You are on page 1of 164

TÜRK SANATÇILAR

1 OCAK 2022

BELKIS MUSTAFA

192297 SAYI: 2022 / 1 FİYATI: 15 TL

OCAK 2022
Yeni Yılın
Mihri Müşfik’in girişimiyle açılan Kız Güzel Sanatlar’ın 1917’de diploma
alan, yurtdışına bursla gönderilen ilk öğrencisiydi. Her türlü teknikle,
Tüm İnsanlığa ve Ülkemize
malzemeyle çalıştı. Karşılaştığı insanları, hayvanları, çiçekleri tüm doğayı
çizdi. Müziğe, tiyatroya, resme aşık, çalışkan, disiplinli, her an çizime hazır
Sağlık, Barış, Mutluluk
bir şekilde dolaşan, kararlı kadın ressamdı. Müzdan Sait, Nazlı Ecevit,
Güzin Duran, Melek Celal sınıf arkadaşlarıydı. 1923’de Mustafa Kemal,
Getirmesi Dileğiyle
eşi Latife Hanım adına açılan Beşinci Galatasaray Sergisi’ne katıldı. Heine,
Schiller, Hayyam, Tagor’u Almancadan okurdu. Bir yaşındaki Cumhuriyet
onu bursla ikinci kez yurtdışına gönderdi. Hastalandı. “Hayat kısa sanat Barbaros Eneç: Ekonomi ve Seçmen • Berk Yüksel: Kabile Zihniyeti ve Birey Olamamak • Cemal
uzun.” 29 yaşında Almanya’da Türk şehitliğinde toprağa verildi. Kardeşi Türkmen: Şu Uzun Gecenin Gecesi Olsam • Cengiz Kuday: Beyin Hastalıklarının Topluma ve İnsanlık
Asım Mutlu, yeğeni Belkıs Mutlu bayrağını devraldı. Yapıtlarına “en güzel Tarihine Etkileri • Cengiz Özakıncı: Atatürk, Şemsettin Günaltay ve İslam Tarihi • Cihangir Dumanlı:
işimi yaptığımda muhakkak imzalayacağım” diyerek imza atmadı. İlk kişisel Amasya Buluşması • Demir Aytaç: Denise Lebrun • Erdem Akyüz: Atatürk ve Saat Sabahın
sergisi ölümünden 63 yıl sonra açılabildi. 4'ü • Erhan Kanyılmaz: Fidel Castro’nun Zafer Yürüyüşü • Gürbüz Evren: Montrö Sözleşmesi
Üzerinden Söylenen Yalanlar • İzlen Şen Toker: Türkiye İş Bankası Müzesi • Kaya Boztepe: “Beni
Hatırlayınız” • Konur Ertop: Evliya Çelebi’nin Cana Yakın Celalileri • Mehmet Ünver: Pişman
Olmamak İçin • Mete Akyol: Ömür Kömür Savaşı • Necdet Pamir: Enerjide Dönüşüm Dönemlerinin
Jeopolitik Arka Planları • Necef Uğurlu: Ölülerle İrtibata Geçmek ve Medyumlar Mahallesi •
Nuray Bartoschek: Hoş Geldin 2022 • Olcay Bağır: Nuhun Gemisi • Ömer Dedeoğlu: Bağlantısallık
ve Yaşamdaşlık • Sabriye Aşır: Demokrasilerde Diktatörler Nasıl İktidara Gelirler • Sezin
San Sungunay: Neler Olmuyor ki Dünyada • Tekin Özertem: Otobüs •Ufuk Akyol: En Tehlikeli
Düşman • Vahap Candan: Gök Güneş Ay ve Takvim • Yahya Aksoy: Çini Sanatı • Yaşar Öztürk:
Fransa'nın Shakespeare'i Moliére 400 Türkiye’nin Shakespeare'i Orhan Asena 100 Yaşında
LOGOLARIN GÜCÜ ADINA!
Dünyamızı ele geçiren uzaylılar gibi, her yerdeler; dünyayı sahipleri adına değiştirmek
için her şeyi yapabilecek “şeyler” onlar… Onları biz yapıyoruz! Yaparken ne kadar
Abone
bilgi, beceri ve emek harcarsak, o kadar etkili oluyorlar. Logoların gücü tartışılmaz
ama çoğu zaman kendi başlarına değil. İyi bir ürüne kötü logo, iyi bir atletin kötü bir
ayakkabıyla koşması gibi, ayağının acıması, performansının düşmesine neden olsa da,
Olun
Bütün
o yine iyi koşuyor ama çabuk yoruluyor. Kötü bir ürüne muhteşem bir logo ise yaramaz
bir çocuğun ayağındaki lüks ayakkabı gibi, kısa sürede dağılıp, şatafatını yitiriyor.
Logo, markanın yalnızca bir parçası. Bütünün ifadesini bulduğu bir simge: “Güçlü”,

Dünya
“Atılımcı”, “Çılgın”, “Yenilikçi”, “Geleneksel” gibi kavramlar form ve renk ilişkileriyle
kendini göstermeye çalışıyor. Ama bir sorun var: milyonlarca markanın paylaştığı
bu iddialar, bir o kadar tasarımcının elinden geçerken, bir “olmazsa olmaz”a varmak
zorunda: Farklı ve diğerlerinden ayrışan bir şey üretmek. Bu kadar etrafımızı sarmış ve
görünmek için çabalayan logo arasından sıyrılıp öne çıkacak bir şampiyon yetiştirmek,
her logo tasarımcısı için heyecanlı bir macera. Büyük ödül ise, diğer tasarımcıların
“Ahhh! Bunu ben yapmalıydım!” diyeceği bir logo tasarlamak, ya da diğer markaların
Kapınıza
“Ahhh! Bizim logomuzu da bu tasarımcı yapmalıydı!” diyeceği...
Gelsin

Bütün Dünya’dan tüm okurlarına kaçırıl- Bütün Dünya


mayacak bir fırsat. Bütün Dünya dergisine Abone Servisi
düzenli olarak ulaşmak isteyen okurlarımız Tel-WhatsApp:
0541 725 74 11
abonelik sistemimizle dergilerine
daha kolay ulaşıyor. Bir telefonunuz veya E-posta:
abonebd@gmail.com
e-posta mesajınızla aboneliğinizi başlatın,
bir yıl boyunca Bütün Dünya’nız her ay
kapınıza gelsin. Bütün Dünya
B Ü T Ü N K İ TA P Ç I L A R D A
BAfiKENT ÜN‹VERS‹TES‹ KÜLTÜR YAYINI
1 OCAK 2022

Seçiciler Kurulu:
Baflkent Üniversitesi Prof. Dr. Nevzat Bilgin (An›sal Baflkan)
Ad›na Sahibi: Prof. Dr. Ahmet Mumcu
Prof. Dr. Solmaz Do¤anca
Prof. Dr. Mehmet Haberal Prof. Dr. Sevil Öksüz
Prof. Dr. Ender Varinlio¤lu,
Anısal Yönetmen: Prof. Dr. Okay Eroskay
Mete Akyol Prof. Dr. Fuat Çelebio¤lu,
Prof. Dr. Sedefhan O¤uz,
Prof. Dr. Levent Peflkircio¤lu,
Yay›n Genel Yönetmeni: Kaya Karan, ‹lhan Banguo¤lu,
Ufuk Akyol Ahmet Aydede, Ertan Karasu, Manuel Bilos
Sürekli Yazarlar:
Görsel Yönetmen Yahya Aksoy, Yücel Aksoy, A. Erdem Akyüz, Sabriye Afl›r,
ve Yay›n Genel Yönetmeni Nuray Bartoschek, Kaya Boztepe, Dr. Cihangir Dumanlı,
Yard›mc›s›: Barbaros Eneç, Haluk Erdemol, Konur Ertop, Gürbüz Evren,
Metin Gören, Erhan Kanyılmaz, Filiz Lelo¤lu Oskay,
Turgut Keskin
Cengiz Önal, Cengiz Özak›nc›, Dr. Tekin Özertem, Yaflar Öztürk,
Necdet Pamir, Zeki Sar›han, Sezin San Sungunay,
Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü: ‹zlen fien Toker, Necef U¤urlu, Mehmet Ünver, Mustafa Y›ld›z,
Gülçin Orkut Akyol Berk Yüksel

Yönetim Merkezi:
Teknik Yap›m Yönetmeni:
10. Sokak No: 45, Bahçelievler, Ankara
Faruk Güney Tel: (0312) 212 80 16
Faks: (0312) 212 31 33
Yay›n Dan›flman›:
‹letiflim Adresi:
Yaflar Öztürk
Burhaniye Mah. Burhaniye Abdullah A¤a Cad. No:103
Üsküdar, 34662 ‹stanbul
E¤itim Dan›flman›: Tel: (0216) 422 22 67
Dr. Fatma Ataman
Abone Servisi:
Tel: (0541) 725 74 11
Düzeltme Sorumlusu: abonebd@gmail.com
Nükhet Aliciko¤lu
Bask›: BPC Matbaac›l›k Sanayi ve Ticaret A. fi.
Akçaburgaz Mah. Mehmet Deniz Kopuz Cad. No: 17,
Abone Servisi:
34522 Esenyurt, ‹stanbul
Hatice Taygan
Da¤›t›m: Turkuvaz Da¤›t›m Pazarlama
Bütün Dünya 2000 dergisi,
Bas›m Tarihi: 28 / 12 / 2021
Baflkent Üniversitesi’nin
kültür hizmetidir. www.butundunya.com.tr • butundunya@butundunya.com.tr

1
67 Kabile Zihniyeti ve Birey
YIL: 23 SAYI: 283 Olamamak Berk Yüksel
71 Demokrasilerde Diktatörler
3 En Tehlikeli Düşman
Nasıl İktidara Gelirler?
Dr. Ufuk Akyol
Sabriye Aşır

6
78 Türkiye İş Bankası Müzesi
İzlen Şen Toker
83 Evliya Çelebi’nin Cana Yakın
Atatürk, Celalileri Konur Ertop
Şemseddin 89 Otobüs Dr. Tekin Özertem
Günaltay ve 93 Gök Güneş Ay ve Takvim
Vahap Candan
İslam Tarihi
99 Şu Uzun Gecenin Gecesi
Cengiz Özakıncı Olsam Cemal Türkmen
13 “Beni Hatırlayınız.” 104 Nuh’un Gemisi Olcay Bağır
Kaya Boztepe 110 Fidel Castro’nun Zafer
Yürüyüşü Erhan Kanyılmaz
20 Hakimiyeti Milliye Yazıları
117 Enerjide Dönüşüm
21 Ulusal Birliği Bozma
Dönemlerinin Jeopolitik
Çabaları Cengiz Önal
Arka Planları Necdet Pamir
25 Amasya Buluşması
125 Denise Lebrun Demir Aytaç
Dr. Cihangir Dumanlı
131 Türkiye’nin Shakespeare’i
31 Atatürk ve Saat Sabahın 4’ü Orhan Asena 100 Yaşında
A. Erdem Akyüz Yaşar Öztürk
34 Hoş Geldin 2022 137 Pişman Olmamak İçin
Nuray Bartoschek
Mehmet Ünver
35 Ömür Kömür Savaşı
141 Çini Sanatı Yahya Aksoy
Mete Akyol
145 Aziz Nesin
37 12. Uluslararası Turhan
147 Neler Olmuyor ki Dünyada
Selçuk Karikatür Yarışması
Sezin San Sungunay
39 Ekonomi ve Seçmen
Barbaros Eneç
44 Montrö Sözleşmesi 4 Beni Hatırlayınız
Üzerinden Söylenen Yalanlar 30 İlk Dersimiz Türkçe
Gürbüz Evren
43 Gözün Sözü
50 Beyin Hastalıklarının
98 Bilginizi Denetleyin
Topluma ve İnsanlık Tarihine
Etkileri Prof. Dr. Cengiz Kuday 151 Çözümler
54 Ölülerle İrtibata Geçmek… 152 Yarının Büyükleri
ve Medyumlar Mahallesi 154 Bulmaca
Necef Uğurlu 156 Satranç
60 Bağlantısallık ve Yaşamdaşlık 158 Bize Gönderilen Kitaplardan
Ömer Dedeoğlu 160 Bir Fotograf Bin Sözcük
2
Metematik BD OCAK 2022

Dr. Ufuk Akyol

En Tehlikeli
Düşman
H erkes, her şeyi bilecek diye bir kural yok. Hatta böyle bir ge-
reksinim de yok. Sağlıklı bir toplumsal piramidin tepesinde uç
dallarda uzmanlaşmış bireyler, hemen altında daha genel konulara
hakim olanlar en altta ise temel bilgi birikimi olan bireylerin olması
gerekir. Sorun bu temel bilgi çizgisinin altında kalanların olması-
dır. Bu alt çizgi geçen yüzyıl başlarında okur-yazarlık idi. Takdir
edersiniz ki bu çizgi, bugün artık daha fazla "gereklilikler" içeriyor.
En önemlisi de kişinin “bilmediğinin” farkında olması. Zira bu kişi
eksikliğini tamamlamak için çaba sarfedecek ve en azından o temel
çizgiye ulaşmayı hedefleyecektir.
Oysa “bilmediğinin” farkında olmayan kişi, ne acı bir tezattır ki,
her şeyi bildiğini sanır. Onun her konuda bir fikri, söyleyecek bir sö-
zü vardır ve ciddiye alınmadığında öfkelenip dışlandığını öne sürerek
mağdur edildiğini iddia eder.
İşte en tehlikeli düşman: Cehalet ve taassup.
Düşünün bir de bu gibi kimselerin sayısının çok artıp ciddi bir
kitle oluşturduğunu. O toplum büyük tehlike altındadır. Yönetilenler
yöneticilerinin kendileri gibi insanlar olmasını isteyecek, böylelikle
“dışlanmışlık” duygusunun önüne geçebileceklerini düşünecekler.
Sonuçları öngörmek çok zor değil. Temel eğitim ve öğrenim çok
ciddi bir konu ve tüm dikkati hak ediyor.
Mutlu ve sağlıklı yıllar dilerim.
ufukakyolbd@gmail.com

3
BD NİSAN 2016

ATAT Ü R K ’ Ü N B U G Ü N Ü D E AY D I N L ATA N Ö Z D E Y İ Ş L E R İ

Derleyen: GAZİ GÜDER

“Bizi yanlış yola sevk eden habisler, biliniz ki, çok kere din
perdesine bürünmüşlerdir. Saf ve nezih halkımızı hep şeriat sözleriyle
aldatagelmişlerdir. Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz, görürsünüz ki, hep din
kisvesi altındaki küfür ve alçaklıktan gelmiştir. Onlar her hayırlı hareketi
dinle karşılarlar, halbuki hamdolsun hepimiz dindarız. Artık bizim dinin
icaplarını, dinin yasaklarını öğrenmek için şundan bundan derse ve akıl
hocalığına ihtiyacımız yoktur. Milletimizin içinde hakiki, ciddi alimler
vardır. Milletimiz bu gibi alimleriyle iftihar eder. Bu gibi alimlere gidin,
bu efendi bize böyle diyor, siz ne diyorsunuz deyin. Fakat umumiyetle buna
da ihtiyaç yoktur. Bilhassa bizim dinimiz için herkesin elinde bir ölçü
vardır. Bu ölçü ile hangi şeyin dine uygun olup olmadığını kolayca takdir
edebilirsiniz.
Eğer bizim dinimiz akla mantığa uygun bir din olmasaydı mükemmel
olamazdı, dinlerin sonuncusu olmazdı.”
“Bütün zorba hükümdarlar hep dini alet edindiler; hakiki ulema, dini
bütün alimler hiçbir vakit bu zorba hükümdarlara boyun eğmediler. Fakat
gerçekte alim olmamakla beraber, sırf o kılıkta bulundukları için alim
sanılan, çıkarına düşkün haris ve imansız bir takım hocalar da vardır.
Hükümdarlar işte bunları ele aldılar ve işte bunlar dine uygundur diye
fetva verdiler. Gerektikçe yanlış hadisler uydurmaktan çekinmediler. Gerçek
ve imanlı ulema her vakit her devirde bunların kinine hedef oldu.”
“Bizim dinimiz, milletimize hakir, miskin ve zelil olmayı tavsiye etmez.
Tam tersine Allah da, Peygamber de insanların
ve milletlerin izzet ve şerefini
korumalarını emrediyor.”

1
BD HAZİRAN 2021

DEĞERLİ YAZARIMIZ

METİN GÖREN’İ
K AY B E T T İ K

(14.12.1942 - 12.12.2021)

U N U T M AYACA Ğ I Z
MEKÂNI CENNET OLSUN

1
BD OCAK 2022

Atatürk,
Şemseddin
Günaltay ve
İslam Tarihi

Mehmet
Şemsettin
Günaltay

M ehmet Şemseddin (Günal-


tay, d.1883-ö.1961) "meslek
hayatına İstanbul Darüşşafaka’da
yaptı. Başarılı bir öğretmen ve iyi
bir yönetici olan Şemsettin Bey,
tabii bilimler okumak üzere Maarif
geometri öğretmeni olarak başla- Nezâreti (Milli Eğitim Bakanlığı)
dı. Daha sonra Kıbrıs Lisesi’nde tarafından 1909’da İsviçre’nin Lo-
müdür yardımcılığı ve müdürlük zan Üniversitesi’ne gönderildi.
6
Otopsi BD OCAK 2022

Cengiz Özakıncı

Bu üniversitenin Doğa Türk Tarih Tezi'nin yazımı sürecin-


Bilimleri Bölümünden de, Türklerin İslam Tarihi'ndeki ye-
mezun olarak sonra rine ilişkin yazdıklarıyla Atatürk'ün
yurda döndüğünde bu konuya bakışını önemli ölçüde etki-
kez Midilli Lisesi ile lemiştir. 1931 lise Tarih II kitabında
İstanbul Gelenbevi İslamiyetin doğuşundan dört halife
Lisesi’nde müdürlük döneminin sonuna dek olan bölümü
yaptı. İstanbul Dârül- kendisi yazmış olan Atatürk, Emevi
fünunu’nda yapılan ve Abbasi dönemleri konusundaysa
1915 reformu sırasında Ş. Günaltay'ın yazdıklarını beğen-
Edebiyat Fakültesi’nde miş; bunu Türk Tarih Cemiyeti'ne
Türk tarihi ve mede- gönderdiği mektuplarda belirtmiştir.
niyet tarihi müderrisi Uluğ İğdemir, 22.10.1961 günlü
(öğretim üyesi) oldu. Ulus gazetesinde yayımlanan "Fikir
Aynı zamanda dönemin ve Ülkü Adamı Günaltay" başlıklı
en yüksek medresesi yazısında, Atatürk'ün bu mektupla-
sayılan Süleymaniye rından aktarmalar yaparken şöyle
Medresesi’nde de din- diyor:
ler tarihi hocasıydı. "O sırada Lise tarih kitapları
1919’da İ.Ü. Edebiyat yazılıyordu. Atatürk bu kitapların
Fakültesi İslâm kavim- müsveddelerini dikkatle okuyor,
leri tarihi ve Süleyma- düşüncelerini Kurum Başkanlığı-
niye Medresesi İslâm na Yalova'dan yazdığı mektuplarla
felsefesi müderrislik- bildiriyordu.
lerine atandı. 1924’te Atatürk İslam Tarihi üzerinde
Dârülfünun İlahiyat titizlikle durmakta idi. 16 Ağustos
Fakültesi’nde İslâm tarihi ve fıkıh 1931'de Kurum Başkanlığına yazdığı
(İslam hukuku) tarihi müderrisi ve bir yazıda yazılanları beğenmediği-
aynı zamanda fakülte genel sekreteri ni, bu bahsin İslam tarihi üzerindeki
oldu. Ertesi yıl bu fakültede dekan- geniş yetkisini yakından bildiği
lık görevine getirildi." Günaltay tarafından yazılmasını
Günaltay, 1929, 1930, 1931'de istiyordu. »
7
BD OCAK 2022

Birinci Türk Tarih Kongresi anısı. 9 Temmuz 1932. Ş. Günaltay, sağ baştan ikinci.

Atatürk mektubunda şöyle de- ufak bir ilave yaptım.’ ‘Sizin not
mekte idi: ‘Muhterem azanızdan defterinize işaret ettiğim plana gö-
Şemseddin Beyefendi -ki bu notları re artık ayrıca Bizans ve Anadolu
etüd etmekle meşguldür- benimle harekatından bahse lüzum kalmı-
aynı fikirdedir ümit ederim. Şem- yor. O çerçeveye göre Türk-Arap
seddin Bey'in bu notlar üzerinde mücadelesine başlamak lazımdır.
yapacağı tadilata ve kitap tertibine Bu mücadeleyi Şemseddin Bey çok
ne nokta-i nazardan ehemmiyet parlak yazmıştır. Ben onu aynen
vermesi faydalı olacağını zan- kabul ettim."
nettiğim bir numuneyi takdim ***
ediyorum.’
Günaltay, Atatürk'ün direk-
tiflerine uyarak bu bahsi yeniden
U luğ İğdemir 1961'de yayımla-
nan bu yazısından 12 yıl sonra,
1973'te yayımlanan "Cumhuriyet'in
yazmış ve Yalova'ya göndermişti. 50. Yılında Türk Tarih Kurumu" ad-
22.08.1931'de Atatürk'ten Kurum lı kitabında, Atatürk ve Şemseddin
Başkanı'na şu yazı geldi: Günaltay'ın İslam Tarihi yazımıyla
"Tevfik Beyefendiye, ilgili olarak şu bilgileri veriyor:
Şemseddin Bey’in hazırladığı "Kurum, Temmuz 1931 sonunda
notlardan okuduğum kısımları bir sekreter ve bir daktilodan oluşan
fevkalade enteresan ve kıymetli kadrosuyla İstanbul'a taşınarak
buldum. Bunlardan mülhem ola- Dolmabahçe Sarayı'ndaki özel bö-
rak yeniden, size verdiğim notlara lümde dört ciltlik lise tarihinin öteki
8
BD OCAK 2022

ciltlerini yazmaya koyuldu.(...)" "Hulefa-i Raşidin Devri" notla-


"Atatürk, çalışmaları Yalova'dan rından sonra "Emevi Saltanatı" ve
ilgiyle izlerdi. Yazılan müsveddeler ondan sonraki devirler Şemseddin
kendisine gönderilir, o da düşünce- Beyefendi tarafından hazırlanır,
lerini yazı ile bildirirdi." benim de vaktim, daha doğrusu
disposition'um
olursa, ben
de meşgul
olurum."
Atatürk 23
Ağustos 1931'de
yazdığı mek-
tuba da şöyle
başlıyor:
"Şemseddin
Bey'in hazırla-
dığı notların-
dan okuduğum
kısımlarını
fevkalade en-
1931 lise Tarih II ders kitabı ve Günaltay'ın yazdığı bölümden teresan ve kıy-
bir sayfa. metli buldum.
"Atatürk "İslam Tarihi" bö- Bunlardan mülhem olarak yeniden
lümüne çok önem vermişti. Bu size verdiğim notlara ufak bir ilave
bölümün önemli bir dilimini de yaptım."
kendisi yazmıştı. İlk önce Kurum Not: Beş parçadan oluşan bu
üyelerinden rahmetli Zakir Kadiri mektuplar Türk Tarih Kurumu özel
(Ugan) yazdırılan bu bölümü hiç arşivindedir."
beğenmemiş, bunun Şemseddin Bey ***
(Günaltay) tarafından yazılmasını
istemişti. 16 Ağustos 1931'de Kurum 1 931 yılı Temmuz ayında başlanan
lise Tarih II ders kitabının yazımı
Başkanı Tevfik Bey'e Yalova'dan yaz- yaklaşık 4 ay sürmüş, "Maarif Veka-
dığı mektupta: "(...) Size verdiğim leti Milli Talim ve Terbiye dairesinin
ilk notlarımla beraber şimdi gön- 28 Kasım 1931 tarih ve 2847 sayılı
derdiğim "Hulefa-i Raşidin Devri" emri ile 25.000 nüsha tab edilmiş"
notları da yüksek cemiyetinizin olan kitap, liselerde tarih ders kitabı
behemahal tenkit nazarlarından olarak okutulmaya başlanmıştı.
geçmelidir." Atatürk'ün okuduğu kitaplar
Mektubun ikinci bölümünde Ata- arasında bulunan Leone Caetani'nin
türk şöyle demektedir: Hüseyin Cahit Yalçın tarafından
"II - Benim size gönderdiğim "İslam Tarihi" adıyla çevrilen
9
BD OCAK 2022

Leone Caetani'nin İslam Tarihi kitabı. İslamı "Arabistan paygamberinin dini"


olarak niteleyen İtalyan yazar Leone
kitabında "Arabistan peygamberi" Caetani.
"Arabistan Peygamberinin dini"
gibi nitelemeler vardı. Batılı or- sırasında) yüksek bir seviye ve eski
yantalistler, "Arap/ların dini" gibi bir medeniyet sahibi olan Türkle-
nitelemeleri, Arap olmayan Müslü- rin islamiyeti kabul ettikten sonra
man bilginlerin yapıtlarını Araplara İslamiyetin teessüs (kuruluş) ve
maletmek kastıyla kullanıyorlardı. inkişafına (gelişmesine) pek mühim
Günaltay, Atatürk tarafından be- bir amil (etken) olmaları tabii idi.
ğenilerek lise Tarih II kitabında Bilaistisna (istisnasız) İslam me-
yayımlanan yazısında, Türk karşıtı deniyetinin her şubesinde Türklerin
oryantalistlerin bu savlarını çürütü- büyük hizmetleri oldu. (...) Türkler
cü bilgiler vererek şöyle diyordu: bilhassa felsefi ve müsbet ilimler
"İslamiyet döneminde ulum ve sahasında vukuf ve ihata (kavrayış
maarifle iştigal edenlerin (bilimler ve kapsayış) göstermişlerdir. Türk-
ve eğitimle uğraşanların) en çoğu lerin meşgul olmadığı ilim sahası
Arap olmayan kavimlere mensup yoktur. (...) İslam dünyasının en
idi. İslam medeniyeti kendi teessü- büyük filozofu Farabi, Türkmen-e-
sünü (kuruluşunu) diğer milletlere, linde Farap'ta (Faryap) doğmuştur.
bilhassa Türklere ve İranlılara (...) Araplara kendi dillerinin en
medyundur (borçludur). İslamiyetin mükemmel lugat kitabını hediye
zuhuru esnasında (ortaya çıkışı eden Cevheri Türktür. Farabi'nin
10
BD OCAK 2022

"essiyasetülmedeniye" nam eseri İslam medeniyetine hizmetleri çok


iktisadi siyasete (ekonomi politiğe) büyüktür. Ortazamanların en mühim
dairdir. İslam medeniyetinde bu darülfünunları (üniversiteleri) bun-
mevzua dair ilk yazılan kitap bu ol- lar devrinde açılmıştı. (...) Konya
duğundan iktisadi siyaset (ekonomi Selçukluları da bu ilim ve medeniyet
politik) ilmini İslamlar arasında te- yolunda seleflerinden (öncekiler-
sis etmek (kurmak) şerefi de Türkle- den) geri kalmamışlardı. (...) Ta-
re aittir. Abbasiler devrinde teşekkül rih vesikalarile edinilen bilgilere
eden Müslüman Türk devletlerinin istinaden, kat'i olarak denilebilir
merkezleri aynı zamanda birer ilim ki, İslamdan evvel bir Arap Mede-
ve medeniyet merkezi olmuşlardı. niyeti olmamıştır. İslam devrinde de
(...) Dokuz Oğuz Türklerinden inen medeniyeti yaratan Araplar değil,
ve Mısır'a hakim olan Tolonoğul- onlardan başka ırktan olanlar ve
ları'nın ve Fergana Türklerinden bilhassa Türklerdir." (a.g.e., s.161,
inen ve Fergana hükümdarlarının 162, 163, 164.)
unvanını alan Akşit Türklerinin de
Abbasi devri medeniyetine tesirleri
pek büyük olmuştur. İslam dünya-
sının idaresini Abbasi halifelerinin
A tatürk, 1931 lise Tarih II ders
kitabında İslam Tarihi'nin
başlangıçtan Emevilere dek olan
elinden alan ve İslamlığı inhilalden bölümünü doğrudan kendisi yaz-
(çöküşten) kurtaran Selçukluların maya koyulmuş iken; aynı günlerde
Şemseddin Günaltay'ın Emevi ve
Abbasi dönemine ilişkin bu yazdık-
larını okuyacak ve Tarih Kurumu'na
gönderdiği 16.08.1931-23.08.1931
tarihli mektuplarda:
"Benim size gönderdiğim "Hu-
lefa-i Raşidin Devri" notlarından
sonra "Emevi Saltanatı" ve ondan
sonraki devirler Şemseddin Beye-
fendi tarafından hazırlanır, benim
de vaktim, daha doğrusu dispo-
sition'um olursa, ben de meşgul
olurum." (...) "Şemseddin Bey'in
hazırladığı notlarından okuduğum
kısımlarını fevkalade enteresan ve
kıymetli buldum. Bunlardan mül-
hem olarak yeniden size verdiğim
notlara ufak bir ilave yaptım."
Ş. Günaltay'ın 1937'de II. Türk Tarih
diyecekti. Leone Caetani'nin İs-
Kurultayı'na sunduğu bildirinin kitapçığı. lam uygarlığında Türk katkılarını
11
BD OCAK 2022

Atatürk, İsmet İnönü ve Celal Bayar, 1937'de II. Türk Tarih Kongresini izlerken.

Araplara maletmekte kullanılan başlıklı bildirisiyle yanıtlamış, ör-


"Arabistan Peygamberi", "Arabistan neklerle çürütmüş; Atatürk'ün anı-
peygamberinin dini" gibi niteleme- lan Kongre'de dinlediği bu bildiri,
lerine, Şemseddin Günaltay'ı oku- kongre kitabından başka, ayrı bir
duktan sonra uzak duran Atatürk, kitapçık olarak da basılmıştı.
lise Tarih II ders kitabına yazdığı Günaltay, Atatürk'ün ölümün-
bölümde İslam'ı "cihanşümul bir den, II. Dünya Savaşı'nın bitimin-
din" (evrensel, dünyayı kapsayan den ve Türkiye ABD'nin Sovyet
bir din) olarak niteleyecekti. (Tarih Rusya'ya karşı dinciliğe dayalı
II, 1. basım, 1931, s.91) soğuk savaşa cephesine katıldıktan

İ slam Uygarlığını "Arap Dini, Arap sonra, 1949'da başbakan olunca,


Uygarlığı" diye öven Ari/Sami laiklikten ödün veren uygulamaları
ırkçısı oryantalistler, bu uygarlığın nedeniyle eleştirilebilir, ancak bu,
"barbar" dedikleri Türk Selçuklu- Atatürk'ün, "fevkalade enteresan ve
larca yıkıldığını propaganda etmiş- kıymetli buldum", "ilham aldım",
lerdir. Günaltay, onların bu savını "parlak buldum", "aynen kabul
1937'de II. Türk Tarih Kongresi'ne ettim" dediği Şemseddin Günaltay
sunduğu "İslam Dünyasının inhitatı yazılarını yoksaymayı gerektirmez.•
sebebi Selçuk istilası mıdır mıdır?" cengizozakincibd@gmail.com

Bizim dinimiz en mâkul ve en tabiî bir dindir. Ve ancak bundan dolayıdır ki son
din olmuştur. Bir dinin tabiî olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uyması lâzımdır.
Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur. M. Kemal Atatürk

12
Gençliğin Dünyası BD OCAK 2022

Kaya Boztepe

“Beni Hatırlayınız.”
S ir Percy Loraine, İngiltere’nin
1933-1939 Ankara Büyükelçisi.
Kahire’de Büyükelçiyken
Yerine VIII. Edward geçiyor.
1936 Aralık’ta VIII. Edward istifa
ediyor ve yerine kardeşi VI. George
Paris’e tayin olmuş, Atatürk hay- geçiyordu.
ranlığı ve genç Cumhuriyet’e olan Kral VI. George, Atatürk Tür-
merakından dolayı Ankara’yı tercih kiyesi’ne büyük değer veriyordu.
etmişti. Yaklaşan II. Dünya Savaşı’nda, Tür-
Kısa bir tarih notu düşerek de- kiye’nin mutlaka İngiltere’nin ya-
vam edelim. 1936’da Kral V. Geor- nında yer alması için büyük gayret
ge ölüyor. gösteriyor ve ilişkileri sıcak tutmaya
13
BD OCAK 2022

çalışıyordu. Rektörler cevaplar. “Bizler bin


Düşündü ve “Atatürk’e güzel, yıllık, gelenekleri olan üniversite-
önemli bir armağan verelim.” dedi. leriz. Doktora diplomasını burada,
Bu elbette en üst düzeyde ve- üniversitede veririz, doktora cübbe-
rilen bir armağan, üstü pırlanta ve sini de rektörümüz burada, üniversi-
elmaslarla bezenmiş, “Diz Bağı Ni- tede giydirir!”
şanı” olmalıydı. Bunu vermeyi dü- Loraine cevaplamakta gecikmez.
şünerek görevi nedeniyle Atatürk’ü Kesin ve net olarak “Gitmez ki!” di-
oldukça iyi tanıyan ve yakınlığı ye yanıt verir. Bunun üzerine Kral,
dostluk seviyesine gelmiş Büyükel- “İyi de ne yapalım, ne verelim!”
çi Loraine’e soruyorlar. “Sakın;”di- diye sorar.
yor, “sakın böyle bir şey yapmayın, Loraine’den yanıt: “Kitap verin!
kabul etmez. Yabancı bir ülkenin Onu büyük bir keyifle alır.”
nişanıni katiyen takmaz, kıymetli Atatürk’ün, kendi nezdine tayin
taşlarla bezenmiş pahalı hediyelere edilmiş yabancı bir büyükelçinin
karşıdır.‘Be- üzerinde bıraktığı etkiye bakar
ni kiminle mısınız?
karıştırıyor- Kitap!
sunuz?’diye Kral, bunun üzerine büyük bir
tepki koyar, jest yapmaya karar verir ve Çanak-
hatta gelişti- kale’de bulunmuş, iki tarihçi gene-
relim derken rale, “Gelibolu Savaşları” diye bir
ilişkileri kitap yazmalarını, bu kitapta “Mus-
tehlikeye bile tafa Kemal’e neden ve nasıl mağlup
atabilirsiniz!” olduklarını anlatmalarını” ister.
der. Bu kitap yazılır.
Büyükelçi
Percy
“Büyük Bir Komutan, Asil Bir

H erkes
şaşırır.
Loraine

Ancak Büyükelçi Atatürk’ü iyi tanı-


Düşman ve Alicenap Bir Dost Şere-
fine, Türkiye Cumhuriyeti Reisi Gazi
Mustafa Kemal Hazretlerine, Haş-
maktadır. Bir başka formül ararlar. metli İngiltere Kralı’nın’nın Hükü-
“Oxford veya Cambridge üniversite- meti Tarafından Takdim Edilmiştir."
lerinin rektörleri de toplantıdadırlar. “Gallipoli Wars” yani “Gelibolu
Acaba Atatürk’e, barış konusunda Savaşları” kitabın orjinalini Anıtka-
tüm dünyaya yaptığı katkılar nede- bir’de görebilirsiniz.
niyle bir “doktora” payesi verebilir Bunun üzerine başka ne yazıla-
mi? bilir ki?
Her iki rektör de “Memnuniyet- Ankara’daki İngiliz Büyükel-
le.” derler. çisi Sir Percy Loraine, Atatürk’ün
Büyükelçi Loraine sorar, “Bunu ölümünden 15 gün sonra İngiltere
nerede vermeyi düşünüyorsunuz?” Dışişleri Bakanlığı’na bir rapor
14
BD OCAK 2022

gönderir. Bu raporun üzerinde iki düşünüp onlar için çalışıyordu.


damga vardır. “Çok gizli’’ ve “40 Korkarım gelecek kuşaklara Ata-
yıl süreyle açıklanmayacaktır.” türk bir diktatör olarak aktarılacak.
Bu raporu ilk yayımlayan Kuva- Bunun yanlış olacağı kanısındayım.
yı Medya Dergisi olmuştu. Dikkatle Evet, o hem savaşta, hem de barışta
okuyalım: büyük bir liderdi. Ancak bir dikta-
Boğaz boğaza savaştığımız ve tör değildi. Hitler ve Mussolini’nin
her alanda çekiştiğimiz, Lozan’dan tersine, devlette yönetim fonksiyonu
sonra da bize düsmanca davranma- yoktu. Af yetkisi, mahkemelere emir
ya devam et-
tikleri halde
dost elimizi “Sömürücüleri sevmez,
uzattığımız aç gözlüleri hor görürdü.
emperyalist
ülkenin bü-
Ülkesi, ırkı ve insanları
yükelçisi, için yaşıyor, onlar için
Atatürk hak- düşünüp onlar için
kında neler çalışıyordu.
yazıyor:
“Gerçek-
ten müstesna ve takdire değer bir verme yetkisi yoktu. Diplomatik mis-
kişiydi. 15 yıl içinde pek çok iyi şey yon temsilcilerini reddetme yetkisi-
yapmıştır. Atatürk’ün dinamik ener- ne sahip değildi.
jisi üzerinde durmama gerek yok. Olayların gidişi, Atatürk’ün
Bu enerjinin dayanılmaz gücü, Türk görüş açısının doğruluğunu, ver-
ırkının tarihinde şimdiden önemli diği hükümlerin zekice olduğunu
bir sayfa olarak yer almıştır. ve hata yapmadığını göstermiştir.
Ancak ben, pek bilinmeyen Atatürk’ün kavrama gücünde esra-
başka bir özelliğine değinmek isti- rengiz bir yön vardı. Konsantrasyon
yorum. Bu da, Atatürk’ün doğuştan gücü olağanüstü idi.
gelen, belki de farkında olmadan, Müslüman olarak doğmuş,
tıpkı sütün kaymağını ayıran aletler ancak din (dinci) karşıtı olmuştu.
gibi, faydasızı faydalıdan ayırma Doğruluğu sevmiş, günahtan nefret
yeteneği idi. etmişti. İşini iyi bilen bir askerdi.
“Evetçi” olarak bilinen insan- Ancak savaştan nefret ederdi. Ba-
lardan (yağcılardan) hoşlanmıyor, ğımsızlığı elde ettiği andan itibaren
bu tür insanları aşağılıyordu. Ah- barışın peşinde koşmuş ve barış or-
mak ve dalkavuklara tahammülü tamını sağlamayı başarmıştı.
yoktu. Sömürücüleri sevmez, aç Türkiye’nin kaderini elleri ara-
gözlüleri hor görürdü. Ülkesi, ırkı sına aldığından beri, Kemalist Cum-
ve insanları için yaşıyor, onlar için huriyet’in dostluk elini uzatmadığı
15
BD OCAK 2022

ve aralarında Osmanlı İmparatorlu- verilen ziyafetler ne şekilde olur,


ğu’nun düşmanlarının da bulundu- onu bilen birisini ve bu usülleri bi-
ğu tek bir komşusu bile yoktur. len bir aşçı bulunuz!..” dedi.
Atatürk, yapılması gerektiğine Sonunda İngiliz sofra düzenini
inandığı şeyleri korkusuzca yerine iyi bilenlerden faydalanarak bir
getirmekten asla vazgeçmemişti. düzenleme yapıldı. Akşam Kral
Hastalığının şiddetlendiği anlarda sofraya oturunca Atatürk’e dönerek,
ölüme çok yakınlaşmış olsa bile, “Sizi tebrik eder ve size teşekkür
beynine ve yüreğine korku asla ederim. Kendimi İngiltere’de zan-
yerleşmemişti. O, Türk milletine hiz- nettim.” diyerek memnuniyetini
met ederken öldü. Ölüm bile büyük bildirdi.
zaferini ondan çalmayı başaramadı.
İnsanlara hayatlarını, onur ve şe-
reflerini ve insanca yaşama yolunu
vermiş, belki de daha önemlisi, bu
S ofraya hep Türk garsonlar hiz-
met etmekte idi. Bunlardan bir
tanesi heyecanlanarak, elindeki
haklarına sahip çıkmalarını sağla- büyük bir tabakla birdenbire yere
yacak bağımsızlığı tattırmıştır.” yuvarlandı. Yemekler de halılara
Üzerinde “40 yıl boyunca açık- dağıldı. Misafirler utançlarından
lanmayacak” damgası bulunan ve kıpkırmızı kesildiler. Fakat Atatürk
6 sayfadan oluşan bu resmi rapor, Kral’a eğilerek, “Bu millete her şeyi
şimdi İngiliz Dışişleri Bakanlı- öğrettim, fakat uşaklığı öğreteme-
ğı arşivlerinde E-736l sayısıyla dim.” dedi.
kayıtlıdır. Herkes gülüştü ancak aslında
herkes ona yine hayran olmuş-
Bir başka ziyaret. tu. Aslında buna benzer bir olay
Bu kez anlatacağım Kral VIII. daha Kral geldiğinde yaşanmıştı.
Edward’ın ziyareti. İngiltere Kralı İngiltere Kralı VIII. Edward Ça-
VIII. Edward Atatürk’ü İstanbul’da nakkale’de 3 Eylül 1936 günü şehit
ziyaret edecekti. mezarlıklarını ziyaret ettikten sonra
Atatürk her ortamda milletiyle İstanbul’a gelmiş, özel yatı Nahlin
gurur duyar ve milletin onurunu en Dolmabahçe önüne demir atmıştı.
iyi şekilde temsil etmeyi görev bi- Kral Edward ve heyeti yattan
lirdi. O asla bu milletin evlatlarının ayrılıp bir motora binerek Dolma-
yeteneğinden şüphe etmemiş, olum- bahçe Sarayı’na yanaştı. Atatürk
suz koşullarla karşılaştığında bile o ve heyet ise kendilerini beklemek-
Türk insanını hep yüceltmiştir. teydiler. Oldukça dalgalı denizde
İşte bu örneklerden biri. kralın bindiği motor bir yukarı bir
Kralı VIII. Edward İstanbul’a aşağı inip çıkmaktaydı. Kral rıhtıma
Atatürk’ü ziyarete gelmeden önce, çıkarken hafif dengesi bozuldu ve
Atatürk yine bazı araştırmalar yap- elleriyle yere tutundu. Elini uzatmış
tı ve “Bana İngiltere Sarayı’nda olan Atatürk’ün elini sıkmadan önce
16
BD OCAK 2022

hemen mendilini çıkarıp ellerini George çocukluğundan beri hasta-


silmek isterken Atatürk önce davra- lıklarla uğraşmış bir kişiydi. Kronik
nıp Kral’ın elini tuttu, gülümsedi ve bronşit, nefes darlığı gibi akciğer
“Vatanımın toprağı temizdir, o, eli- sorunları olmasına rağmen aşırı
nizi kirletmez” diyerek Kral’ı çekip sigara içiyordu. Olasılıkla kanser
rıhtıma çıkarttı. olan Kral V. George, 20 Ocak 1936
günü sağlık
ekibinden Lord
Dawson tarafın-
dan daha fazla
acı çekmesin
diye aşırı dozda
ejekte edilen
morfin kokain
karışımından
dolayı ölmüş-
tür. Bir başka
deyişle Kral
V. George ani-
Atatürk İngiltere Kralı VIII. Edward'ı Dolmabahçe Sarayı'nda den ölmemiş,
karşılıyor.
dolaylı da olsa
İngiltere Kralı 8’inci Edward, öldürülmüştür.
Türkiye’ye geldiğinde, heyetinde bir Kimse farkında değildi ama,
bayan da vardı. Adı Wallis Simpson Türkiye gezisinde Wallis Simpson
olan bu bayan başkasıyla evli iken adındaki bu bayan da, Kral’ın heye-
Kral Edward ile aşk hayatı yaşı- tindeydi. Mustafa Kemal’in “kes-
yordu. Bayan Wallis Simpson, 19 kin” gözleri, bu detayı atlamadı.
yaşında bir deniz subayı ile evlen- İstanbul Moda’daki deniz yarışlarını
miş, eşinin alkol sorunu nedeniyle seyrediyorlardı. Madam Simpson,
boşanmış; sonra bir iş adamıyla bir ara çok heyecanlandı, daha iyi
evlenmişti. Kültürlü, neşeli, çevre- görebilmek için elindeki dürbünle
sine ışık saçan bir kadındı. Kader ayağa fırladı. Bunun üzerine Ma-
ağlarını ördü. 1934 yılında Edward dam Simpson’ın ayağa kalktığını
ile tanıştılar. Edward henüz kral de- gören Kral da, dürbünle bakıyorum
ğildi; Windsor Dükü’ydü. Wallis’i bahanesiyle, ayağa kalktı. Mustafa
görür görmez, aşık oldu. Büyülendi Kemal gülümsedi, notunu vermişti...
adeta ve yasak aşk başladı. Aşıklar Yanındakilere döndü, çaktırmadan
gizli gizli buluşurken; Kral V. Geor- fısıldadı, “Madam’a müthiş zaafı
ge 20 Ocak 1936’da öldü. En büyük var. Korkarım, bu yüzden tahtını
oğlu Edward 42 yaşındayken Kral kaybedecek!”
ilan edildi. Edward’ın babası Kral V. Kral, İngiltere’ye döndü. Wallis
17
BD OCAK 2022

Simpson da dönüşte boşanma davası koyup ellerimizi bile sıkmadı.”


açtı. İkinci kez boşandı. İkinci kez Bunun üzerine Atatürk “Çok
dul kaldı. Üstelik, Amerikalıydı. mağrur olmasınlar. Gurur iyi bir şey
Kraliyet yasaları, gelenekler, kilise, değildir.” diye hem fikirlerini belirt-
hepsi karşılarındaydı. Tek çare var- ti, hem de ileri görüşlülüğünün bir
dı. Kral, sadece 325 gün oturduğu örneğini daha verdi.
tahtını bıraktı. 11 Aralık 1936 günü Gerçekten de yıllar sonra o
radyolarının başında
oturan milyonlarca
İngiliz, kulaklarına Mustafa Kemal,
inanamadı. Kral 8’in- Kral Edward’ın
ci Edward, Amerikalı
dul sevgilisi Wallis
tahtını
ile evlenebilmek için bırakacağını
tahtından vazgeçmişti. önceden bilmişti.
2008 Mayıs ayında
Türkiye’ye gelen
Kraliçe Elizabeth’in babası, yani gururlu ve kibirli veliaht, koskoca
Edward’ın kardeşi George kral oldu. Japon İmparatorluğu’nu, savaşa sok-
3 Haziran 1937’de Edward ve Wallis muş ve sonunda büyük bir yenilgiye
Fransa’daki Conte Şatosu’nda ev- uğramıştı.
lendi... Böylece, İngiltere tarihinde, Atatürk, Japon veliahtının kaba-
kendi isteğiyle, hem de kadını için lığına iyiden iyiye içerlemişti.
tahtını bırakan ilk hükümdar oldu. Öyle ya, dünyanın öbür ucundan
Mustafa Kemal, Kral Edward’ın kalk, dost bir ülkeye gel de, seni
tahtını bırakacağını önceden karşılayanların elini sıkma. Bu ka-
bilmişti. balığa incelikle karşılık vermek ve
onu utandırmak gerekti. Bu yüzden
Japon Veliahtı’nın Atatürk Atatürk, veliahta çok nazik davra-
Ziyareti nıyor, iltifat ediyordu. Hatta ziyafet
Japon Veliahtı Ankara’ya gel- sofrasının özenle hazırlanmasıyla
mişti. Veliaht trenden inince yalnız kendisi uğraşmıştı.
Mareşal Fevzi Çakmak’la Dışişleri
Bakanı Tevfik Rüştü Aras’ın ellerini
sıkmış, öbürlerine pek ilgi göster-
memiş. Bu durum herkesin canını
Y emek arasında Atatürk, Japon
tarihinden söz açmıştı. Veliahta
çeşitli sorular soruyor, daha sonra
sıkmıştı. Çankaya Köşkü’ne geldik- onun karşılık vermesine meydan bı-
leri zaman Atatürk sordu, “Japon rakmadan sorusunun karşılığını yine
Veliahtını nasıl buldunuz?” Tevfik kendisi vererek Veliahtı hayretten
Bey de yaşananları aynen anlattı. hayrete düşürüyordu. Atatürk, tarih-
“Paşam, veliaht bizi adam yerine te ünlü Japon savaşlarını sıralıyor,
18
BD OCAK 2022

Japon mitolojisinden söz ediyor, bir ve en değer verdiği insanlardan bi-


Japon kadar Japonya’nın coğrafya- riydi. Hikmet Bayur metni okudu
sından örnekler veriyordu. Veliaht ancak “Beni hatırlayınız.” cümle-
adamakıllı şaşırmıştı. Oysa Japonlar sine gelince içi burkuldu, üzüldü.
zeki olurlar derler. Bizim konuğun Metnin tamamını okuyup bitirince
ağzı açık, Atatürk’ün ezbere oku- “Gazi Hazretleri, eğer izin verirse-
duğu Japon şairlerinin şiirlerini niz bir şey söylemek istiyorum.” de-
dinliyordu. Atatürk “Japon şiirinin di. “Bu cümle bir vedayı hatırlatıyor,
dünya edebiyatında çok büyük yeri insanlar elbette fanidir ama böyle
vardır.” diye şiir dizelerini arka mutlu bir günde Cumhuriyetin onun-
arkaya sıraladıkça, veliahtın şaş- cu yılında, milletin kalbini bir veda
kınlığı artıyordu. Veliaht “Bunları acısıyla yakmayınız.”
nereden öğrendiniz?” diye de
soramadı.
Dikkatinizi çekerim, o
zamanlar telefon ya da bilgi-
sayar arama motoruna tuşla-
yarak saniyeler içinde bir çok
bilgiye filan ulaşamıyorsunuz.
Tevfik Rüştü Aras ha-
tıralarını şöyle noktalıyor:
“Veliaht Atatürk’ün bilgi ve
hafızasına hayran kaldı, adeta
onun esiri oldu. Öyle sanıyo-
rum ki, veliaht, kendi ülkesine
ve milletine ilişkin birçok
şeyleri, o gece yabancı bir
ülkede, o ülkenin devlet başkanının Hikmet Bayur daha sonra bu
ağzından öğrenmişti.” olayı Cemal Kutay’a anlatıyor.
Son hikayem ise aynı yukarıda Derin bir nefes alıp yutkunuyor ve
okuduklarınız gibi Atatürk’ün ön- “Cemal,” diyor. ‘söylediklerimi
görüsü üzerine ve biraz buruk bir düşündü, yüzüme uzun uzun baktı ve
hikaye. aynen şöyle dedi: ‘Bu söylediklerin
Atatürk Nutuk metnini elyazısı doğrudur, ben bu cümleyi kaldıraca-
ile yazmıştı. Hiç dikkatinizi çekti ğım ama bunu bana kaldırttığın için
mi bilemem. Beni hatırlayınız cüm- ileride ben öldükten sonra inşallah
lesinin üızeri çizilmiş ve o cümle pişmanlık duymazsın...’ ”
Nutuk’da yer almamıştır. Nutuk bit- Devam ediyor Bayur. “Sanki
tikten sonra Atatürk, tarihçi Hikmet sonradan olacakları taa o günden
Bayur’u çağırdı ve “Oku bakalım...” biliyordu.” •
dedi. Bayur Atatürk’ün en güvendiği kayaboztepebd@gmail.com
19
BD OCAK 2022

Güzel Bir Sürpriz


İ stanbul Güzel Sanatlar Akademi-
si Müdürü, Ulu Önder Mustafa
Kemal’in bir heykelinin Türk sanat-
bir daha kaydetmeyecektir.
Böylesi bir dönemin tekrarı ola-
sılığını düşünmekten çok uzağız.
kârlarına yaptırılması gereğinden Bu aydınlık dolu bağımsızlık
bahsettikten sonra: için öyle bir geçmişten geçmek, is-
“Bu eser ortaya çıkınca bir teğimiz dışındadır.
sürpriz karşısında kalacağınıza Türk’ün her çeşit sanatkârı, o
eminim.” demiştir. yılların her türden üzüntü ve muci-
Bundan önce sipariş edilen hey- zesini gördü.
keller de birer sürprizdir. Bu görüşlerden ortaya
Fakat bu sürprizin ni- çıkan eserler nelerdir?
teliği büsbütün başkadır. Ulusal Kurtuluş Eğer olduğu söyleni-
Sanat gücüne inan- ve Bağımsızlık yor ya da iddia ediliyorsa;
dığımız ülkelerin büyük Savaşımız gibi o kadarını bütün dünya
şöhretleri, bizi kanaati- baştan başa görmüştür.
mizde hatalı çıkarmak büyüklüklerle Bizim daha fazla ola-
için birkaç eser getirdiler dolu bir dönemi,
rak görmemiz, bilmemiz,
ve anlatmak istediler ki,
tarihimiz bir daha duymamız ve hissetmemiz
kahramanlık ısmarlama
kaydetmeyecektir. gerekir.
olmaz ve destanlar sipa-
Şimdi bu görüş, duyuş ve
rişle yazılamazlar.
hissediş dönemini geçip, anlatım
Ancak elden ne gelebilir ki?
Yabancı heykeltıraşları ve res- aşamasına geldiğimizi, Akademi
samları davet edenler bunları düşün- Müdürü’nün sözlerinden anlıyoruz.
müyorlar mı ki? Elbet düşünüyor ve Bursa şehri, bir Türk heykeltıra-
biliyorlardı. şına eser ısmarlamakla, ilk sürpriz
Bununla beraber onları çağır- için zemin hazırlamıştır.
maktan başka çare de yoktu. Sonuç bizi sevindirecek bir şekil
Bizde, heykel ve resim henüz ortaya koyarsa, bunu, Büyük Ga-
arzu edilen düzeydeki başarıya ulaş- zi’nin sanatkâr ruhunda yarattığı sı-
tığını kanıtlayamamıştı. nırsız bir heyecanın görüntüsü sayar
Ulusal Kurtuluş ve Bağımsızlık ve saygıyla selamlarız. •
Savaşımız gibi baştan başa büyük- Hâkimiyeti Milliye Gazetesi
lüklerle dolu bir dönemi, tarihimiz 21 Kasım 1929
20
Atatürk’ün Dünyası BD OCAK 2022

Cengiz Önal

Mustafa Kemal Atatürk’ten

NUTUK(15-20 Ekim 1927) 42

Ulusal Birliği
Bozma Çabaları
Efendiler! gün sonra -yani 28 Kasım 1919
İstanbul Yönetimi’nin, Hüküme- günü- almıştım.
tin Dâhiliye Nazırı aracılığıyla Ulu- Cemal Paşa bu mektubunda,
sal Birliğimiz’i bozmaya ve Heyet-i yapılan yazışmaların ilgili olduğu
Temsiliye delegesi olduğunu her fır- sorunları
satta dile getiren Cemal Paşa’nın da birer birer
bu hükümetin faaliyetlerini şiddetle özetliyor ve
ve inatla savunmaya çalıştığı açık her biri üze-
bir gerçektir. rinde açık-
Bunu aşağıda yer alan telgraflar- lamalarda
da görmek mümkündür. bulunuyordu.
Cemal Paşa’nın özel olarak Özellik-
Sivas’a gönderdiği ve kendi eliy- le, Millet
le yazdığı 10 Kasım 1919 gün- Meclisi’nin
Cemal Paşa
lü bir mektubunu da, ancak 18 İstanbul’dan
21
BD OCAK 2022

Cemal
Paşa, hükü-
met birçok
işler yapma-
yı düşün-
müşse de:
“Köklü
bir giri-
şim için,
dayandığı
kuvvetin
sağlamlığına
daha inana-
madı sözle-
riyle…” bizi
suçladıktan
sonra şu ka-
nısını ortaya
başka bir yerde toplanması işinden atıyordu:
söz ederken: “Dâhiliye Nazırı bu kuvvete -ya-
“Bu işe Padişahın olur deme- ni Kuvay-ı Milliye’ye- gereksinme
yeceği kesin olarak anlaşılmıştır. gösterenlerin başında desem ileri
İstanbul’daki düşman kuvvetlerinin gitmiş olmam…”
Millet Meclisi’ne saldırmalarının
belki Osmanlı Devleti için yararlı
sonuçlar doğurabileceğini, Ameri-
kalılar sezdirdiler, üstelik açıkladılar
C emal Paşa’nın, mektubunu
imzaladıktan sonra yine kendi
imzasıyla mektubuna eklediği bir
da ve böyle bir saldırının olasılığına özette şu cümleler vardı:
inanmadılar…” diyordu. “Muhalifler ve yabancılar, Mec-
Cemal Paşa: lis’in açılmasını engellemeye karar
“Kuvay-ı Milliye ruhu taşı- vermişlerdir. Heyet-i Temsiliye
mayan görevlilerin kodamanları, toplantı yeri üzerindeki çekişmeyle
arkalarını işgal ordularına dayamış bu engellemeyi sürdürürse işimiz
gibidirler…” yollu, sanki bilinme- Tanrı’ya kalıyor demektir.”
yen bir bilgi de verdikten ve bu
bilgiyi; “Eski hükümet üyelerinin Efendiler!
çoğu böyledir…” cümlesiyle ta- Bu mektuptaki, bundan önce
mamladıktan sonra, “Örneğin Polis gelen yazılardaki ve bundan sonra
Müdürü’nün değiştirilmesinde bu sürekli olarak bildirilecek olan dü-
durum iyice belli oldu…” diye bir şüncelerdeki mantık, yorumlama
de örnek veriyor. ve görüş sağlamlığı üzerinde söz
22
BD OCAK 2022

Kuvay-ı Milliye’ye
“ Dâhiliye Nazırı Damat karşı olduğu için ora-
Şerif Paşa, duraksamaksızın da duramamış, geri
gelmemek üzere İstan-
ve durmaksızın ulusal birliği bul’a gitmişti. Bu Kadı
bozmaktan, ulusu, her gün sürüp Efendi’yi, yeni hükü-
met gene Eskişehir’e
giden ve genişleyen saldırılar göndermişti.
karşısında sessiz ve kıpırtısız Mutasarrıf, durumu
bildirerek, kendisinin
tutacak önlemler almaktan geri değiştirilmesi gerektiği-
durmuyordu.” ni Adliye Nazırlığı’na
yazmış, fakat bu yazıya
yanıt verilmemişti.
söylemeyeceğim. Mutasarrıf ve Eskişehir Bölge
Ancak, bu mektuba 28 Kasım Komutanı, bu durumu Heyet-i Tem-
1919 günü verdiğimiz açıklamalı siliye’ye bildiriyor ve:
yanıtın bir cümlesini, olduğu gibi “Eğer Adliye Nazırlığı bu öne-
aktarmakla yetineceğim. riyi dikkate almayacak olursa, Kadı
O cümle şudur: Efendi’nin kovulması gereklidir.
“Hükümetin, köklü bir girişim Yüksek buyruk ve düşüncenizin
için dayandığı kuvvetin sağlam- bildiril-
lığına güvenemediğini ortaya mesi rica
koyan sözlerini, gerçeğe uygun olunur…”
bulmuyoruz!” diyordu.
Biz
İstanbul Hükümeti Düşman de düşün-
Gibi Davranıyor! cemizi
soranlara şu
Efendiler! yanıtı ver-
Dâhiliye Nazırı Damat Şerif mek zorun-
Paşa, duraksamaksızın ve durmaksı- da kaldık:
zın ulusal birliği bozmaktan, ulusu, “Ulusal
her gün sürüp giden ve genişleyen amaçlara
saldırılar karşısında sessiz ve kıpır- uyacağına
tısız tutacak önlemler almaktan geri söz veren
durmuyordu. Öteki nazırlıkları da ve bu ilkeye
bu ilkeye göre iş görmeye kışkırttığı göre Ulusal
görülüyordu. Örgüt’ten
Örneğin; Eskişehir’de Ham- her türlü Dahiliye Nazırı
di Efendi adında bir kadı vardı. yardımı Mehmet Şerif Paşa
23
BD OCAK 2022

gören hükümete, ‘Kadı Efendi’nin ve göstereceğim belgeler -ki bu bil-


değiştirilmesi işi halledilmezse, en giyi doğrulamaktadır- Ali Rıza Paşa
sonunda kovulmasının zorunluluk Hükümeti’nin bizi suçlamada ne
haline geleceği açık bir gerçektir’ denli haksız ve hükümet işlerinde,
şeklindeki görüşümüzü bildirdik.” en hafif deyimiyle, ne denli ilgisiz
Doğaldır ki bu durumda bulunan olduğunu gözlerinizin önünde can-
İstanbul görevlileri az değildi. landıracaktır sanırım.
Buna benzer birtakım işler üze-
rinde hükümetin görüşünü bildiren
Harbiye Nazırı Cemal Paşa’nın 24
Kasım 1919 günlü bir telgrafının ilk
İ stanbul’daki gizli dernekler ve bu
derneklere önderlik eden, onların
ifadesiyle kodaman birtakım kişiler
cümlesi şuydu: -Harbiye Nazırı Cemal Paşa’nın
“Devletin içişleri ve siyaseti ke- mektubunda da itiraf edildiği gibi-
sinlikle ortaklık kabul etmez!” sırtlarını yabancılara dayamışlardı.
Bunlar, gerek bol paradan, ge-

B u telgrafa 29 Kasım 1919 günü


verdiğimiz ayrıntılı yanıtta, biz
de şöyle dedik:
rekse Ali Rıza Paşa Hükümeti’nin
çokça hoş görüsünden ve gevşekli-
ğinden yararlanarak yurdu, baştan-
“Devletin içişlerinin ve siyaseti- başa ateşe vermek için olanca güç
nin kesinlikle ortaklık kabul etme- ve çabalarıyla çalışıyorlardı.
diği bir gerçek olmakla birlikte, bir Bu konudaki bilgiler ve elde
benzeri bulunmayan bugünkü du- edilen belgeler de Hükümetin bilgisi
rumda yurdun ve ulusun geleceğini dışında bırakılmış değildi.
güven altında tutacak olan ulusal İstanbul’daki örgütümüz ve dü-
örgütleri bilerek ya da bilmeyerek zenimiz yardımıyla elde edilmiş bir
güçsüz bırakacak ve ulusal birliği kısım belgeler, olduğu gibi, Cemal
bozacak hiçbir işlemi ulusun kabul Paşa’nın ve Sadrazam Paşa’nın elle-
etmeyeceği de yasal ve doğaldır.” rine de verilmişti.
Bu telgrafın son cümlesi Bu belgeler, o günlerde, yabancı
şöyleydi: devlet temsilcilerine de verilmiş ve
“Kurulumuz, imza ederek böylece işi, İtilâf Devletleri Hükü-
vermiş olduğu sözlere yüzde yüz metleri’nin çoğu öğrenmişti.
bağlıdır. Şu var ki bunun karşılıklı O zaman özetleri de bütün ko-
olması gerekir. Oysa hükümet Salih mutanlara ve başka gerekenlere bil-
Paşa’nın imzaladığı protokollerle dirilmiş olduğuna göre, artık olayın
notlarda sözü geçen işlerin daha tarihe karışmış olduğu bugün, yük-
hiçbirini yapmamış ve varsa engel- sek topluluğunuzca ve ulusça bilin-
leyici nedenleri de bildirmemiştir.” mesinde bir sakınca görmüyorum. •
cengizonalbd@gmail.com
Efendiler! Gelecek Ay: Hain Sait Molla’nın
Şimdi vereceğim kısa bir bilgi Çalışma Yol ve Yöntemi!)
24
Yılmadan Yorulmadan BD OCAK 2022

Dr. Cihangir Dumanlı

Amasya
Buluşması

At a t ü rk ' ü n A m a s ya ’ d a k a r ş ı l a n ı ş ı

K urtuluş Savaşımızda bir yandan işgalci emperyalist


güçlere karşı askeri mücadele verilirken öte yandan
işbirlikçi padişah ve hükümetlerine karşı siyasi mücadele
verilmiştir. Mustafa Kemal gücünü artırdıkça padişah
ve hükümetleri kendisi ile temas kurmak ihtiyacını
duymuşlardır. Bu temasların ilki 20-22 Ekim 1919’da
Amasya’da gerçekleştirilmiştir. »
25
BD OCAK 2022

Padişaha karşı siyasi mücade- gelişmeler İstanbul hükümeti ile


lenin en önemli başarıları Sivas bağlantıların kesilmesi ve işbirlik-
Kongresi’nden sonra 3 ay bu kentte çi, Sadrazam Damat Ferit’in istifa
kalan Mustafa Kemal tarafından ettirilmesidir.
telgraf başında kazanılmıştır. Mus-
tafa Kemal Sivas Kongresi’nde Damat Ferit Paşa Hükümeti
Anadolu’daki kurtuluş hareketlerini İle Bağlantının Kesilmesi
“Anadolu ve Rumeli Müdafai Hu- Sivas Kongresi’nin son gününde
kuk Cemiyeti” adıyla tek bir çatı (11 Eylül) Mustafa Kemal Sivas
altında birleştirmiş Valisi Reşit Paşa
kendisi de bu cemi- ile birlikte Sivas
yetin temsil heyeti telgraf merkezin-
başkanı olmuştur. dedir. Sivas Valisi
Halk temsilcilerinin Dahiliye Nazırı
desteğini arkasına Adil Bey'le Elazığ
alarak güç kazanan Valisi Ali Galip
lider bu gücünü arasındaki telgraf
öncelikle işbir- haberleşmesine ta-
likçi Damat Ferit nık olmuş ve aldığı
Paşa hükümetine bilgileri Mustafa
yöneltmiştir. Kemal’e iletmiştir.
Mustafa Kemal Dahiliye Nazırı ile
Sivas Kongresi’n- Ali Galip Mustafa
den sonra ulusal Ali Fuat Kemal ve Sivas
Paşa
hareketin yürütme Kongresi üyelerini
erkini fiilen kul- yakalamak için dü-
lanmaya başlamıştır. Bu kapsamda zenler kurmaktadır. Bunu öğrenen
padişah tarafından atanan ve ulusal Mustafa Kemal Dahiliye Nazırı’na
harekete karşı çıkan vali, mutassar- “Alçaklar, katiller, yabancılarla
rıf ve komutanların yerine ulusal işbirliği yapıyorsunuz. Bunun sonu-
hareketi destekleyen kişileri atamış; cuna katlanacaksınız.” şeklinde ağır
Batıda Yunan işgaline karşı ifadeler dolu bir telgraf çeker. Artık
oluşturulan cephelerin başına “Gar- üstünlük Mustafa Kemal’e geçmiş-
bi Anadolu Umum Kuvayı Millîye tir. 11 Eylül’de Padişah’a bir telgraf
Komutanı” sıfatıyla Ali Fuat Pa- çekerek Damat Ferit’in hainliklerini
şa’yı atamış; şikayet eder ve namuslu kişilerden
Güneyde Fransız işgaline yeni bir hükümet kurulmasını ister.
karşı direnen Kuvayı Milliye 12 Eylül’de Mustafa Kemal tüm
örgütlerine güvendiği subayları kolordu komutanlarına Sadrazam’a
görevlendirmiştir. (Damat Ferit) telgraf çekmeleri için
Bu dönemde en önemli emir vermiştir. Kendisi de Sivas
26
BD OCAK 2022

Artık üstünlük Mustafa Ali’de geçerli idi. Bakanlar arasında


da geçimsizlikler başlamıştı. Öte
Kemal’e geçmiştir. yandan gittikçe güçlenen Anadolu
11 Eylül’de ulusal kurtuluş hareketinin İstanbul
üzerindeki baskısı artıyordu. Padi-
Padişah’a bir şah en sonunda Damat Ferit hükü-
telgraf çekerek metinin yürüyemeyeceğini anlamış,
Damat Ferit’in ulusal kurtuluş hareketi ile anlaş-
maktan başka çıkar yol olmadığını
hainliklerini kavramıştı, Mustafa Kemal ve Ali
şikayet eder ve Fuat Paşaların eski bir arkadaşı olan
Abdülkerim Paşa’yı bu maksatla
namuslu kişilerden görevlendirdi.
yeni bir hükümet Sivas’taki Mustafa Kemal Pa-
şa ile İstanbul’daki Abdülkerim
kurulmasını ister. Paşa 27/28 Eylül gecesi 8,5 saat
telgrafhanesinden Sadrazam’la bağ- telgraf başında görüştüler. Mustafa
lantı kurmaya çalışmaktadır. Fakat Kemal Damat Ferit’in suçlarını
Damat Ferit İstanbul’da telgraf ba- bir bir açıkladıktan sonra hükü-
şına bir türlü gelmemektedir. Bunun metin derhal istifasını ve yurtsever
üzerine 12/13 Eylül gecesi 04.00’da
Sadrazam’a çektiği telgrafta “Bir
saat içinde telgrafa çıkmaz ve bizim
isteklerimizi padişaha iletmezse-
niz İstanbul ile Anadolu arasında
bağlantıyı keseceğiz.” der. Bir saat
içinde olumlu bir cevap alınamayın-
ca yasal bir hükümet kuruluncaya
kadar İstanbul ile Anadolu’nun
her türlü bağlantısı kesilir. Artık
Anadolu’da İstanbul hükümeti-
nin değil, Mustafa Kemal’in sözü
geçmektedir.

Damat Ferit Paşa


Hükümetinin Düşürülmesi:
Eylül (1919) ayının sonlarına
doğru Ferit Paşa hükümeti bir hayli
sarsılmış bulunuyordu. Artık hükü-
metin yaşama imkânı kalmamıştı,
Damat Ferit Paşa
hükümetin otoritesi, ancak Bab-ı
27
BD OCAK 2022

kişilerden oluşan yeni bir hükümet Ekim 1919 tarihlerinde yapıldı. Ulu-
kurulmasını istedi. Sonunda Ferit sal Kurtuluş Hareketini Mustafa Ke-
Paşa Hükümeti 30 Eylül 1919’da mal, Rauf Bey ve Bekir Sami Bey;
istifa etti. 2 Ekim’de ulusal kurtuluş İstanbul Hükümetini ise Bahriye
hareketine daha yakın olan Ali Rıza Nazırı Salih Paşa temsil ediyordu.
Paşa başkanlığında yeni bir hükü- Görüşmeler sonunda Mustafa
met kuruldu. Kemal’in yukarıda bahsedilen üç
Böylece Mustafa Kemal İstan- temel isteği de İstanbul Hükümeti
bul’a karşı telgraf başında önemli tarafından kabul edildi. Beş adet
bir başarı kazanmış oluyordu. protokol hazırlanarak taraflarca im-
za altına alındı.
Amasya Buluşması:
Ali Rıza Paşa Hükü-
metinin ilk işi Anadolu ile
bağlantı kurup bir anlaş-
maya varmaktı. Mustafa
Kemal de Ferit Paşa hü-
kümetini düşürmenin ken-
disine verdiği avantajdan
yararlanmak istiyordu.
Mustafa Kemal’in yeni
hükümete kabul ettirmek
istediği başlıca konular
şunlardı:
1. Hükümet Erzurum ve Amasya Buluşması
Sivas Kongreleri kararları- ve alınan kararlar
nı tanımalıdır.
2. Ulusal Meclis topla- Mustafa Kemal’in
nıp fiilen hükümeti denet- İstanbul yönetimine
lemeye başlayıncaya kadar
hükümet hiçbir remi taah-
karşı siyasi
hüde girişmemelidir. mücadelesinde önemli
3. Barış konferansına bir başarıdır.
atanacak temsilciler, temsil
heyetinin güvenebileceği kişilerden Bu protokollere göre:
oluşmalıdır. 1. Misak-ı milli (ulusal ant) sı-
Bu teklifleri alan hükümet Bah- nırlarının tanınması,
riye Nazırı Salih Paşa’yı Mustafa 2. Trakya’nın vatanın bölünmez
Kemal Paşa ile görüşmek üzere bir parçası olduğu,
Amasya’ya gönderdi. 3. Yabancı ve azınlıklara ulusal
Amasya görüşmeleri 20-22 egemenliği zedeleyecek ayrıcalıklar
28
BD OCAK 2022

tanınmayacağı, Kemal’in isteklerini kabul etmek


4. Meclisin İstanbul’da toplan- zorunda kalmıştır.
ması, buna olanak olmazsa Anado- Mustafa Kemal’in kurtuluş mü-
lu’da toplanabileceği, cadelesini Meclisin denetimi altında
5. Ulusal meclisin ulusal iradeyi yürütmek istemesi onun demokrasiye
temsil edeceği kabul edildi. bağlılığının açık bir göstergesidir.
Görüleceği gibi bu konular Er- Amasya Protokolü ile Mustafa
zurum ve Sivas Kongrelerinin karar- Kemal hem kendi isteklerini yeni
larından başka bir şey değildi. İstanbul Hükümetine kabul ettirmiş
oluyor, hem de İstanbul Hükümeti
Değerlendirme Ulusal Kurtuluş Hareketi’ni ve onun
Amasya Buluşması ve alınan lideri Mustafa Kemal’i resmen tanı-
kararlar Mustafa Kemal’in İstanbul mış oluyordu.
yönetimine karşı siyasi mücadele- Bu olay padişahın emperya-
sinde önemli bir başarıdır. Bu mü- listlerle işbirliği yaparak Mustafa
cadele 1 Kasım 1922’de saltanatın Kemal’i engellemeye çalışmasını
kaldırılması ve Vahdettin’in İngilte- unutturmaz fakat padişaha karşı si-
re’ye sığınarak ülkeden kaçması ile yasi mücadelenin kırılma noktasıdır.
sonuçlanacaktır. Mustafa Kemal’in askeri bir deha
Arkasına İtilaf Devletlerini alan olduğu kadar siyasi bir deha da ol-
Osmanlı yönetimi gücünü halk- duğunu göstermektedir. •
tan ve kişiliğinden alan Mustafa cihangirdumanlibd@gmail.com

VARSIN O ÖYLE BİLSİN

Bir gün Çankaya yöresinde bir köylü evine gitmiştik. Evde ihtiyar bir
köylü karısı ile oturuyordu. Bize ikram edilen kahveleri içerken Atatürk bana
köylü ile konuşmamı söyledi. Köylüye ilk aklıma geleni sordum:
“Sen Gazi’yi tanır mısın?”
İhtiyar beni saçma bir soru sormuşum gibi küçümseyerek süzdü:
“Gazi’yi tanımayan var mı ki?” dedi ve ekledi: “Ben görmedim ama,
her hafta Hacı Bayram Camii şerifinde cuma namazı kılarmış. Ta göbeğine
kadar sakalları varmış. Melek gibi, nur yüzlü, peygamber gibi mübarek bir
ihtiyarmış...”
Gülmemi zor tutarak Atatürk’ün genç ve tıraşlı yüzüne baktım.
O, kaşlarını çatarak kendisini tanıtmamamı emretti. Dışarı çıktığımız zaman da
güldü ve: “Varsın, dedi, o öyle bilsin. Gerçeği öğrenmek belki biçarenin
hayalini yıkar, onun hayalindeki şirin sakallıyı öldürüp de sevgisini kaybetmenin
ne anlamı var.” - Salih Bozok
Atatürkçülük (Birinci Kitap); Gnkur. ATASE Başkanlığı Yayınları, Ankara, 1983.

29
Hazırlayan:
YİĞİT EREN GÜNEY

İlk Dersimiz Türkçe


Bu ay köşemizi dilimizde yer etmiş yabancı sözcüklerin
karşılıklarına ayırdık. Bilginizi sınayın.

1- Sabotaj (Fr.) 6- Doping (İng.) 11- Ekoloji (Fr.)


a-Baltalama a-Biçimleme a-Yakmalık
b-Topluluk b-Parça b-Çevre bilimi
c-Bağlanmış c-Uyarıcı c-Öne sürmek
d-Düzenlemeci d-Bilişim Ağı d-Mecaz

2- Baz (Fr.) 7- Emisyon (Fr.) 12- Konsensüs (Fr.)


a-Dış a-Çıkış a-Elenmek
b-Aykırılık b-Dilim b-Koşmaca
c-Temel, taban c-Sürüm c-Uzlaşma
d-Öndelik d-Ayırmaç d-Kışkırtmak

3- Çip (İng.) 8- İzolatör (Fr.) 13- Marj (Fr.)


a-Yonga a-Çözücü a-Gözde
b-Yıllık b-Tırmanış b-Pay
c-Satımcı c-Gizlenme c-Tekel
d-Teker d-Yalıtkan d-Kötümserlik

4- Artikülasyon (Fr.) 9- Konjonktivit (Fr.) 14- Optimal (Fr.)


a-Bilgilendirme a-Üçleme a-Başarım
b-Gerekirci b-Yerinde vuruş b-Bindirim
c-Tasarımcı c-Göz yangısı c-Merkezkaç
d-Boğumlanma d-Söylemseme d-En Uygun

5- Disket (Fr.) 10- Mikro (Fr.) 15- Plasman (Fr.)


a-Engel a-Son birim a-Tınlaşım
b-Düzenleme b-Durum b-Yavaşlatılmış
c-Geliştirici c-Dar, küçük c-Gerginlik
d-Tekerci d-Yapım d-Yatırım Yanıtlar:
151.
sayfada
(Fr.) Fransızca, (İng.) İngilizce

91
Bilmek Gerek BD OCAK 2022

A. Erdem Akyüz

Atatürk ve
Saat
Sabahın 4’ü
İ sminin tam olarak
yazılışı ile Wilhelm
Walter Friedrich Kempff,
Liszt ve Brahms gibi ola-
ğanüstü kişilerin eserleri
oluşturmaktadır. Dün-
dünya çapında, bir Alman yanın çeşitli yerlerinde
piyanist ve bestecidir. konserler vermiştir. Tüm
Repertuarını, dünyanın en zamanların en büyük pi-
ünlü müzisyenleri olan; yanistlerinden biri olarak
Ludwig van Beethoven, kabul edilir. »
Franz Schubert, Bach, Mo-
zart, Chopin, Schumann, Wilhelm Kempff
31
BD OCAK 2022

Konservatuvarı’nı, yüksek piyano ve


oda müziği dallarında birinci olarak
bitirdiğinde 15 yaşındadır. 16 yaşın-
dan itibaren dünya sahnelerinde yer
almıştır. Dünyanın büyük şefleri ile
beş kıtayı kapsayan iki bine yakın
konser vermiş ve birçok festivale
katılmıştır.
İdil Biret ile Wilhelm Kempf-
f’in; öğrenci-öğretmen, baba-kız,
meslekdaş ilişkileri, dostluk ve
arkadaşlıkları devam eder ve Kem-
pff, Akdeniz’e bakan Positano vil-
lasında, 1982 yılında misafir ettiği
İdil Biret ile eşi Şefik Yüksel'e, şu
anısını anlatır:
“İlk kez 1927 yılında gittiğim
İdil Biret Piyanist Mithat Fenmen ile
Ankara’da Mustafa Kemal Paşa’nın
Wilhelm Kempff, Paris’e bir huzurunda, Ankara Halkevi’nde bir
konser için gittiğinde, kaldığı otelin konser verdim. Mustafa Kemal Paşa,
lobisinde, piyanonun başında 7-8 konserden sonra beni Çankaya’da
yaşlarında bir çocuk akşam yemeğine davet
piyano çalmaktadır. Ço- etti.. Yemek hayli kala-
cuk ile ünlü müzisyen balıktı ve gece 11.00’e
Kempff’in tanışmaları kadar sürdü. Paşa,
bu şekilde başlar. Kem- misafirler kalkarken
pff, Paris’e her gelişinde bana biraz daha kalıp
çocuğun piyano çalışını kalamayacağımı sordu.
dinler, ona bir baba gibi Herkes gittikten sonra
ilgi gösterir ve ilerleyen çalışma odasına geçtik.
süreçte çocuk, bu mü- Kemal Paşa sohbete;
zisyenin öğrencisi olur. Türkiye’yi çağdaşlaş-
İdil Biret 3 yaşında tırma yolunda hukuk,

Ü ç yaşından itibaren
piyano çalmaya başlayan ve
müziğe olağanüstü bir ilgi ve başarı
eğitim ve sosyal alan-
larda yaptığı reformlardan bahsede-
rek başladı. Ona göre klasik müzik,
gösteren bu çocuk, TBMM’nin 1948 giriştiği devrim hareketinin temelini
yılında çıkardığı özel bir kanunla, 7 oluşturan Batı kültürünün ayrılmaz
yaşında iken Fransa’ya gönderilen bir parçasıydı. Bu nedenle Türki-
İdil Biret’tir. ye’de de klasik müziğe, çağdaşlaşma
Biret, Paris Ulusal hareketinin bir unsuru olarak geniş
32
BD OCAK 2022

bir başlangıç yapmak besteci, kemancı, or-


istiyordu. kestra şefi ve eğitimci
Kemal Paşa bana, Paul Hindemith’i
bu hedefe nasıl ulaşı- önerdi.
labileceği, bu amaca Atatürk’ün; diğer
hizmet edecek okul ve devrimleri yanında
kuruluşların nasıl kuru- müzik devrimini de
labileceği konusundaki gerçekleştirmek ama-
görüşlerimi sordu.. cı ile 1934 yılında
Ona, bu konudaki oluşturduğu 1. Müzik
görüş ve önerilerimi Kurultayı’nın ardından
anlattım. Ayrıca görüş- Paul Hindemith Hindemith, Ankara’ya
lerinden yararlanması davet edilerek Cevat
için Wilhelm Furtwangler’e danış- Memduh Altar ve Carl Ebert ile bir-
masını tavsiye ettim. Klasik müziği likte çalışmalara başladılar.
Türkiye’de sistemli bir şekilde geliş-
tirmek için, bir organizasyon planı
yapmak üzere kendisini Türkiye’ye
davet edebileceğini belirttim. Sohbe-
timiz sabahın 4’ünde ben ayrılınca-
ya kadar devam etti.
Atatürk büyük adamdı!...”
Olayın akıl almaz yönü ve Ata-
türk’ün büyüklüğü için bir söz söy-
lemeye gerek yok çünkü hiçbir söz,
bu büyüklüğü ifade etmeye yeterli
olmayacaktır. İdil Biret
Ama Atatürk’ün akşam yemek-
leri ve sofrası için bazı sözleri sarf Atatürk'ün, özel davetiyle Tür-
edenlerin bu olaydan ders ve ibret kiye'ye gelerek müzik eğitimine
almaları en azından yüzlerinin kızar- katkılarda bulunan Paul Hindemith
ması gerekir. ve Carl Ebert; Ankara Devlet Kon-
Olayın devamında, Türk Hükü- servatuvarı’nın ve Ankara Devlet
meti; konservatuarı kurmak, müzik Operası’nın da önde gelen kurucula-
eğitimi konusunda çalışma ve prog- rı arasında yer almışlardır.
ramlar yapmak üzere, Furtwangler’i Sabahın 4’üne kadar süren çalış-
davet etti. Furtwangler, bağlantı ve ma devam etmiş ve sonsuza kadar
çalışmaları nedeniyle gelemeyeceği- devam edecek olan demokratik, laik
ni beyan ederek kendi yerine; çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin temelini
dönemin ve Alman müzik sanatının atmıştır. •
önde gelen isimlerinden biri olan erdemakyuzbd@gmail.com
33
BD OCAK 2022
Yaşamdan Yansımalar
Nuray Bartoschek

Hoş Geldin 2022

Doğrusu, umarız, hoş gelmişsindir.


Baş döndürücü, zorlu bir değişim sürecinden sonra seni böyle kuşkuy-
la, tedirgin karşılamamızı hoş gör lütfen. Senden önceki son birkaç yılımız
öylesine yordu, öylesine içimizi kararttı ki, gelişini kalabalık partilerle kut-
layacak halimiz kalmadı. Her yeni yıl, eskisini aratır oldu. Sabrımızı, sevgi-
mizi, gücümüzü, insanlığımızı zorlayan sınavlar bitmek bilmedi.
Yolun başındayken bir anlaşma yapalım seninle. Hızınla yorma bizi.
Her yeni güne yeni bir heyecan sığdırmak zorunda değilsin. Bırak, zamanı
biraz yavaş, biraz sakin, biraz dingin yaşayalım.
Senden öyle çok pahalı hediyeler, gerçekleştirmesi çok zor, karmaşık
dilekler istemiyoruz. Artık, piyangodan büyük ikramiye çıksın hayallerimiz
bile kalmadı. Sahip olduklarımızı yitirmeyelim, ona da razıyız.
İzin ver, sevdiklerimize doya doya sarılalım, havayı özgürce soluyalım.
Yorgun yüreklerimize huzur, hayatı sorgulamadan yaşayanlara farkındalık
ver yeter. Unuttuklarımızı anımsat bize. İnsanın insana yaraşır şekilde yaşa-
masının ne demek olduğunu, doğaya, yaşayan her canlıya saygı duymayı,
iyiliği, güzelliği, sevgiyi, barışı, adaleti yeniden anlat bize. Karanlığa, ceha-
lete, kötülüğe karşı çıkacak cesaret tohumları serp yüreklerimize.
Hoş gel 2022.
Hoş gel ki, 365 gün sonra “Ne yıldı ama! İlaç gibi geldi yorgun yürek-
lerimize. Keşke hiç bitmeseydi.” diye coşkuyla uğurlayalım seni, sitemle
değil.
Özlemini duyduğumuz günlerin başlangıcı olsun 2022.
nuraybartoschekbd@gmail.com
34
BD OCAK 2022

Bütün Dünya’dan Size

METE AKYOL’DAN YAZILAR

(Düzenzedeler adlı kitabından)

Ömür Kömür Savaşı


Z onguldak’ta doğa, bir yandan
ülkeye verdiğinin sevabı için-
dedir, bir yandan da, işçiye ettiğinin
de olan kömür işçileri, öne doğru
eğik duran bedenlerinden, çökük
avurtları ve sarı yüzlerinden başka
günahı altındadır. bir de, konuşmalarıyla, gülmeleriyle
Ülkeye kömür verir, karşılığında de belli ederler kimliklerini. Kesik
işçiden ömür alır Zonguldak’ta, kesik konuşurlar, kesik kesik gülerle
doğa... hatta küfretmeleri gerektiğinde,
Doğanın Zonguldak pazarında kesik kesik küfür ederler.
enerji dolu kara kara Öfkeleri de
kömür parçaları ile, kesik kesiktir, se-
enerjileri yarı yarı, vinçleri de kesik
yüzleri sarı sarı, kesiktir.
çökük avurtlu kömür “Kömür tozu
işçileri yan yanadırlar. ciğerimize öyle
“Benden önce bir çökmüş,
babamın, babamdan oturmuştur ki...
önce dedemin ömrü- Konuşmak iste-
nü yemiştir kömür. sek, istediğimiz
Şimdi yemlik olma gibi rahat rahat
sırası bendedir. Ben- konuşturmaz.
den sonra ise, oğlum Gülmek istesek,
var sırada.” istediğimiz gibi
Zonguldak’ta, rahat rahat gül-
yaşları kırkın üstün- dürmez.
35
BD OCAK 2022

Şöyle doyasıya konuşabilmeye, inancıyla” alabilmektedir ancak,


doyasıya gülebilmeye yetecek kadar yaşamdan payını.
bile nefeslik boş yer bırakmamıştır Bunların dışında kalanı, damar-
ciğerimizde kömür tozu.” larından koparıldığı kömür karşılı-
Kömür işçisi, öyle diyor bilimsel ğında doğaya, hepimizin adım adım
anketler, “kadına olan aşırı düşkün- ödediği borca gitmektedir.
lüğüyle, içkiye olan tutkunluğuyla. Otomobillerimiz, buzdolapla-
Tanrısal yazgıya olan eksiksiz rımız için saç yetiştirilsin diye...
Yapılara demir,
fabrikalara çelik
sağlanabilsin
diye... Lokomo-
tifler buharsız,
kaloriferler ısısız
kalmasın diye
Zonguldak’ta 40
bin işçi, yılın her
günü, günün her
saati doğayla sü-
rekli bir sürtüş-
me içindedir.
Bu sürtüşmede işçi kömür törpü-
ler, kömür işçi ömrü törpüler.

B en, sen, biz, siz yerin üstünde


daha rahat bir yaşam sürdürebi-
lelim diye, o ve onlar, yerin altından
kopardıkları her kömür parçası kar-
şılığında, ömürlerinin bir parçasını
bırakırlar yerin altında.
Yukarıdan bakıldığında, bir
ekmek kavgası sanılan bu doğa-
dan alış, doğaya veriş görüntüsü,
gerçekte yer altında sürdürülen
sessiz, acımasız, dede intikamı dolu,
baba intikamı dolu, sıradaki bebenin
intikamı dolu bir ömür kömür
savaşıdır.•

36
BD OCAK 2022

12. Uluslararası
Turhan Selçuk Karikatür
Yarışması'nın
Jüri Başkanı
Yılmaz Büyükerşen Yılmaz Büyükerşen

M ilas Belediyesi’nin Turhan


Selçuk adına her yıl düzen-
lediği, bu yıl on ikincisini organize
yapacağı Uluslararası Turhan Selçuk
Karikatür Yarışması, Milas’ın dünya
ölçeğindeki markaları arasında yer
ettiği Uluslararası Turhan Selçuk alıyor. Milas Belediye Başkanı Mu-
Karikatür Yarışması’nın şartnamesi hammet Tokat’ın on bir yıl önce baş-
açıklandı. lattığı, Uluslararası Turhan Selçuk
Seçici Kurul Başkanlığını Eski- Karikatür Yarışması'nın 12.'si için
şehir’in başarılı Büyükşehir Belediye son katılım tarihi 30 Nisan 2022.
Başkanı olmasının yanı sıra, heykel- Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen
tıraş, çizer gibi unvanlara da sahip başkanlığındaki Seçici Kurul 12 Ma-
olan Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in yıs 2022 tarihinde toplanacaktır.
37
BD OCAK 2022

KONU: Serbest 10- Ödül töreni 14 Eylül 2022


KOŞULLAR: tarihinde yapılacaktır. Aynı tarihte
1- Yarışma tüm çizerlere açıktır. sergilenmeye değer görülen ve ödül
2- Yarışmaya gönderilen karika- alan karikatürlerin sergi açılışı Turhan
türler daha önce yayımlanmış olabilir. Selçuk Karikatürlü Ev’de gerçekleşti-
Ancak başka bir yarışmada ödül alma- rilecektir. Sergi 1 Ekim 2022 tarihine
mış olmalıdır. kadar açık kalacaktır.
3- Teknik serbesttir. Çizer ya- 11- Özel Ödül kazananların ko-
rışmaya en fazla 5 eserle katılabilir. naklama ve yemek giderleri karşılana-
Eserler orijinal ya da baskıya uygun caktır. Yol masrafları kendilerine aittir.
300 dpi ve jpg formatında olmak üzere Yarışmada 1. 2. ve 3. olan yarışmacıla-
e-posta ile de kabul edilebilir. Farklı rın yol, konaklama ve yemek masraf-
formatlarda gönderilen; açılmayan ları tarafımızdan karşılanacaktır.
dosyalardan kurumumuz sorumlu
değildir. SEÇİCİ KURUL
4- Gönderilecek karikatürlerin bo- Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen
yutu en fazla 30x40 cm. olmalıdır. Eskişehir Büyükşehir Belediye
5- Katılımcılar, eserinin arkasına Başkanı / Çizer-Seçici Kurul Başkanı
büyük harflerle adını, soyadını, adresi- Muhammet Tokat -
ni, e-postasını, ülkesini ve telefon nu- Milas Belediye Başkanı
marasını yazmalı; kısa bir özgeçmişini Ruhan Selçuk
zarfın içine koymalıdır.
Kamil Masaracı - Çizer
6- Karikatürler, 30 Nisan 2022
İzel Rozental - Çizer
tarihine kadar aşağıdaki adrese gönde-
Zeynep Gargi - Çizer
rilmiş olmalıdır.
12. Uluslararası Turhan Selçuk Zehra Ömeroğlu - Çizer
Karikatür Yarışması Milas Belediyesi Sevda Deniz Anıl - Çizer
Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü Yoshiaki Yokota - Çizer / Japonya
48200 Milas-Muğla /TÜRKİYE Hayati Boyacıoğlu - Çizer / Almanya
www.milas.bel.tr • e-posta: kulturya- Mehmet Nergiz - Eğitmen Ressam
risma@milas.bel.tr Bülent Örkensoy - Koordinatör
7- Yarışma sonuçları 18 Mayıs
2022 tarihinde açıklanacaktır. ÖDÜLLER:
8- Yarışmaya gönderilen karika- Birincilik Ödülü: 10.000
türler iade edilmeyecektir. Dereceye İkincilik Ödülü: 7.500
giren veya girmeyen karikatürler Üçüncülük Ödülü: 5.000
kültürel amaçlı kullanılabilir, yayım- Diğer Özel Ödüller:
lanabilirler. Yarışmaya katılanlar bu Çeşitli kuruluşların, dernek, gazete,
şartları kabul etmiş sayılırlar. Eserler sanat dergileri, sendika, ajans ve kişi-
Turhan Selçuk Karikatürlü Ev’de lerin koyacakları özel ödüller.
saklanacaktır.
9- Jüri tarafından seçilen eserler Not: 12 Mayıs 2022 tarihinde jüri
sergilenecek ve albümde yer alacaktır. toplantısı yapılacaktır.
38
Siyasalın Görünümleri BD OCAK 2022

Barbaros Eneç

EKONOMİ
VE
SEÇMEN
1 992 ABD Başkanlık Seçimle-
ri'nde Bill Clinton’ın kampanya
merkezinde asılı olan pankartta şu
tercihlerini nasıl etkilediğini ince-
leyen ekonomik oy verme teorisi,
oy verme fonksiyonu ile popüler-
yazar: Bu ekonomi işi, salak. (It is lik fonksiyonundan oluşmaktadır.
the economy, stupid.) 1930’lardan Bu iki fonksiyonun analiz alanı
bu yana, demokratik ülkelerde, birbiriyle aynıdır, sadece analiz
seçmenler, hükümetleri ekonominin dönemleri birbirinden farklıdır.
kötü gidişinden sorumlu tutuyorlar. Oy fonksiyonu da, popülerlik
Bu konu siyaset biliminin en çok fonksiyonu da ekonomi ile seçmen
incelediği alanlardan biridir. tercihleri arasındaki etkileşimi in-
Ekonomik koşulların seçmen celemektedir. Oy fonksiyonu, seçim
39
BD OCAK 2022

zamanında kullanılan oyları ele ala- ödüllendirmekte, ekonominin du-


rak ekonomik performans ile siyasal rumu kötüye gittiğinde seçmen,
destek arasındaki ilişkiyi model- iktidar partisini cezalandırmaktadır.
lemektedir. Popülerlik fonksiyonu Siyasal iktidarlar işsizlik ve enf-
ise, seçimler arasındaki dönemde lasyon oranı yükseldiğinde ceza-
partiler, parti liderleri ve ekonomik landırılırken, düşük olduğunda ise
durum hakkında kamuoyunun dü- ödüllendirilmektedir. Yani seçmen-
şüncelerini ölçen anketlerle analiz ler partileri sağ ve sol olarak ayırt
yapan çalışmalardır. Hatta popüler- etmeyip, sadece ekonomik duruma
lik anketlerine dayanılarak yapılan göre oy kullanmaktadırlar. Oy fonk-
çalışmaların seçim sonuçlarına siyonu, seçim zamanında kullanılan
göre yapılan çalışmalardan daha iyi oyları ele alarak ekonomik perfor-
bir şekilde
halkın dü-
şüncelerini
yansıttığı
düşünülmek-
tedir. Çünkü
seçimler her
4-5 yılda bir
yapılırken,
popülerlik
anketleri
her ay ya-
pıldığı için
ekonomik ve Ekonomi ile
siyasi geliş-
meler karşısında halkın tepkilerini
siyasi iktidarın
sık aralıklarla ölçebilmektedir. popülerliği
G.W. Bush’un yönetim dönemin-
de görebileceğimiz gibi, kötü bir
arasındaki ilişki
ekonomi idaresine rağmen, Körfez çok yönlüdür
Savaşı nedeni ile popülerliği %90’a
çıkabiliyor.
ve karmaşıktır.

E konomik oy verme ile ilgili ya-


zın sorumluluk hipotezi üzerine
kurulmuştur. Seçmenler ekonomi-
mans ile siyasal destek arasındaki
ilişkiyi modellemektedir. Popülerlik
deki durumdan hükümeti sorumlu fonksiyonu ise, seçimler arasındaki
tutarlar. Buna göre, ekonomik şart- dönemde partiler, parti liderleri hak-
lar iyi gittiğinde seçmen hükümeti kında kamuoyunun düşüncelerini
40
BD OCAK 2022

ölçen anketleri kullanarak analiz Burada önemli olan ekonomik


yapan çalışmalardır. değerlendirmede hükümeti destek-
lemenin dışsal bir faktör ola-
Bir partinin seçmen kitlesiyle rak görülüp görülmediğinin
nasıl ilişki kurduğunu anlamak tespit edilmesidir. Hükümeti
destekleyenler
için, söylemini nasıl inşa ekonomik durumun parlak
ettiği, değişimlerin tarafını görecekler, destek-
lemeyenler ise bunun tersini
olup olmadığı, değişen yapacaklardır.
liderlere göre hadef Bir örnek inceleme yap-
mak istersek 7 Haziran 2015
kitlesine nasıl ulaştığı seçimlerine bakabiliriz.
üzerinde durulması Daha önceki yazıları-
gerekir. mızda da gördüğümüz gibi,
muhalefetin iktidara aday
Ekonomi ile siyasi iktidarın olabilmesi için kendisine oy ver-
popülerliği arasındaki ilişki çok meye hazır olan kitle dışında yeni
yönlüdür ve karmaşıktır. Bu ilişkiyi bir kitleden oy kazanması gerekir.
etkileyen süreçleri gözlemleyebi- Bir partinin seçmen kitlesiyle nasıl
liriz. Öncelikle idrak süzgeci gelir. ilişki kurduğunu anlamak için, söy-
Sıradan vatandaşın ekonomi ile ilgi- lemini nasıl inşa ettiği, değişimlerin
li bilgileri çok derin değildir. olup olmadığı, değişen liderlere
Bu nedenle makro ve mikro düzey- göre hadef kitlesine nasıl ulaştığı
deki ekonomik durumu değerlen- üzerinde durulması gerekir. 2015
dirirken az veya çok öznel kararlar seçimlerinde ana muhalefet partisi
verirler. Bu nedenle ekonomi ile CHP kampanyasını bir sorundan
ilgili değerlendirmeler seçmenler yola çıkarak belirledi: Tüketicilik ve
arasında farklı farklı olmaktadır. Bir tüketenlerin borçları.
başka süreç değerlendirmeleri geç-
mişe yönelik veya geleceğe yönelik
yapmaktır.
Değerlendirme birey eksenli
B u kampanyadaki amaç, CHP
geçmiş politikalarını anlatmak
yerine ilk önce halkı dinlemek,
veya toplum eksenli olabilir. Yani düşüncelerini öğrenmekti. Yapılan
ekonomik değerlendirmelerin bi- bire bir görüşmeler sonucunda,
reysel, seçmenin kendi ekonomik kazandığından çok harcayan tü-
durumuna göre veya toplumsal, seç- keticiler haline gelindiği, kültürel
menin ülke ekonomisinin bütününe olarak tüketiciliğin desteklendiği
bakarak yapılmasıdır. ortaya çıktı. İnsanların geçineme-
Değerlendirme tersine neden- dikleri ve ekonomik durumlarının
sellik oluşturarak da yapılabilir. olmamasına rağmen gereğinden
41
BD OCAK 2022

fazla borçlandıkları sonucuna va- geçilmesi, vergilendirmede indi-


rıldı. Seçmenler ekonomik alanda rimler yapılması ve şeffaflık, işçi-
projeler beklemekteydi. ye yönelik vergi eşitliği ve ücret
Ayrıca, çoğunluk, kampanyanın iyileştirmesi, emeklinin geçimine
içerisinde, eğitim, sağlık, sosyal yönelik adımlar atılması, uygulanan
yardım, ücret artırımı gibi konularda sosyal yardımların iyileştirilerek
mevcut durumdan daha iyisini talep devam etmesi, sağlık alanında daha
etti. Bu talepler genel Türkiye eko- az ödeme yapılması, kredi borçları
nomisi ile çerçevelendi. Bu çerçeve- ile ilgili çalışma yapılması, daha iyi
de iki hassasiyet noktası ortaya çıktı: bir eğitim sistemi, öğrencilere, harç,
Ekonomiye uygulanan baskıcı po- yurt ve burs konularında daha iyi
litikanın ekonomik daralmayı tetik- imkanlar sunulması. Bu kampan-
lemesi ve politikalarının halka değil ya sonucunda iktidar partisi, %10
üst gelirli gruplara göre planlanması. civarında bir oy kaybına uğradı.
Tüm projeler iktidarın bir seçim
sonraki seçim beyannamesine
eklendi. CHP ise dişe dokunur
Yapılan bir artış sağlayamadı. (Tabii
araştırmalar ki bu seçimlerin özelliğini göz
iktisadi şartlar ile önünde bulundurmak lazım;
CHP tabanı HDP’nin seçim ba-
seçim sonuçları rajını geçebilmesi için stratejik
arasında genel oy kullanmıştır)
bir ilişki ortaya
çıkartsa da, bu Y apılan araştırmalar iktisadi
şartlar ile seçim sonuçları
arasında genel bir ilişki ortaya
ilişkiyi bir kural çıkartsa da, bu ilişkiyi bir ku-
olarak göremeyiz. ral olarak göremeyiz. Yapılan
çalışmaların en büyük eksiği,
iktidar için rekabet eden siyasi
Kampanya stratejisi, konusunda partileri bir fail olarak ele almamala-
inanılırlık sağlayacak lider başarılı rıdır. Partiler seçim sürecinde karar
olur düsturu ile geliştirildi. Bu doğ- alıcıları etkilemek için çok çeşitli
rultuda Kemal Kılıçdaroğlu’nun manevralar yaparlar, dolayısı ile
vergiler konusunda güçlü olduğu ve mevcut durumun analizi yeterli bir
vergilerin hedef kitle için önemli fır- temel oluşturmaz. Ayrıca bu çalış-
satlar içerdiği belirlendi. Sunulacak malar seçmen bireyi homojen
projeler, gerçek verilere dayandırıl- olarak görme eğilimindedir, ancak,
dı. Bu projeleri şöyle sıralayabiliriz: bireyler farklı kimlik ve rollerdedir.
Yeni bir vergi sistemine barbarosenecbd@gmail.com
42
Gözün Sözü BD EKİM 2019

Cemal Tahsin

43
BD OCAK 2022

Montrö Sözleşmesi
Üzerinden
Söylenen Yalanlar

20
Montrö
Temmuz 1936 tarihinde Bulgaristan, Fransa, Bü- Boğazlar
Sözleşmesi
yük Britanya, Avustralya, Yunanistan, Japonya,
(20 Temmuz
Romanya, Sovyetler Birliği, Yugoslavya ve Türkiye tara- 1936)
fından imzalanan Montrö (Montreux) Boğazlar Sözleşme-
si son dönemlerde yeniden gündeme geldi.
Sözleşmeyle ilgili olarak yaşananları daha iyi anla-
yabilmemizi sağlayacak 2 önemli noktayı hatırlatarak
başlayalım.
44
BD OCAK 2022

Evrensel Bakış Açısı


Gürbüz Evren

Yeni ABD
stratejilerinin temelinde
Rusya’yı çevrelemek var.
Bunun en önemli
Birincisi süre konusudur. Başlangıçta
ayağını ise Rusya’nın 20 yıl olarak belirlenen sözleşmenin süresi
güneyden kuşatılması 20 Temmuz 1956’da bitmişti. Sonrasında ise
oluşturuyor. imzacı devletlerin Montrö Boğazlar Sözleş-
mesi’ni değiştirmek için başlattıkları girişimler
sonuçsuz kalmıştı.
İkincisi de “Savaş Gemilerinin Tâbi Olacağı Yaptı-
rımlar ve Geçiş Rejimi” başlığı altında yine bir süreyi »
45
BD OCAK 2022

ilgilendirmektedir. Sözleşmede, Karadeniz’de 290 km civarında bir


“Karadeniz’de bulunmalarının ama- kıyı şeridine hapsedilmek istendiği
cı ne olursa olsun, kıyıdaş olmayan görülecektir. ABD’nin hedefi bu
devletlerin savaş gemileri bu deniz- ülkelerin katılımıyla NATO’nun
de 21 günden çok kalamayacaklar- Karadeniz daimî filosunu kurmaktır.
dır” denilmektedir. Burada bir parantez açarak,
Yazıyı okuyanlar, sözleşmede Moskova ile Kiev arasında her an
olan birçok noktayı da hatırlatmak sıcak çatışmaya yol açabilecek bir
isteyecektir. Ama bu 2 noktadan ha- konuya değinelim.
reket edilirse olup bitenler daha iyi Amerikan Başkanı Joe Biden’in
anlaşılacaktır. Beyaz Saray’a yerleşmesiyle birlik-
Amerika Birleşik Devletleri’nde te Ukrayna’nın, Avrupa Birliği ve
Joe Biden’ın Başkan seçilip göreve NATO’ya üyeliğini gündeme getir-
başlaması bugün içinde bulunduğu- me süreci hızlandı.
muz süreci tetikledi.
Olası bir savaş
Y eni ABD stratejilerinin teme-
linde Rusya’yı çevrelemek var.
Bunun en önemli ayağını ise Rus-
sonrası Ukrayna’nın
bölünmesi de ciddi
ya’nın güney-
den kuşatılması
bir tehlike olarak
oluşturuyor. Ya- ortada duruyor.
ni tehdit bizzat
Karadeniz’e,
Rusya’nın en
çok kendini gü-
vende hissettiği
yere taşınmak
isteniyor. İşte
bu noktada
Boğazlar
büyük önem
kazanıyor.
Karade-
niz’de kıyısı olan Romanya ve Bul- Ukrayna’nın en gelişmiş sanayi
garistan geçmişte (2004) bu amaçla bölgesi Donbass Rusya yanlısı ayrı-
NATO üyeliğine alınmıştı. Gürcis- lıkçıların işgalindeyken, Kırım ilhak
tan ve Ukrayna’nın NATO üyeliği edilmişken Ukrayna’nın NATO’ya
de 2014 yılından beri gündemde. girmesinin çok kolay bir iş olmadığı
Bu 4 ülke ile birlikte Türkiye’yi biliniyor.
de dikkate aldığınızda Rusya’nın Çünkü Moskova’nın
46
BD OCAK 2022

desteklediği Rus azınlığın yaşadığı Aynı Blinken, 23 Mart 2021’de,


Donbass’tan başlayan krizin, NA- Brüksel’de NATO toplantısına
TO-Rusya çatışmasına dönüşme katıldığında önce “Türkiye’nin
ihtimalini herkes görüyor. NATO’ya olan bağlılığının sürmesi
Olası bir savaş sonrası Ukray- herkesin çıkarına” ifadesini kullan-
na’nın bölünmesi de ciddi bir tehli- dı. Ardından da “Türkiye değer ver-
ke olarak ortada duruyor. diğimiz bir müttefikimiz” diyerek,
Kısacası arkasında ABD, NATO “Hem döveriz hem severiz” tavrına
ve Avrupa Birliği olsa da Ukray- uygun davrandı. Ama Blinken-Ça-
na’nın, Rusya ile topyekûn bir sava- vuşoğlu görüşmesinin içeriğine iliş-
şı göze alamayacağını biliyoruz. kin açıklama yapılmadı.
Ama Uk-
rayna ile Rusya ABD Dışişleri Bakanı
arasındaki soru-
nun Türkiye’yi Antony Blinken,
de etkilemesi
kaçınılmazdır.
S-400 füze savunma
Tekrar konuya sistemini gündeme
dönecek olursak,
Montrö Sözleşme- getirerek, Türkiye
si ortadan kaldırı- için “Sözde stratejik
lırsa, Bulgaristan,
Romanya ve ge- ortak” tanımlamasını yapmıştı.
lecekte Ukrayna
ve Gürcistan limanlarında, NATO Bakan Çavuşoğlu, “Görüşmeler
şemsiyesi altında ABD’nin savaş olumlu geçti demekle yetindi.
gemileri hiçbir süre sınırlaması ol- NATO üyesi ülkelerin Dışişleri
maksızın kalabilecekler. bakanları ve Genel Sekreter Stolten-
Başkan Biden’ın, 16 Mart berg’in Montrö Sözleşmesi’ni ele
2021’de, “Putin katildir” açıklaması aldıkları sır gibi saklandı. Her ne
Rusya’ya, başta Karadeniz olmak kadar Romanya ve Macaristan Dı-
üzere stratejik tüm noktalarda mey- şişleri Bakanları twitter mesajların-
dan okumanın işaret fişeğidir. da ’müttefikler Boğazlar meselesini

B
çözmeye niyetli’ türünden ifadeler
urada konuyu Türkiye’ye bağ- kullansalar da Stoltenberg’den ge-
layarak, biraz geriye dönelim, len uyarı üzerinde bunları hemen
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blin- sildiler.
ken, 19 Ocak 2021’de, S-400 füze Şurası açıktır, sözleşmenin son-
savunma sistemini gündeme geti- landırılması için Montrö’de taraf ol-
rerek, Türkiye için “Sözde stratejik mayan Amerika Birleşik Devletleri,
ortak” tanımlamasını yapmıştı. Türkiye’ye baskı yapmaktadır.
47
BD OCAK 2022

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey çekilerek, “ABD ve NATO’nun,


Lavrov’un, 31 Mart 2021’de,"Tür- Boğazların statüsünün değiştirilme-
kiye ile ilişkilere değer veriyoruz. sine yönelik hesaplar içinde oldu-
Türkiye ile sorunlar yaşıyoruz, ama ğuna” vurgu yapılıyor. Türkiye’nin
her zaman çözümler bulabiliyoruz" bu konuda fazla direnmeyeceği
diyerek, ABD’nin planlarından ha- kaydediliyor. ABD’nin, Ukrayna’yı
berdar oldukları mesajı vermesi de cesaretlendirerek, Rusya’yı meşgul
doğru okunmalıdır. etmeye hazırlandığına da vurgu
Rusya Boğazlar Sözleşmesi yapılıyor.
aracılığıyla Ka-
radeniz’e yönelik
Amerikan hamlesi-
ne bir de Ukrayna
üzerinden uyarıda
bulundu. Dışişleri
Bakanı Lavrov,
Ağustos 2008’de
Gürcistan’a neler
yaptıklarını, bu
ülkeyi parçaladık-
larını anımsatarak, Sergey Lavrov (Solda) ve Vladimir Putin
bölgedeki olası
savaşın “Ukray-
na’nın yerle bir
Devlet Başkanı Putin ile Dışişleri
olmasına yol aça- Bakanı Lavrov’a da sunulmuş
bileceği” tehdidini
dile getirdi.
bu raporun içeriğindeki,
“Boğazlardaki statü değişikliğinin
Ş imdi gelelim
tüm yazıkları-
kaybedeni öncelikle Türkiye olur”
sözleri çok dikkat çekicidir.
mızı daha da so-
mutlaştıracak bilgilere. Aslı Rus Dış İstihbaratı SVR ta-
Rusya Savunma Bakanı Sergey rafından hazırlanmış ve önce Devlet
Şoygu’ya sunulan ve biri general, Başkanı Putin ile Dışişleri Bakanı
biri Putin’in danışmanı 3 Rus strate- Lavrov’a da sunulmuş bu raporun
jistin imzasını taşıyan 23 Ocak 2021 içeriğindeki, “Boğazlardaki statü
tarihli rapora bakalım. Raporda, değişikliğinin kaybedeni öncelikle
Karadeniz’deki Rus donanmasının Türkiye olur” sözleri çok dikkat
güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekicidir.
Le Monde Diplomatique’in,
48
BD OCAK 2022

özetlemeye çalıştığım raporun ay- diplomatik sorunlara yol açmak-


rıntılarını 25 Mart’ta yayımlamaktan tadır. Türkiye tavrını değiştirmek
vazgeçmesi de ilginç bir gelişmedir. zorundadır. Statüde ısrar edemeye-
Bu konuda Amerikan tarafında cekler” denilmektedir.

S
daha geniş bir çalışma olduğunu bi-
liyoruz. Ulusal Güvenlik Danışmanı on olarak, ABD Savunma Ba-
Jake Sullivan, 19 Mart 2021’de, kanı Austin’in 20 Ekim 2021
Alaska’da Çin heyetiyle yapılan ve tarihli, "Rus tehdidine karşı eylem"
çok sert geçen görüşme öncesinde çağrısı yaptığı açıklamasındaki,
Dışişleri Bakanı Blinken’e, 12 say- "Karadeniz ulusal çıkarımızdır"
falık bir rapor sunuyor. Söz konusu sözlerini hatırlatarak yazıyı bitire-
rapor, Askeri İstihbarat MI, Ulusal lim. Amerikan Bakanın bu sözleri
Güvenlik Ajansı NSA ve Strateji önümüzdeki dönemde Montrö
kuruluşu RAND Corporation ta- Anlaşması ve Karadeniz’in sürekli
rafından Şubat ayında ortaklaşa gündemde olacağının kanıtıdır.
hazırlanmış. Nitekim Amerikan savaş gemi-
“Çin ve Rusya ile yeni dönem” lerinin sıklıkla Karadeniz’e geçmesi
başlıklı raporun Çin bölümünü ge- Ukrayna, Bulgaristan ve Romanya
çelim. Raporun Rusya bölümünde, limanlarına uğraması, Rusya’nın
“Rusları Karadeniz’de karşılamak” buna yanıt olarak füze tatbikatları
ifadesi kullanıldıktan sonra Su yapması bundan sonra daha da yük-
Yolları’ndaki (Türk Boğazları) selecek tansiyonun, artacak gergin-
mevcut resmi durum ABD ve NA- liklerin işaretidir. •
TO’daki müttefikleri için askeri ve gurbuzevrenbd@gmail.com

“Çok namuskâr olmalıdır!”

“Şimdiye kadar işlenen hataların en büyüğü,


müteşebbislerimizin, aydınlarımızın, özellikle
âlimlerimizin en büyük günahı namuskâr
olmamaktır. Milletin karşısında namuskâr olmak ve
namuskârane hareket etmek lâzımdır.
Milleti aldatmayacağız! Millete, daima ve daima
gerçeği söyleyeceğiz.
Belki hata ederiz, yanlış şeyleri gerçek
zannederiz; fakat millet onu düzeltsin. Kendimizi
kimsenin üstünde görmeye de hakkımız yoktur
Efendiler!...”
Mustafa Kemal Atatürk - 1923 (Gazi ve İnkılâp, Mahmut Soydan,
Milliyet gazetesi 13. 1. 1930)
49
BD OCAK 2022

Beyin Hastalıklarının
Topluma ve
İnsanlık Tarihine
Etkileri
Yazan: Prof Dr. CENGİZ KUDAY
Emekli Öğretim Üyesi

E flatun ve Farabi
beynin düşünce
kabiliyetini, içimiz-
deki güneş diye
nitelendirmişlerdir.
Beyindeki hücre (nöron-
ların) sayısının 200 milyar
civarında olduğu tahmin
ediliyor. Her nöronun
bağlantısı ortalama
20-30 bin aksondur.
(kablo) Bunları
besleyen birkaç yüz
trilyon glia denilen
hücreler de nöronlar
arasında dolaşır.
Beyin şimdi-
ki anlayışlarla »
50
BD OCAK 2022

kullandığımız başarmıştır.
bilgisayarlara Dostoyevs-
benzetilir ama ki, Gogol (Bir
bence bu çok Delinin Hatıra
yanlış bir dü- Defteri) ve
şüncedir. Bey- daha birçok
nin düşünce hızı yazar eserlerini
dakikanın 60 temporal lob
katrilyon Fento epilepsi nöbeti
saniyesinde geçirirken yaz-
bu hıza hiçbir mıştır. Messi-
bilgisayar eri- Her beynin içinde sayısız beyinlerin ah’ın bestecisi
şemez. Mesela olduğunu sembolize eden bir resim. Handel için de
5 yaşındaki bir Bireysel beynin uygarlaşması ancak toplum bu söylenir.
çocuğun düşün- içinde mümkün olabiliyor. Ravel’in
mesine bugü- meşhur eseri
nün teknolojisi ile Amerika kıtasını Bolero’yu bestelemesi ağır bir kafa
kaplayan büyüklükte bir bilgisayar travması sonucu ameliyat sonrasın-
gereklidir. da gerçekleşmiştir. Müziği dinler-
Böyle bir organımız bazen çeşit- seniz farklılığı ve tekdüzeliği nasıl
li şekillerde hastalanabiliyor. Tabii değişik yorumladığını görürsünüz.
bu hastalıkların hepsini burada
listelemek neredeyse imkânsızdır.
Ben burada beynimizdeki bir rahat-
sızlığın hukuk sistemini, siyaseti,
tarihi veya sanatı nasıl etkilemiş ol-
duğunu örnekler vererek anlatmaya
çalışacağım.
Sinir bilimci David Eagleman
tarihteki bazı din liderlerinin, din
şehitlerinin, bazı yazar ve kompo-
zitörlerin bir kısmında temporal lop
epilepsisi olduğunu ve bu yazı ve David Eagleman
eserlerini bu şartlar içinde yarattık-
larını düşünüyor.
Jeanne d'Arc’, Aziz Catherine
Dan, Aziz Marquvet ve Aziz Gabi Ş imdi de size beyin hastalıkları-
nın hukuk ve tıp uygulamalarını
kendi kafalarının içinden sesler duy- nasıl etkilediğini örnekleyeyim:
duklarına inanmışlardır ve Fransız Charles Whitman 1966 yılında
askerlerini buna ikna ettiği için yaz Austin Teksas Üniversitesi’nin ku-
yıl savaşlarının akışını değiştirmeyi lesinin en üst katına çıkmış yanında
51
BD OCAK 2022

portakal büyüklüğünde bir tümör


bulunmuştu.
Birinci Dünya Savaşı sırasın-
da yönetimde olan ABD Başkanı
Wilson Türkiye aleyhinde Ermeni
meselesi dahil birçok kararlar al-
mıştır. Kendisinin önceden bir beyin
kanaması geçirdiği ve bu kararları
sağlıklı bir şekilde ve mantık çer-
çevesinde almadığı ve yakın çev-
resinin bu konuyu kamuoyundan
Charles gizlediği bugün bilinmektedir.
Whitman

da bir bavul dolusu silahı getirmiş-


tir. Daha sonra merdivenlerdeki ve
sokaktaki insanlara rastgele ateş
etmiş ve 13 kişiyi öldürüp 33 kişiyi
yaralamıştır. Üniversitedeki saldırı-
sından saatler önce de annesini ve
karısını uykularında öldürmüştür.
Whitman bir gece evvel daktilosuna
şöyle bir not düşmüş: Woodrow
Wilson
“Şu günlerde kendimi anlamı-
yorum. Eşimi çok seviyorum, bana
lütfen bir otopsi yapılsın.”
Otopsi sonucunda beyninde duy-
gusal dürtülerimizin pek çoğunun
B u misaller çoğaltılabilir. Ben
TV’de dizi olarak en çok Ma-
dam Secretary ve Grey’s Anato-
kontrol eden Amigdala bölgesinde mi’yi izliyorum.
madeni para büyüklüğünde “gliob- İlk örneğim Grey’s Anato-
lastoma” dediğimiz kötü huylu bir mi’den. Grey’s Anatomi bir hasta-
tümör bulunmuştu. nedeki olayları perdeye aksettiren
Benzer bir şekilde yıllar önce ve tıp dünyasının gerçeklerini çok
Dinar Canavarı diye adlandırılan iyi aksettiren çok iyi kurgulanmış
bir kişi birçok kişiyi öldürmüş ve bir dizidir. Bu dizinin bir bölümün-
sonunda da öldürülerek yakalan- de genç, çok yetenekli fakat zaman
mıştır. Otopsisinde frontal bölgede zaman da asi ruhlu davranışlar
(beynin ön bölümünde duyguları- sergileyen bir beyin cerrahı birçok
mızı idare eden birçok merkezin tehlikeli ameliyatı meslektaşlarının
bulunduğu yer) çok büyük iyi uyarılarına rağmen yapıyor ve çok
huylu “meningioma” dediğimiz başarılı oluyor. Fakat kendisinin
52
BD OCAK 2022

zaman zaman sergilediği beklen- Başkan eski yıllarının aksine yerinde


medik hareketleri tehlikeli bir hal ve doğru kararlar veren bir başkan
alınca hastane yönetimi kendisinin gibi değil çok farklı; tehdit edici, teh-
bir sağlık kontrolünden geçmesini likeli ve sonuçları kötü olacak emirler
öneriyor. Neticede çekilen film ve veren bir kişiliğe bürünmüştür. Beyaz
MR sonuçlarında yine frontal böl- Saray ekibi başkanın son zamanlarda
gede büyük ve iyi huylu yavaş bü- vermekte olduğu bu fevri emirleri
yüyen bir tümör bulunuyor. Dizinin yerine getirmekte tereddüt ediyorlar
sonunu merak edenler için; kendisi ve Anayasa Başkanı başkanlığında bir
ameliyat olup normale dönüyor ve kurulda bu olayı tartışıyorlar ve baş-
sonrasında da işini başarılı bir şekil- kanı acil bir sağlık kuruluna sokmaya
de yapmaya devam ediyor. zorluyorlar ve sonuçta bunda başarılı
oluyorlar.

İ kinci misal Madam Secretary di-


zisinde Beyaz Saray’da geçen bir
olaydan. Madam Secretary Dış İşleri Y ukarıda verdiğim örneklere
benzer bir şekilde burada da
Bakanı ve Başkanın bütün işlerini Başkanın beyninde yine iyi huylu ve
organize eden bir hanım ve kendisinin yavaş büyüyen bir tümör ve ödem
çok yetenekli bir kadrosu var. Orta- bulunuyor. Kendisine gerekli ilaçlar
doğu’dan gelen bir bilgi konusunda veriliyor ve tümörün ödemi azaltılı-
Madam Secretary Amerikan Başkanı yor. Başkanın davranışları normale
ile bir problem yaşıyor. Madam Sec- dönüyor.
retary Başkana kendisine ulaşmış olan Bütün bu yukarıda anlattıklarım
ihbarın doğru olmadığını ve aksiyon bugün dünyanın herhangi bir böl-
almadan önce daha iyi bir araştırma gesinde benzer bir şekilde cereyan
yapılması gerektiğini söyler. Fakat ediyor olabilir, kim bilir? •
53
BD OCAK 2022

Ölülerle
İrtibata geçmek…
ve Medyumlar
Mahallesi
Hangimiz ruh çağırmayı
denemedik ki, kendi adıma 14, 15
yaşlarındayken arkadaş grubumla
denedik. Derslerimizde başarılı,
spor yapan efendi çocuklardık.

54
Organik BD OCAK 2022

Düşünceler
Necef Uğurlu

Y azlık sinemalara gider, konser-


leri kaçırmazdık ama bir ara
fena halde ruh çağırmaya sardık!
Biz o yaşlarda. ruhların bizlerle
irtibata geçtiğine inanırdık. Gerçek
neydi? Fincanı harflere iten o güç
Baş medyumumuz cennet bizler miydik; yoksa gelen ruh mu
mekân olsun Melih Kibar’dı. Ma- onu hâlâ bilemiyorum, ama bu işi
sanın başında parmaklar fincanın yani medyumların öykülerini hâlâ
üzerinde, kahve fincanı döndükçe büyüleyici buluyorum. Onun için
korkudan fenalıklar geçirirdik, bu yazıda spiritüalistlere göz
cennet mekan atalım istedim.
Ercan’ı (Tur-
gut) yeni Fincanı
kaybettik. harflere iten
Yaz Bal- o güç bizler
tacıgil’e
ve ka-
miydik; yoksa
lanlara. gelen ruh
Allah mu onu hâlâ
ömürler bilemiyorum...
versin.
Fatoş ha- Çocukluk, gençlik
yatta, masanın masumiyetiyle neye bulaş-
etrafında ve odada olanların tığımızın farkında olmadan belki de
bir kısmı ruh çağırmak yeri- boyumuzdan büyük işlere kalkıştı-
ne ne var ki artık çağırılma- ğımızda başımıza gelebileceklerin
yı bekliyorlar. farkında bile değildik.
Hayat buymuş. Peki başımıza bir şey geldi mi,
Ruh çağırdığımız gece- hayatımızda olağan olmayan veya
ler arkadaşım Fatoş’ta kalır- beklemediğimiz şeylerin olmasını
dım, korkudan Fatoş’la aynı ruh çağırma seanslarına bağlamak
yatakta yatıp tuvalet ihtiyacı ne derece doğru onu da bilmiyorum.
hasıl olduğunda gecenin bir
vakti belki ruhlar gitmemiş-
lerdir diye birbirimize eşlik
ederdik.
G elelim Lily Dale’e, ölümsüzler
beldesi diyorlar... Nasıl mı?
New York’un kuzeyinde
55
BD OCAK 2022

araziye kamp kurup


rahmetlilerin gelmesini
beklerlermiş.
Mesaj servisleri, ruh
çağırma seansları ve
ders verilen sınıflarla iş
genişlemiş. Bu ruhçular
yani spiritüalistler kam-
pına gelenler arasında
Sherlock Holmes’un
yaratıcısı Conan Doy-
le, ünlü aktris Mae
West, hatta Thomas
Edison’un da olduğu
söyleniyor.
Topluluğun temel
inancı hayatın devam
ettiği ve ölmeyeceğimiz
yolunda; yani ölünce
sadece var oluş şekli-
miz değişiyor. Moral
olsun diye uydurmu-
yorum gerçekten böyle
Bu ruhçular düşünüyorlar.
yani spiritüalistler Yaşamın devam-
rengârenk Viktorya dö- kampına gelenler lılığının ispatı olarak
nemi evlerin dizildiği arasında Sherlock ruhlarla iletişime ge-
Lily Dale adlı kırsalda Holmes’un çiyorlarmış. Lily Dale
medyumlardan ya da yaratıcısı Conan medyumlarından Janice
ruhçulardan oluşan bir Doyle, ünlü aktris Dreshman böyle di-
topluluk yaşamakta. Mae West, hatta yor. Peki bu topluluğa
Evlerde açık-kapalı ta- katılmanın şartları var
Thomas Edison’un
belaları var. Müsait ise mı? Elbette var, ciddi
içeri girip ev sahibine
da olduğu sınavdan geçmeniz
ölülerinizin ruhlarını söyleniyor. gerekiyor.
çağırtabiliyorsunuz! 250 kişinin devam-
lı-yarı devamlı ikamet ettiği bu se-

L ily Dale yerleşimden önce o vimli medyumlar mahallesinde ruh


bölge 1879’da yetişkinlerin ruh- çağırma seansları 80 ile 100 dolar
çuluk seansları yaptıkları bir kamp arasıymış. Yarım saatlik ahiretle ile
olarak başlamış.1879 yıllarında iletişim ücreti hepi topu 100 dolar.
56
BD OCAK 2022

Çağırdığınız
aile büyükle-
rinize sorular
sorup cevaplarını
alabiliyorsunuz.
Vefat etmiş
arkadaşlarınızı
da çağırabili-
yorsunuz illa
geleceklerin
akraba olmaları
şart değil. Lily Dale beldesinden bir başka görünüş
Yani burada
“İyi sıhhatte olsunlar” ile ücreti mu- yani demokrasi de var!
kabili muhabbet yapılıyor. Her gelen kafasına göre dükkan
Lily Dale topluluğunun yöne- açıp medyumluk yapamıyor gayet
timi ve üyeleri var. Hepsi medyum sıkı, ciddi kuralları varmış.
değil elbette, çalışanlar da yönetime
katılıyorlar.
Yönetim kurulu zaman zaman
oylamaya başvuruyor, bu küçük
O rada doğup büyüyen med-
yumlar olduğu gibi dışarıdan
katılanlar da var, elbette pek çok
cemaatin sorunlarını çözmek için; sınavdan geçtikten sonra çalışma
izni veriliyormuş. Halen 36
medyum faaliyet gösteriyor-
muş ve fakat pek çok müracaat
değerlendirme sonuçlarını
bekliyormuş.
Peki yıllık ziyaretçi sayısı
nedir diye soracak olursanız;
her yıl Haziran ile Eylül arası
30 bin ziyaretçi geliyormuş.
Aralarında samimiyetle akra-
ba, arkadaşlarının ruhlarıyla
irtibata geçmek niyetiyle
gelenlerin yanı sıra şüphe ile
yaklaşıp ne olup bittiğini gör-
mek isteyenler ve bir de hafta
sonu yapacak şey bulamayıp
gelenler de oluyormuş.
Lily Dale’de ziyaretçilerini bekleyen Açık havada yapılan
Angie Abd adlı bir medyumun evi ruh çağırmaları ise bedava.
57
BD OCAK 2022

Souls günleri bir


kaç örnek. İnsanlık
eski çağlardan beri
ölülerle irtibata
geçmek istemiş.
Lakin Eski
Ahit, medyumlar
ve ölülerle irtibata
geçmeyi yasakla-
mış. Ancak spi-
ritüalizm 19. yy.
rasyonalite yani
mantık ve din çatış-
malarında zirvede
yerini alıyor.
Lilly Dale’de hediyelik alınabilecek dükkanlar, çevrede
Kiliseye devam
kalınabilecek oteller gelenlerin hizmetinde.
eden inançlılar bu
Medyum çağırdığı ruha kim oldu- çatışmada inançlarını ispat gereği
ğunu soruyor ismini aldıktan sonra duyuyorlar. Kurtuluş biri 11 öbürü
kalabalık arasında kiminle ilişkisi 14 yaşında iki kız kardeşin Kate ve
olduğu tespit ediliyor. Daha sonra Margaret Fox’un ölülerle iletişime
medyum karşılıklı soru, mesajları geçeceklerini söylemeleriyle başlı-
iletiyor. yor; anne babaları bile şaşırıyorlar.
Ziyaretçiler arasında şifa için ge- Evlerinde olduğunu iddia ettikleri
lenler de oluyormuş.
Hediyelik alınabilecek dükkan-
lar, çevrede kalınabilecek oteller
gelenlerin hizmetinde.
Peki spiritüalizmin ardında-
ki psikoloji nedir diye soracak
olursanız buna cevap veremem,
bilemem ancak okuduklarıma göre
ruh çağırmak Viktoria dönemi
dal budak sarmış bir muhayyele
ürünü dense de gitgide ilgi çektiği
muhakkak.
Çoluk çocuk kutlanan bayram-
larına göz attığımızda Batı dünya-
sının ölülerle haşır neşir bir yapısı
olduğunu görüyoruz.
Halloween, All Saints, All Margaret Fox ve Kate Fox
58
BD OCAK 2022

ruhla bir kere tıklama evet 2 kere düşünmek lazım. Öyle ki çetrefil
tıklama hayır anlamında kodu ile işi cinayetleri çözmek için bazı polis
400 kişilik gösteriye taşıyorlar. teşkilatlarının psişiklerle çalıştıkları-
Yeni bir din doğuyor adeta. nı unutmayalım.
Bir türlü çözülemeyen cinayet

S piritüalizm, konformist olmayan


değerler, biraz liberal düşün-
celer ve şömine başında ölülerle
davalarında olay mahalline polislerle
gidip cinayetin işlendiği zamanı ka-
tili tarif edenler var. Verdikleri bilgi-
muhabbet (!) zamanın ünlülerinin lerin katili yakalamakta kullanıldığı
de dikkatini çekiyor. Bu seanslara da bir gerçek. Bu insanlara artık
katılanlar arasında Alfred Russel şarlatan deyip geçilmiyor. Dahası
Wallece isimli biyolog, Sir Arthur bazı psişiklerin öldürülmüş kişilerin
Conan Doyle da var. Sherlock Hol- enerjisine girip irtibat sağlamaları
mes hikayelerinde epey spiritüalizm ve cinayeti aydınlatmaları enerji
promosyonu bulabilirsiniz. Fox kız seviyeleri ve enerji tünellerine girme
kardeşlerin sahtekârlıkları ortaya kabiliyetleri inkâr edilir gibi değil.
çıkmış olsa da 1888’de spiritüalist Nitekim pek çok televizyon
hareket hızını kesmiyor. Halen 350 dizilerinde onlara ciddiyetle yer ve-
kilisede devam ediyor. Medyumla- rildiğini de görüyoruz. Hatta onların
rın kullandıkları hileler ve teknikler üzerine yazılmış hikayeler üzerine
James Randi, Dersen Brown, Jon yapılmış polisiye diziler var.
Dennis tarafından Bad Pyschics
sahifesinde açık edilse de ruhçuların
önüne geçmek ne mümkün.
Paranormal, yani normal dışı
Ö lülerle irtibata geçmek ister
miydiniz? Şahsen denemiş biri
olarak masada oturan diğer arka-
işlere merak, inanç artık tv program- daşlarımın kimilerinin çağırdığımız
larına da yansıdı. Saatlerce kavu- ruhların arasında olduğu düşüncesi
rup duruyorlar. Özel toplantılarda, çok tuhaf geliyor bana.
karanlıkta bir masa etrafında elele Artık yavaş yavaş çağıran değil
tutuşmak korkuyu körüklerken ka- bir bir çağırılan olacağımız gerçeği
ranlığın seslere hassasiyeti yükseltti- ürkütücü.
ği de bir gerçek. Ama büyük bir meydanda elele
Peki masa kaldırmaya ne diyece- tutuşup Cumhuriyetimizin kurucula-
ğiz? 160 yıl önce Michael Faraday rını çağırmak içimizde kalan soruları
cevabını bir deneyle vermiş. Malum sormak ve bu Cumhuriyeti bizlere
Faraday. manyetizm ve elektriklen- ölmek pahasına kurdukları, bırak-
me arasındaki ilintiyi bulan adam; tıkları için minnetlerimi ifade etmek
bize fazla laf düşmez. Medyumların isterdim.
hilelerini açığa çıkaran pek çok bi- Hepsi nur içinde yatsınlar!..
lim adamı var ama yine de insanlar Saygıyla Efendim. •
inanmaya devam ediyorlarsa durup necefugurlu@gmail.com
59
BD OCAK 2022

Bağlantısallık
ve
Yaşamdaşlık

60
Satır BD OCAK 2022

Arasında
Ömer Dedeoğlu

“Yaşam dediğimiz bu eşsiz öğretmen için,


dünyamız için, doğanın ekolojik devamlılığı için,
insan türünün önemi arı türü kadar bile değil,
korona salgınından öğrendiğimiz bir diğer sonuç
da şu oldu: Tabiat insansız çok mutlu.”

A vrupa Bilim ve Sanat


Akademisi üyesi, beyin
cerrahisi profesörü ve anatomi bilim
doktoru, değerli bilim insanımız,
filozofumuz, gururumuz Sayın
Prof. Dr. Türker Kılıç, Ayrıntı Ya-
yınları'ndan çıkan “Yeni Bilim:

Türker Kılıç

Bağlantısallık, Yeni Kültür: Ya-


şamdaşlık” isimli kitabında bizlere
yeni bilim yöntemi Bağlantısallık
ve bu yöntem sonucu doğabilecek,
hatta doğması gereken bir yaşama
61
BD OCAK 2022

detaylandıran
MRI tekno-
lojisindeki ve
“büyük veri”
işleme kapa-
sitesindeki
hızlı gelişme-
ler eşliğinde
ve en önem-
lisi, Türker
Hoca’nın
“olasılık ve
öngörü mate-
matiği” diye
Bu yeni yöntem, tarif ettiği,
bütünü oluşturan yeni matema-
biçimi, kültürü tik dili “Enformas-
olan Yaşamdaşlık parçalar yerine, yon Matematiği”
kavramını anlatıyor. parçalar arasındaki sayesinde beynin
Bağlantısallık (bi- bağlantısal-bütün-
limsel bir yöntem ilişkiyi, bağı esas selliğini ve tarihte
tanımlaması olarak) alıyor. ilk kez beynin nasıl
ve Yaşamdaşlık zihin ürettiğini
sözlerini güzel kök- anlama imkânı do-
dil Türkçemize kazandıran da ken- ğuyor. Ayrıca bu yöntem bize en
disi. Bilimsel yolculuğunun başında yetkin bilgi işlemi sisteminin insan
“en yetkin ve esas öğretmen” yaşa- beyni değil, yaşamın kendisi oldu-
ma sorduğu “Beyin nedir ve nasıl ğunu gösteriyor. Bu, bizi bugünlere
düşünüyor?” sorusu zamanla “Beyin taşıyan tümdengelim ve tümevarım
nasıl zihin üretiyor”a dönüşünce, bilimsel yöntemlerinin üzerine ek-
beyin-bilimin öncülük ettiği geliş- lemlenerek, diğer bilim dallarıyla
meler, kendisini bir bilimsel yöntem beraber, yaşamın her alanını etki-
ve yaşama yaklaşım devriminin eşi- leyebilecek bir değişime, yeni bir
ğine getiriyor. Bilim dünyası dışında düşünce sistemine ve kültüre giden
olanların da anlayabileceği bir dille yolu açıyor.
yazdığı kitabı da bizler için bu dev-
rime açılan bir pencere niteliğinde.
Bilgisayar teknolojisindeki,
makine öğrenmesini mümkün
B u yeni yöntem, bütünü
oluşturan parçalar yerine,
parçalar arasındaki ilişkiyi, bağı
kılan “nöronal ağ-yapay zekâ” ala- esas alıyor. Bu bütün-parça ilişki-
nındaki, beynin bağlantısallığını sinin temelinde ise ait olduğu oluş
62
BD OCAK 2022

katmanına ait kodlama biçiminin DNA’sına gerçek veri arşivlemeyi


işlediği enformasyon/bilgi var. Va- başardılar. Çalışmada koşan bir at
roluş da bu kodlama biçiminin, ait oynatan bir GIF animasyonunun
olduğu varoluşa özgü, parçalar ara- piksel değerleri, bir virüs yardımıy-
sındaki enformasyonu işlemesiyle la yaşayan bir bakteri popülasyo-
oluşan bağlantısallığı belirlemesiyle nunun genomuna yüklendi. Daha
meydana geliyor. Kitaptaki bir ör- sonra veri genomdan alınarak tek-
neğe göre; beyinde bilgiyi oluşturan rar bir GIF’e dönüştürüldü. Baştaki
esas yapı nöronlar değil nöronların animasyon ile sonra ortaya çıkan
uzantıları üzerinden oluşturdukları animasyon arasındaki benzerlik ola-
enformasyon ağı. Yani bugünkü ğanüstüydü.” Yaşanan gelişmeler
anlayışımızla fizik evrenin yapıtaşı gelecekte, bilimin ve yaşamın her
atom, biyolojik evrenin yapıtaşı alanında sınırsız uygulama olanak-
hücre, beynin yapıtaşı nöron, dilin ları sunuyor.
yapıtaşı ise sözcüklerken, bağlantı- Bu örnekten sonra da şunları
sal-bütünsellik yönteminde evrenin, ekliyor:
doğanın, yaşamın tüm bütün–parça “Yaşamın onu oluşturan enfor-
ilişkilerinin temelinde enformasyon masyon örüntüleriyle ilişkisi, bey-
bulunuyor. Yaşamın temel yapıtaşını nin onu oluşturan nöronal ağlarla
da bütünün parçaları arasındaki iliş- ilişkisine benzer. Bütün açısından
kinin bilgisi oluşturuyor. onu oluşturan parçaların önemi, bu
parçaların -alt bütünlerin- birbi-

H er yaşam bütünlüğünün bir


başka yaşam bütünlüğünün
parçası olduğu, her bütünlüğün ken-
riyle bağlantılarının matematiksel
zenginliğiyle belirlenebilir. Bu
anlayış ile bakıldığında yaşam açı-
dine özgü bir enformasyon işleme sından selvi ağacı ile karga; balina
sistemi yani kodlama kullandığı ile arıkuşu; insan ile arı arasında
ve tüm bu kodlama sistemlerinin
birbirine dönüşebildiği (en önemlisi Her bir tekil
de bilginin enerjiye dönüşebildiği),
yaşamın iç içe var olan kodlamalar organizma, yaşam
bütünü olduğu, bir doğa ve evren karşısındaki önemini,
anlayışı, yeni matematik sayesinde,
bilimsel bir temele oturuyor. Yaşamı oluşturduğu ve yaşam
oluşturan tüm varoluş kodlarının adını verdiğimiz
birbirine dönüşebilme özelliğini
Türker Hoca şu örnekle veriyor: bağlantısallık ağının
“Yakın zamanda yapılan bir zenginliği, etkinliği
çalışmada araştırmacılar bakteri
adaptasyonu ve bilgi depolama ve karmaşıklığı ile
prensiplerini kullanarak bakterinin yaratır…
63
BD OCAK 2022

kıymet farklılığı yoktur. Her bir tekil karşıyayız. Tüm evreni ve doğayı
organizma, yaşam karşısındaki öne- oluşturan parçalar, bütünler birbirle-
mini, oluşturduğu ve yaşam adını riyle iletişim halinde. Türker Hoca
verdiğimiz bağlantısallık ağının kitabında “her bütünün başka bir
zenginliği, etkinliği ve karmaşıklığı bütünlüğün parçası” olduğunu
ile yaratır… bazen bir bahçe için öngören mantık abidesi Spinoza’yı
bir köstebek; işten anlamayan, da saygıyla selamlıyor. Ayrıca
toprağı havalandırmayan tembel Spinoza’nın kütüphanesinde, onun
bir bahçıvandan daha değerli bir düşünce oluşumunda etkisi olabile-
yaşam yaratandır.” cek Şeyh Bedrettin ve Mevlana’nın,
yani irfan kuşunun gerçek yuvası

S evgili okurlar, yaşamın,


evrenin / doğanın kendisi
ve 17. yüzyıl filozofu Spinoza’nın
Anadolu’nun, izlerini sürüyor.
Hollandalı filozof bugün hayatta
olsaydı yüzünde içten ve mütevazı
önerdiği gibi “her şeyin bir bü- bir gülümsemeyle hocamızı sevgiy-
tünlük ve ilişkiler ağı içinde” le kucaklardı. Sınırlı bilgi ve biri-
olduğunun bilimsel kanıtı ile karşı kimimle bu yeni bilimsel yöntemi,
aynı kitapta olduğu gibi, aktarmaya
İşin özünde yaşamın, çalıştıktan sonra gelelim bu yönte-
min bizleri, yani tutkularının esiri
doğanın, evrenin, her olmuş, neoliberal kapitalizmin köle-
unsuruyla kardeşiz. si zavallı insanı en çok ilgilendiren
kısmına, yani bu yöntemin hayattaki
İnsanoğlu yarattığı izdüşümü olan ve Türker Hoca’nın
kültürle zorunlu bir mucidi olduğu Yaşamdaşlık
kültürüne.
yol ayrımında ama Uygarlığımıza
çoğumuz bunun katkısı tartışılmaz
güncel bilim anla-
farkında değiliz. yışımızdan doğan
hali hazırdaki kültü-
rümüze, temellerini
atanlardan esinle-
nerek “Newton-Ba-
con-Descartes”
kültürü adını veren
Türker Hoca artık bu
kültürün de her kül-
tür gibi bir değişime
ihtiyacı olduğunu
belirtiyor. Kitabında
64
BD OCAK 2022

bu kültürü nasıl inşa edebileceği-


mizi, önce sorunları tespit ederek
Türker Hoca
ve bir yol haritası çizerek anlatıyor. bu dönüşümün
Yaşamdaşlık işte bu yeni ve kanım-
ca gerekli kültürün adı. İşin özünde
merkezine iyilik
yaşamın, doğanın, evrenin, her un- kavramını oturtuyor
suruyla kardeşiz. İnsanoğlu yarattığı
kültürle zorunlu bir yol ayrımında
ve okullarda evrensel
ama çoğumuz bunun farkında deği- iyilik dersleri
liz. Bizler gördüğü her şeyi ve her
yeri sahiplenip, sömürme derdine
okutulması gerektiğini
düştükten sonra doğanın parçası ol- vurguluyor.
duğumuzu unuttuk, doğayla uyumlu
yaşamayı bıraktık. Doğanın sınırsız gerektiğini vurguluyor. Evrensel bir
kaynak ve imkânları hepimize, her iyilik tanımı ortaya koyamayışımızı
canlıya, tüm yaşamdaşlarımıza da en büyük eksikliklerimizden biri-
yetebilecek veya en azından var- si olarak görüyor.
lıklarını koruyabilecek imkânları “Sevmenin ölçüsü, ölçüsüz
sunarken, miyadı dolmuş neoliberal sevmektir” diyen Spinoza belki
kapitalizm ve getirdiği açgözlülük bu konuda da bizlere ışık tutabilir.
yüzünden gezegenimizin ölümü Prof. Dr. Türker Kılıç çok önemli
hızlandı. Kendisini doğanın sahibi ve gerekli bir devrimin öncülüğünü
görüp tanrılaştıran insan, geldiğimiz yapıyor. Bunu anlayabileceğimiz
noktada talancı çekirge sürülerinden bir dille kitaplaştırması ve bizlerle
farksız bir şekilde kendi sonunu paylaşması çok önemli çünkü bu
hayatın akışına lime lime dokuyor. değişim için istisnasız hepimize gö-
Türümüzün kendini mucize olarak rev düşüyor.
görmeyi bırakıp, esas mucizenin
yaşamın kendisi olduğunu tekrar
hatırlaması lazım.
İnsanoğlu bir yol ayrımında
İ rfan kuşunun yuvasından
bahsetmiştik, gelin sözü yük-
sek Türk kültürünün ürünü, kadim
evet. Çünkü şu anda daha iyi bir Anadolu’nun binlerce yıllık “doğa-
dünya kurup, bir paylaşım ekono- nın bir parçası olarak onunla uyum
misine geçmek için tüm bilimsel içinde” yaşama bilincini, zamanın
ve teknolojik altyapıya sahibiz. ötesinden bize aktaran şu dizelerle
Vermemiz gereken karar hangi yöne bitirelim:
gideceğimiz, çünkü yönlerden biri “Bende sığar iki cihan, ben bu
karanlık ve acılarla dolu. Türker cihana sığamam…
Hoca bu dönüşümün merkezine iyi- Yersiz, yurtsuz cevher benim,
lik kavramını oturtuyor ve okullarda hiçbir mekâna sığamam…
evrensel iyilik dersleri okutulması Hem sedefim hem inciyim,
65
BD OCAK 2022

Sırat’tan da geçiciyim Şeker benim, bal da benim,


Bunca atlas kumaş ile, ben bu Güneş benim, Ay da benim
dükkana sığamam… Herkese can bağışlarım, ama
ben cana sığamam
Gizli hazine benim işte, göz
önünde olan da ben Ok da benim, yay da benim;
Maddenin cevheri benim, doğa, yaşlı benim, genç de benim
ummana sığamam… Sonsuz olan devlet benim, ben
Can ile cihan benim işte, dünya ona buna sığamam…
ile zaman da Gerçi bugün Nesimi’yim,
Ama gel gör ki, ne dünyaya, ne Haşimi’yim, Kureyşli’yim
zamana sığamam… Benden uludur ayetim; ayete,
şana sığamam…”
Yıldızlarla felek benim, vahiy ile Bağlantısallık ve Yaşamdaşlık
melek benim dönüp dolaşıp bizi Anadolu’ya geri
Çek dilini dilsiz kesil, ben bu getiriyor…
lisana sığamam… omerdedeoglubd@gmail.com
Zerre benim, Güneş benim; dört,
beş, altı… sırlar benim Sayın Prof. Dr. Türker Kılıç
Her şey açık ve meydanda, ben geçtiğimiz ay içinde dünyanın en
bu lisana sığamam prestijli akademilerinden biri olan
ve kurucuları arasında Albert
Ateşteki ağaç benim, dönüp
Einstein ile Bertrand Russell'ın
duran şu taş benim
de olduğu “Dünya Bilim ve Sanat
Bak şu ateş yalımına, ben bu Akademisi'ne" üye olarak seçilmiştir.
yanana sığamam…

Baruch Spinoza Sözleri


• Anlamak, sevmenin başlangıcıdır. bilgelik ve gerçek bilgiden oluşur; yoksa
başkalarından daha bilge olmasından ya
• Aslında, insan zihninin “farkında” da bir başkasının gerçek bilgiye sahip
olduğu sadece kendi bedeni değildir.
olmamasından değil.
Zihin, aynı zamanda, kendisinin de
farkındadır. İnsan bir şeyi bilir (yani • Bir insan kendi iradesiyle savaş çıkar-
bedenine yaptığı etkiyi bilir), ama aynı mayı başarabilir ancak çıktıktan sonra
zamanda, bildiğini de bilir, bildiğini-bildi- savaşı durdurabilmek için başkalarının
ğini de bilir. iradesine ihtiyaç duyar.
• Barış, savaşın olmaması demek • Bir şey iyi olduğu için arzu duyulmaz;
değildir. O; bir erdem, bir ruh hali, O, arzu duyulduğu için iyi olur.
iyilikseverlik, güven ve asalettir.
• Bilgisizlik bahane edilemez. • Biz kendimizi hür sanıyoruz. Halbuki
ellerimizde ihtiraslarımızın, kötü huyları-
• Bir insan için gerçek dünyevi mızın görünmez zincirleri vardır. Bilekle-
mutluluk ve gerçek sonsuz mutluluk, rimize görünmez kelepçeler takılmıştır.
66
Anka BD OCAK 2022

Berk Yüksel

Kabile Zihniyeti ve
Birey
Olamamak

“Hastalıklı bir
topluma iyi
eklemlenmiş olmak,
sağlıklı olmanın bir
ölçüsü olamaz.”
K lan ya da kavim; geleneksel top-
luluk, kabile şeklinde tanımlanır.
Toplumsal ve ekonomik ilişkilerinde
“Sen, ben, bizim oğlan” sistemi ile
Krishnamurti hareket eden bir topluluktur. Top-
luluk içi birbirine sirayet hatta bir
anlamda yapışık yaşam had safhadadır. Sürekli sadece aynı topluluk içi iliş-
ki ve teşriki mesai sürer gider. Sevgi sömürüsü her daim yapılıp varsa boş
67
BD OCAK 2022

zamanların tamamına el konmak is- sen anla” tarzı bıkkınlık veren bir
tenir. Gördükleri ve benimsedikleri aba altından sopa gösterme taktiği
ezber yaşam sistemi, yeni kuşaklara ile yaşam biçimi şiddetle ve dur-
dayatılır. “Büyüklerimiz de bunu maksızın dayatılır.

K
böyle yapardı, bizim zamanımız-
da..., atalarımız da vs...” şeklinde lan zihniyeti sosyalleşme ba-
taarruzlarla bireyin en önemli kimli- hanesini de çok güzel kullanır.
ği yani birey olabilmesi, düşünmesi, Amaç, bir araya gelinince verimli
sorgulaması, başkalarının değil bir birliktelik değildir. Boş vaktin
kendi aklını kullanması elinden yine benzer şahsiyetlerle doldurul-
alınmak için amansızca çabalanır. masıdır. Fiziksel olarak bir araya
Otoriter liderlere ya da lider takı- gelen şahsiyetler, konu futbol
mına biat etmek özendirilir. Bu tip sohbeti olunca bir anda kendileri-
ilkel topluluklarda saygı kulluk gi- ne gelip dikkat kesilirken, sohbet
bidir, kibarlık değildir. Kul-köle tipi derin mevzulara hasbelkader gelirse
boynu bükük saygı, karanlık feodal ağızları açık şekilde tavana bakıp
dalabilirler. Klan ve
kabile zihniyeti bel-

Klanımsı yaşamın
en önemli
özelliklerinden
biri üyelerinin
birbirine çıkar
ilişkisine dayalı
bağlılığıdır.

li mutlak uyulması
gerekli kuralları
zihniyetteki gibi sadece yaşa, etikete da bireye zorla uygulatmaya kalkar
ve makamadır, yaşanmışlıktan edi- ve küçük şeylerin peşinde koşarak
nilen deme değildir. Tarikatvari bir hayat sürdürülür. Eflatun şöyle
yaklaşım ile kişinin hayatının her diyor: "Küçük şeylere gereğinden
alanına sirayet söz konusudur. “Bu çok önem verenler, elinden büyük iş
budur”cu yani dogmatik kör zihni- gelmeyenlerdir. "
yet mevcuttur. Kavim felsefesinde Klanımsı yaşamın en önem-
“Kızım sana söylüyorum, gelinim li özelliklerinden biri üyelerinin
68
BD OCAK 2022

birbirine çıkar ilişkisine dayalı bağ- Klan zihniyeti


lılığıdır. Amiyane tabir ile “Bugün
sen benim sırtımı kaşı, ben de yarın empatiden
senin sırtını kaşırım” basit tüccar (duygudaşlık)
mantığı ile bir nevi sosyal güvenlik
sistemi kurmuşlardır. Klan zihni-
yoksundur.
yetine sahip kişilerde birey olarak Başkalarının ne
değil; sadece bir yığın oluşturduk- düşünebileceği
larında mutlu ve mesut olmak ortak
niteliktir. Çoğunluğu boş zamanı onların yerine
değerlendirme, bu zaman diliminde kendini koyarak
verimli, üretken ve yaratıcı işlere
vakit ayırma konusunda zayıftır.
düşünebilme
Birçoğunun hobileri yoktur. Kendini bir lükstür.
ve insanlığı geliştirmek için ne ya-
pabileceğini düşünmez. Söylemleri
şeklen “Hep bir arada olalım, bir çok uzaktır.
sevgi yumağı olalım, ona dolanıp İnsanoğlunun gelişim sürecinde
dünyayı sarmalayalım” iken, ite gerilerde kalmış klan, kavim, aşiret,
kaka bir araya toplananlar arasında kabile tipi menfaat amaçlı topluluk-
maalesef yanında ruhunu da getiren ların bireyleri; ezkaza bir gün yalnız
kimse yoktur. Ayrıca gelenekçi klan başlarına kaldıklarında ciddi anlam-
zihniyeti çatık kaşlı, otorite sembolü da panikleyip sudan çıkmış balığa
yaşlı-erkilliği de beraberinde getirir. dönerler. Klan zihniyeti empatiden

A
(duygudaşlık) yoksundur. Başkaları-
ile mahremiyeti konusunda da nın ne düşünebileceği onların yerine
bu zihniyet zayıftır. “Ben her kendini koyarak düşünebilme bir
şeyimi paylaşırım, gizlim saklım lükstür. O, atgözlüklü yaşamını kav-
yoktur...” mottosu ile aile içi her mi ile birlikte yaşar ve daha kötüsü
konuyu da her ortamda ortalığa bunu çevresine dayatmaya kalkar.
saçmaktan çekinmez. Çekinmediği Asabiyet, bu yaşam biçiminin vaz-
gibi yaşamın her alanında yaptığı geçilmez bir parçasıdır. Eşitlik ise
gibi “Böyle yapılmalı!” söylemi söz konusu bile değildir.
ile farklı davranışlarda bulunanla- İshak Alaton şöyle diyor:
rın boğazına çöreklenir. Klancılar, “Para ötesi, para-üstü bir konu
başkalarının hayatı hakkında atıp vardır. Bunu parayla satın alamaz-
tutmak gibi, hatta utanmadan onla- sınız. Bunun adı zevk ve keyiftir.
rın yaşamına karışmaya yeltenmek Zevk almak, keyif duymak ancak
gibi davranışları kendilerine hak gö- ‘kültür’ ile mümkündür. Yaşlılığınız
rebilirler. “En iyi bildiğim, haddim için biriktireceğiniz kötü gün pa-
olmalı!” söylemi klan zihniyetçilere rası kadar belki ondan da önemli
69
BD OCAK 2022

“kendisi gibi”
olur. “İnsanlar
ikiye ayrılır: Me-
zarlıklara girenler
ve ansiklopedilere
girenler.” diyor
Çetin Altan üstad.
Klan zihniyetinde
aile içinde çocuğa
bir birey olduğu-
nu hissettirme,
saygı gösterme ve
onu adam yerine
koymak yerine;
onu aile büyük-
Kavim zihniyetinin lerinin çizdiği
yolunun sonucu kişi yolda yürütmek

“herkes gibi” olur; oysa


mevzu bahistir. Klan zihniyeti öyle
görmüştür, öyle yaşamalıdır; zin-
aydınlanmış gerçek bir cir kırma ihtiyacı yoktur, daha da
birey “kendisi gibi” sağlamlaştırır. Gelişmiş ülkelerde
feodal zihniyetin bu anlamsız geri
olur. kalmış kalıpları tarihin çöplüğüne
birer birer süpürülmektedir. Bu ya-
olan bu zevkler ve mutluluklardır. pıda büyüyen gençler, aileden klan
Bunlara sahip olmak ancak kültürle hayatı görürler ve kavim eğitimi
mümkündür. Para kazanmaya emek alırlar. Ataerkil baba diktatoryası ile
verdiğiniz kadar kültür edinmeye de de gerektiğinde şiddetle bastırılıp,
emek verin. Para harcamak ayrı bir özgür bireyler olamazlar.
kültürdür.” “Kendimiz olarak doğar;
Kavim zihniyetinin yolunun kendimizden bir başkası olarak
sonucu kişi “herkes gibi” olur; ölürüz.”Hanri Benazus
oysa aydınlanmış gerçek bir birey berkyukselbd@gmail.com

Bir insan kendini bulduğunda,


hayatı boyunca onurlu bir şekilde
yaşayabileceği bir konağı olur.
- James A. Michener

70
Dünya Döndükçe BD OCAK 2022

Sabriye Aşır

Demokrasilerde diktatörler
nasıl iktidara gelirler?

D iktatörlükler, genellikle
beklenmeyen bir durumdur.
Avrupa’da, Asya’da ve Güney Ame-
Almanya’nın dünyanın en iyi eği-
tim sistemine sahip olduğu yaygın
biçimde kabul görmüştü. Eğer
rika’da, diktatörlük tehlikesinden herhangi bir eğitim sistemi insan-
uzakmış gibi görünen varlıklı, eği- ları barbarca davranmaya karşı
timli ve kültürlü toplumlarda ortaya aşılayabilecek olsaydı, bu kesinlikle
çıkmıştır. En paradoksal ve çarpıcı Almanya’nınki olurdu. Anaokuluyla
durumlardan biri olan Almanya’yı erken eğitim vardı. Ortaöğrenimde
ele alalım. ise özellikle kültürel eğitime önem
19. yüzyılın sonlarında veriliyordu. »
71
BD OCAK 2022

Almanlar, modern araştırma rejimi kendini nefrete, Karl Marx’ın


üniversiteleri kurdular. Benzinle toplumun hastalıkları için suçladı-
çalışan otomobili icat eden Karl ğı “burjuvazi”ye duyduğu nefrete
Benz’i, dizel motorun mucidi olan adadı. Lenin ve halefi Stalin bu fel-
Rudolf Diesel’i, elektromanyetik sefeyi daha ileri götürerek, bir ineği
dalgaların varlığını kanıtlayan olan köylüğü bile “zengin” varsaya-
Heinrich Hertz’i, X ışınlarını keş- rak kapsayan bir yok etme politikası
federek röntgeni bulan Wilhelm sürdürdüler.
Conrad Röntgen’i, kimyasal yapı
teorisini geliştiren Friedrich Au-
gust Kekulé’i, frengi için ilk tıbbi
tedaviyi üreten Paul Ehrlich’i ve
elbette teorik fizikçi Albert Einste-
in’ı düşündüğümüzde, Almanların
bilim alanındaki başarılarıyla parla-
dıklarını söylemek mümkündür. Bu
nedenle, 19. yüzyılda bu denli çok
Amerikalı akademisyenin eğitim
için Alman üniversitelerine gitmesi-
ne şaşırmamak gerekir.

B irinci Dünya Savaşı’nın ardın-


dan Alman üniversitelerine
kayıtlarda artış yaşandı. 1931 yılı
itibarıyla, savaş öncesi 73 bin olan Adolf Hitler
bu sayı, 120 bine ulaşmıştı. Devlet,
yeteneği olan fakat maddi gereksi-
nim içindeki öğrencilere burs sağla- Peki öyleyse, iyi eğitimli Al-
dı. Burslu bir öğrenci, üniversiteye manlar nasıl oldu da Adolf Hitler
ücret ödemiyor, ders kitaplarını üc- gibi bir akıl hastasını desteklediler?
retsiz alıyor ve giyim, sağlık, ulaşım Buna verilebilecek en kısa yanıt,
ile tiyatro-konser biletleri gibi har- kötü yönetimin ekonomide, orduda
camalarında indirim sağlanıyordu. ve siyasette krizlere neden olduğu-
Her ne kadar 19. yüzyılın son- dur. Almanya’nın durumu gittikçe
larında bir kısım Yahudi düşmanı kötüye gitmeye başladı ve insanlar
dalgalanmalar olsa da, Almanya bir noktada sinirlendikleri ya da
bunun patlak vereceği olası bir yer çaresiz hissettiklerinde, normalde
gibi görünmüyordu. Ne de olsa bir kalabalığın ilgisini çekmeyecek
Rusya’da on yıllardır Yahudi karşıtı delileri destekleyebilirler.
ayaklanmalar ve zulümlerle katli- Öteki savaşan devletler gibi Al-
amlar vardı. Rusya’nın Bolşevik manlar da kazanma ve kaybedenlere
72
BD OCAK 2022

savaşın maliyetini ödetme beklen- Hitler’in yeteneği iyi bir konuş-


tisiyle Birinci Dünya Savaşı’na ka- macı olmasıydı, bu nedenle de sa-
tıldı. Alman hükümeti, halkı savaşı vaşın sonucu sebebiyle öfke ve düş
kazanmakta olduklarına inandırmış- kırıklığı içindeki Almanları etkileyi-
tı; bu nedenle gerçek ortaya çıktı- ci konuşmalar yapmaya başladı. Ya-
ğında büyük bir şok yaşandı. Daha hudileri ve kapitalistleri suçlarken,
sonra ABD Başkanı “Alman Yüceliği”ni
Woodrow Wilson, yeniden inşa etmeye
Almanlara barış mü-
Tarihçi Ian söz verdi. Tarihçi
zakeresi beklentisi Kershaw: Ian Kershaw, “Kay-
veren ünlü Wilson bedilen bir savaş,
İlkeleri’ni açıkladığı
“Kaybedilen bir devrim ve yaygın bir
bir konuşma yaptı. savaş, devrim ulusal aşağılanma
Fakat Amerika’nın duygusu olmasaydı,
başlıca müttefikleri
ve yaygın bir Hitler bir hiç olarak
olan İngiliz ve Fran- ulusal aşağılanma kalırdı.” demişti.
sızlar, kayıplarının Ardından enf-
intikamını alma
duygusu olmasaydı, lasyon krizi patlak
konusunda kararlıy- Hitler bir hiç olarak verdi. Galip dev-
dılar ve Almanlara letler, Almanların
intikamcı şartlar
kalırdı.” parayı nasıl bulacağı
dayatıldı. Almanlar hakkında fazla dü-
ihanete uğramış ve aşağılanmış şünmeden, Almanya’dan yüksek
hissettiler. tazminatlar ödemesini talep ettiler.
Almanya’nın önde gelen askeri Ticaret kısıtlamaları, Alman şirket-
komutanları, ateşkesi imzalayanlara lerinin ihracat yoluyla para kazan-
nefret duyulacağını anladılar, bu masını zorlaştırdı. Avrupa gümrük
yüzden istifa ettiler ve bir sivil yet- tarifeleri üç katına çıktı ve savaş
kilinin imzalamasına istediler (imza öncesi seviyelere göre yüzde 800’e
atan yetkili daha sonra öldürüldü). ulaşan artış yaşandı.
Sonuçta, Almanya’nın kırılgan de-
mokrasisinin itibarı sarsıldı. Hitler
de Weimar hükümetine karşı kış-
kırtılanların arasındaydı. Sonradan
A lman hükümeti tazminat an-
laşmasını temerrüde düşürdü.
Almanlardan tazminat almaya ka-
adı değişerek Nasyonal Sosyalist rarlı olan Fransızlar, Ocak 1923’te
Alman İşçi Partisi (NSDAP) olan Alman sanayisinin yoğunluklu ol-
ve Nazi biçiminde kısaltılan Alman duğu Ruhr’a asker gönderdi. Alman
İşçi Partisi’ne katıldı. Bu parti mil- hükümeti, Fransızlara karşı pasif di-
liyetçilik, sosyalizm, anti-Semitizm renişi sürdürenleri sübvanse ederek
ve anti-kapitalizm karışımı ile bir yanıt verdi. Sonuç olarak, Alman-
cadı kazanıydı. ların bütçe açıkları tırmandı. Göz
73
BD OCAK 2022

korkutucu olan yalnızca tazminatlar Almanya, hükümet tarafından yö-


değildi, Almanya artık finansal ba- netilen sorunlu bir emeklilik sistemine
kımdan stres altına girmiş bir devlet sahipti. Ayrıca hükümet, milyonlarca
konumundaydı. Alman hükümetinin insana sağlık sigortası sağladı. 1,5
harcamalarının neredeyse yüzde milyon engelli gazi için devlet prog-
90’ı bürokrasiye, sosyal programla- ramı oluşturuldu. Devlet tarafından
ra, para kaybeden kamulaştırılmış işletilen tiyatrolar ve operalarla, sanat
işletmelere ve diğer sübvansiyonlara alanında da büyük sübvansiyonlar
gitti. Belediyeler de sübvanse edilen sağlandı. Devlete ait demiryolları para
kurumlar arasındaydı. kaybetti. Alman hükümeti, margarin
ve sosis üreten fabrikaları bi-
le işletti ve bunlarda da para
kaybetti.

A lman merkez bankası,


tüm bunları karşılamak
için muazzam miktarlarda
banknot basmaya başladı.
1923’ün sonlarında enflasyo-
nun zirve döneminde, Alman
hükümet harcamalarının
yalnızca yüzde 1,3’ü vergi
gelirleriyle karşılanıyordu.
Sonuç, beş yıldan daha kısa
bir sürede fiyatların 100
milyar kat artmasıydı. Enf-
lasyon herkese zarar verdi.
Birçok banka mevduatı
sıfıra devalüe edildi. Tarihçi
Gerald D. Feldman, işsiz
kömür madencilerinden
oluşan çetelerin kırsal böl-
geyi yağmaladığını, çünkü
Hiperenflasyon döneminde Almanya'da hükümet
bütçe açıklarını finanse etmek için durmadan para
çiftçilerin ürünlerini değersiz
basmaya başladığı için Alman markı olağanüs- kâğıt parayla takas etmeyi
tü biçimde değer kaybetti. Çalışanlar maaşlarını reddettiğini bildirdi. Hükü-
çantalar dolusu banknotlarla alıyor, buna karşın metin çıkardığı kira denetimi
alım gücü hızla düşüyordu. Alman markının duvar yasası nedeniyle müteahhitler
kağıdından daha değersiz hale geldiği, insanların
soba yakmak için banknot kullandığı, sokaklarda
bina inşa etme konusunda
çöpçülerin banknotları süpürdüğü Almanya'da, isteksizleşince, konut inşası
para işlevini tamamen kaybetmişti. için de dış borçlanma yapıldı.
74
BD OCAK 2022

Enflasyon nedeniyle
kütüphaneler ve mü-
zeler koleksiyonlarını
koruyamadı. Birçok
bilimsel araştırma da
finansal olarak imkân-
sız hale geldi.
Tarihçi Konrad
Heiden, o günleri şöy-
le anlatıyordu: “1923
yılında Cuma günleri
öğleden sonraları,
çalışanlar Alman fab-
rikalarının, büyük ma-
ğazaların, bankaların
ve ofislerin ödeme pencerelerinin dı- 8 Kasım 1923’te Adolf Hitler
şında bekliyorlardı. Her birine bank- başarısız bir darbe girişiminde bu-
notlarla dolu bir çanta veriliyordu. lundu ve hapse atıldı. Fakat destek-
Rakamlar aydan aya, sonra haftadan çilerini kaybetmemişti ve Nazilerin
haftaya, nihayet günden güne yük- incili olarak kabul edilen nefret dolu
seldi. İnsanlar, önlerinde kuyrukların hatıratı Kavgam’ı (Mein Kampf)
olduğu en yakın marketlere koştular. yazdı. 1920’lerin sonlarında, Alman
Markete vardıklarında, örneğin iki ekonomisi toparlanmaya başladı
kilo şekeri iki milyon marktan ala- ve Nazilere olan ilgi azaldı. 1928
bileceklerken; tezgâha geldiklerinde Reichstag (yasama meclisi) seçimle-
iki milyon mark karşılığında alabil- rinde oyların sadece yüzde 2,6’sını
dikleri yalnızca bir kilograma düşü- aldılar.
yordu. Herkes günü kurtarabilmenin
peşindeydi.”
Hitler, “açlıktan ölmek üzere olan
milyarderler” olarak adlandırdığı, mil-
B u iyi günler devam etseydi, Hit-
ler unutulabilirdi. Fakat onun
politik güç kazanma şansını yakala-
yarlarca kâğıt markı olmasına rağmen yabilmesi için başka bir krize daha
bir somun ekmek alamayanlara hitap ihtiyacı vardı. Kriz, yanlış politika-
eden konuşmalar yaptı. Enflasyonun ların şirketler önünde engeller ya-
zirve yaptığı bu dönemde Hitler 50 ratmasıyla doğdu ve Büyük Buhran
bin Nazi’yi çevresinde topladı ve patlak verdi. Hükümet deflasyonu
hafife alınamayacak bir siyasi güç destekledi. Fiyatların piyasa değeri-
haline geldi. Ekonomist Constantino nin üstünde sabitlenmesi tüketicileri
Bresciani-Turroni, Hitler için “enf- satın almaktan caydırdı. Maaşlar
lasyonun üvey evladı” betimlemesini da piyasa değerinin üzerinde sa-
yapmıştır. bitlenince, işverenler işçi almayı
75
BD OCAK 2022

durdurdular. Hükümet destekli yüzden onları şeytanlaştırdı. Onları


karteller rekabeti kısıtladı. Yüksek hain olmakla suçladı. İki Nazi milis
vergiler, insanların tasarruf etmesini örgütü S.A. ve S.S. rakiplerine kanlı
ve yatırım yapmasını zorlaştırdı. saldırılar başlattı. Bu, şiddeti seven
Yüksek gümrük tarifeleri ticareti ve bunda iyi olan eşkıyaların da il-
küçülttü. Alman üreticiler mal ihraç gisini beraberinde getirdi.
edebildiklerinde, döviz kontrolleri Her gece Nazi mitingleri ve yü-
nedeniyle ödeme almakta zorlandı- rüyüşleri vardı. Hitler’in destekçi-
lar. Tüm bu politikalar ekonominin leri, çeşitli yayınlarla onun kitlesini
büyümesini zorlaştırdı. büyütmek için çalışmalar yürüttü.
Alman bankaları, sermayelerinin Almanya’daki en büyük siyasi örgüt
önemli bir bölümünü yok eden ve haline geldiler ve 30 Ocak 1933’te
onları geri çekilebilecek kısa vadeli küçük bir şantajın da yardımıyla
yabancı mevduatlara bağımlı hale Hitler, Almanya şansölyesi oluverdi,
getiren enflasyondan tam olarak hükümeti eline aldı. Kimse ne ol-
kurtulamadıkları için savunmasız- duğunu anlamadan sınırsız gücünü
dı. İşsiz sayısı arttıkça daha fazla pekiştirmeye başladı.
Alman Nazilere oy verdi ve Nazi Hitler’in küçük bir hükümetin
üyelerinin sayısı tekrar arttı. yönetimini ele geçirmediğini, tam
bir devlet yönetimini
eline aldığını anlama-
mız gerekir. Bu devlet
otokrat Şansölye Otto
von Bismarck tarafından
yaratılmıştı, Birinci Dün-
ya Savaşı sırasında hızla
genişledi ve ekonominin
tam kontrolünü ele geçir-
di. Savaşla bağlantılı olan
özel işletmeler devlet
bürokrasilerine dönüştü-
rüldü. Hükümet, yetki-
lilerin gereksiz gördüğü
Hitler, iktidar için durmaksızın ajitasyona devam özel işletmeleri kapattı.
etti. Sürekli seyahat ederek konuşmalar yaptı. Zorla çalıştırma vardı ve
Rakiplerinin yok edilmesini istedi, bu yüzden onları
hiç kimse hükümetin izni
şeytanlaştırdı.
olmadan işini değiştire-
Hitler, iktidar için durmaksızın mezdi. Bu “savaş sosyalizmi” ilk
ajitasyona devam etti. Sürekli se- kez dünyaya sosyalist bir ekonomi-
yahat ederek konuşmalar yaptı. Ra- nin nasıl olacağını gösterdi; Lenin
kiplerinin yok edilmesini istedi, bu ve diğer komünist teorisyenler için
76
BD OCAK 2022

Hitler’in küçük bir Bugün için hangi dersler çıkarı-


labilir? Kötü ekonomik politikalar
hükümetin yönetimini ve dış politikalar, tehlikeli siyasi
sonuçları olan krizlere neden ola-
ele geçirmediğini, tam bilir. Politikacılar, altında yatan
bir devlet yönetimini sorunların genellikle kötü hükümet
politikalarından kaynaklanmasına
eline aldığını rağmen, ulusal bir acil durumla başa
anlamamız gerekir. çıkmak ve düzeni yeniden sağlamak
için genellikle keyfi güç talep eder-
ler. Zor zamanlarda çoğu insan, iyi
bir model oldu. Müttefikler Alman
zamanlarda düşünülemeyecek olan
savaş makinesinin sökülmesini istedi
korkunç şeylere katılmaya ve onları
ancak hükümet tarafından yönetilen
desteklemeye razı olabilir. Ameri-
bir ekonomi büyük ölçüde hayatta
ka’da bir diktatörlük rejimi olasılığı-
kaldı.
nı reddedenler, koşullarımızı şimdi
olduğundan daha kötü ve politik ola-
H itler, Dört Yıllık Plan ile Sov-
yet tarzı merkezi ekonomik
planlamayı taklit etse de bu yöntem
rak daha değişken hale getirebilecek
olası gelişmeleri -gizli hükümet har-
camaları, artan vergiler, daha fazla
doğrudan kamulaştırmadan ziyade
savaş, enflasyon ve ekonomik çöküş
engelleyici bir düzenlemeydi. Özel
gibi- göz önünde bulundurmalıdır.
mülkiyet sembolikti çünkü hükümet
kontrolü altındaydı. Hitler hem er-
kekler hem de kadınlar için zorunlu
çalışma getirerek işsizlikle mücadele
D iktatör olma heveslileri bazen
rakiplerini yok etme konusun-
daki hırslarıyla niyetlerini açığa
etmeye çalıştı. Hükümetin ekonomi
vururlar. Kötü veya beceriksiz insan-
üzerindeki kontrolüyle, herhangi
ların güç kazanmasını engellemenin
birinin rejimini ciddi şekilde tehdit
güvenilir bir yolu yoktur. Kuvvetler
etmesini neredeyse imkânsız hale
ayrılığı, denetim ve denge yapısına
getirdi. Hitler buna gizli polis, ölüm
sahip bir siyasi sistem, hükümetin
kampları ve savaş makineleri de
bir kolunun diğerlerine hükmetmesi-
ekledi.
ni daha da zorlaştırıyor. Nihayetinde,
Pek çok Amerikalı ilerlemeciye
özgürlük ancak insanlar onun için
ilham vermiş olan Alman eğitim
savaşmayı göze aldıklarında koru-
sistemi, tüm bunlarda önemli bir rol
nabilir, çünkü hükümetler her yerde
oynadı. Hükümet okulların ve üni-
daha fazla güç için baskı yapar ve
versitelerin tam kontrolünü sağladı
bundan asla isteyerek vazgeçmezler. •
ve eğitimin en büyük önceliği itaati
sabriyeasirbd@gmail.com
öğretmekti. Profesörler kolektivizmi
desteklediler. En yüce iş, hükümet Çeviri kaynağı yazı: “How Dictators Come To Power
In A Democracy”, Jim Powell, 5 Şubat 2013, forbes.com
için çalışmaktı.
77
BD OCAK 2022

Türkiye
İş Bankası
Müzesi

78
Gezdikçe BD OCAK 2022

Gördükçe
İzlen Şen Toker

“Bir milletin
doğrudan doğruya
yaşantısıyla ilgili olan,
o milletin ekonomik M ustafa Kemal Atatürk’ün
bu sözleri paylaştığı, 1923
yılında yapılan İzmir İktisat Kong-
durumudur… resi’nde alınan, özel teşebbüslere
Tam bağımsızlık için kredi sağlayacak bir banka kurul-
ması kararı, 1924 yılında Türkiye İş
şu prensip vardır: Bankası’nın kuruluşunu sağlamış.
Milli egemenlik, Böylece Türk milletinin saygın ve
şerefli bir millet olarak yaşaması
ekonomik egemenlikle için siyasi, mali, ekonomik, adli, as-
pekiştirilmelidir.” keri, kültürel ve benzeri her hususta
tam bağımsızlık ve tam serbestlik
anlamına gelen Atatürk’ün bağım-
sızlık ilkesinin ekonomik yönü için
önemli bir adım atılmış.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ekonomik


gelişimine destek olmak ve ulu-
sal sermaye oluşturmak amacıyla
kurulan banka, ülkede tasarruf »
79
BD OCAK 2022

ülkemizin
Müzenin kalkınma
binası 1892 öyküsünü de
yılında İstanbul yansıtıyor. Bu
Postanesi olarak
yüzden müze-
inşa edilmiş.
1928’de İş yi gezerken,
Bankası İstanbul ülkenin dışa
Şubesi burada bağımlılıktan
hizmet vermeye kurtulması
başlamış... için yapılan
yatırımlar,
kurulan fabrikalar, kültür ve
sanat iştirakleri, banka ve
sigorta faaliyetleri ile ilgili
bilgileri okudukça; savaştan
çıkmış, yeni kurulmuş, yoksul
bir ülkede kısa zamanda nele-
rin yapılabildiğini görmek beni
duygulandırıyor. Siyah beyaz
fotoğraflarda, özenli giyinmiş
insanların aydınlık yüzlerinde-
ki umut ışığını görüyorum.
Müzenin bulunduğu bina
anlayışının yaygınlaştırılmasında da 1892 yılında İstanbul Postanesi ola-
rol oynamış. İstanbul Eminönü’nde, rak inşa edilmiş. 1928’de İş Bankası
tarihi bir binadaki Türkiye İş Ban- İstanbul Şubesi burada hizmet ver-
kası Müzesi’nde anlatılan banka meye başlamış, şubenin adı 1950'li
tarihi, Türkiye Cumhuriyeti’nin yıllarda Yenicami Şubesi olarak
kuruluşundan sonraki dönemde değişmiş. 2005’te bina müze olarak

80
BD OCAK 2022

düzenlenmeye başlamış ve 14 Ka- damga ve mühürler, kumbaralar,


sım 2007’de Türkiye İş Bankası promosyon malzemeleri, reklam
Müzesi ziyarete açılmış. Müzenin filmleri gibi bankaya özgü mater-
hazırlık sürecinde 1924’ten bu yana yaller sergileniyor. Bu katta ayrıca
Türkiye'nin dört bir köşesinde biri- Türkiye Cumhuriyeti’nin ve banka-
ken belgeler, fotoğraflar, filmler ve nın kurucusu Mustafa Kemal Ata-
objeler toplanarak restore edilmiş ve türk için özel bir salon bulunuyor.
korumaya alınmış.

P azartesi hariç haftanın her


günü ücretsiz olarak gezilebi-
len müzenin kalıcı sergisi, üç katlı
tarihi binanın iki katına yayılmış bir
koleksiyondan oluşuyor. Sergi, giriş
kapısının tam karşısındaki mermer
merdivenlerden çıkılan üst kattaki
birinci salondan başlıyor. Birbirini
takip eden sekiz salon boyunca; ku-
ruluş, kumbara ve tasarruf, iştirakler
ve büyüme, Şişecam, reklam ve
tanıtım, yurtdışı şubeleri ve tekno-
loji temaları çerçevesinde İş Banka-
sı’nın Cumhuriyet’le yaşıt tarihinin
özeti kronolojik olarak aktarılıyor.
Koleksiyonda bankanın kuruluş
yıllarındaki toplumsal ve ekonomik
hayatı yansıtan belge ve fotoğraflar,
farklı dönemlere ait daktilo, hesap
makinesi gibi bankacılık aletleri,
81
BD OCAK 2022

Poliçeler, makbuzlar, tahsilat ve ve TBMM’nin 23 Nisan 1920


kasa fişleri, hisse senetleri, çekler, günü “Hakimiyet kayıtsız şartsız
banka cüzdanları, yazışmalar, mek- milletindir.” ilkesiyle açıldığını
tuplar, gazete reklamları, reklam hatırlıyorum. İstiklal madalyaları-
afişleri, kartpostallar, fotoğraflar, re- nın sergilendiği salonda gözlerim
simler, eski mimari plan ve projeler doluyor, Türkiye Cumhuriyeti’nin
ile çeşitli filmler ziyaretçileri geç- kurulması için yaşamını kaybeden-
mişteki günlere götürüyor. Ücretsiz leri saygı ve şükranla anıyorum. Ta-
wi-fi hizmeti bulunan müzenin sergi rih sahnesine yeni idealleri olan bir
alanında yer alan karekodları mobil ülke, yeniden yapılanan bir devlet
cihazlarınızla okutarak koleksiyon ve bilinç sahibi bir ulusun çıkışını
hakkında daha fazla bilgiye ulaşabi- anlatan bu sergide geçmişte nelerin
liyorsunuz. Bodrum katında ise şube başarılabildiğini görmek beni gele-
döneminden kalma tarihi bankolar, cekle ilgili umutlandırıyor.
ana kasa ve kiralık kasa bölümleri Sergideki bir panoda yer alan,
görülebiliyor. İki kasa bölümünü Mustafa Kemal Atatürk’ün İş Ban-
bağlayan koridorda ışık ve seslerden kası’nın kuruluş gününde, çalışan-
oluşan hareketli bir enstalasyon bu- lara hitaben paylaştığı şu sözlerinin
lunuyor. Giriş kat İş Bankası Kültür günümüzde de geçerli olduğunu
Yayınları kitap satış mağazasına ve düşünüyorum:
müzenin süreli sergilerine ev sahip- “Sermayenin azlığına bakarak
liği yapıyor. cesaretiniz kırılmasın; böyle mü-
30 Ekim 2022 tarihine kadar esseseler için en kuvvetli sermaye
devam edecek “Bir asrın ardından zekâ, dikkat, iffettir; teknik ve
Cepheler, İnsanlar ve Büyük Zafer” metodik çalışmasını bilmektir. Bu
adlı süreli sergiyi gezerken ülke- kanaatle işe sarılınız, behemehâl
mizin ne büyük ve eşsiz bir milli muvaffak olursunuz.” •
mücadele sonucunda kurulduğunu izlensentokerbd@gmail.com
82
Büyük Yapıtlarımız BD OCAK 2022

Konur Ertop

vliya
E Çelebi’nin
Cana Yakın
Celalileri
Bozoklu der-
viş Celal, Ana-
dolu’da 1519’da bir
ayaklanmaya öncülük
etmiş, devlete karşı bütün
başkaldırmalar sonraları bu
isyancının adıyla anılmaya
başlamıştı. Öyle ki, isyanın
neredeyse otuz yıl sonrasında
Kanuni Sultan Süleyman se-
vilen şehzadesi Mustafa’yı öl-
dürttüğünde, ünlü mersiyenin
sahibi Taşlıcalı Yahya Bey,
cinayetten sadrazam Rüstem
Paşa’yı sorumlu tutarak,
83
BD OCAK 2022

“Medet medet bu cihanın yıkıldı gidecek sözlere, alaycı, şakacı kim-


bir yanı selere, yalana, uydurmaya, iftiraya,
Ecel Celalileri aldı Mustafa fitnecilere, dedikoduculara yakınlık
Hanı,” diye haykıracaktı! duyarlar.”
17. yüzyılda usta yazar Evliya Kendisi böylelerine kaşı çıksa,
Çelebi de, üç kıtaya yayılmış Os- devletliler ötekilere yakınlık göste-
manlı Devleti toprakları üzerindeki rir, söylediklerinden hoşlanırlarmış.
bitmez tükenmez gezileri sırasında Evliya Çelebi de bu yüzden zaman
pek çok kez Celali diye adlandırdığı zaman, söyleşilerinde akılalmaz
eşkıya ile karşı karşıya gelmişti. abartmalara yer veriyormuş!..
Şakaname diye bir yapıt da ka- Ancak yapıtında böyle eğlenceli
leme aldığı ileri sürülen ama yazık söyleşilerin yanı sıra, ölümlerla
böyle bir kitabı günümüze ulaşma- atbaşı giden korkunç sayfalar da
yan yazar, benzersiz Seyahatna- karşımıza çıkar.
me’sinde niçin şaşırtıcı abartmalara,
gülmeceye yer verdiğini şöyle Yazarımız Defterzade
açıklıyordu: Mehmet Paşa, Murtaza Paşa,
Melek Ahmet Paşa gibi üst düzey
Evliya Çelebi: devlet adamlarının
hizmetindeydi. Görevle
“...yakından öğrenip bir kentten ötekine
gördüm ki vezir, vekil taşınıyor, taşradan
başkent İstanbul’a at
ve tüm devlet adamları sırtında gidip geldiği
ve bütün büyükler oluyordu. Usta bir binici
olan Evliya Çelebi’nin
hoşa gidecek sözlere, örneğin Van’dan
alaycı, şakacı kimselere, Osmanlı başkentine
atla 13 günde gittiğini
yalana, uydurmaya, kendisinden öğreniyoruz.
iftiraya, fitnecilere, Bu yolculukları sırasında
Celalilerin saldırılarına
dedikoduculara da uğruyor, kimi zaman
yakınlık duyarlar.” eşkıyanın konakladığı
yerlerde onlarla karşıya
“Bu günahı çok değersiz Evliya, geliyor, konuşup görüşüyor, birlikte
1641 yılından beri dokuz padişah ve sofraya oturuyordu.
yetmiş yüce vezir ile tanışıp kamu- Evliya’nın “Seyahatname”sinin
sunun durumunu yakından öğrenip basımına Abdülhamit döneminde
gördüm ki vezir, vekil ve tüm devlet başlanabildi. İlk altı cilt bu ağır
adamları ve bütün büyükler hoşa baskı döneminde çok sıkı sansür
84
BD OCAK 2022

denetimi altında yayımlandı.


Mustafa Nihat Özön’ün
Manisa ili Genel Kitaplı-
ğı’ndaki elyazması Seya-
hatname’den yararlanarak
hazırladığı seçmeler di-
zisinin üçüncü cildi, “On
Yedinci Asır Hayatından
Levhalar- Sansürce Çıkarıl-
mış Parçalar” alt başlığını
taşır.
Bu basımda Abdülhamit
sansürünün örneğin Celali
eşkıyası Karahaydaroğ-
lu’ndan, Katırcıoğlu’ndan
söz eden bölümleri hedef
aldığı görülmektedir. İsyancı
Varvar Ali Paşa’ya yenilen
Köprülü Mehmet Paşa’nın
zincire vurulmasını, bu olay
sırasında İstanbul’un sanki 17. yüzyılda Evliya Çelebi, üç kıtaya yayılmış
mavi boncuk dağıtarak is- Osmanlı Devleti toprakları üzerindeki bitmez
yanı görmezden gelmesini tükenmez gezileri sırasında pek çok kez Celali diye
anlatan, Köprülü kurtarıl- adlandırdığı eşkıya ile karşı karşıya gelmişti.
dıktan sonraki konuşmaları
aktaran, Melek Ahmet Paşa’nın İkiye ayrılırlar, başka bir eve
sadrazamlığı sırasında işlerin nasıl yerleşecek olanlara Evliya,
bozulduğunu gösteren sayfalarda “Âşıklar siz şu eve konup biz
sansürün delik deşik ettiği bölümler şu eve varalım. Ama birbirimizden
birbirini izler. haberimiz olsun.” der.
Dokuz yardımcısıyla birlik-
Seyahatname yazarının te sığınmaya çalıştığı evde, yeni
Celali eşkıyasıyla karşılaşmaların- gelenleri istemeyen bir kalabalık
dan biri, bir kış günü Defterdarzade bulunmaktadır. Evliya,“Bre hey kar-
Mehmet Paşa’nın yanında Erzu- deşler, iman ışığıyla aydınlananlar
rum’dan İstanbul’a dönüş yolunda birbirine yabancı olmaz. Siz kendi
gerçekleşmiştir: sohbetinizde olun, biz dışarda bir
Kar fırtınasında kalabalık yolcu- sundurmada, bu kışta kıyamette bir
lar birbirini yitirmiş, Evliya Çelebi gece konuk olalım, hey ömrümün
yanındakilerle birlikte bir köye varları!” diyerek ortalığı yatıştırma-
ulaşabilmiştir. ya çalışır. Sonunda kurulan sofraya
85
BD OCAK 2022

hep birlikte otururlar. Birbirlerine tatlı dilli yazarı uzunca süre yanında
armağanlar verip ertesi sabah ay- dolaştırmıştı.
rılırken ev sahibi Hacı Baba’nın Bir gece, kaldığı ev ateşe verilen
ortalıkta canlı cenaze gibi tedirgin Kara Haydar, kaçarken öldürüldü.
dolaştığı görülür. Meğer Hacı Ba- Yerine geçen oğlu Karahaydaroğlu
ba’nın evi eşkıya yatağıymış, çalıntı diye ün salarak üç eyaletlik yeri
mallarıyla eşkıya orada saklanırmış. yağma etti. Vezir Küçük Çavuş Pa-
Sofradakiler arasında Katırcıoğlu, şa, eşkıyanın üzerine gönderildi:
Akyakalıoğlu gibi eşkıya bulunu- “Aç kurt koyuna saldırır gibi
yormuş. Hacı Baba, eşkıyanın ele- saldırıp Anadolu valisi koca veziri
başını da açıklar: tutsak edip bağlayarak Haydaroğ-
“Ocak başında oturup sana bir lu’nun önüne getirdiler.
çakmaklı tüfek bağışlayıp, ‘bey’ Karahaydaroğlu, devletin na-
dedikleri, Karahaydaroğlu denilen musu, şerefi vardır, diyerek Küçük
kağan aslan odur!” Çavuş Paşa’yı atıyla, giyimiyle,
birkaç
yakın ha-
demesiyle,
‘Bir daha
devletin
sancağı,
askeriyle
üzerime
gelme!’
diye yemin
verdirerek
bırakır. Bu
sırada Paşa
ile askeri-
Eşkıya Kara Haydar bir keresinde, Evliya Çelebi’nin bulunduğu
nin çadırları
kervanı ele geçirerek tatlı dilli yazarı uzunca süre yanında
dolaştırmıştı.
ve malları
Katırcıoğ-
Karahaydaroğlu’nun uzun lu adlı haydutun eline geçmişti.
serüveni, ilerde Seyahatna- Katırcıoğlu ise Haydaroğlu’nun
me’nin en renkli bölümlerinden yanına geldiğinde Paşa’nın salı-
birini oluşturacaktır: verildiğini duyunca sayıp söver.
Padişah Deli İbrahim döne- Ardından yetişip saldırdığı Paşa’yı
minde dağa çıkan, yol kesip kasa- öldürür…
baları basan eşkıya Kara Haydar 4. Mehmet döneminde eşkıyanın
bir keresinde, Evliya Çelebi’nin üzerine Abaza Hasan Paşa gönde-
bulunduğu kervanı ele geçirerek rilmiş, Karahaydaroğlu ağır yaralı
86
BD OCAK 2022

olarak yakalanıp “Sultanım, bu-


Üsküdar’a getiril- nun sonu mahşerde
miştir. Evliya Çelebi sorulacaktır. Çıkası
orada kendisiyle bir canım için bu
uzun uzun görüşür. kadar Tanrı kulunu
İsyancının padişah- ele verip ve ateşe
tan bağışlanmayı yakıp onlarda olan
dileyerek Girit’te ve bellerde gizlenen
savaşmak üzere malları bir bir diye-
gönderilmeyi iste- mem, Koca vezir,
mesini söyler. gün akşamlıdır. Dün
Karahaydaroğ- doğdum bugün ölü-
lu Sadrazam Sofu Evliya Çelebi: rüm. Hemen işini
Mehmet Paşa’nın “Olanlar artık onunla gör!”
yanına çıkarıldığın- Destan kahra-
da da Evliya Çelebi Tanrı’nın arasındadır. manlarına yaraşır
oradadır. Nice bağış ve bu sözü, “N’ola baş
Celali elebaşının üstüne!” diye ya-
savaşmak üzere armağanlarını nıtlayan Sadrazam,
Girit’e gönderilmesi gördüm. Nice Asesbaşı’ya,
isteğini, Sadrazam, “Varın, Parmak-
“N’ola şimdi gönde-
zaman bir kapı’da asın.” diye
relim,” diye yanıtla- yerde yemek ferman eder. Evliya
dıktan sonra, niçin yedik. Tuz Çelebi, emir yerine
eşkıyalık edip in- getirilirken Parmak-
sanları öldürdüğünü ekmek hakkı kapı’da gördüklerini
sorunca Karahay- var. Tanrı’nın de aktaracaktır:
daroğlu, Mevlevi “Olanlar artık
Sadrazama, “Canım
rahmeti onun onunla Tanrı’nın
dede efendi, kurt olsun.” arasındadır. Nice
oğlu kurt idik, kişi bağış ve armağanla-
aldığına göre satar. Babasıyla de- rını gördüm. Nice zaman bir yerde
desinden gördüğünü eder.” yanıtını yemek yedik. Tuz ekmek hakkı var.
veriyor. Derken sıra başka bir soru- Tanrı’nın rahmeti onun olsun.”
ya geliyor:
“Bu kadar yıl baban harami idi. Kan dökücü, acımasız
Onun ele geçirdiği mal ve senin bu Katırcıoğlu’na gelince…
kadar zamandır elde ettiklerin hangi Omuzdaşlarının bir bir yok edilmesi
dağlarda gömülüdür, hangi şehir- üzerine eşkıya başı, bağışlanma
lerin yataklarında gizlenmiştir.” telaşına düşerek İstanbul’a aracılar
dedikte Haydaroğlu eydür: gönderdi.
87
BD OCAK 2022

Dağ Padişahları kitabıyla başta “Mehmet Paşa, ne güzel (kervan


Evliya Çelebi’yle çağdaşı tarihçi yolu) beklenecek yerler.” diyerek
Naima’nın yapıtlarından yararlana- eski haramiliğini hatırlattı.
rak Celali eşkıyasının serüvenlerini Katırcıoğlu da,
aktaran Reşat Ekrem Koçu olup “Efendim, iyi dağlardır ama ker-
bitenleri aktarıyor: van işlemez!” dedi.
“Katırcıoğlu’nu saraya Kara Katırcıoğlu Mehmet Paşa 17
Murat Paşa götürmüştü. Murat Paşa Aralık 1668’de Girit’te Kandiye
şakiyi ensesinden tutmuş, çocuk pa- kalesi kuşatmasının en kanlı bir sal-
dişah 4. Sultan Mehmet’e: dırısında şehit oldu.”
‘İşte Katırcıoğlu dedikleri hınzır Kanın, kıyımın kanıksandığı bir
budur padişahım, bağışlanmayı di- tarih döneminde devlet adamlarının
ler, mübarek ayağına yüz sürmeğe Celali olup dağa çıktığı, öte yan-
geldi.’ demişti ve Katırcıoğlu’na da, dan da Celalilerin devlet hizmetine
‘Düş,’ demişti o da dizüstü çö- alındığı oluyordu. Evliya Çelebi’nin
kerek yer öpmüştü. bu karmaşık dönemi anlatırken
O gün resmen bağışlandı ve insanoğlunu tüm yön yönleriyle
kendisine Beyşehri sancakbeyliği kavramaya yöneldiği, hoşgörülü
verildi... davrandığı, özverili davranışları yü-
(Valilikle Karaman’a, “paşa” celttiği gözlenir.
unvanıyla Konya’ya gönderildikten Yolu pek çok kez Celali toplu-
sonra) Girit cengine gitti, orada kısa luklarıyla kesişmiş, Celali önderle-
bir süre içinde dillere destan bir riyle birlikte bulunmuştur. Onlarla
kahraman oldu, kendisine vezirlik ilgili yargılarında en çok, insancıl
payesi ile Anadolu Beylerbeyliği değerlere bağlı kalmıştır. Ancak
verildi.1666’da Köprülüzade Fazıl Seyahatname yazarının üzerinde,
Ahmet Paşa Sadrazam ve serdar bunların yanı sıra, hizmetinde bu-
olarak Girit’e gittiğinde kendisini lunduğu devlet adamlarının ve olay-
karşılayanlar arasında Katırcıoğlu ların akışına göre değişen devlet
da bulunuyordu. Sarp dağlar arasın- uygulamalarının etkisi de olmamış
da bir geçitten geçerlerken serdar, değildir. •
Katırcıoğlu’na şaka yollu takıldı: konurertopbd@gmail.com

42 yıllık seyahatlerini 10 ciltlik Seyahatname eserinde ele alan


Evliya Çelebi'nin seyahat tarihleri ve kitap cilt numaraları:
1630- İstanbul ve çevresi / 1640- Anadolu, Kafkaslar, Girit ve Azerbaycan
1640- Suriye, Filistin, Ermenistan ve Rumeli / 1655- Doğu Anadolu,
Irak, ve İran / 1656- Rusya ve Balkanlar / 1663-64 - Macaristan'da askeri
seferler / 1664- Avusturya, Kırım, ve ikinci kez Kafkaslar / 1667-70-
Yunanistan ve ikinci kez Kırım ve ikinci kez Rumeli / 1671- Hac için Hicaz,
Mekke ve Medine / 1672- Mısır ve Sudan
88
Kültür ve Sanat Dünyasından BD OCAK 2022

Tekin Özertem

OTOBÜS
Otobüs

T unç Okan’ın 1974 yılında yönettiği, “Türk insanını


aşağıladığı, kötülediği için” Danıştay tarafından
ülkemizde gösterimi yasaklanan, bir gazete haberin-
den / gerçek bir olaydan esinlenerek İsveç’te çektiği
filmin adı Otobüs…
Altın Charbye Taormina Büyük Ödül, Don Kişot
Ödülü, Karlovy Vary Fipresci Özel Ödülü, Santarem
Uluslararası İnsan Hakları Film Festivali Ödülü, » Otobüs Filmi Afişi
89
BD OCAK 2022

tamamlamak için paralarını ve


pasaportlarını aldıktan sonra
otobüsten çıkmamalarını tem-
bihleyerek ortadan kaybolan
otobüs şoförünün dolandırdığı
bu umut yolcularının çektikleri
çilenin yanı sıra kapitalizmin
uygarlık denilen aldatmacası-
nın insanları nasıl bencilleştirip
birbirlerine yabancılaştırarak,
acımasızca dönüştürdüğünü de
sergilemişti Tunç Okan, sanat
yaşamının bu ilk filminde.
Tuncel Kurtiz Otobüs filminde Önce türkülerde, öykülerde,
romanlarda, oyunlarda, şiirlerde dile
Strasbourg Uluslararası Sanat Ede- getirildi köylerden kentlere göçen
biyat ve Sinema Ödülü ile taçlan- insanlarımızın ve geride kalanların
dırılan; Tunç Okan, Tuncel Kurtiz, çektikleri özlem ve çileler. Daha
Björn Gedda’nın baş rollerini pay- sonra da Yeşilçam’da ele alındı
laştıkları; görüntü yönetmenliğini köylerden, kasabalardan büyük
Güneş Karabuda’nın yaptığı, mü- umutlarla büyük kentlere göçüp um-
ziğini Zülfü Livaneli’nin bestele- duklarını bulamayan insanlarımızın
diği; Tuncel Kurtiz’in olağanüstü yaşadığı düş kırıklıkları.
oyunculuğuna bir kere
daha hayran olduğum
bu film, ancak üç yıl
sonra, 1977 yılında
gösterime girebildiydi
ülkemizde.

S adece hurda bir


otobüsle yurt dı-
şına / İsveç’e kaçak
olarak götürülen ve
Stockholm’ün en işlek
meydanında o otobü-
sün içinde kaderlerine Otobüs filminden bir sahne
terk edilen dokuz Türk
işçisinin yaşadığı şaşkınlığı, çare- Halit Refiğ’in 1964 yılında
sizliği ve kültür şokunu anlatan bir Orhan Kemal’in 1962 yılında ya-
film değil Otobüs... Resmi işlemleri yımlanan “Gurbet Kuşları” adlı
90
BD OCAK 2022

romanından aynı adla uyarladığı İnsanlarımızın yaşamlarını sürdüre-


film sinemamızda iç göç konulu bilmek uğruna yataklarını yorgan-
ilk film. Ömer Lütfi Akad, Metin larını sırtlayıp büyük şehirlere akın
Erksan, Atıf Yılmaz, Memduh Ün, ettiklerine. Yaşadıkları topraklarda,
Osman Seden de 1960’lı yılların karınlarını doyurabilip daha rahat
toplumculuğun güçlenmesiyle iç geçinebilmek için göçerlerle oluş-
göç sorununu ele alan önde gelen tu giderek büyük kentleri kuşatan
yönetmenler. Ama ne yazık ki gecekondular. Altmış yıl önce de
1965 yılından sonra sansür, her Almanya’ya ve giderek Avrupa’nın
alanda tüm toplumsal sorunların birçok ülkesine olan göçlerin nedeni
dile getirilmesine ket vurduğu için de aynı: Kuraklık! Yani geçim sı-
bu sorun gereği gibi beyaz perdeye kıntısı. Gelecek kaygısı... Bu neden-
aktarılamadı. le göçtü insanlarımız, dışlandıkları
Göç, ne yazık ki sadece bizim yaban ellere!
kadim kültürümüzün değil
günümüzün de önemli olgula- Altmış yıl önce de
rından biri... İlkokul yıllarında
öğrendik biz Türklerin geçmişte Almanya’ya ve
anayurdumuz Orta Asya’dan giderek Avrupa’nın
göçtüğümüzü. Nedeninin de bir
zamanlar Orta Asya’da var olan
birçok ülkesine
iç denizin kuruması sonucunda olan göçlerin nedeni
başlayan kuraklık olduğunu söy- de aynı: Kuraklık!
lemişti öğretmenimiz... Meraklı
olanlarımız bunun böyle olmayıp Yani geçim sıkıntısı.
yüz yıllar boyunca süregelen bu Gelecek kaygısı...
göçlerin çeşitli toplumsal, siyasal
nedenlerden kaynaklandığını öğren- Karınları toksa, ülkelerindeki
miş olduk. yaşamlarından memnun; gelecekle-
Öğrenmiş olduk, ama göçün rinden umutlu ise neden göçsünler
bir nedeninin de “kuraklık” olduğu ki ülkelerini, ailelerini, yakınlarını
söylemini yabana atmamak lazım. terk edip insanlar dillerine, dinle-
Çünkü “kuraklık” aynı zamanda rine, kültürlerine yabancı oldukları
açlık, umutsuzluk, geçinememek, diyarlara? Neden?

V
yarınından emin olamamak demek!
Yakın tarihimiz, bunun böyle e neden sürüp gidiyor bu göç
olduğunu apaçık göstermekte. Ül- günümüzde de! 1961 yılında
kemizde, 1930’lu yıllarda başlayan Almanya’da fabrikalarda, madenler-
iç göçlerle tanık olduk göçlerin de işçi olarak çalıştırılacak insanla-
nedeninin ekonomik, toplumsal rımızla başlayan bu göç günümüzde
ve yaşamsal kuraklık olduğuna. beyin gücü göçü eklenerek devam
91
BD OCAK 2022

etmekte. Fırsatını bulsa insanla- oldukları için yaptıkları harcamaları


rımızın bir kısmının ülkemizi hiç da göz önünde tutacak olursak sa-
duraksamadan terk edeceği tartışıla-dece beyin göçünün bize, ülkemize
mayacak acı bir gerçek. Özellikle deneye mal olduğunu ve olacağını
gençlerimizin! ülkemize sağlayabileceklerken
yitirdiğimiz katkı ve
oluşturacakları artı de-
ğerlerin boyutunu varın
siz hesaplayın…
Bu filmi anım-
samamın nedeni:
1961 yılında, Federal
Almanya ile yapılan
işbirliği anlaşmasıyla
ülkemizden yurt dışına
büyük göçün altmışıncı
yılı olması nedeniyle
TÜİK 2020 yılı raporuna göre kimi televizyonlarda
yayınlanan programlar.
bir gencimiz için O umuda yolculuğa
üniversiteden mezun ait görsellerdeki in-
oluncaya kadar devletin sanların yüzlerindeki
mutluluğun nasıl bir
yaptığı eğitim mutsuzluğa, umutların
harcamalarının yıllık umutsuzluğa dönüş-
tüğüne yıllar boyunca
tutarı 62.415 TL. tanık olmam ve gele-
Türkiye İstatistik Kurumu ceklerini yurt dışında arayan gençle-
(TÜİK)’in 2020 yılı raporuna göre* re gitmeyin burada, ülkenizde kalın
bir gencimiz için üniversiteden me- diyememenin çaresizliği...

B
zun oluncaya kadar devletin yaptığı
eğitim harcamalarının yıllık tutarı u gidişe dur diyebilmenin yolu
62.415 TL. da ülkemizi hak, hukuk, adalet,
İlkokuldan başlayarak ortalama eşitlik, özgünlük temelleri üzerinde
yirmi yıllık öğretim süreci boyunca yeniden yapılandırmak.
bir öğrenci için yapılan harcamanın Umalım böyle olsun, ama yet-
toplam tutarı da 1.248.300 TL. mez; istemek, çalışmak ve başarmak
Bu harcama dışında aşılama ve gerek. •
sağlık harcamaları ile ailelerinin tekinozertembd@gmail.com
çocukları için doğumdan ve doğ- (*) TÜİK Eğitim düzeylerine göre öğrenci başına
dukları günden üniversiteden mezun yapılan harcama tutarı (TL), 2020
92
Arayış BD OCAK 2022

Vahap Candan

Gök
Güneş Ay
ve Takvim

Gökyüzüyle; zaman ve takvimle, Güneş ve Ay’ın


hareketleriyle tarih öncesi çağlardan bu yana
ilgilendiğini biliyoruz insanoğlunun.

T üm kavim ve topluluklar “Biz


kimiz, nereden geldik, güneş
ve Ay ahenk içinde niçin / nasıl gö-
kabul edilmiş ve gökyüzü, Göktanrı
olarak adlandırılmış. Mevcut belge-
lere göre kadim Türkler evreni; “ku-
rünüp kayboluyor?” gibi sorulara rukan” da denilen dairesel gövdeli
cevap arayarak, kendi varlıklarını “otağ”a benzetirlerdi ki, otağ da bir
anlamlandırmaya; dünyayı ve evreni anlamda mikro evren olarak düşü-
anlamaya çalışmışlar. Başlangıçta nülüyordu. 546 yılında Çin yıllıkla-
Güneş, Ay, yıldızlar, ulu dağlar, ulu rına giren bir Türk şiirinde; “Gök,
ağaçlar tanrısallaştırılmış; onlar adı- bir çadıra benzer; gökyüzünde asılı
na tapınaklar inşa edilmiş. Kadim duran” ifadesi benzetmeyi açıkça
Türklerde ise “gök”; tanrı olarak belirtiyor.1 »
93
BD OCAK 2022

Daha geç dönemlere gelecek olur- Çeçeklig (çiçekli) İsig (sıcak) Yağ-
sak aynı benzetmeye Oğuz Kağan murlug, Küz, Tumlıg (soğuk) ve
Destanı'nda da rastlıyoruz. Karlıg gibi ay adları kullanıyorlardı.
“Ben sizlere oldum kağan / Emel Esin’in araştırmalarına
Alalım yay ile kalkan / Nişan olsun göre, “Göktürk çağında Kutup yıl-
bize buyan / (…) Demir kargı olsun dızı (Demir Kazguk) Gök Tanrı’nın
orman / Av yerine yürüsün Kulan sarayı olarak biliniyordu. Yitiken
/ Daha deniz daha müren / Güneş (Yedi Han) adı verilen Büyük Ayı
bayrak, gök kurıkan”2 yıldız takımı ise Gök Tanrı’nın ara-
bası (Kanglı) olarak kabul ediliyor

Ç in kaynaklarına göre 12 hay-


vanlı takvim Türklere aitti ve
ve Demir Kazık’a bağlı halde (ek-
sen) dairesel şekilde hareket ettiği”
Çinlilerce de benimsenmişti. 12 düşünülüyordu. Bu haraketin bir
hayvanlı takvime göre her yılın bir yılda tamamlandığı sanılıyordu.
adı vardı. 12 yıl tamamlandıktan Türk kozmolojisinde Gök Tan-
sonra başa dönülürdü. Yani 12 rı’nın, (gök kubbenin) Demir Kazık
hayvanlı takvimin, 1 yılın 12 aydan etrafındaki yıllık dolanımının yanı
meydana gelişiyle ilgisi yoktu. 12 sıra, ayrıca yıldızları taşıyan bir
“gök çarkı”nın
olduğu düşünü-
lüyor; bundan da
“gün”ler meydana
geliyordu.
“…Bu kav-
ramın çok eski
olduğu Baykal
Gölü’nde bir
adada bulunan ve
üzerinde yıldız
adlarının yazılı ol-
duğu 7. yüzyıla ait
Çin kaynaklarına göre 12 bir “kadırık eğir-
çek” (Çıkrık, çark)
hayvanlı takvim Türklere ten anlaşılmak-
aitti ve Çinlilerce de tadır. (…) (Gök
benimsenmişti. Çarkı’na), daha
sonraki dönemler-
yılın hepsinin toptan bir adı var de farklı adlar verildiğini görüyoruz.
mıydı bilmiyoruz. Yani ay adları Kaşgarlı Mahmut’ta (DLT) Kök
farklıydı Türk takvim sisteminde. Çığrısı; Yusuf Has Hacip’te ise Tez-
Yazılı belgelere göre Uygurlar; ginç (dönen) olarak adlandırılmış.
94
BD OCAK 2022

Kaşgarlı Mahmut olarak kabul edi-


Kök Çığrısı kavramı- len söz konusu
nı DLT’de Arapçaya günde eğlence ve
falak (felek) olarak anma törenleri dü-
çevirmiş. (…) Kaş- zenlendiğine dair
garlı Mahmut’un yüzlerce belge var
kaydettiği şu dörtlük elimizde. Güneş
ise Kök Çığrı’nın ve Ay’ın buluş-
yıldızları taşıyarak ması inancının; ya
döndüğü ve gece ile da Güneş ve Ay
gündüzün böylece kültünün sadece
birbirini takip ettiği Uygur dönemine
Ay-yıldızlı Göktürk sikkesi
anlaşılmaktaydı…” ait olduğunu söy-
Tengri Ajun türüttü, lemek mümkün değil. Gün ve Ay’a
Çığrı Udhu tezginür, Hun ve Göktürkler döneminde de
Yıldızları çurkeşip saygı duyuluyor; “Kün Ana” ve “Ay
Tün kün üze yürkenir. Ata” (Aydede) olarak anılıyordu.
Uygur Maniheist dönemde ya- Güneş ve Ay Kültü’nün daha erken
zılmış Türkçe bir metinde geçen dönemlerde (Prototürklerde) var
şu ifadeye göreyse Güneş ile Ay'ın olduğu, arkeolojik verilerle belge-
buluşmasıyla mevsimler meydana lenmiş durumda.
geliyordu: Şems-î (Güneş'e
“Künli aylı kavuşu dayalı) takvime
yorıyur, göre bir yıl 365 gün
Ötrü tört öd (yaklaşık) altı saat
bolur.” sürüyor.
(Gün ve ay kavu- Kamer-î; takvime
şur ve ayrılırlar, ötürü (Ay takvimi)göreyse
dört zaman (mevsim) 354 gün.
olu(şu)r.) Kamer-î takvim,
Kadim Türk çağ- dünyamızın uydusu
ları içinde geliştirilen Ay’ın hareketlerine
takvimlerde zaman göre düzenlenmiş.
zaman değişmeler Ay’ın hilal şeklin-
olmuş. Ancak yılba- de görünmesinden
şında değişiklik ol- Prototürk bir uygarlık olduğu itibaren; yarım ay,
mamış. 21 Mart’ı-22 Prof. Dr. Semih Güneri tarafın- dolunay vb evreler-
Mart’a bağlayan gece, dan kanıtlanan Güney Sibirya den geçerek tekrar
(Altay-Sayan) Okunyev Kültür
yeni yıla geçiş günü hilal haline gelişine
evresinden (MÖ: 2300-1500)
olarak kabul edilmiş. Güneş (Kün Ana) betimlemeli kadar geçen süre bir
Yeni yılın başlangıcı bir sin taş.3 aydır. Ay’ın bütün
95
BD OCAK 2022

evrelerini tamamlaması 29 buçuk şartları için bir tür coğrafya ve iklim


gün sürer. Bu nedenle kamerî aylar adaleti sağlamıştır. Ama mesela ta-
dönüşümlü olarak 29 ve 30 gün rımda öşür vergisini “Ay takvimine
kabul edilir. İslam dünyasında; Ka- göre düzenlerseniz, kış ortasında
meri takvimin başlangıç günü Hz. tarım vergisi toplamak zorunda
Muhammed’in (SAV) Mekke’den kalabilirsiniz…”
Medine’ye hicret ettiği tarihtir. Mısırlılar MÖ 2700 yılında, bir
Ay’a dayalı takvim, sadece yılın 365 günden biraz fazla olduğunu
Müslüman gökbilimcilerin veya hesaplamışlar. Bir yılın 365 günden
Arap alimlerin düzenledikleri bir ne kadar fazla olduğu sorusu takvim
takvim türü değil. Bugün İslam üzerinde çalışanları epey uğraştırmış
ülkelerinin yanı sıra Museviler de aslında. Çünkü birkaç dakikalık hesap
de Ay takvimini hâlâ kullanmakta. hatası, geçen yüzyıllar içinde birik-
Ancak tek farkla. Museviler başlan- mekte, zamanla gerçek yıl ile takvi-
gıç noktası olarak yaklaşık 3 bin 7 min gösterdiği yıl arasında farklılıklar
yüz yıl önce meydana geldiği kabul oluşmaktaydı. Roma İmparatoru
edilen yaradılış gününü baz alırlar. Julius Cesar’ın görevlendirdiği gökbi-
limciler bir yılı 365 gün 6 saat olarak

B ir yılı 543 gün süren Hicri /


Kamerî takvimde
mevsimler sabit değildir.
hesaplamışlar.

Söz gelimi herhangi bir yıl Uluğ Bey


Zilkade ayının 15’inde baş- yaşadığı
layan ilkbahar, 5 yıl sonra 15. yüzyılda
Zilhicce ayının 20’sinde bir yılın kesin
başlar. Sebebi ise belli. süresini iki
Mevsimler dünyanın Gü- dakikalık bir
neş etrafındaki dönüşüne yanılmayla
bağlı olduğu için, bu doğal hesaplamıştır.
durum Ay takviminde
kaymalara neden oluyor.
İslam’da dini bayramlar
ve diğer kutsal günlerin
her yıl farklı zamanlarda
kutlanması da aynı nedene
dayanıyor. Hangi kitabında
okuduğumu hatırlamı-
yorum; Gazeteci-Yazar
Taha Akyol’un belirttiği
gibi bu durum, “evrensel
din olan İslam’ın, ibadet
96
BD OCAK 2022

Julien takvi-
mini esas alan
bir Güneş
takvimi idi. 1
yıl; 365 gün
6 saat olarak
kabul edili-
yordu. Mart
Uluğ Bey Rasathanesi ayı yılbaşı
olarak kabul
Türk Astronumu Uluğ Bey ise edilmişti. Bu gelenek 1983 yılına
365 gün 5 saat 50 dakika olarak dek sürdü. Devletin gelir-gider ve
hesaplamış. Astronominin gelişme- bütçe öngörüleri Mart ayında görü-
siyle birlikte yapılan kesin hesap ise şülürdü. 26 Aralık 1925 tarihinde
365 gün 5 saat 48 dakika. Görülüyor ise Miladi takvim kabul edildi.
ki Uluğ Bey sadece iki dakikalık 1760’larda Osmanlı bürokrasisinin
bir yanılmayla bir yılın süresini kullanmaya başladığı Miladi tak-
hesaplamış. vim de yine bir Güneş takvimiydi;
1839’da kabul edilen Rumî takvim

O smanlı devrinde1650’lere
kadar bütün resmi işlemler
Kamer-î Hicri takvimle yürütül-
gibi. Aslında dünyamız Güneş'in
bir uydusu. Kendi ekseni etrafında
dönerken, Güneş'in etrafında da
dü. Ama iki takvim arasındaki 11 muazzam bir düzen içinde dönüp
günlük farkın yol açtığı güçlükler duruyor…
nedeniyle 1676’da Güneş'e dayalı Kişioğlu, zaman denilen olguyu;
takvim üzerinde çalışmalar yapıldı- doğanın döngüsünü gözlemleyerek
ğını tarih kaydediyor. 1739 tarihin- anlamış ve anlamlandırmış olmalı.
de, yılın başlangıç ayı Mart olarak Ancak nasıl olduğunu çözmek için
kabul edilen Güneş takvimi; resmi on binlerce yıl beklemiş. Kadim
işlerde özellikle de mali işlerde Türkçede “öd” olarak adlandırılan
kullanılmaya başlandı. 1790 yılın- zaman kavramı Gök Tanrı ile iliş-
da ise Şems-î hicri adı altında yeni kilendirilmişti. Gök Tanrı, zamanın
bir sistem kabul edildi. Bu da bir da tanrısıydı. Dolayısıyla zamanın
Güneş takvimi sistemiydi. 1839 yı- kendisiydi. “Ezeli”liğe vurgu ya-
lına gelindiğinde ise Rumî takvim pan bu yorum, çağına göre ileri bir
yürürlüğe girdi ve bütün resmi ve düşünceydi.
mali işlemler bu takvime bağlandı. Vahapcandan8850@gmail.com
Ama Şems-î Rumi tarihlemenin ya- 1- ESİN, Emel; “Türk Kozmolojisine Giriş” Kabalcı
nına Kamer-î Hicri tarihin de kon- 2- ÇOBANOĞLU, Özkul; “Toplumsal ve İktisadi
Kökleriyle Türk Mitolojisi” (Bilim ve Ütopya) Aralık
ması 19. Yüzyıl sonlarına kadar bir 2016, Sayı 270. İst. Sf. 32 3- GÜNERİ, Semih; “Türk
kural olarak kaldı. Rumi takvim, Altay Kuramı” Kaynak Yay., 2018, İST.

97
Hazırlayan:
Ş. GÜLBİN GÜZEY

Bilginizi Denetleyin
1-Eskiden parasız 5-Bayağı, sıradan 8-Eskiden akıl hasta-
yatılı anlamına gelen olan için aşağıdaki nelerinde görev yapan
kelime hangisidir? ifadelerden hangisi hademelere hangi
a-Leyli isim verilirdi?
kullanılmaktadır? a-Zabit b-Zaptiye
b-Leyli talabe
a-Azade b-Amiyane c-Güllabi d-Gulyabani
c-Pansiyoner
d-Leyli meccani c-Acizane d-Avare
9-Davranışları kesin
ve çabuk olana ne ad
2-Hangisi “bal kabağı” 6-Çimentonun su yar-
verilir?
nın tohumuna verilen dımı ile kum, çakıl gibi a-Cevval b-Harbi
addır? maddelerle karışması c-Fahur d-Azmi
a-Kabak çekirdeği sonucu oluşan sert,
b-Göbek çekirdek
dayanıklı inşaat mad- 10-“Havası alınmış
c-Ayçekirdeği boşluk” anlamına ge-
d-Bal çekirdek desine ne ad verilir? len kelime hangisidir?
a-Beton b-Tuğla a-Nefrit b-Vakum
3-Hangisi küçük c-Briket d-Kolan c-Zoonoz d-Perçem
hayvanlar bitkiler ve
diğer yaşayan orga- 7-Değişik ülkelerden 11-Bir yazarın gezdiği,
nizmalar tarafından gördüğü yerler hak-
bir birinin dilini bilme- kında yazdığı esere ne
oluşturulmuş organik
yen insanların anlaşa- denir?
taşlardan değildir?
a-İnci bilmelerini sağlamak a-Seyahatname
b-Kehribar amacıyla uydurulmuş, b-Babürname
c-Geziname
c-Safir yapay bir dil olan ve
d-Sürname
d-Mercan adını İspanyolca Umut
sözcüğünden almış 12-Aşağıdaki balıklar-
4-Yüzde ses çıkarma- olan dil hangisidir? dan hangisine “tavuk
ya ,soluk alıp verme- balığı “ da denir?
a-Bonasera
ye yarayan boşluk a-Çipura
hangisidir? b-Esperanto b-Kefal
a-Ağız b-Avurt c-Komestai c-Palamut
Yanıtlar:
c-Şakak d-Çene d-Esmeralda d-Mezgit 151.
sayfada

91
Boz Urbalı Köy Kahramanları BD OCAK 2022

Köy Enstitülerinden İç Isıtan Öyküler


Cemal Türkmen

Şu Uzun
Gecenin
Gecesi Olsam
Olay,
1943 yılının

B irkaç gündür Savaşte-


pe’de mandolin, ke-
man seslerinde bir azalma
bahar
aylarında
yaşanmıştır.
üzüyordu. Yöneticiler de
atamanın gecikmesinden,
derslerin boş geçmesinden
vardı. Var olan seslere de çok rahatsızlık duyuyor-
bir hüzün egemendi. Diğer öğren- lardı. İvedi bir önlem alınmalı,
ciler gibi Mehmet ve arkadaşları dersler doldurulmalıydı. Öğretmen
da üzgündü. Öğretmenleri Macide kadrosu içinde müzik derslerini
Kültür gitti gideli müzik dersleri verebilecek yeterlikte birisinin ol-
boş geçiyordu. Yerine bir öğretmen mayışı sıkıntıyı artırıyordu. Ama
verildi mi verilmedi mi, bilmiyor- böyle eli kolu bağlı beklemek de
lardı. Belki bir atama yapılmıştı onların yöntemi değildi.
ama henüz göreve başlayan bir Son günlerde Müdür Sıtkı Ak-
müzikçi yoktu. Boş geçen dersler kay ile eğitim başı Zeki Tunaboy-
en çok müziğe yatkın öğrencileri lu’nun kafasını en çok meşgul eden »
99
BD OCAK 2022

sorun, boş geçen müzik derslerini “Olur mu dersin?”


doldurmaktı. “Niye olmasın?”
Akkay’ın gözlerinin parlamasına “İyi, ama o saatte radyoyu okula
neden olan öneri Zeki Tunaboy- nasıl götüreceğiz?”
lu’dan geldi: “Radyoyu götürmeyeceğiz. Tale-
“Ben geçen çarşamba öğleden beyi radyonun yanına getireceğiz.”
sonra saat üçte Ankara Radyo-
su’nun bir programını dinledim.”
E ğitim başı Zeki Tunaboylu’nun,
evinde, neredeyse eni yarım

Z eki Bey’in saat üçte radyo din-


lediğini söylemesi bir anlamda
metreyi bulan pilli bir radyosu
vardı. Pilleri; anot ve katot diye iki
bir itiraftı. Çünkü radyo Zeki Bey’in parçadan oluşuyordu. Bunlar radyo
okuldaki odasında değil, evindeydi. gövdesinin içine gizlenemeyecek
Sıtkı Bey, Tunaboylu’ya karışık bir boyut ve ağırlıkta iki ayrı parçaydı.
yüz ifadesiyle baktı. Anot, dikdörtgen prizma biçiminde
“Açtım radyoyu, yeni başlayan ve yaklaşık 7-8 kilo ağırlığındaydı.
'Bir Türkü Öğreni- Katot ise bir kilog-
yoruz' programını ram kadar ağırlığı
dinledim.” olan, yaklaşık 25 cm
“?..” yüksekliğinde silindi-
Tunaboylu Mü- rik bir parçaydı. Ko-
dürün bakışından nutun çatısına gerilen
merakını anlamıştı, 8-10 metre uzunlu-
açıkladı: ğunda bir bakır tel
“Şöyle ki; bu de anten görevi ya-
program saat üçte pıyordu. Zeki Tuna-
başlar. Muzaffer boylu radyoyu evine
Sarısözen çıkar rad- kurarken epeyce uğ-
Eğitimci, şair Zeki Tunaboylu
yoya, en müzikten an- raşmış neredeyse bir
lamazlara bile tek tek gün boyunca çatı ile
tane tane, sakin sakin türkü öğretir.” oda arasında mekik dokumuştu. Bu
Sıtkı Akkay böyle bir programı boyutta bir radyoyu, kurulduğu yer-
bilmemenin ezikliği içinde; den kıpırdatmak bile bir olaydı. Bu
“Duymuştum ama dinlemediğim nedenle, eğer radyodan yararlanmak
için bilmiyordum,” dedi. gerekecekse, radyo öğrencilerin
“Ben dinledim ve biliyorum. Bu ayağına değil, öğrenciler radyonun
program bir müzikçi gelene kadar ayağına gelecekti. Olsun, gelirlerdi,
bizim işimize yarayabilir.” sorun yoktu. Yeter ki dersler boş
“Yani müzik öğretmeninin yerini geçmesin, müzik öğretmeni gelin-
Muzaffer Sarısözen mi alacak?” ceye değin, müziğe ayrılan zaman
“Vallahi de aynen öyle Sıtkı Bey.” dolu dolu geçsin.
100
BD OCAK 2022

Ama tüm öğrencileri radyonun Program başladığında Mustafa


olduğu eğitim başının konutuna Sarısözen’in biraz boğukça ama et-
getirmek de pek mantıklı değildi. kili ve sevecen sesi duyuldu:
Daha uygulanırlığı kolay bir yön- “Muhterem dinleyiciler! Bu-
tem bulmalılardı. Buldular da. Her günkü ‘Bir Türkü Öğreniyoruz’
sınıftan kulağı müziğe yatkın ikişer programında bir Çorum Türküsü
öğrenci seçildi. Bunlar, çarşamba öğreneceğiz: Şu Uzun Gecenin Ge-
günleri yayın saatinde Tunaboy- cesi Olsam.
lu’nun konutunun penceresinin Ben bu türküyü sayın Niyazi
önünde toplandılar. Çünkü Tuna- Biçerel’den dinleyip notaya aldım.
boylu radyoyu ancak pencerenin Şimdi isterseniz bu güzel türküyü
önüne kadar taşımayı başarmıştı. önce koromuzdan dinleyelim.”
Seçilmiş öğrenciler radyo
programını dinleyerek
öğrenecekleri türküyü
müzik derslerinde arka-
T ürküyü seslendiren
koro, Sarısözen
yönetimindeki Yurttan
daşlarına öğretecekler, Sesler Korosu'ydu. Koro,
böylece müzik dersle- türkünün iki dörtlüğünü
rinin hakkı bir ölçüde söyledi. Sarısözen yine
verilebilecekti. boğuk ve biraz da hüzün-
O çarşamba seçilen öğrenciler, lü sesiyle;
Tunaboylu’nun penceresinin dibin- “Şimdi de türkünün sözlerini öğ-
de toplandılar. Ellerinde kalemleri renelim,” diyerek türkünün sözlerini
ve şarkı-türkü defterleri vardı. Kimi dize dize, dinleyenlerin yazmalarına
olanak sağla-
yacak aralık-
larla söyledi.
Şu uzun
gecenin gece-
si olsam…
Sılada bir
evin bacası
olsam (anam
anam)
Dediler
ki nazlı yarin
Halk müziği sanatçısı ve derleyicisi Muzaffer Sarısözen pek hasta…
Başında
yerde bağdaş kurmuş, kimi bir tahta okuyan hocası olsam (anam anam)
parçasının üzerine oturmuş, kimi de Sarısözen türkünün üç kıtasını
bir taşın üzerine yerleşmişti. ağır ağır söyleyerek isteyenlerin
101
BD OCAK 2022

“Yalnız şu
hususa dik-
kat etmemiz
gerekir ki sa-
natçımızdan
dinlerken siz
de farkında
olmuşsu-
nuzdur;
türkünün
her kıtasının
ikinci ve
dördüncü
mısraları
icra edilirken
Savaştepe Köy Enstitüsü keman grubu ‘anam anam’
nakaratları
yazmasına olanak sağladıktan sonra söylenmektedir. Bunu bilhassa hatır-
“Şimdi türküyü bir defa da ezgi- lamanızda fayda vardır.”
siyle dinleyelim.” dedi. Önce sazlar başlangıç yaptı “Şu
Bu sefer türküyü, Yurttan Sesler Uzun Gecenin Gecesi Olsam”a.
Korosu’nun saz ekibi seslendirdi. Sonra koro seslendirdi ilk dörtlüğü.
Savaştepe’nin kulağı müziğe Ankara Radyosu’nun müzik progra-
yatkın öğrencileri programı can ku- mı, beklenen yararı sağlıyor, Savaş-
lağıyla dinliyorlardı. Özellikle Sa- tepe Köy Enstitüsü’nde bir müzik
rısözen’in boğuk çıkan kısık tonlu dersi olarak işlev görüyordu. Ama o
duygulu sesi ilgilerini çekiyordu. an için Sarısözen ve Yurttan Sesler
“Türküyü bir de solo olarak ekibi bunu bilmiyorlardı, bilseler kim
dinleyelim.” bilir ne kadar mutlu olurlardı. Müzik
Yurttan Sesler
Korosu’nun kadın
Ankara Radyosu’nun
seslerinden biri müzik programı, beklenen
türküyü solo olarak
seslendirdikten son- yararı sağlıyor, Savaştepe
ra Sarısözen, din- Köy Enstitüsü’nde bir
leyenleri de olaya
katmak için: müzik dersi olarak işlev
“Sayın din-
leyiciler, kıymetli
görüyordu.
türkü dostları, bu sefer siz de bi- kulakları iyi köy çocuklarının birkaç
zimle birlikte söyler misiniz?” dedi. seslendirmede çabucak kavrayıp
102
BD OCAK 2022

başarıyla seslendirdikleri türkünün denetimden dönerken bir trafik kazasında yaşa-


mını yitirdi (1949).
nağmeleri önce Zeki Tunaboylu’nun Zeki Tunaboylu’nun çocuk edebiyatı dalında
evinin açık penceresinden içeri girip kitapları bulunmaktadır.
odaları dolaşıyor, sonra dersliklerde, 2. “Bir Türkü Öğreniyoruz” programından
yararlanarak türkü öğretmek yöntemi, ileriki za-
atölyelerde ya da tarım alanlarında ça- manlarda, müzik öğretmenlerinin rehberliğinde
lışmakta olan arkadaşlarının kulağına de sürdürülmüş, öğrencilerin müzik dağarlarına
kadar gidiyordu. bu yolla onlarca türkü katılmıştır.
3. Sarısözen’in Bir Türkü Öğreniyorum
programından diğer enstitülerde de yararlanıldı-

P rogram bitince, Zeki Tunaboylu1


radyosunu pencere önünden ma-
sa üzerine taşıyıp, haftaya çarşamba
ğı anlaşılmaktadır. Bu konuda Gönen Köy Ens-
titüsü ve Sonrası adlı kitabın önsüzünde Prof.
Dr. Kemal Kocabaş şunları söylemektedir:
Savaştepe, Aksu Köy Enstitülerinde olduğu
günü saat üçe kadar penceresini gibi 1940’lı yıllarda Ankara Radyosu’nda Mu-
kapattı. Radyo programından türkü zaffer Sarısözen’in “Bir Türkü Öğreniyorum”
programının Gönen’de de önemli bir eğit-
öğrenmek ve öğretmek üzere seçil- sel-kültürel işlevi olmuş.
miş öğrenciler de müzik derslerinde Gönen çıkışlı Necati Kıyak “Ömer Uzgil
zorunlu ve gönüllü müzik öğret- halk türkülerini öğrenmemiz için yayın saatinde
bizi evinin yakınına götürürdü. Dışarıya bir ho-
menliği yapmak üzere arkadaşları- parlör yerleştirmişlerdi. Halk türkülerinin yayın-
nın yanına gittiler.2/3 • lanacağı saatte defter ve kalemlerimizle oraya
(Mehmet Duru, Savaştepe Köy Enstitüsünde Sanat giderdik. Muzaffer Sarısözen söylenecek türkü-
Eğitimi, s.153, 154) nün sözlerini, yazılabilecek yavaşlıkta söylerken
biz de defterlerimize yazardık. Yazma işi bitince
1. Zeki Tunaboylu 1906’da Bulgaristan/ programdaki türkü, küçük parçalar halinde bes-
Plevne’de doğdu. 1923 yılında Türkiye’ye gele- tesine uygun söylenirdi, biz de tekrarlardık.
rek Edirne Öğretmen Okulu'nu 1929’da bitirdi. Sonunda türkü bütünüyle söylenirdi, biz
Sındırgı İlkokulu'nda öğretmenlik yaptı. Köy de söylerdik. Her programda sadece bir türkü
enstitülerinin açılmasıyla birlikte Savaştepe Köy yayınlanırdı. Bu sayede o yıl on türkü öğrenmiş-
Enstitüsü’nde çalışmaya başladı. Yürütmekte ol- tik.” şeklinde anlatarak o dönemdeki kültürel
duğu müfettişlik görevi sırasında Zonguldak’ta imeceyi bize aktarır.

Mustafa Kemal’den
Birinci imtihan Harbiye'de ve subay olduğum
sıralarda başımdan geçenlerdi.
İkinci imtihan Libya tecrübesiydi...
Üçüncü imtihan; Dünya Harbi'nden. Beni Doğu
Cephesi'ne gönderdiler. Her şey bozuk. Ordu bitkin.
Kendi şerefimi ve orduyu kurtarmak lazım. Uzun bir
mücadele ile başardım.
Bu tecrübeler bana sabrı, bir fikre bağlanmayı ve
o fikirde durmayı ve sonra da insanları öğretmiştir.
Bir gerçeği de öğrenmiş oldum:
Tehlike insandan kaçar!
• Falih Rıfkı Atay, Çankaya, s.77-78 (Mustafa Kemal'in anlatımı)

103
BD OCAK 2022

Nuh’un
Gemisi

Resim: Edward Hicks. Noah's Ark (1846)


104
BD OCAK 2022

Rivayete göre Nuh Gemi, bir katı


bu yolculuğun insanlara, bir katı
yapıldığı gemiyi evcil ve yabani
servi ağacından hayvanlara ve bir
yapar. Tahtaların katı da kuşlara
arasından içeri ayrılmış olarak üç
su sızmasın diye (bazı kaynaklara
göre altı) katlıydı.
içten ve dıştan
ziftlenmişti.

Yazan: OLCAY BAĞIR

T
ek tanrılı üç dinin kut-
sal kitabında da anlatılır
Nuh’un hikâyesi. Yer-
yüzü sularla kaplanınca Nuh
peygamber, karısı, üç oğlu ve
üç geliniyle birlikte yaptığı
dev gemiye binerek bu yıkıcı
tufandan kurtulurlar. Dev ge-
miye her hayvanın erkeği ve
dişisini de almışlardır. Böy-
lelikle gemidekiler sayesinde
insanlık ve hayvanlar âlemi
yok olmaktan kurtulmuş ve
yeniden üremişlerdir. Nuh’a
“Adem’den sonra insanlığın
ikinci babası” denilmesi de
bundandır.
Irkların ortaya çıkışı da Nuh
tufanıyla açıklanır. Nuh’un oğulla-
rından Sam, Arabistan yarımadasına
gider ve Ortadoğu halklarının ortak
atası olur. Yafes, Asya kıtasına gider
ve Asya halklarının atası olur. »
105
BD OCAK 2022

Ham ise Afrika’ya yerleşir, si- bir katı da kuşlara ayrılmış olarak
yahilerin atası olur. Bu söylencede üç katlıydı. Bazı kaynaklarda gemi-
en çok dikkat çeken Ham’dır. Zira nin altı katlı olduğu yazar. Geminin
söylenceye göre Ham, babası Nuh’u her katında ışık ve havalandırma
çıplak olarak görüp güler. Nuh için pencereler vardı.
da ona beddua eder. Afrikalıların Kaynaklarda geminin boyutla-
siyah derili olması bu bedduaya rıyla ilgili değişik bilgiler verilir.
dayandırılır. En sık kullanılan bilgilerse geminin
uzunluğunun
300 arşın (135
metre), geniş-
liğinin 50 arşın
(22,5 metre)
ve yüksekli-
ğinin de 30
(13,5 metre)
arşın olduğu
bilgileridir.

Nuh’un
Gemisi’ndeki
hayvanlarla il-
gili söylenceler
13. yüzyılda
yaşamış olan
İran kökenli
Arap yazar
el-Kazvanî’nin
günümüze ka-
Amerika'nın Kentucky eyaletinde Nuh'un Gemisi'nin tam dar ulaşan Acaib
boyutlu bir kopyası ve gemiyi gezen ziyaretçiler (altta) el-Mahlukat ve
Garaib el-Mev-
Sunay Akın’a göre Nuh’un ge- cudat (Acayip Yaratıklar ve Garip
misiyle aylar süren seyahati “tarihin Varlıklar) adlı eserinde Nuh’un
en renkli yolculuğu”dur. Rivayete Gemisi’yle ilgili bir söylence geçer.
göre Nuh bu yolculuğun yapıldığı Zeki Tez’in, başucu kitabı niteliğin-
gemiyi servi ağacından yapar. Tah- deki mükemmel eseri Mitolojinin
taların arasından içeri su sızmasın Kültürel Tarihi kitabında aktardığı
diye içeriden ve dışarıdan ziftlen- söylenceye göre Nuh’un Gemisi’n-
mişti. Gemi, bir katı insanlara, bir de hayvan dışkıları çoğalınca, tanrı,
katı evcil ve yabani hayvanlara ve Nuh’a filin kuyruğunu çekmesini
106
BD OCAK 2022

söylemiş.
Nuh pey-
gamber
filin kuy-
ruğunu çe-
kince filden
biri erkek
biri dişi iki
domuz çık-
mış. Bunlar
gemideki
hayvanların Avustralya kaynaklı bir anlatıma
pisliklerini göre gerçekte Nuh’un üç gemisi
yiyerek
çevreyi te- vardı. Biri dinozorlarla, diğeri
mizlemişler. nesli tükenmiş hayvanlarla dolu
Domuzun
burnunu olup bunlar aşırı yük nedeniyle
okşayınca batmışlardı.
burun de-
liklerinden iki fare çıkmış. Fareler batmışlardı. Nuh’un da bulunduğu
gemini tahtalarını kemirmeye üçüncü gemi ise kanguru gibi ke-
başlayınca tanrı Nuh’a aslanın iki seli hayvanların sayesinde havayla
gözü arasını ovalamasını söylemiş. dolup şişmiş bot gibi olduklarından
Sonunda aslan hapşırınca aslanın batmamış ve tufan sonrası Avustral-
burun deliklerinden, aslana benze- ya’ya inmiştir.
yen hayvanlar olarak biri erkek biri
dişi kedi çıkmış ve bunlar farelere Nuh’un Gemisi nereye indi?
saldırmışlar. Dünyada, Nuh’un Gemisi’nin
indiğine inanılan ve kutsal kabul

S
öylencelerden eşek de nasibi- edilen birçok dağ var. Bunların çoğu
ni almıştır. Gemiye binmesi Ortadoğu’da, özellikle de Anadolu
yasaklanan şeytan, eşeğin topraklarındadır.
kuyruğuna tutunarak gemiye bin- Süphan, Nissir, Cilo ve Cudi
meyi başardığından, eşek uğursuz dağlarının yanı sıra, Nuh’un Ge-
sayılmıştır. misi’nin doruğunda yer aldığına en
Avustralya kaynaklı bir anlatıma çok inanılan dağ Ağrı Dağı’dır. Bu
göre gerçekte Nuh’un üç gemisi söylenceler bilimsel çalışmalara da
vardı. Biri dinozorlarla, diğeri kaynaklık etmiş, zaman zaman Ağrı
nesli tükenmiş hayvanlarla dolu Dağı araştırmacıların ve macerape-
olup bunlar aşırı yük nedeniyle restlerin akınına uğramıştır.
107
BD OCAK 2022

Ancak bu fotoğ-
rafı yorumlayarak
geminin varlığını
ortaya atan, harita
uzmanı Yüzbaşı İl-
han Durupınar’dır.
Durupınar şunları
söyler:
“11 Eylül 1959
Cuma günü çalış-
malarım esnasında,
Doğubeyazıt civa-
rında mezkûr mın-
tıkanın haritasını
yaparken lavlara
gömülmüş hakika-
ten enteresan bir
şekle tesadüf ettim.
Bu şekil vadide
sel ve lav yatağın-
daydı. Fakat bir
kenarını da kısmen
lavlar örttüğü için
uzun araştırmaların
sonunda bu olu-
Ağrı Dağı'nda Nuh'un Gemisi'nin şumun lav akıntısından da önce var
kalıntılarının olduğu iddia edilen alan
olduğu kanaatine vardım. Aldığım
(üstte) Amerikalı bilgisayar mühendisi
ve arkeolog Andrew Jones tarafından ölçülerde boy-
yer altı görüntüleme çalışmasıyla ortaya nun 150, eni-
çıkarılan alanın 3 boyutlu görüntüsü. nin 50 metre,
(Ok ile işaretli bölgelerin geminin yüksekliğinin
zarar gördüğü kayalıklar olduğu iddia de dıştan, lav-
edilmektedir) lardan itibaren
Sunay Akın’ın Bir Çift Ayakka- de 6,5 metre
bı kitabında verdiği bilgilere göre olduğunu gör-
Nuh’un Gemisi’nin Ağrı Dağı’nda- düm. Bölge
ki izinin görüldüğü fotoğraf, harita Ağrı ve Tendü-
çalışması için dağın üstünde uçan rek etekleriydi.
bir uçaktan, o sırada askerlik göre- Derhal aklıma
vini yapan ünlü fotoğraf sanatçımız Nuh’un Gemisi Yüzbaşı
Ara Güler tarafından çekilmiştir. geldi. Mıntıka İlhan Durupınar
108
BD OCAK 2022

ve estetik bakımından bir uygunluk Sümerlerin Gılgamış Destanı’dır.


vardı. Sonra düşündüm: Acaba sula- Gılgamış, ölümsüzlük arayışları
ra dayanan bu gemi sonradan lavlar sırasında tufandan yaptığı gemi
tarafından tahrip edilemez miydi? sayesinde kurtulan Utnapiştim ve
Herhalde edilmedi. Pompei harabe- karısını bulup onlara ölümsüzlüğün
lerinde de küllerin muhafaza ettiği sırrını sorar.
ve taşlaştırdığı, yüzünün ifadesi Bir başka tufan miti Antik Yu-
dahi bozulmamış insan cesetleri bu- nan’dadır. Zeus insanları büyük bir
lunmamış mıydı?” selle cezalandırır. Selden yalnızca
Prometheus’un ölümlü oğlu ve geli-

N
uh’un Gemisi’nin Şırnak’taki ni kurtulur. Çünkü Prometheus oğlu
Cudi Dağı’na indiği de yaygın Deukalion’u uyarmış ve gemi yap-
rivayetlerden biridir. Şırnak’ın masını söylemiştir. Bu mitin deva-
asıl adının “Şer Nok”, onun aslının mında insanlık Deukalion ve karısı
“Şehr-i Nuh” (Nuh kenti) olması sayesinde tekrar dünyaya yayılırlar.
gelenekten gelen bir kanıt olarak Bunlar dışında da Hint, Çin,
kabul edilmektedir. Avustralya, Meksika ve Avrupa
Tufan olayı dünyanın birçok mitlerinde de tufan anlatılarına rast-
mitinde de geçer. En bilineni lanır. •

Mamut dişinden 41.500 yıllık kolye


Mamut dişinden yapılmış
41.500 yıllık bir kolye ucu,
Avrasya’da modern insanla-
rın yapmış olduğu bilinen en
eski takı olabilir. Takının üs-
tündeki süslemelerin Güneş
veya Ay’ın döngüleriyle ilişkili
olabileceği düşünülüyor.
Bilim insanlarından
oluşan bir ekibin yayımladığı
makalede, şu anda iki parça
halinde olan kolyenin 2010
yılında Polonya’nın Stajnia Mamut dişinden yapılmış kolyenin iki farklı görünümü.
Mağarası’nda yürütülen arkeolojik kazılar sırasında bulunduğu ve yapılan son
radyokarbon tarihleme çalışmalarının buluntuyu yaklaşık 41.500 yıl öncesine
tarihlendiği belirtiliyor. Yapılan açıklamada, kolyenin dekorasyonu, birbirini dü-
zensiz bir şekilde takip eden 50’den fazla noktalı desenden ve iki tam delikten
oluştuğu söyleniyor. Bu noktalı desenlerden her birinin başarılı geçen bir avı ya
da Ay’ın veya Güneş’in döngülerini temsil edebileceği düşünülüyor.
109
BD OCAK 2022
Tarihten Sayfalar
Erhan Kanyılmaz

Fidel Castro’nun
Zafer Yürüyüşü

Fidel Castro ve kendini destekleyen devrimcileri Havana’ya girerken, 8 Ocak 1959.

K üba Devrimi 1959 yılının Ocak


ayında başarıya ulaştığında
Fidel Castro için önemli bir sorun
Batista, 1 Ocak 1959’un erken sa-
atlerinde Havana’dan kaçtığında,
Fidel Castro adanın diğer ucunda
vardı. Çünkü kendisi Havana’dan bulunuyordu ve Batista’nın uçuşu
yaklaşık 900 km uzaktaydı. Buna onu şaşırtmıştı. Castro ülkenin gü-
rağmen Castro, başkente yapacağı neydoğu tarafında sıkışıp kalmıştı.
yolculuğunu bir zafer yürüyüşüne Rakibi durumunda olan rejimin en
dönüştürdü. üst düzey komutanları ile kısmen
Küba diktatörü Fulgencio müttefik durumda olan gerilla
110
BD OCAK 2022

kuvvetlerinin başındaki yöneticiler sonra, Meksika’ya sürgüne gönde-


ise başkentin bulunduğu ülkenin ku- rildi. Burada bulunduğu sırada Kü-
zeybatısına doğru yönelmişti. Yarışı ba’nın Doğu Eyaleti’nin dağlarında
kaybedeceğini bilen Castro, içinde gerçekleştireceği gerilla mücadele-
bulunduğu elverişsiz durumu bir sinin planını yaptı. Ulusal Devrimci
fırsata çevirdi. Ardından adayı boy- Hareket adlı grup Castro’nun 26
dan boya katedeceği sekiz günlük Temmuz Hareketi ya da M26 adı ile
zafer yürüyüşüne başladı. Amacı bilinen oluşum ile birleşti. Devrimci
Batista’nın yerine geçerek ülkeyi Direktörlük adlı grubun da dahil
yönetmekti. olmasıyla Küba’daki isyan hareketi
kentlerde gerçekleştirilecek direnişe

G eneral Batista 1940’larda ile-


rici ve demokratik anlayışa
sahip bir kişiydi. O yıllarda yapılan
odaklandı.
Castro’nun halk tabakasından
oluşan isyancı grubu, 1956 yılının
seçimler sonunda ülkenin başkanı sonlarında Sierra Maestra dağlarına
oldu. Görev süresi bittikten bir süre gitti. Birkaç ay sonra, Devrimci
sonra 1952’de bir askeri darbeyle Direktörlük Havana’daki başkan-
tekrar iktidara döndü. Seçimleri lık sarayına saldırdı. Batista kıl
iptal etti, muhalefeti bastırdı. Kü- payı kurtuldu. Bu olay esnasında
balıların aleyhine,
kendine kişisel
maddi kazanç
sağlamak için
ABD Mafyası ile
anlaşmalar yaptı.
Statükoyu değiş-
tirecek bir seçim
yolu olmayınca,
Küba’daki mu-
halefet grupları
şiddeti de içerecek
şekilde ayaklanma
yolunu seçti. Batista Sierra Maestra dağlarını gösteren haritanın yanında,
Castro’nun Mart 1957
başında bulundu-
ğu grubun isyanı 26 Temmuz 1953 Devrimci Direktörlük oluşumunun
tarihinde ülkenin Doğu Eyaleti’nin lideri olan José Antonio Echeverría
büyük bir şehri olan Santiago’da öldürüldü. Sağ kalanlar Küba’nın
başladı. Buradaki kışlalara geniş merkezindeki Escambray dağla-
çaplı saldırılar düzenlendi. Castro rına kaçarak Castro’dan bağımsız
hapse atıldı. Serbest bırakıldıktan şekilde gerilla eylemlerini başlattı.
111
BD OCAK 2022

Yaşanan iç anlaşmazlıklar nede- halkla ilişkiler konusundaki yetene-


niyle İkinci Cephe adlı bir grup ği çok iyiydi. Ayrıca Che Guevara
ortaya çıktı. Böylece ülkede üç ayrı isyancıların elindeki radyoyu kulla-
gerilla kuvveti faaliyet göstermeye narak etkili konuşmalar yapıyordu.
başladı. Ancak bunların ortak düş- Halk bu konuşmalarla hazırlandık-
manı Batista idi. Bunun haricinde tan sonra Castro, saklandığı yerden
de kendilerine birtakım hedefler bir kurtarıcının ortaya çıkması gibi
koymuşlardı. halkın önüne geldi. Castro’nun
propaganda işlerini yapan Carlos

B atista, 1958 yılının yaz ayla-


rında ülkenin doğusunda Cast-
ro’ya karşı bir operasyon başlattı.
Franqui o günleri daha sonra şöyle
hatırlayacaktı:
“Biz, yani sakallılar eskilerin
Muazzam üstün gücüne rağmen, azizleri gibi dağlardan indik. İnsan-
Küba ordusu gerilla savaşına hazır- lar çılgınlar gibi bizi karşılamaya
lıksızdı. Gerçekleşen çatışmalar ne- koştu. Bize dokundular ve kirli sa-
ticesinde Küba ordu birlikleri büyük kallarımızı öptüler. Yaşadıklarımız
yenilgilere uğradı. Böylece M26 gerçek bir yeni yıl partisiydi.”
ülkenin batısına doğru ilerleme
fırsatını yakaladı. İsyancılar Kü-
ba’nın merkezindeki bazı kilit
şehirleri ele geçirdiğinde, Batis-
ta arkasında bir iktidar boşluğu
bırakarak Dominik Cumhuriye-
ti’ne kaçtı. Bunun üzerine Cast-
ro, Batista’nın yerine geçecek
kişinin kendisinden başka birisi
olmadığını göstermek üzere
meşhur yürüyüşünü başlattı. Fi-
del Castro başlattığı hareketi şu
Che Guevara
sözlerle özetledi:
“Devrim şimdi başlıyor ve bu Castro, o gece Santiago’yu Kü-
sefer 1898 yılındaki gibi olmayacak. ba’nın başkenti ilan etti. Bu onun
Çünkü o zaman Kuzey Amerika’dan tek başına aldığı bir karar değildi.
gelenler ülkemizin efendisi oldu. Ancak rakiplerine verdiği mesaj çok
Cumhuriyetimiz ilk defa özgür açıktı. O nerede ise iktidar da ora-
olacak.” daydı. Ancak Castro, ülkenin gele-
Castro’nun yürüyüşü 1 Ocak ceğini şekillendirmek için doğudaki
1959 tarihinde Santiago’da 200 bin destekten daha fazlasına ihtiyacı
kişinin önünde yaptığı konuşmanın olduğunu biliyordu. Mutlaka Hava-
ardından başladı. Burası M26’nın na’ya ulaşmalıydı. Ama İkinci Cep-
kalesi konumundaydı. Castro’nun he ve Devrimci Direktörlük oraya
112
BD OCAK 2022

Castro’dan önce vardı. dönemdeki İngiliz Büyükelçisinin


Bir süre M26 ile hareket etme- gözlemlerine göre; yol kenarlarına
lerine rağmen güven vermeyen bu dizilmiş, meydanları doldurmuş
gruplar Castro’nun karşısındaki tek binlerce insan vardı. Bu insanlar
problem değildi. Batista tarafından 190 cm boyu ile Küba standartlarına
1956 yılındaki darbe girişiminden göre oldukça uzun olan Castro’ya
sonra hapse mahkûm edilen Albay dokunmak için birbirleriyle yarışı-
Ramón Barquín, diktatörün ayrıl- yordu. Halk onu José Martí, Robin
masının ardından serbest bırakıldı. Hood, Garibaldi ve hatta Hz. İsa
Barquín, Havana’nın Columbia gibi bir kurtarıcı ayrıca Küba’nın
bölgesindeki garnizonu ele geçirdi. bağımsızlık ikonu olarak görüyordu.
Batista karşıtı kimliği ile başkentin Castro’nun yürüyüşü iyi başlamıştı
önemli bir bölümünün kontrolünü ama başkent için savaşmak zorunda
ele geçiren Barquín güçlü bir rakip kalma olasılığını da göz ardı etmi-
olarak ortada duruyordu. Halktan yordu. Gittiği her yerde daha fazla
aldığı desteği sürdürmek isteyen devrimciyi ve eski askeri kendi gru-
Castro, derhal kendi kontrolündeki buna katılmaya teşvik ediyordu.
radyodan bir konuşma yaptı. Konuş-
mada geçen can alıcı cümle “Sivil
hükümetten başka bir çözümü asla
kabul etmeyeceğiz.” şeklinde idi.
C astro’nun yaptığı konuşmalar
esnasında halka iç içe olması-
nın özel bir amacı vardı. İnsanların
Castro, gelişen bu durumlar Küba’nın geleceğini şekillendirecek
üzerine Guevara’nın ve Cienfue- kişinin kendisi olduğuna inanmala-
gos’un kontrolünde olan grupları rını sağlamaya çalışıyordu. Bunun
Havana’ya gönderdi. Kendisi ise için de konuşmalardaki kullandığı
ülkede hızını kendinin belirleyeceği tarz tek seçenek gibi görülüyordu.
bir yürüyüş yapmaya karar verdi. Artık o siyasi entrikalar içinde Küba
Amaçlara ulaşmak için yürüyüş kıs- dağlarının derinliklerinde yaşayan
men bir zafer turu, kısmen de siyasi gizemli bir kanun kaçağı değil,
kampanya şeklinde olacaktı. devleti yönetmeye hazır büyük bir
adaydı. Castro kadın haklarından

B oynunda bir Kutsal Bakire


Meryem tılsımı ve geniş omuz-
larında bir M-2 tüfeği olan Castro,
tarım reformuna kadar hemen her
konuda izleyeceği politikaları içeren
konuşmalar yapıyor ve bunları bin-
üstü açık bir Jeep ile Santiago’dan lerce insan dinliyordu.
ayrıldı. Havana yolundaki büyük Batista diktatörlüğünün zirvede
şehirlerde durarak, saatlerce süren olduğu dönemlerde bile liberal ve
konuşmalarla kafasındaki yeni Küba adil bir yargıç olan Manuel Urru-
vizyonunu açıkladı. Konuşmaları tia, diktatörün ayrılmasından sonra
dinleyenler kısa sürede Castro’ya ülkenin başkanı seçildi. Bu isim
destek verir hale geliyordu. O üzerinde isyancı gruplar ve finans
113
BD OCAK 2022

çevreleri mutabakat sağlamıştı. An-


cak bütün taraflar Urrutia’nın ülkeyi
kontrol altında tutmak için yetersiz
H avana’ya ilk giren ve başında
Eloy Gutiérrez Menoyo’nun
bulunduğu İkinci Cephe, kendine
olacağını da biliyordu. İsyancı grup- göre bazı nedenlerden dolayı kış-
lar arasında Castro’nun Batista son- laları ve hükümet binalarını ele
rasında silahlı kuvvetlerin komutanı geçirmedi. Menoyo, devrime karşı
olması için uzlaşı sağlanmıştı. Bu hala bir askeri darbe ihtimalinin ol-
nedenle Castro, kalabalıklara sesle- duğunu ve İkinci Cephe’nin başkent
nirken cumhurbaşkanı onu istediği sokaklarında devriye gezmeye de-
sürece bu görevi sürdüreceğinin vam edeceğini vurguluyordu.
altını çiziyordu. Devrimci Direktörlük ise farklı
Castro, başlattığı yürüyüşün ge- uygulamalara yöneldi. Bir kışladan
lecekteki siyasi yaşamını sağlamlaş- çok sayıda silah aldı ve onları eski
tırmak için çok önemli olduğunun merkezi olan üniversitede depoladı.
farkındaydı. 1957 yılında Batista’ya karşı büyük
Castro’nun Castro, ayaklanmanın yapıldığı yer olan
hem eski başlattığı başkanlık sarayını da ele geçirdi.
rejimden İsyancıların zafer öncesinde kendi
hem de ken- yürüyüşün aralarında yaptıkları anlaşmalar,
dinden sonra gelecekteki savaştan sonra Castro’ya askeri
iktidara aday siyasi yaşamını kontrolü verse de bu siyasi liderliği
olabilecek kapsamıyordu. Devrimci Direktör-
kişiler ara-
sağlamlaştırmak lük Batista’ya uzun süredir muhale-
sından çok için çok önemli fet ettiği için ödül istiyordu.
sayıda düş- olduğunun Castro, M26’nın öncüleri olarak
manı vardı. Havana’ya ulaşan gruplara derhal
farkındaydı.
Bu nedenle kışlaları kontrol altına almalarını
yapılan yürüyüş esnasında güvenlik emretti. Bunun üzerine Che Gue-
ihtiyacı ortaya çıkıyordu. Kardeşi vara, limana bakan ve sömürge za-
Raúl ve grubun askeri lideri olan manından kalan kaleyi ele geçirdi.
Huber Matos ile özel bir görüşme Camilo Cienfuegos ise Barquín ile
yaparak kendisinin başına bir şey pazarlık yapmak için Camp Colum-
gelmesi durumunda bu ikilinin ye- bia garnizonuna gitti. Barquín asile-
rine geçmesini istedi. Ancak Cast- rin halk desteğinin kendisininkinden
ro’nun bahsettiği yer henüz Küba çok daha fazla olduğunu fark etti.
liderliği değildi. Ülkenin doğusunda Ayrıca başında olduğu silahlı grup-
insanların kalplerini kazanmış ol- lar peş peşe yenilgi yaşadıkları için
ması Castro için umut vericiydi. moral seviyesi çok düşüktü. Hal
Ama bu destek henüz tüm ülke için böyle olunca Barquín köşeye sıkış-
geçerli değildi. tı. Ardından Küba’daki en önemli
kışlaları Cienfuegos’a teslim etti.
114
BD OCAK 2022

Bu gelişme, isyancı koalisyonun söyleyerek “Küba’da zafere ulaşmış


zaferini teyit etti. Ayaklanma sona bir devrim var. Artık imtiyazlı küçük
ermişti ancak devrimin alacağı şekil gruplar yok.”şeklinde cümleler sarf
hâlâ belirsizdi. etti.
Batista sonrasında ortaya çıkan
durumda Castro’nun karizması ve
ülkenin kritik altyapısını güvence A BD, bir gün sonra Urrutia’nın
kurduğu yeni hükümeti resmen
altına alma kararlılığı onu baskın si- tanıdı. O dönemde ABD Dışişleri
yasi ve askeri lider konuma getirdi. Bakanı olan John Foster Dulles’ın
Artık Küba’daki tartışmasız en güç- Başkan Eisenhower’a yazdığı bir
lü kişiydi. Yürüyüşün geri kalanın- notta,“Geçici Hükümet komünist le-
da devrim sonrasında ülkeyi nasıl keden arınmış görünüyor ve ABD ile
yönetmesi gerektiğine odaklandı. dostane ilişkiler sürdürme niyetinde
Yürüyüş sırasında Castro rotada olduğuna dair işaretler var.”şeklin-
önemli bir de-
ğişiklik yaptı.
Anayoldan
ayrılarak gü-
neydeki Cien-
fuegos şehrine
gitti. Burası
önemli bir
deniz üssüydü
ve Castro,
1957’de Ba-
tista’ya isyan
eden deniz
piyadelerine
saygılarını Santa Clara’da geçit töreni yapan devrimci gruplar, Ocak 1959
sunmak istedi.
Daha da önemlisi, şehir İkinci Cep- de ifadeler bulunuyordu. Castro ise
he tarafından kurtarılmıştı. M26, bu arada yabancı gazetecilere ver-
Küba’daki diğer tüm büyük gar- diği demeçlerde iktidarı ele geçir-
nizonları, hapishaneleri, limanları mek için bir hırs içinde olmadığını
ve havaalanlarını kontrol etmesine belirtiyordu.
rağmen Cienfuegos, Castro’nun nis-
peten zayıf olduğu bir yerdi. Daha
da kötüsü, bu şehir bir Amerikalı
olan William Morgan tarafından
C astro, Havana’ya yaptığı yürü-
yüşün son sabahında, Devrimci
Direktörlüğün merhum lideri José
yönetiliyordu. Castro, Morgan’a Antonio Echeverría’nın ailesiyle
kendine boyun eğmesini gerektiğini tanışmak için Cárdenas’ta durdu.
115
BD OCAK 2022

Rakip olduğu zamanlarda Eche- zorluk vardı. Sosyal demokrasi


verría’yı “terörist” olarak nitelen- gelişecekti. Seçimler yapılacaktı.
dirmişti. Şimdi ise Echeverría’nın “Kişisel hırsın devrimin kaderini
ağlayan annesine sarılıyordu. Ayrı- tehlikeye atmasına izin verilmeye-
ca kız kardeşinden Echeverría’nın cek.” dedi. Castro hiç kimsenin dik-
halefleriyle kendisi arasında ara- tatör olmayacağını vurguladı.
buluculuk yapmasını istedi. Artık Yaşanan bu gelişmelerden sonra
Castro Havana’dan sadece 150 km hareket alanını yitiren Devrimci Di-
uzaktaydı. Yürüyüş televizyonda rektörlük dağıldı. Silahlarını bıraktı,
yayınlanıyordu ve başkentte hemen üniversite binalarını terk etti. Bazı
hemen her hanede televizyon izleni- üyelerine yeni hükümette uygun gö-
yordu. Havana hazırdı ve Castro’yu revler verildi. İkinci Cephe liderleri
bekliyordu. ise başkomutanın himayesi altında
Castro Havana’ya girdiğinde orduda bazı makamlara getirildi.
orada bulunan foto muhabiri Burt
Glinn, gördüklerini “Kalabalık o
kadar büyük ve hareketliydi ki geçit
törenine katılanları seyircilerden
U rrutia, fiilen Başkan olsa da
gerçek durum böyle değildi.
Çünkü Castro’nun gerçekleştirdiği
ayırt etmek imkansızdı. Herkes iç yürüyüş, Küba’yı gerçekten kimin
içe geçmişti.” şeklinde rapor et- yönettiğini kesin olarak göstermişti.
mişti. Kendisi yaşanan bu kargaşa Başkan Urrutia fiili duruma sadece
içinde ayakkabısını ve fotoğraf altı ay dayanabildi. Castro ülkeyi
makinesini kaybetti. Chevrolet herkesten daha iyi anlamıştı. Ül-
araçlarına binmiş isyancılar, tank- kenin doğu kesiminde dezavantajlı
ların üzerine yığılmış insanlar ve konumda olduğu durumu bir fırsata
at sırtındaki köylülerin hepsi bir dönüştürdü. Kübalıları müreffeh
aradaydı. Ayrıca çıplak ayaklı di- bir geleceğin garantörü olduğuna
lenciler, ayakkabı boyacıları ve fakir ikna edecek kadar büyük bir algı
çocuklar da dahil olmak üzere her- yaratmıştı.
kes sokaktaydı. İnsanlar Castro’nun Castro o gece Camp Columbi-
yürüyüş kafilesine el sallıyordu. Si- a’da yaptığı konuşmada Küba hal-
renlerin, kornaların, ıslıkların, kilise kına demokratik güvenceler vermiş
çanlarının ve top seslerinin birbirine ve bunlar genel kabul görmüştü.
karıştığı bu ortamda insanlar “Viva Bunun nedeni Castro’nun yürüyüş
la revolución!-Yaşasın Devrim” di- esnasında sergilediği performanstı.
ye bağırıyordu. Ancak yürüyüş esnasında yaratılan
Castro’nun yürüyüşünün son etki dört yıl içinde bütün kıtayı
noktası Camp Columbia Kışlası nükleer çatışmanın eşiğine getirecek
oldu. Oradaki konuşmasında zafer- şekilde Castro’nun uyguladığı poli-
den çok ülkenin önünde bulunan so- tikaları yeniden şekillendirecekti. •
runlara odaklandı. Ona göre birçok erhankanyilmaz@butundunya.com
116
Promete BD OCAK 2022

Necdet Pamir

Enerjide
Dönüşüm Dönemlerinin
Jeopolitik Arka Planları
1
G ünümüzde, ağırlıkla fosil ya-
kıtlara dayalı bir küresel enerji
sistemimiz var. Ulaştırma sektö-
sera gazı salımı ve verimliliği
ise doğal gazı, üç fosil yakıt arasın-
da giderek öne çıkarıyor.
rünün ağırlıklı yakıtı olan petrol, Geleceğe yönelik senaryolarda,
halen en çok kullanılan fosil yakıt. payını koruması, hatta kimi senar-
Petrolü, elektrik sektörünün ağır yolarda arttırması beklenen tek fosil
topu kömür izliyor. Görece daha az yakıt doğal gaz... Enerji kaynakları,»
117
BD OCAK 2022

ekonomik gelişmeye
ve dönemin gereksi-
nimlerine göre öne
çıkıyor, ya da ‘altın
çağını’ tamamlıyor.
16. yüzyılın baş-
larında (gemi ve ev
inşası ve en çok da
ısınma ihtiyacı için)
oduna olan talebin
hızla artması, önce
Norveç ve İsveç’in,
daha sonra ise Kuzey
Amerika ile Avrupa
ekonomilerinin en-
tegrasyonlarına yol
açmıştı.
Kömür, birim
miktarı yakıldığında, için, önemi hızla arttı. Bomba, fi-
oduna göre çok daha fazla ısı ver- şek gibi bazı askeri malzemelerin
diği ve odunun olmadığı yerlerde imalatında da kömür kullanılmaya
de yaygın olarak bulunabildiği için başlandı. Bu süreçte James Watt,
hızla kullanım alanı kazandı. Sade- (kömürü yakıt olarak kullanan)
ce ısınma amaçlı yakıt olarak değil; buhar makinesini geliştirmek için
maden eritme, alaşım hazırlama ve uzun yıllar büyük çaba harcadı. Bu-
elektrik üretimi için de kullanıldığı har makinesinin keşfi ve ekonomik

118
BD OCAK 2022

olarak kullanılabilir düzeye gelme- adlı çalışmalarında yazarlar, enerji


siyle, sanayinin ve ulaşımın “doğa- tüketiminde 3 dönemden söz eder-
sı” temelden değişti (1769). Kömür ken, kömürden petrole (ve doğal
madenlerine sahip ülkelerin yanı gaza) dönüşüm dönemini, “ikinci
sıra, kömürü sanayide, elektrik üre- enerji dönüşümü” olarak adlandı-
timinde kullanan teknolojileri geliş- rıyorlar. Bu dönüşümün en önemli
tiren ülkeler, dünya sahnesinde öne tetikleyicisi; İngiliz donanmasının,
çıktılar. Savaş gemileri başta olmak büyük rakibi Alman donanmasına
üzere, trenler, sanayi kuruluşları, üstünlük kurmasını sağlayan, kö-
santrallar, vb. kömür kullandıkça, mürden petrole (fuel oil) geçişi ola-
“Birinci Enerji Dönüşümü”ne kö- rak kabul edilir. İngiltere’de 1912,
mür ve onu etkin olarak kullanan 1913 ve 1914’te üç ayrı denizcilik
İngiltere, Almanya, ABD gibi ül- programı yapıldı. Buna göre, yeni
keler ve SSCB damgasını vurdu. gemiler petrolle çalışacak, kömür-
Ancak, enerji güvenliğinin, lüler petrollüye dönüştürülecekti.
uluslararası ilişkilerde belirleyici 1904 -1910 yılları arasında ‘Bahriye
konuma gelmesi, yaklaşık yüzyıl Nazırı’ ve önemli bir strateji uz-
önce ve Birinci Dünya Savaşı’ndan manı olan Amiral Fisher’in “Fuel
hemen önceki yıllarda gerçekleşti oil birgün denizcilik stratejisinde
(Petrol ve gazın, odun ve kömürden ihtilal yaratacaktır. Sürat artacak,
sonra öne çıkması). verimlilik ve manevra kabiliyeti
sağlayacak” saptaması, İngiltere’ye
“İkinci Enerji Dönüşümü”nün (Almanya karşısında) büyük üstün-
Temel Dinamikleri lük sağlarken, enerji jeopolitiğinde
“Energy Revolution: From a fos- de muazzam bir dönüşüme neden
sil energy era to a new energy era”1 olmuştu.
119
BD OCAK 2022

“Savaştan önce petrol, kömürün üstünlük sağlayabilmek için, pet-


yerini almaya başlamıştı. Böylece, rol sahalarını içerecek biçimde
gemileri hareket ettirmek için genişletilmeye başladı.
üretilen buhar, iki; hatta içten İngiltere İran’da 1901’de APOC
patlamalı makinalarda kullanıl- (Anglo-Persian Oil Company-Şim-
dığı takdirde de dört kat daha diki BP) ile devreye girdi. 1914
ucuz hale gelmişti. Sadece mali- yılında, 1. Dünya Savaşı başlama-
yet azalmamış, gemiler çok daha dan hemen önce İngiliz hükümeti,
hızlı hareket eder olmuştu. Petrol,APOC’un %51 hissesini devraldı.
denizcilikte kademeli olarak kömü- Böylece İngilizler, bir yandan sa-
rün yerini alıyordu. Ancak petrol vaşta kullanacakları yakıtı güvence
kaynakları, tamamen kontrol altına alırken, bir yandan da bu
altına alınmalı; yabancı payı ol- kaynağın kesintisiz akışını sağ-
mamalıydı. İngiltere’nin güvenliği,layabilmek için, İran yönetimini
bu noktadan sonra; Newcastle’daki doğrudan kontrol etme çabasına
kömürden, İran’daki petrole dayan- giriştiler. Ruslar da İngilizlerin bu
maya başladı.”2 hamlelerine karşı, benzer girişimler-
de bulundular. İran’da iktidara gelen

B u süreçte, sadece deniz gücü


değil, kara gücü de petrole
döndü. 1914’ün köhneleşmiş atlı
(getirilen) Şah’lar (Nasiruddin, Mu-
zaferuddin, Mehmed Ali, Rıza, Rıza
Muhammed) iktidarlarını, hep bu
hücum gücü, 1916 Somme Sava- emperyal aktörlere sırt dayayarak
şı’nda, yerini ve onlara petrol-
ilk kez kulla- Tarihte ilk kez den pay vererek
nılan tanklara; sınırlar, gelecek sürdürebildiler.3
atlı taşımacılık,
yerini motorize savaşlarda da
araçlara bıraktı. stratejik üstünlük
Uçaklar ve ağır
1 921’de İngil-
tere desteği
ile gerçekleşen
silahlar daha
sağlayabilmek için, darbeye ve pet-
büyük önem petrol sahalarını rolün İngilizlere
kazanmaya ve içerecek biçimde peşkeş çekilme-
mekanizasyon, sine karşı çıkan
savaş alanında genişletilmeye yurtsever millet-
egemen olmaya başladı. vekili Musaddık,
başladı. Buna Mayıs 1951’de
bağlı olarak sanayi, savaş aygıt- petrolün millileştirilmesini sağladı.
larını “besleyebilmek” için, artan Ancak bunun ‘‘bedelini’’ CIA ta-
miktarlarda petrole gereksinim rafından organize edilen darbe ile
duydu. Tarihte ilk kez sınırlar, Ağustos 1952’de devrilerek ödedi!
gelecek savaşlarda da stratejik Dönemin İngiltere Dışişleri
120
BD OCAK 2022

Bakanı Edward Grey, 27 Mart şekilde, ordularımızla ilerlememi-


1911’de “Temel hedefimizi daima zin büyük yararı yok mudur? Bunu
hatırda tutmamızın önemli olduğuna başardığımızda, petrol yataklarının
inanıyorum; bu da Basra Körfezi’n- büyük çoğunluğu da elimize geçmiş
deki ve onu tamamlar nitelikteki olacaktır” (13 Ağustos 1918).6
Mezopotamya’daki İngiliz çıkarla- Amiral Slade, Birinci Dünya Sa-
rını korumaktır.” derken, Sadrazam vaşı’nın sonlarına doğru hazırladığı
Mahmut Şevket Paşa, “Kuveyt ve raporunda, Mezopotamya petrolle-
Katar gibi çölden rinin ele geçirilme-
ibaret iki kaza yü- sinin önemine vurgu
zünden İngiltere ile yapıyordu. Bu rapor
ihtilaf çıkaramayız. Savaş Kabinesi’ne,
Bu ehemmiyetsiz Kabine Sekreteri
topraklardan ne gibi tarafından şu notla
faydamız olabilir? iletilmişti: “Amiralin
Kuveyt ve Katar’ı İn- bana gönderdiği hari-
giltere’ye bırakmaya ta, Mezopotamya’da
ve zengin Irak vilaye- Kuzey’e ilerlemenin
timizle uğraşmaya ka- askeri nedenlerin
rar verdim.” diyerek;4 ötesinde haklı gerek-
bir yandan çöküşün, çeleri olduğunu açık-
diğer yandan stratejik ça göstermektedir.
miyopluğun5 ibret Arthur Balfour Mezopotamya’nın
verici örneğini sergi- değerli petrol kuyula-
liyordu. Osmanlı toprakları, Birinci rını savaş bitmeden ele geçirmek bir
Dünya Savaşı sonrasında işgal edi- avantaj olacaktır.” Savaş Kabinesi,
lirken, İtilaf Devletleri’nin en büyük Amiral Slade’ın raporunu, 13 Ağus-
ödülü kuşkusuz, dünyanın en zengin tos 1918 günü görüşmüş ve sonuçta
petrol kaynaklarını barındıran top- Başbakan Lloyd George, “Savaş
raklar oluyordu. sona ermeden Musul’a ulaşılma-
Dönemin İngiltere Dışişleri Ba- lı” talimatını vermiştir. Ve Musul,
kanı Arthur Balfour’un şu sözleri bu 14 Kasım 1918’de İngiliz Ordusu
durumun somut özetiydi: emrindeki bir Hint Süvari Birliği
“… ne Başkan Wilson ne de bir tarafından, ele geçirilmiştir. Sonrası
başkası, Dicle ve Fırat’ın çevresin- malûm…
deki geniş toprakları Osmanlı’ların
denetimine bırakmak isteyecektir. Bu İkinci Dünya Savaşı ve Sonra-
durumda sormak isterim: Mezopo- sında Petropolitik
tamya’daki Küçük Zap Suyu’na ka- “ABD 2. Dünya Savaşı’n-
dar veya yeterli derecede zengin su da, mevcut petrol rezervlerinin
kaynaklarını denetim altına alacak üçte birini tüketti. Bu savaşta,
121
BD OCAK 2022

müttefiklerin harcadığı 7 milyar va- Suud sülalesinin güvenliği garanti


ril petrolün, 6 milyar varilini ABD edildi. İran’ı, Venezuela’yı ve çeşitli
sağlamıştı.”7 Yapılan hesaba göre, ülkeleri, kendi çıkarı doğrultusunda
mevcut rezervler 13 yılda tükene- “diktatörlükle” yönetildikleri için
cekti. Bu durum, dönemin ABD suçlayıp, ambargo koymakta tered-
Başkanı Roosevelt’i büyük endişeye düt etmeyen ABD; USS Quincy ge-
sevk etti ve Roosevelt, “sağlam ve misine, köleleri eşliğinde gelen Kral
güvenilir” rezerv bulma kararı aldı. İbni Suud ile anlaşma yapmakta bir
ABD’nin “ilgisi”, Orta Doğu’ya ve an bile tereddüt etmemişti.
özellikle S. Arabistan rezervlerine 1945 yılında yayınlanan ABD
yoğunlaştı. Roosevelt döneminde, Dışişleri Bakanlığı belgesi, “Su-
1941’de S. Arabistan’la, ‘Kiraya udi Arabistan petrol rezervleri,
verme-ödünç verme sözleşmesi’ dünyanın en büyük rezervleri ara-
imzalandı. Ardından Başkan’a, sında… Bu rezervler, iki nedenle
‘ABD’nin savunması açısından bizim kontrolümüzde olmalı! Bir
yaşamsal göreceği ülkelere askeri yandan tükenen rezervlerimizin
malzeme kiraya verme veya satma karşılanması, diğer yandan dost
yetkisi verildi. 1943’te S. Arabis- olmayan ellere geçmemesi için…”
tan, ABD için ‘yaşamsal önemde’ diyordu. Truman, Eisonhower ve
olarak tanımlandı. Görüldüğü gibi, Nixon Doktrinleri de aynı “yaşam-
ABD’ye petrol akışının ne pahasına sal” gerekçelerle, “S. Arabistan’ın
olursa olsun kontrol altına alınması korunmasını” temel hedef olarak
için belirlenen strateji, adım adım tanımladılar.
hayata geçiriliyordu. Roosevelt,
Yalta’da Stalin ve Churchill ile gö-
rüştükten sonra, Şubat 1945’te Sü-
veyş Kanalı’nda, kral
B ir diğer çarpıcı örnek olan
Carter Doktrini, dönemin
ABD Başkanı Carter
İbni Suud ile USS tarafından 23 Ocak
Quincy gemisinde, 1980’de “Birliğin
tutanağa geçirilmeyen Durumu” konuşma-
5,5 saatlik “tarihi” sında dile getirdiği
görüşmesini yaptı.8 ilkelere, sonradan
Daha sonraki tüm verilen addır. Zaman-
ABD Başkan’larının lamasını anımsamak
da teyit ettikleri gi- gerekirse; 1979’da
bi, S. Arabistan’dan Sovyetler Afganis-
uygun fiyatla petrol tan’a müdahale etmiş,
temini ve Basra İran’da ise ABD’nin
Körfezi’nden kesin- Körfez’deki bekçisi
tisiz petrol akışının Jimmy Şah Pehlevi devrile-
teminatına karşılık, Carter rek, “İslam Devrimi”
122
BD OCAK 2022

gerçekleştirilmiştir. Konuşmanın ve de Afganistan yönetimi Taliban’ın


doktrinin en çarpıcı cümlesi, kanım- elindedir. Reagan, Taliban yöneti-
ca şu cümledir: mini, 1985 yılında Beyaz Saray’da
“Herhangi bir dış gücün, İran ağırlarken, “Bu beyefendiler, Ame-
Körfezi’nin kontrolünü ele al- rika’nın kurucu babalarının ahlaki
maya teşebbüs etmesi, ABD’nin eşdeğerleridirler.” demekten hiç
yaşamsal çıkarlarına bir saldırı sıkılmamıştır.
olarak değerlendirilecek ve bu te- Yeter ki doğal gaz, ABD’nin
şebbüs, askeri güç dahil her yolla kontrolünde taşınsın, yeter ki hem
engellenecektir.” üretenler hem ithal edenler el al-
Sanki ABD, Körfez’in özbeöz tında bulunsun ve yeter ki ABD
evladı imiş gibi! O Körfez ki dün- şirketleri para kazansın! Yıllarca âtıl
ya deniz yoluyla petrol ticaretinin kalan bu proje, şimdiki ABD yö-
%35’ini sağlamaktadır. Körfez çıkı- netimi ile Taliban arasında, bugün
şındaki Hürmüz Boğazı’ndan günde yeniden ivme kazanıyor.
20,7 milyon varil petrol ticareti
gerçekleşmektedir.
ABD Dışişleri Bakanı olmak da-
hil, üst düzey görevlerde bulunmuş
A BD Savunma Bakanlığı’nın
“düşünce kuruluşu” Rand
Corporation’ın, dilimize “Uzun Sa-
James Baker’ın şu sözleri çarpıcıdır: vaş’ın Geleceğini Ortaya Koymak”
“Ben dört farklı yönetimde gö- diye çevrilebilecek 2008 yılında ya-
rev yaptım. Her birinde de ulusal yınlanan raporundan bazı alıntılar
güvenlik politikası olarak, gerekirse yapalım. Raporda açıkça şunlar söy-
İran Körfezi’ndeki enerji rezerv- leniyor: “Dünya ispatlanmış petrol
lerini korumak için savaşa gire- rezervlerinin yoğun olduğu coğrafi
ceğimiz hususu, yazılı olarak yer alan, Selefi-cihatçı ağ örgüsünün
almaktaydı.” güç alanı (Orta Doğu) ile çakışmak-
tadır. Bu durum da petrol arzı ve

R onald Reagan döneminde


ise ABD, UNOCAL şirketi
adına, Türkmenistan yönetimine
uzun savaşımız (petrol kaynaklarını
kontrol) arasında kolay kırılama-
yacak ve basitçe tanımlanamayan
baskı yapmış ve Arjantin’in Bridas bir bağlantı yaratmaktadır. Görü-
şirketinin daha önce aldığı imti- nür yakın gelecekte, dünya petrol
yazı elinden almıştır. Bu imtiyaz, üretim artışı ve toplam petrol arzı
dünyanın 4. en büyük gaz rezerv- ağırlıklı olarak İran Körfezi’nden
lerine sahip Türkmenistan gazının, sağlanacaktır. Bu nedenle bölgenin
Afgan coğrafyasından geçerek stratejik önemi, uzun savaşın yaşa-
Pakistan ve Hindistan’a ulaşmasını ma geçirilmesi süreci ile etkileşim
hedefleyen Türkmenistan-Afga- içinde olacaktır. ‘Böl ve Yönet’
nistan-Pakistan-Hindistan (TAPI) stratejimiz, çeşitli Selefi-cihatçı
Gaz Boru Hattı içindir. O dönemde gruplar arasındaki fay hatlarının
123
BD OCAK 2022

yandan
dünyanın
en zengin
doğal gaz
rezervle-
rine sahip
Rusya’nın
da bu
kaynakları
çok etkin
kullana-
istismar edilmesine ve bu grupların rak dış politikasını ve ekonomisini
birbirlerine karşı cephe almalarının güçlü kılan, daha farklı bir stratejisi
sağlanması suretiyle; enerjilerini var. Zaman içinde bunları da ayrıca
(bize değil) aralarındaki iç çatış- değerlendirmeye çalışacağız. Ama
maya odaklandırmaları hedeflerine bunlardan daha önce, fosil yakıtlar
dayanmaktadır. Bu strateji, ağırlıklı ağırlıklı mevcut enerji karışımın-
olarak örtülü faaliyetlere, istihbarat dan; yenilenebilir kaynaklar, enerji
operasyonlarına, konvansiyonel ol- verimliliği ve talep tarafı yönetimi
mayan savaş yöntemlerine ve (bize ağırlıklı yeni bir enerji ve ekonomi
yakın) ülke içi güvenlik güçlerinin düzenine geçişin, yeni enerji poli-
desteklenmesine dayanmaktadır. tiğini değerlendirmeye gayret ede-
……ABD liderleri, ayrıca ‘Sürekli ceğiz. Bu ayki yazımızı, izninizle
Şii-Sünni Çatışması’ eksenli bir burada sonlandıralım. Hepinize sağ-
strateji temelinde ve bunda da İslam lıklı, huzurlu, gönlünüzce geçecek
dünyasında giderek güç kazanan Şii bir yıl dilerim. •
hareketine karşı, muhafazakâr Sünni necdetpamirbd@gmail.com
rejimlerinin (İran’a karşı, otoriter
1- Energy revolution: From a fossil energy era to a new
Sünni rejimlerinin) yanında yer energy era; C. Zou, Qun Zhao, Bo Xiong, July 2016
alarak, bu çatışmanın körüklenme- 2- Kaynak: Imperial Quest for Oil: Iraq 1910-1928,
Helmut Meicher; Aktaran: Hikmet Uluğbay
sinden yararlanabilirler.’’ Daha ne 3- Of Blood and Oil – How the Fight for Petroleum in
kadar açık anlatsınlar? WW1 Changed Warfare Forever, MilitaryHistoryNow.
com
4- 11 Mart 1913’te; Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Petro-

D oğal olarak, enerji kaynak-


larının kontrolüne yönelik
planlamalar ve stratejiler, sadece
politik, Hikmet Uluğbay.
5- Kuveyt ve Katar: 2020 yılında, dünya petrol rezerv-
lerinin %7,4’ü, gaz rezervlerinin %14’ü (BP, 2021).
Türkiye, 2020’de, tükettiği petrolün %92’sini, doğal
gazın %99’unu ithal etti.
ABD’ye özgü değil. Geçtiğimiz yıl 6- Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Petropolitik, Hikmet
3,8 milyar varil petrol, 136 milyar Uluğbay.
7- Blood and Oil, Michael Klare
metreküp gaz ithal eden Çin’in, 8- Prof. Michael Klare’in “Kan ve Petrol” adlı kitabın-
kuşkusuz küresel ölçekte ve “tıkır dan ve çekilen belgesel filminden
9- https://www.rand.org/pubs/monographs/MG738.htm-
tıkır” işleyen bir stratejisi var. Diğer lhttps://www.rand.org/pubs/monographs/MG738.html
124
Bende Kalanlar BD OCAK 2022

Demir Aytaç

Denise Lebrun
Edith Piaf, arkadaşı Denise Lebrun için şöyle diyor:
“Bu kadın bana gençliğimi anımsatıyor…Yetenekli bir genç….
Ve benden sonra en iyi şarkı söyleyebilecek kişi de kendisidir…”

1 970’li yılların sonlarında, dün-


yaca ünlü Fransız sanatçı Edith
Piaf’ın yaşamı tek kişilik oyun
güzel müzikali seyretmiştim. Eseri,
Denise Lebrun’dan seyretmenin
bir başka heyecan verici tarafı da
“Bravo, A Musical Portrait of Edith sanatçının gerçek yaşamda Edith
Piaf”* Şikago’da Denise Lebrun Piaf’ın arkadaşı olmasıydı. Adeta,
tarafından sergilenmeye başlandı. oyun Edith Piaf ile olağanüstü bir
O zamanlar öğrenci olduğum Şi- iletişimdi.
kago’da, kısıtlı bütçeme karşın, bu Oyundan sonra, sanatçının
125
BD OCAK 2022

kendisiyle tanışmayı ve Edith Piaf’ı günü saat 17.00’de, Belmont Ote-


birinci elden dinlemeyi çok arzula- li’nin lobisinde bulaşabileceğimizi
dım. Ülkemden kalan alışkanlıkla, ve görüşmenin tam 30 dakika
ünlü kişilere kolay ulaşılamayaca- süreceğini çok net belirtti. Bulaşa-
ğını biliyordum. Çok genç olmanın cağımıza sevinmenin şaşkınlığı ve
cesaretiyle; tiyatro çıkışında bilet mutluluğunu, çok yadırgadığım ve
satış noktasına adımı ve telefon nu- net ifade edilen zaman sorunuyla
maramı bıraktım ve Denise Le Brun birlikte tecrübe etmiştim.
ile görüşmek istediğimi söyledim. Söylenen perşembe günü, saat
tam 17’de; mevcut olan tek takım

Ü niversite yıllarımda, aynı za-


manda çalışıyordum. İşyerim-
deki santrala, Denise Lebrun beni
elbisemi giyinmiş ve elimde bir
buket çiçekle otelin lobisine girdi-
ğimde çok heyecanlıydım. Birkaç
ararsa, mutlaka bağlamasını da tem- dakika sonra Denise Lebrun kar-
bih etmiştim. Bir hafta sonra, şımdaydı. Elimi içtenlikle sıktıktan
sonra, otelin pastane bölümüne
geçmemizi ve her gün taze sunulan
frambuazlı tartların kendisine Fran-
sa’yı aratmadığını söyledi. Kar-
şılıklı oturmadan önce, çiçeğimi
verdim ve çaylarımız geldiğinde ilk
tanışma bölümü bitmiş ve biz koyu
bir sohbete başlamıştık bile...
“Seyretmiş olduğun gösteri
bir anlamda benim bebeğimdir.
Yapıtın büyük bir bölümünü ben
yazdım. Bu konunun bilinmesini
ve ön plana çıkarılmasını isteme-
diğim için bundan bugüne dek
bundan söz etmedim. İstedim ki
yapıtla ilgili yorumlar, performan-
Denis Lebrun beni aradı. Çok ağır sıma odaklı olsun. Aksi takdirde,
bir Fransızca aksanlı İngilizceyle konunun içeriğine ve yazmış olduk-
“Ben Denise Le Brun, sizi aramamı larıma kayabilirdi” diye sözlerine
istemişsiniz” deyişi hâlâ kulakla- başladı ve hemen ekledi:
rımda canlıdır. ‘Piaf’ın yaşamıyla ilgili bu gös-
Şikago’da bir Türk öğrencisi teriyi çok uzatmak istemiyorum,
olduğumu, müzikali izlediğimi, çünkü ben Piaf’ı yeniden canlan-
kendisiyle tanışmayı çok istediğimi dırma rolünü üstlenmek istemiyor
söyledim. Bir an durakladı ve mem- ve kendi kariyerimde ilerlemek
nun olacağını söyledi. Perşembe istiyorum. Edith Piaf da beni bu
126
BD OCAK 2022

konuda bizzat uyarmıştır. Ben ken- büyümeyle ilgili, sonraları düşüncen


dim olmak istedim ve bu konuda da değişebilir” demiş ve hemen ekle-
sanıyorum başarılı oldum.’” mişti: “İnsanın özleyeceği kimseleri
Ayrıca, müzikaldeki şarkıların olması çok büyük bir şanstır.”
İngilizce çevirilerini ve İngilizce ka- Görüşmenin sonunda, sohbetten
fiye yapısını çok başarılı bulduğu- çok zevk aldığını, 15 dakika daha
mu söyledim. Bana, Los Angeles’a zaman ayırabileceğini belirtti ve ba-
döndükten sonra, şarkı sözlerini na bir arkadaşımla beraber oyununu
postalayacağını söyledi. Bir ay son- bir daha izleyebilmem için iki kişi-
ra tüm sözler tarafıma ulaştırılmıştı. lik davetiye verdi.

D enise Lebrun Türkiye’ye


hiç gelmemişti. Defa-
larca Yunanistan’a gittiğini
söylemişti, acaba benim bir
tepkimi mi ölçmeye çalışıyor
diye düşünürken hemen ardın-
dan söylediği cümle sadece
beni şaşırtmamış, aklımdan
geçmekte olan düşüncemden
dolayı utandırmıştı:
“Demir, senin ülken tari-
hin hiçbir döneminde başka
bir milletin boyunduruğu al-
tında yaşamamıştır!” O zaman Edith Piaf
beni hoşnut eden bu görüşün
önemi ve derinliğini yıllar sonra Son on beş dakikamızda uzun
anlayacaktım. uzun Edith Piaf’ı ve onunla ilgili
Amerikalı arkadaşlarımın aksi- anılarını anlattı. (Bir bölümünü
ne, ülkemiz hakkında ve özellikle aşağıda sizlerle paylaşıyorum.) Ve
İstanbul ile ilgili detaylı bilgi sahibi biraz daha bana yaklaşarak ve eğile-
olması çok dikkatimi çekmişti. rek çok samimi bir şekilde:
Bana, Amerika’da kalacak mısın, “Demir, kanımca Edith Piaf
diye sorduğunda, kesin “hayır” gelmiş geçmiş en büyük Fransız
yanıtını alınca, biraz şaşırmış ve şarkıcısıdır; ben onun adına da sana
nedenini sormuştu. Kendisine, iyi teşekkür etmek isterim ve bu görüş-
yetişip ülkeme hizmet edeceğim meyi Edith’in de hissettiğine inanı-
gibi üst perdeden âdeta bir nutuk yorum o da bizle beraberdi,” dedi.
çektikten sonra da ailemi ve ülkemi İnsan bir şeyi çok ister ve ka-
çok özlediğimi söyleyince yüzünde fasına koyarsa kesinlikle başarır
tatlı bir gülümsemeyle, “bu biraz da duygularımla, tam 45 dakika sonra,
127
BD OCAK 2022

kendisinden izin istedim. Beni


çok mutlu ettiğini ve o günü hiç Denis Lebrun Yazdı:
unutmayacağımı söyledim. Denis Arkadaşım Edith Piaf
Lebrun da bana, bir sanatçı için
hayranlarınca gösterilen yakınlığın 1960’ta Paris’te yaşayan genç
büyük mutluluk olduğunu söyledi. bir şarkıcıydım. Kendi şarkılarımı
Keşke bugünkü imkânlar olsaydı, besteliyordum. İlk şöhreti, ünlü
cep telefonum ile o görüşmeyi fo- müzikhol Bobino’dan teklif aldığım
toğraflayabilseydim, e-posta olsa; zaman yakaladım. Sahnede bana
iletişimi devam ettirip yazışabilsey- eşlik eden piyanistim Jacques Lesa-
dim diye hayıflanmadığım olmuyor ge, aynı zamanda Edith Piaf’ın da
değil. Ancak, elimde birkaç fotoğ- piyanistiydi.
raf, birkaç e-posta mesaj, belki de Bir gün telefonum çaldı. Piaf be-
bu buluşmayı hafızama bu denli net nimle görüşmek istiyordu. O günler-
kayıt etmeme ve koruyor olabilme- de Fransa’da, Edith Piaf tarafından
me engel olacaktı. davet edilmek, Charles De Gaulle ile
“Ben ev sahibiyim” dedi ve he- tanışmakla eş anlamlıydı.
sabı kendi imzaladı. Kendimi, şarkı sözlerimi yazan
arkadaşım Jean ile birlikte, Edith Pi-

D enise Lebrun ile buluşabil-


menin, bana ayrılmış olan
zamanın ve gösterilen yakınlığın
af’ın, Lannes Bulvarı’nın üzerindeki
evinin önünde bulduğum an çok
heyecanlıydım. Bir köşeye oturdum.
bilincine çok sonraları vardım. Bir süre arkadaşımla konuştuktan
Bugün bile etkisinde olduğumu sonra, aniden bana döndü ve “Sen,
söylemek isterim ve o günden bu yaşamını kazanmak için neyle uğra-
yana da çok büyük bir güçle inanı- şıyorsun?” diye sordu.
yorum ki büyük bir sanatçı olmak “Hiçbir şeyle...” diye yanıt
yalnızca yetenek ve profesyonel verdim.
eğitim işi değildir. Benim için de- “Hiçbir şey mi?”
ğerli ve iyi yetişmiş bir sanatçı; hiç “Şarkı söylüyorum... Bazen...”
beklenmeyen bir anda, dünyanın “Şarkı mı söylüyorsun?.. Ne
öbür ucundan, karşısına çıkabilecek söylüyorsun?”
bir insana, zaman ayırabilmeyi bir “Çoğunlukla sözleri bana ait
iş disiplini kabul eden anlayış, o olan ya da Jean ile birlikte yazdığı-
bilinmedik, sürpriz insanın ülkesi mız şarkıları söylüyorum.”
ve tarihiyle ilgili yorum yapabilecek Başucundaki zili çaldı. Sekreter
bir kültür birikiminin varlığıdır. hanım içeri girdi.
(*) Edith Piaf’ın yaşamını anlatan mü- “Salona geçelim” dedi. “Bu genç
zikal Kaldırım Serçesi olarak, 1982 yılında bayan bana şarkı söyleyecek.”
ülkemizde sahneye konmuştur. Değerli sanat-
çımız, rahmetli Gülriz Sururi tek kişilik bu
Panik içinde kim, diye sordum:
oyunda çok büyük başarı elde etmiştir. “Ben mi?”
128
BD OCAK 2022

“Evet, tabii sen.” olduğu küçük kızı Marcelle’in ölü-


Salonda büyük bir piyano, bir müne ne denli çok üzüldüğünü an-
divan ve birkaç iskemleden başka latırdı. Kızı öldüğü zaman, Edith bir
hiçbir şey yoktu. gecekonduda yaşıyor ve sokaklarda
“Piyanoda eşlik edecek kimse şarkı söylüyormuş. “Küçük bir kıza
yok” dedim. nasıl bakabilirdim, ben kendime bile
“Piyaniste gerek yok” dedi. bakmayı beceremiyordum” derken
İyi bilinen bir şarkımı söyledim. ne denli büyük bir acı duyduğu yü-
Bu şarkı daha sonraları Edith’e Jene zünden belli oluyordu.
Regretted Rien’i besteleyen Charles Yaşamının en büyük aşkı, Marcel
Dumont’a aitti. Cerdan’dan söz etmeyi de severdi.
Dikkatle dinledikten sonra, öğüt Marcel’in New York’a gelirken uçak
vermeye başladı: “Çok fazla kendini kazasında öldüğü gece New York’un
veriyorsun. Çok enerjini harcama... ünlü Versailles Salonu’nda nasıl
Sen sahnede iki saat kalacağın za- sahneye çıkabildiğini sormuştum.
manlarda ne yapacaksın? Seyirci Kolay değildi, dedi. “Ancak çıkmam
topluluğu, her zaman haklıdır. Aynı lazımdı. Beni seyretmek için gelen
zamanda hep, daha çoğunu, daha insanlar, o gece için programlarını
güzelini ister. Hep ister... Onları, bir yapmışlar, biletlerini almışlardı. On-
âşık gibi fethetmen, kalplerini ka- ları yarı yolda bırakamazdım.”
zanman gerek. Sana olan sevgilerini Kısa zamanda, Piaf’ın Lannes
korumak için çok savaşman gerekir. Bulvarı’ndaki apartmanının ayrıl-
Hiç, ama hiçbir zaman, yorgun ya maz bir parçası olmuştum. Piaf’ın
da üzgün olduğunu duyumsattır- apartmanı gelen ve gidenin hiç eksik
maman gerek. Aksi takdirde hemen olmadığı, ziyaretçilerin saatlerce
seni bırakır ve başka birini sevmeye yerlerde oturarak kendisini dinlediği,
başlarlar.” adeta bir tren istasyonunu andırıyor-
Benimle birlikte çalışmak iste- du. O güldüğü zaman konukları da
diğini, kendisini her gün aramamı gülerdi ve Piaf çok gülerdi, çoğun-
istedi. Yanımızdaki, arkadaşıma lukla da çok yüksek sesle gülerdi.
dönerek şöyle dedi: “Bu kız bana Ancak, bu güzel hava ziyaretçilerin
kariyerime başladığım ilk günleri birer birer evlerine, eşlerine ve
anımsatıyor. Yeteneği var. Benden çocuklarına dönecekleri zaman
sonra kendisini komik duruma dü- kaybolurdu. O, yalnızca “hemen
şürmeden şarkı söyleyebilecek tek kalkıyor musunuz” demekle yetinir,
kişi bu kızdır.” evi boşaldığı zaman gösteri dünya-
Bu ilk buluşmadan sonra, her sının gerçek yüzünü ve yalnızlığını
gün Edith Piaf’la çalışmaya gittim. duyumsardı.
Benim için en güzel zamanlar ikimi- Yaşamı çok sevdiği için, insan-
zin yalnız kaldığı dakikalardı. Bana lara özellikle gençlere çok bağlıydı.
yaşamından söz ederdi. Kaybetmiş Zamanında çok para kazanmasına
129
BD OCAK 2022

karşın, ben kendisini tanıdığımda dokuz yıllık eğitimi sonrasında, mü-


beş parasızdı. Maddiyatı önemse- zik ve Fransız edebiyatı dallarında
mezdi. Sahip olduğu yetenek ve çift diploma alarak mezun olmuştur.
edinmiş olduğu ünü, parayla satın Maitrise’deki eğitimine ek olarak
almak olası değildi... Dennis Dines’den tiyatro dersleri
almış ve Sacha Pittoef ekibinde

E dith’i Bobino’da son seyredi-


şimde sonunun yakın olduğunu
duyumsamıştım. Bunu, kendi de
oynamıştır.
Solti, Kodaly, Maazel gibi dün-
yaca ünlü müzisyenlerle beraber ça-
biliyordu. Edith Piaf 1963 yılının lışan, Paris’in ünlü Olympia, Bobino
Ekim ayında, kırk yedi yaşında öldü. ve Mouilain Rouge gibi salonlarında
Edith bana, “Benim cenazem en ve Avrupa’nın çeşitli kentlerinde
iyi gösterim olacak” demişti. Haklı Jacques Brel ile birlikte konserler
çıktı... Son yolculuğuna yüzbinlerce veren, Fransa’da çeşitli plaklar ya-
hayranı eşlik etti. O gün tüm Paris pan Denise Le Brun, Avustralya ve
ağladı. Afrika konserlerinden sonra Atlan-
Edith Piaf için çok şey söylen- tik’in öbür yakasına geçmiş ve Ame-
miştir. Ancak, benim için Edith rika’da da çok ünlü olmuştur.
efsanesi kendisini tam anlamıyla Denise Lebrun’un en fazla bili-
kariyerine adamış olmasından, sahne nen müzikali Jacques Brel Hayatta
ve sahne dışı çalışmalarındaki di- ve Paris’te Yaşıyor ise de en çok
siplininden gelir. Ben öyle bir kadın beğenilen şovlarının başında Bravo,
tanıdım ki, tüm yalnızlığını ve acıla- A Musical Portrait of Edith Piaf ge-
rını seyircisinin sevgisi ve alkışları liyor. Robert Guillaume ile birlikte
ile doldurmuştu. New York, Chicago, Boston’da sah-
Hâlâ devam eden ününün te- neye çıkan, The Threepenny Opera,
melinde eskiye özlemin büyük rolü Şikago’da Irma La Douce rolünde,
vardır. O, unutulamayan eskidedir. Boston Pops’ta oynayan, tek kişilik
İnsani duygularının gösteri dünya- gösteri Piaf, Brel ve Le Brun ile zir-
sında yer aldığı bir eskide… Ve o veye çıkan sanatçı; Amerika’da ve
eski dünyada, Edith Piaf son kahka- uluslararası alanda çeşitli ödüller al-
hayı atan kişidir. mıştır. Denise Lebrun, son olarak da
Dallas Tiyatrosu Forumu tarafından
Denise Lebrun’un Yaşam Olağanüstü Başarı Ödülü almış ve
Öyküsü en sevilen sanatçı seçilmiştir. •
demiraytacbd@gmail.com
Fransız asıllı ve Parisli olan
Denise Le Brun, Fransız Kültür "Hiçbir zaman enkaz haline gelmiş
Bakanlığı ve Fransa Ülke Yayın insanlara gülmem. Çünkü onların
Kurumu’na bağlı olan Maitrise de la cehennemini iyi bilirim."
Edith Piaf
Radio et Television Française’den,
130
Kültür Dünyası BD OCAK 2022

Yaşar Öztürk

Fransa’nın Shakespeare’i
Moliére 400
Türkiye’nin Shakespeare’i
Orhan Asena 100
Yaşında

Moliére Orhan Asena

Jean Baptiste Poquelin ya da annesi de bir döşemecinin kızıydı.


bütün dünyanın belleğindeki adıyla 11 yaşında annesini, üç yıl sonra da
Moliére 400 yıl önce işgal korku- üvey annesi yitiren oğluna babası
suyla surlarla çevrili; oğlu Güneş saraydaki yerini bırakmak istiyordu.
Kral’a yerini bırakmaya hazırlanan Cizvitlerin kolejine gönderilen Jean,
XIII. Louis’in tahtta ama yönetimin okulda eski Yunanca ve Latinceyi
iplerinin Kardinal’in elinde olduğu sadece kutsal kitabı ezberlemek ve
Paris’te 15 Ocak 1622’de doğdu. okumak için öğrenmedi; edebiyat
Babası sarayın döşemecisi, ve felsefe okyanusuna yelken açtı.
131
BD OCAK 2022

Galileo ve Kepler’le mektuplaşan, yarışamayınca taşraya yöneldi. 12


onlarla aynı görüşte olan Filozof yıl “Bir değneği bile oynatabilir”
Gassendi’den özel dersler aldı. denilecek kadar tiyatronun her
Çocukluğunda dedesinin tiyat- noktasında çalışan, deneyimler elde
roya götürdüğü Jean, babasıyla el eden Moliére tiyatroyu halka sevdir-
sanatlarını sergilemek için gittiği diği gibi toplumu, bireyi yakından
şenliklerde kendini tiyatro çadırla- tanıdı.
rında buluyordu. Okulda bu ilgisi
daha da arttı. Arkadaşı Cyrano de
Bergerac’ın oyunlarına katkıda bu-
lundu. Oyunculuğu meslek olarak
D oğuştan komedya oyuncusu
olan Moliére’in gönlü traged-
yadaydı. Kendini kabul ettirmek
seçtikten sonra, kendine sahne adı için çabalıyordu. Saray’da sergiledi-
olarak 1625’te katledilen bir ya- ği günümüzde kayıp olan “Sevdalı
zarın; aynı zamanda bir köyün adı Hekim” oyunu başarısızdı ancak
olan Molière’i seçti. Arkadaşlarıyla Moliére’in yaptığı konuşma XIV.
Louis’i et-
kiledi. Kral
Paris’te
kalmalarına
ve Saray’ın
korumasın-
daki İtalyan
komed-
yenlerin
egemen-
liğindeki
krallık ti-
yatrosundan
dönüşümlü
olarak ya-
XIV. Louis ve Molière, Versailles sarayında öğle yemeğinde rarlanma-
larına izin
bir topluluk kurdu. Borç batağında verdi. Yaşamının geri kalan 15 yılını
sahneye çıkan, tiyatrosunu ya- bu uğurda harcadı. Aşık olduğu ka-
şatmaya çalışan Moliére bir tenis dının kızı ile evlendi.
salonunu kiraladı. Topluluğun başa- Kraldan destek alsa da, sarayın
rısızlığı Molière’in borç yüzünden hoşuna gidecek oyunlar sergilese
cezaevine atılmasına yol açtı. Baba- de sırtını halka dönmedi. Katı, uzun
sının yardımıyla kefaletle çıktı ama uzun, sıkıcı, ağır konuşmaların bas-
sahne tozunu yuttuğu için tiyatroya kın olduğu oyunların yerine toplum-
koştu. Paris’teki güçlü tiyatrolarla sal sorunların da işlendiği sarayı da
132
BD OCAK 2022

halkı da iğneleyen, yaşamı sorgula- baskısıyla oyunu yasaklamak zorun-


yan yapıtlar yazmaya, sergilemeye da kalan kral tepkisini Moliére’in
girişti. Bireyi kahkahaya boğarken topluluğunu kendi koruması altına
izleyiciyi yüzüne tuttuğu ayna ile alarak gösterdi.
düşündürdü. “Gülünç
Kibarlar” dönüm nok- Ölçülü yazan
tası oldu. Önsözünde
“gerçek kibarları değil, Moliére bütün
sahte kibarları yermek”
istediğini söylese de
kişileri yaşadığı
düşmanları katlanarak çağdan, konuları
arttı. Besledikleri kinle
sağlığında bir şey yapa-
gündelik yaşamdan,
madıkları Moliére’in ölü konuşmaları ise günlük
bedenine acı çektirmek
istediler. Oyunu 15 gün yediden yetmişe herkesin
yasaklandı. Şikayetçi
daha fazla kişinin hü-
anlayabileceği dilden aldı.
cum edercesine oyunu izlemeye git- Kralın isteğiyle “Türk törenle-
tiğini gördü. Düşündürücü gülmenin riyle, Doğulu yaşayış biçimiyle alay
hiç eksik olmadığı oyunlarıyla ile eden bir oyun da yazdı. Zengin bir
taşlamalarını sürdürdü. Saraydan Parisli burjuvanın aile hayatını ele
ısmarlanan 15 günde yazdığı “Mü- aldı. Onun kibarlaşmaya çalışırken
nasebetsizler”i kral çok beğendi, düştüğü gülünç durumları; yani
oyuna bir “münasabetsiz”i de ken- önce kendi yurttaşlarının budalalık-
disi kattı. Yobaz bir din adamını an- larını sergiledikten sonra Türklerle
lattığı önsözüne “Ayrıcalığı olan bir ilgili şeylere geçti.”
toplum katının gereğini anlayamı-
yorum” diye yazdığı Tartuffe yasak-
landı. Birkaç gün geçmeden İtalyan
oyuncular, Moliére’inkinden daha
“H erkes bilir ki komedyalar
oynanmak için yazılır” di-
yerek Mozart, Byron, Kierkegaard,
ağır, kaba, saldırgan yergi ve dolu Baudelaire’i etkileyen Don Juan
bir oyun sahneye koydu. Kral “Mo- oyununu yazdı. İngiltere’den geldiği
liére'in oyununa ateş püskürenlerin için kan dolaşımı buluşunu yadsı-
bu oyuna neden ses çıkarmadıkla- yan, pusulası para, kralın uydusu,
rını bilmek isterdim” dedi. Yanıtı hekimlere, hakimlere, bilgiçlere, iki
anında geldi: “Bu oyun onların yüzlü sahtekarlara, soylu giysili ka-
umursamadıkları dini, cenneti gös- ba sabalara, çıkarı için önüne gelene
teriyor; Moliére’in komedyası ise çelme takan vefasızlara savaş açtı.
kendilerini gösteriyor onlara. Buna “Herhangi bir sahnede rahatça oy-
göz yumarlar mı hiç!” Tutucuların nanabilecek, dekorun yardımından
133
BD OCAK 2022

hiçbir şey beklemeyen oyunlar” birincisi gibi ancak on beş gün


yazdı. Ölçülü yazan Moliére bütün yaşayabildi. Sarayın bestecisi “Ya
kişileri yaşadığı çağdan, konuları ben ya Moliére” deyince kral ona
gündelik yaşamdan, konuşmaları sırtını döndü. Her zaman oyunları-
ise günlük yediden yetmişe herkesin nın ilk gösterimini sarayda yapan
anlayabileceği dilden aldı. Hem Moliére bu kez son oyunu “Hastalık
Kralın hem de halkın sevgisini Hastası”nı doğrudan doğruya halka
kazanarak büyük bir başarıya eren oynamak zorunda kaldı. Zorlukları
Moliére için tiyatro bütün insanlığa aşabilecek desteklerden yoksun
tutulan bir aynadır. bırakılınca “ölebilecek duruma
gelmeden önce ne çok acı çek-
mek zorunda kalıyor kişi” diyerek
ölümle sahnede dövüştü. Dostları
dinlenmesini, sahneye çıkmamasını
istediğinde “Ne yapayım istiyorsu-
nuz? Geçinmek için gündeliğinden
başka hiçbir şeyi olmayan zavallı,
elli işçi var; ben oynamazsam, ne
yapar onlar?” dedi.

Dostları dinlenmesini,
sahneye çıkmamasını
istediğinde “Ne
yapayım istiyorsunuz?
Geçinmek için
gündeliğinden başka
hiçbir şeyi olmayan
Moliere'nin Harbiye Muhsin Ertuğrul
Sahnesinde sergilenen Hastalık Hastası
zavallı, elli işçi var;
eserinden bir sahne ben oynamazsam, ne
Alkışlandığı ölçüde taşlanmaya, yapar onlar?” dedi.
giyotin altına sokulmaya çalışılıyor-
du. Bir yığın tuzak, engel, zorluk “İnsanları güldürmeyi üstlen-
karşısında güçlü kalmayı başaran mek acayip bir iş” diyen Moliére
Moliére “iş”te deği “eş”te yenilgiye oyunu dördüncü kez oynamak için
uğradı. Çevresini saran ölüm önce sahneye çıktı. 17 Şubat 1673 günü
dostlarını elinden aldı. İkinci oğlu, “Gerçekten ölümü yaklaşmıştı; hem
134
BD OCAK 2022

de birkaç saat yakındı. O akşam adeta hakaretle gömüldü. Fransa'nın


sahnede “Juro” kelimesini telaffuz yetiştirdiği en büyük oyun yazarının
ederken boğazı tıkandı. Esasen bugün sembolik anıt mezarı var ama
sanatkârın telaffuzunda bir peltek gerçekte nerede gömülü olduğunu
taraf vardı; halkın bu telaffuz pek kimse bilmiyor.
hoşuna gidiyordu. Herkes Molie- Dünya tiyatrosunun üzerinde
re’in bu kelimeyi telaffuz ederken yükseldiği ana direklerden Shakes-
bilhassa bir tutukluk yaptığını peare beş, Molière dört yüz yıldan
sanarak, büsbütün kahkahaları sa- beri dünya çapında, hemen hemen
vurmaya başladı. Fakat hakikatte ise tiyatronun soluk alıp verdiği her dil-
sahnedeki adam ölümle pençeleşi- de hayat bulan, en ünlü, en bilinen,
yordu. Biraz sonra işin farkına varan en sık, en çok sahnelenen zamanın
kulisteki aktörler perdeyi indirdiler. eskitemediği eserleriyle her yerde
Moliere’i soyunma odasına götü- alkışlanıyor. Moliére dolaylı yoldan
rerek yatırdılar. Henüz ölmemişti. Türk tiyatrosunun temellerini de
Ağzından kan geldiğini gören dost- attı. Ahmet Vefik Paşa’nın çevirileri
ları hayretler içinde bakıyorlardı. O ve uyarlamalarıyla Moliere “belki
ise “Neden şaşıyorsunuz bu bir şey de hiçbir yerde, hiçbir dilde kendi-
mi? Hayatta ben bundan daha beter sine bu kadar güzel, bu kadar layık
kanlar kustum” diyerek onları teselli bir eş bulamamıştır.”
etmeye çalışıyordu. (Kendisinden *
ayrı yaşayan) Karısını çağırmalarını
rica etti, onu o kadar üzen kadın
şimdi başucunda ağlıyordu.
O nların bayrağını taşıyan Or-
han Asena yüz yaşında.
Moliére’den tam üç yüzyıl
Karısı geldiğinde, çoktan ölen sonra Türkiye’nin Shakespeare’i
Moliére’in cenazesini tövbe etme- Orhan Asena 7
den öldüğünü söyleyerek kiliseye Ocak 1922’de
sokmadılar. Dini tören gereği başın- Kurtuluş Sa-
da beklemesi gereken mahallenin vaşı’nın en
iki rahibi buna ve semt mezarlığına şiddetli yılında
gömülmesine karşı çıktı. Paris Diyarbakır’da
başpiskoposuna giden ve yalvaran doğdu. Onu
karısı geri çevrildi. Ancak toprağa dedesi tiyatro-
verilmesi için kralın ayaklarına ka- ya götüremedi
panarak (gündüz saatleri dışında ve ama içindeki
törensiz, gösterişsiz yapılması ko- tiyatro ağacının
şuluyla izin alabildi) 24 Şubat 1673 yeşermesini Orhan Asena
günü, gece karanlığında cenazesi sağladı. Ziya
mezarlığa götürüldü. Louis XIV'un Gökalp, Süleyman Nazif, Ali Emiri,
baskısıyla dünyanın en büyük İshak Sükûti gibi kentin yetiştirdiği
adamlarından biri böyle sessizce ve aydınların adının eksik olmadığı
135
BD OCAK 2022

sohbetlerin yapıldığı konakta büyü- Dostoyevski okudu. “İlk ciddi çalış-


dü. Annesi, Ziya Gökalp’in ablası mam” dediği “Bir Ölü Dolaşıyor”
olan babaannesi ona Doğu, Batı ve oyununu yazıp Şehir Tiyatroları’na
Türk edebiyatının en seçkin yapıt- gönderdi. “Dikkate değer diline
larını daha okula gitmeden okudu. rağmen oynanmaya değer buluna-
Babaannesi öldüğünde ilkokul dör- mamıştır” sözleriyle geri çevrildi.
düncü sınıfta olan Asena “Ondan Düş kırıklığına uğrasa da “Yeşil
aldıklarımı ona vermem gibi bir şey Türbe Sokağı” adlı oyununu Devlet
oldu” dediği ilk şiirini yazdı. “Hür- Tiyatroları’na gönderdi. Yanıt ala-
rem Sultan” oyunundaki Şehzade mayınca mektup yazıp, Ankara’ya
Mustafa’nın öldürü- görüşmeye gittiği
lüşü olayı da konak- Muhsin Ertuğrul,
taki konuşmalardan “Bilirsiniz bir dok-
aklında yer etmişti. tor eline neşteri alır
İlk şiirleri ken- almaz iyi bir ameli-
tin can damarı olan yat çıkaramaz, sizin
nehirden adını alan de sahne bilginiz
“Dicle Kaynağı” eksik, sizin çok gü-
dergisinde yayım- zel bir diliniz var;
landı. Diyarbakır ama ikinci derece-
Halkevi’nin şiir deki insanlarınız
yarışmasında birinci daha canlı, birinci
olan Asena’nın ça- derecedekiler daha
lışmaları ulusal der- çok sizin dilinizden
gilerde de yer buldu. konuşuyor” dedi.
Lisedeyken yazdığı 9 yıl sonra
“İntikam” adlı bir uzmanlık eğitimi
perdelik oyununu edebiyat öğretme- için geldiği Ankara’da “Gılga-
ni beğendi, sahnelemek istedi. Okul mış, Tanrılar ve İnsanlar”’ı yazdı.
müdürü “ben sahneye kız çıkart- 1954’te Ankara’da Büyük Tiyat-
mam” diyerek karşı çıktı. ro’da sahnelenen oyun ile yaşamı
“Gılgamış’tan önce ve Gılgamış’tan

D edesinin ölümünden sonra


ailenin ekonomik durumunun
bozulması üzerine parasız yatılı ola-
sonra” diye ikiye ayrıldı. “İnsana
bakış açımı daha doğru bir pers-
pektife oturtmuş. Beni kalemime
rak tıp fakültesine gittiğinde izlediği muhtaç, kalemimin esiri yapmamış-
ilk tiyatro olan Zehirli Kucak’tan tır” dediği mesleğini çocuk doktor-
çok etkilendi. Oyun yazmaya ara luğunu sürdüren, Orhan Asena arta
verdi. Okumaya ve oyun izlemeye kalan zamanlarda yazdığı oyunlarla
yöneldi. İlk görev yeri Batman’da Türkiye’nin Shakespeare’i oldu. •
Petrol Arama Kampı’da sürekli yasarozturkbd@gmail.com
136
İnsanlar Yaşadıkça BD OCAK 2022

Mehmet Ünver

İ nsanlar, geçmişi hataları ve sevap-


larıyla değerlendirecek yaşa gel-
diklerinde geriye bakıp yaşamlarının

PİŞMAN
muhasebesini yaparlar. Yaşadıkları
güzel günler ve hüzünlü anılar göz-
lerinin önünden geçer. Hepimizin

OLMAMAK
yaşamında iyi ve kötü
günler olmuştur, hayat
kimseye ayrıcalık yap-
maz. Oysa söz konusu

İÇİN 'pişmanlık' olunca durum biraz


değişiyor.
Siz gençler Hatalarınız-
bu konuda dan ders alıp
şanslısınız kendinizi
çünkü değiştirmezse-
ileride piş- niz gelecekte
manlık du- buruk piş-
yacağınız manlıklarla
davranış ve
yaşamanız
kararlarını-
kaçınılmazdır.
zı düzelt-
mek için halen vaktiniz var.
Gelecekte bir gün; "keşke
öyle yapmasaydım, keşke
o denli yanlışlıklar içinde
olmasaydım" dememek için
şimdiden kendinizi değiştir-
meye başlamalısınız. Bugü-
nün gençleri olan sizler de
ileri yaşlara geldiğinizde
geçmişin muhasebesini ya-
pacaksınız. Yaşım gereği aynı
yollardan geçtiğim için size »
137
BD OCAK 2022

“ Gençliğimde şaka
kaldırmayan, soğuk bir
kızdım. (...) Kendimi
yalnızca derslere vermiş
dostluk ilişkilerini tamamen
unutmuştum. Koskoca
okulda dertleştiğim bir
arkadaşım bile yoktu.

söyleyeceklerim var: hanım gibi davranıyordum. Açıkçası


Geçenlerde benimle yaşıt olan olduğumdan çok daha ileri bir yaşın
bir hanım arkadaşımla sohbet edi- havasına bürünmüştüm. Nitekim çok
yorduk. Zamanında iyi bir kariyer geçmeden okul arkadaşlarım bana
yapmış ve şimdilerde emekliliğini 'teyze' diye bir isim taktılar. Onlar
yaşamakta olan bu dostumla sohbe- yatakhanede gece geç saatlere ka-
timizde konu okul anılarına gelince dar gırgır ve şamata ile vakitlerini
birden buruklaştı ve peş peşe, 'keşke' geçirirken ben bir köşede olgun ve
ile başlayan cümleler kurmaya baş- örnek abla havalarında suspus otu-
ladı. İstanbul'un önemli bir kız lise- rurdum. Kendimi yalnızca derslere
sinde yatılı olarak okumuştu ve hep vermiş dostluk ilişkilerini tamamen
iyi bir öğrenci olmuştu. Buna karşın unutmuştum. Koskoca okulda dert-
sohbetimiz ilerleyip genç kızlık gün- leştiğim bir arkadaşım bile yoktu.
lerinin ayrıntısına girdiğinde geçmiş Diğerleri ara sıra dersi kırar, hatta
pişmanlıkları su yüzüne çıkmaya geceleri nöbetçileri atlatıp gizlice si-
başladı: “Gençliğimde şaka kal- nemaya kaçarlardı. Bense boşalmış
dırmayan, soğuk bir kızdım. Diğer yatakhanede bir başıma saatlerin
kızlar ders saatleri dışında eğlence geçmesini beklerdim.
peşinde koşarken ben bir kenara Ne işe yaradı ki? Şimdi o günleri
çekilir onlardan ne kadar farklı pişmanlıkla anıyorum. Hayatımın
onlardan ne kadar olgunum diye dört senesini geçirdiğim okulda pek
kendi kendimi teselli ederdim. Aile sevilmeyen bir şahsiyet olacağıma,
bireylerimin son derece otoriter kişi- diğerleri gibi tatlı heyecanlar yaşa-
ler olması beni fazlasıyla etkilediği mayı ihmal etmeden yaşına uygun
için davranışlarımda gencecik arka- davranan bir genç kız olsaydım
daşlarımı örnek alacağıma teyzeme keşke...”
ya da halama öykünerek yaşlı bir Söyledikleri geç gelen bir
138
BD OCAK 2022

pişmanlığın tipik örneğiydi ve artık için hayıflanıyorum. Oysa artık çok


geri dönüp o günleri değiştirmesine geç. Keşke farklı davransaydım.
olanak yoktu. Ne yazık ki, ben de Sevgili gençler; eğer bu yazımı
geçmişime baktığımda “keşke” ile okuyorsanız şöyle bir durup düşü-
başlayan cümleler kuruyorum. nün; benim ve hanım arkadaşımın
yaptığı gençlik hatalarını sakın

Ö rnek vermek gerekirse; gençlik


dönemimde çok çabuk sinirle-
nen, hiçbir lafın altında kalmamayı
yapmayın. Şanslısınız çünkü yaşınız
gereği gelecekte pişmanlık duyaca-
ğınız hatalı davranışlarınızdan arı-
hedef edinmiş gergin bir yapıya nabilecek zamanınız var. Lütfen bu
sahiptim. Hal böyle olunca benimle fırsatı kaçırmayın. Sizlere önerim;
yakınlaşmak isteyenleri kolayca biraz daha esnek, biraz daha ılımlı
kırabiliyor, iyi dostluklar kuracağım olup bazı konuları oluruna bırakma-
akranlarımı kendimden uzaklaştırı- nızdır. Atalarımız: “Su akar yolunu
yordum. O günlerde fazlaca alıngan, bulur” demişler. Bu sözün kıymetini
her şeye ve herkese çok kolay küsen iş işten epey geçtikten sonra anla-
bir insandım. Bunun nedenleri var- dım. Şimdilerde, “keşke” ile baş-
dır elbette, öte yandan çevremdeki layan pişmanlık cümleleri geçiyor
neşeli, cıvıl cıvıl yaşıtlarıma bakarak aklımdan. “Keşke hayatı daha az
onları örnek almam gerektiğini de ciddiye alsaydım, keşke öyle alıngan
bilecek yaştaydım. Ne yazık ki bu olmasaydım, keşke dostlarla payla-
fırsatı kaçırdım. En azından yaşa- şılan güzel anları gençlik günlerimin
mımın hatırı sayılır bir döneminde merkezine koyacak şekilde davranıp
huysuz, alıngan ve gergin bir insan o denli hırslı olmasaydım.” Hızla
oldum. Bu yüzden de kurulabilecek geçen o gençlik günlerimde kendimi
çok güzel dostlukları ve yaşanacak çevremdekilerden soyutlayacağıma
değerli anıları elimin tersiyle ittim. birazcık olsun şaka kaldırıp güler
Aradan uzun yıllar geçip de geriye yüz gösterseydim şimdilerde bu piş-
baktığımda o fırsatları kaçırdığım manlıkları yaşamazdım.

Sevgili gençler,
şanslısınız çünkü
yaşınız gereği
gelecekte pişmanlık
duyacağınız hatalı
davranışlarınızdan
arınabilecek
zamanınız var.
139
BD OCAK 2022

Bu yaştan sonra adeta günah çı- Bizim gençliğimizde bu kavramlar


karır gibi bunları düşünmenin hiçbir pek bilinmezdi, az sayıda bilen
yararı yok. Benim kuşağım için geri büyüklerimizse bizleri uyarmak
dönme şansı bulunmuyor. Sanırım gibi önemli bir görevi üstlenmedi
çocukken evde el bebek gül bebek maalesef. Keşke azıcık vakit ayı-
büyütülmüş olmam ve çevremde rıp daha ılımlı, daha açık yürekli
günlerimi paylaşabileceğim az sa- olmayı, karşımızdakinin yüreğini
yıda yaşıtımın bulunması iletişim kazanmasını öğretselerdi bize. Ol-
kurulması zor bir insan karakteri madı ne yazık ki; o hırslı ve gergin
geliştirmeme neden olmuş olabilir. gençlik günlerimizde hep kendimizi
Ne yazık ki bu acı gerçeği orta yaş ön plana çıkartıp diğerlerini bizim
dönemime adım attığım şu günlerde için olmazsa da olur kişiler olarak
anlıyorum. Keşke o zamanlar bu gördük. Bunun ne denli yanlış ol-
konuda beni uyaracak ve gelecekte duğunu o zamanlar kırdığım ya da
pişmanlıklar yaşamama engel ola- hiç önemsemediğim insanlarla yıllar
cak deneyimli bir büyüğüm ya da sonra karşılaştığımda anlıyorum.
danışabileceğim bir dostum olsay- Aslında onlarla çok iyi dostluklar
dı. kurabilirmişim. Artık çok geç.

Ö te yandan az önce de belirtti-


ğim gibi sizlerin hatalarınızı
gözden geçirip kişisel gelişiminizi
S iz gençler bu konuda şanslısınız.
İleride pişmanlık duyacağınız
davranışlarınızı şimdiden düzeltmek
sevilen ve aranan bir insan olarak için vaktiniz var. Bu fırsatı kullanın.
değiştirmek için halen vaktiniz var. Asla kimselere özenmeyin, aileniz
Şundan emin olmanızı istiyorum: ve dostlarınız sizi siz olduğunuz için
Şimdilerde kafanıza taktığınız, size seviyorlar. Gereğinden fazla hırs
sıkıntı verip yüreğinizi daraltan pek ve kıskançlık yalnızca sizi mutsuz
çok konuyu bir süre sonra unuta- eder. Esnek bir insan olmaya gayret
cak hatta ne kadar gereksiz yere ederken kendinizi sevip önemse-
kendimi üzmüşüm diye buruk bir meyi de ihmal etmeyin. Unutmayın
gülümseyişle o günleri anacaksınız. kendinize ne kadar saygı ve sevgi
O zaman lütfen bu fırsatı kaçır- duyarsanız çevrenize de o oranda
mayın ve değişin. Çevrenizdekiler olumlu davranır varlığınız hakkında
tarafından sevilip güvenilen, hayatı olumlu izlenimler alırsınız. Bunun
güzelleştirmek adına hiçbir fırsatı üzerinde muhakkak düşünün genç-
kaçırmayan bir insan olmaya ne der- ler. Çünkü hayat çok çabuk geçiyor
siniz? Bundan güzel ne olabilir ki? ve eğer hatalarınızdan ders alıp
Değişmenin ilk ve en önemli kendinizi değiştirmezseniz gelecek-
adımı; kendi öz varlığınızı sevip te buruk pişmanlıklarla yaşamanız
saymak, ikincisi ise karşınızdakine kaçınılmazdır. •
duygudaşlık göstermesini bilmektir. mehmetunverbd@gmail.com
140
Düşler ve Düşünceler BD OCAK 2022

Yahya Aksoy

ÇİNİ
SANATI

“Çini sanatının notaları lale,


karanfil, gül ve sümbüllerdir.”
Mehmet Gürsoy

M imari bezeme sanatında iç


mekân ve dış kütle beze-
mesinde seçkin ve özel bir yeri
estetik ve biçim esas alınır.”
Sarayları, köşkleri, camileri,
bulunan çini sanatı, Orta Asya’dan türbeleri,medreseleri, kümbetleri,
Anadolu’ya uzanan bir serüvene sa- su kemerlerini, kültür merkezlerini
hiptir. Sanat tarihinin baş tacıdır. ,çeşmeleri ve külliyeleri süsleyen çi-
Öteden beri söylenen sözlerle niler, ruhu, benliği ve felsefesi olan
“Her güzellik sanattır veya her bir yaşam biçiminin aynaları olarak
sanat güzelliktir. Sanatta güzellik, değerlendirilir. »
141
BD OCAK 2022

İstanbul Çinili Cami

İlk olarak Türkler, Orta Asya’da Taşkent gibi yerleşim yerlerinde


çini îmâl etmişlerdir. Orta Asya’da- bulunan tarihi yapıların iç ve dış
ki Kâşân şehrinden dolayı çiniye mekânlarında görülen çini bezeme-
“Kâşî” denildiği bilinmektedir. leri tarihe ışık tutmaktadır.
Kâşân şehrinde yapı- Ünlü şair A. H.
lan kazılarda bulunan Osmanlı çini Tanpınar, Bursa’da
fırın artıkları ve parça sanatının Zaman şiirinde çinileri
çiniler gösteriyor ki, betimler:
çini Türkler tarafın- iki önemli “...Yüzlerce çeş-
dan bir sanat olarak merkezi menin serinliğinden /
değerlendirilmiş ve Ovanın yeşili, göğün
birbirinden güzel eser- İznik ve mavisi /Ve mimarilerin
ler verilmiştir. Orta Kütahya’dır. en ilahisi / Yeşil Türbe-
Asya’daki Hunlar, si’ni gezdik dün akşam /
Karahanlılar, Uygurlar, Gazneliler Duyduk bir musıki gibi zamandan /
çini ve seramik sanatını kitâbelerde Çinilere sinmiş kur’an sesini / Fetih
ve binâlarda yapı malzemesi olarak günlerinin saf neşesini...”
kullanmışlardır. Osmanlı çini sanatının iki önem-
li merkezi İznik ve Kütahya’dır.

O rta Asya mimarisinde 11.


yüzyıldan itibaren yoğunlaşan
İznik’te 13. yüzyıldan itibaren baş-
layan çini üretimi 17. yüzyıla kadar
bezeme sanatları içinde çinicilik, ön sürmüştür. 13. yüzyılda üretim
planda yerini almıştır. Semerkant, yapan ikinci merkez Kütahya’da
Buhara, Kaşgar, Yesi, Balasagun, üretim kısa sürmüştür. 1725 yılında
142
BD OCAK 2022

Damat İbrahim Paşa’nın gayretleri öne çıkmıştır. 19. ve 20. yüzyılda


ile İstanbul Tekfur Sarayı’da önem- Kütahya’da çini üretimi yeniden
li bir çini atölyesi kurulmuşsa da canlanmıştır.
kısa sürede kapanmış.
İznik atölyelerinde 16. yüzyıl-
da uygulamaya başlanan kırmızılı
sıraltı tekniğinde çiniler, 17. yüzyıl
17. ve 19.yüzyıllar arasında ya-
pılan, İznik ve Kütahya çini-
lerinden en değerli örnekleri içeren
içinde atölyeler kapanıncaya kadar yapılar arasında, İznik Eşrefzade
sürmüştür. Daha sonra kırmızı sır Rumî Camisi (1619), İstanbul Çinili
altının kabarık mercan kırmızısı Cami (1640), Üsküdar Yeni Valide
kahverengi rengine dönmüş ve ka- Camisi (1663), Beylerbeyi Camisi
barıklığı azaltılmış. Zamanla tüm (1778), Ayasofya I. Mahmut Kü-
renklerde soluklaşmalar görülmüş, tüphanesi, Topkapı Sarayı Hünkâr
renklerde karışmalar Sofası Hamamı, Bay-
olmuş, çin bulutu ve rampaşa Tekkesi, III.
selvi örgeleri çoğalmış- Mustafa Türbesi (1773)
tır.Medine ve Mekke belirtilebilir.* 1994
betimlemeleri 17. yılında, ABD İndiana
yüzyıl İznik çinilerine Üniversitesi ile Kültür
konu olmuş, mavi-be- Bakanlığı işbirliğinde
yaz tekniğinde beyaz açılan Türk El Sanatları
üzerine koyu mavi ve Sergisi’ne katılan çini
firuze renkli çiniler ustası Mehmet Gür-
üretilmiştir. soy başta olmak üzere
Kırmızılı sıraltı Kütahya çini ustaları,
tekniğiyle çalışan İznik yaptıkları uygulamalı
atölyeleri kapanınca, tanıtımlarıyla aylarca
Kütahya çini üretimi Çinili el zili ilgi odağı olmuşlardı.
merkezi olmuş ve ünlü gezgin Ev- UNESCO tarafından 2009 yılın-
liya Çelebi, 1670’te Kütahya’da da “Yaşayan İnsan Hazinesi” ödülü
34 çini atölyesi bulunduğunu ifade verilen Mehmet Gürsoy, Kütahya
etmiştir. 1718 tarihli fermanda çini çinisini dünyaya tanıtmak için 50
üretiminin desteklenmesi istenmiş ülkede 72 sergi açtı.
ve 1710 tarihli fermanda, İstan- Çiniciliği “göz musikisi” olarak
bul’dan Kütahya’ya 1500 çini levha nitelendiren 44 yıllık çini ustası
ısmarlandığı ibaresi yer almıştır. Mehmet Gürsoy, Kütahya’nın tarihi
Kahire ve Kudüs gibi merkez- mekânlarından Germiyan Soka-
lere, Kütahya’da üretilen çiniler ğı’ndaki atölyesinde 16. yüzyıla ait
gönderilmiş. 17. ve18. yüzyıllarda desen ve boyama tekniklerini uygu-
Kütahya atölyelerinde üretilen layarak “ateşte açan çiçekler” olarak
Kâbe betimlemeli özgün panolar adlandırılan sanata katkıda bulunan
143
BD OCAK 2022

Gürsoy, “Çini bana göre bir göz zarif olduğunu dile getiriyor.
musikisidir. Bu sanatın notaları da Gürsoy, “1986 yılında Cumhur-
laleler, karanfiller, güller ve sümbül- başkanlığı himayesinde vazo, tabak
lerdir. Çininin diğer bir anlamı da ve pano kategorilerinde çini yarış-
kıymetli taşların rengini sır altına ması düzenlenmişti. Bu yarışmada
gizleme sanatıdır. Bu kıymetli taşlar uluslararası jüri üyeleri üç dalda da
ise mücevher yapımında kullanılan ödülü bana layık gördü. 2009 yılına
mercandır, zümrüttür, firuzedir, la- geldiğimizde ise UNESCO beni mi-
pistir. Bunların dışında çininin üçün- ras taşıyıcı olarak kabul etti ve çini
cü bir tarifi daha vardır: Çini, ateşin sanatında ’Yaşayan İnsan Hazinesi’
oyunudur çünkü göz nurunu dökeriz olarak ilan etti.” diye konuştu.

M ehmet Gürsoy, çinici-


likte yetiştirdiği 50’ye
yakın öğrencisinin bu sanatı
ülke genelinde halk eğitim
merkezlerinde, üniversitelerde
öğrettiğini sözlerine ekledi.
İpek Yolu’nda İznik Mola-
sı eserinde şair Mehmet Öklü,
İznik Çinisi şiirinde şöyle
demekte:
“Buharalı-İznikli ustala-
rın" kâşi" dediği / Turkuvaz
Mehmet bir evrenin Sinanları görünür
Gürsoy / O firuze, o lacivert, o nar çi-
çeği rüyada / Yediveren gülle-
ve 950 derece ateşe veririz, bahtımı- rin elvanları görünür/...Toprağa can
za ne çıkarsa. Türk çini sanatı bütün veren sevgi mimarlarının / Çağları
gönülleri fetheder.”diyor. yoğuran irfanları görünür /‘Cami-
Çini sanatına başladığı yıllarda lerin çinisi bitmeden başka işe ba-
16’ncı yüzyılda kullanılan renklerin kılmaya’/ Diyen padişah fermanları
olmadığını belirten Gürsoy, bütün görünür / Sülüs bir lalezar ferahfeza
renkleri mercan kırmızısını, zümrüt bir zirvede İznik / Tarihimin en gör-
yeşilini, lapis mavisini ve firuzeyi, kemli zamanları görünür."
tek tek hayata geçirdiğini ecdadı- Özgün Çini sanatı, mercan kır-
mızın çini eserleri, mücevher renk- mızısı ve sır altı tekniği ile sanat
leriyle bezediğine; çiniciliğin her tarihine damgasını vurmuştur. •
geçen yıl gelişme gösterdiğine işaret yahyaaksoybd@gmail.com
ederek, son dönemde Kütahya’da (*) Ayla Ödekan-Mimarlık ve Sanat Tarihi
yapılan eserlerin daha kaliteli ve (1600-1908)-Türkiye Tarihi sf. 439

144
P O RT R E L E R BD OCAK 2022

Aziz
Nesin
hapis ve 3 ay 10 gün
Bursa’da gözaltında bulundurulma
cezasına çarptırıldı.

A ziz Nesin 1915 yılında İstan-


bul’da doğdu. Süleyman İpti-
dai Mektebi, Kuleli Askeri Lisesi,
1948 yılında da "Azizname"
adlı kitabı yüzünden dört ay tutuklu
olarak yargılanıp beraat etti.
Kara Harp Okulu ve Askerî Fen 1949 yılında Birleşik Krallık
Okulu'nu bitirdi. Güzel Sanatlar Prensesi II. Elizabeth, İran Şahı
Akademisi Süsleme Bölümünde Rıza Pehlevi, Mısır Kralı I. Faruk’u
eğitim aldı. Üsteğmen rütbesinde aşağıladığı iddiasıyla açılan dava
takma adlarla gazete ve dergilere sonucunda 6 ay hapse mahkûm
şiir ve denemeler yazdı. Kars’ta, edildi.
görevliyken askerin tayınlarının bir 1954 yılında takma adlarla
bölümünü köylülere dağıttığı için "Akbaba" dergisinde öyküler yaz-
ordudan atıldı. maya başladı.
Bir süre bakkallık, muhasiplik 1955 yılında 6-7 Eylül olayları-
yaptı. 1945 yılından başlayarak "Ye- nın "Komünist komplosu" olduğunu
digün" dergisinde, Tan gazetesinde, iddia eden Demokrat Parti iktidarın-
Vatan gazetesinde çalıştı;. Saba- da 100’e yakın sol görüşlü kişi ile
hattin Ali ile birlikte "Marko Paşa" birlikte tutuklanıp 9 ay cezaevinde
mizah gazetesini çıkardı. Amerikan kaldı. Çeşitli dergi ve gazeteler-
yardımının Türkiye üzerindeki de yayımlanan gülmece öyküleri,
emellerine değindiği “Nereye Gidi- röportajları ve fıkralarıyla Çağdaş
yoruz?” adlı yazısı henüz yayımlan- Türk edebiyatının tanınmış ve en ve-
madan 1947 yılında 10 ay ağır rimli kalemlerinden biri oldu. »
145
BD OCAK 2022

1956’da Kemal Tahir ile birlik- 1978 yılında “Yaşar Ne Yaşar


te Düşün Yayınevi’ni kurdu. Ne Yaşamaz” adlı romanıyla Ma-
1965 yılında Berlin ve We- daralı Roman Ödülü’nü kazandı,
imar’daki Antifaşist Yazarlar 1982’de Vietnam’daki Asya-Afrika
Toplantısı’na davetli olarak katılıp Yazarlar Birliği toplantısında ülke-
Polonya, Sovyetler Birliği, Roman- mizi temsil etti;
ya ve Bulgaristan’a gitti. 1984 yılında Aydınlar Dilekçe-
1966 -1978 yıllarında Bul- si girişiminde bulundu.
garistan’da uluslararası gülmece 1985 yılında Birleşik Krallık
yarışmasında Altın Kirpi; Milliyet PEN Kulüp onur üyeliğine seçildi
Gazetesi Karagöz oyunu yarışma- ve TÜYAP’ın düzenlediği “Hal-
sında, Moskova’daki uluslararası kın Seçtiği Yılın Yazarı Ödülü”nü
gülmece yarışmasında birincilik; kazandı.
“Çiçu” adlı oyunuyla da Türk Dil 1989 yılında "Demokrasi
Kurumu en iyi oyun ödülü ile Kurultayı"nın toplanmasında etkin
onurlandırıldı. görev aldı ve oluşturulan “Demok-
1972 yılında Nesin Vakfı'nı rasi İzleme Komitesi”nin iki başka-
kurarak kimsesiz ve yoksul çocuk- nından biri oldu. Aynı yıl, Sovyet
ların bakım ve eğitimlerini üstlene- Çocuk Fonu’nun ilk kez verilen
rek kitaplarının tüm gelirini vakfa “Tolstoy Altın Madalyası”na değer
bağışladı. görüldü. 1993 yılında Pir Sultan
1976-1980 arasında her yılın Abdal etkinliklerine katıldığı Si-
edebiyat ürünlerinden seçmelerin vas’ta 37 kişinin yaşamını yitirdiği
bulunduğu Nesin Vakfı Edebiyat Madımak Oteli Katliamı'ndan yaralı
Yıllığı’nı çıkardı. olarak kurtuldu.
1974’te Asya-Afrika Yazarlar
Birliğinin Lotus Ödülü’ne, 1976
yılında da da Bulgaristan’da düzen-
lenen gülmece kitabı uluslararası
U NESCO’nun yayımladığı adlı
dünya çeviri bibliyografyasına
göre Türkçe eser veren yazarlar ara-
yarışmasında birincilik ödüllerine sında Orhan Pamuk, Yaşar Kemal
layık görüldü. ve Nâzım Hikmet’in ardından eser-
1977 yılında Türkiye Yazarlar leri yabancı dillere en çok çevrilen
Sendikası Başkanı seçilen Nesin, dördüncü sırada yer alan Aziz Ne-
uzun yıllar bu göreve devam etti. sin, 1995 yılında yaşama veda etti.

İnsan yalnızca söylediklerinden değil,


sustuklarından da sorumludur.
AzizNesin

146
Neler Olmuyor ki Dünyada BD OCAK 2022

Sezin San Sungunay

12,9 Milyar çıktı. 2,9 milyar kişi ise hala inter-


neti kullanamıyor. İnternet kullana-
İnsan İnternet mayanların yüzde 96’sı gelişmekte
Kullanmıyor olan ülkelerde yaşıyor.

2 Küba, Fidel
Castro İçin Müze
Açtı
Küba hükümeti, ölümünün
beşinci yılında, Fidel Castro’ya
adanmış Devrim Sarayı adında bir
müze açtı. Müzede Castro’nun as-
keri üniformaları, kişisel eşyaları
Birleşmiş Milletler, dünya ve diğer dünya liderleri ile olan
genelinde internet kullanımına iliş- fotoğrafları sergilendi. Devrim
kin rapor yayımladı. Rapora göre, Sarayı’nda ayrıca kütüphane, mat-
internet kullanan kişi sayısı 2019’da baa ve tiyatro bulunuyor. Müzede,
4,1 milyardan, 2021’de 4,9 milyara Castro’nun yaptıkları hakkında bilgi
147
BD OCAK 2022

veren belgesel de yer alıyor. Fidel yabancı ülkelerin büyükelçileri,


Castro, 25 Kasım 2016’da Hava- uluslararası basın kuruluşları ve sa-
na’da vefat etmeden önce, kendisi natçılar katıldı. Törende, büyük bir
için heykel dikilmesini ve ona saygı orkestra antik Mısır dönemini tem-
gösterilmesini yasaklayan bir yasayı sil eden enstrümanlar ile Firavunlar
onaylamıştı. Yetkililer, Devrim Sa- dönemine ait müzikler çaldı.
rayı’nın Castro’nun istekleri doğrul-

4 Fas’ta 600 km’lik


tusunda olduğunu belirtti.
Nehir Kuruma
3 Mısır’da Antik
Gezinti Yolu
Tehlikesi Altında
Kuzey Batı Afrika ülkesi Fas
Törenle Açıldı kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya.
Ülkenin en büyük ne-
hirlerinden Moulouya
Nehri kurumaya yüz
tuttu. Yaklaşık 600 ki-
lometre uzunluğundaki
nehir, Atlas Dağları’n-
dan doğarak Akdeniz’e
dökülüyor. Nehirdeki
kuraklık, bölgedeki
tarım arazilerini ve bi-
yolojik çeşitliliği tehdit
Mısır’ın Luksor kentinde, ediyor. 11 sivil toplum kuruluşu
3 bin yıl öncesine uzanan yenilen- ortak açıklama yaparak çevre fela-
miş antik gezinti yolunun açılışı ya- keti uyarısında bulundu. Nehirdeki
pıldı. Koç Başlı Sfenks Yolu’na ait kuruma nedeniyle biyoçeşitlilik ve
kalıntılar ilk olarak 1948’de keşfe- ekosistemin bozulduğu, inşa edilen
dilmişti. Açılışı yapılan, bin 200 koç barajların ve pompa istasyonlarının
başlı sfenksin sıralandığı yaklaşık 3 ardından su tedariklerinin azaldığı
kilometre uzunluğundaki tarihi ko- belirtildi.
ridorun restorasyonuna 2005’te baş-
lanmıştı. Firavunlar dönemine ait
Karnak ve Luksor tapınaklarını bir-
birine bağlayan "Koç Başlı Sfenks
5 Uzay Aracı
ile Asteroid
Yolu" 2 bin 700 metre uzunluğunda. Çarpışacak
Uzun süren arkeolojik kazılarla Amerikan Ulusal Havacılık
ortaya çıkarılan tarihi koridorun açı- ve Uzay Ajansı NASA, Dünya’yı
lış törenine Mısır Cumhurbaşkanı ileride yaşanacak bir felaketten
Abdulfettah el-Sisi, bazı bakanlar, korumak amacıyla geliştirdiği uzay
148
BD OCAK 2022

nüfus artı-
şında istik-
rarı gösteren
yüzde 2,1’in
altında kaldı.
Doğum oranı
ile ölüm oranı
farkını göste-
ren doğal nü-
fus artış oranı
ise son 42
aracını başarıyla fırlattı. 330 milyon yılın en düşük seviyesine geriledi.
dolarlık projeyle gerçekleştirilen Uzmanlara göre, bu durum, Çin nü-
DART’ın görevi, Dünya yörüngesi- fusunun azalma ve yaşlanma yöne-
ne yakın hareket eden bir asteroide limine girdiğine işaret ediyor. 2020
kasıtlı çarparak dönüş hızını ve ha- sonunda düzenlenen 10 yıllık nüfus
reket yönünü değiştirmek. Bir sorun sayımı sonuçlarına göre ise Çin nü-
çıkmaması durumunda uzay aracı fusu, 2010-2020 yıllarında yüzde 5,3
Eylül 2022’de, 160 metre çapın- artışla 1 milyar 411 milyonu aşmıştı.
daki Dimorphos (dimorfos) isimli
asteroide 24 bin kilometre hızla
çarpacak. DART’ın asteroide
ulaşması 10 ay sürecek ve çar-
pışma Dünya’dan 11 milyon
kilometre uzakta gerçekleşecek.
Çarpışma sonunda Dimorp-
hos’un yavaşlayarak mevcut
yörüngesinden 10 dakika uzak-
laşacağı belirtildi.

6 Çin’de Son 42
Yılın En Düşük 7 Frida Kahlo’nun
Otoportresi
Doğum Oranı
34,9 Milyon Dolara
Çin’de doğum oranı ilk kez Satıldı
yüzde 10’un altına düştü. 2019’da
14 milyon 650 bin bebek doğan 20. yüzyılın usta ressamlarından
ülkede, 2020’de 12 milyon bebek Frida Kahlo’nun otoportresi açık
dünyaya geldi ve doğumlar önceki artırmada 34,9 milyon dolara satıldı.
yıla göre yüzde 18 azaldı. Yüzde Bu rakam Latin Amerika’dan bir sa-
1,3 olan kadın başına doğum oranı, nat eserine ödenen en yüksek fiyat
149
BD OCAK 2022

olarak kayıtlara geçti. Meksikalı


ressam Kahlo’nun "Diego ve Ben"
adlı eseri, sanatçının son otoportre-
lerinden biriydi.

8 Albert
Einstein’in
Defteri 13 Milyon
Dolara Satıldı

Youtube üzerinden tanıttı. Görüntü-


lerde Ameca’nın gözlerini açmadan
önce omzunu ısıttığı ve oldukça
inandırıcı bir şaşkınlık ifadesine bü-
ründüğü görüldü. Ameca, ilk olarak
2016 yılında ortaya çıkan ve gerçek-
çi bir yüze sahip, göz kırpabilen, bir
yandan diğer tarafa bakabilen ve ko-
nuşabilen, süper zeki, insan benzeri
bir yüzü olan Sophia’nın gelişimini
Ünlü fizikçi Albert Einstein’a ait takip ediyor.
elyazması, Paris’te yapılan açık ar-
tırmada alıcı buldu. Yarısı Einstein
tarafından yazılmış 54 sayfalık def-
ter 13 milyon dolara satıldı. Defter,
10 Kadın Nüfusu
Artıyor
Birleşmiş Milletler, 201 böl-
navigasyon gibi teknolojilerin te-
geyi kapsayan bir araştırma yaptı.
melini atan teoriye ait notlar içeren
Sonuçlara göre; 125 ülkede kadın
iki dökümandan biri olma özelliğini
nüfusunun erkeklerden daha fazla
taşıyor. Nobel Fizik Ödülü kazanan
olduğu ortaya çıktı. 10 milyon daha
Einstein, 76 yaşında Amerika’da
fazla kadının yaşadığı Rusya ilk sı-
hayatını kaybetmişti.
rada yer aldı. Rusya’yı 3,79 milyon
fazla kadın sayısıyla Brezilya, 3,46
9 En Gelişmiş
İnsansı Robot
milyonla ABD, 3,18 milyonla Uk-
rayna takip etti. 76 ülkede ise erkek
İngiltere’de Cornwall nüfusu kadınları geride bıraktı. Tür-
merkezli bir teknoloji şirketi olan kiye nüfusunun ise yüzde 49,9’unu
Engineered Arts, “dünyanın en ge- kadınlar, yüzde 50,1’ini erkekler
lişmiş insansı” robotunu ürettiğini oluşturuyor. •
duyurdu. Firma, Ameca adlı robotu sezinsansungunaybd@gmail.com
150
BD OCAK 2022

OCAK AYI ÇÖZÜMLER SAYFASI

1-(a) Baltalama 6-(c) Uyarıcı 11-(b) Çevre bilimi

2-(c) Temel, taban 7-(c) Sürüm 12-(c) Uzlaşma

3-(a) Yonga 8-(d) Yalıtkan 13-(b) Pay

4-(d) Boğumlanma 9-(c) Göz yangısı 14-(d) En uygun

5-(d) Tekerci 10-(c) Dar, küçük 15-(d) Yatırım

“Bilginizi Denetleyin” Kare Bulmaca

Y A V U Z Ö Z K A N T A R A
U R A L N E O E K E N E K
1-(d) Leyli meccani S A R A B A N D A E K A H İ

2-(a) Kabak çekirdeği U F O E L A R E T İ N A


F Ş E N A S E T O N V E
3-(c) Safir Z N P İ S T O N N S E T

4-(a) Ağız İ Z İ N A N A R F E T A
Y U R T A L A A R A L M
5-(b) Amiyane A L E F T R A K U N B İ
A B L A İ T A L İ K N
6-(a) Beton
A K A R O M A M E İ S
7-(b) Esperanto N R U A A K S T A N I K
A R A Z A R A A N R A
8-(c) Güllabi
M A N G İ Z L A Z A N Y A
9-(a) Cevval U S O A L A N H A T T A
R A S İ M A A S
10-(b) Vakum
T E K M E A F İ
11-(a) Seyahatname B B B T U O N
A R A B A R O R O
12-(d) Mezgit
L T A T V A N P

151
BD OCAK 2022

YARININ BÜYÜKLERİ
Gönderi adresi:
Sedef Cad. 2446 Ada, 1. Parsel, A Blok, Kat: 3,
Da: 16, Ataflehir, 34750 ‹stanbul
e-posta: butundunya@butundunya.com.tr
(e-posta ile gönderece€iniz fotograflar›n 150 KB’den fazla
olmamas›na lütfen özen gösteriniz.)

Bade Çapa, Muğla

Yiğit Cengiz Seçgin

Ekin İnce, İstanbul Doruk Kaya, Alanya


152
BD OCAK 2022

Yiğit Yaşar, Ordu

Beren Bozoğlan, Ada ve Yağmur Bozkurt, İstanbul


İzmir

Selen ve Beril Temizsoy, Mersin


153
BD OCAK 2022

Bulmacan›n çözümü 151. sayfadadır.

154
Bulmaca BD KASIM 2021

Filiz Leloğlu Oskay

SOLDAN SAĞA: 1-1942-2019 yılları YUKARIDAN AfiA⁄IYA: 1-‘ …..


arasında yaşamış olup, ‘Yengeç sepeti’, ….. Ortaç’ (1895-1967 yılları arasında
‘Büyük Yalnızlık’ adlı filmlerinden de ta- yaşamış olup,’Üç Katlı Ev’, ‘Gün Doğ-
nıdığımız fotoğrafta görülen sinema yö- madan’ adlı yapıtlarından da tanıdığımız
netmeni ve senaristimiz.- Bağ budamaya edebiyatçımız).-İçel’in bir ilçesi.-Tatlı bir
ya da ağaç kesmeye yarayan eğri bir tür besin türü. 2-Cennet ile cehennem ara-
bıçak. 2-Asya ile Avrupa’yı birbirinden a- sındaki yer..-Haberci.-Gözlem. 3-Kent
yıran sıradağlar.-Yapısına girdiği sözcüğe veya kasabada dış mahalle.-Zirkonyumun
yeni anlamı katan yabancı bir ek.- Ekim simgesi.- Meyve, ağaçlar ve bitkilerin irisi.-
Sözünden veya kararlarından dönmeme.
yapmak için ayrılmış toprak parçası.
4-Muğla’nın bir ilçesi.- Organ ve vücut
3-Araplardan alınmış ağır adımlarla yapı- yüzeylerini örten hücre tabakası.-Uzak-
lan bir İspanyol dansı.-Papatya çiçekleri. doğu’ya özgü bir zeka oyunu.-Baryumun
4-Belirlenemeyen gök cisimleri için kul- simgesi. 5-Batı Afrikad’a bir ülke.-Var-
lanılan bir kısaltma.-Bir göz rengi.-Gözün sayımsal .- Denizden karaya doğru esen
en iç tabakası. 5-Neşeli.-Genellikle oje mevsim rüzgârı. 6-‘Füsun ….’ (pop müzik
çıkarmakta kullanılan bir kimyasal.-Bir sanatçımız).-Bir zaman birimi.-Ululuk, yü-
bağlaç. 6-Çinkonun simgesi.-İtenek.- celik. 7-Nitelikli emeğe dayalı, el becerisi
Çevresi duvarlı, üstü düz, yerden yüksek ve ustalık gerektiren meslek.-Bayındır.-Bir
yer. 7-Aralarında evlilik bağı olmayan kişi- nota.-Sınır nişanı. 8-Kimliği gizlemek için
ler arasındaki cinsel ilişki.-Çok taneli bir kullanılan takma ad.- Balıkların yerini a-
meyve.-Bir tür Yunan peyniri. 8-Mem- kustik dalgalarla belirleyen sistem.-Bir tür
leket.-Güzel, hoş.-Asya’da bir göl. 9-Bir pamuk cinsi.-‘…. Emir’ (Yönetmen Cecil
renk.-Bankalar arası para transferlerinde B. DeMille’in 1956 yapımı filmi). 9-Gra-
kullanılan bir kısaltma.-Kuzey Amerika’da nitli kayaçların ufalanması sonucu ortaya
yaşayan kürklü bir hayvan.-Bizmutun sim- çıkan madde.-Bir binek hayvanı.-Argo-
gesi. 10-Büyük kız kardeş.- Belli bir zama- da yolsuzluk yapılarak elde edilen şey.
na bırakma, erteleme. 11-Eli açık, cimri 10- Bir soru sözü.- Bir besin türü.-Sayıları
olmayan.-Avrupa’da bir başkent.-Kuzu belirtmek için kullanılan simgeler.-Yetmez
miktarda.-Bir ilimiz. 11-Karbonil grubuna
sesi.-Duman lekesi. 12-İskambilde bir
iki alkil kökünün bağlanmasıyla türeyen
kağıt.-Dingil.-Şahit. 13-Fasıla.-Sivas’ın bir birleşik.- Pastacı ve terzilerin kullandığı
ilçesi.-Eski Mısır’da güneş tanrısı. 14-Ar- küçük demir çark.-Beddua. 12-Eski Türk-
goda para.- Bir çeşit İtalyan makarnası. lerde bir babanın taşınmaz mallarının mi-
15-Akıl.-Saha, meydan.- Üstelik, ayrıca rasçısı olan en küçük oğlu.-Ölümlü.-‘…..
anlamında bir sözcük. 16-Habeş soylu- Karenina’ (Lev Tolstoy’un bir yapıtı).
su.-Dolayısı ile anlatma.-Bir takımın göz- 13-Eski dilde ufuklar. -Geçtiği yerlere za-
de oyuncusu. 17-Ayakla bir yere sertçe rar veren taşkın su.-Garaz.-Iterbiyumun
vurmak.-Caka. 18-Klimalarda kullanılan simgesi. 14-Vücutta görülen gevşeklik.-
bir kalori birimi.-Kimyada ketonları gös- Etrafı hudutlu ve işlek cadde. 15-İsyan
teren son ek. 19-‘….. Sevdası’ (Recaizade eden.- Seyrek dokunmuş delikli bir tür
Mahmut Ekrem’in bir yapıtı).-Bir tür de- kumaş.-Kiloamperin kısa yazılışı.
niz taşımacılığı. 20-Bitlis’in bir ilçesi. filizoskaybd@gmail.com
155
Satranç
Mustafa Yıldız

MERT YILMAZYERLİ
TÜRKİYE ŞAMPİYONU

8 -18 Aralık 2021 tarihlerinde Antalya’da 10 seçilmiş sporcunun katılımıy-


la yapılan Türkiye Satranç Şampiyonluğu turnuvasını 7,5/9 puanla Mert
Yılmazyerli kazandı. Kayra Kamer 6,5/9 puanla ikinci, Can Işık, 6/9 puanla
üçüncü oldular.

Mert Yılmazyerli - Kayra Kamer, 9. Tur


Açılıştan kopuk bir piyonla çıkan Siyah, fil
çiftine karşın savunma psikolojisinden kur-
tulup atağa geçemiyor. İşte şimdi de Beyaz,
at ile kalesini tehdit ediyor.(D) 18…d4 bu
nedenle mantıklı görünüyor. 19.cxd4 Fxd4
20.Kd3 Kac8 (20…Fxb2 21.Kxd7 Fxa1
22.Axa8 Kxa8 23.Fxb7 Kf8 yolu da vezir
kanadında geçer piyon ile kalan Beyaz için
iyi.) 21.Ad5 Fxb2? Bu kötü hamle ama iyisi
de yok. 21…Fc5 denenebilirdi. 22.Kb1 Şh8
Oyunu artık Beyaz kazanmış sayılabilir, Si-
yah bir figür kaybediyor. 23.Ae3 Fe6 Beyaz, temkinli oynuyor, nasılsa siyah
filler kalelerin tehdidinden kurtulamıyor. Yoksa hemen 23.Kxb2 de kazanır-
dı. 24.Kxb2 Kc1+ 25.Kd1 Kxd1+ 26.Axd1 b6 27.Ae3 Kd8 28.Fd5! Siyah
terk etti. (28…Fxd5 29.Kd1 aleti geri alır.) 1-0

Ekaterina Atalık – Melih Yurtseven, 4.Tur


Şampiyonanın en uzun ve en ilginç maçı 4. Turda Ekaterina Atalık ile Melih
Yurtseven arasında oynandı. 62. hamleden iti-
baren vezir-kale oyun sonunda uzun uğraşıla-
rından bir sonuç alamayan Beyaz, yukarıdaki
konumda belki de 50 hamle kuralına takılıyor
diye 104.Vc7? oynayınca siyah kale kudurdu.
104…Kb5+ Şah kaleyi alırsa pat! 105.Şc4
Kb4+ 106.Şd3 Kb3+ 107.Şe4 Kb4+ 108.Şe5
Kb5+ 109.Şe6 Kb6+ 110.Vxb6 ½ - ½ (Siyah
şöyle kazanabilirdi: 104.Va5+ Şb7 105.Vb6+
Şc8 106.Vc6+ Şd8 107.Şd6 sonra mat.)
156
BD OCAK 2022

CARLSEN UNVANINI KORUDU


2013’ten bu yana Dünya Satranç Şampiyonu ünvanını elinde tutan Norveçli
büyükusta Magnus Carlsen, bu kez karşısına çıkan Rus satranççı Ian Ne-
pomniachtchi’ye hiçbir şans tanımadı. 26 Kasım -12 Aralık 2021 tarihle-
rinde Dubai’de oynanan karşılaşma + 4, = 7,- 0 maç skoruyla ve Carlsen’in
7,5- 3,5 üstünlüğüyle sona erdi. Şampiyonun çok rahat oynadığı oyunlardan
en çok konuşulanı ve akılda kalacak olanı 9. oyundu.

Ian Nepomniachtchi – Magnus Carlsen, 9. Oyun


Yukarıdaki konum, 9. oyunda, Carlsen’in 25…h5 hamlesinden sonra oluş-
tu. Dünya Şampiyonu bir piyonu niye bırakır?
Acaba b7 piyonunu almakla Beyaz, bir tuza-
ğa mı çekilecek. Burası derin bir kuyu! Yani
insan meraktan bile alır. Nepomniachtchi de
aldı.
26.Fxb7 Ka4 27.c5?! c6! Beyaz fil tutsak
edildi. Bu küçük tuzağı, 1972’deki Spasky-
Fischer oyununda Fischer’in Fxh2 sonrası
filini yitirdiği konuma benzeten çok oldu
ama burada sonuç tam tersi oldu. Tuzağa
düşen oyuncu hiç oyun alamadan maçtan
boynu bükük ayrıldı. Oyun şöyle devam etti.
28.f3 Bu hamle bir hamle önce oynansaydı belki işe yarardı. 28…Ah6
29.Ke4 Ka7 30.Kb4 Kb8 Fili kurtarma çalışmaları sonuç vermedi. 31.a4
Kaxb7 32.Kb6 Kxb6 33.cxb6 Kxb6 34.Ac5 Af5 35.a5 Kb8 36.a6 Axg3
37.Aa4 c5 38.a7 Kd8 39.Axc5 Ka8 Beyaz terk etti. 0-1

Yeni Kitap / SATRANÇ TARİHİMİZ


Türkiye Satranç Federasyonu’nun Satranç Tarihimizi Araştırma Projesi
kapsamında yayımlanması kararlaştırı-
lan Kültürden Spora Satranç Tarihimiz
kitabının 1. cildi yayımlandı. Ahmet
Haznedaroğlu tarafından hazırlanan
Satranç Tarihimiz 1. Cilt ülkemizde
1900 - 1990 yılları satranç faaliyetlerini
konu ediniyor.

mustafayildizbd@gmail.com

157
Bize Gönderilen Kitaplardan

için, kendisine hitaben yazılan ve


şahsına dair meseleler hakkında
sadır olan hükümler Hazine-i Ev-
Mimar Sinan rak’ta tamamıyla mahfuz olarak
kalmış. 98 yıllık ömründe erken
Hayatı, Eserleri yaşlardan başlayarak Osmanlı
Devleti’nin bütün imar işlerini
Büyüyenay Yayınları yöneten medeniyet dünyamızın
bu eşsiz hazinesine dair bilgilerin
T arihi yedi-
den yetmi-
şe herkese sev-
çoğu kendisine hitaben yazılan bu
vesikalara dayanmaktadır. Mimar
Sinan’ın Tezkiretü’l Ebniye adını
diren Ahmed
verdiği bütün eserlerini anlattığı
Refik’in 105 yıl
kitapçık da okuruyla buluşuyor.
öncesine uza-
nan değişik der-
gilerde yayınla- Geçmişten
nan günümüzde Günümüze
bulmanın ola-
naksız olduğu İstanbul Lezzetleri
Mimar Sinan hakkında kaleme al-
dığı yazıları bir araya getiren kitap Merin Sever
hem Mimar Sinan’a saygı hem de Kültür A.Ş.
onu yakından tanımak isteyenlere
bir armağan. Mimar Sinan’ın Has-
sa Mimarbaşı bulunduğu devirler- T arih bo-
yunca
birçok me-
de su yollarına, inşaata, Sinan’ın
şaheseri olan Edirne’deki Sultan deniyete ev
Selim Camii’nin inşasına, hususi sahipliği yap-
hayatı ile ilgili işlere dair Divan-ı mış İstanbul,
Hümâyun’dan kendisine hitaben bugün de bu
yazılıp Hazine-i Evrak’ta mahfuz geleneğini
olan 53 vesika da okurlarla bulu- sürdürüyor.
şuyor. İlk belge 1566, son belge Zaten bunca farklı kültürü bünye-
de Mimar Sinan’ın vefatından iki sinde barındırmış ve yaşatmış bir
buçuk ay evveli olan 1588 tarihini şehrin mutfak kültürünün bundan
taşıyor. Sinan’ın Divan’a yazdığı muaf olması mümkün müdür? El-
mektuplar tamamen zayi olduğu bette değil… İstanbul’un geçmişin-
den günümüze taşıdığı yemek kültü-
158
BD OCAK 2022

rü, bugün eskilerin yanına yenileri de sayfalarında çıkan haberleri oku-


eklenerek kocaman bir sofraya dö- yup anlayabilmelerini, ekonomiy-
nüşüyor. Rum, Yahudi, Ermeni mut- le ilgili sohbetlere katılabilmeleri-
faklarının uzun yıllardır İstanbul’a ni ve genel olarak ekonomi bilimi
kattıklarının yanı sıra, İstanbulluların hakkında fikir edinebilmelerini
aşina oldukları Karadeniz, Antep, sağlamak için hazırlandı. Bu kitabı
Ege, Boşnak, Balkan, Kafkas, Trak- okuyarak yatırım araçları, arz-ta-
ya, Mardin, Antakya, Diyarbakır lep dengesi, döviz kurları, mikroe-
mutfakları gibi yerel mutfaklar da bu konomi gibi temel ekonomi bilimi
sofrada yerlerini alıyorlar. Geçmişten kavramlarını öğrenecek, aklınız-
Günümüze İstanbul Lezzetleri, Antik daki pek çok soruya yanıt bulacak
Yunan ve Bizans’tan Osmanlı saray ve aşağıdakiler gibi başka ilginç
mutfağına, şehrin geleneksel yemek- sorularla karşılaşacaksınız: Ne-
lerinden sonradan eklenen lezzetlere den bazı ekonomilerde para olarak
uzanan yazı ve söyleşileriyle hem kâğıt banknotlar kullanılırken ba-
İstanbul’un mutfak tarihini ele alıyor zılarında yüzlerce kilo ağırlığında
hem de bu şehrin kucaklayarak be- taş bloklar kullanılır? Enflasyonist
nimsediği farklı coğrafyaların mut- politikalar neden diktatörlükle son
faklarını, alanlarının uzmanlarından bulur? Bir ekonomist neden tehdit
aktarıyor. İster sokak lezzetlerinin ta- altındaki hayvanları koruyabilmek
rihine meraklı olun ister İstanbul’un için onları yememiz gerektiğini
tatlılarına, bu upuzun sofrada hepsi- öne sürer? Devlet nasıl olur da
ne ve hepimize yer var... firmalara çevreyi kirletme izni sa-
tabilir? Elmaların fiyatını ne belir-
ler? Arz ve talep diye cevapladıy-
Ekonomi 101 sanız doğru cevap vermişsinizdir.
Bir doların döviz kurunu ne belir-
Alfred Mill ler? Yine, arz ve talep dediyseniz
on ikiden vurmuşsunuzdur. döviz
Say Yayınları piyasasına İngilizler, Amerikalılar
ve Japonlar yön verir Döviz piya-

E
nomi
konomi
101 eko-
konu-
sasındaki esas oyuncular, birbirine
bağlı aracı kurumlardan oluşan bir
sistem vasıtasıyla bir araya getiri-
sunda hiçbir len büyük bankalardır. Döviz piya-
şey bilmeyen- sasında spekülasyon yapmak, Las
lerin gazete- Vegas’ta kumar oynamak kadar
lerin ekonomi kazançlıdır.
159
Bir Fotograf
Bin Sözcüğe Bedeldir
Gönderi: SİMGE CANITEZ, İSTANBUL

160
LOGOLARIN GÜCÜ ADINA!
Dünyamızı ele geçiren uzaylılar gibi, her yerdeler; dünyayı sahipleri adına değiştirmek
için her şeyi yapabilecek “şeyler” onlar… Onları biz yapıyoruz! Yaparken ne kadar
Abone
bilgi, beceri ve emek harcarsak, o kadar etkili oluyorlar. Logoların gücü tartışılmaz
ama çoğu zaman kendi başlarına değil. İyi bir ürüne kötü logo, iyi bir atletin kötü bir
ayakkabıyla koşması gibi, ayağının acıması, performansının düşmesine neden olsa da,
Olun
Bütün
o yine iyi koşuyor ama çabuk yoruluyor. Kötü bir ürüne muhteşem bir logo ise yaramaz
bir çocuğun ayağındaki lüks ayakkabı gibi, kısa sürede dağılıp, şatafatını yitiriyor.
Logo, markanın yalnızca bir parçası. Bütünün ifadesini bulduğu bir simge: “Güçlü”,

Dünya
“Atılımcı”, “Çılgın”, “Yenilikçi”, “Geleneksel” gibi kavramlar form ve renk ilişkileriyle
kendini göstermeye çalışıyor. Ama bir sorun var: milyonlarca markanın paylaştığı
bu iddialar, bir o kadar tasarımcının elinden geçerken, bir “olmazsa olmaz”a varmak
zorunda: Farklı ve diğerlerinden ayrışan bir şey üretmek. Bu kadar etrafımızı sarmış ve
görünmek için çabalayan logo arasından sıyrılıp öne çıkacak bir şampiyon yetiştirmek,
her logo tasarımcısı için heyecanlı bir macera. Büyük ödül ise, diğer tasarımcıların
“Ahhh! Bunu ben yapmalıydım!” diyeceği bir logo tasarlamak, ya da diğer markaların
Kapınıza
“Ahhh! Bizim logomuzu da bu tasarımcı yapmalıydı!” diyeceği...
Gelsin

Bütün Dünya’dan tüm okurlarına kaçırıl- Bütün Dünya


mayacak bir fırsat. Bütün Dünya dergisine Abone Servisi
düzenli olarak ulaşmak isteyen okurlarımız Tel-WhatsApp:
0541 725 74 11
abonelik sistemimizle dergilerine
daha kolay ulaşıyor. Bir telefonunuz veya E-posta:
abonebd@gmail.com
e-posta mesajınızla aboneliğinizi başlatın,
bir yıl boyunca Bütün Dünya’nız her ay
kapınıza gelsin. Bütün Dünya
B Ü T Ü N K İ TA P Ç I L A R D A
TÜRK SANATÇILAR
1 OCAK 2022

BELKIS MUSTAFA

192297 SAYI: 2022 / 1 FİYATI: 15 TL

OCAK 2022
Yeni Yılın
Mihri Müşfik’in girişimiyle açılan Kız Güzel Sanatlar’ın 1917’de diploma
alan, yurtdışına bursla gönderilen ilk öğrencisiydi. Her türlü teknikle,
Tüm İnsanlığa ve Ülkemize
malzemeyle çalıştı. Karşılaştığı insanları, hayvanları, çiçekleri tüm doğayı
çizdi. Müziğe, tiyatroya, resme aşık, çalışkan, disiplinli, her an çizime hazır
Sağlık, Barış, Mutluluk
bir şekilde dolaşan, kararlı kadın ressamdı. Müzdan Sait, Nazlı Ecevit,
Güzin Duran, Melek Celal sınıf arkadaşlarıydı. 1923’de Mustafa Kemal,
Getirmesi Dileğiyle
eşi Latife Hanım adına açılan Beşinci Galatasaray Sergisi’ne katıldı. Heine,
Schiller, Hayyam, Tagor’u Almancadan okurdu. Bir yaşındaki Cumhuriyet
onu bursla ikinci kez yurtdışına gönderdi. Hastalandı. “Hayat kısa sanat Barbaros Eneç: Ekonomi ve Seçmen • Berk Yüksel: Kabile Zihniyeti ve Birey Olamamak • Cemal
uzun.” 29 yaşında Almanya’da Türk şehitliğinde toprağa verildi. Kardeşi Türkmen: Şu Uzun Gecenin Gecesi Olsam • Cengiz Kuday: Beyin Hastalıklarının Topluma ve İnsanlık
Asım Mutlu, yeğeni Belkıs Mutlu bayrağını devraldı. Yapıtlarına “en güzel Tarihine Etkileri • Cengiz Özakıncı: Atatürk, Şemsettin Günaltay ve İslam Tarihi • Cihangir Dumanlı:
işimi yaptığımda muhakkak imzalayacağım” diyerek imza atmadı. İlk kişisel Amasya Buluşması • Demir Aytaç: Denise Lebrun • Erdem Akyüz: Atatürk ve Saat Sabahın
sergisi ölümünden 63 yıl sonra açılabildi. 4'ü • Erhan Kanyılmaz: Fidel Castro’nun Zafer Yürüyüşü • Gürbüz Evren: Montrö Sözleşmesi
Üzerinden Söylenen Yalanlar • İzlen Şen Toker: Türkiye İş Bankası Müzesi • Kaya Boztepe: “Beni
Hatırlayınız” • Konur Ertop: Evliya Çelebi’nin Cana Yakın Celalileri • Mehmet Ünver: Pişman
Olmamak İçin • Mete Akyol: Ömür Kömür Savaşı • Necdet Pamir: Enerjide Dönüşüm Dönemlerinin
Jeopolitik Arka Planları • Necef Uğurlu: Ölülerle İrtibata Geçmek ve Medyumlar Mahallesi •
Nuray Bartoschek: Hoş Geldin 2022 • Olcay Bağır: Nuhun Gemisi • Ömer Dedeoğlu: Bağlantısallık
ve Yaşamdaşlık • Sabriye Aşır: Demokrasilerde Diktatörler Nasıl İktidara Gelirler • Sezin
San Sungunay: Neler Olmuyor ki Dünyada • Tekin Özertem: Otobüs •Ufuk Akyol: En Tehlikeli
Düşman • Vahap Candan: Gök Güneş Ay ve Takvim • Yahya Aksoy: Çini Sanatı • Yaşar Öztürk:
Fransa'nın Shakespeare'i Moliére 400 Türkiye’nin Shakespeare'i Orhan Asena 100 Yaşında

You might also like