rin in Yu
nan kentleri zerine yapt zm lem eye benzer 2 .4 6 - ekonom ik
ve toplum sal b ir zm lem esine ok ihtiyacm z var. A rkeologlar en
eski kentleri gn na kardklarnda, bu n larn snfl toplumlara.
giden yolu oktan kat etm i olduklar grlyor. En eski yasalar b u
n u aka gzler nne serm ektedir. rnein, H am urabi K anunla
rn d a yer alan ceza tablosunda unlar yazyor:
Eer bir kim se bir bakasnn gzn karrsa, onun da gz
karlacaktr.
Eer bir kimse bir bakasnn kem iini krarsa, onun da kemii
krlacaktr.
Eer bir kim se zgr [azat edilmi] bir insann gzn karr
ya da kem iini krarsa, b ir lek [m ona] gm deyecektir.
Eer b ir kim se bir bakasnn klesinin gzn karr ya da ke
m iini krarsa, klenin fiyatnn yarsn deyecektir.
120
Bu maddeler, toplum sal tabakaya iaret ediyor. lk kentlerin
ounda yurttalarn -rah ip ler, tccarlar ve zanaatlar da iinde ol
m ak zere- zenginliklerine gre tabakalara ayrldklarn gryoruz;
ayrca ev ilerinde kullanlan klelerle, kent dnda tapm ak serfleri
diyebileceimiz kyller bulunuyor.
Bu snfl toplum daki farkllamalarn ilk aamalar hakknda an
cak tahm in yrtebiliyoruz. Tahm inlerim iz ise daha ok Yunan uy
garlndan elde ettiimiz ok daha sonraki ve daha kolay eriilebilir
delillere dayanyor. Anlalan o ki, bu farkllama ky topluluunda
r n n paylalma tarznn giderek deimesi sonucu ortaya kmt.
rn paylamn denetim leri altnda tutan rahipler, tanr adna gide
rek daha fazla rne el koyarlarken, r n zerinde hibir pay hakk
olmayan yurttalktan karlm kim seler ve yabanclar oalyordu.
Ticaret ve tccarlar
Buradan kaynaklanan eitsizlikler ticarette daha da artt ve srekli
hale geldi. Ticaret ayinsel dei-tokulardan dom u ve zam anla bir
gereklilik haline dnm t. Balangta basit bir takastan ibaretti;
sonra birim olarak sr (pecunia)4 ya da kolayca tanabilm elerinden
tr mbadeleye (dei tokua) elverili istiridye kabuu, altn ve g
m gibi deerli m allar kullanlarak, en sonunda da kredi araclyla
yaplr oldu. Uzm anlam tccarlara duyulan ihtiya, uzun seyahatler
hatta silahl seferler yapmay gerektiren bir baka ihtiyatan -yabanc
m allara duyulan gereksinim den- dodu. nceleri kent ya da kraliyet
m em uru olan b u tccarlar sonradan kendi ilerini yrtm eye ve esas
olarak ticaretle geinmeye baladlar. Balangta kraln tapma, tm
ekonom ik yaamn odanda yer alan ana am bar ile banka idi. Halktan
alm an ayni vergiler orada toplanyor; yiyecek ve ham m adde datm
oradan yaplyordu. Z anaatkrlarm ou serften farkszd; ham m ad
deleri ile yiyeceklerini rahiplerden ya da soylu efendilerinden alyor,
rettikleri mallar yine onlara veriyorlard. B ununla birlikte, nceden
beri ham m addelerini kendileri satn alp yaptklar ara-gereleri sa
tan bamsz zanaatkarlar da yok deildi. Hi m lk olmayanlar ise
4 Latince kkenli olan ve sr anlam na gelen pecunia szc ngilizcede de kullanl
m akta ve m ali-parasal anlam na gelmektedir.
121
em eklerini cret karlnda satyorlard. Z or durum da kalanlar bor
alyor; bolluk iinde yzenler ar yksek faizlerle bor veriyor; bor
larn deyem eyenler ise kle olarak satlyordu.
Hukuk ve devlet
Bu ilem lerin tapnan kaybna ya da kan dklm esine yol a
m asn nlem ek iin yasalar oluturulm as gerekiyordu. Bu yasalar
en eski yazl belgeler arasnda yer alr. B unlarn bazlarnda fiyat
lara, cretlere ve doktor vizitelerine kadar her eyin dzenlenm i
olduunu gryoruz. rnein, H am urabi K an u nlarnda kk bir
kem ii yerine o tu rtm a ya da hastalkl bbrekleri iyiletirm e iinin
b ir erkek iin be ekel, zgr [azat edilmi] bir insan iin ekel,
bir kle iinse iki ekel olduu ve b u sonuncusunun, klenin sahibi
tarafndan denecei yazldr.
Yasalarn arkasndaki g, avc ve hatta ky topluluklarnda ol
duu gibi yalnzca neyin yaplabileceini ya da neyin tabu olduunu
belirleyen geleneksel saduyu deildi artk. yelerinin herhangi b i
rin in iledii kabahatlerden t r kabileler arasnda kan davalar
na yol aan veya bu kabahatlerin kabile tarafndan trensel bir d e
m eyle telafi edilm esini gerektiren kabile sorum luluu da olamazd.
Toplum sal eitsizliin hkm srd bir kentte zorlayc bir aygt
gerekliydi m utlaka.
M ezopotam ya kentlerinde kurulan ilk orijinal yurttalar meclisi,
i ve d tehditler karsnda tek adam egem enliine boyun emek
zo runda kald. Bu tek adam ya tapnan ba yneticisi olan ensi ya
da hem byk sava efi hem de tan rn n rahibi olan lugald. M
srda kutsal rahip-kral Firavun, ilk h anedan egem enliinden itiba
ren devletin bayd. Yasalar uygulayan ve vergileri toplayan, tap
n ak hizm etkrlarndan oluan kolluk kuvvetlerine sahip bir k u ru m
du. Ayrca kral, para, hapis, dayak ve lm cezas verm e yetkisini de
kendisine tanm t. Devlet iktidar g rnrde tek bir kiinin eline
verilm esine karn, gerekte rahipler ve tccarlardan oluan tm
yksek snflarn desteine dayanyor ve yalnzca halk ayaklanm a
sndan duyulan korku iktidar snrlayabiliyordu.
122
Bu kitapta, snfl toplum un be bin yllk varl boyunca ykse
liini ve kn -geliim ini ve farkllam asn- izleyeceiz. O nun,
insanln ilerleyiini srasyla nce kolaylatran, ardndan dizgin
leyen ve en son yok eden toplum sal b ir biim olduunu greceiz.
lk ortaya kt dnem de snfl top lu m un genel olarak ilerici bir
nitelik tadna kuku yoktur. Tekniklerin geliim inde ve aklc bir
yaklam n benim senm esinde - k i bilim bu yaklam dan dom u
tu r - m uazzam b ir itici g olmutur.
123
rastlantdan ibaret deildir. M adenlerin alet yapm nda kullanlm as
o dnem de ikincil bir nem tayor olsa gerek.
[Kullanlan] ilk m aden, doada belirgin b ir biim de, olduu gi
bi g r n d n d en altn olm utur. 2.18 A ncak altn topaklar alet
y ap m nd a kullanlan sert ve abuk k rlr talarn tersine, y o ru l
m aya uyg u n d u ve dvlerek biim lendirilebiliyordu. Bylece, cev
h erlerin d en m aden karlm as renilm eden ok nce, b ir m aden
ilem e yntem i gelitirilm i oldu. D oadan karlan bakr to p a k
lar, altn kad ar dikkat ekici ve ssleyici olm am akla birlikte, d v
lerek alet yapm iin yeterli sertlikte p aralar haline getirilebiliyor
du. M aden dvlm eden nce stlp tavna getirilirse b u ilem in
d ah a kolay yaplabilecei fark edildi. M adenlerle ate teknikleri
arasndaki bu iliki, b ak r k arb o n at cevherinin karlp artlm as
ve elde edilen m ad en in eritilip kalplara dklm esi gibi daha ile
ri adm larn atlm asna zem in hazrlam olabilir. Son aratrm a
lar 2.18 sz k onusu ad m larn b u sray izlediini gsteriyor. H er
iki ilem de, n o rm al atele elde edilebilecek olandan daha yksek
b ir sy gerektirir. Eldeki deliller, b u ilem ler ile hava akm (eki
i) gl frn lard a yaplan srl m lek retim i arasndaki ilikiye
iaret etm ektedir. M etal rjin in k kenini aklarken karlalan en
by k sorun, doal ya da yzeyi oksitlenm i b akr yataklarnn o
un lu kla tarm m erkezlerinden uzak tepelerde bulunm asdr. M e
ta l rjin in m aden blgelerinde balayp r n le rin hzla kentlere m i
geldii, yoksa hem cevherlerin h em de m etallerin ilkin kentlerde
b irik tirilip teknik ilerlem elerin o ralard a m gerekletirildii so ru
suna henz kesin b ir y ant verilem em itir. Yant ikinci seenek olsa
bile, m aden d e v rin in balarndaki ulam [nakliye-tam a] glk
leri, m aden eritm e iiyle uraanlar m adenlerin yaknlarna g n
derm i olm aldr.
124
dr; m etal silahlar hayvanlara kar olduu kadar dm an insanlara
kar da ta silahlardan ok daha etkilidir. Metal kaplar atee daya
nkldr, atlamazlar.
te yandan m adenler yzyllar boyunca ok pahal olageldiler.
Bakr cevherleri uzak ve eriilm esi g blgelerde, seyrek ve dank
bir halde bulunm aktadr. Kalay cevherlerine ulam ak daha da zor
dur. H er ikisi de, d k ergim e noktas nedeniyle kalba dkme i
lem ini m m k n klan tun iin gereklidir. Tun, bakrdan ok daha
serttir ve o n u n kullanlm as, her t rl alet ve silah yapm nda m adeni
(m etali) tatan stn klmtr. M adenler ve m aden cevherleri, uzak
blgeler arasnda ticaret yaplm asn gerektirm i ve bu da kanl
m az olarak ilkel ulam n yksek m aliyetini beraberinde getirmitir.
U lam bedeli m adenin kentteki fiyatn olduka ykseltm i olsa ge
rek. D olaysyla m adeni eyalarn kullanm tapnak sslemeleriyle,
kraln sofrasndaki kap-kacakla, kentteki zanaatkarlarn aletleriyle
snrl kalm; savalar yaygnlatka silah yapm nda da m adenler
kullanlm aya balanm tr.
125
lk m etal iileri, m aden karm a ve eritip artm a iinde alanlar
dan farkl olarak, daha ok klelerden ya da ufak m aden paralarn
dan ilenmi m etal yapm a iiyle urayorlard. Bunlarn ou ehir
lerde yaam olmallar; ancak geride braktklar hurda ynlarndan
ve yarm kalm aletlerden, ayn zam anda daha stn nitelikte gezgin
bir hurdac gibi, krlk alanlarda da dolatklarn anlyoruz.
M etal aletlerin ve silahlarn deeri, yalnzca dayankl olm alarn
dan ileri gelmiyordu. M etal bir aletle bir nesneden alnabilen kesit
ok daha ince olduundan, m etal alet bir eyi entm ekle ya da kr
m akla kalmyor, przsz bir ekilde kesebiliyordu da. Bylece m e
tal aletlerin, zellikle de bak, keski ve testerenin kullanlm as aa
iiliini dnm e uratarak byk lekli doramacl ve kesme
ta duvarcln olanakl kld. lk m akineler, zellikle de el arabas
ve su dolab ancak m etal sayesinde m m kn oldu. T em el ta rm z a
naatn d a bile, kzn ektii apa ve saban, ancak topra yaran u
taki tan yerini m etal aldktan sonra tam anlam yla etkili olabildi.
Tamaclk
lk uygarln m ekanik icatlarnn anlk etkileri olduu kadar
uzun vadeli etkileri de olm as kanlm azd. lk kentlerin varl bile,
toplu m alzem enin baarl bir biim de b ir yerden bir yere tan m a
s iini rgtlem e yeteneine balyd. K entlerdeki binlerce insann
krlardaki yiyecee ihtiyac vard. Ticari m allarn dier kentlerle de-
i-toku edilm esi, uzak o rm anlardan ve dalardan m adenleri, aa
to m ru k larn ve hatta talar getirm ek gerekiyordu. Bu durum , ta
m a aralarnda (tatlarda) byk gelimelere ve kkl yeniliklere
yol at. B unlarn uygarln ve zellikle de bilim in geliimi asn
dan byk etkileri oldu.
Gemi
lk uygarlklar, ncelikle geni nehir vadileri ile bu vadilere ba
l delta ve gllerin evresinde kurulduklarndan, en bandan beri
esas olarak su tam aclna gereksinim duym u olmallar. Bu ge
reksinim in salad d rt ile ilkel oym a kanolar, saz dem etlerinden
veya bam bu kam larndan yaplm a sallardan sonra, belli belirsiz
eklem elerle ve p ratik deneyim in gsterdii yolda ar ar ilerleye
rek sonunda byk m iktarda m al tayabilen dayankl gemiler ina
edildi. M srn ilk politik birlii de aslnda Nilin b ir suyolu olarak
kullanlm asyla m m k n ve hatta zorunlu hale geldi. lk tekneler ve
gemiler, ksa ya da uzun kreklerle ekilirdi ve bu yzyllar boyunca
byle devam etti. B ununla birlikte, uygarln balang aam asnda
b ir baka can alc icat daha gerekleti: Yelken. Yelken, gemiciliin
erim ini ok daha geniletti; fakat asl nem lisi, cansz gcn [ener
jinin] insanlarn gereksinim leri doru ltusunda kullanlm asnn ilk
rnei olarak su ve yel deirm enlerine, buharl m akinelere ve uak
lara kaynaklk etti.
N ehirler ve gller, denizlere alm ak iin eitim alanlaryd; a n
cak bu yolu tccarlardan n ce balklar am olabilirler. D eniz yol
culuklar gemi yapm nn nne yeni sorunlar koydu; nk denize
alan gem ilerin nehirlerde yol alan sallardan ok daha dayankl ve
salam olm alar gerekiyordu. B unun yan sra - k i bu bilim in gelece
i asndan son derece nem li bir n ok tay d - karann grnm edii
ak denizlerde yn bulm a ihtiyac dodu. Bu ihtiyac karlayan en
ilkel yntem , N uhun gem isi efsanesinde olduu gibi, gemiye karay
bulan kular alm akt. Yldzlara bakarak karay bulm ak, beraberinde
harita fikrini getirdi. U ygulamal astronom iye [gkbilimine] gerek
duyulm asnn birinci nedeni takvim se, kincisi de gne ve yldzlara
baklarak yaplan denizciliktir.
Tekerlek
Tekniin ve bilim in ilerlemesi asndan bir dier nem li gelime
kara tamaclyd. Kara tam acl yaam sal nem e sahip iki d
nceyi birletirdi: Hayvan gc ve tekerlein kullanlm as. H ayvan
lar nceleri yiyecek bata olm ak zere avclarn eitli gereksinm ele
rini karlam ak amacyla evcilletirilip besleniyorlard, im di ise ie
koulm ak, tekerlekli arabalar ekm ek ve apa yapan kadnn yerini
alm ak -k i bylece apa sabana d n t - gibi yeni bir ilevi yerine
g etirir oldular.
127
Tamaclkta ilk kez hayvanlardan yararlanlm as byk olaslk
la semerle birlikte balam tr. lk insan, eek srtna binm ekten bile
kanm olm aldr; byle yaptn gsteren hibir resim b u lu n m a
m olmas bizi b u yargya gtryor. Sem erden sonra bugn hl
baz Sibirya kabilelerinde kullanlan travois -hayvann ekmesi iin
hazrlanm , ular yerde sr n en iki sra balanm d e n k - gelmi
olmal. A ncak bu icat, arabaya kaynaklk etm i gibi grnm yor;
nk ilk arabalarda travoisin srklarna deil sabann b o y u n d u
ruuna ve kazklarna rastlyoruz. Kiriler iin kullanlan aa k
tkleri ya da byk yaplarda kullanlan talar gibi, paralara bl-
nem eyen daha ar nesneleri tam a ihtiyac, ancak kentlerin o rta
ya kmasyla belirm itir. B ulunan ilk zm , m uhtem elen orm an
avclarnn kullandklar hafif kzaklarn bytlm bir eidi olan
k za kt. Ar k zak lar b ay r aa kolaylkla kaydrlabiliyordu, fakat
dz arazide yerde yuvarlanan aa to m ruklarndan yararlanm ak d a
ha elveriliydi.
Yuvarlanan tom ru k lar zerinde hareket eden kzaktan arabaya
geme dncesinin esin kayna kentti byk olaslkla; bununla
birlikte, araba bir kez yapldktan sonra hzla krsal blgelere ya
yld. B urada asl m arifet, salam bir tekerlei yerinden km adan
dnecek ekilde arabann gvdesine balayabilmekti. Eski M ezopo
tam ya arabalar ile gnm ze kadar gelen H int arabalarnda dingil,
deri kaylarla yerine tu ttu ru lu r ve tekerleklerle birlikte o da dner.
Bu, ilk gerek m il yatadr. B unun hem en ardndan yuvas ve mili
ile birlikte gbek gelmi olm aldr. Bir sonraki aama, ilkin teker
lek yapm ak iin salam kirilerle ularn geniletilm esi ve nceleri
deriden, sonra m etalden yaplan tekerlek em beri iinde bunlarn
b ir arada tutulm asdr. Kentleri asla Nilin birka m il tesinden daha
uzaa dm eyen M srllar tam a iinin byk blm n teknelerle
yapyorlard. Tekerlekli tatlar ok sonralar kullanlm aya balan
d. Sava arabalarnda kullanlan parm aklkl, serbeste dnen hafif
tekerler ise ok daha sonra, Tun D e v rin in sonlarna doru ortaya
kt. nk bun u n iin son derece usta tekerlekilere ihtiya vard
[rot-balans ayarnn byk bir titizlikle yaplmas gerekiyordu].
Bu icatlar m uazzam nem tayan m ad d i ve bilim sel sonular
128
d ourdu. A raba ile saban, ta rm n b t n ovalara ve eski uygarlkla
rn snrlarnn ok daha tesine yaylm asna olanak salad. T un
D e v rin in b alarn d a kullanlan iki tekerlekli kz arabas [kan],
d rt b in yl son ra Yeni D nyanm geni dzlklerini bir batan b ir
baa kat edecek olan st kapal at arabasnn [wagon] ilk rn e
iydi. O valk blgelerde saban ile araba, kullanldklar h er yerde
tarm sal r n d e ciddi b ir art saladklar gibi, yabanc lkelerden
top tan d-alm [ithalat] da olanakl hale getirdiler. Byk ta p
n a k ve piram itlerin y apm nda teden beri kullanlagelen kaldra
ve eim li yzey, m ekanik bilim inin tem ellerini atm t. leride su
d e irm en lerin in arklarn a ve m akaralara esin kayna olacak olan
tekerlek kullanm , b u tem eller zerinde yeryznden gn en
yksek k atlarna (w heeling skies) ulaabilen yeni bir kuram ina
etti. Kutsal tekerlein on iki parm akl yln aylarn tem sil e d er
ken, dnen tekerlein kendisi gne ha ya da -so n ra d a n n e tam e
li b ir sem bol h aline gelm esine karn o zam anlar henz m asum
o la n - gam al ha oldu. K ara ve deniz tam aclnn hz ve su n
duu yeni olanaklar, deerli h am m ad d elerin kaynan renm e
gereksinim iyle birlikte bilinli aratrm alara yol at ve corafyann
balangcna kap aralad.
Tm b u yeni tekniklerin icad ve sonraki geliimleri, bilimsel
kavrayn alann tam da yeni uygarln rgtsel gereksinim lerinin
bu kavray dile getirm ek ve aktarm ak iin gerekli entelektel ara
lar yaratm akta olduu b ir zam anda alabildiine geniletti.
129
sonra bun lar birbirleriyle karlatrabilm ek iin belli b ir standardn
kabul edilm esi gerekti. Belirli birtakm tapnak veya kraliyet lleri
benim sendi ve giderek d ticaretin yararna farkl kentler arasnda
l birlii saland. Bilim in geliimine esiz katklar bulunan ar
lk ls ve berab erin d e getirdii terazi kullanm , byk olaslkla
b u n d an sonra olm akla birlikte yine de ok erken bir tarihte ortaya
kmtr. Terazi kentin bir r n olsa gerek; ky ekonom isinde say
lam ayacak ya da lye vurulam ayacak hibir ey yoktur -b ir koyun
budu, b ir denk odun... Terazi ncelikle deerli m adenler iin gerek
lidir; b unlar hem llem ez hem de para kavram bunlar asndan
pek belirsizdir; dolaysyla tartlm alar gerekir. Arl belirlem enin
tek yolu olan terazi [denge], h er ynyle bilimsel bir buluun zel
liklerini tar. T erazinin ilk rnei, m uhtem elen om uzda dengeli bir
biim de tam an sra bal sepettir. Ancak, deerli m adenlerin ar
lklarm lm ede gerekten ie yarayabilmesi iin boyutlarnn epey
ce klm esi gerekm itir. (ekil 3)
Saylar ve hiyeroglif
lnn standartlam asndan nce de -iste r ka ba srn, is
ter ka sepet tahln toplandm ya da datldn belirlem ek iin
o lsu n - nesnelerin saysn kayda geirm ek son derece nem liydi. Bu
kayt ilemi, nceleri b ir ubuun zerine atlan entiklerle, a rd n
dan b ir kil parasna, yani tablete izilen izgilerle yaplyordu. ok
sonralar, byk saylar gsterm ek iin daha karm ak iaretler kul
lanlm aya baland. Kayd tutulan nesnenin unutulm as olaslna
kar, say sem bolnn yanna, saylan eyin ne olduunu gsteren
b ir resim ya d a sem bol ekleniyordu.
Bu sem boller oaldka, giderek nesnelerin yan sra eylemleri
de kapsar hale geldi ve incede olduu gibi tek balarna tadklar
anlam laryla ya da M ezopotam ya ivi yazs veya ondan esinlendi
i anlalan M sr hiyerogliflerinde olduu gibi ksm en ses, ksm en
de anlam bireim leriyle, szcklerin yerine geer oldu. 2.20 Sem
bollerin szcklerin deil, yalnzca seslerin yerini tuttuu en yaln
latrlm biim iyle gerek alfabenin ortaya km as D em ir D evrini
130
buldu. Bylece, insann ele ve akla zg bulularnn en by olan
yaz, eitli aam alardan geerek m uhasebecilikten dom u oldu.
Speiserin deyiiyle: Yaz nceden tasarlanm bir icat deil, gl
b ir zel m lkiyet duygusunun b eraberinde getirdii bir yan r n
d. 2.43a lkin propaganda niteliindeki resm i aklamalar, krallara
dzlen vgler, tanrlara seslenen ilahiler ve son olarak da bilim ve
edebiyat yazya dkld.
131
ekil 3: Rekhmirenin (t. M. 1470) mezar zerinde grlen
Msr teknikleri
a. Halat yapm (sallanan arla dikkat edin) ve marangozluk (matkap, keski ve testere
kullanmna dikkat edin)
b. Tula ve bina yapm (dengelenmi yklere dikkat)
c. Bronz dkm (ayakla kontrol edilen krklere ve maa kullanlmamasna dikkat edin)
d. Vazolarn bitirilmesi ve deerli metallerin tartlmas (tula taycnn dengeyi salamasy
la benzerlie dikkat edin)
tehlikesiyle yz yze b u lu n a n kentlerde, bin a yapm nda kam n
zerin in balkla svanm aya balanm as byk bir ilerlem eydi. Bir
son rak i adm -b al n kalplanp k u ru tu la rak kerpi y ap lm as-
ok d ah a nem li sonular dourdu. K erpi zgn bir bulu olm a
yp, tepelerde harsz duvar yapm aya elverili doal dzgn ta
larn vadilerde b u lu n an tek m alzem eden -b a l k ta n - yaplm bir
kopyas olabilir. D zgnce yan yana ve st ste dizilip b ir duvar
m eydana getirebilm esi iin kerpilerin d rt ke olm as gerekiyor
du. D olaysyla kerpi kullanlm as dik a dncesi ile balangta
u rg an cn n ya da d o k u m acn n gerili ipi olan d z izginin kullanl
m asna yol at. (ekil 3)
Kerpiten bina yaplmas, zellikle de piram it biimli byk dini
yaplarn inaat, yalnzca geometriye deil ekillerin ve kat cisimlerin
kenar uzunluklarna gre hesaplanabilen alan ve hacim kavram larna
da kaynaklk etti. nceleri yalnzca d rt ke bloklarn hacim leri he
saplanabiliyordu; fakat bir duvar yukar doru inceltme ya da duvara
eim verm e gibi yapsal ihtiyalar, piram it gibi daha karm ak ekilleri
dourdu. Piram idin hacm inin hesaplanmas, Msrl m atem atikilerin
en byk baars ve integral hesaplam alarnn habercisiydi. 2.35
lekli plan uygulam as da, yine bina yapm ndan dodu. rn e
in, M. 2250 dolaylarna ait Lagashd aki G udea heykelinde, bir m i
m ar cetveli ile birlikte bylesi b ir plan grm ekteyiz. 2.28.265 Eldeki
b u m atem atiksel yntem lerle b ir ynetici, kerpi ya da tatan yapla
cak inaatn tm ilem lerini nceden planlayabiliyordu. Gerekli ii
saysn, b u insanlarn kullanacaklar m alzem e ile tketecekleri yi
yecein m iktarn ve iin ne kadar zam an alacam tam tam na he
saplayabiliyordu. Tarlalarn dzenlenm esi ve alanlarn hesaplanm as
ile vergi gelirleri b akm ndan verecekleri r n n tahm in edilmesi
ilem lerinde, kentte olduu gibi krda d a b u tekniklerden yararla
nlabilirdi. Haritacln ve kadastroculuun [yer lm clnn]
kkeni budur. lerde geom etri -to p ra k l m - terim ini doura
cak olan da yine b u uygulam a olm utur. G erekten de m atem atik
ilk bata kent yaam nn zorunlu ve olas kld yardm c bir retim
yntem i olarak ortaya kmtr.
I 133
Astronomi ve takvim
Tapm ak y netim lerinin pratik gereksinim lerinden doan sayma
ve hesaplam a yetenei, b ir baka alanda daha dorudan ie yarad:
Takvim lerin yaplmas ve bun u n iin gerekli olan astronominin ge
liimi. lk insanlar gnee, aya ve yldzlara bir lde ilgi gsterm i
olmallar. Fakat onlarn asl ilgilerini eken, gece ile gndzn t
myle gvenilir ve dzenli grnglerinden ok, saanak yam urlar
getiren gk grltl frtnalar gibi gkyzne zg iddetli olaylar
olm utur. lk insann gereksinim duyduu trde takvim , hakknda
p ek ok ritel ve efsane tretilm i olan ay tarafndan saland. 2.46
Ne var ki bylesi b ir takvim balangta m atem atie ve astronom iye
pek fazla ihtiya duym uyordu.
Tarm uygarlnn ortaya kyla aydan ok yl nem kazand.
Tarm ileri byk leklerle planlanm ak zorunda kalnca, h a z r
lklara ne zam an balanacam bilm ek gerekti. Kukusuz, doa bu
anlam da pek ok gvenilir ipucu sunm aktayd. B unlardan ilki, so n
radan bozuarak kehanete dnm olan, kularla m evsim ler ara
snda ba kurulm asna dayanyordu ve son derece yararlyd. G uguk
kuu n u n nem i b ahar haber verm esinden ileri gelmekteydi. B aha
r getirdii iin ona tanrsallk bile yaktrlabilir. Dikkatli bir doa
gzlem cisinin elinde, gnleri saym a zahm etine girm esine gerek b
rakm ayan olduka yararl bir takvim var demektir.
te yandan, hi deilse b ir yerde -N il V ad isin d e- sel, her yl d
zenli olarak yinelenen ve geliine nceden hazrlanlm as gereken
doal b ir fenom endir. Yln gerek uzunluu olan 365, 2422... gn
b ulm ak kolay i deildir; gnein ve yldzlarn yllar boyunca ve ok
dikkatli gzlem lenm esini gerektirir. M srl rahipler bu gzlemleri
yapm lar ve bunlarn derlenm esi sonucunda, henz M. 2700 d o
laylarnda oluturduklar gne takvim i binlerce yl boyunca kulla
nm d a kalmtr.
Sm erler ve onlarn M ezopotam yad aki ardllar da, aya bylesine
basit bir zm benim sem eyecek kadar balydlar. Bunun yerine,
ay ve gne takvim lerini uzlatrm ak gibi ok daha zorlu bir ie kal
ktlar. Bu i iin kuaklar boyu sren kaytl gzlem lerin yaplm,
kusursuz hesaplam a yntem lerinin gelitirilm i olmas gerekiyordu.
134
Bugn hl a ve zam an lm lerinde kullanm akta olduum uz alt
m say sistem i - b ir dairede 360 derece (bir yldaki gn saysna ol
duka yakn b ir rakam ); bir saatte 60 dakika; bir dakikada 60 saniye
b u lu n m as- M ezopotam yad a gelitirildi. Bu takvim hesaplam alar
ayrntl m atem atik cetvelleriyle yapld. Bu cetveller ise m uhasebe
cilikte kullanlanlarn d ah a gelikin bir trdr. B ugnk cebir ve
aritmetiin byk bir ksm, halen kullandm z Arap (Babil, Pers,
H indu) rakam lar olarak yeniden ortaya kan say sistemi de iinde
olm ak zere, b u n lard an trem itir.
Astroloji
A m erikadakiler de dahil t m eski uygarlk tapm aklarnda sr
drlen gzlem ler zam anla takvim gereksinim inin belirledii snr
larn ok tesine geti. Yln dzenleyicisi ve hasadn habercisi olan
gne, tapnlan bir ta n r haline geldi. Ay, (stnlk bakm ndan)
avclk zam anndaki ncelikli kon um unu yitirm ekle birlikte, t m y
le yabana atlm ad; gzlem ler de, her biri kendi daha nem siz ta n r
sallm kazanan gezegenler ile bir yanp bir snen parlak yldzlan
da iine alacak lde geniledi.
Btn bunlar, tarm ya da denizcilik iin gerekenden ok daha
fazlayd; ancak, takvim ve onu dzenlem ek iin gerekli olan astrono
m i artk dinsel b ir anlam kazanm t. Takvim, giderek karm aklaan
kutsal gnleri belirlem ek iin de gerekliydi. B ugnlerin -g n m z
de pazar (ngilizced e gne gn anlam ndaki Sunday) gnnn
olduu g ibi- hi aksatlm adan kutlanm as, doann dzeninin ko
runm as iin zorunluydu.
Astronom i farkl am alarla da kullanlmaya baland. almalar
bandan beri dinle balantlyd. Ruhlarn, zellikle de kutsal kralla
rn ruhlarnn, ldkten sonra yaadklar gkler alemini inceliyordu.
nceleri, resm edilen gkler alemi aadaki dnyaya ok benziyordu.
Msrllar onu tepelere yaslanan, ortasndan Kutsal Nilin, yani Saman-
yolunun getii dz bir rt olarak dnyorlard. Babillilere gre
ise balangta tepesinde yldzlarn bir fener gibi asl olduu drt
keli, usuz bucaksz b ir adrd. Ancak tekerlein icadndan sonra,
gkyznn kutbun evresinde kendi ekseni etrafnda dnd im-
135
gesine varlabildi. in astronom isinin bu devinim dncesinden yola
kt anlalyor. C enneti tem sil eden ve Byk Ay takm yldznda
ki yldzlarn konum unu belirlemeye yarayan tekerlek biimli bir nes
ne olan p inin eski alardan beri var olmas bunun bir kantdr. in
astronom isinde gnein dnya etrafnda izledii dnlen hayali y- '
rngeden [ekliptik] ok, kutup-dolaym sal [circumpolar] yldzlarn
egemenlii yzyllar boyunca srm tr. 3.4
G n dzenli bir biim de dnm esi dncesi, gk cisim lerinin
hareketlerine byk nem verilm esine yol at. G klerde dzenli
olarak yinelenen bu olaylar doay etkileyerek m evsim leri m eydana
getirdiine gre, ayn ekilde insan yazgsn da etkilem esi gerekir
diye dnld. Balangta yalnzca Kutsal Kral gklerle iliki k u
rabiliyordu; am a giderek b ir ayrcalk yaygnlat ve parasn deyen
herkes d a v ra n la rn y ld zlara gre ayarlayabilir oldu. Yedi gezegen
tm yle gnlk yaam a girdi; gnm zde haftann gnlerinden h
l b u yedi gezegen sorum ludur. H atta bunlarn sralam as bile astro
lojiden kalm adr: Gne, Ay, Mars, M erkr, Jpiter, Vens, Satrn.6
Astroloji ile astronom i arasnda daim a ok sk bir ba olm utur.
znde yanltc olm asna karn insanlarn binlerce yldr yldzlar
gzlem lem elerinin nedeni budur. nsanlar astrolojiye inanm asalard
b u yldzlar onlara ok uzak ve etkisiz grnecekti.
Tp
Bir st snf meslei olm a ayrcaln astronomiyle paylaan bir
baka ura dal da tipti. Ne var ki b u ura, en az astroloji kadar say
gn olm akla birlikte, canl sistem lerin karm aklndan tr elde
edilen gerek baar ister istemez ok daha az oldu. O devirlerde, bir
hekim in baz ak yaralarla krk ve kklara bakm aktan, yanl tedavi
ve perhizlerle hastann kendisini ya da akrabalarnn hastay ldrm e
sinin nne gemeye almaktan baka yapabilecei bir ey yoktu.
6 ngilizcede haftann gnleri isim lendirilirken gk cisim lerinden yararlanlm
tr; Sunday (Gnein Gn - Pazar), M onday (Ayn Gn - Pazartesi), Saturday
(Satrnn Gn - C um artesi).... talyancada gnler ve anlam lan ise yledir: Lunedi
(Ayn Gn - Pazartesi), M artedi (M arsn G n - Sal), Mercoledi (M erkrn Gn
- aram ba), Giovedi (Jupiterin G n - Perembe), Venedi (Vens gn - Cuma),
Sabato (Satrnn G n - Cum artesi) ve D om enica (Tanrnn Gn - Pazar) (.n.)
136
B ununla birlikte, hekim ler hastaln tansn koym ada baarl
olabiliyorlard. Kentlerde, karlatrm a yapm alarna olanak tanyan
yeterince vakayla karlayorlard. Bu karlatrm alar sohbetlerle
yaylarak ve gelenek yoluyla baz esaslara balanarak tp bilim inin ilk
adm larn oluturdular. H ekim ler yaznn bulunm asndan ok daha
nce, geleneklerini szl olarak srdryorlard; balangta kapal
klanlarda devam ettirilen b u gelenek sonradan retim ve ben im se
m e yoluyla daha geni bir evreye yayld. H astalklarn farkna varl
m as ve hatta bunlarn kayda geirilmesiyle - ilk M sr papirslerin
de bu konuda son derece ilgin rneklere rastlyoruz 2 .9 - anatom i
ve fizyoloji bilim leri dodu:
Prognoz -hastaln nasl bir sona varacan nceden kestirm e-
ilk alarda ok nemliydi; nk yasalar en azndan Babil yasalar,
kazara hastasnn gzn karan (kr eden) baarsz bir doktorun
kovuturm aya uram akla kalmayp, kendi gznn de karlmas teh
likesiyle yz yze olduunu gstermektedir. Dolaysyla, bir M sr p a
pirsnde grdm z vaka tanm lam alarnn pek ounun, bu vaka
tedavi edilmeyecektir szleriyle sona ermesi hi de artc deildir.
Resmi tp, bitkileri ve m ineralleri, b ir sisteme gre dzenlem iti,
b u n lar hakknda elde edilen bilgiler, ilkel kltrlerin byc hekim
leri ve bilge kadnlar araclyla geleneksel olarak bir kuaktan die
rine aktarlyordu. Bu bitkilerin ve m inerallerin bir ksm m shil ve
k usturucu zelliklerinden t r seilmiti; bir ksm nn ise G ney
A m erika yerlilerinin stm aya kar kinini bulm alar gibi, baz h asta
lklara iyi geldikleri biliniyordu. Fakat byk ounluu, adam o tu
nun [m andrake] insan uyutm asna benzer nedenlere dayal by
ilalaryd. B ununla birlikte, kent hekim leri ilalarn ok daha geni
bir alandan salayabiliyor ve onlarn retim lerini rgtleyebiliyor
lard. Botanik [Bitki bilimi] ve ilk botanik -veya ifal o t- baheleri,
kaynan tarm dan ok b u rad an ald. 1.39
lk kimya
Kimya Tun D evrinde, hatta D em ir D ev rin in sonlarna kadar,
saygn b ir bilim dzeyine ulaam ad. B ununla birlikte metal-iile-
137
rinin, kuyum cularn ve m lekilerin ok ynl gzlem ve uygu
lam alarnda bu bilim in tem elleri salam b ir biim de atlm aktayd.
C evherleri eritm e; m adenleri artm a, boyam a ve m inelem e ilemleri,
ou baarszlkla sonulanan pek ok denem e ile renilm esi ge
reken karm ak kimyasal tepkim eleri ierir. Baarl sonular zenle
sonraki kuaklara aktarlm as ve titizlikle takip edilm esi gereken re
etelere geirilm ekteydi. Bu ilk kim yaclarn baarlarnn nerelere
kadar uzandn henz tam olarak bilem iyorsak da, bildiim iz ka
dar yeterince etkileyicidir. 2.37
Kimyasal elem entlerin en az dokuz tanesinden -altn, gm , b a
kr, kalay, kurun, cva ve dem irin 2.18 yan sra kkrt ve karbon-
haberdardlar ve inko, antim on ve arsenik gibi baka elem entlerin
de alam larm kullanyor ve onlar ayrt edebiliyorlard. eitli ku ru
ya da sulu ayralar, potas ve am onyak (m ayalanm re olarak) gibi
alkalileri ve bira ve,arap olarak alkol tanyorlard. K ullandklar ay
gtlar m lek ve m etal kaplarla snrlyd; im bik nedir bilm iyorlard
ve dam tlm alkol ya da gazlarla baa kam yorlard.
alm a yntem lerini aklc ve nicel bir bilim ynne eviren g
l b ir d rt vard: Kullandklar m alzem elerin ktl ve deeri. D aha
bandan, deerli m adenlerin tartlm as, hesaplanm as ve alam la
rn d a kullanlan oranlarn kayda geirilerek bunlara skca bal ka
lnm as gerekiyordu. Alam halinde ya da cevherlerde kark olarak
b ulunan m adenlerin ayrtrlm asm ieren kimyasal zm lem e ya
da tahlil, en deerli m adenleri yeniden elde etm e ya da iine yabanc
m adenlerin karm asna kar nlem alm a zorunluluundan, kendi
liinden dodu. Kimyasal zm lem e, kim ya tarihinde ok nem li
bir adm d. Kesin b ir tarih verem esek de doal altn-gm alam
olan elektrum dan yaplm nesnelerin yerini artlm altndan ya
plm a nesnelerin alm asna bakarak bu n u n ne zam an ortaya ktm
syleyebiliriz. D aha sonraki kaynaklardan da yaplan ilemleri; g
m altndan ayrm ak iin antim onun, k urunu gm ten ayrm ak
iinse potada eritm e-artm a ilem inin kullanldn reniyoruz.
Bu yntem lerin akl almaz baarsn ve srekliliini, eski bir M sr
papirsnde pota yapm iin verilen tarifin -birayla stlm kem ik
k l n n - bugn de pota yapm nda kullanlyor oluu aka ortaya
138
koym aktadr. C ansz ve d o n u k k u ru n oksit ynnda anszn l l
parlayan gm dam lacklarnn belirm esi insanlar deta byl-
yordu. Bu, yalnzca simyaya duyulan ilginin odandaki neden deil,
ayn zam anda atele arn m a ve bedenin tm grkemiyle yeniden d i
rilm esi kavram larnn da esin kayna oldu.
Elimizde, antik kim ya teorisi zerine eserler olm am as, byle bir
teorinin var olm ad anlam na gelmez. H ibir zam an resm i olarak
dile getirilm em i olsa bile, eski kim yaclarn rnlerine bakarak o n
larn genel oksitlenm e ve indirgem e ilkelerinden haberdar o lduk
larn, k k rt ve klor gibi am etalleri ortaya karabildiklerini ya da
o rtad an kaldrabildiklerini anlyoruz.
Eski kimyaclar, esas olarak ss eyas yapm akla ilgilendiklerin
den, zellikle eitli renkleri nasl elde edeceklerini ok iyi biliyor
lard. D aha ok g r n e n e m v e rild i in d e n , so n u c u , o rtay a kan
r n n grnne gre deerlendiriyorlard. Bakr altna b en zet
m eye alarak pirin rettiler; mavi turkuvaz (firuze) ya da lazrit
elde etmeye alrken camn kkenini oluturan mavi sr rettiler.
Pek ok beklenm edik d n m n yaratcs olmalar, onlar kendi
sanatlarnda h ibir eyin im knsz olm ad dncesine gtrd.
Bu salkl bilim sel iyim serlik daha sonra yozlaarak simyann m istik
hurafelerine dnt.
lk kim yaclar kendilerini asla kim yac saymazlar; m etal iisi, al
tn ilemecisi ve kuyum cu olarak grrlerdi. Rahiplerle ve sarayla
yakn iliki iinde olan son derece deerli teknisyenler olm alarna
karn yine de kirli b ir i kolunda alan kol iileriydiler. O nlarn
bilgisi astronom iyle, m atem atikle ve tpla edeer bir bilim olarak
grlem ezdi. Bir sanat olarak kald; kara bir sanat, Kpti K ilisenin
kara bys olarak.
139
kaynaklanan adm larla snrl olduunu belirtm em iz gerek. Dolaysy
la, bilimi gelitirenler rahipler olduu gibi, kayt tutm a ve hesaplama
yntemleri de onlarn tekelinde bulunduundan bu geliim rahiplerle
snrl kald. Rahip yazs anlam na gelen hiyeroglif terim i bile bu s
nrlam ay aa vurm aktadr. Yeni kurulan snfl toplum da eitimle
bilim in birliktelii, bu toplum un birka nem li istisna dnda gn
m ze dek gelen en belirgin zelliklerinden biridir. M atematiin, ast
ronom inin ve tbbn antik uygarlklarn soylu bilimleri olarak kazan
dklar saygnlk Yunanllar ve ardndan bizim Ortaa insanlarm z
ylesine derinden etkilem itir ki, daha sonra onlara eklenen m zikle
birlikte b u bilim ler yksekrenim in temel direklerini oluturmutur.
Kimya ve biyoloji gibi daha temel bilim ler ise kltrel alanda kendi
lerini kabul ettirebilm ek iin m cadele etm ek zorunda kalmlardr.
Dahas, 18. yzyla gelinceye dek bilim in ana izlencesini o luturan,
gksel hareketler ve bu hareketlerle yeryzndeki yaam koullarnda
m eydana gelen deiiklikler arasndaki balantnn anlalmas, ana
hatlaryla antik uygarln neredeyse banda belirlenmiti.
Eski site (kent) devletlerindeki tekniklerin ve kltrn nem li bir
zellii, ada ltlerle deerlendirildiinde dahi olaanst hzl
b ir geliim gsterm i olmalardr. rnein, devasa boyutlar, geom et
rik ve astronom ik doruluklar ve kusursuz duvar iiliiyle Gizo
piram itlerinin, yaklak olarak M. 3000 ile M. 2700 yllar ara
sndaki iki asrda yaplm olan basit kesm e-kaya m ezarlarndan
gelitirilmi olduklarn biliyoruz. H em bu hz hem de yaplan iin
nitelii ok geni bir etkinlik alan iinde yeni yntem ler gelitirip
bunlar denem eye hevesli yetenekli insanlarn varlna iaret etm ek
tedir. Balangta bu yenilikleri gelitirenlerin kendilerinin de teknis
yen olduklar anlalm aktadr; Im hotep, Tubal-Cai ve Dadalus gibi
k ltr kahram anlarnn efsaneleri, onlardan, hem yeni harika eyler
icat eden hem de bunlar bizzat yapan zanaatkrlar olarak sz eder.
140
zam annda, byk apl rgtlenm enin dourduu gereksinim lerin,
rgtleri teknik srelerden ayrm aya baladn gryoruz. Bu
kiiler, zam anla saylarnn artm as ve vazgeilm ez kim seler haline
gelmeleri nedeniyle zanaatkarlardan belirgin bir biim de ayrlan ve
kendilerini onlardan stn gren b ir kasta dntler. Kesin tari
hi bilinm eyen eski b ir M sr p apirsnde b u yeni tu tu m u n olduka
ilgin bir rneine rastlyoruz. Bunun, bir babann Yazclar Kole-
jine gnderdii oluna verdii tler olduu anlalm aktadr:
Kaba kol iiliinin ne olduunu grdm -k e n d in i edebi
yata (yazma) ver. Kol iiliinden kurtulan insan zerine de
dnp tandm , undan em inim ki edebiyattan daha de
erli b ir ey yok. Bir insann suya dalm as gibi sen de M sr
edebiyatnn derinliklerine dal... D km clerine talim at ve
ren ustay grdm ; am a alev alev y a n a n ocan banda ter
dken, m eakkat eken m etal iisini de grdm . Parm aklar
tim sah derisine dnm ; balk y u m urtasndan daha pis koku
yor. Kesip bien ya da oym aclk yapan b ir m arangozu dn;
saban eken b ir kylden d ah a m ok dinleniyor? O nun tar
las tahtalar, ift srm e aleti ise bakrdr. Geceleri almasa da
gn boyunca kollarnda derm an kalm aym caya kadar alr.
A kam olunca kandilini yakar...
141
le bir ey sylem ek im knszdr. H er ii bir dierine sver.
Kimse yazcya:u adam n tarlasn sr! diyemez... Derslikte
(geirecein) b ir g n dardaki tm bir m re bedeldir. O rada
yapacan alm alar dalar kadar (kalcdr)... phesiz T an
ra R ennit de T a n rn n yolundadr. O, doduu gn de ye
tikin biri olup K onsey O d a sn a girdii gn de yazcnn yan
bandadr. K raln E vinin sofrasnda yem ek yem eyen tek bir
yazc bile yoktur. (Yaam, g ve salk kraln olsun!) 2.10
G rld gibi, beyaz-yakal ya da hi deilse beyaz-etekli m es
lekler hem ahlaki ynden hem de p ratik bakm ndan dierlerinden
stn tutulm akta; hatta ilk uygarln alabildiine karm ak yaz ve
hesaplam a sistem leriyle baa km ak iin gereken zorlu almaya
deer saylm aktadr. M addi nesnelerle uram ay brakm olan y-
netici-rahipler kendi simgesel sistem lerini gelitirm e ve onlara b a
m l b ir gereklik yklem e eilim indeydiler. Bu eilim, bir bakm a
yararl da oluyordu; n k hi deilse birka sekin kafaya d n
m ek iin bo zam an brakyordu. N itekim byleleri, bu sim gelerden
m atem atiin soyut [geometrik] izim lerini yaratm ay baardlar.
M srl ve Babilli m atem atikilerin byk baarlar, daha sonra ge
len ve daha soyut olan Yunan m atem atiinin tem ellerini oluturdu.
Ne var ki, simgelerle bylesine m egul olmak, avclk gnlerine zg
tem sili byclk gibi ok daha ilkel dncelerin varln s rd r
m esine ve ru h larn gcne duyulan inancn bsbtn artm asna da
yol at.
B y ve b ilim
Gerekten de, ilk teknik ilerlem e d rt s n n zayflamasyla b ir
likte, bynn h er zam ankinden ok daha byk bir nem kazand
grlm ektedir. By, dnyann ileyiine dair yanl da olsa ilerle
tici bir aklam a olm aktan kt ve yapc dncenin geliimine ket
vurdu. retim srelerinden giderek daha da uzaklaan rahiplerin
elinde, gerek sorunlara ok daha kolay zm ler bulm a iddias
na dnt. Saln ya da baarnn denetim ini ru hlara devrede
rek onlar gvence altna alacak yararl eylem lerin aratrlm asn
142
engelledi. Ayrca, doa olaylarn (szm ona) kutsal ru h larn ey
lemleriyle aklam ak, gereklikten uzak benzetm elere [analojilere]
b avurulm asnn yolunu at. Doa, insan dnyasnn geniletilm i
bir uyarlam asndan ibaret saylyordu. A slnda insan tekniindeki
h e r ilerleme, evrenin geri kalann bu t r baarl insan etkinlikleri
ne dayanarak anlam aya ynelik b ir aryd. M itlerin byk oun
luu tam da bu trden aklam alar sunarlar. D nyann yaratlm as,
karalar sulardan ayran stn b ir sulam acnm ; insann yaratlm as
ise o nu kilden youran stn bir m lekinin iine benzetilm itir.
Bu gibi efsaneler antropom orfik (insan biimci) olm aktan ok tekno-,
m orfiktir (teknik biimci).
Bilimsel b ir dil gelitirm eden genel bilimsel teorileri form le et
m enin gl gz nnde b u lu n d u rulm ak artyla, pek ok m itte
bilim sel teorilerin ilk rneklerini grebiliriz. Bu m itlerde doa gle
ri kiiletirilm itir, fakat bunlar yazya dken rahipler kiiletirm eyi
laf olsun diye ele alm olabilirler. H i kukusuz, m itlerin ierdikleri
teoriler yonyal Yunanllarca kolayca sezinleniyor ve iin iine ta n r
lar kartrlm adan azdan aza dolayordu. 2.47; 2.21
Bilim, insan ilgilendiren doal evrenin byk b ir blm
n d o rudan eylem yoluyla, aklc bir yaklam la denetleyebilecek
noktaya gelm eden -k i bu ancak yakn zam anlarda b aarld - insana
doa zerinde p ratik bir denetim k u rm a olana salamayan ru h te
orisinin yararszlm grebilm ek ok gt. Ruhsal yol, grnrde
dierlerinden daha kt deildi; dahas, inan ve olasln m akul bir
birleim iyle ok iyi iledii bile sam labilirdi. insanlar genellikle has
talklarn stesinden geliyorlar, ekinler genellikle byyordu; ayrca
gnein her sabah yeniden doacana da gvenilebilirdi.
Ne var ki, insanlar doal fenom enlere ruhsal aklam alar getir
m eyi srdrdke, bilim in geliimi fiili olarak engellenm i oldu. Usa
dayal [rasyonel] b ir anlaya ve denetim e ulam a abasnn daha
batan yararsz grlm esinin yan sra, zararl bile olabilecei d
nlyordu. nk ru h lar hi kukusuz yetkilerine ve ayrcalklarna
el uzatlm asn ho karlam ayacaklar, bylesi giriim ler karsnda
fkeye kaplacaklard. D ier bir deyile, bu t rd en abalar, zellikle
ilk tapm ak k u ram larn n km ekte olduu ve rahiplerin kendilerine
143
inananlarn balarna daha fazla m uh ta hale geldikleri bir d n em
de, ruhsal ve byl (esrarl) evren teorisinde karlar bulunan bu
rahiplerin geim lerini tehlikeye atm aktayd.
D oa glerini denetim altna alm a abasnn tanrlar aristokrasi
si iin dourduu tehlike, P rom etheus m itinin ana fikrini oluturur.
2.45 Ate en bandan beri gklere aitti; insann onu alp kendisi iin
kullanm a hakk yoktu. R ahiplerin istedii, tanrlara sayg gsteril-
m esiydi -ta n rla r yattrm ak iin tvbe ayinlerinin aksatlm akszn
yerine getirilmesi, her t rl tab u n u n titizlikle gzetilmesi ve tan rla
rn iradesine boyun eilmesi. Bu grler yetkililerce desteklendii
srece -k i b u n lar henz toplum dan ekilip gitmi deillerdir- ev
renin ileyi tarzn yakndan incelem eye kalkm ak dinsizlik olarak
grld. Bylesi aratrm alarn gklerdeki gleri fkelendirecei
kesindi ve b u gler b ir kez kzm aya grsnler, hnlarn yalnzca
aratrm aclardan deil t m b ir toplum dan alrlard. Dinsel gler,
en bandan beri snf egem enliinin srdrlm esiyle zdelemiti.
lk kentlerin k u ruluundan birka yzyl sonra, egem en gler m ad
di ve teknik ilerlemeye olum lu gzle bakm az olunca, din de kanl
m az olarak entelektel gelimeye ket vurdu.
144
larda yayoruz. Ayn t rd en kaplardan yem ek yiyoruz; ayn trden
kum alardan yaplm elbiseleri giyiyoruz.
Sosyal k u ram larm zd a bile olaanst bir deiim gzlenm iyor
-g rd k lerim iz ise ilkel topluluklarn k u ru m la n ile ilk kentlerin k u
ru m la n arasndaki deiiklikten ok daha az. Tpk onlar gibi bizim
de tccarlarm z, yarglarm z ve askerlerim iz var; stelik am zn
siyasi sorunlar da onlara yabanc deildi. D ier bir deyile, oum uz
hl ilk kentlerle birlikte ortaya kan snfl toplunlarda yayoruz.
Teknik durgunluk
M ezopotamya, Msr, H indistan ve indeki byk nehir vadile
rinde kent yaam nn balamasyla birlikte teknikte grlen muazzam
atlm, kabaca M. 3200 ile M. 2700 yllar arasnda gerekleti; yani
birka asrdan fazla srm edi. Bunu grece daha uzun bir kltrel ve
politik durgunluk dnem i izledi. Belirli kentler ykselip ktler; ra-
hip-kral hanedanlarnn biri gidip dieri geldi. Arada barbar istilalar
oluyor, hatta barbar hanedanlarn baa getikleri grlyordu; fakat
retim tarznda temel bir deiiklik olmad. retim sulam al-tarm a
dayal kald ve d blgelerle yaplan ticaretle desteklendi. Kentlerde
biriktirilip tketilen tm zenginliin kayna, tarm dan elde edilen ar-
t-rnd. A rt-rn grece az olduundan ancak kk bir aznl
geindirm eye yetiyordu. Bu aznlk sekin bir snf olmaya yneldi.
Tarm tekniklerini gelitirmeye alan ilk yneticilerin ardllar gi
derek retim srecinden koptular ve rnn alabildiine ouna el
koym aktan baka bir eyle ilgilenmez oldular. ok gemeden, zengin
liin reticileri olm aktan kp sm rc haline geldiler. Kendi kiisel
zevkleri uruna grkemli tapm aklarla m ezarlarn inas iin giderek
daha fazlasn talep etmeye baladlar. Bu ise, kyllerin ve zanaatkr-
larm yoksullaarak fiilen klelemeleri anlam na geliyordu. Bylece,
site devletlerini zayflatan ve en sonunda entelektel ve teknik ilerle
meyi durduran atmalar ba gsterdi.
Bu olaylardan biri hakknda olduka ayrntl bir bilgiye sahibiz.
Z am annda -M . 2400- G ney M ezopotam yann en nem li kenti
olan Sm er kenti Lagata, toplum sal devrim olarak adlandrlm ay
145
h ak eden bir olay m eydana geldi. U rukagina ism inde biri, bir baka
h an ed an n h k m d arlarn d an iktidar zorla alarak brokrasinin, ra
hiplerin ve zenginlerin zulm n kstlam a hedefiyle bir dizi reform a
giriti. Bize kadar ulaan belgelerde eski ve yeni dzen arasndaki
farkllklarn vurgulandn grmekteyiz. Yolsuzluklara ve rvete
son verilmi, bu sulardan m ahkm olanlar grevlerinden uzakla
trlm lardr. B unun yan sra vergi tahsildarlar ile denetilerin sa
ys azaltlmtr. Rahiplerin sahip olduklar ayrcalklarn pek ou
kaldrlm ; defin, dn, boanm a ve kehanet karlnda aldklar
cret te birine ya da daha azna indirilm itir.
N e var ki bu reform lar fazla uzun srm edi. Bu anlam a (szle
m e) egem en snf ortadan kaldrm am , yalnzca snrlam t. Ege
m en snfn yeleri yakaladklar ilk frsatta rakip U m m a kentinin
kralyla ittifak yaparak kendi kentlerine sava atlar. Laga k en ti
yam alanp yerle b ir edildi. H km dara sadk kalan rahiplerden b i
ri z n t s n tabletlerden birinde yle dile getiriyor: Girsu Kral
U rukaginanm hibir gnah yoktu. U m m a hkm dar [patesi] Lu-
gal Zaggisinin gnahlaryla kendi tanras N idabam n boynuna.
2.28.176 A ncak U m m a h k m d arnn zaferi uzun m rl olamad.
O da, ilk dnya im paratorluunun kurucusu, ilk Akad Kral Sorgon
tarafndan bozguna uratld. Sorgon, tpk M usa gibi bir bahvann
bulup bytt b ir yetim di ya da yle olduunu iddia ediyordu.
Sava
Bu yknn sonu, ilk kent ekonom isinin bir baka dengesiz g
[iktidar] kaynan daha ortaya koym aktadr: Savan rgtl zoru.
Yerel tarm nfusunun gzle grlr sm r snrlarn am ak iin
kentin alannn geniletilm esi gerekiyordu. Bu, bir yere kadar bar
l b ir biim de gerekleebiliyordu, ne var ki, snrl bir alan iinde
ayn politikay izleyen birka kentin birden bulunm as atm alara
ve yeni bir k u ru m olan savan ortaya km asna (evrim ine) yol at.
Szcn gerek anlam yla sava, aslnda uygarln bir rndr.
Avclk ve hatta obanlk aam asnda kabileler arasnda ba gsteren
atm alar, nitelik ynnden srekli seferlerden ok futbol m alarn
146
andryordu. Bu atm alar, ayrntlarda zalimce olsalar da, ok say
da savay b ir araya getirm enin ya da sava alannda birka gnden
fazla tu tm an n olanaksz olduu b ir k lt r ok az etkileyebildi. A n
cak, kentler ortaya ktktan sonra d u ru m tm yle deiti: O rd u
lar [artk] ar silahlarla donatlabiliyor ve elde edilen fazla rnle
beslenebiliyorlard. Kent ynetim lerini denetim leri altnda tutan st
snflarn, savatan byk ekonom ik karlar vard. Servetleri, do
ru d an doruya sm rebildikleri alann geniliine balyd ve ekile
bilir topraklar, o topraklar sren kyllerle birlikte bir baka kentin
elinden alnabiliyordu. Dahas, ganim et olarak malzeme, hayvan ve
insan ele geirm e olana da buluyordu.
Sava, ordular kurulm asn ve bu ordulara kom uta edilm esini
yaam sal bir zorunluluk haline getirdi. Bylece ynetim in ve dev
letin niteliini de deitirdi. D evlet bakannm temel grevi, tarm
ve bayndrlk ilerinin ynetilm esi olm aktan kp sava nderlii
ne -rah ip lik ten kralla- dnt. Savan b ir dier etkisi ise k ad n
larn k o n u m u n u n birdenbire daha da zayflamas oldu. Uygarln
ilk aam asnda k adnlar ky k lt r nde kazandklar byk nem i
korum ulard. Savan nem i arttka onlarn yneticilik grevleri
ni erkekler devrald. A ncak kadnlar yine de hibir zam an D em ir
D evriyle birlikte grlecek olan ev klesi konum una dm edi.
147
kullanm a, siper ve lam (tnel) kazm a gibi gereksinim ler m hen
dislik mesleini dourdu. M hendis yeteneini esas olarak sivil kay
naklardan edinm i olm asna karn, yapt i her eyden nce askeri
bir meslekti.
Savan daha baka ve geri cepheleri de bilim i tevik etti. Yol ve
kanal yapm da 2 .50 iinde olm ak zere ordularn gereksinm eleri
nin karlanm asyla ilgili sorunlar b u nlarn banda geliyordu. Tarih
teki en eski byk lekli planlam a rneklerinden biri olan m stah
kem m evki tasarm da onlardan biriydi. Platona gre geom etrinin
tek pratik yarar, b ir orduda saflar ve sralar dzenlem esiydi. Sava
ya da onu douran toplum sal sistem olmasayd, barl sanatlar ok
daha hzl geliebilirdi. Fakat bilim le sava arasndaki iliki k o n usun
da hi deilse unu syleyebiliriz: K ltrn dier cephelerinin k
mekte olduu b ir zam anda bilim in canl kalm asn salayan tek ey
sava olm utur. (ekil.4)
Ticaret ve imparatorluk
Ksmen sava, ksm en de ticarete dayal bir ittifaklar sistemi yo
luyla, balangta bam sz olan site [kent] devletleri, daha byk
birim ler iinde birlem eye yneldiler. Bu birlem e ya nem ini tan-
r-kraln kutsal kenti olm aktan alan M srdaki M em phis gibi tek bir
kentin sarslm az ve kar konulam az egem enlii altnda ya da M ezo
potam yad a birbiri ard sra gelen Ur, Larsa, sin ve Babil imparator
luklar gibi kentler arasnda d u rm adan yer deitiren b ir egem en
lik altnda gerekleti. M srd a iktidar, tanr-kral Firavun (Per-aah
- Pharaoh, Beyaz Salon ya da Beyaz Saray dem ektir) ve onun ra
hiplerden oluan ynetim organnn elinde yle bir younlam d u
rum dayd ki, piram itler gibi dev ve ekonom ik bakm dan yararsz ya
plarn inasna giriilebiliyordu. M ezopotam yad a kentler arasnda
bylesi u u ru m lar yoktu. st snfn savurgan harcam alar toplam da
M srnkinden daha az olm am akla birlikte, hibir zam an yle tek
bir yerde younlam deildi. H indistand a A ryan istilasndan nce
kaleleri, ham am lar ve tapm aklaryla M ezopotam yadakilere benzer
byk site devletleri vard. Ne var ki, onlarn yazsn henz ze
148
m ediim izden, toplum sal yaplarn deerlendirebilecek bilgiden
yoksunuz. 2.37a in, h er ne kadar tarihin byk blm nde bir-
birleriyle srekli savaan pek ok devlete blnm se de, eski inde
im paratorun -g k lerin o lu n u n - saygnl Firavununkine yaknlk
gsterm ekteydi.
149
m uhtem elen A m erikann ekim e elverili topraklarna yayldlar. Bu
yaylm a srasnda uygarln daha karm ak r n leri kanlm az ola
rak yitip gitti ya da basitletirildi. Bu nedenle, yerlem i uygar g
m enler ile uygarln tekniklerini elden ele aktarm a yoluyla kom u
larndan edinm i olan daha ilkel kltrlerden insanlar birbirinden
ayrm ak gleti.
U ygarln b ir baka yaylm a yolu ise, kentlerdeki en m acerac
kim seler olan tccarlarn, zellikle de m adencilerin, yerlem ek iin
deil de, bata deerli talar, m aden cevherleri ve altn olm ak zere
deerli yerel r n leri toplam ak amacyla uygarl evreleyen vah
i topraklarn yolunu tutm alaryd. Tccarlar dei-toku srasnda
kent r n lerin i verm ek zo ru n d a olduklarndan hem uygarln ge
reklerinin hem de daha az b ir lde de olsa uygarln retken yn
tem lerinin yaylm asna hizm et ediyorlard. Ayrca bu tccarlar, yerel
nfusla kanlm az olarak zam an zam an anlam azla dyor ve
kendilerini k o ru m ak iin ana y urtlarndaki ynetim leri yardm a a
ryorlard. Bu d u ru m , uygarln yaylm asndaki nc yolu; g
nm zde em peryalizm le ilikilendirdiim iz siyasi ve askeri m d ah a
leler yolunu oluturdu. A ntik M sr ve M ezopotam ya egem enlerinin
tuttuklar kaytlar altn dalarna, fildii blgelerine ve inci adalarna
yaplan cezalandrm a ya da yam a amal seferlerle doludur. M
dahaleler yalnzca askeri eylemlerle snrl deildi; yabanc kabileler
veya ayn kabile iindeki rakip gruplar arasndaki elikilerin a
a karlm as ve b u elikilerden yararlanlm as yoluyla da ok ey
kazanlabilirdi. Diplomasi meslei klasik uygarlktan ok daha nce
balam bulunuyordu.
ilk barbarlar
Seferler bazen yerleim yerlerinin ana kentin denetim i altnda
fiili olarak genilem esine yol ayordu. D u r-g u rg u rrid eki (M. 27.
yyd a kurulm u bir Sm er ehri) Babilin m adencilik yerleim leri bu
t rd en yerleim lere rnektir. Ancak, bu t r koloniler [smrgeler]
d ah a ok D em ir D e v rin in ileri dnem lerine zgdr. O rtaya kan
asl sonu, site im paratorluklarna kar etkili bir m uhalefetin olu-
150
mayd. Uygarlk m erkezlerinin etrafndaki yzlerce kilom etrelik
alanda yaayan insanlarn oluturduu kurum lar, uygarlkla k u rd u k
lar ilikiler nedeniyle zam anla deimeye balad. Bu blge barbar
eperin alanyd. Barbarlar, kentlerin m addi kltrlerine ait, zel
likle rahatlkla tayabilecekleri ve alkanlklarn deitirm elerini
pek fazla gerektirm eyecek r n leri edinebiliyorlard. Bu rnlerin
banda silahlar gelmekteydi. Pahal olm alarna karn, daha zengin
merkezlere yaplan basknlarda m asraflarn kat be kat karlayabili
yorlard.
, Barbar kabilelerin k u ru m la n da zel m lkiyetin ortaya k, sa
vann nem kazanm as ve eflerin yetkilerinin artm asyla birlikte
dnm e urad. Bu dnm , en fazla, ounluu gebe olan,
uygarlk tarafndan zm senem eyen fakat onlar yapacak yetenek
ten yoksun olm alar neden iy le ss eyalarnn yan sra alet ve silah
gibi pek ok gereksinim den t r ona bam l bulunan oban to p
luluklarnn kltrlerini etkiledi. 2.1a Barbarlarla site devletleri a ra
sndaki ilikiler deiken ve karm akt. Gl im paratorluklar bar
bar kabileleri birbirine dryor; birini dierinin zerine salarak
onlar kleletiriyordu. Zayf im paratorluklarn tem elleri ise barbar
klelerle askerlerin satn alnp saf deitirm eleriyle andrlyordu.
B unlar sonunda ou kez tam am en yklyor ve kent k lt r n ksa
srede benim seyen b arbar hanedanlar tarafndan ynetiliyordu.
Klelik
Site devletleriyle b arbarlar arasndaki ilikilerin b ir sonucu da
kleliin giderek nem kazanm asyd. O lum suz etkileri gnm ze
dek sregelen klelik k u ru m u n u n ortaya k, nehir kltrlerinin
balangcna kadar uzanr. Avclk veya erken tarm gnlerinde ar-
t- r n yok denecek kadar azd. alan bir kim se, kendi yaamsal
gereksinim lerini karlam ann tesinde pek bir ey elde edem iyordu.
Kabileler arasndaki kavgalarda alnan esirler, ayet kurban edilm ek
ten kurtulurlarsa, genellikle kabile yesi yaplyorlard. Bu esirleri
kleletirm enin hibir anlam yoktu.
Oysa uygar lkelerde tarm la uraan bir kim se, geimi iin ge
151
rekenden fazlasn retebiliyordu. Bu d u ru m insanlarn kle olarak
alm p kullanlm asn cazip hale getirdi. Dier kentlere ya da daha
kolay ve daha krl olm as nedeniyle barb ar yerleim lere basknlar
yapp kle edinilm esi ok gem eden kabul gren b ir pratik haline
dnt.
Kle em eine dayal tarm n geliimi tam anlam yla D em ir
D ev rin d e gerekleecekse de, klelik Tun D ev rin in balangcn
dan itibaren uygarlk zerinde olum suz etkilerini gsterm eye ba
lad. Kleletirilm ek zere balanm esirler, M. 3000 yllarna ait
en eski M sr k abartm alarnda bile grlm ektedir. 2.28 M lksz ve
h aktan yoksun klelerin varlnn zgr iilerin konum u zerinde
olum suz b ir etkide bulunm as kanlm azd. Klelerle ayn ii yap
tklarndan onlarn ileri de rezil ve baya bir i olarak grlm eye
balad. zg r iilerin teknii gelitirm ek iin ok az drtleri (itici
nedenleri) ve olanaklar vard; kleler iinse b u nun sz bile edile
m ezdi. Egemen snflar hem iileri hem de kleleri h o r gryorlar
d. Sonu olarak st snfn bilim leri olan m atem atik, astronom i ve
tpta son derece baarl olan bilim sel yaklam, i kollarndaki so
ru n lard an ve orada bulunabilecek yantlardan tam am en koptu; uzun
bir sre kimya sanatndan ve tarm n yaln pratiinden uzak kald.
Kleliin siyasal ynden olum suz etkileri ise ok daha hzl ve
byk felaketlere yol am as oldu. Bir kent klelere ne kadar ok bel
balam sa, kendi savunm asyla o kadar az ilgilenebiliyordu. N ite
kim kaak klelerden ya da sonradan paral askerlerden oluan b a r
barlar o kentin sava tekniklerini kolaylkla reniyor, onu ykm ak
iin bu bilgiden yararlanabiliyordu.
k
B atn n eski uygarlklar, in uygarlklarnn tersine yklm ala
rndan birka yzyl nce, yaklak olarak M. 1600den sonra, ge
limeye d n k deiim yeteneklerini btnyle yitirm ie benziyor
lard; giderek b ir ke doru srklendiler. Uygar yaam n iskeleti
her ne kadar k orunm akta idiyse de, sanat ve edebiyat basm akalp bir
biim e brnm ; din, hurafe olarak tanm lanabilecek giderek kar
152
m aklaan bir riteller ynnn iine gm lp kalmt. ok ey
yitip gitm esine ya da u n utulm asna karm yine de baz bilim lerde,
rnein astronom ik gzlem lerde, bulgular korunduu gibi gelime
kaydedildii de oluyordu. Buna karm baz bilim dallar yozlaarak
hurafelere dnm t; rnein kurban edilen hayvanlarn cierleri
dikkatle incelendiinde, gelecee dair kehanetlerde bulunabilecei
ne inanlyordu. Bu, el fal ya da rya tabiri gibi gelecei ngrm ek
iin karanlk (m ulak) bir fenom enin sistemli olarak incelenm esi i
lem lerinin ilk rneklerinden birid ir yalnzca. B unlarn pek ounu
bugn bile ya ilk biim leriyle ya da zar, kt (iskambil) ve satran
gibi ans ve beceri oyunlarna dnm biimleriyle grmekteyiz.
B unlar gzlem in kesinliini ve sonularn bir dzene balanm asn
saladklar srece deneysel bilim iinde kendilerine bir yer bulabil
m ilerdir. Pusula gibi son derece nem li bir icat, m uhtem elen inli
bir yer falcs (rem il falcs) tarafndan gelitirilmitir.
153
aletler b yk lde bugne dek gelebildikleri gibi, gnm zde de
kullanlm aya devam etmektedir.
D em ir D ev rin in ve hatta Yunanllarn bilim ve teknii byk
lde, ounlukla farkna bile varlm akszm , antik dnyadan elde
edilmitir. Gerekten de, m addi ve dayankl nesnelerde som utla
m bu lu n an teknik konusunda b u n u n byle olduunu kesin bir dil
le syleyebiliriz. Birok bulu ya da dnce, onu dile getirdii bili
nen ilk kii olm as nedeniyle bir Yunan filozofuna m al edilir. Oysa
sonraki aratrm alar b unlarn kkeninin ou kez M sr ya da M ezo
potam yaya kadar uzandn gsterm ektedir; kald ki, arkeolojinin
bug n k yarglarn nihai (kesin) kabul etm em izi gerektirecek bir
neden de bulunm am aktadr.
Eski uygarln m irass olan D em ir Devri insanlarnn kendi el
leriyle yktklar im paratorluklarn byklnden ve ihtiam ndan
kukular yoktur: Bu alarn yaam tarznn yansm alarm , kent
yam acl ve korsanlk hikyelerini ieren llyada ve Odesa des
tan larnd a grebiliriz. O zanlar kendi etin yaam koullan ile yok
sul kltrlerini eski kentlerin gc, atafat, gzellii ve hepsinden
nem lisi de bu kentlerde hkm sren barla karlatrm lardr.
O nlar eskilerin bilgeliine byk b ir sayg duyuyorlar, altn aa
hasretle bakyorlard.
154
4. B lm
155
4.1. DEM R D EVR KLTRLERNN KKENLER
Barbarlar, yerleik tarm oturtacak aralardan yoksun olduklar
srece, byk bl m orm anlarla ve orak bozkrlarla kapl kendi
to p raklarnda kalc devletler kuram adlar. M. 2. bin yln (milen-
yum un) sonraki yarsnda bugn yeni yeni anlam aya baladm z
m addi ve toplum sal etkenlerin b ir araya gelmesi sayesinde bu koul
lara kavutular. Bu etkenlerden biri zel m lkiyetin, efliin ve silah
retim inin ne kt kentlerin snf ekonom isinin etkisiyle barbar
klan topluluklarnn deiip dnm esiydi.
Demir metalrjisi
A ntik alarda, daha dorusu MS. 14. yzyla kadar Avrupad a
kullanlan dem ir, elle krklenen kk bir frnda, km rn sa
156
lad d k sl redksiyon [indirgeme] ilemi yoluyla elde edil
m ekteydi. Elde edilen sngerim si ham demir, eritilm em i saf dem ir
dvlerek grece yum uak ilenmi dem ir ubuklar ve ubuklardan
da stp dvm e ve kaynak yoluyla daha karm ak ekiller m eydana
getiriliyordu. D em ir yapm ve ileme tekniklerindeki ilk ilerlemeler,
uzun ve zahm etli deneyim lerin meyvesi olsa gerek. Bu teknik, bakr
iin uygulanlan teknikten tam am en farklyd. D em ir m etalrjisinin
ok daha ge bir dnem de ortaya km olm asnn nedeni byk
olaslkla budur. B ununla birlikte, dem ir ilemecilii bir kez renil
dikten son ra en basit ara-gerelerle yaplabiliyor, kolayca kavran
yor ve yaygnlayordu. O d u n u n ve dem ir filizinin olduu yerlerde
-y a n i hem en h er y e rd e - d em ir eritilebilir; yeter ki nasl yaplaca
b ir kez renilsin.
ilk zam anlarda dem irin bir m aden olarak nem li bir dezavantaj
vard: Frna yeteri kadar s verilem ediinde eritilm esi m m kn d e
ildi. Bu yzden henz M. 2. yzylda dkm e dem ir yaplabilen
in dnda, yalnzca tun dkm ilem lerinde kullanlabiliyordu.
D em ir tu n cu n yerini alamad; kam usal am alarla tu ncun eksiklerini
kapatm akla yetindi. D em ir D evrinde, Tun D ev rin e oranla ok d a
ha fazla tun elde edildi ve ilendi. Sngerim si bir hale getirilm i ta
b akann stlp dvlm esi ile elde edilen dem ir ya ilenmi [dvme]
d em ir ya da ok hafif b ir elikti; dayankl am a nispeten yum uakt.
D aha sert gerek elikler de biliniyordu -ism in i Chalybelerden alan
kalib, ferrum acerrum , keskin d em ir ve acier-; fakat bunlarn retim
yntem leri dem irci kabileler arasnda bir sr gibi saklanyordu. Bilim
dnyas bu srr R eaum unun 1720deki alm alarna dek renem e
yecekti. Sr, dem irle birletirecek daha fazla karbon bulm ak ve ard n
d an karm tavna getirip su vererek sertletirm ekten ibaretti. En
iyi elik, H intliler tarafndan yaplan wootz eliiydi. nl kakm al
kllarn yapm nda kullanlyor ve bu nedenle ihra ediliyordu. yi
elik o kadar ender ve yle pahalyd ki, bu elik kllar daha ileriki
alardan bildiim iz A rth u run Excaliburu ya da Siegfriedin Gram
gibi, sihirli saylyordu. Su verilm i elik, tuntan ok daha nadide
idi ve 18. yzyla gelinceye dek silah yapm dnda teknikte nem li
b ir rol oynamayacakt.
157
D em irin ortaya k, insanlarn topluluklar halinde g etmeye
baladklar b ir dnem e rastlar. D ou A vrupadan ya da H azar Blge-
sin den gelen barbar denebilecek kavimler, yaklak olarak M. 17.
yzyldan itibaren D ou A kdenize inm eye balamlard. Hititler, s-
kitler, Persler ve A ri H intliler de Asyad a benzer bir hareketlenm e iin
deydiler. Atl ve denizci halklarn bu m uazzam hareket yetenekleri ve
bolca yeni silaha sahip olmalar, eski im paratorluklarn bu akm lara
kar etkili b ir askeri direnite bulunm alarn gletirdi. Bu askeri
baarszlklarn kendi beceriksiz ve agzl hkm darlarndan ok
istilaclara sem pati besleyen halkn, ordulara destek verm ekten k a - .
nm asm n sonucu olduu da dnlebilir. stelik D em ir D ev rin in
insanlar bir yere bir kez yerletiler mi, o zam ana kadar hi rn ver
m eyen topraklarda bile zengin tarm sal ve ticari topluluklar kurabile
cek yetenekte olduklarn kantlam lard. Sonu olarak, her ne kadar
kltrel, m addi ve m anevi baarlar sonraki kuaklara aktarlm,
hatta baz baarlarnn belgeleri korunm u olsa da, ilk nehir-vadi uy
garlklarnn politik ve ekonom ik stnl, bundan byle insanln
kltrel geliim inin odanda yer alamayacak lde azald.
Tersine, ilerlem enin oda antik uygarlklarn eperine, yaknlar
daki b arb ar yerleim blgelerine kaym aktayd. Barbarlar, uygarln
eski m erkezlerini ele geirm eyi baarm lar, fakat kendi kltrlerini
byk lde onlarn dnda gelitirm ilerdi. Ari Hintliler, Persler,
Yunanllar, ardndan M akedonyalIlar ve Rom allar eski M sr ve Ba-
bil uygarlklarnn m irasna kondular. inin konum u ise ok fark
lyd: Bozkr, l ve dalarla evrili olduundan onun snrlarnn
tesinde tarm a dayal barbar devletler kurulm as olasl zayft.
H i d u rm adan birbiri ardna ine doru akan gm en barbar to plu
luklarn hepsi antik in kltr tarafndan zm sendi. A slnda bir
Tun D evri kltr olan bu uygarlk, D em ir D evri teknikleriyle kk
l bir deiim den getiyse de gnm ze dek srekliliini korudu.
Balto ve saban
D em ir D ev rin in banda yaanan ykm ve savalarn bir bedeli
oldu elbette. Eski kltrlerin yerini yenilerin almas sreklilikte be-
158
lirli kayplar anlam na geliyordu; fakat ayn zam anda birikm i k l
trel artklarn sprlp atlm as ve eskinin tem ellerinin zerinde
ok daha etkili yaplarn ina edilm esi olanam da ieriyordu. Atl
savalar ve gem iler dolusu korsan bu dnem in ykcln tem sil
ediyorlarsa, ellerinde baltalaryla orm anclar ve dem irden sabanla
ryla kyller de bu ykm onaracak olan glerdi. Balangta m a
denler esas olarak kent yaam nn lks r n leri ve doutan soylu
kk bir sava elit tabakann silahlan iin kullanlm aktayd. Tun,
neolitik alardan beri pek az deimi olan tatan yaplm a ara-ge-
relere bel balayan sradan halk iin hep ar pahal olagelmiti.
O ysa dem ir, her ne kadar balangta ve sonraki yzyllar boyunca
tunca oranla deersiz saylsa da ok geni bir alana yaylm oldu
u ndan kolaylkla elde edilip retilebiliyor ve kydeki dem irciler
tarafndan yerel b lg e lerd e ilenebiliyordu. 2.18 D em irin bolluu
yeni ktalarn tarm a almasn; orm an larn kesilmesini, bataklkla
rn kurutulm asn ve alan yeni alanlarn ekilip biilm esini salad.
Avrupa, szcn gerek anlam yla ku um az kervan gemez bir
yerken, -T u n D e v rin in sonlarna d oru byk lde tkenm i
olan altnlar nedeniyle deil, sahip olduu buday tarlalar sayesin
de- ta topra altn Bat haline geldi. N fustaki hzl art, Bat l
kelerinin k uru tarm [dry form ing] ile D o u n u n nehir kylarndaki
sulam aya dayal tarm arasndaki g dengesini deitirdi.
Gemiler ve ticaret
D em ir D ev rin in altst olm u dnem lerine zg, insan dncesi
ve zellikle bilim asndan paha biilm ez lde nem li olan dier
bir zellik ise deniz yollarnn kullanlm asyla kltrn, eskiden ka
rayolu araclyla olduundan ok daha hzl bir biim de yaylm a
syd. D aha da nem lisi, deniz tam acl kara tam aclndan ok
daha ucuzdu. D em irden aletlerin kullanlm asnn salad kolaylk
lar ve olanaklarla daha iyi, daha byk ve daha ok sayda gemi in
a edildi. Tun D ev rin d e A kdenizd e gemi yapm nda ba ekenler
Giritlilerdi. O nlarn k urm u olduklar deniz im paratorluunun ilkin
karada slenm i y an Yunanl M ikenler, ardndan Balkanlarda yaa
159
yan daha b arbar A kalar ve A nadoludaki [Kk Asyad aki] akraba
kabileler tarafndan paralanm as, byk bir korsanlk ve kent ya
m acl dnem inin baladnn iaretiydi. lm sz Truva hikyesi
ite bylesi seferlerden birini anlatm aktadr. Korsanlk doal olarak
ticareti gletirm ekle birlikte ayn zam anda daha da krl hale getir
di. Bu kazancn cazibesine kaplan veya daha etkili yerel savunm alar
karsnda cayan eski korsanlar, giderek ticarete, corafi keiflere ve
sm rgeletirm e iine yneldiler.
D em ir D ev rin d e ticaret yalnzca Thebes ya da Babil gibi bir d
zine byk kentin etrafnda dnen bir ura olm aktan kt; Fenike
liler ve Yunanllar gibi erken D em ir Devri halklar tarafndan A kde
niz ve K aradeniz kylar boyunca kurulan yzlerce yeni kent arasn
d a yrtlen ortak bir ura haline geldi. D em ir D evri kltrnden
yalnzca deniz kysndaki yerler tam anlam yla yararlanabiliyordu.
D em ir Devri, denize uzak kalan i blgelerdeki lkelere de gerek ta
rm gerek sava sanat bak m n dan byk olanaklar salyordu; fa
kat yn halindeki rn leri uzak blgelere tam ak m m kn olm a
dndan b u lkeler nehir tam aclndan yararlanan Tun Devri
uygarlklar kadar bile gelime gsterem ediler. Dolaysyla yepyeni
bir r n ortaya koym alar beklenem ezdi. Karada slenm i tipik bir
erken d em ir devri halk olan A surlular daha ok askeri alandaki
gaddarlklaryla nam salm lard. Bilime ok az katkda bulunm u
olsalar da, gelecein bilim i asndan paha biilmez deerde olan
astronom ik gzlem ler de iinde olm ak zere, eski Babil kltrn
birka yzyl boyunca koruyup yaattlar. lkin Persler, ardndan da
R om allar tarafndan yaplan karayollar ekonom ik olm aktan ok
idari ve askeri bakm dan nem tayordu. Ynsal kara tamacl,
O rtaada dayankl koum takm lar gelitirilinceye dek ekonom ik
adan hesapl hale gelmeyecekti. O ndan sonra bile, 18. yzylda el
verili karayollar yaplncaya kadar, uzak mesafeler aras tam aclk
pek verim li olm ad. Oysa deniz ulam ndaki kolaylk nce Akdeniz
Blgesine ardndan da Avrupaya, Asya ve Afrika karsnda belli bir
stnlk salad.
Nehir, kanal ve gllerden oluan b ir tam aclk ama sahip olan
inin birtakm avantajlar bulunsa da, Tun D evrine oranla ok az
160
deien bro k ratik ynetim biim ini m uhafaza ettiinden, D em ir
D e v rin in birok ekonom ik ve politik gelim elerinden yoksun kald.
161
n arak sonunda em ein en baskn biim i haline geldi. Bu olgu, b tn
b ir klt r n paralanm asna ve bylece klelerle birlikte zgr fakat
yoksul kim selerin de sradan serflere dnm esine neden olan ba
lca etkenlerden biriydi.
D em ir D evri kenti, neredeyse ilk ortaya kndan itibaren im a
lat ile tccarn ham m addelerini ve h atta igcn, yani klelerini
satn alabilecei ve karlnda r n n satabilecei bir retim ve
ticaret m erkezi haline geldi.
Bu stnlklerine karn her an sava tehlikesiyle b u ru n buru-
nayd. Yeni kltr sava srasnda -s rek li bir ekime ortam nda
kentler yam a ed ilirk en - dodu. Bu alkanlklardan vazgeilmesi
zordu; kentler Atinann eski yksek kenti A kropoliste olduu gibi
son derece kullanl b ir biim de yksek tepelerin ya da Tired e ol
d u u gibi a d a la rn z e rin e k u ru ld u . T m y u rtta la r ister istem ez as
ker olm ak zo runda kaldlar. Tm b unlara karn kk dem ir-devri
kentleri eski nehir-vadi kentlerinden daha sade ve daha zgrdler.
Bu kentler nceden belirlenm i b ir hiyerari iinde yer alm ak yerine,
o rta k karlarn gzetildii bir biim de rgtlenm ek zorunda olan
yurttalarna ok daha geni b ir hareket alan salyordu. Bylece,
dem ir-devri kenti politikann douuna yol at ve kentlerdeki snf
lar arasndaki politik m cadelelerden, birbiri ard sra gelen oligari,
tiranlk [despotizm] ve demokrasi gibi ynetim biim leri yaratt.
Para ve bor
D em ir D evri uygarlnn hem yaylm asna hem de i istikrarsz
la srklenm esine neden olan byk toplum sal bululardan biri
de m adeni parann kullanlm aya balanm asyd. M adeni para ilkin
Lidyad a dam gal altn ve gm kleler halinde basld. A rdndan,
M. 7. yzyldan sonra sikke biim ini ald. Eski im paratorluklarda
m aden, arl tem el alnarak dolam da kullanlm aktayd. Ne var
ki bu, istisnai bir d u ru m olup genel kural takas ve ayni demeydi.
Ksa srede dier b t n deerlerin ls haline gelen para, yerleik
toplum sal ilikilerin t m n satm a ve satm alm a ilikisine d n
trd. Tam da genel ve anonim bir nitelie sahip olduundan, para
162
onlara hibir ykm llk getirm eyen haklar verm ek suretiyle ikti
darn zenginler elinde younlam asn salad. Ayn zam anda, sahip
olunan zenginliin eit olarak b ltrld eski kabile paylam
nn yerini alarak yoksullar h er trl gvenceden m ah ru m brakt.
Yoksullar iin paran n varl daim a olum suz bir anlam tad; nk
srekli bor iinde yaam aktaydlar. Aslnda, yoksullarn ektii ac
lar uygarlk kadar eskidir. Yine de, eski uygarlklardaki yoksullukla
o n u n D em ir D ev rin d e ald biim arasnda kkl farkllklar b u lu
nuyordu. Eskiden ekilen aclar ksm i ve daha hafifti. Ekonom i do
ru d an doruya b ir kabile top lu m u ndan dom utu ve gelenek keyfi
eylem lerde bulunulm asn nlyordu. iftinin pek ok grevi b u
lunuyordu, am a h ak lan da vard. O topraa aitse, toprak da ona aitti.
Yapt dem eler ayni idi; ticari ilem ler ile borlar byk lde
kent nfusu ile snrlyd. D em ir D e v rin d e ise klan ekonom isinden
para ekonom isine ani bir gei yaand. ok eskilere dayanan rf ve
detler birka kuak iinde tam am en yok oldu ve parann egem enli
i bt n haklar hie sayabildi.
te yandan ifti potansiyel olarak daha bamszd. inde yaa
d koullar katlanlm az bulursa yeni b ir koloni oluturm ak zere
baka bir gruba katlabilirdi. D u ru m u n ekilm ez olduunu dnen
insanlarn says yeterince fazlaysa ayet, isyan edebilirlerdi ve edi
yorlard da. D em irin yaygn b ir biim de kullanlm as ve tm y u rtta
larn askeri eitim den gemi olm as nedeniyle bu isyanlar genellikle
baarl oluyordu. syanlardan duyduklar korku oligarklar ve tira n
lar dizginlem ekteydi.
B ununla birlikte D em ir D e v rin in bandan itibaren, para g c
n n basks ile bu baskdan k u rtu lm ak iin yaplan reform veya dev-
rim lerin sk am a ister istem ez geici olan baarlar, kent tarihinin
arka planndaki ana tem a olarak gze arpar. Klasik am sonlarna
doru Helen ve Rom a im paratorluklarnda parann iktidar m utlak
bir zafer kazanm gibiydi; fakat b u zafer ylesine yaygn bir sefalete
ve um utsuzlua yol am t ki, sonunda b tn bir sistem ykld ve
parann balangta yalnzca kk [nemsiz] bir rol oynad daha
basit b ir feodal ekonom iye dnld.
163
Alfabe ve edebiyat
Bilimin kkenleri asndan D em ir D ev rin d e ortaya kan n em
li b ir gelime de antik im paratorluklara zg ayrntl yaz sistem le
rin in -h iy ero g lif ile ivi yazsn n- sadeletirilerek basit Fenike alfa
besine dntrlm esi ve bylece okuryazarln da tpk dem ir gibi
ucuz ve yaygn hale gelmesiydi. 2.48 Alfabe, farkl dilleri konuan
am a ayn ilerle uram ak zo runda olan insanlar arasndaki ticari
ilikiler dolaysyla ortaya kt. A lfabenin sem bolleri sesler zeri
ne k urulduundan, t m dillere uyarlanabilirdi. Bunun yan sra eski
devirlerde yalnzca rahiplere ve m em urlara zg olan iletiim d n
yasnn kaplarm ok daha geni bir evreye am oldu. Yaz, yal
nzca resm i ve ticari belgelerle snrl bir ilem olm aktan kt ve bir
iir, tarih ve felsefe literatr (edebiyat) dodu. Elbette iir ve yk
anlatm sanat, eski destanlar [Epikler ve Saalar] biim inde alfabe
tik, hatta hiyeroglif yazdan ok daha nce vard ve ozanlarla profes
yonel yk anlatclar tarafndan kuaktan kuaa aktarlm aktayd.
Edebiyat, biim i yani yazl olmas nedeniyle yalnzca alfabe sayesin
de okuryazarln kolaylat ve yaygnlat yerlerde serpilip geli
ebilir. Fiiyeroglif edebiyatnn yan sra in edebiyat da, ne kadar
enfes olurlarsa olsunlar asla yaygnlaam adlar.
164
Fenikelilerle yakn bir iliki iinde bulunan ve Msr-Babil k ar
m bir k lt r onlarla paylaan Yahudiler, uygarlk tarihinde ok
farkl bir rol oynayacaklard. Birbirleriyle srekli sava halinde olan
M srllarn, H ititlerin, Filistinlilerin ve A surlularm , daha sonralar
da Perslerin ve Yunanllarn tam o rtalarnda yaam alar ve denizar
ticaret iin gerekli olanaklardan yoksun bulunm alar bam szlkla
rn srekli tehlike altnda brakt. Sonunda, ancak kltrel b ir gele
nein ya da bir kitapta -E sk i A hitte (Tevratta ) - yazl olan yasalarn
evrim i ile ulusal varlklarn koruyabildiler. Grece yoksul bir lkede
yaayan kk bir halk olduklarndan, her ne kadar aralksz ve yl
m adan gayret gsterm eleri gerekse de, yerli krallarn ve oligarklarn
egem enliinden kurtulm ay bildiler. te bu nedenlerle bamszlk,
zgrlk ve dem okrasi dinlerinin ayrlm az unsurlar haline geldi.
Yahudiler b u bakm dan antik dnyada tektiler. D inlerinin ve kutsal
kitaplarnn uygarln sonraki geliim inde son derece nem li etki
leri olacakt. . -
165
b ir szlemeyle [ahitle] dizginlenebilirdi. Yahudiler, bir dnce u
ru n a savatn bildiim iz ilk insan topluluudur; antik dnyada da
banazlk ve savalklaryla tannyorlard. Tevrattaki Yahudi ta ri
hi, tanr adna halkn haklarnn savunulm asnn rneklerinden bi
ridir. Bu ynyle, H ristiyanlkta d orudan doruya, slamd a K uran
araclyla dolayl olarak devrim ci halk hareketleri iin daim a esin
ve hakllk kayna olm utur.
Tekvin [yaradl]
B ununla birlikte Tevratn nitelik bakm ndan Yahudilie son de
rece uzak olan bir baka zellii, bilim i en ok etkileyen yn ol
m utur. Kutsal Kitapm ilk blm leri Babil, hatta daha nceki Smer
yaradl yklerinin uyarlam alarndan olum aktadr. D nyann ve
insanln kkenini aklam a niteliindeki bu ykler, henz uygar
ln afa olan M. 3000 yllar iin vgye deer olaanst baa
rlardr. lk brani kabileleri tarafndan benim senm elerinin ardndan
b u m itler Tanr ile onun kullar (halk) arasndaki A hitin [szleme
nin] tem elini oluturm u, bylece hem incelemeye hem de eletiriye
kapal tutulm ulardr. Sonralar da Yahudilerin kutsal kitabnda yer
aldklarndan, bu m itler bize yalnzca im an yoluyla benim senm eleri
gereken hakikati bildiren ilahi szler [vahiyler] biim inde aktarl
mtr.
Yahudilerin inanc halkn duygularna salam bir biim de dayan
m olduundan, hem ilk ortaya kt haliyle hem de byk lde
kendisinden trem i olan H ristiyanlk iinde, klasik uygarln yk
l srasnda ayakta kalmay baard. Bylece, halk tarafndan kk
bir aznlk oluturan st snflarn egem enliini hakl gsterm ek iin
gelitirildii hissedilen ve gerekten de yle olan, Yunan filozoflar
nn belki daha m antkl am a hi de daha bilim sel olm ayan kurgula
rn a oranla zor gnlerin basklarna daha iyi direnebildi. 2.42a Eski
uygarlklarn ykntlar zerinde ykselen yeni uygarlklarda din,
balca rgtleyici ilkeydi. Dolaysyla, gerek ncil gerekse K uran
im an ve itikat alannda olduu kadar bilim i ilgilendiren konularda
da m utlak b ir otorite k o n um una geldi. Bu tarihenin ilerleyen b-
166
lim lerinde insan dncesinin, ilk insanlarn m itlerinin bu fosille
m i kalntlarndan kurtu lm ak ta ne denli glk ektii ve yine de
tam olarak kurtulm ay baaram ad grlecektir.
4.4. Y U N ANLILAR
D em ir D e v rin in salad olanaklardan en iyi ekilde yararla
nanlar Yunanllar oldu. Yunanllar, eski uygarlklarn tutucu etkisin
den uzak olm ak, fakat ayn zam anda bu uygarlklarn geleneklerin
den alabildiine yararlanabilm ek gibi iki nem li avantaja sahiplerdi.
Ayrca kltrlerinin ilk oluum dnem inde, eski im paratorluklarn
klt r ynnden ok daha zayf am a askeri bakm dan gl ardlla
rnd an -M ed lerin ve Perslerin kara kuvvetlerinden- yoksul olm ala
r, uzakta bulunm alar ve deniz kuvvetleri sayesinde korunabilm i-
lerdi.
Tarih ile bilim in o bilinli ve kesintisiz bann (aknn) bize
Yunanllar tarafndan aktarlm olm as bir rastlantdr elbette; am a
yalnzca b ir dereceye kadar rastlant. Yzyllar boyunca sren ykc
savalarn ve greceli ihm alin ardndan M srd aki ve Babild eki es
ki im paratorluklardan geriye bilim adna ne kalmsa hepsine ou
kez bilinsizce ve adlarm anm adan el koyanlar yalnzca Y unanllar
oldu. A m a b u n u n la yetinm ediler. A ldklar bilgiyi kendi acil gerek
sinim leri doru ltu su n d a byk b ir ustalkla daha basit, daha soyut
ve daha aklc b ir biim e soktular. Y unanllardan bu yana bilgi ak
asla kesintiye uram ad. Bu bilgi zam an zam an yitirilir gibi olduy
sa da gerektiinde yeniden bulunabildi. Eski uygarlklarn bilgi b i
rikim i bizi ancak Yunanllar araclyla etkiledi. Eski M sr ve Babil
uygarlklarnn dorudan doruya kendi yazlarndan rendiim iz
dnsel kazam m larna o kadar ge ulatk ki, bunlarn artk bizim
uygarlm z etkilem e olana kalm am t.'
Klasik kltr
M. 12. ve 6. yzyllar arasnda Yunan topraklarnda eldeki bilgi
hzinesini byk lde zm sem i ve kendisi de bu hzineye b
yk katklarda bulunm u birleik bir k lt r ina edildi. Bugn klasik
167
klt r olarak adlandrdm z b u uygarlk, skenderiye ve Rom a kl
t rleri tarafndan gelitirilm i olsa da ciddi bir deiiklie uram a
d ve gn m z n m o d ern dnya k lt r n n ke ta olarak kald.
Klasik klt r bireim sel [sentetik] bir kltrd; igal ettii ya da ili
kiye getii lkelerde bulduu her kltr u n su ru n d an yararlanm ay
bildi. Ancak, b u kltrlerin basit bir uzantsndan ibaret deildi. Z a
m an zam an kltrel olarak adlandrlan bu zelliklerden hibiri kla
sik klt r n ayrt edici zellii deildir. O n d an nce de, sonra da sa
natta ve edebiyatta ne km uygarlklar kuruldu. Klasik dnem in
e nem li katklar bata dem okrasi olm ak zere politika alannda,
doa bilim lerinde, zellikle m atem atik ve astronom ide grld.
168
H yacinth [Smbl] bize kadar ulam tr. Uygarln ilk m erkezleri
olan M ezopotam yann ve M srn Yunanllar zerindeki etkisi, ken
disini ok sonra gsterecekti.
Yunanllar, kendi kltrlerini yitirirken dier lkelerin kltr
lerini de btnyle almadlar, alam azlard da. Yaptklar, yabanc
kltrlerden rendiklerini, kendilerince nem li grdklerini ve
ilerine geleni alm aktan ibaretti. Bu, pratikte her yararl tekniin b e
nim senm esi ve esas olarak evrenin ileyiine dair grlerin alnm a
s anlam na gelirken, dier taraftan bu grlerin zerine ina edilen
nceki alara ve D em ir D e v rin in istilalarn hkm srd k
dnem ine zg teolojinin son derece karm ak aklam alar ile h u
rafeleri reddediliyordu. Yunanl ozanlarn ilki ve en by olan
Hom er, Yunanllarn iine girdikleri dnyann lm sz tablosunu
izdi, llya d a da ve Odessaa blgeye yeni gelmi Helen klanlarnn
basit kyl yaamyla, bunlarn kefedip yok ettikleri kkl uygarlk
larn renkli ve zengin yaam lar arasndaki kartl tm plakly
la grmekteyiz. H o m erin iirleri Yunanllar iin tanrlar ile insanlar
arasndaki ilikiye dair inancn o rtak tem elinin konduu, sava ve
bar sanatnn anlatld bir Kutsal Kitap olarak kald. D ahas bu
iirler, ortalam a bir insann bilm esi gereken bilim i fazlasyla ieri
yordu.
169
kadar tem elde istikrarl b ir ekonom i saylrd. Bu ekonom i, yaygn
b ir d ticaretle destekleniyor ve dengeleniyordu. D ticaret ise eski
uygarlklarda olduu gibi esas olarak tapnaklar ve saraylar iin ge
rekli lks m addelere deil, sradan yurttalarn gereksinim lerini kar
layacak byk ynlar halindeki (toptan) m etalara dayanyordu.
En tipik Yunan site devletlerinden olan Attika, tahl retim i y
nnden ylesine yoksundu ki, A tinann 300.000i aan o m uazzam
nfusunu doyuracak tahl satn alabilm ek iin kendi rettii anak,
m lek, zeytinya ve gm ihra etm ek zorundayd. lk Yunan
llarn kendi yerel kaynaklarndan yararlanabilm eleri, ancak kk
b ir kentte olabilecek younluk ve sadelikle m m knd. Bu koul
larda ani ve hatta kanl ekonom ik ve siyasal deiiklikler oluyor; ge
lenek ise hibir zam an tam olarak yitip gitm ese de giderek gzden
dyordu. D aha giriken yurttalar ne yapacaklarn dnp b u
n u gerekletirecek yetenee ve drtye sahiptiler. Baarl olm ala
r d u ru m u n d a toplum daki konum larn ykseltebiliyorlard; onlar
durdurabilecek ne klan ne de devlet tarafndan konulm u engeller
vard. K uram larla birlikte tanrlar da giderek nem ini yitiriyor, tm
dikkatler insan zerinde toplanyordu.
Sanat ve diyalektik
nsann resimde, heykelde, tiyatroda ve bilim de gereki bir bi
im de betim lenm esi Yunan uygarlnn yeni, kendine zg nitelii
dir. Heykellerde ve vazo zerine izilen resim lerde -b y k fresklerin
tam am krlp yok ed ilm itir- grdm z kadaryla, Yunan sanat
plak insan bedeni zerine younlam tr. Bylesine alk olm a
saydk b u bize tu h a f grnebilirdi. Bu ilgi, esas olarak riteller sra
snda dzenlenen oyunlardan ve yine bu oyunlardan kaynaklanan
atlet kltnden trem itir. M sr heykelleri dorudan doruya by
amalydlar: len kim senin ru h u n u (Ka) yeni bir bedende som ut
latrm alar gerektiinden, ie yaram alar iin canl gibi grnm ek
zorundaydlar. Yunanl heykeltra ise sanatnda daha incelikliydi.
nsan bedenini kusursuzca ortaya koym a hedefiyle b ir ideal su n m a
ya alyordu. Yunan k lt r n d e atlet, sanat ve doktor birbirleriy-
170
le yakn iliki iinde alyorlard. B unun sonularndan biri de, tp
m esleinin hastalktan ok salkla ilgilenm esi oldu.
Sanattaki gerekilik sylem deki aklclkla atba gidiyordu. Eski
kabuller giderek terk edildiinden her b ir olgu kendi niteliklerine g
re deerlendirilm ek zorundayd. Yunan felsefesi ile Yunan bilim inin
tarih i - b u ikisi o dnem de asla birbirinden ayr ele alnm azd- b ir
biri ard sra gelen bylesi bir dizi tartm ann tarihidir. Yunanllar
bu retken tartm alara diyalektik adn verdiler. Yunan yaam nn
siyasal zellikleri de tartm a ortam nn yaratlm asna ve kapsam
nn geni olm asna olanak tand. K k site devleti, ortalam a birey
halindeki y urttaa byk im paratorluk bakentlerinin su n d u u n
dan ok daha geni u fuk ve olanaklar salyordu. Ayrca, balangta
herkesin kendi kendisinin avukatlm yapt, yarglarn kura ile
seildii ticari anlam a ve davalarn ne kt kentin youn siya
sal (politik) yaam en st dzeyli tartm alar hem olanakl hem de
zorunlu kld. Szckleri ustaca kullanm ay gerektiren bu koullar
byk bir edebiyatn ve konum a sanatnn [belagat/retorik] do
m asna neden oldu. A ncak bunun, dnceyi [somut] varlklarn ele
alnp incelenm esi iinden uzaklatrm ak gibi bir sakncas da vard.
171
karrz. Evrenin aklc olduu ve bu evrenle ilgili ayrntlarn temel
ilkelerden saf m an tk yoluyla karsanabilecei inanc, Yunan bilim i
nin ilk alarnda insanlar hurafelerden kurtarm akta kukusuz ok
yararl oldu. Ne var ki daha sonralar Aristo, bilimsel aratrm alara
nayak olm ak yerine -k en d isin in istedii b u y d u - m utlak bir otorite
olarak kabul edilm eye balannca, bu soyut ve apriori [nsel] yakla
m n bilim iin bir felaket olduu grlecekti. Bu yaklam yzyllar
boyunca aydnlar henz incelemeye bile balam adklar sorunlar
zdkleri inancna gtrd.
D em ir D e v rin in balarndaki, zellikle de skender d n em in
den nce Yunanllar tarafndan gerekletirilen teknik ilerlem eler
etkileri bakm ndan nem tasalar da, Tun D evrindekiler kadar
kkl yenilikler deillerdi. D em irin kullanlm aya balanm as balta
ve eki gibi b t n sapl aletlerin gelim esini d o ru d a n salad gi
bi, Tun D ev rin d e ok pahalya m al olduundan kullanlm asnn bir
yarar getirm eyecei bel gibi aletlerin kullanm n da yaygnlatrd.
Ayrca, mafsal yaplm asn olanakl klarak m uhtem elen maa, ker
peten ve pergel gibi nem li yeni aletlerin gelitirilm esine yol at.
B tn bu gelim eleri olanakl klan, d em ir ubuklarn kvrlp u
larnn kaynakla tu ttu ru larak iinden b ir sapn ya da pim in geebi
lecei halkalarn artk kolayca yaplyor oluuydu. B ununla birlikte
D em ir D ev rin d e grlen devrim ci teknik ilerlem enin tem el nede
ni, aletlerin gelitirilm esinden ok bu aletlerin artk kolayca tem in
edilebilmesiydi. En nem li gelimeler daha ge bir dnem de, Yunan
m atem atii ile M srllarn ve Suriyelilerin tekniklerinin birlemesi
sonucunda ortaya kt. Bylece, ileride greceim iz gibi dairesel de
vinim le alan deirm en, cendere, palanga ve krn yan sra h a
va basnl ve hidrolik [sv-su-basml] aralarn, su kaldralar ile
pom palarn da yaplmas m m kn oldu.
Kimyasal bulularn en nemlisi, ilk kez M srda yaplan fakat
uzun sre bir lks eya olarak kalan fleme cam d [blowing glass].
B unlarn ve baka pek ok buluun sonucunda klasik ada teknik,
zellikle de m etal-kullanm teknikleri M. 6. yzyla gelindiinde,
Tun Devri tekniklerinin en grkem li gnlerinde ulat dzeyi a
m bulunuyordu. D onanm l Yunan askerlerinin birka yl iinde
172
kendilerinden sayca ok daha kalabalk Asyal ordular bozguna u-
ratabilm elerinin nedenlerinden biri de budur.
Ne var ki, D em ir D evrindeki teknik ilerlemeler Tun D evrinin ilk
dnem lerinde olduunun tersine bilginleri pek fazla etkilemedi. Bu,
ksm en ortaya kan deiikliklerin hayal gcn zorlayan kkl ye
niliklerden ok, olaan ilerlemeler niteliinde olm asndan ileri geli
yordu. stelik bu gelimeler, yeni yardm c bilimsel tekniklere de pek
ihtiya dourm uyordu. A ritm etik ve geom etri ortaya kan sorunlarn
stesinden gelmeye yetiyordu. A ncak en nem li neden zanaatkrla-
rn hl hor grlyor olmalaryd. Kol iisinin, Yunanca syleyiiyle
chier ourgosun (ngiltered e cerrahlara hl Dr. deil Mr. denilm ekte
dir) kafa iisine yani dnre gre ok aa bir konum da olduu
kabul ediliyordu. Elbette yeni bir gr deildi bu; eski uygarlklardan
devralnm, fakat zellikle klecilikle birlikte anlan ge Y unan toplu-
m unda daha da pekitirilmiti. H er ne kadar zanaatln gerektirdii
ilerin byk bir blm zgr insanlarca yerine getiriliyor olsa da,
bu insanlarn klelerle rekabet iinde oluu onlar aa bir konum a
itiyor, yaptklar i baya ve klece grlyordu.
Kleci toplum , ayn ekilde kadnn ekonom ik ve toplum sal ko
n u m u n u da alaltt. Gerekten de Yunan yurttalarnn karlarnn
ve kzlarnn konum u, eski uygarlklarda olduundan ok daha aa
dayd. Kadnlarn kam usal yaam a katlm alar engellendii gibi,
durum lar ev klelerinin d u ru m u nd an neredeyse farkszd. Sonuta,
bugn olduundan ok daha fazla sanat ieren dokum a, rg ve basit
ilalarn hazrlanm as gibi h er trl ev ii, filozofun kendisine yak-
tramayaca aalk ilerden saylyordu. Filozoflar, doann nasl
ilediine dair grlerini zanaatkrlarm alm alarna bakarak olu
turm alarna karn bu ilerle dorudan temas kurm uyorlar, kimse de
onlarn zanaatln ilerlem esine katkda bulunm alarm beklem i
yordu. Dolaysyla, Rnesans dnem inin m odern bilim ini yaratacak
olan soru ve nerm e hzinesini elde etm eleri m m kn olmad.
Mimarlk
M ekanik i[lem ]lere duyulan genel hogrnn dnda tutulan
tek nem li alan m im arlkt. Yunan uygarl dnem inde m im arlk
173
basit b ir el sanat olm aktan kt ve zgr yurttalara has bir m es
lek dzeyine ykseldi. Yunan m im arisinin gzellik, orant ve sim etri
alanlarndaki olaanst baarlarm ve onu izleyen Rom a m im ari
sinin ne byk b ir hayranlk uyandrdn hepim iz biliyoruz. M i
m arlk, her eyden nce geom etriye dayanan ve kusursuz bir izim
gerektiren b ir sanattr. Bu nedenle, Yunan bilim inin kraliesi olan
m atem atii etkilem em i olmas olanakszdr. ki yeni ara -izim -
cinin [yap ressam nn] pergeli ve to rn a tezgh- ayn yndeki ge
lim elere yardm c oldu. Pergel ylesine elverili ve titiz bir arat ki,
Yunan geom etrisinin neredeyse btnyle bir pergel-cetvel geom et
risi olmas artc deildir. O k yaynn m atkabndan [bow-drill: ke-
m eneli m atkap] tretilm i olan ve ileri geri hareket eden ilkel torna
tezgh Tun D ev rin e zg b ir icatt. Kayla altrlan m odern to r
na tezgh ise ancak MS. 14. yzylda kullanm a sokulm asna karn,
ilkel to rn a tezgh bugn bile dnyann pek ok yerinde hl kulla
nlm aktadr. 15 yl ncesine kadar ngiltered e de kullanlm aktayd.
lkel to rn a tezgh ile silindir, koni ve kre biim li nesneler elde edi
lebiliyordu. Bunlar, m atem atikilerin hayran olduu oyuncaklard.
Y unanistand a da kukusuz tekniin bilim zerinde grm ezden geli
nem eyecek etkileri olm utur; ne var ki bu etki daha eski uygarlklar
la karlatrldnda daha azd. Bu nedenle Yunan bilim i daha genel
ve daha bam sz bir tarzda geliti. Fakat deneyim lerle doruluu
snanm adndan b u geliim tah m inler ve soyutlam alar iinde yitip
gidecekti.
174
ya da yanl olduunu gsterm ek oldu. Bu sre neredeyse d rt yz
yl b u lduundan, Yunan bilim inin yararndan ok zarar olduu ile
ri srlebilir. Ancak, Yunan bilim i olm asayd belki bu problem leri
saptam ak bile m m k n olmayacakt. . : .'
175
nc aama, felsefeden ayr olarak bilim tarihi asndan en nem li
aama olacakt. nk bu dnem de bilim ilk kez kendi iinde tutarl
bir btn oluturdu ve sonraki karanlk alar boyunca urad ka
yplara karn neredeyse 2 bin yl sonra bilimi yeniden canlandrm aya
yetecek lde ayakta kalmay baard. Romallarn geliiyle birlikte 2.
yzyldan itibaren sz konusu abalar yavalayacak ve henz im para
torluk km eden ok daha nce tam am en duracakt. Bu son aam a
nn (4.8) ayrca, ele alnmay hak etm esinin nedeni bilime zgn bir
katkda bulunm u olmas deil, klasik bilim ile sonraki tm bilimler
arasnda bir kpr oluturmasdr.
4.5, LK Y U N A N BLM
yon natralizmi
Genellikle, Yunan bilim inin, eski uygarlklarla bann en gl
olduu Kk Asyad aki [A nadoludaki] yon kentlerinde, zellikle
de M ilette ve talya ile Sicilyada kurulan yeni Yunan kolonilerin
de doduu kabul edilir. Yunan bilim i, tam da eski toprak aristok
rasisinin egem enliinin krlp iktidarn tccar snflarn desteiyle
b ir dizi zorba yerel hk m d ar -tira n la r- tarafndan ele geirildii
M. 6. yzylda ortaya kmtr. 6. yzyln Yunan dnyasnda zor
lu ve acm asz b ir yaylmaclk h km srm ekteydi. Bu dnyann
ticaret m erkezi, nceleri Yunan y u rd un un ilk zgn kabilelerinden
olan Iyonyallarn yerlemi olduklar dou Ege kylaryd. yonya-
llar A kdenizd e Marsilya, Napoli ve Sicilyaya kadar uzanan blgede
ve douda, K aradeniz kylarnda koloniler kurdular. Persler onlar
ilk yurtlarndan srp karnca bu koloniler ilk yerleim yerleriyle
znde ayn nitelikte birer kltr ve ticaret m erkezi haline geldiler.
A nayurttan, M iletli Talesin hem en yanndaki Efesten gelen Herak-
litosu, Sisaml bir snm ac olup gney talyaya yerleen Pisagoru
ve Sicilyal Em podeklesi hep birlikte yonyal filozoflar iinde say
m am zn nedeni budur.
Bylesi bir dnem de ve atm osferde geleneklerin nem ini yitir
m esi doald ve eski sorulara verilen yantlar dinleyici bulm a ans
na sahipti. lk dnem lerin Yunan dncesinin deeri, btn so ru
176
lar yaln ve som ut b ir biim de yantlam aya alm olm asndan ileri
gelir. Bu dnce, bir dnya teorisinin -d n y an n nelerden m eydana
geldiinin ve nasl ilediinin- gnlk yaam a emein terim leriyle
form le edilm esi abasndan baka bir ey deildir.
Filozoflar ve bilgeler
Bu so ru lan soran ve yantlayan kiilere daha sonra Sokrates ta ra
fndan filozof, yani bilgi sevdallar ad verildi. Kendi yaadklar d
nem de ise onlara sofist, dier bir deyile bilge adam lar denilm ektey
di. Bu kiilerin kendileri ya da inanlar hakknda ok az bilgiye sa
hibiz; bildiklerim izin ou azdan aza aktarlp sonraki kuaklara
ulam , bir ksm ise P lato n u n ve A ristonun eserlerinde, ncellerini
r tm ek ya da onlarla alay etm ek amacyla kullanlm ak suretiyle
yer alm ve bylece blk p rk bir halde de olsa gnm ze ula
m tr. Yine de, bilinip hatrlanm olm alar ve yaam lar hakkndaki
efsaneler, bu insanlarn kendi alarnda ne denli nem li olduklarn
gsterm ektedir. D em ir D e v rin in balarndaki savalarn ardndan
yeni b ir uygarln kristallem ekte olduu bir dnem de bu filozoflar
yeni bir toplum sal km eyi tem sil ediyorlard. B ununla birlikte onlar,
znde D o u n u n eski bilgi hzinesini toplayp yeni alara uyarla
yarak gelitiren ve bakalarna aktaran bilge kiilerdi. Ayrca, ayn
zam anda okul ilevi de gren yar m anastrm s topluluklar kurarak
gizemli dinsel tarikatlara peygam berlik ya da liderlik de ediyorlard.
Baarl olanlar -k i bizim bildiklerim iz yalnzca o n la rd r- genellikle
b ir tirann ya da dem okrat nderin politik veya bilimsel danm an
k onum unu elde edebildiler. H em en her konuda onlara danlm ak
ta ve onlar da m uhtem elen olur olm az tlerde bulunm aktaydlar.
Ham ileriyle aralan bozulduunda ounlukla yerlerini rakip filo
zoflardan biri alveriyordu hem en. nl bir filozofu arkasna alan
bir ynetim , istikrarn yan sra saygnlk da kazanm aktayd. rn e
in Perildes, A naksagorasn varlndan yararland; ne var ki filozof
halkn inanlarna saygszlkta ok ileri gidince grevden alnm as
gerekti. ster dem okrasinin ister aristokrasinin yannda yer alsnlar,
filozoflarn hem en hepsi varlkl kim selerdi. Bildiklerimiz arasm -
177
da geim ini salam ak iin alm ak zo runda olanlarn says b irk a
gemez. Protagoras ile beinci yzyln dier sofistleri verdikleri
dersler karlnda cret talep etm ilerdir. Byle bir ey yapm aya te
nezzl etm eyecek kadar zengin olan Platon, bu tutum larndan t r
onlar h o r grr. Platona gre, bu ekilde davrananlara artk am atr
filozof gzyle baklam az.
Bu gibi filozoflara yalnzca Y unanistanda rastlanm az. D nyann
birok yerinde, D em ir D ev rin in yaratt kargaalklar benzer d
ncelere ve retilere sahip olanlara geni olanaklar salad. Filis
tind e nce peygam berler, daha sonralar da Ecclesiaste (Eski A hitin
ilk birka blm ) ya da Eypn kitab benzeri hikm et edebiyat
yazarlar ortaya ktlar. Jerem iah [Yaremya], M srn N aukratis
kentinde Talesle karlam olm aldr. H indistand a ise ilerinde
en nls G autam a -B u d d h a - olan kiiler ve budalar bulunm ak
tayd. inde Lao-e ve K onfys hem en hem en ayn dnem de ya
adlar. Btn bu d nrlerin o rtak yan doa ve insan hakknda
genel grler ortaya koym u olm alardr. H em en hepsi prenslere
[hkm darlara] tlerde bulunm u ve devletleri reform dan geir
m eye abalamlar, ancak kalc b ir baar elde edem em ilerdir: Bu
d nrlerin ou, K onfys un yapt gibi antik alarn bilgeli
ini yeniden elde etm eye altklarn ileri srdklerinde bile, kendi
dnem lerinin yerleik inanlarna kar oldular. O nlarn, O rtodoks
retilerin kurucular haline gelmeleri daha sonralardr.
Filozoflarn baarlar, Tun D ev rin d en D em ir D ev rin e gei s
rasnda yaanan ekonom ik d n m n yaratt dnce bolukla
rn doldurm alar olgusundan ileri gelir. Bylece, M arxm deyiiyle,
yeni b ir retim ilikileri sistem i iin geerli olan ideolojik st yap
y salam oluyorlard. Bu yeni sistem de tccarlarn, tiranlarn ve
askeri hkm darlarn elinde bulunan toplum ynetim i, grnd
kadaryla Tun D evrine gre retim in m addi yanndan ok daha
uzaklam bulunuyordu. Filozoflar da grkem li konutlar, piram itler
ve tapm aklar dnem inin byk yneticilerinin tersine, ekonom inin
gerek m addi ynetim iyle uzaktan yakndan ilikileri bulunm ayan
kim selerdi. Dolaysyla, kurduklar st yap da genellikle idealist, de
neysel bilim in geliim ine ters den bir st yapyd.
178
B ununla birlikte, ilk yonyal filozoflar bu tabloyla tam b ir uyum '
gstermezler. O nlarn dnem inde ne kleci devlet ne de zenginlerin
egem enlii tam olarak yerlemiti. Bu nedenle, doulu bilgelerin o
un dan farkl olup ayn zam anda m ateryalist, aklc ve tanrtanm az
kiilerdir. Yine kendi ardllarndan da farkl olarak, ahlak ve siyaset
ten ok doayla ilgilenm ilerdir.
179
alr. Tpk eyann altn, altnn da eya yerine gemesi gibi. 1.14.16
Bu aklama, teknik srelerle ekonom i pratiinin yeni felsefeyi n a
sl dourduunu bir kez daha gzler nne serer. H eraklitos kartlar
dncesini de ortaya atm tr; baz eyler, rnein alev yukar do
ru, ta ve benzeri eyler ise aa doru hareket etm e eilim indedir.
K artlar birbirine gereklidir; ikisi arasnda tpk yayla kiri arasnda
olduu gibi b ir gerilim doar. Bylece, diyalektik felsefe ilk kez ak
seik b ir biim de kendini ortaya koym u oldu.
M ateryalist filozoflar okulunun ardl olan Em pedokles, gzle
grlem eyen havann da m addi bir varlk olduunu deney yoluyla
kantlad ve eski elem entleri, biri dierinin ard sra yer alacak ekil
de, toprak, su, hava ve ate olarak sralad. O na gre, sra bozulduu
takdirde her elem ent kendi yerine geri dnm eye alm aktadr. Em
pedokles, m ekanik bir biim de hareket eden m addi ilkeler olduuna
inand iki zt eilim in -sevginin ve n e fre tin - elem entleri srekli
olarak birbirleriyle kaynatrdn ve sonra tekrar ayrdn d
nyordu. Bu gr, eski inin Yin ve Yang dualizm ine [ikiciliine]
benzeyen am a byk olaslkla ondan bam sz olarak dom u bir
grt. Yin-Yang dualizm inde de iki ilke ile kar karyayz: Dii
ve erkek; ate ve su; b u n larn birbirlerini etkilem esi sonucunda m a
den, o d u n ve nihayet to p rak olum akta, bunlar da birbirine kara
rak m addi dnyann on bin eyini m eydana getirm ektedir.
yonya dncesi, bir bt n olarak m addi elementlerin karlk
l ve srekli olarak birbirlerini dntrdkleri dinam ik bir dnyaya
eilim gsterm itir. lerleyen alarda, ou filozof elem entlerin d u
raan doal dzeni zerine younlam ve bu elem entleri evrenin
yapsnn sabit ve deim ez b ir paras olarak dnm tr. Aristo
tarafndan da kutsanan ve elem entlerin duraan doal dzenini te
m el alan bu gr h er t rl ilerici deiimi, zellikle de toplum sal
deiim i engellemekte kullanld. Elem entler toplum sal snflarla z
deletirildi ve bylece bu zdelikten alt snflarn st snflara b o
yun em esinin toplum sal evrenin en ideal ve nihai du ru m u olduu
sonucu karld. Toplum sal dnya ile doal dnyann zdeletiril
m esi her ikisinin de anlalm asn gletirdi. Balangta m aterya
list olan bir teoriyi biim sel bir teoriye dntrd ve bu evrensel bir
180
dzeni szm ona onaylayan birtakm zorlam a benzerlikleri [analo
jileri] astronom inin, tbbn ve kim yann srtna ykleyerek bu bilim
lerin gelim esini engelledi.
A ntik alarn dnya g rnn altnda yatan kklemi bir kafa
karkl da antiklerin kendi elem entlerinden birbiriyle badam a
yan iki ilevi yerine getirm elerini beklem eleriydi. Bu elementler, bir
taraftan bildikleri dnyann gerek m addeleri ve hareketleri d u ru
m undaydlar; tanrlara b avurm adan toprak ile denizin, gne
ile frtnann genel g r n m n n [panoram asnn] bir btn olarak
aklanm asna yardm c oluyorlard. Bu bakm dan bizler bile hl
bu elem entlerin gazabndan sz ediyoruz. te yandan, elem entler
olduka farkl bir biim de, herhangi b ir eyle balantlandrlabilir
nitelikleri -scaklk ve soukluk, slaklk ve kuruluk, hafiflik ve ar
lk - tem sil ediyorlard. Bu elem entlerin h e r biri, 19. yzyln kim ya
sal elem entlerinin aksine, belli bir m addi varlkla zdeletirilem i-
yordu. yonyal filozoflarn sonuncusu Anwagoras (M. 500-428),
m addenin bugnk sv, kat ve gaz hallerine benzer bir ekilde, her
eyde btn unsurlarn tohu m larnn bulunduunu syleyecek ka
d ar ileri gitti.
yonya o k ulunun baars, evrenin tanrlarn m dahalesi ya da
tasarm olm adan nasl olutuu ve nasl ilediine dair bir tablo
sunm u olmasyd. Temel zaaf ise m ulakl ve tam am en tanm la-
yc-niteleyici bir karakter tam asyd. Tek bana bir yere gtrm e
si, onunla som ut bir ey yaplm as olanakszd. Saylarn ve niceliin
felsefeye sokulm as gerekiyordu.
181
da dnyaya gelen Pisagor, daha sonra G ney talyaya g etm i ve
b u rad a felsefi ve dini b ir okul kurm utu. Pisagor gerekten yaam
m d r yoksa tam am en hayali b ir k ahram an m dr b u n u n hibir ne
m i yoktur. nem li olan, adn tayan okulun gereklii ve ileriki
zam anlarda zellikle en nem li savunucusu Platon (M. 427-347)
araclyla olaanst b ir etkide bulun m u olmasdr.
Pisagorcu retide iki dnsel eilim - matematiksel ve mistik
e ilim - harm anlanm t. D orusu Pisagorun adyla anlan m atem a
tiin ne kadarnn gerekten ona ait olduunu ortaya koym ak gtr.
Yalnz uras ak ki Pisagoru n dik [al] genlerle ilgili teorem i
M srllarca p ratik bir kural olarak uzun zam an nce bilinm ekteydi.
Dahas, Babilliler Pisagor genleriyle ilgili uzun tablolar hazrla
m lard. H atta pek ok benzerine bakarak Pisagorun saylarla ilgili
t m teorem lerinin m istik o ld u u kadar m atem atiksel ynleriyle de
yitik bir doulu kaynaktan alnm olduu bile dnlebilir. Fakat
Pisagor ister bir yaratc, isterse bir aktarc olsun, onun okulu arac
lyla m atem atik, bilim ve felsefe arasnda bir daha asla kopm ayacak
b ir ba kuruldu.
Pisagora gre evreni kavram ann anahtar saylarda gizliydi. Bir
yandan saylarla geom etri arasnda bir iliki kurarak uygun bir bi
im de belirlenm i noktalardan nasl kare ve genler yaplacan
gsterdi, dier yandan aralarnda basit u zunluk orantlar bulunan
tellerin dzenli m zikal aralklarla -oktavlar, ller v s.- notalar
seslendirdiini ortaya koyan buluuyla da saylarla fizik arasnda
balant kurdu. Bylece, daha nce duyusal olarak kavranan arm oni
ile saylar ve dolaysyla da geom etrik ekiller arasnda iliki k u ru l
m u oldu. Pisagorcular yzeyleri genlerden, karelerden ve begen
lerden oluturulabilen dzgn boyutlu cisim lerin evrensel [cos-
mic] nem i zerinde durarak Yunan geom etrisinin genel niteliini
belirlediler. zellikle begenin byl b ir yaps vard. nk onun
dorudan doruya cetvel ve pergel ile izilmesi ok g, hatta ola
nakszd ve kendi iinde saysz begenler m eydana getirebiliyordu.
klid geom etrisi btnyle begen yapm ile ilgili problem lere eil
di. Begenin kutsall iki platonik cisimle -d ed ek ad ro n [dzgn on
iki keli] ve ikosohedron [dzgn 20 keli] - balantlyd. Platon
182
bu cisim lere gizem li nitelikler atfetti; Keplerin zam anna kadar da
yle kaldlar.
183
na], yedi lm cl gnah ve vahi hayvanlarn says ile gnm zde
bile kendini gsterm eye devam ediyor. stelik bu eilim, zam an za
m an Tanry en stn m atem atiki olarak gsterm eye alan m o
d ern m atem atiksel fiziin ustalarnda da grlm ektedir. 2.40
184
edilgen dnceye dalm ak (tefekkr) yoluyla elde edilecek olan sa f
bilgiydi. Platon tarafndan dile getirildii biimiyle bu gre gre
insanlar tpk oyunlardaki seyirciler gibi snfa ayrlabilirlerdi:
Fndk fstk satanlar, yarm aclar (birbirleriyle atanlar) ve oyu
n u izleyenler. Bu sonuncular, kendilerini yalnzca tefekkre verm i
olanlar, en erdem li olanlard. Snfl toplum un yozlatrarak ald
bir t r ilkel ritelden kaynaklanan ve saf bilim in ideal biim inin te
fekkr olduunu savunan bu gr gnm ze kadar geldi. Bugn de
o zam an olduu gibi hibir sorum luluk tam akszn bilim den iine
geldii gibi yararlanm ann bahanesi olarak kullanlm aktadr.
Pisagorcu grlerin bu sonulan dpedz gerici olsalar da, Pisa-
gord an bir sonraki d nem in rndrler. Thom sona gre 2.45.210
ilk Pisagorcu topluluk d in i olduu kadar siyasald da ve bu yzden
sulanarak sonunda datld. T hom son, Pisagorculuu demokratik
dncenin yani toprak sahibi aristokrasinin gelenekilii karsn
da tccar orta snflarn aklclnn bir ifadesi olarak grr ve et
kisini K alvinizm in etkisiyle bir tutar. zellikle orta yol ve uyum un
nem i zerindeki Pisagorcu srar tccarlarn ykselii sonucunda
siyasal kavgalarn zlmesiyle ilikilendirir ki, bu bizim g nm z
de A risto ile zdeletirdiim iz bir grtr.
Pisagor'un etkisi
Pisagor okulu Yunan bilim inin hem teorik hem de pratik geli
im inde, onun dallara ayrlm asna iaret eden bir dnm noktasn
oluturur. Pisagor okulundan b irb irind en ok farkl olan iki dnce
sistem i dodu. O nun en soyut ve m antksal ynleri Parm enides ta
rafndan benim sendi, epeyce m istisizm le harm anlanarak P latonun
idealizm inin tem elini oluturdu. te yandan Pisagorun say teorisi
M iletli Leusipus (M. 475) ile A bderal D enokritosun (M. 420)
atom teorileri ile m ateryalist bir ierik kazand.
U ygulam al bilim de Pisagorcular fiziksel nicelikleri lye ve
saylara indirgeyerek bunlarla ilem yapmay m m kn kldlar.
ounlukla uygun snrlarn tesine geecek ekilde zorlanm asna
karn, bu genel yntem doa zerindeki egem enliin geniletilm e
sini salayan srekli bir ara oldu. Adyla anlan okul, postulatlar-
185
d an [nerm elerden] tmdengelime dayal uslam lam a yoluyla kanta
ulam a yntem ini bulduu iin Pisagor m atem atik asndan daha
b y k nem tar. Sz konusu yntem , bir dizi rnei bir teoreme
dnt rd n d en deneyim i genelletirmenin en etkili yoludur. M a
tem atikteki nem i nedeniyle tm dengelim li kantlam a o gnden bu
yana idealizm in hizm etinde apak ilkelerden su gtrm ez sam a
lklar elde etm ede kullanld.
Parmenides
Bunu yapacak olan ilk filozoflar arasnda G ney talyad aki Elea
k entinden [Eleal] Parm enides (M. 470) ve rencisi Zeno (M.
450) yer alr. H er ikisi de tutu cu aristokrat evrelerle yakn iliki
iindeydiler. Parm enides saf akim filozofuydu. Gzlemlere dayal
deneysel bilim e iddetle saldrd; ona gre bylesi alm alar duyu
larn yanlabilir olm as nedeniyle yalnzca kesin olm ayan birtakm
dncelere varm am z salayabilirdi. Oysa saf akl yoluyla kavrana-
bilen saysal gerekler m utlakt. Yanlabilir duyular, gz ve nlayan
kulak tarafndan karlanm as olanaksz m utlak gerek ve kesinlik
talebi, g anlarda ounlukla kaybeden tarafta bulunan am a her za
m an yinelenen kararllk talebini ifade eder.
Bu bilim -kart idealist eilim in sonradan Platon tarafndan b e
nim senm esi ve felsefede gnm ze kadar varlm srdrm esi ar
tc deildir. Parm enides daha da ileri gitti; m anta bavurarak He-
raklitosu n h er eyin deitiine ilikin grne kar kt. Eer var
olan varsa ve var olmayan da yoksa asla hibir ey m eydana gelmez;
deiim olanakszdr. Byle bir evrende yalnzca deiim deil eit
lilik de olanakszdr. Gerek evren tektir ve deimez. D uyularm
zn bize gsterdii eitlilik ve deiim yalnzca grnte yledir;
grnen m addi dnya b ir yanlsam a [ilzyon] olmaldr. Bu, ar
idealist grn ilk kez ak olarak dile getirilm esi veform el [biim
sel] mantn balangcdr. Hegel, Parm enidesin m antn ele alm
ve varlk dncesi ile yokluk dncesi arasndaki elim enin olu
dncesini d ourduunu ne srerek onun kantlarn r tm
tr; ardndan, ayn diyalektik idealizmi ile tm karm akl iinde
186
ideal dnya grne varr. M arx, diyalektik m ateryalizm i kurarak,
ba aa d uran b u felsefeyi ayaklar zerine oturttu. Parm enidesin
idealizm i grnd kadar saf [katksz] bir idealizm deildi. D e
imez birlik gr, kk b ir aznln ilahi hakla egem enlik
kurm as ile son derece uyum lu b ir grt.
P arm enidesin rencisi Zeno, m antksal olarak zam ann ve
uzakln asla ne srekli ne de sreksiz olabileceini kantlar gibi
g rnen d rt dhiyane paradoks ortaya koyarak, Pisagorun m ate
m atik ve fizik teorisinin tem ellerine saldrd. Eer uzaklk srekli ise
koucu asla hedefine ulaamaz. Eer yolu yarlamsa, yolun dier
y ansm da tam am lam as iin zam an gerekecek ve bu bylece ad in-
fin u tu m [sonsuza dek] srp gidecektir. Yok, eer mesafe sreksizse
ok asla hareket edemez; nk o, ya bir noktadadr ya da tekinde
ve iki nokta arasnda hibir ey yoktur. Zeno nun paradokslar b
tnyle ie yaram az deildi; b u n lar m atem atikte kesinlik araynn
balangcm oluturdu. Bu ince akl y rtm eler grnen dnyann
gerekte var olam ayacam kantlam ak iin kullanldlar; ne var ki
saf akln, duyularn tasarlad h er eyden daha aptalca ve daha a n
lam sz olabileceini gsterm eye de yarayabilirler pekl.
187
Boluk -h i lik - kavram nn felsefeye sokulmas cretli bir adm
d. Eski filozoflarn evreni saduyunun evreni idi; dolu bir evren, bir
p lenum du7. Vakum dncesi b t n saygdeer filozoflarca tiksin
tiyle karlanm ; bu tiksinti doaya dayandrlm t. Rnesans fizi
inin Galileon un dinam ii gibi pek ok baars ve sonraki bilimsel
ve teknolojik gelimeler, rnein gaz yasalar ve buharl m otor bu
grn alt edilm esi srecinde ortaya kt.
Atom teorisinin en bandan beri kktenci siyasal bir nitelii
vard. Bunun nedeni teorinin akyreklilikle m ateryalist olmas ve
nceden belirlenm i ahenklere bavurm aktan kanmasyd. deal
ler ya da kusursuz biim ler dok trin in i savunan Platon ve Aristonun
otoriteleri, yeni teorinin yaygn olarak benim senm esini nlemeye
yetti. Yine de atom teorisi t m bir klasik dnem boyunca direngen
bir sapknlk olarak kald. Epikros ve Lukretius araclyla so nra
ki geliim aam alarnda felsefeyi ve etii etkiledi. Teori, paralarn
doal ileyii araclyla kendini devam ettiren, dolaysyla ilahi bir
yol gstericiye gerek duym ayan b ir dnyay savunuyordu. D em okri-
tosun atom culuu btnyle determ inistti; am a sonradan Epikros,
eitlilie ve insann zgr iradesine yer brakm ak iin onun atom la
rn a kendine zg bir eitlilik ve kavis verdi.
Yunan atom culuunun tem elde bilim sel bir fizik teorisi oldu
unu dnm ek hata olur. O ndan p ratik olarak dorulanabilecek
hibir sonu karlm ad. Yine de, b t n ada atom teorilerinin
do rudan ve su gtrm ez kaynadr. M odern atom cularn babas
olan Gasendi dncelerini d o rudan doruya D em okritostan ve
Epikrostan ald. N ew ton ateli b ir atom cuydu; John D altonun da
so nunda kimya alannda atom teorisini k urm asna esin kayna olan
N ew tonun almalaryd. Kim yadaki atom lar isim leri gibi blne
m ez km adlar; am a nkleer fiziin daha derin bir aklamas ayn
atom ik gelenei temel alr.
Perikles devri
A tina kenti Pers savalarnn ardndan M. 479d a Yunan d n
yasnn ekonom ik ve kltrel nderi olarak sahneye kt. Bu konu
7 Plnum , doluluk anlam na gelen Latince kkenli bir kavramdr.
188
m unu saldrgana kar koym adaki cesareti ve kararll ile kazand.
D orusu baarsn byk lde Laurion gm m adenlerinden el
de edilen paraya borluydu. Temistoklesin tavsiyesi zerine kurulan
d o n an m a yalnzca kentin zaferini salam akla kalm ad, halkn gc
n de [iktidarn] kent ynetim ine tad. A tinann ticari nderlii
zenginliini daha da artrd ve sanatlarla heykeltralarm yan sra
tarihileri ve filozoflar da kente ekti. Sonraki yzyl boyunca, hatta
ykc Sparta savalarnn ardndan bile A tina Yunan dncesinin
entelektel m erkezi olarak kald, iyon bilim inin zellikle de m a te
m atiksel ve astronom ik Pisagor geleneinin m irasn sahiplenerek
yeni bir devinim gc (itki) kazand.
Bu dnem , yonyallarm iirsel [poetik] kurgular ile skender
dnem inin kesin hesaplam alar arasnda ba kurm as nedeniyle
dnya bilim i asndan ok byk nem tar, tyonyal filozoflarn
sonuncusu olan Periklesin arkada, Clazom enaeli A naksagoras A ti
naya yerleti ve bilindii kadaryla usuluu [rasyonelizmi] n ed e
niyle M. 432de kentten kovuldu.
Bilimin, doal olduu kadar toplum sal b ir ierik de tayan tem el
problem leri bu dnem de ortaya konuldu. Bunu izleyen yzyllarda
ise, sz konusu problem lere pek ok farkl zm nerisi getirildi.
O andan itibaren Yunan bilim i zerkleerek kendi zgn k arakteri
ni pek fazla fark edilm eden kendi snrlar iinde oluturacakt. Bu,
doa bilim lerinde doruluun snanm asn salayan m atem atik ve
astronom iye yaplan vurgu, tpta ise saln ve gzelliin k o ru n m a
snda bir ara olarak kendisini gsterdi.
Geometrinin zaferi
rrasyonel saylarn kefedildii andan itibaren Yunan m atem atik
ileri saylar brakp m antksal glkler karm ayan izgi ve alanlar
incelemeye koyuldular. Sonu, Yunanllarn bilim e belki de en b
yk arm aan olan bir lm geometrisinin gelitirilmesi oldu. Ba-
bil m atem atii ile onun H indistand a ve slam dnyasnda elde ettii
baars, esas olarak aritm etik ve cebir alanlaryla snrl kalmt. Bu
dnm n ba m im arlar Kioslu H ipokrates (M. 450) ile Eudok-
189
sustu (M. 408-355). H ipokrates Atinad a para karl retm enlik
yapan ve geom etrik ekilleri ifade etm ek iin harfleri kullanan ilk b i
lim insanyd. Daireyi karelere ayrm ak ve kpn iki katm bulm ak
gibi klasik problem lere geom etrik zm ler getirm eye alt. kisin
de de baarszla uram asna karn, klidin sonradan zerinde
unsurlarn [elementlerini] ina edecei deerli nerm e halkalarn
oluturdu. Bu problem ler, cetvelle ve pergelle zlemeyen bir ann
eit paraya blnm esi problem i ile birlikte Hippias ve Elis gibi
dier geom etricileri daha gelimi eriler izmeye yneltti ve bylece
geom etrinin yeni bir dalnn kurulm asn salad.
Eudoksus, belki de Yunan m atem atikilerinin en byyd. H er
trl bykle uygulanabilen orant teorisini, A rim et tarafndan
gelitirildikten sonra sonsuz kklklerin hesaplanm asnn tem eli
ni oluturacak izgi ve alan l m le ri iin o lm a y an a ergi (exhausti
on) yntem ini [ekli dzgn olmayan, alan ya da hacm i bilinm eyen
b ir cism in alan veya hacm ini, alan ya da hacm i bilinen ekillerle
d o ldurarak o alan ya da hacm i hesaplam a yntem i] ve birbirini iz
leyen tah m in ler (succesive approxim ation) yntem ini bulan odur.
Kresel astronomi
P isag o ru n dnya anlaynn m antksal temeli de ayn dnem e
rastlar. Bu alanda ba eken, m atem atikiliinin yan sra byk bir
astronom [gkbilimci] da olan Eudoksustu. Eudoksus, her biri ken
di dndakinin iine yerletirilm i bir eksenin etrafnda dnen tek
b ir m erkeze bal kreler araclyla gnein, aym ve gezegenlerin
hareketlerini aklam ay baard. M odel kaba ve m ekanikti am a m e
tal krelerden oluan biimiyle eski gne saatine gre ok daha el
verili b ir gzlem yntem i olarak ie yaryordu. G nm ze dek tm
astronom ik aletler bu m odelden tretildi. Kreler teorisi ok basitti;
yle basitti ki ok nceleri Babillilerce bilinen k gnlerinin ksal
gibi (gnnm deil, gece yarsndan dier gnn gece yarsna
kadar olan k ortasnda yirm i saat elli dakika, yaz ortasnda yirm i
d rt saat on dakika olan sre) olgular bile aklam akta yetersiz ka
lyordu. O zam anlar b u n lar daha gksel (celestial) bir saat dzenei
190
ile giderilebilecek ufak k usurlar olarak grld, bu yntem Koper-
nik ve N ew ton tarafndan tam am en o rtad an kaldrlana kadar k a r
klk yaratm aya devam etti.
191
H er vaka kendi zglnde incelenir; ancak deerlendirm e, b e n
zer vakalarla ilgili gzlem lere dayandrlr. Bu bakm dan H ipokrat
M srl hekim lerin geleneini izler. H astalklar byye ve dinsel n e
denlere balanm az; bylesi tedavilerden sz edilemez. H ipokrat d a
ha da ileri giderek b u t r nedenleri aka reddeder. Kutsal hastalk
epilepsi [sara] ile ilgili blm de unlar syler:
Kutsal diye adlandrlan hastalk, bana gre teki hasta
lklardan daha ilahi deildir. Dier hastalklar gibi b u n u n da
doal b ir nedeni vardr. nsanlar nedenini anlam adklar iin
b u n u n ilahi bir hastalk olduunu dnyorlar... D oadaki
her eyin, geriye d o ru tam olarak izlendiinde bulunabile
cek olan bir nedeni vardr.
Kos okulu (H ipokrat Okulu), felsefenin tbba uygulanm asna da
ayn ekilde hogrszdr. A n tik Tp adl eserde (yazarnn sofist
Protagoras olduu sanlm aktadr) yle denilm ektedir:
Her kim tedavi sanatn bir postulat -scaklk, soukluk, nem,
kuruluk ya da dnd baka bir ey- temelinde aklamaya
kalkar ve lm nedenlerini bir iki postulata indirgeyerek dona
trsa, yalnzca belirgin bir hata yapm olmakla kalmaz; ayrca
bir sanat ya da teknik (techne) alannda yanld iin zellikle
cezalandrlmas da gerekir. nk bu, insanlarn yaamlar teh
likede olduunda bavurduklar bir sanattr. Bu sanatn uygula
yclar ilerinde ustaysalar ok byk sayg grrler. 2 .1 7 .6 3
Bu knam aya karn felsefi postulatlar tpta giderek daha fazla
kullanlr oldu. H atta H ipokratm yazlarnda bile kendine bir yer
buldu.
Bunun nedeni, bir lde anatom ik ve fizyolojik aratrm alarn
balam olmasdr. rnein Pisagor un rencilerinden -tilm izlerin
d e n - Alemaeon, yapt terihler1* sonucunda sinirlerin ilevi hakkn
da bir eyler rendi ve duyu ile hareket organnn kalp deil beyin
olduunu ileri srm e cesaretini gsterdi. lkel avclarca pratik olarak
renilmi olmas gereken bu gerek, 2000 yl sonra hekim ler tarafn
8 Terih, hayvan ya da insan vcudunun incelenm ek iizere kesilip biilmesi.
192
dan kesin bir biim de reddediliyordu. D aha m istik doktrinler daha
abuk benimsendiler. Bir baka Pisagorcu, Philolaus, ruhlu insan
doktrinini ortaya att: Byyen her eyde var olduunu syledii bitki
sel ruh gbekte; yalnzca hayvanlarda ve insanlarda var olan hayvansal
ruh kalpte ve yalnzca insana ait olan aklc ru h da beyinde bulunuyor
du. Harvey onlar defnedene dek bu ruhlar fizyolojinin ve anatom inin
yakasm brakm adlar ve insanln kavrayn glgelediler.
Huylar doktrini
Tp bilim inin teori ve pratiine en kalc ve en byk zarar
veren, ilk olarak E m pedokles tarafn d an aka ileri srlen d rt
isalg do k trin i oldu. E m pedokles hem b ir hekim hem de bir fi
lozoftu; doal olarak evrenle ilgili [kozm olojik] grlerini kendi
tp teorisine tad. Evreni olu tu ran d rt u n su ru n - eylerin k-
k enin in - t m canl varlklarla birlikte insan d a da bulu nm as ge
rektiini d n d . M uhtem elen ok d ah a eski m itolojik m odelleri
izleyerek insan n b ir m ikrokozm os, m ak rokozm osu kendisinde ci-
sim letiren kk b ir dnya, o lduunu savundu. D nyadaki d rt
elem ente -a te , hava, su ve to p ra k -, insan b ed en in deki d rt huy
-k a n , safra, balgam ve k ara s a fra - karlk geliyordu. B unlar ayn
zam anda sim yann d rt kutsal rengiydiler; krm z, sar, beyaz ve
siyah. B edeninde hangisi basknsa insan ona gre iyimser, fkeli,
soukkanl ya da ie kap an k oluyordu. Bu, yzyllar boyunca o ri
jin al H ip o k rat o k u lu n u n uygulam al tp sanatn n yerini alan g r
n rd e akla dayal (rasyonel) b ir tp sistem inin dom asna yol at.
Bu teoriye dayanlarak tedavide scak-souk, slak-kuru gibi kart
niteliklerin d enetlenm esi yoluyla u n su rlarn uygun dengesi salan
m aya allyordu. Atei olan b ir insann soua, souk alm b iri
nin de scaa gereksinim i vard.
G nm zde bu teorilerin fizyolojik gereklerle bir ilgisinin b u
lunm adn, bunlara dayanan tbbi uygulam alarn yararl olm ayaca
n grm ek kolaydr. Ne yazk ki, zenli klinik alm alarna karn
H ipokrat okulu da etkili bir tedavi yntem i gelitirm eyi baaram ad.
Tehiste olaanst baarlydlar; iddetli ya da uygun olm ayan bir
193
tedaviye tabi tutulm adka, hastann doann iyiletirici gc saye
sinde salna kavuacana inanrlard. Bylece meslek, doal ola
rak, hekim lerin tedavide daha byk rol oynadklar ve sanatlarn
en sekin insanlarn izlemeye deer bulacaklar felsefe dzeyine
karan b ir d oktrini yeledi.
194
Yunan uygarl bir be yz yl daha dnyann geni b ir blm ne
yaylmay srdrd; ne v ar ki isel geliimi sona erm iti artk.
Gericiliin filozoflar
Yunan filozoflarnn by Sokrates, Platon ve Aristo A ti
nann, am a k dnem i A tinasnn, filozoflardr. D nce d n
yasn etkileyen m uazzam yetenek ve glerini iki zgr kentin dev
rim ci byklnden alm lar ancak b u gc kar-devrim in hiz
m etine sunm ulardr. Sokratesin -h i deilse P lato n u n bize aktar
d l d e- P lato n u n kendisinin ve A riston u n o rtak yanlar,
n n de dem okrasiyi h o r grm eleridir. Bu km sem enin ardnda
dem okrasiden duyduklar korku gizliydi. M arx, Filozoflar bugne
dek yalnzca dnyay y orum lam akla yetindiler, oysa aslolan onu d e
itirm ektir derken fazlasyla hogrl davranm olsa gerek; belki
de o srada eski gzdesi Epikrosu dnm ekteydi. Platon, olduka
bilinli bir biim de kendisini dnyann dei [tiril] meini -en azndan
dem okrasi ynnde deitirilm esini- nlemeye adad.
Sokrates ve mantk
Yunan dncesindeki b u idealist gericilik, mantn [logic] yeni
teknii, yani szcklerin [belirli b ir biim de] ele alnm as -logoi- yo
luyla ifade edildi. H erhangi b ir kim senin yarg olabildii ve h e r
kesin kendi kendisinin avukatln yapm as gereken A tina siyase
ti, hrete ve zenginlie giden yol olarak grlen tartm a ve gzel
konum a sanatnn gelim esini salad. Bu ise szcklere ve onlarn
anlam larna dn k yeni b ir ilgi dourdu. H alkn szckler yoluy
la denetlenm esi, alm a yoluyla eylerin denetlenm esinden daha
kazanl hale geldi. Profesyonel bilge adam lardan oluan btnyle
yeni b ir s n f-s o fis tle r- p ara karlnda, baarya gtren bu yolu
retm eye baladlar. B unlarn en nls Protagoras, insann ikna
gc h er t rl m utlak bilgiden nce gelir dem ek olan insan her e
yin lsdr szyle hatrlanr. Protagorasn rakibi, karsndaki
kimseye b ir dizi soru ynelterek ksa srede dinleyenlerin o k im
senin konutuu konu h akknda hibir ey bilm ediini grm elerini
195
salayan b ir tartm a yntem i gelitirm i olan Sokratesti. Sokratese
gre insanlarn balca amac, bilginin doal bir sonucu olan bireysel
iyilik ya da erdem di. yilik szcnn gerek Yunanca kart are-
te, gerek Latince karl virts aslnda dvken erkeklik [yiitlik]
anlam na gelir. Ares sava tanrsyd. Szc yum uatp yurttalk
ideali ve sonra da H ristiyan uysallna dntrm ek ok uzun za
m an ald. Sokratese gre iyilie gtren yol, sadece fiziksel bilgi ya
da renilecek herhangi bir bilginin deil, h er trl grn redde
dilerek i sezgiye gvenilm esiydi. Bu bakm dan Sokrates tartm ay
[iknay] kukuyla karlayan doal isel bir geree gvenle bakan
inli ada Lao-tzeye benziyordu.
Sokratesin kritik anlarda yardm na koan zel bir esin perisi
vard. O n u n kiisel grlerinin ne olduunu syleyebilmek g;
n k hibir ey yazm ad . S okrates hakknda bildiim iz hem en her
ey P lato n u n aktardklardr. Sokrates olaanst bir konum acyd
ve gl b ir kiilie sahipti. G n n n A tinas zerinde m uazzam bir
etkisi vard; bu ona hem sadk dostlar hem de am ansz dm anlar
kazandrd.
H alk iinden gelm esine karm dem okrasi yanls deildi ve hi
deilse son yllarnda zenginlerle ve soylu genlerle ili dl olm utu.
B unlardan bazlar, rnein Alsibiades, Sparta savann ardndan
Atina kentine kar karken, Critias ve C harm ides gibileri bozgun
dan sonra kurulan gerici otuz tiran hkm etinde yer aldlar. Bu h
k m et M. 403te b ir halk isyan sonucunda dald ve yerini Spar-
tallara, siyasi nedenlerle kim seyi cezalandrm ayacaklar szn ve
ren bir dem okrasiye brakt. Sokrates, ite bu hkm et zam annda
dinsizlikle ve genleri yoldan karm akla suland. Oysa yarglan
m asnn gerek nedenleri siyasald. A nlald kadaryla dm anlar
o nu yalnzca srgn etm ek istiyorlard; ancak soukkanl ve m eydan
okuyan savunm as nedeniyle lm e m ahkm edildi ve bylece fel
sefenin ilk ve en nl ehidi oldu. Kiiliinden ok yaam tarz ve
lm Yunan dncesinde b ir d n m noktasn oluturdu. B undan
byle felsefe ahlaki/etik ve doal/fiziksel olm ak zere iki kola ayr
lacak ve 2000 yl boyunca bunlardan ilki daha byk bir saygnla
sahip olacakt.
196
Platon
Atinal gen ve zengin bir soylu olan Platon, dem okrasinin yeni
den kurulm as nedeniyle politik geleceinin pek parlak grnm edii
bir zam anda Sokratesin etkisi altm a girdi. 2.5 Tm m rn felsefeye
adam aya karar verdi ve kusursuz bir Devletin ilkelerini ortaya koya
rak insanlar daha iyi bir yaam a yneltmeyi ama edindi. Bu onu fel
sefede idealizm yoluna gtrd ve dorusu idealizmin gelmi gemi
en byk savunucusu oldu. lk idealist o deildi kukusuz; am a g
rlerini felsefi yaznda bir daha ei benzeri grlmeyecek gzellikte
ve inandrc bir tarzda, diyaloglar biim inde kaleme ald. Gerekten
de anlatm ndaki gzellik alar boyunca dile getirdii grlerin ir
kinliinin grlm esini nledi. P latonun balca siyasal amac zellik
le Cumhuriyet [Bu eser Trkeye deal Devlet adyla evrilmitir] ve
Yasalar adl yaptlarnda aristokrasinin -e n iyi insanlarn- tm eski
ayrcalklarnn sonsuza dek korunaca ve ayn zam anda daha aa
toplum sal katm anlarn da benimseyebilecei bir Devlet Anayasas h a
zrlamakt. almasna esin kayna olsun diye, yurttalarn yolsuzlu
a ve siyasal entrikalara bulam alarm nlem ek ve kleleri [helat] 2.48
denetim altnda tutm ak iin ortak bir kla yaam nn srdrld
Spartaya dnd. Ne var ki Spartallarm b u abas ilkinde olduu gibi
kincisinde de hezimete uramt. Platon C um huriyetin yurttalarn
drt snfa ayrd: Muhafzlar; ynetim deki filozoflar; savunm a grevi
ni yapan askerler ve tm ileri yapan halk. Aile hayatndan bile yoksun
olan m uhafzlarn her eyleri ortakt. Halka aile hayatna sahip olm a
lks tannmt, ancak hibir gce sahip olmayacaklard. Snf ayrm
lar kalcyd, sonsuza dek srecekti. Bu gr, T anrnn insanlar drt
eit -altn, gm, pirin ve d em ir- olarak yaratt biim indeki bir
mite, yani soylu y alan a dayanyordu.
Bu snflar daha nce huylar d okrininde grdm z d rt renk
-siyah, beyaz, krm z, sa r- ve ayrca H indistann ilk kastlar olan
varnalardr: B rahm inler (bilgeler); K shatryas (savalar); Vainova-
lar (ekim iiyle uraanlar) ve Sudralar (sertler). te yandan C orn-
ford, P lato nu n bu katm anlar snfsal b ir bakla deil, grevleri
asndan en uygun yere gre belirlediini ne srm ektedir. Ne var
197
ki P laton u n Allegorisinden aktard ksm b u nun yeterli b ir kant
deildir:
dareciler, kendi ocuklarndan madeni demir veya pirin
alam olan birini bulurlarsa, hi acmadan onu tabiatna uygun
katmana gndermeli, zanaatkr veya iftilere teslim etmelidir
ler. Bunun tersi olarak bu snflar, ortaya bileiminde altn veya
gm olan bir ocuk karrlarsa, idareciler, deerine gre onu
ycelterek gardiyan yapmaldrlar. 2.12.133
Bu da gsterm ektedir ki aslnda snflar soydan gelm edir; ancak
Platon, tpk g nm zn ngiliz egem en snf gibi, egemen snfn
egem enliini gvenceye alm ak iin alt tabakalardan snrl sayda
yenin sn f atlam asna gz yum m asn bilecek kadar aklldr.
Platon bu kat sn f sistem i'yoluyla kusursuz ve her eyden nem
lisi de sonsuza dek srecek b ir ynetim biim i bulm ay um uyordu.
M uhafzlar ailelerine deil yalnzca D evlete kar sorum luydular.
M addi bir kayglar ya da hrslar olm ayacakt. Ayrca felsefe, m ate
m atik ve m zik eitim i grecekler ve bu eitim onlara iyi yreklilik
alayacakt. Platon bu yolla Sparta A nayasasna, yeni dem okrasinin
kentin iktidarnn birka yllna bir grup kltrl zengine b ra
kld Perikles dnem i Atin asn n unutulm az zaferlerini eklemeyi
um uyordu. Platon, filozof b ir prens bulursa ya da bir prensi eiterek
filozof yapabilirse politik grlerini kabul ettirebileceini um du.
Son abas Sirakz tiran gen D ionysiusu eitmeye alm ak oldu
am a ne gen tiran ne de kraliyet m eclisi yeleri bun u n iin gerek
li m atem atik eitim inin zorluuna dayanabildiler. P lato n u n C um
h u riy eti sonraki kuaklarca eitli biim lerde yargland. O rtaan
cahil krallarnn ve soylularnn keyfi, yetersiz ynetim leriyle kar
latrlnca zellikle de olaanst genel ve ikna edici anlatm ne
deniyle, ilerici bir ideal gibi grnd. O ysa gnm zde biz onda,
faistlerin dzm ece K ooperatif Devletinde yansm asn bulan kapi
talistlerin 2.40 snf egem enliinin srdrlm esine dnk en sevim
siz beklentilerini gryoruz.
Platon, ideal kentin bu ana tem asn desteklem ek ve bun u n ya
n sra filozof gardiyanlarn ayrcalkl yaam larm m azur gsterm ek
198
iin Pisagor ile Parm enidesin deim ez m antksal ve m atem atik
sel m utlak gerekler kavraym ycelten grlerinden yararland.
Szckler ve onlarn gerek anlam lar zerine yaplan vurgu, sz
cklere belirttikleri eylerden ve eylem lerden bam sz bir gereklik
kazandrm ak eilim indeydi. nk gzellii karlayan bir szck
olduundan gzelliin kendisi de gerek olmalyd. Ve aslnda g
zellik herhangi bir gzel eyden daha gzel olmalyd. B unun nedeni
gzel hibir eyin tam anlam yla [kusursuz biim de] gzel olm am a
s, gzel olup olm adnn kiisel gre bal bulunm asyd. Oysa
gzellik kendisinden baka hibir eyi iermez; o, deim ekte olan
bu kusurlu m addi dnyada baka h e r eyden bam sz olm ak zo ru n
dayd. Ayn m antk som ut eyler iin de geerlidir: Genel olarak ta,
herhangi bir tatan daha gerek olmaldr.
Platonik idealizm
Bylece, m addi dnyann, b u hayatta kapatlm olduum uz m a
arann duvarlarnda titreen glgelerden baka bir ey olmad,
ideallerin -ku su rsu zlu u n im geleri- dsel [fantastik] dnyas or
taya kt. 2.38
stelik Platon b u grnm lere b ir aklam a getirm e kaygs ta
m yordu; onun asndan nem li olan, belirli soyut kavram larn
m utlak ve lm sz, duyusal izlenim lerden bam sz ve yalnzca r u
h un gzyle kavranabilir olduunu kantlam akt. Bunlar, m utlak
deerler lsn oluturuyordu: Gerek, iyilik ve gzellik. B irin
cisini Parm enidese, kincisini de Sokratese borluydu; ncs ise
genlik gnlerinin zengin A tm asn n sanat sanat iindir estetizm in-
den trettii kendi kiisel katksyd. Bu m utlak deerler hl bizimle
beraberdirler. O nlarn duyulardan elde edilen herhangi bir bilgiden
stn ve bu bilginin tesinde olduu iddias, o zam an olduu gibi
gnm zde de bilim sel aratrm aya snr koymak; sezgisel, m istik ve
gerici grleri desteklem ek iin kullanlm aktadr.
B ununla birlikte, Platon grlerini kendi dnem inin bilim ine
dayanarak savundu. A slnda onlar byk lde m atem atikten ve
astronom iden -d a h a d o rusu astrolojiden- tretti. Astroloji szc
199
, yani yldzlar h akknda akl yrtm ek [logos] (astro: yldz, logos:
akl yrtm e, uslam lam a, m antk) Platon tarafndan eski astronom i
szcnn, yani yldzlar yalnzca bir dzene sokm ann [nomas]
(astro: yldz, nom as: yasa dzenlem e) yerine geirildi. Astroloji d a
h a sonra yle kt bir anlam a b r n d ki, astronom i szcne geri
dnld. Platon, Pisagorun saylar ve geom etrik ekillerin kozm ik
nem i zerine grlerini benim seyip gelitirdi ve bunlarda duyu
lardan bam sz m utlak gerein rneini buldu. Platon m atem atie
kiisel olarak pek fazla katkda bulunm adysa da, m atem atie kazan
drd saygnlk kukusuz gelecekte pek ok parlak beynin ilgisini
b u alana ekti. Ne var ki, bilinli olarak soyut ve dnsel [tefekkre
dayal] kldndan m atem atii kendi kkeninden, uygulam adan ve
pratik deneyim den uzaklatrd. Bu yzden de cebir ve dinam ik bi
lim lerinin gelim elerini geciktirdi.
Astroloji
Platon m atem atikle astronom iyi birletirdi am a tu h a f bir astro
nom iydi bu: Yldzlar olduklar gibi deil de olm alar gerektii gibiy
di. Yaygn olan eski gre gre gksel cisimler, zellikle de gne,
ay ve gezegenler ilahi varlklard. Bu yzden, geri kafal insanlar gk
sel cisim lerin gkyznde gezinen ate kreleri (planein)9 olduunu
ileri sren yonyal filozoflar dinsizlikle sulamlard. Platon m ate
m atii teolojiyle birletirdi: Var olan delilleri hie sayp gezegenlerin
kusursuz dairesel hareketlerindeki dzenliliin ve bunlarn kendi
aralarnda oluturduu iitilm ez arm oninin gezegenlerin ilahi d u
ru m u n u n bir iareti olduunu syleyerek du ru m u kurtard; ne var
ki bu, bilim dnyasna ok pahalya mal oldu. Bylece Platon, insan
ilikilerindeki en ufak bir deiiklii bile nasl yasaklam ak sevdasn
da ise gkyzndeki deiim leri de yle yasaklad. nsann en kutsal
grevi sonsuzluu dnm ek ve onun iinde kendi lm szlnn
kantn bulm akt. P lato n u n felsefesi bilim in dine [inanca] ynelik
m eydan okum asn o rtadan kaldrd (geri ald). G kyznn kusur
suzluu postulatn ortaya atarak daha nce Pisagorcularn dile ge
9 Planet (gezegen) szc, Trkede olduu gibi gezinen anlam na gelm ektedir ve
planein kelim esinden tretilmitir.
200
tirdikleri hareket eden dnyann kendisidir biim indeki grleri
unutturdu. Bylece, byk rakibi ve ardl A ristoyla beraber gksel
cisim lerin gerek hareketleri konusunda insan bilgisinin geliim ini
engellemi oldu. Bu yzden 2000 yl boyunca fizikte gerek bir iler
leme kaydedilem em esinde de etkisi (pay) byk oldu.
Akademi
Platon, filozof prens bulm a um u tlan snnce Atinaya dnd, ya
kaland. Kle olarak satlmasna ram ak kalmt. Atinad a krk yl b o
yunca kahram an Akadem usun koruluunda son derece sekin bir
renci topluluuna retilerini anlatt. A kadem inin giri kapsnda
M atem atik bilmeyen hi kim senin buraya girm esine izin verm eyin
yazlyd. Akadem ideki dersler Platonun lm nden sonra da devam
etti. Platonun dnceleri burada nem li lde gelitirilemediyse de
korundu. Arkasnda Platonun ve Atinann saygnl bulunan A kade
mi, MS. 525te Justinian (Jstinyen) tarafndan kapatlana dek yaklak
1000 yl boyunca ayakta kald. Akadem i Pisagorun m istik cemiyeti
nin geniletilmi ve aklclatrlm [rasyonelize edilmi] bir biim iy
di. Yeni balayanlarn katld tartm alar dzenleniyor, eitim ii
gnlllerce stleniliyordu. Akademi, gnm zdeki btn niversi
telerin ve bilim sel top lu luklarn atas olm as b a k m n d a n b y k n em
tamaktadr. K urum un niteliini ve karakterini belirleyen Platonun
kendisi oldu. M odern anlam da kesinlikle akademikti. Saf bilgi, nere
deyse yalnzca m atem atik, astronom i ve mzik, yanlsama ve dzen
sizliklerle dolu doann incelenm esinden ok ders kitaplarndan
reniliyordu. Bununla birlikte, P latonun m atem atie verdii nem hi
deilse bir bilimsel disiplinin varlm gvence altna ald. Aksi tak
dirde kurum daki eitim tam am en edebi bir eitim olarak kalacakt.
in eitim inde etkisi neredeyse Platonun Batd aki etkisi kadar uzun
sren Konfys, matematii ihm al etmiti. in bilim inin grece geri
kalm asnn nedenlerinden biri bu olabilir. Atina A kadem isinde ideal
olarak gerein, iyinin ve gzelin bilgisi arand. D aha sonra gelen Yu
nanllar ve Romallar, A kadem iyi iyi aile ocuklarna sekin bir kari
yer kazandran kusursuz bir eitim kurum u olarak grdler.
201
Platonculuk
P lato n u n etkisi A k ad em in in etkisinden ok daha derin oldu.
M istik unsurlarnn k orunup b una karn m atem atiksel ve m antk
sal ynlerinin giderek ihm al edilm esiyle giderek yozlatrlan Pla
tonculuk klasik zam anlarn sonlarndaki b t n tu tucu dncelere
nfuz etti. D aha balang evrelerindeki H ristiyanlkla kaynaarak,
H ristiyan teolojinin en byk entelektel [dnsel] destekisi ol
du. A kadem in in kapatlm asnn ardn dan P lato n u n orijinal eserle
rin in biri dnda hepsi unutuldu. B unlardan en samas, onun d n
yann oluum u hakkm daki m itsel aklam alarm ieren Timaeustu.
retisi kendisininkinden daha da m istik olan Polinus tarafndan
neo-Platonizm [Yeni Platonculuk] araclyla sonraki kuaklara ak
tarld. A raplar onun geri kalan eserlerinden bazlarn bulup evir
diler. A m a orijinalleri zerinde yeniden allmas ve bunlarn en az
ilk yazldklar dnem deki kadar etkide bulunm as ancak Rnesans
dnem inde oldu. lk hm anistlerin bilim sel olm am alarnn nedeni
byk lde Platondur. B ununla birlikte, 16. ve 17. yzyllarda m a
tem atie dn k ilginin esin kayna da Platond u. N itekim K eplerin,
Galileonun ve C am bridge Platoncular araclyla N ew tonun d
ncelerini nem li lde etkiledi.
Aristo
Balangta P latonun rencisi olan Aristo, ustasnn lm nn
ardndan akadem iden ayrld ve M. 335te ona rakip bir felsefe okulu
olan Lyceumu [Lise] kurdu. Aristo, Trakyad a Stogirad a dodu fakat
Yunanl Asclepiadai -c e rra h la r- klanna m ensuptu. Aristonun bi
lim tarihinde m erkezi bir yer tutm asnn ok eitli nedenleri vardr.
Yunan siyasal yaam nda bir dnem in zirvesi ile sonraki dnem in
balangc arasnda kalan bir zam an dilim inde yaadndan, zgr
Yunan kentlerinin tm bilgilerini toplayacak ve derledii bilgileri bu
kentleri ykan im paratorluklara aktarabilecek bir konumdayd. H a
yatnn byk bir blm nde kentlerden ve krallardan zel bir des
tek grd ve nne kan frsatlardan gereince yararlanm asn bildi.
Gelmi gemi hibir filozof ya da bilim insan -kendisinden nce ve
202
so n ra- bilimsel alanda onun kadar verimli ve ok ynl olmamtr.
stelik eserlerinin ou balangta, A kadem i dnce alannda ne
kadar etkinse gerekleri aratrm a bakm ndan o kadar etkin olan Lise
araclyla elden ele geerek sonraki kuaklara aktarld ve yine bu ku
ru m d a uzun yorum larla [erhlerle] geniletilip zenginletirildi.
A risto ahlak b ir filozof olm aktan ok b ir m antk ve bir bilim
insanyd. Sokratesin ve P la to n u n yce gnll reform arzusundan
yoksundu. D aha sonraki kuaktan olduundan, P lato n u n toplum sal
grlerinin khneliini fark etti. P lato n u n filozof prensi Sirkuzal
gen Dionysus, P la to n u n dledii soylu cum huriyeti kurm aya ne
yetenekli ne de istekliydi. A riston un kendisinin de M. 343-340 yl
lar arasnda retm enliini yapt bir filozof prensi vard am a o, bir
Yunan sitesini ynetm ekten ok byk b ir M akedon askeri im p ara
torluk kurm ay hayal ediyordu. Bu filozof prens gen skenderd en
bakas deildi.
Aristo eldeki ile yetinm esini bilen, t m dier filozoflardan daha
saduyulu ve deta sradan b ir filozoftu. D evleti deitirm eye gerek
grm edi. H alk iin gerekli olan, lml b ir yolun izlenmesiydi, o za
m an iler yolunda giderdi. Bu, onun nl etik teorisinin tem elini
oluturan ortalama retiiydi -n e ok fazla ne ok az.
203
A risto ilk byk ansiklopediciydi. Yaad ada doann ve in
san yaam nn ilgi duyulan tm ynlerini aklamaya alt. stelik
k endinden sonra gelen pek ok ansiklopedicinin yapam adn yapt
ve grlerini dzenli b ir biim de ortaya koymay baard. D zeni,
kendisinden nceki d nrlerden m iras almt. D rt unsur -ate,
hava, su ve toprak- sistem ini alp dnya ve ve ay arasnda kalan b l
ge iin etkili bir biim de yasalatrd. D aha st blgeler iin bunlara
beinci b ir unsuru, b ir eyin en m kem m el rnei olan eteri ekledi.
[Aristoya gre] Kara, hava ve su, her biri olmas gereken yerde ve
kendine uygun biim de bulunan canllar barndrm aktadr. H er b i
rey doar ve lr, oalr ve r r; ancak biim hi deim eden kalr.
Aristo, dnyann nasl olutuu [yaratld] zerine kafa yorm ay
reddederek yonya okulundan kesin bir biim de ayrld. D nya her
zam an im di olduu gibiydi; nk onun iin olmas gereken makul
-u s a u y g u n - biim buydu. Bir yaratm a eylem ine gerek yoktu. A ris
toculuk Katolik K ilisesinin felsefi temeli olarak kabul edildiinde bu
gr sknt yaratm ad deil; ne var ki balangca ani bir yaradl,
sona da ani b ir yok olu eklenip aradaki h er ey olduu gibi brakla
rak kolayca bun u n stesinden gelindi.
Aristo fizii
Aristoya gre dnyay anlam ann anahtar fizikti. A ncak onun
fizik szcne ykledii anlam bizim kinden -cansz m addelerin
hareket yasalar- farklyd. O na gre fizik , yani herhangi bir varln
doas tam tersine o varln nasl bir geliim gsterm e eilim inde
olduu ve nasl davrandyd. Aristo, tp eitim i alm olmas ve bi
yolojiye duyduu ilgi nedeniyle dnyadaki her eyi canl olarak ka
bul ediyordu. O, fizik szcn aadaki dizelerde doa szc
n n ald anlam da kulland:
Brak kpekler havlamak ve srmaktan zevk alsnlar
Bu onlarn doasdr. f
[Aristoya gre] Bilimsel aratrm ann amac, her eyin doasm
bulmaktr. Talarn neden yere dtnden tutun, baz insanlarn
neden kle olduunu aklayacak kadar kapsaml olmak zorundadr.
204
H er d urum da yant ayndr: Bu onlarn doasdr. D orusu bu yant,
Allahn takdiri byle imi dem ekten farksz ve b ir o kadar kapsam
ldr; am a Ariston un syledii haliyle kulaa biraz daha bilimsel gelir.
Butlerin daha sonra gelen filozoflardan H udibras iin syledii gibi:
Neyin ne olduunu bilir o,
Ve bu bilgi
Metafizik akim uabilecei kadar yksektir.
Aristo, Fizik ve Gkler zerine adl eserlerinde bu yntem i k u l
lanr. Ne var ki bizim fiziksel evren adn verdiim iz bu alan A ris
ton u n yntem inin en son uygulanabilecei alandr. Aklamas
Platonunkinden daha inandrc olm ad gibi, onun duygusal g
cn den ve m atem atiksel cazibesinden de yoksundur. Fakat A ristocu
b yk m antksal evrenin paras olduundan evrenin yaps zerine
Yunan dncesinin sonraki alara aktarlan tem el slubu sz ko
nusu bu yntem oldu. zellikle fiziin geliim i bakm ndan byk
bir ansszlktr bu. A slnda Incild en ok A ristodan tretilen d o k t
rinler, ancak G ioardano Bruno yaklp Galileo m ahkm edildikten
sonra alt edilebildi. D orusu bilim in bun d an sonraki tarihi, birbiri
ardna tm alanlarda A riston u n alt edilm esinin tarihidir. Gerekten
de Ram us, n l 1536 tezinde, A riston un rettii her ey yanltr
derken fazla abartm saylmaz.
Ereksel nedenler
Aristo, kendi fiziksel dnyasn, boyun em enin doal [bir d u
rum ] olduu ideal b ir dnya imgesi zerine kurdu. 2.17.135 Bu
dnyadaki her ey kendi yerini biliyor ve genellikle orada kalyor
du. Doal hareket ancak b ir ey yerini kaybedip tekrar oraya dnm e
eilim i gsterdiinde gerekleiyordu -s z gelimi havadaki ya da
sudaki bir ta, gerek yeri olan topraa kavum ak iin dyor; alev
ler gklerdeki atelere karm ak istediklerinden yukar d oru sz
lyorlard. Bu, yalnzca kendilerine zg doal hareketleri olmayan
nesneler iin geerliydi. K uun doas havada um ak, balnsa suda
yzm ekti. Bu, ku ve balklarn var olu nedeniydi aslnda. Burada
A ristonun tem el dncelerinden birini grebiliriz; ona gre orga
205
nizm alara, hatta m addelere bile uygun hedeflere varabilm eleri iin
ereksel nedenler bahedilm iti. Aristo, m addi destek salayan m adde
sel neden ve i grlm esini salayan etkisel neden gibi dier nedenleri
de kabul ediyordu fakat b u n lar ereksel nedenlere oranla daha alt de
recede idiler. Bu ereksel neden retisi bilim e dpedz svm ek de
m ektir. nk herh an g i b ir fenom eni, o fenom enin nasl ilediini
(gerekletiini) ortaya karm a zahm etine girm eksizin, sz konusu
fenom en iin uygun b ir h ed ef postulatyla aklam ak gibi ucuz ve
kolayc b ir yntem sunm aktadr.
Hareket ve boluk
Bilimde ereksel nedenlere kar yrtlen sava ok uzun sr
d; henz kesin b ir zafer elde edildii de sylenemez. Aristoya gre
doal hareket erekseldir; tm dier hareketler bir hareket ettiriciye
gerek duyar - rn e in sava arabasn bir at eker, kle krek ekerek
kadrgay y r t r ya da kendisi hareket etm eyen bir hareket ettirici
gk cisim lerinin d kresini hareket ettirir. Peki, am a yaydan frlat
lan b ir okun hareketi gibi iddetli hareketlere ne demeli? Bu, Yunan
fiziini uzun sre uratran, yantlanm as g bir soruydu. S onun
da Z enon, dhiyane b ir m antk yrterek okun kesinlikle hareket
edem eyeceini kantlam t. Aristo zm buldu: Hareket ettirici,
havayd. H ava n taraftan [okun n tarafndan] alr, arka taraftan
kapanr.
Bu yanl, bilim in geliim ini en az kendisi kadar engelleyen bir
baka yanla yol at: iddetli hareket iin hava gerekiyor ve iddetli
hareket bu dnyann snrlar iinde gerekleiyorsa, dnyann ev
resi hava ile dolu olmalyd; dolaysyla boluk [vakum] olanakszd.
Tasm kusursuz, ne var ki kk nerm e yanl olduundan b tn
b ir sav geersizdir. 2.7.69 Aristo, ilkiyle elien baka bir tartm aya
girer: Hava harekete kar diren gsterdiinden, hava geri ekildi
inde cisim hareketsiz kalacaktr. nk gidebilecei bir yer yoktur.
Ya da eer hareket ettirilirse sonsuza dek hareketini srdrecektir.
Bu sam a olduundan boluun var olmas olanakszdr. B urada
A riston un neredeyse kelim esi kelim esine N ew tonun hareket yasa
206
larnd an birincisini yazdn ve b u n u bann birka m il zerinde
bu lun an b ir eyin olanakszlm kantlam ak iin a priori [nsel] bir
yadsm a olarak kullandm grm ek ilgintir. Ancak, h er ne olursa
olsun boluktan k u rtu lm ak gerekiyordu; o n u kabul etm ek, dorudan
doruya atom culua ve tan r tanm azla giden yola girm ek dem ek
ti. D oa boluktan nefret eder d o k trin in in p ratik kaynaklarndan
biri, sonradan em m e-basm a tulum balarn yaplm asna yol aacak
olan, svlarn em ilerek yukar ekilm esi deneyim leriydi. Sonunda
Toriellinin boluu kantlam asn da em m e-basm a tulu m bann ye
tersizlii salad.
207
eilim indeydi; b u n u n tersi deil. M uazzam otoritesi Tekvininkine
eklenince evrim dncesini 2000 yldan daha fazla geciktirdi. Ku
sursuzluun farkl dereceleri gr, bir baka bakm dan ie yarad:
Kimi insanlarn doutan efendi, kim ilerininse doutan kle oldu
u inancn dorulam akta kullanld. Kleler bu gr kavrayam a
yacak kadar doal niteliklerinden uzaksalar eer, onlar kleletir
m ek iin yaplan savalar hakl grlyordu.
Madde ve biim
Efendi ve kle, dzen ve itaat anlay Aristonun dncesine
batan sona egemendi. O, b u n u P lato n u n ideallerinden uyarlad
m a d d eye biim kavram laryla ifade eder. M adde kabadr, ayrt edile
mez; biim ona akl (nous) tarafndan yklenir. En kaba m adde bile
h er biim e girm e potansiyeline sahiptir. Biim kusursuzluk hedefini
tem sil eder am a bu hedefe h er zam an ulalamayabilir. Bir heykel
yaplrken rnein, m adde edilgendir ve bir noktaya kadar uysaldr.
Fakat zam an zam an tepki verdii de olur; ekici krar ya da heykelt-
ram verm ek istedii biim e girm eyi reddeder. M addenin bu tepki-
selliinin bir sonucu olarak yeryzndeki hibir ey kusursuz de
ildir. H er bir nesne rastlantsal zelliklere sahiptir; madde ve ans,
aklc amaca ulalm asn nler.
Tz ve z
Aristonun biimleri, evrensel olm am alar ve her birinin belirli bir
hayvan veya eyay ifade etmesi nedeniyle P latonun idealanndan ay
rlr. Aristonun term inolojisinde biim ler tzseldir. Tz [substance]
szc Aristo asndan m odern bilim de olduundan daha farkl
bir anlam tar. Bir eyin kendisinden baka bir ey olm adm be
lirten metafizik bir karaktere sahiptir. zgnln korunm as kou
luyla deiime bir lde izin verirken, her tzn bir z bulunduu
dncesine dayanr: Tzse! olarak bir adam n iki baca vardr ama
bunlar onun znn b ir paras deildir. nk bacaklarndan birini
hatta her ikisini birden kaybetse bile yine ayn adam olarak kalr. z
ve potansiyellik dnceleri biyolojik karakterlerdir; bir tre ait olan
208
bireyin ulaabilecei alt ve st snrlar bildirirler. Birincisinde birey
yalnzca varln srdrr; kincisindeyse tm gcn ortaya kor.
Potansiyellik dncesi, biim lerin kusurludan kusursuza doru
evrim i dncesine kap aralar. Parm enides ve Platon izlenerek k u
sursuzluk daim a daha yksek ve deim ez olarak dnlm tr.
Canl varlklar duyularla alglanabilir ve bozulabilirler. O nlardan b i
ri st aam ada b ulunan gksel cisim leri duyularla alglanabilen am a
bozulm ayan varlklardr. D aha stteki aklc ruh ne duyularla alg
lanabilir ne de bozulur. En stte bulunan Tanr ise, tm tzlerin en
deim ez ve dolaysyla en gerek olandr. Kendi potansiyelinin b
tnyle farkndadr ve o nu tam olarak kullanabilir.
nsan ve tanr
Bylece, Ariston u n yapt toplum sal b ir hayvan -zo o n politi-
con- olan insana ve o n u n da tesinde Tanr ya uzanarak taland.
Philaous un retisi izlendi; b u n a gre insan kendi iinde ru h u
barndryordu: Bitki ruhu, hayvan ru h u ve aklc ruh yani nous. Bu
sonuncusu yalnzca insana zgyd. H er bir ru h u n -itic i gc o la n -
hedefi, kendi mkem m elliine erim ek iin abalamakt: Bitkisel ruh
bymek; hayvansal ru h hareket etmek; aklc ru h ise derin d n
m ek iindi. Aklc ru h u n k u su rsu zlu a ulam as, ok daha k u su rsu z
bir ey iin aba gsterm esi dem ekti. Bu ey, t m bir evrenin hareket
etmeyen hareket ettiricisi olan ve ayn zam anda Aristo m etafiziinin
odan ve snrlarn oluturan T anrdan bakas olamazd. zlem
ve sevgi yalnzca yukarya doru ynelebilirdi: G rdm z en
yksek eyi sevm em iz gerekir; kle efendisini, kadn kocasn ve in
san Tanrsn byle sevm elidir. Aaya doru sevgi gereksizdir. O r
taalarn din bilginlerine A ristoyu bylesine sevdiren ve onun fel
sefesiyle Incild eki yaradl yks arasndaki elikiyi grm ezden
gelm elerini salayan, onun bu tanrm erkezci [teosentrik] yargsyd.
Bir bt n olarak ele alndnda A riston un felsefi sistemi, hali
vakti adam akll yerinde b ir yurttan deneyim ini ve tu tu m u n u fev
kalade ve kapsam l bir biim de rasyonelize eder; yani ona m antksal
bir klf giydirir. Bunu ancak, olaanst b ir almay sarslmaz bir
209
zgvenle birletiren b ir zek yapabilirdi. A ristonu n dehas felsefe
n in bt n d en kopuk paralarnda grlm ez. Kiisel olarak yapt
birka biyolojik aratrm a dnda bu nlarn hibiri orijinal deildir.
Gelgelelim, neyi dn alm sa b u n u en iyi bilenden almtr. Ku
sursuz dehas kavray gcnden, derinliinden, dzenliliinden ve
m ant sayesinde sistem inin btn n e kazandrd birlikten ileri
gelir.
Tam bir kavraya eriebilmek iin Aristo, gelecek asndan son
derece um u t verici bir yenilik daha yapt: Tm almay tek bana
y rtm ek ya da -A k ad em id e olduu gibi- onu meslektalaryla tar
tm ak yerine, aratrmalar dzenledi. Aristonun gen rencileri,
m uhtem elen skender tarafndan m ali ynden desteklenen Lisede,
edebiyatn toplum sal ve doal biim lerinden kentlerin kuruluuna,
bitki ve hayvanlardan talara varncaya kadar hem en her konuda bilgi
topladlar. Bugn Yunan yaam ve dncesi hakknda sahip oldu
um uz en deerli ve sistem atik bilgiler b u alm alar sayesinde bize
ulat. Daha da deerli olan bu alm alarn uygulanmasdr. Nasl ki
A kadem i ilk niversite ise Lise de ilk aratrm a enstitsdr.
Aristo'nun etkisi
nm zdeki blm de (4.7) grlecei gibi, Aristonun aratr
m a yntem i ile elde edilen bilgiler, ksa, srede filozofun dnce
sinde tem el bir yer tu tan ereksel nedenler de iinde olm ak zere,
daha nce vard pek ok yargnn dayand tem elleri ykt; d
ncelerinin ounun yanl olduunu ortaya kard. Gerekten de
birok konuda Ariston u n grleri, o daha bunlar ileri srm eden
nce geerliliini yitirm iti. B ununla birlikte, Arap ve O rtaa d
ncesi zerindeki etkisi b u snrlla ram en, belki de bu snrllk
nedeniyle ok byk oldu. Yunan bilim inin daha nitelikli adm lar
ya tam am en yok olup gitti ya da -A rim e tin alm alar gibi- R
nesansa kadar deeri bilinm eden bir kede unutulup kald. Bunlar
ancak ok iyi eitim grm , kavray gc yksek okurlar anlayabi
lirdi; ne var ki K aranlk alarda byle okurlar bulm ak hi de kolay
deildi. Oysa ar olm alarna karn A ristonu n eserlerini anlam ak
210
iin saduyudan baka b ir ey gerekm iyordu ya da hi deilse yle
grnyordu. H itler gibi A risto da hi kimseye daha nce inanm
olduklar dnda yeni b ir ey sylemedi. G zlem lerinin doruluu
nu saptam ak iin herhangi bir deney ya da aygt; bunlardan sonular
elde etm ek iin ar m atem atiksel ilemler; derinlerde sakl bulunan
z kavram ak iin m istik sezgiler gerekm iyordu. D orusu Platon
im gelem e [hayal gcne] daha ok bavurm utu; m oral cokusu ok
daha yksekti. Oysa Aristo, insanlara dnyann tpk bildikleri gibi
olduunu anlatt. Tpk M olierein Kibarlk B udalasndaki M. Jour-
dain gibi insanlarn hepsi, kendileri farkna varm asalar da filozoftu
lar. D nya ayn kald srece A risto geerliliini koruyacakt. Am a
greceim iz gibi, dnya ayn kalm ad.
Birlikte ele alndklarnda Aristonun k dnem inin en b
yk filozofu, yonyal filozoflarla balayan bilim sel hareketin kesin
bir duraklam a iine girdiini gsterm ektedir. Toplum sal dzen artk
ilerleyemeyecek b ir d u ru m d a olduundan, doann kendisinin de
iip gelitii dncesi yadsnd. Felsefe ilerici olm aktan kt; ayn
gericiliin bir paras haline geldi. M ateryalist de deildi artk. O nun
yerini, Sokrates ve Platondaki m istik biim i ya da A ristonun tutucu
sistem i iindeki haliyle idealizm ald. Felsefe, yaam n olduu gibi
benim senm esini retir oldu; yaam ekilm ez/katlanlm az b u lan
lara aclarnn kanlm az ve doann byk dzeninin bir paras
olduunu sylem ekten baka nerecei bir ey yoktu. Byle b ir fel
sefe, pekl bir din olm a yoluna girm iti artk; yalnzca st snflarn
karlarna hizm et eden b ir din.
211
tndler; kald ki byle bir iddialar da yoktu. Ne var ki, Yunan m a
tem atiinin, astronom isinin, m ekaniinin ve fizyolojisinin ayrntl
baarlarnn pek ou bir sonraki ada; yani skender zam annda
dier bir deyile H elenistik ad a gerekleti. Bunun nedeni insan
larn kiisel zellikleri olamaz. Sonraki Y unanllar da hi deilse n
cekiler kadar zekiydiler. N eden, toplum sal alanda genel yaratcl
dizginleyen am a snrl alanlardaki ilerlemeyi ve pratik uygulam alar
daki gelimeyi kam layan toplum sal koullarda aranmaldr..
Atinann dn izleyen yzyl iinde m eydana gelen byk
politik ve ekonom ik deiim, birbirlerine rakip olan bam sz site
devletlerini birlemeye, yeni byk kara im paratorluklar kurm aya
zorlad. M akedonyalI Phillip ile skenderin ok ksa srede elde e t
tikleri baar b u deiim de ne kadar ge kalnm olduunu gsterir.
Siteler kendi ilerindeki snf savam lar nedeniyle ok fazla zayf
lam lar ve karlkl kskanlklar (dm anlklar) yznden etkili
b ir diren gsterem eyecek kadar blnm lerdi. yi eitimli, gl
silahlarla donanm paral askerlerden oluan yeni tip ordular iste
dikleri yere gidebiliyorlard. Eski Pers m paratorluunun, soylularn
kom utas altnda bulunan ve ounluu eitim grm em i kyller
den oluan toplam a birlikleri, saylar ne kadar ok olursa olsun b u n
larla boy lem ezdi.
M akedonyalIlarn stn gelip ele geirdikleri Yunan tipi uygarlk,
dier b tn ynlerden de ezip getii eski uygarlklardan stn ol
duunu kantlad. Teknikte, rgtlenm e yeteneinde, bilgide, sanat
ta Yunan tarz ortaya kt her yerde kendini kabul ettirdi. Yunan
tccarlar ve yneticiler orduyu izlediler; ilerinde Yunanllar genel
de aznlkta kalsalar da ilk ve en nls M srdaki skenderiyed en
en uzakta bulunan A fganistann Eschata blgesindeki skenderi
yeye kadar gittikleri her yerde Yunan tipi kentler kurdular. Yunan
etkisi buralarla da snrl kalm ad; skender im paratorluunun ok
ok uzaklarna kadar yayld. U zakdouda m esafenin uzun olmas
etkisini zayflattysa d a Budist Asokrann ilk H int im paratorluu,
skenderin akm nn dolaysz b ir sonucuydu. Ayrca Yunan sanat,
felsefesi ve bilim inden bir eyler Budizmle birlikte ine kadar ulat.
inde de ayn dnem lerde benzer fakat tam am en, bam sz bir h a
212
reketlenm e grlm ekteydi. M. 221d e yar-barbar in devletinin
hkm dar, D em ir D evri ne zg ilk in m p arato rlu u n u silah zo
ruyla kurdu. m paratorluk efsanevi ilk im paratorun ismiyle anld:
H w ang Ti. H w ang T in in hanedanl deilse bile kurduu im p ara
torluun birlii ok uzun srd. Yksek bir uygarlk dzeyine sahip
bulunan Hw ang im paratorluu tm klasik dnem boyunca Pers ve
H in t im paratorluklar ile snr kom usu oldu.
Helenizm in Batd aki etkisi daha byk oldu, nk yerini alaca
yerel kltrler pek fazla deildi. Ksmen Asyadan gelen Etrsklerin
kendi klt r n d en ksm en de ky blgelerindeki Yunan kolonileri
nin kltrlerinden etkilenen Latin kabileleri hzla Helenletirildiler.
Bir kent, Rom a, E trskl krallarn kovarak dierlerinden dili kt.
Roma, frtnal b ir i ekime dnem inin ardndan pltokratik [zen
gin erkli] bir cum huriyet olarak sahnede yerini ald. Bu cum huriyet
daha sonra tm blgeyi egem enlii altna alacak olan R om a m para-
torluuna dnecekti.
213
lard. Geerli kararlar ya sarayda ya da sava m eydannda alnyordu.
Bylece herkes, para kazanm ak ve hayatn tadn karm ak peinde
kom aya balad. Fakirler, yerliler ve kleler ise zorluklar ellerinden
geldiince sineye ekm eye urayorlard. Sonu, toplum un insan
lk tarihinde ei grlm em i bir lde blnm esi oldu. Vatandalar
ok stn bir kltr gelitirm ek frsatm ellerine geirm ilerdi am a
b u klt r daha balangta ksr kalm aya m ahkm du.
Tevekkl felsefeleri
H elenizm in yaylmas, kltrel i gelim enin durm as pahasna
gereklemitir. Sanat, tiyatro, edebiyat ve siyasetteki son Yunan b a
arlar, zellikle Atin a n m kil er, yerinde bir deyim le dondurulm utu.
yi rnekler, hafif abrtl ve duygusal H elenistik bir stilde taklit edil
diler, eletiri ve yorum geliti am a ortaya yeni ve byk hibir ey
karlam ad.
Felsefede, D em okritus, Platon veya Aristo okullarnn hibir ger
ek izleyicisi yoktu. Zaten bilim den ayrlm olan felsefe, skenderden
so n ra siyasal hayattan da ayrlm ve hem en hem en srf ahlaksal ol
m utu. Vatandalar im di istedikleri kadar zenginleebilirlerdi am a
sarayn ltf yle ortaya km azsa devleti ynetm ekte rol alam az
lard. Felsefe, imdi, siyasal bakm dan acizlemi insana; ekonom ik
b akm dan em in olm ayan ve savalarn hkm srd bir dnyay
benim setm e abalarna ynelm iti. Kinistler ve kukucular olaylar
karsnda vurdum duym azlkla om uzlarm silkiyorlard. Stoaclar;
tem eli erdem in deerine olan inan ve yldzlarn tayin ettii d e
imez bir alnyazsnn hkm ettii bir dnya olan grleriyle bir
kaytszlk rnei veriyorlard. Epikrcler, insanlara, hayatn tadm
m m k n olduu kadar ok karm alarn telkin ediyorlar ve onlar
zevke giden en em in yolun erdem olduuna ve titreen atom lardan
oluan b u dnyann ok uzanda yaayan tanrlara fazla kafalar
n yorm am alar gerektiine inandrm aya alyorlard. 2.4. A ntik
dnyann felsefesi, G nostiklerin ve N eoplatonistlerin m istisizm in
de yok olacak, b ir am bitip bir dierinin balad bir zam anda,
sesi, B oethiusu n Tesellisinde (Consolation) son defa yanklanacakt.
214
Filozoflar adal dilleriyle tuzu k u ru egem en snflarn dinini te m
sil ediyorlard. G erekten de m azlum snflarn d aha kaba, am a ok
d aha canl d inlerinin anlatm , b u n lar iktidar ele geirir geirmez,
filozoflarn salad bir entelektel dilde gerekletirildi.
Helenistik bilim
Genel entelektel [dnsel] kn tek istisnas, birka yz
yl boyunca doa bilim lerinin gsterdii gelimeydi. G erekten de
belirli alanlarda, zellikle m atem atikte, m ekanikte ve astronom ide
yaratc dncenin dikkate deer yeni bir atlm gsterdiine tank
olundu. Bu atlm byk lde skenderin fetihlerinin ekonom ik
ve teknik sonularnn rnyd. Yunan ticareti iin o ana kadar
bildiinden ok daha geni bir dnyann kapsn ardna kadar aa
rak bir sre iin de olsa Yunan site devletinin yoksullarla klelerin
iinde bulunduklar feci koullara bal tketim azlndan kaynak
lanan kro nik krizi d indiren yeni bir pazar yaratt. M etalar iin ih
racat pazar [d pazar] hl snfsal b ir kstlam aya tabiydi: Yalnz
ca ilenmi gm , anak mlek, frm e cam, papirs, boyanm
kum a, desenli tekstil rnleri vb. gibi zenginlerin satn alabilecek
leri m allar ihra edilebiliyordu; fakat pazar, b u m allarn ok byk
m iktarlarda retilm esin i g ere k tirec ek k a d a r b y k t . Bu d u ru m , ii
kentlerinin hzla artm asna yol at; klelerle rekabete giren cretli
im alat iilerinin cretleri olduka dm , yaam koullan k t
lemiti. Ayn zam anda, tek bir hkm etin ynetim i altnda b u lu
nan geni alanlarda bu tarm -d nfusu besleyebilm ek iin tem el
gereksinim lerinden oluan snrl bir deniz ticaretini, zellikle de
tahl ticaretini desteklediler. Bylece, yalnzca im alat alannda d e
il ok sayda klenin ekip halinde altrld tarm da da teknik
ilerlem elere yol at. Yneticiler ve onlarn bilim sel danm anlar bu
t r teknik ilerlemelerle yakndan ilgileniyorlard. m paratorluklarn
srekli birbirleriyle sava halinde olm alar yeni teknikleri gerekli k
lan dier -h a tta daha b ask n - b ir nedendi. Bitm ek bilm eyen savalar
ok daha gelikin m akinelere olan talebi srekli klyordu. H elenistik
devletlerin M akedonyalI hkm darlar, kendilerini devirip yerlerine
215
geecek olan Rom allarn tersine Yunan eitim inin saygn atm osferi
iinde yetim ilerdi. Yunan retisine yalnzca izin verm ekle kalm a
dlar, aym zam anda b t n branlarda onun geliim ini tevik ettiler.
Bu d u ru m d an en kazanl kan felsefe ve edebiyattan ok Yunan
bilim i oldu.
skenderiye Mzesi
Yunan bilim inin gelecek alarn bilim ine en byk katks, b
yk lde erken H elenistik -sk e n d e r- dnem inde (M. 330-200),
en ok da skenderin ardllarnn yeni im paratorluklarnn -B at-
lam yus m p arato rlu u - kenti olan skenderiyede yaplan alm a
lardan elde edildi. Yunan bilim i eski Asya kltrlerinin -M sr ve
M ezopotam ya kltrlerinin yan sra ksm en H int k ltrnn de
teknik ve bilim leriyle olduu kadar sorunlaryla da dorudan yz
yze gelmiti. Ve artk insanlk tarihinde ilk defa bilim i rgtlem ek
ve m ali ynden desteklem ek iin zerinde dnlp tanlm bi
linli bir aba grlm ekteydi. skenderiye Mzesi devlet tarafndan
desteklenen ilk aratrm a enstitsyd; her ne kadar sanatsal, felsefi
ve edebi r n leri pek nem li deilse de bilim e o gne kadar ve m u h
tem elen daha sonra da, b ir kuru m u n yapabilecei en byk katky
yapt. M zenin bilim sel alm alarnn, eski yeleri ve A rim et gibi
klasik dnyann dier blgelerinde iliki iinde bulunduklar bilim
insanlaryla birlikte dnldnde, o gne dek ve sonraki 200 yl
boyunca ortaya kan benzer k u rum larn alm alarna gre ok d a
ha uzm anlam olduu grlecektir. Mze, Yunan yurttann ya-
ltlm lm da ok ak bir biim de yanstm aktayd. Bilim dnya
s artk ortalam a bir eitim alm yurttalarn bile anlayam adklar,
eitim dzeyi daha d k olanlarn ise kuku ile kark bir korku ile
izledikleri alabildiine uzm anlam astronom i ve m atem atik al
m alar iin yeterli kavray gcne sahip kk bir elif i kendi iin
den karabilecek kadar genilemiti. Bu d u ru m bilim insanlarnn
karm ak ve ayrntl tartm alara girm elerine ve karlkl eletiri
yoluyla ksa srede m uazzam ilerlem eler kaydetm elerine olanak ta
nd. Ne var ki bu ilerlem eler pek de salkl deildi. Btn bir bilim
216
dnyas, aydn b ir devletin him ayesine m uhtat. Bu destek ortadan
kalknca bilim in grkem li binas byk lde ykld; byk ken t
ler dnda kk salm am olduundan R nesansla birlikte tekrar g-
nna karlacak birka yazl eser brakm asna karn neredeyse
bsb tn unutuldu.
skender dnem inin balarnda [bilimsel] alm alar esas olarak
Aristo ve okulunun alm alarm izleme eilim inde oldu. Gerekten
de mze, L isenin M srd aki kolu olarak nitelendirilebilir; daha d o
nanm l olduundan birka yl iinde Liseyi glgede brakt. Lisenin
son bakan (m dr) ve H elenistik dnem in genel anlam da en ye
tenekli bilim insan olan Strato (M. 270) hem skenderiyed e hem
de Atinad a ders verdi.
Ne var ki her iki d u ru m d a da alm alarn ufku Aristonun ge
ni program n ierecek kadar kapsam l olm ad. K endinden hem en
sonra gelen ardl T heophrastus dnda A riston un alm alar baka
hi kimse tarafndan ele alnp gelitirilmi deildir. Theophrastus
A ristonun zoolojide yaptm botanikte [bitkibilimde] yapt ve kaba
olm asna karn 2000 yl boyunca esas olarak alamayan tan m la
yc m ineralojiyi balatt. zerinde asl olarak younlalan alanlar
zellikle fiziin astronomik, optik ve m ekanik dallaryd. Aristonun
kafa yorduu balca alan olan m antk yerine matematiin Platoncu
izgide hzl bir geliimine tank olundu. B unun balca nedeni, ideal
biim lerin zsel [ikin] gzellikleri ve b u gzelliklerin gzlemlene-
bilen dnyada belirtilm eleri gereiydi. A m a bu daha alt bir dzlem
de, daha kesin astronom ik tanm lar elde etm ek ve m ekanik, pnm a-
tik 10 ve h id rostatii11 pozitif bilim lere indirgem ekte kullanlabilirdi;
nitekim yle de oldu.
deal alma koullar, gelimi aletler ve geni bir deney ala
n Platon ile Aristonun kaba nsezilerini ok gem eden geride b
rakt. eylerin doal konum lar ve ereksel neden d oktrini -teleoloji
[erekbilim ]- ile Ariston u n boluu olanaksz gren hareket teorisi
bir yana brakld. Atinal filozoflarn iddetle yadsdklar, D em ok-
ritosun atom- teorisinin byk bir ksm yeniden kabul grd. O r
10 Pnmatik: Hava (ve gaz) basncyla ilgilenen biiim dal.
11 Hidrostatik: Belli bir yerde duran (dingin) akkanlar inceleyen bilim dal.
217
taad a, an tik alara ait olduu dnlen felsefenin yklnn ilk
evresi byk lde M. 3. yzyllarn balarnda gerekleti. Byle,
Straton u n grlerine btnyle katlrd; ne var ki onlar asla
renem edi. M atem atik dnda H elenistik dnem in dncesi byk
lde yitirildi. B unun nedenlerine nceki sayfalarda deinm itik:
skenderiyeli, Atm al ve Sirakzal bilim insanlarnn tam anlam y
la -toplum sal ve ideolojik b a k m d a n - yaltlm olmalar. O nlar ar
tk filozof deillerdi. Strato, ieroya gre felsefenin en tem el ta
olan etii bir yana brakp kendini doann incelenm esine adamt.
Bu nedenle bunalm ve knt dnem lerinde bireyin i dnyasna
ynelen genel akm dan uzak kalm lard. Platon ve Aristonun daha
ok saduyuya seslenen bilim sellikten uzak grleri zenle k o ru
nurken, onlarn ileri grleri dillendirilm edi ve dnem in daha s
nrl grevleri iin gerek d u y u la n astronom i ile ilgili olanlar dnda
kalanlar unutuldu.
218
ekil 4: Eski uygarln teknikleri
a. Lagashn Gudeasnn heykelinden balayarak ykselen duvarlaryla birlikte bir ehir pla
n, t. M. 2250, farkl leklerde iaretleme aleti ve cetvel de grlyor.
b. Ar arkla alan bir eski Yunan mlekisi
c. bandaki Yunan bronz dkmcleri >
Tek tek baarlarn tesinde, hepsinden nem lisi, H elenistik d
nem de m atem atiin sistem letirilm i olmasyd. Teorem lerin m a n
tksal olarak birbirine balanm as nceden bilinm ekteydi -gerek
ten de A ristonun m ant, geom etrik ispat ilerlerinin szcklerle
ifade edilen bir kopyasdr. B ununla birlikte, klide (t. M. 300)
gelinceye dek, m atem atiksel bilginin byk blm , aksiyomlardan
elde edilm i karsamalar [tmdengelim] biim inde tek bir yap olu
turacak ekilde b ir araya getirilm i deildi. klidin hl u ya da bu
biim de geom etrik retinin tem elini oluturm as da bunun m ate
m atik asndan ne denli nem li olduunu gsterm ektedir. spatn
keife, apak ilkelere dayal tm dengelim ci m antn da gzlem ve
deneylere dayal tm evarm c m anta stn olduunu vurgulam as
nedeniyle, fizik bilim i asndan deeri hl kukuludur. G eom etri
nin baars son derece ilkel Yunan say gsterge sistem inin [notas-
yonunun] yapt gibi cebiri gelimesini engelledi. D iophantusun t.
MS. 250d e denklem ler zerine alm alar ksm i bir istisnadr. D aha
ge b ir zam ana zg olan bu alma, ada Babil-Keldan m atem a
tiinin etkisine iten tanklk eder.
220
A stronom inin m atem atiksel tem eli Eudoksus un kreleriydi; fa
kat daha gerek [somut] b ir sonu elde etm ek bakm ndan gezegen
lerin bir dzlem de hareket ettiklerini kabul etm ek ileri kolaylatr
yordu; grnty k u rtarm ak iin de tekerlekler tekerlekler iinde
kavram ortaya atld. Bu ifadeyi kullanan, antik dnyann en byk
gzlem ci astronom u [gkbilimcisi], sonraki 2000 yl boyunca kulla
nlacak olan aletlerin m ucidi ve ilk yldz katalogunun dzenleyicisi
H ipporkustu (M. 190-120). H ipporkusun gezegenler sistemi d a
ha byk b ir zenle hazrlanm olm asna karn Eudoksusunkin-
den ok daha karm akt ve onun m ekanik bakm dan akla uygun
g rnen son zerresini de o rtadan kaldrd. Bu sistem Batlamyusun
(MS. 90-168) sunduu biim iyle 200 yl sonra standart astronom i
biim ini alacak ve R nesansa dek yle kalacakt. B enim senm esinin
nedeni yeryznden balayp gklere kadar h er trl gl o rta
dan kaldrm asyd. Ne de olsa gklerde kaba m ekaniin geerli ola
can um m ak iin b ir neden yoktu. D ahas lm iin gerekli d
em berlerin eklenm esiyle yeni sistem i olduka doru ngrlerde
bulunabilir hale geldi.
M. 4. yzylda E cphantus ya da belki de M. 5. yzylda Hike-
tas tarafndan ne srlen, asl dnenin dnya olduu biim inde
ki altern atif gr (gelenek) asla kaybolm ad. Pontuslu H eraklides
(M. 370) b u gr b t n gcyle desteklem iti. O na gre ay ve
gne, evrenin m erkezinde bulunan ve kendi ekseni etrafnda dnen
dnyann evresinde; gezegenler ise dnyann deil gnein evre
sinde dnyorlard. G zlem lenileni eksiksiz, olduu gibi yanstan
bu sistem daha sonra Tycha Brahe tarafndan da savunulacakt. Bu
sistem in mantksal, devam olan son adm , evrenin m erkezine d n
yay deil gnei koym a cesaretini gsterebilen Somoslu A ristarkus
(M. 310-230) att. Ne var ki, savunucusunun saygnlna karn bu
sistem pek fazla rabet grm edi. nk o, dinsel bakm dan sapkn
lk, felsefi ynden de sam alk olarak grlyor ve gnlk gzlem le
re aykr bulunuyordu. B ununla birlikte, A raplarca aktarlan; Koper-
nik tarafndan canlandrlan; Galileo, Kepler ve N ewton tarafndan
gl bir biim de doruluu kantlanan bu sistem yine de inat bir
sapknlk olarak varln srdrd.
221
Bilimsel corafya
A stronom inin gelimesi m etrik ve bilimsel corafyay ilk kez
olanakl hale getirdi. Harita yapm ak astronom ik konum lan, hayali
enlem ve boylam lar, gezginlerin ve resm i m em urlarn bildirdikle
ri biimiyle kentlerin, rm aklarn ve deniz kylarnn konum laryla
birlikte ve onlarla u yum halinde bir kre zerine yerletirm ek de
m ektir. Bu da dnyann bykln lm ek yani dnyann evre
sini hesaplam ak anlam na gelir. D nyann evresi ilk kez Mzenin
m drlerin d en Kireneli Eratosthenes (M. 275-194) tarafndan yal
nzca 250 m illik (yaklak 400 km ) bir hatayla 24 bin 700 m il (40 bin
km ) olarak hesapland ve bu kk hata ancak 18. yzylda dzeltile-
bildi. skenderin fetihleri Yunanllarca bilinen dnyann snrlarn
byk lde genilettiyse de bu genileme bir yerde durdu. R ne
sansa kadar, M arsilyal Piteas gibi tek t k birka gezgin dnda, eko
nom ik bakm dan gerek duyulm adndan B atnn ya da D o u n u n
d ah a uzak noktalarm kefetm ek iin aba gsterilm edi. Okyanus
yolculuklarna ilgi duyulm am as titiz bir denizcilik astronom isinin
gelitirilm esini gereksiz kld. nk ky boylarnca yaplan yolcu
luklar iin yldzlarla ilgili ok tem el bilgiler yeterli oluyordu.
O ptik de astronom inin nemsiz bir uzantsyd. A ntik alarn
astronom lar asla bir mercee sahip olamadlar. Cam lar fazlasyla
przlyd; kristal ise ok enderdi. K atoptrik -nlarn aynada krl
masyla ilgili bilim d a l- illzyonlar hazrlayacak ve gne nlarm
yanstp ate yakacak lde gelimiti am a ciddi bir ie de yaram
yordu. te yandan dioptrik -g r gcyle a lm e- yer lm le
rinde kesin sonular alnm asn salad. Buna karn, Rnesansa geli-
ninceye dek perspektifin tam olarak anlaldn syleyemeyiz.
222
sulama, yk kaldrm a, gem i yapm ve askeri aralarn yapm gibi
alanlarda kkl gelimeleri hzlandrm akta bu iilik son derece ya
rarl olacakt. M. 3. yzyl dolaylarnda b ir yn yeni aygtn o rta
ya ktn biliyoruz; ne var ki bunlarn kayna hl belirsizliini
korum aktadr. Bunlar, yerel zanaatkarlarn kullandklar m akinelerle
ilgili bilginin eitimli Yunan teknisyenlerce renilerek ilkin yazya
geirilip ardndan daha da gelitirilmesi sonucu ortaya km ola
bilirler. Titiz bir iilik ile son derece hassas b ir hesaplam ann kar
lkl olarak birbirini gelitirdiine Rnesans dnem inde bir kez daha
tank olunacakt. Palanga ile krn kayna yelkenli gemiler, dili
dzeneinin (vitesin) kayna ise sulam a alm alar olabilir am a vida
daha karm ak b ir icat gibi grnyor. Burada ie m atem atikilerin
de eli dem i olsa gerek. Saraydaki ham ilerinin buyruu ile filozoflar
da artk m akinelerin m atem atiksel tasarm laryla ilgilenmeye tenez
zl eder oldular. Kukusuz A rim etin sava m akineleri ile ilgili efsa
nelerin hepsinde b ir gerek pay olmaldr. A m a Plutarck onun iin
M hendisin iini km sedi ve yaam n gereklerini karlayan her
eyi soysuz ve baya olarak niteledi der. 2.39 Yunan m atem atii ile
m ekaniinin en byklerinden olan A rim et (M. 287-212), gerek
ten zgn olan son Yunanl bilim insanyd. Sirkuzann son tiran
II. Hieronun akrabasyd ve Rom allara kar kentin savunulm asnda
nemli b ir rol oynad. Bir problem zerine alrken ya onu tan m a
yan ya da ne yaptm um ursam ayan Romal bir asker tarafndan l
drld. Yunanllarn s a f bilim geleneine sk skya bal olm asna
karn, tesadfen bulunan yntem zerine alm alarndan, m atem a
tiksel sonulara ulamak iin gerek m ekanik m odeller kullandn,
fakat sonradan ispat srasnda bu m odelleri kaldrp attn biliyoruz.
Klasik alarda pek fazla izleyicisi olm ad. G erek deeri ancak R
nesansta anlalabildi. A rim etin eserlerinin ilk basks 1543te ya
pld; K opernikin de Revalutionibusu ve Saliusun Fabricd.syla ayn
ylda. Ve onlarnkiyle kyaslanabilecek bir etkisi oldu.
Statik ve hidrostatik
Arim et, Mekaniin Unsurlar adl yaptnda basit m akinelerin
ileyii hakknda tam ve nicel b ir aklam ada bulunurken, Y unanl
223
lara zg bir zm lem e ile kuvvetlerin hangi koullarda tam olarak
denge oluturacaklarm ortaya koyarak statik bilim in tem ellerini at
t. O ayrca, hidrostatik bilim inin de -y zen cisim lerin yasalar- ku
rucusudur. Bunun ileride iki ok nem li yarar olacakt. Bunlardan
birincisi cisim lerin suda tartlm as, yani younluklarnn b u lu n m a
sdr; bu, deerli m etallerin gerek olup olm adklarnn snanm asn
da kullanlabildiinden hem en benim sendi ve asla unutulm ad. D i
eri de, gemi yapclarnn geleneksel olarak yeterince iyi bildikleri
fakat 17. yzyl sonuna kadar uygulam ada kullanlm am olan bir
gem inin yk kapasitesinin bulunm asyd.
Pnmatik
M ekaniin btnyle yeni b ir dal olan pnm atik bilim inin
konusu hava hareketleri ve b u nlardan nasl yararlanlaca idi. Bu
alanda Ctesibus (t. M. 250) ve H ero (t. MS. 100) ounlukla ta
pm aklarda kullanlm ak zere, sktrlm hava ile gerekletirilen
ustaca dnlm pek ok oyun [num ara] gelitirdiler. H atta H e
ro, jet tepkim esi ilkesi ile ileyen basit bir buharl m otor bile yapt.
D aha pratik bir gelime tulum balarn yaplmasyd. Metal iilerinin
teknik becerileri, 20. yzyla gelinceye dek var olan herhangi bir tu
lum badan aa kalmayan ve ngiltere gibi uzak blgelere bile ulaa
cak denli ucuz ift ynl [em m e-basm a] tulum balarn retilm esini
salad. Bir baka pnm atik aygt ise tpk gnm zdeki org ve piya
nolar gibi tularla iletilen alg anahtarlarna (jdong) sahip olan ve
su ile alan org idi.
H elenistik dnem in m ekanik alannda eriilen bilgi ve baarla
r, Sanayi D evrim ine yol aan byk m ekanik dzeneklerin -tekstil
m akineleri ile buharl m o to r- yaplm asn salayacak yeterlilikteydi;
ne var ki bu noktaya ulalam adan duruldu. O dnem de bunun iin
gerekli balca m alzem eden -u c u z dkm e d e m ird e n - yoksun olduk
lar dorudur; am a dkm e dem iri elde edecek btn olanaklara sa
hiptiler. Enerji ile [d gle] alan krkler yapm ak onlar iin zor
deildi. Asl neden bunun iin gerekli d rt d en yoksun olmalaryd.
Byk lekli m eta retim i iin pazar yoktu. Zenginler el ii r-
224
leri satn alabilecek gteydiler; yoksullar ve kleler ise yaam sal ge
reksinim lerini bile glkle karlayabiliyorlard.
Doa tarihi
H ekim ler hari, H elenistik bilim insanlarnn fizik bilim leri d
nda kalan alanlarda pek baarl olduklar sylenemez. Evrenin
tm ynlerinin eksiksiz incelenm esi dorultusunda Aristonun ba
latt abalar bir kuaktan teye gidem edi. U ygulamal tarm ze
rine kitaplar yazlmaya balandysa da hayvanlar ve bitkiler konu
sunda atlan birka nem li adm dnda ilerleme kaydedilemedi.
225
K alsedonlu [Kadky] H erophilus (M. 300), alm alarn gz
lem lere ve deneylere dayandran byk bir anatom ici ve fizyologdu.
Sinir sistem inin ileyii ile nabzn klinik bakm dan nem ini anla
yan ve duyusal sinirlerle hareket ettirici (m otor) sinirlerin ilevleri
arasndaki fark gren ilk hekim dir. E rasistratus (M. 280) b ir adm
d ah a atarak insan beynindeki kvrm larn nem ini fark etti. sken
d er dnem inin balarndaki en baarl aratrm alarn pek ounun
asl yitip gitm esine karn, z gelenek iinde kuaktan kuaa ak
tarld ve klasik an byk hekim lerinin sonuncusu olan Galen in
(MS. 130-200) kapsam l yaptnda b ir araya getirildi. Galen, Kk
A syada [Anadolu], P ergam unda [Bergama] dodu. O rada balad
eitim ini skenderiyede srdrd ve ardndan R om ada son derece
verim li b ir mesleki deneyim edindi. A rap ve O rtaa tbb ile an a
tom i bilgisinin kayna odur. Galen, kendi alannda, Aristo kadar
b yk b ir saygnla ve otoriteye ulat. Gelecek alarn hekim leri
onunkilerle elien kendi gzlem lerini savunm akta tereddt ettiler.
A slnda G alenik sistem, ru h doktrini gibi eski felsefi grlerin,
titiz fakat ounlukla yanltc anatom ik gzlemlerle ustalkla h a r
m anlanm asndan ibaretti. A natom ik gzlem lerin yanltc olm asnn
balca nedeni, yalnzca hayvan terihi ile snrl kalm asdr. A ris
ton u n kozmolojisi nasl ki bin yl akn b ir zam an insanlarn yce
gkler alem ine dair inanlarnn tem eli olm usa, G alenik fizyoloji de
insann kk dnyas -m ik ro k o z m o s- hakkndaki inanlarn te
m elini oluturdu. G alen in gzlemleriyle karlatrlabilecek dzey
de b ir gzlem birikim i oluup bu gzlem lerin ok daha salam bir
m ekanik felsefeyle btnletii R nesansa gelinceye dek G alenin
grleri alam ad. G alen in ilk tam ngilizce evirisinin 1952d e ya
plm olmas, Rnesansn onun grlerini kknden ortadan kal
drdm gsterir. 2.212
226
m einde alacak b ir yan yoktur. Italyada hangi kent kendini egemen
kent olarak kabul ettirirse ettirsin, o kentin yzyllar boyunca sren
savurgan bir smrgecilik yznden gerek ekonomik, gerek siyasal
bakm dan gsz den Yunan ve Finike site devletleri ile Asya tipi
H elenistik im paratorluklar karsnda tartlm az bir stnlk kuraca
akt. M. 3. yzylda talya hl giderek oalan salkl bir n fu
sa sahip, iklimi elverili, orm an bol bir tarm lkesiydi. Balangtaki
ar geliimi Rom ay eski uygarlklarn kentlerine oranla kabile tarz
toplum sal rgtlenm eye daha yakn tuttu. Rom a Cum huriyeti sava
lar srasnda dier kentlerin aksine kendi halknn desteine gvene
bildi. Srekli olarak kendinden daha ileride olan dm anlarnn sava
teknikleriyle donanan Rom a Cum huriyeti, sava alannda yenilebilir
am a asla fethedilemezdi. R om ann tek ciddi rakibi, zenginlikte ken
disiyle yarabilen am a insan gc bakm ndan yetersiz kalan, ticarete
dayal Kartaca Cum huriyetiydi.
Rom a, ierde Yunan kentlerinin ban fazlasyla artan ayn s
n f m cadelelerini d ah a plak b ir biim de patrisyenler [soylular] ile
pleblerin [alt tabakalarn] devletin denetim ini ele geirm ek iin gi
ritikleri kavgalar srasnda yaad. M. 1. yzylda bu atm alar d o
rua ulap kanl i savalara dnt ve ilkin askeri diktatrln,
ardndan da im paratorluun yolunu at. m paratorluk, eyaletlerin
yam alanm as srasnda zenginlerin yoksullar kk bir payla sus
turm asn n aralarndan biriydi. D ier ara, Rom a yurttaln nce
b t n talyanlar, ardndan da dier eyalet halklarn da kapsayacak
ekilde geniletm ekti. Bylece b ir site devleti, kle sahipleri ile zen
gin tccarlarn egem en olduu blgesel b ir devlete dnt. D ou
ve Bat A kdenizdeki b tn devletler birer birer R om ann egem en
lii altna girdiler ve b u devletler ayn zam anda Romaya b arbarla
rn yerleik olduu Galya, Britanya, Bat A lm anya ve Avusturya gibi
arka blgelerin kapsn da atlar. Sonu, b tn Akdeniz blgesine
egem en fakat H elenistik krallklar zgrlne yeni kavum u olan
Perslerle paylaan yeni, byk bir im paratorluun kuruluuydu.
m paratorluun imentosu, onun kurulm asn salayan ve Augus-
tustan sonra baarlar giderek azalsa da barbarlara kar onu koruyan
orduydu. Ayn zam anda bakom utan da olan imparator, genellikle as
227
kerlerin isyann ve baka bir im paratorun buyruu altna girm elerini
nlemeye yetecek kadar vergi toplamay baaryordu. mparatorluk,
aslnda kendi kendilerini idare eden ve Pax-R om ann snrlar iinde
ki ticaretten karlkl olarak kazan elde eden kentlerin oluturduu
gevek bir federasyondu. Krsal blgelerdeki en iyi topraklar zengin
lerin villalarnda [kr kklerinde] tutulan klelerce ekilip biiliyordu.
Geri kalan daha verimsiz blgeler -pagiler veya bataklklar- kendi ka
bile geleneklerine byk lde bal kalan yerlilere -paganlara.- (pa
ganlar sonradan O rtaan kylleri haline gelecekler ve krsal bl
gelere kendi isimlerini -p a y s - vereceklerdi) ya da yeni kolonilere veya
zgrlne kavuup villalardan ayrlan ve giderek serf (villani12, vil-
lein, villain) haline gelen klelere braklyordu.
R om a m p arato rlu u n u n yaylm asnn kltr zerinde sken
derin fetihlerinden ok daha farkl bir etkisi oldu. Rom allar sah
neye ktklarnda Yunan uygarlnn soluu oktan tkenm iti.
Bilim de ve sanatta tam bir k yaanm aktayd. Bir baka deyile,
R om allar Yunan uygarlna yetiem ediler: Rom allarn zengin pat-
risyenlerle onlarn m terilerine dayal kendi ekonom ik sistemleri,
bilim den etkili b ir biim de yararlanabilecek nitelikte deildi. stelik
R o m an n st (egemen) snf -k i im paratorluun kurulu yllarn
da yalnzca onlar Romal saylyordu- Yunan uygarlnn lks ve
ihtiam n benim sem i olm alarna karn gerekte onu hor gryor
lard. Ne onlar ne de B atn n yeni eyaletleri bu uygarla nem li bir
katkda bulundular. Yapabildiklerinin en iyisi, kendi snf egem en
liklerini desteklem ekte yararlanm ak zere Yunan felsefesinin baz
genel grlerini almakt. M. 2. yzylda yaam, dediim dedik
bir taral olan yal Cato, Yunan bilim inden nefret ediyor ve b u
nu aka sylem ekten ekinm iyordu. O na gre Yunanl doktorlar
Rom allar zehirlem ek, filozoflar ise batan karm ak iin geliyor
lard. Bir yzyl sonra, parlak bir avukat olan ieronun bu konuda
ok daha aydn dnceler tadn gryoruz. iero, P latonun
ve A ristonun en iyi insanlarn ynetici olm as gerektiini savunan
grlerini hakl buluyor fakat hem ehrisi Lucretius un tantt Epi-
12 Villani: Villalardan gelen, villal anlam ndaki bu szck, serf (villein) szcnn
kkenini oluturur.
228
krizm e, halkm tanrlara ve dolaysyla ku ru lu dzene olan inanc
n sarsaca gerekesiyle kukuyla yaklayordu. Ne var ki, zellikle
im paratorluk dnem inde en gzde felsefe Stoaclkt. Stoaclk, tpk
ilk varoluuluk gibi b ir direni felsefesi olarak ortaya ktysa da er
dem zerine vurgusu Rom al yneticilere hatta M arcus Aurelius gibi
gen bir im paratora bile dllendirm eyi beklem eden kam u yararna
kendilerini feda etm e duygusu alad. Rom al stoaclarn en sekini
ve sanat dkn im parator N eronun hocas olan Seneca, byk bir
servet edinm ekte bir saknca grm yordu - b u servet, kukusuz k u t
sal b ir em anetti yalnzca.
lk R om a im paratorlar dnem inde bilim de grlen hzl k,
R om allarn uygulam ac ru hlarna balam ak dettendir. Oysa ger
ek nedenler byk olaslkla ok daha derinlerde saklyd. ktida
rn ister skenderiyed e olsun ister Rom ada, bir avu zenginin elinde
toplanm as ve gnm zn diliyle yoksul beyazlar olarak tanm la
yabileceimiz btn bir kle nfusunun deta insanlktan karl
m as klasik toplum un genel bunalm n olgunlatrm t. Yoksulla
m a m eta talebini azaltt. Bu du ru m tccarlar ve zanaatkrlar byk
skntlarla yz yze getirdi. Byle bir dnyada bilim in n kapa
lyd; bir sre atl bir halde bekleyen bilim, sonunda tem el niteliini
-doay aratrm a ve yeni eyler yaratm a zelliini- yitirdi.
229
Mimari
Roma teknolojisinin zgn katks iki alanda, m im aride ve tarm da
grld. Su kem erlerinin, amfi tiyatrolarn ve byk kiliselerin (basi-
lica) yapm, kem erlerin ve bunlar destekleyen tonozlarn gelitiril
mesini gerektiriyordu. Bu da frnlanm tula ve kire ta ile volkan
klnden elde edilen betonun bol m iktarda kullanlm asna balyd.
Rom a m imarisi, bykl ve dayankll bakm ndan Ortaa G o
tik m im arisinin ok gerisindedir. A ncak son evrelerinde, Konstanti-
nopoliste [stanbul] Perslerin m odellerinden gelitirilen hafif bingi13
destekli olaanst kubbelerin yaplm olduunu gryoruz.
Tarm
Biyoloji hakknda antik uygarlklarn bildiklerinden ok daha
fazlas bilinm edike, tarm n bir bilim dzeyine ulam a ans pek
yoktu. D orusu tarm , gnm zde bile henz bir bilim saylamaz.
Rom allarn tarm konusundaki yazlar - k i bunlarn en nem lisi
ozan Virgilin Georgics id ir- ister istem ez kyllerin deneyim leri ile
kle emeine dayal y u rtlu k ynetim inin baz acmasz yaptrm la
rn n kayda geirilm esinden ibarettir. Yine de bu yazlarn ilgi eki
ci yan, zellikle meyve ve sebze retim inde gnm zde kullanlan
pek ok tekniin daha o zam andan bilinip kullanlyor olduunu
gsterm esidir. te yandan, uygun at koum lar ile sabanlarn yoklu
u ekilip biilebilen toprak eidini snrlam tr.
Ynetim ve hukuk
Rom allarn, b tn tarih kitaplarnda grebileceimiz, uygarla
en byk katklar bir hukuk sistemi gelitirm i olm alardr. Roma
hukuku, asla insanlar arasndaki ilikilerde adaleti salamay hedef
leyen bilimsel bir giriim deildir. O, ak yreklilikle, m lk edinebi
lecek kadar talihli olanlarn bu m lklerini korum ay kendisine ama
edinm itir. R om a hukuku, kltr tarihin in birbiriyle kaynam
tabakasn ierir. Bunu ilk fark eden Vicodur. Birinci tabaka sr
13 Bingi: M im aride, kemerler zerine oturtulm u kubbe ile kem erlerin arasn kapatan
gen biim indeki kubbe paralarndan her biri, (.n.)
230
[pecunia] cinsinden tanabilir m allarn tekellem esinin etkisiyle,
anaerkil aam adan en kat ataerkil aamaya evrilen eski kabile gele
neidir. Bu, evin reisi olan babann [pater familias] kars, ocukla
r ve fa m u li, yani kleleri zerinde zorbaca bir egem enlik kurduu
n l Rom a aile sistem idir. B unun ardndan, nakit kavram ve b o r
larn denm esine yapt vurguyla C um huriyetin uzun ekonom ik
ve siyasal m cadelelerinin sonucu olan m edeni ve ticari hukukun
dam gas grlr. Sonuncusu, prensin ayrcalklarnn tannm asn
da ieren im paratorluk ynetim inin etkisidir. Rom a hukukunun,
im paratorluun son yllarnda -6 . yzylda- Jstinyen tarafndan
dzenlenen son ekli, indeki K onfyslk gibi Romal devlet
adam larnn ikinci kiilii haline gelen kat stoac felsefenin etkisi
ni gsterir. Toplum tarihi asndan Rom a hukukundan renilecek
ok ey vardr; am a bu hukukun bilim e tek katks, evrensel bir doa
h ukuku anlay olm utur. R om a hukuku, feodal dnem in b t n y
le farkl ekonom ik koullar nedeniyle uygulanam am sa da, R ne
sansta im paratorluun b t n ihtiam n yanstacak ekilde yeniden
canlandrld ve kapitalizm in tem el yasas oldu.
Gerileme ve k
m paratorluun son gnlerinde, H adrian dnem inden (MS. 117-
138) itibaren tm ekonom i sarslm aya balad. Kle elde edilm esi
ve yam a (ganim et) bakm ndan byk bir zenginlik kayna olan
ordu, yeni topraklarn artk fethedilm edii, im paratorluun kendini
glkle savunabildii dnem lerde zorunlu am a ar bir yk haline
geldi. Reform abalar uzun vadede d u ru m u n daha da ktye git
m esine neden oldu. Enflasyonun gten drd para ekonom i
si yerini, byk lde yerel olarak retilip tketilen m allarn m
badelesine dayanan b ir takas ekonom isine brakt. Vergiden kaan
zenginlerin snd villalar yerel retim m erkezleri haline geldi ve
zam anla ekonom ik bakm dan eski kentlerin yerini ald. Ticaret bs
b tn lks eyalarla snrland. B tn b unlar antik dnyann snfl
toplum una zg bir hastaln en son belirtileriydi. Tam bir k
d nda sm rden k u rtu lm an n b ir yolu yoktu.
231
Ekonomik ve entelektel k
Klasik uygarlk, daha nce deilse bile, M. 3. yzyldan bala
yarak tam bir km aza girdi. Bilim asndan trajik olan, hastaln
b u denli uzun srm esiydi; nk bu dnem de elde edilm enin ou
yitip gitti. Yeni bilgilerin elde edilm esinde kullanlm ayan bilgi, ye
rinde de sayamaz; r r ve yok olur. nce raflarda tozlanm aya bra
klan ciltler rr, nk hi kim se bunlar okum a istei ya da gerei
duym az. Ksa bir sre sonra onlar anlayan kim se kalmaz. Sonunda
-B yk skenderiye K tphanesinin o bilinen yazgs g ib i- geriye
kalan kitaplar ham am lar stm ak iin yaklr ya da baka binbir sa
m a yolla yok olur gider.
232
zg h er ey yalnzca putperestlik [paganlk] deildi, ayn zam anda
tiksindiriciydi de. Lks, sanat, felsefe, bilim ; bunlarn hepsi cehen
nem e giden yolda b irer kilom etre taydlar. G nahkr retileri b
rakp kutsal sam alklara ynelen A ugustine ve A m brose, rahipler
nderliinde son byk Yunan m atem atikilerinden H ypathianm
evini talayan kalabalkla beraber ayn hareketin bir paras oldular.
A ncak eski klasik dnya B atda olduu gibi btnyle yok edildik
ten ya da D ouda olduu gibi adam akll terbiye edildikten sonra
kilise ok yava bir biim de ve gnlszce snrl bir sekler [dn-
yevi-laik] eitim iin izin verecekti. B unun nasl gerekletii, kla
sik dnyann kllerinden doan yeni uygarlklarn ykseliinin ele
alnd b ir sonraki blm de anlatlacak. Ayrca, kkeni klasik uy
garla dayanm asna karn, b u uyarln savunduu her eye kar
halkn te p k isin in r n ve aslnda toplum un bir sonraki aam asna
zg olan H ristiyanlktan da sz edilecek. Klasik kltre kar ol
m asna ram en, onun gerilem esinden ve knden H ristiyanl
sorum lu tu tm ak abes olur. O, bir nedenden ok bir belirtidir. Klasik
alarn sonlarnda grlen m istizim , sam alk, kafa karkl ve
rm e pltokratik kle devletinin toplum sal ve ekonom ik k
nn sonularyd. A ristonun gzyle tam bir kokum uluk, inlile
rin deyiiyle gklerden gelen buyruklara kulak asm am akt. H er ne
kadar K onstantinopolisteki szm ona Rom al im paratorlar bir bin
yl daha hkm srdlerse de, sz konusu im paratorluk yeni bir a
a aitti.
Barbarlar
Klasik uygarln knn son evreleri, im paratorluun nce
den uygarlatrlm eski blgeleriyle H elenletirilm i blm lerinde,
grece daha ge fethedilen kent yaam nn ithal ve yapay, krlarda
ki nfusun ise byk lde pagan olduu B atya oranla farkl bi
im lerde yaand. Dou, barbarlarn kendi iinde eritm eyi bilmiti.
Kent yaam srekliliini yitirm edi ve neredeyse hibir kesintiye u-
ram akszn slam halifeleri ile (R om aldan ok Yunanl olan) Bizans
im paratorlarnn egemenlii altna geti. Devletlerin yeni yaps es
233
kisi gibi deildi; fakat ticaret, kltr ve eitim korundu; hatta belli
b ir sreliine de olsa b unlara grkem li bir canllk kazandrld.
B atda genel bir ekonom ik knt yaanm aktayd; barbarlar bu
d u ru m d an yararlandlar. E konom ik kten sorum lu olanlar b a r
b arlar deildi. m paratorluu istila etm ek bir yana, Romal toprak
beylerinin ve vergi tahsildarlarnn am ansz sm rlerinin yol a
t em ek [igc] an kapatm ak zere paral asker, kle ve serf
olarak bizzat Rom allar tarafndan im paratorluk topraklarna geti
rilm ilerdi. Ayrca, R om a teknii Kuzeyin ve B atnn sk orm anlarla
kapl topraklarnda, yeteri kadar yiyecek retim i salayacak lde
gelimemiti. B arbarlarn, tarm teknikleri bakm ndan yerlerini al
dklar Rom allara oranla ok daha ileri olduklarna kuku yok. Hi
deilse Rom allarn ihm al ettikleri Bat Avrupann zorlu am a verim
li topraklarn ekip bim eyi baardlar. rnein ngiltered e, Rom a
m lk igal edilen arazinin yalnzca kk bir blm n kapsyor
du ve burada da topra ekip bienler kfir Saksonlard. .
234
yeterince ey kald. Venedikte, Salernoda ve uzaklardaki rlandad a
b u lu n an kaynaklardan canl, zgn O rtaa kltr fkracak ve
daha sonra b u k lt r slam i D oud an gelen ana akm la birleecekti.
235
dzenlenm i kataloglardan ibaretti. Bilimin ie kart alanlarda,
u nsurlara veya zsvlara dayal olgunlam am m istik teoriler ne
srlyor; bu ise doann anlalm asn bsbtn gletirerek kafa
karklna ve arpk grlere yol ayordu. Site devleti koullar
na bal bulunm alarna ve bu koullar deiince uygulanam az hale
gelm elerine karn, Yunanllarn toplum bilim lerinin daha belirgin
etkileri oldu. Bilim lerin tersine teknikler daha uzun m rl ve kalc
oldu. Yollarn ve su kem erlerinin yaplmas gibi lm e bal tek
nikler dnda kalanlar, zellikle B atda daha kaba ve basit bir tarzda
ifade edilm elerine karn, z b akm ndan deim eden gelecek k u
aklara aktarld.
Klasik kltr n sunduu b t n olanaklar, kendisini douran
uygarln erevesi iinde tam olarak yaam a geirilemedi. nce
d en d e in m i o ld u u m u z kleci b ir p l to k rasiy e zg to p lu m sal ve
ekonom ik snrlam alar, h er dnem ete bu olanaklarn geree d
n trlm esinin yolunu tkad. Yunan bilim inin gerek katks ge
lecek alarda grlecekti. Ne var ki bu katk klasik kltrn k o ru
nup gelecee aktarlabilen tohum halindeki unsurlaryla snrl kald.
Bereket versin ki klasik uygarlk, kendini koruyacak gten yoksun
olm asna karn elde ettii baarlarn hi deilse bir ksm nn asla
u n utulm am asn salayacak saygnla sahipti. Bunlar, daha sonra,
o n u n yeniden douunun temelleri oldular.
H elen ve Rom a iktidarlar dnem inde ne olduuna gelince: Uy
garlk bu dnem de Atlantikten H indu Kusha kadar yayld. Bu b
yk im paratorluklarn glerinin ve kltrlerinin dourduu say
gnlk siyasal etkilerinin ok tesine geti. lk hz kesildikten so n
ra bile H elenizm dnce, yntem , slup ve teknikleri bu saygnlk
sayesinde ok daha geni alanlara yayld. H elenizm D ouda; O rta
Asyad a, ind e ve H indistand a eski yerli kltrleri etkileyerek o n
larla harm anland. Batd a ise yitirilen retilerin saygnl Avrupah
barbarlarn uysallatrlm asna yardm c oldu.
Klasik an kurtarlan m iras iinde belki de en nem li olan
D oa Bilimi dncesiydi. A ntik dnem in insanlarnn derin ara
trm alar sonucu doay denetim leri altna alm alarn salayan bil
giye ulatklar inanc, efsaneler araclyla kulaktan kulaa aktar
236
larak varln korudu: A ristonun eittii skenderin b ir denizalts
vard ve kartallarn ektii b ir arabayla uabiliyordu... Klasik klt
r n gerek unsu rlarn d an bilim , zellikle de astronom i ve m atem a
tik, dorusu en kalc olanyd. A strolojik kehanetler iin bile olsa,
gezegenlerin ayrntl grafiklerinin izilm esinde gerekli olduklarn
dan kullanlm ak ve yeni kuaklara aktarlm ak zorundaydlar. D ier
bilim lerin pek ou kitaplarda k o run du lar ve sonradan A raplar ve
Rnesans hm anistleri tarafndan belli aralklarla yeniden kefedil
diler. B unlarn ne kadarnn bir daha yerine konam ayacak ekilde
yitirildiini asla bilemeyeceiz. Yine de kukusuz sonraki alarn
dncesine ve pratiine yn verm eye yetecek lde gnm a
karlm olduklarn syleyebiliriz. G erekten de son 500 yl ieri
sinde ylesine ok ey yeniden kefedildi ya da taklit edildi ki, en
bilinlisi ve verim lisi olan teknoloji ve bilim de dahil olm ak zere
klasik dnyay iim ize alarak onu kendi uygarlm zn bir paras
haline getirdik.
237
Tablo 2
T ira n la r a
'Ihales ve (
Jonyan m Persler ta ra fn d an fethi M ateryalis
D o u tek n ik lerin in a ln m a s
Y unanistann P erslerderi k u rta rlm a s H ereditus,
A naxagora
Iskenderiy
M sr, ran (Pers), H in d istan ve O r t a A sy atta H d e n E uclid, gee
P e rsler ve H in d istan'dan je o lo jik btg
etkisi Strato, den
Su ebekesi ve askeri m h e n d is lik le b y k gelffroe
K artaca savalar K rasistratu
Apollonius
M ek an ik aralar
Y unan d n y a sn n ila m a k o n tro l C tcsibius,
K leliin gen i ya n l
R om a i savalar
G aulu n fethi
e m b e r k e m e r ve k u b b e te m elli Koma i e ro ,K
Sezar reform lar tak vim i
A .gustos. ilk R o m a im p a ra to ru
Pliny, An
Y ahudi isyan
m im arisin in yayl Dioscori<
H ristiy anl n yayl
G alen , kc
K rizler ve ba rb a r igalleri
e h ir e k on om isi ve tic a r e tta n g e r i k m c s i. D iokJct, im paratorlum u sa lam latrm a abalar
K onstanvin, resm i H ristiy a n lk
A riyancln kn a n m as
loa felsefecileri
t evren teorisi
Pisagor, tay ve bi im , fizik yasas
, deiim felsefesi
s, b l n m e m i c en n e t
P h iloiau s, k rese l d n y a
es, d rt elem en t
P a rm e n id e s, a ld atc d e iim
rasyonel tp
D em o k rits. a to m teo risi
liyalektik y n te m
liv.n' Arifttotak-s, n e d e n ve m a n tk , ta n m la y c b iyolo ji
blnm cen n e t
c mzesi
'Ih e o p h ra stu s, rn inero loji
metrisi
1-pikrus, a to m felsefesi
leysel fi/.ik
A rista rc u s, d n e n d n y a
s, in san anato m isi
A rim e t, m e k a n ik , h id r o s ta tik
s, k o n ik b l m le r
siklpeoi H ero, m e k a n ik , b u h a rl m o to r
ie s, tanm layc b o ta n ik V itru v ius, m im a rlk
)dlanm tp \ c fizyoloji U atlam yis, "A lm agest" ta n m la y c a stro n o m i
H y p ed ia cin ay e ti
Pro c lu s, so n Y un an M a tem atik i
Harita 1
III. KISIM
n a n a i ' n d a b U m
G iri
241
Yapabilecei ve yapt tek ey, daha kk bir lekte de olsa, klasik
alarn tekniklerine oranla ok daha yaygn ve halka daha yakn
retim teknikleri gelitirm ekti. V. Ksmda greceim iz gibi modern
bilimi ve kapitalizm i de douran 16. yzyldaki kkl dnm lere
yol aan, O rtaam sonlarna zg b u yaam tarz ve ona elik eden
ekonom ik deiikliklerdi.
M odern bilim in douunu aklayabilmek iin onun ncelleri
ni, ona yol aan uzun ve karanlk kalm hazrlk dnem ini, klasik
kltrlerle ve klasik-ncesi uygarlklarla slam, Pers, H int ve in
uygarlklarna neler borlu olduunu bilm em iz gerekir. Ve h ep sin
d en nem lisi, b u doum un nasl gerekletiini bilm em iz gerekir.
16. yzylda talyada yeni bir bilim in ortaya km asna neden olan
nedir? Bu bilim neden 17. yzylda ngilterede, Fransada ve Hollan-
dada bylesine serpilip geliebildi? T arihlerinin eitli evrelerinde
b u n a hazr grnm elerine karn,'H int ve in uygarlklar gibi dier
kltrler neden bu kararl adm lar atam adlar? Bu sorular ve bunlar
yantlam a abas bu blm n ana tem asn oluturuyor. O rtaan
sonlarna do ru giderek artan bir oranda teknik ilerlemeyi -zellik
le igcne duyulan gereksinim i azaltan bir d o ru ltu d a - zendiren
ekonom ik eilim lerin bu etkenlerin en nem lisi olduunu grece
iz. Bu ayn eilimler, feodalizm in ekonom ik yapsnn kapitalizme
dnm esinin de altnda yatan nedenlerdir. Gerekten de, A vrupad a
kapitalizm in geliimi srasnda yer ve zam an bakm ndan izlenen yol,
bilim in geliimi srasnda izlenen yolun aynsdr. Burada, ilk aam a
larda bilim in yeni doan kapitalizm in geliim ini izledii ve giderek
b u geliimi nasl etkiledii gzler nne serilecektir. Tm bu dnem
boyunca bilim in genel karakteri, ortaya km as beklenen farkl bir
toplum sal d u ru m u n sezilmesiyle deil, bilim i snrlayan m evcut fe
odal koullar tarafndan belirlendi.
III. Ksm, Kuzey A vrupa ve A kdeniz lkelerinde feodal ekono
m inin douu, geliimi, olgunlam as ve knn yan sra Asyada
ayn dnem de grlen fakat tam am en farkl gelimeleri de kapsa
m aktadr. Asyann dnya k ltrne en byk katks bu dnem de
oldu. Bu gelimeler, doal olarak pek eit olm ayan iki ayr blm de
ele alnm aktadr. nce 5. Blmde, A vrupad a klasik tekniklerden
242
ve bilim den geriye kalanlarla, b u n larn Suriyede, M srda, Pers l
kelerinde, H indistanda ve ind e H elenistik kltrn dorudan ya
da dolayl etkisi altndaki geliim inin karakterize ettii, yedi yzyl
k adar sren (MS. 450-1150) gei dnem i geliyor. Tm bunlarn so
nular, dnem in sonlarna d o ru ksa fakat parlak kariyeri srasn
d a hem bilim in yeni taycs hem de yeni b ir ilerlem enin itici gc
olan slam kltr iinde eriyip kaynat.
6. Blm de ele alm an ikinci d n em (MS. 1150-1440) yalnzca
Avrupa asndan belirgindir. Bu dnem bilim alannda, H elenistik
bilim in slami y o ru m u n u n gl feodal toplum zerindeki etkisiyle
balar ve oradan O rtaa skolastiinin parlak fakat kesintili hareke
tine doru yol alr. Gittike kararszlaan feodalizm koullar altn
da, teknik ve bilim sel ilerlem enin ar am a giderek ivme kazanan
hareketi bu d nem in belirgin zelliidir. Bu ilerlem enin kendisi ve
ekonom ik sonulan, m odern bilim in ortaya kt, bir sonraki to p
lum sal biim olan kapitalizm yolunu hazrlad. Bunu IV. K sm da ele
alacaz.
243
5. B lm
245
dnyaya byk b ir karanln ktn sandm z 3. ve 9. yz
yllar arasndaki dnem e rastlar. stelik bu n larn dnda Wei (MS.
386-549) ve T a n g (MS. 618-906) hanedanlklarnn egem enlii al
tn d a in, eriilm ez ekonom ik ve kltrel baarlarn elde edildii
b ir dnem yaad. 3.4
Ekonom ik ve siyasal yaplar bakm n dan tm b u devletler, He-
lenlem i ve R om allam lkelerin kltrlerinin tersine, yaadkla
r blgede nceden var olan erken Tun D evri uygarlklarnn olu
tu rd u u m odelden fazla b ir sapm a gsterm ediler. Bu devletler, para
ekonom isinin ve kleliin neden olduu klasik uygarl nceden
var eden, sonra ykan youn ekonom ik ve siyasal m cadelelere asla
m aruz kalm adlar. D ier ynlerden bakldnda, kltrleri b irb irin
d en ok farklyd. Pers devleti hl kabile esasna dayal bir soylular
snf tarafndan ynetilm ekteydi ve basit Z erdt dini reform cu bir
h anedan tarafndan yeniden egem en klnm t. H indistan, 6. yz
yla gelindiinde B udizm in denetlem ekte yetersiz kald karm ak
b ir din ve kast sistem i gelitirm iti. in ise atalara tapnm a kltnde
ifadesini bulan k lt r bakm ndan hl ilkel klan toplum unun pek
ok zelliini barn d rm ak la birlikte 3.59, K onfysn izdii yol
da iyi eitim li zengin tara aydnlar nderliinde ilerliyordu.
H er klt r kendi yolunu izlediyse de, bu dnem de zellikle tica
ret sayesinde eskiye gre birbirleriyle ok daha fazla iliki iindeydi
ler. Lks eyalaryla snrl olm asna karn geni bir pazarn b u lu n
mas, zellikle dokum aclk, m lekilik ve m etal iilii alanlarnda
im alat tekniklerinin gelimesine yol at. D okum a tezgh, sulam a
m ekanizm as ve O rtaada Avrupann ehresini deitiren m ekanik
ve denizcilik alanlarndaki kilit bulularn ou D oud a bu zam an
dilim inde ortaya kt. M zelerim izde bulunan bu dnem e ait p a
ha biilmez eserlerden de anlalaca gibi, sanat alabildiine geliti.
H elenistik sanat H indistan ve tesinde byk bir hevesle b enim sen
m i olm asna karn, hzla d ntrlerek onun souk ideal biim
lerine yeni ve duygusal bir canllk kazandrld.
Bilime gelince; H indistan ve in dnda bu konuda fazla bir ey
bilm iyoruz. B ununla birlikte, bilim in slamn itici [devindirici] de
ilse de koruyucu kanatlar altnda sonradan gsterdii hzl geli
246
meye bakarak rand a ve O rta Asyad a da bilim tohum larnn serpil
mi olduunu anlayabiliyoruz. Yunan bilim inin zellikle m atem atik,
astronom i ve tp alanlarnda gzle grlr bir etkisi oldu. Ve bilim
b u yeni o rtam d a kk salarak kendi lkesinde artk gerekletirem e
yecei b ir gelime gsterebilm itir. Btn bu gelimeler daha sonra
o rtak bir kltrel ilerlemeye katkda b ulundular; fakat tek balarna
alndklarnda, kendilerine eik eden tem el ekonom ik deiim ler
kadar nem li deillerdir.
Rom a m p arato rlu u n u n gerilem esi ve k tm bir insanlk
tarihinde belirleyici b ir aa iaret eder. Rom a m paratorluu gc
n n d o ru u n d a olduu b ir dnem de dnyann en byk devletiydi.
Askeri ve sivil rgtlenm esi ile ticareti, byklk bakm ndan iler
leyen yzyllar boyunca hibir insan topluluunun eriemeyecei s
nrlara ulat. in m paratorluu dnda, ne ayn topraklarda onun
yerini alan devletler ne de dierleri bylesine geni bir blgeyi kap
sayan, bylesine uzun m rl bir rgtlenm e gsterebildiler. Kald
ki in devletinin rgtsel karakteri de klasik devletlerinkinden ok
farklyd. R o m an n pltokratik kleci ekonom isi daha nce deindi
im iz nedenlerden t r paralanp dalnca, hem en her yerde ar
kasnda m erkeziyeti olm ayan yeni bir ekonom ik ve siyasal sistem in
tohum larn brakt.
R o m an n k ile ondan iki bin yl nce Tun D evri uygarlk
larnn k arasnda, ortaya kan sonular bakm ndan belirgin
benzerlikler olm akla birlikte ok daha byk farkllklar bulu n m ak
tadr. H er ikisinde de yaam daha d k bir teknik dzeyden ye
niden yoluna devam etti. Ne v ar ki, sonrakinde yaanan ekonom ik
k, en azndan Avrupada ok daha bykt. te yandan, ileride
greceim iz gibi, bilgi ve kltr ilkine oranla byk lde kurta-
rlabildi. lkinde de olduu gibi asl yok olan byk lekli ilem
lere; ulam olanaklarnn [elverili kara ve deniz tatlarnn], uzak
blgeler aras ticaretin; su datm ebekelerinin vb. varlna bal
bulunan h er eydi. Ne var ki, Rom a m p arato rlu u n u n yerini alan
ey, D em ir D e v rin in balangcna iaret eden ve sonunda dem okra
tik site devletlerine dnen hareket halindeki ticari (tccar) insan
topluluklarndan btnyle farklyd.
247
Feodalizme gei
D ou im p ara to rlu u n d a kentler srekli var olm asna karn, ye
ni dzenin ekonom isi h er yerde esas olarak kra dayalyd; [ekono
m ik] birim , alnp satlabilen klelerden ok ar yklerine karlk
kendilerine verilen b irtak m haklarla sonsuza dek topraa balanm
serflerin alt yurtluklar, villalar ya da m aliknelerdi. Bu y u rtlu k
lar D ou m p arato rlu u n d a ounlukla eski kent pltokrasisinin to
run larn ca ya da A lm anlar ve A raplar tarafndan igal edilen to p rak
lardaki b arbar kabile eflerince m lk edinildi. Kr ekonom isi, hem
m lk sahiplerinin ounun nceden kentlerde yaad D ou blge
lerinde hem de ulam olanaklarnn yetersizlii nedeniyle y u rtlu k
larndaki m aliknelerinde yaadklar Batd a esas olarak feodaldi.
ou d u ru m d a kyller, koloniler, sertler, reayalar, topraklar ve
ta rm aletlerinin m lkiyetini ellerinde bulunduruyorlard. Ne var ki
r n lerin in ya da i glerinin b ir blm n rant, vergi ya da bey
hakk [feodal hizm et] biim inde efendilerine verm ek zorundaydlar.
T opraktan yararlanm a ls B atda bir geim ekonom isine d n
t; fakat teknik dzey D em ir Devri ne oranla biraz daha yksekti.
D o u d a h er zam an ticaret iin belli bir r n fazlas kalyordu. Fe
odalizm e gei, kukusuz birdenbire olm ad, birka yzyl srd; d
nm n hz h er yerde farklyd. Feodalizm tam anlam yla yayla-
m adan m erkezde km eye balam t bile. Feodalizm eski Y unann
veya Rom a m p arato rlu u n u n topraklaryla snrl deildi. Avru
pad a ve Asyada yeni topraklar tarm a aldka, egemen ekonom ik
tarz olarak yaylmaya devam etti.
5.2. N A N AI
Feodal retim koullar, ie yarar bilime duyulan talebi en aza in
dirdi. Bu talep, O rtaa n sonlarnda ticaret ve denizcilik yeni ih ti
yalar ortaya karncaya dek tekrar ykselmedi. Entelektel [dn
sel] abalar baka ynlere kayacak ve byk lde, uygarln yep
yeni b ir u n su ru n u n -rgtl dini inanlarn- hizm etine girecekti.
rgtl dini inanlarn am zn ilk yzyllarnda egem en si
yasal ve toplum sal g olarak ortaya k kesinlikle H ristiyanlkla
248
snrl kalmad. Bu gelime, farkl blgelerde pek ok benzer zellik
ler tayan ve ayn olaslklara bal olarak o rtak b ir ihtiyatan d o
an dnya apnda bir fenom endi. MS. 3. ve 7. yzyllar arasnda
H ristiyanln, slamn, ind e ve G neydou Asyatia ise B udizm in
gcn ve etkisini artrdna tank oluyoruz. Budizm ile Pers to p
raklarndaki [rand aki] Z erdtln b irer din olarak yedi yzyl
kadar nce kurulduklar d orudur; fakat bunlarn retilerinin tam
olarak belirlenip dzenlenm esi ve ru hb an snfnn rgtlenm esi bu
dnem de gereklemitir. En ok biim li, en rgtsz din olan ve
H indistand a B udizm in yerini alan H induizm in kuruluu ve kutsal
kitaplarnn dzenlenm esi de bu dnem e rastlar.
nsanlk, tarihinde ilk kez, belli [ve deimez] bir inan sistem i
ne dayal dinlere ve bunlar benim setip yerletirecek aralara gerek
duyulm u gibi grnm ektedir. Bu kincilere -d in le ri benim setip
yerletirecek aralara- duyulan gereksinim rgtl dinlerin hem en
hepsinde farkl derecelerde de olsa ortak olarak bulunan birtakm
zellikler yardm yla aklanabilir. Bu o rtak zellikler hiyerarik bir
ru h b an snf, dzenli ayinler, evrensel b ir dzene olan inanc ieren
ve birletirici b ir nokta olarak ilev gren, kutsal kitaplarda so m u t
lam b ir ilkeler btndr [am ent]. B unlara ek olarak daha dei
ken yardm c u nsurlar da bulunur; ya m nzeviler, fakirler ve yogiler
gibi tek bana ya da keiler, lamalar, derviler gibi grup halinde ile
ekenler, dilenenler, vaaz verenler ve tek tk de olsa alanlar gibi
adanm lar. Bu uygulam alardan bazlar rgtl dinlerden ok d a
ha ncesine dayanr ve gerekten de en ilkel kabilelerde bile izlerine
rastlanr. Fakat burada, gelimi kent yaam na uygun yeni bir g
r n m kazanm lardr. M nzevilerle keiler k dnem lerinde
baskc ve g nahkr kentlerden kan dinsel yann tem sil ederler.
D nyevi tem silciler ise im paratorluun vergi tahsildarlarndan k u r
tu lm ak iin krlardaki y urtluklarna ekilen zenginlerdir.
Yeni rgtl dinlerin en nem li zellii Kilise14 ile telkin ettii il
keler b t n -itik a t- arasndaki uyum dur. O rtak ibadetler ve ortak
felsefi inanlar bu uyum u yanstr. Bunlarn, M uham m edin deyiiy
14 Burada Kilise herhangi bir dine zg temel kurum anlam nda kullanlm tr
( .n .).
249
le kitaba in a n a n la rn dinleri oluu, snrl da olsa sayca kalabalk
b ir snfn belli bir dzeyde edebi kltre sahip olduunu gsterir.
Kilisedeki ayin ve hizm etlerin b t n halka ak olm as ru h b a n sn
fnn ayn zam anda evrensel yani katolik [katolik szc evrensel,
genel, herkesi kapsayan anlam larna gelm ektedir] bir rza aradkla
rn da gsterir. Yeni dinler devrim ci oluum evrelerinden kar k
m az esasen kurulu dzeni pekitirici birer rgt haline geldiler. o
unlukla farknda olm adan, fakat bazen de bilinli olarak toplum sal
dzeni, deim ez bir evrenin ayrlm az paras gibi gstererek halka
benim setm eyi am a edindiler. Bu arada tanrlar, m ucizeler ve teki
dnyaya dair dlerle dikkatleri baka yne ektiler ve bu dnyann
hakszlklarna kar semavi [gksel] bir denge kurdular.
lk Hristiyanlk
Bu saydklarm z zellikle H ristiyanln ilk aam alarnda gze
arpar. Bu, tarihin bilinm esi bilim in kavranm as bakm ndan son
derece nem lidir. nk slamn egem en olduu ksa dnem dn
da m od ern bilim H ristiyanln erevesi iinde geliip olgunlat.
H ristiyanlk, Rom a m p arato rlu u n u n egem enlii altndaki halkn
skntlarndan ve zlem lerinden dodu. H ristiyanln ilk olarak en
ok ezilen deilse bile, en asi topluluk olan Yahudiler arasnda ortaya
km as tesadf deildir. san n kendisi -u m u tla beklenen M esih-
bir devrim ci olarak grld ve devrim cilerin akbetine urad, ilk
H ristiyan topluluklar ya Essenelerdi15 3.36 ya da kendilerine onlar
rn ek almlard. B unlar kapal, ekonom ik olarak kendi kendilerine
yeterli, toplum cu Yahudi gruplaryd ki hem kken olarak devrim ci
olan M akkabilerin servetle ve yabanc geleneklerle yaptklar uzla
may hem de Farisilerin ekilci p artik larizm ini16 reddediyorlard.
D em okratik Yahudi gelenekleri ile kurulan bu iliki, zellikle de
b u dnyann egemenleriyle h er trl uzlam ann reddedilm esi, ilk
H ristiyanla yaygn b ir halk destei salad. nanlarndan dola
15 Essee: Isann doum undan hem en nce ve sonra Filistind e yaam bir Musevi ta
rikat (.n.)
16 Partiklarizm: T anrnn inayetinin sadece seilmi kiilere m nhasr olduunu iddia
eden reti (.n.)
250
y H ristiyanlara resm i glerce eziyet edilm esi b u destei daha da
pekitirdi. H ristiyanln halk asndan cazibesi, ortaya kndan
sonraki ilk iki yzylda en st seviyedeydi. Bu dnem ayn zam an
da im paratorluun zengin ve kltrl yurttalarna en salam ve en
grkem li grnd zam anlard. Rom a ynetim i sradan insanlar
ve kleler zerinde acm asz b ir bask uygulam aktayd. O nlarn bu
dnyada hi u m u tla n kalm am t ve lm den korkm alar iin de bir
neden yoktu. H ristiyanlk, Musevilie gre ok daha geni bir alana
yaylabildi. nk bir taraftan M useviliin halkn gzndeki cazibe
sini kendi iinde koruyup srd rrk en, dier taraftan onun kabile
p artiklarizm ini zerinden atm t. H ristiyanlk bu kargaa d n e m
lerinde ortaya kan dier m istik dinlerden - rn e in M itraizm den-
ok farklyd. D ardan bakldnda itaatkr gibi grnse de, zalim
ve gn ah k r klasik uygarlk iinde yer alm am aya kesin lik le kararl,
son derece kapsam l b ir rgtlenm e oluturm utu. Dolaysyla, ba
langta kanlm az olarak byk kentlerdeki ezilen alt snflarn z
lem lerini tem sil eden ve st sn f Helenizm ine kar D ou halklar
nn ulusal tepkilerini dile getiren siyasal bir hareket halini ald.
Ne var ki, H ristiyanlk uzun sre alt snflara zg bir din olarak
kalm ad; yava yava d ah a kltrl ve eitim li kim selerin bu dini
semesiyle, klasik dnyaya ait olan pek ok gr H ristiyanlk re
tisinin iine szd. Bu grlerden bazlar, zellikle Platonculuk ve
din in teki dnya anlayn vurgulam akta son derece yararl olan
o n u n yar-H ristiyanlam dal neo-Platonculuk, dierlerine oranla
ok daha kolay zm sendiler.
D inin iki yn -h erk esin ilahi adalet karsnda hesap verecei
kyam et gn ve bu dnyada T a n rn n krallnn kurulaca gr
lerinde ifadesini bulan halk devrim ci vahiy yn ile egem en snf
larca ok beenilen teki dnyac ru h an i tu tu m - tm H ristiyanlk
tarih i boyunca varln koruyarak gnm ze ulat. 2.42a
G ibbon un zam annda m azur grlebilirse de, gnm zde klasik
uygarln ekonom ik ve kltrel knden Hristiyanl so ru m
lu tu tm ak yanl olur. Bu kn nedenleri daha nce gsterm i
olduum uz gibi iseldir. B ununla birlikte, klasik uygarln yerine
koyduu klt r n karakterinin belirlenm esinden, sonraki karanlk
251
O rtaada belirgin b ir rol oynayan Kilise sorum lu tutulm aldr. Ki
lise, B atdaki (Bat Rom a) im paratorluun k srasnda ayakta
kalm ay baaran ge-klasik dnyaya ait tek istikrarl kurum du. s
telik bu kn tam am lanm asndan uzun zam an nce im parator
luun eski snrlarnn tesine szm, rlandadan Kafkasyaya dek
Avrupann geni bir ksm n kaplam, ayrca Asyaya da yaylmt.
Kltr ve hatta okuryazarlk, eski M srdan bu yana grlm eyen bir
oranda, yalnzca ru h b an snfna zg olarak kald. Kilise, ruhani i
levlerinin yan sra eitim, ynetim ve O rtaan balarndan itiba
ren de hukuk ve tp alanlarnda ipleri eline ald.
Kilise rgtlenmesi
Kilisenin im p arato rlu u n kn n ardndan ayakta kalm ay
baarm as b ir te sa d f deildi; n k ok d ah a salam siyasal ve
ekonom ik tem ellere sahipti. G erekte devrim ci bir hareket olarak
ortaya kan H ristiyanlk - k i teki dnyay hedefledii d o ru ol
m akla birlikte yine de sivil ynetim e aka kar k y o rd u - daha
balangta ksm en ajitasyonal (agitational), ksm en de ekonom ik
olarak k endini gvenceye alan kapal bir rgtlenm eye sahip oldu.
Bu rgt nceleri yal yeleri - presbuteroi, p ap a zlar- ve o n larn
h izm etkrlar - diaconoi, diyakozlar, d e a n le r- araclyla her H-
ristiyanla tek tek kiisel iliki kurabiliyordu; bylece im p arato rlu
un h ibir m e m u ru n u n hayal bile edem eyecei bir biim de onlarn
desteini alm ay baard. D aha sonra, ikinci yzylda, kilise says
arttka d o k trin zerine y r t len tartm alarla kiisel ekim e
lerin blnm eye yol am asn nlem ek iin daha gelikin b ir r
gtlenm eye gerek duyuldu. rgtlenm e devlete paralel bir tarzda
k u ru ld u ve genellikle ayn terim leri kulland: Ecclesia -e g lise - k i
lise; basilica -k ra liy e t saray ve diocese -p isk o p o slu k blgesi; vb.
M fettiler -episcopoi, p isk o p o slar- greve atand ve daha sonra
bu piskoposlarn en nem lileri Kuds, Rom a, K onstantinopolis,
skenderiye ve A ntakya k entlerinin ulu patrikleri haline geldiler.
R om ad aki ulu p atrik kendisini kutsal peder, Papa, T a n rn n yery-
zndeki tem silcisi ve Pontifex M axim us ya da Ba K pr Yapmc
252
s -bir zam anlar yalnzca T iber n eh ri zerinde b u lu n an am a artk
d nya ile cen n et arasnda olan k p r n n ba yapm cs- 3 .1a ilan
etm eden nce yzyllar geti.
3. yzyla gelindiinde Hristiyan kilisesi henz nfusun kk bir
aznln iinde barndrm asna karn im paratorluun en gl, en
yaygn ve en etkili siyasi rgt konum undayd. O nu yok etm ek iin
uygulanan acmasz zulm ve ikenceler hibir ie yaramad. 4. yzy
la gelindiinde ise im paratorluu kurtarm ann tek yolunun kilisenin
ynetim ini ele geirmek olduu iyice anlalmt. Konstantin, kendisi
Hristiyan olm adan ok daha nce, MS. 337de bu son adm att.
Paganizmin sonu
Kilise bir kez iktidara gelip hem him aye etm e hem de cezalandr
m a gcn eline geirince, en azndan kentlerde yaayan paganlar
ksa srede sindirildiler. Kald ki ortad a nem li bir direni de yok
tu. O lim posta yaayan tanrlara artk kim se ciddi olarak tapmyor,
onlara ibadet etm ek zppelik saylyordu. Felsefeye gelince, H risti
yanlk hem en h er okulu kendi iinde barndryordu. K ilisenin hl
hogr ile karlam ad tek ey, H ristiyanln vahiy kitabndan
[Kitab- M ukaddesin son cznden] resm i olarak bam sz olan
felsefelerdi. A ncak b u n lar bile genelde dorudan bir bask g rm
yorlard. M atem atiki Hypatiam n ldrlm esi izlenen siyaset gerei
deil, denetim den kan m anastr keilerinin cokusuyla gerekle
miti. Klasik bilim in sonunu gsteren daha tipik bir rnek, A tm a
llarn okullarnn byk H ristiyan im p arato r Jstinyen tarafndan
MS. 529 ylnda kapatlm asdr. Son profesrlerin, Pers m paratoru
C hosroesin Jundishapurdaki yeni niversitelerine gitm esine izin
verildi. Ne var ki profesrler, oradaki atm osferi yadrgaynca Chos-
raoes tarafndan, rahatsz edilm eyeceklerine dair bir anlam a sonu
cunda geri gnderildiler.
G nm zde John P hiloponos olarak bilinen filozofun ayn ta
rihlerde (MS. 530) H ristiyanl kabul etmesi, gelecek asndan
ok daha byk nem tayordu. Philoponos, Hristiyanl seer
ken samim iydi; daha sonra skenderiyede bir t r H ristiyan tarikat
253
olan Philoponoeler yani iieseverler g rubuna katld. Bu tarikat
esas olarak pagan filozoflara kar m cadele etm ek ve zam an za
m an M sr tan rlarn n son tapm aklarna saldrm akl a m eguld.
P hiloponos so nunda ipin ucunu kararak ar teslisi17, tanrc
b ir sapkn haline geldi. Pagan felsefeyi yadsrken byk bir cretle
Aristonun hareket teorisini de inkr etti ve im petus doktrinini ile
ri srd. A raplardan ve skolastiklerden b ir lde destek gren bu
doktrin, Galileon un elinde m od ern dinam iin douuna yol at.
5.3. D O G M A VE BLM
Hristiyanln zaferi Batd a drdnc yzyldan sonra, D oud a
ise slamn ykseliine dek, bilim i de kapsayan tm bir entelektel
yaam n kanlmaz olarak Hristiyan dogm as tem elinde dile getiril
mesi ve giderek kilisenin tekeline girm esi anlam na gelmekteydi. MS.
4. ve 7. yzyllar arasnda, dalan Roma m paratorluunun hkm
srd blgelerdeki dnce tarihi, Hristiyan dnce tarihidir.
Hristiyanln ilk gnlerinde bilim ve kltr, nefret edilen pagan
st snflarla zdeletirilmi ve kukuyla karlanmt. Ne var ki bu
tutum uzun srm edi. Kltrel stnlk k urm a arzular bagsterince,
sann insancl mesajlar kiliseye yetmez oldu. St. Johnun ncilinde
grld gibi, tanrsal sz -logos-mistik- kltyle Platnculuk, daha
inceltilmi bir biim de de olsa, daha kurulu aam asnda ie karmt
bile; Bu, St. Paulun m esajnda da gze arpyordu. 2.42
Ortodoksluk ve sapknlk
K ilisenin -d in i m etinleri kalem e alan ileri gelenleri- zellikle de
neo-Platonculuun kurucusu Platinusun okul arkada Origen (t.
MS. 185-253), antik felsefenin ie yarar ksm larn H ristiyan dog
m asnn iine alm ak iin ie koyuldular. Bu felsefenin nem li bir ks
m, zaten farkna bile varlm adan orada kendine bir yer bulm u d u
rum dayd. Fakat yine de olduka g bir grevdi bu; zorluk ksm en
Eski A hite kaynaklk eden felsefenin ok farkl olm asndan ileri ge
17 Teslis: Hristiyanlkta, T anrnn ayr kiiliinin - baba, oul, kutsal ruh - birlii
ilkesi (.n.)
254
liyordu. Bu d u ru m , kanlm az olarak taraflarn her birinin kendini
O rtodoks ilan edip karsndakini sapknlkla sulad tartm alara
yol at. D ou H ristiyanlnn blnm esine ve A rianizm , Nastu-
rizm ve M onofizizm m ezheplerinin ortaya km asna yol aan 4. ve
5. yzyllarn byk tartm a ve sapknlklar, nem li lde ru h u n
nitelii, ayartlabilir ya da ayartlam az bedenlerle ilikisi zerine g
rlerin yorum lanm as erevesinde yaanm aktayd.
Bu tartm alar, Kilisedeki temel dem okrasinin gerei olarak gr
nrde Piskoposlar Konseyi tarafndan zm e balanyorsa da, karar
ounlukla im paratorun desteini kazanan tarafn lehine kyordu. 4.
yzylda T anrnn nitelii hakknda yrtlen tartm alar sonucun
da byk A rian m ezhebinin sapknlk iinde olduu 325 ylnda znik
Konseyinde bu ekilde karara baland. Athonasius, kendi teslis in an
cn zorla kabul ettirdi. A ncak zaferi neredeyse iki yzyl sonra Jstin-
yen, Arian G otlarn yenilgiye uratana dek kesinlemedi.
5. yzylda, Kutsal Kitapa ballk gelenei ile Platonculuk arasn
da, kendi M anieizm [Manicilik] deneyim inden trettii ve H risti
yanln, zellikle de Pritanizm in peini hi brakmayacak olan aln-
yazs [Takdir-i ilahi] vurgusunun gl bir biim de hissedildii bir
bileim [sentez] yaratan St. Augustine (354-430), inan ile felsefe ara
snda bir uzlam a salad. Bu uzlama, esas olarak Zerdle zg iyi
ile ktnn (O rm uzd ile A rim an) kozm ik atmas ve ona elik eden
eytan ve C ehennem Atei dncelerini kapsyordu. Bu Augustineci
uzlama kalc olmad; sapknlklar birbirini izledi. Bu grleri bastr
m a abas t m bir O rtaa boyunca devam etti ve sonunda Reformas-
yonla birlikte b u abalar btnyle baarszla urad.
Tartmaya ak olm akla birlikte, teolojiye tem el oluturan felse
feler teki dnya inancna dayal b ir din tarafndan kolayca zm -
senebilm ekteydi; oysa gzlem e ve deneye dayal bilim ler sz konusu
olduunda i deiiyordu. Bu bilimler, h er eyden nce kurtulu (se
lamet) iin tek kelimeyle gereksizdiler; kincisi, salt duyulara bal
olduklarndan vahyin deerini dryorlard. Bu tutum un stesin
den gelinebilm esi iin asrlar boyu aba gsterilm ek zorunda k aln
d. Baar ise, rm ekte olan Rom a m p aratorluundan ok farkl
bir ekonom ik ve toplum sal o rtam da elde edilebildi.
255
Btn bu dini tartm alar srasnda doa bilim leri ar bir yara
ald. Klasik felsefe, zellikle son gnlerinde yeterince sam alkla d o
luydu. Eski ve Yeni A hit [Tevrat ve ncil], asla doa zerine tefsirler
[yorum lar] olarak dnlm edi. Babillerden bu yana tm alarn
m itolojik ve felsefi yorum larn ierdiklerinden, doal olarak eli
kilerle doluydular. 2 A 2 .a Felsefe ile Kutsal Kitap birletirm e giri
imi, akla m eydan okuyan, doann ak bir biim de kavranm asn
engelleyen bir grevdir. nan ile akl, birini allegoriletirm eden veya
deerini arptm adan -y an i her iki d u ru m d a da d rst dncenin
nne gem ed en - uzlatrm ak olanakszd.
G nm zde, antik alarn bilim ini koruyup bugne tad ge
rekesiyle Kiliseyi m ethetm ek m oda oldu. Oysa ileride gsterecei
m iz gibi, bilim in ayakta kalm asnn nedeni, kilisenin koruyuculuu
deil, aksine gerek dnyann sorunlarnn stesinden gelmede in an
cn yetersiz kald durum larda gsterdii baardr. Bilim, kendini
khnem i elikili inanlarla uzlatrm ak iin yzyllar boyunca gs
terilen abalar sayesinde deil, b u abalara ram en ayakta kalmasn
bildi. D arw inin evrim teorisi zerine yrtlen tartm alara varnca
ya dek ele alacamz her d urum da tek tek greceimiz gibi, doru
luklar apak ortada olan zm ler Tekvinle [Kutsal Kitapta yaradl
yksnn anlatld blm] uyuturulam adklarndan yllarca gz
ard edilmitir. Bunu sylemekteki amacmz Kiliseyi ya da yaadk
lar dnem de sahip olduklar bilgiler nda ellerinden gelenin en
iyisini yapmaya alan bilim insanlarn sulamak deildir^. Sulan
mas gerekenler, bugn ok daha fazlas bilindii halde ayn tutum u
srdrenlerdir. Bilimin, Hristiyanln egemen olduu dnem bo
yunca Rnesansa gelinceye dek ok yava ilerlemesinin nedeni Kili
se deil, K ilisenin aydnlanm a kart [obskrantist] tutum u ile uzun
sre ayakta kalmasn salayan ekonom ik koullardr. Feodal koullar
altnda bundan daha hzl bir ilerleme gsterilmesi m m kn deildi.
256
len kart gl b ir ulusal harekete nayak olup bilim in tm Asyaya
yaylm asn salayarak ve slamiyetin zaferine giden yolu aarak d i
erlerinden ayr, zel b ir nem kazandlar. H ristiyanlk im parator
luun resm i dini haline gelince, gizli ulusal ve blgesel bam szlk
hareketleri kanlm az olarak sapkn m ezhepler etrafnda topland
lar. Bu m ezheplerin neyi savunduklar, hareket asndan aslnda pek
fazla nem tam yordu. MS. 428d e Suriyeli kei Nestor, M eryem in
T an rn n annesi olarak a d lan d rlm ay aca m , nk onun sann
tanrsal deil insani yannn annesi olduunu savundu. Nestor, Efes
K onseyinde m ahkm edildiinde (MS. 431), onu destekleyen b in
lerce Suriyeli din adam , kei ve m rit de onunla birlikte cezaland
rlm a tehlikesiyle yz yze kald. N estor un taraftarlar nefret edilen
Bizans ynetim ine m eydan okuyarak Yunanl m em urlara ve st s
nflara kar snm ekte olan Suriye milliyetisi d u y g u la rn n yeniden
canlandm gsterdiler. Sz konusu cezalandrm alar, im paratorluk
snrlar iinde direnm eyi olanaksz klacak kadar etkili olduundan,
N esturilerin ou snr geerek Sasani hkm darlarnn da deste
iyle kltr dzeyinin alabildiine yksek olduu rana vardlar.
rand a Z erdtlk resm i din olm asna karn N esturiler engin tp ve
astronom i bilgileri sayesinde ok iyi karlandlar ve Jundishapurda
kraln saraynn yaknlarna bir yere yerleip orada nl bir gzle
mevi kurdular. N esturi keileri rann d rt b ir yanm a dalarak d in
lerini yaydlar ve in gibi uzak blgelerde bile kiliseler kurdular.
O n alt yl sonra, skenderiyeli Eutyhkes (378-454), sapkn N es
turi m ezhebini b ertaraf etm e arzusuyla san n insani ve tanrsal d o
asnn bir ve ayn olduunu syleyecek kadar ileri gitti. Bu tek-do-
ac -M o n o -fizite- sapknlk im paratorluun basksyla Kalkedon
[Kadky] Konseyi tarafndan annda m ahkm edildi. Msrl din
adam larnn hem en hepsi ve Suriyed ekilerle Kk Asyad akilerin
[Anadolu] pek ou bu yasa tanm adklarm bildirdiler. M sr ve
H abeistan H ristiyanlar gnm ze dek m onofizist olarak kaldlar.
Cezaya arptrlan m onofizistler rana kaarak orada N esturi-
lerle ekimeye baladlar. O nlar da, H elenizm tozunu zerlerinden
silkerek teolojik am alarla yresel bir Suriye bilim i kurdular. Byk
Yunanl filozoflarn eserlerinin Sryaniceye evrilmesiyle, Yunan bi-
257
lm inin ilk bam sz ulusal dal kurulm u oldu. Bu gelimeler, Yuna
nistanda ve t m A kdenizd e olduu gibi, ngiltered en Asyann uzak
blgelerine kadar uzanan geni bir blgede de Yunanllarla baarl
b ir rekabete girien Suriyeli tccarlarn gerekletirdii gl ekono
m ik atlm la ayn zam ana rastlad.
258
Bilim ve sanat da iinde olm ak zere H elenistik k lt r n u n su r
lar b u dnem de Budizm araclyla ine hatta Japonyaya bile n
fuz etti. Buralarda, henz gelime aam asnda bulunan fakat bilim ve
teknolojinin ana koluna katksn daha sonra yapacak olan eski in
k lt r ile harm anland.
Bizans kltr
Bir bt n olarak ele alndnda 6. ve 7. yzyllar K aranlk a
la rn en karanlk dnem i olm ak yle dursun, Yunan m irasnn yeni
gzellikler ve yeni dnceler d ourm ak zere d rt bir yana yayl
d, uygarln dnya apnda gelimekte olduu bir dnem i te m
sil eder. Bu durum , snrl da olsa ayakta kalmay baaran ve artk
neredeyse tam am en Yunanlam olan K onstantinopolisin Dou
m paratorluu iin de geerlidir. O rada, Jstinyen (t. 482-565) gibi
im paratorlarn ynetim i altnda, Ayasofyam n m ozaiklerinin ve m i
m arisinin de tanklk ettii zere, sanatta ve teknikte byk bir can
lanm a oldu. Ne var ki Yunan felsefe ve bilim gelenei Bizans klt
r iinde korunduysa da, gelimek iin gerekli gten yoksun kald.
B unun nedeni ksm en din adam larnn aydnlanm a kart tutum lar
[obskrantizm ] olm akla birlikte -k i b u nun sorum lusu A tina okulla
rn kapatm olan Jstinyend i- asl neden, Yunan geleneinin k en
di anayurdunda artk lm olmasyd. Sayg gren fakat heyecan
uyandrm ayan bu gelenein yrrlkteki gerekliklerle; m anastr
rekabetleriyle, saray entrikalaryla ve hip o d ru m d ak i at yarlaryla
hibir ilgisi bulunm am aktayd.
259
arasnda bilinli bir sreklilikten pek fazla sz edemeyiz; soydalk ya
da sayg duygusu ise hi yoktu. Oysa klasik kltrle Suriye, slam, O r
taa ve zellikle Rnesans Avrupasnn kltrleri arasnda yazl bel
gelere dayal bir srekliliin yan sra A ntiklerin mirass olduklarna
dair gl bir duygu birlii de vard. Gerekten de geleneksel ba hi
kopm am , O rtaa boyunca gerek M slm an gerek Hristiyan bilgin
ler, klasik alarn byk dnrlerinin eserlerine ulaabilmilerdi.
Bu eserler, baka pek ok eserle birlikte Rnesans dnem inde m atbaa
araclyla ok daha geni bir kitlenin hizm etine sunuldu.
O n d an sonra tm olup bitenleri klasik k ltrn kald yerden,
h atta en iyi haliyle alnp devam ettirilm esi olarak grm ek Rnesans
dnem i iin anlalr am a gnm zde asla ho grlem eyecek bir
hata olur. Gerek d u ru m bundan ok daha farkl ve ok daha n em
lidir. Bilimin klasik m irasn devralan uygarlklar, bu m irasn kendi
lerini bom asn nlem ek gibi g bir grevle kar karya kaldlar.
Bir nceki blm de, D ouda bile belirgin olarak grlen durgunlua
iaret etm itik. Fakat yine de okum a arzusu duyan ve okuduklarn
anlayacak yetenekte olan herkesin kolaylkla eriebilecei kitaplarda
engin b ir bilgi hzinesi bulm ak m m knd. Suriyeliler ve Araplar,
onlarn ardndan da O rtaam skolastik bilginleri ile Rnesans h
m anistlerinin bu hzineye ulam ak iin adm adm , onun Yunanis
tand aki kkenlerine k adar gitm eleri gerektii; bu arada anlayam a
dklar eyleri A ntik alara zg m istik ve kutsal bilgiler olarak k a
bullenm e eilim ine kar da ellerinden geldiince direnm ekteydiler.
Bu bilgiyi zm sem ekte ve dntrm ekte gsterdikleri baar, t
myle kendi salkl kltrel geliim lerinden kaynaklanyordu. A n
tik alarn eserlerinin yeniden kefedilmesi 9. yzylda slam, 12.
yzylda O rtaa ve 15. yzylda Rnesans bilim inin balangcn n i
teleyen entelektel hareketliliin nedeni olm aktan ok sonucuydu.
Bu ilerlem eler daha kolay oldu; nk her aam ada, elde edilen
yeni bilgi eskisine oranla ok daha geni bir alan kapsyordu. Klasik
kltr, son dnem lerinde, hem toplum sal hem de corafi bakm dan
snrlanm t. Toplum sal olarak neredeyse yalnzca st snflarn te
kelindeydi; dolaysyla soyut ve edebi bir hale brnm t. Kkle
m i bulunan entelektel zppelik eitimli kimseleri, ou okuryazar
260
olm ayan zanaatkarlarn geleneklerinde sakl bulunan pratik bilgi h
zinesinden m ah ru m brakyordu. R nesansta doruuna ulaan yeni
hareketin en byk baarlarndan biri, zanaatlarn saygnln yk
seltm ek ve bunlarla aydnlar arasndaki engelleri ykm ak oldu.
Klasik kltr corafi bakm dan byk lde Akdeniz ve Ya
kndou lkeleriyle snrl kalm t. D rt ba m am ur bir kltr olu
u, H indistan ve indeki dier antik kltrlerin ortak teknik ve d
nce birikim lerinden yararlanm ay engelliyordu. Rom a m parator-
luun un kyle birlikte daha geni alverilerin ve etkileim in
yolu alm oldu.
261
Bu yoldaki abalarn ilki olan M aninin 3. yzyldaki giriim i, ka
lc fakat snrl bir baarya ulat. M ani, Z erdt ve say izleyen
nc ve son peygam ber olduunu ve yazgs nceden belirlenmi
sekinlere ebedi b ir kurtulu, onlara hizm et eden m m inlere de bu
dnyada teselli salayacak bir mesaj tadm iddia ediyordu. Mani,
t. 276 ylnda ldrld. Y andalan da Pers lkesinde cezalandrld
lar. Fakat grleri D ouda ine, B atda ise Provencee kadar yayld.
retilerinden bazlar zellikle de kadercilik, bir zam anlar onlarn
m rid i olan en tannm dnm elerden St. A ugustine araclyla H
ristiyanla girdi ve Kalvinizm srasnda yeniden ortaya kt.
M uh am m ed in 622-633 yllar arasndaki giriim inin, o ana kadar
yalnzca kendi kabile putlarna tapan, zayflam, blnm Rom a ve
Pers im paratorluklar dnda kim seyle kar karya gelmeyen canl,
sam im i ve yeni fikirlere ak A raplar a ra sn d a baary a ulam a ans
daha fazlayd. Tek bana b ir adam olarak elde ettii sonu, bugn
bile inanlm as g bir baardr. M uham m ed, eski kabile tanrlarm
ykt. Yerlerine tek Allah geirdi. slamn tm nsanara yaklam
kardeeydi. Kiisel ibadet basit fakat titilikle dzenlenm iti. Teolo
jisi basit b ir m onoteizm e (tektanrclk) indirgenm iti ve inananlar
iin gereki ve kesin bir cennet vaat ediyordu. Tm bunlar iirsel bir
kitapta, yalnzca bir esin kayna deil ayn zam anda bir ibadet, ah
lak ve hukuk klavuzu olan Kurand a topland. Kuran, o gn olduu
gibi bugn de hem yoksullarn hem de zenginlerin sadakatini elde
edebilmitir.
slamiyette kilise ya da papaz yoktu; yalnzca birlikte ibadet
edenlerin ve ayn zam anda vaiz verip yasalar yorum layan Kuran
okuyucular [imam] iin b ir m escite [cami] ihtiya vard. slamiyet
en bandan beri bir okuryazar diniydi. K uran hl tm M slm an
larn tem el bavuru kaynadr. Balangta sivil bir ynetici de olan
Halife, peygam berlerin sayg duyulan halefi [ardl] idi; fakat dinin
gc otoriteden deil m m inlerin [inananlarn] oluturduu dini
cem aatin yaygnlndan kaynaklanyordu. lk dinsel kralln poli
tik evrim i, balangta varlkl ve atafatl ge-Rom a ve Bizans sa
raylarnn yolunu izledi; entrikalarla paraland ve giderek yabanc
-zellikle de T rk - klelerin koruyuculuuna dayanm ak zorunda
262
kald. Bu d u ru m , ilk iki yz yln ardndan slam iyetin paralanm a
sna ve saysz feodal prenslie (emirlie) blnm esine neden oldu.
Gten den bu em irlikler geni ovalardan gelen gebelere, hatta
dzensiz ve saldrgan Hallara kolay birer av oldular. te yandan
slam dini salam bir biim de halka dayanm aktayd; b tn kt y
netim lere ve fetihlere karn ayakta kalm ay baard. H atta H risti
yanln Kuzeyde yapt gibi slam clar da slam dinine d ndrp
kendine balad. Asyann ve Afrikann geni bir ksm na yaylarak
ilerici deilse bile gnm ze dek gelen tutarl bir kltr yaratt.
slam iyetin ykselii ani oldu, M uh am m edin 632 ylndaki l
m n n zerinden be yl gem eden yandalarnn ordular Roma
ve Pers o rdularnn her ikisini de kesin bir bozguna uratt. Bunun
ardndan, uzun yllar boyunca onlarn karsnda direnecek bir g
kmayacakt. 8. yzyla gelindiinde fetihlerini O rta Asyad an s
panyaya kadar geniletm ilerdi. nem li bir blge olan Kk Asya
[Anadolu] dnda Afrika ile Asyad aki R om a sm rgeleri ile O rta
Asyay ap H indistana kadar uzanan Pers m p arato rlu u n u n ta
m am A raplarn eline geti. O zam andan sonra b u geni corafya
nn byk b ir b lm nde ortak bir kltr, ortak bir din ve ortak
bir yazn dili grlecek, birka yzyl boyunca da ortak bir ynetim
h km srecek, serbest ticaret koullan var olacakt. O rtak bir din
ve hac olgusu, ok daha uzun bir sre bilginlere ve ozanlara Fastan
ine kadar zgrce dolaabilm e olana salad.
Arap Rnesans'
Bu koullarn kltr ve bilim zerinde dorudan doruya byk
ve canlandrc bir etkisi oldu. A raplar uygarln yabancs deiller
di. Kendi kentleri vard ve Rom a m p arato rlu u n u n dou ticareti
nin rgtlenm esinde nem li bir rol oynam lard. G erekletirdikle
ri fetihlerin kolayl, A kdenizin kent uygarln yerel halkn rzas
ile ele geirdiklerini gsterir. O dnem de, giderek arlaan vergi
ler koym ak dnda kendilerine bir hayr dokunm ayan im parator
luk ynetim ini savunm ak iin savamaya hi de hevesli deildiler.
H ristiyanln artk resm i din olm as gerei, im paratorluun Asya
263
ve Avrupa topraklarnda yaayan halklarn direnm esini salayacak
yerde direniin nnde engel oldu. nk b u halklarn ou sapkn
[grlen] m ezheplere balydlar ve M slm an halifelerin ynetim i
altnda daha gvenli b ir yaam sryor, oralardaki im paratorlardan
grdkleri eziyeti grm yorlard.
Araplar, fethettikleri blgelerin zenginleri ile yneticilerini ver
giye balayp kendi gelirlerini gvenceye alm ak dnda, yrenin ya
da kentin ekonom isine m dahale etm e ynnde en ufak bir eilim
gstermiyorlard. amd aki Emevi Halifelii, tmyle Yunan yetkili
lerce ve Yunanca ynetiliyordu. Dolaysyla, slamiyetin kendine z
g bir ekonom ik sistemi olmad. Sistem, askeri kom utann nceleri
safkan Araplara brakld, fakat sonralar Romad a olduu gibi her
hangi bir etkili m aceracnn eline getii ge klasik kent ekonom isinin
ta kendisiydi. Klelik ortadan kalkmad, fakat y eteri kadar kle b u
lunm am as nedeniyle kleler byk lde yalnzca ev ii hizm etler
de kullanlmaya baland. Klelerin toplu halde bulunduu yerlerde
kitlesel ayaklanmalar ba gsteriyordu. Basra K rfezindeki gherile
(potasyum nitrat) ocaklarnda siyah Zanglarn kard isyan, Roma
dnem inin Spartaks isyanlar kadar zorluydu. Toprak, ar vergi
ler altnda ezilen, deta serf konum una dm reaya [rayats] tarafn
dan ekilip biiliyordu. B unlar da sk sk ayaklanmaktaydlar. Kom nist
K arm atianlarn kard bylesi bir isyan, yzyldan fazla srd.
Ticaretin canlanm as ile birlikte tccarlarn nem i ge-klasik d
nem e oranla artt. Gerekten de, slamiyetin birlii Roma m parator
lu u n u n skntlarla dolu son yllarda kaybettii geni topraklan yeni
den merkezi bir ynetim altnda toplayp daha da genileterek ticarete
byk lde yardm c oldu. Cordobad an Buharaya kadar uzanan
M slm anlarca fethedilmi tm bir blgede asla Roma gibi im para
torluun ekonom isine egemen olan ve onun kanm em en bir merkez
olmad. Mekke siyasal, ekonom ik ya da kltrel deil, daim a dini bir
m erkez olarak kald. stelik skenderiye, Antakya ve am gibi eski
kentlerin yeniden canlanm asnn yan sra ayn m odel zerinden drt
bir yanda Kahire, Badat ve Cordoba gibi yeni kentler de kendini gs
terdi. Tm bu kentler birbirleriyle sk iliki iindeydiler; rnlerinde
ki eitlilik hem ticari hem de teknik gelimelere temel oluturdu.
264
Ayrca, slam kentleri, Rom a m p arato rlu u n d ak i kentlerin ter
sine, kendilerini D o u n u n geri kalanndan yaltmadlar. slamiyet
Asya ve A vrupa bilim inin odak noktas haline geldi. Bunun sonu
cun d a Yunan ve Rom a teknolojisine tam am en yabanc, onlar asn
dan eriilm ez olan b ir dizi yeni icat, o rtak bir pota iinde topland:
elik, ipek, kt ve porselen im alat gibi. Bu rnler, 17. ve 18. yz
yllarda B atnn byk teknik ve bilim sel devrim ine yol aacak olan
sonraki gelim elerin tem elini oluturdu.
265
ler. Yunan tiyatrosu ve iiri ise zengin bir efsane kaynana ve canl
b ir iire sahip olan bu halk asndan ok ey ifade etm iyordu. Byk
lde ilginin belli konulara younlam olmas nedeniyle slami
bilginin B atya aktarlan ksm balangta yalnzca bilim ve felsefe
ile snrl kald. Beeri bilim lerin yeniden kefedilmesi ise ancak R
nesans dnem inde, d o rudan doruya Yunanl ve Latin yazarlarn
okunm asyla gerekleti. Doal ve beeri bilim lerin m odern kltre
bylesine ok farkl kanallardan girm esi olgusunun, bilim in geli
m esinde nem li bir etken olm ann yan sra doa bilim leri ile beeri
bilim ler arasnda gnm zde de varln srdren u urum un olu
m asnda nem li bir pay vardr. '
5.6. SLA M B L M
Bilimsel birikim e slam bilginlerince yaplan katknn gerek de
erini kestirm ek gtr. Yunanllarn bilim sel yaptlarnn tam evi
rilerin in yaplarak hi deitirilm eden aktarlm asyla yetinilm eyip,
b u n lara yeni b ir canllk kazandrlm olduuna kuku yok. A sln
da, antik D o u n u n bilim i Y unanllarn elinde nelere m aruz kalmsa
b u rad a da benzer b ir sre yaand; fakat bu kez kurulan iliki daha
d o ru d an ve daha bilinliydi. slam bilginleri eski Yunan efsanele
riyle kendi aralarnda duygusal bir zdelik kurm adklarndan Yu
nan retisine Y unanllardan ok daha bamsz bir tarzda yaklaa
bildiler. slam am a ait bilim sel eserler okunduunda, gnm z b i
limiyle zdeletirdiim iz aklc yaklam karsnda etkilenm em ek
elde deil. te taraftan, M slm anlar da ge-klasik felsefenin m istik
yanlarna, zellikle de A ristonun Teolojisi ve Srlarn Srr gibi sahte
eserlerin gerekleriyle karm as yznden ilk bata Aristo ile zde
letirdikleri neo-Platonculuktan, daha fazla deilse bile en azndan
ayn lde etkilendiler. Bu m istik kafa karkl byk lde o n
lardan O rtaa skolastik bilginlerine geti. Yalnzca slam bilim inin
deil, O rtaa bilim inin de yakasn brakm ayan bir baka talihsizlik
de Y unanllarn, zellikle de Platonun sihirli saylarnn Aristonun
nitelik hiyerarisi ile birletirilm esi, slam bilim inin asla yakasn
kurtaram ayaca daha byk bir samala yol at. B ununla birlikte
266
eski bilim in iki byk sapm as olan astroloji ile simyaya A raplar da
ilgi gsterm i olm alarna karn, slam bilim inin El-Kindi, bn-i Razi
ve bn-i Sina gibi en nem li isim lerinin b u szde bilim lerin m esn et
siz savlarn ak bir biim de reddetm i olm alar dikkate deer.
Erken slam k ltrnde bilim insanlarnn toplum sal konum u,
klasik dnem in sonlarnda olduundan pek de farkl deildi. A bba
si H an ed a n n n iktidar ele geirmesiyle birlikte 754-861 yllar ara
sndaki ksa dnem de baa geen halifelerin -E l M ansur, H aru n el
Reid, El Mem un ve hatta olduka sofu olan M tevekkil- y netim
leri altnda bilim, skenderiye m zesinin ilk gnlerinden beri g r l
m em i bir lde desteklendi. C ordobadaki Emevi halifeleri (MS.
928-1031) ile onlarn yerini alan Ispanyad aki ve Fastaki kk em ir
likler de bilim e ayn ekilde ilgi gsterdiler. slam k lt r n n k
aam alarnda bile Selahaddin, Gazneli M ahm ut ve Sem erkantl U lu
Bey gibi azimli hkm d arlar bilim i desteklem ekten on u r duydular.
Ayrca, M usa kardeler (t. 850) ve Persli Borm ecides ailesi (t. 750-
803) gibi zengin tccarlar ve devlet grevlileri de bilim e m addi des
tek sundular. B unlar iinde bilim le bizzat uraanlar da oldu. slam
bilim inin bu dnyevi ve ticari arka plan onu neredeyse yalnzca din
adam larnn tekelinde bulunan O rtaam H ristiyan bilim inden ke
sin b ir biim de ayrd. slam bilim i daha ok R nesans dnem i b i
lim ini andrr. M slm an hekim ler ve astronom lar [gkbilimciler]
deneylerini sarayn bu koruyucu ve kollayc tu tu m u sayesinde sr-
drebildiler. Bu tutum , ok uzun srm ese de onlar her trl felse
fenin inanc ya da im am zedeleyeceinden kuku duyan yobazlarn
saldrlarndan korudu. Binbir Gece M asallar m n birinde, b tn k i
taplar yok etm ek anacyla Badatn kenar m ahallelerinde dolaan
yobazlardan sz edilir -G oebbelsin ve senatr Mc C arthynin atalar
b u nlar olsa gerek.
Bilimin krallar, zengin tccarlar ve soylular ile kurduu bu iliki
balangta onun gcnn, sonralar ise zayflnn kayna oldu.
nk bilim, zam anla byk adam lara danm anlk yapan bilgeler
den kendilerine bir hayr gelmeyeceinden kukulanan halktan bs
btn koptu ve bu kopu halk dini yobazln karsnda kolay lokma
haline getirdi. Kentler ve ticaret gelitii srece, tartmay ve ilerlem e
267
yi gvence altna alacak bilimle ilgilenen, yeterince geni, kltrl bir
orta snf var olmaya devam etti. Ne var ki, bu d urum deiince, bilim
insanlar giderek gezgin alim ler haline geldiler ve kaderlerini yerel h a
nedanlarn belirsiz kaderlerine baladlar. Bu bilginlerin en by
olan bn-i Sinaya bile asla tam bir gvence salanamad. Bazen dok
tor, bazen vezir olarak ran ve O rta Asyada eitli sultanlara hizm et
etti. H anedanda bam isteyen isyanclarn elinden deli taklidi yaparak
kurtulabildi. Son byk slam d n r olan bn-i H aldun (1332-
1406) ise nerede i bulursa orada almak zorunda kalm Sevillal
bir snmacyd. Z am annda spanyad a zalim Pedroyla, Suriyed e de
T im urlenkle grm , h er ikisinden de i teklifi almt.
268
kltrel ve entelektel b ir d u rg u nlu k iine giren slam dnyasnda
bilim in solup gitm esinin belki de en nem li nedenidir.
slam bilim inin en verim li a olan 9., 10. ve 11. yzyllarda
bu deerlendirm eler h enz baskn deildi. Byk bilim insanlar
nn bazlarnca dinin aslnda benim senm edii ve dnyevi bilginin
peinden koarken iin iine kartrlm ad dnlebilir. Bilimin
. birlii ansiklopedicilik geleneiyle daha salam bir gvence altna
alnm oldu. B tn byk slam bilginleri ve onlarn yan sra b ir
ka nem siz yazar, El Farganinin (.t. 850) A stronom inin Temelleri
gibi kapsam l incelem eleriyle 17. yzyl Avrupasnda hl ders kitab
olarak okutulan Razinin (865-925) Kitab-l H avisi, bn-i Sinann
Fkh [Kanun] ve bn-i Rd un Klliyat gibi nem li tbbi derlem e
ler ansiklopedinin iinde yer ald.
Bu kapsam l aba hepsinden nemliydi; nk dier lkelerdeki
bilginlere de etraflca yer verilm esi gerektiinden bu d u ru m slam
bilim ine klasik zam anlara oranla ak bir stnlk kazandrd. Arap-
lar, Babillerd en bu yana kesintisiz olarak gelen M ezopotam yann
astronom i ve m atem atik geleneinden yararlanm alarnn yan sra,
H indistann ve daha az da olsa inin eski bilgisini de bilinli olarak
kullandlar.
Matematik
Felsefi ve astrolojik etkileri nedeniyle astronom iye gsterilen yo
un ilgi, astronom i m atem atiin neredeyse tek uygulam a alan oldu
undan, yan sra m atem atie ynelik ilginin de artm asna yol at
ve hem geom etrinin hem de hesaplam ann geliimini hzlandrd.
Byk lde Babil ve H int etkisinde kalan slam m atem atikileri
en byk ilerlemeyi bu alanda gsterdiler. Yunan m atem atiinin son
aam alarnda D iophantusla birlikte ortaya kan saysal ilemler, Su-
riyelilerce oktandr bilinen am a pek kullanlm ayan H int say siste
m in in byk apta kullanlp tantm a sokulmasyla daha da geliti
rildi. Bu teknik buluun aritm etik zerindeki etkisi, alfabenin b u lu n
m asnn yaz zerindeki etkisiyle hem en hem en ayn oldu. B undan
nceki aritm etik p arm ak hesabyla ya da abaks yardmyla yaplan
269
ilem lerin dnda, yalnzca en bilginlerin anlayabilecei bir srd.
A rap rakam lar sayesinde sradan bir tezghtarn kavrayabilecei bir
hal ald. R akam lar m atem atii dem okratikletirdiler. Araplar, ayr
ca b ir dizi H in t m atem atikisinin bilinm eyen niceliklerin hesaplan
m as zerine yrttkleri almalar, bugn cebir adn verdiim iz
sistem iinde birletirdiler. Szcn kendisi El H arizm inin byk
eseri Hesab el-Cebir ve El-M ukabelenin denklem leri zm enin bir
arac olarak salama ve sadeletirm e [restoration and reduction]
anlam ndaki balndan gelmektedir. A raplar bu nun yan sra gerek
astronom i gerekse kadastro ileri asndan byk nem tayan bir
baka alanda, trigonometride de byk ilerlem e kaydettiler.
Astronomi
A stronom i alannda Araplar, herhangi bir eletiride bulunm a ya
d a kkl bir ilerlem e kaydetm e aray iinde olm akszn, Almagest
[Byk Sentaks] adl yaptn Arapaya evirdikleri Batlam yusun
grleri do ru ltu su n d a Yunan geleneini devam ettirdiler. Teoriye
b ir katklar olm adysa da A ntik alardaki astronom ik gzlemleri
kesintisiz b ir biim de srdrdler. zellikle, yldzlara tapan Kelda-
nilerin kenti olan H arrand aki gzlemevleri A bbasiler dnem inde de
alm alarn srdrd; onlarn Kutsal Kitapta sz geen Sebalar
olduu uydurm acasyla Islami m dahaleden korundular. Bu al
m alar kesintiye uram olsayd eer, Rnesans astronom lar arkala
rn d a 900 yllk b ir gzlem ler dizisi bulam ayacaklar ve m odern bili
m in tem elini oluturan yaamsal keifler ok daha gecikecek, belki
de hi yaplamayacakt.
Corafya
Corafya, Yunanllar asndan neyse slam bilginlerince de yine
yle, astronom inin zel bir dal olarak kabul edildi. Teorik bakm dan
h er ne kadar pek bir ilerleme gsteremedilerse de, uygulama alannda
Yunanllarn bilgisini Asyann ve Kuzey Afrikann ada corafya
snn tem ellerini atacak lde gelitirdiler. Bunu, slam dnyasnn
ok geni bir blgeyi kapsyor oluuna, slam kltrnn tek bir m er
270
kezde toplanm aym a -slam bilgeleri Fezd en Sem erkanta her yer
de bulunm aktayd- ve tccarlarla haclarn yapt uzun seyahatlere
borluydular. Tccarlar slam lkelerinin ok daha telerine gidip ora
lar tanm a frsat buldular. El M esudi (900-957) gibi bilge gezginler
Rusyay, O rta Afrikay, batan sona tm H indistan ve ini grdler;
bunlarn pek ou seyahatlerinin yksn son derece dzenli, aklc
bir slupla kaleme aldlar. Bu yazlar O rtaam Avrupal corafyacla
rnn efsane ve m asallarndan ok daha ileriydi. El Biruni, byk eseri
H indistand a lkenin fiziksel zelliklerinin yan sra H indularm to p
lum sistemini, dini inanlarn ve bilimsel baarlarn 18. yzyla ge
linceye dek ei benzeri grlm eyecek bir ustalkla gzler nne serdi.
Corafya yalnzca betimleyici deil ayn zam anda m etrikti. Halife El
Mem un (t. 830d an sonra) enlem derecesinin iki ayr lm nn ya
plm asn emretti. Bu ilem, 16. yzyl Fransasnda Fernel tarafndan
yaplana kadar tekrarlanamayacakt. H aritalar ve krokiler hazrland;
astronom ik aletler denizcilikte kullanlmaya baland.
slam tbb
slam tbb da, tpk slam astronom isi gibi Yunan tbbnn do
rudan b ir devamdr. B ununla birlikte slamn geni bir corafyaya
yaylm olmas, yeni hastalklara ve ilalara dair taze bilgilerin ona
eklenm esine olanak tand. M slm an hekim lerin yan sra Yahudi
hekim ler de ok sayda hastal incelediler; iklim in, tem izliin [hij
yenin] ve perhizin salk zerindeki etkileri gibi sorunlara youn
latlar. Bu arada, pratik bir sanat olan al da ihm al etmediler.
Yneticilere ve zengin tccarlara hizm et ettiklerinden, hekim lerin
byk saygnl vard. Ayrca entelektel dzeyleri de son derece
yksekti. Razi ve bn-i Sina gibi byk slam hekim leri, ister istemez
astroloji iin gerekli astronom iden ilalarn seim i ve hazrlanm a
s iin gerekli botanik ve kimyaya kadar uzanan kapsam l bir bilgi
birikim ine sahiptiler. slam bilginlerinin neredeyse hepsinin hekim ,
stelik pratisyen hekim olm alar, onlarn bilim sel ve felsef grleri
zerinde yeterince farkna varlm am nem li b ir etkide bulundu.
271
Optik
llerde ve tropikal lkelerde yaygn olarak grlm esi nedeniyle
olsa gerek, tbbn gz hastalklarn inceleyen dal ok geliti. G
ze yaplan cerrahi m dahaleler gzn yaps hakknda yeni bir ilgi
uyandrd. Arap fizikiler, effaf cisim lerin arasndan n gemesi
anlam nda ilk kez gerek bir dioptik kavrayna ulatlar ve bylece
m od ern optik'm tem elleri atlm oldu. Gz m ercekleri, zellikle yal
kim selerin okurken ihtiya duyduklar, yazlar bytm eye yarayan
kristal [berillus -brillen] veya cam merceklerin [lens] kullanlm asnn
yolunu at. Bu m erceklerin ereve iine yerletirilip gzlk olarak
kullanlm asn salayan bulu daha sonra gelecekti. Ibn El Heytam m
(El H azen. 1.1038) O ptik Szlk', konu zerindeki ilk ciddi bilimsel
incelem eydi ve optiin tem ellerini oluturdu. bn El H eytam n sz
l ksm en gelitirildiyse de 17. yzyla gelinceye dek alamad.
M ercek, insann duyu organlarnn ilk uzantsyd; insann m ekanik
bilim i sayesinde gelimi olan hareket yeteneini dengeliyordu. Son
raki dnem lerde ortaya kacak olan teleskop, m ikroskop, kam era ve
dier optik aletlerin ilk rnei [prototipi] idi. slam hekim leri, baka
hibir ey yapm am olsalard bile optik bilim ini kurarak bilim e ya
am sal b ir katkda bulu n m u olacaklard.
272
mekanie oranla ok daha fazla m addeyi ve ilemi ieren kapsam l
bir deneyim e dayanr. Bilim haline gelebilmesi iin bunlarn birle
tirilm esi, elle tu tu lu r b ir btn olarak aktarlm as ve birtakm genel
ilkelerle desteklenm esi gerekir. te A raplarn yapt budur; kim ya
nn k u ru cu su n u n kendileri olduu iddiasn dorulayan da.
Kimyasal ilerlem enin pratik anahtarlarndan biri olan im bikin
ilkel biim i daha nce kefedilmiti, fakat Arap kimyagerler onu ok
gelitirdiler ve byk lekli esans dam ttm nm temeli yaptlar. 2.19
K uran arab yasaklam am olsayd, A raplar bir sonraki can alc ad
m atabilir ve alkol dam tabilirlerdi; fakat anlalan o ki bu ii H-
ristiyanlara braktlar. ok sayda yeni teknik -d a m tm a bunlardan
biriydi sadece - klasik alarda olduunun aksine, zanaat gelenekleri
iinde kendi yollarn bulm aya terk edilmediler. Dolaysyla, kimyasal
dnm lere ilk kez aklc olarak yaklam ak m m kn oldu; ne var ki
gzle grlr karm akl nedeniyle m ekanik ve astronom i asn
dan yeterli olan basit zm lem eler kimya iin asla yeterli olmad.
18. yzylda kimya alannda yaanacak olan byk devrim e ka
d ar - b u n u 7. Blm d e ele alacaz- konunun temeli olarak kalacak
kimyasal grler sistem ini gelitirenler de Araplard. Bu grler,
8. yzylda yaad varsaylan C abire (Geber) atfedilir. Gerek ne
olursa olsun, Arap hekim lerinin en by olan El Razinin eserleri
arasnda kimyasal ilem ler ve m addeler hakknda kapsam l bilgilere
yer veren bir kitap b u lunduunu biliyoruz.
Yunanllar asndan elem entler -to p rak , su, hava ve ate- sanat
yoluyla pota ve im bikler iinde birbirlerine dntrlen m addi var
lklar deil, evrenin paralar ya da saf (soyut) nitelikleri olarak alg
lanyordu. O nlarn yolunu izleyen Arap kimyagerler, byk olaslkla
A ristonun dnyevi nefes (earthly exhalation) doktrininden esinle
nerek iki t r tem el m adde tam dlar: Cva ve kkrt. Cva younluu
nedeniyle b t n m adenlerin yerini alyor; kkrt ise yanm m ad
deleri tem sil ediyordu. Bu noktada inlilerden nem li lde etki-
lenildii grlyor. inlilerin m istik Taocu simyas altna deil, cva
ile kkrd n -Y ing ile Y an g n - bileim inden oluan krm z renkli
zincifreye dayanm aktayd; zincifre uygun olarak hazrlanrsa lm
sz b ir yaam salayacana inanlyordu. lerde greceim iz gibi, bu
273
Harita 2: Feodalizme Gei Dnyas
H arita fa r k l uygarlk m erkezlerinin ilikilerini ve sekiz y zyllk d nem in ortalarna d en k den im p a ratorlukluklarm y a k la k b y k l k l k le rm i
ortaya koym aktadr. B izan s ve rlanda m anastrlarnn etkisi sekizinci y z y ln balarnda; Yiking ve M a ca r basknlar d a h a sonra, d o k u z u n c u
y z y ln sonlarna doru ortaya kt. zellikle O rta A s y a d a iaretlenm i ken tler ticaret ve bilim m erkezleridir.
gr Paracelsusu n bitkisel simya [spagyric] teorisinin, onun arac
lyla ilk flojistik teorinin, dolaysyla da m o d ern kim yann nvesini
oluturm aktadr. O an iin kim ya teorisinden ok daha nem li olan,
yerel sanayilerde geni apl kimyasal retim yaplabilmesi; ya da so
da, ap, d em ir slfat [coppera], gherile [potasyum nitrat] gibi me-
talarm ve dier tuzlarn zellikle tekstil sanayisinde kullanlabilm esi
ve retilip t m dnyaya ihra edilebilmesiydi. 3.38; 5.4
5.7. SLAM K LT R N N K
11. yzyldan sonra, gzle grlr bir k olmasa bile slam bili
m inin grkemli gnlerinin artk geride kalm olduu ortadayd. Hl
275
bireysel olarak parlak bilim insanlar bulunm aktayd. Sz konusu bi
lim insanlarnn en byklerinden Ibn-i Rd 12. yzylda, bn-i H al
d un ise 14. yzyl gibi ok ge b ir dnem de yaadlar; ne var ki b u n
lar artk geni tabanl ve canl bir hareketin paras deildiler. Bilimin
zayflamas, orijinal biimiyle slamiyetin genel siyasal ve ekonom ik
knn belirtilerinden biriydi yalnzca. kn asl nedeni, kla
sik kltrn kne de yol aan ayn toplumsal glerin gecikmi
etkileriydi. Gerek slamda, gerekse halen ayakta olan Bizansn D ou
Rom a m paratorluunda servet dalm nda grlen benzer eitsiz
liklerin uzun vadede ekonom ik bir ke yol amamas olanakszd.
A raplar im paratorluun Asya eyaletlerini ele geirdiklerinde, onun
zenginliinin yan sra sorunlarn da m iras aldlar. Kyllerin ve za
naatkarlarn bask altnda tutulmas, gl bir sanayi iin gerekli olan
pazar yok etti. Bizans m paratorluuna gelince, birikmi zengin kay
naklarn tketilmesi ve Rusyad a, O rta Asyad a ve Afrikad a yeni ticari
sm r alanlarnn almas ile bu sonu ancak geciktirilebildi.
Sonunda hem Bizans hem de slam im paratorluklar geni bir
devleti denetim altnda tutm ak iin gerekli rgtlenm eyi srdre
m ez oldular. 10. yzyla gelindiinde h er ikisi de iten kmeye b a
lam ve nce askeri, sonra da ekonom ik bakm dan blgesel abalara
giderek daha fazla bam l hale gelmilerdi. Hal Seferleri srasn
da her ikisi de Batya oranla askeri ynden zayf, kltrel olarak ise
artk belirgin bir stnl bulunm ayan yerel birer derebeyliine
[feodalizme] dnm lerdi. Dahas D ou feodalizmi, ileride gre
ceimiz gibi yeni Bat feodalizm inin ekonom ik kaynaklarndan ve
u m u t dolu klt r n d en de yoksundu; zellikle de ortak eski kabile
topluluklarnn [eski kabile kolektiflerinin] canl geleneini s rd
ren m alikneye bal kyn geni olanaklarndan.
slam uygarlnn k, hi kukusuz bozkrlardan gelen yeni
barbar akm larn etkisiyle daha da hzland. Fakat slam lkeleri eko
nom ik bakm dan salkl bir durum da olsalard, Trkler ve Moollar
13. yzylda tek balarna slam topraklarn ele geiremezler ve kl
trlerini bylesine etkili bir biimde ksrlatramazlard. M ezopotam
yann sulamal tarm , hem yerli yneticilerin beceriksizlii hem de
kanallarn bakm n ve onarm n olanaksz klan Mool aknlar y
276
znden byk lde ykm a uram t. stilann k iin tek bana
yeterli bir neden oluturam ayacann kant, M oollarn hibir zaman
giremedii M srn ve Kuzey Afrikann da ezamanl olarak gerileme
si, b una karlk ekonom inin daha salam temellere dayand in ve
H indistan zerinde Mool alanlarnn ekonom ik bakm dan hibir et
kisi olmazken kltrel bakm dan da ok az etkisi bulunm asdr.
slam bir din ve uygarlk olarak gnm ze dek ayakta kalmasn
bildi; hl da varln srdryor. Ne var ki, ilk gelime dnem ine
damgasn vuran bilimsel itici gcn bir daha asla kazanamad. Arap
im paratorluklarnn yerini alan Mool ve Trk devletlerinde salanan
denge iinde bilim, esas olarak 11. yzylda ulat aamada dondurul
m u bir halde duruyordu. Bunun grnrdeki nedeni, felsefeyi ve bili
m i kstekleyen ruhban snfnn glenmi olmasyd. Oysa bilime ger
ek anlam da ihtiya duyuluyor olsayd, bunlar Rnesans Avrupasn-
da olduundan ok daha etkili olamayacaklard. D ouda ekonom ik
ilerlemenin nceki drtleri bir kez zayflaynca entelektel drtler
de kayboldu. H er ikisi de daha sonra tekrar canlanabilirlerdi; ne var
ki Moollarn egemenlii altndaki Hindistand a olduu gibi, canlanm a
belirtileri kendini gsterir gstermez erken Avrupa kapitalizminin s
tn ticari ve askeri baarlar tarafndan bu geliim bastrld.
slam bilim inin m eyveleri, yetitii topraklarda deerlendirile-
m ediyse de tm yle heba olup gitm edi. Verileri, deneyleri, teorileri
ve yntem leriyle bt n b ir slam bilimi, Yunan bilim inden ok daha
geni bir lekte, d o rudan doruya feodal H ristiyanln yeni, ge
lim ekte olan bilim ine aktarld. G erekten de, b u kitap eer bilim in
etkilerini deil de bilim tarihini anlatyor olsayd, 7. ve 14. yzyllar
arasnda kalan dnem i, kitaplarn yazlm olduu dillerin -Srya-
nice, Farsa, Hinte, A rapa ve L atince- farklln gzetmeksizin
tek bir entelektel ilerlem e a olarak ayn blm iinde ele alm ak
daha doru olurdu. 16. yzyln yeni bilim i ile 13. yzyl Avrupas
nn bilim i arasndaki fark, 12. yzyldaki A rap ve Latin bilim leri ara
sndaki farktan ok d ah a byktr. O rtaada slam ve Hristiyan
bilim lerinin gerek grkem li, gerekse snrllklar ayn kkenden, fe
odalizm in siyasal ve ekonom ik tem elleri ile olan ilikilerinden kay
naklanr. A m a gelin b u n u aklamay bir sonraki blm e brakalm .
277
I
279
b u kez balam olan ilerlemeyi daha da hzlandrd. 10. yzyldan iti
baren Avrupann kendine zg stnlkleri belirmeye balad. B un
lar Bat Avrupann elverili iklimine ve aa kesme ve ar topran
srlm esi gibi teknik glerin stesinden gelinmesiyle birlikte topra
n kuru-tarm a [sulama gerektirmeyen tarm a] uygun hale gelmesine
dayal tarm sal stnlklerdi. te yandan, slami Dou byk lde
orak b ir blgeydi. Bu nedenle daim a kuraklk ve erozyon tehlikesi
altndayd; bu durum sulam a sistem lerinin bakm n ve onarm n
salayan ve hatal tarm n zararlarn denetim altnda tutan ynetim
rgtnn gten dmesiyle birleince, sonu felaket oldu.
Bat Avrupa iin bylesine kapsam l b ir rgtlenm eye gereksinim
yoktu; ulusal bile deil, blgesel dzeyde b ir aba yeterliydi. Tam bir
rgtszlk noktasndan ie balanm asna karn Avrupa ekonom isi
ky ky kendini yeniden var etm eyi baard. Ksa srede ncellerini
aan yeni bir uygarlk yava fakat kar konulam az bir biim de bol,
verim li ve iyi ilenm i topraa dayal salam tem eller zerinde yk
selmeye balad. Ne var ki, Avrupann yalnzca Bat ve Kuzey blge
leri b u stnlklerden uzun sre yararlanabildiler. Uzak ve o rm a n
larla kapl olular, buralar Asyal gebe halklarn son aknlarndan
korudu. 13. yzylda Tatarlar, yksek bir uygarlk dzeyine ulam
olan Kiev D evletini bozguna uratt. arlm anm, Bizansn bir b en
zeri olan Kutsal Rom a Frenk m paratorluu tam am en yok olm ad,
fakat ancak kuzey orm anlarndaki srgnlerinden yeniden ba vere
bildi. B unun sonucunda, Bat Avrupad an birka yzyl sonra Byk
M oskof adyla Rus devleti tarih sahnesine kt. 14. ve 15. yzyllar
da G neydou A vrupa da ayn akbete urad. Trkler, Gney Slav
K rallklarn ve nihayet Bizans ele geirdiler.
O rtaa H ristiyanlnn dnyas olduka dar snrlar iinde
kalm t. A na ekseni talyad an balyor, D ou Fransaya geerek n
giltered e sona eriyor; D oud a yalnzca Ren blgesi ile Aa lkeleri
[Hollanda, Belika, Lksem burg], Batd a ise Gaskonyay ve Katalan-
y ay iine alyordu. Bu blgede bile en karakteristik gelimeler ok
daha snrl bir alanda; tarm a elverili, sulak Flanders, N orm andy
C ham pagne ovalan ve Paris havzas ile ngilterenin gney ksm la
rn d a younlat. E konom ik biim lerin, m im arinin ve O rtaa bili-
280
ininin entelektel gelim elerinin yeerdii lke, Parisin m erkez ol
duu Frenklerin lkesi ile de France oldu. D ier byk kltr m er
kezi olan talya, zellikle de Lom bardiya ve Toskana klasik dnyann
ylesine etkisi altnda kalm t ki, zgn katklarda bulunam yordu.
O, O rtaan ardndan, R nesansta kendisini gsterecekti.
281
Feodal ykm llkler, teoride, tm yle tek tarafl deildi. Ky
llerin hizm etlerine karlk derebeyinin de onlara korum a salam a
s gerekiyordu. Ne var ki b u rad a sz konusu olan szcn gerek
anlam yla koru m ad an ok b ir t r gangsterlikti. D erebeylerinin ky
lleri k o ru m ak zo ru n d a olduu tehlike dier derebeylerinin olas
saldrlarndan ibaretti. Soylu derebeyinin tek grevi, arldnda
efendisinin yardm na kom akt; fakat can isterse ona kar da d-
vebilirdi. Z am annn geri kalann yiyip ierek ve avlanarak ge
irebilirdi. R uhani efendinin tek grevi ise dua etmekti. Am a o da
bu iten en az laik kardei kadar arpalanm asm bilirdi. Dnyevi ve
ru h an i yksek soylular elverili ulam aralarnn yokluu yzn
den m aiyetiyle birlikte, birbirinden uzak m aliknelerinin evresinde
ne bulurlarsa onu y em ek zorundaydlar. Kral bile olsa, ayn yerde
uzun sre kalamazd; saray erkn ile birlikte bir sirk gibi srekli d o
lam ak zorundayd. Feodal sistem in soylular ve ruhban snf, ky
ekonom isinin srtndan geinen asalaklardan baka bir ey deildi
ler. Bu asalaklk adam akll ve zekiceydi. ster laik olsun ister ruhani,
m aliknenin khyalar serflerden hizm et ve paylarn son kuruuna
kadar alm akta ustalam lard. 3.39
Byk lekli bir retim ya da rgtlenm e olm akszn, hibir re
tim de bulunm ayan maiyetiyle birlikte n fusun %10un u bulan asa
lak bir snfn beslenebilm esi olgusu, feodal ky ekonom isinin hi de
ilkel olm adn gsterir. Bu ekonom i, toplum sal yaps bakm ndan
klasik-ncesi ky ekonom isine dn tem sil etse de, dem irin yay
gn olarak kullanlm as, daha iyi koum lar, daha iyi dokum a tezgh
lar ile deirm en gibi em ekten tasarru f edilm esini salayan aletlerin
kullanld gz nnde bulundurulduunda, teknik bakm dan daha
yksek dzeyde olduu grlr. Klasik an, kentlerde younlaan
ve retim in kle em eine dayal olduu, villalarda tccarlarla toprak
sahiplerinden oluan bir pltokrasi yararna kullanlan teknik iler
lem eleri, feodalizm anda krlara alabildiine yaylarak her yerde
blgesel bir art- r n elde edilm esini salad. Feodal sistem, bu ne
denle teknik bakm dan olduu kadar toplum sal bakm dan da iler
leme asndan klasik pltokrasiye gre ok daha salam temellere
dayanm aktayd. ,
282
Ayn zam anda, kendi giriim leriyle bu ilerlem eyi hzla gerekle
tirem eyecek kadar kk yerel blgelere blnm t ve gerekli yo
unlam adan yoksundu. Yapabilecei tek ey, zellikle 11. yzyldan
13. yzyla kadar olan srede, Avrupan n ilenm em i ssz to prakla
rna yaylmakt; o da b u n u yapt. Feodal ekonom inin kendine zg
niteliini yitirm eden geliebilm esinin tek yolu ekilip biilen toprak
larn b u ekilde younlam asyd. Y urtluklarn ve iktidarlarn ge
niletm ek isteyen soylularla Kiliseye bal din adam larnn zorlad
b u yaylma, yeni to praklarda daha iyi koullarda pazarlk yapabil
m e olanana kavuan serfler tarafndan da ou kez desteklendi.
13. yzyln sonlarna doru bu yaylm a arya kam aya balad ve
feodalizm in bir daha kendini kurtaram ayaca ciddi bir ekonom ik
krize yol at.
Bu arada, feodal sistem iinde ticarete ve ehirlerdeki imalata [ma-
nfaktre] dayal baka ekonom ik biim ler de gelimekteydi. B un
lar, feodal ekonom inin blgesel kendi kendine yeterliliini bozarak
sonunda tm den yok olm asna yol atlar. Ancak, ilk aam alarnda
feodal sistem iinde eritilebildiklerinden dolaydr ki feodalizm n
giltered e ve Flanderste iki yzyl daha, Avrupann dier blgelerinde
ise daha uzun bir sre devam edebildi. Feodal ekonom inin kendi
si, byk lde klasik ekonom inin yol at rgtszlk ile barbar
okullarnn ve onlarn dourduu kargaann bir rnyd. O rtalk
durulup savalar azalnca, dorudan topraa dayal olmayan rgt
lenm e biim ine ynelik eilimler yeniden aa kmaya balad.
Ortaa kentleri
K aranlk alardan en az etkilenm i olan Akdeniz blgesinden
balayarak nce G ney talya, Provence ve Katalonyad a; hem en ar
d ndan da tarm sal a rt- r n n en fazla olduu Ren Blgesi, A a
lkeler ve Lom bardiyad a kentler yeniden serpilm eye baladlar.
3.31 11. yzyla gelindiinde bu blgede kentler iyice gelimiti ar
tk; 12. yzylda ise Kuzey Fransada, ngiltered e ve Ren N eh rin in
dousunda kalan Alm anya topraklarnda gelimi kentler grlm e
ye baland. Bu kentler bydke K ilisenin ve feodal kurum larm
283
kstlam alarndan k u rtu lm ak iin m cadele etm eye baladlar. M er
kezi ynetim in en zayf olduu Alm anya ve talyada neredeyse b a
m sz site devletleri haline geldiler. Fransa ve ngilterede kralla
bal kalm akla birlikte feodal glere boyun emediler. Bu kentler,
ou kendi snrlar iinde yaayan zanaatkrlar tarafndan im al edi
len m allarn m badelesi ile geiniyorlard. Kentlerin nfusu balan
gta son derece azd; O rtaam sonlarnda talya ve Flanders gibi
daha fazla kentlem i lkelerde bile kent nfusunun belki %5ini
bile gemezdi. Yine de bu kentlerin kuruluu yaam sal bir nem ta-
yordu; nk kapitalizm i kuracak olan burjuva [kentsoylu] snf
bu kentlerden kt. Sz konusu kentsel hareket, ayn zam anda antik
alarn bilim inden tepeden trnaa farkl, yeni, faydac bir bilim in
de odak noktas olacakt.
Ne v ar ki O rta a m byk blm boyunca kentler bylesi dev
rim ci bir rol oynamadlar. Kendileri iin gerekli olan zgrlkleri bir
kez elde edince, esas itibaryla krsal olan feodal ekonomiye ayak uy
durdular. Ancak bu ekonom i hibir bakm dan istikrarl deildi. Daha
nce iaret ettiim iz gibi, ilk evresi srasnda ne kan, feodal d
zenin oturtulm as ve yaygnlatrlmasyd. 3.31 13. yzyldan sonra
bu dzen yalnzca tem ellerinin zayf olduu talyad a deil Aa l
kelerde, ngiltered e ve Kuzey Fransad a da kendiliinden zlmeye
ve kmeye balad. Bu zlme, bir btn olarak dnldnde,
yozlatrc deil ilerletici oldu. Yalnzca gda deil tekstil alannda da
grlen retim art b u dnem e dam gasn vurdu; bunu, hi deilse
daha zengin olanlarn feodal hizm etten kurtulm asn salayan, kyl
ln farkllamas izledi. Pazar iin yaplan m eta retim i geim eko
nom isinin yerini ald. Bylece ticaretin ve kentlerin nem i artt. Tm
bunlar, yeni bir aa -kapitalizm am a- yol aan imalat ve tam ac
lk tekniklerindeki deiimlere daha byk bir ivme kazandrd.
B ununla birlikte, teknik yeniliin itici gc, zellikle topraktan
daha iyi yararlanm a ve m akineleri daha fazla kullanm a sokm a y
nnde, O rtaam bandan beri m evcuttu. O rtaa kyls ve ii
si klasik tekniin m irasndan ve A raplarn ona yapt katklardan
b u alanlarda yararlandlar. Yitirilen ey, daha nce de belirttiim iz
gibi, lks sanatlar ile geni kent rgtlenm esiydi. Su kem erleri ve
284
ham am lar olm asa da olurdu, am a deirm enler ve dkm haneler
m utlaka gerekliydi. leride greceim iz gibi, tarm ve pratik sanat
lar D oudan renilenlerle ve yerli icatlarla daha da gelitirildi. Bu
ilerleme, insan eylemi yerine m ekanik eylemin, insan gc yerine
de hayvan ve su gcnn geirilm esi do rultusunda gerekleti. Yu
nanllarn veya R om allarn yapam ayp da O rtaa zanaatkrlarnn
yaptklar hibir ey olm ad dorudur; fakat birinciler, daha az in
sanla daha fazla i yapmay zorlayan d rtden yoksundular.
O rtaa n byk blm nde, kro nik bir igc ktl ekildi.
A rtk, klasik alarda teknik gelimeyi kstekleyen h ar vurup h a r
m an savrulabilecek kle em einden yoksun kalnd gibi, feodal sis
tem in doas gerei tarm n geniletilm esi ynnde gl bir drt
de bulunm aktayd. Soylular srekli daha fazla topraa ihtiya d u y u
yorlard; ne var ki, kyller o lm a d a n to p ra n bir an lam y o ktu. A s
la yeterli sayda kyl bulunam yordu; hele ki hasat zam anlarnda.
Kukusuz kyller daha ar almaya zorlanabilir, ellerindeki r
n n daha fazlasna el konulabilirdi. Fakat kyl isyanlarnn aka
ortaya koyduu gibi, b u n u n da bir snr vard. Bu nedenle, ncelikle
giriken feodal beyler ve kilise papazlar, ardndan da zengin tccar
lar servet edinecekleri baka yollar aram aya koyuldular; im alathane
ler, tekstil fabrikalar, m adenler ve d ticaret seenekler arasnday
d. Teknik ilerlem e yavat; soylularn ve loncalarn ncelik haklar
[rhan hakk] tarafndan kstekleniyordu; fakat asla durdurulam a-
d. En sonunda da, yol at sonularla feodal sistem in ve onun en
telektel ifadesi olan O rtaa dnya dzeninin kuyusunu kazd.
285
aksine onun nem li bir parasyd. Reformasyonun da aka gste
recei gibi, biri deitirilm eden dierini deitirm ek olanakszd.
10. yzyldan nceki gei dnem inde Batd a K ilisenin bal
ca kaygs kltrel bakm dan ayakta kalm akt. Rom a m paratorlu
u n u n snrlar iine girdike H ristiyanla kazandrlm alar gere
ken barbarlarn -G otlar, Vondovlar, Frenkler, Saksonlar ve Lom-
b a rd la r- birbiri ardna gelen aknlar karsnda Kilise, antik uygarl
n tek dayanak noktasyd. Sonralar, H ristiyanl yayma abalan
Vikingleri ve M acarlan da kapsayacak ekilde geniletildi. Kilise her
yerde, ncelikle im paratorluun byklnn mirass olarak
kendi egem enliini dayatt; bu arada, barb ar eflerin ihtiraslarndan
ve onlarn evresinde bulunan insanlarn m ucizeler karsndaki saf
lklarndan ve hayranlklarndan yararland. Bu srete K ilisenin
kendisinin de barbarlam as kanlm azd; Kilise her ne kadar dinin
etkileyici zahir yanlarna -ritellere, cbbelere, kutsal em anetlere ve
m ucizelere- sk skya bal kaldysa da nceki entelektel ieriini
by k lde yitirdi. Geriye kalanlar ise, klasik bilim ve felsefeden
b ir eyleri korum ay baaran Bede (673-735) ve Erigena (t. 800-877)
gibi keilerin bulu n d u u rlanda ve Kuzey U m briada gsterilen a
balar sayesinde u nutulm aktan kurtuldu. 3.1a
Avrupad a entelektel bakm dan yeniden canlanm a dorultusunda
grlen ilk genel hareket, kendisi okum a-yazm a bilmemesine karn
9. yzylda ilk saray okullarn kuran Byk Charlesm hareketiydi.
Ne var ki Vikinglerin, M acarlarn ve Sarokenlerin istilalar karsnda
tutunam ad. Burgundryye bal C lunyd e 10. yzylda balayan m a
nastr reformlaryla birlikte Kilise, kralndan serfine kadar tm H ris
tiyanlarn yaam larn ve dncelerini denetim altnda tutabilecek
bir rgtlenm eyi ciddi olarak kurm aya giriti. Bu rgtn kendisi de
feodaldi; stelik iki misli. Sz konusu olan, hepsi de feodal toprak sa
hipleri durum undaki sekler din adam larnn; Papann, piskoposlarn
ve papazlarn oluturduu hiyerari deildi yalnzca. Bunun yan sra
m anastr rahipleri ile keiler de kendi blgelerinde, kendi hesaplarna
toprak iletiyor ve feodal yaylm ann ncln yapyorlard.
O rtaan balarnda, en azndan 13. yzyln balarna dek Kili
se, talyad a bile papaz ve keileriyle birlikte eitim ve hatta okurya
286
zarlk zerinde tam b ir tekel kurm utu. Feodal ynetim ruhban sn
fnn elinden gem ek zorundayd. Szcn kendisi gnm zde de
b una tanklk etm ektedir [clerical szc ngilizcede hem ruhban
snf hem de devlet dairesine zg anlam na gelir]. Bu tekel O rtaa
dncesine bir dereceye kadar birlik kazandrdysa da, onun ufu k
larn nem li lde daraltt. Ne Yunan ne de slam dncesi te k b ir
toplum sal tabakaya bylesine bal klnm t.
O rtaa K ilisesinin toplum sal yaam a dnk bu belirleyici yak
lam, Rom a m parato rlu u n u n karanlk k gnlerinde ortaya
kmt. Bu dnyadaki hayatn cennet ya da cehennem deki lm sz
hayata yalnzca bir hazrlk olduunu savunan bu yaklam, yaam
koullarndaki yadsnam az iyilemeyle birlikte giderek zayfladysa
da, Rnesansa dek varln korum ay baard. Ne var ki uygulam ada
Kilisen in dnyevi ilere d a ir k u rn a z c a ilgisi asla s n m ed i; bu arad a
Kilise feodal dzenin srm esi iin de elinden geleni ardna koymad.
Rahiplerin ortaya k
Krsal ekonom iye duyulan bu ilgi 12. yzyldan sonra Kiliseyi
yeni kentlerdeki tccarlardan ve zanaatkarlardan oluan sekler
toplum un karlaryla ters drd. O nlar da honutsuzluklarn
genellikle m anici ve m istik trden sapkn m ezheplerle ortaya koya
rak insann agzl ve aalk ru h b an snfnn aracl olm adan
da T anrya ulalabileceini ileri srdler. Bu t r sapkn mezhepler,
1209d a A lbingenslere kar dzenlenen byk Hal Seferinde ol
duu gibi, b ir sre klla bastrld. Fakat 13. yzyla gelindiinde
daha doyurucu b ir zm bulundu. Kilise ksm en deien koullarn
bir ifadesi, ksm en de b u deiime tepki olarak ortaya kan resmi
izinli dilenci ve vaizler -F ransisken ve D om iniken rah ip ler- aracl
yla yeni bir silaha kavutu.
Assisili St. Francis (1182-1226), yaam ve vaazlaryla, dnya m a
lna dknle ve ar servete kar yoksul kentlilerin isyann dile
getirdi. Mesaj geni kitlelere ulat ve dolaysyla tehlikeli bir hal al
d. Bu yzden papalk diplom asisi, onun bir sapknla dnm em e
si ve i atm alara yol am am as iin nlem alm a gerei duydu. Bu
287
olduka g b ir iti ve byk b ir aba harcanm ak zorunda kalnd.
Ayn glkler, gnm zde de Fransad aki ii rahiplerinin d en e
tim altnda tutulm asnda yaanm aktadr. R uhani Fransiskenlerin
direniinin bastrlm asndan son ra bile, retileri O ccam (. 1 .1349)
ve Wycliffe (t. 1324-1384) araclyla etkisini srdrd ve Refor-
m asyonun yolunu at.
te yandan, St. D om inikin vaiz rahipleri en bandan itibaren
bile isteye gericiydiler. G rnrdeki am alar ikna yoluyla sapkn
m ezheplerin yaylm asn nlem ekti. Kent halk artk akllanm t;
h atta giderek bilinlenm ekteydi. O nlara kar O rtodoks retiyi b
t n arlyla kullanm ak gerekiyordu. St. A lbert (1193-1280) ile St.
Thom as A quinasm (1227-1274) felsefelerinin kayna ve dzenin
byk savunucusu A ristoya duyduklar igdsel yaknln nedeni
buydu. Hal Seferlerinin ve E ngizisyonun ok daha acmasz y n
tem leriyle karlatrldnda bu ikna abalarnn ne lde etkili
o lduunu syleyebilmek gtr; fakat sapknlklarn bir 300 yl daha
denetim altnda tutulduu da b ir gerek.
Ne var ki rahiplerin tm abalarna ram en O rtaan son iki
yzyl, gelien kentlerin ve kr soylularna kar kentlerle birleen
krallarn artan glerinin etkisi altnda K ilisenin belirgin bir g
kaybna uradna tank oldu. Papalk 1309d a Avignona tanm ak
zo ru n d a kald; Kilise ise 1378 ve 1418 yllar arasnda iki ya da p a
pa arasnda blnd. Bu gedii kapatm ak iin genel konseyler yeni
yetkilerle donatldlar. A m a bu da pek ie yaram ad. Huss 1415te ya
klm olm asna karn yandalar bu genel konseylere meydan oku
m ay s rdrdler ve 1526 ylna kadar Bohemyad a bam sz bir ulu
sal devleti yaatm ay baardlar. Ne var ki Kilise, yalnzca rgtlen
m e olarak zayflatlabildi; entelektel ve toplum sal dnce zerinde
yle etkiliydi ki, sonraki birka yzyln siyasal ve politik tartm alar
esas olarak dinsel bir ereve iinde yrtld.
288
bilgi birikim inden arta kalan blk prk paralarn sunduundan
ok daha geni b ir entelektel tem ele gereksinim duyuyordu. D in
adam lar, dnce ufuklar genileyecek ve dndklerini kalem e
alabilecek bir tarzda eitilmeli; K ilisenin ru h a n i ve dnyevi istekleri
ortaya konup savunulm alyd. Bu ihtiya nceleri C hartres ve Re-
im sde olduu gibi, katedral okullarnn kurulm as yoluyla karlan
d. 12. yzyla gelindiinde bu okullar yedi tem el bilim s, felsefe ve en
nem lisi de teoloji dallarnda eitim veren niversitelere dnt.
B unlarn ilki ve en nem lisi olan 1160da kurulan Paris niversitesi
sanldnn aksine ilk niversite deildi. Tm konularn bir arada
aratrlp incelenerek okutulabilecei yer olan niversite -stadium
generale- dncesi de btnyle yeni bir dnce deildi. A ntik
alarda A tinad a okullar alm, skenderiye M zesi kurulm utu.
M slm anlarn cami o ku llar olan m e d re se le rd e yzyllar boyunca
din ile felsefe bir arada okutulm utu ve MS. 11. yzyldan beri de Sa-
lernoda b ir tp okulu bulunm aktayd. O rtaan yeni niversiteleri
t m b u okullardan bir eyler aldlarsa da eitim leri ok daha genel ve
sistematikti. Birer retim hzinesi olarak H ristiyanlk dnyasnda
zel b ir yer kazandlar. B'olonya niversitesi, Paris niversitesinden
ya daha nce ya da ayn tarihlerde kuruldu. Parise bal olan Oxford
1167de, C am bridge 1209da kuruldular. A rdndan 1222de Padua,
1224te Napoli, 1227d e Salamanca, 1337d e Prag, 1364te Krakov,
1367d e Viyana ve 1410d a St. A ndrew s niversiteleri geldiler.
niversiteler ilk kurulduklar gnden itibaren ve dorusu olduk
a ksa b ir zam an ncesine kadar esas olarak din adam larn eiten
k u ru m lar olarak kaldlar. D in adam larnn okuryazarlk gerektiren
m esleklerin tekelini ellerinde b u lundurduklar ve ynetim den b t
nyle sorum lu olduklar bir dnem de bu vurgunun pek de nem i
yoktu. O zam an iin nem li olan eitilm eleri ve klasik dnyaya zg
dncelerden hi deilse bazlarn zm seyebilm eleriydi. ok az
sayda kitap bulund u u n d an retim konferanslar ve m nazaralar
yoluyla yaplyordu. Tp faklteleri k u rulduunda halen bu yntem
18 Yedi temel bilim (liberal arts): Ortaada, yolun birletii yer anlam na gelen tri
vium (dilbilgisi, retorik ve m antk) ile drt yolun birletii yer anlam na gelen quad
rivium (aritm etik, geom etri, astronom i ve mzik).
289
kullanlm aktayd. M fredatn tem elini, klasik retim in ar basit
letirilm i b ir zeti olan yedi bilim oluturuyordu. lk trivium
konu renciye anlam l (gzel) konum a ve yazmay -kukusuz
Latince o larak - retm eyi amalayan gram er, retorik ve m antkt.
B unu aritm etik, geom etri, astronom i ve m zikten oluan quadrivi
u m izliyordu. Felsefe ile teolojiye ancak b u eitim tam am landktan
sonra el atlabilirdi. Temel eitim in sekler olm akla kalm ayp ayn
zam anda bilim sel de olm as dikkate deer; bu bakm dan slam m o
deli izlenm itir. H ukuk ve tp dier fakltelerde okutuldularsa da ne
tarih ne de edebiyat b u eitim iinde kendine bir yer bulabildi. R
nesansta t m bir skolastik sistem e gsterilen hm anist tepkinin n e
deni b u eksiklikti.
D orusu, retilen bilim pek kapsam l deildi. 3.34 A ritm etik
saylar, geom etri klidin ilk k itab n , astronom i takvim i ve pas
kalya g nn hesaplam ay retm ekten teye gitm iyordu. Fizik ve
m zik ise ok farkl ve platonikti. Doayla ya da uygulam al sanat
larla ne fazla bir iliki ne de iliki k u rm ak iin fazla bir istek bu lu n u
yordu. Yine de hi deilse bilgiye kar b ir sevgi ve tartm aya kar
b ir ilgi beslenm ekteydi. O rtaam sonlarnda Padva gibi birka is
tisnann dnda niversiteler yerleik bilginin bekileri ve h er trl
kltrel ilerlem enin nnde engel haline gelmilerdi; oysa ilk gnle
rinde Avrupad a entelektel hayatn odak noktasydlar.
290
ve canl b ir kltre aktarm ak yerine, henz canlln tam olarak yi
tirm em i b ir k lt r n m eyveleri devrediliyordu. lk bakta tm yle
farkl bir dilde ifade edilen, dini inanlar yabanc olm akla kalm a
yp dm anca da olan b ir halktan gelen dncelerin aktarlm asn
da ok byk glkler ekildii dnlebilir. Ancak bu engelle
rin, A raplarn aktardklar kltrle Latinlerin nceden sahip olduu
kltr arasndaki benzerlik gz nne alndnda yzeysel olduu
grlr. Aslnda, B atn n zaten tem elini oluturan H elenistik k l
tr, daha genie ve kkenine daha yakn bir kaynaktan aktarlm
oluyordu. H er ikisi de, ayn Platoncu ve neo-Platoncu dnceden
beslenm ekteydi. Szckler yabancyd am a anlam lar deil.
Yalnzca b u da deil; slam dnyasnn karlat ayn entelek
tel sorunlarla -e v re n in yaradl; inanla akl arasndaki uzlama;
K u ra n n gerek kayna ya da lm sz varl; m istik deneyim in
d o ru lu u - H ristiyanlar da boum ak zoru n d a kaldlar. D uns Sco-
tus ile Thom as A quinas, El Gazali ile bn-i Rd arasnda balam
olan tartm ay devam ettirdiler. Yalnzca bilim asndan dnecek
olursak, 9. ve 14. yzyllar arasndaki dnem i, din ile felsefeyi uz
latrm a so ru n u n u zm ek iin birlikte yrttkleri abalar btn
olarak ele alm ak m antkl olacaktr. Ne var ki bu da, b u giriim in so
nularnda belirgin bir farklla yol aan corafi ve ekonom ik farkl
lklar gz ard etm ek anlam na gelir. Bir sre sonra slam lkelerin
de bilim in ilerlem esini d u rd u ran b ir uzlam aya varlrken, H risti
yan dnyasnda tartm a ekonom ik deiim lerin etkisiyle b t n bir
Yunan dnya tablosu yklana ve yerini bir bakas alana dek srd.
nan ve akl
D aha 11. yzylda, Arap retisinin etkisi tam olarak duyulm a
ya balanm adan nce, okullar arasndaki tartm alar esas itibaryla
inanc akla dayal b ir tem ele o tu rtm a ya da daha daraltarak syle
yecek olursak, kutsal kitaplar ve pederleri Yunan m antyla uzla
trm a soru n u etrafnda dnm ekteydi. nceleri bu olduka kolay g
zkt: St. Anselm (1033-1109), m kem m ellik fikrinden yola karak
T an rn n varln kantlad. Oysa rasyonel b ir dinin ayrntlarn
291
i
tam am lam ak ok daha zordu. Gerekten de, A belard (1079-1142),
Sic et Non adl yaptnda pederlerden oka alnt yaparak onlarn
hem en h er yaamsal so ru n d a birbirleriyle elien grler dile getir
diklerini gzler nne serdi. nceleri, 12. yzylda Ariston u n belli
bal eserlerinin yeniden ortaya kmasyla bu sorunlarn zlebi
lecei dnld. G erekten de, bilgisinin kapsam ve m antnn
titizlii kavrannca, A ristonun efsanevi n n fazlasyla hak etm i
olduu grld. stelik daha nce grdm z gibi Aristonun tu
tu cu doktrinleri duraan ve snfl bir toplum a uyacak ekilde olu
turulm ulard. Bunlar pagan b ir kle ekonom isi yerine H ristiyan
ve feodal bir ekonom iye uyarlam ak iin yalnzca birka deiiklik
yapm ak yeterliydi.
lk adm , O rtaa boyunca byk bir yorum cu olarak sayg
duyulan bn-i Rd tarafndan ok nce atlmt. Ne var ki bn-i
R dn Aristoya duyduu sayg ylesine bykt ki onun y o ru
m u n u H ristiyanla [Kutsal Kitapn Vahiy blm ne] uyarlam ak
pek kolay deildi. 3.19; 3.35 Bu grev, D om iniken rahip St. Thom as
A quinas [Akinolu Toma] tarafndan yerine getirildi. O nun byk
eseri Sum m a Theologica, doa ve insanlar alem ini, ok daha n em
li grd ilahi ynetim ve insann kurtuluu erevesinde aklar.
Eserin btn, hayranlk uyandrc bir tarzda dzenlenm itir. Tar
tlan konu zerinde lehte ve aleyhte grlere ve bunlarla birlikte
d aim a O rtodoks zm lere gtrecek savlara yer verilm itir: nan
h er zam an akla stndr, nk akln asla tek bana kavrayam aya
ca eyler vardr. Yine ayn m an tk erevesinde, vahiy ile akln asla
uyum azlk iinde olam ayaca ne srlm ektedir. Yantlar nceden
bilindiinden, St. T hom asn savlar ounlukla zel bir rica [dilek]
havas tar. Ne var ki bu savlar hi gelitirilm ediler ve gnm ze
dek Katolik doktrinin tem elini oluturdular.
Z am ann snrll gz nne alndnda, St. Thom asm yapt
nn sistem ve ustalk bakm ndan hayranlk uyandrc olduu g
rlr. Yapt Ariston u n salt b ir uyarlamas olm asnn tesindedir;
A ristocu yntem in, Yunanllarn asla tanm adklar feodal toplum a
zg sorunlarn zm lenm esinde kullanlm asn da ierir. Ne var
ki yapt, dncenin geliim inde yeni ve ileri bir adm deildir. G
292
nm zde b u grlerin felsefi bir tem el olarak kabul edilm esi ise
gericiliin neo-Tom ac savunucularnn entelektel balam dan iflas
etm i olduklarnn itirafdr.
St. Thom as kukusuz son derece yetenekliydi. Erken dnem H
ristiyanlnn blk prk ve pek ou elikili doktrinlerini aklla
uzlatrm ann yan sra szm ona Areopagus m eclisinin yesi Di-
onysiusun Gksel Hiyerari adl neo-Platoncu sahte yaptn -d o
ruyu sylem ek gerekirse bu kitap neredeyse t m O rtaa d n r
lerince kutsal kitap olarak kabul ed ilm itir- bilim sel olm ad gibi
H ristiyanlkla da bir ilgisi bulunm ayan kendi dnya dzeninin te
m el dayana yapmt.
M odern bilim in O rtaa skolastisizm inde dom as gereinden
etkilenen yakn d nem in kim i tarihileri, skolastik bilginlerin bunu
yapabilm elerine olanak tanyan m uhakem e [akl y r tm e ] y eten e k
lerini vmlerdir. ncelikle bilinm elidir ki m odern bilim i yaratan
lar skolastik bilginler deil, onlarn am a ve yntem lerini iddetle
reddeden Leonardo, Bacon ve Galileo gibi insanlardr. stelik bilim
sel devrim tarihi tm alar boyunca birikip gelen sam alk yn
n ortadan kaldrm ann, bilim in kurulu aam asnda karlalan en
g ve en usandrc grev olduunu gsterm ektedir. Bu engeller var
olm asayd bin ylda ancak eriilm i olan dnce ynnn 200 y
la sdrlabileceini gz n nde bu lundurursak, bilim in gelimesini
bylesine geciktiren d oktrinleri ortaya atanlara duyduum uz sayg
olduka azalacaktr. .
Nominalist muhalefet
St. Thom asn alm alar kendi yaad dnem de uzun zaman
sonra olduundan daha az beeniyle karland. Arap bilim inin etki
sini gsterm esinden nce de, Platoncu grlerin gerekliine, A ris
tocu tzsel biim lere dayal son derece genel tartm a yntem ine
kar kanlar bulunuyordu. Gerekilere, kar kan ilk nominalist
[adc] olan Roscellinusun (t. 1050-1122) savlar St. Thom asa ra
m en fransisken D uns Scotus (t. 1266-1308) tarafndan desteklendi.
N om inalistler aslnda bireyselliin nem ini vurgulayarak ve eyle
293
rin isim lerden veya dncelerden nce geldiini ne srerek tm
b ir rasyonel teolojik dzeni reddediyorlard. Ayn zam anda iyi birer
H ristiyan olduklarndan b u onlar ne kukuculua ne de doann
d o ru dan incelenm esine gtrd; b u nun yerine El Gazali gibi insan
akim n kavramay m it bile edemeyecei kadar stn ve mistike
kabullenilen kr k rne b ir im an savundular. Yine de gereki
lerle tartm a ihtiyac duyduklarndan ve uslam lam alarn eletirel
b ir anlam da gelitirm eleri gerektiinden, doa bilim lerinin gelecek
teki canlanm asna yarar dokunacak grler ileri srdler. Occaml
W illiam>n nl varlklar sebepsiz oalm am al ya da daha zgn
olan daha az ile yaplabilecek olan daha okla yapm ak beyhudedir
szleri, bilim sel teorinin pek ok sam alktan kurtulm asn salad.
D aha sonralar Paristeki B uridan (t. 1297-1358) ve O resm e (1320-
1382) okullar O ccam n yntem ini kullanarak Aristonun hareket
dok trin in i eletirdiler ve bylece Galileonun dinam ik bilim de ya
paca reform un n n atlar. Akln uzun bir sre iin iine en az
kart kim ya alannda da simyasal yaklam m istik kafa yapsna
sahip olanlardan destek grd. Islami sufi m istisizm inin H ristiyan
lkla tantrlm asnda ana kaynak olan M ayorkal R am on (t. 1235-
1315), ileride greceim iz gibi, Paracelsus ve Van H elm ont aracl
yla gnm z kim yasna ulaacak olan kim ya geleneinin k u ru cu
larndan biriydi ya da yle olduu sanlyordu.
6.5. O R TA A B L M
O rtaa bilim ine giri yapm ak iin bu felsefi ve teolojik n-ak-
lam a gerekliydi; nk o ada, az da olsa yaplm bulunan bilimsel
aratrm alar neredeyse yalnzca dini am alarla ve din adam lar - r a
hipler, keiler ya da frerler- tarafndan gerekletirildi. Bu yanyla,
bilim insanlarnn pek aznn dini bir meslee sahip olduu ve ou
n u n itenlikle faydac [utiliteryan] am alar gtt slam bilim in
den belirgin biim de farkl olan koullar sz konusudur.
O rtaa bilim ini gklere karp R nesans bilim ini yeren g
nm zn m oda akm, tek kelimeyle ahm akadr. Gereklerle ba
dam am asnn yan sra O rtaan din adam na ve bilginine ilgi
294
duym ad bir alanda vgler dzerken, onlarn gerek katklarn
gzlerden saklad iin de haksz bir tutum dur. Roger Bacon (t.
1235-1315), adalarn hrn ve huysuzca sulad yazlarnda
bile -byle St. Albert ile St. Thom astan cahil ocuklar diye sz
e d e r- bilim in asl am acnn vahiyi desteklem ek olduundan asla
kuku duym az. 3.42 Baconu n onlardan tek fark, kantlarn akl
yerine deneyim de aram olm asdr. O rtaa insan uslam lam a ve
deneyler tasarlayp gerekletirm e b akm ndan olaanst yetenek
liydi. N orm al insanlar da yledir. Bu num aralar Y unanllardan ya
da A raplardan m rendikleri, yoksa kendilerinin m i gelitirdikleri
hi nem li deil. Bilim in geliimi asndan asl nem li olan, doay
aratrm ak ve onu denetim altna alm ak iin bu yntem lerden ciddi
anlam da yararlanm am olm alardr. O nlar bunu yapm aya ynlen
diren bir gd olm ad gibi, caydrc pek ok sebep b u lu n u y o rd u .
Kiliseye bal olduklarndan baka pek ok uralar da vard. lk
Batl bilim insan G erbert (930-1003) papa oldu; en yeteneklileri
R obert Grossetesse (t. 1168-1253) piskopos olm asnn yan sra O x
ford niversitesinin rektryd; St. Yce A lbert ile en iyi deneyci
Freiburglu D ietrich (1300den sonra), dom inikenlerin tm A lm an
yadan sorum lu, bapiskoposlua bal yneticileriydiler. H atta, Or-
taam sonlarnn en cesur d n r Cusal Nicholas (1401-1464)
papaln propagandasn yapm akla grevlendirildi ve sonunda Bri-
xen piskoposu oldu. Bilim alanndaki alm alar bir bakm a bo za
m anlarn deerlendirm e urayd.
Bu genel d u ru m u n dnda kalan istisnalar -R oger Bacon ve gi
zemli Hac P eter- kaideyi bozm azlar. Roger Bacon bilimsel aratr
m alar iin byk bir servet harcad ve Papa tarafndan kutsanm asna
karn hapse atld. Peter birka sayfalk bir m ektup yaynlad fakat
o n un hayran olan Roger Bacona gre onun derdi sylevler ve sz
dellolar deil, iinde h u zu r bulduu bilgece alm alard.
D oa bilim lerinde O rtaada elde edilen baarlarn tm n
yle sralayabiliriz: St. A lbertin doa tarihi ve m ineraller zerine
birka yazs; m parator II. Fredericin kular zerine ksa ve z
l incelemesi; Hac Peterin deneyler yoluyla m anyetizm a bilim ine
yapt katk; Freiburglu D ietrich ile W itelonun gkkua hakkm -
295
da N ew tona dek daha iyisi yaplamayan b ir aklamay da ierm ek
zere El H azenin optiini gelitirm eleri ve B uridan ile O resm e tara
fndan Ariston un hareket teorisine ynelik pek de zgn olmayan
eletirileri. B unlardan hareketle, gnm zde bilim sel devrim in ba
lang tarihini 13. yzyl olarak alm ak ve bir m iktar gecikmeli olarak
1931de aziz ilan edilen St. A lbertin bilim in kutsal koruyucusu ilan
edilm esi gerektii ne srlm ektedir.
Matematik ve astronomi
M atem atikte ve astronom ide d u ru m biraz daha iyi grnse de
znde ayn hikye tekrarland. Pisanm Leonardosu olan Fibonacci
(1202 sonras), Arap cebirini ve H in t rakam larm H ristiyan dnya
sna tantt. Kendisi byk bir m atem atiki olm asna karn ardnda
b ir okul brakm ad ve Rnesansa gelinceye dek m atem atikte ciddi
b ir ilerleme grlm edi. M ekanik bilim inde Jordanus N em orarius
(.t. 1237) kaldra yasasnn olduka basit bir aklam asndan yola
karak b ir m akine tarafndan yaplan iin m iktarnn onun zeri
ne basn yapan kuvvete eit olduu ilkesini gelitirdi. Ne var ki a
n verili teknik dzeyi nedeniyle bu ilkenin m evcut m ekanik bilimi
zerinde hibir etkisi olm ad; olam azd da.
Astronom i alannda, Batlamyusun A lm agesfi 1175 ylnda ev
rildi. Bu eser 13. yzylda bilge kral Alfonsonun emriyle, Araplarn
daha nceki gzlemlerine dayanlarak dzenlenen gncel gzlem tab
lolaryla birlikte, Helenistik astronom inin Hristiyan dnyasnda sr
drlm esini salad. Burada da, slam dnyasnda olduu gibi esas
olarak takvim hazrlanm asnda ve astrolojik amalarla kullanld. T i
tiz gzlem, hesaplam a ve ngr gerektiren tek bilim olan gzlemsel
astronom ide slamn hkim iyetinin dier bilim dallarndakine oranla
daha uzun srm olm asnn bir nem i yoktur. M araghann (t. 1260)
lhank tablolar ve Ulu Beynkiler (1394-1449) Rnesansa dek el-
dekilerin en iyileriydi. Ortaa astronom lar, zellikle de 14. yzylda
M erton Colleged a bulunanlar, astronom ik hesaplamalarn ayrntla
rnda birtakm gelimeler kaydedecek yetenekte olduklarn gsterdi
ler. Ayrca trigonom etriye ve astronom ik aletlerin yapmna da katkda
296
ekil 6: Ortaa uygulama
ve kuram
a. Ortaan Sonlarmdakine
benzer gezegenler sistemi.
Bir adam bu gezegenlerin
sonuncusunu krp karak
onlar altran gksel meka
nii gryor.
298
Byle bir bilim den, var olduu d nem de kendisinden istenenden
fazlasn beklem ek hakszlk olur. Balca zellikleri vahiyle belirle
nen ve aklla, yani soyut m antkla ve felsefeyle desteklenen evrenin
ilahi dzeninin dorulanm as grevinin yerine getirilm esinde d o
a bilim leri hem M slm aniar hem de H ristiyanlar asndan pek
nem li olm ayan bir rol oynuyordu. O rtaa bilginlerinin belki de en
aklls ve bilim in geliim inde en fazla etkisi olan d n r R obert
Grossetesse, bilim in esas olarak teolojik gereklerin aydnlatlm as
nn b ir arac olduunu dnyordu. Ik zerine yapt alm ala
rn ve m erceklerle krlm a olayn deneylerle kantlam asnn nedeni,
ilahi aydnlatm ann bir benzeri olarak grm esiydi. 3.16
O rtaada baka trl dnen insanlar -k i bunlarn says ok
a zd - ounlukla sapknlkla sulanp cezalandrlrlar ya da en iyi
olaslkla grm ezden gelinirlerdi. te b u noktada, Grossetessenin
rencisi olan ve bilim in insanln hizm etinde olmas gerektiini
tleyerek bilgi araclyla doann fethedileceini haber veren
Roger Baconun o alardan gnm ze ulaan gvenilir sesi, O rta
adan bugne anlay b akm ndan ne kadar yol alm olduum uzun
kantdr. Roger Bacon her ne kadar m otorlu gemileri, otom obilleri,
uaklar ve insan m r n uzatacak eylerin nasl kefedileceini
reten simyasal bir bilim i ngrm olsa da, onun bilim e duyduu
ilgi znde teolojikti. O na gre bilimsel bilgi, vahiyle beraber, ze
rinde kafa yorulacak, yaam a geirilecek ve T anrya hizm et etm ekte
kullanlacak yekpare b ir hikm etin parasyd yalnzca.
En nde gelen ihtiya, insann yeryzndeki gerek am acna ia
ret ederek H ristiyanln dorularn hakl gsterm ekti. H ibir bilgi,
kurtulu (selamet) yolundan ve ayinleri ve rgtlenm esiyle birlik
te b u kurtuluu gvence altna alan Kilised en daha nem li olam az
d. nsann bilmesi gereken her eyi znde ieren grkem li, tek bir
dnya tablosu oluturm ak iin t m bilgi ve deneyim in bir dzene
konulm asn ngren O rtaa dncesine bylesi bir anlay yn
verm ekteydi. Bu ansiklopedik eilim, Thom as A quinasn kusur
suz m antksal em as Sum m ann yan sra ngiliz B artholom eusun
(1230-40tan sonra) ve Beauvaisli V incentin (.t. 1260) yaptlar gi
bi daha genel bilgiler ieren eserlerle birlikte O rtaada doruuna
299
ulat. 18. yzyl Fransz A nsiklopedisine dek V incentin Speculum
M ajusundan daha kapsam l bir eser yazlmad.
Hiyerari
Toplum un hiyerarisi, evrenin hiyerarisine gre oluturuldu;
yeryznde papa, piskoposlar, bapiskoposlar, im paratorlar, krallar
ve soylular olduu gibi, gkyznn de dokuz m elek km esinden
oluan kendine zg bir hiyerarisi vard: Serapim [alt kanatl m elek
ler], kerubin [ocuk bal m elekler], tronos [bir baka melek snf];
egemenlik, erdem ve iktidar; prenslikler, ba melekler, m elekler -t m
bunlar sahte Dionysiusun hayal rnleriydi. Bunlarn her birinin
evrenin ileyiinde belirli bir ilevi bulunuyordu; konum larna gre
bal bulunduklar gezegenleri uygun bir devinim iinde tutuyorlar
d. K onum bakm ndan en altta bulunan m elekler aykreye balyd
300
lar ve doal olarak hem en altlarnda bulunan insanlarn dzeniyle en
ok onlar ilgileniyorlard. Genel bir kozm ik dzen, toplum sal dzen,
insan bedenindeki i dzen vard; bunlarn hepsi, doann dzeni
bozulduunda geri dnm e eilim inde bulunduu durum lar temsil
ediyorlard. H er eyin bir yeri vard ve her ey kendi yerini bilirdi.
Tm unsurlar bir dzen iindeydi: En altta toprak, onun zerinde su,
suyun zerinde hava ve en stte en soylu unsur olan ate. nsan b e
deninin soylu organlar -k a lp ve akcierler- karn blgesindeki daha
deersiz organlardan diyafram yoluyla dikkatli bir biim de ayrlm
t. H ayvanlar ve bitkiler de bu genel dzen iinde kendilerine den
rol oynam aktaydlar; insann gereksinm elerini karlam akla kalm a
yp, b u ndan daha da nem lisi ona ahlaki ynden rnek olm aktaydlar
-k arn can n alkanl, aslann cesareti, pelikann fedakrl... Bu
grkemli, karm ak fakat dzenli kozm os [evren], ayn zam anda ku
sursuz derecede rasyoneldi. A ntik alarn en mantksal yarglaryla
Kutsal Kitapm ve kilise geleneinin sorgulanam az gereklerini b ir
letirdi. O kullarn ayrntlar zerinde ayr dtkleri oluyorsa da bu
tablonun esas itibaryla doru olduundan kim senin kukusu yoktu.
G rne baklrsa, tem el sorun tm yle zlm durum dayd. Ay
n anda hem pratik hem teolojik ynden salam, hem de son derece
aklc bir evrene sahip olm ak m m knd.
301
Feodal sistem, daha nce aklam olduum uz gibi, dn
m n n to hum larn kendi iinde barndryordu. Byyen ticaret,
gelien ulam ve im alat teknikleri toplum u kar konulam az bir b i
im de hizm ete dayal bir ekonom inin yerine bir m eta ve para ekono
m isine doru srklyordu. O rtaam duraan, rasyonel bilim inin
yerini alacak yeni, ilerici, deneysel bir bilim in yaratlm asndaki en
belirleyici etken, bu ekonom ik devrim in teknik ynyd. Rnesans
insannn karsna eski bilginin zm ekte yetersiz kald d u ru m ve
sorunlar karan oydu.
Dolaysyla, entelektel plandaki bu dzeltm eler daha sonraki bir
dnem in rnydler. Fakat asl teknik deiiklikler O rtaa sre
since gerekleti. Bu teknik deiiklikler O rtaam, gelecein bilim
sel uygarlna yapm olduu en dikkate deer katk olarak gze ar
par. G rnrde bylesine dzenli ve statik bir toplum da sz konusu
teknik deiiklikler, m aliknelerde tutulan kaytlarda ve dava dosya
larnda belirgin bir biim de grlm lerse de, Kilise tarihilerinin
dikkatini ekm ediklerinden uzun sre fark edilm eden kaldlar. D u
var ustas Villard de H on n eco u rtun, 3.2 ok sayda m ekanik aygtn
izim ini ve anlatm n ieren defteri (t. 1250) gnm ze kadar ulaan
paha biilmez b ir belgedir. O rtaa bilginlerinin ok az teknik so
runlardan sz etm itir; bu sorunlar anlam aya alanlarn says ise
daha da azdr. Roger Baconun Hac Peter hakknda yazd m ethiye
bu ilginin ne kadar istisnai olduunu gzler nne serm ektedir: 3.16
D eneyim yoluyla doa bilim ini, ilalan, simyay, gky-
zndeki ve yeryzndeki h er eyi bilir; ruhban snf dnda
ki herhangi bir kimse, yal bir kadn ya da bir kyl, toprak
hakknda kendisinin bilm edii bir eyi bilecek olursa bundan
utan duyar. M aden dkm cl ile altn, gm ve dier
m adenlerin ileniini ok iyi bilm enin yan sra askerlik, si
lahlar ve avclk hakknda da her eyi bilir; tarm , haritacl
ve iftilii incelem itir; ayrca kocakarlarn bylerini ve
kehanetlerini, hokkabazlarn hile ve num aralarn aratrm
tr. Fakat kendini byk deneysel alm alardan alkoyaca
iin o nur nianlarn ve dlleri geri evirir.
302
Bylesi b ir ideal, gnahlardan arnm a veya terfi ile ilgisi olm a
yan konulara ilgi gsterm eyen skolastik bilginlerin zlem lerine ok
uzakt. Tm iyi eylerin d o rudan Y unanistandan veya R om adan
geldiine inanan R nesans hm anistleri, onlar kastl olarak bil
m ezden geldiler; b arb ar ve G otik olarak dam galadklar O rtaam
t m baarlarna kar isyan halindeydiler.
Ortaa mimarisi
Feodalizm e kar b ir lm -kalm sava verm eyen bizlerin, o
yz yl iinde teknik ilerlem e bakm ndan kat edilen yolu kavrayabil-
m em iz iin, N orm an tarznn kasvetli kabalndan dikey izgilerin
i ac yum uaklna doru G otik m im arinin geliimine bakm am z
yeterlidir. M imarlk, gerekten de O rtaa tekniinin ve dncesi
nin en yce ve en zgn ifadesiydi. A ncak bu, bilimsel olm aktan ok
teknik bir baaryd. Rom allarn ya da Yunanllarn denem i olduk
lar h er eyden daha cretkr olan tonoz ve payandalarn olaanst
konstrksiyonu, uygulam ada karlalan glklere getirilen bir d i
zi ad hoc20 zm n b ir sonucuydu. Teori burada iin iine karm
deildi; zaten karm asna olanak da yoktu, zira kem er teorisi tem el
bilgiler dnda ancak am zda kefedildi. Ayn nedenden tr,
O rtaa m im arisi de gerek d o rudan gerekse dolayl olarak bilim in
geliim ine pek fazla katkda bulunam ad. Pusula ve b a ru t gibi yeni
bilim in tem ellerini oluturan ya da at koum u ve k dm eni gibi
retkenlikte saladklar artla bilim i dolayl yoldan etkileyen b ir
takm yeni bulular ise bu anlam da m im ariden farklyd. 1.13, 1.14;
2.29; 2.30
303
dm eni, barut, kt ve m a tb a a - hibirinin feodal A vrupada ortaya
km am olmas anlam ldr. Alkol ve saat dndaki t m icatlar D o
udan, zellikle de inden gelmitir.
in bilim inin tarihi h akknda bildiklerim iz arttka (bu anlam da
Dr. Joseph N eedham m in teknii ile bilim inin kkenleri ve tarihi
zerine yapt kapsam l incelemeye ok ey borlu olduum uzu be
lirtm ek gerekir) 3.27, indeki teknik ilerlem elerin tm dnya a
sndan m uazzam nem tadn ok daha iyi kavryoruz. im diden
elimizde, H ristiyan Bat uygarlnn stnl anlay tem elinde
dnyann geri kalannn kstaha yok saylmas gereinin yattn
gsteren yeterince kant bulunm aktadr. Nasl aktarldklarn ak
lam ak g olsa da, Bat A vrupada ancak 10. yzylda veya daha da
sonra ortaya kan birok icadn, sz konusu an ilk yzyllarnda
inde tm ayrntlaryla o rtay a k o n m u o ld u u bir gerektir.
B urada aklanm as gereken nokta, ind e ve daha az bir lek
te olm akla birlikte H indistand a ve slam lkelerinde gerekleen bu
teknik ilerlem enin, u m u t verici bir balangcnn ardndan neden
15. yzyldan nce tam am en d urduu ve teknik dzey bakm ndan
yksek fakat duraan D ou uygarlklarnn oluum uyla sonuland
dr. Dr. N eedham m ne srd ve in iin de geerli olan gerek
e, tekniin gelim esinde hibir kar bulunm ayan ve yeni pazarlar
aara'k teknik ilerlemeye itki salayabilecek tek g olan tccarlar
bask altnda tu tm ak isteyen eitimli bir brokrasinin -M a n d a rin
le rin - ykseliidir.
A vrupada yaanacak olan da tam olarak buydu. Yeni icatlar, ne
lde kullanldklarna bal olarak, artan verim lilik ve ticaret n e
deniyle feodal rgtlenm eyi giderek kerten teknik bir devrim e yol
atlar. Kylerde daha iyi aralar vastasyla tarm sal retim in geli
mesi, dei-toku edilebilecek daha fazla art- r n demekti. D aha iyi
tatlarla byk m iktarlarda m aln nakliyesinin yaplabilmesi, belirli
b ir r n iin daha elverili olan toprakta her trl rnn yetitiril
m esi zorunluluunu o rtad an kaldrarak dolayl bir biim de verim
lilii artrd. rnein 13. yzylda Bordeaux ile evresini iine alan
blge btnyle arap retm ek zere bacla yneldi. G nm zn
byk arlk birim i tondan da anlalaca gibi, ilk byk amba-
304
e k il 7: E rken in d e T ek n ik ve B ilim
Yeni at koumu
Saydmz bulular iinden ilk ikisi, at ham utu ve deirm en, g
cn iletilm esindeki en etkili aralard. lkinin etkisi daha abuk g
rld; atm gsnden geirilen ve nefes bo ru su n u skan kay yerine
srtna konan ham ut sayesinde atm eki gc be kat artt. 2.29 7.
yzyl ininden gelen b u yenilik Avrupaya 11. yzyln balarnda
ulaabildi. Bunun ilk sonular sabanda kzn yerini atlarn alabil
m esi ve kzn ektii sabanla srlm eye uygun olm ayan dnm -
lerce topran tarm a almas oldu. Ayn zam anda, kannn yerini
de at arabas ald. At nalnn kullanm a sokulm asyla yola koula-
bilen atlardan yk tam aclnda yararlanlm aya baland. Yeni at
koum unun faydalan nce Frenkerin ve N orm anlarm lkesinde g
rld. Verimli topra ve elverili iklim i sayesinde zaten ayrcalkl
b ir konum u olan Kuzey D enizi ile M an D enizi evresindeki blge,
byk bir retim m erkezi haline geldi. Tahl, balk, hayvan derisi,
ilenm em i yn ve kum a retim inde elde edilen art- r n --yeni
21 Tun: 252 galonluk, yani 950 litrelik arap fs.
306
ticaretin ykte ar m e ta la r- artk C ham pagne gibi byk fuarlarda
D o u n u n ve G n e y in ilenm i fakat daha hafif rnleri ile deiti
rilebilecekti.
Su ve yel deirmenleri
Su ve yel deirm enleri, daha nce gstermi olduum uz gibi, as
lnda klasik dnem e zg bululardr. Yine de deirm en O rtaaa ait
bir ara olarak kabul edilebilir. nk yaygn olarak kullanlmaya bu
ada balad. Rom a dnem inde ok az deirm en vard; deirm en ne
kentin ne de kyn belirgin unsurlar arasndayd. yaptrm ak iin
h er zam an yeterince kle bulunabiliyordu. Buna karn deirm en en
bandan beri feodal ekonom inin gerekli (tamamlayc-olmazsa ol
maz) b ir unsuru olmutur. H em en her m aliknede (Kraliyet Kadastro
D efterlerinde22 550 m alikne grlm ektedir) bir deirm en ile bir de
irm enci bulunm aktayd. Lord, serilerinden t m tahllarn bu deir
m ende tm elerini istem e hakkm sonuna kadar kullanyordu.
D eirm enler tahl tm ekle de snrl kalm adlar; gcn [ener
jinin] daha genel b ir tarzda kullanlm asnn yolunu atlar. in ge
tirilebildii (zira deirm en yaps gerei tanm azd), aralksz yine
lenen srekli bir kuvvete gerek duyulduu d u rum larda deirm en
m ekanizm as b u n a gre ayarlanabiliyordu. Dairesel hareketi dz
harekete dnt rm ek iin, inden getirildikleri anlalan eki ve
k ran k kullanlyordu. 3.4 K rank ok nem li bir aletti, nk eki
ten farkl olarak dz hareketi dairesel harekete de evirebiliyordu. Yel
deirm enleri Avrupaya 1150 ylnda ve byk ihtim alle rand an gel
diler. D eirm enler kum a ykam ada, krklem ede, dem ir dvm ede
ve o d u n kesm ede kullanld; ne var ki eirme, dokum a ve harm an
dvm e gibi ayn m iktarda g gerektiren am a daha dank ilerde
kullanlm ak iin Sanayi D evrim ini beklem ek zorundayd. Avrupad a
deirm enlerin bylesine eitli am alar iin kullanlm as ve hzla ge
limesi, igc yetersizliinin ve b u n u n la teknik gelime arasndaki
ilikinin b ir gstergesidir.
22 Kraliyet Kadastro Defteri (Dom esday Book): 1086 ylnda ngiltere Kral W illiamn
emriyle hazrlanan ve ngiltered eki btn arazileri, bunlarn byklklerini, deerle
rini, sahiplerini vs. gsteren tapu kayt defteri, (.n.)
307
Yel ve su deirm enlerinin yapm ile bakm ve onarm , ky de
m ircilerinin ounun altndan kalkamayaca bir iti. Bu nedenle,
lkeyi dolaarak deirm en yapan ve onaran deirmen ustalarnn
oluturduu yeni b ir m eslek dal dodu. Bunlar, m odern anlam da
ilk teknisyenlerdi. Dili yapm ndan ve dililerin nasl altndan
anlyor, bentleri ve savaklar nasl yneteceklerini biliyorlard; dola
ysyla hem m akine hem de hidrolik m hendisi konum undaydlar.
Yeni felsefenin grlerini onlardan bakas hayata geiremezdi; bu
zanaatkrlar yaratclklar ile R nesansa ve daha ok da onu izleyen
Sanayi D evrim ine esin kayna oldular.
Saat
lk gerek Avrupa icad olan saatin yolunu aan da yine deirm en
ustalarnn emeiydi. Saat [clock] balangta ism inden de anlala
ca gibi, nce alma saatlerini, daha sonra tm saat balarn haber
verm ek iin kullanlan and (cloche)23. Bu an, kum saati kullanan
bir gzetm en [watchman] tarafndan alnrd. 11. yzylda ann tok
m ann ileri-geri hareket etm esini salayan dahiyane bir m ekanizm a
gelitirildi. G zetm enin tek yapmas gereken saat dzenei (deirm en
dzeneinin daha hafifi) araclyla doru zam anlarda ana vuran
b ir arl serbest brakm akt. Bir deirm en ustas ya da kei, ayn
m ekanizm ann tekrar tekrar altrlarak saati kendi kendine bildi
rebileceini akl etmi, bylece m ekanik bir kol saati [watch] yaparak
gzetm eni devreden karm olsa gerek24. Kendi kendine ayarlanan
ve kendi kendine ileyen m odern otom atik dzenein ilk rnei olan
m ekanik saat -k o l saati dahil- bylece dom u oldu.
Saatin ortaya k kukusuz ok eskilere dayanmaktadr. Araplar,
Yunan su-saatlerini byk lde gelitirmiler ve onlar temel ala
rak pek ok karm ak ve otom atik aygt yapmlard. Fakat m antar ve
iplerle altrlan bu saatler, dili arklar dzeneinin gcnden ve
23 Cloche: an anlam na gelir. Yazar, ngilizcede "duvar saati dem ek olan clock sz
cnn kkenine iaret ediyor, (.n.)
24 ngilizcede izlemek, gzetlemek anlam na gelen watch szc ayn zamanda
kol saati demektir. Ayn kkten treyen watchm an ise beki, gzetmen anlam
na gelir.
308
dakikliinden yoksundu. Avrupann, m ekanik saatin icadyla birlikte,
b u n u n temelini oluturan birikim i byk lde kendisinden ald
D ouya kar ustalk bakm ndan balangta kk olsa da sonunda
belirleyici bir stnlk elde ettiini dnm ek batan karc olabilir.
Saat, yararl olm aktan ok prestij kazandran bir aksesuard. Kentlerin
ve katedrallerin guru r kaynayd. Fakat Rnesans srasnda, deirm en
ustal sanayi iin ne ise ender saatilik meslei de bilim asndan y
le olacak, verim li bir beceri ve ustalk kayna haline gelecektir.
D e n izci p u s u la s
D nyann m anyetik g cnn doal bir m knats, yani m knats
ta zerinde gzlem lenm esi en nem li ve ayn zam anda en g bi
limsel bululardan biri olsa gerek. Bir mil zerine oturtulm u m k
nats tann yn gsterm e zelliinin, baka bir yerde bylesi bir
alet kullanldna tan k oluum uzdan yzyllar nce inliler ta ra
fndan bilinm ekte olduu su gtrm ez b ir gerektir.
Dr. N eedham a gre sz konusu bulu, jeom antik kehanetinin
-cisim leri tahta bir yzeyin zerine atarak konum larna gre gele
cei tahm in e tm e - bir yan rndr. 3.27 Buna benzer falclklar
gnm zde de srdrlm ektedir. Yeri gelmiken syleyelim; zar,
iskambil ve satran gibi pek ok m asa oyunu da buradan t rem i
tir. N esnelerden biri, kak biim inde tem sil edilen kuzeyin simgesi
Byk Ay idi. Be kutsal tatan biri olan m knats tandan yaplan
bu kaklar daim a ayn yn gsteriyorlard. 6. yzyldan nce bu
zelliin m knatsa srtlen d em ir paracklarna da getii ve hatta
kuzey ya da gneye evrildiklerinde o d u ru m d a kaldklar kefedil
di. Byle bir d em ir parasnn iindeki tah ta zerine oturtulduu su
pusulas 11. yzylda eksiksiz olarak tanm lanm sa da, m u h tem e
len ok daha nceden bilinm ekteydi. Geleneksel in pusulas budur;
onun kehanet tablolaryla ilikisi erevesi zerindeki sim gelerden
anlalm aktadr. (ekil 6) B atya nasl geldii ise hl b ir m u am m a
dr. 12. yzyla ait bir sagada (Viking D estan) ok daha nceden b i
linm ekte olduundan sz edilm ektedir. bre ve kadran ise 13. yzyl
talyan icatlarndan olsa gerek. 3.6
309
Pusulann, ilk kefinden sonraki an geliimi, geleneksel ve tek
n ik ilerlem enin b t n izlerini zerinde tam aktadr; fakat ileyiini
aklam ak iin en bandan beri bilim in yardm na bavurulm utur.
Bat H ristiyanlnn ilk orijinal bilim sel eseri, ada Roger Bacon
tarafndan dnem in en byk, en p ratik bilim adam olarak nitele
nen Hac P eterin (de M ericourt) Epistola de Magnete siydi (1269).
Bu eserde zgn dncenin gc ve bir dizi deneyi tasarlayp ya
pabilm e yetenei gze arpar. N orm a ve D ilbertin -u z u n bir zam an
s o n ra - b t n bir m anyetizm ve elektrik teorisi ile pratiinin dom a
sn salayacak olan aratrm a ve incelem eleri, bu eser tem el alna
rak yapld. B unun yan sra, m knatsn pusula zerindeki etkisi de
nceleri tam am en by ile aklanan etki ve endksiyon retilerine
bilim sel bir tem el kazandrd. D aha da nem lisi, bilim e btnyle
nfuz eden ve ileride N ew tonu n byk sentezine yol gsterecek (yl
dz) olan geerli bir ekim doktrini salad.
K dmeni
K dm eni de, belli ki inden gelmiti. in cnkleri (bir t r yel
kenli gemi), dier gem ilerden tm yle farkldr; gemiler, basit oyma
kanolarn kenarlarnn bir ana om urga evresinde ykseltilmesiyle
gelitirilmi, cnkler ise bam bu kam larndan yaplan sallarn pruva
ve klarnn ykseltilm esiyle elde edilm itir. 3.27 C nklerde o m u r
ga yoktur ve d m enin doal olarak bulunm as gereken yer km o r
tasdr. A vrupada, om urgann k tarafndaki eski eim li biim i, ana
dm en in buraya yerletirilm esini gletiriyordu. Bu yzden sancak
tarafna sabitlenm i b ulunan b ir dm en krei kullanlrd. Fakat
13. yzylda gem ilerin klar dikey hale getirilip buraya bir dm en
yerletirilince, Viking m odeline dayal geni om urgal A vrupa gem i
leri ak deniz seferlerine daha uygun hale geldiler. A rtk yelkenle
rin, rzgra daha fazla ald bir rota izlenebilecekti. Bu d urum ,
keli eski Latin yelkeninden yola klarak ba ve k yelkenlerinin
yaplm asna yol at. A rtk k tarafndan rzgr esm esini beklem ek
gerekm iyor ve daha sert havalarda da sefere klabiliyordu.
D enizcilikte gerekletirilen b u iki icadm -p u su la ile k d m e
n i- denizlerde, at koum unun karada yaptna benzer, onun kadar
310
nem li etkileri oldu. B unlarn kullanlm aya balanm asyla ak d e
niz seferleri m m k n oldu ve b u yolculuklar eski zam ann ky boyu
yaplan yolculuklarnn yerini ald. O kyanuslar ilk kez yarlarak hzl
ve m uazzam ekonom ik ve siyasal sonular douran byk apl s
m r n n , savalarn ve ticaretin yolu ald.
Denizcilik
D enizciliin gelimesi son derece nem li bilimsel sonular d o
urdu. Ak deniz seferleri A kdenizde dahi astronom ik gzlem ler ve
haritalar gerektiriyordu; b u nedenle, kesin tahm inlerde bulunabilen
b ir astronom i ile nicel corafyann ve gem ilerde kullanlacak uygun
aralarn geliim ine d o rudan itici bir g kazandrd. Okyanus d e
nizcilii, 17. yzyln t m byk astronom larnn zm e giriim in
de bulunduklar boylam larn belirlenm esi so rununu daha da n em
li kld. Pusulaya ve dier denizcilik aletlerine duyulan gereksinim
yeni, nitelikli bir sanayinin -te k n ik ara-gere y ap m - dom asna
yol at. Bu ikolunun ileride, zellikle standartlarnn ok daha ke
sin sonular verecek b ir dzeye karlm asyla bilim zerinde byk
etkisi oldu. N ew ton da dhil olm ak zere pek ok bilim insan ayn
zam anda [teknik-bilim sel] alet yapmcsyd. Bir alet yapmcs olan
W att, sanayi ve bilim alannda devrim ci bir etkide bulunacakt.
Barut ve top
O rtaada B atya tan tlan t m icatlarn iinde en ykcs olan
b a ru tu n siyasal, ekonom ik ve bilim sel etkisi hepsinden byk ol
du. lk o larak A raplar ya d a Bizansllar tarafn d an bu lu n d u u iddia
edilse de k an tlar b u icadn k k en in in de ine dayandn gs
term ektedir. B aru tu n srr, kolayca tutuabilen m addelerin iine
b u n larn havasz yanm alarn salayan b ir m iktar n itratn [gher-
ilenin] eklenm esidir. G herile doal halde baz tuzlarda ve ar
gbreli to p rak lard a bulunur. lk kez gsteri fieklerinin bileim inde
tesadfen kullanlm veya belki de soda (doal sodyum karbonat)
yerine o d u n km ryle birlikte eritken olarak kullanldnda p a r
lak b ir aleve ve h afif b ir patlam aya yol at fark edilm i olabilir.
311
B arut ind e birka yzyl boyunca yalnzca gsteri ve iaret fiei
yapm nda kullanlm tr.
B arutun askeri nem i, belki BizanslIlarn ate-tpnden ya da
daha byk bir olaslkla inlilerin bam bu fieklerinden yaptklar
toplarda kullanlm asyla balad. Top nam lusu [barrel]25 ilk olarak
ism inden de anlalaca gibi dem ir enderelerin26 kasnaklanm asyla
yapld. Topun ve hem en ardndan ortaya kan tabancalarn savata
etkili olm asnn nedeni m enzil ve g bakm ndan eski m ancnklar
dan stn olm alar deil, hantal ve pahal olm akla birlikte yine de
onlardan ok daha ucuz ve kolay tanabilir olmalaryd. Savalarda
ve kuatm alarda top kullanlm as, sava alannda ancak 3 bin yl n
ce D em ir D e v rin in balangcnda yaanan devrim le kyaslanabile
cek bir teknik devrim balatt.
Toplarda ve tfeklerde kullanlan barut, ona sahip olmayan d
m anlar karsnda yenilgiyi deta im knsz kld ve bylece uygar
insana ok daha kalabalk olan yerliler karsnda belirgin bir s
t n l k salad. Barut, ayrca uygar insanlar arasnda bile gler d en
gesini alabildiine deitirdi. Top bir kez ortaya ktktan sonra, za
ferin n koulu haline geldi ve ekonomi, savan bu yeni m asrafn
karlamaya yneldi. Yalnzca, tccarlarn destekledii zengin cu m
huriyetler ve krallklar top yapm iin gereken m aden kaynaklarna
ve bu m adenleri topa dntrecek teknik beceriye sahip olabildi. Bu
d urum , topraa bam l aristokrasinin bamszln, tpk top gl
leleri altnda yerle bir olan atolar gibi yok etti. B arutun zaferi ulusal
devletin zaferinin ve feodal dzenin sonunun balangc oldu.
B arut denizlerde de en az karadaki kadar etkili oldu. Yeni ast
ronom inin ve pusulann ynettii gem ilere yerletirilm i donanm a
toplarnda kullanlan barut, Bat Avrupallar o zam andan gnm ze
[1953] dek deniz yollar zerinde egem en kld. AvrupalIlarn, klt
rel ve askeri bakm dan aslnda kendilerinden hi de aa olmayan
dier uygarlklara kendi kltrel dam galarn vurm alarn salad.
ok daha ksa zam anda, dnyann eriilebilir t m zenginliini ken
25 Barrel: F demektir. Ayn zam anda top nam lusu anlam nda da kullanlr, (.n.)
26 endere: F kaburgas; yan yana dizilerek bir fnn gvdesini oluturan (genellikle
ince tahtadan yaplan) paralarn her biri.- (.n.)
312
di ellerinde toplam alarn ve bylece Sanayi D evrim ini finanse eden
serm aye birikim ine sahip olm alarm salad.
313
Top gllesinin havadaki hareketi -b a listik - dinam ik zerine ara
trm alara esin kayna oldu. Klasik [dnem in] bilim insanlar, hare
ketsiz cisimleri veya birbirleri zerinde grece dzenli kuvvetlere etki
eden cisimleri incelemilerdi. Yeni dnya, iddetli bir biim de hareket
eden cisimler sorununu ele alacak ve b u tem el zerinde yeni ve ok
daha kapsam l b ir m ekanik bilim i kurulacakt. tki [impetus] teorisi
toptan ok daha nce ortaya atlm olsa da frlatlan gllenin hareke
tine duyulan ilgi, dikkatlerin yeniden bu teori zerinde younlam a
sna yol at. Yeni m ekanik bilimi, yaam sal nem tayan bir noktada
klasik m ekanikten ayrlyordu: O, m ekanik m atem atie dayanyor ve
dolaysyla yine m atem atik retiyordu; niceldi ve saysald.
Damtma ve alkol
A raplarn dam tm a ilemini gelitirmeleri srasnda [alkol elde et
m ek iin] gerekli adm larn pek ou atlmsa da, dam tm a yoluyla
elde edilen ilk alkoll ikiler 12. yzylda Avrupada hazrland. Son
belirleyici adm, m uhtem elen tp okuluyla tannan Salernod a atld.
Bu okul 9. yzylda kurulm u ve Arap bilim ini en iyi haliyle; Yunan,
Arap ve N orm an kltrlerinin bir pota iinde eritilip kaynatrld
Sicilyadan alp zm sem iti. Gzel koku (esans) ve yalarn dam tl
m as nceden bilindiinden, alkol bir ilacn hazrlanm as srasnda te
sadfen bulunm u olsa gerek. Alkoln elde edilm esinin pf noktas,
imbiin hem alkol hem de suyu younlatrabilecek lde soutul-
masyd. 3.47 Bylece elde edilen ilk dam tk sv, nadide bir ila ola
rak kullanld ve ferahlatc zellikleri fark edildi. Sz konusu sv ok
gem eden yanacak kadar kuvvetli bir hale getirildi ve bylece prestiji
ykseldi. 14. yzylda R aym ond Lullun arab snm em i kirele d a
m tt ve neredeyse saf alkol elde ettii sylenir. Alkoln ismi yanl
tcdr. Kkeni Arapa olan bu szck, nceleri gz srm esini [rastk],
sonralar da genel anlam da pudray belirtm ekte kullanlmtr. Alkole
-ate suyu, usquebaugh27, viski28, yanan arap, konyak29- duyulan b
27 Usquebaugh: Kelte kkenli bu szck, yaam suyu anlam na geliyor, (.n.)
28 Viski: Usquebaugh szcnden tretilen whiskybaeden geliyor, (.n.)
29 Konyak: ngilizcesi brandy olan szcn kkeni, dam tlm yanan arap anla
m na gelen Felemenke brandewijndir. (.n.)
314
yk talep ancak 14. yzylda kara-lm (veba) salgnyla ortaya kt.
Bu svy dzenli olarak ienlerin asla lmeyeceklerine inanld; aquae
vitae [hayat suyu] sz buradan gelmektedir. Kullanmm yasaklayan
pek ok yasann yrrle konm u olm asndan da anlalaca gibi,
alkol b ir sre sonra hekim lerin denetim inden kt ve byk m iktar
larda retilmeye baland; dam tm evlerinin kurulm asyla birlikte ilk
bilimsel endstri olan m odern kimya sanayisinin dom asna yol at.
Alkoln elde edilm esi eitli toplum sal ve bilimsel sonular d o
urdu. Bunlar iinde en belirgini, iilince yaratt etkilerin ve bam
llk oluturm asnn A vrupada toplum sal adan pek nem li sonular
dourm asa da pagan barbarlar uygarlatrm a m isyonlarnda b a ru t
tan sonra ikinci srada geliyor olmasyd (Hollandallar 1626 ylnda
M anhattan adasn K zlderililerden f arap karlnda aldlar.
M anhattan ismi, sarho olduum uz yer anlam na gelir). Bilim a
sndan iki yntem -kim yasal ve fiziksel- nem tamaktayd. Alkoln
elde edilmesi ayn yntem in baka m addelere uygulanm asn tevik
etti. A rtk sanayinin ok daha etkili su-soutm al kondansatrler re
tiyor oluu, eter gibi dier uucu m addelerin de younlatrlabilmesi
anlam na geliyordu. m bik ve kondansatr, balca laboratuvar ara
lar haline geldiler; b u da organik kimyay m m kn kld.
D am tm ann fiziksel ilem lerini, zellikle de ateten kondansatr
suyuna tu h a f s iletim ini kavrayabilm ek son derece gt. leride
greceim iz gibi, term odinam iin balangc olan snr ss [bir kati
y sv ya da bir svy gaz haline getirm ek iin gerekli ek s] doktrini,
18. yzylda Black tarafndan ortaya atlacakt. Blackin alet-yapm
ustas Watt, bu d o k trin d en yararlanarak tek bana kullanlabilen
[mstakil] kondansatr ve ilk term ik randm anl m o to ru retti.
Mercek ve gzlk
M erceklerin yukarda bahsedilen kefi, 1350 ylnda talyada
gzln icadna yol at. Gzlk kullanm , optik alm alarna itici
bir g kazandrd. Grossetesse, Roger Bacon ve Freiburglu D ietrich
m erceklerin hem k-m larm odaklam a hem de bytm e ilevi
ni aklayarak bilim e katkda bulundular. Belki de ok daha nem li
olan, gzlk talebinin m ercek ve gzlk retim i m esleklerinin do
315
m asna yol amasdr. Teleskobun icadn (1608), bu m eslein usta
larndan Lippersheye borluyuz. G rnd kadaryla, grntle
rin bytlm esi zerine h er trl teorik varsaym dan daha verim li
olan m erceklerin tesadfi bileimi, en azndan o aam ada yalnzca
bir gzlk dkknnda m m kn olabilirdi.
Kt
D o udan gelen ve anayurtlarna oranla Batda ok daha byk
etkisi olan son iki teknik bulu, birbirine bal olan kt ile m atba
ayd. O kuryazarln yaygnlamasyla birlikte, ok pahal olan p a r
m en yerine daha ucuz b ir yaz malzem esi giderek zorunlu bir ge-
, reksinim haline geldi. Bitki liflerinden kt elde edilm esi ilemi ilk
olarak inde gelitirilm iti. O rada, daha M. 1. yzylda kt ucuz
bir yaz m a lzem esi o la ra k kullanlm aktayd. Avrupaya 12. yzylda
A raplar araclyla getirildi; burada, keten bezi kullanlarak bugne
dek daha iyisi yaplam ayan birinci kalite ktlar retildi. Kt yle
sine kullanl b ir hale geldi ki, giderek daha da yaygnlamas yaz
c ihtiyacnn karlanam am asm a neden oldu ve bylece m atbaann
salad yeni kopyalam a yntem inin baarya ulam asn salad.
Matbaa
M atbaa teknii, icat edilm esi veya uygulanm as ok g bir tek
nik deildir. Aslnda m hrlerde, kabartm a basklarda ve dam ga
larda ok eskilerden beri kullanlagelm itir. Avrupad a hzla yaylm
olmas, teknik b ir aygtn kullanlm as ve daha da gelitirilmesi iin o
aygta duyulan toplum sal ve rgtsel ihtiyacn gerekliliini gsteren
b ir rnektir. Fakat bir tekniin ortaya km asna neden olan ihtiya
cn, sonunda bu tekniin karlad tem el ihtiya olmas gerekmez.
O rtaan sonlarnda bile, byk m iktarda kt kitaplara ihti
ya olduunu fark eden ok az insan bulunuyordu. Aslnda m atbaa,
m uhtem elen, ncelikle edebi am alar dorultusunda gelitirilm i
deildi. M atbaann deeri, ancak bir kitabn ok sayda ucuz ns
hasna ihtiya duyulduu an ortaya kt. Dolaysyla m atbaann il
kin D ouda belirgin b ir m anevi stnlk salayan Taocu ve Budist
dualarn ok sayda baslm as ihtiyacndan dom as ve sonra yine
316
byk m iktarda kt para basm iin kullanlm olmas artc
deildir. B atda ise tu h a f b ir biim de, balangta ilahi bir by t r
olan iskam bil ktlarnn ok m iktarda baslm as ihtiyac, m atb a
ann douunu salayan ilk etken oldu. Papalk endljanslar30, d u
alar ve kutsal tasvirler de ardndan geldi. '
317
6.7. GE ORTAA EK O N O M SN N GELM
M atbaann nem i zerine bu irdeleme bizi Ortaa snrlarnn d
na kard; fakat Rnesansn bilim de gerekletirdii devrim hakkn
da bir deerlendirm e yapm adan nce, bu ve dier teknik ilerlemelerin
O rtaan son dnem lerinde ekonomi ve dnceler zerindeki etki
lerini saptam ak gerekir. Gelien retim in ve ulam n bir btn olarak
krsal blgeler zerindeki birleik etkisi, kyn toptan art-rnn ve
dolaysyla kylerde tketilen imalat m allarnn m iktarn arttrd.
Avrupad a feodal beylerin egem enlii henz sarslm am olsa da,
zengin kyller ve kentli iiler k o num larn glendirm eyi baar
m ve byk lekli bir pazar oluturm aya balam lard. Bu d u ru m
im alat m allarnn, bata arap ve kaliteli kum a gibi (kaba kum a
hl evlerde erilip dokunm aktayd) yar lks m addelerin yan sra
tuzlanm balk gibi ekstra gda rnleri ile m etallerin, zellikle de
ara-gere ve silah yapm nda kullanlan dem irin retim ini tevik et
ti. Bu im alatlar krsal blgelerde kyller tarafndan daha ok bir ek
i biim inde yaplm asna karn, kentli tccarlarn egemenlii altn
dayd. O rtaan d n m noktas olarak kabul edilebilecek olan 13.
yzyln ortalarnda, kentli zengin tccarlar loncalardaki egem enlik
leri sayesinde tekelci bir konum elde ettiler ve bu konum larn ucuza
alp pahalya satarak deerlendirdiler.
Bu kentli zm reler [oligariler] zam an zam an birbirleriyle savaa
tutuacak kadar sert bir kartlk iindeydiler. O rtaan ikinci yar
sna doru, daha az gelimi blgelerin ortaklaa sm rlm esinde
ibirliinin nem ini kavram aya baladlar. Bu birliklerin en nls,
Baltk ticaretinin sm rlm esini esas alan Kuzey A lm an irketi H an-
se idi. irket, 1358d en 1550ye kadar skandinavyann eski Viking
blgelerini deta tek bana ynetti. H ansenin kendi donanm as ve
Londra Steelyardan N ovgoroda kadar uzanan baka kentlerde snr
tesi haklarla desteklenen fabrikalar vard. H am m addeleri uzak
lkelerden alp onlar bitm i r n (m am ul) biim inde sattndan,
kendi kentleri dnda sanayinin geliim ini engelledi.
Kent birliklerinin faaliyet alannn genilii, kent ii atm ala
ra yol aan nedenleri geciktirdiyse de tam am en ortadan kaldra
m ad. Yabanc tccarlarn yerel kaynaklarn geliimi karsnda ti
318
cari egem enliklerini sonsuza dek srdrm eleri de m m kn deildi.
ngiltere, rnein 15. yzyla kadar Flanders ve talyada ilenm ek
zere ham yn ihra eden b ir lkeydi. M ali ynden Lom bardlarn,
Floransallarn ve H onsardlarm egem enlii altndayd. A slnda ya-
r-sm rge b ir lke konum undayd ve 18. yzyln Kuzey A m erika
sm rgeleri gibi yle zengin doal kaynaklara sahipti ki, ekonom ik
bam szln kazanm as yalnzca bir an meselesiydi. G erekten de,
14. yzyl gibi erken b ir tarihte, yerli yn dokum aclnn gelim e
siyle birlikte bam szln kazand.
talya ve Aa lkelerde bulunan en ileri Ortaa kentlerinde
loncalardaki zengin esnafn egemenlii zanaatkrlarn ayaklanmasna
neden oldu; 1378de Floransada Ciompi, 1302-1382 yllar arasnda da
Bruges, Liege ve G hent dokum aclarnn isyanlar bunlara rnektir. Bu
ayaklanm alar geici baarlar kazandlarsa da, Yunan tipi kent dem ok
rasilerinin kurulm asna yol amadlar; nk Ortaa kentleri ok
daha gelimi ve kalabalk olan feodal krlarda kurulm utu. Tersine,
kentlerin iindeki veya kentler arasndaki m cadeleler feodal krallarn
ya da talyada iktidar eline geiren tccar prenslerle cretli kom utan
larn (codottieri) daha da glenmesi sonucunu dourdu. Bu durum ,
znde hl feodal olan fakat kentlerde younlaan Rnesansn ulus
devletlerinin kurulm asna yol at. Bu burjuva ekirdekten kapitalist
dzenin douu ise daha sonraki bir dnem de gerekleecekti.
Ticaret ve matematik
Bu nedenle Ortaam sonlarnda dncelerin, zellikle de bilimin
gsterdii gelimeler asndan bakmamz gereken yer kentlerdir. Bu
ralarda yeni, laik bir aydnlar smf olumaktayd. Bunlar iyi Hristiyan-
lard fakat halen en byk toprak sahibi konum unda bulunan ve feodal
dzene sk skya bal duran Kiliseden byk lde bamsz ve bir
dereceye kadar da ona karydlar. Ne var ki yeni burjuvazi inantan ok
kra ve gsterie ilgi duyduundan karlar pek atmad. Ticari arit
metik, usta zanaatlk ve sanat, onlar okullar arasndaki tartmalardan
daha fazla ilgilendirmekteydi. Ancak sonralar, Kiliseyi giderek artan
servet ve gleri karsnda bir engel olarak grmeye baladklarnda,
reformun en ateli savunucular haline geleceklerdi.
319
Leonardo Fibonaccinin 1202 ylnda Avrupaya tantt Arap
rakam larnn temel kullanm alam ticari m uhasebe oldu. Birka on
yl iinde, o zam ana dek yalnzca bir avu m atem atikiye zg bir
sr olarak kalan aritm etiin d rt ilem ini renm ek her tccar ra
iin zorunlu bir grev haline geldi. Ayn zam anda pek ok insan
da m atem atiin nem ini kavrayacak dzeye ulat. Sonu simgesel
cebir ve balangta dam a oyununda fazla ya da eksik talar belirt
m ekte kullanlan + ve iaretleriydi. Denizcilikte yararlanlm ak
zere astronom ik tablolar ilkin koruyan, sonra daha da gelitiren de
yine ayn ticari karlard.
Sanat ve bilim
Tccarlarn artan servetleri sanata yeni bir itki kazandrd gibi
ayn z a m a n d a onun k o n u la rn ve slu b u n u d a deitirdi- Halen dini
bir biim altnda da vuruluyorduysa da, G otik katedrallerde cisim-
leen ey artk O rtaam Kilise sanat deildi. Teolojik sem bolizm in
yerini doa resim leri ald. Sanat ayn zam anda hem daha laik, hem
de daha natralist olm aktayd. Tccarlarn biriktirdikleri artk d e
erin byk b ir blm , ksm en elenm ek ksm en de saygnlk elde
etm ek amacyla kklere ve tablolara harcanm aktayd. Tekstil, m
lekilik, cam ve m etal ilemecilii alanlarnda, m addenin fiziksel ve
kim yasal zelliklerini incelem ek iin alabildiine tevik ve olanak
bulunm aktayd. Bu d urum , bilim in canlanm as iin gerekli m addi
tem elin olum asn salad. Rnesansn tam anlam yla serpilip ge
lim esinin yolu almt artk.
320
ri olaanst gayreti km sem ek anlam na gelmez. Ne var ki, dein
m i olduum uz nedenlerden tr Ortaa bilginleri de, tpk kendi
lerinden nce gelen Arap bilginleri gibi, Aristonun yaklak 2000 yl
evvel ulat snrlarn tesine geme becerisini gsteremediler.
Ak ki O rtaan katklar A raplarnkine oranla daha btnlk-
lyd. Robert Grosseteste, an banda nerme ve bileim [resolution
and com position] ya da tmdengelim ve tm evarm ikili yntemini,
500 yl sonra gelen Newton kadar ak bir biim de ortaya koymutu.
3.12 Ne var ki, bir yntem in kullanlm as iin istein ya da gerekli
aralarn bulunm am as belki de o yntem in ie yaram az olm asndan
daha ktdr. Yaratt honutluk hali, bal bana ilerlemenin n n
de bir engeldir.
Bu ilerlemenin bylesine uzun bir sre gecikmi olm asnn balca
nedeni, ister M slm an olsun ister Hristiyan, feodal bir ekonom ide
rasyonel bilim in pratik yarar salayacak tarzda kullanlmas olana
nn bulunmam asyd. Prenslerin astrolojiye duyduklar sayg astrono
m inin devam etm esini salad. Simya, kimyasal tekniklerin gelimesi
ne yardmc olduysa da, teorisi akla deil neredeyse tm yle byye
dayanyordu. Bilime, yalnzca teologlara [grlerini pekitirecek]
rnekler salamas amacyla bavurulduu srece, ondan deneyim in
biimsel bir analojisinden fazlas beklenemezdi. Uygulamada ie ya
rayp yaram adnn aratrlm asna hibir zam an gerek duyulmad.
Dolaysyla bilim, tm b ir O rtaa boyunca, byk lde kitaplara
ve tartm alara tklp kald. D aha sonra grlecek olan entelektel
ilerlemeler, skolastiklere, onlarn yanllarn ortaya koyma arzusunun
salad itici g dnda ok az ey borluydu. Bu ilerlemeler, daha
ok klasik dncenin en iyilerinin yeniden gnma karlmas ile
doaya ve sanata duyulan yeni pratik ilgiden esinlenen yeni deneysel
yntem lerin bileim inden dodu.
Gelecek asndan O rtaa dncesinden ok daha nem li olan,
im alat [m anfaktr] ve tam aclk [ulam] alanlarndaki gz alc
teknik gelimeler b t n ile zlm eleri zek gerektiren zor so ru
larn oluturduu, gem iten devralm an m irast. Balangta ortaya
atlan, m o d ern bilim in doum yerini ve zam ann neyin belirledi
i sorusu ksm en de olsa bu deerlendirm eler erevesinde yant
lanabilir. Doa bilim lerindeki ilk byk H elenistik atlm n m iras-
321
Tablo 3: Bilim ve Feodalizm:
T E K N K G E L M E L E R SY A S V E SO S Y A L O L A Y L A R FELSEFE ve B L lM
A y r a p h a t a V a r a h a m ir a , H in t
A y a s o f y a 'n n in a s J u s ti n y e n , A tin a a k a d e m is in i n k a p a tl D io n y s iu s , m is tik teoloji a s to n im i c il e r i v e m a te m a ti k il e r i
i n d e g e tir ile n ip e in A v ru p a y a ta n tl P e rs J u n d is a p u r n iv e rs ite s i P h i lo p a n o s , a n ti- A r is t o c u d r tii d o k tr in i O n l u k n u m a r a l a m a s is t e m i n in
g e li im i, sfr
in 'd e T a n g h a n e d a n l
in 'd e b lo k b a s k M u h a m m e d in m is y o n u , M s l m a n l n ra n , S e v e ru s S e b o c k t, H in t n u m a r a la r n n S u r iy e y e ta n tl m a s B r a h m a g u p ta , c e b ir v e t r ig o n o m e tr i
A fr ik a v e Is p a n y a y a y a y l
.Y u n an c a'd an S u ry a n ic e ye e v ir ile r
K u z e y A v ru p a d a te k e r le k li s a b a n v e A b b a s i h a life li i
G e b e r s la m k im y a s n n k u r u c u s u
t a r l a s is te m i B a d a tn k u r u lu u
S a n s k r it e , S u ry a n ic e ve Y u n a n c a d a n A ra p a y a e v ir ile r
a r lm a , r e n m e evi
V ik in g le r in y e lk e n li g e m ile ri g e li tirm e s i
H a r u n el R e id E l- k in d i, ilk A ra p felsefeci El H a r e z m i, c e b ir
A t h a m u t u , n a l ve z e n g is in in in d e n
A v ru p a n n K u z e y lile r v e M a g y a r la rc a ig ali E r ig e n a , ilk felsefeci B e d e , ilk H r is tiy a n ta r i h i
A v r u p a g e tir ilm e s i
S o f iz m in y k se lii
E l- F e rg a n i sla m a s tr o n o m is in i n k u r u c u s u
S u d e ir m e n le r i n in y a y g n k u lla n m H ila fe tin y k l R a z i, tp ve k im y a E l- M e s u d i,g e o n e tr i
E I -B u z ja n i, tr ig o n o m r tr i
K ilis e r e f o r m u A v ic e n n a , tp ve fizik
P e r s le r d c yel d e ir m e n le r i
P a p a v e i m p a r a to r a ra s n d a m c a d e le H a a n e l B a sri, o p ti in k u r u c u s u E l B i r u n i, H in d i s t a n n
M e r c e k k u lla n m
ta ly a n e h ir le r in in y k se lii E l- Z a r k a li, e lip tik e m b e r ta n m la n m a s
A lk o l
S e l u k lu T r k le r in in istila s G a z a li, m is tis iz m e g e ri d n m e r H a y y a n , m a te m a ti k
Is p a n y a d a k a t
lk H a l se fe ri P e te r A b e la r d , P a ris n iv e rs ite s i, s k o la s ti i n b a la n g c
B o y a l c a m
F l a n d e r s 'te k o m n le r b n - i R iid , A ris to c u Isla m i s is te m
F r a n s a d a y e l d e irm e n le ri
S e ia h a d d in E y y u b i, K u d u s n y e n id e n a ln M a im o n id e s , A ris to c u Y a h u d i s is te m i
P u s u la
324
V. KISIM
Giri
325
toplum sal bir olgudur. Bu olgu, sonular bakm ndan uygarln yo
lu n u aan tarm n kefinden bile daha nem lidir; nk bilim saye
sinde sonsuza dek ilerlem e olanan kendinde barndrm aktadr.
M odern bilim in kkeni sorunu, gnm zde artk tarihin en te
m el soru nlarn d an biri olarak kabul edilm ektedir. rnein, Profesr
B utterfeld 3.28 unu iddia etm ektedir: Bu bilim sel devrim denen
ey, (...) H ristiyanln douundan b u yana olan biten h er eyi gl
gede brakm akta ve Rnesans ile Reform u sradan birer olaya, O rta
a H ristiyanl iinde cereyan eden isel deiim lere indirgem ek
tedir... Belirli b ir tarihsel gei dnem inin, entelektel geliimin b e
lirli bir yannn altnda yatan kesin sreleri grebilm em iz iin (...)
b u n d an daha iyi b ir zam an dilim i, daha iyi bir alan yoktur. Profesr
Butterfeldn yapt zm lem eye tem elde katlm am akla birlikte
so ru n un nem i k o n usunda ona tam am en hak verdiim i belirtm ek
isterim .
K apitalizm in geliimi ile bilim arasnda bir balant olsa da bu
ilikiyi basit neden-sonu kavram laryla aklam ak doru olmaz.
Yine de, bu d nem in balarnda ekonom ik etkenin baskn olduu
sylenebilir. Deneysel bilim in geliimini m m kn ve zorunlu klan,
kapitalizm in ykseli koullardr. D nem in sonlarna doru kar-
etkiler hissedilm eye baland. Bilimin pratik baarlar, bir sonraki
by k teknik ilerlemeye, Sanayi D evrim ine zem in hazrlam aktayd.
D oa bilim leri ite b u dnem de, tarihi bir dnem eten geerek to p
lum un retici gleri arasnda kendisine kalc bir yer edindi. Tari
hin ak bir b t n olarak gz nne alndnda bu olgunun d n e
m in siyasal ya da ekonom ik olaylarndan ok daha nem li olduu
grlr. nk kapitalizm toplum un ekonom ik evrim inde geici bir
aam ay tem sil ettii halde, bilim insanln kalc bir kazanm dr.
lk nce, kapitalizm bilim i olanakl kldysa; bilim de sras geldiin
de kapitalizm i gereksiz klacakt.
Kapitalizm, ilk aam alarnda -km ekte olan feodalizm in zincir
lerini krd sralard a- salkl ve geliime akt. Ge O rtaa a z
g teknik aygtlarn kullanlm as tarm n, im alatn ve ticaretin geli
m esine ve her zam ankinden daha geni bir alana yaylmasna olanak
tand. E konom ik ilerlem enin dourduu m addi gereksinim ler m a
326
dencilik, sava ve denizcilik bata olm ak zere her alanda tekniin
daha da gelimesini salad. Bu gelim enin sonucu olarak yeni m al
zem e ve ilem lerin doasndan kaynaklanan yeni sorunlar, pusula ve
b aru t gibi icatlar henz tanm ayan klasik bilim in belini bkt. Keif
amacyla yaplan deniz seferleri, antiklerin deneyim lerinin ne kadar
snrl olduunu gzler nne sererek daha ilerisini grp daha faz
lasn yapabilecek yeni b ir felsefe bulm a ihtiyacm pekitirdi.
17. yzyln banda yeni ve giriken bir burjuvazi bu uyarcya ya
nt verm e baarsn gstererek deneysel bilim in temellerini kurdu.
Yeni bilim, eskiden servenci tccarlarn yapm olduu gibi, birlikler
halinde rgtlendi. Yzyl henz sona erm eden bir avu yetenekli in
san mekanik ve astronominin temel sorunlarn zd. Bylece, klasik
bilim in o gne dek yaptndan daha fazlasna ulam oldular: ihtiya
duyulan alana - denizcilie- pratik yardm sundular. Ancak, bu yal
nzca bir balangt; asl zaferleri, teknik ve doa hakkndaki bilim
sel incelemelerle bunlar tahlil etm ek ve zm lem ek iin gerekli yeni
deneysel ve matematiksel yntem lerin gelitirilmesine kazandrdklar
taze drtde yatmaktadr. Bunlarn meyveleri daha sonraki yllarda
topland. 17. yzyln sonuna kadar, bilim in pratik almalarla yeni
den kurduu balar sayesinde kazandklar, teknikteki radikal yenilik
ler srasnda vermek zorunda kaldklarndan ok daha fazladr.
Bilimsel devrim
Yeni bilim in douu ile ilk geliim srecinden balayarak entelek
tel olgunlua eriinceye dek geen kritik d n em bu blm n ana
k o n usu n a oluturm aktadr. ncelikle onun, Rnesans ve Reformun
yeni toplum sal gleriyle ilikisini gsterm ek, ardndan da bu ye
ni bilim in kazanm alarnn teknolojiyi nasl belirlediini ve arkadan
gelecek m o d ern an dncelerini nasl biim lendirdiini incele
m ek gerekir. Bu can alc dnem de bilim alannda grlen d n
ce deiiklikleri, h er eyin stnde tutulan din ve siyaset alanndaki
dnce deiikliklerinden ok daha nem liydi. Bu deiim, Y unan
llardan m iras kalan, M slm an ve H ristiyan teologlarca kutsanan
entelektel kabullerin m eydana getirdii grkem li yapnn yerle bir
327
edilerek yerine yepyeni b ir sistem in konduu bir Bilimsel D evrim de
m ekti. M slm an ve H ristiyan bilginlerin Y unanllardan m iras al
dklar nitel, deimez, snrl ve dini eski dnya tablosunun yerini
nicel, atom ik, sonsuza dek uzanan laik yeni bir dnya tablosu ald.
A ristonun hiyerarik evreni Nevvtonun dnya m akinesi karsnda
dayanam ad. Bu gei dnem i boyunca ykc eletiri ile yapc sentez
ylesine i ie gemiti ki, aralarna bir izgi ekm ek olanakszd.
Bu yer deiimi bilgiye doru yeni bir yneliin belirtisiydi yal
nzca. Bilgi, insann gemiten bugne gelen ve kyamete kadar sre
cek olan dnyann bu biimiyle uzlam asnn arac olm aktan karak
lm sz yasalarn renilmesi yoluyla doay denetim altna alm ann
arac haline geldi. Bu yeni tutum un kendisi, m addi zenginliklere du
yulan yeni ilginin bir rnyd ve zanaatkarlarn ticari pratiklerine
kar aydnlarda yeni bir ilgi uyandrd. Bylece Rnesans, soylulara
zg teori ile avam snfa/halka zg pratik arasnda, ilk uygarlklarda
snfl toplum larn ortaya kmasyla birlikte alan ve Yunanllarn b
yk entelektel kapasitesini snrlayan gedii ksm en de olsa kapatt.
M odern bilim in nasl doduunu yeterince anlayabilm ek iin,
Rnesans dnem inde balayan d n m n hem pratik hem de en
telektel yanlarn gz nnde b u lu n d u rm ak gerekir. Bilim tarihi
zerine yazanlar, ounlukla yalnzca entelektel yan vurgulam lar
ve b u yzden t m b ir dnm , doruluklar apak ortada olan ilk
nerm elerden yola karak yanl savlardan dorulara doru bir iler
lem e ya da apak olgularn daha dikkatli gzlenm esi ve daha doru
deerlendirilm esi soru n u olarak grm lerdir. Ekonom ik, teknik ve
bilimsel ilerlem elerin zam an ve m ekn bakm ndan akm alarn
aklayam am alar ve dahas, bilim in ilgi duyduu konularla toplum u
denetim altnda tutan gruplarn teknik ihtiyalarnn ayn olmas,
h er iki aklam ann da yetersiz olduunu gzler nne sermektedir.
te yandan, yalnzca ilgi duyulan teknikleri gz nnde b u lu n
d u rm ak da yetersiz kalacaktr. M addi kayglar kadar zihinsel yakla
mlar da dikkate alm ak gerekir. Ykselen burjuvazinin verdii m
cadelenin ideolojik yan, b u gei yzyllarnn bilimsel grlerine
olduu kadar dini dncelerine de dam gasn vurdu. Gerekten de,
yzyllardr benim senm i olan dncelere m eydan okum ak, ancak
328
top lu m u n b t n k u ra m la rn n sorgulanm akta olduu bir dnem de
m m k n olabilirdi.
Rom a m p arato rlu u n u n km esinin ardndan eski bilim in y
kntlar zerinde yeni bir bilim in kurulduu veya O rtaam b an
da olduu gibi, bilim in b ir kltrden dierine aktarld eski gei
dnem lerinin tersine, m odern bilim i douran devrim hibir kesinti
ya da d etki olm akszn gereklemitir. Bu d u ru m u gerein al
tn daha da kaln b ir biim de izm ektedir: Yeni toplum un iinde,
d o rudan eski toplum dan alnan fakat devrim i yapan insanlarn
dnce ve eylemleri ile d ntrlm olan unsurlarla yepyeni bir
dnce sistem i ina edilm itir. Eski feodal kltr denenm i ve ye
tersiz bulunup m ah k m edilm itir; kendi dourduu elikilerin s
tesinden gelemeyecektir. O nun barndan kan yeni burjuva snf,
k en d isin e zg yeni toplum sal sistem i bulm ak ve kendi dnce sis
tem ini oluturm ak zorundayd. Rnesans ve 17. yzyl insan, ge
m ie ne denli borlu olduklarnn farknda olm akszn ondan tam
anlam yla koptuklarn dnyorlard.
329
sonunda burjuva ngiliz M illetler Topluluu nun kurulm as tarihsel
bakm dan din savalarna oranla ok daha byk nem tamaktadr.
nc evre (7.7-7.9) siyasal uzlam a dnem idir. Ekonom ik
ynden gelim ekte olan t m bu lkelerde ynetim biim i m onari
olm asna karn iktidarn ipleri byk burjuvazinin elindeydi. Ver-
saillestaki Byk H k m d arm tm ihtiam na ram en, dnem e
dam gasn vuran H ollandahlar oldu. ngiltered e bu dnem , anaya
sal [m eruti] m onari ile hzl ticari ve snai gelim enin balangcna
iaret eder.
Bilimde b unlara karlk gelen gelimeler birinci evrede O rta-
an klasik zam anlardan alp benim sedii dnya tablosuna b t
nyle m eydan okunm asdr. Bu m eydan okum a en kararl ifadesini
K opernikin A ristonun dnya m erkezli evren anlayn reddederek,
yerine dnyann da dier gezegenler gibi gnein etrafnda dnd
bir gne sistem i anlay getirm esinde buldu.
kinci evrede bu m eydan okum a youn m uhalefete ram en Kep
ler ve Galileo tarafndan srdrld ve H arvey tarafndan insan v
cu d u n u da iine alacak ekilde geniletildi. Bu gelime yeni deneysel
yntem lerin kullanlm as sayesinde m m kn oldu. Bacon ve Des-
cartes ise yeni b ir an bilim alanndaki ilk ncleri olarak ortaya
ktlar.
nc evre yeni bilim in zaferine, hzla gelierek yeni alanlara
yaylm asna ve ilk kez topluluklar halinde rgtlenm esine tank ol
du. Bu dnem yeni m atem atiksel-m ekank bir felsefenin; Boyleun,
H ookeun ve Huygensin adr. Pek ok elin ve beynin almas
N ew tonun Doa Felsefesinin M atem atiksel lkeleri [M athem atical
Principles o f N atural Philosophy] form lasyonunda som utland; bu
form lasyonun, dier t m bilim lerin zerinde gvenle ykselebile
cei salam b ir tem el olduu sezilmekteydi. Ereksel nedenler yerini
m ekanik nedenlere brakt. O rtaam hiyerarik evreni ald, yerini
bir bakas ald. Bundan byle bamsz paracklar, grnm ez doa
yasalarnn rehberlii altnda birbirlerini zgrce etkileyebilecekler
di. Buna karlk olarak, bu yasalarn anlalm asnn doa glerini
insanln hizm etine kom ak bakm ndan kilit bir rol oynad gr
lyordu. Ulvi dnceler yerini yararl eylemlere brakt.
330
7. B lm
BLMSEL DEVRM
331
Ne var ki, dem okrasi so ru n u b ir sonraki evreye kadar ciddi bir b i
im de ele alnm ayacakt. H iyerarik iktidar ve ballk zerine k u ru
lu feodal sistem in yerini alan ilk siyasal biim m utlak prenslik oldu.
Prens, iktidar iin tccarn desteine bel balyor; Medici rneinde
olduu gibi bizzat kendisi de soyluluk unvan verilm i bir tccar ola
biliyordu. M onarinin geri getirilmesi, im paratorun ve kraln geici
iktidarlarnn ve onunla birlikte O rtaa alem inin dayand tm bir
sistem in sona erm esi anlam na geliyordu. B unun yerine ulus devlet
ler ortaya kmaya balad. Bu devletler arasnda durm adan deien
ittifaklar ve savalar, hibir devletin stn bir konum elde edem edii
sallantl bir gler dengesine yol at.
Bu krallarn ya da prenslerin saraylar, artk Kiliseye bal olm a
yan yeni hm anistlere ve bilim insanlarna ham ilik yapmaktayd.
Gerekten de ay d n larn d u ru m u , b ilg in lerin h k m d a rn saray s
s kon u m u n d a olduklar eski Arap dnem indeki durum a ok b e n
ziyordu. Eski O rtaa niversiteleri, talya dnda her yerde feodal
grlerin kalesi olarak kaldlar ve yeni bilim e kar ktlar. Fransa
Kral I. Francis, sosyal bilim ler eitim i verilebilmesi iin sonradan
College de France adn alacak olan College Royali kurm ak zorunda
kald.
Rnesans ve Reform, soy esasna dayal deimez statlerin b u
lunduu bir toplum sal ilikiler sistem ini, m eta ve em ek alm -satm -
na dayal bir toplum sal ilikiler sistem ine dntren tek bir hare
ketin iki farkl cephesini oluturm aktadr. H areketin itici gc olan
balca ekonom ik etken, elde edilen artdeerin m m kn kld hzl
ticari gelimeydi. Bu artdeer O rtaam sonlarnda, zellikle tarm
ve dokum a alanlarnda gerekleen teknik ilerlemeler sayesinde elde
edilebildi. Ayrca, gem icilik ve denizcilik alanndaki ilerlem eler de
artdeerin deerlendirilm e olanan alabildiine arttrd. 15. yzyl
boyunca, hl byk lde lks m al alm -satm na dayal olan ba
lca ticaret yolu D oud an balyor, Venedik zerinden Almanyaya
geiyor, Ausberg ile N rn b erg in servetlerine servet katarak Aa
lkelere, oradan da ngiltereye ulayordu. Gerekten, bu blgelere,
zenginlik ve kltr b akm ndan hakim bir konum salayan ite bu
ticaretti.
332
B ununla birlikte, yzyln sonunda, R nesansn doruuna ula
t bir srada eski ticaret tarznda bilim in belirleyici rol oynad can
alc b ir deiiklik m eydana geldi. Denizciliin gelimesi, karayoluyla
bin b ir zahm etle ve byk m asraflar edilerek ulalan yerleik pazar
lara daha ucuz ve daha abuk ulalm asn salad; ayrca daha nce
hayal bile edilem eyecek yeni pazarlara giden ucuz yollar at. Bunun
en gz alc sonucu Yeni D n y an n -A m erikan n - kefi oldu; fakat
o gn asndan ok daha nem li olan, Portekizin Asya deniz tica
retini ele geirm esi ve Baltk lkeleri ve Rusyann gsterdikleri hzl
gelimedir. Ticaret yollarndaki bu deiiklikler Avrupann ekono
m ik dengelerini btnyle deitirdi. talya ile Yukar Alm anyann
ticareti kknden baltaland; b u iki lke kltrel ve teknik etkilerini
bir sre daha devam ettirebildilerse de siyasal ve ekonom ik arlk
larn yitirdiler. O nlarn yerini denizci lk eler ald: n ce Portekiz ve
spanya, ardndan da daha fazla tem el kaynaa sahip olduklarndan
u zun b ir zam an boyunca H ollanda ve ngiltere.
D enizar ticaretle elde edilen krlar ilk akkan serm aye b iri
kim ini, yani yalnzca topraa, deil, retim iletm elerine yatrlan
sermaye birikim ini m m kn kld. D aha fazla kr elde etm e hrs,
gem i yapm nn ve denizciliin hzla gelim esini salad. zellikle
denizcilik, m o d ern bilim in douunda belirleyici bir rol oynayacak
t. Feodal dnem de zorla toplanan askerlerin yerini paral askerler
alm olduundan, savalar daha uzun sre srdrlebiliyordu; am a
b u askerler de pahalya m al olduklar iin tun ve dem ir ile altn ve
gm e olan talep artm aktayd. M adencilikte ve m etal iiliinde
byk b ir patlam a olduu gibi b aru t retim i ve sert alkoll iki da-
m tm da hzl bir gelime gsterdi.
Bir bt n olarak bu dnem ekonom ik bym e dnem iydi. Av
rupann hem en h er yerinde, yalnzca snai retim deil, tarm sal
retim de artt. Bu, daha ok tahl, daha ok sr ve daha ok balk
dem ekti. Bunu belli bir teknik ilerlemeye balam ak gtr; bu art
daha ok b irbirinden farkl saysz gelim enin birikm esinin ve bu ge
lim elerin yeni ticaret yollar sayesinde daha kolay yaplm asnn bir
sonucudur. Tek kkl ve nem li teknik ilerleme m atbaann kulla
nm a sokulm asyd; b u n a bir nceki blm de deinm itik. M atbaa,
333
tek bam a ele alndnda, bir retim yntem i olm ad halde teknik
ilerlem eleri yaym ann en etkili yollarndan biriydi; dnem in henz
ban d a tarm , bahecilik, alk ve esnaflk gibi konularda baslan
kitap says da b u n a tanklk etm ektedir. .
334
boyun em enin yerini d o rudan T a n rn n kelam na duyulan gven
ald. B tn bunlar, feodalizm e boyun emeyi reddeden tccar s
nfna uygun b ir ahlak sistem i m eydana getiriyordu. G erekten de,
feodal gem i ve o nunla birlikte hm anistlerin alay ederek G otik
adn verdikleri m im ari, skolastik felsefe, keilerin inziva hayat ve
rahiplerin dilenm eleri iddetle reddedildi. 4.75 Sonunda K atolik Ki
lisesi bile reform yapm ak ve kendi O rtaa gem iinden neredeyse
reform cularn istedii lde byk b ir kopu yaamay kabul et
m ek zo runda kald. kran doktrini, im an yoluyla kurtulua erm e
n in Romad aki karlyd. Bir yzyl kadar, ahlak ynnden aibeli
olan fakat sanatn yce koruyucular ko n u m u n d a bulunan Papalk,
en kat Protestan m ezhepleri kadar sert, hatta onlardan daha hog
rsz hale gelecekti.
335
B unun doal bir sonucu olarak da para kazanm aya dair bak as
deiti. e yarad srece para kazanm ak iin her yol m baht; ister
drste im alat ya da ticaret yoluyla olsun, ister yabanclar haraca
keserek ya da faizle bor vererek... Kilise bu n a kar kabilirdi; fakat
itirazlarn dayatacak olursa, R eform un da gzler nne serdii gibi
bu Kilise iin hi de hayrl olmazd. B yclk bile, Faust hikye
sinde grdm z gibi, zenginlik ve kuvvet arac olarak yeniden ilgi
oda olm utu. Gerekten de, doal byy bilim den ayrt etm ek
gt. 1.43; 4.4
336
iliklerine O rtaa boyunca ortaya kan yeni aletleri ekleyebilirlerdi.
Bilginler de A raplar ve skolastik felsefe araclyla antik Yunandan
elde edilen dnya grlerine, dncelere ve belki de hepsinden
nem lisi m antksal tartm a yntem lerine katkda bulunarak yeni ve
gelikin hesaplam a yntem leri ortaya koyabilirlerdi. ki yaklam n
kaynam as biraz zam an ald ve nceleri bilgi ile eylem in farkl fark
l ksm lar araclyla yava yava yayld. Fakat bileenler bir kez
bir araya getirildikten sonra, artk bu nun nne gemek olanakszd;
bu, patlayc bir bileim di. Rnesansn entelektel grevi esas olarak
sanat ve doa dnyasn yeniden kefetm ek ve ona egemen olm akt.
ncelenen dnya
Rnesans insan yaam nn tm alanlarn kapsayan betim leyi-
ci eserler ynnden ok zayft. R nesansn ilgi alannn genilii,
tek bana adeta an b ir zetini sunan bir adam n; byk evrensel
m hendis, bilim insan ve sanat Leonardo da Vincinin eserlerin
de grlr. R nesansn en byk iki baarsndan birincisi gne
merkezli gkyz sistem inin K opernikin De Revolutionibus Orbi-
um Coelestium 4.84 adl yaptnda aka ortaya konm as; kincisi
de, Vesaliusun De H unani Corporis Fabrica 4.109 adl yaptnda
insan bedeninin ilk kusursuz anatom isinin resm edilm i olmasdr.
H er iki eser de 1543 ylnda yaynland. B unlar dnyaya eski o to
ritelerin pencerelerinden deil, kendi gzleriyle bakm ay bilen in
sanlara gkyzndeki cisim lerin ve insan bedeninin nasl g r n d
n gsteren ilk izimlerdi. Bu izimler, kendi gzleriyle grm eye
ve deneyim den renm eye balayan yeni, laik b ir toplum tarafndan
henz yolun bandayken ortaya konm u ve benim senm itir. D aha
sonralar, bu yeni grn siyasal sonular aka grlm eye ba
landnda, otorite korkuya kaplarak onu bastrm aya altysa da
artk i iten gemiti'
Bu byk eserleri, antik alarda ihm al edilen eitli sanat ve
doa alanlarnda verilen pek ok eser izledi. Biringuccionun (1480-
1539) m etal ve cam iilii ile kimya sanayisini anlatan Pyrotechni-
cas\ 4,91 bunlara bir rnektir. Yine, George Bauerin Agricola (1490-
337
ekil 8: Rnesans Bilimi ve Teknolojisi
a. Ufak potalaryla deneycilerin laboratuarlar
Bilinen arlkta m a d en cevheri s a f kurunla kartrlyor. B u ka rm , o ca kta ki m a d en posasyla
tututuruluyor. O rtaya kan p a r la k g m b o ncuk ta rtlara k m a d en cevherinden m etale d n
en m ik ta r hesaplanyor.
b. Kuvvetli esans retmeye yarayan imbikler
Sada, z a y f esanslarn soutulduu ve g eri gnderildii g eri a k ko n d a n sa t r (younlatrc);
solda, b y k bir leen iine ko n m u suya daldrlm h elezoni ko n d a n sa t r b u lu n a n esans im -
bii. .
c. Mekanik tel rme
B ir su trbini, her y a r m dn te teli rg plakas zerin e saran bir kolu evirir.
B i r i v g u c c i o m n P i r o l e d n i a 's n d a n
1555) De Re Metallicas 4.14 belki de o ana kadar yazlm en iyi
teknik incelem eydi; nk yalnzca m ineralleri ve m adenleri deil,
m adenciliin uygulam asn ve h atta ekonom isini de anlatr. D aha
sonra G esner (1516-1565), R ondelet (1507-1566) ve Belon (1517-
1564) gibi yazarlarn, gerek eski gerek yeni dnyann bitki ve hay
vanlar zerine olaanst yetkinlikte betim lem eler ieren kitapla
r yaynland. 4.44; 4.21 Bunlara, kefedilen yeni topraklan anlatan
ok sayda eser de eklenebilir. B unlar arasnda, yeni bulunan ktaya
(yeni dnyaya) yersiz bir biim de ism i verilen A m erigo Vespuccinin
1504te yaym lanan M ektuplar ve Pigafettonun, M acellann 1519-
1522 yllar arasnda dnyann evresini dolat yolculuk hakknda
yazlan ilk eser olan kitab da bulunm aktadr.
Bilimsel D evrim in balang evresi, yapc dnce dnem inden
ok bir tan m ve eletiri dnem idir. Yapc dnce daha sonra ge
lecektir. nce geni ufuklarn kefedilmesi ve eski dzene m eydan
okunm as gerekiyordu. Sanata ve teknie gsterilen youn ilgi, yeni
bilim in ilerlem esi iin gerekli olan olum lu drtleri ve m addi ara
lar salad. D ini tartm a ve atm alar O rtodoksluun tem ellerini
sarst ve az da olsa b irtakm insanlarn zgrce dnm esine olanak
tand. Bireysel yarg ve sorum luluktan kaynaklanan yeni dinsel tu
tum lar da, bilim in douunu salayan ayn ihtiyatan dodu. Bunlar,
kapitalist ekonom inin zaferi iin gerekli tem el nkoullardr. R ne
sans yaam iinde bilim in kon u m u n u ve etkisini ele alm adan nce,
bu evrede bilim i etkileyen en nem li faktrlerden sz etm ek gerekir.
B unlar esas olarak sanat ve teknik, zellikle de m hendislik ve d e
nizcilik tekniidir.
339
lard. A ncak b u sanatlar, alakgnll zanaatkarlar veya keiler ta
rafndan Kilise hizm etlerinde ve bazen de valyecilikte, belirli bir
am a d o rultusunda birer ara olarak kullanlm aktayd.
Sanat Rnesansta toplum sal ve ekonom ik bakm dan farkl bir
nem tamaktayd. Sanata, zellikle de resme nceki alara oranla
daha fazla para harcanm akla kalnmyor, sanat ilk kez som ut olarak
deer tayordu. Nerede yeni tccar prensler ortaya ksa, sanatlar
onlara hizm et etm ek iin oralara yneldiler - n ce talyaya, ardndan
Burgunary, Flonders ve Yukar Almanyaya. Zenginlerin yeni yaam
tarzn ortaya koyacak daha gz alc ve etkileyici biimlere doym ak
bilmez bir talep vard. Bylece, sanatnn toplum sal konum u da yk
seldi. talyann pek ok kentinde niversite ve laboratuvar olarak da
kullanlan atlyeler kuruldu. Sanatn kendisi de geleneksel yann ko
rum akla birlikte, bilinli ve bilimsel hale geldi. Sanatlar saptadklar
yeni sorunlar nlerine koydular; bunlara m addi ve entelektel
zm ler getirdiler. Tarihte o ana dek grsel sanatlar bilim in geliiminde
bylesine etkili olmamlard. Bunun, bilim tarihindeki en nemli d
nm n balangcna denk dmesi tesadf olmasa gerek.
Perspektif ve gr
Sanatlar bilim in kuruluuna esas olarak grn ve perspektifin
gelitirilmesi doaya, zellikle de insan bedeninin anatomisine gs
terilen ilgi ve bunlarn gerek sivil gerek askeri mhendislikte uygu
lanm alar ile yardm c oldular. Leonardo da Vinci, tm zam ann bu
uralara adamt; en nls o idiyse de bunu yapan tek kii deildi.
Rnesans sanatnn ilk manifestosu, Leon Battista Albertinin
(1404-1472) 1434te yaym lanan Trattato del la Pitturasyd. Alberti,
Floransak zengin bir ailenin siyasal nedenlerle srgnde bulunan o
luydu. Buna ram en kendini sanata adamay veya el iilerinden bir
eyler renm eyi kmsem iyordu: Herkesten bir eyler renm e
ye alrd; meslekleri hakknda kim senin bilmedii incelikleri bile
bilecekleri ya da meslek srlar olabilecei dncesiyle demircilerle,
inaat ustalaryla, gemi yapmclaryla ve hatta ayakkabclarla sohbet
eder; onlara danrd. Azlarndan laf alabilmek iin ou kez ken
340
dini cahil gibi gsterirdi. 4.15 Alberti, onbeinci yzyln balarnda
Brunelleschi tarafndan bulunan biimsel perspektifin ilk savunucula-
rndand. O na gre resm in temel amac, boyutlu cisimleri iki b o
yutlu olarak gsterebilmekti. Bu nedenle tm ressamlarn geometriyi
ok iyi bilm elerini isterdi. Kendisi de m anzara resimleri iin karanlk
oda (camera obscura) gibi optik yardmclar, gr alannn grafiini
izmek iin de dikdrtgen koordinatlar a kullanrd. Masaccio, Piero
della Francesco ve M ontegna gibi sanatlarn bu program yaama ge
irmeleri sayesinde boyutlu uzay kavram nn m etrik ifadesi, Rne
sans dnem inde neredeyse sezgisel b ir klie halini ald.
Leonardo da Vinci resm i b ir bilim olarak nitelendirdiinde, yal
nzca yaygn b ir gr dile getirm i oldu. Paragone 4.114 adl yap
tyla birlikte yaynlanan resim zerine incelem esinde, kesin bir dille
unlar syler:
Resim bilimi, cisim lerin yzeydeki renklerini ve bu cisim
lerin biim lerini; greceli yaknlk ve uzaklklarn; uzaklk
arttka b u nun gerektirdii kltm e derecesini inceler. D aha
s bu bilim perspektifin, yani grsel nlar bilim inin anasdr.
Resim sanatn yar m ekanik diye m ahkm edenlere ise, Platon
ile kesin olarak eliecek biim de u yant verir:
Tpk tasarm cnn zihninde doan fakat elle gerekletiri
len ilem ler olm akszn tam am lanam ayacak olan resim gibi,
astronom i ve dier bilim ler de zihinde baladklar halde el
ilem lerini gerektirirler. Resm in bilim sel ve gerek ilk e le ri...
yalnzca zihinde anlalr ve el ilem lerini gerektirm ezler; bu
ilkeler tasarm cnn zihninde yer eden resim bilim ini olutu
rur. B uradan da, deeri k endinden nce gelen tasar ya da bi
lim den ok daha stn olan gerek yarat doar.
Doa ve insan
Rnesans, sanatta gerekilik akm nn zaferine tank oldu. K la
sik sanat, hatta o ndan da te Bizans sanat, geleneksel sem bolizm
yoluyla etki salam a ve ideal biim ler zerinde younlam t. H e
341
n z O rtaad a doudan esinlenilen biimler, yapraklar ve hayvanlar
olarak resim fonlarnda yer alm aya balam t. Rnesans ayn ger
ekilii, resim lerin ana tem as olan insan figrlerine de ekledi. Tm
b u n lar vahi doann -d a larn , kayalarn, ieklerin, hayvanlarn
ve k u larn - son derece ayrntl bir biim de gzlem lenm esini ge
rektiriyordu; bylece, artk kitaplardan ve m antktan karsanm ayan
bir jeolojinin ve doa tarih in in tem ellerini de atm oldu. H epsinden
nem lisi, jest ve m im iklerin altnda yatanm ekanizm ay bulm ak iin,
insann kendi anatom isine gerek duyuyordu. R nesanssanatnda b i
im sellik ne kadar nem liyse izlenimcilie] o kadar uzakt. Alberti,
ressam lara nce kem ikleri, sonra bu kem ikleri saran eti ve ancak en
sonunda figr kapsayan giysiyi gz nne alm alarn tlyordu.
L eonardo uygulam alarnda ve yarglarnda daha da ileri gitti. D u
ran bir figr izm ekten hareket halinde olan izmeye, dolaysyla
fizyolojiye ve dinamie geti. H areket halindeki insanlar veya hay
vanlar izmek, ona gre yalnzca am aca gtren bir ara, harekete
can veren ru h u n ya da zn davurum uydu. Btn bunlar, beynin
ve i organlarn anatom isinin derinlem esine incelenm esini gerekti
riyordu. Leonardonun izim lerinin bu gn bile alam am olm as
nn nedeni budur. H arveyin kan dolam n bulm asna yol aan yeni
anatom i, doktorlara olduu kadar sanatlara da ok ey borludur.
Rnesans tbb
Rnesansn, tbb m erkez alan biyolojik aratrm alara yapt
by k katky burad a ele alm ak uygun olur. talyan niversitelerine
bal tp faklteleri, bu niversitelerin genel ksrlnn ve aydnlan
m a kartlnn [obskrantizm , .n] dnda kalabilmi en nem li is
tisnalardr. zellikle Padua niversitesinde tp fakltesi ok byk
bir saygnlk kazand ve en parlak beyinleri bnyesinde toplad. Bu
du ru m u n , uygulam a alannda tbba ok fazla yardm dokunam ad;
nk hastalklarla savata bilim den etkili bir biim de yararlanm ak
iin gerekli kim ya ve biyoloji bilgisine ulam ak iin yzyllarn ge
m esi gerekiyordu. B ununla birlikte, fakltenin doa bilim lerinin ge
lim esine ok byk katks oldu.
342
talyan hekim ler ve tp okum ak iin talyaya gelen ok sayda ya
banc renci yaltlm am t; sanatlarn, m atem atikilerin, astro
n o m larn ve m hendislerin arasna zgrce karp onlarla kayna
m lard. Aslnda pek ou d o rudan b u meslekleri de renm ek
teydiler. rnein K opernik, bir idareci ve iktisat olm asnn yan
sra tp renim i de grm ve hekim lik yapmt. A vrupa -zellikle
de talyan- tbbna kendine zg betim leyici, anatom ik ve m ekanik
yetenei kazandran, ite bu balardr. nsan vcudu paralara ay
rlyor; h er ynyle inceleniyor, llyor, kayda geiriliyor ve son
derece karm ak b ir m ekanizm a olarak aklanyordu. Bu aklam a
fazlasyla basitti; organlarn ilevi ve geliimi hakknda bugn bil
diklerim izin pek ou o gn bilinm iyordu -bilinem ezdi de. Yine de,
ada anlam da d o ru d an gzleme ve deneye dayal bir anatomi,
fizyoloji ve patoloji (bu son iki terim i byk Fransz hekim i Jean Fer-
nele -1 49 7 -1 5 5 8 - borluyuz) kurulabildi ve klasik otoritenin byl
geleneinin egem enlii krlm aya baland.4.37
Bu almalar, insan vcudundaki b t n organlarn eksiksiz bir
betim lem esini sunan, A ndras Vesaliusun byk yapt De H um ani
Corporis Fabrica'smda. zetlendi. Yine de bu yapt, Galen in klasik
tablosunun ciddi bir eletirisinden yoksundu ve kt bir fizyolojinin
hizm etindeki iyi bir anatom i idi. Buna ram en, A ndras Vesaliusun
1537d e Paduad a kurduu okul H arveye kadar uzanan pek ok ana-
tom ici yetitirdi. Vesalius, m parator V. Charlesin hekim i oldu. m
parato ru n rakibi Fransa Kral I. Francisin yannda ise cerrah olarak,
pek ok konuda Vesaliusla ters den A m broise Par (1510-1590)
bulunuyordu. Par alaydan yetim e gerek bir zanaatkard; eitim
grm em iti, kendi gzleriyle grp kendi elleriyle yaptklarn halk
Fraszcasyla yazya dkerdi. Yaralarn, zellikle de dnem in lm
saan savalarnda yaygn olarak karlalan kurun ve arapnel ya
ralarnn tedavi yntem ini tepeden trnaa deitirdi.
343
b ir heykel dkm eye, bir katedral ina etmeye, bir batakl k u ru tm a
ya ya da bir kenti kuatm aya arlabilir veya kendisi bu ilere talip
olabilirdi. Usta b ir zanaatkar olmas; elindeki m alzem enin zellikle
rin i ve o nu nasl kullanacan bilm esi gerekirdi. Rnesans sanats
b t n bunlar ve daha fazlasn bilm ek zorundayd. A ntikiteyi bi
linli bir biim de taklit ederken iin iine yava yava geom etriyi ve
m ekanii de sokm as gerekiyordu. te bu alanda, stn bir sanat
ve doa aratrm acs olan Leonardo da Vinci byk yeteneini o r
taya koydu. rnein, M ilano D ku ne kendini tantrken birtakm
askeri icatlarn ve hnerlerini sayar ve sonunda unu ekler: Kim
olursa olsun herkes kadar iyi resim yapabilirim. 1.3 Tuttuu n o t
lar, m etal iileri ile m hendislerin ilem lerini nasl yakndan ince
lediini ve ilk byk m ekanik ve hidrolik ustas olduunu gsterir.
L eonardon u n en byk giriimi, baarszla m ahkm olm asna
karn m ekanik uu denem esiydi. Kular zerine gzlem lerini yap
t m odeller, hesaplam alar ve tam lekli denem elerle birletirm esi,
gerek bir m hendislik harikasyd.
U n deirm eninden, tanabilir kanal acya kadar Leonardonun
tasarlayp izdii saysz m ekanik aygt incelendiinde, onun d eh a
snn b ir baka trajik yan daha ortaya kar. 4.9 Leonardo, hem en
h er t rl am a iin bir m akine icat edebilir, bunlar baka herkes
ten -karlatrlam ayacak l d e- iyi izebilirdi; ne var ki bunlar
yapacak paray bulm u olsayd bile bu m akinelerin hem en hibiri
ilemeyecekti. Nicel bir statik ve d inam ik bilgisi olm adan, b u h a r
l m akine gibi b ir ilk-devindirici kullanlm akszn, Rnesans m
hendisinin geleneksel pratiin izdii snrlarn tesine gemesi bile
im knszd. Leonardo m akinelerin gelim esine etkide bulunm aktan
ok, bilginler dnyasna doann ileyiinin m akinelerle aklanabi
lecei dncesini kazandrd.
Leonardo da V incinin yaam ve eserleri, R nesansn hem
u m utlarn hem de baarszlklarn yanstr 4.22. Sahip olduu ok
ynl yetenekler, bir ressam olarak eitim gren Leonardoya gen
yata, talyan sanatnn en parlak dnem inde, byklerin him aye
sini salad. Fakat kendisi resim izmekle tatm in olm uyordu. Ayn
zam anda, izdii eylerin ve bunlar kendisine gsteren n d o
344
asn da anlam ak istiyordu. O ptik, anatom i, hayvanlar, bitkiler ve
kayalar zerine pek ok incelem e yapm asnn nedeni budur. Ayrca,
hareketin ve kuvvetin nem i de onu derinden etkilemekteydi. D
ncelerini yaam a geirebilm ek iin, dnem in en gl hkm dar
olan M ilano Prensi Ludovico il M oronun hizm etine girdi; ne var ki
p rensin zerine savan glgesi km t. Leonardo orada ok az
ey baarabildi. 1499da M ilanon u n dm esinin ardndan, bir gez
gin gibi oradan oraya dolam ak zo ru n d a kald. Bir sre Cesare Bor-
gionun seferlerine onu n la birlikte katld; sonra Floransa kentinin ve
P ap an n hizm etinde bulundu. m r n n son gnlerini bir srgn
olarak I. Francisin yannda geirdi.
Leonardo hayat boyunca doann ve toplum un tem ellerini d e
rin d en kavramaya, ona nfuz etm eye alt. Bu abasnda niversite
eitim i alm am olm asnn, dolaysyla da u n utm ak zorunda olduu
hatal bilgilerin azlnn yararn grd. Ne var ki tam da ayn n e
denden tr, dncelerini sonuna kadar gtrm ek ve bakalarn
ikna etm ek iin gerekli sistem atik anlaytan ve yeterli m atem atik
bilgisinden yoksundu. A rkasnda bir okul brakm ad; bir yol gsteri
ciden ok bir esin kayna oldu.
Rnesans teknolojisi
Rnesans teknolojisinin en fazla ilerleme kaydettii alanlar, birbir
lerine yakndan bal olan madencilik, m etalrji ve kimyayd. M adene
duyulan ihtiya nce O rta Almanyad a, sonra Amerikad a hzla m aden
ocaklarnn almasna yol at. Alman m aden ocaklar kapitalist re
tim in fidanlyd. O rtaa boyunca m adencilik genellikle tek kiiye
ya da az sayda ortaa ait bir dizi riskli iletmede, zgr m adenci
ler tarafndan yaplrd. Bunlar, karacaklar m adenleri de kendileri
aryorlard. Kral ya da prens tarafndan vergilendirilir ve ufak tefek
feodal m dahalelerden korunurlard4,106. Zam anla byk lekli
m adencilik yapm ak iin irketler halinde birletiler ve gelirlerini hisse
lere bldler. D aha 15. yzylda, giderek artan maliyeti karlamak iin
para salayan sessiz ortaklar bu hisseleri ele geirmeye baladlar. M a
den ocaklar daha derinletike, pom palam a ve ekme donanm daha
345
da gerekli hale geldi. De Re M etallicanm yazar Agricola, resmi olarak
Saksonyadaki Bleiberg (Kurun Tepe) blgesinde m aden hekimiydi;
am a ayn zam anda en krl ocaklardan birkanda hisse sahibiydi.
G aktarm ve pom palam a konularnda kazanlan deneyim, Bilim
ve Sanayi Devrim leride ok eitli etkilerde bulunacak olan m eka
nik ve hidrolik ilkelere ynelik yeni b ir ilginin balang noktas oldu.
Alm anyada din savalaryla birlikte m adencilik gerilemeye balaynca,
Alm an madencileri ve m etalurjistler Ispanyaya, Yeni D nyaya ve en
nem lisi de ngiltereye daldlar. ngiltered e, bu lkenin gelecekte el
de edecei zenginliin teknik temellerini attlar.
Metalrji ve kimya
M aden eritm e, gerek b ir kim ya okuluydu. Geni alanlar kap
sayan m adencilik, kanlm az olarak yeni m aden cevherlerini, hatta
inko, b izm u t (altn m adeni), kobalt (bu szck m aden cini a n
lam na gelen koboldd an trem itir) ve kupfer nikel (yalanc bakr)
gibi yeni m etalleri gnm a kard. Bu m adenleri ayrtrm a ve
ileme yntem leri analoji yoluyla bulu n m ak ve ac deneyim lerle d
zeltilm ek zorundayd. Bu yaplrken ayn zam anda ykseltgenm e ve
indirgenm e, dam tm a ve am algam latrm a(cva ile kartrm a) dahil
olm ak zere genel bir kim ya teorisi, balangta dolayl bir ekilde
de olsa biim lenm eye balad. Deerli bir m etal iindeki m aden cev
h erin in ayarn saptam a giriim inde bulunm ak, m adeni kk fakat
belirli b ir lek zerinden eritm ekten ibarettir. Bu ilem, kimyasal
deney ile kimyasal zm lem enin tem elini oluturdu.
Yeni m adenlerin bolluunun bunlarla uraan insanlar zerin
de ounlukla olumsuz, bir ksm da olum lu fizyolojik etkilerde b u
lunm as kanlmazd. Sz gelimi, m aden blgelerindeki gen kzlar
ciltlerini gzelletirm ek iin arsenik kullanyorlard. Metal alam
lar, insan vcudu zerindeki iddetli etkileri nedeniyle tpta kulla
nlm aya ve geleneksel ifal otlardan yaplm a ilalara duyulan gveni
krm aya balad. zellikle, ifal otlarn bir ie yaram ad frenginin
-K olom bun denizcilerinin yanlarnda getirdikleri bu korkun hasta
l n - tedavisinde cvann kullanlm asnn tartlm az bir etkisi oldu.
346
ekil 9: Rnesans Teknolojisi: Leonardo da Vinci
Makineler iin taslaklar; iki tarafl alan emme-basma tulumbalar kesilmi vidalar ve spiral mil
srcler iin ustaca hazrlanm aletler grlyor.
Paracelsus ve ruhlar doktrini
A ntikitenin byk doktoru Celsustan stn olduunu vurgula
m ak iin kendisine Paracelsus adn veren Philippus Aureolus The
ophrastus B om bastus von H ohenheim (1493-1541) yeni iatro-kim -
yaclar (kimyac hekim ler) okulunun takn, ateli kurucusuydu. Ga-
lenin ve bn-i Sinann kitaplarn Basel pazar m eydannda herkesin
gzleri nnde yakt ve dorudan deneyim in her trl otoriteden
stn olduunu gerek bir protestan ru h u ile ilan etti. Paracelsus her
ne kadar A raplar ve Raym ond Lulltarafndan aktarlan eski simya
geleneklerinden yararlanm olsa da bunlar dntrm eyi ve ynle
rini deitirm eyi baard. Birbirine kart olduklar bilinen k k rt ve
cva ya n tr tuzu ekleyerek Ariston un d rt unsurunakar tria pri-
m a y [ilk l] ortaya att. Bu nerm e, Paracelsusun altnn pein
den kom aktan vazgeip sal aratrm aya koyulan spagirik [spagy-
ric] kimya sanatnn tem elini oluturdu.
Paracelsus, ak yreklilikle anim istik [canlc] bir kimya anla
yn benim sedi. B tn kendi kendine hareket eden veya yaayan
nesneler hakknda ne srlen grnm ez etkenlerin ibanda ol
duu doktrini, douu belki de Ta D ev rin e kadar uzanan insanln
en eski dncelerinden biridir. Bu dnce, her hayvana doum la
gelen ve lm le yok olan nefes ile ilintilidir. Dilim izdeki [ngilizce
deki] dier dillerden aldm z pek ok szck bu dncenin ne
kadar dallanp budaklandn gsterir: A nim al [hayvan -k k en i La
tince nefes anlam ndaki anim a szcdr; anim al nefes alan
dem ektir], afflatus [soluk], aspiration [solunum ], ghost [hayalet],
inspiration [ilham], psyche [can, hayat, ruh], spirit [ruh], soul [ ruh]
vs. H avann kendisi de b ir tr ruh, onun vcut iindeki ilevi ise
hava kabarcklarnda grld gibi etkin bir ferm entasyon olarak
kabul edilm ekteydi. ok nem li bir kimyasal ilem olan dam tm a,
esas olarak kaynayan svdan kan grnm ez ruhlarn yakalanm as
olarak anlalyordu. Sz konusu ru h larn gerekten ok gl ol
duklar, dam tlm ikiler iildiinde ortaya kan sonutan da apa
k grlm ekteydi.
Galen fizyolojisine gre bedenin btn ilevleri belli bal birka
348
ru h tarafndan yerine getirilirdi: Karacierde bulunan bitkisel ruh
ya da doal ru h yiyeceklerin sindirilm esinden sorum luydu; kalpteki
can verici nefesle buluunca, atardam arlar yoluyla vcudun her ta
rafna yaylan, yaam sal ru h haline geliyordu. Beyin karncklarn
da ise, sinirlerden geerek b t n vcuda hareket veren hayvani ruh
halini alyordu. Paracelsus, G aleni reddetm esine karn, onun ruh
anlayn benim serken daha rahat davranyordu. Tam da ynetici
m eleklerin gksel cisim lerden kovulduu bir zam anda Paracelsus
ru h la rn -archcei, m adenleri gzeten kk kobold cinleri gibi- m i
deyi, karacieri ve kalbi ynettiklerini tasavvur ediyordu. H er eye
ram en, kim yann kendine zg karm akl nedeniyle 18. yzyl
daki kimya devrim ine kadar bu bilim in ilerletilm esinde en byk
baar, rasyonel ve m ekanik yaklam dan ok, sezgiye ve hayal g c
ne dayal b u yaklam a aittir; Paracelsusa gelince, o da ada k im
yann k urucusu olarak tartlm az bir yere sahiptir. H atta archceileri
bile, stelik o n u n tasavvur ettiinden ok daha fazla sayda, ada
biyokim yann enzim leri olarak yeniden ortaya ktlar.
Rnesans kim yaclarnn ilgilendikleri m aden cevherleri yalnz
ca m inerallerden ibaret deildi. B ernord Palissy (1510-t. 1590) gi
bi baz kimyaclar, Avrupal m lekilerin teknik bakm dan Persli
m lekileri yakalam aya baladklar bir srada, m leklere yeni bir
parlaklk kazandrm ak iin topra incelemekteydiler. in porselen
leri ya da bugn de hl sylediimiz gibi inileri yapabilm eleri
iinse daha ok zam an gemesi gerekiyordu. Kuma ve deri sanayi
sinin ana m addelerinden olan apa gsterilen ilgi, ekonom ik bakm
dan ok daha byk nem tam aktayd. 1462de ilk kimya trst
Societas A lum inum u kuran papala, sahip olduu ap m adenleri
nakit para salyordu. 3.38Ne var ki papaln aplar pahalyd; bu
alandaki tekelini cehennem atei tehdidiyle zorlam a abas ise Ku
zeyli kum a im alatlarnn R eform u desteklem e nedenlerinden bi
ri olacakt. Papalarn St. Peter binasnn m asraflarn karm ak iin
bastklar ve L utherin Rom aya m eydan okum asna yol aan nl
gnah balam a kararlarna (endljans) baktm zda, endljansm
bile balayamayaca birka sutan birinin rakiplerin sattapm
satn alnm as olduunu grrz.
349
Kimya alannda b ir baka nem li gelime de dam tm a sanatnda
oldu. Bu ylesine b yk ve kapsam l bir gelimeydi ki, dam tm a i
leri 18. yzyla gelinceye d ek nem li bir deiim e uram ad. Alkoll
ikiler Avrupad a bol m iktarda tketilm esinin yan sra, cahil vahi
lerin kandrlp topraklarnn ve hatta bedenlerinin teslim alnm a
snda baru ttan hem en sonra ikinci srada yer alyordu. R nesansn
sonlarnda kim ya laboratuvarlar, ocaklar ve frnlaryla, im bikleri,
d am tm a aygtlar ve terazileriyle nem li b ir deiim geirm eksizin
gnm ze kadar gelen b ir biim alm lard (ekil 8).
7.3. D E N Z C L K V E A S T R O N O M
Yolculuk ve keifler
M adencilik alanndaki teknik gelim elerin bilim e ok byk
katks olduu halde kendileri bilim e ok az ey borludur. Btn
dnyay Avrupann kapitalist giriim ciliine aacak olan ak deniz
seferlerinde ise d u ru m b u n u n tam tersiydi. Bu seferler, astronom i
ve corafya bilim lerinin ihtiam n ve krn hizm etinde ilk kez b i
linli olarak uygulanm asnn rndr. talyan ve A lm an kentleri
nin -V enedik, C enova ve hatta ky kentleri olmayan Floransa ve
N rn b erg in - geni apl ticaretleri ile teorik alanda ba ekmeleri
doald. 13. yzylda M arco Polo ve R ubriquis gibi eski gezginlerin
raporlar ile yakn zam anlarda yaplan okyanus ar seferlerin so
nular sayesinde gne uyarlanan Yunan corafyas yeniden canlan
m ve kapsam genilem iti. Bunun yan sra Italyanlar ve A lm anlar
astronom inin denizcilie uygulanm asnda ilerlem e gsterdiler; d e
nizcilerin yararlanabilecekleri doru ve basit astronom ik tablolar ile
zerine rotan n izilebilecei haritalarn hazrlanm as yolunda s
rkleyici oldular.
in p ratik yan esas olarak Portekizli ve spanyol denizcileri ilgi
lendiriyordu. O nlarn Hal Seferleri ad altnda gsterdikleri son a
balar aslnda eker plantasyonlar, kleler ve altn elde etm ek amal
giriim lerdi. Teori ve pratik, denizci prens H enrynin (1415-1460)
Sagresteki saraynda bulutu. B urada Maribli, Yahudi, A lm an ve
talyan uzm anlar deneyim li A tlantik kaptanlaryla yeni seferler ze-
350
i
rine gr alveriinde bulunuyorlard. A lphonsinein astronom i
cetvelleri, Peurbach (1323-1460) ve N rnbergde alan rencisi
R egiom ontanus tarafndan gzden geirilip yeni batan dzenlendi.
R egiom ontanus daha sonra A lbrecht D reri asistanlna alacakt.
P eurbach ve R egiom ontanus b u alm a srasnda eski Batlamyus
sistem ini kullandlar; fakat hesaplam alar, Levi ben G ersonun tri-
gonom etrisininyardm yla basitletirdiler. Bylece, O rtaa boyunca
m atem atik alannda gsterilen abalan atlayarak Arap m atem atiine
geri dnm oldular. Bu cetvel ve yntem ler, G ersonun apraz-gn-
derliyle donanm bulunan okyanus denizcilerinin kolaylkla kulla
nabilecekleri durum daydlar. 15. yzyln sonlarnda, Trklerin d o
u ticaretini tam am en tekelleri altnda tutm as, H int O ky an u su n a
Kzldeniz dnda baka bir yolla ulam a dncesini ekici klyor
du. Teorisyenler iki alternatif rotadan sz ediyorlard. lk akla geleni
Afrikann etrafndan dolam akt; ki bu adm adm gerekletirilebi
lecek b ir giriim di. Portekizliler b u n u tercih ettiler. H indistana ula
m ak 1497yi bulduysa da, Vasco de G am a 1488d e Afrikann etrafn
dolaan bu yolu amay baard. B unun baarlabileceini nceden
kesin olarak kestirm ek olanakszd; zira ktann G ney K utbuna ka
d ar uzanm as ihtim ali vard. B ununla birlikte, bu yolun daha nce
K artacallar tarafndan aldna d air destanlar iitilmiti. stelik
yolculuk tam am lanam asa bile yol boyunca zengin ganim etler elde
etm e olasl da yabana atlam azd.
351
b ir ktann olabileceiydi. Bu ie girim eye istekli olan adam , daim a
gem icilerin kral, kiflerin en talihlisi olarak grld; A Costilla
y a Leon, Nuevo M undo di Colon.[C astilladan Leona, Yeni D n
ya Kolomba sunuldu] Oysa bu i ona d ertten baka hem en hibir
ey kazandrm ad. D orusu Kolomb, ne bir bilim insanyd ne de
yapm aya alt i konusunda b errak bir dncesi vard. 4.49 Sa
hip olduu tek ey, okyanusu aarak yeni adalar kefedebileceine,
hatta Cathayaya [yani ine] ulaabileceine dair neredeyse m istik
b ir inant. D aha dorusu, kendisinin Yeni bir cennet ve yeni bir
gkyz kehanetinin gerekletirilm esiyle grevlendirilm i, bu i
iin zel olarak seilmi bir tayc -C h ristophoros, sann tay
c s- olduuna inanyordu. Ksmen dini, ksm en bilim sel olan bu
uzak grllk, be parasz bir adam olan Kolomba sonunda bu
i iin gerekli paray bulm a gcn verdi. Kolomb on yl boyunca
Portekiz, spanya, ngiltere ve Fransa saraylarnda bu dncesinin
tellalln yapt. Ne var ki uzm an kurullar h er defasnda onu geri
evirdiler. Sonunda, ancak dolayl araclar sayesinde yz tonluk bir
gem i ve iki filika ile denize alm a izni ald. Ayn zam anda, kendisi
ne Okyanus D enizlerinin A m irali unvann veren ve yeni topraklar
kefetmesi d u ru m u n d a byk im tiyaz hisseleri salayacak olan bir
szleme yapt. Portekizlilerin Afrikann etrafndaki baarl sefer
leri ile Kolombun, hem en ardndan byk tehlikeleri gze alarak
dorudan doruya A tlantiki gem ek zere yelken amas arasndaki
en belirgin fark, gelenein dzenli geliimiyle m eydana gelen teknik
ilerleme ve akl yoluyla kendini geleneklerden kkl bir biim de ko
paran bilimsel ilerleme arasndaki tipik farktr. nk, Kolombu bu
ie iten isel nedenler ne kadar m istik olursa olsun, seyahatleri iin
ald mali destein arkasnda bilim sel bir hipotezin dorulanm a
sndan elde edilm esi um ulan pratik bir kazan beklentisi yatyordu.
Kolomb yeni bir kta kefettiini asla renem edi. Kta ism ini
yllar sonra, keiflerini kaleme alm ada daha baarl olan, Leonar-
donun bilgin arkada Floransal A m erigo Vespuccid en ald. S onun
da, dnyann etrafn gemiyle dolaarak bu ispatlam a iini tam am
layan, spanyann hizm etindeki Portekizli M acellan oldu. Macellan,
Filipinlerde ld rldnden bu yolculuu tam am layam ad. D n
352
yann etrafnda dolatktan sonra evine dnm eyi baaran ilk insan
M acellanm M alayal klesiydi.
353
dnyasn da ylece yarp geti. R nesansn ncleri yeni b ir a
am a um uduyla altlar. 16. yzyln ortalarna gelindiinde, artk
b u n u baardklarn dnebilirlerdi. Fransa kralnn hekim i ve bir
m eridyenin derecesini ilk len m od ern zam an insan, hm anist Je-
an Ferrel, 1530 ylnda, Dialogue adl yaptnda bu yeni ru h u anlatr.
Ferrel, tptaki yeni yntem leri savunurken unlar syler:
Fakat ya atalarmz, yalnzca kendilerinden nce gelenlerin
yolunu izlemekte yetinseydiler! ... Hayr; tam tersine, filozofla-
- rn yeni yollar ve sistemler gelitirmeleri doru bir tutum dur;
ne bozguncularn, ne eski kltrn arlnn, ne de yetkililerin
onlar kendi grlerinden vazgeirmelerine izin vermemeleri
ok doru bir tutum dur. Nitekim her a kendi dn insanlar
n ve kendi sanatlarn yaratr. Bizim amz, on iki yzyl sren
bir uyuukluktan sonra, sanatn ve bilimin yeniden grkem li bir
. biimde ykseldiine tank olmakta. Sanat ve bilim gnm z
de antik alardaki parlakln yakalad, hatta geti. Bu an
hibir bakm dan kendisini kk grmesini ya da antik alarn
bilgisine zlem duymasn gerektirir bir durum yoktur... a
mzda antik alarda hayal bile edilemeyecek iler yaplmakta...
Denizcilerin olaanst yiitlikleri ve yetenekleriyle okyanus
ald, yeni adalar bulundu. Esrarengiz Hindistan artk gzleri
mizin nndedir. Atalarmzn tanmad, Yeni Dnya denilen
batdaki kta byk lde bilinmektedir. Btn bu alanlarda
ve astronomiyle ilgili konularda Platon, Aristo ve eski filozoflar
byk ilerlemeler kaydetti. Batlamyus yine bu alanlarda olduk
a nemli katklarda bulundu. Yine de onlardan herhangi birisi
bugn dnyaya geri gelecek olsa, corafyay tanmayaca kadar
deimi bulurdu. G nm zn denizcileri bize yepyeni bir dn
ya verdiler 4.87.17.
Kopernik devrimi
Tm b ir antik dnce sistem inden ilk ve -b az ynleriyle- en
nem li kopuun corafya ile ok yakndan ilikisi olan astronom i
alannda yaanm olm as tesadf deildir. Bu kopu, K opernikin
354
dnyann kendi ekseni etrafnda dn ile sabit bir gnein evre
sindeki hareketini ak ve ayrntl bir biim de aklam as ile gerek
leti. O dnem de gzlem astronom isi, yeterince gzlem biriktirm i
ve hipotezleri aka ortaya koyup saysal olarak deneye tabi tutm aya
olanak salayacak lde doru m atem atiksel yntem ler gelitirm i
olan tek bilim di. D aha nce de grdm z gibi gzlem astronom isi,
hem eski astrolojik hem de gem icilik alanndaki yeni yararlar nede
niyle yeniden ilgi oda olm utu. Bu, tek bana kkl bir ilerlemeye
yol amayabilirdi. P eurbach (1423-1461) ve R egiom ontanus (1436-
1472) gibi profesyonel astronom lar, eski yntem lerin birka ufak
dzeltm e ile kendilerine yeterli olacan dnyorlard. Byle ol
m akla birlikte, yeni astronom iyi, yine de onlara ve onlar Yunan kay
naklarn aratrm aya iten Rnesans ru h u n a borluyuz. Peurbach,
Bizansl Kardinal B essarionun (t. 1400-1472) hizm etinde alyor
du ve Papa tarafndan takvim i yeniden gzden geirip dzeltm ekle
grevlendirilm iti.
K opernikin katks yeni eletirel b ir ruh, estetik bir biim anla
y ve eski b ir otoriteyi b ir bakasyla dengelem ekte de kullanla
bilecek yeni m etinler yazm a isteiydi. nk, grm olduum uz
gibi, dnyann dnd dncesi hi de yeni bir dnce deildi.
Yunan astronom isinin tem elinde bu dnce yatar. M.. 3. yzylda
A ristarchus kelimesi kelimesine bu gr dile getirir . Bu dnce,
h er ne kadar paradoks oluturacak lde sam a grnse de, daim a
yldzlarn hareket ettii dncesinin alternatifi olm utur. Para
doksun nedeni, g rnrde dnyann hareket etm ediinin besbelli
olmas, oysa gnein, aym ve yldzlarn hareketinin plak gzle bile
grlebilm esiydi. Saduyuya dayal bu gr ykm ak iin bilim k a
d ar cesaret de gerekliydi. Buna cret eden adam n, b t n ekingen
m izacna ram en, yeteri kadar cesareti ve bir R nesans hm anisti
olarak gem iten bu kesin kopuu gerekletirm ek iin yeterince n e
deni ve istei vard.
Nicholas C opernicus [Kopernik], 1473te Polonyann Torun ken
tinde dodu. Bolognad a astronom i, Paduad a tp, Ferrorad a hukuk
eitim i grd; m r n n byk blm n F rauenburgd a Katedral
heyet yesi olarak geirdi. Bu katedral kenti, Teuton valyeleri ile
355
Polonya Krall arasndaki tartm al blgede bulunduundan, Ko-
p ern ik sava ve ynetim ileriyle youn bir biim de uram ak zo ru n
da kald. Fakat astronom i daim a o n u n asl ilgisi oldu ve zel haya
tn btnyle gkyznn daha ussal b ir tablosunu izmeye adad.
Bu gkyz tablosunun son biim ine, ancak lm yl olan 1543te
yaym lanabilen Gksel Krelerin Dn zerine adl yaptnda yer
verdi. O, bu tabloda, dnyann deil gnein evresinde toplanm
[gne merkezli] b ir kreler sistem ini doru kabul ediyor, dnyann
d ndn varsayyor ve bun u n bt n astronom ik gzlem leri ak
layabileceini ayrntlaryla ortaya koyuyordu. Bu devrim ci deiim
iin ne srd nedenler esas olarak felsefi ve estetikti 3.1. Koper-
nik, gne m erkezli sistem inden ve dolaysyla yldzlarn neredeyse
sonsuza varan uzaklklarndan sz ederken unlar yazar:
Buna inanm ann, dnyay merkez alanlarn yapmak zorun
da olduklar gibi, alabildiine ok sayda kre olduunu varsa
yarak kafalar allak bullak etmekten ve konunun anlalmasn
gletirmekten daha kolay olduunu dnyorum. Bylece
biz, doay izlemi oluyoruz; doa gereksiz ya da bo yere hibir
ey yapmaz; ounlukla da birok sorunu bir nedene balamay
tercih eder 4.84.19.
Sonra, birbiri ard sra gezegen krelerini betim ler ve yle bitirir:
H epsinin ortasnda gne, tah t kurm u oturur. Bu en
gzel tapm akta bu , her eyi ayn anda aydnlatabilece
i b u ndan daha iyi bir yere yerletirebilir miydik? O na hakl
olarak Lamba, Akl, Evrenin H km dar denir; H erm es Tris-
m egustus onu, G rnen Tanr olarak adlandrr; Sofoklesin
Elektras ona, H er eyi G ren der. Gne kraliyet tahtna
kurulup etraf saran ocuklarn -g ezegenleri- ynetir. Ay,
dnyann hizm etindedir. A ristonun de A nim alibus adl yap
tnda dedii gibi, ayn en yakn akrabas dnyadr. Bu arada,
gne dnyay dller ve dnya her yl gebe kalp yeni bir d o
um a hazrlanr.
Burada, ayn zam anda hem en eski ve dorusu byye dayal ev-
356
' V
Rnesans'n baars
Bilimsel D evrim in birinci evresi, K opernikin parlak ve yapc
hipotezi ile aydnlanm olsa da dnce alannda esas olarak yk
c bir dnem di. Yalnzca astronom ide deil, anatom i ve kim ya gibi
dier ilgi alanlarnda da eski dnce biim leri yetersiz ve d o yuru
cu olm aktan uzakt. Rnesans insanlar, ortaya attklar sorunlarn
ok azm a zm getirebilm ilerse de, hi deilse geri kalannn bir
sonraki yzyln byk dnce savamlar iinde zlm esinin yo
lunu atlar.
Bilim den yararlanm a b akm ndan ise Rnesans, tersine, kesin bir
baar dnem idir. O rtaan balarnda gsterilen bilim sel abalar,
daha nce de deinm i olduum uz gibi hibir pratik yarar g r l
m ediinden kaybolup gitm iti. Rnesans denizcilerinin baarlar
asl gerekli olan eyi -gvenli ve giderek gelien bir uygulam a ala-
357
m - salad. Bu alan, tam da bilim in klasik zam anlardan beri en iyi
k o ru n m u olan ve astroloji ile takvim dzenlem e iinin hizm etinde
etkin b ir biim de kullanlagelen iki daln -astronom iyi ve denizci
lik bilgisini- gerektiriyordu. Dahas, m akinelerin gelimesi m ekanik
bilim ine, topuluun gelimesi de dinam ik bilim ine destek salad.
B undan byle bilim gvencedeydi artk; en yaamsal, en etkin ve en
krl giriim ler -tic a re t ve sava- iin bilim zorunlu hale gelmiti.
D aha sonra, hizm etlerini im alat, tarm ve hatta tp alanlarnda da
yayabilecekti. R nesansn en nem li yan feodal O rtaa ekonom i
sinden, siyasetinden ve dncelerinden ilk kopuu iaret etmesidir.
Yapc alm alarn pek ou henz gerekletirilm i deildi fakat
artk geriye dn sz konusu olamazd. Bilim tarihe dam gasn vu r
m aya balam t artk.
358
kapsam iinde yer alr. G r n en doann olaanst iki byteci,
teleskop ve m ikroskop, ilk olarak b u dnem de kullanld.
E konom ik bakm dan bu yzyl, Avrupann eski i ticaretiyle boy
lebilecek bir dzeye gelmi olan deniz ticaretinin -g id erek daha
d a artan etkisi altnda bulunuyordu. zellikle, A m erikan g m
nn ieriye aknn neden olduu by k fiyat artlar ok b elirg in
di. Bat Avrupad a, zellikle de H ollanda ve ngiltered e, feodal toprak
m lkiyetinin yklm as topraksz insanlarn pazara dolum asna ve
iilerin gerek cretlerinin ciddi bir biim de dm esine yol at. Bu
d uru m u n , fiyatlarn ykselip pazarlarn oald bir dnem de re
tim m aliyetini drm ek ve im alatlara bol igc salam ak gibi
etkileri oldu. Sonuta, okyanus ticaret yolunu elinde tutan, yeni kay
naklardan yararlanabilen ve yeni pazarlara ulaabilen bu tccar ve
im alatlarn se rv e tle rin d e grlm em i bir art gereklemi oldu.
4.3; 4 .7 Ticaret yollarnn deimesi ile savalarn birleik etkisi, 16.
yzyln banda Avrupann en gelimi blgesi olan Alm anyann
ekonom isini yerle b ir edecekti.
Eski m erkezdeki kayp, eperdeki kazanm dan daha fazlayd. O
gnden sonra Avrupann, hatta dnyann yeni ekonom ik m erkezi
Kuzey D en izin in kysndaki lkeler, bata H ollanda, ardndan n
giltere ve Kuzey Fransa idi. Bu lkelerde, feodal yapnn ayakta kal
d dier iki denizci lke olan spanya ve Portekizd en farkl olarak,
im alat ticaretle birletirilebildi. A lm an ve talyan zanaatkarlar, artk
egem en d u ru m d a bulunan Kuzey lkelerine g ederek Rnesansn
teknik ve sanatsal baarlarm hzla buralara yaydlar. B unun yan s
ra H ollandann ve ngilterenin artan nfusunu beslem ek iin d u y u
lan tahl ihtiyac ile gem ileri iin gerekli keten, kereste, zift ve dem ir
talebi Baltk lkelerinin ekonom ik geliim ini hzlandrd; srasyla
D anim arka, sve, Polonya ve Rusya bam sz gler olarak ortaya
km aya baladlar.
E konom ik devrim in bu ikinci evresinin itici unsurlar ve esas
olarak kaym an yiyenler, srtlarm serpilip gelimekte olan tarm
ve hayvancla dayayan HollandalI ve ngiliz tccarlard. Servet
burjuvaziye siyasal g kazandrd, fakat bu hi de kolay olm ad. l
kin spanyol, ardndan da ngiliz krallar zengin H ollandal ve ngi
359
liz tebaalarn, kar peinde kom alarna engel olan feodal koullar
altnda daha fazla tutam ayacaklarn kavram ak zorunda kalana dek
yllarca m cadele edilm esi ve ak sava yrtlm esi gerekti. Bu m
cadelenin grnrdeki nedenleri dinseldi ve bu da en azndan yeni
burjuvazinin siyasi ve ekonom ik dnceleri ile pratiinin Katolik
likten ya da Luthercilikten ok K alvinizm de doal ifadesini b u ld u
unu gsterir 4.99.
Teknolojinin ilerlemesi
Teknik bakm dan bu yzyl, kendisinden nceki ve sonraki yz
yllar karakterize eden devrim ci yeniliklerden yoksun olm akla b ir
likte, tekniin boyutu ve ilerliiyle istikrarl bir ilerlem e yzylyd.
Tarm hl en nem li ura, ynl kum a yapm da balca sanayi
durum undayd. Yine de havada deiim in kokusu vard. Gemi ya
pm , deneyim le gelimi ve kendisiyle birlikte denizcilii de geli
tirm iti. Ticaretin artm as ve nakliye giderlerinin dmesi, servetin
burjuvazi arasnda ok daha geni bir biim de dalm asna yol at.
D oudan ve Batdan pam uk, porselen, kakao, t t n gibi yeni r n
ler Avrupa pazarlarna gelmeye balarken, dier yandan ipek ve cam
gibi nadide lks eyalar sradan m etalar haline geldi. Resim sana
t Flam an ve H ollanda okullarnda dinin hizm etinden ve soylularn
yceltilm esi iinden uzaklaarak yiyen, ien ve elenen sradan in
sanlar izmeye balad. H ollandalIlarn kent ve kr evlerinde b u rju
va konfor standartlarn belirlem esi ve bahelerle tarlalara fazla para
harcam as bu zam ana rastlar.
360
eklemie benziyor. D km e d em ir retim i salt ilemin boyutlarn
daki art sonucu m eydana gelen can alc deiim in tipik bir rnei
dir. Tam 3000 yl boyunca dem ir kk dem irci ocaklarnda, dem iri
m acunsu b ir ktle haline getiren odun km r ile dk sl in d ir
geme yoluyla elde e d ild i. O rtaada bu ocaklar giderek byd ve
gerekli hava akm da sonradan su gc ile alacak olan krklerle
salanr oldu. Z am an zam an snn dem iri eritecek kadar ykseldi
i ve dvlebilir d u ru m d ak i tav gelmi ktleyi yola gelmez bir
ayya dntrd de oluyordu 4.96. Sonra, ilk defa 14. yzylda
Ren blgesinde, dem irin ocan nndeki bir kuyuya aktlmas d
nld. Bu ukur ksa zam anda pik dem irin topland bir oluk
haline geldi. nceleri b u pik dem iri artm ak ok gt; dolaysyla
ilerlem e yava oldu. Fakat bu sre hakknda bilinenler oalp ya
y ldka d em irci o c a k la rn n y e rin i yeni m a d en eritm e ocaklar ald.
16. yzyln sonlarna gelindiinde dem ir artk kilolar* ile deil to n
larla retilm eye baland. 5.2
D em irin pahal oluunun b t n teknikler zerine koyduu snr
lam alar hzla o rtad an kalkt; fakat daha byk m iktarlarda dem iri
eritm ek iin gerek duyulan o d u n k m rnn ktl, yeni bir skn
tnn bagsterm esine neden oldu. Sussex K oruluu gibi eski dem ir
blgeleri stnlklerini yitirdiler; bu stnlk bol m iktarda kereste
stoklan bulunan sve ve Rusyaya geti. Demir, gerekten de sava
ve ticaret yoluyla bu lkeleri dnya ekonom isine sokan en nem li
etkendi. D km e d em ir ncelikle silah retim inde, zellikle de top
yapm nda kullanld. ngiltere ksa srede iyi toplaryla n kazand
ve bu toplar i hayatnn kurallarna uygun olarak pazarlad. span
y a n n en Katolik K raln n kalyonundaki toplarla Cezayirin zndk
B eyinin kalyonundaki toplar m uhtem elen Sussexteki ayn d k m
haneden km ayd 4.96.
Kmrn kullanlmas
D em iri retm ek iin gereken od unun ktl, 16. yzyln sonla
rn d a H ollanday ve ngiltereyi etkileyen ar kereste bunalm nn
p ek ok nedeninden biriydi yalnzca. Ticaretin salad genel refah,
361
kereste talebini yerel o rm anlarn kapasitesinin ok tesinde arttrd
-g e m i ve ev inaat iin, yakacak odun iin, tuz, sabun ve ap im a
lat iin ve ev ilerinde kullanm ak iin keresteye ihtiya vard. Bu
kerestenin b ir ksm ithal edilebilirdi; ancak elde hazr bir are b u
lunm aktayd; M aden k m r (ta km r). Rom a dnem inden beri
N o rth u m b ria ve skoyaaki ak m aden dam arlarndan elde edilen
bu km r, O rtaada Londrada ve Kta A vrupasnda deniz km r
olarak kendisine ayr b ir pazar bulm u durum dayd. Bu, son derece
pis b ir m addeydi; fakat kullanlm asn yasaklayan btn kanunlara
ram en yurttalar tarafndan yakacak olarak kullanlr olm utu.
16. yzylda yakacak o d u n u n fiyat ate pahas olduundan k
m r giderek daha da aranr oldu ve retim i hzla artt. 1564ten
1634e gelinceye dek yetm i yl iinde N ew castledan yaplan yllk
k m r sevkyat on d rt kat artarak yaklak yarm milyon tona ula
t. 4.73 Bu nedenle, daha derin ve dolaysyla daha ok su basan ya
taklardan km r karabilm ek iin daha fazla teknik aba gsterildi.
Bu durum , daha ok A vrupann m aden ocaklarndan devralnm
aygtlarn, gelitirilm i pom palarn ve vagonlarn m adenden kar
tlm as iin tahta raylarn kullanlm asna yol at. Kmr, sk sk
nkseden ve gem ite uygarl giderek balta girm em i orm anlara
d o ru srkleyen yakacak bunalm na gerekten de bir son verecek
ti. O andan itibaren sanayinin merkezi, uygarln merkeziyle birlikte
k m r yataklarnn bulunduu blgelere kayacak ve en azndan bir
400 yl orada kalacakt. ngilterenin sanayi alanndaki egem enliini
salayan en nem li etken buydu. Keskin gzlemci Daniel Defoenun
Yorkshiren bat yakasm betim lerken syledii gibi:
... Buras korkun b ir lke deilse eer, bunun nedeni d o
ann bu m em lekete bylesine cm ert davranm olmasdr.
H em i hayat bakm ndan hem de halkn refah bakm ndan
yaam sal nem tayan iki kaynak b u rada bulunm aktadr; n
gilterenin baka hibir yerinde bu ikisini yan yana grm edim ;
dnyada da bir ei benzeri olduunu sanm yorum . K m r
den ve dalarn doruklarndaki akarsulardan sz ediyorum .
Bunlar, T a n rn n hikm eti ve ltf ile u an hizm et etm ekte
362
olduu amaca, yani im alata sunulm u olsa gerek. B unlar ol
m akszn im alat srdrlem ez, nfusun bete birlik blm
onlar besleyecek yeterli top rak b ulunm adndan rzkn
karam azd...
16. yzyln sonu ile 17. yzyln balarnda grlen ve Birinci
Sanayi D evrim i 4 .7 olarak adlandrlan sanayi atlm, ne getirdi
i teknik yenilikler ne de bilim den yararlanlm as bakm ndan 18.
yzyln byk Sanayi D evrim i ile karlatrlabilir. Yine de bugn
b u nun, byk Sanayi D evrim inin balang evresi olduunu grebi
liyoruz. O dun ve su gcne dayal bir teknolojiden dem ir ve km re
dayal bir teknolojiye geiin dnlebilir ve gerekletirilebilir ol
m asndan nce, bu deiim in gerekliliinin apak bir biim de k en
disini gsterm i olm as gerekiyordu.Yeni kaynaklarn ve tekniklerin
aratrlm asn zorunlu klan etken, Birinci Sanayi D evrim i nin ta
leplerinin, O rtaam feodal ekonom isi iin yeterli olan snrl kay
naklar zerinde uygulad basnt.
363
m izin orm anlarnn ve kerestelik aalarn korunm as olacaktr. Bu
szler, onun patent belgesi olan Metallica Treatise (1612) adl incele
m esinin nsznden alnmtr. 4 .9 7 Sturtevant kimdi ya da srr ney
di; b u n u belki de asla renemeyeceiz. O nun ortaya att problem
pratikte bir yzyl daha zlm eden kald; fakat bize bu icadn teknik
ve ekonom ik ynleri hakknda, yeni sanayi ann afandan nce
yazlm, birok bakm dan hl alamam son derece deerli bir ak
lam a brakt. Sturtevant, aklamasna yeninin nasl bulunacan ve
eskinin nasl yarglanmas gerektiini reten Heuretica -cat Sana-
t- ile balar. Sonra bunu, sabit sermayeyi kapsayan Organick ksm
ile Zanaatkr larn ustalklarn kapsayan Teknick ksm olarak iki
blm e ayrr. cat srecini zm lerken izimler, m odeller (yzey
sel ya da gerek M oddlelar), prototipler (protoplast) ve son olarak da
G rand M echanick ya da byklk b ak m n d a n p ro to p lastn bii
m ini ve trn temel alan veya daha sonraki deneyimlerle renilen
krl birtakm ilavelerle gerekletirilen byk lekli retim arasnda
ayrm yapar. Sturtevant geliim maliyetleri ve krllk ltnden b
tnyle haberdard ve serm ayenin nasl elde edilecei konusunda ak
grleri vard. O halde neden tam bir baarszla urad ? Bunun
nedeni teknik ynden yetersiz olmas deildi; zira gnm zde kul
lanlan preslenm i kilden ara-gere yaplmas yntem ini bularak bu
alandaki ustaln kantlamt. Baarszlnn nedeni, alacak bir
aklkla grd kapitalist iletme t r bakm ndan zam ann henz
olgunlamam olmasyd.
Sturtevant, d em ir tekelinin yllk retim ini 330.000 Sterlin olarak
hesaplad. Kendi iletm esini de b u n a uygun olarak otuz hisseye
bld. Kral, prensler ve ok sevdii C arr bu hisselerin on sekizini
alyor; kendisine b ir hisse ayryor ve geri kalan on d rt hisse de bu
ie atlacak, katlacak ya da yardm edecek olanlar arasnda bl
trlyordu. Sarayn haksz yollarla elde ettii hisseler ve krlar da
gz nnde bulundurulduunda, bu iin ona bir kazan salam am a
s hi de artc deildir. G iriim cilerden ikisi Sturtevantdan p aten
ti aldlar ve onu yasal haklarndan m ah ru m braktlar. Fakat sonra
kendileri de bu ii y rtm eyi baaram adlar; nk ayrntlar sz
konusu olduunda orijinal patent tam bir m ulaklk rneiydi.
364
ada sanayi feodal koullardan, hatta harcam alarnda savurgan
davranan, her zam an para sknts eken ve daim a aldatlan bir R
nesans prensinin im tiyazndan doam azd. Gerek teknik ilerleme,
serm ayelerini krlarndan artrdklaryla oluturan kk insanlar
tarafndan gerekletirildi. Bu ilerleme, ancak krallarn, soylularn
ve kent konseylerinin im tiyazlarnn kaldrld bir sonraki yzylda
salanabildi.
365
Fransadan gelmi olsunlar, sahip olduklar bilgiyi edindikleri ve en iyi
yaptlarn ortaya koyduklar yer talyayd.
Yeni deneyci filozoflar ya da bugn kullandm z isimleriyle b i
lim insanlar, artk Rnesansn youn kent yaam nn bir parasn
oluturm uyorlard. B unlar ok daha yeni burjuvazinin yeleri olarak
kendilerini gsterm ekteydiler. ou Vieta, Ferm t ve Bacon gibi h u
kuku ya da K opernik, G ilbert ve H arvey gibi hekim ; birka Tycho
Brahe, D escartes ve Von H elm ont gibi kk soylu ya da M ersenne
ve G assendi gibi din adam idiler. H atta Kepler gibi, daha alt tabaka
lardan gelen b ir iki parlak ye de bulunm aktayd. Bu kiiler tarihte
b irb irin d en k o puk figrler olarak gsterilirler. Oysa gerekte, say
ca ok az olm alar nedeniyle basklara, yayn engellem elerine ve gi
derek artan askeri ve siyasal kstlam alara m aruz kalan gnm zn
sayca ok dah a fazla olan bilim insanlarna oranla birbirleriyle ok
daha kolay ve abuk iliki kurabiliyorlard.
366
geom etri ve astronom i bilim lerini retm ek zere grevlendirilm i
lerdi. A stronom i dersi veren profesrden, denizcilerin yeteneklerini
gelitirm eleri 4.48 iin denizcilik aletleri zerine ders verm esi de
istenm iti. G resham Koleji, bir yzyldan fazla bir sre ngilterenin
bilim m erkezi olacak ve ilk olarak kendi dersliklerinde bulunan K ra
liyet A k adem isini ats altnda barndracakt.
Klasik zam anlarda ve O rtaada b ir sapknlk olarak grlen b i
lim in balca ilgi alanlarnn doa ve sanatlar olduu ve onun insan
la yarar olm ak gibi b ir grevi b u lund u u dncesi bu dn em d e
ki pek ok bilim insan tarafndan tereddtsz kabul edilmekteydi.
Bu bilim insanlarnn ou hayatlarnn u ya da bu dnem lerinde
devlet hizm etinde bulunm ular ve k onum larnn hakkm verm ek
iin gerek bar gerek sava dnem lerinde parlak icatlar yapm lar
dr. B unlarn zgnlkleri ve bireysellikleri yalnzca grnteydi.
H em en hepsi dncelerinde ayn geleneklere bel balyor, ayn yn
tem leri kullanyor ve ayn problem lerin cazibesine kaplyorlard. Bu
problem ler, Rnesansn nitel evrenselcilii ya da sonraki rgtl
bilim evresinin sistem atik doa aratrm alaryla karlatrldnda
sayca snrlyd. Yant aranan balca so rular gkler alem inin ileyi
i - k i bu, denizcilikte astronom iden yararlanlm asna yol at-, fr
latlan cisim lerin ve m akinelerin hareketi ve insan bedeninin kaba
ileyii hakkndaki sorulard. Bu bilim insanlarnn program lar ar
tk Rnesansn ilk evresinde olduu gibi salt yadsm ac bir program
deildi. Onlar, A risto ile G alen in sistem lerini rtm ekten ok ie
yarar alternatifler gelitirm eye koyuldular. B unda da um ulm adk l
de baarl oldular. Ne var ki, son sentezin yaplm as iin N ew ton
dnem ine kadar beklem ek gerekecekti.
367
lounun sam aln inandrc bir biim de gzler nne serdiini
dnenler veya bu sistem in kap aralad sonsuz bir evren anla
yndan etkilenenler geliyordu. Bu kiilerin en nls G iardano
B runo (1548-1600) idi. 4.90 N apoli yaknlarndaki Nolada doan,
cokulu bir mizaca, engin ve etkileyici bir hayal gcne ve parlak
b ir zekya sahip olan Bruno, kendisinin de iinde olduu m anastr
dzenine b ir sre sonra kar kt. G ezgin bir yaam srerek Av
rupay batan sona dolat. Lulian m istisizm ini dnyalarn okluu
dncesiyle birletirdii kitap ve brorler basarak gittii her yerde
bu grn savundu. ylesine yetenekliydi ki, hem kodam anlan
hem de bilim insanlarn etkiledi. Ne var ki, sivri dili ona dosttan
ok dm an kazandrd. Bu yzden hibir yerde uzun sre diki tu t
turam ad ve srekli yer deitirm ek zorunda kald. Sonunda, 1592d e
tedbirsizce Venedike girince ihanete urad ve Rom a Engizisyonuna
teslim edildi. Sekiz yl sonra, sapkn olduu gerekesiyle Engizisyon
tarafndan yakld. B runo ne deney ne de gzlem yapmt. O, daha
ok kendisinin bilim sel olgulardan sonular karm a hakk zerinde
sonuna kadar srarc oldu. Dolaysyla on u bilim in deil, dnce
zgrlnn ehidi saym ak daha doru olacaktr.
Bruno, halkn K opernik teorisi zerinde dnm esini ve tart
m asn salad. C ezalandrlm as, korkuttuu her Katolie karlk
p ek ok Protestan yreklendirm i olsa gerek. Ne var ki, K opernik
teorisinin yerli yerine oturtulm as ve ondan yararlanlabilm esi iin
daha som ut kantlar gerekmekteydi. Teori ilk haliyle gezegenlerin
yrngelerine d o ru bir aklam a getirem iyordu; ayrca, dnyann
hareketinin insanlar tarafndan neden alglanam adn ispatlayacak
inandrc kantlardan da yoksundu. Birinci eksiklik sonraki astro
n om lar tarafndan giderilecekti. kincisinin giderilm esi iinse yeni
b ir d inam ik bilim inin yaratlm asn beklem ek gerekiyordu.
368
leyerek 1576d a Saundd aki Hveen adasnda m odern dnyann gerek
anlam daki ilk bilim enstits olan Uraniborgu kurdu. Burada zel
olarak imal edilmi aletlerle yldzlarn ve gezegenlerin konum lar
zerine, daha nceki btn gzlemleri geersiz klacak hatasz bir dizi
gzlemde bulundu. Brahe, Kopernikin alm alarndan etkilenm i
se de gnein dnyann, gezegenlerin ise gnein etrafnda dnd
kendisine zg bir sistemi tercih etti. O nun sistemi, dnyay hareketsiz
saymas dnda, kukusuz K opernikin sistemine benziyordu. D oru
su Brahe, fiziksel samalna aldrm adan gzlemlerine en uygun olan
sistemi semiti. 1572nin Yeni Yldznn sabit yldzlar kresi iinde
bulunduunu kantlayarak, kre iinde kesinlikle hibir deiiklik ola
mayacan ne sren Aristonun sistemini, zel bir aba harcam adan,
ykt. Tycho Brahe, astronom i asndan bir gei dnem inde yaad.
Bu dnem de, neredeyse yalnzca astrolojik amalar iin gerekli gr
len ve bu yzden de prensler dnda kim senin mali ynden destek
lemedii astronom ik verilere duyulan eski ihtiyacn yerini denizcilik
iin gerekli daha kesin verilere duyulan ihtiya alyordu.
Kepler
Tychon un ulam olduu sonular Kepler tarafndan geliti
rilince, bilim in ilerlemesi bakm ndan son derece byk b ir nem
kazandlar. Kepler, yoksul bir ailenin ocuuydu ve ksm en kendi
garip karakteri nedeniyle m cadelelerle ve d krklklaryla dolu
b ir yaam srd. m r n n byk blm n Katolik lkelerde ge
irm i olm asna karn Kepler ilk byk Protestan bilim insandr.
R akam larn bysyle bezenm i srad hayal gcn hi allm a
dk bir biim de lm leri ve hesaplam alarndaki amaz dorulukla
birletirdi. lk eseri M ysterium Cosmologicumn ism inden de anla
laca gibi, alm alarnn ardndaki temel itici g evrenin srla
rn a erm e konusu n d a duyduu m istik arzuydu. 4.63 Ne var ki bir
yandan geim ini de salamas gerekiyordu ve bu konuda yle diye
cekti: Tanr, her canlnn geim ini salamas iin gereken aralar
yaratm , astronom lar iin de astrolojiyi vermitir., Pragda, m pa
rato r II. Rudolphun kurduu deli samas simyasal astroloji ensti
369
tsnde, m r n n son gnlerini yaayan Tychoya yardm etti. 16.
yzylda Polonya, D anim arka ve B ohem yada bilim sel alm alarn
canl b ir varlk gsterm esi ve m ali destek bulabilm esi, feodal A vru
pann kysnda kalan bu lkelerde o sralar m eydana gelmekte olan
yeni ekonom ik gelim enin de bir iaretiydi.
Kepler, Pragd a, gezegenlerin hareketlerini tek bir eriyle gster
m en in en iyi yolunu bulm aya alt. K opernik emberlere ve d em
berlere [epicyles] bal kalmt; ne var ki bunlar kaba olm alarnn
yan sra yeni, doru gzlemlerle de uyumuyordu. Kepler, pek ok
baarsz giriim in ardndan M ars gezegeninin gzlemlenen hareketi
nin tek aklamasnn, odanda gnein yer ald elips biim inde bir
yrnge olduunu buldu. Eliptik yrnge dncesi tam am en yeni bir
gr deildi. Bu gr, 11. yzylda Toledolu Arzochel (1029-1087)
ta ra fn d a n ne srlm se de d ayand rld veriler son derece y eter
sizdi. Keplerin baarya ulam asnn nedeni, yrngelerin bir em ber
ya da em berler km esi olamayacan gsteren yeterince verinin elde
edilmi olduu bir ada yaamasyd. Ne var ki, onun a da henz
yrngelerin aslnda tam bir elips deil, ok daha karm ak eriler iz
diini grebilmelerine olanak tanyacak verilerden yoksundu. Bu ol
gu, ancak Einstein tarafndan aklanabilecekti.
Eliptik yrnge hipotezi ve Keplerin bir gezegenin kendi yrn
gesi iindeki hzn aklayan dier iki yasas, Kopernikin hipotezine
ynelik tem el astronom ik itiraz geersiz kld gibi, K opernikin bile
kabul etmi olduu gezegenlerin yalnzca kusursuz -yani dairesel- h a
reketler sergileyebilecekleri biim indeki Pisagorcu-Platoncu gre de
lm cl bir darbe indirdi. Ancak, Keplerin bu salt astronom ik hesap
lamalar, nicelik ve dinam ik zerine ileride Newton tarafndan yapla
cak olan aklamalarn gzlemsel tem elini oluturduysa da, insanlarn
kafalarnda tam am en yeni bir evren tablosunun olumasna yol aan
byk devrim in gereklemesinde belirleyici bir rol oynamad.
Teleskop
G kler alem i hakknda yeni grn benim senm esinde belirle
yici rol oynayacak adm , yalnzca uzm anlarn anlayabildii astrono
370
m ik hesaplam alarn daha da gelitirilm esi deil, gkyzndeki tm
cisim leri yeryzne indiren ve bylece gnein, ayn, gezegenlerin
ve yldzlarn ok daha yakndan incelenebilm esine olanak tanyan
som ut bir aracn, dier b ir deyile teleskobun, yani uzak-grrn
icad oldu.
Teleskop, m uhtem elen bilim in d o ru d an bir r n deildi; Hol-
landada gzlk im alatlnn b ir yan r n olarak ortaya km
olsa gerek. Rivayet o ki, 1600 yllarnda Lippersheyde bir gzlk
dkknnda, b ir m ercekten vitrinde d u ran b ir baka mercee bakan
bir ocuk dardaki nesnelerin olduundan daha yakn g r n d
n fark eder. Teleskobun icad iin bilim sel bir dehann gerekm em i
olmas, bu buluun zam annn aslnda oktan gelip gemi olduunu
da gsterir. Teleskop, h er zam an iin gerek duyulan bir alet olm asna
karm , yaplabilecei dnlm ediinden bylesi bir giriim de de
bulunulm am t. Oysa gerekli ara ve yntem ler, aslnda yz yl
d r el altnda bulunm aktayd. Ne var ki tesadf eseri de olsa buluun
gereklemesi iin, on altnc yzyln artan zenginlii iinde gzlk
im alatnn nicel bakm dan younlam as gerekmitir.
Galileo Galilei
Teleskop an en nem li bilimsel arac olduunu kantlayacakt.
P aduada fizik ve askeri m hendislik profesr olan Galileo Galilei
(1564-1642), bu konudaki gelim elerden haberdar olur olm az k e n
disi bir teleskop yapm aya ve o n u gkyzne evirmeye karar verdi.
Galileo zaten inanl bir Kopernikiydi; ayrca, sarkalarn hareketle
rine ve den cisimlerle ilgili problem lere derin bir ilgi duym aktayd.
Gkyz gzlem lerine balad ilk birka gece iinde dingin evren
tablosunu yerle bir etmeye yetecek kadar veri toplad. Ayn przsz
deil, uk u r ve dalarla kapl bir kre olduunu grd; Vens geze
geninin de tpk ay gibi evreleri vard; Satrn gezegeni ise paraya
blnm gibi grnyordu. H epsinden nem lisi, teleskopla gky
zne bakan herkesin kolaylkla grebilecei gibi Galileo da Jpiterin
evresinde daireler izen tane yldz ya da ay bulunduunu grd.
Bu, K opernik sistem inin deta kk lekli bir m odeliydi.
371
nl olm a hevesi ve keiflerinden m addi kazan salama arzu
su nedeniyle -k i Galileo b u n u n salt bir eyler kefetmi olm aktan
duyulan hazla asla elimedii g r n d ey d i- hi vakit yitirm eksi
zin b u yldzlarn isim babaln srasyla Floransa D k n e (D k
bir M ediciydi), Fransa kralna ve Papaya satm aya alt. Ne var ki,
her de gkyznde o nur kazanm ay fazlasyla pahal buldular.
D aha sonra, Galileo bu gezegenlerin hareketlerinin pratik bakm dan
daha yararl bir ama dorultusunda, denizlerdeki boylam larn he
saplanm asnda kullanlabileceini d nd ve srrn, boylam larn
hesaplanm as yntem ini bulacak kiiye dl vaat etm i olan spanya
kralna ve H ollanda M eclisine satm aya alt. Ancak, bu abasndan
da bir sonu alamad. 1.3.187
Tm bu giriim ler aslnda Galileo iin bir yan ura durum unday
d. O, yeni gzlemlerin devrimci niteliini annda sezmiti. Kopernik
sistem inin ta kendisini, gkyznde, herkesin grebilecei bir biim
de ortaya karmt. Bu, saklanmas deil yaylmas gereken bir bilgiy
di. Bir ay iinde, 1610 ylnda, en ok satlan bilimsel kitaplardan biri
olan Siderius Nuntius, yani Yldzlardan Gelen Haberci adl yaptn
yaynlad. Yapt gzlemlerin yaln ve anlalr bir zetini ieren bu
kitap, byk bir sansasyon yarattysa da dorudan olumsuz bir tepkiye
yol amad. Yarglanmasna daha yirm i d rt yl vard. K opernikin g
rleri 1618de m ahkm edilmiti edilmesine am a bu durum , Koper
nikin grlerinin gkyzndeki hareketlerin matematiksel ifadesi
olarak grlm esini engellemiyordu. G kyznde ne olup bittiini salt
akl yoluyla tam olarak bildiklerini iddia eden birka dik kafal A ris
tocu, gkyzne teleskopla bakmay reddettiler. Akl ve gzlem farkl
tartm a alanlarnda tutulabildii srece sorun yoktu.
Cisimlerin d: Dinamik
Fakat Galileo, K opernikin estetik tercihinin gzlem yoluyla do
rulanm asnn yeterli olm ad kansndayd. Ayrca, hem byle b ir sis
tem in nasl var olabileceinin aklanm as hem de gemite gerek fel
sefe, gerek saduyu tarafndan yneltilen itirazlarn boa kartlmas
gerekiyordu. Ters ynden esen gl bir rzgr olm adan dnyann
372
nasl olup da dnebildii ve havaya atlan cisim lerin neden atldklar
yerin gerisine dm ediklerinin aklanm as gerekiyordu. Bu ise ser
best devinim halindeki cisim lerin ciddi b ir biim de incelenm esi de
mekti; ki bu problem , top gllelerinin hedefi bulm asnn salanmas
bakm ndan byk bir pratik nem kazanm durum dayd.
O sralar A raplar tarafndan sonraki alara aktarlan ve Parisli
N om inalistlertarafndan gelitirilen, Filoponusun itki [impetus] te
orisi kabul grm eye balam t. Top gllesinin nam ludan karken
kazand itkinin ya da vis vivann (dirim li kuvvet, hareket enerji
si) -g llen in doal dm e eilim ini bir sreliine ortadan kaldrd
dnlyordu. Tortaglia (1500-1557), B enedetti (1530-1590) ve
bakalar, 16. yzylda bu aklamay gelitirerek gllenin ani ykse
lii ile doal d arasna bir kark dairesel hareket yerletirdiler
ve bylece, o gnn hava toplar iin hi de fena saylmayacak bir
yrnge tah m in in d e bulundular. Ne var ki, bu da m antksal ya da
m etam atiksel b ir ispattan yoksundu 4.64 (eki 10).
Deneysel fizik
Galileo bakalarnn yapam adn yapt ve cisim lerin hareketle
rine m atem atiksel bir tanm getirm eyi baard. ki Yeni Bilim zeri
ne Diyaloglar [Dialogues on Two N ew Sciences] adl yaptnda aka
belirttii, Kilise ile anlam azla dm esinin asl nedeni olan D n
yann ki A na Sistemi H akknda Diyalog [Dialogue Concerning the
Two C hief System o f the World] adl yaptnda tam olarak aklanan
bu form lasyon onun hayatnn en byk baars olacakt. Galileo
d oru kabul edilen tm grleri sorgulam aya balad ve b u n u yeni
b ir yntem le, deney yntem iyle yapt. O nun gerekten Pisa kulesi
nin tepesinden aaya arlk atp atm adnn nem i yok; unu b i
liyoruz ki Galileo cisim lerin dn doru olarak lebilm ek iin
hem sarkatan hem de eik dzlem den yararland.
Buna benzer deneyler daha nce hi yaplm am deilse bile
Galileonun deneylerini m odern bilim in ilk deneyleri olarak kabul
etm ek pek de yanl olmaz. B unlar 13. yzyl skolastiklerinin d e
neylerinden farkl klan, tanm laycolm aktan ok aratrc nitelik
373
a. Su ve el gcyle alan sondaj topu
B irin g u c c io n u n P ir o te c h n ia s n d a n
b. Farkl ykseklik alarnda atlan top mermilerinin yrngeleri, ilk dz blm iin itme
kuram geerlidir.
C e spedes'in I n s tn m e n to s N c u v o s d e C lo m e tr ia s n d a n , 1606
tam alar ve m atem atiksel teoriyle uyum iine sokulabilecek nicel
karakterleridir. Galileo kendi yapt deneyler karsnda deiime
ak b ir tu tu m taknd. Bir keresinde deneylerini kendisini deil
bakalarn ikna etm ek iin yaptn sylemiti. Doay akl yoluy
la yorum layabilecei konusunda kendisine gveni tam d. Bu yany
la, yaptklar birer deney olm aktan ok birer aklam a idi. Yine de,
m o d ern fizii b u lan k b ir sis iinde brakan kt zerindeki ideal
deneyler yerine bun lar tercih etti. D aha da nem lisi, bu deneyler
beklem edii sonular dourduunda, onlar yadsm ak yerine ken
di savlarn yeniden gzden geirm e yolunu tuttu. Bylece, deneysel
bilim in vazgeilm ez u n su ru olan, alakgnll davranabilm e yete
neini gsterebildi.
Galileo nun den cisim ler zerine deneylerinin m atem atiksel
y o ru m u n u yapmak, deneylerin kendisini yapm aktan ok daha zor
oldu. K avranm as gereken, srekli hzn deitiren bir cism in her
hangi bir anda belirli bir hza sahip olabilecei fikriydi. D orusu,
Galileo balangta b ir hata yapt ve hzn cism in katettii mesafeyle
orantl olarak kazanldn varsayd. Oysa, sonradan yine kendisi
nin bulaca gibi, hz dorudan cism in dm e zam anna balyd.
C isim lerin dn ve b una bal olarak hem top gllelerinin hem
de gkteki ayn hareketini anlayabilm ek iin, anlalm as olduka g
fiziksel bir kavram olan zam ann belirli bir anndaki hz kavram n
anlam ak gerekir. Bu m atem atiksel bir kavram olan diferansiyele kar
lk gelir: dx/dt. ki niceliin birbirine oran, niceliklerin kendileri
gzle grlem eyecek k adar klse bile daim a ayn kalr. Galileo,
tam olarak form le etm eden, bu kavram lar kulland. Titiz deney
lerle m atem atiksel zm lem eleri birletirerek, grece basit olan ci
sim lerin d problem ini zd ve havann olm ad koullarda
den cisim lerin parabolik bir yol izleyeceklerini gsterdi. Bylece,
sonraki yzyllarda olaanst baarl b ir geliim gsterecek olan
m o d ern fiziin yntem lerinin ilk ak rneini verdi. G erekten de,
ncln yapt fiziksel yntem btnyle, yakn zam anlara k a
d ar bilim in tem el yntem i, tm dier bilim lerin en sonunda dayana
ca yntem olarak kabul edildi.
375
M atem atiin rnesans
Galileo ile Keplerin baarya ulam alarn salayan, R nesansla
birlikte filizlenen yeni m atem atiin ustalar olm alaryd. Vieto (1450-
1603) cebirin yan sra trigonom etride de gerek bilinen gerekse bilin
m eyen nicelikler iin harfler kullanarak t m bir cebirsel tartm ay
sembolletiren en belirleyici adm atm t. Btnyle teknik olan bu
yntem , hesaplam alar olaanst hzlandrd ve szcklerin ka
nlm az olarak dourduu karkl ortadan kaldrd. Vietonun ya
n sra C ordonun (1501-1576) ve Tartaglianm alm alar sayesinde
cebirsel yntem ler, niceliklerin saylara indirgenebilecei her p ro b
lem i zm ekte kullanlabilecekti. Eski Yunan geom etrisi, zellikle
Tartagliam n 1543te A rim etin eserlerini yaynlam asndan sonra
hl saygnln korum aktayd. B ununla birlikte, cebirsel yntem
lerle saysal ilem ler artk ok daha kolay yaplabilecekti. Simon Ste-
vinin (1548-1620) 1585te ondalk saylar, N apierin de (1550-1617)
1614te logaritm ay iin iine sokm alaryla m uazzam bir pratik adm
atlm oldu. Bu adm , hesap ilem lerini byk lde ksalttn
dan, astronom larn ve fizikilerin saysnn artm asnda etkili oldu.
K ant zincirini tam am layabilm ek iin Galileonun m atem atikle
m ekanik arasnda bir kpr kurm as gerekiyordu. Bunun nasl yap
laca, onun tm bir hayat boyunca balca ura oldu. Leonardo el
yordam ile m ekanie nicel b ir yaklam getirm eye almt. Galileo
ise daha titiz deneylerden ve daha uygulanabilir bir m atem atikten
yararlanarak m ekanii tam anlam yla kavrad. Bilimsel m hendisli
in kuru cu larn d an biri oldu. Bir dieri, zgrlk savanda nem li
bir rol oynayan, yeni H ollandann ilk byk m hendisi Brugesli Si
m on Stevinin ta kendisiydi. Kuvvetlerin bileim i yasasn bulan ve
nicel hidrolik bilim ini kuran odur.
376
tersane ustalaryla y r tt tartm alardan kard m atem atiksel
teorinin de tem ellerini att ki Yeni Bilim bunlard. 4.40
Galileo, kendisinden nce gelenlerin hepsinden daha ak bir bi
imde, m ad d en in zo ru n lu ve isel zelliklerinin -asln d a yalnzca
m atem atiksel olarak ele alnabilecek olan ve dolaysyla kesinlik gs
teren zelliklerinin -u zam a, konum ve younluk olduunu belirtti.
D ier b t n zellikler, tat, koku ve renkler, iinde kendilerini gs
terdikleri nesne bakm ndan salt birer adlandrm adan baka bir ey
deildir. B unlar yalnzca duyarl bedenlerde var olurlar... Bu szler,
yeni bilim in taraftarlarnca bir snrlam a olarak deil, btn deney
lerin boyut, ekil, nicelik ve hareketten oluan temel niteliklere in
dirgenm esi program olarak anlald.
Galileo'nun yarglanmas
Galileonun m eydan okum as grm ezden gelinemezdi; nitekim
bu m eydan okum ann sonucu nl yarglam a oldu. Galileo Kilised e
377
olduu kadar bilim dnyasnda da pek ok dm an kazanmt. B un
lar, D iyalogun yaynlanm asyla birlikte sulam alarn iki katna kar
dlar. G nm zde, dnyann ve gezegenlerin hareketi gibi akadem ik
bir konunun nasl olup da bylesine iddetli bir atmaya yol atn
anlam ak gtr; fakat o gnn k oullan iinde ok eyin elden git
m ekte olduu korkusu bagsterm iti. Yzyllar boyunca sren sert
tartm alarn ardndan, olaanst entelektel abalar harcanarak
H ristiyanlk-A ristoculuk uzlamas glkle salanabilmiti. Refor
m un doktriner tartm alar bile bu uzlamay zayflatamamt. G k
yznn yaps gibi nem li b ir konuda sz konusu m eydan okum a
kaytszlkla karlanm olsayd, ileride gerekleebilecek daha b
yk saldrlarn nne nasl geilecekti ? Zaten Bruno ve Cam panel-
lo (1568-1639) gibi ateli K opernikiler elde edilen yeni bilgilerden
K ilisenin, hkm etin, toplum sal ahlakn ve m lkiyetin gvenliini
tehdit eden sonular karm lard. B runo yaklm, Cam panello yl
larca hapiste tutulm utu. A m a Galileonun du ru m u farklyd; onun
bilim sel saygnl ve gl dostlar vard. Katolikliinden kuku d u
yulm uyordu ve bilim alan dnda devrim ci deildi.
Yarglama ister istemez Galileonun deil K ilisenin dncelerine
ve m antna uygun olarak yapld. Yarglama sonunda verilecek ka
rar daha batan belliydi. Fakat ilgin olan, durum alarn gizli yaplm
olmasdr. Bunun nedeni, m uhtem elen, yarglarn sertliinin deil
grece hogrl tavrlarnn aa km asndan duyulan korkuydu.
4.102 Papa ve Papalk Divan, bilim insanlarndan ok K ilisenin ba
naz m ensuplarnn olas tepkilerinden ekiniyordu. Galileo m ahkm
edildi ve bilindii gibi, dncelerinden vazgetiini bildiren o nl
aklamay yapm ak zorunda brakld. Sonuta, bir arkadann sara
yna szm ona hapis cezasn ekmeye gnderildi. Buradaki istiraha
t srasnda dinam ik ve statik zerine yapt almay tam am lam ay
baard ve m r n n ilerleyen yllarnda bunlar yaynlad.
Galileonun yarglanm as, bilim ile dinsel dogm a arasndaki a
tm ay dram atize ettii iin bir dnem e dam gasn vurdu. M ahk
m iyet karar Katolik lkelerde bile neredeyse tm bilginler tarafn
dan byk bir tepkiyle karland. Kilisenin bu ak baarszl yeni
deneysel bilime, zellikle R om ann otoritesini ykm bulunan l
378
kelerde m uazzam b ir saygnlk kazandrd. Galileo nun baars eski
kozmolojiye ynelik saldrlarn dorua ulatn gsterir. O gnden
sonra eski kozmoloji sessizce terk edildi ve pratik astronom lar Ko-
pernik-K epler gne sistem i m odelini kullanm aya baladlar. Krk
yl sonra K ep lerin gzlemsel yasalar N ew tonun evrensel yerekim i
teorisi iinde Galileon u n dinam iiyle birletirilecekti.
379
konum am alyz anlam nda. Ressam Apelle izmekte oldu
u ayakkab hakknda b ir ayakkabcya danr. Ayakkabc
resm in geri kalan hakknda da yorum yapmaya balaynca
Apelle o nu nazike snrlar am am as iin uyarr, .n.) aksi
ne, tm teknisyenler ve denizciler cahildir ya da en azndan
b u t r konularla ilgilenm ek iin gereken donanm dan yok
sundur. Oysa ben bu bilim d allarnda renim grm , a
lm a odalarnda kitaplarn iine gm lp byk sorunlar
zerine kafa yoran ve ayaklan havada zorlam a fikirler kalem e
alan, ilk bakta akla yatkn grnen yanltc, ssl szlerle
b t n teknisyenlerin byle olduunu syleyen bu alim lerin,
bildiklerini bu teknisyenlere aktarm aya zorlanm alar gerek
tii kansndaym . Bylece hem teknisyenler kendilerini ge
litirirler, hem de b u bilginler uygulam aya ekilmi olur. te
yandan, bu lkede yle teknisyenler var ki, kendi m eslekle
rinde ve usta olduklar eitli alanlarda btn bu bilim lerden
kolayca yararlanabilirler. Bu bilim leri avularnn ii gibi bilir
ve bunlar am alar d o rultusunda kendilerini m ahkm eden
alim lerden ok daha etkili b ir biim de kullanabilirler.
A ktardm bu uzun pasaj, deta yeni zanaatkrlarm eski bilgin
lere m eydan okuduu bir m anifestodur. Bu m eydan okum a, bir u r
ganc ustasnn olu olan Gabriel H arveyin (1545-1630) polem ik
lerinde de yanksn bulur. Harvey, ayn iddialar edebiyat alannda
dile getiren ve hakll ok gem eden bir eldivencinin olu olan
W illiam Shakespeare tarafndan kantlanan Spenserin de dostuydu.
H arvey yle yazyordu: 4.51
M atem atik teknisyeni H um frey Cole u, gem i yapm ustas
M atthew Baker, m im ar John Shuteu, denizci R obert Nor-
m an, topu W illiam B ourneu, an ustas John H esteri ya
da bunlar gibi zeki ve usta, p ratik adam larn bilen bir kimse
eer uzm an zanaatkrlar ya da m ektep m edrese grm em i
de olsa kavrayl ve alkan bir ustay h o r gryorsa, o kii
b u rn u havada, kibirli bir insandr. (Cole, Baker, Shute, N or
m an, B ourne ve H ester daim a hatrlanacak, yce Klarklar ise
380
unutulup gidecektir.) ... H angi byk m atem atiki Digges,
H ariot ya da Dee gibi retken teknisyenlere sayg duym az ?
Brakn herkes kendi alannda ve kendi seviyesinde hak ettii
yeri alsn. Brakn cesur m hendisler, iyi Daedalistler, hnerli
N eptncler, harika V ulkanistler (Plutoncular) ve M erkrc
i g sahipleri; yani zanaatnda usta olan herkes, kendi sr
rnn piri olan herkes toplum a ya da kendi mesleine yapt
hizm et o rannda sayg grsn.
Yine de bilginlerin yerine getirecekleri nem li grevler b u lu n
m aktayd. Yeni zanaatkr-bilim insanlar kendi ayaklar zerinde
durm ay renene kadar onlara gem iin bilgisini aktarm alar ve
m evki-servet sahibi kiilerle olan ilikilerini kullanarak yeni bilim
lerin benim senip desteklenm esini salam alar gerekiyordu. G ilbert
her iki grevi de hayranlk uyandracak bir biim de yerine getirm eyi
baard. O nun De Magnete'si, ngilizce yazan N orm ann veya Har-
veyin eski filozoflarn krlne kar kullandklar dile benzer bir
biim de ar Latince kfrlerle dolu olm asna karn, yine de tm
bir bilginler dnyasnn onayn alacak lde ustalkla kaleme aln
m t. N orm ann kitab ise daha ok denizcilerin ve pusula yapan
ustalarn iine yaram olsa gerek.
De Magnete, yeni bilimsel tu tum u ortaya koyan bal bana dev
bir yaptt. G ilbert kendini dengelerle snrlam ad; deneylerden ye
ni genel dncelere ulat. B unlarn iinde ann hayal gcn
en ok zorlayan dnce, gezegenleri yrngelerinde tutan eyin e-
kim -giicnn m anyetik zellii olduu gryd. Bu gr, gksel
dzenin fiziksel adan ilk akla yatkn ve safsatadan tam am en uzak
aklam asn oluturuyordu. Bu aklam a kukusuz, kuvveti ancak
tem as halindeki m addi cisim lerin itkisi olarak kavrayabilen fizik-ka-
fal bilim in sonlarna kar tartm alarnda Nevvtona byk bir k o
laylk ve destek salad.
381
vcudunun doas- zerine eski anlaya kar da ayn lde baarl
bir saldr yrtlm ekteydi. A ristocu dnya tablosu esas olarak yery
zne ve insana odaklanm t. Evrenin m erkezinde bulunan insann ge
zegenlerle iliki kurm asn salayan birtakm etkiler ve ruhlar yoluyla
evrenin h er parasyla dorudan temas halinde olduu varsaylyordu.
nsann kendisi tek bana kk bir dnya, bir mikrokozmostu. Bu
dnyann ileyii, Galene kadar gelen Yunanl hekim ler tarafndan ay
rntlaryla ortaya konm utu. Batlamyusun gkyz betim lem esi gibi
G alenin insan vcudunun ileyii zerine betim lem esi de bir bakm a
yasa olarak kabul edilmiti. Rnesansn yeni anatomisi, zellikle de
Vasaliusun almalar, G alenin izdii tablonun hatal olduunu gs
terdi. Ne var ki alternatif aklama, ancak sorun anatomiyi Rnesansn
m akinelere -krkler, pom palar, valflar- olan ilgisiyle birletirmi,
btnyle yeni bir yaklamla ele alndnda bulunabildi.
382
H arveyin deneylerden uslam lam a yoluyla vard m antksal so
nular, Galenci antik fizyoloji zerinde tpk Galileo ve K eplerin b u
lularnn Platoncu ve A ristocu astronom i zerinde yapt devrim ci
etkiye benzer b ir etkide bulundu. Harvey, insan vcudunun hidrolik
bir m akine gibi grlebileceini, bedenin iinde yaad sanlan gi
zem li ru h larn gerekte var olm adklarn gsterdi. A ncak onun ken
dine zg grleri, b eden ile dnya arasnda kurduu koutlukla,
G alileocu olm aktan ok K operniki ve Keplerci olarak kald. yle
yazacakt rnein:
D em ek ki kalp yaam n balangc, m ikrokozm osun g
neidir. Nasl ki gne dnyann kalbi olarak adlandrlm ay
hak ediyorsa, nitelikleri ve dzenli vurularyla kan harekete
geiren, kusursuzlatran, canlandran ve ryp irin haline
gelm ekten koruyan kalp de yaam n temeli ve yaratcs olarak
m ikrokozm osun gnei adn almay hak etm ektedir. 4.5.56
Bylece H arvey kalbi bedende, gnein evrende bulunduu yere,
saltanatl ve m erkezi b ir konum a oturtur. H arveyin, kan dolam
n n m ekaniini kusursuz bir biim de kantlam as, organizm ann bir
m akine olduu dncesine byk b ir arlk kazandrd. B ununla
birlikte, ileride, b u m akinenin 16. ve 17. yzyl insanlarnn sand
ndan ok daha karm ak olduu anlalacakt.
Ne var ki H arveyin yntem i tpta Par gibi cerrahlar tarafndan
insanlarn kan kaybndan lm elerini nlem ek amacyla uygulanan
yntem leri hakl karm ann dnda ksa zam anda pek etkili ola
m ad. Oysa bu bulu, aklc b ir fizyolojinin tem eli olarak kesinlikle
gerekliydi. H arveyin alm alar sonucunda elde edilen organizm a
tablosu, sulanm tarlalarolarak adlandrabileceim iz, besleyici
ve kim yasal bir yolla kan dolam nn her birini geri kalanyla iliki
iinde tuttuu bir dizi organdr.
Kimya
Bu anlaya ulalm as olduka gecikti, nk 1540-1640 yllar
arasnda kalan yzyl boyunca kim ya alannda kaydedilen ilerlem e
ler pek de parlak deildi. Kendisini kimyaya adam tek olaanst
.3 8 3
j
zek, tp eitim i alm bir soylu ve Paracelsusun izleyicisi olan Yan
H elm onttu (1577-1634). Van H elm ont, Paracelsusun m istik gr
lerini benim sese de, kendisinin onun tu m turakl diline ihtiyac yok
tu. Kimya alanndaki grleri, hava ve su dnda bir u n su r olm ad
na inanan yonyallara kadar uzanr. Fakat bu gr felsefi bir h i
potezden ok deneysel b ir yargyd. nk, yalnzca su koyduu bir
m lek iinde to hum dan bir st aac yetitirm iti. Ayrca gaza
kaos ism ini veren ve onu izleyen kiidir. Bylece, kim yann gelecek
teki zaferine giden yolu gsterm i oldu. Van H elm ontun alm ala
r dnda kimya kendi ar, dzenli ilerleyiini srdrd; deneysel
tem ellerini gelitirdi, lm lerini daha b ir titiz hale getirdi ve alkol
dam tm bata olm ak zere uygulam a alann yaygnlatrd.
7.6. Y EN FELSEFE
Gezegenlerin hareketi ve kan dolam konularnda byk glk
lerle gerekletirilen iki nem li bulu, Galileonun ld, Newtonun-
sa doduu yl olan 1642ye gelindiinde artk iyice yerleip b enim
senmiti. Bilimsel devrim in ilk entelektel hedefine ulalm, yerine
yenisi ancak kaba hatlaryla konulabilmise de klasik dnya anlay
tam am en yklmt. Bylece,. doay anlam ak ve fethetmek iin yeni
aralar bulunm utu. Fakat bunlarn henz ok az genel bir uygulama
alan bulabilmiti. Teleskop bilimsel olm aktan ok teknik bir bulultu.
Dncedeki devrim in sonularnn pratikte kendisini hissettirebil-
mesi iin nce yeni bilim in sunduu olanaklarn eitimli snflar ta
rafndan kavranm asnn yan sra kendi politik devrim ini yapmakta
olan yeni giriimciler snfna da -tccarlara, denizcilere, imalatlara,
devlet adam larna ve ilk ilerici kapitalistlere d e - adam akll kavratl-
mas gerekiyordu. Galileo bunu yapmaya alt; ancak yle bir lkede
yayordu ki bu lke canlln, oktan yitirmi, Kar Reform tarafn
dan hzla gericilie srklenm i ve orada aklp kalmt.
384
Bu iki nem li figr O rtaa bilim i ile m odern bilim arasndaki d
nem ete sahne aldlar. H er ikisi de bilgiye erim enin (dnyay ta
nyp kavram ann) m m k n olduunu gren ve b u n u cm le aleme
duyurm ay kendilerine i edinen gerek birer nc ve yaync [pub
licist] idiler. Bilgi k onusundaki yaklam lar birbirinden ok farkl
olm asna karn, her ikisi de evrensel apta insanlard. Miza bak
m n d an da onlar kadar birbirine zt iki kii daha bulm ak gtr. Bi
risi kurnaz, karc, ileride toplum sal olaylarn daim a odanda yer
alacak olan azam etli b ir avukat; dieri son derece ie kapank, m n
zevi, eski bir paral askerdi. H er ikisi de, kendi lkelerindeki bilimsel
devrim in niteliini yanstan tipik birer rnektir.
Bacon esas olarak yeni hareketin pratik yan, sanatlarn gelii
m ine yapt katk ve yaadklar dnya hakknda daha saduyulu
bir deerlendirm e yaplm asnda salad yararlar zerinde durdu.
m r n Elizabeth ve Jakoben ngilteresinin saraylarnda geiren
Bacon, karlat glklerin kat dnce sistem lerinin varln
d an ok genel olarak kabul edilebilecek yeni bir felsefenin salam
k urum sal tem ellerini atm a ihtiyacndan ileri geldiini grd. Bu ye
ni felsefe yalnzca eski grlerin yerini alm ak zere deil, ayn za
m an d a Reform hareketlerinin ngiltered e yol at fikir karm aasn
giderm ek am acyla ileri srlm t. Descartes ise Fransann resmi
niversitelerinde yuvalanm olan O rtaa dnce sistem ine kar
savam ak zorundayd. Bu savam da da ancak onlarnkinden daha
ak ve daha etkileyici b ir m anta bavurarak baarl oldu.
385
u nutulm u olsa da o zam anlar O rtaan skolastik sistem inin yerini
alabilecek b ir dnya sistem i k u rm ak iin kullanm asna karn, Ba-
conu n ortaya b ir sistem koymayp, yeni sistem lerin kolektif inacs
olarak hareket edecek b ir rgtlenme nerm ekle yetinm esidir. Ba-
conu n ilevi, kendi grne, yalnzca bu sistemi kuracak olan yap
clara yeni bir alet -N o v u m O rga n um n n m an t n - sunm akt.
Bacon ve D escartes b u anlam da birbirlerinin tam am lay-
csdrlar. Baconu n rgtlenm e anlay, ilk etkili bilim to p
luluu olan Kraliyet A kad em isinin kurulm asn salamtr.
D escartesin sistemi, gemile olan balarn koparp atarak
tam am en nicel ve geom etrik bir tarzda, m addi dnya hak-
kndaki tartm ann tem eli olabilecek bir dizi kavram ortaya
koydu.
B ununla birlikte h er iki filozofun dncesi de farkl biim lerde
de olsa kanlm az olarak O rtaa a zg grlerin derin izlerini ta
r. Francis Bacon ansiklopedistlerin, ada Roger Bacon ile V incent
de Beauvoisin ya da daha da gerilere gidilecek olursa Plinynin ve
bizzat A ristonun geleneine balyd. O her eyden nce ve her ey
den ok m erakl bir doac idi; yeni m atem atiksel felsefe konusun
da bilgisi olm ad gibi, ona d n k bir sem patisi de yoktu. Yntemi
idollerden ya da eski filozoflar yoldan karan dncelerin sahte
cazibelerinden kanm aya dayanan byk lde yadsm ac bir y n
tem di. Yeni Atlantis 4.6 adl yaptndaki Hz. Sleymann dsel evi
bir t r evrensel laboratuvar, Tycho Brahenin U raniborgd aki gerek
gzlem evinin idealletirilm i b ir haliydi. Hz. Sleymann evi daha
sonraki bilim enstitlerine de esin kayna olacakt. Bacon deneye
inanan biri olm akla birlikte kendisi deneyci deildi. K arm ak d u
rum lardan gerei karsam ak iin gerekli olan -G alileonun byk
b ir ustalkla k u lland- soyutlam a ve indirgem e yntem lerini asla
tam olarak kavrayam ad. Bacon, A ntik alarn sakncal grle
rin d en arndrlm sistem li basit deneylerin bilgiye ulam ak iin ye
terli olduunu dnyordu. Bilimsel inalar zgn deildi; bunlar
o kuduklarndan, zellikle de eletirm esine karn m odernlerin ilki
olarak adlandrd Telesiusun yazdklarndan edinm iti.
386
talyan Telesius (1509-1588), rakip bir sistem kurarak Aristoyla
olan b alan tam am en koparp atan ilk bilgindi. En nem li katks,
A ristonu n biimsel ve ereksel nedenler anlayn terk ederek yerine
yalnzca m ad d i ve etkili nedenleri koym u olm asdr . Telesiusun
grleri A naxim enesin grlerini andrr. O nun evreni, scak ve
souk isel s gc ile alm aktayd. Enerji doktrininin habercisi
olan b u gr, enerjinin k o ru n u m u dncesini de ksm en ierm ek
le birlikte nicel bakm dan in felsefesindeki Yang ve Yind en ok da
ileri deildi .
Bacon bilim sel kariyerinin b andan itibaren, Bilim lerin gerek
ve m eru amac, insan yaam nn yeni bulu ve glerle zenginleti-
rilm esidir retisini yaym ak iin kollar svad.
K endisini b ir bilim insan ve kiften ok bilim in ve yeni bu lu
larn tevikisi olarak gryordu: B enim stlendiim grev, dier
byk dehalar b ir araya gelmeye aran zili alm aktan ibarettir.
P rofesr Farrington, Francis Bacon zerine yapt hayranlk uyan
d ran incelem esinde Baconu n u szlerini aktarr: 4.37
nsanla sunulabilecek hizm etlerden hibiri insann ya
am koullarn iyiletirecek yeni becerilerin, m addi olanakla
rn ve yararl ara-gerelerin ortaya karlm as kadar nem li
deildir. lkel alarn kabainsanlar arasndan kan m ucit ve
kifler bou n a kutsanp Tanr katm a karlm am tr. u bir
gerektir ki kentlerin kurucularnn, yasa yapclarn, to p lu
m u n ileri gelenlerinin, tiranlar yok edenlerin ve b u snfn
b t n k ah ram anlarnn yaptklar olum lu ilerin etkisi d ar bir
alanla snrl kalm ve ksa srm tr. Oysa m ucitlerin eser
leri pek yle gsterili olm asalar da etkisini h er yerde ve so n
suza kadar hissettirm ektedir. /
Fakat hepsinden nem lisi, bir insan yararl da olsa zel bir
icat zerine kafa yorm ak yerine doada, m evcut bilgim izin
evresini kuatan snrlarn tesini aydnlatan ve bylece ok
daha ilerisini grm em izi, dnyada en gizli kapakl, en bilin
m edik ne varsa hepsini bulup ortaya karm am z salayan
b ir k yakmay baarm sa, (kanm ca) o kii insan soyunun
387
gerek velinim eti, insanlk im paratorluunun evrendeki sa
vunucusu, zgrln koruyucusu, zorunluluk dnyasn
zapt edip onu insan iradesine boyun ediren fatihtir.
Bacon, hakl olarak bilim e yeni bir yn veren, onu bir kez daha
kesin bir biim de sanayinin gelimesi davasna balayan ilk byk
adam olarak grlr.
A m pirik eilimiyle Bacon, kanlm az olarak doada nceden
belirlenm i t m sistem lere karyd; o, iyi rgtlenm i ve do n an m
l bir aratrm aclar topluluu kurulabilm esi du ru m u n d a olgularn
gcnn er ya da ge bizi geree ulatracana inanyordu. Descar-
tesin yntem ine gelince; bu, kendisinden nceki okullarn yntem
lerinin daha d o rudan bir devam niteliindeydi. A ncak u temel
farkla: D escartesin kurm ay istedii sistem onlarnki deil kendi sis
temiydi. Bunu yaparken de R nesansn byk zgrletirici nitelik
lerinden olan, byk denizcilerde, Conquistadores'de [16. yy.da O rta
ve G ney A m erikay fetheden spanyol fatihler], feodal dnem in so
nu ile bireysel giriim ciliin balangcn karakterize eden otoriteye
kar h er trl m eydan okum ada kendisini gsteren bir zgven ve
g u ru r sergiledi.
Bilinsizce de olsa D escartesin sistemi, ykm ak istedii sistemin
bir paras oldu. O nun sistem inde de tm dengelim ci m antk ve do
ruluu apak ortada olan nerm eler zerinde ayn srar grlm ek
teydi. Fakat bunlarla yola koyulan Descartes, O rtaadaki ve hatta
Klasik ad aki ncellerinden daha ileri sonulara varabilm ek iin,
ustas olduu m atem atikten yararland. O nun en nem li m atem atik
sel katks, koordinat geom etrisini kullanmasyd: B ununla bir eri,
sabit eksenleri belirten koordinat deerlerine bal bulunan bir denk
lemle tam olarak izilebilmekteydi. Bu, bir geom etri haritas yapm ak
tan te bir eydi. Bu, Yunan continuum - geometri- bilimi ile Babil-
H int-A rap tarz say deikenler hesaplam as -cebir- arasndaki eski
ayrm ortadan kaldrd. Bundan byle bu iki g, o gne kadar ele
alnam am sorunlara eilmek zere birlem i bulunuyordu.
Descartes eski felsefeye ynelik saldrsnda cesur olduu kadar
akll ve ihtiyatlyd da. Katolik talyad a Brunonun ve Kalvinci Ce-
388
novada Servetusun yaklm alarna yol aan rgtl dinle dorudan
b ir atm a iine girm ek istem iyordu. Uysal davranm aya ve koulla
ra ayak uydurm aya hazrd; b u n u da dahice bir yntem le yapt. Bul
duu yntem yzyllar boyunca bilim yaplm asn olanakl kldysa
da, b u n u n neye mal olduunu daha yeni yeni anlam aya balyoruz.
389
Din ile bilimin birbirinden ayrlmas
Descartesin yapt b u ayrm, o gnden sonra, dinin alanna gi
rilmedike bilim insanlarna dini m dahalelerle karlamakszm a
lm alarn zgrce yrtm e olana salad. Bilim insanlarnn sz
konusu alanlardan uzak durm as ok g olsa da bu ayrm, kendisini
dinsel ya da siyasal atmalarn dnda tutacak olan saf bilim insan
tipinin dom asna yol at. Descartesin kendisi de bir lde bunu
yapm ak zorundayd. nk sylentilere baklrsa Descartes Dnyann
Sistemi adl yaptn yaynlamaya hazrland bir srada, Galileonun
yarglandn duym u ve b u iin artk eskisi gibi yrm eyeceini an
lamt. Kilise, dinsel dogm alara olan inancn srdrlm esi iin Aris-
tocu-Tom ac sistem in gerekli olduuna inanyordu ve bunlarn sorgu
lanm asna yol aacak baka hibir sistemi ho grmemeye kararlyd.
Bu yzden Descartes, kendi sisteminin daha iyi olmasa bile en az eski
sistemler kadar baarl b ir biimde T anrnn varln kantlayabilece
ini gsterme abasna giriti. nl Je pense doncje suis - D n
yorum , yleyse varm- indirgem esinden, tm insanlar kendilerinden
daha kusursuz bir eyi kavrayabildiklerine gre kusursuz bir varln
da olmas gerektii sonucunu kard. Descartesin sistemi teolojik sal
drlara kar kendisini savunabilsin diye ylesine zenle donatlm t
ki, Fransa gibi kat Katolik bir lkede bile niversitelerin protestola
rna ram en Descartes yaad srece ve hatta lm nden sonraki
yzyl boyunca felsefi bir sistem olarak kabul grd.
D escartesin sistemi m atem atiksel ve gzlemsel ieriinin zengin
olm asna karn znde yeni bilim in ne olm as gerektiine dair gr
kem li b ir iir ya da destand. Bu onu hem ekici hem de tehlikeli
klyordu. Sistem deneylere salam ca dayal sonularla, D escartesin
n l Y n tem i uyarnca srf aklklar gerekesiyle seilen ilk ilkeler
den karsanan sonularn bir karmyd. Bu aklk aray F ran
sz bilim inin o zam andan beri hem b ir vn kayna hem de zayf
noktas oldu. 18. yzyln d inam ik ve kimya bilim leri ile 19. yzyln
bakteriyolojisinde olduu gibi, doru fakat karm akark bilgi y
n na ekidzen verilm esine yardm c olurken, baka alanlarda ise k
sr, beylik ve yalan yanl basitletirm elere dnp yozlat.
390
D escartes tek b ir insann giriecei felsefi alm alarn snrll
n grd ve doru b ir dnya sistem i kurulm as iinin birok beynin
birlikte alm asn gerektirdiini kavrad. Discours De La M thode
[M etod zerine Konum a] adl yaptnda deneylerden sz ederken
unlar syler:
Yaplmas gereken yle ok deney var ki, bunlar gerek
letirmeye ne ellerim ne de servetim yeter; dahas elim deki-
nin bin katm a sahip olsaydm bile yine de am acm gerek
letirm em e faydas olmazd... Eserim de deneylerin herkese
salayaca yararlar gsterm ek ve insanln iyiliini isteyen
herkesten, yani szde deil gerekten erdem sahibi olan k im
selerden kendi z deneyim lerini bana iletm elerini ve bylece
hl yaplm as gereken aratrm alarda bana yardm c olm ala
rn istem ek zorundaym .
Baka b ir yerde de vard sonularn yaynlanm asn hakl gs
term ek iin unlar yazar:
B unlar bana, yaam da son derece nem li olan bilgilere
ulam ann m m k n olduunu gsteriyor. O kullarda reti
len bu kuram sal felsefe yerine pratik am alara hizm et eden
bir felsefe bulunabilir. Bu sayede, farkl i kollar ve zanaatlar
tanyp renebildiimiz gibi atein, suyun, havann, yldzla
rn, gn ve evremizi kuatan tm dier cisimlerin gcn
ve hareketini de renebilir; btn bu bilgileri yararl am a
lar dorultusunda kullanabilir ve bylece doann efendisi ve
sahibi haline gelebiliriz. Bu yalnzca dnyann b tn n im et
lerinden sorunsuz yararlanm am z salayacak sonsuz sayda
h nerin icad iin deil, esas olarak saln korunm as iin
de istenilen b ir eydir.
G rld gibi D escartes son erei bakm ndan aslnda byk
hayranlk duyduu Bacondan pek farkl dnm ez. Bacon ve Des-
cartes, her ikisi de deneysel bilim in k o num unu ykseltm i ve ona
sekin evrelerde edebiyatnkine benzer bir saygnlk kazandrm
lardr. O nlarn dnem inden balayarak ilgi duyulan ve tartlan ko
391
nularn odanda yer alan, eski okullarn felsefesi deil, bu yeni doa
felsefesi olm utur. A ncak aradan bir iki yzyl getikten sonradr ki
b u felsefe ngiliz niversitelerinde kendine bir yer bulabilm itir.
A rtk b u doa felsefesinin geni apta yaylm asnn ve ilk m eyve
lerini verm esinin zam an gelmiti. 1650-1690 yllar arasndaki bir
sonraki dnem de sra Baconu n dledii Byk O narm , ya da b i
zim deyiimizle Yeniden na aam asna gelmiti. Bacon dn u
szlerle dile getirm iti:
nsanlarn, b u n u n paylalm as gereken bir dnce deil ger
ekletirilm esi gereken bir i olduuna inanacaklarn, benim de
herhangi bir m ezhebin ya da d oktrinin deil de, yalnzca insanln
m utluluunun ve gcnn tem ellerini atm aya altm dan kuku
duym ayacaklarn um uyorum .
392
tidar almlard. Ne var ki b u kk gruplar, zafere ulatktan sonra
ok gem eden birbirleriyle didim eye baladlar. Sradan insanlarn
dem okrasiye ve ekonom ik eitlie d o ru gl bir eilim leri vard.
6.180 Cromwell b ertaraf edilir edilm ez tccarlar toprak sahipleriyle
uzlam aya vardlar ve Kral II. Charles ilk anayasal hkm dar oldu.
E konom inin denetim i halen tccarlarn elinde olm akla birlikte, ks
m en tccarlarn iinden kan ksm en de usta zanaatkrlardan olu
an yeni bir im alatlar snf kendisini gsterm eye balad. Sava
izleyen yllarda im alat ve ticaretteki byk art, denizciliin sala
d yeni olanaklarla birlikte m ekanik bulular herkesin gzbebei
haline getirdi. Yer ve zam an, h er ynyle bilim in gelimesi iin son
derece elveriliydi.
H ollanda alabildiine zengin olm akla birlikte yzyln o rtalar
na gelindiinde artk eski grkem li gnlerini geride b rak m t. s
p an y an n egem enliine son veren devrim den bu yana tam altm yl
gemiti. lkenin bam szln elde etm esini salayan halk deste
i byk lde yok olm u, lke ynetim i zengin tccarlarla byk
to p rak sahiplerinden oluan bir zm renin eline gemiti. Ticari sa
valarla ypranan ve yeterli im alattan yoksun olan H ollanda ksa sre
iinde nderlik kon u m u n u srdrem eyecek kadar gsz decekti.
H enz ayn yzyln sonlarna gelindiinde en yetenekli H ollandalI
larn bir ksm yurtdnda, zellikle de O rangel W illiamin ynetim i
altndaki ngilterenin gelim esinde grev alp hizm ette bulundular.
Ayn dnem de, H ollandann en byk bilim insan olan C hristian
H uygens, Fransz A kadem isinin bir yesi olarak alm alarnn o
u n u Pariste srdrm ekteydi.
Fransad a ise devrim henz gndem de deildi. Kilise ve feoda
lizm, H genotlarn ezilmesi srasnda gcn kantlam t; fakat
bu aslnda ar ilerleyen b ir sreti ve tam anlam yla ancak 1685te
N antes F erm an n n geri alnm asyla tam am lanacakt. D nem in Av
rupasnn en byk ve en zengin lkesi olan, gl ve giderek geni
leyen Fransa, genel ekonom ik gelimenin dnda kalamazd. S onun
da bir uzlamaya varld ve soylular vergi muafiyeti, dzenli olarak
denecek olan bir aylk ve Versay Saraynda dzenlenecek grkemli
trenlere katlm a hakk karlnda iktidarlarnn bir ksm ndan fe
393
ragat ettiler. Y rtm e gc kraln elinde toplanm akla birlikte devlet
m ekanizm as batan aa burjuvayd. Bu m ekanizm a, byk l
de, ileride ilerinden ok sayda bilim insan kacak olan zeki ve b e
cerikli hukukular -Noblesse de Robe,- [Cppeli Soylular] tarafndan
iletilmekteydi. Bu uzlam a aslnda yalnzca XIV. Louis n in (1661-
1683) hkm darl srasnda, i bilir p ratik bir devlet adam olan
C olbertin ynetim i altnda iyi kt yaam a geirilebildi. Bu dnem ,
ayn zam anda bilim in grkem li gnleriyle de akt.
Avrupann dier lkeleri bilim sel alanda daha m tevazi roller
stlendiler. A lm anya ve Avusturya O tuz Yl Savalarnn (1618-
1648) yaralarn daha yeni sarm aya balam lard. Engizisyon Ispan
yay ve Portekizi neredeyse tam am en etkisiz klmt. Tam o srada
talyad a Galileon u n m iraslar klerikalizm in glerine kar yiite
direnm ekteydiler. 4.39; 4.71 sve, Polonya ve Rusya zorla kabul et
tirilen yeni b ir klelik dzeninin yol at skntlarla bouan birer
h am m adde lkesi olarak kalddar. Askeri bakm dan gl olm alar
na karn bu aam ada bilim e ok az katkda bulunabildiler.
394
Bu aba, Baconu n otuz yl nce ektirdii tohum un raeyvesiydi.
Bu m eyvenin toplanm asnda Baconu n hem deney hem de aratr
m an n rgtlenm esi iin nerdii yntem lerden yararlanld. Bunu
yapanlar alarnn ve uluslarnn karakteristik kiilikleriydiler. G e
im leri prenslerin desteine bal olan ilk iki evrenin saray ve n i
versite profesrlerinin aksine, 17. yzyln byk ustalar bam sz
yaam alarna olanak salayan gelirleri bulunan genellikle tccar,
o rta byklkte toprak sahibi kim selerdi. Kukusuz onlar da saray
dan him aye grm ek isteyebilirlerdi; ancak bilim sel alm alar iin
kraliyet parasna bel balanam azd. Kral II. Charles Kraliyet A ka
dem isin e tek kuru dem edii gibi, akadem iyi ziyaret etm eye bile
tenezzl etm em iti. Byk ustalar bilim i kendi ceplerinden finan
se etm ek zorundayd. Fakat hem bu ceplerden bolca vard, hem de
b u n lar ticaretteki byk art sayesinde hzla dolup tam aktayd. Bu
para artk bilim in serpilip gelimekte olduu lkelere doru akyor
du. H atta b u ustalardan bazlar baka bilim insanlarn yanlarnda
altrabiliyorlard. Saygdeer R obert Byle, yoksul bir papazn o
lu olan H ookeu, H ollandann Z ulichem blgesinin lordu C hristian
Huygens de Bloisli D eni Papini yanlarna aldlar.
Bu insanlar, bilim sel aratrm alarn tek balarna yrtebilecek
yetenek ve bilgiye sahiptiler. Fakat saylar oaldka doal olarak
karlkl tartm ak ve bilgi alveriinde bulunabilm ek iin bir araya
gelme ihtiyac duydular. an ticari eilim leri ve salad olanaklar
ilerini olduka kolaylatrd. A m a o n lar bununla da yetinm eyip d a
ha ileri gittiler: Baconun grlerinden esinlenerek ortak bir abayla
doann srlarna erm eyi am alayan gerek bir rgtlenm e zerinde
kafa yorm aya baladlar.
395
dan zellikle kam yorlar ve b u tutum laryla vnyorlard. Bilimin
ilerlem esine en gl itkiyi salayan denizcilikle ilgili sorunlard. Bu
sorunlara eilinm esi sayesinde ilk bilim in iki u n su ru -m e k an ik ve
astro n o m i- N ew tonu n byk sentezi iinde bir araya getirilebildi.
Bu b lm n sonlarnda sz konusu senteze zem in hazrlayan de
ney ve uslam lam a zincirine ksm en de olsa deinm eye alacam.
A ncak pom pann incelenm esi ok daha nem li pratik sonular d o
uracakt; pom pa zerine younlalm as nce vakum un ardndan
da gaz yasalarnn bulunm asn salad. Bir sonraki yzyln buluu
olan buharl m akine ile kim ya alannda gerekleen pnm atik dev
rim kaynan bu bululardan ald.
Bilim topluluklarnn kurulm asyla birlikte bilim kendisini kl
t r n en nem li etkenlerinden biri olarak kabul ettirdi. Bilim to p
luluu dncesi, daha nce grdm z gibi ok eskilere dayanr.
Bu gr Lyceum daki ilk A kadem ide ve skenderiye M zesinde
ifadesini bulm utur. G erek M slm an m edreseleri, gerek H risti
yan niversiteleri ilk evrelerinde ayn trden kurum lard. Ne var ki
17. yzyla gelindiinde bunlarn yeni ihtiyalar karlayam adklar
aka grld. Farkl trde b ir k u ru m a gereksinim vard ve zam an
geldiinde ksm en Francis Bacon gibi yeni an nclerinin a
rlarndan etkilenerek am a asl olarak bilim e ilgi duyan insanlarn
kendiliinden bir araya gelmeleriyle oluan topluluklarn resm en ta
nnm asyla bylesi k u ru m lar ortaya km oldu.
Sz konusu ncler arasnda yer alan M oravyan K ilisesinin son
piskoposu John Amos C om enius (1592-1670) kalburst bir kii
likti. 4.72 Bilime, hayatnn byk blm n adad evrensel ei
tim in bir paras olarak bakan C om enius, yeni deneysel felsefenin
uygulanp retilebilecei b ir okul olan Pansofik Kolejin tasarsn
yapt. O tuz Yl Savalar nedeniyle Bohemyadan ayrlm ak zorunda
kaldktan sonra gezginci b ir hayat srd ve baarl eitim yntem
leri sayesinde ileri grl h km etler tarafndan ok aranan bir kii
haline geldi. Yeni ulus devletlerin yneticileri devlet ilerini y r
tebilm ek iin ok sayda eitim li insana ihtiya olduunu kavram a
ya balam lard. C om enius 1641de P arlam entonun daveti zerine
ngiltereye geldi. Kolejini burada kurabilm eyi um uyordu. D nem e
396
zg b irtakm glkler nedeniyle b u n u baaram adysa da Kraliyet
A kadem isinin kurulm asn d a etkili oldu. 4.98
D orusu ilk bilim topluluklar R om adaki Accademia de Lincei
(1600-1630) ile Floransad aki im ento A kadem isi (1651-1667) idi.
4.8 Bu ikisi baka lkelerdeki topluluklara rnek oluturdularsa da
talyada bilim in gelim esini engelleyen etkenleri ortadan kaldram a
yacak kadar ge b ir dnem de sahneye kmlard. N itekim bu et
kenler yznden ksa srede yok olup gittiler. Londra Kraliyet A ka
dem isi (1662) ile Fransz Kraliyet A kadem isi (1666) daha anslyd
lar. Bunlar, aslnda yeni bilim e ilgi duyan dostlarn gayriresm i olarak
b ir araya gelmeleriyle olum utu.
Atom teorisini yeniden ortaya atan G assendinin de aralarnda
b ulunduu Fransz bilim insanlar daha 1620d e varlkl bir h u k u k
u olan Pierescin A ix-en-Provenced eki ev in d e to p lan y o rlard . 4.12
A ncak, Fransz bilim inin asl merkezi, kendisi de sekin bir bilim in
san olan aznlk keii M ersennein lm ne (1648) kadar bu byle
devam etti. M ersenne, y orulm ak nedir bilm ez bir yazmacyd. Ga-
lileod an H obbesa varncaya kadar Avrupad aki tm bilim insanlar
iin deta bir t r m erkez postane ilevi grd. 4.69 D aha sonra, yine
bir avukat olan M entm oru n evinde toplanlm aya baland. Kraliyet
A kad em isin in temeli b u evde atld.
Bilimi destekleyen gnlllerden biri de, canl ve m cadeleci
yapsyla olduka farkl b ir kiilik olan Dr. R enaudottu (. 1679).
K urduu klinikte yoksullardan tedavi creti alm ad iin Paristeki
m eslektalarnn h u z u ru n u karan Dr. R enaudot, k u rum una bilim
sel toplantlar yaplabilm esi iin bir konferans salonu, bir yaynevi
ve bir de harcad t m giderleri karlayan bir i ve ii bulm a ofisi
ekledi. K oruyucusu K ardinal M azarinin 1661d e lm esinin ardndan
Dr. R enaudotun d m anlar bu k urum u kapattrm ay ve yzyl a
kn bir sre boyunca Fransad aki halk bilim uygulam asna son ver
m eyi baardlar. 4.12
ngiltered eki yeni deneyci bilim insanlarnn bir araya gelm eleri
ne olanak salayan gelime 1645 ylnda i savan sona ermesiydi.
B unlarn ou parlam enterizm e sem pati duyuyordu; bir ksm da P
ritend i am a gerekte savala pek ilgileri olm am t. Bu grubun ban,
397
siyaset dnyasnda da kendini kabul ettirm eyi bilen, Crom wellin kz
kardeiyle evlenerek kariyerini C hester filozofu olarak tam am layan
fakat ayn zam anda yeni felsefenin de kararl, ylm az bir savunucusu
olan John W ilkins ekiyordu. M atem atiki Dr. Wallis, bir snm ac
olan ve haftalk toplantlar ilk olarak onun nerdiini bildiim iz Dr.
T heodore H ooke ve b ir dizi baka hekim daha W ilkinsin etrafnda
toplandlar. L ondrada yaptklar birka hazrlk toplantsnn ard n
dan O xfordda karar kldlar ve 1646d a oraya yerletiler. Bu kkl
niversite b ir Parlam ento K om isyonu tarafndan daha yeni reform a
tabi tu tulm u ve bo krsler ile blm bakanlklar G rnm ez
Kolejin yeni yeleriyle doldurulm utu. 1660 ylndaki restorasyona
kadar O xford allm adk b ir biim de ve deta istemeye istemeye,
daim a el stnde tutulm u ve tutulacak olan, A ristoya ynelik ele
tirilerin m erkezi olacakt. O xfordd a b u topluluk, um ut vaat eden
gencin -saygdeer R obert Boyle, Sir W illiam Petty ve Dr. C h risto p
h er W renin - katlm yla daha da glendi. Bu kiilere kapasitesi d a
ha snrl olm akla birlikte Kraliyet A k ad em isinin baars iin elin
den geleni yapan R obert H ookeu da eklem ek gerek. Topluluun bir
yesi, R ochesterin gelecekteki piskoposu ve A k adem inin tarihisi
4.93 olan Thom as Spratn o sralar yazd gibi:
O nlarn ilk hedefi, daha zgr b ir havay ilerine ekm e
nin hazzm a varm ak ve tutkularnn esiri olm akszn, kasvetli
bir an lgnlna kendilerini kaptrm adan bir araya gelip
hu zu r iinde konuup tartm aktan baka bir ey deildi. Bu
Topluluun kurulm as baka hibir yarar salam adysa bile
gen insanlardan oluan bir kuan onun araclyla gele
cek aa hazrlanm as ve yine onun sayesinde yaln ve retken
bilgiyle tanp Cokunun bysne kar yenilm ez silahlarla
donanm olmas, onun grevini baaryla yerine getirdiini
gsterir.
398
farkllklarm z ortaya koym am za olanak tanyan, bir i sa
va tehlikesini b arndrm akszn kart grleri savunm am
za izin veren b ir topluluk...
399
te yandan, bamsz bir cum huriyet m irasna sahip olan ve lke
nin gerek zenginliinin toprak sahibi aristokrasi ile tccarlarn elinde
bulunduu Restorasyon dnem i ngilteresinde gerek duyulan tek ey
kraliyetin himayesiydi. Yeni Kraliyet A kadem isinin yeleri kendi bi
limsel aratrm alarnn giderlerini kendi ceplerinden karlamaktayd
lar. ye bana den haftalk denti tutar 1 ilindi. Bu dentileri to p
lam ak son derece g olduu gibi toplanan parayla iyi derecede felsefe
ve m atem atik bilgisine sahip, gzlem, aratrm a ve deney konusunda
bilgili ve becerikli olmas gereken ve Akadem i yeterli ekonom ik biri
kim i salaymcaya dek hibir dl beklem eksizin her toplant gnnde
Akadem i ye die dokunur drt deney sunm ak zorunda olan sekre
tere ve m dre doyurucu bir cret dem ek de olanakszd. 4.11
Bilim topluluklarnn resm en tannm asnn zorunlu sonucu, genel
b ir d n ce b irli in in salanm as ve siyasette olsun, d in d e o lsu n ta r
tmal konulardan uzak durulm asyd. Fransad a Kilise A ristoculuk
ta diretm ekten gnlszce de olsa vazgeerek D escartesin nerdii
uzlamay kabul etti. ngiltered e bu ayn ilgi alanlarnn bllmesi
ii farkl bir yolla gerekleti. Sz konusu blm , 17. yzyln o rta
larnda patlak veren Byk syandan ve ilk bilim insanlarnn, zam a
nn entelektellerinin birounun kafasn m egul eden sonu gelmez
teolojik-siyasal tartm alardan uzak durm a arzusundan dodu. Krali
yet A kadem isinin tznn 1663 ylnda Hooke tarafndan kaleme
alm an Giri b lm nn taslanda u szler yer almaktayd:
Kraliyet A kadem isinin grevi: Doal varlklar ile her t r
l ie yarar sanat, im alat ve m ekanik uygulam alar; deney yo
luyla bulunan m akine ve icatlar hakkndaki bilgileri -lahiyat,
Metafizik, Ahlak, Siyaset, Dilbilgisi, R etorik ya da M antk gibi
konulara hi d e in m ed en - daha da gelitirm ek. 4.11
400
gintir. 1690 ylm a gelindiinde her ikisi de ciddi bir k iindey
di; 18. yzylda yeniden canlandlar am a bu gerekte bir canlanm a
dan ok yeni bir kuruluu andryordu. Bu topluluklarn ortaya k
ve toplum dan grdkleri byk ilgi ve destek, bilim in o dnem de
heyecan verici ve ilgin bulunm asnn yan sra krl da olabilecek
bir ura olarak grldnn iaretiydi. Ciddi glkler doura
cak olan da ite bu son noktayd. Francis Bacon, tpk Roger Bacon
gibi bun d an d rt yzyl nce, doay insanln yararna denetim
altna alabilm enin tek yolunun onu anlam ak olduunu aka kav
ram t. Ne var ki b ir dncenin kavranm as ile gerekletirilm esi
arasnda ok byk fark vardr. D orusu, daha nce de grm ol
duum uz gibi, pratik olarak m atem atik ve fizikle snrl kalan yeni
bilim in gerekten yararl olabilecei - o k nem li de olsa- yalnzca
tek b ir alan vard: astronom i ve denizcilik. Sir A ntony D eane, 1666
ylnda, bir gem inin ekecei su m iktarn gem i suya indirilm eden
nce hesaplam ay baard. lk Kraliyet A kademisi, yapabileceinden
ok daha fazlasn vaat etm iti. Bu d uru m , bilim insan olm ayan ay
dnlarn pek de haksz saylamayacak alaylarna hedef olm asna yol
at. Swiftin G idiverin Seyahatleri adl talam as bunun en bilinen
rneidir.
Uzun erim de ise bu d u ru m u n etkisi ok farkl oldu. Doa bi
lim cilerinin ilgisini sanayiye ve ticarete ekerek geleneksel sanatla
rn ve im alatln ussal bir biim de deerlendirilm esini ve yeniden
inas iin tem ellerin atlm asn salad. Bir sonraki yzyln Sanayi
D evrim i bu tem el zerinde ykselecekti. Bilim topluluklarnn a
bas gerekten de d o rudan doruya bu devrim in kalbi denilebile
cek olan buharl m akinenin yaplm asn salad: Bilim ilk kez g
retim inde kullanlm t. Buharl m akine, ileride greceim iz gibi,
hakl olarak/e/se/ m akine diye adlandrld; bu ism ini bugn de hak
ettiini syleyebiliriz. Bu, her biri kendi kesine ekilmi, birb ir
lerinden yaltk halde alan birka m ucidin deil, A ccadem ia del
im ento, ngiliz Kraliyet A kadem isi ve Fransz Kraliyet A kadem isi
bnyesinde bir araya gelmi olan bilim insanlarnn ortaklaa alr
m alarnn eseriydi.
401
Bilim bir kurum haline geliyor
ilk bilim topluluklarnn k urulm asnn daha kalc bir baka etki
si de oldu; bilim i bir k u ru m -grkem li ve vakur am a ne yazk ki eski
hu kuk ve tp k u ram larn n gsterisiz dknln ve bilgiliini
de bir lde paylaan b ir ku ru m haline getirdi. Bu topluluklar bilim
alannda, halkn gerek bilim insanlarndan ayrt etm ekte zorland
arlatanlar ve delileri aa karabilecek kapasitede birer seici ku
ru l oldular. Fakat ne yazk ki bir sre iin de olsa, pek ok devrim ci
dnceyi de resm i bilim in dna srdler. 17. yzyln ikinci yar
snda rgtl bilim in ilgi alan, Felsefi Tartma Tutanaklarm a da
gsterdii gibi, yldzlarn uzaklklarndan sudaki m ikroskobik can
llara, boyam a sanatndan lm kaytlarna varncaya kadar doann
ve gnlk yaam n t m ynlerini kapsam aktayd. 4.93
Yeni rgtl bilim in ilk m anifestosu olan Kraliyet A kadem isinin
Tarihi 1667de, A kadem i henz be yandayken piskopos Sprat ta
rafndan kalem e alnd. Kitap, ister istem ez bir tarihten ok deneysel
bilim in program ve savunusu idi. Sprat eitli dogm atik filozoflar
eletirdikten sonra unlar yazar:
Yeni Filozoflar arasnda yer alan nc bir kategori, antik
filozoflarn grlerine katlm am akla kalm ayp deneyciliin
d oru ve gvenilir yolunda yava fakat em in adm larla y r
yenlerden olum aktadr. B unlar ksa m rlerinin, youn zel
ilerinin ve kstl zenginliklerinin elverdii lde bu ii sr
drdler.
Piskopos Sprat, h er toplum sal tabaka, m eslek ve lkeden insanla
rn akadem iye ye olabilm elerini savunur ve ardndan akadem inin
tem el var olu gerekesine deinir:
... yaadm z an doas b u n u gerektirm ektedir. nk
deneycilik ru h u ylesine yaylm tr ki, lkem izde byle bir
iki topluluk daha alacak olsa bile bunlar ynetecek, buralar
da alm a yrtecek insan bulm akta sknt ekilmez. imdi
her yer, her ke bucak bu ie ilgi duyan hevesli insanlarla
. doludur: Yalnzca aydnlar arasndan deil teknisyenlerin atl-
402
ekil 11: Ara-Gere ve
Makine izimleri
The Philosophical Transactions o f the
R o ya l So ciety o f L o n d o n u n ilk sa yla
rndan
a. Msy Christian Hugens de
Zulichemin (1675) yeni icad,
son derece hassas ve tanabilir
saatler.
b. Bilimler Akademisi yesi ve
Cambridge niversitesi matematik
Blm Profesr Newton (1672)
tarafndan icat edilen yeni bir
Krlmal ve Yanstmal Teleskop.
c. Donanmada grev yapan Msy
de Gennes tarafndan Bilimler
Akademisine sunulan ve Teknis
yenin yardmna ihtiya duymayan
yeni bir Keten-Kuma retim
Motoru. Journal de Scavans
(1678)tan alnd.
yelerinden, tccarlarn deniz seferlerinden, iftilerin pulluk
larndan, centilmenlerin spor kulplerinden, balk havuzla
rndan, park ve bahelerinden pek ok soylu, deerli yetene
in ktna tank olmaktayz. Bu nedenle, kaygmz yalnzca
gelecek alar iindir. Ve onlar iin bile, kendim izden em in
olarak unlar syleyebiliriz: leride de dnen kafalar eksik
olm ayacaktr; yeter ki bu ilk m eyvelerin tadna baksnlar. Bu
rnek onlar fazlasyla heyecanlandracaktr.
404
Teknikte ilgi odaklan
nceleri, felsefi aratrm alar her trl konunun derinletirilm e
sine yetecek gibi grnm ektedir. B ununla birlikte belli bal konular
byk ustalarn zel ilgisini ekti. Bunlar, ticaretin ve im alatn ge
litirilm esi ihtiyacnn kendisini aka hissettirdii alanlarda kar
lalan yeni felsefi sorunlard. B unlarn en nem lisi okyanus deniz
ciliinin gereksinim lerinden biri olan astronom inin gelitirilmesi,
zellikle de boylam problem inin zlmesiydi. Bu ise, benim senm i
olm asna karn o gne dek fiziksel olarak aklanam ayan gne sis
tem inin gerek yaps ve ileyii problem ine kopm az bir biim de
balyd. Ayrca astronom i, evrenin m atematiksel adan aklanabil
m esi iin en elverili aland. En sonunda N ew tonun ulat zm ,
hakl olarak yeni bilim in en byk zaferi olarak kabul edildi.
A ncak bu gncel ilginin, uzun vadede en az bun u n kadar n em
li olduklarn kantlayacak olan dier gelimeleri glgelemesine izin
verilm em elidir. B unlardan biri teleskop araclyla astronom iye,
m ikroskop araclyla da biyolojiye smsk balanm olan optik ve
k teorisi idi. Bir dieri, vakum la ilgili olarak gelitirilen tekniklerin
ileride sanayi asndan byk nem kazanaca pnm atik bilim iy
di. Vakum soru n u Y unanllara kadar uzanan felsefi bir tartm ann
da odanda yer alm aktayd. O nun varln gsteren yeni deney
sel kantlar D em okritosu n atom hipotezinin yeniden canlanm asna
yardm c oldu. A tom ya da zerrecik teorisinin dirilii, o gne dek
teknik reeteler ve efsanevi aklam alarla dolu olan kim ya alann
da, ussal ve nicel aklam alara ulalm asn salayan yolu aan ilk
etken oldu. D aha sonra kimya ile balang aam asndaki fizyoloji
arasnda ba kuruldu. Kann nitelii, akcierlerin ilevi, sinirlerin
ve kaslarn hareketi, sindirim sreci gibi sorunlar yeni m ateryalist
felsefenin ruhuyla tartld ve deneye vuruldu. K onularn kapsam
o dnem in insanlarnn ufuklarnn tesinde deildi. G erekten de,
yaam lar ve eserleriyle b u n u aka gzler nne serdiler. lerinde
en ne kanlar R obert Byle ve bir sre onun asistanln yapm
olan R obert H ookedu.
405
Robert Byle
Saygdeer R obert Byle 1627de Lism orede Elizabeth dnem i
nin yrtc, t tt n koparr b ir toprak gasps olan ilk C ork ve
O rrey K o n tu n u n on nc ocuu ve yedinci olu olarak dnya
ya geldi. 4.67 G en Robert, kiilii ve dnceleri zerinde en ok
etkide b u lunan yllarn adalar Pascal ve Steno gibi dini eitim
alm ak zere gittii C enovada geirdi. A ncak Pascalm tersine, bu
o n u n bilim e kar km asna deil vahiyin desteklenm esinde bilim
den yararlanm asna yol at. Ksmen bu yzden, ksm en de b t n
m r n yatalak olarak geirdiinden, m nzevi bir hayat srd.
savata ta ra f tutm ad. m r n ve dikkate deer servetini yeni de
neysel felsefenin gelitirilm esine adad. O xfordun G rnm ez Ko
lej! ile birlikte alt ve 1860d a kendisine bakanl nerilen fakat
bakanlk yem iniyle ilgili ekincesinden dolay b u n u red d e tti i K ra
liyet A kadam esinin kurucular arasnda yer ald. Nasl ki N ew ton
A k ad em in in olgunluk anda onun esas kahram an olmusa, Byle
de kurulu aam asnda yleydi. D ini ve bilimsel konular zerine ok
sayda yaz kalem e ald. Spring o f A ir [Havann Kayna] dnda
ki en nl eserleri Serophic Lover [Melek Gibi k], The Skepticcal
C hym ist [Kukucu Kimyager] ve Unsuccessfulness o f Experim entsix
[Deneylerin Baarszl], Atom teorisine genlik yllarnda bala
yan ilgisi onu vakum ve gaz yasalar zerine r aan alm alar
na yneltti. Ne var ki daha sonra pek fazla baarl olam ad. Bunun
nedeni, ksm en yeterli deneysel ve m atem atiksel yetenekten yoksun
olmas, fakat b u n u n da tesinde kim ya alannda karlalan so ru n
lar, b u n lara uygulanm as olanaksz m ekanik teorilerle aklamaya
kalkmasyd. H enz yeterince olgu birikm ediinden bu sorunlar
baka yollardan zm ek de o an iin m m kn deildi. Boyleun il
gisi som ut baarlar iin daha az m it vaat eden fizyoloji ve tp alan
larna da uzand. Yine de bu ilgisini ve cokusunu bakalarna da
alamay bildi; bylece bir sonraki yzylda elde edilen baarlarn
birounun esin kayna oldu. Boyleda yeni bilim in sofu ve insan-
clyanlarm grebiliyoruz. Eserlerine de yansyan, T an rn n ycelii
ni gsterm e arzusunu, alm a arkadalarna yardm etm e arzusuyla
birletirdi. nanszlar dine dn d rm e tasarlarn gerekletirm ek
406
iin B erm uda ve Dou H indistan irketlerinin ynetim kurullarnda
yer ald. A ncak bu am alarna ulam a konusunda, O rtaa sofular
nn tersine alabildiine pratikti. Doa Bilimcilerinin, Ticaretin y
z n Anlam asyla nsanln Sahip Olduu rnler oalabilir 4.11
balkl bro r n d e unlar yazyordu:
... A klam alarm n sizler asndan doyurucu olduunu
um arak buradan, ticaretin incelenm esiyle deneysel felsefenin
kendisi geliebilecei gibi onun da ticareti gelitirebilecei
sonucunu karacam . Bu olum lu etki asla km senm em e
lidir; doa bilim ciler insan im paratorluunun gelitirilm esin
de bun d an yararlanabilirler. Bu nedenle eitli ticari alanlarn
uygun b ir biim de ynetilm esi, halk dorudan ilgilendiren
bir sorundur. B unun byle olduu dericilik, tula, frnlam a
gibi ikollar ile dier m ekanik m eslekleri dzenleyen ngi
liz i yasalarnda da grlm ektedir. Yasakoyucular bu yasalar
yaparken ok zel kurallar ve ayrntl talim atnam eler hazr
lam aktan geri durm am lardr.
Robert Hooke
Boyle pek ok ynden ilk asistan ve m r n n sonuna dek dostu
olan R obert Hookela tezat oluturur. Biri bilim le uram a alakg
nllln gsteren b ir soylu iken, dieri kendini bilim e verm ekle
birlikte geim ini bu yolla kazanm ak zoru nda olan yoksul bir adam d.
W ight adasnda grev yapan b ir papazn olu olan Hooke, Byle Ox-
forda geldii srada O riel K olejinde b ir m stahdem lik ii koparm ay
baard. Ksa zam anda Boylela iliki k urdu ve m uhtem elen onun va
kum ve gazlarla ilgili yapt deneylerde kulland b tn ara-ge-
releri kendisi im al etti. Byle, H ooke ondan ayrldktan sonra bir
daha parlak bir deneyci olarak gze arpm ad. Kraliyet A kadem isi
kurulunca Hooke deneylerden sorum lu ynetici olarak grevlen
dirildi. Bir taraftan buradaki ar grevleri yerine getirirken, dier
taraftan dk ve dzensiz m aan arttrabilm ek iin 1666daki yan
gnn ardndan yeniden kurulan L ondra kentinin planlanm asndan
sorum lu kii olarak b ir ek i bulm ay baard.
407
Hooke toplum sal bakm dan daha gvenli bir konum da b u lu n
sayd; irkinliinin ve salk soru nlarnn acsn derinden duyuyor
olmasayd, belki de bylesine geimsiz, kukucu ve hrm bir karak
tere sahip olm ayacak ve bilim tarihinde oynad rol hakkyla teslim
edilebilecekti. Byle Kraliyet A k adem isinin ruhuysa eer, Hooke da
onun gz ve elleriydi. O, Faradaydan nceki en byk deneysel fi
zikiydi ve tpk Faraday gibi o da N ew tonun ve Maxwellin m ate
m atiksel yeteneklerinden yoksundu. lgi alan m ekanik, fizik, kimya
ve biyolojinin bt n kollarm kapsyordu. alarak H ooke Yasas
olarak bilinen yasay buldu, fizikte ksaca yle form le edilm ekte
dir: ut tensio sic vis (uzam a kuvvetle doru orantldr). Hassas saat
lerin ve kronom etrelerin yaplm asn olanakl klan zemberei icat
etti; m ikroskobik dnyann ilk sistem atik aklam as olan ve hcre
nin kefini de ieren M icrogrophiay yazd; astronom ik lm lerde
teleskoptan yararland ve m ikrom etreyi icat etti. Ayrca, Papinle bir
likte buharl m akineye giden yolun alm asna yardm c oldu.
Bilime yapt en byk katk, belki de yeni yeni fark edilmeye
balyor: ters kare yasas ile evrensel yerekim i fikrinin kendisine ait
olduu iddias. leride greceim iz gibi, bu konuda N ew tonun ola
anst m atem atiksel baars H ookeu glgede brakm sa da, te
m el fiziksel grlerin H ookea ait olduu ve bu unvann tam am en
haksz b ir biim de o ndan esirgenm i olduu bugn anlalm aktadr.
H ookeun yaam, yetenekli bir deneycinin 17. yzylda sahip ola
bilecei tm olanaklar ve karlaabilecei t m glkleri gsterir.
Ayn zam anda doal zanaatkrlarn beyinlerinde ve ellerinde binler
ce yldr sakl kalan m uazzam yaratclk ve m uazzam ngr gc
n de gzler nne serer.
7.8. Y EN D N Y A T A B L O SU N U N O LU TU R U LM A SI
D nem in ne kan yan, tm doa ve sanat alanlarn kapsayan
geni apl aratrm alara; m atem atiksel yntem lerin uygulanabilece
i alanlarda da yapsal teoriye yaplan vurguydu. nceki dnem de
olduu gibi, alm alarn A ristonun fiziini ya da G alenin fizyolo
jisini ykma d orultusunda younlatrlm asna gerek kalmamt.
408
K opernikin, Galileon un ve H arveyin teorileri yeni byiik ustalar
tarafndan neredeyse btnyle kabul edilm ekteydi. O nlarn ncel
lerinden ayrldklar nokta, bu teorilere daha derin bir fiziksel ve fel
sefi anlam verm e abasyd. Bu abalarn ilki uzam aya [extension]
ve evrenin, b ir yerden baka bir yere itki gcyle hareket eden oun
olm ayan b ir m addeyle tam am en ve srekli doldurulm asna yapt
vurguyla bilinen D escartesin sistemiydi. Buna dolgunluk [plenum]
d oktrini dendi. -
409
sofuluu sayesinde atom lar dinsiz ve bozguncu arm larndan da
arndlar. Gassendi, T an ry a srekli olarak m addi dnyann ileyii
ni dzenlem ek yerine, yalnzca zam ann balangcnda b tn ato m
lara gelecekteki tm hareketlerinin ve bileim lerinin ilahi yazgsn
belirleyecek olan ilk itkiyi verm e iini atfederek, yeni m ekaniin a n
lam ve kapsam n aklad.
410
Snell (1591-1626) doru yasay buldu; Descartes bu yasay kendine
mal etti ve onu hareketli k paracklar krldklar ortam a girdik
lerinde havada olduundan daha hzl yol alrlar szleriyle aklad.
Descartesin vard bu beklenm edik sonu ileride byk kafa kar
klklarna yol at. Snellin yasas ile birlikte optiin geom etrinin bir
paras haline geldii dnld. O halde artk kusursuz teleskoplar
yaplabilmeliydi. Ne var ki yaplan teleskoplar m kem m ellikten ok
uzaktlar. zellikle yldzlar, renkli halelerle evrilmi gibi grl
yorlard. Saydam cisim lerden geen n gkkuann renklerini
oluturduu uzun zam andr biliniyordu. Gkkuan aklamak iin
Ortaam bilim insanlar prizm alar zerinde ok sayda deney bile
yapmlar fakat krm z n en az, mavi n da en fazla krld
gereini fark etm ek dnda bir sonu elde edememilerdi. 3.16 Des-
cartes de gkkua zerin e incelem elerin d e d ah a ileriye gidem edi.
Renk sorununun zm Newton tarafndan bulunacak ve bu onun
fizikteki tescil edilen ilk baars olacakt. (Newtonun meslek yaamm
ileride ekimle ilgili almalaryla birlikte ele alacaz.)
411
yanlgsn gsterm eyi baaracak b ir zenle tekrarlayacak olan ilk ki
i sveli m atem atiki K lingenstjernayd (1698-1765). Klingenstjer-
nan n alm asn duyan ara-gere im alats Dolonun, krm a ve
datm a dereceleri farkl iki cam birbirine kar dengeleyici olarak
kullanm ay akl ederek b t n m o d ern o p tik aletlerin tem eli olan ak
rom atik m ercekleri retm esi ancak 1758 ylnda m m kn olabildi.
412
Mikroskop: Kk canllarn yeni dnyas
Teleskop Galileonun elinde nasl yldzlarn srlarn aa -
kardysa, b ir baka optik cam olan m ikroskop da Malpighi, Hooke,
Sw am m erdam (1637-1680) ve ei b ulunm az H ollandal kum a Le
euw enhoek (1632-1723) gibi bir dizi 17. yzyl gzlem cisinin elinde
ok kk varlklarn dnyasn gzler nne serdi. 4.39 Bcekler,
bitkileri oluturan paralar, suda yaayan kk yaratklar, hatta m i
nicik bakteriler ve nesillerin srdrlm esini salayan sperm lerin
hepsi gzlem lendi; b u n lar m erak, speklasyon ve tartm a k o n u
su oldular. D aha byk hayvanlarn anatom isi hakkm daki bilgiler
de gelitirildi; H arveyin kan dolam teorisi tam am en doruland.
Ne var ki teleskop ister denizcilikte ister astronom ide olsun, en b a
ndan beri gerek, p ratik bir kullanm alan bulm asna karn m ik
roskobun deeri ancak 200 yl sonra, Koch ve P asleu ru n ellerinde
bakteriyel hastalklara kar verilen m cadele srasnda anlalacakt.
Byk lde bu nedenden dolay bu ilk m ikroskobik incelem eler
ne m ikroskobide ne de biyolojide d orudan byk bir gelimeye yol
at; bilim sel ya da pratik olm aktan ok -felsefi an lam d a- elendirici
ve bilgilendirici etkileri grld.
Vakum ve barometre
Pnmatiin Yunanllarn ulat snrlar ok gerilerde brakan
gelimesi, ileride astronom i ve denizcilikten ok sanayide etkisini
gsterecek olan fizik bilim ine doru atlan ilk byk adm d. Bu ad
m n atlm asn salayan belirleyici bulu -v a k u m u n fiilen retilm e
si- aslnda d o rudan p ratik hidrolikten elde edilmiti. O gne kadar
vakum un varl felsefi b ir tartm a konusuydu ; 1643ten sonra p ra
tik ispat sorunu haline geldi. Galileo m r n n son yllarnda sradan
em m e-basm a tulum balarla suyun neden otuz iki feetten (yaklak
9.81 m etre) daha yukarya kartlm asnn m m kn olm ad so ru
n u zerine younlat. M adenciler ve kuyucular tarafndan ok uzun
zam andr bilinen bu gerek o zam ana kadar nedense bilginlerin d ik
katini ekm em iti. Galileo b u n u kolon iinde ykselen suyun kendi
arln tayam am asna baladysa da suyun ykselii d u rd u u n
413
d a neden aniden aaya inm edii sorusuna doyurucu b ir yant geti
rem edi. Ve b u n u snrl bir boluk korkusuna balad.
Galileon u n lm nden b ir yl sonra rencisi Toricelli (1608-
1647) dahiyane b ir fikirle su yerine cva kulland ve bylece m akul
ykseklikte b ir kolonla aratrm alarn srdrm eyi baard. nk
ters evrilm i t p n iine cva otuz inten (yaklak 75 cm) daha
fazla ykselemeyecek, dolaysyla b ir in karelik alanda on be po-
u n d lu k (yaklak 7.4 kg) suyun salad basn elde edilebilecekti.
Toricelli asl nedeni -cv a seviyesini yksekte tutan kuvvetin hava
basnc o ld u u n u - grecek kadar entelektel cesarete sahipti. y
leyse b u alet hava basncm lmeye yarayan barometreydi. K olonun
stndeki uzam , doann nefret ettii varsaylan gerek boluktu.
G erekten de daha nce grdm z gibi, A risto vboluun m m
kn o lm a d n , nk iddetli h are k et iin d e n d e n alan ve a rk a
dan kapanan havaya gereksinim olduunu kantlam t. Vakum un
kefedilmesi, o nu yadsm ak ya da bir m azeret bulm ak iin gsterilen
h er t rl abaya ram en Ariston u n m ekaniine vurulan son ve l
d r c darbeydi. Toricellinin getirdii aklama, ksa bir sre sonra
eline bir barom etre alp daa kan ve basnta grlen azalmay not
eden Pascalm (1623-1662) deneyi ile doruland.
414
M agdeburg kreleri yeni bilim in m addi gerekliine en etkili kant
sundu. A m a deney b u n d an daha fazlasn gerekletirdi. Halka, hava
basncnn oluturduu vakum un, yalnzca denetim altm a alm as b i
raz ustalk gerektiren en etkili g olduunu gsterdi. Von Guericke
havas alnm tplerle g aktarm yapmay tasarlad; bu dnce
daha sonra gelitirilerek dem iryollarndaki vakum frenlerinde kul
lanld.
Von Guerickenin pom palar Byle ya da daha byk bir olas
lkla o zam anlar onun yannda alan H ooke tarafndan olduka
gelitirildi. Byle bu p o m p a ile pek ok yeni ve tu h a f sonuca ulat:
rnein, hava olm adan sesin yol alam adn, fakat n ve m an
yetizm ann b u n d an etkilenm ediini gsterdi. Ayrca vakum iinde
yaam n da, yanm a olaynn da m m kn olm adn buldu. Bu bek
lenm edik bir bulu deildi fakat kantlanm olm as yine de arpcy
d. Bylece bir sonraki yzyln kimyasal ve fizyolojik devrim inin ilk
ipularn da verm i oldu.
Hava pom pasnn kullanlm as, zellikle de pom palam a iin ge
rekli kuvvet, Boyleu hem sktrlm hem de genlem i havay ince-
lemeye gtrd. Buun so nucunda H avann Esneklii adm ver
dii ve bugn bizim Byle Yasas olarak bildiim iz, basit m ekaniin
dndaki ilk bilim sel yasay buldu: Belirli bir m iktardaki havann
hacm i ile basncnn arpm sabittir -y a da daha dorusu sonradan
b ulunduu gibi s ile d o rudan orantldr.
nsanlarn gereksinim lerini karlam ak iin yeni doa glerin
den yararlanm a dncesi asla yok olm ad. M adenlerde pom pala
m a ii iin kaba gce duyulan gereksinim in artt, gelimekte olan
sanayinin tekerini d n d rm e zorun luluunun kendisini kuvvetle
hissettirdii bir bilimsel atlm a olan 17. yzylda bu grn ye
niden ortaya kmas kanlm azd. Ate-gc, zellikle etkisini to p
larda ispatlam asndan bu yana bavurulabilecek en bilinen kuvvetti.
lk ortaya atlan kaba grlerden biri, bugn petrol kullandm z
yerlerde b a ru t kullanlm asna dayanan iten yanm al m otor d n
cesiydi. Sonra m ucitler b u h arn genletiricigcne kafa yordular. Bu
d o rudan yntem ler baarszla m ahkm du; am a b u nun nedeni
znde yanl olm alar deil, o dnem in tekniinin bu byklkte
415
ki basnlara dayanabilecek gerekli k aplan salam akta yetersiz kal
masyd. Huygensin asistanlm yapan ve daha sonralar bir sre
Boyleu n yannda alan D eni Papin (1647-1712) iine koyduu
kem ikleri orbaya dntren bir tc yapmay baard. Ne var
ki Papinin ddkl tenceresi ancak gnm zde kullanlm aya b a
land. Pratik bir buhar m akinesi iin ilk adm lar atan da Papind i. Bir
sonraki blm de greceim iz gibi, b u h ar gcnn kullanlm asna
giden yol vakum dan geecekti.
416
-cva, kkrt, tu z - dayal A rap-Paracelsus kimyas da ondan daha
baarl deildi. lkeler, esrarengiz nitelikleri darda brak m ak iin
zel olarak tasarlanm olan zerrecik felsefesine ayak uyduram aya-
cak kadar belirsiz ve deikendi. Byle, yadsm ac bir tarzda da olsa,
elem entin doru bir tan m m verm eyi baard:
...Tamamen hom ojen olmayan, ne kadar kk olursa ol
sun birden ok m addeye ayrabilen ...hibir cisim gerek bir
ilke ya da elem ent deildir.
Ne yazk ki kim ya teknii, birka m etal dnda bir elem entin ne
olaca konusunda b ir gvence verebilecek, d u ru m d a deildi; Boy-
leu n lt b u yzden b ir yzyl daha uygulanam ad. On the Un
successfulness o f Experim ents [Deneylerin Baarszl zerine] adl
yaptnda o, b u n u n byle olacan ngrm t.
Kimya alannda, fizik alannda olduundan ok daha uzun bir
zam an alm olan N ew ton da pratikte daha ileri bir noktaya vara
m ad. Vavilovun gsterdii gibi 4.85; 4.108 teoride birbirine skca
tutunan, i ie gem i kabuklardan oluan atom anlaym gelitir
di. Bu, elektronlar ve ekirdeiyle birlikte m odern atom un arp
c ve son derece m antkl b ir biim de ngrlm olmas demektir.
Ne var ki bu gr, yaklak yzyl boyunca unutulm u halde bir
keye brakld. 17. yzyl kimyas henz zerrecik zm lem eleri
nin uygulanabilecei bir d u ru m d a deildi. B unun iin yeni deney
sel olgularn dzenli b ir biim de birikm esi gerekiyordu ve bu da bir
sonraki yzylda gerekleecekti. Kimya, fiziin tersine, ok ynl
ve ok sayda deney gerektirir ve apak ilkeler iermez. lkeler ol
m aynca da gerek fakat anlalam az srlara dayal gizli bir bilim
olarak kalm aya m ahkm dur.
Kimya, antik alardan beri bilinen hep ayn m ateryaller ze
rinde dnp durduka b u n lar basm akalplam a eilimi gsterm eye
baladlar. A ncak 15. yzyldan sonra kim ya dnyas hzla geniledi.
Fosfor gibi dikkate deer zellikleri bulunan m addeler tesadfen el
de edildi; Eski ve Yeni D n y alard a bizm ut ve platin gibi yeni m etal
ler bulundu. B unlarn zelliklerini aklayabilmek iin dorulukla
r pratikte srekli snanan yeni teorilere gerek duyuldu. Bu teoriler
417
nceleri ister istem ez nitel ve belirsizdi; fakat daha kesin teorilere
salam bir tem el oluturdular. G iderek daha da uzm anlaan ticaretin
ve sanayinin taleplerine karlk verebilm ek iin belirli kim yasallara
-g h erile (potasyum nitrat), ap, yeil vitriol (dem ir slfat), vitriol
ya (slfirik asit), so d a - gerek duyuldu; b u deneyim kim ya sana
yisini dourdu; ortaya kan problem ler ise bir sonraki an aklc
kim yasna zem in hazrlad.
418
rm alannda gerekletirilen deiiklikler, daha ok geleneksel p ra
tiin olaanst elverili ekonom ik koullar altnda gsterdii zenli
ve ar ilerlem enin sonucuydu. iftliklerine ara-gere ve gbre ola
rak sermaye yatrm aya istekli ve ayn zam anda gelien retim iin
bol ve giderek byyen b ir pazar gvencesine sahip becerikli ve var
lkl kim seler Flanderste ve H ollandada bulunabildi. H ollanda, John
Evelyn (1620-1706) gibi hevesli am atrlerin alm alar sayesinde,
yeni yntem lerin ngiltereye aktarld bir fidanlk oldu.
Sre d krkl yaratacak lde ar ilerlem esine karn do
ru d an deney yntem i tp alannda ksa sre iinde son derece verim
li oldu. Tbbn hastalar zerinde uygulanacak bir doktrin olm aktan
ok hastalar zerindeki incelem elerden yola klarak kefedilecek
bir bilim olduu gr H pokrata kadar uzanan eski bir gr ol
m asna karn byk lde unutulm utu. Bu dnem de, byk bir
kliniki olm asnn yan sra an tm bilim leriyle de yakndan il
gilenen Sydenham (1624-1689) gibi hekim ler tarafndan bu gr
yeniden canlandrld.
419
De Philosophie Naturalis Principia M atematica adl yaptnda derlene
rek m ekanik bilim in birlem esinin yolunu at.
A ntik alarn kozm olojisinin yklm asyla birlikte felsefe ve te
o rik nem ini yitirm i olm asna karn, gne sistem inin hareketi
problem ine hl ok byk ilgi duyulm am aktayd. Galileonun yar
glanm as dorusu, Kilise A ristocularnn giderayak son bir u m u t
la frlattklar, hedefi skalayan b ir m erm iydi. Ne var ki onun yerini
alacak olan yeni yap, K opernik ve Kepler gne sistem inin kabul
edilebilir bir aklam asn bulana kadar tam am lanam ayacakt. H e
m en h e r doa filozofunun bu aklamay bulm ak am acyla kurgula
ra, deneylere ve hesaplam alara girim i olm asnn bir nedeni de buy
du. B unlarn bazlar, zellikle de Hooke, sonuca okyaklatlarsa da
davay baarya ulatran N ew ton oldu.
Boylamn bulunmas
G ne sistem inin hareket yasalarnn bulunm asnn astronom
lar asndan ok daha nem li b ir nedeni daha vard: A stronom inin
esas olarak astrolojik tahm inlere gerek duyduu zam anlarda yeter
li olandan ok daha d o ru astronom ik tablolara duyulan gereksi
nim . D enizcilik ok daha titiz kurallar gerektiriyordu. Bir gem inin
denizdeki k o n u m u n u n belirlenm esi, zellikle de konum un saptan
m as iin gerekli olan boylam n hesaplanm as daim a nem li bir so
ru n olagelmiti. D enizar seferler iin lkelerin -zellikle bilimsel
ilerlem enin m erkezi olan ngilterenin, Fransann ve H ollandan n -
ayrdklar ekonom ik payla giritikleri askeri abalarn olaanst
artt b ir ada b u sorun ok daha byk nem kazanm t. Boy
lam n bulunm as gerek eitim li astronom larn gerek pratik denizci
lerin on yllar, hatta yzyllar boyunca zerinde kafa yorduklar bir
sorundu. Devlet destei salanan ilk bilimsel k u ru m lar olan Pariste
ki ve Greenwichteki Kraliyet Gzlemevleri, bu pratik soruna zm
bulunm asna yardm c olm alar amacyla kurulm ulard.
Boylam n belirlenm esi, aslnda herhangi bir yerdeki m utlak za
m an n -b u g n k deyile G reenw ich za m a n n n - belirlenm esi d e
m ektir. M utlak zam an yerel zam anla karlatrldnda, aradaki
420
zam an fark d o ru d an boylam verir. R adyonun icadndan nce
herhangi b ir yerdeki G reenw ich zam ann belirlem enin yalnzca iki
yolu vard: Birincisi, gkyznde deta bir saat gibi asl duran aym
ve yldzlarn hareketlerinin gzlemlenmesi; kincisi, G reenw ich sa
atine gre ayarlanm hassas bir saatin kullanlm as. B unlardan ilki,
gkyzndeki cisim lerin yerlerinin bulunabilm esi iin son derece
hassas astronom ik tablolar gerektirir; kincisinde ise kullanlan sa
atin m ekanizm asnn ok gvenilir olm as gerekir. Tm bir 17. yz
yl boyunca ve 18. yzyln byk bir blm nde her iki yntem de
b iri dierine st n l k kurm akszm birarada kullanld. H er iki y n
den de s rdrlen bu dnsel, gzlemsel ve deneysel alm alarn
itici gc, ksm en ticari nedenlerden fakat b u nun yan sra ulusal ve
kiisel saygnlk elde etm e isteinden ileri geliyordu.
Kronometre
Yukarda sz edilen iki yntem ilk bakta birbirinden olduka
farklyd: Birisi birtakm el yapm m ekanizm alarn, dieri ise boluk
taki krelerinhareketleriyle ilgiliydi. A m a ikisi zerinde incelemeler
srdke her ikisinin de ortak bir temele, dinam ie dayandklar g
rld. Sarkacn, m utlak olarak eit zam an aralklarnda gidip gelen
ideal deneti olduunu ilk kefeden Galileoydu. Hooke ise sarkacn
yerine, gem inin hareketlerinden etkilenmeyen ve yayla kontrol edilen
zemberei koyarak konuya pratik bir katkda bulundu. H er iki d u ru m
da da zam an tam olarak belirleyebilmek, salnm halindeki cisimlerin
hareket yasalarnn bilinm esine balyd. Bu sorunu, ilk kronom etre
nin tem ellerini atan Huygens zd ve De Horologium Oscillatorium
(1673) adl yaptnda zm n aklad. Ne var ki bu ilkelerin ince
iilik yoluyla pratie geirilebilmesi iin uzun bir zam ann gemesi
gerekti. Ve sonunda 1765te H arrisonun kronom etresi boylam lene
verilm ek zere konulan dl kazanmay baard.
421
bilim ine son derece deerli katklar oldu. nk bu yaklam, geze
genlerin hareketleri so ru n u n a m atem atiksel ve dinam ik bir zm
b ulunm as ynnde uyarc oldu. Pek ok insan gezegenlerin gne
in etrafnda neden ilk olarak K opernikin gsterdii gibi eliptik y
rngeler izmesi gerektii k o n usunda eitli grler ne srdler;
hatta gezegenlerin bir ekim gc sayesinde o yrngeler iinde tu
tulduklar bile tahm in edildi. ekim dncesi, G ilbertin m knats
zerine yapt incelem elerden beri olduka yaygnlam t dorusu.
M knats, belli b ir m esafede ekim in olabileceini kantlam ; h a t
ta Gilbert, gezegenleri bulunduklar konum da tutan ve yrngeleri
zerinde hareket etm elerini salayan kuvvetin m anyetizm a olabile
ceini ileri srm t.
Borelli 1666da nem li b ir gr ortaya att. Buna gre gezegen
lerin hareketi, bir sapann iindeki tan u y g u la d n a benzer m er
kezka kuvvetini dengeleyecek bir baka kuvveti gerektiriyordu. Bo
relli b u kuvveti, dnyadan en yakn kom usu aya ve gneten geze
genlere doru uzanan ekim kuvveti olarak tanm lad. G ezegenlerin
gnee yaklatka hzlarnn artt eliptik yrngeyi aklam ak iin
artan m erkezka kuvvetini dengelem ek zere ekim kuvveti de ar
tyor olmalyd. Dolaysyla ekim kuvveti, uzakln kuvvetinin bir
fonksiyonuydu. imdi yant bulunm as gereken soru bu fonksiyonun
ne olduuydu. ekim in uzaklk arttka azaldn dnen Hooke,
b u grn dorulam ak iin ayn cism in yerdeki, m aden kuyusun
daki ve an kulesinin tepesindeki arln ltyse de bir sonu el
de edem edi.
Descartesin ekim teorisi hl geerliydi; Buna gre cisimler
- 1679a kadar b u teoriye inanan Nevvtonun szleriyle- bu cisimlerin
oluturduu girdaplardaki eterin ekingenlii gibi gizli birtakm ilke
ler tarafndan kendi ekim m erkezlerine doru ekiliyorlard. 4.79
Bu genel grler m atem atiksel form llere dntrlp gz
lem lerle snanana kadar daha fazla ilerleme kaydedilem edi. Bu yolda
ilk adm 1673te Huygens att: Sarkal saatler zerine alm ala
ryla balantl olarak m erkezka kuvveti yasasn dile getirdi ve bu
kuvvetin yarapla doru, zam ann karesi ile de ters orantl olarak
deitiini gsterdi. K ep lerin nc yasasna gre zam ann karesi
422
yarapn kpyle doru orantldr; b uradan m erkezka kuvvetini
dengeleyen ekim kuvvetinin -y a n i m erkezcil k u v vetin- yarapn
kendi kpne blnm esine eit olduu veya bir baka deyile y a
rapn karesiyle ters orantl olduu sonucu kar [r/r3-- l / r 2]. H o
oke, Hailey ve W ren 1679 ylnda b u sonuca ulam lard. Geriye iki
sorun kalyordu: Eliptik yrngelerin aklanm as ve byk ekim
gcne sahip cisim lerin hareket tarz. H ooke bu sorunlar h ak k n
da N ew tona b ir m ektup yazdysa da yant alamad. 1864te Halley
b u so runlara zm b ulana dl vaat etti. zm e ok yaklald
ortadayd; ne var ki pek ok kiinin b u noktaya varlm asnda katks
olm asna karn kesin zm bulacak ve buradan devrim ci sonu
lar kartacak m atem atik yeteneine yalnzca bir kii sahipti.
Isaac Newton
Bu kii, bilim -akadem isi yelerinin gen kuandan, 1642d e
Galileo n un ld ylda dom u olan Isaac N ew tondu. M atem atik
ve optik alanlarndaki aratrm alaryla tannan N ewton, Crom welli
ve parlam ento grevlilerini yetitirm i olan yeni taral orta snftan
geliyordu. Kk b ir Lincolnshire iftisi olan babas, o daha do
m adan lm t fakat yaam nda kurm u olduu ilikiler olu N ew
ton un C am bridgee kabul edilm esine yetecekti. Pek de parlak bir
renci olm ayan N ew ton, 1663 ylnda ok gezmi, ok grm ge
irm i yeni b ir Lukasyon m atem atik profesr olan Isaac Barrowla
(1630-1677) tant. N ew torun yeteneklerini fark eden Barrow, o
gne kadar hibir yazs yaynlanm am olm asna ve pek ta n n m a
m asna karn 1669 ylnda, henz 26 yandaki bu gen adam kendi
krssne ald. 1696 ya kadar C am bridged e kalan Newton, bu ta rih
te nce D arphane denetiliine, ardndan da ylda 400 sterlin cretle
ayn yerde m drle atand. Bu greve atand iin kendini ok
ansl sayan N ew ton, iin gerektirdii grevleri byk bir so ru m lu
luk duygusuyla yerine getirdi.
Newton, C am bridged e optik, fiziin dier pek ok dal, kimya,
ncil kronolojisi ve A ryan t r sapkn b ir m ezhep zerine alm alar
yapt. niversite zerinde pek fazla etkisi bulunm ayan New ton ker-
423
dine zg b ir okul da kurm ad. A ncak burada, ban H enry M oreun
ektii koyu dinci bir topluluk olan Platoncularn etkisi altna gir
di; onlar araclyla Platonik u n su rlar nce N ew tonun felsefesine,
ardndan da b u n u n b ir sonucu olarak m o d ern bilime girm i oldu.
4.28 N ew ton genel olarak kendi snfnn grlerine bal kalm,
P arlam entoda C am bridge niversitesini tem sil etmi, politikada da
W hig [Liberal Parti] uzlam acln desteklem itir. Bu zellii, dev
rim ci potansiyelleri sonradan ortaya kan grlerinin balangta
sayg grp benim senm esine yardm c oldu. Newton kiilik olarak
olduka tu h a f biriydi; ketum ve iine kapankt; deta bir sr kpy
d. Hi evlenm edi. Kutsal lem e k onusundaki kukular, nedeniyle
kilise tarafndan nerilen grevleri kabul etm edi. Kendisine zeleti-
rel yaklaabilecek kadar birikim li ve bilgiliydi; ne var ki bu onu ba
kalarnn eletirileri karsnda ok daha alngan yapt.
N ew ton ekim konusundaki tartm alara olduka ge katld.
D aha 1665 ylnda, henz diplom asn alm am bir niversite ren
cisi iken, Avrupay saran salgn hastalk nedeniyle W oolsthorped aki
evinde dinlenm eye ekilm ek zorunda kaldnda ekim olayn eni
konu dnm olsa gerek. nl elm a hikyesi de doru olabilir.
A ncak ya ekim konusunda kukulan vard ya da onu pek nem li
bulm uyordu; nk b u konuda b ir yaz kalem e almad gibi, yir
m i yl boyunca baka konular zerine younlat. Son yapt, New-
tonun birinde karar klm adan nce b ir dizi kart hipotez zerinde
d np hepsini gz nnde b u lu n d u rm a yeteneinde olduunu
gsterm ektedir. 1679 ylndaki Kartezyen kurgusundan da anlald
zere, bu konuda da byle davranm olsa gerek. G erek ne olur
sa olsun, onun 1665te ne d n d n n bilim in ak zerinde bir
etkisi olamaz. O b u n u yaynlam adan nce, bakalarnn ters kare
yasasn bulm u olduklar aktr.
Yine de N ew to n u n bu konudaki katks belirleyiciydi. Fiziksel il
keleri gzlemlerle dorulanabilir, nicel olarak hesaplanabilen sonu
lara dntrm eyi ve b u nun tersi olarak bylesi gzlem lerden fizik
sel sonular karm ay salayan m atem atiksel yntem i bulan odur.
Principia nn nsznden kendi szleriyle aktaracak olursak:
424
Bu eseri felsefenin m atem atiksel ilkeleri olarak sunuyo
rum ; nk felsefenin t m yk burad an kaynaklanm akta
d r -h arek etler fenom eninden yola karak doa glerinin
aratrlm as ve bu glerden de dier fenom enlere varlmas;
... doa fenom enlerinin geri kalann m ekanik ilkelere dayal
ayn uslam lam a yntem iyle karsayabilmeyi um ardm ; n
k cisim lerin paracklarn henz bilm ediim iz nedenlerle
birbirlerine d o ru itip h er zam anki biim lerini alm alarn
salayan veya birbirlerinden uzaklatrp cisim lerin paralan
m asna yol aan b irtakm kuvvetlerin dier doa fenom enle
rin in de tem elinde yattn d nm em i gerektiren pek ok
neden var. Bu nedenlerin neler olduu bilinm ediinden fi
lozoflarn ve bilginlerin doa aratrm alar bugne kadar so
nusuz kalm tr; ancak, burada ortaya konan ilkelerin buna
ya da daha doru bir felsefe yntem i bulunm asna k tu ta
can um uyorum .
425
su cism in belli b ir andaki k onum unu bulm ak m m kndr. Bir ba
ka deyile, kuvvet yasas bilinirse yol hesaplanabilir. Tersten uygu
landnda, K eplerin hareket yasasndan N ew ton un ekim yasas el
de edilir. M atem atiksel adan b u n lar ayn eyi sylem enin iki farkl
yoludur. Ancak, gezegenlerin hareket yasas soyut grnd halde,
ekim kuvvetinin kendisi btnyle bir sr olarak kalsa bile gl bir
ekim kuvveti tarafndan yrngesinde tutulan gezegen dncesi
kavranabilir bir imgedir.
N ew tonun gelitirdii deiken niceliklerin hesaplanm as yn
tem i m ekanik ve hid ro d in am ik alanlarnda ok eitli problem lerin
zm nde kullanlabilecek durum dayd ve bizzat kendisi tarafn
dan da bu dorultuda kullanld. Yntem ok gem eden deiken
niceliklerin ve hareketin kavranm asn, dolaysyla her trl m akine
m hendisliinin anlalm asn salayan m atem atiksel bir ara hali
ne geldi ve yzylm za gelinceye dek sekin b ir yntem olarak kald.
Bir bakm a, m od ern bilim in geliim inde en az teleskop kadar etkili
b ir ara oldu.
"Principia"
N ew tonun, gezegenlerin hareketleri so ru n u n a getirdii zm
Philosophie Naturalis Principia M athematica adl yaptnda akla
m aya raz etm ek iin H alley tm ikna gcn kullanm olsa gerek.
Eser Kraliyet A kadem isi tarafndan, artc bir biim de A kade
m in in bakam olan Samuel Pepysin onayyla basld. A ncak A kade
m i ekonom ik ynden sknt iinde olduundan, kitabn baslm as
iin gereken paray Halley kendi cebinden dem ek zorunda kald.
Eser, fizik bilim inin gelimesine tm bilim tarihinde eine rastlan
m adk b ir katkda bulundu. M atem atik bakm ndan ancak klidin
Elem entsiyle, fiziksel ierii ve dnceler zerindeki etkisi bak
m n d an ise D arw inin Trlerin Kkeni adl yaptyla karlatrlabi
lir. Eser ksa srede yeni bilim in Incili oldu. Ancak, sayg duyulan
bir doktrin kayna olm aktan ok - k i zellikle ngiltered e byle bir
tehlike sz kon u su y d u - orada aklanan yntem lerin daha da geli
tirildii bir ncildi bu.
426
N ew ton Principiasma. gezegenlerin hareket yasasn saptam aktan
fazlasn yapt. O nun asl amac, kukusuz evrensel ekimin dnya sis
tem ini nasl ayakta tu ttuunu gstermekti. A m a bunu eski felsefi yolla
deil, yeni, nicel, fiziksel yolla yapm ak istedi. Burada yerine getirmesi
gereken iki grev daha vard: ncelikle eski-yeni nceki tm felsefi
anlaylar ykmak; ardndan da doru olmakla kalmayp fenomenleri
aklam ann en kesin yolu olan kendi felsefi anlayn kurmak.
P rincipidm n byk b ir blm , balangta kendisinin de kur
yapt, h er gezegenin b ir girdap iinde dnd gzde Descartes
sistem inin zenle ve nicel ynden rtlm esine ayrlmt. Bu se
vimli, sezgisel b ir gr olm akla birlikte -N e w to n u n gsterdii gi
b i- doru, nicel sonular verm ekten acizdi. N ew ton bunu ortaya k o
yarken viskozite ve hava direnci grlerini ele alp arndrarak hid
rodinam ik bilim i kurdu ve ancak uan ortaya kmasyla kendini
kantlayabilecek olan akkanlar m ekaniinin tem ellerini att.
New ton elde ettii sonulara deiken niceliklerin hesaplanm as
yntem iyle ulam asna karn, Principiad a b t n ilem leri dier m a
tem atikilerin ve astronom larn anlayabilecei ekilde klasik Yunan
geom etrisi ile aklam aya zen gsterdi. Principiann yaynlanm a
snn dourduu ilk p ratik sonu, ayn ve gezegenlerin konum unun
eskiye oranla ok d ah a doru belirlenm esini salayan asgari gzleme
dayal b ir hesaplam a sistem inin gelitirilm esi oldu. rnein gksel
bir cism in gelecekteki herhangi b ir anda, hangi konum da olacam
belirlem ek iin gzlem yeterliydi.
Bunu kantlayan, N ew tondan ksa b ir sre sonra ve yine onun
teorilerini tem el alarak kendi adn tayan nl kuyruklu yldzn
d nn d o ru olarak ngren arkada H a lley d i N ew toncu te
orilerin kullanlm asyla, denizcilikte yararlanlan tablolar ok daha
kesin ve doru b ir hale getirildi. Ne yazk ki boylam n bulunm asnda
yararlanlabilecek en uygun gk cismi, gne sistemi iinde hareket
leri en karm ak ve dolaysyla gzlem lenm esi en g olan aydr. Bu
yzden ay, asla denizcilerin gvenle yararlanabilecei bir gsterge
olm ad. Sonunda, D enizcilik B akanlnn koyduu dl m ekanik
kafal astronom larn elinden alanlar bilimsel dnceye yatkn saat
im alatlar oldu.
427
Aristo'nun yerini Newton alyor:
Sabit bir evrene kar kurulmu bir evren
N ew tonun ekim teorisi ve astronom iye yapt katklar, Ko-
p ern ik le balayan A ristocu dnya tablosunun dntrlm esi s
recinin son aam asn oluturur. New ton, bir ilk devindirici ya da
T a n rn n em rindeki melekler tarafndan iletilen kreler anlaynn
yerine basit b ir doa yasasna gre ileyen ve srekli kuvvet uygu
lanm asna deil, yalnzca onu yaratan ve harekete geiren bir ilahi
m dahalenin yeterli olduu bir m ekanizm a anlayn koydu.
N ew tonun kendisi b u n d an o kadar em in deildi. Bu nedenle
sistem in srekliliini salam ak iin ilahi bir m dahaleye ak kap
brakt. A ncak bu kap daha sonra Laplace tarafndan kapatld ve
T a n rn n m dahalesi dncesinden vazgeildi. New tonun ayn ve
gezegenlerin kon u m u n u ngrebilm ek iin gerekli btn nicelikleri
ieren zm , ilahi bir tasarm n var olup olm ad so ru n u n u ele
alm aktan kand. D orusu N ew ton bu tasarm gzler nne serdi
ini dnyordu ve so ru n u daha fazla kurcalam ak istemedi.
N ew ton m u tlak hareketin varl konusundaki skntl varsay
m n, Platoncu arkadalarnn izinden giderek uzayn T an rn n sez
gisi -b ey n i ve b ilin c i- olduu ve dolaysyla m utlak olmas gerektii
dncesiyle aklad. Bylece greceli teoriler arasnda kaybolm ak
tan kurtuldu. N ew tonun kendi teorisi, gezegenlerin hepsinin neden
aa yukar ayn dzlem iinde olm as gerektiini ve hep ayn ynde
hareket ettiklerini aklam az (D escartes b u n u basit bir biim de gir
dapla aklam t). N ew ton b u n u n T a n rn n istei olduu grn
ne srerek balang konusundaki bilgisizliini gizledi.
Bu arada Rnesans ve R eform un ykc evresi sona erm iti. Tpk
m onari ile cum huriyet ve st-burjuvazi ile soyluluk arasnda oldu
u gibi din ile bilim arasnda da yeni bir uzlamaya gerek duyuldu.
N ew tonun evren sistem i dini O rtodoksluun nem li bir taviz ver
m esini gerektirdi; nk T anrr artk gerek gkyz gerekse yery-
zyle ilgili h er olayda aka grlem iyor, yalnzca genel yaradlta
ve b t n n dzenlenm esinde kendisini hissettiriyordu. Tanr da as
lnda yeryzndeki temsilcileri gibi, anayasalbir kral haline gelm i
428
ti. Bilim insanlar kendi paylarna dinin zel alanna -zlem leri ve
sorum luluklaryla insann yaam d n y asn a- girm em eyi kabul etti
ler. Piskopos Sprat tarafndan ustalkla savunulan ve 1692 deki By
le vaazlar srasnda heybetli Dr. Bentley tarafndan rgtlenen bu
uzlam a uzun bir sre 19. yzylda D arw in tarafndan bozulana dek
srd.
N ew tonun evrensel ekim sistemi o dnem de olduu gibi g n
m zde de on un en byk eseri olarak grlm esine karn, sonulara
ulam ada kulland yntem ler gerek bilim zerinde, gerekse bilim
dnda ok daha etkili olm utur. O nun, niceliklerdeki deiiklikler
den niceliklerin kendisine gemek, ya da tam tersi iin evrensel bir
hesaplam a yolu gsterdi. N ew ton lm nn ardndan bir iki yzyl
daha fizik problem lerinin zm nde kullanlacak olan m atem a
tiksel anahtar salad. Kuvveti hareketin kendisiyle deil, hareketin
deiim iyle ilikilendiren hareket yasalarn ortaya koyarak, hareketi
s rdrm ek iin kuvvete ihtiya olduu biim indeki saduyuya daya
l eski anlaytan tam am en koptu ve her trl pratik m ekanizm ada
kuvveti zorunlu klan srtnm eyi (ki her iyi m hendisin grevi b u
nu o rtadan kaldrm aktr) ikinci plana itti. Tek kelimeyle zetleyecek
olursak, N ew ton antik an insanlarna doyurucu gelen statik ev
ren anlaynn yerine dinam ik evren anlayn getirdi. N ew tonun
atom culuuyla birleen bu dnm onun, dnem inin ekonom ik ve
toplum sal dnyasyla bilinsizce de olsa uyum iinde olduunu gs
terir. Bu dnyada herkesin kendi yerini bildii ge-klasik an ve
feodal d nem in hiyerarik dzeninin yerini, herkesin kendi bann
aresine bakt bireysel giriim cilik dzeni almaktayd.
N ew tonun almalar, gncel baarlarnn yan sra bir asrlk
deney ve hesaplam alarn sonucu olarak sonraki alarda bilim in
sanlarnn gvenle kullanabilecekleri bir yntem sundu. Ayn za
m anda, bilim insanlarn olduu kadar bilim insan olmayan k im
seleri de evrenin basit m atem atiksel yasalarla dzenlenm i olduu
fikrine inandrd. Nitekim , ileride greceim iz gibi elektrik ve m a n
yetizm a yasalar N ew toncu m odel zerinde ykseldi. Kimyagerle
rin atom teorisi de New tonu n atom cu dncelerinin dorudan bir
rnyd.
429
Nevvton'un saygnl ve etkisi
N ew tonu n b u baarlar birtakm olum suz etkileri de berabe
rinde getirdi. Kendisi ylesine yetenekli, sistem i grnrde ylesine
k usursuzdu ki, bu d u ru m b ir sonraki dnem in bilim insanlarnn
cesaretini krarak ya da yalnzca on un el atm ad konulara eilm e
lerine yol aarak bilim in ilerlem esinin nnde bir engel oldu. ngi
liz m atem atiinde bu snrlam a 19. yzyln ortalarna kadar srd.
N ew tonun etkisi sistem inden daha uzun m rl oldu. Bilime ver
dii nitelik hi sorgulanm akszm olduu gibi kabul edildi ve dola
ysyla byk lde teolojik nyarglarndan kaynaklanan ciddi ye
tersizlikler Einsteinn zam anna kadar fark edilem edi. G nm zde
bile bunu n tam olarak farkna varldn syleyebilmek g.
N ew tonun tm arzusu felsefeyi matem atiksel anlatmyla snrla
m ak olm asna karn, paradoksal bir biim de grlerinin en doru
dan etkide bulunduu alanlar ekonom i ve politikayd. Grleri dostu
Locke ve ardl H um eun felsefesinden szlerek otoriteye kar genel
bir kukuculua yol at; dinin saygnln ve toplum sal dzenin ilahi
b ir elle kurulduu inancm zayflatan braknz yapsnlar (laisser-faire)
anlayn besledi. Bu grler Newtonun eserlerini Franszcaya ilk e
viren Voltaire araclyla Aydmlanmaya, dolaysyla da Fransz Dev-
rim inin fikirlerine katkda bulunacakt. Bu grler, gnm ze kadar
burjuva liberalizm inin felsefi temeli olageldi.
430
ile t m balarn koparm t. G elenekten kopu siyasette olduu gibi
bilim de de o gne k adar kapal tutulm u olanlarn insann yarat
c gcne alm as dem ekti. A rtk evrenin hibir noktas yeni bilim
insanlarnn eriem eyecei kadar uzak, hibir i h o r grebilecekleri
k ad ar deersiz deildi.
Matematiksel felsefe
kinci olarak, znde m atem atiksel olan yol gsterici bir alma
y ntem inin dourduu tem el b ir birlik vard. Bu birlik, dorudan
Yunanllardan alnm akla birlikte A raplarn, H intlilerin ve byk
ihtim alle inlilerin de katklarn ieren bir m atem atie dayanyor
du. Ne var ki bu d u ru m u n sakncalar da vard. 17. yzyl bilim inin
alannn snrlanm as, bilinsizce de olsa t m dikkatlerin m atem atik
zerinde y o u n latrtm asn d an ileri geliyordu. D eneyim in m ate
m atie indirgenem eyen blm leri darda braklyor; hatta uygun
olm am asna karm b u blm ler m atem atiksel olarak ele alnyor ve
431
gln sonulara varlyordu. rnein, H alleyin takipilerinden bi
ri, insan vcudundaki farkl bezelerin hareketini, beze paracklar
nn kanallarnn boaltldklar aa bal olan greli m om entum u
ile aklamaya kalkt. Bu konudaki en u rnek 17. yzyln en saygn
filozofu Spinozann (1632-1677), etii m atem atie indirgem e girii
miydi. M atem atik zerindeki srar nedeniyle 17. yzyl bilim insan
lar yalnzca Yunanllarn kendilerinden nce el attklar m ekanik ve
astronom i gibi alanlarda baarl oldular; kim ya ve biyolojide ise ok
az ilerleme kaydedebildiler.
432
de tutuyorlard. D aha uzun bir sre deirm enlerin gelitirilmesi de
irm en ustalarnn, silahlarn gelitirilmesi de dkm clerin ellerine
bakacakt. Aa iiliinde veya dkm e m etal iiliinde, yeni m ate
m atiin ve dinam iin ince yntem lerinden yararlanm ak olanakszd.
rnein Newton, hava direncini hesaba katarak eik atta yrngeyi
buldu. Bulduu yntem ler II. Dnya Sava srasnda hl kullanl
maktayd. A m a o dnem de bunlar uygulamak m m kn deildi. Silah
ve top nam lular dzgn deildi; m erm i ve glleler ilerine tam otur
muyordu; kullanlan barutun kalitesi ve m iktar her atm da deiiyor
du; toplarn hedefe dorultulm alar iin de halat ve ubuklarla onlar
ekmekten baka b ir yntem yoktu. Sanatnn snrlarm bilen pratik
topu balistik olm adan da yapabilirdi. 4.50 Bunun tek istisnas, de
nizcilikte kullanlan kronom etrelerin tasarm nda olduu gibi yksek
vasfl ilerde belli b ir d in a m ik bilgisinin gerekli o lduu saatilikti.
Yeni bilim in b ir byk baars denizcilik alannda kendini gs
terdi. nk o dnem de deniz yollarnn denetim i ve yeni dnyaya
giden yolun alm as ulusal, ekonom ik ve siyasal baarnn an ahta
ryd. B urada deerini kantlayan bilim yeni, egemen kapitalist uy
garln vazgeilm ez b ir paras haline geldi. Bir daha asla kaybet
meyecei b ir sreklilik ve stat kazand. A vrupa uygarlnn eski
slam, H int ve in uygarlklarna olan askeri ve ekonom ik st n
lnn teknik baarlara bal olduu, tekniin ilerletilm esinin de
bilim in srekli olarak uygulanm asn ve gelitirilm esini gerektirdii
anlalnca, bilim in nem i giderek kesin bir biim de artt.
Antikler ve modemler
Bu teknik alanlarda 17. yzyl insan kendisini yalnzca R ne
sanstaki ve b arbar O rtaadaki atalarndan deil, destans baar
lar elde eden antik Yunanllardan ve Rom allardan da stn hissetti.
M odern an insan daha iyi ve daha bilge deildi belki am a daha
becerikli olduunu hissediyor ve ateli silah kullanm ak veya A m e
rikaya yelken am ak gibi antiklerin asla hayal edemeyecekleri ileri
baardm dnyordu. Elde edilen baarlardan daha da n em
lisi, bunlarn henz bir balang olduunun ve ilerlem enin bir s
433
n r olm adnn bilincine varlm asyd. 1619 gibi olduka erken bir
tarihte, C om eniusun retm eni Johan Valentin A ndrea, ilerleme
u m u d u n u yitirm ek utan vericidir diyordu. Bylece, klasik alara
deilse de O rtaa a tam am en yabanc olan bu gr, zaferlerle dolu
yolculuuna balam oldu. 4.46
Bu dnem in sonlarna doru antik ve m odern alar arasndaki
savam tam am en bilinli bir biim de yrtlm eye balad. Savan
bilim dnyasndaki cephesinde ans kh o tarafa kh bu tarafa gld.
Bu mcadele en belirgin ifadesini Swiftin Kitaplarn Sava adl ya
ptnda buldu ve m odern insann yenilgisiyle sonuland; am a Swift
Gliverin Seyahatlerinde olduu gibi burada da akntya kar krek
ekmekteydi. Bu eserler hl ktphanelerim izi ssleseler de artk kla
siklerin ii bitmiti. H l adal nesirlerin ustas saylabilirlerdi ama
18. yzyln anlad an lam d a felsefeye artk bir katklar olam azd.
lerleme henz elde edilmi bir baardan ok bir idealdi. 15., 16.
ve 17. yzyllar kapsayan byk gei dnem i m addi yaam tarznda
kkl b ir deiiklik m eydana getirmem iti. Bunun zam an gelmemiti
daha. Zenginlik ve yoksulluk yeniden blld. Bu dnem in sonun
da ngiltered e ve Aa lkelerde hali vakti yerinde insanlarn says
balangcna oranla artm ken, talyad a d urum tam tersiydi. nem li
olan, zenginlii sermayeye dntrerek oaltma yntem inin feodal
snrlar am ve sonsuz gelime yolunun alm olmasyd. Kapitaliz
m in bu ilk evresinde yeni kr gds teknik ilerlemeyi tevik ediyor
du. Ne var ki bu mali yap balangtan itibaren dengesiz ve istikrarsz
d. 17. yzyln tccarlar ve beyzadeleri btn servetlerine ve bilime
olan zel ilgilerine ram en yeni olanaklardan yararlanabilecek insan
lar deillerdi. Bununla birlikte bir dizi kk imalatnn serpilip ge
limelerine zemi hazrladlar. Sz konusu imalatlar bilim sayesinde
uygarln geleneksel tekniklerini akl almaz lde gelitirdiler.
Entelektel devrim
Bilimin itici gcnn btnyle faydac olduunu ileri srm ek
yanl olur. Bilim hl Rnesansn byk katklarda bulunduu an
tik dnyann felsefesinin siyasal ve etik saygnlna fazlasyla sahipti.
434
Doa felsefesi deerli hatta soylu bir meslek olarak grlmeye devam
ediliyor; koruyucular o nu destekleyecek devlete an ve eref kazandr
yorlard. Yeni deneysel bilim in insanlar, antiklerin gerek miraslar
nn Ortaa skolastiklerinden ok kendileri olduunu dnyorlard.
Oysa gerekte d dnyada baarl olduklar yerler yalnzca Yunanllar
ca daha nce ilenmi olan alanlard. Yunan m atematii her ne kadar
m odern bilimsel yntem in karakteristik bir arac idiyse de entelektel
bilim hareketi bir btn olarak O rtaam khnem i feodal sistemine
hizm et etm ek zere uyarlanm olan Yunan felsefesine kar verilen
m cadeleden dodu. Yeni deneysel bilim ilk evrelerinde kanlmaz
olarak eletirici ve ykcyd; sonraki evrelerinde, gnn ihtiyalarn
karlayacak bir felsefenin temellerini oluturm aya yneldi.
435
Tablo 4 Bilimsel D evrim
M A T E M A T K VE
T A R H S E L O L A Y L A R FE LSEFE D E N Z C L K
A STRO N O M
A la n d a y e n id e n n e k a r la n k i ile r PLATON G ERSO N A R M E D , A R S T A R K U S
ta ly a n R n e s a n s ' H m a n iz m i n K la s ik le re P o r to l a n h a r it a la r Y u n a n m a te m a ti in in k e fi
F lo ra n s a d a P l a to n i k a k a d e m ile r dn S a g r e s O k u lu P e u r b a c k ve A s tr o n o m in in
7.1 - 7.3)
T ic aret v e s a n a t n b y k g e liim i P o r te k iz le r A f r ik a k y l a r n d a y e n id e n c a n la n
K o o n b u n A m e r ik a y k e fe tm e s i M ll e r 'in G e m ic i
A lm a n a k
ta ly a n sa v a la r V a sk o D e G a m a
(Blm
varmas
F r a n s a d a 1. F r a n c is k o le ji
R e f o r m h a r e k e tl e r i V iv e s , E r a s m u s , R a b e la is
L u th e r O r t a a e le tiris i
C a lv in M a g e lla n n d n y a y d o la m a s
5 5 0 B y k e n fla s y o n N u n e z h a r it a la r ve d e n iz c ilik K o p e r n ik G N E
K a r r e f o r m a s y o n S S T E M
F r a n s a d a d i n i s a v a la r B o y la m s o r u n u T a r ta g lia , C a r d a n , c e b ir in
M e r c a t o r u n h a r it a la r y e n id e n c a n la n
H o lla n d a is y a n M o n ta ig n e , s k e p tis iz m N o r m a n la r , m a n y e ti k k
V ie ta , s e m b o lik c e b ir
E liz a b e th d n e m i B u n o , d n y a la r n o k lu u T y c h o , h a s s a g z le m
G r e s h a m K o le ji
K ra liy e t T o p lu lu u N e w to n , h e s a p ,
F r a n s a d a 14. L o u is S p in o z a , a k lc a h la k G u a r ic k e , s r t n m e e le k tr i i Y E R E K M T E O R S
7,7 - 7.9)
L e ib n iz , d if e r a n s iy e l h e s a p
B ilim le r A k a d e m is i
I
(Blm
F r a n s z P r o te s ta n la r n m k o v u lu u
L e ib n iz , a r m o n i
t >t
E le k trik M a te m a ti k s e l fizik
tip , f iz y o l o j i v e d o a
O P T K M E K A N K V E H D R O L K K M Y A
T A R H
ALHAZEN F U P O N O S LULL A R S T O
A R S T O GA LEN
Y a lb o y a r e s i m v e p e r s p e k t i f t e M a ta l r ji , m a d e n c ilik v e tu lu m b a K im y a s a l r e ti m , a lk o l, b a r u t ve
g e li m e le r s is t e m i n d e g e li m e le r a p 'm b a la n g c
S i m y a n n k im y a y a d n
L eo n a rd o D a V in c i L eo n a rd o D a V in c i
B ilim s e l r e s im M h e n d is lik , s u e b e k e s i A n a t o m i ve d o a t a r i h i iz im le r i
D r e r p e r s p e k tif i
P a r a c e ls u s ve
T o p u l u u n g e li m e s i k im y a n n y e n id e n c a n la n
A g ric o la , D e R a M e ta llic a
P a r v e m u a y e n e h a n e
V esa liu s , D e F a b ic a
S e r v e tu r , S o l u n u m d o la m
N a d i r b u l u n a n l a r n to p la n m a s
T a r ta g iia , b a lis ti k B a h e c i lik v e ta r m n g e li im i
H o lla n d a d a s u b e n d le r i, k a n a lla r ve
G z l k y a p m c la r n n te le s k o p u h a v u z la r n n g e li im i
ic a d S te v in , s ta tik v e h i d r o lik
P o m p a s is t e m i n in b ilim s e l
in c e le n m e s i
H a r v e y , k a n d o la m
H a y v a n n e s ille r i L e e u w e n h o e k ,
T o r ric e lli, b a r o m e t r e m ik r o b iy o l o ji
G u e r ic k e , v a k u m M a p lp ig h i, m i k r o s k o b ik a n a to m i
B y le , g a z y a s a s M a y o w , s o l u n u m te o ris i
N e t o n , r e n k te o ris i H o o k e , d e n e y s e l fi z i k B y l e , k u k u c u k im y a c " /o h n R e y
R im e r , k h z Y an m a N e h e m ia h G re w ,
H u y g e n s , n d a lg a te o ris i H a y v a n ve b itk i s n f la n d r m a s
t
O p t i k a y g tla r
t
B u h a r l m a k in e
T
A k lc k im y a
T
B i lim s e l B iy o lo ji
Tablo 4: Bilimsel Devrim (Blm 7)
Tablo, politik, ekonomik ve teknik gelimelerle likileri iinde modern bilimin douunun baz
ana zelliklerini gstermeye almaktadr. Dnemin zaman izelgesi, -1400 - 1700- tek biim
lidir, ancak 7. blmde belirtilen ksmlarla ilintilidir. Bu izelge, bu aamalarn sonlarndaki
byk younlama abasn ortaya koymaktadr. Kopernikin gne sisteminin kantlanmas,
Harveyin kan dolam ve-Newtonun yer ekimi teorisi gibi ana kritik bulu ve teoriler zellikle
belirtilmitir. Tablo, en nemli ilikileri ortaya koymak amacyla hazrlanmtr. Bununla birlikte,
Harveyin buluu ile tulumba /pompa sistemi almas arasnda olan gibi teki ilikiler karma
klklar nedeniyle burada gsterilmemitir. Bunlarn bazlar Tablo 8de verilmitir.
438
V. KISIM
BLM VE SANAY
G iri
Kapitalizm ve bilim
18. ve 19. yzyl m od ern dnyann tem ellerinin atld nem li
yzyllard. Bu dnem de yaayanlar, iinde bulunduklar an in
sanl refaha ve snrsz ilerlem eye gtren doru yolun nihayet b u
lunduu bir kurulu evresini tem sil ettiini dnyorlard. 20. yz
yln byk kargaalar ve deiim lerle dolu deneyim leriyle birlikte
b ugnden geriye bakldnda, o dnem in, insanln byk aclar
ekmesi pahasna grkem li fakat salam tem ellerden yoksun bir kl
t r n yaratlm as srecinin hazrlk evresi olduunu gryoruz. Bu
yzyllar yeni b ir endstriyel uygarln vazgeilm ez unsurlarndan
olan bilim in kurum sallam a d nem ini oluturur. Deneysel bilim in
17. yzyl devrim i srasnda gelitirilen yeni yntem leri yaylarak in
san deneyim inin tm alanlarn kapsayacak; bu yntem lerin uygu
lanm as Sanayi D evrim i adn verdiim iz retim aralarnn m u az
zam dn m n alayacakt.
Baarsnda bilim in birtakm katklar, zellikle de buharl m aki
ne nem li bileenler olarak yer etm esine karn, Sanayi D evrim i esas
olarak, hele ki ilk evrelerinde bilim sel ilerlem enin bir r n deildi.
B ununla birlikte, tccarlarla im alatlarn egem en olduu evreden
byk serm ayedarlarn ve ar sanayinin egem en olduu evreye k a
d ar tm b ir hareket, kapitalist ekonom i sistem inin gelimesi ve isel
d nm ile ok d ah a fazla zdelem iti.
Bilimin entelektel form lasyonlarnm , sanayideki teknik dei
ikliklerin ve kapitalizm in ekonom ik ve siyasal egem enliinin ayn
439
zam anda ve ayn yerlerde birlikte serpilip gelimi olmas tesadf
olamaz. Ne var ki aralarndaki ilikilerin dm n zp gzler
nne serm ek hi de kolay deildir. Teknikler, ekonom ik biim ler ve
bilimsel bilgi; hepsi de bu dnem de geliip deimekte, bazen birinin
bazen de dierinin ba ektii grlm ektedir. Bu blm de, bu d
m zerek zellikle teknik ve ekonom ik dnm lerde bilim in
yapt katklar ortaya koymaya, ayn zam anda bu dnm lerin
bilim zerindeki etkilerini izlemeye alacaz. Ne var ki bu, ancak
zel ynlerin karlkl ilikileri ayrntl olarak incelendikten sonra
anlalabilir. Dolaysyla varlan sonular ancak blm n sonunda
ortaya koyabiliriz.
B ununla birlikte, ncelikle o dnem de grlen ekonom ik ve to p
lum sal deiim ler h ak k n d a geni bir aklam a yapm ak gerekir ki
bylece bilim deki deiim ler de doru bir bak asyla ele alnabil
sin. H enz 17. yzyln sonlarnda, yeni -k a p ita list- retim tarznn
daha da ilerlem esinin zem ini olum u durum dayd. Avrupann n
giltere, Aa lkeler ve Fransayla snrl kk bir kesinde, kentli
o rta snflar feodal kstlam alardan u ya da bu lde kurtulm u
lard; denizcilik alanndaki ilerlem elerin kendilerine sunduu dnya
apnda giderek genileyen pazarlarla birlikte kr iin retim e kay
n ak salayabiliyorlard. retim hl el sanatlarna dayanyordu ve
yerliydi; fakat tccarlar ve kapitalist imalatlar retim i giderek daha
fazla denetim leri altna alyor; hem zanaatkrlar hem de kyller c
retli ii konum una dyorlard.
Pazarn genilemesi, kent loncalarnn datlm as sayesinde
im alat alanndaki kstlam alarn giderek ortad an kalkmasyla ve kr
l yatrm alanlaryla birleince, tekstil m akinesi gibi teknik yenilik
ler ve buharl m akine gibi maliyeti d rp retim i ve kr arttran
devrim ci bilimsel bulular byk rabet grm eye balad. in daha
iyi rgtlenm esi, grev blm ve uzm anlam a, fabrika sistemi ve
son olarak da gle alan m akineler; tm bunlar retim in ve krm
artm asna hizm et ediyordu. Eski yerleik retim sistem lerinden
kopm ak iin gerekli toplum sal gd b uradan geliyordu. Bu sre
b ir kez baladktan sonra 18. yzyln ikinci yarsnda kendi rettii
yeni sermayeye dayanan baars ile giderek geliti ve dier alanlara
440
yayld. 19. yzyln o rtasna gelindiinde kapitalizm dnya apnda
tartm a gtrm ez b ir egem enlik kurm utu. Ne var ki sonunda bu
olgu o n u n genilem esini snrlam aktan fazlasn yapt; kapitalizm in
kanam ayaca tem el bir istikrarszl aa kard. Kr iin re
tim , doas gerei srekli bir zenginlik salam ak iin var ettii c
retli iilerden oluan geni nfusun retim den ve yeni olanaklardan
yeterli pay alm asna asla izin veremezdi. Hzl ekonom ik gelimeleri
giderek daha da iddetlenen krizler izledi. Snrl pazarlar zerinde
y rtlen rekabet uluslararas ekim eleri dourdu. B ununla birlik
te, sistem in ak k 20. yzyla kadar balamayacakt. B urada ele
aldm z dn em in b yk blm nde bilim in ilerlemesi, arka p lan
da kendisine giderek daha fazla ihtiya duyan, genileyen bir sanayi
kapitalizm ine kar gerekleti.
Teknik ve bilim
Teknik deiiklikler ilk evrelerinde her ne kadar bilim in bir m d a
halesi olm adan gerekleebilmise de var olan eilimlerin taraftarlar
ancak bilim in yardm yla stesinden gelinebilecek ngrlem eyen
glklerle yz yze kaldlar. rnein, kk boyas gibi doal bir kay
nak, kum a retim indeki arta bal olarak tkenm eye yz tutabilir
ve bylece ancak bilim in yardmyla bulunabilecek yapay bir rezer
ve gerek duyulabilir. Ya da bir baka rnei ele alacak olursak, evde
yaplan bira retim inin yerini byk lekli retim in almas, ancak
bilim e bavurularak nlenebilecek felaketlere yol aabilir.
Bilimin sanayideki bu yardm c -neredeyse tb b i- rol, 19. yz
yln sonlarna doru yerini daha yapc bir role brakt. Bilimin
kendi bnyesi iinde ortaya kan grler gelitirilerek yeni sanayi
kollarnn oluturulm asnda bunlardan yararlanld. B unlarn ilki ve
en nem lisi buharl m akineydi, 18. yzyln felsefi makinesi. Fakat
genel ilkeleri bir kez renildikten sonra, buharl m akinenin reti
m i ve kullanm p ratik m hendisliin konusu haline geldi. Kimya ve
elektrik sanayisi gibi bilimsel olarak balayp yle de kalan sanayiler
ancak 19. yzyln sonlarnda ekillenm eye balad; tam olarak geli
m eleri ise 20. yzyl buldu.
441
B uharl m akinenin yapt katkya ram en, 18. yzyln son ey
reinde gerekleen, el retim in d en m akineli retim e geite bilim in
belirleyici bir etken olduu sylenemez. te yandan, bu yeni re
tim yntem i bilim sel bilgi iin sera ilevi grd. 19. yzylda d u ru m
deimeye balad. Bilim, teknik gelim elerin salanm asnda nem li
b ir etken haline geldi. retim m ekanizm as ile tam olarak btnle
m esi iinse 20. yzyla kadar beklem esi gerekecekti.
B ununla birlikte, bilim in sz konusu dnem in tarihi ile ilikisi
asla retim srecindeki rolyle snrl kalm ad. O rtaan deim ez
statsne ve toplum sal sorum luluuna kar zgrle ve birey
sel teebbse vurgu yapan para alveriinedayal yeni b ir toplum
biim lenm ekteydi. Snf ve lke ile snrl bu toplum , karlar do
ru ltu su n d a kendisini ifade edecek ve hakl gsterecek bir dizi yeni
dnceye ihtiya duym aktayd. Bunlar, byk lde yeni bilim in
yntem ve sonularnda buldu. Bu grler ise daha sonra bilinsiz
ce de olsa teorilerini form le ederken yaygn toplum sal inanlardan
derin d en etkilendiler.
Bu etkileim leri, tarihsel srecin birliini ve srekliliini gz
den karm adan, bylesine zengin ve karm ak bir dnem boyunca
som ut olarak izleyebilmek iin benim bulabildiim en iyi yntem ,
b u rad a gerek dnem gerek konu b akm ndan iki ynl bir ayrm
gzeterek b ir t r apraz snflandrm a yapm ak oldu. Bu iki ayrm
srasyla 7. ve 8. blm lerde bulacaksnz; ardndan genel bir deer
lendirm e yapmaya alacaz.
Alt dnem ler bakm ndan, zellikle burada bir ayrm yapabilm ek
son derece gtr. B unun nedeni ksm en eriilebilir bilgi hzinesi
nin ok daha kk ayrm lara gitm eyi zorlam as am a daha da n em
lisi, ayn anda hem siyasal hem ekonom ik hem de teknik ve bilimsel
tarih b akm ndan geerli olabilecek ayrm lar bulm ann im knsz ol
masdr. rnein siyasal ynden en belirgin fark Fransz D evrim i ile
Napolyon savalar arasnda gzlenmekteydi; oysa her ikisi de bilim
sel etkinliin srekliliinde bir kesintiye yol am aktan ok genel bir
canlanm a saladlar. te yandan, 1760 yl bilim ve tekniin tarih in
de b ir dnm noktas olm asna karn, siyasal bakm dan pek dikkate
deer b ir tarih deildi. Siyasette ve bilim de ayn reform larn yapld
442
1831d e olduu gibi, ayrm larn hem en hem en akt dnem ler de
oldu. Sz konusu reform larn ayn kim seler ve ayn halk hareketleri
tarafndan desteklenm i olm as kesinlikle rastlant deildi .
Son tercihim t m b ir dnem i d rt ana evreye ayrm ak oldu. l
kin, 1690dan 1760a kadar sren ve Sanayi D evrim ine zem in hazr
layan gei -y a da daha doru bir deyile k u luka- evresi (8.1) ge
liyor. kinci evre (S.2-8.4) 1760-1830 yllar arasnda kalan Fransz
D evrim i dnem ini kapsyor. Siyasette olduu kadar bilim ve teknikte
de devrim ci olan bu evre, Sanayi D evrim in in belli bal ilerlemeleri
ile nem bakm ndan 17. yzyln m atem atik-m ekanik devrim inin
hem en ardndan gelen P nm atik ya da Kimyasal D evrim i ierm ek
tedir.
19. yzyln ortasnda yer alan -1 8 3 0 d an 1870e kadar s ren -
n c evre (8.5-8.6), kapitalizm in altn a olarak anlr. D rd n
c ve son evre (8.7-8.8) 1870-1895 yllar arasndaki ksa dnem i
kapsar. D dnyada m o d ern em peryalizm in douu, bilim alann
da ise byk 2.0. yzyl devrim inden nceki gei dnem i bu evreye
dam gasn vurur.
kinci ve nc evreler iki nem li dnem i, bilim in ilerlem e ve
zafer dnem lerini kapsar. lki, 17. yzyln grkem li ann ard n
dan gelen, bilim asndan sularn d urulduu bir soluklanm a ve ile
ride gerekletirilecek olan ilerlem elere hazrlk dnem iydi. Farkl
bir biim de olm akla birlikte d rd nc evre de yleydi. A ncak her
iki d u ru m d a da o dnem de ura verenler byk bir binay tam am
lam ak zere olduklarn dnyorlard: lkinde Nevvtoncu fizii,
dierinde ise Faraday ve M axwellin byk fiziksel sentezi ile Dar-
w in ve Pasteur un byk biyolojik sentezini.
D nem bylesi bir ayrm a tabi tutu lduunda bile, daha nceki
blm lerde de ortaya konduu gibi, tarihsel erevesi iinde bilim in
genel aratrm alar onun bugn birbirinden giderek daha da ayrlan
disiplinlerinin uygun b ir resm ini verm eye artk yetmeyecektir. H e
m en ardndan gelen 9. blm de bu amala, 18. ve 19. yzyllar kap
sayan tm bir dnem boyunca teknik ve bilimsel ilerlem enin belli
bal alanlarndan beini izlemeye alacaz. Setiimiz bu alan
lar srasyla: (9.1) Buharl m akinenin tarihini de ieren Is ve E ner
443
ji; (9.2) dem ire ve elie zel b ir vurgu ile birlikte M hendislik ve
M etalrji; (9.3) Elektrik; (9.4) Kimya ve (9.5) Biyoloji.
H er bir blm de am acm z alm a alannn i tutad ile
gelecekteki srekliliini ortaya koymak; ekonom ik, teknik ve bilim
sel etkenlerin etkileim ini rneklerle aklam ak; farkl bilim lerin ve
tekniklerin karlkl ilikilerini gsterm ektir. A ncak zam an ve konu
ayrm lar tam am landktan sonra iki yaklam birletirm e ynnde
b ir giriim de bulunulacak ve b u canalc toplum sal ve bilim sel d n
m dnem inde bilim in konum u ve etkisi zerine bunlardan genel
sonulara varlm aya allacaktr.
444
8. B lm
445
yaratacak olan kk imalatlar snf giderek ykselmekle birlikte,
bilim in sunduu olanaklarn, hatta bilim in varlnn henz farkna
varm deildi. Onlar, 18. yzyln birinci yars boyunca tekniklerin
gelitirilmesine kafa yorm u ve ileri teknikleri kullanmlard. Hl
byk lde el ile iletilen bu teknikler bir sre iin de olsa giderek
artan kum a ve m am ul m adde talebini karlamaya hizm et etti.
Bu deiiklikler bilim in O lim posu olan Kraliyet A kadem isinde
de yansm asn buldu. Ticarete hizm et eden itki yok olmaya yz tu t
m utu. A kadem i en zayf gnlerini yaamaktayd. 1710 ylnda G res
h am Kolejdeki Kraliyet A kadem isini ziyaret eden C onrad von Uf-
fenbach, A k ad em in in ara-gereleri zerine gzlem lerini u szlerle
dile getiriyordu:
A ra-gereler belli bir dzenden yoksun olm ann yan sra
zerleri toz, pislik ve kurum la kaplanm t. Pek ou krk,
hatta dpedz darm adankt.
Szlerini yle srdrd:
: Ziyaretilere etraf gezdiren grevliye herhangi bir aleti
soracak olsak, genellikle serserinin biri onu ald diye yant
verecek ya da krk paralar gstererek bozuldu, krld vs.
diyecektir. Ara-gerelere gsterdikleri zen ite byleydi. 5.12
A kadem i ciddi b ir m ali sknt iindeydi. 1740ta yaplan bir ara
trm a, yelerin byk b lm nn uzun sredir aidatlarn dem e
diini gsteriyordu.
Ancak, b u dnem de bilim bir lde durgunlatysa da tek
n ik gelime son bulm ad. lerlem e yava gibi grnyorsa bu yal
nzca Sanayi D evrim i ile birka on ylda gerekletirilen m uazzam
deiim lerle karlatrld iindir. ngilterede yzyln balarnda
etkisini gsterm eye balayan b u deiim lerin bazlar hem bilim
hem de sanayi asndan gelecekte ok byk nem kazanacakt.
B unlardan biri, tarm sal uygulam alarda grlen hzl ilerlemeydi.
17. yzylda H ollandad an alnarak benim senen bu yenilikler, ngil
tered e hzla yayld ve ticari iftlii krl bir i haline getirdi. Bu geli
m eyi olanakl klan, bir yandan aslen ticari kaynaklardan elde edilen
446
ve topraa yatrlabilecek serm ayenin varl; dier yandan da bata
Londra olm ak zere hzla byyen kentlerin tahl, et ve sebze iin
gvenilir b ir pazar salam olmasyd. Bu d u ru m teknik bakm dan
b ir ilerleme olm asna karn, toprak zerinde geleneksel fakat clz
bir mlkiyet hakk bulunan, topra ilem ek iin gerekli aralardan
ise byk lde yoksun olan kyllerin topraklarndan atlm asn
ieren Topraklarn itlerle evrilm esi Yasas [Enclosure Acts] to p
lum sal bakm dan haksz ve zalimceydi. 5.31
Yaamsal nem tayan b ir dier deiiklik ise m adencilik ve ta
m aclk yntem lerinin gelimesiyle birlikte km re dayal yeni bir
ar sanayinin ve dem ir-elik retim inde btnyle yeni yntem lerin
hzla yaylmasyd. Bu bakm dan, balangta m aden ocaklarnda b i
riken suyun ekilm esinde kullanlan b ir bilim sel bulu olan buharl
m akinenin yan sra 1709da Q uaker A braham D arby ta ra fn d a n ses
siz sedasz balatlan d em ir retim inde o d u n km r yerine m aden
k m r kullanlm as da kilit nem tam aktadr. Ne var ki bu geli
m eler nem siz sanayi alanlaryla snrl kalm adlar. Bunlar Sanayi
D evrim inin m jdecisi olm alarna karn, tek balarna ele alndk
larnda bir sanayi devrim ine karlk gelmezler.
Bu evre, asrlk kra dayal ekonom iden km r havzalarna dayal
bir ekonomiye, yiyecek ekonom isinden g ekonom isine geite d
n olm ayan bir noktay iaret ediyordu. Patrick Geddesin deyiiy
le, eoteknik adan paleoteknik aa geilmekteydi. 5.34 Ne var ki
bu saptam a yalnzca k m r havzalarnda ve havzalarn yaknlarn
d a yeni tekniin gelimekte olan yanlar asndan dorudur. D em ir
reten lkelerde, svete Polham m erin (1661-1751) 5.64; 5.10.635
dnerli yarm a m akineleri ile U rallard a Polzunovun buharl m ak i
nesinin kullanlm asnda olduu gibi m akinelem ede bamsz geli
m eler kaydedilm ise de kkl deiiklikler byk lde ngiltereyle
snrl kald. 5.19
K m re dayal bir ekonom iye gei ngilterenin kuzeyi ve g n e
yi arasndaki dengeyi bozm akla kalm ad, yldz birdenbire parlayan
skoyann birinci snf snai ve entelektel bir g olarak ortaya k
m asnda da nem li b ir etken oldu. 5.4 skoya, kkl geleneklerine
ve 16. yzyln Kalvinci hareketine ram en ngilterenin 17. yzylda
447
gerekletirdii hzl gelimeye ayak uyduram am t. Sanayi D evrim i
iin gerekli kaynaklardan yoksundu. K m rn salad avantajlar
anlalnca d u ru m deiti. lkenin yoksulluunun, aydn orannn
ykseklii ve priten geleneklerle b ir arada bulunm as, ilerleme
dncesi b ir kez benim sendikten sonra ngilterede olduu gibi ar
tk halinden m em n u n lu k ya da cehalet gibi nedenlerle ilerlem enin
nne geilemeyecei anlam na geliyordu.
stelik, yine Kalvincilie bal olarak skoyanm H ollanda ile,
zellikle de Leyden niversitesi ile kurduu entelektel ilikiler k im
ya da iinde olm ak zere tp alannda iyi eitim li pek ok kim senin
iki lke arasnda srekli gidip gelmesini salyordu. Van H elm otun
rencisi ve Avrupad aki kim yagerlerin yarsnn retm eni olan b
yk Boerhaavein (1668-1738) skoya zerinde zel bir etkisi vard;
rencileri bu lkede bilim in niversitelere girm esinde nc bir rol
oynadlar. 18. yzylda, ngilteredeki kardelerine hi benzem eyen
skoya niversiteleri, p ratik ile teoriyi birletirm ek iin her yolu de
neyen aktif bilim m erkezleri haline geldiler. 5.44
skoya ve ngiltere hzla Sanayi D evrim ine yaklarlarken, F ran
sa gibi ileri b ir lke bile hl eski izgiyi izlemekteydi. Burada, son
derece nitelikli, geni bir i blm ne dayal ve ngiltereye oranla
daha verim li b ir el sanatlar sanayisi srekli bir geliim iindeydi.
Fakat, Kraliyetin su ebekesi gibi iler dnda byk m akinelerin
kullanlm as dorultusunda bir giriim de bulunulm u deildi.
448
A m atr bilginler olarak adlandrabileceim iz filozoflar (doa
felsefecileri) en ok lkenin ekonom ik ve siyasal geliimini engelle
diini dnd k leri m evcut k u ru m la n eletirmeye aba harcadlar.
Sanayiye ynelik ilgi giderek artm akla birlikte, ngilterenin tersine
b u ilgi 17. yzyl tarzna uygun olarak yukardan gelmekteydi. r
nein, son derece yetenekli ve ok ynl bir aydn olan R eaum ur
(1683-1757) 1710-1720 yllar arasnda elik retim i zerine uzun
bir snai aratrm a y rtt. Ne var ki Fransa gibi sanayinin gelenek
lere fazlasyla bal olduu bir lkede bu aratrm alar bir karlk
bulam adndan R eaum urun keifleri bir elik sanayisi yaratam ad.
O n un bulularnn m eyveleri tam yz yl sonra ngiliz elik retici
leri tarafndan toplanacakt. .
449
6.65 Balangta, m atem atiin prensi svireli Eulerin (1707-1783)
de iinde olduu ounluu A lm an ve Fransz pek ok yabancy Rus
akadem ilerinin eitim ci kadrosuna aldysa da aslnda am ac tam a
m en ulusal bir bilim k u ru m u oluturm akt. A ncak b u yolda baarya
Byk Petron u n hkm darl sona erdikten sonra, byk Rus bi
lim cilerinin ilki olan 18. yzyln entelektel dehas, air, teknisyen
ve fiziki M icheal Lom onosovun bir m r sren alm alar so n u
cun d a ulald. 5.59; 5.70
450
Yeni ilgi alanlar: Elektrik ve botanik
Bu alm alar bilim in t m saygnlm zerilerinde tam alarna
karn, dorudan nem tayan ilerlem eler alm alarn derinleti
rilm esine deil, ilgi alannn gelitirilm esine balyd. 18. yzyln
banda ve o rtalarn d a bilim e yaplan en nem li katklar elektrik ve
botanik dallarnda gerekleti. Elektrik, bilim asndan tam am en
yeni bir konuydu; bilim lerin belki de en eskisi olan botanik ise yeni
den canlandrlp form le edilm iti. H er iki bilim dal da ilk evrele
rinde 17. yzyln m ekanik ve m atem atiksel eilim inden uzak, ok
daha eitli ve daha esnek alanlara yneldiler.
Elektrik zerine incelem eler daha ok hoa vakit geirm ek iin
yaplan uralar biim inde balad ve bir dizi yeni, heyecan verici
ve olaanst deneyin yaplm asn salad. Franklin, paratoneri icat
ederek szcn gerek anlam yla elektrii gkyznden yeryzne
indirdi ve onun gelecekte ok daha byk nem tayacan ngr
d. B otanik 18. yzylda, hekim lerin ilalarn hazrladklar ifal ot
bahelerinin itlerini at ve L innaeustan ald ilham la vahi alan
lara yaylarak can sknts iinde bunalan aristokrasi ile engellenmi
burjuvazinin doaya d nm e eilim lerini glendirdi.
Botanikle birlikte koleksiyonculua d n k yeni bir ilgi uyand;
Soylularn cam eknlarn ssleyen m adeni paralar, m ineraller, fosil
ler vb. iek gibi aan m zeleri doldurdu. Nefis koleksiyonlar Bri-
tish M useum un ekirdeini oluturan zengin ve hretli soylu Sir
H ans Sloaned en (1660-1753) 5.15 tutun, Kraliyet A kadem isinden
kovulm as ve Baron M unchauesenin hikyelerini yazm as 5.17 ne-
deniye ifte ne kavuan eli uzun Raspeye (1737-1794) varncaya
kadar ok sayda koleksiyoncudan oluan yeni b ir bilim insanlar
grubu ortaya kt.
451
de Baconun ve D escartesin nc eserlerinde bularak, yeni bilim in
zaferini ilan etm ilerdi. te yandan 18. yzyl filozoflar da New-
tonu n kendilerine sunduu bilim sel dnya tablosunun nem inin
farkndaydlar. O nlarn grevi bu tabloyu geniletm ek, ortaya kan
bulgular ve daha da nem lisi onun dnce tarz ile yaklamn,
iinde bulund u k lar dnem de yava yava, kendisini gsterm eye
balayan yeni siyasal ve ekonom ik tarzla uzlatrm akt.
nce yeni ve aklc b ir dzenin benim senm esi gerektii gr
n savundular. Kendisi de b ir bilim insan ve hekim olan Locke, d o
ast yasalar byk lde bir kenara iterek yasalarn -N ew tonun
bilim sel yasas ile 1688 anayasal devrim i ile kabul edilen m edeni
h u k u k u n - egem enliini vd. Leibniz, tm m atem atiksel ve felsefi
yetenekleri ile Avrupa barn savunusuna ram en, aslnda bir O r
taa dnryd. Leibniz, K ilisenin takdir i ilahi anlayndan
pek fark olm ayan bir nceden var olan dzen felsefesi ileri srd
ve t m olas dnyalarn en iyisinde her ey en iyiler iindedir anla
yn onaylayp savundu. 5.59a
A ncak bu dnya olduu yerde kalamazd. O nlarn ardndan ge
len filozoflar, bu halinden m em n u n anlayta birtakm yanllar ol
d u unu grdler. rlandal dealist Berkeley yerleik dini savunarak
T an rn n nazarnda bulunanlar dnda dnyann ve bilim in gerek
liini yadsd. Bu gr Berkeleyin yaad dnem de pek etkili ola-
m adysa da 20. yzylda gericiliin dayand tem eli oluturdu. Ku
kucu H um e ise dinsel dogm alar da dahil olm ak zere hibir eyin ke
sin olarak bilinem eyeceini ne srerek ok daha etkili oldu. Alayc
Voltaire daha da ileri giderek akl ve iyilik adna dorudan doruya
Kiliseye saldrd. Yzyl ilerledike felsefe, toplum sal ve ekonom ik
reform a daha fazla eildi ve devrim e giden yolu hazrlad.
452
/
Sanayi D evrim i ile A m erika ve Fransad aki siyasal devrim ler b u d
nem de gerekleti. D evrim ci savalar bilim ve tekniin srekliliin
de bir kesintiye yol am adlarsa da aslnda b u dnem i ikiye ayrdlar.
1760-1800 yllar arasndaki ilk krk yl t m bu gelim elerin yan s
ra bilim de gerekleen b ir baka devrim -e lek trik akm nn retil
m e si- ile birleince, yeni ve aklc bir kim ya bilim ini yaratacak olan
pnm atik devrim in douuna ve tam am lanm asna da tank oldu.
Bu evrenin ikinci yarsn oluturan 1800-1830 yllar arasnda kalan
blm , yeni bilim sel ya da siyasal grler bakm ndan ok verim li
olm asa da pratik insan etkinliinin tm alanlarnda m uazzam bir
canlanm ann ve yaylm ann grld bir dnem oldu.
Toplum sal deiim in b u farkl cepheleri arasndaki iliki tesadfi
bir iliki olamaz. Bunlar ne kadar yakndan incelenirse bu d n em
de bilimi, teknii, ekonom iyi ve siyaseti birbirine balayarak tek bir
kltrel dnm m odeli oluturan balar o kadar karm ak g r
necektir. Bu dnem insanln geliim inde bir dnm noktasdr. n-
san elinin yerini karm ak m ekanizm alarn, zayf insan ve hayvan
gc ile istikrarsz ve bu lu n d u u yer ile snrl rzgr ve su gcnn
yerini de b u h ar gcnn almasyla birlikte, insann doa zerindeki
egemenlii ilk kez bu dnem de saland. 16. ve 17. yzyllarda g
rlen iki tem el yenilik -deneysel-nicel bilim in ve kapitalist retim
yntem lerinin d o u u - 18. yzyldaki dnm leri m m kn kld.
Bunlar ilk ortaya ktklarnda byk lde birbirlerinden kopuk
tular. 4.64 Bilimin itici gc ve en nem li uygulam a alan ticaretle
dorudan ve kopm az, retim le ise dolayl bir ilikisi olan denizcilik
ti. Bilim topluluklarnda ve akadem ilerde yeni yeni rgtlenen 17.
yzyl bilim insanlarnn youn ve bilinli abalarnn, tarm n ve
im alatn gelitirilm esinde o an iin ok az yarar oldu. Buna karlk
18. yzyln ikinci yars bilim sel ve kapitalist yeniliklerin ayn anda
ortaya km asna tank olacak ve bun lar arasndaki etkileim ilerde
kapitalizm le bilim i ve onlarla birlikte dnyadaki tm insanlarn ya
am larn deitirecek olan gleri serbest brakarak serpilip geli
m elerine yol aacakt.
18. yzyln, siyasal, ekonom ik, teknik ve bilim sel dnm le
ri hakknda h er ne kadar bolca belge ve hatta doru zm lem eler
453
I
Sanayi Devrimi
H er ne kadar kavram n yaygm olarak benim senm esini salayan
Toynbee 5.91 olm usa da, 1844 ylnda onu ilk kez kullanan En-
gelsti. 5.30 m alatn ilk ortaya kt alanlarda retkenlikte g r
len deiimi devrim dnda b ir kavram la dile getirm ek olanakszd.
1766-1787 yllar arasnda pam uklu m allarn im alat be kat artt. Bu
d u ru m u n ticaret, tarm ve nfus zerindeki etkileri de bir o kadar
kesin ve hzlyd. D evrim in etkisi b ir lkede hissedilir hissedilmez,
eski retim tarz da ileriye doru kesin bir deiim e uruyordu.
Sanayi D evrim i doduu yerle snrl kald; balca gelimelerin
hem en hepsi O rta ve Kuzey Britanyad a ve en ok da Birm ingham ,
M anchester, Leeds, Newcastle ve Glasgow ile bu kentlerin yakn ev
relerinde m eydana geldi. Olayn kendisi her ne kadar nerede ve ne
zam an gerekleeceini belirleyen zel b ir koullar bileim inin ate
ledii b ir patlam a srecinin b tn niteliklerini tayorsa da, nceki
yetm i yl ve belki de daha uzun b ir sre boyunca retim alannda
kaydedilen srekli artn en son aamas durum undadr. Ekonom ik
ynden bakldnda, denizcilikte ve sm rgecilikte kaydedilen ge
lim eler sonucunda bata tekstil r nleri olm ak zere, im alat m alla
r iin giderek byyen b ir pazarn olum asnn bu du ru m u belirle
yen etken olduu grlecektir.
Kmr ve demir
retim de kkl b ir dnm iin gerekli ekonom ik ve siyasal n
koullarn bir araya gelmesi en ok ngilterenin iine yarad. m ala
tn talebi karlam ak zere zgrce geliebilecei yer Fransad an ok
454
ngiltereydi. nk b u rad a 17. yzyln devrim leri hem feodaliz
m in hem de kraliyetin koyduu snrlar ortadan kaldrm t. ngil
teren in kendisine zg bir baka avantaj da paradoksal bir biimde,
nceki tm uygarlklarn tem el yap m alzem esi ve balca yakt olan
od u n u n bu lkede kt olmasyd. Bu durum , yakt olarak daha d
k kaliteli fakat daha ucuz olan km rn, yap m alzem esi olarak da
pahal olm akla birlikte ok daha kaliteli olan dkm e demirin kulla
nlm as iin gerekli yntem lerin gelitirilm esini salad. 18. yzyln
ikinci yarsnda k m r ve dkm e d em ir retim i hzla artt. Roebuck,
Black, Smeaton ve W att gibi bilginlerin byk katklaryla bilim in
salad itici g, m akine yapm, m adencilik ve m etalrji teknik
lerinin ve tam aclk yntem lerinin, zellikle de kanallarn byk
apta gelim esinde nem li rol oynad.
455
Tekstil retim inde m akine, hatta enerjiyle alan m akine kulla
nlm as ynnde daha nceleri orap tezgh ve Lombeun 1719d a
k u rdu u ipek fabrikas gibi tek t k giriim ler olm utu (ekil 11). Bu
giriim ler baarl da olmu, ne var ki snrl bir pazar ve talep ye
tersizlii yznden yaygnlaam am lard. Sonunda, pam uk sanayis
inde el em einin yerini m akinelerin alaca snrsz bir alan ortaya
kt. Hargreaves 1764te iplik eirm e m akinesini, A rkw right 1769da
sulu eirm e m akinesini ve C rom pton 1779da kr icat etti. Bu ii
byk icatla birlikte, iplik eirm e srecinde nce elin verim liliinin
arttrlm as, ardndan da g kullanlm as yoluyla eski el tekniklerin
den ilk gerek kopu yaand. 5.10.578 retim in eskiye oranla olaa
nst artm as bu m akinelerin, deirm enleri dndren akarsularn
kapasitesini arttrm aya varncaya dek birok alanda kullanlm aya
balanm asna yol at. 1785te W atlm buharl m akinesinin deir
m enleri dndrecek ekilde uyarlanm asyla birlikte son m antksal
adm da atlm oldu.
Sa n a yi kapitalizm i
C artw rightm 1785te otom atik tezgh icat etmesiyle, pam uklu
larn yan sra ynlleri ve keten bezi retim ini de iine alarak d o
kum acln t m alanlarna yaylan tekstil devrim i, yalnzca teknik
b ir devrim deildi. 18. yzyln balarndaki toplum sal ve ekonom ik
deiiklikler olm asayd bu devrim gerekleemezdi. B ununla birlik
te, 19. yzyldaki ok daha kkl deiikliklere yol aan da oydu.
retim deki devrim in balayabilm esi iin, m odern biimleriyle her
ikisi de bu dnem in r n olan emek ile sermayenin olgunlam a
s gerekiyordu. Sermaye, ncelikle klelerin altrld m aden ve
plantasyonlarda yeni kefedilen topraklarn doal zenginliklerinin
sm rlm esi ya da H indistand an deta gz gre gre yam alanm as
yoluyla elde edilen bir nceki yzyln byk ticari krlarndan ileri
geliyordu. 4.3 Sahipsiz ya da kam uya ait arazilerin zel mlkiyete
d ntrlm esi yoluyla, em ein topraa bam l olm aktan k u rtu l
m as gerekiyordu; bylece O rtaa kentlerine zg lonca kstlam a
lar da ortadan kalkm olduundan, emek, dk bir cret kar
456
lnda saatlerce tezgh banda altrlabilecekti. nceleri, ii
says az olduundan, kalifiye iilik ve ar alma gerektirm eyen,
zellikle ocuklar ve kadnlar tarafndan kullanlabilecek m akinelere
ihtiya duyulm aktayd. 5.31a Sonra, topraklarn byk lde zel
m lkiyete dntrlm esi ve yoksul rlandallarm ucuz em einin
ithal edilmesiyle birlikte ii says fazlasyla artt. Dolaysyla, radi
kal yeni icatlar peinde kom ak yerine var olan m akineler gelitirilip
-a m a dnt r lm ey erek - alabildiine yaygnlatrld.
Sanayinin yo unlam as
Tekstil pazar, o zam an iin yalnzca ngilterede var olan elverili
koullarn da desteiyle Sanayi D evrim i nin patlak verm esini sala
d. Tekstil m akinelerine duyulan ihtiya ve tekstil r n le rin in re ti
m in d e kullanlan yntem ler, d em ir ve kim ya sanayilerini canlandr
d. Tm b u n lar km re olan talebi giderek artrdndan m adencilik
ve ulam alanlarndaki gelim eleri hzlandrd. Yzyln ortalarna
gelindiinde D arby nin icad sayesinde bol m iktarda dkm e dem ir
bulunabiliyordu artk. im di ktl ekilen rn ilenmi dem irdi.
1784te C o rtun uygulam aya soktuu tavlam a yntemiyle bu ihtiya
bir sreliine karlanabildi. Bunlarn bilim sel ve teknik ynlerini
ilerde ele alacaz. A ncak burada, b u gelimelerin, ham m adde ola
rak o d u n a duyulan asrlk bam lla bir son verdiinin ve dem ir
sanayisini de orm anlardan uzaklatrarak dier pek ok sanayinin
toplanm olduu k m r havzalarna getirdiinin altn bir kez daha
izm ek gerek. '
Younlama Sanayi D evrim inin en belirgin zelliidir. Feodal
dnem in yerli sanayisi, hatta kentlerdeki lonca retim i, kanlm az
olarak pek ok blgeye dalm t. Yeni m akineli kentler -M an ch es
ter, Birm ingham , Newcastle ve G lasgow - yeni rnlerin neredey
se tam am m retiyorlard. Bu kentler, bir taraftan rettikleri ucuz
r n lerin ulatklar her yerde yerel sanayileri ykmas, dier taraf
tan da igcne ve yiyecee duyduklar ihtiya nedeniyle ok daha
geni bir alan zerinde etkide bulundular. 4.37; 5.1; 5.2; 5.8
457
Tarm D evrim i
Szn, ettiim iz yiyecek talebi, ngilterenin byk b l m n
de kyllerin yerini alm olan byk toprak sahipleri ile iftileri
tketim iin retim den, pazar iin retim e geme konusunda ce
saretlendirdi. D eneyim e dayal besicilik, alam a ve nbetlee ekim
yntem leri, m ibzer ve atla ekilen trm k gibi m akinelerin kullanm a
sokulm asyla birleince, tarm da b ir devrim gerekleti. 5.10 501 Ta
rm devrim i 18. yzyl balarnda H ollanda deneyim inden etkilenen
yeniliki birka giriim ci tarafndan balatlm ; fakat sanayi tahl ve
et iin yeni b ir pazar yaratana, nce tarm iin gerekli aletleri so n
ra da b u aletleri altracak gc salayana kadar fazla bir yol ala
m am t. Tarm devrim i toplum sal i ve ilikiler bakm ndan en az
Sanayi D evrim i kadar kkl bir deiime iaret eder. O ilerledike,
tarm d a yiyecek retim i iin emee duyulan ihtiya giderek azald.
Bylece, insanlarn ynlar halinde kentlere akm asnn n alm
oldu. ngiltered e balayan m akineli tarm , ksa sre iinde yeni to p
raklarn tarm a ald A m erikaya, on yllar sonra ise Avrupann
daha kalabalk tarm blgelerine yayld.
Tarm a olan ilgi lm an iklim li blgelerle snrl kalm ad. Tropi
kal r n le r ve olas yeni sm rgeler bulm a abalar yeni deniz se
ferlerine yol at. Bunlar artk D am pierin seferleri gibi 17. yzyln
yar korsanm s m aceralar deil, pek ok ulusun kibar bir rekabete
giritikleri, uygun ara-gerelerle donatlm bilim sel keif gezileriy
di. C ook (1728-1779), Bougainville (1729-1811) ve Bellinghausenin
(1778-1852) seferleri en bilinen rneklerdir. B o u n ty n m talihsiz se
feri bile G ney Pasifik O kyanusu kylarndan alm an ekm ek aac
fidelerini Bat H int A dalarna gtrm ek amacyla dzenlenm iti.
458
yeni b ir toplum sal u n su ru n douuna iaret ediyor olmasyd. Birik
tirdii ya da d n ald kk serm ayeleriyle usta zanaatkarlar, ilk
kez retim srecini deitirm e ve ynetm e iddiasyla ortaya kyor;
M arxm deyiiyle gerekten devrim ci bir tarzda 4.3.123 tccarlarn
tefecilik yoluyla kk zanaatkarlarn retim i zerinde kurduklar
, egemenlie kar sava ayorlard.
Buhar gc
B uharl m akine ve onun salad snrsz g olmasayd, devrim ,
Lancashire ve Yorkshirea bal W est-Riding gibi sulak birka blge
de tekstil im alatn hzlandrm aktan teye gidemez, yzyllar nce
inde ulalan teknik baarlarn bir b enzerinden fazlas elde edile
m ezdi. Tekstil sanayisinde enerji kayna olarak buharl m akinenin
kullanlm as, balangta b irb irin d e n ayr olan a r ve hafif sanayi
leri birletirerek ngiltereden t m dnyaya yaylacak olan m odern
sanayi kom pleksini yaratt. Buharl m akine, ilerde greceimiz gibi
bilim sel dncenin bilinli olarak uyguland ilk rnektir; dolay
syla bilim Sanayi D evrim inde tem el b ir rol oynamtr.
Buna karlk Sanayi D evrim inin kendisi de bilimsel almalarn
yeniden canlanm asnda itici bir g olacak, bilim in geliimini des
tekleyecekti. 17. yzyldaki sorunlara oranla sanayinin ortaya att
sorunlarn bilimle daha yakn bir ilikisi vard. Yalnzca ngiltere, s-
koya ve Fransada deil, yzyln sonlarna doru Rusya, talya ve Al
m anyad a da sanatlarn ve im alatn gelimesi iin bilim den bilinli
b ir biim de yararlanm ay hedefleyen hareket, yeni yeni ykselmekte
olan burjuvazi arasnda yaylm, hatta aristokrasinin bir kesimi ile
Byk Katerina ve AvusturyalI II. Joseph gibi hayrsever hkm dar
lar tarafndan da m em nuniyetle karlanm t. Fakat gsterilen bu ilgi
bir nceki yzylnkinden farklyd: retim alanndaki gelimelerle
daha yakndan ilikiliydi ve devrim ci bir zellik tayordu.
459
gow, E dinburgh ve M anchesterd a ve zellikle de ilerde en nl bilim
m erkezi haline gelecek olan B irm ingham da ortaya km olmas il
gintir. Benzer bir sre Fransad a khnem i bir siyasal ve toplum sal
sistem tarafndan engellendiinden, ilerlem eden m idini kesen ile
ri grl aydnlar so nunda tm gleriyle bu sistem den kurtulm a
abasna giritiler. O nlarn b u abas Fransz D evrim ine de katkda
bulundu. O rtaya dev b ir eser koydular; 1751-1772 yllar arasnda
yazlan ve sekiz ciltten oluan byk Encyclopdie des Arts, Sciences
et Mtiers. Neredeyse t m filozoflarn yazlaryla katkda bulunduu
bu yapt esas olarak D iderot (1713-1784) ile D A lem bertin (1717-
1783) em eklerinin rndr. Bu A nsiklopedi zgr dnceyi b i
lim, im alat ve laisser-faire ile birletirerek yeni liberalizm in kutsal
kitab oldu.
Benjam in Franklin
Yeni hareketin en tannm ncs ve habercisi Benjam in Frank-
lindi. C anning hakknda sylenen o eski dnyann bozulan denge
sini yeniden salam ak iin Yeni D nyaya bahedildi sz onun iin
d ah a dorudur. Benjam in Franklin, 1706 ylnda ABDnin Boston
ehrinde yoksul b ir m u m cu n u n olu olarak dnyaya geldi. 12 yan
dayken bir m atbaac ve yayncnn yanm a rak olarak verildi; 17 ya
m a geldiinde kendi m atbaasn k u rm ak zere Philadelphiaya ka
t. D aha sonra olm adk hayallere kaplarak gittii ngilterede m atbaa
iilii yaparak geim ini salad. Bu arada ada bilimi ve siyaseti
adam akll kavrad. 1726 ylnda Philadelphiaya dnerek elektrik te
orisinin tem ellerini att; paratoneri, salncakl sandalyeyi ve dem ir
sobay icat etti. 1743te ilk A m erikan Felsefe Topluluunu kurdu.
Sm rgelerden sorum lu posta m d r olarak General Braddockun
1755 ylnda D uquesne K alesine (Pittsburg) yapt anssz aratr
m a seferi iin gerekli donanm salad.
D aha sonra Pennsylvaniay tem silen ngiltereye dnd ve orada
sm rgelerin bam szl iin alm aktan baka seenei olm ad
n grd. Britanya aristokrasisi ne bu sm rgelerin deerini anla
yabiliyor ne de onlar ynetebiliyordu. G erekten de Yeni D nyann
460
sakl olanaklarn ilk gren ve o n u n gelecei hakknda planlar ya
pan ilk kii B enjam in Franklindi. Bamszlk Bildirgesi ve Anayasa
zerine alm alar b u n a tanktr. Bamszlk Sava srasnda dv-
emeyecek kadar yal olan Benjam in Franklinin lkesi iin yapt
belki de en byk hizm et, Fransada bykeliyken savan sonunu
belirleyecek olan Fransz desteini kazanm olmasyd. Franklinin
siyasal yaam ve bilim zerinde etkisinin en gl olduu dnem
Pariste ve Versailleste b ulunduu gnlerdir. Franklin 18. yzyln
Baconuydu, am a b ir farkla; bilim in kurum lam as iin prenslere
yalvarp yakaran kurnaz bir saray d nr deil, kendisini k o ru n
m asna ve gelitirilm esine adad zgrlk iinde dom u bir halk
adam yd. Yeni a b ilim inin n saflarnda yer ald. Filozoflarn a
lm alarna itenlikle katld ve b u alm alara yoksun olduklar d e
m okrasi anlayn ve sa duyuyu katt.
461
d aha da yaknlatlar. D zenledikleri elencelerde ska bir araya ge
liyor, hi bitm eyen sohbetlere dalyorlard. Birlikte deneyler yapyor,
projeler tasarlyor ve elbirliiyle bun lar uygulam aya koyuyorlard.
[H er dolunay gecesinde bir yelerinin evinde elence dzenleyen]
Black C o u n try ve B irm ingham Ay Topluluu byle ortaya kt.
D ernein yeleri arasnda t m m r n dem irle uraarak geiren,
dlerinde bile d em ir gren ve ldnde dem ir bir taput iinde
topraa verilen dem irci ustas John W ilkinson (1728-1808); m lek
i W edgw ood (1744-1817); toplum sal ilerleme uruna pek ok lgn
ve yce gnll proje tasarlayan dahi rlandal Edgewarth; Stand
ford ve M e rto n un 5.75 yar akac, yar ciddi radikali Thom as Day;
air ru h lu fakat gereki b ir uygulam a adam olan Lichfieldli Dr.
Erasm us D arw in (1731-1802); 1791 ylnda, kendisinin bu lu n m ad
b ir akam yem ei srasn d a ev in d e F ran sz D ev rim i erefin e kadeh
kaldrld gerekesiyle Kiliseci-Kralc eteler tarafndan evi yaklan
Joseph Priestley (1733-1804); yorulm ak nedir bilm eyen m elankolik
skoyal James W att (1736-1819) ile onun hem ehrisi, km r gaz
fenerinin m ucidi M urdock ve son olarak da tm b ir hareketin beyni
ve kalbi olan varlkl, giriimci, neeli ve konuksever Birm ingham l
dm e imalats M atthew Boulton (1728-1809) 5.2 7 bulunuyordu.
B uharl m akinelerin ilk imalats olarak szcn gerek anlam yla
Sanayi D evrim inin itici gc olan Boulton, arie Katerinaya Tm
dnyann istedii eyi -g c - satyorum diyecekti.
18. yzyl Isko R nesansnm daha ciddi gruplarndan biri de
gl kiisel balarla yukardaki grupla iliki iindeydi. Bu grubun
yeleri Fransz filozoflaryla ilikiyi salayan filozof H um e (1711-
1776); Uluslarn Zenginlii adl yaptyla laisser-faire kapitalizm inin
entelektel babas olan Adam Sm ith (1723-1790); pnm atik devri
m in m im ar Dr. Black (1728-1799) 4.69 ve m o dern jeoloji teorisinin
kurucusu olan Dr. H utton (1726-1797) idi. 5.35 Sonradan kimyasal
m adde im alatlna balayp ayrntl olarak tasarlanm ilk dem ir
ileri atlyesi olan C arron W orks kuran tp adam Dr. Roebuck
(1718-1794) ve Thom as Jeffersonun retm eni Dr. Small gibi dier
bilim insanlar da hem ngiltereye hem de skoyaya ayn derecede
balydlar.
462
Bilim ve im alatn b u birlii yalnzca 18. yzyl sonlarnn Ingilte
resinde grld. Bylesi b ir birliin varl teknik ve bilim arasnda
dinam ik b ir dengenin kurulm u olduu, bilim in sanayiye fazla bir
katkda bulu n m ad an daha ok o n dan rendii bir evreden, sana
yinin neredeyse tam am en bilim in tem ellerine dayand bir evreye
doru ilerlenilen b ir gei dnem ine iaret eder. D ier lkelerde bu
gruplara karlk gelen evreler ise yalnzca im alatlarn sunabi
lecei salam zem inden yoksun olduklarndan, ister istem ez daha
ok ekonom ik ve siyasal alanlara yneldiler. Bu lkeler iin ngiltere
deta snai b ir M ekke idi. ngiliz sanayisi hakknda en doru deer
lendirm elerin bazlar, ngiltereyi ziyaret eden zeki yabanclardan
geliyordu. Bu yabanclardan biri olan Gabriel Jars (1732-1769) F ran
sz ar sanayinin kurucularndandr. 1782d e Le C reusatd a ngiltere
dndaki byk lekli retim yapan ilk m odern dem ir fabrikasnn
kurulm as kararlatrldnda, teknik sorunlarn stesinden gelmek
iin byk dem irci ustasnn kardei W. W ilkinsonu i bana getir
m ek zo runda kalnm as ilgintir. 5 .1 7
463
likin kafas, eski ve yeni olgularn karm ak dnyasna bir ekid
zen getirdi. Yirmi yl sonra D alton kimyay N ew ton un m addi-m eka-
nik sistem ine balayan atom lara dayal b ir aklam ada bulunduysa
da, kimyasal atom larn niteliinin aklanm as iin bir yzyl daha
gemesi gerekecekti.
A kl a: Joseph Priestley
Bilim in etkileri sanayiyle snrl kalm ad. Franklin le balayarak
18. yzyl sonlarnn bilim insanlar Fransad a olduu kadar ngil
tered e de belirgin b ir biim de radikal ve liberal grlere sahiptiler.
Bilime ball, insancl duygular ve radikal siyasi grleri birle
tiren bu hareketin en tipik temsilcisi Joseph Priestleyd i (1733-1804).
Yorkshirel b ir terzinin olu olan Priestley, m uhalif D aventry Aka-
dem isinde, bam sz cem aat yneticisi olm ak zere eitim grd.
Byk bir arzuyla iine ektii A ydnlanm a ru h u onu Fransada ol
duu gibi inanszla deil de niteryen [birliki], aklc bir H ris
tiyanlk anlayna gtrd. Bu, o nu O rtodoks evrelerde saylan bir
kii yapm ad am a ald eitim ve ilgi duyduu konular bilim dnya
sna girm esini, zellikle de bilim sel kariyerinin balangcn olutu
ran Elektriin Tarihi 5.67 adl kitab yazm asnda kendisine esin kay
na olan Benjam in Franklinle tanm asn salad. Priestley 1767d e
Leedste cem aat papazlna balad ve b u rad a karbondioksit zerine
deneyler yapt . O andan itibaren im alatlardan ve baz soylu libe
rallerden destek grd. Lord Shelley ona m r n n en verim li d n e
m in d e -1773-1780 yllar arasn d a- bir ev ve bir laboratuvar tahsis
etti. K endisine uluslararas bir n kazandran oksijeni buradaki a
lm alar srasnda kefetti.
Ne var ki o n u n iin bu bilim sel aratrm alar, asl amac olan libe
ral bir din u ru n a y r tt d o k triner tartm alarn yannda ikinci
planda kalyordu. Priestleyin bilim sel abalan dini grlerine sk
ca balyd. Descartes gibi m adde ile ruhu, akl ile inanc birbirinden
ayrmaya alm ak bir yana, bunlar birletirecek saf bir vahiy ar
yordu. Bu vahiyi hem Kutsal Kitapta hem de T an rn n eseri olan d o
ada bulm aya alt. O n u n m antna gre, elektriin aa vurduu
464
hareketler m ad d en in durgun olamayacam , dolaysyla z gerei
duygusal b ir yetenee de sahip olduunu gsteriyordu. O nun d
nceleri b ir bakm a geriye, E rigenam n hylozoizm ine [canl-zdek-
ilik] kadar uzanr; te yandan W hiteheadin organizm al felsefesi de
b u n u n bir uzantsdr. Priestley kutsal leme, kefaret, kader ve hatta
ru h u n varl inanlarn Hristiyanln Yozlamas 5.9.190 olarak
gryordu. Bu grler 18. yzylda ancak snrl bir etki uyandra-
bildi. Franszlar Tanr ya inanan bir filozof bulunm asna ardlar;
Ingilizler ise Priestleyin dini ile ateizm arasnda pek bir fark gre
mediler. A m a Priestleyin H ristiyan deerlerine olan inanc tam d; o
b u n u yaam n dier olaan grevlerinden farksz bir grev, Tanrya
daha fazla sadakat, insanla daha fazla iyilik olarak tanm lad. P ri
estley bu anlayla m m k n olan en fazla sayda insann m utluluu
n u hedefleyen b t n to p lu m sal ve k lt re l gelim eleri destekledi.
Siyasete asla etkin b ir biim de katlm ad. Fakat Fransz Devri-
m ine kar tepkilerin sertletii bir dnem de, ngiliz K ilisesinin ya
sayla belirlenm i olan d o ktrinlerinin yan sra saygdeer m uhalifle
rin grlerine de aka kar kmas, vatana ihanetle deilse bile
bakaldryla tanm lanabilecek bir tutum du. Nazik ve yufka yrekli
Dr. Priestley ksa srede radikal bir cum huriyeti um ac oluverdi.
Sonunda yle bir hava olutu ki Kilise ve Kral yanls B irm ingham -
l bir ete, yetkililerin gz yum m asn da frsat bilerek Priestleyin
kentin yaknlarndaki evini atee verdi. Kitaplndaki tm kitaplar
la birlikte laboratuvar da tam am en yanp kl oldu. Bu olayn ar
dndan, gvende olm asna karn m eslektalarnn kendisini yalnz
braktklarn dnerek A m erikaya g etti ve 1804 ylnda orada
ld. Gelim eler ksa vadede onu baarsz gibi gsterdiyse de etkisi
do rudan ya da dolayl olarak yeniden artacak ve 19. yzyln liberal
ve insancl hareketlerine esin kayna olacakt.
465
estleyin yapm olduu nc aratrm alarn tem elleri zerine k u r
m u olmasdr. 5.52 Lavoisier olaanst bir kiilik olarak 18. yzyl
Fransz bilim ine egem en olm utu, am a Priestleyden ok farkl bir
insand. H er ne kadar h er ikisi iin de bilim , hayatlarndaki balca
ve belki de tek urasa da, Lavoisierde Priestleyin mulak, dini ve
radikal insancllndan eser yoktu. Aksine Lavoisierin temel kaygs
bilim i etkili b ir biim de halkn hizm etine sokarak ve uygulam a ala
n n d a bilim den yararlanarak ancien rgimei (eski Fransz hkm eti
kast ediliyor) adalatrm akt. D aha genliinde son derece atlgan
ve zgven sahibi b ir adam olduunu kantlam t. Bu, ksm en dik
kat ve iyi ynetim sayesinde ktiplikten p osta m drlne, oradan
tccarla, tccarlktan noterlie, noterlikten avukatla ve nihayet
Paris Parlam entosuna giden yolda adm adm ilerleyen bir ailenin
son ocuu olarak zengin dom u olm asndan ileri geliyordu. Soy
lulua doru son adm Lavoisierin kendisi atacak ve kral iin vergi
toplayan kk fakat son derece zengin bir irket olan Ferme G
neralede bir yer kapacakt. Ne var ki b u n un kellesine m al olacan
bilem ezdi.
Lavoisier ok iyi b ir bilim sel eitim ald. M atem atik, astronom i,
botanik, anatom i, jeoloji renim i grd ve hepsinden nem lisi de
Jardin du Roi'n in m fik deney hocas Rouelleden (1703-1770) k im
ya dersleri ald. Gerekli olanaklara fazlasyla sahip bulunan ve el
deki bilgilerin tm ne hkim olan gen adam , bilim i ve toplum u
akla uygun b ir dzene sokabilm e arzusuyla ie koyuldu. lk bilimsel
alm asn 1767 ylnda, 24 yandayken stlendi; Fransann jeolo
jik haritasn yapm ak ve m ineral kaynaklarn aratrm ak zere lke
tu ru n a kt. D aha sonra sokaklarn aydnlatlm as, deneysel iftilik
ve ngiltered e olduu gibi Fransad a da 18. yzyla zg genel iyile
tirm e projeleri gibi so runlara kafa yordu. Bu alm alar iinde en
nem lisi 1775te Barut K om itesine atanm as ve C ephanelikin yne
ticileri arasnda yer almasdr. B urada belki de o dnem iin dnya
daki en iyi kimya laboratuvarm kurdu. B unun yannda Priestleyin
laboratuvar devede kulak kalyordu (ekil 12).
Lavoisierin bilim sel alm alarna ilerde deineceiz. B ura
da o n u n etkili bir kii olarak bilim den yararlanlm as konusunda
466
ekil 12: 18. Yzyl Teknolojisi
ve Bilimi
a. P r ie s t le y in L a b o r a t u a r
zellikle, g a zla rn h a zrla n m a s ve
tu tu lm a s iin donatlm . A letlerin
ev y a p m doasna d ik k a t edin.
H a fif ate iin m u m atei, g l ate
iin ise k m r oca kullanlm .
b. Y eni r e t i lm i v a k u m b u h a r
m ak in e s i
H er vu ru ta vanalar ap k a p a m a k
z o ru n d a olan operatre d ik k a t edin.
D a h a sonra o n u n ye rin i vana dilisi
ald.
gsterdii, uzun yllar eine rastlanlm ayacak olan ustal zerin
de duracaz. Yapt her ite son derece berrak, dzenli ve stn
b ir akln izleri grlr. Lavoisier kendini felsefeye verm edi. H er ne
kadar kim yann usuz bucaksz alann fiziksel ve m atem atiksel il
kelere atysa da kalc olan, kulland yntem lerden ok getirdii
aydnlatc aklam alard. Dier Ferm e Gnral yeleriyle birlikte
yarglandnda, kiisel olarak kendisine ya da bilim e kar bir dev
rim srasnda kanlm az olarak ve gze batacak ekilde eski dzenle
zdelemi olm asnn acsn ekti.
Priestley ve Lavoisier, bilim ve sanayinin hzl geliim ine skca
bal, um ut dolu bir uyann birer tipik rneiydiler yalnzca. Yz
yln sonlarna doru, tarihte ilk kez ilerinde kadnlarn da b u lu n
duu saylar giderek artan pek ok insan, nyarg ve ayrcalklarn
deil akln ve eitliin egemen olduu bir dnyann m m kn ola
bileceini dnm eye balad. rnein, talyada uzun zam andr
uykuda olan bilim in bu dnem de Galvani, Volta ve Avogadronun
byk katklaryla nasl yeniden canlandn grm ek ilgintir. Bu
hareket talya, Avusturya, Prusya, Rusya ve hatta spanya zerinden
Avrupaya ve Yeni D nyaya yayld. Bunlar, J. J. Rouesseaunun eser
lerinde grdm z gibi yalnzca kendi deneyim ve zlem leri sonu
cu oluan doktrinlerden deil, kkl ve olaanst aklc in to p lu
m u ile erdem li H int toplum undan renilen her eyden ve Gney
Pasifik O kyanusundaki M ercan adalarnda yaayan halklarn basit
ve m utlu yaam lar zerine bilim sel keif gezileri srasnda tutulan
raporlardan da etkilendiler. Filozoflar tarafndan bilgece ynetilen,
gelenein zorbalklarndan kurtulm u bir toplum , zlenen ideal ol
du. H er ey doaya dn iaret etm ekteydi . a, aydn h k m
darlarn; Byk Frederickin, II. Josephin ve Byk K atherinein a
yd. Bu dnem in balca esin kayna bilim di. Bilim ayn zam anda
eski dzenin eletirilm esinde entelektel bir ara oldu ve m ekanik
bir dnm e uram olan sanayiden yararlanlarak insan soyunun
yeniden canlanm asn salad. Bu, yle m uazzam bir bilimsel ve tek
nik atlm n n n at ki, yksek dzeyinin yan sra younluu ve
bilinlilii ile toplum zerinde dnyann daha nce tank olm ad
kadar byk bir etkide bulundu.
468
8.3. FRANSIZ DEVRM
VE BLM ZERNDEK ETKS
M onarinin son gnlerini yaad dnem in Fransz bilim insan
lar, filozoflarn ilerici ru h u n d an derin b ir biim de etkilenm ilerdi.
Yeni rejim onlara bekledikleri frsat verdi. Feodal kalntlarn tem iz
lenm esinde ve akim yceltilm esinde yeni bilim nc bir rol oynad.
Tm devrim ci h km etler bilim in nem ini resm en tandlar; ona
byk destek sundular ve ondan da bir o kadarn beklediler. M onge
(1746-1818) ve Lazare C arnot (1753-1823) gibi baz bilim insanla
r ateli b irer cum huriyetiydiler; ekonom inin ve hatta askeriyenin
ynetim inde dorudan sorum luluk stlendiler. Bailly (1736-1793),
G ondorcet (1743-1794) ve byk Lavoisier gibileriyse, balang
ta tam bir ibirlii yapm alarna karn eski dzenle olan balarn
unu tturam ad lar ve Fransann istilaya uram as karsnda gsteri
len yaygn tepkinin kurban oldular. Bilim insanlarnn ounluu
ise khnem i devlet m ekanizm asnn ve eitim in, bilim sel temelleri
zerinde yeniden yaplandrlm asna aba harcadlar.
lk grev, arlk ve uzunluk llerinde reform yaplmasyd.
S onunda 1799da m etrik sisteme geildi. Fransann etkisinin n
fuz edem edii ve sergiledikleri direniin de tanklk ettii gibi, bu
grevin baarlm as iin b ir devrim gerekliydi. kinci byk grev,
m o d ern bilim sel eitim in kurulm asyd; R nesanstan bu yana ei
tim alanndaki ilk gerek deiiklikti bu. Devrim ciler, eski niversi
telerin kar koym asna ram en ngilteren in m uhalif akadem ileriyle
Fransad aki askeri okullarda nceden tem elleri atlm olan bilimsel
eitim i geni b ir lekte sistem atik olarak gelitirdiler. skoya bir
istisnayd; daha nce grdm z gibi sko niversiteleri k u ru l
duklar andan itibaren bilim sel ilerlem enin n saflarnda yer ald
lar. M uhalif niversitelerden yetienler arasnda Priestley ve dem irci
ustas W ilkonson; Fransz askeri okullarndan yetienler arasnda
da M onge ve Poncelet gibi m atem atikiler, N apolyon gibi askerler
ve artc b ir biim de Etond an ayrlan W ellington yer alm aktay
d. Sanayi ve sava iin bilim vazgeilmez olm utu. Ecole N orm ale
Suprieure, cole de M decine ve bu ikisinden de byk olan cole
469
Polytechniquein kurulm as, gelecein bilim sel retim ve aratrm a
k u ram larn a rn ek oluturdu. 5.84 Bu okullarda alm ak zere yal
nzca en sekin retm enlerin seilmesi cretli bilim profesrleri t
r n dourdu; b u n lar 19. yzyl boyunca giderek am atr soylularn
ya da eski zam anlarn hkm darlarnn him ayesi altnda bulunan
bilim insanlarnn yerini aldlar.
Yeni eitim k u ram larn n yetitirdii ilk renciler arasnda,
yaptklar alm alarla h er biri eitli alanlarda bilim in ilerlem esine
nem li katklarda bulunacak olan Charles (1746-1823), Gay Lussac
(1778-1850), T henard (1777-1827) gibi isim ler vard. Bu kurum lar,
h er snftan yetenekli genlere bilim dnyasna adm atm a olana
tand. Fransa bilim alannda 19. yzyln ortalarna dek sren ege
m enliini bu k u ru m lara borludur. A lm anya ve ngiltere, Fransay
rn ek alarak ilerde onun bu egem enliine son verdiler.
470
Avrupann d rt b ir yanna seferber etm ek gibi daha nce ei benzeri
grlm em i zor bir iin stesinden gelebildi. ngilterenin, denizcilik
alanndaki tek n ik stnl sayesinde uygulad am bargo o d n em
de pek fazla etkili olam ad -a n c a k uzun vadede Fransann denizar
pazarlarn tm yle yok edecekti. Soda ve eker giriini engelleyen
ambargo, Fransz kim ya sanayisini gelitirdi ve Fransann bu alanda
otuz yl boyunca stnl elinde tutm asna yardm c oldu. Napo-
lyon savalar, m o d ern zam anlardaki savalarn aksine bilim alanna
kadar yaylmad; fakat, farkl lkelerdeki bilim insanlarnn bir araya
gelm elerini salad. Napolyon, elektrokim yasal bulular nedeniyle
D avyyi dllendirm eye karar verdi. dln alm ak iin Parise git
meye tereddt etm eyen Davy, salt lkeleri savata olduu iin buna
kar kan d ar kafal insanlar protesto etti. 5.5
Fransz D evrim i srasnda ngiltered e olduka farkl gelimeler
yaanm aktayd. Burada, kkl ve canl bir yenilenm e yerine, Kili
se n in ve D evletin eski biim lerine um utsuzca, smsk tutunulduu-
n u grmekteyiz. W higlerin zgrlk eilim lerine gl bir kar
koyu vard. Dinsel m uhalefet aklc deizm den, duygusal m etodizm e
dnt. A ncak b u n larn hibiri sanayinin geliim ini engellemedi;
ngilterenin yan sra onun snai bakm dan geri kalm m ttefikleri
iin de sava m alzem eleri retm e zorunluluu, daha byk pazarlar
yaratarak sanayiye ek b ir itici g salad.
471
lencilerden tem izledi ve onlar dknler evine yerletirdi; aratrp
bulduu tutum lu yem ek piirm e yntem lerinde ylesine baarl ol
d u ki, b uradaki kim sesizlerin gnde ngiliz m eteliine karnlarn
doyurabilm elerini salad. Bu i srasnda s iletim i yasalarm buldu
ve snn i ile retilebileceini kantlad. ngiltereye dndnde,
geleneklere kr krne bal kalm ak yerine, bilim i kendisine te
m el alan yeni b ir teknisyen tipi yaratlm adka Sanayi D evrim inin
baarya ulaam ayacan bir bakta grd. B unun iin zenginleri
kralln him ayesinde b ir enstit kurm ak iin para koymaya ikna et
ti. Kendi deyiiyle b u enstit u am ala kuruluyordu:
... bilgiyi yaymak, yararl m ekanik bulular ve yeni geli
m eleri herkese tantm ak, felsefe dersleri ve deneyler yoluyla
gnlk yaam da ortak am alar dorultusunda bilim den ya
rarlanlacan retm ek.
Enstit, k u ru cu su n u n hedeflerine uzun sre bal kalm ad. Ku
ru m u n ilk m d r byk bir bilim insan fakat ayn zam anda zppe
ve gsteri dkn b ir adam olan H um p hry Davy (1778-1829) idi.
5.5 Davy, zellikle 1815te m adenciler iin icat ettii gvenlik feneri
ile tannr; bu alet, Davynin hibir cret alm adan yrtt sanayi
aratrm alarnn bir rndr. Bu fener, alevin yol at patlam alar
nlem ek amacyla yaplm olm asna karn, daha nce girilem eyen
gaz dolu m aden ocaklarnn iletilm esinde de kullanld. Bylece, ka
za says hem en hem en ayn kalm akla birlikte verim artt. Davynin
1802d e henz 23 yandayken bilim in yararlar zerine verdii k o n
feransn giri blm nde ileri srd grler, yeni an ru h u n u
ok iyi yanstr. Bu szler, 19. yzyln yaygn inancn dile getirir:
M lkiyetin ve emein eitsiz dalm, insanlar arasndaki
k onum fark ve iinde bulunduklar koullarn ayn olmay,
uygar yaam daki g kaynaklardr. Bunlar ilerlem enin itici
gc ve hatta ruhudur. 5.5
Bilimin, yararlln ve gl Tory duygusunun bileimi olan Krali
yet Enstitsnn soylular ve yksek tabakadan kimseler iin en az ope
ra kadar popler, gzde bir merkez haline gelmesi artc deildir.
472
Enstity daha da zel klm ak amacyla, teknisyenlerin kimseye
grnm eden sergi salonuna km alarna izin verilen arka kap b i
le tulayla rld. Fakat enstit daha da geliti ve bnyesinde 19.
yzyln birinci yarsna ait tem el bilimsel bulularn pek ounun
b u rad a gelitii, byk m addi destek gren esiz bir laboratuvar
oluturdu. E nstitnn eitim i, verilen konferanslarla snrlyd. Bu
konferanslar, Davynin asistan olarak enstitye girip orada bilim
renim i gren, tm zam anlarn en byk bilim insanlarndan M ic
hael Faradaym ilgisini ekm iti ancak dnem in ngilteresinin en az
Fransa kadar bol m iktarda yetitirebilecei yzlerce Faraday adayna
enstitde yer yoktu.
473
yandalan gericilie ram en yeniden canlanan liberal reform hare
ketinin ncleri oldular.
474
yapnn b ir parasyd. G erek anlam da sanayiye bir katks olm ad.
im di ise 19. yzyln afanda akadem ik niteliini yitirm eksizin in
sanln retici gleri arasnda b u yapnn en nem li unsurlarndan
biri haline gelecekti. Bu, ilerde greceim iz gibi doum una yardm c
olan kapitalizm in toplum sal biim lerinin srdrlm esine yazglan-
m, nem i giderek artan kalc b ir u n su r oldu.
D evrim ler a, dnem in bilim sel bulular veya teknik icatlary
la karlatrldnda dnce alan asndan pek nem li deildir.
1760-1830 yllar arasnda birbiri ard sra ortaya kan gelim eler
ve gerekleen d nm lerin sindirilebilm esi iin zam ana ihtiya
vard. D nce dnyas asndan a, bir dnm noktasndayd.
D evrim lere esin kayna olan fikirler Fransz filozoflar Voltaire ile
R ousseaun u n fikirleriydi. O nlar da insana olan duygusal inanca d a
yal, Kilise ile KraPm vurduklar pranga bir kez gevetildikten sonra
zgr ku ru m lar ve eitim araclyla insann kusursuz hale gelebile
cei biim indeki bu fikirleri, N ew ton ve Lockedan m iras almlard.
Bu fikirler Alm anyad a, bilim in baarlar ile vicdann aydnlm tek
b ir sistem iinde kaynatrm ay am alayan Kantn (1724-1804) d e
rin dncesinde yanksn bulacakt.
19. yzylda ortaya kan dnceler, Sanayi D evrim inin zorlu
deneyim leri ile kltrl ve m lk sahibi kim selerin zgrlk, eitlik
ve kardelik iarm yaam a geirm e konusundaki gnlsz tu tu m
larna dayanyordu. A ydnlanm a ann toplum sal felsefesini F ran
sz D evrim i srasnda yaam a geirm e abas, ciddi snrlam alar su
yzne kard. Yeni fikirlerin, n fusun byk ounluunu olu
tu ran ii ve kyllerin yaam laryla ok az ilgisi bulunduu aa
kt. D evrim e g kazandran onlar, yani halkt; fakat devrim in en
yakn hedeflerine -bireysel para kazanm a giriim inin nndeki fe
odal engellerin o rtadan kaldrlm as h ed efin e- ulalr ulalm az
ayn halk birdenbire m lk sahiplerini - lk ed e yatrm lar bulunan
kim seleri- srekli tehdit eden ayaktakm oluverdi. nceleri m oda
olan bilim , eitim ve liberal teoloji artk tehlikeli dncelerdi. God-
winin (1756-1836) iyimserlii ile M althusun (1766-1834) insanln
geleceiyle ilgili korkutucu karam sarl karlatrldnda yaanan
hzl d nm kolayca grlecektir.
475
D nce alanndaki tek kkl ilerleme, an byk deiim leri
nin d o rudan sonucu olan toplum sal ilikilerdeki tarihsel ve dn
olm ayan u n su ru n kavranm asyd. Resm i N ew toncu liberal anlaya
gre, gne sistem inden karak insan ve toplum yaam n kapsa
yacak lde yaylan Doa Y asalarnn sonsuza dek hkm sre
cei dnlyordu. Yaplmas gereken tek ey bu yasalarn neler
olduunu bulm ak ve sanayiyi, tarm ve toplum u bu yasalara gre
dzenlem ekti. Fransz D evrim inin akl an kurum latrm adaki
baarszl, b u n u n alternatifi olan evrim ci gelime grne m ev
zi kazanm a ans tam d. Vico (1688-1744) gerekten de 18. yzyl
balarnda insan topluluklaryla ilgili olarak bu grten sz etm i
ve daha sonra Buffon (1707-1788) ve Erasm us D arw in (1731-1802)
organizm alarn ve hatta yeryznn bile evrim ci bir tarihi olduunu
ne srm lerdi. Ancak bu grleri felsefi bir sistem iine o tu rtm a
ii H egele (1770-1831) kald. Doa ve toplum daki evrim ci m cade
lelerin sonular ise yzyln ikinci yarsnda Charles D arw in (1809-
1892) ve Karl M arx (1818-1883) tarafndan ortaya konacakt.
476
blm cretli iilere dnt. B tn ekonom ik ve siyasal inisiyatif
yeni kapitalist giriimciler snfnn eline geti. D evlet aygt iinde
bile feodal gericiliin kalntlar Fransada 1830 devrim i, Ingilterede
ise 1832 Reform Yasas 5.95 ile kolayca sprlp atld. M arxm d e
yiiyle, devlet, egem en snfn yrtm e kom itesi haline geldi. A rtk
ayrcalklar yasayla korum aya pek de gerek yoktu; m lkiyet bir kez
gvence altna alnd m, ekonom ik sistem in ileyii herkese hak et
tiini verecekti.
Servet hibir zam an bu kadar kolay biriktirilm em i, sefalet hibir
zam an bu kadar yaygnlam am t. M hendisliin yeni zaferleriyle
birlikte, hibir uygarln daha nce asla karlam ad hava kirli
lii, kasvet ve irkinlik gibi sorunlar ortaya km t. Bilim, bilinen
etkinliini ve nem ini ite bu dnem de kazand. Gerekten de daha
nce grdm z gibi, henz yzyl balam adan nce bilim yeni sa
nayi dallarnn ayrlm az bir paras olm u ve yzyl ilerledike bili
m in hizm et alanlar giderek genilem iti. Bilim gelitike, kanl
m az olarak kapitalizm in egem en toplum sal glerinden dorudan
etkilenm eye balad.
1830lara gelindiinde gcn m evki sahiplerinden servet sahip
lerine getii ve hatta b u geiin zorunlu olduu kavranm t. F ran
sz D evrim i srasnda bun u n snrlarnn zorlanp ald doruydu;
am a imdi, ideal anayasal dem okrasiye ulalnca, daha baka kkl
deiimlere hatta toplum daki suistim allere ynelik kkl bir eleti
riye bile kar km ak iin her trl gereke vard. G emite bilim
bylesi eletirilerin balca kayna olm utu; oysa im di bilim insan
olsun olm asn hem en herkes, bilim artk yerlem i bir kurum oldu
undan, onun eletirel ve dinsiz yannn pekl bir kenara brakla
bilecei grndeydi.
Yararclar '
Tpk 17. yzyl o rtalarn d a olduu gibi, bir kez daha gerekli olan
tek ey bilim sel grleri olas toplum sal ieriinden koparm ak; bir
saf bilim anlay oluturm ak ve bylece bilim i yeniden saygn h a
le getirerek geliip serpilm esini, hatta gerek anlam da kr salayan
477
b ir ku ru m haline gelm esini salamakt. Bu dnm byk lde
18. yzyl filozoflarnn gcn yitirm i izleyicileri olan Yararclar
tarafndan gerekletirildi. Bunlar bilinli bir biim de A dam Smith
ve Jeremy Bentham m gsterdii yolda ilerleyerek toplum un eski, ge
leneksel ktlklerini yasalarla o rtad an kaldrm ay ve bylece ka
pitalistleri tam am en zgr brakm ay kendilerine grev edindiler.
O nlara gre, m m k n olan en ok sayda insann, m m kn olan
en byk m utlulua erim esi ancak b u yolla, Ricardo (1772-1823)
ve J. Stuart Mili (1806-1873) tarafndan ortaya konan ekonom inin
dem ir yasalarnn gzetim inde salanabilirdi. O ada bu insanlar,
zgrce szleme yapabilen bam sz bireylerden oluan toplum un
lm sz yasalarnn so nunda bilim tarafndan tm plaklyla o r
taya konduundan son derece em indiler. Yeni peygam berlerine tm
benlikleriyle inanan serm ayenin altn ann giriim cileri de o n la
rn ne kadar hakl olduklarm kantlam ak iin kollar svadlar. Ufak
tefek birka baarszln dnda 1830-1870 yllar arasnda retim
de grlen bu byk patlam ada bilim kk am a yaamsal ve gide
rek byyen b ir paya sahipti.
Bu dnem ar zenginlii ve ezici sefaletiyle birlikte kapitaliz
m in altn ayd. 1851 F u a rn n olduu kadar artistlerin ve A
K rklarm da dnem iydi. Kapitalizm gerekten de M arxin 1848de
ngrd gibi, sonradan kazanaca gle kapitalizm in egem enli
ine son verecek olan m lkszletirilm i ii snfn ortaya kar
d. A m a o gnlere daha ok vard; h er ne kadar yaam koullarnn
iyiletirilmesi u ru n a yrtlen m cadele hi kesilmediyse de artan
retim ve genileyen pazarlar uzun sre kapitalistlerin, gerektiinde
ii snfnn yaam koullarn iyiletirecek dnler verebilm elerini
m m kn kld.
19. yzyln ortalar 18. yzyla oranla kkl teknik deiim lerin
gerekletii b ir dnem deildi. Yine de bu dnem de, h er zam an
kinden daha byk b ir lekte uygulanm akta olan im alat yntem
leri srekli olarak gelitirildi. Yeni rakipler ortaya km asna kar
n ngiltere b u alanda Sanayi D evrim i srasnda kazanm olduu
stnl koruyor hatta daha da pekitiriyordu. ngiltere, bir sre
szcn gerek anlam yla dnyann fabrikasyd. Yeni m akineler
478
le retilen m allarn, zellikle de tekstil r n lerinin ucuzluu pazar
larn on yllar boyunca deta snrszca genilem esine yol at. Bu
pazar doyurm ak iin var olan m akinelerin srekli olarak oaltl
mas, ve gelitirilm esi yeterliydi. Bu yzden, retim srecinde yeni
m akinelere iddetli b ir gereksinim yoktu. te yandan, iletiimin ve
ulamn hzlandrlm as ihtiyac her geen gn artm aktayd. Telgraf,
yeni elektrik bilim inin byk lekli ilk pratik uygulam as oldu. So
m u t olarak daha da nem lisi, demiryolu ve buharl gem i araclyla
ulam da gten yararlanlm asyd. Bilim burada yalnzca yardm c
bir rol oynam aktayd.
Mhendislerin ykselii
B unlarn her ikisi de -d em iry o lu ve buharl g e m i- yeni bir m es
lek olan m akine m hendisliinin do rudan rnydler. D em iryo
lu ve buharl gemi yapm n olanakl klan ise artk km r ssyla
eritilen ve gem ie oranla kat be kat byk leklerde retilen d e
m irin bol ve ucuz olmasyd. M odern m hendislerin ortaya k
yeni bir toplum sal olguydu. Bunlar eski askeri m hendislerden ok
zanaatln geer ake olduu gnlerdeki deirm en ustalaryla m e
tal iilerinin m irass ve izleyicisiydiler. Brom ah (1748-1814), Ma-
udslay (1771-1831), M uir (1806-1888), W hitw orth (1803-1887) ve
byk George Stephenson (1781-1848); hepsi de bu trden insanlar
d. 5.78-80 19. yzyln ortalarnda, bilimsel uygulam alarn geliimi
bilim in kendi geliimine oranla ylesine hzlyd ki, bu uygulam alar
zerine kafa yorm ak ve onlar daha da gelitirm ek pratik kim selerin
eline kald. Bu insanlarn ou -yalnzca ilerinde Richard Trevit
hick (1771-1833), George Stephenson ve 1. K. Brunei (1806-1859) en
byk ustalar istisnaydlar- sz konusu uygulam alar tpk ncelleri
gibi denem e yanlm a yntem leriyle ele aldlar ve dorudan bilim den
gelen devrim ci yenilikler zerine evrim ci bir teknik gelimeyi o tu rt
maya altlar. Dolaysyla, rnein pistonlu buhar m akinesi iki
yzyllk bir gelimeye ram en esas olarak 1875te Boston ve W attin
atlyelerinden kan m akinenin aynsdr.
479
Demiryollar ve buharl gemi
D em iryolu aslnda km iir m adenciliinin bir rnyd. Teker
leklerin zerine bir m otor koyup onu lokomotife dntren byk
yenilik de ok baarl bir biim de yine m adenlerde uyguland. D e
m iryolu a balamt; nce 1830lu ve 40l yllarda ngiltere, so n
ra yzyln devam nda ise dnyann geri kalan dem iryolu alary
la rld. D em iryollar ayn zam anda M acadam ve Rennie gibi 18.
yzyln kanal, kpr ve yol yapm clarnn geleneini srdren eski
inaat m hendisliinde de m uazzam b ir gelimeye yol at. Bu ilgi,
tnel am a ilemi srasnda kesilen kayalarn yapsnn renilm e
sini salad ve ayn zam anda kadastroculuk meslei ile corafi ve
jeolojik bilim lere yeni bir gelir kayna kazandrd.
Telgraf
D em iryolu ile buharl gem inin ulam alannda salad geli
me, haberlem enin de hzlandrlm asn tevik etti. Bulunan pek ok
iaret tepesinin de tanklk ettii gibi, haber iletm e ihtiyac insanl
n ortaya kndan bu yana varolagelmitir. Ne var ki bycl
ve telepatiyi bir tarafa braktm zda, uyar arlar dnda bunu
gerekletirecek b ir ara yoktu. Sava gereksinm eleri bile aktarm al
sem afor telgrafndan daha gelikin bir yol ortaya karam am t. A n
cak b ir sredir elde elverili olanaklar bulunm aktayd. D aha 1737de,
m esajlarn birka m il uzaa iletilm esinde elektrikten yararlanld. Ne
var ki statik elektrikten yararlanm ak g olduu gibi sonu da g
venilir olm aktan uzakt. D em iryollarnn ortaya k ile O erstedin
elektriin pusula zerindeki etkisini kefetm esinin ayn zam ana
rastlam as, ihtiyacn en fazla olduu bir dnem de ucuz ve kusursuz
bir yntem in bulunm asn ve elektrom anyetik telgrafn icat edilm e
sini salad.
Pek ok m ucidin (rnein Morse, W heatstone vb.) ayn anda ie
koyulm asna neden olan gerek gd, genel bir toplum sal iletiim
ihtiyac deil, tanabilir m allarn fiyatlar veya devlet tahvilleriyle il
gili haberlerin parasal deer tayor olmasyd. Haber, para demekti;
haberleri hzla iletmeyi salayan ara ise elektrikli telgraft.
480
Ksa mesafeli telgraf, yalnzca basit b ir alfabetik ifre gerektiren,
elektriin dorudan kullanld bir aletti. N e var ki ok daha uzak
mesafeler arasnda ve daha hzl b ir iletiim kurulm as gerekiyordu
ve b u ihtiya gnm ze gelinceye dek fizikilerin t m yetenekleri
ni ortaya koym alarn zorlayarak daha kkl bilgilerin edinilm esini
ve daha hassas aletlerin yaplm asn salad. zellikle Wall Street!
L ondra Borsasna balayan A tlantik telgraf hattnn 1866da al
mas, an en byk fizikilerinden biri olan W illiam Thom sonun
(Lord Kelvin) (1824-1907) dehasnn eseridir. Bilimin genel durum u
asndan daha da nem li olan, telgrafn eitim grm elektriki
lere ihtiya dourm as ve bylece 19. yzyl sonlarnda kaydedilen
ilerlem elerin ounun tem elini oluturan teknik okullarn ve n i
versitelerde fizik blm lerinin almasyd.
1850lere gelindiinde bilim artk m eyve v erm ey e balam t. B
yyen tekstil sanayisinin soda ve slfirik asit ihtiyac tem elinde yeni
b ir kimya sanayisi ykseliyor; anilin boyalarn kefi organik kim ya
nn geleceini gvence altna alyordu. Suni gbrelerin 5.4 kullanl
m as yoluyla tarm n gelitirilm esinde bilim den, zellikle de kim ya
dan yararlanlm aya balanm t. Biyoloji de geleneksel tarm alan
nn dnda yeni uygulam a alanlar bulm aktayd. Kimyager Pasteur
(1822-1895) bira ve arap retim ini gelitirecek yeni yollar buluyor
ve bulac hastalklara kar ilk baarl saldrsn gerekletiriyordu.
Pasteurn zerinde alt ilk hastalk insanlara deil ekonom ik
bakm dan byk nem tayan ipekbceine zg bir hastalkt.
lk kez, canl srelerin geleneksel deil bilimsel bir denetim altna
alnmas olana dodu. Tp bile aa ayak uydurm aya ve istemeyerek
de olsa yeni kim yadan anestezi gibi arm aanlar kabul etmeye balad.
Ne var ki gerekte sanayi lkelerinde yaayan insanlarn sal yok
sulluk, ar nfus ve genel olarak laisser-faire ekonomisi yznden
belki de tarihin nceki dnem lerinde grlm edik lde bozulmutu.
U lamn kolaylamasyla birlikte doudan getirilen ldrc kolera
salgnnn n bir trl alnamad. Pek ok cana mal olan bu felaketle
rin kendilerini de tehdit ettiini gren orta snf, korum ac halk sal
nn gereini anlad ve kenarm ahallelerdeki acmasz ev sahiplerinin
uygulamalar biraz olsun denetim altna alnd. 5.77a
481
Bilimin rgtlenmesi
Bilimin uyguland veya retildii kurum lar, bilim in ekonom ik
yaam da yerine getirdii ilevine karlk gelecek bir d u ru m d a deil
di. Bu zellikle bilim in en geni uygulam a alan bulduu yer olan n
giltere iin geerliydi. 5.7 1830 ylnda Charles Babbage (1792-1871)
nderliinde b ir grup gen ngiliz bilim insan, hem hkm etin hem
de o n u n bilim alanndaki tem silcisi olan Kraliyet A kadem isinin ye
ni ihtiyalar karlam ada yetersiz kalm alar zerine seslerini yk
seltmeye baladlar. Babbage, Bilimin Gerilemesi ve Bunun Nedenleri
zerine Dnceler 5.14 adl kitabnda A k ad em in in st dzey m e
m urlara zg kapal bir k urum haline geldiinden, yelerinin byk
ounluunun bilim hakknda yalnzca stnkr bir bilgiye sahip
olduklarndan ve hatta bilim i destekleyenler arasnda bile yer alm a
dklarndan sz ediyordu. H avada reform kokusu vard var olm asna
am a, A kadem i ii ardan ald. Babbagen talep ettii deiiklikler,
yelie snrlam a getirilm esiyle o n u n lm nden birka yl sonra
gerekletirilebildi. 4.6
Britanyal birlii
Babbage hakl olarak sabrszlanm aktayd ve 1831de arkadala
ryla birlikte bilim adna hareket edip sz syleyebilecek ikinci bir
dern ek olan Bilimin lerlemesi in Britanyal Birliini kurdu. Bu der
nek, Lorenz k e n in (1779-1851) 1822de A lm anyada kurduu De-
utcher Naturforscher Versam m lungu kendisine rnek almt. ken,
en ateli ve hayalci doa filozoflar" ndan biri olm asna karn, kar
d sis adl derginin sansrlenm esine raz olm aktansa, 1819da Je-
nadaki krssn brakm ay yeleyecek kadar da kararl bir liberal
di. O nun balatt hareket, aslnda 19. yzyln ortalarndaki byk
bilimsel A lm an R nesansnn habercisiydi. 5.85 Britanyal Birlii de
kendi yolunda b ir o kadar baarlyd. H ibir zam an Kraliyet A ka
dem isi kadar saygn d a m a d y sa da Birleik Krallkn her kentinde
hatta sm rgelerinde bile toplantlar dzenlediinden Kraliyet Aka-
dem isin den ok daha fazla tan n r oldu. Bu toplantlar an b tn
byk bilim sel tartm alarnn, zellikle de Bilim ile D in arasnda
482
ki atm ann y rtld b ir sava m eydanyd. Bu atma, Hux-
leyin O xfordda 1860da Piskopos W ilberforcea verdii sert yant ve
Tyndallin yaam n cansz m addeden trem i olabilecei grn
ileri srd 1874 Belfast K onferansyla doruuna ulat. Topluluk,
bir yandan bilim i yaygnlatran, bir yandan da ulusal karlar do
ru ltu su n d a aratrm alar yrten ve bylesi aratrm alar destekleyen
bir dernekti. rnein sismoloji, m ed-cezir, m eteoroloji, m anyetiz
ma, elektrik standartlar, jeoloji ve biyoloji zerine yrtlen al
m alar derinletirm e grevi stlendi. Baka yerlerde hkm etin so
ru m lu lu k alannda b u lu n an almalar, b u rad a zel teebbs yoluyla
topluluk tarafndan yrtlm ekteydi. Yzyln sonunda, topluluun
srtland yk altndan kalklam ayacak kadar arlat ve nihayet
Ulusal Fizik Laboratuvarlar gibi k u ra m larn ortaya kmasyla y
kn onlara devretti. Topluluun, dourduu sonu bakm ndan en
nem li alm alarndan biri, Justus von Liebigi (1803-1873) ta rm
sal kim ya zerine b ir rap o r hazrlam as iin grevlendirm esiydi. B
yk kim yagerin b t n dikkatini yiyecek retim i konusundaki pratik
so runlara ynelten b u grev, toprak kim yasnn ve beslenm e bilgisi
n in balang noktas oldu.
Bylesi alm alar yeni sanayi burjuvazisinin bilim i kendi elleri
ne alm a ihtiyacn ve yzyln balarnda bilim i tekellerine alan st
snflarn ve niversitenin egem enliine son verm e abasn yans
tyordu. Yzyln ortalarn a gelindiinde b u abalarnda byk l
de baarya ulam lard. Bilimin yeni nem i kurum sal olarak ta
nnm t.
Bilimsel topluluklar
17. ve 18. yzylda ihtiyac karlayan genel topluluklar, yeni b i
lim alanlarnn ortaya km asna neden olan ve uzm anlam ay ge
rektiren yeni bilgi seliyle baa karlyorlard. Fransada, ngilterede,
skoyada, A lm anyada ve daha baka yerlerde kimya, jeoloji, astro
nom i vs. topluluklar kuruldu. B unlarn her biri kendi alanlarna z
g bilim sel yaynlar karyorlard. Ayrca, m hendisler de dernekler
kurarak birlem eye baladlar.
483
niversitelerde bilim
ngiliz ve Fransz niversitelerinin yeni bilim e kar iki yzyldr
srdrdkleri m uhalefet de yine 19. yzyln ortalarnda zlmeye
balad. ngilterede b u sre ksm en Londrada ve dier sanayi ken t
lerinde sonradan niversitelere dnecek olan yeni kolejlerin k u
rulm asyla; ksm en de var olan niversitelere yeni blm lerin eklen
mesiyle gerekleti. 5.90a Yzyln balarnda ngiltered eki byk
bilim insanlarnn hepsi deilse de pek ou ya am atrdler ya da
Davy ve Faraday gibi raklktan yetim ilerdi; oysa, yzyln o rtala
rn a gelindiinde, Kta A vrupasnda oktandr bilinm ekte olan n i
versite profesrleri ngiltered e de bilim insan olmaya balad. 5.42a
1851 ylnda dzenlenen Byk Fuar bilim in, bulularn ve im ala
tn birliinin sem bolyd. Fuardan elde edilen gelirin bir blm
G ney Kensingtond a bilim sel bir eitim m erkezi olan Kraliyet Bi
lim K olejinin kurulm as iin ayrld. Fransad a ise kesin adm Ecole
Polytechniquein ve Ecole N orm ale Superieur n kurulm asyla ok
dah a nceden atlmt. Bilimi dzenli niversite yaam ile kayna
trp o n u n ayrlm az b ir paras haline getirm e iinde ba eken lke
A lm anya oldu. Alm an niversiteleri gerekten de 18. yzyldaki Ay
dn lan m a dnem inde reform lara balam lard. ncl, 1736da
H anover dom inyonunda II. George tarafndan kurulan G ttingen
niversitesi yapt. 1830lardan sonra farkl A lm an devletlerinin n i
versiteleri, bilim krsleri ve yava yava da olsa eitim laboratuvar-
lar k u rm a konusunda birbirleriyle yar etm eye baladlar. Liebigin
Giessend eki laboratuvarlar b u nun ilk rneiydi. Alm anya bilimsel
harekete katlm akta ge kalmt; A lm an brokrasisi Fransz ve ngi
liz brokrasisine oranla daha disiplinli ve m erkeze daha bamlyd.
Kiisel giriim cilik ynnden eksikliklerini ise rgtlenm e yoluyla
tam am lyordu. Yzyln ortalarna gelindiinde Alm anya artk ge
reksinm elerini karlam ak zere snrlarnn ok tesine eitim li bi
lim insanlar, ders kitaplar ve bilimsel ara-gereler gnderebiliyor
du. Bu d u ru m daha sonra artarak devam edecekti.
B tn bu deiiklikler bilim sel alm ann gerek hacm inin, gerek
saygnlnn m uazzam b ir biim de artm asn salad. Bilim giderek
484
daha resm i bir rgtlenm eye kavutu. Bilimsel ura, h u kuk ve tp
gibi eski m esleklerle karlatrlabilecek bir m eslek haline geldi. Ne
var ki bylece eski bam szln ve am atr konum unu da byk
lde yitirdi. niversitelerin bilim i dntrd kadar, bilim n i
versiteleri dntrem edi. Bilim insan, putlar ykan o ileri grl
ln gn getike yitirerek byk b ir gelenei sonraki kuaklara
aktaran bir alim d u ru m u n a geldi. zellikle, bilim insanlarnn libe
ral hareketle birletii ilk lke olan Alm anyada, 1848 bozgununun
ardndan bilim insanlar, resm i devlet m ekanizm asnn en sadk des
tekleyicileri arasnda yerlerini aldlar. 5.3
485
teknisyen enstitleri asl am alarnda daha baarl oldular; zellikle
de L ondrada kurulan ve daha sonra Birkbeck K olejine dnecek
olan enstit, baarlaryla ne kt. Ne var ki bu enstitler ve o n
larla birlikte Thom as H en ry H uxley gibi sekin bilim insanlarnn
aa tabakalara verdikleri konferanslar, Sanayi D evrim inin ortaya
kard yeni ii snfnn ok kk bir blm ne ulaabildi. Tek
n ik eitim e gelince; 20. yzyla varana dek m akineli sanayinin beii
olan ngilterede bile bun u n varlndan sz edebilm ek gtr. 5.3
Bir yolunu bulup orta snfa dahil olm ayanlarn -y a da olam ayanla
r n - bilim i ve teknik yenilikleri genel olarak cretlerin drlm e
sini salayan ve isizlik reten b ir ara olarak grm eleri hi de yersiz
deildi.
R obert O w erm nc deneylerinin habercisi olduu, bilim in ye
ni glerinin, ii snfnn kapitalizm in acm asz dzeninden k u r
tulm asn m m k n klaca gr ilk olarak M arx tarafndan Ko
m nist M anifestoda ak b ir biim de dile getirildi ve sonra Kapitalde
ayrntl olarak akland. Fakat bu retinin etkisi ancak bir sonraki
yzylda hissedilecekti.
Kimyann zaferi
19. yzylda bilim dem ek zellikle kim ya dem ekti. B unun bal
ca nedeni, kim yann yzyl boyunca sanayinin en nem li kolu olan
486
tekstil alannda en nde gelen yardm c bilim olmasyd. leride yeri
geldiinde sz edeceim iz gibi kimya, atom teorisinin salam dev
rim ci tem elleri zerinde ykseldi ve ksa srede h er trl m addeyi
inceleyebilecek du ru m a geldi. B urada nem li olan, yzyl ilerledike
kim yann im alat sanayisinin her r n n e m ecazi anlam yla olduu
kadar szcn gerek anlam yla da rengini vermesiydi. Yeni ucuz
sentetik r n ler -o u nlu kla k m r katranndan elde edilen kar
mlar, parfm ler, boyalar- yeni pazarlarn ihtiyacn karlayam a
yacak kadar az ve pahal olan doal r n lerin yerini almaya balad.
Kimyasal aratrm alarn m erkezinin, kim yann doum yeri olan n-
giltereden karak, sistem letirilip gelitirildii Fransa zerinden ok
eitli alanlarda ondan yararlanlan bir lke olan A lmanyaya doru
kaym as da bu dnem de gerekleti. Bu geiin uursuz sonular ise
b ir so n ra k i y zy ld a ortaya kacakt.
Enerjinin korunumu
Eski ve yeni bilim dallarndaki b u canl gelim enin ortasnda, iki
byk genelleme, 19. yzyln en nem li katklar olarak ne kar.
B unlarn ilki fizik alanndaki enerjinin korunum u ilkesidir; dieri ise
biyoloji alanndaki evrim. E nerjinin k o ru n u m u retisi, ileride gre
ceimiz gibi, C arn ottan H elm holtza varncaya kadar pek ok bilim
insannn, evrensel b ir ilke olarak farkl enerji trlerinin birbirlerine
dnebilm esinin nem ini kavradklarn gsterir. retinin esin
kayna aslnda Sanayi D evrim inin hem en banda pratikte buharl
m akine araclyla km rn enerjiye dntrlm esi olay zeri
ne yaplan incelem elerdi. G iderek buna daha m atem atiksel bir biim
kazandrld ve term odinam ik bilim i ortaya kt. Termodinamiin
birinci yasas olan enerjinin korunum u, onun snrl m evcudiyetini
belirleyen ikinci bir yasayla tam am land. kinci yasann Sadi C arnot
tarafndan daha 1824te kefedilm i olmas an karakteristik bir
zelliidir; nk buna gre tasarlanm uygun bir m otorla her bir
ton km rden elde edilecek iin m iktarn snrlayan birinci deil bu
ikinci yasadr. M otorlarn sz konusu verimliliinin o zam anlar %5i
bulduu ok enderdi. 5.3 -
487
Term odinam iin birinci yasas, doada birbirinden ayr olarak
d nlen kuvvetlerin -m a d d i hareket, ses, k, elektrik ve m a n
y etizm a- hepsinin evrendeki m iktar ne artan ne de azalan tek bir
birim le, enerji birim iyle llebileceini gstererek bir birlik ilkesi
salad. B unun form lasyonu, H eraklitosun yzyllar nce syledii
m al karl altn, altn karl m al szn hatrlatm aktadr ve
gerekten de o zam anlar pratikte iyice yerlemeye balayan serbest
ticaret ilkesinin fiziksel ifadesidir. E nerjinin korunum u, N ew tonun
hareketin k o ru n u m u ilkesinin grkemli bir uzantsyd am a bu da
o n u n gibi ilerici b ir deiim anlayn ierm iyordu. Deiim aslnda
ikinci yasadan anlalm yor deildi am a bu deiim ilerlem eden ok
yozlam a biim indeydi; nk herhangi bir sistem iinde scakln
ve soukluun er ya da ge birleerek ortak b ir enerjinin elde edile
meyecei tekdze bir lklk m eydana g etirece in i gsterm ekteydi.
Evrim
Bylesi bir anlay 19. yzyl burjuvazisinin ilerici ve iyim ser tar
zna ters dyordu. Burjuvazi b u tarzn hakl gsteren, kendi kafa
yapsna uygun bilim sel b ir yaklam evrim teorisinde buldu. D n
yann uzun bir tarihi olduu dncesi yeni deildi. Gerekten de
ileride greceim iz gibi b u gr, 18. yzylda ekillenmeye bala
m ancak 19. yzyln balarnda K ilisenin nyargs ve gerici tu tu
m u yznden benim senm esi engellenmiti. Evrim teorisiyle birlikte,
hayvanlarn ve bitkilerin bir zam anlar im diki d u ru m larndan ok
farkl olduklar anlay da kabul grecekti. Ak ki bu da sonraki
trlerin nceki trlerden trem esi dem ekti. Tm bir 19. yzyl b o
yunca, kanal ve dem iryolu yapm deneyim leri srasnda elde edilen
kantlar, b u n u n dndaki herhangi bir aklamay inanlm as g
klyordu. Ayn zam anda canl hayvan ve bitkilerin dalm ve s
nflandrlm asyla ilgili bilgilerin oalmas zel bir yaradl d n
cesine giderek daha keyfi bir grnm kazandrd. Yine de insann
hayvanlardan tredii biim indeki rahatsz edici m antksal sonu
cuyla birlikte, organik evrim dncesine dnyann kulak vermesi
ve bu grn benim senm eye balanm as iin jeolog ve biyologlarn
488
nesiller boyunca sabrl ve gzlerden uzak bir alma yrtm eleri
gerekecekti. Btnyle yeni, bylesine radikal bir gr insanlara
dinletebilm ek iin Charles D arw in olaanst sezgi gcn, tm ye
teneini ve bilim sel n n seferber etm ek zorunda kald. Sonunda,
1859 ylnda D arw in Trlerin Kkeni adl yaptn yaynlad.
leri srld andan itibaren evrim teorisi bilimsel, ideolojik ve
politik bir savamn m erkezi olageldi. D arwin, istemeyerek de olsa tp
k Galileonun canszlar alem inde yapt gibi Platoncu ideal biimler
retisine canllar alem inde ldrc bir darbe indirdi. D arw in yal
nzca evrim teorisini ne srmekle kalmad; A ristocu ereksel nedenler
kategorisinin son dayanan da ykan doal seilim m ekanizm asn da
ortaya koydu. Dnya anlaylar tmyle ereksel olan teologlarn bu
grleri yadsm olm alar artc deildir. nsann kendisinin -y a
radln o esiz gayesinin- son derece gelikin bir m aym undan baka
bir ey olmad gr ok daha sarscyd. Bu, yalnzca dinin re
tisini deil aklc felsefenin lm sz deerlerini de yerle bir ediyordu.
Ne var ki her ikisi de b u darbeyi ok kolay atlatacaklard.
B ununla birlikte, evrim o dnem de ilericilik ile gericilik arasnda
ki savamn m erkezinde yer alyordu. retinin dm anlan kadar
destekleyicileri de vard. D uygusuz sanayicilerin elinde bir taraftan
Torylere, dier taraftan da idealist sosyalistlere kar kullandklar
bir silah durum undayd. En gl olann ayakta kalmas retisi ile
acmasz rekabet bilim sel olarak kutsanyor, baarl kim selerin ser
vet sahibi olm alar hakl gsteriliyor gibiydi. D arw in in grleri yer
etm eye balayp yeni bilim insanlar kuandan cokulu bir destek
grdke, bilim in kendisi tekrar radikal bir hava kazanm aya balad;
ne var ki bu henz sosyalist bir tarz olm aktan ok uzakt.
John Stuart Mili, Auguste Com te (1798-1857) ve H erbert Spen-
cerin ban ektii egem en dnce okulu, m anta ve bilim e d a
yanarak zel teebbs zgrln hakl gsterm e ve 19. yzyl
insanolunun sonunda doru yolu bulduu bir a olarak gklere
karm a eilim indeydiler. D u ru m henz m kem m el deildi; hl
gemie ait, tem izlenm esi gereken birtakm grler vard ve ilerle
m e devam edecekti am a bu ilerlem e m evcut d u ru m u n dorudan bir
uzants olarak dnlyordu -d a h a fazla m akinelem e, daha fazla
489
icat, daha fazla servet birikim i ve y ardm a m uhta yoksullarn K en
di Bann aresine Bak iarn izleyerek elde edebilecekleri daha
fazla konfor. Kendi Bann aresine Bak deyim ini yaratan ve m o
d ern sanayicilerin biyografilerini ieren bir dizi yazsnda bu deyim i
kullanan Samuel Smiles (1812-1904), adalarna oranla ok daha
gl bir tarihsel sezgi gsterdi. Kaba b ir bireycilik retisiyle yola
km asna karn, m r n n sonlarna d oru Kendi Bann aresi
ne Bak anlaynn are olm adn grd ve iiler iin teknik ei
tim in ncs oldu. 5.80
Sosyalizmin ykselii
19. yzyln ortalarn d a ykselen artist ve dier devrim ci hare
ketlerle d nem in sonlarna d o ru patlak veren ihtilalci 1871 Paris
K om n, ilerlem enin yararlan konusunda yoksullarn ne d n
dklerini ortaya koydu. Yeri geldiinde kendisinden daha uzun sz
edeceim iz, yoksullarn filozofu Karl M arx, henz tuzu ku ru ente
lektellerin dikkatini ekm i deildi. Yine de bunlar arasnda daha
d r st olanlar, 19. yzyln bu refahnn tam kalbinde korkun bir
yanlln hkm srdn grem eyecek kadar gzlerini ger
eklere kapam am lard. Sanatlar, airler ve yazarlar yeni sanayi
kentlerinin yaratt dehet, gzelliin evrensel apta aalanm as
ve servetle baya b ir biim de vnlm esi karsnda seslerini yk
selttiler. Szn ettiim iz aydnlar t m bunlara kar karlarken, ilk
desteklerini idealize edilm i bir O rtaaa geri dn abas srasn
da buldular. Keble (1792-1866) ve O xford hareketi ile Ruskin (1819-
1900) ve pre-Raphaelitler, yzyln sonlarna doru W illiam Mor-
risin safkan sosyalizm inin bir paras haline gelecek olan ilk tepki
hareketleri olarak ortaya ktlar.
Bilim ve kltr
Edebiyat ve sanat hareketi, sanayilem enin yan sra ksm en hakl
olarak m akineli retim le ve onun b eraberinde getirdii b t n d e rt
lerle zdeletirildikleri bilim e de byk lde kar kt. 5.24 a
m zn da belirgin zelliklerinden olan hm anistler ile bilim insan
490
lar arasndaki b u b lnm e ilk kez 19. yzyln ortalarnda, szn
ettiim iz b u dnem de ciddi b ir hal ald. Bunun ksa sre iinde o r
taya kan ilk etkisi, iki ayr daldaki aydnlar arasndaki ibirliini
yok etm ek oldu; ki b u ibirlii olm akszn ekonom ik ve toplum sal
sisteme yapc b ir eletiride bulunm ak olanakszd. H m anistler, ya
rarsz birtak m duygular dnda sistem in nasl alt konusunda
asla yeterince bilgi sahibi olam adlar. Bilim insanlar ise son derece
uzm anlam olduklar bilim dalnn ilgi alan iinde bulunm ayan
h er eye -san ata, gzellie ve toplum sal adalete- srt evirdiklerin
den, hepten kreldiler. 1.2.146
491
olduunu gryoruz: N ew toncu dnem in byk bilimsel yry
n n sessiz sedasz sona erm esi ve 20. yzyln daha frtnal bilim sel
ve siyasal devrim lerine hazrlk.
Sanayi b akm ndan da b u dnem b ir gei dnem iydi. Eski sa
nayi kollan ngilterede daha yava, A lmanyada ve Birleik D evlet
lerd e daha hzl bir biim de gelimeye devam ederken, sanayinin
niteliinde b ir deiiklik m eydana gelmekteydi. K k aile irket
leri arasndaki rekabet, ilerde 20. yzyln dev tekellerine dnecek
olan anonim irketlerin kurulm asna yol at. Bu dnm , zellikle
u zun zam an pratik deneyim lere dayanlarak yrtldkten sonra,
bilim in tekrar yardm a arld m aden ve m hendislik sanayile
rinde ve b u n larn da tesinde douunu btnyle bilim e borlu
olan yeni kim ya ve fizik sanayilerinde gze arpm aktayd. Bu sanayi
kollarnn gelim esiyle b irlikte ia d a m la rn a dnen ilk b ilim in
sanlar -b ilim insanlarna dnen iadam lar deil- Kelvinler, Edi-
sonlar, Siemensler, B ru n n erler ortaya kt. 5.3
Bu arada bilim in sava alannda ilk kez byk apta kullanld
na -denizaltlar, torpiller, tahrip gc yksek patlayclar ve byk
silahlarla birlikte sava alannda m akinelem enin balangcna- ta
n k oluyoruz. 19. yzyl sonlarnn sanayi bakm ndan en nem li
zellii, ucuz eliin ortaya k ve elektrik enerjisinin kullanlm a
ya balanm asdr. Bir sonraki yzylda ulam da devrim yaratacak
olan iten yanm al m otorlar da b u dnem de kullanm a sokuldu. Sal
gn hastalklarn yol at lm lerin azaltlmas ve bylece tropik
alanlarn sm rlm esine olanak tanyan tp bilim inin baarlan da,
dourduu sonular bakm ndan en az bu ikisi kadar nem lidir.
elik a
Geleneksel dem ir sanayisinin dntrlm esinde bilim den ya
rarlanlm as d orultusunda ilk adm , kendisi sanayinin tam am en
dnda bulunan, bilim sel kafa yapsna sahip bir imalat olan Bes-
sem er (1813-1898) tarafndan atld. Bessem erin daha 1854 ylnda
kullanm a soktuu konvertr (elik im alatnda Bessemer usulnde
kullanlan kap), eliin byk m iktarlarda ve ucuza retileceini
492
gsterdi. Fakat konvertr iin yksek kaliteli m aden cevheri gerekti
inden, henz olduka kstl bir alanda ondan yararlanlabiliyordu.
A ncak 1879 ylnda G ilchrist Thom as baz astarl st ak frn yapp
kullanm a sokunca, d k kaliteli cevherler de elik yapm nda kul
lanlm aya ve elik retim i trm anm aya balad. 5.87
Tarihsel adan ok daha nem li olan, bu gelimenin ar sanayinin
corafi ekim m erkezini deitirmesidir. Baz astarl st ak frnla
birlikte, Lorraince blgesinin byk fosfatl m aden cevheri rezervleri
elik yapm nda kullanlabilir hale geldi. 1870 ylnda, yeni sanayile
mi Prusya devletinin Fransaya kar savata gsterdii baarnn so
nucunda bu rezervler Ruhr blgesinin km r rezervleriyle birleti.
Elektrik sanayi
Elektrik, daha nce grdm z gibi 19. yzyl ortalarnn ileti
im devrim inde yaamsal bir rol oynad. Faradayn elektrom anyetik
493
endksiyonu bulm as ve 1831 ylnda icat ettii elektrik dinam osuyla
b u n u kantlam asnn ardndan, m ekanik kuvvetle elektrik retilebi
lecei ve retilen b u elektriin g iletim inde kullanlabilecei ak
a grld. B unun b ir elli yl daha kullanlm am olmas, ileride de
ineceim iz gibi teknik olm aktan ok ekonom ik nedenlere balyd.
5.3 19. yzyln o rtalarnda sanayi grece byk ve younlam g
bilim lerine -fab rik alard a sabit b u h a r m akinelerine, ekm e ilerinde
ise lokom otiflere ve deniz m o to rla rn a - dayanyordu. E nerjinin uzak
mesafelere aktarlm asnn tek yolu ise gem ilerle o yerlere km r ta-
mmasyd. D aha sonra, ufak sanayilerin giderek makinelemesi,
b u h arn salayabileceinden daha kk g birim lerine ihtiya d o
urdu. Balangta b ulunan zm , ilk pratik iten yanm al m otor
ve 20. yzylda ulam da devrim yaratacak m azotlu ve benzinli m o
torlarn ncs olan gazl m otordu.
Sonra, elektrikli m o to ru n sanayinin kk, sabit g birim i ih
tiyacn karlam ak bakm ndan ok daha uygun olduu anlald.
Ne var ki b u n u n ie yarayabilm esi iin elektrik enerjisi salayan yay
gn b ir ebekenin bulunm as gerekiyordu. Bu ise sanayinin talebi
nin tesinde ok daha genel b ir ihtiyacn belirm esiyle gerekleti
rilebilecekti. Bu ihtiyac douran, ev ii hizm etlerin gelimesi oldu.
Yzyl ilerledike nce gelimi su ve gaz ebekeleri, sonra da telgraf
ve telefon ebekeleri yaplm aya baland. Dier rakiplerini geride b
rakarak b unlara benzer b ir baka un su ru n -elek trik nn- yayl
m asn salayan ise giriim ci bir telgraf m em u ru olan Thom as Alva
E disondu (1847-1931).
Elektrik k elde etm ek iin retilmeye ve datlmaya baland
na gre, artk enerji elde etm ek iin de kullanlabilirdi. H er ne kadar
20. yzyla gelinceye dek tam anlam yla etkili olm asa da, sanayide
ve ulam da enerji datm nn yeni ve evrensel bir arac bulunm u
oldu. Bu gelimeler, eski sanayilerin tersine daha batan tekelci ve
bilim sel olan elektrikli ar sanayiyi yaratt. Bu sanayi, ar m akine
sanayisinde giderek gelimekte olan tekellerin yan sra telgraf ve te
lefon tekelleriyle de yakn iliki.iindeydi. Bilim asndan ise farkl
bir nem tam aktayd: Sanayi aratrm a laboratuvarlarnm k u ru l
m asn salad. Yeni icatlarn denendii am bardan bozm a bir yer
494
olan Edisonu n M enlo Park, retim le yakndan ilikili deneylerin
kesintisiz olarak srdrlm esine gerek olduunu kantlad. 5.72
Bilimsel tp
Bu gelim eler b ir yandan insann denetlenebilir m addi evresi
ni dnm e uratrken, dier yandan ok daha nem li bir gelime
kendisini gsterm ekteydi: Bilimsel tbbn ortaya k. Bu gelim e
nin, bylesine ge kalm asnn nedeni canl organizm alarn yapsnn
en gelikin m ekanik veya kim yasal ilem lerden ok ok daha k arm a
k olm asyd. Baarl bir giriim de bulunulabilm esi iin ncelikle
bu yapnn anlalm as gerekiyordu.
Tp bir sr ve bir m eslek olarak uygarln en bandan beri var
olagelmiti; fakat antik ve m od ern alar boyunca anatom i ve fiz
yoloji alanlarnda kaydedilen t m ilerlemelere ve salanan bilgi b i
rikim ine ram en, hekim ler hastann ac ve endielerini az da olsa
d in dirm ek ve hastaln seyrini iyi kt tah m in etm ekten te pek
b ir ey yapam yorlard. nsanlar pek ok hastaln doal olarak s
tesinden gelebildiklerinden hekim in uygulad bakm genellikle
olum lu sonu veriyordu. Eczaclkta kullanlan dehet verici pek ok
ila, ksm en kocakar ilalar ile bycln bir karm olan antik
tbbn ifal otlarndan, ksm en de R nesans dnem inde Paracelsus
tarafndan kullanlm aya balanan daha iddetli m adeni ilalardan
derlenm iti. Bunlarn neredeyse hi biri bir ie yaramazd.
Z am an zam an, rnein stm aya kar kininin kullanlm as ve i
ek hastalna kar a yaplmas gibi birtakm koruyucu nlem ler
tesad f eseri bulunm u olsa da, uygun deney ya d a teorilerden yok
sun olunm as nedeniyle bunlar gerekletirm ek olanakszd. Bira ve
arap retim i gibi eski biyolojik sanayilerde kim yadan yararlanlm a
snn sonucu olarak ulalan bilgiler -b u n la ra ileride deineceiz-
arbon, kuduz, kolera ve veba gibi ldrc hastalklara dtan gelen
ve vcudu istila eden canl organizm alarn neden olduunun anla
lm asn ve ayn zam anda bu hastalklarn yaylm asn nlem enin
ve insanlar hastala yakalanm aktan k urtarm an n yollarnn b u lu n
m asn salad.
495
B undan byle hi deilse ilkesel olarak, hastal yenm enin yolu
alm bulunuyordu. Bu gelim enin daha ilk aam alarnda, eskiden
kara yazgnn ya da takdir-i ilahinin nne geilemez sonular ola
rak dnlen d ertlerin stesinden bilim in yardm yla gelinebilece
i grld. Bilim ancak bununla kendisini aklayabildi. Ne var ki yeni
tp bilim inin kaydettii ilerlemeler, ilk bakta son derece zengin ve
kudretli grnen uygarln arkasnda yatan ve ona can veren sana
yiye ve smrgecilie zg sefaleti de tm plaklyla gzler nne
serdi. H astalklarn asl kayna m ikroplar deil, m ikroplarn re
m elerine ve yaylm alarna olanak veren koullard. stelik, ekono
m ik sistem in kendi bnyesinden doan bu ktlkle ba edebilecek
ne b ir a ne de bir serum vard. '
Sm rge ya r
Yzyln sonuna gelindiinde, daha ok Kuzey Denizi ni evrele
yen k m r havzalarnda younlam olan sanayilemi A vrupann
nfusu ylesine artm t ki, artk Avrupa tek bana kendisini besle
yemez olm utu. D ou Avrupad an, zellikle de Rusyad an ve A m e
rikad an ithal etm ek zo ru n d a kald yiyecek ve ham m adde m iktar
srekli olarak artyordu. Bu talep, tarm d a kullanlan yntem lerle
yiyeceklerin korunm as ve tanm as yntem lerini hzla deitirdi.
Tarm m akinelerinin gelimesi, genellikle dnm bana elde edilen
r n m iktarn deilse de kii bana den r n m iktarn m uazzam
lde oaltt. Bu m akineler, feodal ky kltrnn hl egemen
olduu Dou A vrupa ve Asyad an ok nfusun az, ilenm em i to p ra
n bol olduu lkeler, dolaysyla da A m erika iin ok uygundu.
Tarm da m akinelerin kullanlm aya balanm as ile dem iryolu ve
buharl gemi tam aclnn gelimesi, insanlarn yiyecek kaynak
laryla olan ilikisini kkl b ir biim de deitirdi. O gne dek 18.
yzyldaki gelim elerden sonra bile, yiyecein yaklak %80-%95i
retildii yerde tketilirdi. D aim a kk bir aznl oluturan kent
iileri ile aylak zenginler ise ancak geriye kalan %5-%20lik b l
m n hakkndan geliyorlard. 17. yzyl H ollandas gibi im alatla gei
nen lkeler, byk kentli nfuslarm ancak tm dnyadaki m ilyon
496
larca kylnn kk kiisel art deerini toplayarak besleyebildiler,
im di ise tarm m akineleri kullanan toprak iileri, saylar giderek
azalan kk b ir aznlk olsalar da kentler iin eskiden hayal bile edi
lemeyecek m iktarda b ir art deer salayabiliyorlard. nceleri bu
yalnzca tahl r n leri iin geerliydi; am a uzun fiziksel, kimyasal
ve biyolojik aratrm alar sonucu b ulunan soutm a ve konservecilik
yntem lerinin kullanlm aya balanm asyla birlikte, yiyecein ken t
lerde toplanm as ilkesi balklar ve etleri de kapsayacak ekilde ge
niletilebilecekti.
D aha ok bakir topraklarda uygulanan m ekanik sm r y n
tem lerinin, o dnem de yaygn olan m aden am a giriim leriyle pek
ok ortak yan vard fakat daha geni bir alan kapsadklarndan d o
urduu sonular ok d ah a ykcyd. Topran tketilip bitirilm esi
suni gbrelerin kullanlm asyla ancak ksm en nlenebildi ve bir so n
raki yzyln ykc erozyonlarnn yolu ald.
Byk lde tarm ve ulam iin gerekli m akinelerin yapm n
da elik kullanlm as sayesinde B atnn ve D o u n u n topraklarnn
nce tarm a, ardndan da snai sm rye almasyla eski lkelerin
para sermayesi kendisine en krl k yolunu buldu. Bu iki b l
gedeki sz konusu yatrm larn kaderi birbirinden ok farkl oldu.
K uruluundan beri b ir burjuva sm rgesi olan Kuzey A m erika,
Savatan nce bile ktann el dem em i kaynaklar ve Avrupad an
kopup gelen on m ilyonlarca gm enin em ei sayesinde zenginleen
kendi yerli kapitalistlerini yaratm aktayd. D u p o n tlar, A storlar, Roc-
kefellerler ve M organlar ksa srede zenginlik ve g bakm ndan
Avrupal nclerini yakalayp geecek ve A m erika Birleik Devletle-
rini kapitalizm in kalesi haline getireceklerdi.
te yandan Rusyad a ngiliz, Fransz ve A lm an kapitalistlerinin
youn sm rsyle birleen otokrasi ve feodal kalntlar, geliimi bir
sre iin durdurdu. Fakat b u n lar devrim le birlikte sprlp atln
ca, ilk sosyalist devletin yolu ald.
D ouda H indistan dorudan, in ise dolayl sm rye ak kal
d; b u n u n la birlikte tek b ir devletin -Japonyan n - bilim de dahil
olm ak zere yeni Bat k lt r n n grnrdeki tm zelliklerine
sahip olan am a bunlar feodal bir taban zerine dizginsiz, yrtc bir
497
askeri devlet k u rm ak iin kullanan, yerli kapitalizm in uygarlatrc
deerini gsteren bir rnek haline gelm esine izin verildi.
In elektromanyetik teorisi
D nem in fizik alanndaki en nem li baars, Clerk Maxwell ta
rafndan n elektromanyetik teorisinin form le edilmesiydi. Bu
gelime fiziin farkl dallarnda -elektrik, m anyetizm a, o p tik - iki
kuak boyunca sren deney ve teorilerin, kapsam l tek bir teori iin
de birletirilm esini ve basit bir m atem atiksel form lle ifade edilebil
m esini salad. Sz konusu teori tek bam a m atem atiksel fiziin bir
zaferi olm asna karn, kantlanm as iin elektrik birim lerinin doru
olarak saptanm as gerekiyordu. Bu ayn zam anda gelien elektrikli
sanayinin zorunlu kld b ir grevdi. Maxwellin denklem leri, teori
ile pratik arasndaki karm ak etkileim in bir rnei olan gelecein
elektrik m hendisliinin teorik tem elini oluturdu.
E lektrom anyetik teorisi Faradayn dlerini gerekletirerek d o
adaki btn glerin birbirleriyle balantl olduunu gsteren ve
term odinam iin yasalaryla birlikte fizikte belirli bir kesinlii ifade
eden -b u gr 20. yzylda yerle bir edilecekti- olaanst bir b a
aryd. Ancak, sz konusu teori tad anafikir -elektrom anyetik
dalgalarn varlnn teorik bakm dan zorunlu olm as- sayesinde,
H ertzin 1888 ylnda b u dalgalarn varln deneylerle kantlam a
snn yolunu at. Bylece, telsiz-telgraf ve b u nun dourduu tm
498
olanaklarla birlikte elektrom anyetik dalgalardan pratikte yararlanl
m asn salad.
Periyodik cetvel
Kim ya alannda d nem in en nem li genellemesi, M endeleevin
1869 ylnda ortaya sunduu periyodik cetvel idi. O zam anlar periyo
dik cetvel, tam am en farkl trden m addelerin varlna bir snr k o
yuyor gibi grndyse de gerekte m addenin artk deim ez atom
lardan deil, kendilerinin de deiip dnm eleri olas birka tem el
paracn grece geici birlem elerinden olutuu biim indeki yeni
yaklam iin de en d o ru y o rum unu buldu. M endeleev atom ik sis
tem in K opernikiydi; sistem in G alileosu ve N ew tonu ise daha sonra
geleceklerdi.
O rganik kimyada, atom teorisini kabul etm ede gsterilen istek
sizliin yol at kafa karkl o rtadan kalkar kalkmaz, doal yap
larn yorum lanm asnda m uazzam ve dzenli bir ilerleme kaydedildi;
dahas yeni m addelere ilikin son derece zenli ve etkileyici sentez
lere ulald. Yzyln sonlarna gelindiinde kimyasal aratrm alar
sentetik boyalarla balayan zaferlerine, sentetik ilalarla bir yenisini
ekleyen kim ya sanayisinin ayrlm az bir paras olm utu. Kim yager
lerin says o denli artm t ki bilim iilerinin neredeyse yars k im
yagerlerden oluuyordu.
Aratrma laboratuvarlar
Bilim den ve bilim insanlarndan daha ok yararlanlr olmas,
bilim sel eitim in ve bilim in rgtlenm esinin olabildiine yaygn
latrlm asn gerektirdi. rgtsel yenilik, Siemens ve Edison gibi
sonradan iadam olm u m ucitlerin atlyelerinin ya da zel denem e
yerlerinin neredeyse farkna bile varlm adan gelitirilmeleri sonucu
ortaya kan aratrm a laboratuvarlaryd. Bu arada, niversitelerin
laboratuvarlar da geliti; nk bilim in yeni alanlarda kullanlm aya
balanm as, yeni i sahalarnn almas ve bilim e giderek daha fazla
rencinin ilgi duym as demekti. N itekim ileri srlen tm ilgisiz
lik iddialarna karn dnem in akadem ik bilimi, nihayetinde bilim in
499
sanayide gsterdii baarya gveniyordu. B ununla birlikte, siyasette
ve dinde geleneksel snrlar am ad srece bilim e olduka geni
b ir zgrlk alan brakld.
Byk buhran
19. yzyln sonuna, tpk balangcna olduu gibi bilim in alan
n ve nem ini ciddi anlam da snrlam a eilim inde olan bir gericilik
dam gasn vurdu. Fakat, balangtaki gericilik Fransz D evrim inin
dourduu sonulara bir tepki olarak ortaya karken, bu kincisi
ne, toplum sal bir devrim in arifesinde olunduu bilincinin yol at
kayglar yn verm ekteydi. leyii giderek daha da bilimselleen
sanayinin rettii m uazzam yeni zenginlie ve ilerlem enin srecei
beklentisine karn toplum daki gerileme azalaca yerde artyor; kl
t rl aydnlar arasnda dkrkl, um utsuzluk ve hakl bir fin de
sicle [an sonu] duygusu hkm sryordu. zellikle Avrupad a
M arksist sosyalizm ii snfna u m ut dolu bir seenek sunm aktay
500
d. Bu nedenle felsefenin genel geliim inin en dorudan etkilendii
yer Kta Avrupas oldu. B ununla birlikte, ngiltere ve A m erika da
felsefeye olan t m geleneksel ilgisizliklerine karn bu etkilenm enin
dnda kalam adlar.
Yzyln ortalarndaki kesin ve iyim ser m ateryalizm den geri
ye, bilim i gereksiz zihinsel kurgulardan arndrm a maskesi altnda
m addeyi safd eden ve yerine b ir duyum lar ya da dler b o ha
s koyan M ach (1838-1916) ile Osvvaldn (1853-1932) neo-poziti-
vizm ine d oru bir gerilem e oldu. Bu neo-pozitivizm ve Bergsonun
(1589-1941) lan v ita fi [yaam gc] ve W illiam Jamesin pragm a
tizm i gibi benzeri felsefeler, devrim ci drty bilim in dna atmak,
bilim in insanln yararna kullanlabileceini savunan her trl g
r km sem ek ve bilim i rgtl din ve devlet asndan kabul
edilebilir hale getirm ek niyetindeydiler.
Bu gelimeler, gerekten de giderek teknik bakm dan vazgeil
m ez hale gelm esinin bir sonucu olarak bilim in kapitalist m ekanizm a
iine ekildiinin birer belirtisiydiler yalnzca. Bilim insanlarnn saf
bilim d o rultusunda toplum sal sorum luluktan kam an bir tutum
taknm alar giderek artan p ara dlleriyle, uzm anlam aya daha faz
la olanak tan n arak akllca datlan unvanlarla ve m ali desteklerle
zendirildi. Bilim insan saysndaki m uazzam art da bu uysallk ve
sorum luluktan kam a eilim ini pekitirdi. Yzyln sonuna gelindi
inde bam sz bilim insanlar ok kk bir aznlk olarak kaldlar.
M aalarn niversitelerden ya da h km etten alan byk ounluk
ise o gne dek grlm edik lde egem en sm fm kafa yapsn b e
nim sedi.
Bu konform ist eilim lerin bilim in geliim ini ne lde engelle
diini syleyebilmek gtr; nk, tarihte bilim in gsterdii m uaz
zam gelime bu eilim lerin etkilerine oranla daha ar basm aktadr.
Ne var ki tek tek bilim lerin geliimi zerine yaplan tm ayrntl
incelemeler, b u t r geciktirici etkilerin her "am an var olageldiini
gsterm ektedir. 5.3 Bu d u ru m a tekrar tek;ar tank olunm as, bu ol
gunun farkna varlm ad ya da farkna varlsa bile bundan gerekli
derslerin karlm ad anlam na gelmez. Bu, daha ok 19. yzy
ln sonlarndaki sistem inin farkl a.ima alanlarnn greli nem -
501
ne dair bir fikirden ya da gerek anlam da bir ynelim den yoksun
olduunu gsterir. yle olm asayd, yeni yzyln hem en banda
gerekletirilebilecek olan pek ok keif iin yirm i yl -y a da daha
fazla- beklem ek gerekm ezdi. Eski teorileri artm ak iin heba edilen
abalar, yeni teorileri gnm a karm aya fazlasyla yeterdi. Bylesi
b ir yaklam n o zam anlar bilim e yabanc olduu sylenebilir -b az-
lar hl b u n u n byle olduunu syleyecektir ne var ki 17. yzyln
ortalar, 18. yzyln sonlar ve 19. yzyln ortalar gibi nem li d
nem lerin kapsam l ve rgtl bilim sel atlm larm n silinip gittiine
phe yoktur. Bu atlm, ancak 20. yzyln karklklarla dolu bir
d nem inde tekrar kendisini gsterecekti.
18. ve 19. yzyllarda bilim in genel geliimi zerine syleyecek
lerim iz burad a sona eriyor. Bu byk an baarlar zerine genel
b ir deerlendirm eyi 9. Blm n sonunda, farkl bilim dallarndaki
gelimeleri ayrntl olarak inceledikten sonra yapacaz.
502
9. B lm
G iri
503
nan verileri b ir araya getirerek zam an ve konu dizililerinden ka
rlacak dersleri incelemeye alacam. Konu seimi, byk lde
akadem ik olan bir bilim den, ekonom ik hayatta nem li rol oynam a
ya balayan bir bilim e geii ifade eden 18. yzyl ile 19. yzyl ara
sndaki dnm n tem el zelliklerini gnm a karacak ekilde
yaplm tr. kincisi dnda ele alm an her konu, bilim asndan te
mel nem e sahip birtak m ilkelerin kefedilmesiyle balantl olan
ve ekonom ik bakm dan nem tayan bir ya da daha fazla gelimeyi
ierm ektedir. Dolaysyla birinci alt blm , buharl m akinenin ta
rihesini ierm ekte ve onun verim liliini arttrm a dorultusunda
harcanan abalarn nasl enerjinin korunum u ve dnm yasalar
n n kefine yol atn gsterm ektedir. kinci alt blm bir anlam da
b irincinin ekidir; nk hem m etal ileme yntem lerinin gelitiril
m e sin i h em de d a h a kaliteli ve daha b yk m ik ta rla rd a m e tal re
tilm esini salayarak elik ann yolunu aan, buharl m akinenin ve
b u h ar gcyle alan dier m akinelerin yaplmas ynndeki youn
taleptir. Bu srete byk bir bilim sel ilkeler iin iine girm em i ve
bilim in rol grece nem siz kalmtr. M hendislik alm alarnn
deeri, m ekanik d n m n ne lde sradan ustalarn em eine
dayandm ve ikinci olarak da ince m etal-iiliinin hem sanayi
hem de bilim asndan ne kadar nem li olduunu ortaya koym a
sndan ileri gelmektedir. eliin geliim yksnde asl vurgu, g
rece az bilim sel bilgiden yararlanlarak salanan m uazzam teknik ve
ekonom ik ilerlem e zerinedir.
Elektrii konu alan nc alt blm de yine farkl b ir d u ru m
la karlayoruz: Tam am en bilimsel ve hatta uar bir ilgi alannn
ok nem li bir sanayiye dnm esinin incelenm esi. Bu inceleme,
ayn zam anda 17. yzylda gelitirilen m atem atiksel-m ekaniin b
tnyle yeni ve beklenm edik bir deneyim alanna uygulanm asnn,
19. yzylda nasl teorik bakm dan ok byk nem tayan yeni ge
nellem elere varlm asn salayabildiini de ortaya koyacaktr. In
elektromanyetik teorisine d oru atlan admlar, Nevvtonun ekim te
orisine gtren adm lara benzer. Elektrom anyetik teori, bal bana
19. yzyl bilim ine yanltc bir biim de nihai karakterini veren ikin
ci byk birletirici hipotezi tem sil eder.
504
D rd n c alt blm de, daha nceleri kr bir deneycilik [empiri-
sizm] ile m istik sim ya teorisi arasnda yalpalayan kimyay, aklc ve
nicel bir bilim e dntren 18. yzyln ana geliim seyri anlatlm ak
tadr. Priestley ve Lavoisierin adlaryla anlan pnm atik devrim, bili
m in Yunanllarn el attklar alanlarn tesine geerek ilk kez byk
apta yaylm asn tem sil eder. Bu olgunun insanlk tarihi asndan
tad m uazzam nem , ayn zam anda bilim in ilk kez byk re t
ken sanayinin iine olum lu ve kr getirecek bir tarzda girm i olmas
gereinden kaynaklanm aktadr. H em en ardndan kim yann tekstil
sanayisi ile kurduu yakn iliki, aartc ve boyalardan patlayclara
ve ilalara geile birlikte, 19. yzylda organik kimyaya elik eden ve
esin kayna olan ana tem adr.
Son olarak, biyolojik bilim lerin kapsam l alan iinde, ilerlem e
n in y nn belirlem i olan iki ya da ana akm dan sz etmeye a
lacam. Burada b ir yandan sonuta mikrobiyolojiye ve Pasteur un
hastalklara m ikroplarn sebep olduu biim indeki teorisine yol aa
cak olan tarm sal ve tbbi uralara, dier yandan da yaradl ze
rine yrtlen ve jeoloji ve doa tarihi araclyla D arw inin orga
nik evrim i bulm asn salayan ateli tartm alara deineceiz. Fizik
alanndaki grkem li genellem eler de dahil olm ak zere, 19. yzyln
t m byk baarlar arasnda nem i bakm ndan dnyay evrenin
m erkezindeki tah tn d an indiren K operniki-G alileocu grle kar
latrlabilecek olan tek teori, hi kukusuz evrim dir. Bylece insan
doadaki yerini buldu. A ncak kendisinin de bir hayvan olduunu
kavradnda, toplum un ve uygarln ileyiinin kendisini atalarn
dan nasl farkllatrdn renebilirdi. Evrim in kabul edilmesiyle,
A ristocu dnya gryle olan son ba da koparlm oldu. B ununla
birlikte, takdir-i ilahiye bal olan bir gkyz m ekanizm asnn yeri
ne, insan yapm b ir dnyay koym ak iin gerekli m antksal sonula
ra henz ulalm am t -k ap italist toplum un erevesi iinde yerine
getirilm esi ok zor bir grevdi bu.
D nem in en nem li bilimsel ve teknik gelimeleri zerine yo
unlatm dan, kanlm az olarak tabloyu fazlasyla basitletirdim
ve kapsam l bir inceleme iin gerekli olacak pek ok konuyu dar-
da brakm ak zorunda kaldm . B ununla birlikte, onlarn anlatacaklar
505
yknn de b u n d an farksz olacan syleyebilirim. rnein, n
dalga teorisinin yeniden ortaya km asna yol aan polarizasyon ve
krnm olgularnn kefi de iinde olm ak zere 19. yzyl balarn
da optik bilim inde grlen byk gelimelerden hi sz etm edim ;
spektroskopi vespektral analizden de. Bu gelimeler dier bilim dal
larnda kullanlabilecek ara-gerelerin oalmasn salayacak, kim
yay ve astronom iyi dntrecek ve bir sonraki yzylda atom un ya
ps hakknda bir ipucu verecekti. O ptiin yks daha 19. yzylda,
sinem al ve televizyonlu gnlerden ok nce, bilimsel ve ekonom ik
etkenler arasndaki etkileim rnekleriyle doludur. Ne var ki b u ra
da bunlardan sz edemeyeceiz. Ancak, aadaki alt blm lerde yer
alan tartm alar, deinm eden gem ek zorunda kaldmz alanlarda
ki etkileim leri de kapsayacak yeterince rnek iermektedir.
9.1. ISI V E E N E R J
Isnn ve s d nm lerinin incelenm esi, ada uygarln ge
lim esinde entelektel, hatta onun da tesinde teknik ve ekonom ik
bakm dan ok byk nem tar. Balangta b u incelem e doaya,
scaklk ve soukluk duygularna, yem ek piirm e ilem lerine ve hava
d u ru m u n d ak i deiikliklere d air gzlem lerin younlatrlm asndan
ibaretti. Is h akknda en eski alardan beri pek ok dnce ne
srlm t. Is hem yaam la ve atele, hem de iddetli hareketle ili-
kilendirilm iti.
yonyal filozoflar daha eski efsanelerden yola karak sy ve
onun kart olan soukluu evrenin evrim inin nedenleri olarak gs
term ilerdi -Is genletiriyor ve buharlatryor, soukluk d o n d u ru
yor ve sertletiriyordu. Aristo, zellikle m eteorolojisinde, scakln
ve soukluun niteliklerini doktrinletirdi. Buna gre slaklk ve ku
ru lu k d rt ana u n su ru -atei (scak, kuru), suyu (souk, ya), havay
(scak, ya) ve topra (souk, k u ru )- belirliyordu.
Kimya ile fiziin b ir karm olan bu doktrin Avrupada olduu
k adar ind e ve H indistand a da bin yl boyunca insan dncesine
kaznd. Kart unsurlar doktrin i zellikle tp asndan byk nem
tayordu; titrem eler ve atelenm eler doktrini destekliyor gibiydi.
506
G erekten de ism in llm esi dncesi ilk kez tp alannda ortaya
kt. Scakln ve soukluun h er ikisinin de birincisi ancak algla
nabilen, d rdncs ise ld r c olan 3.19 d rt derece ya da ad m
d an olutuu varsaylyordu. Birinci, ikinci ve nc dereceden s
tc ya d a soutucu ilalarn amac, kartn dengelem ek ve etkisini
hafifletm ekti. Scaklk (derecesi) fikri burad an dodu.
Felsefi tp dok trin i geerliliini k o ru d u ve Rnesans d n em in
de yeniden canland. Telesiusu izleyen Bacon, scaklk ve soukluk
antitezini felsefesinin ana u n su ru yapt. En eski alardan beri s,
havann ve buharn hareketleriyle ilikilendirilm iti ve daha ok 17.
yzyln pnm atik keifleriyle ilikisi nedeniyle nitel felsefenin y
rngesinden karak nicel bilim lerin yrngesine girm iti. Galileo
hava-genlem eli bir term om etre yapt. Bu t r term om etreler Torri-
cellinin barom etresiyle birlikte hava gzlem lerinde kullanld. 4.13
507
vard fakat ileyecek b ir m otor yapm ak iin gerekli m ekanik yete
nekten yoksundular. Buna en ok yaklaan, srasyla Huygensin ve
Boyleu n asistanln yapan D eni Papin oldu. Papin byk b ir m o
to ru n zelliklerini tanm lam fakat onu yapm ak iin gereken p a ra
y bulam am t. Papin L ondrada sefalet iinde ld. Elimizde onun
1708de Kraliyet A k adem isinin sekreterine yazd ve dikkate deer
bir deney iin 15 sterlin istedii dokunakl bir m ektubu bulu n m ak
tadr. Yantta, baarnn nceden gvence edilm em esi d u ru m u n d a
A k ad em in in bor veremeyecei bildiriliyordu. 4.11.38
Ate gcyle alan bir p om pa tasarlayp gerekli paray da bula
rak onu yapan ilk kii Kraliyet M hendisler B irliinden Yzba Sa
veryd i (1650-1715). Savery, srayla buharla doldurulan iki kap kulla
narak suyu dar p skrtt ve sonra da kaplar soutarak daha fazla
suyu ilerine ekti. Bu yntem buharl tulum balarda hl kullanl
m aktadr. Savery sradan bir tasarm c deildi. Madencilerin Dostu
5.74 balkl p atent b avurusundan anlalaca gibi buharl m akine
nin, zellikle ar ve srekli alm a gerektiren m aden ocaklarnda
ki suyun boaltlm as iinde ne kadar ie yarayacann farkndayd.
Savery, sz konusu bavuru dilekesinde yle syleyecekti:
Saygdeer ngiliz M aden letmecileri,
508
disi yapacaktr. O n u n , birka yl iinde bu kralln zengin
liinin hi de km senem eyecek bir parasn oluturan
m adencilii ve m aden ticaretini en az iki, belki de katm a
karacandan kukum yok. M adencilerin suyu boaltm ak
iin byk eziyetler ektikleri bu zor koullar altnda bile her
yl bylesine byk m iktarlarda kurun, kalay ve km r ih
ra edilebildiine gre, m adenlerde her ynden elverili olan
bu m oto ru n yardm yla su boaltldnda kim bilir ihracat ne
kadar artacaktr?
Saverynin m otoru, uygulam ada karlalan pek ok gle ra
m en so runun zlebileceini gsterm esi bakm ndan ok nem li
dir. D aha baarl ve daha kullanl bir m otor, 1712 ylnda, d o ru
dan alak basn kazanm a bal silindirin iinde skan b u h arn it
tii b ir piston kullanan D artm o u th lu Thom as N ewcom en tarafndan
yapld. New com enin m o to ru n u n Saveryninkinin tersine, m aden
kuyularnn dibine kurulm as gerekm iyordu. Bu m otor daha az b a
km istiyordu ve yksek b u h ar basncna bal olm ad iin de daha
gvenliydi. Bu m o to ru n kullanm a sokulm as, vakum ya da atm osfer
basnc hakkndaki bilim sel ilkeden yola klarak ustalarca im al edi
lip kullanlabilecek, stelik ie yaram akla kalmayp kendi m asrafm
da fazlasyla kartabilecek bir m akineye geiin ilk aam asna iaret
ediyordu (ekil 12).
N ew com enin bilim sel b ir eitim den ve ilikilerden yoksun ol
m as gerei 5.10.611, bildiim iz kadaryla R. S. M eiklehamm 1824
ylnda buharl m akinenin bilim in insanla sunduu en byk ar
m aan olduu grn yadsm asnn nedenlerinden biridir. Me-
ikleham: Teorisyenlerin biraz olsun katkda bulunduklar hibir
m akine bundan daha yararsz olamaz. Bu ise, yalnzca ve yalnzca
pratik teknisyenler tarafndan tasarlanp gelitirilm itir diyordu.
5.58 Buharl m akinenin ortaya knda bilim in pay zerine ileri
srlen b u iki u gr badam az deildir. Vakum pom pas gibi
radikal b ir dncenin -h i deilse bir bilim insanndan n ce- bir
teknisyenin akim a gelebilecei kukuludur. te yandan, hibir bilim
insan da alan b ir m o to r yapm a abas srasnda ortaya kabile
509
cek sorunlar zebilecek yetenee sahip olam am t. Srecin deva
m n d a grlecei gibi, m o torlarn daha da gelitirilmesi iin radikal
bilim sel grlerle zanaatkrlarm deneyim ve ustalnn ok sk bir
araya gelmesi gerekm itir.
G elitirdii m o to rd a yaklak yetm i yl boyunca hibir kkl de
iikliin m eydana gelmem i olm as ve baz m otorlarn yzyldan
fazla b ir zam an iler d u ru m d a kalm as N ew com enin dehas h ak k n
da nem li bir fikir verecektir. Ne var ki bu m otorlar kullanm alan
bakm n d an snrlydlar. leyii, pom palam a ve frm e dnda bir
ilem yapam ayacak k ad ar dzensizdi ve ok fazla k m r tketiyor
du. Bu m o to ru n d ah a da gelitirilmesi iin bilim den gelecek yeni fi
kirlere, zellikle de nicel bir s bilim inin douuna ihtiya vard.
510
sy so u rm alar- olgusu zerinde kafa yordu ve erim i suda snn
saklanm -y a n i g izil- halde bulu ndu u sonucuna vard. A rdndan,
dam tm sanatnda uzun zam andr bilinen, suyu buharlatrm ak iin
o nu kaynam a noktasna getirecek sdan ok daha fazlasnn gerektii
gereinde yansm asn bulan, bu h arn byk gizil ssn lt. Kay
nam a srasnda sourulan s, b u h ar im bik bo ru su n u n iinde tekrar
younlatrlrken yeniden ortaya kyordu. Bu sy giderm ek iin
b oruya ok fazla souk su uygulanm as gerekiyordu (ekil 10).
S il
tulum bal [pompal] km r m adenleri iin geerliydi. Ancak daha
verim li ve istikrarl W att m o to ru ile birlikte, C ornw alld eki ar m a
dencilik blgesinde retilen m allar ve sonra da lkenin d rt bir ya
nm a yaylan tekstil fabrikalar iin gereken enerji ok daha kolay ve
ucuza elde edilebilir oldu.
512
olarak kendisini kabul ettirdi ve ngilterenin her tarafna yayld. Bu
nunla da kalm ad; B oulton tm dnya iin retim i hedeflediinden,
ou ngiltered en gelen m hendisler tarafndan Fransad a, Rusyad a
ve A lmanyad a buharl m akineler kullanm a sokuldu.
513
tiyle snrlad. zm 1871 ylnda, Hornblovverm (1743-1815) ge
litirdii oklu genlem e ile bulu nd u fakat olduka yava bir geliim
gsterdi. Parsonu n t rb in in in g retim inde bir devrim yaratt
1884 ylna dek yandan ark yerine pervane konulm as dnda hi
bir kkl deiiklik yaplmad.
Kalorinin saptanmas
Paradoksal b ir biim de, sy ie dntren bir ara olarak b u
harl m akinenin ileyii zerine ilk ciddi bilim sel incelemeye, onun
doduu yer olan ngilterede deil, ithal mal bir r n olarak sa
tld Fransad a giriildi. Balangta karlalan en nem li glk,
snn ne dem ek olduu konusundaki geleneksel grlerden kay
naklanyordu. D aha nce grdm z gibi , s atele kartrlyor,
h atta yaam sal bir nem e sahip olan vcut ssnn bile grnm ez bir
ateten 4.87 geldii'dnlyordu. 18. yzylda s, m addi bir nesne
514
olarak dnlm t. Blackin s-m addesi daha sonra Lavoisier
tarafndan kalori ismiyle vaftiz edilecekti. Arln lm e ynnde
ki giriim ler baarszla urasa da b u olsa olsa snn tpk elektrik
ya da k gibi tartya gelmez akc bir nesne olduunu gsterm ek
teydi. 5.53 Lavoisier bu yaklam n, kendisine ait olan kimyasal b i
leimle s retilm esi gryle tam bir uyum iinde bulunduunu
ortaya koydu.
te yandan, snn m adde deil hareketin bir biimi olduu ek
lindeki bam baka bir gelenek de varln srdryor, hatta b u gr
ok daha eskilere dayanyordu. ubuklar birbirine srterek ate yak
m a ve d em ir dvm e gibi asrlar boyunca uygulanan yntem lerden el
de edilen deneyim kuvvetin sya dntrlebileceini kantlamt,
im di de buharl m akine snn kuvvete dntrlebileceini gste
riyordu. Fakat s ile i arasndaki nicel ilikileri ortaya karm ak iin
ate araclyla suyu ykselten buharl m akineye ihtiya vard.
New com enin ilk buharl m akinesi, yaplan iin m iktar, buharl
m akinede kullanlan ve m aden havzalar ile ky blgelerinden uzak
latka daha da pahalanan k m r n m asrafn zar zor karladn
dan baarszla urad. Bir at ayn ii daha ucuza yapabilirdi. Watt,
m otorlarnn kullanlm as karlnda alaca creti belirlerken bir
atn bir dakikada yapaca ii ayak-libre birim i zerinde hesaplam
ve m otorlarn gcn b u yeni evrensel birim le, beygir gc ile ifade
etm iti. Boulton ve W att firm asnn m otorlarn satarken uygulad
dahiyane yntem , m otorlarn k u ru lum u ve bakm nn cretsiz yapl
mas, m otorlarnn N ew com en m o to ru ya da i atna oranla salaya
ca yakt ve yem tasarru fu n u n te birini alacaklarna dair szleme
yaplmasyd. 5.27
Beygir gcnn sya dntrlm esi biim indeki ters ynl i
lem 1798 ylnda M nihte, Kont R um ford tarafndan gerekletiril
di. Isya, zellikle de snn salayaca ekonom ik yararlara kar her
zam an ilgi duym u olan Rum ford, top nam lusunun delinm esi sra
snda aa kan sya dikkat etti ve sonra bu sy lt. Belli m ik
tarda herhangi b ir m addeden m uazzam bir s elde edilebileceini
gsterm esi, m addi s teorisini etkili bir biim de rtm esi demekti.
Ne var ki alternatif b ir teori oluturm ak iin bu yeterli deildi.
515
Carnot: Tersinir s motoru
Bir m o to ru n kazanndaki snn volandaki gce dntrlm esi
ok sk yararlanlan b ir uygulam a olm asna karn, uzunca bir sre
pozitif bilim lerin yrngesine oturtulam ad. 5.3 H er m otorun, yak
t k m r yapt ie eviren kendine zg dntrm e katsays
vard ve grnd kadaryla m otorlar gelitike bu arpan azal
yordu. G rnrde verim liliin snr yoktu, fakat yine de bylesi bir
snr bulunm alyd yoksa sonsuz hareketin m m kn olmas gerekir
di. Bu t r deerlendirm eler 19. yzyln fark edilm em i byk deha
larndan olan Sadi C arnotu n Rflexions sur la puissance matrice de
fe u (1824) adl yaptm yazm asna yol at. Sadi C arnot (1796-1832),
Fransz D evrim inde zaferin rgts Lazore C arnotun oluy
du. Yeni cole Polytechniqued e m hendislik eitim i grm ve yeni
m akinelerin ileyiinde m atem atiksel-fiziksel ilkelerden ilk yararla
n an lar arasnda yer almt.
C arnot buharl m akineyi, yksek sda kalorinin m otor boyunca
akarak younlatrcda dk bir syla m o to ru terk ettii bir tr
deirm en olarak dnd. Bu srete hi kalori yitirilmezse, olas
m aksim um i yaplm olacakt. B unun salamas ise m o to ru n ter
sine evrilebilirle kapasitesiydi. M otor, b u g n k deyiimizle b ir s
pom pas gibi alarak ayn m iktarda kaloriyi dk dereceden yk
sek dereceye karrpak iin ayn enerjiyi ters ynde kullanabilecekti.
C arnot, bu en uygun tersine evrilebilirlik koullar altnda bile snn
yalnzca ok az bir m ik tarn n ie dntrlebileceini gsterdi. Bir
baka deyile, i ancak farkl scaklk derecelerindeki snn transferi
yoluyla yaplabilirdi. Bu, sonradan adlandrld gibi term odinam i
in ikinci yasasyd.
C arn o t daha da ileri giderek, snn bir blm nn gerekten
m otorda ie d n tn grd hatta bunun m iktarn bile hesap
lad. Ne var ki edindii bilgileri yaynlayam adan koleradan ld ve
snn m ekanik edeeri konusundaki byk kefi, elli yl boyunca
defterinde sakl kald. Bu arada yaynlad eseri de uzun sre bir
kede unutulup kaldktan sonra 1832d e C lapeyron tarafndan g-
nna karld. N itekim bu kitap, sonradan yeni term odinam ik
516
bilim inin tem ellerini oluturacakt. Is ve i arasndaki ilikilerin tam
olarak aydnlatlm as iinse bir eyrek yzyl daha beklem ek gereki
yordu. 5.3 G n geldiinde ise zam an oktan gemi olacakt.
517
Bu sre sonradan byk lde hem Jouleun hem de H elm holtzun
d ostu olan Lord Kelvin tarafndan Isnn D inam ik Edeeri (1851)
balkl makalesiyle tam am land.
Yaklamlar ne kadar farkl olursa olsun bu kaiflerin hepsi de
d o rudan ya da dolayl olarak b u h ar ann 5.3 atm osferinden,
zellikle de lokom otiften etkilenm ilerdi. M ayerin dedii gibi: Isy
kazandan dam tp karan, dnen tekerleklerde m ekanik ie d n
tren ve tekrar younlatrarak dingillerde, tekerlek kasnanda ve
dem iryolunda sya eviren lokomotiftir.
E nerjinin k o ru n u m u ilkesi (m ekanik i, elektrik ve s enerjinin
yalnzca farkl biim leriydiler) 19. yzyl ortalarnn en nem li fi
ziksel kefiydi. Bu keif pek ok bilim daln bir araya getirdii gibi
an eilimleriyle de son derece uyum luydu. Enerji, fiziin evrensel
b irim i -ev ren d ek i deiim lerin, tpk alln gibi, kendisi tem el alna
rak dzenlendii genel l t- haline geldi . Farkl enerji birim leri
-sn n kalorileri, iin ayak-libresi ve elektriin kilovvat-saati- ara
snda sabit bir deiim k uru belirlenm iti. nsann tm faaliyetle
ri -sanayi, ulam , aydnlatm a ve son olarak da yiyecek ve yaam n
k en d isi- tek b ir ortak terim e dayandrlacakt: Enerji.
!. ''
Enerjinin kullanlabilirlii
Ne var ki yzyln sonlarna doru son derece iyim ser grnen
enerji doktrini, nem li olann evrendeki enerjinin m iktarndan ok
b u enerjinin kullanlabilirlii olduunu ve bunun da giderek g
letiini gsteren term odinam iin ikinci yasasnn kavranm asyla
birlikte nem li bir deiiklie urad. M axwellin m olekler terim le
riyle syleyecek olursak, hzl (scak) ve yava (souk) molekllerle
ie balayan h er sistem, m olekllerin ounun ortalam a hzla (lk)
hareket etmesiyle sona erecekti ya da Gibbsin (1839-1903) deyiiyle
bir sistem in karm akl (entropisi) daim a artm a eilim indedir.
Evren bir bt n olarak ele alnacak olursa, s kaynaklarnn ka
nlm az b ir biim de giderek evrensel b ir lkla brnecekleri ve
bylece evrenin s lm ne varlaca grlecekti. Bu grn
nde gelen savunucusu Kelvin, evrensel bir orta hallilie doru bu
518
giditen deta byk bir sevin duyuyordu. Geree daha ok yakla
arak, gnein sonsuza dek parlayam ayacam ve dolaysyla dnya
nn varln birka yz m ilyon yldan d aha fazla srdrem eyeceini
kantlam ay baard. Jeologlara evrim i aklayacak zam an braklm a
m t fakat fizikilerin otoritesi gn kurtarm aya yetti. A ncak fizik
iler de pek oklar gibi bu ngrlerinde yanlm aktaydlar. A tom un
iinde ok daha byk yeni g kaynaklarnn bulunduunun kefe
dilmesiyle birlikte bu grn yerle bir olm as kanlm azd. Yine de
Kelvine hakszlk etm em ek iin onun u szlerle ngrlerini sa
lam a baladn belirtelim : im dilik bilm ediim iz yeni kaynaklar
yaradln byk hzinesinde bulunm ad srece... 5.88
9.2. M H E N D S L K V E M ETA L RJ
18. ve 19. yzyllarn belirgin zelliklerinden biri m akinenin za
feriydi. Ne var ki bilim in burada oynad rol yine de olduka nem
sizdi. nk gerek m hendislikte gerekse m etalrjide geleneksel
el em eine dayal teknik u n su r ile krlla dayal ekonom ik unsur
-basknd. B ununla birlikte bilim sel u n su r her zam an iin etkindi ve
519
giderek nem kazanarak 20. yzylda nderlii eline alm asn sala
yacak olan zem ini hazrlam aktayd.
M hendislik tarihinin 18. ve 19. yzyllarda geirdii byk ya
ratc evre, ticaretin ve sanayinin giderek artan ihtiyalar ile yeni kr
olanaklar yaratan yeni alma aralar -m akineler, motorlar, malze-
m e - arasndaki srekli etkileimi gzler nne sermektedir. Tekstil
m akinelerinin kullanm a sokulm asn salayan etken, daha fazla iplik
ve daha fazla kum aa duyulan ihtiyat. D aha fazla km r ihtiyac
ilk buharl m akinelere, grlm edik lde bollaan m allarn tam a
clnn daha ucuza yaplm asna ihtiya duyulm as ise lim anlarn,
kanallarn, karayollarnn ve kprlerin gelitirilmesine ve kkl bir
yenilik olan dem iryollarnn yaplm asna yol at . Bu ihtiyalar kar
lam ak zere gelitirilen yeni m ekanizm alar ve aralar yeni olanak
lar dourarak ksa srede o gne dek dnlm em i yeni alanlarda
ve giriim lerde kullanlm aya baland. Bylece, nceleri yalnzca su
pom palam ak amacyla gelitirilen buharl m akine, daha sonra ocak
lar krklem e ve dem ir dvm e iinde kullanld, ardndan da m a
kineleri altran su arknn yerini ald. ok sonralar, gemilere ve
vagonlara m onte edilerek otom atikleti ve buharl gemi ile lokom oti
fin yolunu at. Benzer bir biim de m akine retim inin kendine zg
gerekleri sonucu ortaya kan ucuz dem ir ve ucuz elik yeni m akine
lerin, tatlarn, gem ilerin ve binalarn yapm nda bir devrim yaratt.
Mhendisler
M akinelerin ve m adenlerin geliim inin her aam asnda el sanat
lar yeni cihazlar deniyor ve yararlanabilecekleri h er alanda elle
rinden geldiince bilim i zm sem eye alyorlard. Bilim insanlar
da dayandklar ilkeleri anlayabilm ek iin zanaatlar renm ek zo
ru n d a kaldlar. Bu sreci, 1750-1850 yllar arasndaki nem li d
nem de yaam m hendislerin yaam ykleri araclyla izleyebili
riz. Bu konuda, byk ngiliz tarihi Samuel Smilesin 5.78-80 ve bir
sonraki kuaktan D ickonson 5.26-28 ile N ewcom en T opluluunun
dier yeleri gibi daha bilgin tarihilerin eserleri bize yeterince k
tutm aktadr. Uzun bir sre Sanayi D evrim i nin merkezi olarak kalan
520
ngilterede m hendisler ounlukla basit bir ii olarak ie balayan
yetenekli ve hrsl fakat genellikle okum a yazmas olm ayan ya da
kendi kendini yetitirm i kim selerden oluuyordu. B unlar ya Bro-
m ah gibi deirm en ustas, M urdoch ve George Stephenson gibi tek
nisyendiler ya da New com en ve M audslay gibi demirciydiler. Bilimle
daha yakndan iliki iinde olm alar dnda Sm eaton ve W att gibi
ara-gere reticileri ile N asym ith (1808-1890) gibi sanatlarn veya
Trevitchik gibi m aden m hendislerinin de onlardan pek fark yoktu.
Fabrikalarn kk, devletin ve askeri okullarn daha byk bir rol
oynad Fransad a m ektepli m hendisler baskndlar. B unlar arasn
da Jars, Monge, Poncelet, Fourneyran, Sadi C arnot ve Fransz m
hendisliinin ngiltereye arm aan olan Marc Brunelin (1769-1849)
adlarn sayabiliriz. 1850d en sonraki dnem de bilim in egemenlii
daha da baskn hale geldi ve b ununla birlikte nem li gelimelerde
A lm anya ne kt. A lm anyann Siemens ailesi, O ttosu ve Dieseli
karsnda ngilterenin yalnzca Parsonsu vard.
Tm b ir Sanayi D evrim i dnem inin belli bal eilimleri, daha
ustaca m ekanizm alar icat edilm esi ve m akinelerin perform ansnn
srekli olarak gelitirilm esi ynnde oldu. Is m otorlar ve elektrikli
m akineler gibi yeni fiziksel ilkelerden yararlanlan aletler dnda,
bilim e pek fazla gerek duyulm ad. ounlukla iilerin almalar
taklit edilerek yaplar m ekanizm a tasarm lar, okulda renilem e-
yecek kadar karm ak b ir m atem atik bilgisi gerektiriyor ve daha ok
saat im alatlar ile ilingirlerin geleneksel yaratclklarndan d o u
yordu. Ancak, baarl olabilm eleri iin bu yaratcln, dnem in s
nai ihtiyalarnn neler olduu konusunda doru bir kavrayla ve
em ek tasarru fu n u n nerelerde olas ve krl olacann bilgisiyle b ir
letirilm esi gerekiyordu. Bylesi yetenekler nadiren bir arada b u lu n
d uundan, icatlardan yararlananlar -p am u k lu dokum a alannda Sa
nayi D evrim inin byk giriim cisi A rkw right gibi - genellikle icad
yapanlarn ayam kaydrp onlarn yerini aldlar. M ucitler iflas edip
batsalar da icat ettikleri m akinelerin retim i sryordu. 1750d en
sonra m ucitler ile icatlar kullananlarn birlemesi, onlar srtlar ye
re gelmeyecek kadar gl kld. nsan elinin yerini alan usta ii m a
kineler tekstil sanayisinden balayarak, hem tketim m allan re ti
521
m ini hem de m adenleri ve m akine sanayisinin kendisini kapsayacak
ekilde yzlerce sanayi koluna yayld. Makineler, zellikle klelie
ram en topran onu iletecek insanlara oranla bol ve verim li ol
duu A m erikada, tarm ve gda retim i gibi en geleneksel olanlar
bile ele geirdiler. eitli ve uygarln geliimi zerinde byk etkisi
bulunan 18. ve 19. yzyl m akineleri, 20. yzyldaki m akinelerin ter
sine, yeni ilkelerden yararlanlm asnn deil, daha ok eski ilkelerin
birlem esinin rnydler. Dolaysyla ne bilim e ok ey borluydu
lar ne de ona<;ok ey kazandrdlar.
523
Metal devrimleri
Yeni makinelere; ncelikle m adenlerde, ardndan dem ir yolla
rnda, gem ilerde ve inaatlarda ar m akinelere duyulan talep -h i
bitm eyen askeri ihtiyalarn szn bile etm iyoruz- ancak srekli
artan bir m iktarda ve yksek kaliteli m etal akyla karlanabilirdi.
D em irin ve eliin kolay elde edilebilir oluu ile bu du ru m u n m eta
lrji teknolojisinde yol at devrim , Sanayi D evrim inde tekstil m a
kineleriyle buharl m akinenin icat edilm esi kadar nem li etkenler
dir. M akine yapm nda olduu gibi burada da 19. yzyln sonlarna
d o ru byk lekli elik retim indeki kritik aamaya gelinceye dek
m etalurjik devrim bilim e az, p ratik insanlara ise ok ey borluydu.
D em ir ve elik m etalrjisi b ir zanaat olarak en az 3000 yldr uy
gulanm aktayd. Gerek B atn n gerekse D o u n u n O rtaa dem irci
lerinin ustalklarn am ak neredeyse olanakszd. Ne var ki onlarn
zenle yaptklar el emei r n leri hem pahalyd hem de m iktar ba
km ndan ancak balta, at nal, saban dem iri, silah ve zrh gibi olduk
a duraan talepleri karlayabilecek durum dayd. 16. yzyl savala
rn n dourduu yeni top talebi, kkl b ir yenilik olan dkm e dem ir
icadndan sonra bile Bat A vrupa retim inin snrlarn zorlam ak
tayd. Zira, tem el km r retim i hl o dun km rne dayanyordu
ve kaynaklarn giderek tkenm esi sanayiyi Rusyann ve A m erikann
o rm anlk blgelerine srd.
Demir a
Gelimekte olan ticaret ve sanayinin giderek artan talepleri kar
snda odunun yetersiz kalmas 18. yzyln ortalarnda odun km
rnden ta km rne ya da kok km rne doru devrimci geii
zorlayan etkendi. Bylece, evlerde ve sanayide yakt olarak odunun
yerini alan kmr, k m r havzalarnn orm anlk blgeler karsnda
stnlk kazanm asn salad. D em ir retim inde km rden yararlan
m a olasl uzun zam andr dnlm esine karn, daha nce grd
m z gibi bu olasln baaryla geree dntrlm esi o dnem in
bilim inin snrlarn olduka aan pek ok fiziksel ve kimyasal sorunun
zlmesine balyd. Bu sorunlarn, ondan da nce gelen rn sat-
524
m dan kr edebilme sorunuyla birlikte pratikte zlmesi gerekiyor
du. Sturtevant olaynda olduu gibi, ilk planlam aclarn baarszlkla
r ounlukla ar hrsl finansm an ve tekelleri glendirm e abalan
ile birlikte anlr. Yalnzca Caalbrookdaled en Q uaker m ezhebine bal
Darbys ailesinin 5.79 sabr, azmi ve drstl tm bu sorunlarn s
tesinden gelmeyi baard ve 18. yzyln ortalarna gelindiinde ucuz
dem ir a balam oldu. Bir ton dkm e dem ir 1728de 12 sterlinken
1802de 6 sterline dt. 5.2 Ne var ki dkm e dem irin kullanm alanla
r snrlyd. Geri demiryollar, destek direkleri, kprler, arklar, m o
to r silindirleri bu dem irden yaplabiliyordu am a bununla bir m otorun
veya m akinenin ileyen paralarn ve kesme-bime aletlerini yapmak
olanakszd. Gerilme gcnn ya da salamln gerekli olduu yer
lerde dvm e dem ir; bunlara ek olarak sertlik ve esneklik de gerekiyor
sa elik kullanlm ak zorundayd. 1740ta H untsm ann ocak elii ve
1784te C ortun ayrtrm a ve haddeden geirme ilemleri ile retim
sorununa ksm i zm ler bulundu. H er ikisi de yetenek ve zek eseri
olan b u icatlara resmi bilim in hibir katks olmamt. 18. yzyln
balarnda R aum urun art de Convertir le Fer Forg en Acier (1722)
adl yapt dnem in bilim inin hem yetersizliklerini hem de olanak
larm gzler nne serer. Raumur, zenli deneyler sonucunda elik
reticilerinin srrn zmeyi baard; Chalybesin zam anndan beri
korunan bir srd bu. elik, -n e ok az ne de ok fazla- karbon ie
ren dem irdi. R aum ur dkm e demirle dvme dem iri birlikte eriterek,
kendisinin de elik retebileceini grd. Ulat sonulan yaynlad
ve bylece bilimsel yayn zgrlnn en soylu savunucular arasn
da yerini ald. 1.3.121 Ne var ki hi kimse bundan yararlanamad; ya
dem irci ustalarnn okum a-yazm alar yoktu ya da onlar R aum urun
getirdii zm leri uygulanamaz buldular.
18. yzyln sonlarnda ve 19. yzyln balarna doru dem ir
retim i alabildiine artt. elik retim i bunun ok gerisinde kalm
t. Gelimeler, nce basnl ardndan da scak hava pskrten bir
k r k kullanarak sreci hzlandrm a ynndeydi. Bu yntem bir gaz
kim yageri olan Neilsonun (1792-1865) buluuydu 5.4 Asrlk bir s
reci dn t rm ek iin yeni m ekanik glerden yararlanm a dnda
pek fazla yenilik ierm iyordu.
525
elik a: Bessemer, Siemens, Gilchrist Thomas
B essem erin byk m iktarlarda dkm e elik retm enin bir yolu
n u bulm as sonucu gelen kkl yeniliklerle kritik eik alm oldu.
Bessem erin elik frnnda, eritilm i dkm e dem irin iine flenen
havann karbonu yakm asyla elde edilen elii eriyik halde tutm aya
yetecek bir s retiliyordu. Teorik bir tem elden yoksun olm as ve
deneyler yoluyla ulalmas nedeniyle buna yar bilimsel bir bulu
da denilebilir. Bessem er b ir bilim insan deil tipik bir m ucitti. Bi
lim den ancak kendisine yetecek kadar haberdard; m etallerle ilgili
biraz deneyim sahibiydi fakat d em ir sanayisine yabancyd. 5.3; 5.87
Ne dem irci ustalarnn ne de m etalrji profesrlerinin asla bylesi-
ne lgnca ilem ler nerm em i olm alar dikkat ekicidir. O nlar b u
n larn bir ie yaram ayacandan em in olacak kadar bilgiliydiler.
1856 ylnda Bessem erin eliinin piyasaya km asndan ksa bir
sre sonra, Siemensin snn yeniden retilm esi ilkesinin ak ya da
yanstm al frna uygulanm as yoluyla daha eski bir ilem yeniden
canlandrld. Bu ilke, kullanlm olan scak gazlarn yeni gelen h a
vann stlm asnda ve bylece snn ykseltilm esinde kullanlm a
sn ngryordu. Bu ekilde byk m iktarlarda elik eritilebilecek
ve R eaum urun yntem i bata dkm e dem ir olm ak zere h u rda ve
cevher d u ru m u n d ak i dem ire uygulanabilecekti. 1867 ylndan so n
ra ak frn, Bessem erin elik frnnn ciddi bir rakibi du ru m u n a
geldi.
H er iki ilem in de nem li bir yetersizlii vard: B unlar yalnzca
sve, spanya ve Superior Gl evresi gibi ok geni olm ayan bir
blgeden karlan, nispeten saf dem ir cevherlerine uygulanabiliyor
du. Bu ilem lerin Cleveland ve Lorraine blgesinden bol m iktarda
karlan to rtu lu cevherlere uygulanabilm esi iin atlm as gereken
b ir adm daha vard: Zararl fosforu em ecek bazik astarlam ann kul
lanlm aya balanm as. Bazik astarlam a G ilchrist Thom asn 1879d a
gerekletirdii bir bulutur ve dourduu sonularn bykln
d en ok, tepeden trnaa bilim sel olm as nedeniyle nem lidir. 5.3;
5.87 Thom as, Stepneyd eki bir sulh m ahkem esinde ktiplik yaparak
geim ini salam asna karn m etalrji teorisine tm yle hkim di;
526
yapm aya alt eyin tam am en farkndayd ve Londrad a bir m a h
zende yapt deneyler yl iinde baarl bir biim de tam kapasite
retim e dntrlebilecekti. O n u n yrtt alm alar bir so n ra
ki yzyln snai aratrm alarnn habercisiydi.
Bu ilem, hep birlikte elik am balattlar. nce m h en d is
likte od un u n , ardndan da dem iryollarnda, gem ilerde ve silahlar
da dkm e dem irin yerini eliin alm as srecinin tam am lanm as
n saladlar. 19. yzyl sonu em peryalizm inin zerinde ykseldii
temel, deniz ticaretine, tropikal sm rgelerin dem iryolu ve gelien
lim anlar araclyla sm rlm esine, kara ve deniz savalar iin o
gne dek grlm edik k adar masrafl hazrlklara verdii nem le ile
birlikte ucuz elikti.
9.3. E L E K T R K V E M A N Y E T Z M A
N ew ton ann sona erm esinin ardndan ortaya kan ilk bilim
elektrik oldu. B unun nedeni, ksm en fizik bilim leri iinde New tonun
ilgi gsterm edii, dolaysyla da o n un byk r n n n ve otoritesi
nin daha sradan aratrm aclar korkutm ad tek alann bu olm as
dr. Elektriin uzun ve m acera dolu, efsanevi bir gemii vardr. Bil
diim iz en eski zam anlardan beri insanlar kehribara deer verm iler
ve m uhtem elen srtld zam an kk cisim leri ekm e gcnde
olduunun farkna varm lard. Bununla, m knatsn ok daha gl
olan ekim kuvveti arasnda benzerlik kurm alar doald; h er iki
sinin, antik alarn genel sihirli dnceleriyle badatrlm alar
da yle. Cazibe ve ekim doktrini; yani erdemin belirli bir m addede
bulunm as ve uygun bir yaklam la canlandrlm as dncesi keh
ribarda ve daha da gl b ir biim de m knatsta som utlanyordu.
nk b unlar erdem lerini d o k u n m ak suretiyle sihirli bir biim de
baka m addelere aktarm a zelliine sahiptiler.
B ununla birlikte m anyetizm a bilimi, ancak bu erdem denizci p u
sulalarnda olduu gibi yararl bir am a uruna kullanlabildiinde
balad. Hac Peter ve R obert N orm andan G ilberte kadar pusula
zerine yrtlen alm alar sonucu atlan adm lara ve m anyetiz
m ann bilim sel olarak incelenm eye balanm asna deinm itik.
527
G ilbertin De M agnetesi yalnzca m knatslar incelemekle kal
myor, kehribarm kini de kapsayan genel b ir ekim ilkesini ve ilk
elektrikli alet olan dengeli gstergenin icadm da ieriyordu. Bu gs
tergelerin trevleri olan elektroskoplar ve galvanom etreler ilerde b i
lim e pek ok veri sunacaklard.
528
ok uzak m esafelere iletilebilecei fikrine ulat. lk gzlemi, cam
t p n iki u cu n a yerletirdii m oto rlarn kk kt ya da m etal
paralar ekmesiydi. A rdndan, m otorlarn ucuna ubuklar, ubuk
larn u cuna topuzlar, sonra tellere ilitirilm i kk toplar takt ve
b unlarn hepsinin elektrii ayn ekilde ektiini grd. En sonunda,
ipek ilm ekler zerindeki iplik yum aklar araclyla elektrii bahe
nin etrafnda dolatrd ve bylece ilk elektrikli telgraf retm i oldu.
Yapt tem el keif, elektriin m addesel herhangi bir hareket grl
m eden b ir yerden b ir yere akabilen, arl bulunm ayan, lye gel
m ez bir akkan olduuydu. Elektrik, retildii cam ya da ipek gibi
cisim ler iinde tutulabiliyordu. O b u cisim lere elektrikler adn ver
di -b iz bugn onlara yaltkanlar ya da dielektrikler diyoruz. Elektrik
bu cisim lerin iinden akam yordu. te yandan, m etallerden ya da
tel sicim lerden geiyordu ve onlarn iinde elektrik retilem iyordu.
B unlar elektriksizler yani iletkenlerdi.
529
ve pek ok aydnla ilikisi bulundu u ndan onun ism i gnm zde
hl Leyden kavanozu olarak anlan aletle zdeletirilir.
Bu keif tam anlam yla bir bo m b a etkisi yapt. Herkes, oku bir
kez olsun denem eyi ve baka insanlar zerinde denenirken grmeyi
istiyordu. Elektrik, saraylarn son m oda elencesi oluverdi. Fransz
kral, b t n bir m uhafz alayna elektrik oku uygulanm asn em ret
ti. Leyden kavanozlarnn bataryalarndan verilen okla tm m u h a
fzlar ayn anda yerlerinden sryorlard.
Paratoner
Bu basitletirm e, Leyden kavanozundaki eylem in aklanm asyla
birlikte F rank lin in elektrik teorisine yapt nem li bir katkyd ve
ksa srede ona bilimsel bir n ve saygnlk kazandrd. Ancak, tm
dnyay kendisine hayran brakan baars, laboratuvardaki kvlcm
ile uurtm asyla yakalayp indirdii gkyzndeki yldrm arasn
daki benzerlii fark ederek b un u n elektrik olduunu kantlamasyd.
Franklin kendine zg tarzyla, bundan yldrm n -zellikle Yeni
530
Dnyad a - yol at ar hasarlarn nlenebilecei sonucunu kard
ve 1753te yapt paratonerle b u grn snad. Bu icatla birlik
te, elektrik bilim i ilk kez pratik b ir yarar salam oldu. Franklinin
yurtsever -y a da isyanc- eilim leri ngiltered e tu haf yan etkiler d o
urdu. Kral II. George, Kew Sarayndaki paratonerlerin Franklinin
nerdii gibi sivri deil yuvarlak ulu olm asnda srar etti. Kraliyet
Akademisi Bakan Sir John Pringle (1707-1782) buna itiraz edince
istifas istendi. Aadaki talam a bu tartm aya deinm ektedir:
Sen, ey ulu George! Gvenlik peinde koup
Sivri iletkenlerin yerine ktlerini koyarken
Millet zvanadan kyor.
Daha akll bir yol izliyor Franklin,
Yldrmdan da dehetli fikirlerini senin
Sngnn ucuna takyor .
531
Hayvansal elektrik: Galvani
Ancak, elektriin b u n d an sonraki hzl geliimi bu nicel izgiyi
izlemedi. Leyden kavanozunda olduu gibi bir kez daha insan ve
hayvan d u y u lan fiziin geliim ini glendirm eye ve ynlendirm eye
balad. Dikkatli gzlemciler, Leyden kavanozu ile verilen oklarla
eitli elektrikli balklarn, zellikle de torpil balnn (uyuturan
balk) neden olduu oklar arasnda benzerlik olduunu fark etti.
Cavendish 1776 ylnda torpil balnn deriden bir m odelini yapt
ve onu Leyden kavanozlarndan oluan bir bataryaya balad.5.57b
Bu m odel hayvansal elektrik kavram na yol at ve onu kefetmek
iin pek ok karm ak, sonu verm eyen deneyler yapld. Sonunda
1780 ylnda, anatom i profesr Galvani (1737-1798) hayvan uzuv
larnn elektrikli cihazlara baland deneyler yapt ve birka ift
kurbaa bacann kvlcm la kasld n fark etti. Ne var ki, Galva-
n inin elektrikli aygtlara gerek olm adn, sinir ve kaslarna birbiri
ne bal iki farkl m etal dedirildiinde kurbaa bacaklarnn zaten
kasldn kefetm esi iin alt yl daha gem esi gerekecekti.
532
m ilton adn ald) yapt Salk T apm ann sahibi olan Dr. John
G raham d a bulunuyordu. Elektrik ayn zam anda, ksm en hekim ler
araclyla o zam anlar dorua ulam olan kimya alanndaki pn-
m atik devrim in de yardm na arld. 1800 ylnda Londral b ir cer
rah olan Dr. Carlisle (1748-1840) ile zengin tccar ve bilim sel eserler
yayncs arkada W illiam N icholson (1753-1816) yeni icat edilen
pille suyu bileenlerine, yani oksijen ve hidrojene ayrdlar. Bylece
kim yada yaam sal b ir problem i zm ve kim yann yeni bir alt bili
m i olan elektrokim yay kurm u oldular.
Nasl ki elli yl nce donanm l bir laboratuvarda Leyden kava
nozlarnn m utlaka bulunm as gerekiyorduysa, Galvanik piller de
ksa srede o denli gerekli oldular. A ncak balangta bu piller son
derece pahalyd ve yalnzca ok zengin olanlar byk bataryalar ku
rabiliyordu. Bu nedenle, Kraliyet A kadem isinde bulunan dnyann
en byk bataryasn ku rm ak Davyye nasip oldu. Bu deneyler, bir
dizi zgn grngden oluan elektrii yaltlm du ru m d an kara
rak bilim in ana gvdesine balad. Elektrik, bir ilgi kayna olduu
gibi yararl olaca u m u d u n u da veriyordu artk. Ne var ki, elektrik
ile m anyetizm a arasnda ba kuruluncaya kadar, on yllarca bu bek
lenti geree dnem eyecekti.
Nicelik ve younluk bakm ndan ok farkl olsalar da Galvanik
pilin ve srt n m e m akinesinin rettii elektriin ayn trden olduk
larnn kefedilmesi dnda, elektrik akm nn doas bir yirm i yl
daha sr olarak kald. Pillerden elde edilen akm lar deiken ve n
grlem ez durum daydlar; akm n tam am en farkl bir baka etkisi
kefedilene dek onu lm ek olanakszd.
Elektromanyetizma
Elektrik ve m anyetizm a arasnda grlen pek ok benzerlik, fi
zikileri bunlarn arasnda bir iliki olduunu dnm eye gtr
d; ne var ki bu, bulunm as son derece g olan bir ilikiydi. Ancak
1820 ylnda O ersted (1757-1851) K openhagd a ders verdii k rs
nn zerinde elektrik akm nn pusulann ibresini saptrdm tesa
dfen fark etti ve bylece elektrik ve m anyetizm a bilim leri bir daha
533
ayrlm am ak zere birletiler. Bunun sonular ksa srede kendisini
gsterecekti. Sturgean (1743-1850) 1823te elektrom knats icat et
ti. H en ry (1799-1878) b u n u 1831 ylnda 5.6 daha da gelitirdi. Bir
adm sonras ise elektrikli telgraf ve elektrik m otoruydu.
Elektrik akm nn pusulay saptrm as teorik bakm dan da son de
rece nemliydi. Bu olgu, Am perenin (1775-1836), G aussun (1777-
1855) ve O hm un (1787-1854) ellerinde, akm larn yaratt m anye
tik alanlarn ve bu akm larn tellerin zerinden nasl geip gittiinin
anlalmasn salad. Elektrik artk nicel bir bilim haline gelebilir ve
m ekanik bilim inin tm m atem atiksel dzeninin yerini alabilirdi. Bu
nunla birlikte, yeni yasalar nem li bir bakm dan ve artc bir biim
de Newton yasalarndan ayrlyordu. Newtonun ele ald cisimler
arasndaki tm kuvvetler, bu cisim lerin merkezlerini birletiren doru
boyunca etkide bulunuyorlard. Oysa burada, m anyelikbir kutup ken
disini akm tayan tele balayan doruya dik a oluturacak ekilde
hareket etmeye zorlanyordu. Bu, basit skalar alan teorisinden ilk ko
puu temsil ediyordu ve uzaklk kadar ynn de hesaba katld daha
kapsam l vektr teorisinin yolunu at. M atematie yeni bir itici g
kazandran ve onu N ew toncu gelenee kr krne bal, ksr ve ya
ratclktan uzak du rum undan kurtaran bu fiziksel keifler oldu.
534
fark etti, fakat zerinde fazla kafa yorm ad. Bilimde g olan genel
likle keif yapm aktan ok keif yapm olduunun farkna varmaktr.
Tm deneylerde, trl trl dsal nedenlerin yol at bir sr so
nu ortaya kar. Bunlarn hangisinin gerekten nem li ve anlaml
olduunu anlayabilmek belli bir zeky ve nseziyi gerektirir. zellik
le de var olan teoride bylesi olaylarn gerekleebileceini douran
hibir neden yoksa; hatta b u sonularn beklenilm em esi gerektiini
bildiren geerli nedenler var gibi grnyorsa. A ncak yeterince insan
dikkatini o alanda younlatrm sa er ya da ge gzlem gc yeterin
ce keskin, yeterince ak fikirli ve O rtodoks teorileri nemsemeyecek
kadar eletirel birisi kacak ve esas keif yapacaktr.
535
sinin de pratik uygulam a ynnde bir eilimi yoktu. Bu tutum u te-
ki-dnyac bir anlaytan kaynaklanm yordu; Faraday i ve siyaset
dnyasnda edinm i olduu deneyim lerle, dncelerini kr sala
yacak bir d u ru m a getirm enin byk skntlara malolacan tahm in
edebilecek sezgi gcne ulam t. Bu zam an daha iyi deerlendire
bileceini dnyordu. 5.18
D efterinden anlalaca gibi o zam ann fiziinde bilinen tm
k u w e tle rin -elektrik, m anyetizm a, s ve k- birbirleriyle olan
ilikilerini ortaya karm ak amacyla uzun erim li bir projeye giriti.
Bir dizi dahiyane deney sonucunda bu ilikileri tek tek saptamay
baard ve bu sre iinde tam anlam yla ancak gnm zde aydnla
tlacak olan baka pek ok etkeni de ortaya kard. 5.32
E le k tr o m a n y e tik a la n : M a x w e ll
Faraday, incelem ekte olduu kuvvetleri grerek ve neredeyse d u
yularyla alglayarak kavrayabilen ender fizikilerdendi. Sahip oldu
u canl hayal gc sayesinde kuvvet izgileri ve kanallaryla d o n a n
m elektrik ve m anyetik alan tablosunu oluturdu. Bylece, m a n
yetik b ir kuvvet kanal b ir elektrik iletkenini kestii zam an elektrik
akm m eydana geleceini; te yandan, elektrik kuvveti kanallarnn
da m anyetik alan oluturacan gsterdi. Faradayn almas, bu
ynyle N ew tonu n o byk m atem atiksel sentezini tam am layc bir
nitelik tayordu. Burada, geom etrik noktalar arasndaki ekim in
yerini, alanlar ve gerilim ler [potansiyeller] almt. Faradayn n i
tel sezgilerini kesin ve nicel m atem atiksel denklem lerle ifade eden
Clerk Maxwell (1831-1879) oldu. Maxwell, elektriksel boalm alar
da olduu gibi elektriin dank grn m l ve sonunda elektronun
kefine yol aacak etkileri dnda t m bir elektrom anyetik teorisini
zl bir biim de zetledi.
Elektromanyetik dalgalar
Maxwell denklem leri baka ilere de yarad: B denklem lerin bi
im lerine bakarak k hzna yakn bir hzla hareket eden elektrom an
yetik parazit dalgalarnn bu denklem lerle ifade edilebileceini anla
536
m ak m m knd. 19. yzyl zaten n doas hakkndaki grlerin
byk lde deitiine tank olmutu. Newton, n ok byk bir
hzla hareket eden ateli paracklardan olutuunu ne srm ve
yzyl boyunca kimse bu gr sorgulam a cesareti gsterememiti.
1801 ylnda, ngiliz doktor Thomas Young (1773-1829) ve Fransz fi
ziki Fresnel (1788-1827), n datlm asn ve kutuplam asn gz
nnde bulundurarak, geriye dnp Huygensin n dalgalardan
olutuu biim indeki grn kabul etm ek zorunda kaldlar. New
ton yandalaryla yrttkleri amansz bir savamn ardndan, gr
lerini kabul ettirm eyi baardlar. Yzyl boyunca n dalga niteliine
kar kan olmad. Ancak, artk ateli paracklara ihtiya olm adna
gre dalgalar uzayn usuz bucaksz derinliklerine tayacak bir akta
rc gerekliydi. Bunun zerine, ayn anda hem son derece sert hem de
seyrek olm ak gibi badam az iki zellie sahip olan k-saan eter
kavram im dada yetiti. 4.117 Bu kavram dalgalanm ak eylem inin z-
nesiydi. Fakat elektrik ve manyetizm a ayn zam anda bolukta hareket
ediyor gibi de grnyorlard. Bunlar iin, ayn lde elle tutulam az
alanlar yaratld. Maxwell, hl gizemini korusa da tek bir eterin, her
nn de ilevini greceini ortaya koydu. Maxwell fizik alannda
m uazzam bir younlua ve yalnla ulat. Bunun nemli sonular
ok gemeden ortaya kacakt.
Bunlardan biri, bilim ler arasnda yeni bir birliin kurulm asyd:
In tam am , elektrom anyetik b ir fenom en olarak grnm ekteydi.
Bir dieri, elektrom anyetik titreim lerin eter iinde nkilere b e n
zer fakat daha dk frekansl dalgalar verm esi gerektii sonucunun
karlm asyd. H ertz (1857-1894) bunlar 1888de laboratuvar o rta
m n da kantlad. B unlar daha sonra radyo iletiim inin tem eli haline
geleceklerdi.
M axwellin denklem leriyle birlikte elektrik teorisi neredeyse ta
m am lanm bir gr n m kazand. Dolaysyla fiziin gelecei, yal
nzca b u n u n yaygnlatrlm as ve gelitirilm esi alm asndan ibaret
olacak gibi grnm ekteydi. Oysa aslnda, bir sonraki blm de gre
ceimiz gibi, bu denklem ler elektrik fenom eninin yalnzca kk bir
bl m n ierm ekteydi. Elektriin zerreciksel birim i olan elektron,
bu denklem lerin tam am en dnda kalm t.
537
ekil 13:19. Yzyl Teknolojisi
Maudslayin orijinal srg sehpas ve torna tezgh. Londra Bilim Mzesinde korunduu
haliyle.
Wildervin ilk dinamosu, mknatsn alan bobini iin ayr bir tahrikli manyeto ieriyor.
Elektriin uygulanmasnda yaanan gecikmeler
Elektrom anyetik teorisinin geliim yksn tutarl bir b iim
de sunm ak iin onu 19. yzyl boyunca devam eden m antksal bir
olaylar dizisi olarak anlattk. Ancak, elektriin bu dnem deki gelii
m inin, teorinin ilerlemesiyle srekli olarak etkileim iinde bulunan
pratik bir yan da vard. 5.7 1830 ylndan sonra elektrik, ekonom ik
yaam a dorudan katkda bulunm aya balad. nce haberlem ede,
ardndan galvaniz iinde, sonra k ve enerji elde etm ede elektrikten
yararlanld. Yzyln sonlarna doru ilk yeni haberlem e aracnn
-telefon ve telsiz- ortaya ktn gryoruz. Elektrik, gerekten de
gelenee bam l kalm akszn kendi sanayisini reten ilk bilim di.
Ne var ki, bu sre olduka yava ilerlemekteydi. nk, yeni
fikirlerin hem en zerine atlayan ve onlar rakiplerinden nce pazar
layan giriim ci kapitalizm efsanesine ram en, kr getirm ezden nce
gelitirilm esi gereken b ir eyi yaam a geirm ede pratik bakm dan
olaanst glklerle karlalyordu. H em akadem ik bilim in san
lar hem de bam sz alan m ucitler bu gelimeleri finanse etm ede
zorluk ekiyorlard. B aarnn tek yolu, abucak satlabilecek bir ey
yapm ak ve h er yeni gelimeyi b ir ncekinden elde edilen gelirle fi
nanse etm ekti. ok az insan nem li bir uygulam ann getirdii engel
leri aabildi. Pek ou yar yolda kalp um utlarn yitirdiler. e yanl
yerden balayanlar ise saylam ayacak kadar oktu.
L aboratuvarlarda yaplan keifleri krl snai rnlere d n t r
m e sreci, h er biri yeni elektrik ilkelerinin farkl bir pratik yararn
ortaya koyan d rt ana basam ak eklinde dnlebilir. Bu basam ak
lar srasyla telgraf, galvaniz, ark lam bas ve filam an lam badr. B un
larn ilki olan telgraf, ok az akm gerektirdii iin pillerin ve alc
cihazlarn yaplm asn ve bylece elektrik teorisinin gelitirilm esini
salad.
te yandan galvaniz, kuvvetli akm gerektiriyordu ve m ekanik
olarak retilen elektrik trlerinin kullanlm asn tevik etti. Bu, Fa-
radaym ilkesinin yaam a geirilm esini salad; fakat yalnzca kalc
m knatslarn (Pixn nin m akinesi) kullanlm as nedeniyle etkisi zayf
oldu. Ayrca, galvaniz sanayisine olan talep ok snrl kald.
539
Ark lambas ve dinamo
A rk lam bas ok daha geni bir alanda kullanlm aya baland ve
verim li jeneratrlere ihtiya dodu. W ilde (1833-1919) ve Sir W il
liam Siemens (1823-1883), bir m akinenin rettii akm n bir baka
m akinenin elektrom anyetik alann harekete geireceini kefederek,
yeni an enerji sem bol olan ilk dinam onun yaplm asn saladlar.
Elektriin nispeten ucuzlam asyla birlikte, elektrik akm ndan yarar
lanlabilecek yeni alanlar bulm a abas bagsterdi. Bu alanlar iinde
en ok gelecek vaat edeni, ark lam basnn fazla parlak geldii ev ve
dkkn aydm latm asyd (ekil 13).
Elektrik nn datlmas sorununa, havas boaltlm am-
pln iine nce karbondan daha sonra m etalden filaman konularak
yaplan akkor lam ba ile zm bulundu. Ucuz ve dayankl bir lam
ba yapm ak teknik bakm dan olduka zordu, ancak ilerlemeyi nleyen
bu deildi; Lodygin (1847-1923) 1872d e Rusyad a, Swan ksa bir sre
sonra ngiltered e bu t r akkor lam balar yaptlar. Ticari amal lam
ba retim i yapabilm ek iin olduka gelimi bir vakum pom palam a
sistemi gerekiyordu ama yeterince tevik varolduundan bunun da
stesinden gelinebilirdi. Asl glk datm ve sat asndan yaan
maktayd. Edisonun tartlmaz katks, elektrii gaz veya su gibi da-
tabilen ebekesiyle birlikte 1881 ylnda kurduu elektrik santralyd.
Faradaym kefiyle Edisonun b un u yaam a geirmesi arasndaki
elli yllk gecikm e bilim sel ya da teknik deil, ekonom ik ve toplum
sal nedenlerden kaynaklanyordu. 5.3 19. yzyl ortalarnda, bilimsel
bir grten kendi m asraflarn karabilecek lde rgtl bir bi
im de yararlanabilm ek iin gerekli aralar m evcut deildi. A ncak bu
aamaya b ir kez ulaldktan sonra, arkas kendiliinden geldi. Elekt
rik ve enerjisi dnyaya gzlerini amt; bir sonraki yzylda ise
buharla karlatrlam ayacak lde gelieceklerdi.
Elektriin ulam, m akinelerin altrlm as, s ve k iin ge
rekli enerjiyi salamas, ayrca telgraf ve telefonda da kullanlabilm e
si iin b ir teorik fizikiler kua tarafndan -M axw elld e doruuna
ulaan ta rzd a - m atem atiksel bir biim e indirgenen O ersted ile Fara
dayin orijinal elektrom anyetik deneylerinin gelitirilmesi ve ayrn-
540
tlandrlm as gerekiyordu. D orusu, 1831d en sonra tam am en yeni
b ir fiziksel gr ortaya konm u deildi. 19. ve 20. yzyln elektrik
sanayisi, elektronik uygulam alar dnda saylar durm adan artan
p ratik uygulam alara snrl birka ilkeden yararlanarak zm ge
tirebilen, beceriye ve dehaya dayal bilim sel bir sanayinin kusursuz
bir rneiydi.
Elektriin ve m anyetizm ann yks, tam am en bilimsel bir de
neyler ve teoriler btnnn byk lekli bir sanayiye dntrl
m esinin tarihteki ilk rneini oluturur. Elektrik sanayisi, ister istemez
tepeden trnaa bilimseldir. Ancak burada, bilimsel aratrm ann nasl
tek bir ham lede m hendislik uygulamasna dntrldnn yad
snamaz bir rneini grrz. Telgraf sistemlerini kuracak kimselerin
telgrafn mucitleriyle ayn bilimsel yeteneklere sahip olm alarna gerek
yoktu. Bu durum , telgraf m hendislii mesleini dourdu. 1871 y
lnda bir dernek ats altnda bir araya gelen bu mhendisler, 1881
ylnda dernein adn Elektrik M hendisleri Odas olarak deitir
diler. Elli yl iinde elektrik m hendislii kendi gelenek ve ilkelerini
oluturdu. Tasarm ve retim , iletme ekonom isi ve onarm sorunla
r elektrom anyetik endksiyonun temel bilimsel ilkeleri erevesinde
zlmeye alld. ark sonunda devrini tamamlayacak ve bu yeni
meslek ksa srede fizikte devrim yaratacak iki gen adam n, Albert
Einsteinm ve P. A. M. Diracn geim arac olacakt.
541
ilgileri zerine ekip youn b ir aratrm ay tevik edecek b ir uygu
lam a alan da bulunm uyordu. Dolaysyla bu dal geliigzel bir seyir
izledi ve dourabilecei heyecan verici sonularn kefedilmesi iin
yzyln sonunu beklem ek gerekti.
9.4 - KM YA
18. ve 19. yzyl bilim inin tem el zellii, aklc bir dnce ve
uygulam a disiplini olarak kim yann ykselii ve kendini kabul ettir
m esi oldu. Kimya, uygulam a bakm ndan dier bilim ler kadar h at
ta onlardan da eskiydi. Fakat daha nce deinm i olduum uz gibi,
eski alarn bilim i gerekli nkoullardan yoksun olduundan, son
zam anlara dek kimya m antksal bir bilim haline gelememiti. n
celikle, antik alarda ve Rnesans dnem inde bilinenden ok daha
fazla m addenin zellikleri ve dnm leriyle ilgili deneyler km esi
nin yeterince birikm esini beklem ek gerekiyordu. Bilimsel olmayan,
esas olarak teknik bir nitelie sahip bulunan m adencilik ve kimya
sanayisinin hzla geliip yaygnlam as nem li bir n kouldu. Fakat
b u n u n yan sra bu farkl farkl deneyim leri b ir araya getirip kayna
tracak ve yeni keiflerin n n aacak tutarl birtakm grlerin de
ortaya konm as gerekiyordu.
Simyann sonu
Aklc b ir kim yann dom as iin gerekli dier bir n koul da
kkleri klasik, hatta daha da eski alara uzanan ve uygulam a ala
nndaki kim yagerlere ayakba olan hurafelere bir son verilmesiydi.
B unlar iinde en zararl ve o rtadan kaldrlm as en g olan, astrolo
jik ve m istik zellikleri olan simya ve simya yoluyla altn elde etm ek
iin gsterilen beyhude abalard. 17. yzylda kimyay aklclatr-
m a ynnde atlan ilk adm , daha nce grdm z gibi Boyleun,
H ooke'un ve M ayowun alm alaryla baarya ok yaklam ama
yine de am acna ulaam am t. Ar kat m atem atiksel-m ekanik
m odelleriyle birlikte zerrecik felsefesini, nitel unsurlar adam akll
akla kavuturm adan kimyaya uygulam ak olanakszd.
542
Kimyasal ilkelerin aratrlmas
Kimya 18. yzyln byk blm boyunca farkl b ir geliim iz
gisi izledi. Kimyasal olgularn olaanst eitliliiyle baa kmas
im knsz olan m ekanik m odellere dayal aklc ilkeleri kimyaya uy
gulam ak yerine, kkeni byye dayal anim istik grlerin ilerici
bir tarzda aklclatrlm asyla, bilginin gelitirilm esi yoluna gidildi.
Bu grler, balangta kanlm az olarak belirsiz kalsalar da uygu
lam a alanndaki kim yagerlere gerekletirdikleri trl trl ilem
lerin hepsini birka szel genellem e iinde toplam a olana verecek
kadar esnektiler. lm ve hesaplam a gibi fiziksel salam alar etkin
b ir biim de uygulayabilm ek ancak b u genellem elerle m m kn ol
du. 18. yzyln getirdii byk yenilik, kim yasal sorunlar tek bir
soruna (atein ru h u n u n eylem i olan), ya n m a soru n u n a indirgem ek
oldu. Mesele, yanc m addelere yanm a ilemi srasnda ne olduunu
bulm akt. Akla gelen ilk yant ise bunlarn alev ve dum an iinde kay
bolup geriye kln kald eklindeydi. Bu aklam a odun ve yalar
asndan doyurucu idiyse de m etaller gibi havada ryen ya da
paslanan dier m addeler sz konusu olduunda yetersiz kalm aktay
d. B tn bu m addelerin o rtak bir yan var m yd ? Ya da havann
buradaki ilevi neydi ?
D aha 17. yzylda b u sorulara birtakm yantlar bulunm utu.
1630 ylnda Jean Rey 4.83, 1674 ylnda ise M ayow 4.68, m etallerin
stldklarnda arlk kazandklar ve havann kendisinin de hem
atei hem de yaam soluunu srdrm ekle sorum lu bir nitro hava
ru h u ierdii biim inde tem el savlar ne srm lerdi. Ne var ki
bunlar, kim yann genel seyrini etkilem eyen birbirinden kopuk n er
m elerdi. '
Filojiston doktrini
G erekten de bu seyir ters bir ynde t m yanc m addelerin yan
m a srasnda kaybettikleri bir m adde ierdikleri gr dorultu
su nd a ilerlemekteydi. Bu aslnda A raplarn ve Paracelsusularm
kk rt dedikleri eydi; fakat Becker (1635-1682) ve rencisi Stahl
(1660-1734) tarafmdan/z7o/Xsto? (alev ilkesi) olarak adlandrld. Bu
543
teori, 18. yzyln ortalarn a gelindiinde genel kabul grm eye ba
lad. Buna gre, fazla filojiston ieren cisim ler iyi yanyordu; yan
m ayan cisim ler ise filojistondan yoksundular. K m r gibi fazla fi
lojiston ieren cisim ler bu fazlay d em ir cevheri gibi filojistondan
yoksun cisimlere aktarabiliyor ve bylece filojiston alayarak onu
parlak dem ir m etaline dntrebiliyorlard. D aha ilk ortaya atld
andan itibaren b u teoriye kar itirazlar ykseltilmeye baland. Fi-
lojistonun bir m adde olm adna iaret edildi. Aslnda o, m addenin
kartyd; ktlesi yoktu. Oysa daha nce grdm z gibi lye ve
tartya gelmez akc m adde kavram nda yadrganacak bir ey yoktu
-elektrik, m anyetizm a ve s; h er de varlndan kuku duyulm a
yan, bu nitelikte gerekliklerdi. Baz cisim lerin filojiston kaybettik
lerinde gerekte d ah a da arlatklar saptandnda bile bu d urum
havadan alm an ikinci b ir eklentiye baland ya da filojistonun doal
b ir hafiflie sahip olduu dnld.
Bugn filojiston teorisine, hem en ardndan gelen oksitlenm e te
orisi asndan baktm zda onun sam a olduunu dnebiliriz.
Oysa bu, aslnda son derece yararl bir teoriydi ve kim yadaki pek
ok farkl fenom en arasnda balant kurulm asn salad. 18. yz
yl ortalarnn en iyi kim yagerlerine iyi bir alm a zem ini hazrlad.
Deneyleriyle bu teorinin yklm asna neden olan Joseph Priestley de
iinde olm ak zere, b u kim yagerlerin ou sonuna kadar bu teoriye
bal kaldlar.
Filojistonun mant
T eorinin bal bulu n d u u ana kavram , filojistonlatrma-filojis-
tonsuzlatrma kart srelerinin evrenselliiydi. Teori bylece b e n
zer ve benzer olm ayan dank sreleri bir araya getirdi. M uhalif
lerinin dnd gibi filojistonsuzlatrm a m etafizik bir tz olan
filojistonun o rtadan kaldrlm as dem ek deil, m addi bir varlk olan
oksijenin eklenmesi - y iik s e ltg e n n e filojistonlatrm a ise oksijenin
o rtadan kaldrlm as - indirgenme- idi. K im yann ilerlemesi iin bu
dengenin snanm as gerekiyordu. 20. yzylda bu gr artk yen i
den tersine evirebilir ve filojstona geri dnerek bunun son derece
544
hafif olm akla birlikte bir m adde olduunu syleyebiliriz; b u nun m o
d ern dildeki karl elektrondur. H idrojen, m etaller veya km r gi
bi kolayca aktarlabilir bir elektron fazlasna sahip olan m addeler, fi-
lojiston ynnden zengin olduu dnlen m addelerdir. Tuzlar ve
oksitler gibi elektronlarn tam bir dengede bulunduu m addeler ise
flojistonsuzlatrlm m addeler olarak grlyordu. Oksijen gibi
elektron alm aya can atan m addelere gelince, bunlar yksek derece
de filojistonsuzlatrlm lard. Filojiston teorisinin baarszlnn
nedeni m antksal ynden tutarsz olmas deil, m addi gereklerle
badam am asyd. Teoriyi baaa evirmek; filojistonlatrm a-
y oksijensizletirm e, filojistonsuzlatrm ay ise ykseltgenm eye d
n trm ek gerekiyordu. Bu ters yz etm e ilemi iin gerekli drt
geleneksel kim ya teorisinden deil, bir baka alandan, gazlarla ilgili
alm alardan gelecekti.
545
ve hacim lerinin nasl lleceini aklad. D aha sonra Priestley ve
Cavendish gazlar daha etkin b ir biim de cva zerinde topladlar.
Bir sonraki aam ada yaplm as gereken bu gazlarn hava olm ad
n, hava ile aralarnda nitel farkllklar bulunduunu grebilmekti.
B unun ardndan, farkl trde gazlar Boyleun m addenin dnm
srasnda bavurduu ayn nicel deerlendirm eye tabi tu tm ak yeterli
olacakt.
546
n verdi; nk kire suyu onu em iyor ve bylece Black orijinal kar
b onat ayn arlkta yeniden elde edebiliyordu. Bu yolla, bir gazn
kat b ir cism in btnleyici bir paras olabileceini, tam am en m addi
olduunu ve gazlar k o n usunda esrarl hibir noktann kalm adn
gzler nne serdi. , .
547
m ne gereince katkda bulunam ad. Priestley yanm a ve nefes alma
srasnda ayn filojistonsuzlatrlm havann (bizim oksijenim izin)
tketildiini kantlad. Ayrca, yeil bitkilerin gne altndayken
em dikleri sabit havadan -y a n i k arb ondioksitten- oksijen rettikle
rini de gsterdi. Bylece, karbon evrim indeki esas sorunu ilkesel
olarak zm oldu: K arbon, bitki ve hayvanlar araclyla atm os
ferden alnyor son ra tekrar atm osfere veriliyordu. Ne var ki Priest
ley kendi keiflerinin nem ini tam olarak kavrayam ad ve bu a
kapatm ak ondan ok daha m antkl ve sistemli bir kafa yapsna sa
hip olan Lavoisiere kald.
Kimyasal elementler
Lavoisier kim yada daha nce yaanan tm kargaann, eski ve ye
ni elem entlerin b ir yasa erevesinde birletirilm esiyle giderilebile
ceini gsterdi. D aha nce saptanm olan elem entler listesine -s z
548
konusu elem entler A riston un unsurlar deil, Boyleun elem entleri
dir: K arbon, kkrt, fosfor ve tm m etaller- hidrojenle birlikte es
ki su u n su ru n u oluturan kendi oksijenini ve havann dier bileeni
olan cansz azotu, yani bizim deyiim izle nitrojeni ekledi. Bu yeni
sistem e gre kimyasal bileikler esas olarak kategoriye ayrlyor
du: O ksijenin bir am etalle m eydana getirdii bileikler -asitler; ok
sijenle m etallerin oluturduu bileikler- bazlar ve asit ile bazlarn
birlem esinden oluan tuzlar. Lavoisier hazrlanm a yntem lerine
veya hayali benzetm elere dayal arap tortusu ya, kurun ekeri
vs. gibi gn gemi kimyasal terim leri kaldrarak yerlerine b u
gn kullandm z potasyum karbonat, k u run astetat gibi terim leri
koydu. Bu adm , bal bana 17. yzyln balarnda fizikte grlen
aklclatrm a srecinin aynsyd. Ayrca Linnaeusun kendi botanik
snflandrm asnda kulland basitletirilm i term inolojiyi de an d
ryordu.
Lavoisier bu sreci bir adm daha ileriye tad; eitli kat m ad
delerin birbirleriyle birletikleri niceliklerle ilgili, hzla oalan ve
rilerden yararlanarak sreci yeni bulunan gazlar da kapsayacak
ekilde geniletti ve kendisinin kefettii ktlenin koru n u m u yasa
s sayesinde kimyay yalnzca elem entlerin hesabnn tutulduu bir
eit m uhasebecilie indirgedi. Bylece, bir vurula kimyay tek tek
bilinm esi gereken bir dizi bam sz form lden, yalnzca eski feno
m enlerin aklanm asn deil yeni fenom enlerin de nicel olarak n
grlm esini m m kn klan genel b ir teoriye dntrd. Lavoisier
sistem atik bir kim yagerden ok kim ya alannda bir yasa koyucuydu;
tem el noktalara younlat ve kim yasal balantlarn doasn ya da
kimyasal m addelerin ne oranda birletiklerini tam olarak hesaplam a
grevini bakalarna, Berthollet (1748-1821) ve Richter (1762-1807)
gibilere brakt.
Kimyann ncelii
Lavoisierin kim yada b ir devrim gerekletirm eyi baarm as, ok
byk bir heyecan yaratt. Havada devrim kokusu vard. Fizie sm
sk balanm olan yeni kim ya ok gem eden an en zeki insanla
549
rn n ilgisini zerine ekmeyi ve Fransay yaklak yarm yzyl daha
bilim dnyasnda egemen konum da tutm ay baard.
Kimyaya ynelen ilgi sanayide de yansm asn buldu. Buna kar
lk sanayi de kimyaya yeni m alzem eler sundu; nne yeni pro b
lem ler koydu. Scheelenin cam boyam ada kullanlan bir m ineral olan
m anganez zerine yapt incelemeler, 1774te klorun kefedilm esini
salad. Berthollet 1784 yllnda klorun beyazlatc zelliini kefetti.
D am ad W atttan ilham alan M g G regor ise ilk kez byk m iktar
da kloru Glasgovvun gelien keten sanayisinde kulland. 5.4 Sanayi
alanndaki dier belli bal kim yasal gelimeler; Roebuckun aart
m a ilem inde kullanlm ak zere kayma alnm st yerine slfirik
asit im al etm esi (1746) ile Keirin (1735-1820) 1769da, Leblancn
(1742-1806) ise 1790d a gelitirdii yntem ler dorultusunda pahal
varek (bir eit su yosunu) ve barilla (yosun sodas) 5.4 yerine tuz
dan soda retilm esiydi. H er ne kadar kendisi yoksulluk iinde l
m e terk edilm i olsa da, Leblancm yntem i dorudan N apolyonun
talim atlaryla gelitirildi ve bu ite elde edilen baar Fransay n
gilterenin denetim indeki dier lkelerin rettii sodaya bam l
olm aktan kurtard. Tm b u yntem ler Sanayi D evrim ine en byk
ivmeyi kazandran tekstil retim inde gzlem lenen m uazzam art
ta vazgeilmez bir rol oynadlar. Kimyasal ilemler, bitkisel r n le
rin snrl kaynaklarnn sunduu olanaklardan ok daha fazlasn
sundu. Szn ettiim iz rneklerde de grld gibi, geleneksel
yntem lerden ya da filojiston teorisinden kp gelen ilem lerde bile
elde edilen baarlar ve daha byk baarlarn elde edilm esi um udu
kim yasal aratrm alar hzlandrd ve yeni aklc doktrinlerin kolayca
benim senm esini salad.
550
rak elde edilen enerjiyi s biim inde serbest braktn kantlam a
y baard. Bylece ilk kez organizm alarn genel kimyasal bilanosu
karlabildi. Yaklak iki yz yl nce H arvey tarafndan kefedilen
solunum ve kan dolam m ekanizm asnn gerek anlam ve nem i
aa km oldu.
Kristallografi: Hay
K ristaller iinde oluan dier dzensizliklerin de yine bu d n em
de atomsal bir aklam asnn yaplmas gerekiyordu. Steno 17. yzyl
da kristalin yzeyleri arasndaki alarn deim ezliini gsterm iti.
Huygens b u n u n , kristalin tfek sam alan ya da N ew tonun deyiiyle
sra neferleri gibi zde m olekllerin bir araya toplanm asyla olu
m u olm as gerektiini grd. Ancak, bu m oleklleri genelletirm ek
bunlarn farkl trden kristaller iinde b ir araya getirilebileceini
gsterm ek, 1800 ylnda, emekli bir Fransz keii olan H aye kald.
D aha sonra M itscherlich (1794-1863) benzer bileiklerin neredeyse
551
ayn kristal yaplara sahip olduunu fark edince, yeni kristallografi
bilim i kimyaya yararl b ir yardm c haline geldi.
552
Organik kimya: Dumas ve von Liebig
Bylece kim yaya ilk defa gemiin eczanesinin sunduundan ok
daha geni ve donanm l olan salam ve kalc, ekonom ik b ir temel
salanm oldu. Bu temel, organik kim yann byk glklerle d o
lu dnyasna adm atlm asn m m kn kld. Ne var ki bu alanda
alan kiilerin zek ve yeteneklerine ram en bu sre ok yava
ilerledi. A slnda yalar, ekerler ve bitki asitleri gibi en basit organik
m addelerin elde edilm esi ve artlm as pek de zor olmad; bunlarn
yeni kefedilen karbon, azot, oksijen ve hidrojen bakm ndan analiz
leri de kolayca yapld. Ancak, elde edilen bulgular tek balarna fazla
b ir anlam ifade etm iyorlard. Bunlarn yeni bir tarzda yorum lanm as
gerekmekteydi.
Coku dolu yeni b ir kuak; nce Fransada Guy Lussac, Laurent,
G erhardt (1815-1856) ve D um as (1800-1884); ardndan Alm anyad a
von Liebig ve W hler (1800-1882) bu grevin stesinden geldiler.
Kimya alannda neredeyse yetmi yl sren Fransz egem enliine
son verip A lm anyay nc d u rum a getiren, Liebigd en bakas d e
ildi. O nun Giessend eki laboratuvar m o dern kimya eitim ine ve
aratrm a laboratuvarlarm a rnek oluturdu. Yalar, ya asitleri ve
alkoller gibi basit m addeler zerinde yaplan aratrm alar son u cu n
da, yava yavayap ile ilgili birtakm fikirler ortaya kmaya balad.
D zenlenen b ir baloda, patenti yeni alnm ve klorla beyazlatlm
m um larn etrafa iren bir koku salm as sonucu yaanan fiyasko
zerine kendisinden b u n u n nedenlerini aratrm as istenen D um as,
klorun hidrojenin yerini alabileceini buldu ve bu bulu genel bir
ikam e teorisine yol at. B unu nce alkoller gibi baz paralar o r
tak olan m olekl trleri teorisi, ardndan da m etil ya da benzoil gibi
atom larn b ir paras gibihareket edebilen bam sz paralar -ra d i
kaller- teorisi izledi.
Bylesi yaplar kukusuz yalnzca katk m addesi olarak kullanla
bilirlerdi. Von Liebig daha 1823te bir izom erizm (ayn bileik iinde
yer alan fakat farkl kimyasal zelliklere sahip iki m adde) vakasn
fark etm iti. Bu d u ru m molekl iinde farkl bir dzenlem eyi ia
ret etm esine karn bylesi grlere daha ok m etafizik ve felsefi
553
nedenlere bal olarak iddetle kar kld. Bazlar bu hipotezle
rin deneyim in ok tesine getiini dnyor; bazlar da bundan
radikal b ir deizm kokusu alyordu. Ayrca, canl varlklardan oluan
m addelerin laboratuvarda yaplabilecei konusunda ciddi kukular
vard.
Avogadro yasas
Fizik bilim lerinin dourduu iki byk etki olmasayd, organik
kim ya byk olaslkla zde m addelerin kaba form llerle snflan
drlm asndan ve b ir t r baka bir tre dntren tepkim elerden
oluan bir koleksiyon olarak kalacakt. Bu etkilerden ilki, 1811 gibi
erken bir tarihte Avogadro (1776-1856) tarafndan ortaya konan, an
cak Canizzaro (1826-1910) tarafndan 1860da yeniden vurgulana
na kadar genel kabul grm eyen b ir yasann kavranm asyd. Bu yasa
eit hacim li b tn gazlarn ayn koullar altnda ayn sayda molekl
ierdiklerini, bylece her t r atom un bir molekl iindeki saysnn
d oru olarak saptanabileceini belirtir.
554
ipucunu izleyerek ilkin m o d ern biyokim yann, ardndan da bakteri
yolojinin kurucular arasnda yerini ald.
c c
c
O gnden sonra artk b ir m uhasebeci gibi m addenin m olekln
deki atom saysn verm ek yeterli olmayacak; bir m im arn gzyle
bunlarn yapsal bir form l.araclyla nasl dzenleneceini gs
teren bir plan ortaya koym ak gerekecekti. Bylece Kekule giderek
daha fazla kabul grm eye balayan, farkl trden atom larn dier
atom larla kurabilecekleri ba saysyla nitelendii grn kesin
olarak kantlad. H idrojenin bir, oksijenin iki, azotun , karbonun
d rt tane bylesi ba ya da deerlii vard.
555
ekil 14: 19. Yzylda Kimya ve Fizik
a. Berzelius ve Dulong tarafndan hazrlanan, bakr oksit zerinden hidrojen geirilerek
suyun bileeninin analiz edilmesi
G ra h a m n Elcnents o f Chem istry'sinden, 1850
b. Cailletetnin oksijen svlatrcs, 1877. Gaz, burgulu pompa ile sktrlr ve zerindeki
basn kaldrldnda, soutulmu tp iinde svlan
From Grahams Element* o f Chemistry, 1850
Sentetik boyalar ve Alman Kimya Sanayisi
A ncak organik kimya b u n d an ok daha nce uygulam a alann
da kendisini kabul ettirm i durum dayd. K ininin yerine geecek bir
m adde arayan Perkin (1838-1907), neredeyse tam am en tesadf eseri
ilk yapay anilin boyas olan m acentay kefetti. Ayrca, gaz sanayis
inden elde edilen k m r katran rn lerine de uygun bir pazar b u l
m u oldu. Ne var ki Ingilterede kimya, yalnzca birka am atrn ve
ok az fakltenin ilgi alan iindeydi. te yandan kim ya sanayisi p ra
tik olm akla vnyordu. P erk in in Ingilterede nem senm eyen b u
luuna yeni A lm an sanayisinin daha bilim sel bir kafa yapsna sahip
yneticileri d rt elle sarldlar. Sentetik boyalardan elde edilen krlar
ksa srede A lm anyada olaanst byk ve egemen bir kim ya sana
yisinin dom asna yol at. Kimya sanayisi h er ne kadar balangta
tekstil sanayisinin bir yan kolu olarak kalm sa da yeni patlayclarda
kullanlan n itrik asit retebilm e kapasitesi dolaysyla hem I. hem de
II. D nya Savalar n d a gerekli askeri m alzem enin saland balca
kaynak d u ru m u n a geldi.
Kimyagerler, zellikle de 19. yzyl sonlarnn kim yagerleri ta
m am en yeni t rd e bilim insanlarydlar; nceki alarn fizik bilim
cilerine oranla sanayiyle daha yakn iliki iindeydiler. Bu d u rum un
yol at bilim in snai karlarla zdeletirilm esi eilimi bilimsel
tartm alarn, zellikle de radikal bilim sel tu tum larn 19. yzyln
sonlarnda daha az g r l r olm asnn balca nedenlerinden biridir.
B ununla birlikte salt bilimsel adan bakldnda, organik kimya
yntem lerinin yardm yla m olekler yapnn saptanm as insan akl
nn en byk m antksal zaferlerinden biridir. Belirleyici adm atan
insanlarn says b ir elin parm aklarn gemez; am a onlar izleyen
ok sayda kimyager, kim yasal d nm m antndan yararlanarak
uzaydaki en karm ak atom dizililerini kafalarnda canlandrm a
y ve gerekten de bu dizililere sahip m odeller yapmay baardlar.
Bylece, nceleri analiz yoluyla saptadklarn sentez yoluyla kant
ladlar. O rganik kimya bu ekilde gelierek fizikten neredeyse ta m a
m en bamsz, kendi kurallarna ve alm a tarzna sahip bir disiplin
haline geldi.
557
Fizikokimya
Ancak b u d u ru m kim yann tm , zellikle de ilginin cisim le
rin gerek bileenlerinden onlarn birbirleriyle girdikleri tepkim e
lere, snn etkisine ve zelti, kristallem e, elektroliz gibi problem
lere kayd inorganik kim ya iin geerli deildi. Bu ilgi kim yann
yeni b ir brannn, fiziko kim ya n n dom asna yol at. Fizikokimya
20. yzylda tm bir bilim i etkin bir at altnda birletirecek dier
k p r bilim lerin prototipi olan ilk m elez bilim di. Fizikokim yann
deeri, yeni m ineral tuzu yataklarndan sanayide yararlanm a aba
lar srasnda anlald; nk b u tuzlar fizikokimyasal yntem ler
kullanm adan ekonom ik bakm dan tutum lu bir biim de bileenleri
ne ayrm ak olanakszd. Fizikokim ya ayn zam anda soda retim inde
Leblanc ilem inin yerini alan Salvay am onyak soda ilemi ile slfirik
asit ve am onyak retim in in bal olduu katalitik ilem ler gibi b
tnyle yeni kim yasal sanayilerin de tem elini oluturdu. ngilterede
kim ya alanndaki byk tekelleme de bu ilem lerin sunduu temel
zerinde ykseldi.
lk biyokimya
Kim yann zaferi biyolojik srelerin daha iyi anlalm asn sa
layarak bilim tarihinde b ir baka nem li rol daha oynad. Biyolojik
sistem lerde karlalan yap trleri ve birlem e yasalar bilinm eden,
m ikroskobun salayabildiinden daha derin bir kavraya ulam ak
olanakszd. O rganik kim yann 19. yzyldaki geliim inin m antk
sal olarak biyolojik esaslar form le etm e abasndan nce gelmesi
gerekiyordu.
Bitki ve hayvan m etabolizm asnn tem el zellikleri karbon, h id
rojen ve oksijen bakm ndan -y an i hayvan bir s m akinesi olarak ele
alnd srece- 18. yzylda esas itibaryla saptanm durum dayd.
O ysa azotun ayn derecede nem tayan rolnn anlalmas 19.
yzyln byk bir blm n ald. Bitkilerin topraktan ne t r bir gda
-azo t, fosfat ve tu z - aldklarm gsteren von Liebig oldu. Bitkilerden
hayvanlara oradan da topraa geen azot gibi elem entlerin dn
m n n byk dngleri izlendi ve hatta azot balayc organizm alar
558
araclyla havada bile takip edildi. Bu, Sz konusu inorganik m a d
delerin organizm a iindeki ilevlerini anlayabilmek iin bu henz bir
balangt. Bir zam anlar canl olan kaynaklardan elde edilen m ater
yallerin zellikle snai adan yararl zelliklerini incelem ek bir ey;
onlarn m etabolizm a iinde dnm lerini izlemek ise bam baka bir
eydi. O rganik kim yann biyokimyaya dnm esinin bu kadar uzun
srm esinin nedeni budur. A ncak yine de yzyln sonlarna yaklal
dka kimyasal ilgi, boya sanayisinin dorudan kr getiren sentetik
kim yasndan, doal organik m addelerin yaplarnn daha ayrntl bir
biim de anlalmas ynne d oru kaymaya balad. zellikle Emil
Fischerin (1852-1919) ekerler ve yaam m addesi proteinler zerine
yapt byk alm a bu d u ru m u gzler nne serer. Fischer, prote
inlerin ok daha basit b ir bileik olan am inoasit zincirlerinden m ey
dana geldiini gsterdi. Ayrca boya kim yasnn bir yan r n ola
rak yeni bir farm akolojinin de temelleri atld. Ehrlichin (1854-1915)
frenginin tedavisinde kullanlan salvarsan ve uyku hastalnn teda
visinde kullanlan Bayer 206s gibi ilalar, bir sonraki yzyln kem o-
terapi alanndaki zaferlerinin habercisi oldular.
9.5. BYOLOJ
Fizik bilim lerinin 18. ve 19. yzyllar boyunca gsterdii geli
me, ilerde greceim iz gibi pek ok noktada onunla etkileim iinde
bulunan, canl varlklara ynelik bilimsel bir yaklam da yeniden
canlandrd. Bu yaklam n kkleri klasik alara, A ristonun doa
tarihi ile G alenin fizyolojisine kadar uzanr. Doaya ynelik uzun
sre devam eden tm yle biim sel ve ahlaki bir ilginin ardndan,
O rtaam sonlar ile Rnesans dnem ine zg hayvanlar ve b itk i
ler ile bitkilerden elde edilen ilalar hakknda bilgi veren kitaplarda
grdm z gibi betim sel natralizm e duyulan ilgi yeniden canlan
d. Yeni dnyann gzellikleri ve vaat ettii zenginlikler bu ilgiyi d a
ha da kam lad. D aha nce grdm z gibi, 16. ve 17. yzyllarda
anatom i ve fizyoloji alanlarnda kkl yenilikler yaplm; ilk m ik-
roskopular yeni bir dnyay, ok kk varlklarn dnyasn gzler
nne serm ilerdi.
559
B ununla birlikte 17. yzyln biyoloji alanndaki ncleri bir yan
dan tpk fizikte olduu gibi yzyln sonlarna doru doa tarihinin
aknlk ve m erak uyandran ynlerine ilgi duyarlarken, te yandan
b u canl ilgi, ilalarn balca kayna d u ru m undaki b o tan ik ve zo
oloji aratrm alarn da ieren kl krk yaran b ir tbbn geliimine
katkda b u lundu. A ncak b u dank ve geliigzel gzlem ler dnem i,
biyoloji tarih i asndan son derece nem li bir evreydi. nk biyo
loji ayrntlar bakm ndan fizikle ve hatta kimyayla bile karlatrla
mayacak k adar zengin, dolaysyla da bir sonuca ulam ak iin saysz
olgunun toplanm asn, incelenm esini ve titizlikle snflandrlm asn
gerektiren b ir bilim di. Bu grevin yerine getirilm esi 200 yl akn
b ir zam an ald.
18. ve 19. yzyllarda biyolojik ilginin ynn ve onunla birlikte
- biyolojinin geliim srecini b elirley en tem el itk ilerin ilki, esas olarak
yeni doal r n ler bulup onlar sm rm ek amacyla giriilen corafi
keifler; kincisi, fizyolojiye ve anatom iye verdii younlukla birlikte
gelimekte olan tbbn gereksinm eleri; ncs, geleneksel geim
lik tarm d an retim in pazar iin yapld ticari tarm a geie elik
eden tarm sal devrim in gereksinm eleri ve sorunlar ve son olarak da
tekstil, gda ve iki sanayisi de dahil olm ak zere byk lde hay
vansal ve bitkisel rnlere dayanan, alabildiine geliip yaygnlam
sanayi kollarnn gereksinm eleriydi. Bu itkilerin hepsi i ie gemi
d u ru m d a ve etkileim iindeydiler. lk iki itki asla kaybolm ad ancak
keifler nem ini yitirirken tbbn nem i greli olarak artt. Bilimsel
tarm ancak 18. yzyln sonlarnda, endstriyel biyoloji ise 19. yz
yln o rtalarnda ortaya kabildi.
D aha nce grdm z gibi, snai geliimin neden olduu snrl
sayda sorunla uraan fizik ve kim ya alanlaryla karlatrldnda,
biyoloji alanndaki alm alar son derece dank ve deta geliig
zel bir tarzda srdrld. Dier bilim lere oranla, pratik bakm dan
yararl yntem ler sunam adm dan, getirdii yenilikleri kabul ettire
m eyen biyoloji bu yzden ister istem ez bilim dnyas dndaki d
nce akm larndan, zellikle de Fransz D ev rim in in izdii hattn
birbirinden ayrd 18. ve 19. yzyllar sarsan byk dini ve din
kart savalardan ok daha kolayca etkilendi.
560
D ini evreler gkyz kreleri arasnda yitirdikleri, ilahi yneti
m i dorulayan kantlar canllar dnyasnda yeniden bulm ay u m u
yorlard. Aklclarn m idi ise tersine, m addenin yaam fenom eni
iindeki m ekanik ileyiini kantlayarak ruhlar evrenden kovm ak ve
Eski A hitin yaradl efsanelerini kesin olarak rtm ekti. H er iki
taraftan natralistler bt n gayretleriyle doay incelemeye koyulup,
tek doru gr olduuna inandklar kendi dncelerini destek
leyecek daha inandrc kantlar bulm aya altlar. D ini nyarglar
artk aratrm alar nleyecek gte deildi; fakat yine de en azndan
D arw inizm in zaferine kadar elde edilen sonularn nne gemeyi
baardlar. Canllar dnyasnn aklc bir yorum una ulam a yolunda
atlacak her adm iin savam ak gerekti. Belki de tek teselli kayna,
benim senm eleri uzun zam an alan bu grlerin, tam da bu nedenle
ok iyi k av ra n m olm asdr.
Biyoloji alannda insanlar fizikte olduundan daha ok, am a
sosyal bilim lere oranla daha az olm ak zere birbirine zt olaan ve
olaanst sam alklar ayn anda benim sediler. Bir taraftan doa
daki her ey dpedz doard; im enlerin neden bydn ve
ya aslanlarn neden kkrediini aklam aya gerek yoktu. Bu onlarn
doas gereiydi; her zam an yle olm utu ve yle olacakt. Bulunan
fosillerden ya da bir yaradl inancndan yola klarak, bizim bildi
im iz dnyann b ir zam anlar farkl olduu kabul edildiinde ise b u
gnk dnyann byk b ir patlam ayla bir anda ortaya ktna veya
en ok yedi gn iinde yoktan var edildiine inanm ak, bu geliimi
bugn grlenden olduka farkl am a btnyle de farkl olmayan
bir yerden balayarak adm adm izlem ekten ok daha kolayd. 1859
ylm a gelininceye dek en akl banda, saduyu sahibi bir doac ya
da jeolog bile, N uh tufannn yanlarnda nem siz kalaca evrensel
felaketleri zihinsel bir kukuya kaplm akszn kabul etm eye hazrd.
H er ne olursa olsun, biyolojinin byk genellemeleri, k a rm a k -,
lklar yznden ancak canllarn son derece yaygn ve derinlem esi
ne incelenm esi tem elinde oluturulabilirdi ve bu da her eyden nce
doa tarihilerinin greviydi. Bu nedenle, ncelikle doa tarihinin
ve ona elik eden jeolojinin geliimini, organik evrim teorisine ula
tklar d o ru k noktasna kadar izleyeceiz. O rganik evrim teorisi in
561
sanln dnce tarih i asndan ok byk nem tam asna karn,
yalnzca canl veya fosil d u ru m und ak i organizm alarn d g r n m
lerine ve kaba anatom ilerine dayanr ve bu teorinin ok az pratik
sonucu vardr. K kl bykl organizm alarn i yaplarnn in
celenm esini nne koyan ve m ikroskobun kullanlm asyla balayp
kim ya yntem leriyle devam eden dier yaklam ise ok daha ara
trm acyd. 19. yzyln sonlarna doru bu yaklam , hastalklarn
tedavisinde ve tarm sal retim de verim liliin arttrlm asnda pratik
ynden yararl olacann iaretini verm eye balad.
562
bir bilginin rgtlenm esi iin elverili koullar olum utu. L innaeus
ok gezdi, bolca m alzem e toplad ve U ppsalada sistem li bir botanik
bahesi kurdu. Ksa srede onun snflandrm a alm asna yardm c
olm ak iin dnyann d rt bir yann dolap bitki rnekleri topla
yan bir m ritler topluluu kazand. H er tarafta hayranlar edindi ve
taklitileri ortaya kt. 1788de Londra LinneciTopluluu kuruldu.
Sistem inin basitlii ve m alzem e zerindeki tartm a gtrm ez hk i
miyeti sayesinde Linnaeus, snflandrm a sistem ini b tn bir bilgin
ler dnyasna kabul ettirdi. Bu sistem, sonradan yaplan birka ufak
deiiklikle birlikte gnm z botaniinin ve zoolojisinin de tem eli
ni oluturdu. te yandan, bilim sel olm ayan ilkelere dayanan -k i bu,
o zam an iin kan lm azd - m inerallerle ilgili yapt snflandrm a
ksa srede bir kenara atld ve yerini kimyaya ve kristalografiye d a
yanan daha aklc b ir sistem e brakt.
563
sayesinde Buffon doa tarih in i hem Fransz Saraynda hem de soy
lu b ir yesi olduu ykselen burjuvazi arasnda baka hi kim senin
yapam ad kadar sevdirdi. Buffon 1739 ylnda, gnm zde Jardin
des Plantes adn alm olan Jardin de Roinin sorum luluuna getiril
di ve b u baheleri Fransann birok biyolog ve kim yagerinin eitim
grp ilham aldklar byk bir aratrm a enstitsne dntrd.
D oa tarihi dnda baka hibir alanda bilgi sahibi olm ayan Linna-
eusun tersine Buffon fizikiydi ve N ew toncu sentezin aklc gr
lerini biyoloji alanna tad. Ne var ki belki de bu yzden, sabrl
b ir gzlem ci ve gayretli b ir snflandrm ac olamad. Bilimin yaznsal
su n u m un a nclk etti ve dnyann, bitkilerin, hayvanlarn ve in
sann kendisinin kkenine dair cretli dnceleri ile filozoflarn ve
Fransz D evrim inin m im arlarnn gnllerini fethetti.
Buffon b ir bayapt olan Systme de la Nature adl eserinde, hay
vanlarn ve bitkilerin snflandrlm asnn ifade ettii akrabaln
gerek olduunu ne srd. Bu gr Ay D ern e in in nde gelen
yelerinden biri olarak daha nce szn ettiim iz Erasm us D ar
w in (1731-1802) tarafndan desteklendi. Lichfieldli baarl bir he
kim olan ve bilim in yaygnlatrlm as iin aba gsteren Erasm us
D arw in, ayn zam anda hem bir air hem de biyoloji alannda ya
ratc ve cesur bir teorisyendi. Zoonom ia adl yapt, yaam n kke
nini ilkel b ir filam entten balayarak izleme abasyd. Bu filament,
eitli dsal etkilere verdii farkl farkl tepkilerin bir sonucu olarak
gzlem lenen ok eitli canl trlerini m eydana getirm iti. Erasm us
D arw in, canl m addelerin i yaps ya da reaksiyonlar hakknda bil
gi sahibi olm adndan dnceleri ister istem ez kurgusal dzeyde
kald. Dolaysyla dorudan doruya yeni gzlem ve deneylere yol
am aktan ok Alm an rom antik -doa felsefesi okuluna destek su n
du. B ununla birlikte, o n u n dnm e cesareti gsterdii eyleri ilerde
bakalar da dnecekti.
Fransz D evrim ne kar gsterilen tu tu cu tepkiler olmasayd,
btn trlerin ortak b ir kkenden geldii gr 19. yzyln b a
larnda kolaylkla kabul edilebilecekti. Ne var ki 19. yzyln ba
larnda Incild e anlatlan yaradl yklerine -b itk i ve hayvan t r
lerinin uygun gnlerde yaratlm as- szc szcne inanm ak,
564
17. yzylda ya da Kar Reform dnem inde olduundan ok daha v
gerekliydi. Bu yzden doa bilim cileri m ikroskoplarna kr gzlerle
baktlar ve doa sistem inin ne anlam a geldii zerine kafa yorm ak
tan kandlar.
lk evrimciler: Lamarck
B una karn baz doa bilim ciler bu konuda kafa yorm ay ve d
nceler retm eyi srdrdler. B unlar arasnda en zgn olan, Jar-
din du Roide botaniki olarak alan Lam arckt (1774-1829). 1.14
Lamarck, 1809 ylnda m evcut trlerin evrelerine daha iyi uyum
salama arzusunun yol at b ir adaptasyon sonucu eski alardaki
t rlerden tredikleri teorisini cesaretle ileri srd: Yksek bir aacn
tepesindeki yapraklar gren zrafa b o y nunu uzatm ve bu uzam a
kaltm yoluyla sonraki kuaklara aktarlm t. Kabul edilm esi g ve
zorlam a olduu dnlen bu gr, pek fazla desteki bulam ad.
A ncak b u arada, yalnzca canl organizm alar deil fosiller zerine de
yaplan incelem elerde elde edilen kantlar giderek oalmaktayd.
565
grn ortaya km asna neden oldu; bu n a gre dnya, yeryz ka
b u u n u n iten gelen b ir ate sonucu atlam as nedeniyle daim a fela
ketlerle yz yzeydi. N eptncler (tufana inananlar) ile Plutoncular
(deprem e inananlar) arasndaki ksr tartm alar 18. yzyln ikinci
yars boyunca hibir yarar salam akszn srp gitti.
Hutton ve saduyu
Kurgusal jeolojiden ilk kkl kopu, Blackin yakn dostu olan ve
yaadklar kenti K uzeyin Atinasna dntren parlak bilim insan
lar ve filozoflar topluluu iinde yer alan Edinburglu hekim H utton
tarafndan gerekletirildi. H utton, Yeryznn Teorisi adl yaptnda
(1795) jeolojik fenom enlerin, bugn de evremizde hareket ettiine
tank olduum uz kuvvetlerin birer rn olduklar grn ileri
srd. Bu, genel anlam da devrim ci bir grt. Krlarda yapt y r
yler ve pratik bir ifti olarak edindii deneyim ler sonucunda H u t
ton, vadilerin nehirler tarafndan yarld, ovalarn nehirlerin tad
am ur birikintilerinden olutuu ve b u am urlarn zam anla sertlee
rek kayalara dnt sonucuna vard. Ayn zam anda byk yekpa
re A rth urs Seat kayalklarnn, nde gelen N eptnclerden W ernerin
(1749-1817) iddia ettii gibi sudaki am urun kelmesiyle oluam a
yacan, antik b ir volkann lavlarnn katlamas sonucu olumas ge
rektiini anlad. Bu grler Fransz D evrim ine kar gsterilen tepki
lerden kendini kurtaram ayacak kadar aklc idi. Sz konusu tepkiler,
h er yerde yaradln izlerini arayan ou dini unvan sahibi jeologlarn
oluturduu bir okul tarafndan dile getirilmekteydi. 5.35 A ncak yine
de H uttonun grleri asla btnyle yok olmad.
Uygulamal jeolojinin baars, m adencilerin dar bir alana zg
snrl bilgilerinden ok kanal am a deneyim leri srasnda elde edil
di. Bir kadastrocu ve kanal am a ustas olan W illiam Sm ith (1769-
1839), yapt alm alar sonucunda b ir batan bir baa G ney ngil
terenin tam am nda, yeryz katm anlarnn deim ez diziler halinde
birbiri zerine uzandklarm fark etti ve m r n n byk blm n
bu katm anlarn yeryzndeki kntlarm gsteren ilk jeolojik h a ri
talar izmekle geirdi.
566
Lyell'in 'lkeler'i
Bu katm anlarn nasl olutuklarn aklayan felaket teorileri ge
erliliini yitirm eye balad. Lyell Jeolojinin lkeleri 5.49 adl yaptn
da, H u tto n u n doa glerinin ileyiiyle ilgili retilerini yeniden
canlandrp daha kapsam l gzlem ler tem elinde kendi tekbiimci
teorisini oluturunca, bu eski teoriler hepten gzden dtler. Eer
her katm an belirli b ir an to rtu su n u tem sil ediyorsa, bu k atm an
lar iinde b ulunan fosiller o ada yaam hayvanlara ait olm aly
d. Sz konusu fosiller olduka farkl yaam tarzlarna iaret ediyor,
hatta dzenli ve kesin ilerlem eler gsteriyorlard. rnein, ikinci
katm andan nce srngenlere, nc katm andan nce m em elile
re rastlanm yordu. Trlerin deimezliini m antksal bir zorunluluk
olarak kabul eden Lyell, ancak h er jeolojik ada tam am en yeni bir
faunann yaratld ve an so nunda o faunann yok olduu sonu
cuna varabildi. Belli ki bunlarn hepsi ok uzun bir zam an alm ol
malyd; dolaysyla ncildeki Yaradl y ksne inanm ak daha da
gleti. Ne var ki, 19. yzyln balarndaki gerici atm osferde bunu
sorgulam ak bile son derece tehlikeli ve cesaret isteyen bir iti.
567
yaam koullan olabilir miydi acaba? D arw in insanlarn ekonom ik
yaamdaki rekabet koullarnn hayvanlar alemi iinde de geerli ola
bileceini dnm eye balad. Gerekten de elinin altnda kapitalist
sm ry hakl gsterm ek iin gelitirilmi ayrntl bir teori vard.
Papaz M althusa gre yaam en iyinin ayakta kald bir mcadeleydi;
servet ve mevki ise bu m cadelenin erdem li dlleriydi. H astalk ve
sava, nfusun m evcut yiyecek kaynaklarnn besleyebileceinden da
ha fazla oranda artm asn nleyen aralard. Darwin, ayn eyin hay
van topluluklarnda da geerli olmas durum unda evresine daha iyi
uyum salayacak ekilde bakalaan canllarn, bu bakalam sonraki
kuaklara kaltm yoluyla aktarabileceini ve bylece bugn grd
m z trlerin yava yava bir evrim geirmi olabileceini dnd.
Aln hkm srd krkl yllar, bu fenom enin gerekletiini
gzlemlemek bakm ndan son derece uygun bir dnem di.
D oa l seilim
D arw in son derece ihtiyatl bir kiiydi ve bu dncesini yaym
lam ak yerine yaklak yirm i yln onu destekleyecek kantlar to p
lam akla geirm eyi yeledi. nceki alarda gerekleen aamal
bakalam lar gsteren kayalarn kaytlarndan hayvan ve bitki t r
lerinin dnyadaki dalm na ve son olarak da 19. yzylda ksm en
soyu gelitirm ek, ksm en de alml gvercin ve kpek trleri elde et
m ek am acyla yaygn olarak srdrlen ve kendisine evrim srasnda
m eydana gelenler kadar tu h af deiim rnekleri sunan iftletirm e
deneylerine varncaya dek doa bilim lerinin her alanndan kantlar
toplad. Tm bunlara karn kendisinden ok daha gen bir gezgin
olan Alfred Russell Wallace (1823-1913), D ou H int A dalarnda
hayvan trlerinin dalm zerine yapt aratrm alar sonucunda
kendi bana trlerin evrim i dncesine ulam olm asayd eer,
D arw in evrim teorisini belki de o zam an bile yaymlamayacakt.
568
betli davranm o lduunu gsterdi. Toplum un grece daha ileri bir
noktada olduu 60l yllarda bile b u grler sonu gelmez sert tart
m alara yol at. Ne var ki bu tartm alar salt bilim sel nitelik tam ak
tan ok teolojik veya politik soru nlar etrafndan yrtlm ekteydi.
D arw inin sz konusu yapt, biyoloji bilim inde son derece zgrle
tirici bir rol oynad. Kitap tm canllar dnyas iin geerli, birleti
rici bir ilke ortaya koydu.
Ne var ki Darvvinizmin bilim zerindeki etkisi btnyle olum lu
bir etki deildi. Kukusuz, biyolojiye kar byk bir ilgi uyandr
m ve pek ok insann bu konulara eilm esini salamt. Fakat ay
n zam anda D a rw in m teorisinin organizm alar arasndaki evrimse]
ilikilerin kabaca izlenm esine ve ayrntl soy aalar hazrlanm a
sna yapt vurgu, doa bilim cilerini canllarn gerek yaam lar ile
bitkilerin ve hayvanlarn isel ileyi tarzn incelem ekten alkoydu.
Ancak, hi kim se b u n d an dolay, toprak solucanlar, etil bitkiler ve
duygularn davurum u gibi ok eitli konular zerine yapt ay
rntl aratrm alarla, deneysel biyolojinin ncleri arasnda yer alan
D arw in i sulayamaz. 5.20-22
D oa felsefesi
Trler zerine yr t len tartm alar 19. yzyln sonuna kadar
srd. C anl varlklarla ilgili bir baka ipucunu yakalayabilm ek iin
yzyln bana dnerek onlarn yaplar hakknda yaplan aratr
m alara bakm am z gerekiyor. B urada ilk itki doa bilim lerinden, fa
kat daha ok da tpla yakn iliki iinde olm alar nedeniyle anatom i
ile fizyolojiden geldi.
Bilim iindeki m istik eilim (N eo-Platonik, Lullian ve Paracel-
susu eilimler) son ciddi ifadesini 19. yzyl balarnda A lm an D o
a felsefesinde buldu. H erder ve Schelling gibi filozoflar ve G oethe
gibi airlerden alm an ilham la M utlak de ve D oann lahi Tasarm
arayna girildi. Bu ayn zam anda A lm an halknn yeniden canlan
masyla ve kaba Fransz m atem atiksel-m ateryalizm inin yklyla
da akl almaz b ir biim de balyd. 1.14 B ununla birlikte, A rketip
[kusursuz ilk rnek] aray, bitkilerin ve hayvanlarn yaplarnn
569
karlatrm al olarak incelenm esi, yani morfoloji (szck G oetheye
aittir) dem ekti ki bu da, kendisini douran grler ortadan kalktk
tan sonra bile varln srdrd. A lm an bilim ini yeniden kuran kii
olarak anlan ve bu okulun nde gelen tem silcilerinden olan Lorenz
ken, gerek yaayan gerekse tkenm i organizm alarn ana gruplar
nn -filu m la rm - o rtak zelliklerinin kavranm asn salad.
Hcre teorisi
Btn bir beden, Schlieden (1804-1881) ile Schvvann (1810-1882)
iaret ettikleri gibi hcrelerden oluan bir koloni olarak dnlebi
570
lirdi. stelik, b u hcrelerin tam am tek bir hcreden; daha dorusu
iki hcreden -y u m u rta hcresi ile sperm hcresin d en - olumutu.
Aa yukar ayn zam anlarda Von Baer (1792-1876), dllenm i yu
m u rtad an balayarak organizm ann asl geliimini izledi. Von Baerin
kurm u olduu yeni embriyoloji bilimi, om urgallar gibi byk gru p
lar yani filum lar iinde toplanan farkl hayvan trlerinin birbirleriyle
olan akrabalklarn ortaya kard. Doal seilim teorisinin trlerin
geliimini anlalr klm as gibi, hcre teorisi de bireyin geliimini
anlalr kld. Ve h er iki teori de birbirine kout olarak evrim in izi
ni srdler. M ikroskobun biyolojinin tm alanlarnda kullanlm aya
balanm as hi beklenm edik karm aklklar gzler nne serdiyse
de, bunlarn balangta uygulam a zerinde gerek bir etkisi olmad.
A ncak en basit bitki ve hayvan t r olan m antarlarn ve daha da basit
tek hcreli protozoalarn ve bakterilerin 4.47 incelenm esinden sonra
hcrelerin yaam ve ilevleri anlalabildi. Bylece, canl organizm a
larn denetim altna alnm a olasl belirdi.
Ferm entasyon
Bilim tarihinde ska grld gibi, ferm entasyon konusunda
da biyoloji alannn dnda, tarm a zararl bcekler ve endstriyel
kim ya zerine yaplan incelem eler so nucunda baarya ulald. Uy
garln douundan beri insanlar, elde edilen sonu m em nuniyet
verici olduunda ferm entasyon, deilse rm e olarak adlandrlan
ilem lerden yararlanyorlard. Titiz bir uygulam a ve kurallara zenle
uyulm as sonucu bira m ayalam ak, peynir yapm ak, deri tabaklam ak
gibi b ir dizi ilem gerektiren ilerin nasl yaplaca belirlenm i ve
tekrarlanabilm esi gvence altna alnm t. Teknik olarak gerekle
tirilen tm ilem ler gibi bu ilem leri de deitirm ek son derece g
ve tehlikeliydi. Buna karlk, 19. yzyln balarnda nfusun oal
m asnn dourduu m uazzam talep art yalnzca tketim i a rttr
m akla kalm ad, ayn zam anda saysz felakete de yol at.
Pasteur ve bakteriyoloji
G en P asteur 1885 ylnda canl m ayalarn hareketlerinin ilk kez
farkna vardnda, gelimekte olan sanayi kenti Lillede bulunuyor
571
du. Genellikle .iyi bir tat elde edilen bira ve sirkenin bazen anlalm az
bir biim de bozulm asna kim yasal bir aklam a getirem eyen Paste-
ur, onlar m ikroskop altnda incelemeye balad. Ferm entasyonun
norm al gerekletii duru m lard a kk ve yuvarlak maya hcreleri
grlm ekteydi; ki bu hcreler daha nce 1839 ylnda C aignard de la
T ur (1777-1859) tarafndan da gzlem lenm iti. Fakat, ferm entas
yonun yolunda gitm edii durum larda, srekli dans eder gibi g r n
dklerinden Pasteur un vibrio adn verdii farkl organizm alar
ortaya kyordu.
P asteur sa ve sol elli m oleklleri on yl kadar nce kefetmiti.
Bu, son derece nem li bir kimyasal keifti. Dolaysyla Pasteur un
ferm entasyon srasnda oluan asim etrik m olekllerin herhangi bir
atl kim yasal tepkim enin deil, gerek canl organizm alarn rn
olduu konusunda kukusu yoktu. Bir kim yager olarak m ikroorga
nizm alarn yalnzca grnm lerini deil, kim yasal perform anslarn
da inceledi. Bunlarn haval ya da havasz bir ortam da yaayp yaa
yam ayacaklarm aratrd ve sonuta bugn pastrizasyon olarak b i
linen ilem de dahil olm ak zere, m ikroorganizm alarn bira ve sirke
retim ine m dahale ederek r n bozuturm alarn nleyen dah i
yane pratik yntem ler gelitirdi.
P asteurn, yaam n birdenbire ortaya km olabilecei ihtim a
line iddetle kar km as ve Pouchet (1800-1872) ile o nl tart
m aya girm esinin nedeni, ferm entasyon ilem inde canl organizm a
larn rol oynadn bilmesiydi. Bu tartm a srasnda, havann gzle
grlm eyen mikroplardan arndrlm as durum unda, bitki ve hayvan
zlerinin sonsuza dek rm eden korunabileceini gsterdi. Byle-
ce, aba A ppertin 5.12 daha 1810 ylnda kulland yiyecekleri
nce kaynatp ardndan cam kaplarda saklayarak korum a yntem ini
bilim dnyasna kabul ettirdi. Bu yntem ilerde byk konserve sa
nayinin temeli olacakt. A ppertin yntem leri elbette bilim dnya
snca bilinm ekteydi; fakat onun kavanozlarnn oksijen ierm edii
itiraznda bulunulm utu. P asteur un, havann pam uklu bir yn a ra
clyla szlm esinin de m ikroplardan kurtulm akta ayn lde e t
kili olduunu kantlam as gerekti.
572
P asteur'un ferm entasyo nun organik yanm a kafa yorm as, Liebigin
ferm entasyona zel b ir kim yasal ferm entin neden olduu eklindeki
grne kar km asna yol at ve elde ettii baar bu grn
b ir kenara atlm asna neden oldu. E. B uchnerin (1860-1917) toprak
m ayasndan ayrtrabilm esi ve bylece enzim lerle ilgili aratrm ala
r balatm as 1897 yln buldu. Bylece sonunda hem Liebigin hem
de P asteur un hakl olduklar kantland. Ferm entasyon bir ferm ent
tarafndan balatlyordu, fakat bu ferm enti ancak canl bir organiz
m a m eydana getirebilirdi.
573
lar nce grm eyi baarm t. Ne var ki o da grd kk yaratk
larla, hayvanlara ve insanlara m usallat olan hastalklar arasnda bir
ba olabileceini akl edem em iti.
H er iki tarafta da iki yz yldr biriken kantlar bir araya getiril
diinde, bakterilerin rolnn kefedilmesi de artk kanlm az oldu.
Benzer rneklerde grdm z gibi, Pasteur bu kefi yapan ne ilk ne
de son kiiydi. G en bir A lm an ky hekim i olan Koch (1843-1910)
Davainei izleyerek arbon basillerinin rem esini inceledi ve saf
sularelde edilm esini m m kn klan, jelatin zerinde bytm e yn
tem ini gelitirdi. Bu yntem daha sonra tberkloz ve kolera m ik
roplarm yaltm akta kullanld. skoyad a Lister (1827-1912) pratik
antiseptik tekniklerini gelitirdi ve bylece, hastanelerdeki korkun
can kayplarnn oran dm eye balad. Ancak, m ikroplara kar y
rtlen savan bayraktar P asteurd.
574
ektii aclar dindirebilen fakat etkili nlem ler ya da tedavi yolla
ryla hastal d enetim altna alacak kesin yntem lerden yoksun bir
yar bilim nitelii tam aktayd. K arantina ve alam a gibi nleyici
ya da frengiye kar cva, stm aya kar kinin gibi tedavi edici b ir
ka yntem e gelince; b unlar ya tesadfen bulunm ulard ya da kabile
geleneklerinin ustaca uygulanm asndan ibarettiler. Fakat herhangi
bir bilim sel teoriye dayanm adklar iin genelletirilem em i ve ba
ka hastalklarn tedavisinde b u nlardan yararlanlam am t. M ikrop
teorisi olm akszn ar enfeksiyonlarn yol at hastalklarn neden
kaynaklandn anlam ak olanakszd; hekim ler hastal kendi d o
al seyrine b rakm ak zo runda kalyor, hatta istem eden de olsa yayl
m asna yardm c oluyorlard.
575
tbbn uygulam a alanna artk sonsuza dek girm iti ve ksa srede tp
geleneinin ayrlm az b ir paras haline gelecekti.
Pasteur ve rencileri ile dier bakteriyoloji okullarnn alm a
lar bilim asndan, ksa srede ortaya kan tbbi sonularndan ok
daha byk nem tayor ve uygarlk tarih in d e bir dnm noktas
n a iaret ediyordu. Pasteur daha nceki alm alarnda, en basit ya
ratklarn bile de novo [yoktan] ortaya km adklarm , bu dnyada
halen devam etm ekte olan bir yaratm a eylem inin bulunm adm ka
ntlam t. Bu kck organizm alarn canl olduklar hareket etm e
lerinden ve rem elerinden anlalyordu. Fakat bunlarn yaam lar
dah a gelikin organizm alarn yaam larndan ok farkl olmalyd; bu
yaam m ekanik olm aktan ok kimyasald; kem ikli bir yapdan ok
m olekler bir yapya dayanyordu. Bylece Pasteur, 20. yzyln b i
yokimyasal devrim inin byk nclerinden biri oldu.
N roloji
Fizyolojinin, G alenin yaklak 2000 yl nceki deneylerinden beri
uygulanm akta olan b ir ynn oluturan sinirsel denetim m ekaniz
m asnn incelenm esi, 19. yzylda yeniden canland. Sinirlerin hem
kaslara mesaj iletm e hem de duyu organlarndan mesaj alm a ilev
leri, nihayet Bell (1774-1842) ve M agendienin (1785-1855) 5.77a-
lm alar sayesinde anlald ve karm ak sinir sistemi boyunca sinir
576
balantlarnn izi srlebildi. Bu, en karm ak ebeke olan beynin
ilevinin denetlenebilm esi do ru ltusun da atlan ilk adm d. 19. yz
yl m ateryalist biyologlar bile, saf zihinsel fenom enlerin m utlak d o
asndan kuku duyuyorlard. Fizyoloji, en basit hayvanlarn bile fiz
yologlarn dndk lerin d en neredeyse sonsuz kez daha karm ak
olduunu gzler n n e serm eye balam t.
577
tarm a salad. Tarm da tam bir m akinelem e iin 20. yzyln daha
kk ve daha h afif olan iten yanm al m o to ru n u beklem ek gereke
cekti.
578
Su n i gbreler
Topran kimyasal ilevinin aydnla kavumasyla birlikte, ift
lik avlularnda biriken doal gbrenin ne ie yarad ilk kez tam ola
rak anlald ve b u n u baka kaynaklardan da elde etm e olana do
du. Bilime ilgi duyan zengin b ir ifti olan Sir John Lawes, Rotham s-
teddeki iftliini ilk tarm sal aratrm a laboratuvarm a dntrd;
doal gbrelerin yerine kullanlm ak zere eitli kaynaklardan elde
ettii nitrat, fosfat ve potaslarla deneyler yapt, hatta bunlar retecek
b ir fabrika bile kurdu. 19. yzyln ikinci yarsnda tarm sal retim in
arttrlm asna ve tekstil sanayisinin ihtiyalarnn karlanm asna hiz
m et eden byk gbre sanayisi, bu ve benzeri deneylerden dodu.
Bylece, 20. yzyln sava gereksinm elerini karlam aya hazr, alabil
diine tekelci ar kim ya sanayisinin de tem elleri atlm oldu.
579
kantlad. Ayrca, dnyann besicilie uygun tm blgelerinde, pa
ketlem e ve soutm a irketleri egem en d u ru m a geldiler. Bu sre bir
yandan kovboy ve atl obanlarla rom antikletirilirken, te yandan
hayvan kesimi iinin m akineletirildii Chicago ve C incinnati m ez
bahalar, bir sonraki yzyln seri retim yapan bant sistem inin ilk
rneini oluturdular.
9.6. G E M E BAKI
Kapitalizm anda bilim
Buraya kadar 18. ve 19. yzyllarda bilim alannda gerekletiri
len ilerlem elerin ana akm larndan bazlarm kaba hatlaryla incele
580
meye altk. Ayrca, hem Sanayi D evrim inde som utlanan to p lu
m u n m addi geliim i ve b u geliimin sonular, hem de insann yeni
toplum sal evresiyle etkili bir ba kurabilm esi iin gerekli olan d
nsel evrim ile bilim arasndaki ilikilerin izini srdk. Kapitaliz
m in kendi ayaklar zerinde dorulm as, serpilip gelimesi ve k
nn ilk iaretlerini verm eye balam as da bu dnem de gerekleti.
Bilim de yine bu dnem de, ufak tefek dalgalanm alarn dnda gl
ve srekli b ir tarzda byd. Bu bym e, b ir btn olarak ele aln
dnda ekonom ik bym eden bile daha hzlyd; zira, dnem in so
n u n d a bilim , d n em in balarnda oldu undan ok daha nem li bir
yer tu ta r oldu. 18. yzyln balarnda buharl m akine ile geleneksel
tekniklere bal b ir tem el zerinde ykselen ve geliim ini bilim den
ok ustala borlu olan b ir sanayiye itici g salad. 19. yzyln
sonlarna doru, btnyle bilim e dayanan yeni byk sanayi d al
lar ortaya km aya balad. Dahas, bilim artk eski zanaatlara ve
tarm a da nfuz ediyordu. Balangta bilim , sanayiye verdiinden
fazlasn sanayiden renm ek d urum undayd. Sonunda, sanayinin
verdii bilim e bal hale geldi. Bilim, sanayide olanakl kld tek
nik dnm araclyla kapitalizm in geliim ini etkiliyor, kk l
ekli sanayinin bireysel serbest rekabetinden bilinle planlanm ve
bilim sel retim yntem lerinin ar bast byk tekelci iletmelere
d n n salyordu.
7. Blm d e ele aldm z 16. ve 17. yzyllarn bilimsel devrim i
ile 18. ve 19. yzyln Sanayi D evrim i arasnda yaplacak bir kar
latrm a, bilim ile ekonom ik yaam arasndaki ilikinin kkl bir
biim de deim i olduunu gzler nne serer. lk dnem de, daha
nce de deindiim iz gibi, bilim den istenen yardm ve onun buna
verdii yant son derece d ar b ir cepheyle, astronom iyle ve denizci
likle snrlyd. kinci dnem de ise b u cephe btn snai faaliyetleri
kapsyordu: M akinelem e, g, ulam , kim yasallar ve sava ara-ge-
releri. Dolaysyla ilk dnem de bilim , esas olarak doadan bilgi elde
etm eye yardm c olacak ara-gerelerle -teleskoplar, m ikroskoplar,
term om etreler, b aro m etreler- ve bu bilgileri derleyip ulalan sonu
lar yorum lam ak iin gerekli olan m atem atiksel analizle ilgilenm ek
teydi. kinci dnem de ise ara-gereler gelimeye devam etm ekle
581
birlikte, artk bu ara ve gereler bilim in m addi r n lerin in yalnzca
b ir parasn oluturm aktayd. Doay yalnzca kefetmeyip ayn za
m an d a deitirm ek iin de tasarlanm olan yeni m akineler -b u h a rl
m akineler, trbinler, dinam olar, elektrikli m otorlar, kimya laboratu-
varlar v s.- 18. ve 19. yzyllara zg karakteristik rnlerdi.
ki devrim arasnda kalan srede bilim, edilgen bir rol oynam ak
tan karak etkin bir rol stlenm i; doay aratrm aktan, m m kn
olan her eyi etkilem eye gem iti. Teknik bakm dan, byk l
de bilim insanlar ile zanaatkrlarn ortak abalarnn r n olan
m akineler, ekonom ik bakm dan da nceden yaplan yatrm lardan
elde edilen krlar biim inde giderek artan bir sermaye birikim inin
salanm as b u geii m m k n kld. 18. yzyl sonlar ile 19. yzyl
balarndaki byk atlm larm nedeni bilim sel ve teknik ilerlem enin
ardndaki, ite bu tm yle kapitalist finanst.
D aha nceki herhangi b ir ala karlatrldnda, m uazzam
b ir aba harcand. G nm z tem el alarak baktm zda ise bu a
ba son derece clz grnr. rnein, ngilterede t m bir 19. yzyl
b oyunca bilim sel aratrm alar iin harcanan para bir milyon sterli
ni gemez. 5.3 Bugn yalnzca sivil aratrm alara bun u n yetm i be
kat tu tarn d a b ir para harcyoruz. Bilim ve kr arasndaki balar bu
istikrarszln nedenini aklam aktadr (buna daha nce deinm i
tik) 5.3. Bilime yaplan y atrm larn fazlasyla geri dnecei u m u
d u n u n tand dnem lerde bile giriim ler iin gerekli serm ayenin
bulunm ay b ir sre daha b u ilerlem enin n n kesmi; baarszlk
ihtim ali en gz dnm birka m ecerac dnda geri kalan giriim
cileri yldrm tr.
i snf ve sosyalizm
K apitalistler bilimi, krlarn arttrm ada kendilerine hizm et ettii
srece byk bir istekle; salk ve eitim gibi halkn genel karlar
d o rultusunda ise gnlszce ve i iten getikten sonra kullandlar.
Servetlerinin kayna olan sistem i sorgulam ak ve m uhtem elen de de
itirm ek sz konusu olduunda ise bilim e tam am en srt evirdiler.
Bilimi krn hizm etine sokm a srecinde kapitalistler, kr gdsn
582
gereksiz klacak byk lekli toplum sal retim tarzna giden yolu
da gsterm iler; ayn zam anda, ii snfn da yaratm lard. K endi
lerinin var ettii b u ii smf iin kapitalizm eziyet, gvencesizlik ve
yoksulluk dem ekti.
D nem in banda yeni yeni ortaya kan kapitalizm, feodal re
tim sistem inin son kalntlarn da gl bir biim de sarsyor ve ilerici
b ir geliim izgisi izliyordu. D nem in sonunda ise alabildiine geli
m i olan kapitalizm tm dnyada egemen durum a gelmi olm akla
birlikte, ykselen ii snfna kar savunm a konum una gemi b u lu
nuyordu. i snfna gelince, o, bilim den tam anlamyla yararlanabi
lecek daha kapsam l b ir sosyalist retim tarzna gemeye hazrd.
Bilimin 18. ve 19. yzyl boyunca yaam ve dnce dnyas ze
rindeki etkilerini saptarken, onun t m ilerici glerle ibirlii iinde
olduu balangtaki zgrletirici konum undan, ilerlem enin artk
gvence altnda olm ad, savan ve toplum sal devrim in ufukta b e
lirdii son evrede m ulak b ir konum a geiini de izlem ek gerekir.
A radaki snr izgisini Fransz D evrim i ve onu izleyen gericilik d
nem i oluturdu. H am ilik eder gibi grnm elerine karn hem Frar-
sadaki eski rejim hem de ngilteredeki Kilise ve Krallk, tem elleri
toprak m lkiyetine dayal olduundan ister istem ez bilim e kar k
m ak zorundaydlar. Dolaysyla bilim in ilerlem esi 18. yzyln sonla
rnda, ykselen sanayiye, politik reform lara ve liberal teolojiye elik
ederek, iyim ser ve ilerici b ir yaklam n savunulm asna hizm et etti.
1815ten sonra d u ru m artk bu kadar basit deildi. Bilimin kendi
si, jeoloji tarihinde ve evrim tartm asnda grld gibi, derin bir
biim de liberal ve tutucu kesimlere blnm t. Bilimin eski gelene
i ve keiflerinin pratik etkileri, onu 19. yzyldaki byk kapitalist
yaylma ile zdeletirm e eilimindeydi; fakat bu zdeletirm e artk
gnll ya da iten deildi. Bilimin uygulanm asnn, kemeke iin
deki sanayi blgelerinde dourduu ykc ve irkin sonular, ayak
ta k m fn n -y an i yeni proletaryann - bilinci, fkesi ve vicdan bu z
deletirm eye kar duruyordu. K om nizm hayaleti-henz eylem y
nnden etkisiz olsa d a - siyaset dnyasnda olduu kadar entelektel
dnyada da ska kendisini gsteriyordu. 1870ten sonra iyimserlik
byk lde kayboldu ve yerini felaket tellallna brakt.
583
dealar dnyasnda bilim
Bilim in d nem in egem en dnceleri zerindeki dorudan etk i
si, Sanayi D evrim ine elik eden dolayl etkileri yannda nem siz kal
m akla birlikte, b u asla o n u n ihm al edilebilir olduu anlam na gelmez.
18. ve 19. yzyllarda fizik bilim lerinde grlen dnce devrim i, 16.
ve 17. yzyllarda olduu gibi yaam sal bir nem tam yordu. D o
rusu, buna bir devrim dem ektense, (N ew toncu sentezlerde ifadesini
bulan) daha nceki bir devrim in m uazzam b ir hzla ilkin s, elektrik
ve kim ya gibi dier bilim alanlarna, ardndan da ekonom i ve siyaset
dnyasna yaylm asndan sz etm ek daha doru olacaktr. Yine de
gelim eler h er ynyle kkl yenilikler getirdiler. M addi bakm dan
bilim ilk kez bu yenilikler sayesinde sanayide etkili olmaya balad;
doal buhar ve elektrik gc ie kouldu; o gne kadar gelenein b e
lirledii m addenin dnm , belirli am alar dorultusunda planl
ve bilinli b ir biim de ynlendirilebilir oldu. D nce alannda, fi
zik bilim leri gemile kkl b ir kopu gerekletirem eseler de yeni
alanlara yaylmas, elektrikle m anyetizm ann etkileim i ve kimyasal
tepkim elerin nitelii ile doann yeni zelliklerini gnm a kard
ve bylece, ktlenin ve enerjinin k o ru n u m u yasalar ile n elekt
rom anyetik teorisi gibi byk genellem elere yol at.
584
karlatrm ak yerinde olur. D in dnyas ayakta kalmay bilm i ve
d orusu A ntik D o u n u n astronom ik dnya tablosundan kopuun
yol at sarsnty unutturm ay baarm t. Yaradl tablosunu h
l dokunulm am olarak elinde tutuyordu. Oysa, D arw inden sonra
tarih in gerek anlatm olarak sunulan Tekvinden geriye pek bir ey
kalm ad. D aha sonra, d u ru m u k urtaran uygun bir form l b u luna
cak ve dinsel gereklik bir baka dzlem e konarak kat gereklerle
elimesi olaslnn nne geilmeye allacakt. E dm und Gos-
sen in babas Philip H en ry Gosse tarafndan ciddi ciddi ne srlen,
hikm etind en sual olunm az Tanr zgr dnceli jeologlar batan
karp onlara cehennem azab ektirm ek iin fosilleri kayalarn ii
ne gm d biim indeki nerm e, ar zorlam a bir aklama olarak
grld. A ncak, Papa XII. Pius 1948de ex cathedra [Papann grev
yetkisi ile] T ekvinin ilk b l m n n alegorik bir anlam da anlalm a
s gerektiini belirttiine gre, baz Protestan kktencileri dnda
tartm an n artk bittii kabul edilm elidir.
Trlerin Kkeni, m esajna fena halde gerek duyulduu bir anda
ortaya kt. Teori, ekonom ide ve siyasette din kart radikal kanat
tarafndan byk lde kendi laisser-faire teorilerine destek olmas
dncesiyle ele alnd. Kapitalist dnyada olan biten her ey; insann
insan tarafndan acmaszca sm rlm esi, gllerin gszleri b o
y und uruk altna almas vb. bu teori ile aklanabiliyordu. Savan kendi
si bile, doa ile, dilerdeki ve penelerdeki krm z ile karlatrlarak
hakl gsterilebiliyordu. Snflarn ya da rklarn egemenliine gereke
olarak sunulan onlarn seilmi insanlarn veya Tanrlarn ocuklar
olduu dncesi inandrclm yitirmiti; snf ve rk ayrmclnn
srdrlm esini hakl gsterebilm ek iin aklc ve bilimsel dnyada ye
ni bahaneler bulm ak gerekiyordu. H er ne kadar bu Darwinin istedii
en son ey olsa da D arw inizm bu gerekeleri salad.
Evrim teorisinin tem el nem i, bilim alanna tarihsel bir unsur
sokm as ve bylece Yunan geleneinin O rtodoks dalyla -P lato n ile
A riston u n lm sz gerekleriyle ve deim ez trleriyle- kesin bir
kopu salayarak eski yonyal filozoflarla D em okritosun nceki
sapkn dalm a, onlarn aklc geliim ve deiim dncesine d n
m olmasdr. Tarihi bilim e sokm asyla D arw inci evrim dncesi,
585
doa ve toplum aratrm alar arasnda bir kpr kurabilirdi; ne var
ki savunucularnn ounun D arw inin retisini yayma konusun
da gnlsz olm alar yznden b u i baarlam ad. D orusu, onun
insanlarla hayvanlar arasndaki akrabala yapt vurgu nedeniyle
insann toplum sal evrim i, biyolojik evrim inin glgesinde kald ve
Nietzschenin stn insan samal ile rk teorilerin ve em perya
lizm in aklanm asna yol at.
D oa bilim leriyle sosyal bilim ler arasndaki balar ve tarihin d o
ada, hukuun ise toplum da oynad rol, organik evrim teorisinin
do rudan b ir sonucu olarak ortaya konm u deildir. Bu Sanayi Dev-
rim inin toplum sal etkilerinin sonucu olan ve M arx ile Engelsin te
orik b ir ierik ve program kazandrdklar bam baka bir dnce ve
eylem hareketinin ii olmalyd.. Bu, D arw inci tartm alardan ok
daha nce, 19. yzyln o rtalarnda olduu halde, tam olarak anlal
m as ve sonularnn ortaya km as 20. yzyla kald. Bu konuyu 12.
ve 13. blm lerde ele alacaz.
586
insanln genel yararna sunulm adn da gryorlard. Yalnzca bir
ksm bilim insan bu gelimelerin bilinli bir ekilde ifa edilm esin
de yer ald. Bunlar arasnda Ingiltereden A.R. Wallace ve H.G. Wells,
Almanyad an Haeckel ve 1894 ylnda Fransad a Dreyfusun savunul
mas iin birleen b ir grup entelektel bulunm aktayd.
Bilim in snrlar
Bilim in b ir sonu olduu sanlyordu. 19. yzylda bilim in ilerleyi
inin gzler nne serdii giderek tutarl ve btnlkl bir hal alan
g rnt, bilim insanlarna bilim in sonuna yaklaldnn b ir iare
ti gibi gzkt. Fizikte, balangta birbirinden ayr olan kuvvetler
-k , elektrik, m anyetizm a ve s- tek bir byk elektrom anyetik te
orisi iinde bir araya geldiler. Yerekimi henz anlalm ad halde,
yerekim inin etkileri tam am en ngrlebilm ekteydi. G erekten de
Laplacen bt n bir evrenin hareketleri bir an iin bilindii tak
dirde sonsuza dek saptanabilecek paracklardan olutuu teorisi,
587
r
Harita 4: Bilim sel ve Endstriyel Avrupa
kadercilik anlayn Yunanllara oranla daha kapsam l bir biim de
aklam aktayd. Kim yada elem entlerin hem en hepsi kefedilmiti.
M endeleevin kapsam l genellemesi ka tane elem ent olabileceini
ve daha ne kadarnn bulunm as gerektiini gsterm iti. Biyolojide
D arw inci teori, evrim in ans ve m cadeleye dayal yazgsal bir sre
olduunu ortaya koymutu.
Elbette daha bilim in yapm as gereken ok ey vard; h e r bilim
insan ayrntl keifler bakm ndan kendi alannda snrsz bir gele
cek gryordu. nk, bu byk teorik genellem elere ram en bilim,
19. yzyln sonlarnda olduka tu h a f bir biim de her zam ankinden
daha fazla uzm anlam t ve b u d u ru m sonra da devam edecekti. Uz
m anlam ann kendisi, genel b ir evren tablosunun ar yklerinden
kam ann bir yoluydu. Kozm ik ktm serlik, bilim in ve toplum un
im diki d u ru m u ve yakn gelecei h akknda beslenen gnl rahatl
yla deilse bile gvenle dengelendi.
K endi uzm anlk alan hakknda ne dnrse dnsn, 19. yz
yln bilim insan, bilimsel teorinin genel erevesinin gvende ol
d uunu ve Nevvtonun vasiyetinin byk lde yerine getirildiini
ve bu klasik tabloyla badam ayan tu h a f fenom enlerin dikkatli ve
yetenekli birisince incelendiinde aklanabileceini biliyordu. Ay
n ekilde bilim insan, iine kart insanlarn, toplum sal dzenin
-borsalar, teebbs zgrl, seyahat ve ticaret zgrl- bugn
iin tam am en gereklem em i olsa bile gereklem ek zere olduu,
sonsuz bir entelektel ve m addi ilerleme ama girildii eklindeki
duygularna katlyordu. Kukusuz ufukta ii sorunlar, genel silah
lanm a vb. sorunlar yok deildi; fakat iyi niyetli bir yaklam la bar
l bir kapitalist ekonom iyi s rd rm enin herkesin karna olduu
dnlyor ve kara bulutlarn dalaca um uluyordu. Gelecein,
gem iin daha byk apl fakat ilgin olmayan bir uzants olaca
sanlyordu. Bu beklentiler, bugn ok daha iyi bildiim iz zere,
hayal krklna uram aya m ahkm du. Bu kitabn ilerleyen b l m
lerinde greceim iz gibi 20. yzyl, bilim in ve toplum un nne yeni
ufuklar aacakt.
589
Tablo 5: B ilim ve K apitalizm (Blm 8 ve 9)
T A R H S E L O L A Y L A R FELSEFE EKONOM M H E N D S L K V E M E T A L R J
L o d c e , z g r l k , m lk i y e t v e n g ilte r e M e r k e z B a n k a s n n
m sam ah a k u r u lu u S a v e ry , b u h a r l p o m p a
s p a n y a d iz i s a v a la r
B y k P e tr o D a rb y , k m r k o k la tlm d e m ir
N ev s'c o m e n , b u h a r l m a k in e
R u s y a n n y k s e li i n g ilte r e ve F r a n s a d a k iik R e a u m u r , d e m ir ve e lik te o ris i
( J lU m S .I )
l e k li im a la tn b y m e s i S m e a to n , b ilim s e l m h e n d is li k
H u m e , b ilim s e ! k u k u c u lu k
F e ls e f e c ile r T a r m s a l iy il e t ir m e le r
-
B y k F r e d e r ik D id e r o t, " A n s ik lo p e d i'' S a n a y i D e v r im in i n b a la m a s
V o lta ir e , A y d n la n m a
A m e r ik a D e v r im i H a r g r e a v e s , A r k w r ig h t. C o m p t o n , p a m u k
K a n t, g r e v felsefesi A d a m S m ith , U lu s la r n e ir m e m a k in e s i
(B 8 U m 8 .2
Z e n g i n li i B o u l to n , m e ta l f a b r ik a
G o e t h e , D o a l F e lse fe W ilk o rv so n , d e m ir c i u s ta s
K a p i ta li z m ve f a b r ik a s is t e m i W a tt a r k l m a k in e
F r a n s z D e v r im i C o r t W ro u g h t, d e m ir
M a lth u s , n f u s z e r in e R o m fb r d , a l m a ss
N a p o iy o n S a v a la r T r e v th ic k , y k s e k b a s n l m a k in e
B r a m a h , M a n d s le y , V V hitvvorth, m a k in e
a le tle r i
8.5 - 8.6)
K u tsa l ttif a k
B a r v e te p k i H e g e l, d iy a le k t ik id e a liz m B e n th a m , M ili, y a r a r c lk
S t e p h e n s o n , l o k o m o t if
(Bolm
R e f o r m , b u r ju v a z in in D e m ir y o l u a
z aferi C o m te , p o z itiv iz m C a r n o t, te r s in ir li in ilk e le ri
D e v r im l e r y l M a r x v e E n g e ls M e y e r, Jo u le , H e l m h o ltz .
K o m n is t M a n if e s to n g ilte r e , d n y a n n a t ly e s i E N E R JN N K O R U N U M U
D iy a le k tik M a te r y a liz m B e s s e m e r , d k m e e lik
K a p ita l
A m e r ik a n S av a
L e n o ir, b e n z in li m o to r
8.7)
F r a n s a - P r u s y a S a v a B y k k n t S ie m e n s , a k k a lp
P a r is K o m n O tto , d r t v u r u l s il in d ir
(Bolum
S o s y a liz m in y k s e li i G ilc h r i s t, b a la ta
A lm a n y a n n y k s e li i C la u s iu s , G ib b s , t e r m o d in a m ik
M a c h , n e o p o z iti v jz i m P a r s o n s , t r b in
S m rg e c i
e m p e r y a l iz m