You are on page 1of 3

TÜRKİYEDE SANATTAN GEÇİNENLER

türkiyede ister plastik sanatlar olsun ..ister müzik olsun ...sanatlar dünya
ölçeğinde değerlendirildiğinde KOMEDİDEN ÖTEYE geçemez......

aslında çok garip bir durum değilmi ..ülke 80 milyon ..kişi başına düşen
gelir 10 bin dolar ....ve türk sanatının dünyada esamesi bile
okunmuyor....çok şaşırtıcı bir durum

işte bunun bir çok nedeni vardır ama benim tespit ettiğim temel neden
..SANATIN DEWRİNLİĞİNE KİMSENİN GİREMEMESİ VE ONDAN ALINAN
ZERVKİN TÜRKİYEDE HİÇ KİMSEDE OLMAYIŞIDIR ...türkiyede sanat kişilerin
para kazanma ..nemalanma aracından başka hiç bir şey değildir ...ister
sanatçı olsun ..ister sanat eleştirmeni olsun ..ister öğretim üyeleri olsun
herkes MENFAAT derdindedir ve bu yüzden hiç kimse sanat ile temas
etmemektedir ....ve onun zevkine vasıf olamamaktadır

yani türkiyede SANAT DİYE BİR ŞEY YOKTUR ..BUNA EMİN OLUN ..AMA
SANAT ADIN NEMALANMAK ..SANAT İLE GEÇİNMEK ... vardır ....

işte bu yüzden türk sanatı hiç bir devirde TEMELLERİNİ sağlamlaştıramadı

admaın amacı zaten en başından belli ..PARA KAZANACAK ... ŞÖHRET


OLACAK ..ev ..araba ..villa ..vs alacak ...kimsede bunun dışında en ufak bir
yönelim yoktur ..yani türkiyede sanat bir GEÇİNME ARACIDIR .....

işte bu yüzden sanatıun temelleri olan KURAMSAL VE KAVRAMSAL YAPI


türk sanatında hiç temellenmedi .....

sanatçısı böyle ...sanat eleştirmenleri zate n komedi düzeyinde ..hepsi bir


yerlere kapağı atmak veya para kazanmanın derdinde ..öğretim üyeleri ise
zaten işin en başından devlete kapağı atarak kendilerini SAĞLAMA ALMA
derdinde ....

yani uzun lafın kısası TÜRKİYEDE DERDİ SANAT OLAN BİR ALLAHIN KULU
HİÇ BİR DEVİRDE ÇIKMADI....

KİMSENİN SANAT, DİYE BİR DERDİ YOK ....SANAT BU ÜLKEDE HEP BİR ARAÇ
.....HİÇ BİR ZAMAN AMAÇ OLMADI ....köylülükkten henüz çıkamamış olan
bu ülke insanı SANATIN O EŞSİZ DERİNLİĞİNE nasıl ulaşabilecekki ..adamın
derdi para ile ...adamın derdi tanınmak ..adam bir yerlere kapağı atmaya
çalışıyor ..bir başkası ise resimlerini satmaya uğraşıyor ..bir ötekisi ise
kitaplarını pazarlamak peşinde ....peki sanat nerede ......

NE YAZIK Kİ SANAT HENÜZ BU ÜLKEYE UĞRAMADI...berkliyoruz ..ne


zamanki kendisini KÖYLÜLÜKTEN .. bir köylünün şehirdeki o garip
durumunda kurtarabilmiş nesiller gelecek ..belki o zaman SANATIN ne
olduğunu göreceğiz ....

köylülükten kurtulmak dediğim şey ..bir insanın KÖYLÜLÜK İLE ŞEHİR


ARASINDA sıkışıp kalmış olan düşünsel yapısıdır ....NE KÖYLÜDÜR NE
ŞEHİRLİDİR ....ama bu insan tipi şehir, i tahrip eden bir yapıdadır ...

SANAT dediğim şey ise tümüyle ŞEHİR kültüründen doğar ..köyden sanat
asla çıkmaz ....

şehir MULTICULTUREL yapılanmadır ki ..işte modern kültür dediğimiz


şeyde budur....kendisini çoklu olasılıklara açabilme yetisidir bu
....köylülükte bu asla gerçekleşmez..

bu gerçekleşmeyince insan AKLININ EN DÜŞÜK DÜZEYİ DEDİĞİMİZ


"MENFAAT ..VEYA GEÇİM AKLI diye çevirediğimiz ..AKLI MEAŞ içinde
yapılanan köylü aklı sadece GEÇİM DERDİNDE çalışan bir akıldır.....ve bu
akıl kendisini ÇOKLU OLASILIKLARA ASLA AÇAMAZ ...

ZANAAT dediğimiz şey tipik bu aklın ürünüdür ..ve bu akıl bir FİNAL EREĞİ
İSTEMEYEN AKILDIR.....işte bu yüzden YÜZEYSELDİR VE VARLIĞIN
DERİNLERİNE GİREMEZ ..ONUN YERİNE İNSANIN MENFAATLERİ VE
ÇIKARLARINI KOLLAYAN BİR YAPILANMA olarak kendisini örgütler ....işte
buna AKLI MEAŞ dedik ....MAAŞ AKLI ..GEÇİM DERDİ AKLI .....işte bizim
sanatçımız ..sanat eleştirmenimiz ..öğretim üyemiz ..vs hepsinin düşünsel
yapılanması budur ve YTÜZEYSEL OLAN BU AKIL TİPİ ile türkler hiç bir
zaman sanatın derinliklerine inemezler....

ep yüzeyde kalırlar ve bu yüzden türk sanatın hep KURAMDAN VE


KAVRAMDAN yoksun şekilde yapılanmıştır ...YÜZEYSEL OLDUĞU İÇİN
KURAM VE KAVRAM ORTAYA ÇIKMAZ ..ONUN YERİNE "BETİMLEMELER
..ANEKEKTODAL YAPILANMALAR OLUŞUR

türk ressamı ..sanat eleştirmeni ..öğretim üyeleri bir tek kişi bile kendisini
bu olumsuz tablodan kurtarabilmiş ve sanatın derinliklerine inebilmiş
değildir ..hep yüzeysel BETİMLEMELER ile türkiyede SANAT KOMEDİSİ
diyeceğimiz bir orat oyunu oynanmaktadır ...

NE ÜZÜCÜ DEĞİLMİ ..ŞUNU İDDİA EDİYORUM BİR TEK KİŞİ BİLE sanattan
zevk alamamış ....

bilirmisiniz TAD ..İLE ZAT aynı kökten gelen iki kelimedir... BİR ŞEYİN "ZAT,I
demek O ŞEYİN "TAD, INA VARILMIŞ OLMAK demektir....

işte türk sanatında SANAIN TAD,INA VARMIŞ HİÇ KİMSE YOKTUR ...olsaydı
o kişi inalmaz derinlikleri iner ve sanatının KURAM VE KAVRAMLARINI inşa
ederdi .....

böyle bir tek kişi bile yoktur ...sanatçılar zaten ne yaptıklarının farkında
bile değildirler ..kendi resmini bile analiz edebilecek tek sanatçı yoktur
..öylesine BETİMLEMELER ile analiz yaparak bu iş olmaz tabiki ....sanat
eleştirmenleri desen ..bunları sanatla zaten FAAL olarak ilişkileri
yoktur.....çoğu bir dil bilerek ..o dil üzerinden yalan yanlış çeviriler yaparak
işi götürmektedirler ....sanat eleştirmenliği türkiyede bir tür
TERCÜMANLIK şekline dönüşmüştür ..yani uzun lafın kısası ..türkiyede
sanat BİR SANATSAL DERİNLİK değil ...SANAT ÜZERİNDEN NEMALANMAK
DERDİNDE OLAN insanların yüzeysel uğraşlarıdır...

You might also like