All h beni [vehmî] benli imden kurtararak [hakikî] benli ime yakınla tırdı ve

Arz'ın gözden kaybolması Semâ'nınkini de pe inden sürükledi. Küll ile cüz [artık]
biribirlerinden ayırt edilemez oldu. Dikey ile yatay mahv oldular. Nâfile ibâdet
farza rücû' etti, renkler ise ba langıçtaki saf beyazlı ına döndü. [Mânevî] seyâhat
menziline eri ti de O'ndan ba ka ne varsa helâk olup gitti. Her izâfet, her vecih,
her ba ıntı yok olmu oldu undan ba langıçtaki hâl geri geldi. "Bugün [be erî]
nesebinizi zelîl, Zât'ımınkini azîz kıldı ım gündür"1.
Sonra bana Hall c'ın sözü söylendi, u farkla ki ben onu dile getirmeden
bizzât O bunu benim için telâffuz etti. Bu söz ancak ona lâyık olanlarca anla ılıp
kabûl edilecek bir sözdür; cehâletin galebe çaldı ı kimseler mânâsını
bilmediklerinden bunu reddederler.

7. Mevkıf

Yorum

All h beni nefsimden kurtardı. "Ölmeden evvel ölünüz!" sırrına âgâh olunca
da beni gerçek benli im olan ama nefsin tasallut ve hiyleleri dolayısıyla idrâk
edememekte oldu um Zâtı'na yakınla tırdı. Hasret bitmi , katre Ummân'a eri mi ti.
Böylece ehâdet Âlemi gözlerimden ve idrâkimden silinmi ti. All h'ın lûtfuyla Gayb
Âlemi dahi idrâkimden silinmi be erî ve rûhânî arzu ve isteklerim de kalmamı tı.
Cenâb-ı Hakk bütün nâfile ibâdetlerimi farz ibâdetler gibi kabûl etti. Bütün tecellîler,
bâtınlarındaki saf Nûr'un ziyâsının kudretiyle silinip helâk olmu lardı. Mi'râc'ım
menziline eri mi ti. Artık O'ndan ba ka hiçbir ey yoktu. Artık Ezel'de idim. Bütün
be eriyyetim ifnâ olmu tu. Katrenin Ummân'da erimesiyle yalnızca Zâtull h vardı ve
ba ka bir ey yoktu.

Tam katrem Zât ummânında ifnâ olurken büyük bir ne 'eyle Ene-l Hakk diye
nidâ edecektim ki altı cihetten yankılanan "Ene-l Hakk" diye bir nidâ duydum. Ben
onu dile getirmeden O bunu benim için telâffuz etmi ti. Mi'râc'ı ya amayan bu sözü
nasıl idrâk eder ki?

1
Kudsî hadîs.