You are on page 1of 4

ANLATIM BİÇİMLERİ-DÜŞÜNCEYİ GELİŞTİRME YOLLARI

Bolu’nun bence en güzel ilçesi Göynük, İstanbul’la Ankara’nın tam ortasındadır. Görünüşü ilk bakışta bile
etkiler insanı: vadinin tabanında akan incecik dere, kıyı ve yamaçlarında eski Türk evleri, tepede yenilenmiş
saat kulesi, ağaçlar, çiçekler... Usta ressamın elinden çıkmış resim gibidir Göynük. Bu tablodaki her şey çok
dengeli. Abartılı renk, güzelliği bozan çirkinlik yok. Friglerden Osmanlıya birçok uygarlık bu topraklardan
geçmiş, hepsi de iz bırakmıştır.
1.Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? (2016)
A)Karşıt anlamlı sözcükler kullanılmıştır.
B)Betimlemelerden yararlanılmıştır.
C)Benzetme yapılmıştır.
D)Sayısal verilere yer verilmiştir.
E)Öznellik söz konusudur.

Bir noktadan sonra, hayal ettiğim bu dünya benim elimden çıkar ve kafamın içinde yaşadığım şehirden daha
gerçek olur. O zaman bütün insanlar ve sokaklar, eşyalar ve binalar sanki hep birlikte aralarında
konuşmaya, benim önceden hissedemediğim ilişkiler kurmaya; sanki benim hayalimde ve kitaplarımda
değil kendi kendilerine yaşamaya başlarlar. İğneyle kuyu kazar gibi sabırla hayal ederek kurduğum bu âlem,
bana o zaman her şeyden daha gerçekmiş gibi gelir.
2. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? ( 2019 TYT)
A)Kişileştirmeye yer verilmiştir.
B)Birinci kişili anlatım kullanılmıştır.
C)Karşılaştırmadan yararlanılmıştır.
D)Benzetme yapılmıştır.
E)Örneklemeye başvurulmuştur.

Başrol oynamak önemli miydi derseniz benim için önemli değildi. Şehir Tiyatrosu’nda çalışırken sinemayı
hiç önemsemiyordum. Arada ek iş olsun diye, sinemada figüran rollerine çok çıktım. Dans eden kalabalığın
arasında, kahvede oturan, mafya liderinin dövdüğü biri... Arzu Film’de 1975 yılında Hababam Sınıfı’nda Badi
Ekrem’i oynamamla birlikte yepyeni bir dönem başladı. İlk başrol teklifi de geldi Ertem Eğilmez’den. Benden
kırsal kesimdeki uyanık adam tiplemesini başrolde canlandırmamı istedi. Ben de sadece istediğim
projelerde yer alacağımı söyledim. Namuslu filmi de öyle çıktı. Ondan sonrası da geldi; Değirmen, Muhsin
Bey, Selamsız Bandosu ve Eşkiya’ya kadar...
3.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? (2015 YGS)
A)Amaç-sonuç ilişkisi
B)Öyküleme
C)Eksiltili cümle
D)Benzetme
E)Devrik cümle
Buzdolabının icadı, kuşkusuz dondurma yapımını da etkiledi. Buzdolabı ülkemizde kullanılmaya başlamadan
önce bir alaturka bir de alafranga dondurma vardı. Alafranga dondurmaya “kalıp dondurma” da denirdi. Bu
dondurma gerçekten de buz kalıbı gibi kaskatı olurdu. Önce içine kar doldurulmuş bir fıçıya silindire benzer
bir kalıp yerleştirilir, bu kalıbın içine de dondurma malzemesi konurdu. Kar eridikçe yenisi ilave edilerek
malzemenin bu kalıpta donması sağlanırdı. Çikolatalı, çilekli ve kremalısı yapılırdı. Alaturka dondurma ise
buz katılığında değil, kar yumuşaklığında olurdu. Kenarları oluk oluk, yaldızlı veya çiçekli, iç içe geçmiş küçük
kayık tabaklarda yenirdi. En çok kaymaklı ve vişneli türleri tercih edilirdi.
4.Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? (2014 YGS)
A)Karşılaştırma yapılmıştır.
B)İkileme kullanılmıştır.
C)Benzetmeden yararlanılmıştır.
D)Tahminde bulunulmuştur.
E)Açıklama yapılmıştır.
Yağmur yağarken gök gürlerse hiç korkmam. Ses olsun yeter ki. Kuşlar ötüşerek uçuşsun gökyüzünde.
Çaylar şekerli olsun ki kaşıklar şıkır şıkır sesler çıkarsın. Konuşulacak bir şeyler olsun. Dost olsun, arkadaş
olsun; teyzeler, amcalar olsun. Evrenin boşluğuna bırakırken kendimizi, avuçlarımızda sımsıcak kalbimiz
olsun… Olsun, her şey olsun ama sessizlik olmasın.
5.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? ( 2013)
A) Nesnel bir anlatımdan yararlanma
B)Birden fazla duyuya seslenme
C)Pekiştirmeye başvurma
D)Yinelemelere yer verme
E)Devrik cümleye yer verme

Bakmayın sahilinin dolguyla denizden yükseltilmiş olmasına; denizin içinden çıkıp içeri doğru yılan misali
kıvrılan yokuşun ta Galata Kulesi’nin gölgesine kadar uzandığı bir semt Tophane. Ana sokakları bayır, ara
sokakları çıkmaz. Bu nedenledir ki adımlar hafif hafif, ağır ağır atılır burada. Sanki semti derinlemesine
hissettirmek ve geçmişi teneffüs ettirmek için yukarı doğru uzadıkça uzar yol.
6.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? (2018 TYT)
A)Karşılaştırma
B)Benzetme
C)İkileme
D)Niteleme
E)Mecazlı söyleyiş

Ülkemizde 2010’da başlayan emekleme döneminde e-kitabın yanında yer alan yayıncı sayısı 20’lerdeyken
şu sıralar 300’den fazla yayınevinin e-kitap yayımladığını söyleyebiliriz. Hatta bazı yayıncılar, artık basılı
kitap ile aynı anda e-kitabı da piyasaya sürüyor. Yayımlanan kitaplar da çeşitli internet sitelerinde satışa
sunuluyor. Mart 2015 itibarıyla okura sunulan e-kitap sayısı 14 binin üzerinde. Bu sayıyı basılı kitap sayısı ile
kıyasladığımızda e-kitabın daha gidecek çok yolu var belki ama piyasanın belli bir hızla büyüdüğünü de göz
ardı etmemek gerekiyor. ABD’de ise e-kitabın iş hacmi, sektör içerisinde yüzde 25’lere ulaşmış durumda;
ABD son dört yıldır e-kitapta basılı kitap satışlarını geçti. ABD’de 2018’de dijital kitapların basılı kitaplarla
eşit miktarda satılması bekleniyor.
7.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinde verilenlerden yararlanılmıştır?
A) Kanıtlama - örnekleme 

B) Açıklama - karşılaştırma 

C) Tartışma - karşılaştırma 

D) Açıklama - tanımlama 

E) Tartışma - tanık gösterme

Mutsuz olmakta utanılacak bir yan yok. Fiziksel acı, bazen utanç vericidir ama acı çekmek utanç verici
olamaz; hayat o çünkü. Yapmanız gereken, diğer herkes gibi yaşamaktır. Sen sırf, sen olduğun için
mutluluğu ve çok az insanın tattığı bütünlüğü hak ediyorsun. O bütünlük bugün bile ölmedi, hayatın bir
parçası. Ve istesen de istemesen de senin üzerinde egemenlik kuruyor. Üstelik ona ulaşana kadar yalnızlık
çekecek, bir boşluk duygusuyla, onun acı veren hatırasıyla yaşayacaksın. Hepimiz içimizde cansız bir parça
taşıyoruz. Hepimizden kastım mutluluk zirvelerine çıkarılmayanlar, acı içinde aslında hiç yaşamadıkları bir
mutluluğu hatırlayanlar...
8.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisine başvurulmuştur?

A) İzlenim kazandırmaya 

B) Kanıları değiştirmeye 

C) Doğrudan bilgi vermeye 

D) Olay içinde yaşatmaya 

E) Düşsel ögelerden yararlanmaya

Heybeliada İskelesi’nde, Kadıköy’e dönen vapura binecektik; sert bir lodosla deniz sanki kuduruyor,
tekneler sarsılıyor, kıyıdaki cam tezgâhlar zangırdıyordu. Giysileri rüzgârın estiği yöne uçuşan insanlar, toz
duman içinde sersemleşmiş, göz- leri yarı inik, başları rüzgârın ters tarafına çevrili, birbirlerine çarparak
koşuyordu. O, bu devinim ve telaş içinde ağır ağır yürüyordu. Ben de derin derin bakıyor, şaşıyordum. Evet,
ne kadar değişmiş, giydiği ekose ona nasıl da ayrı bir hava vermişti. Böylece tüm bakışları üzerinde
toplamıştı.
9.Bu parçada aşağıdaki anlatım biçimlerinden hangilerine başvurulmuştur?
A) Açıklama - Öyküleme 

B) Tartışma - Betimleme 

C) Öyküleme - Betimleme 

D) Betimleme - Açıklama 

E) Açıklama - Tartışma 


Toplum genelinde doğruyu ve yanlışı ayırt etme konusunda büyük anlaşmazlıklar yaşanmaktadır. Eski
yanlılarına göre, eski olan her şey doğru ve güzeldir, yeni olan her şey kötüdür. Yeni taraftarları ise bunun
tersini düşünürler. Oysa bu yollardan ikisi de yanlıştır çünkü bir şeyin doğru veya yanlış olması, eski veya
yeni olmasıyla ilişkilendirilemez. Bu önemli sorunun çözümünü sadece bilimden bekleyebiliriz.

10.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisi ağır basmaktadır?

A) Betimleme
B) Açıklama
D) Öyküleme
C) Örnekleme
E) Tartışma
Trajedinin eğilimi ve amacı, bizi; razı olmaya yöneltmek, yaşama iradesini olumsuzlayacak hâle getirmek
olduğu hâlde, komedi, bunun tam tersine, yaşamaya yöneltir ve yüreklen- dirir. Gerçi komedinin de bütün
öteki hayat betimlemeleri gibi, gözlerimizin önüne bir yığın acıyı ve iğrençliği serdiği doğrudur. Ama
komedi, bütün bunları geçici kötülükler gibi gösterir bize. Sonunda, hepsinin neşe ile biten şeyler oldu-
ğunu, her zaman yengi kazanan umutlar gibi görülmeleri gerektiğini anlatır. Bundan başka, hayatın sayısız
terslikleri arasından sadece gülünebilecek ve neşelenmeyi sağlayacak yanlarını seçer. Böylece, koşullar ne
olursa olsun, sevincimizi ve iyimserliğimizi korumak ister.
11.Bu parçada düşünceyi geliştirme yollarından hangisine başvurulmuştur?
A) Karşılaştırma 

B) Tartışma 

C) Tanık gösterme 

D) Örnekleme 

E) Tanımlama

Her ne kadar “gelişmiş” olduğumuzu öne sürsek de ilkel kültürlerden farklı bir zihin yapımız olduğu
söylenemez. Sanal gerçekliğe yansıttığımız kişiliğimiz, gerçek hayatta olanağı olmayan her türlü şiddete
başvurmaktadır. Her gün milyarlarca insan oyun oynamaktadır. Bunlardan sanal gerçeklik araçlarını
kullananlar genellikle birbirini öldürmeyi tercih etmektedir. Video oyun pazarının büyük çoğunluğu şiddet
içerikli oyunların satışından meydana gelmektedir. 2013’te en çok satan beş video oyunundan dördü
“yetişkin” yaş sınırlamasına sahip şiddet içerikli oyunlardır. Tüm zamanların satış rekorlarını kıran ve
geçtiğimiz senenin de en çok satan oyunu olan Grand Theft Auto 5; soygun, cinayet, işkence gibi türlü
şiddet eylemlerini içermektedir. Yapımına 500 milyon dolar harcanan ve en pahalı yapım olan Destiny
(Kader) oyunu da oyuncuların birbirini öldürmesi üzerine kuruludur. 


12.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmamıştır?


A) Karşılaştırma 

B) Tartışma 

C) Örnekleme 

D) Sayısal verilerden yararlanma 

E) Tanımlama 


Boğaz’ın üzerini bir tül gibi kaplayan pus, ara sıra geçen yelkovan kuşlarının kanat çırpışlarıyla hafifçe
aralanıyor. Vapur düdükleri şehrin iki yakasında âdeta bir kalk borusu gibi yankılanıyor. Uyku mahmuru
İstanbul, günü karşılamaya hazırlanırken geceden beri Boğaz’da mekik dokuyan balıkçılar şafağın ilk ışıklarıyla
birer ikişer barınağa dönüyor. Sütliman denize zıpkın gibi dalan bir karabatak, çok geçmeden ağzında küçük
bir balıkla yeniden su üzerinde beliriyor. İnce uzun gagasıyla sıkıca kavradığı avını martılara kaptırmamak için
çevresini dikkatle kolluyor. Karabatak aceleci, bunda da haksız değil. Çünkü bugünlerde Boğaz’da balık
bulmak hem insanlar hem de diğer avcılar için giderek zorlaşıyor. 


13.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisine başvurulmuştur?

A) Örnekleme - kişileştirme - karşılaştırma 



B) İzlenim kazandırma - kişileştirme - benzetme 

C) Olay içinde yaşatma - kanıları değiştirme - benzetme 

D) İzlenim kazandırma - karşılaştırma - tanımlama 

E) Bilgi verme - benzetme - örnekleme

Kentsel düş gücünü heceleyenler, kentin karakteri olan nesnelerdir. Bu nesneler, kentin tarihine tanıklık
eden ve onunla bütünleşen varlıklar olarak kendilerini kabul ettirir. Dilsiz güçler rolünde hep sahnededirler.
Galata Kulesi, Beyoğlu’nun yıkık dökük evleri, bir avlunun gölgesindeki zarif bir kuyu, kim bilir güneşin
yakıcılığında hangi sohbetlere siper olmuş görkemli asırlık çınarlar, yüzyıllık bir çeşme, küçük bir
fotoğrafçının vitrinini süsleyen eski aile fotoğrafları… Bu nesnelerin işlevi; varlıklarıyla kentin romanını
yazmak, varlıklarını sürdürürken çağın yüklediği yeni anlamlara rağmen kente sahip çıkmaktır.

14.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi vardır?(2020 TYT)


A)Öyküleme
B)Örneklendirme
C)Tanık gösterme
D)Tanımlama
E)Karşılaştırma

You might also like