Professional Documents
Culture Documents
SELÇUK ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İŞLETME ANABİLİM DALI
ÜRETİM YÖNETİMİ VE PAZARLAMA BİLİM DALI
Yusuf DEMİRGÜL
Danışman
Doç. Dr. Muammer ZERENLER
Konya-2010
İÇİNDEKİLER
Sayfa No.
Kaynaklar……………………………………………………………………....……77
Ek-1 Anket Formunun Lehçe Hali……………………………………………..…....82
Ek-2 Anket Formunun Türkçe Hali……………………………………………....…85
Ek-3 Polonya’da Gerekli Olabilecek Kurumların İletişim Bilgileri……………..….88
Özgeçmiş………………………………………………………………………….....90
iii
Numarası 074227021006
Öğrencinin
Yusuf DEMİRGÜL
iv
Numarası 074227021006
Ana Bilim / Bilim Dalı İşletme / Üretim Yönetimi ve Pazarlama
Öğrencinin
TEŞEKKÜR
Tez araştırması için burs desteği vererek katkı sağlayan Polonya Devleti
Hükümeti’ne ve burs için aracılık yaparak bu sürece katkı sağlayan Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti’ne teşekkürü bir borç bilirim. Tez çalışması için; bursa
başvurma konusunda bana destek veren, özellikle araştırma süresinde bilgi, tecrübe
ve tavsiyelerini benden esirgemeyen danışman hocam Sayın Doç. Dr. Muammer
ZERENLER’e, Polonya’da bulunduğum süre içinde araştırmamda yardımcı olan
Uniwersytet Łódzki’den Dr Wojciech URBANIAK’a teşekkür ederim. Hayatım
boyunca her kararımı destekleyen ve yanımda olan sevgili aileme ve çeviriler
konusunda yardımcı olan Kinga KOWALCZYK’a da ayrıca teşekkür ederim.
vi
ÖZET
Türkiye sanayisi ve ihracatının önemli bir parçası olan tekstil sektörü, her
geçen gün zorlaşan rekabet şartları nedeniyle yeni pazarlara açılmak, var olan
pazarlarda ise rekabet stratejilerini kullanarak pazar payını korumak ve geliştirmek
zorundadır. Bu pazarlardan biri de Polonya’dır. Türkiye ve Polonya arasındaki
mesafe çok fazla olmasa da, ticaret hacmi ve ikili ilişkiler açısından yapılması
gereken çok iş vardır. Türk tekstilcilerinin Polonya pazar yapısını tanımaları ve
yatırımlarını daha sağlam kararlar vererek yapmalarına yardımcı olmak açısından
hazırlanan bu çalışmada, öncelikle konu ile ilgili literatür çalışması yapılarak
Polonya ve özellikle tekstil sektörü hakkında bilgiler verilmiştir. Polonya’da ki
tekstil sektörü temsilcileri arasında yapılan anket çalışması sonucunda ortaya çıkan
veriler analiz edilmiştir. Tezin en son bölümünde halihazırda Polonya’da yatırım
yapmış olan Türk tekstilcileri hakkında bilgiler verilmiş, tezin genel değerlendirme
bölümünde ise ortaya çıkan sonuçlar değerlendirilmiş, yorumlanmış ve ilgililere
gerekli tavsiyelerde bulunulmuştur. Tezin Türkiye ve Polonya tekstil sektörü
kapsamında, iki ülke ilişkilerinin gelişmesine katkı sağlaması beklenilmektedir.
vii
SUMMARY
The textile industry, one of the most important parts of Turkish industry and
exports must find a market, keep and improve its market share by using the strategies
of rivalry in present markets because of the competitive positions getting harder day
by day. One of these markets is Poland. Even though there is not much distance
between Turkey and Poland, there are many dealings to be done in terms of trading
volumes and bilateral relations. In this study, prepared for helping Turkish textile
makers to know the structure of Poland markets better and to make their investments
most decidedly, at the beginning the information about Poland and textile industry
have been given by doing literature review. The data, taken at the result of overall
survey conducted among textile industry agents in Poland, have been analyzed. In
the conclusion chapter, the information about Turkish textile makers conducted
investments in Poland before have been given, in the overall evaluation chapter, the
data have been assessed, criticized, and made essential suggestions for the persons
concerned. It is hoped that this thesis would contribute to improve these two
countries relations within the context of Turkish and Polish textile industry.
viii
KISALTMALAR
TABLOLAR LİSTESİ
ŞEKİLLER LİSTESİ
GİRİŞ
Polonya Orta Avrupa’da bulunan Avrupa Birliği üyesi bir ülkedir. Her türlü
ekonomik ve ticari faaliyetin yürütüldüğü bu ülkenin yıldızı her geçen gün biraz daha
parlamakta ve özellikle yabancı yatırımcı çekme konusunda çok başarılı olmaktadır.
Türk tekstil sektöründe her türlü açıdan rakipleriyle yarışır düzeydedir ve Türk
tekstili dünyada kabul görmüştür. Bu açıdan Türk tekstilcilerinin Polonya pazarını
yakından tanımaları ve gerek ticaret, gerek yatırım imkanlarını bu ülkede
kullanabilmeleri gerekmektedir.
Polonya’nın tekstil yapısının ve yeteneklerinin inceleneceği bu araştırmada
öncelikli olarak Polonya tekstil sektörü ile ilgili istatistiksel bilgilerin verilmesi ve
sektörün ekonomi içindeki yerinden bahsedilecektir. Daha sonra Polonya’da tekstil
sektörünün alt yapısı ve üreticilerin tedarikçilerle (hammadde veya yarı mamül) olan
ilişkileri kapsamında; üretim yapan işletmelerin teknolojiyi takip etme konusundaki
seviyeleri ve fabrikaların ölçeklerinin (Küçük ve orta büyüklükteki işletmeler veya
büyük ölçekli işletme olması) belirlenmesi, üretim süreci bakımından; hangi tür
tekstil ürünlerinin üretildiği, ürünlerin ortalama üretim sürelerinin araştırılması,
pazarlama bakımından; perakendeciye doğrudan satış ve mağazacılık durumları,
maliyet bakımından; işçi ücretleri ve diğer değişken maliyetlerin tespiti, son olarak
Polonya’da tekstil sektörüne yatırım yapan Türk yatırımcıların sektör içindeki üretim
ve pazarlama payı ve bu sektöre getirdikleri yenilikler incelenecektir. Çalışmanın
yöntemi ise; Çeşitli kaynakların taranması yoluyla elde edilen veriler ve daha
önceden yapılmış araştırmaların incelenmesi, çeşitli üretim tesislerinin ziyaret
edilmesi ve çeşitli mülakatların yapılması yoluyla elde edilen verilerin toplanması,
kayıt altına alınması, yorumlanması ve sonuçlarının ortaya konulması şeklinde
kapsamlı olacaktır.
Polonya Hükümetinin vermiş olduğu araştırma bursu sayesinde
gerçekleştirilen ve sekiz aylık bir çalışmanın sonucunda meydana gelen bu
çalışmanın amacı ise; Polonya’daki mevcut tekstil üretim sektörünün artılarının ve
eksilerinin belirlenmesi ve bununla birlikte daha önce Türk girişimciler tarafından
2
BİRİNCİ BÖLÜM
konularda kendi fikirlerini savunmaktadır. Avrupa Birliği yanı sıra, Polonya dış
politikasında, Amerika ve Rusya ile sıcak ilişkilere dikkat edilmektedir.16 ilden
oluşan ülkede eğitim seviyesi oldukça yüksek olmasına rağmen planlı ekonomi
döneminde bilişim ve finans alanlarında eğitim ihmal edilmiştir. Orta ve Doğu
Avrupa ülkeleri arasında en yüksek nüfusa sahip olmakla beraber nüfusu azalan bir
yapı göstermektedir. 1980 başlarındaki doğum oranındaki artış nedeniyle 2000-2010
döneminde çalışan nüfusta artış beklenmekle beraber uzun vadede yaşlanan nüfus
yapısı görünür olacaktır. Şu anda da nüfus büyüme oranı negatiftir. Kilise ile devletin
ayrı olduğu bir siyasi yapı bulunmaktadır. Ancak kilisenin sosyal hayattaki rolü
dikkate değer ölçüdedir. Ağırlıklı olarak Katolik olan ülke nüfusunun %85’i Katolik
Kilise’sinde vaftiz edilmektedir (Polonya Ülke Profili, Dış Ekonomik İlişkiler
Kurulu, 2005).
Polonya ile ilgili genel bilgilerin verildiği tablo aşağda sunulmuştur.
İki ülke arasındaki ticari ilişkiler ilk ticaret anlaşmasının imzalandığı 1439
yılına dayanmaktadır. Daha sonra 1923 yılı Temmuz ayında Lozan’da Dostluk
Anlaşması ile beraber imzalanan Ticaret Anlaşması, Türkiye Cumhuriyeti’nin
aktettiği ilk ticaret anlaşması olması nedeniyle özel bir anlam taşımaktadır. 1989 yılı
öncesinde Polonya’nın Türkiye’de gerçekleştirdiği dört termik santralin proje
bedellerinin Türk malları ihracıyla ödenmesine yönelik anlaşma uyarınca Merkez
Bankası nezdinde oluşturulan özel hesapların ikili ticaret hacminin gelişmesinde
büyük rolü olmuştur. 1 Mayıs 2000 tarihinde yürürlüğe giren Türkiye-Polonya
Serbest Ticaret Anlaşması ile iki ülke arasındaki sanayi ürünleri ticareti liberalize
edilmiş, 2002 yılından itibaren tüm sanayi mallarının ticaretinde gümrük vergileri
kaldırılmıştır. Polonya’nın 1 Mayıs 2004 tarihinde gerçekleşen AB üyeliği
sonrasında, ilişkiler AB yükümlülükleri kapsamında Gümrük Birliği çerçevesinde
yürütülmeye başlanmıştır. Gümrük Birliği uygulamaları ile iki ülke arasındaki
Serbest Ticaret Anlaşması feshedilmiştir (Polonya Ülke Profili, Dış Ekonomik
İlişkiler Kurulu, 2005).
Şubat 2009 istatistiklerine göre Türkiye’nin ihracat yaptığı ilk elli ülke
arasında Polonya 24’üncü, ithalatta ise 21’inci sıradadır. Aynı dönemde Türkiye’nin
toplam ihracatında Polonya’nın payı % 1,0 iken bu oran ithalatta ise % 1,1 olarak
gerçekleşmiştir.(tuik.gov.tr)
Polonya Ekonomi Bakanlığı’nın 2008 verilerine göre ise Polonya’nın
ihracatında Türkiye 19’uncu sırada (toplam ihracatın % 1.19’u) yer almaktadır ve
Polonya’nın Türkiye’den ithalatında Türkiye 21’inci sırada (toplam ithalatın %
1,26’sı) bulunmaktadır (mg.gov.pl)
Türkiye’nin Polonya ile ilgili dış ticaret rakamlarına aşağıdaki tabloda
gösterilmektedir;
13
Türkiye’nin 1998 yılında ve daha önceki yıllarda lehine olarak açık ara elinde
tuttuğu ihracat-ithalat farkı giderek kapanmış ve Polonya bu avantajı eline
geçirmiştir. Polonya liberal ekonomiye geçtiği 1989 yılından bu yana sürekli olarak
büyüyen ve dünyaya açılan ekonomisiyle bu farkı çok rahat kapatmış ve hatta öne
geçmiştir. Türkiye Polonya’ya 1998 yılında Polonya’dan ithalatının yaklaşık üç
buçuk katı ihracat yapmıştır. Yalnız bu durum yıllar içinde tersine dönmüştür.
Örneğin; 2008 yılında Türkiye’nin Polonya ile ile ona dış ticaret açığı 391.484.000
dolar olmuş ve Türkiye bu konuda geriye düşmüştür.
Ayrıca tablodan çıkan bir diğer sonuç ise Türkiye ve Polonya’nın ticaret
hacmi sürekli artış göstermiştir. 2008 yılında bu hacim toplam olarak 3.564.220.000
$’a ulaşmıştır. 1998 yılından 2008 yılına kadar olan on senelik dönemde iki ülkenin
toplam ticaret hacmi yaklaşık olarak dokuz buçuk kat artış göstermiştir.
2007 yılı verilerine göre Polonya’dan Türkiye’ye ihraç en çok ihraç edilen
mallar;
14
2007 yılı verilerine göre Türkiye’den Polonya’ya ithal edilen mallar ise;
2006 yılı sonunda Polonya’daki doğrudan Türk yatırımı miktarı 34,1 milyon
eurodur. 2007 yılında ise bu rakam 58,3 milyon euro olarak gerçekleşmiştir.
16
İKİNCİ BÖLÜM
damarı olan bu pazar daralmıştır. Liberal sisteme geçen Polonya tekstil açığını Çin,
Vietnam, Kuzey Kore ve Türkiye ve diğer Doğu Asya ülkelerinden temin etmeye
başlamıştır. Ayrıca bu dönemde Batı Avrupa’dan gelen kullanılmış giyim eşyaları da
unutulmamalıdır. Liberal ekonomiye geçişten sonra ekonomideki en önemli adım
olan özelleştirmeler tekstil sektöründe de uygulandı. Bunların arasında Polonya’nın
en büyük tekstil işlemeleri olan; CHEMEX – POLONTEX, WISTIL - HAWT –
BIELBAW, ZWOLTEX – ELKO, SUNSUIT, FERAX, TEXTIL UNIVERSAL
EURO, WOJAS, BUT-S gibi işletmeler bulunmaktadır.(Szosland,2003;5)
Son olarak liberal Polonya’ya geçiş sürecinde tekstil sektörü üretimini şekil
yoluyla incelenecek olunursa;
Polonya korumacı giyim pazarı 1 Mayıs 2004 tarihinde AB tek pazarının bir
parçası, dolayısıyla tamamen piyasa düzenlemelerine tabi oldu. Tek Avrupa
pazarında rekabet gücü elde etmek için, bir şirketin pazarlama stratejisini geliştirmesi
ve çok dikkatle planlaması gerekmektedir.(Koszewska,2005;11)
Polonya, 1 Mayıs 2004 tarihinde Avrupa Birliği’ne katılmıştır. Bu hareket
ticaret ve uluslar arası işbirliğinin daha da serbestleştirilmesine katkıda bulunmuştur.
Ülke, AB ülkeleri için dış gümrük tarife ve koruma araçlarını uygulamaya
mecburdur. Başka bir önemli mesele ise 2004 yılının sonunda, 1994 yılında
Marrakesh’de tekstil ve giyim üzerine imzalanan on yıllık geçiş döneminin sonunda
ortaya çıktı. Hükümlere göre bu grup malların korunması kaldırıldı, tekstil ve giyim
ürünleri Dünya Ticaret Örgütü kurallarına tabi idi (Grandys,2007;7-9).
Avrupa Birliği ile entegrasyon ile birlikte, bağlı ortak pazarda Polonya giyim
sanayisinde çoğunlukla ürünlerin rekabet gücünün artırılması gerekir. Şimdiye kadar,
yeniden yapılanma sürecinin bu sektörün istikrarlı işleyişi için yetersiz olduğu
sonucu ortaya çıkmaktadır (Malinowska-Olszowy,2008;7-10)
Polonya’da üretim hacmi daralması aşağıdaki faktörlere dayanır
(Hordyj,2001;7);
a-) Sık sık ve yasadışı kontrolsüz ithalatla birlikte yerli sanayide gerileme
b-) Devletin gümrük sınırlarında yeterli denetim eksikliği
c-) Üretimi doğrudan veya dolaylı olarak sübvanse eden ülkede mal ve miktar
kotalarının eksikliği,
d-) Şartları belirleyen tüketici ürünlerinde kalite standartlarının eksikliği,
e-) Etkili yeniden yapılanma operasyonlarında yerli üretici için finansman
dahil etkin mali enstrümanların eksikliği
f-) Firmaların pratikte iflas ve giderler hakkında vizyon eksikliği, Bu tür
firmalar genellikle yükümlülüklerinin bir parçasını ödememeyi bir şirket politikası
haline getirirler. (örneğin sosyal güvenlik)
Bu sektörün makro sorunları genel olarak, AB ile entegrasyon, AB
müktesebatına uyum, AB standartlarında üretim yapamama sorunu, markalaşma
sorunu ve özellikle daha önce imzalanan ve dünya ticaretiyle uyumu içeren
anlaşmaların Avrupa Birliği’ne üye olmakla birlikte geçerliliğinin yitirip
yitirmediğidir. Bu sorunların çözülmesiyle birlikte hem Polonya ile ticaret yapan
ülkeler hem de Polonya’daki üreticiler kendilerine yeni bir yol haritası çizebilecektir.
İlgili sorunların çözülebilmesi için Dünya Ticaret Örgütü, Avrupa Birliği
kriterleri göz önüne alınarak uluslar arası hukuğa uygun yeni bir düzenlemeye
gidilerek ilgili tarafları mağdur etmeden ve kazanılmış hakların yitirilmesini
önlemektir. Özellikle malların serbest dolaşımı ve gümrük tarife oranlarının yeniden
belirlenmesi, göz önüne alınması gereken konuların başında gelmektedir.
sanayi sektörlerinin etkili olması için Avrupa kaynakları tarafından 2007-2013 yılları
arasında desteklenmektedir. Łódź 2007 yılında iki ayrı ve rekabetçi kümeleri
geliştirdi;
2. Küme bilimi, teknoloji ve tekstil (öğrenimin birleşmesi JBR, IW, IPiWCh, CIOP,
MORATEX, yüksek öğretim (Łódź Teknik Üniversitesi) ve mesleki eğitim, devlet
idaresi ve yerel yönetim, endüstrinin geliştirilmesi için enstitüler, iş lobisi vb)(
Polipowski,2008; 38-40)
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Türkiye’nin dünya genelinde kabul görmüş önemli bir sektörü olan teksitl
sektörünün daha fazla büyümesi ve gelişmesi için yeni pazarların bulunması, var
olan pazarların geliştirilmesi, sadece Türkiye’de değil tüm dünyada ortaklıklar
kurulması ve yeni yatırımlar yapılması gerekmektedir. İşte Polonya, Türk tekstilcileri
tarafından çok fazla tanınmayan ve yatırım yapılmayan bir pazar olarak
karşılaşılmaktadır.
24
Anketin Hazırlanması
Anketin Yapılması
Araştırma Sonuçlarının
Değerlendirilmesi
olacaktır. Sadece sizin ilgi duyduğunuz konu ile ilgili değil, bu konu ile ilişkili olan
kitap, makale, dergi gibi kaynakların da gözden geçirilmesi şeklindeki bir literatür
taraması, en azından başka araştırmacıların neler yaptıklarını öğrenmenize yarar
(Gürsakal,2001;103-104)
Plan’da da görüldüğü gibi araştırmanın yöntemi; önce ikincil veriler
kullanılarak literatür taraması ile araştırmanın temelinin oluşturulmasıdır. Araştırma
için gereksinim duyulan özgün verilerin araştırmacının kendisi tarafından
toplanmasına birincil veriler denilmektedir. Her türlü araştırmada birincil veri
toplamada başlıca üç yöntemden yararlanılabilir; Anket, gözle, röportaj/mülakat
(Gökçe&Çukurçayır,2003;54) Araştırmada birincil veri toplama yöntemi olarak
anket kullanılmıştır. Burda izlenen yolda ilk olarak anket soruları hazırlanmış daha
sonra anketler doğrudan işletmelere dağıtılmış ve birkaç gün sonra tekrar
toplanmıştır. Daha sonra anketler değerlendirilmiş ve istatistiki tabloları
oluşturulmuştur. Son olarak istatistiki sonuçlar değerlendirilmiş ve yorumlanmıştır.
Anket soruları hazırlanırken daha önce özellikle KOBİ’lere yapılan anketler
incelenmiş ve benzer bir anket formu oluşturulmuştur. Anket soruları;
- İşletmelerin temel bilgilerini öğrenmeye yönelik sorular,
- İşletmelerin yatırım durumlarını öğrenmeye yönelik sorular,
- İşletmelerin dış ticaret kabiliyetlerini öğrenmeye yönelik sorular,
- Türk ürünlerinin imajı hakkında bilgi sahibi olmaya yönelik sorular olmak üzere
toplam 13 ana sorudan oluşmaktadır. Bazı soruların altında ana soruyla ilgili ara
sorularda bulunmaktadır. Anket çalışması Polonya’da yapıldığından anket formu
Lehçe’ye çevrilmiş olup ilk olarak Łódź Üniversitesi (Uniwersytet Łódźki)’nden Dr.
Wojciech URBANIAK ile gözden geçirilmiş olup ve son olarak Doç Dr. Muammer
ZERENLER’den yardım alınarak ve hataları düzeltilerek son hali verilmiştir. Anket
formunun Lehçe hali EK-1’de, Türkçe hali ise EK-2’de gösterilmiştir.
28
soruyla işletmelerin hangi tür bir işletme oldukları ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Ankete katılanlar çoktan seçmeli şirket türlerinden birini işaretleyerek ankete cevap
Tablo 11 incelendiğinde, tekstil sektöründe çok büyük bir çoğunlukla 1-5 işçi
aralığında işçi çalıştığı görülür. Ankete katılan işletmelerin % 76’sı 1-5 işçi
aralığında işçi çalıştırırken, % 22’si 6-49 aralığında işçi çalıştırmaktadır. Bu durum
Polonya tekstil sektörünün üretim kapasitesinin ne kadar düşük olduğunu
göstermektedir. Bu tür işletmelerin üretim sahaları da çok fazla büyük değildir.
Fabrikasyon üretimden ziyade genellikle atölye tarzı üretim yapılmaktadır. Sektörün
32
çok küçük işletmeler halinde çalışmasında Asya’dan çok ucuza gelen tekstil ürünleri
ve vergi gibi yükümlülüklerin etkisi çok büyüktür. Gerek işletmelerin hukuki durumu
gerek çalıştırdıkları işçi sayısına bakıldığında sektörde çok küçük ölçekli ve orta
ölçekli işletmelerin hakim olduğu görülmektedir.
Ülkede uygulanan vergilerin yüksek olması ve işçi maliyetlerininde yüksek
olması kaçak işçi çalıştırma gibi yasa dışı işlere başvurma sonucunu doğurmaktadır.
Ankette ortaya çıkan bu sonucun bir diğer nedeni ise anketin genellikle KOBİ’lerin
bulunduğu bölgede yapılmış olmasıdır. Polonya İstatistik Kurumu resmi verilerine
göre 2007 yılındaki tekstil ve hazır giyim sektörlerinde çalışan işçi istatistikleri
şöyledir;
B
70,1 13,4 9,5 16,8 12,8 10 7,6
C
Hazır Giyim 2746 2189 314 185 45 10 3
Üretimi A 6588,4 2441,3 1152,3 1494,3 774,8 365,8 359,8
B
116,2 41,8 21,7 27,3 15,4 6,3 3,7
C
Kaynak: Polish Central Statistical Office- Statistical Yearbook of Industry 2008-
Sayfa 51
33
Tekstil Üretimi A 18,0 3,1 3,0 2,5 83,7 80,2 80,5 83,3
B 17,7 3,7 3,5 2,9 82,3 96,3 96,5 97,1
Hazır Giyim Ü. A 7,5 3,1 2,7 2,5 230,2 168,0 162,1 159,8
B 3,2 1,8 1,6 1,5 96,8 98,2 98,4 98,5
Kaynak: Polish Central Statistical Office- Statistical Yearbook of Industry 2008-
Sayfa 218
olduğunu belirtmiştir. Yine enerji maliyeti için 2 kişi 5 puan, 9 kişi 4 puan, 16 kişi 3
puan, 4 kişi 2 puan vermiştir. Bu puanlar aşağıdaki gibi hesap edilerek bir değer
bulunmuştur.
koymaları bir çelişkiyi ifade etmektedir. Dördüncü maliyet kalemi ise % 16 ile enerji
maliyetleridir. Bütün bunları takip eden maliyetler ise işletme dışından sağlanan
servisler ve diğerleridir. Ankette de görüldüğü gibi sabit maliyetli olan işçi ücretleri,
değişken maliyetleri olan diger maliyet çeşitlerini vergi, sosyal güvenlik vb.
maliyetler hariç geride bırakmıştır. Polonya İstatistik Kurumu'nun yapmış olduğu
resmi istatistikler aşağıdaki tabloda incelenmiştir;
İplerin eğrilmesi
140,8 34,0 23,5 61,7 6,3 17,8
ve hazırlanması
Üretimin son
146,5 25,1 16,7 56,7 14,0 18,3
aşamasi
Tamamlanmış
tekstil eşyaları
135,5 6,1 5,2 60,4 13,4 16,8
üretimi (giyim
hariç)
Diğer tekstil
188,1 12,5 6,4 61,4 13,4 14,5
üretimi
Dantel ve örgü
89,7 8,6 10,1 50,2 12,3 22,6
eşya imalatı
Giyim ve
kürkçülük 56,2 2,1 3,9 31,4 22,2 28,2
imalatı
Deri kıyafet
48,9 1,2 2,8 31,3 15,1 29,9
üretimi
Diğ. giyim
parcaları ve 56,1 2,1 3,9 31,4 22,3 28,1
aksesuarları
Kaynak: Polish Central Statistical Office- Statistical Yearbook of Industry 2008-Syf
495,496
Tablonun sağ tarafında çeşitli maliyetlerin toplam maliyet icindeki payları
gösterilmiştir. Tablonun bu kısmı incelendiğinde, bütün üretilen ürün çeşitleri için ve
bütün maliyet kalemleri içinde en yüksek payı her zaman malzeme ve enerji tüketimi
almıştır. Örneğin ilk baştaki tekstil üretimi ele alınırsa, malzeme ve enerji tüketimi
58,9 ücret ve maaşlar 17,2 dışarıdan temin edilen servisler 12,3 olarak sıralanmıştır.
Buradan çıkarılacak sonuç ise gerçek rakamlara göre tekstil sektörünün en önemli
maliyeti enerji ve malzeme tüketimi olmuştur. Ancak tabloda dikkat edilmesi
gereken bir husus da özel işçilik gerektiren üretim dallarında (deri kıyafet üretimi,
kürkçülük imalatı, dantel ve örgü eşya imalatı gibi) işçi ücretleri ve maaşlar
kaleminin toplam maliyet içindeki payının bir anda yükselmesidir. Yapılan ankete
bakıldığında ise, cevaplayıcıların verdiği cevaplarda enerji ve hammadde maliyetleri
toplamının % 36 olduğu ve bu iki maliyet toplamının Polonya tekstil sektörü için en
önemli maliyetler olduğu sonucu çıkar. Sonuç olarak yapılan anketin doğruyu
yansıtması bakımından istatistik kurumunun vermiş olduğu rakamlara uygun olduğu
teyit edilmiş olur.
Ankete cevap veren işletmelerin 41'i yani % 82' si halen devam eden bir
yatırımları olmadığını beyan etmişlerdir. 9 kişi ise yani % 18' i halen süren
yatırımları olduğunu belirtmişlerdir. İşletmelerin yatırım yapmamasında iki ana
neden bulunmaktadır. Bunlardan birincisi halen devam eden ekonomik krizdir. İkinci
neden ise bu işletmelerin küçük çapta işletmeler olmalarıdır. Bu işletmeler
kendilerine gelen talebi karşılayabilmektedirler ve işleri büyütmek gibi bir
düşünceleri bulunmamaktadır. Ayrıca bu işletmelerin yeni yatırımlar için gereken
sermaye tutarı kendilerinde bulunmamaktadır. Kendilerini bankadan kredi yoluyla
finanse etmeleri ise günümüz kriz ortamında mümkün bulunmamaktadır. Özellikle
kredi veren bankaların ticari müşterileri için yeni düzenlemeler getirmesi ve kredi
vermeyi güçleştirmesi bu durumda etkili olmuştur.
veririken küçük bir bölüm ise 'evet banka kredisi kullanıyorum' cevabını vermiştir.
Yatırımlarla ilgili resmi rakamlar asağidaki tabloda sunulmuştur;
Tabloda bir önceki her yıl 100 olarak değerlendirilmiş ve geçerli olan yılın
geçen yıla göre oranı verilmiştir. Verilen oranlara bakıldığında gerek tekstil üretimi
yatırımlarında gerekse hazır giyim üretimi yatırımlarında dalgalanmalar olduğu
görülmektedir. 2007 yılında tekstil yatırımı 1995 ve 2000 yıllarına göre artış
gösterirken 2005 yılına göre düşüş göstermiştir. Hazır giyim üretimi yatırımları ise
42
biraz fazlasını ithal edenlerin sayısı (% 50- % 70) 4 ve oranı ise % 15’dir. İthalat
oranı % 20 - % 49 arasında olanların sayısı 1 ve yüzdesi % 4, ithalatı % 20’nin
altında olanların sayısı 2 ve oranı ise % 8 olmuştur.
Ürün ya da hammadde ithal eden işletmelerin birçoğu kullandıkları ya da sattıkları
malların tamamını ithal etmektedirler. Bu işletmeler genellikle tek bir tedarikçiyle
calışıp sanki o firmanın bayisi gibi hareket etmektedirler. Çünkü bu işletmeler
genelde küçük çapta işletmeler oldukları için ithal edebilme kabiliyetleri çok
düşüktür. Ayrıca bu işletmelerin bazıları da zaten doğrudan yabancı yatırım şeklinde
kurulmuş işletmeler olup, işletme sahipleri ve çalışanları yabancı kişilerden
oluşmaktadır. Bu tip şirketler ürünlerinin tamamını kendi ülkelerinden getirip satma
yoluna gitmişlerdir. Aşağıdaki tabloda Çin’den ithalat yaptığını beyan edenler
arasında, Çin’den ithal edilme oranları gösterilmiştir.
Tablo 32. Polonya Pamuk İpliği İthalatının Ülkelere Göre Dağılımı Tablosu
Miktar Değer Ortalama Fiyat
Ülkeler
kg % Ziloty % USD Zl/kg USD/kg Euro/kg
İthalat
27.090.296 100 292.089.618 100 78.656.172 10.78 2.90 2.36
Toplamı
A.B.(25)Tpl 11.857.609 43,77 141.015.068 48,28 38.086.104 11.89 3.21 2.60
İtalya 3.239.580 11.96 40.450.507 13,85 10.898.451 12.49 3.36 2.73
İspanya 3.141.733 11.60 26.554.458 9,09 7.227.760 8.45 2.30 1.86
Almanya 1.684.843 6.22 22.742.241 7,79 6.151.643 13.50 3.65 2.97
Yunanistan 1.432.435 5.29 18.435.575 6,31 4.921.899 12.87 3.44 2.80
Çek Cumh. 928.963 3.43 10.083.345 3,45 2.706.936 10.85 2.91 2.36
Avusturya 639.160 2,36 8.470.096 2,90 2.282.334 13.25 3.57 2.89
Fransa 303.985 1,12 4.963.175 1,70 1.372.228 16.33 4.51 3.65
Hollanda 66.396 0,25 2.753.844 0,94 726.610 41.48 10.94 8.87
Bir.Krallık 148.621 0,55 1.746.336 0,60 487.017 11.75 3.28 2.64
Diğer. Tpl 15.232.687 56,23 151.074.550 51,72 40.570.068 9.92 2.66 2.17
Hindistan 6.173.258 22,79 68.434.528 23,43 18.174.337 11.09 2.94 2.40
TÜRKİYE 7.317.820 27,01 66.673.234 22,83 18.109.766 9.11 2.47 2.01
Özbekistan 420.011 1,55 4.416.927 1,51 1.190.834 10.52 2.84 2.32
Türkmenistan 266.069 0,98 2.150.365 0,74 587.696 8.08 2.21 1.79
Pakistan 304.971 1,13 1.660.802 0,57 445.128 5.45 1.46 1.18
Bangladeş 214.200 0,79 1.497.605 0,51 396.145 6.99 1.85 1.52
Kaynak: Instytut Technik I Technologii Dziewiarskich Tricotextil- Serwis
Informacji Gospodarczej Przemyslu Tekstylnego- Sayfa 42
Polonya’nın diğer büyük pamuk ipliği tedarikçileri ise Avrupa Birliği üyesi ülkeler olan
İtalya, İspanya ve Almanya’dır. Ancak İtalya’nın bile Türkiye’ninkinin hemen hemen
yarısı kadar ürün tedarik edebildiği gözden kaçmamalıdır.
Üretimle İlgili Hammadde veya Doğrudan Nihai Mal İhraç Edilmesi;
Polonya'daki işletmelerin ihracat kabiliyetlerini ve hacimlerini ölçmeye yönelik
olarak cevaplayıcılara ‘Ürün ya da hammadde ihraç ediyor musunuz ?’ sorusu
yöneltilmiştir. Soruya verilen cevaplar ise tablo şeklinde aşağıda gösterilmiştir.
Tablo 37. Polonya Pamuk İpliği İhracatının Ülkelere Göre Dağılımı Tablosu
Miktar Değer Ortalama Fiyat
Ülkeler
kg % Ziloty % USD Zl/kg USD/kg Euro/kg
İhracat
1.097.996 100 13.358.499 100 3.621.920 12.17 3.30 2.67
Toplamı
A.B.(25)Tpl 665.361 59,69 7.698.750 57,63 2.090.426 11.75 3.19 2.58
Litvanya 190.554 17,35 2.861.731 21,42 754.510 15.02 3.96 3.20
Çek Cumh. 157.743 14,37 1.506.466 11,28 416.712 9.55 2.64 2.14
Estonya 91.559 8,34 1.252.090 9,37 357.998 13.68 3.91 3.13
İtalya 46.558 4,24 439.360 3,29 119.555 9.44 2.57 2.09
Birl. Krallık 23.242 2,12 261.106 1,95 69.154 11.23 2.98 2.39
Slovakya 28.830 2,63 260.171 1,95 68.038 9.02 2.36 1.93
Fransa 43.190 3,93 253.020 1,89 64.935 5.86 1.50 1.25
Macaristan 21.773 1,98 237.459 1,78 65.873 10.91 3.03 2.45
Finlandiya 22.635 2,06 225.981 1,69 64.619 9.98 2.85 2.31
Diğer. Tpl 442.635 40,31 5.659.749 42,37 1.531.494 12.79 3.46 2.81
Ukrayna 292.266 26,62 2.997.785 22,29 797.982 10.19 2.73 2.22
Rusya 127.407 11,60 2.368.543 17,73 649.836 18.59 5.10 4.13
Beyz Rusya 18.005 1,64 255.370 1,91 68.150 14.18 3.79 3.04
Hırvatistan 3.084 0,28 36.206 0,27 10.044 11.74 3.26 2.64
Sırb-Karadğ 1.269 0,12 11.864 0,09 2.958 9.35 2.33 1.97
İran 564 0,05 8.187 0,06 2.042 14.52 3.62 3.06
Kaynak: Instytut Technik I Technologii Dziewiarskich Tricotextil- Serwis
Informacji Gospodarczej Przemyslu Tekstylnego- Sayfa 42
ile benzerliği çok kolay bir şekilde fark edilmesi mümkün olmaktadır. Bu açıdan
anketin resmi rakamlar doğrultusunda teyit edilmiş olması da önem kazanmaktadır.
Kalite; şartlara uygunluk derecesi, bir mal veya hizmetin belirli bir ihtiyacı
karşılayabilme derecesi olarak kullanılmaktadır. Kalite; bir malın ve ya hizmetin,
tüketicilerin isteklerine uygunluk derecesidir. Kalite; bir mal veya hizmetin belirli bir
ihtiyacı karşılayabilmesini sağlayan özelliklerdir. Kalite; amaca veya kullanıma
uygunluktur. Örneğin; tüketicinin aldığı bir ayakkabı, tüketicinin beklentilerini
karşılıyor ve sorunsuz işlev görüyorsa, o kaliteli bir ayakkabıdır.(Tekin,2006;52-53)
Aslında çok fazla objektiflik yönü bulunmayan bu soruda ankete cevap
verenler ürünlerinin kalitesi hakkında yorum yapmışlardır. %70 gibi büyük bir
oranda denek ürünlerinin çok yüksek kaliteli olduğunu düşünmektedir. % 28’i ise
ürünlerinin normal kalite düzeyinde olduğunu beyan etmiştir. Ürünlerinin düşük
kaliteli olduğunu düşünen hiç kimse bulunmamaktadır. Aslında kalite gibi kişiden
kişeye değişen bir kavram için somut bir veri elde edebilmek zordur. Ayrıca başta da
57
Görüldüğü üzere hazır giyim üretiminin yarıya yakınını (%49) bayan giyim
eşyaları oluşturmaktadır. Bunu erkek giyim (% 35)daha sonrada çocuk giyim (% 13)
eşyaları takip etmektedir. Deri gibi giyim eşyaları genelde İtlya ve Türkiye gibi
ülkelerden ithal edildiği için bu tip üretimin ağırlığının toplam içinde az olduğu
görülmektedir. Hammadde ve yarımamül üretiminin az olmasının nedeni ise yine
ucuz girdi sağlayan ülkelerin bulunmasıdır. Ayrıca KOBİ şeklinde olan işletmelerin
bu tür maddeleri üretecek yeterli kapasiteye sahip olmadığıda açıktır.
Polonya tekstil ve konfeksiyon sanayinin belli başlı üretim merkezleri Łódź,
Bialystok, Torun, Czestochowa, Bielsko-Biala, Jelenia Gora şehirleridir. 2007
verilerine göre Tekstil sanayinde 83.600 ve hazır giyim sanayinde 158.100 olmak
üzere sektörde toplam 241.700 kişi istihdam edilmektedir. Buna ilaveten birçok ufak
firma da sektöre fason imalat yoluyla hizmet etmektedir. (Bunların çoğunluğu şahıs
firmalarıdır) Tekstil ve konfeksiyon sektörü, yaklaşık olarak 4,6 milyar Euro’luk bir
üretim hacmine sahiptir. Bu rakam, gayrisafi milli hasılanın % 2,5’ine tekabül
etmektedir. Toplam imalat sanayinin ise % 4,6’sını oluşturmaktadır.1989 yılı 100
birim kabul edildiğinde sektördeki büyüme oranı 2001 yılı itibariyle 80’dir. Bir
başka ifadeyle sektörün toplam üretim içerisindeki payı giderek azalmaktadır. (% 20
oranında küçülmüştür.) Birim işgücü maliyeti incelendiğinde Polonya, Slovenya’dan
sonraki en düşük ücret grubunun bulunduğu Orta-Avrupa ülkesidir. Polonya’nın
Avrupa Birliğine gerçekleştirdiği tekstil ve konfeksiyon ihracatının % 28.5’ini tekstil
ürünleri, % 71,5’ini ise hazır giyim ürünleri oluşturmaktadır. İthalata bakıldığında
ise % 85’lik tekstil, % 15’lik de hazır giyim ithalatı söz konusudur. İç satışlara
bakıldığında ise, tekstil sektörü % 57’lik (1,6 milyar euro) bir paya sahipken
konfeksiyon sektörünün payı % 43’tür. (1,2 milyar euro) Kamu sektörü, toplam
tekstil üretiminin % 14’ünü, konfeksiyon üretiminin ise % 2’sini
üretmektedir.Yatırımlarda ise 2007 yılında 2005 yılına göre tekstil sektöründe %
10.2’lik, konfeksiyon sektöründe ise % 8.4’lük azalma görülmektedir.
(counsellors.gov.tr)
Ev tekstili açısından bakıldığında piyasada daha sıklıkla mallarına rastlanan
ülkeler İtalya, İspanya, Belçika ve Almanya’dır. Ülke serbest piyasa ekonomisine
geçtiği ilk yıllarda ihraç edilen ucuz ve kalitesiz Türk malları, maalesef pazarda
olumsuz bir imajın oluşmasına neden olmuştur. Dünya standardında üretim yapan
62
Türk firmalarının kaliteli mallarla pazara girmesi, ‘Made in Turkey’ etiketine karşı
yeniden güven oluşturulması açısından yerinde olacaktır.(Kılıç&Tilmaç,2002;112)
Uluslararası Anlaşmalardan doğan gümrük vergisi indirimlerinin getirdiği
rekabet, yeni yatırımların olmaması ve gerekli modernizasyonun yapılmaması
neticesinde sektörün gsmh, imalat sanayi ve istihdam gibi kriterlerde süregelen
gerileme trendi devam etmektedir. Avrupa Birliği, CEFTA ve EFTA ülkeleri ile
imzalanan Anlaşmalar neticesinde tekstil-konfeksiyon sektöründe gümrük vergileri
sıfırlanmış ve yerli sanayi son dönemde önemli bir uluslararası rekabet ile karşı
karşıya kalmıştır. Yerli tekstil üreticileri, yasal ithalat yanında başta Tayvan,G.Kore
ve Vietnam olmak üzere uzak doğu menşeli bir çok ülkeden gelen yasa dışı ithalatın
rekabetine de karşı koyma durumundadır. Polonya’nın tekstil ihracatı yalnız başına
incelendiğinde, %60’lık dış satımın AB ülkelerine gittiği (en büyük Pazar Almanya),
benzer şekilde ithalatta da %75’lik oranla AB üreticilerinin söz sahibi olduğu
görülmektedir. Diğer taraftan sanayi halen yeniden yapılanma ve piyasa ekonomisi
kurallarına uyum sürecinde sayılabilir. 1989’daki geçiş öncesinde Devletin elinde
bulunan bir çok üretim işletmesi ya kapanmış veya iflas ile karşı karşıya
bulunmaktadır. Bunun yanında bazı işletmeler ise geleneksel ihtisaslaşma
birikimleri temelinde, yeni teknolojilerin artı değerlerini de kullanmak suretiyle
önemli mesafeler almış bulunmaktadırlar. Üretimleri için gerekli hammaddeyi alacak
mali gücü zor bulan birçok işletmenin makine parkı modernizasyonuna gitmeleri
oldukça zor gözükmektedir. Kendisini modernize edemeyen sektör, yüksek üretim
maliyeti ve nihai üretim çeşitliliği açısından oldukça zor günler geçirmektedir.
Tekstil ve konfeksiyon sektörüne Devletin sağlamakta olduğu mevcut katkı, daha
ziyade ihracatın desteklenmesine yönelik olup, bu çerçevede Polonyalı firmaların
uluslararası fuar ve sergilere katılımı ile açmış oldukları daimi ürün sergilerine ilişkin
maliyetlerin bir bölümü geri ödenmektedir. Polonya kendisi için gerek istihdam,
gerekse ihracat bağlamında öncelikli anlam taşıyan tekstil-konfeksiyon sektöründe,
ucuz iş gücünü ve AB ülkelerine hızlı ulaşım avantajını kullanarak geçtiğimiz
yıllarda önemli mesafeler kaydetmiştir. Özellikle Almanya pazarına gerçekleştirilen
ihracata (önemli bölümü dahilde işleme rejimi çerçevesinde gerçekleştirilmiştir)
ilaveten, yerel avantajları değerlendiren uluslararası firmaların doğrudan yatırımlar
neticesinde, Polonya belirli kategorilerde Batı Avrupa pazarı açısından adeta bir
63
üretim üssü haline gelmeye başlamıştır. Diğer taraftan, hızla artan gelir seviyesi ile
39 milyonluk iç pazarı rakip ülkeler açısından devamlı surette cazibe unsuru olurken;
AB, CEFTA ve EFTA ülkeleri, Polonya pazarına girişte son dönemde gümrüksüz
ihracat imtiyazları elde etmişlerdir. Netice itibarıyla, Polonya pazarı büyüyen yerli
üretim gücü yanında, ithalat neticesinde ülkeye giren rakiplerinin tehdidi dikkate
alındığında giderek güçleşen bir piyasa haline gelmeye
başlamıştır.(counsellors.gov.tr)
718 Seni sp. Z.o.o. Özel 308112 74202 23003 Veri Yok
1202 Ferax Iril sp. Z.o.o Yabancı 155068 42550 4005 Veri Yok
giren ve Batı Polonya’da buluna Jarocin şehrinde kurulu bir fabrikası daha
bulunmaktadır. Bu fabrika da yün ihtiva etmeyen ürünler üretmektedir.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Tablo 45. Yıllara ve Ülkelere Göre İşçi Başına Ödenen Ücret Tablosu ($/Saat)
Ülkeler 1994 2000 2002 2004
Polonya 1.51 2.35 2.90 3.80
Türkiye 2.31 2.69 2.13 2.88
Kaynak: Textile Outlook International, January-February 2005, Sayfa; 84
Tabloda da görüldüğü gibi saat başı işçi ücretleri her iki ülkede de yıllara göre
değişiklik göstermektedir. Türk yatırımcılar için işçi maliyetleri açısından
69
Türkiye’nin ya da Polonya’nın çok fazla farkı yoktur. Hatta Türkiye bu konuda biraz
daha uygundur ancak Polonya’ya yatırım yapacak yatırımcıların nakliyeden ve bazı
maliyetlerden kurtulması, işçi maliyetlerindeki bu ufak farkı kapatacaktır.
Polonya’ya tekstil üretimi alanında yatırım yapan tek firma ise; Dallas
International şirketidir. Bu şirket Polonya’da giyim eşyası ve aksesuarları imalatı
yapmaktadır. Bu şirketin yaptığı toplam yatırım ise 2.1 milyon $
civarındadır.(paiz.gov.pl)
Ayrıca Polonya’da toptancı durumunda bulunan Türk yatırımcılar ithal
ettikleri kumaşları merdivenaltı işletmelerde emek yoğun olarak ve çok az sayıda işçi
çalıştırarak yasadışı yollarla üretmektedirler.
1980’li yılların sonu ve 90’lı yılların başında Polonya pazarına her türlü Türk
tekstil-konfeksiyon ürününü kolaylıkla satabilen ihracatçılar, bu tatlı paranın etkisi
ve kısa vadeli plan yapma kısır döngüsüyle, ülkede hızla ortaya çıkan ekonomik ve
sosyal değişimi fazlaca takip etmemiş, yatırım anlamında gerekli girişimleri yerine
getirememiştir. Batı Avrupa ülkeleri ise Polonya’daki bir çok üretim tesisini
özelleştirme veya doğrudan satın alma yöntemiyle elde etmişler, buna ilaveten
uygulamaya koydukları Serbest Ticaret Anlaşmaları ile ihraç ürünleri için Polonya
pazarına adeta serbest giriş kartı çıkarmışlardır. Birçok Batı Avrupa firması,
zamanında yaptıkları yatırımlar ile o tarihlerde ülkede mevcut teşvik sistemlerinden
(vergi indirimleri veya 10 yıla varan gelir vergisi muafiyetleri v.b.) yararlanmışlar,
ucuz gayrimenkul ve işgücü olanaklarını iyi kullanmışlardır. Bu gelişmeler ışığında
1990’lı yılların ikinci yarısına gelindiğinde, Türk ürünleri özellikle rakip ülkelerle
mukayeseli olarak yüksek vergi duvarları ile karşı karşıya kalmış, dolayısıyla sektör
ihracat giderek azalan (bir kısmı ülkeye kayıt dışı giriş yöntemini benimsemiştir) bir
seyir izlemiştir. Polonya’daki tekstil sektörü lobisinin karşı çıkması neticesinde, dört
yıl süre ile en uzun müzakere sürecini yaşayan Serbest Ticaret Anlaşması (STA)
nihayet 1999 yılı ikinci yarısında imzalanmış ve 1 Mayıs 2000 tarihi itibariyle
yürürlüğe girebilmiştir. Bugün ülkede yerleşik konumda bulunan çoğu küçük ölçekli
150 civarındaki Türk firması, genelde “Açık Pazar” olarak nitelendirilen perakende
mekanlarında gelir düzeyi düşük Polonyalı müşterilere Türkiye’den getirdikleri
ürünlerini satmaktadırlar. Belirli bir strateji izlenmeksizin Polonya’ya gönderilen
hazır giyim ürünlerimiz, prestiji olmayan perakende noktalarında satılmalarının
70
getirdiği menfi etkiyle kötü bir Türk imajının ortaya çıkmasına sebep olmuştur.
Ülkede firma kurmak suretiyle ürünlerini pazarlayan bazı müteşebbisler ise
showroom, depo, gümrüksüz antrepo ve kendi satış noktalarına sahiptirler, fakat bu
tür girişimlerin sayısı çok sınırlıdır. Genel olarak ihraç ürünleri açık satış noktalarına
veya Polonya’lı toptancı-perakendecilere pazarlanmaktadır. Diğer taraftan iplik ve
kumaş (özellikle denim, pamuklu ve pamuk-polyester karışımı kumaşlar) grubunda
ise, Türk ürünleri fiyat kriterlerini tutturduğu ölçüde Polonya’lı üreticilerce sıkça
talep edilmektedir. Türkiye açısından en belli başlı eksiklik, orta ve üst gelir
gruplarına hitap edecek türde bir yatırımın yapılamaması yani perakendecilik
piyasasına gerekli adımın atılamamasıdır (counsellors.gov.tr)
Türkiye’nin AB pazarında en büyük rakipleri Doğu Avrupa ülkeleridir.
Türkiye gibi bu ülkelerde 2004 yılından itibaren gümrük birliği alanına
girmiştir.(Anson& Brocklehurst,2005;85)
Bilindiği gibi Türkiye Avrupa Birliği ile gümrük birliğine 1995 yılında
girmiştir. Türkiye ile hemen hemen aynı seviyede bulunan ve Türkiye ile rekabet
şansı bulunan Doğu Avrupa ülkelerinin de gümrük birliğine girmesi Türkiye’nin her
sektörde olduğu gibi tekstil sektöründe de biraz daha fazla gayret göstermesi
zorunluluğunu beraberinde getirmiştir.
71
GENEL DEĞERLENDİRME
engelleri bazen legal, bazen de legal olmayan yollarla aşmayı başarsalar da şartlar
giderek zorlaşmaktadır. Bu pazardaki girişimciler her türlü güçlüğe rağmen geleceğe
umutla bakmaktadırlar. Yoğun bir talep patlaması yaşayan ülke pazarından
Türkiye'nin önemli bir pay alabileceğini belirtmektedirler. Gerçekten dış ticaret açığı
her geçen yıl daha da artan Polonya'nın ciddi bir pazar potansiyeli mevcuttur. Türk
firmalarının bu pazara daha etkin bir şekilde girebilmeleri için öncelikle yasal
engellerin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Yasal koşulların Türk girişimcileri
açısından diğer ülkelerinki ile eşit duruma getirilmesi gerekmektedir
(Ersun&Akgür,1998;45).
Polonya tekstil sektörünün yapısının incelendiği ankette de görüldüğü gibi,
tekstil firmalarının birçoğu liberal sisteme geçişle birlikte faaliyetlerine
başlamışlardır. 1989 yılından sonra kurulan işletme sayısında artış gözlenmiştir.
Ayrıca AB üyeliği de yeni fırsatlar ve pazarlara daha kolay ulaşım gibi yeni fırsatlar
sunduğu için, girişimcileri hareketlendirmiş ve yeni işletme kurma konusunda
harekete geçmelerini sağlamıştır. Her ne kadar bu işletmelerin ezici bir çoğunluğu
çok küçük işletmelerden oluşmuş ise de ortaklıkların ve büyük çapta faaliyet gösteren
işletmelerin sayısı da azımsanmayacak kadar çoktur. Bu firmaların içinde daha önce
devlet eliyle üretim amacıyla kurulmuş işletmelerde bulunmaktadır. Tabiî ki bu
işletmeler tek tek özelliştirilerek devlet yönetiminden çıkmıştır. Bunun için Polonya
tekstil işletmelerinin yeni kurulan işletmeler olduğu, pazarda ve üretim sürecinde
profesyonel olmadıkları düşüncesiyle hareket etmek yanlış olur. Bilhassa tekstil
merkezi olan Łódź’da üretim 19. yüzyıldan beri devam etmektedir.
- Diğer alternatif ise, bizzat Polonya’da ufak ölçekli de olsa bir temsilcilik
açmaları veya ciddi çalışan Polonyalı firmalara bu işlevi devretmeleridir. Üretici
firmalarımızın mütevazi olanaklar dahilinde açacakları ve pazarlama prensibine
dayalı temsilcilikler, müşteri ile direk temasın sağlanması açısından etkinliği
sağlayacak, karşılıklı güvenin teminine yardımcı olacaktır.
oluşan olumsuz imajı, her geçen gün gelir seviyesi ve seçeneği artan Polonyalı
müşterinin bakış açısını menfi yönde etkilemektedir (counsellors.gov.tr).
KAYNAKLAR
ERSUN Cengiz & AKGÜR Muhsin, ITO Ülke Profili (İSTANBUL TİCARET
Wlokienniczy, 2001/6
January/March
GRANDYS Ewa, Characteristics of the Polish Textiles and Clothing Market, Fibres
July/September
78
GÜLSOY Ebru, Polonya Ülke Profili, T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı
Wlokienniczy, 2001/1
Attempt at Analysis Based on the Foreign Direct Invesment and Location Theories,
European Market for the Polish Sportswear Sector, Fibres And Textiles In Eastern
Trends in Consumer Behaviour and The Global Clothing Market (by KSA and
World Textile and Apparel Trade and Production Trends, Textile Outlook
Dünya Bankası
(http://siteresources.worldbank.org/DATASTATISTICS/Resources/GDP.pdf)
15.12.2008
(http://www.worldbank.org.pl/WBSITE/EXTERNAL/COUNTRIES/ECAEXT/POL
ANDEXTN/0,,menuPK:304800~pagePK:141159~piPK:141110~theSitePK:304795,
00.html)18.12.2008
Diğer
(http://pl.wikipedia.org/wiki/Inflacja) 04.12.2008
(http://www.cnnturk.com/2010/dunya/04/10/polonya.liderinin.ucagi.dustu.96.olu/571
580.0/index.html)10.04.2010
82
.................
- Tak ( ) - Nie ( )
..................
- Tak ( ) - Nie ( )
jeśli tak
- Jakiego rodzaju produkty Pan/i eksportuje?
..............
- Do jakich krajów eksportuje Pan/i swoje produkty? (od najwięcej do najmniej)
1) 2) 3) 4) 5)
……………
- Evet ( ) - Hayır ( )
- Evet ( ) - Hayır ( )
…………………………………
…………………………………
Tel: 00-48-22-646 14 08
Fax:00-48-22-646 34 47
E-posta: varsova@dtm.gov.tr
E-posta2: dtvar@poczta.internetdsl.pl
İnternet: http://www.polturisder.org
E-Posta: biuro@polturisder.org
E-Posta: sekretariat@ptak.com.pl
İnternet: www.sse.lodz.pl
90
Özgeçmiş
Adı Soyadı: Yusuf DEMİRGÜL
Doğum Yeri: Kahramanmaraş
Doğum Tarihi: 13.07.1983
Nüfus Kaydı: Konya / Taşkent / Balcılar Kasabası
Medeni Durumu: Bekar
Öğrenim Durumu
Derece Okulun Adı Program Yer Yıl
İlköğretim Yem Sanayi i.o. -- Karaman 1994
Ortaöğretim Bifa Ortaokulu -- Karaman 1997
Lise And. Tic. Mes. Dış Ticaret Karaman 2001
Lis.
Selçuk Ünv
Önisans Sosyal Bilimler Dış Ticaret Konya 2003
MYO
Selçuk Ünv.
Lisans İşletme Konya 2007
İİBF
Selçuk
İşletme/Üretim
Yüksek Üniversitesi
Yönetimi ve Konya 2010
Lisans Sosyal Bilimler
Pazarlama
Enstitüsü
Genel Bilgiler
Polonya Hükümeti Araştırma Bursu (Ekim
Akademik Ödül 2008-Mayıs 2009)
İletişim Bilgileri