You are on page 1of 28

Ek B

İngilizce – Türkçe Sözlük

İngilizce Türkçe
action eylem
activation etkilenim
active etkin
acyclic çevrimsiz
adaptation uyarlama
additive eklemeli
aerodynamics hava devinim bilimi
agent etmen
agglomerative birleştirmeli
algorithm algoritma
alignment hizalama
allele eş gen
analysis çözümleme
analytical çözümsel
analyzer çözümleyici
ancestor ata
anchor çapa
and ve
anneal tavlamak
approximate yaklaşık
approximation yaklaşıklama
arc ayrıt
articulator eklemleyici
association ilişkilendirme
attribute öznitelik
augmented genişletilmiş
authentication kimlik doğrulama
autoassociator özilişkilendirici
452 Ek B. İngilizce – Türkçe Sözlük

automaton özdevinir
axiom belit
backpropagation geri yayma
backup geriye taşıma
backward geriye doğru
bag of words sözcük torbası
bandit kollu kumar makinesi
base taban
basis taban
basket sepet
batch toptan
Bayesian Bayesçi
belief inanç
benchmark denek
bias yanlılık
bias unit ek girdi
bin kutucuk
binary ikili
binding değer atama
binomial binom
biometrics biyometri
blocking bölükleme
Boolean mantıksal
bootstrap rastgele örnekleme
branch and bound dallan ve sınırla
breadth-first genişlik öncelikli
bump tümsek
canonical asal
capacity sığım
cascade ardışık
case-based örnek tabanlı
causal nedensel
cause neden
central limit theorem merkezi limit kuramı
chain zincir
chapter bölüm
characterize betimlemek
chi-square ki kare
city-block distance şehir içi uzaklık
class sınıf
classifier sınıflandırıcı
clique hizip
cluster öbek
code gizyazı
453

codebook vector gizyazı yöneyi


column sütun
combination birleşim
competitive yarışmacı
complement tümleyen
complexity karmaşıklık
component bileşen
compression sıkıştırma
computation hesaplama
concave içbükey
condensed seyrek
conditional independence koşullu bağımsızlık
confidence güven
confusion (matrix) hata (dizeyi)
conjugate eşlenik
connected (graph) bağlı (çizge)
connection bağlantı
connectivity bağlantısallık
constant sabit
contingency (table) olumsallık (çizelgesi)
contour çevrit
contrast zıtlık
convex dışbükey
convolution evrişim
cooperative işbirlikçi
coordinates eksen değerleri
correction düzeltme
correlation ilinti
cost bedel
count sayım
coupled bağlı
covariance eşdeğişinti
cover kapsamak
credit assignment sorumluluk atama
criterion ölçüt
criterion kıstas
critic eleştirmen
cross-entropy çapraz düzensizlik
cross-validation çapraz geçerleme
cumulative (distribution) birikimli (dağılım)
curse of dimensionality çok boyutluluğun laneti
curvature eğrilik
curve eğri
cycle çevrim
454 Ek B. İngilizce – Türkçe Sözlük

dataset veri kümesi


decay sönüm
decision karar
decode gizçözmek
decoder gizçözer
decomposition ayrışım
decremental azalımlı
dendrogram ağaç çizit
density yoğunluk
depth-first derinlik öncelikli
descendant soyundan gelen
description betimleme
design tasarım
detail ayrıntı
detection sezim
deterministic gerekirci
deviation sapma
diagnosis tanı
diagnostic tanısal
diagonal köşegen
diagram çizem
dichotomizer ikili ayırıcı
diffusion yayınım
dilemma ikilem
dimension boyut
directed yönlü
discontinuity süreksizlik
discount indirim
discrete kesikli
discretization kesiklileştirme
discriminant ayırtaç
distance uzaklık
distributed dağıtık
distribution dağılım
divergence ıraksama
diversity çeşitlilik
divisive bölmeli
document belge
dot product iç çarpım
doubt kuşku
dual eşlek
dummy variable yapay değişken
dynamic devingen
edge ayrıt
455

edit distance düzeltme uzaklığı


efficient etkili
eigenvector özyöney
element öğe
eligibility uygunluk
eliminate elemek
embedding gömme
emission yayım
empirical gözlemsel
encode gizyazmak
encoder gizyazar
ensemble küme
entropy düzensizlik
environment ortam
episode serüven
epoch dönem
equation denklem
error hata
error bar hata çubuğu
eşölçümsel isometric
et al ve ötekiler
Euclidean distance Euclid uzaklığı
evaluation değerlendirme
evidence kanıt
exact kesin
example örnek
exercise alıştırma
exhaustive kapsayan
expansion açılım
expectation-maximization beklenti büyütme
experiment deney
expert uzman
explaining away örtbas etmek
expression bildirim
extraction çıkarım
extrapolation dışdeğerleme
factor çarpan
factor etken
factorial etkensel
feature öznitelik
feedforward ileriye doğru
figure şekil
filter süzgeç
finite horizon sonlu serüven
456 Ek B. İngilizce – Türkçe Sözlük

fit oturtma, uydurma
flexible esnek
floating kayan
fold kat
forward ileriye doğru
frontal cepheden
function işlev
fusion kaynaştırma
fuzzy bulanık
generalization genelleme
generative üretici
generic genel
geodesic yerölçümsel
gradient eğim
graph çizge
graphical çizgesel
greedy açgözlü
group öbek
hard keskin
hash table anahtarlı çizelge
heuristics sezgi
hidden saklı
hierarchical ağaç yapılı
higher-order üst düzey
hinge (loss) menteşe (yitimi)
hint ipucu
histogram çubukçizit
hybrid karma
hyper— üstün—
hypothesis denence
identical özdeş
if-then eğer-ise
iid bağımsız ve özdeşçe dağılmış
ill-posed kötü konumlanmış
impurity katışıklık
imputation yükleme
incremental artımlı
independence bağımsızlık
index dizin
indicator gösterge
induction kural oluşturma
inductive bias model varsayımı
inference çıkarsama
infinite horizon sonsuz serüven
457

influence etki
information bilgi
inhibition ketleme
initial ilk
inner product iç çarpım
input girdi
instance örnek
instantiate somutlaşmak
interaction etkileşim
internal iç
interpolate ara değerlemek
interpretability yorumlanabilirlik
interval aralık
invariance değişmezlik
isometric eşölçümsel
isoprobability eşolasılık
item öğe
iteration yineleme
jobshop sipariş
joint birleşik
jump sıçrama
junction kavşak
k fold k kat
kernel çekirdek
kernelization çekirdekleme
k-means k merkezli
k-nearest neighbor en yakın k komşu
knowledge bilgi
latent saklı
lateral yanal
lattice kafes
layer katman
leader cluster önder öbekleme
leaf yaprak
leave-one-out birini dışarıda bırak
level düzey
lift (of an association rule) etki (ilişkilendirme kuralının)
likelihood olabilirlik
linear doğrusal
link bağ
loading yükleme
local yerel
logistic S biçimli
logit ters S
458 Ek B. İngilizce – Türkçe Sözlük

loop döngü
loss yitim
majority çoğunluk
map harita
mapping eşleme
margin kenar payı
marginalize tümleştirme
matching eşleştirme
matrix dizey
maximization büyütme
maximum a posteriori (MAP) en büyük sonsal (EBS)
maximum likelihood (ML) en büyük olabilirlik (EBO)
max-product büyütme çarpma
mean ortalama
measure ölçüt
mechanism düzenek
meiosis eşeyli bölünme
membership üyelik
memory bellek
message ileti
methodology yöntembilim
metric ölçev
minimization küçültme
missing eksik
mixture karışım
modality kip
mode (of a density) tepe (dağılımın)
model model
moralization ahlaklılaştırma
multinomial (distribution) katlıterimli (dağılım)
multiple çoklu
multistage çok aşamalı
multivariate çok değişkenli
mutually exclusive ayrık
naive saf
negative eksi
network ağ
neuron sinir hücresi
node düğüm
noise gürültü
nonlinear doğrusal olmayan
nonnegative eksi olmayan
nonparametric dağılımdan bağımsız
norm büyüklük
459

normal normal
normalization normalleştirme
NP-complete çokterimli zamanda bulunamaz
nuisance factor zararlı etken
null hypothesis sıfır denencesi
numeric sayısal
oblique yatık
observable gözlenebilir
observation gözlem
Occam’s razor Occam’ın usturası
occluded örtülü
offline çevrimdışı
off-policy politikasız
omnivariate tüm değişkenli
one-sided tek yanlı
online çevrimiçi
on-policy politikalı
optimal en iyi
optimization iyileme
or veya
order (of a polynomial) derece (çokterimlinin)
order (statistics) sıra (istatistikleri)
origin (of axes) sıfır noktası (eksenlerin)
oscillate salınım
outcome sonuç
outlier aykırı
overfitting aşırı öğrenme
overtraining aşırı eğitme
paired eşli
pairing eşleme
pairwise ikili
parallel koşut
parametric dağılıma bağlı
parent (node) ebeveyn (düğüm)
parity eşlik
partial kısmi, kısmen
passive edilgen
path yol
pattern örüntü
pedigree soy
perceptron algılayıcı
performance başarım
phone sesbirimcik
phoneme sesbirim
460 Ek B. İngilizce – Türkçe Sözlük

phylogenetic tree soy ağacı


piecewise parçalı
pixel imge noktası
plasticity yoğrukluk
plate tabaka
plot çizim
plurality çoğulluk
policy politika
polychotomizer çoklu ayırıcı
polyhedron çokyüzlü
polynomial çokterimli
polytree çoklu ağaç
positive artı
positive definite kesin artı
positive semidefinite yarı kesin artı
posterior sonsal olasılık
posthoc artçı
postpruning geç budama
potential function gerilim işlevi
power üst
power function güç işlevi
precision kesinlik
predicate belirtim
prediction öngörü
predictive öngörücü
prepruning erken budama
primal asal
principal temel
principle ilke
prior önsel
probabilistic olasılıksal
probability olasılık
probably olası
procedure yordam
projection izdüşüm
propagation yayılım
propositional (rule) önermeli (kural)
prototype asıl örnek
pruning budama
pseudocode örnek program
purity saflık
pursuit izleme
quadratic karesel, ikinci dereceden
quantization nicemleme
461

query sorgu
radial dairesel
random rastgele
random rastsal
randomization rastsallaştırma
range açıklık
rank (of a matrix) kerte (dizeyin)
rank (test) sıra (sınaması)
real-time gerçek zamanlı
reasoning akıl yürütme
recall anma
receiver alıcı
receptive field algı alanı
reciprocal ters
recognition tanıma
reconstruction geriçatma
recurrent özyineli
recursive özçağrılı
redundancy fazlalık
reference dayanak
references kaynaklar
region alan
regression bağlanım
regressogram bağlanım çiziti
regularization düzenlileştirme
reinforcement pekiştirme
reject ret
relative görece
relevance ilgililik
replication çoğaltma
repository veri tabanı
representation gösterim
residual artık
response tepki
retrieval erişim
reverse engineering tersine mühendislik
reward ödül
ridge sırt
risk risk
robust gürbüz
row satır
rule kural
running akan
sample örneklemek (f), örneklem (i)
462 Ek B. İngilizce – Türkçe Sözlük

scalar sayıl
scale ölçek
scatter saçılım
scene görüntü
schedule zaman çizelgesi
scree kayşat
search arama
section bölüm
segmentation bölütleme
selection seçim
self-organizing özörgütlemeli
semiparametric dağılıma yarı bağlı
sensitivity duyarlılık
sensor alıcı
sequence dizi
sequential sırayla
set küme
shaded gölgeli
share paylaşmak
shatter tuz buz etmek
short term kısa soluklu
sigmoid sigmoid (S işlevi)
sign işaret
significance anlamlılık
simulation benzetim
simultaneous eş zamanlı
singly (connected) tekli (bağlı)
singular tekil
slack (variable) artık (değişken)
smooth düzleştirme
smoother düzleştirici
soft eşiksiz
softmax (function) eşiksiz en büyük işlevi
sort sıralamak
spam istenmeyen elektronik posta
span kapsamak
sparse seyrek
spatial uzamsal
specific özgül
specificity özgüllük
spectral izgesel
spectrum izge
spline eğri
split bölme
463

spread yayılım
stable kararlı
stacking yığma
stepsize adım büyüklüğü
stimulation dürtü
stochastic rastgele
strategy yordam
stratification katmanlaştırma
stress gerilim
string dizi
structure yapı
stump ağaççık
subgraph altçizge
subset altküme
subspace altuzay
sum-product toplam çarpım
supervised gözetimli
support destek
surface yüzey
switching geçişli
symbol simge
symmetric bakışımlı
symptom belirti
synchronization eşzamanlama
system dizge
table çizelge
tangent teğet
template şablon
temporal zamansal
term terim
terminal uç
test sınama
theory kuram
threshold eşik
time delay zaman gecikmeli
time series zaman dizisi
topographic yerbetimsel
topological ilingesel
trace iz
trade-off ödünleşim
trajectory gezinge
transcribe çevriyazmak
transition geçiş
transpose devrik
464 Ek B. İngilizce – Türkçe Sözlük

traveling salesman gezgin satıcı


trellis kafes
two-sided iki yanlı
type I 1. tür
type II 2. tür
unbiased yansız
unconstrained kısıtlanmamış
underfitting eksik öğrenme
unfold açılmış
uniform (distribution) tekdüze (dağılım)
univariate tek değişkenli
unobservable gözlenemeyen
unsupervised gözetimsiz
utility fayda
validation geçerleme
variance değişinti
variational değişimsel
vector yöney
version sürüm
vigilance tetiklik
virtual sanal
voting oylama
weight ağırlık
winner-take-all kazanan hepsini alır
wrapper dürümcü
xor dışlamalı veya
Ek C

Türkçe –İngilizce Sözlük

Türkçe İngilizce
1. tür type I
2. tür type II
açgözlü greedy
açıklık range
açılım expansion
açılmış unfold
adım büyüklüğü stepsize
ağ network
ağaç çizit dendrogram
ağaç yapılı hierarchical
ağaççık stump
ağırlık weight
ahlaklılaştırma moralization
akan running
akıl yürütme reasoning
alan region
algı alanı receptive field
algılayıcı perceptron
algoritma algorithm
alıcı receiver
alıcı sensor
alıştırma exercise
altçizge subgraph
altküme subset
altuzay subspace
anahtarlı çizelge hash table
anlamlılık significance
anma recall
466 Ek C. Türkçe –İngilizce Sözlük

ara değerlemek interpolate


aralık interval
arama search
ardışık cascade
artçı posthoc
artı positive
artık residual
artık (değişken) slack (variable)
artımlı incremental
asal canonical
asal primal
asıl örnek prototype
aşırı eğitme overtraining
aşırı öğrenme overfitting
ata ancestor
ayırtaç discriminant
aykırı outlier
ayrık mutually exclusive
ayrıntı detail
ayrışım decomposition
ayrıt arc
ayrıt edge
azalımlı decremental
bağ link
bağımsız ve özdeşçe dağılmış iid
bağımsızlık independence
bağlanım regression
bağlanım çiziti regressogram
bağlantı connection
bağlantısallık connectivity
bağlı coupled
bağlı (çizge) connected (graph)
bakışımlı symmetric
başarım performance
Bayesçi Bayesian
bedel cost
beklenti büyütme expectation-maximization
belge document
belirti symptom
belirtim predicate
belit axiom
bellek memory
benzetim simulation
betimleme description
467

betimlemek characterize
bildirim expression
bileşen component
bilgi information
bilgi knowledge
binom binomial
birikimli (dağılım) cumulative (distribution)
birini dışarıda bırak leave-one-out
birleşik joint
birleşim combination
birleştirmeli agglomerative
biyometri biometrics
boyut dimension
bölme split
bölmeli divisive
bölükleme blocking
bölüm chapter
bölüm section
bölütleme segmentation
budama pruning
bulanık fuzzy
büyüklük norm
büyütme maximization
büyütme çarpma max-product
cepheden frontal
çapa anchor
çapraz düzensizlik cross-entropy
çapraz geçerleme cross-validation
çarpan factor
çekirdek kernel
çekirdekleme kernelization
çeşitlilik diversity
çevrim cycle
çevrimdışı offline
çevrimiçi online
çevrimsiz acyclic
çevrit contour
çevriyazmak transcribe
çıkarım extraction
çıkarsama inference
çizelge table
çizem diagram
çizge graph
çizgesel graphical
468 Ek C. Türkçe –İngilizce Sözlük

çizim plot
çoğaltma replication
çoğulluk plurality
çoğunluk majority
çok aşamalı multistage
çok boyutluluğun laneti curse of dimensionality
çok değişkenli multivariate
çoklu multiple
çoklu ağaç polytree
çoklu ayırıcı polychotomizer
çokterimli polynomial
çokterimli zamanda bulunamaz NP-complete
çokyüzlü polyhedron
çözümleme analysis
çözümleyici analyzer
çözümsel analytical
çubukçizit histogram
dağılım distribution
dağılıma bağlı parametric
dağılıma yarı bağlı semiparametric
dağılımdan bağımsız nonparametric
dağıtık distributed
dairesel radial
dallan ve sınırla branch and bound
dayanak reference
değer atama binding
değerlendirme evaluation
değişimsel variational
değişinti variance
değişmezlik invariance
denek benchmark
denence hypothesis
deney experiment
denklem equation
derece (çokterimlinin) order (of a polynomial)
derinlik öncelikli depth-first
destek support
devingen dynamic
devrik transpose
dışbükey convex
dışdeğerleme extrapolation
dışlamalı veya xor
dizey matrix
dizge system
469

dizi sequence
dizi string
dizin index
doğrusal linear
doğrusal olmayan nonlinear
dönem epoch
döngü loop
duyarlılık sensitivity
düğüm node
dürtü stimulation
dürümcü wrapper
düzeltme correction
düzeltme uzaklığı edit distance
düzenek mechanism
düzenlileştirme regularization
düzensizlik entropy
düzey level
düzleştirici smoother
düzleştirme smooth
ebeveyn (düğüm) parent (node)
edilgen passive
eğer-ise if-then
eğim gradient
eğri curve
eğri spline
eğrilik curvature
ek girdi bias unit
eklemeli additive
eklemleyici articulator
eksen değerleri coordinates
eksi negative
eksi olmayan nonnegative
eksik missing
eksik öğrenme underfitting
elemek eliminate
eleştirmen critic
en büyük olabilirlik (EBO) maximum likelihood (ML)
en büyük sonsal (EBS) maximum a posteriori (MAP)
en iyi optimal
en yakın k komşu k-nearest neighbor
erişim retrieval
erken budama prepruning
esnek flexible
eş gen allele
470 Ek C. Türkçe –İngilizce Sözlük

eş zamanlı simultaneous


eşdeğişinti covariance
eşeyli bölünme meiosis
eşik threshold
eşiksiz soft
eşiksiz en büyük işlevi softmax (function)
eşlek dual
eşleme mapping
eşleme pairing
eşlenik conjugate
eşleştirme matching
eşli paired
eşlik parity
eşolasılık isoprobability
eşölçümsel isometric
eşzamanlama synchronization
etken factor
etkensel factorial
etki influence
etki (ilişkilendirme kuralının) lift (of an association rule)
etkilenim activation
etkileşim interaction
etkili efficient
etkin active
etmen agent
Euclid uzaklığı Euclidean distance
evrişim convolution
eylem action
fayda utility
fazlalık redundancy
geç budama postpruning
geçerleme validation
geçiş transition
geçişli switching
genel generic
genelleme generalization
genişletilmiş augmented
genişlik öncelikli breadth-first
gerçek zamanlı real-time
gerekirci deterministic
geri yayma backpropagation
geriçatma reconstruction
gerilim stress
gerilim işlevi potential function
471

geriye doğru backward


geriye taşıma backup
gezgin satıcı traveling salesman
gezinge trajectory
girdi input
gizçözer decoder
gizçözmek decode
gizyazar encoder
gizyazı code
gizyazı yöneyi codebook vector
gizyazmak encode
gölgeli shaded
gömme embedding
görece relative
görüntü scene
gösterge indicator
gösterim representation
gözetimli supervised
gözetimsiz unsupervised
gözlem observation
gözlemsel empirical
gözlenebilir observable
gözlenemeyen unobservable
güç işlevi power function
gürbüz robust
gürültü noise
güven confidence
harita map
hata error
hata (dizeyi) confusion (matrix)
hata çubuğu error bar
hava devinim bilimi aerodynamics
hesaplama computation
hizalama alignment
hizip clique
ıraksama divergence
iç internal
iç çarpım dot product
iç çarpım inner product
içbükey concave
iki yanlı two-sided
ikilem dilemma
ikili binary
ikili pairwise
472 Ek C. Türkçe –İngilizce Sözlük

ikili ayırıcı dichotomizer


ileriye doğru feedforward
ileriye doğru forward
ileti message
ilgililik relevance
ilingesel topological
ilinti correlation
ilişkilendirme association
ilk initial
ilke principle
imge noktası pixel
inanç belief
indirim discount
ipucu hint
isometric eşölçümsel
istenmeyen elektronik posta spam
işaret sign
işbirlikçi cooperative
işlev function
iyileme optimization
iz trace
izdüşüm projection
izge spectrum
izgesel spectral
izleme pursuit
k kat k fold
k merkezli k-means
kafes lattice
kafes trellis
kanıt evidence
kapsamak cover
kapsamak span
kapsayan exhaustive
karar decision
kararlı stable
karesel, ikinci dereceden quadratic
karışım mixture
karma hybrid
karmaşıklık complexity
kat fold
katışıklık impurity
katlıterimli (dağılım) multinomial (distribution)
katman layer
katmanlaştırma stratification
473

kavşak junction
kayan floating
kaynaklar references
kaynaştırma fusion
kayşat scree
kazanan hepsini alır winner-take-all
kenar payı margin
kerte (dizeyin) rank (of a matrix)
kesikli discrete
kesiklileştirme discretization
kesin exact
kesin artı positive definite
kesinlik precision
keskin hard
ketleme inhibition
kısa soluklu short term
kısıtlanmamış unconstrained
kısmi, kısmen partial
kıstas criterion
ki kare chi-square
kimlik doğrulama authentication
kip modality
kollu kumar makinesi bandit
koşullu bağımsızlık conditional independence
koşut parallel
köşegen diagonal
kötü konumlanmış ill-posed
kural rule
kural oluşturma induction
kuram theory
kuşku doubt
kutucuk bin
küçültme minimization
küme ensemble
küme set
mantıksal Boolean
menteşe (yitimi) hinge (loss)
merkezi limit kuramı central limit theorem
model model
model varsayımı inductive bias
neden cause
nedensel causal
nicemleme quantization
normal normal
474 Ek C. Türkçe –İngilizce Sözlük

normalleştirme normalization
Occam’ın usturası Occam’s razor
olabilirlik likelihood
olası probably
olasılık probability
olasılıksal probabilistic
olumsallık (çizelgesi) contingency (table)
ortalama mean
ortam environment
oturtma, uydurma fit
oylama voting
öbek cluster
öbek group
ödül reward
ödünleşim trade-off
öğe item
öğe element
ölçek scale
ölçev metric
ölçüt criterion
ölçüt measure
önder öbekleme leader cluster
önermeli (kural) propositional (rule)
öngörü prediction
öngörücü predictive
önsel prior
örnek example
örnek instance
örnek program pseudocode
örnek tabanlı case-based
örneklemek (f), örneklem (i) sample
örtbas etmek explaining away
örtülü occluded
örüntü pattern
özçağrılı recursive
özdeş identical
özdevinir automaton
özgül specific
özgüllük specificity
özilişkilendirici autoassociator
öznitelik attribute
öznitelik feature
özörgütlemeli self-organizing
özyineli recurrent
475

özyöney eigenvector
parçalı piecewise
paylaşmak share
pekiştirme reinforcement
politika policy
politikalı on-policy
politikasız off-policy
rastgele random
rastgele stochastic
rastgele örnekleme bootstrap
rastsal random
rastsallaştırma randomization
ret reject
risk risk
S biçimli logistic
sabit constant
saçılım scatter
saf naive
saflık purity
saklı hidden
saklı latent
salınım oscillate
sanal virtual
sapma deviation
satır row
sayıl scalar
sayım count
sayısal numeric
seçim selection
sepet basket
serüven episode
sesbirim phoneme
sesbirimcik phone
seyrek condensed
seyrek sparse
sezgi heuristics
sezim detection
sıçrama jump
sıfır denencesi null hypothesis
sıfır noktası (eksenlerin) origin (of axes)
sığım capacity
sıkıştırma compression
sınama test
sınıf class
476 Ek C. Türkçe –İngilizce Sözlük

sınıflandırıcı classifier
sıra (istatistikleri) order (statistics)
sıra (sınaması) rank (test)
sıralamak sort
sırayla sequential
sırt ridge
sigmoid (S işlevi) sigmoid
simge symbol
sinir hücresi neuron
sipariş jobshop
somutlaşmak instantiate
sonlu serüven finite horizon
sonsal olasılık posterior
sonsuz serüven infinite horizon
sonuç outcome
sorgu query
sorumluluk atama credit assignment
soy pedigree
soy ağacı phylogenetic tree
soyundan gelen descendant
sönüm decay
sözcük torbası bag of words
süreksizlik discontinuity
sürüm version
sütun column
süzgeç filter
şablon template
şehir içi uzaklık city-block distance
şekil figure
tabaka plate
taban base
taban basis
tanı diagnosis
tanıma recognition
tanısal diagnostic
tasarım design
tavlamak anneal
teğet tangent
tek değişkenli univariate
tek yanlı one-sided
tekdüze (dağılım) uniform (distribution)
tekil singular
tekli (bağlı) singly (connected)
temel principal
477

tepe (dağılımın) mode (of a density)


tepki response
terim term
ters reciprocal
ters S logit
tersine mühendislik reverse engineering
tetiklik vigilance
toplam çarpma sum-product
toptan batch
tuz buz etmek shatter
tüm değişkenli omnivariate
tümleştirme marginalize
tümleyen complement
tümsek bump
uç terminal
uyarlama adaptation
uygunluk eligibility
uzaklık distance
uzamsal spatial
uzman expert
üretici generative
üst power
üst düzey higher-order
üstün— hyper—
üyelik membership
ve and
ve ötekiler et al
veri kümesi dataset
veri tabanı repository
veya or
yaklaşık approximate
yaklaşıklama approximation
yanal lateral
yanlılık bias
yansız unbiased
yapay değişken dummy variable
yapı structure
yaprak leaf
yarı kesin artı positive semidefinite
yarışmacı competitive
yatık oblique
yayılım propagation
yayılım spread
yayım emission
yayınım diffusion
yerbetimsel topographic
yerel local
yerölçümsel geodesic
yığma stacking
yineleme iteration
yitim loss
yoğrukluk plasticity
yoğunluk density
yol path
yordam procedure
yordam strategy
yorumlanabilirlik interpretability
yöney vector
yönlü directed
yöntembilim methodology
yükleme imputation
yükleme loading
yüzey surface
zaman çizelgesi schedule
zaman dizisi time series
zaman gecikmeli time delay
zamansal temporal
zararlı etken nuisance factor
zıtlık contrast
zincir chain

You might also like