You are on page 1of 4

Mehmet ŞİMŞEK ve 2001 krizi.

2001 krizinin başmimarının Mehmet


Şimşek olduğunu biliyor muydunuz?
2001 krizinde Türkiye Merilly Lynch in başında bulunan Mehmet Şimşek, krizi başlatmak için Merilly
Lynch in milyarlarca doları bulan tüm portföyünü bir anda yurtdışına transfer etmiş, Türkiyedeki diğer tüm
bankaları da panikletmiştir. Aynı gün, Türkiyede ekonomik bir çöküntü olacağını, tüm para fonlarının ve
bankaların yurtdışına güvenli limana kaçması gerektiğini belirten bir yazı yayınlamıştır.
Böylece 2001 krizi tetiklenmiştir. ve yıllar içerisinde bu ekonomik tetikçiyi MOSSAD, Türkiye’de Maliye
Bakanı yapmıştır..
http://www.ahmetavsar.com/2001-krizinin-basmimarinin-mehme…/

Batmanlı bir Kürt olan Mehmet Şimşek, MOSSAD


tarafından keşfedilmiş, İngiltere'de 'Ekonomik Tetikçi'
olarak özel olarak yetiştirilmiştir. 2001 krizinde Türkiye
Merilly Lynch in başında bulunan Mehmet Şimşek, krizi
başlatmak için Merilly Lynch in milyarlarca doları bulan
tüm portföyünü bir anda yurtdışına transfer etmiş,
Türkiye'deki diğer tüm bankaları da panikletmiştir. Aynı
gün, Türkiye'de ekonomik bir çöküntü olacağını, tüm para
fonlarının ve bankaların yurt dışına güvenli limana
kaçması gerektiğini belirten bir yazı yayınlamıştır. Böylece
2001 krizi tetiklenmiştir. Ve yıllar içerisinde bu ekonomik
tetikçiyi MOSSAD, Türkiye'de Maliye Bakanı yapmıştır..
Kısacası ''Başbakan Ecevit ve Cumhurbaşkanı Sezer
birbirine Anayasa kitapçığı fırlattı, kriz ondan çıktı''
söylemi Fethullahçıların uydurmasıdır. Bu kriz
siyonistlerin planlarını uygulamayan DSP-MHP
koalisyonunu düşürmek için yapılmıştır.. Ve İngiliz
vatandaşı Mehmet Şimşek bu krizin baş mimarıdır
İbrahim Kahveci: 2001 krizinin aktörleri bugün hala sistemde
16 Nisan 2013
Başbakan Erdoğan’ın 2001 ekonomik krizi ve devamında batık bankaların Türkiye ekonomisine
verdiği zararın ortaya çıkartılması için MHP koalisyon döneminin mercek altına alınacağını
açıklamasını ekonomist yazar İbrahim Kahveci A Haber’de Şirin Sever’in sunduğu Jurnal’de
değerlendirdi. Kahveci, araştırma için çok geç kalındığını belirterek, o dönemin kurumsal ve
kişisel aktörlerinin hala sistemin içinde olduğunu belirtti.
TMSF’NİN ON YILDIR GÖREVİNİ DEVAM ETTİRMESİ BİZİM 2001 KRİZİNİ ASLINDA HALA
ÇÖZEMEDİĞİMİZİN GÖSTERGESİ
2001’İN AKTÖRLERİ BUGÜN KİŞİSEL VE KURUMSAL OLARAK HALA SİSTEMDE SİNSİ
OLARAK İŞLERİNİ YÜRÜTÜYOR
İKTİDARIN DEĞİŞTİĞİ GİBİ İKTİDARCILARIN DA DEĞİŞMESİ GEREKİYOR.
Bu günden düne bakınca her şey daha mı net görülüyor?
Perdenin önünde bir şey yoktu. Perdenin arkası çok doluydu. 21 Şubat 2001 yılında yaşanan bu
kriz o güne ait bir krize ait değildi. O kriz 1991'de başlamıştı. siyasi hırs uğruna ülkeyi
mahvedecek ekonomi politikalar uygulanmıştı. 28 Şubat sürecinde ise talan etme noktasına
döndü.
Bu bilinçli bir seçim miydi, ekonomi politikalarının öngörülememesiydi
Tamamen bilinçli bir seçimdi. Küçük çocuk bile anlar. Amaç hırstı. Türkiye Cumhuriyeti'nin 1991-
2001 arası 10 kayıp yıldır. 95- 96 -97 'de üç yıl büyüme gösterebilmiştir Türkiye. Perde
arkasındaki olaylara bakınca bazı medya kuruluşlarının inanılmaz desteklendiğini görüyorsunuz.
28 Şubat sürecini özgürlükleri bilinçli kısıtlayan balans ayarı veren askeri sistem olarak
görüyoruz, bence 28 Şubat'ta balans ayarı değil cep ayarı yapıldı,görüntüde tanklar yürüdü,
arkada paralar yürüdü. 28 Şubat bir soygun mücadelesiydi. Savunma sanayinde halka açık
şirketin bilgilerini spekülatörlere pazarlayan generaller vardı.
Neden bugün böyle bir şüphe gündeme getirildi, araştırma komisyonu kurulması dillendirildi, ne
oldu bugün üzerinden 12 yıl geçmişti?
Türkiye'de parasal sorunlarla ilgili 28 Şubat sürecine eğilmediğimiz gibi 99, 2001 krizine
bakılmadı. Bu yıllarda meyve veren ağacın dalları kırılarak ülke soyuldu. O kadrolar devam uçup
gitmedi, devam ettiler. Türkiye para konusundaki sorunlarına eğilmedi. Başbakan bugün söylüyor,
bunun üzerine gidiliyor. on yıldır bu konuyla ilgili mücadele veren birçok kişinin başına olaylar
geldi. Bazı şahısların servetlerinde şirketlerin servetlerindeki değişim çok rahat ortaya çıkar.
Sistem olarak gösterilen ama aslında belirli grupları ve kişileri kayıran, o dönem TÜSİAD ile
MÜSİAD arasında çatışma vardı ve TÜSİAD zenginliği kamu kaynaklıydı. Kişisel zenginleşmeden
ziyade, sistem olarak gösterilen soygunlara bakmak gerekiyor. Asıl büyük para orada. Faiz,
2001'de Demirbank batırıldı, bunun hesabını kimse sormadı, hangi bankalar Demirbank'a
borçlanma piyasasında para vermedi, Merkez Bankası kararlarında başka bankaların lobileri nasıl
etkiledi, faizlerin düşmesinde rol oynayanları kimler nasıl sıkıştırdı? Aktörleri buluruz ve o aktörler
bugün kurumsal ve kişisel olarak bugün aktif olarak Türkiye ekonomisinde sinsi bir şekilde işlerini
yürütüyorlar. isim vermek istemem çünkü on yıldır yaşadıklarım artık bana yeter. Geçmişte kapı
adresine kadar verdiğimiz olaylar oldu, o kapılara gidilmedi bizim kapılara gelindi. ekonominin
finansa bağımlı olmaması için ben sermaye piyasaları ve Türk sanayisinin gelişmesi bizzat
sermaye piyasası kurulundan en sert tepkiyi ben gördüm. inanılmaz olaylar yaşadım, kendi
açımdan. Benzer çok sayıda insan yaşadı.
Geç kalınmadı mı?
Çok geç kalındı. Türkiye'nin hala finansal yapılanmasında bugün borsa seksen binlerde, bugün
borsanın seksen binlerde yüz elli ile iki yüz bin arasında olması gerekirdi. Bugün bankacılık
sektöründe kredi sistemi yüzde ondan yüzde elliye çıktı, alternatif sistem geliştirilmedi, sistem
aynen devam ediyor. İktidarlar değişir, iktidarcılar değişmez. İktidarcıların değişmesi için sistemi
değiştirmek lazım. Türkiye ekonomisine baktığımız zaman mali sistem finans sisteminde 2001
sürecine giden durumun arkası sağlam yoksa sistem aynen devam ediyor. MÜSİAD 2001 krizi
öncesi ve sonrasında mücadele verdi, sonra durdu. Türkiye'de bir çok kurumlar kesti. Niye hep
Başbakan'ı bekliyoruz. Hesap sorulabilir, tüm mesele hesap soracak siyasi iradenin ortaya
konmasıdır. TMSF 2001 krizi üründür, tasarruf sigorta kurumudur, on yıldır Türkiye'nin en büyük
holdingi noktasında, alacakları çoktan tahsil etmesi gerekirken. TMSF'nin on yıldır görevini hala
devam ettirmesi bizim 2001 krizini aslında çözemediğimizi gösteriyor. Bu işin üzerine çoktan
gidilmesi gerekiyordu.
http://haber.stargazete.com/…/ibrahim-kahveci-…/haber-745748
***
Mehmet Şimşek Biyografi
Türkiye Büyük Millet Meclisi 23. Dönem Milletvekili ve maliye bakanıdır.
Mehmet Şimşek, 1967 yılında Batman Gercüş ilçesinin Arıca köyünde 9 çocuklu bir ailenin son
çocuğu olarak dünyaya geldi. Babasının adı Hasan, annesinin adı Mehdiye'dir. Annesi 5
yaşındayken öldü. İlkokulun büyük bölümünü köyünde okudu, Nazmi abisi öğretmendi onun
öğretmen olduğu köyde okudu ilkokulun gerisini. Abisinin Batman'a tayini çıkınca orada devam
etti okumaya. Ortaokul ve Liseyi de Gercüş'te bitirdi. Liseyi bitirdikten sonra okumak için
Ankara'ya gitti.
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitirdi. Aynı fakültede yaklaşık bir yıl araştırma
görevlisi olarak çalıştı. 1990 yılında Etibank Bursu ile İngiltere'ye lisan öğrenmek ve master
yapmak üzere gitti. Yüksek lisansını İngiltere'de University of Exeter'de tamamladı. İngiltere’de
okurken babası vefat etti. Sonra Ankara’da üç ay süre ile Etibank’ta çalıştı. 1993 yılında mecburi
hizmet için geldiği Türkiye'de verilen görevde çalışırken, Hürriyet Gazetesi'ndeki iş ilanlarına
baktı, ABD Büyükelçiliği ekonomist arıyormuş. Mürcaat etti, işe alındı. Etibank'a olan burs
borcunu da 5 yılda taksitlerle ödedi. ABD büyükelçiliğinde Türkiye ekonomisi üzerine bir takım
analizler yapılan bir bölümde 4 yıl çalıştı. 1997'de Amerika'da oturma izni çıktı, New York'a gitti.
Bir süre UBS Bankası Hisse Senedi Analiz Birimi'nde görev yaptı. 1998 başında New York'tan
İstanbul'a dönen Mehmet Şimşek Deutsche - Bender Menkul Değerler'de çalışmaya başlar ve 2
yıl kadar bu işte kalır. Bu arada 1998’de İstanbul’da tanıştığı, finansçı Amerikalı Annalise
Granwald ile 20 Ocak 1999’da Türkiye’de evlendi.
Daha sonra 2000 yılı yazında başlayarak uluslararası finans kuruluşu Merrill Lynch'te ekonomist
ve stratejist olarak çalıştı. 2005 yılı sonunda aynı kurumun Avrupa, Ortadoğu ve Afrika bölgesi
Makroekonomik Araştırmalar Bölüm Başkanlığı görevine getirildi. Adalet ve Kalkınma Partisi’nden
23. dönem milletvekili adayı olmak için Merrill Lynch’deki görevinden Mayıs 2007’de ayrıldı.
22 Temmuz 2007 Genel Seçimleri'nde Ak Parti Gaziantep miletvekili seçildi, Haziran 2011
Seçimleri'nde de Ak Parti Batman miletvekili olarak meclise girdi. 60. hükümette 2007 yılından
Nisan 2009'a kadar "Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı" görevini yürüttü, 1 Mayıs 2009
tarihine kadar bu görevi yürüten Şimşek, bu tarihte ilan edilen kabine değişikliği ile Maliye
Bakanlığı görevine getirildi. 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan seçimlerde AK Parti Batman 1. sıra
milletvekili olarak seçildi. Seçimlerin ardından kurulan 61. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nde
yeniden Maliye Bakanlığı görevine getirildi. Bakan Şimşek halen bu görevi yürütmektedir.
Mehmet Şimşek Maliye Bakanlığı görevinin yanı sıra 2007 yılından itibaren Yüksek Planlama
Kurulu, Özelleştirme Yüksek Kurulu, Savunma Sanayi Yüksek Koordinasyon Kurulu, Ekonomi
Koordinasyon Kurulu, Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulu, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu
üyeliği görevlerini de yürütmektedir. Ayrıca, 2007-2009 yılları arasında IMF ve Dünya Bankası
Türkiye Guvernörlüğü ve 2008-2011 yılları arasında İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı
Koordinasyon Kurulu Üyeliği görevlerini yürütmüştür.
Mehmet Şimşek, 1998’de İstanbul’da tanıştığı, 20 Ocak 1999’da Türkiye’de evlendiği, 10 yıllık eşi
ABD uyruklu Annalise Granwald Şimşek’ten 23 temmuz 2009 tarihinde boşandı.
Çok iyi düzeyde İngilizce bilen Mehmet Şimşek, 9 ocak 2010 tarihinden beri Gaziantepli peyzaj
mimarı Esra Kara ile evlidir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin yanı sıra İngiltere vatandaşlığı da bulunmaktadır.
http://www.biyografi.info/kisi/mehmet-simsek

You might also like