You are on page 1of 4

Psikolojik testler; bireyin davranışlarının gerisindeki dinamikleri anlamak,

çözümlemek amacıyla daha fazla zaman ve emeğe mal olabilecek bir süreci ampirik
yöntemler ışığında daha hızlı ve efektif yollar vasıtasıyla uygulanır. Bireylerin ilgi, tutum,
duygu ,kompleks ve bilinçaltı güdüleri konusunda bir izlenim edinebiliriz. Psikoloji
insanların dışarıdan gözlemlenemeyen, somut olarak elde edilemeyen bir takım yanlarını da
merak etmiş ve incelemek istemiştir. Fakat dışardan gözlemlenemeyen, somut olarak elde
edemediğimiz duygu,düşünce,ilgi ,tutum,güdü vb. gibi insan özelliklerini nasıl
inceleyebiliriz? Bu noktada psikolojik testler ve ölçekler bizlere yardımcı olmaktadır. Bazen
insanlar bazı bilinçaltı güdü ve isteklerini anlamlandırma veya isimlendirmede hatta sesli
olarak dile getirmede zorlanabilirler. Bazen de kendini kendine kanıtlama isteği ile içinde
bulundukları olumsuz durumları inkâr etmeye eğilimli olabilirler. Projektif testler bizlere
kompleks veya bilinçaltı güdü ve fiksasyonlar hakkında bir önbilgi veya tahmin sunabilirler.

Bu ödev kapsamında uyguladığım testler: Myers-Briggs Tip Göstergesi, Beier Cümle


Tamamlama Testi, Scl-90-R Semptom Tarama Testi ve Beck Depresyon Ölçeğidir. Birey 21
yaşında, psikoloji 2. Sınıf öğrencisi, psikiyatri veya psikoterapi geçmişi yok. Çalışmıyor. 1 öz
2 üvey kardeşi var, anne baba ayrı. Anne baba 2 yıl önce ayrılmış. Cümle tamamlama testinde
43. maddeye verdiği ‘’ Son 2-3 yılımı unutmak istiyorum’’ cevabındaki olumsuz ifadeye bu
olay kaynaklık ediyor olabilir. Bireyde ilk bakışta doğrudan gözlemlenebilecek depresyon
bulgularına rastlanmamıştır fakat Beck Depresyon Ölçeği sonucunda elde ettiği skor 23’ tür
ve bu da BDÖ’ de orta düzey depresyona denk düşmektedir. Yine Semptom tarama testinde
de en yüksek skorlar depresyon, kişilerarası duyarlılık ve anksiyete alt boyutlarında elde
edildi. Dışarıdan bakınca çelişkili görünen bu durum belki de kişinin kaygı ve depresyonla
baş etmede veya kaygı ve depresyonu somut olarak davranışlarında göstermemede birtakım
stratejiler izlediği anlamına gelebilir. Birey içinde bulunduğu bu durumda inkâr veya bastırma
gibi bir takım savunma mekanizmaları da geliştirmiş olabilir.

Myers-Briggs Tip Göstergesi testin sonucunda ise INTP İçedönük-Sezgisel-Düşünen-


Algılayan kişilik tipine sahip olduğu anlaşılmıştır. Beier cümle tamamlama testinde ise 25
negatif, 24 pozitif ve 18 nötr ifade elde edilmiştir. En fazla sayıda pozitif ifade babaya karşı
tavırlar alanında, en fazla sayıda negatif ifade ise anneye karşı tavırlar ve genel tavırlar
alanlarında elde edilmiştir. Bu sonuçların bireyin tavır ve ailesi hakkında özellikle de babası
hakkında dile getirdikleri ile tutarlı olduğu bulgulanmıştır. Karşı cinsle olan ilişkilere karşı
tavırlar ve arkadaşlara karşı tavırlar alanlarında da fazlasıyla nötr ifadeye rastlanılmıştır.
Genel olarak cümle tamamlama testindeki fazla sayıda nötr ifadenin varlığı kişinin yaşının
nispeten küçük oluşu ve deneyim eksikliği gibi etkenlerle veya kişinin duygu ve düşüncelerini
gizleme isteği ile ilişkili olabilir. Suçluluk hisleri alanında negatif ifadelerin fazla olması ve
pozitif ifadenin olmayışı Beck depresyon ölçeğindeki 5. Soruda işaretlenen seçenek ile tutarlı
olduğu bulgulanmıştır.
Semptom Tarama Testi de uygulanan diğer testler ile tutarlı sonuçlar ortaya koymuştur. Bu
testte en yüksek skorlar kişilerarası duyarlılık, depresyon ve anksiyete alanlarında elde
edilmiştir. Diğer skorlar sırasıyla obsesyon, paranoid düşünceler, ek skala, psikotizm,
somatizasyon , fobi ve düşmanlık alanlarıdır.

Scl-90-R Testi Skorları


3
2.5
2
1.5
1
0.5
0
n n ık n te e bi ce m al
a yi
yo yo lıl yo iye Öfk Fo ün tiz sk ze
za
s
se
s ar es ş Dü
b uy pr ks ve Dü iko Ek
ati O ıD De An ık d Ps
om
m as al oi pt
So ar şm ran m
l er Dü Pa Se
şi el
Ki en
G

Semptom tarama testinde kişilerarası duyarlılığın en yüksek, düşmanlık ve öfke alanının ise
en düşük skora sahip olduğu bulgulanmıştır. Bireydeki kişilerarası duyarlılığın en fazla skora
sahip olması yine cümle tamamlama testinde arkadaşlara karşı tavırlar alanındaki sorulara
veya aile alanındaki sorulara verilen -meli -malı kipi ile ifade edilen gereklilik algısı ile ilişkili
olabilir. Bireydeki belki de ilişkilere yönelik fazlaca idealize edilmiş algılama kişide
kendisinin de algılamasına uygun davranmasına koşullandırıyor ve aksi durumlarda anksiyete
yaşamasına sebebiyet veriyor olabilir. Bireydeki suçluluk hissinin , eskiden zevk alınarak
yapılan aktivitelerden artık eskisi kadar zevk alamıyor oluşunun veya anne ile problemli
görünen ilişkinin varlığı ve fiziksel görünüşüyle alakalı kaygıların oluşu depresyon , anksiyete
ve obsesyon alt alanları ile tutarlı seyretmektedir. Bireye uygulanan tüm testler birbiriyle
genel olarak tutarlı sonuçlar vermiştir. Kişi obsesyon, paranoid düşünceler, anksiyete gibi
alanlarda deneyimlenen durumları ve bunların sonucunda davranışlarına, günlük yaşamına ve
psikolojik iyi oluşuna yansıyabilecek herhangi bir olumsuz etkiyi sosyal destek , arkadaş ve
aile faktörleri ile kompanse edebiliyor ve üstesinden geliyor olabilir. Yine aynı şekilde kişi
mevcut bir takım olumsuz hayat deneyimlerine rağmen pozitif bir bakış açısı sürdürerek, her
geçen gün daha iyi hissetmek için çabalayarak ve bu konuda efor sarf ederek psikolojik iyi
oluşuna katkıda bulunuyor olabilir.

You might also like